SC avenger
Bir sabah baktım ne göreyim, benim routerda şenlik var.Power dahil bütün ışıkları senkronize bir şekilde bir saniyelik periyot ile yanıp sönüyorlar, alarm havasında. Geceden çalışır bir internet düzeninden sabaha bir şey kalmamış. Bir firmware upgradei etmişim de sonra açılmamış falan değil, durup d
Bir sabah baktım ne göreyim, benim routerda şenlik var.
Power dahil bütün ışıkları senkronize bir şekilde bir saniyelik periyot ile yanıp sönüyorlar, alarm havasında. Geceden çalışır bir internet düzeninden sabaha bir şey kalmamış. Bir firmware upgradei etmişim de sonra açılmamış falan değil, durup dururken olmuş yani.
Olayın öznesi Linksys - WRT54GC-EU - ver.2.0
26 ay önce alınıp iki ay önce garantisi dolmuş olup, alındığı günden beri geldiği firmware ile yaşayıp gitmekte idi. Şifresi güçlü seçilmiş, wirelesslar yasaklı durumda, aktif 3 ethernet kablosuna kablo modemden dağıtım işiyle meşguldü garip. Olayın ertesi günü yoğun bakımda fişten çekme, saniye sayışlı resetleme, tüm bağlı kabloları söküş, bilgisayara sabit ip atayıştan sonra routera taze firmware yükleme çabaları(tftp,timeout occured), routera ping atma(destination host unreachable) gibi çabalarım sonuçsuz kalmıştır. Ayrıca salladığımda içeriden bir çıtırtı sesi geliyor, ama önceden de var mıydı bilemiyorum, düşmedi düşürülmedi. Tüm ledlerin hep bir ağızdan ısrarla ötmeleri, ölmekte olan bir eşeğin son çifteleri midir, yoksa var mıdır bir hal çaresi? Ping atılamıyorsa hiç bir şey yapılamaz diyebilir miyiz?
Power dahil bütün ışıkları senkronize bir şekilde bir saniyelik periyot ile yanıp sönüyorlar, alarm havasında. Geceden çalışır bir internet düzeninden sabaha bir şey kalmamış. Bir firmware upgradei etmişim de sonra açılmamış falan değil, durup dururken olmuş yani.
Olayın öznesi Linksys - WRT54GC-EU - ver.2.0
26 ay önce alınıp iki ay önce garantisi dolmuş olup, alındığı günden beri geldiği firmware ile yaşayıp gitmekte idi. Şifresi güçlü seçilmiş, wirelesslar yasaklı durumda, aktif 3 ethernet kablosuna kablo modemden dağıtım işiyle meşguldü garip. Olayın ertesi günü yoğun bakımda fişten çekme, saniye sayışlı resetleme, tüm bağlı kabloları söküş, bilgisayara sabit ip atayıştan sonra routera taze firmware yükleme çabaları(tftp,timeout occured), routera ping atma(destination host unreachable) gibi çabalarım sonuçsuz kalmıştır. Ayrıca salladığımda içeriden bir çıtırtı sesi geliyor, ama önceden de var mıydı bilemiyorum, düşmedi düşürülmedi. Tüm ledlerin hep bir ağızdan ısrarla ötmeleri, ölmekte olan bir eşeğin son çifteleri midir, yoksa var mıdır bir hal çaresi? Ping atılamıyorsa hiç bir şey yapılamaz diyebilir miyiz?
0
emrag
bir kutu 100% elma suyu buldum evin içinden. açılmamış. sıcakta içem dedim ama tadı bildiğin hafif tatlı beyaz şarap gibi. normalde de mi böyle bir tadı mı vardı elma suyunun bilemedim. bozuk mu yoksa orijinalinden mi böyle?(son kullanma tarihine 8 ay var daha.)
bir kutu 100% elma suyu buldum evin içinden. açılmamış. sıcakta içem dedim ama tadı bildiğin hafif tatlı beyaz şarap gibi. normalde de mi böyle bir tadı mı vardı elma suyunun bilemedim. bozuk mu yoksa orijinalinden mi böyle?
(son kullanma tarihine 8 ay var daha.)
(son kullanma tarihine 8 ay var daha.)
0
Bu yüzde yüz meyve sularının tadı öncekilere pek benzemiyor benim gördüğüm.Ondan olabilir ben hala eskilerden alıyorum katkılı biliyorum ama alışmışız o tada.
0
elma suyunun tadı bana da hep alkollü gibi gelir. meyve suyu aldım mı da hep o yüzde yüz elma sularından alırım. bence sorun yoktur yani. zaten son kullanma tarihine daha çok var.
0
bana da elma suyunun tadı alkolü çağrıştırıyor ama votkayı hep elma suyuyla içtiğimden. bence bir şartlanmışlık söz konusu.
0
chak 666
mesela imdb'de film bilgileri arasında "benzer filmler" gibi bi bölüm var mı? "anahtar kelimeleri" en çok uyuşan filmler gibi. illa imdb olmasına da gerek yok. bu özelliğin bulunduğu kapsamlı bir film sayfası da olur.
mesela imdb'de film bilgileri arasında "benzer filmler" gibi bi bölüm var mı? "anahtar kelimeleri" en çok uyuşan filmler gibi. illa imdb olmasına da gerek yok. bu özelliğin bulunduğu kapsamlı bir film sayfası da olur.
0
dambil çok sağol güzel bi kaynak ama film üzerine o kadar kapsamlı değil.
pichoscosama "Recommendations" desene :) çok sağol.
pichoscosama "Recommendations" desene :) çok sağol.
0
oldu görüşürüz
1) Uludağ Limonata neden seviliyor ve beğeniliyor olmasına rağmen, hazır yaz da gelmişken 1 lt'liğinden daha büyük(işte 2 lt, 2.5 lt filan) şekilde de sunulmuyor? 1 lt'lik olanın anında bittiğinin onlar da farkındayken, acaba küçük olan daha pahalı olduğundan ve sürümden kazanmak istemelerinden dola
1) Uludağ Limonata neden seviliyor ve beğeniliyor olmasına rağmen, hazır yaz da gelmişken 1 lt'liğinden daha büyük(işte 2 lt, 2.5 lt filan) şekilde de sunulmuyor? 1 lt'lik olanın anında bittiğinin onlar da farkındayken, acaba küçük olan daha pahalı olduğundan ve sürümden kazanmak istemelerinden dolayı mı bu hareketleri(hareketsizlikleri)?
2) Tam da dumansız hava sahası zımbırtısının başlamasından bir iki hafta kadar önce sigaralara zam gelmesinin nedeni nedir? Bizim de aklımıza geldiği gibi, zaten millet sıkıntılardan, yasağın bahanesiyle filan sigarayı bırakacak veya azaltacakken, sigara şirketlerinin zam yapmasının nedeni teknik olarak nedendir? Bu "amaan zaten çok da zam geldi hazır yasak da başlamışken bırakayım ben iyisi mi"ye neden olmayacak mı?
Edit: ÖTV olduğunu unutmuşum 2'de, yalnız yine de tütüncülerin gücünü göz önüne alarak o zammı isterlerse yaptırmayacaklarını varsaymak istiyorum. Demek ki pek üstelememiş onlar da.(ÖTV kararı çıkmadan evvel, haberinin onlara gittiğini varsayarak)
2) Tam da dumansız hava sahası zımbırtısının başlamasından bir iki hafta kadar önce sigaralara zam gelmesinin nedeni nedir? Bizim de aklımıza geldiği gibi, zaten millet sıkıntılardan, yasağın bahanesiyle filan sigarayı bırakacak veya azaltacakken, sigara şirketlerinin zam yapmasının nedeni teknik olarak nedendir? Bu "amaan zaten çok da zam geldi hazır yasak da başlamışken bırakayım ben iyisi mi"ye neden olmayacak mı?
Edit: ÖTV olduğunu unutmuşum 2'de, yalnız yine de tütüncülerin gücünü göz önüne alarak o zammı isterlerse yaptırmayacaklarını varsaymak istiyorum. Demek ki pek üstelememiş onlar da.(ÖTV kararı çıkmadan evvel, haberinin onlara gittiğini varsayarak)
0
2- zammı sigara şirketleri değil devlet ötv vasıtasıyla yaptı.
www.nethaber.com
www.nethaber.com
0
ötv zammı çıkmadan önce herkesin haberi oldu sadece onların değil. hatta geçen o tütüncülerin bi derneklerinin mi ne başkanı bakanın olduğu toplantıda vergilerden dert yanmış da bakan da amacımız zaten içtirmemek demiş. hatta ve hatta yakında 1 liralık bir vergi zammı daha geleceği de söylenmekte.
0
1) mantığınız doğru kanımca. isteseler damacanada bile satarlar sonuçta. ice tea de öyle mesela. eskiden 1 buçuk litrelikler yoktu. sike sike kutu alıyordu millet. şimdi bir kutusu 1.25 iken 1 buçuk litreliği 2 falan. sanırım ice tea tüketiminin böylelikle oldukça artmasına bağlı olarak kar oranı yine de arttı.
taktik meselesi.
edit: bir kere uludağ limonata gazlı içecek değil. üstelik kola gazlı içecek olmasına rağmen onun 2 buçuk litreliği de var? bu mantıkla yola çıkamayız.
ayrıca çok şekerli o. ben hiç sevmiyorum. biraz daha az şekerli ve ekşi olsa çok daha güzel olur. bu haliyle şekerli suya bir iki damla limon sıkılmış ve renklendirilmiş gibi duruyor.
2) zamlar çok etkilemiyor ki sigara satışlarını. ben en ucuz sigaralardan olan anadolu'yu alıyordum zaten, 2.75ten 3.25e çıktı. oha diyorum ama hala içiyorum. sigara şirketleri daha çok sigara yasağını takıyor. ya bir şekilde anlaşmışlar ya da hükümet sigara şirketleriyle zıt gitmeye başlamış.
taktik meselesi.
edit: bir kere uludağ limonata gazlı içecek değil. üstelik kola gazlı içecek olmasına rağmen onun 2 buçuk litreliği de var? bu mantıkla yola çıkamayız.
ayrıca çok şekerli o. ben hiç sevmiyorum. biraz daha az şekerli ve ekşi olsa çok daha güzel olur. bu haliyle şekerli suya bir iki damla limon sıkılmış ve renklendirilmiş gibi duruyor.
2) zamlar çok etkilemiyor ki sigara satışlarını. ben en ucuz sigaralardan olan anadolu'yu alıyordum zaten, 2.75ten 3.25e çıktı. oha diyorum ama hala içiyorum. sigara şirketleri daha çok sigara yasağını takıyor. ya bir şekilde anlaşmışlar ya da hükümet sigara şirketleriyle zıt gitmeye başlamış.
0
1) Şişe açıldımı gazlı içeceklerde, o gün bitmeli. Sonra tadı kötü oluyor.
2) Bu devletin ilk ötv zammı değil sigaraya. 2-3 sene önce böyle bir kavga daha olduydu. Sigaracılar indirim yapacaklardı da hükümet bir daha ötv arttırımı yaparım ha deyip o indirimi engellemişti. Çok da iyi yapmıştı.
2) Bu devletin ilk ötv zammı değil sigaraya. 2-3 sene önce böyle bir kavga daha olduydu. Sigaracılar indirim yapacaklardı da hükümet bir daha ötv arttırımı yaparım ha deyip o indirimi engellemişti. Çok da iyi yapmıştı.
0
alokozay
bu kitaplar filme çevirilirken neden her defasında sıçılıyor?death eater niye ruh emici olarak çevirilmiş?spoilerdiger hortkuluklara neredeyse hiç deginilmemiş. 7. filmde ne yapıcaklar?spoiler
bu kitaplar filme çevirilirken neden her defasında sıçılıyor?
death eater niye ruh emici olarak çevirilmiş?
spoiler
diger hortkuluklara neredeyse hiç deginilmemiş. 7. filmde ne yapıcaklar?
spoiler
death eater niye ruh emici olarak çevirilmiş?
spoiler
diger hortkuluklara neredeyse hiç deginilmemiş. 7. filmde ne yapıcaklar?
spoiler
0
death eater serinin başından beri ruh emici olarak çevriliyor kitaplarda. sevin okyay'a sormak lazım.
edit: death eater'lar ölüm yiyiciler evet. voldemortun hizmetkarları. ben yanlış hatırlamışım. death eater ruh emici olarak çevrildiyse yanlışlık yapılmıştır.
edit: death eater'lar ölüm yiyiciler evet. voldemortun hizmetkarları. ben yanlış hatırlamışım. death eater ruh emici olarak çevrildiyse yanlışlık yapılmıştır.
0
@ cro magnon, dementor değil miydi ruh emiciler? ölüm yiyen de yine death eater. alokozay bundan bahsediyor sanırsam.
0
genelde harry potter serisinin kitapları çok kalın ve uzundur. normal bir filmin uzunluğu 90 dakika, yani 1,5 saattir. bir filmin seyirciyi sıkmaması için en fazla 3 saat olması gerekiyor -ki 3 saat yine de uzun bir süre- bu yüzden bazı şeyler kısaltılarak, bazı kitaplar kuşa çevriliyor. bundan dolayı harry potter'da bir sıçış olabilir.
ayrıca kitap uyarlamalarının genel sorunları üzerine bir deneme:
www.radikal.com.tr
ayrıca kitap uyarlamalarının genel sorunları üzerine bir deneme:
www.radikal.com.tr
0
Çocuk serisinden çok şey bekliyorsunuz belkide. Biz çocukkene yoktu böyle kaliteli çocuk filimleri.
Not: Never Ending Story ve The Goonies'in hakkını yemiyelim elbette.
Not: Never Ending Story ve The Goonies'in hakkını yemiyelim elbette.
0
Karluk
Televizyondaki rakın kok reklamında manga vs cartel yazıyor, bu 15 sene önceki cartel grubu değildir değil mi? Ama eğer öyleyse aynı ekip değildir değil mi? Ama eğer öyleyse "vay be"Bilen var mı?Bu arada işte unutulmazlarım arasındaki şarkı http://www.youtube.com/watch?v=bTrtW4kC8j4"...yaşaması için
Televizyondaki rakın kok reklamında manga vs cartel yazıyor, bu 15 sene önceki cartel grubu değildir değil mi? Ama eğer öyleyse aynı ekip değildir değil mi? Ama eğer öyleyse "vay be"
Bilen var mı?
Bu arada işte unutulmazlarım arasındaki şarkı www.youtube.com
"...yaşaması için savaşır ve parçalar.."
Ek Soru: Bu güzelim şarkının yabancı dilde söylenmiş iki kısmı var o kısımları çevirecek arkadaşa çok teşekkürler.
Bilen var mı?
Bu arada işte unutulmazlarım arasındaki şarkı www.youtube.com
"...yaşaması için savaşır ve parçalar.."
Ek Soru: Bu güzelim şarkının yabancı dilde söylenmiş iki kısmı var o kısımları çevirecek arkadaşa çok teşekkürler.
0
Bildiğin Cartel. Ama eksikler/değişiklikler elbette var. Kabus Kerim yok bildiğim kadarıyla.
0
Ya hu ben hayatımda bir kere bi kızın zorlamasıyla konsere gittim, onun dışında da hiç konsere gitmedim gitmekte istemedim. Ama konsere gidip gitmemeyi düşündüren haberlerden biri de bu oldu bu benim için.
Bu Cartel'in desteklenmesi lazım. Geçen fifti sent gelmiş, kapıda bizim Türk ocukları, boynuna bi zincir takmış, işte orasına burasına bi şeyler takmış, spiker soruyor bu ne? o da diyor "bu işte zencilerin köleyken yaşadığı falanca şeyi simgeliyor" diyor, çekip iki tokat atası geliyor adamın :-) Arkadaşım sen kendi derdini çözdün de zencilerin derdine göre mi yaşaman kaldı? Sanki BM barış elçisisin.
Rapse rap fifti sent piyasada yokken bak ne güzel rap yapmış senin insanın, ırkçılığa karşı. Kimseyi ezme ama kendini de ezdirme demiş, sen tutmuş vay efenim zenciler köleyken şöyle böyle.
Fifti senti de seveceksen sev de öyle karaktersiz karektersiz gezme di mi?
Galiba bu cartel yeniden birleşiyor, Kabus Kerim yokmuş, başka kim var kim yok acaba yok mu bu abilerin telefonu kimsede?
Bu Cartel'in desteklenmesi lazım. Geçen fifti sent gelmiş, kapıda bizim Türk ocukları, boynuna bi zincir takmış, işte orasına burasına bi şeyler takmış, spiker soruyor bu ne? o da diyor "bu işte zencilerin köleyken yaşadığı falanca şeyi simgeliyor" diyor, çekip iki tokat atası geliyor adamın :-) Arkadaşım sen kendi derdini çözdün de zencilerin derdine göre mi yaşaman kaldı? Sanki BM barış elçisisin.
Rapse rap fifti sent piyasada yokken bak ne güzel rap yapmış senin insanın, ırkçılığa karşı. Kimseyi ezme ama kendini de ezdirme demiş, sen tutmuş vay efenim zenciler köleyken şöyle böyle.
Fifti senti de seveceksen sev de öyle karaktersiz karektersiz gezme di mi?
Galiba bu cartel yeniden birleşiyor, Kabus Kerim yokmuş, başka kim var kim yok acaba yok mu bu abilerin telefonu kimsede?
0
Aha buldum Alper Ağa'nın bir videosunu, sahiden geri dönüyor herifler.
www.youtube.com
Yalnız videoya bakılırsa kabus kerim de olacakmış, sonra ne olmuş da ayrılmış?
Ekipte tam olacak diyorlar o zenci arkadaş falan da gelecek demek değil midir bu?
www.youtube.com
Yalnız videoya bakılırsa kabus kerim de olacakmış, sonra ne olmuş da ayrılmış?
Ekipte tam olacak diyorlar o zenci arkadaş falan da gelecek demek değil midir bu?
0
benim bildiğim konser vs.den sonra manga ile birlikte bir albüm yapacaklar, yalnız sözlükte bununla ilgili sadece 1 entry görebildim, manga forumlarından bakılırsa daha ayrıntılı bilgiye ulaşılabilir.
edit: manga'nın sitesinden baktığım kadarıyla ortak albümün adı carma olacakmış ve 2010'da piyasaya sürülecekmiş
edit: manga'nın sitesinden baktığım kadarıyla ortak albümün adı carma olacakmış ve 2010'da piyasaya sürülecekmiş
0
ek bilgi:
manga'nın son albümü olan şehr-i hüzün'de manga, alper ağa ile birlikte evdeki ses'i yorumladı. dinlemediyseniz dinleyiniz yıllar sonra gayet güzel geldi bana şahsen...
manga'nın son albümü olan şehr-i hüzün'de manga, alper ağa ile birlikte evdeki ses'i yorumladı. dinlemediyseniz dinleyiniz yıllar sonra gayet güzel geldi bana şahsen...
0
Eh sonuçta biz de bu ülkede Kemalistlerin/Atatürkçülerin zincirleri altında yıllardır inlediğimize göre bize de yakışır o zincirler.
0
sanal uyku
neden hala inatla usb bellekler, external hard diskler fat32 olarak geliyor?
neden hala inatla usb bellekler, external hard diskler fat32 olarak geliyor?
0
uyumluluk yuzunden. sadece windows yuklu bilgisayarlarda kullanacaksan ntfs ile formatlanabilir ama diger isletim sistemleri, dvd player'lar, araclardaki cd calarlar vs. ile kullanilacaksa fat/fat32 olmasinda fayda var.
0
apple ve mac de fat32 i okuyabiliyor,linux vs seyler de fat32 okur, yazar onu da ihmal etmemek gerek. herkes windoz kulanmak durumunda degil.
0
layer26
2 sorum var.1-Soldaki dizinlerimizin sıralamasını nasıl değiştirebiliriz?2-Msn gibi kapatınca saatin yanında(adını hatırlayamadım) görünmeden çalışmasını nasıl sağlayabilirim?Teşekkürler.
2 sorum var.
1-Soldaki dizinlerimizin sıralamasını nasıl değiştirebiliriz?
2-Msn gibi kapatınca saatin yanında(adını hatırlayamadım) görünmeden çalışmasını nasıl sağlayabilirim?
Teşekkürler.
1-Soldaki dizinlerimizin sıralamasını nasıl değiştirebiliriz?
2-Msn gibi kapatınca saatin yanında(adını hatırlayamadım) görünmeden çalışmasını nasıl sağlayabilirim?
Teşekkürler.
0
3200
1) Önceden outlook kullanıyordum. Mailleştiğimiz zaman karşı taraf okuduğunda bana da ".... kişi mailinizi okudu" diye mesaj geliyordu. Şimdi thunderbird'e geçtim. Bu okundu mesajları nasıl olacak? Yine gelecek mi, yoksa bir yerlerde bir ayar yapmak gerekir mi?2) Mail gönderdiğim zaman, karşı taraft
1) Önceden outlook kullanıyordum. Mailleştiğimiz zaman karşı taraf okuduğunda bana da ".... kişi mailinizi okudu" diye mesaj geliyordu. Şimdi thunderbird'e geçtim. Bu okundu mesajları nasıl olacak? Yine gelecek mi, yoksa bir yerlerde bir ayar yapmak gerekir mi?
2) Mail gönderdiğim zaman, karşı tarafta mailin alt tarafında "bu mail eset nod32 tarafından kontrol edilmiştir" diye bir kısım otomatik olarak eklenmiş oluyor. Bunu nerden nasıl kapatırım. Tamam nod32 kontrol etsin ama maile öyle mesaj eklemesin.
2) Mail gönderdiğim zaman, karşı tarafta mailin alt tarafında "bu mail eset nod32 tarafından kontrol edilmiştir" diye bir kısım otomatik olarak eklenmiş oluyor. Bunu nerden nasıl kapatırım. Tamam nod32 kontrol etsin ama maile öyle mesaj eklemesin.
0
Her mesaj attığında kendin karar vereceksen mail yazma penceresinde "Options -> Return Receipt" seç. Yok hepsinde olsun dersen "Tools -> Account settings -> Return Receipts" penceresinde Thunderbird'e ekli her email adresin için ayrı ayrı ayar yapabilirsin. Ya da "Tools -> Options -> Advanced -> Return Receipts" ile Thunderbird'e ekli her email adresin için topluca ayar yapabilirsin.
0
askintoomuch
uzunca bi suredir kafa yordugum bi konu ama pek zamanim kalmadi, karar vermem gerekiyor. mevzu su ki, yurtdisinda yuksek lisansimi tamamlamak uzeeyim, bitis tarihi bana bagli..3 yildir da yurtdisindayim, universiteyi istanbulda bitirip burda yuksege geldim..kafamda Tr'ye donmek ya da burda kalmak ko
uzunca bi suredir kafa yordugum bi konu ama pek zamanim kalmadi, karar vermem gerekiyor. mevzu su ki, yurtdisinda yuksek lisansimi tamamlamak uzeeyim, bitis tarihi bana bagli..3 yildir da yurtdisindayim, universiteyi istanbulda bitirip burda yuksege geldim..kafamda Tr'ye donmek ya da burda kalmak konusunda binlerce soru isareti var..artilari ve eksileri soyle bi saymak gerekirse; burda kalirsam; genel anlamda sakin, trafiksiz, gurultusuz ve kosturmasiz bi hayatim olucak, is stresi pek olacagini sanmiyorum, aksam 6 dedin mi is biter..1600-1800 eur gibi bi para alirim ki bu gayet iyi sartlarda yasamaya yeter..ama burda bi yabanci olarak multinational bi sirkete girmem cok zor, yani oyle orta direk bisey bulurum ancak..diger yandan da istanbulu ailemi, arkadaslarimi cok ozluyorum..burda herkes kendi isiyle mesgul, hele ogrencilik bittiyse arkadaslik dostluk cok sinirli..bogaz havasi, beyoglu, arkadas sohbetleri vs. bazen resmen burnumda tutuyor, neden burdayim diyorum..ama iste bu ozlem duygulari icinde sonradan pisman olacagim bi karar da vemrek istemiyorum... acaba o trafik, insanlarin birbirine saygisizligi, toleranssizligi, konusarak anlasamamak, is yerinde altini ezmekten zevk alan yoneticiler, istedigini giyememek, istedigin hayati yasayamamak, yani kendin olamamak gibi olasiliklar aklima geliyor...sonra yine ozluyorum, yine yalniz hissediyorum, vs...kisir dongu bi nevi..lutfen bana objektif durum analizi yapin ahali ...
0
ben de yurtdışındayken ailemi, istanbulu, arkadaşlarımı, çıkıp kokoreç yemeyi, gece 12 de bile bin tane açık dükkan bulabilmeyi, kısacası buradaki karmaşayı çok özlemiştim. ilk 1 yıl gerçekten de güzeldi fakat oradaki hayatınızı gerçekten özleyeceksiniz buraya gelince. o kadar çok sorun çıkacak ki ailemden uzak olsam da olur diyecek duruma geleceksiniz.
imkanınız varsa gelin 1-2 yıl burada çalışın, yaşayın, özlem giderin. baktınız her şey iyi gidiyor kalırsınız, olmadı dönersiniz. cidden oraları çok özleyeceksiniz, ve pişman olacaksınız dönerseniz.
imkanınız varsa gelin 1-2 yıl burada çalışın, yaşayın, özlem giderin. baktınız her şey iyi gidiyor kalırsınız, olmadı dönersiniz. cidden oraları çok özleyeceksiniz, ve pişman olacaksınız dönerseniz.
