Ekşi Duyuru

sygic güzel. hem de offline. internet lazımdeğil. sadece haritaları güncellemek için lazım.

Sygic +1 diyorum ve 2 evetle uğurluyoruz.

ücretsiz here var, crack felan uğraşmayın.
play.google.com

300 lira için garantiyi riske etmeye değer mi ?

Türkiye de olan cihazın da maalesef garantisi yok. Garantili fiyatları 3500 den başlıyor

ha spotu 2700 lira, olur o zaman ya yansın ortalık

Mesaj atar misin bana. Hollanda'dan 2-3 hafta icinde gelecek bir arkadasim var. Fiyatlarina baksin bilgi verelim sana.

nasıl bir projen var hocam?

haftaya türkiyeye geleceğim ama baktım da 900 euroymuş cihaz sanırım. o kadar peşinim yok malesef. başka biri çıkar mutlaka. selamlar.

Bana mesaj atsana. Mobilden atamiyorum.

haziranda geleceğim, uyarsa size ben talibim bu işe.
yer:fransa

ps:para peşin kırmızı meşin

9 subatta istanbul'a gelecegim. uyarsa görüselim!

Makine parası olarak 2000 ve 300 komisyon...makineyi 1800 e bulursanız 500 kazanırsınız. Ama sıfır ve kutusunda olacak 2. el kakalamaya çalışmasın kimse ;) Şimdi düşündüm de parayı göndersem ve almasanız nasıl şapa otururum. Bunu çözmek lazım. Sonuçta kimse birbirini tanımıyor. Kendi paranızla alırsanız eğer 2300 e ben kesin alırım. Ben almasam da her türlü satarsınız zararınız olmaz.

yazarak duyuru açanın yazarak düşündüğüne ilk kez şahit oluyorum. ne büyüksün be duyuru!

200 gram izolasyon malzemesi dolgulu olan Merrell marka bot kullanıyorum ve karın içinde o kadar yürümeme rağmen ayaklarımı çok sıcak tuttuğunu söyleyebilirim.

"Çok" sıcak tuttu derken, ayaklarımın gerçekten de karın için de yürürken çok sıcak olduğunu hissediyorum. Hatta gereksiz çok sıcak tuttuğu için böyle bir bot almakta abarttığımı da düşündüm ama vibram tabanın kaymaya karşı gösterdiği direnç nedeniyle memnunum.

Ben Ağustos ayında indirimden 180 TL gibi bir paraya almıştım. Sezon fiyatı galiba bunun iki katı.

www.columbia.com.tr|Product:Technology

www.columbia.com.tr|Product:Info

www.columbia.com.tr|Product:Info

(bkz: mekap)

üzerine tanımam.

Sik sik telefonum calidigi donemlerde bana da oluyor.

bir tek sana olmuyor.
benim zil sesim de rihanna-man down. bu sebeple ne zaman farkında olmasam da alarm benzeri şeyler duysam da duymasam da hemen telefonuma bakıyorum. sonra gerçekten çaldığında da "ben yine öyle sanmışımdır." diyip bakmayınca cidden çağrı atılmış oluyor. :/

Minik donut canavari +1
Ayrica beni arayan soran pek yoktur bazen sik sik araniyormus gibi geliyo sanirsam yalnizlikdan da oluyo biri beni arasin ilgilensin falan :)

bana da çok stresli olduğum dönemlerde oluyor. anksiyete illeti ile bir bağlantısı olduğunu düşünüyorum ne kadar doğru bilemiyorum.

Bana cok oluyor. Takmiyirum artik alistim.

hukuki olarak ne yapacan mahkeme kararı ile konsere iade kararı mı aldıracan? sklirex ne ki tipini beğenmeyecek? önceden bilet alınan yerlerde dam dum sormazlar

kapidaki gorevli kim oluyor ya... sen biletini almissin istersen bir orduyla gidersin.

skrillex senin çüküne kurban olsun amk :) bişey olmaz raha ol.

büyük konserlerde öyle zevk meselesi yapacak kadar vakitleri olmuyor. elinde silahla koşturmazsan muhtemelen içeri sokar

öyle bir durumla karşılaşırsan bana ulaş. yardımcı olurum.

bu bahsettiğin durum genellikle uyuşturucu kullanıldığı çok belli olan konuşamayan ya da altı çıplak kişilere uygulanıyor. skrillex için biraz küçük bir mekan ancak biletlerin satışı başlamadı diye biliyorum. fiyatı garip tipleri uzak tutabilir... neyse.

beyazıt'taki tarihi kapılı kampüste yer alıyor.

(bkz: Gilmore Girls)

gilmore girlste baba var hatta lorelai luke'dan sonra tekrar birlikte oluyor, stars hallow diye bi kasabada geçiyor ve nedense gözleri mavi diye hatırlıyorum.

eğer ana-kız kahve manyağıysa, rorynin ilk sevgilisi supernaturaldaki sam'se, onu heroes'da oynayan jessle aldattıysa, onu kıskanan paris diye arkadaşı varsa, anneannesi aristokratsa, sookie diye şişman aşçı arkadaşları varsa bi de çatlak kirk'ü ve yobaz kim ailesini hatırlıyosan evet gilmore girls.

kasaba toplantıları olurdu bi de..

yalnız ne özlemişim be..

Lisansın garantörü olan kişi/kurum bu anlaşma konusu markayı yalnızca kendisi için kullanabilir.

gibi bişey.

gerçeğe yakın renkler istiyorsan (bence) samsungdan uzak dur. güzel gibi göstermek için olmadığı kadar parlak gösteriyor gibi geliyor.

Philips kullanıyorum, memnunum... şuan bulunur mu bilmem 234cl2sb model.

ips ekranların renkleri daha doğru verdiği biliniyor. ips ekran alın o yüzden.

ips alın. bende tn panel var. uzaktan, sağdan, soldan bakarken görüntü bozuluyor.

ips monitörlerde önerebileceğiniz marka model varsa sevinirim..tabiki tecrübeyle sabit olanlar tercihimdir.23' ve üstü modeller

bende accessories.us.dell.com var. 23" ben video ile de uğraştığım için küçük geliyor. 26" almak istiyorum. eğer sana uyarsa anlaşabiliriz. 10 ekim gibi bir tarihte aldım.

ips ve memnunum.

otoparka parka para vermemek için inat ediyorsan, inat varsa biraz yürümeyi göze almak lazım. osmanlı sokaktan yada kazancı yokuşundan in, kazancı yokuşu üzeri, püreltaş sokak, başkurt sokak,akyol sokak, bolahenk sokak, mebusan yokuşu.
buralarda kesin yer bulursun, hem fazla da yürümezsin, mebusan yokuşunun bir kısmında ispark var bir kısmında yok, sokakların hiç birinden aracınız çekilmez.

cihangir ara sokakları...

Otoparka para vermek istemiyorsan ve yürümek konusunda sıkıntın yoksa tavsiyem: toplu taşıma

5 sene diye biliyorum.

anneler saklardı eskiden. bence artık değeri yok malum bankalar üzerinden yapılan otomatik talimatlar ile ödeme yapılan bu devirde. ama zorlasan belki arkasında falan yazabilir.

otomatik ödemem yok diyelim..niye saklansın ki onca kağıt parçası kadın analar saklıyor attırmıyorda..hukuki bir gerekçesi var mı ki?

eskileri bırak ben yeni gelenleri de atıyorum. yıl olmuş 2012. lazım olursa git çıkar ilgili yerden. alt tarafı bir çıktı alınacak.

hepsini at.
kendine yeni bir sistem kur. internet bankacılığını kullan. tüm faturalarını ordan öde.
fatura ile ilgili bir konu olursa, bankaya gider geriye dönük tüm ödemelerini alır, belgelersin.

faturalar değil de makbuzları saklamak gerek, olur da bir şekilde ödemeniz gözden kaçarsa ödemenizi ispatlayabilesiniz diye. onun dışında fatura falan arkadaşların da dediği gibi ilgili kurumdan 2 dakikada çıkartılabilecek bir şey. yine de yasal bir yaptırımı falan varsa bilemem iyice araştırın.

