Giriş
(6)

Sosyal medyada yazıların yanına (şüpheli) gibi yazılan ifadeler

Rondak
Allahım aklımı kaçırıcam. bunu kim niye çıkardı ya böyle video görünce direkt geçiyorum.bu nasıl neden çıktı. bu olaya karşı duygularımı küfürsüz ifade edemiyorum 😂
Allahım aklımı kaçırıcam. bunu kim niye çıkardı ya böyle video görünce direkt geçiyorum.

bu nasıl neden çıktı. bu olaya karşı duygularımı küfürsüz ifade edemiyorum 😂
-1
Rondak
(17.11.25)
bi tane z kuşağı arkadaş bularak böyle şeylere duyarsızlaşmanızı tavsiye ederim, çok değişik bir dilleri var. ben keşfetmeyi seviyorum. öğretmen ruhum onları anlamaya çalışıyor. 35 yaşındayım 2000'li bir çevrem de var, yeni bir evren gibi onların arasında olmak.
+1
ofelia
(17.11.25)
Gerçekten başka bir dilleri var. Geçen hafta 16 yaşındaki öğrencim hoşlandığı çocuk için "Onu bir süre spotliycam" gibi bir şey dedi (tam olarak böyle dememiş olabilir). Anlamı da gozliycem, ölçüp bicicem gibi bir şeymiş. Öğretmen olunca bu tip trendleri es gecemiyorsun +1. Açıkçası şikayetçi de değilim.
0
sekizdokuzon
(17.11.25)
her şey birden trend olup birden ortadan kalkıyor ama ben seviyorum ya, eğlenceli oluyor. yoksa normal hayatlarında şüpheli falan dediklerini sanmıyorum ciddi ciddi, espri falan yaparken diyolardır. z kuşağı pek yok çevremde ama eğlenceli oluyo, ben de öğrendiklerimi kullanıyorum :D
0
matilda
(17.11.25)
Bu eskidi bile hocam
0
black holes in the sky
(17.11.25)
Anladığım kadarıyla yazılanın tonunu belirtmek için kullanılıyor ama örneğin İngilizce bazıları bende sadece kafa karışıklığı yaratıyor. Misal:

-(pos): amaç positive, anladığım piece of shit
-(hj): amaç half-joking, anladığım handjob
+1
peki madem
(17.11.25)
internetteki meme kulturunun bir getirisi, hızla gelip hızla geçen şeyler, dilin yaşayan bir kavram olduğunun da bir göstergesi ayrıca. sosyal medya yazılı dil kulturunu baya besliyor. sözlu olarak değil sadece yazıya özgu hitaplar, ifadeler de mizah unsurunu besliyor. eğlenceli taraflarına tutunmak lazım zira gerçekten çoğunlukla komik :d
-1
fyodor fyodorovic
(17.11.25)
(1)

Emniyet kemerinden ter kokusu nasıl çıkar?

mikahakkinen
Arkadaşın arabasına babası binmiş ve ter kokusu kemere sinmiş. Kemer leş gibi ter kokuyor. Oto yıkamacı halleder mi? veya başka yolu var mı?
Arkadaşın arabasına babası binmiş ve ter kokusu kemere sinmiş. Kemer leş gibi ter kokuyor. Oto yıkamacı halleder mi? veya başka yolu var mı?
+1
mikahakkinen
(17.11.25)
kötü kokular arasında en güçlüsü kedi ve köpeklerin yaptığı işaretleme idrarıdır. eğer düz kimyasallarla çıkaramazsanız enzimatik temizleyici deneyebilirsiniz.
0
ofelia
(17.11.25)
(13)

eşyalardan kurtulma sanatı

turk kizi
nasıl elden çıkarıyosunuz eşyalarınızı? bi tık daha ufak bi eve geçiyoruz ama beni zorluyor eşya azaltmak, hep ıvır zıvır tutasım geliyor, asla kullanmadığım piknik sepeti, içini dolduramadığım şaraplık, koyacak yerimin olmadığı bar falan. Bana bu süreçte bir şeyleri düşünmeden attıracak bi mindseti
nasıl elden çıkarıyosunuz eşyalarınızı? bi tık daha ufak bi eve geçiyoruz ama beni zorluyor eşya azaltmak, hep ıvır zıvır tutasım geliyor, asla kullanmadığım piknik sepeti, içini dolduramadığım şaraplık, koyacak yerimin olmadığı bar falan. Bana bu süreçte bir şeyleri düşünmeden attıracak bi mindsetin vahiy olarak inmesi lazım. Satacak vaktim yok, atınca çok acıyorum o eşyaya.
Satacak vaktim yok demişken mesela asla atmaya kıyamadığım the office ve dunder mifflin tabelaları var büyük baya. Onları satayım bugün yarın kadıköyden teslim alabilecek varsa. Çözelim benim şu hoarding problemimi.
+1
turk kizi
(27.10.25)
Eşya fazlalığı hayat kaliteni düşüren bir olay o eşyaya yılda 1 kez bile ihtiyacın olmuyor ama hergğn kaliteni düşürüyor bu şekilde düşün at biz attık çok rahat ettik.
+1
basond
(27.10.25)
Hediye olarak verebilirsin.
0
sagesen
(27.10.25)
konmari metodu diye aratıp güzel anlatılan birkaç videosunu izlerseniz bu konuda gerçekten çok fayda görürsünüz. pandemi zamanı uygulamıştım şimdi yeniden yapacağım ev taşacak noktaya geldi çünkü
0
ofelia
(27.10.25)
foto falan olsa buradan çıkar belki? Örneğin hiç aklımda yok ama arkadaşım piknik sepeti demişti bir ara şimdi görünce aklıma geldi.
+1
kisa
(27.10.25)
Ben piyasasi olan urunleri kullanmiyorsam satmayi deniyorum. Piyasasi olmayanlari vermek bitik fiyata satmaktansa daha iyi geliyor. Simdi bir cocuk bisikleti var neredeyse hic kullanilmamis, ve zamaninda cok sacma bir fiyata alinmis. Satsam 1/10 fiyatina zor gider. Vermek daha iyi.
0
mbond
(27.10.25)
Bizim arkadaş grubumuz gelmişti eve 6-7 kişi. Evdeki gereksiz her şeyi attılar.
Çöpe gidecek diye ayırdıklarına en son bir bakıp onay verdim. Ev hafifledi ama yine de çok eşya ile yaşamaya devam ettik.
0
michael_knight
(27.10.25)
Özellille kiyafette şoyle yapiyorum, "son 6 ay icinde bunu hic giydim mi" diye soruyorum. Sezona göre 1 yil olarak da guncelleyebiliriz. Cevabim hayirsa atiyorum o esyayi.

"En son ne zaman kullandim" sorusu islevsel oluyo. Yakin zamanda kullanmamissam demek ki ihtiyacim olan bir sey degil. Hatira olarak saklamak istediklerimi tutup digerlerini atiyorum
+2
abuzer
(27.10.25)
farkli teknikler var ancak oncelikle hayat kalitenizi azalttigini fark etmeniz lazim. surekli ivir zivirla ugrasmak, surekli bir seyleri yerlestirmek, yer bulmaya calismak, ne neredeydi vs. bunlar siz fark etmeseniz de beyninizi bosa yoruyor.
vaktiniz yok sanirim ama ilerisi icin her gun 1+1 sey atma teknigini deneyebilirsiniz, ilk gun 1, ikinci gun 2, ucuncu gun 3 otuzuncu gun 30 vs. diye gidiyor. Ay sonunda epey bir seyden kurtulmus oluyorsunuz. bir anda atmaktan daha iyi gelebilir.
eger kadinsaniz ve kardesiniz/arkadaslariniz varsa, bir gun rica edip tum gardrobu birlikte bosaltmak hem keyifli hem kolay. biz duzenli olarak bunu yapiyoruz mesela.
bir de su var, sizin hic kullanmadiginiz evde bosu bosuna tuttugunuz bir sey ya da giysi aslinda birinin ihtiyacini karsilayacak, bence bu cok guzel bir duygu, o nedenle durustlukle ise yaramayan her seyi bir araya getirip kadin siginma evlerine ya da ogrencilere bagislamak acayip bir duygusal tatmin de sagliyor.
son olarak sivri sinek onemli bir noktaya parmak basmis, ya almayi birakacaksiniz ya da aldiginiz her esyanin yerine bir sey atacaksiniz yoksa surdurulebilir olmaz.
+1
kassiopeia
(27.10.25)
biz kendi aramızda takas yapmaya gayret ediyoruz, wp grubuna foto atıyoruz şuna ihtiyacı olan var mı diye. olan varsa doğrudan o geliyor alıyor. ordan kimse çıkmazsa ofiste birbirimize soruyoruz. ordan da çıkmazsa eve temizliğe gelen ablaya veya apartman görevlisine soruyoruz. illa çıkıyor ihtiyacı olan biri.

eşya ile neden bu kadar bağ kurduğumun üstüne çok düşündüm ben, ordan çıkan sonuçlarla anladım ki mevzu orda eşya değil, o eşyanın bende neyi, hangi duyguyu, anıyı vb. ifade ettiği. bu yöntemle o kadar çok eşya çıkardım ki evden, inanamadım. bu fikri de bir deneyebilirsiniz.
+1
Phoebe
(27.10.25)
ev taşırken acelem vardı fazla eşyaları spotçuya yok pahasına vermiştim.
0
inheritance
(27.10.25)
benim için de sıkıntılı bir durum olduğundan yanıtları tek tek okudum . 4+2 dublex 250 m2 evden 100m2 eve geçtik ve ister istemez ilk taşınma telaşıyla sevdiğimiz kullandığımız eşyaları atmak vermek zorunda kaldık ama hala sıkış tepiş ev .
facebook atmaver grubundan çok eşya verdim .
keşke ekşi duyuru da fotoğraf ekleyerek birşeyleri gerçekten ihtiyacı olan birileri ile paylaşabilsek .
@kassiopeia her gun 1+1 sey atma teknigini deneyeceğim çok mantıklı güzel bir fikir .
0
devilone
(27.10.25)
ben de eşya tutmayı seven biriyim. ama bazen fenalık basıyor ve ıvır zıvır ne varsa toplayıp çöpe atıyorum.
0
art cat chocolate
(28.10.25)
Benim 8 arac park edilebilecek genislikte garajim var evimin altinda. Bir donem garajda o kadar cok esya vardi ki, ipin ucu kacmak uzereydi. Satayim dedim, facebook'tan ilan verdim. Cok low class insanlarin pazarlik cabalarini, binbir turlu sorusunu falan cevaplamanin bana gore olmadigini anladim. En son bir 40 yard dumpster yani buyuk metal bir konteynir kiraladim. Kiymetli kiymetsiz herseyi icine attim. Cekici geldi her seyi aldi goturdu... Cok rahatlatici bir eylem. Tavsiye ederim.
0
thetruenorthstrongandfree1
(28.10.25)
(23)

Düğün yapmak/yapmamak

incelikler yüzünden
Düğün hakkında ne düşünüyorsunuz? şimdiki aklınız olsa yapar mıydınız/yapacak mısınız? Bazen gereksiz masraf bazen de zaten bir kere evleniyoruz mantığıyla yapılmalı diye düşünüyorum.Sizce?
Düğün hakkında ne düşünüyorsunuz? şimdiki aklınız olsa yapar mıydınız/yapacak mısınız?
Bazen gereksiz masraf bazen de zaten bir kere evleniyoruz mantığıyla yapılmalı diye düşünüyorum.
Sizce?
0
incelikler yüzünden
(19.10.25)
Düğün bütçeye göre düşünüldüğünde gereksiz masraf da olabilir aksi gibi kalıcı bi anı da olabilir. 150-200k bandında 250-300 kişilik yemeksiz, kokteyl menülü düğünleri yapabiliyorsunuz. Öyle dandik salonlarda da değil otelde vs. İmkanın varsa yapılacak bir şey bence.
0
mermaidd
(19.10.25)
bekarım. sıcak bakmıyorum. ancak olur da eşim olacak kişi isterse her şekilde yaparım.

gereksiz masraf. zaten türkiye'deki düğünler sıkıcı ve kimsenin eğlenmediği gereksiz bir aktivite. millet takıyı takıp kaçıyor. gelen takı da zaten çok az. düğün yapana kadar nikah salonunda nikah kıyıp, takıları orada alıp dağılmak daha mantıklı.
0
tabudeviren
(19.10.25)
ben erkeğim, düğün sevmem kendi düğünümde bile pek oynamadım. FAKAT iyi ki yaptık. Ama bizim yurtdışına gitme planımız vardı (ve gerçekleştirdik), akrabaları bir arada görme fikri iyi gelmişti ve bence harika da oldu. Bir daha bazılarını belki çok nadir göreceğim, kimini hiç göremeyeceğim. O açıdan bence duygusal bir etkinlikti. Tabii o akrabaları sevip sevmemekle de ilgili, ben seviyorum ve sevdiklerimi çağırdım tabii. Eşim için de aynı şekilde. Hani düğün yapmasak nikah sonrası bazılarıyla yemek mi organize etsek demiştik ama benzer kafaya geleceği için düğün yaptık en son.
0
nhk ni youkosu
(19.10.25)
gereksiz masraf. yalnızca düğünden değil diğer mevzulardan da kısacağım. beğenmeyen köyüne dönsün.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(19.10.25)
tamamen bütçe meselesi. biz düğünümüzü arkadaşlarımız ve iş çevremizle dopdolu bir eğlence yaşamak için yaptık. çok da mutlu olduk, üzerinden 1.5 sene geçti hala pozitif yorumlar alıyoruz. afterımız da vardı, sabah 5'e kadar falan eğlendik. o sebeple gram pişman değilim. ama bütçe yoksa ve yapmış olmak için içe sinmeyecek bir şey yapılacaksa gerek yok bence, nikah+ ufak bi kokteyl, altınları topla, devamke. belki sonra arkadaş grubuyla bir eğlenceye akarsın olur biter.
0
awlmi
(19.10.25)
güzel bahçesi olan bir otelde, kokteyl tarzında bir düğün yaptık. bizim seçtiğimiz parçaları çalan gitar ve flüt ikilisi vardı. oyun havaları falan olmadı. sonra after'da coşuldu o ayrı tabi. aslında hiç istediğim bişey değildi düğün ama böylesi de güzel oldu. sade ve sakin.
0
scudman1
(19.10.25)
o zaman da eşim istediği için yaptım.

çok gereksiz anlamsız ama yapılıyor sonunda.
0
gurur
(19.10.25)
Türkiye düğün kültürü olan bir ülke. Bu genlerimize işlemiş, ruhumuza işlemiş, çocukken katıldığımız düğünlerden bilinçaltımıza işlemiş. O sebeble ben Türkiyede yaşayan birinin evlenirken düğün yapması gerektiğini düşünüyorum. Evet bence de mafdi açıdan bakıldığı takdirde bir bakıma gereksiz ama öyle işte. Bazen atalardan gelen çizgiyi takip etmek iyidir.
0
mobydick
(19.10.25)
Yapmak istemiyorum. Evleneceğim yok zaten ama düşüncem bu. Kendimi farklı göstermek istemiyorum ama cidden Türk kültürü bana uygun değil. Ben geline damattan ne istiyorsun denmesini bile anormal buluyorum. Sana ne ya. Buna ciddi ciddi şu kadar altın diyenler var. Midem bulanıyor bunlardan. Müslümanım ama kilisede sade bir şekilde evlenen çiftlere o kadar özeniyorum ki. Mal alıp satar gibi davranmak yok, sade kıyafetler, sessizlik, herkes oturuyor, dinliyor. Tam benlik olay.
-1
arbre
(19.10.25)
nişan, kına, düğün = görgüsüzlük, varoşluk

"gecenin yıldızı ben olayım, en güzeli/yakışıklısı ben olayım, herkes benimle ilgilensin, herkes beni övsün, gelinliğimle kraliçe gibi ortada gezeyim, ne kadar zengin olduğumuzu görsünler, nasıl büyük bir sülale olduğumuzu görsünler, nasıl da her şeyin en güzelini en özelini en kalitelisini planlayabildiğimizi görsünler, havamızı atalım, dostu düşmanı çatlatalım" diyenlerin ego şişirme etkinlikleri. ilgi manyaklığı kısaca.

kimsenin eğlendiğini düşünmüyorum. gelinle damat yorgunluktan ve stresten mahvoluyorlar. çok kasıntı her şey, çok zorlama. en ufak bir pürüzde düşen suratlar, çıkan kavgalar... hele ki masraflarının aşırı uçuk olması...

hiçbirini istemiyorum. hiçbirini yapmamış arkadaşım, yapmış diğer arkadaşlarımdan bin kat daha mutlu. yapmış arkadaşlarımın da çektiği çileleri ve ettikleri kavgaları gördüm. nişan günü nişan atan oldu resmen. takı için ya takı.

rezillikten başka bir şey değil. bunların borçları yüzünden gerilen yeni evli çift, borçlar bitmeden boşanmaya çalışıyorlar sonra.
0
art cat chocolate
(19.10.25)
gelecek kitle düğün salonu pasta kuruyemiş limonata kitlesi ise yapma.

ha yüksek kalite otel balo salonu kitlesi ise yap.

düğün salonu kitlesinden salonun parası bile çıkmayıp rezil bir gece yaşarken diğer kitleden hem eğlenir hem masraflara ortak olur insanlar.zihniyet işi bu işler.
burada tek savunduğum düğün şekli aşiret düğünleri olabilir ancak.oda malum sebepler anlıyorsun.
0
jamswety
(19.10.25)
Ben düğün istemiyordum eşim de istemiyordu ama eşimin ailesi yapmak istedi.
Bir gelinlik aldım, eşimin memleketine gittim 2 gece otelde kaldık. Öyle misafir gibi hiç bir şeyine dahil olmadan konu mankeni gibi durdum 2 saat ve geri döndüm. Bence güzel oldu. Zaten çok büyük bir organizasyon değildi ufak bit şey yapıldı. Takıları aldık geldik. Memnunum iyi ki yapmışız.
0
Gradient_tabanlı_mor
(19.10.25)
Alkolsüz düğün konseptini hiç sevmiyorum; küçükken de büyürken de hiç sevmezdim, düğünde kalkıp oynamayı birilerinin yakasına koluna vs bir şeyler takmayı aşırı cringe bulurdum, hala öyleyim. Ama dün mesela liseden bir arkadaşımın düğününe katıldım Gümüşsuyu tarafında müthiş bir otelin terasında; aslında düğün değil etkinlik gibiydi. Sınırsız içki barı, acayip güzel sunumlar sürekli yemekler tatlılar, full ekip 15 yıldır düzenli görüşüyor o yüzden aşırı eğlenceli grup. Bir yandan networking ortamı, insanlarla tanışıyorsun bir sürü yerli yabancı :D Güzel bence. Bunun gibi "etkinlik" tarzı şeyleri seviyorum. Ben de yapabilirim, isterim yani. Dostlarım yesin içsin dibine kadar, para dediğin nedir zaten sevdiklerinle ezmedikten sonra.
-1
vedatchilipeppers
(19.10.25)
düğün yapmadım. zaten istediğim bir şey de değildi. üstüne bir de fiyatları duyunca zaten hiç düşünmedim bile. aklım da kalmadı. ama ailem çok istediği için kına yaptık. yine salon tutuldu vs ama ailem yaptığı için ben pek bi masrafa karışmadım. kınayı da hiç istemiyordu ama eğlendim açıkçası. oynadık ettik dağıldık. bu mantıkla düşünürsek param olsaydı eğer düğün yapardım, kına yapmazdım. eğleniyorsun bi şekilde. ama çok masraflı yani gelen takıyı salona ve yemeğe verecekseniz bi manası yok.
0
elorelia
(20.10.25)
düğün kına vs. herhangi bir şey yapmadık, pişman da olmadık 2 senedir.
0
lalu
(20.10.25)
Küçük yerlerde çok karlı bir organizasyon. Nişan ve düğün masraflarını aileler öder, altınlar evlenenlere kalır.
Abimler sünnet düğünü yapacaklar bu yaz. Çevreleri çok geniş. Masrafın çok üstünde altın geleceğini bildikleri için yapmamak olasılık dahilinde bile değil.
Ben oldum bittim sevmem düğünleri; ki Trakya düğünleri nispeten eğlenceli ve bol alkollü olur genelde.
0
auroraaurora
(20.10.25)
Yapmadım. Yine olsa yine yapmam.
0
sadakatsiz
(20.10.25)
davullu zurnalı, müzikli, dansözlü, içkili bir düğün. hatta sokak düğünü. yoldan geçen de katılsın. şu çorak topraklara bir damla su yağsın.

geçen ay bizim komşu özel kostümlü orkestra çağırmış evin önüne çok eğlendik.

nikah salonunda evlenmek gelin bana para takın sonra kaybolun demek değil de nedir?
0
yurtsuz john
(20.10.25)
Tek mantıklı tarafı takıları toplamak. genelde düğüne yapılan masraf arttıkça yapılacak hasılat miktarı da artar. fakat bu hasılat bir yerde doyuma ulaşır ve saturasyona girer. Bu yüzden (hasılat-düğün masrafı) denkleminin maksimum olduğu yeri bulmak lazım.
0
bobinhoo
(20.10.25)
bir daha yaşama şansınız olmayan bir anı. tamamen gelin ve damadın istediği şekilde yapılan bir düğün iyidir.
0
co2s2
(20.10.25)
Gelecek ay evleniyoruz. Nikah ve akşamında arkadaşlarla (20-30 kişi) eğlence planladık. İkimiz de çekirdek aile dışındaki akrabalarımızı pek sevmiyoruz, nikaha gelmeseler de üzülmeyiz yani. Altın takacak olanlar nikaha da gelip takar zaten, öyle düğün yapalım daha çok kişi altın takar gibi bir çevremiz de yok. Eğlenmek istediğimiz arkadaşlarımızla akşam eğleneceğimiz bir etkinlik de planladık. Öyle olunca düğüne ihtiyaç duymadık ki ikimiz de pek istemiyoruz zaten. Ayrıca kasımda da böyle açık hava düğünü zaten zor, kasımda nikah yaza düğün konseptini de manasız buluyorum (yapan arkadaşım var). Ezcümle ortak kararla ve ailelerin de aksi yönde bir tutumu olmamasıyla düğünsüz bir evlilik gerçekleştireceğiz önümüzdeki ay :)
0
nundu
(20.10.25)
nişan, kına, kız çıkarma ve düğün yapmadık. bu yönde çok talepler oldu, gerginlikler yaşandı. Gene de yapmadık ve bugün olsa gene yapmam, zerre pişmanlığım yok sadece nikahtaki kaosu ve rezilliği görmem bile ne kadar doğru karar verdiğimi gösterdi bana.
0
denizgonen
(20.10.25)
2 şehirde de düğün yaptık, nişan da yapmıştık o küçüktü evin terasında yapmıştık, kına gecesi de yaptım. hepsi çok güzeldi, iyi ki yapmışız. evliliğimin 5. senesinde yine kutlama yapacağım, 5 senede bir tekrarlamayı düşünüyorum. yine olsa yine yaparım.
0
ofelia
(23.10.25)
(7)

Avusturya vizesi hk.

therevo
Merhaba. avusturyada bir arkadasım var esimle beraber aile ziyareti gibi bir planımız var. İlk yurtdısı olayımızı oldugundan olaya cok acemiyim.Sanırım vfs global diye bir sirket var randevu ordan takip ediliyor, hem esim hem de kendim icin hesap mı olusturmam lazım?Su an turistik ve arkadas vizesi
Merhaba. avusturyada bir arkadasım var esimle beraber aile ziyareti gibi bir planımız var. İlk yurtdısı olayımızı oldugundan olaya cok acemiyim.

Sanırım vfs global diye bir sirket var randevu ordan takip ediliyor, hem esim hem de kendim icin hesap mı olusturmam lazım?

Su an turistik ve arkadas vizesi sanırım o kapalı randevuya, hergun takip mi etmem lazım?

Aracı firmlar var sanırım onlarla mı ilerlesem? ( randevuyu falan takip edeceklerini soylediler ) ( 250 euro tüm islemler icin talep ettikleri ücret) vfs global üzerinden ben randevu alsam bu aracı sirketlerin komisyonunu odemiyecek miyim?

Atladıgım bir yer var ise yardımcı olursanız cok minnettar olurum, tesekkür ederim.
0
therevo
(15.10.25)
tek hesaptan randevu alabilirsin. evet sürekli takip etmek gerek.

vfsden alsan sadece vfsye ücret ödeyeceksin. 30 euro kadar. başka ücret yok. schengen ücreti sabit zaten 90 euro.

aracıdan alsan en az 2 katı ödersin dediğin gibi.
0
jelly bear
(15.10.25)
VFS'den randevu bulman pek mümkün değil. Ayrıca ilk yurdışı çıkışı olacaksa vize çıkma ihtimali de çok zayıflıyor. O nedenle maalesef aracı bir vize kurumu öneririm.
0
anathemamen666
(15.10.25)
vfs randevusu bulmak çok zor iş. instagram'da telegram'da gruplar var, anlık takip ediyorlar. millet bu yüzden kafayı yemiş durumda. nasıl olduğunu bilmiyorum, aracı kurumlar çat diye randevu ayarlıyor.
0
co2s2
(15.10.25)
İlk kez yurtdışına çıkacaksan ve Avusturya vizesi sürecine hâkim değilsen, sağlam bir aracı danışmanlık firmasıyla ilerlemen mantıklı olur.

Vfs sadece başvuru kabul ediyor, yönlendirme yapmıyor. Güvenilir bir firma randevuyu takip eder, evraklarını hazırlar, süreci senin adına yürütür. Bence 250 euro civarı ücret buna değer. İşleri daha garantiye almak istiyorsan danışmanla ilerlemek daha mantıklı.
0
dijitalritm
(15.10.25)
Valla VFS takip edilirse (günde 2-3 kere) Avusturya vize randevusu aciliyor. Biz agustos basinda eylül ortasina bulup aldik.

Acikcasi araci firmaya para yedirmenin hicbir anlami yok, vize kabulüne etkisi yok. Belge listesi var, o listeye göre istenilen HER SEYI eksiksiz hazirlayacaksiniz, o kadar. Okudugunuzu anliyorsaniz, biraz is halledebilen biriyseniz alti üstü form doldurup belge toplayacaksiniz.

Ha kendinize güvenmiyorsaniz tabi ki araci kuruma 250€ (+120€ vfs ve vize icin kisi basi) verebilirsiniz tabi. Ve bu danismanlik sirketlerinin bir katalulliyle daha cabuk randevu alabildikleri de bir gercel tabi.
0
kuehles blondes
(15.10.25)
almanya vizesini aracısız aldık, bütün evrakları aracısız hazırladık bence aracılar çok pahalılar çünkü.

en önemli mesele randevu bulmak, telegram grupları, gökhan gökdeniz'in instagram kanalı bunlara katılın, randevu ekranlarına hakim olun, nasıl giriş yapılıyor nereler dolduruluyor falan. ben yakın zamanda yunanistan için randevu aldım izmirden ama izmir randevusu açılmadan önce edirneden alıyormuş gibi son aşamaya kadar gittim
çünkü resmen randevu açılınca zamanla yarışmak gerekiyor. hatta pasaport numaralarımız ve tc kimlik numaralarımız pc'de kolayda hazır bekliyordu.
evraklar da yazıyor zaten her yerde, titiz davranmak gerekiyor o konuda bence. ihtiyatlı olmak gerekiyor. biz banka dökümlerinde, sigorta çıktılarında falan imzadır, kaşedir bunları hiç atlamadık.
0
ofelia
(15.10.25)
2 ay kadar önce avusturya vizesi aldım 1 yıllık. son 2 yıldaki beşinci başvurum olduğu, ayrıca arkadaşlarımın başvurularıyla da haşır neşir olduğum için bana artık kolay geliyor olabilir ama finlandiya ile kıyaslayınca avusturya’nın evrak işi gayet kolay. Hatta evrak listesinde yönlendirici açıklamalar da var. Gözünüz korkmasın bence, randevular genelde pazartesi açılıyor avusturya için, pazartesi günü sabahtan itibaren gün içinde 4-5 kez kontrol edin.

Aracı kuruma kişi başı ekstra 200 euro verene kadar viyana’da 2 kişi figlmüller’de şnitzel, Sacher’de sachertorte yer, schönbrunn, belvedere saraylarını görür, üstüne bir de karlskirche’de klasik müzik konserine gidersiniz. yazık bence o parayı tabiri caizse hiçbir şey yapmayan yere vermek.
0
phoarbix
(16.10.25)
(13)

Uykumu getirin

gobekliraki
Uyku tutmuyor 3 gündür ya. Zombi gibi oldum. Yarın da iş var, 4 kişi de iş görüşmesine gelecek. Benim acil uyumam lazım. Duş yaptım, melatonin aldım ama fayda etmedi. Kafamın içi lunapark. Nasıl uyuyacağım.
Uyku tutmuyor 3 gündür ya. Zombi gibi oldum. Yarın da iş var, 4 kişi de iş görüşmesine gelecek. Benim acil uyumam lazım. Duş yaptım, melatonin aldım ama fayda etmedi. Kafamın içi lunapark. Nasıl uyuyacağım.
-2
gobekliraki
(13.10.25)
aşina olduğunuz bir sesli kitap açıp telefonu 1 saat sonra kapatmaya ayarlayın. (vlc player'da var mesela uyku modu) ışığı kapatıp kafayı yastığa koyun. kitabı dinleyin. muhtemelen 1 saat dayanmazsınız.
0
dilemma of subscribtionability
(13.10.25)
1 kadeh fiski
0
ditu
(13.10.25)
Derin uyku uyuyormuş numarası yapın.

Küçük kardeşimle aramız 14 yaş, onu uyutmak için ninniler pışpışlar işe yaramadığında uyumuş taklidi yapıyordum, çoğu zaman derin uyku numarasına geçmeden uyuyordu. Derin uyku numarasına başvurunca da ben uyuyordum 😁😁😁 hayalinde bir bebeği uyutmaya çalıştığını düşünerek böyle bir numara yap, tiyatro çevir kafanda. Beynin gerçekten uykuya geçecektir.
0
muhayyer divan
(13.10.25)
Ya neler neler deniyorum. Sonra uyumaya çalıştığım aklıma geliyor işim tüm doğası kaçıyor başlıyorum yine düşünmeye.
0
🌸gobekliraki
(13.10.25)
yeme-icme olayini 18 de birakırsan,
22 gibi uyursun.
0
designer
(13.10.25)
@designer ne alaka Allah aşkına.
0
🌸gobekliraki
(13.10.25)
sinir sistemindeki kimyasal tepkimeleri

artiran ve azaltan reaksiyonlar var,

yani seni uyanik tutan ve uyutan gibi,

uyuman icin kendine avans ver ,

veri girisini azaltirsan,

ekran koruyucu moduna gecebilirsin.
0
designer
(13.10.25)
Şimdi uyumam lazım. Yani şu sıralar. Sorum buydu.
0
🌸gobekliraki
(13.10.25)
Sıfır uykuyla işe gidiyorum.
0
🌸gobekliraki
(13.10.25)
amzn.eu

Melatoninle birlikte güzel bir uyku çektirir.
-1
auroraaurora
(13.10.25)
@auroraaurora bana melatoninle uyursun diyen arkadaşın aklına uyduğum için 36 saat uyuyamadım, yorgunluktan bayılmak üzereyken bile uykum gelmedi.

kafanıza göre ilaç almayın.
0
duyuruuser
(13.10.25)
benim life hack'imdir bu, yakın zamanda keşfettim. ingilizcemi geliştirmek için sürekli ingilizce podcast dinlediğim bi dönemdeyim. gece yatmadan önce de dur bakayım meditasyonu da ingilizce açayım dedim. guided sleep meditation yazmalısınız. meditasyonu türkçe açınca bi süre sonra beynin içindeki lunapark geri geliyor, yönergelerden kopuluyor çünkü. ama ingilizce açınca "dur lan her dediğini anlayayım, kelime kaçırmayayım" diyorsun anadilin olmadığı için. veee o dikkatle dinleyince meditasyon müthiş çalışıyor, kopmuyorsun bi 5-10 dakikada dalıyorsun.

isim de vereceğim "lauren ostrowski fenton"
0
ofelia
(13.10.25)
çok geç görmüşüm ama bundan sonrası için işe yarar. nefes alırken gözünüzü açın verirken kapatın, alırken açın, verirken kapatın bi süre sonra açamadığınızı ve göz kapaklarınızın ağırlaştığını hissedeceksiniz. tatlı rüyalar :)
+1
matilda
(13.10.25)
(35)

Evinize yatılı gelen kayınpederiniz şunları yapsa ne yapardınız?

mahmuttt
İki yaşında çocuğunuzun Odasında camı açıp camda sigara içiyor fakat duman kokusu çocuğun odasına vuruyor. Eşime söylüyorum salonda içse olur mu diye çocuk odasındaki eşyalara sinmesini istemiyorum diyorum. O diyor ki bunu söyleyemem saygısızlık olur. O zaman annene söylet diyorum annem de söylemekt
İki yaşında çocuğunuzun Odasında camı açıp camda sigara içiyor fakat duman kokusu çocuğun odasına vuruyor.

Eşime söylüyorum salonda içse olur mu diye çocuk odasındaki eşyalara sinmesini istemiyorum diyorum. O diyor ki bunu söyleyemem saygısızlık olur. O zaman annene söylet diyorum annem de söylemekten çekinir diyor.

En son sigara içerken adam çaktırmadan arkası dönükken hava temizleyiciyi arka köşeye koydum açtım mecburen. 8-10 metre kare oda. Rüzgar vurdukça odanın içi kokuyor leş gibi çünkü.

Adam tabi farketti benim koyduğumu. Sen mi koydun diye sordu ben de evet dedim. Çok fazla açıklama yapmadım.
Bana diyor ki babama saygısızlık yaptın.


Babasının yanındayken de bu lafa açıyor işte mahmut rahatsızlığını belirtmek istemedi falan diye ben de yok hayır olur mu öyle şey filan dedim çok da fazla aşırı cevap vermedim.

Biraz da çünkü adam anlasın istiyorum rahatsızlığımı direk de söylemek istemiyorum saygısızlık olmasın diye.
0
mahmuttt
(03.10.25)
döverim net döverim. evden bile kovarım. 2 yaşındaki çocuğun yanında sigara içen insan görünce bile tepem atıyor.
0
mikahakkinen
(03.10.25)
Sorun kayınpederde değil, eşinizde. Saygısızlık olarak söylediği hiç bir şey, saygısızlık değil. Usturuplu bir şekilde söylerse kayınpederin ne kadar yumuşak olduğunu göreceksiniz.
0
etna
(03.10.25)
Koca koca insanlar olarak başka koca koca insanlarla kendi evimizde yaptıkları ve hoşumuza gitmeyen şeyler hakkında medenice konuşabilmeliyiz. Bunun saygıyla bir alakası yok.

Ayrıca konudan bağımsız; saygı kavramını anlamayan, bu nedenle de yerli yersiz bu kavramı kullanıp onu anlamsızlaştıran bir toplumuz. Bundan da vazgeçmemiz lazım.
0
salihdt
(03.10.25)
sigara içen insanın kendisine saygısı yoktur zaten siz neyin saygısını göstereceksiniz ya? sigar içenler bunu dünyanın en normal şeyi olarak gördükleri için içip çocuğun ağzına üflese de sorun yoktur onun için. direkt uyarmanız lazım alınırsa da alınsın.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(03.10.25)
Evden kovarım. Evimin hiç bir köşesinde sigara içilmesini istemiyorum derim. İçmek isteyen varsa çıksın dışarı 5dk içip gelsin derim. Bunu isteyince saygısızlık etmiş olmuyorsun tam aksine çocugun odasında sigara içerek o size saygısızlıgın alasını ediyor. Bu arada eşiniz de tam dayaklık
0
limonlu eksi
(03.10.25)
Doğrudan olmasa da dolaylı uyarmalarınız böylece devam etsin.
Bu, saygıda kusur falan değildir.
Gittiği yer kızının ve damadının evi de olsa her istediğini
yapamayacağını anlaması lazım.

Eşiniz de belli ki babasının
kendisine tepkisinden çekiniyor.
0
diyecevaplandı
(03.10.25)
Ya saygısızlığı, siz aşirette mi yaşıyorsunuz? "Baba burada içme, çocuk odası burası, balkonda iç, hem de gel çay da içeriz iki laflayalım" de mesela...
0
malheiros
(03.10.25)
Sigara içen biri olarak bile ne evimde sigara içerim ne de çocuğumun görmesini isterim. Dışarı çıkarim balkona orada içer gelirim. -20 derecede olsa yine orada içerim.

Yaşadığınız şeyi yasayan bir arkadaim var onun kayınpederi salonda iciyormus. Dedim konus, eşiyle konuşmuş söyleyemem ayıp olur demiş. Dedim Allah yardımcın olsun.

Sizin de Allah yardımcınız olsun.

Balkonu olan bir evde balkona çıkmadan sigara içen kişinin ne aileye ne de torununa saygısı yoktur. Kendi evinde istedigim haltı ye, çocuklu evde yapma bunu.

Ufak çocuğunun her şekilde yanında sigara içen adamlari da dovesim geliyor.
0
blue eyes white dragon
(03.10.25)
ben anlamadım bir anne çocuğunun sigara dumanını her an solumasına nasıl razı olabilir?

saygısızlık mı kalmış artık. suç eşinizde. derhal uyarmalı babanızı.
0
Hallegadola
(03.10.25)
Saygısızlık falan yapmadınız, iki yaşındaki bebenin olduğu odada sigara mı içilir, cahil midir nedir yahu? Ben olsam "burada sigara içmeyin, çocuk astım olur, kokusu da siniyor, en iyisi balkonda ya da başka müsait bir yer varsa orada için" derim. Kayınpeder mafya falan mı neden korkuyorlar ki?
0
lamborcini
(03.10.25)
sigara balkonda içilir. saygısızlık değil. babam geldi eve balkonda içirttim. balkon yoksa camda içilmez. çocuğun odasında hele hiç içilmez. bu saygısızlık değil. sigara içen saygısız asıl.
0
jelly bear
(03.10.25)
Döverim kovarım diyenler ne yaşıyor acaba ya komiksiniz. Kendi babanız gelse döveceksiniz sanki sigara içti diye. Medeni insanlar konuşarak anlaşabiliyor, tavsiye ederim yani baba salonda iç diyebilirsiniz, hiç de tepki göstereceğini ve yok illa torunum odasında içicem diyeceğini sanmam.

