[]

spora baslayacagim

kilo verme amacli spora baslamaya karar verdim.
hedefim 5-6 kilo.
yememe dikkat ediyorum.
hareket acisindan bi soru bu.
pilates mi?
zumba mi?
kardiyo aletleri mi? (kosu bandi ve bisiklet - agirlik calismayi dusunmuyorum. agirlik aletleri olmazsa olmaz mi?)
spor salonunda hepsinin aylik ucreti farkli.
aylik ode hepsinden yap uymuyor.

 
Pilates yapacaksan reformer pilates, diğerleri hikaye biraz ama hiçbiri ağırlık çalışmanın verdiği etkiyi vermez.


  • Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet  (10.03.23 21:31:26) 
Varsa reformer pilates

Varsa spinning bisiklet dersleri

Sırılsıklam terletiyorlarsa zumba

(sıralamam bu şekilde olurdu)
  • Mirket  (10.03.23 21:57:30) 
kaleci: cevremde sadece yuruyerek kilo verenler var. kardiyo aleti neden yeterli degil? agirlik neden olmazsa olmaz?


  • Kittie  (10.03.23 23:23:03) 
Kilo verirken kastan da kayıp yaşarsın, ağırlık çalışmak kas uyarımı yaparak kas kaybını engeller. Bunların dışında ben sana en az 20 farklı kilo verme yöntemi sayarım ama hepsinin temeli kalori açığıdır, kalori açığının dışında hiçbir şeyin kilo vermeye direkt etkisi olmaz.

Diyet=kilo kaybı (yağ ve kas kaybı)
Diyet+ağırlık=kilo kaybı (yağ ve minimum kas kaybı)
Diyet+kardiyo=kilo kaybı (yağ ve kas kaybı)
Ağırlık çalışması+yüksek kalori=kas kazanımı+yağ kazanımı
Kardiyo+diyet yok=kardiyovasküler egzersiz
  • Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet  (10.03.23 23:35:11) 
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet

Haklısın da. 5-6 kiloluk bir kilo verme hedefinden bahsediyoruz ve bir şekilde spor var işin içinde.
O kadarcık kas kaybı gözardı edilebiliyormuş gibi geliyor bana. Ne dersin?

15-20 kilolardan bahsediyor olsaydık, yerden göğe haklısın derdim. O ayrı.
  • Mirket  (11.03.23 00:00:21) 
Abi şöyle: Kittie bahsettiği sistemde 2 ayda diyelim ki 5 kilo kaybetti, bunun en az 3 kilosu kas kaybı olur, Kittie'nin kadın olduğunu varsayarsak 3 kilo kası tekrar yerine koymasına imkan yok, ben bir kadının 2 kilo kas kaybı yaşaması yerine 5 kilo fazlasıyla yaşamasını kendi adıma tercih ederim.

Araştırmalar hep diyor ki ağırlık çalışması yapıp kasları uyarmadığında, yani kasların "evet beyler ben çalışıyorum ve zorlanıyorum, zorlandığım için kendimi korumalıyım ve daha da güçlenmeliyim" demesine neden olacak bir ortam oluşmuyorsa, diyet süresince kas kaybı yaşanıyor çünkü kaslar kullanılmıyor, kullanılmayan kaslar pasifleşiyor ve atrofi oluşuyor, bir de diyet süresince hem kalori düşüp hem de kardiyoya çok fazla yüklenildiğinde sistem dışarıdan enerji alamazsa kaslardaki aminoasitlere saldırıyor bu sefer de kas kaybı 2 katına çıkıyor. Ben o nedenle ağırlık çalışmasının elzem olduğunu düşünüyorum.

Ha mesela deneğimiz erkek olsa kas kayıpları bir şekilde tolere edilebilir belki çünkü hormonal avantaj var, ben de diyet yaptığımda ister istemez kas kaybı yaşıyorum, diyet en nihayetinde vücutta katabolik bir ortam yaratıyor ve daha önce de bikaç defa örneğini verdim vücut yağ kaybetmektense kas kaybetmeyi tercih edebiliyor, o nedenle doğru bir planlama yapılmadığında kas kaybının önüne geçmek gerçekten çok zor oluyor. Yani 5 kilo verme hedefiyle yola çıkıp 3-4 kilo kas kaybedeni de gördüm ben. Önemli olan bunu minimumda tutmak. Yani 5 kiloluk bi kayıpta 1 kilo kas kaybı normaldir ama üstüne çıkmaya başladığında sıkıntı başlar çünkü ortalama bir erkek iyi çalışıp iyi beslenirse 1 ayda ortalama 250 gram kas alır, genetiği biraz iyiyse yarım kilo diyelim hadi. Kadın ne kadar sürede 1 kilo kas alır girmiyorum bile o konuya zor yani. Daha önce de söyledim bir erkek ilk 1 sene yüksek kas kütlesi alır sonra kas artışı yavaşlar ama 5 seneye kadar ufak ufak kas alır yine ama bir kadın 1 senelik full çalışmayla ömrü boyunca kazanabileceği tüm kası kazanır, sonrası tamamen koruma modunda olur. Zor iş yani kası almak da kaybedilen kası yerine koymak da. Bir de 5 kiloluk kayıpta 3 kiloluk kas kaybıyla 1 kiloluk kas kaybı da çok fark ediyor bilirsiniz estetik açıdan.

Bu anlamda tabii ki kişisel istekler de önemli, yani ağırlık çalışmak istemeyen birine "hayır sen ağırlık çalışacaksın gir şu istasyona çabuk squat yap" diyemeyiz. Bunun da çözümü ideal lan kardiyoyu seçmek olmalı. Bu benim için mesela nabzı çok yükseltmeden yapılan uzun yürüyüşler olabilir. Çünkü yükselmeyen nabızda sistem şekere çok fazla ihtiyaç duymadığı için kaslara çok gitmez, enerjiyi yarı yarıya depo şekerden ve yağlardan karşılar. Atıyorum 4-4,5 hızda bi yürüyüş süperdir mesela. Ya da aynı hızda eğimli bir koşu bandında tepe yürüyüşü yapmak da iyidir. Ben kendi adıma illa kardiyo yapılacaksa da bunları öneririm.
  • Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet  (11.03.23 00:31:38) 
[]

tesekkur etmemek

bu cok basit nezaket kurali neden bazilari icin zor bi sey?

burada da cok karsilasiyorum, disarida da.
kimseye iyi davranasim, yardimci olasim kalmiyor giderek.

birine yardimci oluyorsun ozelden burada, ustune iyi dilekte bulunuyorsun falan. tenezzul edip bi tesekkurler yazmiyor.
disarida da boyle bu. bi adres sorar bi sey yapar donup gider oylece.

sorum bunu yapanlara.
neden?
siz cok mu onemlisiniz.
vaktiniz cok kiymetli ve bu da bosa vakit harcamak mi oluyor.
bi daha gormeyecegim veya burada tanimadigim insandan bana ne mi.
nedir motivasyonunuz?

 
zamanında bu tür nezaket kurallarını oturtamayanlar sonrasında hödük oluyor işte.
bir de altta kalmamak gibi saçma salak bir anlayış var. yani teşekkür edince sanıyor ki ezik bir tip durumuna düşecek.
aynı trafikte sinyal vermeme davranışı gibi.
  • lazpalle  (06.03.23 12:26:15 ~ 12:26:34) 
bunu kisisel algilamamayi dusunebilirsiniz. birinin size tesekkur etmemesi, nazik ve saygi cercevesinde davrandiginiz surece, sizinle degil onunla ilgili daha cok bilgi verir. siz tesekkur almak icin cevap yazmiyorsunuz, yardim etmiyorsunuz. ya da soyle diyeyim, tesekkur almak, takdir edilmek gibi bir yerden hareket etmediginiz surece bu sizin icin cok da onemli olmamali sanki? hayir yine de onemli, bu benim kirmizi cizgim de diyebilirsiniz, ona da saygi duymak lazim. ama neden sizi rahatsiz ettigini de dusunun bir yandan.

tesekkur etmeyen insanlar nasil insanlar sizce?
tesekkur etmeyen birini nasil tanimlarsiniz?
mesela ozensizler, benciller vs. mi dersiniz?
bu ozellikler (tam olarak ayni konuda olmasa da) sizde var mi?
bu ozellikleri kendinizde reddediyor olabilir misiniz? mesela ben de ozensiz bir insan olabilir miyim zaman zaman? ve baskasinda bu yansimayi gormek beni rahatsiz ediyor olabilir mi?
bu ozellikleri zaman zaman kendiniz de sergilemek icin kendinize izin vermiyor olabilir misiniz? mesela bu insanlar bence ozensizdir ve ben kendime zaman zaman ozensiz olmak icin hic izin vermiyor olabilir miyim? cok mu 'overthinking' yapiyorum hep?
gibi gibi
  • kassiopeia  (06.03.23 12:33:21 ~ 12:34:52) 
Yani ben illa teşekkür ederim şeklinde bi diyalog kurulmasını beklemem ama hafif bi kafa selamı bile benim için oldukça olumlu bir hareket, yani bi şey yaparken teşekkür bekleyerek yapmam ama "böyle bir olay hiç yaşanmamış gibi" davranılması da hoş değil tabii.


  • Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet  (06.03.23 12:38:42) 
kaleci sacli: gercek dunyada o benim icin de oyle. bi goz kirpar, basini sallar benim icin de tamam. ama sanki ben bi otomat falanim gibi oluyor genelde :D cinsiyetci de olmak istemiyorum ama kadinlar donup gidenler oluyor hep.

sanal oyle degil ama bekliyorum evet. sanki zorunlu bi hizmet vermis gibi hissediyorum karsi tarafa yoksa
  • Kittie  (06.03.23 13:22:30) 
Ya bir de yanlış anlaşılmak istemem ama normalde eğitim seviyesi arttıkça medeni hareketlerin de aynı ivmede yükselişe geçmesini bekleriz ama ben bu teşekkür etme mevzusunu eğitim ve gelir seviyesi nispeten daha düşük bireylerde daha fazla görüyorum, yani hafif mahcubiyetle karışık bi teşekkür etme anlayışı görüyorum ama hiç boşan geçen görmedim bu anlamda ama eğitim ve gelir seviyesi daha yüksek insanlar senin yaptığın hareketi sanki senin görevinmiş gibi kabul edip sığır gibi geçebiliyor yanından, sosyolojik olarak böyle bir çıkarımım da var benim.


  • Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet  (06.03.23 13:28:16) 
Teşekkür etmek bence eğitim ile alakalı. Eğitim de ailede alınıyor, aileden almadıysa etmiyor. Okulda öğretim ile bir şeyler öğretilmeye çalışılıyor ama içselleştiren az. Sorunuza cevabım; kaba olduklarını ve görgüsüz olduklarını düşünüyorum ve etrafımda olmalarından hoşlanmıyorum.


  • boyalı kuş  (06.03.23 21:42:24) 
[]

bir zamanlarin farmville'i

facebookta boyle bir oyun vardi eskiden.
cok severdim. birden aklima geldi.
simdi bu farmville versiyonunu nereden bulucaz?

ve neden bazi seyleri gelistirdiklerinde eski guzelligi kalmiyor?
su an playstoredaki versiyonlarda o sadelik yok.

bu olmazsa da boyle basit, sade ciftlik, sehir vs insa etmelik hangi oyunlar var?

 
Farmville var ama halen kimse oynamıyo diye desteği çektiler sanırım. Sonra farmville 2 çıkmıştı ama sarmamıştı bıraktım ben de.

Sonra yine bir sürü çiftlik oyunu çıktı ama hiçbiri farmville gibi olmadı. Simcity oynadım bende. Simcity halen var ama sonu yok. Eyfel kulesi falan alıp çıktım oyundan.

Özetle o eski aşklar yaşanmıyor artık.
  • baldan kaymak  (03.03.23 21:35:35) 
Hay Day’i bir deneyin efenim :)


  • pilot monitoring  (04.03.23 01:06:55) 
[]

sunun icin hangi doktora gideyim

koprucuk kemigimin altindan bi karis kadar asagida.
mememden yukarida kaliyor.
orda bi nokta agriyor. kaburga kemiklerimden birinin ustune denk geliyor o nokta diye tarif edeyim.

akciger grafisi mi cektirsem
dahiliyeye mi cerraha mi gitsem.

surekli gittigim hastanede de hem cerrah hem dahiliyeci ki alanlarinda cok iyiler hastalik hastasi oldugumu dusunuyorlar. biri ima etti, biri acikca soyledi :D
gidip suramda agri mi var diyecegim o da ayri konu yani.

bastirinca agriyor veya dikkat ediyorum sinirlenince agriyor.

hangi doktora gideyim kisacasi.
baska hastaneye giderim artik :(

 
Farketmez yani dahiliye de olsa önce ultrason gerekirse üstüne mr ister

Benim de boğazımdaki lenfler şişmişti, bunun için ben sana antibiyotik vereyim bir haftada geçer ama bu arada ultrason ve mr çektir kanser de olabilir gibi iki uçta teşhis koymuştu
  • freebird5406_2  (02.03.23 20:09:44 ~ 03.03.23 12:03:41) 
Memeyle alakası yok ve ele gelen bi sertlik, bir kitle yoksa cerrahla alakası yok gibi.
Bastırınca acıyorsa içerden bişey değil gibi, dahiliyeyle ilgisi yok gibi.
Kas spazmı tarif ediyor gibisin ama herhangi bir hareket kısıtın da yok gibi.

Ben olsam, bastırmam, olur biter.
  • Mirket  (02.03.23 20:11:35) 
[]

duyuruya resim ekleme kalkti mi

asagida olurdu da su an sadece bkz git ve " gozukuyor.




 
Kalktı.


  • Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet  (02.03.23 19:30:19) 
[]

kredi kartiyla ilgili

aylardir kredi kartimin asgarisini oduyorum sadece.
kenarda birikmisim var oradan alip tum borcu kapayabilirim su an ama asgari odemek beni zorlamiyor.
ilk kez bu durumdayim.

asgari odemem su an maasimin yarisi ediyor.
maasla gecinebilecekken kartla gecinir hale geldim.
her harcamayi hesapsizca karttan yapmaya basladigimi fark ettim.
buna bi dur demeliyim biliyorum.

ne yapayim? birkac ay daha asgariyle gitsem ne olur ve sonu nereye varir bunun?
asgari odemenin dezavantajlari neler ?

 
mobil: bir de asgariyi odemek ne kadar surdurulebilir bir sey? harcamalar hep ayni seviyede kaliyor diye dusunelim.


  • Kittie  (02.03.23 13:37:22) 
daha detaylı cevaplar gelecektir ama ben benzer bir durumdayken kartı kullanıma kapatıp borcu taksitlendirdim. elimde 10k limitli bir kart daha vardı ve ufak tefek şeyler için bu kartı kullandım.

asgari ödemeyle kart borcu bitmiyor. yüksek enflasyonda bankaya borçlanmak iyi diyenler olabilir, doğrudur. ama ben borcumun olmasından rahatsız olduğum için böyle yaptım. şu an 2 kartım var toplam 120k limitli. aylık ortalama 4k kart kullanımım var sadece. onu da asgariye düşmeden ödeyip geçiyorum.
  • scudman1  (02.03.23 13:40:33) 
3 aydan sonra sadece asgari ödersen kartın dönem borcunu ödeyene kadar kartı kullanamazsın.


  • kimlanbu  (02.03.23 13:52:54) 
en pahalı faiz kredi kartında. bu yüzden kredi kartı borcu her ay tam kapatılmalı. asgari haricindeki kısma çok fazla faiz ödüyorsunuz.

ayrıca 3 ay sadece asgari öderseniz, kredi kartı kullanıma kapatılır diye biliyorum.
  • tom creo  (02.03.23 13:54:07) 
Ödediğiniz faiz oranı yüksek. Sizin yerinizde olsam kartımın limitini maaşınızın maksimum yarısı kadar yapıp devam ederdim. Öyle olunca insan daha kontrollü harcıyor


  • limonlu eksi  (02.03.23 15:22:23) 
Öğrenciyken part timedan kazandıklarımla geçinmeye çalışırken bile asgari ödemedim. Borçsuzluk inanın enflasyondan kazanacağınız üç beş kuruştan daha iyi bir şey. Borç insana psikolojik bir yük resmen. Borç psikolojisinden aldığım şeylere taksit bile yapmıyorum. Madem imkanınız var hepsini ödeyin geçin.


  • ruhen hastayim ben  (02.03.23 15:22:46 ~ 15:23:24) 
Sonsuza kadar borc bataginda kalmanin en garanti yolu. Kredi karti borcu diger tum faizlerden fazladir. Yani yatirim yapsan kredi karti borcundan ettigin zarar kadar getiri elde edemezsin. Borc da katlanarak gider yani her ay her ay.

"asgari odemem su an maasimin yarisi ediyor"
Bu da demektir ki kazandigina gore cok fazla harciyorsun.
  • hot potato  (02.03.23 18:29:16 ~ 18:32:10) 
[]

saglik acisindan en iyi sac boyasi markasi

hangisidir?

duyduguma gore turkiyede inoa dahil direkt dogal bir marka yokmus.
kimyasali minimum seviyede hangi marka var diye sorayim.

 
Phyto kullanıyorum memnunum emzirirken bile boyadım saçımı


  • kullanıcıadımbuolsun  (27.02.23 20:57:20) 
[]

telefondaki her izi silme

telefonumu degistiricem.
bu telefonu da birine vericem.
fotograflarimi sd karta alicam ve silicem.
sildigimde sonsuza dek silinmis mi olacak her fotograf?
baska bi sey yapmak lazim mi?

banka uygulamalarim var. bunlari ve insta vs. silmeli miyim yoksa sifresi bende oldukca sorun yok mu? bankalarda otomatik baglanma yok ama insta hic dusmeyen bi sey ya onu telefondan kaldirayim diyorum. yine "kaldir" demek yeterli mi?

kisacasi; anladiniz iste telefon sifirmis gibi olsun istiyorum.
tesekkurler

 
telefondan alacaklarını aldıktan sonra sd kartı da çıkar, telefon ayarlarında fabrika ayarlarına geri dön seçeneği vardır

ikinci yöntem de google ya da youtube dan marka model hard reset diye arat
  • freebird5406_2  (26.02.23 17:05:41) 
freebird ün dediği yöntem doğru ancak veri kurtarma programlarıyla hala silinmiş verilere kısmen ulaşılabiliyor. bu risk her zaman var.


  • sttc  (26.02.23 20:10:45) 
telefonu fabrika ayarların döndür. ardından kalan boş hafızayı istersen usb üzerinden doldur istersen de arka arkaya hafıza bitene kadar video çek. bu yöntemle büyük oranda iz kalmaz.


  • orpheus  (26.02.23 20:56:54) 
[]

kimlik kaybi sonrasi

ne islem yapmak gerekiyor?
nufus idaresindeki memur biz devlet dairelerine bildirim geciyoruz.
ozeldeki islerinizi de siz halledeceksiniz dedi basvurum sirasinda.
yeni kimligim ulasti bugun.

ozel olarak aklima isyeri ve banka geliyor.
napmali bu konuda?

gidip merhaba kimligim yenilendi haberiniz olsun mu diyecegim. fotokopisine noter onayi falan mi yaptiricaz acaba?

bilgi vereceklere tesekkurler simdiden

 
Herhangi bir şey yapmanıza gerek yok aslında, yeni kimlik aldığınız an eskisi geçersiz olur zaten, online çalışan hiçbir kurumda da eskisi işe yaramaz.


  • orient blue  (16.02.23 20:32:27) 
[]

60 darbesiyle ilgili bi soru

ethem menderes arkadasini sirtindan mi vurmus?
amaci neymis acaba? gecmisten gelen bi kini mi varmis adnan'a karsi?
anladigim kadariyla darbeden haberi varmis ama onlem almamis.
yoksa bi seyden haberi yok muymus?
kimsenin yasi tutmaz tabii burada ama kitaplardan falan bilgisi olan yazabilir mi kisaca ?

 
Yani isimleri çok hatırlamıyorum ama kapısında duran, en güvendiği adam da darbedendi ve bir nevi onun sayesinde darbe başarıya ulaşıyordu. Haberi de vardı diyorlar ama ciddiye almamış. O dönemde katıldığı bir mitingte çok iyi karşılanınca halk yanında zannetmiş vs.


  • ruhen hastayim ben  (16.02.23 11:30:57) 
yukarıdaki cevap aslında celal bayar ile ilgili. yani celal bayar darbecilere karşı cumhurbaşkanlığı koruma taburu ile karşı çıkmak istiyorken koruma taburunun başındaki kişi başa çıkamayız demiş. halbuki ellerinde yeterince tank ve muhimmat varmış.

ethem menderes'in darbe yapılacağını bildiği ve iletmediği konusu muallak. bir görüşe göre darbenin yapılacağını bilip adnan menderes'i uyarıyor hatta neredeyse çekilmesini sağlıyor. fakat celal bayar'ın ısrarı ile adnan menderes devam ediyor.

ancak darbeden sonra can korkusu ile adnan menderes'i satmış diyebiliriz.
  • tantunisultansuleyman  (16.02.23 12:39:23) 
[]

dunku bagislar

devlet bankalari nereden para verdiler. basindakiler bireysel yapmis olamazlar 10 milyardan falan bahsediliyordu.
kaynak neresi bu bagislarda anlamadim?

bir de siz olsaydiniz; ismi duyulmamis ama belli ki parasi olan bi isletmeniz olsa bagisi yapip sirket adinizi paylasir miydiniz.
illa telefona baglanmak isteyenler de oldu. digerlerinin adi soylendi.
yani telefona fener rum patriginin veya etinin ceosunun katilmasini anlayabiliyorum da digerleri itici geldi. amacini sasti olay sanki.

eti sirketinin adinin soylenmesi beni rahatsiz etmedi mesela. kitleleri var ve duyurmak isterler tabii. ama no name yerler reklam pesinde gibi geldi.
ben sanirim adimi anons ettiremezdim oyle bi durumda. siz?

 
Her sey ticari. O yuzden ettirmeme gibi bi sansin yok. O yoneticilerin 1 gram umurunda degil depremzedeler


  • another satisfied lover  (16.02.23 09:55:21) 
vergiden düşüyorlar hepsini. Özetle, sen maaşının yarısını gelir vergisi verirken, şirketin devlete bir borcu kalmadı. Mis gibi iş.
bağıra bağıra yaptılar ki kanıt olsun.

