clones
aralık 2009'ta geri ödemeler başlıyacak, fakat ben büyük bir ihtimal askerde olacağımdan ödemeyi yapamıycam. ailemi de zor duruma sokmamak için erteletmeyi düşünüyorum. duyduğum kadarıyla dilekçe verilerek erteletme imkanı varmış. doğru mudur? ve tabi bunun için ne yapmam gerekiyor?http://www.kyk.go
aralık 2009'ta geri ödemeler başlıyacak, fakat ben büyük bir ihtimal askerde olacağımdan ödemeyi yapamıycam. ailemi de zor duruma sokmamak için erteletmeyi düşünüyorum. duyduğum kadarıyla dilekçe verilerek erteletme imkanı varmış. doğru mudur? ve tabi bunun için ne yapmam gerekiyor?
www.kyk.gov.tr
ek not: Emekli Sandığı, SSK, BAĞ-KUR gibi sosyal güvenlik kuruluşu niteliğindeki başka kuruluşlarla (Normal öğrenim süresi bitiminden sonra) ilişkileri bulunmayanların, yazılı talepleri halinde, borç ödeme süresi, kredi alma süresinin bitiminden itibaren endeks uygulanmak suretiyle ve birer yıllık sürelerle uzatılmaktadır.
mezun olduktan sonra herhangi bir işe girmedim... bu şarta uyuyor demektir. ama endeks uygulamaktan kastı nedir?
www.kyk.gov.tr
ek not: Emekli Sandığı, SSK, BAĞ-KUR gibi sosyal güvenlik kuruluşu niteliğindeki başka kuruluşlarla (Normal öğrenim süresi bitiminden sonra) ilişkileri bulunmayanların, yazılı talepleri halinde, borç ödeme süresi, kredi alma süresinin bitiminden itibaren endeks uygulanmak suretiyle ve birer yıllık sürelerle uzatılmaktadır.
mezun olduktan sonra herhangi bir işe girmedim... bu şarta uyuyor demektir. ama endeks uygulamaktan kastı nedir?
0
herhangi bir yerde sigorta kaydın varsa geçmişte ertelemiyorlar. ancak şu anda peşin olarak ödeyebilirsin, çok az bir indirim yapıyorlar. aksi halde ödemediğin her gün hayvani bir faizi var.
0
anladığım kadarıyla,
"ödemen başlamadığından birer yıllık uzatmalar alarak ertelebiliyor ama ödemelerin devam ederken bu süre içinde araya askerlik görevi girerse erteleme hakkın olmuyor." demek istemiş gibi geldi.
endeks uygulamakta o dönem şartlarına göre (muhtemelen; enflasyon oranı, faiz miktarı vs.) yeniden hesaplama yapılıyor.
umarım halledersin.
"ödemen başlamadığından birer yıllık uzatmalar alarak ertelebiliyor ama ödemelerin devam ederken bu süre içinde araya askerlik görevi girerse erteleme hakkın olmuyor." demek istemiş gibi geldi.
endeks uygulamakta o dönem şartlarına göre (muhtemelen; enflasyon oranı, faiz miktarı vs.) yeniden hesaplama yapılıyor.
umarım halledersin.
0
santalagos
Arkadaslar haftasonu arkadaslarla uçurtma uçurmaya karar verdik, ama uçurtmamız yok. Uçurtma uçurma konusunda bir tecrubemiz de yok.Ankara'da uçurtma nereden alınır? Oyle kolay basit bir sey. Fazla geliskin olmasına gerek yok. Ama guzel olsun sekli semali.. Simdiden tesekkurler!
Arkadaslar haftasonu arkadaslarla uçurtma uçurmaya karar verdik, ama uçurtmamız yok. Uçurtma uçurma konusunda bir tecrubemiz de yok.
Ankara'da uçurtma nereden alınır? Oyle kolay basit bir sey. Fazla geliskin olmasına gerek yok. Ama guzel olsun sekli semali..
Simdiden tesekkurler!
Ankara'da uçurtma nereden alınır? Oyle kolay basit bir sey. Fazla geliskin olmasına gerek yok. Ama guzel olsun sekli semali..
Simdiden tesekkurler!
0
bir kac parca cita, biraz ip ve kitap kaplama naylonlariyla gayet kolayca yapabilirsiniz bir tane. cocukken yapmadiniz mi hic?
0
hic yapmadim.. bir kez hazir ucurtma almisti babam. o da hemen yirtildi. 1 kere filan ucurabilmisimdir heralde en cok..
0
ahlatlıbel parkı'na gidin incek yolu'nda. dünyanın uçurtmasını bulabilirsiniz. çeşit çeşit, renk renk. uçurmak için de ideal bir yerdir.
0
nerede uçuracaksınız uçurtmayı,mekanınız belli mi?geçen sene çankaya belediyesinin ahlatlıbeldeki piknik alanında satılıyordu ama bu sene piknik sezonu açılmadı sanırım henüz,o yüzden var mıdır bilmiyorum.eğer mekan belirlemediyseniz ahlatlıbel iyi seçim ama havaların biraz daha ısınmasını beklemekte fayda var bence.
edit:kibritsuyu benden hızlı çıkmış:)
edit:kibritsuyu benden hızlı çıkmış:)
0
soruna yanit olmayacak ama madem boyle bir karar aldiniz, malzemeleri temin ettikten sonra ucurtmayi yapmak icin ugrasmasi daha zevkli olmaz mi ? ucurtma nasil yapilir yazarsan bir suru sey cikiyor. kendiniz yapsaniz daha anlamli ve eglenceli olur bence.
0
uçurtmayı satın almak değil yapıp uçurmak zevklidir. yapman için gerekli malzemeleri herhangibir kırtasiyeden bulabilirsin. yapımınıda şu linkten basitçe öğrenebilirsin;
hsnyilmaz.wordpress.com
hsnyilmaz.wordpress.com
0
uçacak en güzel uçurtma kendi yaptığınız olacaktır: bir akşam oturup yapabilirsiniz. www.ucurtmaplanlari.com
ben yağlı kağıt yerine plastik defter kaplama zımbırtıları oluyor onlardan kullanmıştım, hatta kesip biçerek sarı kırmızı yapmış idim. çıta bazı kırtasiyelerde olabiliyor yoksa, marangoz bulacaksınız.
ben yağlı kağıt yerine plastik defter kaplama zımbırtıları oluyor onlardan kullanmıştım, hatta kesip biçerek sarı kırmızı yapmış idim. çıta bazı kırtasiyelerde olabiliyor yoksa, marangoz bulacaksınız.
0
heylan
yüksek lisans için üds'den belirli bir baraj var mı, yoksa aldığın üds puanı, ales puanınla birlikte sıralamanı mı etkiliyor sadece? bazı üniler baraj koyuyor, bazıları koymuyorsa üniler hakkında bilgilier olanlar yazabilir mi?
yüksek lisans için üds'den belirli bir baraj var mı, yoksa aldığın üds puanı, ales puanınla birlikte sıralamanı mı etkiliyor sadece? bazı üniler baraj koyuyor, bazıları koymuyorsa üniler hakkında bilgilier olanlar yazabilir mi?
0
yüksek lisans için ales'ten 55 alma gibi bir şart var sadece. dil olayını her okul kendisi belirliyor diye biliyorum, ama bu dediğim asistanlık için değil, sadece yüksek lisans için geçerli.
birkaç örnek vermek gerekirse mesela boğaziçi üds'yi sallamaz, kendi proficiencysi veya toefl almak şart, sanırım itü'de de aynı şey geçerliydi. bildiğim kadarıyla ingilizce eğitim veren okulların çoğu kendi proficiencyleri veya toefl'dan belirli bir skor istiyorlar.
diğer okullara gelince, yüksek lisans veya doktora (tam emin değilim bundan) için sanırım sdü en az 55 istiyordu bir ara. ya da emin olduğum şeyi yazayım üds'ten en az 65 alırsanız doçentlik dahil olmak üzere bir daha dil sorununuz olmaz üds'nin yeterli olduğu okullarda.
sıralama için de söyleyebileceğim okulların belirlediği bir oran oluyor, atıyorum ales %15 etkili, dil %15 etkili, mülakat şu kadar etkili, bilim sınavı şu kadar etkili diye. o şekilde olursa tabii ne kadar yüksek alırsanız o kadar sizin avantajınıza.
birkaç örnek vermek gerekirse mesela boğaziçi üds'yi sallamaz, kendi proficiencysi veya toefl almak şart, sanırım itü'de de aynı şey geçerliydi. bildiğim kadarıyla ingilizce eğitim veren okulların çoğu kendi proficiencyleri veya toefl'dan belirli bir skor istiyorlar.
diğer okullara gelince, yüksek lisans veya doktora (tam emin değilim bundan) için sanırım sdü en az 55 istiyordu bir ara. ya da emin olduğum şeyi yazayım üds'ten en az 65 alırsanız doçentlik dahil olmak üzere bir daha dil sorununuz olmaz üds'nin yeterli olduğu okullarda.
sıralama için de söyleyebileceğim okulların belirlediği bir oran oluyor, atıyorum ales %15 etkili, dil %15 etkili, mülakat şu kadar etkili, bilim sınavı şu kadar etkili diye. o şekilde olursa tabii ne kadar yüksek alırsanız o kadar sizin avantajınıza.
0
light beam etraflica anlatmis, su sekilde katki yapabilirim:
siz basvurmayi dusundugunuz okullarin sitelerine gidin, basvuru yapacaginiz bolumun sayfasinda gerekli kistaslar nelerdir bahsetmesi gerekir.
basvurmayi dusundugunuz okulun sitesinin icinde arama yaptirirsaniz bulursunuz. eger bolum sayfasinda yoksa muhtemelen duyurular kisminda olmasi gerekir bu daha onceden verilmis ilanlar ve oradaki bilgiler size yardimci olabilir.
eger yine sonuc alamadiysaniz; bolum sekreterligine e-posta gonderebilirsiniz veya telefon acabilirsiniz. biraz zayif ihtimal fakat ogrenci islerini aramak da fayda saglayabilir.
siz basvurmayi dusundugunuz okullarin sitelerine gidin, basvuru yapacaginiz bolumun sayfasinda gerekli kistaslar nelerdir bahsetmesi gerekir.
basvurmayi dusundugunuz okulun sitesinin icinde arama yaptirirsaniz bulursunuz. eger bolum sayfasinda yoksa muhtemelen duyurular kisminda olmasi gerekir bu daha onceden verilmis ilanlar ve oradaki bilgiler size yardimci olabilir.
eger yine sonuc alamadiysaniz; bolum sekreterligine e-posta gonderebilirsiniz veya telefon acabilirsiniz. biraz zayif ihtimal fakat ogrenci islerini aramak da fayda saglayabilir.
0
jacob
merhaba,bana bir organik bir de inorganik kimyasal ismi lazım.(formülünü ben bulurum=))bu iki kimyasalda iki özellik arıyorum:*ikisinde de içinde silikon olacak.*ikisi de SiO2 nin nanoparçalarını sentezlemede kullanılabilecek.süreniz başladı. cevap verene şimdiden teşekkürler..
merhaba,
bana bir organik bir de inorganik kimyasal ismi lazım.(formülünü ben bulurum=))
bu iki kimyasalda iki özellik arıyorum:
*ikisinde de içinde silikon olacak.
*ikisi de SiO2 nin nanoparçalarını sentezlemede kullanılabilecek.
süreniz başladı. cevap verene şimdiden teşekkürler..
bana bir organik bir de inorganik kimyasal ismi lazım.(formülünü ben bulurum=))
bu iki kimyasalda iki özellik arıyorum:
*ikisinde de içinde silikon olacak.
*ikisi de SiO2 nin nanoparçalarını sentezlemede kullanılabilecek.
süreniz başladı. cevap verene şimdiden teşekkürler..
0
brkylmz
Bu uygulama Avrupa'da da bizimle aynı gün uygulanıyor mu? Yani Avrupa'da da saatler bugün bir saat ileri alındı mı ?
Bu uygulama Avrupa'da da bizimle aynı gün uygulanıyor mu? Yani Avrupa'da da saatler bugün bir saat ileri alındı mı ?
0
evet, daylight saving time der ingilizce konusanlar buna ve uygulanan her ulkede es zamanlidir.
edit:
avrupa'da eszamanliymis, diger kitalarda degisebiliyormus.
en.wikipedia.org
edit:
avrupa'da eszamanliymis, diger kitalarda degisebiliyormus.
en.wikipedia.org
0
fundamental
Bu okullarda imza föyü olayı var ya hani? hocalar öğrenciye sinirlenince attığı imzanın üzerini karalıyorlar. sorum şu devamsızlıktan kalan öğrenci okulu mahkemeye verse kazanabilir mi? çünkü mahkeme de imza föylerini isteyecek ve imzaların üzeri karalanmış. kazanma ihtimali olur mu?teşekkürler.
Bu okullarda imza föyü olayı var ya hani? hocalar öğrenciye sinirlenince attığı imzanın üzerini karalıyorlar. sorum şu devamsızlıktan kalan öğrenci okulu mahkemeye verse kazanabilir mi? çünkü mahkeme de imza föylerini isteyecek ve imzaların üzeri karalanmış. kazanma ihtimali olur mu?
teşekkürler.
teşekkürler.
0
derse katildigini iddia ettigin gunlerde seninle ayni derse giren arkadaslarindan sahit bulabilirsen o zaman herhangi bir sorun kalmaz gibi geliyor, konunun uzmani degilim. ayrica okulu degil de hocayi mahkemeye vermen gerekmiyor mu bu durumda ? iddiana gore devam bilgisini ogrenci islerine yanlis beyan eden hoca oluyor.
bir de mahkemeden once bolum baskani veya dekanla konusmani oneririm. belki bolume, dekanliga veya ogrenci islerine yazacagin bir dilekceyle isleri halledebilirsin.
bir de mahkemeden once bolum baskani veya dekanla konusmani oneririm. belki bolume, dekanliga veya ogrenci islerine yazacagin bir dilekceyle isleri halledebilirsin.
0
wittgenstein
efem şimdi bu youtube a girebilmek için antisansür denilen programı kurdum. (youtubejacker bir işe yaramadı) sonra bu programın yanında mini mini sevimli bir nvcpls.exe şeysi geldi. eh bu faremsi yılansı gece virüsünü bilgisayarımdan bir türlü silemiyorum. her girdiğimde görev yöneticisinden işlemle
efem şimdi bu youtube a girebilmek için antisansür denilen programı kurdum. (youtubejacker bir işe yaramadı) sonra bu programın yanında mini mini sevimli bir nvcpls.exe şeysi geldi. eh bu faremsi yılansı gece virüsünü bilgisayarımdan bir türlü silemiyorum. her girdiğimde görev yöneticisinden işlemlerden kapatıyorum. delirmek üzereyim. lütfen birisi bana yol göstersin.
0
dozi
3 dakikalık bir gaz ile torrentte bulamadığım bir zamazingo yüzünden premium account satın aldım şimdi işe yaratmaya çalışıyorum. var mı bunun adam gibi bi arama motoru filan falan ?
3 dakikalık bir gaz ile torrentte bulamadığım bir zamazingo yüzünden premium account satın aldım şimdi işe yaratmaya çalışıyorum. var mı bunun adam gibi bi arama motoru filan falan ?
0
aradıgın neyse google yaz arkasından da rapidshare i ekle buyuk bir ihtimalle forumların birinde cıkar aradıgın..
ornek verecek olursak: " photoshop cs3 rapdishare" gibi.
ornek verecek olursak: " photoshop cs3 rapdishare" gibi.
0
bilmiyorum bilgin var mı ama katkı amacıyla hatırlatıyorum;
ayrıca rapidshare linklerini atmak için programlar var flashget, flashgot, orbit, getright gibi. bunlar arasında en kafana uyanı en kısa zamanda bilgisayarına kurmanı öneririm. uğraşmazsın her eseferinde rapidshare şifresini girmekle...
ayrıca rapidshare linklerini atmak için programlar var flashget, flashgot, orbit, getright gibi. bunlar arasında en kafana uyanı en kısa zamanda bilgisayarına kurmanı öneririm. uğraşmazsın her eseferinde rapidshare şifresini girmekle...
0
diaspora
Arkadaşlar merhaba, Şimdi aslında bu konuya nasıl girilir? nereden girizgah yapayım diye çok düşündüm. Ama ben içimden gelenleri anlatacağım sadece ama sadece beni ilgilendiren kimseye yönelik bir kinim, nefretim olmadan hatta bu sözlük ortamını seven biri olarak dillendiriyorum. Bu sözlük macera
Arkadaşlar merhaba,
Şimdi aslında bu konuya nasıl girilir? nereden girizgah yapayım diye çok düşündüm. Ama ben içimden gelenleri anlatacağım sadece ama sadece beni ilgilendiren kimseye yönelik bir kinim, nefretim olmadan hatta bu sözlük ortamını seven biri olarak dillendiriyorum.
Bu sözlük maceram öyle yıllara dayalı bir durum değil. Yani sizler gibi bilmem kaç zamandır bu ortamların adamı değilim. çok kısa da değil aslında. her neyse..
Ekşi sözlükte dahil bir çok sözlükte bulundum. Sözlükteyken hikayesi olan her insanı dinledim. Gözlemledim. Bütün sonuçlar o kadar birbirine yakındı ki yani üzerinize alınıp sinirlenirsiniz diye hafiften çekiniyorum ama gerçek olan şu ki; hepsinde bir olmamışlık bir eksiklik hissettim, gördüm, dinledim.
Hayatımda antidepresan ilaçlar ile ilgili hayatımda ilk defa bu kadar bilgi sahibi bir grup gördüm. Hayatımda ilk defa "zirve" denilen hayatında yanından bile geçmemiş insanlarla tanışmak adına bir şehirden diğer bir şehire koşan insanları gördüm. O insanların buna duydukları nedenleri düşünmeye başladım. Dedim ya hep gözlemledim. Yılların vermiş olduğu rehaveti ve yaşamın içinde bağıra bağıra söyleyemedikleri durumları, halleri, düşünceleri, ifadeleri sözlüğe harıl harıl yazanları, sözlüğün içerisinde gülmeyi, eğlenmeyi, duygusallaşmayı, hüzünlenmeyi, sinirlenmeyi, siktir çekmeyi, kendi inancının ve ya düşüncesinin dışında olana bilinç dışı bir baskı uygulayanları, bir başka insanı küçük düşürmek ya da alay etmek adına adına "ayar vermek" denilen durumdan inanılmaz zevk alanları, ikili ilişkilerde karşı cinsle rahat bir iletişim kurulduğu için bunun için çabalayanları, hayatına giren iyi şeylerden daha fazla beğenmediği, sevmediği şeyleri yazma gereksinimi duyan insanları izledim.
En ufak bir menfi geliri olmamasına rağmen binlerce insanın emek verdiği, didindiği, imla hatalarına kadar dikkat ederek araştırmalarını, gözlemlerini yazdığı buna rağmen bu insanların emeğinden para kazananların, şaşırtıcı ve mantığa inanılmaz ters olarak bir hüküm sürdükleri ve emek verenlerin buradan atılmaktan(uçurulmaktan) inanılmaz korktuğu bir yer halini almış olmasıydı.
Sabahlara kadar sözlükte zamanını tüketenler, bu can sıkıntısı mastürbasyonunu burada harcayanlar, ekşi sözlükte yazar olmanın kendisini bir ayrıcalık durumuna soktuğunu düşünenler, zirvelerde boy gösterenler, çok eğlenceli bir gece geçirseler dahi gecenin köründe evlerine geldiklerinde yinede interneti ya da sözlüğü açanlar, kısacası sözlüğün hayatının damarlarından birisi haline gelenler...
Bazen, burayı seviyorum. 27 yaşıma kadar doğru olduğunu zannettiğim bazı şeylerin aslında yanlış bilgi olduğunu görmek, salt bir bilgiye binlerce insanın bakış açından görünenleri gözlemlemek çok güzel. Anlatmaya çalıştığım zaten sözlüğün bu güzellikleri değil. Sözlüğü sözlük yapan insanların iç yaşamlarındaki olmamışlıklar. Ruh sağlığının yerinde olmayan binlerce insanın bu platformu yaratması. Örneğin, burada bir parça soruyorum. Çevremdeki herkese dinletsemde bilemeyecekleri bir melodi ama burada dakikalar içerisinde bilen birileri çıkıyor. Kültür seviyesi harika! ama bu kültüre sahip insanlar mutlu mu değiller? Böyle mi oluyor yani? Hayattan soyutlanmak mıdır bu? Ya da hayattan soyutlananların hayatın anlamını dışarıda değilde içeride yaşamaları mı? tüm samimiyetimle soruyorum. Gerçekten ruh sağlımız yerinde mi sizce?
