[]

ofis
bir işyerinde patron hariç aranı iyi tutman gerekenler kimlerdir?
neden genelde hademe,çaycı,ofisboy vs tipler ile aramızı iyi tutmak zorundayız?
neden genelde hademe,çaycı,ofisboy vs tipler ile aramızı iyi tutmak zorundayız?

onlarda insan??
- emrag
(18.06.09 12:03:34)

bak soru farklı bir kere . ben bu insanımsılara neden bok gibi davranmıyoruz haha diye elimde kadehle gülmüyorum
sormak istedigim genelde bu çalışanlara inceden bir yalakalık söz konusu degil midir? nedendir?
sormak istedigim genelde bu çalışanlara inceden bir yalakalık söz konusu degil midir? nedendir?
- alokozay
(18.06.09 12:09:54)

bir iş yerinde diğer insanlarla aranı iyi tutmazsan, patronla aranı iyi tutman bir anlam ifade etmez. kimse somurtup oturan patron yalakası bir tipten hoşlanmaz. işyerinin havasını bozarsın. takım çalışması olmaz. insanlar seni dışlar. işe gitmek işkence haline gelir.
hademe, çaycı, ofisboy gibi insanlar(senin tabirinle tipler) hayatını güzelleştirebilirler. yeri geldi mi omzun ağrıyorsa masaj yapar bu insanlar. senden başka kimse içmese bile adaçayı bulundurabilir mesela. insanlara makam ve mevkileri yerine insan oldukları için değer verirsek, insan olduğumuz için değer görürüz. başkalarına sırf çıkarları yüzünden iyi davrananlar, küçük insanlardır. kendine saygısı olan, başkalarına da saygı duyup onlara iyi davranır.
hademe, çaycı, ofisboy gibi insanlar(senin tabirinle tipler) hayatını güzelleştirebilirler. yeri geldi mi omzun ağrıyorsa masaj yapar bu insanlar. senden başka kimse içmese bile adaçayı bulundurabilir mesela. insanlara makam ve mevkileri yerine insan oldukları için değer verirsek, insan olduğumuz için değer görürüz. başkalarına sırf çıkarları yüzünden iyi davrananlar, küçük insanlardır. kendine saygısı olan, başkalarına da saygı duyup onlara iyi davranır.
- ne bok yedim ben
(18.06.09 12:10:09)

çaycı sana getirdiği çaya tükürebilir, ofisboy evrakını getirip götürmekte işi ağırdan alabilir gibi gerçekler var. bir de bu çaycılar genelde şirketin gediklisi oldukları için dedikodu yapma / yayma potansiyelleri de kuvvetlidir tabi adamına bağlı olarak. millet de hem dile düşmemek hem de dedikoduları kapmak için yalakalaşabilir.
- mojosnik
(18.06.09 12:27:18)

Fenerbahçem maç kazandımı iş arkadaşı kolej mezunu kendini beğenmişle maçın geyiğini yapamam. O küçük! insanlarla yapabilirsin bunun geyiğini ancak.
- pichoscosama
(18.06.09 13:05:50)

öyle bir "genelde" yok.
birebir temas ettiğin kimseyle limoni olmayacksın işte. çaycı işçi doktor mühendis farketmez.
birebir temas ettiğin kimseyle limoni olmayacksın işte. çaycı işçi doktor mühendis farketmez.
- domine deyus
(18.06.09 13:19:05)

son derece çıkarcı ve içten pazarlıklı bir insan olarak söyleyebilirim ki herkesle aranın iyi tutulması gerek.
- ravioli
(18.06.09 13:21:34)

alay ettiğimi sanma ama.işyerinde değilde evdeki biri ile aranı iyi tut.bu annen olur baban olur sevgilin eşin vs vs. önemli olan iş harici o stresi atabilmektir.yoksa akşama kadar yalandan birine gösterdiğin sevginin de saygının da sana maliyeti stres, ülser, baş ağrısı vs vs olarak geri dönecektir.işini yap herkese aynı mesafeden davran.kibar ve nazikliği elden bırakma.yani ortalama bir adam ol.
- ground
(18.06.09 13:23:16)

