Giriş
(3)

İtalyanca olmuş mu?

The Pleasure of Pain
Ciao sono Pleasure dalla Gallego e voglio chiederti come posso attivare il roaming sul mio numero Wind. O se lo puoi farlo tu ,ti sarei grata. Grazie mille!Aktif edemedim, ordan sen etsen ya demeye çalışıyorum.
Ciao sono Pleasure dalla Gallego e voglio chiederti come posso attivare il roaming sul mio numero Wind. O se lo puoi farlo tu ,ti sarei grata. Grazie mille!
Aktif edemedim, ordan sen etsen ya demeye çalışıyorum.
0
The Pleasure of Pain
(30.09.13)
"Ciao, sono ....., non ho potuto attivare il roaming sul mio Wind-numero, se potresti farlo per me, sarò grato." diyebilirsin. İlk cümle çok sıkıntılı değil ama "...o se lo..." ile olan çok Google Translate duruyor. :)
0
faith no more
(30.09.13)
Ne dediğini de anlar muteşem italyanca konuşmadığını da anlar..
Ayrıca nickini de çevirmişsin galba ilginç olmuş
0
deneme2
(30.09.13)
çeviri programı kullanmadım, pleasure yerine "şuradan bilmem kim" yazdım cunku ben Roma'da kalırken bu islerimi yapan kişi, kendimi hatırlatmak için yani, sagolun.
0
🌸The Pleasure of Pain
(30.09.13)
(8)

Gölge etme başka ihsan istemem sözünün orijinali

dierache
sanırım grekçe. sözlükte başlığına baktım ingilizce çevirisi var. ama orijinal haline ulaşamadım. bilen var mıdır?
sanırım grekçe. sözlükte başlığına baktım ingilizce çevirisi var. ama orijinal haline ulaşamadım. bilen var mıdır?
0
dierache
(30.09.13)
diyojen'in sözü olması lazım. diyojen de bu günkü karadeniz bölgesinde yaşamıştı sanırım. onun yaşadığı yıllarda oralarda kimler varsa onların dilindedir muhtemelen.
0
icim urperiyor
(30.09.13)
bu sözün orjinal metni lazım bana
0
🌸dierache
(30.09.13)
Yes, stand a little out of my sunshine.

ingilizcesi boyle olmasi lazim. sinoplu diyojen. o zamanlarda da yunanca olsa gerek.
0
entrapmen
(30.09.13)
tamamen yuzeysel ve bilgisel coplukte yaptigim arastirmaya gore:

"Αποσκότισόν με" olabilir ama olmayabilir de. olmama ihtimali daha yuksek.
0
entrapmen
(30.09.13)
""Stand a little less between me and the sun."" ingilizce çevirisi böyle.
o zaman yunancası lazım bana abi.
yetişin komşular.
0
🌸dierache
(30.09.13)
o yazdığın aleksander demek bence abi ahsdfhdfhdfh
0
🌸dierache
(30.09.13)
olabilir. 2 dk goz ucuyla yunanca sayfanin birisinden cektigim kisim buydu.

ayrica ceviri olarak seninki degil benimki geciyor wiki sayfasinda. simdi tekrardan baktim. ya bizimkisi biraz daha rahat bir ceviri olmus ya da ingilizceye cok boktan cevrilmis.
0
entrapmen
(30.09.13)
e olayı nakledenlere göre birkaç farklı çevirisi var tabii. stand out of my sun, stand out my light, ya da sunlight diye de gidiyor. neyse ben plutarkhos'un aktardığı versiyonun orijinali buldum.

stand a little out of my sun çevirisi tercih edilmiş.
orijinali ise; ἀπὸ τοῦ ἡλίου μετάστηθι veya romanizasyonuyla "apò toû hēlíou metástēthi".

en.wikipedia.org
0
sanat guresi
(30.09.13)
(1)

Rosetta Stone Almanca

soap
Arkadaslar merhaba,Malum ortamlardan bu seti nasil edinebilirim? Yol gösterebilecek var mi? Varsa cok büyük dua alacak.
Arkadaslar merhaba,

Malum ortamlardan bu seti nasil edinebilirim? Yol gösterebilecek var mi? Varsa cok büyük dua alacak.
0
soap
(30.09.13)
0
herp
(30.09.13)
(3)

İngilizcemi geliştirmek için okuma parçaları vs. ve British Culture

tebaloeyy
İşte başlıkta belirttiğim üzere beynimde kaybolmaya yüz tutan vocabulary kısmını, cümle yapılarını falan geliştirmem için okuma parçaları, belki kitap tavsiyeleri istiyorum. Seviyemi tam bilmiyorum gerçekten ama şunu gördüm http://eksiduyu.ru/669214 ve kısmen anladım. Bi' başka konu da Britis
İşte başlıkta belirttiğim üzere beynimde kaybolmaya yüz tutan vocabulary kısmını, cümle yapılarını falan geliştirmem için okuma parçaları, belki kitap tavsiyeleri istiyorum.
Seviyemi tam bilmiyorum gerçekten ama şunu gördüm eksiduyu.ru ve kısmen anladım.
Bi' başka konu da British Culture'da açılan conversation club konusu. Katılıp faydasını göreniniz var mı ?
0
tebaloeyy
(29.09.13)
lbc radyo dinle, her konudan konuşuyorlar.
0
theunforguven
(29.09.13)
@theunforguven şu an dinlemekten çok okumaya odaklanmak istiyorum, ama dinliyorum şu an teşekkür ederim.
0
🌸tebaloeyy
(29.09.13)
istanbul'daysanız, kadıköy alkım'ın 2. katında yabancı dil bölümü var. orada, en dipte ucuza kitaplar var. bikaç gün önce türk yazarların bazı kitaplarını da gördüm ve biraz göz attım. bence türkiye'de geçen olayları ingilizce okumak hem ilgi çekici, hem de dili ağır olmadığı için anlaşılır. tabi isterseniz ingiliz kitapları falan da var. 10 liradan fazla değil. o kitaplara bakabilirsiniz.
0
nathanieltroy
(30.09.13)
(5)

Almanca biliyorum diyen gelsin

kedidir o kedi
Normalde werden fiilinde 1.tekil sahis gelecek zaman cekimi 'werde' oluyor.bugun biyerde gordum anlam veremedim.'Ich wird dich vermissen' Burdaki niye 'wird' ? Cumle yanlis olamaz bunu yazan alman. Ne demek oluyo burdaki wird? Edilgenlik katiyor diyecegim ama degil sanki ya :/
Normalde werden fiilinde 1.tekil sahis gelecek zaman cekimi 'werde' oluyor.

bugun biyerde gordum anlam veremedim.

'Ich wird dich vermissen'

Burdaki niye 'wird' ? Cumle yanlis olamaz bunu yazan alman.

Ne demek oluyo burdaki wird? Edilgenlik katiyor diyecegim ama degil sanki ya :/
0
kedidir o kedi
(29.09.13)
werde demek istemiştir muhtemelen, birebir takılma öyle şeylere.
0
roket adam
(29.09.13)
yanlış sanki werden ich ile kullanılır.

german.about.com
0
rhollor
(29.09.13)
'ich werde' dogrusu tabiki ama, acaba bilmedigim bir anlami mi var dedim 'ich wird' in?
0
🌸kedidir o kedi
(29.09.13)
halk dilinde öyle yanlış gramer kullanımları olabiliyor. şarkılarda da yapıyorlar mesela, uyaklı olsun diye...
0
ermanen
(29.09.13)
wird yanlis olmus orda, werde olmasi gerekiyor kesinlikle.
0
mamu
(29.09.13)
(1)

İng kısa çeviri

neil manke
https://fbcdn-sphotos-h-a.akamaihd.net/hphotos-ak-frc3/1380368_170082359852573_1633523428_n.jpg
0
neil manke
(29.09.13)
Baldirinizin arkasina masaj yapmak ve seks dusunmek, iseme arzunuzu bastirmak icin iki yontemdir.
0
yarin bos musun
(29.09.13)
(5)

fransızca bir soru

idyl
Merhabalar. Bir seyahatname çeviriyorum. Bir "harfte" takıldım, bir türlü jeton düşmüyor. Pasaj şöyle:"Dès 19 H. (640) les Arabes occupent, en même temps que le Tûr ‘Abdîn et Dara, la forteresse de Mardin. Elle passe de mains en mains, appartient aux Marwanides, puis aux Seldjoukides et,vers 500 H.,
Merhabalar. Bir seyahatname çeviriyorum. Bir "harfte" takıldım, bir türlü jeton düşmüyor. Pasaj şöyle:
"Dès 19 H. (640) les Arabes occupent, en même temps que le Tûr ‘Abdîn et Dara, la forteresse de Mardin. Elle passe de mains en mains, appartient aux Marwanides, puis aux Seldjoukides et,vers 500 H., elle est au pouvoir des Ortokides."

