[]

Anadolu yakası Psikiyatrist tavsiyesi

Özellikle Kadıköy taraflarında ve kişilik bozuklukları ile ilgili uzman olursa çok iyi olur.
Teşekkürler



 
Terap-ist
Prof. Dr. Ahmet Ertan Tezcan.
Fahrettin kerim gökay caddesi, sayrayıcedit civarı
  • red g  (28.04.18 01:39:54) 
[]

Önce Brezilya fönü mü yoksa ombre mi?

Hangisi dah önce yapılmalı?

Önce Brezilya fönü yaptırıp birkaç hafta sonra da ombre yaptırsam Brezilya fönü etkisini kaybeder mi?

Ya da ombrenin üstüne Brezilya fönü yaptırsam renkler bozulur mu?
Benzer işlemler yaptıranlar varsa paylaşabilirseniz sevinirim.
Teşekkürler

 
Brezilya fönü ve permada kullanılan kimyasallar saç boyasını akıtıyor. İkisi de olacaksa önce Brezilya fönü, sonra boya.


  • kobuzchu kiz  (26.04.18 14:24:41) 
[]

Bahçe işleri

Elimizde 8 metrekarelik bir bahçe var. Küçük bir kısmında yonca var, diğer taraflar sararmış ot, toprak vb düzensiz şekilde. 1 meyve ağacı, 1 de begonvil var. Uzun zamandır sulanmadığı için yer yer kurumuş.

Burayı yeşil tatlı bir bahçeye dönüştürmek için ne yapmak lazım?

Üstündeki her şeyi çapalayıp çıkarıp önce toprağın nefes almasını mı sağlayalım?
Atıyorum sonra birkaç hafta sadece toprağı sulayıp havalandırmak mı lazım, bişey ekmeden?

Kolay yetişebilecek Domates biber vb sebze meyve ve çiçekler ekmek istiyoruz. Ama mesela hangi çiçek, sebze, meyve? Çim ekmek çok mu maliyetli ve zaman alır?

Yer: Bodrum, tepede rüzgar ve güneş alan bir bahçe.
Sadece 1 sene kalıcaz, dolayısıyla kısa süre içinde güzel bir bahçeye dönüştürmek istiyoruz yani bu sene ekelim, seneye çıksın gibi şeyler bizlik diil.,

Teşekkürler, Yeşilliğiniz bol olsun duyuru:)

 
o kadar kısa süre için çimle uğraşılmaz. rulo çim yaptırın en iyisi, ekim alanı için domates ve biber fidesi alın fidanlıktan. eğer 3 4 kişilik bir aileyseniz 10'ar fide yeter muhtemelen. çiçek konusunda alternatif çok.


  • Tears of Devil  (24.04.18 11:22:15) 
domates uğraştırır, şansa gibi bir şey olur. 3/5 fide ona ayarın. bence gerisi kıl biber dedikleri biberden ekin, yanına da yeşillikgillerden marul, taze soğan, olabilirse nane, maydanoz, kenarlara salatalık(suyu, bakımı sever..).

yeşil bahçe istiyorsanız rulo çim. diğer tohumdan çim olayı tecrübesiz iseniz zor. m2 üzerinden satışları var internette rulo çimlerin.

sonra dar alanlar için farklı yetiştirme olayları:

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

ama tekrar diyim. domates eker de beklerseniz çok zaman kaybı. o "bahçeden alıp yiyek" modu geç yükleniyor. :) biz biber ekip sabahları kahvaltıda bahçeden topluyorduk. domatesleri de anca yaz sonuna doğru. tabi en iyi bilgiyi tarım il müdürlüğü verir.
  • qobel  (24.04.18 11:41:25) 
topragi capalayip havalandiracaksiniz evet. eger kotu bir topraksa birkac cuval gubre alin dokun topraga. 1 sene az zaman degil. yoncalari birakin isterseniz. hazirda yesil yesil guzel gorunuyordur. kuru otlu kismi ekersiniz.

ekme ve ciceklendirme kisimlari ayirirsiniz. cicekler zaten koklu yaprakli buyumus olacak. sardunya, ortanca, mevsimlik cicekler falan guzel olur.

ekilecek yere de biraz nane kokler dikerseniz rahat cogalir. yani tohumdan yetistirmeyip birisinin nanelerinden biraz kokunden sokup bahcenize dikeceksiniz. sovan kolay buyur. feslegen, maydonoz da tohumdan hizli buyuyor. biberi de tohum yerine daliyla fide olarak alirsaniz daha rahat olur.
  • jimicik  (24.04.18 12:02:22) 
8 metre değil di mi? 80 ya da 800 m2 ama yanlış mı yazdınız?

Sulama sistemi nasıl olacak, sabah akşam sulayabilecek misiniz yoksa otomatik bir sistem kurulacak mı?

Sistem kurulacaksa zaten kazma kürek boru döşeme işleri olacak.

Alanı çimlendirecekseniz ve de pahalıya mal olmasın ucuz yollu olsun derseniz tohum ekebilirsiniz. Basit iş aslında ama zamanı geçmek üzere, tohum için acele etmeniz lazım. Yok hazır rulo çim alacaksanız zamanı önemli değil.

Sebzeleri de fide olarak alırsanız işiniz daha da kolaylaşır, zaten mevsim olarak tohum mevsimi değil, mecbur fide alacaksınız.
  • John Bloor  (24.04.18 12:24:18) 
@john bloor, evin önündeki küçük bir bahçe :)
Yani daha ölçmedim ama en fazla 4m x 3 m den hadi 12 metrekare olsun..
İşte bahçede kahvaltı ederken keyif yapmadık:)

Rulo çim ve kıl biber, naneden ilerleyip domates fikrini rafa kaldırıyorum öyleyse saolun ;)
  • lambada  (24.04.18 12:35:23) 
Çiçek olarak aslında bu bölgede (Bodrum) çiçek ekip biçmiş olanlar da fikir verebilirler. Bol rüzgar ve güneşte ne kolay yetişir?
Bi hevesle sermayeyi çiçeğe yatırıp sonra da ziyan etmek istemiyorum.

En olmadı komşuların bahçesine bakıp alıcaz artık:)
  • lambada  (24.04.18 12:37:59) 
Sabah akşam yaz kış ben sulayacağım, sistem vs kurmadan, bildiğiniz hortumla..


  • lambada  (24.04.18 12:39:17) 
aslinda en iyi fikri ordaki diger bahceler verir. millet ne ekip dikmisse aynisindan yuruyun. zaten fidancilar da bolgeye uygun seyleri satarlar.


  • jimicik  (24.04.18 13:10:15) 
ya hu ben de o kadar çok şey ekmeyi planlayınca herhalde 80 m2 dir dedim :)

Yazmayı unutmuşum, ben de tavsiyeyi bölgedeki satıcılardan almak daha mantıklı. O blgede tutmayan çiçeği sebzeyi getirmezler kolay kolay zaten.
  • John Bloor  (24.04.18 15:20:40) 
güzel bir çaba kolay gelsin :)

1. ekim dikim öncesi kurumuş bitki artıklarını ve yabancı otları temizleyin. kırmızı örümcek denilen akarlar kuru ve sıcak havada çok aktiftir, bakımsız bahçeye dikim yaparsanız bitkilerinize hızla sarabilirler.

2. toprak iyileştirme anlamında, toprak işlemeyi minimumda tutarak dengesini korumaya yönelik bir çok yaklaşım var, "permakültür" inceleyebilirsiniz. yonca baklagillerden olduğundan toprakta azot fikse eder, toprağı zenginleştirir, bunun olduğu yerlere ekim yapmak isterseniz direkt toprağı çapalayarak karıştırın. bkz. yeşil gübreleme.

apelasyon.com


3. hangi bitkiler biraz tercih meselesi ama "kardeş bitkiler" daha başarılı sonuç verir. örnek "üç kız kardeş" denilen mısır, fasülye, kabak, bunlara neden böyle denildiğini okuyabilirsiniz.

permacultureturkey.org

bahçe etrafına da zararlıları uzak tutan, yararlıları çeken çiçekler ekilebilir, kadife çiçeği (marigold) gibi. buralarda bu oluyor ama bodrum'da farklı çiçekler daha iyi sonuç verebilir.

bence böyle küçük alanda sebze yerine tıbbi aromatik bitkiler daha iyi olur, tasarım anlamında bahçeyi çapraz dolanarak geçen ince bir taş yol ve etrafına lavanta, kekik, adaçayı, nane, biberiye öbekleri şeklinde. yolun başına ve sonuna da çiçek yada sebze tarhı vb. uzun zamanınız olsa çok güzel tasarımlar var aslında. "garden design ideas for small backyards" bu konularda internette bir sürü infografik de var.
  • kaichi  (24.04.18 16:17:22) 
permakultur deyince; ilginizi cekerse kompost isine girin bir kosede. bahceye gubre olsun.

bir de yararli - zararli deyince; bahceyi capalarken solucan fln denk gelir, onlar lazim. topragi javalandiracak onlar, kompost olusumunu hizlandiracak vs. solucani sevin :)

salyangoz ve sumuklu bocekleri uzaklara atin. onlar ciceklerinizin can dusmani.

ugur bocekleri faydali.
  • jimicik  (24.04.18 17:43:10) 
Saolun süpersiniz:) permakültür olsun kompost olsun hep duyup hiç zaman ayırıp ilgilenemediğim şeyler.. şimdi tam zamanı evet:)

Bitkisel şeylerle de ilgileniyorum, aloe vera dikeyim istiyorum, saksıda yetiştiriyordum zamanında, direkt bahçede çok daha büyüme fırsatı olabilir..

Bu arada bahçede bir de köpeğimiz olacak, umarım solucanlar, uğurböcekleri, biberler, çiçekler hepsi birlikte gül gibi geçinirler :)
  • lambada  (24.04.18 22:01:47) 
ben de teşekkür ederim; şu kardeş bitkiler, permakültür mevzusunu açana.

kardeş bitkiler mevzusu sanırım köyde bağ-bahçeyle uğraşan insanların tecrübeleriyle de örtüşüyor. mesela (çalı )fasulye tarlasının aralarına mısır ekilmesi, soğan-marulun yan yana ekilmesi.

yani yapıyor ama sorsan "neden böyle" desen "öyle işte" diyecek ama arkasında bir bilim var ne güzel...
  • qobel  (26.04.18 12:08:00) 
[]

İsveç Şurubu

Buna da bi cevap çıkarsa şahanesin duyuru ne diyim :)

İsveç şurubunu kendim yapmaya çalışıcam. Daha önce ne yaptım ne de içtim ama çok anlatmışlar. Babamın koah hastalığı için iyi gelicek umarım.

Sorum şu:
Arifoğlu nun 40 tl ye bitki karışımı var. Bunu 1,5 tl elma sirkesine yatırıp 2 hafta bekleyin demiş.
Normali alkollü (konyak ya da etil alkol)

Bunu elma sirkesiyle bu şekilde elde yapıp verim alan var mı?
Yoksa etkili sonuç için konyak mı kullanmalıyım, ya da direkt hazır olanlardan mı alsam ne tavsiye edersiniz?

Teşekkürler

 
İsveç şurubu dediğin şey glögg mü?


  • bos gezenin bos ustasi  (11.04.18 21:21:41) 
[]

Bodrum da en sevdiğiniz yer?

Yolu Bodrum dan geçenleri şöyle alalım :)

1. Bodrum da en beğendiğiniz yer neresi
2. Neden
3. Oraya temelli yerleşmek ister misiniz?

* Bitez, Yalıkavak, Turgutreis, Türkbükü, Gümbet, Ortakent, Bodrum merkez, Gümüşlük ve daha niceleri.. :)

 
Gümüşlük
Manzarası ve havası çok güzel.
Hayır
  • giovanne  (04.04.18 23:56:45) 
@giovanne peki bu kadar güzelken neden yaşamayı tercih etmezdiniz?


  • lambada  (06.04.18 21:26:17) 
[]

İstanbul vs Ege de sahil kasabası

1. İstanbul da oturanlar ya da geçmişte oturmuş olanlar:
İstanbul da yaşamayı nasıl tanımlarsınız? Yorucu, heyecanlı, buna değer vs vs

2. Karşınıza bir fırsat çıksa ve mevcut işinizi Ege de sahil kenarında bir yerde yapmak ister miydiniz?

3. Bu Ege deki sahil kasabası neresi olsun istersiniz ve neden?

Yaş da belirtirseniz şahane olur.

 
1. yorucu ve bi noktadan sonra tahammül sınırlarının dışında.
2. benim için şu an dahi mümkün ancak eşim dolayısıyla yapamıyoruz, yoksa çok da istiyoruz.
3. bodrum. kışın sakin, yazın çok hareketli. büyük şehir imkanına en yakın(kuşadası ile birlikte) ve aynı zamanda yaşamak yazın dahi görece daha kolay.
  • saygilarefendim  (26.03.18 22:14:52) 
1. İstanbul'da 15 yıl. Kalabalık, kaos, stres, gün sonunda eve barut fıçısı olarak dönmek. Bence kesinlikle değmez. Ömür törpüsü.

2. Fırsat beklememek, fırsatları kovalamak veya alternatif iş imkanlarını değerlendirmek lazım.

3. Sahil kasabası olması şart değil ama Muğla ve ilçelerini önerebilirim. Bodrum özellikle yazları küçük İstanbul. Şahsen İstanbul'dan kaçacak olsam Bodrum'u tercih etmezdim.
Yaş çok :)
  • naufrago  (27.03.18 01:01:33) 
[]

Yaşlanma karşıtı krem

30'lu yaşların başları için kırışıklık karşıtı hangi cilt ürünlerini tavsiye edersiniz?




 
Acnelyse ya da roaccutane.

Sivilce ilacı bunlar ama cildi acayip yeniliyor. Tanıdığım bir doktor bizzat kendi kullanıyor.
  • westblack  (21.03.18 21:08:56) 
Kiehls ya da l occitane önerir misiniz?


  • lambada  (21.03.18 21:18:39) 
cilt ürünü kullanmamanı tavsiye ederim
Kantaron yağı yulaf zeytinyağı tavsiye ederim

  • benaslindayohum  (21.03.18 21:28:59) 
Kantaron yağı sadece yaralar için gibi biliyorum, gergin kullanmaya uygun mudur ki?


  • lambada  (21.03.18 21:34:12) 
Ananasin cilde iyi geldiği, gencleştirici etkisi kanıtlanmış olduğu için onu söylemek isterim, maalesef kozmetik bilgim yok buna dair.


  • en guzel entryler benimm  (21.03.18 21:59:22) 
[]

Qatar Havayolları mil kazanma

Şu mil kazanma çizelgesini ben anlayamadım, biri aydınlatsa ne çok sevinicem:)

Fare Family And booking Classic dediği ne ki :B H Y harflerle gösterilen? Bildiğimiz koltuk numarası mı, 35B deki B gibi misal?
Öyle ise de Buna göre mil puanı mı değişir yahu, aynı economy class için G 3294 mil, H 13168 mil veriyor şaka gibi :)

Böyle değilse de hangi harfe mensup olduğumu nereden görürüm, önleme check-inimi yaptım bile..

Milleriniz bol olsun duyuru

 
Kardeş onlar koltuk sınıf farkı,

Thy de c sınıfı bilet alırsan business uçarsın, y sınıf alırsan promosyon bilettir ekonomi sınıfında gidersin.

Misal C sınıfında 5000 kazanırsan y sınıfında 100 mil kazanırsın.
  • England  (01.03.18 16:05:46) 
Mobil olduğu için editleyemiyorum, bileti alırken yazar hangi sınıf olduğu, g sınıfı promosyon olarak geçiyor demek, h sınıfıysa business olabilir tam bilmiyorum. Belki g ve h sınıfları ekonomi fakat g sınıfı promosyon bilettir h sınıfıysa ekonominin son biletindendir. Havayolu sayfasını iyi kontrol et açıklaması yazar


  • England  (01.03.18 16:08:01) 
Buldum buldum bilette class (n) şeklinde görünüyormuş. Sanırım ödenen fiyata göre de değişiyor


  • lambada  (01.03.18 16:09:39) 
Şundan bahşediyorum aslında:
Economy class da kendi içinde b h y k l m v n t w gibi ayrılıyor.
Sanırım bilet için yapılan ödemeye göre değişiyor
m.qatarairways.com
  • lambada  (01.03.18 16:14:27) 
[]

Köpek pansiyon & eğitim

1 yaşında tatlış bir golden kızımız var. 2 haftalık günlük tatilimizde hem güvenle emanet edip hem de küçük eğitimler alacağı bir yer arıyoruz.

Söz dinliyor, çok da uyanık ama bir türlü "birlikte yanyana yürümeyi" öğretemedik, önden önden bizi çekiyor yürürken. Oyun oynama konusunda da çok başına buyruk. Top atınca geri getirme yerine alıp başını gidiyor :) ödül maması vs hiçbir şekilde alıştıramadık..

Bunun gibi küçük eğitimler alıp hem de biz tatildeyken güvenli bakılabileceği, daha önce köpeğinizi bıraktığınız, memnun kaldığınız bir yer tavsiye edebilirseniz çok sevinirim :)

Bu tip yerlerde köpeklerin dövülerek eğitildiğini, diğer köpekler tarafından da hırpalandıklarını vs okudum. Aklımın kalmayacağı iyi bir yer olsa nasıl rahatlarım anlatamam.

Çok teşekkürler şimdiden

 
O şekilde eğitim verilmez. Verilir de sizinle birlikteyken verilmesi gerekir. Köpekle beraber sahip de eğitilir çünkü. Bu tarz eğitimler küçük eğitim olarak verilmez, devamlılık gerekir. Hem sizin köpekle eğitime gitmeniz hem de öğrendiklerinizi kendiniz uygulamalısınız. Bu işi profesyonel yapan çiftlikleri araştırabilirsiniz yaşadığınız şehirde.

Çekme konusunda şunu tavsiye edeceğim; www.petburada.com

5-10 dakika çok şiddetli direniş, 3-4 gün hafif huysuzluklar, sonra alışır. Sakinleştiği vakit çıkartırsınız, devamlı da kullanabilirsiniz.

Top atınca geri getirme de ise yapacak bir şey yok. Bazı köpekler paylaşımcı yapıda olurken bazıları "bu da benim topum" diye ağzında topla dolanmayı sever, benimki de öyle.
  • once  (24.02.18 23:10:33) 
sehir belirtmediginiz icin istanbul oldugunu varsayiyorum :) pansiyon olarak sariyerde tip top pet hoteli tavsiye ederim. isterseniz civar semtlere pet taksi hizmeti de var.