0
orada kalın. istanbul bir cehennem. tatillerde gelirsiniz. aileniz de çok özleyince sizi ziyarete gelir. ben kendi çocuğuma da git diyorum.
0
Merhaba,
Kafa patlatmak istemem ve yalnızca şunu söyleyebilirim: Bu ülkede herkes buradan kaçma derdinde. Gerisini siz düşünün. :| Kararı da sizden başka kimse veremez. Sonuçta önemli bir karar veriyorsunuz.
Bol şans.
Kafa patlatmak istemem ve yalnızca şunu söyleyebilirim: Bu ülkede herkes buradan kaçma derdinde. Gerisini siz düşünün. :| Kararı da sizden başka kimse veremez. Sonuçta önemli bir karar veriyorsunuz.
Bol şans.
0
Dönmeyin. Erkekseniz ya da bayansenız ve yaşınız 40'dan büyük ise beni evlatlık alınız. Oraya geleyim. Bayansanız ve yaşınız 30'dan küçük ise benimle evleniniz. Oraya geleyim.
Not: Erkekseniz ve Hollanda'da iseniz yaş farketmez. Benimle evleniniz. Oraya geleyim.
Not 2: Gelme.
Not: Erkekseniz ve Hollanda'da iseniz yaş farketmez. Benimle evleniniz. Oraya geleyim.
Not 2: Gelme.
0
ne gerek var arkadaşım özlemişsin anladım ama duygusal olma. tamam istanbul güzel hoş ama hayat bu. nerede olduğunu bilmiyorum ama bahsettiğine göre güzel şartları olan bir yerdesin. tatillerde gelip biraz alırsın havasını olur biter.
0
Öncelikle bu "aman ne yap et kaç buralardan" geyiklerini pek kaale almamanızı öneririm. Türkiye'de yaşayanlar ne yurt dışındaki şartları biliyor, ne de göreceli olarak Türkiye'dekileri.
Bence gidin İstanbul'da takılın birkaç hafta. Sonra tekrar düşünün.
Bence gidin İstanbul'da takılın birkaç hafta. Sonra tekrar düşünün.
0
yurtdışında çalışarak ekonominizi düzeltebilirsiniz ama türkiyeyi özlersiniz.
türkiyede bazen çalışsanız da işinizde olsa bir anda işsiz kalabilirsiniz ve ekonominiz altüst olabilir. o çok sevdiğiniz yerler beyoğlu vs sizi boğabilir.
yaşınızı bilmiyorum ama bu ülkede bir şeyler yapabilmek, para biriktirmek iyi yaşamak gerçekten çok zor.
en güzeli 1 yıl özleyin sonra bu ülkede ( türkiyede) sadece tatil yapın. sonra yine 1 yıl özleyin.
türkiyede bazen çalışsanız da işinizde olsa bir anda işsiz kalabilirsiniz ve ekonominiz altüst olabilir. o çok sevdiğiniz yerler beyoğlu vs sizi boğabilir.
yaşınızı bilmiyorum ama bu ülkede bir şeyler yapabilmek, para biriktirmek iyi yaşamak gerçekten çok zor.
en güzeli 1 yıl özleyin sonra bu ülkede ( türkiyede) sadece tatil yapın. sonra yine 1 yıl özleyin.
0
passion rules the game
evet.edit: sağdakini daha net olanıyla değiştirdim..
evet.
edit: sağdakini daha net olanıyla değiştirdim..
edit: sağdakini daha net olanıyla değiştirdim..
0
Soldaki şişman gösterir, enine çizgili ya ordan anladım.
Diğeri(sağda kalıyor) güzel bence. Ama ben olsam soldakini alırım, çünkü güzel. Şişman değilimdir.
Edit: Sağdakinin yakasınden iğrendim. Kesinlikle soldaki.
Diğeri(sağda kalıyor) güzel bence. Ama ben olsam soldakini alırım, çünkü güzel. Şişman değilimdir.
Edit: Sağdakinin yakasınden iğrendim. Kesinlikle soldaki.
0
@synick: doğru diyorsun. Aradığın kitap da şurada var: www.nadirkitap.com
Not: Sözlük yazarı olmayanlar da size yardımcı olabilirler.
Not: Sözlük yazarı olmayanlar da size yardımcı olabilirler.
0
@ oldu görüşürüz. teşekkür ederim.
soldaki için bir oy daha kullanabilir miyim. sağdaki gitgide kötü görünüyor. kolları filan da bi tuhaf.
soldaki için bir oy daha kullanabilir miyim. sağdaki gitgide kötü görünüyor. kolları filan da bi tuhaf.
0
emrag
kullanmadığım bir mail adresini almışlar. şifresi de basitti. forgot password sayfası işe yaramadı bende validation page'den bilgileri yolladım. cevap geldi ama bir sorun var gibi. benden maile cevap olarak aynı bilgileri yazmamı mı istiyor yoksa tekrar validation sayfasını mı kullanmamı mı? hayır z
kullanmadığım bir mail adresini almışlar. şifresi de basitti. forgot password sayfası işe yaramadı bende validation page'den bilgileri yolladım. cevap geldi ama bir sorun var gibi. benden maile cevap olarak aynı bilgileri yazmamı mı istiyor yoksa tekrar validation sayfasını mı kullanmamı mı? hayır zaten verdim tüm bilgileri. bana gelen mailin altında da yer alıyor zaten. 24 saat sonra anca geldi cevap. buradan bilgisi olan varsa yazarsa çok sevinirim. 24 saat daha beklemek işkence olacak yoksa.
"Thank you for writing to Windows Live Technical Support. This is Camille and I understand that you need assistance resetting your password. I know how important it is to resolve your issue.
I certainly would want to help you that is why it would be best if you provide us your complete information once you respond to this email.
Without this, we will not be able to proceed with our investigation. Rest assured that we value the security and confidentiality of the information that you will send us, and it will only be used in resolving your particular issue. In this regard, please provide us with the following:
Please put N/A or NONE if the question is not applicable.
1. Your Windows Live ID
2. Your first name and your last name
3. Your date of birth (month/date/year)
4. Your country
"
"Thank you for writing to Windows Live Technical Support. This is Camille and I understand that you need assistance resetting your password. I know how important it is to resolve your issue.
I certainly would want to help you that is why it would be best if you provide us your complete information once you respond to this email.
Without this, we will not be able to proceed with our investigation. Rest assured that we value the security and confidentiality of the information that you will send us, and it will only be used in resolving your particular issue. In this regard, please provide us with the following:
Please put N/A or NONE if the question is not applicable.
1. Your Windows Live ID
2. Your first name and your last name
3. Your date of birth (month/date/year)
4. Your country
"
0
eferuzgaroglu
arkadaşlar notebookumu satıp netbook almak istiyorum taşınabilirlik açısından. özellikleri şunlar:Core2Duo T7200 2.0 ghz işlemci1 gb ram80 gb harddiskNvidia Geforce 7600 ekran kartı15.4 " ekrankart okuycu, bluetooth, kamera, dvd yazıcı, mikrofon gibi standart özellikler.pil ömrü güzel 1 buçuk saat k
arkadaşlar notebookumu satıp netbook almak istiyorum taşınabilirlik açısından. özellikleri şunlar:
Core2Duo T7200 2.0 ghz işlemci
1 gb ram
80 gb harddisk
Nvidia Geforce 7600 ekran kartı
15.4 " ekran
kart okuycu, bluetooth, kamera, dvd yazıcı, mikrofon gibi standart özellikler.
pil ömrü güzel 1 buçuk saat kadar gidiyor.
ekranda ölü piksel falan yok
şeklinde tertemiz bir makine var elimde. benim gönlümden yüksek meblalar geçiyor oyüzden hem size fiyat danışayım hem de almak isteyen varsa sorayım dedim. evet???
Core2Duo T7200 2.0 ghz işlemci
1 gb ram
80 gb harddisk
Nvidia Geforce 7600 ekran kartı
15.4 " ekran
kart okuycu, bluetooth, kamera, dvd yazıcı, mikrofon gibi standart özellikler.
pil ömrü güzel 1 buçuk saat kadar gidiyor.
ekranda ölü piksel falan yok
şeklinde tertemiz bir makine var elimde. benim gönlümden yüksek meblalar geçiyor oyüzden hem size fiyat danışayım hem de almak isteyen varsa sorayım dedim. evet???
0
1000 lira hayatta etmez. sıfırı bile 1000 lira etmez bunun.
edit: arkadaş zaten sıfırını kasdettiyse sadece ikinci cümleyi dikkate al ve "bile"yi at :D
edit: arkadaş zaten sıfırını kasdettiyse sadece ikinci cümleyi dikkate al ve "bile"yi at :D
0
T6600 2.2 ghz işlemci, 4 gb ram, ati 4650 1 gb ram, 320 gb hdd, kamera, bluetooth, dvd yazıcılı 16" ekranlı Acer laptopumu 1500 tlden almışken ve şu ara fiyatı 1300 tlye düşmüşken bu laptop 1000 tl etmez.
500~600 tl arası.
500~600 tl arası.
0
bu ara bende leptop aradığım için fiyatları takip edyorum ve bence o leptopu anca 500e okutursun. daha fazla etmez. yani tabi bulursan adamını 1000 liraya da satarsında orası ayrı:D
edit: bu arada @pichoscosama memnun musun bilgisayarından?
edit: bu arada @pichoscosama memnun musun bilgisayarından?
0
hayali arkadaş
nedir?
nedir?
0
0
arnold schwarzeneger
MSI MS-7309 AnakartAMD Athlon 64 X2 Dual Core 5000+ 2,6 ghz1GB RAMSAMSUNG HD252HJ SCSI Harddisk (250,06 GB)Radeon X1650 Series 512 mb ekran kartıSamsung SyncMaster 19,8" LCD monitorKlavye varCD ROM yokBir de bu işlemcinin performansı sizce intel serisinde hangisine denk gelir yaklaşık olarak?
MSI MS-7309 Anakart
AMD Athlon 64 X2 Dual Core 5000+ 2,6 ghz
1GB RAM
SAMSUNG HD252HJ SCSI Harddisk (250,06 GB)
Radeon X1650 Series 512 mb ekran kartı
Samsung SyncMaster 19,8" LCD monitor
Klavye var
CD ROM yok
Bir de bu işlemcinin performansı sizce intel serisinde hangisine denk gelir yaklaşık olarak?
AMD Athlon 64 X2 Dual Core 5000+ 2,6 ghz
1GB RAM
SAMSUNG HD252HJ SCSI Harddisk (250,06 GB)
Radeon X1650 Series 512 mb ekran kartı
Samsung SyncMaster 19,8" LCD monitor
Klavye var
CD ROM yok
Bir de bu işlemcinin performansı sizce intel serisinde hangisine denk gelir yaklaşık olarak?
0
500 diyorum hepsinin iyi durumda, bayandan temiz kategorisinde olduğunu varsayarak.
ortalama bir sistem ama monitörü çıkarırsanız pek albenisi yok.
benzer bir sistem gördüm 17" lcd monitörlüsü, bir sitede 428,90 isteniyordu.
monitör temizse sistem ve monitör ayrı satış daha kolay olacaktır diye düşünmekteyim.
yinede alırken harcadığınız paranın yarısı kadar bir meblağdan bile az değer biçilebilir.
ortalama bir sistem ama monitörü çıkarırsanız pek albenisi yok.
benzer bir sistem gördüm 17" lcd monitörlüsü, bir sitede 428,90 isteniyordu.
monitör temizse sistem ve monitör ayrı satış daha kolay olacaktır diye düşünmekteyim.
yinede alırken harcadığınız paranın yarısı kadar bir meblağdan bile az değer biçilebilir.
0
bence bu sistemin para edecek parçaları ekran kartı ve monitör. ben aşağı yukarı 400-450 derim.
edit: bir daha düşündüm de 400 anca eder bu. gerçi monitörü büyükmüş. kararsız kaldım lan. ama ram iyi değil. dvd yazıcı da yok. 400 diyelim ona.
edit: bir daha düşündüm de 400 anca eder bu. gerçi monitörü büyükmüş. kararsız kaldım lan. ama ram iyi değil. dvd yazıcı da yok. 400 diyelim ona.
0
griphook
1-2 senedir izlememekte direttiğim Lost dizisinin çekiciliğine yaz sıcaklarının verdiği sıkıntının da etkisiyle kapıldım ve ilk 2 bölümü izledim. Güzel bir diziye benziyor fakat benim sorum başka.Sözlüğe girdim, Lost başlığına tıkladım ve o da ne? 3000'den fazla entry. Karmakarışık olay örgüsü, herk
1-2 senedir izlememekte direttiğim Lost dizisinin çekiciliğine yaz sıcaklarının verdiği sıkıntının da etkisiyle kapıldım ve ilk 2 bölümü izledim. Güzel bir diziye benziyor fakat benim sorum başka.
Sözlüğe girdim, Lost başlığına tıkladım ve o da ne? 3000'den fazla entry. Karmakarışık olay örgüsü, herkesin sahip olduğu farklı teoriler. Herkeste diziyi bir sahiplenme durumu. Sanki bu saatten sonra izleyemeyecekmişim, boşu boşuna uğraşıyormuşum gibi geliyor, neden böyle oluyor?
Bana destek verin, aslansın kaplansın deyin, bir şeyler yapın da izleyeyim şu diziyi yahu, izlemek de istiyorum çünkü!
Sözlüğe girdim, Lost başlığına tıkladım ve o da ne? 3000'den fazla entry. Karmakarışık olay örgüsü, herkesin sahip olduğu farklı teoriler. Herkeste diziyi bir sahiplenme durumu. Sanki bu saatten sonra izleyemeyecekmişim, boşu boşuna uğraşıyormuşum gibi geliyor, neden böyle oluyor?
Bana destek verin, aslansın kaplansın deyin, bir şeyler yapın da izleyeyim şu diziyi yahu, izlemek de istiyorum çünkü!
0
İzle gözün korkmasın.Yaz sıcaklarının verdiği sıkıntıya bire bir ilaç işte. O çok sayıda entry'nin içeriği ne olduğunu değil, ne olacağının üstüne tahminler barındırıyor, sayıca fazla olmalarının sebebi bu olsa gerek.
0
sozlukte yazilanlari takmana gerek yok, ben sozlukteki lost basligini bir kere bile okumadim, okunacak gibi de degil zaten. hic bir seyi takmadan izleyip bitireceksin, en zevklisi oyle. zaten dizi bitince hersey anlasilacak, birak da gizemli kalsin bazi seyler.
0
aynı hislerle prison break izlemeye başladım birkaç ay önce, evdekilerle gece 11 de başlayıp sabah 8 gibi yatmaya gidiyorduk. bu arada okul olduğunu da söylememe gerek yok. izlemeye başlamak için güzel zaman seçmişsin. ayrıca elinde dvd leri falan mı var bilmiyorum ama eğer indirerek izleyeceksen 10 bölüm indirmeden başlama ki sonra beklerken pişman olma :) insanlar bu diziyi 1 hafta bekleyerek nasıl izliyordu diye bir düşünceye kapılacaksın ayrıca, doğaldır.
0
yeni sezonun başlamasına aylar varken, fırsattan faydalanıp bu arada tüm sezonları izlemeni öneririm. vaktin de varmış, oh mis.
evet, lost başlığında binlerce entry var ama bu seni korkutmasın. çünkü bi kaç bölüm izledikten sonra zaten olayları kendi kendine çözmeye başlıyorsun bile. hatta diziyi izlerken sayılardaki gizemi çözmeye çalış, bazı noktalarda bu sayıları kendin keşfetmeye çalış (plaka numarasından çıkar, arada konuşulan laflardan anla, vs.) böylece kendi kendine "aha! lost uzmanı olmak hiç de zor değilmiş" fln diyeceksindir. bunun için sevin. mutlu ol. bir sonraki bölümü izlerken yeni bi şeyler keşfedeceğim diyerek paranoyaklaş. x'e 5 ver... kısa zamanda lost hayranı olduğunu hayretler içerisinde hissedeceksin!
evet, lost başlığında binlerce entry var ama bu seni korkutmasın. çünkü bi kaç bölüm izledikten sonra zaten olayları kendi kendine çözmeye başlıyorsun bile. hatta diziyi izlerken sayılardaki gizemi çözmeye çalış, bazı noktalarda bu sayıları kendin keşfetmeye çalış (plaka numarasından çıkar, arada konuşulan laflardan anla, vs.) böylece kendi kendine "aha! lost uzmanı olmak hiç de zor değilmiş" fln diyeceksindir. bunun için sevin. mutlu ol. bir sonraki bölümü izlerken yeni bi şeyler keşfedeceğim diyerek paranoyaklaş. x'e 5 ver... kısa zamanda lost hayranı olduğunu hayretler içerisinde hissedeceksin!
0
düşün yani, o kadar korkutmuş ki gözmü doğru düzgün rakamlara bile bakamamışım :)
0
ben 5.sezonun ortasında yeter lan ne bu diyerek bıraktım. kendimce makul bir sebebimde var. şöyle ki dizideki gizemleri açıklamak yerine sürekli yeni sürpriz olaylar sokuşturmaya devam ettiler. artık öyle bi noktaya geldi ki lock gay olduğunu açıklasa, ada da sawyer la evlenseler şaşırmıcaktım, o derece !
neyse söylemek istediğim umarım benimle aynı düşüncede olmazsınız ve sonunu getirmeyi başarırsınız.
neyse söylemek istediğim umarım benimle aynı düşüncede olmazsınız ve sonunu getirmeyi başarırsınız.
0
bununla ilgili yapımcıların bi lafı vardı, hatta entry ama bulamam şimdi sanırım. kısaca şöyle bi şeydi hani evet bi grup insan deli gibi sayılar resimler teoriler tarih fizik mizik kasıyolar ama bi grup insan da var sovyır'ın tşörtünü çıkarmasını izlemek istiyo adamlar bu iki gruba da hitap ediyorlar(sanırım böyle bi şeydi).
şöyle diyim çok kafa yormadan da izleyebilirsiniz bırakıp olayın akışına ,hiç gerek yok derin düşünmeye, zaten bir çok takip edilmesi gereken şeyi gözümüze sokuyolar. ben öyle yapıp 4 sezon izledim geçen sene 1 ayda. çok da güzel oluyo yalnız gece izleyince biraz korku paranoya filan oluyo, normal. izleyin mutlaka ya başlı başına desmond için bile izlenir :p
şöyle diyim çok kafa yormadan da izleyebilirsiniz bırakıp olayın akışına ,hiç gerek yok derin düşünmeye, zaten bir çok takip edilmesi gereken şeyi gözümüze sokuyolar. ben öyle yapıp 4 sezon izledim geçen sene 1 ayda. çok da güzel oluyo yalnız gece izleyince biraz korku paranoya filan oluyo, normal. izleyin mutlaka ya başlı başına desmond için bile izlenir :p
0
sene 2008 mart lost hastalığı banada sırayet etmiş durumda sonunda ne olcak ne olcak diye cebelleşiyorum her gün,bir sabah işe giderken arabamın radyosunda sanırım power fm di,dj bayan arkadaş meşhur lost dizisi 2010 a kadar yapımcılarla yeni bir anlaşma yaptı diye bir haber duyduğum an itibariyle lost bitmişti benim için..biz ha bitti nasil bitti öcüler böcekler çıkıcak derken,adamlar 2 sene daha eziyet çektiricekler izleyenlere..istersen seyret ama 3. sezondan sonra aman ne bu ya diyceksin bence..lost yerine heros u tavsiye ederim..seyrettimmi hayır onuda seyretmicem ama tavsiye işde:)
0
imkanım olsa da kafamdan lost'un bütün bölümlerini sildirsem ''eternal sunshine'' misali. şu izleyecek dizi film sıkıntısı çekilen günlerde, inanılmaz şahane olurdu...
0
entrylere bakıp gözünüz korkmasın. hatta o 3000 entry de okumanızı tavsiye ederim. sanırım 3. sezonla birlikte yazarlar da online takip etmeye başlamışlar. biraz deli işi fakat ben her bölümü izledikten sonra o bölümle ilgili yazılanları okudum. en fazla 10 sayfa oluyor bi bölümle iligli yazılanlar zaten. görmediğim, kaçırdığım, aklıma gelmeyen bir çok teoriyi bu entrylerle sağladım.
yani kuru kuru lost izlemek bile mükemmelken, o bölümün entryleri ile çok daha harika bir hal alıyor. biz bir bölüm için 8 ay ara bekledik, hepsini birden izlemeyi o kadar çok isterdim ki sizin gibi :)
yani kuru kuru lost izlemek bile mükemmelken, o bölümün entryleri ile çok daha harika bir hal alıyor. biz bir bölüm için 8 ay ara bekledik, hepsini birden izlemeyi o kadar çok isterdim ki sizin gibi :)
0
tamamen bitmesini bekle bence çünkü izleyenler yıllardır bir sürü mesele üzerine kafa yoruyolar, fizik kuramları, denklemler falan dolaşıyor etrafta ama dizide ortaya konulan tüm gizemler tutarlı bir bütün içinde çözülmemesi ihtimali de az değil(özellikle son sezondan sonra)
izleyen birine sorarsın baktın öyle olmuş izlemezsin. hani dersen ki "olsun sonunda tırt çıksa da bana izlerkenki heyecan yeter" izle o zaman.
insan arkadaşlarıymış gibi özlüyo da lost karekterlerini, biçok açıdan iyi kurgulanmış bi dizi.
izleyen birine sorarsın baktın öyle olmuş izlemezsin. hani dersen ki "olsun sonunda tırt çıksa da bana izlerkenki heyecan yeter" izle o zaman.
insan arkadaşlarıymış gibi özlüyo da lost karekterlerini, biçok açıdan iyi kurgulanmış bi dizi.
0
tannhauser
şimdi şöyle. biz evde iki kişiyiz. asosyallik o boyutlara vardı ki internette bile birileriyle tanışıp muhabbet etmeye tahammülümüz yok! biz tavsiye edeceğiniz oyunu kuralım, bu oyunda ikimiz ayrı bilgisayarlarda ama aynı takımda olalım. görevleri aşalım paşam.not: bahis konusu oyunun, 1,6 ghz dual
şimdi şöyle. biz evde iki kişiyiz. asosyallik o boyutlara vardı ki internette bile birileriyle tanışıp muhabbet etmeye tahammülümüz yok! biz tavsiye edeceğiniz oyunu kuralım, bu oyunda ikimiz ayrı bilgisayarlarda ama aynı takımda olalım. görevleri aşalım paşam.
not: bahis konusu oyunun, 1,6 ghz dual core işlemci, 1 gb ram ve 224 mb ekran kartına sahip bir laptopta takılmadan çalışması gerekmekte.
edit: fps tarzı oyunlar tercih sebebi oluyor. kana doymuyoruz evcek.
not: bahis konusu oyunun, 1,6 ghz dual core işlemci, 1 gb ram ve 224 mb ekran kartına sahip bir laptopta takılmadan çalışması gerekmekte.
edit: fps tarzı oyunlar tercih sebebi oluyor. kana doymuyoruz evcek.
0
splinter cell chaos theory nin öyle bir seçeneği olması gerek tam emin değilim ama.
0
mmorpg işine girin bence. dungeons and dragons online iyidir mesela.
kesmez diyorsan heroes 3, CnC generals + zero hour
kesmez diyorsan heroes 3, CnC generals + zero hour
0
controldenied
Şimdi elimizde 100mg tablet şeklinde bir ilaç var diyelim. Bunu ortadan ikiye böldüğümüzde iki adet 50mg hapımız mı olur? Nasıl işliyor bu düzen?
Şimdi elimizde 100mg tablet şeklinde bir ilaç var diyelim. Bunu ortadan ikiye böldüğümüzde iki adet 50mg hapımız mı olur? Nasıl işliyor bu düzen?
0
yamuluyorsam eczacı arkadaslar duzeltsin...
bildigim kadariyla tabletlerin karisimlari homojen oluyor. yani, tablet her yerinde ayni miktar ve ozellikli kimyasal madde barindiriyor.
bildigim kadariyla tabletlerin karisimlari homojen oluyor. yani, tablet her yerinde ayni miktar ve ozellikli kimyasal madde barindiriyor.
0
evet öyle oluyore. misal 100mg vigrande'yi 2 ye bölersen 2 adet 50'lik vigrande'n olmuş oluyor. çok fonksiyonel.
0
ortasinda yarik cizgisi olan ve ayni zamanda etrafinda tabaka olmayan tabletler ikiye bolunebilir sadece, digerlerini ikiye kesmek ilacin kullanim amacini bozabilir.
edit: yarik cizgi ne ya, centikmis :)
edit: yarik cizgi ne ya, centikmis :)
0
pichoscosama
Yoksa vista'da ben mi yapamadım.
Yoksa vista'da ben mi yapamadım.
0
host dosyası sadece youtube da işe yarıyor. dns ayarı ile yaparsan her siteye girebilirsin. sadece youtube değil. www.opendns.com sana yardımcı olabilir.
0
Zaten opendns ayarlı. Ama youtube ipleri bloklu olduğu için o işe yaramaz. host dosyasından youtube'un diğer bloklanmamış IP'si youtube.com adresine eşlerştirilmeli. Hep yaptığım işdi ama Vista'da olmadı.
0
opendns her şeye çözüm.. hosts ile uğraşmayın, opendns ile giremediğim site yok.
not: hiçbir şekilde hosts dosyamla oynamadım, sadece opendns ayarlarını yaptım. herhangi bir sorunla karşılaşmıyorum..
not: hiçbir şekilde hosts dosyamla oynamadım, sadece opendns ayarlarını yaptım. herhangi bir sorunla karşılaşmıyorum..