Burada 19 ve 500'den sonra helen H.'nin ne olduğunu algılamaya çalışıp içinden çıkamıyorum, var mıdır bir bilen?
0
idyl
(29.09.13)
hicri?
google'dan ingilizceye çevirdim mardini fetihlerinden bahsediyor tarih olarak mantıklı geldi
fransızca sıfır bu arada
0
niye ama
(29.09.13)
evet hicri bana da mantıklı geldi şimdi
fransızca kısaltmalar listesinde bulamadım, bu da zaten çeviri bir metin gibi.
0
kediebesi
(29.09.13)
yok evet, mantık doğru, hicri takvimden bahsediyor. ama mesela ilk cümlede kabaca şöyle diyor: "19 H.'den (640) beri Araplar, Tur Abdin ve Dara'yla beraber Mardin kalesinin de sahibidir." "19 hicriden beri" anlamsız kaçıyor haliyle burada. 640 yılı 19 H.'ye tekabül ediyor, onun ne olduğunu bulmaya çalışıyorum.
0
🌸idyl
(29.09.13)
hicret miladi takvime göre 622'de gerçekleşmiş. 622+ 19= 641 yani (ay farkları var ama) kabaca hicri 19. yıl = miladi 640. yıl oluyor.
hicri 19. yıldan beri, miladi 640. yıldan beri....
0
niye ama
(29.09.13)
evet işte öyle yazınca mantıklı:) ilk sefer algılayamamışım resmen
araplar ne zaman mardin kalesine sahip olmuşlar, onu bir teyit edeyim nolur nolmaz.
teşekkür ederim!
0
🌸idyl
(29.09.13)
(1)

breaking bad ekibinin conan'a konuk olduğu bölüm

a gun and a pack of sandwiches and nothing
merhabalar, şu bölümü açıp izleyeyim dedim ama ingilizcem malesef tüm konuşmalara hakim olacak kadar iyi değil, kaçırdığım yerler oluyor.acaba elinde bunun türkçe altyazılı linki olan veya boş vaktinde çevirebilecek olan biri var mıdır? türkçe altyazılı izleyebilmek ben dahil çok kişiyi sevindirirdi
merhabalar, şu bölümü açıp izleyeyim dedim ama ingilizcem malesef tüm konuşmalara hakim olacak kadar iyi değil, kaçırdığım yerler oluyor.
acaba elinde bunun türkçe altyazılı linki olan veya boş vaktinde çevirebilecek olan biri var mıdır? türkçe altyazılı izleyebilmek ben dahil çok kişiyi sevindirirdi eminim :(
not: en kötü ihtimal ingilizce altyazılı link de olabilir.
0
a gun and a pack of sandwiches and nothing
(29.09.13)
alttaki cc'ye basinca altyazilar cikiyor. onu deneyin.
0
el desaparecido
(29.09.13)
(2)

Bu ne demek? (İngilizce)

3 atli 7 katli
"Challenge liberty downed by law" ne demek? Hani iki farklı anlama çıkabiliyormuş gibi geldi bana ama doğrusu nedir diye merak ediyorum.'challenge liberty' 'downed by law' (karşı çıkma özgürlüğü yasa tarafından engellendi) mu yoksa'challenge' 'liberty downed by law' (yasa tarafından engellenen özgür
"Challenge liberty downed by law" ne demek? Hani iki farklı anlama çıkabiliyormuş gibi geldi bana ama doğrusu nedir diye merak ediyorum.

'challenge liberty' 'downed by law' (karşı çıkma özgürlüğü yasa tarafından engellendi) mu yoksa

'challenge' 'liberty downed by law' (yasa tarafından engellenen özgürlüğe karşı çık [böyle özgürlük mü olur aq karşısında dur bu işin]) mu?

hani orada "downed by law" kelime grubu, liberty'i niteleyebilecek bir şey midir?
0
3 atli 7 katli
(29.09.13)
2.nci olmuyor oraya the konulsaydı liberty'yi nitelerdi. o yüzden 1.nci şık doğru challenge liberty niteleniyor.

edit: yasa tarafından engellenen/durdurulan mücadele özgürlüğü
0
rhollor
(29.09.13)
"meydan okuma özgürlüğü kanun tarafından engellendi."
ben başka bir anlam bulamadım.
0
the last soul in a fish bowl
(29.09.13)
(4)

ingilizce kısmi anlam sorusu 'walgreens store-brand steam inhaler in tow'

volkatina
It’s over 90 degrees on an offensively bright Tuesday afternoon in Lincoln Park when Mayberry walks into the tiny upstairs room at Lincoln Hall where I’ve been asked to wait, ****** Walgreens store-brand steam inhaler in tow. ******buradan alıntı: http://consequenceofsound.net/2013/09/cover-story-ch
It’s over 90 degrees on an offensively bright Tuesday afternoon in Lincoln Park when Mayberry walks into the tiny upstairs room at Lincoln Hall where I’ve been asked to wait, ****** Walgreens store-brand steam inhaler in tow. ******

buradan alıntı: consequenceofsound.net

spesifik olarak yıldızladığım bölümün anlamını algılayabilmek istiyorum. yardımcı olursanız mutlu olacağım.
0
volkatina
(28.09.13)
walgreens marka buhar nefes acicisini da tasiyarak.

store brand: migros marka peynir gibi. dukkanin markasi
in tow: tasimak- beraberinde
steam inhaler: nefes acici oda spreyi
0
el desaparecido
(28.09.13)
elinde Walgreens marka sıcak buhar tutuyormuş

steam inhaler->www.laleli.com
0
medievalman
(28.09.13)
El des baba oda spreyi değil, buhar makinesi...

Onun dışında yarmışın gene...
0
compadrito
(29.09.13)
hepinize teşekkür ettim.
0
🌸volkatina
(29.09.13)
(3)

İngilizce Dergi Tavsiyesi

isiz ajun
İngilizcemi geliştirmek için güncel konularda yazılar okumak istiyorum. Gerek dili, gerekse konuları bakımından tavsiye edebileceğiniz bir dergi var mı? Politika, ekonomi, kültür-sanat vs. konularında olabilir. The Economist ve Newsweek geldi aklıma. Bunlardan hangisinin dili daha yalındır? Başka ha
İngilizcemi geliştirmek için güncel konularda yazılar okumak istiyorum. Gerek dili, gerekse konuları bakımından tavsiye edebileceğiniz bir dergi var mı? Politika, ekonomi, kültür-sanat vs. konularında olabilir. The Economist ve Newsweek geldi aklıma. Bunlardan hangisinin dili daha yalındır? Başka hangi dergileri tavsiye edersiniz?
0
isiz ajun
(28.09.13)
konularının güncelliği sebebiyle değil ama ilgi çekiciliği sebebiyle national geographic'i önerebilirim.
0
direnk
(28.09.13)
ben economist okuyordum, türkiyede pahalı ama internet üzerinden kendi sitesinden sipariş edince daha ucuza geliyor.
national geographic aynı şekilde iyidir.
0
Sarix
(28.09.13)
En iyisi the New Yorker'dir. Sanattan sinemaya siyasete ekonomiye ABD'de gazeteciligin en iyi yapildigi dergidir.
0
aaaaa
(28.09.13)
(4)

İngilizce

denlar
senden hamileyim.nasıl deriz bunu?
senden hamileyim.

nasıl deriz bunu?
0
denlar
(28.09.13)
you got me pregnant
0
facebook
(28.09.13)
"i'm pregnant, it's from you." da denebilir

knock up birini hamile birakmak "you knocked me up" ya da "I got knocked up by you" denir mi bilmem bu istenmeyen hamilelik icin kullanilan bir tabir sanirim. bu sekilde kullaniliyor mu emin degilim
0
babamasoliimbananickaldirsin
(28.09.13)
you fucked me
0
dafuq
(28.09.13)
You're gonna be a father
0
mukrime
(28.09.13)
(3)

bir kullanım için çeviri önerisi

click here to see her naked
giriş sayfalarında hangi siteyse (veya marka) onun adı ve Today yazar ya hani bülten gibi bi şey olur (atıyorum Hotmail Today), ordaki Today'i direkt Bugün olarak çevirsem kötü olur mu? aklıma başka bi şey veya referans alacak bir yer gelmiyor bu saatte.
giriş sayfalarında hangi siteyse (veya marka) onun adı ve Today yazar ya hani bülten gibi bi şey olur (atıyorum Hotmail Today), ordaki Today'i direkt Bugün olarak çevirsem kötü olur mu? aklıma başka bi şey veya referans alacak bir yer gelmiyor bu saatte.
0
click here to see her naked
(28.09.13)
- hotmail'de bugün
- hotmail gündem
0
dafaiss
(28.09.13)
'hotmail'de bugün'?
0
tedirginlik hucresi
(28.09.13)
en olağan çeviriyi yapmışsınız aslında. kötü falan değil. gayet yerinde.
0
kmtetrfn
(28.09.13)
(10)

İngilizce'de cansız nesnelerden 'she' diye bahsedilmesi?

muratchelik
neden?mesela dead space 1'de koskoca ishimura'dan she diye bahsederler.
neden?
mesela dead space 1'de koskoca ishimura'dan she diye bahsederler.
0
muratchelik
(27.09.13)
yanlış bilmiyorsam eğer sahiplenmeyle ve sevmeyle alakalı bi durumdu bu, genel geçer bir şey değil yani.
0
cansins beybi kolonya
(27.09.13)
Özellikle gemi ve her türlü deniz aracından "she" diye bahsedilir ingilizcede. Roma dilinde, kelimeler, maskülen ve feminen olmak üzere ikiye ayrılır. Gemi anlamına gelen "ship" de her zaman feminen halde kullanılırmış-artikel ve vokal farklılıklar- bu zamanla batı dillerine de yerleşmiş.

Bir de denizde geminin kendisi haricinde her kadın uğursuzluk getirir anlayışı olabilir. "Denizcileri kucaklayan bir anne" vazifesi görmesi konusunda referanslar olabilir, ya da uyduruyo da olabilirim.
0
Gkcn
(28.09.13)
gemi, araba, makina, motor.. hepsinde "şi" kullanılıyor
0
dieselsingle2
(28.09.13)
ingilizce'ye ozel degil. turkcede de kiz gibi araba falan derler ya, ayni temele dayaniyor.
0
bohr atom modeli
(28.09.13)
gemicilik kültüründe gemiler dişidir. antik yunandan beri gelen bir kültür sanırım, hatta gemi dişi olduğu için gemide kadın olursa ikinci bir dişi olur ve uğursuzluk getirir. ingilizceye özel değil katılıyorum.
0
Sarix
(28.09.13)
varlıkların doğadaki işlevleriyle ilgili bişy.
Dişil/anaç işlevi olanlar (doğurmak, kucaklamak) sadece ingilizce değil her dilde dişil zamirlerle anılabiliyor. Ama kullanana bağlı, "bu böyledir" diye bir kaide yok; diye biliyorum.
"doğa ana,toprak ana" gibi.
0
dafaiss
(28.09.13)
Why are ships referred to as "she"?