  • lcha  (16.02.23 10:16:02 ~ 10:16:36) 
düşüyormuş
"Tamamı vergi matrahından düşülen bağışlar nelerdir?
Kısaca GVK 89 ve KVK 10. Maddelere göre okul, sağlık tesisi, 100 yatak kapasitesinden az olmamak kaydıyla öğrenci yurdu ile çocuk yuvası, yetiştirme yurdu, huzurevi ve bakım ve rehabilitasyon merkezi ile Kızılay, Yeşilay, TSK Güçlendirme Vakfı ve Cumhurbaşkanlığının başlattığı yardım kampanyalarına yapılan ayni ve nakdi bağışların tamamı vergi matrahından düşülür."
  • bir soru sorcam  (16.02.23 11:44:52) 
arkadaslar alttaki bagis sorusunu okuyup buraya mi cevap yaziyorsunuz :D

benim sorularim farkli.
en merak ettigim de devlrt, devlete mi bagis yapti anlamadim. onu soruyorum. akbanki anlayabiliyorum ama vakifbank zaten devlet bankasi ne bagisi bu?
  • Kittie  (16.02.23 12:20:21) 
cevap mı gözükmedi
halkbank a.ş. devlet hissedarı
karını devlete aktarmak zorunda

bağış durumunda dolaylı yoldan aktarmış oluyor
sağ cep sol cep
  • bir soru sorcam  (16.02.23 12:46:02) 
[]

enkazdan cikmak ister miydiniz?

belki bazilarina acimasiz gelecek ama tvde seyrettikce calismalari hep aklim buna gitti.

her cikarilan insanda alkislar falan oluyor.
ve biz bu insanlarin sonrasini bir-ikisi haric gormuyoruz.

tonlarca beton altindan kaci saglam cikiyor ki cikanlarin. bunun istatistigi yok.
bu kadar insan kurtardik dendiginde, akibetleri hakkinda bilgi verilmiyor.

onemli olan bi insanin nefes almasi midir sadece.
insan sadece nefes alarak yasayamaz ki.

bazi cikarilanlara uzuluyorum ben. acaba diyorum ne haldedir.

yok 150 saattir enkaz altinda, ay hadi mucize geliyor falan dendikce ben sinirleniyorum. ekran icin reyting malzemesi gibi. ya o "mucize" bir daha yataktan kalkamayacak durumdaysa artik. kaci arastirilacak. gazete mansetlerinin akibeti belirsiz mucizesi diye hatirlanacak hep...

bu konuda ne dusunuyorsunuz?

 
bu konuda düşündüğüm tek şey abd vizesi alıp gitmek için çalışma planı yaptım, ona odaklandım. benden bu kadar, artık başka birşey düşünemiyorum.


  • aslindasorunumpsikolojik  (12.02.23 15:10:19) 
Bir şey düşünemiyorum. Toplumdaki kader, mucize, şükür üçgeni böyle gelmiş böyle gidiyor.

Edit: istemezdim.
  • ruhen hastayim ben  (12.02.23 15:13:01 ~ 15:13:33) 
Enkazdan sağ çıkarılmakla sakat kalmanın yaşamak istemekle alakası yok. Zaten fikrimizi sormuşsun ama başkası adına konuşmak doğru değil. Kaldı ki enkaz altında ölmek çok korkunç. Belki hastalıkla vs. ölebilirsin ama o çaresizlik hissi çok kötüdür.

Onun dışında ekranda olanlar çoğu insanı sinirlendiriyor zaten.
  • sevilen progressive türkücü  (12.02.23 15:31:31 ~ 15:33:46) 
Enkazdan çıkmak tabi ki isterdim. Her insan, eğer ciddi bir psikolojik sorunu yoksa varlığını sürdürmeye çalışır. Bu arada ne yazık ki enkazdan çok uzun saatler sonra kurtarılanların da bir kısmı sonradan vefat ediyor, orası da ayrı...

İnsan hikayelerle ve umutla yaşayan bir canlı; o mucize haberleri de bu tür karanlık zamanlarda güzel, umut veren "mucizeler" işte. Önemli olan şey devletin denetim organlarının, muhalefetin ve bu olaylar sakinledikten sonra halkın şunu sorması lazım:
1 - Biz bu depremde ölmemeye neden hazırlanmadık; binalarımızı, şehirlerimizi, süreçlerimizi neden buna göre inşa etmedik.
2 - Deprem oldu; sonrasına neden hazırlanmadık. Nasıl oluyor da koskoca devlet, 21. yüzyılın bütün iletişim araçlarına, teknolojisine, kaynaklarına rağmen bu kadar koordinasyon sorunu yaşıyor

Yani belki bugün benim o mücizelere bakıp sevinme hakkım var ancak devletin herhangi bir kademesinde kimsenin "Ehehe, mehehe bakın ne güzel de mucizeler oluyor" deme hakkı yok. İşimiz mucizelere kaldıysa devlet neden var? Vergi vereceğimize gidelim dua edelim...
  • salihdt  (12.02.23 16:01:26) 
Az önce antrenman yaptım üstüne yemek yedim kahve falan içiyorum şimdi, bu şartlarda "abi istemem ya" diyebilirim belki ama insan biyolojisi hangi şartta olursa olsun hayatta kalmaya programlandığı için o ortamda muhtemelen "olm beni çıkarın lan gerekiyorsa kolumu bacağımı kesin yine de çıkarın" dememe neden olabilecek hormonların hepsini salgılayacaktır.


  • Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet  (12.02.23 16:33:16) 
Bana sorarsan depremde enkazdan kurtulmak diye bir sey yok, cok düşük ihtimal.

Ama kurtulma sansim varsa kurtulmak isterim ben her turlu.
  • stavro  (12.02.23 18:31:05) 
bir sıfırdan büyüktür.


  • candide  (12.02.23 18:53:33) 
mental bir hastalığı bulunmayan bir insanın yaşama devam etme refleksi göstermemesi imkansız.

olağanüstü durumlarda hayatta kalmak için yapabileceklerimizin sınırı yok. tüm bunları bir kenara bırakıp "aileme yük olur muyum" falan düşünmezsin o anda. ölümden öte köy yok.
  • bohr atom modeli  (12.02.23 18:54:55) 
bence de reyting. fiziksel sağlığı atlıyorum, mental sağlığı? yakınlarının çoğu vefat etmiş, saatlerce mahsur kalmış, evini barkını şehrini kaybetmiş olacak.

çocuğum hayattaysa yaşamayı tercih ederim onun için, değilse direkt öleyim mümkünse.
  • deartheodosia  (12.02.23 19:26:12) 
[]

toki basaksehir kurasi

arkadaslar bi liste yayinlanmis internette.
5bin kusur sayfalik bir liste.
listedeki toplam isim sayisi 200bin falan ediyor genel kategorisinde.
bu liste ne listesi?
bu listedekiler arasindan mi kat kurasi falan cekilecek?
bir adim yaklastik diyebilir miyiz?
yoksa basvuru parasini yatiran, eksigi gedigi kalmayanlarin bi listesi falan mi bu sadece?
konuyu takip edenler, bilgisi olanlar yazabilir mi?
tesekkurler

 
basvuru parasini yatırıp kuraya katılmasına bir engel olmayanların listesidir muhtemelen. toki'nin kendi sitesinde başvurusu kabul edilenler ve kabul edilmeyenler listesi oluyor bölgelerde ayrı ayrı.


  • biravekahve  (07.02.23 17:02:58) 
[]

duyuru sizde de sorun yaratiyor mu

mobilde kullaniyorum her zaman.
duyuruda hep bi sayfa cevap vermiyor hatasi geliyor.
duyuru harici baska bi sitede rastlamadim bu hataya ama yine de telefonumla mi ilgili yoksa diye soruyorum.


 
Evet duyuruyla ilgili genel bir sorun bu. Server meselesi herhalde


  • another satisfied lover  (05.02.23 19:12:27) 
arada bana da benzer bir şey oluyor.
mesela sağdaki son cevaplananlar kısmında bir duyuruya tıkladığımda sayfa yanıt bekliyor (sekmenin sol en başında gri bir çember dönüyor) belli bir zaman sonra geliyor sayfa.

  • thedepressed  (05.02.23 19:36:46) 
[]

polisiye/dava/suc filmi onerisi

sasirtmacili olursa da super olur.
bir de cok kafa yorucu, komplike film sevmiyorum.

sevdiklerim:
just mercy (tam bu tur ariyorum aslinda: yanlis yargilama mucadelesi)
beyond reasonable doubt
primary fear
lincoln lawyer
perfect murder gibi gibi
gordugunuz gibi yeni, eski fark etmez veya illa mahkeme sureci de aramiyorum. cok eski olmasin yeter. 95 yilindan baslayabilir.
cok tesekkurler simdiden.

 
Adalet Oyunu


  • ankarakecisi  (05.02.23 19:44:28) 
A few good man


  • etna  (05.02.23 20:12:06) 
Dizi isterseniz eğer Bosch. Amazon Prime da var... Sağ kemiksiz polisiye.


  • mahsus mahal  (05.02.23 21:04:46) 
Tür olarak tam eşleşmese de

The Next Three Days
  • dissendium  (05.02.23 21:21:44) 
law abiding citizen


  • baba553  (05.02.23 21:26:14) 
[]

son sozu soyleyip engellemek

bunu bazi istisnai durumlarda yapilabilir buluyorum ama su durumlar cok itici geliyor: mesela karsilikli konusulan bi durum var. karsi taraf hassas dusunup yapici bir uslupla yazarken obur taraf cirkinlesiyor ve karsi tarafa soz hakki birakmamak icin bir de engeli basiyor ustune.
bunu yaptiginiz oldu mu hic. ne dusundunuz bunu yaparken.
benim icin prenses sendromlu birinin yapacagi bi sey bu.
sizce?

 
Ben yapmadım hiç yapmam da, çocukca geliyor. En fazla "ya hadi siktir git" derim sonra karşıdan ne geldiğine bakmam.


  • Kaleci Saçlı Forvet  (31.01.23 20:16:12) 
Duyuruda kafayı cinselliğe ve güzelliğe/yakışıklılığa takmış biri var. Mesajları ile hakaret ediyor. Ben engelledikçe yan hesabından mesaj atıyor falan. En son ona cevap verip engelledim. Hayatımda bir kere yaptım sanırım. Belki 18’ken ergen sevgilime kızıp yapmışımdır en fazla. Başka normal bir zamanda düşünemiyorum. Tanıdığım kimseye bunu yapma ihtiyacı hissetmem. Çocukça. Ancak sosyal medya trollerine uygulanabilecek bir tarife.


  • ruhen hastayim ben  (31.01.23 20:29:15) 
hayatimda yuz yuze gorustugum hic kimseyi engellemedim. cok buyuk terbiyesizlik ve toyluk gibi geliyor bana.

sozlukte salak salak mesaj atanlari engelliyorum bazen. burada da birini engelledim gecen ilk olarak.
  • antikadimag  (31.01.23 20:35:01 ~ 20:36:48) 
Prenses sendromu olduğunu düşünmüyorum karşıdaki insanın normal bir birey olduğunu varsayarak tahammül sınırını dolduran bir şey olmuş ve kapasitesi kaldırmıyor iletişimi kesiyor diye düşünüyorum, önemli olan bu noktadan sonra geri dönüşü olmadığının farkında olup olmadığı. Eğer sürekli engelle aç yapıyorsa zaten o da normal değil. normal tepkileri olmayan bir bireyi de günlük hayattaki ufak tefek öfke patlamalarından ayıt edersiniz zaten. Örneğin aldatılan bir taraf varsa karşı taraf sakince neden aldattığını anlatıyorsa tam bir bullshit; engelle-geç mantıklı olur.


  • titanic kemancısı  (01.02.23 01:59:23) 
her sene mutlaka biri sozlukten kufrediyor, direk ana avrat.
ben de mumkun oldugunca kreatif kufurler kullarak arkadasin cevabini verip, hemen ardindan engeli basiyorum.

super aktivite, tavsiye ederim. obur turliu vakit kaybi.
  • cooperr  (01.02.23 02:22:19) 
Ergence bir hareket. Ben bunu yapmak yerine o şekilde mesaj geldiyse cevapsız bırakıp konuşma oraya evrikdiyse de daha fazla konuşmayacağımı belirtip geçiyorum. Ekşi Sözlük hesabım cevapsız bıraktığım küfür içerikli veya saldırgan mesajlar ile dolu. Cevap vermeye değmez.


  • nawar  (01.02.23 02:41:25) 
[]

kadin programindaki katil

bugun hastaydim sabahtan aksama kanepede sizmis bi sekilde yattim.
sonra bi kadin programi basladi. vallahi kendime geldim bi anda :)
cok ilginc bir seye rastladim.

bir adam var. anladigim kadariyla bu adam gunlerdir o programa cikiyormus. karisini oldurmus.
bi ara olen kadinin anne babasina baglanildi. gunler once programa kizlarini aramaya cikmislar diye anladim.

neyse bu katil koca bugun karisini oldurdugunu itiraf etti. nasil anlatiyor gorseniz detayli detayli.

sunucu kadin da polisler gelecek birazdan diyor. adam canli yayinda cesedin yerini tarif etti. soklar icinde izledim.

simdi sasirdigim seye gelirsek; bu adam neden canli yayinda bir cinayeti itiraf etti ki?
hani aile icinde kalmasi gereken kavgalari canli yayinda gunduz kusaklarina tasiyorlar onlar da ilginc ama hadi neyse. biraz da onlarin kurgu oldugunu dusunuyordum...

cinayet neden itiraf edilir canli yayinda anlamadim.

mantiken bu adam supheli degil demek ki cunku canli yayina gelebiliyor. hakkinda bi kanit olsa zaten karakolda sorguda olurdu coktan. e cinayeti isledigini biliyor sonucta neden kacmak yerine canli yayina cikiyor?? polis zoru yok bi sey yok. anlatabildim mi bilmiyorum bana cok ilginc geldi bu durum.

yok madem anlatma niyetiyle cikiyorsa programa e o zaman direkt git polise itiraf et. neden bi gunduz kusagi programi? bi de gunlerce itiraf etmemis belli ki.

hani "celebrity" olma icgudusu diyecem de koy yerinde karisini oldurmus siradan bir adam. oyle bir amaci olmadigi da belli.

nedir bu insani canli yayina cikaran sey? tamam suclular kacmasin tabii ama mantiken insan niye kendini ifsa eder biri aciklar mi.

 
Şüphelenilmemek için kaçmamak daha mantıklı. Kaçarsan direkt şüpheli, hatta suçlu görülüyorsun. Programa dikkatleri başka yöne çekmek için katılabilirler. Olayları yalan ifadelerle karmaşık hâle getirebilirler. Program uzun sürdüğü için bir noktada itiraf etmek zorunda kalıyorlar. Zaten zekâları yüksek değil. Bir de anlatırsan cezada indirim olur gibi şeyler söylenince dökülüyorlar.


  • dissendium  (30.01.23 20:33:14) 
Master degree Müge izleyicisi olarak, bunun sebebinin "yorulmak, anlatıp kurtulmak" olduğuna karar verdim uzun analizlerim sonucu...


  • abuzer  (30.01.23 20:33:48) 
Toplumsal baski ve kendini bisekilde istedigi gibi cevreye gosterme istegidir. Buyuk olasilik delil yetersizliginden dolayi kanunen pek bisey yapilmiyordur kisiye. Konu tv de gosterilmeye baslandiginda da kisi arkasindan 'korkup kacti. Saklayacak biseyi olmasa niye orada olmasin' demesinler diye ve bir de delil yetersizligine guvendiginden dolayi programa cikmakta sakinca gormuyordur. Kendince cikip bir de cevresindeki imajini duzeltecegini vs hesapliyordur.

Tabii genelde farkinda olmadiklari sey ise olayin tv de yayinlanmasiyla olayin daha genis bir kitleye hitap edecek olmasi oluyor. Bu da yeni deliller, yeni kaynaklar vs saglayabiliyor. Normalde polislerin kaynaklari sinirli oldugu icin olayin ustune pek gidemiyorlar. Iste olay boyle genis kitleye yayilinca da evdeki hesaplari carsiya uymuyordur ve bu durumda da hizli karar verip aksiyona gecmeleri gerekecektir. Eger delillerin yetersizliginin farkindalarsa kalip inkara devam edebilirler, yakalanacaklarini anlarlarsa da cikip kacabilirler ya da itiraf edebilirler.

Canli yayinda degil de direkt polise gidip itiraf etmek de daha iyi olabilir onlar icin ancak bu durumda da kanal yonetimi, tv programi falan devreye giriyor olabilir. Sonucta olayi direkt canli yayinda itiraf etmeleri onlar icin oldukca saglam bir olay olur. Dolayisiyla bazen bu sekilde de yonlendiriyor olabilirler. Bazen de belki de o anin verdigi heyecan, baski yuzunden direkt cozuluyorlardir vs.
  • j r r tolkien hayrani  (30.01.23 20:35:30 ~ 20:36:38) 
o programlar öyle. esra erol seyrettim pandemide haftalarca. yerinde olsam asla televizyona çıkmam dediğim insanlar çıkıp her şeyi anlatıyorlardı. programa getirmeden önce kandırıyorlar, senin tarafını tutucaz diyorlar, işini görücez diyorlar, sonra yardım etmiyorlar. canlı yayında çapraz sorular soruyorlar, sürekli baskı altında oluyor. en sonunda aptallaşıyor, bülbül gibi konusuyor. zaten genelde televizyona çıkmayı matah bir şey sanan, televizyon programcılarını üstün insan sanan köylü kesim oluyor bunlar.


  • abelardo  (30.01.23 20:58:02) 
ayni programda kendi kizini bogarak olduren bir anne vardi. yillar once cinayeti islemis, fakat itiraf etmedigi icin iceriden cikarmislardi. sonradan sonraya uzerine giderek itiraf ettirdiler.

www.haberturk.com
  • idexo  (30.01.23 21:26:27) 
o durum bana da tuhaf geldi.
müge'nin olaylarında katiller çevreden baskı görüyorlar ve suçlu olmadıklarını savunmak için ekrana çıkıyorlar.
bu olayda gördüğüm, çok ciddi üzerine gelen yok çevreden. kadının aldatma olayı olduğu için anne babası bile pek arkasında durmuyor. Adam stüdyoya gelmiyorum dese hiçbirşey olmaz.
  • vizivozo  (30.01.23 22:39:51 ~ 22:45:46) 
para mı alıyorla acaba. katil olsam çıkmam programa. psikolojim bozuk derim. böyle saçma bir ülke nasıl olabiliyor ya


  • ShadowOfMoon  (31.01.23 01:19:38) 
Valla o insanlari canli yayina cikmaya nasil ikna ettiklerini anlamis değilim.


  • stavro  (31.01.23 01:50:05) 
@stavro insanlarin cehaletini ve kimisinin unlu olma istegini hafife aliyorsunuz. Gercekten cok cok cahil insanimiz var.


  • kassiopeia  (31.01.23 02:13:18) 
Biraz Bosch izlemiş olanlar durumu daha kolay kavrar. Adam LAPD dedektifi, şüphelileri bir odada bekletiyor (cooking like a stew diyor ya da marinated, tender vs.) yoruyor, konuşurken direkt suçlamıyor, zihnini meşgul ediyor, olayları yaşatmaya çalışıyor, adamı önce zihninde tutukluyor, kaçacak yeri olmadığını görünce tek bir çıkış yeri bırakıyor, itiraf et ve yardım edelim. itiraf et ve kurtul bu işten, bu stresten. benzer bir şeyler olmuş gibi. izlemedim ama tahminim bu yönde.


  • gabe h coud  (31.01.23 09:10:35) 
[]

eliptik bisiklet alayim mi

eliptik bisiklet nereleri calistirir?
fazla kilom yok ama goguslerimi kucultmek isterim mesela ve internette bisikleti onermisler ne alaka anlamadim gerci.
bir de bacakta kas hic sevmem, buna neden olur mu?

decathlonu onerir misiniz ayrica?
son olarak, baska onereceginiz alet var midir?

 
Bence alma, evde çok gereksiz bir fazlalık olacak kısa bir süre sonra.

Bacakta kas yapmak için günde 10 saat falan yapmalısın ve testesteron almalısın.

Göğüs küçültmekle ne alaka kısmını anlamadım.

Şöyle şeyler dene mesela, kendi vücut ağırlığınla. Herhangi bir şey almana gerek yok.

www.youtube.com
  • Mirket  (24.01.23 22:33:56 ~ 22:37:55) 
Eliptik bisiklet alan tüm tanıdıklarım bir kaç ay sonra aleti nevresim, çarşaf kurutmak için kullanmaya başladı. Eliptik ile çalışan kol kaslarının göğüsleri küçültmeye yeteceğini/ yarayacağını pek sanmıyorum.


  • Amaranta ursula  (24.01.23 22:36:43) 
mirket: bisiklet hani pedal odakli bi sey ya gogusleri nasil kucultsun ki demek istedim. internette kucultmek icin bisiklet faydali demisler de.
amaranta: ben de ise yarayacagini sanmiyorum :(

  • Kittie  (24.01.23 22:40:48) 
Göğüsleri küçültmekle bisiklet arasındaki bağlantıyı çözemedim. Yağ yakmaktan bahsediyorsanız zaten bölgesel yağ yakımı diye bi şey yok, yağların nerenizden gideceğini siz seçemiyorsunuz.


  • vedatchilipeppers  (24.01.23 22:41:00) 
Meme dokusu altındaki göğüs kaslarının sıkılaşması, meme görününüme bir derlitopluluk katar. (Nasıl ifade edeceğimi bilemedim yaa)

Eliptik bisiklet el tutamakları sayesinde bir nebze kolları ve göğüs kaslarını da çalıştırır ama istediğin verimi almandan çok uzak olacaktır.

İlla aletle çalışayım ve işe yarasın diyorsan işe yarar bir ev tipi var mıdır bilmiyorum ama kürek, daha çok işe yarar.
  • Mirket  (24.01.23 22:49:02) 
Kittie yapma...
Bahsettiğin amaçlar uğruna alıp letgo'de satmaya çalışacaksın.
Bacaklarda kas yapmaz, keşke bacak kası yapmak o kadar kolay olsa :)
  • logisticsmanager  (24.01.23 23:10:35) 
gogus kucultmek icin verimli tek yontem ameliyat.


  • hot potato  (24.01.23 23:16:47) 
[]

yuksek fiyatli hastane daha mi guvenilir?

merhaba arkadaslar,

kafam karisik biraz. 2 sorum var.

1. bir sebepten son 3 yildir bi doktora gidiyorum rutin kontrol olarak.
doktor bi seyim olmadigini, hissettigim seyin psikolojik oldugunu soyluyor. ultrason cihazi yalan soylemez diyor. kendisi op. dr.

bi de ben son rapordan hemen sonra baska bi (daha ucuz) hastaneye gittim. rapor birebir ayni cikti. oradaki doktora soylemistim elimde rapor oldugunu aslinda. neyse doktor, ultrason yanilmaz, radyolog suphe duysa risk almaz, ceza alirlar cunku suphe varken net konusurlarsa dedi. sende her sey net yazilmis dedi. gereksiz olmus ama icin rahat etti, teyit etmis oldun raporunu dedi.

icim pek de rahat etmedi sonradan :(

simdi bu rahatsizligim devam ettiginden bu seneki kontrolu baska yere yaptirayim dedim. memorial'i sectim. doktor prof. konuyla ilgili abd'de egitim almis. yalniz muayene ucreti 2500 tl. sgk gecmiyor. e bunun ultrasonu da var. o ne kadardir bilmiyorum.

su anki doktorsa sgkya 400 tl. bi o kadar da ultrason burda. 800 toplam.

napsam, sanki bi seyim var ve kaciriyorlar gibi hissediyorum. hastane konusunda op. dr. / prof. farki cok onemli mi sizce? iki doktor da capa mezunu ve yaslari yuksek.

ek soru: siz nasi hallediyorsunuz doktor islerini? ozel saglik sigortasi mi yaptirmak lazim, memoriali kapsayan bi paketim olsaydi 2500luk doktor bedava mi olacakti tamamen? kac paraya geliyor bu sigortalar?

su an onemli olan sorum 1. 2500 de ultrason desek, 5k vereyim mi ne dersiniz?

 
hastane sihirli degnek degil. doktorlar aldiklari asagi yukari ayni egitim uzerinden tahminde bulunuyor iste. farkli gorus alip farkli tedaviler almak ise yarayabilir, birinden biri tutabilir ama o kadar. pahali hastanede cok beklenmedik bir tibbi metot uygulandigini sanmiyorum. zaten oyle olsa o kadar asiri zengin unlulerin vs hic hastalanmamasi gerekirdi. tip gunumuzde hala o kadar net bir bilim degil maalesef. gecmis olsun.


