Ekşi Duyuru

maçların oynandığı ve yakın şehirler hariç yoğun olmaz demek isterdim ama tren ağı ve geçiş noktaları düşününce düsseldorf kalabalık olabilir.

Utrecht ve deen haag’i gezin, van gogh museum’u gorun. Sinira yakin tatli sahil kasabalari var bi de.

Teşekkürler

Den Haag a ayriyeten gideceğim Amsterdam'dn bagimsiz olarak, Van goghu da çok önceden gezmistim.

10 euro altına hollanda'da yemek zor iş. mcdonalds menüleri bile 10 euroyu geçti sayılır.

gezi için utrecht olur, alışveriş istenirse roermond outlet center ve sonrası maastricht gezilebilir. tabi buna biraz süre lazım.

asian kitchen, albina. f/p bu 2 mekanı bulmuştum. albinayı çok beğendik. porsiyonlar büyüktü baya ama ikisi de 10e üstüydü. amsterdamda 10e civarına pek bişi görememiştim. broodje bert diye bi türk dükkanı var bi de. sandviç, kahvaltılık falan. orası da uygundu ve güzeldi, özellikle ekmekleri. lokaller takılıyordu baya

kuzey amsterdam tarafı ilginç gibi, oralara gidebilirsiniz. oradan bisiklet kiralayıp zaanse schansa gidilebilir. çok keyifli bi yol

Zaanse Schans'a gidip yel değirmenlerini görün. Girişi ücretsiz. Müze kısmı ücretli ama gerek yok. Bazı değirmenlerin içine girebiliyorsunuz. Giriş ücreti 5 euro falandı. Birinde kereste üretiyorlar eski usül rüzgar gücüyle, ona şahit oluyorsunuz, birinde un üretiliyor vs. Zandam'da yer alıyor. Amsterdam merkez otobüs durağından otobüs kalkıyor.

Tekrar Amsterdam ana durağa gelip Volendam sahil kasabasına gidebilirsiniz yine otobüsle. Balıkçı kasabası. Zandam'dan direkt otobüs yok, mecbur Amsterdam merkeze gelmek zorundasın.

Bu iki yere bak google mapsten aklına yatarsa git. Aynı gün iki yere de gidilir ve Amsterdam'a yakın sayılır.

Utretch de güzel. Orda da Kasteel de Haar'a git. Güzel bir kale.Otobüsle 2 vesaitle gidiliyor ve inince 1.5 km yürünüyor. Amsterdam'dan günübirlik gezmeye gelenler vardı düşün yani.

3 saatlik mesafede günübirlik Belçika Bruge turu yapılabilir ama sabah erken trene binmen lazım. Günübirlik gezilir Bruge ve küçük bir yer zaten.

Cesario ya katılıyorum.
Amsterdama yakın yerler önerebilirim, max. yarım saat uzaklıkta.
Yel Değirmeni görmek istersen Zaanse Schans.
Limanda rengarenk ahşap evler görmek istersen Volendam.

Merkezde Kanal turu yapılabilir, kanal müzesi ziyaret edilebilir.(Anne Frank House ın önünde uygun fiyatlı güzel vardı)

Yemek olarak en uygun burger king gibi duruyor. Birkaç euro fazla verip Argentinian Steak de yiyebilirsiniz.

Çok teşekkürler inanılmaz yol gösterici oldu, zaten 2.5 günüm olacak, burada yazılı yerleri anca gezerim.

Yani Euro arş-ı alaya çıkmamış olsa Rijksmuseum derdim ama 17 Euro meret. Kanal turları oluyor, Amsterdam kanalları boyunca baya bir panoramik gezi oluyor. Klasik yeldeğirmeni göreyim desen Zaanse Schans diye bir kasaba var yakında.

Avrupai modernist görünümlü olarak eskiden Nişantaşı ve Caddebostan sahildi aklıma gelenler. Levanten mimarisinden dolayı İstiklal caddesi ve Karaköy'ün bazı yerleri olabilir Boğaziçi ve İTÜ kampüsleri yine barok üslup olarak Dolmabahçe ve beylerbeyi sarayları olabilir.

ilk su videoda gormustum gecen gun www.youtube.com Eskişehir'de collesium diye bir yapi varmis, bizim ulke icin epey iddiali yani

antalya- barcelona

el gotic - kaleici
sahil yolu - konyaalti
havaalani da antalya havaalanina benziyor. havaalani sehir icin yolu da antalya'nin cevreyoluna benziyor.

Selam

1-) Abcoude küçük bir kasaba, oradan Amsterdam’a tren var ama yarım saatte bir. Zaandam, Hoofddorp, Amstelveen, Diemen buraları düşünebilirsiniz. Hatta Haarlem bile olabilir. Amsterdam kart sadece otobüs, metro ve tramlarda geçerli yani NS trenlerinde kullanamıyorsunuz.

2-) AH, Jumbo, Aldi, Dirk hepsi olabilir. Bulunduğunuz yerde haritaya grocery store yazıp aratın. Jumbo city, AH to go gibi bizdeki migrosjetlere benzer şehir merkezinde ama ufak marketler pahalıdır, gerisi üç aşağı beş yukarı benzerdir.

3-) zaanse schans Amsterdam’dan 10 dk sürüyor trenle. Turlara para vermeye gerek yok. Volendam’a direkt tren yok sanırım ama otobüs vs ile gidebilirsiniz. İkisi de çok küçük yerler tura para vermeyin derim. 9292 app indirirseniz ulaşım konusunda faydalı olur.

@but that was just a dream

hocam teşekkürler bilgiler için

Bazı albert heijnlerde kredi kartı geçmiyor ve nakit de almayabiliyorlar, aklınızda olsun.

@aitlik eki alamayan , Albert Heijn hangi ödeme yöntemlerini kabul ediyor?

kesinlikle atina'yı tavsiye ederim. Tam bir gastronomi ve eğlence şehri. Akşamları şehir bambaşka oluyor. herkes sokaklarda.
Onun dışında budapeşte de hem hesaplı hem de mükemmel bir yer.

Atina'da yasiyorum ama buradan sadece ucakla bir yerlere gidebilirsiniz. ve havalimanina gitmek pahali (5,5 eur otobus, 9 eur metro) her yere direkt ucus yok. ha Atina'da zaman gecirilebilir tabii ki ama baska ulkeye gecmek icin cok pratik degil.

ben aslinda Viyana demeye geldim.

Viyana'dan cok yere ucus var. trenle otobusle de bir suru yere seyahat imkani var. butun Avrupya'yi gezdim diyemem ama Viyana ulasim acisindan epey kolaydi. Konumu itibariyle de bircok yere yakin olmasinin avantaji var tabii.

Budapeste en sevdigim Avrupa sehri benim de. Viyana'dan trenle gecilebiliyor (15 euro gibi bir sey - trende 1 euroya sise bira icebiliyorsunuz lol) sehir cok guzel. termal havuzlari guzel. surekli gittigim yerlerden biridir hep. :)

otogarda valiz dolabı yada emanetçileri arayabilirsiniz hangi otogarda iniyorsanız oranın sayfasına bakın derim yok şehirde başka bir durakta inecekseniz o civarlara bakın.

ankara'da etmanyak
istanbul'da barto's
amsterdam'da the beef chief
berlin'de burgermeister

1. etmanyak

İzmir’de burger street olabilir, güzel smash burger yapıyorlar. Bir de hamburgerci olmamasına rağmen dükkan sandviç çok güzel hamburger yapıyor.

Yurtdışı için cevap vermek zor, genel kalite çok çok daha yüksek, birçok ülkede/yerde iyi hamburger yenebilir ama benim en çok keyif aldığım Londra honest burger idi sanırım.

istanbul
zapata burger
zula burger

kadıköy namu burger çok mu açtık bilmiyoruz ama bayadır namu üzerine iyi hamburger yemedik.

Brno'da, Būcheck 'te yediğim hamburger gerçekten bugüne kadarki en iyisiydi.

Amerikadaki Five Guys subeleri.
Patatesi bazen cok tuzluyorlar ama hamburger konusunda benim icin rakipsizler.