Konudan bağımsız, eşin doğulu mu?
0
Gradient_tabanlı_mor
(03.10.25)
zamanında dedem aynısını yapmış (ben yenidoğanken). aradan neredeyse 40 yıl geçmiş babam hala bir şey diyemedim diye söyleniyor. saygısızlık falan demeyin, dolaylı yollarla uğraşmayın direkt söyleyin.
0
inheritance
(03.10.25)
ya onun yaptığı saygısızlık olmuyor da, size bu kadar kendinizi kötü hissettirmeye hakkı var da, 2 yaşındaki çocuğun odasını leş gibi zehirlemeyi kendinde hak görüyor da, ıkına sıkıla "ya içmeseniz mi" bile diyemiyorsunuz da siz mi saygısız oluyorsunuz? bi gitsinler ya, çok sinirlendim. hikayede çocuğunu korumak isteyen sizden başka herkes aymaz ve haksız ve saygısız.
0
ofelia
(03.10.25)
bu esiniz anneniz hasta diye cocuga bakmasin diyen ayni esiniz mi?
cok enteresan kafalar gercekten. olaya dahil olan herkes, siz de, esiniz de, annesi ve babasi da cehalet ve sacmalik akiyor. boyle bir durumda esinize ;babana soyler misin' diye sormaniz bile abes, soz konusu olan cocugunuz, esiniz kadar siz de sorumlusunuz ve yetki sahibisiniz.
0
kassiopeia
(03.10.25)
anamıza, babamıza saygıda kusur etmeyelim tabi.

amaa!

s.kerim böyle babayı.
kendisi bunu sorun olarak görmüyor olabilir, buna bir şey diyemem.

bence eşinizi araya koymadan direkt iletişim kurun uygun bir dil ile.
0
stay with me
(03.10.25)
nasıl hayatlar bunlar amk çocuğumun sağlığını düşünmeyen kayınpederi de eşimi de siktir ederim
kendi babamı sigara içerken tekmeyle atarım aşağıya yallah siktir git mağarana
0
croswell
(03.10.25)
bence hepinizin iletişimi problemli.
sigara içen insanın kokuyu fark etmemesi normal.
üstelik önceki nesiller çocuk yanında sigara içilmesi konusunda bizim kadar hassas olmayabiliyor, muhtemelen cama çıkmasının yeterli olacağını düşündü.

bunu eşinizden sektirip söyletmeye çalışmanıza gerek yok.
madem oraya hava temizleyici koyabiliyordunuz, ki bu çok daha sert bir hareket, "baba ya rüzgarla duman içeri giriyor, gel biz senle balkonda oturalım rahat rahat iç sen de" ya da "baba ya gel salon camında iç, buradan rüzgarla içeri giriyor, sana ben çay da koyayım" falan gibi bir üslupla uyarabilirdiniz gayet güzel bir şekilde.

asıl şimdi bu yaptığınız biraz ayıp olmuş.
abartılacak bir şey yok.
0
blatta hiberna
(03.10.25)
Eşinizi araya koyma sebebiniz nedir?
Alın adamı karşınıza güzel güzel anlatın konuyu.
0
Mirket
(03.10.25)
esi araya koymam. orasi benim evim. ben sigara icmiyorum. evimde sigara icirtmiyorum. cocugumun odasinda hic icirtmiyorum. bu isi kimseye birakmam, giderim, biz bu evde sigara icmiyouz, sigara icmek istiyorsaniz balkon surada, orada icin kapiyi da arkanizdan kapatin, derim. mevzubahis cocugumsa asla pasif davranmam.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(03.10.25)
bu arada esinizin tavri da cok sikintili burada. önceligi kendi iki yasindaki cocugunun sagligi olmali. kicinin killari kadayif olmus ama hala kalas gibi empatisiz babasinin hödük duygulari degil. ben esimle de konusurdum bu olayi, aklini basina almasini söylerdim. bu olay benim icin fersah fersah iyi ebeveynligin ötesine gecis cünkü.

bu arada gecen günkü hasta babanne duyurusu aklima geldi, es kisisi bunu misilleme olarak da yapmis olabilir. sen annene laf etmeme saygisizlik diyorsan, ben de babama laf ettirtmem gibisinden. nasil kafa bu anlamadim?
o olayda esiniz bence hatali degildi ama
1. iyi niyetle eve cocuk bakmaya gelmis bir yasli kadin var ve 2. bu kadin hasta.
üstelik cocuklar hasta olur ve hastaligi atlatirlar. bu hastaliklar bagisikliklarini güclendirir.
öte yanda sigara dumani cocugu cok cidi hasta eder, hicbir faydasi yok ve üstelik burada kayinpeder kisisi cocuk hakkinda babannesi gibi "cocuga bakacagim" tarzi bir sorumluluk da almamis belli ki. yani o evde olmasi icin ziyaretten baska bir sebebi yok.
es kisisinin, cocugunun sagligini riske atarak güc gösterisi yapmasi, kendi hakliligini ispatlamaya calismasi inanilmaz sorumsuzca ve bencilce. akilli bir davranis degil asla. hakliyken asiri haksiz duruma düsmek bu olsa gerek.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(03.10.25)
asıl saygısız olan kayınpederiniz. söz konusu çocuğunuz olunca kimseye karşı pasif davranmayın lütfen. gerekli yerlerde tepkinizi kibarca koyun eşiniz darılsın gerekiyorsa. o da düşünsün çocuğunu bi zahmet.
0
rayde
(03.10.25)
eşin ne kadar pısırık ya. söylemek çok mu zor? saçmalık.
0
summerjam0306
(03.10.25)
döverim, kovarım diyen arkadaşlar yavaş gelin.

dövmem, kovmam ama açık açık söylerim. baba gel şu tarafta iç, duman içeri giriyor çocuğun odası kokuyor diye. yeni evliysem çekiniyorsam eşime söyletirim.

eşiniz maaşallah sizin annenize "anne hastaysan gelmeseydin dinlenseydin, çocuğa da hastalık bulaştıracaksın" falan diyor. saygısızlık falan da olmuyor. aynı çocuğun odasında sigara içilmemesini söylemek niye saygısızlık olsun?
0
kibritsuyu
(03.10.25)
oğlunuzun odasında sigara içmesini istemediğinizi söylemenizi saygısızlık kabul eden birisi zaten bu saygıyı hak etmiyordur. ince düşünecek bir durum yok. "bu odada sigara içme, hatta bu evde sigara içme" netliğinde bir cümle kurun. hiç evirip çevirmeye, kıvırmaya gerek yok. doğrudan söyleyin. belli ki anlayışlı birisi değil.
0
co2s2
(03.10.25)
Eşine sorma. Sen söyle. Saygısızlık yapmıyorsun.
@rayde +1
Darılıyorsa da darılsın. Bu ne ya ben gerildim. Bu kadar düşünmenize sebep olan eşiniz suçlu. Manipüle ediliyorsunuz.
0
sevilen progressive türkücü
(03.10.25)
Bu adam kizini karisini doven bir baba herhalde. Korkuyla her seyi saygisizlik goruyorlar. Ben evime gelen herkese balkonu gosteriyorum. Balkon ardiye gibi oldugundan apartmanin onune inip icen bile oluyor. Kimse de bozulmuyor, saygisizlik olarak gormuyor. Senin durumun bir de bebek odasi yani. Direkt soyle bir daha yapma de.
0
Kittie
(03.10.25)
baba salonda rahat rahat iç diyemediniz mi?
yalnız adamda pes yani onca oda içinde neden çocuğun odasında içiyor herkes ayrı bi manyak olmuş ya iyi dayanmışsınız ben burda sinirendim.
0
eja
(03.10.25)
aynısını senin baban yapsa eşin acaba böyle davranır mı? bence davranmaz. babana niçin söylemiyorsun diye sana kızar, bu yaşa geldin babana ağzını açamıyorsun diye aşağılar, sonra tutar kendisi babana söyler.
misafire her türlü saygı gösteririm ama benim evimde benim kurallarım geçerlidir. benim kurallarıma uymayana saygı göstermem.
yaşlı insanlar için sigara çok aşırı normal bir şey. bence ne yaptıgının farkında değil. o yüzden kibarca söylenebilir. iki yaşında çocugun duman solumasından iyidir.
0
abelardo
(03.10.25)
senin ve eşinin anne babaya saygı konusunda garip bi takıntınız var. sizi nasıl böyle büyüttüler anlamadım. geçen gün de eşin annene hasta isen gelmeseydin demişti sen de onun için eşine yüklenmiştin :) kadın da şimdi sana yapıyor aynısı bak hak ediyosun bence.

neyse sigara konusunu eşiniz değil siz de söyleyebilirsiniz, biz evimizde çocuk olmadığı halde sigara içilmesine izin vermiyoruz annem geldiğinde balkonda içiyor. siz de bunu söyleyin balkonda içebilir misin, çocuğun eşyalarına koku sinmesin yazık diye.
0
Sadece soruyorum
(03.10.25)
Bence boşan usta, eşin çok garip şeyler yapıyor. Başka bir duyuruda dolaylı olarak anneni evden kovduğunu anlatmıştın. Kendi babasına gelince maşallah, çocuk falan tanımıyor sağlığını umursamıyor. Annene gelince cinayet işlemiş muamelesi yapmıştı..
0
dawsonscreek
(03.10.25)
iki yaşında çocuk olan evde değil şu oda bu oda, evin hiçbir yerinde içirmem. gitsin binanın önünde içsin. ya da balkon varsa balkonda.

bu arada çocuk odasında sigara içmek nasıl bir farkındasızlıktır, çüş dedim. eşinizin babası karşısındaki ezikliği de hayret verici.

sabır diliyorum size bu aileyle.
0
sir gawain
(03.10.25)
çok kalmayacaksa idare edin. iyice havalandırın. bir süre sonra koku geçer belki. geçmesi için başka güzel kokular kullanırsınız.

adama demek sizi geriyorsa çok, kendinizi germeyin o kadar. söyleseniz adam bozulacaksa bu sefer de siz yine üzüleceksiniz. ne gerek var...
0
santimantal
(03.10.25)
İnsan en yakını olan annesine babasına -oldu da onlar düşünemedi- çocuğun yanında sigara içerse başka yerde için annae/baba çocuk rahatsızlanır vs diyebilmeli. Bu saygısızlık falan değil. Bunu demekten kaçınmak da normal değil. Anne baba böyle şeyden niye kırılsın veya niye saygısızlık olsun bu.
Onlarda sizin kadar çocuğun sağlığını düşünür. Yaşlı olunca belki bazı şeylere ehemmiyet gösteremeyebilirler. Bu konu gayet anlayışlı bir şekilde hiçbir şekilde gerilmeden halledilir.
0
ezkaza
(03.10.25)
kaç gün kalacak?

aile işleri dert. bikaç günse sallayın, saçma da olsa karınız bunu unutmaz bin defa getirir.
0
gurur
(04.10.25)
(8)

Doktorlarımızın mutlu olması için ne olması gerekir?

ekşi duyuru üyesi
Karşılıklı empati yapabilmek için bu soruyu soruyorum. Buna benzer durumları defa defa yaşadım ve hep birlikte değerlendirelim istiyorum.Devlet hastanesine gittim. Randevusuz hasta alınmıyor ve sistemde randevu aralıkları 10 dakika görünüyor. Yani hasta başına 10 dakika süre düşüyor.Gittiğim doktor
Karşılıklı empati yapabilmek için bu soruyu soruyorum. Buna benzer durumları defa defa yaşadım ve hep birlikte değerlendirelim istiyorum.

Devlet hastanesine gittim. Randevusuz hasta alınmıyor ve sistemde randevu aralıkları 10 dakika görünüyor. Yani hasta başına 10 dakika süre düşüyor.

Gittiğim doktor 30 yaşın altındadır. Odaya girdiğimde üzerinde hafif bir sinirlilik hali vardı. Konuşmaya çok fırsat vermeden ve anlatmaya çalıştıklarıma pek de kulak vermeden hızlı bir muayene yaptı, ilacı verdi, geçti. Girip çıkmam arasındaki süre 5 dakika bile yoktur. Bir şey anlatmaya çalışmasam o kadar bile sürmeyecekti ve farklı ilaçlar verecekti. Farklı ilaçlar verecek olması ciddi bir durum.

Gerçekten çözüm üretebilmek adına soruyorum. Doktorlarımızın mutlu olması için ve özenle çalışması için ne olması gerekiyor? Yetersiz muayenenin yükü sadece hastaya değil yine doktorlara ve tüm sağlık sistemine biniyor.

Lütfen alınganlık göstermeden durumu inceleyelim. Randevulu sistemde saatte 6, günde 50 hasta bakılıyor. Olması gereken 15-20 dakika geçmiş inceleme ama imkanlar buna yetmiyor. Yine de 8 dakika muayene 2 dakika dinlenme şeklinde bir çalışma gayet rahat değil mi? Sıcak yok, soğuk yok, kar-kış yok, bütün gün kimyasal solumak yok. Ofis ortamı, randevulu sistem. Pozitif taraflarını da biraz göremez miyiz?

Maaş desem, toplumun yarısından fazlası asgari ücret ve altında maaş ile geçinirken doktorlarımız asgari ücretin en az 4 katını kazanıyor. İstatistiksel olarak bu çok ciddi bir fark. Bu miktar yeterli gelmiyorsa sorun maddiyat dışında bir yerde olabilir mi?

Bir de şunu sormak istiyorum. Doktorlar olarak sağlık hizmetine ihtiyaç duyduklarında 3-4 dakika muayeneyi kendileri için yeterli görüyorlar mı? Aileleri, sevdikleri için 3-4 dakikada teşhis konulup ilaç yazılması onları rahatlatıyor mu?

Lütfen alınganlık göstermeden tarafsız cevaplamaya çalışalım. Taraflar birbirini anlasın ve herkesin mutlu olabilmesi için çözümler arayalım:

Doktorlarımızın topluma mutlu bir şekilde hizmet verebilmesi ve ilgili olabilmesi için ne olması gerekir?



*************************
CEVAPLAR ÜZERİNE EDİT:
*************************
1. Günde 50 hasta çok denilmiş.

- Bu sayıyı nasıl indirebiliriz? Tıp fakültelerinin sayısını iki katına çıkarıp daha fazla doktor yetiştirerek mi?

- Bir çok meslek gün içinde daha fazla sayıda insan ile muhatap olmayı gerektiriyor. Kimi mesleklerde de hayati tehlike söz konusu, asker, polis gibi. Her mesleğin kendi zorluğu varken pozitif taraflara odaklanmak daha iyi olmaz mı?

2. Asgari ücretin 4 katı çok ciddi bir meblağ olarak görülmemiş.

- Bence kazançları başka ülkelere göre değil de içinde yaşanılan topluma göre değerlendirmemiz gerekir. Almanya'da aylık net asgari ücret 1600 Euro civarıdır, ancak hemen herkes bu rakamın üzerinde kazanır. Doktor maaşları ise 3000 Euro'dan başlar. Bir beyin cerrahının 8000 Euro kazandığını duymuştum. Toplum olmak budur. Sadece kendi emeğini değerli görüp diğerlerini hafife almak değil.

3. "Doktorların yeterli network'ü var, o yüzden istedikleri gibi uzun uzun muayene olabiliyorlar." denmiş.

- Evet, doktorların başkalarına uygun gördüklerini kendilerinin kabul edemediğine dikkat çekmek istedim. Randevu süresi 10 dakika iken hastaya 2-3 dakika ayıran doktorlar var. Bu doktorlar hangi durumda 10 dakikanın 8-9 dakikasını insanlara ayırırlardı, hevesle çalışırlardı?

4. Sağlık sisteminin özelleşmesinden bahsedilmiş.

- Bu durumda özel hastanelere büyük bir koz vermiş olmuyor muyuz? Belirli bir kitlenin halkı sömürmesinin önüne nasıl geçeceğiz? Bu kesim topladığı parayla ne yapacak? İleri teknolojilere yatırım yapıp ülkeyi muasır medeniyetler seviyesine mi yükseltecek?

- Bir memur veya özel sektör çalışanı her ay düzenli olarak 20.000TL ile 100.000TL arası bir miktarı vergi olarak ödüyorken, yılda 5-10 defa faydalanacağı sağlık hizmetleri için ayrı bir ücret ödemeli mi?

5. İçeri giren 10 hastadan 9'u çok mutsuz, sinirli, kaba tipler olarak tanımlanmış.

- Benimle birlikte sıra bekleyen insanlardan böyle bir izlenim edinmedim. Tersine, hemen hepsi doktorlara karşı saygılı. Acı çeken bir kişinin, bu acıyı çözebilecek kişiye aksi davranması tutarlı değil, hele 10'da 9'luk bir oranda. Böyle bir durum varsa belki de doktorların karşılama şekilleri buna sebep oluyordur.

- İnsanları bu şekilde görmek hatalı iletişime yol açar, mesleği daha da çekilmez yapar.
0
ekşi duyuru üyesi
(22.09.25)
Ön not: kendim de doktorum ama hasta görmeyen bir branştayım, polikliniğimiz yok. En son fakültede poliklinik gözlemi yaparken ortamda bulundum.

Kendin de dediğin gibi günde 50 farklı hastaya onar dakika ayırabiliyorsun. 50 farklı insanla muhatap olmak ve bunu kısa süreli bir şekilde yapmak, üstüne karşındaki insanlar hasta olduğu için genelde ekstra gergin olmalarına bağlı senin de gerilmen vs vs gibi durumlar var. Poliklinik dışında servisleri, nöbetleri, acilleri vs saymıyorum.

Doktorların hepsi mükemmel değil tabii ki ama çalışma şartlarına bağlı olarak performans düşüşü olduğu için size kötü anının denk gelmesi artıyor. Ayrıca istatistiki olarak anlamlı yüksek kazanmak (ki kazanılan para da atla deve değil günümüz şartlarında) ile çalışma şartlarının insani olması arasında fark var. Burda suç sizde de değil, doktorda da değil. Doktoru günde 50 farklı hastayla muhatap eden sistemde. İnsanla uğraşmak ile hasta insan ile uğraşmak arasında fark var. Bunu yaparken hastanın neyi olabilir diye uygun tetkikleri istemek, muayene etmek, aklından bin tane olasılık geçmesi gibi faktörler işin stresini artırıyor. 2 dakika konuştum 8 dakika muayene ettim gibi olmuyor her hasta. Kendini ve derdini basit cümlelerle ifade edemeyen kişilerin ağzından cımbızla bilgi almaya çalışmak bile 10 dakika sürüyor zaten

Son soruyla ilgili, doktorlar kendilerini ve yakınlarını sıra bekletmeden istediği doktora uzun uzun gösterecek networke sahip oluyorlar genelde. Mesleğin getirdiği o kadarlık bir avantaj olsun :)

Aklıma geldikçe ekleme yapa yapa yazdığım için biraz dağınık oldu paragraflar
0
nundu
(22.09.25)
Kendilerini bilmeleri gerekir. (bkz: kendini bilmek) bu da aile terbiyesi meselesi.

Şu sözlerim aşağılama gibi görünüyor fakat aşağılama değil, niyetim de o değil. Niyetim nelerin toplumu ne hale getirdiğini göstermek. Poliklinik şartlarında o doktorun, hastayı o an dinleyemeyecekse dinleyebileceği ana kadar kendini sakinleştirmek için uğraşması gerekir. Hiçbir hasta doktor tarafından ilgilenilmemeyi hatta yanlış ilaç reçete edilmesini hak etmez çünkü. O anki problemi kişisel ise bunu aşmayı öğrenmeden doktor olmuş olması büyük skandal. Kişisel değiş iş hayatına dair bir problemse bunun da hastayla alakası yok, yine büyük skandal. Nerden baksan doktorun egosuna çıkıyor yollar, skandala çıkıyor, aile terbiyesine gidip dayanıyor. Çünkü her gelen hasta öfkeyle gerilimle saçmalıkla gelmiyor. Bir başkasına olan öfkeyi sıradaki hastaya yansıtıyorsa yine skandal. Anlatabiliyor muyum? Anlatabiliyorum.

Hastaları konuşmuyoruz, bahsettiğin tarzda davranan doktorları konuşuyoruz, hiç az değiller. Aile hekimi olup yerinde bir gün bile bulamadığım aile hekimi gibi.
0
muhayyer divan
(22.09.25)
Ücretsiz sağlık hizmeti kalksa bu hastane rezilliği olmaz. Sağlık sistemi tamamen özelleştirilmeli.

Bedava eğitim, bedava sağlık hizmeti rezillikten başka bir şey değil.
0
runaway
(22.09.25)
@runaway

Sağlık ve eğitim bedava mı sence :)
0
muhayyer divan
(22.09.25)
bence doktorların mutlu olması için yapılacak bi şey yok, ülkede sadece ve sadece doktorların mutlu olacağı şeyi yapsan ve doktorlar da mutlu olmaya niyetli olsalar, içeri giren her 10 hastadan 9'u çok mutsuz, sinirli, çatacak yer arayan, sınır ihlali seven, kaba tipler olacakları için doktorlar 2 güne yine mutsuz olacaklar.

yani sorun doktorlarda değil, sorun ülkede, sorun herkeste. bu memlekette mutlu olabilmek için büyük çaba gerekiyor, herkesin o çabayı gösterecek yeri yok, o yüzden herkes mutsuz doktorlar fazla göze batıyor sadece niyeyse.

benim de gözüme pompacılar batıyor. iyi günler, kolay gelsin, teşekkürler falan diyorum hepsinin suratı 5 karış bana cevap vermiyorlar. pompacıların mutlu olması için ne lazım?
0
ofelia
(22.09.25)
Çoğu insan doktorlugu mevcut şartları gözeterek ya da düşünerek seçmiyor gibi geliyor bana. Unvan, issiz kalmazsın, maaşı iyi, itibar garanti gibi taraflarına cekiliyorlar, hakeza böyle olan başka meslekler de var da, diğer tarafını görünce is tuhaflasiyor sanırım kişiler için. Muhtemelen sinir bilmeyen insanlarla karşılaşınca işin can sıkıcı taraflarını fazla büyütmeye başlıyorlar diye düşünüyorum.

Aslında yaşadıkları yapısal sorunları hastalardan cikarmasalar gerisi gelir bence.

Sorun çalışma saatleri nöbet düzeni vs ise bunun muhatabı sağlık bakanlığı.

Sorun maaş vs ise bunun muhatabı sendika, meslek odasi ve/veya sağlık bakanlığı.

Sorun muayene süresi kisitliligi ise, kendileri hastalarla birlikte örgütlenip hukuki süreçler başlatabilirler.

Sorun bulunduğu yerdeki hasta profili vs ise yer değiştirebilir. Ya da yönetmeliği ayrıntılı bilmiyorum ama ücretsiz izin alabilir.

Ama ülkedeki neredeyse herkes gibi, kendi sıkıntısının acısını kendisinden daha kırılgan olanı sömürerek ya da ihmal ederek yaşamayı TERCİH ediyorlar, bunu yapmayanını tenzih ederim.
0
encokbenisevinnolur
(22.09.25)
Tüm cevapları okumadım ama doktorlar komplike vakalara yeterli zaman ayırabilmek için basit vakaları hızlıca görüyorlar. Aslında basit görünüp komplike ve sıkıntılı olanlar ne olacak derseniz. İnanın bunu o doktorlar da hastane idaresine söylüyor. Atlanan önemli bir tanı olursa da sistemin gereği bu, mecburlar.

Doktorları tamamen haklı görmüyorum ama yakın çevremin doktorlardan oluşması, kaba ve insancıl olmayanlar da dahil birçok karakterde doktorla birebir çalıştığım için çalışma şartlarının iyi olmadığını söyleyebilirim.

Doktorun tüm gün yapması gereken tek şey hasta bakmak değil. İdari, akademik,adli, eğitim, heyet, konsey, konsültasyon gibi başka görevleri de var. Bunları yaparken günde 50 tane de hasta bakacaksın deniyor. En az 10-20 hasta da randevusuz, tanıdık vasıtasıyla, idarenin talimatıyla ekleniyor bu listeye
Şehir hastaneleri hariç çoğu hastane donanım açısından yetersiz.

Sizi 2 dakika gören doktorun kalan 8 dakikada dinlendiğini düşünüyor olabilirsiniz. Şartlarının çok iyi olduğunu düşünerek çalışmaları için polyanna olmaları gerekiyor.
0
curukturpkokusu
(22.09.25)
Ayrıca doktor yakınıyım ve çoğunlukla ben veya yakınlarım da 3-4 dakikada muayene oluyoruz. Avrupadan bir doktoru bun sisteme yerleştirsen yarım saat içinde mavi ekran verir. Doktorlarımız toplumu, hastayı, hastalıkları iyi tanıyor. Ama akademik ve bilimsel çalışma bakımından yetersizler. Sistem buna zorluyor çünkü.
0
curukturpkokusu
(22.09.25)
(12)

Abartıyor muyum? Sadece 'makara' mı?

derbeder ve süklüm
Biriyle flört ediyorum. Kendisin sosyal medyada belli ölçüde kitlesi var. Kısaca videolar izleyip espriler yapıyor üç beş erkek arkadaşıyla ve bu videolar çok izleniyor. Ekibin başı olan ve ekibi yönlendiren de kendisi. Geçen hafta 16-17 yaşlarında başı örtülü bir kız çocuğunun videosunu izlemişler.
Biriyle flört ediyorum. Kendisin sosyal medyada belli ölçüde kitlesi var. Kısaca videolar izleyip espriler yapıyor üç beş erkek arkadaşıyla ve bu videolar çok izleniyor. Ekibin başı olan ve ekibi yönlendiren de kendisi. Geçen hafta 16-17 yaşlarında başı örtülü bir kız çocuğunun videosunu izlemişler. Kız kendi halinde tatlı bir video çekmiş ve videoda dini hiçbir şey yok. Bunlarsa alakasız şekilde kızın örtüsü hakkında çok aşağı bir seviyede sözler sarf edip dalga geçiyor ve gülüyorlar. Benim şahıs direkt espri yapmıyor ama bunların sözlerine yüzü kıpkırmızı olacak kadar gülüyor. Sonrasında bu videoyu Instagram'da bir sayfa paylaşmış ve video kısa sürede yaklaşık 10 milyon izlenmiş. Altında sarf edilen cümlelere tepki gösterenler de var ama daha ziyade kızla dalga geçiliyor ya da kıza küfrediliyor. Başka sayfalar da paylaşmış ve birkaç milyon o sayfalarda da izlenilip yorumlar yapılmış.

Bu benim en açık tabirle içime oturdu açıkçası. Dini hassasiyetleri olan biri değilim ama insanlara bu konu üzerinden zorbalık yapılmasından rahatsız oluyorum. Ayrıca yaşı küçük olduğu belli olan bir kız çocuğunu binlerce insanın önüne atmak, hele de o videonun kesinlikle paylaşılacağını bilerek bunu yapmak... Bilmiyorum ya. Abartıyor muyum? Sadece makara denilerek geçilebilir mi? Şakaları doğrudan o yapmasa da aşırı gülerek bunu komik bulması, onaylaması normal karşılanabilir mi? Üstelik o ekibi yönlendiren ve domine eden de kendisiyken. Yaşı 40'a yakın yani çocuk da değil ki. Ona göre anlık makara hepsi ve abartmamak lazım ama bunların yüzünden bir kız çocuğu internette özellikle de erkekler tarafından günlerdir zorbalanıyor. Üzerine bu tavrın altında ben kadın düşmanlığı seziyorum. Bence o videoyu bir erkek çocuğu çekse bu espriler asla yapılmazdı. Bu zihniyete sahip olması da soğutmuştur belki beni ondan. Bunların dışında aslında benim bu zamana kadar tanıdığım adam hassastı, saygılıydı, düşünceliydi, ince fikirliydi. Arada tek tük garip esprileri dışında bu tonda bir hareketine hiç rastlamamıştım. Abartıyor muyum sizce? Soğumakta haksız mıyım?
0
derbeder ve süklüm
(21.09.25)
sogumakta haklisiniz.
0
supergirl
(21.09.25)
insanın karakteri açısından güzel bir turnusol

Bazı insanlar böyle, bu işi bu hale ben getirmedim ben çözemem o yüzden sorumlusu da ben değilim, önüme geldiyse güler geçerim, sadece makara diye düşünüyorlar.

Olayları daha boyutlu düşünebilen ve tavır alabilen insanlarla yakınlığı seçiyorum

Edit: kapalı çarşı bu esprisini yapan elemansa tam bir mal :)
0
grimavi
(21.09.25)
benim keşfette önüme düşen bir video vardı. size link gönderdim. ondan mı bahsediyorsunuz?
0
bitli su perisi
(21.09.25)
rezil bir sey. sevmedigi seyleri tek bir birey üstünden elestiren, hatta dalga gecen kisileri yanimda istemezdim. türbani sevmiyorsa türbani elestirsin, bunu tek bir kisi üstünden yapmasin. buz gibi hissetseniz de halkisiniz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(21.09.25)
Bunun herhangi bir görüşe/inanca karşı hassasiyetle ilgisi yok yapılan çok ayıp ve saygısızlık. Böyle detaylar insanın karakteriyle ilgili ipucudur, kendisi bir şey dememiş diyorsunuz ama orada onlara eşlik etmiş ve gülmüş bulunduğu ortamdan memnun yani eğlenebiliyor bununla.
Abartmıyorsunuz soğumakta son derece haklısınız.
0
mutekebbir
(21.09.25)
Son derece haklısınız
0
black holes in the sky
(21.09.25)
Soğumakta son derece haklısınız.
Hele ki çocuk ya da ergen olmayan birinin bunu yapması kabul edilemez.
Saygılı, düşünceli görünen kişi iyi ki kendini belli etmiş.
0
pro9it9is9
(21.09.25)
Yüzde yüz haklısın. Aferin sevdim
0
Cezcez
(21.09.25)
Abartmiyorsun
0
ala09
(21.09.25)
Abartmıyorsun, normal bi çağda yaşamıyoruz. Sadece çocuklar değil yetişkinlerin bile böyle şeyler karşısında mental sağlığını koruyamadığı, zorbalandığı için çok mutsuz olduğu, ailesinden baskı gördüğü, kısıtlandığı hatta intihar edenlerin olduğu bi çağdayız. Mizahın da bi çizgisi olmalı. Bi tane yörük kız vardı videoları milyon izlenen, öyle salak iftiralar attılar ki kıza ailesiyle ters düştü videoları yüzünden. Bunlar yaşanırken bir kızcağıza böyle bi kötülük yapılmamalı.
0
ofelia
(21.09.25)
ben de aşırı soğurdum. karakterini önceden öğrenmişsin. bir de yaşı da küçük değilmiş, yazık.
0
flowerday
(21.09.25)
Bu sadece makara abi ya kafasi lise bitimi en fazla universite baslarina kadar tolere edilebilir. Sonrasi cahillik zaten, kendi cenahindan biri boyle zorbalansa kiyameti koparacak, karsi cenaha etmedik laf birakmayacak adamlar bu tarz isler yapmakta bir beis gormuyorlar, ustelik kiz denkleri bile degilken.

Birakin makarayi, o yastaki kiz benim adimla video cekse ciddiye alip cevap vermem.

Bu arada prim yapar bu hareketler, cunku entelektuel zeka azligi bu tarz hareketleri komik bulma cizgisiyle dogru orantili. Elbette insanlar makara ve geyik yapacaklar, hatta arkadaslar arasinda her seyin geyigi yapilir ama public bir konuda yaparken 2 kere dusunmeyen insan veyahut yaptigi hatayi anlamayan insan ile ayni seviyede olmadigimi dusunurum ben. Baska doneleri de toplar ona gore bir yon cizerim kendime.
0
bosver nicki
(21.09.25)
(7)

EMDR

rock n roll
Günaydın Daha önce de sormuştum bu soruyu cevap veren arkadaşlar olmuştu ama özellikle şu an psikiyatrist ve psikologlar varsa aramızda danışmak istedim. İşe yarıyor mu? Bizim talep etmemizle yapılıyor mu? Bu süreçte olumlu, olumsuz neler yaşanır? Bu süreç tamamlandığında tekrar eder mi bir süre son
Günaydın

Daha önce de sormuştum bu soruyu cevap veren arkadaşlar olmuştu ama özellikle şu an psikiyatrist ve psikologlar varsa aramızda danışmak istedim. İşe yarıyor mu? Bizim talep etmemizle yapılıyor mu? Bu süreçte olumlu, olumsuz neler yaşanır? Bu süreç tamamlandığında tekrar eder mi bir süre sonra problemler?

Anksiyete sorunum var yıllardır. Anksiyetemin sebebinin ne olduğunu biliyorum gibi. Şimdi ben bunu talep edebilir miyim yoksa psikolog kendi mi uygun görürse uygular?
0
rock n roll
(18.09.25)
uygunluğu bilememde olay işe yarıyor.
şunu hatırlıyorum emdr öncesi 5 tane soru sordu benim için önemini 1den 10 a değerlendirmemi istedi, emdryı tek seans yaptı sonrasında gittiğimde aynı soruları sorduğunda 10 önemli olan şeye 1 verdim ve hatta çok şaşırdığımı hatırlıyorum.
0
eja
(18.09.25)
@ eja

Sen kendin mi talep ettin yoksa terapist mi EMDR uygulayacağını söyleyerek yaptı?
0
🌸rock n roll
(18.09.25)
kendisi söyledi şunlarda şunlarda etkili olabilir diye, zaten soruları/konuları kendi seçti ama bu uygulama yaklaşık 1 senelik ve yoğun gittiğim bir dönemden sonra oldu, depresyon falan değildi benimki
0
eja
(18.09.25)
2 farklı problem için 2 kere emdr tedavisi gördüm
ikisinde de kendim talep ettim
ilki fobi içindi tam sonuç aldım, yıllardır da geri dönme yaşamadım

ikincisi bruksizm içindi, süreç devam ederken ben geceleri ağız splinti kullanmaya başladım. o nedenle emdr bruksizmi çözer miydi çözemez miydi emin olamadık psikoloğum ile, ama emdr ile çocukluk travmalarımı da çalıştık bu süreçte, çok güzeldi, çok şey değişti benim için. bazı travma anılarımın etkisi değişti. o dönem olduğum insan da hala aynı, eskiye dönmedim.
0
ofelia
(18.09.25)
ben psikoloğum ancak uzman psikolog değilim. klinik uzman arkadaşlar daha doğru cevabı verir. emdr için emdr eğitimi almış psikoloğa gitmeniz lazım. emdr uygulayan psikoloğa giderseniz belli süreçlerden sonra size uygulayabilir. genelde travmatik aşılamayan durumlarda uygulanıyor. olumsuz bir etkisi olacağını sanmıyorum. ben bir psikolog olarak emdr'ın pek etkili bir süreç olduğuna inanmıyorum. tamamen subjektif görüşümdür. tekrar etmez diye bir şey yok.
0
mikahakkinen
(18.09.25)
çok yüzeysel ve cahilce yaklaşırsam
psikologlar için para tuzağı demeyelim de bir yöntem diyelim
bana göre robotik sorular içeriyor evde kendin de yaparsın, bi kaç seans maruz kaldıktan sonra

işe yarar mı yarar sonuçta seansta da benzer konu konuşuluyor farklı şekilde
0
mantık
(18.09.25)
emdr bence kesinlikle ise yariyor. emdr egitimi almis birine gitmeniz gerekli, herkes yapmiyor. kendiniz de talep edebilirsiniz, sadece emdr yapan birine de gidebilirsiniz, terapistiniz de onerebilir.
0
kassiopeia
(18.09.25)
(3)

mahalle arasında köpek oteli işletmek yasal mı?

xu
mahallemizde başıboş köpek sorunu yetmezmiş gibi yaklaşık 6 aydır mahalleye yeni kişiler taşındı ve aktif olarak ev olarak tuttukları yerde köpek oteli işletiyorlar. Sürekli farklı yerlerden, farklı köpekler geliyor eve.. tabi köpekler rahat durmuyor 24 saat boyunca köpek havlaması, kavgası şeklinde
mahallemizde başıboş köpek sorunu yetmezmiş gibi yaklaşık 6 aydır mahalleye yeni kişiler taşındı ve aktif olarak ev olarak tuttukları yerde köpek oteli işletiyorlar. Sürekli farklı yerlerden, farklı köpekler geliyor eve.. tabi köpekler rahat durmuyor 24 saat boyunca köpek havlaması, kavgası şeklinde yaşamaya çalışıyoruz.

bu duruma kim müdahale edebilir ve ruhsat vs.kontrollerini kim yapabilir?
0
xu
(17.09.25)
Belediye, zabıta. Yasssak kardeşim. Ara hallederler.
0
Shepard
(17.09.25)
pet otellerin ruhsatını tarım orman veriyor, siz cimere yazın cimer ilgili birime iletebilir. yasak tabi, köpek oteli ruhsatı almak kolay iş değil. mahallelere bilmem kaç metre uzakta olacak, kennellar büyük ırklara ayrı küçük ırklara ayrı metrekarede olacak, iç malzemesi bile belli. o arkadaşlar kaçak yapıyorlardır, ancak kapılarına polis gittiğinde eşimizin dostumuzun köpekleri bunlar, 2 gün sonra gidecekler vs diyebilirler.
0
ofelia
(17.09.25)
bizim de mahallede bir tane var küçük bir dükkanı kiraladılar, köpek kreşi gibi bir şey. bütün mahalleye sıçırtıyolar hayvanları.
0
Batuhanolabilir
(17.09.25)
(4)

görseldeki kedi yarası neye benziyor?

elorelia
https://i.hizliresim.com/rwrrb2m.jpegherhangi bir akıntı yok, elimle dokunduğumda da kedim tepki vermedi. daha önce hiç böyle bi yarası olmadı. dışarıyla teması olmayan bi ev kedisi. kaşıntı gibi bi durum da gözlemlemedim. sırt bölgesinde.3-4 gündür evde yoktuk. 6 senedir bizimle, daha uzun seyahatl
i.hizliresim.com

herhangi bir akıntı yok, elimle dokunduğumda da kedim tepki vermedi. daha önce hiç böyle bi yarası olmadı. dışarıyla teması olmayan bi ev kedisi. kaşıntı gibi bi durum da gözlemlemedim. sırt bölgesinde.