AVG iyidir, kasmaz ve ücretsiz vewrsiyonu mevcut. Bir diğer alternatif te şemsiye (Antivir)

Microsoft security essential, comodo

avast

avira

comodo en iyi ücretsiz korumayı sağlar ama biraz daha üst sınıf kullanıcıya hitap eder. basit arayüzlü olsun, basit virüslerden de beni korusun diyorsanız avg veya avira önerilir.

metrobüs- altunizade
minibüs- ümraniye (birlik sanayi sitesi'nde in biraz yürü)

hangi minubüsler efenim ? pek bilmiyorum karşı tarafı..üzerinde ümraniye yazan herhangi bir minibus geçiyor mu

neon fontlara benziyor. bu şekilde arayabilirsiniz

evet, 5 10 şarkı dönüyor
edit: bişey değil

(bkz: stereomood)
www.stereomood.com

muusico.com vardi taze kapattik. turkce boyle site bulmak cok zor. muyap telif hakki ihlali diyerek 3-4 aya kapatiyor siteleri.

bira.fm var. hem değişik seçenekler var, kendince frekans falan ayarlıyorsun, hem de birayı salladıkça azalıyor falan. hoştur yani, tavsiye ederim.

grooveshark.com ;)

Bir şey yapamazsınız. Aldığınız hizmet "8mbit'e kadar" taahüt ettiğinden 1 mbit verserler bile yapılacak bir şey yok.

arkadaş adamlar zaten düşük veriyor.Ama modem arayüzünde 8mbit yazması gerekir en azından verilen max hız olarak.Adamlar çıkışı bile 4 ten başlatmış.Yani şu istanbulda kimse internete bağlanmasın.Sadece benimki açık olsun ancak 4 olur.4.1 bile olmaz şuan hızım.Adam mı sıkıyolar bunlar ?

adam mı sıkıyolar bunlar?

büyük ve haykıran puntolarla evet.

altyapıları herkese aynı anda 8mbit verecek kadar gelişmiş değil,
ama herkesi üye yaptırmak isteyecek kadar da açgözlüler,
bu sebeple hızı engelliyorlar ama insanları da 8mbit hız var diye kandırıyorlar, hemen de ekliyorlar 8mbit.e kadar. dipnot düşünüyorlar, bölgenin santrale olan uzaklığına göre değişeblir diye. bu sebeple 1mbitin bile altına düşebiliyorlar.

bi de adil kullanım hizmetini(!) sundular şimdi. 60 küsür lira öde sınırsız internet al ve bu 50gb ile sınırlı olsun.

ara konus, bazen hattin 8 mb almayabilir kopmalar olabilir diye diye 4'e sabitliyorlar, soyle 8 yapsinlar bak bakalim ne olcak durum

aynı numara birden fazla kaydedildiyse öyle olabiliyor?

yok onu da sildim.tek numara var yine de oluyor.ama genelde +90 ile başlıyorsa numara bu durum oluyor.

sahte evrakla japonyada akademisyen olan bir bilim adamı (?) vardı türk, nedense aklıma o geldi. adam uğraşmış uzay kıyafetine kendini montelemiş falan..

panax ın mucidi adam mı bu :D


herkes keriz bi sen zekisin :) adam tıp okumuşmuş okumakla alim mi olunuyor hacı eşeklik baki kalmış adamda buyur

www.sikayetvar.com

araştırmayı böyle yap cv den başlarım o lalenin.

her okuduguna sorgulamadan inanmaktan turk ve badem bıyık olmanın gereklerinden olsa gerek.. dr imajıyla scam yapıcak olsam kendi web sayfamda yer alıcak biyografide elbette tıp okudum şu şu tarihler arası şu şu şu universitede tadında yazılar yazardım.
adamı tanımam etmem ama okudugu okuldan bunu teyit etmedikçe televizyona çıkıp mucizevi tedavilerden bahseden adamın doğru söylediğine de inanmam.

@hayvan gibi yazar
harbiden adın gibisin arkadaş.okumadın sanırım uzun diye yazıyı.adamın alim olup olmadığı beni gram ilgilendirmez.herif tıp fakültesini bitirmiş de "dr" ünvanını almış.ne yaparsa yapsın önemli değil benim için.katü tıp fakültesine kıytırık diyen ne bölümü okudu onu merak ettim ben.

seindfeld adım gibi olsam buraya yazdığın abuk sabuk yazına taşak yaparak cevap verirdim. katü den mezun olan dolandırıcı olamaz diye bir ayet i kerime mi var? kıytırık bir bölüm denmişse biri "gerizekalıya anlatır gibi anlatıyorum" : adam öyle şarlatan ki böyle biri doğru duzgun bir okuldan mezun olmamıstır sanırım diyor adam kımsenın adamı merak edıp ne ayaktır dedıgı yok ama yaptıgı reklamlar o kadar sacma ve aptalca kı adamı arastırmadanda duzanbaz oldugunu anlamak ıcın einstein olmaya gerek yok.

dünyanın en büyük sorunlarındna biri kalp damar hastalıklarıyken ve milyar dolarlar harcanırken bu mevzularda kıçı kırık bi badem bıyıklının "ben buldum çaresını, bu kadar ucuz hem tv den satacak kadarda paraya kıymet vermeyen biriyim ilaç şirketlerine bu formülü 2 milyar dolara okutmayacak kadar insanlık dostuyum" dediğini mi zannediyorsun? gelmiş birde kınıyorum falan demisin. buyur kına.

abi okudum da şunu anlamıyorum sen diyorsun ki araştırmıyosunuz eyvallah ama gidip adamın sayfasından mı referans aldın yani.

ha kaldı ki referansımız burda adamın diplomayı aldığı okul bile olsa, tıp ilmine kafa yormuş kişi nası böyle iddialarda bulunabilir. ulan madem bu akdar kolaydı, harbiden bu kadar insan niye ölüyor yani.

trollük yapıyosun diyeceğim nerdeyse ama burda niye trollük yapasın.

sansasyonel olmadan medyatik olamazsın, umut kapısı da olamazsın. bu tarz insanların yaptığı diplomalarını kullanarak umut tacirliği yapmalarıdır. tıp doktoru olması ne bilgili, ne de cahil olduğunu gösterir. ama asılsız, sahte tedavileri bir yalancı ve tacir olduğunu gayet gösterir nitelikte. öküzce eleştiriliyor dersin katılırım. öküzce eleştiriliyor çünkü, insanlar sinirli çünkü bu tarz kalpazanlıklara. çok gördüler. bütün medyanın kocaman bir yalan ve umut/mululuk tacirliği olduğunun az çok bilincindeler.

Bu kadar insana bravo ne dediğimi amacımı anlayamamış...

Adam ister şarlatan olsun,ister tüccar olsun,isterse bilmemne olsun.Bu beni ilgilendirmiyor.Siz gidip hala "adam şöyleymişde okumuşta şimdi şöyle olmuş...bla bla bla" konuşuyosunuz.

1 kişi bile anlamadıysa şurda soruyu olağan demek böyle yazarların bu tür entryler girmesi.

Bak burada tercih robotu var. www.memurlar.net

o tercih robotlari cikmadan once ben dedigin gibi excel e aktariyordum butun listeyi. akil isi degildi ama ise yariyordu.

yapılamaz. çiğ krema var onun içinde. en fazla sütle yaparsın ama anlamı olmaz ve sulu olur tabii ki.

mayonez veya beşamel sos olsa neyse de krema süt yağı olduğu için evde yapılabileceğini pek sanmıyorum.

iyi de efenim o çiğ krema nasıl yapılmış ne var içinde illaki evde bi şekilde benzetilemez mi ?
neyse onsuz nasıl yapsam değişik bi şekilde yapasım var

işte sütü yağından ayırıyorlar kaymak/krema dediğimiz şey oluyor yağ kısmı, ben almayı unuttuğum zaman makarna sosunu şununla yapıyorum www.ekicipeynir.com ama değişik bir şey olur mu sizin için bilemem tabi.

Ahh keşke alaymışım güzele benziyor.Sonraki sefere aklıma bulunacak.Artık karar verdim kuşbaşı tavukla yapıcam efenim üzerine de kaşar idare eder.

Kremali mantar corbasi aliyorsun, su yerine belirtilen miktarin yarisi kadar süt ile pişiriyorsun ve mukkkkemmmmel oluyor bunu da makarnaya dokuyorsun en son iste.

Dünya kupasında da yokuz 2014'de. Sanırım 2016'da da olmayacağız Euro 2016'da. Cezalar olaylar olaylar.

Dunya kupasında olacağız 2014'te. Sanırım 2016'da da olacağız. Olaylar olaylar.

