Giriş
(7)

Şu tarz el işleri hakkında ne düşünüyorsunuz?

april12th
el yapımı kırlent, yastık yüzü, örgü patikler ve taş boyama hakkında ne düşünüyorsunuz? böyle şeyler satın alıyor musunuz/alır mısınız? taş boyama: http://www.google.com.tr/search?client=safari&rls=en&q=taş+boyama&oe=UTF-8&gws_rd=cr&um=1&ie=UTF-8&hl=en&tbm=isch&source=og&sa=N&tab=wi&ei=N8oLUrmXJYnks
el yapımı kırlent, yastık yüzü, örgü patikler ve taş boyama hakkında ne düşünüyorsunuz?

böyle şeyler satın alıyor musunuz/alır mısınız?

taş boyama: www.google.com.tr

yastık:www.google.com.tr

patik: www.google.com.tr
0
april12th
(14.08.13)
bakınca beğeniyorum, ne güzel yapmışlar diyorum ama almıyorum çünkü hayatımda bunları kullanacağım bir yer yok.
0
inawen
(14.08.13)
gayet güzel olduklarını düşünüyorum, ama pek satın aldığımı söyleyemem.
0
devilred
(14.08.13)
Patiklerden satın alınabilir.En azından hediye olarak götürülebilir, şık
0
verbanadüşlerimi
(14.08.13)
taşlardan ben de yapıyorum ama farklı bir şey görürsem alırım. yastıklardan da alırım ama tabi güzel olsun, img03.blogcu.com şu tarz bana hiç hitap etmedi mesela.
patikler çok güzel ama alamam çünkü babaannem sürekli örüyor ama yine değişik bir şey görürsem alırım.
0
kırmızıkaşekaban
(14.08.13)
en güzeli taş boyama onlardan alabilirim. diğerlerini pek tercih etmiyorum. çok modern yastık örnekleri var artık o sektör aramayı bilene çok geniş. satın almam ama yapan biriysem hediye ederim, yapan biri hediye ederse kullanırım. beğeniyorum ama alıcısı değilim. patik de belki ufak yaşta bebekler için alınabilir. yetişkin biri için tercih etmeyebilirim yine.
0
kirazıseviyorum
(14.08.13)
Begenirim, alirim.
Orguye ve el yapimi hemen hemen herseye karsi zaaf ve ilgim var. Orgu kazak giymeyi cok severim. Annemin ordugu minik patikler var odamda asililar, sans getirdigine inaniyorum. Onun disinda cam ve seramik islerini de severim. Bez bebek, orgu bebek, amigurumi.. Guzel seyler bunlar.
Alamadiklarimi incelerim, yapmaya calisirim.
0
nax
(15.08.13)
ancak yardım amaçlı satılıyorsa katkım olsun diye alırım.
içlerinde bana en hitap eden taş boyama olanlar.
bardak altlığı şeklinde doğru desende boyanmış taşı kesin satın alırım ya kendim için ya da hediyelik. tamamen desenine renklerine bağlı bir yerde.
yastık meselesinde yıkanınca boyasının akmaması, kumaş kalitesi ve tasarım gibi konular var, bu özelliklerin hepsini bir arada bulmak çok zor, yoksa yine alınır.
patik içlerinde en satmayacak olanı gibi. almam. hediye gelirse de kullanmam. hediye olarak da vermem.
0
kalinixta agapi mou
(15.08.13)
(27)

kim haklı sizce/2. çocuk

gates
şimdi 5 yıllık evli genç bir karı koca var. kadın da adam da çalışıyorlar ve iyi sayılabilecek bir işleri var. oturdukları evin kredisini ödüyorlar falan fıstık. bu çiftin 3 yaşında erkek bir çocukları var. kadın tarafı bir çocuk daha yapılması gerektiğini düşünüyor, amaç diğerine arkadaş olması, te
şimdi 5 yıllık evli genç bir karı koca var. kadın da adam da çalışıyorlar ve iyi sayılabilecek bir işleri var. oturdukları evin kredisini ödüyorlar falan fıstık. bu çiftin 3 yaşında erkek bir çocukları var. kadın tarafı bir çocuk daha yapılması gerektiğini düşünüyor, amaç diğerine arkadaş olması, tek çocuğun yalnızlık çekeceği, belki bu da kız olur umudu falan filan, aileden ve arkadaşlardan da 2. baskısı da var tabi. erkek tarafı ise 2. çocuğa tamamen karşı sebebini de şöyle sıralıyor; "ben bu çocuğu ileride en iyi okullarda okutmak ve cebine doğru düzgün bir harçlık koymak istiyorum, eğer 2. çocuk da olursa ona yapacağım harcamalar nedeniyle iki çocuğuma da sunacağım hizmet kalitesi düşer, ileride 1 çocuğumu 20 bin tl'lik bir okulda okutmak varken ikisini de 10'ar bin tl'Lik okulda okutmak istemiyorum. 2 yarım olacağına 1 tanesini bolluk içinde yetiştireyim."

sizce hangi taraf haklı, sebep belirtirseniz sevinirim.
0
gates
(14.08.13)
erkek tarafı geleceği düşünüyor, kadınsa annelik iç güdüleriyle konuşuyor.

ikisi de kendince haklı, bence olaya başkaları katmadan karşılıklı konuşsa daha doğru olur.
0
bunaldım a dostlar
(14.08.13)
Tamam kardeşlik çok güzel bir duygu ama önemli olan çocuklara olabildiğince güzel bir gelecek sunmak. Eğer durum bir çocuğa imkan sağlıyorsa kesinlikle diğer çocuğa gerek yok.
0
antepfıstıklıbaklava
(14.08.13)
şuanda kardeşim olmasaydı en fazla bir arabam olurdu. kardeş mi araba mı diye kıyaslamaya gerek yoktur sanırım?
0
c1b2k3
(14.08.13)
Adam haklı bende de aynı düşünceler hakim.

Fakat şöyle de bi şey var; kardeş arkadaş gibi oluyo. Duygusal bakınca kardeş olmalı. Bi yere gidildiğinde iki arkadaş oluyolar, sıkılmıyolar. Tek çocuklar ilerde kuzen ilişkisi de yaşayamıyor yalnız kalıyor. Ama bi taraf istemiyosa zorlamanın da bi anlamı yok.

Ayrıca bi çiftin yapacağı, bakacağı çocuk sadece iki dakika agu bugu yapıcak çevreyi hiç bağlamaz
0
gupon
(14.08.13)
ikinci çocuk her halükarda mantıklı. 3. çocuk için erkeğin savları mantıklı.
0
diggity
(14.08.13)
anne haklı. ayrıca devlet okulunda okumanın nesi varmış?

ek: benim de bir kardeşim var ve değişmem kendisini hiçbir mala mülke. değil eşdeğer, yakın bile değiller.
0
devilred
(14.08.13)
bence erkeğin bakış açısı yanlış. kardeşi, üç yaşındaki çocuğunuz için yapmalısınız diye düşünüyorum. ileride o, hayatta yalnız kalmasın diye, size bir şey olunca acısını, yorgunluğunu kardeşiyle paylaşsın diye.

ben kardeşim olmadan gideceğim yirmi bin liralık okulu napayım. akıllı bir çocuksa zaten devlet okulunda bile başarılı olur, kendini kurtarır. ama iki kardeşin dayanışması, sevinci de üzüntüyü de paylaşmaları, buna bir paha biçemezsiniz.
0
inawen
(14.08.13)
erkek haklı.çocuğuna mükemmel bir hayat yaşatmak istiyor.o çocuk dört dörtlük yetişsin istiyor.
0
rock n roll
(14.08.13)
2 tarafın da haklı yanları var. ama tek çocuk bence biraz sıkıntı. 2 çocuk en ideali. çünkü 50-60 sens sonra siz olmicaksınız kardeşi olacak. 3.yü sakın yapmayın. ben 3. ve sonuncuyum ailemin verdikleriyle de hiç mutlu değilim çünkü çocuk demek masraf demek
0
metehan01
(14.08.13)
kardeşimle aramızda çok yaş farkı var, bizimkiler baba gibi düşünüp tek çocuk olmama karar verip sonra fikir değişmişler. Etrafta oyun arkadaşı olacak tek bi çocuk bile olmadığı için çocukluğumın o dönemi okula başlayana dek sıkıcı geçti ve okulda da bi süre arkadaş edinmekte zorlandım. Tabi bunun başka sebepleri de olabilir ama etkenlerden biri de bu kesinlikle.
Çevrede arkadaşlık edebileceği birileri varsa, ya da buna ortam; olmayabilir de kardeşi, fazla farketmez. Ama öteki türlüyse üzerinde düşünmeliler. Tek sebep arkadaş olayı da değil, sorumluluk ve paylaşma duygusu da gelişir. İkisi de çalışıyorlarmış bir de o var yani.
0
dafaiss
(14.08.13)
yaş ilerlemeden bir an önce küçük çocuklarını da yapmamlılar! hemen. söyle ve bu gece sevişsinler bu doğrultuda
0
gloria
(14.08.13)
tek çocuk olursa sürekli üzerine düşerler. baskıdan ilgiden bunalır. aile yönlendirmesinde özgür olmayan biri olur. şımartılır bu da karakterini etkiler ona zorluk yaşatır.
0
sttc
(14.08.13)
Kardeş, net. Bi' kere insanın kardeşi dolayısıyla öğrendiği o kadar çok şey var ki. Paylaşma, empati, yardımlaşma, dayanışma, arkadaşlık vs. Daha uzatsan yazarsın baya olumlu şeyler. Ayrıca kötü durumlarda dertleşebilecğin. Anne&baba dahil kimseye anlatamayacağın şeyleri anlatabildiğin insan bazen kardeş. İyi bi' gelecek için paradan çok daha önemli şeyler.
0
tunachu
(14.08.13)
Ben de kendim için eşiniz gibi düşünüyorum. Ama anneliğin nasıl bir duygu olduğunu bilmiyorum, hani günün birinde çocuğum olursa fikrim değişir mi bilemem.

Bir de etraftaki baskıyı umursamayın, hayat sizin. Başkalarının değil.
0
orange coffee
(14.08.13)
ülkenin ve eğitim sisteminin bu halinde bile "devlet okulunun nesi varmış?" gibi yorumlar yapabilenlere hayret etmekle birlikte babayı haklı buluyorum.
bir tane olsun, tam olsun.

materyalist düşünmek falan değil bu.
mantıklı düşünmek.
evet, tek çocuk olsun, kazanırsa robert college'da okutulsun.

ya da yurtdışında üniversite okusun, master yapsın vs.

ben tek çocuk olarak büyüdüm, etrafımda gördüğüm herkesten daha normalim merak etmeyin.
sosyal ilişkilerimde de, duygusal ilişkilerimde de son derece tutarlıyım.

3-4 çocuk isteyen biriyim, ama bunu ancak hepsine aynı yaşam kalitesini sunabileceksem gerçekleştiririm.
öbür türlüsü bu devirde maalesef cahillik oluyor.

kardeş duygusal olarak destek, arkadaş falan olabilir de, çocuk "sıkılmasın" diye kardeşi olduğunda robert yerine ara sokaktaki bir okulda okuyacaksa bence sıkılsa da olur.
o kadar sıkılmaktan bir şey olmaz.

(örnekler bilerek abartılmıştır)

bunu bir kadın olarak yazıyorum.

kardeş güzel bir şey olsa da, tek çocuk olmanın da abartılacak kadar kötü bir yanı yok.
ikisine de kendinize göre en iyi standartları sunabileceğinizi düşünmediğiniz sürece ikincisini yapmak "bu devirde" dünyanın en saçma işi.


ekleme:

"ben kardeşimi x'e değişmem" tarzı yorumlar soruyu ve cevapları çarpıtıyor.
elbette var olan bir kardeşi başka bir şeyle değişmezsiniz.
ama ben olmayan bir kardeşin özlemini de duymuyorum mesela.

yani mutlaka hasreti çekilecek olan bir şeyden bahsedilmiyor.
bu tarz cevaplar son derece subjektif ve kişisel bence.
sorunun yanıtı "ben kardeşimi arabaya değişmezdim" olmamalı.

sonuçta herkesin büyüdüğü çevre ve idealleri farklı.
idealler doğrultusunda düşünülmeli.


edit2:

tek çocuğum ve hayatımda (ilkokul dahil) devlet okulunda okumadım.
maddi durumu çok iyi olan bir ailenin çocuğuydum.
tenis oynadım, golf oynadım, yediğim önümde-yemediğim arkamda oldu vsvsvs.

ailem ben 20 yaşındayken iflas edince üni'yi uzatıp çalışmaya başladım, ailemin borçlarını tek tek ben ödedim ve her şeyi ben sırtlandım.
bütün borçları kapadım, şimdi de millet iş arama vs stresindeyken ben kendi kariyerimi çoktan yaptım.

hayatı tanımak ve olgunluk gibi kavramlar "sadece" kardeşle kazanılmıyor.
ya öyle ya da böyle değil yani.

diğer çocuğun yaşam standardı düşecekse ya da hayatında kardeşi olmasa daha ileri gidebilecekken geride kalacaksa ona yazık değil mi peki?
haksızlık değil mi yani?


edit3:

gelen mesaj üzerine yazma gereği duydum.
"başarılı çocuk her yerde başarılıdır" kavramı doğruluk payı olmakla birlikte biraz aşırı bence.
ben kazanılarak girilen özel bir okul mezunuyum.
şu misyoner okulu diye tabir edilenlerin almanca eğitim verenlerinden birinden.
kazandım, ama sonuçta parayla okudum.
burs alacak kadar da muhteşem başarılı bir öğrenci değildim.
yani ailemin parası olmasa her yerde başarılı olamayacaktım.
tıpış tıpış gidecektim bir anadolu lisesine.
iki yabancı dil falan da rüya olacaktı bu durumda tabii.

yani her açıdan düşünmek gerek.
0
hypnosis
(14.08.13)
özel okullarda okuyan, her istediğini elde eden, hazıra alışan çocuk tam olmaz zaten, yarım olur. kendi ayakları üzerinde zor durur. onun yerine 1 kardeş daha yapsınlar, paylaşmayı, biraz hayatın zorluğunu ve kardeş sevgisini-desteğini yaşasın çocuklar.

ekleme: özel okullarda okuyup da apartman yöneticisi mi olacakmış? kardeş candır.
0
icim urperiyor
(14.08.13)
şu zamanda 1 çocuk bile fazlayken ikincisi hiç olmamalı.
0
rock n roll
(14.08.13)
bir çocuğa sadece maddi imkan sağlayarak "tam" yapamazsınız.
0
c1b2k3
(14.08.13)
tek çocuk olup "ailemin o kadar parası vardı ki bunlarla övünmeyi kendime görev bildim" yerine, "iki kardeşiz, kardeşimle geçirdiğim o güzel zamanlar olmasa asla bu kadar tam ve mutlu olamazdım" demesini tercih ederim çocuğumun.
0
devilred
(14.08.13)
Eğer yeniden çocuk bakma kahrı çekmek istemiyorlarsa hak veririm, ama "ilk çocuğa en iyi imkanları sağlamak" gerçekten çok sığ bir düşünce.
Mutluluk yalnızca başarıya bağlı değildir, 20 bin liralık okula gitti diye muazzam bir hayat yaşayacağının garantisi yok, tersine paylaşım, yaraları onarabilme, yardım etme, yardım edilme gibi duygular hayatın daha anlamlı geçmesini sağlar. Hatta yirmi binl liralık okula gidecek çocuk mazallah seri katil bile çıkabilecek steril ve robotik bir görüntü veriyor. Azıcık defo, azıcık arızadır insanı insan yapan.

Bir de olayın rantabl boyutuna bakarsak genelde şunu gördüm, ikinci çocuk kısmen seri üretime giriyor, hem anne daha lakayt ve gerilimsiz yetiştiriyor çocuğu, hem de ekonomik olarak fazla yükü olmuyor, okula kadar tabii..
0
firez
(14.08.13)
yahu bu özel okulda okuyanlar uzaylı ve sevgisiz yaşayan farklı ırklarmış gibi davranmanın mantığını çözemedim.

ülkenin 5 yıl sonraki hali belli değilken, "çocuğum kardeş sevgisini yaşasın" diye romantik düşünmenin ne gibi bir yararı olabilir?
çok çocuk düşmanı değilim, ama sorulan soru ekseninde böyle düşünüyorum.

zaten her lise imam hatip bilmemne yapılıyor yavaş yavaş.
imkanın yok diye bütün bunlara boyun eğmek yerine çocuğunun geleceğini az da olsa kendi gücünle çizmeye çalışmanın nesi yanlış?

hayat kadınları bile çocuklarını okutabilmek için mücadele ediyor.
"aman okusun, kendini kurtarsın" diyor.
nicelik değil, niteliktir önemli olan.
hayatı tanımak = parasızlık da değildir.
özel okulda okumak yardımlaşmayı sevmeyen insan olmak anlamına da gelmez.

hayat paralıyken de tanınabiliyor gayet güzel.
ya da paran bitince.
bir şekilde kendini tanıtıyor sana yani.

"çocuk sümüklü sümüklü mahallede top oynasın, canının istediğini yiyemesin, yırtık donla dolaşsın da hayatı öğrensin." benzeri düşünceler kimseyi 2 adım ileri götürmez.

eğer maddi gücün yoksa bir tane çocuk yapacaksın ve ona nitelik kazandıracaksın ki kendini kurtarsın, bu kadar basit.

sanki özel okulda okumak, yabancı dil bilmek, kendi ayaklarının üzerinde durmak vs kötü şeyler.

bu özel okul ve yaşam kalitesi düşmanlığı kimseye bir şey katmaz.
özel okul kimseye hiçbir şeyin garantisini vermez, ama bir ebeveyn olarak çocuğunuz için elinizden gelen maddi manevi her şeyi yaptığınızı bilirsiniz yatağınıza yattığınızda.

ayrıca herkesin en iyi dostu kardeşi olmuyor.
benim annem kardeşlerinden biriyle görüşmüyor.
annemin tanıdığının kardeşi yüzünden evliliği bozuldu.
başka birinin kardeşi kumar borcu yapıp bütün ailenin iliğini kemiğini sömürdü.
yani özel okulda okuduğunda bir şeyin garantisi yoktur, ama kardeşinin de iyilik perisi olmasının garantisi yok eğer böyle düşünürsek.