3-4 gündür evde yoktuk. 6 senedir bizimle, daha uzun seyahatlerimiz de oldu. birileri gelip bakıyor biz yokken. ama stresten çıkan bir şey mi, mantar mı, sürtme yarası mı? benzetebilen olur diye sormak istedim.

teşekkürler.
0
elorelia
(16.09.25)
evde bi kedi daha var mı?

küçük bir dış etken yarası gibi, kurumaya başlamış gibi hatta. 2. kedi varsa arada oynarken sert kaçırıyorlar, ya da bi yere sürtme çarpma olabilir. temizleyebilirsiniz yara bakım ürünleri var, favorim Pet Labs Poto Top. kendi kendine geçecektir. sadece orası varsa takip edin artmıyorsa tek seferliktir.
0
ofelia
(16.09.25)
bunun birebir diyebilecegim kadar benzerini annemlerin kedisi yasadi. kisirlastirilmisti ve sonrasinda gözetim amaciyla 5 gün veterinerde kaldi. sebebini tam cözemedik. annemlere göre dis etken, hayvan kafeste cok sikildi, cikmak isterken oldu. bana göre stres kaynakli.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(16.09.25)
Mantar olabilir, bizim kedinin bir ara sürekli mantar sorunu oluyordu, ona benziyor. İstanbul'daysanız sıkıntıyı çözen veterineri önerebilirim.
0
kobuzchu kiz
(16.09.25)
Stresten kendini yolmuş olabilir. Bizim dişi kedi kendi tüylerini yolup atıyor oğlanlara kızınca. Hatta ben oğlanlara kızınca da önce beni paralamaya çalışıyor sonra baktı ki bana diş geçiremedi, kendi kendine gıcık oluyor bu şekilde. Stresten yapabiliyorlar.
0
muhayyer divan
(16.09.25)
(4)

E sim kısıtlamasından sonra appleri kullananlar?

chanandler bong
Selamlar. Haftaya UK'e gideceğim. Normalde ya airolo ya da roamless kullanıyodum. Şu an yasak sebepli applere ancak vpn ile girebiliyorum. Alımda da bi sorun yok gibi görünüyo ama henüz denemedim. Chatgpt bazılarının tr de alabildiğini ama btk nın birkaç gün içinde engellediğini yazdı. Ne kadar doğr
Selamlar. Haftaya UK'e gideceğim. Normalde ya airolo ya da roamless kullanıyodum. Şu an yasak sebepli applere ancak vpn ile girebiliyorum. Alımda da bi sorun yok gibi görünüyo ama henüz denemedim. Chatgpt bazılarının tr de alabildiğini ama btk nın birkaç gün içinde engellediğini yazdı. Ne kadar doğru bilmiyorum.

VPN ile burdan alayım paketi yurtdışına çıkınca açar kullanırım diyodum ama, roamless dan falan e sim i kurup bakiyeyi çıkınca yüklemek mi daha mantıklı olur bilemedim.

Son zamanlarda kullananlar var mı, nasıl çözdünüz?
0
chanandler bong
(08.09.25)
Mobimatter kullaniyorum. 2 hafta once vpnsiz calismiyordu ama nolduysa bilmiyorum su an calisiyor vpn olmadan.

Ben vpn ile e-simi kurdum. roamingi kapattim. yurtdisina cikinca roamingi actim. zaten ilk kullanimla beraber aktif oluyor.
0
nuevo
(08.09.25)
cevaplari takip etmek icin suraya iliseyim
0
inspired by a true story
(08.09.25)
mobimatter üzerinden TR içinde kullanmak için sparks alıp kullanıyorum hem daha hızlı hemde sansürsüz internet oluyor. alımda yada kullanmada bir kısıtlama yok. sadece uygulamaya ve sitesine yerel internetinizle erişemiyorsunuz. esim interneti ile onda da sorun olmuyor.
0
gercekdunya
(08.09.25)
mobimatter vpn'siz açılmıyorken spark e-sim aldım, yurtdışına çıkınca sorunsuz çalıştı
0
ofelia
(08.09.25)
(16)

Kadınların zengin diye cirkin ve yaşlı erkekleri tercih etmesi midesizlik m

darkwizard
Arkadaşlar bu durum beni rahatsiz ediyor. 18 20 yaşındaki çocuklar 50 60 45 belki 70 yaşındaki erkeklerle beraber. Yaşlılarla neden peki midesiz mi bunlar? (Her kadın tabii bir degildir onuruyla kariyerli yapanlar da var.)
Arkadaşlar bu durum beni rahatsiz ediyor. 18 20 yaşındaki çocuklar 50 60 45 belki 70 yaşındaki erkeklerle beraber. Yaşlılarla neden peki midesiz mi bunlar? (Her kadın tabii bir degildir onuruyla kariyerli yapanlar da var.)
0
darkwizard
(15.08.25)
Bu pek olmuyor Türkiye'de. Gençlerden de parasız olsa da bir şekilde yedireni oluyor.
0
runaway
(15.08.25)
(Bkz: dayınla evlenip napıcan)
0
encokbenisevinnolur
(15.08.25)
bu isler boyle.
0
baldur2
(15.08.25)
Eskiden apartmanların giriş katında oturan yaşlı teyzeler, apartmana kim giriyor, sokaktan kim geçiyor, kim kiminle beraber, kim kime yakışıyor diye çetele tutarlarmış.

İnsanların fahri münasip görme komisyonu üyeliği görevi yapması beni hep rahatsız etmiştir. İsteyen hemcinsiyle yatsın, isteyen yaşlısıyla, isteyen genciyle, isteyen paralısıyla, isteyen çulsuzuyla.

Bi salın insanları. 18 ini geçkinse özgür iradesiyle karar versin. Mahalle baskısını tarihe gömün artık ne olur.
0
Mirket
(15.08.25)
asıl soru seni rahatsız etmesi. şu kadınları salamadık gitti, kadının kadına sallaması da ayrı garip. onur,ahlak,şeref,namus bence bu yüzyılda çok geçersiz terimler artık.
0
mikahakkinen
(15.08.25)
tencere-kapak ilişkisi
0
yurtsuz john
(15.08.25)
bazıları yakışıklılık ister, bazıları keko ister, bazıları da para ister. en doğrusu uyum sağladığı birini bulmaktır, onlarda paralı olanlarla uyum sağlıyorlardır. sevmiyorsa zaten eninde sonunda bitecektir, en güzeli 70-80 bulsun da adam bi an önce ölsün.
0
ravenudon
(15.08.25)
Zengin niye çirkin ve yaşlı oluyor ki. Üçü bir arada istiyorlar; zengin, yakışıklı ve olgun.
0
gabe h coud
(15.08.25)
bütün kokuşmuş türk dizileri 50 yaşında adamlara 20 yaşında kadın cast'i sevgili diye yazınca bi şey yok, kadınlar canları öyle istedi diye yaşlı erkeklerle birlikte olunca midesiz. midesizlikse en başta toplum ikiyüzlü ve midesiz, münferit olarak o bahsedilen kadınlar değil
0
ofelia
(15.08.25)
@gabe +1 :D
Retorik soru. Çünkü zenginler. 18 20 yaşında kızlar niye senin umurunda ki? Üreme alanını bu kadar geniş tutma üzülürsün.
0
beyfendi
(15.08.25)
genclik bir "asset"
insanlar ellerindeki asset'i istedikleri mebla karsiliginda satmakta ozgur.
ortada bir alisveris var yani.
bunun aynisini kadinlar da yapiyor bu arada, hic zengin bosanmis ya da dul bir kadin yaninda bitik ama yakisikli/genc bir adam gormedin mi?
0
cooperr
(15.08.25)
napsınlar kafede arkadaşlarıyla baba parasıyla buluşup "kanka fazla sigara var mı" desinler. o yaşlardaki adamlar kaliteli sohbet, tecrübe ve tabii ki kızların aradığı parayı aktarabiliyorlar. sadece sugardaddy değil daddylik kısmında yoksunluk çeken ve o şekilde dolduranlar da var.
0
deranzo1
(15.08.25)
Bunu sadece zengin diye yapmayanlar da çok var. Sorun baba eksikliği olabiliyor. Yani ruhsal baba eksikliğini bedensel olarak yaşlı kişilerle ve paralarını da alarak gideriyorlar, tabii bu para meselesi parası olan yaşlı erkeklerin de gururunu okşuyor, yeterlilik değerlilik hissi yaşatıyor. Yoksa zenginler kadınlara (hele ki genç kadınlara) para dökmezler.
0
muhayyer divan
(15.08.25)
50 60 45 belki 70 yasindaki dedelerin sirf zenginler diye 18-20 yasindaki cocuklarin onlarin tercih etmesinden rahatsiz olmayip onlarla beraber olmasi midesizlik bence.
0
sey mi dostum
(15.08.25)
her kadin guc sever. bu guc yerine gore fiziksel, yerine gore sosyal, yerine gore ekonomik guctur, ama guc carpani hic degismez. dolayisiyla onlar da en guclu o erkegi bulabilmis ve tercihini o yonde yapmis.

erkekler de bacaklari, poposu, memesi, yuz guzelligine bakarak kadin seciyor. sanki erkekler karakteri yuzunden kadinlara yaklasiyormus gibi, kadinlar neden parali erkege gidiyor demek abes. serbest piyasada win, win kosullarini olusturuyorlarsa iliski oluyor. oyna, devam.
0
antikadimag
(16.08.25)
Kadin dedigin seyin zaten estetik bir algisi yoktur ki ? Bütün hayatini rahat etmek veya ettirilmek üzere yasar.
0
feastofthedamned
(16.08.25)
(9)

En eften püften bağımlılığınız?

sekizdokuzon
Benim her akşam bu saatlerde duyuru açmak. Böyle yemin ederim ellerimin içi kaşınmaya başlıyor bu saat olunca. Sizinki nedir?Teşekkürler.
Benim her akşam bu saatlerde duyuru açmak. Böyle yemin ederim ellerimin içi kaşınmaya başlıyor bu saat olunca.

Sizinki nedir?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(12.08.25)
Bu ara carrefour’un veggie nohut cipsi. Allahım bi de güzel ki, stokları bitirdim nihayet, almıycam bi süre.
Bi de kelimelik. Hunharca oynuyorum, toplantıda bile.
0
mor oje
(12.08.25)
Twitter reddit duyuru
0
grimavi
(12.08.25)
Tekrar tekrar yaprak dökümü, aski memnu ve gossip girl izlemek
0
sonsuz
(12.08.25)
Aç karna şekersiz redbull veya kola içmek.
0
gobekliraki
(12.08.25)
Wordle :)

Özellikle sabah kahvemi içerken ve uyumadan önce reels izlemek
0
kullanicadi
(12.08.25)
Eskiden duyuru vardı ama artık o da yok. Sanırım tüm bağımlılıklarımdan arındım.
0
Amaranta ursula
(12.08.25)
Snacks yani abur cuburlar
0
pembediken
(12.08.25)
uyumadan önce bi süre x'te gezinmek
0
ofelia
(13.08.25)
duyuru da sosyal medya klasına girer.
ekşi, twitter, reddit ve diğerlerinin bağımlılığı ne kadar eften püften değilse bu da değil.

benim eften püften bağımlılığım yok, olanlar rahatsız ediyor.
telefonsuz (internetsiz) tuvalete bile gidemez oldum son zamanlarda.
youtube-twitter olmadan uyuyamıyorum hatta.
0
biseysorcaktim
(13.08.25)
(10)

Evcil Hayvanınız Öldüğünde

rock n roll
Ne kadar sürede toparlanabildiniz? Bu süreci en az hasarla atlatmanın bir yolu var mı?
Ne kadar sürede toparlanabildiniz? Bu süreci en az hasarla atlatmanın bir yolu var mı?
0
rock n roll
(11.08.25)
30.04.2024te kaybettim hala atlatamadim. yasla ilgili icerikler iyi geldi psikolog.org.tr
0
ala09
(11.08.25)
her canlinin saglikli ortalama yasam süresi var,
kedilerin sokakta yasam süresi 2 sene,
evde 10-15 sene,

daha uzun süre yaşasa,
hasta olacak,
aci cekecek.

tesellisi,
ne güzel yasadi,
varliğı mutluluk verdi falan..
0
designer
(11.08.25)
Sabahları uyandığımda göğsüme öküz oturmuş hissi, 'nasılsın' sorusuna cevap vermek istememek için insanlardan uzaklaşma, ağlamadan parkta, sahilde yürüyüş yapamama hali sanırım 5-6 ay sürmüştü, içimdeki boşluk çok uzun yıllardır benimle, muhtemelen hayatımın sonuna kadar da sürecek.

En az hasar nasıl olur pek bilmiyorum ama yas ağır bir süreç, illaki kötü hissedilecek, dibine kadar yaşamadıkça muhakkak bir yerden çıkar, hayattan kopmamak kaydıyla kendini duyguların akışına bırakması gerekiyor sanırım insanın.
0
(11.08.25)
Annem bana dedi ki; teyzen öldügunde bu kadar uzulmemistim. Söyleyecek söz bulamıyorum. Insanların ölümünden daha kötü olduğunu düşünüyorum. Insanlar olumlu olumsuz eylemlerinden oluşuyor. Kediler köpekler ise sadece faydadan ibaretler. Karşılıksız insanın yanında olan, zarar verme kapasitesi dahi olmayan varlıklar. Insan böyle bir şeyin yerine ne koyabilir ki. Insanı esas kahreden şey vefat hallerindeki çaresizlikleri.
0
sanguine
(11.08.25)
Hanüz yaşamadım ama bir yakınımdan daha çok üzecek, biliyorum.

Yakınım, dostumdan yediğim kazık, aldatmanın milyonda birini kedimden görmedim. Ağzı var dili yok, son derece masum, kendi halinde bir varlık. Kimseye bir zararı, kötülüğü dokunmamış. Beni hep mutlu etti. Artık ilk kesim 11 yaşına geldi, 2. Kedim 7 yaşında, bazı sabahlar uyanıyorum bir şey oldu mu diye kontrol ediyorum, basen bir gün öleceklerini düşünüyorum, çok üzüleceğim. Belki 1-2 yıl kendime gelemem. En azından onlar artık acı duymayacak kesiler yaşlandıkça zor bir hayat sürmeye başlıyor, verdiğimiz mama, veterinee ilaçları, ev ortamı vs. Onların üzerinde olumsuzluklar yaratıyor, yaşlandıkça bu süreç daha kötüye gidiyor, en azından huzura kavuştu diyebileceğiz.
0
asli_1986
(11.08.25)
ondan bahsederken ağlama kısmı anca 1 buçuk senede geçti. hala videolarını izleyemiyorum. hep öylece kalan bi yas işte geçmiyor. ama geçmesini de istemiyorum, sanki varlığını unutacakmışım gibi geliyor o zaman da. öyle işte
0
pide
(11.08.25)
5 sene oldu, hala birinin hayvanı öldüğünde baş sağlığı dilerken hem onunkine hem kendiminkine ağlarım. bahsi geçerse gözlerim dolar, hiç açıp fotoğraflarına bakmadım bakarsam ağlarım bazen denk geliyor galeride kötü oluyorum. böyle bi süreç yani.

ilk öldüğü günleri hiç hatırlamıyorum beynim bir savunma mekanizması olarak sonraki bi 7-10 günü sildi bence. ama veterinerden bedenini teslim almaya gitmemi ve veda anımı hatırlıyorum. çünkü sarmışladı beyaz kefen gibi, açtırdım. veteriner şoke oldu ölüsünü görme isteğime. vedalaşmamıştım, yasım başlamazdı görmeseydim, gördüm, konuştum, vedamı ettim, tekrar sardılar aldım gömmeye götürdüm.

görmesem ve vedalaşmasam daha fazla hasar alırdım, kardeşleri vardı onlar teselli oldu. hastalığı boyunca elimden gelen her şeyi yapmıştım bu biraz teselli oldu. pandemiydi, bi ilaç söylediler ama türkiyede bulamazsın dediler onu bulmuştum mesela. çok güzel ömrü oldu kısa da olsa, çünkü kardeşiyle birlikte sahiplenmiştim ayrılmasınlar diye,-ben ayırmadım allah ayırdı ama- birbirleriyle büyüdüler, birlikte oynadılar, yediler, içtiler, uyudular.

kardeşi hala bizimle allah uzun ömür versin.
0
ofelia
(11.08.25)
üzülüyorsun ama sevdiğin bir insanı kaybetmek kadar uzun sürmüyor. insan beyni garip bir şekilde sözel iletişim kurduğu biri ile sözel olmayan iletişim kurduğu bir canlıyı beynine farklı kaydediyor. bu canlılara karşı biraz daha şevkat ve sahiplenme odaklı hisler geliştiriyoruz bunun ilk anlardaki yoğunluğu daha fazla oluyor. etkisi geçiyor ama yıllar sonra bile hatırlıyorsun.

bizim şu an 2 kedimiz var bunlardan biri aşırı sakin ve naif. bazen adını karıştırıp istemsizce 5 yıl önce ölen ve karakteri aynı bunun gibi naif olan kedimizin adıyla sesleniyorum. diğer kedimiz tam bir şeytan onun adını hiç bu şekilde karıştırmadım mesela. bu gene beynimizin bilgiyi saklama ve geri çağırmasıyla ilgili bir bug.
0
orpheus
(11.08.25)
Bununla ilgili facebook grupları varmış sanırım orda aynı acıyı paylaşıp bunu sindirmeye çalışıyormuş insanlar. Acıyı paylaşmak azaltıyor sanırım. :(( çok üzücü.
0
turuncu tonlarda
(11.08.25)
18 yaşındaki kedimi kaybettim 2 yıl ne hayvan belgeseli nede dr pol izleyebildim. sokaktaki kedileri bile sevemiyordum.
aradan 5 yıl geçti ama fotoğraflarını topladığım klasörü hala zor açıyorum.

daha sonrasında yeni bir yavru sahiplendim. o iyi geldi. bence bu süreci atlatabilmenin en iyi yolu yeni bir yavru sahiplenmek.
0
my fault
(11.08.25)
(5)

sakarya'ya taşındım, ne yapalım burada?

biseysorcaktim
ailem buralı. ben de burada büyüdüm ama 15 hatta daha fazla yıldır uzaktayım, ondan öncede ev-okul-dersane dışında bir şey yoktu hayatımda. bayramda falan aile ziyareti dışında bilmiyorum buraları.eski arkadaşlarla falan da yollarım bir şekilde ayrıldı, denk gelirsek görüşüyoruz. arkadaş, akraba, ku
ailem buralı. ben de burada büyüdüm ama 15 hatta daha fazla yıldır uzaktayım, ondan öncede ev-okul-dersane dışında bir şey yoktu hayatımda. bayramda falan aile ziyareti dışında bilmiyorum buraları.

eski arkadaşlarla falan da yollarım bir şekilde ayrıldı, denk gelirsek görüşüyoruz.
arkadaş, akraba, kuzen, komşu falan hiç yok değil ama yine de yok sayılır.

sosyalleşmek, yeni insanlar tanımak (ilişki değil, arkadaş), spora-havuza, doğaya kampa gitmek konusunda bu şehrin kısır olmadığını ve bazı imkanların olduğunu biliyorum. aracım var.

ne yapılır, nereden başlanır var mı öneriniz? özellikle başka şehirden gelip de bir süredir burada yaşayanlar varsa neler yapıyorsunuz? önceki duyurularımdan hatırlayanlar vardır, bir ilişkim vardı ve yollarımızı ayırdık. kız peşinde değilim, hep kız arkadaşlarım ilişkim vardı yıllardır. bir süre yalnız kalmak istiyorum ilişki konusunda. biraz sakin kalmak ve kendime zaman ayırmak istiyorum.

bir yorum üzerine edit: yobazmış değilmiş kimi ne, bir milyon nüfusu olan bir şehir istediğim şartlara uygun bir çok şey olduğunu biliyorum. onu soruyorum. cevap bile olmayan gereksiz yanıtlarla zaman harcamayın lütfen.
0
biseysorcaktim
(05.08.25)
eşim sakaryalı, bence çok güzel binicilik kulüpleri var sakaryada. paranız ve az biraz merağınız varsa bi binilicik kulübünde eğitim almaya başlayın, haftada bir gidersiniz, çoğu da doğa içi yerlerde, hem de gelenler hep elit kesim olur, yaşları size yakın olur. mis gibi aktivite
0
ofelia
(05.08.25)
www.instagram.com

Gölün her iki kıyısında su sporları toplulukları var, bu ara stand up paddle popüler

Mevsim uygunken decathlondan sup alıp gölde kendin de bireysel takılabilirsin
0
grimavi
(05.08.25)
araç varsa merak da varsa kamp, trekking işlerine girilebilir. tek başına ne kadar ilgini çeker bilmiyorum ama bölge bu konular için çok ideal özellikle bolu-düzce tarafı.
0
bay b
(05.08.25)
Sakarya'yı hiç bilmiyorum ama bisikletle Poyrazlar Gölü'ne gitmiştik, çok hoş ve huzurluydu, İstanbul'dan kalkan trekking turları hep o taraflarda bir yerlere giderdi, orada da vardır muhtemelen trekking grupları.
0
(05.08.25)
Cevre edinmek için Sagüsad, halk eğitim kursları, ultima, sakarya dağcılar(hala aktif mi bilmiyorum), paraşüt eğitimi, bisiklet derneklerinden ilginizi çekene kayıt yaptırabilirsiniz. Kano eğitimi seçerseniz sizi bir başınıza göle salıp ilgilenmeyen genç eğitimcilere dikkat edin. Arkadaşlar şikayet etmişlerdi.

Kafeler konusunda fazla yardımcı olamayacağım ama 22.00 trafiğinin sabah 08.00 trafiğinden daha yoğun olduğunu söyleyebilirim.

Sapanca'da yürüyüş yapmalık yerler: Uzunkum, özharmanlık, Kırkpınar sahil, Bağdat Cd.

Gezmelik, kahvaltıya gitmelik köy: Kayalar Memduhiye

Yeme içme tavsiyeleri: Hünerli Ciğer, Köfteci Mert, Pehlivan Et, Serdivan Bakery, Mühür, Pizza V, Kabakevi
0
?
(05.08.25)
(8)

Bebek bakicisi bulmak

rayde
Selamlar 5 aylık kizim var. Onumuzdeki aylarda ise donecegim, bakici bulmam lazim. Nasil bulunur bu bakici? :( konu komsuya sordurduk bulamadik artik sahibindene ilan vermeyi dusunuyorum guvenebilecegimizi anlamak icin neler sormali veya bakicida neler aramaliyim? Ben gun icinde evden calisacagim o
Selamlar 5 aylık kizim var. Onumuzdeki aylarda ise donecegim, bakici bulmam lazim. Nasil bulunur bu bakici? :( konu komsuya sordurduk bulamadik artik sahibindene ilan vermeyi dusunuyorum guvenebilecegimizi anlamak icin neler sormali veya bakicida neler aramaliyim?
Ben gun icinde evden calisacagim o yuzden bi tik icim rahat eder diyorum ama sonucta calisirken yanlarinda olamayacagim. Bu konuda tecrubeliler varsa onerilerinizi yazabilir misiniz nelere dikkat edelim :(
0
rayde
(05.08.25)
Merhaba, ben de benzer durumda ajans üzerinden buldum. Çok çekindim en başta ama. Sizin gibi evden çalışıyordum, çocuğum daha küçüktü. Önce tanıdık üzerinden birini bulduk ve kötü bir tecrübe oldu.Daha sonra baya baya googledan ajans bulup hepsini aradım, ellerindeki kişileri gönderiyorlar fotoğraf ve short bio olarak, istediklerinizle görüşme yapıyorsunuz. İlk ay uyuşmazsak ek ücret almadan değiştirme taahhütü vardı ajansın ama şansımız iyi gitti 3 yıla yakın bu ajanstan bulduğumuz kişi ile çalıştık.
net olmanız gerekiyor istekleriniz ve sınırlarınız konusunda, ve çok doğrudan iletişim kurmak gerekiyor. bakıcı işi işçi-işveren ilişkisini griftleştiriyor duygusal yönü de olduğundan, benim önceliğim çocuğa şefkatle yaklaşması, bize saygılı olması ve yaşının çok ileri olmamasıydı.
evde olmanız avantaj, olmazsa değişiklik yaparsınız ilk aylarda. içinizi ferah tutun iyi düşünün. İyi şanslar dilerim.
0
ansya
(05.08.25)
Sahibinden'e ilan vermek mi :o

Okul öncesi eğitim bölümlerinden öğrenciler bulabilirsin. Aklıma gelmiyor başka ilgili bölümler vardır oralardan bulabilirsin, buradan bir arkadaş vardı eğitimli bir bakıcısı vardı ona sorulabilir...
0
muhayyer divan
(05.08.25)
www.eksiduyuru.com

Bu paylaşıma bir bak istersen.
0
muhayyer divan
(05.08.25)
işin olsun diye bi app var, istediğiniz kriterleri oraya yazıyorsunuz, ilanınızı beğenenler sizi arıyor başvurmak için, hem de uygulama üzerinden arıyorlar yani siz arandığınızda vermedikçe telefon numaranızı bilmiyorlar, uygulama ilan verenden herhangi bir ücret de almıyor. orayı bi deneyin bence
0
ofelia
(05.08.25)
Evden çalışıyorum ve oğluma bakıcı bakıyor. Ben sahibinden comda buldum. Açıkçası bakıcıların en çok baktığı ve bu işlerin hızlı döndüğü site orası. Direk ilan açın orada.
Ben ücreti biraz fazla veriyorum ortalamaya göre o sebeple sanırım ilana 200 kişi başvurdu. 50 kişiyle telefonda görüştüm. 10 tanesini eve davet ettim. (Çok uzaktan gelenlere yol parası verdim)
Hemen 1 hafta içinde buldum şu an çok memnunum bakıcımdan.

Önceki bakıcıyı acemiliğime geldi sırf tanıdık diye sora sora bulmuştum da pişman oldum. Tanıdık filan aramaya gerek yok.
0
kaptan maydanoz
(05.08.25)
1-Olumlu referansı olmayan birini evin kapısından bile sokmayın. Çocuk parklarında dolaşıp bakıcılarla ve ebeveynlerle görüşün. Tavsiye edecekleri bakıcılar olabilir.
2-Mülakatı titiz yapın. Sizin için önemli bazı kritik soruların listesini yapın. Mesela bir zor durum senaryosundan bahsedip böyle bir durumda ne yapacağını sorun. Evli mi değil mi? Mesela evli olabilir ama eşi Türkiye dışında (Özbek vs. olursa) olabilir. 6 ay sonra memlekete dön diyebilir mi? Beklentilerinizi (her yıl şuna göre zam yaparım, çocuk şu saatler arası parka gidecek, yemek, temizlik vs.) net olarak tane tane anlatın. Hatta mümkünse kağıda döküp yazılı olarak verin. Zam kısmı özellikle önemli çocuk alıştıktan sonra avantaj bakıcıya geçtiği için %50-60 zam isteyebilir.
3-İşe aldığınız bakıcıyı en az 1 ay iyi gözlemleyim hatta mümkünse eve kayıt yapan kamera koyun. Kamera varsa 2. maddeye ekleyin.

Seçim en işin önemli kısmı çünkü sonradan çocuk alışınca değiştirmesi zor olabiliyor. O nedenle seçim kısmına iyi mesai harcayın. Ha sonradan arıza çıkmayacağını garanti etmez tabii ama en azından riski düşürür. Mümkünse parklarda gizli ajanlarınız (komşu teyzeler mesela) olsun. Çocuğa davranışını gözlemlesinler.
0
merhum
(05.08.25)
Facebookta bulunduğunuz semtin xxx kadınları, xxx anneleri gibi grupları vardır oraya bakın. Bakıcı, ev yardımcısı gibi kadınlar facebook kullanıyor aktif olarak. Gruba ilan verin, referansını da isteyin. Umarım bulursunuz
0
curukturpkokusu
(06.08.25)
Biz 2 ajansla çalıştık.
Profillerine baktığımız adaylardan uygun olanlarla video görüşme yaptık.
Ajanslardan biri onlarca aday gönderdi, 5-6 kişiyle video görüşme yaptık.
Diğer ajans sadece 2-3 isim önerdi. Biriyle önce video sonra yüzyüze görüşme yaptık. Anlaştık.
Bir maaş ajansa ödedik. Çok memnun kaldık bakıcımızdan.

Türk olmayanlar senede birkaç ay memlekete dönmek zorunda oluyor. O konuda dikkatli olun. Şimdiden konuşun nasıl olacağını.

Ajans “memnun kalmazsanız başka aday buluruz” diyorsa da ödeme yaptıktan sonra pek de çabalamazlar gibi geliyor bana.
0
michael_knight
(06.08.25)
(6)

Kendime çok mu yükleniyorum yoksa artık herkesin normali mi böyle?

egerbiryolcu
Yıllarca kpss ye girdim atanamadım. Kontenjana girdiğim yıl ise pandemiye denk geldi karma atama azizliğine uğradım ve bu noktada pes ettim.Bu esnada yaklaşık altı yıldır çalışma hayatım da vardı ve alanım olmayan o işi artık çok benimsemistim hatta imreniyordum insanlara keşke asıl mesleğim benim d
Yıllarca kpss ye girdim atanamadım. Kontenjana girdiğim yıl ise pandemiye denk geldi karma atama azizliğine uğradım ve bu noktada pes ettim.

Bu esnada yaklaşık altı yıldır çalışma hayatım da vardı ve alanım olmayan o işi artık çok benimsemistim hatta imreniyordum insanlara keşke asıl mesleğim benim de bu olsaydı diye. Ve yks'ye girdim. O bölümü kazandım. 33 yaşında ikinci örgün üniversitemi okuyacaktım.

Tam tercih döneminde canım babamın hastane süreci başladı. Henüz teşhis konulmamıştı kötü bir şey yok gibiydi ama nolur nolmaz aklım evde kalmasın diye yaşadığım şehirdeki okulu tercih ettim ve orayı kazandım.

Okula başladim. Babamın hastalığına da beş alti ay sonra teşhis konulabildi. Tanısı mds idi. Babamın yaşi 79. Ben elimden geleni yapmaya çalıştım kan arama kan bulma babama refakat etme vs evde psikolojik destek olma. Babam ilk zamanlar gerçekten gayet iyiydi. Kan transferinden sonra iyi toparlanmış enerjik oluyordu. Fakat zamanla yetmemeye başladi. Hastaneye gidip tekerlekli sandalye bulunca çok seviniyorduk mesela..bulamazsak baya yorulur hale gelmişti. Babam da aşiri düşünceli biri çok fedakar. Hasta halinde bile bana hep baskı yaptı okuluna git dersine git ben kendim giderim vs ama tabi yalnız birakmadim bugün ders yok deyip bir şekilde okulu da idare ettim. Bu süreçte aile üyelerimizden birini yok farzedin. Hastane doktor araştırma kan bağışçısı arama her şeyle ben ilgileniyordum. Bir süre sonra sadece kan bulmaya odaklanır oldum çünkü en acil ihtiyacımız oydu. Ve kırsalda oturuyoruz doktor doktor hastane hastane goturemedm babamı. Takibi olan hastaneye guvenmistik. Gerçekten personel de çok iyiydi babam kanka olmuştu ordakilerle bilmiyorum moral açısından belki zaten gorevleriydi ama gerçekten babam kendini sevdiren biridir.

Zamanla ilaç tedavisi işe yaramadı ve kemoterapi kaldı geriye tek seçenek. İlk bir beş on gün hiç yan etki olmadi neredeyse. Ve ben nasıl mutluyum. Hep öyle gidecek zannettim. Bünyesine ağir gelmedi zannettim. Ne olduysa aniden bir şeyler ters gitmeye başladi. Mesela bir gün hastaneye giderken otobüse biner binmez çok kötü mide bulantısı yaşadı. Güç bela hastaneye vardik. Tuvalete gidiyor dönüyor tejrar mide bulantısı. Doktora nasıl cikardigimi bilmiyorum bile. Hayatımda en çaresiz hissettiğim gündür. Hastane içinde çaresiz kalmak. Doktora anlatıyorum diyor ki kemoterapi yan etkisi. Normal bunlar demeye getiriyor. Ben yatiş verilir diye düşünürken. Güç bela tekrar eve dönüyoruz. İki adım atamıyor adam. Hemen oturma ihtiyacı. Şimdi dönüp baktığımda kendime çok kızıyorum niye hastaneyi yikmadim o gün neden hastanede tedavisine başlansın vs diye olay çıkarmadım. Ama artık ben de sağlıklı dusunemiyordum sanırım. Dediğim gibi kan bulmak nasıl zordu. Kesin verir dediğim kişiler bile kaçar davranıyordu ve psikolojik olarak iyice yipraniyordum. Babam da hayat dolu yaşama sevinci olan bir adam. Uzaklara dalıp ne düşündüğünü bildiğim için her şey çok agirlaamisti.

Sonra bir gün idrar kaçırmaya başladı bu ilk defa oluyordu. Ben yarın hastaneye gittiğimizde bez alırız artık vs diye düşündüm. Sabah bir kalktim gördüm ki çok kaskatı bir şekilde uyuyor onu öyle görünce hemen ambulansı aradım. Anneme dedim muhtemelen bugün yatiş verilir kalmalik eşya aldık yanımıza annemi almadilar bir kişi gelebilir dediler.

Hastaneye gittik. Buradan itibaren benim için çok ağır bir süreç oldu.detaylara girmeyeceğim sonuç olarak ertesi sabah eve babamın cenazesini getirdim...


Babama çok duskundum çok seviyordum onu. Hiçbir hastalığı yokken seksen yaşında elli yaşında biri gibi görünen hep bizim için çabalayan kendinden feragat eden babam belki de ilk defa bize ihtiyaç duydu ve ben onu kurtaramadim. Hep kendimi suçladim. aradan bir yıl geçti hala kabullenemiyorum. Hayata devam ediyorum ama patlamaların yaşıyorum tabii ki. Hala videolarini açıp izleyebilmis değilim. İlk zamanlar mezarına sık giderdim. Bir gün onu orada görmek çok ağrıma gitti konduramadim ve artık gitmeye cesaret edemiyorum yanlış olduğunu da biliyorum ama sanki gitmeyince bunlari dusunmeyince o yaşıyormuş gibi bir savunma mekanizması oluşturdum sanırım. Sonra tabii hep tv izledigi koltuğa bir bakmak bile yerle bir ediyor insanı.

Babami kaybettiğimiz zamanlar üniversitenin final zamanlarina yakındı. Okulu dondurma luksum yoktu. Hem artık sorumluluğum daha fazla anneme karşi hem de okul yüzde elli burslu özel okuldu. Artık hayata daha çabuk atilmam maddiyati toparlamam gereken zamanlara girdim. o acıyla odevlerle finallerle uğraştım. Hayat durmuyor en acı tecrubelerimeen biri budur.

Sonrasında ise bu defa yaz okulu almam gerekiyordu. Birkaç ders kendi okulumdan aldım. İhtiyacım olan yani okulun uzamamasi için en gerekli ders ise bana on ıki saat mesafede başka şehirde buldum. İki okulda da devamsızlık risk olduğu için ders günleri de peşpeşe olduğu için On saat yolculuk yapıp derse girip akşamına geri binip sabah kendi okulumdaki derse giriyordum. Yaklaşık beş hafta böyle yorucu bir süreç yaşadım.

Bir şekilde atlattım. Bu yıl ise son senemdi. Okula devam ederken hiç aklimda yokken evime yakın bir yerde çok uygun bir iş ilanı karşima çıkınca maddi olarak ihtiyacım da olunca çalismaya karar verdim. dört gün işe gidip haftada bir gün ise staja gittim. Derslere haliyle girememiş oldum. Bir arkadasim yardımcı oldu sağ olsun. Ama bu defa çalistigim yerde mobinge uğradım. Çünkü staj iznim vardı ve bu yüzden haftada bir gün gitmeyisimi dert eden biri vardı ve haksızlığa ugradigim bir konu olmuştu karşı ciktigim için de iyice mimlenmis oldum tüm yıl da böyle diken üstünde her an birinden bir laf isiticem stresiyle geçti. Üstelik benden memnun olduğu halde bunlar yaşatildi. Ama bir defa girmiş olmuştum ve önümde yaklaşık elli bin maliyetli bir yaz okulu daha olacaktı. Mecbur devam ettim çıkamadim. Ama gerçekten kaldıramıyordum psikolojik olarak.
Babam bu arada asla çalistirmazdi hem okul hem iş çok yorulursun diye ...

Neyse...
Bir de ayrıca başka bir kuruma daha gidiyordum haftasonu. O da dersimiz içindi. Stajdan ayriydi. Okul, kurum, staj... Hepsi de ayrı ayrı uzaklıkta ve hepsiyle de bir şekilde sorun yaşadim. İnsanlar hayatımda ilk defa bu kadar üstüme gelmistir. Bir yandan ev de var tabii. Bir gün gidiyorum eve elektrigimiz kesilcekmiş üstüne al diyorlar bir gun gidiyorum telefonum hattim kapandı üstüne al bir gün gidiyorum beyaz eşya bozulmuş tamirci çağır bir gün gidiyorum başka şey ... Ve hepsi gerçekten üst üste geliyordu. Evin tek çocuğu değilim ama tekmişim gibi farzedin siz.