  • hot potato  (23.01.23 19:23:03 ~ 19:23:52) 
Eğer bu hastalığınız konusunda endişeliyseniz üniversite hastanelerinden birinden randevu alın.
Mesela Cerrahpaşa'dan. Zaten rutin kontrol olduğu için ne zaman randevu bulursanız o zaman gidersiniz.

Özel hastanelere sürekli gidiyorsanız özel sağlık sigortası yaptırmanız daha ucuza gelir ama sigorta başlangıcından önceki hastalıklar sigortaya dahil olmaz. Çoğu özel sağlık sigortasında muayene ücretinin %20'sini ödersiniz. Ama 2500 TL olan muayene ücreti sigorta şirketi için 1500 liradır mesela siz 300 TL ödersiniz. Farklı farklı anlaşmalar da var elbette.

Eğer siz normalin çok dışında, ilginç bir hastalığa, duruma sahipseniz devlet hastanesindeki doktorlar bunları daha kolay farkediyor gibi geliyor bana. Sebebi de sanırım özel hastaneye sizinle aynı şekilde ilginç durumda hasta bir kişi 3 yılda bir denk geliyorsa devlet hastanesindeki doktora 3 ayda bir böyle birisi denk geliyor.

Abartmamanız gerektiğini de kendinize hatırlatın.
İki uzman doktor, iki radyolog bakıp da görmediyse çok yüksek ihtimalle bir şey yoktur.
  • michael_knight  (23.01.23 19:44:19) 
hastalık bir noktada kişiye özel, normal olarak tanımlanan değer senin için düşükte veya yüksekte kalabilir

kafayı taktığın yerde sorun yoktur, başka bir problem de tetikliyor olabilir
ama ultrason yalan söylemez bu konu askıya alabilirsin

bence beslenmene odaklan, bünye eksik olan gıdayı "aşerir"
  • bir soru sorcam  (23.01.23 19:45:52) 
ben ortalama 3 doktordan fikir almadan aksiyona gecmiyorum.

pahali olan iyi olacak diye bir kaide yok ama isim yapmis olanlar pahali oluyor, isim yapmalarinin da sebeplerinden biri iyi olmalari.

cocukken basima soyle birsey geldi, bir kulagim az duyuyor gibiydi, girmedigim test kalmadi birsey bulamadilar. 5-6 doktora gittim hepsi birsey yok dedi yolladi, ama bir sikinti var ben hissediyorum. En sonunda annem aldi bir yere goturdu, pasaj gibi bir yerin icinde bir muayenehane, sekreter falan yok doktor tek basina bir odada oturuyor, les gibi bir yerdi. Kucuk olmama ragmen anneme "emin misin burasi bana pek saglikli gelmedi" diye sordugumu hatirliyorum. Doktor bakar bakmaz bunun kulak zari cokmus dedi, burnuma bir boru soktu ve basincli hava verdi. Gozlerimden hava ciktigini hatirliyorum ama zari yerine oturttu. 30 senedir sikinti yok.

Ozetle, carenin nereden gelecegi belli olmuyor. Gecmis olsun...
  • cooperr  (23.01.23 19:52:32) 
kesinlikle alakası yok.

2 yıl önce bir hastalığımla ilgili -ameliyatlık durumdaydım-
kendi özel muayenesi olan sıradan bir cerraha gittim. muayenesi bir çok özel hastanedeki proflardan daha pahalıydı. klasik internete kendi reklamını veren instagram doktorlarından yani.
10 dakika muayene etti etmedi direk ameliyat ve şu kadar gün yemek yemeyeceksin, sıvı beslenceksin, şu kadar dikiş olacak vs vs paket program bir şekilde hızlıca bilgilendirdi ve bitti dedi. muayene sırasında da canımı çok yaktı hakkımı helal etmiyorum ona.

sonra bilindik bir özel hastanedeki profesör bir hekime muayene olmaya gittim. alanında bilinen ve deneyimli bir hekim. muayene parası bu yukarıda bahsettiğim zibididen daha ucuzdu ve muayene sırasında hiçbir şey hissetmedim.
bu hekime ameliyat oldum ve diğerinin verdiği fiyattan 2bin tl daha ucuza. düşünün bu hastalığın profesörüne ameliyat oldum hem de daha uygun fiyata. ertesi gün normale döndüm. iyileşme sürecimin zaten 1 yıl süreceğini takip edilmem getektiğini söylemişti doktorum. vücudumda ameliyat, dikiş izi vs bile yok neredeyse öyle düşün.

eğer daha pahalı diye bu daha iyidir diye düşünseydim şuanda ilk doktora ameliyat olmuştum ve bunu hayal bile etmek istemiyorum.

iyi bir hekim zaten finansal olarak yapmıştır yapacağını ve hakettiğini alır. instagramda reklam veren doktorlara sakın ha araştırmadan etmeden güvenmeyin derim. sağlığınızdan olursunuz mazallah.
ben direkten döndüm.
  • debian  (23.01.23 20:44:30 ~ 20:49:16) 
eğer bir konuda uzmanlaşmış türkiyenin o alanda sayılı doktorlarından biri değilse özel hastaneye gitmeyi ben gereksiz buluyorum. sırf otel konforu sundukları için o kadar paralar bayılmaya değmez.

inanın kamu ve özellikle üniversite hastaneleri bir çok konuda daha iyi. daha çok ve çeşit bakımında daha fazla hastalık gördükleri için tecrübeleri daha fazla oluyor.

önce eğitim araştırma veya üniversite hastanesinde bir uzman hekime gidin. hekimi seçerken isim olarak araştırın( www.hekimler.net ) burada isim olarak bakın. hangi okuldan ne zaman mezun olmuş. özellikle istanbul-çapa-hacettepe-ege gibi üniversitelerin mezunlarını ve orta yaşlı hekim bulun. ondan randevu alın.

eğer cevapları tatmin etmezse bu sefer üniversite hastanelerinde fark vererek prof. veye doç. öğretim üyelerine kontrol olabilirsiniz. onları da seçerken yayınlarına ve vaka sunumlarına(yine internette kısa bir araştırma ile) bakarak ilgili olanları tercih edebilirsiniz.
  • astronom bey  (23.01.23 21:20:07) 
git. öncelikle kafan rahat eder. gitmedim bir şey var mı düşüncesi içini kemirmez. hem de 3. bir pahalı ya da ucuz fark etmez belki daha iyi teşhis yapabilir.


  • paintov  (23.01.23 23:13:27) 
yüksek fiyatlı hastane size her türlü masrafı çıkartır. şuna da bakalım, bu da olsun, derler ve sizin de dediğiniz gibi yüksek fiyatlıdırlar. ultrason-mr gibi şeyler çok pahalı buralarda.

ama işin ehli bir yere gitmek istiyorsanız, Michael ile aynı düşünüyorum: üniversite hastanesine gidin. devlet hastaneleri sizi para kaynağı olarak görmez ve devlet imkanları özelin tasarruflu politikasından daima daha iyidir. randevuyu falan da çok kolay alıyorsunuz zaten uygulamadan.

geçmiş olsun.
  • lovemyself  (24.01.23 02:49:02) 
Hocam soyadın Sabancı ve Adanalı değilsen gitme tabii ki. İki doktor da söylemiş işte, üçüncüsünde Amerika’daki bir hekime başvurmak istemeyeceğin ne malum :). Sevdiğim başarılı bir hekim arkadaşım şöyle diyor bu durumlarda: uykuna ve beslenmene dikkat et, stresten uzak dur. Sen de bence bunlara dikkat et.

Geçmiş olsun
  • giovanne  (24.01.23 08:15:17) 
[]

cagin guzellik algisi

bi suredir eski bir diziyi seyrediyorum.
her bolum farkli basrollerin oldugu bir dizi.
10 yil falan oncenin dizisi.
bi sey bi suredir giderek dikkatimi cekiyor.

basroldeki kizlar- bence guzeller ama -kimisinin simdilerde "niye yaptirmiyosun ki" denilecek "yanaklari" var. burunlar deseniz simdiki gibi hepsi ayni degil. buyuk burun da var, cikintili burun da. ama basrolu kapmislar. cunku o zaman goze batmiyormus. algi simdiki gibi degildi yani. o kizlarin simdilerde bi dizide yer almasi maalesef ki imkansiz. muhtemelen bazisi sonradan estetik de yaptirmistir, belki kendi istemistir oyleyse sorun degil ama bazisi da " zorunluluktan" yaptirmistir.

tabii ki guzellik caglara gore degisen bir sey. cok eskiden, sisman diyecegimiz kadinlar daha saglikli gozuktugunden daha on plandaymis mesela gibi...

simdi insta yuzunden eskinin guzeli bile artik guzel gorulmuyor. cunku estetikle kendisini bastan yaratti en siradan kisi bile. eskiden estetik sadece mankenlerin yaptigi bi seydi.

buna katiliyor musunuz ve evetse bu sizi rahatsiz ediyor mu?

ve insanlarin en ufak seyi kusur olarak gorup direkt bunu karsisindakinin yuzune soyleyebilmesine de sahit oluyorum. bu da cok ilginc geliyor bana. sizce bunun sonu nereye gidiyor? ve en merak ettigim kendinizi siz de artik "cirkin" buluyor musunuz?

 
Ağa şu bir gerçek ki günümüzün kızları-kadınları birbirinin kopyası.
Aynı tarzı kullanan 15 yaşında kızda görebilirsin 40 yaşında avratta.
Kadınların zihni, beyni, şahsiyeti ve karakteri bu devirde hükmen mağlup edildi. Hepsi en az burun yahut dudaktan estetikli. Hepsi birbirinden gördüğü gibi yaşıyor, tepki veriyor ve yaşıyor. Virüs gibi kanaat önderi davranış tipleri var.
Geçen bir arkadaşımı gördüm sandım. Niçin sandım biliyor musun? Ağa bizim arkadaş dediğim kızın birebir aynısını gördüm, gözlerini görmesem o sanıyordum :(((
  • pavlis  (21.01.23 19:39:23) 
evet instagramda geçen dudak dolgusu yapan bi kliniğin hesabına denk geldim bunu yaptıran kadınların yüzde 90ında sonuç görüntü olarak iyi ve çekiciydi, demek ki böyle yeni bir güzellik/beğeni algısı oluşmuş yerleşmiş


  • freebird5406_2  (21.01.23 19:45:12) 
Merak ettigim kendinizi siz de artik "cirkin" buluyor musunuz?

evet.

Erkekler aşko kuşko estetikli kızları eleştirir, sosyal medyalarına baksan takip ettikleri kızların %90'ı bu tarzdır.
  • Kahvedesu  (21.01.23 19:52:45) 
eski eşim bana “sen masum yüzlüsün, sakın makyaj yapma” falan derdi. neyse sonra öğrendim ki tüm feed’i silikon meme ve protez popolu, estetikli kadınlarla dolu. ikiyüzlü yalancı ya. sinirlendim şimdi yine ahsjdk.


  • deartheodosia  (21.01.23 19:55:38) 
Erkekler elini nereye atsa sizden bin tane çıktığı için yapacak bir şey kalmıyor.
Orijinal olanları el üstünde tutmaya da ayrıca gayret ediyor zaten. Erkekler.

  • pavlis  (21.01.23 19:56:04) 
Instagram'ın "güzel" algısı gerçekten kötü. 2 cm kaşlar, boş zamanlarda ekmek kesmek için kullanılan elmacık kemikleri, yazları serinlemek için su doldurulup içinde yüzülen yanak çukurları, körlerle öpüşürken ıskalamasınlar diye arılar tarafından sokulmuş dudaklar, herhangi bir tehdit karşısında korunmak için mızrak olarak kullanılan çeneler şeklindeki estetik paketi gerçekten kötü.

Herkes doğal olsun, doğal kalsın demiyorum. Bazı şeyler için parası olan düzeltmeli tabii ki. Kusur görmeme olayına, gereksiz bir doğal övgüsüne gerek yok. Bazıları doğal halleri ile güzel bazıları ise ufak rötuş ile. Yukarıdaki gibi yazılanlar sonrası güzel olan ise yok. Bu arada bazı güzel kızlar var, bu karşılaştırma yüzünden kendilerine yükleniyorlar ama güzeller. Bazıları ise o ufak dokunuşu yapmalı bence.

@kahvedesu o iş öyle değil pek :P
  • nawar  (21.01.23 20:11:10) 
nawar: o is bence de gayet oyle


  • Kittie  (21.01.23 20:33:06) 
evet maalesef sosyal medyanin pompalamasiyla insanlarda hastalikli bir guzellik algisi yaratildi. gercekten rahatsiz edici. ustelik sadece yuz guzelligi de degil bu. insanlar sagliklarindan olacak kadar zayif olamaya ugrasiyorlar o "sozde" guzel kadinlari gordukce. uzucu bir sey bu ve evet rahatsiz edici. ozellikle belli bir yasin altindaki genc ve ergenler filtresiz tek bir fotograf paylasamiyorlarmis okudugum bir arastirmaya gore.

ben cirkin oldugumu dusunmuyorum butun bunlarin yaninda, ya da gaza gelmiyorum belki bilmiyorum :) saglikliyim bundan daha iyi guzellik mi olur diyorum. tabii yasim 35 ustu. daha genc olsam belki ben de kapilirdim trendlere bilemiyorum :)
  • in vino veritas  (21.01.23 20:41:59) 
katılıyorum
rahatsız etmiyor

eskiye, ve değişmemeye gereksiz övgü yapılmamalı. 1940lardan 1990lara instagram sosyal medya yoktu ama kadın erkek herkesin "look"u değişti. acayip bi durum değil, herkes mutlu olduğu gibi takılsın.
kaşını asfalt gibi yapan kız veya kollarını kapatamayacak kadar garip vücut yapan adam mutluysa bize ne.

sorunuzda ayrı bir konu daha var o kaynamış, oyuncuların castinginin böyle olması tamamen vizyonsuz mafyöz/mafyör maganda yapımcıların ve türkiye medya sektörünün kabahati. dünyada da benzer trend var ama iyi oyuncu her zaman iş buluyor bize bu yaklaşımın gelmesine daha bi 10-15 yıl var en az.

neyse, son soruya gelecek olursak sonu nereye giderse gitsin :D bence bi sinüs dalgası olacak, sürekli dış görünüşünü "iyileştirerek" ideal olana veya en mutlu olacağı noktaya ulaşamayacağını anlayacak insanlar. ama yani botox eskiden yoktu şimdi bir teknoloji ve pazarlama kapısı olarak mümkün ee neden yapmasınlar.

bu şeye benziyor, cep telefonu (akılsız olan modeller) ilk yaygınlaştığında amaan iş insanı mıyım neden alayım ne gerek var ben karşıyım diyenler vardı. smart phone övücüsü değilim ama bazen bir trende sadece ve sürekli olarak direnmenin da anlamı yok. denge lazım.

kendimi çirkin bulmuyorum, gayet güzelim bence :D
canım isterse bişeyler de yaptırırım yine ve daha güzel hissedebilirim. no prob.
  • jimjim  (21.01.23 20:47:01) 
Geçmiş yıllara dönebilir miyiz rica etsem, tşkler <3

Kendimi çirkin bulmaktan ziyade, güzel bulmuyorum xd ama düşününce bunun pompalanan güzellik algısıyla bı ilgisi yok maalesef :( dümdüz güzel diilim iste. kendimi öyle avutamam.

Ben bu pompalanma muhabbetine de katılmıyorum. İnsanlar pompalandigi (ajhshdhjs?) için diil, kendilerini o şekilde iyi hissettikleri için, aynada gördüğünü beğendiği icin yaptırıyor tüm o estetikleri/işlemleri bence.

So; basortusu kurban oldugum yaresulallahtan gelebilir, amma, lakin ki öyle degildir.
  • abuzer  (21.01.23 20:52:11) 
Güzellik algısı falan öyle dediğiniz kadar değişmedi. Şimdi güzel bulunulan özellikler eskiden beri güzellik kriteriydi zaten. Estetik daha erişilebilir oldu sadece. Bu erişilebilirlik yüzünden estetikli sayısı arttı. Bu da güzellik algısı değişti sanrısı yarattı. Gene tierney,grece kelly, ava gardner vs bakın hepsi şuanki güzellik algısı diye belirtilen özelliklere büyük ölçüde sahip ve eski kuşak ünlüler


  • yazdonumu  (21.01.23 21:33:21) 
yazdonumu: cevap icin tesekkurler ama genel kabul gormus seyler dunyada her kategoride vardir zaten. bahsettigimiz konu o degil. ona kimin itirazi olabilir ki..


  • Kittie  (21.01.23 21:38:07) 
Güzellik algısı değişmedi iinsanlar artık estetik erişilebilir diye kusurları tolere etmiyor işte. Eğri burun o zaman için de eğri burundu. Eskiden bunun önemsenmemesi güzel bulunduğu anlamına gelmiyor. Siz güzellik algısı mı değişmiş diyorsunuz ama değişen o algı değil değişen güzelliğe/ kusura karşı tutum


  • yazdonumu  (21.01.23 22:06:14) 
Aramızda verilen yanıtları beğenmeyen ve 'teyze' ithamlarini üzerine alanlar var. Demek ki gayet doğru tespitler yaptık, yapıyoruz.


  • pavlis  (21.01.23 22:56:16) 
Bulmuyorum ama trendlere uymadığım için zaman zaman ıssız hissediyorum.


  • ruhen hastayim ben  (22.01.23 00:28:53) 
Bana sorarsan ben guzellik algısının caglara gore "sanildigi kadar" değişmedigini düşünüyorum. Genel olarak guzellik algisi uc asagi bes yukarı belli.

Va bahsettigin estetik -instsgram furyasi da cagin guzellik normu falan degil trend sadece.
Sacma sapan birbirinin aynisi kaş modellerini yaptirab kızlar oyle guzel olduklari için degil daha ziyade trend bu oldugu icin birbirinden ozenip yapiyorlar. Erkeklere fikrini sorarsan instagram tiplerindense klasik "guzel" dedigimiz kadin yuzunu tercih eder cogu.

Onun disinda guzelligin temel taslarinin dedigim gibi pek degismedigini düşünüyorum. Duzgun bir burun, orantili ve topac gibi olmayan bir yuz, dolgun gogusler vs hep begenipen seylerdi bence.

Soyle bir ornek vereyim, reklamlarda defilelerde bilmemnede ne tipler kullanıldığını bir kenara birak, dan bilzerianin instagram storylerinde etrafinda gorunen kizlari dusun, o gorduklerin daima guzel sinifinda olacak tipler. Bir erkek her türlü begenir bu profili. Gecmise gidip 1960li yillarda yasayab erkeklere dan bilzerian videolarıni izletsen ayni bugunun erkeklerinin cogu gibi bayilir onlar da eminim.
  • stavro  (22.01.23 01:50:02) 
Erkeklerin Instagramda aska kusko silikon protez tayfayi takip etmesinin sebebi bu tayfayi guzel buluyor olmaso değil bu arada.
Yani @nawar +1
Aciklamaya usendim:)
  • stavro  (22.01.23 01:55:42) 
Ne kadar dogal o kadar daha guzel ve cekici. Tersini soyleyen kendini kandiriyordur.


  • baldur2  (22.01.23 03:47:30) 
Kendimi güzel bulmuyorum ama bu şişmiş dudakları, sivri çeneleri, şeytana benzer kaşları, bembeyaz, kocaman korkutucu dişleri beğendiğim anlamına gelmesin.

Yeni güzellik algısından evet rahatsız oluyorum, kusurların kapatılmasına karşı değilim ama bence yeni estetik trendleri kusur kapatmaya yönelik değil, 'ben de modaya uydum, bakın bu dudaklardan yaptırdım' diye bağırmaya yönelik gibi daha çok.

Kusurların bu kadar rahat dile getirilmesi de kolayca çözülebilen ya da çözülmesi gereken problemler olarak görülmesnden büyük ihtimalle.
  •   (22.01.23 12:07:57) 
herkes birbirine benziyor muhabbeti yalan. bu ancak ulaşılamayan kişiler için geçerli. tinderda tanıştığın "herkesin kopyası" estetikli fakat güzel bir kızı reddetmezsin. bu "ya brad pitt o kadar da çekici değil" demek gibi bir şey çünkü kıyasladığın kişi leonardo di caprio. işyerinde sana yazan hikmet abi değil.

sokakta görse dibi düşecek insan herkes herkes gibi olmuş diyor. abartı çirkin estetikler dışında bu gerçekçi değil.
  • bohr atom modeli  (22.01.23 15:10:18 ~ 15:20:07) 
bohr atom modeli +1 dürüst işte.
şunu eklicem ama, birbirinin kopyası olmak da olan kişilere ayrıca bir özgüven sağlıyor. standartları sağlamış olmak, dışta kalmamak vs.
ayrıca yanıtlardaki yazarlardan biri özel mesajla saldırgan şekilde fotoğraf istiyor.
  • deartheodosia  (22.01.23 15:39:09) 
bizim memleket genel olarak ortalama altı tipte
yeni nesil daha iyi
estetikler de eldeki malzeme üzerine yapılıyor
aslında çıkan sonuç kötü: biraz işçilikten biraz kişinin orantısız isteklerinden biraz da tek bir bölgeye odaklanılmasından
genel yüz hattı hesaba katılmıyor
mesela burnunu çok küçük ve kalkık yerine ortalama yaptırsa yüzüne daha çok yakışacak
ama düzgün minyon bir yüzde de o ilk model sırıtmıyor

havaalanları ya da bol turistli avrupa şehirlerinde böyle problemler çok daha az
beslenme ve daha iyi genlerin aktarılmasının sonuçları
bunlar da para ve akılla ilgili
  • bir soru sorcam  (22.01.23 19:31:08 ~ 19:33:13) 
ben hala o eski güzel anlayışını güzel buldugum için instagram güzellerinin hiç birisini beğenmiyorum. bence yanak güzel bir şeydir.


  • abelardo  (22.01.23 22:13:44) 
Bu konularda mutlaka konu bir yerde "sana pas verse dibin duser" muhabbetine geliyor ve bu sekilde karsi arguman curutulmus gibi oluyor.

Nacizane buna aciklik getirmeye calisayim. Bir kadin tipini guzel bulmamak veya bir makyaji, giyim tarzini, estedigi begenmemek ve elestirmek onu uygulayan kadini har sartta reddedecegimiz anlamina gelmiyor ve konu verse almaz misin noktasina geldiginde haksiz cikmis olmuyoruz.
Evet asko kusko estetikli kalin kasli boyali degisenli hasar kayitli instagram tayfa verse seve seve alirim sahsen geri cevirmem genel olarak iyi bir fizige sahipse ama bu secimim bu profilin les oldugu dusuncemi degistirmiyor sahsen ve hatiri sayilir oranda erkek de benim gibi dusunuyor.

Yani;
+Estetik asko kusko tayfa les, bence guzel degiller
- verse?
+ alirim
- o zaman bu kasayi seviyorsun
seklinde bir matematik yok. Erkek kafasi bu degil.