çocuğuna elinden gelen en kaliteli geleceği sunmanın garantisine sahip olmayı istemek hayatı tanımamak değildir.
hayatı tanımak, altından kalkamayabileceğini düşündüğün şeyin altına girmemektir.
0
hypnosis
(15.08.13)
yahu sanki adam bir çocuğa zor bakıyormuş gibi cevap verilmiş, ama bir çocuğu 20000lik okula göndermekle iki çocuğu 10000erlik iki okula göndermek o kadar da fark yaratacak mı?

adam sanki tek göz odada yaşıyor da, biz gene de kardeş sevgisi tatsın diyoruz. ikisine de türkiye ortalamasının üzerinde eğitim verebilecek gibi anlatmış kendisi.

eğer türkiye bundan beş yıl sonra ne olacak diye çocuk yapmayacaksak, ülkeyi iyice yobazların eline bırakmış olmuyor muyuz acaba? eğitim seviyesi yüksek kişilerin tek çocuk yapması, o rahatsız olduğunuz imam hatipliler karşısında sizi azınlık haline dönüştürmüyor mu gitgide?
0
inawen
(15.08.13)
inawen +1

steril kabuklarımızdan, elit hayatlarımızdan çıkmayalım aman biz; halkın içine karışırız maazallah. neymiş, ülke imam hatiplere kalıyormuş. sen ve senin gibiler yüzünden kalıyor canım kardeşim, artık farkına var bunun. bize dokunmadığı sürece bin yaşasın yılan dersen bunu hak ediyorsun demektir. sen kendini çek günlük hayattan, sonra da gel "ama her yerde imam hatip var :(" diye ağla; mantıklı mı sence?

bir insanı "tam" yapmak istiyorsan maddiyatın yanına maneviyat da eklemelisin. kardeş ise bunun için mükemmel bir yoldur, inan bana.

ah bir de özel okulda okumayan yabancı dil bilip kendi ayaklarının üzerinde duramıyor muymuş? mucizeyim o halde.
0
devilred
(15.08.13)
@inawen:

20 binlik okulda değil, 10 binlik okulda okusun demek belirsiz bir yaklaşım.
önemli olan aman sırf özel okul olsun diye tırt bir koleje vermek değil.

ama diyelim ki bu adamın çocuğu üsküdar amerikan'ı kazandı ve orada okumak istiyor.
kardeşi olduğu için üsküdar amerikan'da değil de, x anadolu'da okuyacak.
x anadolu kötü demiyorum, burada ağzından salya saçanlar bazen anlayamıyor dediklerimi, ama iyi okuyun.
kötü demiyorum.
adam çocuğunu 20 binlik okulda, yani üsküdar amerikan'da okutmak istiyor.
üsküdar amerikan 20 binlik, istek acıbadem 10 binlik belki.
ama arada uçurum var.

ben "kazanılan" bir okuldan bahsediyorum.
şimdi o çocuk üsküdar amerikan'ı ya da alman lisesini kazanmışken maddi imkansızlık yüzünden orada değil de, x anadolu'da ya da başka bir x okulda okuduğunda, bu çocuğun istikbaliyle oynanmış olmayacak mı?
ben bunu söylüyorum.
"kazandım, ama gidemedim" demeyecek mi?

mesele "özel okul" değil, bunu bir anlatabilsem.
özel okul var, özel okul var.
şimdi ted'le robert bir mi yani?

adam: çocuğum robert'i kazanırsa, maddi imkansızlıktan ted'e vermek istemiyorum diyor işte.
kötünün iyisi olsun, idare etsin istemiyor.
en iyisini sunmak istiyor.

ya da çocuğum robert'i kazanabilecekken ona özel ders aldırıp, dersaneye yollayamadığım için daha düşük seviyeli bir okulda okusun istemiyorum, bütün yatırımımı birine yapayım, ama tam yapayım diyor.
istikbal bu yani, şaka değil.

cerrah yetiştirmek varken bankacı ya da özel sektörde maaşlı çalışan herhangi birini yetiştirmek istemiyor gibi bir şey.
bankacı olmak kötü demiyorum, ama adam bunu "istemiyor".
bunu anlamanın nesi zor?

edit:
bu arada bu devirde yabancı dil bilmemeyi özellikle savunmanın mantıklı en ufak bir yanı yoktur.
bilmeyen bir yere gelebilir mi? elbette gelebilir.
ama bunun gereksizliğini savunmaya kompleks diyoruz.
0
hypnosis
(15.08.13)
"ileride 1 çocuğumu 20 bin tl'lik bir okulda okutmak varken ikisini de 10'ar bin tl'Lik okulda okutmak istemiyorum. 2 yarım olacağına 1 tanesini bolluk içinde yetiştireyim." diyen arkadaş keşke ilkini de yapmasaymış. Çocuk sahibi olup onlara en iyi hayatı sunmak böyle birşey değil. Zor şartlarda büyüyen dört kardeş çeyrek mi oluyor yani? Çocukların kaliteli bir hayat yaşaması maalesef sadece "20binlik okula gitmeye", bolluk içinde "tam" yetişmeye bağlı değil. Birçok kriter var ve bunların bir kısmı anne-babanın yönetemeyeceği şeyler.
0
battal gemalmaz
(15.08.13)
inatla anlayamıyorsunuz.tamam doğurun doğurabildiğiniz kadar.
0
rock n roll
(15.08.13)
cosmicstring,yani ne biliyim çocuksa sözkonusu olan insanların çok iyi düşünmesi gerekiyor.ben çocuğumu çok iyi yetiştirebileceğimi garanti edemiyosam,anne olma hakkımdan fedakarlık etmeliyim,herkes de bu mantıkta olmalı.bu işler oyuncak değil.
0
rock n roll
(15.08.13)
(4)

sizce görseldeki lastiğin uzunluğu kaç cm'dir?

kırmızıkaşekaban
ablanın boyundanf falan tahmin edebilir miyiz? http://www.bodytr.com/wp-content/uploads/2011/06/pilates-bandi.jpgkısa halini soruyorum bu arada.
ablanın boyundanf falan tahmin edebilir miyiz?

www.bodytr.com

kısa halini soruyorum bu arada.
0
kırmızıkaşekaban
(14.08.13)
3.2 metre
0
pause
(14.08.13)
bu pilates bantları genelde 120 cm oluyor.
0
marcelorios
(14.08.13)
Uzamış hali mi kısa hali mi? (Daha farklı bir cümle kuramadım)
Uzun hali yaklaşık 3m gibi duruyor, kısa halleri de genellikle 70-80cm civarında
0
yarin bos musun
(14.08.13)
bantlar 90 veya 120 lik uzunluklarda oluyor diye biliyorum.
0
inawen
(14.08.13)
(15)

İlk İşinizi Nasıl Buldunuz?

narcissa black
İyi üniversite. Not ortalamanız yüksek değil.a) babamın çevresi geniştir. o buldu. b) annemin çevresi geniştir. o buldu.c) babamın ofisi vardı, orada başladım.d) annemin ofisi vardı, orada başladım.e) akrabam buldu.f) arkadaş buldu.g) şanslıydım, ilk görüşmemde şak diye buldum.h) deneyimsiz olduğum
İyi üniversite. Not ortalamanız yüksek değil.

a) babamın çevresi geniştir. o buldu.
b) annemin çevresi geniştir. o buldu.
c) babamın ofisi vardı, orada başladım.
d) annemin ofisi vardı, orada başladım.
e) akrabam buldu.
f) arkadaş buldu.
g) şanslıydım, ilk görüşmemde şak diye buldum.
h) deneyimsiz olduğum için hep reddedildim. 1 sene sonra zar zor buldum.
i) "para vermenize gerek yok, yol yemek yeter tecrübe yeter" dedim alındım.
j) iş aramak kastırınca kpss'ye kamu personeli oldum.
k) iş aramak kastırınca ales'e girip arş.gör. oldum.
l) yırtık biriyim, ikna gücümü kullandım,yılmadım,buldum.
m) babamın maddi durumu iyi, şu an yurtdışında akademisyenim.
n) babamın maddi durumu iyi, hobimi freelance iş olarak yapıyorum.
p)kariyer net ve muadili sitelerden buldum.


Cevaplarsanız sevinirim.
0
narcissa black
(14.08.13)
arkadaş çevresi
0
cedric tweedledee
(14.08.13)
a
0
daphne84
(14.08.13)
o) ortalamam 3.98/4.00, sınavlarına ve mülakatlarına girdim, kazandım.

ben de okul birincisiydim, alala.
0
[silinmiş]
(14.08.13)
h ve l biraz. 3-4 yerle görüştüm sonuncusuna alındım. her birinden sonra kendimi daha da geliştirdim, "neyi beğenmemiş olabilirler" diye diye eksikleri kapadım.
0
hjarteblod
(14.08.13)
L.
0
roket adam
(14.08.13)
fakülte birincisiydim, doğrudan teklif geldi kabul ettim.
ikinci ve üçüncüyü de doğrudan kendim buldum, hiç kimseye ihtiyacım olmadı.
0
vejeteryanvampir
(14.08.13)
p
0
long live rock n roll
(14.08.13)
Sırf bala göte bayan arıyorlardı :) son çaremdi çağırdılar, sordular biz bayan arıyorduk, bana arkadaşım önerdi burayı haberim yoktu demiştim, 6. yılım.
Bu arada grafikerim..
0
redeath
(14.08.13)
f) ama tam öyle degil. öyle cok yakin olmadigim sinif arkadasim yetenekli oldugumu dusunup(ayni proje grubundaydik) erkek arkadasinin calistigi sirkete beni önermis. Sonra mulakat, staj falan ancak oldu.
0
natnan
(14.08.13)
g. 2. görüşmeydi, ilkini ben beğenmemiştim. gerçi sonradan eleman alırken tek kriterlerinin "bilgisayar bilsin yeter" olduğunu anladım.
0
inugard
(14.08.13)
kpss ile. devletcilik vsr bende. fakat sınavdı atamaydı 1 sene bekledik.
0
mrthany
(14.08.13)
p
0
esek sipasi
(14.08.13)
p
0
inawen
(14.08.13)
p)kariyer net ve muadili sitelerden buldum.

askerlik çok önemli bir de.
0
sttc
(14.08.13)
i ama tam i değil. üniversitedeki bölümümden tamamen alakasız bir işe başlayacağım için para almadan çalışmaya başladım. 4-5 ay kadar sonra ordan yaptığım bağlantılarla ilk 'paralı' işimi buldum.
0
senzafine
(15.08.13)
(6)

Editör maaşı

electra kompleksi
Yayıncılık konusunda deneyimsiz kitap editörü (kültür yayıncılığı) ne kadar alır?
Yayıncılık konusunda deneyimsiz kitap editörü (kültür yayıncılığı) ne kadar alır?
0
electra kompleksi
(13.08.13)
2000 civarı
0
[silinmiş]
(13.08.13)
No experience diyorum :)
0
🌸electra kompleksi
(13.08.13)
1250 diyorum. 2000 en buyuk yayinevlerinde olur belki.
0
inawen
(13.08.13)
brüt 2000?
0
[silinmiş]
(13.08.13)
@douche inawen'in dediği daha gerçekçi geldi :) brüt 2000 dersen net 1750 falan olur ki yeni başlayana 1750 de vermezler :(
0
🌸electra kompleksi
(13.08.13)
brüt 2000 net 1500 eder :)
0
[silinmiş]
(13.08.13)
(28)

Evlilik Aşamasındaki Eski Sevgilimsinin Tavırları

tavaekmegiylekugubesleyenadam
Selamlar, Çok basit anlatmaya çalışacağım. Mayıs ayında bir kızla tanıştım, kız gerçekten aranan 10 numeronun tam anlamıyla karşılığıydı. Eğlendiğimiz, sevdiğimiz her bir şey aynıydı işte. Çok hızlı geliştik, önce o bana yazdı. Benim o dönem bitme eşiğinde bir ilişkim vardı. Açıkça söyledim, bu şart
Selamlar,

Çok basit anlatmaya çalışacağım.

Mayıs ayında bir kızla tanıştım, kız gerçekten aranan 10 numeronun tam anlamıyla karşılığıydı. Eğlendiğimiz, sevdiğimiz her bir şey aynıydı işte. Çok hızlı geliştik, önce o bana yazdı. Benim o dönem bitme eşiğinde bir ilişkim vardı. Açıkça söyledim, bu şartlar altında biriyle birlikte olamam diye. O esnada eski sevgilisi başka bi kızla takılmaya başladı. İyice çöktü kız. Gecenin bir yarısında arkadaş ayağına hiç bulaşmadan, baya hocası gibi gittim toparladım, ders verdim kıza. Zira hayatla bağlarını koparmaya kalkılmıştı. Sonra bir daha öyle görmedim kendisini. Kısa süre sonra direniş başladı, kimse merak etmezken ve telefonlar da çekmezken beni sabahlara kadar elinde telefonla beklemeye başladı. (Bu kısa sürede benim hazırda olan ilişkim yıkıldı zaten) Kendimi toparlayıp, asıl kıza yürümeye başlamışken eski sevgilisi çıktı, pat diye evlenme teklif etti. Bu da kabul etti.

Sonra ben kaçtım bundan, evli bir kadınla görüşmek istemem dedim daha ilk günden. Tüm atarım 1,5 gün sonunda attığı mesajla bitti. Çok büyük bir şey demedi, sadece “seni kendinden bir daha mahrum etme” dedi. “Evlenme” dedim. “Aşığım” dedi. Zaten 2 aydır periyodik olarak sürüyor bu aşığım tripleri. Neden tripleri diyorum? Çünkü benim tüm bunalımım birkaç hafta sürdü. Geçen ay, artık aileler tanışması, kız istemesi falan derken “sikerler” diyerekten kızdan açık/net vazgeçtim. Yine de muhabbeti iyiydi. Vazgeçtiğim zamanlarda eski iş arkadaşımla takılmaya başladık. Ortak bir gelecek hayali kurmaya başladık ki aynı çatı altındayken ikimizin de ilişkisi vardı. Ondan dolayı “iyi kız/iyi çocuk” haricinde bir sıfatla tanımlamamıştık birbirimizi. Her neyse, bunu gördüğünden beri evlenecek hatun çıldırıyor. Çıldırdıkça da atar/gider yapıyor, akşam “ben senin başkasıyla mutluluğunu görmeye tahammül edemiyorum” diyor, sabahına müstakbel eşine sevgi kelimeleri aşk böcekleri falan yolluyor.
Şimdi çıkarımım şunlar,

*Hatun evet bana aşık değil, beni çok özlediğini düzenli olarak söylese de bana yar olmayacak.
*Hatun bir başkasıyla olmamı istemiyor, sebebi şahsi bencilliği olabilir. Mümkündür.
*Hatun kararından pişman olabilir, ama olsaydı herhalde ne olursa olsun koşmazdı nikah masasına doğru. Ailelere ayıp olmasın diye evlenmez herhalde.
*Benimle her konuşmasında “müstakbel eşine aşık olduğunu zaten kafama vura vura anlattın, hala neyin peşindesin” diyorum, “haklısın” cevabının alternatifini vermiyor.

Şimdi bunlar gelecek ay evlenicek, gözü sürekli üzerimde bunun farkındayım. İki insan arasında nasıl küçük işaretleşmeler varsa, bizim de aramızda vardı. Hala bunları kullanıyor ve biliyorum ki aramızda olan şeyleri alışkanlık olarak günlük hayatına sokmadı.
dönmesinin tek şartı olarak “rızanla ayrıl, unut onu, ikimiz de uygun olursak başlayalım” ama buna da yanaşmadı. Yanaşmadı derken, baya “kapandı bizim sayfamız” diyor. E sonra bir sürü tripler…

Sorum şu; nedir, ne yapmaya çalışıyor? Evlenirse kabaca nasıl bir evliliği olacak bu insanın? Normal koşullarda imzaya bir ay kala kimse başkasına bakamaz herhalde? Değil mi?

Şimdiden teşekkürler, tikler gelecek :)

son bi ek özellikle kadınlara; nasıl eski sevgilinin evlenme teklifini pat diye kabul ediyorsunuz aşık da olsanız? e hani sabahlara kadar beraber olduğunuz biri vardı ya? hem eski sevgiliniz başkasıyla görüşüyodu falan?
0
tavaekmegiylekugubesleyenadam
(13.08.13)
kız rezalet bir insan işte, uzak dur hatta koşarak uzaklaş. evleneceği adama acırım. zaten sanmam bu kafayla uzun süreceğini.. niye yaptığı da belli işte herkesin ilgisini üzerinde istiyor, siz başkasına bakınca da hırs yapıyor filan. tabii ki ne size ne evleneceği adama aşık. onla da allah bilir parası içi,n filan evleniyordur. bütün iletişiminizi kesin derim açıklama yapmanıza bile gerek yok. silin facebooktan filan da görmesin bir şeyinizi.. böyle basit insanlarla da uğraşmayın şu hayatta.
0
kaputt
(13.08.13)
abi kaç kurtul, bela o iş, aman diyeyim.
0
devorgilla the gunslinger
(13.08.13)
üzerinde düşünmemelisin bile.
0
kediebesi
(13.08.13)
Başgan sen akıllı adamsın görmen gerekenleri görmüşün kızın ne yapmaya çalıştığını boşver. O yüzden üç kelime topuk topuk topuk.
0
inugard
(13.08.13)
yani şimdi en son sorduğuna gelecek olursak belki zengin kısmettir kaçırmak istemiyordur belli ki senin pompadan memnun ama zaten sende evlencek karı arıyorsun heralde o olmadı o aramaya inanma akışına bırak.zaten işi bozan sen olma bozulacağı varsa bozulsun.son olarak boşver panpa.
0
lord
(13.08.13)
kızdan koşarak uzaklaş.arkana bakma.
seninle de,su an evlenme planı yaptığı kişiyle de mutlu olma ihtimali yok.
siz kaçtıkça daha cok saracak muhtemelen ama bi şekilde uzak durun derim.
0
demoniclewinsky
(13.08.13)
Ayrilip sana donse bile digerini unutamayacak.hayati sana zindan edecek. Tipik evlenme, ilgi manyagi kiz iste. Hic dusunme kosarak uzaklas.
0
65 derece
(13.08.13)
oha, imzaya bir ay kala mı? ben boşuna demiyorum bu kadınlar şeytanın ta kendisi amk diye.

kızın meselesi egosu. madem aşık değilsin, o zaman sen onun ne yapmaya çalıştığını boş verip, kendi zamanını boşa harcadığını gör bence. oluru var mı? görünen o ki yok. evlenirse zaten işim olmaz diyorsun. e o zaman boş yere zaman harcama, çıkart hayatından gitsin, sende kendi yoluna bak. yani dert edeceksen eğer, boş yere dert etmiş olacaksın, bunun bilincine var öncelikle sonrası kendiliğinden gelir zaten. ki diyelim ayrıldı ondan seninle başladı ilişkiye, kendin diyorsun başkasıyla imzaya bir ay kala bunları bunları yapıyor diye. yarın aynısını sana yapmayacağını ne biliyorsun?
0
eyyor
(13.08.13)
bence bunu senaryolaştır hacı nası bi ilişkiler yumağı amk bu...
0
rentts
(13.08.13)
@eyyor selam, yok zaten başıma gelcekleri kestirdikten sonra vazgeçtim kızdan. sadece merak ediyorum bundan sonraki süreci. zira ezber bozan bir hadise bu yaşananlar. genelde eski sevgilisi evlenen kişi sarhoş olur, depresyona girer vs. burada evlenen sıkıntıya giriyor. soru amacı merak tamamen :)
0
🌸tavaekmegiylekugubesleyenadam
(13.08.13)
Tam bir brezilya dizisi. Uzak dur bence de.
0
nax
(13.08.13)
yuvayı bozmayarak doğru yapıyorsun. zaten çekilmişsin de geri.

kızla ilgili olasılıkları çıkartmışsın da, bunda da başarılısın.

herhalde tek sorun şu; kızla o kadar iyi vakit geçirmemiş olsan, daha dirayetli davranırdın. yapacak bir şey yok hacı. unutacaksın da.

kız zaten unutmaz herhalde bundan sonra. evliliğini sorarsan da ko götüne derim, olmaz bi halt o işten.

geçmiş olsun.
0
sanzelize canavari
(13.08.13)
Yuvayı da boz derim. Evlenecek olduğu eski sevgilisine de yazık. Koşarak kaç, kaçarken adamı da yanına al. Bugün -ki evliliğin 1 ay öncesi diyoruz lan?- seninle bunu yapıyorsa yarın başka bir adamla -ama ben kocama hala aşığım bak ona göre" diyerek bir ilişkiye girebilir.

Ya argo falan konuştuğum için çok özür dilerim ama büyük bok atlatmışsın bence.
0
yarin bos musun
(13.08.13)
yarın boş musun +1

evleneceği adamı da kurtar derim ben.
0
inawen
(13.08.13)
Anlamadığım şey sen hala evlenecek olan bir kızla niye konuşuyorsun, iletişim kuruyorsun?