  • pide  (24.02.18 23:22:19) 
Teşekkürler. Ever İstanbul


  • lambada  (24.02.18 23:28:14) 
eğitimci olarak şöyle birine rastlamıştım: www.instagram.com


  • bir garip melek  (25.02.18 00:39:33) 
[]

Kahvaltı mekanı

Anadolu yakasında ve mümkünse deniz kenarı ya da deniz manzaralı, güzel kahvaltısı olan mekan tavsiyeleriniz itinayla alınır:)

Teşekkürler


 
fenerbahçe parkı içerisinde ki, romantika.

www.romantikagarden.com
  • datdiridat  (10.01.18 16:03:30) 
link yanlış oldu, linkte ki aynı yerin catering alanı için olan sitesi doğrusu bu: www.fenerbahceromantika.com


  • datdiridat  (10.01.18 16:16:19) 
kadıköy moda teras'ın açık büfe kahvaltısı fena değildi, 2-3 sene oluyor ama ben gideli. son durum nedir bilmiyorum.


  • treamorg  (10.01.18 16:23:08) 
Fethi paşa korusu ya da sgk tesisleri


  • all girls dream  (10.01.18 16:59:45) 
[]

İstanbul da gün boyu kitap okunacak yer

Mümkünse manzaralı, ferah, iç açacak, rahat, sıcak, keyif yapılacak bir yer..

Saatlerce kitap okuyup kafa dinlemelik, neresi var?


 
moda'da caffe nero'nun üst katı olabilir.


  • zgrydn  (02.01.18 13:37:55) 
kayon - d&r
ortaköy - starbucks
zorlu - MOC
  • Kusursuz dostlarin dort ayagi vardir  (02.01.18 13:55:49) 
kadıköy belediye kütüphanesi
kadıköy akademi kafe
beşiktaş bahçeşehir üniversitesi
(ferahlık açısından yazdım, hiçbiri manzaralı değil)
  • jimjim  (02.01.18 13:56:09) 
ben taksimdeki alman kitapevine gidiyorum.manzarası yok ama çalışma ortamı güzel.insanlar kütüphane gibi kullanıyor ama kafe.


  • follow rivers  (02.01.18 14:10:30) 
Kadıköy starbucks


  • nodrama  (02.01.18 14:37:24) 
Salt galata


  • Rudy Baylor  (02.01.18 16:20:52) 
[]

Ekşi Sözlük şifre/ mail adresi sorunu

Sevgili duyuru ahalisi, derdime bi çareee

Teee seneler önce Sözlük hesabımı açarken bir mail almıştım onun için.. Yıllar sonra çatlaklıktan yazarlığa geçince ve ben uzun bir süre sözlüğe girmeyince, hem o eski mailimin şifresini hem de sözlüğe giriş şifremi unuttum.

Eski bilgisayarımda şifre kayıtlı dolayısıyla otomatik girebiliyorum. Ama başka bilgisayardan vs sözlüğe giriş yapamıyorum. Şifreyi unuttum desem eski maile yeni şifre gönderecek e ben o mailime de giremiyorum.

Bu eski bilgisayar da çöktü çökecek, ben de bi daha da yazar olarak giriş yapamam hayat boyu artık :(
Ben ne yapayım şimdi, yeni mail açıp, sözlükten maili değiştir desem, yeni mail adresine yeni şifre gelir mi? Yoksa elimdekinden de mi olurum? Yanlış bir hareket yapmak istemiyorum. Şimdi yapılması gereken hamle nedir ki?

Yoksa çaresiz dertlere mi düştüm, birileri kurtarsın beni nolur :(

 
eski bilgisayarında google chromeda kayıtlıysa chromeda kayıtlı şifreleri görebiliyorsun.


  • sta  (01.11.17 20:15:45) 
hesabına girebiliyorsan maili değiştir sonra şifremi unuttum de gelmesi lazım o maile şifrenin.


  • qazedcsrfvtyhngujmkol  (01.11.17 20:19:46) 
Teşekkürler arkadaşlar.
@sta nasıl yapabiliyorum? Biraz teknoloji özürlüyüm de :) nokta nokta olarak görülen şifreyi kopyalayıp başka yere de yapıştıramıyorum, nasıl yapayım?

  • lambada  (01.11.17 20:22:21) 
qazedcsrfvtyhngujmkol +1


  • su olsam ates olsam  (01.11.17 21:36:02) 
eğer kayıtlı bilgisayarda şifre yıldız (*) şeklinde görünüyorsa, sayfanın html kodlarında o kısımda password ibaresini kaldırırsan şifre görünür kalır.

şu link işe yarar
www.sordum.net
  • gezegen olan pluton  (01.11.17 21:59:07) 
ya süpersiniz ne diyim nasıl rahatladım sayenizde anlatamam.

@gezegen olan pluton, link hayat kurtardı :) tüm bilgisayardan telefonlardan hesabıma giresim var hatta giriyorum bile:)

şahane bişisin duyuru, söylemiş miydim :)
  • lambada  (01.11.17 22:40:54) 
[]

İstanbul da 1 gün

Yarın İstanbul da 1 günüm var, yalnız başıma bir şeyler yapmak istiyorum..

Ne yapayım, nerelere gideyim dersiniz?


 
burgazadaya git.


  • robokot  (30.10.17 20:07:12) 
Bienale gidebilirsiniz: 15b.iksv.org


  • fotrsapka  (30.10.17 20:10:25) 
@Robokot+1

Ben de Burgazada demeye gelmiştim. Büyükada'ya yıllardır hep giderim ve çok da severim (son senelerde epey bozdu maalesef) ama salak gibi Burgazada'ya ilk defa 2 hafta önce gittim ve gitmediğim yıllar için kendime sinir oldum. Tabii aradığınız şey tam olarak nedir bilmiyorum, sessiz sakin doğayla baş başa yürüyüş yapabileceğiniz bir yer arıyorsanız doğru yer Burgazada.
  • a day at the races  (30.10.17 20:49:44) 
Teşekkürler
Burgazada da seneler önce gitmiştim ama Sait Faik müzesinden ve adada tur atmaktan başka bişey yapmamıştım. Başka neler yapılabilir adada?

  • lambada  (30.10.17 21:48:34) 
rahmi koç müzesine git


  • since1907  (30.10.17 22:01:53) 
tarihi yarımada turu at


  • kveldulv  (30.10.17 22:31:04) 
[]

Starbucks termos

İstanbul Anadolu yakası, mümkünse Kadıköy e yakın, en büyük Starbucks nerede, bol çeşitli termos bulabileceğim?
Yolda yürürken elde sıcak işeyler içebileceğim, Hem renkli tasarımlı hem de elde tutması kolay olan?

Teşekkürler

 
iskelede moda metro çıkışı karşısında var, 5 katlı.


  • imelih  (23.10.17 01:47:44) 
[]

Termos mug önerileriniz

Sabahları işyerine yürürken 15 dakikalık zamanda evde hazırladığım yeşil çayımı içmek için termos mug artık ne olursa kullanımı kolay bişey arıyorum.
Kullananlarınız varsa link paylaşabilir mi, ya da starbucks ınkiler iyi midir?
Ne almalı bilemedim bulamadım bi yardım duyuru


 
Amazon’dan contigo al cok memnunum, starbucks’ınkiler çantaya atınca akıtabiliyor.


  • ekaterina  (11.10.17 22:18:16) 
degismeyen cevabim: stanley


  • bim tribi  (11.10.17 22:21:05) 
hic ayrintisi ile ugrasmayin, starbucks isinizi görecektir, ek olarak cok siklar.

outdoor amaciniz yok zaten.
  • kurnaz  (11.10.17 22:25:29) 
Tchibo da trendix diye termos markası var. Çift duvarlı ve çelik. 8 aydır kullanıyorum akıtmadı ve sıcak tutuyor uzun süre.


  • jazzabel  (11.10.17 22:27:09) 
Süpersiniz teşekkürler :)


  • lambada  (11.10.17 22:31:03) 
Nescafe paketleri ile hediye verilen var, migroslarda oluyor dönem dönem. Onun kadar iyisini görmedim.


  • elinde tivit  (11.10.17 23:20:38) 
[]

Instagram profilinize kimlerin baktığı

1. Görülebiliyor mu?
2. Gerçekten görülebiliyor mu? Fake vs olmasın..
3. Evetse peki nasıl?


 
1-2-3

hayır
  • eeb  (11.10.17 18:45:23) 
1. herkes görülemediğini sansa da aslında görülebiliyor.
2. her taraf fake programlarla dolu işe yarayan programı bilen yok kadar az.
3. bilmiyorum ama bilen varsa da söylemez.
  • proletarier aller lander vereinigt euch  (11.10.17 18:48:47) 
Ya valla bilen varsa söylesin de teyit edelim, gerçekten doğruysa duyuralım! :)


  • lambada  (11.10.17 19:21:51) 
Sözlük yazarları maaş alıyor ve Instagram'da profile bakanlar görülüyor. Bu iki şey evrende değişmesi imkansız iki gerçektir. Hadi hayırlı forumlar.


  • elorelia  (11.10.17 20:18:29) 
[]

düğünümüz var, elbise bulsak ya :)

ablamın 3 hafta sonraki düğünü için hala abiye elbise bakıyorum bulamıyorum. bu aralar beğendiğiniz/aldığınız abiyelerin bi linkini vs paylaşabilirseniz şahane olur fikir vermesi açısından :)




 
Vucut tipi de cok onemli aslinda bu tip sorularda. Yani bilen biri icin :D

Ben asos'tan aldim mesela.

Kadikoyde opera onur carsisi da abiye cenneti filan.
  • kuehles blondes  (04.05.17 22:16:47) 
Asos +1
Ayrıca
wearsisters.com
  • demoniclewinsky  (04.05.17 22:37:27) 
Elimde 3 adet abiye kıyafet var birer kez giyilmiş, satiyorum fotoğraf atabilirim istiyorsan


  • Kalinka  (04.05.17 22:51:40) 
[]

Şişli Etfal vs İstinye Dev. (Ağır sağlık raporu içerir)

Sevgili duyuru
İse giriş için çılgın detayda( tetanoz asindan görme ve işitme testlerine kadar) bir sağlık raporu almam gerekiyor bu hafta içinde.
Tek günde gidip eksiksiz alıp cikabilecegim hastane hangisi? Şişli Etfal den randevu alsam, 1 günde kurul onaylı rapor alabilir miyim? İstinye daha az kalabalık ama galiba onlar tam teşekküllü başka hastaneye yonlendiriyorlarmis genelde, doğru mudur?
Nasıl oluyor bu işler, nerelere gideyim, her türlü tavsiyeye ihtiyacım var
Saolun

 
işe giriş raporlarını genelde tek günde verirler zaten. sabah erken gidip tahlil tetkik isteyen branşlara ilk gidersen öğleden sonraya yetişir tüm branş doktorları o gün varsa. ulaşabilirsen hastanenin sağlık kurulu birimine telefonla bir sorabilirsin. ayrıca randevuyu 182'den polikliniğe değil de sağlık kurulundan almayı unutma, en çok yapılan hata bu oluyor çünkü.

ek: bazı hastaneler işe giriş raporu için randevu da istemez, sabah 9:30-10:00'a kadar kayıt alır. o yüzden gitmeden önce telefonla ulaşmakta fayda var.
  • nrmnm  (21.02.17 10:45:34 ~ 10:53:22) 
Beşiktaş'taki sait çiftçi hastanesini de arayıp sorabilirsin. Orası da devlet hastanesidir


  • yankee jumping  (21.02.17 14:16:00) 
Üsküdar devlet hastanesi 200 TL dedi, her devlet hastanesi bu parayı mi istiyor ki?


  • lambada  (21.02.17 14:54:53) 
isterler. devlet memurluğu için rapor alacaklar atama yazısı getirirlerse, eğitim amaçlı rapor alacaklar öğrenci belgesi getirirse ve sevkli gelenlerden ücret almıyor bizim hastane. onun dışında herkes 200-250 lira ödüyor. işe başlayacağın kurumun anlaşmalı olduğu bir yer yok muymuş?


  • nrmnm  (22.02.17 11:29:50) 
[]

İse giriş için sağlık raporu çok acil.pls ltf tsk

Sevgili beyaz yaralılar,
İş değiştiriyorum, normal ofis insaniyim. Yeni işyerim çılgın bir sağlık raporu listesi verdi:
İçinde tetanoz açısından, görme ve işitme testlerini kadar her şey var.
"Resmi kurumlardan ya da toplum sağlığı merkezi onaylı sağlık kuruluşlarından alınmalıdır" notu var.

İstanbul Kadıköy-Uskudar-Besiktas-okmeydani-taksim civarlarında en kolay hangi hastaneden alabilirim bu raporu, en az maliyetle?

Yakın zamanda aldıysaniz başınıza neler geldi, bi paylassaniz ya, başıma geleceği bileyim:)

Bi de 30 unu aşmış insana aşı nedir ya, korkuyorum :( beni harcamasinlar matmazel :))

 
ocak'da aldım. 300tl ödedim. üniversite hastanesi.
parayı ödğyorsun eline listeyi veriyor adam. tek tek polikilinkleri dolanıyorsun. (ilk başka kan verilenleri yapmanı öneriririm) adamlar seni muayene edip sağlıklıdır yazıp, kaşe imza basıyor o kağıda.
herşey bittikten sonra kurul toplanıyor. kurulun günleri var sanırım. o kurulda doktorlar tekrar kağıdına bakıyor. aa evet bu adam sağlıklıymış diyor (bir problemin yok ise) kurul sonrası sağlıklıdır raporunu alıp ofisine gidiyorsun.
korkma. ama çoook uzun bir iş. kolay gele
  • nax  (16.02.17 19:18:27) 
Tsm sadece aile sagligi merkezinden alinanlari onayliyor o yuzden bosuna "ozelde yaptirrim tsm'de kase bastiririm" deme. Ozel hast kabul ediliyorsa onayi ilce sagliktan yapiliyor


  • la noix  (16.02.17 20:09:26) 
cevap olur mu bilmem ama ben geçen sene şöyle yapmıştım.
toplum sağlığı merkezi onaylı sağlık kuruluşları denen yerlerden birine gittim. bir yere yönlendirdiler, testleri orada yapacaksın sonra bizden de genel sağlık raporunu alacaksın dediler. bu arada kan, işitme, nefes, akciğer testleri yapılıyor gönderdikleri yerde.

sonra bağlı bulunduğum sağlık ocağına sordum, "sen testleri yaptır, genel sağlık raporunu biz veririz." dediler. ben de 30+40 lira vereceğime 30 verdim. raporu da sağlık ocağından aldım. tetanoz aşısını da yine sağlık ocağında hallettim.

kolay gelsin.
  • henry gale  (16.02.17 20:17:24) 
Hastane ismi de verebilir misiniz, teşekkürler :)


  • lambada  (17.02.17 23:33:15) 
[]

Kariyer akılları alınır acil cvp pls ltf tsk

Duyuru kafam çok karışık fikirlerinize ihtiyacım var. Önceki duyurumda da başını anlatmıştım, yeni gelişmeler oldu..

İş yerinde çok bunaldım, kesin ayrılmak istiyorum buna karar verdim. Eşimin kendi işi, benim işimle de benzer alanlar.. Ama kafamda 7/24 beraber olmak evliliği olumsuz etkiler mi soruları vardı.
Derken çok istediğim bi firmadan görüşmeye çağıralım, iyi de geçti fakat 2 görüşme daha olacak, en az 2 hafta daha sürmesi demek bu..

Bu iş yerimde her geçen gün stres daha artıyor,mümkünse 1 gün daha kalmak istemiyorum

Sorularım şöyle
1. Pazartesi istifa etsem 6 hafta ihbar sürem var. Hem yeni gelecek.kisiyi yetiştirmek hem de 14 günlük iznimin para olarak karsiligini almak istiyorum çıkarken. 6 hafta dolmadan beni çıkarıp izin parasını da vermeme hakları var mı? Departmanda tek çalışıyorum illa birinin gelip yetiştirilmesi için zaman gerekecek..

2. Ben hem 6 haftayı tamamlamayip hem izin paramı alabilir miyim?
3. Pzt istifa edip görüştüğüm firmaya istifa ettiğini soylemesem, referans olarak da bu şirketten kimseyi vermesem.. Yine de bizim ik yi falan arayıp konuşurlar mi?

Ben napayım bilemedim..
Hep bu dolunay dan..kafalar karışık karar veremiyorum :(
Siz naparsiniz?

 
şunu yapmak hakkın. pzts istifa dilekçeni verir, işten ayrılış tarihin olarak yasal ihbar sürenin bittiği günü belirtirsin. izin dilekçeni de verir, bu süre içinde iznini kullanabilirsin. onlar 6 haftayı beklemene gerek yok, hemen gidebilirsin deme hakkına sahipler, ancak izin paranı mutlaka ödemek zorundalar. bilmen gereken şey, buradan yıllık izinliyken öbür şirkete başlayamazsın.


  • elinde tivit  (13.01.17 19:26:55) 
Peki şöyle bir şey yapabilir mi:
6 haftanın 4 haftası çalıştırıp, 2 haftalık iznimi ihbar sürem den kesmek?
Ben sonuç olarak.o parayı almak istiyorum, tatile gidip yıpranmamin izlerini azaltmaya çalışıcam onunla :)
  • lambada  (13.01.17 19:34:39) 
hayır


  • elinde tivit  (13.01.17 21:31:49) 
Ben kurumsal bir firmada calisirken bir benzerini yapmistim. Ihbar suremin is arama izinleri ile normal yillik iznimi birlestirip 1 ay hic ise gitmeden maas almistim.
Tamamen insan kaynaklari ve yoneticinle aranin nasil oldugu ile ilgili bir durum.

  • gormemisin oglu  (14.01.17 05:58:48) 
[]

Rüya Tabiri Yapabilen Ulu Manitular Aranıyor!

Dün geceki rüyam:

Evimde hasta ve yaşlı, beyaz kısa saçlı bir kadın var. Ben ona iyi bakamam diyorum ve kadını sarıp sarmalayıp sedye gibi bir şeye yatırıp merdivenlerden aşağı kattaki adamın evine bırakıyorum. adamı ve kadını hayatımda görmedim bu arada ama sanki rüyamda tanıyormuşum..