"orda olsaydık ne olurdu" dediğimiz için irlanda'yı izliyoruz. oyuncumuza sahip çıkmıyoruz, aşırı sabırsızız, yükselen her değerimizi paçasından tutup aşağı çekiyoruz. eh böyle bir ortamda başarılı bir milli takım olamıyor.

futbola bu kadar ilgi duyulan bir ülkenin milli takımının her turnuvaya gidebilmesi lazım. hollanda, almanya gibi olmamız lazım. rusya örneğini verebilirim... neredeyse her turnuvaya katılıyorlar, nerede olurlarsa olsunlar gruplarında favori gösterilebiliyorlar ama öyle müthiş top da oynamıyorlar. kalburüstü diyelim.

bizde o da yok işte. not olarak belirteyim, "bu takımlar var biz niye yokuz" diyenlere acayip uyuz oluyorum. ulan kuponla katılmadı adamlar o turnuvaya, bizim de girdiğimiz elemelerden gittiler. yeneydik rakipleri biz de çıkaydık.

İrlanda daki istikrarlı oyuncu sayısını yakalayalım da ondan sonra onlar orada biz yokuz diyelim. Takımın neredeyse hepsi Premier League de yıllardır oynuyor veya oynamış, bir kaç tanesi 1. Lig de oynuyor. Adamlar elemelerde çatır çatır top oynarken bizimkiler pas yapamıyolardı. Sikimsonik Hırvatistan dan içeride 3 yedik amk.

Ondan sonra hoca faktörü var, getirdiler hayatta her şeyi yaşamış, hiç bir hırsı kalmamış 100 yaşında adamı, tatile geldi resmen, Hollanda'ya hocalık yapar gibi yaptı, halbuki bizim futbolumuz gelişmekte, her şey ve her oyuncu özel ilgi istiyor bunların sorumluluğunda biri yıllar sonra Abdullah hoca geldi.

euro ne demek arkadaş gelmiş çin,hindistan diyorsunuz.benim demek istediğim bu kadar az nüfusa rağmen adamlarda yetenekli futbolcular var ve elemeleri geçip katılabiliyorlar.bizde sürüsüne bereket herkes halısaha oynar,milyonlarca taraftar olur,trilyonlarca lira harcanır futbol için.buna rağmen bu başarısızlık çok kötü kimse alınmasın.

çok mu rahat türk futbolcular yoksa yönetimimiz mi çok kötü,arkadaş ben dünya 3.sü olduğumuz maçtaki ruhu istiyorum gençlerde yok sanırsam.

ayrıca helal olsun irlanda seyircisine.gol yedikçe alkışladı adamlar.bizde bu eksi var birde habire yuhalarız.bok var yuhalıyosun kendi takımını.

milyonlarca lira bizim futbolumuza, gençlerimize harcanmıyor ki, elin duyulmamış, kendi takımında oynayamayan oyuncularına yılda 5 milyon dolar veriyoruz. dışarıya gidiyor para. o paranın yarısını alt yapıya harcasalar bikaç sene sonra 10 tane çok iyi futbolcu çıkar. irlanda yı bilmiyorum ama ingiltere ekolü vardır kesin, ingilizlerde küçük yaşta eğitime çok önem verir futbolda. bizde herkes halı saha oynuyor ama bilinçsiz oynuyor, altyapı için ne teknik ekipman yeterli ne yeterli sayıda iyi hoca yetiştiriliyor.

tabi bunlarda dediğin taraftar sabrı etkisi de önemli. adamlar gol yiyince alkışlıyor, biz olsak ıslıklarız, hemen başarı gelsin istiyoruz, 5 maç yenilen teknik direktörü yolluyoruz, o sene şampiyon olunsun diyoruz. chelsea ye bak adam kaç senedir milyar dolarları akıttı, yeni aldı karşılığını, ama bi kerede gidip ne biçim takım bu daha para harcamam demedi.

Bence o logo değişmemeli, değişecekse de revize edilmeli ama çok fazla oynanmamalı.

"ülkeyi ele geçircekler abi" mantelitesi var. markette ülker almak istemeyen bi asker demisti. sanırım korkuyorlar.

Sana mı soracaklar neye dair mizah yapacaklarını? Kimsin sen?

Kimse senin cinsel hayatına karışmıyorsa, sen de kimseye karışma.

Ayrıca biraz ekonomi ve istatistik araştırması yap. Türkiye'de tüketici kitlelerinin nasıl davrandığına dair. Bu ülkenin "helal ürün" damgası görmeye ihtiyaç duyan bir tüketici kitlesi var. Elbette kendi ideolojisindeki firmaları tercih ederler. Sen hiç şakirt yurdunda eti gördün mü?

+1 alideemir1

Ülke iran olucak korkusu var.Ne kadar düşünmeden yoksun insan olduğunu gösterir bu düşünce de...Korkucak önlem alacak bir şey varsa bence pkk ve doğudaki pkk lı kürtler olmalı

Ayrıca bira içende böbrek taşı, kadeh şarap içende kalp rahatsızlığı olma riski daha azdır. Fazla su içersen ona bakarsan hidrasyondan ölürsün, hatta zayıflatma merkezinde böyle bir ölüm olmuştu. Önemli olan kendini bilmek.

Ha, eğer içmeyeni şaka yollu değil de cidden ezik diye aşağılayan varsa onun da çarkına sıçayım.

@rearazem bu konuşulanları mizaha yorduysan sende bi sıkıntı olmalı.hem kimseye karışılmıyor bence sadece herkes özgürce ne yaparsa yapsın deniyor.bu sinir nedir ki ?
şakirt yurdunda et yiyemedin diye mi bu tantana :)

Müslüman değilim. Birilerinin insanları Müslümanlaştırma ya da Hristiyanlaştırma çabalarına gıcık oluyorum. Yeşil sermayenin insanların beynini yıkama ve onları kandırma amacıyla kullanıldığını düşünüyorum. Bu sebeple ben Doğrudan Yabancı Yatırımları ya da çok uluslu ne idüğü belirsiz şirketlerin ülkede yatırım yapmasını isterken, yeşil sermayenin bu ülkede faaliyet göstermesini istemiyorum. Keza Coca-Cola olsun, bir ülkeden kazandığı parayla o ülkedeki insanların dini görüşlerini manipüle ettiğine inanırsam, onu da istemem. Bunun yanında, bir marka kaliteli hizmet sunuyorsa ister Müslüman olsun, ister Hristiyan, neden oradan alış-veriş yapmayayım?

İçki konusuna gelirsek... İçki içen adamın verdiği zarar, eğer kalkıp da birine tecavüz etmedikçe, yeşil sermayeli dolandırıcıların verdiği zarara nazaran daha hafif, anlık ve geçicidir. Çünkü yeşil sermayecilerin hedeflerinin bir kısmı gencecik çocukları okutmak maksadıyla beyinlerini yıkamak olduğu için, bıraktığı yaralar yıllarca sürecek cinsten. Bu sebeple içki içenler, yeşil sermayecilerin yanında melek kalır.

Çağdaşlık konusunda ise... TDK'ya göre "çağdaş" kelimesinin tanımı: Bulunulan çağın anlayışına, şartlarına uygun olan, çağcıl, uygarca, asri, modern.

Kim ne giyerse giysin, buna karışamam ama ben de bu çağda sırf sünnet diye peygamber gibi giyinenleri bırak da "çağ" bakımından yargılayabileyim. Kimsenin giyimine karışmıyorum ama bu durumu "günümüzle" bağdaştıramıyorum. Bu benim düşüncemdir. Sen de buna engel olamazsın.

paranın dini yoktur. yeşil sermaye ülkeyi falan ele geçirmeye çalismiyor. hepsi diger patronlar gibi yavaak. ulkeyi ele gecirmek gibi bi niyeti olsa bile daha cok kazanmak icin yapar bunu..

Markette satılan ürünlerle kafanın yıkanıldığı arasında bağdaşlık kurabilen insanlar varken ne konuşursak boş efendim.
Açıldığından beri alışveriş yapıyorum kafam falan yıkanmadı aynı tas aynı hamam gidiyorun.

Yabancı şirketlerden alışveriş etmek onları kalkındırmak güzel bir amaç evet adamlar gelişsin ne gerek var yerli sermayeye.

Kafa yıkamaya gelince.Bunun açılımı nedir ? İnsanların kuran kursuna gitmesine dini öğrenmesine kafa yıkama deniliyor sanırım ? Müslümanlıktan mı korkuluyor ? Müslümanlığı bilen birisi tam anlamıyla korkmamalı.