0
hosts dosyana şu satırları ekle:
208.117.236.69 youtube.com
208.117.236.69 www.youtube.com
kaydederken de uzantısının txt olmamasına dikkat et
208.117.236.69 youtube.com
208.117.236.69 www.youtube.com
kaydederken de uzantısının txt olmamasına dikkat et
0
opendns bazen açmıyor ya da bazen hizmet tamamen kesintiye uğruyor ve bu yüzden bütün internet bağlantısı etkileniyor. en temizi hosts dosyası ile girmek.
0
pichoscosama
Harita üstünde askerleri, taktiği belirleyip, savaşı kazanan/kaybeden bir general olabileceğim bir oyun arıyorum. C&C tarzı askerlere birebir katkım olmasın.
Harita üstünde askerleri, taktiği belirleyip, savaşı kazanan/kaybeden bir general olabileceğim bir oyun arıyorum. C&C tarzı askerlere birebir katkım olmasın.
0
20.yy için hearts of iron serisi,
daha önceki çağlar için europa universalis serisi.
ikisi de paradox interactive'in
*hearts of iron
*hearts of iron 2
*hearts of iron 2 doomsday
*europa universalis
*europa universalis 2
*europa universalis 3
*europa universalis rome
daha önceki çağlar için europa universalis serisi.
ikisi de paradox interactive'in
*hearts of iron
*hearts of iron 2
*hearts of iron 2 doomsday
*europa universalis
*europa universalis 2
*europa universalis 3
*europa universalis rome
0
Tavsiyeler için sağolun.
Civilization ve Total War olmaz. Onlarda askere müdahele var.
Civilization ve Total War olmaz. Onlarda askere müdahele var.
0
great battles of alexander dediginiz tarza biraz daha yakindi sanki. great battles of caesar ve great battles of hannibal da varmis. 10 yildan eski oyunlar ama, grafikler de ona gore
www.gamespot.com
www.gamespot.com
0
hearts of iron'a bakmadıysan es geçme. enfesti. tabii bana göre. benzeri oyun oynamadığımdan da olabilir.
başlığına baktım da bu kadarını beklemiyordum. herkes aynı fikirde.
bir de chariots of war vardı böyle. ehehe. sakın bakma.
başlığına baktım da bu kadarını beklemiyordum. herkes aynı fikirde.
bir de chariots of war vardı böyle. ehehe. sakın bakma.
0
hearts of iron, europa universalis gibi paradox interactive oyunlari aradigin tarzda oyunlar. yakinda hearts of iron 3 cikacak. bir de war in the pacific var ama o biraz daha agir.
0
Hearts of Iron ve Europa Universalis'in resimlere baktım. Civilization'a benzettim ben. Öyleyse eğer aslı varken onlarla vakit kaybettirmeyin bana. :)
0
vito andolini
öncelikle (bkz: #16383169)salt okunurluk kalkmıyor. kimse bana attrib'ten bahsetmesin işe yaramıyor. bu derdi çözen beri gelsin kafayı sıyırmak üzereyim.
öncelikle (bkz: #16383169)
salt okunurluk kalkmıyor. kimse bana attrib'ten bahsetmesin işe yaramıyor. bu derdi çözen beri gelsin kafayı sıyırmak üzereyim.
salt okunurluk kalkmıyor. kimse bana attrib'ten bahsetmesin işe yaramıyor. bu derdi çözen beri gelsin kafayı sıyırmak üzereyim.
0
Oncelikle diye verdigin linkte sorunla ilgili bilgi yok. Buraya da yazmamissin.
Istersen kullandigin isletim sistemini soyle. Hangi dosya/klasorde ne islemi yapmaya calistigini, hangi kullanici hesabi ile yaptigini anlat.
Istersen kullandigin isletim sistemini soyle. Hangi dosya/klasorde ne islemi yapmaya calistigini, hangi kullanici hesabi ile yaptigini anlat.
0
Windows Xp Pro Sp2-3 (ikisinde de var aynı problem)
Administrator hesabı kullanıyorum
Problem sadece klasörlerde var. Klasör öznitelikleri değişmiyor. Sürekli olarak salt okunur işaretli. Dosyalar için öyle bir sıkıntı yok. Güvenli kip de işe yaramıyor. Windows 7'yi bile denedim onda da aynı sıkıntı. Dos da işe yaramıyor.
Administrator hesabı kullanıyorum
Problem sadece klasörlerde var. Klasör öznitelikleri değişmiyor. Sürekli olarak salt okunur işaretli. Dosyalar için öyle bir sıkıntı yok. Güvenli kip de işe yaramıyor. Windows 7'yi bile denedim onda da aynı sıkıntı. Dos da işe yaramıyor.
0
Salt okunuru kaldırıp ne yapmak istediğini yazarsan yardımcı olabiliriz sanırım...
0
php server kuruyorum, kurulan scriptler yükleme yapacakları esnada klasörler salt okunursa dosyaları kopyalamıyor. bu yüzden dert oluyor. yoksa cehennemin dibine kadar, salt okunur kalsın...
0
şimdi php ile dosya yazarken administrator hesabı kullanılmıyor sanırım , apache'nin kendi kullandığı kullanıcı ile o klasörleri yaratıyor ve bu yüzden de sanırım yetki sıkıntısı çıkartıyor.
servislerden apache servisini çalıştıran user'ı administrator olarak ayarlamak ve mevcut klasörün yetkisini "everyone" için tam kontrol verirsen belki işin görülebilir.
servislerden apache servisini çalıştıran user'ı administrator olarak ayarlamak ve mevcut klasörün yetkisini "everyone" için tam kontrol verirsen belki işin görülebilir.
0
support.microsoft.com
"klasörlerin salt okunur olması" diye bir şey olmadığı yazıyor çeşitli yerlerde, sadece içindeki dosyalar değiştiriliyormuş check box'larla.
bu arada localhost'a mı kuruyorsunuz php server'ı, anlamadım tam olarak. internetteki dosyaların permission'ları olur bildiğim kadarıyla, read-only vs. yerine. 600, 644, 666 gibi.
"klasörlerin salt okunur olması" diye bir şey olmadığı yazıyor çeşitli yerlerde, sadece içindeki dosyalar değiştiriliyormuş check box'larla.
bu arada localhost'a mı kuruyorsunuz php server'ı, anlamadım tam olarak. internetteki dosyaların permission'ları olur bildiğim kadarıyla, read-only vs. yerine. 600, 644, 666 gibi.
0
@alwaysdrunk
easyphp kurdum, kurumla gelen apache, hizmetler bölümüne eklemiyor. dolayısıyla yetki ataması yapamıyorum.
@moroff
localhosta kuruyorum php'yi. verdiğiniz linki de okudum. google da araştırınca tr-ing. farketmez hemen hemen herkes aynı linke bakmış ama hiç işe yaramadı. doğru düzgün çözüm önerebileni de görmedim açıkçası.
@all
çoğu yerde de formatın çare olmadığı yazmakta. olayın mantığı nedir hala anlayabilmiş değilim.
easyphp kurdum, kurumla gelen apache, hizmetler bölümüne eklemiyor. dolayısıyla yetki ataması yapamıyorum.
@moroff
localhosta kuruyorum php'yi. verdiğiniz linki de okudum. google da araştırınca tr-ing. farketmez hemen hemen herkes aynı linke bakmış ama hiç işe yaramadı. doğru düzgün çözüm önerebileni de görmedim açıkçası.
@all
çoğu yerde de formatın çare olmadığı yazmakta. olayın mantığı nedir hala anlayabilmiş değilim.
0
dambil
bölümde kesinlikle en çok değer verdiğim hocalardan birisi ve sanki en fazla değer vereceğim hocayla garip bir şekilde tartışmaya girmek üzereyim. yani olayı ta anlatamam fakat, geçmişte bana yardımcı olmuştu, en zor dönemimde belki sakinleşmemi sağlamıştı. işte sonrasında ise bence gayet önemli bir
bölümde kesinlikle en çok değer verdiğim hocalardan birisi ve sanki en fazla değer vereceğim hocayla garip bir şekilde tartışmaya girmek üzereyim. yani olayı ta anlatamam fakat, geçmişte bana yardımcı olmuştu, en zor dönemimde belki sakinleşmemi sağlamıştı. işte sonrasında ise bence gayet önemli bir konuda maillerime cevap vermemesi yüzünden hafif sert bir mail attım. sanki bir tartışma zeminini de hazırladım.
işte şimdi yol göstermeniz gereken şey, akademik kariyerimi pek önemsemiyorum sanki ama şimdi ne yapmalı kişisel hislerden, duygulardan taviz vermeyip hoca ile tartışmalı mı yoksa suyuna mı gitmeli? (yani istese yakar mı öğrencilik hayatını ama yakacak bir hoca değil gibi ya. gerçi çok kızdırınca yakar. anladınız bilemedim)
hadi yol gösterin, lütfen..
(sonuna lütfen yazmadığım için cevap gelmediğini düşündüm, onu ekledim=)
işte şimdi yol göstermeniz gereken şey, akademik kariyerimi pek önemsemiyorum sanki ama şimdi ne yapmalı kişisel hislerden, duygulardan taviz vermeyip hoca ile tartışmalı mı yoksa suyuna mı gitmeli? (yani istese yakar mı öğrencilik hayatını ama yakacak bir hoca değil gibi ya. gerçi çok kızdırınca yakar. anladınız bilemedim)
hadi yol gösterin, lütfen..
(sonuna lütfen yazmadığım için cevap gelmediğini düşündüm, onu ekledim=)
0
madem böyle sana iyiliği geçmiş bir insan hemen harcama bana kalırsa ne belli adamın(cinsiyet ayrımsız adam diye devam ediyorum anla) çocuğumu hasta , manitasıylamı kavgalı veya borcamı girdi kim bilir.öğrenmeye çalış hocam nasılsınız gibisinden tabi büyük ihtimal anlatmayacaktır ama en azından bi ipucu verir belki.
0
En zor zamaninda yaninda olan bir insana, birkac mail'ine cevap ver(e)medigi icin sert uslup kullaniyorsan hatalisin bence. Hatani kabul et, "Kusura bakmayin, sizin de kendinize gore sorunlarinizin olabilecegini dusunemedim" gibilerinden. layer26'nin soyledigi gibi, ozel hayatlarda neler yasaniyor bilemeyiz.
0
aslında tamamen kişiliğine bağlı bir olay ki konuyu da sen bilioken en iyi kararı sen verirsin. ne olursa olsun ayıya dayı deme bence bildiğin yoldan yürü.
0
menfaatin olan kisi ile tartismaya girmesen? mezun olduktan sonra "soyle bir olay vardi hatirlar misin, ha, sana laflar hazirladim gel simdi" dersin..
0
ya hocanın mail'e cevap verememesi son derece normal. ben aa beklediğim dersten ikinci vizeden sonra hocaya mail attım, "hocam daha yüksek not bekliyordum, noluyo" gibisinden. kadın dönem sonunda notları verdi, aa geldi, sömestr'den sonra ilk derste "biri bana mail atmış" diye başladı konuşmaya, beni de bi güzel cilaladı milletin içinde.
0
Demişsin ki;
"geçmişte bana yardımcı olmuştu, en zor dönemimde belki sakinleşmemi sağlamıştı."
Ve gene demişsin ki?;
"bence gayet önemli bir konuda maillerime cevap vermemesi yüzünden hafif sert bir mail attım"
Galiba bir psikoloğa gitmen lazım.
"geçmişte bana yardımcı olmuştu, en zor dönemimde belki sakinleşmemi sağlamıştı."
Ve gene demişsin ki?;
"bence gayet önemli bir konuda maillerime cevap vermemesi yüzünden hafif sert bir mail attım"
Galiba bir psikoloğa gitmen lazım.
0
pichoscosama
Sevgili Flash severler,Bir movie clip içindeki (mcmenu instance nameli) butona tıklayınca---------------------on (release) { var textpage='mcanasayfa'; _root.mctext.gotoAndPlay(2);}---------------------var. mctext instance nameli moviclip içinde mctextbgopen instance nameli moviclipin son framinde,
Sevgili Flash severler,
Bir movie clip içindeki (mcmenu instance nameli) butona tıklayınca
---------------------
on (release) {
var textpage='mcanasayfa';
_root.mctext.gotoAndPlay(2);
}
---------------------
var.
mctext instance nameli moviclip içinde mctextbgopen instance nameli moviclipin son framinde, gene mctext içinde bulunan mcanasayfa çalışsın diye,
----------------------------------
_root.mctext.mcanasayfa.gotoAndPlay(2);
----------------------------------
var ve gayet düzgün çalışıyorken
---------------------------------
qwerty=_root.mcmenu.textpage;
_root.mctext.qwerty.gotoAndPlay(2);
---------------------------------
yapınca işe yaramıyor. Ama textpage variable düzgünce buraya geliyor mu diye aşadaki kodu yazdığımda
------------------------------------
qwerty=_root.mcmenu.textpage;
asdfg.text=qwerty;
------------------------------------
text input'ta mcanasayfa yazısı çıkıyor da.
Sorun nedir?
Bir movie clip içindeki (mcmenu instance nameli) butona tıklayınca
---------------------
on (release) {
var textpage='mcanasayfa';
_root.mctext.gotoAndPlay(2);
}
---------------------
var.
mctext instance nameli moviclip içinde mctextbgopen instance nameli moviclipin son framinde, gene mctext içinde bulunan mcanasayfa çalışsın diye,
----------------------------------
_root.mctext.mcanasayfa.gotoAndPlay(2);
----------------------------------
var ve gayet düzgün çalışıyorken
---------------------------------
qwerty=_root.mcmenu.textpage;
_root.mctext.qwerty.gotoAndPlay(2);
---------------------------------
yapınca işe yaramıyor. Ama textpage variable düzgünce buraya geliyor mu diye aşadaki kodu yazdığımda
------------------------------------
qwerty=_root.mcmenu.textpage;
asdfg.text=qwerty;
------------------------------------
text input'ta mcanasayfa yazısı çıkıyor da.
Sorun nedir?
0
Şu anda yüklü olmadığı için deneyemiyorum, lakin eval() denediniz mi qwerty üzerinde?
O biçimde olması gerekli mantık olarak; qwerty string olduğuna göre.
O biçimde olması gerekli mantık olarak; qwerty string olduğuna göre.
0
Burada MC path hatası var gibi.
Ne neyin altında anlamak mümkün değil yazdıklarınızdan.
---------------------------------
qwerty=_root.mcmenu.textpage;
_root.mctext.qwerty.gotoAndPlay(2);
---------------------------------
Burada eğer "root" altında "mcmenu" altında "textpage" var ise, ona referans vermiş oluyorsunuz qwerty isimli var ile. Yani o variable, bir MC instance'a refere ediyor. Dolayısı ile, alttaki gotoAndPlay(2) şuna dönüyor: _root.mctext._root.mcmenu.textpage.gotoAndPlay(2);
Ha yok o path yanlış; yani bu 2 MC direk root altında değil ise, string olarak yazıp, eval fonksiyonu ile ya da köşeli parantez ile erişmeniz/kullanmanız gerekmekte.
Örnek yazayım kendim:
root -> upper -> lower
gibi bir hiyerarşide 2 tane MC var.
----
_root.upper.lower.gotoAndPlay(2)
----
yaparak lower'ı oynatabiliyorum, burada sorun yok.
Bunun yerine şöyle de yapabilirim:
----
var mypath:String = "lower";
_root.upper[mypath].gotoAndPlay(2);
----
Ya da şunu yapabilirim:
----
var mypath:String = "_root.upper.lower";
eval(mypath).gotoAndPlay(2);
----
Bilemiyorum sorunu problemi doğru mu anladım; dediğim gibi MC hiyerarşisi anlaşılır değil.
Ne neyin altında anlamak mümkün değil yazdıklarınızdan.
---------------------------------
qwerty=_root.mcmenu.textpage;
_root.mctext.qwerty.gotoAndPlay(2);
---------------------------------
Burada eğer "root" altında "mcmenu" altında "textpage" var ise, ona referans vermiş oluyorsunuz qwerty isimli var ile. Yani o variable, bir MC instance'a refere ediyor. Dolayısı ile, alttaki gotoAndPlay(2) şuna dönüyor: _root.mctext._root.mcmenu.textpage.gotoAndPlay(2);
Ha yok o path yanlış; yani bu 2 MC direk root altında değil ise, string olarak yazıp, eval fonksiyonu ile ya da köşeli parantez ile erişmeniz/kullanmanız gerekmekte.
Örnek yazayım kendim:
root -> upper -> lower
gibi bir hiyerarşide 2 tane MC var.
----
_root.upper.lower.gotoAndPlay(2)
----
yaparak lower'ı oynatabiliyorum, burada sorun yok.
Bunun yerine şöyle de yapabilirim:
----
var mypath:String = "lower";
_root.upper[mypath].gotoAndPlay(2);
----
Ya da şunu yapabilirim:
----
var mypath:String = "_root.upper.lower";
eval(mypath).gotoAndPlay(2);
----
Bilemiyorum sorunu problemi doğru mu anladım; dediğim gibi MC hiyerarşisi anlaşılır değil.
0
@lex;
Sen ilk mesajda evalden bahsedince biraz araştırdım.
---------------------------------
qwerty=_root.mcmenu.textpage;
_root.mctext.qwerty.gotoAndPlay(2);
---------------------------------
yerine
---------------------------------
qwerty=_root.mcmenu.textpage;
_root.mctext[qwerty].gotoAndPlay(2);
---------------------------------
yapınca çalıştı. Sağolasın.
Sen ilk mesajda evalden bahsedince biraz araştırdım.
---------------------------------
qwerty=_root.mcmenu.textpage;
_root.mctext.qwerty.gotoAndPlay(2);
---------------------------------
yerine
---------------------------------
qwerty=_root.mcmenu.textpage;
_root.mctext[qwerty].gotoAndPlay(2);
---------------------------------
yapınca çalıştı. Sağolasın.
0
pichoscosama
Hem ekşisözlük hem de ekşiduyuru'da baktım, işe yarar bilgi yok. Ne işe yarar bu Twitter? Cuma'ya gittim, gelcem tabelasından farkı var mı? Facebook varken bu ne işe yarar? ABD'de ki bu Twitter çılgınlığı da nedir? Bu 140 karakter kısıtlaması da nedir?Lütfen 140 harfden az olmamak kaydıyla açıklayın
Hem ekşisözlük hem de ekşiduyuru'da baktım, işe yarar bilgi yok. Ne işe yarar bu Twitter? Cuma'ya gittim, gelcem tabelasından farkı var mı? Facebook varken bu ne işe yarar? ABD'de ki bu Twitter çılgınlığı da nedir? Bu 140 karakter kısıtlaması da nedir?
Lütfen 140 harfden az olmamak kaydıyla açıklayınız?
Lütfen 140 harfden az olmamak kaydıyla açıklayınız?
0
evet aynı söylediğin gibi. bir nevi "şu anda ne yapıyorsun" uygulaması diyebiliriz.
0
"twitter" sana ortamı açmış, "buyrun size gayet basitçe bir ortam, ne yaparsanız yapın bu ortamda, fikirlerinizi uygulayın" demiş.. "şu anda ne yaptığını" yazdığın bir yer var, ne yaptığını yazıyorsun..
olaya çok düz mantık bakarsan böyle..
ancak bu twitter üzerinden o kadar fikirler, applicationlar, ıvırlar, zıvırlar, hedeler, hödöler geliştirdiler ki.. insanların çok hoşuna gitti bu..
biraz araştırmak lazım nette, twitter sayesinde yapılabilenleri ;)
olaya çok düz mantık bakarsan böyle..
ancak bu twitter üzerinden o kadar fikirler, applicationlar, ıvırlar, zıvırlar, hedeler, hödöler geliştirdiler ki.. insanların çok hoşuna gitti bu..
biraz araştırmak lazım nette, twitter sayesinde yapılabilenleri ;)
0
özellikle web sitesi duyuruları, şirket duyuruları, onlardan anlık haberler falan almak için kullanılabiliyor ama evdeki adam "şu anda yemek yiyorum" yazınca ne anlamı oluyor onu ben de merak ediyorum.
0
ekşiduyuru ve ekşi'deki yazılanlardan ne olduğunu anlıyorsun ama anlam veremiyorsun. sorun burda. bir web sayfasına kısa mesaj gönderme olayı işte. başka bi açıklaması yok. "bir de şunu yapabilirsin twitter ile" diye söyleyebileceğim ikinci bir özelliği yok yani.
0
"yedigim her haltı insanlara duyurmalıyım" hedesi.
facebook ciktiginda da "b.k mu var" demistim, aha buna da diyorum.. sahipleri yakında milyar dolarlık adamlar olur ben göbegimi kasirken.
facebook ciktiginda da "b.k mu var" demistim, aha buna da diyorum.. sahipleri yakında milyar dolarlık adamlar olur ben göbegimi kasirken.
0
micro-blogging. temelde bloglardan hicbir farki yok. sadece 140 karakter sinirli filan. insanlar bloglari nasil teshir icin kulalnabiliyorsa twitter'da öyle kullanilabilir. ama esas faydasi olan biteni canli olarak aktarmak ve takip etmek.
search.twitter.com 'a gir trending topics'lerden birine tikla ne demek istedigimi görürsün.
search.twitter.com 'a gir trending topics'lerden birine tikla ne demek istedigimi görürsün.
0
Açıklamalarınız için teşekkürler.
Fakat hala ABD'deki Twitter çılgınlığına kafam basmadı.
Bakın blog olayını anlıyor ve destekliyorum. Blogger, Wordpress, MySpace, Facebook, kullanmasam da Yonca gayet mantıklı bir amaca hizmet eden şeyler. İş microblogging'e gelince koca bir "?".
Fakat hala ABD'deki Twitter çılgınlığına kafam basmadı.
Bakın blog olayını anlıyor ve destekliyorum. Blogger, Wordpress, MySpace, Facebook, kullanmasam da Yonca gayet mantıklı bir amaca hizmet eden şeyler. İş microblogging'e gelince koca bir "?".
0
abd de özellikle bir çok ünlü kullanıyo twitter'ı ve onu takip eden fanlarıyla twitter üzerinden konuşuyolar. birbirlerine twitter üzerinden laf sokuyolar, günlük fotolarını ordan yayınlıyolar vs. bende kerametini pek anlamış diilim ama "tweetlemek" gibi bir kelime soktu konuşma diline.
0
layouter
diyelim evli bir cift var. adam gitti bir piyango bileti aldi, bilete de yuklu bir ikramiye cikti. sonrasinda da adam kadindan (ya da kadin adamdan) bosanmaya karar verdi. bu durumda bilet bolusulur mu, yoksa adama mi kalir? peki mesela adam ikramiye kazandigini kadindan saklayarak bosanma davasi ac
diyelim evli bir cift var. adam gitti bir piyango bileti aldi, bilete de yuklu bir ikramiye cikti. sonrasinda da adam kadindan (ya da kadin adamdan) bosanmaya karar verdi. bu durumda bilet bolusulur mu, yoksa adama mi kalir? peki mesela adam ikramiye kazandigini kadindan saklayarak bosanma davasi acarsa sorunun cevabi degisir mi? ya da daha genel olarak davayi kimin, nicin actigi ve art niyetli olup olmadigi bu sorunun cevabini degistirir mi?
it could happen to you diye bir filmin konusunu okudum da, oradan aklima takildi bu soru ve varyasyonlari :)
it could happen to you diye bir filmin konusunu okudum da, oradan aklima takildi bu soru ve varyasyonlari :)
0
Ne çıkıp çıkmayacağı belli olmayan piyango bileti kişisel bir üründür, yani evlilik mahsülü olarak değerlendirilmez. Kime çıktıysa onun olur para. Boşansalar da boşanmasalar da. Boşandıktan sonra da çıksa önce de.
Aynısı bir adam İddaa'dan 500 bin tl kazansa da geçerlidir. Bunlar ev eşyası değildir. O yüzden. Oynarken verilen para ortak değildir, adamın harçlığıdır, o yüzden. Kişisel parasıdır, beraber taksit ödememiştir çiftler, o yüzden.
oldu görüşürüz
Aynısı bir adam İddaa'dan 500 bin tl kazansa da geçerlidir. Bunlar ev eşyası değildir. O yüzden. Oynarken verilen para ortak değildir, adamın harçlığıdır, o yüzden. Kişisel parasıdır, beraber taksit ödememiştir çiftler, o yüzden.
oldu görüşürüz
0
bölüşülmez. bilet kiminse onun kazancıdır. piyango çıktıktan sonra ortada başka bir sebep yokken boşanmaya kalkarsa çok yüklü bir tazminat öder kendisine piyango çıkan. saklayıp önce boşanması ve daha sonra parayı alması pek bir şey değiştirmez. boşanılan kişi dava açar ve ilk seferden daha yüklü bir tazminat öder piyango çıkan kişi. elbetteki art niyet çok önemli.
0
eferuzgaroglu
Arkadaşlar erken sayılabilecek yaşta(22) bir evlilik yaptım. Başta herşey güzeldi tabi. Özellikle ilk 1 yıl rüya gibi geçti. Ama şimdi ruhum yorulmuş durumda. Eve gidesim gelmiyor inanın. Buna ne derler bilmiyorum aşk mı bitti, yoksa sıkıldım mı anlamıyorum ama tek bildiğim artık evliliğe katlanamıy
Arkadaşlar erken sayılabilecek yaşta(22) bir evlilik yaptım. Başta herşey güzeldi tabi. Özellikle ilk 1 yıl rüya gibi geçti. Ama şimdi ruhum yorulmuş durumda. Eve gidesim gelmiyor inanın. Buna ne derler bilmiyorum aşk mı bitti, yoksa sıkıldım mı anlamıyorum ama tek bildiğim artık evliliğe katlanamıyorum. Boşanma düşüncesini şimdilik yapamam çocuğum var... Üstelik görünüşte çok mutluyuz eşimle ona ben boşanmak istiyorum dersem anlamsız gelir.