Facebooktan sil engelle, android ve ios telefonlarda blacklist uygulamaları var, onları kullan iletişimi kes. Sende de hata var.
0
efrasiyab87
(13.08.13)
sikertirim öyle aşkın ızdırabını hesabı hacım,
kaç kurtul, o nasıl yaman çelişkilerdir.
bırak evlensin mutlu olsun.
sen kendi hayatına bak.
0
seyduna6687
(13.08.13)
bu ne ilgi orospulugudur aga, kac kurtul derim kesinlikle. seni rahatsiz ederse de en temizi evlenecegi adama söylemekle tehdit et. kendi sevgiline de burda yazdigin gibi durumu izah et, o manyak kari yarin öbür gün senin hatuna da bisiyler yazar falan aman diyim.
0
hosein
(13.08.13)
@efrasiyab87 merhaba, bi açıdan haklısın ama diğer yandan da haklı değilsin. zira ben iletişimi kopardım temel olarak. rehberimde de yok, hafızamda hiç olmadı numarası. yazdığı zaman cevap veriyorum ki hatalı olduğum nokta bu herhalde. düzenli olarak sığınacağı liman muamelesi çekiyor kız.
0
🌸tavaekmegiylekugubesleyenadam
(13.08.13)
bence bundan kurtulduğun için sevin uzaklaş. küfür ettirtir adama böyleleri.
0
pipboy u olmayan vault cocugu
(13.08.13)
Bence evlenecegi adami uyar , bak bu kiz su durumda benimle bu muhabbetleri yapiyor,aklin varaa kac falan de.
0
coronaa
(13.08.13)
evleneceği kişiyi uyarma derim, çünkü kız senin için iftira atıyor vs diyebilir sonra iki tarafla da muhatap olmak zorunda kalırsın.
kızla bağlantını mutlaka kopar. baktın anlamıyor güzelce ifade etmenden, bir daha sana hiçbir yolla ulaşmamasını aksi takdirde sendeki mevcut konuşma kayıtlarını müstakbel eşine yollayabileceğini belirt, bence bu yeterli olur.
bi daha da 10 numero demeden önce çok dikkat et:) lakin eski sevgilisi devreye girmeseymiş belki de 1ay sonra sen o kızla evleniyor olucaktın:(
0
eldarwen
(14.08.13)
off nasil iliskiler lan bunlar
0
joelskellington
(15.08.13)
Abovvv kaç kaçç bian önce. Freud bile açıklayamaz bu kızın psikolojisini
0
balpolen
(15.08.13)
açıkçası tam bir egoistmiş. ben de bir bayanım ama bu yaptığı doğru değil. benim de bir arkadaşımın başına çok benzeri geldi, kız aldattı, ayrıldılar tabi, ama her gece arıyor arkadaşımı. aldattığı adam da biliyor her şeyi ama takmıyor. kız adamdan da ayrılmıyor, ama bizimkine de yalvarıp duruyor.

işte böyle insanları akıl hastanesine yatırıp sağlam bir tedavi etmek lazım. çünkü bütün dünya onun çevresinde dönüyor sanıyor. bütün erkekler onu sevsin, kimse kimle takıldığıma karışmasın diyor. bilinçli yapmıyor belki, ama yaptığı ve hissettirdiği bu.

o yüzden senin selamını kesmen bir daha hiçbir şekilde görüşmemen lazım, ki iki taraf da yoluna gitsin.

sakın ama sakın geri dönme.
0
phoenixbird
(15.08.13)
gardas sende baskasiyla beraber olan kadinlara karsi bi zaaf var herhalde. bu kadina evlenmek uzere oldugu hale "ayril beraber olalim" diyorsun, red cevabi alinca ayni sirkette calistigin ve baska birisiyle iliskisi olan bir kadinla gelecek kurmayi dusunuyorsun. sen de enteresan hisler var.
0
caylakoldukeyhalkımunutmabizi
(15.08.13)
hocam terk et kızı... ilişiğini kes. ona cevap vermen sıkıntı. artık cevap verme. ondan sana yarar değil zarar gelir.
kızdaki bir hastalık. herkes benim olsun ama ben kimsenin malı olmayayım hastalığı...
0
inanmazsan inanma
(15.08.13)
seviyordur ama sevdiği kadar sevilmiyordur. çok seviyordur sevgilisini. sen onu güzel seviyorsundur, senle özel önemli vazgeçilmez hissediyordur ondan seni de kaçırmak istemiyordur. ama onla olur. sana salça olmasına izin verme.
0
kirazıseviyorum
(15.08.13)
@caylakoldukeyhalkımunutmabizi iyi de kızı tanıdığımda beraber falan değildi. yarım kalmışlık oldu, ilk anda geri çektim zaten. ondan sonra tüm iletişimi kendi kurdu.
0
🌸tavaekmegiylekugubesleyenadam
(15.08.13)
(4)

PizzaTost olayını bilenlere sorum olacak

brazersdaki kel adam
Arkadaşlar merhaba.Biz Okullara kantinlere bu pizzatost'tan veriyoruz.Yorumlarınız bizim için hayli önemli.Resimlere öncelikle bakıp ardından sorulara cevap verirseniz sizlere minnettar olurum.Bizde sizden gelen duyuruları tecbürelerimizce yanıtlamaya çalışıyoruz :)1)Mesela bu resimlerdeki tost pizz
Arkadaşlar merhaba.Biz Okullara kantinlere bu pizzatost'tan veriyoruz.

Yorumlarınız bizim için hayli önemli.

Resimlere öncelikle bakıp ardından sorulara cevap verirseniz sizlere minnettar olurum.Bizde sizden gelen duyuruları tecbürelerimizce yanıtlamaya çalışıyoruz :)

1)Mesela bu resimlerdeki tost pizzalar.Sizce 2.5- 2.75- ya da 3 tl olursa fiyatı nasıl olur?

içinde salam kaşar sosis zeytin mısır ve pizza sosu var.160 gram.Gayet doyurucu.

2)ilkokul, lise, üniversite, kafeterya, dersaneler, polis kantinleri, askeri kantinler... Sizce en büyük potansiyel kim olur.Liseliler, ilkokullular, üniversiteliler...Sizin bakış açınız ne olur?

3)bu tarz ürünleri ne sıklıkla tüketirsiniz?

okuduğunuz için teşekkürler :)
0
brazersdaki kel adam
(12.08.13)
hiçbirine cevap değil ama tam buğday ekmeğinden yapsanız şu ekmekleri de çoluk çocuğa zararlı şeyler yedirmeseniz mesela? en azından beyaz undan kurtarırsınız.
0
inawen
(12.08.13)
öncelikle (bkz: şerefsizim aklıma gelmişti)
evde yapıyorum hatta tüm ekmeğe, dilimleyip kahvaltıda götürüyoruz ailecek.
sorulara gelince;
öncelikle olabildiğince ucuz olmasını dilerim. mümkünse 1,5 olsun, herkes yiyebilsin, iyi satış yapın.
En çok liselerde ve dersanelerde gidecektir. polis kantini ya da askeri kantin daha önce görmedim bilmiyorum ortamı nasıl, bu tür yemekler zaruri görülüyor mu. Ama okullar sizi işsiz bırakmayacaktır bu ürün söz konusu olduğunda.
Ayrıca @inawen +1
0
norek
(12.08.13)
Fiyatı ucuz tutarsanız sürümden kazanırsınız, bizim millet açtır, çok yer, ucuzsa daha da yer.

Sağlığına dikkat edenler, rejim yapanlar ve hatunlar için birde tam buğday ekmeğinden marullu vb biraz daha değişik sağlıklı versiyonunu da çıkartırsanız eğer oda çok iyi kâr getirir.
0
efrasiyab87
(12.08.13)
kantinlerde satış fiyatı 2.5 tl olacak :)ona göre değerlendirelim :)
0
🌸brazersdaki kel adam
(12.08.13)
(4)

minnacık kanatlı sinek ısırığı

aradaki uzaklik
yav hacılar, geçen hafta cumartesi küçücük bir kanatlı sinek-böcek karışımı bişi ısırdı göbekten plajda. iğne batması gibi bi his, sonrasında bir şey hissetmedim. iki gün içinde şişti kırmızı bir tepecik oldu ve ağrılı. geçer geçer dedim 10 gün geçti hala aynı duruyor. doktora da gitmek istemiyorum.
yav hacılar, geçen hafta cumartesi küçücük bir kanatlı sinek-böcek karışımı bişi ısırdı göbekten plajda. iğne batması gibi bi his, sonrasında bir şey hissetmedim. iki gün içinde şişti kırmızı bir tepecik oldu ve ağrılı. geçer geçer dedim 10 gün geçti hala aynı duruyor. doktora da gitmek istemiyorum.

sizce geçmesi neden bu kadar uzun sürdü? ısıran hayvan da karıncadan bile küçük bir şeydi, inanılmaz.
0
aradaki uzaklik
(12.08.13)
Çünkü vücudunuza alerjik bir kimyasal enjekte etti. Doktora gidin.
0
grgn
(12.08.13)
tatarcık mı ki? o da böyle tül gibi kanatlı, minicik bi sinektir ama ısırığı kocaman şişer ve uzun süre kaşınır.
0
inawen
(12.08.13)
inawen +1
0
ben gülüyor muyum
(12.08.13)
antihistaminik jeller var epey rahatlatır. örümcek ısırığım bir yıldan fazla kaşındı. seninki öyle olmaz elbet :)
0
kediebesi
(12.08.13)
(7)

Cenaze merasimine/namazına katılan ateist arkadaşlar

AWD
O esnada neler düşünüyorsunuz? Yani mesela ölen kişi nereye gitti,sonsuza dek yok mu oldu, ben de mi yok olacağım,ya da ne bileyim, madem herkes yok olacak bu insanlar neden ağlıyor? vb. şeyler, kısaca neler düşünüyorsunuz? O yaklaşık yarım saatlik namaz ve toprağa verme süreci sizin çerçevenizden b
O esnada neler düşünüyorsunuz? Yani mesela ölen kişi nereye gitti,sonsuza dek yok mu oldu, ben de mi yok olacağım,ya da ne bileyim, madem herkes yok olacak bu insanlar neden ağlıyor? vb. şeyler, kısaca neler düşünüyorsunuz? O yaklaşık yarım saatlik namaz ve toprağa verme süreci sizin çerçevenizden bakınca nasıl geçiyor sadece onu merak ediyorum. Samimi olarak merak ediyorum,sorduğum soruda art niyet aramayın n'olur.
0
AWD
(11.08.13)
ben bitse de gitsek havasında oluyorum yaşamış ölmüş kişi onun tasasını da ben mi düşüneyim üstat
0
RaZeus
(11.08.13)
Tanıyıp sevdiğim biriyse bir daha göremeyecek olmanın üzüntüsünü yaşamaktan bu tür şeyleri düşünemiyorum ama ayıp olmasın diye gittiğim, çok iyi tanımadığım cenazelerde daha soğukkanlıyım, ilk olarak yer kaplama mevzusuna takılıyorum, "krematoryum olsa memlekette ne güzel olur", "ölen insanları böyle istiflemek saçma" tarzında..
Geldi yaşadı ve sonsuza dek gitti ben de gideceğim o zaman bu kadar dert sıkıntı niye, huzuruma bakayım, güzel yaşayayım diyorum ama olmuyor tabii ki..

En zoru durum herkes dua okurken okur gibi yapmak..

Açıklayıcı oldu mu bilmiyorum ama çok derin düşünmüyorum bu konularda..
0
mutekebbir
(11.08.13)
ölen kişinin sonsuza dek yok olduğuna ve hepimizin sonsuza dek yok olacağına inanırım ama cenaze sırasında aklımdan bunlar geçmiyor üzüntüden. en son anneannemin erkek kardeşini toprağa verdik, evden camiye oradan mezarlığa kadar her yerde böğüre böğüre ağladım. çok yakınım olmayan birinin cenazesi bile olsa her seferinde ağlıyorum. yani pek bir cevap olamadım sorunuza ama demek istediğim, üzüntüden bunları düşünecek hal olmuyor pek bende.
0
kül
(11.08.13)
hüzünlü geçiyor.
0
eksi sozluk e bir daha geldim
(11.08.13)
dindar insanlara göre çok daha üzgün olunur bence. dindar insan ahirette kaybettiği kişiyle buluşacağına inanır ve bu onu bir nebze iç rahatlığı verir.

ama ateistlere göre ölen kişi tamamen, sonsuza kadar yok olmuştur. daha büyük bir acı bence.
0
inawen
(11.08.13)
seneler once (bkz: duskhunter)'in cenaze namazina katilmistim. fanfir'in arkadaslari arasinda pek de inancli insan yoktu sanirim. aklimdan sadece Dilek Teyze'nin ne hissettigi geciyordu.

oralar icin normal miydi bilmem ama cogunluk sortlu t-shirtlu insanlardik.

baska da cenaze namazina katilmadim zaten.
0
bahceliyedi
(11.08.13)
Ben olunce islami usullerle gomulecegimi dusunup hoslanmiyorum bu durumdan bi yandan da olmus olucam zaten ne farkeder ki diyorum. Yine de yakilmak daha iyi olabilirdi veya musluman mezarliklari gibi karisik degil de daha huzurlu derli toplu mezarliklar.
0
passive aggressive
(11.08.13)
(4)

calve yerfıstığı ezmesi

chezsoi
bu nane böyle tuzlu falan bir şey , kilo almak için mi kullanılıyor, var mı bilen ?
bu nane böyle tuzlu falan bir şey , kilo almak için mi kullanılıyor, var mı bilen ?
0
chezsoi
(11.08.13)
olduğu gibi yiyebilirsin, üzerine reçelle güzel oluyor hafif tuzlu olmasına rağmen.

oldukça yağlı olduğundan kilo almak için kullanılablir ama aslında insanlar zevk için yiyorlar bunu.
0
inawen
(11.08.13)
Amerikalıların vazgeçemedikleri sandviç öğesi ama ben şahsen hiç beğenmiyorum, aşırı yağlı bir tadı var. Fiskobirlik fındık ezmesi varken yer fıstığı da neymiş der geçerim.
0
whoosie
(11.08.13)
sporcuların tatlı krizini bastırmak için günde bir kaşık aldıklarını duymuştum.
0
false pretension
(11.08.13)
ilk tadına baktıgımda kaldırıp çöpe atacaktım ama sevdim sonra kendisini, umarım kilo yapmıyordur :) tesekkürler..
0
🌸chezsoi
(12.08.13)
(2)

cep telefonunu modem olarak kullanmak

jackies
Soru baslikta cihaz galaxy note2
Soru baslikta cihaz galaxy note2
0
jackies
(08.08.13)
ayarlar > internet paylaşımı > kablolu veya wireless
0
a achluophobia
(08.08.13)
note 2'yi tam bilmiyorum ama adı hotspot olarak geçer genelde.
0
inawen
(08.08.13)
(7)

kedi hareketleri

la noix
eski duyurumda olan kör kediyle münasabeti arttırdık, artık oyun oynuyoruz, koşuyoruz maymunluklar yapıyoruz ve yılışıyoruzdaha önceden köpeklerim oldu, kedileri oldum olası sevmemişimdir, tahmin edilemez oldukları için. sevmeye kalkarsın grr diye tırnak geçirirler tepene tırmanırlar, tırmanırken tı
eski duyurumda olan kör kediyle münasabeti arttırdık, artık oyun oynuyoruz, koşuyoruz maymunluklar yapıyoruz ve yılışıyoruz

daha önceden köpeklerim oldu, kedileri oldum olası sevmemişimdir, tahmin edilemez oldukları için. sevmeye kalkarsın grr diye tırnak geçirirler tepene tırmanırlar, tırmanırken tırnağı bacağına geçirirler falan. bu sebepten kedi hareketleri huylarını falan bilmiyorum

bizimki kucağımdayken ön patileriyle yastık kabartır gibi hareket yapıyo sürekli. önce yavaş yavaş sonra hem hızı hem tırnak batırma derinliği artıyo. bunu niye yapar bi kedi? kendine yer açıyo falan desek, bu kedi salak mı benden yer açılmıyacağını bilmiyo mu? bi de sırf kucaktayken yapıyo. annesinden bazı şeyleri öğrenemediği için böyle hareketler yapıyo olabilir mi?
0
la noix
(07.08.13)
tırnaklarını törpülemesiyle alakası yok o hareketin. yatacağı yeri yumuşatmak gibi bişey o yaptığı. mutlu olduğu için yapıyor. iyi bişey yani.
0
fuzuli
(07.08.13)
mutlu olduğu için yapıyor o hareketi.

kaç aylık? tırnaklarını içeri çekmeyi öğrenmiş mi?
0
mea maxima culpa
(07.08.13)
hayırsız+1
0
physcos physcos
(07.08.13)
Bildigim kadariyla dostluk emaresi oluyor o hareketleri
0
lotesse
(07.08.13)
Valla kac aylik bilmiyorum da 1 aydir biz bahcede ondan once de 1 ay komsu bakmis. Max 2.5 aylik

Annemleri ikna cabalarindayim smdi istanbul'a goturmek icin. Evde bakamayiz ama orada sahiplendirmem daha kolay olur :)
0
🌸la noix
(07.08.13)
hayırsız +1

bir de bu davranış küçükken annesinden çok süt içememiş kedilerde daha çok görülüyor. bir nevi sütten erken kesilme travması yüzünden.

sokaktan sahiplendiğim kedim 4 yaşında ve hala yapıyor bunu çünkü annesi yoktu. onun yavrusu ise yapmıyor çünkü gerektiği kadar süt emdi annesinden.
0
inawen
(07.08.13)
oyyyyy kıyamam ben ona yaa :) bu şebek 54 yaşındaki babamı bile değiştirdi valla, hayatında kedi ellememiş adamın tepesinden ayrılmıyor şimdi

gidip biraz daha seviyim o zaman :)
0
🌸la noix
(07.08.13)
(4)

"Ancak" bağlacından sonra

electra kompleksi
virgül konur mu? "Ancak, ben odamdan dışarı adımımı atar atmaz bu tablo değişmişti." bence burada virgül gereksiz. Sizce?
virgül konur mu? "Ancak, ben odamdan dışarı adımımı atar atmaz bu tablo değişmişti." bence burada virgül gereksiz. Sizce?
0
electra kompleksi
(07.08.13)
ama anlamı olsun diye virgül konmuş burada. virgül konmasaydı başka anlam olacaktı: odadan adımımı attığım anda tablo değişmişti anlamı olur, henüz manasında.
0
inawen
(07.08.13)
özellikle yapılan bi vurgu yoksa gereksiz.
0
mutevazi
(07.08.13)
senin örnekte gereksiz olmuş ama iki cümleyi bağlamak için kullanılırsa koyulabilir belki.
0
bobinhoo
(07.08.13)
iki cümleyi bağlamak için kullılıyorsa da konmaz; konsa da ancak öncesine konur, sonrasına değil.
0
desdinova
(07.08.13)
(8)

Bayramda tek başına evde oturmak?

biglord
Süper bir şey değil mi. Çevremde ne gideceğim kimse var ne de bana gelecek kimse var. Sanki benim haricimde herkes bayram kutluyormuş gibi geliyor.
Süper bir şey değil mi. Çevremde ne gideceğim kimse var ne de bana gelecek kimse var. Sanki benim haricimde herkes bayram kutluyormuş gibi geliyor.
0
biglord
(06.08.13)
Bize de bayram gelmiyo boşver takma.
0
indescribable
(06.08.13)
üzülme kardeş, artık o eski bayramlar yok zaten. etrafımda insanlar olsa da ben artık o eski coşkulu çocuk muyum ki? büyüyünce bayramlar da coşkusunu yitiriyor büyük ölçüde.
0
inawen
(06.08.13)
Komşulara git bence. Bi çay içer kalkarsın.
0
inugard
(06.08.13)
bayramda ne ben gidiyim ne kimse bana gelsin.her bayram evde yokum taktiği uyguluyorum.ama yine de o zil çalıyor yani.
0
rock n roll
(06.08.13)
bayramda acilde nöbet tutan doktoru düşün.
0
the kene
(06.08.13)
indescribable +11

bize 11 yıldır gelmiyor :(
0
ron dennis
(06.08.13)
huzurevlerine git? çok ilginç bir tecrübe olabilir hatta hiç beklemediğin sohbetlere girip çok acayip şeyler öğrenebilirsin.

bir de;
geçen bayram 6-7 tane liseli grup bayramlaşmaya geldi bize :D evet kapı kapı gezdiler apartmanı (ve muhtemelen sokağı da)...
tamam dalgasına çıkmışlar ama bence çok tatlılardı.
ayrıca bayramı çok da büyütmeyin ya eskiden ne oluyormuş ki? çikolata baklava..
0
jimjim
(07.08.13)
çılgınlar gibi kutluyoruz biz.

huzurevine git.
0
japon askeri
(07.08.13)
(26)

Çingeneler

tantunisultansüleyman
Biz niye sevmiyoruz bu adamları?Minibüse bir anne ve iki çocuğu bindi az önce. Kimse yanına oturmalarını istemedi. İnsanlar küçümser ve iğrenir gözle bakıyorlar. Cidden ne derdimiz var yahu? Boş minibüste yere oturmak zorunda kaldılar. En sonunda ben yer verdim.
Biz niye sevmiyoruz bu adamları?

Minibüse bir anne ve iki çocuğu bindi az önce. Kimse yanına oturmalarını istemedi. İnsanlar küçümser ve iğrenir gözle bakıyorlar. Cidden ne derdimiz var yahu? Boş minibüste yere oturmak zorunda kaldılar. En sonunda ben yer verdim.
0
tantunisultansüleyman
(06.08.13)
davranışları değişik oluyor biraz.
0
rock n roll
(06.08.13)
helal sana.

genellikle pis oldukları için.

meme açıkta geziyorlarmış yazın gültepede öyle duydum.
0
ayn-i cemin bülbülü
(06.08.13)
şahsen ben öyle durumlarda iğrenenlerden iğreniyorum

edit: evet davranışları değişik. mesela zamanında bi iş için çingene mahallesine gitmiştik. neyse işimizi bitirdik çay verdiler polisi savcısı hep beraber oturup içiyoruz. karşımızda da bebekli bi kadın var. çocuk ağlamaya başlayınca kadın açtı memesini emzirmeye başladı hepimizin ortasında. biz tabi utandık ettik kafamızı kaldırmıyoruz ama onun için gayet normal bi durum galiba. ama kimseyi yaşantısından dolayı küçümsememek lazım, öyle görmüş yani yapacak bi şey yok.
0
eyyor
(06.08.13)
nasıl bir olay o ya? minibüse bineceğim, paramı ödeyeceğim. sonra boşyerlerin yanında oturan insanlar benim sırf etnik kimliğim/görünüşüm ya da kıyafetimden ötürü(üzerimden bok akmadığını ve ortalama bir insan kadar temiz olduğumu varsayıyorum) bana yanıma oturamazsın diyecekler ve ben de yerde oturmak durumunda kalacağım boş arabada?