Bu süreçte ilk defa memleketteki, teyzelerimin bakımını sağladığı anneannem de bize getirildi. Yaklaşik altı aydır bakıyoruz. Öncelikle o kadar minnoş tatlı bir şey ki çok bağlandım çok alıştım ona. Evin yeni bir neşe kaynaği oldu resmen. Hatta mahallemizde bile popüler oldu kadın:) bir gören defalarca ziyaretine geliyor. Vakit geçirmeye doyamiyor. Ama işte ufak bir sıkıntısı var yaşindan (95) ve psikolojik durumlardan dolayı inanilmaz kızlarına bağımlı. Yani ona kim baksa o kızı yaninda olsun istiyor. Yanında olmaktan kastım bulaşık yıkamak, tuvalete gitmek gibi rutinlere bile karşı çıkacak vaziyette. Eğer beş dakika yalnız kalacak olursa korkudan ölecekmis gibi sesleniyor. Annem bir yere gidince evde olduğum sürece ben kalıyorum yanında. Markete gitti diyelim bir saat sabediyor daha sonra bana ısrarlara başliyor anneni ara gelsin diye. İşte bu sebeplerden annemle dönüşümlü birbirimizi idare ede ede anneannemi de idare ediyoruz ama gerçekten bazen çok sabırlı olmamız gerekiyor isyan etmemek icin. Çünkü hafızası yerinde çok zeki her şeyi anlıyor ama tabii ki elinde olmayan bir şey diye elimizden bir şey gelmiyor.

son olarak da tekrar bir yaz okulu sürecim var bu yaz. Okul bitecek artık. Geçen yılki süreci tekrar yaşıyorum yine aynı şehirde bulabildim son dersimi bunu bulmak da ayrı bir mesele oldu iki ay araştirdim tesadüfen son günlerde rast geldim. Şimdi tekrar beş haftalık bir günlük git gel sürecim olacak. Dün mesela gittim akşam buradan binip. On iki saat yolculuk yapıp altı saat derste kaldım. Evdeki durumlardan dolayı annemi ve anneannemi yalnız birakmamak için bir gece dahi yurtta kalamiyorum. Sadece iki saat dinlenip tekrar akşam otobüse binip yine on iki saat yolculktan sonra bu sabah evime döndüm. Nasıl yorulmussam artık hucrelerime kadar ağrıyor ev de psikolojimi olumsuz tetikledi. Annem çok yorgundu ben tam uyuyorum anneannem sesleniyor yüksek sesle vs bir saat uyuyamadım bile. Annem de yorulmuş belli vurgulayıp duruyor. Bu defa ihtiyacım olan uykuya bile hakkim yokmuş gibi hissediyorum.

Bazen bu kadar şeyi düşünüp düşünüp ruhen veya bedenen bir yerden acısı cikacak mi deyip duruyorum kendi kendime. Bazen de diyorum insanlar hem acılarıyla baş ediyor hem evlenip çocuk yapıyor hem de kariyerinde nerelere geliyor. Ne bu mizmizlik diyorum ama gerçekten artık çok yiprandigimi hissediyorum:( hayal ettiğim planladığım çok şey vardı ama ilgilenecek ne vaktim var ne enerjim.

( Belki okula neden uçakla gitmiyorsun diye eleştiri gelebilir. Uçağin uymadiği bir kaç durum var)
0
egerbiryolcu
(30.07.25)
hepsini okudum, okurken çok yoruldum. sonlara doğru şunu hayal ettim, bir gün bu ceremenin hepsi bitmiş, mutlu huzurlu başarılı bir kariyer ve özel hayat. sizi motivasyon konuşması yapmaya çağırmışlar, yüzlerce genç var karşınızda. diyorsunuz ki "bu günlere kolay gelmedim gençler, 12 saat otobüsle okula gidiyordum, ama hepsine değdi, ben başardım siz de başarabilirsiniz" falan. siz öyle bi insansınız. :) kendinize yüklenmişsiniz zaten yükleneceğiniz kadar ama yüzüp yüzüp kuyruğa gelmişsiniz, okul bitince kocaman bi ödül verin kendinize, artık ne mümkümse
0
ofelia
(30.07.25)
kemoterapi süreci illaki hastanede yürütülmesi gereken bir süreç değil. tabi i yan etkileri ağır ama bu yan etkileri yaşayan herkese yatış verseler zaten hastanelerde yer kalmaz. o mide bulantısı sonrası ortalığı ayağa da kaldırsanız yatış vermezlerdi. kendinizi suçlayacağınız bi durum yok.

onun dışında durum zor. umarım mezuniyetten sonra gönlünüze göre iş bulup rahata erersiniz.
0
elorelia
(30.07.25)
Hepsini okudum. Başınız sağolsun. Kendinizi suçlamanıza gerek yok elinizden geleni fazlasıyla yapmışsınız. Okulunuzun bitmesine de az kalmış, umarım istediğiniz alanda istediğiniz gibi bir işiniz olur. İyi şeyleri hak eden bir insansınız, kendinizle gurur duyun. Bakım vermek zordur, tüketir insanı. Biraz rahata erdiğinizde kendinizi ödüllendirin
0
kullanicadi
(30.07.25)
Kendine çok yükleniyorsun. Bazı kötü hastalıklar böyle böyle birikerek çıkıyor. Kendini rahatlatman lazım, böyle kendine yüklene yüklene olmaz, eskiler gibi hakiki gıdayla beslenmiyoruz, eskiler gibi daha tenha daha sakin bir hayatımız yok... iç dünyanı dinleyeceksin, irtibat halinde olacaksın ve yapamam, yok dediği anda duracaksın. Lütfen kendini çöplükte bulmuşsun gibi davranma, insanlığınız ve gençliğinin bir de annenin tadını çıkar.
0
muhayyer divan
(30.07.25)
öncelikle sizi çok içten şekilde tebrik ediyorum. ben bunların hiçbirini yapamazdım mesela kendinize çok yükleniyorsunuz ama güzel bir şey için. bunların geçici olduğunu ve sonunda güzel yerlere geleceğinizi düşünerek bence kendinizi toparlayın. çünkü o kadar didinmişsiniz yarı yolda bırakılmaz. bu kadar çabalamış birinin de çabalarını artık Allah'a inanıyorsanız Allah ya da neye inanıyorsanız o bence boşa çıkartmaz.
evet durum zor ama sizin savaşçı bi ruhunuz var. kollarınız ağrımış, çok yorulmuş olabilirsiniz ama o kılıcı biraz daha sallamanız lazım.

babanız konusunda kendinizi suçlu hissetmeyin. elinizden geleni yapmışsınız. belli bir yaşa kadar çok sağlıklı gelen insanlar birden çok ciddi hastalanıp aramızdan ayrılıyorlar maalesef. eminim cennetten sizi izleyip çok gururlanıyordur.

hep güzellikler görüp, hep çiçekler içinde yürüyün. inşallah hayal edemeyeceğiniz güzelliklere kavuşursunuz.
0
matilda
(30.07.25)
İlk gördüğümde, yorumlar dahil tüm soruyu okudum. Bazı şeyler yazdım ama cesaret edemedim, ama içimde kaldı hala dert ediyorum.

İlk olarak, babanızın ruhu şad olsun. Eğer hekim kaynaklı bir hata varsa, burada babanızın vefatının tüm sorumluluğu hekimdedir siz yapmanız gerekenler şeyi yapmışsınız. Burada kendinize haksızlık etmeyin.

Herkes böyle mi?
Hayır değil tabii ki de. Medipol üniversitesinde ücretli bölüm okuyup ailesinin aldığı mini cooper’ı ile okula giden gelen, 1+1 evde tek yaşayan, akşamları süs köpeğini gezdirmeye çıkaran insanlar var.

Kimisi de yıllar boyu ailesine bakmak durumumda kalıyor.

Hayat, biraz şans işi yani. Doğulan aileden sonra da istatistik oluyor. Nerede okuduğumu hatırlamıyorum ama bir insanın üst sınıfa geçme ihtimali 7% imiş.

poverty.ucdavis.edu

Ben de benzer durumda olan birisi olarak insanların polyana tavırlarına katlanamıyorum. İstatistikler her şeyi ortaya çıkarıyor.

Ne yapacağımı ben de bilmiyorum.

Ama Bir Bilim Adamının Romanı’nda anlatıyordu: Mustafa İnan, okumak için çok uğramış, otobüslerde sıkış tepiş gitmiş, parasızlıkla uğraşmış, babasının bu çocuktan bir şey olmaz tavırlarına maruz kalmış. Bir yerde Mustafa hoca diyordu, eğer kaderimi razı olup çabalamasaydım, bugün sesimi kimseye duyuramayacaktım, kimse beni tanımayacaktı, neler geçirdiğimi bilmeyecekti.

youtu.be
youtu.be

Sizlere sağlıklı ve güzel günler diliyorum.
0
substituent
(08.08.25)
(9)

medikal kenevir

yazar yazmaz yazan yazar
kanser hastası yakınımız için temin edebiliyor muyuz artık? mecliste yasalaşmıştı ama satışına başlandı mı? proesedür nasıl oluyor bilgisi olan var mı?
kanser hastası yakınımız için temin edebiliyor muyuz artık? mecliste yasalaşmıştı ama satışına başlandı mı? proesedür nasıl oluyor bilgisi olan var mı?
0
yazar yazmaz yazan yazar
(29.07.25)
Yasalaşan cbd, henüz piyasaya ilaç sürülmüş değil ve muhtenelen ilaç geldiğinde de ketamin gibi yalnızca randevu ile klinikte uygulama şeklinde uygulanacak
0
apocalipy
(29.07.25)
bilmiyorum çok mu saçma ama belki bi faydası olur diye dayanamadım yazmak istedim, çünkü ülkede gerekli şeylere ulaşmak çok zor. cbd oil uzun zamandır köpek beslenmesinde takviye olarak kullanılıyor, hatta köpek eğitmeni bir arkadaşım yurtdışından ara ara getirtiyor. yani böyle bi şeyi araştırmak isterseniz ve bir süreliğine de olsa işinizi görecekse arkadaşıma sorabilirim elinde var mı diye.
0
ofelia
(29.07.25)
@ofelia, teşekkürler ama bu öyle alalım suya 2 damla damlatalım içelimlik bir şey olmayabilir. doktor kontrolünde kullanılması gerekir ama hangi doktorun cbd'den haberi var ki türkiye'de o da ayrı bir konu.
0
🌸yazar yazmaz yazan yazar
(29.07.25)
Twitterdan erdem ulaşa ulaşınız, eğer ki ihtiyacınız varsa.
0
thesomberlain
(29.07.25)
Medikal kenevir denen thc 0,3'ün altında sınırlandırılmış cbd içeren keneviri neredeyse avrupanın herhangi bir ülkesindeki cannabis shop'lardan satın alabilirsiniz. En yakın yunanistanın hemen her yerinde bulabilirsiniz örneğin.

Dozaj konusunda ise öyle doktor kontrollü, tıpkı reçete ile ilaç yazar gibi belli hastalıklara belli dozajlar şeklinde bir yapı amerikada bile mevcut değil. Yani hastalığına ve durumuna göre size bir dozajlama yapılacağını düşünüyorsanız yanılıyor olabilirsiniz. Bu konuda sadece türkiyede değil dünyada da belli standartlar henüz tam oturmuş değil. Aşağıda Kanada'da yapılan bir araştırmayı paylaşıyorum;

pmc.ncbi.nlm.nih.gov
0
thracia
(29.07.25)
Erdem ulaş'a dm attım. x hesabımı kilitledi. sonra açtı bir şeyler oldu. baktım mesaj da gitmemiş. o da patladı yani.
0
🌸yazar yazmaz yazan yazar
(29.07.25)
@thracia, cbd yağını rahatça tr'ye sokabiliyor muyuz peki?
0
🌸yazar yazmaz yazan yazar
(29.07.25)
@yazar yazmaz yazan yazar

Yunanistanda satılan cbd oil'in kavala kurabiyesinden bir farkı yok. Uçakta el bagajında belli ml üzerine diş macunu olsa da sorun çıkabiliyor ama bagajı aşağı verdiğinizde herhangi bir sorun olacağını sanmıyorum. Ama tabii ki yasal mevzuatta son duruma göre karşılığı nedir bilemiyorum.

Bu arada hemp oil, cbd oil adı altında türkiye'de bile satış yapıldığını görüyorum google aramalarında.
0
thracia
(29.07.25)
Uyarmak isterim ki tr de hemp oil cbd oil altında satılan ürünlerin hemen hemen hepsi propilen glikolde çözdürülüp gliserinle seyreltilen sentetik kannabioidler ve merdiven altı, rüştünü ispatlamış fabrikasyon ürünler harici dikkat etmenizi öneririm
0
apocalipy
(29.07.25)
(4)

1 haftalık Gürcistan gezim (e sim)

hede hodo
Haftasonu tiflise gidiyorum. Tiflis ve Batum olmak üzere 1 hafta geçireceğim.Taksi çağırmak (Yandex taksi) için ya da acil işler içim e sim alayım diyorum.Google a yazdığımda bi şeyler çıktı. Özellikle almam gereken bir yer var mı?
Haftasonu tiflise gidiyorum. Tiflis ve Batum olmak üzere 1 hafta geçireceğim.
Taksi çağırmak (Yandex taksi) için ya da acil işler içim e sim alayım diyorum.
Google a yazdığımda bi şeyler çıktı. Özellikle almam gereken bir yer var mı?
0
hede hodo
(28.07.25)
2 ay kadar önce Amerika' da 10 gün kadar mobimatter kullandım, sorunsuz iş gördü.
0
kumandanim
(28.07.25)
mobimatter uygulaması e-simlerin sanal pazarı gibi bi şey, onu indirip içinde farklı markaların fiyatlarını görüp karşılaştırma yapabilirsiniz. bütün e simlerimi mobimatterda sparks markasından aldım sorun yaşamadım. içinde puan falan da birikiyor, referans kodu alırsanız hem siz hem referans veren indirim alabiliyor.
0
ofelia
(28.07.25)
Önceki hafta yunanistan için airalo aldım 6 dolar 15 gün 3 gb idi sanırım. Sorunsuz çalışıyor. Normali 9 dolar da indirim koduyla 6 dolar oluyor. İlgilenirsen, bir youtube videosundan bulmuştum. Bulur linki koyarım.
Ama daha ucuzları da var anladığım kadarıyla.
Uygulamasını indirip talimatları takip ediyorsun.
0
Mirket
(28.07.25)
Yunan adasında eSim io kullandım. 5 gb 4 dolar 30 gün. İyiydi.
0
unalub
(28.07.25)
(5)

uyuz ve evdeki her şeyi yıkamanın/paketlemenin imkansızlığı

deartheodosia
oğlum uyuz kapmış. doktor ilaç ve krem verdi. evdeki nevresimler, yorgan/pike/battaniye vs 60* yıkadım ama evde yıkanmayacak bir sürü şey var ve çığlık çığlığa bağırmak istiyorum. kıyafetleri de kalın, siyah çöp torbalarına koyup ağzını düğümleyip balkona koydum vs. şimdi iğrenç krem ve ilaç uygulam
oğlum uyuz kapmış. doktor ilaç ve krem verdi. evdeki nevresimler, yorgan/pike/battaniye vs 60* yıkadım ama evde yıkanmayacak bir sürü şey var ve çığlık çığlığa bağırmak istiyorum. kıyafetleri de kalın, siyah çöp torbalarına koyup ağzını düğümleyip balkona koydum vs. şimdi iğrenç krem ve ilaç uygulamasını yapıp yine hijyen yoksunu babası ya da evin her yerini sterilize edemeyeceğimden dolayı dönüp dolaşıp tekrar yaşama imkanı var mı?

tecrübesi olanlar?
0
deartheodosia
(17.07.25)
60 derece işe yaramaz. 90 dereceye ayarla ya da üç gün temas etmemenin yolunu bul.
0
Mirket
(17.07.25)
@mirket, 3 gün bir yere gidip kapanayım o zaman ilaç ve kremle. eve döndüğümde ölmüş mü olucak hepsi bu mantıkla
0
🌸deartheodosia
(17.07.25)
Sakinnnn

Birini bicaklamaniza az kalmış:d

Garanti olsun 5 gün boyunca evde olmayın evde ne uyuz kalır ne yumurtası

Haftalık kiralık bir ev vs bulun tatil yeri.
0
topkapiaksaray
(17.07.25)
3 gün bir konağa ulaşamazsa ölüyor o böcekler. Balkona koyduğun poşetlerin mantığı da aynı.

Krem evdeki herkes tarafından ce aynı anda bir gece kullanılacak. Sabah duş alınıp bulaş ihtimali olmayan havlu, çamaşır ve kıyafet kullanılacak. Bulaş ihtimali olan yatak takımı, koltuk, kıyafet, havlu vs den uzak durulacak.
0
Mirket
(17.07.25)
geçmiş olsun, içiniz daha rahat edecekse buharlı temizlik makineleri var onlarla da girişebilirsiniz eve. halı, koltuk, perde falan. satın almak yerine kiralayabilirsiniz de
0
ofelia
(18.07.25)
(5)

Web sitesini yaptıracağım güvenilir insanı nerede arayacağım?

ofelia
ben şimdi marka kuruyorum;şirket okürünler üretim aşamasında oksanal pazarlara girilecek ona da okama web sitesi işini çözemiyorum, etrafımda bi tane web sitesini yaptırdığı insanla problem yaşamayan yok. öz abim yazılımcıdır, dedim abi böyle böyle. "valla vaktim yok" dedi. canı sağ olsun.bi tane ön
ben şimdi marka kuruyorum;
şirket ok
ürünler üretim aşamasında ok
sanal pazarlara girilecek ona da ok

ama web sitesi işini çözemiyorum, etrafımda bi tane web sitesini yaptırdığı insanla problem yaşamayan yok. öz abim yazılımcıdır, dedim abi böyle böyle. "valla vaktim yok" dedi. canı sağ olsun.

bi tane önerisi oldu, wordpress'te yaptır, diğerleri çok komisyon alır dedi.

neyse, ben istiyorum ki yanına oturayım, diyeyim ki alan adı şu, birlikte alalım benim şifrelerim falan. domain, ssl gibi bilmediğim şeyleri yapsın, kurulumu da yapalım. gece gündüz video izliyorum wordpress eklentileri vs. diyim ki "kanka işte whatsapp pop-up'ı çıksın, kargo takip olsun, ödeme ekranında indirim kodu verebilelim, ürün karşılaştırma olsun"

bana bunları kursun, versin, ürün girme, foto girme, banner tasarımları hepsini ben yapıcam.

nerelere bakayım?
0
ofelia
(17.07.25)
armut.com'dan bulacaksın. 3-5 bin tl'yi gözden çıkaracaksın. bunun 2 bin tl'si 12 aylık domain ve hosting'e gidecek. müşteri ödemeleri boa compra gibi aracılardan alınacak. wordpress teması olarak woocommerce kullanılacak. ürün girme olayları wordpress admin sayfasından yapılacak. kargo takibininse muhtemelen api'si falan vardır.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(17.07.25)
zamanın varsa websitesi konusunda, kendin de yapabilirsin.

ücretsiz olarak wordpress.com'da bir blog açıp veya yine ücretsiz hosting firmalarından bir hesap oluşturup sonra wordpress kurup (daha çok şeyine müdahale edebilirsin) istediğin temayı kurup özelleştirip, yine eklentileri kurup blog girdilerini yapabilirsin. bu anlattıklarım tamamen ücretsiz yapabileceğin şeyler.

ücretli olması sorun değil dersen, güzel bir domain firmasından domain al. hosting alıp yine kendin kurulum yaparsın ki çoğu hosting firmasında artık hazır geliyor. direkt wordpress kur deyip kuruluma geçiyorsun.

ben olsam öyle yapardım ki eskiden hobi olarak başlayıp sonra web sitesi yapmışlığım olmuştu. tamamen keyfi.

tabi hiç uğraşamam acelem var diyorsan birini bulacaksın, para vereceksin, ama bu dediğin gibi yanına oturayım şurası şöyle olsun olayı biraz zor çevren yoksa.
0
ruhlardan esinlenen karga
(17.07.25)
yanlış anlaşılma olmasın, bu işler ciddi emek istiyor.
ben parası neyse vereyim istiyorum.
"yanına oturayım"dan kasıt hem birbirimizi iyi anlayalım hem de ben de sürece hakim olayım da sonrasındaki ürün girme, ürün güncelleme gibi süreçleri öğreneyim diyeydi.
0
🌸ofelia
(17.07.25)
Hocam yazılımcılar genelde her aşamada sıkboğaz edilmekten hoşlanmazlar yanlış anlama ama sorun da illa ki her işte çıkar, çözülür. Ya ücretli yapay zekalar ile kendiniz yapabilirsiniz ya da beklentilerinizi baştam söyleyip çok fazla mükemmeliyetçi olmadan %85 işinizi görecek bir websitesiyle karşılaşmaya hazır olacaksınız. Çünkü sizin istediğiniz bir şey başka bir beklentinizi sistem olarak bloke ediyor olabilir hevesli olmanız çok güzel ama bu beklenti ile sürekli temas halinde olma işi zor açıkcası. Bir sistem kurdurun beğenmediğiniz yerlere geri bildirim verir düzelttirirsiniz, sürekli birlikte yapalıma kimse yanaşmaz.
0
titanic kemancısı
(17.07.25)
hocam yazılımcı olarak sana nokta atışı tavsiye veriyorum.

Aşağıdaki 3 firma senelerdir e-ticaret siteleri yapıyor, pazaryerleri, bankalar ve kargolarla entegrasyonları var. Paketleri araştır, arayıp detaylı bilgi al. kafana yatanla çalış. wordpress ya da özel yazılıma girersen ticaret 2. planda kalır.

tsoft
ideasoft
ticimax
0
duyuruuser
(17.07.25)
(5)

bize akıl verin lütfen (vize)

günaha davet
atina'ya gitmek için vize başvurusunda bulunmak istedim, kozmoz diye bir acentaya başvurmak gerekiyormuş ama sıralar dolu olduğu için başvuru aşamasına gelemedik eşimle. hangi ülkeye başvurabiliriz, ya da ne yapabiliriz? eylül gibi bir avrupa yapmak için en başta atina? selamlar.
atina'ya gitmek için vize başvurusunda bulunmak istedim, kozmoz diye bir acentaya başvurmak gerekiyormuş ama sıralar dolu olduğu için başvuru aşamasına gelemedik eşimle. hangi ülkeye başvurabiliriz, ya da ne yapabiliriz? eylül gibi bir avrupa yapmak için en başta atina? selamlar.
0
günaha davet
(11.07.25)
Sadece Atina ise ya da en çok kalacağınız yer Yunanistan ise zaten Yunanistan’a başvurmanız lazım. Başka ülkeler de varsa programda, çok kalacağınız ülkeyi değiştirip ona başvurun ya da hepsi eşit süre ise sıralamasını değiştirin, giriş ülkesi Yunanistan yerine örneğin İtalya olsun gibi.

Randevu kovalamak ya da sizin yerinize randevu almaları için aracılara para vermek dışında bir yolu yok.
0
orient blue
(11.07.25)
kosmos'un instagram sayfasının hikaye bildirimlerini açın, randevu açıldığında hikaye atıyorlar, 2 gün önce hem istanbul hem izmir ağustos ilk iki hafta açıldı ve bitti. randevu açıldığında pc başında olacak kadar da şanslı olmanız lazım, edirne açıldığında meraktan girip baktım 5 dakikada bitmişti. kosmos için başka yol yok maalesef

hedef ülkenizden vize almanız lazım orası kesin, ben yunana gidicem ama italyadan alayım 2 gün italyada kalır sonra 10 gün yunanda gezerim işi sonraki randevuları sıkıntıya düşürüyormuş.

gökhan gökdeniz diye bi adam var, kendini bu işe adamış. hem youtube videolarını izlemenizi hem de ingtagram kanalına katılmanızı öneririm, çok öğretici içerikleri var.
0
ofelia
(11.07.25)
ne yazıkki bu da bir meslek kolu olmuş. vizeler açılır açılmaz botlar tarafından tüm randevular dolduruluyor ve sonra 250-300 eurodan satılıyor.

paralı almak isterseniz ben aldığım firmaya yönlendirebilirim.
0
gercekdunya
(11.07.25)
Eylül gibi yunanistana gitme şansınız yok gibi. Şuan eylül+ekim randevuları bile dolu. randevu diyorum daha. Belki bulgaristan, sırbistan, macaristan ya da portekizden randevu bulabilirsiniz bu tarihe kadar. Zaten bir turizm acentasıyla çalışmıyorsanız eylül+ekim sonrası da randevu bulabilmeniz imkansıza yakın.
0
zozjotejmnk
(11.07.25)
herkese teşekkürler
0
🌸günaha davet
(11.07.25)
(24)

Hayatınızı devam ettirme motivasyonunuz ne?

ceann deas
Biraz iç dökmeli uzun bir yazı olacak baştan uyarayım. Öncelikle 28/K kişisiyim. Ülkenin %80 i gibi sorunlu bi ailede sevgi görmeden büyüdüm. Fiziksel ve duygusal sevginin ikisini de evde tatmadım. Sadece kazandigi parayı çocuğun yemeğinden bile kısıp para biriktirip ev arsa alma motivasyonlu narsis
Biraz iç dökmeli uzun bir yazı olacak baştan uyarayım. Öncelikle 28/K kişisiyim. Ülkenin %80 i gibi sorunlu bi ailede sevgi görmeden büyüdüm. Fiziksel ve duygusal sevginin ikisini de evde tatmadım. Sadece kazandigi parayı çocuğun yemeğinden bile kısıp para biriktirip ev arsa alma motivasyonlu narsist bir anne ve kendi annesinden bosanamamis sorumsuz surekli dolandirilan bir babanin ürünüyüm. Hayatım hep maddi manevi kisitlanmak ile gecti. Hicbir zaman yeni seylere cesaretim olmadi cunku basim belaya girse kosabilecegim arkamda duracak kimsem yoktu. Hic sorun cikarmadan buyumek icin kendimi her seyden kistim en ufak sorunda annem kendini yataklara gomup senin yuzunden boyle oldu senin yuzunden olecegim diye manüple ediyordu. Her isimi kendim gordum. “Kiz kismi orospuluk haric her seyi bilip yapacak orospulugu da bilecek ama yapmayacak” denilerek buyutuldum. Yurumeye basladigimdan beri tarla ekme bicme kazma ormandan odun tasima cati tamiri kum cimento tasima siva boya her ise kosturuldugum icin boyun duzlesmem ve ciddi sirt bel agrilarim var.

28 yaşıma geldim. Son 3 yildir calistigim icin maddi olarak kismen bagimsizligim var. Yine de aile evinde yasiyorum istanbulda kira karsilayacak sifirdan ev kuracak getirim yok. Annem kendi aldigi evlerden birinde yasiyor sadece kis aylarinda geliyor. Babam eve 2-3 gunde bir alsamlari geliyor. Evden remote calisiyorum. Hikaye buydu.

Simdi sorum su hayata o kadar gec kalmis ve tecrubesiz basladim ki arkadas edinemiyorum. Maddi bagimsizligimi kazanana kadar arkadasim olmasi yasakti. Annemin kafasinda disari bi cay icmeye bile ciksam butun masanin hesabini odedigim gibi bi senaryo vardi ve bu dusunceye tapiyordu resmen. Arkadas masraf disari cikmak masraf yurumek bile masraf ya yururken susayip su alirsam? Hayatimin buyuk bir kismi evde oturarak gecti. Arkadas edinmeye calistigimda masada herkes cocukluklarini gezdikleri gordukleri yerleri anlatirken benim anlatacak bir seyim olmadigi icin susup oturuyorum. Her seyi kendim hallettigim icin esnafla resmi kurumlarla konusmayi bilirim ama sosyal sohbet bilmem anlamam. Sacmaliyorum anlatacak bir seyler bulamiyorum insanlar garip davranislarimi gorup uzaklasiyor. Gozumun onunde is yerindeki bütün ekibim birbiri ile bulusuyor gorusuyor asla bir yere cagirilmayan tek kisi benim. En kotusu de ekipten birinden 3 yildir cok hoslaniyorum. Benim karekterimin tam tersi oldugu icin muhtemelen asiri disa donuk ve cok rahat bi hayat gecirdigi icin ona olan merakim yuzunden olan bir sey bu. Tahmin edersiniz ki ona bunu beli de edemiyorum. Gorudugum anda put gibi duruyorum. Naz cilve bunlarin hicbiri yok tabiki dduz duvar gibi beton gibi biriyim.

Acikcasi bu saatten sonra da toparlayacagimi sanmiyorum son bir yildir aklimda surekli intihar dusunceleri var. Psikoloğa da psikiyatriste de gittim klasik şemani cizelim ya da sosyallesmeye calis tavsiyeleri daha cok sinirim bozuyor şemamın zaten farkindayim sosyallesebilsem sana neden geleyim? Ya da antidepresan kullanmak istemiyorum. Direk yok olmak istiyorum aslinda. Varligim silinsin kimse icin var olmamais olayim istiyorum. Son bi iki aydir calisamiyorum da bilgisayar basina oturdugumda kusasum geliyor. Hayatimi devam ettirmekte cok zorlaniyorum. En kotusu ve belki yargilayacaginiz kisim da annemin babamin yaslanacak olmasi ve onlara bakacak tek kisi ben olacagim icin basima kalmalari. Benim hicbir ihtiyacimi karsilamayan ben hastalandigimda bile bakmak yerine okula gonderip aman evde tek basina olmesin okulda hic degilse ogretmeni ilgilenir diyen insanlara bakmak istemiyorum. Onlar elden ayakta. Dusmeden yok olmak istiyorum. Soru soru baglamindan cikti iyice karisik anlattim ama durum bu. Ne yapacagimi bilmiyorum.
0
ceann deas
(09.07.25)
Başka bir şehre ya da ülkeye taşınma ihtimalin var mı?
0
sekizdokuzon
(09.07.25)
öncelikle her yeni gün umut ve aydınlık demek. bir sonraki gün bugünkü fikirde ve bakış açısıında olmayacağım ve bugün kötü hissediyorsam yarın iyi hissedebilirim. yaratıcı beni kimse için göndermedi ona da bir ahde vefa borcum var. yaşamnın kendisi umut ve motivasyon,nefes alıyor olmak.bu ilahi gücü düşünüp la ilahe diyip tekrar ve tekrar güne başlıyorum. yolun sonu selamet en azından emaneti rabbime teslim ettikten sonrası iyi olsun. ömür zaten çok kısa öyle böyle geçecek sıkıntılar diyorum.
0
Suursuz
(09.07.25)
Malesef ne cesaretim ne de gucum var. Kendime bi araba aldim onu satip maddi gucu saglayabilirim belki ama orada da ayni sey olacak evimi tutup dosedigimde yine kimse ile konusup tanisamayacagim. Sorun cevremde degil benim temel iletisim yeteneklerimin olmamasinda. Sadece okulda insan goren 24 yasina kadar kimse ile muhabbeti olmayan biriyim. Haftasonlari yaz tatilleri okul onceleri sonralari evde tek basima oturuyordum televizyon izliyordum sadece. Bi ara bilgisayar oyunlarina bagimliligim oldu onu yendim onu yendigimden beri hayatimin rezilliğinin daha cok farkina varip bir seyleri degistirmeye calistim ama basaramadim.
0
🌸ceann deas
(09.07.25)
Güzelim sen anne babandan uzaklaş, gerisi gelecek.
0
sekizdokuzon
(09.07.25)
@edmond 4 bile olmus olabilir. 3 haftada bi ofise gidersek goruyorum sadece bir de duruma bu vahimlikten bak. Bu arada dedigim gibi esnafla resmi kurumlarla konusmakta sorun yasamiyorum. Son bi yildir oyun bagimliligimi yendigimden beri bazen ara ara cikip tek basima bir seyler bile yiyip icmeye basladim. Ama insanlarla yakin/sosyal iletisim kuramiyorum. Temastan kaciniyorum. Muhabbetim yok.
0
🌸ceann deas
(09.07.25)
1. ailene bakmak zorunda degilsin. bakima muhtac bir insan zaten bakim evine gitmeli. evde yeterli destegi göremez. kendi kendine yetecek ama yine de yardimciya ihtiyac duyuyorsa bakiciyla yasiyor. nerden cikiyor böyle bir düsünce? ayrica da allah korusun.

2. 28 yasinda gencecik, eli ekmek tutan bir kadinsin. bunun kiymetini bil. sosyallesmek icinse ne yapabilecegini düsünelim. Spor mu denemek istersin, sanat mi gezi mi? mesela kahve icmeyi seviyorsan bir is arkadasina ögle yemeginden sonra kahve alalim mi demek icin seni tutan ne? ya da pek istemiyorsa da gel yhaa ben ismarliyorum dersin gelirler zaten. masterchef izliyorsun sanirim. yemek kursuna gitmek istemez misin? birlikte yemek yaptigin sonra birlikte yenilen kurslar var.
dünya mutfaklari gibi bir seye katilabilirsin.

pazartesi ofise gelince de ee naptin, haftasonun nasildi dersin kendi yaptiklarini anlatirsin, karsi tarafi dinlersin. eger biri bu hafta persembe tiyatro bileti aldim dediginde cuma günü ee niyatro nasildi yhaa dersen mesela karsi tarafi önemsedigini belli edersin.

3. 3 yil platonik olarak birinden hoslanamazsin. saglikli bir iliskide her sey karsilikli olur. tek tarafli olmaz. bunu asla unutmaman lazim. ben senin yerinde olsam dating app acar datelere cikardim.
0
sonsuz
(09.07.25)
Hocam sosyal olmak illa fırlama olacaksın, dışa dönüş olacaksın diye bi' durum sözkonusu değil öncelikle. Bence sana ilgi duyan, hoşlanan biri olursa sohbetin çok güzel olmasa bile seninle vakit geçirmekten hoşlanır, ilişki dediğini şey daima birbirinize bi' şeyler anlatıp güldüreceksiniz demek değil, bazen beraber konuşmadan da çok güzel vakit geçer.
Onun dışında çok klişe gelecek ama karakterinizi bilmesem de spor tavsiye edeceğim ben. İnsanda her türlü olumlu gelişmeyi sağlıyor, spor deyince buna günlük yürümeyi bile dahil ediyorum, body mody yapmam lazım gibi düşünmeyin. Belli bir seviyenini üzerinde yaparsanız özgüveninize de acaip etkisi oluyor. Kitap okumak mesela yine dolaylı yoldan özgüven artışı sağlayan bi' şey,
Mesela boş boş yürümek bile olsa kendinizi dışarı atmanız lazım, eve kapanmak burda sorun olabiliecek bi' şey.

adım atmak iyidir hocam.
0
kumandanim
(09.07.25)
ben de uzuuuun uzun yazardım ama "esnafla resmi kurumlarla konusmakta sorun yasamiyorum" bunun üzerinden kendine bir kariyer yolu açabilirsin. kendi ayakları üzerinde, kimseye ihtiyaç duymayan, tek taşını kendi alan tek başına kendi takan kadın olabilirsin.
0
onheil
(09.07.25)
düşmanlarımı öldürmek.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(09.07.25)
Öncelikle uzun vadeli düşünme, bunları aklından sil artık annen baban ayaktan düşene kadar yine 10 sene 15 sene en az var. Bu o zamanın derdi olsun. Senin derdin kısa vadeli başarılar, kazanımlar deyim yerindeyse zaferler. Öncelikle arkadaş çevresi ve sosyalleşme, bunun için adım atmadan olmuyor. Ofiste senin gibi biri var bakıp bakıp duruyor ben geçerken, yanına geldiğimde donup kalıyor. Ben adım attım ve tanıştım. Aramızdaki o gerginlik geçti. Cesaret edeceksin her an değil bir tane minik hedef. Üstüne koya koya bir bakmışsın davetlere yetişemiyorsun, kendini hiçbir şey için üzmeye değmez, emin ol senin yaşadığının çok daha fazlasını yaşadım, çocukluk ve ergenlik döneminde. Başkası yapıyorsa ben de yaparım, bunu oturtmuştum zihnimde uzun zaman önce. Üstesinden gelemeyecek, intihari gerektirecek hiçbir şey olamaz. Şimdi dramatik değişiklikler zamanı değil, bunu hedefleyerek hayatı kendini zehir etme.
0
gabe h coud
(09.07.25)
Aboooo aileye bakma kısmını çok iyi anlıyorum. Çok basit bir şey diyeceğim. Buradaki psikolojik delilere bakma. Aileni bırak, uzaklaş diyorlar. Buna vicdanın el veriyorsa veya sensiz maddi olarak yapabiliyorlarsa yap. Yoksa bu durumu kabullen ve maddi gücünün verdiği özgüven, güç, rahatlık ile kafana göre takıl ama ailenin de ne olduğunu bilerek. Sallıyorum baba kumarbaz. Senden borç istedi. Verirsen paran gelmeyecek. Anan kızımı şey edecekler diye ortamlara girmeni istemiyor, ama gireceksin ve söyleyeceksin de. Yani yüzleşeceksin, biraz savaşacaksın anneyle bu konularda ama sonunda kazanacaksın. Çünkü alışacak. Alışmazsa da umursamayacaksın, neden? Çünkü denedin.

Kısaca kimseyi değiştiremezsin ama duruma adapte olmalısın. Sosyalleşme kısmında ise, benim anlatacak bir hikayem bile yok diyorsan harbiden öyledir. İnsanlarla takılmaya başla, sallıyorum yürüyüşe çık gruplarla. Ofise daha sık git, ben de geleyim olm ben hiç miyim eki eki gibi hareketlerle katıl. Bir yerden sonra hikayelerin olacak.