Size sormak istediğim neler yapabilirim bu buhrandan kurtulmak için? Yeni kaçamaklar demeyin onlar daha beter dibe sürüklüyor... Nasıl canlandırabilirim evliliğimi?
Size sormak istediğim neler yapabilirim bu buhrandan kurtulmak için? Yeni kaçamaklar demeyin onlar daha beter dibe sürüklüyor... Nasıl canlandırabilirim evliliğimi?
0
evli değilim fakat bence mutsuzluğunun kesin olarak evlilikten dolayı olduğu konusunda emin olmalısın. iş hayatın, sosyal yaşantın vs. gibi konulara biraz daha odaklanabilirsin.
ve l'ultimo bacio'yu izlemeni tavsiye ederim.
ve l'ultimo bacio'yu izlemeni tavsiye ederim.
0
bence eşinle paylaşmalısın bu durumu. çok entel olacak türk aile yapısı için ama evlilik terapisi diye bişey var. türkiyede pek bilinmiyor ama ecnebiler çok gidiyor. benim tavsiyem budur.
0
Ah be evladım, niye o kadar erken evlendiniz?
Anladığım kadarıyla karınız cadaloz bişi değil, olsa içinizi dökerdiniz.
Sizi evinizden soğutan şey nedir? Bu kadar küçük yaşta bir evin yükünü sırtlamak olabilir mi? Ya da çocuk (bebek henüz galiba) doğunca evde ikinci pilana atılmanız mı? Başka bir şey belkide?
Anladığım kadarıyla karınız cadaloz bişi değil, olsa içinizi dökerdiniz.
Sizi evinizden soğutan şey nedir? Bu kadar küçük yaşta bir evin yükünü sırtlamak olabilir mi? Ya da çocuk (bebek henüz galiba) doğunca evde ikinci pilana atılmanız mı? Başka bir şey belkide?
0
teşekkür ederim arkadaşlar önerileriniz için. eşime durumu açamam sorun yarattığımı düşünür üstelik yeni doğum yaptı bu şekildeyken ona ben evlilikten bıktım diyemem. niye erken evlendim inanın ben de bilmiyorum. bekarlık hayatımı özlüyorum sanırım. istediğim saatte eve girdiğim günleri. evet evlilik yükünü sırtlamak yoruyor beni... bilemiyorum ne yapacağım..
0
evli değilim ama bu konu ile ilgili bazı düşüncelerim var;
bence bu sıkınıtılı hal evlilikten değilde her günün birbirine benzer olması, sıradanlık ve sorumluluklar boğmuş seni.
çok aktif bir bekar hayatı yaşamış isen normaldir, çocuk küçükse(ki öyle) bence onu düşün ve ona vakit ayır. genelde insanlar eşleriyle devamlı kapışsa bile, çocuk olduktan sonra ev içerisinde hem evlilik hem de çiftlerde canlılık gözlenir ama sizde tam tersi olmuş.
çocuk biraz daha büyüdüğünde eşin ile birlikte eşinin ailesinin yanına kısa bir tatile falan gönder. o arada biraz yanlız kalıp bu buhranı eşine ve çocuğuna yansıtmadan atlatmak en iyisi sanırım.
bence bu sıkınıtılı hal evlilikten değilde her günün birbirine benzer olması, sıradanlık ve sorumluluklar boğmuş seni.
çok aktif bir bekar hayatı yaşamış isen normaldir, çocuk küçükse(ki öyle) bence onu düşün ve ona vakit ayır. genelde insanlar eşleriyle devamlı kapışsa bile, çocuk olduktan sonra ev içerisinde hem evlilik hem de çiftlerde canlılık gözlenir ama sizde tam tersi olmuş.
çocuk biraz daha büyüdüğünde eşin ile birlikte eşinin ailesinin yanına kısa bir tatile falan gönder. o arada biraz yanlız kalıp bu buhranı eşine ve çocuğuna yansıtmadan atlatmak en iyisi sanırım.
0
hocam;
evlilik sorumlulukların,mutlulukların,kazançların ve kayıpların paylaşıldığı bir yapı malumunuz üzerine. adı üzerinde paylaşmak. eğer sürekli olarak yükün fazlasını üzerine alırsan sıkılırsın,yorulursun. o yüzden dengeli şekilde paylaşmak en güzeli. ama doğum gibi bazı özel durumlar hariç tabii. bu tip özel durumlarda tabiiki yükü sırtlanmak gerekiyor.
sabır diyorum size. eşinizi gerçekten seviyorsanız ve ve ve en önemlisi saygı duyuyorsanız herşey kendi kendine gelecektir.
hele o ufaklık bir büyüsün, evin içinde babba babba diye dolanmaya başlasın. ahh ah, ondan daha fazla mutluluk verici bir duygu var mıdır hayatta.
unutmayın eve geç gelip, arkadaşlarla kafede barda takılmak eğlenceli gelebilir. ama mutlu bir yuvanın huzuru ve güveni hiçbirşeyle değişilmez. hayatta en sağlam kapınız eşiniz. bunu unutmayın.
size ve eşinize mutluluklar, miniğe de sağlıklı günler dilerim.
evlilik sorumlulukların,mutlulukların,kazançların ve kayıpların paylaşıldığı bir yapı malumunuz üzerine. adı üzerinde paylaşmak. eğer sürekli olarak yükün fazlasını üzerine alırsan sıkılırsın,yorulursun. o yüzden dengeli şekilde paylaşmak en güzeli. ama doğum gibi bazı özel durumlar hariç tabii. bu tip özel durumlarda tabiiki yükü sırtlanmak gerekiyor.
sabır diyorum size. eşinizi gerçekten seviyorsanız ve ve ve en önemlisi saygı duyuyorsanız herşey kendi kendine gelecektir.
hele o ufaklık bir büyüsün, evin içinde babba babba diye dolanmaya başlasın. ahh ah, ondan daha fazla mutluluk verici bir duygu var mıdır hayatta.
unutmayın eve geç gelip, arkadaşlarla kafede barda takılmak eğlenceli gelebilir. ama mutlu bir yuvanın huzuru ve güveni hiçbirşeyle değişilmez. hayatta en sağlam kapınız eşiniz. bunu unutmayın.
size ve eşinize mutluluklar, miniğe de sağlıklı günler dilerim.
0
öncelikle,
evet erken bir evlilik olmuş ama her evlilik erkendir...
bir takım problemleriniz var belli ki, her evlilikte olabilir bazılarında bu sorun aşılır ve devam eder, bazılarında sorunu çözemeyip bitirirsiniz.
ama ne yaparsanız yapın düzgün bir zamanda yapın.
anladığım kadarıyla eşinizi seviyorsunuz ama evliliğin getirdiği yük ve sınırlamalar ağır geliyor. bu o kadar insani ki... önünüzde kocaman bir dünya var ve siz o dünyanın içinde tek bir kişiye bağlanmış ve kurallarla sarılmış halde yaşıyorsunuz.
ama eşiniz yeni doğum yapmış. pek çok kadın doğumdan sonra post partum sendromu denilen bir bunalım yaşar. zaten 9 aydır hamile oluşu, vücudunun bozulması vs derken, ne kadar mutluluk verici de olsa bebekle birlikte daha bir sürü problemin içine batmış durumdadır. baba ne kadar yardımcı olursa olsun, bebeğin tüm yükü annenin omuzlarındadır. bunun üzerine bir de doğum sonrası kiloları verme, dışarı çıkamama, uykusuz geceler de eklenince gerçekten zor bir durumun içerisinde debelenmeye başlayacaktır.
özgürlük istemenizi anlıyorum ama bu zamanda, yani eşiniz geceleri bebeği emzirmek için kalkarken, bi çay içmek için bile dışarı çıkamazken, arkadaşlarıyla rahatça oturup iki lafın belini kıramazken, özgürlük istiyor olmanız hem size hem de eşinize acı getirecektir. şu anda metin olmak, bebeğiniz ve eşinizin sağlığı için kendinizi biraz ertelemek zorundasınız. eşiniz tekrar kendi hayatını kurana kadar ona destek olun. sonra kafanızı ellerinizin arasına alır, hayatınızı tartar, özgürlük isteğiniz baskın gelirse içinizdeki sesi dinleyip yolunuza devam etmek üzere ayrılırsınız.
evet erken bir evlilik olmuş ama her evlilik erkendir...
bir takım problemleriniz var belli ki, her evlilikte olabilir bazılarında bu sorun aşılır ve devam eder, bazılarında sorunu çözemeyip bitirirsiniz.
ama ne yaparsanız yapın düzgün bir zamanda yapın.
anladığım kadarıyla eşinizi seviyorsunuz ama evliliğin getirdiği yük ve sınırlamalar ağır geliyor. bu o kadar insani ki... önünüzde kocaman bir dünya var ve siz o dünyanın içinde tek bir kişiye bağlanmış ve kurallarla sarılmış halde yaşıyorsunuz.
ama eşiniz yeni doğum yapmış. pek çok kadın doğumdan sonra post partum sendromu denilen bir bunalım yaşar. zaten 9 aydır hamile oluşu, vücudunun bozulması vs derken, ne kadar mutluluk verici de olsa bebekle birlikte daha bir sürü problemin içine batmış durumdadır. baba ne kadar yardımcı olursa olsun, bebeğin tüm yükü annenin omuzlarındadır. bunun üzerine bir de doğum sonrası kiloları verme, dışarı çıkamama, uykusuz geceler de eklenince gerçekten zor bir durumun içerisinde debelenmeye başlayacaktır.
özgürlük istemenizi anlıyorum ama bu zamanda, yani eşiniz geceleri bebeği emzirmek için kalkarken, bi çay içmek için bile dışarı çıkamazken, arkadaşlarıyla rahatça oturup iki lafın belini kıramazken, özgürlük istiyor olmanız hem size hem de eşinize acı getirecektir. şu anda metin olmak, bebeğiniz ve eşinizin sağlığı için kendinizi biraz ertelemek zorundasınız. eşiniz tekrar kendi hayatını kurana kadar ona destek olun. sonra kafanızı ellerinizin arasına alır, hayatınızı tartar, özgürlük isteğiniz baskın gelirse içinizdeki sesi dinleyip yolunuza devam etmek üzere ayrılırsınız.
0
arkadaşlar hepinize teşekkür ederim. biraz da buldum bunuyorum durumu oluyor sanırım benim ki. kahvegibi sana özellikle teşekkür ederim. haklısın eşim çocuğumu verdi bana bir şekilde geçecek bu günlerde.
0
tekrar flört edin.
yeni tanışıyormuş gibi davranın.
aranızda oyunlar oynayın.
sevginizi, aşkınızı vs. tazeleyin.
birbirinizin özel hayatına saygı duyun.
birbirinize saygı duyun.
kendinize saygı duyun.
birbirinize sevgi ve şevkatle davranın.
birbirinize sabredin.
mutlaka biriniz alttan alsın.
alttan almalar karşılıklı ve dengeli olsun.
eşinizi kendinizi sever gibi sevin.
eşinize dürüst olun.
boşanmayı çıkarın kafanızdan, boşanmak çözüm değil. bu problemi çözemezseniz, büyük ihtimalle diğer eşinizle de aynı problemleri yazayacaksınız ilerde.
değişime açık olun ikiniz de.
evliliği sadece çocuk için değil kendiniz istediğiniz için de sürdürün. ileride çocuğunuz zehir kusan ebeveynlere sahip olmasın.
insanlar 60 yaşında bile değişebilirler. sevginin ve aşkın yaşı ve süresi yok, tazelemeyi bilin yeter.
bu aralar evlenen her iki çiftten biri boşanıyor. boşanmak çok kolay ama çözüm değil. evliliğinizi kurtarın.
eşinizden ve evliliğinizden neden böyle soğuduğunuz üzerine düşünün.
.. bu arada, (sanıyorum ki) evliliğin ilk yıllarında böyle buhranlar geçirilmesi olağanmış.
yeni tanışıyormuş gibi davranın.
aranızda oyunlar oynayın.
sevginizi, aşkınızı vs. tazeleyin.
birbirinizin özel hayatına saygı duyun.
birbirinize saygı duyun.
kendinize saygı duyun.
birbirinize sevgi ve şevkatle davranın.
birbirinize sabredin.
mutlaka biriniz alttan alsın.
alttan almalar karşılıklı ve dengeli olsun.
eşinizi kendinizi sever gibi sevin.
eşinize dürüst olun.
boşanmayı çıkarın kafanızdan, boşanmak çözüm değil. bu problemi çözemezseniz, büyük ihtimalle diğer eşinizle de aynı problemleri yazayacaksınız ilerde.
değişime açık olun ikiniz de.
evliliği sadece çocuk için değil kendiniz istediğiniz için de sürdürün. ileride çocuğunuz zehir kusan ebeveynlere sahip olmasın.
insanlar 60 yaşında bile değişebilirler. sevginin ve aşkın yaşı ve süresi yok, tazelemeyi bilin yeter.
bu aralar evlenen her iki çiftten biri boşanıyor. boşanmak çok kolay ama çözüm değil. evliliğinizi kurtarın.
eşinizden ve evliliğinizden neden böyle soğuduğunuz üzerine düşünün.
.. bu arada, (sanıyorum ki) evliliğin ilk yıllarında böyle buhranlar geçirilmesi olağanmış.
0
daha önceden yapmadığınız, onunla yapmaktan zevk alabileceğiniz aktiviteler düşünün.aksi çekilmez olur.
ayrıca hayatınızda bir de onun olmadığını düşünün.böyle düşününce o hayat da çekilmez gelecektir emin olun.
ayrıca hayatınızda bir de onun olmadığını düşünün.böyle düşününce o hayat da çekilmez gelecektir emin olun.
0
evlilik terapisine gidin, bunu da laf olsun diye söylemiyorum, mutlaka ama mutlaka yapın bunu, madem çocuk da var... bir de eşinize dürüst olun bence.. muhtemelen o da size belli etmiyordur ama siz üzülmeyin diye aptalı oynadığına kalıbımı basarım. sorun yokmuş gibi yaparak hiçbir yere varamazsınız. aslında bu sorunuzdan sizin derdiniz de anlaşılabiliyor, iletişim denen şey ama sağlıklı iletişim sizde maalesef ki yok... olsaydı zaten bu kadar büyük dertlenmez, kendisine hissiyatınızı açıklayabilirdiniz, çok büyük bir tepkiyle de karşılaşmaz, anlayışla karşılaşırdınız. ortaklaşa kafa kafaya verip bir çözüm arardınız. sağlıklı ilişkilerde yapılan bu. şimdi de bunu yapabilirsiniz. aynen b samimiyetle kendisine açılın. inşaallah ağlayıp zırlayıp dır dır hır gür etmeden mantıklı bir şekilde konuşabilirsiniz. yine de yalnız başına iletişimde zorlanıyorsanız, ciddi olarak buna objektif bir üçüncü kişiyi ortak edin, evlilik terapisi kesin çözüm gibime geldi benim. geçmiş olsun şimdiden...
0
alokozay
bir işyerinde patron hariç aranı iyi tutman gerekenler kimlerdir?neden genelde hademe,çaycı,ofisboy vs tipler ile aramızı iyi tutmak zorundayız?
bir işyerinde patron hariç aranı iyi tutman gerekenler kimlerdir?
neden genelde hademe,çaycı,ofisboy vs tipler ile aramızı iyi tutmak zorundayız?
neden genelde hademe,çaycı,ofisboy vs tipler ile aramızı iyi tutmak zorundayız?
0
bak soru farklı bir kere . ben bu insanımsılara neden bok gibi davranmıyoruz haha diye elimde kadehle gülmüyorum
sormak istedigim genelde bu çalışanlara inceden bir yalakalık söz konusu degil midir? nedendir?
sormak istedigim genelde bu çalışanlara inceden bir yalakalık söz konusu degil midir? nedendir?
0
bir iş yerinde diğer insanlarla aranı iyi tutmazsan, patronla aranı iyi tutman bir anlam ifade etmez. kimse somurtup oturan patron yalakası bir tipten hoşlanmaz. işyerinin havasını bozarsın. takım çalışması olmaz. insanlar seni dışlar. işe gitmek işkence haline gelir.
hademe, çaycı, ofisboy gibi insanlar(senin tabirinle tipler) hayatını güzelleştirebilirler. yeri geldi mi omzun ağrıyorsa masaj yapar bu insanlar. senden başka kimse içmese bile adaçayı bulundurabilir mesela. insanlara makam ve mevkileri yerine insan oldukları için değer verirsek, insan olduğumuz için değer görürüz. başkalarına sırf çıkarları yüzünden iyi davrananlar, küçük insanlardır. kendine saygısı olan, başkalarına da saygı duyup onlara iyi davranır.
hademe, çaycı, ofisboy gibi insanlar(senin tabirinle tipler) hayatını güzelleştirebilirler. yeri geldi mi omzun ağrıyorsa masaj yapar bu insanlar. senden başka kimse içmese bile adaçayı bulundurabilir mesela. insanlara makam ve mevkileri yerine insan oldukları için değer verirsek, insan olduğumuz için değer görürüz. başkalarına sırf çıkarları yüzünden iyi davrananlar, küçük insanlardır. kendine saygısı olan, başkalarına da saygı duyup onlara iyi davranır.
0
çaycı sana getirdiği çaya tükürebilir, ofisboy evrakını getirip götürmekte işi ağırdan alabilir gibi gerçekler var. bir de bu çaycılar genelde şirketin gediklisi oldukları için dedikodu yapma / yayma potansiyelleri de kuvvetlidir tabi adamına bağlı olarak. millet de hem dile düşmemek hem de dedikoduları kapmak için yalakalaşabilir.
0
Fenerbahçem maç kazandımı iş arkadaşı kolej mezunu kendini beğenmişle maçın geyiğini yapamam. O küçük! insanlarla yapabilirsin bunun geyiğini ancak.
0
öyle bir "genelde" yok.
birebir temas ettiğin kimseyle limoni olmayacksın işte. çaycı işçi doktor mühendis farketmez.
birebir temas ettiğin kimseyle limoni olmayacksın işte. çaycı işçi doktor mühendis farketmez.
0
son derece çıkarcı ve içten pazarlıklı bir insan olarak söyleyebilirim ki herkesle aranın iyi tutulması gerek.
0
alay ettiğimi sanma ama.işyerinde değilde evdeki biri ile aranı iyi tut.bu annen olur baban olur sevgilin eşin vs vs. önemli olan iş harici o stresi atabilmektir.yoksa akşama kadar yalandan birine gösterdiğin sevginin de saygının da sana maliyeti stres, ülser, baş ağrısı vs vs olarak geri dönecektir.işini yap herkese aynı mesafeden davran.kibar ve nazikliği elden bırakma.yani ortalama bir adam ol.
0
işyerinde kimler olduğuna göre ve senin pozisyonuna göre değişir ama hademe ile şöyle bir diyalog kuracaksın ileride:
-mahmut abi, ben yarın geç geliyorum, patron nerede diye sorarsa "şöyle şöyle" diye sallarsın. olur mu?
ofisboy'u bakkaldan sigara almaya yollayacaksın ya da ne bileyim, yarın bir faksı acil göndermen gerektiğinde faks sırası olsa bile seni öne alacak.
çaycı, sana en güzel kahveyi yapacak. patronlar toplantı yapar, misafirleri gelir, kuru pasta, börek, çörek gibi ufak tefek yiyecekler olur. bunlardan sana da getirecek.
ha bir de, herkesle aranı iyi tutarsan, şirkette daha uzun dayanırsın. birisi senin hakkında kötü konuşmaya başladı mı, herkes konuşur senin hakkında.
-mahmut abi, ben yarın geç geliyorum, patron nerede diye sorarsa "şöyle şöyle" diye sallarsın. olur mu?
ofisboy'u bakkaldan sigara almaya yollayacaksın ya da ne bileyim, yarın bir faksı acil göndermen gerektiğinde faks sırası olsa bile seni öne alacak.
çaycı, sana en güzel kahveyi yapacak. patronlar toplantı yapar, misafirleri gelir, kuru pasta, börek, çörek gibi ufak tefek yiyecekler olur. bunlardan sana da getirecek.
ha bir de, herkesle aranı iyi tutarsan, şirkette daha uzun dayanırsın. birisi senin hakkında kötü konuşmaya başladı mı, herkes konuşur senin hakkında.
0
patronun sekreteri ile aranı iyi tutacaksın. çünkü sekreterler patrona söz geçiren tek konumdadırlar. ters bir yorum gelmesin kimsenin aklına, gerçekten öyledir.
0
isyerinde herkes ile arani iyi tutman gerekir, ozellikle kurumsal sirketlerde calisiyor isen.
kimin ne olacagi belli olmaz, bugun zerre prim vermedigin birisi yarin basina mudur olarak atanabilir, sirket ne kadar burokratikse, kontrol mekanizmalari da o kadar kisisel menfaat uzerine calistigindan, ustlerinle iyi gecindigin surece yukselmen daha bir kolay olur. isini iyi yapman isini tutmani saglayacak bir garantidir yalnizca.
bu arada belirtmem gerekir ki, bu gercekler departmandan departmana da degisebilir kurumsal ve buyuk bir sirket icinde. mesela sales ya da trade departmanlarinda calisan bir tip isen, hayvan para getiriyor isen, istersen kimseyle iyi gecinme, herkesten daha fazla para getirdigin surece en baba sen olursun. yok back office veya middle office ta takiliyorsan, herkesle iyi gecinmen gerekir, ilgili departmanlar fazla goz onunde olmadigindan ne olacagi tamamen directorun keyfine baglidir.
bu sekilde, hademe, cayci, ofisboy, human resources, it teknisyeni, resepsiyonist, guvenlik gorevlisi vb. gibi insanlarla cok daha iyi gecinmen gerekir.
hademe/cayci vb. gibi pozisyonlarda calisan kisiler, isleri nedeniyle ofislere, ozel ortamlara cok girerler, manuel is yaptiklarindan dusunmeye ve konusmaya dogal olarak fazla vakitleri olur. dolayisi ile is yerinde ne olup bittigi, onceki gece kimin saat kacta ayrildigi, kimin kimi sevmedigi, hangi patronun agzindan ne kacirdigi "dedikodu" konularinda bulunmaz bir nimettir. ayrica bunlar sizin isinize yarayacak isler de gorebilir, bir gun bir hataniz olursa size arka cikabilir, buyuk toplantida kahve servisi yaparken duyduklarini anonstan bir hafta once size aktarabilir. cunku is yerinde size rakip degillerdir. yani is yerinde gercek arkadasa en yakin kisiler buradan olur.
yalniz bu alt pozisyonlarda iseniz gecerli, ust pozisyonlarda bu sizin tersinize isler, sizin ozelinizden dedikodu tasirlar. yani ayni sirkette kalacak iseniz zaman icerisinde pozisyonunuz yukseldikce mesafe koymaniz uygun olur. bu esnada bir-iki guvenilir kisi bulur iseniz aralarindan, onlar da sizin adaminiz olur, atiyorum x analistinin ne yaptigini merak ediyorsaniz pesine bunu takarsiniz, bilgileri alirsiniz. bu yontem cok guzel isliyor, bir calisan sirketinden nefret ettigini iceride soylemez ama mesela sigara icin disariya ciktiginda cayciya patlar "nefret ediyorum bu i.ne soyle yapti bugun, niye bu burda" falan tarzi, cayci sizin adaminizsa bu bilgiler sizindir.
it personeli ile mutlaka iyi gecinilmelidir. hem ozel bilginin yazilisina (kanit gosterilebilene) sahip olmalari, hem de kimlerin hangi sitelerde gezdigi (habire bilgisayari bozuluyorsa mesela bir tipin, onun bir nedeni vardir), is aradigi, bilgi asirdigi, sattigi, ettigi vb. kriz durumunda bunlardan sorulur. sizin bir gun hataniz olursa (yanlis email vb.) ellerinde bulunan imkanlara gore (sirkete gore degisir) tek telefon ile ulasabiliyorsaniz hayat kurtarabiliyorlar. ayrica IT ile ugrasan kisiler genellikle egitimli, kulturlu ve kafa tipler oluyor, ve yine sizin posizyonunuz ile direk bir rekabetleri olmadigindan gayet uygun bir dostluk kurulabilir. (bilgisayar kullanmasini bilmeyen kisilerin problemlerini cozmek icin adam 15 kat asagidan gelecegine onun yerine ilgili problemi siz halledebilirsiniz mesela, unutmuyorlar. ben gordum ki butun sirket ortami icerisinde en vefali kisiler IT personeli)
human resources ile aranizi daha da bir iyi tutmaniz gerekiyor. ise bir kere girdikten sonra insan kaynaklari sizin hakkinizda sikayetleri alir, bir de eger sizin bir probleminiz var ise onunla ilgilenir. sirket buyukse, mesela baska bir departmana transfer olmak istiyor iseniz, insan kaynaklari bu konuda ilk adrestir. bu baglamda insan kaynaklarinin gizli gorevi sirket dedikodusu toplamaktir. (exit interview'da "bir sonra kim istifa edecek sizce?" diye bir soru alan var bizde) eger islerini dogru yapiyorlarsa onlar da sizinle dost olmaya bakacaktir zaten. gozlerine girin, sevdirin, hakkinizda bir gun "cok yuksek sesle konusuyor," "ise gec geldi bugun" vb. tarzi bir sikayet olursa goz ardi edebilirler. karsiliginda onlar da sizden bilgi isteyecektir (caktirmadan) yalan soylemeyin ama diger is arkadaslarinizi da satmayin. yarin isyerinden baydiginizda, baska bir departmana/sehre/ofise transfer istediginizde oradaki hr kisisini taniyorlarsa sizin resumeniz en ustten girebilir siraya.