Afedersin ama o minimüsteki oturma diyen herkesi götlerinden siker sonra bir keyif sigarası eşliğinde devam ederim yolculuğuma.
0
yule
(06.08.13)
ya bırakın şimdi. alayı hırsız da ondan. kurunun yanında yaş da yanar. yapacak bi'şey yok. cüzdanı kaptıracağına, yanına oturmam, riski hiç almam diyorlardır.

düzeltme: "yanıma oturma" kısmını görmedim. onu diyen zaten insanlıktan nasibini almamıştır.
0
brotha b
(06.08.13)
sorun pislik de değil aslında, zaten biz türkler genel itibariyle pis bir milletiz. sorun, onların içten davranışları. yani kendilerini frenleme gibi bir olayları yok, tabi bazen dengesiz sonuçlar da oluyor bu yüzden. ondan çekiniyordur insanlar.

bu arada, şu kurunun yanında yaş da yanar cümlesinden artık vazgeçin arkadaş ya. bir gün o kurunun yanındaki yaş olduğunuz dönemler de geldiğinde bu rahatlıkla, "kurunun yanında yaşız abi doğaldır" diyecek misiniz acaba?
0
soso
(06.08.13)
iyi de kadın yerde oturmayı kabullenmiş yani ne kadar temiz olduğu belli, kusura bakma da insanlarımız o kadar kötü kalpli değil.
0
ayn-i cemin bülbülü
(06.08.13)
sevmemek değil de,gerçekten davranışları ilginç olabiliyor.mesela bigün bikaç tane çingene kadın,sokağın ortasında bağıra çağıra saçlarını boyadılar,sonra fıskiyelerde yıkadılar.bu bir örnek mesela.etnik kimlikle alakalı bi durum değil.böyle garip davranışları olan herkesten insan çekinir.
0
rock n roll
(06.08.13)
her çingeneyi şopar olduğunu sandığımızdan kaynaklanıyor bu durum. ha büyük çoğunluğu normal olmayan davranışlar sergiliyor fakat, bu genellemeye girmeyenleri kendi işinde gücünde, insanları rahatsız etmeyen senin benim gibileri de var ama azlar işte yok sayıyoruz onları direk.
0
jedilance
(06.08.13)
Bu baslikta yazilanlar cok guzel bir "irkci oldugumuzun farkinda olmama" haline ornek :) turkler kendilerini batili hissetmelerini saglayacak her halki asagilarken buyuk keyif alir cunku ayni muameleyi batililardan gorurler. Araplar, kurtler, romanlar, hintliler bu sebepten hedeftedir hep. Yurtdisina cikinca turkler hakkinda soylenenleri, zannedilenleri duyunca da gram empati yapmazlar asagiladiklari bu insanlarla.

Kucuk bi not: evet ota boka fasist diyoruz, cunku hem ot hem bok hem de fasistsiniz.
0
nathanieltroy
(06.08.13)
niye sevmiyoruz, çünkü kaosu ve anarşiyi sevmiyoruz temelde. adamlar tam bir anarşi içinde yaşıyorlar bizim gözümüzde. işte saç boyama ve fıskiye meselesi örneğin. biz kendimizi sosyal normlara adamış durumdayız aslında. en marjinalimiz bile öyle ya da böyle kendini "medeniyet"in normları içinde bulur.

ama çingeneler geçmişten gelen kültürleri gereği hayatı daha anda yaşarlar. ay ne derler, ayıplarlar mı demezler. elbet asimile olmuş çingelene kardeşlerimiz de var ama bizi asıl korkutan kesimde bu anarşist tavır mevcut.
0
inawen
(06.08.13)
ben seviyorum ki. gönüllerine göre yaşıyorlar, kasmadan. iki yüzlü değiller.
0
the kene
(06.08.13)
buyur burdan yak, faşist mi olundu şimdi?

kim yanında bilmem kaç gündür banyo yapmadığı kesin olan birinin oturmasını ister? bunun ırkı var mıdır? bunu yapan türk de olsa kürt de olsa çingene de olsa tavır nettir. biz biliyoruz ki çingenelerde bu oldukça yaygın. nasıl ki almanlara soğuk, italyanlara sıcak diyorsak bu da böyle bir genelleme işte, ırkçılıkla ne ilgisi var?

biz kendimizi sosyal normlara adamış durumdayız aslında diyen zihniyeti de anlayamıyorum. Yahu adam fıskiyede saç boyasını temizliyor böyle bir iğrençlik var mı ya? kim balkonundan böyle bir manzara görmek ister, kim arabasının camından bunu izlemek ister ki? yahu kamu malı diye bir şey var.. sosyal normlar banklara sıçmamayı, çiçekleri koparmamayı vs. emreder, çok mu kötü yani bu şimdi?
0
ayn-i cemin bülbülü
(06.08.13)
@rock n roll: bu yaptıkları garip değil aslında. çoğu insan sokak ortasında saç boyamadığı için bize garip geliyor. belki de bizim hayatımız da onlara garip geliyor.
0
the kene
(06.08.13)
@ayn-i cemin bülbülü: belki ben de parfüm kokusuna katlanamıyorum, sen de benim yanıma oturamayacak mısın o zaman?
0
the kene
(06.08.13)
hanfendi parfümünüz beni rahatsız ediyor izin verirseniz geçeceğim dersiniz.
fakat arada fark var .

insanın kötü kokmak için çaba sarf etmesi ile parfümü beğendirememesi ile arasında.
0
ayn-i cemin bülbülü
(06.08.13)
the kene,bu durumu nasıl garip bulmadığını anlayamadım.isterse bütün dünya saçlarını sokakta boyasın ,sonra fıskiyede saçlarını yıkasın bana yine normal gelmez.
0
rock n roll
(06.08.13)
işte hepiniz kendi sosyal normunuza göre konuşuyorsunuz. fıskiyede saç yıkamak sizin çevrenize göre normal değil, ama o çingenelere ve çevrelerine göre normal. beşeriyet görecelidir, bu kadar kısıtlı görüşlü olmayın.

onların da bu ülkede yaşamaya en en temiz kokan sizler kadar hakları var. benim de bir şeylerim çalındı çingeneler tarafından mesela, ama çingene olmayanlar tarafından da çalındı. büyütmek mantıksız.
0
inawen
(06.08.13)
beşeriyet görecelidir diyecek kadar optimist olabiliyorsanız
medeniyet ürünü olan dolmuşa binecek kadar yeterli mi o beşeriyet, diye soracak kadar gerçekçi olmalısınız.

yani beşeriyetinin el verdiği ölçüde davranacak o kişi.
toplu taşıma kurallarına uyamıyorsa, yürüyecek.
0
ayn-i cemin bülbülü
(06.08.13)
olay kesinlikle etnik kimlik değil,çingene olmayıp da rahatsızlık veren de oluyor.ama insanların birbirini rahatsız etmemesi gerekiyor.otobüste,dolmuşta kimse yanına kötü kokan birinin oturmasını istemez.tekrar söylüyorum çingeneliği kastederek söylemiyorum.herkes için geçerli.en önemli şey saygı.
0
rock n roll
(06.08.13)
sırf kötü kokmaya bağlayacaksak saçmalarız zira benim yanıma otobüste ter kokan amcalar filan oturuyor ya da zaten otobüsteki insanların çoğu ter kokuyor şu günlerde, kimse de çıkıp yanıma oturma demiyor. herkes bu öküzleri çekiyor. çingeneler zaten hep aşağılandığı için onları hor görmek, ay kötü kokuyo bu gitsin yerde otursunculuk yapmak daha kolay.
0
inawen
(06.08.13)
@ayn-i cemin bülbülü çok ciddi ırkçılık belirtisi bunlar. Tamam savunmada olan tarafsın şu anda anlıyorum ama şu tartışmadan arınıp bir kendini tart. Irkçılığın insanları stereotipleştirmeyle başladığını fark et, sarsıl ve kendine gel.

Bana da o kibirli cevaplarından verme, zira okumayacağım.
0
yule
(07.08.13)
ben hiçbir cümlemde herhangi bir ırktan bahsetmedim, ki ırkçı olabileyim.

iyi geceler.
0
ayn-i cemin bülbülü
(07.08.13)
Genelde sisman oluyorlar, minibus koltugunun genisligi de belli nihayetinde. Istanbul sicaginda sisman biriyle dipdibe oturmayi ben de istemezdim. Arti bir de koku sorunu var tabii.. Tum bunlar olsa bile 'yanima oturma' demek nedir ya...
0
nax
(07.08.13)
sadece çingeneler değil, şehirde belli bir süre yaşamış ve/veya şehirde büyümüş kişilerin bir kısmı şalvar giyen, esmer, başına yazmasını bağlamış... -işte çingene kadınları da böyle giyinir genelde- tepeden bakar genelde, hor görür. "köylü" ya da "şalvarlı" da kimisinin lügatında aşağılayıcı anlamlıdır.
İkincisi, bu bakış açısına kısmen ya da tamamen sahip insanlar çoğunlukta olduğundan kentte büyüyen çoğu insan çocukluğunda "çingeneler kaçırır seni", "çocukların ellerini kesip dilendiriyorlarmış" gibikorkutmalarla muhatap olur, bunlar bilinçaltına ister istemez işler. Yukarıda çizdiğimiz kıyaft/görüntü genellemesine dönelim. Bazı yeşilçam filmlerinde, sezerciklerden birinde iyi hatırlıyorum vardı, bu imaj ile çocuklarıkaçıran dilendiren kişi eşleştirilir.
Sonra vay efendim çingeneler şöyle böyle.
Son olarak gettolaşmayı da es geçmemek gerek. Yukarıda bahsettiklerimin hem sebebi hem sonucu olarak ciddi bir gettolaşma sözkonusu. Bu da kısır döngü yaratıyor.
0
dafaiss
(07.08.13)
Bağdat caddesinde 2 defa saldirilarina uğradım, nazar boncuğu takmak ıcın kolumu koparıyorlardı grup halinde saldırıyorlar. Zor kurtulmustum
0
fistikliemenems
(07.08.13)
(4)

Kedi mamasını aktardan almak?

karabasun
Mahallemizin aktarı kilosu 8 liradan kedi maması satıyor. Sizce nasıldır? Hayvanları deneme tahtası gibi de kullanmak istemiyorum. Ama markette satılan mamalardan iyidir herhalde diye düşündüm.
Mahallemizin aktarı kilosu 8 liradan kedi maması satıyor. Sizce nasıldır? Hayvanları deneme tahtası gibi de kullanmak istemiyorum. Ama markette satılan mamalardan iyidir herhalde diye düşündüm.
0
karabasun
(06.08.13)
etiketi olmayan bir ürünün markettekinden iyi olabileceğine nasıl karar verdiniz?
0
ben smyrna
(06.08.13)
aktardan ne olduğu belli olmayan açık mama alacağınıza, pet shoptan en azından markasını bileceğiniz açık mamalardan alabilirsiniz. ucuzlar arasında seçilebilecek mama micho'dur ayrıca.
0
inawen
(06.08.13)
@ben smyrna tamamen kişisel bir tahmin idi
@inawen yakınlarımda pet shop olmadığı için böyle bir seçeneği düşündüm
0
🌸karabasun
(06.08.13)
petburada.com gibi sitelerden alabilirsin. gayet makul fiyatlarla satışta ürünleri vr.
0
ben smyrna
(07.08.13)
(11)

Egosu yuksek olmayan ya da Bencil olmayan kadin varmi?

badamli
Gercekten merak ediyorum. Bunu cins, irk, milliyet olarak ayirmyorum. hepsinde durum ayni. bizdekiler kezban falan argumanlarini kabul etmiyorum. Tanidigim tum kadilar egolu ve bencil. Turkunden, avrupalisina, asyalisina. Hic aksini ispat edecek birisini tanimadim.
Gercekten merak ediyorum. Bunu cins, irk, milliyet olarak ayirmyorum. hepsinde durum ayni. bizdekiler kezban falan argumanlarini kabul etmiyorum. Tanidigim tum kadilar egolu ve bencil. Turkunden, avrupalisina, asyalisina. Hic aksini ispat edecek birisini tanimadim.
0
badamli
(03.08.13)
ben taniyorum, maalesef sadece 1 kisi :)
0
she was my baby
(03.08.13)
Nadir ama var.
0
[silinmiş]
(03.08.13)
yok
0
baldur
(03.08.13)
birileri egosunu şişirmediyse egosu yüksek değildir zaten
türk kızlarında bol bol bulunabilir gibi
0
neira
(03.08.13)
benim etrafımdaki (eş-dost) kadınların hepsi öyle. egolu ve bencil biri ile neden takılayım ki?
0
nereye bu gidis
(03.08.13)
egosu yüksek olmayan kadınları da siz beğenmiyorsunuz. sonra rererö. yok sarışın, yok sıfır beden götünü kaldırıyorsunuz. sonra hiç egosuz kadın yok. he he evet.
0
inawen
(03.08.13)
var ama görmeyi, iletişim kurmayı becerebilmek lazım. her yüksek egolu insan diğer insanlara aynı şekilde davranmaz. samimiyeti hissederse ya da aradaki iletişim sağlam olursa. o yüksek egolu insan yelkenleri suya indirip şeker gibi biri de olabilir.
0
orpheus
(03.08.13)
İnsanoğlu temelde bencildir. Özgüveni yerlerde olan bi tip arıyorum diyosan asosyal tiplere bakınmayı deneyebilirsin, tabii ilgini çekerse o ezik(?) tipler.
0
princess 0f suburbia
(03.08.13)
sana öyle rastlamış. çeşit çeşit insan var. bu dediklerini hayatta söylemeyecek erkekler tanıyorum. sana rastlayan kadınlardan ağzın yanmış belli ki, her ağzı yanan gibi sen de genelleme yapıyorsun maalesef. :)
0
mrz breezy
(04.08.13)
egosu yüksek olan insan tam tersi mütevazı olur çünkü ego istekleri akılcı yollarla bastıran bir savunma mekanizmasıdır. kibirli insan egosu düşük insandır. sorunuza gelince bunu nasıl kadınlar olarak genellediniz anlamış değilim hayatınızda kaç kadın tanıdınız? ayrıca insan doğası gereği bencildir ama bütün insanları aynı kefeye koymak=düz adamlık. burada da erkeklerin neden kadınlardan daha bencil olduğuyla ilgili bir tartışma ve ilginç argümanlar var mesela bkz. www.experienceproject.com(women)-Love-Them-More-Than-They-Love-Us/40988
0
feykalade
(09.08.13)
var, sevgilisi tarafından henüz terk edilmiş kadınlar:D hem de öyle bir seviyedeki egoları, asansörle -5 yani.
0
okuyucu olmak da iyi be
(09.08.13)
(5)

Bununla ne pişirebilirim?

fapple
Tavuk butu ve kalçaları var evde. Salça yok, yağ, tuz, çeşitli baharatlar var. Havuç filan da yok. Fırına vericem ama nasıl bir sos yapsam bilemiyorum. Normalde hazır soslarla filan hazırlar öyle verirdim de dediğim gibi malzeme sıkıntısı var. Yardımlarınızı bekliyorum.
Tavuk butu ve kalçaları var evde. Salça yok, yağ, tuz, çeşitli baharatlar var. Havuç filan da yok. Fırına vericem ama nasıl bir sos yapsam bilemiyorum. Normalde hazır soslarla filan hazırlar öyle verirdim de dediğim gibi malzeme sıkıntısı var. Yardımlarınızı bekliyorum.
0
fapple
(31.07.13)
pattis var mı pattis, sovan sarmısak?
0
inawen
(31.07.13)
tuz+pul biber+kekik üçlüsüyle güzelce terbiyele (yağı da unutma) çok lezzetli olur.
0
letheavendangered
(31.07.13)
patates soğan da yok.
0
🌸fapple
(31.07.13)
yoğurt var mı
0
cilekli krep
(31.07.13)
fırın torbası varsa baharat ve yağla marine edip fırın torbasına tık, acayip lezzetli oluyor.

yoksa tavuğu haşla ve didikle , sonra yağda kavur, içine de kavururken baharatları at gitsin. yanına da pilav. ;)
0
sphagetti
(31.07.13)
(11)

Kola yerine maden suyu

madonnanin yagli zencisi 2
Maden suyu neden Türkiye'de kola kadar popüler değil..Bunun sebebi teknik mi (sallıyorum maden suyu kola gibi kutuya ya da pet şişeye konamaz) yoksa maden suyu üreticilerinin pazarlama ayaklarının zayıf olması mı.Sonuçta bakarsan maden suyu dediğin şey serinletici, susuzluğu gideriyor, asitin boğaza
Maden suyu neden Türkiye'de kola kadar popüler değil..

Bunun sebebi teknik mi (sallıyorum maden suyu kola gibi kutuya ya da pet şişeye konamaz) yoksa maden suyu üreticilerinin pazarlama ayaklarının zayıf olması mı.

Sonuçta bakarsan maden suyu dediğin şey serinletici, susuzluğu gideriyor, asitin boğaza verdiği o his var; üstelik kalorisi yok ve içinde bir ton mineral var.

Neden maden suyu sadece 45 yaş ve üstü amcaların "çok yedik bir maden suyu içelim" dediğinde içtiği bir içecek olsun ki. Bu daha "popüler" hale getirilemez mi.
0
madonnanin yagli zencisi 2
(31.07.13)
Sahsen ben maden suyunu da kolayi da cok iciyorum, tatlinin yaninda maden suyu, tuzlunun yaninda cola icerim. Ama maden suyunu herkes sevmiyor, belki de sadece sevmediklerinden dolayidir yani
0
Idonthaveausername
(31.07.13)
tadı sanırım.
yaklaşık 5-10 sene düzenli olarak kola içtim. son 2 senedir ağzıma sürmüyorum desem yeridir. maden suyunu da saydığınız hiçbir nedenden değil -aslında hepsinden dolayı- sağlık için içiyorum. meyveli sodalardan bahsetmiyorum ama. zira soda ile maden suyu çok ayrı şeyler.
0
papillon7
(31.07.13)
Kolanın tadı gençlere daha uygun. Zaten 20'li yaşların sonlarından itibaren kola tüketimi duruyor.
0
[silinmiş]
(31.07.13)
damak tadıyla ilgisi var bence. hatırlarım, ben daha 3-5 yaşlarındayken, dışarıda bütün çocuklar kola isterken ben maden suyu isterdim, herkes delirmişim gibi bakardı : )

o zaman bu zamandır seviyorum kendisini.
0
inawen
(31.07.13)
Kolanın da demiyorum, Coca-Cola'nın tadı maden suyundan kat kat güzel olduğu için. çoğu kişi de mineral kalori vs. hesabı yapmıyor. üstündeki değerleri kaç kişi okuyor sanıyorsun?

ben içiyorum maden suyu, genelde spor sonrasında. kolayı da bıraktım.
ancak içmemem kolayı daha fazla seviyor olmamı engellemiyor.
0
ucan spagetticanavari
(31.07.13)
Coca colanin reklam gucu cok etkili. Kola kapagini acarken cikan ses bile -dur bi kola alayim dedirtiyor-ve birde bence aliskanlik. Misafirlige bile giderken kola aliyoruz elimiz bos gitmeyelim diye. Ve colanin arkasindaki muhtesem guc israilden bahsetmiyorum zaten.
0
mrv
(31.07.13)
teknik değil politik, türkiye gibi ülkeler pazar olarak görüşlüyor. genç nüfus, az eğitim (sağlıklı beslenmeye bakmayan) parayla yeni yeni buluşma, nereye harcayacağını bilememe vs..
ayrıca cocacolanın reklam ve ekonomik gücü.(Damla suları bayilere bedava vermesi vs)

ayırca plastikte de maden suyu satılıyordu bir ara (akminalar falan hatırlar mısın bilmem) sonuçta her ikisi için de pet şişe çok zararlı :D

mide kanseri, bağırsak kanseri, siroz, gastrit ve bu tip hastalıklara bağlı ölümler son 50 senede çok aşırı arttı. kafasız olduğumuz için devam ediyoruz ama ..

ayrıca tabi kişisel kanaatim ama bu devirde hala kola içmek nedir yaa çok varoş değil mi? yani bir yere oturuyosun ben bir kahve/çay/limonata .. (işte ne varsa artık) istiyorum demek yerine kola diyorlar ya orada ölüyorum işte. piii
0
jimjim
(31.07.13)
maden suyunun tuketimi hic de azımsanacak kadar degil.

fark suradan doguyor, maden suyu genelde evde tüketiliyor. dısarida daha cok cola. biraz karistirilsa amerikan kültürüne olan özenti cikar mutlaka.
0
aksi kanitlanmadikca cocuktur
(31.07.13)
kolanın tadı çok daha güzel. ancak sağlık için çok zararlı.
büyüdükçe sağlık konusunda bilinç oluştuğu veya arttığı için insanlar koladan uzaklaşıyordur herhalde. ben de ağır içiciydim, son 3-4 yıldır, yılda bir iki kez ancak içiyorum, o da mutlaka zero filan oluyor. kola zararlı olmasa maden suyunun yüzüne bakmazdım.
0
puc
(31.07.13)
Akminalar plastik şişedeydi onu hatırlıyorum ancak plastik şişe varyantının "asidi" bayağı azdı. Belki arkasında kimyasal bir sebep vardır o yüzden sordum.
(cam şişenin getirdiği bir ton nakliye sorunu var..ki coca-cola'nın bu konuyla ilgili meşhur case'leri vardır)
0
🌸madonnanin yagli zencisi 2
(31.07.13)
Maden suyunun evde tüketilmesinin sebebi açacak sorunsalı olabilir mi?