We're learning about the USS Arizona in History and they keep referring to the ship as "she" instead of "the ship" like most inanimate objects are normally. So I was wondering how did this start and why is it that way? Is it mainly used in the Navy or all of boating?
4 yrs ago / JT

Best Answer (Chosen by Voter)
The truth of the matter is that about 600 years ago, a man by the name of Prince Henry (Henry Henrique) who became known as Prince Henry the Navigator (1394-1460) was a Portuguese royal prince that "financed" many explorers. Prince Henry sent many sailing expeditions down Africa's west coast, but did not go on them himself. Thanks to Prince Henry's money, Portuguese ships sailed to the Madeira Islands, rounded Cape Bojador, sailed to Cape Blanc and around Cap Vert, as well as many other places of discovery.

While not nearly so popular as Columbus, Prince Henry actually financed a far greater amount of ships and while he himself did not sail on any of them, the ships he financed, discovered many more lands then any other sailors and exployers of his time. Magellan, being one of them.

At that time, ships were commonly named after the King or Queens that financed them. Prince Henry's ships however had various names. He however was quoted as saying that all his ships were a "she" because "like a woman, they take much powder and paint to keep them looking good.

The exact reason why boats are called she in English is lost to history. While explanations…Read more

Sailors would name their boats in honor of the women they left behind when they went to sea.
0
compadrito
(28.09.13)
kız gibi olan her şeye she derler. at, şehir, gemi gibi özellikle bi güzelliği varsa she diyorlar. düzse he deniliyor.
0
pek vokal
(28.09.13)
Motlar penim çevapı silmeyin, telefondan girdim, edit edemedim
0
compadrito
(28.09.13)
eğer dişi ev hayvanınız varsa onlarada she kullaniliyor
0
baknedicem
(28.09.13)
(4)

afiyette olmak (ing)

hocam fazla egon var mi
umarım afiyettesinizdir gibi bi cümleyi ingilizceye nasıl çevirebilirim?
umarım afiyettesinizdir gibi bi cümleyi ingilizceye nasıl çevirebilirim?
0
hocam fazla egon var mi
(27.09.13)
i hope you are doing well.
0
alperz
(27.09.13)
I hope you're in good health
0
dusunuyorumoyleysevurun
(27.09.13)
afiyet "deyim"inin ingilizce karşılığı yok maalesef. kullanıldığı yere göre uygun bir ifade bulup kullanmak gerekiyor.

bu örnek için "i hope you are doing well" iyi bir karşılık ya da "i hope you are doing good" olabilir daha samimiyseniz.
0
nereye bu gidis
(27.09.13)
enjoy yemeye, içmeye "afiyet olsun" için kullanılıyor ama o da yaygın bir kullanım değil. illa bir şey demek, kibarlık yapmak istenirse...


fakat "umarım afiyettesinizdir"i karşılamıyor. o tamamen farklı bir yan anlam.
0
nereye bu gidis
(28.09.13)
(1)

Yemeği israf etmek

neverletyougodown
Yemeği israf etmek, fazla yemeği çöpe dökmek vs. anlamındaki "israf"ı tanımlamak için kullanılan ingilizce kelime hangisi? Çok müslüman geçinen yabancı arkadaşlarım var bunlar da yemek beğenmemeler, fazla alıp çöpe dökmeler falan gırla gidiyor, sağlam ayar verecem de:)
Yemeği israf etmek, fazla yemeği çöpe dökmek vs. anlamındaki "israf"ı tanımlamak için kullanılan ingilizce kelime hangisi? Çok müslüman geçinen yabancı arkadaşlarım var bunlar da yemek beğenmemeler, fazla alıp çöpe dökmeler falan gırla gidiyor, sağlam ayar verecem de:)
0
neverletyougodown
(26.09.13)
Wasting food.
0
arnold schwarzeneger
(26.09.13)
(1)

Çerkezce bir Şarkının Çevirisini yapabilecek Adigeler yardım lütfen

Nadas
http://www.youtube.com/watch?v=g27h6LB2xTE
0
Nadas
(26.09.13)
aynshinqaf
(27.09.13)
(3)

Şurada ne demek itemiş? (İngilizce gif)

ya ben lan neyse
http://9gag.com/gag/aYb4GRmben anlamadım hacılar. zaten ingilizcem de yok. birisi tercüme edebilir mi? arkada uzaylı gibi bir şey var. yüzde 99 bunu göremiyor gibi bir şey mi diyor nedir?sağolunuz.
9gag.com

ben anlamadım hacılar. zaten ingilizcem de yok. birisi tercüme edebilir mi? arkada uzaylı gibi bir şey var. yüzde 99 bunu göremiyor gibi bir şey mi diyor nedir?

sağolunuz.
0
ya ben lan neyse
(26.09.13)
bilgisayara bişi yüklerken %99 olur, hah bitti dersin ama bi türlü bitmez ya onu diyor. arkadaki uzaylının alakası yok, bu meme genelde "şöyle şöyle sanıyorsan çok üzüleceksin demektir" şeklinde sunuluyor, south park'taki adam öyle konuştuğu için.
0
kül
(26.09.13)
ingilizce bilmemek ne kötü lan. sadece resimlere bakıyoz.
0
🌸ya ben lan neyse
(26.09.13)
İngilizce bilmemek kader değil. Kimse bilerek gelmiyo bu dünyaya. İstiyorsanız öğrenirsiniz. Herifçioğlu Rusça öğrenip, mantık ya da felsefe okumaya gidecekmiş Rusya'ya... İngilizce bunun yanında leplepi çağardek!
0
compadrito
(27.09.13)
(1)

Lehçe çeviri

nilmiye
Bi online oyunda iki farklı polonyalıdan işittik. Ne demek?Koncz Pan panie Turek.
Bi online oyunda iki farklı polonyalıdan işittik. Ne demek?

Koncz Pan panie Turek.
0
nilmiye
(26.09.13)
türk oyunu bitirdi
0
facebook
(26.09.13)
(5)

bir cümlelik çeviri ricası

halanne
halk mutfağı ürünlerinin turizmin hangi aşamasında, ne şekilde ve kimler tarafından kullanıldığı gözlemlenmiştir. bunu nasıl deriz?
halk mutfağı ürünlerinin turizmin hangi aşamasında, ne şekilde ve kimler tarafından kullanıldığı gözlemlenmiştir.

bunu nasıl deriz?
0
halanne
(26.09.13)
hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor hodor.
0
sendelemeden
(26.09.13)
how, by whom and in which phases are folk kitchen products used in tourism have been observed ?

how, by whom and in which phases folk kitchen products are used in tourism have been observed ?
0
🌸halanne
(26.09.13)
How the community kitchen products are used, by whom they are used and in wihich stages they are being used have been observed.
0
eindaclub
(26.09.13)
@ eindaclub: tekrar eden "are used" kısımlarını bir defa kullanabilmenin yolu yok mu?
0
🌸halanne
(26.09.13)
çevirinizde kitchen yerine cuisine sözcüğü daha doğru olacaktır. bir de minik eleştiri: "halk mutfağı ürünleri" ifadesi Türkçe ama bana biraz anlamsız geldi. kastedilen yöresel yemekler mi mesela? bu cümleyi birazcık değiştirme şansınız varsa daha kolaylaşır işiniz sanıyorum.
0
cymbelina
(27.09.13)
(1)

arapça sıfırdan nasıl öğrenilir?

yitik yosun
arapça hakkında en ufak bilgisi olan ve bu dili öğrenmenın en kolay yolu şudur diyen arkadaşlar tavsiye ettiğiniz kaynak,site veya kitap adı var mı?şimdiden sağolun varolun...
arapça hakkında en ufak bilgisi olan ve bu dili öğrenmenın en kolay yolu şudur diyen arkadaşlar tavsiye ettiğiniz kaynak,site veya kitap adı var mı?
şimdiden sağolun varolun...
0
yitik yosun
(26.09.13)
M v hakkak Kursa gitmelisin. harfleri öğrendikten Sonra çok basit bir nasıl desem yapım eki Çekim eki sistemini öğrenirsen gerisiçorap Söküğü gibi geliyor. örneğin bir kelimenin önce yaklaşık 20 çeşit Çekimi var. her 20 çeşit Çekiminde kendi içinde Şahıs Çekimleri Var. örn;nasara; yardım etti bir bilinmeyen kişi erkek.
nasaraa :yardım etti bir biinmeyen kadin.
nasaruu:yardım ettiler bilinneyen erkekler vs diye gudiyor boyle ana kalıp hep ayni. bir kelimenin ne olduğunu ogrenince belki 100 çeşit kullanabiliyorsun.
not; yaklaşık 20 yıl onceki bikgikerimden kalanlar aklimda. mantik doğru ama ifadede yanlışlarım olabilir.
0
ground
(26.09.13)
(1)

European Professionals Network

hocam fazla egon var mi
bunun tam çevirisini beceremedim sayın duyurucular. saolun.
bunun tam çevirisini beceremedim sayın duyurucular. saolun.
0
hocam fazla egon var mi
(26.09.13)
Avrupa profesyoneller (mesleki uzmanlar)organizasyonu ya da ağı gibi bir şey olabilir.
0
tanjantgibisonsuzagitmekisteyenkotanjant
(26.09.13)
(2)

ingilizce kısa bir cümle

click here to see her naked
Reports broken down by hour can only display one weeks worth of data.
Reports broken down by hour can only display one weeks worth of data.
0
click here to see her naked
(26.09.13)
tam anlaşılmıyor ama "saat bazında sunulan raporlarda sadece bir haftalık veri görüntülenebilir" gibi bir şey diyor sanırım. yani saat saat ayrılmış veriler var galiba.
0
kül
(26.09.13)
kül +1. cümle çok kötüymüş.
0
kirazıseviyorum
(26.09.13)
(4)

