vampir akrep
Arkadaşlar bu aralar kaşınıyorum sanırım ve kickbox a başlayayım diyorum fakat bir tarafımı sakatlamaktan da çekiniyorum açıkçası. Aikido ise diğer bir alternatifim. Bu iki spora hakkında da önceleri devam etmiş arkadaşların zamanında anlatıp anlatıp ballandırmaları dışında pek bir bilgim yok. saded
Arkadaşlar bu aralar kaşınıyorum sanırım ve kickbox a başlayayım diyorum fakat bir tarafımı sakatlamaktan da çekiniyorum açıkçası. Aikido ise diğer bir alternatifim. Bu iki spora hakkında da önceleri devam etmiş arkadaşların zamanında anlatıp anlatıp ballandırmaları dışında pek bir bilgim yok.
sadede gelecek olursak,
1. bunlar nasıl sporlardır? işin felsefesinde ve sporundayım ben hangisi daha uygun gelir?
2. 27 lik bünye kickbox'u kaldırır mı, yoksa aikido mu düşünmeliyim (o kadar da değil atletikiz canım, ayrıca bir süredir body çalışıyorum)
3. ümraniye santral civarında ya da itü ayazağa kampüsü yakınlarında (maslak civarı) böyle devam edebileceğim güzel bir yer var mıdır?
şimdiden teşekkür ederim.
sadede gelecek olursak,
1. bunlar nasıl sporlardır? işin felsefesinde ve sporundayım ben hangisi daha uygun gelir?
2. 27 lik bünye kickbox'u kaldırır mı, yoksa aikido mu düşünmeliyim (o kadar da değil atletikiz canım, ayrıca bir süredir body çalışıyorum)
3. ümraniye santral civarında ya da itü ayazağa kampüsü yakınlarında (maslak civarı) böyle devam edebileceğim güzel bir yer var mıdır?
şimdiden teşekkür ederim.
0
Muay Thai müsabakalarına çıkıyorum ama ilk başladığım zamanlar kick box ve ingiliz boksu yapmıştım birkaç ay. Maçlardaki rakiplerin çoğu da muay thai kökenli olmayıp, kick box kökenli cross training yapan kişiler. Aikido ile bilgim de mücadele sporları camiasından bu işle uğraşmış arkadaşlarla olan konuşmalarımız aracılığıyla.
Aynen sadede gelecek olursak:
1) Aikido felsefesi çok güçlü bir spor. Kesinlikle saygı duyuyorum. Ancak hangi amaçla bu sporlara başlamayı düşünüyorsun öncelikle? Eğer kendini savunmaksa amaç, aikido da iyidir ama çok çok uzun yılar devam edersen ancak. Yoksa idmanda çalıştığın hareketleri uygulamaya kalkarsan yıldızları sayarsın. Sonuçta temas ve darbeye dayanan sporların yanında judo ve aikido gibi tutma-atmaya dayalı sporlar etkisiz kalıyor. 10 sene çalışırsan aikido'yu o zaman iş değilir.
Aikido'nun felsefesi güçlü dedik, ama kick box'da felsefe arama, çünkü yok. Zaten topu topu 30-40 yıllık bir geçmişi var. Ama daha fazla efor sarfedersin ve temas-darbe işlerini seviyorsan seni daha çok tatmin eder. Sokakta da bir nebze daha çok işine yarar.
2) 27'lik bünye elbette kaldırır, ama dediğim gibi ciddi yapacaksan kick box daha çok efor gerektirir. Muay thai'den sonra ben bile yoruluyorum bazen kick box yapan hızlı bir rakip çıkınca karşıma.
Ama body çalışıyorsan kick box işinde zorlanabilirsin, bu yaşdan sonra kafaya tekmeyi kaldırmak, hele body ile kasları iyice esneklikten uzaklaştırdıysan zor. Bol bol low kick müsabakasına çıkarsın.
3) Ankara'da olsan yardımcı olabilirdim ama İstanbul'da sadece muay thai çalışan tanıdılar var, istersen onların adresini verebilirim.
Hangi sporda karar verirsen ver, düzenli ve uzun süre çalışmanı dilerim. Şimdiden başarılar.
edit: Şimdi farkettim sakatlıktan çekiniyorum cümleni. Kick box'da burnuna dikkat ettiğin sürece başka pek birşey olmaz, bol bol bir tarafın şişer en fazla. Kaval vuruşu kullanılmadığı için çok kavallıklar da idare eder alışana kadar. Ama aikodo'da düşme olayı sıkıntılı ve tehlikeli. Ben tek ciddi sakatlığımı boyun güreşi yaparken yere düşünce yaşadım, 2 aydır yırtık bir kasla uğraşıyorum.
Aynen sadede gelecek olursak:
1) Aikido felsefesi çok güçlü bir spor. Kesinlikle saygı duyuyorum. Ancak hangi amaçla bu sporlara başlamayı düşünüyorsun öncelikle? Eğer kendini savunmaksa amaç, aikido da iyidir ama çok çok uzun yılar devam edersen ancak. Yoksa idmanda çalıştığın hareketleri uygulamaya kalkarsan yıldızları sayarsın. Sonuçta temas ve darbeye dayanan sporların yanında judo ve aikido gibi tutma-atmaya dayalı sporlar etkisiz kalıyor. 10 sene çalışırsan aikido'yu o zaman iş değilir.
Aikido'nun felsefesi güçlü dedik, ama kick box'da felsefe arama, çünkü yok. Zaten topu topu 30-40 yıllık bir geçmişi var. Ama daha fazla efor sarfedersin ve temas-darbe işlerini seviyorsan seni daha çok tatmin eder. Sokakta da bir nebze daha çok işine yarar.
2) 27'lik bünye elbette kaldırır, ama dediğim gibi ciddi yapacaksan kick box daha çok efor gerektirir. Muay thai'den sonra ben bile yoruluyorum bazen kick box yapan hızlı bir rakip çıkınca karşıma.
Ama body çalışıyorsan kick box işinde zorlanabilirsin, bu yaşdan sonra kafaya tekmeyi kaldırmak, hele body ile kasları iyice esneklikten uzaklaştırdıysan zor. Bol bol low kick müsabakasına çıkarsın.
3) Ankara'da olsan yardımcı olabilirdim ama İstanbul'da sadece muay thai çalışan tanıdılar var, istersen onların adresini verebilirim.
Hangi sporda karar verirsen ver, düzenli ve uzun süre çalışmanı dilerim. Şimdiden başarılar.
edit: Şimdi farkettim sakatlıktan çekiniyorum cümleni. Kick box'da burnuna dikkat ettiğin sürece başka pek birşey olmaz, bol bol bir tarafın şişer en fazla. Kaval vuruşu kullanılmadığı için çok kavallıklar da idare eder alışana kadar. Ama aikodo'da düşme olayı sıkıntılı ve tehlikeli. Ben tek ciddi sakatlığımı boyun güreşi yaparken yere düşünce yaşadım, 2 aydır yırtık bir kasla uğraşıyorum.
0
eğer niyetiniz sokakta vb. işinize yarayacak bir takım şeyler öğrenmekse kikboks aikido'ya tercih edilir. aikido daha bir teknikten ziyade bir felsefedir. bunun yanında 7-8 sene uzmanlaşmadan bir işe yaramaz. hatta 7-8 sene sonunda bile bir kikboksçu aikidocuyu haşat etmeye devam eder. öte yandan bir de ving çun (bkz: wing chun), (wing tzun) diye bir şey var. seri yumruklara dayalı, ekstrem hareket olmayan ve kikboksdaki gibi oranızı buranızı yaralamanız, her antrenmanda dayak yemeyeceğiniz bir spor. etkili ve önemlisi zaten çinli kadın rahipler tarafından geliştirildiği için bedensel gücünüz ikinci planda. pek çok dövüş tekniğinde olmayan "yere düşünce ne yapılması gerekir"i de öğretiyorlar. kikboksta felsefe falan yoktur. amaç pata küte dövmektir. aikido'da ise asıl olan felsefedir ve teknik de kılıcını yere düşürmüş bir samurayın karşısındaki kılıçlı ve zırhlı samurayı alt etmesine sayalıdır. ving çunu ise herkes kolaylıkla yapabilir. temelde bir kung fu tekniğidir. zaten bruce lee de ving çun'un bir türevini yapmaktaydı. dediğim gibi ekstrem hareketler yoktur. bunun yanısıra eskrima (bkz: escrima) da öğretirler ving çun öğretilen yerlerde. eskrima kısa sopa, bıçak, pala vb.yi kullanmaya ve bunlara karşı savunma yapmaya dayalı bir filipin tekniğidir. ving çun ve eskrimayı gerek türkiye'de gerekse dünyada ebmas okulları iyi öğretmekte. sistemin kurucusu bir türk (bkz: emin boztepe) ama adam yurtdışında tanınıyor esas. zaten türkiye'de de yaşamıyor. özetle pata küte dövüşmek, kemik kırabilecek kıvama gelmek istiyorsanız kikboks öğrenin derim. işin felsefesiyle ilgiliyseniz aikido. ama çok ekstrem hareketler yapmadan temiz ve çok etkili bir dövüş sporu öğreneyim diyorsanız ving çun öneririm. bıçak, pala, kılıç gibi şeylere meraklıysanız (ben öyleyim) eskrimayı öneririm. eskrimada pet su şişesiyle, anahtarla vb. bile nasıl dövüşüleceğini öğretiyorlar. iyi bir seviyeye gelmek eskrima ve ving çun'da 1- 1,5 sene arası sürer. birine başladıktan sonra ötekiyle de tamamlayabilirsiniz. konuyla ilgili şöyle bir video var:
www.izlesene.com
www.izlesene.com
0
sesee
Bir site vardı. Bakamadıkları hayvanlarına (ya da yavrularına) bakacak kişiler için ilan veriyorlardı. Hatırlayan var mı bu siteyi? (ya da siteleri)Bir de Akita Inu evde beslenebilir mi hayvana eziyet etmeden? Yani mutlu olabilir mi evin içinde de?
Bir site vardı. Bakamadıkları hayvanlarına (ya da yavrularına) bakacak kişiler için ilan veriyorlardı. Hatırlayan var mı bu siteyi? (ya da siteleri)
Bir de Akita Inu evde beslenebilir mi hayvana eziyet etmeden? Yani mutlu olabilir mi evin içinde de?
Bir de Akita Inu evde beslenebilir mi hayvana eziyet etmeden? Yani mutlu olabilir mi evin içinde de?
0
1.köpek icin havhav.com olabilir.. kedi icin kedigen.com
2.bence evde beslenemeyecek kadar kocaman bi cins.. bahceli evse ayrı...
2.bence evde beslenemeyecek kadar kocaman bi cins.. bahceli evse ayrı...
0
akita unu eve sokulcak ebatlarda bi hayvan olmamakla beraber villada malikanede filan gayet bakılabilir.
0
Gayet 2+1 evden bahsediyordum aslında. Neyse, hayallerimin arasına eklemekte sakınca görmüyorum: Bahçeli ev al, akita inu besle.
0
ermanen
Mouse'un sol tusuna bir kere tikliyorum ama iki kere tiklamisim gibi davraniyor, hem de senkronize bir sekilde. Her zaman olmuyor. Mesela burdaki bir duyuruyu acmaya kalktigimda acilir gibi yapip kapaniyor geri. Noldu bu fareye, oluyor mu yoksa?edit: ölüyor mu demek istedim :)edit2: ayarlarini falan
Mouse'un sol tusuna bir kere tikliyorum ama iki kere tiklamisim gibi davraniyor, hem de senkronize bir sekilde. Her zaman olmuyor. Mesela burdaki bir duyuruyu acmaya kalktigimda acilir gibi yapip kapaniyor geri. Noldu bu fareye, oluyor mu yoksa?
edit: ölüyor mu demek istedim :)
edit2: ayarlarini falan degistirmedim
edit3: optik mouse nasil acilip temizlenir?
edit: ölüyor mu demek istedim :)
edit2: ayarlarini falan degistirmedim
edit3: optik mouse nasil acilip temizlenir?
0
denetim masası > fare > açılan pencerede double-click speed olayı var onu biraz düşürün bakalım işe yarayacak mı...
0
@ermanen, benden çok yaşayacakmışsın! ben de sorayım diyordum, benden önce davrandın. aynı problem benim mouse'ta da var. epey sinir ediyor.
0
kardeşimin başına geldi, adam bu özelliğin sayesinde her sn oynadığı Cod da tık-tık diye atılan silahlarla kral oldu=)
Neysem efenim kısa bir zaman sonra genç fare hayata gözlerini kapadı.
Neysem efenim kısa bir zaman sonra genç fare hayata gözlerini kapadı.
0
Aynı sorun bende de var, uzun bir süre kullanmayıp daha sonra kullanınca sorun çözüldü. Cezalandırıldığını anladı herhalde:)
0
bant
Arkadaşlar şu sıralar askerlik kısalırmı sizce? Bi duyum falan aldıysanız lütfen... :) Şu sıralar gündemde olduğu için soruyorum. Yoksa banane :)
Arkadaşlar şu sıralar askerlik kısalırmı sizce? Bi duyum falan aldıysanız lütfen... :) Şu sıralar gündemde olduğu için soruyorum. Yoksa banane :)
0
Yıllardır gündemde bu dedikodular. İlker Başbuğ'un yanılmıyorsam açıklaması kendisi görevinde bulunduğu sürece askerliğin kısalmayacağı yönündeydi. Mevcut ihtiyaçlar gözönüne alındığında kolay kolay kısalmaz boşuna beklemeyin.
0
kısalmasından ziyade uzaması gündemde 4 yıllıkların yaptığı 6 ayı kaldırıp herkesi 15 ay yaptırmayı düşünüyorlarmış diye duydum tabi kulaktan dolma bilgi bu tamamen yalan olabilir
0
ne kısalma gündemlerinde ne uzaması, şu haliyle gider bir süre daha ama bedelli ile ilgili beklentilere daha ne kadar dayanırlar orası belli değil.
0
Her yıl bu dönemlerde çıkar bu dedikodu. Hatta bir de genelkurmay başkanından anneler günü hediyesi olacak bir sürpriz geleceği yayılır, inanmayın.
0
kısalmaz tabi ihtiyaç çok fazla paşaların hanımlarını alışverişe kim götürcek sonra dimi ama..
0
hanımların ev temizliğini unutma iteratör. bizim burada 5 tane er gece gündüz temizlik yapıyor. garibanlar temizlik uzmanı olup dönecekler askerden.
0
her yıl bu zamanlar bu tip söylentiler çoğalmakla birlikte bu söylentilerin tamamen balon olduğunu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim..zira 1 yıldır askerim hergün düşüyor askerlik..askerliğim bitiyor hala düşecek bu saatten sonra düşecek askerliği ben napayım orası ayrı mevzu...
0
gsgsgsgsgsgsgsgs
Merhaba sevgili ekşi-duyuru sakinleri,şimdi bi arkadaşımız vizede adını soyadını yazmayı unuttu, ama sınav esnasında dolaşan imza kağıdına imza attı. Hocanın yanına gitmiş, hoca da; finale de sokmıycam, hatta bütün hocalarla konuşçam onlar da almasınlar seni finale gibisinden şeyler söylemiş. şimdi
Merhaba sevgili ekşi-duyuru sakinleri,
şimdi bi arkadaşımız vizede adını soyadını yazmayı unuttu, ama sınav esnasında dolaşan imza kağıdına imza attı. Hocanın yanına gitmiş, hoca da; finale de sokmıycam, hatta bütün hocalarla konuşçam onlar da almasınlar seni finale gibisinden şeyler söylemiş. şimdi size sormak istediğim şey böyle bişey yapabilir mi, diğer hocaların sokmaması abartı gibi ama isterse kendi finaline de sokmaz mı ? merak ettik, cevaplarsanız çok mes'ud oluruz.
şimdi bi arkadaşımız vizede adını soyadını yazmayı unuttu, ama sınav esnasında dolaşan imza kağıdına imza attı. Hocanın yanına gitmiş, hoca da; finale de sokmıycam, hatta bütün hocalarla konuşçam onlar da almasınlar seni finale gibisinden şeyler söylemiş. şimdi size sormak istediğim şey böyle bişey yapabilir mi, diğer hocaların sokmaması abartı gibi ama isterse kendi finaline de sokmaz mı ? merak ettik, cevaplarsanız çok mes'ud oluruz.
0
başka hocalara söylerim muhabbeti tamamen palavradır, lise mi sanıyor orayı o hoca. Eğer kendi dersinin finaline sokmayacağım dediyse buna bir sebep bulması gerekir. Bunlardan biri devamsızlık olabilir diğeri ise sınav kağıdında imzası var ama kağıdı yok filan diye tutanak filan tutabilir. Ama bu işlerle uğraşır mı bilmiyorum? Zaten hocalar böyle işlerle uğraşacaklarına daha faydalı işler yapsalar daha güzel olacak ama neyse...
Ee şimdi vizeden sıfır almış olacak. Eğer sadece final notuyla geçme şansı yoksa boşuna kafaya takmasın bence.
Ee şimdi vizeden sıfır almış olacak. Eğer sadece final notuyla geçme şansı yoksa boşuna kafaya takmasın bence.
0
manyak mı bu hoca ya. arkadaşının yerinde olsam bölüm başkanına şikayet ederim. sonuçta kağıdı orada el yazısı duruyor karşılaştırırlar en kötü. hangi okul bu? ne anormal insanlar var ya.
0
Finale almamazlık diye birşey yapamaz. Diğer hocalarla da konuşup böyle birşey yaptıramaz, içiniz rahat olsun. Ne kompleksli insanlar var ya. Ayrıca rektörlüğe dilekçe yazıp sınavda heyecandan adını yazmayı unuttuğunu, ama yazısının incelenip kendisine ait olduğunun görülmesi üzerine sınavının değerlendirilmesi için vs. gibi birşeyler yazabilir.
0
Ya bunlar gerçekten orayı lise sanıyolar heralde oldu olcak müdüre de şikayet etsin...
Neyse üniversite mevzuatı yada diğer adıyla yönetmeliği iyi bilen biri olarak şunu söyleyebilirim arkadaşın biraz kafasını kullanırsa o kağıdı da okutur finale de girer hiç canını sıkmasın :)
Nasıl olacağını da sorarsanız sölerim :)
Neyse üniversite mevzuatı yada diğer adıyla yönetmeliği iyi bilen biri olarak şunu söyleyebilirim arkadaşın biraz kafasını kullanırsa o kağıdı da okutur finale de girer hiç canını sıkmasın :)
Nasıl olacağını da sorarsanız sölerim :)
0
sanmiyorum oyle hocanin isim yazmamaya takintiyi yapacagini, ben ismini yazmayi en cok unutan tiplerdendim herlade sinavlarda. cok kez ismimi yazmayi unutttum. asistanlar zaten buluyor seni :) ismini yazmayip sinavda bulunan tek kisiysen zaten o sensin. birden fazlaysa yoklama listesi karsilastirmasi yapiyorlar direkt, sana da derste "gel buraya,bu senin vize/final kagidin dimi?" deyip soruyorlar.bana hep oyle olmustu bir sikinti yasamamistim. baska hocalara soyleyecegim demesi ise basli basina fiyasko. vakif universitelerini bilmem ama sanmiyorum yine de..
0
Bir keresinde hem yoklama kağıdına, hem sınav kağıdına isim yazmayı unutmuştum. Sonra farkedip asistanın odasına gittim, o da meğerse beni arıyormuş fellik fellik. Eğer isimsiz kağıdın sahibini bulmasaymış kendi başına iş açılırmış felan.
Bence dalga geçiyordur hoca. Benim asistan da her sınavda yüksek sesle ismini yazmayı unutma deyip rezil ederdi beni :)
Bence dalga geçiyordur hoca. Benim asistan da her sınavda yüksek sesle ismini yazmayı unutma deyip rezil ederdi beni :)
0
Çirkeflik yapacaksa eğer, arkadaşınızın kağıdı imha eder. Yoklama kağıdına imza atmış ama kağıdını kasten teslim etmemiş kağıdının kaybolduğunu iddea etmek için sahtekarlık yapmış diyebilir ama imzanın kendisine ait olduğunu ıspatlarsa vizeden geçer not alır finale girer eğer devamsızlıkla ilgili problemi yoksa. Finale iyi çalışması lazım. İş çirkeflik olduğu için noktasından virgülünden puan kırar.
Diğer hocalar üzerinde yaptırımı vars mesela bölüm başkanıysa ya da bölümün kıdemli profu filansa uğraşır.
Evet böyle ortaokul öğrencisi gibi hırsları oluyor. Ben, ders anlatmıyorsunuz, dersi okuyorsunuz dediğim için yarım dönem uzatmıştım.
Yazılan cevapları silen hocalar bile var üniversitlerimizde. Tükenmez kalemle sınava girmek garip oluyordu.
En mantıklı çözüm konuyu adli boyutlara vardırmadan ortak bir çözüm yolu bulmak. Bu dersten geçse diğer derslerden takar. Takar mı takar...
Diğer hocalar üzerinde yaptırımı vars mesela bölüm başkanıysa ya da bölümün kıdemli profu filansa uğraşır.
Evet böyle ortaokul öğrencisi gibi hırsları oluyor. Ben, ders anlatmıyorsunuz, dersi okuyorsunuz dediğim için yarım dönem uzatmıştım.
Yazılan cevapları silen hocalar bile var üniversitlerimizde. Tükenmez kalemle sınava girmek garip oluyordu.
En mantıklı çözüm konuyu adli boyutlara vardırmadan ortak bir çözüm yolu bulmak. Bu dersten geçse diğer derslerden takar. Takar mı takar...
0
Öyle manyaklık mı olur be? Benim sınavlarımda isim olmayan kağıt çıktığı zaman ben fellik fellik kendim bulmaya çalışıyorum, imzaları karşılaştırıyorum, eski kağıtlarla karşılaştırıyorum, bırak finale almamayı. Hayır tamam öğrenci dikkatli olsun tamam da, sizin hoca abartmış. Finale almama gibi de bi hakkı yok ayrıca, arkadaşın gitsin durumu bölüm başkanlığıan bildirsin, oradan ses çıkmazsa rektörlüğe dilekçe versin (kayda alınsın dilekçe yalnız numarayla falan)
0
hcu
arkadaşlar dün sabah bir büyük dankek baton paketini açtım neredeyse yarısına kadar yedim. daha sonra paketi fazla kapamadan çekmeceye koydum. gece aklıma geldi gittim mutfağa çekmeden güzelce aldım paketi televizyon ışığıyla aydınlanan odamda yemeye başladım. yedikçe yedim artık bir parmak kalınlığ
arkadaşlar dün sabah bir büyük dankek baton paketini açtım neredeyse yarısına kadar yedim. daha sonra paketi fazla kapamadan çekmeceye koydum.
gece aklıma geldi gittim mutfağa çekmeden güzelce aldım paketi televizyon ışığıyla aydınlanan odamda yemeye başladım. yedikçe yedim artık bir parmak kalınlığında bir parça kalmıştı ki tepsinin üstünde duran paketten karıncalar yayılıyor hemde yüzlerce, yarı çapı yakşaık 20 cm lik tepsi karınca dolu yavru karınca hepside. olaydan hemen sonra büyük bir bardak su içtim, sonra da gidip ağzımı çalkaladım.
şimdi mideye gittilerse biliyorum ki mide demiri bile eritir
*mideye gitmiş midirler?
*arasından 12 saat falan geçti ölmüşmüdür yediğim karıncalar?
*bana herhangi bir sorun çıkartırlar mı?
*kullanılacak ilaç bişi var mı? tavsiyeniz nelerdir?
gece aklıma geldi gittim mutfağa çekmeden güzelce aldım paketi televizyon ışığıyla aydınlanan odamda yemeye başladım. yedikçe yedim artık bir parmak kalınlığında bir parça kalmıştı ki tepsinin üstünde duran paketten karıncalar yayılıyor hemde yüzlerce, yarı çapı yakşaık 20 cm lik tepsi karınca dolu yavru karınca hepside. olaydan hemen sonra büyük bir bardak su içtim, sonra da gidip ağzımı çalkaladım.
şimdi mideye gittilerse biliyorum ki mide demiri bile eritir
*mideye gitmiş midirler?
*arasından 12 saat falan geçti ölmüşmüdür yediğim karıncalar?
*bana herhangi bir sorun çıkartırlar mı?
*kullanılacak ilaç bişi var mı? tavsiyeniz nelerdir?
0
pakedi kapamadan koydugunda girmıstır karıncalar, hala bisey hissetmıyorsan daha da bisey olmaz.