Aslında Sütaş ayran ile Uludağ da limonata ile Coca Cola-Pepsi ikilisini challenge etti bayağı.

Direkt bodozlama "maden suyu sağlıklıdır" demek yerine aynı Coca Cola'nın yaptığı gibi ürünü anlarla ve duygularla özdeşleştirip bir taraftan serinlik-susuzluk ikilisi bir taraftan da sağlık mesajı..

Bilmiyorum..akıllı bir yerel firma kartlarını düzgün oynayarak bu işten para kazanabilir gibi geliyor.
0
🌸madonnanin yagli zencisi 2
(31.07.13)
(15)

gençler ve genç kalanlar bi sorum var ? evden alkol çalcam

00 08
ya şimdi bugün benim 22. doğumgünüm.akşama 2 samimi arkadaşla sıradan buluşcaz.babam hacı hoca değil fakat yapı itibariyle alkolle arası oldum olası iyi olmamıştır.evde de süs niyetine 10-15 kadar-ki onlarıda bazen misafir falan getiriyor- şarabıydı viskisiydi votkasıydı var vitrinde duruyor.bugüne
ya şimdi bugün benim 22. doğumgünüm.akşama 2 samimi arkadaşla sıradan buluşcaz.

babam hacı hoca değil fakat yapı itibariyle alkolle arası oldum olası iyi olmamıştır.evde de süs niyetine 10-15 kadar-ki onlarıda bazen misafir falan getiriyor- şarabıydı viskisiydi votkasıydı var vitrinde duruyor.

bugüne kadar hep uslu oldum hiç üzmedim ailemi velinimetim anlıycaanız.akşama da arkadaşlarla içelim dedik.ama dışarda bi mekanda içince de doyasıya içemiyosun sabancının torunları değiliz en nihayetinde 3.biranın hesabı yapılıyo.

herneyse bildiğim tek şey eğer farkederse babam çaldığımı ağzıma sıçar.ama içimdeki çocuk al işte için diyor.

nabmalı şimdi risk budur diyib alıyimmi bi jack daniels ???

jb falan da var ama çok önlerde o göz alışkanlığı yapmıştır diye almaktan korkuyorum.jack daniels arkalarda.olmadı içine su doldurur gene koyarım çok amatörce mi olur ?
0
00 08
(30.07.13)
içmiyomuş madem nerden anlicak. yarın bigün bi misafire veririm derse sıkıntı olur yalnız ama bence demez niye desin süs işte? ha olur da anlarsa tecrübe kazanırsın
0
asilyis
(30.07.13)
vitrin çok göz önündeyse ayıkabilir. mesela hep oturduğu koltuğun yanında veya televizyonun yakınlarında vs.
0
zombie0
(30.07.13)
babanın ne kadar dikkatli biri olduğuna göre değişir. ama jack daniels arkalardaysa al götür. bu kadar düşünme, al gitsin anasınısatim.
0
qurant
(30.07.13)
şeffaf bir içkiyi başka şişeye boşalt, içine su koyup yerine bırak. viski yerine elma suyu ya da hafif demlenmiş çay olabilir.

madem içmiyor, anlamazlar.
0
inawen
(30.07.13)
jd'nin 5 te 3 ünü başka bir şişeye boşalt, kalan 5 te 2 nin üzerine çay ekle

günün birinde açıp da içen olursa viski tadını alsın =)
0
emmiymissincesine
(30.07.13)
oha annemde suç ortağı oldu ama jd de çok önlerde diye chıvas regal diye bişi aldım iyimidir o ? bi de son kullanma tarihleri var mı bunların yahu ??
0
🌸00 08
(30.07.13)
Hahaha yavrum aynisini benim kuzen yapmis yillar once

Olayi dinle;

Teyzemlerin aynen oyle bir vitrini silme icki dolu dururdu orada. Enistem tam keyif adami boyle gurme havalarinda sohbetler esliginde icen bir insan.
Yilbasiydi sanirim ben boyle 7 8 yaslarindayim, hangi icki tam bilmiyorrum ama cay renginde imis
Kuzenim ne zaman calfi ne zaman icti ise icine cay doldurmus geri koymus
Babam butuuum gece enistemle dalga gecmis eglenmisti


Anlatiym dedim.
0
cecilia
(30.07.13)
haha iyiymiş olay ama umarım benim başıma gelmez :D hiç anlamamasını tercih ederim :D of abimin dışardan getirdiği purolarıda çaldım.tam serseriyim bu gece :S :D
0
🌸00 08
(30.07.13)
22 yaş evden azar yememek için yeterince büyük ama viskinin tadını çıkarta çıkarta içmek için küçük bir yaş. Viskiler kalsın, o arkada votka olacaktı onu al, meyve suyu ile tatlandırır tatlandırır içersiniz. O olmadı şarap deneyin. Çok sık alkol almayan insana viskinin tadı ispirto gibi gelir. Votkayı alırım, güzelce içerim, şişesini de geri falan koymam. Doğum günün kutlu olsun.
0
yarin bos musun
(30.07.13)
ya ama sanırım yazdıklarımdan erkek olduğum anlaşılıyor ama kızım yani bu durumda azar yemek için pek de yaşlı sayılmıyorum türkiye ortalamasına göre..ya da sayılıyosam bizim aile standart dışıdır belki bilmiyorum babam arada azarlar çünkü beni..
0
🌸00 08
(30.07.13)
ice tea doldurmayı unutma viski şişesine. bide varsa bilyesiz bi tane al sonra dolduramazsın boş kalırsa sıkıntı olabilir.
0
take me rufee2
(30.07.13)
son kullanma tarihi var mı bunların ya biri desin soluğu hastanede almayalım??
0
🌸00 08
(30.07.13)
Arkalardaysa fark etmez yea... Sayısını mı biliyor ki anlasın. Çay filan da koyma bence, öyle olursa elbet ortaya çıkar ama 15 tane içinde bir eksik şişeyi fark etmesi çok uzak olasılık.

Chivas iyidir. İçerken buzu eksik etmeyin. Gerçek içim için tavsiye etmezler ama, alışkın değilseniz kola da bulunsun, karıştırıp içersiniz. Kuruyemiş, özellikle badem ve fındık ile eşlik edin. Alışık değilseniz de bokunu çıkarmayın, afiyet olsun.

Üzerinde bir sol kullanma tarihi yazmıyorsa ve şişe hiç açılmamışsa, güneş almayan bir ortamda saklanmışsa sorun olmaz.
0
long live rock n roll
(30.07.13)
en keyifli duyurulardan biriydi, afiyet olsun ve iyi ki doğdun
0
elyafiyaffellaffelebelyafelyaf
(30.07.13)
gençlerr teşekkür ederimm hepinize en keyifli doğumgünümlerimden birini geçirdim.ama sanırım bu kadar kişi arkamda olmasaydı yapamazdım.--ahaha halk kahramanı gibi hissetmem peki -- iyiki çikolata falan al demişsiniz bu arada zira tadı ispirtomsuydu :D abandık fındık fıstığa :D ama eğlenceliydi baya ya sağolun varolun.
0
🌸00 08
(31.07.13)
(5)

sagır ve dilsiz alfabesi

portali
yoldaşlar ne yapim derken bir sosyal hobi olarak sagır ve dilsiz alfabesi ögreneyim dedim aklıma bu geldi nasılsa müzik kulagım yok resim kabiliyetimde yok sporda yapamıyorum bide bunu deniyecegim farkım olsun ilgide duyup merakda ediyodum sizce nasılll :)
yoldaşlar ne yapim derken bir sosyal hobi olarak sagır ve dilsiz alfabesi ögreneyim dedim aklıma bu geldi nasılsa müzik kulagım yok resim kabiliyetimde yok sporda yapamıyorum bide bunu deniyecegim farkım olsun ilgide duyup merakda ediyodum sizce nasılll :)
0
portali
(30.07.13)
tuhaf
0
sinematematikci
(30.07.13)
yav yabancı dil öğren madem. daha çok işine yaramaz mı?
0
inawen
(30.07.13)
inawen. ingilizceye devam ediyorum sıkılarak
0
🌸portali
(30.07.13)
Farkım olsun diye yapıcaksan zaten hiç yapma kardeş.
0
lola35
(30.07.13)
alfabeyı ogrenmek 5 dakıkanı almaz. ogren ve kapat bu konuyu. yeterınce farklı olursun
0
sen uyurken
(30.07.13)
(5)

Nagıt yaparken soda yerine bira koysam...

adoramer3ku
http://oi44.tinypic.com/6ie4js.jpgŞindi şu üst taraftakiler yaptığım nugatlar. Çok da iyi oldular. Merak ettim de, pane harcına bulamadan önce batırdığım yumurta, un ve maden suyu karışımına maden suyu yerine bira koysam nasıl olur?
oi44.tinypic.com

Şindi şu üst taraftakiler yaptığım nugatlar. Çok da iyi oldular. Merak ettim de, pane harcına bulamadan önce batırdığım yumurta, un ve maden suyu karışımına maden suyu yerine bira koysam nasıl olur?
0
adoramer3ku
(30.07.13)
denemeden bilinmez ama başarılı olursa da büyük zafer olabilir ayrıca çok iştah açıcı görünüyor gece gece :)
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(30.07.13)
midye kalamar filan yaparken soda da bira da konuyor. bence olur.
0
inawen
(30.07.13)
Patatesi bile birada bekletip kizartan yerler var. Olabilir.
0
fortisvita
(30.07.13)
Daha güzel olur.

www.google.co.uk

www.google.co.uk

just saying...
0
heritage
(30.07.13)
Güzel olur bence. Hatta rom varsa rom da konulabilir. Bir mezeye koymuşlardı bir yerde de efsane olmuştu.
0
alicia dominica
(30.07.13)
(20)

En Serinleten İçecek

Tyler89
sizce hangisi?
sizce hangisi?
0
Tyler89
(29.07.13)
göbeği ata ata uludağ limoata
0
take me rufee2
(29.07.13)
Su.
0
adoramer3ku
(29.07.13)
+10 derece sıcaklıkta su.
kızılay maden suyu
bol yoğurtlu ev yapımı ayran
0
kedili madam
(29.07.13)
sade, doğal, bol buzlu maden suyu
0
inawen
(29.07.13)
churcill.
0
[silinmiş]
(29.07.13)
sade, doğal, bol buzlu maden suyu artı bir iki dilim limon. +1
0
[silinmiş]
(29.07.13)
bira
0
female demon
(29.07.13)
serin su
ayran
0
exlibris
(29.07.13)
kimse ice tea dememiş, vallahi ayıp. ice tea şeftali bence.
0
bxgx
(29.07.13)
limonatanın tadı boğazıma yapışıyo
kola çok şekerli
su çok yavan
soğuk kahve iyi gibi, ama susatıyo biraz.
limonlu birayı tek geçerim.
0
hope ender
(29.07.13)
Su tabi ki. veya içinde şeker olmayan birşey.
0
innerbliss
(29.07.13)
kedili adam artı üçbinbeşşüz
0
charlesbukowskiineksi
(29.07.13)
Sprite artı bol buzz.
0
lola35
(29.07.13)
Susuzluğu en iyi giderdiğini düşündüklerim:

Hayat ve Saka dışındaki bilinir marka sular
Kızılay Maden Suyu
Lipton Ice Tea Limon
0
saygilarefendim
(29.07.13)
limonata
0
japon askeri
(29.07.13)
dışı soğuk ortamdan sıcak ortama geçtiği için hafif buharlanmış bir şişete sprite yada limonlu ice tea
0
greenshadow
(29.07.13)
su>maden suyu>bira
0
late viper
(29.07.13)
saygılarefendim' e de artı binikiyüzotuzaltı
0
charlesbukowskiineksi
(29.07.13)
bira + 1e10
0
tukenmez adam
(29.07.13)
MOHİTO amk
0
glarsin insancaylakyaparallahsizlar
(29.07.13)
(9)

bir hayat mücadelesi sorunsalı

pomaklar
selam genç lidyalılar;birkaç gündür aklıma takılan bi mevzu var fikirlerinizi almak istedim;şimdi lisans mezunu hatta bölüm adı da vereyim maliye mezunu biri olaraktan askerliğimi tamamlayıp özel bi şirkette 1.5 sene kadar ön muhasebeci olarak görev yaptım. bu arada günlük önceleri 15-16 saat çalışı
selam genç lidyalılar;

birkaç gündür aklıma takılan bi mevzu var fikirlerinizi almak istedim;

şimdi lisans mezunu hatta bölüm adı da vereyim maliye mezunu biri olaraktan askerliğimi tamamlayıp özel bi şirkette 1.5 sene kadar ön muhasebeci olarak görev yaptım. bu arada günlük önceleri 15-16 saat çalışırken son 3 ayda 12 saate sabitledim haftada 6 gün olması koşuluyla ve 1975 lira agi dahil maaş alıyordum fakat son 3 ayda işveren kafasına göre 200'er lira kesince aynı zamanda yönetimsel sorunlar ve meslekte köreleceğimi düşünerekten istifa ettim.

şimdi yarı kurumsal bi şirkette genel muhasebe dediğimiz o engin dünya içerisinde boğuşuyorum. 1 hafta bile olmadı henüz 'asgari ücret+agi+servis' olarak(sgk yemek dahil) bi fiyat politikaları varmış bu konuda çok tecrübesiz olduğum için hem meslekte bir şeyler öğrenmek adına kabul dedim. amma ve lakin servis sorununa henüz bi çözüm bulanamazken 2 vesait yol gittiğim için ayda 192 lira yol parasına vereceğim anlamına geliyor.

yine günde 12 saat c.tesi yarım gün (ay sonları c.tesi 5'e kadar, mesai yok) çalışıp böyle bi ücrete tabii oluyorum doğal olarak.

şimdi açıkçası içimi kemiren durum şu; para mı tecrübe mi önemli? şu durumda kpss'ye yardırmam en mantıklısı ama 1 sene beni finanse edecek bi ailem yok. en azından bunu isteyemem. o yüzden iyi kötü çalışmam kendimi finanse etmem lazım.

diğer yandan koca 1 sene bu şartlarda çalışıp bi yere yerleşememek de var olduğundan hayat böyle mi geçecek? bunun sorgulamasını yapıyorum.

diğer yandan bakıyorum böyle çalışan bi dünya adam var şirkette. hani hepsinin durumunu bilmiyorum ama insanlar çalışıyor. nasıl geçiniyor bu insanlar?

onu geç 2.gün patronla tanıştırdılar bana ilmihal armağan etti!!! her ne kadar mutlu gibi gözüksem de ne alaka arkadaş? ne alaka ilmihal? kuran ilmihali değil bu arada. seadet-i ebediyye.

nasıl yapsak bi akıl fikir verin gençler.

tikler gecikebilir şimdiden bilginize!
0
pomaklar
(29.07.13)
madem paraya ihtiyacın var, çalışırken daha iyi bir iş ara kpss dışında. banka sınavlarına filan gir. dört bir koldan saldıracaksın, başka yolu yok.
0
inawen
(29.07.13)
Saadet-i Ebediyye ha :) Patron ihlas grubundan, yani ışık cemaatinden anlaşılan.

Ne diyeyim hocam, keşke bir sene KPSS'ye çalışabilme durumun olabilseymiş.yardırman lazım anlaşılan. Allah yardımcın olsun. Ama peşini bırakma sakın. Şu önündeki iki sene bütün hayatını belirleyebilir.
0
erdinc
(29.07.13)
@erdinc

he ya. şok oldum ama bozuntuya vermedim. elhamdurüllah müslümanım orucumuzu tutuyoruz, cumayı falan kaçırmıyoruz da arkadaş ilmihal hediye edince garip oldum!
0
🌸pomaklar
(29.07.13)
anladığım kadrıyla kpss olmazsa ömür boyu bu veya buna yakın şartlarda çalışmak zorunda olmak gibi bişey sözkonusu, değil mi? Bunu istemezsen de mecburen mesleğini bırakıp farklı şeylere yöneleceksin?
Bu soruların cevabı evet ise ben olsam diye düşünüyorum ve şöyle bir çıkarım yaptım: yaş en fazla 27 falan sanırım tahmin ediyorum; yani bu şartların çok uzun süre tahammül edildbilirliği yok her ne kadar "el mecbur" gibi olsa da durum bir süre sonra manen de şartlar zorlayacak ve yeni arayışlara gireceksin, girmişsin de hatta. Sektör böyleyse arayıştan buldukların da pek farklı olmayacak; malum bizim genç kuşağın emekliliği de 60-65 yaş yasayla sabit. Yani "az sık dişini 15-20 seneye emeklisin" gibi bişey de yok.
Bir de o ilmihal hediyesinin devamı da gelecek ve psikolojik baskı göreceksin, tüm şartları bıraktım bireysel duruşundan ödün vermen gerekecek ve iş er ya da geç "ya sev ya terket" e gelecek. Zamanı belirsiz tabi.
Ben olsam kıt kanaat geçinmeme yetecek ve çalışma saatleri yol vs. kpss çalışmasını engellemeyecek bir iş bakardım meslek dışı da olsa.
0
dafaiss
(29.07.13)
:)o kıtabı okumanı tavsıye ederım.sırketın adını atsan bana:)
0
senin yapacağın işi
(29.07.13)
@dafaiss

aslında hayat boyu bu şartlarda çalışılmaz zaten istesem de çalışamam. ailemin sadece şu 1 sene maddi sıkıntısı var gelecek sene belki çok farklı olacak ama benim için bu sene önemli. zira 26 yaşındayım bu sene kpss'ye iyi şekilde hazırlanıp yerleştim yerleştim yoksa sonsuza kadar kpss olayı rafa kalkar :))

diğer yandan yalnız yaşadığım içim kendimi finanse etmem lazım doğal olarak. o yüzden her türlü çalışmam lazım yani.

valla aslında ciddi anlamda çalışma ortamı falan çok resmi ve oldukça kurumsal gözüküyor-du. açıkçası hiç de tahmin etmedim öyle bi olay yaşayacağımı. sonradan öğrendim ki patron ak parti'nin kurucularından olmasına rağmen parti ile hiç alakası olmamış ve ticaretine bakmış. tabi babasının hayrına 3 şirketle büyümemiş :)

bunun dışında sektörüm dışında nasıl bi iş yapılır bi fikrim yok. hani akla ilk gelen satış danışmanlığı oluyor ki onun da saatleri bellidir avmlerde özellikle 10-22 6 gün full çalışırsın yine aynı parayı alırım. bunun haricinde eski iş yerimde de ik, satınalma ve finans bölümlerinde de görev aldım ama tabi ki bunların hiçbiri tecrübe sayılmıyor tabi.

hatta belki 30-40 firmaya gittim herkesin ilk sorduğu 'tecrübe' oldu. 24 yaşında okulu bitirip askerliği hallediğ 1.5 sene çalışmanın dışında nasıl bi tecrübem olabilir bilmiyorum. ilginç.

ilmihal konusuna gelince doğruluk payı var dediğinin. bendeki ne şans ki ilk iş yerimde öyleydi bu da öyle çıktı :)
0
🌸pomaklar
(29.07.13)
@senin yapacağın işi

kitap yığma tuğla gibi arkadaş :) şirket adı boşver x şirketi işte..
0
🌸pomaklar
(29.07.13)
:)yanlıs anlama sadece merak ettım.ama sahıbını tanıyabılırım.ayrıca malıye egıtımın aöf degıl dımı?
0
senin yapacağın işi
(29.07.13)
aile yanına yerleşme imkanı yok mu?
Ya da ev arkadaşı olayları belki kira yükünü hafifletebilir, tabi kpss'ye hazırlık aşamasında çalışma ortamı da önemli onu da göz önünde bulundurmak lazım.