aile/kisi sirketlerinde ise herkes kendinden sorumludur, digerleri ile sakin kavgaya/surtusmeye girmeyin. burada olay, digerleri ile sorun cikarmadan patronun gozune girmek. onun da bir formulu var: patronun isi ile patrondan daha fazla ilgilen. bu su demek: patrondan once isyerinde ol, patrondan sonra cik, harfiyen dedigini yap (otorite sorgulama) ve cok calis. gerisi gelir.
kimin ne olacagi belli olmaz, bugun zerre prim vermedigin birisi yarin basina mudur olarak atanabilir, sirket ne kadar burokratikse, kontrol mekanizmalari da o kadar kisisel menfaat uzerine calistigindan, ustlerinle iyi gecindigin surece yukselmen daha bir kolay olur. isini iyi yapman isini tutmani saglayacak bir garantidir yalnizca.
bu arada belirtmem gerekir ki, bu gercekler departmandan departmana da degisebilir kurumsal ve buyuk bir sirket icinde. mesela sales ya da trade departmanlarinda calisan bir tip isen, hayvan para getiriyor isen, istersen kimseyle iyi gecinme, herkesten daha fazla para getirdigin surece en baba sen olursun. yok back office veya middle office ta takiliyorsan, herkesle iyi gecinmen gerekir, ilgili departmanlar fazla goz onunde olmadigindan ne olacagi tamamen directorun keyfine baglidir.
bu sekilde, hademe, cayci, ofisboy, human resources, it teknisyeni, resepsiyonist, guvenlik gorevlisi vb. gibi insanlarla cok daha iyi gecinmen gerekir.
hademe/cayci vb. gibi pozisyonlarda calisan kisiler, isleri nedeniyle ofislere, ozel ortamlara cok girerler, manuel is yaptiklarindan dusunmeye ve konusmaya dogal olarak fazla vakitleri olur. dolayisi ile is yerinde ne olup bittigi, onceki gece kimin saat kacta ayrildigi, kimin kimi sevmedigi, hangi patronun agzindan ne kacirdigi "dedikodu" konularinda bulunmaz bir nimettir. ayrica bunlar sizin isinize yarayacak isler de gorebilir, bir gun bir hataniz olursa size arka cikabilir, buyuk toplantida kahve servisi yaparken duyduklarini anonstan bir hafta once size aktarabilir. cunku is yerinde size rakip degillerdir. yani is yerinde gercek arkadasa en yakin kisiler buradan olur.
yalniz bu alt pozisyonlarda iseniz gecerli, ust pozisyonlarda bu sizin tersinize isler, sizin ozelinizden dedikodu tasirlar. yani ayni sirkette kalacak iseniz zaman icerisinde pozisyonunuz yukseldikce mesafe koymaniz uygun olur. bu esnada bir-iki guvenilir kisi bulur iseniz aralarindan, onlar da sizin adaminiz olur, atiyorum x analistinin ne yaptigini merak ediyorsaniz pesine bunu takarsiniz, bilgileri alirsiniz. bu yontem cok guzel isliyor, bir calisan sirketinden nefret ettigini iceride soylemez ama mesela sigara icin disariya ciktiginda cayciya patlar "nefret ediyorum bu i.ne soyle yapti bugun, niye bu burda" falan tarzi, cayci sizin adaminizsa bu bilgiler sizindir.
it personeli ile mutlaka iyi gecinilmelidir. hem ozel bilginin yazilisina (kanit gosterilebilene) sahip olmalari, hem de kimlerin hangi sitelerde gezdigi (habire bilgisayari bozuluyorsa mesela bir tipin, onun bir nedeni vardir), is aradigi, bilgi asirdigi, sattigi, ettigi vb. kriz durumunda bunlardan sorulur. sizin bir gun hataniz olursa (yanlis email vb.) ellerinde bulunan imkanlara gore (sirkete gore degisir) tek telefon ile ulasabiliyorsaniz hayat kurtarabiliyorlar. ayrica IT ile ugrasan kisiler genellikle egitimli, kulturlu ve kafa tipler oluyor, ve yine sizin posizyonunuz ile direk bir rekabetleri olmadigindan gayet uygun bir dostluk kurulabilir. (bilgisayar kullanmasini bilmeyen kisilerin problemlerini cozmek icin adam 15 kat asagidan gelecegine onun yerine ilgili problemi siz halledebilirsiniz mesela, unutmuyorlar. ben gordum ki butun sirket ortami icerisinde en vefali kisiler IT personeli)
human resources ile aranizi daha da bir iyi tutmaniz gerekiyor. ise bir kere girdikten sonra insan kaynaklari sizin hakkinizda sikayetleri alir, bir de eger sizin bir probleminiz var ise onunla ilgilenir. sirket buyukse, mesela baska bir departmana transfer olmak istiyor iseniz, insan kaynaklari bu konuda ilk adrestir. bu baglamda insan kaynaklarinin gizli gorevi sirket dedikodusu toplamaktir. (exit interview'da "bir sonra kim istifa edecek sizce?" diye bir soru alan var bizde) eger islerini dogru yapiyorlarsa onlar da sizinle dost olmaya bakacaktir zaten. gozlerine girin, sevdirin, hakkinizda bir gun "cok yuksek sesle konusuyor," "ise gec geldi bugun" vb. tarzi bir sikayet olursa goz ardi edebilirler. karsiliginda onlar da sizden bilgi isteyecektir (caktirmadan) yalan soylemeyin ama diger is arkadaslarinizi da satmayin. yarin isyerinden baydiginizda, baska bir departmana/sehre/ofise transfer istediginizde oradaki hr kisisini taniyorlarsa sizin resumeniz en ustten girebilir siraya.
aile/kisi sirketlerinde ise herkes kendinden sorumludur, digerleri ile sakin kavgaya/surtusmeye girmeyin. burada olay, digerleri ile sorun cikarmadan patronun gozune girmek. onun da bir formulu var: patronun isi ile patrondan daha fazla ilgilen. bu su demek: patrondan once isyerinde ol, patrondan sonra cik, harfiyen dedigini yap (otorite sorgulama) ve cok calis. gerisi gelir.
0
yorkasef
bilgisayar açılırken ekteki gibi mavi ekranda takılı kalıyor. güvenli modda da aynı şekilde açılmıyor. alt tab yapınca "windows'da oturum aç" ve "windows logon" diye iki program görünüyor. ctrl+alt+del yapınca da bişey gelmiyor. sebebi nedir sizce?
bilgisayar açılırken ekteki gibi mavi ekranda takılı kalıyor. güvenli modda da aynı şekilde açılmıyor. alt tab yapınca "windows'da oturum aç" ve "windows logon" diye iki program görünüyor. ctrl+alt+del yapınca da bişey gelmiyor. sebebi nedir sizce?
0
yukarda dediğim gibi alt tab yaptım ama "windows'da oturum aç" ve "windows logon" görünüyor ama ikisinden birine geldiğim zaman hiç bir şey olmuyor. öyle kalıyor yine.
0
bir ara bende deolmustu boyle bir problem. yanlislikla anakartin raid driverlarini yuklemisim ondan di benim sorunum. clean install yapip raid driverlerini yuklemeyince duzeldi.
ama benimki komple kilitleniyordu alt+tab falan calismiyordu. alakasiz geldi bana simdi.
ama benimki komple kilitleniyordu alt+tab falan calismiyordu. alakasiz geldi bana simdi.
0
@crucio
bu sorun olmadan önce herhangi bişey yüklemedim. clean install nasıl yapabilirim? yine de bir deneyeyim.
bu sorun olmadan önce herhangi bişey yüklemedim. clean install nasıl yapabilirim? yine de bir deneyeyim.
0
clean install bildigin windowsu ucuruyorsun(format oluyor) . sonra windows cd sini takip en bastan yukluyorsun
0
şu an için format atmayı düşünmüyorum ama bir çözümünü bulamazsak mecburen format atıcaz galiba.
0
temiz kurulum yerine repair i deneyin. genelde bu tur durumlarda ise yariyor.
0
PC açılışta F8 yapınca açılan ekrandan (ki safer modda açmayı denemişsiniz o ekranı bilirsiniz) en son bilinen konfigürasyon gibisinden bi seçenek var en aşşağıda onla açmayı deneyin bi de...
0
Virüs yemişsin. 5 sene önce başıma gelmişti. Virüs registryde userinit.exe yolunu değiştiriyor. O yüzden logon olunamıyor. Repair işe yarayamayabiliyor. Ya format ve temiz XP kurulumu ya da XP registrye ulaşabilen linux var. O kullanılarak halledilebilir. home.eunet.no
Tabi herşeyden önce güvenli modda dene bi hele. Orada düzgün açılırsa teşhisim yanlıştır.
Tabi herşeyden önce güvenli modda dene bi hele. Orada düzgün açılırsa teşhisim yanlıştır.
0
andrelen
geçenlerde a4 tech x7 XL 755K model mouse aldım (şu solunda 5 tuşu olan) programını kurdum, taktım kullanmaya başladım. 1-2 saat sonra imleç duruverdi, hiçbir tarafa oynatamıyorum. fakat farenin tuşlarını kullanabiliyorum (durduğu yerde sağa basarsam mesela özellikler penceresi fln çıkıyor yani...)t
geçenlerde a4 tech x7 XL 755K model mouse aldım (şu solunda 5 tuşu olan) programını kurdum, taktım kullanmaya başladım. 1-2 saat sonra imleç duruverdi, hiçbir tarafa oynatamıyorum. fakat farenin tuşlarını kullanabiliyorum (durduğu yerde sağa basarsam mesela özellikler penceresi fln çıkıyor yani...)
takıp çıkarttım, software tekrar kurdum, düzelmedi. acil farenin çalışması lazım ne yapmalıyım? teşekkürler.
takıp çıkarttım, software tekrar kurdum, düzelmedi. acil farenin çalışması lazım ne yapmalıyım? teşekkürler.
0
sıfır aldığım A4 Tech X7'de aynı benzer problemle karşılaşmıştım. seninki yine 1-2 saat çalışmış. A4'lerde şekil sağlam olsa da üretim kalitesi yerlerde sürünüyor maalesef. aldığın ürün bozuk. iade edip linktekini alırsan başın ağrımaz:
www.mavibilgisayar.com
www.mavibilgisayar.com
0
skahvecioglu
Arkadaşlar Merhaba...6 senedir sigara içiyorum (yaşım 22, çok erken başlamışım) Şimdi önümüzdeki hafta yıllık iznimde devlet hastanelerinde bulunan sigarayı bırakma polikliniğine uğrıyım diyorum. (zaten göz'e gideceğim, gitmişken görüniyim) Sice bir yararı olur mu? Daha önce çok denedim bir ay bırak
Arkadaşlar Merhaba...
6 senedir sigara içiyorum (yaşım 22, çok erken başlamışım) Şimdi önümüzdeki hafta yıllık iznimde devlet hastanelerinde bulunan sigarayı bırakma polikliniğine uğrıyım diyorum. (zaten göz'e gideceğim, gitmişken görüniyim) Sice bir yararı olur mu? Daha önce çok denedim bir ay bırakmayı başardım ama sadece bir ay...
(Not:bazı dernekler falan var bu iş için ama istanbul dışındayım)
6 senedir sigara içiyorum (yaşım 22, çok erken başlamışım) Şimdi önümüzdeki hafta yıllık iznimde devlet hastanelerinde bulunan sigarayı bırakma polikliniğine uğrıyım diyorum. (zaten göz'e gideceğim, gitmişken görüniyim) Sice bir yararı olur mu? Daha önce çok denedim bir ay bırakmayı başardım ama sadece bir ay...
(Not:bazı dernekler falan var bu iş için ama istanbul dışındayım)
0
kendini zorlamak zorundasın. 6 sene içipte bırakmak zordur. atıyorum, arkadaş ortamında sana sigara uzatıcaklar geri çevirmek zorundasın. 1 ay dene mişin keşke dayanabilseydin biraz daha :/
0
şu anda sigara paketini kırıp çöpe atarak başlayabilirsin mesela. umarım duyuruyu da sigara içerken yazmamışsındır :)
0
sigarayı gerçekten bırakmam gerekti ve çok istediğim halde çok kez denedim ama pek bi faydasını görmedim polikliniklere gidenlernde çoğu bırakıp 2 -3 yıl sonra tekrar başladığını gördüm
0
babam günde 1 paketten fazla camel içiyordu. bir gün bir öksürmüş. eline simsiyah katran kütlesi gelmiş. "ben ne içiyormuşum ya, delirdim mi" demiş. sigarayı işte o gün bıraktı:) süper iradeli biri filan değil. olay tamamen psikolojik.
0
allen carr +1
12 sene günde minimum 2 paket içtim. Kitabı okuyup bi' gecede bıraktım. Şiddetle tavsiye ediyorum.
12 sene günde minimum 2 paket içtim. Kitabı okuyup bi' gecede bıraktım. Şiddetle tavsiye ediyorum.
0
15yıl kadar içtim bu mereti, defalarca bıraktım, her türlü yöntemi denedim, ssv, akupunktur, aklınıza ne gelirse.
en son tek umut denen baharat karışımını denedim ve oldu. 6 aydır tek sigara içmedim. aramıyorum, düşünüyorum, ne yemekten, ne seksten ne korkunç üzüntülerden ve kavgalardan sonra (ki epey oldu bu aralar)içmedim, canım da istemedi.
tüm pürolarımı, sigara ve sigarillolarımı dağıttım eşe dosta. bu yöntemle sigara bırakan 4. kişiyim diğerleri de yıllardır içmiyor tavsiye ederim.
en son tek umut denen baharat karışımını denedim ve oldu. 6 aydır tek sigara içmedim. aramıyorum, düşünüyorum, ne yemekten, ne seksten ne korkunç üzüntülerden ve kavgalardan sonra (ki epey oldu bu aralar)içmedim, canım da istemedi.
tüm pürolarımı, sigara ve sigarillolarımı dağıttım eşe dosta. bu yöntemle sigara bırakan 4. kişiyim diğerleri de yıllardır içmiyor tavsiye ederim.
0
17 yaşından 52 yaşına kadar sürekli sigara içmiş olan babam bıraktıysa siz de kolayca bırakırsınız.
bi gün kalktı ve "ben artık sigara içmeyeceğim" dedi, o saatten sonra da içmedi.
bi gün kalktı ve "ben artık sigara içmeyeceğim" dedi, o saatten sonra da içmedi.
0
Bırakmayı gerçekten istiyroum tabi ki, çünkü daha bu yaşta merdiven çıkarken tıkanmalar, biraz hızlı yürümede nefes darlıkları başladı ve ilerisi tamamen karanlık. Öncelikle Allen Carr yöntemine başvuracağım sanırım.
@ justaddwater ; Tek umut denen şeyin içeriği nedir? Nasıl işe yarıyor biraz bilgi verebilir misin=?
@ justaddwater ; Tek umut denen şeyin içeriği nedir? Nasıl işe yarıyor biraz bilgi verebilir misin=?
0
İlk önce sigaraya nasıl baktığınızı bir düşünün.Ben sigarayı bırakana kadar sigara benim için, acı tatlı her anıma eşlik eden dost, sırdaş gibi bişeydi, keyifli sofaralara, hoş muhabbetlere eşlik ederdi, yani sağlığımı mahvettiğimi bilirdim ama öyle tatlı bir portfolyosu vardı ki kendimi zehirlediğime bir türlü inandıramazdım, ta ki bir yokuşta tıkanıp kalana kadar.Ezcümle; sigara demek tıkanmış damar, kararmış hastalıklı bir ciğer, kötü bir nefes,bitkin erken yaşlanmış bir vücut demek. kalitesiz, öksürüklü, spordan uzak yaşam demek. Hemen bırakamasanız bile sürekli sigaranın bu yönlerini düşünün, zihninizde böyle çirkin canlansın , bigün bana olduğunu gibi size de etkisini muhakkak gösterecektir.
0
eternal_soul
kimine göre 7 saat çok bile gelebilir. fakat ben 8-9 saat uyumadıktan sonra bir anlamı olmuyor uykumun. defalarca 6-7 saat uyumayı denedim. akşama doğru inanılmaz uykusu geliyor insanın.7 saat uyudum diyelim fakat zindeliğimi sağlamak için ne yapmalıyım ?bir de kendimi zorlasam, günde 7 saat uyusam
kimine göre 7 saat çok bile gelebilir. fakat ben 8-9 saat uyumadıktan sonra bir anlamı olmuyor uykumun. defalarca 6-7 saat uyumayı denedim. akşama doğru inanılmaz uykusu geliyor insanın.
7 saat uyudum diyelim fakat zindeliğimi sağlamak için ne yapmalıyım ?
bir de kendimi zorlasam, günde 7 saat uyusam 1 ay kadar vucut alışır mı ?
uyku gerekiyor tabi ama zamanda önemli.
7 saat uyudum diyelim fakat zindeliğimi sağlamak için ne yapmalıyım ?
bir de kendimi zorlasam, günde 7 saat uyusam 1 ay kadar vucut alışır mı ?
uyku gerekiyor tabi ama zamanda önemli.
0
vitamin kullanabilirsin, sıvı tüketimin arttırabilirsin, kafeine abanabilirsin.
0
fazla kafein vb. turu uyarici kullanmiyor isen, 4-5 ay icerisinde yavas yavas 8 saat, ardindan 7, sonra 6 saat uyku duzeni ile vucudunu alistirabilirsin. tabii nasil bir zindelikte uyandigin aksam yatmadan once kullandiklarinla da ilgili..
0
Dolaşım sisteminizi ve güçlendirerek bol oksijenli bir ortamda uyuyabilirsiniz.
Redbull önerene de inanamıyorum.
Redbull önerene de inanamıyorum.
0
Bu sorunla ben de boğuşuyorum. Sıcak havanın da etkisi var sanırım, sürekli bir uyuşukluk ve tembellik. Halbuse en çok çalışmak gereken dönem.
Redbull bir yere kadar, 1 kutusu 2.5 tl ve yeterince zararlı zaten. "modiodal" ve "nootropil" isimli ilaçları tavsiye edenler oldu, bunları araştırdım ben de. Muhtemelen final döneminin gelmesi ile birlikte medikal çözümlere yöneleceğim.
Redbull bir yere kadar, 1 kutusu 2.5 tl ve yeterince zararlı zaten. "modiodal" ve "nootropil" isimli ilaçları tavsiye edenler oldu, bunları araştırdım ben de. Muhtemelen final döneminin gelmesi ile birlikte medikal çözümlere yöneleceğim.
0
Solunumla ilgili ya da alerjik problemleriniz varsa ne kadar uyusanız da kar etmez. Özellikle akşamları ağır yemekler yiyorsanız bol proteinli karbohidratlı uykunuz gelebilir. Odanız havalandırılmış olacak bir de.
0
Davinci'nin yöntemiyle uyuyun. (Demirel de yaparmış)
1 saatlik uyku kestirmelerle 4 saat uyuyoruz. Alışınca yıllar kazanıyoruz. Çok fazlı uyku diyoruz buna.
(bkz: polyphasic sleep)
1 saatlik uyku kestirmelerle 4 saat uyuyoruz. Alışınca yıllar kazanıyoruz. Çok fazlı uyku diyoruz buna.
(bkz: polyphasic sleep)
0
uykuda onemli olan toplam sureden ziyade bir uyku dongusunu tamamlamak. onun ne kadar oldugunu bulmak gerek. mesela benim ki bir bucuk saat, bir bucuk saatin katlarında uyandıgımda zşnde oluyorum ama bi donguyu tamamlamadan uyandırılırsam 10 saatte uyusam yorgun oluyorum. ama 3 saat uyusam da ve 2 dongu tamamladıgım icin super uyanıyorum ve gunum de cok iyi geciyor. bir de alarmla ya da baska bir uyaranla degil de kendiliginden uyanınca daha zinde kalkıyor insan.
0
20li yaşlarda ben de senin gibiydim azaltmayı çok denedim ama olmuyor bilakis uykuyu parçalara bölünce AGD durumuna düşüyor insan, her bünye farklı 1 saat uykuyla ertesi günü yaşayan arkadaşlarım varken ben 6 saat uyuyup dağılmış oluyordum vücudu zorlama bence. 30 ların başlarında insanın uykuya ihtiyacı azalıyor sabret.
0
bunun tıbbı bir açıklaması var mı bilmiyorum ama, dışarıdan gelen bir şey dışında (telefon alarmı örneğin) kendiliğinden uyanırsanız çok az uyumuş olsanız dahi zinde oluyorsunuz. tam bir çözüm değil ama belki vücudunuz alışırsa mümkün olabilir.
0
herkese tek tek teşekkürler.
sürekli kafein, redbull tarzı şeyler içersem halim duman olur yav.
davinci'nin yöntemi güzele benziyor uzaktan. ama ağır gibi de duruyor.
öğle uykusunu da deneyecem. fakat alarm olmadan kalkamıyorum bir sorun burda sanırım.
sürekli kafein, redbull tarzı şeyler içersem halim duman olur yav.
davinci'nin yöntemi güzele benziyor uzaktan. ama ağır gibi de duruyor.
öğle uykusunu da deneyecem. fakat alarm olmadan kalkamıyorum bir sorun burda sanırım.
0
ermanen
Uçakta fotoğraf çekmek, uçağa zarar verebilir mi hiç? Elektronik cihazları kapatın diyorlar ama fotoğraf makinesınden emin olamadım. Dijital fotoğraf makinesinin ne zararı olabilir?
Uçakta fotoğraf çekmek, uçağa zarar verebilir mi hiç? Elektronik cihazları kapatın diyorlar ama fotoğraf makinesınden emin olamadım. Dijital fotoğraf makinesinin ne zararı olabilir?
0
facebook'ta, albümünde uçaktan çekilmiş yeryüzü fotoğrafı olmayanı dövüyorlar.
0
Kalkış ve iniş sırasında yasak olmakla birlikte uçuş sırasında kullanılabilir.
0
iniş kalkışı bilmem ama uçuş esnasında hostese sormuştum kullanabilirsiniz demişti.
0
her türlü elektronik cihaz sadece kemer ikaz ışıkları yanarken kullanımı yasaktır. onun dışında ipod, psp, fotoğraf makinesi kullanabilirsiniz efendim
0
Peki ama neden yasak? Sadece flaş mı sorun, flaşını kapayıp çekerim o zaman. Daha teknik bir sorun yaratabilir mi yani?
0
İniş kalkış sırasında uçak düşerse eldeki alet senin veya başka bir yolcunun daha fazla yaralanmasına, ölümüne neden olabilir.
0
sarsakdahi
Bayagı oldu hatırladınız mı?Kızla oglan duvarları mı deliyolardı, koprulerden mi geciyolardı..sanki uzaya dogru gidiyolardı. onun müziğini bi söyleyiversenize bi zahmet.not: stiltskin'den inside degil bastan soyleyeyim de.
Bayagı oldu hatırladınız mı?
Kızla oglan duvarları mı deliyolardı, koprulerden mi geciyolardı..sanki uzaya dogru gidiyolardı. onun müziğini bi söyleyiversenize bi zahmet.
not: stiltskin'den inside degil bastan soyleyeyim de.
Kızla oglan duvarları mı deliyolardı, koprulerden mi geciyolardı..sanki uzaya dogru gidiyolardı. onun müziğini bi söyleyiversenize bi zahmet.
not: stiltskin'den inside degil bastan soyleyeyim de.
0
valla levis'in insanı yakalayan bi müziği vardı ondan mı bahsediyosun emin olamadım ama bi bak istersen:
rjd2 > the horror
rjd2 > the horror
0
hiçbiri degil.
kadin vokal olmasi lazim, hatta skin in sesine mi benziyodu, yoksa skin miydi, bulamadım.
kadin vokal olmasi lazim, hatta skin in sesine mi benziyodu, yoksa skin miydi, bulamadım.
0
uzaya uçtukları reklamın müziği kesinlikle sarabande, karıştırıyor olabiliriz reklamları.
neyse lewis reklam müziği olarak hatırladığım bir de "dirge" vardı death in vegas'ın ama o değildir heralde...
neyse lewis reklam müziği olarak hatırladığım bir de "dirge" vardı death in vegas'ın ama o değildir heralde...
0
Skin-Faithfulness değildir herhalde:(Çok merak ettim o şarkıyı ben de skin e benzetmştim
sesini.Güzel bir şarkıydı.
www.youtube.com
Bu da yukarıdaki şarkının linki.
sesini.Güzel bir şarkıydı.
www.youtube.com
Bu da yukarıdaki şarkının linki.
0
papado
rusya'yı cep telefonumdan en ucuz nasıl ararım? haftada 2-3 kere aramam gerekiyor. mezun.com'unki gibi bir calling card mı almam lazım? hattım turkcell.
rusya'yı cep telefonumdan en ucuz nasıl ararım? haftada 2-3 kere aramam gerekiyor. mezun.com'unki gibi bir calling card mı almam lazım? hattım turkcell.
0
herhangi bir uzak mesafeli telefon hizmeti veren şirkete abone ol. Koç Telekom, Sabancı Telekom, Smile Adsl vs vs.