Şimdi aslında bu konuya nasıl girilir? nereden girizgah yapayım diye çok düşündüm. Ama ben içimden gelenleri anlatacağım sadece ama sadece beni ilgilendiren kimseye yönelik bir kinim, nefretim olmadan hatta bu sözlük ortamını seven biri olarak dillendiriyorum.
Bu sözlük maceram öyle yıllara dayalı bir durum değil. Yani sizler gibi bilmem kaç zamandır bu ortamların adamı değilim. çok kısa da değil aslında. her neyse..
Ekşi sözlükte dahil bir çok sözlükte bulundum. Sözlükteyken hikayesi olan her insanı dinledim. Gözlemledim. Bütün sonuçlar o kadar birbirine yakındı ki yani üzerinize alınıp sinirlenirsiniz diye hafiften çekiniyorum ama gerçek olan şu ki; hepsinde bir olmamışlık bir eksiklik hissettim, gördüm, dinledim.
Hayatımda antidepresan ilaçlar ile ilgili hayatımda ilk defa bu kadar bilgi sahibi bir grup gördüm. Hayatımda ilk defa "zirve" denilen hayatında yanından bile geçmemiş insanlarla tanışmak adına bir şehirden diğer bir şehire koşan insanları gördüm. O insanların buna duydukları nedenleri düşünmeye başladım. Dedim ya hep gözlemledim. Yılların vermiş olduğu rehaveti ve yaşamın içinde bağıra bağıra söyleyemedikleri durumları, halleri, düşünceleri, ifadeleri sözlüğe harıl harıl yazanları, sözlüğün içerisinde gülmeyi, eğlenmeyi, duygusallaşmayı, hüzünlenmeyi, sinirlenmeyi, siktir çekmeyi, kendi inancının ve ya düşüncesinin dışında olana bilinç dışı bir baskı uygulayanları, bir başka insanı küçük düşürmek ya da alay etmek adına adına "ayar vermek" denilen durumdan inanılmaz zevk alanları, ikili ilişkilerde karşı cinsle rahat bir iletişim kurulduğu için bunun için çabalayanları, hayatına giren iyi şeylerden daha fazla beğenmediği, sevmediği şeyleri yazma gereksinimi duyan insanları izledim.
En ufak bir menfi geliri olmamasına rağmen binlerce insanın emek verdiği, didindiği, imla hatalarına kadar dikkat ederek araştırmalarını, gözlemlerini yazdığı buna rağmen bu insanların emeğinden para kazananların, şaşırtıcı ve mantığa inanılmaz ters olarak bir hüküm sürdükleri ve emek verenlerin buradan atılmaktan(uçurulmaktan) inanılmaz korktuğu bir yer halini almış olmasıydı.
Sabahlara kadar sözlükte zamanını tüketenler, bu can sıkıntısı mastürbasyonunu burada harcayanlar, ekşi sözlükte yazar olmanın kendisini bir ayrıcalık durumuna soktuğunu düşünenler, zirvelerde boy gösterenler, çok eğlenceli bir gece geçirseler dahi gecenin köründe evlerine geldiklerinde yinede interneti ya da sözlüğü açanlar, kısacası sözlüğün hayatının damarlarından birisi haline gelenler...
Bazen, burayı seviyorum. 27 yaşıma kadar doğru olduğunu zannettiğim bazı şeylerin aslında yanlış bilgi olduğunu görmek, salt bir bilgiye binlerce insanın bakış açından görünenleri gözlemlemek çok güzel. Anlatmaya çalıştığım zaten sözlüğün bu güzellikleri değil. Sözlüğü sözlük yapan insanların iç yaşamlarındaki olmamışlıklar. Ruh sağlığının yerinde olmayan binlerce insanın bu platformu yaratması. Örneğin, burada bir parça soruyorum. Çevremdeki herkese dinletsemde bilemeyecekleri bir melodi ama burada dakikalar içerisinde bilen birileri çıkıyor. Kültür seviyesi harika! ama bu kültüre sahip insanlar mutlu mu değiller? Böyle mi oluyor yani? Hayattan soyutlanmak mıdır bu? Ya da hayattan soyutlananların hayatın anlamını dışarıda değilde içeride yaşamaları mı? tüm samimiyetimle soruyorum. Gerçekten ruh sağlımız yerinde mi sizce?
0
insanı hiçbir şey hasta edemese de bir şeyin hastalıklı olduğu düşüncesi hasta eder. dünyada bu işten parayı kazanmak uğruna bir şeye biraz fazla ilgi duymanın hastalık olduğunu iddia edebilecek bir sürü psikiyatr varken sizin gibi insanların bu düşünce içerisine düşmesi şaşırtıcı değil. öyle ki bu sektör öyle bir hale gelmiş ki ot gibi yaşayan belli bir yaşam formatına sahip olmuş insanlar normal gösteriliyor bunun dışındakiler hasta. ben de tutup diyeyim ki hergün sabah 7.30 da kalkıp işe giden insanlar ruh hastasıdır. bunu 40 yıl boyunca 50 yıl boyunca yapanlar var? ama bu işler böyle olmaz, olmaması lazım.
bu tanımlamanız da kabül edilemeyen bir şey zaten. insanları direkt ruh hastası olarak fişlemişsiniz. hayatını sabahatan akşama kadar tv programı izleyerek ,hande yener dinleyerek, 3 kuruşluk eğlence anlayışına sahip olarak geçiren insanlar normal kabül edilecek, ama şu platformda bazı düşünleri ortaya koymaya, gerekirse hiçbir araştırmaya girişmeye çekinmeyecek insanlar diğer yaşam formlarından ayrılıp ruh hastası kabül edilecek. bence asıl ruh hastalığı bu kusura bakmayın. herkes halinden memnun bence.
bu tanımlamanız da kabül edilemeyen bir şey zaten. insanları direkt ruh hastası olarak fişlemişsiniz. hayatını sabahatan akşama kadar tv programı izleyerek ,hande yener dinleyerek, 3 kuruşluk eğlence anlayışına sahip olarak geçiren insanlar normal kabül edilecek, ama şu platformda bazı düşünleri ortaya koymaya, gerekirse hiçbir araştırmaya girişmeye çekinmeyecek insanlar diğer yaşam formlarından ayrılıp ruh hastası kabül edilecek. bence asıl ruh hastalığı bu kusura bakmayın. herkes halinden memnun bence.
0
hatalarımız var, yanlışlarımız var evet ama biz hatalarımız ve yanlışlarımızız zaten. biz hepimiz eksiğiz aslında. bir yerlerimiz hep yarım. sözlük bunu görmemizi sağlıyor sadece. o yüzden sanki sözlük yazarları hep eksiklermiş gibi görünüyor.
dışarıdaki dünyada hiç yanlışı olan bir müdür göremezsin. çünkü işi müdürlerin yanlışlarını görmek olan kimse yok. ama sözlükte bir moderatörün yanlışı göz önüne çıkartılabilir. hatta bir moderatör yanlış yaparsa daha arkasını dönmeden ayarı alır.
yanlış yazdığın bir entry'i düşün, daha "formata aykırı olmuş" diye biri sana mesaj yazmadan veya sen gönderdiğin entry'nin yanlış olduğunu anlamadan entry uçmuş oluyor. çünkü burda hatalarımızı sakla(ya)mıyoruz.
kimse mükemmel değildir ama nedense dışarda herkes mükemmelmiş gibi görünüyor.
dışarıdaki dünyada hiç yanlışı olan bir müdür göremezsin. çünkü işi müdürlerin yanlışlarını görmek olan kimse yok. ama sözlükte bir moderatörün yanlışı göz önüne çıkartılabilir. hatta bir moderatör yanlış yaparsa daha arkasını dönmeden ayarı alır.
yanlış yazdığın bir entry'i düşün, daha "formata aykırı olmuş" diye biri sana mesaj yazmadan veya sen gönderdiğin entry'nin yanlış olduğunu anlamadan entry uçmuş oluyor. çünkü burda hatalarımızı sakla(ya)mıyoruz.
kimse mükemmel değildir ama nedense dışarda herkes mükemmelmiş gibi görünüyor.
0
o kadar genis bir kitleyi genellemissinki yani nereden baslayip nereye uzanacagimi sasirdim. ruh sagligimin gayet yerinde olduguna inaniyorum, her insan gibi dalgalanmalar yasasakta o dalgalanmalar gayet olagan seyler. acikcasi en pasif sozluk yazarini bile gectim, sadece siteyi ziyaret eden icerigin ne oldugunu bilmeyen google aramasiyla karsilasmis insanlarin bile sozlugu sozluk yapma olgusuna katki sagladigini dusunuyorum.
sozlukte vardir muhakkak ruhsal sorunlar yasayan arkadaslarda bu gayet olasi bir durum, belki o bahsettigin arkadaslarin yaptigi paylasimlar daha cok dikkat cekiyordur ama onlardan bagimsiz bir suru farkliliklarda var. eminim sen de biliyorsundur bu farkliliklarin varligini tek bir yere kanalize olma bence, cok genis bir alandayiz.
not: yazdigina karsi herhangi bir kizginlik icerisinde filan degilim.
sozlukte vardir muhakkak ruhsal sorunlar yasayan arkadaslarda bu gayet olasi bir durum, belki o bahsettigin arkadaslarin yaptigi paylasimlar daha cok dikkat cekiyordur ama onlardan bagimsiz bir suru farkliliklarda var. eminim sen de biliyorsundur bu farkliliklarin varligini tek bir yere kanalize olma bence, cok genis bir alandayiz.
not: yazdigina karsi herhangi bir kizginlik icerisinde filan degilim.
0
klasik tabirle ruh hastalığından bahsediyorsan, evet bence de buradaki çoğu insan hafif sıyırmış vaziyette ama muhammed eminoglu' nun dediği açıdan bakarsak, gerçek yaşantıda kim mükemmel bir ruh sağlığına sahip ki? 50 yıl boyunca aynı kadınla evli kalıp, aynı işte çalışıp, aynı arkadaşlarla takılıp, aynı hayatı her gün defalarca yaşayan insanlar mı?
sözlük, yazarların yapısı itibariyle, zaten derdi olan insanların toplandığı bir platform neticede. söyleyecek şeyi olmayan insan neden yazma ihtiyacı hissetsin ki?
bu anlattığın hastalıklı ruh durumunu zaman zaman kendimde tartmaya çalışırım. hayatım boyunca hiç psikiyatra ya da psikolog a gitmedim, hiç anti depresan ilaç kullanmadım ama klasik anlamıyla çok normal ve sağlıklı olmadığımı düşünüyorum ama çoğu insanın da bu durumda olduğunu düşünüyorum. yoldan 10 tane adam çevirip psikiyatr koltuğuna oturtsak eminim en az 8 i ilaç kullanması gerekecek seviyede hasta çıkar. bu yüzden sözlükte entry okurken yazarın ruh halini değerlendirmek yerine sadece yazdıklarını değerlendirmek daha doğru geliyor bana.
acaba yazarların hepsini toplayıp doktora götürsek kaçı potansiyel seri katil çıkar? bunun ne önemi var işte, güzel yazıyor mu benim için tek önemli olan bu.
sözlük, yazarların yapısı itibariyle, zaten derdi olan insanların toplandığı bir platform neticede. söyleyecek şeyi olmayan insan neden yazma ihtiyacı hissetsin ki?
bu anlattığın hastalıklı ruh durumunu zaman zaman kendimde tartmaya çalışırım. hayatım boyunca hiç psikiyatra ya da psikolog a gitmedim, hiç anti depresan ilaç kullanmadım ama klasik anlamıyla çok normal ve sağlıklı olmadığımı düşünüyorum ama çoğu insanın da bu durumda olduğunu düşünüyorum. yoldan 10 tane adam çevirip psikiyatr koltuğuna oturtsak eminim en az 8 i ilaç kullanması gerekecek seviyede hasta çıkar. bu yüzden sözlükte entry okurken yazarın ruh halini değerlendirmek yerine sadece yazdıklarını değerlendirmek daha doğru geliyor bana.
acaba yazarların hepsini toplayıp doktora götürsek kaçı potansiyel seri katil çıkar? bunun ne önemi var işte, güzel yazıyor mu benim için tek önemli olan bu.
0
Teziniz, sözlükte yazmayan, "diğer" insanların tamamının şahane hayatları, mükemmel durumda akıl sağlıkları olduğunu işaret ediyor. Bir de bu yönden bakın. En azından "biz" sorunlarımızı, dertlerimizi, sıkıntılarımızı, garipliklerimizi aktarıp, paylaşıp "aa aslında ne kadar da aynıymışız" diyebiliyoruz. "diğerleri" bunu bile yapamıyor, asıl burada bir sorun var gibi. Dikkatinizi çekerim.
0
(bkz: sağlıklı bir genelleme icin gerekli denek sayısı)
Ek yapayım bir de: Sözlükte yazan insanlarda var olduğunu iddia ettiğimiz kişilik bozukluklarının reel hayatta çevremizde olan insanlarda olmadığını düşünmek o kaddar yanlış ki o kadar olur. Normal hayatta da elini sallasan psikopata çarpıyor sonuçta.
Ek yapayım bir de: Sözlükte yazan insanlarda var olduğunu iddia ettiğimiz kişilik bozukluklarının reel hayatta çevremizde olan insanlarda olmadığını düşünmek o kaddar yanlış ki o kadar olur. Normal hayatta da elini sallasan psikopata çarpıyor sonuçta.
0
İlk yazar olduğumda iyi insanlar bulup arkadaş olabileceğimi düşünmüştüm. Ama ne yazık ki pek çoğunun ego şişirme, kendini ispat etme, kendi gibi düşünmeyen insanları aşağılama eğilimli olduğunu görmem beni pek çok şeyden soğuttu. Elbette herkes benim gibi düşünmeyebilir, elbette sözlükte iyi insanlar olabilir ama çoğunluk gerçekten ağır basıyor. Bazı yazarlar gerçekten konuşmayı bilmiyor; bir bakıyorsun 20 yıllık dostunmuş gibi sana özel mesaj atıyor, acayip laubali tavırlar, neden? çünkü onlar gibi düşünmüyorsun ve onlar bu hakkı kendinde bulabiliyor. Ha evet, tanıdığım mükemmel insanlar da var sözlükten. Ama gördüğüm kadarıyla pek çok yazar bu sözlük yazarlığını fazla ciddiye almış durumda. Bugun "kendimce" kime ayar versem, kime laf soksam, nasıl popüler olsam gibi kaygılar taşıdığından eminim pek çok kimsenin. Nesil fark etmeksizin.
Olabilir, kimse mükemmel değil (ben de dahil), herkesin hataları olur, herkesin zayıf noktaları vs farklıdır ama bir noktadan sonra bu kişiliksizliğe dönüşüyor diye düşünüyorum.
Olabilir, kimse mükemmel değil (ben de dahil), herkesin hataları olur, herkesin zayıf noktaları vs farklıdır ama bir noktadan sonra bu kişiliksizliğe dönüşüyor diye düşünüyorum.
0
"En ufak bir menfi geliri olmamasına rağmen binlerce insanın emek verdiği, didindiği, imla hatalarına kadar dikkat ederek araştırmalarını, gözlemlerini yazdığı buna rağmen bu insanların emeğinden para kazananların, şaşırtıcı ve mantığa inanılmaz ters olarak bir hüküm sürdükleri ve emek verenlerin buradan atılmaktan(uçurulmaktan) inanılmaz korktuğu bir yer"
kimse bize lutfen gelin ugrasin didinin ve buraya bir seyler yazin, ki site cok okunsun biz de cok reklam alip para kazanalim nihahaha!! sizi gidi koleler!!! demedi. yaziyoruz, cunku: (bkz: #7526353) (bence en net boyle aciklanirdi)
bence siz yanlis anlamissiniz, mutlu olmak icin yaziyoruz mutlu etmek icin degil. sozluge yazmamak caba gerektiriyor, yazmak degil. yaziyoruz cunku normal sartlarda ayni masaya bile oturamayacagimiz bir suru insanla bir seyler paylasabildigimiz, dusuncelerine birinci agizdan ulasabildigimiz ve aynen belirttiginiz gibi hicbir cikarimiz olmadan, sadece fikrimizi soylemek icin soyledigimiz bi yer burasi.
kultur seviyesinin genel olarak belli bir duzeyin(o da muamma) ustunde olmasina sasirmanizi tam anlayamadim, kulturlu iinsanlar "evet ben oldum artik, kimseyle bir sey paylasmayayim evimde oturayim" diyerek ulasilmazliga mi oynamalilar. (ayrica "kulturlu" derken zaten cok bulanik bir ifade. egitimli diyelim?)
bence bu insanlar gayet mutlular, cunku kendilerini ifade edebilecekleri gorece ozgur bir ortama sahipler. gecenin korunde gelip sozluge bi iki satir bir seyler yazmak, butun gun hirgur icinde suruklendiken, butun yasadiklarin icinde patladiktan sonra, eve gelip yeter artik uyuyim de bitsin diye yataga girmekten cok daha saglikli oldugunuzu gosterir bence.
yalniz olabilirsiniz, mutsuz olabilirsiniz, asosyal olabilirsiniz ama sozlugu kesfettiyseniz en azindan biraz nefes alabilecginiz bi yer bulmayi basardiniz demektir. bu soylediginiz gibi bir "ic yasamdaki olmamislik" degil, tam tersine iyilesmedir (ayrica buradaki mutsuz insanlar gorebildigim kadariyla gercek hayattakinden cok cok daha az yogunlukta)
burada yazmaniza "ragmen" gunluk hayatinizda gayet mutlu da olabilirsiniz, ama belki gunde bes tane entry girmeden uyumazsiniz cunku soyleyecekleriniz vardir. ve dusuncelerinizi bu kadar cok insana bu kadar rahat sekilde ulastirabileceginiz baska bir yer yok.
sozluge karsi duyulan sey resmettiginiz gibi bir bagimlilik degil bence. olsa olsa bu bir baglilik. ha istisnalar her yerde olabilir tabii, durumu uc boyutlara tasiyanlar. manyak her yerde, burada da var.
birileriyle tanismak icin inanilmaz cabalar sarf eden insanlar ya da birilerini kucuk dusurmekten zevk alanlari, herhangi bir seye ait olmanin acayip bir ayricalik oldugunu dusunenleri sozluk disinda cok daha fazla goruyoruz, bence bu, bu konu icinde tartisilacak sey degil, disarda bu kadar varsa sozlukte neden olmasin.
bir de hayati boyle sanal-reel diye ikiye ayirma devri yavas yavas bitiyor bana kalirsa, internet artik hayatimizin bayagi bi icinde, ondan bagimsiz dusunulmuyor. bu baglamda sozlukte birkac saat gecirerek hayattan soyutlandigimizi dusunmuyorum, hayatin bir parcasi burasi. burada oluyor muyuz ki yani, hayat nedir? : )
kimse bize lutfen gelin ugrasin didinin ve buraya bir seyler yazin, ki site cok okunsun biz de cok reklam alip para kazanalim nihahaha!! sizi gidi koleler!!! demedi. yaziyoruz, cunku: (bkz: #7526353) (bence en net boyle aciklanirdi)
bence siz yanlis anlamissiniz, mutlu olmak icin yaziyoruz mutlu etmek icin degil. sozluge yazmamak caba gerektiriyor, yazmak degil. yaziyoruz cunku normal sartlarda ayni masaya bile oturamayacagimiz bir suru insanla bir seyler paylasabildigimiz, dusuncelerine birinci agizdan ulasabildigimiz ve aynen belirttiginiz gibi hicbir cikarimiz olmadan, sadece fikrimizi soylemek icin soyledigimiz bi yer burasi.
kultur seviyesinin genel olarak belli bir duzeyin(o da muamma) ustunde olmasina sasirmanizi tam anlayamadim, kulturlu iinsanlar "evet ben oldum artik, kimseyle bir sey paylasmayayim evimde oturayim" diyerek ulasilmazliga mi oynamalilar. (ayrica "kulturlu" derken zaten cok bulanik bir ifade. egitimli diyelim?)