Tecavüz ve kafa yıkama ? Tamam efendim bu yorumdan sonra cevap veremeyeceğim.Bayanlar cevap versin.Kafanız mı yıkansın yoksa tecavüze mi uğrayın ? karşılaştırmak bile saçma.

günümüzle giyimi bağdaştıramıyorsunuz.Sizin kendi göz zevkinizdir bu durum.70 sene önce herkes şapka takıyordu.Türkiyede kot pantolon yokken nasıl giymeye başladık ? Amerika sağolsun yaptı gönderdi kendi kültürüne uydurdu bütün dünyayı.Giymiyormuyum giyiyorum kim ne derse desin giyerim çünkü umrumda bile değil giyme diyenler.Sizin neden insanların nasıl giyindiği umrunuzda ?

yoo dalga geçmiyorum. onları yazan benim -> herkes kendine yakın olan zengin olsun ister. param yeşile gidiceğine param kırmızıya gitsin.. evet ülker para kazanacagına milka para kazansın .. cemaat kazanacagına koç grubu kazansın gibi..
cumaya gitmelerine karışmıyorum , gidebilirler .. ancak o marketlerde kadınlarda çalışıyor o zaman bi zahmet na-mahrem demeyip kasaya geçsinler.. na mahrem demesine de karışmam kendi bilir ama o zaman çalışmasın orda bi zahmet otursun kocasının hareminde , harem ağaları olmadan çıkmasın dışarı !
pembe otobüs mevzusu 2 gündür gündemde pardon ama bunu benim kendimi ait hissettiğim zümre taraf atmadı ortaya, saadet partisinin fikri şimdi söyle bana kim kimi ayrıştırıyor kim kimi farklılaştırıyor.

gerçek müslümanlıktan korkma gibi bir durum yok , ama gerçek müslümanlık hoşgörüsü sadece efsanelerde var.. birde osmanlı bi ara gerçekten hoşgörülü olmuş o yüzden zaten ankara savaşı hezimetinde ayakta kalabilen şehzadeler o sırada vasal olarak osmanlı ordusunda bulunan sırp despotu ''hadi rumeline , evimize dönelim '' demiş.. gerçek müslümanlık öğretiliyormu? gerçek müslümanlık kuran kurslarının kapısından içine giriyor mu ? şu an binlerce öğrenci mürid yetiştirmiş cübbeliniz fuhuştan içerde , motorcu adnan ı bilen biliyor zaten , bir de fethullah hoca efendiniz vardı , usa de sürgünde.. uuu yeeee adamım gercek müslümanlık versus topluma örnek olan din adamları -- '' i against i'' massive attacktan bonus gelsin . hazreti ömerinizin adaleti hazreti alinizin adaleti 1200 yıl önce onlarla beraber öldü. sonrası hep birbirinizi yediniz , birbirinizi yememek için başka ülkelere feth e giriştiniz. arabistandan kalkıp iberya yarım adasını işgal etmek ne amk ?
ayrıştırma mı alayını yapmıormu sag görüşlü partileriniz. pembe otobus ne ? kürtaj ı din yasaklıyor bahanesiyle yasaklamak ne ? zaten inanıyorsan oldugu zaman ''allah rızkını verir'' der yaparsın ben inanmıyorsam bana bu dayatman niye ? zina okey fırsat geçtikçe yapıorum , karşılıklı anlaşma neticesinde oluyor bu kimseye tecavüz etmiyorum kimseyi zorla yataga atmıyorum ee benim zinam eger islam hak diniyse günah okey ya bırak cehennemde yanmayı göze alıyorum ben sen beni kurtarmaya kalkma bi zahmet dayatmalarınla sen yapma günahsa canım kardeşim.. bırak ben istediğim gibi günah işliyim inan sonuclarını biliyorum ama umursamıyorum.. sen sonuclarını umursuyorsan işleme . senden bana neee ?? benden sanaaa neee??

@seindfeld

Nasıl anlıyorsun? :)

1-) Mesela oradan oda parfümü alınca soluduğun hava beynini yıkamıyor. Ve ben böyle olduğunu iddia etmedim. Kazandığı parayı aktardığı yerden bahsettim.

2-) Yabancı şirketlerden alışveriş yapmak her zaman kötü değildir. Sen bu ülkede yabancı şirketlere satış izni vermezsen, o şirketten bir şey almazsan, sen de onun ülkesinde satış yapamazsın. Peki sen kendi ülkende üretemediğin ya da pahalı ürettiğin bir şeyi nasıl tedarik edeceksin? A malını dışardan alırken 5 birim para veriyorken, onu kendi ülkende kıt kaynaklarınla üretmeye kalkarsan 10 birimlik kaynak harcamak mantıklı mı?. Kaldı ki, yabancı işletmelerin istihdam faydası ve yerli şirketleri rekabetçi olmaya zorlaması, kaliteli ürün üretmeye teşvik etmesi gibi faydaları da vardır. Eğer yabancı şirketin kazandığı parayı doğrudan ülkesine götürmesini istemiyorsan koyarsın kotanı, çıkartamaz bütün kazancı dışarı(bak ne de güzel kafiyeli cümleler). Dünya ekonomileri merkantalist ekonomi anlayışını terk edeli çok oldu. Şu "eski kafalılığı" biraz bir köşeye bıraksak? Bak, Rusya'sı Çin'i bile serbest piyasacı oldu. Yeşil sermayeli AKP bile ülkeye yabancı sermayeyi davet ediyorken sen kalkmış burada "Yabancı şirketlerden alışveriş etmek onları kalkındırmak güzel bir amaç evet adamlar gelişsin ne gerek var yerli sermayeye" diyorsun. Oldu bebeğim.

3-) İster Müslümanlık olsun, ister Hristiyanlık olsun, daha ufacık çocukların aklını dini bilgilerle doldurmak saçmalıktır. Sen Müslümansın. Küçük çocuklara, onlara herhangi bir tercih şansı tanımadan Hristiyanlığın aşılanmasını ister misin? Sen de bir Müslüman olarak çocukların Müslümanlığı seçerek "doğru yolda" olmasını istemez misin? Hristiyanlar da Müslüman değil, Hristiyan olmasını ister değil mi? Ama onlara her ikiniz de şans tanımıyorsunuz ki? Beyinlerini yıkıyorsunuz. Bırak abi, kendi karar versin? Niye yıkıyorsun?

4-) Tecavüz vs beyin yıkama. Sanki ben bu rekabette tecavüzden yanaymışım gibi bir izlenim oluşturmak hoş olmamış. :) Sanki her alkol alan tecavüz ediyor. Peki tacizci imamlara, papazlara ne demeli? Yani aslında ben bu karşılaştırmayı yapmak istemezdim ama... Her neyse. Alkol alma bireysel bir durumdur, taş çatlasa sadece ufak bir grubu etkiler. Ama şu beyin yıkama denilen olay güruhları, toplumları hatta nesilleri etk,l,yor. Bkz. (Müslüman olan toplumlar ve içindeki bulundukları rezil durum)

Kot mot olaylarına girmişsin. Üşendim bir şeyler yazmaya. Sıkıldım senden. :)

Türkiyede ki tartışmalar genelde tartışan tarafların birbirlerine fikir dikte etmesidir.

Ben demiyorum ki arkadaşım bunu yapma şunu yapma.Mantıklı geleni söylüyorum.Sadece şuna cevap verin eğer ki özgürlük yanlısıysanız ( özgürlük dedim de şimdi de onu açıp uzatmayalım mevzuyu...genel yasaların koyduğu özgürlüğü diyorum) şuna cevap verin yeter.

İsteyen istediği şeyi giyer,istediği dine inanır,istediği gibi içer,istediği gibi çocuğunu eğitebilir buna kimse karışamaz.Benim felsefem budur.Tabiki hepsinin genel kümesi kimseye zarar vermeyecek şekilde yapması.

Türk insanı o kadar salak değildir.Beyin yıkamakta o kadar kolay değildir.

arçelik'in kampanyalı bir ürününü almıştık 630TL ye. en ucuzundandı sanırım, 2 programlı basit birşey. Çok ses yapmıyor ama yılaması uzun sürüyor (1 saat kadar) ve eğer az bulaşık var ise buna yönelik bir program yok.