Tek telefonla abone olabilirsin. Sonrasında yapman gereken evden veya işten sabit telefondan numarayı çevirmek.
bu şirketlerin rusya fiyatları ortalama dakikası sabit hatta 9 kuruş. gsmde 20-25 kuruş olmalı. gsm üzerinden yurt dışi her zaman en pahalısı. bence hiç kullanma.
edit: abonelik parası almazlar.
Tek telefonla abone olabilirsin. Sonrasında yapman gereken evden veya işten sabit telefondan numarayı çevirmek.
bu şirketlerin rusya fiyatları ortalama dakikası sabit hatta 9 kuruş. gsmde 20-25 kuruş olmalı. gsm üzerinden yurt dışi her zaman en pahalısı. bence hiç kullanma.
edit: abonelik parası almazlar.
0
blackidom
Hangisini almalı? http://www.hepsiburada.com/cnet-car854-125mbps-kablosuz-adsl22-4-port-modem-splitter/productDetails.aspx?CategoryId=45&productId=bd46422http://www.hepsiburada.com/zte-531b-4-portusb-54mbps-kablosuz-adsl2-modem/productDetails.aspx?CategoryId=45&productId=bd99044bütçe 60-65 tl civarı
0
ercü
http://www.gigabyte.com.tr/products/mb/specs/ga-8ie2004p.htmlBu anakart sende olsaydı buna takacağın en iyi parçalar ne olurdu?(Desteklediği parçaların listesi(CPU,Ram,Ekran Kartı vb.) linkte mevcut). Ben pek anlamam arkadaşlar yardımcı olursanız sevinirim.Şimdi kendi kafama göre alırım sonra elimde
www.gigabyte.com.tr
Bu anakart sende olsaydı buna takacağın en iyi parçalar ne olurdu?
(Desteklediği parçaların listesi(CPU,Ram,Ekran Kartı vb.) linkte mevcut). Ben pek anlamam arkadaşlar yardımcı olursanız sevinirim.
Şimdi kendi kafama göre alırım sonra elimde patlar uyumsuz olur falan. Size bi sorayım dedim.TŞK.
Bu anakart sende olsaydı buna takacağın en iyi parçalar ne olurdu?
(Desteklediği parçaların listesi(CPU,Ram,Ekran Kartı vb.) linkte mevcut). Ben pek anlamam arkadaşlar yardımcı olursanız sevinirim.
Şimdi kendi kafama göre alırım sonra elimde patlar uyumsuz olur falan. Size bi sorayım dedim.TŞK.
0
pentium 4 3.0 2 mb 800 fsb 478 pin işlemci
2 gb ddr 400 kingston ram (mümkünse dual kit)
ati radeon x1950 agp ekran kartı
2 gb ddr 400 kingston ram (mümkünse dual kit)
ati radeon x1950 agp ekran kartı
0
oldukça eski bir kart. takabilecek en iyi parçaları bırak uyumlu parça bulabilmen bile kendi çapında bir mucize olur derim.
edit: fsb800 işlemci kullanırsanız ddr 400mhz ram takabilirsiniz evet. ben altta 800 ü okumayarak yazmışım
40gb/80gb falan bulabilirsen bir ide hdd
DDR 266mhz 1gb+1gb veyahut 1gb+512mb+512mb ram (tek 2gb 266mhz bulamazsın herhalde)
cpu olarak pentium4 478 pin herhangi bir işlemci.
ama bunları aramak bulamamak gibi işkenceleri çekmek yerine anakartla ciddi duygusal bir bağınız yada hatıralarınız yoksa 50 liraya enaz 2-3 yıl rahat ettirebilecek anakartlar da var öneririm onları.
edit: fsb800 işlemci kullanırsanız ddr 400mhz ram takabilirsiniz evet. ben altta 800 ü okumayarak yazmışım
40gb/80gb falan bulabilirsen bir ide hdd
DDR 266mhz 1gb+1gb veyahut 1gb+512mb+512mb ram (tek 2gb 266mhz bulamazsın herhalde)
cpu olarak pentium4 478 pin herhangi bir işlemci.
ama bunları aramak bulamamak gibi işkenceleri çekmek yerine anakartla ciddi duygusal bir bağınız yada hatıralarınız yoksa 50 liraya enaz 2-3 yıl rahat ettirebilecek anakartlar da var öneririm onları.
0
1GB DDR 400 - DDR2 800 fiyat farkı 25$
Ati HD 3650 AGP - PCI-Ex fiyat farkı 25$
Eskimiş parçalara gereksiz yere masraf yapmak yerine 50-60 dolara tümleşik ekran kartı olan yeni bir anakart alınabilir.
Ati HD 3650 AGP - PCI-Ex fiyat farkı 25$
Eskimiş parçalara gereksiz yere masraf yapmak yerine 50-60 dolara tümleşik ekran kartı olan yeni bir anakart alınabilir.
0
joehigashi
Mesela 4 cd'den oluşan bir programım ya da oyunum var.. Ben bunu bir tek dvd'ye atmak istiyorum.. Nasıl başarabilirim ? Yani dvd'ye öyle atayım ki setup yaparken hiç cd isteme derdiyle uğraşmadan direkt olarak programı dvd'den kurayım.. Mümkün müdür ? Mümkünse nasıl olur ?
Mesela 4 cd'den oluşan bir programım ya da oyunum var.. Ben bunu bir tek dvd'ye atmak istiyorum.. Nasıl başarabilirim ? Yani dvd'ye öyle atayım ki setup yaparken hiç cd isteme derdiyle uğraşmadan direkt olarak programı dvd'den kurayım.. Mümkün müdür ? Mümkünse nasıl olur ?
0
Ben bir oyuna yapmıştım bunu. Balder's Gate.
Bir klasör aç. 4 CD'yi oraya kopyala. Nero ile klasörün içindekileri iso yap. Daemon tools ile oyunu yükle ki düzgün yaptık mı diye kontrol olsun. Her şey OK ise DVD'ye yaz.
Bir klasör aç. 4 CD'yi oraya kopyala. Nero ile klasörün içindekileri iso yap. Daemon tools ile oyunu yükle ki düzgün yaptık mı diye kontrol olsun. Her şey OK ise DVD'ye yaz.
0
dusunen hayvanin onde gideni
Şimdi canlar elimde bir ISO dosyası var kendisi championship manager 2001 eoyununa ait. Dosyasnın içeriği aşağıdaki gibihttp://img141.imageshack.us/i/71549700.jpg/Şimdi ben bu oyunu isodan çıkarıp kuruyorum ama benden cd istiyor. Ama elimde oyunun CD'si yok. Şimdi ben bu ISO dosyasını hoppala neroyl
Şimdi canlar elimde bir ISO dosyası var kendisi championship manager 2001 eoyununa ait. Dosyasnın içeriği aşağıdaki gibi
img141.imageshack.us
Şimdi ben bu oyunu isodan çıkarıp kuruyorum ama benden cd istiyor. Ama elimde oyunun CD'si yok. Şimdi ben bu ISO dosyasını hoppala neroyla yazdırsam otomatik olarak kurabilir miyim?
Bilenler bi el atsın be.
img141.imageshack.us
Şimdi ben bu oyunu isodan çıkarıp kuruyorum ama benden cd istiyor. Ama elimde oyunun CD'si yok. Şimdi ben bu ISO dosyasını hoppala neroyla yazdırsam otomatik olarak kurabilir miyim?
Bilenler bi el atsın be.
0
nero'da kalıbı diske yazdır seçeneği ile yazdırabilirsin.
daha kolayı; virtual clone drive indir, kur. sonra elindeki iso'yu clone drive sürücüsüne mount et ve cdden çalışıyomuş gibi kullan.
www.slysoft.com
daha kolayı; virtual clone drive indir, kur. sonra elindeki iso'yu clone drive sürücüsüne mount et ve cdden çalışıyomuş gibi kullan.
www.slysoft.com
0
rentts1
şimdi misal bi program açıkken altta gözükür ve onun üzerine bi kere tıklayınca (winamp i düşün) programı görürsün sonra bi daha tıklarsan o programı aşağıya alırsın, program işini yapmaya devam eder.(mp3 çalmaya mesela) neyse işte bu olay bende bazen oluyo bazen olmuyo neye göre oluyo neye göre olm
şimdi misal bi program açıkken altta gözükür ve onun üzerine bi kere tıklayınca (winamp i düşün) programı görürsün sonra bi daha tıklarsan o programı aşağıya alırsın, program işini yapmaya devam eder.(mp3 çalmaya mesela) neyse işte bu olay bende bazen oluyo bazen olmuyo neye göre oluyo neye göre olmuyo bi fikri olan var mıdır?
0
yok yok gayet de yanıt veriyor canavar gibi manuel olarak programın kendi minimize tuşuna basınca oluyor ama üstüne tıklayınca olmuyor.
0
o zaman taskbar'dan kaynaklanıyor sorun.. aşağıdaki link'te çeşitli çözümler sunmuş raymond abimiz incele istersen..
www.raymond.cc
www.raymond.cc
0
ne bok yedim ben
bir erkek yıllar önce ayrıldığı(6 sene)ve bu 6 senenin en az 5 senesinde yüzünü hiç görmediği eski sevgilisini bir şekilde bulup neden tekrar deneyelim der?
bir erkek yıllar önce ayrıldığı(6 sene)ve bu 6 senenin en az 5 senesinde yüzünü hiç görmediği eski sevgilisini bir şekilde bulup neden tekrar deneyelim der?
0
Unutamamıştır. Seviyordur. Arada birlikte olduğu insanlarda aradığını bulamamıştır. Yaşlanmakta ya da yaşlandığını hissetmektedir.
(bkz: romantik mode on)
(bkz: romantik mode on)
0
aklına gelmiştir. eğer çok kötü ayrılınmadıysa ve o anki şartlar sebebiyle ayrılındıysa gayet olabilitesi var.
0
gerçekten kötü ayrılınmış bir ilişki bu. bir de kızın bu olaydan sonra iki ciddi ilişkisi oldu ve birinde evlilikten dönüldü. erkeğin de ciddi ve ciddi olmayan bir sürü ilişkisi oldu. taraflar bunlardan bir şekilde haberdar ortak dostlar vs... ama 5 senedir hiç bir şekilde görüşmedikleri gibi, şeytan görsün yüzünü modundaydılar.
0
erkek "denyo veya öküz" ise, kötü amaçlı olma ihtimali daha fazladır. yani, olta atmıştır.
"denyo veya öküz" olmayan bir erkeğin, daha iyi niyetlerle bunu demesi daha olağandır.
tekrar deneyelim sözünü nasıl söylediği, size ipucu olsun...
"denyo veya öküz" olmayan bir erkeğin, daha iyi niyetlerle bunu demesi daha olağandır.
tekrar deneyelim sözünü nasıl söylediği, size ipucu olsun...
0
2 ihtimal var.
1- hala seviyordur. diğerlerinde aradığını bulamamıştır. daha doğrusu hep senin gibisini aramıştır. bulamayınca, seni geri istiyordur.
2- afedersin ama azmıştır. ama azgınlığını giderecek birini bulamamıştır. eski sevgilileri sırayla denemiştir, iş çıkmayınca sıra sana kadar gelmiştir.
hangisi olduğunu sen bulacaksın. o kadar tanıman lazım adamı yani.
1- hala seviyordur. diğerlerinde aradığını bulamamıştır. daha doğrusu hep senin gibisini aramıştır. bulamayınca, seni geri istiyordur.
2- afedersin ama azmıştır. ama azgınlığını giderecek birini bulamamıştır. eski sevgilileri sırayla denemiştir, iş çıkmayınca sıra sana kadar gelmiştir.
hangisi olduğunu sen bulacaksın. o kadar tanıman lazım adamı yani.
0
muhtemelen seri katildir, eski sevgililerini öldürüyordur.
rahat ol, neden aramaya gerek yok, eleman özlemiş/yalnız kalmış/dertlenmiş/darlanmış vesaire,
ayrıca "şeytan görsün yüzünü" modunda ayrılanların tekrar birleşme oranı, "arkadaş kalalım" diyerek ayrılanların birleşme oranından yüzde 54,3 daha fazla olduğu, klinik deneylerle kanıtlanmış bir gerçek. valla bak.
source: temel ana britannica cilt 35, sayfa 42
rahat ol, neden aramaya gerek yok, eleman özlemiş/yalnız kalmış/dertlenmiş/darlanmış vesaire,
ayrıca "şeytan görsün yüzünü" modunda ayrılanların tekrar birleşme oranı, "arkadaş kalalım" diyerek ayrılanların birleşme oranından yüzde 54,3 daha fazla olduğu, klinik deneylerle kanıtlanmış bir gerçek. valla bak.
source: temel ana britannica cilt 35, sayfa 42
0
iyi de, aradan geçen 6 sene içinde köprülerin altından çok sular aktı. büyüdük, başımızdan aşklar geçti, değiştik. yani ben azdı mı yoksa hala seviyor mu nerden anlıycam? 6 senedir bir saat bile görüşmüşlüğümüz yok. yani şans veriyim mi ööfff ooofff:(((
0
sen onu hala seviyor musun?
yani bizim dememizle şans vereceksen, boşver verme. ama eğer hala seviyorsan ve istiyorsan, bi denemekte fayda var. zaten sana karşı davranışlarına bakarak anlarsın durumu(çok saf değilsen tabi).
ya da şöyle yapabilirsin. beraber olmadan önce, arkadaş gibi takılın biraz, gezin, tozun. büyük ihtimalle kısa bi zamanda niyeti belli olur. yani ben olsam belli ederdim en azından.
yani bizim dememizle şans vereceksen, boşver verme. ama eğer hala seviyorsan ve istiyorsan, bi denemekte fayda var. zaten sana karşı davranışlarına bakarak anlarsın durumu(çok saf değilsen tabi).
ya da şöyle yapabilirsin. beraber olmadan önce, arkadaş gibi takılın biraz, gezin, tozun. büyük ihtimalle kısa bi zamanda niyeti belli olur. yani ben olsam belli ederdim en azından.
0
arada birkaç ilişkisi daha olduysa ve sizin ilişkiniz gerçekten o zamanlar ciddi güzel bir ilişkiyse sizi azdığında araması sizce de normal dışı değil mi? azmamıştır o.
0
yahu git konus bakalım derdi neymıs, ciddi mi degil mi, ne manaya diyor. muneccim miyiz nerden bilelim adamın derdini. otur konus ısırmaz sen ısır demedikce, endiselenecek bisey yok.
salt azmıs mı degil mi diye de kontrol edeceksen sevisin bakalım bi, sonrasındaki tavırları ne oluyor ?
salt azmıs mı degil mi diye de kontrol edeceksen sevisin bakalım bi, sonrasındaki tavırları ne oluyor ?
0
Bıkmıştır kısa süreli ilişkilerden, en son uzun süreli ilişkisi senle olduysa. "Onunla ne güzeldi, en azından gerçek bir ilişkiydi." diye düşünmüş olup, yeni birisiyle de zor olacağını düşünüp tekrar seninle bir ilişki yaşamak istiyor olabilir. Kısa süreli ilişkilerindeki kadınların çok boş olduğunu düşünüp "En iyisi oydu ya." diye düşünüyor da olabilir. Yani seviyor olabilir aşk boyutunda değildir belki ama illa ki sende sevdiği bir şey vardı ki aklına geldin. Kendi hayatımı anlattım sanki neyse.
Ha diğer yandan şeytan görsün yüzünü modu deyince insan şüphelenmiyor değil tabi, eğer ciddi ciddi nefret varsa seni kırmak için böyle bir şey yapmak istiyor olabilir. İçinde kalmış olabilir eğer sen onu terkettiysen veya kırıldıysa fazlasıyla. Ama böyle intikam falan için de 6 yıl sonra çok mantıklı gelmiyor yani bilemedim. Yani 6 yılda nefret falan kalmaz heralde.
Ha diğer yandan şeytan görsün yüzünü modu deyince insan şüphelenmiyor değil tabi, eğer ciddi ciddi nefret varsa seni kırmak için böyle bir şey yapmak istiyor olabilir. İçinde kalmış olabilir eğer sen onu terkettiysen veya kırıldıysa fazlasıyla. Ama böyle intikam falan için de 6 yıl sonra çok mantıklı gelmiyor yani bilemedim. Yani 6 yılda nefret falan kalmaz heralde.
0
yani ben erkek mantığıyla düşünemiyorum. bir insan seviyorsa, 6 yıl sonra mı aklı başına gelir? intikamsa, neden 6 yıl sonra? bu çok uzun bir süre. yani 6 yıldır aslında beni seviyormuş masalına inanmak istemiyorum yelkenler suya inecek çünkü. ama inanasım da var.
0
%99 abazan durumu had safhaya çıkmıştır.sadece sana değil diğer eski takıntılarınada zarf atıyordur kime tutturursa.
sonrasında şöyle bir cümleyle karşılaşman muhtemeldir biz 6 sene önceden bitmişiz hata yaptığımızı düşünüyorum adiyossss..
sonrasında şöyle bir cümleyle karşılaşman muhtemeldir biz 6 sene önceden bitmişiz hata yaptığımızı düşünüyorum adiyossss..
0
frijitim sirincem,
abartmayın yahu,
çocukceğiz geçen 6 sene sonunda en güzel ilişkisinin(loralynn'in de dediği gibi) "ne bok yedim ben" ile olduğunu farketmiştir, psikolojik ve kimyasal pek çok etken var.
şurada iki dakikada nuri alço/yavşak taylan kıvamına getirdiniz elemanı.
abartmayın yahu,
çocukceğiz geçen 6 sene sonunda en güzel ilişkisinin(loralynn'in de dediği gibi) "ne bok yedim ben" ile olduğunu farketmiştir, psikolojik ve kimyasal pek çok etken var.
şurada iki dakikada nuri alço/yavşak taylan kıvamına getirdiniz elemanı.
0
6 yıldır seni seviyor değildir sadece en iyi ilişkisinin seninle olduğunu düşünüp tekrar denemek istiyordur.
0
her iddasına varım ki amacı cinsel birliktelik.
eminim. yüzde yüz
cevap : bir erkek ayrıldığı bir sevgilisini hiç görmedikten bilmemkaç sene sonra arıyorsa amacı cinselliktir, başka bir şey değil.
eminim. yüzde yüz
cevap : bir erkek ayrıldığı bir sevgilisini hiç görmedikten bilmemkaç sene sonra arıyorsa amacı cinselliktir, başka bir şey değil.
0
Fenerbahçeliyim. Daum'u çok severdim. Gittiğine üzüldüm. Şimdi geri gelmesine daha çok üzülüyorum. Aynı duyguları Apiah ve Aurello için de düşünüyorum. Ben bir takımdan ayrılan oyuncu veya antrenörün aynı takıma geri dönmesine karşıyım.
Aynı şey aşk için de geçerli.
Aynı şey aşk için de geçerli.
0
bi kere 6 yıl sensiz yapmış. ben olsam ben de art niyet arardım.
yani sonuçta bir değil iki değil 6 yıl. ama yine de cinsellik içerdiğini düşünmüyorum. sonuçta sırf bunun için böle bişeye kasmaz gibi geliyor.
bi buluş görüş, bi kahve için bakalım sen ne hissedeceksin. öncelikli olan bu.
yani sonuçta bir değil iki değil 6 yıl. ama yine de cinsellik içerdiğini düşünmüyorum. sonuçta sırf bunun için böle bişeye kasmaz gibi geliyor.
bi buluş görüş, bi kahve için bakalım sen ne hissedeceksin. öncelikli olan bu.
0
sırf cinsellik için kimse 6 sene evvel ki ilişkisini hatırlamaz akıl var mantık var. mutlaka bişey arıyodur eskilerden o 6 sene ara nasıl oldu onu merak ediyorum aslında götü yememiştir aramaya güveni yeni yerine gelmiştir emin olmustur falan filan hemen cinsellige vurmayın olayı..
0
aeks
1 adet laptop satmak istiyorum, fekat içinde ne var ne yoksa silinsin, yaşansın bitsin saygısızca istiyorum..yani öyle yeni alan adam recovery yazılımını kurup 2 dakkada anaaaam neler dönmüş serhat ya.. diyemesin..bu işi hangi yazılım görür a dostlar bilen var mı?eraser diye bişey var.. heidi diye d
1 adet laptop satmak istiyorum, fekat içinde ne var ne yoksa silinsin, yaşansın bitsin saygısızca istiyorum..
yani öyle yeni alan adam recovery yazılımını kurup 2 dakkada anaaaam neler dönmüş serhat ya.. diyemesin..
bu işi hangi yazılım görür a dostlar bilen var mı?
eraser diye bişey var.. heidi diye de bi web adresi vardı..
o faydalı olur mu acep?
böyle bana baştan aşağı format gibi bişey lazım.. registry'sinden harddiskteki kullanılan, kullanılmayan alanlara kadar..
yani öyle yeni alan adam recovery yazılımını kurup 2 dakkada anaaaam neler dönmüş serhat ya.. diyemesin..
bu işi hangi yazılım görür a dostlar bilen var mı?
eraser diye bişey var.. heidi diye de bi web adresi vardı..
o faydalı olur mu acep?
böyle bana baştan aşağı format gibi bişey lazım.. registry'sinden harddiskteki kullanılan, kullanılmayan alanlara kadar..
0
eger gercekten hepsini silmek istiyosan tek cozum harddiski degistirmek. (benim bildigim boyle)
0
Herşeyi silip , büyük boyutlu bir film yada dizi ile doldurun hard diski dolana kadar kopyalayın.Sonra bunlarıda silin isterseniz.Bulunmama ihtimali biraz artar.Daha başka yöntemlerde vardır tabi söyleyeyim dedim.
0
layer26'nın dediğini 16 kere yaparsanız anca CIA/Pentagon felan geri alabilir verileri
0
oncelikle o laptop'a kurabileceginiz bir isletim sistemi olsun cd'de bir yerde. driver'lari varmi diye bir bakin internetten.
simdi gelelim silme islemine, "wipe" kelimesini aratirsaniz bircok freeware yazilim bulabilirsiniz. hic kullanmadigim icin kullanan arkadaslar tecrubelerini yazsinlar.
paronayaksaniz hdd'yi cikarip baska hdd takabilirsiniz satarken.
simdi gelelim silme islemine, "wipe" kelimesini aratirsaniz bircok freeware yazilim bulabilirsiniz. hic kullanmadigim icin kullanan arkadaslar tecrubelerini yazsinlar.
paronayaksaniz hdd'yi cikarip baska hdd takabilirsiniz satarken.
0
eraser iyidir onu kullan. bu kadar şizofren olmaya gerek yok. şöyle bir yol da deneyebilirsin, format attıktan sonra alakasız dosyalar kopyla hdd'ye. şundan dolayı, sen dosyaları sildiğinde üzerine yeni dosya yazılana kadar veriler silinmiyor, sen üzerine yeni veriler yazınca eski verilerin de karanlıkta iyice yol almış olacak.
edit: layer26'nın yazdığını görmemiştim, benzer şeyler işte, mantığı da bu.
edit: layer26'nın yazdığını görmemiştim, benzer şeyler işte, mantığı da bu.
0
en zor yöntemin windows üzerine linux yükleyip sonra tekrar windows falan yüklemek olduğunu duymuştum ne kadar doğru bilemeyeceğim
0
bunu yapan bedava file shredder tarzı yazılımlar var. basitçe sizin belirleyeceğiniz miktarda 0 ve 1 ler yazıyor hdd nin her yerine ve dolayısıyla çok hızlı. paranoyak bir bünye herşeyi sildikten sonra bunu 16 kere tekrar tekrar yaz diye seçip yapabilir. böylece kırıntı kalmayacaktır. bir tek film kopyalamak falan sıkıntılı çok düzgün yapamayabilirsiniz falan. shreddder kullanın rahat edin.
0
tamamen sallıyorum, ntfs ise bir kere fat32 olarak formatla, sonra tekrar ntfs olarak formatla.
ama bak salladım, işe yararlığı burada tartışılabilir.
ama bak salladım, işe yararlığı burada tartışılabilir.
0
inkey
merhabalar..bu soru bir arkadaşım ekolünden geliyor efendim. şöyle anlattı hatırlayabildiği şeyleri: bir robot varmış, ismi emin olmamakla beraber 5 numaraymış, bu robotu böyle parçalayıp bi arabanın arkasına atarlarmış ama robot kendiliğinden geri toparlanırmış falan. çok az bi şeyler hatırlıyorum
merhabalar..bu soru bir arkadaşım ekolünden geliyor efendim. şöyle anlattı hatırlayabildiği şeyleri: bir robot varmış, ismi emin olmamakla beraber 5 numaraymış, bu robotu böyle parçalayıp bi arabanın arkasına atarlarmış ama robot kendiliğinden geri toparlanırmış falan. çok az bi şeyler hatırlıyorum sonunu bile hatırlamıyorum dedi. izlediğinde çok küçükmüş.
neyse efendim benzer bi şeyler hatırlayan var mı?
neyse efendim benzer bi şeyler hatırlayan var mı?
0
Evolver: www.imdb.com
Eskiden askeri robotken programı silinip oyun robotu yapılır. Bir kısa devre onun silinmiş programını aktif eder. Artık tekrar öldürmek için oynar.
Eskiden askeri robotken programı silinip oyun robotu yapılır. Bir kısa devre onun silinmiş programını aktif eder. Artık tekrar öldürmek için oynar.