Biz erkekler (en azindan bir cogumuz) sacini basini makyajini begenmeyip elestiririz ve gercekten de begenmiyoruzdur ama bu sirf tipini begenmedik diye bir cift dolgun gogus, siki bir kalca gibi seyleri reddedecegimiz anlamina gelmiyor. Erkek kafasi gayet simple, gordugunde her seyine bayilmana gerek yok, verse alirsin. Almam diyen bircok kisi de o noktaya geldiginde alir realitede.

sonuc olarak birbirinin kopyasi estetik kalin kas tayfa kotu, dogal olan guzel. Her iki kategori de - amiyane tabirle - gideri varsa verse alirim.
  • stavro  (23.01.23 13:46:09 ~ 13:47:32) 
[]

nasil bir karyola alsam?

yillardir hep baza kullaniyorum. karyola diye bir seyin varligini bile unutmusum. en son cocukken karyolam vardi.

yeni bi yatak aldim.
eski yatagim inceydi. yeni yatagim daha yuksek. magazadaki en incesi olmasina ragmen hala cok yuksek bana gore.
bazam zaten baya kalin. bi de ustune yatak koyunca, hatta bi de nevresim derken anit mezar gibi bi seye donuyor yatak

karyola almaya karar verdim ben de. neye dikkat etmeli?
hangi markadan alayim? cok da para bayilmak istemiyorum.

 
Metal dusunur musun? Ahsap karyolalarin omru kisa oluyor genelde 1 sok takta gicirdamaya basliyor.

Ha metal de gicirdayabilir ama bendeki iyi bir sey mesela gicirdamiyor cunku vida ile monte edilmiyor
  • another satisfied lover  (19.01.23 21:41:02) 
[]

evde pizza yapimi

hamuru en kolay nasil yapabilirim?
firindan hazir ekmek hamuru alsam olur mu?

sosa ne koyuyorsunuz?

tesekkurler

 
Ben hamuruna süt de ekliyorum biraz gevrek oluyor. Fırından ekmek hamuru da olur ama. Sosunu mevsim domatesinin rendesi, fesleğen, zeytinyağı,tuz ve salça ekliyorum.


  • Amaranta ursula  (19.01.23 20:39:29) 
fırın hamuruyla olur fakat evde hamur tutmak ve açmak da kolay, ben bu işi zor sanıyordum

sosu için elinde domates, domates rendesi, yazdan hazırlanmış sos domates, salça ne varsa onla olur, ben bu sosa zeytinyağı, rendelenmiş sarımsak, kuru fesleğen de ekliyorum

Youtubeda bir sürü video var evde hamur hazırlayan da ekmek hamuru kullanan da
  • freebird5406_2  (19.01.23 20:41:00 ~ 21:07:08) 
Fırından alırsan çok zahmetsiz çok kısa sürede ve çok daha ekonomik olur.


  • etna  (19.01.23 21:14:52) 
Ev tipi firinlarda yuksek isi olnadigi icin daha uzun surede pisiyor bu yuzden de kuruyor.

Bu yuzden cok islak bir hamur yapman lazim. Un su cok az zeytinyagi maya disinda bir seye gerek yok.

Evde pizza guzel olabilen bir sey degil o yuzden firindan hamur al gec bence.
  • another satisfied lover  (19.01.23 21:42:33) 
fırın taşı gibi ürünler kullanılabilir
ayrıca youtube'da meşhur bazı yabancı videoları izleyebilirsiniz, malzemeler de kolayca bulunuyor.
un pizza için özel hazırlanmış olmalı
hamuru uzunca süre dinlendirin, en az 24 saat
  • edaddy  (19.01.23 22:12:41) 
En kolaydan kastınız biraz da çabukluk ise fırından hazır hamur olur tabii ki.

Sos için de en kolayı evinizdeki salçayı biraz su ile açın önce. Daha sonra içine sevdiğiniz baharatlardan ve zeytinyağı koyun. Bitti.

Pizza evde de çok güzel olabilen bi şey.
  • invictae  (19.01.23 23:12:41) 
Hazır lavaş üzerine yapıyorum ben güzel de oluyor


  • mirty  (20.01.23 13:18:54) 
pizza unu ve sosu satılıyor.


  • gabe h coud  (20.01.23 14:15:09 ~ 14:15:48) 
[]

orkideye nasil bakilir

bi orkide geldi bana.

tek sap, ustunde cicekleri var, seffaf bi saksisi var, o saksiyi da seramik bi baska saksinin icine koymuslar.

topragi islak ve seffaf saksidan bir suru yesil kok gozukuyor.

cicek dun sabah geldi bu arada.

internette cesitli bilgiler var.
biri diyor hep o seramik icinde su bulunsun, biri diyor seramigi at seffafta dursun tepeden sula. biri diyor tepeden sulamak curutur. bilip bilmeyen yazmis yani internete tabii ki. hangisi dogru bilemedim.

aramizda cicekci varsa onlardan ve evinde orkide bakan buyutenlerden cevap bekliyorum.

 
Anneme her anneler gününde orkide gönderirim evi orkide bahçesi gibi oldu nerdeyse ama özel bir şey de yapmıyor haftada bir kez toprağına su veriyor o kadar, arada yaprak döküp yenisini açıyor öyle öyle devam ediyor.


  • Kaleci Saçlı Forvet  (17.01.23 10:34:16) 
o kendi kendine bakar, güneş alan bir yere koyabilirsiniz.


  • love and trust  (17.01.23 10:34:23) 
tamam haftada bir sularim peki nereden veriliyor suyu?
seramik saksiya mi koyayim yoksa topragina direkt mi damlatayim?

  • Kittie  (17.01.23 10:51:52) 
Toprağa ver.


  • Kaleci Saçlı Forvet  (17.01.23 10:56:04) 
biz güneş alan bir yerde, spreyle yapraklarını sulayarak bakıyorduk 4-5 orkideye. inanılmaz coşmuşlardı. sonradan çocuk olduğu için birine vermek durumunda kaldık.


  • co2s2  (17.01.23 11:02:04) 
Pek cok kez orkide bakma girisiminde bulundum ama basarisiz oldum. Sebebinin evin yeterince günes almamasi ve verdigim suyun kirecli olmasi oldugunu saniyorum.

Benim aldigim orkidelerin kök kisminda ici süngerli ya da süngersiz plastik bir aparat vardi. O sünger ve aparati öncelikle köklerden uzaklastiriyoruz. Sonra kökleri yikayip kontrol ediyoruz. Sararmis, cürümüs kökler varsa onlari kesiyoruz. Kimisi orkidenin gövde kismina temas etmeyecek sekilde. bir kavanoza su doldurup, orkideyi yerlestiriyor. Kisimi de orkideyi kendi topragina ekiyor. Seramigi uzaklastirmak gerek, bildigim kadariyla köklerin isikla temas etmesi gerekiyor. Sulama kismi 7-10 günde bir su dolu bir kaba oturtup bekletiyoruz. Süresini hatirlamiyorum.

Benim youtube videolarindan ögrendiklerim bu kadar :D Umarim isinize yarar
  • chihirovekohaku  (17.01.23 11:30:15 ~ 12:33:53) 
ilk defa bir orkidem acti, hem de ne acma, anlatamam!
yillarca orkide curutmus bir insan olarak, neyi degistirdim peki;
yerini sevmesi gerekiyor! gunes alacak ama gece sogugunu da hissedecekmis. bu nedenle sabahlari gunes alan camin dibine koydum. gece de burasi soguk oluyor, cam buz gibi oluyor diye dusundum. bir de tam lambaderin altinda, oradan da isik/sicaklik aliyordur kesin.
o seffaf saksiya delikler actim ki iyice hava alsin kokler, seramige degil koyu camdan bir saksiya koydum.
sularken cesmeden degil, icme suyu veriyorum. genellikle ustten, koke-yapraga degdirmeden vermeye calisiyorum (curutuyormus). saksi dibine de koyabilirsiniz bence.
ayni anda 2 tane dal verdi, birini buyuttu, digerini cikinti halinde birakti benimki, buyuyene cicek doldurdu, cok mutluyum resmen :)
bir de tropikal bir orkidem var ona hala cubuk cikarttiramadim ama, habire yapraga gidiyor.
  • 65 derece  (17.01.23 12:01:38) 
[]

hafiza sorunu mu yoksa yalan mi soyledi

gecen bi devlet dairesinde isim vardi.
birkac kisinin oldugu bir lobi alani gibi bi sey.
biz de bekliyoruz iceride vatandaslar olarak :)

simdi olay su; beklerken masalardan birindeki isimlik dikkatimi cekti. ismi hemen hatirladim. o sirada masada kimse yoktu.
sonra bi kiz geldi masaya dogru. daha masaya yonelmeden tanidim ben kendisini. liseden arkadasim. ortaokulu da birlikte okumustuk. ayni sinifta.
siniflar da maksimum 15 kisiydi hep. yani herkes herkesi tanir.
kizlar olarak 4 -5 kizdik okul hayatim boyunca.

neyse kiza merhaba diyeyim diye dusundum. isimi bitireyim de firsat olursa dedim.

baktim benim islemi bu yapacakmis. neyse gectim. kimligimi verince beni tanidin mi dedim. hayir dedi. su okuldan tanisiyoruz dedim. evet o okula gittim ama taniyamadim dedi. ben de guldum, 7 yil ayni siniftaydik ama peki dedim.

neyse "memur kiz", hafizam kotu benim, her seyi, herkesi unutuyorum ben dedi. bi sey demedim.
isleme devam ettik...

yahu ben sokakta en pespaye halimle, hic gorusmek istemedigim anlarda, en gorusmek istemedigim eski arkadaslarimla hep denk geliyorum (yakin zamanda) ve istisnasiz herkesi taniyorum. beni de taniyorlar yani kacamiyorum bazen kacmak istesem de.
bu kadar kolay mi? hic bakmayip, biri de gorunce aa hafizam kotu uzgunum iyi gunler falan diyebiliyor muyuz?!

cok sasirdim. belki populerlik, siliklik uzerinden gidecekler olabilir. ben o kiza gore birkac kat daha populerdim. zaten hepi topu kac kisiydik ki. sizce yalan mi soyledi, gercekten bazi kisilerin hafizasi bu kadar kotu mu oluyor?

ben diyemem mesela boyle bi sey. hani bi yerde calisirsin birkac ay, kisi seni unutmaz ama sen unutabilirsin ama 7 yil ayni sinif bana komik geldi. sizce neydi bu?

 
Tanımamazlıktan gelmiş. Türlü türlü insan ve sebep var.


  • ruhen hastayim ben  (16.01.23 22:10:56) 
gercekten tanimamis olabilir, hafiza sorunu olabilir sonucta liseden yeni mezun olmamissinizdir diye dusunuyorum. tanimazliktan gelmis de olabilir tabii bir ihtimal ama her halukarda sizin icin ne degisecek ki? zaten aktif gorustugunuz biri degilmis.


  • in vino veritas  (16.01.23 22:36:05) 
bır ıhtımal, bu tur tanıdık dolayısıyla ıs yaptırmak, evrakını öne aldırmak ısteyenlerden yorulmus veya tamamen set cekmıs bırı olabılır,


  • deepness  (16.01.23 22:53:32) 
youtu.be

Tezgah acilmasin başına diyedir :)
Deepness+1
  • logisticsmanager  (16.01.23 23:02:57) 
ya 7 yıl birlikte okuduğu kişiyi unutuyorsa annesinin kim olduğunu da unutur. yalan söylüyor tabii. çok aptalca bi yalan. bi şey isteyecek olsan “kusura bakma, yapamam” demek çok zor kendisi için herhalde ki böyle basit yalan olaylarına girmiş.


  • deartheodosia  (16.01.23 23:28:37) 
Ortaokul ve liseden çoğu kişiyi yolda görsem tanımam hatta hatırlamam, hatta üniversitekilerin de bir kısmını hatırlamam. Hatırlamaması mümkün yani. Tanımamazlıktan gelmesine ne gerek var zaten. Denk geldiniz diye görüşmeye devam etmek zorunda değil neticede


  • yazdonumu  (16.01.23 23:34:39) 
tanimamazliktan gelmis evet. bircok sebebi var. sizin isinizi yapan memur olma psikolojisinden bile bu yola gitmis olabilir. ama tanimama ihtimali yok.


  • antikadimag  (16.01.23 23:39:13) 
yazdonumu: kalabaliksa evet bana da olagan geliyor. ama 10 kisi oldugumuz, sadece 3 kiz oldugumuz yillar bile gecirdik. universite daha kalabalik bir ortam mesela..
yani o yuzden cok sasirdim ama olabiliyor demek ki hafiza garip bi sey belki de

  • Kittie  (16.01.23 23:42:57) 
ay benim de hafızam kötüdür ama 7 yıl okuduğun adamları da hatırlıyorsun o kadar da değil.


  • sirkelimon  (17.01.23 10:10:10) 
Ben de hatırlatmam hiç, aktif görüşmüyor isem Max 2 sene sonra gider hafızamdan.
Kendinize hangi yetkiyi verdiniz de o insanın yalancı olduğuna hükmettiniz merak ediyorum gençler?

  • hasmetizm 2046  (17.01.23 10:40:34) 
Beş yıl beraber okuduğum ilkokul arkadaşımla bambaşka bir ortamda bir araya gelince hatırlamamıştım, hatırlamadım diye çok utanmıştım çünkü o benimle ilgili bir sürü detayı hatırlıyordu. Ama o kadar tanımadım ki eve dönüp, ilkokulda her yıl çekilen sınıf fotoğraflarını bulup kızı orada görene kadar tamamen ikna olmamıştım.
Ama hem ortaokulu hem liseyi beraber okuduğum (ki lisede sınıfımız 10 kişiydi) birkaç kişi var, onlar beynime kazınmış durumda.

Ama hatırlamaması mümkün ya, çok şaşırmam ben olsam. Ya da @deepness +1
  • kobuzchu kiz  (17.01.23 11:13:42) 
biz de baya küçük bir sınıftık lisede (15 kişi kadar). en yakın olduğum 3-4 kişi hariç ve bir kaç tane sivri problemli tip hariç kimsenin adını hatırlamıyorum. hatırlamadığım 10 kişi varsa bunların 2-3 tanesinin de sadece yüzünü hatırlıyorum hayal meyal... ben liseden mezun olalı 10 sene oldu o yüzden olabilir bence çok normal. sen kaç yıl önce mezun oldun?


  • theseachange  (17.01.23 11:46:31) 
Valla başıma geldi. Lisede 4 sene aynı sınıfta olduğum kişiyle AVM'de karşılaştık. Adam bana asılıyor sandım bir de - rezillik. Adını söyleyince hatırladım da, o zaman da sevmezdim ;)
Bir de popüler olan sizseniz (ikinizin de kadın olduğunu düşünerek) size gıcık olmuş olabilir o dönemlerde. Bir de kaç sene geçti üzerinden acaba? Dış görünüşünü çok değiştiren insanlar var.

  • SiyamkedisiZorro  (19.01.23 12:26:00) 
Benim aklıma şu geldi, o kadın kim bilir günde kaç tane surat görüyor. İşi gereği sürekli farklı insanlarla iletişim içinde. Bütün suratlar birbirine geçmiş olabilir yani.

Kendi açımdan konuşursam hayatımda leyla leyla takıldığım için kimseyi hatırlamıyorum. Ben hatırlanmayınca da gücenmiyorum çünkü hatırlamıyorsa hatırlamıyordur çok zorlamaya gerek yok. Bir kere bir toplantıya yetişmeye çalışırken yolda ilkokuldan tanıdığını söyleyen biri ile karşılaşmıştım. Kardeşim 15 yıl olmuş üstünden koca bir ergenlik geçmiş sal gidelim demiştim içimden.
  • peki madem  (19.01.23 13:13:18 ~ 13:22:31) 
[]

kuduz asisinin suresi mi var

benim bildigim koruyuculugu yok ama internette 4 ay, 6 ay, 2 yil vs diyenler var. ve bu bilgi su an bana lazim.

dun bi temastan dolayi bi doz yaptirdim.
kolum sisti ve agriyor.

3 ay once de yaptirmistim. ben yaptirmayacaktim aslinda ama tam da o gun bi doktora gitmistim. adam bi ara elimi gorup noldu oraya dedi. sonra da hemen asi olmaya dedi beni baya korkuttu. neyse 4 doz yaptirdim o zaman.

ne bi sislik, ne bi sey.

simdi ise 24 saati gecti uygulama ama sikintilarim gecmedi.
bi eczacidan duydugum; zaten 3 ay once yaptirmissin, antikorun var ondan olmus bu. gereksiz bir asi olmus ondan dedi. olabilir mi?

not: doktora sor diyeceklere. doktora pek guvenmedim. asi unitesindeki kiz emin olamayinca doktora yonlendirmisti. kiza gore de gerek yoktu.
doktor da ben herkese yaptirtiyorum sureye bakmiyorum demisti.

napsam devam ettirmesem mi diyorum

 
sık sık başına gelen biri olarak okuduğum bilgiyi yazıyorum;

"son bir yıl içinde 4 doz aşı uygulaması tamamlanmış ise, yeni bir şüpheli temasta sadece 2 doz yeterli."

Bunu ingilizce kaynaklardan da doğrulamıştım.

Kuduz aşısı tetanoz ya da diğer aşılar gibi koruyculuk süresi olan aşı türü değil maalesef, vaka olunca aşıyı olmak lazım. Aşı sayısı ise yukarıdaki bilgiyle alakalı.
  • John Bloor  (12.01.23 11:47:54) 
böyle ciddi bir konuyu sadece duyuruya sormanız büyük hata.
hobi olarak yine sorun ama birden fazla doktora danışın ve yabancı kaynaklardanda araştırın.

  • aslindasorunumpsikolojik  (12.01.23 20:21:33) 
[]

baslamadan biten iliskiler

hic tam olacakken olmayan, olamayan, kisacasi baslamadan biten ozel iliskileriniz oldu mu?

bu kisiyi/kisileri ara ara dusunuyor musunuz, acaba nasil olurdu diye yani?

bir de stalkladiniz mi hic bu kisileri, evli olani falan gorunce ne hissettiniz?

 
Oldu. İçlerinden birisi için iyi ki olmadı diyorum. Stalkladım bir iki kere verilmiş sadakam varmış diyorum.


  • Amaranta ursula  (12.01.23 10:30:09) 
oldu evet. daha ikinci gün aşık olduğunu iddia etmişti. ilişkinin adı konsun diye baskı hissetmeye başlamıştım. aramızda 18 yaş vardı. onu da büyütüp kendi ayakları üstüne basınca kaybedeceğimi düşündüm. bağımlı bir ilişki ya da dengesiz bir ilişki kaybetmeye mahkum. yoksa çok güzel, çok hoş biriydi.

ara ara anlık aklıma geliyor, bu duyuru gibi bir neden olursa ama özellikle düşünmem. stalklamadım. evlenmez ama evlenirse de haberim olmaz.

başka da oldu daha önce. anlatmıştım burada. yine acıklı hikaye yazıyorsun harun abi diyecekler çıkacaktır :) o aklıma geliyor ama üzüldüğüm için. insanlık namına.

eskilerden evli olanların haberini bir şekilde alırsam üzülmem. bir şey hissetmem. mutlu olsun her insan. hayatta başka ne amacımız var.
  • gabe h coud  (12.01.23 11:50:36) 
Yıllar önce birlikte çalıştığım birisi vardı, o dönemlerde bir şey hissetmiyordum o yuzden hep kız ayarlamaya çalışıyordum ona :) o istemiyordu öyle gecistirip gidiyordu.

Sonra bunun üni bitti göreve başladı falan biz bununla gece gündüz telefon sms gorusuyorduk. Artık adı konmayan bir ilişki gibiydi ama aşkım sevgilim kelimeleri yoktu hiç.

Yakın Bi arkadaşım bunun Nisanlanacagini söyleyince şok oldum. Hem hiç bahsetmedigi için hemde bizim aramızda birsey olur beklentisi vardı bende.

Neyse bu nişanlandı o ara hâlâ görüşüyoruz ben birisi ile tanıştım ilk o zaman sormuştum sen nasıl karar verdin evlenmeye diye,aile baskı demişti. Sonrada görüşmedik zaten..


Yıllar sonra ikimizde evli olarak sosyal medyadan 1-2 konuştuk ilk o zaman aslında beni sevdiğini ama benim onu sevmediğimi ona kız ayarlamak ile meşgul olduğum için acilamadigini söyledi:))
Yine görüşmüyoruz ama bence mutludur. Zaten mutlu olsun,hiç aklım kalmadı:)
  • brnbrs  (12.01.23 12:57:56) 
- Oldu.

- Düzenli olarak değil, geçmişte ve arada.

- Hayır.
  • nawar  (12.01.23 12:59:39) 
Evet, çok hem de. Hepsi de uzaktan internet sitesi üzerinden başlayan ilişkiler, yabancı hepsi. Daha buluşamadan biten de var, buluşma sonrası biten de. Zaten uzaktan "hani ya olur mu" diye tartıyorduk ama buluşunca olmadı.

Bir kısmıyla halen sosyal medyadan görüşüyoruz bile. Evlenen biri var ki, en çok ona üzüldüm. Çünkü kendi hatamdan kaybettim. Ülkesine başka bir maksatla gittiğimde o zamanki nişanlısıyla da tanıştırmıştı. Lakin tanıştığım sitede takılan bir arkadaşım onu tanıdı. Galiba ülkesine dönmüş ve hesabını aktive etmiş. Ama yine başlamak için girişimde bulunur muyum, bulunmam...
  • d max  (16.01.23 01:56:26) 
[]

neden boyle davraniyor?

bi arkadasim var. yakiniz da. kendisinin bi hareketi var. bugun anneme de yapmis aynisini.
arkadasim daha once anneme birkac kez geldi. kendisi yemek yemeyi sever, annem yapmayi. annemin yemeklerini her yerde over hatta.

yaptigi sey de su mesajlara cevap yazarken emoji birakiyor sadece. dogum gunumde bile pasta emojisi yolladi. bi yazi falan yok.

bi sey gosteriyorsun mesela bi etkinlik. nasil gitsek mi diyorum. thumbs up koyuyor. sonrasinda hicbi sey demiyor. ben soruyorum yine, pazar gunu nasil diyorum mesela, thumbs up. saati sen belirle diyorum, thumbs up. ve konu da oyle kapaniyor haliyle.
veya isyerinde olan bi seyi anlatiyorum ornegin. gorunce okur fikir verir diye. mesajin sonunu "cok sinir oldum" diye bitiriyorum, bakiyorum uc bes mesaj sonrasindaki o cumleye thumbs up birakmis. baska bi sey yok.

anneme gelince, gecen onun cok sevdigi bi yemegi yapmis. seni hatirladim yapinca, bi gun bulusalim da kittieyle sana yapayim demis. thumbs up birakmis. annem de bana diyor ki sizin araniz mi kotu niye cevap vermedi.

ortak arkadaslarimiza sordum. herkese ayni seyi yapiyormus.

kendisi yaziyor istediginde bu arada. hic konusmuyor degiliz. bulusmalarimiz da hep o bi yere cagirinca oluyor. cunku ben sordugumda thumbs upla sonuca varamiyoruz tabii. bulustugumuzda da cok samimi. ya da kendi yazdiginda. bulusmalarimiz da oyle alisveris falan gibi amacli bi sey olmuyor yani bi cikar da gormuyorum. ama tek tarafli garip bi iliski degil mi? bu kizin derdi ne ve sogur muydunuz kendisinden?

not: isleri yogun biri degil. olsa bile insan sonra doner bi sey yapar.
anlam veremiyorum.

 
mobile: yazmayi unuttum, ben acikca sormustum daha once ona da thumbs up koymustu. anneme ayip olmus alinmis dedim bugun ona da uzgun smiley koydu. ben de sinirlendim bi seyler yazdim ne bicim davraniyorsun diye ona bi sey birakmadi. bi sey demedi de


  • Kittie  (07.01.23 21:30:11) 
Kaçırılmış ve mesaj vermek istiyor olabilir.