Tavsiyem azbulaşık ile veya durulama ile çalışabilecek orta karar birşey alman. Özellikle de bosch marka almanı öneririm, 50 ye 100 e bakma. pahalı ve çok sık değiştirmediğin aletler bunlar, 1 kere al iyi olsun.

arkadaşı düzeltmek istiyorum, 1 saat bir bulaşık makinesi için kısa bir programdır, ortalama makinelerde normal programlar 3 saate kadar sürüyor.

bulaşık makinesi önemli abi. bence ucuza kaçma. sonuçta o yıkanacak olan tabak çanak ile yemek yiyeceksin tekrar. o yüzden bu konuda iyi bir şey almalısın. şahsen 600 ün üzerine biraz ekleyerek siemesn ya da bosch alabilirsin.
biz de siemens var. ses olayı mutfağın kapısını kapatırsan hiç olmaz. yani hafif bir gıcırtı tarzı sesler işte. 3 programı var. 55 dakikalık bir programı var hemen hemen hep onda yıkıyoruz. su giderleri hakkında emin değilim ama daha tasarruflu olduğunu söylüyorlar.
@talemon
1 saat kısa değil ama 3 saatlik program ben hiç görmedim.

Bende de en ucuzundan 3 programlı Siemens var ve memnunum. Ama keşke biraz daha fazla verip daha çok programlısından alsaydım diyorum. O programlara çok ihtiyacım olduğu için değil; ama zenlaid'in de dediği gibi gerçekten kısa olan programlar çok programlı makinelerde oluyor ve eğer benim gibi tabakları makineye koymadan önce sudan geçiriyorsanız zamandan ve elektrikten tasarruf oluyor. Bu arada ben de 3 saatlik bir programa denk gelmedim. En azından Bosh, Miele ve Siemens üçlüsünde yok öyle bir program.

Hmm güzel tavsiyeler.Şunu gördüm sizce nasıl? Adam 9 programlı makineyi 600 e satıyor.Hemde arçelik.Bi bit yeniği olabilir gibi geliyor bana.Modeli 6095 edi imiş adama sordum.

www.sahibinden.com

bosch'un iki yıl önce alınan bir modelinde iki saatten uzun süren program var. bana da çok uzun geldi, bulaşık dediğinin bir, olmadı bir buçuk saatte bitmesi lazım fikrimce.
marka diye atlamayın yani, dayanıklı olabilir belki (ki henüz söylemek için erken) ama fonksiyonları yetersiz olabiliyor o fiyat aralığında.

kabataşdan vapurla

tramvayla kabataş ve vapur

:) sanırım acemisiniz bu konularda.30 tane kadını tramvaya bindirmeye kalkamayız efendim.
varmıdır tanıdık ucuz yollu otobüs veya tekne kiralayabileceğimiz bir yer

bizim köşede gençler var toplu halde geçen kadınlara nereye ablalar götürelim mi? diyorlar, denenebilir.
veya minibüs tarzı bir araçla eminönü'ne oradan ya normal vapur ya da gezi/tur tekneleri ile büyükada'ye gidilebilir de bütçe ne kadar ki?

normalde 30 tane kadın travmaya biner ama, 30 tane kınaya gidecek kadın binerse enteresan olur o zaman.boyalı süslü püslü.belediye dağıtmış gibi olursunuz.5 er 5er taksiyle gidin kabataşa ordan da hop vapur

bütçe en uygun nasıl olabilirse o kadar olcak işte.vapur kişi başı 3 tl gidiş dönüş 30 kişi 180tl olacak bide minibüs kiralaması var pek fikrim yok fiyatlar hakkında

derin felsefelere daldım şimdi bak.

Karışım oranları eşit oluyor da, son durumda birinde yüzde x süt, yüzde (100-x) kahve; diğerinde ise yüzde x kahve, yüzde (100-x) süt bulunuyor. Bu soruya "paradoksal" denmez bu arada. (bkz: paradoks)

bunu okuduğum da aklıma gelen ilk şey; bir süre sonra önceden süt olan bardakta sadece kahve, önceden kahve olan bardakta sadece süt olabilir mi?

Kabul edelim ki karışımımız homojen olmasın.Meselâ kahveye kattığımız süt,tamamen dibe çöksün.Kahveden aldığımız miktar tabi ki sütten aldığımıza eşit olacaktır.Veya:

İlk karışımdan sonra kaşığımızın yarısı süt, yarısı da kahve olsun.Bu sefer yine sütte yarım kaşık kahve,kahvede yarım kaşık süt bulunacaktır.Veya:

İlk karışım homojen olsun.Aldığımız bir kaşık karışımın % 90'ını kahve, % 10'unu süt kabul edelim.Sütün % 90'ı kahvede kalmıştır.Sonuçta eksilen sütün yerini kahve dolduracağından karışım oranları eşit olur.

1 kg = 1 ton ¿?

1 kg = 1000 gr.............(1)
2 kg = 2000 gr.............(2)

(1) ve (2) çarpılırsa:

2 kg = 2.000.000 gr
2 kg = 2.000 kg.............(2.000.000 gr = 2.000 kg)
2 kg = 2 ton..................(2.000 kg = 2 ton). Dolayısı ile,
1 kg = 1 ton

sabah sabah uğraştırdınız beni ya. yok öyle birşey olmuyor. bir de dolu bardağa eklerken dökülecek miktar karışımdan mı yoksa bardaktakinden mi o önemli.

ama oranlar eşit olmuyor. delinin biri taş atmış :))))

Öf ya, sen de mi şunlardan çıktın, keşke cevap vermeseydim.
O gram'ları kilogram'ları yavaş çarparsan iyi olur, saçın başın dağılmaz.

kaşıkla bardağı oranladığında bire yüz gibi bişey çıkıyor. bu kadar büyük farkta da karışım oranları eş çıkar.

iki bardagın da altında süt ve kahvenin her an homojen olmasını saglayacak bir karıştırıcı düzenek oldugunu varsayarsak doğrudur.

ama bir nokta var unutmamak gereken. a bardağından 1 kasık alıp b bardağına atarak işe başkadı isek, son hareketimiz b bardağından yarım kaşık alığ a bardağına atmak olmalıdır eşitliği sağlayacak limit tekrarda..

+1

yalnız öleceksin.

aslında şöyle sanki: futbol hakkında konuşulanların %95'i gerzek ve boş şeyler, erkeklerin bunları konuşması kanıksandığı için kadınlar öne çıkıyor.

fanatşk olmasın da yine ofsaytı, korneri bilsin, yeri geldiğinde senle maç izlemeye gelsin.

+ küfürlü veya argo konuşmak!!! allahım gördüğüm, duyduğum anda nevrim dönüyor :/

kesinlikle. ama şöyle bi şey var ki televizyonda konuşan erkeklerin de çoğu gereksiz konuşuyor ve bana onlar da itici geliyor. eğer tek başına maça(stada) giden bir kadın görürsen işte o tamam itici gelmeyebilir.

aslında yakışmayan futbol konuşmak değil. kadının o an içine büründüğü rol, erkeklere göstermek istediği "bakın ben de sizin gibiyim" tavrı. kızlarla sürekli moda konuşan erkeklerde de var aynı şey. bir şekilde anlıyorsun ne kadar samimi olup olmadığını ve samimi değilse itici oluyo tabi ki..

ben konuşuyorum. boş konuştuğumu da düşünmüyorum. maçlara da gidiyorum. kimseye gösteriş için falan da yapmıyorum. ne yapayım kimi insana itici gelmemek için, kafalarındaki çerçeveye girmek için sevdiğim şeyden mi vazgeçeyim? bu tip kadınlarla iletişim kurmazsın olur biter. enseden patlatıyormuş "sen ne anlarsın" diye asdlkajsd benim arkadaşlarımın da gayet hoşlarına gidiyor. o nasıl olucak?

vah vah kızlar da mı bir sporu sevebiliyormuş? bi de takım mı tutuyorlarmış? hatta bunun hakkında konuşuyorlarmış! beyler:(

böylelikle belki anlamadığı şeyler üzerine konuşan erkeklerin de , olur olmaz küfür eden erkeklerin de ne derece itici olabileceklerini anlamanıza fayda sağlayabilir.

Birisi küfür eden erkeklerinde itici olduğunu söylemiş.Arkadaş siz bizle kendinizi bir mi tutuyorsunuz ? Yok o kadar eşitlik bir yerde bir çizgi vardır olmalıdır.

www.ebay.com

çok bişey etmiyor. linkteki 27 dolar.

linkte olan kitap değil ama sanırım şudur burda kapağı yok ama
1.bp.blogspot.com

edit:oo hacılar aynen yanlış olmuş.olsen twins başlığına eklenecekti bu.doğrusu şudur efenim
www.biblio.com

her şey beğenildiği için izlenmiyor facebook'da, like butonlarından da anlaşılacağı üzere, muhabbetlere fazla meze olmuş kendisi, böylece popüler olmuş.


facebook ne la...

bana da öyle geldi ama..

evet

izmirde sallandı.

evet!

güzel kandilli rasathanesine sadece deprem hissettiğimde bakarım onda da anında kitlenir arkadaş.
en son muğlada olmuş onu görebildim 23:40 ta 2.4

valla 3 avize topu, serçe parmağı yarısı kadar yarım bardak su dalgası ölçeğinde sallandı benim bura.