0
Sonuçta mide asidiyle beraber hepsi öteki tarafı boylamıştır. Evin içinde de kimyasal maddelerle vs. çok haşır neşir olmadıklarına göre öyle büyük bir zararı olacağını sanmıyorum. Afiyet olsun, sanırım bol protein içeriyordu karıncalar.
0
geçmiş olsun mu desem afiyet olsun mu desem bilemedim. ben olsam kola falan içerdim sanırım üstüne, asitli ya, ölmedilerse belki ölmelerine yardımcı olur, çok mu düz mantıkla yaklaşıyorum bilemedim.
0
öncelikle afiyet olsun.
*mide yerine akciğere filan gitti diye korktuysan yok yaw gitmemiştir. en azından öksürtürdü o zaman. midede takılıyorlardır.
*o asidik ortamda hala yaşayabiliyorlarsa bırakın yaşasınlar.
*gaz yapabilir.
*kek in yanında çay iyi gider. bol çay için.
*mide yerine akciğere filan gitti diye korktuysan yok yaw gitmemiştir. en azından öksürtürdü o zaman. midede takılıyorlardır.
*o asidik ortamda hala yaşayabiliyorlarsa bırakın yaşasınlar.
*gaz yapabilir.
*kek in yanında çay iyi gider. bol çay için.
0
Tahminen yemediniz karıncaları, yerken kekin üstünde oldukları zaman genellikle ellere kollara tırmanıyorlar farkederdiniz.
0
Merhaba,
Tıp doktorları daha iyi bilir ama, bence hiçbir şey olmaz. O da protein yani. Yediyseniz gitmiştir. Düşünmesi korkunç ama, geçmiş olsun. Kek afiyet olsun. Ben düşünüp düşünüp kusardım galiba.
Kolay gelsin.
Tıp doktorları daha iyi bilir ama, bence hiçbir şey olmaz. O da protein yani. Yediyseniz gitmiştir. Düşünmesi korkunç ama, geçmiş olsun. Kek afiyet olsun. Ben düşünüp düşünüp kusardım galiba.
Kolay gelsin.
0
@skatheist
elimde kolumda da vardı. böldüm böldüm elimde fazla tutmadan büyük parçalar halinde attım ağzıma hep muhakkak yemişimdir.
elimde kolumda da vardı. böldüm böldüm elimde fazla tutmadan büyük parçalar halinde attım ağzıma hep muhakkak yemişimdir.
0
Bişi olmaz, önümüzdeki onyıllarda artan nüfusu beslemek için böcek tüketimine geçilmesi gerekebilir konulu yayınlar var, hem ucuz, hem çok, hem de bol proteinli olduğu için. Erken erken alıştırmışsınız işte kendinizi.
0
ishal gitme sansiniz olabilir, ben olsam gider bi eczaciya anlatirdim bu durumu..
0
@wampex
kek kakaoluydu ve pakette yaklaşık 7-8 saat açık kaldığından kekten o süre zarfında alınabilecek tadın değişik olduğunu beyin direk idrak ettiğinden karınca tadını algılayamadım, fakat kötü olsaydı yani değişik bir tad alsaydım zaten o kadar fazla yemezdim.
kek kakaoluydu ve pakette yaklaşık 7-8 saat açık kaldığından kekten o süre zarfında alınabilecek tadın değişik olduğunu beyin direk idrak ettiğinden karınca tadını algılayamadım, fakat kötü olsaydı yani değişik bir tad alsaydım zaten o kadar fazla yemezdim.
0
solfej
Nezleyken spor yapmak ne gibi sonuçLar doğurur? şu an nezleyim fakat kendimi dinç hissediyorum vücudumda bir kırgınlık, halsizlik vs. yok. acaba daha ağır bir hastalığın başlangıcı mı olur. davetiye mi çıkarırım nezleyken spor yaparak.not: sporu fitnnes salonunda yapacağım. bir kaç bench dambell har
Nezleyken spor yapmak ne gibi sonuçLar doğurur? şu an nezleyim fakat kendimi dinç hissediyorum vücudumda bir kırgınlık, halsizlik vs. yok. acaba daha ağır bir hastalığın başlangıcı mı olur. davetiye mi çıkarırım nezleyken spor yaparak.
not: sporu fitnnes salonunda yapacağım. bir kaç bench dambell hareketi en fazla? Tabi ayrıca bir tereddütüm de saLondakilere bulaştırmayayım hastalığımı diye?
Not: hadi hakkınızı helal edin ben spora gidiyorum :)
not: sporu fitnnes salonunda yapacağım. bir kaç bench dambell hareketi en fazla? Tabi ayrıca bir tereddütüm de saLondakilere bulaştırmayayım hastalığımı diye?
Not: hadi hakkınızı helal edin ben spora gidiyorum :)
0
geçenlerde aynı şekilde ben de kötüydüm biraz, isteksiz bir şekilde salona gittim. spordan sonra kendimi daha dinç hissediyordum. terlemek iyi mi geldi ne.. eve gelince de taze meyve suyu hazırladım kendime, 10 numara bi insan oldum.
sağlıklı günleer!
sonradan gelen not: ya da sen en iyisi bi hamama git, o daha iyi gelir. burnun tıkalıysa açılır, ama çıkınca kendini koruman lazım.
sağlıklı günleer!
sonradan gelen not: ya da sen en iyisi bi hamama git, o daha iyi gelir. burnun tıkalıysa açılır, ama çıkınca kendini koruman lazım.
0
dedim ve bitti
Keşke o ilk duyuruda sorsaydım ama şimdi geldi aklıma. Diyarbakır Tren Garı nasıl bir yer? Tek başıma gideceğim ve bu sebeple biraz tedirginim. Yani otobüs terminali çok güzel ve tehlikesiz bir yer ya mesela, tren garı da öyle midir? Ne tavsiye edersiniz Diyarbakır'a tek başına gidecek birine...Yard
Keşke o ilk duyuruda sorsaydım ama şimdi geldi aklıma. Diyarbakır Tren Garı nasıl bir yer? Tek başıma gideceğim ve bu sebeple biraz tedirginim. Yani otobüs terminali çok güzel ve tehlikesiz bir yer ya mesela, tren garı da öyle midir? Ne tavsiye edersiniz Diyarbakır'a tek başına gidecek birine...
Yardımlar için şimdiden teşekkürler.
Yardımlar için şimdiden teşekkürler.
0
tedirgin olmanıza gerek yok, diğer tren garları nasılsa diyarbakır tren garı da aşağı yukarı öyle. tehlikeden kastınız öncelikle hırsızlıksa, buna karşı her yerde tedbirli olmak lazım. diyarbakır'a ne amaçla gittiğinizi bilmiyorum ama eğer dolaşmayı düşünüyorsanız www.diyarbakirkulturturizm.gov.tr sayfasından kendinize bir gezi planı yapın. eğer sırtınızda koca bir çantayla dolaşacaksanız bazı ufaklıklar sizi yabancı turist sanıp peşinize takılabilirler, hâttâ kulağınızın dibinde oyuncak tabanca patlatabilirler. bunların hepsi hatırladıkça tebessüm ettiğiniz anılarınız arasında yer alacaktır. diyarbakır'ın keyfini çıkarmaya bakın.
0
Gördüğüm en eski tren garlarından biri, son gördüğüm yıkık dökük bir harabe gibiydi. Zaten küçük bir gar, hiç sorun yaşamadım daha önce.
Diyarbakır'ı bol bol gez, arka sokaklarda büyük şehirlerdeki tinercilerin benzeri it kopuk küçük bebeler küfrederse hiç dönme bile.
Her semti gezebilirsin, ama bağlar ve balıkçılar gibi yerlere özellikle hava karardıktan sonra gitme, çizerler. Çizmezlerse de cüzdanına veda edebilirsin.
İlçelerden Ergani, Bismil ve Dicle güzeldir. Diğer ilçeleri nedense (!) hiç sevemedim, ama tercih sana kalmış.
Diyarbakır'ı bol bol gez, arka sokaklarda büyük şehirlerdeki tinercilerin benzeri it kopuk küçük bebeler küfrederse hiç dönme bile.
Her semti gezebilirsin, ama bağlar ve balıkçılar gibi yerlere özellikle hava karardıktan sonra gitme, çizerler. Çizmezlerse de cüzdanına veda edebilirsin.
İlçelerden Ergani, Bismil ve Dicle güzeldir. Diğer ilçeleri nedense (!) hiç sevemedim, ama tercih sana kalmış.
0
makineci
askere gidene kadar ayağımı yerden kesesim var. fazla yol yapmayacağım için benzinli seçenekler üzerinde duruyorum. araştırmalarım sonucunda bütçeme uyan araçlar ikiye ayrılıyor:tertemiz az kullanılmış b segmenti araçlar (honda jazz, ford fiesta, clio, yaris)biraz daha yaşlı c segmenti araçlar (focu
askere gidene kadar ayağımı yerden kesesim var. fazla yol yapmayacağım için benzinli seçenekler üzerinde duruyorum. araştırmalarım sonucunda bütçeme uyan araçlar ikiye ayrılıyor:
tertemiz az kullanılmış b segmenti araçlar (honda jazz, ford fiesta, clio, yaris)
biraz daha yaşlı c segmenti araçlar (focus, corolla, megane, civic)
kısıtlarım şunlar:
1- bakım masrafları ve sorunları minimum olmalı.
2- (en önemlisi) 2 sene sonra satarken zararım minimum olmalı.
bu maddelere göre bir eniyileme yapıp akıl verirseniz sevinirim. hangi sınıfa yönelmeliyim?
not: araçların bakımlı, hasarsız oldukları varsayılacaktır.
not2: ötv indiriminin ikinci el piyasasına etkileri hakkında da akıl verilebilir.
tertemiz az kullanılmış b segmenti araçlar (honda jazz, ford fiesta, clio, yaris)
biraz daha yaşlı c segmenti araçlar (focus, corolla, megane, civic)
kısıtlarım şunlar:
1- bakım masrafları ve sorunları minimum olmalı.
2- (en önemlisi) 2 sene sonra satarken zararım minimum olmalı.
bu maddelere göre bir eniyileme yapıp akıl verirseniz sevinirim. hangi sınıfa yönelmeliyim?
not: araçların bakımlı, hasarsız oldukları varsayılacaktır.
not2: ötv indiriminin ikinci el piyasasına etkileri hakkında da akıl verilebilir.
0
Palio tavsiye ederim. Bakım masrafı çok değil ve 1.2'leri az yakıyor. Bakımı ihmal ettiğinde de yolda bırakmıyor, dayanıklı.
0
renault clio al. hem ucuz, hem performanslı. 100 tl ile 1000 km gider. tecrübeyle sabittir. askerden gelince de satar yenisini alırsın (:
0
daha yaşlı olsun civic olsun.2005 modelim var 3 yıldır kullanıyorum.periyodik bakım dışında daha bir lira masraf yapmedı.ortalama benzin sarfiyatı 1km de 230 kuruş civarı.ve hondayı her zaman satarsın rahat satarsın çok da değer kaybetmez.
0
sıfır almayacaksın madem, o zaman fiesta'yı direk çıkar listenden. ford her zaman ikinci elde zor satılır ve fiesta kimi kronik sorunlara sahip bir araç. clio, saydığın b segment araçlar arasında en rahat ve zararsız satabileceğindir ancak ben tercih etmem. daha çok şirket aracı olarak tercih ediliyor ve piyasada bulacağın en temiz görünümlünün dahi kaç şirket personeli elinden geçtiğini tahmin etmek zor. ayrıca afedersin gözümde araba değildir benim. :) yaris ise aralarında satışta en fazla zorlanacağındır sanırım. o araba güzel olmasına rağmen türkiye piyasasında çok tercih edilmedi.
bu sınıfta elimizde kaldı jazz. bakım masrafları belki diğerlerine göre biraz fazladır ancak honda sağlamdır. ikinci elde de seni üzmeyeceğini tahmin ediyorum. konforu, kalitesi ve kullanım keyfi diğerlerinden daha iyidir diye biliyorum. tavsiyem o olur bu sınıfta.
c segmentine gelirsek lafı fazla uzatmadan corolla ya da civic'i tavsiye ederim. her ikisi de türkiye pazarında iyi tutunan modeller. sağlamlıkları ve konforları aşağı yukarı aynıdır. benzinli model olduğu düşünülürse civic 1-2 adım öne geçer diyebiliriz hatta. civic'in satışının %60 ı falan otomatiktir bu arada. benim tavsiyem bu segmentte otomatik civic almandır.
son olarak her iki segment arasında değerlendirme yaparsam, yeni jazz alacağım paraya biraz daha eski civic alırım sanırım. optimum nokta o araç gibi geldi bana.
kolay gelsin, hayırlı olsun şimdiden. :)
bu sınıfta elimizde kaldı jazz. bakım masrafları belki diğerlerine göre biraz fazladır ancak honda sağlamdır. ikinci elde de seni üzmeyeceğini tahmin ediyorum. konforu, kalitesi ve kullanım keyfi diğerlerinden daha iyidir diye biliyorum. tavsiyem o olur bu sınıfta.
c segmentine gelirsek lafı fazla uzatmadan corolla ya da civic'i tavsiye ederim. her ikisi de türkiye pazarında iyi tutunan modeller. sağlamlıkları ve konforları aşağı yukarı aynıdır. benzinli model olduğu düşünülürse civic 1-2 adım öne geçer diyebiliriz hatta. civic'in satışının %60 ı falan otomatiktir bu arada. benim tavsiyem bu segmentte otomatik civic almandır.
son olarak her iki segment arasında değerlendirme yaparsam, yeni jazz alacağım paraya biraz daha eski civic alırım sanırım. optimum nokta o araç gibi geldi bana.
kolay gelsin, hayırlı olsun şimdiden. :)
0
likeinme
soru başlıkta aslında.bir tartışma sonucu konuya yabancı olan birine hediye etmek için, dili çok da ağır olmayan, rahat okunabilecek 1923*1960 arasını güzel güzel anlatan bir kitap arıyorum. bugün çıkıp alacağım cevaplar için müteşekkirim şimdiden.tarih aralığı genişleyip daralabilir ama bu tarihle
soru başlıkta aslında.bir tartışma sonucu konuya yabancı olan birine hediye etmek için, dili çok da ağır olmayan, rahat okunabilecek 1923*1960 arasını güzel güzel anlatan bir kitap arıyorum. bugün çıkıp alacağım cevaplar için müteşekkirim şimdiden.tarih aralığı genişleyip daralabilir ama bu tarihleri içermesi gerekiyor.
ps: türkiye tarihi tabi. belirtmemişim yanlışlık olmasın.
ps: türkiye tarihi tabi. belirtmemişim yanlışlık olmasın.
0
emre kongar'ın tarihimizle yüzleşmek ve demokrasimizle yüzleşmek isimli kitaplarını tavsiye edebilirim.. tarihimizle yüzleşmek daha geniş bir tarih aralığını kapsıyor ama yine de okunması gerek..
0
erik jan zürcher'in modernleşen türkiye'nin tarihi kitabı da iyi bir başlangıç olabilir.
0
tam tarihi bir nitelikte olmamakla beraber, bizzat belirttiğiniz tarih aralıklarındaki olayların içinde bulunan ve yazan şevket süreyya aydemir'in suyu arayan adam'ını önerebilirim. eminim buradaki konular ve yazarın anlatımı arkadaşınızın ilgisini çekecek, sonraki okumaları için uyarıcı olacaktır.
0
zubundy
evet karga beslemek istiyorum evde, nereden bulurum karga yavrusunu.evde beslenmez o hayvan, evcil değil demeyin, eskiden bizim oralarda besliyorlarmış. hatta eğitmişler hayvanı, yeni evlenenlerin evine pencereden girip, içerdeki altınları falan çaıyormuş hayvan (benim böyle bir niyetim yok)aoçden i
evet karga beslemek istiyorum evde, nereden bulurum karga yavrusunu.
evde beslenmez o hayvan, evcil değil demeyin, eskiden bizim oralarda besliyorlarmış. hatta eğitmişler hayvanı, yeni evlenenlerin evine pencereden girip, içerdeki altınları falan çaıyormuş hayvan (benim böyle bir niyetim yok)
aoçden isteseem verirler mi? ya da ankarada petshoplarda bulunur mu?
not:daha önce de sorulmuş aynı soru ama benim istediğim şekilde cevab verememişsiniz onun için bir daha sordum
evde beslenmez o hayvan, evcil değil demeyin, eskiden bizim oralarda besliyorlarmış. hatta eğitmişler hayvanı, yeni evlenenlerin evine pencereden girip, içerdeki altınları falan çaıyormuş hayvan (benim böyle bir niyetim yok)
aoçden isteseem verirler mi? ya da ankarada petshoplarda bulunur mu?
not:daha önce de sorulmuş aynı soru ama benim istediğim şekilde cevab verememişsiniz onun için bir daha sordum
0
Sorularının çoğunun cevabını bilmemekle beraber, bir arkadaşım evlerine giren yaralı bir yavru kargayı bir süre beslediklerini, fakat inanılmaz pis koktuğu için mecburen tekrar doğaya salmaya mecbur kaldıklarını söylemişti, aklınızda bulunsun. Kendi evcil hayvanlarım için Ankara'da farklı semtlerde onlarca pet shop gezdim fakat bir tane bile görmedim karga yavrusu.
0
kargalar bağa bahçeye dadanan hayvanlardır biliyosunuz.böyle bi yere git gözüne kestirdiğin birini yakala ehlileştir ne güzel.ya da karga sürülerini takip edip yuvalarını öğrenebilir yavrularını kaçırabilirsin.çok maceralı bi süreç.
pies:kargaların 3e kadar sayabildiklerini biliyo muydunuz.
ahmet haşim in yalancısıyım
pies:kargaların 3e kadar sayabildiklerini biliyo muydunuz.
ahmet haşim in yalancısıyım
0
seneler önce bir petshopta turucu/kırmızı tam hatırlayamıyorum gagalı bir karga görmüştüm. Resmen insan gibi konuşuyor ve ıslık çalıyordu. Özelmiş o tür. Sokaktan alıp büyüteceğin karga ile verim alabileceğini sanmıyorum en azından amacın benim gibi kolunu kaldirdiğinda koluna konmasını istediğin Brandon Lee nin kankası bir karga ise. Bahsettiğim türü bi kovalamanı öneririm.
0
Efenim, saksağan yavrusu beslemiş, yetiştirmiş hatta eğitmiş biri olarak söylüyorum, hiç bulaşma :) yoğurttan başka bir şey yemiyordu. istanbul'da boş arsa arayıp, solcucan bile tutmuştum onları da yemedi. yumurta içmeyi öğretene kadar imanım gevredi. çok dalavereci hayvan onlar.
0
karga sürüsünü takip edip yavrusunu çalmak pek mantıklı değil çünkü kargalar hem çok iyi hafızaya, hem yüksek zekaya hem de kinci bir yapıya sahip. sürünün içinden birine bile zarar versen seni çok uzun süre takip edip her fırsatta saldırıyorlar. böyle haberler çok yer aldı şimdiye kadar. bence dikkat etmek lazım.
0
omer460
Merhabalar şu an eurosportta amerikan güreşi izliyorum.Çocukluğumdan beri merak ederim bunlar sahtemi eğer gerçekse nasıl oluyoda bu adamlara bişey olmuyo?
Merhabalar şu an eurosportta amerikan güreşi izliyorum.Çocukluğumdan beri merak ederim bunlar sahtemi eğer gerçekse nasıl oluyoda bu adamlara bişey olmuyo?
0
50 kiloluk, hiç bu işlerle uğraşmamış biri bile sana tüm gücüyle vursa vurduğu yerin şişer, kanar veya hassas bir kemikse kırılır. Ordaki adamların üstünde başında en ufak bir çizik, kan vs. yok gördüğün gibi. Kesinlikle numara, emin olabilirsin.
0
çok teşekkür ederim.ya çocukluktan beri izlediğim ve babamın beni gazlaması yüzünden bir türlü inanamıyodum.artık gönül rahatlıyla traş ulan bunlar diyebileceğim. saygılar :)
0
amerika'da bu amerikan güreşi dediğimiz wrestlinglerin tutma sebebi, insanların olayı dövüşten daha çok dizi olarak algılamaları. her "dövüşçünün" bir karakteri var. iyisi var kötüsü var iddialısı var falan. insanlar bu ilişkiler için izliyor.
dövüş istiyorsan eğer, (bkz: ufc)
dövüş istiyorsan eğer, (bkz: ufc)
0
naanick
Merhaba ahali.Bu bukalemun canlısından istiyorum ben. kendim de kapkara bişeyim. koyayım istiyorum göbeğimin üstüne, renk değiştirsin siyah olsun falan.Bunların satışı nerelerde yapılıyor. bukalemun sahibi olup bu aralar yavru alacak olan falan var mı aranızda (kopek sahiplerine sık soylenen söz gib
Merhaba ahali.
Bu bukalemun canlısından istiyorum ben. kendim de kapkara bişeyim. koyayım istiyorum göbeğimin üstüne, renk değiştirsin siyah olsun falan.
Bunların satışı nerelerde yapılıyor. bukalemun sahibi olup bu aralar yavru alacak olan falan var mı aranızda (kopek sahiplerine sık soylenen söz gibi oldu) =)
bi buldurun be..
Bu bukalemun canlısından istiyorum ben. kendim de kapkara bişeyim. koyayım istiyorum göbeğimin üstüne, renk değiştirsin siyah olsun falan.
Bunların satışı nerelerde yapılıyor. bukalemun sahibi olup bu aralar yavru alacak olan falan var mı aranızda (kopek sahiplerine sık soylenen söz gibi oldu) =)
bi buldurun be..
0
Pet shoplarda satılır. Ama daha çok büyük olanlarında.
Evinizde canlı yaratıklar beslemeye hazır mısınız? O hayvanların canlı et yemeleri gerekir, böcek beslemeniz lazım.
Bir de yazıktır günahtır, onlar doğa hayvanı... Ömrünü yarıya indirmiş olacaksınız hayvanın. En fazla 2 yıl yaşarlar evde.
Evinizde canlı yaratıklar beslemeye hazır mısınız? O hayvanların canlı et yemeleri gerekir, böcek beslemeniz lazım.
Bir de yazıktır günahtır, onlar doğa hayvanı... Ömrünü yarıya indirmiş olacaksınız hayvanın. En fazla 2 yıl yaşarlar evde.
0
Sürüngenlerle ilgili forumlarda bukalemun bakımının çok zor, ilgi isteyen ve masraflı bir iş olduğunu sıklıkla okuyorum. Turtleturk, petarkadas, hepsievcil, surungenx (yanlis hatırlamıyorsam adını) gibi forumlarda alınık satılık canlılar bölümü de mevcut. Ömürleri de genelde kısa, uyarmadı demeyin.
0
cevaplarınız için teşekkürler.
@endless dream : haklısın ama petshop'da duracağına ben daha iyi bakarım gibi geliyor. eğer söylediğin mantıkla hareket edersem petshop'dan alıp doğaya salmam lazım. ha bile bile lades diyerek doğal ortamından uzakta beslemek var tabi o ayrı. bu mesajından sonra bir kez daha düşünmeye karar verdim.
@tekosin : forum isimleri için çok sağol araştırmaya başlıyorum şimdi
@endless dream : haklısın ama petshop'da duracağına ben daha iyi bakarım gibi geliyor. eğer söylediğin mantıkla hareket edersem petshop'dan alıp doğaya salmam lazım. ha bile bile lades diyerek doğal ortamından uzakta beslemek var tabi o ayrı. bu mesajından sonra bir kez daha düşünmeye karar verdim.