  • dissendium  (07.01.23 21:34:46) 
Çok fazla YouTube izlemiş ben olsam alaya alırdım fena laf sokardim


  • olaylar olaylar  (07.01.23 21:36:15) 
Valla cani oyle davranmak istiyordur, uzun uzun yazmak istemiyordur bu. Bence bunun pek anlasilmayacak tarafi yok.

Onun bu davranisindan ote, onu oldugu gibi kabul etmek yerine istedigin sekilde davranmaya zorlama bence daha buyuk sorun. Ben olsam 'niye her seye emojo atiyorsun?, anneme ayip olmus' mesajim sonrasi cevabini da yine emojiyle gonderen arkadasimi tutarliligindan oturu tebrik ederdim. Bu davranisi da hosuma gitmiyorsa ya mesajlasmaz hep arardim ya da eger cidden sinir ediyorsa da arkadasligi sonlandirirdim. 'Bana cevap vermelisin' seklinde bir yaklasimda bulunmazdim.
  • j r r tolkien hayrani  (07.01.23 21:44:59 ~ 21:45:47) 
Cok itici, ben bir daha iletisim kurmazdim. Hep o isteyince bulusuyoruzdan biseylerin yanlis gittigini anlamaliydiniz. Bu nasil sacma bir insan


  • balpolen  (07.01.23 21:47:17) 
j r r tolkien hayrani +1

herkes uzun uzun cevap vermeyi seviyor olmak zorunda değil.
  • abelardo  (07.01.23 22:38:18) 
Belki de sadece öyle kabullenilmeye ihtiyacı vardır


  • encokbenisevinnolur  (07.01.23 22:58:15) 
Madem yakın arkadaşınız, bunu ona yüzyüze söyleyebiliyor olmanız lazım. j r r +1


  • dreamnesiac  (07.01.23 23:24:12) 
anneme ayip olmus'a gelen emojiden sonra umidi keser kendisini uc hayirla sessizce hayatimdan ugurlardim ben olsam. kimsenin cevap verme aciklama yapma zorunlulugu yok evet ama bu cok garip bi tavir. ben cekemiyorum boyle bencil tipleri. neden boyle davrandigina bir sey diyemem belki kendisi boyle biridir ama ben olsam cok net sogur ve arkadasligimi bitirirdim.

olur da benden giden mesajlarin kesildigini fark edip de "kendisi isteyerek" mesaj yazacak olursa da thumbs up koyardim :) cunku niye koymayayim? :)
  • in vino veritas  (07.01.23 23:55:50) 
Ben olsam mesajlasirken bozarım. Yazmayı mi unuttun diye. Sorulan tüm sorulara da aynı yanıt verilmez bence.


  • mekaniker  (08.01.23 12:57:48) 
emojiyle cevap verebilme özelliği gelmeden evvel ne yapıyordu acaba? bu bir üslup sorunudur. böyle bir iletişim şeklini kabul etmeyip saygısızlık olarak gördüğünü açıklaman gerekiyor. değişmiyorsa güle güle.


  • zgrydn  (08.01.23 20:53:33) 
[]

kofn hakkinda ne dusunuyorsunuz

bugun seren s. sayesinde haberdar oldum kendilerinden.
baktim cok oveni var, bi sarkilarini dinledim.
merak ettiklerim erkek dansozun rol aldigi videodaki bastan asagi her seyin modasi gecmedi mi? cigir acici falan bulan varmis da...
ve neden 80lerdeyiz gibi davraniyorlar?

 
Synthesizer kullanarak Synth-pop gibi bir şey yapıyorlar, o da seksenlerin müziği, seksenlerde gibi davranmalarının nedeni bu sanırım. Onun dışında günümüz Türkiyesini esir alan keko-rap'in yanında bu arkadaşlar iyi bence ben dinlerim.


  • Kaleci Saçlı Forvet  (05.01.23 16:38:47) 
bence kötü arabesk pop synth


  • freebird5406_2  (05.01.23 16:40:10) 
En popüler şarkıları olan bi tek ben anlarım'ı dinledim sadece. Bi ara baya loopta dinliyodum özellikle çok sevmesem de zeynep bastık coverı güzeldi. Yani çığır açan bi grup değil ya her sene bi one hit wonder çıkıyor böyle. Madrigal vardi mesela onlar iki single tutturup sonra albümde de başarı yakaladılar ama ben hala iki single'larını dinliyorum albüme pek ısınamadım. Köfn'ün diğer şarkıları pek popüler değil hala sanırım.

Klibi izleyeli çok oldu ama yanlış hatirlamiyosam hafif homoerotizm havası vardı ki bu dönemde buna girişmek zor iş. O açidan saygı duyarım.

Baştan aşağı her şeyin modası geçti mi bilmiyorum bana yeni gibi gelmişti ama bu konuda hiç iddialı değilimdir.
  • nundu  (05.01.23 16:40:16) 
Bilmediğimi sanıyordum ama google'layınca sadece spotify reklamlarını gördüğümü anımsadım. Pek merak etmiyorum açıkçası Türkiye'deki yeni nesil müzik gruplarına dair bir önyargım var. Neden 80'lerdeyiz gibi davranıyorlar soruna gelince bir süredir syntwave, retrowave, vaporwave dalgası var müzik camiasında.


  • Amaranta ursula  (05.01.23 17:37:11) 
youtu.be

bence gelecek var elemanlarda, solistin sesi iyi, klavyedeki elemanin da baya yetenekli oldugunu dusunuyorum.

"gunese dokundum" baya iyi bence.
  • cooperr  (05.01.23 19:36:43) 
[]

evlilik bi basari mi?

statu gostergesi mi?
neden?



 
Kadınlar için öyle. Çünkü evlendikleri kişiyle sadece evlenmiyorlar başarıyı da elde ediyorlar. (Sjw tayfası sövmeden söyleyeyim arada böyle bakmayan kadınlar da vardır)


  • olaylar olaylar  (01.01.23 20:48:54) 
Bence bir başarı değil. Ama bizim toplumda bir başarı ve statü göstergesi. Kocası tarafından boynuzlanan kadınlar ya da kocasını boynuzlayanlar (örnek verdim) sana nasihat verme hakkını kendin de buluyor.

Bazı insanlar sevgili ve evlilik odaklı oluyor.
Böyle guldum.net
  • Kahvedesu  (01.01.23 20:53:39 ~ 20:54:28) 
Türkiye'de erkeğe yolunacak kaz olarak bakıldığı için kadınlar başarı olarak tanımlıyorlar. Ben çevremde geliri iyi olup da evlilik diye ortalıkta gezen kadın görmedim.

Evlilik sayesinde kadın baba evinden çıkıyor. Bir kere kapağı atalım sonra ne olursa olsun kafası. Ana babasına yapamıyor bunları. Bir de tek başına kira ödeyip geçinebilen kadın az.

Erkek açısından başarı olarak tanımlanacak yönü yok. Zaten evliyim diye övünen adamda bir sıkıntı vardır.

Türkiye'de evlilik sınıfsal ve yaşama tutunma yolu. 25 sonrasında aşk evliliği yapan oranı çok düşüktür.
  • romario  (01.01.23 21:04:42 ~ 21:29:53) 
Başarı değil alternatif bir senaryo. Artık hayatı multiplayer oynuyorsunuz. Ama diğer yandan usttekilere de katılıyorum. Birçok kişi için başarı.


  • allah yazdiysa bozsun  (01.01.23 21:09:06) 
mutlu evlilik başarı

böyle bir evlilik için de tip, para, karakter, eğitim, psikoloji ve aile gerekiyor
sonra o 2 insan karşılaşacak
kader, emek, şans ve başarı yani
  • bir soru sorcam  (01.01.23 21:14:08) 
Başarı falan değil. Bunu başarı olarak görenler, başka hiçbir alanda "başarılı" olamamış boş insanlar oluyor.

Yukarıdaki arkadaş tip para eğitim falan saymış ama baba parası yiyen, sırf babası zengin diye bu erkeğe kapağı atan kızları duymamış galiba. Kızın ailesi bile karşı taraf zengin diye kızı veriyor. Ben çok duydum ve gördüm.

Ayrıca kader ile başarı ne alaka. Başarı senin emek vererek , çaba sarfederek, tahammül göstererek yaptığın ulaştığın şeydir. Kader apayrı bir şeydir.

Kısacası bunu başarı olarak gören erkek ya da kadın boş insandır.
  • sassot  (01.01.23 21:20:18) 
asiri zor bir sey oldugu icin bir badireler atlamis gozuyle bakabiliyorum kadin erkek farketmeksizin
basarmis degil de hayatin zorlugunu biraz daha gormus diyebilirim

  • ala09  (01.01.23 21:25:45) 
Ülkemiz insanında gerçekten saplantı halinde olabiliyor bazen. Yani yapılmazsa büyük bir eksik diye görülüyor. Mesela inanılmaz sorunlu bir boşanma süreci geçirmiş ve sürekli eski eşinden ve çocuklarının sorunlarından şikayet eden biri bile, zaman geçiyor siz ne zaman evleneceksiniz diye soruyor sanki kendisi çok hayrını görmüş gibi.


  • peki madem  (01.01.23 21:46:36 ~ 21:48:10) 
ne evlenmek ne de sürdürebilmek başarı falan değil.


  • nothing in my way  (01.01.23 21:51:05) 
ulkemizde ozellikle kadinlar icin bir basari sayiliyor insan hayret ediyor. yillar once turkiye'nin en buyuk holdinglerinden birinde bir yoneticimiz vardi. kadin kisilik olarak da biraz sivri ve fevri biriydi. ama yillarca emek vermis calismis torpilsiz sekilde direktorluge kadar gelmis. kadinin her hesap sordugu personel arkasindan zaten 45 yasina gelmis hapa evlenememis derdi. bu gercekten cok can sıkıcı bir durum dusununce. erkek olsa bu yorum yapilmaz mesela. turk halki gercekten takinti derecesinde hassad evlilik konusunda.

bana sorarsaniz basaridan ziyade sans isi evlilik. ne iyi insanlar var, dogru kisiyle evlenemedigi icin yurumuyor iliskileri. kimisi de var ki tencere yuvarlanmis kapagini bulmus dedirtiyor :)
  • in vino veritas  (01.01.23 22:16:04) 
Başarı değil, iki insanın birbirini sevip bir yuva kurmasında başarıyla alakalı bir şey görmüyorum. Ama güzel bir şey tabii, doğru iki kişi evlenirse. Yaş oldu 30 bekar güzel kızlar DM


  • havadakarada  (01.01.23 22:58:03) 
Bu tamamen karşındaki kişiyle olan ilişkine bağlı. Mesela benim üst kattakilerin hayatı cehennem her gün istisnasız beddualı küfürlü kavga ederler, o kadar çok bağırıyorlar ki tüm kavgalara hakimim. Ayrıca ayrı odalarda yatıyorlar çünkü kadın dırdıra başlayacağı zaman adam konuşmak istemiyorum işe gideceğim defol git allah belanı versin s*ktr git diye kapıları çarpıyor. En son adamın kardeşi gelecek diye kavga ettiklerini duydum afagshs. Bütün binaya rezil oldukları bir evlilik statülerini bayağı sarsıyor :D


  • titanic kemancısı  (01.01.23 23:30:41 ~ 23:31:59) 
Evlilik basari degil ama mutlu bir evlilik basari bence.

Ozveri istiyor. Insan yeringeldiginde annesi babasiyla kardesiyle anlasamiyor. Bir yabanciyla ortak nokta bulup onlarla yeniden hayat insa etmek ve mutlu olmak buyuk basari bence.
  • kuzey li  (02.01.23 09:59:16) 
Evlilik başarı değil. Evli kalmak bir başarı. 10 senelik, sorunsuz, mutlu, huzurlu evlilikleri tebrik etmek lazım. Kolay değil çünkü.

Ama statü değil. Statü ile bi alakası yok. Statü gibi görmek daha çok beyaz yaka erkekler arasında yaygın olabilir.
35 yaşlarında erkek, beyaz yaka arasında evli olmamayı yeterli kıdeme sahip olmamak gibi gören kişilerle karşılaştım.
  • zimbirik  (02.01.23 10:16:01) 
ülkemiz gibi doğu toplumlarında evlilik başarıdır. kadın için daha da başarıdır. çocuk başarıdır, erkek çocuk sahibi olmak daha da başarıdır.


  • Hallegadola  (02.01.23 11:31:02) 
eskiden değildi ama günümüz şartlarında bence evet. bireyselleşmenin arttığı, ekonomik şartların zorlaştığı, toplum psikolojisinin bozulduğu ve tahammülün azaldığı bir ortamda mutlu evlilik sürdürebilmek tabi ki marifet gerektirir.

statü kısmı kime göre neye göre. eski kültürel kodlara göre yaşayan insanların olduğu bir ortamda kendinizi kabul ettirme gibi bir derdiniz var ise "düzgün" aile yaşantısına sahip olmak işinizi kolaylaştıracaktır. bu tarz bir derdiniz yok ise aileniz dışında durumu pek sallayan olmaz.
  • zgrydn  (02.01.23 17:43:49) 
Evlilik başarı değil fakat evli kalmak başarı.


  • ananiyimioguz  (02.01.23 18:37:01) 
Erkekler için öyle mi bilmem ama kadınlar için öyle. Üstelik bunun para-pulla ilgisi yok. "Öyle beğenmiş ki seni evleniyor", ya da "seni beğenmedikleri için evlenmek istemiyorlar". Akrabalardan, yakın arkadaşlardan verilen mesaj hep bu. İçim ısınmadı diye çıkmadığın, oturup iki satır anlamlı bir konuda konuşamadığın için yakınlaşmadığın öküzün önde gideni seni evde kalmışlıkla ezikleyebiliyor.
Bunca baskıya göğüs geremeyen atar topar evleniyor.
Asıl evlilikte mutlu olanlar başarılı, erkenden evlenenler değil.
  • SiyamkedisiZorro  (19.01.23 13:45:48) 
[]

yatak nasil alinir

hangi markadan alacagimi da bilemiyorum.
yatas, isbir, yatsan, idas bu dordune gittim baktim.
begendigim modelleri internette arastirdim.
oyle sikayetler var ki ben de daha once bi yatak iade etmis biri olarak sikayetleri okuyunca sogudum.
nasil yatak alicam bilmiyorum simdi.
evdeki yatagim cok eskidi. param var ama yaylari batan bi yatakta yatiyorum.
yatak goreceli bi sey onu da farkindayim ama bir suru sikayet var.
showroom'da da deneyince anlayamiyorum.
not: hepsine sordum, iade, degisim falan yok.
galiba her sey gibi yataklarin kalitesi de dusmus :(
napicaz?

 
Ben showroom'da deneyip Yataş almıştım, memnunum.


  • dreamnesiac  (01.01.23 20:38:58) 
internetten size nasıl yatak gerekli onu söyleyen siteler var.
Buna ek olarak yatak teknolojilerini de araştır. Ben bu ise girince derya deniz olduğunu görmüştüm. Misal tek tarafli/cift tarafli olayi var en basiti. Daha icindeki malzemeden destek teknolojisine kadar.
Sonra secenekleri bunlara göre kisitlarsin.

Misal ucuza yayli yatak kötü. Yay sayisi yeterli gelmeyebilir (harbiden bunlara falan bakip aldim ben).
Ama tabi yurtdışında aldığım için çok yardim edemem :) ama biz eşimle bunlara internetten baktiktan sonra bulduğumuz markanin mekanina gidip deneyip aldık. Misal ben çok döndüğüm için eşimi etkilememesini istedik ve harbiden orada deneyip gördük.
  • logisticsmanager  (01.01.23 21:03:12) 
sertliğe göre alınır başka bir numarası


  • bir soru sorcam  (01.01.23 21:12:07) 
Bi ara yatas'ta 120 gun icinde degisim vardi, bir de yatsan'in web sitesinde eger sana ozel onerdigi yataklardan birini alirsan belirli bir sure degisime izin veriyordu belirli bir tutar karsiliginda.

Ayrica showroom'da denemekten baska care yok ve evet orda da pek bise anlasilmiyor. Sertligine falan bakip hosuna giden birini alacaksin mecbur. Bu arada hangi yatagi yazarsan yaz kotu yorum gorursun. Mukemmel yatak yok cunku. Sana uygun yatak var. Bunu da alip kullanip anlayabiliyorsun.

Yatsan-isbir fena degil yine.
  • brkylmz  (01.01.23 22:02:18) 
İşbire tövbeliyiz. Yatak çift taraflı çökme yaptı, servis gelip bakıp yatak sağlam raporu verdi… ortada bir tümsek var eşimle ortada kavuşamıyoruz o durumdayız. Sever misiniz bilmiyorum ama yataşın five-z diye bir modelini kullanmıştım, efsane güzel bir yataktı.


  • physcos physcos  (01.01.23 22:41:21) 
ben bundan 3-4 yıl önce alırken yataş ve yatsan'da yatak seçim sayfaları vardı. onlar bir miktar yardımcı olmuştu. yine benzer sayfalar vardır diye tahmin ediyorum.


  • sanal uyku  (01.01.23 22:53:13) 
Bellona vardı eskiden


  • havadakarada  (01.01.23 22:59:17) 
yatas in hala var 120 gun deneme hakki smart match diye bi uygulama uzerinden onerilen yataklardan birini alirsaniz belli bi ucret karsiligjnda degistiriyolar. ben de five-z kullaniyorum cok rahat gercekten


  • palmtree  (01.01.23 23:17:26) 
yataş ve idaş kullanıyoruz. çocukluk yatağım idaştı 25 yıllık hala taş gibi. evlendim yine idaş aldık 5 yıldır sıkıntısı yok. annemlerde 10 yıllık yataş var çökmeler var. bunun dışında sertlik derecesi pedli yatak gibi özelliklere karar vermek gerek.


  • xrated  (02.01.23 00:14:39 ~ 00:16:16) 
yatak cok basit bir teknoloji. cok pahali bir sey almaya gerek yok bence. genelde ev duzulurken alindigi ve yillarca kullanildigi icin cok pahali satiliyor cunku musteriler odemeye tamam oluyor.

bir de mekana gidip 5 dakika uzerinde yatarak anlasilmiyor yatagin ne oldugu. en az 1-2 saat uzanmaniz gerekiyor ki bunu da almadan yapamiyorsunuz. iade sansiniz varsa da hemen 1 hafta icinde geri vermeyin, vucudunuzun alismasina izin verin.

memory foam almayin derim. kaliteli malzemeyle yapilmis eski tip yayli bir urun alin. asiri sert olmadikca hafif sert yatak tercih ediyorum ben. omurgaya iyi geliyormus diye duydum ne kadar dogru bilmiyorum. cift tarafli alirsaniz cok uzun sure kullanabilirsiniz.
  • antikadimag  (02.01.23 01:51:27) 
ikea'dan bak. en benim diyen yatak ureticilerinden kullandim, hepsinde bir problem yasadim. 10 sene garantili uretim yapiyor ikea, gozu kapali alabilirsin. ekstra sert modellerini tavsiye ederim.


  • murakami  (02.01.23 02:15:28 ~ 02:21:41) 
Yatak olayında yorumlara çok takılma. Yeni aldım ben de. Hem de denemeden, internetten. En pahalısından en ucuzuna kadar her yatakta her türlü yorum var. Aynı yatağa biri çok yumuşak derken, biri çok sert demiş. Biri iki ayda formu bozuldu derken, öteki 2 senedir kullanıyorum çok rahat demiş. Servet harcamana gerek yok. İstediğin sertlikte, ortalama fiyatı olan bir yatağı al geç. Yatakta iade değişim olmaması maalesef sıkıntılı bir olay. Mağazada gidip üzerine uzanmakla hiçbir şey anlaşılmıyor. Artık alacaksın ve ne çıkarsa şansıma diyeceksin. Zaten o yüzden de dünyaları ödemesen iyi olur.


  • synesthesia  (02.01.23 07:12:04 ~ 07:12:46) 
Evimde bir adet orta kalite ikea var bir de işi sadece yatak/yastik üretmek olan Fransız firmasının var ve aradaki fark çok belli.

Bu yaylilar vs hepsi aynıdır kısmı telefon dediğin hepsi aynidir gibi oluyor, değil.

Misal 120 kg kisinin yatmasi gereken yatak ile 70 kg kisinin yatmasi gereken yatak aynı değil. Ikisi de destekleyecek yay sayisi aynı değil.

Onun dışında üşüyen ya da terleyen kişilerin kullanmasi gereken yatak aynı değil, içinde kullanılan kumaşa göre değişir.

Yaz tarafı, kis tarafı olan yatak ile tek tarafi olan yatak ayni değil. Cift tarafli yatak daha uzun ömürlü olur ama daha da pahalı olur çünkü iki taraf için ayrı malzeme kullanilir. Yaz için daha az terleten kumaslar vs olurken kış için daha sicak Tutan kumaslar olur.

Misal bazi yataklar garantili şekilde bedbuglara karşı korumali vs olurken bazılarında bu garanti yoktur.

Yatak dünyadaki en önemli şeylerden biri. Ikea falan alma, isi yatak olmayan yerden yatak alma. En az 10 sene kullanacaksin, paran varsa yaz/kis taraflı, yayli yatak al. Kilona vs göre yay durumuna ve yatağın kalinligina dikkat et çünkü çok kilolu kisilere belli kalinlikta yatak lazım.