0
thesL
selam herkese...ben mimarlık okuyrum. Dolayısıyla 3ds max, archicad, photoshop gibi programları çok kullanıyorum. Bu programları rahatlıkla çalıştıracak; render alırken, animasyon yaparken zorlanmayacak bir dizüstü bilgisayar önerebilr misinz?Mesela macbook pro özelliklerine baktım güzel ama pahalı
selam herkese...
ben mimarlık okuyrum. Dolayısıyla 3ds max, archicad, photoshop gibi programları çok kullanıyorum. Bu programları rahatlıkla çalıştıracak; render alırken, animasyon yaparken zorlanmayacak bir dizüstü bilgisayar önerebilr misinz?
Mesela macbook pro özelliklerine baktım güzel ama pahalı biraz (5300 ytl civarı)...
onun yerine şunu alsan da olur diyebileceğiniz bir şey var mı?
ben mimarlık okuyrum. Dolayısıyla 3ds max, archicad, photoshop gibi programları çok kullanıyorum. Bu programları rahatlıkla çalıştıracak; render alırken, animasyon yaparken zorlanmayacak bir dizüstü bilgisayar önerebilr misinz?
Mesela macbook pro özelliklerine baktım güzel ama pahalı biraz (5300 ytl civarı)...
onun yerine şunu alsan da olur diyebileceğiniz bir şey var mı?
0
macbook 3dmax çalıştırmazzz (yassah), hayalini kurduğunuz bir dizüstü pc yok masaüstü alacaksınız mecburen isterseniz 50 milyarınız olsun
0
sen sallayanlara bakma öyle bişi yok diye
h10010.www1.hp.com
firegl ekran kartlı laptop daha ne olsun! ayrıca macbook 3d max çalıştırmazmış heyallaaam ya. xp kurarsın üstne herşeyi çalıştırır.
h10010.www1.hp.com
firegl ekran kartlı laptop daha ne olsun! ayrıca macbook 3d max çalıştırmazmış heyallaaam ya. xp kurarsın üstne herşeyi çalıştırır.
0
@rentts
ya bana kalırsa 3000-4000tl den başka vermem ama aslında 6000 e kadar çıkablrm...
ya bana kalırsa 3000-4000tl den başka vermem ama aslında 6000 e kadar çıkablrm...
0
farklı şeyler arkadaşım macbook alacaksan maya kullanıcaksın aynı firma gene autodeskin programı, biliyomusun maya nedir?
0
soru bana ise maya nedir biliyo musun die, maya yı da softimage ı da mudbox ı da combustion ı da biliyorum. sen macbook a xp kurulabildiğini biliyo musun?
www.youtube.com
"macbook alacaksan maya kullanıcaksın" lafı da günün esprisi heralde.
www.youtube.com
"macbook alacaksan maya kullanıcaksın" lafı da günün esprisi heralde.
0
macbook için maya diye bir şey yok arkadaşlar, bir tarafınızdan sallamayın, farklı modelleme programlarıdır, sonuçları çok farklıdır, arayüzleri kontrolleri çok farklıdır. işletim sistemiyle de alakası yoktur bu farkların.
ille de laptop istiyorsan ekran kartının çok çok iyi olmasına dikkat etmelisin, en sağlam işlemciyi seçmelisin. soğutma sisteminin iyi olmasına dikkat etmelisin ve şimdiden yedek pil almalısın çünkü bu makineyi günlerce kapatamayabilirsin.
ama en iyi laptopa vereceğin en yüksek para bile sana maksimum 3-4 yıl verir, sonra o makineyi atarsın.
ama iyi konfigürasyonlu bir pc alırsan(aynı paraya çok daha yüksek özelliklere sahip olabilir) ve 2 yılda bir parçalarını upgrade edersen çok daha karlı olursun, işten kazandığın parayla da sunumlara gidecek güzel ekranlı bir laptop alırsın yanına.
atmıyorum, ben yaptım oldu.
ille de laptop istiyorsan ekran kartının çok çok iyi olmasına dikkat etmelisin, en sağlam işlemciyi seçmelisin. soğutma sisteminin iyi olmasına dikkat etmelisin ve şimdiden yedek pil almalısın çünkü bu makineyi günlerce kapatamayabilirsin.
ama en iyi laptopa vereceğin en yüksek para bile sana maksimum 3-4 yıl verir, sonra o makineyi atarsın.
ama iyi konfigürasyonlu bir pc alırsan(aynı paraya çok daha yüksek özelliklere sahip olabilir) ve 2 yılda bir parçalarını upgrade edersen çok daha karlı olursun, işten kazandığın parayla da sunumlara gidecek güzel ekranlı bir laptop alırsın yanına.
atmıyorum, ben yaptım oldu.
0
mtrsykl
Arkadaşlar ben ufak bir yazılım arıyorum, bilgisayar her açıldığında tarihi benim belirttiğim bir tarih yapacak, bunu yukarıda adı geçen programlarla yazmak mümkün mü? nedir ne değildir nasıl olur acaba? c++ hakkında orta seviye bilgim var.
Arkadaşlar ben ufak bir yazılım arıyorum, bilgisayar her açıldığında tarihi benim belirttiğim bir tarih yapacak, bunu yukarıda adı geçen programlarla yazmak mümkün mü? nedir ne değildir nasıl olur acaba? c++ hakkında orta seviye bilgim var.
0
madem c++ biliyorsun, vc#.net kolayca yaparsın düşüncesindeyim.
startup'da çalışacak bir windows service yada tray iconda açılacak windows app. ile saati değiştirip, işlemi bitirdikten sonra kapanabilir bi uygulama yazabilirsin.
p.s. böyle bir uygulamada hali hazırda var mı bilmiyorum.
startup'da çalışacak bir windows service yada tray iconda açılacak windows app. ile saati değiştirip, işlemi bitirdikten sonra kapanabilir bi uygulama yazabilirsin.
p.s. böyle bir uygulamada hali hazırda var mı bilmiyorum.
0
c++ console aplication konusnda bilgi sahibiyim visual kısmından pek anlamıyorum, .net ile 2 satırda yazılabilecek bişey miki?
0
amaney
arkadaşlar esasen ekşisözlük yazarıyım ama içinde bulunduğum salak durumdan dolayı yeni bi internet üyeliği ile yazmak istedim.özellikle büyük firma (banka gibin) hr çalışanları veya bilenler yardımcı olursa çok sevinirim.işyerinde (bi banka genel merkezi) 1 ay önce kız arkadaşımdan ayrıldım. bir sü
arkadaşlar esasen ekşisözlük yazarıyım ama içinde bulunduğum salak durumdan dolayı yeni bi internet üyeliği ile yazmak istedim.
özellikle büyük firma (banka gibin) hr çalışanları veya bilenler yardımcı olursa çok sevinirim.
işyerinde (bi banka genel merkezi) 1 ay önce kız arkadaşımdan ayrıldım. bir süre sürekli konuşalım edelim düzgün ayrılalım diye mailler attım (iş mailini kullandım). (büyük bi işyeri ve bulunduğumuz yerler farklı) daha sonra ortak arkadaşlarımıza ve kendi çevresine yalan yanlış şeyler anlattığını, ondan ayrılmak istemediğim için baskı yaptığımı (valla yalan) arkadaşlarına anlattığını duydum. bu arada telefonlarını iptal etti ve ulaşılamaz duruma geldi. ben de sürekli niye benle ilgili yalanlar söylediğini, niye konuşmak istemediğini vs. vs. soran mailler atmaya devam ettim işte. en sonunda geçen cuma mail attım ve beni işyerinde kötü etkilediğini, arkamdan bi sürü yalan yanlış konuların konuşulduğunu ve eğer benimle görüşmezse bu konuyu yöneticim ve yöneticisi vasıtasıyla çözeceğimi söyledim. nihayet cevap geldi ve yüzyüze görüştük.
(hala okuyosunuz dimi, bak bundan sonrası önemli)
1 saat kadar konuştuk ve onu rahatsız etmememi, artık benim hakkımda hiç konuşmayacağını veee sanırsam aldatıldığımı öğrendim. şimdiye kadar sürekli iyi niyetli davranmış ve sürekli alttan almış, kalbini kırmamak için 1 aydır uğraş veren biri olarak tepem attı tabii artık. haftasonu da geçti. bugün onun bulunduğu yere gittim, konuşmamız gerektiğini söyledim, sesini yükseltti, ben sessiz olmasını istedim vs. vs. en sonunda yine sesini yükseltince rezil olduk (ve dışardan bakan kişiler onu muhtemelen taciz ediyom sandı) ben yanından kalktım gidiyodum ki, sinirime yenildim geri döndüm ve seninle yasal olarak işlemimi halletcem artık, savcılığa suç duyurusunda buluncam dedim. ama kesinlikle sesimi yükseltmedim.(daha önce bana hakaret etmişti ve istesem ben senin ağzına sıçtırırım anlamında tehdit etmişti telefonda, onu kastettiğimi anladı). her neyse çılgına dönmüş bi şekilde yerime oturdum ve mail atmaya devam ettim. öğleden sonra beni idari işler müdürlüğüne şikayet ettiğine dair bir mail düştü mailboxıma. şok oldum beni görüşmeye çağırıyolardı. neyse ben gitmek istemedim, yöneticimden rica ettim o gitti. o gidince eski kız arkadaşımın onlara da bi sürü yalan söylediğini anladık. anlattığına göre biz sadece 2 kez görüşmüştük, sonra ben onun peşini bırakmamıştım, 1 aydır onu rahatsız ediyodum ve bu sabahta onun yanına gidip arkadaşlarının yanında sen beni bırakamazsın diye bağırmıştım.
şimdi benim problemim şu. bu kadar yalanı yanına bırakmak istemiyorum, en azından beni şikayet ettiği kişiler bilmeli. sonuçta işyeri ortamı, piskopat bi görüntü çizmek yanlış. ama bilirsiniz hanım hanım bi kız da ne anlatılırsa inanılıyor. yöneticim bana zaten inanıyodu, mailleşmelerimizi de gösterdim ayrıca.
şimdi ey insan kaynakları çalışanı:
ben bu kızdan şikayetçi olsam 1 aydır sadece iş amaçlı kullanmam gereken mailleri özel amaçla kullandığım için nasıl bi ceza alırım. sexual harassment'a girer mi bu? ayrıca bugün gidip yanındaki tartışmamızı çevresindeki arkadaşları duydu ve nasıl insanlar olduklarını onu tutacaklarını çok iyi biliyorum. o tartışmamız (benim onun yanına gidip) benim aleyhimde çok büyük delil olur mu? bazı arkadaşlar işten bile atılabilirsin sırf bu yüzden diyorlar.
onun dışında tam bir mail piskopatı olduğum için kızla yaklaşık 3 aydır mailleşmelerimiz iş mailimde yine var. insan kaynakları bana son 1 ayda niye bu kadar üstüste mail gönderdin derse, aha o da bana gönderdi aşk dolu şeyler deyip çıktığımız dönemdeki mailleri göstersem hafifletici unsur olur mu?
maillerimde kesinlikle en ufak bir hakaret, tehdit vs. olmadığını tam tersine en sinirli zamanlarımda bile gayet kibar yazdığımı belirtip son sorumu soruyorum. maksimum ne kadar ceza alırım? sexual harassment sayıp işten kovulmaya kadar gider mi bu konu?
gerçekten bu yalanlardan bir an önce kurtulmam gerekiyor, o yüzden bilgisi olan kişiler paylaşırsa çok sevinirim. aşağı yukarı büyük firmalarda insan kaynakları aynı işler sanırım.
özellikle büyük firma (banka gibin) hr çalışanları veya bilenler yardımcı olursa çok sevinirim.
işyerinde (bi banka genel merkezi) 1 ay önce kız arkadaşımdan ayrıldım. bir süre sürekli konuşalım edelim düzgün ayrılalım diye mailler attım (iş mailini kullandım). (büyük bi işyeri ve bulunduğumuz yerler farklı) daha sonra ortak arkadaşlarımıza ve kendi çevresine yalan yanlış şeyler anlattığını, ondan ayrılmak istemediğim için baskı yaptığımı (valla yalan) arkadaşlarına anlattığını duydum. bu arada telefonlarını iptal etti ve ulaşılamaz duruma geldi. ben de sürekli niye benle ilgili yalanlar söylediğini, niye konuşmak istemediğini vs. vs. soran mailler atmaya devam ettim işte. en sonunda geçen cuma mail attım ve beni işyerinde kötü etkilediğini, arkamdan bi sürü yalan yanlış konuların konuşulduğunu ve eğer benimle görüşmezse bu konuyu yöneticim ve yöneticisi vasıtasıyla çözeceğimi söyledim. nihayet cevap geldi ve yüzyüze görüştük.
(hala okuyosunuz dimi, bak bundan sonrası önemli)
1 saat kadar konuştuk ve onu rahatsız etmememi, artık benim hakkımda hiç konuşmayacağını veee sanırsam aldatıldığımı öğrendim. şimdiye kadar sürekli iyi niyetli davranmış ve sürekli alttan almış, kalbini kırmamak için 1 aydır uğraş veren biri olarak tepem attı tabii artık. haftasonu da geçti. bugün onun bulunduğu yere gittim, konuşmamız gerektiğini söyledim, sesini yükseltti, ben sessiz olmasını istedim vs. vs. en sonunda yine sesini yükseltince rezil olduk (ve dışardan bakan kişiler onu muhtemelen taciz ediyom sandı) ben yanından kalktım gidiyodum ki, sinirime yenildim geri döndüm ve seninle yasal olarak işlemimi halletcem artık, savcılığa suç duyurusunda buluncam dedim. ama kesinlikle sesimi yükseltmedim.(daha önce bana hakaret etmişti ve istesem ben senin ağzına sıçtırırım anlamında tehdit etmişti telefonda, onu kastettiğimi anladı). her neyse çılgına dönmüş bi şekilde yerime oturdum ve mail atmaya devam ettim. öğleden sonra beni idari işler müdürlüğüne şikayet ettiğine dair bir mail düştü mailboxıma. şok oldum beni görüşmeye çağırıyolardı. neyse ben gitmek istemedim, yöneticimden rica ettim o gitti. o gidince eski kız arkadaşımın onlara da bi sürü yalan söylediğini anladık. anlattığına göre biz sadece 2 kez görüşmüştük, sonra ben onun peşini bırakmamıştım, 1 aydır onu rahatsız ediyodum ve bu sabahta onun yanına gidip arkadaşlarının yanında sen beni bırakamazsın diye bağırmıştım.
şimdi benim problemim şu. bu kadar yalanı yanına bırakmak istemiyorum, en azından beni şikayet ettiği kişiler bilmeli. sonuçta işyeri ortamı, piskopat bi görüntü çizmek yanlış. ama bilirsiniz hanım hanım bi kız da ne anlatılırsa inanılıyor. yöneticim bana zaten inanıyodu, mailleşmelerimizi de gösterdim ayrıca.
şimdi ey insan kaynakları çalışanı:
ben bu kızdan şikayetçi olsam 1 aydır sadece iş amaçlı kullanmam gereken mailleri özel amaçla kullandığım için nasıl bi ceza alırım. sexual harassment'a girer mi bu? ayrıca bugün gidip yanındaki tartışmamızı çevresindeki arkadaşları duydu ve nasıl insanlar olduklarını onu tutacaklarını çok iyi biliyorum. o tartışmamız (benim onun yanına gidip) benim aleyhimde çok büyük delil olur mu? bazı arkadaşlar işten bile atılabilirsin sırf bu yüzden diyorlar.
onun dışında tam bir mail piskopatı olduğum için kızla yaklaşık 3 aydır mailleşmelerimiz iş mailimde yine var. insan kaynakları bana son 1 ayda niye bu kadar üstüste mail gönderdin derse, aha o da bana gönderdi aşk dolu şeyler deyip çıktığımız dönemdeki mailleri göstersem hafifletici unsur olur mu?
maillerimde kesinlikle en ufak bir hakaret, tehdit vs. olmadığını tam tersine en sinirli zamanlarımda bile gayet kibar yazdığımı belirtip son sorumu soruyorum. maksimum ne kadar ceza alırım? sexual harassment sayıp işten kovulmaya kadar gider mi bu konu?
gerçekten bu yalanlardan bir an önce kurtulmam gerekiyor, o yüzden bilgisi olan kişiler paylaşırsa çok sevinirim. aşağı yukarı büyük firmalarda insan kaynakları aynı işler sanırım.
0
cok dolusunuz galiba siz, is hukuku hakkında bir sey diyemeyecegim. fakat, sirket içi iliskiler bitince performans kayıplarından tutun, bir suru rezillik yasanıyor.
ikinizde inat etmissiniz, zor bi durum..
ve tabi kızlar her zmaan haklıdır bu tur durumlarda, maalesef.
ikinizde inat etmissiniz, zor bi durum..
ve tabi kızlar her zmaan haklıdır bu tur durumlarda, maalesef.
0
simdi herhangi bir adım attıgında olayın yankısı gurultusu vs den dolayı muhtemelen her ikinizi de gonderirler. derdin kendini aklamaksa, bunu hr(en tepeden ya da tepeye yakın kısımdan) a gidip birinci agızdan anlatman, soyle sıkıntı cekiyorum boyle oluyor vs vs. kanıt olarak da maillerimi inceleyebilirsiniz fln fln ekle. ""işyerinde (bi banka genel merkezi) 1 ay önce kız arkadaşımdan ayrıldım. bir süre sürekli konuşalım edelim düzgün ayrılalım diye mailler attım (iş mailini kullandım). (büyük bi işyeri ve bulunduğumuz yerler farklı) daha sonra ortak arkadaşlarımıza ve kendi çevresine yalan yanlış şeyler anlattığını, ondan ayrılmak istemediğim için baskı yaptığımı (valla yalan) arkadaşlarına anlattığını duydum. bu arada telefonlarını iptal etti ve ulaşılamaz duruma geldi. ben de sürekli niye benle ilgili yalanlar söylediğini, niye konuşmak istemediğini vs. vs. soran mailler atmaya devam ettim işte. en sonunda geçen cuma mail attım ve beni işyerinde kötü etkilediğini, arkamdan bi sürü yalan yanlış konuların konuşulduğunu ve eğer benimle görüşmezse bu konuyu yöneticim ve yöneticisi vasıtasıyla çözeceğimi söyledim. nihayet cevap geldi ve yüzyüze görüştük""
su kısmı oldugu gibi belirt tabi, nıyetını vs vs.
harrasment kısmına gelince, ayrılıktan sonraki maillerini bu kapsamda degerlendireiblirler, malesef. mail gonderme sıklıgı vs vs pek sorun olmayacaktır. kimse de sormaz sorsa da ustunkoru gecilir.
ha bi de, pes dogrusu, boyle bir cirkef insanı ayırt edememek de yetenek. gecmıs olsun.
su kısmı oldugu gibi belirt tabi, nıyetını vs vs.
harrasment kısmına gelince, ayrılıktan sonraki maillerini bu kapsamda degerlendireiblirler, malesef. mail gonderme sıklıgı vs vs pek sorun olmayacaktır. kimse de sormaz sorsa da ustunkoru gecilir.
ha bi de, pes dogrusu, boyle bir cirkef insanı ayırt edememek de yetenek. gecmıs olsun.
0
shutingen olunuyo genelde ama yoneticin senin tarafta imis belki bi faydasi olur... onun disinda duzgun ayrilma konusunda israrci olman durumunu zora sokuyor bilesin... kolay gele...
0
Düzgün ayrılmak da nedir yahu? Bitmiş işte, sen ısrarla düşmemişsin kızın yakasından. Yok çirkefmiş de falan filan. Ayrıldıktan sonraki bu saçma çaba da nesi?
0
böyle özel mailleri neden iş mailinden yapıyosun ki. dk dk çalış'ma'dığının kanıtı o mailler bir de gidip buyrun okuyun diye vereceksin.
valla benzer bi hikaye duymuştum sonu 3-4 kişi için hiç hayırlı olmamıştı. sinirine yenik düşüp tüm arkadaşlarına veya departmanlara olayın iç yüzünü anlatıcam diyerek bi mail atmayı hele hiç düşünme sonu gelmez, ya da sonu atılma olur.
valla benzer bi hikaye duymuştum sonu 3-4 kişi için hiç hayırlı olmamıştı. sinirine yenik düşüp tüm arkadaşlarına veya departmanlara olayın iç yüzünü anlatıcam diyerek bi mail atmayı hele hiç düşünme sonu gelmez, ya da sonu atılma olur.
0
aman ne konuşursa konuşsun bana ne diyip ilgilenmeyecektin. bir tane daha hatun bulup onu da hüpletecektin hatta. gençler ne tuhaf gerçekten. böyle ısrara devam edersen atılırsın yakında merak etme. bana bir çalışanım şirket içi aşk mevzuundan dolayı gelse hiç acımaz kovdururum. en kötü ihtimal zam mam alamaz. bu ne ya iş mi yapacağız aşk mı?
geçmiş olsun.
geçmiş olsun.
0
cilgin fantezilerin adami
öss bittiği için kendime hayvani bir laptop almak istiyorum. oyun oynayacağım için kaliteli bir şey arıyorum. ne tavsiye edersiniz?
öss bittiği için kendime hayvani bir laptop almak istiyorum. oyun oynayacağım için kaliteli bir şey arıyorum. ne tavsiye edersiniz?
0
boyut olarak ne düşünüyosun bilmiyorum ama, oyun dediğin için büyük olanlardan şu modelleri öneriyorum;
TOSHIBA QOSMIO serisinden F50-12B iyidir.
Hp HDX18-1080ET FT170EA modeli de uçurur.
TOSHIBA QOSMIO serisinden F50-12B iyidir.
Hp HDX18-1080ET FT170EA modeli de uçurur.
0
laptop alcaklara her zaman tek önerim vardır;
laptop almayın.
alın mis gibi masaüstünüzü keyfinize bakın. aha bak laptom odamda yatıyo, ben masaüstümden uzatmışım ayaklarımı cevap yazıyorum. boşver laptop'ı.
laptop almayın.
alın mis gibi masaüstünüzü keyfinize bakın. aha bak laptom odamda yatıyo, ben masaüstümden uzatmışım ayaklarımı cevap yazıyorum. boşver laptop'ı.
0
ya oyun oynamak için alınan laptopa hayvani para ödenir. hatta bazen bu paraya oyun oynamak için kullanılan masaüstü+iş gören bir laptop alınır. ama yinede tavsiyede bulunalım
www.hepsiburada.com ekran kartı düşük)
www.hepsiburada.com ekran kartı düşük)
0
einherjer
Bir modem arıyorum,ADSL2+ ve 4 port destekleyen fiyat performans oranı iyi olan, max 40-70 TL arası wireless modem arıyorum.Halihazırda http://www.hepsiburada.com/zte-531b-4-portusb-54mbps-kablosuz-adsl2-modem/productDetails.aspx?categoryid=45&productid=bd99044gibi bir ürüne ulaştım ama nedir ne değ
Bir modem arıyorum,
ADSL2+ ve 4 port destekleyen fiyat performans oranı iyi olan, max 40-70 TL arası wireless modem arıyorum.
Halihazırda
www.hepsiburada.com
gibi bir ürüne ulaştım ama nedir ne değildir bilmiyorum. bilen biri varsa paylaşırsa sevinirim.
ADSL2+ ve 4 port destekleyen fiyat performans oranı iyi olan, max 40-70 TL arası wireless modem arıyorum.
Halihazırda
www.hepsiburada.com
gibi bir ürüne ulaştım ama nedir ne değildir bilmiyorum. bilen biri varsa paylaşırsa sevinirim.
0
1 Hafta önce Zyxel 660 aldım wireless ve 4 port ethernetli. 104 TL. Almayın bu ZTE, Airties, Pikatel, Draytek, Inca, Tp-Link, Datron, Edimax, Zoom, Aztech, Cnet, Everest, Smartnet gibi dandik modemleri.
0
o midas
Arabistan'da çölün ortasına fabrika kuruyoruz. Sıcakların artmasıyla birlikte yılanlar fabrikaya dadandı(tamam bu dadanma işini önce biz başlattık kaç milyon yıldır yaşadıkları yere fabrika kurarak ama bu başka bir tartışma konusu). İnternette bir iki cihaz buldum, öyle ultrasonik ses yayıyorlar, yı
Arabistan'da çölün ortasına fabrika kuruyoruz. Sıcakların artmasıyla birlikte yılanlar fabrikaya dadandı(tamam bu dadanma işini önce biz başlattık kaç milyon yıldır yaşadıkları yere fabrika kurarak ama bu başka bir tartışma konusu). İnternette bir iki cihaz buldum, öyle ultrasonik ses yayıyorlar, yılanlar da rahatsız olup uzaklaşıyor. Var mıdır kullanan bu cihazları daha önce? Varsa, nedir tecrübeleriniz? Veya başka tavsiyeleriniz var mı?
Teşekkürler...
Not: Sonunda yılanların öldüğü çözümleri (zehir, kapan)lütfen zahmet edip yazmayın.
Not 2: Kedi besleyemeyiz civarda bir sürü başıboş sokak(çöl?) köpeği var.
Not 3: Tavuk da besleyemeyiz. Pratik değil.
Not 4: Naftalin, kükürt, mazot, zift ve benzeri yılanların kokusunu sevmediği maddeleri kullanamıyoruz. Her yer çöl, kum, rüzgar, güneş. Bir günde dağılır giderler. Zaten doğayı kirletmeyi sevmiyoruz.
Not 5: Kirpi, gelincik, tavus kuşu, atmaca, leylek gibi yılanın korktuğu hayvanları besleme önerileriniz esprili olması açısından olumlu karşılanacaktır ama takdir edersiniz ki pratik değiller.
Not 6: Yılanların sevmediği otlar da işe yaramaz. İklim öyle her bitki bünyesinin kaldırabileceği türden değil.
