resimdeki ağacın üzerinde oturan anne ve bebek diğer figürlere nazaran küçük kalmamış mı?

resimde anne ve bebek daha önde gözüküyor dolayısıyla diğerlerinden büyük gözükmesi gerekmiyor mu? Hocamıza sordum bu resimlerde hata olmaz dedi ?

şöyle bakıldığında küçük gözüküyor gözüme ?? sizce?

linkte 29 ve 30. saniyelerdeki ses. bir de bunu bulabileceğim bir yer var mı ? eskiden harici flashlarda kendi kendini şarjederken çıkardı bu ses. bir de filmlerde bazı eleoktronik aletler hareket etmeden önce çıkıyor. teşekkür etmiş miydim ?
www.youtube.com

herkes az çok farkındadır.Kendi sesimizi kayıtlardan filan dinlediğimizde sanki konuşan biz değil de başka birisiymiş gibi gelmesinin nedeni nedir? ve bu konuyu konuştuğum hemen hemen herkes kayıtlarda dinlediği sesinin çok itici ve yabancı birinin sesiymiş gibi geldiğini düşünüyor.

Hangi TV programıdır acaba ekteki?

the terminal'i izledim. çok güzeldi.
50/50 vs. filmleri de pek beğendim.

şöyle tek bir kişiye odaklanmış, onun hikayesini anlatan filmlere ihtiyacım var kısaca. yaşanmış yaşanmamış olması önemli değil. içine çeksin film.

selam arkadaşlar,

90'larda bir bilgi yarışması vardı. kanal trt olması lazım. gençler yarışıyordu diye hatırlıyorum. iki koltuk oluyordu, önlerinde manuel araba vitesi gibi buton oluyordu. ilk basan cevaplıyordu. lunapark treninin ön vagonuna oturmuş iki arkadaş gibi... ben 88 doğumluyum, hatırımda bu kadar kalmış, acaba bu yarışma neydi? yıllardır aklımdan çıkmıyo?..

hani kurt ile köpekten kurtköpeği, at ile eşekten katır oluyor ya, insan ile başka türden (türk takım sınıf neyse artık) canlı oluyor mu?

(olsa tabi maymundan olur ancak) bilmem ne maymunu ile insanın yavrusu olabilir mi?

Atak evresindeki biri ruşeymi krep veya yoğurtla değil de, light sütün içine katıp da tüketse olur mu?

şimdi müziğin adını falan hatırlamıyorum ama klibinde adam piyano çalarken bir kız da koşuyordu. sanırım yarış gibi bir şeydi. kız böyle ona yetişmeye çalışıyor, piyanist müziği bitirmeden. piyanist de beyaz tenli hoş bi abiydi.

All IT related issues and support marketing & sales departments with IT Projects to improve productivity and support them.

Bu cümle kesin yanlış ama demek istediğim şu:

Tüm IT ile alakalı sorunlar ve pazarlama & satış bölümlerini IT projeleri ile destekleyerek verimliliği arttırmak

Şimiden teşekkürler

makale dedim de haber,köşe yazısı filan da olabilir. ingilizce veya türkçe. daha önce görmüş,okumuş olan illa ki vardır bi buldurun be.

şarkı adı arıyorum.
-2010 yada 2011 yılındaydı sanırsam
-ufak boylu bi adam söylüyodu
-3-4 kız havuz yanında dans ediyodu.sonra sıra sıra havuza atlıyorlardı.
-sanki birinin cenazesi varmış gibi herkez siyah giyinmişti.kızlarda dahil

şimdiden teşekkür ederim.

Sigara ve birayı hiç beğenmedim. Djarum içtim o biraz iyi gibiydi ama beğenmedim onu da. Nargileyi çok sevdim. Bağımlısı değilim.
Dandik bir şarap içtim onu da beğenmdim.
Sizden ricam şu kokteyl gibi rwnkli renkli meyvelre bardakta servis edilen içkilerin adı ve ne içersem muhtemelen beğenirim sorusunun cevabı.

Likör şekerli dedilr içtim. Beğenmedim. Yardımcı olursanız sevinirim. Teşekkürler. Not: klavyem bozuk . Kusur yok.