Istanbul zula kesinlikle

Üç aşağı beş yukarı hepsi aynı geliyor nihayetinde hamburger bu komplike bir yemek değil ekmek arası kıyma köftesi ve garnitür malzemesi kaliteli olsun yeter.

ankara'da kulina.

zapata burger - istanbul

istanbul zula
izmir burger street

Kapandı ama İstanbul için;
Gourmet Burger Kitchen.

nisantasi virginia angus disinda yememeye calisiyorum.
zula'yi begenmemistim ben.
halbuki double cheeseburger yani nasil farkli yapilabilir ki. :))

90 Larda yediğim mcdonalds hamburgerleri efsaneydi.

İstanbul Eminönü Virginia Angus.

Bostancı'da metro ile sahil arasında bir hamburgerci vardı. Kapandı. Ekmeğini, sosunu vs. taze olarak el yapımı hazırlıyorlardı. Ekmek, inanılmaz önemli hamburgerde. Bayat hamurları ısıtıp hatta ızgarada hafif yakıp kitliyorlar birçok hamburgercide. O yüzden benim için önemli o konu.

Eminönü Virginia Angus birkaç yıl önce yediğimde iyiydi. Bu pahalılıkta kesin bozmuştur ama. Etin pişme oranını sorup daha sonra istediğin pişme miktarında getiren nadir yerlerdendi. Normalde orta-az dersin orta, orta dersin iyi pişirip getirirler.

Koşuyolu'nda da mm&g's burger var. Orayı da üçüncü sıraya yazarım.

Burada sayılan birçok yeri denedim. Güzeller ama adını hatırlayıp yoluna gidecek kadar değil. Yemek tamamen tecrübe konusu. Daha lezzetli halini yiyene kadar, en lezzetlisi o gibi geliyor. McDonald's ve sonrasında Carl's Jr. vs. franchiselar hep bu algı ile hamburgerlerini sattılar.

Gerçi hayal kırıklıklarından dolayı artık dışarıda hamburger yemiyorum pek. Köftesini ve ekmeğini kendin yapıp evde ızgarada, tavada, fırında artık nasıl istersen yapma yolundayım uzun süredir.

Ratskeller, Munich

Ankara için Volkie's

Taksim islak hamburger dermişimmmm

www.amsterdam.nl

Roarcraft'a baksanıza bi, deri ürünleri baya kaliteli. Kartlık gibi olan modelleri de var cüzdanları da

strawderi de güzeldir.

www.exentricuzdan.com
pahalı ama güzel. Daha kalıplı köşeli ince bu.

Ben bunun kopyası bi Türk markası almıştım "grande" diyor, gerçek deri ve bunun 1/3 fiyatıydı. 5-6 yıldır kullanıyorum hala tertemiz. Aha hala varmış:
www.hepsiburada.com

secrid'in birkaç modeli var bende çok memnunum, 5 adet kart, biraz banknot,kimlik,ehliyet için gayet yeterli, şimdi baktımda fiyatları bayağı artmış.
www.trendcuzdan.com
www.germirli.com.tr

Markanın başka bir cüzdanını kullanıyorum ve memnunum. Renk alternatifleri mevcut, değerlendirmenizde yarar var gibi

mont-craft.com

Gidilmeli. Tebrikler, iyi yolculuklar!

Eşe, dosta, akrabaya, kankalara çok bağlı biriysen, akşam olsa bizim tayfayla buluşsak kafasındaysan, halı saha maçı, bilmemne spor deplesmanı olayları senin için önemliyse, bütün komşularla ev gezmeli muhabbettin varsa, yani kısacası Anadolu insanı tipi bir yaşamdan zevk alıyorsan, gitme.

Çekirdek aileyi benimsemiş, bir iki arkadaş bana yeter, Dünya vatandaşıyım ben diyorsan, hiç durma.

asla gidilmemeli. hollandadaki 4k dolar net maaşınla, istanbul'daki hayatının 3'te birini bile yaşayamazsın.

Ben olsam giderdim, aynı paraya da giderdim çünkü konuya sadece parasal açıdan bakmıyorum.

Marketten zeytinyağı aldığımda tağşiş edilmediğini bilmek, ola ki internet bağlantımda sorun olursa muhatap bulmak ve sorunun giderilmesi, trafikte kanser olmamak, karşıya geçerken araba çarpar mı diye korkmamak gibi sayamayacağım kadar çok sebepten ötürü ben giderdim.

Oraya gidenler ya özgürlük ya para için gidiyor. Kendini özgür hissediyorsan para burda da para. Sonuçta dolar üzerinden maaş alıyorsunuz. Bu arada ne mezunusunuz ve ne iş yapıyorsunuz merak ettik açıkçası.

Şimdi bu tarz sorularda benim cevabim her zaman öncelik. Misal ben şu an ekimde yeni rol ile beraber net 4400€ ulasiyorum. İstanbul'a 5 bin euro için bile dönmem çünkü Türkiye ile sıkıntım para değildi.

Eğer sizin sikintiniz paraysa zaten Türkiye'deki hayatınızdan iyisi zor. Yok başka şeylerse orada paranın önemi tartisilir.

Ben giderdim çünkü Türkiye'de yaşamak gibi bir isteğim yok.

Ki alacağınız para da asgari ücret değil yani. Oldukça iyi para.

istanbul'da 4k dolar maaş varsa durup düşünmek lazım. Hollanda gibi mix olmayan, göçmen ülkesi olmayıp kalıcılık vermeyen bir yere düzen bozup da gitmezdim.

ülkenin genel durumu ile ilgili probleminiz yoksa burada kalabilirsiniz ama kariyer noktasında ufuk karanlıksa bence gidilmeli. yurt dışı deneyimi cv’ne iyi bir katkı yapacaktır.

bence bir kağıt kalem alıp a’dan z’ye artılar eksiler yazılmalı sizin durumunuzda ona göre bakılmalı. hava durumunu bile dikkate alırım sizin yerinizde olsam.

Şu arkadaş Hollanda'da çalışmayı anlatmış.

twitter.com

valla burası hızla kötüye gidiyor. aslında amaç zaten ülkedeki beyinleri yurt dışına kaçırmakmış gibi geliyor. o yüzden pek içime sinmiyor bu durum ülke bir kaç nesil sonra göçmen cennetine dönecek ama.. dünyaya da bir kere geliyoruz aklı olan gitsin zaten o gelirle ne zaman isteseniz gelirsiniz canınız sıkılırsa.

tr de döviz kazansam ben rahatlığa alışır gitmezdim büyük ihtimalle ama siz hala burası önümü tıkıyor orada gelecek var diye bakıyorsunuz o yüzden rahat edemezsiniz gidin yani.

bir de az taktik verin benim yaş 29, 1500 euro kazanıyorum cücük gibi kalıyor ne bu böyle sjdfsgh

bazı şeyler parayla satın alınmıyor.
istanbul'da 5700 dolar net maaşlar muhtemelen mis gibi 250 m2 evde, elinin altında temizlikçiyle falan yaşıyorsundur. belki hollanda'da evin 100 m2 olur, temizlikçiyi haftada üç gün değil de bir gün alırsın ama sokağa çıktığında somalili evrim basamağını atlamş bir amipin seni ezip sonra sallana sallana yurtdışına çıkamayacağını bilirsin.

Her ay iş için en az bir kaç kez hollanda'ya gidiyorum. 1500-2000Euro kira vereceğinizi hesaba katmanız gerekiyor. Sağlık sigortası, faturalar, yeme içme derken 3000-3500Euro gidecek.

Eğer her ay bahsettiğiniz tutarları kazanabilecekseniz bence dünyanın en yaşanabilir ülkelerinden birisinde hayatınızı idame ettirmek paha biçilemez.

Hiç düşünmeye gerek yok.

Hiç durma git, Türkiye uçurumdan uçmuş durumda. Yakında: paranda olsa, huzurun olmayacak.