İntihar boş iş. PSİKolog, psikiyatri boş iş. İlaç boş iş. Sakın bu tuzaklara düşme. Güç içinde. Ciddi diyorum bunu. Bu sorunların daha hızlı bitmesi için bolca para işi kolaylaştırır da diyelim.
0
Shepard
(09.07.25)
Varligim silinsin kimse icin var olmamais olayim istiyorum.; böyle demişsiniz ya, bu annenizin isteği anlattiklarinizdan anladığım, sizin değil.

Sosyallesmemeniz de annenizin isteği.

Böyle devam ederseniz yok etmiş olacaksınız zaten kendinizi.

Hedefi yüksek koyarsanız her şey yapamadım olmuyor gibi gelir. Ee nereye gidiyorsunuz ben de geleyim mi falan davet ettirin kendinizi gerekirse.

Sözlük vs.den hemcinsiniz online birileri denk gelirse de çaya kahveye çağırın baktınız muhabbet uyuyor. Deneye deneye değişir. Bazı şeyleri de biraz abartmayı ya da uydurmayı öğrenin.
0
encokbenisevinnolur
(09.07.25)
yazdığın hiç bir şey senin suçun değil. dimdik kalmışsın, nefes almışsın, kimseye yük olmadan tek başına ayakta durmayı öğrenişsin. bu bile mucize, çoğu insanın yapamayacağı bir şey. kendine kızacağın bir şey yok.

şu kişiye hissettiklerin de gayet insanca ama onun hayatının rahat, tasasız olduğunu düşünmen belki de sadece dışarıdan öyle göründüğü içindir. onun da içinde ne kırgınlıklar vardır. bilemezsin. senin ona ilgin, yaşayamadığın gençliği görmenle ilgili bence. bir yandan ona yakın olmak istiyorsun, bir yandan da onun dünyasına ait olmadığını düşünüyorsun. put gibi kalmak, dilinin tutulması, naz cilve yapamamak.. bunlar senin suçun değil ki? hayat sana böyle roller öğretmemiş. sen hayatta kalmayı öğrenmişsin. ama şunu bil, kimse birini sadece cilvesi için sevmez. gerçek sevgi, dürüst bakışlarla ya da samimi gülüşlerle kurulur. biri seni sadece eğlenceli, neşeli olduğun için sevecekse o kişi sana göre biri değildir zaten. sen derin bir insansın. yaraların var, hikayen var.. ve bu seni "az" yapmaz. tam tersine çok daha özel biri yapar. kendini hırpalamana gerek yok. sen duygularını yavaş yavaş, kendin gibi, sakince yaşa. gerekirse hiç açılma ama kendini de aşağı çekme, üzülme. hayat sana beklenmedik yerlerden küçük küçük kapılar açar. sen yeter ki kendini "ben beton gibiyim, kimse beni sevemez" diye mühürleme.

sana sosyalleş diye klişe bir şey söylemeyeceğim. ama gerek burada, gerek başka yerlerde bir dolu insanın seni ilgiyle dinleyeceğini tahmin ediyorum. insanın bazen tek ihtiyacı anlaşılmak oluyor. konuş. anlat. tanımadığın insanlar da olsa anlat. birisi seni anlamasa bile, sen kendini daha iyi anlarsın.
0
co2s2
(09.07.25)
bir bumble açıyorsun, bilip yapmadığını yapıyor ve biraz rahatlıyorsun. yok olmak, ölmek istemek bunlar olağan düşünceler -hele hele bu memlekette, hayatta kalmak ise içgüdüsel. biraz primitif yanınla ilgilenmek iyi gelir.
0
ahmet oturum cerezi
(09.07.25)
çözülmeyecek bir derdin yok da yılların verdiği bunalmışlık ile nasıl hareket edeceğini kestiremiyorsun doğal olarak. önce kafayı bir toplayıp toksik insanlardan uzaklaşman lazım. tek başına çıkamıyorsan bir ev arkadaşı bulursun.
0
orpheus
(09.07.25)
borçlarım :D
0
baldan kaymak
(09.07.25)
Yaşamak mükemmel bir şey bunun için ekstra bir motivasyona ihtiyaç duymuyorum yaşamanın bizzat kendisi motive ediyor beni, senin de eminim süper dertlerin vardır ama tadım kaçmasın diye okumadım hakkını helal et.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(09.07.25)
Eğitimin nedir bilmiyorum, yapabilir misin bilmiyorum ama devletin memuriyet sınavlarına girip Anadolu'ya atanırsan bu derdin epeyce hafifler diye düşünüyorum.

25 yaşımdayken Elazığ'a atandım, tanıdığım kişi sayısı tam olarak SIFIRdı. Anneannemin belki 60 yıllık arkadaşının da asker arkadaşının yardımıyla bir misafirhane bulup 1 yıl kaldım. Toplam 8 yıl kaldım orada, benim arkamı arayan, beni koruyup kollayan kimse olmadan 8 yıl, kadın başıma, tek başıma yaşadım, memur olarak.

Zor muydu, zordu. Ama başardım mı başardım. Sen de yaparsın ve vakti gelince tayinini daha sevimli daha iyi bir yere de aldırırsın. Ailenden uzaklaşmış da olursun, çevre de yaparsın, maddî olarak kendini daha bir sağlama almış da olursun.

Bi dene derim. Konuşmak istersen sık sık uğruyorum buraya, konuşmaktan memnuniyet duyarım.
0
muhayyer divan
(09.07.25)
yakın cevremde cok tanidigim var,
benzer konular üzerine sıkıntı icerisinde,tek değilsin.

problemlerini kendine saklama ,
böyle ifade etmen çok guzel,

Herseye bir çözüm bulunur,
bak 20 kisi senin degerli oldugunu anlatmaya calisiyor,

Kiz kardesimle birlikte ara sokaktan carsiya dogru ilerliyoruz,

Motorsiklet gecti yanimizdan,
Üzerinde bir oglan arkasinda da bir kiz vardi,

gecerken motorsikletin arkasinda oturan KIZ bagirdi,
Coooookkk güzelsinnnn...

Gülüstuk,hosumuza gitmisti..
Tanimadigin birisi olumlu bir eylemde bulununca yada karsindaki kisi tebessüm ediyorsa,
ilk basta gülmesen bile,
zihninin ici gülüyor,bu nu bebeklerde daha net görebilirsin,
anne bebek iliskisi,
annenin mimiklerine göre bebek tepki veriyor,
Bizi o bebekten ayiran sey,önyargimiz
önyargilarindan kurtul,
Sevgi paylasildikca cogalir.
Sen değerlisin...
0
designer
(09.07.25)
Çözüm kolay ya kafanda büyütme.
hemen bulunduğun şehirde bir tane aktive topluluğu buluyorsun.
örnek olarak aşağıdakiler olabilir;

İngilizce konuşma topluluğu
Seramik/toprak yapma
Dans kursu
Eğer bulabilirsen senin ilacın budur: drama/tiyatro topluluğu/kursu.
satranç kursu bile olur.

ilk aklıma gelenler bunlar. ilk önce böyle bir topluluğa girip arkadaş edineceksin, sonra devamı gelecek zaten.

Bu saatten sonra da ailenin ne dediğine takılıp kafanı yorma.
0
duyuruuser
(10.07.25)
Asla pes etmemek gerektiğine inanıyorum. Insanın kendisi de, çevresi de, içinde bulunduğu koşullar da değişebilir. Naçizane tavsiyem spora ağırlık vermeniz. Fitness + grup sporu. Gelişimi ve değişimi görünce ozguven artışı da olur. Müzik aleti kursu veya ilginizi çeken farklı bir şeyin kursu gibi grup aktiviteleri ise siz çaba gösterip kendinizi kabul ettirmeden sosyalleşmek olanak sağlayabilir. Kısa grup otobüs turları da hem gezip eglenmenizi hem de sosyallesmenizi saglayabilir.

Hayat motivasyonum ise mümkün mertebe güçlü olmak ve önce kendime sonra çevreme yardim edebilecek kapasitede olmak, doğru bildiğim yolda kendime göre eğilip bükülmeden yaşamak.
0
havadakarada
(10.07.25)
Anlattığın çevreye göre durumunu çok iyi gördüm. Demek ki çalışkan, irade sahibi ve güçlü durabilen bir mizacın var. Sorunlarını çözebileceğini düşünüyorum. Biraz daha kabullenici ve affedici olmak sana nasıl gelecek denemek isteyebilirsin.
0
osssy
(10.07.25)
bu kısım önemli: ilaç almak zorundasın.

burda onlarca yazılan yorumu görüyorsun: "şuna odaklan, spor yap, yavaşça sosyalleş, her gün yeni bir umut"... kimse sana bunlardan farklı bir şey söylemeyecek. "heh tamam ya" dedirtecek sihirli bir cümle yok. hiç olmadı.

inanılmaz ajite olmuşsun. ülkeyi geçtim benim çevremde senin durumundan 3-4x kötü durumda olan bir sürü insan var ama herkes bir şekilde bir motivasyonla, ilerliyor, yer yer mutlu günler geçiriyor vs. bu konuyla ilgili de yapabileceğin bir şey yok, yoğun ajitasyon var. ilaçsız geçmesinin bence imkanı yok.

en yakın zamanda bir psikiyatriste gidip antidepresan başlaman lazım. intihar diyorsun keşke varolmasam diyorsun ama antidepresan kullanmak istemiyorum diyorsun, inanılmaz bi çatışmanın içindesin. kendini ve aklından geçenleri boşver, sadece git ve ilaç al. 2 ay sonra etkisini göreceksin, doktor bırak diyene kadar da bırakma ve bırakma talebiyle gitme.

ilaç işini çok kolaylaştıracak. nerdeyse ortada cevap verecek karmaşık bir soru yok. hemen herkes gibi kötü bi aile geçmişi, üstüne onlardan farklı olarak kendi ayakları üstünde durabilen, genç, araba falan alabilmiş biri var. sorun şartlarında değil, geçmişinde de değil, karakterinde de değil. hastalanmışsın, ilacını almalı ve bunları 2 ay sonra düşümen lazım.
0
gitdaddy
(10.07.25)
ya öncelikle çok üzüldüm, benzer duyguları sizinle yakın yaşlarda yaşamıştım. bütün arkadaşlarımın öküz gibi güzel kariyerleri varken ben aile şirketinde kısılmıştım ve işin kötüsü başka bi şey de becerememiştim zaten.

ama değişebilir, değişiyor. ben hayatımın en kötü dönemini de 23-24 yaşlarımda yaşadım. o dönem delirmemek için yaptığım şey kitap okumaktı. gece, gündüz, insan içinde bile bulduğum her fırsatta kitaplar okudum. bir süre sonra da psikoloji kitapları okumaya başladım. öyle dandik kişisel gelişimler değil, harbi psikoloji kitapları
bunlar bana çok iyi geldi.

bir de olmak istediğin bir versiyonun kesin vardır onu düşün. ben mesela hayallerimi koymuştum karşıma. nasıl bir insan olmak istiyorum? entelektüel birikimi yüksek, small talkta başarılı, yurtdışına seyahat edebilen, ne bileyim mesela ingilizcesi güzel, sosyal sorumluluk duygusu yüksek biri olmayı hayal ediyorum. kendimi o insan olarak gördüğümde, hayal ettiğimde mutlu oluyorum ya, bu fikirlere tutunuyorum. sonra hangisini yapabileceksem kolaydan başlayıp yapmaya çalışıyorum. ingilizceyi bedava geliştirebiliriz, sosyal yeteneklerimizi geliştirebiliriz. paramız varsa ikisini bir arada yapmak için kursa gidebiliriz.

böyle böyle hayal ettiğim insan olmaya yaklaşıyorum. paramı fuzuli harcamayıp tatilimi yurtdışında yapmaya kasıyorum mesela.

ama bence en önemlisi aileyi salmak, aileyi geride bırakmak. fiziksel olarak yapmak zorunda değilsin, affetmek mi kabul etmek mi ignore etmek mi hangisi işinize yararsa fark etmez. ben bunu başardığımda en büyük kazancı bunda yaşadım. ben de annesinin sevgisini hiç hissetmeden büyümüş bir kız çocuğuydum şu an kendisini herkesten çok seven bir kadınım.

bir yerden tutunursan inan ki arkası gelecek
0
ofelia
(10.07.25)
(18)

size her şeyin doğalını isteme hakkınızın olduğunu düşündüren nedir?

m e b
selamlar.soru biraz yargılayıcı gibi olmuş ama cidden merak ettiğim konulardan biri.mesela ülkemizde tarım-hayvancılık bitti, hiç doğal bir şey kalmadı diye serzenişlerde bulunuyoruz vs vs. örneğin ne kadar teşvik verilirse verilsin ben hayvancılık-tarımcılıkla uğraşmak istemem, istanbul'dan ayrılıp
selamlar.

soru biraz yargılayıcı gibi olmuş ama cidden merak ettiğim konulardan biri.

mesela ülkemizde tarım-hayvancılık bitti, hiç doğal bir şey kalmadı diye serzenişlerde bulunuyoruz vs vs. örneğin ne kadar teşvik verilirse verilsin ben hayvancılık-tarımcılıkla uğraşmak istemem, istanbul'dan ayrılıp mevsimsel koşulları gözeterek profesyonel/konvansiyonel üretime geçmek istemem. sanıyorum ki çoğu kişi de mevcut işindeki rahatlığından feragat edip de bu tür işlere girmez. girmek istese zaten bu konuyu konuşmazdık.

kısacası, üretmeye gönüllü olmayıp aynı zamanda mevsimi dışında ürünler tüketmek ve bu ürünlerin hem sürekli hem de doğal olmasını istemek, bu üretimi de başkaları yapsın istemek hakkımız mıdır size göre?
0
m e b
(09.07.25)
Yani yasamak icin birseyler yememiz lazim. :) "mesela ülkemizde tarım-hayvancılık bitti" neye gore bitti, daha az mi uretiyoruz?

Gunumuz sartlarinda hem az para verip, hem cok dogal olsun demeye hakkimiz var desek de piyasa gercekleri cok farkli. Sonucta belirttiginiz gibi kimse bu isleri yapmak istemiyor, tarim-hayvancilikla ugrasana kiz bile vermek istemiyorlar. Ulkemizde bu isler rezillik olarak goruluyor, biraz da oyle zaten. Neyse gunun sonunda parasi olan en iyisini aliyor, fakirler de ne bulursa onu aliyor. Onlarin dogal arayisi falan yok zaten uygun fiyatli bulup aliyorlar.
0
mbond
(09.07.25)
ayni mantikla demokratik bir ulkede yasama hakkimizda yok.
bir cogumuz bir stk, sendika, parti uyesi degiliz, aktif bir mucadele vermiyoruz o zaman boyle bir hakkimiz da olmamali.

tarim konusunda ne kadar yazsak eksik kalir, sadece konuya yaklasim konusunda bir ornek vermek istedim.
0
bay b
(09.07.25)
ailem çiftçi ben de üzüm bağlarının arasında büyüdüm, ünide iken bile yazları yardıma giderdim. çok da severim. ancak üretici - çok büyük ölçekliler dışında- gerçekten zor durumda. insanca yaşamaya yeteceğini bilsem zaten çok ciddi bir meslek alternatifi olurdu benim için.

hak meselesi değil bence bu arada, serbest piyasa ekonomisinde arz/talep dengesine bakar. talep varsa birileri her zaman üretir. ancak doğal/organik tarafına gelirsek kocca bir aldatmaca. belli başlı değerler var gıda kodeksinin belirlediği organik/doğal etiketiyle satışa sunulabilmesi için; arkası çok aranmıyor.

zaten ata tohum da artık neredeyse yok olduğu için monsantonun (vb. büyük tohum firmaları) ıslah ettiği tohumlar kullanılıyor çoğunlukla. bu tohumları da yetiştirme standartları var. belirlenmiş ölçüde ilaç kullanmadan, bu tohumları kullanmadan günümüzde insanın gıda ihtiyacını gidermek gerçek dışı. biraz distopik ama ne yazık ki bilgim dahilinde durum aşağı yukarı bu şekilde.

organik/doğal ürün yetiştirilmesi gerçekten çok zor süreç ve üründen alınan verim de çok düşük. bu yüzden de haliyle fiyatlar fazlasıyla fahiş.
0
lüzumsuz adam
(09.07.25)
İnsanların çiftçi olmamasının nedeni getirisiyle götürüsünün birbirini tutmaması. Onca riske ve fiziksel emeğe istinaden asgari ücrete yakın bir para kazanacak adam bunu gidip başka bir işle çok daha kolay bir şekilde yapabiliyorsa tabi ki çiftçilikle uğraşmaz. Kaldı ki çözümün çiftçi nüfusunu arttırmakla ne kadar alakası olduğu da tartışılır, zira endüstriyel tarım artık yüksek teknolojinin, bir sürü bilimsel ekim tekniğinin, gübrenin, katkı maddesinin vb. kullanıldığı sermaye yoğun bir alan. Örneğin Hollanda bunu yaparken siz gidip klasik yöntemlerle bunlarla zaten rekabet edemezsiniz.

Doğallık konusu da biraz bununla alakalı: "Doğal" diye bir şey yok; milyonlarca insana yetecek gıdayı üretmek için ona göre geliştirilmiş tohum, gübre, katkı maddesi, ilaç vb. lazım. İnsanlar çiftçiler can sıkıntısından ya da parayı bol bulduklarından bunlara tınla para gömüyor sanıyor herhalde... Sorun bunların kullanılmasından öte çoğunlukla yanlış kullanılması, ortada doğru dürüst devlet denetimi olmayınca da zehir tüketiliyor.

Diğer yandan "Gidip X olmak istemiyorsan daha iyisini talep etme hakkın yok" anlamsız bir mantık. Daha iyi futbol izlemek istiyorsak futbol kulübü başkanı, restoranda daha iyi yemek yemek istiyorsak ahçı, daha kaliteli tişört giymek istiyorsak konfeksiyoncu mu olacağı bu mantıkla? Koca bir sektör, onun nasıl denetlenip nasıl yönetileceği devletin işi, daha iyi/doğal vb. gıda tüketmek isteyen bireylerin değil.
0
salihdt
(09.07.25)
tarımı gönüllülük işine düşürenler utanmalı ya. senin istanbuldan(neresinden çok merak ettim) feragat etmene gerek yok ki tarıma dönüş olsa bir anda sudan cıkmıs balık gibi olmaz adım adım ilerlemeli, teşviki çok olmalı, yapanlar övmeli(beyaz yakaya geçiş dönemi gibi) vs. insanlara yeterli maddi imkan sağlanırsa terk etmeyecekleri şehir de yok. bireysel bakarak zaten hataya düşüyorsunuz. sosyal hayatın anlamı bu.
0
ala09
(09.07.25)
Yukarıdakilere katılıyorum, bir toplumda yaşıyoruz ve iş bölümü yapıyoruz. Bu mantıkla hastalanınca doktora da gitmeye de hakkınız olmuyor mesela.
0
peki madem
(09.07.25)
Meyve sebze uretmesek de biz de sonucta birsey uretiyoruz.
Birseyi istemek icin illa o seyi uretiyor olmak mi gerekiyor?
0
nuevo
(09.07.25)
Sizin mantığıniza göre mesela belli bir süre işsiz kalan birinin o süre zarfında hiçbir toplumsal haktan faydalanamamasi gerekir çünkü üretmiyor hakkı yok. Ya da emekli vs olanların, ya da geçmişte 40 yaşında falan emekli olanların da.

Ha demek istediğiniz "hem herkes şikayet ediyor hem kimse elini taşın altına koymuyor" ise katiliyorum buna.
0
encokbenisevinnolur
(09.07.25)
galiba tam izah edemedim, onu görüyorum.

benim vurgulamak istediğim şey ideal ve sosyal yaşamın gerekliliği üzerinden meslek ayrımına gitmek değildi ki... daha çok kişisel anlamda kişinin kendine sorabileceği "ulan bu işi ben de yapmam. yapmayanlar da olabilir ve yapanların azlığı sebebiyle talep ettiğim şeylerde kalitesizlik/yetersizlik/memnuniyetsizlik olabilir. ben bu işlerle ilgilenmeyeceksem neden başkalarından bu işle ilgilenmesini istiyorum?" gibi bir eleştirel soruydu.
0
🌸m e b
(09.07.25)
Olaya çok yanlış bakıyorsunuz. Herkes, dilediğini ister. Bunda bir sorun yok.

Bunları yemek için bir takım kişilerin, bu işlerde çalışması ve bu kişilerin gönlünü yapmak lazım diyorsanız, bunda haklısınız. Ancak bunu sade vatandaş yapamaz. Devlet denen organizmanın bunu yapması lazım. Ne kadar, hangi cins domates, nerede yetişecek, ne kadarı salça olacak? Ne kadarı ihracata gidecek? Hangi cins ilaçlar ve ne kadar kullanılacak? vs. vs. Hepsinin planlanması ve regülasyonların koyulması lazım.

Biz de artık devlet = tek kişi olduğu için, her şeye yetişemiyor.


.
0
kartallar yuksek ucar
(09.07.25)
kendin yapmayı istemediğin için sanki kimse yapmak istemiyormuş gibi düşünebilecek kadar özgüveni nereden buluyorsunuz merak ediyorum.

seralar bulunalı çok oldu ve belki inanmazsınız ama buradan üretilen ürünler satılarak karşılığında para kazanılabiliyor ve bence bu üretim için yeterince teşvik edici.

ayrıca şahsen her şeyin doğalını istemeyi bırakalı çok oldu, hileli olmasın derdine düştük bilginize.
0
duyuruuser
(09.07.25)
Hakkımızdır.
Burada yanlış yönetim politikalarının sonucu biz bu sağlıksız gıdalara maruz kalıyoruz.
Mesela Cargill istedi diye cumhurbaşkanı paketli gıdalardaki glukoz oranını değiştirdi.
Ya da mesela aynı mantıkla rusyanın kabul etmediği domatesi biz yiyorsak rusya da ithal etmesine ve üretmemesine rağmen vatandaşını gözetip bunu almıyorsa bizdeki bakan da "pestisit oranını vatandaşın bilmesine gerek yok" diyorsa sülalelerine sövsem yine hakkımdır diyorum.
0
Kediyi üzdün
(09.07.25)
@duyuruuser: çünkü tarım ülkesi olmamamızdan? çünkü tarımın gsyih'deki payının düşüklüğünden? çünkü tarımda dışa bağlı oluşumuzdan? çünkü köy-kırsal yaşamdan şehirlere göç edişinden? çünkü tarım kültürünün ülkemizde hala oturmamasından?
0
🌸m e b
(09.07.25)
normal olan doğal olması değil mi? yani anormal bir durumu istemiyoruz ki? zaten olması gerekeni istiyoruz? ne bileyim, kafam kadar domates olsun demiyoruz mesela, domates temiz bir toprakta yetişsin istiyoruz, çöplerin atıldığı, plastik parçalarının gömüldüğü bir toprakta değil, sunni gübre yerine kompost ile yetişsin diyoruz, tarım zehiri kullanılmasın, kullanılması elzem ise, kullanan kişiler eğitilsin, 15 gün ömrü olan zehiri attıktan sonra 7 nci günde toplanıp insanlara satılmasın, abi az daha koy etkili olsun kafası ile kullanılmasın, dönüm/kök başı şu kadar su için bu kadar ml ise o kadar kullanılsın istiyoruz.

gdo'lu gıdalar da bir sorun, sadece daha yuvarlak ve daha parlak görünüyor, tüketici bunu tercih ediyor diye genetiği ile oynanmış ve uzun süreli etkilerini bilmediğimiz ürünleri istemiyoruz. bu bir tercih olabilir, iki ürünü yan yana koyarsın kim neyi tercih edecekse eder. öyle bir tercih hakkı sunulmuyor.

sen belki çalıştığın konum/kurum açısından rahatsındır, tarım/hayvancılık ile uğraşmak istemezsin, başkasına zul gelir, senin hayatını yaşamak istemez. zul gelenler de ayrılıp çiftlik falan uğraşıyor bir şeyler zaten.

üreticinin yozlaşmasını istemiyoruz, üreticinin çakallık yapmasını istemiyoruz, elbette yapanlar çıkacaktır, milyonlarca insan var sonuçta, onlarında denetlemeye takılmasını istiyoruz.

doğalı derken, olması gerekeni istemek normal. sahte bal, sahte margarin, sahte yağ, sahte ürün/hizmet istemek garip.
0
selam
(09.07.25)
valla bana kalırsa sadece var oluşum her şeyin en iyisini hak etmem için yeterli, çok megalomanca gelecek ama değil. ben isterim, istemeye devam edeceğim ister hükümetlerden, ister yerel yönetimlerden, ister evrenden, ister tanrıdan önüme kim gelirse. her şeyin en güzelini en doğalını istiyorum.

hee dersen ki kardeş peki isterken yaptığın bi şeyler var mı? var. mesela etiket okurum, üreticilerden daha az katkı maddesi kullananınkini satın alırım. hem kendi sağlığım için hem de çöp içerikli ürün üreten insanlara param gitmesin diye, bütçem yettiğince bazı ürünleri organik alırım mesela sirkeyi.

ya da daha iyi yaşam koşullarına sahip olmak için civarımda gördüğüm olumsuzlukları dile getirir, yerel yönetimlere dilekçe ile şikayet ederim. üretim yapmayı da çok isterdim, çeşitli araştırmalarım ve denemelerim oldu aronya berry yetiştirmek istedim mesela ama vakitsizlikten kaldı ama 2 tane aronya berry ağacım var, 3 yıl önce dikildi bu sezon meyve alırım diye umuyorum.

sorunuza cevap, ben kendime hak görüyorum her şeyin iyisini doğalını istemeyi
0
ofelia
(09.07.25)
Devlet bunun için var, vergiyi bunun için veriyoruz.

Dünyanın tarımsal ihracatı en yüksek olan ülkelerinde organik tarım alanındali iş gücü katılım oranını diğer alanlarla karşılaştırarak söylediğin denklemin yanlış olduğunu görebilirsin.
0
Bruce
(09.07.25)
e tabi hakkimiz her kompleks ekonomide oldugu gibi. uretmek dedigin seyi calisan herkes yapiyor ipsiz sapsiz gezmiyorsa. biri excel'de spreadsheet uretir biri tarlada domates.

ben istedigim urunu almak icin onu uretmek zorunda degilim. insan talep eder, arz varsa alir. arz yoksa talebi goren arz edip para kazanir. bundan daha dogal olan nedir anlamadim? bunu organik tarima degil her seye uyarlayabiliriz.
0
antikadimag
(09.07.25)
@m e b

Ben müzisyenim, anamın karnından itibaren üniversite bitene kadar Klasik Türk Müziği eğitimi aldım, şu anda da devlette Klasik Türk Müziği yapmakla görevliyim.

Sana soruyorum, bu milletin bir geçmişi, bir tarihi, çeşitli alanlarda oluşturduğu mirasları var. Biri de müzik mirası. Halkın çoğu dinlemiyor diye Klasik Türk Müziği yok olmalı mı sence? Peki sen yapabilir misin Klasik Türk Müziği? Yapmalı mısın? Her Klasik Türk Müziği dinlemek isteyen bunu yapmalı mı?

Hayır.

Ama yapamasa da dinlemeyi seviyorsa yahut sevmese bile kendi halkının tarihine ve mirasına saygısı varsa, bunların devamlılığı için, yeni nesillere aktarımı için uygun bir şeyler yapabilir değil mi? Daha doğrusu yapmalıdır.

Ne yapmalı mesela, Klasik Türk Müziği ne demek onu bi kafasında netleştirmeli mesela. Çocuğu veya yeğeni veya öğrencisi veya biri sorsa verecek doğru bir cevabı olmalı. Ayrıca belli başlı eserlere âşinâ olmalı, tavsiye edebilmeli. Müziği sanat halinde dinlerken eğlenceye meze etmemesi gerektiğini, bir âdâbının olduğunu bilmeli ve çevresine öğretebilmeli. Konser dinleme âdâbını bilmeli, müzisyenlere duyduğu saygıyı ve sevgiyi onlara kıyafetiyle, dakikliğiyle, dinlerkenki sessizliğiyle, rica edildiğinde alkışlamayışıyla... gösterebilmeli.

Bak, Klasik Türk Müziği yapmadığı halde destek oldu, varlığını sürdürmesine yardım etti, saygıyı devam ettirdi.

Yani sorunun cevabı, bir şeyin olmasını istemenin yeter sebebi her zaman onu yapmak değildir. Onun varlığına saygı göstermek de yeter sebeptir. Ben bir müzisyen olarak mali müşavirlik yapamam mesela, ama onun "şunu yapın şunu yapmayın" demesine kulak verir, sorum varsa sorup öğrenir, hatta mantığını anlamaya çalışır ve gerekeni yaparsam bir mali müşavirlik destekçisi olurum. Bu da hem o mesleği ve işi devam ettirir hem beni destekler.
0
muhayyer divan
(09.07.25)
(8)

koruyucusuz züber nasil 1 yil son kullanma tarihi verebiliyor?

exitmusic
merak ettiğim durumdur
merak ettiğim durumdur
0
exitmusic
(19.06.25)
Koruyucusuz oldugunu sana kim söyledi ?

Rafta bir yil durabilmesi sence mümkün mü ?
0
feastofthedamned
(19.06.25)
koruyucusuz yoğurt bile kapağı açılmadan son kullanma tarihinin üstüne 6 ay sağlam kalabiliyor. 9 yılda ise sadece suyu buharlaşmış oluyor, küflenme bozulma yok. 9 yıl boyunca oda sıcaklığında sakladığım yoğurdun 9 yıl sonunda sadece kuruyup kaldığını, en ufak bozulma, küflenme belirtisi göstermediğini 9 yıl süren bir deneyle bizzat test ettim.

koruyucu atmosferde, içinde bakteri üreyebilecek en ufak hava bile kalmadan paketleniyor. paketi açıp kontamine etmezseniz o sürelere ulaşır. ama açarsanız birkaç günde bozulur.
0
kibritsuyu
(19.06.25)
Şekerle kramelize olmuşsa (reçel, nutella gibi) ve içinde su kalmamışsa (kuru meyve gibi)... Paketli olduğu için havayla da temas etmiyor...
0
yadigar
(19.06.25)
kurutulmuş ürünlerse dayanıyor olabilirler, ben de evde köpeğime gıda kurutma makinesinde dümdüz tavuk, hindi göğüs falan kurutuyorum, düzgün kurutmuşsam uzun süre bozulmuyor normalde çok çabuk bozulacak ürünler olmasına rağmen. bence nemsizlik ve ambalaj sayesinde olabilir gerçekten katkısızsa.
0
ofelia
(19.06.25)
@kibritsuyu
Demek 2016'daki yoğurtlardan birini daha açtın... (git: 1117301)

Dolaptaki sonuncu duruyor mu hala?
0
yadigar
(19.06.25)
@yadigar

bir tanesi 2022 yılında ofisi boyatırken kazaya uğrayıp açıldı. tek kalmıştı, onu da geçenlerde açtım.
0
kibritsuyu
(19.06.25)
Pakete nitrojen basarsan da raf ömrünü uzatır.
0
kimlanbu
(19.06.25)
Sakin kibritsuyu'nun tavsiyesine uyup yogurtlari yillarca bekletmeyin, bozulmadan tüketin :)
0
feastofthedamned
(19.06.25)
(6)

Izmir sahiden bitik durumda mi tümüyle ?

feastofthedamned
Su entry'yi okuyunca tekrar aklima geldi.https://eksisozluk.com/entry/176141775
Su entry'yi okuyunca tekrar aklima geldi.

eksisozluk.com
0
feastofthedamned
(19.06.25)
İzmire dogru yıllardır aşırı bir şekilde keko akını var. Bir de onlar yetmiyormuş gibi aşırı bir mülteci akını da var. İzmirde sanayi çok yok. işsizlik problemi mevcut. Akın akın gelen bu kitleler iş de bulamayıp başıboş bir şekilde sokaklarda insanların arasında dolaşıp belalarını arıyorlar. Zaten aile bagları zayıf suça meyilli insan oldukları için kaybedecek bir şeyleri de yok. Hepsinden öte izmirde emniyetin güvenlik yöntemleri de çok zayıf. Geçen ay Gaziantep de 1 hafta kaldım. dışarıda gün içinde polis tarafından en az 3-5 kez gbt yapıldı bana. Ama izmirde hayatım boyunca birkaç kez gördüm
0
limonlu eksi
(19.06.25)
İzmir'in demografik yapısını bozmak için yıllardır planlı bir şekilde göç aldırıldı, sonucu maalesef ortada.
0
mirty
(19.06.25)
2000'lerin başlarını çok iyi hatırlıyorum. izmir'i çok severdim. piriştina zamanları çok güzeldi izmir. ne olduysa 2010'lardan sonra oldu. kekolar son 15 senede çok arttı. bundan 10 sene önce kordonda oturduğum zamanla şimdiki zamanı karşılaştırınca çok fark var. son 15 senede de böyle tipler vardı ama böyle rahatsızlık verecek şekilde değillerdi. ama artık rahatsızlık dışında kriminal olaylar da arttı. kordon telefonu 2 dk yere bıraktığında anında çalınıyor. izban'a uzun süredir binmiyordum ama geçenlerde bindiğimde sigara içen, keko işler çeviren tiplerle karşılaşmadım ama sosyal medyadan görüyorum.

merkeze yakın bölgelerde rahatsızlık vermeye devam ediyorlar. bu sonraki 10 senede daha artacak. hırsızlık, gasp, çeteleşme vs.

kıyı şeritleri de mafyanın elinde. sözlükte bunu yazınca anında küfür edip tehdit ediyorlardı hatta.

ben artık izmir'de gelecek göremiyorum. "güney amerikalaşmanın" en çok görüldüğü yerlerden biri izmirdir.
0
false pretension
(19.06.25)
Bu insanlari Izmir'e göç ettiren ne oldu peki ?

Neden Mugla, Marmaris, Yalova vs degil de Izmir ? Topragindan altin mi çikiyor ?
0
🌸feastofthedamned
(19.06.25)
10 gün içinde 2 kez izmir'in göbeği diyebileceğim bir semtte, evimin bir sokak yanında sokağa işeyen insanla(!) karşılaştım. bence izmire özgü değil ama, her şehir olduğundan daha kötü artık, leş gibi her yer, insanlar gerizekalı, acımasız, bencil, duyarsız, gerçekten ahlaki olarak büyük bir çöküş yaşanıyor. artık sadece denk gelmemek için dua ediyorum. çünkü her an her yerde bizim ya da sevdiğimiz birinin başına bi şey gelebilir.
0
ofelia
(19.06.25)
Bence bitik. Geçenlerde ben de sormuştum neden böyle falan diye..

izmir'de kariyer fırsatı olmadığı için kariyerli insan az. ben bazen bu şehirde insanlar ne yapıyorlar nasıl hayatta kalıyorlar diye merak ediyorum. iş imkanı çok kısıtlı. bu yüzden gelenler genelde vasıfsız işçi tayfası oluyor. Daha net bir ifadeyle çok fazla "keko" var.

şehir ev kızlarının el atından kendilerini satmalarına ve mahalle abilerinin hap-cigara satmasına teslim olmuş durumda. Laiklik soslu bir krolaşma ve salaşlık var.