Temel Almanca

duzsac
Merhaba daha önceden 2 yıl almanca dersi almıştım ama şu an hatırladıklarım çok az.Ocak - Şubat'a kadar temel düzeyde almanca öğrenmem gerekiyor .Kursa gitmeden ''şu programı kullandım çok işe yaradı sen de dene '' dediğiniz ya da ''şu kitap çok iyi bir bak istersen'' gibi önerilerinize açığım şimdi
Merhaba daha önceden 2 yıl almanca dersi almıştım ama şu an hatırladıklarım çok az.Ocak - Şubat'a kadar temel düzeyde almanca öğrenmem gerekiyor .Kursa gitmeden ''şu programı kullandım çok işe yaradı sen de dene '' dediğiniz ya da ''şu kitap çok iyi bir bak istersen'' gibi önerilerinize açığım şimdiden çook çook teşekkürler.
0
duzsac
(26.09.13)
dilbilgisi için erdem karabulut'un kitabı iyidir.
dinleme ve günlük konuşma için Pimsleur kasetleri iyidir.
0
Sarix
(26.09.13)
almanca temel grameri - monika reimann (hueber)
0
rotario
(26.09.13)
(bkz: duolingo)
0
neyehbe
(26.09.13)
rotario +1
0
kreider
(26.09.13)
(1)

sahne sanatları: overreact

medievalman
1-) performansını sergilerken vücut dilini aşırı bir şekilde kullanan, elini kolunu gereğinden fazla sallayan bir operacıyı tarif etmekte kullanabilir miyim? yoksa ne demek lazım? "she is overreacting on the stage" desem olmaz mı?2-) " benim damadım çok efendi çocuktur" nasıl denir?
1-) performansını sergilerken vücut dilini aşırı bir şekilde kullanan, elini kolunu gereğinden fazla sallayan bir operacıyı tarif etmekte kullanabilir miyim? yoksa ne demek lazım? "she is overreacting on the stage" desem olmaz mı?

2-) " benim damadım çok efendi çocuktur" nasıl denir?
0
medievalman
(26.09.13)
1-overacting.
overreact asiri tepki vermek, farkli.

2-my son in law is a very well-mannered man.
0
el desaparecido
(26.09.13)
(6)

Bu E-mail olmuş mu?

tanjantgibisonsuzagitmekisteyenkotanjant
Dear Professor Last-name,This is X from your Psychology Z class. Please accept my sincerest apologies for missing your first class. As per your request, I am attaching the Y. If you need further information regarding the Y, please allow me to know. I would greatly appreciate any feedback you might b
Dear Professor Last-name,

This is X from your Psychology Z class. Please accept my sincerest apologies for missing your first class. As per your request, I am attaching the Y. If you need further information regarding the Y, please allow me to know. I would greatly appreciate any feedback you might be able to provide.

Thank you in advance for your interest and taking time out of your busy schedule to get to know us better.

Yours sincerely,

X
PSYZ

Emin olamadığım birkaç nokta olduğu için danışmak istedim. Yanlışlıklar varsa, düzeltebilirseniz çok sevinirim.

Şimdiden teşekkürler.
0
tanjantgibisonsuzagitmekisteyenkotanjant
(26.09.13)
"Get to know us" derken ne demek istediğini anlamadım.
Onun dışında iyi olmuş, biraz 'overpolite' gibi amerika içinse eğer ama problem yok.
0
cedex
(26.09.13)
Teşekkür ederim. Bizi daha yakından tanımak için gibi bir şey demek istemiştim.
0
🌸tanjantgibisonsuzagitmekisteyenkotanjant
(26.09.13)
"allow me to know" kalıbını ilk kez duyuyorum. Onun normalde kullanılanı "let me know"dur. Senin yazdığın şekli daha polite mıdır falan bilmiyorum, ama emin değilsen "let me know" ile değiştirebilirsin. Yine orası "please inform me" olarak da kullanılabilir.

@cedex'in dediği gibi aşırı resmi durmadı değil. O yüzden ilk paragrafın son cümlesini "I would greatly appreciate any feedback." şeklinde bırakabilirsin.

Hocalara e-mail atarken imzadan önce genellikle "Kind regards," yazardım, hocayla sürekli mailleşiyorsam sadece "Regards,".
0
long live rock n roll
(26.09.13)
Teşekkürler @long live rock n roll.

''allow me to know'' kalıbını normalde ben de kullanmıyorum fakat ''let me know'' daha informal durur diye düşünmüştüm. Orayı o şekilde değiştireyim öyleyse.

Haha evet gerçekten de resmi olmuş. Kind regards daha iyi evet haklısınız.
0
🌸tanjantgibisonsuzagitmekisteyenkotanjant
(26.09.13)
Ben şöyle yazardım. Overpolite'a katılıyorum.

Dear Prof. Last_Name,

As you requested, I am sending Y in the attachment. Do you need further information on Y? I would greatly appreciate any feedback you might be able to provide.

We know you have a very busy schedule and I am grateful for your time you spare for us.

Please accept my apologies for missing your first class.

Yours sincerely,

X,
PSYZ
0
franz kafka
(26.09.13)
@franz kafka ''Do you need further information on Y?'' dışında olabilir. Cevap vermek zorunda bırakmayım şimdi hocayı. Teşekkür ederim.
0
🌸tanjantgibisonsuzagitmekisteyenkotanjant
(26.09.13)
(5)

Kulak dolgunluğu için radyo, podcast, youtube kanalları

hadi ya la
Müzik olmayacak, sürekli konuşma, diyalog falan olacak.Başka işler yaparken kulağımı kullanmadığım anlarda açıp listening yeteneğimi geliştirmek için radyolar, podcastler, youtube kanalları ve benzeri şeyler arıyorum.
Müzik olmayacak, sürekli konuşma, diyalog falan olacak.

Başka işler yaparken kulağımı kullanmadığım anlarda açıp listening yeteneğimi geliştirmek için radyolar, podcastler, youtube kanalları ve benzeri şeyler arıyorum.
0
hadi ya la
(25.09.13)
ted.com
0
tescillimarka
(25.09.13)
(bkz: dan ariely)
0
serabetan
(25.09.13)
atmacaged
(25.09.13)
Wall Street'in 2 dklık konuşmaları var podcastlerde, Bbc'nin podcastleri de çok iyi.
0
damba
(25.09.13)
hazır türkiyeden de kullanıbilir hale gelmişken spotifyı kur bilgisayarına. listen language adında bir uygulaması var programın. dil öğrenenler için bir çok kısa kayda ulaşmanı sağlıyor. deneyebilirsin.
0
dahinnotha
(25.09.13)
(3)

İngilizce Yardım

met
Merhabalar, İngilizce olarak bölüm ikincisi ve yüzde yüz burslu öğrenci demek istiyorum. Nasıl derim?
Merhabalar, İngilizce olarak bölüm ikincisi ve yüzde yüz burslu öğrenci demek istiyorum. Nasıl derim?
0
met
(25.09.13)
He was placed 2nd in the class overall (last year) and he's got a full scholarship(100%)
0
dusunuyorumoyleysevurun
(25.09.13)
resmi bi yere yolluyosan "he's got" deme. "he has" demen daha resmi bi ingilizce olur.
0
nathanieltroy
(25.09.13)
"he is studying at x on a full scholarship" de diyebilirsiniz ikinci kisim icin

x okulun ismi tabi
0
babamasoliimbananickaldirsin
(25.09.13)
(3)

türkçe'den ingilizce'ye küçük bir çeviri ricası.

arboga nehrinin kiyisinda uyuyan adam
metnimiz şu:"ben düşündüm de, her insan aynı şekilde davranmak zorunda değildir. benim gibi davranmanı beklemem bir hataydı. seni olduğun gibi kabul edip, duygularına saygı duymak en güzeli. böylece, herşey çok daha güzel olabilir. bunu anladığım için şu an mutluyum."
metnimiz şu:

"ben düşündüm de, her insan aynı şekilde davranmak zorunda değildir. benim gibi davranmanı beklemem bir hataydı. seni olduğun gibi kabul edip, duygularına saygı duymak en güzeli. böylece, herşey çok daha güzel olabilir. bunu anladığım için şu an mutluyum."
0
arboga nehrinin kiyisinda uyuyan adam
(25.09.13)
i've been thinking, not everyone has has to behave the same way. it was wrong of me to expect you to behave like me. the best is to accept you for who you are, and respect your emotions. everything can be better this way. i'm happy to have realized this now.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(25.09.13)
i've been thinking, not every human being has to act in the same way. it was wrong of me to expect you to act like me. i think accepting you as the way you are and respecting your feelings is the best. that way everything can be better. i'm so happy that i've figured this out.

bugünkü antremanda göz dolduran futbolcununkini ya da bunu kullan.
0
mrz breezy
(25.09.13)
cairo! bizimla deyılsın! :)
diğerleri olmuş.
0
kül
(25.09.13)
(9)