@tekosin : forum isimleri için çok sağol araştırmaya başlıyorum şimdi
0
makineci
şimdi efendim, kütükten insana dönüşüm sürecimin bir parçası olarak, antrenman sonlarında bacak esnetme hareketleri yaparım. (dizlerimi bükmeden ayak uçlarıma zar zor değiyorum, o derece) bu işin düsturunun "no pain no gain" olduğunu biliyorum.yine ağır bir idmanın ardından "acı yok" telkinleri eşli
şimdi efendim,
kütükten insana dönüşüm sürecimin bir parçası olarak, antrenman sonlarında bacak esnetme hareketleri yaparım. (dizlerimi bükmeden ayak uçlarıma zar zor değiyorum, o derece) bu işin düsturunun "no pain no gain" olduğunu biliyorum.
yine ağır bir idmanın ardından "acı yok" telkinleri eşliğinde bacaklarımı zorladım da zorladım. lakin ertesi gün dizimin tam içinde inceden bir sızı oluştu. özellikle merdiven çıkarken hissediliyordu. bildiğim kadarıyla burası menisküse tekabül ediyor.
sorum şu: bacak kaslarımı, bağlarımı esnettiğimi sanarken aslında menisküsümü mü zorluyorum? esnetme için tanımlanan acı eşiğini fazlaca aşmış olabilir miyim? yoksa bu matrikste bir dalgalanma mı?
kütükten insana dönüşüm sürecimin bir parçası olarak, antrenman sonlarında bacak esnetme hareketleri yaparım. (dizlerimi bükmeden ayak uçlarıma zar zor değiyorum, o derece) bu işin düsturunun "no pain no gain" olduğunu biliyorum.
yine ağır bir idmanın ardından "acı yok" telkinleri eşliğinde bacaklarımı zorladım da zorladım. lakin ertesi gün dizimin tam içinde inceden bir sızı oluştu. özellikle merdiven çıkarken hissediliyordu. bildiğim kadarıyla burası menisküse tekabül ediyor.
sorum şu: bacak kaslarımı, bağlarımı esnettiğimi sanarken aslında menisküsümü mü zorluyorum? esnetme için tanımlanan acı eşiğini fazlaca aşmış olabilir miyim? yoksa bu matrikste bir dalgalanma mı?
0
bi kere en başta yanlış yapıyorsunuz. kaslar antrenmana başlamadan esnetilir. ki her antrenmandan önce yapılması gerekir esneme hareketleri. ve esnetiyim derken çok zorlarsanız kas yırtılmalarına sebep olabilirsiniz.
0
Rocky sandınız herhal kendinizi bir an. Acı yok evet de, o kadar da değil.
Aşama aşama gidin. Hemen ayaklarınızı değmeniz gerekmiyor. Önce dizlerinizin altına, sonra daha altına, sonra daha altına... Biraz sabır işi bu. Ben ayağıma değeceğim derken bağlarınızı fazla esnetmişsiniz. Ağrı olması normal esneme hareketlerinde ama çok ağrı olması normal değil. Bu yüzden size zahmet biraz sabırlı olup yavaş yavaş ilerleyin.
sonradan aklıma geldi: ağrıyan yerlerinizde şişlik var mı? parmağınızı ağrıyan bölgeye bastırın ve çekin, bir çukur oluşuyor mu?
Aşama aşama gidin. Hemen ayaklarınızı değmeniz gerekmiyor. Önce dizlerinizin altına, sonra daha altına, sonra daha altına... Biraz sabır işi bu. Ben ayağıma değeceğim derken bağlarınızı fazla esnetmişsiniz. Ağrı olması normal esneme hareketlerinde ama çok ağrı olması normal değil. Bu yüzden size zahmet biraz sabırlı olup yavaş yavaş ilerleyin.
sonradan aklıma geldi: ağrıyan yerlerinizde şişlik var mı? parmağınızı ağrıyan bölgeye bastırın ve çekin, bir çukur oluşuyor mu?
0
antrenman oncesinde hafif tempoda duz kosu ardından acma germe hareketlerini yapmalisin once.. esnek olmayan bir vucutla pata kute spor yapmaya kalkarsan daha cok hasar gorursun.
0
Kaslar idman başlamadan önce ısıtılır, ancak idman bittikten sonra da yine cool down denilen bir yavaş yavaş soğutma durumu vardır ve bu sırada aynı başlangıçtaki gibi bacaklar, kollar, bel, dizler, dirsekler yine gerilir, fakat bu yumuşak bir biçimde yapılır.
Ancak esas hata bacakları esnetirken aşırı zorlamak. Yüksek tekme vurmak için mücadele sporlarında bacağı iyice germek ve zorlamak gerekir, ancak onda bile "no pain no gain" diyerek yırtılacak kadar yapılmaz. Kasların zorlandığını hisset, yanmayı hisset, ama belirli bir noktada bırak.
Bacağı esnetirken hangi hareketleri yapıyorsunuz bilmiyorum fakat hamstring denilen üst bacağın arkasındaki kasları esnetirken diz zorlanmaz pek. Esas zorlanma dizi kırarak quadriceps'leri esnetmeye çalışırken olmuştur en fazla. Sanmıyorum öyle menisküs falan olacağını fakat bazı hareketlerin dize zarar verdiğini belirtip o germek hareketlerini yasaklamıştı bizim antrenörler, dizi zorlayacak hiçbir hareketi yapmayın bundan sonra.
Ancak esas hata bacakları esnetirken aşırı zorlamak. Yüksek tekme vurmak için mücadele sporlarında bacağı iyice germek ve zorlamak gerekir, ancak onda bile "no pain no gain" diyerek yırtılacak kadar yapılmaz. Kasların zorlandığını hisset, yanmayı hisset, ama belirli bir noktada bırak.
Bacağı esnetirken hangi hareketleri yapıyorsunuz bilmiyorum fakat hamstring denilen üst bacağın arkasındaki kasları esnetirken diz zorlanmaz pek. Esas zorlanma dizi kırarak quadriceps'leri esnetmeye çalışırken olmuştur en fazla. Sanmıyorum öyle menisküs falan olacağını fakat bazı hareketlerin dize zarar verdiğini belirtip o germek hareketlerini yasaklamıştı bizim antrenörler, dizi zorlayacak hiçbir hareketi yapmayın bundan sonra.
0
no pain no gain de kastedilen kas acısıdır eklem değil.
eklem acısı tehlike işaretidir. dinlen biraz.
eklem acısı tehlike işaretidir. dinlen biraz.
0
Bilinenin aksine, esneme hareketlerinin spordan hem önce hem sonra yapılması gerekir. Sadece önce değil. Siz sadece sonra yapıyorsanız, o da hatalı.
Spora başlamadan önce aşamalı egzersizler (yani küt diye ayağa değmeye çalışmak değil, yüksek tempolu ama sadece gidebildiğiniz yere kadar eğilmek mesela)
Spordan sonra da daha düşük tempolu, bolca nefes alıp vererek rahatlamaya yönelik egzersizler.
Eklem işi hassas iş. Sızlama kaslardan birinde deseniz telaşa pek gerek yoktu ama diz daha da önemli. İhmal etmeyin bence, sürerse mutlaka doktora görünün.
Spora başlamadan önce aşamalı egzersizler (yani küt diye ayağa değmeye çalışmak değil, yüksek tempolu ama sadece gidebildiğiniz yere kadar eğilmek mesela)
Spordan sonra da daha düşük tempolu, bolca nefes alıp vererek rahatlamaya yönelik egzersizler.
Eklem işi hassas iş. Sızlama kaslardan birinde deseniz telaşa pek gerek yoktu ama diz daha da önemli. İhmal etmeyin bence, sürerse mutlaka doktora görünün.
0
kahvegibi
Çocukluğu da dahil olmak üzere, ömrü hayatı masa başında geçmiş bir insan olarak kişisel bir devrim yapıp spora başlıyorum.İğrenç görünümlü bir spor ayakkabısı (yoksa diğer spor ayakkaplarını ben de seviyorum ama hani bu koşu moşu için olan iğrenç ayakkabılardan) aldım. spor çantamı koluma taktım. A
Çocukluğu da dahil olmak üzere, ömrü hayatı masa başında geçmiş bir insan olarak kişisel bir devrim yapıp spora başlıyorum.
İğrenç görünümlü bir spor ayakkabısı (yoksa diğer spor ayakkaplarını ben de seviyorum ama hani bu koşu moşu için olan iğrenç ayakkabılardan) aldım. spor çantamı koluma taktım. Ama bunun dışında ne yapılır bilmiyorum. Yemek spordan önce mi yenir sonra mı? Ne yenir? Suyu spordan önce mi içeyim? Midemde lık luk diye yapım eki sesi yapmasın sonra? Başka nelere dikkat edeyim, bi yardım edin şu tontişe!
İğrenç görünümlü bir spor ayakkabısı (yoksa diğer spor ayakkaplarını ben de seviyorum ama hani bu koşu moşu için olan iğrenç ayakkabılardan) aldım. spor çantamı koluma taktım. Ama bunun dışında ne yapılır bilmiyorum. Yemek spordan önce mi yenir sonra mı? Ne yenir? Suyu spordan önce mi içeyim? Midemde lık luk diye yapım eki sesi yapmasın sonra? Başka nelere dikkat edeyim, bi yardım edin şu tontişe!
0
spora göre değişir.
ben başlamadan meyve meyve suyu filan tüketiyorum kan şekerimin düşmemesi için. spor esnasında fazla su içmeyin. bitince terli terli soğuk su içmeyin. maden suyu içilebilir. yemek yedikten bir ila bir buçuk saat sonra spora başlayın derim. (15 yıldır spor yapmaktayım, yaptığınız spor türüne göre önerilerim değişebilir.)
ben başlamadan meyve meyve suyu filan tüketiyorum kan şekerimin düşmemesi için. spor esnasında fazla su içmeyin. bitince terli terli soğuk su içmeyin. maden suyu içilebilir. yemek yedikten bir ila bir buçuk saat sonra spora başlayın derim. (15 yıldır spor yapmaktayım, yaptığınız spor türüne göre önerilerim değişebilir.)
0
yapacağınız spora göre değişir. koşacak mısınız, yürüyecek misiniz?
yemek yedikten 1,5- 2 saat sonra spor yapmayı tavsiye ederler. spordan 45 dk önce yiyeceğiniz 1 elma, size gerekli karbonhidratı sağlar.(kalorisi de nispeten az)
spor sırasında azar azar su içmek gerekiyormuş bir de. mesela 5 dk'da 1 yudum gibi. spor sonrası hızla içilen suyun vücuda zararı olduğunu da duymuştum.
yemek yedikten 1,5- 2 saat sonra spor yapmayı tavsiye ederler. spordan 45 dk önce yiyeceğiniz 1 elma, size gerekli karbonhidratı sağlar.(kalorisi de nispeten az)
spor sırasında azar azar su içmek gerekiyormuş bir de. mesela 5 dk'da 1 yudum gibi. spor sonrası hızla içilen suyun vücuda zararı olduğunu da duymuştum.
0
Spordan yaklaşık 1.5-2 saat önce yiyebilirsin genel olarak. Sakın acı birşeyler yeme. Pizza gibi midene çökecek yemeklerden de kaçın. Çekirdek gibi kuruyemişler deplasmanlarda veya kamplarda hep yasaktı bize, bir sürü sebep açıklamıştı kondisyoner ama aklıma kalan tek şey ağız kuruluğu yaptığı veya susuzluğu arttırdığıydı. Ne yeneceği sana kalmış, benim vücudum çocukluğumdan beri alışık idman öncesi ne yersem sorun olmuyor ama yağlı yiyecekler genelde seni yediğine pişman eder. Ve yine söylüyorum, sakın acı, baharat vs. işlerine girme. Spora 6 saat var birşey olmaz deme. 2 kere denedim, ikisinde de idman bitsin diye dua ettim.
Spor sırasında da içebilirsin suyu ama hava ne kadar sıcak olursa olsun soğuk içme, bu yüzden idmanda vücudu zarar görüp hastaneye götürülen ve bir daha spor yapamayan bir yardımcı antrenörüm olmuştu zamanında. Ilık bir suyu abartılı olmadıkça idman sırasında içebilirsin. Yine idman sonrasında da fazla içme. Genelde kaybettiğin su miktarı kadar su içmeye çalış gün içinde.
Başta nefesin kesilir, ceylan gibi koşan tiplere bakıp da pes etme. Sadece koşu yapma, mekik, şınav, yan mekik, ters mekik çek. İp atla. Özellikle yorulduğun yerde bırakma, kaslarının iyice yandığını hisset. O zaman adam gibi işe yarar.
Eğer bireysel bir spor yerine karşılıklı yapılabilecek birşey arıyorsan moralini bozma ilk başlarda "ben kazmayım" diye. Kimse anasından sporcu doğmuyor. Bu saatten sonra hiç yapmadıysan zaten halı sahada top oynayamazsın, veya voleybol/basketbol işlerinden keyif alamazsın, ama squash gibi sporlarda çok eğlenebilirsin. Eğer çevrende squash oynayabileceğin bir yer varsa dene bir arkadaşını da alıp oynamayı, kuralları basittir ve ciddi kondisyon ister. Domuz gibi günde 3 idman yaptığım dönemlerde bile bayıltıyordu beni. Keşke Ankara'da oynayan birileri olsa da gitsek idmanım olmadığı günlerde:)
Son olarak tekrar edeyim, sakın pes etme, yapamıyorum, nefesim yetmiyor, zaten kazmayım baksana deme. Zamanla tüm hayatını olumlu şekilde düzene sokacağına garanti veriyorum. Kafana takılan, detay gereken bilgileri istersen mesajla da ulaşabilirsin.
Spor sırasında da içebilirsin suyu ama hava ne kadar sıcak olursa olsun soğuk içme, bu yüzden idmanda vücudu zarar görüp hastaneye götürülen ve bir daha spor yapamayan bir yardımcı antrenörüm olmuştu zamanında. Ilık bir suyu abartılı olmadıkça idman sırasında içebilirsin. Yine idman sonrasında da fazla içme. Genelde kaybettiğin su miktarı kadar su içmeye çalış gün içinde.
Başta nefesin kesilir, ceylan gibi koşan tiplere bakıp da pes etme. Sadece koşu yapma, mekik, şınav, yan mekik, ters mekik çek. İp atla. Özellikle yorulduğun yerde bırakma, kaslarının iyice yandığını hisset. O zaman adam gibi işe yarar.
Eğer bireysel bir spor yerine karşılıklı yapılabilecek birşey arıyorsan moralini bozma ilk başlarda "ben kazmayım" diye. Kimse anasından sporcu doğmuyor. Bu saatten sonra hiç yapmadıysan zaten halı sahada top oynayamazsın, veya voleybol/basketbol işlerinden keyif alamazsın, ama squash gibi sporlarda çok eğlenebilirsin. Eğer çevrende squash oynayabileceğin bir yer varsa dene bir arkadaşını da alıp oynamayı, kuralları basittir ve ciddi kondisyon ister. Domuz gibi günde 3 idman yaptığım dönemlerde bile bayıltıyordu beni. Keşke Ankara'da oynayan birileri olsa da gitsek idmanım olmadığı günlerde:)
Son olarak tekrar edeyim, sakın pes etme, yapamıyorum, nefesim yetmiyor, zaten kazmayım baksana deme. Zamanla tüm hayatını olumlu şekilde düzene sokacağına garanti veriyorum. Kafana takılan, detay gereken bilgileri istersen mesajla da ulaşabilirsin.
0
yazar k
icq, windows live messenger, yahoo messenger, skype vs. çeşitli programlarla bu mümkün de bunların içinden hangisiyle en verimli şekilde sesli-görüntülü iletişebiliriz? 1024 bağlantı var.
icq, windows live messenger, yahoo messenger, skype vs. çeşitli programlarla bu mümkün de bunların içinden hangisiyle en verimli şekilde sesli-görüntülü iletişebiliriz? 1024 bağlantı var.
0
video da dahil oldugu icin kesinlikle skype.
ama sadece sesli arama icin gtalk onceliklidir benim icin. gmail'de de video chat mumkun ayrica, cok da guzel.
ama sadece sesli arama icin gtalk onceliklidir benim icin. gmail'de de video chat mumkun ayrica, cok da guzel.
0
türk kelekom
Avrupa'da düzenlenen Spor organizasyonları ve benzeri organizasyonlara nasıl israil,gürcistan,azerbaycan (hatta demin katar'ı gördüm) katılabiliyor.Saçma değil midir bu?Neye göre karar veriliyor ve kim karar veriyor?
Avrupa'da düzenlenen Spor organizasyonları ve benzeri organizasyonlara nasıl israil,gürcistan,azerbaycan (hatta demin katar'ı gördüm) katılabiliyor.Saçma değil midir bu?Neye göre karar veriliyor ve kim karar veriyor?
0
ekonomiyle alakalı olsa gerek, yeterli reklam ve yayın geliri sağlayabileceklerine inandıkları ülkeleri de alıyorlar, israil o yüzden avrupadaki her şeye dallar mesela..
0
İsrail'in "Avrupa ile tarihi bağlar" nedeniyle organizasyonlara alındığını bir yetkili açıklamıştı ama tam aklımda değil hangi kaynakta okuduğum.
Gürcistan, Azerbaycan, Ermenistan Avrupa Konseyi'ne üye olduklarından ve biraz da siyasi nedenlerle bu organizasyonlarda yer alıyorlar sanırım. Yine Kazakistan'da Avrupa'da sayılmakta ve Avrupa Konseyi'ne katılma hakkı legal olarak var.
Ama Katar ne alaka dersen, gerçekten ben de bilmiyorum. Hiç duymamıştım daha önce Katar'ı.
Gürcistan, Azerbaycan, Ermenistan Avrupa Konseyi'ne üye olduklarından ve biraz da siyasi nedenlerle bu organizasyonlarda yer alıyorlar sanırım. Yine Kazakistan'da Avrupa'da sayılmakta ve Avrupa Konseyi'ne katılma hakkı legal olarak var.
Ama Katar ne alaka dersen, gerçekten ben de bilmiyorum. Hiç duymamıştım daha önce Katar'ı.
0
rusyada katılıyor. denildigi gibi para ve reklam ana temel. seyirci çoklugunuda katabiliriz.
0
Ermenistan, Gürcistan ve Azerbaycan Avrupa'nın coğrafi sınırları içinde zaten. Kazakistan'ın da bir parçası Avrupa sınırları içerisinde kalıyor.
upload.wikimedia.org(orthographic_projection).svg
Ama İsrail tamamen saçmalık, sıçayım onun tarihi bağlarına. İsrail giriyosa Katar da girsin, hatta Katar İsrail'e girsin.
upload.wikimedia.org(orthographic_projection).svg
Ama İsrail tamamen saçmalık, sıçayım onun tarihi bağlarına. İsrail giriyosa Katar da girsin, hatta Katar İsrail'e girsin.
0
whatever tomorrow brings...
malum yaz geliyo "formda olmalıyımm!!!" telaşları çoğalıyo... ben de bi çeşit spor dalı bulmaya çalışıyorum kendime. şu spor salonlarında yürüme bandı, bisiklet vs. aletlerine binip saatlerde kapalı bi salonda spor yapmaya dayanamıyorum ama. o yüzden hazır havalar ısınıyoken var mıdır bildiğiniz eğl
malum yaz geliyo "formda olmalıyımm!!!" telaşları çoğalıyo... ben de bi çeşit spor dalı bulmaya çalışıyorum kendime. şu spor salonlarında yürüme bandı, bisiklet vs. aletlerine binip saatlerde kapalı bi salonda spor yapmaya dayanamıyorum ama. o yüzden hazır havalar ısınıyoken var mıdır bildiğiniz eğlenceli ama bi yandan da kilo verdirip vücudu şekle şemale sokabilicek spor dalı?
mesela tenis olabilir diye düşünmüştüm ama hiç bilmiyorum epeyce bi ders almam gerekebilir sanırım o yüzden.
aonuç olarak outdoor ne yapabilir bu insan ya??????
mesela tenis olabilir diye düşünmüştüm ama hiç bilmiyorum epeyce bi ders almam gerekebilir sanırım o yüzden.
aonuç olarak outdoor ne yapabilir bu insan ya??????
0
Ben akşamları 9 - 10 arası koşuyorum mesela. evde de karın kası ve dumble çalışıyorum.
Bir de yüzmeyi tavsiye ederim. Sen niye yapmıyorsun dersen ııh deme:)
Bir de yüzmeyi tavsiye ederim. Sen niye yapmıyorsun dersen ııh deme:)
0
ya işte ilk başta düşününce yüzme en güzeli gibi geliyo ama istanbulda yaşıyorum havalar ısınıca girebileceğim bir havuzum yok olsa bütün yaz saatlerce yüzerim. hava kötüyken de kapalı havuza girmek lazım onu da ben hiç hiçç sevmiyorum. ordaki o klor, ilaç kokusu beni çok rahatsız ediyo.
0
Koşu. Ama her akşam 1 saat şöyle iki dakika koşayım iki dakika yürüyeyim dersen hiçbir işe yaramaz. Adam gibi bu işle uğraşmış birinden rica edin program hazırlasın, sadece uzun mesafe değil, kısa mesafede çabukluk çalışması da yapın. Yoksa hep uzun mesafe koşmak sıkıyor adamı. Isınırken de mutlaka bol bol ip atlayın, bacak çalıştırır. Onu da ilkokuldaki gibi değil, seri halde yapın elbette.
0
kapakak
İnternet bağlantımda sorun olma olasılığı yüksek olduğu için soruyorum. herkeste mi yavaş?
İnternet bağlantımda sorun olma olasılığı yüksek olduğu için soruyorum. herkeste mi yavaş?
0
yavaşladı. hem başlıkları türkçe karakter yapma olayının getirdigi yükten hemde ttnet adlı internet kuruluşunun son günlerdeki kalitesiz baglantısını üst üste ekle. olan bu.
0
için rahatlayacaksa söyleyeyim; benim ekşi bağlantım da yavaşladı. özellikle türkçe karakter hedesinden kelli.
0
thefirstfbli'e katılıyorum, türkçe karakterlerden itibaren yavaş..
0
zubundy
yakında arkadaşım geliyor, ondan ne isteyebilirim sigara ve alkol dışında.bir de arkadaşımın gümrük sorunu yok. ne istese sokar ülkeye, bana gecen sefer 3 karton sigara getirmişti, kendisine de o kadar getirmişti hatta.gecenki gelişinde para almamıştı ama ben bu sefer parasını peşin yollayıp sipariş
yakında arkadaşım geliyor, ondan ne isteyebilirim sigara ve alkol dışında.
bir de arkadaşımın gümrük sorunu yok. ne istese sokar ülkeye, bana gecen sefer 3 karton sigara getirmişti, kendisine de o kadar getirmişti hatta.
gecenki gelişinde para almamıştı ama ben bu sefer parasını peşin yollayıp sipariş vermek istiyorum, ne isteyeyim.
mesela aklıma zippo geldi, kıbrısta ucuz mudur? yani para yollasam, 10 tane getirtsem sonra da okulda ggde ya da burada satmaya kalksam zarar eder miyim.
sadece zippo değil sorduğum şey, aklnıza ne geliyorsa yazın, sermaye var, para sorun değil, psp bile sipariş edebilirim eğer ucuzsa.
bir de arkadaşımın gümrük sorunu yok. ne istese sokar ülkeye, bana gecen sefer 3 karton sigara getirmişti, kendisine de o kadar getirmişti hatta.
gecenki gelişinde para almamıştı ama ben bu sefer parasını peşin yollayıp sipariş vermek istiyorum, ne isteyeyim.
mesela aklıma zippo geldi, kıbrısta ucuz mudur? yani para yollasam, 10 tane getirtsem sonra da okulda ggde ya da burada satmaya kalksam zarar eder miyim.
sadece zippo değil sorduğum şey, aklnıza ne geliyorsa yazın, sermaye var, para sorun değil, psp bile sipariş edebilirim eğer ucuzsa.
0
o soruyu zaten okudum ama yetmediği için sordum. o cevaplarda alkol-sigara-parfüm var başka bir şey yok.. freeshoptan bunları aldırmayı ben de biliyorum, benim asıl öğrenmek istediğim. kıbrısta ucuz olanın ne olduğu, sorumun sonunu okumadınız herhalde.
0
Kıbrıs'ta ucuz olan hiçbir şey yok. Yalnızca hellimi burada üretilenden daha kalitelidir o kadar. Rum tarafından gelecek olan varsa başka, o tarafta feci ucuz malzemeler var klimasından plazma televizyonlara kadar.
0
freeshop tan ne aldırabiliyorsan aldır. çünkü halihazırda en ucuz freeshop ercan havaalanı nda. kıbrıs ın içinden de reha hellim peyniri ni ısmarlayabilirsin. daha da bilmem..
0
türkiye'de bulmanın imkansız olduğu çok güzel ingiliz ve arap çayları var. çok da ucuz. ben gittiğimde ısrarla alıyorum onlardan. karlı bi satış olmayabilir tabi ama şöyle sigaranın yanına güzel bi ingiliz çayı... on numara derim.