Rüya tabirlerine de baktım da hasta olmak vb var ama tam aradığımı bulamadım..

ne demek ola ki bu şimdi bi çevirebilecek birisi var mı :)

 
Rüya tabirlerine bakmayın siz, felaket tellallığı onlar. Rüyanın en iyi analizini yine siz yapabilirsiniz ama dışarıdan görünen: elinizde olmadan sorumluluğunu aldığınız şeyden memnuniyetsizliğiniz. Kadınsanız, o kadına kendinizi yansıtmanız ve bi' konudaki güçsüzlüğünüzü kafaya takmanız da muhtemel. Ulu manitular olay yerine intikal edene kadar kendiniz bi' düşünün bakalım. =)


  • o my god they killed kenny  (30.11.15 20:37:52) 
[]

Hastalık mıdır nedir bu?

Kendimde şöyle bir şey farkettim:

Kendime ait ve sevdiğim alanlar/kişilerle, sevmediğim ve içinde bulunmaktan hoşnut olmadığım alanlar/kişileri çok keskin çizgilerle ayırmaya alışıyorum.

*herkesi annemle babamla tanıştırmam, çok çok samimi arkadaşım olması lazım anca..

*mesela; hoşlanmadığım insanları evime kesinlikle davet etmemek bir yana, mahalleme bile mümkünse gelmesinler istiyorum. iş yerinde davet verilecek, tutup bizim alt sokaktaki yerle anlaşıyorlar sanki koca istanbul da başka yer yokmuş gibi, buralara gelmesinler sevdiğim yerlerde dolaşmasınlar istiyorum.

*aynı şekilde çok sevdiğim bir mekan varsa sevdiklerimi hemen götürürüm anlatırım, tavsiye ederim. sevmediğim insanlara konusu geçince bile hayatta "gidin çokgzel" vs demem orası bana ve "iyi" insanlara saklı kalsın isterim. sevdiğim bayıldığım film ve şarkı vb şeyler için de bu böyle.

*en basiti: sevdiğim bir defterim iş yerinde, o an masama gidemeyecektim defteri almak için, yan masadaki kızdan uzatmasını istemedim mesela dokunmasın lan o cadı, canım defterime..

bir de bunu spesifik 2-3 kişiye özel yapmıyorum bayaa bayaa genelliyorum. sevdiklerimle canımı paylaşırım normalde kinci de değilim affedebilen de biriyim.

ama böyle dedikoducu arkadan iş karıştıran,bana ya da başkasına birkaç yanlışını gördüğüm sevmediğim tipler benden ve sevdiğim her şeyden uzak olsunlar istiyorum. Bu durum bana içten içe zarar da veriyor mu, çok yoruyor mu bilmiyorum.

Size de oluyor mu böyle, normal midir, bir hastalık mıdır nedir?

 
Bunun hastalık olup olmadığını kabaca şöyle anlayabilirsin: hayatının normal akışına etki ediyor mu, hayatını zorlaştırıyor mu? Cevap evet ise bi uzmana danış derim. Bu arada Okb'yi bi incele.


  • manuel mandalina  (03.11.15 23:01:02) 
Takıntı haline gelmemesi lazım, gelirse sıkıntı. Rahat ol akışına bırak


  • razvan rat  (03.11.15 23:23:41) 
bence defter olayının dışında bir sıkıntı yok, diğer durumlar bende de var. örnek vermek gerekirse birinci dereceden yakın olduklarım annem babam kardeşlerim akrabalarım vs. hangi şirket de çalıştığımı, adresinin ne olduğunu, kaç kişi çalıştığımızı, iş arkadaşlarımın kim olduğu gibi işe ait herhangi bir detay bilmez sadece yaptığım işi bilir. aynı şekilde iş yerinde çok samimi olduğum(5-6 yıl) arkadaşlar da iş dışındaki hayatımı bilmez araya bir duvar örmüş durumdayım, gün içerisinde veya gün bitiminde yaşadıklarımın da her iki tarafa etki etmemesine özen gösteririm.


  • nyist_  (04.11.15 00:22:12) 
[]

ismek yeni dönem kursları

sitesinden baktım, yaz kursu duyurusu yapılmış en son.

e normalde 1-2 eylülde yeni dönem kayıtları oluyordu, haftalar öncesinden de kayıt tarihi yayınlanıyordu. sitede hiç kıpırtı yok.

bu seneki kayıt tarihi ile ilgili bilgisi olan duyan eden?
başka da hiçbiryerde açılmayan bir kurs var,çılgın gibi onu bekliyorum:)
hayatta kaçıramam ama kaçıracakmışım, herkes gidecek bir ben kalacakmışım hissi var içimde :(

 
o kursu ara sor, tahmini bi tarih söylerler.
kayıtlar online zaten biliyorsun, her gün girip kontrol da et şansa bırakma.

  • mesgul ve huzursuz  (27.08.15 21:46:14) 
geçen sene 8 eylül'de başlamıştı kayıtlar, duyurusunu da 29 ağustos'ta yapmışlar. yani eli kulağındadır, önümüzdeki hafta duyurusunu yaparlar.

ismek.ibb.gov.tr
  • neyehbe  (28.08.15 00:06:37) 
arayıp sordum, eylülün ilk ya da ikinci haftası online kayıtlar açılacakmış. henüz belli değilmiş. buradan görenlerin de işine yarar belki.
hörmetler duyuru

  • lambada  (28.08.15 18:54:58) 
[]

Bu..bu..nedir..bu?

Tarifi imkansız (kendi kendime açıklayamadığım) haller içindeyim.
Ben çözemedim bir çözen olur belki..

Kendimi bildim bileli (5 yaşımdan beri:) şöyle bir durum var:

İşime gelen ya da gerçekten benim için özel ve önemli şeyleri en küçük ayrıntısına kadar yıllarca hatırlayabiliyorum. Mesela küçükken çok çok sevdiğim kazağın, rengi dokusu, nereden ve nasıl aldığımız ya da annemin bana 5 yaşındayken falan söylediği beni çok mutlu eden bir söz, ortaokuldaki ilk sevgilimin çıkma teklif ettiği günü baştan sona tüm ayrıntılarıyla falan.

Bunun haricinde çok önem atfetmediğim,günlük hayattaki çoğu olay ve konuşmayı, tanıştığım kişilerin adlarını, işle ilgili yeni öğrendiğim pek çok şeyi ve geçen konuşmaları vs tamamen hafızadan siliyorum, hatırlamıyorum ya da belki de hiç hafızaya almıyorum bile..

Dolayısıyla insanlar "yahu beraber orada değil miydik o konuşmada, nasıl hiç duymamış gibi davranıyorsun" diyorlar. Valla billa bilinçli değil, ya da belki bilinçaltım böyle çalışıyordur :) Ama kötü bir imaj veriyorum biliyorum, beni tanıyan insanlar umursamadığım ya da umursamazlıktan geldiğimi düşünüp kırılıyor, hiç tanımayanlar da aptal falan diyorlardır muhtemelen..

Ek olarak zamanında çok üzülmüş olduğum olayları ve kişileri de kısa zaman sonra hatırlayamıyorum. Bir arkadaşım soruyor mesela, ya o çocuğa çok üzülmüştün, neydi adı falan diyor hatırlayamıyorum. nasıl bittiği, tam olarak neye kızdığım kesinlikle aklıma gelmiyor. Sadece konusu geçerse içimi kötü bir his kaplıyor o kadar.

Kafam almıyor mu desem, yüksek lisans yapmış, senelerdir çalışan insanım. Sevdiğim konu ya da kişiler ile ilgili bir şeyler olsun sittin sene en ince ayrıntısıyla sayarım.Mesela lisansta hastası olduğum oyun teorisinin geçen gün konusu geçti, çata çat 2 saat muhabbetini yaptık arkadaşla, aradan yıllar geçmiş nasıl bu kadar detay hatırlıyorsun diye şaşırdılar.
Ama resmen işime gelmeyen şeyi 10 kere anlatsalar da anlamıyorum, error veriyor yeminle :) Konuşmaları sürekli kaçırıyorum, başını yakaladıysam bile bi süre sonra bi sessizlik oluyor, dalmış buluyorum kendimi.Sürekli yazmaya çalışıyorum o yüzden.

Ne şimdi bu, her şey normal mi, dikkat eksikliği mi, başka psikolojik bir sorun mu,nerelere gideyim ben?

edit: Bu arada yay değilim, ikizler hiç değilim:) Hayatımın hiç bi döneminde ilaç, psikolog vs olmadı. Kırk yılın başında içki kullanırım, sigaram hiç yok.
Ama aşırı derecede dalgınlık, dünyadan kopukluk var. Uzun bir toplantının yarısında Datça da Ovabükü, Palamutbükü gezip, oradan feribotla Bodrum a geçiyorum mesela :)

Her şey normalse, herkesler böyleyse çok sevinicem valla :)

 
Yay burcu musun?

Bahsettiğim unutma durumları günlük hayatta basina büyük isler açmaya basladiysa bi psikiyatriste gorunebilirsin. Onun dişinda fitratin bu sekildeymis gibi geldi.
  • damdanakan  (11.02.15 22:10:15) 
Normal. Cok standart insan davranisi. Garip olan bu yasta bunu bu kadar anormal karsilamaniz, o kadar normal.

ek: telekarti unutmadik.
  • f_d  (11.02.15 22:13:33 ~ 22:26:08) 
Normal insanlık halleri işte. Farklı tanımlamalar yapıp durumu dramatikleştirmenin lüzumu yok.


  • sehpa fx350  (11.02.15 22:22:28) 
[]

İngiliz/Amerikalı konuşma arkadaşı

İşim gereği İngilizce konuşma seviyemi geliştirmek istiyorum. Bitakım kursların sadece speaking sınıfları var evet ama koca derste bi 10 dk. sıra geliyor gelmiyor. Onun yerine bildiğin hakiki bir İngiliz arkadaşla skype vs üzerinden konuşmak istiyorum, hergün bi yarım saat gibi..

my happy planet vb bir site var mıdır önerebileceğiniz?

Best wishes

 
@cureforlove; teşekkürler. budur! :)


  • lambada  (26.12.14 15:25:19) 
[]

Meditasyon video

Meditasyon yaparken faydalandığınız video vs varsa paylaşabilir misiniz?

Ya da nasıl yapıyorsunuz, kendi kendinize sessiz kalarak vs mi, nasıl?


 
ben tamamen sessiz ortamda yapıyorum. Cam falan açıksa sokaktan gelen sesler de iyi oluyor.


  • safepassage  (26.12.14 13:56:20) 
  • aeroflot  (26.12.14 13:56:34) 
@aeroflot kardeşim harikasın! :) tam da böyle bir şey arıyordum.6 haftalık programın tamamı burada sanırım, bir üyelik, ödeme vs gerektirmiyor diye anlıyorum?


  • lambada  (26.12.14 14:03:38) 
[]

Suya düşen telefon

1 sene önce Gold bilgisayardan aldığım Iphone dün suya düştü. (tamam suya değil tuvalete:)

Hemen çıkardım. Ekran açıktı, kapatmaya çalıştım, kapanmadı. Kağıt havluyla iyice kuruladım. Sıcak klimaya tuttum 5 dakika falan. Ekran karardı ama telefon hala çalışıyor. Arıyorum başka telefondan, çalıyor ama açamıyorum. Kapayamıyorum da.

En sonunda tavsiyeler sonucu dün akşam telefonu pirince yatırdım.Bütün nemi alıyormuş 1-2 gün kalınca. Yarın açıp bakacağım bakalım öldü mü kaldı mı?

Aynı durumu yaşayanlar var mı, telefon nasıl kendine geldi?
Yarın açılmazsa kaptığım gibi aldığım yere götürsem garanti kapsamına girer mi ya da ne kadar para bayılırım ya da başka telefon mu bakayım artık?

 
o sıcak klimaya tutmayacaktınız işte :/

1-2gün değil de 3 gün kalsın yine.
  • c1b2k3  (16.10.14 21:56:29) 
bence her türlü başka telefon bak, tuvalete düştü diyorsun :(


  • rock n roll  (16.10.14 21:56:50) 
şurdan bi bak
eksiduyu.ru
pirince yatırmadan önce tatlı suya yatırcan. ve açmayacaksın.
  • Ruprect  (16.10.14 22:40:34) 
son durum: telefon 2 gün pirinçte yattı, açtım ekranda hafif bir yeşillik haricinde her şey normaldi. Tekrar pirince yatırdım 3 gün daha tuttum. Ve telefon bir daha açılmadı, şarj olmadı..

Dün tel.i aldım, Gold bilgisayar teknik servise verdim. Garanti devam ediyor. Tel açılmadı dedim, su olayından da bahsetmedim..

Ne olur sizce, su olayı anlaşılır mı, garanti kapsamına girer mi, değiştirilir mi? Daha önce bu yollardan geçenleriniz varsa başınızdan geçenleri paylaşsanız ya..
Iphone umu çok özledim ühü :(
  • lambada  (23.10.14 20:27:08) 
Tabiki anlarlar.eğer her gelen telefonu değerlendirmeden değiştirecek olsalar teknik destek birimi kurmazlar.umarım müşteri memnuniyetinden bilabedel değiştirirler.


  • sapkasiz cikmam abi  (23.10.14 20:37:09) 
[]

Cilt bakımı sırlarınız ?

Düzenli cilt bakımına başlamak istiyorum.
Sabah akşam Yves Rocher pure system serisi kullanıcam. (temizleyici jel,matlaştırıcı tonik, bakım kremi, haftada 1 de maske)

Bununla birlikte ayda/2 ayda 1 de cilt bakımı yaptırmak istiyorum.

Cildim biraz yağlı ve siyah noktalar da var az miktarda. Şimdi porselen görünüme en yaklaşabilmek için cilt bakım merkezi araştırıyorum.

Sizin tavsiye edeceğiniz güvenilir bir yer var mıdır? (Beşiktaş/Kadıköy civarı)
Boğaziçi tıp merkezine ya da benzer bir sağlık merkezine gideniniz oldu mu, daha profesyonel göründü bana, güzellik merkezlerine kıyasla.

www.bogaziciestetik.com/tr/cilt-bakimi.html

Tüm tavsiyelere açığım :)

 
bence bunun için en doğru başlangıç dermatologa gidip sana özel bir seri tavsiyesi vermesi.

yves rocher sonuçta ne kadar iyi olursa olsun kozmetik bir ürün, dermatologlar direkt dermokozmetik ürünler önerdiği için o kadar paran boşa gitmeden en doğru başlangıcı yaparsın.
  • neferkitty  (15.08.14 13:11:07) 
son on yilda tonlarca cilt bakimi urunu ve ilac kullanip bir suru dermatologa gittim.
dermatolog anlasmasi oldugu firmanin bakim urunlerini yaziyor. onu gec.

iyi bir cilt icin sadece cilt bakimi ve urunlere degil yiyip ictigine, yasam tarzina, uyku saatlerine, stres seviyene, hormonal duzenine de dikkat etmelisin.
cildinin porselen gibi olup olmamasi cogunlukla genetik. bazi insanlarin tertemiz cildi de olsa porselen gibi durmaz. bu bir standart veya hedef olmamali. hedefin kendi cildinin ulasabilecegi en iyi nokta olmali.

cilt bakimi yapan dermatologlar var, illa yaptiracaksan oyle bir yer bulmani tavsiye ederim. ben cok ise yarayacagini sanmiyorum, bence o kadinlarin kendini rahatlatmak icin yaptirdigi bir sey.

yves rocher cok iyi bir marka degil. dermokozmetik oneririm ama vichy gibi ici kimyasal dolu markalari tavsiye etmem. icinde paraben, SLS, aluminyum, parfum barindirmayan urunlere yonel.

cildin yagli diye cok sert urunler kullanma, simdiki halini arar hale gelirsin. her gun jelle yikamaya gerek yok cok kurutma, tonikle silip nemlendir.
aklima gelenler boyle.
  • lily briscoe  (15.08.14 13:20:13 ~ 13:21:07) 
Pahali markalar kesinlikle sana iyi gelecek diye bir sey yok, ayni ürünün etkisi herkeste ayni olmuyor. Ayrica evet yedigine ictigine dikkat etmiyorsan yaptirdigin cilt bakimi da bosuna. Ozellikle bol bol su icmenin cok etkisini gorursun.

Bir de ben bu aralar haftada 1 kez kil maskesi yapiyorum, kesinlikle yararli oluyor.
  • dust in the wind  (15.08.14 13:48:44 ~ 13:50:38) 
her ürün herkese olmuyor, deneye yanıla buluyor insan. gereğinden ağır ürün kullanırsan bir anda yüzün daha yağlanır sivilce çıkar, kimi üründeki kimyasallar cildini tahriş eder, kimi bilmemnapar.
bir anda 5 ürün birden kullanmaya başlamak da cildin doğal yağ dengesini bozar, cilt iyice laan iyice yağ salgılayayım kendimi savunayım der.
30 yaşından küçükseniz hele, yapacağınız şey bir temizleyici jel, bir nemlendiriciden fazla olmasın bence, dermokozmetik markalar bile cildi yoruyor.
siyah noktalar için de gidip bir siyah nokta çıkarıcı alın aparat var böyle haftada bir banyodan sonra burnunuzun üstünde çok bastırmadan gezdirin.
bir de herkesin gözenek yapısı şuyu buyu farklı, herkes porselen olamıyo öyle.
  • alice practice  (15.08.14 14:27:01) 
Madem her türlü tavsiyeye açıksın;
yediklerine içtiklerine dikkat et,
Bol su iç,
Strese girmemeye çalış.
Makyaj temizleyicin kaliteli olsun,

Yani kimyasal ürünlerle cildinin doğal yapısına müdehale etmektense, cildine zarar verme yeter.
mesela kil maskesi birine çok iyi gelebilir ama senin cildini kurutabilir, cildin de "noluyo ya kurudum kaldım" diye iyicene yağ salgılamaya başlayabilir, eskisinden kötü olabilirsin.
  • innerbliss  (15.08.14 14:47:25) 
@for day to break +1


  • fuckerlove  (15.08.14 15:03:36) 
sadece 1 cilt dokturu nilera sabun vermişti bana yeterli olur diye.
ama onun dışındakiler hep nereyle anlaşmalılarsa onların ürününü verdiler.