Başlık biraz saçma oldu. Farkındayım. Bu zamana kadar izlediğim filmler arasında bu tarz sahneleri olan filmler var diye hatırlıyorum. Aklımdaki bir proje için de şöyle bir kontrol etmek istiyorum. Olayımız şu. Filmlerde kendi sesini kaydeden, bir nevi günlük gibi, tarihe not düşmek gibi sahnelerin geçtiği filmler.. Film bunun üzerine de kurulu olabilir, bir kısmı da.. Çok mühim değil. Var mı hatırladığınız bu tip sahneler?

duyuruda aratınca çok fazla başlık açıldığını gördüm bu konuda ancak benim sorum biraz daha farklı.

sadece ingiliz dizilerini sevebiliyorum. şimdiye kadar çift dikiş izlediğim diziler var ki zaten başka da saran pek olmadı. it crowd, how not to live your life gibi diziler. diğer başlıklarda onlarca dizi önerilmiş, hepsini denedim, hepsi de ingiliz dizisi ancak yine de sarmayınca sevdiklerimin ortak özelliklerine baktım ve buldum. olay, dizilerdeki sahnelerin kısıtlı olması. yani it crowd'da da how not to live your life'ta da hep aynı sahnede döndüğünü görüyoruz olayların. böylece absürt mizahi anlayış cesurca sergilenmiş oluyor, yani senaryo daha çok replik ve konu üzerinde yoğunlaşıyor.

uzun uzun anlattım çünkü it crowd'ı bi 3.kez izlemenin bana artık iyi gelmeyeceğini düşünüyorum :)

var mıdır bu çerçeve içerisinde bildiğiniz dizi(ler) ?

simdi hacilar;

-----sigara sagliga zararlidir , cukunuzun kalkmamasina falan sebep olabilir-----

artik sigara icmekten bikmis , ama birakamayacak kalipta birisiyim. sigara icmenin kendisi ile hic bir derdim yok , sogara yakmayi severim , elim bosken elimi oyalamasini severim falan da filan. ama yetti artik su ustume sinen sigara kokusu , sabah uyandigimda yasadigim o lanet agiz kurulugu , igrenclik , halsizlik. uc kat merdiven cikarken tikaniyorum , hayir genc de adamim , uzuyor bu durum beni ziyadesiyle.

bugun sozlukte gezerken winston white'i gordum. tamam biliyorum normal sigaralar gibi kesmeyecegini falan ama benim icin onemli olan su sigara kokusu. bu sigara normal sigaralar gibi koku birakiyor mu , les gibi ediyor mu bizi , hani su ellerimizdeki igrenc sigara kokusuna sebep oluyor mu?

gunde 1 paket kisa gri west icicisiyim, bu sigaraya alismam ne kadar surer?

simdiden danke

-----sigara sagliga zararlidir , hik hik diye oluverirsiniz valla-------

İlginç bir konuda obsesif olan bir karakterin var olduğu veya sıradışı bir obsesyonun hikaye konusu olduğu / kitabın geneline yayıldığı bir roman arıyorum. Okuyan, denk gelen, bilen duyurucuların kitap ismi ve yazarını vermelerini rica eder, varsa diğer tavsiyelerini memnuniyetle beklerim.

daum potplayer kullanıyorum. bazı filmlerde oynatma çubuğunda resimdeki gibi sarı noktalar çıkıyor. diğer programlarda olmuyor. ne işe yaradığını bilen var mı?

Etrafımda çok sayıda Yunan olduğundan Yunanca'ya bol miktarda maruz kalıyorum. Bunun sonucu olarak da Türkçe ile Yunanca arasında çok sayıda ortak kelime olduğunu fark ettim. Az önce yaptığım küçük bir araştırma sonucu 13000 civarında ortak kelime olduğunu öğrendim. Kaynaklar ve örnekler;

www.azinlikca.net
www.turkofoni.org
yunus.hacettepe.edu.tr
(bkz: türkçe ve yunancadaki ortak sözcükler)

Yalnız ben de, Yunan arkadaşlar da sürekli birbirimize "Bizim kelimelerimizi çaldınız" diye takılıyoruz. Böyle olunca, kelimelerin kökenlerini gerçekten merak ettim. Fransızca, Farsça gibi dillerden ikisine de geçen kelimeler çok ama kim kimden daha çok almış genelde merak ediyorum. Bu konuda bilginiz var mı? Bu konuda bir çalışma var mı bakabileceğim, ya da başka bir kaynak? Yahut Türkçe kelimelerin kökenini öğrenebileceğim bir kaynak verin de, ortak kelime çıktıkça açıp bakayım o kelimenin kökenine.