0
sir gerard uth mondar
Ankara'da ODTÜ ye yakın Wing Tsun çalışılabilecek, yeni başlayanlara uygun, parası makul, kaliteli mekan önerisi bekliyorum. Acil
Ankara'da ODTÜ ye yakın Wing Tsun çalışılabilecek, yeni başlayanlara uygun, parası makul, kaliteli mekan önerisi bekliyorum. Acil
0
Oldum olası Wing Tsun'u sevmedim. Fakat yardım babında, Korkmaz Şimşek'in merkezleri var, ODTÜ'ye en yakın olanı Kızılay'da. Adresi şu:
İzmir Cad. Sümer 1. Sok. 6/B Kızılay ANKARA
Tel : 0 312 229 02 12
Bildiğim kadarıyla Ankara'daki en düzgün eğitimi burası veriyor. Emin olmamakla beraber parası biraz tuzlu olabilir.
İzmir Cad. Sümer 1. Sok. 6/B Kızılay ANKARA
Tel : 0 312 229 02 12
Bildiğim kadarıyla Ankara'daki en düzgün eğitimi burası veriyor. Emin olmamakla beraber parası biraz tuzlu olabilir.
0
spormed'de de veriliyordu sanirim. bi ara bende gitmeye niyetlenmistim. yeride odtu'ye gayet yakin.
adres: ESKİŞEHİR YOLU ANKARA TİCARET ODASI YANI 2.CD. NO:5 SÖĞÜTÖZÜ çankaya ankara
tel: 2847484 4676527
parasinin ne kadar uygun olacagini ise bilmiyorum. uye olmadan ders veren hocalardan ders alinabiliyor sanirim. ancak tabi oncelikle hocaya ulasman gerekebilir.
adres: ESKİŞEHİR YOLU ANKARA TİCARET ODASI YANI 2.CD. NO:5 SÖĞÜTÖZÜ çankaya ankara
tel: 2847484 4676527
parasinin ne kadar uygun olacagini ise bilmiyorum. uye olmadan ders veren hocalardan ders alinabiliyor sanirim. ancak tabi oncelikle hocaya ulasman gerekebilir.
0
zurnamiyimha
yaklaşık beş sene önce sildiğim fotoğrafları videoları bilgisayarın harddiskinden geri almak mümkün müdür, mümkünse ne kadar mümkündür, kolay mıdır???ayrıca fotoğraf makimanda da bazı videolar fotoğraflar vardı bunları geri almam lazım...mümkün müdür mümkünse ne kadar mümkündür, kolay mıdır?
yaklaşık beş sene önce sildiğim fotoğrafları videoları bilgisayarın harddiskinden geri almak mümkün müdür, mümkünse ne kadar mümkündür, kolay mıdır???
ayrıca fotoğraf makimanda da bazı videolar fotoğraflar vardı bunları geri almam lazım...mümkün müdür mümkünse ne kadar mümkündür, kolay mıdır?
ayrıca fotoğraf makimanda da bazı videolar fotoğraflar vardı bunları geri almam lazım...mümkün müdür mümkünse ne kadar mümkündür, kolay mıdır?
0
hdd üzerinde bunların bulunduğu yerlere başka bir şey yazılmamışsa kurtarılabilir.
5 yılda yalan olmuştur onlar
5 yılda yalan olmuştur onlar
0
1-2 aya kadar kurtardığım veriler oldu ama hele ki fotoğraf ve 5 yılsa, benim tahminim, imkansızdır geri getirmek.
0
bunun mantığı basit. eğer ki silindikten sonra o verinin depolandığı yere başka bir veri yazılmışsa o bilgiyi kurtaramazsınız. e 5 sene içinde de böyle birşeyin olması için makineye neredeyse hiç dokunmamış olmanız gerek. imkansız değildir ama olasılığı çok düşüktür diyelim çünkü muhtemelen çoktan üzerlerine başka veriler yazılmıştır.
0
bulunduğu yere 5 yıl içinde büyük ihtimalle başka birşey yazılmasının yanı sıra bu tür veri kurtarma işlemleri oldukça zahmetli ve pahalıdır. clean room adı verilen özel yerlerde, hassas işlemlerle yapılır.
0
szqnn
hem kg almak hem de kas yapmak içün hangisi daha iyidir?toz kullanmayı pek sevmiyorum açıkçası hap olursa pıt pıt yutarım.ayrıca bunlar ciğeri çok yorar mı? ne gibi zararları vardır?not:tabi ki salona gidiyorum.
hem kg almak hem de kas yapmak içün hangisi daha iyidir?toz kullanmayı pek sevmiyorum açıkçası hap olursa pıt pıt yutarım.
ayrıca bunlar ciğeri çok yorar mı? ne gibi zararları vardır?
not:tabi ki salona gidiyorum.
ayrıca bunlar ciğeri çok yorar mı? ne gibi zararları vardır?
not:tabi ki salona gidiyorum.
0
kaç kilosunuz, kaç kilo almak istiyorsunuz?
ağır mı çalışıyorsunuz, mesela benchte kaç basıyorsunuz?
kas kütlesini arttıran çiğnenebilir creatine tabletleri var ama kullanmayı kestiğinizde su ile birlikte alınan kasları da kaybedersiniz.
bunlar karaciğeri yorar, böbrekleri yorar. hepsi sentetiktir. siz düzgün beslenin, spora devam edin.
ben yılda toplam 3 ay kadar protein tozu kullanıyorum. onu da spordan hemen sonra tek ölçek (24gr) olarak alıyorum. oturup ölçülerimi almadım, toz öncesi ve sonrası bir fark var mı bilmiyorum. yarım kutu yumurta tozum kaldı. onu da bitirdikten sonra sentetik supplementleri tamamen keseceğim. yumurta makinası aldım. sabahları 4 yumurta beyazı yiyorum, en azından doğal.
ağır mı çalışıyorsunuz, mesela benchte kaç basıyorsunuz?
kas kütlesini arttıran çiğnenebilir creatine tabletleri var ama kullanmayı kestiğinizde su ile birlikte alınan kasları da kaybedersiniz.
bunlar karaciğeri yorar, böbrekleri yorar. hepsi sentetiktir. siz düzgün beslenin, spora devam edin.
ben yılda toplam 3 ay kadar protein tozu kullanıyorum. onu da spordan hemen sonra tek ölçek (24gr) olarak alıyorum. oturup ölçülerimi almadım, toz öncesi ve sonrası bir fark var mı bilmiyorum. yarım kutu yumurta tozum kaldı. onu da bitirdikten sonra sentetik supplementleri tamamen keseceğim. yumurta makinası aldım. sabahları 4 yumurta beyazı yiyorum, en azından doğal.
0
1.75 boy 58 kg.
en azından 5-6 kg almam lazım.vücudum şu an için iyi göğüs çatalım karın kaslarım falan var .kollar da keza öyle ama beslenmem yetmediği için daha fazla basamıyorum veya bassam da pek bir işe yaramıyor.benchte şu an 50 basıyorum.incline bench 40 vs.
bir takım ciğeri yoran ilaçlar kullandığımdan dolayı hafiften tırsmıyo değilim o yüzden sordum.
en azından 5-6 kg almam lazım.vücudum şu an için iyi göğüs çatalım karın kaslarım falan var .kollar da keza öyle ama beslenmem yetmediği için daha fazla basamıyorum veya bassam da pek bir işe yaramıyor.benchte şu an 50 basıyorum.incline bench 40 vs.
bir takım ciğeri yoran ilaçlar kullandığımdan dolayı hafiften tırsmıyo değilim o yüzden sordum.
0
Ağırlık çalışacağın günler protein tozu + amino asit alabilirsin, ancak diğer günleri de es geçme, çalışmadığın veya kros yaptığın günlerde karbonhidrat tozu al.
Amino asitlerin hap olanları güzeldir, özellikle universal markayı tavsiye ederim. Ama protein ve karbonhidrat olayında hap görmedim hiç Karbonhidratın yine universal markalarda, çukulatalı olanlarının tadı inanılmaz güzeldir, fakat protein tozlarını ne yaparsan yap tadı kötü kalıyor.
Ciğeri ve böbrekleri yorar, ancak yine de belirli bir süre (6 ay-1 yıl) kesintisiz kullanman daha yararlı olur.
Amino asitlerin hap olanları güzeldir, özellikle universal markayı tavsiye ederim. Ama protein ve karbonhidrat olayında hap görmedim hiç Karbonhidratın yine universal markalarda, çukulatalı olanlarının tadı inanılmaz güzeldir, fakat protein tozlarını ne yaparsan yap tadı kötü kalıyor.
Ciğeri ve böbrekleri yorar, ancak yine de belirli bir süre (6 ay-1 yıl) kesintisiz kullanman daha yararlı olur.
0
@want2die
ahaha yemek yiyebilsem bu tür hareketlere girişmem zaten:d 3 öğünden fazla yiyemiyorum.ayrıca spor yapmasam daha kötü olur en azından üzerime kıyafet bulabiliyorum :d
ahaha yemek yiyebilsem bu tür hareketlere girişmem zaten:d 3 öğünden fazla yiyemiyorum.ayrıca spor yapmasam daha kötü olur en azından üzerime kıyafet bulabiliyorum :d
0
Protein tozu daha iyidir. Alın, kullanın, hiçbir zararını görmezsiniz...
Eskiden whey'lerin yani protein tozlarının biyolojik değeri düşüktü yani vücut içerisinde amino asitler kadar iyi kullanılamıyorlardı ama artık filtrasyon teknikleri gelişti ve aradaki bu fark kapandı. Bir de artık whey'lerin içerisindeki yağ ve karbonhidrat değerleri sıfıra yaklaştı; amino asit ile arasında bir fark kalmadı. Hatta protein tozlarında tek serviste 30 gram alırken amino asitlerde 8-10 grama bağlı kalıyorsunuz. Protein tozu ve amino asit aslında aynı şey ama protein tozu daha ekonomik.
İçiniz de rahat olsun, hiçbir zararı yoktur. Protein tozu bebek mamasından daha masum bir gıda desteğidir. Peynir altı suyunun filtre edilmesiyle elde ediliyor.
Günlük beslenmeniz sağlam değilse protein tozu almanızın da bir değeri kalmaz. Protein tozu mucize yaratmaz, sadece günlük beslenmeyi destekler. Eğer desteklenecek kaliteli bir beslenme programı takip etmiyorsanız boşuna para verirsiniz. Sistematik bir şekilde yüksek proteinli beslenin.
Eskiden whey'lerin yani protein tozlarının biyolojik değeri düşüktü yani vücut içerisinde amino asitler kadar iyi kullanılamıyorlardı ama artık filtrasyon teknikleri gelişti ve aradaki bu fark kapandı. Bir de artık whey'lerin içerisindeki yağ ve karbonhidrat değerleri sıfıra yaklaştı; amino asit ile arasında bir fark kalmadı. Hatta protein tozlarında tek serviste 30 gram alırken amino asitlerde 8-10 grama bağlı kalıyorsunuz. Protein tozu ve amino asit aslında aynı şey ama protein tozu daha ekonomik.
İçiniz de rahat olsun, hiçbir zararı yoktur. Protein tozu bebek mamasından daha masum bir gıda desteğidir. Peynir altı suyunun filtre edilmesiyle elde ediliyor.
Günlük beslenmeniz sağlam değilse protein tozu almanızın da bir değeri kalmaz. Protein tozu mucize yaratmaz, sadece günlük beslenmeyi destekler. Eğer desteklenecek kaliteli bir beslenme programı takip etmiyorsanız boşuna para verirsiniz. Sistematik bir şekilde yüksek proteinli beslenin.
0
çok uzun zamanlar önce uzunca bir süre bu işle uğraşmış hali hazırda yaş 40+ olunca sadece koşu ve fitness yapan birisi olarak 1.75 boy 58 kilo ve adele definition ı tamam bir vücut için toz vs kullanmanıza gerek yok sanırım. 65 kilo ve üzeri sizde çok fazla gözükecektir. benim naçizane önerim kiloyu 60-62 arasında tutup yağ yüzdenizi %15 civarında tutmanız olur hem six pack , eight pack olur hem de daha high definition görünürsünüz. vücudunuz ürkütücü de olmaz.
0
Hizli bir sekilde kilo almaya ihtiyacim var diyorsan protein tozundan ziyade gainer kullanmalisin. Marka olarak da Hardline fiyat/verim acisindan iyidir.
Bana sorarsan eger paran varsa ikisini de kullan, zaten duzgun bir beslenmeyle bunlari takviye olarak kullanirsan 2-3 ay icerisinde diledigin kiloya ulasacaksin. Bu kadar surede karacigerler o kadar da yorulmaz.
Aminoasit hapiyla tek seferde alabilecegin protein miktari dusuktur fakat kullanim kolayligi acisindan iyidir. Gun icerisinde okulda-iste 4-5 tane suyla birlikte alip ihtiyacini giderirsin. Protein tozu ya da gainer'i hazirlamak o kadar kolay degildir.
Bana sorarsan eger paran varsa ikisini de kullan, zaten duzgun bir beslenmeyle bunlari takviye olarak kullanirsan 2-3 ay icerisinde diledigin kiloya ulasacaksin. Bu kadar surede karacigerler o kadar da yorulmaz.
Aminoasit hapiyla tek seferde alabilecegin protein miktari dusuktur fakat kullanim kolayligi acisindan iyidir. Gun icerisinde okulda-iste 4-5 tane suyla birlikte alip ihtiyacini giderirsin. Protein tozu ya da gainer'i hazirlamak o kadar kolay degildir.
0
amino daha ileri safhalarda iyi olur.
şimdilik toz iyi.
ama bu kiloyla önce weight gainer lazım bol bol.
günde iki kez, yarım litre süte bir doz gainer.
kusarım deme, bi iki kez kusacaksın ama değecek.
şimdilik toz iyi.
ama bu kiloyla önce weight gainer lazım bol bol.
günde iki kez, yarım litre süte bir doz gainer.
kusarım deme, bi iki kez kusacaksın ama değecek.
0
whey aminoya göre daha ekonomiktir. ve amino asit diye sıkıştırılmış kazeini de dayayabiliyorlar.
haldır huldur kilo almaya çalışma. çok hızlı alırsan aldığın kilo çoğunlukla su ve yağ olur. senin ihtiyacın izole bir whey. all stars'ın iso-techi iyidir. kalktığın gibi bir ölçek, antreman sonrası 30-40 gr al. onun dışında kaliteli bir şekilde beslen, kilonu alırsın ama acele etme. göbekten şişmenin bir anlamı yok. bulk ekmek yiyerek yapılmaz.
haldır huldur kilo almaya çalışma. çok hızlı alırsan aldığın kilo çoğunlukla su ve yağ olur. senin ihtiyacın izole bir whey. all stars'ın iso-techi iyidir. kalktığın gibi bir ölçek, antreman sonrası 30-40 gr al. onun dışında kaliteli bir şekilde beslen, kilonu alırsın ama acele etme. göbekten şişmenin bir anlamı yok. bulk ekmek yiyerek yapılmaz.
0
playthegame
geçenlerde gipsy kings filan dans sorusu sormuştum bu nedir diye. latin dansı diye genel giriş yapayım dedim. latin dans dersine başlıyorum.şimdi herhangi bi kursa gitsem öğretseler filan (gaayet sap gibin gideceğim, garip olmaz inşala? partner filan yok, hemcins arkadaş bile yok yani.) sonra o kurs
geçenlerde gipsy kings filan dans sorusu sormuştum bu nedir diye. latin dansı diye genel giriş yapayım dedim. latin dans dersine başlıyorum.
şimdi herhangi bi kursa gitsem öğretseler filan (gaayet sap gibin gideceğim, garip olmaz inşala? partner filan yok, hemcins arkadaş bile yok yani.) sonra o kurstaki insanlarla latin gecesinde filan mı dans edeceğiz?
nası olacak o iş? tanımadığımız bi sürü insanla kaynaşıp kaynaşıp grupça dans etmeye mi gidiyoruz? yoksa öğrendim, bitti mi? (hayır böyleyse başlamıycam kendi kendime ne yapayım canım aa?)
şimdi herhangi bi kursa gitsem öğretseler filan (gaayet sap gibin gideceğim, garip olmaz inşala? partner filan yok, hemcins arkadaş bile yok yani.) sonra o kurstaki insanlarla latin gecesinde filan mı dans edeceğiz?
nası olacak o iş? tanımadığımız bi sürü insanla kaynaşıp kaynaşıp grupça dans etmeye mi gidiyoruz? yoksa öğrendim, bitti mi? (hayır böyleyse başlamıycam kendi kendime ne yapayım canım aa?)
0
geçen cuma salsa partisindeydim. hiç birbirlerini tanımayan insanlar gyet güzel dans edip kaynaşabiliyorlar.
0
benim gittiğim kurslarda acayip erkek acığı vardı. kız kıza dans ederdi bir sürü kişi. biz erkeklerde durmadan partner değişikliğine giderdik. çok zevkli bişi aslında dans etmek. en azından ilk bir kaç derste nasıl durmanız gerektiği öğretiliyor. eskiden durmadan önüne bakan biriydim. o kursun ilk iki saati sayesinde duruşum değişti. hayata bakışımı değiştirdi desem yalan olmaz. ayrıca büyük pistleri olan barlarda genelde cuma akşam üstleri partiler olur. ankara garaj vardı misal kapandı. tango oluyordu orda. birkaç yer daha var. çaçanın üstüne düş bence. erkeğin karizmasına karizma katar.
0
okulda verilen matematik dersi gibidir latin dansı. nerede nasıl işe yarayacağı belli olmaz...
latin gecelerinde kızlar teklif ediyormuş; doğrudur. genelde hemcinslerim "yumuşakça" göründüğünden dansetmemeyi tercih edip kurslara gitmediğinden bu gibi özel dans gecelerinde kızlar ağırlıklı olur. aynı tür hemcinsimin rüyasında bile göremeyeceği güzellikte kızla ben dansederken latin kurs detayını hatırlatmakta çekinmem...
dans gecelerinde hangi kızı kaldırırsanız sizinle danseder. ayrıca şöyle birşey var. dans gecelerinde zaten reddetmek ayıptır.özel ve önemli bir mani olmadıkça edilmez. ne kadar çok partnerle dansedilirse o kadar çok pratik kazanılır.
ama dezavantajı da var tabi. az da olsa bildiğiniz danstan ötürü mekanlarda dans diye edilen sallantıdan zevk alamaz, herkes hoppidi hoppidi eğlenirken sabir durup içinizdeki statik enerjinin gideceği şarkıyı beklersiniz...
latin gecelerinde kızlar teklif ediyormuş; doğrudur. genelde hemcinslerim "yumuşakça" göründüğünden dansetmemeyi tercih edip kurslara gitmediğinden bu gibi özel dans gecelerinde kızlar ağırlıklı olur. aynı tür hemcinsimin rüyasında bile göremeyeceği güzellikte kızla ben dansederken latin kurs detayını hatırlatmakta çekinmem...
dans gecelerinde hangi kızı kaldırırsanız sizinle danseder. ayrıca şöyle birşey var. dans gecelerinde zaten reddetmek ayıptır.özel ve önemli bir mani olmadıkça edilmez. ne kadar çok partnerle dansedilirse o kadar çok pratik kazanılır.
ama dezavantajı da var tabi. az da olsa bildiğiniz danstan ötürü mekanlarda dans diye edilen sallantıdan zevk alamaz, herkes hoppidi hoppidi eğlenirken sabir durup içinizdeki statik enerjinin gideceği şarkıyı beklersiniz...
0
öğrendin,partnerinle partilere katılırsın, grup olarak partilere gidip dans edersiniz bi kaç yerde raslamıştım süper oluyor seyredenler de çok zevk alıyor, yapmaya falan çalışıyor. Murphy's de 2 defa raslamıştım çok eğlenceliydi. Sonunu düşünme bence, keyfine bak
0
Bazı yerlerde latin, salsa, tango vs. geceleri olur haftanın belirli günlerinde. Ankara'da tunalı hilmi caddesindeki tapas'da böyle geceler olurdu, millet kafaya göre dans eder, bir kesim izlerken içkisini yudumlar tanışır kaynaşırlardı. Gayet "nezih" bir ortamdı, fakat snobluğun da tavan yaptığını belirteyim.
Bizim gibi boks ringinden inmeyen baltalar için bu tür aktiviteler pek çekici gelmiyor, fakat latin danslarının yanında naçizane tavsiyem mutlaka vals öğrenin. Her gittiğiniz davette latin dansı çalmaz, fakat ciddi yerlerde vals yapmak zorunda kalırsanız sandalyeye yapışıp kalmak pek hoş olmaz.
Bizim gibi boks ringinden inmeyen baltalar için bu tür aktiviteler pek çekici gelmiyor, fakat latin danslarının yanında naçizane tavsiyem mutlaka vals öğrenin. Her gittiğiniz davette latin dansı çalmaz, fakat ciddi yerlerde vals yapmak zorunda kalırsanız sandalyeye yapışıp kalmak pek hoş olmaz.
0
evandro
Geçen gün asker malzemeleri satan dükkanlardan birine gittim. Satıcı acemilik sırasında ister karacı ister denizci ister havacı ol içine giyeceğin bilimum atlet don tshirt vs. çamaşırın yeşil renkli olması gerektiğini, başka renk kabul etmediklerini söyledi. benim bildiğim iç çamaşırı rengi olarak k
Geçen gün asker malzemeleri satan dükkanlardan birine gittim. Satıcı acemilik sırasında ister karacı ister denizci ister havacı ol içine giyeceğin bilimum atlet don tshirt vs. çamaşırın yeşil renkli olması gerektiğini, başka renk kabul etmediklerini söyledi. benim bildiğim iç çamaşırı rengi olarak karacı yeşil denizci beyaz havacı mavi giyer? Donumun rengine karışan zihniyeti kınamakla beraber soruyorum: bu herif elindeki yeşilleri bitirmek için ayak üstü adam mı kazıklamaya çalışıyor yoksa var mı böle bir şey?
0
Diğerlerini bilemiyorum fakat havacılarda yeşil renk olanlara karışmadılar acemi birliğinde. Don rengine karışıldığı durumlar istisnaidir, kalkıp subay veya astsubaylar donunun rengiyle uğraşmaz. Yine de fanilalar için hangi kuvvete çıkarsan onun rengini baz alarak alışveriş yap, özellikle yazın yakalar açıkken veya fanila ile yapman gereken işler olduğunda papara yiyebilirsin.
Edit: Mavi iç çamaşır yok yazmış bir arkadaş ama aylarca herkesin arap kadri modeli mavi don giydiği bir birlikteydim. Havacılar için de dediğim gibi mavi fanila gerekli, özellikle yazın.
Edit: Mavi iç çamaşır yok yazmış bir arkadaş ama aylarca herkesin arap kadri modeli mavi don giydiği bir birlikteydim. Havacılar için de dediğim gibi mavi fanila gerekli, özellikle yazın.
0
Ben askerliği konya da yaptım 2008 yılında. Biz karacılar amele gibi yeşil giyorduk ama havacıların içindeki mavi fanilalar gözüküyordu. Kim demiş mavi iç çamaşırı yok diye?
Don konusuna gelince usta birliğinde rengine çok karışılmaz ama acemilikte ne diyorlarsa onu giyeceksin farklı bi şey görürlerse sorun çıkartıyorlarmış...
Ayrıca acelen ne? Bi kuvvetin, sınıfın, acemi birliğin belli olsun ona göre alışveriş yaparsın, belki senin dışarıdan alacağın şeyler birlikte çok daha ucuza satılıyodur. Sor soruştur öyle al...
Don konusuna gelince usta birliğinde rengine çok karışılmaz ama acemilikte ne diyorlarsa onu giyeceksin farklı bi şey görürlerse sorun çıkartıyorlarmış...
Ayrıca acelen ne? Bi kuvvetin, sınıfın, acemi birliğin belli olsun ona göre alışveriş yaparsın, belki senin dışarıdan alacağın şeyler birlikte çok daha ucuza satılıyodur. Sor soruştur öyle al...
0
doğrudur.. beyaz don o kadar yasak ki (..ki sivilde de yasaklanması gerek) bize askerde dağıttılar sonra da eklediler "bunları dağıttık ancak askerde beyaz don giymek yasaktır!" tabi sormadık biz niye.. ama yasak işte..
0
gidince ne lazımsa verecekler sana zaten. çok dandik olsa bile bir süre idare eder seni. etmediği takdirde kantinden falan bulursun diye tahmin ediyorum.
0
askerlik için iç çamaşırı alışverişini o askeri malzeme dükkanlarından değil semt pazarından yapmanı tavsiye ederim. dükkanlarda en kalitesiz en giyilmeyecek çamaşırları 2 katı fiyata satıyorlar. semt pazarlarında yumuşak kaliteli yeşil iç çamaşırı bulabilirsiniz.
yeşil mavi olayını pek bilmiyorum açıkçası ama semt pazarında yeşil, mavi ve beyaz don bulunuyor.
yeşil mavi olayını pek bilmiyorum açıkçası ama semt pazarında yeşil, mavi ve beyaz don bulunuyor.