  • durgunfoton  (15.08.14 15:12:46) 
Arkadaşlar size bir sır vereyim madem :) Temizleyicim ve toniğim bittiği için ve yenisini almak istemediğim için bir süredir yüzümü normal suyla yıkıyorum. duru su bildiğiniz. haftada 1 kere de acnecinamide'in peeling mendillerinden kullanıyorum. Geçen gün gül suyu katıp buhar yaptım çok iyi geldi. akşamları yatmadan ve sabah çıkmadan önce kızılay doğal maden suyuyla yüzümü yıkıyorum. sonuç beni tatmin etti. öncesinde cansız ve gözeneği bol olan bir cildim vardı, sabahları 1 kilo yağ ile uyanırdım yüzümde. şimdi tertemiz maşallah. kasmayın kimyasallara boş yere :)


  • fuckerlove  (28.08.14 15:23:48) 
[]

Bi damat olsam da şu saat hediye edilse..

..dediğiniz saat hangisi? (linkiyle atarsanız şahane olur)

Duyduğuma göre Türk örf-adet-gelenek-ananelerimiz gereği kız isteme sonrasında damadın annesi geline takı takarken, gelinin babası da damada saat takıyormuş.

Bize kalsa hiç luzum yok böyle şeylere de, neyse, ben çocuğuma böyle şeyler dayatmıcam duyuru, nasıl mutlu olacaksa,ne şekilde nerede evlenirse evlensin :)

Sadede gelirsek 2 haftamız var bir saat bulmak için. Bari alınmışken hoş, uzun süre kullanılacak bir şey olsun. Saatlerden/markalardan anlamam. Kesin şimdi erkeklerin içinin gittiği bir marka vardır (uçmamak şartıyla:)

Ya da ne biliyim, "bana saat alınmasın da şu alınsın" dediğiniz bir şey var mı ciddi ciddi yapabileceğimiz gibi?(ciddi diorum bak:)
Damadımız teknoloji delisi bu arada. "Sen istediğin gibi bir şey al, ben onu zaten severim" dedi :)

Hadi duyuru senin zevkine güveniyorum :))

 
ust limit vermek lazim zira boyle saatler de var:
www.amazon.com

ki o alttakilerin yaninda insancil kaliyor:
www.watchtime.com
  • buzzlightyear  (24.07.14 21:44:44) 
Hic damat olsam demedim ama su saat hediye edilse mutlu olurum:

instagram.com
  • crown  (24.07.14 21:47:59) 
biraz pahalidir ama

chicsstyle.com/wp-content/uploads/2014/05/Rolex-2.jpg

chicsstyle.com/wp-content/uploads/2014/05/Rolex-3.jpg
  • antihero  (24.07.14 21:51:29) 
duyuru Rolex fiyatlarına bakıyım dedim de az daha kalbime iniyordu:D
1 saat fiyatına güzel bir kır düğünü olur mesela :))
www.chrono24.com.tr

şöyle 1000-2000 civarını geçmeyecek güzel bir saat yok mu beğendiğiniz ya çok şey mi istiyorum :))
  • lambada  (24.07.14 22:06:52) 
önünde diz çokulur.

m.rolex.com
  • kutsalbok  (24.07.14 22:06:56) 
nasıl sularda yüzdüğüm yeni yeni dank etti valla duyuru:)
yahu ben hiç mi hiç düşünmemiştim erkek saatlerinin bu kadar pahalı olacağını, 20.000 tl den falan başlıyor yahu, 200.000 e de saat var dilim tutuldu:P
2000 tl ye en kral saati alırız diye düşünüyodum.

takı vs hiç işi olmayan erkekler, olayı saatle bitirmiş zaten :) olsun hakkınız, daha çok olsun, daha iyisinden alalım :) alalım almasına da nasıl olucak bu iş şimdi bilemedim ben :(
  • lambada  (24.07.14 22:14:47) 
teknoloji sevdiği kadar spor da seviyorsa ve saat alacaksanız güzel seçim: www.adidas.com


  • ucan spagetticanavari  (24.07.14 22:15:13) 
@ucan spagetticanavari; valla beğendim ben, hem fonksiyonel hem bütçeye uygun ama resmi bi olayda daha ağır/ciddi duran bi saat lazım sanki gibime geldi.

evli barklı arkadaşlardan da bana bu geldi şeklinde çözümlü örnekli açıklamalı cevaplar gelse negzel olur:))
  • lambada  (24.07.14 22:26:33) 
ben olsam (teknoloji delisiyim) şuna biterdim mesela. işin acısı henüz piyasaya çıkmadı, ama eli kulağında, benim (ve internet aleminin) tahminim ağustos'ta çıkacağı yönünde.
moto360.motorola.com

damat olmasam da piyasaya çıkınca alacağımdır!
  • loveinaflipbook  (24.07.14 22:27:36) 
@love; ya hani şu samsungun saatlerinden var, telefonla, vs koordineli çalışıyor, onun gibi bişey mi?
onun iphone için olanı var mı ki,klasik saatten daha mı çok sevindirir böyle bişi ki?

bi de son soru bakarken ben de şöyle bişeye bayıldım. kredi mi çeksem naapsam :D
www.chrono24.com.tr/rolex/daytona-stahl-lady-rainbow-luenette-summer-watch--id2781093.htm
  • lambada  (24.07.14 22:35:12) 
bu android tabanlı bir saat, dolayısı ile sadece android telefonlarla çalışması lazım.

apple'ın da benzer bir saati gelecek, ama bu sene içinde çıkacak olsa bile bu kadar kısa sürede gelmeyecektir. düğüne yetişmez ama belki çıktıktan sonra yıldönümü ya da doğumgünü hediyesi olarak düşünülebilir :)
  • loveinaflipbook  (24.07.14 22:39:48) 
Omega dan başkası hikaye


  • Sskywalkeremre  (24.07.14 22:41:19) 
seiko sporturalara bi bak derim, biz eşime ondan almıştık gayet memnun.


  • physcos physcos  (24.07.14 22:43:00) 
www.sevenfriday.com
www.sevenfriday.com
2-3 bin tl karşılığında çok güzel modelleri vardır.

yalnız bu saatler öyle pilli falan değillerdir. her birinde ayrı bir sanat vardır. bakımı yaptırıldığı zaman ömürlük gider otomatik saatler.

fiyat olarak 15-20 bin civarlarına modellerini bulabileceğiniz bir marka vereyim.
www.panerai.com

panerai, sevenfriday'e göre çok daha üstün bir markadır. arkadaşımız otomatik saatlere karşı ilgili değilse zaten hiç bu kadar para verip zahmet etmeyin.
  • livethelifeyouwant  (25.07.14 00:01:40) 
Seiko, GPS Solar, Titanyum kasa.

Neden?

1- Saat deyince akla Seiko gelir.

2- GPS Solar yepyeni bir teknoloji ürünü.

3- Çok şık. Gidin kendi gözünüzle görün, anlarsınız ne demek istediğimi.

4- Tek handikapı fiyatının 5-6 bin lira civarında olması (indirimli-pazarlıklı fiyatı).
  • hiko seijuro  (25.07.14 00:27:48) 
Benimki bozuldu da, şu fena olmazdı: www.decathlon.com.tr


  • angelus  (25.07.14 00:32:06) 
seiko'dan güzel, sade ve şık bi otomatik olurdu.


  • cemiyetin unlu simasi  (25.07.14 00:33:43) 
bir de moral bozmak gibi olmasin ama arkadasima su saati amazon'dan almistim 200 dolara: www.saatvesaat.com.tr

cok ucuk turkiye'de saatlerin fiyatlari


edit: hatta www.amazon.com
  • buzzlightyear  (25.07.14 01:11:43 ~ 01:12:01) 
  • rnks  (25.07.14 04:23:48) 
[]

ACİL- Müstakbel Managerıma Mail

Geçen ay girdiğim bir mülakat çok iyi geçti, hatta "pozisyon tamamen sizinle örtüşüyor" demişti manager, kendisiyle de samimi bir görüşmeydi, kasıcı bir adam değil, rahat biri. Sürecin çok uzun sürdüğünü ama olumlu/olumsuz dönüş yapacaklarını söyledi ik. Sonrasında ikdan ses çıkmadı.

ik müdürünü de aradım, telefona başka biri(uzman) çıktı,kız öğrenip olumlu/olumsuz dönüş yapacağını söyledi ama dönmedi.

Şimdi managerın mailini buldum bir yerden, kendisine mail atacağım.
Nasıl başlasam bilemedim maile, nasıl aşağıdaki? Her türlü değişiklik talepleriniz dikkate alınır :))

Merhaba Mehmet Bey,

Umarım gününüz güzel geçiyordur. Geçen ay X pozisyonu için gerçekleştirdiğimiz görüşme olumlu geçmişti, pozisyonun birebir örtüştüğü üzerine konuşmuştuk. (hatırlatma amaçlı burası)
İnsan kaynakları olumlu/olumsuz geri dönüş yapacağını belirtmişti fakat kendilerine ulaşamadım. Pozisyonun son durumu ile ilgili bilgi alabilirsem çok sevinirim.

Teşekkürlerimle,
İyi çalışmalar dilerim

 
Bunu İK'ya sorsana delikanlı derdim bana böyle bir mail gelse.

O yüzden İK'ya sor.
  • cakabo  (11.07.14 11:17:13) 
@cakabo; ik ilgisiz, kadına bir şekilde ulaşamıyorum. Adamla 1 saat süren samimi bi görüşme olduğundan, bir de işte "pozisyon sizinle tamamen örtüşüyor bence" dediği için cürret ediyorum tamamen :)


  • lambada  (11.07.14 11:23:42) 
ne olursa olsun iki kereden fazla arama. Bu firmayı uzaklaştırmana da sebep olabilir. Zaten iki kere aramışsın, onlarda bunun farkında. Üçüncüsü gereksiz hatta zararlı olur.
Sabret

  • Kenboi  (11.07.14 11:27:49) 
Malesef bunu çok yapıyor firmalari, "aradığımız aday sizsiniz, tam sizin gibi birini istiyorduk biz de, arayacağız dizi" deyip aramadıkları bana da oldu.

Aradığında da, bugün dönücez, yarın dönücez, valla dönücez falan derler ama dönmezler bir türlü.

Tipik bir durum. Umarım sizinki farklı olur ama ben tecrübeli biri olarak nelerle karşılaşabileceğinizi göstermek istedim.

Soruna gelirsek; "pozisyonun birebir örtüştüğü üzerine konuşmuştuk" cümlesini çıkar, hiç profesyonel durmuyor. Bir de metine başka firmalarla görüşme yaptığını ancak bu şirkette çalışmak istediğin için işe alım sürecinin sonucunu bilmek istediğini falan yazabilrisin.

Büyük ihtimal senin gibi istedikleri biriyle daha görüşüyorlar ve maaş ve işe başlama detaylarınızı ölçüp biçiyorlardır. Veya başka biriyle anlaştı gibiler ama olur da o başkası olmazsa seni yedekte tutmak için olumsuz yanıt vermiyorlardır.
  • innerbliss  (11.07.14 11:31:38) 
görüştüğün müdür senin çalışacağın birimle ilgili, muhtemelen birlikte çalışacağın kişi olacağından ona sormanda sakınca yok bence, görüşme olumlu geçtiyse. başvurduğun pozisyon uzman mı yönetici mi?


  • ytse jam  (11.07.14 11:44:11) 
İse alinmamissin, mail atmana gerek yok bence.


  • Nohut Bey  (11.07.14 12:13:30) 
saolun arkadaşlar. yazdım gitti :) beklemedeyiz..


  • lambada  (11.07.14 12:39:20) 
[]

Linkedin uzmanları buraya!

Önemli bir mevzumuz var duyuru, yardımınız rica.

Daha önce iş görüşmesi yaptığım birine yarın ulaşmam lazım. Bunun için Linkedin hesabı açtım. Fakat sadece kendisine ulaşmak istiyorum, eklemek ve 1 mesaj atmak o kadar, linkedinle bütün meselem bu kadar olacak. Mesajıma cevap aldıktan sonra da tekrar kapatacağım.

1. Bu esnada başkaları hesabımı görmesin, özellikle de eski iş yerindekilere "lambadayı tanıyor musunuz, ekleyin" gibi bir mail gitmesini istemiyorum. Böyle bir şey olur mu?

2. Facebooktaki gibi engelleme olayı linkedinde de var mı? Görmesini istemediğim kişileri engelleyebilir miyim?

3. Linkedin'e tamamen yabancı olduğumdan soruyorum; şimdi eklediğimiz kişiye mesaj atabiliyor muyuz hemen, yoksa önce kabul etmesi mi gerekiyor?Sonrasında mı mesaj atabiliyoruz?

İlgili alakalı tüm cevaplarınız için teşekkürler duyuru, şu işi bir hayırlısıyla halletsek herkese benden çay! :)

 
bir bilen yok mu :(


  • lambada  (10.07.14 22:31:23) 
Valla in mail diye bir sey var. 1 aylik deneme falan olayi oluyor yoksa parali bisey. Onun haricinde ekli olmayan kisilere atamiosunz mesaj.


  • kveldulv  (10.07.14 22:31:57) 
1. facebook twitter gibi ağlarla ilişkilendirmediğiniz iş arkadaşlarınıza vermediğiniz bir mail adresinizi kullanabilirsiniz yada yeni bir mail adresi alıp onunla kaydolabilirsiniz böylece arkadaşlarınıza yanlışlıkla dahi bildirim gönderme ihtimaliniz kalmamış olur.

2. evet var. evet engelleyebilirsiniz.

dipnot. bir iş arkadaşınızın profiline bakarsanız. Arkadaşınıza şu kişi sizin profilinize baktı gibi bir bildirim gider haberiniz olsun.

3. eklemeden direk inmail ile iletişime geçmek için linkedin Premium üyesi olmanız gerekiyor diye biliyorum.
  • maxhoper  (10.07.14 22:36:43) 
çok fazla kullanmıyorum açıkçası ama birinci soru için hesabıma baktım, çeşitli engelleme fonksiyonları var. linkedin facebook ya da twitter gibi çalışmıyor; değişik ayarlar var.
mesela;
aktivite akışını kapatabiliyorsunuz,
kimlerin aktivite akışını görebileceğini ayarlıyorsunuz
birinin profiline baktığınızda ne olacağını ayarlıyorsnuz
(evet linkedin'de -üye olduğunuz zaman- birinin profiline bakarsanız, o kişiye bildirim gidiyor, aynı şey sizin için de geçerli)
kimlerin arkadaş listesinde (connections diye geçer) olduğunun görüneceğini ayarlayabiliyorsunuz

2. engelleme olayı var.
3. eklemek istediğiniz kişi, kendisiyle nasıl iletişime geçilebileceğini ayarlayabiliyor. bazısıyla sadece "ekle"yerek bağlantı kurabiliyorken, bazısı "mail adresimi yazsın ki beni tanıdığını kanıtlasın" diyerek o kişinin mail adresini yazmanızı istiyor. aynı zamanda birini bağlantılarınıza eklerken, hangi şirkette çalıştığınız ya da nerede tanıştığınızı filan soruyor linkedin. facebook'taki gibi "ekle-kabul et" mantığının biraz dışında;
tüm bildiklerim bu kadar...
  • paradoxical  (10.07.14 22:37:59) 
[]

gmailimden iş mailine..

..bir mail göndersem, gönderdiğim kişinin mailinde spam mi olarak görülür? Mailimi aldığını/okuduğunu nasıl anlayabilirim?

Mail atanlarınız bol olsun canlar..


 
karşı tarafın maili okuyup okmadığını gösteren bir chrome uygulaması var.


  • vendorth  (10.07.14 21:24:13) 
peki maili atınca spama mı düşer?


  • lambada  (10.07.14 22:34:11) 
valla spam olarak mı görünür, görünmez mi bilemeyiz. lakin genelde gmail mail sunucularında kara listeye eklenmez pek. o kişi iş adresinden size mail atabiliyorsa bir deneyin derim. yok eğer mümkün değilse işiniz şansa kalmış...


  • paradoxical  (10.07.14 22:43:17) 
niye spama düşsün ki anlamadım? daha önce spam yapmadıysan düşmez.


  • vendorth  (10.07.14 22:49:22) 
spam olarak düşmez.
bir e-postanın kendiliğinden spam olarak düşmesi için o e-postanın servis sağlayıcısı ticari kaygılarla oluşturulmuş bir site kaynaklı olması ve diğer kullanıcılar tarafından da bolca spam olarak şikayet edilmiş olması gerekiyor.

siz normal bir kullanıcısınız ve servis sağlayıcınız da google, yandex veya outlook/hotmail'den birine ait zaten. sizinki düşmez yani.
  • m e b  (10.07.14 22:50:27) 
[]

Erkek sevmek, kadınlar sevilmek içindir !?

Böyle mi sizce de hakikaten? Dün bir yerde duydum bu lafı. "Sevilmek kadına yakışır" dediler.

Bir kadın deli gibi aşık olduğu biri yerine, kendisine deli gibi aşık olacak biriyle mi bir hayat kurmalı?
Anneler, babanneler bile böyle tavsiyeler veriyor hep "Çok seveceğin değil, seni çok sevecek birisiyle ol" diye. Bir bildikleri var mı?

Çok seven kişi ilişkideki daha çok üzülen taraf oluyor sanırım ve illa ki hep bir taraf daha fazla seviyor..

(Tabii burada kadın tarafı erkeği severken, erkek tarafının deli gibi aşık olma durumundan/ ya da tam tersi durumdan bahsediyoruz. yani iki taraf da min. diğer tarafı seviyor, hiç sevmediği bir durum söz konusu değil.
yani biri seviyor ama çok çok değil,diğer çok çok seviyor..)

Artılarını eksilerini tartışalım millet, belki bir sonuca varırız hem..

 
beni sevenin değil, sevdiğim insanın yanında olmak isterim bir kadın olarak. şu an birine aşığım, ölüyorum. ama ben daha çok seviyorum. insanlar kadın erkek farketmez sevdiği kişiyle olmalı kendisini sevenle değil.


  • rock n roll  (02.07.14 16:11:13) 
Acı ama öyle bence ya, kadına sevilmek, erkeğe de sevmek yakışıyo


  • balpolen  (02.07.14 16:14:06) 
Bu cümlelerin hepsi, kadınların kendilerini koruyamadığı, kendi ayakları üzerinde duramadığı zamanlarda çıkarılmışlar. Şu an 21. yüzyılda, aklı başında, şehirli bir kadın için geçerliliği olduğunu düşünmüyorum. Hem sevip hem sevildiğin insanla beraber olmak en güzeli. Derecesi bilinemez, bilinirse ve arada 'uçurumlar' varsa da sağlıklı bir insan tarafından kabul edilemez.


  • pandispanya  (02.07.14 16:14:08) 
aynen öyle. erkek sever, kadın sevilir.