Bu videodaki ilk adamın en başta ne söylediğini anlayabilen var mı?
www.youtube.com
Aksana yabancı olduğumdan "kapatılmaması gene kelepçeyi" gibi bir şey duyuyorum, daha mantıklı bir önerisi olan?

geliyor...

1. "o zamandan bu yana çok şey değişti" anlamına gelen ve içinde "su" kelimesi geçen bir atasözü vardı. neydi o?

2. ankamall'da doğal gaz alabileceğim bir gire vs var mıdır?

3. kitap okumaktan hiç mi hiç tat alamayan ama buna rağmen okumayı çok mu çok da isteyen bir genç insan için şöyle saracak, "vay, artık her şeye daha farklı bakıyorum" dedirtebilecek, ufkunu aydınlatacak, okumalık bir şeyler tavsiye edebilir misiniz?

öpüyorum.

Buraya kaç no'lu otobüsler gidiyor? ego, özel fark etmez. Bir de öğle tatilinde kapanmıyor yapı kredi diye biliyorum doğru mu?

Geçen gün Acun'da bir illüzyonist bu lafı söyledi. Google'a sordum eskiden de böyle bir laf vardı hatta 2006'da bile vardı diyor ama kaynağını bulamıyorum.

Nereden geldiğini bilen var mı?

bildiğim phrasal verb sayısı 5-10'dur. cümle içinde kullandığım ise 3 falan. okuyorum, ezberledim sanıyorum, yine unutuyorum. ne yapmak lazım? bir mantığı yok mu bunların? up gelince anlam şuna kayıyo, off gelince şöyle oluyo falan gibi?

Bir soru var, bilemedik biz onu.

Steven was accused of starting the fire that burned down the two factory buildings.

A) It is certain that the fire that had burned down the two factory buildings was started by Steven.
B) Although they had no proof, Steven was the one suspected of starting the fire which burned down the two factory buildings.
C) The accusations against Steven were dropped after the two buildings burned down at the factory.
D) They accused Steven after they had proof that the two factory buildings had been burned down.
E) Steven denied the accusation that he had started the fire that burned down the two factory buildings.

Değerli Duyuru İnsanları

Atıyorum, desperados ya da heroes of might and magic 3 gibi görece eski oyunları flash diske kurup herhangi bir bilgisyara takıp oynama olayı var mıdır?

Ya da böyle bir şey var mı?
Orta 2'de bilgisyarla ilgilenmeyi bıraktığım için bu tip meselelerden anlamıyorum.

Saygılar

a new tool that empowers businesses and communities to build, train, and deploy customized automatic language translation systems—bringing better and specialized translation quality to established languages, as well as the many languages of the world that are not yet supported by major translation providers.

eldeki ingilizce alt yapısı ile alttakine benzer karmaşık yapıları çözümlemek de zorlanıyorum. bu eksik nasıl geliştirilir? bir yöntem var mıdır?

"Marko Djokovic is wearing what appears to be a hand-me-down Sergio Tacchini shirt from his brother--has "Nole" written on the back."

cumhuriyet dönemi yazarları okumaya basladım. lisede bize yalnızca adları ve eserleri ezberletilenleri tanımaya çalışıyorum.

şimdi kürk mantolu madonna ve aylak adamı okudum nasıl devam etmeliyim tavsiyeler bekliyorum?

namus borcu değildir tabii.

Ama şöyle bir durum var, geçen sene 2. dönem sınava katılmama rağmen kayıt yeniletmemiştim. Bu sene 1. dönem de kayıt yeniletmedim. Şimdi geldi 2. dönem kayıtları.