Parti/zihniyet meselesinden çok senin kişisel alanın ve bireysel duruşuna dolaylı bir müdahale yani bu durum, başka bir şekilde de olabilir farketmez. Ama insan nolursa olsun istemez yani böyle bişey, olur da mecbur kaldın diyelim bir şekilde aralarına ve zihniyetlerine dahil olmaya ya da olmuş gibi görünmeye, bu insanın kendine olan saygısını da düşürüyor.
İş olayına gelince benim aklıma satış danışmanlığı dışında garsonluk, barmenlik, bulaşıkçılık vb. işler geliyor, ne de olsa geçici. Tabi saatler de önemli dediğin gibi. Bir de fast food restoran zincirlerinde 8 saat vardiya olayı var, şartları kötüdür ama bir yıllığına uyum sağlayabileceğini düşünüyorsan onu da bir araştırabilirsin.
Bu şartlarda çalışmaya devam etmenin sana getirisi "tecrübe" olacak ama kpss'nin yalan olma ihtimali artıyor o zaman da.
Bu arada sınav tarihi belli mi şu an? Daha 1 yıl falan varsa elki de 6-7 ay kalana dek burada kalıp "tecrübe" kısmına katkısını aldıktan sonra duuma göre diğer iş seçeneklerine tekrar bakabilirsin:)
0
dafaiss
(29.07.13)
(7)

hazirlik okunmali mi okunmamali mi

sickmuse
Soru baslikta gencler
Soru baslikta gencler
0
sickmuse
(28.07.13)
lisede okunmadıysa okunmalı.
ama boğaziçi hazırlığı ise her türlü okunmalı.
0
enkolaykullaniciadi
(28.07.13)
universitesine gore degisir.
0
sendelemeden
(28.07.13)
bence okunmalı. rahat geçen bir yıl ve az buçuk öğrenilen ingilizce.
0
cilekli krep
(28.07.13)
Boğaziçi hazırlığın bu kadar overrated olması çok düşündürücü. Daha yeni 2 tane stajyer geldi bize hazırlık okumuş 3. ve 4. sınıf öğrencileri. Konuş dediğimizde bakakalıyorlar.

Bence okulunuzun önemi yok. İmkanınız varsa okumayın, erasmusa gitseniz bu iş tamamdır.
0
daddy
(28.07.13)
hazırlık okuyanlar değişik fakültelerden öğrencilerle arkadaş oluyor ve sosyal hayatlarına katkı sağlıyor bu durum gibi bir gözlemim var. akademik açıdan değil ama olsun. sonuçta öğrencilik yılları geri gelmiyor. hemen okulu bitirmek için maddi manevi bir sebebiniz yoksa yayın derim ben. mis.
0
inawen
(28.07.13)
Boğaziçi hazırlığı okunmalı.Speaking adına size pek bir şey kazandırmaz ama temeliniz üzerine yurt dışına çıkıp pratik yaparsanız epey yararlı olur.
0
damba
(28.07.13)
bölümünüz ingilizce değilse asla.

hatta ingilizceyse bile yarım ağızla asla...

top üniv. de zaten geçme puanı yetemeyeceği için (çoğu zaman diyelim) orda zaten el mahkum...
0
kuul
(28.07.13)
(7)

lys moral

deletesystem32
12 yıldır okuduğum ilde 4 yıl daha üniversite okumak zorundayım.aile imkanları ve zorlamaları nedeniyle ingilizce öğretmenliğine başkent burslu bile gidebilecekken aibü'deki öğretmenlikte kaldım.moralim çok bozuk.ağlamak istiyorum ağlayamıyorum.12 senelik asosyalliğimi büyük bir şehre gidip kırmak i
12 yıldır okuduğum ilde 4 yıl daha üniversite okumak zorundayım.aile imkanları ve zorlamaları nedeniyle ingilizce öğretmenliğine başkent burslu bile gidebilecekken aibü'deki öğretmenlikte kaldım.moralim çok bozuk.ağlamak istiyorum ağlayamıyorum.12 senelik asosyalliğimi büyük bir şehre gidip kırmak istiyodum,hayallerim suya düştü.bulunduğum şehir küçük, imkanları sınırlı.ingilizcemin yanına bir dil daha koymak isterdim ancak doğru dürüst dil kursu bile yok boluda.burda insanlar sadece futbol konuşan düz insanlar.oturup iki laf oyun,genel kültür,anime,dizi,film hakkında konuşabileceğim bir topluluk yok.buranın yerlisi olmama rağmen tek bir arkadaşım bile yok ve burda kaldığım sürece olmayacak gibi.yaşanan ilde okumanın avantajı var mı? yaşadığı ilde okuyan arkadaşlar biraz moral versinler.
0
deletesystem32
(26.07.13)
üniversite arkadaşlarınla kaynaşırsın. kulüplere falan takılıp eğlenceli vakit geçirirsin. öğrenci evi olan arkadaşlarında kalırsın.
0
japon askeri
(26.07.13)
şehir dışından bir sürü insan gelecek bir sürü öğrenci evi bir sürü yeni insan. tadını çıkart şu an moral bozacak zaman mı? derdini sikeyim butoncular gelmeye başlar şimdi bak. tadını çıkart. hayatının en gebeş son gebeş 4 5 yılını yaşayacaksın. üniversite hiçbir zaman asosyal olmaz sen zorlamadığın sürece. tadını çıkart moral falan verin diye uğraşma. kazanamayıp ağlayanlara saklayalım fazla morallerimizi. öperim gözlerinden.
0
sparkle kiddle
(26.07.13)
sen beni anlamadın sanırım.eğlence anlayışım senin bahsettiğin şeyler değil.ben boş vakit geçirebilceğim eğlence adamları değil,konuşurken bile kendimi geliştirebilceğim insanlarla tanışmak istiyorum.imkanlarım burda sınırlı.şu an tam tersine morale ihitiyacım var.kazanamayanların seneye hazırlanıp istedikleri yere girme umutları ver benimse 4 sene daha istemediğim bir ilde istemediğim bir okulda zorunlu okumam gerek.
0
🌸deletesystem32
(26.07.13)
hacı moral verelim dedik ortalığın amına koydun afedersin.

''ben boş vakit geçirebilceğim eğlence adamları değil,konuşurken bile kendimi geliştirebilceğim insanlarla tanışmak istiyorum.''

bu bahsettiğin insanlar sadece istanbul'da izmir'de mi var? bu nasıl sığ bir bakış açısıdr?
0
japon askeri
(26.07.13)
bolu dışından gelecek insanlar arasında istediğin gibi arkadaşlar bulabilirsin belki. önyargıyla yaklaşma. belli olmaz.

okurken erasmus gibi değişim programlarını takip et, kabuğunu kıracak bir şeyler yarat. değişik kulüpler filan vardır belki üniversitende?

belki mekan değiştirmiyorsun ama farklı bir ortama gireceksin. kabuğunu kırmak tamamen senin kafanda olan bir şey. imkanlarını zorla. okurken çalış mesela, para biriktir, yazları interraille dolaş, couchsurfing'deki insanlarda kal yurtdışında.

madem fırsat ayağına gelmedi, üzülüp kendini geri çekeceğine fırsatlarını kendin yarat. boşuna önündeki 4 seneyi üzülüp kızarak heba etme. gerçekten hepsi senin kafanda bitiyor.
0
inawen
(26.07.13)
üni başkadır, gene kırarsın.
0
eyyor
(26.07.13)
Sen üniversitede aynı şehirde olsan da o üniversiteye bambaşka şehirden gelmiş bir sürü insan olacak, bambaşka insanlarla tanışacaksın zaten. İllaki senin kafana uygun birileri çıkar. Üniversiteye başlarken de kimseyi tanımadan etmeden kendinden üstün görme. Bunu yaptığın anda gerçekten üniversite hayatın boyunca yalnız kalırsın.

Bir de, okuyacağın üniversiteyi hiç bilmiyorum ama belki okulda seçmeli olarak dil dersleri alabilirsin? Olmadı, internetten kendi imkanlarınla dil öğrenmeye çalışırsın. Hangi konumda olursan ol, bulunduğun konuma durup üzülmek yerine kendine fırsatlar yaratmaya çalış.
0
kingdom of rust
(26.07.13)
(4)

her yıl yapılan kedi aşıları

benkoşarımaşaalara
sahiden gereksiz mi ? kediciğime bir zararı var mı ? hiç mi yaptırmamalı ?
sahiden gereksiz mi ? kediciğime bir zararı var mı ? hiç mi yaptırmamalı ?
0
benkoşarımaşaalara
(25.07.13)
ilk iki yıl mutlaka yaptırılmalı.

onun dışında kediler evden çıkmıyorsa gerek yok. ben kaç senedir yaptırmıyorum.
0
mea maxima culpa
(25.07.13)
benim kedim 9 yaşında. sadece ilk yıl yaptırdım aşılarını. evden hiç çıkmıyor diye yıllardır yaptırmıyorum.
0
kelrapunzel
(25.07.13)
Ben de Almanya'da aşı yerine düzenli takip ettiklerini okuduktan sonra ilk aşılardan sonrasında sadece takip ettim. Diğer aşıları yaptırmadım. Tabii benimki de evden çıkmıyordu.
0
onexey
(25.07.13)
ben insanda kist oluşturan toksoplazma için yaptırıyorum sadece. onu da pek düzenli yaptıramıyorum.
0
inawen
(25.07.13)
(4)

et benini yanlışlıkla kanatmak.

drystedb efficacious
çocukluğumdan beri yanağımda olan, prinç tanesinin yarısı büyüklükteki et benimi, sakallarımı keserken jiletle kanattım. öyle çıkıntılı bir ben değil halbuki, nasıl yaptım bilmiyorum. normal sivilcelere göre biraz daha kanadı, batikon ile siliyorum biraz bastırınca hemen yine kanıyor. ama çabuk pıht
çocukluğumdan beri yanağımda olan, prinç tanesinin yarısı büyüklükteki et benimi, sakallarımı keserken jiletle kanattım. öyle çıkıntılı bir ben değil halbuki, nasıl yaptım bilmiyorum.

normal sivilcelere göre biraz daha kanadı, batikon ile siliyorum biraz bastırınca hemen yine kanıyor. ama çabuk pıhtılaşıyor. ne tavsiye edersiniz?
0
drystedb efficacious
(23.07.13)
hmm, bir süre gözlem altında tutun. bir gariplik olursa cildiyeye gidersiniz. şekli değişir, tonu değişir, kenarları bozulur... gibi.
0
inawen
(23.07.13)
başıma geldi. köprücük kemiğimin üstündeki ben, yatılı okulda arkadaşlarla şakasına boğuşurken kanamış. ben boğuşma bitince farkettim. hatta kanamakla kalmamış, kopmuş birazı. bi süre sonra yeniden çıktı, kanama da bi 5 10 dakkaya durdu. olay olalı bi 12-13 sene olmuştur, bi sıkıntı yaşamadım.
0
albertini
(23.07.13)
sahih hadis

evrimagaci.org
0
mistreated
(23.07.13)
ben koparınca kanser olması tamamen efsaneden ibarettir. kanama da elbet durur bişey olmaz.
0
r_u_h
(23.07.13)
(1)

Futurama

neil manke
en son izlediğim bölümde su gibi yaratıklar vardı içince midede kalıyodu ordan konuşuyodu falan. çok yüzeysel hatırladım ama hangi bölümde kaldığımı bilen çıkar belki.
en son izlediğim bölümde su gibi yaratıklar vardı içince midede kalıyodu ordan konuşuyodu falan. çok yüzeysel hatırladım ama hangi bölümde kaldığımı bilen çıkar belki.
0
neil manke
(22.07.13)
şu bölüm diye düşünüyorum: en.wikipedia.org
0
inawen
(22.07.13)
(8)

yemek fikri

strawberry first
öncelikle ramazan ayı sebebiyle niyetli olanları dışarıya alalım, yemek geyiği dönecek, ayıp olmasın.acıktım, 6 da çıkıyorum eve gideceğim. yol üzerinde market var.ne yesem? nispeten kolay ve kısa sürede hazırlansın. sıkıldım kendi kendime yemek bulmaya çalışmaktan. kısır, her türlü salata, pizza, k
öncelikle ramazan ayı sebebiyle niyetli olanları dışarıya alalım, yemek geyiği dönecek, ayıp olmasın.

acıktım, 6 da çıkıyorum eve gideceğim. yol üzerinde market var.

ne yesem? nispeten kolay ve kısa sürede hazırlansın.

sıkıldım kendi kendime yemek bulmaya çalışmaktan.

kısır, her türlü salata, pizza, kumru, taze fasulye, sebzeli tavuk parçaları artık fenalık getirdi.

edit:makarna zaten baş yemeğim :(
0
strawberry first
(22.07.13)
Makarna yap, salata yap, tavuk yap; sonra hepsini karıştır. Bir güzel de sosla. Hatta istersen ketçap neyin de dök. Oh, mis gibi. Tavuğu çıkartabilirsin tabii.
0
adoramer3ku
(22.07.13)
Patates kizartabilirsin
0
nax
(22.07.13)
makarnadan bıkmışın ama azcık uğraşabilişceksen lazanya yap.
hatta hazır bulabilirsen hazır lazanya al, ama türkiyede hiç görmedim.
0
hope ender
(22.07.13)
mantar.
0
guess
(22.07.13)
Et sote yap o zaman. Yapımı da çok kolay. Kendine göre de modifiye edersin rahat rahat.
0
adoramer3ku
(22.07.13)
kızartma fazla yağlı, mantara alerjim var ne yazık ki...
0
🌸strawberry first
(22.07.13)
sevdiğim pratik bir menü: light ton balığı, hazır humus, rokalı domatesli taze soğanlı salata, limon. bence nefis.
0
inawen
(22.07.13)
bimde mantı var "mutfağım". dünyanın en güzel yiyeceği. günlerce üstüste sıkılmadan yediğim oldu
0
fuzuli
(22.07.13)
(15)

ramazan davulcusuna para veriyor musunuz?

cthulhu
ben kapıyı açmıyorum bile. ayrıca verenler ne kadar veriyor? ben hiç vermediğim için bilmiyorum ortalaması nedir
ben kapıyı açmıyorum bile. ayrıca verenler ne kadar veriyor? ben hiç vermediğim için bilmiyorum ortalaması nedir
0
cthulhu
(22.07.13)
hayır
0
rock n roll
(22.07.13)
Evet
0
sormayın bana sen o musun diye
(22.07.13)
bazen zorla verirsin parayı.

geçen hafta kapıya geldi birisi, elinde davuluyla bıdı bıdı konuşuyor anlamıyorum.

- ne istiyorsun anlamıyorum, yüksek sesle konuşur musun?
- bıdı bıdı.
- abicim bir derdin mi var?
- bıt bıt.
- para istiyorsun herhalde, al bakalım şu 10 tl'yi
- bıdı bıdı.
0
[silinmiş]
(22.07.13)
dövmediğime şükretsin! gece 2 defa uyandırmaya ne hakkı var?
0
vejeteryanvampir
(22.07.13)
dun geldi toplamaya verdik. ama gereksiz buluyorum ben. davulla uyanan mi kaldi? ama gelmis dedik verdik helali hos olsun o ayri

vermek istiyorsan 3-5 lira verebilirsin
0
exlibris
(22.07.13)
kapıyı açmıyorum..o derece ne para vermesi..dövme konusunu ayrıca düşünüyorum.
0
ned flanders
(22.07.13)
2 lira verdim daha dün..
0
redeath
(22.07.13)
oruç tutmuyorum sahra kalkmıyorum.neden para vereyim.
ayrıca bizim mahallenin davulcusu ise eğer mutlaka gözüne çarpar 2 katlı binada hiç kimse kalkmıyor.
not: hee binaca komple kafiriz.
0
seyduna6687
(22.07.13)
bir sürü değişik adam eliyor her sene. hiçbirine vermiyoruz.
0
inawen
(22.07.13)
bizim gecenin körü uyandıracak, sonra kapıya gelecek bir davulcumuz bile yok :( olsa da para vermem ama.
0
orange coffee
(22.07.13)
aile geleneğidir. ben çocukluğumdan beri ramazanın en sevdiğim yandır.
davulcu gelince;
hemen
- ışığı kapatırız,
- telefonun sesini kısarız,
- evde yokmuş gibi yaparız.
- kapının önünde "ne zaman gidecek" diye bekleriz.

çok heyecanlı oluyor. "acaba bizim içerde olduğumuzu anladı mı?" gibi düşüncelerle adrenalin patlaması oluyordu bende.
0
1tam1ayran
(22.07.13)
küçüklüğümde, sahur vakti penceren para atardık. adam aldı mı, almadı mı, bulabildi mi, diye takip eder bulamadıysa söylerdik; surda abi bak bak dıye.

sımdı kapıya gelenlere vermıyorum. eskisi gibi değil hiçbir şey
0
mavikalem
(22.07.13)
gecen ramazanin daha ilk gunlerinde gelene senin bana para vermen lazim dedim her gece uyandirdigin icin. adam elindeki 10 liralardan birini uzatti. herhalde birim 10 lira.
0
f_d
(22.07.13)
kapıyı açmam.
verilmemesi gerektiğine de inanırım.
biz kendimizi uyandırmayı da onlardan iyi biliriz zira ;)
0
pinkket
(22.07.13)
ben sırtına davul takıp dolaşan hak yiyicilere karşı 2 senedir şöyle bir formül buldum;
sahur vakti geçerken uğra öyle vereyim diyorum. böylelikle yerini buluyor :)
0
yimirta
(22.07.13)
(10)

diyetteyken meyve yenir mi?

alice practice
bu konuda 2 tane görüş var ya, kimi diyor meyvede fruktoz şekeri var çok fazla, hem de kan şekerini yükseltir çabuk acıktırır o yüzden yenilmemeli.kimileri de diyor ki çiğ meyve sebzedeki şekerin bir zararı yok, sağlıklı bir ara öğün olarak meyve tüketmek iyidir.sizce hangisi doğru?
bu konuda 2 tane görüş var ya, kimi diyor meyvede fruktoz şekeri var çok fazla, hem de kan şekerini yükseltir çabuk acıktırır o yüzden yenilmemeli.kimileri de diyor ki çiğ meyve sebzedeki şekerin bir zararı yok, sağlıklı bir ara öğün olarak meyve tüketmek iyidir.sizce hangisi doğru?
0
alice practice
(22.07.13)
abartılmadığı sürece yenmesi lazım. yararlıdır falan demiyorum, yenmesi lazım diyorum. sanırım yeterince açıklayıcıdır
0
la noix
(22.07.13)
doğal şeker alınmalı ki mevyede mevcut. şekerli olmayan meyve yiyin. örneğin karpuz, elma, greyfurt gibi.
0
female demon
(22.07.13)
çok şekerli meyveleri yememek lazım.karpuz,kavun,üzüm,incir mesela.
0
rock n roll
(22.07.13)
ikincisi fazla olmamak kaydı ile. farklı farklı diyetisyenlere gittim ve hepsi, bazı ara öğünlere meyve verdi. (tabi diyabet falan yoksa)
0
buckminster
(22.07.13)
Muz ye en temizi,potasyum kaynagi, sekeri az.Diyetteyken bence gunde 1 tane meyva yenmeli.
0
lola35
(22.07.13)
elma, greyfurt, kayısı, şeftali diyet yapanlara çokça verilir diyetisyen tarafından. (normal diyet listelerinde. karatay, dukan diyetleri farklı görüşler. size hangisi mantıklı geliyorsa o görüşe göre yersiniz.)
0
inawen
(22.07.13)
"Doğal şeker" neden "yenmeli" olsun? Meyvelerden alacağın vitaminlerin hepsi sebzelerde de var. Bir porsiyonu geçmemen daha iyi.
0
arnold schwarzeneger
(22.07.13)
diyet yapayım diye hayatından tüm şekeri çıkardığı için (meyvedeki şeker dahil) hasta olan tanıdığım var. o yüzden yenmek zorunda diye biliyorum. günde bir porsiyonu (1 küçük elma büyüklüğü) geçirme zararından çok faydası olur.
0
yue
(22.07.13)
Benim de diyet programımda 2 tane meyve yemem gerektiği yazıyor.Fakat fazlası zarar dediğin gibi portakalı çok yediğinde aldığın şeker sana kilo olarak geri dönebiliyor.
0
damba
(22.07.13)
Vücudun ana enerji kaynağı şeker. Hiç alınmaması durumunda kilo vermek daha kolay oluyor ama benim kendimde tecrübe ettiğim şey hiç şeker almadığım taktirde bir süre sonra ciddi miktarda şeker ihtiyacı hissediyorum. Gizli şeker veya insülin direnci problemim yok, alışkanlıktan olsa gerek. O yüzden meyve yiyorum ki tatlı yemeyeyim. Bence sırf bu etkisinden ötürü alınması gerekiyor ama "İradem güçlü, yemem ben tatlı" diyorsanız siz bilirsiniz.