işyerinde kimler olduğuna göre ve senin pozisyonuna göre değişir ama hademe ile şöyle bir diyalog kuracaksın ileride:
-mahmut abi, ben yarın geç geliyorum, patron nerede diye sorarsa "şöyle şöyle" diye sallarsın. olur mu?
ofisboy'u bakkaldan sigara almaya yollayacaksın ya da ne bileyim, yarın bir faksı acil göndermen gerektiğinde faks sırası olsa bile seni öne alacak.
çaycı, sana en güzel kahveyi yapacak. patronlar toplantı yapar, misafirleri gelir, kuru pasta, börek, çörek gibi ufak tefek yiyecekler olur. bunlardan sana da getirecek.
ha bir de, herkesle aranı iyi tutarsan, şirkette daha uzun dayanırsın. birisi senin hakkında kötü konuşmaya başladı mı, herkes konuşur senin hakkında.
-mahmut abi, ben yarın geç geliyorum, patron nerede diye sorarsa "şöyle şöyle" diye sallarsın. olur mu?
ofisboy'u bakkaldan sigara almaya yollayacaksın ya da ne bileyim, yarın bir faksı acil göndermen gerektiğinde faks sırası olsa bile seni öne alacak.
çaycı, sana en güzel kahveyi yapacak. patronlar toplantı yapar, misafirleri gelir, kuru pasta, börek, çörek gibi ufak tefek yiyecekler olur. bunlardan sana da getirecek.
ha bir de, herkesle aranı iyi tutarsan, şirkette daha uzun dayanırsın. birisi senin hakkında kötü konuşmaya başladı mı, herkes konuşur senin hakkında.
- co2s2
(18.06.09 16:15:45)

patronun sekreteri ile aranı iyi tutacaksın. çünkü sekreterler patrona söz geçiren tek konumdadırlar. ters bir yorum gelmesin kimsenin aklına, gerçekten öyledir.
- bitter cikolata
(18.06.09 16:24:39)