.

turkiye sosyolojik olarak cokmus
avrupa ise ekonomik olarak cokmus. (bu maddeye itiraz edenler olacak. ama gercek bu. avrupa'da yasayan cogu ab vatandasi hayat pahaliligindan yakiniyor)

tercih senin. burda kendi kafesinde zengin olarak yasamak mi yoksa orda herkesle entegre olup tutumlu yasamak mi?

merhaba,
8 yil once Hollanda'ya tasinirken kabul ettigim maas Trukiye'de aldigim maasimdan biraz daha azdi yine de kabul ettim. Hayatimdan gayet memnunum ama size de gozum kapali ayni tavsiyeyi veremem, her sey beklentilerinize bagli. Kendime gore aciklamaya calisayim.

Oncelikle net hesabinizi %30 kuralina gore yaptiysaniz, bu ayricaligi iyice sinirladilar, sanirim 3 yil su an. 3 yildan uzun yasarim derseniz sonrasini da dusunun. Aylik 5k net cok guzel para Amsterdam icin, 6700 ise sizi gelir piramidinde epey yukariya tasir. Devam edecek +1700'yi Hollanda hesabiniza aktarursaniz onun icin de vergi odemeniz gerekir, belastingdienst adamin canini okur yoksa.

Eger olaya sadece maddi acidan bakacaksaniz, acikcasi Istanbul ile Amsterdam'in cok farki kalmadi. Amsterdam cok pahali bir sehir basta kiralar olmak uzere. Emlak piyasasi Istanbul'da nedir ne degildir cok net bilemiyorum ama fark eskisi gibi de acik degil. En buyuk gider kaleminiz kira olacak, yeni tasinan pek cok insan ilk bir kac yil sehir merkezinde oturur 1500-2000 arasi yerli halkin vermeyecegi kirayi verebilir daha sonra sehre yakin bir yerden ev alir, hayatina devam eder. Yeme icme olayi zaten Istanbul'da bitmis durumda, fiyatlar bazi yerlerde Amsterdam'dan daha pahali kalite ise yerlerde. Istanbul'da hala iscilik ucuz. Temizlik, yemek, kucuk tamiratlar gibi kisisel islerinizi outsource edebilirsiniz rahatlikla. Amsterdam'da tuvalet tikansa, bunun icin adam cagirsaniz 200'den kapiyi acarlar. Bu tur ufak tefek isleri kendiniz halletmeyi ogrenirseniz buraya harcayacaginiz parayi hayat kalitenizi arttiracak yerlere kanalize edebilirsiniz.

Is hayati da cok farkli, haftalik 32,36 veya 40 saatlik kontratlar var. Burada yazili olandan daha fazlasini sizin rizaniz olmadan ve fazla mesai vermeden kral Willem-Alexander'in bizzat kendisi gelse calistiramaz sizi. En az 5 hafta tatiliniz olur, caniniz istedigi zaman istedigi kadarini kullanirsiniz kimse ile pazarlik yapmak zorunda kalmazsininiz. Hasta iseniz sabah bir mail atip bildirmeniz yeterli, siniri yok. Doktor raporu vs. gibi ispat pesinde kosmak zorunda degilsiniz ama yalan beyanda cok uzerler o baska.
Kariyeri iletletmek acisindan ise buradaki cok kulturlu/uluslu ortam ile Istanbul'u karsilastirmak anlamsiz.

Iki tarafta da para ile satin alinamayacak seyler var. Amsterdam icinde basta guvenlik hissi. Insanlarin hemen hemen hepsi mutlu ve guler yuzlu, gelecek kaygisi cok yuksek degil. Insanlar "bana ne" ve "sana ne" kavramlarini benimsemis durumda, herkes kendi hayatindan sorumlu baskasini rahatsiz etmediginiz surece istediginizi yapabilirsiniz kimsenin umrunda olmaz.
Iklim, yemekler ve saglik sistemi en buyuk dertler ( aslinda barinma da buyuk dert ama sizin butceniz o meseleyi cozer ). Iklim meselesi yine goreceli, bazilari cabuk adapte oluyor ben ise hala alisamadim mesela. Tatilleri kisin kullanarak ustesinden gelinebiliyor. Turk mutfagina aliskin birisinin tatmin olmasi burada zor, Turk lokantalari buyuk olcude fiyasko. Saglik sistemini ozetleyecek tek cumle ise "parasetemol al ve dinlen".

Eger hayattan beklentiniz gecen yil sozlukte de kendisine yer bulmus bir arkadasin tabiri ile "kapi onunde kurye carpistirmak" ise size gore degil. Huzur, istikrar ( bu mesele de biraz karisik uzun vadede aslinda ), mutlu insanlarlar ile bir arada yasamaksa tercih edebilirsiniz.

Varsa akliniza takilan baska seyler, cekinmeyin mesaj atin.

Bence git ki biraz daha ufkun acilsin, yeni seyler ogren. Begenmezsen Turkiye'ye donup zaten cok para kazanirsin sonra istersen. Istanbul Hollanda'ya gore elbette ki asiri ucuz, dolayisiyla maddi olarak kayipta olacaksin ama bence hayatinin su asamasinda sadece paraya odaklanmak gereksiz. Dedigim gibi para kazanmak icin cok firsatin olacak zaten ilerde.

Yakin zamanda esimin suresi dolan pasaportunu yeniledik, 2-3 hafta arasinda gelmisti diye hatirliyorum.

TR'e donus biraz sans. ben psp falan degil de supurge cok getirdim :D. eger gumruge denk gelmezsen iyi. simdiki durumu bilmiyorum ama 3 sene once sabihaya indigimde millet hurra kapidan cikti kimse cevirmedi.
Dalamanda 2 kere giris yaptim, birinde valiz xrayden gecti. poliste dalga gecti zaten tenceremi getirdin diye.
Memur tipten anliyor zaten, fazla alacaksaniz tavsiyem esinin valizine koyun ve
valizi aldiktan sonra kalabalikla cikmaya calisin.

Mediamarkttan almalısınız, ödeme sırasında Tax Free formu istediğinizi belirtin.
Formda gerekli bilgileri bazen firma dolduruyor bazen de çıktı verip sizin doldurmanızı istiyor.
Evet pasaport bilgisi önemli.
Şu an yazdığım ülkeden ülkeye değişiyor; Tax free formunu şehirde ilgili büroya götürüyorsunuz tahminim Global Blue'dur bu. Orada iade tutarı karta mı nakit olarak mı istediğinizi belirtiyorsanız. Kart ise 10 gün içinde iade tutar yatar. Nakitse hemen.
Ülkeye girerken vergi ödemiyorsunuz.
Görmüyorlar.
Öyle bir şey olmuyor.

Eğer ki ürününüzü valize koyacaksanız hollandada check in sırasında bunu belirtiyorsunuz valizimde tax free ürün var diye. Onlar da sizi başka bir yere yönlendiriyorlar. Valizi gümrük memuru görüyor ve oradan uçağa veriliyor eğer ayrı bir hat yoksa valizi tekrar check in memuruna teslim ediyorsunuz. gümrük memuruna ülke çıkışında onaylatmanız lazım yoksa iade tutar size verilmez. nakit aldıysanız ve eğer gümrük memuruna onaylatmazsanız kredi kartınıza ceza bedeli uygulanır.

Önemli noktalar; kredi kartınız yurtdışı alışverişine açık olmalı. Örneğin iki ürün aldınız biri eşiniz adına biri sizin adınıza işlettiniz tax free formuna. şehirdeki ofiste mutlaka sizin adınıza kayıtlı bir kart vermeniz gerekiyor. o karta bloke tutar uyguluyorlar. bu kartın başka biri adına olmasının ihtimali yok. izin verilmiyor. bu nedenle kartlarınızın yurtdışı işlemlerine açık olduğuna emin olun.

Türkiyeye girerken örneğin Ankara için konuşuyorum artık tip vs farketmeksizin gümrük denetiminden geçiyorsunuz. Valiziniz X raye konuluyor. PS5, telefon vb çok şey getirdim kimse bir soru sormuyor. Genelde bildiğin alkol kontrolü yapılıyor valizlerde.

@ kablelvuku, çok teşekkürler.

biz gittik 2 adet vr gözlük aldık. kendi kartımdan ödedim ama faturasını birini kendi adıma diğerini eşim adına kestirdim.