bence bu insanlar gayet mutlular, cunku kendilerini ifade edebilecekleri gorece ozgur bir ortama sahipler. gecenin korunde gelip sozluge bi iki satir bir seyler yazmak, butun gun hirgur icinde suruklendiken, butun yasadiklarin icinde patladiktan sonra, eve gelip yeter artik uyuyim de bitsin diye yataga girmekten cok daha saglikli oldugunuzu gosterir bence.
yalniz olabilirsiniz, mutsuz olabilirsiniz, asosyal olabilirsiniz ama sozlugu kesfettiyseniz en azindan biraz nefes alabilecginiz bi yer bulmayi basardiniz demektir. bu soylediginiz gibi bir "ic yasamdaki olmamislik" degil, tam tersine iyilesmedir (ayrica buradaki mutsuz insanlar gorebildigim kadariyla gercek hayattakinden cok cok daha az yogunlukta)
burada yazmaniza "ragmen" gunluk hayatinizda gayet mutlu da olabilirsiniz, ama belki gunde bes tane entry girmeden uyumazsiniz cunku soyleyecekleriniz vardir. ve dusuncelerinizi bu kadar cok insana bu kadar rahat sekilde ulastirabileceginiz baska bir yer yok.
sozluge karsi duyulan sey resmettiginiz gibi bir bagimlilik degil bence. olsa olsa bu bir baglilik. ha istisnalar her yerde olabilir tabii, durumu uc boyutlara tasiyanlar. manyak her yerde, burada da var.
birileriyle tanismak icin inanilmaz cabalar sarf eden insanlar ya da birilerini kucuk dusurmekten zevk alanlari, herhangi bir seye ait olmanin acayip bir ayricalik oldugunu dusunenleri sozluk disinda cok daha fazla goruyoruz, bence bu, bu konu icinde tartisilacak sey degil, disarda bu kadar varsa sozlukte neden olmasin.
bir de hayati boyle sanal-reel diye ikiye ayirma devri yavas yavas bitiyor bana kalirsa, internet artik hayatimizin bayagi bi icinde, ondan bagimsiz dusunulmuyor. bu baglamda sozlukte birkac saat gecirerek hayattan soyutlandigimizi dusunmuyorum, hayatin bir parcasi burasi. burada oluyor muyuz ki yani, hayat nedir? : )
0
bircok insanin her aklina geleni yazdigi bir yer olunca boyle dusunesin gelmis ama genellemenin dozunu kacirmissin biraz. eh ruhumuzla dalga geciyoruz bazen ama sozluge yazmayan disarda bir suru bozuk insan var, burda sadece yazilar var ki sadece yazmak bir insanin tam olarak ne oldugunu ve butun dusuncelerini gostermez bence. zaten her yazdigi dalga veya her yazdigi hayatin ayrintili bilgileri olan objektif insanlar da var. neyse sonucta bunun uzerine de uzun uzun yazarsin ama bir sonuc olmaz, hayatin anlamsizligi anlamak gibi birsey, bak bu da sozluktendi:)
0
var abiciğim böyle anomaliler. bana göre sözlükte çok garip insan var. mesela bu anket başlığı açıp dolduranlar. bana hakikaten çok garip geliyor .adam başlık açmış 'anneyle diyaloglar', 'babayla diyaloglar' hatta abartmış 'aile içi komik sms mesajları' evinde anne, babası, sms mesajlarını filan buraya yazma gereksinimi duymuş. niye? .tabi ki bunların okuyanıda vardır .ama kardeşim niye. çok mu canın sıkılıyor! ' heheee bak bugün annemle neler konuştum' diyip bunları sözlüğe taşıma ihtiyacı bence anomalidir. kimse senin 'aile içi komik sms ' mesajlarını okumak için can atmıyor. niye yazıyorsun bende anlamadım. ya 'en sevdiğim şarkılar' diyip başlamış en sevdiği şarkıları sıralamaya. niye buna ihtiyaç duyuyorsa. sonra sozluk yazarlarının her fırsatta televizyona çıkma ,roportaj verme güdüsü. bir başka anomali . televizyona çıkıyor,roportaj veriyor ; 'ben sozluk yazarıyım' ezikliğin son noktası. yok mu abicim senin sözlük yazarlığından daha önemli bir unvanın .sözlük yazarıyım diye çıkıyorsun televizyona. yani ne olmuş sözlük yazarısan. bende yazarım. bir s..k olmuyor valla. yani bazı kişiler gerçekten sözlük yazarlığının önemli bir mevki olduğunu sanıyor. sonra televizyona çıkıp hiçbirimizin yapmaycağı ajdar anık'la polemiğe girme gibi bir abukluk yapılıyor kimsede 'arkadaşım g..tüme benzemissin ' demiyor o yazara . yani sözlüğün değer yargıları, yazarları filan arkadaşın haklı olduğu noktalar var.
0
"En ufak bir menfi geliri olmamasına rağmen binlerce insanın emek verdiği, didindiği, imla hatalarına kadar dikkat ederek araştırmalarını, gözlemlerini yazdığı buna rağmen bu insanların emeğinden para kazananların, şaşırtıcı ve mantığa inanılmaz ters olarak bir hüküm sürdükleri ve emek verenlerin buradan atılmaktan(uçurulmaktan) inanılmaz korktuğu bir yer"
yanlış düşünüyorsunuz. menfi geliri söyleyeyim; anlaşılmak ya da en azından bir süreliğine bile olsa anlaşıldığını hissetmek. insanlar kendilerini anlatmak, "ben de varım" diyebilmek için bir ömür harcarken, türkiye'de de oluşan sistemin çarpık ve tek tip insan yaratıp içe kapanmayı gerçekleştirmek amacında oluşunun yarattığı sistem kenarı insanları bu kadar çok iken insanların ekşi sözlük gibi bir mecradan başka düşüncelerini daha iyi ifade edebilecekleri pek bir yer yok. evet reel bir toplulukta da insan kendini dışa vurabilir ama eğer bunu kabullenmeyenler çoğunluktaysa ve bu çoğunluğun diktatörlüğündeki genel kanılarla damgalanıyorsa insan; kendi topluluğunu oluşturur. cemaatlerin ortaya çıkış nedeni de budur aslında. işte ekşi sözlüğün bize yarattığı bu fırsat buraya "aitlik" duygusuyla yazmamızı sağlıyor biraz.
21. yüzyılı'da düşünürsek insanların internet ortamında fazlaca bulunmaları ve bu nitelikleri taşıyan ekşi sözlüğün (anlaşılma dürtüsüyle yazılan ekşi sözlüğün) bu ortamda kolay ulaşılabilir olması buraya rağbeti arttırıyor. mesela vaktini çoğunlukla televizyon başında geçiren bir kişinin kendini izlediği programlarda ifade etmesi gibi. ya da izlediği programlarla ifade edilmesi... he sözlük bu işe de yarıyor bakınız; sosyal ortamdaki çoğu arkadaşlarımızın hep bir yanı bizi anlatır, burada okuduğumuz yazılarda da bazen kendimizi bulabiliyoruz.
ne kadar yazarsam yazayım geleceğim son nokta çarpık demokrasi; bunu tamamı ile siyaset açısından anlamayın. zamanla insanların buraya karşı da böyle kuşkular içine girmesi ortalamalaşan sözlükten dolayıdır. yine kaçan biz mi oluruz yoksa bu sefer onlar mı olur bilemem ama böyle çekinceler içine girmenin pek bir faydası olmaz.
yanlış düşünüyorsunuz. menfi geliri söyleyeyim; anlaşılmak ya da en azından bir süreliğine bile olsa anlaşıldığını hissetmek. insanlar kendilerini anlatmak, "ben de varım" diyebilmek için bir ömür harcarken, türkiye'de de oluşan sistemin çarpık ve tek tip insan yaratıp içe kapanmayı gerçekleştirmek amacında oluşunun yarattığı sistem kenarı insanları bu kadar çok iken insanların ekşi sözlük gibi bir mecradan başka düşüncelerini daha iyi ifade edebilecekleri pek bir yer yok. evet reel bir toplulukta da insan kendini dışa vurabilir ama eğer bunu kabullenmeyenler çoğunluktaysa ve bu çoğunluğun diktatörlüğündeki genel kanılarla damgalanıyorsa insan; kendi topluluğunu oluşturur. cemaatlerin ortaya çıkış nedeni de budur aslında. işte ekşi sözlüğün bize yarattığı bu fırsat buraya "aitlik" duygusuyla yazmamızı sağlıyor biraz.
21. yüzyılı'da düşünürsek insanların internet ortamında fazlaca bulunmaları ve bu nitelikleri taşıyan ekşi sözlüğün (anlaşılma dürtüsüyle yazılan ekşi sözlüğün) bu ortamda kolay ulaşılabilir olması buraya rağbeti arttırıyor. mesela vaktini çoğunlukla televizyon başında geçiren bir kişinin kendini izlediği programlarda ifade etmesi gibi. ya da izlediği programlarla ifade edilmesi... he sözlük bu işe de yarıyor bakınız; sosyal ortamdaki çoğu arkadaşlarımızın hep bir yanı bizi anlatır, burada okuduğumuz yazılarda da bazen kendimizi bulabiliyoruz.
ne kadar yazarsam yazayım geleceğim son nokta çarpık demokrasi; bunu tamamı ile siyaset açısından anlamayın. zamanla insanların buraya karşı da böyle kuşkular içine girmesi ortalamalaşan sözlükten dolayıdır. yine kaçan biz mi oluruz yoksa bu sefer onlar mı olur bilemem ama böyle çekinceler içine girmenin pek bir faydası olmaz.
0
hevipeyra
burada daha evvel indirme yaparken makinanın yavaşlamasıyla ilgili bir soru sormuştum. tavsiyeler üzerine vuze u kaldırıp utorrent e geçtim ve cfosspeed kurdum makinaya. ilk günler her şey süperdi. makina 80-90 kbps ile torrent indirip aynı zamanda internette gezinmede hiç bir aksaklık yapmamaktaydı
burada daha evvel indirme yaparken makinanın yavaşlamasıyla ilgili bir soru sormuştum. tavsiyeler üzerine vuze u kaldırıp utorrent e geçtim ve cfosspeed kurdum makinaya. ilk günler her şey süperdi. makina 80-90 kbps ile torrent indirip aynı zamanda internette gezinmede hiç bir aksaklık yapmamaktaydı. sonra ne olduysa artık şu 1-2 gündür gene aynı şekilde sıçmaya başladı. torrent indirme hızı maksimum 30-35 leri bulurken, aynı anda ekşi sözlükte sayfa geçişi dahi yapamıyorum. ne yapmam lazım canlar, bi buldurun be?
not: utorrent i açtığım zaman ekranın altında sarı ünlem işareti var. bunu düzeltmek için port açmak gerekiyormuş sanırım ama ben bu işlemi yapmak için araştırma yaptığımda benim modemimin modelini göremedim hiç bir yerde. casper marka kablosuz modem kullanıyorum. eğer sorunum bundan kaynaklıysa, bu modem için nasıl port açabileceğimi öğretecek olan var mı?
not: utorrent i açtığım zaman ekranın altında sarı ünlem işareti var. bunu düzeltmek için port açmak gerekiyormuş sanırım ama ben bu işlemi yapmak için araştırma yaptığımda benim modemimin modelini göremedim hiç bir yerde. casper marka kablosuz modem kullanıyorum. eğer sorunum bundan kaynaklıysa, bu modem için nasıl port açabileceğimi öğretecek olan var mı?
0
modem casper adı altında muhakkak başka bir markanın ürünüdür. sonradan casper markası çakmışlar veya kutusunu ona göre yapmışlardır. sana tavsiyem, modemin altına üstüne iyi bak başka bir marka ibaresi var mı ? sen internete bağlanmak için gerekli modem ayarlarındaki sayfada marka ismi yazması lazım. örneğin conexant, zoom vs gibi. oradan da anlayabilirsin gerçek markanın ne olduğunu ?
en kötü ihtimal modemi aç vidaları sök tornavidayla, panelin üzerinde kesin yazar.
en kötü ihtimal modemi aç vidaları sök tornavidayla, panelin üzerinde kesin yazar.
0
olmadı arkadaşlar, çare bulamadık bizim işe. bilen varsa bi hallettirsin sevabına yav.
0
orqan
plastik mi daha cok bakteri tutar yoksa porselen mi? mesela yemegi hangisinde saklamaliyiz? peki ya metal? yani bunlardan hangisi daha hijyenik?
plastik mi daha cok bakteri tutar yoksa porselen mi? mesela yemegi hangisinde saklamaliyiz? peki ya metal? yani bunlardan hangisi daha hijyenik?
0
" cam > metal > porselen > plastik.
değerlendirme kriteri şu: yukarıda kullanılan malzemelerden gelecek besinden bağımsız bakterilerin varlığı.
metal arasında en kolay temizlenebilir ve çizilmeye dayanaklı bir saklama kabı örneğidir.
porselen, sırlanır bu cam kökenli malzemeler ama sır tabakası çatlar çizilir veya aşınırsa o bölgelerde bakteri oluşumu için ortam hazırlanmış olur. o yüzden uzun süreli kullanımlarda dikkat edilmesi gerekir.
plastik, en dandiği budur, çizilmesi çok kolay, ayrıca kabın içine koyduğunuz yemeğin plastikle etkileşimi daha çabuk ve kolay olur, gerçi sert plastikler mevcuttur ama uzun vadede tercih etmiyorum ben. kısa süreli saklama ihtiyacı için belki tercih edilebilir.
en sağlamı cam kaplardır. ", bence tabi.
değerlendirme kriteri şu: yukarıda kullanılan malzemelerden gelecek besinden bağımsız bakterilerin varlığı.
metal arasında en kolay temizlenebilir ve çizilmeye dayanaklı bir saklama kabı örneğidir.
porselen, sırlanır bu cam kökenli malzemeler ama sır tabakası çatlar çizilir veya aşınırsa o bölgelerde bakteri oluşumu için ortam hazırlanmış olur. o yüzden uzun süreli kullanımlarda dikkat edilmesi gerekir.
plastik, en dandiği budur, çizilmesi çok kolay, ayrıca kabın içine koyduğunuz yemeğin plastikle etkileşimi daha çabuk ve kolay olur, gerçi sert plastikler mevcuttur ama uzun vadede tercih etmiyorum ben. kısa süreli saklama ihtiyacı için belki tercih edilebilir.
en sağlamı cam kaplardır. ", bence tabi.
0
çatlağı falan yoksa porselen en hijyeniğidir derim ben. tencerelerde uzun bir süre yemek muhafaza etmeyin derler. plastik tabii ki en hızlı bakteri üretenidir.
0
Bu verilen cevaplar farazi mi yoksa bi kaynağı var mı? Mesela ben metal cisimlerin yüzeyinde yapısı dolayısıyla oluşan gözle görülemeyecek kadar küçük girinti ve çıkıntıların olduğunu, bu yüzden bakteri ve mikropların metalde çok daha kolay üreyebildiğini okumuştum. Diğerlerini bilmiyorum ama. O yüzden karşılaştırma yapamayacağım...
0
nop
Yüksek irtifa balonu ile kamera - rf modem ve bir paraşütten oluşan yükü stratosfere kadar göndermeyi planlıyorum.Helyum gazı teminini Türkiye'de nereden nasıl fiyatlara yaparım? (Aldığım gazın içeriğinden emin olmam gerekecek...Yarısı oksijen-azot, yarısı helyum olursa... Olmasın yani)
Yüksek irtifa balonu ile kamera - rf modem ve bir paraşütten oluşan yükü stratosfere kadar göndermeyi planlıyorum.
Helyum gazı teminini Türkiye'de nereden nasıl fiyatlara yaparım? (Aldığım gazın içeriğinden emin olmam gerekecek...Yarısı oksijen-azot, yarısı helyum olursa... Olmasın yani)
Helyum gazı teminini Türkiye'de nereden nasıl fiyatlara yaparım? (Aldığım gazın içeriğinden emin olmam gerekecek...Yarısı oksijen-azot, yarısı helyum olursa... Olmasın yani)
0
valla bu gaz işlerine habaş bakıyor galiba. biz kaynak için gerekli olan her türlü gazı oradan bulabiliyoruz. :)
www.habas.com.tr
www.habas.com.tr
0
aman gönderdiğiniz mevkiye dikkat edin, sivil havacılıkla falan temas kurun kafaya göre salmayın.
0
www.yaliz.com.tr
www.the-signer.com
yalızı öneririm. önceden BOS tan satın alıyorduk oksijen, azot, hidrojen, argon vs. ama bu elemanlar biraz pahalıya kaçmaya başladılar ve başka anlaşmazlıklar oldu. o yüzden yalız firmasını tercih ettik, oldukça memnunuz. Helyum var mıdır bilmiyorum ama muhtemelen vardır.
ayrıca sana her iki firma MSDS veriyor ve vermek zorundadır. o yüzden rahat olabilirsin.
her iki firmayla da görüşün.
www.the-signer.com
yalızı öneririm. önceden BOS tan satın alıyorduk oksijen, azot, hidrojen, argon vs. ama bu elemanlar biraz pahalıya kaçmaya başladılar ve başka anlaşmazlıklar oldu. o yüzden yalız firmasını tercih ettik, oldukça memnunuz. Helyum var mıdır bilmiyorum ama muhtemelen vardır.
ayrıca sana her iki firma MSDS veriyor ve vermek zorundadır. o yüzden rahat olabilirsin.
her iki firmayla da görüşün.
0
crown
İş yerindeki kameralara mikrofon bağlanmış. Ancak normal şartlarda sesler birbirine giriyor, konuşulanlar anlaşılmıyor. Ama içerisi boş ve kapılar kapalıyken tek kişi konuşunca sorun yok, diğer türlü uğultu hep. Sanırım mikrofon seçimiyle alakalı bir sorun, hangi özelliklerde mikrofon kullanılması l
İş yerindeki kameralara mikrofon bağlanmış. Ancak normal şartlarda sesler birbirine giriyor, konuşulanlar anlaşılmıyor. Ama içerisi boş ve kapılar kapalıyken tek kişi konuşunca sorun yok, diğer türlü uğultu hep. Sanırım mikrofon seçimiyle alakalı bir sorun, hangi özelliklerde mikrofon kullanılması lazım?
0
uzman degilim ama sanki odalarin mimarisinden kaynakli bir sorun varmis gibi.
ses dalgalari ust uste bindiginden ugultu oluyordur onelmek icin belki mikrofonlarin basina sunger kilif gecirerek bir yalitim/filtreleme saglanabilir. boyle ozel kiliflar satiliyor.
ses dalgalari ust uste bindiginden ugultu oluyordur onelmek icin belki mikrofonlarin basina sunger kilif gecirerek bir yalitim/filtreleme saglanabilir. boyle ozel kiliflar satiliyor.
0
omni-directional mikrofon kullanılmış, cardioid patterne sahip bir mikrofon kullanılması lazım.
en.wikipedia.org
en.wikipedia.org
0
tylolhot
merhabalar! 80'li yıllara ait popüler dergileri istanbul'da en uygun fiyata nerede bulablirim.
merhabalar! 80'li yıllara ait popüler dergileri istanbul'da en uygun fiyata nerede bulablirim.
0
Kadıköy Akmar Pasajı üst katı derim ben. Alt katta genelde olmaz. Üst katta özellikle girişteki uzun saçlı abi epey bilir öyle şeyleri. Onda yoksa bile tarif eder.
0
akmar pasajinin alt girisindeki hizada kadikoy carsisi vardir, o carsinin alt katinda da bulursun sahaflardan. ses dergilerini hatirliyorum en azindan.
0
compumaster
Bug ve özellik isteklerinizi listelemeniz için bir geridönüm sitesinde ekşi duyuru sayfası açtım.Yeni özellik istediğinizde oraya ekleyip sonra da diğer yazarların da oyları ile öncelik sağlanabiliyor. Ayrıca hata buldugunuzda "Report a bug" diyerek doğrudan bana ulaşabiliyorsunuz.Sistem ne yazık ki
Bug ve özellik isteklerinizi listelemeniz için bir geridönüm sitesinde ekşi duyuru sayfası açtım.
Yeni özellik istediğinizde oraya ekleyip sonra da diğer yazarların da oyları ile öncelik sağlanabiliyor. Ayrıca hata buldugunuzda "Report a bug" diyerek doğrudan bana ulaşabiliyorsunuz.
Sistem ne yazık ki İngilizce. Ama sanırım Türkçe çevirisi falan yapılıyordu.