5.1 tekirdağ

The fall izlerkende pek de manidar oldu.seni gidi artçı seni...2 saat önce togo da 6 şiddetinde olmuş.makedonyada da 5

2012.06.07 23:54:25 40.8483 27.9210 14.9 -.- 5.1 -.- MARMARA EREĞLİSİ AÇIKLARI-TEKİRDAĞ (MARMARA DENİZİ İlksel

gondol gibi sallandık beyler.

venüs var bir de havalar çok sıcak ondan bak diyoruz biz de hehe

kim milyoner olmak ister'e katıl ama sıra gelir mi bilmem.

bloombergde (bkz: kelime oyunu)

ben de şuna bi süre maaruz kalmıştım. her seferinde sinirden tüylerim tiken tiken olurdu.

HAMDİ DOMDİ

KOCAMAN BİR KAFASI VAR
KÜÇÜCÜK BİR VÜCÜDU VAR
BAŞINDA MİNİCİK BİR ŞABKASI VAR
HAMDİ DOMDİ HAMDİ DOMDİ

SALLANARAK YÜRÜYORDU
NEŞE İLE GÜLÜYORDU
KARŞISINA ÇIKTI BİR DUVAR
NEDE YÜKSEK BOYU VAR
DUVARA ÇIKTI TIRMANDI
HAMDİ DOMDİ YUVARLANDI
BUNU YAPMAYI KOLAYMI SANDI
CANI YANDI CANI YANDI

Çok haklısınız ya ben pepe'nin şarkıları ile oturup bir 35'liği deviririm kederden

sohbet

yoğurt?

salata çok güzel gider.

domates doğra üzerine.

pirinç salatası var içine turşu zeytin mısır fln

tavuk neyim yok mu

Biraz kıyma, bir yumurta ve baharatla karıştırıp kadınbudu köfteye dönüştürebilirsin.

biraz kıyma 2 yumurta ve baharatla, pilavı yemeden de karnını doyurabilirsin.

uzerine koymak uzere dondurulmus bezelye ve misiri haslayabilirsin. yanina da istersen yogurt.

sonuç olarak domates ve salatalığı ince doğrayıp beraber pişirdim.yanına da yoğurt koyup yedim.
mısır bezelye olaydı iyi olurdu da elimizdekilerle bu kadar

salata yapıp, pilavla karıştır. çok güzel oluyor.
bi de ayran yanına. oh, mis.

acıktırdınız beni de ton balığı da yanına gidebilir.

köfteyle domatesi karıştırma. kızartma üstüne yumurta iyi. yanında domatesi ye. köfteyi de öğlen ekmek arası yaparsın.

asıl soru "zehirlenir miyim?" ise birşey olmaz. yiyebilirsen karıştır hepsini ye.

açıkta kalmadıysa problem olmaz da, yahu dünden kalma patates kızartmasını biraz çirkin değil mi ?

Buzdolabında bekleyip soğumuş patates kızartması gibisi yoktur. Ama bunu taze değil bayat ekmekle yiyeceksin. of:/ Açım:/

larry david - woody allen filmi var bi tane Whatever Works. tavsiye ederim.

scott pilgrim vs. the world

ejderha dövmeli kız

(bkz: 2011'in en iyi filmleri)

www.imdb.com

gayet guzel dusunmusun ya toplumun genelinde oldugu gibi hic kendini karsi tarafin yerine koymadan yoluna devam etseydin? bence o zaman kendi kendine sormaliydin ben neden dusunemedim diye

olayı tahrik değil de taciz olarak adlandırırdım ben, ama bu şekilde düşünmeniz normal alanınıza girilmiş, rahatsız olmuşsunuz ve 2'ye 1 durumda kalınca güçsüz de hissetmiş olabilirsiniz (kendi başımıza gelmeden bir takım şeylerin ne hissettirdiğini tam anlamıyla anlayamıyoruz ne yazık ki)

çok güzel bir kuzenim var sokakta yürüdüğünde gayet normal askılı body ve kotla gezdiğinde bile erkekler yiyecek gibi bakıyor hoş güzel olup olmamasıda fark etmiyor ya bu ülkede bir cafeye tek başına oturmaya gidiyor bakışlardan kurtaramıyor sahile uykudan kalktığı an yürüyüşe giidyor adam arabasını yanaştırıyor yani demem o ki kadınlara yapılan zulmün haddi hesabı yok uğradıkları tacizler artık onlara normal geliyor ... yani onlara rutin olarak uygulanan şeyler bunlar


ha senin vicdan azabına gelince sırf onlar cinsel tercihleri yüzünden ezilen taraf diye ne diye acıyorsun taciz etmiş işte seni haddini bildirmişsin.

maçla ilgili tercihin ne olduğunu da yazsaydın keşke.
bana kalırsa şöyle olur.

543 - 1
547 - 1 veya h0
548 - 1 veya üst
542 - 2 veya h2

900 tl haricinde nakit olarak bir 9000 liran daha yoksa kesinlikle yatırma.
kupon tutar tutmaz ayrı konu ama tüm kasayı kesinlikle yatırma.

yatırmışken tam yatırayım diyorum 900tl yerine 100 yatırıp kaybetsem tabi koymayabilir.ama kazanırsam da 4bin tl nerde 400tl nerde olacak

adana 0
yunanistan üst
almanya kgvar
honka kgvar oynıcam ben bugün. senin tercihlerine gelince a.demirspor maçı tarafsız sahada ve inanılmaz bir yüklenme söz konusu. patlayabilir dikkat. aman gözünü seviim süm paranı yatırma. benim açgözlülüğüm yüzünden 10 günde 10 eurodan 200 euroya yükselttiğim kasam 2 günde sıfırlandı. az, öz ve emin adımlarla git. 4 maça 900 tl yatırmak cidden mantıklı değil. şansın iyi gider, kazanırsın, bişey diyemem ama mantıklı değil. hele ki 900 son paransa. bol şans.

543 tehlikeli. demir'in maçı uzatmaya gitti,yorgunlar. iki takım da yememeyi düşünür. ama demir bi tane sıkıştırırsa kitler oyunu :)

hazırlık maçları için o kadar para yatırmaya değmez bence , biraz daha bekle 8 haziranda euro 2012 başlıyo , ordaki maçlara oynarsın. hazırlık maçlarında sadece takımları izle derim.

kıbrısa gidiş dönüş uçak bileti alıp kalan parayla kumar oynasan 4000 tl yapma olasılığın daha yüksek.

400 tl kendime ayırdım gerisini yatırdım.tutarsa 1500tl geliyor.artık hepinize 10tl gönderirim.tutmazsa sağlık olsun ne diyelim.

an itibariyle keşke 900tl yatırıp yarın da kendime ufaktan bir motor alsaydım dedirtti.

motoru boşver, sen 10 tl'leri gönder moruk.

cakabo +1 :)

tebrikler. güle güle harca dostum.

teşekkürler efendim.10tl yerine size yeni bir kupon söyleyecem.dün gelen parayı çekmeden 1500tl yatırıcam.sınırları merak ediyorum sanırım.hedef linkteki canavar
www.sahibinden.com

kazanırsam efendim fotoğrafımı göndericem burdan

bankayı ara, ya da dilekçe gönder, konuşma saat ve tarih bilgisi verip kaydın dinlenmesini talep et. Onay vermeden bu işlemi gerçekleştirdiniz diyip paranızı iade olarak kartınıza alabilirsiniz kuvvetle muhtemel

Aynısı başıma geldi bir başka banka ile.

Müşteri hizmetlerini arayıp iptal ettirmek istediğini söyle.
Aynı hizmet ev sigorta paketlerine dahil oluyor genellikle.
Poliçemi inceledim, aynı teminatın oraya dahil olduğunu gördüm, gerek kalmadı de.