isyerinde herkes ile arani iyi tutman gerekir, ozellikle kurumsal sirketlerde calisiyor isen.
kimin ne olacagi belli olmaz, bugun zerre prim vermedigin birisi yarin basina mudur olarak atanabilir, sirket ne kadar burokratikse, kontrol mekanizmalari da o kadar kisisel menfaat uzerine calistigindan, ustlerinle iyi gecindigin surece yukselmen daha bir kolay olur. isini iyi yapman isini tutmani saglayacak bir garantidir yalnizca.
bu arada belirtmem gerekir ki, bu gercekler departmandan departmana da degisebilir kurumsal ve buyuk bir sirket icinde. mesela sales ya da trade departmanlarinda calisan bir tip isen, hayvan para getiriyor isen, istersen kimseyle iyi gecinme, herkesten daha fazla para getirdigin surece en baba sen olursun. yok back office veya middle office ta takiliyorsan, herkesle iyi gecinmen gerekir, ilgili departmanlar fazla goz onunde olmadigindan ne olacagi tamamen directorun keyfine baglidir.
bu sekilde, hademe, cayci, ofisboy, human resources, it teknisyeni, resepsiyonist, guvenlik gorevlisi vb. gibi insanlarla cok daha iyi gecinmen gerekir.
hademe/cayci vb. gibi pozisyonlarda calisan kisiler, isleri nedeniyle ofislere, ozel ortamlara cok girerler, manuel is yaptiklarindan dusunmeye ve konusmaya dogal olarak fazla vakitleri olur. dolayisi ile is yerinde ne olup bittigi, onceki gece kimin saat kacta ayrildigi, kimin kimi sevmedigi, hangi patronun agzindan ne kacirdigi "dedikodu" konularinda bulunmaz bir nimettir. ayrica bunlar sizin isinize yarayacak isler de gorebilir, bir gun bir hataniz olursa size arka cikabilir, buyuk toplantida kahve servisi yaparken duyduklarini anonstan bir hafta once size aktarabilir. cunku is yerinde size rakip degillerdir. yani is yerinde gercek arkadasa en yakin kisiler buradan olur.
yalniz bu alt pozisyonlarda iseniz gecerli, ust pozisyonlarda bu sizin tersinize isler, sizin ozelinizden dedikodu tasirlar. yani ayni sirkette kalacak iseniz zaman icerisinde pozisyonunuz yukseldikce mesafe koymaniz uygun olur. bu esnada bir-iki guvenilir kisi bulur iseniz aralarindan, onlar da sizin adaminiz olur, atiyorum x analistinin ne yaptigini merak ediyorsaniz pesine bunu takarsiniz, bilgileri alirsiniz. bu yontem cok guzel isliyor, bir calisan sirketinden nefret ettigini iceride soylemez ama mesela sigara icin disariya ciktiginda cayciya patlar "nefret ediyorum bu i.ne soyle yapti bugun, niye bu burda" falan tarzi, cayci sizin adaminizsa bu bilgiler sizindir.
it personeli ile mutlaka iyi gecinilmelidir. hem ozel bilginin yazilisina (kanit gosterilebilene) sahip olmalari, hem de kimlerin hangi sitelerde gezdigi (habire bilgisayari bozuluyorsa mesela bir tipin, onun bir nedeni vardir), is aradigi, bilgi asirdigi, sattigi, ettigi vb. kriz durumunda bunlardan sorulur. sizin bir gun hataniz olursa (yanlis email vb.) ellerinde bulunan imkanlara gore (sirkete gore degisir) tek telefon ile ulasabiliyorsaniz hayat kurtarabiliyorlar. ayrica IT ile ugrasan kisiler genellikle egitimli, kulturlu ve kafa tipler oluyor, ve yine sizin posizyonunuz ile direk bir rekabetleri olmadigindan gayet uygun bir dostluk kurulabilir. (bilgisayar kullanmasini bilmeyen kisilerin problemlerini cozmek icin adam 15 kat asagidan gelecegine onun yerine ilgili problemi siz halledebilirsiniz mesela, unutmuyorlar. ben gordum ki butun sirket ortami icerisinde en vefali kisiler IT personeli)
human resources ile aranizi daha da bir iyi tutmaniz gerekiyor. ise bir kere girdikten sonra insan kaynaklari sizin hakkinizda sikayetleri alir, bir de eger sizin bir probleminiz var ise onunla ilgilenir. sirket buyukse, mesela baska bir departmana transfer olmak istiyor iseniz, insan kaynaklari bu konuda ilk adrestir. bu baglamda insan kaynaklarinin gizli gorevi sirket dedikodusu toplamaktir. (exit interview'da "bir sonra kim istifa edecek sizce?" diye bir soru alan var bizde) eger islerini dogru yapiyorlarsa onlar da sizinle dost olmaya bakacaktir zaten. gozlerine girin, sevdirin, hakkinizda bir gun "cok yuksek sesle konusuyor," "ise gec geldi bugun" vb. tarzi bir sikayet olursa goz ardi edebilirler. karsiliginda onlar da sizden bilgi isteyecektir (caktirmadan) yalan soylemeyin ama diger is arkadaslarinizi da satmayin. yarin isyerinden baydiginizda, baska bir departmana/sehre/ofise transfer istediginizde oradaki hr kisisini taniyorlarsa sizin resumeniz en ustten girebilir siraya.
aile/kisi sirketlerinde ise herkes kendinden sorumludur, digerleri ile sakin kavgaya/surtusmeye girmeyin. burada olay, digerleri ile sorun cikarmadan patronun gozune girmek. onun da bir formulu var: patronun isi ile patrondan daha fazla ilgilen. bu su demek: patrondan once isyerinde ol, patrondan sonra cik, harfiyen dedigini yap (otorite sorgulama) ve cok calis. gerisi gelir.