Feedback verdiginiz site tamamen eksi duyuru'nun disinda bir site. eger login olacaksaniz, bambaska bir siteye login oluyorsunuz. Eksi Duyuru ile iliskisi yoktur bu sitenin.
Yeni özellik istediğinizde oraya ekleyip sonra da diğer yazarların da oyları ile öncelik sağlanabiliyor. Ayrıca hata buldugunuzda "Report a bug" diyerek doğrudan bana ulaşabiliyorsunuz.
Sistem ne yazık ki İngilizce. Ama sanırım Türkçe çevirisi falan yapılıyordu.
Feedback verdiginiz site tamamen eksi duyuru'nun disinda bir site. eger login olacaksaniz, bambaska bir siteye login oluyorsunuz. Eksi Duyuru ile iliskisi yoktur bu sitenin.
0
şimdiden söyleyelim;
lütfen sistemi abuse etmeyiniz. hani anonymous olarak post edildiği için "ekşi duyuru bana karı bulsun" tarzı şeyler yazmayınız. biliyorum yapmazsınız zaten de, uyarımızı yapmış olalım.
lütfen sistemi abuse etmeyiniz. hani anonymous olarak post edildiği için "ekşi duyuru bana karı bulsun" tarzı şeyler yazmayınız. biliyorum yapmazsınız zaten de, uyarımızı yapmış olalım.
0
burada logged in olmama rağmen feedback'e tıklayıp başlıklardan birine tıklayınca login olmam gerektiği yazıyor ve login olamıyorum çünkü internet kullanıcısı değilim. sözlükten geliyorum buraya.
ne yapmalı?
ne yapmalı?
0
isteklere yorum yapamiyor muyuz? comment kismindan denedim ama olmuyor
edit: gelismis aramayi tee ne zamandir soluyordum, sonunda olacak sanirim:) ayrica insanlarin gozune sokacak derecede buyuk olmali bence. yorumu oraya yapamadim buraya yapiyorum.
edit: gelismis aramayi tee ne zamandir soluyordum, sonunda olacak sanirim:) ayrica insanlarin gozune sokacak derecede buyuk olmali bence. yorumu oraya yapamadim buraya yapiyorum.
0
masa
Tübitak projelerine lisans eğitimi sırasında katılmak mümkün müdür yoksa sadece araştırma görevlileri mi katılabilir? Lisans eğitimi sırasında katılanlara Tübitak'ın yüksek lisansta burs vermesi gibi bir durum var mıdır? Bu projelere katılmak için sahip olunması gereken belli kriterler var mıdır ve
Tübitak projelerine lisans eğitimi sırasında katılmak mümkün müdür yoksa sadece araştırma görevlileri mi katılabilir? Lisans eğitimi sırasında katılanlara Tübitak'ın yüksek lisansta burs vermesi gibi bir durum var mıdır? Bu projelere katılmak için sahip olunması gereken belli kriterler var mıdır ve proje başvuruları nasıl yapılabilir?
0
basvuru kosulları sitesinde yer alıyor ya da kobi/kosgeb sitelerinden bulaiblirsin.
lisans sırasında calısabilirsin tabi ki, ancak ucret kısmını patronla konusarak anlasıyorsun. bi de yuksek lisans bursu vermesi konusna gelirsek iyi bi referans olur ancak zaten hemen herkese cıkıyor diye biliyorum.
lisans sırasında calısabilirsin tabi ki, ancak ucret kısmını patronla konusarak anlasıyorsun. bi de yuksek lisans bursu vermesi konusna gelirsek iyi bi referans olur ancak zaten hemen herkese cıkıyor diye biliyorum.
0
araştırma projelerinden bahsettiğini varsayıyorum.
resmi olarak bursiyer olabilmek için lisansüstü öğrencisi olma şartı aranıyor.
etraflı bilgi buradadır:
www.tubitak.gov.tr
fakat hazırda var olan bir proje varsa sen katkı manasında deneylerde veya diğer işlem basamaklarında araştırma gibi kısımlarda yer alabilirsin, buna müsaade edilebilir. hatta proje yürütücüsü tarafından maddi olarak bir destek dahi alabilirsin.
lisans eğitiminde böyle bir çalışma içinde yer almış olman özgeçmişine puan getirir yoksa tübitak için bu bir kıstas değil. onlar sadece şu an için ales puanı ve diploma not ortalamasına bakıyorlar. maddi durumun da önemi yoktur tübitak bursu değerlendirmesinde.
resmi olarak bursiyer olabilmek için lisansüstü öğrencisi olma şartı aranıyor.
etraflı bilgi buradadır:
www.tubitak.gov.tr
fakat hazırda var olan bir proje varsa sen katkı manasında deneylerde veya diğer işlem basamaklarında araştırma gibi kısımlarda yer alabilirsin, buna müsaade edilebilir. hatta proje yürütücüsü tarafından maddi olarak bir destek dahi alabilirsin.
lisans eğitiminde böyle bir çalışma içinde yer almış olman özgeçmişine puan getirir yoksa tübitak için bu bir kıstas değil. onlar sadece şu an için ales puanı ve diploma not ortalamasına bakıyorlar. maddi durumun da önemi yoktur tübitak bursu değerlendirmesinde.
0
akademik alanda proje başvurularını hocalar yapar genelde. tübitak web sitesinde başvuru formatı ile ilgili bilgi olması lazım. bütçeleme planlama konusunda ciddi ciddi çalışılması, adam gibi bir başvuruda bulunulması gerekiyor diye biliyorum.
paranın bir kısmı doğrudan proje yürütücüsüne (bu durumda hoca) veriliyor. bu para genellikle ekipman alımına harcanıyor. hoca isterse çalıştırdığı lisans öğrencisine de 3-5 bişeyler atabilir, ama bu asla düzenli bir gelir olmaz.
yüksek lisans yapıyorsan tübitak ayda 1400 karşılıksız burs veriyor bi de, o projeden bağımsız.
paranın bir kısmı doğrudan proje yürütücüsüne (bu durumda hoca) veriliyor. bu para genellikle ekipman alımına harcanıyor. hoca isterse çalıştırdığı lisans öğrencisine de 3-5 bişeyler atabilir, ama bu asla düzenli bir gelir olmaz.
yüksek lisans yapıyorsan tübitak ayda 1400 karşılıksız burs veriyor bi de, o projeden bağımsız.
0
sanal uyku
iste iste bitmedi.1. duyuruların en üstünde refresh mefresh butonlarının olduğu yerde (ya da yakınlarında) duyurunun en altına inme butonu olsun. scroll falan kasmayalım.2. cevapladığımız ve açtığımız duyurular içinde arama yapabilelim. böylece daha önceden cevap verdiğimiz bir şeyi tekrar tekrar ya
iste iste bitmedi.
1. duyuruların en üstünde refresh mefresh butonlarının olduğu yerde (ya da yakınlarında) duyurunun en altına inme butonu olsun. scroll falan kasmayalım.
2. cevapladığımız ve açtığımız duyurular içinde arama yapabilelim. böylece daha önceden cevap verdiğimiz bir şeyi tekrar tekrar yazma gereği duymamış oluruz. (tek tek sayfalarda aramak zor)
3. başkalarının cevapladığı duyuruları da görebilelim. böylece kim sadece soru sormak için uğruyor, kim başkalarına yardımcı olmaya çalışıyor öğreniriz, küstahça yorumlar yapabiliriz o kişi hakkında.
soru olmasının nedeni de kim ne der öğrenmek.
1. duyuruların en üstünde refresh mefresh butonlarının olduğu yerde (ya da yakınlarında) duyurunun en altına inme butonu olsun. scroll falan kasmayalım.
2. cevapladığımız ve açtığımız duyurular içinde arama yapabilelim. böylece daha önceden cevap verdiğimiz bir şeyi tekrar tekrar yazma gereği duymamış oluruz. (tek tek sayfalarda aramak zor)
3. başkalarının cevapladığı duyuruları da görebilelim. böylece kim sadece soru sormak için uğruyor, kim başkalarına yardımcı olmaya çalışıyor öğreniriz, küstahça yorumlar yapabiliriz o kişi hakkında.
soru olmasının nedeni de kim ne der öğrenmek.
0
@want2die:
sitenin en aşağısı değil açık duyurunun en aşağısı.
edit:
@want2die:
hm evet olabilir aslında ama özellikle danışma bürosu'nda çok işe yarar sanki, hem sol elle page down yapmak zor, sağ elle yapmak için de mouseu bırakmak lazım. hayır olmalı bu özellik. :p
sitenin en aşağısı değil açık duyurunun en aşağısı.
edit:
@want2die:
hm evet olabilir aslında ama özellikle danışma bürosu'nda çok işe yarar sanki, hem sol elle page down yapmak zor, sağ elle yapmak için de mouseu bırakmak lazım. hayır olmalı bu özellik. :p
0
3. isteği ben mi anlamadım bilemiyorum ama arama kutusuna @sanal uyku diye yazdığında hem sordukların hem de cevap verdiğin sorular listeleniyor?
0
@deckard:
onu bilmiyordum kişi nickine tıklayıp giriyordum hep ama yine de cevapladıkları ve açtıkları şeklinde kategori olsa daha iyi sanki?
onu bilmiyordum kişi nickine tıklayıp giriyordum hep ama yine de cevapladıkları ve açtıkları şeklinde kategori olsa daha iyi sanki?
0
ben hala benim cevap verdigim duyurulari listeleyebilecegim bir kisayol bilmiyorum (arama disinda). Benimkiler'in yanina cevap verdiklerim, gibi birsey eklense guzel olur sanki
0
x daemon, oyle bir sey var zaten ?
benimkiler sayfasina gittikten sonra goreceksin "benim duyurularim, benim cevap verdigim duyurular"
benimkiler sayfasina gittikten sonra goreceksin "benim duyurularim, benim cevap verdigim duyurular"
0
bi de bu en alttaki cevapla'nın yanına kapat linki koyulsa, kapatmak için yukarı çıkmasak? bu olabilir mi?
0
varmis lan hakkaten :)), normal font olarak yazildigi icin goz direk es gecmis demek ki. burdan ui kasan arkadaslara selam etmek gerek demek ki :)
0
1. bence scroll falan kasmak lazım çünkü daha önceden yazılmış bir cevabı görmeden senin de aynısından ekleme şansın artar.
2. güzel olur.
3. deckard, assert h yanıtlamış, ayrıca kimin ne (soru sormak/cevap yazmak/hem soru hem cevap) için girdiğinin önemi olmamalı. duyurudaki amaç bu değil diye düşünüyorum. o dediğin istatistik gereksiz olur.
2. güzel olur.
3. deckard, assert h yanıtlamış, ayrıca kimin ne (soru sormak/cevap yazmak/hem soru hem cevap) için girdiğinin önemi olmamalı. duyurudaki amaç bu değil diye düşünüyorum. o dediğin istatistik gereksiz olur.
0
@lejant:
1. öncekileri da okur sonuçta o kişi. örnek olarak yeni yazar danışma bürosunu verirsek, yeni bir cevap geliyor fakat en alta inmek ve o konumu bulmak cidden uğraştırıyor. bunun yerine direk oraya gidivericek işte amaç o.
1. öncekileri da okur sonuçta o kişi. örnek olarak yeni yazar danışma bürosunu verirsek, yeni bir cevap geliyor fakat en alta inmek ve o konumu bulmak cidden uğraştırıyor. bunun yerine direk oraya gidivericek işte amaç o.
0
@ sanal uyku
cevap verecek kisinin onceden verilmis tum cevaplari okuma aliskanligini koreltici bir uygulama olacagini dusunuyorum.
belki su sekilde gelistirebilirim onerini;
alabildigine cevap iceren basliklarda moderasyonca belli bir cevap sayisi belirlenir. atiyorum 50 cevap; x >50 olunca senin onerdigin tus aktiflesir. bu sekilde scroll ile asagi inilmekten kurtulunur ama bu olayla cok karsilasilmiyor. belki sadece yazar danisma basligi icin ozel bir tus yapilabilir.
bunlarin haricindeki bol cevap iceren basliklarda page down yapmak veya sayfa cubugunu kaydirmak daha tercih edilir geliyor.
cevap verecek kisinin onceden verilmis tum cevaplari okuma aliskanligini koreltici bir uygulama olacagini dusunuyorum.
belki su sekilde gelistirebilirim onerini;
alabildigine cevap iceren basliklarda moderasyonca belli bir cevap sayisi belirlenir. atiyorum 50 cevap; x >50 olunca senin onerdigin tus aktiflesir. bu sekilde scroll ile asagi inilmekten kurtulunur ama bu olayla cok karsilasilmiyor. belki sadece yazar danisma basligi icin ozel bir tus yapilabilir.
bunlarin haricindeki bol cevap iceren basliklarda page down yapmak veya sayfa cubugunu kaydirmak daha tercih edilir geliyor.
0
kakashi
yıllar önce aldığım yepisyeni t-shirt mu giymek istiyorum nasıl küçültebilirim, sıcaksu falan demişlerdi ??
yıllar önce aldığım yepisyeni t-shirt mu giymek istiyorum nasıl küçültebilirim, sıcaksu falan demişlerdi ??
0
makineden küçülmemiş, yamulmuş ve de rengi ağarmış bir t-shirt çıkma ihtimalini de düşün yıkamadan önce. dikişle daraltma imkanın yoksa o zaman deneyebilirsin tabi. bence hediye et birine.
0
mea maxima culpa
Merhabalar,Şimdi şöyle bişi sormak istiyorum. Hani screenshot alıyorsunuz, ancak alacağınız görüntünün hepsi bir seferde ekrana sığmıyor. insanlar iki tane ayrı screenshot alıp sonra bunları sağlı sollu yanyana yerleştirip bir adet resim yapıyorlar. bu nasıl yapılıyor? paint veya photoshop tarif ede
Merhabalar,
Şimdi şöyle bişi sormak istiyorum. Hani screenshot alıyorsunuz, ancak alacağınız görüntünün hepsi bir seferde ekrana sığmıyor. insanlar iki tane ayrı screenshot alıp sonra bunları sağlı sollu yanyana yerleştirip bir adet resim yapıyorlar. bu nasıl yapılıyor?
paint veya photoshop tarif edebilir misiniz?
Sevgiler, saygılar. Bol güneşli günler.
Şimdi şöyle bişi sormak istiyorum. Hani screenshot alıyorsunuz, ancak alacağınız görüntünün hepsi bir seferde ekrana sığmıyor. insanlar iki tane ayrı screenshot alıp sonra bunları sağlı sollu yanyana yerleştirip bir adet resim yapıyorlar. bu nasıl yapılıyor?
paint veya photoshop tarif edebilir misiniz?
Sevgiler, saygılar. Bol güneşli günler.
0
Bahsettiğin şey genelde filmlerde oluyor değil mi? Onun bir programı vardı ama hatırlamıyorum şimdi. Google'dan screenshot alma diye arat bakalım.
0
photoshopta uygun boyutlarda bir sayfa aç. aldığın 2 screenshot.ı da açıp, ilk açtığın bu sayfaya sürükle. "v" ye basıp resimlerin kesişim kümeleri üstüste gelecek şekilde yerleştirip save as yap.
0
Öncelikle PrtScn tuşuyla (veya sadece aktif pencerenin görüntüsünü almaya yarayan Alt + PrtScn tuş kombinasyonuyla) istediğimiz görüntüyü alıyoruz. Photoshop'ta File > New seçeneğini seçtikten OK düğmesine basıyoruz. Ardından bu görüntüyü Ctrl + V tuş kombinasyonuyla yapıştırıyoruz açılan boş sayfaya. Image > Canvas Size seçeneğini seçip çalıştığımız alanı opsiyonel olarak ikinci görüntüyü yapıştıracağımız yere doğru büyütüyoruz bir şekilde. Lakin 2000x2000 piksele büyütsek bile olur şu aşamada. V tuşuna basarak (Basmasak da olur sanki. O seçilidir zaten.) Move Tool'u seçerek yapıştırdığımız katmanı (ki Layer 1 adını taşır bu olsa olsa) istediğimiz yere doğru taşıyoruz. Ardından ikinci ekran görüntüsünü alıyoruz, onu da buraya yapıştırıyor ve istediğimiz yere taşıyoruz. C tuşuna basarak Crop Tool zamazingosunu seçiyoruz. Aldığımız görüntüleri kapsayan bir dikdörtgen seçimi yapıyor ve enter tuşuna basıyoruz. Bende bu aşamada Photoshop sapıtıp 1x1 piksele küçültüyor kırptığım yeri ama kaydedilmeye hazır hale gelmesi gerekiyor normalde bu aşamada. Bu tür bir kırpma sorunuyla karşılaşmamız durumunda da M tuşuna basarak Rectangular Marquee Tool adlı kardeşimizi seçiyoruz, Shift + Ctrl + C tuş kombinasyonuna bastıktan sonra File > New > Ok işlemini tekrarlıyoruz, açılan yeni pencerede Ctrl + V tuşlarına basıyoruz, sonra istediğimiz formatta kaydediyoruz. Üç aşağı beş yukarı böyle bir şey.
0
diğerlerine göre basit kaçabilir bu seçenek ama msn in son versiyon plus ında bi eklenti var bununla ilgili. tam sayfa screenshot alabilmenin yanında, ekranda istediğiniz boyutta bi kareyi de s.h olarak alabiliyosunuz.
0
ne paint ne de photoshop tavsiye ederim bu isler icin, gereksiz.
tabi gerekli olan bir sey var o da firefox kullaniyor olmaniz.
ve sonra benden tum tilkiseverlere gelsin:
screengrab
addons.mozilla.org
bu eklenti ile ekranin tamamini veya sizin belirlediginiz belli bir yerini cok kolay kopyalabilir kaydedebilirsiniz, ne harika degil mi ? adamlar yapmis, teknoloji caniiim. :)
ordek:
img145.imageshack.us
tabi gerekli olan bir sey var o da firefox kullaniyor olmaniz.
ve sonra benden tum tilkiseverlere gelsin:
screengrab
addons.mozilla.org
bu eklenti ile ekranin tamamini veya sizin belirlediginiz belli bir yerini cok kolay kopyalabilir kaydedebilirsiniz, ne harika degil mi ? adamlar yapmis, teknoloji caniiim. :)
ordek:
img145.imageshack.us
0
maxpainn
Uykusuz kaldıgım bigece izlemiştim.. çok fazla vakti kalmayan ve tek istediği okyanusu görmek olan bir adamın öyküsüydü.. hastaneden kafadengi bir adamla kaçıyorlardı.. adamın da bazı istekleri vardı mesela bigecede 2-3 kadınla aynı anda birlikte olmak, annesine ev almak gibi.. adını bilen varsa çok
Uykusuz kaldıgım bigece izlemiştim.. çok fazla vakti kalmayan ve tek istediği okyanusu görmek olan bir adamın öyküsüydü.. hastaneden kafadengi bir adamla kaçıyorlardı.. adamın da bazı istekleri vardı mesela bigecede 2-3 kadınla aynı anda birlikte olmak, annesine ev almak gibi.. adını bilen varsa çok sevinicem.. filmi anlattım neredeyse ama mutlaka izleyin..
edit: filmi izlememiş ve izlemek isteyecek arkadaşları da düşünerek editlenmiştir.. çok pardon vallaha.. haklısın lejant..hayır ben neden filmin tamamını anlatıyorum ki?!
edit: filmi izlememiş ve izlemek isteyecek arkadaşları da düşünerek editlenmiştir.. çok pardon vallaha.. haklısın lejant..hayır ben neden filmin tamamını anlatıyorum ki?!
0
Knockin' on Heaven's Door (1997)
www.imdb.com
not: süper filmdir tamam, izlemeyen arkadaşları da düşünerek lütfen filmin sonunu yazmayın yahu.
www.imdb.com
not: süper filmdir tamam, izlemeyen arkadaşları da düşünerek lütfen filmin sonunu yazmayın yahu.
0
editlemişin ama sen editlemeden önce okudum filmin sonunu.
ben de the sixth sense'in sonunu söylüyorum lan: bruce willis ölüymüş meğer.
bunu yapmak istemezdim.
ben de the sixth sense'in sonunu söylüyorum lan: bruce willis ölüymüş meğer.
bunu yapmak istemezdim.
0
karapage
mail verirken neden xyz et hebele nokta com yazıyorlar. @ neden kullanmıyorlar.
mail verirken neden xyz et hebele nokta com yazıyorlar. @ neden kullanmıyorlar.