  • dafuq  (02.07.14 16:19:33) 
İlle birini seçmek durumdaysak ben sevmeyi tercih ederim. Ben hissetmedikten sonra ne hayır gelir o işten?

Kadınım.
  • devilred  (02.07.14 16:21:02) 
hayatımda duyduğum en gerzekçe cümle olabilir.


  • pescador  (02.07.14 16:21:40) 
pandispanya'ya katılmakla beraber, evlilikte düzgün çocuk yapmak için de o çocuğun zevkli bir aşk ürünü olması gerektiğine inancım var. Bunun için de iki tarafın birden katkısı gerekiyor.


  • aychovsky  (02.07.14 16:23:50) 
bence her insan sevmeli sevilmeli


  • sharon and hope  (02.07.14 16:24:16) 
öncelikle; kimse kimseyle bi hayat kurmamalı, kimse kimseye angaje olmamalı, kimse kimsenin malı olmamalı.

sonralıkla da kadını, erkeği ve sair cinsleri kendi içinde bu tür kalıplarla tanımlamaya çalışmak netice vermez. duyar kasmıyorum, olanı söylüyorum. bazı kadın sevmek ister, bazı erkek sevilmek ister, bazısı ikisini ister. ama anketvari, "bakalım çoğunluk ne durumda" şeklinde bi nabız yoklama ise amaç, ona bi itirazım olamaz elbette. hatta, "ben bi erkek olarak, beğendiğim, sevdiğim birinin beni beğenmesini, sevmesini isterim" diyerek katkıda da bulunabilirim bu ankete.
  • nereye bu gidis  (02.07.14 16:27:54 ~ 16:30:57) 
Erkek daha cok sevmeli ki kadinina sadik olsun, çünkü aldatmaya daha meyilliler. Özetlemem bu kadar.


  • mandalina kokusu  (02.07.14 16:32:25) 
erkekler sevdikleri kadınlara karşı bile çok vicdansızlar kaldı ki sevmedikleri zaman iş çağrından çıkabilir, üzülen taraf kadın olur.

ama kadın merhametlidir, sevmese de karşı tarafın sevgisinin emeğinin karşılığını verir.

gadınlar olarak ilgiden hoşlandığımız da gerçek, o yüzden elinizdekinin kıymetini bilin ilgi gösterin ki kaçmasın kadın.

ps: bu tespit çıkarılırken o.ç.ları göz ardı edilmiştir.
  • seksen9  (02.07.14 16:51:29 ~ 16:52:46) 
toplumsal cinsiyete yönelik tutumlar vol.92432383343238549855765


  • vesika  (02.07.14 17:04:30) 
Kadına sevmek de çok yakışır. Ben katılmıyorum. Tribe girmeden, kendini gereksiz yere ezdirmeden falan işte sadece sevmek. Kadın sevdikçe ggüzelleşen bir canlı bence.


  • kehribar  (02.07.14 17:40:03) 
esit olmasi tabi ki her zaman ideal. ama birini secmek zorunda olsam daha cok seven olmayi tercih ederim. obur turlu buyuk ihtimalle sevdigim insani uzmek zorunda kalirim cunku. daha az sevmek her zaman uzer bunu fark ettiginde. ben gucluyum, karsimdaki insan beni uzse de toparlanirim. ama sevdigim birini uzmus olmakla yasayabilicegimi sanmiyorum.

ben kadinim. bu laf toplumda genelde erkeklerin kadinlarin pesinden kosmasi gerektigi algisi yuzunden cikmis bence. o yuzden cogu insan evet kadina sevilmek yakisir diye dusunur, dogaldir bu.

hayat kurucaksan ya cok cok sevicek iki taraf da ve ilerde bu sevgi azalmiycak, ya da az da olsa sevgi ve cokca saygi olucak ki cocuklar iyi bir ortamda buyusun.
  • gerard  (02.07.14 17:51:56 ~ 17:54:01) 
yok öyle birşey. her duyduğunuz şeye inanmayın, kadının bir erkeğin peşinden deliler gibi koştuğunun da sayısız örneği var.


  • neil manke  (02.07.14 18:09:02) 
saçma. ikisi de birbirine aşık olmalı, deli gibi.


  • [silinmiş]  (02.07.14 18:18:41) 
ben çok güzel seviyorum. erkek mi olayım yani?


  • exist is pretty  (02.07.14 18:25:21) 
Ben sevmeyi seviyorum. "Sevilmek bir süre sonra sıkabiliyor" diye saçma bir cümleyle ayrılıyorum buradan.


  • MaraudeR  (02.07.14 20:27:57) 
erkeği kadını yok ; siken sevilir, seven sikilir. ona göre hesap et.


  • 726490  (03.07.14 00:19:16) 
mandalina kokusu ve 89 reyis +1000


  • shiranai  (03.07.14 10:46:33) 
kadınlar daha duygusal oldukları için çok aşık olmasalar da bağanabiliyorlar eğer ki erkek de sevmeyi biliyorsa. ama erkek öyle değil, sevmezse aldatır, kullanır. Erkek severken bile aldatabiliyorken sevmeyen ya da daha az seven erkekle mümkün değil olmaz, olamaz.

Erkek daha çok sevmeli demiyorum ama kadın kesinlikle daha çok sevmemeli.
  • inamorata  (09.07.14 17:21:12) 
bok gibi söz. erkek de sevilmek kadın da sevmek ister. kim dediyse yalan atmış

erkeğim ve hep sev sev nereye kadar sevilmek istiyorum ULAN
  • jakopapagan  (09.07.14 17:28:11) 
Aynı konuya ikinci kez yazmış olacağım da, düşününce hakkaten çok dandik sözmüş. Kadın sevgiyi, ilgiyi alsın alsın, adamlar da versin versin; sonra al sana manyak insan evlatları. Ondan sonra "ilgi manyağı kadın"lar ortaya çıkıyor; istediği ilgiyi ve sevgiyi alamayınca trip atan, dırdıra yatan, ilk adımı karşı taraftan beklerken sabırlarını tüketen kadınlar ortaya çıkıyor. Adamlar için de benzeri geçerli; sevgiyi verip verip de alamadıkça sinire kesiyorlar, göremediği ve aç olduğu sevgi kadar horozlanıyorlar, akşamları efkarlanıp içmeye veriyorlar kendilerini o sevgi boşluğunu doldurabilmek için. Kimse de horozluğu kadar erkek, dırdırı kadar kadın değil.

Ara sıra birinin biraz daha fazla sevmesi normal, o kutbun aralarda yer değiştirmesi de normal. Ama o sevgilerin arasında çok çok fark olması insanın ömrünü çürütür be. İlişki karşılıklı bir akış olmalı, iki tarafında akış yollarından birini tıkayınca kangren olur o. O yüzden de bir ton böyle ilişki sahibi bir baskın ve bir ezik yaratıyor, bu mottoyla hareket eden ilişkilerde insanlar birbirinin ömrüne ömür katmıyor; tam tersine birisi diğerinin ömründen yiyor, yanında da kendi ömründen veriyor.

Nasıl ki her birey hayatta kalabilecek kadar yemek yapabilmeli, anlaşabilmek için en az bir dil konuşabilmeli; herkes o kadar sevmeyi ve sevilmeyi de becerebilmeli. "O senin görevin, bu benim görevim"lerle büsbüyük ve apanlamsız, hayatın doğal yoluyla gelmeyen, toplumun bir tarafından uydurduğu yükleri birbirimizin sırtlarına yüklemeye çok meraklıyız. Bu merak yüzünden doğru düzgün ilişki insanları da ilişkinin tatlarını çıkaramıyor, ancak görevlerini yerine getirip getirmediklerine konsantre oluyorlar. O arada da ömür geçiyor, o ömürler doğru düzgün sevmeyi, sevilmeyi bilmeden harcanıp gidiyorlar. Bildiğin koskoca bir yazık!

Sevmek-sevilmek, yin-yang işte. İki yarım tek vücutta bir araya gelmezse tam olmaz.
  • aychovsky  (09.07.14 17:40:22 ~ 17:49:43) 
çok sevmeyeceğim bir adamla niye olayım ki, o zaman nasıl mutlu olurum. birini çok sevmek enerji, coşku, neşe veren bir şey başlı başına.
karşılıklı birbirinizi çok sevip, birbirinize çok değer verdiğiniz biriyle olun bence.

  • pinkket  (09.07.14 17:48:17) 
[]

Arkadaşa hayat tavsiyesi lazım..

Üniversiteden eski bi arkadaşımın tavsiyelerinize ihtiyacı var. Zira ben aylardır oturup konuşuyorum kendisiyle ama nafile. Burada herkesin tatlı dille de olsa, en sert tavırla da olsa en dürüst ve samimi cevapları verdiğini biliyorum.

Herhangi bir arkadaşım olsa bu kadar üzerinde durmaz geçerdim ama en kötü zamanlarımda beni karşısına oturtup saatlerce konuşup saçmasapan kararlardan döndürmüşlüğü, çok derdime çare olmuşluğu var.Böyle ciddi bir kararda aynı şeyi yapmazsam,ilerde pişman ve üzgün olduğu günleri görmek istemem.

Biraz anlatayım..Kendisi 30 yaşına yeri girdi, yurtdışındaki 2 yıllık yükseklisansı saymazsak bu yaşa kadar hep ailesiyle yaşadı. Bundan da rahatsızdı. İyi bir holdingde iyi de bir maaşla çalışıyordu. İş hayatının ona göre olmadığından bahsederdi hep, sonunda istifa etti. Birkaç ay sonra da kitap yazmaya başladığını ve artık hayatını böyle kazanmak istediğini söyledi. Ailesi başta karşı çıktı ama saygı gösterdiler.

Aile durumları hep iyiydi. Ama babası geçen sene kansere yakalandı, ev arabalar ne varsa sattılar, maddi manevi ilk defa bu kadar zora girdiler.

Tam atlattılar her şey normale dönüyor derken pat diye geçen ay evleneceğini söyledi. 41 yaşında editör bir kadınla. arkadaşın birkaç yazısını bir dergide yayınlarken tanışmışlar, sonra arkadaşa çok yardım etti zaten birden çoğu yerde yazısı çıkmaya başladı.

asıl olay şu ki; arkadaşın geçen sene bi ilişkisi vardı ve sonrasında ayrılsalar bile hep bu kızı anlatırdı. daha 4 ay önce kızı aramış tekrar görüşmek için ama kız kesin bir şekilde yeni bir ilişkisi olduğunu ve artık onunla ilgili sayfayı kapattığını söylemiş. bu olaydan 1 ay sonra da bu kadınla tanıştılar. 2 ay içinde de evlenmeye karar verdiler. temmuz sonunda evleniyorlar.

Bunun çok ani ve büyük ihtimalle de eski sevgilisine tepki olarak verilmiş bir karar olduğunu söylüyorum. en azından bir süre daha birbirlerini tanımalarının iyi olacağını, aradaki yaş farkının ilerisi için sorun olup olmayacağı ile ilgili iyice düşünmesi gerektiğini söylüyorum. ha olabilir, belki de aşık oldular belli mi olur diyorsunuzdur belki, onu da sordum "aşık mısın?" diye hiçbir cevap vermiyor.

yanyana durduklarında kadın teyzesi gibi duruyor ama halinden çok memnun tabii,çıtırı kaptım diye düşünüyordur. bir dediğini iki etmiyor, bütün hesapları kadın ödüyor. iş anlamında da yardım ediyor her türlü.

şimdi mantık evliliği gibi duruyordur biliyorum, alan razı veren razı diyebilirsiniz ama ne kadar sağlıklı sizce, özellikle ilerisi için, 9 yıl sonra kadın 50 yaşında olacak, arkadaşım sadece 39.

bu durumu deneyimleyen, etrafında tanık olan varsa paylaşıp tavsiye verebilir misiniz, ne yapmak lazım?

 
30'a 41 sorun değil de 39'a 50 mi sorun?


  • baldur  (24.06.14 21:56:45) 
@baldur; bence 30 a 41 sorun, 39 a 50 facia olabilir.


  • lambada  (24.06.14 21:58:25) 
Bence 30 yaşındaki bir adam kararlarını kendisi verebilir ve vermeli. Kaldı ki evleneceği kişinin arkadaşınızdan bir çıkarı yok bile. Ortada herhangi bir zarar söz konusu olmadığına göre bırakın istediklerini yapsınlar. 9 sene sonra ne yapmak isteyeceklerini de zaman gösterir. Evlenip ayrılsalar ne olacak sanki?


  • pandispanya  (24.06.14 22:00:21) 
sana göre doğru olmayan başkasına göre de doğru olmayacak diye bir şey yok. isterlerse evlenirler, isterlerse 2 gün sonra boşanırlar. 30 yaşında adamın sizin ya da bizim tavsiyemize ihtiyacı yok. varsa bile kimseyi dinlemeyecektir, dinlememelidir de. hata bile yapıyor olsa 30 yaşında kimse karışmadan özgürce hata yapabilmeli insan, rahat bırakın.


  • instant crush  (24.06.14 22:00:33) 
yaşlandıkça aradaki tecrübe farkı kapanır. 19'a 30, bir de 59'a 70. hangisinde hyaş farkı daha önemsizdir.


  • baldur  (24.06.14 22:01:13) 
@vgerty; ilkokuldan bu yana -de konusunda yanlışımı bulan varsa büyük para ödülü veririm :)) neyse konumuza dönelim.

buna benzer olay gören/duyan/yaşayan/tavsiye vermek isteyen var mı?
  • lambada  (24.06.14 22:01:21) 
Hata bile olsa birak yasayarak gorsun,sonrasinda aklinda soru isareti olmasin.bence ortada sorunda yok,belki guzel vakit geciriyor ve yanindayken mutludur arkadasin.evlensinler yani.


  • brnbrs  (24.06.14 22:03:25) 
Arkadaşı burada anlatılan kadar biliyoruz, kadını ise hiç bilmiyoruz. Kendinden 11 yaş küçük biriyle evlenen kadın da bir şeyler biliyor, düşünüyor ya da hissediyor olmalı. Eğer kararları bu ise, bu insanlar yetişkin kişiler olduklarına göre, çevreye karşı kaldıkları bu zor durumda destek olmak gerek. Yaptıkları şey yanlışsa - bazı yanlışlar yapılarak öğrenilir - bu da arkadaşın yaşayarak öğreneceği bir şey olabilir; dünyanın ilk veya son boşanması olmaz. Belki de mantıklı bir şey yapıyorlar ve biz bunu değerlendirecek durumda değiliz.


  • aychovsky  (24.06.14 22:05:59 ~ 22:08:48) 
duyuruyu açan lambada'ya biraz fazla yüklenmişsiniz.

yaş konusunu hiç kafama takmıyorum bile. ama hararetli bir ayrılık üzerine bu kadar kısa sürede alınan bir evlilik kararı, genelde yara saran karşı cinse hissedilen yoğun duygular temellidir. geçicidir, evliliğin temelini oluşturacak kadar güçlü değildir.

sebebi ise kişi eski sevgili yarasını atlattığında resmen yeniden doğar, sonra nasıl bir hata yaptığını anlar. en fena arada kalan da evlendiği kişi olur.

kısa kesmek gerekirse...

1. yaş konusunun lafı edilmez, ayıp. 10 yaş hele günümüzde bir halt değil, lambada orada hatalı.

2. "aşık mısın?" sorusuna cevap dahi veremiyorsa o en büyük kırmızı bayraktır.


sonuç olarak, tutkulu bir ilişki sonrasında yaralar tamamen -başka bir kadına ihtiyaç olmaksızın- sarılmadıkça alınan her evlilik gibi ekstrem bir karara çok dikkatli yaklaşmak gerekir. ayrılık, insanda travma yaratır ve travmalı bir beynin doğru karar verdiği görülmemiştir. travmalı hal atlatıldıktan sonra hakikaten arada kalan karşı taraf olur. yazıktır, yapmayın bunu kimseye.

timeline:

X
X - ayrılınan dönem
X
I
I
I - ayrilik sonrası yaşanan, saçma kararlar alınan, garip hissedilen siksok dönem. kişi kendini bu dönemde ne kadar kişisel gelişime verirse o kadar karlı çıkar.
I
I
I
I
I
Y
Y
Y - yukarıdaki siksok dönemden çıkıldığında yaşanan "ollley!!!!" dönemi. siksok dönemde alınan kararlara gülünür geçilir. evlilik gibi bir karar alındıysa, hele aşık olunmayan birine karşı...işte o zaman durum göte girer. boşanmak kolay değildir, yıpratıcıdır, masraflıdır.
Y
Y
Y
Y
Y


ana fikir: siksok dönemde bahçeye ağaç falan dikin. evlilik kararı almayın. ha karşınızdakini hakikaten deli gibi seviyorsanız alın, alın da bir sene bekleyin yine de. kafanız toparlansın. fotoğraf makinesine lens alırken bir ay düşünüyor millet, evlilik kararı 2 ay alınmaz, alınması da gerekmez dünyaya çarpmak üzere olan bir meteor yoksa.
  • Lorik Cana  (24.06.14 22:27:09 ~ 23:26:25) 
abi "normal şartlarda" herhalde bana ne..herhangi biri söylese "mutluluklar" der geçerim. daha en başından yazdım, zamanında çok konuda bana yardımı oldu, yanlış kararlardan döndürdü.

aşık maşık değil bu arkadaş, soruyorum ne bir şey söylüyor, evlenecek adam ölü balık gibi bakar mı, gözlerinin ışıldaması lazım..

zor günler yaşadı, bir şekilde tutunmak ve maddi/manevi eski günlerine geri dönme mantığında belki de bilinçli olmadan böyle bir karar almış.

4 ay birini tanıyıp evlenmek için yeterli bir süre mi sizce, hem de böyle bir yaş farkı varken?? kardeşiniz/abiniz bigün pat diye böyle bi kararla gelse ona ne derdiniz, nasıl konuşurdunuz, böyle bir şey yaşadınız mı ne tavsiye ediyorsunuz, bunları öğrenmek istedim..

yoksa ben de çok mutlu olmasını isterim, ha koca 30 yaşında adam, tabii kendi kararını verir ama sağlıklı bir süreçte bu kararı vermiyor. olay bu zaten.
  • lambada  (24.06.14 22:33:20 ~ 23:25:28) 
4 ay? ustumuze iy'lik sa'lik...