Bir dünya diyetisyen ve doktor anne tavsiyesiydi bu.
0
alicia dominica
(22.07.13)
(4)

Küçük bir kızın kadınlığa geçiş süreci...

narcissa black
...ile ilgili fotoğraf serisi çekseydiniz nasıl sahneler çekerdiniz? pornografik olmayan güzel fikirlere ihtiyacımız var.(ya da bir kısa film çekseydiniz)
...ile ilgili fotoğraf serisi çekseydiniz nasıl sahneler çekerdiniz? pornografik olmayan güzel fikirlere ihtiyacımız var.

(ya da bir kısa film çekseydiniz)
0
narcissa black
(22.07.13)
gardırobunu değiştirmesi. içindeki daha çocukça ergence kıyafetler atılacak, yerine kadınsı şeyler koyulacak
0
kahin ahtapot paul
(22.07.13)
mesela yatağın üstündeki pofidik süs hayvanlar atılır, duvarlara erkek müzik gruplarının posterleri gelir. daha da ilerledikçe posterler çıkar, makyaj malzemeleri, üniversite kitapları gelir kitaplığa.
0
inawen
(22.07.13)
doğrudan bir fikir veremiyorum ancak şu ikisine bir göz atmalısın:
www.bianet.org
www.skeptictank.org
0
dafaiss
(22.07.13)
öncelikle bu işlerin erbabı değilim, hiç anlamam. söylediğim şeyler uygulamada manasız olabilir. =)

kısa film çekerdim. kıza sabit bir tane karakteristik hareket verirdim. mimik mi jest mi ne deniyorsa artık, öyle bir şey bulurdum. örneğin ayna karşısında elini saçlarına atıp aynaya bakması gibi veya sabit bir takı, kolye gibi.

yaşı ilerledikçe kullandığı nesnelerden vurgu yaparak giderdim. bu nesneler işlevleri aynı ama tasarımları yaşına uygun şekilde şekil değiştirecek ortak nesneler olmalı.

örneğin,
saç kesimi, saç tokası, giyim-kuşam, ayakkabı, okuduğu kitaplar, dinlediği müzik tarzı (müzik tarzı seçimi için uygun olmayabilir belki örnek).

bazı şeyleri sabit tutar, diğer örnekleri değiştirirdim.
0
lejant
(22.07.13)
(3)

İnsülin direnci testinden önce su içilebilir mi?

ccna
Doktora yarın sabah 10:20'de gideceğim. En son saat 22:00'da bir tane bisküvi yemiştim. Yarın doktora gittiğimde 12 saattir aç olacağım yani. Peki su içebilir miyim? Bu gece, ya da yarın sabah?
Doktora yarın sabah 10:20'de gideceğim. En son saat 22:00'da bir tane bisküvi yemiştim. Yarın doktora gittiğimde 12 saattir aç olacağım yani. Peki su içebilir miyim? Bu gece, ya da yarın sabah?
0
ccna
(21.07.13)
su icebilir ama sekerli bi cay bile icemezsiniz. su disinda hersey yasak. bir sey yemek de yasak tabii...
0
compadrito
(21.07.13)
az içersen bişi olmaz. bi iki bardak kadar.
0
inawen
(21.07.13)
iki defa girdim teste, su içilebilir.
0
le7hal
(22.07.13)
(1)

True Blood izleyenler

kimoldugumubilirsinsen
Diziyi çok severek takip ediyorum. Kitap serisindense ilk üç kitabı okudum sanırım. Şimdi ben bu dizi bittiğinde çok sıkılyorum. Kitaplarını okusam diyorum sezon bitince. En son sezon kaçıncı kitaba denk geliyor ya da ben hangi kitaptan devam edeyim? YA DA kitaplarla koordineli mi gidiyor dizi?Teşek
Diziyi çok severek takip ediyorum. Kitap serisindense ilk üç kitabı okudum sanırım. Şimdi ben bu dizi bittiğinde çok sıkılyorum. Kitaplarını okusam diyorum sezon bitince. En son sezon kaçıncı kitaba denk geliyor ya da ben hangi kitaptan devam edeyim? YA DA kitaplarla koordineli mi gidiyor dizi?

Teşekkür,
0
kimoldugumubilirsinsen
(19.07.13)
kitapları okumadım. okuyan bir arkadaşım kitaplarla dizi farklı gidiyor demişti diye hatırlıyorum.
0
inawen
(19.07.13)
(9)

böyle bir mantıksızlık yoook..

asabi
bir kız var.. dünyalar güzeli.. babası arap, annesi türk..arabistan'da yaşıyor, tıp okuyor arabistan'da iyi bir üniversitede.. arada tatillerde türkiye'ye geliyor.. burada ailesi gibi gördüğü komşuları var, arkadaşlar var.. evleri de var.. üniversitede bir çocuk görüyor bunu.. istemeye geliyorlar..
bir kız var.. dünyalar güzeli.. babası arap, annesi türk..
arabistan'da yaşıyor, tıp okuyor arabistan'da iyi bir üniversitede.. arada tatillerde türkiye'ye geliyor.. burada ailesi gibi gördüğü komşuları var, arkadaşlar var.. evleri de var..

üniversitede bir çocuk görüyor bunu.. istemeye geliyorlar.. çocukta tıp öğrencisi.. mali durumları falan iyi ama kız tarafının da iyi. olur diye sözlenelim.. söz yapıyorlar. 1 sene boyunca sözlüsü ile telefonda görüşüyorlar sadece. çocuk baban görüşmemize izin vermedi diyor ve yüzyüze görüşmüyorlar.. kız gidiyor babasına "baba ben bu çocuğu tanımıyorum, görüşmem lazım" "ok" diyor babası "görüşün!" ama çocuk gene görüşmüyor.

bu süreçte türkiye'ye geldiği zaman benimle görüşüyor. istanbul'daki ailesi gibi gördüğü arkadaşları vesilesiyle tanışıyorum. geçen ocak ayında 1 hafta gelmişti gene tatile. hergün gezdik dolaştık, çok güzel bir hafta yaşadı.. döndükten sonra hergün whatsapp aracılığı ile konuştuk. her sabah günaydın mesajları attım, ben atmassam o attı.. kendinin fotoğraflarını yolladı, güzel sıcak bir sohbetimiz oldu 6 ay boyunca. kalpli öpücük smileyleri, kalp smileyleri, çicek smileyleri havada uçuyor..

derken 15 haziran'da tekrar geldi türkiye'ye.. 1 ay boyunca beraberdir gene.. güzel vakit geçirdik, gece gece kıyafetlerimizle denize bile atladık..

ara ara sözlüsünden bahsederdi.. onu kapatmak istemesinden, ağır olmasından, karakterlerinin uymamasından bahsededirdi.. bende madem böyle uyumsuzluklarınız var devamını getirme, nişanlanma derdim.. çünkü arabistan'da nişan buradaki nikah gibi oluyor..

1 ay boyunca nişan olayından vazgeçirmek için konuştum.. ben sözü bozamam ya pişman olursam ilerde, ama ondan böyle bir talep gelirse çok mutlu olurum dedi.. neden evet dedim bilmiyorum dedi. sözü atmaya cesaretim yok dedi. atarsam okulda hep "şunun eski sözlüsü" diye bahsedecekler benden dedi.. aşk yaşadım bir kere olmadı şimdi mantık evliliği yapıcam dedi..

ne dediysem ikna olmadı.. şimdi 30 ağustosta nişanı var.. tanıyacağım olmassa nişanı atarım diyor ama nişan atması zor gibi..

ben her türlü sevdiğimi belli ettim.. akıllı olan anlar zaten.. uçağa bindiği zaman onu çok sevdiğimi söyleyen bir mesaj bile attım..

şimdi arabistan'a döndü.. o mesaja cevap vermedi ama normal konuşmaya devam ediyoruz..

off nolucak bilmiyorum.. sıçayım ki hep böyle pis işler beni buluyor.. 30 ağustos'tan sonra konuşmayı kessem mi yoksa nişan sürecini de mi beklesem..

uzun da yazmışım buraya kadar okuduysanız bravo.. :)
0
asabi
(18.07.13)
kızın aklı başında değil bence seni anlardı yoksa... konuşmayı kes gitsin.
0
nick konusunda kararsizim
(18.07.13)
bırakma peşini panpa seviyorsan.
sonra pişman olursun
0
porn star
(18.07.13)
acınızı küçümsemek gibi olmasın, güzel dizi senaryosu çıkar hikayenizden. sonra kızı kaçırırsınız düğün gecesi, türkiye'ye getirirsiniz. eski sözlüsü peşinize düşer filan.

çok karışık olayların ortasına düşmüşsünüz, allah kolaylık versin.
0
inawen
(18.07.13)
iyi tamam bırakmıyım peşini de ne yapabilirim ki bu kadar uzaktan.. lanet olası arap hükümeti whatsapp'ı da yasaklıyor.. alternatif program bulunur o sorun değil gerçi.. şu an konuşuyorum whatsapp'dan sanki ben ona seni seviyorum yazmamışım gibi normal konuşuyor.. insan bir tepki verir, geçi konuşması konuşmamasından iyidir ama bilemiyorum ki..

nişanı atması daha zor tabii.. ama bu süreçte tanımış olacak.. mesela artık ülkeden çıkarsa havaalanında babası değil sözlüsü imza atacak "ok çıkabilir" diye.. (ülkeye bak!) izin vermezse yüzüğü kafasına atar gibime geliyor.. bilmiyorum..
0
🌸asabi
(18.07.13)
Belki de evlenene kadar vakit geçirilen eleman konumundasınız şu an?
0
efrasiyab87
(18.07.13)
kizin kafasi karismis. seninle olmayi seviyor ama bir de gelenek gorenek neyse iste o var. hele anladigim/bildigim/duydugum kadariyla oralarda bu tarz seyler daha fazla. bekleyeceksin baska caresi yok. ama elinden geleni de yap bence :) ters tepecegini sanmiyorum :)seni seviyorum dememe cevap beklemiyorum senden ama en azindan ne dusundugunu ogrenmek istiyorum diyebilirsin.
0
65 derece
(18.07.13)
evet peşini bırakmayacağım ve elimden geleni yapacağım. evlenene kadar vakit geçirdiğini sanmıyorum çünkü bir kız sürekli ilgilenmez.. misal türkiye'de iken onu eve bıraktığımda hemen arkamdan "eve gidince bana yaz" diye mesaj atıyordu, keza şimdi gitti 2-3 saatte bir "napıyosun?" diye mesaj atıyor.. bilmiyorum belki de ben yanlış yorumluyorum, görmek istediğim gibi görüyorum.. :s
neyse artık zaman ne göstericek bakalım.. :/
0
🌸asabi
(19.07.13)
panpalar kız yüzüğü attı.. :))) şu ara biraz baskılara karşı koyması gerekiyor sadece.. bunu da başarırsa önümüz açık olur herhalde.. :))
0
🌸asabi
(21.08.13)
Dikkat et, fazla Meriç olma :) sonrasında kız senindir.
0
cakabo
(21.08.13)
(2)

ölümsüz oldugunu iddia eden adam

egoksen
evet arkadaşlar. bir odada toplanmış farklı dallarda uzman elemanlar vardı. bir tanesi ölümsüz oldugunu iddia ediyor diğerleri onun yalan söylediğini ispat etmeye çalışıyorlardı. hangi filmdi o takıldı kafama gece gece?
evet arkadaşlar. bir odada toplanmış farklı dallarda uzman elemanlar vardı. bir tanesi ölümsüz oldugunu iddia ediyor diğerleri onun yalan söylediğini ispat etmeye çalışıyorlardı. hangi filmdi o takıldı kafama gece gece?
0
egoksen
(18.07.13)
the man from earth
0
inawen
(18.07.13)
bi de k-pax var dostum cevap değil ama izle. man from earth gibi güzel film.
0
semender
(18.07.13)
(8)

Hiç çarpılan birini gören oldu mu?

take me rufee2
valla ciddi ciddi soruyorum bunu. türlü hikayeler duydum ama bana anlatan kişilere de genelde başkası anlatmış oluyordu.
valla ciddi ciddi soruyorum bunu.

türlü hikayeler duydum ama bana anlatan kişilere de genelde başkası anlatmış oluyordu.
0
take me rufee2
(18.07.13)
Hep birilerinin dıdısının dıdısına olur böyle şeyler zaten.
0
adoramer3ku
(18.07.13)
hohenheim of light
(18.07.13)
buralarda zor bulursun. ama yoksul mahallelere git, egitim seviyesinin dusuk oldugu yerlere. oralarda ilk elden birileri cikar. sonra da ortaya cikar ki megerse akli sorunlari varmis filan falan.
0
inawen
(18.07.13)
valla bir duyuruya cevap olarak yazmıştım. benim profilden bulursan oku. küçükken basketbol oynamaya gidiyorduk bir okula. bahçe kapısı yüksekti ve sürekli kilitli oluyordu. oraya çıkmak için iki seçenek vardı biri uzun, diğeri kısa. ben kısa yolu tercih edip elektrik direğine tırmanıp atlamayı tercih ediyordum. direkte kaçak varmış. ben çarpılırken 15 - 20 kişi mal gibi beni izlemişti. yaklaşık 30 saniye sonra elektrik yere fırlattı. evden milletin annesi, babası koştu ama neyse ki hayati bir sorun yaşamadım. o gün herkes benim çarpılırken kolumun kanaması sayesinde kurtulduğumu söylüyor. duyuruyu bulursam düzenlerim bu yazımı sende okursun. çarpılırken milleti görüyordum kimsenin aklına yapabilecek bir şey gelmiyor sanırım mal mal izliyorlar...

@inawen -1

edit: işte buldum (git: 610549)

edit 2: ulan o türlü çarpılmayı sorduğun aklımın ucuna bile gelmedi. milletin yazdıklarına bakıyorum ne yazmış bunlar diyorum. vay arkadaş ya... ( yav heee heeeee )

edit 3: bak bu kadar yazdım, dil döktüm. "tikimi" isterim...

edit 4: @inawen +100
0
synche
(18.07.13)
babannem dedem flan anlatır hep, köylerinde biri varmış cin girmiş içine. doktorlar çözüm bulamamışlar hoca okumuş üflemiş geçmiş.
kenar mahallelerde, köylerde flan herkesin böyle hikayeleri vardır. bu cinler okumuş etmiş adamlara pek dokunmuyorlar heralde, şehrin kalabalığından bunaldıklarından köylere flan dadanıyor olmalılar.
0
bugategonline
(18.07.13)
hangi tanrı yahut fantastik kuvvetler çarpmış olmalı söyle de ona göre cevap vereyim. biliyosun buralardan allah sorumlu. avrupada mein gott, amerikada god falan. mıntıkasına göre değişiyo. kimi yörelerde tanrı acımasız olduğu için daha çok çarparken kimi yörelerde çarpmak diye bir kelime sözlüklerde yok. ilginç tabi
0
hakiki fake
(18.07.13)
çarpılmayı elektriğe kapılma ya da kafaya yıldırım düşmesi ya da bir anda ağzın burnun yamulması olarak görmemek lazım; mesela birine hayatını etkileyecek derecede bir yamuk yaparsın ve sana tüm mağduriyetiyle lanet eder. sonrasında bir bakarsın işlerin bozulur, başına bin türlü uğursuzluk gelir insanlıktan çıkarsın, keşke ağzım burnum yamulsaydı amk diyecek duruma gelirsin.

ister beddua de ister karma, bu oluyor, çok şahit oldum.
0
Unorthodox
(18.07.13)
Elektrik kısmını bizzat ben yaşadım ama arkadaş onu demiyor bence.
0
adoramer3ku
(18.07.13)
(6)

Fırında hamburger eti pişirilir mi?

ermanen
evetse nasıl? yani soslu moslu mu pişirmek lazım yoksa olduğu gibi pişirsek de mi olur? salçalı zeytinyağlı baharatlı bir karışıma bulayıp fırına atsak olur mu mesela? ya da sizin önerdiğiniz bir yöntem?
evetse nasıl?

yani soslu moslu mu pişirmek lazım yoksa olduğu gibi pişirsek de mi olur?

salçalı zeytinyağlı baharatlı bir karışıma bulayıp fırına atsak olur mu mesela?

ya da sizin önerdiğiniz bir yöntem?
0
ermanen
(18.07.13)
teflon tencere. türk usulü değül lezzetli et istiyorsanız yüksek ateşte teflon tava ısınacak sonra çok kısa süreler köftenin iki yüzünü yakacaksınız sonra altını kısıp pişireceksiniz. içi kırmızı/pembe olacak ve sulu olacak. afiyetle yenecek.
0
sparkle kiddle
(18.07.13)
ben tavada pişirme değil de, fırında pişirme yöntemi arıyorum daha çok. yani kızartma istemiyorum, bi de içi pişsin istiyorum.
0
🌸ermanen
(18.07.13)
şindi hamburger eti ne demek? yekpare et mi, kıymadan yapılmış hamburger köftesi mi?
0
inawen
(18.07.13)
teflon tavada fırından ne farkı var?
0
mea maxima culpa
(18.07.13)
donmuş hamburger köftesi. siz cevap verene kadar ben fırına attım gitti ya.
0
🌸ermanen
(18.07.13)
güzel oldu
0
🌸ermanen
(18.07.13)
(4)

Tırnak İşareti İle İlgili Bir Soru

usenen adam
Merhaba arkadaşlar. Noktalama işaretleri ile ilgili bir şey kafama takıldı. Fazla vaktinizi almadan soruma geçeyim.-- alıntı ---Genç, esmer kız, yeni neslin son Türk kadınlarının o asla tatmin edilemeyecek olan ebedî kederiyle bulutlanan siyah gözlerini kitabından ayırmayarak, "Okuyorum büyükanneciğ
Merhaba arkadaşlar. Noktalama işaretleri ile ilgili bir şey kafama takıldı. Fazla vaktinizi almadan soruma geçeyim.

-- alıntı ---

Genç, esmer kız, yeni neslin son Türk kadınlarının o asla tatmin edilemeyecek olan ebedî kederiyle bulutlanan siyah gözlerini kitabından ayırmayarak, "Okuyorum büyükanneciğim." dedi. (Ömer Seyfettin; Bahar ve Kelebekler)

-- alıntı ---

Yukarıdaki örneği TDK'nın sitesinden aldım. "Noktalama işaretleri" bölümünde tırnak işareti için verilmiş bir örnek bu. Sondaki "'Okuyorum büyükanneciğim.' dedi." bölümüne dikkatinizi çekmek istiyorum.

Okuduğum bütün romanlarda şöyle bir anlatım görüyorum: "...siyah gözlerini kitabından ayırmayarak, 'Okuyorum büyükanneciğim,' dedi."

Kısacası redaktörler benim gözlemlediğim kadarıyla tırnak içinde yazılan alıntı cümlelerini eğer cümle henüz bitmediyse virgülle bitiriyorlar. Ama eğer cümle bitiyorsa sonuna nokta koyuyorlar. Örneğin: "Tamam," dedi kız, "Okuyacağım büyükanneciğim."

Yani cümle bitmiş olsa bile sonuna nokta koymuyorlar. Kısacası günümüz romanlarında gördüğümüz kullanımı örnek alsaydık yukarıda alıntıladığım cümle "...siyah gözlerini kitabından ayırmayarak, 'Okuyorum büyükanneciğim,' dedi." şeklinde bitmesi gerekiyordu. Cümle bitmiş, uzamıyor. "Okuyorum büyükanneciğim" ibaresinden sonra gelen başka bir şey yok. Ona rağmen nokta konmuyor, virgül tercih ediliyor. Fakat TDK'nın sitesindeki örnek böyle değil.

Bir diğer örnekte şu var: "Yaşlı kadın, 'Yetişin!' diye bağırdı."

İşte bu örneği romanlarda görüyoruz. Ünlem, soru işareti... Bu gibi noktalama işaretlerini alıntıların sonunda sık sık kullanıyorlar. Peki nokta neden hiç kullanılmıyor, onu merak ediyorum.

Sorumu açayım izninizle. Şu aşağıdaki örneklerdeki kullanımlardan hangisi ya da hangileri doğru?

1)

a) Kartvizitlerini uzattıktan sonra genelde böyle derlerdi: “Adım filanca, bilmemne mühendisiyim.”, “Ben falanca. Filan şirketin bilmemne koordinatörüyüm.”

b) Kartvizitlerini uzattıktan sonra genelde böyle derlerdi: “Adım filanca, bilmemne mühendisiyim...", "Ben falanca. Filan şirketin bilmemne koordinatörüyüm.”

c) Kartvizitlerini uzattıktan sonra genelde böyle derlerdi: “Adım filanca, bilmemne mühendisiyim", "Ben falanca. Filan şirketin bilmemne koordinatörüyüm.”