0
digerine yazilmamis, buraya yazayim.
bu hareket varsa botlarin toplamamasi icin bir engel olabilir fakat "at gmail com" gibi google aramalarinda e-mail'in kabak gibi cikmasina yol acar. basina arasina istediginiz ([~#) karakteri ekleyin farketmez. "@gmail.com" u ise google'da aradiginizda @ isareti goz onune alinmaz, saga soga yazdiginiz e-mail'iniz ortaya cikmaz.
bu hareket varsa botlarin toplamamasi icin bir engel olabilir fakat "at gmail com" gibi google aramalarinda e-mail'in kabak gibi cikmasina yol acar. basina arasina istediginiz ([~#) karakteri ekleyin farketmez. "@gmail.com" u ise google'da aradiginizda @ isareti goz onune alinmaz, saga soga yazdiginiz e-mail'iniz ortaya cikmaz.
0
la traviata
(bkz: shure sm58)bu marka ve model mikrofondan edinmek istiyorum.internetten baktim pek cok farkli fiyata satilabilmekte.kesin bir bilgisi olan var midir, nerde ne kadara satilmaktadir en ucuz?istanbul'dayim, tunele gitsem en ucuz orda mi bulurum? amerika'dan getirtirsem fiyat farki ne olur?elinde o
(bkz: shure sm58)
bu marka ve model mikrofondan edinmek istiyorum.
internetten baktim pek cok farkli fiyata satilabilmekte.
kesin bir bilgisi olan var midir, nerde ne kadara satilmaktadir en ucuz?
istanbul'dayim, tunele gitsem en ucuz orda mi bulurum? amerika'dan getirtirsem fiyat farki ne olur?
elinde olup satmak isteyen var mi ve orjinal sm58 ile cakma cin isi sm58 gorunuste nasil ayirt edilir?
not: baska mikrofon onerisi istememekteyim.
bu marka ve model mikrofondan edinmek istiyorum.
internetten baktim pek cok farkli fiyata satilabilmekte.
kesin bir bilgisi olan var midir, nerde ne kadara satilmaktadir en ucuz?
istanbul'dayim, tunele gitsem en ucuz orda mi bulurum? amerika'dan getirtirsem fiyat farki ne olur?
elinde olup satmak isteyen var mi ve orjinal sm58 ile cakma cin isi sm58 gorunuste nasil ayirt edilir?
not: baska mikrofon onerisi istememekteyim.
0
turkiye temsilcisi www.nefan.com dur. adamlarla konusmaya calistim ama bir sonuc alamadim, benim sordugum headset ti. onla ilgilenen arkadas yok demislerdi telefon alip aramadilar sonradan da baska bir sekilde isimi hallettigimden geri donmedim adamlara ama onlar da telefon no alip arama yapmamislardi.
dedigin gibi cakma olayindan korktugum icin bir de bana lazim oldugu surede aramak icin pek zamanim olmadigimdan nerede ucuza bulunur bilmiyorum direk burasiyla gorusmustum.
dedigin gibi cakma olayindan korktugum icin bir de bana lazim oldugu surede aramak icin pek zamanim olmadigimdan nerede ucuza bulunur bilmiyorum direk burasiyla gorusmustum.
0
pinking of you
selamlar filmde bir adam vardı , ölmüş karısına ölmemiş gibi davranıyordu, yani her gün kaldırıyor giydiriyor, saçını tarıyordu. ayrıca karısını bir kimyasal ya da bitkisel karışımla yıkıyordu ki karısı hayata geri dönsün. hatta geri döneceği günü bile söylüyordu. sonlara doğru buna şahit olan kişi
selamlar filmde bir adam vardı , ölmüş karısına ölmemiş gibi davranıyordu, yani her gün kaldırıyor giydiriyor, saçını tarıyordu. ayrıca karısını bir kimyasal ya da bitkisel karışımla yıkıyordu ki karısı hayata geri dönsün. hatta geri döneceği günü bile söylüyordu. sonlara doğru buna şahit olan kişi bir video kaset bulmuştu da olayı anlamıştı. sonunu söylemiyim bari anlayan anlamıştır zaten şu ana kadar.
kulağa öyle gelmese de çok duygusaldı. kısa bir filmdi ve 3 extremes gibi bir toplamadaydı sanki. ama bulamıyorum, hatırlayamıyorum. bir bilen var mıdır acaba ?
kulağa öyle gelmese de çok duygusaldı. kısa bir filmdi ve 3 extremes gibi bir toplamadaydı sanki. ama bulamıyorum, hatırlayamıyorum. bir bilen var mıdır acaba ?
0
Merhaba, Japon ve ya kore filmi degildi o. Sean pennin bir kisa filmi ve kisa film tarihinin en iyilerinden birisi.uzakdogudan bir filmden esinlenme filan oldugunu sanmiyorum. yada ben bilmiyorum. 11-9-01 isimli kisa film denemelerinin bir parcasi. film 2002 yilinda yapilmis. eger dedigin gibi bir film varsa ve bundan yeni ise bundan asirma olabilir. ya da esinlenme. bir bak istersen www.youtube.com
0
saam gaang - going home'dur dediginiz film. bulunmasi biraz zor. saam gaang 2002 diye aratirsaniz karsiniza cikar.
0
lejant , satine cok teşekkürler, adı "going home" du evet. film "three extremes" de değil "three" isimli toplamadaymış.
www.sogoodreviews.com
sharon and hope şimdi gördüm mesajını, teşekkürler, bende de varmış, aradım buldum :)
www.sogoodreviews.com
sharon and hope şimdi gördüm mesajını, teşekkürler, bende de varmış, aradım buldum :)
0
alpha05
Merhaba, fiyatları (bir sure için) aynı olan iki HDD den hangisini alayım sizce?Kriterler: Sessiz çalışma/ performans / dayanıklılık / [`başka eklemek için tıklayın`]WD 3.5" 1 TB 16MB MyBook Essential USB2.0http://www.exa.com.tr/wd/sabit_diskler/wd_35-327-3869.htmlSEAGATE 1TB 32MB 7200RPM FREEAGENT
Merhaba, fiyatları (bir sure için) aynı olan iki HDD den hangisini alayım sizce?
Kriterler: Sessiz çalışma/ performans / dayanıklılık / [başka eklemek için tıklayın]
WD 3.5" 1 TB 16MB MyBook Essential USB2.0
www.exa.com.tr
SEAGATE 1TB 32MB 7200RPM FREEAGENT DESK 3.5" ST310005FDD2E1-RK
www.hepsiburada.com
Kriterler: Sessiz çalışma/ performans / dayanıklılık / [başka eklemek için tıklayın]
WD 3.5" 1 TB 16MB MyBook Essential USB2.0
www.exa.com.tr
SEAGATE 1TB 32MB 7200RPM FREEAGENT DESK 3.5" ST310005FDD2E1-RK
www.hepsiburada.com
0
dikkatinizi cekti mi bilmiyorum ama;
Seagate'in cache'i 32mb ve ve garantisi 5 yil.
WD'nin cache'i 16mb, garantisi 2 yil.
Seagate'in cache'i 32mb ve ve garantisi 5 yil.
WD'nin cache'i 16mb, garantisi 2 yil.
0
selam
açıkçası ses sorununda çok rahatsızlık yaşayacağına inanmıyorum, performanstı dayanıklılıktı bunlar kullanıcı hatası olmadan garanti süresi sınırlarına göre irdelenmesi gerekir bence.
5 yıl garanti çok şık duruyor. ben olsam seagate alırdım.
açıkçası ses sorununda çok rahatsızlık yaşayacağına inanmıyorum, performanstı dayanıklılıktı bunlar kullanıcı hatası olmadan garanti süresi sınırlarına göre irdelenmesi gerekir bence.
5 yıl garanti çok şık duruyor. ben olsam seagate alırdım.
0
wdc her zaman daha uzun omurludur. ama seagate kotudur anlaminda degil bu
0
seagate bende mevcut. ve neredeyse hiç sesi yok. belirli bir süre kullanılmazsa uykuya geçiyor. uyanırken ufak bir tık sesi çıkıyor o kadar.
0
bu civarda (max 300L) civarında başka önerisi olan var mı acaba? (en az 1tb) ben en iyi seçenek olarak bu ikisini görüyorum. (bunlardan da seagate i alacagım gibi) başka bir ürün tavsiyesi olan var mı acaba? Alayım mı yoksa bunu?
0
hem seagate freeagent hem de western mybook kullandım, ikisi de iş görüyor. ama şimdiki aklım olsa 250-320-500gb'lık 2.5 modellerden alırım. neden derseniz, 1tb'lik 7200rpm diskler hem çok yer kaplıyor hem ekstra güce ihtiyaç duyuyor hem de ısınıyor, gürültü yapıyor haliyle "taşınabilir"likten çıkıyor.
gb fiyatı olarak iki katına da gelse şöyle bir ürün çok daha cazip görünüyor bana:
www.hepsiburada.com
tercih sizin tabiki de.
gb fiyatı olarak iki katına da gelse şöyle bir ürün çok daha cazip görünüyor bana:
www.hepsiburada.com
tercih sizin tabiki de.
0
blackdog, 3,5" bir external disk'i "tasinabilir" diyerek satmiyorlar ki zaten?
masana koyuyorsun bitiyor. 2,5" olanlari gezgin olabiiyor.
masana koyuyorsun bitiyor. 2,5" olanlari gezgin olabiiyor.
0
0
kehanet
üds hakkında çeşitli başlıklar açılmış, lakin benim derdime derman orada bulamadım. başvurunun bitmesine sayılı saatler kalmışken, sizlere sormak istiyorum sevgili sozluk sakinleri...böyle kpdsds, uds gibi sınavlarla hiç işim olmadı. bugün de tesadüfen öğrendim; yüksek lisans için de işe yarar bir s
üds hakkında çeşitli başlıklar açılmış, lakin benim derdime derman orada bulamadım. başvurunun bitmesine sayılı saatler kalmışken, sizlere sormak istiyorum sevgili sozluk sakinleri...
böyle kpdsds, uds gibi sınavlarla hiç işim olmadı. bugün de tesadüfen öğrendim; yüksek lisans için de işe yarar bir sınavmış, toefl'a yedek olsun, hadi gireyim dedim.
yarın ücreti yatırıp başvuru yapacağım, ama sorunum şudur ki: sınav test alanı kısmını neye göre işaretleyeceğimi bilemedim. ben mühendislik mezunuyum, diğer binlerce meslektaşım gibi mühendislik yapmıyorum. ve yükseklisansımı da çalıştığım sektöre uygun olarak sosyal alanda yapacağım.
başvurken sınav alanını mezun olduğum bölüme göre mi, yoksa yükseklisans yapacağım alana göre mi işaretleyeceğim, bilemedim. geçen seneden biraz örneklere baktım, iki bölüm de zor değil. ama işte "fen bilimleri" veya "sosyal bilimler" hangisini seçmem lazım ki acaba?? basvuru rehberinde de bunu aciklamamislar :(
yarına kadar vereceğiniz tüm cevapların, akademik hayatım için çok önemli katkıları olacak:)
teşekkürler :)
böyle kpdsds, uds gibi sınavlarla hiç işim olmadı. bugün de tesadüfen öğrendim; yüksek lisans için de işe yarar bir sınavmış, toefl'a yedek olsun, hadi gireyim dedim.
yarın ücreti yatırıp başvuru yapacağım, ama sorunum şudur ki: sınav test alanı kısmını neye göre işaretleyeceğimi bilemedim. ben mühendislik mezunuyum, diğer binlerce meslektaşım gibi mühendislik yapmıyorum. ve yükseklisansımı da çalıştığım sektöre uygun olarak sosyal alanda yapacağım.
başvurken sınav alanını mezun olduğum bölüme göre mi, yoksa yükseklisans yapacağım alana göre mi işaretleyeceğim, bilemedim. geçen seneden biraz örneklere baktım, iki bölüm de zor değil. ama işte "fen bilimleri" veya "sosyal bilimler" hangisini seçmem lazım ki acaba?? basvuru rehberinde de bunu aciklamamislar :(
yarına kadar vereceğiniz tüm cevapların, akademik hayatım için çok önemli katkıları olacak:)
teşekkürler :)
0
selam
yuksek ogreniminize hangi alandan devam edecekseniz o alandan gireceksiniz ve muhendislik ile ilgili bir bolum dusunmediginiz icin siz sosyal bilimler alanindan girmelisiniz, mantik su, basvuracaginiz alan hangi kisma giriyorsa siz o kisimdan sorumlusunuz.
yuksek ogreniminize hangi alandan devam edecekseniz o alandan gireceksiniz ve muhendislik ile ilgili bir bolum dusunmediginiz icin siz sosyal bilimler alanindan girmelisiniz, mantik su, basvuracaginiz alan hangi kisma giriyorsa siz o kisimdan sorumlusunuz.
0
ÜDS sınav sonuç belgesinde sınava hangi alandan girdiğinizi de yazıyorlar. Bu konuda kitapçıkta bir şey yazıp yazmadığını bilemiyorum (yani yüksek lisansta hangi alan istiyorsanız o alandan girmelisiniz gibi kesin bir şey var mı bilemiyorum, o yüzden bu konuda kafadan bir şey atmayayım), ancak şunu söyleyebilirim mesela sosyal bilimlerden girerseniz paragraf soruları falan sosyal bilimlerle ilgili metinlerden geliyor ve lisansı da mesela sosyal bilimlerde yaptıysanız anlamak ve yorumlamak daha kolay oluyor.
Ben bugüne kadar bu alan seçmenin hep dili bugüne kadar kullandığımız alana yakın olması ile ilişkilendirmiştim açıkçası.
Ben bugüne kadar bu alan seçmenin hep dili bugüne kadar kullandığımız alana yakın olması ile ilişkilendirmiştim açıkçası.
0
beat generation
Seçimlerde görev yapabilmek için ne yapmalıyım? Geç kalmış olabilir miyim başvuru yapmak için?(devlet memuru falan değilim)
Seçimlerde görev yapabilmek için ne yapmalıyım? Geç kalmış olabilir miyim başvuru yapmak için?(devlet memuru falan değilim)
0
sanırım o işi muhtar yapıyor çünkü beni sandık görevilisi olarak yazmış.geç kalmış olabilirsin.
0
ilçe seçim kuruluna gidip kayıt yaptıracaksınız. onlar size okul öneriyorlar. siz de seçiyorsunuz. geçen sefer öyleydi.
yalnız başvuru süresi bitmiş olabilir, bilmiyorum.
yalnız başvuru süresi bitmiş olabilir, bilmiyorum.
0
ne işiniz var, memur değilseniz. max 20 lira verecekler. memurlar oturacak, siz deliler gibi çalışacaksınız tam gün. parayı da 2 ay sonra alırsınız.
0
daha süresi var. bizim partiden ayın 16 sına kadar isim verin demişlerdi sandık görevlisi olmak içim.
0
kaamos
arkadaslar selam,uzun yillar once(cocukken) seyrettigim bir film var, hatirlamiyorum. Film, bir kasabada geciyor. rutin bir hayat suren kasabada bir kulüp aciliyor. herkes bu kulübün müdavimi oluyor, tek bir kisi disinda. bu kisi, nasa ya da benzer bir yerde calisan bir adam. ailesinin, pek kendi ai
arkadaslar selam,
uzun yillar once(cocukken) seyrettigim bir film var, hatirlamiyorum. Film, bir kasabada geciyor. rutin bir hayat suren kasabada bir kulüp aciliyor. herkes bu kulübün müdavimi oluyor, tek bir kisi disinda. bu kisi, nasa ya da benzer bir yerde calisan bir adam. ailesinin, pek kendi ailesine benzemedigini, kulube takilmaya basladiktan sonra degistiklerini dusunup iskilleniyor. kendi is yerinde gelistirdikleri astronot giysisinin giyip, kulube giriyor. bu astronot giysisinin, ozellikle basligin sayesinde insanlarin insan mi yoksa uzayli mi oldugnu anliyordu(terminator'de boyle bir sey vardir). adam, kulubun arka kapisina erisip disari cikiyordu. karsilastigi yer bir vadi gibi bir yerdi. dev fanuslar vardi her yerde. fanuslarin icinde de, kasabada tanidigi herkes vardi. FAnuslardan birinin icinde de kendi ailesini buluyordu. Bir piyano, kopegi(yuksek olasilik golden), kizi, oglu ve karisi. Uzaylilar tum ksabayi istila etmek icin herkesi kacirmis, yerlerine kendilerini gecirmisler, onlarin formlarini kopyalayarak. iste filmin konusu bu.
nedir ismi?
cocuklugumdan beri uktemdir resmen.
uzun yillar once(cocukken) seyrettigim bir film var, hatirlamiyorum. Film, bir kasabada geciyor. rutin bir hayat suren kasabada bir kulüp aciliyor. herkes bu kulübün müdavimi oluyor, tek bir kisi disinda. bu kisi, nasa ya da benzer bir yerde calisan bir adam. ailesinin, pek kendi ailesine benzemedigini, kulube takilmaya basladiktan sonra degistiklerini dusunup iskilleniyor. kendi is yerinde gelistirdikleri astronot giysisinin giyip, kulube giriyor. bu astronot giysisinin, ozellikle basligin sayesinde insanlarin insan mi yoksa uzayli mi oldugnu anliyordu(terminator'de boyle bir sey vardir). adam, kulubun arka kapisina erisip disari cikiyordu. karsilastigi yer bir vadi gibi bir yerdi. dev fanuslar vardi her yerde. fanuslarin icinde de, kasabada tanidigi herkes vardi. FAnuslardan birinin icinde de kendi ailesini buluyordu. Bir piyano, kopegi(yuksek olasilik golden), kizi, oglu ve karisi. Uzaylilar tum ksabayi istila etmek icin herkesi kacirmis, yerlerine kendilerini gecirmisler, onlarin formlarini kopyalayarak. iste filmin konusu bu.
nedir ismi?
cocuklugumdan beri uktemdir resmen.
0
yok degil. zaten doksan oncesine ait film. seksenlerde cekilmis olmali. en azindan benim cocuklugum seksenlere tekabul ediyor :)
0
hayır bu da değil...koza falan yoktu..hiç bir zaman da uzaylıları görmüyorduk...
0
they live olabilir mi? orda gözlük takarak uzaylıları görüyordu adam. gerçi 88 yapımı film biraz geç kalıyor, gözlüğü takan da işsiz güçsüzün biriydi galiba. bilim adamaı falan değildi.
bir de it came from the outer space var insanların değiştiği ama bu çok eski bir filmdi.
bir de it came from the outer space var insanların değiştiği ama bu çok eski bir filmdi.
0
bana john carpenter filmi gibi geldi, imdb'den bi kontrol edersen bulursun belki.
0
@trocero
en yakin konulu bunu bulmustum ben de, kitaptan uyarlama olarak ama hayir, bu da degil.
kasabanin ortasinda acilan bir kulup, isin en can alici noktasiydi bu arada.
en yakin konulu bunu bulmustum ben de, kitaptan uyarlama olarak ama hayir, bu da degil.
kasabanin ortasinda acilan bir kulup, isin en can alici noktasiydi bu arada.
0
akşamüstünden beri kendimi buna adadım böyle bi plot bulamadım çıldırıcam :)
b-movie tarzı bi filmiydi bu
b-movie tarzı bi filmiydi bu
0
imdb'de ben de bulamamistim bir zaman once.
sanmiyorum b-movie oldugunu acikcasi. ama bununla ilgili karar veremeyecek kadar kucuktum filmi seyrettigimde. yine de, hatirladigim kisimlar gayet iyi bir film oldugu izlenimini birakiyor. yine de tam olarak bir sey soylemek cok guc.
sanmiyorum b-movie oldugunu acikcasi. ama bununla ilgili karar veremeyecek kadar kucuktum filmi seyrettigimde. yine de, hatirladigim kisimlar gayet iyi bir film oldugu izlenimini birakiyor. yine de tam olarak bir sey soylemek cok guc.