0
sympathic06
Merhabalar sevgili sözlükçükler, kendini sözlükçü hissedenler,Malumunuz Tiroj dergisini ankara'da nereden temin edebilirim? veyahut elınde gecmıs 4 5 sayısı olan var ıse kendısınden satın alabılırım...(Tiroj 2 ayda bır yayınlanan kürtce türkce bır kultur ve sanat dergısıdır)
Merhabalar sevgili sözlükçükler, kendini sözlükçü hissedenler,
Malumunuz Tiroj dergisini ankara'da nereden temin edebilirim? veyahut elınde gecmıs 4 5 sayısı olan var ıse kendısınden satın alabılırım...
(Tiroj 2 ayda bır yayınlanan kürtce türkce bır kultur ve sanat dergısıdır)
Malumunuz Tiroj dergisini ankara'da nereden temin edebilirim? veyahut elınde gecmıs 4 5 sayısı olan var ıse kendısınden satın alabılırım...
(Tiroj 2 ayda bır yayınlanan kürtce türkce bır kultur ve sanat dergısıdır)
0
zubundy
otobusle gitmek istiyorum, kaç saat sürer, otobuse nerden binilir, aştiden kesin binilir tabi ama aşti dışında mesela ulustan falan da otobus kalkar mı? benim istanbul yoluna yakın,çiftlik kavşağının oralarda, ist. yolundan geçer mi haymana arabası. bunların dışında, saat 10 gibi haymanada olmam ger
otobusle gitmek istiyorum, kaç saat sürer, otobuse nerden binilir, aştiden kesin binilir tabi ama aşti dışında mesela ulustan falan da otobus kalkar mı? benim istanbul yoluna yakın,çiftlik kavşağının oralarda, ist. yolundan geçer mi haymana arabası.
bunların dışında, saat 10 gibi haymanada olmam gerek 13de işim biter, nerede oyle yemeği yiyeyim, ve öğleden sonra ne yapayım orada, nereleri gezeyim. kaplıca falan merak etmiyorum ama yapacak başka birşey yoksa gidebilirim kaplıcaya da, peki hangisine gideyiim, bildiğim kadarıyla çok var.
bunların dışında, saat 10 gibi haymanada olmam gerek 13de işim biter, nerede oyle yemeği yiyeyim, ve öğleden sonra ne yapayım orada, nereleri gezeyim. kaplıca falan merak etmiyorum ama yapacak başka birşey yoksa gidebilirim kaplıcaya da, peki hangisine gideyiim, bildiğim kadarıyla çok var.
0
zeykur valekov
Yamulmus bir uyku düzenim var, hadi bugün erken yatayim dedigimde 2.30 u buluyor saat. Düzeltmeye calistim düzelmedi, nasil yapariz bu isi? Var midir böyle bozup bozup düzelten?00:00 yatis, 07:00 kalkis olsa iyi olur, uygun fiyata yapan varsa özelden ulassin, eheh.
Yamulmus bir uyku düzenim var, hadi bugün erken yatayim dedigimde 2.30 u buluyor saat. Düzeltmeye calistim düzelmedi, nasil yapariz bu isi? Var midir böyle bozup bozup düzelten?
00:00 yatis, 07:00 kalkis olsa iyi olur, uygun fiyata yapan varsa özelden ulassin, eheh.
00:00 yatis, 07:00 kalkis olsa iyi olur, uygun fiyata yapan varsa özelden ulassin, eheh.
0
o gün uyuma, uykusuz kal. o saatte uyu. o saatte uyandırıl. o saatte uyu o saatte uyan.
0
Bende de ayni sorun var su siralar. Ne zaman ki yapacak isim gucum olmaz, bu durumda bulurum kendimi. Insan daha bir depreşif oluyor. Uyku ilaci kullanmak ise yarayabilir.
0
ben tatil zamanları öyle geç yatıyorum, sonra sabah 6.40'da kalktığımda ertesi gün otomatikman 11'de falan uykum geliyor..
Sabah erken kalkarsan bikaç gün belki faydalı olabilir.
Sabah erken kalkarsan bikaç gün belki faydalı olabilir.
0
Kesinlikle bir gün uykusuz kalıp, akşam 10-11 civarına kadar seni ayık tutacak işlerle uğraşıp, sonra yatman. İster istemez erken kalkacaksın. Buradan sonrası sana kalmış, mecbur kalmadıkça düzeni bozma.
Eğer uykuyu çok seviyorsan tavsiyem şu, her hafta 15 dakika azalt normal uyku süreni. 1. hafta 15 dk erken kalk, 2. hafta yarım saat erken kalk, 3. hafta 45 dk erken kalk. Zamanla alışıyorsun.
Eğer uykuyu çok seviyorsan tavsiyem şu, her hafta 15 dakika azalt normal uyku süreni. 1. hafta 15 dk erken kalk, 2. hafta yarım saat erken kalk, 3. hafta 45 dk erken kalk. Zamanla alışıyorsun.
0
point guard
az önce sordum, 'natural born shooter' diye bişe yaptırsam nasıl olur diye..bir çok kişi beğenmedi. bende nasıl bir şey yaptırayım diye soruyorum.bi küçük bilgi vereyim ki, basetbolu çok seviyorum ve ilerde pişman olma gibi bir olay söz konusu değil.neyse. nasıl bir şey yaptırıyim sizce.yazı önerisi
az önce sordum, 'natural born shooter' diye bişe yaptırsam nasıl olur diye..bir çok kişi beğenmedi. bende nasıl bir şey yaptırayım diye soruyorum.
bi küçük bilgi vereyim ki, basetbolu çok seviyorum ve ilerde pişman olma gibi bir olay söz konusu değil.
neyse. nasıl bir şey yaptırıyim sizce.
yazı önerisi olur,
şekil önerisi olur,
önerebiliecekleriniz neler ?
: şöyle bir de fikrim var, basketbol topunu öperken çektirdiğim bir foto var. onun gibi bir şey yaptırsam nasıl olur ?
bi küçük bilgi vereyim ki, basetbolu çok seviyorum ve ilerde pişman olma gibi bir olay söz konusu değil.
neyse. nasıl bir şey yaptırıyim sizce.
yazı önerisi olur,
şekil önerisi olur,
önerebiliecekleriniz neler ?
: şöyle bir de fikrim var, basketbol topunu öperken çektirdiğim bir foto var. onun gibi bir şey yaptırsam nasıl olur ?
0
illa basketbolla ilgili bir şey olsun istiyorsan sağlam bir dövmeci bul, böyle yanan basket topu figürü çizdir.
images.google.com gibi.
images.google.com gibi.
0
her gören soracak anlamını.bunu anlatmadan sıkılmayacağın bir şey yaptır öncelikle zira hayatın boyunca senle beraber olacak o dövme.
0
değişik yanan, çevresinde alev, lav vb. saçan baskettopu resim çeşitlemeleri var. genelde amerikan basket takımlarının armalarında falan olur. onların bir çeşitlemesi olabilir. altına da bir yazı şeridi (hani şu armaların altında falan olan) ve şeridin üstünde de yazdırmak istediğin şey.
0
ben biraz daha yaratıcı olman taraftarıyım, 100 kişiye sorsan eminimki 90'ı böyle yanar dönerli, ateşli basketbol topu yaptır der. biraz düşüneyim aklıma yaratıcı bir fikir gelirse yine yazarım...
0
Mesela şöyle bişey olabilir, sırtında dünya yerine basketbol topu taşıyan atlas figürü gayet güzel ve yaratıcı olur diye düşünüyorum...
sırtında dünya olan tarzda bi resim için link aşağıda, belki biraz fikir verir demek istediğim hakkında...
img24.imageshack.us
sırtında dünya olan tarzda bi resim için link aşağıda, belki biraz fikir verir demek istediğim hakkında...
img24.imageshack.us
0
Hayranı olduğun bir oyuncu varsa onun formasını dövme olarak yaptırabilirsin. Örneğin ben olsam Drazen Petrovic'in Cibona veya New Jersey formasını yaptırırdım. Oscar Schmidt veya Kukoç'da olabilirdi. Sen de kendine uygun birini seçebilirsin.
0
bir şey yazdıracaksan "natural born shooter" falan yazdırma. 10-15 sene sonra, büyük ihtimalle o kadar bile sürmez ya, çok saçma gelebilir.
ben ingilizce bir şey yazdırsam sonradan çok pişman olurdum mesela bir de.
ben ingilizce bir şey yazdırsam sonradan çok pişman olurdum mesela bir de.
0
9.nesilim ama para bende: varsa yaratacı fikirlerin, paylaş abicim..
2-3 aydır bende yaratıcı bişeler düşünüyorum tam buldum dedim ama duyuru'da ki arkadaşlara göre 'natural born shooter' güzel değilmiş :D
sharpshooter önerdiler.. o nasıl olur ?.
-alevli yanar döner bi basketbol topu, hoşuma giderse olabilir
-soranlara açıklarım.3 yılım mvp'nin anlamını açıklamakla geçti zaten.
-sevdiğim basketbolcunun formasına sıcak bakmıyorum.
2-3 aydır bende yaratıcı bişeler düşünüyorum tam buldum dedim ama duyuru'da ki arkadaşlara göre 'natural born shooter' güzel değilmiş :D
sharpshooter önerdiler.. o nasıl olur ?.
-alevli yanar döner bi basketbol topu, hoşuma giderse olabilir
-soranlara açıklarım.3 yılım mvp'nin anlamını açıklamakla geçti zaten.
-sevdiğim basketbolcunun formasına sıcak bakmıyorum.
0
yari dunya yari basket topu olabilir, sunun gibi:
www.basketballrealm.com
soyle artistik pota filesi olabilir:
richardxthripp.thripp.com
basketbal logolarina ve amblemlerine bakabilirsin:
images.google.ca
www.basketballrealm.com
soyle artistik pota filesi olabilir:
richardxthripp.thripp.com
basketbal logolarina ve amblemlerine bakabilirsin:
images.google.ca
0
0
şutun ne kadar düzgün, bu da önemli.. şimdi natural born shooter dövmesi yaptırıp da 2 şutu üst üste sokamamak da kötü olur =)
kısacası karar verme aşamasında şut çalış =P
kısacası karar verme aşamasında şut çalış =P
0
hocam Air Jordan'ın Jumpman logosunu yaptır. daha şahane basketbol dövmesi mi olur.
0
tam omzunun olduğu yere ten renginden biraz daha koyu bir biçimde NBA logosundaki adamın resmini yaptır.Derya büyükuncuda vardı ve ben çok beğenmiştim 203.148.253.29
Edit: yada bunun gibi 1.bp.blogspot.com
Edit2: evet dediğim buydu imageshack.us
Edit: yada bunun gibi 1.bp.blogspot.com
Edit2: evet dediğim buydu imageshack.us
0
point guard
'naturel born shooter'şeklinde bir dövme yaptırmak nasıl olur sizce ?bana güzel bi fikir gibi geldi.sizce ?
'naturel born shooter'şeklinde bir dövme yaptırmak nasıl olur sizce ?
bana güzel bi fikir gibi geldi.
sizce ?
bana güzel bi fikir gibi geldi.
sizce ?
0
Bence yaptırma. Uzun süre hem yurtiçinde, hem yurtdışında profesyonel olarak basketbol oynadım, buna benzer şeyler düşünmüştüm ama yaptırmadığım çok iyi olmuş. İleride gerçekten pişman olabilirsin.
0
"natural born shooter" şeklinde olursa daha iyi olur sanki.
çok "lame" ya da kötü gibi gelse de, çok güzel bi fontla, güzel şekil şemalle neden olmasın, sonuçta dövme bu, kişisel bir şey.
hayatta cesaret edemem ama böyle ambigram bi dövme isteği var bende de. gerçi natural bor shooter nasıl olur ambigram olayında o da ayrı da..
çok "lame" ya da kötü gibi gelse de, çok güzel bi fontla, güzel şekil şemalle neden olmasın, sonuçta dövme bu, kişisel bir şey.
hayatta cesaret edemem ama böyle ambigram bi dövme isteği var bende de. gerçi natural bor shooter nasıl olur ambigram olayında o da ayrı da..
0
daglien
vista işletim sistemli pc'mde masaüstü görüntü halindeyken mesela, en sağ üst köşede sarı bi not kağıdı duruyordu (ufak) not felan yazıyordum ona. Şimdi acronis ile sistemi tekrar önceki bir zaman geri yükledim ve o not kağıdı(adını siz söyleyin) sanırım gadget diye geçiyor. Neyse o not kağıdı gözük
vista işletim sistemli pc'mde masaüstü görüntü halindeyken mesela, en sağ üst köşede sarı bi not kağıdı duruyordu (ufak) not felan yazıyordum ona. Şimdi acronis ile sistemi tekrar önceki bir zaman geri yükledim ve o not kağıdı(adını siz söyleyin) sanırım gadget diye geçiyor. Neyse o not kağıdı gözükmüyor. onu nasıl gösteriyoruz?
0
yan tarafta duran o sekmelerın hıcbırı mı gozukmuyor yoksa o bolum gozukuyor da sız not kagıdı secenegını de mı eklemek ıstıyorsunuz? ıkıncısı ıse o bolumun uzerınde "araclar" dıye bı secenek var, oraya tıklayın ve not kagıdı gorselının uzerıne cıft tıklayın.
0
Alternatif olarak ATNotes adlı programa da bir bakın isterseniz, son derece işlevsel ve küçük bir program.
0
sekme mekme hiçbirşey gözükmüyor. araclar bile gözükmüyor, anlamadım bende
@tekosin : eyvallah da, ben windows'un default olarak yaptığı işler için ayrıdan program yüklemeyi sevmiyorum.
@tekosin : eyvallah da, ben windows'un default olarak yaptığı işler için ayrıdan program yüklemeyi sevmiyorum.
0
deckard
düzgün rapid linklerini bulamadım. bulduklarım pörtlek çıktı. hadi bi buldurun gözünüzü seveyim. film şu: http://www.imdb.com/title/tt0054387/
düzgün rapid linklerini bulamadım. bulduklarım pörtlek çıktı. hadi bi buldurun gözünüzü seveyim.
film şu: www.imdb.com
film şu: www.imdb.com
0
Rapid linkini bilemiyorum fakat torrent olarak yanlış hatırlamıyorsam mevcuttu, bir arama yapın torrent sitelerinde isterseniz.
0
enola gay
Sözlük yazarlarından bir isteğim var; benim yazdığım şekilde sorunun altına uygun şeyleri yazabilir misiniz?Yaş: 24İş/Güç: Çalışıyorum, haftaiçi 5 gün boyunca. Spor: kışın neredeyse hiçdiğer yazarların durumu nedir? (sportif erkeklerin kendilerini gösterebip suser hanımkızlarımıza selam etmesi için
Sözlük yazarlarından bir isteğim var; benim yazdığım şekilde sorunun altına uygun şeyleri yazabilir misiniz?
Yaş: 24
İş/Güç: Çalışıyorum, haftaiçi 5 gün boyunca.
Spor: kışın neredeyse hiç
diğer yazarların durumu nedir? (sportif erkeklerin kendilerini gösterebip suser hanımkızlarımıza selam etmesi için uygun bi ortam da hazırlamış oldum)
Yaş: 24
İş/Güç: Çalışıyorum, haftaiçi 5 gün boyunca.
Spor: kışın neredeyse hiç
diğer yazarların durumu nedir? (sportif erkeklerin kendilerini gösterebip suser hanımkızlarımıza selam etmesi için uygun bi ortam da hazırlamış oldum)
0
yaş:24
iş/güç: yok
spor: iş bulabilceğime inandığım zamanlar motive oluyorum ve spor yapmaya başlıyorum. nerdeyse her gün. ama her iş görüşmesinden çıkıp da olumsuz olduğunu hissettiğimde kendimi türk dizilerindeki işsizler gibi, hemen en yakın sahile atmak, hatta bırak sahili ayağıma taş bağlayıp denize atmak istiyorum. -ekşide bile çaylak olmuşum anasını satayım daha ne olsun-
(kızlar çok etklenmişlerdir eminim hepsine selam)
iş/güç: yok
spor: iş bulabilceğime inandığım zamanlar motive oluyorum ve spor yapmaya başlıyorum. nerdeyse her gün. ama her iş görüşmesinden çıkıp da olumsuz olduğunu hissettiğimde kendimi türk dizilerindeki işsizler gibi, hemen en yakın sahile atmak, hatta bırak sahili ayağıma taş bağlayıp denize atmak istiyorum. -ekşide bile çaylak olmuşum anasını satayım daha ne olsun-
(kızlar çok etklenmişlerdir eminim hepsine selam)
0
sağda solda kaslı adam gördükçe eve gidip 5*5 lik set yapıyorum şahane oluyor. konsantre yemek yemek gibi birşey.
0
yaş : 28
iş/güç : haftaiçi 09:00/18:00
spor : 3 gün ağırlık, 2 gün yüzme/kürek veya koşu bandı
ramazan'da 1 ay hiçbir şey yapmıyorum.
iş/güç : haftaiçi 09:00/18:00
spor : 3 gün ağırlık, 2 gün yüzme/kürek veya koşu bandı
ramazan'da 1 ay hiçbir şey yapmıyorum.
0
Yaş:21
İş/Güç:Haftanın 7 günü ders
Spor:2 günde bir bazen her gün
evde dambıllarım var 5 kiloluk onlarla çalışıyorum akşamları bi kaç mekik ve şınavda çekiyorum bu kadar.
İş/Güç:Haftanın 7 günü ders
Spor:2 günde bir bazen her gün
evde dambıllarım var 5 kiloluk onlarla çalışıyorum akşamları bi kaç mekik ve şınavda çekiyorum bu kadar.
0
insanların spor yapıp yapmadığını merak ediyorum onun peşindeyim.. sadece ben miyim evde aylak aylak oturan diye araştırma halindeyim. havuza denize giden spor yapan var mı diye yoklama yaptım. ek$i duyuru avına çıkmadım :)
0
yaş: 23
iş/güç: hem öğrenciyim hem çalışıyorum stress sahibiyim
spor: normalde program dahilinde set çalışıyordum ama bacağımda ağrılar var. doktora gidene kadar sadece 450-500 metre kadar yüzüyorum. haftada bu da 3-4 sefer oluyor.
iş/güç: hem öğrenciyim hem çalışıyorum stress sahibiyim
spor: normalde program dahilinde set çalışıyordum ama bacağımda ağrılar var. doktora gidene kadar sadece 450-500 metre kadar yüzüyorum. haftada bu da 3-4 sefer oluyor.
0
bu arada hadi ben de yazayım=) (gelin itiraf edelim)
bende de 2 tane 10 luk dambıl var ayrıca 1 hafta öncesine kadar da düzenli spor salonuna gidiyordum. ama asıl yapmak isteyip de yapamadığım sabah gün doğarken kalkıp koşmak. ha bi de arada bir pilates topumla pilates yapıyorum. ısınma ve esneme için iyi oluyor.
bende de 2 tane 10 luk dambıl var ayrıca 1 hafta öncesine kadar da düzenli spor salonuna gidiyordum. ama asıl yapmak isteyip de yapamadığım sabah gün doğarken kalkıp koşmak. ha bi de arada bir pilates topumla pilates yapıyorum. ısınma ve esneme için iyi oluyor.
0
Yaş: 26
İş: Yüksek lisansı bitirip doktoraya başlamak üzere olan gariban öğrenci
Spor: Haftada 6 gün, zaman zaman sabah erkenden kros idmanlarıyla sayısı artabiliyor.
İş: Yüksek lisansı bitirip doktoraya başlamak üzere olan gariban öğrenci
Spor: Haftada 6 gün, zaman zaman sabah erkenden kros idmanlarıyla sayısı artabiliyor.
0
yas: 23 du en son.
is/guc: ogrenci diyolar ama emin degilim. kismi zamanli calisiyorum ayni zamanda.
spor: her sabah yarim saat altbostanci duragina yuruyorum. niye dersen, otobusler bos oluyor, en arkaya gecip yatabiliyorum. bunun disinda, hali saha maclarimiz oluyor ayda bir.
is/guc: ogrenci diyolar ama emin degilim. kismi zamanli calisiyorum ayni zamanda.
spor: her sabah yarim saat altbostanci duragina yuruyorum. niye dersen, otobusler bos oluyor, en arkaya gecip yatabiliyorum. bunun disinda, hali saha maclarimiz oluyor ayda bir.
0
yaş:24
iş/güç: mezun olmaya çalışmak
spor:arada okula gitmek için duraga yürüyorum.
iş/güç: mezun olmaya çalışmak
spor:arada okula gitmek için duraga yürüyorum.
0
electropie
bu kuş bir süredir göğsündeki tüylere katlanamıyor. yolup atıyor sürekli hiç tüy kalmayıncaya kadar, derisi gözüküyor aradan pembe pembe. yeni tüy çıktıkça onları da yoluyor, kısa bir süre olsa bile barındırmıyor. sorunu nedir? nasıl hallederiz?
bu kuş bir süredir göğsündeki tüylere katlanamıyor. yolup atıyor sürekli hiç tüy kalmayıncaya kadar, derisi gözüküyor aradan pembe pembe. yeni tüy çıktıkça onları da yoluyor, kısa bir süre olsa bile barındırmıyor. sorunu nedir? nasıl hallederiz?
0
çiftleşecektir??
ya da acıyodur orası, yazık.
kuş satan bir yere sorun, iyi bilirler.
ya da acıyodur orası, yazık.
kuş satan bir yere sorun, iyi bilirler.
0
kafeste oynayabileceği şeyler (ayna, çıngırak) var, düzenli olarak dışarı da çıkarılıyor, yemi, suyu temizliği eksik edilmiyor, çok da ilgileniyoruz. neşesi, sağlığı da yerinde gözüküyor. yaşlandı biraz sanırım, 5-6 sene oldu herhalde.
0
Daha önce beslediğim kuşlarda gördüğüm orta özellik olarak şunu belirtebilirim ki kuşlar genelde stresten dolayı tüylerini yolar.
0
kirmizikedi
Selam arkadaslar, Turkolog `Robert Anhegger` ve `Andreas Tietze`'in Turkiye gezi notlarini okumadim.. Ne kadar dogru bilemem, bugun tesadufen okudugum bir makalede bu gezi notlarinda asagidaki alinti yapilmis; Anhegger ve Tietze'nin Aydin'da gordukleri Dersim'den surulmus insanlar hakkinda bir gozl
Selam arkadaslar,
Turkolog Robert Anhegger ve Andreas Tietze'in Turkiye gezi notlarini okumadim..
Ne kadar dogru bilemem, bugun tesadufen okudugum bir makalede bu gezi notlarinda asagidaki alinti yapilmis; Anhegger ve Tietze'nin Aydin'da gordukleri Dersim'den surulmus insanlar hakkinda bir gozlem:
"are simply removed there and distributed over the country. They are then dumped anywhere, without a roof over their head or employment. They do not know a single word of Turkish"
Tek kelime turkce bilmeyen bu insanlarin ulkenin cesitli yerlerine dagitildiklari, issiz gucsuz catisiz kaldiklari yazilmis. Merak ediyorum, muhtemelen o gune kadar koyunden dahi cikamis tek kelime turkce bilmeyen bu insanlar surgun edildikleri yerde nasil tutundular? Bu konu hakkinda guvenilir kitap, makale, ani-biyografi yapilmissa film ya da belgesel onere bilirmisiniz?
Simdiden tesekkur ederim..
Turkolog Robert Anhegger ve Andreas Tietze'in Turkiye gezi notlarini okumadim..
Ne kadar dogru bilemem, bugun tesadufen okudugum bir makalede bu gezi notlarinda asagidaki alinti yapilmis; Anhegger ve Tietze'nin Aydin'da gordukleri Dersim'den surulmus insanlar hakkinda bir gozlem:
"are simply removed there and distributed over the country. They are then dumped anywhere, without a roof over their head or employment. They do not know a single word of Turkish"
Tek kelime turkce bilmeyen bu insanlarin ulkenin cesitli yerlerine dagitildiklari, issiz gucsuz catisiz kaldiklari yazilmis. Merak ediyorum, muhtemelen o gune kadar koyunden dahi cikamis tek kelime turkce bilmeyen bu insanlar surgun edildikleri yerde nasil tutundular? Bu konu hakkinda guvenilir kitap, makale, ani-biyografi yapilmissa film ya da belgesel onere bilirmisiniz?