İngiliz aksanı ve ingilizce

cöptorbasi
genelde ingiliz gruplarını dinliyorum ve onları örnek alıyorum,the kooks,arctic monkeys gibi kendimde o tarz besteler yaptığımda british english aksanıyla söylemek istiyorum lakin çok türk kalıyor aksanım bunu nasıl geliştirebilirim birde genel anlamda ingilizcemi ilerletmek için yöntemler araştırdı
genelde ingiliz gruplarını dinliyorum ve onları örnek alıyorum,the kooks,arctic monkeys gibi kendimde o tarz besteler yaptığımda british english aksanıyla söylemek istiyorum lakin çok türk kalıyor aksanım bunu nasıl geliştirebilirim birde genel anlamda ingilizcemi ilerletmek için yöntemler araştırdım; effortless english diye bişeye rastladım detaylı bilgisi olan varsa yardımcı olabilir mi bana bu konularda acaba ?
0
cöptorbasi
(25.09.13)
ben bbc izleyip tekrar ediyordum soylenen her seyi. evde yalnizken. gayet de oldu yani bence. en azindan cevremden o tepkileri aliyorum. (ingiltere'de hic bulunmadim)

kulagin iyiyse kolay oluyor.
0
evreka
(25.09.13)
dinleyip tekrar ederek geliştirebilirsin, tabi kulağın varsa. aksan kulağı herkeste olan bir şey değil. burnumuzun dibindeki+ ana dilimizin bir aksanı olan karadeniz aksanını bile aktörlerin nasıl katlettiğini izliyoruz dizilerde. 20+ sene abd'de yaşayıp hala türk aksanıyla konuşan adamlar gördüm. kulağın yoksa zor yani.
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(25.09.13)
jason statham filmlerini izleyip taklidini yapmaya calis herifin. Londra aksanini kaparsin.
0
march or die
(25.09.13)
ewan mcgregor filmlerini izle.
0
dafaiss
(25.09.13)
librivox diye bir site var. audio book sitesi. ücretsiz ve üyeliksiz.
oradan kitaplar indirip sürekli dinleyebilirsin. aksan kısmı biraz muaallak. deneyip sevdiklerini bulabilirsin.
0
goldentitan
(25.09.13)
effortless english hakkında bilgisi olan yok mu peki ?
0
🌸cöptorbasi
(25.09.13)
hiçbir zaman ingiliz aksanın olmayacak, boşuna uğraşma. doğru telaffuz et yeter.
0
baldur
(25.09.13)
baldur +1

eğer öyle bişey gerçek olsaydı herkes her dili mükemmel bi teleffuzla konuşurdu.
0
take me rufee2
(25.09.13)
temelden başla. biraz yeteneğin varsa imkansız diye bir şey yok. www.bbc.co.uk
0
falafila
(25.09.13)
(11)

İngilizcedeki en saçma kelimeler ve kalıplar

ermanen
neler sizce?komik, saçma, aykırı, size gıcık gelen ya da sanki ingilizce değilmiş gibi olan (ama başka dilden alınmış kelime değil illa)
neler sizce?

komik, saçma, aykırı, size gıcık gelen ya da sanki ingilizce değilmiş gibi olan (ama başka dilden alınmış kelime değil illa)
0
ermanen
(24.09.13)
its raining cats and dogs bana hep aşırı saçma geliyor.
0
in vino veritas
(24.09.13)
dalga geçme manasındaki pulling someone's leg, ne alaka diyorum her zaman :)
0
irbat
(24.09.13)
"end of the world as we know it" kalıbı. her duyduğumda oradaki "as we know it" kısmına fitil oluyorum.
0
kül
(24.09.13)
" buckle up" bana hep garip geliyor, sahip olması gereken ciddiyete sahip değil gibi.
0
medievalman
(24.09.13)
"i am washing my hair."

yapmak istemediğin ama yapmak istemediğini söyleyemediğin zaman bu kalıbı kullanıyorsun, karşıdaki anlıyor meseleyi.
0
devilred
(24.09.13)
Cok ciddi bi yerde "no bilmemne" diyerek olumsuz durum yaratmak. You are no child falan gibi. Anadili ing olanlardan duymasam kicindan uydurdun diycem.

Birseyler yeterli olmayinca "short" denmesi. We are short two people gibi. Short ne lan? Iki kisi kisayiz. Yaw hee.

Bi de bosluk anlaminda space. Starbucklarda kahveye "do you need space?" diye sormalari mesela. Kahvede space? Ha sud koymak icin. Eyv.
0
el desaparecido
(24.09.13)
you are welcome
0
candanag
(26.09.13)
kalip olarak:

"when... i was like, you know. then, he was like, you know..."

amina koyayim her seyi biliyorsam sen ne diye konusuyorsun.
0
sendelemeden
(26.09.13)
argodaki "jack" kalıbı.

i don't know jack - hiçbir şey bilmiyorum.
i don't see jack - hiç birşey görmüyorum.
.....

filmlerde falan çok geçer bu kalıp ve altyazıda hep yanlış çevrilir.
0
alabamaclarence
(26.09.13)
ingilizce olması değil olmaması komik veya saçma olan bir kalıp var aslında bi de, misal kolay gelsin kalıbının en yakın anlamı power to your arms şeklinde veriliyor, ki bu da çok saçma ve komik aslında. power to your arms ney lan?
0
in vino veritas
(26.09.13)
work out u dışarıda çalışmak sanıyordum..phrasallar kesinlikle
0
joe dalton
(27.09.13)
(4)

Japonca nerede öğrenilir? (İstanbul Avrupa)

mattiadestro
Merhaba,Üniversite öğrencisiyim, Japonca öğrenmek istiyorum. İst./Avrupa'da hangi kursu tavsiye edersiniz?Şu ana kadar Galatasaray Üniversitesi'nin kursunun ve Japon Kültür ve Enformasyon Merkezi (japonkultur.com) kursunun varlığından haberdar olabildim. Türk-Japon Kadınları Dostluk Derneği diye bir
Merhaba,

Üniversite öğrencisiyim, Japonca öğrenmek istiyorum. İst./Avrupa'da hangi kursu tavsiye edersiniz?

Şu ana kadar Galatasaray Üniversitesi'nin kursunun ve Japon Kültür ve Enformasyon Merkezi (japonkultur.com) kursunun varlığından haberdar olabildim. Türk-Japon Kadınları Dostluk Derneği diye bir derneğin de kursu olduğunu orada burada okudum fakat okuduğum yerler eski tarihli ve bu kursa dair bir internet sitesi yok.

Nereyi tavsiye edersiniz? Başka bildiğiniz kurslar var mı?

Teşekkürler
0
mattiadestro
(24.09.13)
Boğaziçi Üniversitesi'nde de bir Japonca merkezi var. BÜMED'de dersler olması lazım.
0
quasiromantic
(24.09.13)
Tömer'de de vardı galiba.

Üniversiten hangisi bilmiyorum ama fakültesi varsa seçmeli olarak Japonca alabilirsin belki. Para da vermezsin.
0
youkoso hitori bocchi
(24.09.13)
Türk - Japon Kadınları Kültür ve Dayanışma Derneği'nin kursunu tavsiye ederim. Galatasaray Üniversitesin'de de Japonca dersi verildiğini duydum.
Boğaziçi ve Bilgi Üniversitelerinde de var japonca dersi ama dışarıdan öğrenci kabul ediyorlar mı bilmiyorum.
0
darthcat
(25.09.13)
Boğaziçi'nde öğrenci olmayanlara göre birşey bulamadım, BÜMED'de yok.

TÖMER Taksim şubesi son 3 senedir Japonca açmamış.

Bilgi Üniv.'deyim Japonca kalkmış artık.

Türk-Japon Kadonları K. ve D. Derneği'ni aradım, yapacağız kurs olunca biz sizi ararız dedi.

Yani şu ana kadar kalan adaylar
- Galatasaray Üniv.
- JaponKultur.com
- Türk-Japon Kadınları K. ve D. Der.
0
🌸mattiadestro
(25.09.13)
(8)

çeviri yardımı, yine :)

dullahan
arkadaşlar şöyle hızlıca bir bakıp gözünüze çarpan grammar, writing yanlışlarını söylerseniz çok müteşekkir olurum gerçekten, teşekkürler şimdiden.ELIF SHAFAK – THE POLITICS OF FICTIONElif Shafak born in Strasbourg, France. After their parents are divorced, she moved to Ankara with her divorcee moth
arkadaşlar şöyle hızlıca bir bakıp gözünüze çarpan grammar, writing yanlışlarını söylerseniz çok müteşekkir olurum gerçekten, teşekkürler şimdiden.

ELIF SHAFAK – THE POLITICS OF FICTION

Elif Shafak born in Strasbourg, France. After their parents are divorced, she moved to Ankara with her divorcee mother. Her mother is well educated, reasonable, secular. Her grandmother is not likely to her mother, less educated, spiritual and less rational. Her grandmother is superstitious. Many people who has severe acne or wart problem in her neighbourhood, visited her grandmother. Each time, her grandmother would utter some words in Arabic, take a red apple and stab it, then draws a circle around these torn, and torn dries up inside.


She believes all people live in some kind of social and cultural circles and suggests to break down our borders. Because if we all live in a some kind of circles, that means we will end up drying up inside. Also if all the people in our inner circle look like to us, it means we are surrounded with our mirror image. And communities of the like-minded are one of the greatest dangers of today’s globalized world.


Story is, according to her opinion, can punch holes in our mental walls. And through those holes we can get a peek of the other persons world and sometimes we might even like what we see. She believes literature helps people become one. For example, when a Palestinian and Israeli politicians talk, they usually don’t listen to each other. But a Palestinian reader still reads a novel written by a Jewish author and viceversa, connecting and emphasizing with the narrator. Literature has to take us beyond. If it cannot take us there, it is no good literature.