2 tane form doldurttular bize. hem sisteme bir şey girdiler sanki hem de bizim elimize form verdiler, onları havaalanında halledicez sanırım? hollandadayız şuan, şehir içinde ekstra bir yere gitmeye gerek yok sanırım?

sonra gittik bir tane de çadır aldık decathlondan. ona da tax free oluyormuş.

böyle böyle kaç tane ürün olabiliriz bir sınırı var mı?

decathlondaki görevli nakit mi yoksa karta mı iade alacaksınız diye sordu ve kart bilgilerini ekstra aldı ama mediamarkttaki almadı. niye öyle bir fark oldu anlamadım. bu arada garanti tr deki decathlonda da geçer dedi ama medimarkt geçmez diye biliyorum dedi. gerçi o sorun değil gelip giden oluyor ona veririz.

kartım yurt dışı alışverişlerine açık zaten onunla aldık, iadeyi de ona isteyeceğim. ama şey kısmında kafam karıştı, havaalanından xrayden geçtikten sonra biz elimizdeki formla global blue yerini soracağız orada işlemler yaptıracağız sonra da ayrı bir gümrük yeri var, orada bu ürünlerin çıkışı için izin mi alacağız yani 2 yere uğramamız yeterli değil mi? sıra olabiliyormuş sanırım biraz erken gitsek iyi olacak. sırasını doğru dedim değil mi yoksa önce gümrükten onay sonra global blue dan iade işlemleri şeklinde mi ilerliyor?

vr gözlük için size verilen forma bakın orada kart veya nakit iade seçeneği olması lazım. formda doldurulacak ekstra alanlar olabilir. halledemezseniz telegram adresimi vereyim özelden görüşelim.
Şehir içinde bi yere gidip gitmemeniz yine formda yazar. fakat internetteki araştırmama göre gidiş hatlarında 3. salonda global blue ofisi var sadece 09:00-17:00 arası açık buna dikkat edin.
havalanına girdikten sonra seçenek ikiye ayrılıyor; eğer ki gümrük ofisi güvenlikten sonraysa valizinizi vereceksiniz check ine güvenlikten geçip doğruca global blue ofisine. yok güvenlikten önceyse check inden önce o ofise gidip ve ne yapmanız gerektiğini sorun. elinizdeki o formlara gümrüğün onay mührü vurması lazım yoksa iadeniz geçersiz olacaktır. daha sonra takip etmek için formların numarasını kaydedin ve saklayın

evet gümrükte sıra olabilir de olmayabilir de

ürün sınırınız yok. tax free alabilmek için aldığınız ürünün 50 eurodan fazla olması lazım.

ghent eklerdim.

giden tüm arkadaşlarım brüksel çok da gerekli değil diyor onun yerine bir şekilde giethoorn eklemeye çalışırdım ben olsam.

arabalı mı gezeceksiniz? rotterdam şehir merkezi biraz eh, onun utrecht, gouda, lahey'i falan da gündüz turuna ekleyerek rotterdam'a geçilebilir.

amsterdam merkez çok güzel ama çevresindeki köyler de görülmeli bence,
Zaanse Schans, volendam gibi.

köln ve dusseldorf birbirine benziyor ama ben 2 senede bir giderim fuar için, bence keyifli şehirler. ayırdığınız süre de yeterli.

Baarle-Hertog gibi dünyanın en saçma yerlerinden biri var. belçika ve hollanda iç içe. arabalıysan geçerken uğranır yoksa değmez.

geçerken antwerp'e uğrardım ben yine. o zaman rota, rotterdam,antwerp,brüksel,brüj olurdu.

Brükselde atomyum var bir de grand palace var 1 günde biter kalmaya yakın şehire geç.

ghent eklerdim +1

Heald Green, Manchester.

Havalimanı trenle 20 dakika.

barselona cok guzel geliyor yasamak icin, havalimanina da yakin.

onun disinda londra'dan baska bir yer zorlardi sanirim.

bodrum veya antalya merkez dogal güzelliği sebebiyle gozde yerlerim, hayalim

Türkiye Muğla.

Yurt dışı Londra.

Türkiye'de havaalanına ulaşımı kolay ve büyükşehir olarak İzmir'e taşındık, mutluyuz.

Hollanda'da Amsterdam çevresinde çok güzel ilçeler var, Utrecht, Hilversum falan. Buralardan sürekli tren var, havaalanına kadar gidiyor. Bence çok yaşanacak yerler.

o kadar yer gezen biri olarak söylüyorum, Fethiye kesinlikle.

Amsterdam'da Melkweg ve Paradiso'nun programlarına bakın, güzel konser/partiler olabiliyor.

mantıken alamıyor olmalısınız.

en son alınabiliyordu. ben amsterdamdan aldığım ürünlerin vergi iadelerini berlin'den almıştım.

taxation-customs.ec.europa.eu

"Do I have to leave the EU straight away from the country where I purchased goods?
No. You can buy VAT-free goods even if you are going to be visiting other EU countries before you finally return home, as long as you actually leave the EU with the goods within the time limit. You have to get your documents stamped by a customs officer at the point of exit of the EU – not necessary in the same EU country where you bought it"

Son cümleye bakarsak evet.

ayni yerden almak +1

ben almanya'dan daha yeni 2 yıllık aldım. Hollanda'dan başvuran arkadaşım 6 aylık aldı

Lombardo's da hamburger gömün.

O kaydettiğim tek yerdi ya dünkü araştırmalarda, şansa şimdi o tavsiye edildi yine:))

Açılın Amsterdam'a 3 gitmiş ve gene gitmeye yer ayrılan bir manyak geldi.

cafe zwark bistro tarzı küçük bir yer. yemek az ama o kadar yürüyüdükten sonra oturup dinlenmek ve bir şeyler içmek için baya güzel bir yer. veya akşam olduğunda gideyim de bir şeyler içeyim tarzında bir mekan. illa içki olarak değil, kahve de iş görür. benim acayip hoşuma gitmişti.

o'reilly's irish pub
burası kendimle alakalı. amsterdam'a 2019 senesinde ilk defa gittiğimde görmüştüm ama irish pub'a gitmeyim şimdi, hiçbir şey bulamazsam giderim demiştim. ilk gezimde gidememiştim zira öncelliği diğer yerlere vermiştim. brüksel'e gittiğimde şubesi vardı. gittim oturdum orada. geçen sene kasım 2022'de gittiğimde dünya kupasına denk gelmişti. iki maçı orada izledim. orayı da sevmiştim ama bu son gittiğimde gidemedim :/ Gidemediğime üzüldüm.

pasta e basta - rezerve gerekli
fine dining restoranı. atmosferi baya güzel. garsonlar, siparişi verdikten sonra bir başlıyorlar şarkı söylemeye. baya iyiydi. ikinci gezimde son güne denk geldiğinden dolayı pek eğlenememiştim ama son gezimi tarihlerini buraya göre yapmıştım.

cannibale royale - son gezimde gittim. etleri baya güzeldi. ilk gün gittim. yetmedi son gün de gittim.

Cafe Winkel 43 - kahvaltı veya sonrasında elmalı turta. İlginizi çekmezse, sadece kahve

The Pancake Bakery - pankekler epey büyük.

Dutch Pancake Masters - buranın pankek de güzel.

Lombardo's soylenmis, ogleden sonra giderseniz Wagyu Burger kalmamis olabilir o yuzden erken gitmekte fayda var

Cafe de Klos: Et sever bir insansaniz oneririm www.instagram.com

Kahvalti icin: Omelegg

Bir de eger sehir disinda gezeyim derseniz Giethoorn'a gitmenizi oneririm, fotograf ve videolarindan bir bakin, cift olarak keyif alinacak bir yer :)

Son zamanlarda Hollanda yapmadım ancak, Hollanda gümrük memurlarının yetkisi çoktur. Çıkışta verdiginiz cevaba göre ellerinden her şey gelir isterlerse, vize iptali, vizenin tek girişe çevrilmesi, yolcunun alıkonulması vs. Her zaman titiz cevap verin.

aktarmalı dönüyorsanız ilk vardığınız ülkede kaçak olarak kalma ihtimaliniz varsa omdandır.

@alfired, genel olarak titiz ve dürüst olmaya çalışıyorum her ihtimale karşılık.

@buenosdias aktarma değildi ama tektim. Belki ondandır.