Soruya net cevap; evet bitik
0
runaway
(19.06.25)
(7)

Hastanede doktor randevusuna gelmemiş

grimavi
Arkadaşım sabah 8.30 randevusuna gitti meğer doktor bugün raporluymuş 9.45de başka doktor gelmiş ve bu saatten önceki hastalara bakmayacağını söylemiş. Arkadaşım da doktora tamam bakmayın ama en azından sistemden bizi düşün, bakıldı vs işaretleyin çünkü şu an ben randevuya gelmemiş görünüyorum ve ik
Arkadaşım sabah 8.30 randevusuna gitti meğer doktor bugün raporluymuş 9.45de başka doktor gelmiş ve bu saatten önceki hastalara bakmayacağını söylemiş. Arkadaşım da doktora tamam bakmayın ama en azından sistemden bizi düşün, bakıldı vs işaretleyin çünkü şu an ben randevuya gelmemiş görünüyorum ve iki hafta yeni randevu alamayacam demiş, ona da bir şey yapamamış

Ne yapılabilir, öneriniz var mı?
0
grimavi
(19.06.25)
Cimer'den doktor adi vererek sikayet etsin.
0
feastofthedamned
(19.06.25)
öncelikle şahitler ile birlikte olay yerinde tutanak tutulacak. kimse kimseye delilsiz ceza veremez. verilirse bile mahkemeden geri döner. bu yüzden delil yoksa bile şikayetçi olunması, d*ktor hakkında ileride yapılacak soruşturmalar için faydalı olacaktır.
1) kamu görevini kötüye kullanma ve vazifeyi ihmalden şikayetçi olunacak.
2) hastane amirlerinin doktor hakkında idari soruşturma yapması için başvuru yapılacak.
3) uğranılan rahatsız edici durum ve rahatsızlık için maddi ve manevi tazminat davası açılacak.
4) ttb'ye şikayet edilip idari soruşturma yapılması istenecek.
başvurularınızı yazılı olarak iadeli taahhütlü posta ile yapabileceğiniz gibi cimer'den de yapabilirsiniz. cimer dilekçe gönderme aplikasyınudur.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(19.06.25)
adam hepi topu doktor randevusunu halledememis. yok ttb, yok idari sorusturma, yok dava, yok birlesmis milletler...oeahh

herseye de chatgpt cevabi yapistirmayin birader. cok belli oluyor.

cevap: bashekim, olmadi hasta haklari birimi, olmadi saglik il saglik mudurlugu, o 'da olmadi son care cimer
0
buenosdias
(19.06.25)
Her hastanede hasta hakları birimi vardır. Anında oraya gidip derdini anlatacak. Dilekçe verip kaydettirecek ve kayıt numarasını alacak. Sonra İl sağlık Müdürlüğüne Bir mail ile şikayette bulunacak ve mağduriyetinin telafisini isteyecek.
0
Mirket
(19.06.25)
182'yi arayabilir, hemen çözüyorlar.
benim başıma şöyle bi durum gelmişti, randevu saatimden önce hastaneydim ama vezneye ödeme yapmam gerekiyordu, vezneye gittim hala randevu saati içindeydim, ancak veznede elektrikler gittiği için orada bekletildim ve randevu saatim geçti.
ödeme yaptım doktorun kapıya gittim, benim saatim geçmiş benden sonraki saatlerin hastalarına bakılmaya başlanmış. 182'yi aradım, dedim böyle böyle hastanedeki teknik sorun yüzünden saatim kaçtı ne yapabilirim? kayıt açtılar.
neyse kapattım hala bekliyorum sonra benim ismim yandı, meğer boş kalınca bir süre önceki hastalara sistem dönüyormuş. (tabi bunun saat sınırını bilemem, arkadaşınız sınırdan dışarıda kalmış olabilir) girdim muayenemi oldum, çıktığımda 182 beni aradı, dedim çözüldü sağ olsun.
0
ofelia
(19.06.25)
182’yi arayıp düzelttirin. Sistemsel problemleri çözmek doktorun görevi değil. Doktor muayene etmediği hastayı bakıldı niye nasıl işaretlesin? Yalan değil mi bu?
0
Lim5
(20.06.25)
Benim derdim sonradan gelen doktorun ceza alması değil bu randevu olayının nasıl çözülebileceğiydi

Mesela arkadaşım peki ben şimdi 2 hafta boyunca randevu alamayacak mıyım dediğinde doktor 182 yi arayın ordan çözüyorlar diyebilirdi, bunu biliyordur herhalde doktor, söylemek zorunda da değil ama hastayı rahatlatmış olurdu

Neyse şimdi 182 nin aranabileceğini öğrendik :)
0
🌸grimavi
(20.06.25)
(10)

semizotu kullanım ve saklama

bay b
1-salata için sadece yaprakları kullanınca sapları ne yapıyorsunuz?2-hemen kötü oluyor nasıl saklıyorsunuz? geçen yıkayıp kurutup sakladım ama yine deli gibi nemlenip bir kısmı çürüdü malesef. her seferinde kullanacak kadar alıp mı yıkamak lazım?
1-salata için sadece yaprakları kullanınca sapları ne yapıyorsunuz?
2-hemen kötü oluyor nasıl saklıyorsunuz? geçen yıkayıp kurutup sakladım ama yine deli gibi nemlenip bir kısmı çürüdü malesef. her seferinde kullanacak kadar alıp mı yıkamak lazım?
0
bay b
(18.06.25)
Saplarını da salataya koyuyorum. İnce ince dograyabilirsin. Koymak istemezsen saplariyla da sote yapabilirsin, sıvı yağda kavur, pirinç ekle pişir.

Ben, hemen yiyeceksem aliyorum, başka bir gün yapacaksam almıyorum çünkü dediğin gibi hemen bozuluyor. En fazla iki gün bekletirim.
0
rock n roll
(18.06.25)
Yeşillikleri yıkamadan bir kağıt havluya sararım hava almayan plastik kap ile buzdolabına koyarım iki haftaya kadar yemyeşil ve çürümeden dayanıyor kullanacağım zaman yıkarım

Önden yıkayınca ne kadar kurutsam, fırfırlasam, nemli kalıyor daha çabuk bozuluyor

Bir ekleme yapayım: dolaba kaldırmadan önce yeşillik demetlerindeki lastiği de çıkarın
0
grimavi
(18.06.25)
semizotu alınca mutlaka 1-2 günde tüketiyorum, kendim yiyeceksem sapları da yerim, misafire yapacaksam sapları ayıklıyorum genelde insanlar sevmiyor. ama ben her yeşilliğin sapını da yerim ziyan olmasın diye.
0
ofelia
(18.06.25)
yalnızlara semizotu bile haram :(
0
🌸bay b
(18.06.25)
Geçen gün işte saplarından yapılan bir çorba içtim, bence güzeldi.
0
peki madem
(18.06.25)
Sapları tereyağında soteleyebilirsiniz.
0
ruhen hastayim ben
(18.06.25)
Evde saksı yok mu? Kök tarafına bağlanan gazeteyi çıkarın, köklerini saksıya gömün. Düzenli sulamayı ihmal etmeyin. Felip gidip birkaç dalını, köküne zarar vermeden koparıp yiyin.
0
Mirket
(18.06.25)
@mirket ulan basimiza bela oldu semizotu ne yontemler varmis ya hahaha :) eyvallah aklimda olsun saksi mi var mi su an emin olamadim.
0
🌸bay b
(18.06.25)
yoğurtun içine saplarıyla birlikte küçük küçük doğra bi de kırmızı kapya biber koy, isteğine göre sarımsak da ekleyebilirsin çok güzel bi meze olur ve yoğurtun içindeyken dayanır birkaç gün.

yoğurda saplarını koymak istemiyorsan saplarını doğrayıp yemek yap. soğanı salçayı kavur bir iki tane domates doğra, az pişir sonra semizin saplarını ekle 5-10 dk pişir pilavla ye.
0
turuncu tonlarda
(18.06.25)
çok kalin, kaba olmayan saplariyla birlikte bulgur ile yemek yapiyorum. sogan, salca, kiyma, semizotu.
ya da yapraklarla yogurtlu salata. Salata yaparsam saplar çöp

cok kolay bozuluyor evet
0
sparkle kiddle
(18.06.25)
(22)

İzmir grevi için ne düşünüyorsunuz?

IcedFlames
İzmir'de yaşayan biri olarak iş yerimde, sosyal çevremde neredeyse herkes ikiye bölünmüş durumda. Hak verenlerde var DİSK'in ciddi anlamda hak arayışından ziyade CHP belediyesine zarar vermek için iyice saçmaladığını düşünenlerde. Ben her zaman grev ve hak arayış hakkının kutsallığını savunan biri o
İzmir'de yaşayan biri olarak iş yerimde, sosyal çevremde neredeyse herkes ikiye bölünmüş durumda. Hak verenlerde var DİSK'in ciddi anlamda hak arayışından ziyade CHP belediyesine zarar vermek için iyice saçmaladığını düşünenlerde. Ben her zaman grev ve hak arayış hakkının kutsallığını savunan biri olarak bu grevi abartı ve hak arayışının dışında buluyorum.
Sizler bu konuda ne düşünüyorsunuz?
0
IcedFlames
(03.06.25)
İzmir belediyesi Tunceli-Kars akraba şirketi gibi bir yer. Sendika başkanı 50 tane akrabasını işe sokuyor. Mevcut maaşlar piyasaya göre oldukça iyi.

Yaptıkları tamamen yüzsüzlük. Ben başkanın yerinde olsam yeri adım atmam. Kimsenin onlara ihtiyacı yok.

bir de şu olay var eksisozluk.com
0
runaway
(03.06.25)
chp haklı yada işciler haklı demek kolaycılık bence. gri noktalar var. tek derdi bu enflasyonist ortamda insanca yaşamak olan işciler var.
0
buenosdias
(03.06.25)
Oradaki durumun ne olduğunu tam anlayamadım. Belediyenin 2 ayrı iştirak şirketi var, birinde çalışanlar daha yüksek maaş alıyor, diğerinde çalışanlar daha düşük alıyor. Düşük alanlar "biz de aynı işi yapıyoruz neden daha düşük alıyoruz" diyorlar.

Eğer durum buysa haklılar. Ama durum bu değil de genel olarak yüksek ücret talep etme doğrultusundaysa haksızlar, ben avukatım ve işçi avukatlık piyasasından örnek vereyim, öyle 50-60 bin TL maaşlar falan birçoğu için hayal. İnsanlar 30 bin TL bandında maaşa çalışıyor, düz belediye işçisi neden 80 bin alsn?
0
turuncu tonlarda
(03.06.25)
yani belediye çalışanı birkaç arkadaşta gördüğüm şeylerden sonra net olarak şunu söyleyebilirim. "bazı" işçiler için belediyeyi suistimal etmek çok yaygın bir davranış olmuş. örneğin hiçbir gerekli sebep yokken, haftasonu işe gidip kart basmak ama boş oturarak fazla mesaili para almak gibi. yoksa grev ve hak arayışını destekleyen bir insanım, yakın zamanda aile hekimlerinin yaptığı gibi. öncesinde haber vererek iş bırakma yaptılar, haber verme konusunda da ellerinden geleni yaptılar ki insanlar mağdur olmasın.
0
ofelia
(03.06.25)
''işe 15 gün devam eden işçi için aylık ücretin yüzde 15’i nispetinde ‘işe devam primi’ talep edilmektedir. Ayrıca yıl içinde sağlık raporu almayan işçilere 46 yevmiye tutarında teşvik primi ödenmesi istenmektedir. Çalışanlarımızın normal çalışma saatlerinde işe devam etmeleri için teşvik pirimi talep edilmesi ve hastalanarak istirahat etmeleri gerektiğinde sağlık raporu almamaları için teşvik primi verilmesi talep edilmektedir.''

Böyle saçma taleplerin bulunduğu bir ortamda insanca yaşamak için yapılan bir grev olduğu söz konusu değil gibi. İşe geliyorum diye bana teşvik primi ver diyen adama zaten gelmek zorundasın arkadaş neyin teşviki denmesi bence en doğal hakkı belediyenin.
0
🌸IcedFlames
(03.06.25)
akp dem anlaşmasının bir sonucu.
ayrıca chpli tüm belediyelerin hali böyle. biraz işiniz düştüğünde çok net görüyorsunuz. özellikle seçilen işçi profilleri hep böyle. istanbuldaki bir çok ilçe belediyeside aynı durumda. özellikle bazı illerden seçilmiş kişiler çalıştırılıyor.
ayrıca egedeki istilanın ne boyutlara ulaştığınında bir göstergesi oldu.

ama chp ye müstahak, özgür çözsün bakalım o çok sevdiği kürt gençlerinin sorununu.
0
my fault
(03.06.25)
Belediyecilik, belediyede çalışmak = yolsuzluk, hırsızlık, nepotizm, az iş çok şikayet. Dolayısıyla belediyede kadrolu çalışansa biri benim gözümde default haksızdır.
İzmiri de çok severim, İzmirlileri de çok severim ama kayyum atansa bir gram itiraz etmeyeceğim bir şehir.
0
beyfendi
(03.06.25)
bu olayda chp kendi kendine zarar verdi. tunç soyer başkanlığı zamanında en yüksek maaş diye şov yaptı. belediye içinden tunç bey ödeyemeyiz yapmayın dediler çıktı şıv yaptı. daha sonra bu başkan geldi. başkan hiç bir şekilde şu zamana kadar disklilerle görüşmedi. olayları bu hale getiren belediye başkanı. ha işçiler akp belediyesinde olsa bu kadar hakkını aramaz. hükümete kullanılacak koz veriyorlar. yıllardır izmir belediyesine adamcılıkla bir sürü işe yaramaz adam alındı. belediyenin borcu çok hükümet sıkıştırıyor. şu an bu süreci atlatıp daha iyi işçi alımı yapılmalı. biz toplum olarak ne sendikacılığı biliyoruz ne de belediyeciliği.
0
mikahakkinen
(03.06.25)
İşçilerin istekleri kabul edilirse toplu taşımaya zam gelecek, suya zam gelecek. Bunlar zaten şuan oldukça pahalı. Olan millete olacak yani. CHP bu kafayla izmir'i kaybetmezse iyi
0
runaway
(03.06.25)
birkac sene evvel Izmirde tatilde iken bir arkadasimin Izmir Belediye'sinde calisan arkadaslari ile ayni ortama dusmustum.Belediye tayfa (~10-12 kisi) Dem Parti grubu gibiydi.Bir tane bile Izmir kokenli yoktu.CHP buyuk sehirlerde tum kadrolari ozellikle dogu kokenlilerle doldurmus.Daha hak arayisina gelmeden bunlari halletmek lazim
0
turkuaz
(03.06.25)
inanılmaz bi chp trollü saldırısı var.

disk türkiş'le aynı sözleşmeyi imzalamak istiyor diye herkes saldırıyor.
işçiler sonuna kadar haklı. örgütlü oldukları yerde "yoksulluk sınırı" kadar maaş istiyorlar.

siz "yoksulluk sınırı"nın altına çalışıyorsanız bu işçilerin değil işverenlerin suçu.
0
patronaj1
(03.06.25)
Keşke biz de greve gidebilsek diyorum. Patronlara karşı biz böyle duramıyoruz.
0
prole
(03.06.25)
su twitter'da surekli onume dusen disk bolge baskani mi ne bi mal var. herif suratindaki ifadeden kimseye hayri dokunmayacak bir adam oldugu o kadar belli ki. o yuzden olumsuz dusunuyorum. zaten yandas basinin, polisin, iktidarin yaklasimi ortada.
0
bay b
(03.06.25)
İzmir'de olsam "TİSevr anlaşması kabul edilirse AKP'ye basarım oyu" derdim. DİSK nasıl CHP'li belediyeleri akıl almaz şartlar ile zorluyor aba altından seçmen oyu gösteriyorsa, ben de gösterirdim. Vasıfsız işçiye yüksek ücretler verilmesini geçtim, asıl rezalet olan yak haklar. Diyarbakır'da bu yan hakların yanından bile geçmeyen maaş olarak da brüt 41000 TL civarı ödeme yapanlar da kendilerinde olan belediyelere bakmadan zıplayıp solculuk oynuyor. Günün sonunda CHP de doldurduğu "seçilmiş" kadrolar ve seçim öncesi verilen vaatler olarak yediği hurmaların tırmalamasını seyrediyor.
0
nawar
(03.06.25)
CHP iyice şamar oğlanına döndü Diski grup yorumu Kılıçdar çetesi derken… Doktorla aynı maaşı isteyen vasıfsız işçi olamaz.
0
ekimoloji
(03.06.25)
işçiler madem vasıfsız, çöp kokuyor diye ağlamak yok o zaman. devletin kendi verisiyle bile yoksulluk sınırı 81.734.

bunun altına çalışan siz, ağlamak yerine neden yoksulluk sınırı altındayız diye sorgulasanız bir şeyler değişecek.
0
patronaj1
(03.06.25)
Bunun akepe eliyle organize edildigini anlamamak için mal olmak lazim.

Ayrica chp, kendi kadrolasmasinim bedelini ödüyor. O kadar para ITU mezununa verilmiyor amk çöpçü ne alaka.
0
feastofthedamned
(03.06.25)
Kasıt nedir bilmiyorum da, AKP ajanı gibi davrandıklarını düşünüyorum.

"Yaa akpye söylediğiniz her şey kendileriymis" malzemesi verdiler bol bol.
0
encokbenisevinnolur
(03.06.25)
@patronaj1 baktığın zaman kimse çöp kokuyor diye ağlamıyor, halk madem toplamıyorsunuz biz toplarız diye her gece çöp topluyorlar sokakta, ama halkı arkasına alamayan disk sokakta çöp toplayan vatandaşa saldırmayı hak görüyor kendine. Halksız bir devrim amaçlıyorlar sanırım sadece adında devrim geçen ama halkın yanında bugüne kadar hiç göremediğimiz sendikacılar.
0
🌸IcedFlames
(04.06.25)
@IcedFlames izmirli bir gün dert görmemiş orta-üst sınıf beyaz türkler rahatsız oluyor diye neden yoksulluk sınırının altına çalışmaya okey olunsun ki? itü mezunu hakkını alamıyorsa sorumlusu işçiler mi? patronlar belediyedeki ihaleci haramiler yiyip içerken a tamam itü mezunları bu kadar almıyor diye kiramızı ödeyemeyelim et yiyemeyelim.
0
patronaj1
(04.06.25)
@patronaj1 günün güzel olsun dostum, karşılıklı atışmaya dönmemesi için konuyu kapatıyorum. İzmir'e yolun düşerse bir gün ''izmirli bir gün dert görmemiş orta-üst sınıf beyaz türkler'' ile bir bira içmek istersen yeşillendirebilirsin :)
0
🌸IcedFlames
(04.06.25)
izmir belediyesi zaten çalışanlarına uzun süredir maaş ödemede zorlanıyor. zamlı maaşı geçtim normalini bile alamıyorlar. torpil sistemiyle amca dayı çocukları istihdam edildiği için sistem çoktan çökmüş, bir yağma kurumu haline gelmiş.

Esas mesele bu neden şuan gündeme geliyor. Nedeni ise Akp - dem anlaşmasıdır. Dem parti imamoğlu olayı dahil belediyeler veya diğer iç mevzularda akp'nin işine yarayacak hamleler yapacak.

Koskoca Disk hukumete hiçbir talepte bulunamıyor ama gariban izmir halkına çökmeyi kendine hak görebiliyor.
0
runaway
(04.06.25)
(12)

asayisi saglamak icin ceza artislari konusunda ne dusunuyorsunuz?

buenosdias
son yillarda herkes asayisten muzdarip. heryerde kuralsizlik, cakallik, magandalik, siddet, kavga vs..sizce bu cezalar yararli olacak mi? siz olsaydiniz ne yapardiniz?
son yillarda herkes asayisten muzdarip. heryerde kuralsizlik, cakallik, magandalik, siddet, kavga vs..

sizce bu cezalar yararli olacak mi?

siz olsaydiniz ne yapardiniz?
0
buenosdias
(03.06.25)
tutuklama olmadan hiçbir sorun çözülemez. paranın kurtaramayacağı bir şeyler olması lazım. bu yüzden tutuklama şart.

ön sıraya kaynak yapana 3 ay hapis + ömür boyu ehliyet alımı
kırmızıda geçene, yaya geçidinde durmayana 2 ay hapis + 3 yıl ehliyet yok
kavga için arabadan inene 3 yıl hapis

gibi ceezalar olması lazım.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(03.06.25)
Sadece cezaları artırmak, asayişi sağlamak için yeterli değildir.

Eğer bir kişi suç işlediğinde yakalanmayacağını düşünüyorsa, cezanın ağır olması işe yaramaz. Çünkü o kişi “nasıl olsa beni kimse yakalamaz” diye düşünür ve çekinmeden yine yapar.

Ayrıca insanlar, cezaların herkese eşit şekilde uygulanmadığını fark ederse — ki ülkemizdeki asıl sorun budur — “Bu cezalar sadece güçsüz olanlara veriliyor” diye düşünmeye başlar. Bu da insanların adalete olan güvenini azaltır.

Gerçek çözüm; adil bir sistem kurmak, insanlara doğruyu öğretmek ve kuralları herkes için eşit şekilde uygulamaktır.
0
kaptan memo
(03.06.25)
caydırıcı cezalar doğru, türk halkının canı acımadan kuralsızlığa devam eder, ama uygulamaların artması lazım. her gün emniyet gm'nin önünde bir sürü araç kırmızıda geçiyor. kimsenin umrunda değil. bunlara sistemin otomatik yazması lazım.

günlük trafikte drifte, sinyalsiz şerit değiştirmeye, kaynak yapan motorculara falan seri ceza yazılabilmesinin mümkünatı yok. motokurye sorunu da büyükşehirlerde artık iltihaplı bir hale geldi. hiçbir kurala uyulmuyor. ben olsam, her akşam mekan çıkışlarının köşebaşlarına polis koymakla, haftasonu araçları tokatlamakla uğraşacağıma bu işlerin peşinde koşardım. diğerlerinin de yapılmasında bir sakınca yok ama artık o kadar belli başlı köşeler standart oldu ki, oradan yalandan düzgün geçip sonra basıp gidiyorlar.
0
sanal hayvan
(03.06.25)
Cezalar zaten caydırıcı, tutuklama ise herkese veriliyor. Hakim ve savcıların görevi kötüte kullandıklarında hapis yatırılması lazım.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(03.06.25)
"Caydırıcı ceza" biraz mit. Hem işlenen suçlara vereceğin cezanın bir sınırı var, hem de medeniyet öyle taibiri caizse milletin kafasına vura vura öğretilecek bir şey değil. Kaldı ki sonuçlara değil sebeplere bakmak da lazım.
0
salihdt
(03.06.25)
Ceza yazmanın öncesinde yeterli denetim ile sorun ve açıkları
tespit etmek ve önlem almak gerekli.
Sadece trafik değil her alanda olmalı.

Olayın failleri/suçlular ifşa edilmeli. Toplum bunları yüzlerinden tanımalı.
A.N, Z.T, K.N gibi isim kısaltmalarını yayınlamakla bir şey olmuyor. Failler böylece anonim bir hal alıyor.

Uyuşturucu ticareti, gıdada hile veya ekonominin bozulduğu zamanlarda halkın ürünlere ulaşımını engellemek stoklamak veya fahiş fiyat uygulamak ve deprem gibi afetlerde enkazlarda yapılan organize hırsızlıklar, yalan haber ile toplumu yanlışlara yönlendirmeler, bazı sermaye sahiplerinin ekonomiyi olumsuz etkileyecek fiil veya sözleri ve dışarıya para kaçırmalar artık "terör suçları
kapsamında" ele alınmalı.
40 yılı aşkın terörü dağda bildik ama öyle değil. zaman değişti ve terörün niteliği de değişti.

Özgürlük ve rahatlık konusunda aşırı uc noktalarda olduğumuz ve bu hususta işin suyunu çıkardığımız için her gün yeni kötü haberlerle karşılaşıyoruz.
Devletin gücünü suçlu ceza aldığında değil,sokakta kendi halindeki biri de hissetmeli.
Öyle ki çok kimse, haklı olmasına rağmen başımıza başka iş almayalım diyerek şikayet
hakkından bile vaz geçebiliyor.

Kurumlarda yolsuzluk yapanların, devleti her tür zarara uğratanların emdiği yediği içtiği burnundan gelmeli. Koltuklarından def edilip ifşa olmalıdırlar.
0
diyecevaplandı
(03.06.25)
iş yerimin olduğu binada oturan bi araç sahibi var, geçen hafta ısrarla kaldırımın üzerine park ediyordu, park ettiği yerde engelli rampası var. egm'nin web sitesinden ihbarda bulundum. bu sabah yine ofise geldim, aynı araç otopark girişini işgal edecek şekilde park etmiş. aradım uyuyordu, muhtemelen geceden kalmış araç orda, kimse de aramamış galiba. neyse geldi aldı arabayı, işin komiği bu aracın sahibi polis, aracın ön camında eşek kadar polis olduğuna dair kart var. yani asayişin sağlanması için önce bunları sağlayacak kurumların düzelmesi lazım.
0
ofelia
(03.06.25)
caydirici ceza ne? hangi suclu acip kanun kitabini okuyor suc islemeden once? hangi idam uygulayan ulkede idamlik suclar azalmis ya da bitmis?

sorun egitim, sosyolojik ve ekonomik sorunlarin duzeltilmesi, hayat sartlarinini iyilestirilmesi.
0
baldur2
(03.06.25)
"Ceza almamış ilk suçtan daha cesaret verici bir şey yoktur." Marquis de Sade
0
burka
(03.06.25)
cezanın uygulanması önemli. her yerde binlerce kamera var.
bugünkü teknolojide isteseler sinek uçurtmazlar ama nedense istenmiyor.
0
parka
(03.06.25)
cezanın uygulanması önemli. her yerde binlerce kamera var.
bugünkü teknolojide isteseler sinek uçurtmazlar ama nedense istenmiyor.
kolluk kuvvetleri asayişten çok rejimi korumaya odaklanmış durumda.
0
parka
(03.06.25)
Asayişi sağlamak amacıyla cezalar artırılırsa o zaman konuşuruz bu konuyu.
Şu anda sebep bu değil gibi görünüyor
0
michael_knight
(03.06.25)
(8)

Köpek şampuanıyla duş almak

kizil karga
Duşa girdiniz mesela soyundunuz döküldünüz suyu açıp ısıttınız, artık geri dönülemez noktaya geldiniz ama bi baktınız şampuanınız bitmiş bir tek köpeğin şampuanı duruyor orada, köpek şampuanı sizinkinden 3 kat falan pahalı kaliteli bir şey, onu kullanır mısınız yoksa o duşu saç yıkama özelinde pas m
Duşa girdiniz mesela soyundunuz döküldünüz suyu açıp ısıttınız, artık geri dönülemez noktaya geldiniz ama bi baktınız şampuanınız bitmiş bir tek köpeğin şampuanı duruyor orada, köpek şampuanı sizinkinden 3 kat falan pahalı kaliteli bir şey, onu kullanır mısınız yoksa o duşu saç yıkama özelinde pas mı geçersiniz?
0
kizil karga
(29.05.25)
Köpeğine bağlı, saçları benim saçım gibi kıvırcık-dalgalı Toy Poodle cinsi köpekse bi düşünürüm ama Lassie tarzı bir şeyse kesin pas geçerim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.05.25)
pas da geçmem muhtemelen duştan çıkar yedek şampuanımı alırım. ama hadi soru yedek bir şampuanımızın da olmadığına dair olsun. pas geçerim o zaman.
köpek şampuanının pahalı olması bana uygun olduğu anlamına gelmez sanırım. köpeğim yok ve şampuanlarından da hiç haberim yok ama köpeklere özel bir içeriği vardır herhalde mantıken :D insan saçı ve cildi için uygun değildir. ne kadar pahalı olursa olsun.
0
chanandler bong
(29.05.25)
kendi şampuanımı tamamen bırakır artık köpeğinkini kullanırım.

(kendiminkini de köpeğe veririm)
0
yurtsuz john
(29.05.25)
kullanmam. sıvı sabunla devam. yoksa el sabunu.
0
ya ben lan neyse
(29.05.25)
Kedi kumuna işeyen arkadaş sorusu bu.

Kullanmam
0
beetlejuice
(29.05.25)
sıvı sabun +1
0
duyuruuser
(29.05.25)
köpek şampuanları insan şampuanlarından daha düzgün muhtemelen, parasına kıyabilirsem kullanırım. geçen köpeğime bi şampuan almaya heveslendim 900 liraya satıyorlardı vicdansızlar, alamadım.
0
ofelia
(30.05.25)
ben bi kere yanlışlıkla köpeğimin kuru şampuanını saç spreyi sanarak saçıma sıktım ve o şekilde ofise gittim :-)
bütün gün köpeğim gibi koktum hahah

benim ki normal ıslak kullanılan şampuan değildi belki ama bence de köpekler için yapılan ürünler daha sağlıklı olabilir :-)
0
euteamo
(30.05.25)
(6)

Mert öztürk videolarını izliyor musunuz?

gilbeys
Bu adam olayları abartıyor mu?
Bu adam olayları abartıyor mu?
0
gilbeys
(27.05.25)
Ara ara izlerim spesifik bir olay var mı?
0
kimlanbu
(27.05.25)
kadınlara zoom yapıyor, video kapaklarına özellikle bikinili kadınların arkadan çekilmiş fotolarından kolaj yapıyor, verdiği bilgiler mantıklı değil. izliyordum sıkıldım bıraktım.
0
asap raki
(27.05.25)
Abartıyor youtube seviyor böyle şeyleri
0
olaylar olaylar
(27.05.25)
@kimlanbu

Yok genel sorduydum. Sürekli götümüzü keseceklerdi şöyle böyle takılıyor :)
0
🌸gilbeys
(27.05.25)
bence abartıyor, bir de video kapaklarını seçme şekli hoşuma gitmemeye başladı eskisi kadar izlemiyorum. izlicek hiçbir şey bulamazsam belki açıyorum, geçen gün sıkılıp kapattım. bir tane rusyada sub festivaline katılmıştı o videosu çok keyifliydi, rusyada böyle bi etkinlik olduğunu öğrenmek hoşuma gitmişti ama şu tehlikeli mahalle konsepti sıktı beni. keşke rusyada yaptığı video gibi yapsa daha çok.
0
ofelia
(27.05.25)
arada izliyorum fena değil bence. video kapaklarını ve çok tehlikeli yerlere gittik işini ilgi çekmek için yapıyor. normal şeyler bence. izlenme artırma için herkes yapıyor.
0
paintov
(27.05.25)
(4)

2.El araç galeriden alınır mı?

atanamayan jedi
Merhaba,2. El araç almayı düşünüyorum ama galericiden al garantisi var diyenleri duydum. Önceden galericiden araç alınmaz diye bir gerçek vardı. Bu gerçek değişti mi? Sizce galericiden 2.el araç alınır mı? Ben Nissan Qashqai benzin/otomatik almayı düşünüyorum. Galeriden(İstanbul) alınırsa nelere dik
Merhaba,
2. El araç almayı düşünüyorum ama galericiden al garantisi var diyenleri duydum. Önceden galericiden araç alınmaz diye bir gerçek vardı. Bu gerçek değişti mi? Sizce galericiden 2.el araç alınır mı? Ben Nissan Qashqai benzin/otomatik almayı düşünüyorum. Galeriden(İstanbul) alınırsa nelere dikkat edilmeli? Cevap verecek olanlara şimdiden teşekkürler.
0
atanamayan jedi
(26.05.25)
Galerininde iyisi ve kötüsü var. Galercinin tanımadığı iyi bir ekspertize aracı gösterip alabilirsiniz
0
mirty
(26.05.25)
Galeriden alırsan satış işleminden kaynaklı dolandırılma ihtimalin düşer.
Fakat galeriden araba alırken daha çok dikkatli olmak lazım çünkü aracın kusurlarını çok iyi gizliyorlar.
ben kurumsal galeriden aldım memnun kaldım.
0
duyuruuser
(26.05.25)
biz galeriden aldık, hatta izmirden bodruma gittik aracı almaya. söylediklerinin haricinde hiçbir şeyle karşılaşmadık, hiçbir kötü sürpriz çıkmadı. hatta expere aracı götürürken bize eşlik eden galeri çalışanı 60 yaşlarında hoş sohbet bi dayıydı, "yeğenim bu araba çok temiz ama siz bilirsiniz" dedi gittik expere, cidden araba sorunsuz çıktı. dönüş yolunda dayıyla aynı memleketten olduğumuzu öğrendik, "bilsem valla sizi expere sokmazdım paranız cebinizde kalırdı, ben ısrar edersem şüphe edersiniz diye çok ses etmedim" dedi.
0
ofelia
(26.05.25)
galeriler yasal olarak araçlara belli konularda garanti vermek zorundalar. ekspertiz yapılacağı için çok sıkıntı olmaz. daha kurumsal galerilerden almak riski azaltır.
0
mikahakkinen
(26.05.25)
(11)

Boşanma davası şahitlik

mutekebbir
İlk kez böyle bir işin içine girmiş bulundum. Normalde şahit ben olmayacaktım ama şahitlik edecek kişi gelemediği için bir şekilde bana kalmış oldu neyse sorularım;Benim davayı açan zeka küpü arkadaşım avukat tutmamış barodan da talep etmemiş avukatımız yok. Benim olaylara olan şahitliğim sadece ark
İlk kez böyle bir işin içine girmiş bulundum.
Normalde şahit ben olmayacaktım ama şahitlik edecek kişi gelemediği için bir şekilde bana kalmış oldu neyse sorularım;

Benim davayı açan zeka küpü arkadaşım avukat tutmamış barodan da talep etmemiş avukatımız yok.
Benim olaylara olan şahitliğim sadece arkadaşımın bana anlattığı şeyler, yani gözümle gördüğüm bir şey yok. Chatgpt bunu özellikle belirtmem gerektiğini vurguluyor çünkü şahitlik demek zaten görgü tanığı olmak demekmiş.
Dün akşam konuştuğum iki kişi beni çok korkuttu gözünle gördüğün bir şey yoksa şahit olamazsın, hakim sana kızar, seni suçlar vs. ödümü kopardılar kısaca, ben de ani bir refleksle chate sordum.
Bu şekilde şahitlik yapabileceğimi ancak benim durumumun "dolaylı bilgi", "dedikodu" olarak nitelenebileceğini söyledi.

Dün arkadaşımla konuştum cayma durumum yok bunu belirttim caymayı düşünmüyorum hatta benden daha iyi bir şahit bulabilirse ben yine psikolojik destek olmak için yanına giderim orası ayrı;
Ama diyor ki ben bana olan bağırmalarını vs. videoya almıştım, whatsapp konuşmalarımız var. Sen bunları izlediğinde zaten durumu görmüş olacaksın. Diğer şahit de bu verilere dayanarak gözüyle görmüş gibi anlatacakmış.
Ben asla böyle bir şey yapmam dedim, zaten şimdiden gerginim panik haldeyim heyecandan ölmek üzereyim bu yüzden ilk etapta hiç bulaşmamıştım bu işe.
Bir de yalan falan asla söyleyemem.

Hakim bana kötü davranır mı ya o kadar gerginim ki.
İyi bir hakim diyor ama bilemedim.

Bu konuda tecrübeli kişiler bana birazcık moral verse ne güzel olur.

Taraflardan birinin anlatımına dayalı bir şahitliğin bu mahkemeye bir yararı olur mu mesela.

Boşanmanın anlaşmalı mı çekişmeli mi olacağı tamamen mahkeme günü erkek tarafının psikolojisine bağlı. Bazen ses çıkarmıyor bazen asla boşanmam diyor.

Öff bunlar ne kadar gergin meseleler böyle.
Ne yapacağım ben.
0
mutekebbir
(23.05.25)
Geçmiş olsun
arkadaşınla aran bozulacak muhtemelen ama dik durman lazım.

Şahit olmadığın şey için şahitlik yapamazsın. Hakim kızabilir evet. Sen bildiğini gördüğünü anlat. Böyle duydum de bana böyle sürekli anlatıyordu de. Neyse onu söyle.
Yalancı şahitlik yapma gerçekten başına dert alabilirsin.
Ve arkadaşını ikna etmeye çalış çekişmeli bosanmanin kimseye faydası yok. İki taraf da çok şey kaybeder
0
kisa
(23.05.25)
Ek: çekişmeli olabilecek bir bir boşanma davasında avukat tutmamak büyük ama. Çok büyük risk
0
kisa
(23.05.25)
Hakim artislik yaparsa imamoğlu davasını emsal göster
0
respect
(23.05.25)
Hakimden önce, doğrudan şahit olmadığınız olaya şahitlik yapacaksınız ve buna gerilmissiniz, asıl bu bana ilginç ve gerginlik verici geldi.
0
encokbenisevinnolur
(23.05.25)
Duyurunu tam okumadım üşendim ama korkacağın nbir şey yok. Mahkeme huzuruna çıkacaksın, hakim doğruyu söyleyeceğine yemin ettirecek. Yalan şahitlik suçtur. Görmediğin şeye gördüm diyemezsin, hakim ne biliyorsn diye soracak. Sen de arkadaşından duyduğun olayları anlatacaksın. Örneğin kavga ettiler ve arkadaşın sana geldi o gece sana ağlayarak olayları anlattı ve o gece sende kaldıysa, sen kavga sırasında ordaydm gördüm demiceksin, arkadaşının kavga sebebiyle o gece sende kaldığını anlatacaksın.

Zaten sen bildiklerini söylersin, hakim sana özellikle şunu sorar "sen bu olayı gözünle gördün mü" sen de "hayır görmedim, ama kapının önündeydim ve bağırmalarını duydum" ya da "o gün saat 2de arkadaşımla buluşacaktım ama geç geldi çünkü eşiyle kavga etmiş ve karakolluk olmuşlar, onu beklerken aradım ve telefonda eşinin bağırma sesleri geliyordu" vs vs gibi ne olduysa onları anlatacaksın. Görmediysen sadece arkadaşım bunları bana akşam buluştuğumuzda anlattı dersin. Arkadaşının bu olaylar yüzünden ne kadar üzüldüğünü çabaladığını filan anlatırsn vs vs.

Yani korkulacak bi şey yok, hakimin sorduğu sorulara net açık ve yalan söylemeden cevap verirsen ve ayrıca sorduğu sorulara alakasız cevaplar vermediğin sürece hakimin kızacağı bi durum yok.
0
turuncu tonlarda
(24.05.25)
Öncelikle hakimden korkmayın o da görevi başında bir memur sonuçta falakaya yatıracak hali yok. Ortamın ciddiyetine uygun durun, net ve doğru cevap verin kafi.

Arkadaşınız sizi tanık gösterdi ise evinize duruşma tarihin yazdığı kağıt gelecek duruşma yaklaştığında. onu görünce de heyecanlanmayın.

Video mu izlediniz, ses kaydı mı dinlediniz neyse aslı astarı anlatın. Hakim zaten size her beyanınızda sorar genellikle kendiniz gördünüz mü diye. Bazı şeylerin kanıtı olamayabiliyor o yüzden sizin ikinci bir ağız olarak anlatmanız işe yarayabilir. Benim dilekçemdeki bazı beyanlarımı karşı tarafın yalancı şahitleri sayesinde çürütmüşlerdi mesela. Bu sebeple tanık çok önemli.

Benim boşanma davam 11 celse ile tam beş buçuk sene sürmüştü. Üst mahkemeye taşınsa daha da sürecekti. Arkadaşınız anlaşmaya baksın. Bütün psikolojisi altüst oluyor insanın.
0
cilekli pasta
(24.05.25)
Hukukçu olarak söyleyeyim, korkmanıza gerek yok. Hakim en fazla biraz sesini yükseltir, gözünle bir şey gördün mü falan der.