She describes herself as a shy, introverted child. She started to writing by her mother came up with a turqouise notebook. And ask her to keep journal. At first her mother is slightly concerned about her sanity. Elif, regularly telling stories to her imaginary friends. And her mother thought that if she writes her daily experiences, it might be good for her. But Elif doesn’t want to write about her life, then she started to write about other people and events that never happened. And thus her “fiction writing adventure” has begun.
0
dullahan
(24.09.13)
ilk paragrafta annesinden anneannesinden bahsederken is yerine was daha iyi gider bence.diğerlerine bakamadım
0
mosquera
(24.09.13)
ya yazı, elif şafak'ın ted konuşması üzerine. kendisi de bu şekilde bahsediyor. ondan is kullandım. ama was daha iyi olur diyorsan öyle yapıyım?
0
🌸dullahan
(24.09.13)
elif safak was born

had divorced
0
kirazıseviyorum
(24.09.13)
ilk cumleyi okudum ve aşağıda dogrusu;

Elif Shafak WAS born in Strasbourg, France. After their parents HAD divorced, she moved to Ankara with her divorcee mother.
0
sunriseee
(24.09.13)
hmm tamam düzelttim onlar. ya neyse geri kalanının da fazla sorun olacağını sanmıyorum. daha hazırlık sınıfındayım en nihayetinde...
0
🌸dullahan
(24.09.13)
babannesinden present tensele bahsetmek bana doğru gelmiyor. en azından bir anı anlatıyorsun birileri ona gidermiş x olurmuş. hikaye gibi anı bu present verilmez.
0
kirazıseviyorum
(24.09.13)
haklısın ya aslında. was'a çevirdim onları zaten.
0
🌸dullahan
(24.09.13)
son paragrafta to writing olmaz. she started writing olmalı.
0
noluyo yaa
(24.09.13)
(8)

çeviri yardımı

dullahan
büyükannesinin batıl inançları vardır demek için bu cümle ne kadar uygundur?"her grandmother is superstitious"
büyükannesinin batıl inançları vardır demek için bu cümle ne kadar uygundur?

"her grandmother is superstitious"
0
dullahan
(24.09.13)
olur evet.

her grandmother is a superstitious person. dersen için rahat olur.
0
kirazıseviyorum
(24.09.13)
is değil has olacak.
0
zwen
(24.09.13)
"has" olursa sonuna "feelings" eklemeli miyim?
0
🌸dullahan
(24.09.13)
belief ekle bence
0
zwen
(24.09.13)
ilk bana da has lazım gibi geldi ama google baya am is are lı kullanım vermiş.
0
kirazıseviyorum
(24.09.13)
little +1
0
kirazıseviyorum
(24.09.13)
pardon. ben isim mi sıfat mı dikkat etmedim. bu durumda little miss rejectee'nin yazdığı doğru
0
zwen
(24.09.13)
peki mahallesinde akne problemi olanlar büyükannesini ziyaret etmişti demek için bu cümle yeter mi?

Many people who has severe acnee problem in her neighbourhood, visited her grandmother.
0
🌸dullahan
(24.09.13)
(9)

?? kafama takıldı

Lozturkmen
now, a lot of country is not freedom exactly bu cümle doğru mu arkadaşlar
now, a lot of country is not freedom exactly bu cümle doğru mu arkadaşlar
0
Lozturkmen
(24.09.13)
türkçesini yazarsan, doğrusunu yazabilirim sana. bu haliyle demek istediğin anlaşılmıyor.
0
o eli bi indir
(24.09.13)
is not free desen olur belki. ülkeler özgür değil demek istiyorsan. freedom olmaz o özgürlük demek.
0
kirazıseviyorum
(24.09.13)
şu anda birçok ülke tam özgür sayılmaz demek istemiştim ama:)
0
🌸Lozturkmen
(24.09.13)
Yanlış. "Şu an çoğu ülkede tam özgürlük yok" demeye çalıştığını varsayarak:

"Now, there is no absolute freedom in most of the countries."

Ne demek istediğini söylersen ona göre şeyapalım. "Ülkede özgürlük olması" ve "ülkenin özgür olması" farklı şeyler, aklında bulunsun.
0
long live rock n roll
(24.09.13)
şu anda(günümüzde), bir çok ülke tam olarak özgür değildir.

bunu demeye çalışmışsın sanırım.
0
deletesystem32
(24.09.13)
şu anda birçok ülke tam özgür sayılmaz = "Nowadays, many countries are not exactly free."

Ama yine; "ülkenin özgür olması" ne demek?
0
long live rock n roll
(24.09.13)
bir de now yerine başka bir şey daha şık olur: nowadays gibi.
0
kirazıseviyorum
(24.09.13)
o cümle biraz üst düzey kalmaz mı acaba hoca anlarsa kızar da:/
0
🌸Lozturkmen
(24.09.13)
long live rock n roll+1

"Nowadays, many countries are not exactly free."

böyle dersen çok afilli durmaz hoca anlamaz.
0
kaputt
(24.09.13)
(2)

kucuk bir ceviri ricasi ingilizce

arboga nehrinin kiyisinda uyuyan adam
İngilizcede nasil soylenir: "sevmek mi guzel yoksa sevilmek mi"
İngilizcede nasil soylenir:
"sevmek mi guzel yoksa sevilmek mi"
0
arboga nehrinin kiyisinda uyuyan adam
(24.09.13)
Which one is better; to love or to be loved?

Edit: "Sevmeyi mi tercih edersin yoksa sevilmeyi mi?" demek istersen de "Would you prefer to love or to be loved?" şeklinde daha güzel çevrilebilir.
0
long live rock n roll
(24.09.13)
to love or to be loved? diyerek bıraksan da yeter bence ama long live +1
0
kirazıseviyorum
(24.09.13)
(2)

dostlar, küçük bir çeviri. lütfen yardım( gönül işi)

arboga nehrinin kiyisinda uyuyan adam
i really needed you help yesterday evening but instead of give me some warm words that i am the only one for you, you started that neverfinish discussion how much i trust you, do i stil like you. it is my problem that i can't trust people, not yours. and i really need some help with but not a fights
i really needed you help yesterday evening but instead of give me some warm words that i am the only one for you, you started that neverfinish discussion how much i trust you, do i stil like you. it is my problem that i can't trust people, not yours. and i really need some help with but not a fights.

but if you want to fight or want to find out how much i like you please wait until i handle all my problems here.
0
arboga nehrinin kiyisinda uyuyan adam
(24.09.13)
dün gerçekten desteğine, yardımına ihtiyacım vardı. bana sıcak sözler söylemek yerine, senin için tek doğru insanın ben olduğunu söylemek yerine; sana ne kadar güvendiğimle, senden hala hoşlanıp hoşlanmadığımla uğraşmayı bunu tartışmayı bırakamadın. benim kişisel bir problemim bu; ben insanlara güvenemiyorum. bu benimle alakalı seninle değil. gerçekten biraz desteğe ihtiyacım var kavgalara değil.

ama eğer kavga istiyorsan ya da senden ne kadar hoşlanıp hoşlanmadığımı anlamaya çalışıyorsan; kendi problemlerimi çözene kadar bekle.
0
kirazıseviyorum
(24.09.13)
kız baya seviyor abi, yanında ol kızın üzüldüm bak hala kavga istiyorsan defon degıl de problemlerımı cozmemı bekle dıyor.

cevam : @seviyorumsukirazı +1
0
cokponcik
(24.09.13)
(1)

wiki çeviri

hitsumo
http://en.wikipedia.org/wiki/Love's_Labour's_Wonbunun çevirisini yapabilecek olan var mı ?
en.wikipedia.org's_Labour's_Won
bunun çevirisini yapabilecek olan var mı ?
0
hitsumo
(24.09.13)
Love's Labour's Won, w. shakespeare tarafindan 1598 yilindan once yazilmis bir oyundur. Oyun 1603 yilinakadar basilmis gibi gorunuyor, ama bilinen gunumuze gelmis bir kopyasi yok. Bir teoriye gore bu bi "kayip calisma", love's labour's lost'un devami.

Teoriler ve kanit

Oyunun ilk bahsi duzine kadar Shakespeare oyununu listeleyen Francis Mere'nin Palladis Tamia, Wits Treasury(1598)'sinde geciyor ve soyle diyor:

"komedi icin gentlemen of verona, errors, love's labour's lost, love's labour's wonne, midsummers night dream, ve merchant of venice " ini gorun."

Sha. uzmanlarinin birkac teorisi var oyunla ilgili. Biri, L.L.W.'un L.L.L.'un kayip devami oldugu ve LLL'un sonunda evlikleri geciken Navarre, Longaville ve Dumain kralinin hikayesinin devamini anlattigi. LLL'un son dakikalarinda adet oldugu uzere Sh. oyunlarinin sonladiran evliliklerin hikayeyle pek alakasi olmamasina ragmen bertaraf edildigi, ve devam oyununa sebep oldugu.

Bir diger teori de LLW'un Mere'nin listesinde eksik olan ve birkac yil once yazilmis olan The Taming of The Strew'e alternatif bir isim oldugu.

Ancak 1953'te Saloman Pottesman adli sahaf ve kolektor 1603'te kirtasiyeci Christopher Hunt tarafindan yapilmis olan bir liste ele gecirdi:

""marchant of vennis, taming of a shrew, ... loves labor lost, loves labor won."
Bu bulgu, oyunun taming of a shrewden farkli bir oyun oldugunu ispatlar nitelikteydi.

Belki de LLW 1598de yazildigi bilinen Much Ado About Nothing'e alternatif bir isimdi.Henry Woudhuysen'in Arden edition kitabi bu iki oyun arasinda cok benzerlikten bahsetmektedir. Much ado nothing ayni zamanda bendick ve beatrice'e alternatif isimler arasinda siralanagelmistir.

Leslie Hotson LLW'un Troilus and Cressidanin eski ismi olabilecegini, Tand Cressidanin Palladis Tamiada listelenmedigine dikkat cekerek, tahmin etmektedir. Oyun 1602'de yazildigi tahmin edilmektedir.
0
el desaparecido
(24.09.13)
(3)

metod,metot nasıl kullanacağız bunu ?

aktör
şöyle örnek 2 cümle vereyim:Console sınıfının Write & WriteLine metodları içerisindeki karakterler.......Console sınıfının Write & WriteLine metotları içerisindeki karakterler.......sevgili dil bilgisi geniş arkadaşlarım top sizde.
şöyle örnek 2 cümle vereyim:

Console sınıfının Write & WriteLine metodları içerisindeki karakterler.......