  • o da olur  (24.06.14 22:36:47 ~ 22:37:38) 
tepki anlamında tamamen haklısın, kuzende bi elemanla beraberdi üniversitedeyken, ayrıldılar 6 ayda evlendi eleman. yapmasın etmesin demek olmaz da en azından beraber bir tatile çıksaydılar iyiydi


  • selam  (24.06.14 22:40:40) 
biraz kafasını dağıtmaya çalışmak yapabileceklerinizden en iyisi. bir güney tatilinde alacağı ufak bir gülücük, ya da laflayacağı bir kadın bütün bakış açısını değiştirebilir, "napıyorum lan ben apar topar" diye kendini sorgulatabilir.

zaman, zaman, zaman.

SAKIN yaştan saldırmayın, SAKIN kararinin yanlış olduğunu ima etmeyin. sadece böyle bir karar için çok erken olduğundan bahsedip, onunla el ele yürüyün. karşısında durmayın, zira ona yaştan veya başka bir noktadan saldırdığınız an savunmaya geçecektir. kötü olan da siz olacaksınızdır.
  • Lorik Cana  (24.06.14 22:51:12) 
bırak evlensin görsün ebesini.. sonuçta yaş farkı vs. önemli değil.. bir insanın evlendiğinde salaklık yaptığını anlaması için yaş farkının olması gerekmiyor.. her şekilde karşı olduğum bu kurumla ilgili düşüncem bunlar.. evlensin beraber yaşasın ne olacaksa olur.. sen bir şey yapamazsın.. çevremde çok var 10 yaş genç adama sarkan kadın.. ha aşk, tutku, bunlar geçici süreçler.. o nedenle bırak da o süreçleri arkadaşın yaşasın))

sevgi ve saygı
  • ensalak  (24.06.14 22:59:48) 
"Sana ne" değil tabii ki.

Iyi arkadaşlar böyle zamanlarda belli olur, sen yanlış yaptığında sana dışarıdan tavsiye verecek, gerekirse seni o durumdan çekip alacak, nutkun bile tutulmuş olabilir. Sonra pişman olacağı bir hareketini flag'lemek çok doğru.

39 50 gerçekten facia olabilir, mantık evliliği ise iki kişi için de mutsuzluk olabilir.

Sen çekincelerini anlat, bu duyuruyu göster gerekirse, belki de ailesine yakınsan bi çıtlat.
  • [silinmiş]  (24.06.14 23:20:45) 
"Aşık mısın?" sorusuna karşı cevap veremiyorsa ve buna rağmen kendisinden 9 yaş büyük kadınla evleniyorsa, ben o arkadaşımın aklını başına getirmek için her türlü yönteme başvururum. "Her türlü" yönteme.

Sen boşver buradaki "karışma" diyenleri. Arkadaşın mutsuz olacak ve o kadın tarafından kullanılacak.
  • hiko seijuro  (24.06.14 23:23:33 ~ 23:25:13) 
bu durum yanlış olsada ne kaybederki. hayat işte.


  • gokhan atestepe  (26.06.14 01:35:09) 
[]

İstanbul Arkeoloji Müzesi adres

Yahu ben senelerdir bunu Taksim de diye biliyorum. Şimdi sitesinden baktım Gülhane de diye görünüyor.

E taksim deki arkeoloji müzesi hangisiydi, yok mu öyle bişi, tamamen benim hayal ürünüm mü??? :)


 
tamamen hayal urunu :)


  • impasse  (19.06.14 10:17:04) 
ya hani böyle Taksim de büyük bir bahçesi var yemyeşil.bahçede de heykeller vardı. yazları keman-çello-yan flüt dinletileri oluyordu bahçesinde. tünele doğru bir yer. İstiklalden Galatasaray lisesi yönünde bir araya sapılıyordu.

Yahu neresiydi burası ? 3 yıl önce gitmiştim bir dinletiye de.. koşarak istiklale gidip orayı bulmadan rahat edemem :(
  • lambada  (19.06.14 10:28:35) 
Sizin dediğiniz yer Koç Üniversitesine bağlı ANAMED (Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi). Galatasaray'ı geçtikten sonra Tünel'e doğru giderken solda.


  • microfiction  (19.06.14 18:54:42) 
[]

Kalori hesabı yapan aplikasyon var mı?(Ben yiyim o saysın:)

Mesela gün içinde yediklerimi girsem:
--->(1 elma, yarım kızarmış tavuk,120 gr yağsız makarna)
ve bana yaklaşık aldığım kalori miktarını gösterse
--->(1200 cal)

Hatta bir de bunun günlük kayıtlarını tutsa, grafikle gelişimi gösterse..

Daha da yetmedi harcadığım kaloriyi de hesaplasa
(1 saat yürüdüm, yarım saat yüzdüm
--->660 cal

Sonra da mesajlar verse bana da ne durumdayım bilsem:
"Lambada bak normalde 1500 calori alman lazım, sen bugün 2200 cal aldın, allahtan biraz yürüdün de 200 cal verdin, hala 500 cal fazlan var,ya biraz daha yürü, ya da yarın boğazdan kıs, bi daha da tatlıyı kaçırma haaa bozuşuruz" diye uyarsa!

İşte bundan ya da buna en yakın aplikasyondan istiyorum.
Henüz yoksa da icat ediver be duyurum :))

 
Kalori hesabına ömür yetmez
Kalorisiz yaşa.
Az ye çok yürü
Ne bileyim diyetisyene bile gitmiyorum gerek yok.
  • indescribable  (18.06.14 12:30:20) 
myfitnesspal


  • la noix  (18.06.14 12:30:25) 
Daha önce gittim ilmini öğrendim buişin


  • indescribable  (18.06.14 12:30:39) 
  • blues buzz  (18.06.14 12:35:41) 
Noom coach mu ne vardı böyle.


  • ay nov kung fu  (18.06.14 12:39:43) 
myfitnesspal + runtastic

aynen dedigini yapiyorlar.
  • beriberi  (18.06.14 12:44:42) 
Myfitnesspal +1


  • ne istedigini bilmeden aglayan cocuk  (18.06.14 13:48:24) 
diyetkolik var türkçe istersen. günlük diyet listesi, egzersiz listesi vs veriyor. yediğini, yaptığını yazıyorsun hesaplıyor. haftalık rapor gönderiyor ilk hafta ücretsiz yapıyor bunları sonra aylık 9 TL gibi bir ücreti var.


  • Celestial  (18.06.14 13:50:59) 
canım duyurum süpersin, hem de ışık hızındasın maşallah :)
myfitnesspal- runtastic tam da aradığım şeylermiş..
teşekkürler hepinize :)
  • lambada  (18.06.14 14:51:43) 
[]

Capitol e gideyim ama nasıl?

Selamlar boğa kardeşlerim;

Capıtol'e gitmek için yol gösterirseniz pek hora geçecek;

Beşiktaş'tan Kadıköy vapuru-->sonrası?

 
14 R, 14 Y 14 K önünde inersin.


  • Godless  (22.05.14 22:59:22) 
sakın ha beşiktaştan üsküdar vapuru oradan merkezdeki otobüslerin hemen hepsi capitolün önünden geçer.


  • basond  (22.05.14 23:01:27) 
üsküdar'dan da gidebilirsin. numarasını hatırlamıyorum da iskeleden oraya otobüsler var. mesafe de çok uzak değil. otobüsle 10 dk diye hatırlıyorum.


  • nodrap  (22.05.14 23:02:28) 
Taksi dicem, özür.


  • [silinmiş]  (22.05.14 23:03:48) 
Mesafe kısa, pek bişey yazmaz.


  • [silinmiş]  (22.05.14 23:04:17) 
besiktstan uskudar
uskudardan otobusle 10 dak. ama iskelenin oradaki duraklardan kalkan otobusler gecmiyor. sag carprazinda ilerideki durakdan binmen lazim. oradan sor birilerine

  • exlibris  (22.05.14 23:14:09) 
14R 12A 14Y 14K bin bunlara ilahiyat durağından sonraki durak capitol durağı zaten 14R 14Y 12A minibus duraklarının ordaki perondan kalkıyo minibus duraklarına doğru yürü en sağdaki taraftan


  • topraam  (22.05.14 23:49:34) 
[]

Sevgiliye hediye önerileri alınır!

Sayılı gün kaldı duyuru, yardım et!

30 yaş üstü erkek arkadaşıma sevgililer günü hediyesi olarak hangisini alayım ki ben şimdi???

a- Nem makinesi (gece ısıtıcı çalışınca uyurken rahatsız oluyor,nefes alamıyor, uykusu bölünüyor, faydalı ama antiromantik bi hediye sanki?)

b- Keyif tepsisi (hani otururken, yatarken falan kucağa almak için minderli tepsi, hep söyleyip duruyordu)

c- saten nevresim takımı (bunu da hep söylüyor alalım diye de pek bireysel bir hediye olmuyor sanki, ikimize almış gibi oluyor, iyi mi kötü mü bilemedim)

d- diğer, daha iyi bir fikriniz varsa, o da olur..

ipucu 1: yanına uzun zamandır istediği bir yemek kitabını bulup aldım. onun haricinde de gömlektir, kravattır klişe geldiğinden düşünmüyorum ama aklıma gelen başka bir şey de yok, duruyor kafa böyle zamanlarda.

ipucu 2: yılbaşında ikimizin fotoğraflarının olduğu devasa-insan boyu kadar bir çerçeve almıştım. varın gerisini siz düşünün..

Şimdiden pek çok teşekkür, hediye verenleriniz bol olsun!

 
a


  • kult ablasi  (11.02.14 22:51:02) 
striptiz direği.


  • madeleine elster  (11.02.14 22:59:04) 
saten nevresim takımı + victoria's secret'tan iç çamaşırı takımı + keyif tepsisi

nevresim takımını yatağa ser, iç çamaşırı takımını giyin, ona en güzel hediye olur zaten. sabah da tepside kahvaltı getir.

not: seksist ve anti-feminist gibi gözüküyor olabilir ama aslında ironik ve erkekleri aşağılayan bir hediye seçimi bu. çoğu erkeğin basit yaratıklar olduğunu gösteriyor bize. ha, basitlik mutluluktur, acı da kadınlar içindir zaten, ne de olsa çoğumuz komplike düşünüyoruz -iyi kalpli, şefkatli, annevari olanımız da aynııı, kötü kalpli, zengin koca safarisine çıkmaya meraklı, çıkarcı olanımız da aynı, biz daha komplikeyiz, allah da bizim belamızı böyle vermiş. erkek olsaydım lan keşke..

not: amacım beyleri de aşağılamak değil ama, dün bir erkek arkadaşımla konuşuyordum, kendisiyle ortak olarak bu fikre vardık: o da komplike bir adam, o yüzden kızlar yüzünden acı çekiyor. o yüzden çoğu erkek dedim. yani disclaimer'ımı da yayınlayayım. :)
  • pasp  (11.02.14 23:04:56 ~ 23:06:13) 
playstation 4 al ama kendi üstüne yaptır ayrılırsanız sende kalsın :)


  • masai mara  (12.02.14 10:08:18 ~ 10:09:59) 
nem makinası iyiymiş de soğuk üfleyeninden alın.


  • elma salyangozu  (12.02.14 10:34:19) 
nem makinesi alma.

c iyidir ama yanında tamamlayıcı bir kaç bir şey daha al.

hayırlı olsun, sevgili yapmışsın :)
  • [silinmiş]  (12.02.14 10:54:18) 
nem makinesi falan çok saçma. anneye anneler gününde mutfak eşyası almak gibi bişi. daha kişisel olabilir. bi de sonuçta 30 yaş üstüymüş. çıkıp o akşamı ve geceyi birlikte geçirseniz en güzel hediyedir bence.


  • balkanlardangelensogukhavadalgasi  (13.02.14 11:41:33) 
[]

mülakat öncesi ingilizce tekrarı

a dostlar yarın çok istediğim bir firmayla mülakata giriyorum.

büyük ihtimalle ingilizce yazılı sınav - ve speaking olacak.

çok hızlı şekilde gramer vs tekrar edebileceğim bir site önerir misiniz?
video falan değil, hızlıca gözatacağım, temel şeyleri hatırlayacağım bir yer olmalı ki çuvallamayayım..

hele bir de ingilizce mülakat soruları ve cevaplar konulu bişey de çok işimi görür..

zamanım kalırsa aynısının excel hatırlatmalı versiyonu da süper olur, her türlü önerinize açığım.

şans dile bana duyuru, tenk yu :)

 
  • japon askeri  (05.12.13 20:50:22) 
[]

Aşık olunca ne dinlersiniz?

Ne dinleyeceğimi bilemedim duyuru, hazırlıksız yakalandım :)

fizy ye aşk yazıyorum, hep acıklı şarkılar çıkıyor. Bu zamana kadar aşktan anladığım tek şey acıydı zaten.

İlk defa aşk hakkında güzel şeyler duymak istiyorum.
Hatta bi kanal vs olsa, link de verebilirseniz daha güzel, uzun uzun dinleyeyim..

Aşkın güzel bişey olduğuna ikna olayım, bi kere ben de mutlu olayım be duyuru!

 
Blackmore's Night ;)


  • purusha  (31.10.13 20:46:15) 
beyonce- halo dinle.


  • april12th  (31.10.13 20:46:32) 
flört - aşka dair


  • isimsiz uye  (31.10.13 20:47:31) 
hep yaşın 19 bir de :)


  • isimsiz uye  (31.10.13 20:47:42) 
orhan gencebay, ferdi tayfur, hüseyin altın.


  • kakao  (31.10.13 20:49:01) 
hiç kimse söylememiş şaşırdım :) lovesong tabii ki

www.youtube.com
  • kirazıseviyorum  (31.10.13 20:51:13 ~ 20:52:46) 
baba dinleriz.
www.youtube.com

  • melancholyman  (31.10.13 20:55:14) 
lovefool www.youtube.com


  • feykalade  (31.10.13 20:55:27) 
  • bass solo take one  (31.10.13 20:55:48) 
(bkz: If you go away) Ambulette cover'ı tercihimdir.


  • apartmansakini  (31.10.13 21:02:56) 
kendimi. içinde bi şarkı çalmaya başlıyo zaten aşık olunca.

ha bi de kimbra olabilir.
  • dusunuyorumbulamiyorumoyleyseyokumgaliba  (31.10.13 21:04:28) 
Göksel, arka bahçe


  • shiranai  (31.10.13 21:12:00) 
ah o elehtiring yoh mu o

Louis Armstrong - When You're Smiling
  • emininsel  (31.10.13 21:27:28) 
Ezginin gunlugu- martı


  • kult ablasi  (31.10.13 21:47:45) 
uzun zaman önce hep dinlerdim;

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

...
  • spider03  (31.10.13 22:42:59) 
www.youtube.com
www.youtube.com

editle büdüt: benim niye tikim yok? belki ben de böyle bir karakterim.
  • kulkke  (01.11.13 09:25:54 ~ 21:12:30) 
[]

"O karşına çıktığında anlarsın"

böyle mi tam olarak sizce de?

Yani deli gibi aşık olacağınız, senelerinizi beraber geçirip milyon tane anınızın olacağı kişiyi ilk gördüğünüz anda bunu hissetmeniz gerekmez mi?

Bence kesinlikle böyle, hatta dünyada hiçbir şeye bundan daha fazla inanmıyorum diyebilirim.

Sıradan, hayatınızda hiç yeri olmayacak birçok kişiyle karşılaşmakla "o" kişiyle karşılaşmak hiç bir olur mu?

Ne zaman aşık olsam bunu yaşadığım için diyorum. Hiç tanıyıp da aradan bir zaman geçtikten sonra aşık olmadım. Aslında 1 kere oldu diyebiliriz ama zaten doğru kişi olmadığını zamanla anladım.

Gerçek aşktan bahsediyorum. Yani ilk gördüğümde hissettiklerim, o günün diğer bütün günlerden çok başkaymış gibi gelmesi,kalbim çarparak uykuya dalmam, yüzümde gülümsemelerle ertesi gün uyanmam ve artık hayatın çok çok çok çok güzelmiş gibi gelmesi :)

Esas soruya gelirsek; böyle hissettirmeyen birisi , ne kadar iyi ve düzgün biri olsa da benim için hep hayatımda var olacak birisiymiş gibi gelmiyor.

Haksız mıyım?

yanlış anlaşılmalara karşı edit:
ilk görüşte derken bahsettiğim sadece fiziksel özellikler yani yakışıklı olması vs değil. Ona baktığında farklı bir şeyler hissetmek. Kslabalığın arasında bile seçebilmek, diğerlerinden ayırabilmek. Ayrıca bu sadece 1 dk.lık görmekten ibaret değil, ilk gördüğün gün, geçirdiğin 1 saat olarak da değişebilir. Aradaki çekimi, enerjiyi hissedebilmekten bahsediyorum.

 
bence haksızsın


  • prezarlatif  (24.10.13 22:25:48) 
haksızsın. o şekilde aşık olduklarından hangisi hala hayatında?


  • lemmiwinks  (24.10.13 22:25:49) 
eskiden ben de senin gibi düşünürdüm. sonra büyüdüm. sanki ilk anda deli gibi aşık olmayınca yürümez, ilerisi gelmez zannediyordum

sonra hayatıma şimdiki sevgilim girdi. yalan yok, erasmus sırasında eğlenmelik olarak düşünmüştük ikimiz de ilk başta.

şimdi 2.5 sene geçti üzerinden. ilk başta sadece yakışıklı gelen adama sırılsıklam aşık oldum. üstelik baya da sonra aşık oldum (3-4 ay sonra)
  • la noix  (24.10.13 22:27:25) 
haksızsın. çok saçma. bir insana "aşık olmak" sadece kaşının gözünün güzelliğine bağlı o zaman sende. bir insanı sevmek için tanımak, onu keşfetmek gerekir. fikirlerini dinlemek gerekir. espri anlayışını çözmek gerekir. duygusal yapınızın uyuşması gerekir. bunların da olup olmadığını o insanla zaman geçirmeden anlayamazsın. hiçbir insan mükemmel değil. belki ilk tanıştığınızda sende yanlış bir intiba bırakacak, ama aşık olacağın, senelerini beraber geçirip milyon tane anı biriktireceğin bir kişi? kendine böyle kurallar koyarsan kendi mutluluğunuzu zorlaştırırsın.