Selam, ben Hollanda’da yaşıyorum. Oturum kartımdan burada neden yaşadığım ne iş yaptığım belli olmasına rağmen girişlerde bana da nereden geliyorsun orada kaç gün kaldın tarzı sorular soruluyor. Sebebi muhtemelen sistemdeki bilgilerle beyan arasında bir uyuşmazlık var mı onu test etmek, zira kendinizi başkasına da benzetmiş olabilirsiniz vs.

gecen sene bir cok ülkeden almanya'ya giris yaptim soru soran olmadi, bu yil sigara var mi? kozmetik var mi? vs. vs.

Oluyor, Almanya'da da sordukları oldu birkaç kere.

Meslek, çalıştığım yer vs. Soruyorlar, cevap verip geçiyorsun.

Çıkışta biraz daha yalandan soruyorlar sanki sormak zorunda olur gibi.

Alır. O çantalar küçücük değil mi

Elde kabin boy valiz ve içi dolu sırt çantasıyla da binebilirsiniz

Merhaba sizin dediğiniz eskidendi artık değişti kabin muabbeti. Sırt çantası almıyorlar artık sadece kbin bagajı alıyorlar ama çantanın boyutuna göre bazen tamam geç diyorlarmış

yurtiçi uçuşsa şansınızı deneyebilirsiniz (ben birkaç ay önce valiz + büyük sırt çantasıyla bile girdim, o zaman da tek eşya alabilirsiniz yazıyordu ben en kötü parasını veririm diye almıştım)

yurtdışı uçuşuysa büyük ihtimalle bişey derler, öyle duyuyoruz. Bence diğer valizi biraz boş bırakıp en kötü bunu onun içine sokabilecek şekilde hazırlayın. Tabii o zaman ne anlamı var diyebilirsiniz ama...

Uçuşa göre değişir, çoğu yurtdışı uçuşunda acımasız oluyorlar. Avrupa uçuşlarında 70Euro alırlar.

Yurtdışı uçuş.

Peki şöyle bi durum da var bilette 55-40-20 deniyor kabin ölçüleri, benim bir bavulum 55-35-25 ölçülerine sahip. Uçağa binmeden herkesin bavulunu bunların bi ölçme zımbırtısı varya oraya sokuyorlar mı? Eskiden sokmazlrdı ama Bayadır uçmadım pegasusla yurtdışı hele ki bu son düzenleme sonrası o yüzden çok bilmiyorum günceldeki durumu.

Geçen hafta Pegasus ile yurt dışına gittim. Türkiye'de sırt çantası ve kol çantası olanlara bir şey demediler, çoğu kişi ikişer çanta ile bindi. Ancak dönerken uyardılar çantalarınızı birleştirin diye.

Ayrıca şirket, muaccel olmuş, müşterinin tescil edilmiş işyerinin bulunduğu yerdeki mahkemelerde müşteri tarafından ödenebilecek bir faturaya dair bir talebe ilişkin yasal işlem başlatma hakkına sahiptir. Bu işlem/adli işlem/dava sadece bu şirketin lehine olacaktır/gerçekleşecektir.
Yasaların izin verdiği ölçüde, bu şirket herhangi bir sayıdaki yargı çevresinde müşterek/müterafık/eşzamanlı olarak yasal yollara başvurabilir.

Extend değil extent

Slash ile ayırdığım concurrent proceeding ne demek bilmiyorum. Daha o konuya gelmedik fhsjsj

Siz yine bana güvenip sözleşmeye bunu yazmayın. Özen yükümlülüğüne uygub davranın yani Exercise due diligence :)

"concurrent proceeding" daha çok "şirket istediği kadar sayıda herhangi bir yerde yasal yollara başvurabilir" gibi bir anlamda kullanılmış. eş zamandan ziyade, zaman sınırı olmadan, çok sayıda. ne zaman isterlerse gibi gibi

elbette yanlış yorumlamış olabilirim. ama olmaya da bilirim.

alacaksanız tam otomatik alın derim. çekirdekten çekip, her şeyini kendi yapan. bunu temizlemesi zor. bende Philips EP2220/10 modelini kullanıyorum bir haftadır. çok memnunum tavsiye ederim.

Aynı durumda almanya'ya yerleşen çocuklu çift var. Detayları bilmiyorum ama hiç de zorlanmadan almanya'ya yerleştiler cuk diye.

once senin gidip ise girmen, vergi vermeye baslaman bunun uzerine de oturum alman gerekiyor. daha sonra esin icin aile birlesimi vizesi icin basvurman gerekiyor. tabi aile birlesimi vizesi icin ulkeden ulkeye kurallar degisiyor ve dil sertifikasi gerekebiliyor.

eger bir schengen ulkesinde oturum alirsaniz oturum turune bagli olmak kaydiyla sonrasnda dependentlariniz icin de oturum alabilirsiniz. Ama oturum alma sebebi muhim misal normal calisma vizesinde cart diye bunu verirken, 1 yillik legal sebeplerden verilen mesela baska ulkelerin isbirligiyle yapilan projeleri yonetmek gibi vs. izinlerde aile getirme hakki olmayabiliyor.

Youtube da norwaytodayy diyr bi hesap var, bu yöntemle norveçe yerleşmişler 5 yıl filan önce. Bi bakın bence videolara.

Trenle veya araçla Düsseldorf-Bremen yapılabilir, bu iki şehir Amsterdam'a uzak sayılmaz hatta vakit kalırsa Osnabrück yapabilirsiniz ama osna çok ufak bir şehir sadece geziye ufak renk katar. Belirttiğiniz tarihlerde Almanya'da hava çok soğuk olacak. Termal içlik ve kalın mont olayını unutmayın, dışarda olacaksanız.

"Ama hanım da diyor ki o kadar masraf ettik bari gitmişken 1-2 günlüğüne de olsa fransa ve almanyayı da görüp gelelim."
Masraf vurugusu yapinca belirtmek istedim, bu ukelerde otelde kalacaksaniz, vize ve ucak masrafi onun yaninda devede kulak kalacak. Butcenizin ust sinirini belirleyip + booking'den gecelik ne kadar tutuyor onu anlayip oradan devam edebilirsiniz planlamaya.

Hollanda'da kalinacaksa Belcika'daki sehirlere gidilebilir gunubirlik sabah erken kalkip. Fransa o kadar yakin degil. Ki konuya asiri yakin olmayan biri icin Belcika'yla Fransa arasindaki cok bir fark olacagini sanmiyorum. Belcika'daki Brugge, Ghent, hatta Bruksel (bence guzel) gibi sehirlerden yuruyun bence. Trenle konforlu bir sekilde gidilir. Veya bir sabah a sehrine gidilir, orada gezilir ve aksam kalinir ertesi gun b ve c sehirleri gorulup aksam trenle hollandaya geri donulur, butceyi optimize etmek icin.

Çok teşekkürler tavsiyeler için,

Aslında şöyle ki biz vize çıkacağından bile ümitli değildik.

Sonra vize çıkınca 1 haftalık uçak biletini ben biraz ileriye öteledim çünkü akrabalar da var hepsi bize de gelin kalın diyorlar.

Tarihi de biraz uzatınca almanya ve fransa için de bir iki gün ayırabiliriz gibi geldi.

Onlar için 2 kişi 1000 dolar daha bütçe ayırabiliriz. Yeter mi bilmiyorum. Paris e mesela sabah erkenden binersek öğlen orda olabiliriz. bütçe yeterse airbnb ile 1-2 gün kalınabilir. Kalamazsak da paris bir tık uzak ama onun yerine belki almanya için kalmalı plan yapılabilir.

Valla hanim hakli, hazir oralara kadar gitmisken bruksel+brugge+paris yapabilirsiniz.

Yilbasi arefesi biletler pahali olabilir, simdiden bakip alin derim. Ve evet konaklama da pahali. Gecelik 100-150 euro gibi hesaplayabilirsiniz.

Parise hızlı trenle brükselden 1.5 saate girersiniz ama ücret çok yüksek ayrıca parisi gezmek uzun sürer 3 gün falan lazım kalacak yer önemli. Metro her yere gidiyor. Almanyanın sınara yakın şehirlerine gidilebilinir. Paris için pariste.net sitesini araştırın o baya bilgilendirici.