Ha bu arada yatak ile beraber altındaki baza da çok önemli.
  • logisticsmanager  (02.01.23 12:21:19) 
[]

linkedin premium denesem mi 1 aylik

bu sekilde deneme surumu kullanan var mi?
iptal edememe durumu olur mu, bi anda kendimi aylik oderken bulmayayim?
nelerden faydalandiniz bu bi ay icinde?
gerekli mi kisacasi sizce?

 
kullanma amaciniz ne olacak? is basvurulari icin mi linkedin learning icin mi yoksa ikisini birden mi kullanacaksiniz?

is basvurulari sirasinda size basvuranlar arasindaki siralamaniz gibi bilgileri de gosteriyor ve ilani yayinlayan kisiyle inmail ile iletisime gecmeyi sagliyor.

linkedin learning'de ise pek cok alanda egitimler var, bitirince dogrudan profilinize ekleyebiliyor ve sertifika alabiliyorsunuz (gecerliligi veya sektorlerde deger gorup gormemesi degisken tabii bu sertifikalarin). ama yine de ilgilendiginiz bir alanda ucretsiz ve belli kalitede egitimlere erisiminiz oluyor.

denemekten zarar gelmez ama bitis gunune kadar iptal etmeniz onemli, yoksa otomatik olarak yeni ayin ucretini ceker karttan. otomatik yenileme kapali seklinde bir ayar vardi yanlis hatirlamiyorsam, oradan uygun sekilde ayarlarsaniz yeni aya devam ettirmeyecektir uyeliginizi.
  • in vino veritas  (31.12.22 00:37:32) 
ertesi gün bile ipta etsen 1 ay açık premium
gerçekten lazım olduunda kullanmak için sakla bence hakkını

  • bir soru sorcam  (31.12.22 00:42:36) 
1 ay ücretsiz premium'un amacı genelde kart bilgilerini alıp 1 ay sonra sen unuttuğunda 2. ayı çekmek üzerine kurulu. bir nevi olta atıyorlar çoğu insan da düşüyor buna. Hatta tr şartlarında zor ama refah düzeyi yüksek ülkelerde bunun farkında varmayıp aylarca habersiz şekilde abonelik ödeyen insanlar var.

ben iş aramıyorum o gözle bakmadım onun dışında çok kayda değer bir şey gibi görünmedi gözüme. Linkedin hastası bol olan firmalar arasında stalk ve küçük çaplı ajanlık faaliyetleri için işe yarar gibi.
  • marlonbranda  (31.12.22 01:37:21 ~ 01:39:20) 
[]

tek basina yurtdisi tatili

herkese merhaba,

oncelikle sunu belirteyim. tek basima vakit gecirebilen biriyim, severim de.
saatlerce bi kafede oturabilirim, rahatsizlik duymam, cok rahat kendimi oyalarim.

alisverise kimseyi bulamazsam tek giderim, yemegimi de yer donerim ya da.

tek basima konsere gitmisligim de var. illa bi grup falan aramam yani.

ama hic tek basima istanbulda bile bi yere gitmedim kalmalik.
tatil olunca degisiyor bu durumum yani. bu yaz tatile gidecek kimseyi bulamadim diye annemi goturdum zorla yanimda. asla gozum kesmiyor tek gitmeyi.

yurtdisi turu var gitmek istedigim simdi. cevremde para ayirabilecek kimse yok su an.
annem gelmek istemiyor bu sefer, ne isim var yabanci ulkede kafasinda :)
diyor ki zaten tur. bin git iste. bi grupla dolasicaksin diyor. serbest zamanda da sen sikilmazsin zaten, belki de arkadas olursun turdan birileiyle git diyor.

bense guvenli olmayacagini dusunuyorum.
ya basima adli bi sey falan gelirse? daha olasi olarak, ya hastalanirsam?
bunlari dusunuyorum hep ve cok korkuyorum.

daha turkiyeyi birak istanbul icinde tek bi tatile gitmemis, korkmus ve gitmemis biri icin yapilabilecek bi sey mi bu tek basina yurtdisi?

goruslerinizi, onerilerinizi, benzer deneyimlerinizi alabilir miyim?

 
Temkinli olduktan sonra bence bir sey olmaz. Ben Atina’ya gittim tek basima, 5 gun. Ev falan tuttum hatta airbnb’den, gecenin 2’sinde syntagma’da kaldirimda oturup etrafi bile izledim.

Elbette eve yururken filan dikkatli oldum, evi tutarken duzgun bir muhitten tuttum. Asiri eglenceli bir tatil gecirdim.

Bu arada tek basima konsere, sinemaya filan da giderim ben de.

Bolgeyi iyi arastirip onlemlerinizi alirsaniz pek bir sey olacagini sanmiyorum.
  • mor oje  (29.12.22 13:46:55) 
Ben gittim. Gezilecek yerlerin listesini çıkardım. Arkadaş da edindim. Güzel oluyor. Git bence.


  • Kahvedesu  (29.12.22 13:52:17) 
tek başıma etkinliklere de sosyal aktivitelere de giden biriyim. yurtdışında dil problemi ve insan davranışlarını da görmezden gelmeyecek biriyseniz sorun yok. davranış derken de cepci veya işte art niyetli anlamında.


  • evimin paspasi  (29.12.22 14:01:31) 
bizim kiz arkadas kiz kardesiyle turla gitmisti. turda 40 yas ustu kadin avcisi tipler var demisti.


  • buenosdias  (29.12.22 14:01:32) 
Turla gidiyormuşsunuz zaten yolculuk esnasında mutlaka kafa dengi insanlar bulur onlarla kaynaşırsınız. Sorun olmaz.

Özetle anneniz haklı. :)
  • pispinti  (29.12.22 14:09:29) 
hiçbir şey olmaz, ben olsam giderdim.


  • sta  (29.12.22 14:25:18) 
cok yaptim. guzel bir deneyim olur. annen de anlayisli imis ne guzel.

tur ile daha guvenli olur belki de ve baska insanlarla da direkt konusma firsati. ama daha kisitlayici olur tabii. gittigin ulkenin kurallarina dikkat et. ozel esyalarini iyi muhafaza et. onun disinda da eglen iste. tura bile gerek yok aslinda.
  • ermanen  (29.12.22 14:27:07) 
Tur yalnız bir seyahat sayılmaz ama eşyalarını çaldırmamak için dikkat etmek şart. Bahsettiğim tur katılımcıları değil, serbest zamanda olur, yemek esnasında olur, turist avcısı hırsızlar, cepçiler her büyük ve turistik şehrin meydanlarında varlar. Kendine boyna asmalık bir seyahat cüzdanı edin. Bele bağlanan da var, Tchibo'nunkini kullanırdım ben. Yalnız onun da kayışları sünüyor fena halde. Tura dahil yemekler genellikle bilinen, güvenli yerlerde yenir. Hariç olanlar için ise salata, et-tavuk gibi şeylerde dikkat ederek yenilebilir. Aslında birçok tropik yerde kullanılan bir trick olarak muz diyeyim. Tok tutması, kalorisi, besin içeriği ve en önemlisi yıkama problemi olmadan kolay yenilmesi ile sadık bir dosttur. McDonalds falan varsa gidilen yerde en azından bilinen yer diye tercih edebilirsin. Tıpkı bizde köfteburger, ayran satmaları gibi oralar için özel çıkarılan menüler denenebilir.

Turdaki yol arkadaşları da her seferinde çok farklı olabilir. Ben sadece 1 defa turla gittim, o da multi vize almak içindi. AB alanına girip-çıkmalı bir Balkan turuydu. Şöyle tarif edeyim turu: 40 küsur kişide bordo pasaport sayısı sadece 4 idi. Herkes yeşil. Emekli çift ve aile doluydu. Şansıma küçük çocuklar bile öyle ağlayıp mızmızlanmıyordu. Birinin annesi sürekli söylenmek suretiyle çocuğundan daha sinir bozucu olabilmeyi başarmıştı yalnız.
  • d max  (29.12.22 14:34:21) 
Açılım tek başıma dolaşan geldi;

Yapıştırın gitsin. Avrupa epey güvenli. Üstüne temkinli ve dikkatli olunca hiçbir problem olmuyor.

En başta tur çok mantıklı. Şahsen öyle yapmıştım. Neyin nerede olduğunu, ne yapmışınız gerektiğinizi öğreniyorsunuz.
  • put it in your appropriate place  (29.12.22 15:43:53) 
Pasaportunuza cüzdanınıza dikkat edeceksiniz.

Ne olur ne olmaz ihtimaline karşı yanınızda 200-300 euro ekstra bulunduracaksınız.

Gece ortamlarında fazla sarhoş olup kendinizi kaybetmeyeceksiniz.

Her şehrin bölgenin tekinsiz ortamları olabilir. Oraları bilip oralardan uzak duracaksınız hiç sıkıntı olmaz. Tek başıma 10 ülke gezmişimdir. Sizin zaten tur ekibi ile kaynaşırsınız.
  • rosencruz  (29.12.22 15:57:08) 
Başlık tek başına ama tur dediğiniz en kalabalık tatil. kendinize ait zamanınız kısıtlı, planınız programınız belli. Grup halinde olacağınız için de güvenli özellikle düzgün bir rehberle. Zaten turda insanlar kaynaşıyor bir şekilde öyle herkese kadın avcısı, erkek arıyor falan diye bakmak saçma. Benim tercih edeceğim bir ortam değil. Belirli program dahilinde hareket edemem ama güvenlik açısından elbette tercih sebebi.


  • sibertenik  (29.12.22 16:00:05) 
Valla bence tekbasina yurtdisina cikmak oldukca guzel bisey. Gidecegin yere gore de degisir elbet ancak biryerlere gittiginde kimseye bagli kalmadan kafana gore gezmek oldukca guzel bisey.

Acikcasi oyle tur olaylarini, bir yere hep bir topluluk seklinde gitmeyi sevmem ben ancak senin tek basina ilk deneyimin olacagi icin iyi olabilir. En azindan o tek basina gitme olayindan cekinme yuzunden son dakikada iptal olayi falan olmaz ve gidip tecrube edersin.

Dikkat edilecek seyleri soylemis arkadaslar zaten, cuzdanina sahip cik ve hicbir zaman korkutuk sarhos olacak kadar icme yeter. Bir de ozellikle turistlerin gittigi yerlerde falan yeme-icme olaylarina girisme cunku fiyatlar oralarda normale gore cok kazik oluyor.
  • j r r tolkien hayrani  (29.12.22 16:11:39) 
ben tek epey yer gezdim, yurtiçi yurtdışı. kötü bir şey değil, ama biriyle beraber gitmek ve paylaşmak bence daha anlamlı oluyor. kişilik meselesi.

bu arada turla gideceksen senin gibi tek gidecek birileri mutlaka çıkar. ben tursuz gitmiştim, koca şehirlerde tek başıma gezdim yıllarca :)
  • roket adam  (29.12.22 16:16:29) 
Ben subatta tek basina roma'ya gidiyorum siz de gelin:)


  • omonia  (29.12.22 21:20:04) 
Turizmci olarak üç beş kelam edeyim;

Turla gitmekte güvenlik açısından sorun yok, gidin hiçbir şey olmaz. Turlarda akşam yemeğinden sonra tamamen serbest zaman olduğu için gece hayatına dikkat etseniz yeter, (tekinsiz mekanlarda açık verilen içecekleri içmemek, karanlık ara sokaklara girmemek vb.)

Turlara katılan tipler genelde belli başlı tipler olur, gidilen bölgeye göre çok farkeder bu tipler. Balkanlar turuna gidiyorsan hele, için son derece rahat olabilir. Ekibin çoğu emekli kemalist teyze/amca olur.

Genel olarak bir tane tek gezen ufak yaşta zengin veledi, bir genç arkadaş grubu, bir tane balayı çifti, bir kemalist teyze grubu, bir de yaşlı ikinci bahar çifti.

Bir diğer konu; adli vaka veya hastalık durumu. Bu durumda rehber çok önemli, rehber o durumda zaten yalnız bırakmaz, ve yeterince deneyimliyse her türlü sıkıntılı durumu çözer. Ülkeye alınmayan adam için polisi ikna edip ülkeye sokan rehber gördüm.
  • uvcray  (29.12.22 21:43:26 ~ 21:54:40) 
Korkuyorsaniz kendinizle inatlasip ozellikle gidin :D Iyi bir tursa guvence saglar ustelik, o korkuyu da atarsiniz. Yillardir tek basima tur mur olmadan yurt disina tatile gidiyorum. En son 39 derece atesle valiz toplayip donus ucaginin yolunu bulabildim, hicbir sey de olmadi. Sizde en azindan valizi cekecek biri olur, rica edersiniz :D


  • argaladhel  (29.12.22 22:04:55) 
Tabii ki gidin.

Zaten turla gidiyormuşsunuz ve düşününce en kötü ne olabilir ki? Hasta olmak, bir şeyler kaybetmek gibi ekstrem durumlar için yalnız olsanız bile illa bir çözüm bulabilirsiniz derdim ama turda rehberdi, bir sürü insandı falan derken zaten zorluk yaşamadan dönersiniz bence.

Ben hayatımın en güzel tatillerinden birini tek başıma Viyana’ya giderek yaptım. Yer belirtmediğiniz ve anneniz de çok anlayışlı karşıladığı için sizin tur da Avrupa’ya bir yerleredir diye tahmin ediyorum. Kesinlikle pişman olmazsınız gittiğinize.
  • ms brownstone  (29.12.22 22:39:37) 
turla gitmek tek başına gitmek değil ki :) sizi hep takip ederler, başınıza bir iş gelse yalnız değilsiniz ve turdan arkadaş da edinirsiniz. bence deneyin.


  • deartheodosia  (30.12.22 01:39:18) 
[]

chp kaset skandali nedir?

google'dan bakamayacagim detayli.
artik bi bilgiye ulasmak icin once bes paragraf ayni soruyu farkli cumlelerle okumaktan da biktim zaten seo yuzunden.

soyle kisaca toparlayabilecek varsa cok sevinirim.

olay baykalla ilgiliymis. ama neden, ne oldu, neydi aciga cikan, bu bir komplo muydu. ve sonrasinda kk gelmis koltuga ama bazilari nette sanki komployu zaten kk kurmus gibi bahsediyor.. var mi boyle bir sey sizce? merak ettiklerim boyle.
tesekkurler

 
milattan önce oldu bu olay.


  • mstiteltr90  (27.12.22 11:29:34) 
deniz baykal'ın chp'li bir kadınla görüntüleri çıktı, istifa etmek durumunda kaldı. sonrasında da kk genel başkan oldu. olayın özeti bu. olayı kimin organize ettiği ya da açığa çıkardığı net olmadığı için yorum yapamam.


  • mustafakesekci  (27.12.22 11:37:23 ~ 11:38:30) 
Bir komplo yok adam eşi dışında başka bir kadınla beraber oldu. Çıkıp yalanlamadı da zaten. Bir şekilde ortaya çıkacaktı bu. Kk olduğunu sanmıyorum Baykal adamı daha 1 yıl önce 2009da BBB adayi gösterdi niye böyle bir şey yapsın.


  • sanguine  (27.12.22 13:52:23) 
bu arada dipnot: medeni bir ülkede kendi özeli, eşiyle arasında, boşanırlar boşanmazlar, bizi ilgilendirmez deyip geçersin ama bazı şahsımlar çıkıp bunlar özel değil genelll- geneğğll diye sesini yırtınca işin rengi değişiyor.


  • onemoremile  (27.12.22 14:06:07) 
  • freedonia  (27.12.22 14:17:40 ~ 14:20:43) 
Deniz baykal chp genel başkanıydı.
Kılıçdaroğlu o sıralar elindeki dosyalarla akp'yi yolsuzluk konusunda sıkıştırıyordu ve popülerdi. Hatta önde gelen bir akpliyi istifa ettirdi.
Baykal'ın bir kadınla cinsel ilişki kurarken çekilmiş videosu ortaya çıktı.
Büyük olay oldu, baykal istifa etmek zorunda kaldı.
Yerine Kılıçdaroğlu seçildi.

O sıralarda özellikle emniyet istihbarat fetönün elinde olduğu için bunun bir operasyon olduğu ve kılıçdaroğluna yolsuzluk dosyalarını verenin ve gizli çekimleri yapanın fetö olduğu düşünülüyor.
Akp'nin de haberi vardı muhtemelen.
  • vizivozo  (27.12.22 15:01:24 ~ 15:42:57) 
KK Baykal'a kumpas kurdu diyenin iq su 10 bile degildir, akpliler bile birakti o tezi, feto demeye basladilar. En son Onder Aytac da itiraf etti, Yeniakit bile feto diyor: www.yeniakit.com.tr O zaman feto yoktu zaten cemaat=akp idi. Sonuc olarak muhalefeti yipratmak, akpnin secim zaferini garantilemek icin yapilmis bir kumpasti. Ayni sekilde mhplilere de aynisi yapildi: www.mynet.com Ki muhtemelen kasedin daha buyugu Bahceli'ye ait olani bekletiliyor zulada.


  • speedy  (27.12.22 15:56:49 ~ 16:08:38) 
onur öymenin açıklamarı var hatta kitabında yazdı.
doğrudan amerikanın içinde olduğu bir komplo. deniz baykalı saf dışı edip chp parti politikaları değiştirip yerine kendileriyle çalışacak birini geçirmek.
bu süreç işledi ve başarılı oldular. chpnin ulusalcı politikası değişti tamamen istedikleri kürtçü politikaya geçildi.
ayrıca 1 mart tezkeresini de unutmamak lazım.
yani öyle baykal bir kadınla basıldı olayı değil.
  • astronom bey  (27.12.22 16:47:36 ~ 17:28:10) 
[]

ilk defa sac boyayacagim

loreal gloss aldim.

icinden bi krem tup bir de icinde hazirda bi krem bulunan calkalama seyi cikti.

alerjik bi durum olur mu diye bi parca deneme yaptim cildime.
yalniz ben bu boyayi o calkalama sisesindeki kremle karistirdim.
meger krem tupten test yapmak yeterliymis. krem tupte biraz kalmisti test icin onu kullandim yine de.

48 saat bekleyecegim bunun icin.
peki boyayi karistirdigim icin ve 2 gun sonra kullanacagim icin bu karismis boya artik cop mu oldu? yani bozulur mu? calkalama sisesinin ucunu acinca boya geliyor fiskirarak..
kapali tutarsam da patlama riski varmis. herhalde icindeki malzeme yogunlasiyor..
ne yapsam? bunu ucu kapali tutsam mi?

 
çöp


  • cosmicgadin  (25.12.22 16:18:24) 
[]

film onerisi gerilim

basrolun akilli, sevimli bi cocuk oldugu gerilim filmleri var mi bildiginiz begendiginiz?
better watch out
orphan
the good son gibi

 
the innocents (2021)


  • freebird5406_2  (23.12.22 18:53:30) 
Spoorloos, 1988


  • fakat  (23.12.22 18:54:10) 
Omen


  • deer hunter  (23.12.22 19:13:24) 
Dark Skies


  • sibertenik  (23.12.22 20:12:12) 
the visit


  • bohr atom modeli  (23.12.22 21:42:27) 
mobil edit: arkadaslar magdalene sisters benzeri film sorup sirf filmde rahibe var diye benedetta onerileri aldigim duyuruma benzemis cevaplar :D
bugun izlemedim belki baska cevap da gelir diye:
ornek filmlerde cocuklar katil:(
  • Kittie  (24.12.22 00:08:44) 
Başrol akıllı sevimli çocuk demişsin gerçi ben yanlış film ismi yazmışım düşündüğüm o film değildi.
Mikey seyret bulursan evlatlık psikopat bebe filmi ya da daha yeni sosyopat sadist Joshua var. Sevimli mi emin değilim ama fena değildi film.

  • sibertenik  (24.12.22 01:41:42) 
Hard Candy


  • ermanen  (24.12.22 01:44:51) 
[]

hangi sac boyasini kullaniyorsunuz

kendiniz mi yapiyorsunuz yoksa kuafor mu?
ne kadara mal oluyor bir de?
istanbul icin soruyorum. semt paylasmak isterseniz de iyi olur.
bitkisel icerikli bakiyorum, inoa var diye biliyorum bitkisel ama fiyatlar baya yukselmis.
bahcelievlerde bi yer oyle luks bi yer de degil 500 diyor kisa saca.

 
Ben hep kendim boyadım şimdiye kadar. Şimdi şu boyadan kullanıyorum. Bu yarı kalıcı boya, aktıkça saçımın kendi rengine döndüğü için boyalar arasına uzun zaman girse de çok göze batmıyor.

www.lorealparis.com.tr

Rossmann'dan 65 TL'ye aldım geçen hafta. Bir kutu yetiyor bana.

Benim avantajım saçım kısa ve düz ve tek bir koyu renge boyuyorum. Öyle renk açmalı balyajlı falan boyaları kendim yapmaya çekinirdim. Ya da daha ilgi isteyen bir saçım olsaydı.
  • peki madem  (23.12.22 13:41:24 ~ 13:43:09) 
inoa+1 bakirken kendim boyadim cunku akan sac boyasina dayanmiyorum. simdi kuafore gidiyorum sacmekan caddebostan 10/10

bahcelievler, yenibosna taraflari istanbulda ucuz hizmet alabilecegin yerlerden
  • ala09  (23.12.22 14:36:24) 
manic panic, kendim boyuyorum. liste fiyatı 260 ama indirimli renkler de var www.manicpanicturkiye.com
benim mavi boya bi süredir stokta yok ama ne yapacağım bilemiyorum... farklı bi marka denemem gerekebilir benim de.

  • konetsu  (23.12.22 16:15:17 ~ 16:16:03) 
manic panic +1

kendim boyuyorum, rahat oluyor, vegan olduğu için sürüp unutuyorum, ne kadar uzun kalırsa o kadar iyi. 3-4 haftaya yakın da kalıyor. en azından mavi olanı böyle.
  • susannah delgado  (24.12.22 02:37:21) 
[]

calisma sandalyesi

su an klasik buro sandalyesi tipinde bi sey kullaniyorum.
pahali bi sey degildi. siradan bi mobilyacidan almistim.
birkac ay memnundum ama sonra bi tarafi coktu sandalyenin. yamuldu daha dogru bi ifade. bi seyi gevsemis olmali. ama anlayamiyorum neyi var.
soyle rahat bi koltugum olsa diyorum ve fotograftakini buldum.
kullanan var mi?
hakkinda fikri olan?
onu birak sunu al diyecek olan?

maks 2500 butcem var.
tesekkurler herkese simdiden

 
mobil edit: ikea urunu bu.


  • Kittie  (22.12.22 21:50:41) 
ikea urunleri cok kalitesiz degil mi ya? ikea'dan alip memnun kaldigim bir urun olmadi.

edit: benim bildigim kaliteli ofis sandalyeleri cok pahali oluyor. herman miller, steelcase gibi. o yuzden bir mobilya magazasina gidip birkac sandalye deneyip en rahat oldugunuzu alin derim.

sandalyelerde asil unsur ayarlanabilirliktir. ayarlanabilir degilse size uygun olmasi tamamen sans isi. gonderdiginizde sirt destegi yok, kol dayama yok.
  • antikadimag  (22.12.22 21:53:42 ~ 21:57:43) 
valla bu hiç mi hiç rahat görünmüyor ya? 1.15 boyunda olmak lazım bununla rahat olmak için. bence büro koltuğu denemeden alınmamalı.


  • 1195  (22.12.22 21:56:07) 
Bu sandalye cok rahat o konuda kesin bilgiyi veriyorum, oturma alani genis FAKAAAT calisma sandalyesi sayilmaz o kadar. yani eger egilip kagit kalemle calisirsan evet ise yarar. ama pc karsisinda bununla oturulmaz sirtini yasladivi yer cok kucuk kalir. pc karsisinda calismak icin boyun destekli uzuun bir sey begenmen lazim


  • ala09  (22.12.22 23:00:57) 
Elimde 2 adet ikea markus sandalye var ikisi de yaklaşık 12 senelik. Mekanizmaları hala taş gibi, deri kısımlarındaki özellikle kedi kaynaklı aşınmalar hariç evladiyelik bile diyebilirim.

Velhasıl ikea’nın kaplama sunta vb gibi ürünleri dandik olmakla birlikte birçok ürünü de gaayet kaliteli.

Bu sandalye kısa süreli oturumlarda rahat olabilir fakat üzerinde saatler geçirilmez gibi geldi bana.
  • msb  (22.12.22 23:24:46) 
ikea bakıyorsanız millberget modeline de bakın derim.
(git: www.ikea.com.tr
)
bir de hangisine karar verirseniz verin, önce mutlaka deneyin elbette.
  • semyasa  (23.12.22 17:10:48) 
[]

trafikteki mini arabalar

boyle araclar goruyorum ama hic markasini not alabilecegim bi mesafede olamiyorum. bi arkadasim onlar elektrikli arac diyor oyle mi?
biraz da ayrinti olsun diye sunu da ekliyeyim. eskiden uno arabalar vardi. bu arabalar ondan da kucuk.
bu araclarin marka isimlerini yazar misiniz.
tesekkurler simdiden

 
Citroen Ami gibi mi?