Sanırım kredili sisteme geçtiğinden dolayı şimdi kayıt yeniletip devam edebiliyorum. Eh, benden geçmiş borçları da isteyeceklerdir.

Bu borcu nereden öğrenebilirim? Borcu yatırmadan kayıt yeniletebiliyor muyuz?

önerilerinizi bekliyorum. teşekkürler.

--torrentz gibi genel siteden arama yapıp mı dosya indiriyorsunuz yoksa tek bir torrent sitesinden mi?

-- download tamamlanınca upload için beklemeyip, iptal mi ediyorsunuz yoksa siz de bir seeder olup dosyanın gönderilmesini mi bekliyorsunuz?

-- üstteki sorunun cevabı upload için beklemekse ne kadar süre?

-- ortalama download hızınız ne alemde? 200-500 kb, 1 mb ?

-- bilgisayar açıkken torent herhangi bir şey indirmiyorsa, sanki bilgisayarın açık olması gereksizmiş gibi düşünüyor musunuz?

-- genel olarak ne indiriyorsunuz? film, oyun vs...

-- hangi torrent programını kullanıyorsunuz?



evet, bir cumartesi akşamı ve tek derdim bu

1) Dili basit olsun, stutgard almancası değilde bildiğimiz normal hoch deutsch almancasından olsun

2) Eğlenceli olsun, bu komik olması gerektiği anlamına gelmiyor ya da sürükleyici olsun bu eğlenceli olması gerektiği anlamına gelmiyor

3) Opsiyonel olarak alman ve almanca sevgisi ve merakı aşılasın.

4) Das experiment ve funny games diyeceklere sesleniyorum: Çok gerilmeyi sevmiyorum film izlerken ama KESİNLİKLE izle derseniz izlerim.

muhtemelen 80lerden. 5 (3 falansa da şaşırmam) farklı küçük hikayeyi anlatıyo. pulp fiction falan gibi değil. hikayeleri tek tek kısa film gibi arka arkaya dizmişler. alakasız hikayeler yani. hepsi bi nebze sürreal hikayeler. birinde herif durmadan kendisini azarlayan karısından bıkıyodu, kumandayı(yeni tv kumandasını) kadına tutup mute ediyodu filan. zaplıyodu kadını vesaire. hatta sonradan click diye bundan çalıntı bi film çıktı, neyse. bir diğerinde insani duyguları temsil eden karakterler vardı. kibir, nefret ya da ona benzer kötü bi hissi insanlara veren bi herif(melek ya da onun gibi bişey ama normal insan gibi dolaşıyo) bi gemide mi ne güzel bi kızla tanışıyo, aşık oluyolar, kız çat diye "aşk" çıkıyo filan. hatta herif kötü bi duyguyu temsil ettiği için ayrılmak istiyodu filan. diğer hikayeler aklıma gelmiyor ama ilk izlediğimde hakkında okumuştum filmin(sözlüktei imdbde filan) ünlü bi yönetmenin mi yazarın mı ne filmiydi ya da filmi çeken/yazan herifler kalabalıktı ve onlardan biri bahsettiğim gibi ünlü bi yazar yahut yönetmen filandı. ismini hatırlayan(büyük ihtimalle 5 stories falan gibi basit bişey çıkıcak) varsa buyursun.

o karmaşada insan müttefikini de keser sanki?

sizi komünist yapar mı ?

not arada sırada dvdsini bulamadığım filmleri indiyorum

funny games ve das experiment izledikten sonra alman sinemasına karşı büyük bir sempatim oluştu. fatih akın filmleri dışında tavsiye edebileceğiniz film var mı? (fatih akın filmlerini sıraya aldım zaten)

soru baslikta.

tamam hakaret etcek bazılarınız ama napalım. olur öyle şeyler arada.

bide biraz uzun yazdım, derdimi anlatıyım ki sağlıklı öneriler verebilesiniz, hedefi 12 den vurabilesiniz diye.