0
invasion of the body snatchers, they live, it came from the outer space bu filmlerin hepsinden bişeyler var ama hiçbiri. bütün movie connectionlarına genre lara falan baktım bulamıyorum bulan olursa bana da mesaj atsın lütfen
0
gijilti
Arkadaşlar beş altı ay kadar çalışabileceğim bir iş arıyorum Üniv mezunuyum ve yapacağım işin ne olduğu çok fazla da önemli değil. Dönemlik aramamın nedeni ağustosta askere gidecek olmam. Tavsiyeleriniz var mı? Böyle bir iş ararken nerelere başvurabilirim? Anahtar kelimeler nelerdir internette arark
Arkadaşlar beş altı ay kadar çalışabileceğim bir iş arıyorum Üniv mezunuyum ve yapacağım işin ne olduğu çok fazla da önemli değil. Dönemlik aramamın nedeni ağustosta askere gidecek olmam.
Tavsiyeleriniz var mı? Böyle bir iş ararken nerelere başvurabilirim? Anahtar kelimeler nelerdir internette ararken?
Tavsiyeleriniz var mı? Böyle bir iş ararken nerelere başvurabilirim? Anahtar kelimeler nelerdir internette ararken?
0
güzel bir kafede (the house cafe mesela) garson olarak çalışabilirsin. bir arkadaşım, bahşişlerle filan iyi kazandığını söylemişti...
0
kariyer.net ve secretcv.com da çok var öyle dönemsel eleman arayan insan kaynakları şirketleri. oralara bak bence.
0
organizasyon firmalarinin duzenledigi bayi toplantisi, sergi, fuar, kongre, sempozyum, konser gibi etkinliklerde calisacak yeri gelince bilet kontrolu yeri gelince havaalanindan konuklari getirecek, konserlerde/toplantilarda insanlari yerleske veya bulunulan mekan hakkinda yonlendirici bilgi vererek (ornegin, toplanti salonu, kayit masasi, poster alani, teknik oda gibi yerlerin nerede oldugunu soylemek) yardimci olabilecegin ve calisabilecegin firmalar var.
yukarisi, asagidaki adres icin girizgahti;
www.in-ka.com zamaninda ben bu firmayla calismistim. baska bir suru firma var oldugunu da duydum. birine bakarsan digerleri hakkinda da bilgi edinebilirsin sanirim. siteyi simdi bulundugum yerden acamadim ama calisiyordur muhtemelen. kolay gelsin.
sormak istediginiz seyler varsa da yardimci olmaya calisirim.
yukarisi, asagidaki adres icin girizgahti;
www.in-ka.com zamaninda ben bu firmayla calismistim. baska bir suru firma var oldugunu da duydum. birine bakarsan digerleri hakkinda da bilgi edinebilirsin sanirim. siteyi simdi bulundugum yerden acamadim ama calisiyordur muhtemelen. kolay gelsin.
sormak istediginiz seyler varsa da yardimci olmaya calisirim.
0
artikbenimdebirvolvomvar
arkadaşlar kafama bir şey takıldı.Gerçekten çok saçma,ama bi dinleyin.Şimdi diyelim 80 şubat ayı doğumluyum(değilim atıyorum).şimdi benim yaşım 29 mu 28 mi ? benim savunduğum düşünce şu 2009 un şubatında 30 yaşımdan gün alıcam değil mi ?yani 30.cu yılımı yaşıycam.Biz çoğunlukla şu kadar yaşımdayım d
arkadaşlar kafama bir şey takıldı.Gerçekten çok saçma,ama bi dinleyin.Şimdi diyelim 80 şubat ayı doğumluyum(değilim atıyorum).şimdi benim yaşım 29 mu 28 mi ? benim savunduğum düşünce şu 2009 un şubatında 30 yaşımdan gün alıcam değil mi ?yani 30.cu yılımı yaşıycam.Biz çoğunlukla şu kadar yaşımdayım deriz.yaşımdayım,yani yaşımın içindeyim demek değil midir ? ben mi kelimeye çok takılıyorum ? doğrusu nedir ? Aydınlatın beni ?
0
söyle düsün bi; mart 80 de sen bi aylik oluyorsun, senin yasina soranlara annen ilk yilindan gün aldin diye 1 yasinda demiyor. subat 81de bir yasinda oluyorsun, 82de iki, 83 de 3 vs. subat 2009da da 29 oluyorsun. dolan yasini söylüyorsun.
0
bence bu yaş konusunda resmi olarak bir standart konulmalı artık, en tartışmalı sorunlardan birisidir bu.
80 şubat doğumluysanız şu anda 28 yaşında olursunuz, 29'a girecek olursunuz. gün alma muhabbetini ben de bilmiyorum.
80 şubat doğumluysanız şu anda 28 yaşında olursunuz, 29'a girecek olursunuz. gün alma muhabbetini ben de bilmiyorum.
0
buna şöyle cevap verebiliriz. aslında saçma olabilir ama. mesela futbol maçlarında 18:34'te gol atıldıgında o gol kayıtlara 19. dakikada atılmış diye geçiyor.
yani sen şubat ayında bu hayattaki 29. yılını geride bırakıyorsun ve 30 un içinde oluyorsun. diye düşünüyorum. 29 yıl + 1 gün, 2 gün, 3 gün diye gidiyor.
ama insan hissettigi yaşta değil midir yahu :)
yani sen şubat ayında bu hayattaki 29. yılını geride bırakıyorsun ve 30 un içinde oluyorsun. diye düşünüyorum. 29 yıl + 1 gün, 2 gün, 3 gün diye gidiyor.
ama insan hissettigi yaşta değil midir yahu :)
0
bildiğim kadarıyla doğumgününüz gelip geçene kadar resmiyette 28 yaşında görünüyorsunuz ve haliyle 28 yaşında oluyorsunuz. yani 15 şubat 1980de doğan biri ancak 15 şubat 2009da 29 yaşında sayılabiliyor, 14 şubata kadar 28 oluyor. kısacası o geçirilen yıl tamamen dolmalı, gün aldım falan olmuyor.
0
resmi olarak doldurduğunuz yaş esas alınır. gerisi yalandır dolandır.
birisi 1991.01.25 doğumluysa resmiyette 18 yaşında değildir! 17 yaşındadır. bazı belgelerde de karşılaşılır bu durumla, 18 yaşını doldurmuş olmak şeklinde geçer.
ama başkasına kendi yaşınızı söylüyorsanız işte o zaman manipulasyona açık bir konudur, istediğinizi söyleyiniz.
genelde 26-28 den sonra çok sevgili kız arkadaşlarımızın yaşlarında izafiyet teoreminden referans alınarak değişiklikler gözlenmektedir. saygı duyarız.
birisi 1991.01.25 doğumluysa resmiyette 18 yaşında değildir! 17 yaşındadır. bazı belgelerde de karşılaşılır bu durumla, 18 yaşını doldurmuş olmak şeklinde geçer.
ama başkasına kendi yaşınızı söylüyorsanız işte o zaman manipulasyona açık bir konudur, istediğinizi söyleyiniz.
genelde 26-28 den sonra çok sevgili kız arkadaşlarımızın yaşlarında izafiyet teoreminden referans alınarak değişiklikler gözlenmektedir. saygı duyarız.
0
manonflier
istanbul universitesi elektronik mühendisliği yuksek lisansa başvurdum.sozlu mulakatı var 1 hafta sonra 30 kişiden 10 kişiyi alacaklar, girme ihtimalim nedir sizce?ALES sayısal 80KPDS 85Ortalama yerlerde sürünüyor 2,15 = yuzluk sistemde 57 e denk geliyor.40+13+11=64 puanım var şuanda mulakattan 100
istanbul universitesi elektronik mühendisliği yuksek lisansa başvurdum.sozlu mulakatı var 1 hafta sonra 30 kişiden 10 kişiyi alacaklar,
girme ihtimalim nedir sizce?
ALES sayısal 80
KPDS 85
Ortalama yerlerde sürünüyor 2,15 = yuzluk sistemde 57 e denk geliyor.
40+13+11=64 puanım var şuanda mulakattan 100 verseler 79 eder,80 verseler 76 eder.
askerlik yaptım.lisansı istanbul universitesinde okumadım.
girme ihtimalim var mıdır sizce?
ve mulakatta bana artı katabilecek ne gibi şeyleri on plana çıkartmalıyım.tavsiyeleriniz.
-sozlu mulakatta çalıştığımı belirtsem ve isyerimin izin verdiğini soylesem olumlu bir şey midir yoksa
çalışmıyorum bir işte desem daha mı hoş olur.
saolun simdiden
girme ihtimalim nedir sizce?
ALES sayısal 80
KPDS 85
Ortalama yerlerde sürünüyor 2,15 = yuzluk sistemde 57 e denk geliyor.
40+13+11=64 puanım var şuanda mulakattan 100 verseler 79 eder,80 verseler 76 eder.
askerlik yaptım.lisansı istanbul universitesinde okumadım.
girme ihtimalim var mıdır sizce?
ve mulakatta bana artı katabilecek ne gibi şeyleri on plana çıkartmalıyım.tavsiyeleriniz.
-sozlu mulakatta çalıştığımı belirtsem ve isyerimin izin verdiğini soylesem olumlu bir şey midir yoksa
çalışmıyorum bir işte desem daha mı hoş olur.
saolun simdiden
0
en superi sudur;
o okulun ogrencilerine veya asistanlarina git, en iyi sonucu oyle alirsin. sanirim ogrencileri bulmazsin yari yil tatilindeler. asistanlarla gorus, 1 hafta kalmis pazartesi gunu musait olabilirsen hocalarla da gorusebilirsiniz ama keske biraz daha onceden hocalarla konusmaya gitme firsatin olsaydi. sorun olacagini sanmiyorum.
o okulun ogrencilerine veya asistanlarina git, en iyi sonucu oyle alirsin. sanirim ogrencileri bulmazsin yari yil tatilindeler. asistanlarla gorus, 1 hafta kalmis pazartesi gunu musait olabilirsen hocalarla da gorusebilirsiniz ama keske biraz daha onceden hocalarla konusmaya gitme firsatin olsaydi. sorun olacagini sanmiyorum.
0
belirli bir ortalama sınırlamaları yoksa olabilir bence. bizde bazı bölümlerde yüksek lisans başvuruları için 2,5 sınırken bazılarında da 2.0 olabiliyordu. tabi diğer başvuranlar baya bi fark attıysa bilemem de.
bir de mezun oldugunuz üniversite de önemli olabiliyor bu gibi durumlarda. mülakatta da kendinize güvenen bir izlenim bırakmanız her zaman artı bir özelliktir bence. ukalalıkla aradaki ince çizgiyi de korumak lazım tabi. çalışıp çalışmama çok etkiler mi bilmiyorum açıkçası ama şunun faydası olabilir. bölümün sayfasından hangi hocalar ne çalışıyor bakıp, mülakattan önce ilginizi çeken konunun hocasına gidip (tabi mülakat gününden önce) hocam böyle böyle ben master'a başvurmayı düşünüyorum sizin çalıştıgınız konu da ilgimi çekti ve bu konuda çalışmak isterim şeklinde konuşabilirsiniz.
bir de mezun oldugunuz üniversite de önemli olabiliyor bu gibi durumlarda. mülakatta da kendinize güvenen bir izlenim bırakmanız her zaman artı bir özelliktir bence. ukalalıkla aradaki ince çizgiyi de korumak lazım tabi. çalışıp çalışmama çok etkiler mi bilmiyorum açıkçası ama şunun faydası olabilir. bölümün sayfasından hangi hocalar ne çalışıyor bakıp, mülakattan önce ilginizi çeken konunun hocasına gidip (tabi mülakat gününden önce) hocam böyle böyle ben master'a başvurmayı düşünüyorum sizin çalıştıgınız konu da ilgimi çekti ve bu konuda çalışmak isterim şeklinde konuşabilirsiniz.
0
sormaz iseler çalıştığını belirtmesen iyi olur bence. laboratuar çalışmalarının yoğun olduğu mühendislik bölümlerinde tercihler genelde vakit ayırabilecek öğrenciden yana kullanılır. kullanılmalıdır da. ama sorarlarsa yalan söylememekte de fayda var derim.
birde üniversitelerimizde mülakat işleri şu şekilde yürür: senin kpds nin ales inin falan bir önemi yoktur. alınmak istenen kişi ne olursa olsun alınır. haaa alınacak adamlar belli değilse şansınız her zaman vardır. mülakatta ne istediğinizi bilir bir tavır takınmak her zaman işe yarar. fakat bu istediğiniz şeyin bölüm imkanları ile (bu konuda çalışan hoca, uygun altyapı gibi) örtüşmesi gerekir ki bunu önceden araştırmak gerekir. örneğin; ne yapmayı düşünüyorsun gibi bir soruya ...tamamen atıyorum: hocam X yöntemiyle bilmemne görüntülerini işleme konusu üzerinde çalışmak istiyorum.
bunun için departmanda ve mümkünse jüride x yöntemini çalışan birilerinin olması şukela bir durumdur.
kolaylıklar dilerim.
birde üniversitelerimizde mülakat işleri şu şekilde yürür: senin kpds nin ales inin falan bir önemi yoktur. alınmak istenen kişi ne olursa olsun alınır. haaa alınacak adamlar belli değilse şansınız her zaman vardır. mülakatta ne istediğinizi bilir bir tavır takınmak her zaman işe yarar. fakat bu istediğiniz şeyin bölüm imkanları ile (bu konuda çalışan hoca, uygun altyapı gibi) örtüşmesi gerekir ki bunu önceden araştırmak gerekir. örneğin; ne yapmayı düşünüyorsun gibi bir soruya ...tamamen atıyorum: hocam X yöntemiyle bilmemne görüntülerini işleme konusu üzerinde çalışmak istiyorum.
bunun için departmanda ve mümkünse jüride x yöntemini çalışan birilerinin olması şukela bir durumdur.
kolaylıklar dilerim.
0
sharon and hope
öğrencimin özellikleri;yaş: 8iq: 70cinsiyet: kızÖzel ders veriyorum ben bu kardeşimize derslerine yardımcı olayım diye. Ama bizim evde gördüğü her şeyi "bu benim olabilir mi?" diye istiyor. Başlarda kalem, silgi boya kalemi her şeyi verdim, ama bıktım eline her aldığı şeyi istemesinden.Nasıl davranm
öğrencimin özellikleri;
yaş: 8
iq: 70
cinsiyet: kız
Özel ders veriyorum ben bu kardeşimize derslerine yardımcı olayım diye. Ama bizim evde gördüğü her şeyi "bu benim olabilir mi?" diye istiyor. Başlarda kalem, silgi boya kalemi her şeyi verdim, ama bıktım eline her aldığı şeyi istemesinden.
Nasıl davranmam gerekiyor?
not: "alt tarafı kalem, verin gitsin" filan demeyin, haftada 5 saat ders veriyorum ve her geldiğinde bir şey istiyor, kolyelerimi filan bile bazen.
not2: hayır olmaz! diyorum ama sor bi nasıl diyorum;
-canım o benim değil x ablamın.
-bu burada kalsın bir dahaki geldiğinde yine bunlarla boyarsın..
aslında normal bir zekaya sahip olsa, hayır demek daha kolay olurdu sanki ama... bu sürekli övülmeyi takdir edilmeyi bekleyen, öyle motive olan bir çocuk. iq'yu belirttim başta.
yaş: 8
iq: 70
cinsiyet: kız
Özel ders veriyorum ben bu kardeşimize derslerine yardımcı olayım diye. Ama bizim evde gördüğü her şeyi "bu benim olabilir mi?" diye istiyor. Başlarda kalem, silgi boya kalemi her şeyi verdim, ama bıktım eline her aldığı şeyi istemesinden.
Nasıl davranmam gerekiyor?
not: "alt tarafı kalem, verin gitsin" filan demeyin, haftada 5 saat ders veriyorum ve her geldiğinde bir şey istiyor, kolyelerimi filan bile bazen.
not2: hayır olmaz! diyorum ama sor bi nasıl diyorum;
-canım o benim değil x ablamın.
-bu burada kalsın bir dahaki geldiğinde yine bunlarla boyarsın..
aslında normal bir zekaya sahip olsa, hayır demek daha kolay olurdu sanki ama... bu sürekli övülmeyi takdir edilmeyi bekleyen, öyle motive olan bir çocuk. iq'yu belirttim başta.
0
karsi ataga gecin, siz de isteyin.
-sharon abla, kalemin benim olabilir mi?
-olabilir ama kalemkutun da benim olur.
-eööö, neyse..
-sharon abla, kalemin benim olabilir mi?
-olabilir ama kalemkutun da benim olur.
-eööö, neyse..
0
hayır demeyi bilin, eğer hayır diyemiyorsanız sakın ola lise düzeyinde öğrencilere ders vermeyin, aman ha.
(bkz: hayir demeyi bilmek)
ailesi ile iletişime geçin bir de.
(bkz: hayir demeyi bilmek)
ailesi ile iletişime geçin bir de.
0
şöyle de olabilir. sizden bir şey istediğinde ona şart koşun. şu soruyu bilirsen istediğini sana verebilirim gibi. bilemeyeceği zorlukta sorular hem kafasını meşgul eder hem de bir süre sonra yorulup istemekten bıkar. ilk başlarda yanlış üslup seçtiğinizden ötürü bir anda hayır demek çocuğun sizin hakkınızdaki düşüncelerine blok çekebilir, onca emek boşa gider. ayrıca 8 yaşındaki çocuk için 70 iq az mı çok mu bilemedim. övülmeyi beklemek de zekası hakkında bir yargıya ulaştırmadı beni.
0
istediği şeylerin size gerekli olacağını ve kardeşimizin istediği nesne eğer sizde olmazsa/bulunmazsa sizin X işini (x ten kasıt: o nesneyle yapılan iş, oluş veya hal)yapamayacağınızı belirtirseniz sanırım anlar.
0
la traviata'nın söylediği çok doğru. Benim annem emekli anasınıfı öğretmeni ve öğrencileri için aynı şeyi uyguluyordu. Kendiniz için yapılmasından hoşlanmadığınız bir davranışı başkasına yapmayın derdi. İşte empati böyle bir şey...
0
daha 8 yaşındaki birine söz geçiremiyorsanız ,birde bunların lise versiyonu vardır ki dikkat.Hayır diyin efendim ve ayrıca la traviata çok güzel söylemiş onu uygulayın.
0
yahu kızın iq'su 70 demiş daha ne olsun? o yaşa göre düşük bir değer.
la traviata'nın metodu normal iq'dakilerde bile işe yarayacağı garanti değil. bu öğrencinizde de yarayacağından şüpheliyim.
bildiğim kadarıyla bu gibi durumlarda karşındakine normal iq'daymış gibi davranmak en doğrusu. o zaman karşıdaki de kendini normal bir birey gibi hissetmeye başlayabilir.
la traviata'nın metodu normal iq'dakilerde bile işe yarayacağı garanti değil. bu öğrencinizde de yarayacağından şüpheliyim.
bildiğim kadarıyla bu gibi durumlarda karşındakine normal iq'daymış gibi davranmak en doğrusu. o zaman karşıdaki de kendini normal bir birey gibi hissetmeye başlayabilir.
0
70 iq o kadar düşük ki, 68 olsa zihinsel engelliler okulunda okuması gerekecekti...
"hayır demeyi bilmek" olayı değil biraz, hayırı nasıl diyeceğini bilmek.
"hayır demeyi bilmek" olayı değil biraz, hayırı nasıl diyeceğini bilmek.
0
kabablanka
arkadaşlar selam pdf haldeki e-kitapların bir sayfasında iki kitap sayfası varsa, ben her bir orjinal sayfanın çıktısının tek başına bir sayfada olmasını istiyorsam ne yapabilirim? (sayfalar scanlenirken, hepsi düzgün olmamış, bir kısım kitabın ortasında verev kaymalar mevcut, ancak büyük ölçekte de
arkadaşlar selam
pdf haldeki e-kitapların bir sayfasında iki kitap sayfası varsa, ben her bir orjinal sayfanın çıktısının tek başına bir sayfada olmasını istiyorsam ne yapabilirim?
(sayfalar scanlenirken, hepsi düzgün olmamış, bir kısım kitabın ortasında verev kaymalar mevcut, ancak büyük ölçekte değil.)
teşekkürler...
pdf haldeki e-kitapların bir sayfasında iki kitap sayfası varsa, ben her bir orjinal sayfanın çıktısının tek başına bir sayfada olmasını istiyorsam ne yapabilirim?
(sayfalar scanlenirken, hepsi düzgün olmamış, bir kısım kitabın ortasında verev kaymalar mevcut, ancak büyük ölçekte değil.)
teşekkürler...