  • msb  (20.12.22 19:17:47) 
Xev Yoyo, Smart Fortwo


  • hadi ya la  (20.12.22 19:26:08 ~ 19:26:43) 
msb:buna rastlamadim direkt ama evet bu ebattan bahsediyorum.


  • Kittie  (20.12.22 19:28:10) 
Renault twizy var bir de


  • inheritance  (20.12.22 19:42:47) 
zoe var renault'un elektrikli.
mini cooper, micra ve fiat 500 var. elektrikli değil.

  • sparkle kiddle  (20.12.22 19:49:27 ~ 19:49:46) 
bajaj qute


  • bugisme  (20.12.22 20:45:39) 
Elektrikli rks var bir de.


  • orient blue  (20.12.22 20:53:17) 
Skoda Citigo olabilir.


  • halitkin  (21.12.22 00:04:42) 
[]

herkesi asiri merak ediyorum

birini ariyorum mesela. telefonunu acmazsa hemen endiseleniyorum.
disaridaysam falan butun keyfim kaciyor.
basina bi sey geldi saniyorum. yani ortada anormal bi durum da yok. siradan telefonu acmadi diye endiseleniyorum

babami bekliyorum mesela. gec kaldi, aradim hala bekliyorum nerdesin dedim. babam diyor biraz gec ciktim ama simdi hizlica gelirim. aklima ya kaza yaparsa sorusu geliyor. arayip hemen, acele etme ben bi kafede bekliyorum falan diyorum.ve gelene kadar cok endiselenmistim.

hele iste su telefon acilmama olayinda aklima elli tane sey geliyor.
gecenlerde teyzem telefonunu acmadi diye evine gitmeye karar vermistim. yalniz yasiyor. 1 saat icinde 3 kere aradim. 1 saat kisa bi sure aslinda. tam en iyisi gideyim derken telefon caldi. sessizdeymis duymamis..

babamin yagli falan yememesi lazim mesela.
her gun ne yedigini soruyorum. iskender yedim dedi bi aksam konusurken. bi sey demedim guldum ama cildirdim o gece

sadece yakin cevrem icin bunu hissediyorum. benim icin cok onemli bi insan daha var hayatta ve biraz maceraperest biri ama ayni seyleri onun icin hissetmiyorum tam olarak bu sekilde. o genc, guclu bi adam basinin caresine bakar diyorum. halbu ki asil genelde o risk altinda oluyor.. dogaya falan da gidiyor.

bu artik anksiyete oldu bende. herkesi surekli kontrol ediyorum. telefonla hal hatir sorarak. sizde de var mi benzer durumlar.
doktora mi gitmeliyim. dusunuyorum birinin basina bi sey gelmesiyle hic basa cikamam ki :(

 
2016’da benzer bir atak geçirmiştim. İlaç ile geçmişti.


  • ruhen hastayim ben  (19.12.22 22:55:54) 
Anksiyete ilaçları bu gibi durumlar için, herkeste oluyor benzer şeyler ara sıra. Ama yapabiliyorsan meditasyon daha iyi bir yöntem.


  • plutongezegendegilmi  (19.12.22 23:22:36) 
gecmis olsun, yasadiginiz durum hayati size cekilmez yapabilir, profesyonel destek almalisiniz. benzer durumlar elbette oluyor sevdiklerimiz icin ama bu seviyede degil kesinlikle, anlattiklariniz normal degil. ha telefonu acmadi neyse sonra ararim bi daha diyip unutuyoruz genelde 2-3 saat konuyu, keyfimiz tamamen kacmiyor yani. isin altinda sevdiklerinizi kaybetme korkusu gibi seyler yatiyor olabilir, destek alin lutfen.

teyzem 67 yasinda, sizin gibi cok endiseli evhamli biri. telefonla konusurken kesilse yolda biri saldirdi gibi seyler dusunuyor. herkes onu oyle kabullenmis ya iste hep evhamli diye diye ancak hayat kadin icin tam bir zindan. keske zamaninda profesyonel destek alabilseymis de cevresi bunu normallestirmeseymis.
  • taurina  (19.12.22 23:39:04) 
Maalesef anlattıklarınız profesyonel bir destek almanızın size iyi geleceğini düşündürüyor.


  • charbiel  (20.12.22 20:22:36) 
[]

yun yorgan alsam mi

bambide gordum ince bi sey ama yunden yapilmis.
kullanan var mi?
cok mu sicak tutar acaba?


 
alırken astarının polyester olmamasına dikkat edin lütfen, pamuk olsun dış yüzü.
içinin de yüzde yüz yün olması önemli.

çok rahat edersiniz, uyku kaliteniz artar. hem ağırlığı da uykuya dalmayı kolaylastırır.
hayırlı olsun.
  • kullanıcı adı  (19.12.22 21:00:47) 
kesinlikle alın, polyester yorgan ile geçen günlerime yanıyorum.

benim kullandığım yataş'ın yıkanabilir yün yorganı. nevresim geçirmek o kadar kolaylaştı ki. polyester yorgandaki gibi yorganın nevresime yapışma derdi yok, elektriklenmiyor, çıt çıt elektrik çarpmıyor, nevresim 5 dakikada giriyor / çıkıyor.

yıkanabilir olduğu için de yılda 2 kez veriyorum kuru temizlemenin yıkamasına. (evdeki makine almıyor.) mis gibi alıyorum.

www.yatasbedding.com.tr
  • la lykia  (19.12.22 21:15:18) 
[]

18 yasinda kiza hediye

ne alsam?
bi yakinligimiz yok kendisiyle ama bi sey almam lazim.
kiz kiyafete suse puse duskun bir kiz.
bi de ornegin hediye ceki alsam kac paralik almak lazim en az?
hediye cekinden hediye olur mu ayrica?

 
stradi bershkadan falan çek alabilirsiniz


  • ala09  (19.12.22 22:11:29) 
Hediye çekinden hediye olur. Yakınlığınız olmadığına göre en azından istediği şeyi alır ve mutlu olur. Mac gibi kozmetik mağazalarında var böyle uygulamalar. 300 / 500 arası gayet fazla ve yeterli.


  • charbiel  (20.12.22 13:31:44) 
[]

remote calismaktan memnun musunuz

hayatinizda neleri degistirdi olumlu/olumsuz?

bence trafikte bogusmak ve sabah uyanma acisindan iyi ama ben biraz olumsuz hissediyorum artik.
onceden kendime daha cok bakiyordum ornegin.
simdi bazi gunler dustan cikip sacimi kurutmadan oylece toplayip calisiyorum mesela. eskiden fon mon derken aslinda daha yipranmasi gerekirken saclarim artik daha sonuk nedense.
ve artik pek ust bas alisverisi de yapmiyorum. eskiden hmmm sunla giyerim falan diye bi seyler alirdim illa. bi sey alasim da gelmiyor artik.

hareketsiz yasam da cabasi. bunun icin spor salonuna yazildim ki kapali alanda spor fikri hic sevmedigim bi seydir hala da alisamadim.

bi de ilk basta aa ne guzel saat 6da evdeyim hadi arkadaslarla bulusayim seklindeydim ama artik evden cikasim da gelmemeye basladi. kisin gelmesi degil meselea. yazin da vardi bu bende.

sizde durumlar nasil? genel olarak bu konuda dusunceleriniz neler?
*yorgunum biraz. erken uyumazsam tick atarim, yoksa sabaha

 
her gün mesaili ofis zorunluğum olsaydı kesinlikle istanbul’da yaşamazdım hatta yurtdışına taşınırdım o kadar diyeyim.
hareketsizlik dışında hiç bir dezavantajı yok remoteun o da benim kendi tembelliğim. salon var havuz var gitmiyorum.
sosyalleşme vs istediğim zaman iş arkadaşlarımla buluşuyorum zaten. ki remote çalışmak beni daha sosyal yaptı, artık hem dışarıda hem arkadaşlarımla daha kaliteli zaman geçiriyorum. üst baş alışverişinde de iş için kıyafet masrafım olmadığı için artık daha kaliteli şeylere bakabiliyorum.

yani remote ya da hibrit forever diyorum allah bir daha ofise düşürmesin.
  • roket adam  (15.12.22 22:33:01 ~ 22:33:38) 
Hayat kalitesinin bu kadar dusuk oldugu ulkede remote ya da hibrit forever +1, hatta mumkunse hibrit bile olmasin. Spor konusunda disiplinliyim, o konuda hic etkilenmedim; ofiste sevdigim uc-bes insani ofis disinda da goruyorum zaten. Sadece bagdas kurup oturarak calismaya alistigim icin dizlerim fena durumda, o kadar da olur.


  • argaladhel  (15.12.22 23:07:14) 
normalde istanbul'da ikamet ediyordum vve hibrit bir işim vardı, bu pandemi mevzusu daha tam başlamadan yurtdışına taşındıktan sonra tabi tamamen remote oldu ve çok çok memnunum kesinlikle diğer türlüsü her tür zaman ve maddi kayıp, fiziksel yorgunluk da cabası oluyor ofise gitmek için verdiğin çaba kesinlikle gereksiz.. hareket kısmı da bence aynı sonuçta ofiste de 8 saat full oturuluyor bir değişiklik olmadığı gibi bir de lokasyona bağlı bir ton yol çekiliyor saatlerce.. evden çalışma kısmında bence kendinize zaman zaman sizi motive edecek mekan değişiklikleri yapın; örneğin haftada 2 cafe çalışacağım yada şu günün yarısı evden öğleden sonrası da şurada çalışacağım diye.. hangi şehirdesiniz bilmiyorum ancak her yerde pek çok cafe, kütüphane, ortak çalışma alanları mevcut hatta mesai sonrası için bulunduğunuz yerlere yakın etkinlikleri de kovalayıp kendinize plan yaparsınız.. belki bunlar o evden çıkamama durumunuza iyi gelecek küçük hap öneriler olabilir..


  • crackcodemood  (15.12.22 23:14:39) 
Çok memnunum.


  • Amaranta ursula  (15.12.22 23:23:39) 
Cok memnunum, her sabah sabahin korunde gunesten once kalkip dus alip fon cekip giyinip makyaj yapip 1 saat yol gitmeyi delilik olarak goruyorum.

Biyerlere giyinip hazirlanmak, aynada kendini guzel gormek guzel sey. Gecen remote bir etkinlikte kameralar acik olacak diye ceket filan giydim, sacima fon cektirdim, esim keske arada bir boyle calissan dedi sonra ahahah :D

Fakat bunlari yapmak icin ille de ofise gitmeye, hele hele her gun gitmeye kattiyen gerek yok. Insanlarla disarda da bulusuluyor neticede, bakima sarf edeceginiz eforu o zaman da sarf edebilirsiniz, ki benim icin ofise gitmekten cok daha iyi oluyor, daha guzel ozeniyorum.

Spor konusunda da tam tersini dusunuyorum, ben hayatimda spor yapmis insan degilim, salona git isin spor yap sogu esne dus al sac kurut geri gel vs bence asiri zaman alan bisey. ancak evden calistigim icin zaman konusunda cok daha esnegim, basit bi sekilde evde agirlik kaldirip indirebiliyorum mesela 30dk lik bir bosluk buldugumda, veya binanin etrafinda 3-5 tur kosup gelebiliyorum. ofiste boyle seyler yapamiyordum.
  • taurina  (15.12.22 23:49:25) 
Aşırı memnunum, sırf 2 ayımı remote iş aramaya adadım ve nihayetinde şans yüzüme güldü: 3 aydır remote çalışıyorum.

Avantajları:
- İstediğim şehirde yaşayabilirim, İstanbul'un kaosuna mecbur değilim artık.
- Hergün 2 saatim trafikte gerginlikle geçmiyor, hayatıma 2 saat (ve hatta öğle arası ile 3) ekledim.
- Ofistekilerin boş muhabbetinden kurtuldum. (Bazı insanlar ofise gitmeye sosyalleşmek diyor ama benim için züldü)
- Masamı değiştirdim ve ayakta da çalışabildiğim yükseltilebilir bir masa aldım; boyun fıtığımın ağrılarından kurtuldum. Çalışma odamı keyfime göre düzenledim, ofiste cam açıp oksijen almak için bile kaç kişinin onayı gerekirdi...
- Ofisin sunduğu yemeklere ve hergün saat 12'de yemek yemeye mecbur değilim artık.
- Çalışırken müzik dinleyebiliyorum.

Dezavantajları:
- 404 not found
  • anx  (15.12.22 23:55:37 ~ 23:56:01) 
Değilim. Hiç değilim. Sizin hissettiğiniz birebir aynı şeyleri hissediyorum.
Aynı evde çalışıp aynı evde yaşayınca çalışma alanı kavramını kaybettim. Bazen haftasonu da iş yapmam gerek hissine kapılıyorum. İş hayatımda daha büyük bir odak haline geldi. En olumsuz etkisi buydu.
Evde olduğum halde vücut olarak daha yorgun hissediyorum.
Daha bakımsız/özensiz oldum. Eski kıyafetlerim gözüme tuhaf gelmeye başladı. Hep çok rahat giysiler giymek istiyorum. Aklıma gelen etkileri bunlardı.
  • mysticriver  (16.12.22 06:13:16) 
Haftada 5 gun erken kalkıp makyaj yapip giyinip yol çekip sabah 8-9da ofiste olmayi hedefleyen bir hayata dönemem gibi geliyor artik. Bazen ofistekilerle bulusup ofis gunu yapmak ya disardan calismak iyi oluyor. Is sonrası da gunu isten ayrimak icin fiziksel ya da sosyal bir aktivite ile kafa dağıtmak gerek.


  • passive aggressive  (16.12.22 06:45:22) 
haftanın 5 günü istanbul'da trafik çekerek işe gidip geliyorum 9-18.30 arası çalışıyorum ve evden çalışanların şikayetini tam olarak anlayamıyorum. işe gidip gelmek sizi disipline sokuyor (şu saatte kalkacaksın, spora işten sonra şu saatte gideceksin vs. gibi) ama bunu kendiniz de yapabilirsiniz. kendinize haftalık plan yapın, 18.00de mi bitiyor iş, kapatın bilgisayarı çıkın dışarıya spora 18.30 da başlayın. sabah bakımsız mısınız, 30 dakika erken kalkın bir duş alın saçınıza şekil verin öyle oturun bilgisayar başına, bunu haftada 2-3 kere bile yapsanız yeter. sosyalleşemiyor musunuz, 18.00de kapatın bilgisayarı arkadaşınızla buluşun 18.30 da.
bence iş hayatının hayatımızı organize etmesine o kadar alışmışız ki kendimiz bu organizasyonu yapamıyoruz/zor buluyoruz. birileri bizim için yapsın istiyoruz. aslında her şey kendi elinizde.

  • wendyangelamoiradarling  (16.12.22 09:03:47 ~ 09:04:44) 
wendy:ben de remote calismazken senin gibi dusunuyordum. asla anlayamiyordum sikayet edenleri


  • Kittie  (16.12.22 09:10:46) 
Ben haftanın 4 günü akşamları 10a kadar kursa yazıldım. Çok iyi geldi. Yoksa aynı şekilde hissediyordum kıyafet konusunda özellikle. Ama şimdi mesai bitiyor ben giyinip süslenip kursa gidiyorum çok iyi oluyor.


  • kaptan maydanoz  (16.12.22 09:24:56) 
hibrit 3 gün ofis, 2 gün ev, onlar da pazartesi cuma. full ev olsa daha iyi olur benim için ama çalışanlar performans göstermiyor. ya da şöyle diyeyim, performans göstermeyen çalışanlar oluyor. keşke herkes sorumluluğunun bilincinde olsa. remote en iyisi aslında. kıyafet almamak, kendine bakmamak benim için geçerli değildi. anlayamıyorum nasıl böyle yapıyor insanlar.


  • gabe h coud  (16.12.22 09:31:39) 
yaşadıklarınıza "goblin mode" tanımı yapıldı geçenlerde. ilgimi çok çekti çünkü ben de böyleyim. ve pandemi öncesindeki halime dönmeyi de reddediyorum. kalem etekler, stiletto ve fönlü saçlar, her gün makyajın anlamsızlığı yüzüme vuruyor. insanlarla sosyalleşirken yapay mıydım yoksa sığ insan mıydım diyorum şimdileri. bir de işten çıkıp gezerdim, o enerji şimdi nerede gibi sorular da var kafamda.
remote çalışma bitti bende maalesef. ofise döndüm. ve istanbul'da artık ofis hayatına devam edemeyeceğimi anlayıp, istanbul'u terk ettim. çalıştığım şirketin mersin şubesindeyim artık. deniz manzaralı evimden trafiksiz bir şehirde ofise gelişim 15 dk. bu şekilde çözüm bulabildim. öte yandan artık ofise spor ayakkabı, kot giyip makyajsız gidiyorum. bilmem o eski halime döner miyim.

  • lapetite  (16.12.22 09:37:39) 
evden çalışmak çok güzel, seviyorum. ancak bir yerden sonra tam olarak anlattığınız hislerin duyumsandığı bir evre başlıyor. ben de özellikle evden ve semtten çıkmadığım dönemde bu konuları çok düşünüyorum. sonra biraz dışarı çıkınca rahat battığını anlayıp kendime geliyorum. :) bu bir lüks özellikle istanbul'da, olabildiğince korumak gerek. sadece çok yüksek maaş farkları ve kendi işi için vazgeçmeli insan bu lüksten, eğer zorunluluk yoksa tabii. yoksa her şeye alışıyor insan.


  • the man with no name  (16.12.22 09:38:06) 
[]

kedili ev kokar mi

bi arkadasla zitlastik bu konuda.
kedili bi eve girdiginizde bunu hissediyor musunuz?
arkadas kedisi olan birine gidince yemek bile yiyemiyormus.
istedigin kadar kumu temizle var oyle bi sey diyor.
ps: kendisi hayvanlari cok sever. ciddi bunu hissettigini soyluyor sadece.

 
Tabii ki kokar. Kapıdan adım attığım anda anlarım evde kedi var ise. Bu durumu tek yaşamadığım yer, kanser atlatan tanıdığımızın eviydi. Hatırlamadığım bir sebepten aşırı kuvvetli hava temizleyicileri yerleştirmişti evin odalarına, bunlar sürekli çalışıyordu.

Not: 10 yıl boyunca, içinde 20'den fazla kedi olan eve komşu yaşamış biriyim.
  • quaker  (15.12.22 18:57:07 ~ 18:58:22) 
Kedili ev kokar. Bazı evler daha az kokar bazı evler daha fazla ama kokar. Yemek bile yiyemeyecek kadar kokuyorsa hem ev küçüktür hem de kedinin maması ile ilgili konu vardır.


  • nawar  (15.12.22 18:58:12) 
Yeni kedi sahiplendik kedi kokmuyor ama kumu yeni acilmis bile olsa duzgun temizlense dahi 2.gun koku yapmaya basliyor, bazen kumun oldugu odaya kapatiyoruz 1 2 saate oda kokmaya basliyor
Dolayisi ile kedi kopek kus farketmez ben aliyorum kokuyu
Ps bazi kokular bende saniyesinde mide bulantisi yapar bunun gibi bisey olabilir
  • eja  (15.12.22 18:59:07 ~ 19:01:49) 
evin buyuklugune ve kumun yerine bagli. salliyorum kum evin en arka tarafindaki balkondaysa on cephedeki odalar neden koksun?

evde kedi var diye yemek yiyemeyen birinin hayvani da sevdigini sanmiyorum. hem o kadar tiksinme hem de sevgi iddiasi biraz celiskili.
  • hot potato  (15.12.22 18:59:36) 
Valla bu doğru olmayan bir iddia; kokan kedi değil evin sahibidir.

5.5 yaşında kedim var, bu takıntı yüzünden her eve gelene sorardım eskiden ki benim annem titizin, titizi bir kadındır, o geldiğinde de ısrarla soruyordum.Ben de koku hassasiyeti olan bir insanım. Daha bir kişi de ev kokuyor demedi. Hatta internet bağlamaya gelen bir bey kedimkzk farkettiginde 'aa sizin kediniz mi var, ben normalde hemen kokudan anlarım ama sizde bir şey anlaşılmıyor' demişti.

Kaliteli bir kum kullanırsanız, tuvaletini uygun bir yere koyarsanız ve kapalı tuvalet kullanırsanız, günlük tuvaletini temizleyip, 2 haftada bir komple kumu atıp kutuyu temizlerseniz, mamasını hep taze koyarsanız ve kabini her seferinde yikarsaniz, kedinize düzgün bakımı yaparsanız o ev kokmaz.

Evde kendi tuvaletinizi temizlemezseniz o da kokar.
  • fraise  (15.12.22 19:08:54) 
hot potato: gercekten cok sever. ben sahidim. lafta degil


  • Kittie  (15.12.22 19:10:31) 
kedi ve sonrasında iki kediyle yıllarca yaşamış biri olarak kesinlikle kokuyor. kedili eve girdiğimde direkt kokusu çarpıyor.


  • deartheodosia  (15.12.22 19:15:26) 
Kokar.

Hayvanseverim.

Hayvan yaşayan evde yemek yemem (Kuş hariç).
  • Mirket  (15.12.22 19:46:17) 
ben av köpeği gibi koku alan ve koku hassasiyeti olan biriyim. iki tane dişi kedim var ve evim minicik. evim kokmuyor. hatta kokar diyen arkadaşlarım geldiğinde yanılmışız diyor.
ben titiz biri de sayılmam üstelik. hani öyle her gün temizlik yapıyim falan yok. ama kumları her gün temizliyorum mutlaka. kapalı kum kabı kullanıyorum. güzel mamalarla besliyorum ve koku olmuyor.
ha kumun cinsi çok önemli. kaliteli kum kaliteli mama bunlar çok mühim.
bir de kısır olmayan erkek kedi olursa mesela tabi koku bırakır.
  • faredenkorkankedi  (15.12.22 20:08:08) 
Sahibi kokuyorsa kokar.

Evde 2 kedi var. İlk söylediğimde annem kesinlikle istemem, hem kokar hem tüyü her yere bulaşır gibi klasik sebeplerden istememişti.
Annemin köpek burunlu arkadaşları bile eve gelip sonradan kedileri görünce "aa sizde kedi mi vardı, hiç kokmuyor ev" gibisinden şaşırıyorlar.
Yani sahibinin kedilerine nasıl ve ne kadar baktığıyla ilgili.

Sen hayvanların kumunu günlük temizlemezsen kokar. Bizim evde mama kapları bile düzenli yıkanır. Sağda solda mama kırıntısı varsa temizlenir. Temizlik bunu gerektirir çünkü. Bunun kediyle alakası yok, insanın kendi özsaygısıyla alakası var. Her köşesinde pislik, artık olan ev kokar.
  • gallienus  (15.12.22 20:34:43) 
kokmayanı da vardır ama %99,99 kokar.


  • gabe h coud  (15.12.22 20:37:11) 
İstisnalar kaideyi bozmaz ama kokar. Kedi de besledim. Bahçe de köpek de besledim, kuş da besledim. Evde hayvan varsa bir şekilde kokuyor.


  • teritori  (15.12.22 21:04:59) 
kapalı kedi tuvaleti, her gün temizlenen çiş ve kaka, kaliteli kum ve kaliteli mama ile koku sıfıra iner. kokmayan kedili evler de var yani.