3m'in koruyucu kulaklıkları var sesi tamamen kesen. Kafamda onunla gezmeyeyim diyorsanız da pasif(ve tabi bütçeye göre aktif) gürültü engelleyici müzik kulaklıkları da var.

Yine 3m'in kulak içi kulaklıkları da var ama uzun kullanımda ağrı yapabilir.

3mnin turuncu kulak tıkaçları iş görür.
www.trendyol.com

Kulak içine giren tıkaçlar bulunduğu yerde kendi varlığını baya hissettiriyor. Ayrıca düzenli olarak uzun süreli kullanımda kulak kanalında ağrı yapıyorlar. Ayrıca siz bunu çalıştığınız ortamda kullanacaksanız çıkar tak yapmanız gerekeceği için hiç pratik olmaz, çıkarması takması ayrı dert. Hem de temiz tutması çok zor ki temiz tutmalısınız yoksa enfeksiyona yol açabilir. Ayrıca temiz tutabildiniz diyelim, sık sık çıkarıp takarsanız kulağınızı tahriş eder. Bu tip tıkaçlar tek seferlik uzun süreli kullanım için uygun.

Kulaküstü kulaklıklar takıp çıkarmak için çok daha uygun kuşkusuz. İş güvenliği kulaklıklarına bakın +1

Dolar euro ödemek mantıklı yoksa tl ye dönüşümce fazla ödüyorsunuz

www.reddit.com

surada sormayi deneyebilirsin.

Merhaba,
Amsterdam icerisinde buyuk magazalar yok malesef. Eger yol bisikleti icin bakiyorsaniz belki Cor Mantel 2wielers ya da Kaptein Tweewielers'da bulabilirsiniz. Google maps size yerlerini gosterecektir.
En mantikli secenek ise Utrecht'teki mantel mega store. Amsterdam'dan trenle yarim saatte ulasabilirsiniz.

amsterdam civarında çok tatlı köyler var, günlük bilet alıp onlara gidebilirsiniz: edam, volendam, zaanse schans, marken. giethoorn da var ama o biraz uzak kalıyor.

lahey. kücük tatli bir sehir. okyanus da görürsün hem.

edam'a gidebilirsiniz trenle

Gideceğiniz ülkeye göre değişiyor aslında türkiye dahil çoğu ülkede bakan yok ama basel havaalanındaki görevliler aşırı hassastı defalarca uyardılar ve kesinlikle sırt çantasını almadılar kabini aldılar sadece insanlar da sırt çantasındakileri valize sıkıştırmaya çalıştılar. Ama italya-fransa vs. sorun olmadı

Normalde olmaz ama denildiği gibi şans.

Pegasus rezaleti vardi; çift ayakli uçuşta ilk ayakta sıkıntı olmamış ikincisinde para ödemeden almayiz demişler misal.

O yüzden risk budur demezseniz yazan kurala göre ikisinden biri.

Az once karsima cikti :

www.instagram.com

Burdan çıkarsın da dönüş uçuşunda sorun oluyor.
Biz amsterdamdan dönerken ağlattılar resmen.

sorun yaşarsınız bence. bağlantılı pegasus uçuşunun yurtiçi ayağında millet tv kutusuyla, çeyiz sandığı ile filan giriyordu kabine ama yurtdışı ayağında kabin bagajı hariç bildiğiniz küçük kol çantasına bile izin vermiyordu görevliler. sizinki bir de sırt çantası.

Ikisinden biri.
Kural acik, tek parca diyor.

Almanya'da hava çok soğuk olur evet. Köln'e hızlı trenle geçebilirsiniz Paris'ten, rahat bayağı. Hamburg muhteşem bir şehir eğlence için ama cuma cumartesiye denk getirin.

Peki Berlin, köln ve hamburg'a kacar gun ayirmaliyiz ? Ekstra burayi gormedem donme dediginiz neresi var ?

Daha munih de var ya. 7 gunu artirabiliriz.

Berlin 2 full gun, Dresden 1 gun, Munih 1 gun,Hamburg 1 gun.
Köln'ü pas gecin bence.Zamaniniz varsa gencseniz Berlin'i arttirin.Dresden'e dokunmayin.Dogu Almanyaya gitmisken Prag yaparmiyim diye simdiden kendinizi yoklamaya baslayin

Elim degmisken bir rota teklifi yazayim:

Paris-Gent-Brugge-Amsterdam-Hamburg-Berlin-Dresden-Prag

Almanya’da epey şehir gezmiş birisi olarak şöyle bir rota önerebilirim:

Paris -> Strasbourg -> Heidelberg -> Freiburg -> Münih -> Bamberg -> Dresden -> Berlin -> Hamburg -> Paris

@but that was just a dream strasbourga yerine luxembourg koysak ve bu haliyle hangi sehre kac gün ayıralım ?

En az 10 gün. Ancak 1 haftanız varsa eğer

Paris -> Freiburg -> Münih -> Bamberg -> Würzburg -> Heidelberg -> Lüksemburg -> Paris

Gibi bir rota da izleyebilirsiniz.

Selam, aşağıdaki vloglarımız işine yarayabilir.

Brüksel'de çok bir şey yok. aktarma olarak kullanabilirsin. Antwerp, Ghent ve Brugge en iyi seçim bence. bir de gideceğin mevsime göre amsterdam'ın küçük kasabalarına gidebilirsin.

www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com

1- amsterdam disinda utrecht ve den haag’i da sevmistim ben. A’dam disinda turistik olmayan bir sehir daha gormenizi tavsiye ederim ben.
2- van gogh kesinlikle. Tekrar tekrar gittim.

1 - Hollanda’da her şehir birbirine benziyor ama Amsterdam çok turistik bir yer olduğun için yerel havayı hissedebileceğiniz bir başka şehir daha görebilirsiniz. Utrecht, Leiden, Haarlem olabilir. Amsterdam’a yakın Zaandam ve Zaanse Schaans’ı da tavsiye edebilirim.

2 - Amsterdam’daki en iyi müzeler Rijkmuseum ve Van Gogh müzesi diyebilirim. Rijkmuseum aşırı büyük bir müze, uzun bir zaman ayırmanız gerekir. Bunlar dışında Den Haag’da Mauritshuis’da Rembrandt eserleri açısından çok zengin. İnci küpeli kız da burada.

3 - Bir gün Ghent bir gün de Brüksel de kalırdım. Brugge - Ghent ve Antwerpen - Bruüksel birlikte gezilebilir lokasyon açısından.

belcika ve hollanda'ya 10 gun fazla bence cok detayli gezmek gibi bir niyetiniz yoksa. fransa ya da almanya'yi ekleyebilirsiniz rotaniza.

Brüj çok güzel kesin git. Hollandada çok yenmesi gereken bir şey göremedim ben. Kibbeling ve patates kızartması denersin. Winkel 43ün elmalı turtası çok meşhur ama denemeden geldim :D. Endonezya Surinam mutfağını denersin. Peynir seversen her yerde peynir dene :D Volendamı bi turlayabilirsin. Bisiklet kiralayıp Zaanse Schansa gittik çok güzel bi deneyim oluyor onu da öneririm. Bot gezintisinin bi olayı yok en ucuzuyla gezin :D

zaanse schaans (kesin) - volendam (kesin) - edam (eh) - haarlem (olmasa da olur) leiden(eh) brugge (günübirlik de olabilir kalmaya pek gerek yok ama kesin) görülmesi gerekenler bana kalırsa.
bunun dışında giethoorn olabilir 10 gün çok hepsine zaman ayrılabilir muhtelemen.

Amsterdam'da Pasta e basta diye bir resturant var. Muazzam nezih bir yer. Durduk yere garsonlar şarkı filan söylemeye başlıyorlar. Acayip güzeldi.