Simdiden tesekkur ederim..
0
çayan demirel'in dersim olayları'nın anlatıldığı "38" adında bir belgeseli vardır. 1938'de dersim'de olanlara canlı tanıklık eden insanları görebilirsiniz orada, anlatılanlar isteğinizi karşılayacaktır sanırım.
0
ben çanakkaleliyim. mükemmel hafızası olan bir dededen dinlemiştim bahsettiğiniz olayları.
kürtler birer ya da ikişer aile olarak bazı köylere dağıtılmış. baştan cami odalarına yerleştirilmişler. ilk geldiklerinde köylüler el birliğiyle bakmışlar. sonra onlar da işçi olarak tarım işleriyle bir süre uğraşmışlar. hakikaten çok zorluk çekmişler. çoğu tutunamamış, sürgün bittikten sonra yerlerine dönmüş. fakat tutunup sürgün yerlerinde kalmak isteyenleri de olmuş. hala bizim ordaki köylerde tek tük kürt ailelerine rastlanabilir.
kürtler birer ya da ikişer aile olarak bazı köylere dağıtılmış. baştan cami odalarına yerleştirilmişler. ilk geldiklerinde köylüler el birliğiyle bakmışlar. sonra onlar da işçi olarak tarım işleriyle bir süre uğraşmışlar. hakikaten çok zorluk çekmişler. çoğu tutunamamış, sürgün bittikten sonra yerlerine dönmüş. fakat tutunup sürgün yerlerinde kalmak isteyenleri de olmuş. hala bizim ordaki köylerde tek tük kürt ailelerine rastlanabilir.
0
dedem kardeşi ile sürülmüş, ailesinden kimse kalmadığı için yaşaması kolay olmuş. sonra gelmişler geri tekrar hayat kur, düzen filan . zor zamanlar.
0
@ccompiler
"sonra gelmişler geri tekrar hayat kur, düzen filan . zor zamanlar."
tekrar memleketlerine, dersime mi donmusler?
"sonra gelmişler geri tekrar hayat kur, düzen filan . zor zamanlar."
tekrar memleketlerine, dersime mi donmusler?
0
Aydın gibi bölgelere yerleşenlerden çoğu tutunamamış, belirli bir süre sonra dönüşlerine izin verilince geri dönmüş. Fakat Zonguldak'da oturup gayet bölgeye alışmış, hatta genelde memleketlerini soranlara Zonguldak'lı olduklarını söyleyen tanıdıklarım dahi var.
Genelde bakir bir konu olarak kalmış Tunceli'den sürülenlerin sürgün sonrası hayatı. Konuyla ilgilenen "araştırmacılar" da genelde militan tarzdaki kişiler, hemen hepsi örgüt sempatizanı ve faşizan Kürt milliyetçisi. Evet, pek Türkçe bilmiyorlardı ama Tunceli'deki yaşlıların hala çoğu Kürtçe de bilmez. Benim gördüğüm kadarıyla Zazaca veya bazı yaşlıların söylediklerine göre "Dimili" konuşuyorlar, ama konuyla ilgili tüm yabancı ve "yerli" kaynaklar Dersim isyanını basitçe Kürt bağımsızlık hareketine indirgemiş.
Genelde PKK'ya yakın sitelerde konuyla ilgili "araştırmalar" (!) var. Konuyla ilgili geçenlerde Evin Çiçek'in bir kitabına rastlamıştım PDF formatında sanırım. İsmail Beşikçi ile kontak kurabilirsen bu konuyla ilgili araştırmaları ve yanılmıyorsam kitabı vardı, yardımcı olabilir.
Genelde bakir bir konu olarak kalmış Tunceli'den sürülenlerin sürgün sonrası hayatı. Konuyla ilgilenen "araştırmacılar" da genelde militan tarzdaki kişiler, hemen hepsi örgüt sempatizanı ve faşizan Kürt milliyetçisi. Evet, pek Türkçe bilmiyorlardı ama Tunceli'deki yaşlıların hala çoğu Kürtçe de bilmez. Benim gördüğüm kadarıyla Zazaca veya bazı yaşlıların söylediklerine göre "Dimili" konuşuyorlar, ama konuyla ilgili tüm yabancı ve "yerli" kaynaklar Dersim isyanını basitçe Kürt bağımsızlık hareketine indirgemiş.
Genelde PKK'ya yakın sitelerde konuyla ilgili "araştırmalar" (!) var. Konuyla ilgili geçenlerde Evin Çiçek'in bir kitabına rastlamıştım PDF formatında sanırım. İsmail Beşikçi ile kontak kurabilirsen bu konuyla ilgili araştırmaları ve yanılmıyorsam kitabı vardı, yardımcı olabilir.
0
evet evet. hatta dedemin bir kızı aslında ölmemis. bir asker alıp buyutmus. daha sonra gelmis. roman gibi . yahu 38den ziyade benim tanık oldugum 94 vardir. sira sira cocuklar oylece duvar dibinde bir akrabasinin evlerinin onunde. halen zor zamanlar.
0
antisocial
sizin başınıza böyle bir olay geldi mi bu sıralar? aşağı yukarı yarım saat önce evimin sokağına dönmek üzereyken sivil kıyafetli bir adam benden tarafa yürürken beni bir 10 adım geçtikten sonra "bakar mısın" dedi, önce iplemedim, sonda daha yüksek sesle "kardeş bakar mısı?" dedi, dödüm "he söyle" de
sizin başınıza böyle bir olay geldi mi bu sıralar? aşağı yukarı yarım saat önce evimin sokağına dönmek üzereyken sivil kıyafetli bir adam benden tarafa yürürken beni bir 10 adım geçtikten sonra "bakar mısın" dedi, önce iplemedim, sonda daha yüksek sesle "kardeş bakar mısı?" dedi, dödüm "he söyle" dedim, "ben polisim de" dedi, yarım yamalak cüzdanını araladı aradan bi rozet gözüktü metal, "nereye gidiyosun" dedi, "eve" dedim, "evin nerde" dedi, "bu sokakta bi yerde, nedir?" dedim, benim sokağımı dik kesen sokağın ucunu göstererek "orda iki tane bıçaklı adam var, ordan geçersen açıktan geç" gibi bişey dedi, "tamam" dedim "o sokakta işim yok zaten" dedim, "tamam" dedi adam, giderken adama "ee nedir peki olay nolcak?" dedim, adam döndü "ne olucak işte iki tane bıçaklı adam var" dedi hızlıca uzaklaştı, bir kaç adım sonra baktım köşeyi iyice hızlı bi şekilde döndü yok oldu. ben de efendi gibi evime geldim 155'i arayıp durumu aynen buraya yazdığım gibi anlattım, bu taraflarda gezen sivil bi devriyeleri olup olmadığını, veya bu taraflardan onlara gelen 2 bıçaklı adam diye bir ihbar olup olmadığını sordum. bana "rozet" dışına kimlik de gösterdiler mi diye sordular "hayır" dedim, "o rozetlerden herkeste olabilir" dedi haklı olarak, ben ileticem bilgiyi merkeze bişeyler dedi.
kısa bir süre önce (2-3 hafta kadar önce sanırım) de aynı sokakta patlatılmış bir araba camı görmemden de etkilenerek bütün bu olaylar ışığında ben şöyle düşündüm: acaba bu arkadaş bir gözcüydü de sokakta iş çeviren arkadaşları vardı, benim o tarafa yönelme ihtimalime karşın o tarafa gitmememi garanti etmek adına "ben polisim orda iki tan ebıçaklı adam var oraya gitme" ayağı yaptı. siz ne düşünüyorsunuz? son zamanda başına bu tip olaylar gelen var mı?
bu arada oturduğum semt caddebostan gibi bu tür olayların pek de sık rastlanılmadığı bir semt.
ayrıca üst komşunun da 1 hafta kadar önce babama "sokaktaki elektrikçiye iki tane pardesülü adam gelip sizin dairede kimin oturduğunu sormuş" gibisinden yaptığı muhabbet de tatlı niyetine geliyor paranoya yemeğine. (adamın süper güvenilir biri olduğunu da söyleyemem bir yandan, kıldır da biraz) evet anlatımım biraz bulanık olmuş ama asıl sormak istediğim şu: böyle bi oaly hakkaten olabilir mi ben mi paranoya yapıyorum?ü sizce?
kısa bir süre önce (2-3 hafta kadar önce sanırım) de aynı sokakta patlatılmış bir araba camı görmemden de etkilenerek bütün bu olaylar ışığında ben şöyle düşündüm: acaba bu arkadaş bir gözcüydü de sokakta iş çeviren arkadaşları vardı, benim o tarafa yönelme ihtimalime karşın o tarafa gitmememi garanti etmek adına "ben polisim orda iki tan ebıçaklı adam var oraya gitme" ayağı yaptı. siz ne düşünüyorsunuz? son zamanda başına bu tip olaylar gelen var mı?
bu arada oturduğum semt caddebostan gibi bu tür olayların pek de sık rastlanılmadığı bir semt.
ayrıca üst komşunun da 1 hafta kadar önce babama "sokaktaki elektrikçiye iki tane pardesülü adam gelip sizin dairede kimin oturduğunu sormuş" gibisinden yaptığı muhabbet de tatlı niyetine geliyor paranoya yemeğine. (adamın süper güvenilir biri olduğunu da söyleyemem bir yandan, kıldır da biraz) evet anlatımım biraz bulanık olmuş ama asıl sormak istediğim şu: böyle bi oaly hakkaten olabilir mi ben mi paranoya yapıyorum?ü sizce?
0
bu memlekette kendilerini sivil polis diye tanıtan, sonra da lokantadan sürükleyerek götürdükleri bir kadına tecavüz eden insanlar yaşıyor.
sonra da "toplumsal paranoya"dan, "insanlara güvensizlik" sorunundan bahsediliyor. şaka gibi.
sonra da "toplumsal paranoya"dan, "insanlara güvensizlik" sorunundan bahsediliyor. şaka gibi.
0
ben edirne'de çarşaflı 1:80 boyunda adam gördüm. yanında bir de ufak kız vardı. adam kızı düzgün yürüsün diye çekiştirirken çarşafı burnunun üstünden açıldı. bildiğin bir haftalık bıyığı vardı. şok oldum. annem eve bohçacı dilenci kılığında girdiklerini söyledi böyle insanların.
ayrıca paranoya iyidir. insanı her daim herşeye hazır tutar. belli olmaz insanların ne yapacağı siz tedbirinizi alın.
ayrıca paranoya iyidir. insanı her daim herşeye hazır tutar. belli olmaz insanların ne yapacağı siz tedbirinizi alın.
0
Kimliği ısrarla sorun böyle durumlarda. Kimlik sorunca içeri aldılar bir araba dayak yedim diyen kimselere açıkçası pek kulak asmayın. Tek sorun şu, kimlik sorarken devekuşu gibi boynu uzatıp bakmayın dibine kadar girerek, gözucuyla yazıları net bir şekilde okuyun, arada bir gözünüz de adamın diğer elinde olsun kesici/delici bir alet için ve siz okumadan kimliği kapatırsa uyarın, bıdı bıdı ederse üste çıkın çemkirin.
Eğer ısrara rağmen kimliği göstermiyor, "seni atarım" tarzı konuşuyorsa karşımdaki, açıkçası sokağı ringe çevirip yüzünde ve vücudunda onarılması güç yaralar bırakmaktan çekinmezdim, ardından da hemen polisi arardım başında beklerken. "Sivil" olayı sürekli olarak gizemli birşey görülüyor, bu kadar tedirgin olmayın. Zaten sivil kıyafetli de olsa polisler artık akademi mezunu olduklarından "he kardeş" "ben şey yapıyordum da" tarzı konuşmaz, net bir şekilde ve aşırıya kaçmayarak kendi jargonlarında konuşurlar.
Metropol ve büyük şehirler için konuşuyorum elbette.
Eğer ısrara rağmen kimliği göstermiyor, "seni atarım" tarzı konuşuyorsa karşımdaki, açıkçası sokağı ringe çevirip yüzünde ve vücudunda onarılması güç yaralar bırakmaktan çekinmezdim, ardından da hemen polisi arardım başında beklerken. "Sivil" olayı sürekli olarak gizemli birşey görülüyor, bu kadar tedirgin olmayın. Zaten sivil kıyafetli de olsa polisler artık akademi mezunu olduklarından "he kardeş" "ben şey yapıyordum da" tarzı konuşmaz, net bir şekilde ve aşırıya kaçmayarak kendi jargonlarında konuşurlar.
Metropol ve büyük şehirler için konuşuyorum elbette.
0
istanbulda yaşamanın zorlukları hocam yapılacak bişey yok. bu kadar insanın içinde hangisinin ne tür harekette bulunacağını bilemessin. ha diyeceksin ki sadace istanbul mu bu kadar kalabalık.değil ama: orda yaşayan insanların bi sürü eksiklikleri var.paradan beyine kadar uzar gider.
0
trista
Aranızda bunu yaşayan var mı? Nedense etrafımda hiç böyle şeylerden iğrenip kusan görmedim. Salak ve iğrenç bir soru olmuş olabilir ama sadece meraktan.
Aranızda bunu yaşayan var mı? Nedense etrafımda hiç böyle şeylerden iğrenip kusan görmedim. Salak ve iğrenç bir soru olmuş olabilir ama sadece meraktan.
0
var. özellikle otobüs yolculuklarında kusan çocuk vs olmasın diye dua ederim. öğürme sesi ve kusmuş sesi vs. hepsi insanı kusturuyo ööğğğğrrrk :P
iğrençti evet:D
ha onun dışında, arkadaşın bir an önce ayılsın diye boğazına parmağımı sokup kusturmuşluğum bile var. o zaman da ilk kusmak geldi içimden akabinde kustum zaten. kustuktan sonra kusturmaya devam ettim. böyleyken böyle..
iğrençti evet:D
ha onun dışında, arkadaşın bir an önce ayılsın diye boğazına parmağımı sokup kusturmuşluğum bile var. o zaman da ilk kusmak geldi içimden akabinde kustum zaten. kustuktan sonra kusturmaya devam ettim. böyleyken böyle..
0
refleks olarak birinin öğürdüğünü duysam ben de başlarım öğürmeye. ama kusmuktan kusasım gelmez sövesim gelir.
0
hah demek ki sorun bende değilmiş. yılbaşında bir arkadaşımız lavaboya kusmuştu sırf o görüntüyü görmemek için çişimi tutmuştum o derece.
0
ben eskiden böyle biriydim. bir keresinde lisedeyken kusmuştum, sonra takıntı oldu neredeyse her sabah kusardım. uzun zaman böyle devam etti. bu problemimi aşmamda hem zaman yardımcı oldu hem de jackass izleye izleye tiksinmemeye başladım. sağolsunlar onların sayesinde sıradan bir olay olmaya başlamıştı benim için.
0
insan icinde kusamamak ve birini kusarken gorunce igrenmek ve kusmak "emetophobia" oluyormus.
0
Birinin kustuğunu görmek sorun değil ama kokusu beni öldürüyor. Gece bar-disko vs. çıkışlarında haliyle zorla kusturduğum arkadaşlar da oldu, etkilemedi hiç. Ama otobüs yolculuğunda birisi kusarsa...Offf düşününce bile kalktı midem...
0
plastik tabak dolusu sıcak sıcak kusmuğu koridor boyunca taşırken ben de öğürmüştüm. normalmiş demek ki.
0
submariner
http://xploitedcinema.com/catalog/index.phpgüvenlimidirteşşekürler
0
WOT'a göre güvenli ama çocuklar için sakıncalı içerik olabilir diyor. Nod veya firewall da alarm vermedi.
0
Sitenin yapimi cok hikaye duruyor hazir yapim Oscommerce gibi.. bence guvenmeyin eheh.
0
ntfs
pek sevgili pek romantik duyuru ahalisi. malum önümüz bahar. gönül yayları gevşemeden şunları gergin tutsam dedim ve okul sınırları içinde bir hanımefendiyi gözüme kestirdim. ama problem şu ki kendisiyle sohbetimiz, ortak noktamız sıfırdan biraz daha aşağıda. kendisinin bilgisayarında bir kere proxy
pek sevgili pek romantik duyuru ahalisi. malum önümüz bahar. gönül yayları gevşemeden şunları gergin tutsam dedim ve okul sınırları içinde bir hanımefendiyi gözüme kestirdim. ama problem şu ki kendisiyle sohbetimiz, ortak noktamız sıfırdan biraz daha aşağıda. kendisinin bilgisayarında bir kere proxy ayarı yapmışlığım vardır tümü bu. şimdi bana akıl verecek olan yardımseverlerden talebim kendisiyle tanışma tüyolarıdır. sözlük bayanları da yardımını esirgemezse pek bir mutlu olacağım.
0
ben tersten giden bir durumdan bahsedeyim. psikoloji bölümündeki bir bağyan arkadaş grubuyla deney yapıyordu, kafeteryada gidip bir erkeğin yanına oturacak ve hiçbir şey yapmayacaktı. ben de merak ettim seyrettim hatta. kız erkek birşey demediği sürece konuşmayacaktı filan.. yarım saat oturdu orda ve çocuk kıza msnini bile vermiş. yani üstteki arkadaşa katılıyorum mutlaka konuşulacak bir şeyler bulunur. konuş.
0
Gözüne kestirdiğin hanım arkadaşın özele girmeden genel yapısını anlatırsan belki yardımcı olunabilir. Ama bilgisayar manyağı gibi görünmemeye çalış, genelde ters tepiyor. Zayıf noktası vardır muhakkak onu öğren. Aşırı milliyetçiyse milliyetçilik damarına gir, komçekse Marksizm hakkında biraz oku. Spordan hoşlanıyorsa hoşlandığı sporu takip et. Hayvan aşığıysa hayvanlarla ilgilen, örneğin arabadaysan ve bir şekilde seni görüyorsa arabayı durdur, süt ekmek falan al plastik tabak içinde hayvanın önüne koy iki okşa sonra kıza bakmadan ayrıl ortamdan. Tiki ciks tarzıysa bence hiç bulaşma ama ısrarlıyım dersen ciks mekanları öğren, starbucks tarzına adapte olmaya çalış. Yeri gelince de yapmacık olmayan şekilde hafiften sondaya başla. Bu arada gerekli bilgileri de toplamayı unutma, erkek arkadaşı veya hoşlandığı biri varsa projeyi iptal etmek gerekir etik açıdan. İkna ve telkinle ilgili kitapları okuyabilirsin, yalniz piyasadaki "8 dakikada nasıl evet dedirtirsiniz" tarzı ucuz, bilimsel dayanağı olmayan kitaplara bulaşma. Bir süre okursan elbette Hannibal Lecter olmazsın elbette ama karşıdakini istediğin yöne çekebilirsin. Belirli bir konu konuşulurken vücut hareketlerine dikkat et, gözbebekleri ve saç oynamaları en açık ipuçlarıdır.
Anahtar kelime: Zayıf noktayı bul.
Başarılar. Unutma, sen bir Türk erkeğisin. Genlerinde bu konuda yeteri kadar yetenek var. Güven kendine.
Anahtar kelime: Zayıf noktayı bul.
Başarılar. Unutma, sen bir Türk erkeğisin. Genlerinde bu konuda yeteri kadar yetenek var. Güven kendine.
0
neden ortak noktanız sıfırdan aşağıda olan biriyle muhabbet kurmak istiyorsunuz? proxy ayarı yapamamasını geçtim.
0
hocam iyi güzel anlatalım da vol 2 vol 3 de ne gelecek? "yatağa atmanın yolları" "threesome yapmanın yolları" ? :D
şaka bir yana bir yolu olduğunu nerden çıkardın abi? üç adım atacaksın potaya yaklaşınca smaçı basacaksın değil ki olay. bodoslama gireceksin.
ha değerli tavsiyeler istiyorsan "ne yapmamalıyım" diye soracaktın. mesela kabında yemeği bitmiş köpek gibi gitmeyeceksin. "hocam malum bahar geliyor, sokacak delik lazım, bi el atıver" mantalitesi ahlaki boyuttan da falan önce senin buna ihtiyacın olduğunu gösterdiği için sakıncalı.
bir iki temel noktaya sahipmişsin gibi davran:
1- kıza falan ihtiyacın yok arkadaşım senin. akşam eve gidince 2 süper kız sana sakso çekecek adeta (geçenlerde bi başkasına da aynı tavsiyeyi vermiş olabilirim, kusura bakma)
2- kızdan bişey bekleyerek gitme, "yahu bu kız eğlenceli miymiş? bi yanına gidip muhabbet edip bakayım" diye git. hem dangozun tekiyse ne işin var allasen? muhabbetin de proxy kurmaktan ibaretmiş hem, sen bu kız neye göre gözüne kestirdin ki? götüne bakıp kestirdiysen, ona göre yaklaş. (hayır arkadan değil). "ya benimsin ya toprağın", "reddedilirsem kendimi asarım" vs. değil. götüne bakarak seçtiğin kızı ne kadar ciddiye alabilirsen o kadar.
3- sen de eğlenceli ol. biliyorum eğlenceli bi insansın arkadaş ortamında falan, ama mevzu kızın yanında korkup da eğlenceli seni tuvalette rahatsız edilip de b.ku kaçmış insan gibi kaybetmemek. eğlenceli sene sahip çık.
4- bu yüzden kızla taşak geçmen gerekcek. bunu da iyi ayarla. kendine güvenmediği noktalardan incecik vur. ("götün de kocamanmış" deme de mesela "aa susam sokağındaki minik kuşa benziyosun" gibi ne idüğü belirsin yarı iltifat mıdır artık hakaret midir belli olmayan şeyler de mesela)
5- üzerine de zklemez havalarını serptin mi (dikkat et megoloman, süper voltran ıssız adam havaları değil, sadece çok zklemeyen adam) bu kek kabarır da afiyetle yenir arkadaş.
hey gidi gençlik.
şaka bir yana bir yolu olduğunu nerden çıkardın abi? üç adım atacaksın potaya yaklaşınca smaçı basacaksın değil ki olay. bodoslama gireceksin.
ha değerli tavsiyeler istiyorsan "ne yapmamalıyım" diye soracaktın. mesela kabında yemeği bitmiş köpek gibi gitmeyeceksin. "hocam malum bahar geliyor, sokacak delik lazım, bi el atıver" mantalitesi ahlaki boyuttan da falan önce senin buna ihtiyacın olduğunu gösterdiği için sakıncalı.
bir iki temel noktaya sahipmişsin gibi davran:
1- kıza falan ihtiyacın yok arkadaşım senin. akşam eve gidince 2 süper kız sana sakso çekecek adeta (geçenlerde bi başkasına da aynı tavsiyeyi vermiş olabilirim, kusura bakma)
2- kızdan bişey bekleyerek gitme, "yahu bu kız eğlenceli miymiş? bi yanına gidip muhabbet edip bakayım" diye git. hem dangozun tekiyse ne işin var allasen? muhabbetin de proxy kurmaktan ibaretmiş hem, sen bu kız neye göre gözüne kestirdin ki? götüne bakıp kestirdiysen, ona göre yaklaş. (hayır arkadan değil). "ya benimsin ya toprağın", "reddedilirsem kendimi asarım" vs. değil. götüne bakarak seçtiğin kızı ne kadar ciddiye alabilirsen o kadar.
3- sen de eğlenceli ol. biliyorum eğlenceli bi insansın arkadaş ortamında falan, ama mevzu kızın yanında korkup da eğlenceli seni tuvalette rahatsız edilip de b.ku kaçmış insan gibi kaybetmemek. eğlenceli sene sahip çık.
4- bu yüzden kızla taşak geçmen gerekcek. bunu da iyi ayarla. kendine güvenmediği noktalardan incecik vur. ("götün de kocamanmış" deme de mesela "aa susam sokağındaki minik kuşa benziyosun" gibi ne idüğü belirsin yarı iltifat mıdır artık hakaret midir belli olmayan şeyler de mesela)
5- üzerine de zklemez havalarını serptin mi (dikkat et megoloman, süper voltran ıssız adam havaları değil, sadece çok zklemeyen adam) bu kek kabarır da afiyetle yenir arkadaş.
hey gidi gençlik.