Console sınıfının Write & WriteLine metotları içerisindeki karakterler.......

sevgili dil bilgisi geniş arkadaşlarım top sizde.
0
aktör
(23.09.13)
tdk sitesinde yazım kılavuzu var. ayrıca, şu anda kullandığım chrome'da da yazım düzeltme fasilitesi var ve metod yazdığımda hata veriyor, metot olarak öneriyor. :)
0
nereye bu gidis
(23.09.13)
ek almışsa "d" ile tek başına "t" ile. Benim çözümüm bu. Tüm "d" ve "b" ile biten kelimelerde böyle yapıyorum.
0
demirag orucusu
(23.09.13)
yapim metotlari bunlardir...
metodunu bilirsen sen de yaparsin..
0
nax
(23.09.13)
(1)

almanca çeviri

letheavendangered
şu paragrafı birebir olmasa da anlatmak istediği kadarıyla çevirebilir misiniz?"Die türkische Lehramtsausbildung für den gesamten Bereich der Sekundarstufe (aufsteigende Klassen 6-11 bzw.12) findet im Rahmen eines Lisans-Studienganges statt (vgl. dort). Entweder wird während des 4jährigen Fachstudiu
şu paragrafı birebir olmasa da anlatmak istediği kadarıyla çevirebilir misiniz?

"Die türkische Lehramtsausbildung für den gesamten Bereich der Sekundarstufe (aufsteigende Klassen 6-11 bzw.12) findet im Rahmen eines Lisans-Studienganges statt (vgl. dort). Entweder wird während des 4jährigen Fachstudiums eines Faches ein pädagogisches Begleitstudium absolviert, oder es wird im Anschluss an ein reines Fachstudium eine (kurze) zusätzliche Lehrerqualifikation erworben (Ögretmenlik Sertifikasi, Ögretmenlik Formasyonu). Damit ist der akademische Teil der Ausbildung abgeschlossen. Für den Erwerb der vollen Lehrbefähigung nach türkischem Recht ist außerdem das erfolgreiche Absolvieren der Probezeit für ein türkisches Lehramt nachzuweisen, das i.d.R. 1 Jahr umfasst und durch einen entsprechenden Auszug aus dem türkischen Dienstregister nachgewiesen wird."

teşekkürler
0
letheavendangered
(23.09.13)
türkiyede tüm ikinci kademede öğretmenlik yapma hakkı elde etmek için ya pedogojik (yani eğitim fak. kastediyor) 4 sene okursun ya da başka bölüm okuyup kısa süren bir formasyon sertifikası alırsın böylece akademik eğitimin tamamlamış olursun. sonra da 1 yıl stajer öğretmen olarak çalışman gerekir.
diyor kısaca.
0
niye ama
(23.09.13)
(1)

YDS için kitap önerisi

vendorth
Arkadaşlar kız arkadaşım YDS'ye hazırlanacak şu anda intermediate sayılabilecek bir ingilizcesi var. Bu yollardan geçmiş sayın yazarlara sormaktayım, hangi kitabı kullanmalı sizce? Ayrıca elinde olan varsa da satın almaya açığız.
Arkadaşlar kız arkadaşım YDS'ye hazırlanacak şu anda intermediate sayılabilecek bir ingilizcesi var. Bu yollardan geçmiş sayın yazarlara sormaktayım, hangi kitabı kullanmalı sizce? Ayrıca elinde olan varsa da satın almaya açığız.
0
vendorth
(22.09.13)
ya çıkmış soruları çözsün kardeşim. grammer çalışacaksa els iyi ama gereksiz bence. yani otursun proficiency testleri çözsün. bunların dışında sana önerim duyuruda yds ile ilgili bir çok kez soru sorulmuştur önce onlara bak sonra sor. hadi kolay gele.
0
blueprints and cigarettes
(22.09.13)
(5)

dil öğrenirken dinlenebilecek grup/sanatçı önerisi

the elleh
selamlar,kız arkadaşım üniversitede akedemisyen olarak kalmak istiyor geleceğe dönük plan için, e tabi bunun için de çok sağlam bir ingilizceye ihtiyaç var. ilk etapta yapılabilecekler olarak dil kursuna yazıldı, dizi takip etmek vs. haricinde bir de benim aklıma gelen müzik oldu haliyle.ilk olarak
selamlar,

kız arkadaşım üniversitede akedemisyen olarak kalmak istiyor geleceğe dönük plan için, e tabi bunun için de çok sağlam bir ingilizceye ihtiyaç var. ilk etapta yapılabilecekler olarak dil kursuna yazıldı, dizi takip etmek vs. haricinde bir de benim aklıma gelen müzik oldu haliyle.
ilk olarak aklıma the beatles falan geliyor dinleyebileceği ve anlamaya çalışabileceği temiz bir ingilizce kullanan, varsa önerileri alabilirsem çok mutlu olucam.
0
the elleh
(22.09.13)
müzik dinleyecegı vakıtlerı de film izlemeye ayırsın. bence muzıgın gozle gorulur bır etkısı olmaz. sen demet akalın dınleyerek turkce ogrenebılır mısın? :(
0
cokponcik
(22.09.13)
cokponcik'e katılmıyorum.
müzik dinleyerek öğrenme yöntemi daha iyi. çünkü melodisi olduğu için akılda kalıcı oluyor ve sözlerini tekrarlıyorsun.

scorpions'un sözleri temiz ve anlaşılır. anathema da öyle. pop değil de, hafif romantik ve yavaş parçalar bana ingilizce ve fransızcayı öğretmişti.
0
dahinnotha
(22.09.13)
şarkı ve filmle uğraşmak yerine audio book diyorum ben.
film ve şarkılar ingilizceyi geliştirmeye yarar ama kız arkadaşın akademik kullanım için ingilizceyi geliştirmek istiyorsa müzik dinlemekle olacak iş değil o.
0
goldentitan
(22.09.13)
ben de ciddi planlar için ingilizce'nin müzik ya da filmle olmayacağını düşünenlerdenim. dil kursu güzel ama maddi olanak varsa en acısızı ingilizce konuşulan bir ülkede dil kursu. başka türlü gerçek anlamda öğrenilmiyor.
0
blackbasat
(22.09.13)
bence de muzikle ogrenemezsin, birincisi, cogu muzikte bir hikaye anlatilmiyor, devamlilik yok. bebekte uc bes tur atarim olmadi sinema yaparim gordugun gibi cok unutkanim ya da tell me what you want what you really really want if you wanna be my lover you gotta stop(?) diye dil ogrenilmez ki, arada hee bu bu demek herhalde diyecek baglantilar yok. telaffuz iyi olsa bile ogrenilmez. ha ingilizce gramer, yazis vs falan superdir de telaffuz hatasi vardir, eh evet, o zaman temiz ingilizceli muzik aranabilir.
seviyesine gore dizi arayisina girmek daha iyi olur, bence tabii. nick jr cizgi filminden edebi eserlerin filmlerine kadar genis bir yelpaze var ve konusulan ingilizcenin bir kismini anlayabiliyorsa kendi kendine ha bu da su demekmis diyebilecegi bir ortam o.
0
beriberi
(22.09.13)
(7)

Tek cümle. tam olarak ne diyor?

silver apple
"they use force to make you do what the deciders have decided you must do."
"they use force to make you do what the deciders have decided you must do."
0
silver apple
(21.09.13)
karar vericiler senin ne yapman gerektiğine karar verdilerse onu yapman için gücü kullanırlar.

edit: star warstaki force mantığıyla çevirdim. saçma oldu galiba. zorlamak da olabilir o force. bilemiyorum.

edit 2: burdaki deciderstan kasıt sanırsam ki politikacılar.
0
loser blueser
(21.09.13)
bir şeylere karar mı ver diyor karar verici mi varmış. töbe estf. ne diyor? sen ne işlere karıştın yahu.
0
ykyt
(21.09.13)
yapman karar verilene seni zorlamak için güç kullanırlar deyeyim ben de çeşit olsun
0
panthera onca
(21.09.13)
başkalarının seçtiği hayatları yaşıyoruz işte kısacası.
0
tescillimarka
(21.09.13)
karar-vericilerin yapmana karar verdigi seyi sana yaptirmak icin onlar (they, karar-vericiler degil) guc kullanirlar.
0
sendelemeden
(21.09.13)
seni düşünmeye yönlendiren kişiler, kendi isteklerini sana yapman gereken şeylermiş gibi düşünmen için güç kullanıyor.

cümle olarak bakınca kabus gibi ama özü şu. diyelim biriyle diyalogdasın öyle bir manipule ediyor ki seni sanki sen kendin yapmaya karar vermişsin sanıyorsun. ama özünde onlar/o sana yaptırıyor.
0
kirazıseviyorum
(21.09.13)
ne güzel çevirmiş yahu kiraz evet yerine göre
0
panthera onca
(21.09.13)
(1)

Doğru mu çevirmişim?

the kene
Their presence lends further support to the concept that in ovarian agenesis the gonad develops along normal lines until just before the expected appearance of early oocytes.Bu hücrelerin varlığı ovaryan agenezide gonadların normal çizgide gelişiminin, erken oositlerin ortaya çıkmasından hemen önce
Their presence lends further support to the concept that in ovarian agenesis the gonad develops along normal lines until just before the expected appearance of early oocytes.