5 ay kadar hollanda'da kaldım ama en batısında enschede diye bir yerde, oranın çevresinde gezindim daha çok ama onun dışında bir şeyler yazayım elimden geldiğince. rotterdam zaten güzel, amsterdam ve utrecht çok görülmeye değer. ben en çok utrecht'i sevmiştim, çok yaşanılası bir yer gibi duruyordu. haritalarda işaretlediğim yerler üzerinden hatırladığım kadarıyla buraya yazmaya çalışacağım:

amsterdam'da
- winkel43 yazılmış, bence deneyin, elmalı turtası güzel gerçekten.
- wynand fockink - siz özel bir likör karışımı hazırlanıyor, tezgaha eğilip içiyorsunuz falan eğlenceli bir deneyim, bence mutlaka yapılası.
- çok turistik olmayan, lokallerin takıldığı bir birahane var, biraz dış kısımda kalıyor zaten, brouwerij 't IJ diye bir yer, ben sevmiştim. beertasting alabiliyorsunuz falan. çok ahım şahım bir yer değil ama belki bakarsınız.
- van gogh müzesi bana epey sıkıcı gelmişti ama rijksmuseum güzel.
- de 9 straatjes diye bir bölge var, isminden anlaşılacağı üzere 9 sokak. sanırım unesco world heritage bir bölge, tatlı tatlı sokaklar, kanallar falan öyle yürümelik.

rotterdam
bir kere hayatımın en soğuk günlerini orada yaşadım diyebileceğim kadar soğuk bir yer bence. bir yerden bir yere giderken üşümekten yürüyemeyip yol üstü bir kafeye sığınmışlığımız var.
- hotel new york - iki farklı arkadaş grubuyla farklı seferler gidip çook keyif aldığımız bir yerdi. restoran kısmı tabii. böyle üç katlı falan tabaklar söyleyebildiğiniz çay saati ortamları var, çok hoş oluyor. o soğukta çok keyifli gelmişti bize.
- burada tabii ki kübik evler (cube houses diye geçiyor adı da zaten) var, mutlaka içinde dolanın, görmeden gelmeyin, çok ilginç bir yapılanma.
- markthal diye bir yer var, büyük bir pazar yeri, yapı çok enteresan, aslında bildiğiniz pazar, ama yer içersiniz orada da. yapıyı görmeye bile gidilebilir.
- dudok diye bir yer vardı sanırım yine apple pie meşhurluğu vardı.

utrecht
- museum speelklok ve dom tower var görülebilecek.
- yeme içme için özel olarak şunu işaretlemişim: restaurant blauw/indonesian rice table diye geçiyor, böyle yerler var amsterdam'da da gitmiştim çok sevmiştim, tastig plateler şeklinde geliyor her şey, ufak ufak yiyorsunuz ortadan. yani utrecht özelinde değil ama amsterdam'da da belki böyle bir yer bulup deneyebilirsiniz.
çok bir şey yazamıyorum utrecht için ama şehrin kendisini çok sevmiştim, atlayamadım.

bunlara ek olarak den haag'da escher müzesi var, seviyorsanız ona bakabilirsiniz. bence şehir olarak da görmeye değebilir ama sıkıcı da denebilir, la hey yani sonuçta, hükümet/kraliyet falan :)

Aynısını 1 ay önce yaptım, 3 metrelik iskeleti sapasağlam bir l koltuğumuz vardı ve sadece yaylarının tamiri için yeni koltuk kadar para istediler. Durumunu belirtip letgo'ya da koyduk bedavaya ama alan da olmadı.

Biz de armut'tan hamal çağırıp parça parça attırdık. 600 lira gibi bir şey vermiştik ama bizim oturduğumuz apartman asansörsüz ve bir şeyler taşımak için çok dar bir koridoru vardı, belki daha ucuza halledersiniz.

Bu arada koltuğunuz gerçekten iş görüyorsa bazı belediyelerin servisleri var eğer satmak gibi bir amacınız yoksa, ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak için bedavaya alabiliyorlar. Bizim koltuk tam olarak kullanılacak durumda olmadığı için biz bundan faydalanamadık (maltepe'de oturuyorum)

öğrenciyim, yeni eve çıkacağım ve eşyaya ihtiyacım olacak ama bi hafta sonra geçicem istanbul'a. hemen atmayacağım derseniz gidince bakabilirim eşyaya. yer beşiktaş.

şaşırtıcı şekilde daha önce benzer bir konuda tüketiciyi haklı bulmuşlar
www.ari.av.tr

Sektörün içinden bildiriyorum: Evet, var. THY biletleriniz için düzenlendiği gün içerisinde işlem yapılması şartıyla biletin sınıfına, paketine bakılmaksızın ilk 12 saat içerisinde kesintisiz iade hakkınız mevcut. İşlemin bir de adı var: VOID.

@ultranil sözlükten ulaşmaya çalıştım ancak olmadı. Buradan mesaj attım. Bakabilirseniz sevinirim.

Almanya schengeni ile ilk ülke olarak İtalya'ya sorunsuz giriş yapmıştım. Schengen vizesi olduktan sonra aiport görevlileri sorun çıkarmıyor. Mega kıl bir görevliye denk gelirseniz bilemem.

pasaport polisinin ilk defa avusturya'dan giriş yaparsanız sizi geri çevirmek gibi bir hakkı var. macaristan'dan falan vize alıp trenle viyana'ya geçmek daha mantıklı olabilir.

Avusturya eger belgeler tamsa vize reddi ihtimali cok dusuk olan bi ulke - benim deneyimlerime gore.
Tum schengen vize belgeleri hemen hemen aynidir, avusturya’ya basvurun, o belge listesi onunuze gelecektir.

Onun disinda Macaristan/Slovakya/Cekya/Almanya gibi ulkelere de basvurup Avusturya’ya girebilirsiniz “asil hedefim x ama viyanadan transit gidiyorum” filan diye. Ama bileti gormek isterler mi bilmem.
Neyse sonuc olarak diger ulkelerden zor degil almasi.

sorun şu ki vize başvurusu için tarih de vermiyorlar :))

Genel olarak "şu şu şartlara sahipsen kesin vize alıyorsun" diye bir durum yok.
Vize görevlisinin temelde bakacağı 2 konu;
1) Başvuru sahibi ülkesine geri döner mi?
2) Ülkemde kaldığı süreyi geçireceği kadar parası var mı?

Günümüzde 1. sorunun cevabı daha öne geçmiş durumda. 2. sorunun daha spesifik ve sayısal bir cevabı olabiliyorken 1. soru daha göreceli. Buna odaklanırsak;

- Düzgün bir mesleğin ve işin, düzenli ve yüksek gelirin var ise ve bunu ispatlıyorsan (bana göre en önemlisi),
- Daha önceden schengen vizelerin varsa ve sorunsuz girip çıktıysan; schengen dışı ülkelere de zaman zaman seyahat ediyorsan,
- Banka hesaplarında "düzenli" birikimlerin var ise,
- Üzerinde konut, araç vb. mülkler var ise,
- Belgelerini eksiksiz teslim ettiysen;

Vize almaman için bir neden görünmüyor.

Avusturya'dan çok endişe ettiysen, Slovakya'dan başvuru ve giriş yap. Red oranı %9 imiş. Bratislava-Viyana dip dibe.

www.aa.com.tr

Günümüzde bunların hepsini kenara koyuyorum, vize için randevuları açmıyorlar. Dolayısıyla nereden randevu buluyorsan oraya yönelmen mantıklı olur. Ben İspanya'ya öylesine bakmıştım aylarca randevu yok. İş gibi çok mecbur bir konu yoksa açıkçası Schengen bölgesine gitmem, gitmiyorum da.

avusturya'nin vize verip vermemesi gercekten doneceginize inanip inanmamasina bagli. belgelerin tam olup olmamasi bence kimseyi ilgilendirmiyor. yaz basinda eksik belgelerle vize basvurusu yaptik, istenen sacma bir belge yerine de atarli bir dilekce yazdik, 3 gunde cikti vizemiz. donecek kisi uluslararasi organizasyonda calisiyordu yillardir, avusturya'da kalmayacagina inandiklari icin oldugunu dusunuyorum tamamen. bence avusturya vize verip vermeyecegi belirsiz ulkelerden biri.

aldım bugün vizeyi. her ne kadar sabaha kadar evde belge çevirmek zorunda kalsam ve istanbula randevu açılmadığı için sabahın 8.30'unda bursa'daki vize merkezinde olmak zorunda kalsam ve hayatım allak bullak olsa da...