0
fikirler süper de uyguluycak bi adam lazım (: sırayla cevap veriyorum;
@ohm; bilgisayar teknikeri modunda takılmıyorum ama belkide beni ancak onu söyleyince hatırlar. ne halt ediciğiz o durumda :) ayrıca ne alfa ne beta erkek olma konusunda hiç bi iddiam da yok
@tekosin; özel yapısını bilsem elbette anlatırım ama kendisiyle ilişkim koridorda rastlamaktan öteye gitmedi. öyle ciks falan diil, tersine oldukça mütevazi. kıyafeti bile anlatıyo. haftanın iki-üç günü aynı kot-kazakla takılıyo. saçları fönlü falan diil. normal takılan biri işte. hoşlandığı biri ihtimalini pek düşünmüyorum çünkü genelde yalnız takılıyo. pek fazla arkadaşı da yok yada ben rastlamadım.
leylak sarabi; belki de çevredekilerden en hoş veya aklı başında o görünmüştür.
lhun; yok be hocam. cinsel düşüncem 0 duygusal düşüncem 100. delik melik aradığım yok.
@ohm; bilgisayar teknikeri modunda takılmıyorum ama belkide beni ancak onu söyleyince hatırlar. ne halt ediciğiz o durumda :) ayrıca ne alfa ne beta erkek olma konusunda hiç bi iddiam da yok
@tekosin; özel yapısını bilsem elbette anlatırım ama kendisiyle ilişkim koridorda rastlamaktan öteye gitmedi. öyle ciks falan diil, tersine oldukça mütevazi. kıyafeti bile anlatıyo. haftanın iki-üç günü aynı kot-kazakla takılıyo. saçları fönlü falan diil. normal takılan biri işte. hoşlandığı biri ihtimalini pek düşünmüyorum çünkü genelde yalnız takılıyo. pek fazla arkadaşı da yok yada ben rastlamadım.
leylak sarabi; belki de çevredekilerden en hoş veya aklı başında o görünmüştür.
lhun; yok be hocam. cinsel düşüncem 0 duygusal düşüncem 100. delik melik aradığım yok.
0
ahah biz evleniyoruz evi mi bu? boka nazaran tezek zihniyetiyle yaklaşmayın arkadaşım, bekleyin çıkar size uygun biri.
0
abi benim nacizane önerim eğer kızdan belirgin bir işaret almadıysan sakın bu işlere girme. öyle erkeğin kızı ilk tanışmada şaşırttığı, başını döndürttüğü durumlar ancak filmlerde oluyor. yani senden önce kaç erkek ona bu türk teklifle yaptığını düşün ve sana belirgin bir işaret vermemisse o erkeklerin kategorisine çöp gibi fırlatabileceğini düşün. (çoğunluklada böyle oluyor zaten. bana ilk tanışmasında başarılı olmuş kaç erkek var söyleyebilir misiniz? )
0
şunu net söyliyim, bi kızdan hoşlanıyorsun, 1 gün bakıştın, 2.gün bakıştın, hadi 3.gün bakıştın,
4.gün'de bakışırsan o olay bitti,
git naber de.
tabiki senden hoşlanıyorum, akşam sinemaya gidelim, hobilerin nedir falan deme.
kimya'damıydın de, dersler nasıl de.
4.gün'de bakışırsan o olay bitti,
git naber de.
tabiki senden hoşlanıyorum, akşam sinemaya gidelim, hobilerin nedir falan deme.
kimya'damıydın de, dersler nasıl de.
0
benim kadınlar hakkında öğrendiğim en önemli şey insandaki özgüvenin kokusunu erkeklerden daha iyi alabilmeleridir. kendinden ve yapacaklarından eminsen erkekte olsa kadında olsa insanları etkilersin. ama kadınları etkilemek daha kolay. bu yüzden otur kendinle hesaplaş sen. güçlü yönlerini zayıf yönlerini bil. kadına yaklaşacağın zaman ne istediğini bil ve ona göre davran yeter. senden hoşlanmasa bile en kötü ihtimalle sana saygı duyar.
0
l i w e x
Merhaba arkadaslar, ben kibris sorununun etnik yönü hakkinda bilimsel bir calisma hazirliyorum bu konuda elinde döküman olan varsa (türkce, ingilizce, almanca, italyanca olabilir) bunlari benimle paylasirsaniz sevinirim,simdiden tesekkürler.
Merhaba arkadaslar,
ben kibris sorununun etnik yönü hakkinda bilimsel bir calisma hazirliyorum bu konuda elinde döküman olan varsa (türkce, ingilizce, almanca, italyanca olabilir) bunlari benimle paylasirsaniz sevinirim,
simdiden tesekkürler.
ben kibris sorununun etnik yönü hakkinda bilimsel bir calisma hazirliyorum bu konuda elinde döküman olan varsa (türkce, ingilizce, almanca, italyanca olabilir) bunlari benimle paylasirsaniz sevinirim,
simdiden tesekkürler.
0
merhaba,
konu hakkında muhakkak vamık volkan'ın kitaplarına bakın. kendisi de kıbrıs türküdür ve etnisite ile ilgili politik psikoloji çalışmaları vardır. bir kitabı piyasada var şu anda kıbrıs'la ilgili, fakat asıl işinize yarayacak olan kitap "kıbrıs'ın kuşları" adındaki kitabı. ben yalnızca a.ü. hocalarından, volkan'ın öğrencisi abdülkadir çevik'te bir adet olduğunu biliyorum bahsettiğim kitaptan, onun dışında hiçbir yerde görmedim. amazon'a ara sıra düşüyor, oradan sipariş verebilirsiniz. çok çok ilginç bir kitaptır.
eğer çalışmanız doktora veya yüksek lisans ile ilgiliyse volkan'a bir mail atabilirsiniz. çok kibar ve iyi niyetli bir profesördür.
konu hakkında muhakkak vamık volkan'ın kitaplarına bakın. kendisi de kıbrıs türküdür ve etnisite ile ilgili politik psikoloji çalışmaları vardır. bir kitabı piyasada var şu anda kıbrıs'la ilgili, fakat asıl işinize yarayacak olan kitap "kıbrıs'ın kuşları" adındaki kitabı. ben yalnızca a.ü. hocalarından, volkan'ın öğrencisi abdülkadir çevik'te bir adet olduğunu biliyorum bahsettiğim kitaptan, onun dışında hiçbir yerde görmedim. amazon'a ara sıra düşüyor, oradan sipariş verebilirsiniz. çok çok ilginç bir kitaptır.
eğer çalışmanız doktora veya yüksek lisans ile ilgiliyse volkan'a bir mail atabilirsiniz. çok kibar ve iyi niyetli bir profesördür.
0
dersaadet
Merhaba,Sorum basit. Film vs. indirmede, p2p programları mı; yoksa http linkleri mi daha güvenlidir?Bazı kişilere gelen, müyap ihtar mektuplarından hareketle bu soruyu sordum. Yani güvenliği hukuki anlamda soruyorum.
Merhaba,
Sorum basit. Film vs. indirmede, p2p programları mı; yoksa http linkleri mi daha güvenlidir?
Bazı kişilere gelen, müyap ihtar mektuplarından hareketle bu soruyu sordum. Yani güvenliği hukuki anlamda soruyorum.
Sorum basit. Film vs. indirmede, p2p programları mı; yoksa http linkleri mi daha güvenlidir?
Bazı kişilere gelen, müyap ihtar mektuplarından hareketle bu soruyu sordum. Yani güvenliği hukuki anlamda soruyorum.
0
sozluk.sourtimes.org
rapidde dosyalar genellikle .rar halinde olduğundan neyin ne olduğunun anlaşılması daha zor denmiş burda.
rapidde dosyalar genellikle .rar halinde olduğundan neyin ne olduğunun anlaşılması daha zor denmiş burda.
0
almanyada birkaç sene önce gözaltılar olmuştu ve bu gözaltına alınanlar p2p yoluyla upload ve download yapanlardı.
tabii ev kullanıcılarının başına geldiğini duymadım böyle bir şey. büyük ölçekte iş yapanlardı bu kişiler yamulmuyorsam.
tabii ev kullanıcılarının başına geldiğini duymadım böyle bir şey. büyük ölçekte iş yapanlardı bu kişiler yamulmuyorsam.
0
Emule kullanıyorsan xtreme gibi bazı modlardaki filtre özelliğinin güvenliği arttırdığını ve takibi hemen hemen imkansız hale getirdiğini yazıyorlar bazı forumlarda.
0
think martini
Eskiden Limewire kullanıyordum, aradıgım her sarkıyı da gayet guzel buluyordum ama son zamanlarda hıc ıse yaramıyor. onun muadili olan frostwire'ı da denedım, o da aynı. Sizce Limewire'a para verıp son surumu satın almaya deger mı? Satın alınca sorunsuz aradıgım her sarkıyı bulabılır mıyım? Bır de a
Eskiden Limewire kullanıyordum, aradıgım her sarkıyı da gayet guzel buluyordum ama son zamanlarda hıc ıse yaramıyor. onun muadili olan frostwire'ı da denedım, o da aynı. Sizce Limewire'a para verıp son surumu satın almaya deger mı? Satın alınca sorunsuz aradıgım her sarkıyı bulabılır mıyım? Bır de abuk subuk ekstra ucret taleplerı de olur mu yoksa sıtelerınde soyledıklerı gıbı sadece 35$'a 1 yıl kullanabılır mıyım programı? Ya da tavsıye edebılıcegınız baska paralı/parasız programlar var mı?
0
neden? ben de limewire kullanıyorum bende bir sorun yok gibi. eğer son zamanlarda artan aldatıcı link mi, dosya mı artık ne dersek onları kastediyorsanız zaten şarkıyı aratınca boyutuna bakarak ve önizlemeyi deneyerek gerçekten mp3 olup olmadığını anlaşılabiliyor. ares bana limewire kadar kullanışlı gelmemişti. bu tarz programlar arasında en beğendiğim ve arşivime büyük katkıları olan bir program limewire. ondan böyle bir avukatlık içine girdim:)
0
@insantaklidiyapanmaymun; ares'ten ben de memnun kalmadım. Limewire'da bırkac ay oncesıne kadar aradıgım her seyı buluyordum ama son zamanlarda aradıgım hıcbır seyı bulamıyor, degıl eskı yenı sarkıları bıle bulamıyorum. yanı sorun dıger dosyalar arasından dogru olanı secmek degıl, onu coktan gecmıstım de artık hıcbır kaynak getıremıyor. benım bılg'de mı bır sorun var acaba?
0
ne aradıysam bulabiliyorum ben. bir ara sorun vardı bende de bağlanmıyordu falan belki öyle bir şeydir. arada olabiliyor böyle durumlar daha önce arkadaşlarımdan da hiç sonuç göstermiyor ya da bağlanmıyor gibi şeyler duymuştum. siz başka programla idare edin bir süre sonra tekrar deneyin bence. çünkü daha 1-2 saat önce çokta popüler olmayan birkaç parça indirdim. genellikle yabancı şarkılar indiriyorum ben, bilmiyorum ne tür şarkılar için arama yapıyorsun ama sorun yok yani gayet düzgün çalışıyor şu an için.
edit: bu sırada theunforguven soulseek'i yazmış. benim duyduğum kadarıyla o da kaliteli bir program onu deneyebilirsin istersen, ben hiç kullanmadım bilmiyorum nasıl bir şeydir.
edit: bu sırada theunforguven soulseek'i yazmış. benim duyduğum kadarıyla o da kaliteli bir program onu deneyebilirsin istersen, ben hiç kullanmadım bilmiyorum nasıl bir şeydir.
0
"şarkı adı" rapidshare şeklinde google search ve google önbellek hemen her derde derman bence....limewire da özellikle yerli mp3 bulmak zor son zamanlarda
0
Düzgün ayarları yapılmış bir emule kullandığınızda, aradığınız eski-yeni hemen hemen tüm şarkıları bulabilirsiniz.
0
makineci
sattığım bir ürünün resimlerini alıcılara ulaştırmak için dosya paylaşım sitesi bakıyorum. rapidshare 10 downloada izin veririm diyor, hasta ediyor.indirene ve yükleyene bin dereden su getirtmeyen bir paylaşım sitesi var mı bildiğin?
sattığım bir ürünün resimlerini alıcılara ulaştırmak için dosya paylaşım sitesi bakıyorum. rapidshare 10 downloada izin veririm diyor, hasta ediyor.
indirene ve yükleyene bin dereden su getirtmeyen bir paylaşım sitesi var mı bildiğin?
indirene ve yükleyene bin dereden su getirtmeyen bir paylaşım sitesi var mı bildiğin?
0
fotoğraf paylaşımı için bu da var. eskiden foruma fotoğraf eklemek için hep bu siteyi kullanırdım.
xs.to
xs.to
0
rapidshare'deki 10 download hakkı üye olmayanlara veriliyor. üye olup o sorunu da rahatlıkla aşabilirsin..
0
susannah
selam, benim kafama takılan bir şey var, bir nevi anket olacak ama cevabını çok merak ettiğim için soruyorum. bu konu üzerine erkek arkadaşımla yaklaşık 1 saat kadar kavga ettikten sonra, yenilgiyi kabul ettim ve futboldan anlamadığıma karar verdim. bana vereceğiniz cevaplar bu fikrimi pekiştirecek
selam, benim kafama takılan bir şey var, bir nevi anket olacak ama cevabını çok merak ettiğim için soruyorum. bu konu üzerine erkek arkadaşımla yaklaşık 1 saat kadar kavga ettikten sonra, yenilgiyi kabul ettim ve futboldan anlamadığıma karar verdim. bana vereceğiniz cevaplar bu fikrimi pekiştirecek veya zayıflatacak.neyse soruya geçeyim.
misal bir maçı radyoda dinliyorsunuz. galatasaray-beşiktaş olsun.kim hangi kalede onu bilmiyorsunuz. misal İnönü için deniz tarafındaki kalede kim var bilinmiyor diyelim. spiker maçı anlatırken şöyle diyor; " galatasaray sağ kanattan atağa kalktı". işte soru geliyor, kim hangi tarafta bilmediğiniz için nasıl bir hayal kuruyorsunuz? yani siz beşiktaş deniz tarafındaki kaledeymiş gibi kafanızda canlandırırken ya aslında tam tersiyse? bir de şöyle anlatırsak; aynı maçı tv'den izlediğinizde GS'liler sizin sağınızdaki (tv ye bakarkenki sağ eliniz) kaleye doğru giderlerken radyodan dinleyen adam sola doğru (sizin solunuza)bir canlandırma yapmakta kafasında.
benim istediğim kafanızda ne canlandırdığınızı öğrenmek ve tabi ki futbolcular ve antrenörler nasıl canlandırıyor onu öğrenmek:)))
erkek arkadaştan gelen cevaba da bakalım Uğurcuğum diyenler için: Hangi tarafın kimde olduğu önemli değil, sen yarı saha gibi düşünmelisin.
biliyorum çok anlamsız oldu bu soru ama bi buldurun be:))
misal bir maçı radyoda dinliyorsunuz. galatasaray-beşiktaş olsun.kim hangi kalede onu bilmiyorsunuz. misal İnönü için deniz tarafındaki kalede kim var bilinmiyor diyelim. spiker maçı anlatırken şöyle diyor; " galatasaray sağ kanattan atağa kalktı". işte soru geliyor, kim hangi tarafta bilmediğiniz için nasıl bir hayal kuruyorsunuz? yani siz beşiktaş deniz tarafındaki kaledeymiş gibi kafanızda canlandırırken ya aslında tam tersiyse? bir de şöyle anlatırsak; aynı maçı tv'den izlediğinizde GS'liler sizin sağınızdaki (tv ye bakarkenki sağ eliniz) kaleye doğru giderlerken radyodan dinleyen adam sola doğru (sizin solunuza)bir canlandırma yapmakta kafasında.
benim istediğim kafanızda ne canlandırdığınızı öğrenmek ve tabi ki futbolcular ve antrenörler nasıl canlandırıyor onu öğrenmek:)))
erkek arkadaştan gelen cevaba da bakalım Uğurcuğum diyenler için: Hangi tarafın kimde olduğu önemli değil, sen yarı saha gibi düşünmelisin.
biliyorum çok anlamsız oldu bu soru ama bi buldurun be:))
0
"yani siz beşiktaş deniz tarafındaki kaledeymiş gibi kafanızda canlandırırken ya aslında tam tersiyse?"
kime göre neye göre tam tersi? tv'ye göre dersen, ben de karşı tribüne göre düz derim.
kime göre neye göre tam tersi? tv'ye göre dersen, ben de karşı tribüne göre düz derim.
0
"gerçekte beşiktaş kara tarafındaki kaledeyken siz deniz tarafındaymış gibi kafanızda canlandırmışsanız."
işte ben de bunu demeye çalışıyorum. sağ kanat kime göre sağ?
işte ben de bunu demeye çalışıyorum. sağ kanat kime göre sağ?
0
taraf farketmez ki, kale kaledir. diyelim ki sağ kanattan atağa kalkıyor fenerbahçe, oradan atağa kalkan ya deivid, ya da gökhan gönül'dür. kalenin ne tarafta olduğu önemli değil.
önemli olan fenerbahçem yensin tüm takımları. olay o. ben radyo olmadan da kafamda canlandırırım maçı :p
önemli olan fenerbahçem yensin tüm takımları. olay o. ben radyo olmadan da kafamda canlandırırım maçı :p
0
Benim kafamda yalnızca pes modeli canlanıyor, deniz kenarı, xxxx stadı hiçbirisinin görüntüsü dahi aklıma gelmiyor.
0
ben beşiktaş maçlarında kale arkasında otururum, radyoda dinlerken de kendimi denize bakar gibi düşünürüm, ama bu sık sık maça gittiğimden.
gitmeseydim, herhalde otomatik olarak benim takımımın kalesinin olduğu tarafın sağ kanadından diye düşünürdüm herhalde. spiker de öyle anlatıyordur zaten.
bi de ne gerek var canım böyle şeyler yüzünden kavga etmeye. gidin maça bakın negzel :)
işbu cevap iki çocuklu bir kadın tarafından yazılmıştır.
gitmeseydim, herhalde otomatik olarak benim takımımın kalesinin olduğu tarafın sağ kanadından diye düşünürdüm herhalde. spiker de öyle anlatıyordur zaten.
bi de ne gerek var canım böyle şeyler yüzünden kavga etmeye. gidin maça bakın negzel :)
işbu cevap iki çocuklu bir kadın tarafından yazılmıştır.
0
iyi de... oradaki mantık şu, bir takımın sağ kanadında sol kanadında az çok kimler oynuyor bellidir. oradan yapılan bindirmeyi ona göre kafanızda canlandırmanız için öyle söylenir.
yani "galatasaray'ın sağ kanadından bindirme yapılıyor" dendiğinde benim aklıma sabri gelir top gitti derim, sol kanatta arda var kewell var ona göre bir başka heyecan duyarım ataktan.
yani "galatasaray'ın sağ kanadından bindirme yapılıyor" dendiğinde benim aklıma sabri gelir top gitti derim, sol kanatta arda var kewell var ona göre bir başka heyecan duyarım ataktan.
0
futbol sahası simetrik bir yapıya sahip olduğu için, kale deniz kenarında olmuş, arka bahçeye bakıyormuş hiç bir şey farketmez.
0
atağa kalkanın sağı, atak yapılan kalecinin sol tarafı olarak anlıyorum ben.
@godless killing machine
belediye çalışıyor diyorlar?
@godless killing machine
belediye çalışıyor diyorlar?
0
ya susannah sağdan mı soldan mı nereden biliyorsunuz derken oyuncuları demiyor. yani sabri dendiğinde sağ kanat tamam. ama kafamızda sağdaki kaleye atak yaptığımızı canlandırıyorsak sabri bize yakın tarafta, soldaki kaleye atak yaptığımızı canlandırıyorsak da bizden uzakta olan tarafta olur. işte çoğunluk hangi yönde canlandırır diye soruyor. sabriyle, gökhan gönül'le alakası yok işin.
ben sağ canlandırırım. muhtemelen çoğunluk da öyle yapıyordur.
ben sağ canlandırırım. muhtemelen çoğunluk da öyle yapıyordur.
0
valla ben kosan adammisim (veya kale arkasindan ceken kamera falan) gibi canlandiriyorum, onumde sadece kale kaleci defans oyuncusu vesaire. hicbisey farketmiyor o açidan protokolden izliyormus gibi düsünmüyorum kendimi yani, sanirim problem ordan kaynaklaniyor.
arkamdan püfür püfür denizden gelen yel vesaire de hayal etmiyorum belirteyim..
arkamdan püfür püfür denizden gelen yel vesaire de hayal etmiyorum belirteyim..
0
kendi kalem solda gibi düşünüyorum ben hep. sağ kanat bana yakın olcak şekilde. neden bilmem ama öyle...
0
ben tv.den izliyormuş gibi düşünüyorum. ne öyle kuş bakışı, kale arkası filan. hiç gerek yok öyle şeylere. hem dediği gibi stadı bilmeyenler için farketmiyor nerden nereye atak oluduğu. zaten maç başlarken genellikle sunan abimiz önce kalaleri belirliyor şu taraftaki kalede şu takım bu taraftaki kalede diğer takım diye. stadı bilenler ona göre canlandırıyor kafasında. bilemeyenler ise karambole. zaten birşey de farketmiyor. örneğin fenerbahçe sağ kanattan atak yapıyorsa (tv.den izliyormuş gibi düşünerek) fb eğer ekranın solundaki kalede ise ekranın alt kısmından atağa kalkıyor. sağdaysa eğer üst taraftan atağa kalkıyor. ben dinlerken bazen ters taraftan düşünüyorum güzel oluyor. sanki sterio kulaklık gibi sterio ekran ilişkisi kuruyorum. stadın hertarafında dolaşıyorum. güzel oluyor. ama soru sahibinin dediği gibi stadı bilmeyenler için bir anlam ifade etmiyor gibi görünüyor sağdan ya da soldan atak yapması ama sağdan atak yapması standart. takım olarak bütün olduğu için ha öyle düşünmüşün ha böyle birşey farketmiyor. sağdan atak yapması belirli kişilerle oluyor o. ordan bir karmaşa yok yani. paradoksumsu bir durum yok yani. sadece anlatması zor.
0
benim takımım el yazısı gibi oynadığından -eğer maçın başında bilgi almamışsam yönler hakkında- hep televizyon açısında sağa doğru gider. ama ikinci devre olunca değiştiriyorum bence çok mantıklı oluyor.
bu biraz da bütün stadların tv'den görünümünü bilmekle ilgili gerçi. örneğin olimpiakos/fenerbahçe maçı ise, ve ben radyoyu sonradan açmışsam, ve "fenerbahçe sol kanattan ilerliyor"sa, ve ben o sahayı hiç bilmiyorsam; bilgisayar oyunları gibi düşünüp yine fener'i santra atışında ben ekrandan bakarken sol tarafta toplanmış ve galibiyet yemini etmiş maçın başında gibi düşünürüm.
not: tarsus idman yurduluyum.
bu biraz da bütün stadların tv'den görünümünü bilmekle ilgili gerçi. örneğin olimpiakos/fenerbahçe maçı ise, ve ben radyoyu sonradan açmışsam, ve "fenerbahçe sol kanattan ilerliyor"sa, ve ben o sahayı hiç bilmiyorsam; bilgisayar oyunları gibi düşünüp yine fener'i santra atışında ben ekrandan bakarken sol tarafta toplanmış ve galibiyet yemini etmiş maçın başında gibi düşünürüm.
not: tarsus idman yurduluyum.
0
ben maçı kendi tuttuğum takım tarafından dinlediğim için hayalimde kısa kenarı kerteriz alıyorum. bizim kale kısa kenarın ortasında. bende bizim kalenin hemen arkasında yukardayım, tüm sahayı görüyorum. sağdan atağa kalkınca kalecinin sağını anlıyorum. uzun kenardan hiç hayal kurmadım kafamda.
tabi bu öğrencilikte maçları daima kale arkasından seyretmenin etkisi de olabilir.
tabi bu öğrencilikte maçları daima kale arkasından seyretmenin etkisi de olabilir.
0
evet pek sallamıyoruz hangi sağ, hangi soldan atak yapılmış diye. önemli olan goldür erkekler için joelskellington'ın dediği gibi.
0
spilerler aksini belirtmedikçe (beşiktaşın sol kanadına gelen atak gibi) daima atak yapan takımın sağını ve solunu belirtirler radyoda.