Teşekkürler...
Not: Sonunda yılanların öldüğü çözümleri (zehir, kapan)lütfen zahmet edip yazmayın.
Not 2: Kedi besleyemeyiz civarda bir sürü başıboş sokak(çöl?) köpeği var.
Not 3: Tavuk da besleyemeyiz. Pratik değil.
Not 4: Naftalin, kükürt, mazot, zift ve benzeri yılanların kokusunu sevmediği maddeleri kullanamıyoruz. Her yer çöl, kum, rüzgar, güneş. Bir günde dağılır giderler. Zaten doğayı kirletmeyi sevmiyoruz.
Not 5: Kirpi, gelincik, tavus kuşu, atmaca, leylek gibi yılanın korktuğu hayvanları besleme önerileriniz esprili olması açısından olumlu karşılanacaktır ama takdir edersiniz ki pratik değiller.
Not 6: Yılanların sevmediği otlar da işe yaramaz. İklim öyle her bitki bünyesinin kaldırabileceği türden değil.
0
sizden başka fabrika yok mu ? onlar nasıl çözüm buluyor bunu öğrenin bence, he eğer tekseniz, bol şans.
0
Çölde tek başımızayız. On kilometre uzağımızda şehir ve dev bir sanayi bölgesi var ama artık yılanlar ve diğer hayvanlar uzaklaşmış oradan. Diğer ufak tefek yerlerin(benzin istasyonları filan) bazıları önemsemiyor, bazıları da zehirli yumurta kullanıyorlar.
0
En onemlisi yilanlarin saklanacaklari yerleri engellemek ve girebilecegi acikliklari kapatmaktir. Fabrika olunca biraz zor tabi.
Yilanlarin ilgisini ceken seyleri de ortadan kaldirmak gerekiyor ama ne fabrikasi oldugunu bilmiyorum tabi, ilgisini ceken sey kacinilmaz olabilir.
Yilani uzaklastirmak daha zordur, onun avladigi hayvanlari uzaklastirabilirsin.
Vahsi col kuslari oluyor, onlardan beslenebilir. road runner var mesela.
Ya da bu isi bir profesyonele birakirsin. Profesyonel yilan yakalayicilari oluyor, cogu bedavaya yapiyor ama fabrika gibi buyuk bir yer icin parayla tutman gerekebilir.
not: kimyasallar ve ultrasonik sesler ise yaramiyormus genelde. limon agaci ve tutun bitkisi bir nebze ise yarayabiliyormus.
Yilanlarin ilgisini ceken seyleri de ortadan kaldirmak gerekiyor ama ne fabrikasi oldugunu bilmiyorum tabi, ilgisini ceken sey kacinilmaz olabilir.
Yilani uzaklastirmak daha zordur, onun avladigi hayvanlari uzaklastirabilirsin.
Vahsi col kuslari oluyor, onlardan beslenebilir. road runner var mesela.
Ya da bu isi bir profesyonele birakirsin. Profesyonel yilan yakalayicilari oluyor, cogu bedavaya yapiyor ama fabrika gibi buyuk bir yer icin parayla tutman gerekebilir.
not: kimyasallar ve ultrasonik sesler ise yaramiyormus genelde. limon agaci ve tutun bitkisi bir nebze ise yarayabiliyormus.
0
bryan fury - Çok iyi fikir. En azından çalışanları sakinleştirir. Huzur verici. Lakin çok pahalı. Çalışanların içinde müslüman, hristiyan ve hindu var(eşit oranda). Hepsinin hocası, duası, ritüeli ayrıdır şimdi.
0
oncelikle farelerden kurtulmayi deneyin? fare yoksa yilan da gelmez besin zinciri kirildigi icin. ayrica cekirge gibi irice haseratin da yilanlarin besin listesinde olmasindan mutevellit onlara karsi yurutulecek bir mucadelenin yilanlar icin de etkili bir cozum oldugunu soyluyorlar.
akustik bir cozum olup olmadigindan emin degilim. zaten bu isler muhtemelen yilanlarin kafatasi boyutlariyla alakali bir frekansta ses uretmeyi gerektirecegi icin tek bir cihazin tum dunya yilanlarina karsi cozum uretmesini pek olasi gormuyorum. eger kimyasal yollardan da hoslanmiyorsaniz geriye besin zincirini kirmak ve dogal dusmanlarinin tarafini tutmak kaliyor. yanlis hatirlamiyorsam gelincik denen hayvan yilan (da) yiyor. belki bir koyden cok sayida gelincik edinip etrafa salabilirsiniz.
akustik bir cozum olup olmadigindan emin degilim. zaten bu isler muhtemelen yilanlarin kafatasi boyutlariyla alakali bir frekansta ses uretmeyi gerektirecegi icin tek bir cihazin tum dunya yilanlarina karsi cozum uretmesini pek olasi gormuyorum. eger kimyasal yollardan da hoslanmiyorsaniz geriye besin zincirini kirmak ve dogal dusmanlarinin tarafini tutmak kaliyor. yanlis hatirlamiyorsam gelincik denen hayvan yilan (da) yiyor. belki bir koyden cok sayida gelincik edinip etrafa salabilirsiniz.
0
yılanların öcü diye bişey vardı. ben derim ki pek bulaşmayın bu yılan hayvanına.
onun dışında, yılanlar gerçekten ses konusuna duyarlı yaratıklar. onları rahatsız edebilecek seslere gelmiyorlar. kafa dinlemek istiyor hayvanlar. öte yandan, yılanlar ne kadar zehirli? mesela zehirsiz, tehlikesiz şeylerse bırakın uğraşmayın. fabrika çalışmaya başladığında zaten gürültü vs den hayvanlar bir süre sonra vaz geçecek. zehirli, insan yiyen boyutlardaysa işiniz iş. zaten hayvanlarda doğal termal kamera var. vücut ısınızdan buluyor sizi.
yani demem o ki,yılanların türünü belirleyin önce ve zoolog birini bulun. deyin ki acaba bizim fabrikanın gürültüsü yılanları kovar mı? yok kovmazsa, o zaman para verin.
onun dışında, yılanlar gerçekten ses konusuna duyarlı yaratıklar. onları rahatsız edebilecek seslere gelmiyorlar. kafa dinlemek istiyor hayvanlar. öte yandan, yılanlar ne kadar zehirli? mesela zehirsiz, tehlikesiz şeylerse bırakın uğraşmayın. fabrika çalışmaya başladığında zaten gürültü vs den hayvanlar bir süre sonra vaz geçecek. zehirli, insan yiyen boyutlardaysa işiniz iş. zaten hayvanlarda doğal termal kamera var. vücut ısınızdan buluyor sizi.
yani demem o ki,yılanların türünü belirleyin önce ve zoolog birini bulun. deyin ki acaba bizim fabrikanın gürültüsü yılanları kovar mı? yok kovmazsa, o zaman para verin.
0
ermanen - Fabrika boru fabrikası. Yılanların ilgisini çekebilecek hiç bir şey yok aslında(eğer boruları karşı cins yılan sanacak kadar azdılarsa bilemem). Belki kapalı alan, gölgelikler. Ama onları yok edemeyiz.
Road runner fena fikre benzemiyor. Dur yarın bir satınalmaya sipariş edeyim, iki tane örnek getirsinler. bir deneyelim bakalım. Yanlız onun bir de belalısı vardı, onu da yanında vermesinler.
Tahminen çöl fareleriyle besleniyorlar ama onları ortadan kaldırmak da kolay değil.
Road runner fena fikre benzemiyor. Dur yarın bir satınalmaya sipariş edeyim, iki tane örnek getirsinler. bir deneyelim bakalım. Yanlız onun bir de belalısı vardı, onu da yanında vermesinler.
Tahminen çöl fareleriyle besleniyorlar ama onları ortadan kaldırmak da kolay değil.
0
Fabrikadan uzağa (çok da uzak olmasın) su ve süt olan serince bir yer yaptırın. Belki oraya toplaşırlar.
0
feeling the blanks - Fabrika binası yeni(bir iki aylık), şimdi makinalar monte ediliyor. Fareler henüz yerleşmedi. Belki de hiç yerleşmeyecek. Öyle köşesi bucağı olan bir fabrika değil.
0
simdi bunu en iyi araplara sorarak ogrenırsın bence, yılan sokmasından ciddi bi sayıda olen olmaıdgına gore antin kuntin de olsa bi yontem bulmuslardır/biliyorlardır onlar. koylu fln birilerini bulup onlara danısmak en iyisi.
0
feeling the blanks - ne bok yedim ben - Aslında cihazların masrafı değil benim sorunum. Hatta bugün satınalma bölümüne sipariş ettim bile. Benim korkum şu ki cihazlar iki üç hafta sonra gediklerinde işe yaramadıkları görülürse o kadar zaman hiçbir önlem almadan geçmiş olacak. Giden paradan çok geçen zamana yanarım.
0
ya fabrika çalışmaya başladığında zaten gidecek onlar.
ya bunca sene ramses serisi okumanın bir getirisi... aklıma ne geldi... bu yılanlar soğan kokusundan tiksiniyordu kitaba göre. hatta çöle girerken üstlerine başlarına soğan sürüyorlardı. off sinekkovar gibi üstünüze yılankovar sürün siz de. kimsenin şikayet edeceğini sanmam. hiç değilse yılanların insanlara zarar vermesi engellenir bu cihazlar gelene kadar. veya fabrika çalışmaya başlayana kadar.
ya bunca sene ramses serisi okumanın bir getirisi... aklıma ne geldi... bu yılanlar soğan kokusundan tiksiniyordu kitaba göre. hatta çöle girerken üstlerine başlarına soğan sürüyorlardı. off sinekkovar gibi üstünüze yılankovar sürün siz de. kimsenin şikayet edeceğini sanmam. hiç değilse yılanların insanlara zarar vermesi engellenir bu cihazlar gelene kadar. veya fabrika çalışmaya başlayana kadar.
0
ne bok yedim ben - Yılanların zehirli olup olmadığından asla emin olamayacağız. Anladığım kadarıyla değişik türler var ve hepsinden örnek yakalayıp uzmanına sormak mümkün değil. Zaten mümkün olsa bile ve dahi uzman hepsinin zehirsiz olduğunu söylese bile sorun çözülmüyor. Çalışanları inandırmak mümkün olmaz. Zaten yerli halkın söylediğine göre hemen hepsi zehirli olurmuş(hatta bazıları ölümcül).
0
haşerat için kullanılan ultrasonik ses cihazları fare vb hayvanlar için en ufak bir etki yapmıyor. ablamın evinde bu cihazlardan 2-3 tane var. fare sayısı ise gün geçtikçe artıyor. yılan için farklı etki eder mi bilmiyorum ama benim fikrim bu cihazların etkisiz olduğu yönünde.
0
pichoscosama - Güzel fikir ama güvercin beslemeye benzemez. Ben nereden gönüllü bulayım böyle bir iş için. Kaplarına sütü dükerken yılanların sabırsızlıkla elinizdeki kaba atladığını düşünüyorum da... Kabus gibi.
Bir de daha uzakta yaşayan ve aslında bize bulaşmayacak yılanları da alıştırmayalım bizim oraya.
Bir de daha uzakta yaşayan ve aslında bize bulaşmayacak yılanları da alıştırmayalım bizim oraya.
0
bryan fury - Burada yaşayan Suudi Araplar hep şehirli. Onlardan bir fayda yok, bilgileri benden az. Civarda bir sürü Bedevi yaşıyor. Çadırlarda diyemeyeceğim, çadırların yerini teneke binalar almış. Ama gene de göçebeler. Ancak yabancılara çok kapalılar. Ayrıca tabiiki sadece Arapça konuşuyorlar. Suudi Araplardan birini tercümanlığa ikna etmek yılanları tek tek yakalayıp 100 km öteye bırakmaktan daha zor. Yoksa eminim yılanları Bedeviler kadar iyı bilen yoktur.
Edinebildiğimiz tüm bilgiler buradaki hurdacı esnafı, benzinciler bir de dağa taşa boru döşeyen firmalardan.
Edinebildiğimiz tüm bilgiler buradaki hurdacı esnafı, benzinciler bir de dağa taşa boru döşeyen firmalardan.
0
ne bok yedim ben - Evet fabrika çalışmaya başlayınca motor titreşimleri yüzünden pek yaklaşacaklarını sanmıyoruz. Bir de çok fazla araç trafiği ve insan olacak. Şu soğan fikrini söyleyim. İsteyen sürünür.
0
Bizim de var basimizda benzer bir sorun multi milyon dolarlik tesis kuruyoruz ama her hafta birelerini yilan ya da akrep isiriyor. Ya bizim akrebimiz de var. Proje mudurunu yakalarsam sorarim napiyolarmis diye ama bizim ilk planimizda bu hayvanlarin panzehirlerini santiyede bulundurmak vardi zira medeniyete de uzak biryer adam yolda olur.
0
yukarıda cevaplardan biri limon ağacı demiş ama limon ağacı dibinden yılan yumurtası çıktığını gördüğüm için o konuya şüpheyle yaklaşıyorum.
katran döküldüğünü duymuştum ama yılana karşı mı akrebe karşı mı onu bilemiyorum..
edit: sordum, ikisi için de dökülüyormuş
katran döküldüğünü duymuştum ama yılana karşı mı akrebe karşı mı onu bilemiyorum..
edit: sordum, ikisi için de dökülüyormuş
0
sonik titrewşim cihazlaını bundan yıllar önce, benzer bir problem için, alakasız bir coğrafyada biz kurmuştuk. Yılanlar üzrinde etkili evet. Fakat çok büyük bir alanda etkili değiller, yüzde yüz çözüm sağlamıyor, hayvan sadece rahatsız oluyor, mesela gelip senin fabrikanın içine yuva kurmuyor. Ama delicesine de kaçmıyor.
Ancak amaç tüm hayvan/böcek grupları ise tek başına da işe yaramıyor bu aradai frekans hesabı.
Ancak amaç tüm hayvan/böcek grupları ise tek başına da işe yaramıyor bu aradai frekans hesabı.
0
Bu iş için genelde kimyasal katkılı dış çephe boyalarındanh da yardım alınır. ama o iklimde performans verebilecek derece güçlü bir ürün, bırak doğal hayatı, insan bile zehirler gibi geliyor. ÜÜreticileri ile bir görüşmek lazım.
Bu arada sakın ha sakın tutup bilmemne hayvanı bunların tüketicisi, dur 200 tane satın alıp salalım bakalım ne olacak gibi bir moda girmeyin derim. Ekosistemi değiştirdiğinde sonuç mutlaka ve mutlaka ölümcül olur. Bir anda fare salgını, çekirge istilası, tuhaf tuhaf şeyler ile uğraşırsınız.
Bu arada sakın ha sakın tutup bilmemne hayvanı bunların tüketicisi, dur 200 tane satın alıp salalım bakalım ne olacak gibi bir moda girmeyin derim. Ekosistemi değiştirdiğinde sonuç mutlaka ve mutlaka ölümcül olur. Bir anda fare salgını, çekirge istilası, tuhaf tuhaf şeyler ile uğraşırsınız.
0
Merhaba,
Size önerim sınır çizmenir olacaktır. Elbette rüzgar vb sebeplerle çizdiğiniz sınır kalıcı olmayacaktır onun için sınır çizeceğiniz etken maddeyi bu rüzgarlardan dağılmayacak bir şekilde muhafaza etmelisiniz. Sadece yılan değil, akrep makrep hiç bir şey girmez.
Uluslararası düzeyde yapılan ve dünya liderlerinin de katıldığı bir toplantıda da bu uygulanmıştı. Ancak tabii ki onlar bu tozu muhafaza etmek kaygısı duymuyorlardı çünkü o organizasyın bir kaç gün sürmüştü ve rüzgarı çok olmayan bir yerdeydi.
Size önerim sınır çizmenir olacaktır. Elbette rüzgar vb sebeplerle çizdiğiniz sınır kalıcı olmayacaktır onun için sınır çizeceğiniz etken maddeyi bu rüzgarlardan dağılmayacak bir şekilde muhafaza etmelisiniz. Sadece yılan değil, akrep makrep hiç bir şey girmez.
Uluslararası düzeyde yapılan ve dünya liderlerinin de katıldığı bir toplantıda da bu uygulanmıştı. Ancak tabii ki onlar bu tozu muhafaza etmek kaygısı duymuyorlardı çünkü o organizasyın bir kaç gün sürmüştü ve rüzgarı çok olmayan bir yerdeydi.
0
hakiki bir bedevi bulun, ya da en yakından bir köylü. gönlünü kazanın, size sistemi anlatsın. o adam son 10.000 yıldır orada çünkü. bütün yöntemleri biliyordur. hatta, herodot'un tarih'inde bile "uçan yılanların ülkesi" gibi bir benzetme bulunur arabistan için. aslında ben bir ortaçağ kaynağında daha görmüştüm günlük hayattaki yılanlarla nasıl mücadele edildiğini ama, yazık ki şimdi hatırlamıyorum. hatırlarsam yine yazarım.
eğer ki hakiki bir bedevi ile karşılaşırsanız sorununuzu düzgün bir dille anlatın ya da anlatacak birilerini bulun. kendisine pahalı olmayan hediyeler verin, o setup'ı yapacaktır.
eğer ki hakiki bir bedevi ile karşılaşırsanız sorununuzu düzgün bir dille anlatın ya da anlatacak birilerini bulun. kendisine pahalı olmayan hediyeler verin, o setup'ı yapacaktır.
0
bedeviler, mür ve adacayi yapragi yakarlar yilanlari uzaklastirmak icin. bu kucuk alanlarda ise yarar ve zaten gocebeler. fabrika olayi farkli biraz, bir profesyonele danismak lazim.
0
yılan sudan geçemez. çok büyük bir şantiye değilse etrafına hendek kazıp su doldurabilirsiniz. içerideki yılanları hallettikten sonra dışarıdan yılan giremez.
0
Ananem köyde, yılanları uzak tutmak için yumurta kabuğu yakardı teneke bir kovanın içinde. Yalnız içeriğinde başka otlar falan var mıydı onu bilemiyorum, eve gidince kendisine soruciim. Eğer işe yarıyorsa, etrafa sistematik olarak bunun dumanını püskürtecek bir sistem geliştirilebilir belki.
Belli bir süre sonra da soğurlar fabrikanızdan, gelmezler diye tahmin ediyorum.
Belli bir süre sonra da soğurlar fabrikanızdan, gelmezler diye tahmin ediyorum.
0
"yilan sudan gecemez" onerisi uygulanirsa, yilanlara kalici bir yuva vermis olursunuz. Zira bu hayvanin ideal yasama alani su kenaridir :)
0
kibritsuyu - ermanen - demirlisomya - karluk -
Fabrika arazisi 500x700metre lik bir dikdörtgen şeklinde. Civarına duvar ya da su kanalı inşa etmemiz en azından şimdilik mümkün değil. Şu anda tel çitimiz var ama ancak civardaki bedevilerin develerini engelleyebiliyor. Zaten onlardan da bir şikayetimiz yoktu. Bu arada çölde tel çit sahibi olmak kadar fantazi bir şey yokmuş onu da öğrenmiş olduk. Bir rüzgar esiyor, ya kumları alıp başka yere götürüyor, tellerin altı iki karış açık kalıyor, zorlasalar develer bile geçer ya da başka bir rüzgar esiyor, kumlar teli örtüp elli gidiş gelişli otoban haline getiriyor.
Arazinin içinde bir sürü bina olacak. Her birinin civarında tütsü yapmaya kalkarsak(ki bazı binalar bir hayli büyük) Zerdüşt ayini yapmaktan Suudi polisi bizi kesin içeri tıkar. Zaten arazi Olimpiyat Stadı gibi, sürekli rüzgar var. Keşke fabrika yerine rüzgar türbini kursaydık diyorum ama Arabistan'da kime enerji satabiliriz ki?
Fabrika arazisi 500x700metre lik bir dikdörtgen şeklinde. Civarına duvar ya da su kanalı inşa etmemiz en azından şimdilik mümkün değil. Şu anda tel çitimiz var ama ancak civardaki bedevilerin develerini engelleyebiliyor. Zaten onlardan da bir şikayetimiz yoktu. Bu arada çölde tel çit sahibi olmak kadar fantazi bir şey yokmuş onu da öğrenmiş olduk. Bir rüzgar esiyor, ya kumları alıp başka yere götürüyor, tellerin altı iki karış açık kalıyor, zorlasalar develer bile geçer ya da başka bir rüzgar esiyor, kumlar teli örtüp elli gidiş gelişli otoban haline getiriyor.
Arazinin içinde bir sürü bina olacak. Her birinin civarında tütsü yapmaya kalkarsak(ki bazı binalar bir hayli büyük) Zerdüşt ayini yapmaktan Suudi polisi bizi kesin içeri tıkar. Zaten arazi Olimpiyat Stadı gibi, sürekli rüzgar var. Keşke fabrika yerine rüzgar türbini kursaydık diyorum ama Arabistan'da kime enerji satabiliriz ki?
0
surtunme kuvveti
incil içinde 100 dolar? ya da daha nitelikli kişilere daha güzel imkanlar veriliyor mu? moon tarikati mi iyi yoksa?
incil içinde 100 dolar? ya da daha nitelikli kişilere daha güzel imkanlar veriliyor mu? moon tarikati mi iyi yoksa?
0
ne halt yersen ye hayatta, isa gelip seni kurtariyor sonra... tabii yersen (!)
0
@detroitli kizil;
Tabiki avantaj için dine girilir. Her din sana avanta verir. Nedir bu? Cennet. Ölümden sonra yaşam.
@surtunme kuvveti;
Avantaj mavantaj yok. Hepsi yalan dolan. Yok allahmış, tanrıymış, nirvanaymış, Kurt Kobain'miş. Ölüyorsun ve bitiyor herşey.
Gel sen bana tapın.
Tabiki avantaj için dine girilir. Her din sana avanta verir. Nedir bu? Cennet. Ölümden sonra yaşam.
@surtunme kuvveti;
Avantaj mavantaj yok. Hepsi yalan dolan. Yok allahmış, tanrıymış, nirvanaymış, Kurt Kobain'miş. Ölüyorsun ve bitiyor herşey.
Gel sen bana tapın.
0
akustik cinayet
şimdi elimdeki 350 mb boyutundaki lost dizilerini dvdde yaktım. izlemek istediğimde bazı bölümlerde altyazıları seçebilmeme rağmen görüntülenmediğini gördüm. bunun sebebi ne olabilir. hepsi aynı şekilde yakıldı ama bazılarında altyazı çıkmıyor. şunu da belirteyim dizinin adı ile altyazının adı aynı.
şimdi elimdeki 350 mb boyutundaki lost dizilerini dvdde yaktım. izlemek istediğimde bazı bölümlerde altyazıları seçebilmeme rağmen görüntülenmediğini gördüm. bunun sebebi ne olabilir. hepsi aynı şekilde yakıldı ama bazılarında altyazı çıkmıyor. şunu da belirteyim dizinin adı ile altyazının adı aynı. yani dizinin adı lost 5X1 ise altyazının adı da lost 5x1. şimdiden teşekkürler.
0
evet görebiliyorum.
formatı farklı derken sub ve srt uzantılarından mı bahsediyorsunuz.
formatı farklı derken sub ve srt uzantılarından mı bahsediyorsunuz.
0
altyazı dosyalarını sürükleyip bırakmayı deneyiniz player'a. (gerçi dvd player'da filan izlemekse amacınız olmaz tabii bu=))
0
evet. çalışmayanı kopyalayıp çalışanın içine yapıştırın, bir de öyle deneyin.
0
@poseidon55
yalnız şimdi baktım hepsinin uzantıları aynı yani çalışan da çalışmayan da srt uzantılı. dvd playerdan kaynaklı olabilir mi bu sorun? gerçi öyle olsa hiçbirini göstermez. ben çıkamadım işin içinden.
yalnız şimdi baktım hepsinin uzantıları aynı yani çalışan da çalışmayan da srt uzantılı. dvd playerdan kaynaklı olabilir mi bu sorun? gerçi öyle olsa hiçbirini göstermez. ben çıkamadım işin içinden.
0
diziyi izlerken alt yazı seçeneklerinden alt yazıyı aktif hale falan getirin. bazen oluyor öyle.
0
@pichoscosama
dizi ve altyazı isimleri aynı. ondan kaynaklanmıyor sorun.
@dambil
artık bunları yazdık bi dahaki sefere göemceğim altyazıyı çare yok.
dizi ve altyazı isimleri aynı. ondan kaynaklanmıyor sorun.
@dambil
artık bunları yazdık bi dahaki sefere göemceğim altyazıyı çare yok.
0
uzantısı srt olsa da bazen notepad ile açınca göreceksiniz ki bazıları
1 00:01:00
selam
2 00:03:00
aleyküm selam :)
gibi iken bazıları
{2717}{2759}Diğerlerinin hepsini öldürdüm
{3298}{3343}Ona göz kulak olmalıydın.
gibi olabiliyor, sanırım bazılarını dvd oynatıcın okuyamıyor olabilir.
Sorun aslında başka bir format ikken uzantısı srt olarak kaydedilmesi olabilir.
1 00:01:00
selam
2 00:03:00
aleyküm selam :)
gibi iken bazıları
{2717}{2759}Diğerlerinin hepsini öldürdüm
{3298}{3343}Ona göz kulak olmalıydın.
gibi olabiliyor, sanırım bazılarını dvd oynatıcın okuyamıyor olabilir.
Sorun aslında başka bir format ikken uzantısı srt olarak kaydedilmesi olabilir.
0