Şişeler hazırsa hemen bir fermantasyon kovası ediniyorsunuz. Bira kurup dolduruyorsunuz. Bu fırsatı değerlendirin :D

6. ayda faturada 1 lira olarak yansıtılmış bize muhtemelen fiyat değişmemiştir.

alternatif olarak, çevrenizde bira yapan birileri varsa onlara da satabilirsiniz.

ben kendim de bira yapıyorum. bunları zamanında bir yere stoklayıp unutmuşum. bendeki şişeler bana zaten yetiyor. bunlardan kurtulmak istiyorum.

Geçen hafta sordum 1 lira.

easy park diye bir uygulama var (ikonu pembe ve E harfi var), hangi "zone" dasınız gösteriyor, kredi kartınızı bağlayabiliyorsunuz. Ben Hollanda'da bu uygulamayı kullanıyorum.

Amsterdam'da sokağa park ettiğinizde kapalı otopark değilse ve ana caddede değilse sıkıntı. Şirket aracımızın camını patlatıp çantaları, pasaportları çaldılar, sonuç da çıkmadı.

Arabada ve bagajda eşya bırakmayın, ara sokaklara park etmeyin. Amsterdam civarındaki açık/kapalı otopark ücretleri saatlik 5-6Euro civarında

Çelik tava
Seramik tava
Döküm tava

Hangi tava olursa olsun tahta kaşık kullanın.

çözümü yok. seramik, granit dedikleri yine bir çeşit kaplama. döküm tava ağırdır. çelik tava da yapışır.

kendi tavanızı kendi odanızda (oda var değil mi?) tutun, kullanacağınız zaman getirin sonra yıkayıp tekrar odanıza götürün.

Çelik tava kullanacaksınız. Üzerine gıdayı atmadan önce yeterince ısıtırsanız yapışma olmuyormuş. Denemedim ama öyle olsa gerek. Hem temizlerken de daha sert davranabilirsiniz.

Çelik tava + inheritance. Yağlayacaksınız artı yüksek ısıda kalacak biraz. Yine de o gelen giden tayfası dibini tutturur temizliği size kalır filan. Onlar çizik teflonlarla idare etsinler, kendi tavanızı ayırın.

döküm ve çelik sabahları yumrta yaparken seni çileden çıkarabilirler. döküm hemen ısınmaz ısınsa yumrtayı, omleti çevireyim desen izin vermez. çelikte aynı. seramik, teflon granit evet kaplama ama hor kullanmazsan kaplamasıyla senelerce kullanırsın. yumurtanı, omletini kolayca diğer yana çevirirsin. çizildiğinden sonraki zararlarını bilemiycem. çizmemeye dikkat. tahta spatula kullan.

aracı kuruma gerek yok, ingilizce veya türkçe bi ton kaynak var internette.

önemli olan geri döneceğinize ikna olacakları bir profil ve destekleyici belgeler onlar için.

retten sonra vizeyi olumlu yapmak istiyorsanız aracı firma bulun. ingilizler kadar evrak inceleyen bir ülke yok. abdden bile aldım ancak en çok ingiliz vizesi zorladı.

cmd+option+esc ile force quit applications menüsünden finder'a restart attırabilirsiniz.

ya da

cmd+space ie spotlight açıp oraya terminal yazın killall finder komutuna enter bastığınızda yine finder restart olur

~Beceriksiz bilgisayarcı yorumumu da yapayım sürekli tekrarlıyorsa bi temiz kurulum yapardım ben.

4-5 kez farkli yerden belki bir kac kezi ayni yer olabilir kiraladik bisiklet, hepsinde prosedur ayniydi kimligi verip aliyosun bisikleti sikinti cikmamisti hicbirinde.

en iyi depolama acik sizde sanirim. yani dosyalariniz iCloud'da saklaniyor, kullanmadiginiz zamanlarda bilgisayarda yer isgal etmesin diye. bilgisayarda yer varsa onu kapatarak sorunu cozersiniz.

suraya bakin: support.apple.com

Genelde seyahat sağlık sigortası yaptırılıyor zaten; eğer dediğiniz gibi sağlık harcamalarını da karşılıyorsa ayrıca bir sigortaya ihtiyacınız yok bence.

sigortayi kendi icimiz rahat olsun basimiza bi olay gelirse bilmedigimiz yerlerde bir saglik sorunu olursa kosturmak zorunda kalmayalim diye yaptiriyoruz zaten (vize basvurusunda da isteniyor bazen). eger thy ile yaptirdiginizin yeterli oldugunu dusunuyorsaniz baska bir sey yapmaniza gerek yok (ben yaptirmazdim) ama icinize sinmediyse yaptirdiginizin sartlarini okuyup eksik gordugunuz kisim olursa onun icin bir seyler daha yaptirmayi dusunebilirsibniz.

ben bookingde hep orada ödeme seçeneği ile başvurdum, bir sorun olmadı.
Ayrıca parasını ödeseniz bile iptal edebilirsiniz ki onlar da biliyor bunu.
Aynı şey uçak biletleri için de geçerli değil mi zaten.
Sadece planlamanızı görmek için yapıyorlar diye biliyorum.

bence otobüs biletlerini rezerve etmeniz iyi olur.

1- konaklama: sorun olmaz. Yani hollanda spesifik bir durum yoksa normalde sorun olmaz o konaklama belgesinde. Konaklamada önemli olan confirmation olmalı. Yani numarası vs. Yani ödeme olmasa bile rezervasyon gerçek olmalı. Arasalar sorsalar evet rezerve etmiş denilecek konumda olman lazım öyle düşün.

2-Bazen elzem olmasa bile planlamarınız ne kadar şeffaf ve belgeli olursa o kadar sıkıntı yaşama şansınızı azaltırsınız.

Vizeyle beraber bir dilekçe veriyorsunuz, ben şu, şu sebeple ülkenize geleceğim, şu kadar şurda kalıp, şu araçla şu tarihte şuraya geçip şurada kalacağım vs. tüm programınızı bu dilekçeye yazarsanız sorun çıkmıyor. Ben haziranda yaptığım başvurumda arkadaşımın aracıyla ülke değiştirecektim, bunu dilekçeye yazdım ve sorunsuz vizemi aldım. Bir gece de arkadaşımda kalacaktım, davet mektubu vs. uğraşmamak için iptal edilebilir hostel rezervasyonu yaptırdım, vizeyi aldıktan sonra da rezervasyonu iptal ettim- onda da sıkıntı olmuyor.

Programınız dilekçede açık ve rezervasyon bilgileriyle tutarlıysa sorun olmayacaktır.

Vize çıksa bile oasaport kontrolde bazen sorabiliuorlar napıcaksın planın ne netede kalacaksın diye, otel rezervasyonlarını görmek istiyorlar. Ben mesela diğer ülkelere de geçecegimi ayrıntılı söylememiştim.

İce tren var koblenzden amsterdama o şekilde gidebilirsiniz.
www.bahn.de
Aralıkta araba kiralasanız daha iyi çok yağmur soğuk var

Köln'de eski biraneler meşhur.

shop.global.flixbus.com

Tren zaten uçaktan pahalı. Lyon paris tren ucaktan 50-60€ pahaliydi en son.
Flixbus varsa en ideali o.

Parise geri dönecekseniz getaround var ordan araç bakabilirsiniz. Tren içinde hızlı tren yerine diğer seçeneklere bakmayı deneyin…

Eşimin bel fıtığı olduğu için çok uzun süre oturamıyor. Hızlı tren 3.30 saat ama diğer trenler ve otobüs 6.30 saat maalesef :(

hızlı tren hep pahalıydı. çok önceden almak lazım ben 2018de brüksel parise 200 euro vermiştim.

google flights 1690tl'ye ucak gosteriyor. ucaktan once arac kiralamaya bakmanizi garip karsiladim.

Amsterdam'da zaten 2 gece kalacaktık. 1690 liralık uçuşta gece 11'de iniyoruz uçaktan o yüzden anlamsız oluyor

sabah 7:14 treni var, 2 kişi 120 euro.

www.sncf-connect.com