hocam seninle aynı durumdayım ve biraz da yabancı dil mezunu olduğum için bunu çok kafama takıyorum. aslında kötü hissetmek için hiçbir sebebim yok çünkü benimle aynı eğitimi alan kişilerin %90'ından daha iyi konuştuğumdan eminim. yaşıtlarım alfabeyi öğrenirken ben internette sürtüp tanıştığım yabancılara "i know a guy who knows a guy cümlesinde who ne demek" diye sora sora relative clause'u öğrenmiştim tehey. sadece, tıpkı senin gibi, o "zirve"ye bir türlü ulaşamıyorum. ingilizce espri yaparım, lisede şiir bile yazmıştım (tabii ki efsane bi şey değildi ama devrik cümleli falan hem gramer kurallarına uyan hem de çok tırt olmayan bi şeydi yani, yapabiliyodum öyle itlikler), herhangi bi konuda sana sayfalarca ne istediğimi açıkça ifade ettiğim yazı yazayım ama yok anasını satayım o "tamam ben bu işin ustasıyım" dediğim nokta gelmiyor.
benim 10-12 sene kanada'da yaşayan bir tanıdığım, "ben bile ingilizceyi bilmiyorum ki sana noluyo" diyodu. o zamanlar, "dil öğrenmek bir süreçtir, hiçbir dili asla tamamen öğrenemeyiz" düşüncesini de dikkate alarak, kendime pek yüklenmiyodum ama daha sonra bu tanıdığımın ciddiye alınmaması gereken biri olduğunu fark ederek yine zirve arayışlarına başladım. gün içinde internette çok takılırım. sayfaya vuracak olursak, hiç abartmıyorum günde en az 6-7 a4 sayfası uzunluğunda yazı yazıyor, 20-25 sayfa da okuyorumdur. zika virüsünden tut kış savaşına kadar, canım sıkıldıkça açıp okuyorum. şu an normal şartlar altında üniversitede dördüncü sınıfta olmam lazım. ilkokul 4'ten beri ingilizce eğitimi alıyorum.
YOK. hala yetersiz geliyor. "mükemmel olduğun için öyledir bi tanem :))" deyip kendimi salmak istemiyorum çünkü dil iki gün konuşmayınca unuttuğun bi şey ama ben bunun ötesine geçebileceğime olan inancımı da kaybetmeye başladım açıkçası. sanırım senin ne demek istediğini çok iyi anlıyorum ama olduğum yerde kendimi yumruklayıp kendi seviyemi anlatmaktan başka hiçbir şey gelmiyor elimden maalesef. gerçekten benim beklentim mi yüksek yoksa salak mıyım emin olamıyorum. en kötü kısmı da bu. bir ingiliz benimle iki saat sohbet etse, yazdıklarımı okusa, dese ki "sen bu işi bitirmişsin cheeky cunt" ben "are you cola" seviyesinde olsam bile rahatlıcam ama şu an bi kelimeyi bilemesem "hmm demek ki gerizekalıyım" tribine giriyorum.
ingilizce için işler mi bilmiyorum çünkü pek ingilizce kitap okumadım ama benzer durumları türkçede de yaşadığım zaman kitap okumanın çok faydasını gördüm. şöyle söyleyeyim, bir süredir kitap okumuyorum ve gün içinde çok fazla kelimeyi unuttuğumu fark ettim. habire "şey" diyorum. şey yok mu, şeyi versene... sürekli. iki gün kitap okusam biliyorum ki mamafihler, bilhassalar, zigonlar, tıknazlar havada uçuşacak. bu anlamda eğer okumuyorsan bol bol ingilizce roman okumanı önerebilirim ama bu noktada şöyle bir sorun oluşuyor: biz o romandaki kelimeleri türkçedekiler kadar "alabilmiş" değiliz. sanırım 8-10 sene ingilizce konuşulan bir ülkede yaşamadığımız sürece, olamayacağız da. yani bir milyon kez de okusak, bir milyon kez de söylesek o "fuckin cunt" bizim zihnimize "anasını avradını sktimin" olarak yerleşemeyecek.
benim bu kadar kafa patlatırken tek umudum şu: diyorum ki, dil konusunda bu kadar hassas olmaya ve kafamı buna patlatmaya devam edersem, belki bir gün hem türkçede hem ingilizcede muhteşem işler çıkarabilirim. hani 30 sene bununla uğraşırım ama sonunda bi roman yazarım mesela, 100 sene sonra "vay amk ne biçim yazmış şerefsiz" derler. bana şu an ak sakallı dede gelip dese "oğlum gafan çalışmıyo işte anca bu kadar oluyo, 15-20 sene sonra da 'anderlecht banko 1 hocam' diyen vasat, belki dandik çevrelerde belki birazcık vasat üstü sayılacak bir adam olacaksın" üzerimden yük kalkar, beyni de komple ameliyatla aldırır işime bakarım oh mis.
kusura bakma işine yarayabilecek bir cevap vermektense "ayh ingilizcem süper ama ben daha süper olduğum için yetmiyor :S :S" tribi yaptım ama böyle bir duyuru görünce kendimi tutamadım. gidip başka yerde anlatılabilecek bi mevzu değil çünkü bu. zaten fırsat kolluyo anam, gidip "anne ingilizce seviyem benim canımı sıkıyor. istediğim her şeyi yapabiliyorum ama sanki ötesi de varmış, kendimi sınırlandırıyomuşum da kandırıyomuşum gibi geliyo" desem ertesi gün tımarhanede uyanırım.
"queen kendini bi şekilde kurtarır yavrum allah sizi kurtarsın"
annem
0