kimin ne olacagi belli olmaz, bugun zerre prim vermedigin birisi yarin basina mudur olarak atanabilir, sirket ne kadar burokratikse, kontrol mekanizmalari da o kadar kisisel menfaat uzerine calistigindan, ustlerinle iyi gecindigin surece yukselmen daha bir kolay olur. isini iyi yapman isini tutmani saglayacak bir garantidir yalnizca.
bu arada belirtmem gerekir ki, bu gercekler departmandan departmana da degisebilir kurumsal ve buyuk bir sirket icinde. mesela sales ya da trade departmanlarinda calisan bir tip isen, hayvan para getiriyor isen, istersen kimseyle iyi gecinme, herkesten daha fazla para getirdigin surece en baba sen olursun. yok back office veya middle office ta takiliyorsan, herkesle iyi gecinmen gerekir, ilgili departmanlar fazla goz onunde olmadigindan ne olacagi tamamen directorun keyfine baglidir.
bu sekilde, hademe, cayci, ofisboy, human resources, it teknisyeni, resepsiyonist, guvenlik gorevlisi vb. gibi insanlarla cok daha iyi gecinmen gerekir.
hademe/cayci vb. gibi pozisyonlarda calisan kisiler, isleri nedeniyle ofislere, ozel ortamlara cok girerler, manuel is yaptiklarindan dusunmeye ve konusmaya dogal olarak fazla vakitleri olur. dolayisi ile is yerinde ne olup bittigi, onceki gece kimin saat kacta ayrildigi, kimin kimi sevmedigi, hangi patronun agzindan ne kacirdigi "dedikodu" konularinda bulunmaz bir nimettir. ayrica bunlar sizin isinize yarayacak isler de gorebilir, bir gun bir hataniz olursa size arka cikabilir, buyuk toplantida kahve servisi yaparken duyduklarini anonstan bir hafta once size aktarabilir. cunku is yerinde size rakip degillerdir. yani is yerinde gercek arkadasa en yakin kisiler buradan olur.
yalniz bu alt pozisyonlarda iseniz gecerli, ust pozisyonlarda bu sizin tersinize isler, sizin ozelinizden dedikodu tasirlar. yani ayni sirkette kalacak iseniz zaman icerisinde pozisyonunuz yukseldikce mesafe koymaniz uygun olur. bu esnada bir-iki guvenilir kisi bulur iseniz aralarindan, onlar da sizin adaminiz olur, atiyorum x analistinin ne yaptigini merak ediyorsaniz pesine bunu takarsiniz, bilgileri alirsiniz. bu yontem cok guzel isliyor, bir calisan sirketinden nefret ettigini iceride soylemez ama mesela sigara icin disariya ciktiginda cayciya patlar "nefret ediyorum bu i.ne soyle yapti bugun, niye bu burda" falan tarzi, cayci sizin adaminizsa bu bilgiler sizindir.
it personeli ile mutlaka iyi gecinilmelidir. hem ozel bilginin yazilisina (kanit gosterilebilene) sahip olmalari, hem de kimlerin hangi sitelerde gezdigi (habire bilgisayari bozuluyorsa mesela bir tipin, onun bir nedeni vardir), is aradigi, bilgi asirdigi, sattigi, ettigi vb. kriz durumunda bunlardan sorulur. sizin bir gun hataniz olursa (yanlis email vb.) ellerinde bulunan imkanlara gore (sirkete gore degisir) tek telefon ile ulasabiliyorsaniz hayat kurtarabiliyorlar. ayrica IT ile ugrasan kisiler genellikle egitimli, kulturlu ve kafa tipler oluyor, ve yine sizin posizyonunuz ile direk bir rekabetleri olmadigindan gayet uygun bir dostluk kurulabilir. (bilgisayar kullanmasini bilmeyen kisilerin problemlerini cozmek icin adam 15 kat asagidan gelecegine onun yerine ilgili problemi siz halledebilirsiniz mesela, unutmuyorlar. ben gordum ki butun sirket ortami icerisinde en vefali kisiler IT personeli)
human resources ile aranizi daha da bir iyi tutmaniz gerekiyor. ise bir kere girdikten sonra insan kaynaklari sizin hakkinizda sikayetleri alir, bir de eger sizin bir probleminiz var ise onunla ilgilenir. sirket buyukse, mesela baska bir departmana transfer olmak istiyor iseniz, insan kaynaklari bu konuda ilk adrestir. bu baglamda insan kaynaklarinin gizli gorevi sirket dedikodusu toplamaktir. (exit interview'da "bir sonra kim istifa edecek sizce?" diye bir soru alan var bizde) eger islerini dogru yapiyorlarsa onlar da sizinle dost olmaya bakacaktir zaten. gozlerine girin, sevdirin, hakkinizda bir gun "cok yuksek sesle konusuyor," "ise gec geldi bugun" vb. tarzi bir sikayet olursa goz ardi edebilirler. karsiliginda onlar da sizden bilgi isteyecektir (caktirmadan) yalan soylemeyin ama diger is arkadaslarinizi da satmayin. yarin isyerinden baydiginizda, baska bir departmana/sehre/ofise transfer istediginizde oradaki hr kisisini taniyorlarsa sizin resumeniz en ustten girebilir siraya.
aile/kisi sirketlerinde ise herkes kendinden sorumludur, digerleri ile sakin kavgaya/surtusmeye girmeyin. burada olay, digerleri ile sorun cikarmadan patronun gozune girmek. onun da bir formulu var: patronun isi ile patrondan daha fazla ilgilen. bu su demek: patrondan once isyerinde ol, patrondan sonra cik, harfiyen dedigini yap (otorite sorgulama) ve cok calis. gerisi gelir.
- bunubenyazdim
(18.06.09 18:55:54)
1