şimdi ben öyle kitap kurdu sayılmam ama yine okurum arada. son 6 aydır daha da fazla okumaya başladım. sayıda veriyim ki anlayın ne kadar okuduğumu, sanırım 20 kitap falan okumuşumdur.(minimum)

kitap sayısı fazla değil ama okuma alışkanlığım çok iyidir bak. yani sadece 20 kitap okudum 6 ayda ama dergi,gazete ve internetten inanılmaz derecede yazı-makale vs okuyorum. ekşi sözlük,twitter,bloglar vs.

soruma geçecek olursak, açıkcası boş kitap okumaktan cok korkuyorum. zamanımı harcanmasın yok yere. he zaten otobüste okula giderken ve ders aralarında okuycam ama kötü bi kitap okuyacağıma iyi bi kitap okuyim di mi ?.


misal tolstoy' "insan ne ile yaşar" kitabından nefret ediyorum. çok büyük yazar amaiğrenç,saçma bi kitap o. okudum ama zerre bişe katmadı bana. allahtan inceydi. zaten bildiğim şeyler yazıyodu o kitapta o yüzden benim için zaman kaybı oldu. tabii bu bana göre, hemen gaza gelmeyin tolstoy a nası laf atarsın lan sen diye.

'when nietzsche wept' ve bukowski nin ekmek arası nı art arda okumuştum geçen sene, orgazm olmuştum.
sonra bukowski nin posthane ve Factotum u okudum ama hiç sevmedim. çok düz geldi ekmek arasına göre. şimdi 'Pis Moruğun Notları' nı okucam. hayırlısı.
nietzsche'nin de kendi yazdığı kitapları okumaya çalıştım ama açık söyliyim fazla anlayamadım. kapasitem yetmedi. gerçi 'böyle buyurdu zerdüşt' harika ama 2 kitabını yarıda bırakmak zorunda kaldım.(adlarını unuttum o kitapların)


bunun dışında 'yüzüklerin efendisi ve harry potter' ı yalayıp yuttum ve hastasıyım zaten. tolkien in diğer kitaplarını da okudum.
mesela agatha christie de okudum ve sevdim.(gerçi 5-6 sene önce okumuştum)

ama şöylede bişe var. bana bişe katmayacak, sırf polisiye kitap okumak istemiyorum.
tolstoy'un 'İnsan ne için yaşar' ı gibi, bişe katmaya çalışan ama zaten bildiğimi de okumak istemiyorum.
o yüzden sırf zaman geçsin diye değilde hayata dair,insanlığa dair bişeler bulabileceğim, iyi ki okumuşum diyeceğim kitaplar istiyorum.
sunay akın da çok seviyorum mesela.
ceyhun yılmaz'In şiir kitaplarını da çok sevmiştim.

tarz farketmiyor yani. yeter ki bişe katsın bana, güzel olsun.
kime göre neye göre güzeli de yukarda açıklamaya çalıştım işte. onları seven adam neleri sever ?

henüz yapım aşamasında ama yakın zamanda hayata geçecek. bazı fonksiyonlar haliyle çalışmıyor menülerde. yayına geçmeden önce ne kadar eleştiri o kadar iyidir diye düşünüyorum. reklam amaçlı link değil site zaten nofollow noindex ayarlı şu anda:

www.bedavaemlaksitesi.com

her türlü öneri eleştiri görüşe açığım

Yahu film hakkında pek bi şey hatırlamıyorum aslında, bi yerde dönen devasa bi taş kütlesi vardı, kendi çevresinde dönüyodu. İçine bi helikopter dolusu mu bi araba dolusu mu ne adam gönderiyolardı. İçeride ölenler tekrar canlanıyodu, hastalar iyileşiyodu falan. Bu devasa bi şeydi ama (taş yani)

Bi de kadın hamile miydi neydi oraya girince artık hamile olmadığını farkediyodu filmin sonunda.

Hükümet ya da teröristler o taş kütlesini patlatmak için içeriye nükleer bi şeyler yerleştiriyodu ama asıl eleman nasıl olsa ölen kalkıyo bize bi şey olmaz diye rahat rahat taşın içinde dolanıyodu.