  • delidir yakalayin  (15.12.22 21:25:20) 
2 kedili evden bildiriyorum. Kokar. Tuvaleti balkonda, iyi havalanan ferah bir ev bile kokar.


  • dr doofenshmirtz  (15.12.22 21:25:28) 
kedim var, her gün kumu değişir eve vileda çekilir ama kedili ev az veyq çok kokar, bu koku kediden ziyade mama ve kum kokusudur, kedinin de kendine has kokusu vardır, çok rahatsız edici değilse de o da yabancı bir insana kokar. kokmaz diyen yalan söyler birbirimizi kandırmayalım dostlar. bense bu kokuyu çok seviyorum o ayrı, hatta bana kalırsa kedi kakası insan kakasından bin kat daha iyi kokar, kedi kokusu insan terinden de bin kat iyi kokar, bence bu fobiye sahip olanlar keşke bu açıdan düşünüp fobilerini yenebilse...


  • bugisme  (15.12.22 21:26:47) 
15 seneye yakın kedi besliyorum evde hiçbir koku yok. bunu sadece ben söylemiyorum eve gelenler de söylüyor. kedili ev kokmaz


  • sta  (15.12.22 22:08:33) 
Bazı mamalar ağır kokuyor, ben daha çok mama kokusu alıyorum. Bi de beslenmeden dolayı olabilir, bazı kedilerde koku olurken bazılarında hiç koku olmuyor.


  • physcos physcos  (15.12.22 22:16:41) 
Kedi dişiyse veya kısır erkek kediyse ev neden koksun ki?
Kumunun yakınları hariç.

  • vizivozo  (15.12.22 22:55:42) 
Kedinin kumunu her gün temizlemediğiniz zaman kumun olduğu odanın kokma ihtimali var. Onun dışında bizde hiç kokmuyor.

Kedinin kendisi çok güzel kokuyor bu arada. Akşam olsa da eve gidip sarılsam diye bekliyorum.
  • pispinti  (16.12.22 09:45:30) 
Kumunu mamasını evin girişine koyarsanız kokuyu alırsınız, nşa'da kedi kokmaz. Kısırlaştırılmamış erkek kediyse, bölge işaretleme yaparsa onu bilmiyorum hiç erkek kedi bakmadım.


  • vizivozo  (16.12.22 12:23:06) 
Ben koku almıyorum (ne kendi evimde ne de kedili arkadaşların evinde) ama arkadaşınızın burnu daha hassas olabilir.


  • peki madem  (16.12.22 14:09:00) 
Evet kokuyor.


  • drako  (16.12.22 14:35:31) 
[]

kisirlastirma ve kayip

sokaktan yetiskin, 1 yasinda diyelim, bi kedi almaya karar verdiniz.
sevdiginiz bi kedi.
eve almadan veterinere goturdunuz.
kisirlastirmak icin.
ama kedi ameliyatta oldu.
ne hissedersiniz?

 
Kötü hisseder üzülürüm.
Ama kısırlştırma gibi nispeten basit bir ameliyatta ölen bir kedinin belli ki bağışıklığı çok düşükmüş, altta farklı hastalıklar varmış, ve ilerde kediye iyice bağlandıktan sonra nüksedip ölmesi ve çok daha fazla üzme senaryosunu yaşamamış olduğum için bencilce de olsa kendimi avuturdum.

  • gallienus  (14.12.22 22:48:49) 
Öncelikle kısırlaştırma kedi sağlığı için doğru bir karar ve yaygın bir operasyon. Ama hasta bir hayvanı ameliyat ettirmek ya da ameliyat sonrası yara bölgesiyle ilgili çıkabilecek sıkıntılara dikkat etmemek gibi hekim ve kedi Sahibini bağlayan durumlarda elbette sorumluluk var. Onun dışında ameliyatta beklenmedik bir kanama falan gerçekleşmesiyle kedinin kaybedilmesi kimsenin öngörebileceği bir şey değil ama yine böyle bir durumun yaşanma ihtimalinin o kedinin ve olası yavrularının sokakta karşılaşacağı tehlikeler, hastalıklar yanında lafı bile edilmez.
O yüzden evinize alacağınız ve sokakta takip ettiğiniz kedileri lütfen kısırlaştırın.
Ne hissedersiniz meselesine gelince eğer ameliyat sürecinde üzerime düşeni yapıp sonrasında da takip ettiysem üzülürdüm ama kendimi suçlamazdım.
  • sibertenik  (15.12.22 03:47:21) 
[]

mango fisim olmadan degisim yapar mi

onlarda kayit var sonucta diye dusunuyorum ama ille fis gorucez diye diretirler mi?
urunu pazartesi aksami aldim. etiketi ustunde. beden degisimi olacak.



 
Muhtemelen kabul eder


  • lcha  (07.12.22 10:04:35) 
No. fissiz yapmayacak


  • ala09  (07.12.22 10:10:24) 
efatura geldiyse o da iş görür


  • PoscheN  (07.12.22 17:35:06) 
[]

kk siginmacilarla ilgili bir sey dedi mi?

dediyse ne dedi?
kk'nin videosunu izlemedim. internette satir baslarini okudum sadece.
siginmacilarla ilgili bi sey goremedim.
dediyse videonun kacinci dakikasi veya kaynak gosterirse cok sevinirim. benim icin muthis onemli bir konu bu sorun cunku.

 
sığınmacı hususu altılı masanın ihtilafta olduğu bir konu olduğu için o topa girmemişlerdir diye tahmin ediyorum.


  • mustafakesekci  (05.12.22 13:14:47) 
2 senede göndereceğiz dedi


  • gabe h coud  (05.12.22 13:18:45) 
her yerde afisleri var ya 2 sene icinde ugurlayacagiz diye, onlari da mi gormedin daha ne desin.


  • bay b  (05.12.22 14:01:34) 
bay b: aciklama yapildi mi ekstra diye soruyorum. hani kk videosunda falan dedim ya!!


  • Kittie  (05.12.22 14:03:09) 
adam/kadın daha önce söylediklerini sormuyor ki! hemen efelenmişsiniz yine. son vizyon programında anlattı mı diye soruyor.

bildiğim kadarıyla sadece ekonomi odaklıydı vizyon toplantısı.
  • mstiteltr90  (05.12.22 14:20:41) 
kk gönderemez. daha doğrusu onu iktidar yapacak dostları? göndertmez. zaten kendisininde gitmelerini istediğini sanmıyorum, sadece göz boyamak için sırf zafer partisi ve memleket partisine gidecek oyların önünü kesmek için 2 yıl içinde göndericez gibi laflar etti. boş vaat anlayacağın.


  • astronom bey  (05.12.22 16:57:38) 
[]

memnun kalmadigimiz yatagi ne yapabiliriz

gecenlerde bir yatak aldim. 1 hafta once teslim edildi. orada denedigimde fena gelmemisti yatak. neyse 1 haftadir yatiyorum her yerim tutuldu. boynumdan sirtima kadar hatta kollarim bile tutuk. krem suruyorum gecmezse doktora gidicem. kimildayamiyorum, boynum falan cevrilmiyor.

yatagi "cok hafif yumusaklikta sert" diye aldim. orta sert diye geciyormus zaten. su an baya pamuk ustunde yatiyor gibiyim. yatagin icine cokuyorum.
kadina soyledim bu durumumu. senin eski yatagin eskiydi ya simdi guzel bi yataga boyle tepki veriyor vucudun alisacak diyor. e alisana kadar fitik mi olayim anlamadim ki. sunu yazarken bile her yerim agriyo.

kafaya koydum yeni yatak alacagim unlu bi markadan. bu yeni bi marka isim yazmak istemiyorum burada ama reklami falan donen bir marka.

ama sormak istedim sonucta para verdim. bu yatagi sizce beklesem mi alisirim diye?
yoksa atayim mi? yatak magazalarinin iade alma durumu oluyor mu bir de?

bizim magaza gerci asla almaz. kadina soyledim durumu ilk kez sizden sikayet aldik herkes cok memnun dedi. sikayetvarda benim modelle ilgili bir tepe sikayet var ve hepsi ayni hissettiklerimi yazmislar. sonradan alistilar mi bilemiyorum..
ne diyorsunuz ne yapsam beklesem mi yoksa yatsana falan mi gitsem? dunden beri kanepede yatiyorum.

edit: websitesinde iade hakki var denilmis. teslim sonrasi 14 gun icinde iade varmis ama paketi acilmamis olacakmis urun. paketi acti getiren adam atti gitti. zaten makineyle kapanmis bi ambalajdi. ac ac bitmedi. paket elimde olsa bile yerine koyamam ayni sekilde. iade konu disi...

 
İade hakkınız vardır diye tahmin ediyorum, varsa ve o yasal sürenin içindeyseniz elbette iade edin. Hiçbir şey sağlıktan kıymetli değil. Yeni yatak için de bence İşbir veya Yatsan'ı değerlendirin.


  • zaman ilac degil insanlar unutkan  (05.12.22 09:48:25) 
zamanında ikeadan "aman ucuz olsun da yatak yataktır" mantığıyla yatak aldık. alışana kadar her yerimiz mahvoldu ama alıştık. denememiştik bir de, sipariş ettik direkt.

daha sonra yeni evimize taşınırken attık o yatağı, bellonadan baya saatlerce deneyip konuşarak başka bir yatak aldık. eve geldi kullanmaya başladık. bir kere bile sıkıntı yaşamadık, yok alışma ağrısıymış yok bilmem ne hiç olmadı.

illa ki alışacaksın ama sana en uygun yatağı almış olsaydın bu olmayacaktı. yatağı deneyerek aldığın için tahminim sana yanlış yatağı gönderdikleri yönünde. ya da seni mağazada iyi yönlendirmediler ve neyi denersen dene alman için itelediler. ilk kez şikayet alıyor olmaları mümkün değil zaten, baya baya dolandırıyorlar seni.

edit: iade konusunda çok çirkin şeyler dönebilir böyle bir mağazada. tavsiyem uğraşma, bu yatağı sat ikinci el olarak. git yeni yatak al.
  • nolmus yani  (05.12.22 11:27:03 ~ 11:28:55) 
yatak mevzusu gerçekten çok zor.


  • huzurlarinizda huzursuzluk  (05.12.22 22:48:44) 
yorum yarım kaldı yanlışlıkla göndere bastım, mobilim editleyemedim de:) mağazada 5-10 dakika deneyip yatak almakla maalesef üzerinde tüm gece uyumak çok farklı. Bu sebeple 90 gün deneme garantisi veren firmalardan alışveriş yapmak lazım. Ben yaysız yatak denedim mesela, yok alışamadım. İade taahhütleri vardı, gelip iade aldılar sağolsunlar. Sonra Yatsan'da bir model denedim, çok rahat geldi orada bana. Yatsan'ın garantisi biraz farklıydı, iade alırız ama yüzde şu kadarını keseriz gibi, çok hoşuma gitmese de yatağı begendiğim için aldım. Ama mesela onda yatınca da ağrılarım oldu:) üzerinde oturmakla yatmak çok farklı. Artık iade ile uğraşmak istemediğimden yatağa alışmaya çalıştım, alıştım da keza. ama anladığım sizin çok ağrılarınız olmuş, benim o seviyede değildi. Keşke başta iade alma garantisi veren bir yerden alsaydınız. En azından bir sonrakini öyle yapın, bunu da letgo gibi bir platform üzerinden biraz uygun yazarak satın derim.


  • huzurlarinizda huzursuzluk  (05.12.22 22:56:30) 
bu mecrada reklamlık bir durum yok, aldığınız ve almayı düşündüğünüz yatakları yazın ona göre cevap verilsin, reklam olacak kitlesi ne ki zaten :)


  • babafingo  (06.12.22 01:46:00) 
[]

linkedin uzmanlari bi sey soracagim

linkedin memberr ne demek?
birini ariyorum da linkedin'de. buldum da ama linkedin member diye cikiyor kendisi. aradigim kisi bir sirketin sahibi. profilde sirket adi yaziyor ve owner diyor. yani o profil o kisiye ait ama eklenmiyor. cikan uyariya gore, daha fazla baglantim olmaliymis eklemek icin? boyle bir sey mi var? kac tane baglantim olmasi lazim bu profillerin acilmasi icin? (connect cikmiyor yani bu linkedin member'larda)

aslinda bu sirketin bir de ortagi var. o kisiyi sevmiyorum. ama en kotu eklerim onu. peki ortagi ekledigimde bu linkedin member gozukur mu? bosuna eklemek istemem ortagi.

 
Emin olmamakla beraber şu şekilde biliyorum, bazı kişiler ekleme isteği göndermek için bazı ayarlamalar yapıyor. Linkedinde eğer ekliysen 1, ortak arkadaşınız var ise 2, hiç ortak arkadaşınız yoksa 3 yazar ismin yanında. Bazıları da diyorki beni hiç ortak arkadaşımızın olmadığı insanlar(yani 3) ekleyemesin. İstersem ben istek atarım o şekilde anca olur. E linkedinde diyor ki ağını genişlet ortak arkadaş bul manasında. Yani sayıya değil, ortak arkadaşa göre ayarlanıyor diye biliyorum.


  • tulumba  (28.11.22 21:17:06) 
[]

kiraci cikarma proseduru nasil isliyor

10+ yillik kiraci.
tebligatla ocakta cikin dedik.
ocakta cikmadi diyelim surec nasil devam ediyor?
polisle mi cikariliyor?
cilingirle kapi acilip esyalar sokaga mi atiliyor?

 
ne polisi o kadar mı kolay bu işler. önce mahkemeye gidecekseniz mahkemeyi kazanacaksınız öyle.


  • sizofren06  (18.11.22 19:00:15) 
Mahkeme acilacak dava sonucu beklenecek. Mahkeme belli bir sure verecek o da dolar ve cikmazsa o zaman Cikmazsa kolluk kuvveti ile cikartilabilir.
Tahmini 2 yillik bir surec.

  • kuzey li  (18.11.22 19:03:16) 
Yok hocam ne davası naptınız yav, yarın gidin tekme tokat atın gitsin. Siz de.


  • ruhen hastayim ben  (18.11.22 20:16:27) 
Tam olarak şöyle yapıyorsunuz: www.karar.com

Şaka bir yana şaşkınlıkla okudum bu soruyu, sahiden eve girip -çilingirle- kiracınızın eşyalarını sokağa atmayı düşündünüz mü?
  • but that was just a dream  (19.11.22 11:04:14) 
[]

arkadasimin davranisi

adi ayse olsun. ayse kendine asik gibidir. ofiste de masasindaki aynaya cok bakiyor diye uyari almisligi var. bu kiz boyle... oyle kabullendim onu. diger paylasimlarimiz iyi.

ya da mesela evli bi insanla asla iliskiye girmez ama daha once kac tane evli adami kendine asik etti. adamlar ilgisini belli ettigi an izini kaybettirir. misyon tamamlandi gibi bi sey.. niye ugrasiyorsun boyle seylerle diyorum begenilmek hosuma gidiyor diyor.

simdi bu takintisi beni etkiledi. birkac aydir biri vardi hayatimda. ayse hep nerden buldun bunu falan diyordu begendi yani. ille tanistir beni diyordu. bulustuk biz uclu olarak. ayse baya baya flort etti. yuksek sesle simarik simarik gulmeler. dokunmalar. kirk yillik arkadasi sanki. erkek arkadasim da pas vermiyordu (guya). hatta bu kiz sana uygun biri degil dedi sonradan. ben konuyu kapadim o oyle cok disadonuk falan dedim.

sonra ayseye ne bicim davrandin falan dedim. ne sacmaliyosun diye yukseldi bana. yok arkadasim olarak isinmis erkek arkadasima, mutlu olmaliymisim ben falan...

sonra benimki ayseyr sosyal medyadan mesaj atiyor. ayse gosterdi bana. ayseyi suclamiyorum ama onun o ilgi arsizligi bir bakima sebep oldu. bunlari soyledigimde de kac senelik arkadasini siliyo musun . iliski mi yasadik, mesajlari sana gosterdim hemen de engelledim diyor. ben senin gozunu actim diyor. bu durum icin ne diyorsunuz. iliskimi bitirdim zaten de ayse icin ne diyorsunuz? icten ice onu da sucluyorum cunku.
*mesajlasmayi ayse baslatmamis ama konusmus. bana da demesi senin icin gercek yuzunu gor diye konusturdum onu diyor. bence klasik begendigi birinin onu begenmesini istedi sonra da is tamamlandi engelledi. evet gercek yuzunu gormus oldum ama ayseye de sinirliyim iste

 
Ayşe zorbayı oynamış, sen de bilerek ve isteyerek kurban olmayı istemişsin.

Oyna devam..
  • WithWorth  (17.11.22 20:07:29) 
İkisinin de koy götüne


  • yansitmayan ayna  (17.11.22 20:11:22) 
Nasil bir mesajlasma ki? Yurume ayarinda mi? Yoksa paylasilan biseyin ortakligi uzerinden ilerlemis basit bir diyalog mu? Iliskimi bitirdim dediginiz icin ilki oldugunu var sayiyorum.

ayse kisiligine uygun hareket etmis iste, siz bile isteye parcasi olmussunuz. WithWorth+1 yani.
  • taurina  (17.11.22 20:14:42) 
ben mesaj içeriğini merak ettim üstüme vazife olmasa da
belki ilk mesajı atıp öncesini silmiştir belki

ayşe buluşmada sana saygısızlık yapmış bile bile adamın üstüne oynayarak
bunlar olmasaydı zaten dert etmezdin
yine de sana iyilik yapmış
1-1 diyelim
bence psikoloğa gönder sen uğraşma, 3 seans gitmezsen küserim de
  • bir soru sorcam  (17.11.22 20:18:08) 
Ben olsam Ayşe'yi her potansiyel erkek arkadaşımla tanıştırırdım. Aferin kıza, zamparaları ortaya çıkarıyor.


  • Kahvedesu  (17.11.22 20:35:08) 
Ayşe sevgiline o şekilde davrandığında cevabını vermeliydin. Sevgilinle buluşturarak hata yapmışsın. Ne münasebet. Sen göz göre göre kurban olmuşsun. Sevgilinin gerçek yüzünü göstermek ona mı kaldı? O kim oluyor? Ayşe aynı zamanda seni aşağılıyor. Kendisini güzel konumunda tutuyor ve sevgilin güzel kız görünce değişti diyor. Aslında senin güzel olmadığını düşünerek böyle davranıyor.


  • dissendium  (17.11.22 20:37:45) 
Ayşe bir antihero. İyi ve kotunun ötesinde birisi. Tam olarak suçlamak da zor tam olarak hayranlik duymak da. Onu bu haliyle sevip kabul edeceksiniz ya da külliyen uzaklasacaksiniz. Başka seçeneğiniz yok.


  • encokbenisevinnolur  (17.11.22 20:49:39) 
ayse yesil isik yakmis, sevgilin de tuzaga dusmus ya da seni gozden cikartmis macera icin. ilk yazan ayse bile olabilir. ben ayseyi de silerdim, bu tip sacma sapan insanlara tahammulum yok. hatta arkadasligimi bitirmeden ayse’ye oyun oynardim ve ozguvenini yerle bir ederdim.


  • deartheodosia  (17.11.22 20:59:09) 
Arkadasiniz kendini böyle hareketlerle tatmin etmeye calisan, ruh sagligi bence pek yerinde olmayan biri. Sürekli bundan beslenmesi, takinti haline getirip cinsel gerilimin pesine düsmesi ve hatta bunun icin tanidigi insanlari da alet olarak kullanmaktan cekinmemesi... Uzak durun.

Flörtünüz de masallah ne kadar karakter sahibi bir insanmis! O da heyecanlanmis, bu gerilimden etkilenmis... "Flörtümün arkadasi benden cok etkilendi, ow ne kadar etkileyici bir erkegim!" Gerzek adam. Onu da cöpe atin.

Iki kici basi oynayan insandan da kurtuldunuz, bu iste karli cikan sizsiniz.
  • buf-e kür  (17.11.22 21:22:48 ~ 21:23:23) 
Ayşe gibi birini tanıyorum ben gerçekten de Hülya avşarın gençliği gibi güzeldi, böyle herkesle flört ederdi. Sonra kapandı hakim oldu, bir ara milletvekili aday adayı oldu öyle, o aklıma geldi.

İkisini de at çöpe. Ayşe ruhunu emer özgüvensiz bitch
  • Hallegadola  (17.11.22 23:19:42) 
ayseyle küsüşcek bi şey görmüyorum ama sevgiliyle tanıştıracak kadar yakın da olunmamalı


  • ala09  (18.11.22 00:21:42) 
Ayyy benim de İdil adında attention whore bir arkadaşım vardı, bire bir aynı durumu yaşadım. Filmin sonunu söyleyeyim; tamamen hayatımdan çıkarıp her yerden engelledim ve bir ferahlık geldi.


  • marla is in my head  (18.11.22 00:54:24) 
Ayse'nin sana sosyal olarak veya baska turlu bir faydasi yoksa silebilirsin. Varsa tahammul edilebilir ama tedbirli ol.


  • hot potato  (18.11.22 01:21:24) 
sende de suc var kiz normal degil, ama arkadasin, sevgilinle tanistiriyorsun, is yerinde merhaba-merhaba da kalmaliydi bence. histrionik kisilik bozukluguna bir bak (bir arkadasim da vardi).
o masada dokundu falan diyorsun, erkek arkadasin orada sinir koymadiysa, ikisini birakip gitseydin keske.

  • spherical  (18.11.22 06:39:41) 
ben de bile isteye neden tanistirdigini anlamadim. benim de boyle tanidigim biri var, cevrede erkek olunca birden tavirlari degisir, sesi degisir, cilvelenir, dikkat cekmek icin sesli konusup kahkahalar atar falan…


  • deartheodosia  (18.11.22 06:54:36) 
Koy g.tlerine ikisinin de.. +1


  • Cesario  (18.11.22 09:31:18) 
Koy götüne ikisinin de. En büyük kabahat erkek arkadaşında.Ama ayşe de bence içten içe flörtöz ve bu durum hoşuna bile gitmiş olabilir. Yoksa size gerçek yüzünü göstermek amacıyla konuştum bahanesi komik.


  • drako  (18.11.22 09:47:06 ~ 09:52:27) 
Ayşe'nin bitmek bilmez ilgi açlığı aslında sizin için iyi bir şeye dönüşmüş. Ne güzel ancak bu Ayşe'nin ideal bir arkadaş olduğu anlamına gelmiyor. Eminim Ayşe ile arkadaşlığınızı bu anlattıklarınıza rağmen sürdürmenizin geçerli nedenleri vardır. Gerçekten sizin işinize yarayan, vazgeçemediğiniz nedenlerse bunlar en azından arkadaşlığınızı bu seviyede tutabilir ve ille bu arkadaşlığı sürdürecekseniz onunla yüzleşebilirsiniz. Ha ben olsaydım ikisini de kendi cehennemlerine gönderirdim o ayrı.


  • charbiel  (19.11.22 11:24:35) 
ikisinin de koy götüne ama sevgilinin direkt koy, ayşe'ye de teşekkür ederim falan diyerek arayı aç bence. ayşe bu turda sevgilini çok da beğenmemiş o nedenle sadece gözünü açmaya uğraşmış olabilir ama bir dahaki turda sevgilini de beğenmeyeceğinin ve elinden almayacağının garantisi yok.


  • kenarortay  (30.11.22 11:44:28) 
12345   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.