Şahitliğiniz görülene dayalı olmadığı için muhtemelen davada etkili olmayacak zaten. Ama öyle gerilecek bir şey de yok. Arkadaşınıza da söyleyin bir an önce bir avukat tutsun.
0
jangbogo
(25.05.25)
Korkacak bir durum yok. Evet genel kural olarak insan görmediği, duymadığı bir şeye şahitlik edemez. Fakat siz arkadaşınızın yaşadıklarına olan tepkisine şahitlik edebilirsiniz. Üzüntüsüne, hayal kırıklığına vs. Boşanma davası katmanlı bir süreçtir. Bildiklerinizi olduğu gibi anlatın. Hakim zaten sorar sen bunları gördün mü diye. Doğru cevaplayın yeter. Neden şahit oldun diye size kızmaz. Ancak dediğim gibi boşanma davalarında kişinin psikolojik durumuna yaşadığı bunalıma şahitlik etmek de önemlidir.
0
antonin artaud
(25.05.25)
babam da bir arkadaşı için böyle şahit olmuştu ama gözüyle gördüğü bir şey yoktu. hakim sadece araları nasıldı diye sormuş babam da iyi diye biliyorduk birlikte tatile gidiyorlardı vs diye anlatmış. kızma etme olmamış yani.

tabi hakim böyle söyleyince boşamadı çifti ve babama küstüler ama olsun asdfgh :D
0
kaptan maydanoz
(26.05.25)
İçim biraz daha rahatladı çok teşekkür ederim.
Heyecanlanma durumuyla ilgili dosya hazırlamayı öneren oldu biz de böyle yapacağız hem elimizde yazılı beyanlar olsun hem de sorulan sorulara net yanıt veririz kısaca hallederiz herhalde.

Arkadaşıma birisi baro avukatı karşı taraftan para alırsa seni savunmaz gibi bir şey dedi diye avukat istememiş ama eğer erteleme olursa mutlaka isteyecek ikna ettim çok şükür.
Cevap veren herkese çok teşekkürler.
0
🌸mutekebbir
(26.05.25)
lütfen gerilmeyin, ben de bi hakaret davasına şahitlik etmiştim, daha önce de tanık dinlemeli başka bi davada bulundum. tanık dinlemeli davada bi tane tanık hakimin sorduklarından çok alakasız bi şeyler anlatmaya kalktı (muhtemelen avukatları kendince dikte etti o da ezbere konuştu hakimin ne sorduğunu anlamadı bile) hakim o zaman biraz sinirlendi. yani benim anladığım hakim ne sorulduysa onu istiyor, yani siz sakinliğinizi korumaya çalışıp hakimi dikkatle dinleyin ona göre cevap verin yeter. kendi tanık olduğum mahkemede ise bütün mevzu 3-5 dakika sürdü ve bitti gitti, boşuna gerilmişim dedim çıkınca, gerçekten kısa sürsün diye çok uğraşıyorlar. en kötü öyle düşünün, 3-5 dakikada bitecek ve rahatlayacaksınız.
0
ofelia
(30.05.25)
(13)

ton balıkları arasında lezzet farkı var mı?

yazar yazmaz yazan yazar
tanesi 25 liraya da var 200 liraya da var. 25 lira olanı da dardanel üretiyor. 200 lira olan da dardanel'in. ben migrostan hep toplu olarak fide marka olanı alıyorum 2 al 1 öde zamanları. çok sağlam stok yapıyorum. tanesi 15 liraya falan geliyor. dardanel'in kendi ürününü de aldım sırf merakımdan. a
tanesi 25 liraya da var 200 liraya da var. 25 lira olanı da dardanel üretiyor. 200 lira olan da dardanel'in.

ben migrostan hep toplu olarak fide marka olanı alıyorum 2 al 1 öde zamanları. çok sağlam stok yapıyorum. tanesi 15 liraya falan geliyor. dardanel'in kendi ürününü de aldım sırf merakımdan. arada zerre kadar fark göremedim.

siz ne düşünüyorsunuz? kim alıyor bu pahalı tonları?

küfür ve hareket etmeyen, üst perdeden konuşmayan her cevap tiklenecektir.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(23.05.25)
Aynı markada ben de fark göremedim. başka marka bilmiyorum ama indirim görürsem ben de kaçırmıyorum
0
Rondak
(23.05.25)
Garip bir şekilde dardanel logolu olanları yiyemiyorum. Garip bir demir kokusu geliyor yutarken. Fide veya migrosun kendi logolularında bu problemi yaşamıyorum. Tabi onlarda da civa seviyeleri sıkıntıdır belki ama detaylı araştırmadım. Çok sık balık yiyemediğim için haftada 1-2 kere ton balığı tüketmeye dikkat ediyorum ve genelde fide alıyorum. yoksa migros dediğim gibi.
0
nolmus yani
(23.05.25)
Ben sadece zeytinyağlı olanları yiyebiliyorum, diğerlerinden ben de demir kokusu alıyorum, marka olarak dardanel tercih ediyordum ama fideyi denedim fena gelmedi, hangisi denk gelirse onu alıyorum, zeytinyağlılar daha pahalı oluyor, bu durumda pahalı ton balıklarını alan ben oluyorum.
0
(23.05.25)
chickenofthesea.com

tuna (ton) balığının bir çok çeşidi var. en lezzetlisi sarı kanat diye biliyorum.
0
archmeister8
(23.05.25)
ben de fideyi tercih ediyorum.
diğer yorumlarda da bunu görmek sevindirdi.

dardanel ile fide arasında fark görmüyorum.

migros marka olanları aldığım da oluyor. onların kalitesi fide'den düşük.

bu arada, fidenin kırmızı acı biberli olanını da bir deneyin denemediyseniz.
0
biseysorcaktim
(23.05.25)
içindeki parçaların büyüklüğü değişiyor diye biliyorum. örneğin kendi markalı olanında büyük fileto gibi parçalar varken daha ucuz olanda daha küçük parçalar var gibi.
0
inheritance
(23.05.25)
migros markalı olanı alıp yeyince uzun bir süre ton balığına elim gitmedi, öyle kötüydü. ucuzundan garip bi koku mu desem arkasında bıraktığı tat mı desem bi şey var. alt sınırım fide sanırım.
0
ofelia
(23.05.25)
Dardanel zeytinyağlı favorim, sonra standart dardanel.

Diğerlerinin büyük kısmı çiğ balık gibi kokuyor, yiyemiyorum.
0
kimlanbu
(23.05.25)
önemli olan son kullanma tarihi.
0
koela
(23.05.25)
inheritance +1

üretici firma dardanel yazanlarda balık aynı, fabrika aynı, ürün aynı.

balığı keserken düzgün, tek dilim çıkanlar dardanel diye,
biraz dağılıp tek parça çıkamayanlar migros, harras, bilmemne diye
iyice dağılanlar veya artık dibinde kalıp dökülen kırpıntılar da daha ucuz ekonomik mekonomik diye paketlenip satılıyor.

neticede balık bu. yani fabrikasyon ürün değil ki her partide aynı standardı tuttursunlar.
0
kibritsuyu
(23.05.25)
Dardanel ya da Fide gibi markalar Skipjack (Çizgili) ton balığı kullanıyor, bunlar nispeten daha ucuz, ulaşılabilir ve lezzeti de aynı oranda ortalama, endüstiriyel balıkçılıkta bunlar yakalanıyor; biraz daha pahalı olanlar Yellowfin (sarı yüzgeçli) cinsi ton balığı, bunlar genelde olta balıkçılığı ile yakalanıyor o nedenle eti Skipjack'e göre daha lezzetli, haliyle fiyatı da daha yüksek ama Yellowfin Skipjack'e oranla daha büyük olduğu için civa oranı daha yüksek, Skipjack nispeten küçük bir cins olduğu için civa oranı daha düşük, hatta en küçük cins olabilir kendisi, misal Japonların suşi yaparken kullandığı Bluefin cinsi Skipjack'in yanında dinozor gibi kalıyor o çok daha büyük ve o da olta ile yakalandığı için fiyatı oldukça yüksek, bu filmlerde steak gibi kesilen ton balığı Bluefin oluyor ama o da eşek gibi civa içeriyor.

Peki Skipjack kullanan markalar arasında fiyat farkı neye göre oluyor dersen bazı konserveleri açtığında löp et düşer önüne bazısında parça parça olur, o parça parça olanlar biraz artık ürün gibi oluyor, o da fiyata yansıyor haliyle.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.05.25)
Ben alıyorum pahalı olanı yani klasik dardaneli.

Migros, superfresh vs cig balık gibi kokuyor maalesef. Dardanelden saşmiyorum bir süredir bu yüzden.
0
ırene adler
(23.05.25)
zaten neredeyse herkesin bahsettiği bütün dilim - iri parçalı farkı var en başta, bunlar balığın farklı kısımları olduğu için lezzeti direkt etkileyen bir konu. Bir de yine bahsedilen skipjack - yellowfin farkı var, skipjack daha ağır kokulu ve koyu renkli bir ete sahip, yellowfin ise koku açısından daha nötr ve açık renkli. dardanel'in zeytinyağlı olanları ve yine dardanel'in light olanlarının büyük bölümü yellowfin'dir ve bu saydığım açılardan daha iyidir.
0
chaos moleculaire
(24.05.25)
(4)

İsrail'den ürün almak

ofelia
İsrail'den bi ürün alacağım, tekstil ürün. Başlangıçta sample almam gerekiyor. ancak türkiyede şu an israilden mal alınamıyormuş, haşmetlimiz öyle karar almış.yapay zeka freight forwarding gibi bi yöntem öneriyor. kargoyu 3. bi ülkeye gönderecekler, 3. ülke bana gönderecek şeklinde bi yolu varmış.bu
İsrail'den bi ürün alacağım, tekstil ürün. Başlangıçta sample almam gerekiyor. ancak türkiyede şu an israilden mal alınamıyormuş, haşmetlimiz öyle karar almış.

yapay zeka freight forwarding gibi bi yöntem öneriyor. kargoyu 3. bi ülkeye gönderecekler, 3. ülke bana gönderecek şeklinde bi yolu varmış.

bu yolu bilen, bu yolla ticaret yapan var mı?
0
ofelia
(21.05.25)
Soykırım yürüten terör organizasyonunun iletişim kanallarından bilgi alabilirsiniz.

Yasaklayan ülkeden niye bilgi istiyorsun ki?
0
hebanon
(21.05.25)
Bu yolla ticaret yapabilirsiniz. Rusya Avrupa bazli kurumlardan mali Türkiye üzerinden aliyor senelerdir.
Azerbaycan taraflarina cok bulasmanizi önermem (rüsvet cok döner) ama daha güvenilir bir ülke üzerinden sikintisiz sekilde halledersiniz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(21.05.25)
numune için normal kargoda mı gelmiyor.
0
duyuruuser
(22.05.25)
mirket: trol değilim, neden olayım, 50 tane sorum var duyuruda

hebanon: çok şey yazdım da, neyse. tik atamıyorum kusura bakmayın, çinden getirmek istedim minimum 350 metre getirmem gerekiyormuş. varsa bi 400.000 liranız yardımcı olabilirsiniz.

duyuruuser: hayır hiçbir şey gelemiyormuş
0
🌸ofelia
(22.05.25)
(6)

Yurtdisindan alisveris - bavulu doldurmak

baldur2
Kiyafet, ayakkabi, parfum, kozmetik ilk aklima gelenler. Elektronik haric baska hangi urunleri yurtdisindan valizle getirmek mantikli. Ozellikle Kiyafet ve ayakkabi konusunda marka onerilerine de acigim.
Kiyafet, ayakkabi, parfum, kozmetik ilk aklima gelenler. Elektronik haric baska hangi urunleri yurtdisindan valizle getirmek mantikli. Ozellikle Kiyafet ve ayakkabi konusunda marka onerilerine de acigim.
0
baldur2
(21.05.25)
on marka ayakkabi. hem ucuz hem de rahat.
new yorkerdan da ust bas. cunku ucuz.
0
insanlik icin buyuk bir adim
(21.05.25)
Ülke söylememişsin ama batı Avrupa veya abd olsa gerek.
Kıyafet ve ayakkabı konusunda bence bulabildiğin en büyük outlet’e git.
Outlet ürünlerinin de bazıları indirimde oluyor. Orada gözüne kestirdiğini al.

Fiyat avantajı için alıyorsan normal mağazadan alışveriş yapma.
Kinetix’ten daha ucuz Calvin Klein Jeans ürünleri alırsın mesela veya Kiğılı fiyatına Boss gömlek alırsın.
Nike, Adidas ayakkabıların güzel modelleri 30 Euro’lara kadar düşebiliyor. 50 Euro’ya da pek çok seçenek.

Ama bak outlet.

Bavul boyutunu ve zamanını bilmiyorum ama Temu’dan bir şeyler sipariş edip onları getirmek de iyi fikir.
0
michael_knight
(21.05.25)
bavul doldurmak gibi bi hakkin yok. gumrukte cevirilirsen patlarsin.
0
buenosdias
(21.05.25)
@buenosdias

Niye 3 tane ayakkabi getiremiyor muyum?
0
🌸baldur2
(21.05.25)
şehrin en büyük outleti +1
kapanma saatine dikkat etmeniz gerekir tr'deki gibi gece 10lara kadar açık değiller
columbia'dan birer mont almıştık eşimle,
çok güzel outdoor ürünler aldık
3er 5şer çift ayakkabı aldık hiçbir sıkıntı çıkmadı
tr'de bulmakta zorlandığım ya da yurtdışında daha uygun fiyatlı olan kedi-köpek ürünleri çokça aldık
kedi maması bile getirdim sıkıntı yaşamadım iyice sardık sarmaladık
kozmetik düşkünü değilim ama yine zincir drugstore'a girip tr'de olmayan ya da fiyatı yüksek olan çokça ürün aldık.
puma, nike, adidas gibi markaları seviyorsanız bakın. gerçekten çok güzel modeller 30-40-50 euro bandında olabiliyor
almanya özelinde söylüyorum, küçük bir ilinde bile böyle nasıl diyim tr'de muadili aklıma gelmedi ama içinde her şeyin satıldığı mağazalar vardı. şöyle açayım, 2 katlı kocaman bir mağaza, aynı yerden ayakkabı, zara marka elbise, outdoor ceket, köpek mama kabı, mutfak eldiveni aldık, her şey satılıyor ve çok niş ürünler de bulunabilir, bölgede bu tarz bi mağaza var mı diye bakın.
0
ofelia
(21.05.25)
3 ayakkabı ise Okey. bavul doldurmak diyince daha büyük miktarlar sandım.
0
buenosdias
(21.05.25)
(6)

veteriner kedi muayene ücreti 1250 tl

aydonno
verdiği ilacın parası ayrı, sadece muayene ücreti olarak pahalı değil mi? konum istanbul
verdiği ilacın parası ayrı, sadece muayene ücreti olarak pahalı değil mi? konum istanbul
0
aydonno
(08.05.25)
taban-tavan fiyatlarını oda belirliyor, maalesef veteriner ücretleri genel olarak çok pahalı, bana şaşırtıcı gelmedi.
0
ofelia
(08.05.25)
www.ivho.org.tr
Oda tarifesine göre verebilecekleri en düşük ücret zaten 1250 lira.
0
kobuzchu kiz
(08.05.25)
Hic muayene ucreti alan vet duymadim. Benim hayvanim yok ama sahipli hayvana da alindigina sahit olmadim.

Cokmus 1250 lira da. Baska yer bak. Bunu bir vete ayrica sormustum. Sokak hayvani olunca mi almiyorsunuz demistim. Genel olarak almiyorum demisti.
0
Kittie
(08.05.25)
Eğer hiçbir işlem yapılmadıysa yüksek.
0
sibertenik
(09.05.25)
Bizim vet muayene ücreti almıyor hiç. Mesela aşıya götürdük, aşı yapmadan önce muayene de yapıyor dişlerine falan bakıyo, sadece aşının parasını alıyo. İlaç verecekse ilacn parasını alıyo. Konum ist
0
turuncu tonlarda
(09.05.25)
bizimkinden de hiç muayene parası almıyor. kilosuna kadar bakar. sadece aşılarının ücretini alıyor hatta tırnaklarını da ücretsiz kesiyorlar. bazen sırf tırnak kestirmek için götürüyoruz yine de ücret almıyorlar.
0
matilda
(09.05.25)
(3)

Şişme köpek?

ananiyimioguz
Bizimki erişkin oldu sanirim rahat durmuyor, tr de şundan nerede bulabilirim?https://a.aliexpress.com/_oBOmZHP
Bizimki erişkin oldu sanirim rahat durmuyor, tr de şundan nerede bulabilirim?

a.aliexpress.com
0
ananiyimioguz
(01.05.25)
kısırlaştırsana
0
ofelia
(02.05.25)
Ver bi yastık gerisine karışma
0
apocalipy
(02.05.25)
@ ofelia, henüz 6 aylık, 1 yaşında kiraz göz operasyonu yapılacak. O sırada kısırlaştırırız diye düşünüyorum hazır anestezi almışken.

@ apocalipy, oyuncak peluş köpek aldım ne ağzı yüzü kaldı ne bacağı... yerini de bilmiyor ama iş gördü sanırım evet.
0
🌸ananiyimioguz
(05.05.25)
(2)

Marmara Bölgesi Kamp Alanı

love my way
Biraz trajikomik ama uzun zamandır istediğim çadırı nihayet 6.2 İstanbul depreminden sonra deprem önlemi olarak aldık eşimle. Ama asıl sebebiyle de bol bol kullanma niyetindeyiz iki köpeğimizle birlikte. Sorun şu ki kamp alanı bilmiyoruz hiç. Önerileriniz çok makbule geçer. Sadece iki özel isteğimiz
Biraz trajikomik ama uzun zamandır istediğim çadırı nihayet 6.2 İstanbul depreminden sonra deprem önlemi olarak aldık eşimle. Ama asıl sebebiyle de bol bol kullanma niyetindeyiz iki köpeğimizle birlikte. Sorun şu ki kamp alanı bilmiyoruz hiç. Önerileriniz çok makbule geçer. Sadece iki özel isteğimiz var:

1) Deniz değil orman, yayla, çayır çimen tarzı yerler ilgimizi çekiyor.
2) Nihai amacımız doğanın içine, bakir ve sakin yerlere çadırı atmak da olsa şimdilik acemi olduğumuz için biraz deneyim kazanana kadar birkaç kere tesisli kamp alanlarında pratik yapmamız daha mantıklı olacak sanırım. Ama onun da mümkünse biraz daha sakin, daha az kalabalık, çadırlar arasında daha fazla mesafe olacak tarzda olanını arıyoruz. (Bunun için daha fazla yol gitmeyi kabul ediyoruz.) Ya da burada tesis yok ama başlangıç için kolay yer diyeceğiniz yerler varsa o da kabulümüz.

Duyuru'nun kampçı tayfasından güzel öneriler geleceğini düşünüyorum, şimdiden teşekkürler. :)
0
love my way
(28.04.25)
marmaraya en yakın kamp yaptığım yer yalova erikliydi. su kenarı güzel bir orman içi işletme. kamp yerinde telefon dahi çekmiyordu. benim gittiğim yıl yolu biraz sorunluydu ama bir kış ortası gitmiştik bu mevsimlerde iyi olur, kamp alanı da kendini geliştirmiştir diye umuyorum. doğası çok güzeldi, yakınlarında görülmesi gereken çok da güzel bi göl vardı adını unuttum şimdi ama mutlaka bulursunuz araştırırsanız.
0
ofelia
(28.04.25)
Kamp işinin acemisi olduğunuzu varsayıp cevaplıyorum.
1. İlk kamplara ne kadar hazırlıklı giderseniz gidin mutlaka bir şeyler unutulmuş olacaktır. Onun için kamping tercih edin.
2. Kamp işi dışarıdan göründüğü gibi değildir. Başlarım kampına deyip geceyarısı eve dönmek isteyebilirsiniz. İlk kamplar mümkün olduğunca eve yakın olsun.
3. Şöyle bir harita var.
www.google.com
4. Google'da kamp alanını bulup yorumları baştan sona mutlaka okuyun.
5. Hemen hemen bütün kamplar rezervasyon usulü çalışıyor. Habersiz, kapıya dayanmayın.
6. Kamp fiyatları artık otel fiyatlarıyla yarışır vaziyette. Ucuz tatil diye bir şey aklınıza gelmesin.
7. Kamp içindeki kantinler ya yetersiz ya çok pahalıdır. Onun için, 3 harfli markete yakın kamp tercih edin.
8. Nasıl alkol alındığını bilmeyen, gece boyu susmayan ve arıza çıkaran ayı popülasyonuna karşı özellikle hazırlıklı olun.
9. Orman yangınları gerekçe gösterilerek neredeyse bütün Türkiye'de vahşi doğa kampı yazın yasaklanıyor ve Jandarma bu konuda çok titiz. Haberiniz olsun.
10. Google'a kamp, kampçılık face yazarsanız bissürü kampçı grubu var. Face'de üye olursanız, çok güzel günlük haber paylaşımı ve kamplar hakkında yorumlar oluyor. Soru da sorabiliyorsunuz ve çok doyurucu cevaplar geliyor. Bilginiz olsun.
Aklıma gelenler bunlar. Umarım faydası olur.
0
Mirket
(29.04.25)
(4)

Kendinizle ilgili olumsuz inançlarınızı değiştirebildiniz mi?

psmstc
"Suçluyum. Zararlıyım. Kusurluyum." gibi temel olumsuz inançlardan bahsediyorum. Değiştirebildiyseniz nasıl yaptınız?
"Suçluyum. Zararlıyım. Kusurluyum." gibi temel olumsuz inançlardan bahsediyorum.

Değiştirebildiyseniz nasıl yaptınız?
0
psmstc
(17.04.25)
değiştirdim, psikolog sayesinde
0
ofelia
(17.04.25)
psikoloğum. deniyorum biraz törpülüyorum ama beynimde duruyor. olumsuz huylarım,düşünce tarzım var. bunları değiştirmek ve tamamen düzeltmek zor. düzeltmeye çalıştığım veya biraz törpülediğim olumsuz inançlarım var.
0
mikahakkinen
(17.04.25)
Değiştirebilmek tam anlamıyla mümkün değil önemli olan farkında olup müdahale edebilmek. 3 yıldır terapi alıyorum, kalıcı değişimler için hep tetikte olmalı diye tecrübe ettim.
0
ruhen hastayim ben
(17.04.25)
iyi hissetmek dr. david burns'un kitabı bu amaçta yöntem öğreten kanıtlanmış bir kitap
0
farifdemiryol
(17.04.25)
(10)

Bu aracın marka ve modeli ne olabilir?

seni tanıdığım güne lanet olsun
Zor biliyorum ama direksiyondan arabanın tüm özelliklerini sayan araba guruları belki bunu da bulabilir. :) https://ibb.co/Z6rpzmjK
Zor biliyorum ama direksiyondan arabanın tüm özelliklerini sayan araba guruları belki bunu da bulabilir. :)

ibb.co
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(17.04.25)
twitterda kachow grubuna at bulurlar
0
jelly bear
(17.04.25)
ben bulamam ama kesin bulurlar, kadran tuşları falan görünüyor.
0
ofelia
(17.04.25)
porsche panamera
0
testislerini timsaha kaptiran adam
(17.04.25)
orta konsolda analog saat var. tam bilmemek le beraber mercedes e serisi gibi
0
mikahakkinen
(17.04.25)
yüksek ihtimalle Porsche Panamera. Bu değilse bile bir Porsche.
0
orient blue
(17.04.25)
%100 Porsche ama hangi model bilemedim. 2018-2020 macan, cayenne hatta panamera da olabilir. yerden yüksek gibi geldi. macan ya da cayenne diyorum.
0
false pretension
(17.04.25)
panamera ya da cayenne +1
0
awlmi
(17.04.25)
porsche demeye gelmiştim ama geç kalmışım. hangi model bilemedim fazla karanlık.
0
scudman1
(17.04.25)
Büyük ihtimalle, Sport Chrono paketli bir Porsche 911 modeli (Carrera, S, GTS vs.) kokpitten birebir ayırt etmek çok zor; hepsi aynı gösterge düzenini kullanıyor.
0
kaptan memo
(17.04.25)
araç dizel
0
testislerini timsaha kaptiran adam
(17.04.25)
(2)

Şikayetvar sitesinde şikayet yazan birine nasıl ulaşabilirim?

anaphylacticshock
Merhaba, Şikayetvar.com sitesinde şikayet yazan birine çok acil ulaşmam lazım. Sadece adı görünüyor. Yazdığı şikayetin altına 2 tane yorum yazdım, görünce o bana ulaşsın diye ama adımı tam yazdığım için yorumlarım silindi. Kendisinin şikayet ettiği durumdan biz de mağduruz. Sorup, danışmak istedikle
Merhaba,

Şikayetvar.com sitesinde şikayet yazan birine çok acil ulaşmam lazım. Sadece adı görünüyor. Yazdığı şikayetin altına 2 tane yorum yazdım, görünce o bana ulaşsın diye ama adımı tam yazdığım için yorumlarım silindi.

Kendisinin şikayet ettiği durumdan biz de mağduruz. Sorup, danışmak istediklerim var.

Kendisine ulaşabilir miyim? Bunun bir yolu var mıdır?
0
anaphylacticshock
(10.03.25)
web sitesini arayabilirsiniz belki sizin iletişim bilginizi iletirler karşı tarafa, çünkü şikayetlerle ilgili de arayabiliyorlar insanları. beni bir keresinde aramışlardı, size dönüş oldu mu, probleminiz çözüldü mü vs şeklinde.
0
ofelia
(10.03.25)
Çok teşekkür ederim, hemen deniyorum.
0
🌸anaphylacticshock
(10.03.25)
(6)

Arabaniza kopek isedi mi

lapaz
İsediyse kopegi naptiniz?
İsediyse kopegi naptiniz?
0
lapaz
(06.03.25)
icini kastediyorsan isemedi. disini kastediyorsan hergun isiyorlar.
Dostum bu o hayvanin dogasinda var. Yani simdi gelip de kopege sinirlenmenin bir anlami yok. Eger arabanin icine aldiysan gerekli onlemleri almadan hata sende.
0
nuevo
(06.03.25)
bizimkine isemisti. oracikta kursuna dizdirmistik. sonra da arabayi kopekle beraber ucuruma yuvarlamistik. biraz masrafli ama efficient bir yontem.
0
buenosdias
(06.03.25)
koltuk vs. ise soru; kedi köpek idrarı için özel üretilmiş enzimatik koku ve leke gidericiler var, onlarla temizleyebilirsiniz koltukları eğer koku kalmasın isterseniz.

tekerlerime de her gün işiyorlar çünkü dişi köpeğim var.
0
ofelia
(06.03.25)
Tavşan işemişti benim koltuğa. Çok pis kokar o hayvanın da çişi.
0
Mirket
(06.03.25)
arkadaşlar koltuğa ne yaptınız diye sormuyor. köpeği soruyor.

benimkine de işemişti. oracıkta çükünü kesiverdim, aklı başına gelsin, bi daha işeyemesin.

arabayı da uçuruma yuvarlamadık. köpeğin gözünün önünde benzin döküp yaktık. çüksüz çüksüz oturup izledi. herhalde aklı başına gelmiştir.
0
kibritsuyu
(06.03.25)
köpek değil de kapalı otoparkta arabanın üzerine kedi çıkıyor, işiyor. sözde kapalı otopark var. açık otoparka koysam daha temiz kalır.
0
inheritance
(06.03.25)
(53)

Sevgiliyi kıyasa sokmak?

loch ness
Sevgilim yeni bir iş yerinde işe başladı , öncesinde çok rahat bir iş yerindeydi , geliş gidiş saatine , gün içinde izinlerine kimsenin karışmadığı bir yerdi. Şu an standart mesai düzeni olan bir yere geçti. İşten çıktığında yorgun argın markete gidip alışveriş yapıp evinin işlerini yapmaya geçiyor.
Sevgilim yeni bir iş yerinde işe başladı , öncesinde çok rahat bir iş yerindeydi , geliş gidiş saatine , gün içinde izinlerine kimsenin karışmadığı bir yerdi. Şu an standart mesai düzeni olan bir yere geçti.

İşten çıktığında yorgun argın markete gidip alışveriş yapıp evinin işlerini yapmaya geçiyor. Ve bu yorgunluğu sebebiyle akşam telefonda konuşurken , "Aslında Esra gibi olacaksın bu hayatta ya, bak kız manitasına evini aldırdı arabasını aldırdı ne güzel rahatı yerinde" gibi bir cümle kurdu.

- Esra dediği , kendisinden yaşça çok büyük evli ve çocuklu , tipsiz mi tipsiz bir adamla dost hayatı yaşıyor. Adam boşanmaya çalışıp da boşanamayan , bir ticaret şirketinin batış sürecinde sahte çekler tanzim eden , garip garip işlerle zamanında çok sağlam para kazanmış , şimdi ise 1 ev 1 araba alacak parayı anca toparlayabilmiş peşinde tefecilerin dolaştığı biri. benim ise maddi olanaklarım güzel, ancak birine ev araba alacak bir param da yok açıkçası.

* Ben bu cümle üzerine inanılmaz gerildim , onun gibi olmak istiyorsan ol o zaman dedim, çalışıp kendi paranı kazanmayı ailene bakmayı , çekici bulduğun ve akran seviyesinde bir sevgili ile olmayı seçen sensin , dışarıda iliğini kemiğini sıyırabileceğin tonla adam var dedim, çok kızdım.

- bunun üzerine up uzun bir mesajla , yiyici bir tip olmadığını şaka maksatlı söylediği şeyi abarttığımı , kimseye muhtaç olmadığını ve benden hiçbir maddi beklentisi olmadığını vs. vs. söyleyerek beni her yerden silip engelledi. 1 yıllık ilişkiydi evlilik düşünüyorduk , böyle bir saygısızlığa sert bir karşılık vermemin son derece doğal olduğunu düşünüyorum. elin yaşlı başlı evli çocuklu dolandırıcısıyla maddi sağlayıcılık konusunda kıyaslanmak çok zoruma gitti.

bilmiyorum, sizler neler düşünürsünüz. böyle bir durum yaşasaydınız sizler neler yapar ne tepkiler verirdiniz?
0
loch ness
(19.02.25)
yiyici ve para avcısı bir kız asla ve asla bir gün dahi anlattığın şartlarda çalışmaz.
kız yorgunluktan bir isyan neticesinde espri yapmış abartmışsın sen de.
0
kaptan maydanoz
(19.02.25)
Kız yorgunluktan dert yanmış bazen çok bunalınca böyle şeyler denir, üstüne alınmayıp geçseydin
0
grimavi
(19.02.25)
sevgilime de istediğim gibi şaka yapamayacaksam, şakayla karışık söylenemeyeceksem yere batsın öyle ilişki..
0
benaslinda
(19.02.25)
ne kıyası allah aşkına ya. hassas erkekliğiniz niye her şeyi böyle abartıyor. kız şaka yapmış. asıl saygısızlığı ve gereksiz ithamları sen yapmışsın. o da hak ettiğin cevabı net bir şekilde vermiş. kızın eine sağlık diyorum, kızı allah kurtarmış diyorum.
0
derbeder ve süklüm
(19.02.25)
gerçekten şaka yapmış olma ihtimali var ya, bu ne hızlı celallenmedir böyle?

ben de eşime geyiğini yapıyorum bazen, yorulduğum zaman kurtar beni bu hayattan, pembe şişme montumu giyerek sabahları işe değil pilatese gitmek istiyorum diyorum. ya da aklıma yeni iş fikri gelince, çok param olunca sana şunu alıcam, bunu alıcam, hangi arabayı istersin diye geyik yapıyorum.
0
ofelia
(19.02.25)
@ofelia böyle geyikleri biz de yapıyoruz , hatta konu geyik değil, çalışma ben sana bakayım da diyorum ciddi ciddi.

denkleme başka bir erkekle olan arkadaşa özenmek girince , bu "şaka" en azından sevgiliye yapılmamalıydı diye düşünüyorum.
0
🌸loch ness
(19.02.25)
Şakasına/dert yanışına gereksiz yükselmişsiniz ve kız da onu ciddi ciddi yiyici bir konuma koyacak biri olduğunuzu görünce de engeli basmış olarak algıladım.
0
awlmi
(19.02.25)
ya hala özenmek diyorsun. konu ne o arkadaşı ne de erkek. kimseye özendiği falan yok. o hayatı seçesi olan kız özenmekle kalmaz bizzat onu yaşardı. sanıldığı gibi zor falan değil ne öyle bir kadın olmak ne de paralı erkek bulup yolmak. yorulduğu için geyik yapmış işte kız ama bir de trip yemiş.

ben de bazen şeyma subaşı gibi olanlar mutlu oluyor vallahi, bu hayatta öyle olmak lazımdı esprisi yapıyorum. sevgilim sen metres mi olmak istiyorsun, beni acunla nasıl kıyaslarsın diye yükselseydi alıngan kişiliği ve kırılgan erkekliği ile onu yalnız bırakıp hayatından çıkardım.
0
derbeder ve süklüm
(19.02.25)
@awlmi aslında bu konunun geçmişi de var , bu bu konudaki ilk kavgamız değil , mesela yine benzer pozisyonda "aradaki farkı maddiyatla kapatan" bir erkek örneği vardı önümüzde, arkadaşının bu saçma ilişkiden aldığı hediyeleri örnek gösterip bak bak neleri düşünüyor neler neler alıyor insanlar demişti , ben de bir sürü para harcıyorum ilişkimiz için, hiçbir özel günü boş geçmiyorum , her ay on binlerce lira restoran faturası ödüyorum , özel günleri asla boş geçmem hediyesiz çiçeksiz bırakmam , kapıdan alır kapıya bırakırım. "gör gör neler var" tavrını hak etmiyorum ve ikide bir karşıma çıkıyor.
0
🌸loch ness
(19.02.25)
Allah kızı kurtarmış +1

Farkında mısın bilmiyorum ama epey yorucu bir insan profilisiniz. Her cümleden binbir farklı anlam çıkarıp kafasında hikaye yazanlar hem kendini hem karşısındakini yiyor.
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(19.02.25)
Bu nasıl alınganlık, nasıl abartmak, ne kıyası allaseniz?
"Doğru söylüyorsun hayatım ama bir ayağı çukurda birini bulmak lazım, sonra ikimiz de rahat ederiz ehe ehe" diye cevap verilecek şeye ne olay çıkarmışsınız.

İmza: Kocasına "bir Arap şeyhi bulsak iyiydi, bak kadın ne güzel yaşıyor" dediği halde hâlâ evli olan kadın.
0
kobuzchu kiz
(19.02.25)
Kusura bakmayın ama olay tamamen anlattığıniz gibiyse kız arkadaşınız %100 haklı.

Yorgunluktan şaka yapmış, gereksiz alınganlık göstermissiniz. Her olayı kisisellestirmemek gerekiyor. Zaten sizi kiyasliyor olsa, ne bileyim öyle bir adamla birlikte olmak istiyor olsa; olurdu. Üstelik insan bir yılda karşıdakinin maddiyata değer verip vermediğini anlardiniz. Ozenmek değil yaptığı, şaka yapmak ve dert yanmak.

Velhasıl biri bana bir tepki verse, ben de ayrılırdim.
0
fraise
(19.02.25)
aranizda ciddi iletisim sorunu var sanki? su hisleri birisiyle oturup sakince konusamiyorsaniz sadece bu kadinla degil, kimseyle evlilik dusunmeyin. daha ne sorunlar cikacak yasamda karsiniza, bunda bu kadar iletisim sorunu yasiyorsaniz, nasil daha iyi iletisim kurabilirim diye sorun kendinize. suclu sucsuz aramayin. kendinize bakin. neden gerildiginizi ve kiyaslandiginizi dusundugunuzu konusmayi beceremiyorsunuz? bunu bu iliskide cozemezseniz diger iliskilerinizde karsiniza cikacak zaten.
0
kassiopeia
(19.02.25)
Kimse silip engellemek kısmına takılmamış, bu çocukça hareket bile ayrılmak için haklı bir sebep. Haklı olan erkek tarafı. Şaka da olsa söylenmeyecek şeyler vardır.
0
olaylar olaylar
(19.02.25)
İlişkin 1 aylık olsaydı bu sitedeki birinin fake'i sanırdım. Bu kadar hayata giris-101 birilerine sık rastlanmiyor

Şaka yapmış ve hatta cevap olarak "var öyle gold diggerlar, herkes benim sevgilim gibi onurlu değil" tarzı dönüşler bekliyordu muhtemelen. Bunun hesabini yapmamistir ama yine de aşağı yukarı bu tarz bir şey duyacagini düşünmüştür. Nerden bilsin karsisinda sheldon cooper olduğunu xd
0
abuzer
(19.02.25)
Yani bana da şaka yapmış gibi geldi. Gereksiz alınganlık olmuş diye düşünüyorum ama şaka olduğuna dair açıklamanın uzun olması ve açıklama sonrası hemen her yerden silinmesi eksik bilgi var gibi hissettiriyor. Yani gerçekten böyle demiş olsaydı haklıydın ama şaka gibi gözüküyor.

Hatta bunun üzerine sen de aynı seviyeye inip "o da yatakta iyi demek ki, öyle olunca dökmüş adam parayı" gibi bir şekilde cevap verebilirdin. İlki espri ise senin ona alınmaman gerektiği gibi, onun da buna alınmaması gerekirdi. İstediği espriyi yapabildiği gibi, espriyi de kaldırabilen 2 çift tanıyorum. Çevremde görece mutlu olan 3 çiften ikisi onlar zaten. Alınganlığa gerek yok. Gereksiz gerildiysen o, şaka değildi ama şimdi kıvırıyorsa sen kurtulmuşsun. Günün sonunda o uyum yokmuş zaten. Boşverin.
0
nawar
(19.02.25)
Simdi sevgilinin seni her yerden silip engellemesine kadar olan surec baska sevgilinin seni engellemesi baska konular. En bastaki kavgada sen gereksiz alinganlik yapmissin ama bu sevgilinin seni engelelemesini hakli cikartmaz.ilk kisimda sevgilin hakli ama sonuc kisminda gereksiz tepki vermis.Sevgilin haksiz.

Ben olsam ota boka engelleyen kisinin ustune gitmezdim.Herkes alindigi konuda gemileri yakacaksa hayat bu kadar stresi cekmeye gelmez.Agzimizdan her cikan seyi sarraf tartisiyla tartarak mi yasayacagiz.Yolla gitsin
0
turkuaz
(19.02.25)
Bence sen haklısın, her şeyin şakası olmaz. Sen kız tarafı olsaydın ve kıyaslansaydın şu an herkes seni haklı buluyor olurdu.