0
öyle olan sayfaları A4'e değil de A3'e basarsanız sonrada A3 ü ortadan ikiye keserseniz olur gibi geldi.
program kullanarak nasıl olur bilmiyorum.
program kullanarak nasıl olur bilmiyorum.
0
Adobe Acrobat ile editleyebilirsiniz (acrobat reader değil) veya herhangi bir OCR programı ile de editlemeyi deneyebilirsiniz, veya veya daha extrem bir yol olarak postscript olarak bir dosyaya çıktısını alıp bir postscript editörü ile düzenleyebilirsiniz. En kolayı Adobe acrobat ile düzenlemektir aslında.
0
En basiti Adobe Acrobat veya NitroPDF gibi, pdf editleyebilecek bir program kullanmak..
0
anlatacağım işlem gayet uzundur fakat en azından severek kullandığım bir pdf edit programını hatırlamış ya da öğrenmiş olursunuz. aşağıdaki site adresini vereceğim programı indirip kuruyorsun. yanılmıyorsam ghost script kurmanızı da isteyecek. ya da yanılıyorumdur. bu program vasıtasıyla tüm sayfaları resim formatlarından birine dönüştürüp ortadan kesebilirsiniz.
www.pdfill.com
www.pdfill.com
0
hector cuper
3-4 kişi landan oyun oynayacağız, makinelerin ram falan iyi fakat ekran kartları abartı değil, onun için crysis, cod 5 falan tavsiye etmeyin. fps de istemiyoruz acil tavsiyelerinizi bekliyoruz.
3-4 kişi landan oyun oynayacağız, makinelerin ram falan iyi fakat ekran kartları abartı değil, onun için crysis, cod 5 falan tavsiye etmeyin. fps de istemiyoruz acil tavsiyelerinizi bekliyoruz.
0
(bkz: monopoly tycoon)
accaip zevkli oluyor hem de öğrenmesi falan çok basit hemen başlıyorsunuz oynamaya
accaip zevkli oluyor hem de öğrenmesi falan çok basit hemen başlıyorsunuz oynamaya
0
tepedeki psychedelic adam
evet bilen var mı bunu? ayrıca bul karayı al parayı olarak bilirdim aslında hangisi doğrudur? gerçi ikisi de kullanılabilir tabi de nedir aslolanı?
evet bilen var mı bunu? ayrıca bul karayı al parayı olarak bilirdim aslında hangisi doğrudur? gerçi ikisi de kullanılabilir tabi de nedir aslolanı?
0
"karayı"lı kullanımı her ne kadar yaygın olsa da bir yerlerden doğrusunun "karoyu" olduğunu hatırlamaktayım.
(bkz: üç kağıt)
(bkz: three card)
(bkz: üç kağıt)
(bkz: three card)
0
tabudeviren
şöyle gece yatarken dinleyebileceğim, huzur veren şarkılar arıyorum.alıp başka diyarlara götüren..bunlar nasıl olabilir? mesela: loreena mckennitt'ten bonny portmore veya full circle, fahir atakoğlu - denizler'e gibi.evet, söz sizde...
şöyle gece yatarken dinleyebileceğim, huzur veren şarkılar arıyorum.
alıp başka diyarlara götüren..
bunlar nasıl olabilir? mesela: loreena mckennitt'ten bonny portmore veya full circle, fahir atakoğlu - denizler'e gibi.
evet, söz sizde...
alıp başka diyarlara götüren..
bunlar nasıl olabilir? mesela: loreena mckennitt'ten bonny portmore veya full circle, fahir atakoğlu - denizler'e gibi.
evet, söz sizde...
0
o tarza benzeyen benim bildiğim enya var. ayrıca çoğu uzakdoğu filminde vardır Wo hu cang long gibi (crouching tiger hidden dragon) yakın zamanda çekilmiş uzak doğu filmlerinde de çok oluyor bu tarz parçalar. film müziklerini inceleyebilirsin.
klasik müzik, enstrümental (ney, klarnet, kanun taksimleri gibi) da olabilir.
Göksel Baktagir - Doğu Rüzgarı
Cahit Berkay - Dila Hatun
Israel Kamakawiwo'ole- Somewhere Over The Rainbow
Yeni Türkü - Başka Türlü Bir Şey, Yağmurun Elleri
şuralara da bak istersen;
www.lastfm.com.tr
answers.yahoo.com
ayrıca google dan "relaxing song(s)" yazarak arama yapabilirsin.
klasik müzik, enstrümental (ney, klarnet, kanun taksimleri gibi) da olabilir.
Göksel Baktagir - Doğu Rüzgarı
Cahit Berkay - Dila Hatun
Israel Kamakawiwo'ole- Somewhere Over The Rainbow
Yeni Türkü - Başka Türlü Bir Şey, Yağmurun Elleri
şuralara da bak istersen;
www.lastfm.com.tr
answers.yahoo.com
ayrıca google dan "relaxing song(s)" yazarak arama yapabilirsin.
0
cengiz onural'ın bir nefes hayat isimli albümünü ve incesaz'ın muhtelif albümlerini tavsiye edebilirim.
0
belki tarz olarak biraz farklı olabilir ama yıldız ibrahimova sesi ve şarkıları da aynı hissi verebilir.
0
size grup olarak beirut'u tavsiye ediyorum. elephant gun ve nantes parçaları hatta... artarda dinleyin huzra erin.
kings of convenience da bir başka güzide grubuuzdur bu konuda.
riverside dinlenebilir.
ha bir de blackmore's night, hele ki loreena mckennit dinliyorsanız hoşunuza gidebilir, blackmore babanın ingiliz folk müziğine kattığı güzellik enfes.
bir de manddy white var son olarak isim verebileceğim, biraz daha blues tarzı new age tarzı. ancak myspace'den indirebilirsiniz, kimse bilmez ares'te falan çıkmaz.
böyle kocaman liste çıktı isterseniz mesaj atın ben size atarım parçaları. yeterince geiş bir yelpaze olmuştur sanırım.
kings of convenience da bir başka güzide grubuuzdur bu konuda.
riverside dinlenebilir.
ha bir de blackmore's night, hele ki loreena mckennit dinliyorsanız hoşunuza gidebilir, blackmore babanın ingiliz folk müziğine kattığı güzellik enfes.
bir de manddy white var son olarak isim verebileceğim, biraz daha blues tarzı new age tarzı. ancak myspace'den indirebilirsiniz, kimse bilmez ares'te falan çıkmaz.
böyle kocaman liste çıktı isterseniz mesaj atın ben size atarım parçaları. yeterince geiş bir yelpaze olmuştur sanırım.
0
www.freesoothingmusic.com bu siteye gir. birbirinden rahatlatıcı ve huzur veren şarkılar çalıyor. dediğin gibi alıp başka diyarlara götürüyor insanı.
0
gececilere yeni bir kapı aralaması açısından eski bir duyuruyu canlandırma girişimi...
Nest-Claw and Fang
www.youtube.com
Nest-Claw and Fang
www.youtube.com
0
pembeli kiz
bugün siparis versem kac günde türkiye´ye ulasir. 27 ocak´a kadar gelir mi?paketin ulasacagi yer batman.
bugün siparis versem kac günde türkiye´ye ulasir. 27 ocak´a kadar gelir mi?paketin ulasacagi yer batman.
0
kargo yolculugu esnasinda siradisi bir olay olmazsa 16 gun!de kesinlikle gelmesi lazim. 4-5 gunde geliyor istanbula.
not: 4-5 gun oncesinde gelmesi sanirim inanilmaz kisa bir zaman gibi geldi fakat noel oncesinde yapilan siparisten dolayi midir bilmiyorum, hizli calismis olabilirler. sitenin ongordugu zaman araligina bakiniz.
not: 4-5 gun oncesinde gelmesi sanirim inanilmaz kisa bir zaman gibi geldi fakat noel oncesinde yapilan siparisten dolayi midir bilmiyorum, hizli calismis olabilirler. sitenin ongordugu zaman araligina bakiniz.
0
istanbula yaklasik 10 gunde geldi.
gidip ptt subesinden almak da bikac gun surdu. daha uzun surebilir tabi, dogum gunu hediyesi falansa riske girmeye degmez, haci yagi almak daha mantikli(!)
gidip ptt subesinden almak da bikac gun surdu. daha uzun surebilir tabi, dogum gunu hediyesi falansa riske girmeye degmez, haci yagi almak daha mantikli(!)
0
peki sinira takilma ihtimali nedir?anladigim kadariyla her ürünü ayri paketliyorlar. ne kadarlik hakkimiz var 100 dolar mi? ben kendim birine hediye yolluyormusum gibi göstercegim. o zaman 300 euroymus sdogru mudur?
0
evet oyle bir sey var, surada bir bilgi mevcut benim basima boyle bir sey gelmedigi icin veya gormedigim icin kesin cevap veremiyorum.
www.gumrukforum.com
burada da gumruk kanunu maddesini okumak isterseniz surada yer aliyor:
altinci kisim : ozellik gosteren faaliyetler
birinci bolum : gumruk vergilerinden muafiyet ve istisna
6.a) Değeri 300 EURO'yu geçmemek üzere gerçek bir kişiden diğerine gönderilen veya yolcular tarafından ithal edilen hediyelik eşya,
www.mevzuat.adalet.gov.tr
www.gumrukforum.com
burada da gumruk kanunu maddesini okumak isterseniz surada yer aliyor:
altinci kisim : ozellik gosteren faaliyetler
birinci bolum : gumruk vergilerinden muafiyet ve istisna
6.a) Değeri 300 EURO'yu geçmemek üzere gerçek bir kişiden diğerine gönderilen veya yolcular tarafından ithal edilen hediyelik eşya,
www.mevzuat.adalet.gov.tr
0
strawberrynet'in türkiye şubesi kıvamında www.cilekler.com'dan yaparsan alışverişini teknik destek de dahil olmak üzere herşey daha kolay olabilir senin için.
0
türkiye ye 2-3 iş gününde gelir istanbulda bir tanıdığınız varsa ona gönderin o size herhangi bir kargo şirketiyle göndersin.bunu dememin sebebi ptt baya geç getirebiliyor, adresi bulamayabiliyor ama istanbul a baya hızlı teslim ediyor..
0
turkish tekila
nasıl olacak bu iş?
nasıl olacak bu iş?
0
kanımca network bölümünden. tabii öncelikli olarak oyunun lisans numarası gerekiyor.
0
aşağıdaki siteye üye ol, her şey detayıyla anlatılmış ve problemlerine yardımcı olurlar.
www.hamachiturk.com
düzeltme: pes 2008 için anlatılmış 2009 u göremedim.
www.hamachiturk.com
düzeltme: pes 2008 için anlatılmış 2009 u göremedim.
0
olamayacak. pes serisi hiçbir zaman lan üzerinden oyunu destekleyen bir seri olmadı ne yazık ki. allah kahretmesin :(
edit: oha var mıymış lan! du bakayım ben de!
edit 2: evet yokmuş. orijinale devam.
edit: oha var mıymış lan! du bakayım ben de!
edit 2: evet yokmuş. orijinale devam.
0
sleepy99
birşey okurken dinlendirici müzik dinler misiniz? kimleri ne tip parçaları mesela?(anket kıvamı)
birşey okurken dinlendirici müzik dinler misiniz? kimleri ne tip parçaları mesela?
(anket kıvamı)
(anket kıvamı)
0
okurken enstrumntal veya sözlerini bilmediğin parçaları seçersen dikkatin dağılmaz. bu kriterlere uyan sevdiğin tarzda müzikler dinleyebilirsin. klasik ve jazz olabilir.
0
(bkz: loreena mckennitt)
bundan alası yoktur kitap okurken. ama arada kafa müziğe takılı kalabiliyor.
bundan alası yoktur kitap okurken. ama arada kafa müziğe takılı kalabiliyor.
0
dikkatimin dağılmamasını istiyorsam muhakkak ambient dinlerim. gerçek ambient müzik ortama en kolay uyum sağlayan, kişiyi en az rahatsız eden müziktir. hem müziği duyarsın, hem okuduğunu anlarsın. brian eno'nu yaptığı her şeyi bu klasmana sokarım, kendisine bayılırım, boş kaset çıkarsın dinlerim. harold budd da güzide bir amcadır bu hususta.
0
ne okuduğuna bağlı aslında, ama ben özellikle son dönem, en mutlu, huzurlu "lhasa de sela" dinleyerek çalışabildiğimi farkettim.. hatta şu tezim bir gün biterse kendisine teşekkür etme planlarım var.. sesi akıyor ılık ılık bir yandan, hatta şimdi bile..
ama enstrumental iyidir derler ders çalışırken: marcel khalife, farid farjad önerebilirim naçizane.. ve abartmamak kaydıyla stephan micus..
kitabına göre olabilir, yelpazeme pearl jam, senem diyici ve tom waits'i de katabilirim..
ama enstrumental iyidir derler ders çalışırken: marcel khalife, farid farjad önerebilirim naçizane.. ve abartmamak kaydıyla stephan micus..
kitabına göre olabilir, yelpazeme pearl jam, senem diyici ve tom waits'i de katabilirim..
0
Dinlendirici muzik nedir hic bir zaman anlamadim ben yahu, belirteyim dedim. Insanlar cok sik kullaniyorlar bu kalibi. Dinlendirici muzik dedikleri eger, cok hareketli olmayan parcalar ise, adina niye boyle diyorlar?
Bi de dinlendirici gozluk var, o hepten yanlis.
Bi de dinlendirici gozluk var, o hepten yanlis.
0
ne kadar dinlendirici orası tartışılır ama mogwai ya da explosions in the sky dinlerken konsantrasyonum yükseliyor. aynı tarzda do make say think ve godspeed you black emperor'ı da tavsiye edebilirim.
0
ben de cok severim o tarz muzikleri sana onerebilecegim lime wiredan mozarttan greensleeves bide instrumentals dan piano solo die bi parca oda harika yanniden romantic piano bethovendan moonlight sonata aklıma gelenler
0
madrigal
(öss- 2009 ) arkadaşlar bu konuda çok soru sordum farkındayım fakat sormam lazım,şimdi ben bu sene ilk defa kredi alacam ,adanadayım ve alacağım banka mersinde bugün bankayı aradım ve bugün gelmek zorunlumu dedim,adam da hayır ne zaman gelirsen o zaman veririz dedi fakat parayı elden verecekleri içi
(öss- 2009 ) arkadaşlar bu konuda çok soru sordum farkındayım fakat sormam lazım,şimdi ben bu sene ilk defa kredi alacam ,adanadayım ve alacağım banka mersinde bugün bankayı aradım ve bugün gelmek zorunlumu dedim,adam da hayır ne zaman gelirsen o zaman veririz dedi fakat parayı elden verecekleri için şüphe oluştu bende...
a.haftaya gitsem parayı alabilirmiyim ?
b.giden 180 tl nin ardından soğuk su içip sözlükte (gerçi açılmıyor)gezinmeye devam mı edeyim?
c.koşa koşa gara gidip ilk trenle mersine sora sora bankayı mı bulayım?
d.ben bilmem beyim bilir.
a.haftaya gitsem parayı alabilirmiyim ?
b.giden 180 tl nin ardından soğuk su içip sözlükte (gerçi açılmıyor)gezinmeye devam mı edeyim?
c.koşa koşa gara gidip ilk trenle mersine sora sora bankayı mı bulayım?
d.ben bilmem beyim bilir.
0
yahu bankada bir hesaptadır paran. kaybolmaz o. sen gidince hesapta ne kadar para varsa onu çekebilirsin. yani;
a- alırsın.
b- gitmez. al paranı sıcak yemeğini ye.
c- koşmana gerek yok sakin sakin de gidebilirsin.
d- beyine selam ederim.
a- alırsın.
b- gitmez. al paranı sıcak yemeğini ye.
c- koşmana gerek yok sakin sakin de gidebilirsin.
d- beyine selam ederim.
0
hakkin saklidir, hatta simdi haberi duyan oraya gittigi icin bir hafta sonra gitmek isabet olur, kalabaliktan siyirmis olursunuz, rahat olursunuz.
0
kart sorun değil canım hesabın var bankada. o hesaba ha kartla ulaşmışsın ha bankada işlemle..
0
gijilti
bulgurdan yapılan yiyecek anlamında olan...
bulgurdan yapılan yiyecek anlamında olan...
0
tabbouleh tam olarak kisir degil, kisira cok benzeyen bir arap yemegidir. kisir kelimesi ise ingilizceye de aynen gecebilir ya da bulghur salad denebilir.
0
sanio
selam duyuru ahalisiitalyada yasiyorum, arkadasla yurttan eve ciktik. yurttayken elektrik parasi falan vermezdik lakin gecen gun ilk faturamizi aldik. 65 gunde 213 kw/h enerji tuketmisiz (normalmi degilmi emin olamiyoruz), 63 yuro istiyolar. sasirdik tabi nasil bu kadar enerji harcadik diye. simdi b
selam duyuru ahalisi
italyada yasiyorum, arkadasla yurttan eve ciktik. yurttayken elektrik parasi falan vermezdik lakin gecen gun ilk faturamizi aldik. 65 gunde 213 kw/h enerji tuketmisiz (normalmi degilmi emin olamiyoruz), 63 yuro istiyolar. sasirdik tabi nasil bu kadar enerji harcadik diye. simdi bilen warsa ben kullandigimiz elektrikli aletleri yazayim, siz bana bu faturayi gocerten elemani bulun.
2 laptop gunde rahat bi 18 saat calisiyor. tek tasarruf ampulu 16 saat calisiyor. eski bi buzdolabilimiz var, galiba ilk derin donduruculu buzdolaplarindan, eski ama derindondurucusu var, 24 saat calisiyor. camasir makinesi var, ben ayda 2 kere 90 derecede iki kerede 60 derecede olmak uzere kullaniyorum. ev arkadasiminda o miktarda kullandigini varsayalim. birde kombi war gunde bi 20 saat calisiyor. buda eski, ureticisinin sitesine girdim, yeni modelleri maximum 130 watt tuekitoymus saatte ama bu ne tuketiyo emin olamiyorum.
simdi hesaplayabildiklerimi hesapliyorum ama misal bu eski buzdolabi nekadar elektrik yiyodur ortalama bilemiyorum. laptoplar ne kadar enerji tuketir saatte, camasir makinesi ne turketir. bunlarin cevabini verirseniz cok sevinirim.
italyada yasiyorum, arkadasla yurttan eve ciktik. yurttayken elektrik parasi falan vermezdik lakin gecen gun ilk faturamizi aldik. 65 gunde 213 kw/h enerji tuketmisiz (normalmi degilmi emin olamiyoruz), 63 yuro istiyolar. sasirdik tabi nasil bu kadar enerji harcadik diye. simdi bilen warsa ben kullandigimiz elektrikli aletleri yazayim, siz bana bu faturayi gocerten elemani bulun.
2 laptop gunde rahat bi 18 saat calisiyor. tek tasarruf ampulu 16 saat calisiyor. eski bi buzdolabilimiz var, galiba ilk derin donduruculu buzdolaplarindan, eski ama derindondurucusu var, 24 saat calisiyor. camasir makinesi var, ben ayda 2 kere 90 derecede iki kerede 60 derecede olmak uzere kullaniyorum. ev arkadasiminda o miktarda kullandigini varsayalim. birde kombi war gunde bi 20 saat calisiyor. buda eski, ureticisinin sitesine girdim, yeni modelleri maximum 130 watt tuekitoymus saatte ama bu ne tuketiyo emin olamiyorum.
simdi hesaplayabildiklerimi hesapliyorum ama misal bu eski buzdolabi nekadar elektrik yiyodur ortalama bilemiyorum. laptoplar ne kadar enerji tuketir saatte, camasir makinesi ne turketir. bunlarin cevabini verirseniz cok sevinirim.
0
ortalama bir evde elektrik tüketiminin tek başına %20-25'ini buzdolabı gerçekleştirir. şayet buzdolabı eski ise, bu oran çok rahat %30'u geçebilir. %15-20 arası ise aydınlatmaya harcanır. gerçi sizin evde bu kadar olacağını zannetmiyorum. tek lamba çalışıyosa %10'u geçmez tüketim oranı. laptop'ların elektrik tüketimi de öyle çok abartı değil aslında ama günde 18'er saat çalışıyolarsa ister istemez önemli miktarlara ulaşabilir.
ayda 4 kez çalıştırdığın çamaşır makinesinin tüketimi de (enerji verim sınıfına göre değişmekle birlikte) öyle çok yüksek miktarları bulmaz.