Aradım güzelcene sövdüm,dava edicem,şirketin çalıştığı bankayı değiştiricem,hırsızlık bu yaptığınız ve işim gücüm yok birde sizi arayıp zamanımı,enerjimi alıyorsunuz ve birde cepten aradığım için telefona extradan para yazıyor şuan sizle konuşurken dedim.Gelen cevap "inceliyorum efendim" "poliçeniz iptal edilmiştir".Özür dileriz bu durumdan dolayı "50tl chip hediye para kredi kartınıza yüklenmiştir."
evet bankadan kara geçmek bu olsa gerek...
Not:50tl yüklenmesi ile ilgili bölüm hayalimdi.nerdee

tarım ilacı satan yerlere bi bak derim. genelde en etkili ilaçlar oralarda oluyor. marketlerden alınanlar genelde etkisiz baya

yollarını takip et ve oralara tuz dök. bir daha görmezsin.

naftalin işe yarıyor toz şeklinde olanı

karıncaya tarım ilacı?

hiç ilaçlama.girdikleri deliği tıka yeter.yiyecek artığı olduğu sürece gelirler sürekli zaten.aldıktan sonra da giderler.

ben de geçenlerde bu konuyla ilgili bi duyuru açmıştım.
fakat önerilerden pek fayda göremedim. kesin çözüm yolunu buldum sanırım, defne yaprağı koy çıktıkları deliklerin önüne. 2 günde kayboldular

yarın Hakkın divanına varınca
süleymandan hakkın alır karınca.

karıncaları kırmadan önce etrafta bi şey bırakmayın.

abi biraz geride incirliye doğru bahçe büfe var. oralarda birkaç kafe var yan yana dediğin tarzda.
onun dışında nargile cafe tarzı yerler meydana yakın pek yok diye biliyorum. belki carousel in aşağılarında bulabilirsin.

incirlide gittik henüz yeni. nargile okey falan var. e5 incirli otobüs duraklarının hemen arkasında kalıyor ismi lavinya mı lavanta mı öyle bir şey..

çok güzel bi yer biliyorum, carousel'in önündeki caddeden az biraz sola doğru yürü bi balıkçı görceksin, o sokağa sap, ilerde cafe roma var, ondan önce de bi cafe var ama hiç girmedim, zaten o sokak nargile cafe kaynıyor seç beğen al, roma'nın aromalı sütleri milkshakeleri sıcak çikolataları bi de nargile tütünleri iyi ama içerisindeki mobilyalar vs o kadar rahat değil belirteyim :) biz zaten bi tütün bi de kışın o sıcak sütler için gidiyoruz :)

Uktelerden nolcak canım. Entryler duruyor işte

genel olarak entrylerden bahsediyorum.özel mesaj veya p.m. den değil.

entry'lerin silinip silinmeyeceğini uçan yazar belirliyor.

kendi kendini uçururken silinsin/silinmesin seçenekleri var.

ama uçurulursa entry'leri gider. ve ama faydası olur sözlüğe denilerek kalması gibi bir uygulama görmedim şimdiye kadar... ukteyle ne alakası var. onlar da entry değil mi? dediklerimin aynısı entry oldukları için ukteler için de geçerli...

bu konu saçma yahu... mesela çok okunan bir yazarı uçuralım...

entrylerinin sözlükten sileneceğini mi sandınız?

@gominist redar

ohoo o soruna yazara hiç ellemeyerek çözüm bulmuşlar zaten. okunan yazarlar dokunulmazlık sahibi gibi bir şey...

Efendim ukte de bir entrydir bilmekteyim.Lakin sonuç olarak ukte dolduran kişi sayısı az ...ben ciddi anlamda yoğunlaşmıştım ve bir çok ukteyi doldurdum en azından düzgün bilgilerle yaptım bunları.
3 sene yazarlık yaptım.Söylediklerim hoşlarına gitmedi modların imla bahane olaraktan uçuruldum ve bütün entrylerde gitti.Onlar zaman ve emek demek.Yazık oldu hepsine.
İşte sözlükte böyle iken duyuruda silinmez şeklinde bir ibare var ona şaşırdım.

açıkçası ben de çok merak ediyorum 150 kiloluk götleriyle neden öyle giyiniyorlar. iğrenç göründüklerinin farkında değiller mi? ben azıcık kiloluyum diye ne giyeceğimi şaşırıyorum ulan.

abi genel anlamda doğru demişin de, bir de onları düşün. kadın senin göz zevkine göre değil, rahat ettiği şekilde giyiniyor. çünkü 100 kiloluk bir kadının başka seçeneği olmayabilir. kilolu diye öyle deme ayıp.

br de şöyle düşün, kadın 100 kilo, pantolon giyse rahat edemez, e tayt çok rahat bir giyecek ve o da rahat olanı seçmiş.
kilolu insanların durumları çok zor arkadaşım, bir de onlar açısından düşün. kilo versin mi? evet versin, hem sağlığı için, hem görüntüsü için versin ama bu durumdayken böyle yüklenmek çok acımasızca bence.

sadece genç tikiler için konuşsan alnından öperdim.

edit: genç demişim öküz gibi, "normal kilolu tikiler" demem gerekiyordu.

Bende şişmanım şişmanlıkla ilgili bir şey demiyorum.Ama böyle göbeğim varken de çok sevdiğim eski t-shirt ümü giyemiyorum.Neden mi çünkü göbek değili alttan gözükecek ve kıllı bir yapıyla insanlar karşı karşıya gelicek.Neden böyle bir göz ziyafetsizliğine bırakayım ki insanları ? sanırım şimdi anlaşılmıştır kiloya takılınmadığını.
Bu özgüven nerden gelmekte ? Herşeyin fazlası zarar.

Türk kızları fedakadır,sadıktır,tam bir annedir,aldatmaz,yemek,temizlik,bulaşık elinden her iş gelir.Çalışkandır,aynı anda hem full-time bir işte hem de full-time evde çalışabilir. Tamam fıstık gibi bir Kuzey ülkeli hatun gibi güzel değildir,göze hitap etmez ama bir İspanyol,bir Güney Amerika kadını(güzellerini tenzih ederim) kadar da çirkin değildir.
Üstelik egosu fazla kabarık Türk erkek yaratığı malesef sadece Türk kızı ile anlaşabilir.Çünkü sadakate önem verir,hizmet görmeyi sever. Bunu da ancak Türk kadınından görür başka da kimseden göremez..Türk erkeği Türk kadınına beğense de beğenmese de muhtaçtır..Bitmştir.Teşekkürler

Efendim olay sadece giyim tarzı değil,sadece tetikleme etkisi için yazdım örneklerden bir tanesi sadece.

Genel olarak çok havalı gözükme çabaları var.Özellikle bölgeden bölgeye de değişebiliyor bu durum.İstanbulda örneğin o kadar çok sevgilisi olmayan,yanlız,toplu dolaşan sap erkek çoğunluğu var ki bu tipler yolda ego dağıtmakta.Düşünün 4 erkek yolda giderken 1 kızı görüyor.Bayan olması onlar için yeter sebep anında laf atılıyor bişeyler yapıyolar falan kızdaki ego 50 iken bir anda 90 a çıkıyor.Neden bu kadar gaz almaya müsait bir yapımız var türkler olarak ? Bunun tam tersi de olabilirdi.Kızlar çoğunlukta erkekler azınlıkta olsa belki de farklı konuşacaktık...Ama insanın da kendisini bilmesi lazım biraz da alicenap olması gerekir.
Yüzüne biraz makyaj yapıp iki ruj süren o bölgenin expert dişisi zannediyor kendisini.Ama canada da öyle güzel kızlar görmüştüm ki hiç böyle bir hava yok.Normal insan muhabbet et bilmemne...Kültür desen var,zeka desen var,güzelliğe bişey demiyorum...Yani olması gereken bu aslında yanlış mı düşünüyorum ?

Kilosuyla prototip yaratmaya calisan turk erkegine az bile...Kicinizdan genelleme uydurmayin.

bence kendini bir halt sanıp herkesi ağzına her geleni söyleyerek eleştirme hakkını gören erkekler kadar yüksek değil türk kadınının egosu. kendilerine bakmayıp yanlarındaki insanın adriana lima olmasını isteyen adamların ülkesi burası.

en başta demiştim "no offense" diye..hala üzerine alınanlar var.türk kadınınında olan diğer bir özellikte ne olursa olsun kolay kolay hemcinslerine laf söyletmezler..

bence türklere özgü bir durum bu, kadınıyla erkeğiyle.

biletix piyasada olduğu ilk günden beri hizmet bedeli alıyor. Buna insanlar arada ses çıkartıyor ama kimsenin birşey yaptığım yok. Havadan, vergisi verilmeyen bir kazanç o.