Tabi bu söylediklerimin bi kısmı yalan yanlış şeyler olabilir ama genel olarak böyleydi.

Şimdi sorarım sana ey duyuru kullanıcısı neydi bu filmin adı?

film kültürüm gerçekten çok kötüdür. toplasan 30-40 film izledim izlemedim. neyse. bana şöyle bir film lazım. bir çocuk ya da kız, kadın falan da olur fark etmez nefes alsın yeter. böyle kendine güveni sıfır olsun. tam özgüven cahili yani. ama ortalamanın üstünde birisi olsun huy, davranış, tip vb. olarak. ve sonra çevresine bakınca falan kendine bi güven gelsin. aniden de gelebilir böyle vahiy gibi sorun değil gelsin yeter. var mıdır böyle saçma konulur bir film ?

yardım edin ey imdb takipçileri.

"American Horror Story" yeni bitirdim.

"Carnivale" izlemiştim bir de.

"The Walking Dead" ve "Fringe" izliyorum şu anda. Bunlar pek korku değil ama güzel tabii.

"Master of Horrors" ara ara izliyordum ama hepsini izlemeye değer mi mesela?

"X-files", "Supernatural", "Buffy the Vampire Slayer" olmasın

"True Blood" var bi de onu sevemedim pek... vampirli falan olmasın yani

Ee ne kaldı?

Yeşil çay gerçekten zayıflatıyor mu? Etkisini gören oldu mu hiç?

bir sürü dil için:

x dili ve edebiyatı bölümü

var.

adam

ingiliz dili ve edebiyatını kazanınca o dili epey bilerek gidiyor oraya. sıfır ingilizcesi olan yoktur orda sanırım?

almanca fransızca için de böyle ama japon dili ve edebiyatını kazanan adam japonca bilmiyor o bölüme girdiğinde?

bu şekilde, ingilizce almanca fransızca gibi, o bölümü kazandığında, o dili bildiğiniz hangi diller var?

komik film önerisine ihtiyacım var. şunu izledim çok güldüm dediğiniz bi' film varsa paylaşmaktan çekinmeyiniz.

Su kitabin elektronik versiyonuna ihtiyacim var:

Statistics: An Introduction using R

Yazari Michael J. Crawley.

Ben cok aradim, internetlerde bulamadim. Belki birilerinin erisimi olan bir yerlerde vardir. Bulunabilse ne guzel olurdu.

(Disari kapali tabi.)

bu ehliyet sınavı işlerinden anlamıyorum mesela internetten en yakın tarihlisine bakıyorum kayıt tarihi de geçmiş olmuyor ama nedense bunlara kayıt belli süreden sonra olmuyor. anneye anlatır gibi bu süreci anlatabilecek ve benim girebileceğim en yakın tarihli sınavı belirtip? ne zamana kadar ne gibi kayıt işlemleri yapmam gerektiğini söyleyebilecek kişiye şimdiden teşekkürler.

bir.kac yil once tvde rastgele bi dizi izlemistim acayip tirsmisdm adini unuttum dizin o bolumunden bi sahne anlatcam bilen arkadas lutfen yazsn
-izledm bolumde genc bi kiz bi odaya kapali kaliodu oda karanlik ve los suvarlarda "kac burdan git lutfen' gbi sozler vardi bi ara isklar kapandgnda odaya duvardan ruhani ufak boylu cok cirkn bi yaratik grdi boyke kollari dal bicmnde garip sesler cikarrip kizi delrtiodu..
aklmda.kalan.sahne.buydu fikri olan??

çok acil bir şekilde bunlardan lazım bana arkadaşlar. ama rahatsızlık derken öyle bol bol kan, kesmeli biçmeli şeyler değil.

gaspar noe filmleri mesela. ya da haneke. funny games ya da irrevesirble örnek. böyle toplumun geneli tarafından yadırganabilecek şeylerden bahsediyorum. ma mere mesela. ensest bir konuyu anlatıyor.

intihar etme isteği uyandırabilir. enseste çağrışım yapabilir. katilleri övebilir. her şey olabilir. yeter ki sizde rahatsızlık duygusu uyandırmış olsun.