Uzatmadan şöyle söyleyeyim; kullandığın aletler (özellikle kombi + buzdolabı) ve çalışma saatleri dikkate alındığında 65 gün için 213 kw/h tüketim öyle çok da yüksek değil. yalnız bu tüketim için ödediğin 63 euro bir hayli fazla gibi geldi. eğer tesisat bedeli gibi bir şey yansıtmadılarsa faturaya, bu fiyatlarla elektrik tüketirken dikkat et bence...
ayda 4 kez çalıştırdığın çamaşır makinesinin tüketimi de (enerji verim sınıfına göre değişmekle birlikte) öyle çok yüksek miktarları bulmaz.
Uzatmadan şöyle söyleyeyim; kullandığın aletler (özellikle kombi + buzdolabı) ve çalışma saatleri dikkate alındığında 65 gün için 213 kw/h tüketim öyle çok da yüksek değil. yalnız bu tüketim için ödediğin 63 euro bir hayli fazla gibi geldi. eğer tesisat bedeli gibi bir şey yansıtmadılarsa faturaya, bu fiyatlarla elektrik tüketirken dikkat et bence...
0
ev arkadaşınıla birlikte ayda 4 kere 90 derecede, 4 kere de 60 derecede çamaşır yıkamak tüketimi öküz gibi arttırır efendim. şu alemde elektriği su gibi emen bir şey varsa o da rezistanstır. yani iki ucuna elektrik cerildiğinde direnç gösterip ısınan demir parçasıdır. çamaşır makinesi de suyu böyle ısıtır (calgon reklamında kireçlenen acaip parça işte). elektrik sobası, kettle, çamaşır makinesi falan bunu kullandığı için deli gibi elektrik tüketir. hele a sınıfı falan değilse of diyorum.
buzdolabında da kombide de devirdaim motoru bulunur. biri suyu döndürür, biri buzdolabının gazını döndürür. motorun verimine göre tüketir. birim zamandaki tüketimi rezistansa göre çok azdır. ama sürekli çalıştıkları için toplamda rezistansın tüketimini geçebilirler.
tasarruflu ampul ve laptop neredeyse yok denecek kadar az elektrik tüketirler.
bence bu kullanıma göre anormal değil gelen fatura.
en başta makine dairesinde çalışan yağlama ustası falan değilseniz çamaşırlarınızı 40 derecede falan yıkamanızı öneririm. vücut kirlerinin temzilenmesi için yeterli bir sıcaklık.
buzdolabında da kombide de devirdaim motoru bulunur. biri suyu döndürür, biri buzdolabının gazını döndürür. motorun verimine göre tüketir. birim zamandaki tüketimi rezistansa göre çok azdır. ama sürekli çalıştıkları için toplamda rezistansın tüketimini geçebilirler.
tasarruflu ampul ve laptop neredeyse yok denecek kadar az elektrik tüketirler.
bence bu kullanıma göre anormal değil gelen fatura.
en başta makine dairesinde çalışan yağlama ustası falan değilseniz çamaşırlarınızı 40 derecede falan yıkamanızı öneririm. vücut kirlerinin temzilenmesi için yeterli bir sıcaklık.
0
laptopun altına bakarsan orada enerji tüketimine dair bir etiket olması gerekir, buzdolabı içinse yine arkasında veya iç kısmında böyle bir etiket/damga olabilir.
eğer güç tüketimini gösteren etiketler yoksa da marka ve model no girerek internetten arayarak teknik verilerini bulacağını düşünüyorum.
bu şekilde sanırım problemini çözebilirsin.
eğer güç tüketimini gösteren etiketler yoksa da marka ve model no girerek internetten arayarak teknik verilerini bulacağını düşünüyorum.
bu şekilde sanırım problemini çözebilirsin.
0
italya faturalarını bilmem ama türkiye'de bu şekilde bir ev 65 günde 100 lira rahat verir. aşağı yukarı normal yani.
0
biz de evde 2 kisi yasiyoruz, yaklasik enerji tuketimimizin sizinkine benzer oldugunu dusunuyorum, bizim son faturamizdaki bilgiler soyle: 29 gunluk kullanim 203kWh, birim fiyat= 0,168467 TL/kWh, tuketim tutari=203x0,16...=34,2TL, bu fiyat personel, ilet.?, dagitim bedeli, enerji fonu, trt payi, tuketim vergisiyle 42,46YTL'ye cikiyor, buna bir de %18 kdv eklenmesiyle toplam 50,09 TL'ye ulasiyoruz. buna gore sizin 65 gunde 213kWh harcamis olmaniz tuhaf, ama 65 gun icin 63 yuro'luk fiyat normal. italya'daki elk. birim fiyati nedir? bir de 63 yuro'luk faturanin ne kadari sabit gider acaba?
0
o faturanin 50€'su eminim ki buzdolabindandir.
bende de 90 ortalarindan luks ve hala tertemiz bir buzdolabi var. tek basima yasiyorum, evde tum gun calisan bir tek laptop ve buzdolabi var. tv bile izlemiyorum neredeyse ve ampul de yakmiyorum (ki tum ay acik dursa en fazla 3ytl harcar taarruflu ampul).
hal boyleyken bana gelen fatura 30 ytl. diger yandan ayni mahallede yasayan anneannem ve amcamlara bakiyorum, evlerinde aile yasiyor, her sey calisiyor ve onlara 18-20 ytl fatura geliyor.
komsulardan birisi eski buzdolabini aticakti, diger komsu gormus almis atma bari bir ise yarasin diyip. simdi kufur ediyor bana onlarin iki kati fatura geliyor diye.
sozun ozu, yeni teknoloji frigoriferi (A+ sinif) makul olcude elektrik tuketirken, bir 10-12 sene evvelden kalma kalitelisi bile faturayi ucuruyor. buna cozum olarak derin dondurucu kismini kapatma secenegi varsa kapatin. bu sekilde nispeten dusecektir harcamasi.
bende de 90 ortalarindan luks ve hala tertemiz bir buzdolabi var. tek basima yasiyorum, evde tum gun calisan bir tek laptop ve buzdolabi var. tv bile izlemiyorum neredeyse ve ampul de yakmiyorum (ki tum ay acik dursa en fazla 3ytl harcar taarruflu ampul).
hal boyleyken bana gelen fatura 30 ytl. diger yandan ayni mahallede yasayan anneannem ve amcamlara bakiyorum, evlerinde aile yasiyor, her sey calisiyor ve onlara 18-20 ytl fatura geliyor.
komsulardan birisi eski buzdolabini aticakti, diger komsu gormus almis atma bari bir ise yarasin diyip. simdi kufur ediyor bana onlarin iki kati fatura geliyor diye.
sozun ozu, yeni teknoloji frigoriferi (A+ sinif) makul olcude elektrik tuketirken, bir 10-12 sene evvelden kalma kalitelisi bile faturayi ucuruyor. buna cozum olarak derin dondurucu kismini kapatma secenegi varsa kapatin. bu sekilde nispeten dusecektir harcamasi.
0
eski buzdolapları çok elektrik tuketir.fatura da çok abartı değil buraya kıyasla,
0
faturanin ayrintisi soyle. toplamda 63 yuro 65 gun icin. sabit tutar denen zimbirti war,her ay icin 3 yuro almis, eve verilebilecek maksimum guc 3 kw demis, her ay icin o 3 kw yide 1,15 le carpmis ay basina 3,45 sabit ucret odetmis (yani evde 3 kw lik elektrik tuketimi yapilabiliyormus ayni anda onun icin 3,45 kesmis. elektrik kw/h birim fiyati 0,1848900 euro demis, 213 watt kullanmisiz 65 gun icin 39,38 yuro demis. bide ekstradan vergi adi altinda 5 yuro almis. toplamda 40 yuroluk elektrik harcamisiz 23 yuro vergi su bu odemisiz.
0
tan vakti
100 X 50 cm gibi pleksiglas şeffaf bir levha kestirmem icap ediyor. İstanbul Anadolu yakasında bu işi iyi yapabilecek bir yer var mı?
100 X 50 cm gibi pleksiglas şeffaf bir levha kestirmem icap ediyor. İstanbul Anadolu yakasında bu işi iyi yapabilecek bir yer var mı?
0
kimlanbu
3 aylık üyeliğimi arkadaşıma verdim kullansın diye, o da başkasına vermiş sanırım, ben aynı anda dowload etmememe rağmen rapidshare'dan "akıllı ol başkasıyla paylaştığını tespit ettik, hesabını kapatma hakkımız var" diye mail geldi.Hesabımı pat diye kapatabilirler mi ? Kaçıncı uyarıdan sonra kapatab
3 aylık üyeliğimi arkadaşıma verdim kullansın diye, o da başkasına vermiş sanırım, ben aynı anda dowload etmememe rağmen rapidshare'dan "akıllı ol başkasıyla paylaştığını tespit ettik, hesabını kapatma hakkımız var" diye mail geldi.
Hesabımı pat diye kapatabilirler mi ? Kaçıncı uyarıdan sonra kapatabilirler. Para iadesi yaparlar mı ? Sözleşmeyi okumaya üşendim.
Hesabımı pat diye kapatabilirler mi ? Kaçıncı uyarıdan sonra kapatabilirler. Para iadesi yaparlar mı ? Sözleşmeyi okumaya üşendim.
0
ip adresilerizin ayni olmasi sartiyla istediginizi indirebilirsiniz lakin farkli ip lerde o durum yapilamaz, iptal ederler.
kacinci uyari veya para iadesini bilmiyorum.
kacinci uyari veya para iadesini bilmiyorum.
0
walla biz rapidshare.de'nin kapanmasından beri 3 kişi kullanıyoruz hesabı. bir kere uyarı aldık o da bir günde toplam 30 gb indirmiştik. abuse etmeyin arkadaşım dediler. ya bize kıyak geçiyorlar ya sana uyuzluk yapıyorlar arkadaşım. aynı anda download etmezseniz sorun çıkmıyor heralde.
şimdi aklıma bir çakallık geldi. adamlara mail at. benim evde iki iş yerinde bir bilgisayarım war. ipleri bunlar de. sonucta farklı ip'den de olsa hepsi senin bilgisayarın olarak gözükecek. ki bence buna sınır koyamaz rapidshare. iki bilgisayarım var. ikisinden de indiririm onlara ne.
şimdi aklıma bir çakallık geldi. adamlara mail at. benim evde iki iş yerinde bir bilgisayarım war. ipleri bunlar de. sonucta farklı ip'den de olsa hepsi senin bilgisayarın olarak gözükecek. ki bence buna sınır koyamaz rapidshare. iki bilgisayarım var. ikisinden de indiririm onlara ne.
0
sifreni degistir, sadece bir arkadasina ver, abicim sen sabahlari cek cekeceksen ben aksam download ediyorum de. farkli ip olsa bile bir sey olmaz, ayni anda 3-4 kisi habele hubele ne varsa cekilirse olur. killanip kapatiyorlar.
0
valla bende 3 defa filan şifreyi değiştirip hesap aldığım maile gönderdiler ve uyardılar. Evet yazıyor hesabı tamamen kapatma hakları var (saklı tutuyorlarmış), ama misal ben bazen modemi kapatıp açıyorum filan "view log"dan bakıyorum 4-5 ip gözüküyor ama uyarı filan gelmiyor daha çok yakın ip adresleri verildiğinden pek sorun olmuyor.Aynı anda çok fazla indirmezseniz 2 kişi bir sorun yaratmaz.
0
sos fistik olsun mu
"Introduction to Thermodynamics of Materials" "third adition" yazarı david gaskellbu kitabın türkçesini elinde bulunduran varsa bana 369-380 sayfalarının çevirisi lazım yardımcı olanlara teşekkür ederim
"Introduction to Thermodynamics of Materials" "third adition" yazarı david gaskell
bu kitabın türkçesini elinde bulunduran varsa bana 369-380 sayfalarının çevirisi lazım yardımcı olanlara teşekkür ederim
bu kitabın türkçesini elinde bulunduran varsa bana 369-380 sayfalarının çevirisi lazım yardımcı olanlara teşekkür ederim
0
samfisher
arkadaslararkadas dun ickiyi fazla kacirmasi sonucu kusarak sagi solu batirdi. iyi kötü lekeleri cikarabiliyoruz ama cat botlardan bir türlü cikaramadik. botlar o parlak olan derlerden degil mat olan tipten. islak bez firça vs. fayda etmedi kendisi çok zor durumda suan (valla ben degilim )önerilerin
arkadaslar
arkadas dun ickiyi fazla kacirmasi sonucu kusarak sagi solu batirdi. iyi kötü lekeleri cikarabiliyoruz ama cat botlardan bir türlü cikaramadik. botlar o parlak olan derlerden degil mat olan tipten. islak bez firça vs. fayda etmedi kendisi çok zor durumda suan (valla ben degilim )
önerilerinizi ve yardimlarinizi esirgemeyin...
arkadas dun ickiyi fazla kacirmasi sonucu kusarak sagi solu batirdi. iyi kötü lekeleri cikarabiliyoruz ama cat botlardan bir türlü cikaramadik. botlar o parlak olan derlerden degil mat olan tipten. islak bez firça vs. fayda etmedi kendisi çok zor durumda suan (valla ben degilim )
önerilerinizi ve yardimlarinizi esirgemeyin...
0
normal defter silgisi ve fırça silgi ile botu silin (nubuk süet tarzı bişey ise) fırça ile temizleyin.silgi beyaz olursa iz kalmaz.(o nası tavsiye öeh dersen timberland mağazasında bu dediğimi 20 ytlye satıyolar asdf)
0
defter silgisinde milan diye bir marka var. alacaksanız ondan alın o çok iyi siliyor mesela.ha kusmuğu ne derece siler bilemem
0
ilk önce bir miktar buhara tutun ayakkabıyı; ayakkabıyı aman aman ıslatmadan lekeyi yumuşatmaya yarayacaktır.
daha sonrasında yakınınızdaki bir ayyakkabıcıdan, yoksa, bir süper/hiper/ultra marketten "nubuk silgisi" alın, ovalayaraktan ayakkabıyı silin. voila!
daha sonrasında yakınınızdaki bir ayyakkabıcıdan, yoksa, bir süper/hiper/ultra marketten "nubuk silgisi" alın, ovalayaraktan ayakkabıyı silin. voila!
0
ezgii
nedir bu ? bu zaman dolunca tekrar yazar mı oluyoruz ?
nedir bu ? bu zaman dolunca tekrar yazar mı oluyoruz ?
0
Bildigim kadariyla o tarihe kadar kesin olarak caylak kaliyorsunuz. Yani o tarihten once tekrar yazar olma sansiniz yok. O tarihten sonraysa moderasyonun insafina kalmissiniz.
0
ahahaha cok safsin kizim ya. ole basit olsa keske. lanetin kalkacagi zaman tekrar siraya giriyorsun kayit tarihine gore. ama sana cabuk gelir sira. cunku sabirtaslarindan oncesin.
edit: ya sen hic yazar olmamisin ki. niye sordun bu soruyu?
edit: ya sen hic yazar olmamisin ki. niye sordun bu soruyu?
0
nooneatall
Gecenin 1:26'sinda tepemdeki odada civi cakan adami gidip oldurene kadar dovsem, agir tahrikten indirim alir miyim?
Gecenin 1:26'sinda tepemdeki odada civi cakan adami gidip oldurene kadar dovsem, agir tahrikten indirim alir miyim?
0
adamı evinize davet edin, evinizde dövüp öldürün, ardından adamın evine çıkıp çiviyi çaktığı çekici, bir peçete ya da eldiven gibi parmak izinizi bırakmayacak bir şeyle alıp ölen adamın eline tutuşturun. sonra da polisi arayın. nefsimüdafa'dan yırtabilirsiniz belki.
0
gardrop yeri degistirmeye basladi.. cikiyorum ben, yeter..
sabah haberlerinde gorusmek uzere..
sabah haberlerinde gorusmek uzere..
0
yarına yetişemeyebilirsiniz. salı günü 3. sayfa ve anahaber kesin ama.
0
yarın o evden çıktıktan sonra anahtar deliğine kibrit çöpü ya da kürdan falan sıkıştırın, buarada cımbızla çıkartamayacağı şekilse olsun; ikinci bir kürdan-kibrit çöpünden yardım almanız gerekebilir, bunu düzenli yapın ama. çok eğleneceksiniz.
0
benim adıma da vurun. tüm kiracılara, özellikle öğrencilere gelsin..
not:işbu cevap yazarı, olayın adli sürece girmesi durumunda mesuliyet kabul etmez, o derece yavşak bi insandır afedersiniz.
not:işbu cevap yazarı, olayın adli sürece girmesi durumunda mesuliyet kabul etmez, o derece yavşak bi insandır afedersiniz.
0
Ve nooneatall küfürler savurarak girdiği komşu evinde duvara çiviyle çakılmış diğer komşularını görür
0
yine sizinki çivi çakıyo bizim üst komşu gece 3 te et dövüyodu , düşünün ne manyaklar var.ama yinede ellerine sağlık :)
0
nooneatall evine geri döner.. elinde komsusunun çekiciyle beraber.. çekiçten yere damlayan kanın sesi alt kat komşusunu uyandıracaktır.
0
benim de yandaki kızlar sevişiyo ya. birbirleriyle değil ama. size göre şanslı mıyım değil miyim bilemedim
0
"sen şimdi sinirini alamamışsındır, istersen bizim üst kattakine dal" desem ben de azmettirici mi saylanırım? bir de bunları konuşuyoruz diye ekşiduyuru yardım ve yataklıktan kapanır mı ki? peki bu durumda compumaster mı bizi uçurur biz mi onu uçurmuş oluruz?
0
hepiniz şanslısınız. benim yan komşular 50-55 yaşlarında evde kalmış iki kız kardeş. devamlı kavga ediyorlar geç saatlerde.
0
@nooneatall
rahatladin mi ustadim sen onu soyle bize ? simdi misil misil uyursun sen ?
rahatladin mi ustadim sen onu soyle bize ? simdi misil misil uyursun sen ?
0
the end of dreams
bundan 5-10 sene evvel bi dizi vardı boyle bitane tim vardı dodge viperları vardı kırmızı adam tusa basıyodu gri oluyodu yandan roket atar flan cıkıodu arabanın neydi o dizi ? bi buldurun be ...
bundan 5-10 sene evvel bi dizi vardı boyle bitane tim vardı dodge viperları vardı kırmızı adam tusa basıyodu gri oluyodu yandan roket atar flan cıkıodu arabanın neydi o dizi ? bi buldurun be ...
0
0
sanio
eger kafa izni alirsam sub-etha olaylarina girme hakkimi da mi kaybediyorum?
eger kafa izni alirsam sub-etha olaylarina girme hakkimi da mi kaybediyorum?
0
bryan fury kayip yazarlar, hesabini kapayanlar ve ucanlar icin ticket veriyor (bildigin link iste), o sekilde girebilirsin, ki ben oyle giriyorum :) ama herkese verir mi bilmem :p
0
ya kendime guvenemiyorum simdi, bi 3 ay kadar hesap kapali kalsin, birsey yazmayayim ama eksiduyuruda yazabiliyom istiyorum.
0
duyuru'da yazmaya devam edebilirsin elbet.. ben de şunu merak ediyorum. neden kafa izni alınır? sözlük'e uzun bir süre.. örneğin bir iki yıl girmediğimiz (veya girip de entry göndermediğimiz) zaman bir yaptırım uygulanıyor mu ki?
0
ben 3 aylık kafa iznindeyim mesela. ama ekşi duyuru'ya girebiliyorum. tabii bunun için robin'e 3 gram kokain ve 2 zenci fahişe gönderdim.
0
ben suan iyi yazamiyorum, hatalar olabiliyor. o yuzden soyle bi 3 aylik kafaizni aliyim, yazmayayim biseyler diyorum. kendimi tutarim biyerden sonra yazmaya baslarim hesap ucar falan. bu arada kimden istiyecegim ticketi, bryan fury, robin, compumaster?
0
dronning
ödev hazırlıyorum fakat internette bulduğum videoları indiremiyorum..nasıl olcak,nasıl alıcam onları?:(bu konu hakkında bilgisi olan varsa lütfen bi yardımcı olun...teşekkür ederim.:)
ödev hazırlıyorum fakat internette bulduğum videoları indiremiyorum..nasıl olcak,nasıl alıcam onları?:(bu konu hakkında bilgisi olan varsa lütfen bi yardımcı olun...teşekkür ederim.:)
0