Bize müstahak

ruh ikizi üfürmesi diyorsun.
geçmez afakanlar basar olmaz.
en iiyisi puzzle parçası benzetmesidir. eksiğini tamamlayacak

insanız, rahat batacaksa her türlü batıyor. söylediklerinin pek çoğunu onaylamayan biri olsa hiç anlaşamıyoruz, uzlaşamıyoruz da diyebilirdin.

bence kilit nokta karşındaki kişinin kendi bireyselliğinin farkında olması, kendine değer vermesi, ilişkide ya da iletişimde mızıkçı taraf olma korkusundan kendini bastırması, hayır demeyi bilmesi (yoksa beni sevmez korkusu), senin her söylediğini onaylayıp ya da önerilerini kabul etme davranışının altında senden kabul görme beklentisinin olması gibi değerlendirilmeli.

ama bazısı da cidden uyumlu insan oluyor. hani her şey uyar diye karşı çıkmıyor. uymayan bir şeyde karşı çıkınca da gereksiz tepkiler alıyor.

ben uyumluluktan yanayım. onaylasın her söylediğimi sıkıntı yok. ama sırf bana yaranmak için bunu yapmasın. kaybetme korkusu maymun etmesin. kendi tercihlerini belirtebilsin. yoksa samimiyet ve açıklık olmaz. o ilişkiden de bi cacık olmaz.

hep tek tarafın istediği olmayacak, eşitlenecek. yoksa taraflardan biri kısa vadede olmasa da çok şımarıyor, hoyrat davranmaya başlıyor. benim sevgilim bugün isyan bayrağını çekti fakat oturup konuşunca hak verdi ki epey pohpohlanmışım. anlaşabiliyorsanız çözülmeyecek sorun değil ama sorun olmadan dur de, karşı çık fikrini söylemesinde ısrar et, tamamla olmaz ya senin isteğin de etc.

bence bu durumdan emin olmak için topu ona at. bir yere mi gideceksiniz, bir şey mi yapacaksınız onun seçmesini sağla. plan yapsın. onun seçimleri gündeme gelsin yani.
ilgilenmediğin konulardan konuşmaya çalış, çalışıp gelmiş durumunu ortadan kaldırabilirsin. ne bileyim işte sonuçta senin sevgilin, sen daha iyi tanıyorsun. onu konuşturmaya çalış. onun ilgilendiğini düşündüğün konuları aç. konuştukça netleşir.
ortada bir sorun yokken kimse tribe girmez normalde. üstü kapanmış, önemsenmemiş küçük ama sıkıcı ayrıntılar birikimi de olabilir.
yaş, statü ve sosyal yön de önemli tabi karşındaki kişinin kendine güveni açısından. kendine güveni tam olarak oluşmamışsa tercih ve ilgileri konusunda net olmaması normaldir.

Muhtemelen ilişkide sen settlersın, o da reacher, ondan.

Birebir aynı olması pek hoş değil, sevgilinin bu kadar pasif olmasını beğenmeyebilirsin. Ama inan bana, ayrılığa düşmekten çok daha iyidir. Eski sevgilimle binde bir ayrılığa düşerdik, onda da ikimizden biri tavrını değiştirince ya da orta yolu bulunca problemi çözerdik. Şimdikiyle ayrılığa düştüğümde konuşuyoruz bunu ve kavgayla sonuçlanıyor hep, çünkü kızın kendi doğruları var. Benim fikirlerimi ya önemsemiyor, ya da birbirinden tamamen zıt iki insanız. Sonunda da şöyle duyurular açıyorum: (git: 414663) Neticede ilişki çok zarar görüyor. Kıyasla; eski sevgilimle çok iyi anlaşıyorduk ama başka sebeplerden dolayı ayrıldık.

benim hanım öyle. abi değerini bil derim. saçma sapan polimler, çatışmalar, aptalca tartışmalar yaparak değerli zamanınızı s..ip atmıyorsunuz. huzurlu huzurlu hayatın tadını çıkarıyorsunuz. atraksyonu , gerçekten atraksyonlu faaliyetlerde yaşıyorsunuz lan işte.

ben de öyleyim, ama bir hat daha alıp iki telefon kullanabilirsin. ben de 7. senemi dolduruyorum çok sevgili 6600ımla. ikimiz de yaşlandık, neler gördü geçirdi ama hala sapasağlam maşallahı var :) bozulana kadar da kullanıcam kendisini, öyle seviyorum. birlikte gömücez geyiğini ben de yaşıyorum :)

başlığa cevap: kesinlikle kurulabilir.

tek bildigim yonja ve hi5'in facebook'tan cok eski oldugudur.

evet sosyalleştiriyor. sosyalleşmek asırlardır yüzyüze ve konuşularak yapılıyordu. artık konuşmaktan çok internette yazıştığımız için haliyle oraya kaydı. gününün önemli bir kısmını internete bağlanarak geçiren kişiler haliyle internet üzerinden sosyalleşiyor.

bu sadece facebook veya diğer sosyal mecralarda olmaz. forumlar, anketler, iki kişi internetten aynı videoyu izlemeler, hatta internetten tv izlemek bile sosyalleşmektir. gerçek hayatta hiç tanımadığın birisi ile internet üzerinden iletişim kurduğun anda sosyalleşmiş oluyorsun. hatta şu anda ben de sana bu yanıtı verirken ikimiz de sosyalleşmiş olduk.

teknolojiye karşı da önyargılı yaklaşmamak lazım. Telefona bile karşı olan insanlar var günümüzde, ama ne kadar kaçabilirsin ki? tv'den ne kadar kaçabilirsin, ya da facebook'tan ne kadar kaçabilirsin. teknoloji bir karadelik gibidir. daima insanoğlunu içine çeker. sen sosyal medyaya itibar vermesen bile sevgilin, annen, çocuğun veya yakın arkadaşların orada olacaktır. Haliyle her yeni çıkan teknolojiye sıkıntı ile bakmamaya alışmak da lazım.

bir de linkedin var iş çevresi ile ilgili, orada durum farklı demişsin ama en sosyal olmayan sosyal medya linkedin'dir aslında. Herkes iş güç sahibi olduğu için kimse kimse ile muhabbet etmiyor. sadece birbirlerini ekliyor ne olur ne olmaz diye, o kadar. iş başvurularının %0,1'i bile oradan yapılmıyor hala.

hangi kpds sınavına kolaydı desem sonradan beklemediğim kadar yanlışım çıkıyor ama kasım ayındakinden çok daha rahat geçti benim için, en azından dilbilgisi ve kelime soruları uğraştırmadı, paragraflar da aşırı zor değildi bilinmeyen kelime sayısı yok denecek kadar azdı. (ölçütüm kasımdaki aptal diyalekt paragrafı, bu sınavda hiç o tip paragraflar yoktu) fakat londra olimpiyat sorusu ve hangi çocuğunu daha çok seviyorsun sorularına uyuz oldum :) doktor sorusuna ise ben asla cevap vermezdim, bir saat daha bekleyip resepsiyondakinin gelip doktor bey şimdi sizi görecek demesini beklerdim :))

gramer KPDS için kolay paragraf KPDS için zordu toefl paragrafları gibiydi bazıları

yok bi de öğretmen sorusu vardı.hani ders veriyo millet geç geliyo.seminerdi sanırasam. son gelene ne der diye bir şık istiyodu.ben direk e şıkkı dedim.üzgünüm gelemezsin dedim.başka yakın yoktu.doktor kolaydı canım en nazik olan zaten tek şık vardı :d
ama paragfaflar gereksiz uzundu

üzgünüm gelemessin mi? ben kusura bakma ben devam edicem dedim sunuma (firmly kelimesi yüzünden):D

yanlış da olsa sinir oldum.4 kere geç mi gelinir arkadaşım.inadına yemişim puanını ben bunu yaparım dedim artık :)

bilemiyorum fakat Bodycard hizmeti olsa gerek.

akbank bana da kredi kartını böyle itelemişti. onay monay istemediler. adresimi sordular söyledim. sonra da nalet ossun deyip kabul ettim.

bildiğim kadarıyla "gönder panpa" dediysen ses de imza olarak kabul edilebiliyor.

soğuk su veriyim içersin?

%90 ihtimalle o 90 TL yi sana geçirmişler geçmiş olsun. Ama arayıp durumu anlatıp iptal ettirebilirsin.