0
@joelskellington diğer kadınları bilmiyorum ama benim biraz tuhaf bir düşünüş yapım var diye düşündüm:)) başka kadınlara da soracağı ama merak ettim şimdi.
gördüğüm kadarıyla bu konuda da farklı canlandırmalar var ama genel olarak "sağın solun ne önemi var benim takım gol atsın yeter" bakış açısı mevcut:)) benim burdan çıkardığım sonuç, sanırım rıdvan dilmen de tek kale hayal ediyordur, çünkü senelerce kaleye doğru koşturduktan sonra maçı TV'den izliyormuş gibi kafasında canlandıramaz.
gördüğüm kadarıyla bu konuda da farklı canlandırmalar var ama genel olarak "sağın solun ne önemi var benim takım gol atsın yeter" bakış açısı mevcut:)) benim burdan çıkardığım sonuç, sanırım rıdvan dilmen de tek kale hayal ediyordur, çünkü senelerce kaleye doğru koşturduktan sonra maçı TV'den izliyormuş gibi kafasında canlandıramaz.
0
vita vinum est
`Türk Televizyon Tarihi 1952 - 2006` adlı kitabı okuyorum.Kitapta şöyle bir şey geçiyor:------------------12 Eylül'ün genel müdürü `Macit Akman`, üstlerinden aldığı emir doğrultusunda kurumun yayınlayacağı programlar üzerinde denetimin daha sert davranmasını istemiştir. Çıkarttığı dil genelgesiyle,
Türk Televizyon Tarihi 1952 - 2006 adlı kitabı okuyorum.
Kitapta şöyle bir şey geçiyor:
------------------
12 Eylül'ün genel müdürü Macit Akman, üstlerinden aldığı emir doğrultusunda kurumun yayınlayacağı programlar üzerinde denetimin daha sert davranmasını istemiştir. Çıkarttığı dil genelgesiyle, yerli yapımlarla çeviri dizilerde "evren", "koşul", "örneğin", "neden", "ulus" ve benzeri yüzlerce öz Türkçe sözcüğün kullanılmasını yasaklamış, kullananlar cezalandırılmıştır.
------------------
Niye ki? Niye yasaklamış?
Kitapta şöyle bir şey geçiyor:
------------------
12 Eylül'ün genel müdürü Macit Akman, üstlerinden aldığı emir doğrultusunda kurumun yayınlayacağı programlar üzerinde denetimin daha sert davranmasını istemiştir. Çıkarttığı dil genelgesiyle, yerli yapımlarla çeviri dizilerde "evren", "koşul", "örneğin", "neden", "ulus" ve benzeri yüzlerce öz Türkçe sözcüğün kullanılmasını yasaklamış, kullananlar cezalandırılmıştır.
------------------
Niye ki? Niye yasaklamış?
0
askerde mantık aranmaz ama bunun sebebi büyük ihtimalle bu kelimelerin o dönemde daha çok sol görüşe sahip kişilerce kullanılmasıdır. evren yerine kainat ulus yerine millet vb.
örneğin hali hazırda işçi partisinin ilçe "örgütü" varken, sağ partilerin ilçe "teşkilat"ları vardır.imho
örneğin hali hazırda işçi partisinin ilçe "örgütü" varken, sağ partilerin ilçe "teşkilat"ları vardır.imho
0
Ahahaahhaha kitabın ilerleyen yerlerinde şöyle bir şey geçiyor, aktarmadan edemedim:
"(...) hatta Evren sözcüğü bile yasaklanmış, bunun üzerine Aziz Nesin bir konuşmasında 'ben de bundan sonra Sayın Kenan Evren'e, Sayın Kenan Kainat diyeceğim" diyerek espriyi patlatmıştı"
Ahahah neyse sinirim bozuldu. Bu arada cevap için teşekkür ederim :)
"(...) hatta Evren sözcüğü bile yasaklanmış, bunun üzerine Aziz Nesin bir konuşmasında 'ben de bundan sonra Sayın Kenan Evren'e, Sayın Kenan Kainat diyeceğim" diyerek espriyi patlatmıştı"
Ahahah neyse sinirim bozuldu. Bu arada cevap için teşekkür ederim :)
0
İlk cevap veren arkadaşın dediği gibi büyük ihtimal sol görüşlülerin öztürkçe kelimeleri sık kullanmasıdır. Örneğin bugün PKK'nın yayınlarında kullandığı Türkçe, Türkiye'deki birçok yayına göre son derece duru bir Türkçedir, garip ama gerçek. 12 eylül öncesi sağ grupları bilmiyorum ama sol ve Kürtçü gruplarda da dikkatimi çeken bazı kelimeler olmuştu. O nedenle sanırım sol ve kürtçü grupların jargonu nedeniyle yasaklanmıştır olsa olsa.
0
benim bildiğim, o zamanlar daha bir avrupai olmak adına yapılmış bir şeymiş.
alttaki linkte bununla alakalı bir vidyo var. bu durumla alakalı fikir edinebilirsiniz.
www.youtube.com
alttaki linkte bununla alakalı bir vidyo var. bu durumla alakalı fikir edinebilirsiniz.
www.youtube.com
0
r12
ismini vermek istemediğim bir ülkenin dallama gümrük memuru pasaportumu cildinden ayırdı. cilt ve içindekiler 2 ayrı parça olarak elimde kaldı. eminim ki sorun çıkartır bu sonraki seyahatlerde. emniye müdürlüğüne başvurmayı düşünüyorum, tamiri mümkün mü yoksa yenisini mi çıkartmalı? (içinde hala geç
ismini vermek istemediğim bir ülkenin dallama gümrük memuru pasaportumu cildinden ayırdı. cilt ve içindekiler 2 ayrı parça olarak elimde kaldı. eminim ki sorun çıkartır bu sonraki seyahatlerde. emniye müdürlüğüne başvurmayı düşünüyorum, tamiri mümkün mü yoksa yenisini mi çıkartmalı? (içinde hala geçerli vizeler ve pasaportun süresine bitmesine 2.5 sene var)
0
degerli belgeyi tahripten bi ton ugrasabilirsiniz. aynısı kuzenimin basina gelmisti ve pasaportumu kaybettim diyerek yenisini cikardi. bu da boyle bir anımız.
0
geçerli vizeniz varsa kaybettim demeyin. ayrıca kaybedilen pasaportun yenisini çıkartmak için epey uğraşmak gerekiyor benim bildiğim.
emniyete sorun yol gösterirler. böyle bir pasaporta kontrollerde kıllık çıkartma ihtimali görevlilerin epey yüksek aslında.
değerli belgeyi tahribi çok takma kafana bence. pasaport bu olur, senin belgen sonuçta.
emniyete sorun yol gösterirler. böyle bir pasaporta kontrollerde kıllık çıkartma ihtimali görevlilerin epey yüksek aslında.
değerli belgeyi tahribi çok takma kafana bence. pasaport bu olur, senin belgen sonuçta.
0
Ruslar sınırda istediğin kadar vizen olsun, genelde en ufacık hasarda dahi girişini reddedebiliyorlar. O nedenle tamir de etsen bir problem bulacaklarından bu gibi ülkelerdeki memurlar, tavsiyem yenisini çıkartman.
0
hasar görmesi sebebi ile sorun çıkacağını düşünürseniz yeni pasaport çıkartın, ancak geçerli vizeniz varsa eski pasaportunuzu da emniyet müdürlüğüne götürüp iptal ettirdikten sonra geri almak istiyorum deyin veriyorlar. herhalde o kopan cildi bir şekilde yapıştırmak lazım. uzun süreli bazı vizeler yüzünden yıllardır bu şekilde çift pasaportla dolaşıyorum, hatta üzerinde iptal yazan, ama içinde geçerli ABD vizesi olan pasaportla tekrar ABD'ye giriş bile yaptım.
0
vakit geçirgeci, sosyal bir hobi, sosyal sorumluluk projesi, spor dalı vs vs. öneri bekliyorum!
denizin kulleri
efenim hazırlık öğrencisiyim 13 martta toefl a girip hazırlık kariyerimi zirvede tamamlamayı düşünüyorum. =)sonra eli boş gönlü hoş süper bi insan olacağım taaa ekime kadar!motive edici bir şeyler arıyorum kendime, 'toefl geçince şunu yapayım aha evet' dedirtecek mutlu edecek filan. sosyal, insan do
efenim hazırlık öğrencisiyim 13 martta toefl a girip hazırlık kariyerimi zirvede tamamlamayı düşünüyorum. =)
sonra eli boş gönlü hoş süper bi insan olacağım taaa ekime kadar!
motive edici bir şeyler arıyorum kendime, 'toefl geçince şunu yapayım aha evet' dedirtecek mutlu edecek filan. sosyal, insan dolu bir şey olsun ama na 25 kitap oku bunları gibi değil zira onu zaten yapıcam=)
önerisi olan?
fotoğraf çekiyorum, bi de ispanyolca öğreniyorum hani bilginiz olsun =)
edit-büdüt: evet helecandan yeteri kadar bilgi vermedim affola. istanbul'dayım, hatta bonus memleket konya orda yapılacak veya oradan da yürütülecek bi şey olursa anne şefkatine koşabilirim. erkeg değilim bi de. body'ye başla filan demeyin diye dediydim.
dslr makinem var, temel eğitim aldım, bi atölye'de projelere filan katılıyorum.öyle fotoğraf sanatçısıyım denebilecek gibi filan değilim başlangıç sayılırım =)
@ben de bir gun yazar olurum belki:
ne demenizi bekliyorum, mesela ben şöyle şöyle bir spora bir de onun kulübüne başladım vakit geçirdim sosyalleştim çok şahane.
şöyle bi sosyal sorumluluk projesi var gittim gördüm.çok vakit alıyor ama işe yararsın.
öğrencilere yönelik şöyle bi staj var iş var yapar mısın?
gibi.gibi.gibi.
sonra eli boş gönlü hoş süper bi insan olacağım taaa ekime kadar!
motive edici bir şeyler arıyorum kendime, 'toefl geçince şunu yapayım aha evet' dedirtecek mutlu edecek filan. sosyal, insan dolu bir şey olsun ama na 25 kitap oku bunları gibi değil zira onu zaten yapıcam=)
önerisi olan?
fotoğraf çekiyorum, bi de ispanyolca öğreniyorum hani bilginiz olsun =)
edit-büdüt: evet helecandan yeteri kadar bilgi vermedim affola. istanbul'dayım, hatta bonus memleket konya orda yapılacak veya oradan da yürütülecek bi şey olursa anne şefkatine koşabilirim. erkeg değilim bi de. body'ye başla filan demeyin diye dediydim.
dslr makinem var, temel eğitim aldım, bi atölye'de projelere filan katılıyorum.öyle fotoğraf sanatçısıyım denebilecek gibi filan değilim başlangıç sayılırım =)
@ben de bir gun yazar olurum belki:
ne demenizi bekliyorum, mesela ben şöyle şöyle bir spora bir de onun kulübüne başladım vakit geçirdim sosyalleştim çok şahane.
şöyle bi sosyal sorumluluk projesi var gittim gördüm.çok vakit alıyor ama işe yararsın.
öğrencilere yönelik şöyle bi staj var iş var yapar mısın?
gibi.gibi.gibi.
0
kısa film çekebilirsin ilgiliysen.. fotoğrafın avantajını görürsün. şahsen ben görüyorum.
0
yani ne dememizi bekliyorsun.
-ispanyolca öğreniyormuşsun zaten.
-fotoğraf çekiyormuşsun zaten.
-kitap da okuyacakmışsın zaten.
-erkek de değilmişsin ki badi yapasın.
sana tavsiyem konyaya gidip oradaki ispanyol turistlere mevlana müzesinde falan rehberlik yapman, bu sırada aynı zamanda mevlana müzesini harika bir şekilde fotoğraflayıp ekim e kadar bir sergi çıkarman.
ya da bu süreyi istanbul'u gezmek ve tanımak için kullanabilirsin. ne biliim, sevgilin yoksa kendine sevgili bul bi tane, varsa zaten ne güzel, işte bu sevgilinle istanbulu gez dolaş. yeni arkadaşlarla tanış falan.
bi de badi, spor falan sadece erkekler için yaratılmış şeyler değil yahu. spor a git. fit bir vücuda sahip ol. sevgilin yoksa bulmanı kolaylaştırır.
ya da git bir kafede garsonluk yap. para kazanırsın hem.
böyleyken böyle.
-ispanyolca öğreniyormuşsun zaten.
-fotoğraf çekiyormuşsun zaten.
-kitap da okuyacakmışsın zaten.
-erkek de değilmişsin ki badi yapasın.
sana tavsiyem konyaya gidip oradaki ispanyol turistlere mevlana müzesinde falan rehberlik yapman, bu sırada aynı zamanda mevlana müzesini harika bir şekilde fotoğraflayıp ekim e kadar bir sergi çıkarman.
ya da bu süreyi istanbul'u gezmek ve tanımak için kullanabilirsin. ne biliim, sevgilin yoksa kendine sevgili bul bi tane, varsa zaten ne güzel, işte bu sevgilinle istanbulu gez dolaş. yeni arkadaşlarla tanış falan.
bi de badi, spor falan sadece erkekler için yaratılmış şeyler değil yahu. spor a git. fit bir vücuda sahip ol. sevgilin yoksa bulmanı kolaylaştırır.
ya da git bir kafede garsonluk yap. para kazanırsın hem.
böyleyken böyle.
0
sevgilin yoksa, bul bir tane. varsa da git adamcağıza zaman ayır biraz, yazık adama
0
@bira sisesi kapagi: serefsizim benim de aklima gelmisti .
ama arkadaşların toefl alabilir, alamaz; izin alırlar, alamazlar. problem hep bunlar. ama sen yapabilirsen yap zira çok pis içimde kaldı benim! =))
ama arkadaşların toefl alabilir, alamaz; izin alırlar, alamazlar. problem hep bunlar. ama sen yapabilirsen yap zira çok pis içimde kaldı benim! =))
0
Spor yapmanızı kesinlikle tavsiye ederim. Basketbol, futbol gibi sporlar için sanırım yaşınız çok geç, fakat boks gibi mücadele sporlarına az da olsa ilginiz varsa en azından bir deneyin derim. Erkek olmadığınız farkında olarak bunu söylüyorum. Korkmayın öyle burnum kırılır, ağzım gözüm şişer diye, ciddi bir müsabık olmayacaksanız öyle idmanda kolay kolay birşey olmaz.
Farklı sosyal aktivitelere de bulaşabilirsiniz. Örneğin görme engelli arkadaşlarımızın bulunduğu derneklerde onlara kitap okuyabilirsiniz.
Farklı sosyal aktivitelere de bulaşabilirsiniz. Örneğin görme engelli arkadaşlarımızın bulunduğu derneklerde onlara kitap okuyabilirsiniz.
0
www.couchsurfing.com veya www.hospitalityclub.org sitelerine üye olarak, ülkemize gelen turistleri evinizde konuk edebilir veya onlarla birer kahve içebilirsiniz.
sosyalleşmenin yanında, yarın öbür gün interrail yaparsınız, gittiğinizde sizi konuk edecek şahane insanlarla tanışabilirsiniz.
Fotoğrafla ilgileniyorsanız, stop-motion'a merak sarıp, eğlenceli kısa filmler yapabilirsiniz.
Veya bence en güzeli, parttime ya da full time bir işe girin, çalışın. ama o parayı harcamayın ve yazın ispanya'ya gidin. böylece hem öğrendiğiniz dili pekiştirirsiniz, hem de gezmiş olursunuz.
sosyalleşmenin yanında, yarın öbür gün interrail yaparsınız, gittiğinizde sizi konuk edecek şahane insanlarla tanışabilirsiniz.
Fotoğrafla ilgileniyorsanız, stop-motion'a merak sarıp, eğlenceli kısa filmler yapabilirsiniz.
Veya bence en güzeli, parttime ya da full time bir işe girin, çalışın. ama o parayı harcamayın ve yazın ispanya'ya gidin. böylece hem öğrendiğiniz dili pekiştirirsiniz, hem de gezmiş olursunuz.
0
imkanın varsa eğer yurdu gez,tanı,fotoğraflar çek.her haftanı bir şehirde geçirsen ne şahane.
0
sesee
Sistem yorma(ma), antivirüs, firewall gibi kriterleri göz önünde bulundurursak, bu iki programdan hangisi daha iyidir?
Sistem yorma(ma), antivirüs, firewall gibi kriterleri göz önünde bulundurursak, bu iki programdan hangisi daha iyidir?
0
Comodo sadece firewall konusunda başarılı. AV olarak gerçekten facia ötesi, diğer hizmetlerini kullanmadım ama henüz çok yeni olduğu için sorunlu diyor insanlar. Tavsiyem Avira AV + Comodo Firewall.
0
murqx
merhaba. bu günlerde piyasada dolaşan virüsleri pek çok antivirüs programı silemiyor ya da bilgisayarı çok zorluyor. biz de parasını verip, sağlam bir anti-virüs programı almaya karar verdik.alabileceğimiz en iyi program hangisidir? (bilgisayarı çok zorlamasın ve etkili olsun, en güncel virüslere ka
merhaba. bu günlerde piyasada dolaşan virüsleri pek çok antivirüs programı silemiyor ya da bilgisayarı çok zorluyor. biz de parasını verip, sağlam bir anti-virüs programı almaya karar verdik.
alabileceğimiz en iyi program hangisidir? (bilgisayarı çok zorlamasın ve etkili olsun, en güncel virüslere karşı koruma sağlasın)
alabileceğimiz en iyi program hangisidir? (bilgisayarı çok zorlamasın ve etkili olsun, en güncel virüslere karşı koruma sağlasın)
0
eset smart security, türkçe desteği de var.
www.nod32.com.tr
ama bu bahsettiğiniz viruslar eğer amvo gibi solucanlar ise "hiçbiri" birşey yapamıyor, yine combofix'e düşüyor yolumuz.
www.nod32.com.tr
ama bu bahsettiğiniz viruslar eğer amvo gibi solucanlar ise "hiçbiri" birşey yapamıyor, yine combofix'e düşüyor yolumuz.
0
nerede kullanacaksınız bilmiyorum ama avira'dan 3 aylık deneme şifresi isteyin, (premium security suite) kullanın, 3 ay sonunda yeniden yollama durumları oluyormuş, ben de henüz 1. aydayım bakalım.
0
Avast gerçekten hayatımda gördüğüm en rezalet av, hatta çoğu ciddi forumda dalga konusu olmuştur. Nod32 çok hafiftir, iyi bir koruma sağlar. Avira son yıllarda çok iyi atılım yaptı ve o da gayet iş görür. Bugüne kadar kullandığım en temiz av Kaspersky'dir, fakat iyi kasar bilgisayarı. Eğer iyi bir donanıma sahipseniz kaspersky, eskiyse bilgisayar nod32, arada derede birşeyler istiyorsanız avira.
0
stellar
sorun şudur ki, üni son sınıf öğrencisiyim.. mikroelektronik alanında uğraşıyorum. Kararsızlık ve kaygı dönemi başladı maalesef :(. Şu aralar malum kriz ortamı kalifiye elemanlar dahi işten çıkarılırken işe girme gibi bi olasılığı çok düşük görüyorum. bu alanda lisansüstü eğitim yapmak için amerika
sorun şudur ki, üni son sınıf öğrencisiyim.. mikroelektronik alanında uğraşıyorum. Kararsızlık ve kaygı dönemi başladı maalesef :(. Şu aralar malum kriz ortamı kalifiye elemanlar dahi işten çıkarılırken işe girme gibi bi olasılığı çok düşük görüyorum. bu alanda lisansüstü eğitim yapmak için amerika ya da avrupaya gitmek gerektiğinin de farkındayım. ancak amerika için başvurular bitmiş durumda. avrupa için de "deadline"lar bir bir bitmekte. Üstelik başvuru yapabilmek için daha Toefl'a da girmedim. Maddi durum açısından da yalnızca "Research Assistant" olarak gidip okul ücretini karşılatmam lazım gidebilirsem. Tübitak bursu vs alıp sonra zorunlu hizmet yapmak da istemiyorum. Böyle bi kararsızlıkta zaman su gibi akıp gidiyor tabi son başvuru tarihleri de bir bir sona eriyor. Türkiye de master , doktara yapmayı düşünmedim bugüne kadar pek, o yüzden ALES e de girmedim. Başarılı bi öğrenci sayılırım 3.5 üzeri ortalamam var. Okulu 1 dönem daha uzatıp güz döneminde rahat rahat başvurularımı yapsam da beklesem mi diye düşünüyorum bi yandan da. İşin içinden çıkamadım bi türlü ve böyle giderse de yaza kadar yolumu bulamayacağım. Askerlik yolu görünecek o zaman da boş boş durmaktansa onu aradan çıkarmak lazım. Ne yapsam? (çok tıkandım kararsızlıktan, tecrübeli arkadaşlar fikirlerini paylaşırlarsa çok memnun olurum.)
0
git askerliğini çıkar aradan. şu kriz ortamında yapılacak en mantıklı iş. canım acıyorda ondan söylüyorum :)
0
bence de git askerliğini çıkar aradan. her şeye engel askerlik, iş iştesen vermiyorlar, kız istesen onu da vermiyorlar. :p bu kriz zamanı en iyi bu şekilde değerlendirilir tabi türkiye'de yüksek lisans düşünmüyorsan. türkiye'de yüksek için daha geç sayılmaz şu günlerde üds başvuruları başladı. martta üds, mayısta da alese girersin yüksek yaparsın.
0
Askere ne kadar erken gidersen o kadar iyi. 2 yıl sonra dersin o zaman gelince başka iş çıkar, 3 yıl sonra dersin kızarkadaşla nişan vs. olayları çıkar, hadi seneye dersin, bir bakmışsın nişanlı veya evlisin ama askere gitmek zorundasın, kaçışın kalmamış.
0
sevgili stellar nacizane bir önerim var:
3.5 üzeri olan ortalamandan yola çıkarak Ales'ten 90'ın üzerinde bir not çakacağını ve Üds denen zıkkımdan da zorlanmadan 50'yi aşabileceğini düşünüyorum. Bununla birlikte bu şartları sağladıktan sonra okul bittiğinde hiç bekleme yapmadan alanında yüksek lisansa kabul almana da kesin gözüyle bakıyorum. İşte işin civcivli kısmı burası: Bilirsin ki Tübitak araştırma iştiyaki içerisindeki arkadaşlara asgari ücretin 3 katına yakın bir miktar(tam olarak 1,250 TL) verir. Doktoraya da devam edersen bu miktar 1,500 TL oluyor. Şimdi Tübitak bu sene 88 ortalama ve üzeri ortalama tutturanlara verdi bu bursu. Peki bu ortalama nasıl hesaplanıyor? Ales'in %50'si ve Lisans mezuniyet not ortalamanın da 100'lük sisteme çevrilmiş halinin %50'si alınıyor ve ortalaman bulunuyor. Bu alternatifi es geçmemeni öneriyorum.
3.5 üzeri olan ortalamandan yola çıkarak Ales'ten 90'ın üzerinde bir not çakacağını ve Üds denen zıkkımdan da zorlanmadan 50'yi aşabileceğini düşünüyorum. Bununla birlikte bu şartları sağladıktan sonra okul bittiğinde hiç bekleme yapmadan alanında yüksek lisansa kabul almana da kesin gözüyle bakıyorum. İşte işin civcivli kısmı burası: Bilirsin ki Tübitak araştırma iştiyaki içerisindeki arkadaşlara asgari ücretin 3 katına yakın bir miktar(tam olarak 1,250 TL) verir. Doktoraya da devam edersen bu miktar 1,500 TL oluyor. Şimdi Tübitak bu sene 88 ortalama ve üzeri ortalama tutturanlara verdi bu bursu. Peki bu ortalama nasıl hesaplanıyor? Ales'in %50'si ve Lisans mezuniyet not ortalamanın da 100'lük sisteme çevrilmiş halinin %50'si alınıyor ve ortalaman bulunuyor. Bu alternatifi es geçmemeni öneriyorum.
0
@yasin b
Bu dediğin araştırma görevlisine verilen ücret değil mi? yoksa onun dışında tubitak'ın verdiği ayrı bi burs mu var? pek araştırmadım açıkcası bi bakıyım ben ona. Bu gidişle Türkiye de kalıcaz gibi görünüyor..
@cano , endiku, tekosin
hayatın acı gerçeklerini yüzüme vurduğunuz için size de ayrıca teşekkürler :)
Bu dediğin araştırma görevlisine verilen ücret değil mi? yoksa onun dışında tubitak'ın verdiği ayrı bi burs mu var? pek araştırmadım açıkcası bi bakıyım ben ona. Bu gidişle Türkiye de kalıcaz gibi görünüyor..
@cano , endiku, tekosin
hayatın acı gerçeklerini yüzüme vurduğunuz için size de ayrıca teşekkürler :)
0