Bu hücrelerin varlığı ovaryan agenezide gonadların normal çizgide gelişiminin, erken oositlerin ortaya çıkmasından hemen önce olabileceğini destekler.

their dediği bu hücreler.
0
the kene
(21.09.13)
Bu hücrelerin varlığı ovaryan agenezide gonadın beklenen erken oositlerin ortaya çıkmasından hemen öncesine kadar normal şekilde geliştiği düşüncesinin bir diğer destekçisidir.
not: lines'tan kasıt ne tam emin olamadım makalenin önünü ardını bilmeidğimden :) böyle çevirdim.
0
niye ama
(21.09.13)
(3)

Çeviri yardım

iorveth
"Throw the Borgia Captain into the scaffold to kill him" benim anladığım; Borgia yüzbaşısını öldürmek için iskeleye atın. Ancak ortada iskele yok. Dedim acaba ben düz düşündümde, farklı anlama mı geliyor.
"Throw the Borgia Captain into the scaffold to kill him" benim anladığım; Borgia yüzbaşısını öldürmek için iskeleye atın. Ancak ortada iskele yok. Dedim acaba ben düz düşündümde, farklı anlama mı geliyor.
0
iorveth
(21.09.13)
o iskele dediği darağacı iskelesi
veya kafa kesmek için de oluyomuş
0
kediebesi
(21.09.13)
scaffold darağacı anlamına da geliyor. ama anladığım kadarıyla sen bir oyunda karşılaştın bu görev ile. (assassin's creed?) Açıklamasını şöyle yapmışlar:

A scaffold is a wooden structure that's close to the captain. Hold R1 and press circle to grab him then aim him at the scaffold and throw him there.
0
qiuyue
(21.09.13)
Aynen öyle assassin's creed :) memory synchronization %100 değildi bende onu tamamlıyorum.
0
🌸iorveth
(21.09.13)
(14)

10 puan değerinde Türkçe sorusu

kül
"zanaat" kelimesinden sonra "de" bağlacını kullanmak istersek, de mi yazarız yoksa "da" mı? :)yardımcı olabilecek bilgi: mesela okunuşa göre farklı ek alan kelimeler var. mesela usul. "usulü" oluyor l ince okunduğu için. o yüzden sanki de alacak gibi ama emin olamadım.
"zanaat" kelimesinden sonra "de" bağlacını kullanmak istersek, de mi yazarız yoksa "da" mı? :)

yardımcı olabilecek bilgi: mesela okunuşa göre farklı ek alan kelimeler var. mesela usul. "usulü" oluyor l ince okunduğu için. o yüzden sanki de alacak gibi ama emin olamadım.
0
kül
(21.09.13)
a. (zana:at) 1. İnsanların maddeye dayanan gereksinimlerini karşılamak için yapılan, öğrenimle birlikte deneyim, beceri ve ustalık gerektiren iş, sınaat: “Hiçbir vatandaşa benim zanaatı tavsiye etmem.” -N. Hikmet.

Nazım hikmet "zanaatı" demiş. Yani kalın ses kullanmış. Şu halde "zanaatta" olacaktır. "zanaatte" değil. Bu arada Google Chrome'a göre "zanaatte" doğru yazım, diğer kelime hata veriyor; ama Nazım'ı daha fazla ciddiye alıyorum.
0
g man
(21.09.13)
Kulağa -de daha güzel geliyor...
Zanaat da... Kaba geliyor böyle olunca. Kuralını bilmiyorum yalnızca kulak...
0
mukrime
(21.09.13)
@g man bağlaç diyor, sen ek olan de'den bahsediyorsun.
0
mukrime
(21.09.13)
Ya pardon, editleyemiyorum da, şimdi düşününce ve içimden defalarca zanaat da zanaat da deyince, -da daha iyi olur gibi gelmeye başladı :-D
0
mukrime
(21.09.13)
da diyorum. zanaat yazıldığı gibi de okunabiliyor, ille inceltmeye gerek yok.
0
devilred
(21.09.13)
@mukrime şimdi ben de "zanaat da zanaat" diye tekrarladım bir sürü, bana da "da" gibi gelmeye başladı :)
0
🌸kül
(21.09.13)
zanaat'in ikinci a'sına şapka var. zanaæt gibi okunuyor.
0
alperz
(21.09.13)
Bu arada mukrime düzeltmiş; ama yine de fark etmiyor. "Zanaat da" olacak bağlaç olursa. Kulağa hoş gelmesi ne yazık ki dil kuralları için bir kriter değil. Gidiyom da kulağa hoş geliyor; fakat öyle yazmıyoruz.

Ayrıca ikinci a'da şapka yok. Sözlük tanımı ve yazımı ortada dururken kafa karıştırmayalım.
0
g man
(21.09.13)
ha bir de tdk'nın verdiği örnekler doğru kabul ettiği şekillerdir zaten. tdk "zanaatı" demişse zanaat kelimesi, kalın sesli devam edecek demektir.
0
devilred
(21.09.13)
80 yıl önce farklı olabilir ama bugün "zanaatında" demek garip geliyor ama kimseyi de zan altında bırakmıyalım. kanaatimce zanaatinde olur. sende farklı bir zanaat de varsa kabul. en iyisi kullanmayalım böyle şöylör, ne biçim saçmaladım.
0
k4l3m
(21.09.13)
zanaat de.
"saat" gibi "vaat" gibi işte.
0
midesiz
(21.09.13)
durum belirten ek mi, " dahi " anlamında mı ?
değişir.

durum belirten ekse " zanaatta " olur, " dahi " anlamındaysa " zanaat da " olur.

" dahi " anlamındaki yumuşamaz. " da " " de " olur, o kadar.
0
charlesbukowskiineksi
(21.09.13)
:) de'cilerimiz ve da'cılarımız var. bana başta "de" gibi gelmişti, ama sonra (tdk sitesine bir türlü girememekle beraber) yazım kılavuzunda "zanaatçı" diye bir kelimeyle karşılaştım ve sonunda da olduğuna karar verdim :)

kafa patlatan herkese teşekkürlerimi sunuyorum efenim.
0
🌸kül
(21.09.13)
Yukarıda bir yerde kanaat geçiyor, ilk harfleri hariç aynı yazılıma sahipler. Fikir verebilir...
0
crostata
(21.09.13)
(2)

ispanyolca bilen

alexsandro de souza
Vive la vida a tu manerabu sözün türkçesi nedir?
Vive la vida a tu manera

bu sözün türkçesi nedir?
0
alexsandro de souza
(21.09.13)
hayatı istediğin gibi yaşa gibi bir anlamı var.

edit: "istediğin gibi" dedim ama, "bildiğin gibi, kendince" anlamında..
0
vercingetorix
(21.09.13)
hayatı kendince yaşa manasına geliyor.
0
joe dalton
(27.09.13)
(1)

" Keine Zweck - WG " ne demek?

wagner love
almanya da wohngemeinshaft ilanlarinda surekli goruyorum ama hala cozemedim bu soz obegini.. " keine zweck-wg " ne demek allah askina? her gittigim yerde karsima cikiyor..
almanya da wohngemeinshaft ilanlarinda surekli goruyorum ama hala cozemedim bu soz obegini.. " keine zweck-wg " ne demek allah askina? her gittigim yerde karsima cikiyor..
0
wagner love
(21.09.13)
bir ortak noktası olmayan kişilerin sadece evi paylaşmaları anlamına gelir. yemek giderleri, vb paylaşılmaz.
Yani WG ile aynı dairede yaşayadığın kişiyle kira, faturalar vs dışında bir ortak noktan olmuyor. arkadaşlık ilişkisi olmayacak demenin kibarcası sanırım. (bkz: personal space)
0
lilypad
(21.09.13)
(2)

bir cümle var gardaşlar el atın

the kene
"it has been noted that streaks are by no means confined to patients with Turner’s original tetrad of infantilism, webbing of the neck, cubitus valgus, and retardation of growth but may be present in girls with sexual infantilism only."turner sendromundan bahsediyor. streak dediği çizgi şeklindeki y
"it has been noted that streaks are by no means confined to patients with Turner’s original tetrad of infantilism, webbing of the neck, cubitus valgus, and retardation of growth but may be present in girls with sexual infantilism only."

turner sendromundan bahsediyor. streak dediği çizgi şeklindeki yumurtalık. streak olarak kalacak, ona kafa yormayın. tetraddaki terimleri de ellemeyin. genel olarak ne demek istiyor onu anlamadım ben.
0
the kene
(20.09.13)
oooh..... cumleyı görünce 5 senelik çevirmenlik tecrubemı çöpe attım birden.
0
anonymice
(20.09.13)
deni gonadal disgenezdir. Turner Sendromu en sık primer amenore nedeni olan gonadal yetmezlik sendromudur. Pek çok kromozomal bozukluklar gonadal agenez ya da disgenez ile karekterizedir. En sık gonadal disgeneze yol açan kromozomal bozukluk 45X0 yapıya sahip Turner Sendromudur. 1/5000 canlı doğumda görülür. Turner sendromu aynı zamanda en sık primer amenore sebebidir (%40). Saf Turner olguları nadirdir, genellikle mozaik formlar görülür ve bunlarda belirgin stigmatalar görülmeyebilir. Saf olgular klinik olarak; kısa boy, yele boyun, kalkan göğüs, yüksek arklı damak, düşük saç çizgisi, seksüel infantilizm ve streak gonadlar ile tanınırlar. Turner sendromunda kardiyak , renal ve otoimmun hastalık insidansı artmıştır. FSH değerleri >40 mIU/L üzerindedir. Turner mozaikleri ise puberte dönemine girseler de menarş çoğunda görülmez ya da menarşın görüldüğü olgular kısa zamanda sekonder amenoreik duruma girerler.

Kaynak: www.turkpediatriarsivi.com

belki yardımcı olur. Bu overle ilgili bozukukluklardan Turner sendromuymuş, webbing of neck Yele Boyun deniyormuş , ilginç
0
Ruprect
(20.09.13)
(2)

webbing of the neck

the kene
turner sendromu bulguları arasındaki bu ibare ne anlama geliyor acep? sözlüklerden baktım ama anlamlı bir şey çıkmadı.
turner sendromu bulguları arasındaki bu ibare ne anlama geliyor acep? sözlüklerden baktım ama anlamlı bir şey çıkmadı.
0
the kene
(20.09.13)
omuz üstü katlantılar?
0
la noix
(20.09.13)
kısa ve kalın boyun diye bir ibare buldum bi yerde. katlantı da aynı mekanizmayla oluşuyor zaten, o da doğru sanırım.
0
🌸the kene
(20.09.13)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.