  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (24.10.13 22:27:47 ~ 22:44:24) 
Tanidikca sevenlerdenim.fizige asik olmak bence sacma. Nasil biri oldugunu bilmeden nasil sevebilirsin ki ? Bir bakista insan taniyabilecek ,ruhunu okuyabilecek giftim yok ,genlere asik olmak da ureme ihtiyacindan oteye gitmez


  • coconel  (24.10.13 22:34:23) 
ben de hep birinin zamanla sevılecegını dusunurum yanı tanıdıkca seversın ama bu hıc olmadı hep carpıldım ben bırılerıne fakat gel gör ki o da kendı yaratımımız oldugundan cok uzun kalmıyor. o yuzden tanıyıp sevmek daha guzelı. o zaman da dıyeceksın kı bunca zaman yanımdaymıs ama ben gormemısım. o belkı de coktan karsına cıktı kım bılır.


  • akare  (24.10.13 22:38:53) 
ilk görüşte hissettiğin şey cinsel çekimden başka bir şey değildir. tanımadığın bir insanı nasıl sevip, bağlanabilirsin onu anlamıyorum ben de.


  • albayrak  (24.10.13 22:39:42) 
ben ilk görüşte hissetmek istiyorum mesela daha karşıma çıkmadı ama tanımadan hiç bir şeyini bilmeden sadece tipi değil burada olay hisler işte o sırada bi anda bu kişi o olmak istiyorum ilk görüşte aşk değil ilk görüşte his.

mantıklı olan tanıdıktan sonra sevmek aşık olmak tabi. ben de tanıdıkça sevmemeye başlıyorum ama

o his olmasını istediği ve bence mantıklı olan his bütün bunları barındırıyor gibi olucakmış gibi geliyor aslında bana. yani ilk gördüğümde hissettiklerimin içinde tanısan çok seversin var zaten..

ilk görüşte evleneceğim adam değil de bununla çok iyi oluruz uçarız coşarız çok severiz kesin çok uyumlu oluruz dediğim iki kişi oldu ve doğru da çıktı eğlendik falan. olurmuş oluyormuş gibi geliyor.

ya bu ilişkiden ne beklediğinle alakalı olarak çok değişkenlik gösteriyor.

ama tanıyıp 3 ay sonra tamamını seveceğim mükemmel diyeceğim bir aşk, evlilik yerine
ilk görüşte aşık olup kısa sürede evlenip daha sonradan çıkacak uyuşmazlıklarımıza da ilk görüşteki ve sonradan sürekli değişip gelişen eğlenceli aşkımızla yenmeyi isterdim.

ilk an en tatlısı ya <3
  • glori  (24.10.13 22:40:48) 
ben senin gibi düşünmüyorum.

ilk görüşte aşk denen bişey bence yok. kim ben ilk görüşte aşık oldum diyosa da yalan söylüyodur. önceleri olmaz bu insanla diyip, sonradan aşık olan çok gördüm. karsındakiyle paylaşımlarına, zevklerinizin uyuşup uyuşmadığına, fikir paylaşımlarınıza bağlı. sen ilk görüşte onunla anlaşacağınızı nerden biliyosun ki? aşk içinde; sadece tipe odaklanmamak gerek

senin ilk gördüğünde hissettiklerin heyecan ve onun göreceli güzelliğine duyduğun bir sempati sadece. aşk değil o
  • kedidir o kedi  (24.10.13 22:43:09) 
Bence de haksızsın, tam tersi durumlar da yaşanabiliyor. Herkesin zevkli farklı...


  • franz kafka  (24.10.13 22:52:06) 
haklısın. aşk zaten sadece "o an"dır. o bi an içinden geçen hislerdir, yüzündeki aptal gülümsemedir, gözlerinin içinin parlamasıdır, aptala dönmendir.

ama daha başına gelmemiş bir şey var o konuyu daha yaşayamamışsın. tanıdığın birine de aşık olabilirsin, 1 yıldır tanıdığın gördüğün konuştuğun kişiye bi anda bi bakarsın "o an" gelir. işte en kötüsü de odur.

yani aşk "ilk an" değil, kesinlikle "o tek an"dır. anlamsızca, ona bakarken saniyede 55 kere onu istemektir, keşke ya nolur ya, allahım nasıl ya demektir. bazen ilk gördüğün an "o an"dır, bazense 5 yıl sonra.
  • dusunuyorumbulamiyorumoyleyseyokumgaliba  (24.10.13 22:52:12) 
tam "o değil de beni bi glori anlamış:/" diyecektim ki;

dusunuyorumbulamiyorumoyleyseyokumgaliba; görmüş ve arttırmış. :)

smartk'ya da selamlar..

bir an var arkadaşlar valla billa. ama düşünüyorum...un da dediği gibi "ilk an" olmayabilir ama "o an" var :) olmalı..
  • lambada  (24.10.13 23:11:05 ~ 23:12:33) 
Bence haklısın. Şöyle diyeyim; sanal ortamda konuştuğum biri vardı. bu kişiyle epey bi süre konuştum, konuşurken bile aşık olacağım korkusu vardı. Burada şu da önemli, görünüş. Yani, ben belki muhabbetinden çok haz aldım ama ona o şansı tanımada görüntüsünün de payı vardı.

Bi zaman sonra tanıştık ve hayatımda aldığım en pozitif enerjiydi. Sürekli güldüğümüzü hatırlıyorum. Yani, daha önce de sevdim, deli divane oldum, güldüm falan ama böyle hani içini ısıtan minik de olsa bi samimiyet nasıl desem bi ışık gibi bi şey oldu adını bilemiyorum.

Öyle işte. aşık olduğum çok mu belli oldu ki? :/
  • barbara herhalde barbara manken olan  (24.10.13 23:30:18) 
haksızsın. öyle bir şey yok bence.


  • alfabetik dusler  (24.10.13 23:33:47) 
kesinlikle katılıyorum. Ben sevgilimi ilk gördüğümde tamam budur demiştim. hatta bir araya gelmemiz her bakımdan imkansız olsa bile "yok ben biliyorum biz birlikte olacağız, bizim kaderimiz " diyordum. arkadaşlarım gülüp geçiyodu saçmalama diye ama ben çok rahattım, olacak çünkü "o" diyordum. ama bu dediğim karşılıksız sevgi veya saplantı değil, karşılıklı sevgi.
Oldu da. üstelik o da beni görünce öyle düşünmüş.

  • innerbliss  (25.10.13 00:01:25) 
Yaklaşık 3,5 yıllık bir ilişkiden sonra aşktan, sevgiliden, evlilikten buz gibi soğumuştum. Bunun ardından yaklaşık 3,5 sene yalnız kaldım. O kadar rahattım ki, o sorumluluğu almayı, ciddi ilişki kaldırabileceğimi tahmin bile edemiyordum. Hep kaçtım ilişki kurmaktan. Bunu yaşayan çoğu kişinin anlatmakta zorlandığı gibi bende zorlanacağım ama ilk görüş şeysi oldu işte. Birlikteliğimizin 1. yılı kasım ayında dolacak ve biz nisan ayından beri nişanlıyız. Mayısta da evleniyoruz. Yakın çevrem, evlilik hakkında düşüncelerimi bilenler hala şaşkın bu kararı bu kadar çabuk aldığım için.

Özetle şunu diyeceğim. Ben ilk gördüğüm anda evleneceğim adamın o olduğunu hissetmiştim. O da bana aynı şeyleri hissettiğini söylüyor. Tabi bunu ilk gördüğün anda "ben senlen evlencem ya la" diye söylemiyorsun. Biraz zaman geçtikten sonra ilk anda hissettiklerimin doğruluğuna kanaat getirdim.
  • sentence  (25.10.13 09:51:11) 
bu benim hayatımda olmalı bu benim olmalı düşüncesi ile onunla yaşamasan bile onu yaşıyorsun.


  • yardıncıoyuncu  (27.10.13 00:22:25) 
şu an birlikte olduğum erkek arkadaşımla ilk tanıştığımda hayatımda başkası vardı şimdiki erkek arkadaşımsa benim için öylesine sıradan bi tanıdıktı ama o zaman bile çok garip bir his vardı içimde sanırım. yani aşık olmamıştım geceleri onu düşünmüyordum ama bi farklıydı. ilişkime de hiçbir zarar vermedi bir önemi olmadı. sonra seneler sonra tekrar aynı ortama geldik hayatımda kimse yoktu ve deli gibi kapıldım. evet bir şekilde anlıyorsun.


  • kirazıseviyorum  (27.10.13 00:29:04 ~ 00:30:35) 
aşka bu kadar anlam yükleyip beklentileri bu kadar yüksek tutup da bi türlü tutunamayanlara ve bende şans yok diyenlere bayılıyorum. onlardan olmayın...


  • pek vokal  (27.10.13 00:31:18 ~ 08:37:55) 
Olaya bir açıklık getirmek istiyorum şahsen.

Tanıdıkça aşık olmak gibi bir durum yok alışmak, kabullenmek, bağlanmak gibi bir durum var ve bu aşkla karıştırılıyor maalesef değil. Elmalarla armutlar karıştırılmasın. Bir de malum artık herkes internetten tanıştığı için ilk görüşteki yoğun çekim ve aşık olacağını hissetme gibi durumlar reddediliyor haliyle. Ama size dışarı çıkıp gerçek hayata karışmanızı öneriyorum bu noktada.

İlk görüşte aşk diye bir şey cidden var, bu kavrama zerre kadar prim vermemekte ısrar etmiştim, ta ki ilk görüşteki o tuhaf çekimi yaşayana kadar. Kusursuz bir his, karşınızdakini tanıdıkça zaten katmerli olarak artıyor bu his çünkü "Budur" diyorsun git gide.
  • wynter  (27.10.13 03:28:23 ~ 03:31:56) 
tamamen katılıyorum, ben de öyleyim. şimdiye kadar; biriyle tanışıp, ona zamanla aşık olmadım hiç. hep ilk görüşte aşktı. fiziksel anlamda değil bu, farklı bir şey. o etkiyi, çekimi hissediyorsun alakasız bir şekilde. ilk anda etkilenmezsem bir daha mümkün değil bir şey olmaz bende.


  • cezzar dede  (31.10.13 01:32:43) 
[]

Biri Var... :)

"Sadece efendi, düzgün birisi olsun, beni de çok sevsin yeter" dedim ve galiba oldu duyuru..Ama çok kendi halinde, sessiz, utangaç birisi..

Ben kadın halimle yanında espriler, şakalar falan derken showman gibi kalıyorum.

Hayatımda ilk defa (yaş:28) her sabah günaydın mesajlarıyla uyandırılıyorum, gün boyu mesajlar alıyorum. mesajlar(buranın altı çizili). yahu yaşlar olmuş 28 ve 31. liseli gibiyiz resmen. Normalde aldığı aylık 500 sms in toplamda 50 sini bile bitiremeyen birisiyim, ararım, mesaj falan uğraşmam. Ha bir de bu mesajlar günaydın-nasılsın-iyi-napıyorsun-işteyim gibi sıradan giden mesajlar, atraksiyonlu, esprili,tahrikli,şakalı içerikli falan diil. sıkılıyorum dolayısıyla.

Buluştuğumuzda da bir yerden sonra sessizliğe geçiyoruz, nasıl olucak böyle?

Beyimiz çok düşünceli, ilgilenen, ciddi düşünen, kariyerli, hoş birisi ama napmak lazım bi akıl verin?

*Zamana mı ihtiyacımız var?
*Kimyamız mı tutmadı?
*Efendilikle şeytan tüylü, ilgi çekici biri olmak aynı anda imkansız mı?
*Gecenin köründe arayıp, çok özledim yüzünü görücem diye kapılara gelen, milyon tane sürprizlere boğan ama hasta olunca bırakıp kaçan tabiri caizse piçlere alıştığımızdan efendi adamlara gelince afalladığımızdan mı böyle oluyor?
*Ne istersen karşına o mu çıkıyor? (Bir daha bişey isterken daha dikkatli olucam söz!:)

 
efendilikle sıkıcılık aynı kefeye koyuluyor bazen. sizin de sorununuz o. bi insan hem eğlenceli hem de efendi olabilir. bunlar birbirinin zıttı değildir. anladığım kadarıyla siz hem efendi, hem de sıkıcı bir insan bulmuşsunuz. dolayısıyla yanında sıkılıyorsunuz. efendi adam illa öyle sus pus oturan, espri yapamayan biri olmak zorunda değil yani. sizin bulduğunuz adamın sıkıntısı efendilik değil, sıkıcılık.


  • bugunku antremanda goz dolduran futbolcu  (20.10.13 22:17:02) 
tek cevabı zaman bence.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (20.10.13 22:21:04) 
@bugunku antremanda goz dolduran futbolcu;

aslında sıkıcı değil de çok çekingen diyebiliriz. yani bişey söylerken 100 kere düşünüp öyle söylüyor.çok ince düşünceli ve yapı olarak da ağır birisi.

haklısın bi taraftan hem efendi hem eğlenceli de olabilir insan. ama bu çekingenliği nasıl aşabiliriz, neler yapmam lazım durumu kolaylaştırmak için bilemedim?
  • lambada  (20.10.13 22:21:32) 
palve +1

süper ve çok güzel :) zamanla senin etkinle kalıplarının dışına çıkacaktır zaten. senin arada dürtmen ve bazı şeylerde ilk adımı atan kişi olman gerekiyor bir süre. efendi adam candır yaa kendimden biliyorum :))
  • cusi  (20.10.13 22:23:40) 
kadın halinle espiri şaka falan yapma. dinen caiz değil.


sessizlik iyi bişe değil.

ne istersen karşına çıkıyo rabbim veriyo, akıyoo diye bişe yok. sen döne dolana arıyorsun istediklerini. ee yaradan da dayanamayıp al lan al ne bok yiyeceksen al diyodur bence. der yani. ben olsam derim. nihayetinde ben onun suretiysem, evet ben böyle düşünürüm.
  • cecilia  (20.10.13 22:26:43) 
straight gigolo; şu aşamada çok ters teper sanıyorum. henüz 1 ay oldu tanışalı.

belki de asıl soru hiç böyle şeylere girip giremeyeceğimiz.. daha önce uzun süreli bir ilişkisi oldu mu, nasıl bakıyor bu durumlara bilmiyorum..
  • lambada  (20.10.13 22:27:51) 
ne istersen karşına o çıkıyor. :) biraz fazla mazbut birini istemişsin. allah gönlüne göre vermiş. :p


  • kakao  (20.10.13 22:29:57) 
iki ya da daha fazla kişili sohbetlerde awkward silence denilen olay bol bol yaşanıyor. bu durumda çoğu insan telefonlara göz atıyor. bi vine, fotoğraf falan gösteriyorlar. ben çok samimi olduğum insanlarla buluştuğumda bu sessizlik beni germez ama çok samimi değilsem (yani bir duvar vardır hep, onun aşılması da zaman alır) konuşma devam etsin diye bildiğim bir şeyi sorarım. böyle bir çözüm geliştirdim.

çok sık mesajlaşma kötü bir şey bence. sanıyorum rutin bir günde beraber değilsiniz, bu nedenle zaten ortak olarak pek konuşacak bir şeyiniz olmuyor. sürekli mesajlaşarak da tüketiyorsunuz doğal olarak.

son olarak da 'straight gigolo' adlı aptal trollü de kafana takma.
  • empati kuramayan psikolog  (20.10.13 22:31:37) 
korkma bence ya o kadar umutsuz da olma
evet bi ihtimal çok efendi ve çok sıkıcı bir adam olabilir, öyleyse bile çekilmez değil ama çok süper değil tabi.
ancak bir diğer ihtimal 31 yaşında bu adam belki yaşı gereği oturaklı olmak gerektiğini düşünüyor, belki ortamı öyle/öyle yetişti üstelik daha 1 ay olmuş belki daha rahat hissedecek zaman geçtikçe? çekimserlik 1 ay içinde atılacak şey değil ki.
üsteleme fazla ama sen girişken ol, zaman gerekiyor o kesin, efendi adam bulmuşsan kıymetini bilmelisin :)
bu kadar çok mesaja gerek yok diyebilirsin bence kabalık değil. aynı şekilde o yapmıyorsa sen esprili, tahrikli (inceden) şeyler yazabilirsin az ama öz şekilde.
mutlu olun be :)
  • niye ama  (20.10.13 22:39:02) 
arkadaşlar şimdi bir yandan geyiğe vurup "sevişin geçer, tahrikli mesaj" vs diyorsunuz da durumun vehametini anlatamadım sanırım.

şöyle de bir ihtimal var:
daha önce pek uzun, ciddi ve hatta kısa bir ilişkisi de olmamış olabilir.

evet var böyle bir ihtimal. henüz bu konuları konuşmadığımız için bilemiyorum. sessizlik ortamında da çat diye böyle bir konuya geçemiyorum ki zaten çok yavaş adımlarla ilerliyoruz.

böyle bir ihtimal söz konusuysa eğer o zaman ne olur, ne yapılır bilemiyorum.
benim uzun bir ilişkim artı bikaç da kısa ilişkim oldu. cinsellik konusu onun için sıkıntılı olabilir ya da öncesinden rahatsızlık duyabilir şayet kendisi çok da fazla birşeyler yaşamamışsa..

yani durum ciddi, geyiğe son:)
  • lambada  (20.10.13 22:48:45 ~ 22:51:22) 
bir de şunu söylemem lazım, çok düşünüp kafa patlatıp sürekli mantık çerçevesinde ihtimalleri değerlendiriyorsun. yapma, bence bu çok yanlış insan ilişkileri hele ki gönül ilişkisi üzerinde düşünmek bana hiçbir zaman fayda sağlamadı, kimseye sağladığını da görmedim en güzeli akışına bırakmaktır.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (20.10.13 22:56:11) 
zaman ver bacım açılır zamanla. biraz sabır...


  • false pretension  (20.10.13 23:56:08) 
Ickili yemege cikin sarapli falan. Onun yaninda ona rahat oldugunu hissettir. Bolca soru sor. Merak etme zamanla acilir.


  • modlar bu benim feykim silebilirsiniz  (21.10.13 04:37:10) 
[]

Ağ bağlantısı şifre değiştirmece

Duyuru teknolojiden sıfır anlayan biri olarak derdimi anlatmaya çalışıyım:
Biliyorum insanlık için küçük ama benim için büyük bi adım :)

Evdeki kablosuz ağ bağlantımın adını ve şifremi değiştirmek istiyorum.
Ama nasıl?

Teşekkürler

 
şurdan kendi modeminin ipsini adres çubuğuna yazıyorsun, entera basıyorsun, kablosuz ayarlarından hallediyorsun www.fatihbural.com


  • uepuey  (13.10.13 18:31:34) 
superonline ise, onları ara uzaktan değşitrityorlar.


  • ben smyrna  (13.10.13 19:19:04) 
[]

Iphone uzmanları buraya!!!