1 yıllık ilişkinin bitmesi için bence yeterli bi sebep. Kadir kıymet bilenlere denk gelirsin umarım.
0
antihero
(19.02.25)
Ve ayrıca, "kız manitasina evini aldirdi arabasını aldirdi" diye anlatmış. Nasıl seni kıyasa sokmuş oluyor? Kendini kıyasa sokmus deriz max. Seni kıyasa sokmasi için Esra nin sevgilisini övmüş olmasi gerekirdi. Burada Esra'yi yermis sadece
0
abuzer
(19.02.25)
Tam context gerekli ama yine de oyle cat engeli bastiysa kurtulmussun. Kendine yemek ismarla. Ayrica basliktaki zengin oglan bulurduculara katilmiyorum. Basar gecer o elemanlar.
0
lapaz
(19.02.25)
@nawar+1

böyle durumda aynı seviyede bir karşılık vermek en doğrusu. biz sizi tanımadığımız ve karaketerlerinizi bilmediğimiz için ne desek boş bence. ben şahsen çok sallamazdım böyle bir şeyi ama contexte ve aradaki muhabbete bağlı.
0
synesthesia
(19.02.25)
kiz arkadasin saka yapmis. sen de kompleksli bir fakir oldugundan alinmissin.

benim böyle bir sey aklimda bile kalmazdi. harbiden esra gibi olmak lazim der güler gecerdim. ya da sakayla karisik o adam seni de alir sen de bana bakarsin falan derdim.

kizin sakasini anlamayip yiyici dersen o da seni engeller. yiyici olsa seninle takilmaz zaten.
0
sonsuz
(19.02.25)
(yanıtları okumadım) evlilik düşündüğün “sevgili”n böyle bi şeyde seni silip her yerden engelliyorsa -ki tamamen sen haklısın, ayrılmakla çok iyi yapmış, kurtulmuşsun. hatta bence yedekte biri vardı ve onunla denemek için birden bu şekilde bitirdi. 1 yılınız birlikte geçmiş, insanların hiç saygısı yok ve bu şekilde bitiriyorlar ya. rezillik. o şaka (!) yapmışsa sen de duygularını ifade etmişsin ve buna hakkın var, ilişkiler böyle bi şey. ama 1 yıl hiçbir şey mi anlamadın da bu insanla birlikte oldun? sugar daddy şakası ile ilgili değil bu yorumum, ilişkiyi bitirme saygısızlığıyla alakalı. birkaç hafta/ay sonra tekrar denemek isterse kabul etmemelisin.
0
deartheodosia
(19.02.25)
şimdi yanıtların bir kısmını okudum da erkek tarafı da şey desin o zaman “hayat şu erkeğe güzel ya, memeleri kocaman sevgilisi var, öylesini bulacaksın aslında”. bazı şakalar yapılmaz, yapılmamalı. densizlik.
0
deartheodosia
(19.02.25)
Senin ilişkinin hatası bu kardeşim "özel günleri asla boş geçmem hediyesiz çiçeksiz bırakmam , kapıdan alır kapıya bırakırım"
İyi davranmayacaksin. Kesinlikle hak etmiyorlar. Neden? Çünkü gelip karşına sana öyle karaktersiz adamı örnek verebiliyor. Bir kere dedi mi sevgilim es geçmez, ilgilenir, ilişkimize özen verir diye? Hiç sanmıyorum. Bunların doğası bu. Bana sorarsan da kesinlikle mesaj atma. Mesaj atıp da geri adım atarsa kendisi şayet o zaman uzatma ve barış. Fakat özür dileme.
0
tahirkemalbozoglu
(19.02.25)
Oley mevzu var.

Farklı farklı cevaplarım olacak.

1. Kız şaka da olsa, seni yoklamış. Test etmiş. Sen teste düşmüşsün. Gülüp geçmen, sen de yap hayatım tutan mı var diyip gülmen gerekirdi.

2. Sen fazladan parlayarak, kendini özgüvensiz bir konuma düşürmüşsün. Kıza istediğini vermişsin.

3. Ama: bir erkeğe şaka bile olsa bu tip muhabbetlerin yapılmasını İĞRENÇ buluyorum. Bunu söylemeden edemem. Bir kadının bir erkeğe başka kadınların maddi refahı hakkında güya şaka yollu bile takılması iğrenç. Birinci maddeye dönüyorum, kız arkadaşın içten içe bunu dert ediyormuş. Şaka yaptım diyip yüzüne söylemiş.

4. Evlenmeyi düşünen insan böyle bir muhabbet sonrası heryerde silip engellemez. 15 yaşında değilse. Üst maddelere atıfta bulunaraktan, kızın aslında içten içe niyeti buydu belki de.

5. Sen kız ARKADAŞINA "ahmetin de sevgilisinin fiziği mükemmel ya, ahmet çok şanslı" deseydin,
YA DA

Mehmeti sevgilisi evde hep jartiyerl dolaşıyor muş, sen ayıcıklı pijama giyiyorsun.. Deseydin, başına gelmeyen kalmazdı.

Eğer sen bunları deseydin, sana da İĞRENÇ derdim.

Dolayısıyla, bazı konular hassastır, şaka yollu da olsa BENCE söylenmemeli. Söyleyen insan ya bilerek yapıyordur, ya da gerçekten çok düşük zejalıdır, ne konuşacağını bilmiyordur. Kız arkadaşın, zihninin arkasına gömdüğü bazı şeyleri güya şaka yaptım diyip seni yoklamış. Sen de düşmüşsün.

Bence günün sonunda, senin için iyi olmuş. Bugün bunu diyen, yarın "ayşenin kocası 45 dk aralıksız yapıyormuş" da diyebilir. Ama hemen arkasından "ay benim canım yanar zaten istemem" der. Halbuki olay bambaşka.
0
sorularimicinfeykhesap
(19.02.25)
valla sevgilinin seni engellemesini haklı çıkarmaz diyenlere şaşırdım, farkında mısın bilmiyorum kız zaten senin sevgilin değil artık. kız senden ayrılmış. daha fazla muhatap olmamak için de engellemiş. jilet gibi kesip atmış ilişkiyi.

ha kıyas konusuna gelince, duyuruyu senden tarafa olacak şekilde önyargıyla okumaya başladım çünkü kıyası hiç sevmem ama ortada kıyas göremedim. kızın dediklerine şunları söyleyebilecek mentaldeysen muhtemelen hayatta bir şeyler sana tak etmiş, dolmuşsun ve hıncını kızdan çıkarmışsın. bana bu izlenimi verdi.

sevgilime nazlansam o da çalışıp kendi paramı kazandığım ayaklarımın üstünde duran biri olduğum halde gold digger muamelesi yapsa ben de aynı şekilde kestirip atar hadi yallah derdim. o saatten sonra ayrılalım zart zurt diye açıklama yapmaya konuşmaya falan gerek yok. 1 yıldır sevgilini tanıyamadıysan, bir lafla bu kadar büyük anlamları çıkarabildiysen kız ne anlatsın?
0
Mossy
(19.02.25)
Abi sen haklısın, buradaki bazı duyurucular yaşadıkları dünyaya yabancılar.

Çevirelim abi tarafları. Sen kıza dedin ki "ufff bu hayatta Bora gibi olacaksın tek gecelik yaşayacaksın, rahatı yerinde adamın karı dırdırı çekmiyor" veya "bora gibi olacaksın vücudu şöyle böyle olanla takılacaksın yoksa göz zevkin kalmaz" gibi laflar söylenir mi? Ama kadın geliyor istediği gibi kıyaslıyor, laf sokuyor duyurucular kızı tutuyor. Bu konuda rahatsız olmakta haklısın.

Esprisine espri ile karşılık verebilirdin ama senin karakterin veya o anki modun buna müsait değilmiş. Bu yüzden seni suçlayamayız. Ben de ne diyon ulan deve der ayrılık yoluna girerdim. Zaten kadınların şu ben kimseye muhtaç değilimmmm lafı kadar boş bir laf yok. Bu lafı diyorsan muhtaçsın. Olan bir şeyi dillendirmeye gerek yok.
0
Shepard
(19.02.25)
Kadın kişisi şakanın .okunu çıkarmış.
Erkek kişisi ayıplamanın .okunu çıkarmış.
Sonra kadın kişisi .ıçtık birlikte, sıvama işini de ben yapayım demiş.

Yalnız bu tip duyurularda cinsiyete göre haklı tespiti konusu gerçekten var.
0
Mirket
(19.02.25)
Ben de ayrılırdim diyenlere inanma da napiyorsan yap.
0
sonsuz
(19.02.25)
@mossiy bu mentale gelmemde önceki kıyasların ve kıymet bilmezliklerin de birikimi var. En yakın örneği vereyim , sevgililer günü sabah kahvesini paket yaptırıp götürüyorum, pastasını alıyorum , çiçek söylüyorum , çiçekler kötü geliyor , gidip yenisini güzelini alıp getiriyorum ,en güzelinden mekanı ayarlıyorum kapıdan alıp mekana götürüıyorum , ama aynı gün şirketten bir çocuğa getirden kutu kola çikolata vs söylemiş sevgilisi, vayyyy bize böyle şeyler yapılmıyor işte diye bunun muhabbeti sitemi dönüyor. Sürekli bir yok sayılma , sürekli bir kıyas… Konu ev araba aldırmaya kadar gelince eeeeeh sikerler artık modu açıldı bende de maalesef.
0
🌸loch ness
(19.02.25)
duyurunu okuyunca geçmiş duyurularına baktım ve girişi şöyle olan bir duyurun var:
"kız arkadaşımla yaklaşık 4 aydır birlikteyiz. Sosyo ekonomik olarak benim çok altımda bir pozisyonda , ancak bana maddi olarak hiç yük olmamaya çabalıyor. pahalı aktivitelere gitmek istemiyor , 3 defadan birinde hesabı ödüyor. evime hep elinde alışveriş poşetleriyle geliyor, tatil masraflarını kendisi ödüyor vs. vs. yiyici bir tip değil kısacası."

buradan son yazdıklarına nasıl gelinebildi. bir de burada bile kızı ilk yiyici olup olmamasıyla ve ekonomik durumuyla değerlendirmen gözüme çarptı. tabii şu son söylediklerin, takdir edilmemek bir erkek için ilişkide en nahoş şey oluyor o konuda haklısın. yalnız karşı taraf da ben yiyici değilim deyip engellediyse demek ki aranızda bu konu hep bir sorunmuş. karşılıklı takdir görmeme hissi olabilir şu son yazdıklarını da değerlendirerek.
0
Mossy
(19.02.25)
Ben şimdiye kadar hiç bir kadının haklı olduğu bir konuda pılını pirtsini toplayıp, arkasını dönüp gittiğine şahit olmadım. Buradan bile kadının haksız olduğu belli.

Burada çoğu arkadaş söz konusu erkek olunca yanlı cevap veriyor, bu net. Hakkaniyetli cevap vermiyorlar bilinçli olarak. Böyle bir laf söylenmez. Bunun mazisi vardır. Dolar dolar dolar ve artık taşar. En son da bu hanım ablamız bu lafla tasirmis. Bazı şeylerin kapısını aralamamak lazım. Aralarsan sürekli giren çıkan olur. Kimine göre bu kapı kiyastir Kimine göre ne var ya şakadır. Abla bu kapıyı asindirmis. Şimdi iç çektiği ve özendiği birisini bulsun, bulabilirse.
0
dedeminhirkasi
(20.02.25)
@mossiy ben kimseye yiyici demedim ve ben yine öyle bir imada bulunmadım ki , öyle olmak lazımsa öyle ol’a getirdim , konu benimle ilgili değildi , ama ben senden maddi bir şey beklemiyorum’a getirildi , bu da çok garip geliyor işte.
0
🌸loch ness
(20.02.25)
Niye garip?

Ya en iyisi akpli olup ihale kovalamak vs diye saka yapmiyor musunuz hic? Kizim dedigi de öyle bir sey
0
sonsuz
(20.02.25)
kız şaka yapmış. baya baya şaka. biz eski sevgilimle yapıyorduk böyle şaka. parasını beraber yeriz falan diyorduk. ben yaşlı bi zengin adam bulurmuşum falan, o da alman bir kadın bulurmuş falan gibi saçma şakalar ama gülerdik geçerdik.

şimdi de kızlarla şakalaşıyoruz bir habibi bulsak keşke diye. ama ister miyiz gerçekten? hayır. şimdi istesek ayak fotosuyla, çorapla falan neler neler kazanırız ama bizlik değil. şakasını yapmak komik ve stres attırıcı.

çok abartmışsınız ve kızı golddigger olmakla suçlamışsınız. gerçekten öyle bir hayat istese sizle takılmazdı zaten.
0
art cat chocolate
(20.02.25)
Tekrar eden bir şakaya önceden tepki verildiği halde yine maruz kalınıyorsa o şaka değildir artık. Gör bak neler var deniyorsa kıyaslandığını düşünmek kaçınılmaz.
0
beetlejuice
(20.02.25)
kız iyi yapmış bu kadar narin olmayın erkekler
0
Hallegadola
(20.02.25)
Valla ilişkinizin dinamiklerine ve daha önce bu tarz şakalar yapip yapmadiginiza göre değişir. Benim için oldukça yersiz ve rahatsızedici. Ayrıca "bulamadık bir Arap şeyhi, zengin bir yaşlı ile direkt Esra'nin sevgilisi arasında fark var bence. İkincisi direkt kiyas ve hayiflanma içeriyor bence.
0
Amaranta ursula
(20.02.25)
karşı taraf şaka yapmış o kadar büyütmeye gerek yoktu +1

fakat ciddi düşündüğünüz ilişkideki kişi sizi bu olaydan sonra her yerden engellediyse bi hayır vardı diyip yol vermeniz faydalı olur.
0
nuisance2
(20.02.25)
@nuisance2 *benim sohbet arasında başka erkekler ile kıyas ve özenme içeren ifadelere acayip gıcık olduğum ve sinirlendiğim bilinen bir şeydi aramızda.

bunu bir çok konuda yapıyor ve dikkat etmiyordu. konu sadece maddiyat değil. mesela , arkadaşım ayşe'nin eşi duştan sonra onun saçlarını tarıyormuş , sen de yapsana bana diyor , ben de diyorum ki ; "kızım al tarağı , ver elime , sevgilim saçlarımı taramanı istiyıorum de bana" diyorum , elin adamının ne yaptığını niye konuşuyoruz biz diyorum.

tam olarak anlatamıyor muyum , yoksa o mu anlamıyor , özendiği şeyler olsa bile bunu açık birer özneyere işaret ederek konuşmak çirkin görünüyor, rahatsız oluyorum.

- şaka kaldıramayan bir insan değilim , günü gelir şakadan ana bacı sövdüğü anlar da olur , güler geçeriz ve çok sık şakalaşırız biz. ama yorgun ve hayata sitem eder bir tondaydı sesi , şakalaşır gibi bir halimiz yok gibiydi. tam olarak bilemem tabi.
0
🌸loch ness
(20.02.25)
Duyurunun tüm cevaplarıyla birlikte hepsini okudum. Okuduklarıma göre son tahlilde sen haklısın gibi görünüyor. Kadir kıymet bilmiyor gibi bir hali var. Belki de eksikliğini hissettiği veya kızgınlık duyduğu şey daha farklı ama acısını sizden çıkartmak istiyor olabilir.
Söylediğiniz gibi davranıyorsanız ve buna rağmen ofise gelen dandik kutuya yükselen biriyse sizinle başka problemi vardır. Lütfen bu örneğe bakıp bir sonraki ilişkinizde böyle düşünceli olmak yaramıyor gibi saçma düşünceye kapılmayın. Değer verdiğinizi gösterdiğinizde kendi değerini bilen biriyle beraberseniz mutlu bir ilişkiniz olur.
0
Kediyi üzdün
(20.02.25)
valla ben yorum yaptim ama, su asagida copy paste yaptim, dediginiz hakkaten boyle mi oldu?
yani eger gercekten bu olay olduysa, ciddi olarak soruyorum, sordunuz mu neden boyle bir seyin lafini yaptigini? yani hakkaten karsiniza alip konustunuz mu? ben cevabini cok merak ettim. cok enteresan geldi. bu olay yasandiysa kafasindan gecenleri ve ruh halini cok merak ettim. Bu saka yapmaktan baska bir sey cunku.

"En yakın örneği vereyim , sevgililer günü sabah kahvesini paket yaptırıp götürüyorum, pastasını alıyorum , çiçek söylüyorum , çiçekler kötü geliyor , gidip yenisini güzelini alıp getiriyorum ,en güzelinden mekanı ayarlıyorum kapıdan alıp mekana götürüıyorum , ama aynı gün şirketten bir çocuğa getirden kutu kola çikolata vs söylemiş sevgilisi, vayyyy bize böyle şeyler yapılmıyor işte diye bunun muhabbeti sitemi dönüyor."
0
kassiopeia
(20.02.25)
@kassiopeia sormadım , çünkü ortamda başkaları da vardı ve sevgili olduğumuz bilinmiyordu, böyle ortaya sitem eder gibi dalga da geçer gibi , bizim de adresimiz biliniyor ama böyle şeyler gönderen olmadı 1 senedir gibi bir söylenmesi oldu. bu hikayede hediyeyi gönderen kadın tarafı olduğu halde üstelik :) ben de umursamadım gülüp geçtim, bana da kız arkadaşım göndermez mesela böyle şeyler dedim, şanslısın dedim çocuğa.

- bir örnek daha vereyim ki konunun genel bir şükürsüzlük hali olduğu anlaşılsın, şehrin en pahalı restoranlarındna birine rezervasyon yaptırıyorum, ben o kalibrede bir yere gitmemişim o güne kadar mesela. Cam kenarı olsun masamız diyorum. sonra mekana gidiyoruz bir de bakıyoruz ki cam kenarının ötesinde mekanın terası da var ve terasta da masalar var, yani manzaraya sıfır pozisyonda değiliz , sigara içilebilen bir yerde de değiliz. - kızın tepkisi şu "yapacağın işi sikeyim senin" , sözde argo şakalaşıyor , ama emek vakit ve para harcayan bir insana daha saygılı davranılmalı diye düşünüyorum.
0
🌸loch ness
(20.02.25)
birlikteyken "benden bir beklentisi yok". tekmeyi yiyince "memnuniyetsiz" olmus kizcagiz.
0
sonsuz
(20.02.25)
@sonsuz benden bir beklentisi olmadı , pahalı bir hediye istemedi , beni şuraya götür vs. hiçbiri yok. hiç olmadı. ama yaptıklarımın kıymeti de bilinmedi bunu ilişki içinde kendisine de defalarca dile getirmiştim, değişen bir söylemim yok ki.
0
🌸loch ness
(20.02.25)
Sen burdaki erkek düşmanlarına bakma bunlara kalsa bir kaşık suda boğarlar adamı.

Şaka yapmışmış komiksiniz. Sonuna kadar haklısınız Kızların %80 i para gözdür. para için her şeyi yaparlar.
0
respect
(20.02.25)
Böyle şaka olmaz. Bu kıyas da değil, düpedüz terbiyesizlik. Hem kendini hem de seni aşağılayan bir perspektiften geliyor. Sadece kıyas olsa, iyiyle kıyaslanmak rekabet getirir, erkeği güçlendirir. Bu ise tam tersi.
0
osssy
(20.02.25)
Bence hakli haksiz konusunu tartismak su an gereksiz cunku hanimefendi olay sonunda sizi silip engellemis.Buradaki konu heryerden engelleyip silmek olculu bir tepki midir?
Hakli/haksiz kisminda takilip kalmak gereksiz enerji kaybi
0
turkuaz
(20.02.25)
aranizdaki iliskinin gizli oldugu bir ortamda "bize de yapan yok" minvalli bir konusma olabilir, bence sorun degil. ama asil sorun sizin bir sekilde yetememeniz. ben olsam alir karsima sakince sorardim, ben sana neden yetemiyorum, sen beni neden yetersiz hissetiriyorsun, diye. sorun bence.

ayrica "Değer verdiğinizi gösterdiğinizde kendi değerini bilen biriyle beraberseniz mutlu bir ilişkiniz olur." +1
0
65 derece
(20.02.25)
restoranda yer ayarlıyorsun ve kadın en güzel yeri bilip ayarlayamadığın için “yapacağın işi …yim” diyor ve sen bu şakasını “kabul ediyorsun”.
0
deartheodosia
(24.02.25)
abi gecmis olsun kurtulmussun. kizi uzaktan takip etme haber alma sansin varsa eger bi bak. kesin baska aday vardi, onu deniyor.

tamam senin gulup gecmen lazimdi da. engellemek ne demek? tum iletisimi sana soz hakki birakmadan kapatmis. bu hic bi sekilde normal degil
0
foster
(24.02.25)
@foster olabilirdi belki ama benim tarzım pek ekere kekere tarzı değil , hani ben tutup desem ki "hayatım onun da manitası yatakta iyi değilmiş ehü ehü" falan, yemin ediyorum o anki silik hallerim gözümün önüne gelir ve gece uykumdan uyanır kendimden utanırım. bana her konuyu dalgaya almak daha özgüvensizce geliyor, mecburmuşum da yapmışım gibi :)
0
🌸loch ness
(24.02.25)
(1)

adıma açılmış sahte facebook hesabı

lvega
merhabalar,benim adıma ta 2013'te, ben ortaokuldayken açılmış bir facebook hesabı var. ben bu hesabı facebook'a birkaç kez şikayet ettim ve bir form da doldurdum o kişinin ben olmadığına dair, kimlik yolladım filan ve "Şikayet ettiğiniz profili inceledik ve Topluluk Standartlarımıza aykırı olmadığın
merhabalar,
benim adıma ta 2013'te, ben ortaokuldayken açılmış bir facebook hesabı var. ben bu hesabı facebook'a birkaç kez şikayet ettim ve bir form da doldurdum o kişinin ben olmadığına dair, kimlik yolladım filan ve "Şikayet ettiğiniz profili inceledik ve Topluluk Standartlarımıza aykırı olmadığını tespit ettik." dönüşünü aldım hepsinde. bu hesabı kapatmak için yapabileceğim bir şey var mı? ismimi arama motorlarına yazdığımda bu hesabın çıkmasını istemiyorum, paylaştığı şeyler çok garip.
0
lvega
(03.02.25)
eskiden böyle sahte hesapları kapattırmak için şikayet sayısını yükseltmeye çalışır, eşimize dostumuza da şikayet ettirirdik. belki işe yarayabilir
0
ofelia
(03.02.25)
(8)

Keratin bakımı mı perma mı?

passione
Merhaba. Saçlarım ince telli ve çok çabuk yağlanan bir yapıya sahip. Kabarıyor ve elektriklenmeye müsait. Ben de sık sık düzleştirici ya da wag maşa kullanıyorum, yağlandığı için de sık sık kuru şampuan kullanmak zorunda kalıyorum. Saçlarım bu süreçte çok yıprandı ve kırıklarım da arttı. Bu yüzden
Merhaba. Saçlarım ince telli ve çok çabuk yağlanan bir yapıya sahip. Kabarıyor ve elektriklenmeye müsait. Ben de sık sık düzleştirici ya da wag maşa kullanıyorum, yağlandığı için de sık sık kuru şampuan kullanmak zorunda kalıyorum. Saçlarım bu süreçte çok yıprandı ve kırıklarım da arttı.
Bu yüzden keratin bakımı ve saç botoksu denilen uygulamaları araştırmaya başladım. Keratin bakımı kalıcı düzlük ( 3 4 ay) sağlarken , saç botoksu kabarık ve elektriklenmeli alıp saçı daha sakin yapıyor.
Sizce bu saç yapısı için bu uygulamalar mantıklı mı ya da hangisi mantıklı?

Bir de bugün bir kuaför bu saç yapısına permanın uygun olacağını, saçı kuruttuğu için yağlandırmayı geciktireceğini ve ince telli olduğu için saçı daha hacimli göstereceğini söyledi.

Sizce hangi uygulama bu saç yapısı için uygun olur? Şimdiden teşekkürler.
0
passione
(30.01.25)
Yıpranmış saça daha da yıpratıcı perma uygulaması ne kadar sağlıklı olur bilemedim. Tabii burada yıpranmışlığın derecesini siz daha iyi bilirsiniz, ama ben yaptırmazdım. Saçınız o kimyasal maddeleri kaldırabilecek güçte mi, sonra kopmalar yaşamayın. Biraz daha araştırın eğer o kadar da yıpranık değilse permanın hem kullanımı ve bakımı rahat ayrıca görünüşü de güzel bir seçenek. Diğerleri hakkında hiçbir bilgim yok.
0
kucukne
(30.01.25)
keratin bakımı çokça yaptırdım hatta kendim de yaptığım oldu, istediği kadar doğal içerik falan densin inanılmaz zararlı bir kimyasal içeriği var. uygulanırken gözleriniz yanıyor, çok solursanız rahatsız oluyorsunuz falan öyle lanet bi şey. bakım için yapılacak nane değil bence. öyle bi içerik saça bakamaz yani. perma da aynı. botoksu bilmiyorum ama bence o da pek masum değildir. bilmiyorum işinizden dolayı mı şekillendirmeniz gerekiyor ama ben artık saça daha az eziyet eden şekilde takılıyorum. benim de kabaran ve elektriklenen uzun saçlarım var. bakım ürünlerine yöneldim, saç yağı, maskesi, sıvı saç kremi falan, kendi kendine biraz kuruduktan sonra hafif nemli haliyle örgü yapıyorum. örgülü hali de hoşuma gidiyor açınca da hoşuma gidiyor. bu tarz modeller denemek istersiniz belki; örgü, balık sırtı, kılçık, ters örgü vs.
0
ofelia
(30.01.25)
bahsettiğin saça perma yapalım diyen kuaföre bir daha gitme çok ciddiyim.
keratin yaptırabilirsin ama her saça iyi gelmeyebiliyor. benim de saçlarım ince telli ve boyadan çok yıpranmış durumdaydı sonra keratin yaptırdım. ilk başta çok iyi geldi sonradan bırakmak zorunda kaldım.
0
neira
(30.01.25)
bu kadar yipranmis saca bir sey yaptirmayin +1

eger imkaniniz varsa, iyi bir yerden ama gercekten iyi bir yerden dogal zeytinyagi sabunu alin, sabunla yikayin, kardesimin saci tam dediginiz gibiydi ve sabunla her sey yoluna girdi. bir de yine imkaniniz varsa, bir iki uc ay o yagli zamanlarina dayanarak kuru sampuan da kullanmadan 3 gune bir falan yikayin. gercekten sac toparliyor.
0
kassiopeia
(30.01.25)
oyun başlamıştı mesajım yarım kaldı :P
keratin bakımı her saça iyi gelmiyormuş. başta bana iyi geldi fakat sonradan daha beter etti. bence mesele doğru kuaförü bulmakta. parayı cebe atacak değil de kalıcı müşteri kazanmak için işini doğru yapanı bulmakta. hangi semttesin?
0
neira
(30.01.25)
çok teşekkür ederim. @neira şuan Tekirdağ ama normalde istanbul, Arnavutköy.
0
🌸passione
(30.01.25)
bence çok büyük bir etkisi yok her ikisinin de. para tuzağı diyebilirim.
0
biravekahve
(30.01.25)
"Bir kuaför bu saç yapısına permanın uygun olacağını, saçı kuruttuğu için yağlandırmayı geciktireceğini söyledi" - Bu bana cok sacma geldi. Cilt bakiminda kurutan asitler, tonikler, temizleyiciler hep aslinda daha cok yag uretimine sebep olur. Bu da onun gibi bir sey olabilir.

Sac ve sac derisi konusunda uzmanlasmis dermatolog bulup o sekilde destek alsan daha iyi sanki.
0
hot potato
(30.01.25)
(15)

Bir yanım hep eksik...

madurumdamadurum
MerhabalarYakın zamanda Allah nasip ederse evleniyorum sevdiğim biri çok şükür ki iyi biri en azından hayat bu yönden yüzüme güldü diye düşünüyorum.Annem sizlere ömür yaklaşık 8 sene oldu 27 yaşıma gireceğim. Baba diye hitap ettiğimiz adamla da 8 senedir görüşmüyor konuşmuyorum.Akrabalar kısmında ba
Merhabalar
Yakın zamanda Allah nasip ederse evleniyorum sevdiğim biri çok şükür ki iyi biri en azından hayat bu yönden yüzüme güldü diye düşünüyorum.
Annem sizlere ömür yaklaşık 8 sene oldu 27 yaşıma gireceğim. Baba diye hitap ettiğimiz adamla da 8 senedir görüşmüyor konuşmuyorum.
Akrabalar kısmında baba kısmı hiç yok. Anne tarafında da öküz öldü ortaklık bitti durumu söz konusu yani kısacası tek başımayım ve kadınım.
Sevdiğim adamın ailesi tüm bunları biliyor buna rağmen kabul ettiler ve devam ediyor her şey.
Ancak bugün bir alışverişimiz oldu mobilya kısmıyla ilgili, ben tektim ve çoğu kişi ailesi ile gelmişti bu biraz maalesef ki koydu. Yolda yürürken düşündüm yani bir kişi bile mi olmaz arka çıkmaz... Çıkmazlarmış :)
Sanırım bu durum hayatım boyunca devam edecek ve bende hayatım boyunca bu durumlarda kaybolup kendimi tekrar arayacağım. Çok şükür ki erkek arkadaşımın ailesi çok naif insanlar eksikliklerini hissettirmemeye çalışıyorlar...
Neresinden tutsam bilmiyorum bu durumun, sürekli güzel bir iş bile yaparken bu durumlar modumu düşürüyor nasıl affedebilirim bilmiyorum baba kişisini(yaşıyor gayri resmi karısıyla bu arada). Buraya öylesine içimi dökmek için yazdım belki rahatlarım diye. Tavsiyeniz olursa teşekkürler.
0
madurumdamadurum
(26.01.25)
Bu kadar vanilya olma.

Tanrım, bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için cesaret, değiştiremeyeceğim şeyleri kabullenmek için sabır, ikisi arasındaki farkı bilmek için akıl ver.

Evlenmek için mobilya alışverişine çıkmış da yanında kimse yokmuş.

Ayrıca; soru ve nick uyumu.
0
gabe h coud
(26.01.25)
Böyle şeyleri kendine dert edip yıpratma kendini. güzel bir eş ve aile bulmuşsun onları sıkı sıkı sarıl ve mutlu olmaya bak.

Tek derdin buysa çağır bizi kız tarafı olarak topluca gelelim :)
0
respect
(26.01.25)
O aileyi siz kuracaksınız, kuruyorsunuz öyle düşünün.
0
encokbenisevinnolur
(26.01.25)
Gabe ile respect in söylediği arasında pek bir fark yok. Bence tiki hak ediyor.

Elindekinin kıymetini bil ki zaten biliyorsun gibi.
İleriye bak
0
kisa
(26.01.25)
@respekt :) teşekkür ederim güzel düşüncen için
@arbre Farklı bakış açıları aslında Gabenin yaklaşımı benim kendime karşı yaklaşımım olduğu için çok kötü karşılamıyorum :) , haklısın belki de yanımda olsa her şey daha kötü hissettirebilirdi bu açıdan düşünmemiştim.
0
🌸madurumdamadurum
(26.01.25)
Birini aramışsın yanına sanırım.

Ama diğer insanlar yaptı diye mi yoksa zaten aradığın için mi?

Zaten arıyorsan malesef akıl veremem.

Diğer insanlar aileleri ile gezmiş ve farketmişsen salla. Onlar kendi seçememiş. Sen oturacaksın sen rahat edeceksin.
Koltuk metafor. Hep sen olacaksın. Başkasına ihityacın yok.
0
help im alive
(26.01.25)
böyle durumlar dügün, nisan vs ailenin hep ne kadar ihtiyac oldugunun hissedildigi durumlar. haklisin.

senin hikayen de böyle olacakmis. yapacak bir sey yok.
tavsiye sadece durumu kabullen ve önüne bak.
0
sonsuz
(26.01.25)
kendini uzmene degmez..
34 yasindayim ama akrabalarim "annesi-babasinin bakmadigi, duskun oldugum" icin onlardan para isterim, musallat olurum diye benim telefonumu bile acmiyor. Yani soyle diyim cerrahpasa'da okumam bile istanbul'daki kuzenlerimin evlerine davet etmeye yetmedi.
bu arada hepsi varlikli, bisey istesem korkacaklari bir durum yok ve iclerinde en kariyerli olan benim, o notu da duseyim, yanlis anlasilmasin.

bu tarz seyler oldu, oluyor, modum da dustu, bunalima da girdim ama artik hicbir sekilde eksiklik hissetmiyorum. hatta umrumda bile degil. sadece dusmedigim icin sukrediyorum cunku bunu bekleyen cok insan oldu.
yaslanacaklarini hesap etmiyorlar, onlar asil o eksikligi hissedecekler. Kendini uzmene, yipratmana degmez, hayatina odaklan. mutlu ol, her yerde paylas. kudursunlar.
0
Ley
(27.01.25)
evlenecek bir kadinin kocasiyla mobilya bakmaya gitmesi normal, ailesiyle gitmesi ise bence normal degil. senin kendine evine alacagin mobilyaya kimsenin ailesi karismamali zaten.

isine bak diyorum, moral bozacak bisey yok. sen artik kendi kucuk aileni olusturup onune bakacaksin. hayirli olsun.
0
cooperr
(27.01.25)
en başta şunu söylemeliyim eşya alışverişinde aile olmamalı milletin dediğini sen beğenmezsin sadece ve eşin beğenip almalı her şeyi.

ama asıl sıkıntını anlıyorum. bence de annesizlik bu konularda çok zor. rabbim yardımcın olsun

şöyle düşün senin aileni sen kuracaksın. her şey senin elinde
0
Hallegadola
(27.01.25)
hiç takılma. benzer bir durumdayım. annem hayatta değil. annemden önce evimizden çıkmayan akrabaların hiç biri ortada yok. evlilik vs dönemleri sancılı oluyor evet ama takma, modunu düşürme ve yaşamaya devam et.
0
scudman1
(27.01.25)
buna "rağmen" kabul ettiler ve devam ediyor her şey.

bu ifadenizdeki "rağmen" kelimesini onarmanız, dönüştürmeniz, iyileştirmeniz lazım. yoksa hayatınız boyunca size eksik/yanlış/az verilen her şeyi, sizin durumunuza "rağmen" verildiği için kabullenir, asla kendinize gereken değeri ve önemi veremezsiniz, karşı taraftan da bu beklentiye girmezsiniz. çıkın bu moddan çok geç olmadan.

rağmen diyecek bir şey yok hayatınızda. üzücü olaylar olmuş, olmaya da devam edebilir ama bunlar sizin insan olarak "rağmen" kabul edildiğinizi/edileceğinizi düşündürecek şeyler değil. bu sizin hayatınızın bir gerçeği, this is the fact yani. bunu ne kadar çabuk içselleştirirseniz o kadar hızlı güçlenmeye başlarsınız.

acınası bir durum yok ortada, kendinize acımayın, konuyu dramatize etmeyin. üzüntünüzü, hüznünüzü, kırgınlığınızı ajite bir yerden değil daha gerçekçi bir yerden yaşamayı öğrenin. gerekiyorsa uzman desteği alın. daha bu yaşta hayatım boyunca bu konuda kaybolup kendimi tekrar arayacağım diye geleceğinize şerh düşmeyin, kendinizi manipüle etmeyin.

bu tür ailelerden sıyrılmayı başarıp çok mutlu, huzurlu, keyifli bir hayat inşa etmiş, sevgi dolu anne-baba olabilmiş pek çok kişi var. kendinize illa telkinde bulunacaksanız bu yönde telkinde bulunun.

ayrıca aile hikayeleri karmaşıktır, hiç bir zaman dışarıdan göründüğü gibi değildir. emin olun eşinizin ailesiyle ve akrabalarıyla daha içli dışlı olduğunuzda orada da çeşitli aksaklıklar, çok benzer hikayeler olduğunu göreceksiniz.

babayı da salın gitsin, affetmek zorunda değilsiniz. bu ebeveyn ne yaparsa yapsın aman ana babadır yutulmalıdır klişesinden kurtarın kendinizi. adım atarsa onun adım attığı ölçüde temkinli adımlar atarsınız, atmazsa da uzay boşluğunda kaybolabilir.
0
Phoebe
(27.01.25)
Hay @fibi, ağzın bal yesin. "Rağmen" kelimesi içimi acıttı. Seni herhangi bir şeye "rağmen" lutfedip "kabul etmiş" değiller. Bu fikri cikarmalisin aklindan. Kendi değerine odaklanmalisin. Kimseye güzel bir aile borcun yok.

Bir de konu yalnızca bu olay değil farkindayim ama yine de söylemek istedim, alışverişe aile ile gitmek çok banal xd

Çok çok değerli bir şey var hayatında, sevdiğin ve sevildigin biriyle denk gelmişsin. Tadını çıkar <3
0
abuzer
(27.01.25)
Güzel ve yapıcı yaklaşımlarınız en önemlisi de örnek üzerinden verdiğim durumun derinliğini gördüğünüz ve buna karşılık iyileştirmelerde bulunduğunuz katkılarınız için çok teşekkür ederim, iyi insanlarsınız :3
0
🌸madurumdamadurum
(27.01.25)
"rağmen" demeyin lütfen, etrafınızdaki herkesten bağımsız olarak değerlisiniz. her şeyden önce başınız sağ olsun. affettiğinizde hafifleyebilirsiniz bu ağırlıktan, affetmek zor ama terapi bana o konuda çok yardımcı olmuştu.

her anın da tadını çıkarmaya çalışın böylece belki kötü hissetmeleriniz biraz geri plana düşebilir. mobilya seçmek, kıyafet seçmek vs aslında çok eğlenceli süreçler bence.
0
ofelia
(31.01.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.