Duyuru acil önerilerine ihtiyacım var:

Şimdi teknolojiden hele telefonlardan zerre anlamam.
İşimi görmesi yeterli (arama-msj-whatsapp-intagram-internet-kaliteli foto çeken-ve en az 1-2 sene sorun çıkarmayacak, işte hepsi bu:)

bugün en geç yarın İstanbul dışına çıkmadan bir telefon almam lazım.

Şimdi şu seçeneklerden hangisi?

1. Iphone 4, 8 gb, 1079 tl,
gold bilgisayardan gidip tek seferde nakit alabilicem.

2. Iphone 4s, 16 gb, 1600 tl
yine gold dan 900 tl nakit, gerisini taksit yaptırıp alırım
ama 4 varken, 4s e ne gerek var sorusu geliyor aklıma

3. Iphone 4s, 16 gb, 900 tl
ikinci el, tel yurtdışından gelmiş kayıtlı, temiz vs. ama ilandan alıcam, ne kadar güvenebilirim ya da yurtdışı tel. da sorun yaşar mıyım?

4. Iphone 4, Aveadan almak,
hattımı faturalıya geçiricekler, paketle birlikte nakit ödeme 600 tl gibi +kredi kartı ödemesi yine 600 tl+ayda 70 küsur gibi fatura

Başka öneriniz varsa da hepsi kabulum..
Sağolun, varolun..

 
iphone 4 asla almayın artık yavaş ve kaybolmak üzere. 4s 900e uygun.


  • excespeace  (12.10.13 18:00:54) 
iphone 4 almayın. 4s bile almayın bence. yeni 5s çıktı, 6 geldi mi 4s de iptal olacak.


  • liriamer  (12.10.13 18:23:34) 
iphone almak zorunluluğunuz yoksa, neden iphone alıyorsunuz ki? Ya eski model ya da ikinci el alacağınıza, ya da daha beteri, taahhütlü telefon alacağınıza samsung veya htc gibi android işlem sistemli bir telefon alın, hem çok daha ucuza alırsınız ?

edit: android işlemcili yazmışım :)
  • ben bizzat kendim  (12.10.13 18:40:34 ~ 20:19:55) 
İphone 4 kesinlikle çok yavaşi uzak durun.

Apple tercih edeceğim diyorsanız iphone 5 den aşağısını düşünmeyin.

Ama size tavsiyem htc veya general mobile'ın discovery gibi bir modeli vardı onu inceleyin.
  • grimer  (12.10.13 20:03:00) 
[]

Adada yaşamak, çalışmak

Canım duyuru yaşadığım sıkıntıları az buçuk biliyorsun
(git: eksiduyu.ru)

İş güç iyice bunalttı,hiç tanımadığım gergin, mutsuz birine dönüştürmeye başladı beni.

Bir de senelerdir bir hayalim var.
Adada yaşamak.

Büyükada olur, Heybeliada olur. yeter ki dört tarafım deniz, orman olsun, bisikletimi alıp tur atayım akşamları, telaşsız gülümseyen insanlarla yaşayayım.

Yaş 28 olan, iktisat mezunu, pazarlama yüksek lisansı yapmış, iş tecrübesi olan kişiye adada iş var mıdır ki, varsa nedir, nasıl bulunur?

Bir yol gösterin, 40 yıl duacınız olayım, deniz gören,en güzel çiçekli balkonlarda misafirim olun :)

Yeminle hiç bir şeyi bu kadar istemedim hayatta.
Gidersem de işte tam da böyle bir zamanda giderim.

 
şu şekilde bir yaşam sürmen bence olası:

kadıköy/bostancı'da iş yeri.
ada'da ev.

ben de bunu istiyorum bu arada, ama adada ev bulmak kolay mıdır onu bilmiyorum. bir de hafta sonları kafayı yemekten korkuyorum(kalabalık yüzünden). en büyük endişem de, ulan ya seferler iptal olursa ne yaparım?

hatta şuna da cevap verse ya biri:

"adada yaşayıp kadıköy/bostancı'da iş yeri olan birisi için, motor/deniz otobüsü/vapur seferleri iptal olursa a. sabah işe nasıl gider, b. akşam eve nasıl döner?"
  • saygilarefendim  (04.10.13 18:24:45) 
@ok bye; ben de sevindim, gel iş bulalım adada, bi de ev arkadaşı oluruz, çok güzel yemek yaparım :)

şu anki işim neredeyse istanbul dışında olduğundan adadan gidip gelmem imkansız, anca Kabataş ya da Bostancı taraflarında bir iş bulmam lazım.

Ama asıl istediğim telaşsız, sabah yürüyüşüm,ü kahvaltımı yapıp işe gidip gelebilmek..yani hayatı her anın tadına vararak yaşayabilmek. böyle savrularak hep bişeylere, biyerlere yetişmeye çalışarak değil.
  • lambada  (04.10.13 18:25:00) 
@saygilarefendim; teşekkürler.

adada çok güzel evler de buldum sahibinden.com da. eşyalı oluyor genelde zaten. çoğunun ısıtması/kombili falan, kiralar gayet makul. Beşiktaş ta verdiğim kiradan çok daha uyguna denize nazır, havuzlu, bahçeli evler var :)

seferlerin iptali halinde aklıma gelen çözüm ist. da bi arkadaşta falan kalmak. ama seferler çok nadiren iptal oluyor zaten, karda kışta normalde deniz otobüsü, motorlar, şehir hatları vapuru bol seçenek var.
  • lambada  (04.10.13 18:29:06) 
teyzem istanbul'daki üniversitelerden birinde hoca, arkadaşları arasında büyük ada'da yaşayıp üniversiteye her gün gidip gelenler var, teyzem de yaz aylarında -idare görevi olduğu için- ada'da kaldığı sürede -ev kiralamıştı ada'dan- işlerini bu şekilde yürütmüştü. yani olmayacak şey değil, ama yoldan dolayı yorulur musun bilemem? ben mesela sürekli deniz yolculuğu yapamıyorum, ada'ya gittim mesela teyzemin yanına, bir haftada anca kendime geldim.


  • pasp  (04.10.13 19:23:59) 
@pasp; üniversitede öğrenciyken pazartesi sabahı o zamanki şehirhatları vapuruna çınarcık'tan (yalova) biner, sırasıyla tüm adaları dolaşarak kabataşa gelirdim 2,5 satte. cuma akşamı da aynı şekilde kabataş tan çınarcık a dönüş. en keyif aldığım yolculuktur deniz yolculuğu, hele ada vapuruysa..

yani bir sıkıntı yok, bostancı ya da kabataş tarafında bir işim olsa yine her gün gidip gelebilirim ama adada bir işle, sabah bir yere yetişme telaşı olmadan zevkle uyanmayı tercih ederim.
  • lambada  (04.10.13 19:39:22) 
ne güzel yaa.. çok özenmişimdir deniz yolculuğu yapabilenlere. dedim ya, ben adaya gittim maksimum 45 dakka 1 saattir, bir hafta yattım. tansiyonum inanılmaz dengesizleşiyor. o zaman git gel yani, bir sorun olmaz senin için.

edit: tam okumamışım. ama ada'da iş bulman zor bence, hele de deneyimin de iyiyse -tabi böyle derken, senin konumundaki insanlar genelde istanbul'da çalışıp ada'da yaşıyor da.. yani yapılacak iş yok orada, o anlamda dedim-. aslında sermayen varsa bir yer açabilirsin, içmeye gelirim -yalnız bir ay kalırım, zaten bir haftası yatmakla geçecek :D -
  • pasp  (04.10.13 19:46:30 ~ 19:49:16) 
[]

İstifa- ihbar süresi

Sevgili emekçi kardeşlerim;

yaklaşık 10 aydır çalışan kişi olarak önümüzdeki pazartesi (30 eylül) istifayı bassam, ne kadar daha çalışmam gerekir, hangi tarihte tam olarak özgür kalıyorum?

4 hafta diye biliyorum ama arada 1 hafta da bayram var, nasıl oluyor şimdi?

Bana net olarak bir gün veriniz rica ederim..O günü bekleyeyim :)

ek soru: istifa dilekçemi pzt. müdüre versem, kabul etmeme durumunda nasıl oluyor? ben yine ihbar süremi doldurup çıkabiliyorum değil mi?

bonus soru: kafam kızsa istifa dilekçemi masaya bırakıp kapıdan çıkıp gitsem ne olur?

istediğiniz sorudan başlayabilirsiniz,
hepinize hayırlı işler, bol güneşler..

 
bayram sayılmaz.iş günü olması gerekiyor
müdürün kabul etmeme durumu olmaz.olursa da anlaşma yoluna gider,seni caydırmaya çalışır zam yapalım filan der ki,bunlar genelde filmlerde oluyor :)
bonusa cevap: maaşı aldıktan sonra ver istifayı çık,boşuna o kadar süre bekleme.çok büyük bir firma değilse,şirket avukatları filan yoksa mahkemeye filan vericeklerini sanmıyorum.
  • kendihalindekiyaratık  (26.09.13 12:21:30) 
4 hafta doğrudur. çalışmak istemeyen adamı kimse zorla tutamaz. zaten bi kere çıkıcam demişse de o kişiden hayır gelmez. kafanız kızıp çekip gitseniz sizden 4 haftalık yani 1 aylık ücretiniz kadar ihbar tazminatı talep edebilir. buna karşılık son maaşınızı vermeyebilir. ama genelde böyle bişey olmaz. ne para isterler ne de para keserler. kötü tarafı ise şu olur cv'nize yazarsanız size kötü referans olabilirler.


  • kakao  (26.09.13 12:21:52) 
[]

İlişki Uzmanı Aranıyor!

Sevgili duyurumun ilişki uzmanları,

Her türlü işaretten anlam çıkarabilen, komplike durumları çözebilecek, analiz yeteneği gelişmiş ve raporlama yapabilecek ilk mesajı atan 27 yaş üstü duyurucu kişisinden bi fikir alıcam.

Sağolun, varolun..

 
sana 120 saniyemi felan ayırırım. mesaj at.
da şimdiden demeliym ki yüzde ellinin altında şansın. en küçük işaretten anlam çıkarmak istiyorsan :D

  • herp  (28.06.13 22:48:21 ~ 22:49:06) 
bakalım


  • false pretension  (28.06.13 22:48:55 ~ 22:49:14) 
buyur


  • gates  (28.06.13 22:53:44) 
21 yaşındayım, bütün sapıklarla baş ettim. bi dene bence.


  • blossom  (28.06.13 22:54:12) 
bir kişilik kontenjanımız daha var :)


  • lambada  (29.06.13 18:12:49) 
[]

İstanbul'u sevmezse gönül..?

Sevgili duyuru sakinleri;

Yine başım sıkıştı, bi önerilerinizi alayım dedim..

Şimdi elimizde 1 adet İstanbul'u sevmeyen, her fırsatta buranın kalabalığından, kirliliğinden şikayet eden, burada yaşanmaz, diyen kişilik var. Ki kendisi ve ailesi doğma büyüme İstanbullu lakin sevmiyor da sevmiyor. Yılın birkaç ayını Bodrum da geçiriyor, elinde olsa hiç dönmeyecek.

Ben de İstanbul aşığı biri olarak (Muğla'yı, İzmir'i terkedip İstanbul'a koştum geldim, o derece) ona İstanbul'u sevdirmeye inat ettim, ant içtim.

Yarın onu öyle yerlere götürmeliyim ki; hayran kalsın, gözleri dolsun, bir daha İstanbul'a laf edemesin :)

Tüm gün bizim. Planlayalım hadi! Çengelköy- Çınaraltı kahvaltı- Kanlıca - Kuzguncuk ve Anadolu Kavağı ile finish him, diye düşündüm:) Yoksa Adalar mı, yoksa Emirgan mı derken kafam iyice karıştı..

Daha başka, bak burayı aman es geçmeyin, dediğiniz, gidip de hayran kaldığınız, İstanbul'da en sevdiğiniz yerler??

edit: Kendisi Anadolu yakasında, ben de Beşiktaş'tan motorla Üsküdar a geçerim, beni alır diye düşündüm. Anadolu yakasında (Kuzguncuk civarı) karışıklık olmaz yahu..

Tüm cevaplara gelsin:

www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com

bir zaman sonra gelen edit:
Ne yaptık, ne ettikse İstanbul'u sevdiremedik azizim..Paşamız Bodrum'a yerleşiyor. Demek ki neymiş, olmayınca olmuyor.

 
Çok yanlış bir gün! Yarın 1 mayıs ve toplu taşıma falan hiçbir şey çalışmıyor, yollar çok kötü olacak.


  • whoosie  (30.04.13 22:15:16) 
en kötü günü seçmişsin dostum. yarın toplu taşımalar felç. arabayla gidersen de mitinglere filan denk gelirseniz iyice nefret ettirirsin gibi geldi bana.


  • in vino veritas  (30.04.13 22:15:45) 
Beşiktal Üsküdar motor- vapurlarında sıkıntı yoksa sorun olmaz sanırım. Anadolu yakası tercih yapalım o zaman?


  • lambada  (30.04.13 22:23:33) 
küçük çamlıca köşkleri


  • la noix  (30.04.13 22:24:36) 
Motorlar da iptal yalnız :)


  • whoosie  (30.04.13 22:33:10) 
DENTUR MOTORLAR HK:

01 Mayıs tarininde Asya’dan Avrupa’ya yapılacak olan seferlerimiz Valilik kararı ile ikinci bir talimata kadar iptal edimiştir.

Avrupa’dan Asya’ya olan seferlerimiz ile Kabataş'dan -Adalar'a olan seferlerimizde ise harhangi bir aksama yoktur, seferlerimiz tek yönlü olarak yapılmaya devam edicektir.
  • lambada  (30.04.13 22:49:05 ~ 22:49:49) 
sevkini kirmak istemem bu yazdiklarimla ama: onun istanbulu sevmemesi yasamak icin uygun bir sehir olmadigindandir, stresinden, egzost kokusundan, sokakta yada trafikte guvende olmamakla ilgilidir. yasamadiginda ozluyorsun ama 15-20 gun sonra boguyor. dogma buyume istanbulluyum, 26 yil yasadim orda, 7 senedir almanyadayim. sokakta inin cinin top atmasi, yesilin mis kokusu, sabah kus sesiyle uyanmak nedir bilmezdim. bir daha o kesmekese girmek istemiyorum mesela. cigerim oksijenle tanisti resmen. huzur buldum. o da huzur istiyordur artik, bikmis adam yani, yoksa istanbullu adama istanbulu gostersen ne degisir. ertesi gun yine isine/okuluna gitmek icin trafige cikacak, degisen ne olacak.


  • eick  (30.04.13 23:25:07) 
@eick; haklısın aslında, ne yaparsak, nereye gidersek gidelim bu durum İstanbul'un karmaşasını, trafiğini, kirliliğini değiştirmez evet.

Ama benim anlatmak istediğim İstanbul'un bunlardan ibaret olmadığı. Burada yaşarken çoğu şeyi ıskalıyoruz hergün zaten. İş-ev arası yollarda geçiyor zaman. Ama mesela ben Anadolu Kavağına ilk gittiğimde resmen geri dönmek istememiştim, büyülenmiştim o görüntüden. Hala İstanbul'un hayran kalınacak yerleri var, insanların bu kadar her yeri kirletebilme potansiyeline rağmen.

Sadece bunları da görsün istiyorum. Ve evet bir yandan iflah olmaz bi İstanbul fanatiğiyim. Belki ondandır gözüm daha çok güzelliklerini görüyor..
  • lambada  (30.04.13 23:38:51) 
[]

23 nisanı kutlamaya----> nereye?

Bir zamanlar Caddebostan sahilinde 23 nisanda uçurtma şenliği olurdu. Uçurtmasını kapan gelirdi, çimlere yayılır pikniğimizi de yapardık.(sene 2007 falan- oha yaşlanıyoruz!)

Bu 23 nisanı nasıl değerlendirebiliriz, var mı bildiğiniz organizasyonlar?

Galiba Eyüp taraflarında Disneylandvari 10 stad boyutunda bir eğlence merkezinin açılışı olucakmış, ama emin de değilim.

Kızgın ofis ortamından kendini serin çimlere atıp çocuk olmak isteyen 27 yaş civarı coşkulu arkadaş grubu nerelere gitsin?
Kafagöz kırmadan tabii ki, ertesi gün iş var :/

 
uçurtma şenliği bugün yine var. tamda söylediğiniz yerde. katılmak istersiniz belki. (git: twitpic.com)


  • slartibartfast  (23.04.13 09:42:04) 
@slartibartfast; erken görseymişim iyiymiş, teşekkürler yine de. Neyse 23 nisan da bir ada klasiği olarak Aya Yorgi ye giden yokuşu sabırla 1 saatte tırmanıp, dileğimizi diledik, dondurmamızı yedik geldik.

hergün bayram olsa ya negzel!
  • lambada  (23.04.13 22:03:12) 
[]

Duvar kağıdında son nokta !

Sevgili ikea katalogları;

Taşınma arifesinde duvar kağıdı modelleri içinde kayboldum.

Çokçokçok bayıldığım bi model var lakin, kısa süre içinde benzerini İstanbul'da bulmam gerekiyor.

Unkapanı na gitsem ordaki duvar kağıtçılarından bulabilir miyim benzerini ya da nerelere gideyim?

İşte yüzümü güldürecek şey :
www.wallpaperdirect.co.uk

Ev taşımaya yardım edenleriniz bol olsun! :)

 
ben pek beğenmedim bu duvar kağıdını, uzun uzun düşünüp karar vermişsin tabi mutlaka ama nacizane görüşüm bu yönde.

evi nereden nereye taşıyorsun? tanıdıklarım var :)
  • [silinmiş]  (09.04.13 21:33:45) 
sağolasın beni de kaybettin. bi linke bi duvarıma bakıp ağlıyorum şu an.


  • fannstmer  (09.04.13 21:39:21) 
@borderline cadi; teşekkürler. koçtaş ın sitesinde bulamadım. pop art kağıtlardan mesela bizim alt sokaktada da satan yerler var ama bu tarz bişey bulamadım. araştırmaya devam bakalım :)


  • lambada  (09.04.13 21:47:49) 
unkapanında bunun camel renklisi var. çok da güzel.


  • fosforlu cevriye  (09.04.13 22:38:12) 
@fosforlu cevriye; çook teşekkürler, ozman istikamet unkapanı :) ama eflatun olaydı iyiydi, yine bi şansımı deniyim bakalım :)


  • lambada  (09.04.13 23:24:56) 
123   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.