2)

a) Yaşlı adam, “Bireysel Emeklilik Hesabı açtırmak istiyorum.” deyince bankadaki memur, "Bir dakikanızı rica edebilir miyim?" diye sordu.

b) Yaşlı adam, “Bireysel Emeklilik Hesabı açtırmak istiyorum,” deyince bankadaki memur, "Bir dakikanızı rica edebilir miyim?" diye sordu.

3)

a) Çocuğu özel okula yazdırdıklarını duyunca, “Madem öyle, bizim oğlanı da oraya gönderelim,” dediler.

b) Çocuğu özel okula yazdırdıklarını duyunca, “Madem öyle, bizim oğlanı da oraya gönderelim.” dediler.

4)

a) Sürekli o amcanın yanına gidip, "Amca, bana ekmek pişirmeyi öğretsene," diyordum.

b) Sürekli o amcanın yanına gidip, "Amca, bana ekmek pişirmeyi öğretsene?" diyordum.

c) Sürekli o amcanın yanına gidip, "Amca, bana ekmek pişirmeyi öğretsene." diyordum.

5)

a) Öğretmenlerle konuştum, “Olabilir, bakarız.” diyip beni başlarından savdılar.

b) Öğretmenlerle konuştum, “Olabilir, bakarız,” diyip beni başlarından savdılar.

c) Öğretmenlerle konuştum, “Olabilir, bakarız” diyip beni başlarından savdılar.

6)

a) "Ben zaten bu konuyu biliyorum,” deyince şaşırıp gülümsediler.

b) "Ben zaten bu konuyu biliyorum.” deyince şaşırıp gülümsediler.

c) "Ben zaten bu konuyu biliyorum” deyince şaşırıp gülümsediler.

("Şaşırıp, gülümsediler" şeklinde mi yazmalı yoksa?)

7)

a) "Abi, valla biz de yapacağımızı bilemedik” gibi bir şeyler gevelemeye başladı.

b) "Abi, valla biz de yapacağımızı bilemedik,” gibi bir şeyler gevelemeye başladı.

c) "Abi, valla biz de yapacağımızı bilemedik.” gibi bir şeyler gevelemeye başladı.

Gerçekten bu konuda yetkin olan kişilerin yorumlarına ihtiyacım var. Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler.
0
usenen adam
(17.07.13)
1.a
2.a
3.b
4.c
5.a
6.b (zarf fiilden sonra virgül gelmez. bu en sık yapılan hatalardan birisi.)
7.c

normalde kural alıntıların sonundaki işaretlerin tırnak içinde aynen korunması gerektiğini söyler. nokta bu kuraldan azade değildir yani. nokta da kullanılmalı.
0
bu nick tam yirmi alti karakter
(17.07.13)
E peki bu romanlarda neden "'Selam,' dedi." şeklinde kullanıyorlar? Bugün sırf bu konu için kütüphaneye gidip farklı yayınevlerinden çıkmış romanları inceledim. Hepsinde kullanım bu şekildeydi. Kimse tırnağı nokta işaretiyle bitirmiyor. Bu redaktörlerin, editörlerin hepsi mi yanlış yapıyor?
0
🌸usenen adam
(17.07.13)
Öncelikle kitap editörüyüm. TDK'yı baz almaz çoğu yayınevi zira TDK devamlı değişir. Bir sene önce dediğini bir sene sonra iptal eder. Ayrıca dil esnek bir yapıdadır ve 20-30 sene önce olan kullanım şu an varolmayabilir.

1. Buradakilerin hepsi gözü tırmalıyor, hiçbiri doğru gözükmüyor. Ben olsam başka bir formata sokmaya çalışırdım. Mesela: “Adım filanca, bilmemne mühendisiyim." Bir başkasıysa şöyle: "Ben falanca. Filan şirketin bilmemne koordinatörüyüm."
2. b (niye olduğunu aşağıda açıklamaya çalışacağım.)
3. a
4. verilmek istenen duyguya göre a da olur b de.
5. b
6. a
7. b

Tırnaktan önce nokta değil de virgül konmasının sebebi, noktanın bir cümlenin bitişini haber vermesidir. Fakat sizin örneklerinizde cümle bitmemiş, daha devam ediyor. Kitap yayıncılığında kullanılan format budur. Tez yazımı ya da başka tür kaynak kitapları bilmiyorum ama roman tarzı kitaplar basan yayınevlerinde format budur.

İlk cevabı veren arkadaş hepsinde noktalı olanı seçmiş ama üçüncü maddede virgüllü olanı seçmiş, neye göre onu farklı olarak gördü anlayamadım.
0
inawen
(18.07.13)
@inawen

3.b (iyi bakarsan b şıkkı noktalı.)
0
bu nick tam yirmi alti karakter
(18.07.13)
(7)

anneye laptop alıyoruz

onursensoz
sadece internet kullanımı, internetten dizi izleme ve düşük performanslı oyunların oynanacağı laptop bakıyoruz. ekranın büyük olmasını istiyoruz dizi-film seyredileceği için. ama sıkıntımız şu ki bütçemiz 600 lira civarı. 2. el alınabilecek siteler var mı bildiğiniz. kısacası akıl verebilecek kişile
sadece internet kullanımı, internetten dizi izleme ve düşük performanslı oyunların oynanacağı laptop bakıyoruz. ekranın büyük olmasını istiyoruz dizi-film seyredileceği için. ama sıkıntımız şu ki bütçemiz 600 lira civarı. 2. el alınabilecek siteler var mı bildiğiniz. kısacası akıl verebilecek kişilere ihtiyacım var. teşekkür ederim.

mesela şu nasıl? urun.gittigidiyor.com
0
onursensoz
(12.07.13)
ben de bir toshiba var. taş gibi:) rami düşük olduğundan yavaş biraz haliyle. format atıp yollayabilirim isterseniz. fiyat 300. özelliklerini de tam yazarım, resmini de çeker yollarım düşünürsen.
0
the kene
(12.07.13)
onu bilemiycem de, lenovo thinkpad edge serisinden temiz bulursanız tavsiye ederim. sessiz, sorun çıkarmaz.
0
inawen
(12.07.13)
@the kene eklemeyi unutmuşum kusura bakmayın, kredi kartıyla alacağız taksitle ama mümkün mü acaba.
0
🌸onursensoz
(12.07.13)
lenovo alın.
0
biglord
(12.07.13)
bizim sirektte veriyorlardi bunu. her yeri gicirdiyor. idare eder ama
0
65 derece
(12.07.13)
daha öncekini eskitti, aynısının şeker pembesi bir hp pavillion daha aldım, sorunsuz kullanıyor. denklerine göre ucuzdu da, bir bakmakta fayda var.
0
eeeh
(13.07.13)
bir de buradan herkese yazayim.
eger getirecek biri varsa delloutlet ten alin. fiyatlar turkiyeye gore daha makul. (geci dolar da aldi basini gitti ama) bazi zamanlarda %30 indirimleri oluyor. garantisi de turkiye olarak tasinabiliyor.
0
65 derece
(13.07.13)
(11)

kadıköy çarşı

jameskeenan
ne geliyor aklınıza duyunca.sembolleri nelerdir ne olsa aklınıza ilk Kadıköy çarşı gelir?
ne geliyor aklınıza duyunca.
sembolleri nelerdir ne olsa aklınıza ilk Kadıköy çarşı gelir?
0
jameskeenan
(12.07.13)
boğa, bahariye caddesi, opera pasajı, mango
0
cosmicgadin
(12.07.13)
kadife sokak
0
kendihalindekiyaratık
(12.07.13)
rex.
0
devorgilla the gunslinger
(12.07.13)
yukarda sayılanların hiçbiri kadıköy çarşıda değil :P
balıkçılar ve baylan pastanesi geliyor benim aklıma. bak onlar çarşıda :)
0
neira
(12.07.13)
edit çarşı demişsin. hacıoğlu :p
0
kendihalindekiyaratık
(12.07.13)
beyaz fırın, ermeni kilisesi.
0
tiny penny
(12.07.13)
timsah heykeli
0
tantunisultansüleyman
(12.07.13)
halil lahmacun.
0
devrin basbakani
(12.07.13)
osman ağa camii ve balık pazarı.
0
nesilsiz
(12.07.13)
akmar
0
inawen
(12.07.13)
askeri malzemelerin satıldığı kadıköy çarşısı geliyor
0
solskjaer
(12.07.13)
(22)

TDK sözlük vs. nişanyan sözlük vs. vikisözlük vs. imla kılavuzu

ermanen
hangisi en güvenilir? (imla yönünden daha çok)TDK sözlük ile vikisözlük aynı imlayı verirken, nişanyan sözlük bazı kelimelerde çelişiyor.Mesela, TDK sözlük ve vikisözlük "motamot" derken, nişanyan sözlük "motamo" demiş. (ekşi sözlük ikisini de kabul etmiş sanırım)hangisi doğru şimdi? yoksa ikisi de
hangisi en güvenilir? (imla yönünden daha çok)

TDK sözlük ile vikisözlük aynı imlayı verirken, nişanyan sözlük bazı kelimelerde çelişiyor.

Mesela, TDK sözlük ve vikisözlük "motamot" derken, nişanyan sözlük "motamo" demiş. (ekşi sözlük ikisini de kabul etmiş sanırım)

hangisi doğru şimdi? yoksa ikisi de mi doğru? boşluklu (mot a mot) ve tireli (mot-a-mot) yazımı da mı doğru mesela ?

Başka bir örnek olarak TDK ve vikisözlük "lümpen" derken, nişanyan sözlük "lumpen" demiş. yine ikisi de mi doğru?

örnekler çoğalabilir. ne düşünüyorsunuz? en güvenilir kaynak hangisi? en iyi diyebileceğimiz bir imla kılavuzu var mı?

ek soru: yabancı kelimeler türkçeye yabancı dildeki okunuşu şeklinde geçer diye veya benzeri bir kural var mı? (bunu fransızca için düşündüm daha çok)

ek soru2: "ana yazım kılavuzu"nda ne olarak geçiyor bu tartıştığımız kelimeler? online versiyonu var mı bu kılavuzun?

edit: bu sorunun aciliyeti yok ama insanlar için en güvenilir türkçe kaynağı bilgilendirmek için üste alınmasını rica ettim. sonuçta türkçe açısından faydalı bir soru bence.

sadece 2-3 saatliğine rica ettim.

SON SOZ: Konu yeterince acikliga kavustu. cevaplar icin tesekkurler.
0
ermanen
(18.06.13)
Yabanci kokenlilerde, kelimeyi aratir, gazetelerde falan nasil kullaniliyorsa onu kullanirdim.
Bazen sozlukte hic kullanilmayan bir sekli de olabiliyor. Mesela bir ingilizce sozlukte "ing-train, tur-tiren" gormustum. tabiki "tiren"i hayatimda duymadigim icin gulup gecmistim. Ama bunlarin arasinda en guveniliri tdk'dir.
0
el desaparecido
(18.06.13)
mot à mot

doğrusu bu. tereddüde düştüğünüzde, hakem ihtiyacı hissettiğinizde gugıla müracaat etmenizi öneririm.

Fransızcada, kelimenin son sessiz harfi t veya s ise, bunların ardından sesli harf gelmediği zaman okunmaz.

Yani mot yazılır mo okunur. Ama liaison=ulama kuralı gereğince, mot'un ardından a geldiğinde, "mo a" demek güç olacağından, mota diye ulanarak okunur.

Bu durumda mota mo olur deyimin tamamı.

Türkçede motamot diyenler var. Aslını bilmedikleri için öyle diyorlar. Biraz özenti bir laf. Motamo tercüme demek yerine, kelimesi kelimesine tercüme, kelime kelime tercüme demek daha doğru olur. Ama ille de havamızı atacağız ya, onun için, Fransızca katalım ara sıcak olarak diyoruz ama motamot diyince de, o hava fısss diye sönüyo.

TDK sözlük ile Nişanyan sözlüğü karşılaştırırken, bir de Ekşi'den bahsetmek, biraz tuhaf olmuş. Ekşi yazarlığının ne gibi bir söz hakkı olabilir ki? Söz hakkı tabii ki var da, ne derece geçerlidir o söz? Ekşi bir sözlük müdür?

Başka örneğe gelelim:

Lumpen Almanca bir kelimedir. Almanca, lump (başıboş gezen serseri) kelimesinden türemiştir. Lumpen yazılır ve yazıldığı gibi okunur. Lumpeni lümpen diye okumak gene bilgisizlik sonucu meydana gelir. Almanca kelimeyi Fransızca özentiyle okumak suretiyle kelime lumpenleştirilmektedir. E o zaman Bundesliga'ya neden bündesliga demiyonuz mesela? Ona da bündesliga diyin. Daha çok havanız olsun.

Bi ara (bkz: aslanlı yol)u okuyabilirseniz, kime daha çok güveneceğiniz ortaya çıkar.

Yabancı kelimeler Türkçeye yabancı dildeki okunuşu ile geçer şeklinde bir kural yok herhalde.

Öyle olsaydı, komputer yerine kompiyutır derlerdi bir zamanlar. Hani bilgisayar kelimesi yokken ve elektronik beyin demeyi tercih etmeyenlerin bulunduğu zamanlar.

Ya da forvet demezlerdi de forward denirdi. Korner demezlerdi de, kornır derlerdi.

Ama motamo ve lumpen kelimeleri bu kadar halka malolmuş kelimeler değil. Yoldan rastgele çevirdiğiniz bin kişiden 980'i filan kornerin ne demek olduğunu bilir.

Ama bunlardan, herhalde ancak 50'si filan lumpeni ve/veya motamoyu bilir.

Peki bi zamanlar Vaşington yazıyoduk da, neden Washington'a döndük. Madem Washington'a döndük, neden London'a da dönmüyoruz? (Konumuzla pek bi alâkası olmayabilir de, şu an öylesine aklıma geldi.)
0
compadrito
(19.06.13)
nişanyan daha kişisel bir çalışma iken tdk çok daha yaygın kabul görmüş bir çalışma.

öte yandan bazen tdk'ya aykırı olsa bile sevdiğim bir yazar/şair nasıl kullanmışsa öyle kullanırım.
0
paspasanahtarinustunde
(19.06.13)
irbat
(19.06.13)
adı üstünde tdk en güvenilir kaynaktır. arada bi s.çar ama gene de en geçerlisi o. sonuçta bir sözlük veya ansiklopedi de tdk'yı kaynak olarak yazıyor. nişanyan hariç tabi.

soruya soruyla cevap: abicim bu sorunun önceliği aciliyeti ne ki turuncu şeride hak kazanmış???
0
nicki martin
(19.06.13)
@compadrito

güzel açıklamışsın da, tdk neden "motamot" ve "lümpen" diye sözlüğe koymuş o zaman? halkın çoğu da böyle kullanıyor dediğin gibi. (ayrıca resmi kaynaklarda ve makalelerde de "motamot" ve "lümpen" şeklinde geçtiğini gördüm)

demek ki bu konu hala havada ve kesin bir kural yok.

bu arada ekşi sözlük'ü referans olarak koydum. tdk ve nişanyan ile karşılaştırma açısından değil. ama yine de ekşi sözlük de yine fikir verebiliyor böyle durumlarda.

edit: ayrıca "mot à mot" nasıl türkçe de doğru olabilir ki? o fransızca yazılışı. türkçe yazılışından bahsediyoruz burda. türkçede "accent grave" yok ki.

ayrıca fransızca okunmasından bahsetmişsin yine. biz türkçeye nasıl geçtiğini ve nasıl geçtiyse öyle okunduğunu tartışıyoruz.

sana göre doğru olanı hangi kaynağa göre söylüyorsun?

edit2: "aslanlı yol"da da ne dediğini özet geçersen sevinirim.
0
🌸ermanen
(19.06.13)
elbetteki tdk, bunu tartışmak bile abes.

tdk'nın resmi bağlayıcılığı var.

herhangi bir kelimede tdk'nın kabul ettiği yazım, mantıksız da geliyor olsa, onu doğru kabul etmek gerekir. ha bence şöyle olması daha mantıklı diyenlere de, tdk'nın avukatlığını yapacak değiliz, orası da ayrı mevzu tabii ki:)
0
wilhelmwasmuss
(19.06.13)
tdk ve vikisözlük'ü geçeceksin. birisi başbakan'In konuşmalarına göre tanım değiştirebilen, dilin organik yapısıyla bağı olmayan, cunta tarafından kurulmuş güdük bir bürokratik kurum. vikisözlük maalesef yeterince kapsamlı ve denetimli değil.

bu durumda dil algısına sahip, dili kullanan ve yaşatan, dilbilim donanımı yüksek kişiler tarafından yapılmış çalışmaları önemseyeceğiz. kıyaslayacağız, aklımıza yatanı benimseyeceğiz. dil, kışla yönetmeliği değildir, farklı görüş ve kullanımları barındırır.

ben şahsen nijat özön'ün imla kılavuzu'nu ve necmiye alpay'ın türkçe sorunları kılavuzu'nu(aslında bir imla kılavuzudur) benimserim.

nişanyan sözlük aslen bir etimoloji sözcüğü. tek kişi tarafından yapıldığı için hataları var, güncelleniyor. ama sevan nişanyan türkçe üzerine en çok kafa yoran ve analitik yorumlar geliştiren 2-3 kişiden birisi, tamamen güvenilir.
0
dehri
(20.06.13)
simdi cevabi bilmem ama tdk'ya tepki olarak dogan dil dernegi diye bir dernek var haberdar degilsiniz sanirim. ahanda onun yazim kilavuzu:
www.dildernegi.org.tr

ben olsam tdk'nin ve dil dernegi'nin yazim kilavuzlarina bakar ona gore karar verirdim. eger farklilik varsa digerlerine bakardim.
0
f_d
(20.06.13)
@ermanen üstadım,

TDK'nın lümpen ve motamot diyor olması onların ayıbı. Zaten bu kadar ayıp da onlara yeter. Bir ülkenin resmî "dil kurumu"yum diye gek gek gerineceksin, burdan bizim köye kadar bütçen olacak, sonra da kalkıp lümpen ve motamot diyeceksin. Hiç bir yoruma ve zaman kaybına değmez.

Peki, Ekşi'yi de referans kabul edelim. Ama o zaman bu yazdıklarımız ziyan olmasın, bizden sonrakiler şeker de yiyebilsinler. Bi başlığın altına iliştiriverelim bunnarı.

"Bu durumda mota mo olur deyimin tamamı." diye yazmışım ama siz bana aksan grav diyosunuz. Bi daha yazayım: mota mo. Doğrusu bu.

Ama bunu kullanmaya gerek yok. Söylemeye çalıştığım şey tam olarak bu... "Sızma zeytinyaa" demek varken, ekstravörcinalıvoyl demeye çalışmak gibi bi şey motamo demek.
"Motamo tercüme" lâfını kullanmayalım. "Kelimesi kelimesine tercüme", "kelime kelime çeviri" diyelim. Hava atmaya hiç ihtiyacımız olmasın.

Anadolu kültürüyle yetiştik. Biraz "Engin ol gönlüm, engin ol" diyelim kendimize... (Hem kibir, çok büyük günah!)

Motamot diyip gülünç duruma düşme riskimiz de olmasın.

"Bana göre doğru olan" diye bi şey yok. Doğru bi tane var o da bana göre değil, doğru olduğu için doğru.

Kaynak da www.nisanyansozluk.com

Motamo doğru iken, birisi karşıma geçip "motamot çeviri" derse, o kişiyle bütün diplomatik ilişkilerimi kesecek miyim? Tabii ki hayır. Sadece, "Hmm, motamo demeyi bilmiyor ve havalı olmaya çalışıyor" diyip geçeceğim.

Sıhhi tesisatçı rögar yerine loğar diyince, yemeden içmeden kesilmiyorum yani.

(ayrıca resmi kaynaklarda ve makalelerde de "motamot" ve "lümpen" şeklinde geçtiğini gördüm) yazmışsınız da, ben de resmi kaynaklarda, "muhattap" yazıldığını gördüm. Bir resmi yazıda da, "köy" yerine "göt" yazıldığını gördüm. (Dalga geçmiyorum, aynıyle vâki). Sonuç: "Resmî" kelimesi ile "doğru" kelimesi eşanlamlı değil.

Bu fikir alışverişimizden sonra, muhtemelen siz bana, "Beni ikna edemedin compadrito, ben motamot demeyi sürdüreceğim" diyeceksiniz. Ben de "iyi günlerde kullanın üstadım" diyeceğim. Kimi limon küfünü sever, kimi cam göbeeni. Bu yazdığımı okuyan en az bir kişi, ne diyor olduğumu anlayıp, sözümü dinlese, o bile kâfi benim için.

Aslanlı Yol, Sevan ustanın hayat hikâyesi. Nesini anlatabilirim ki? Alıp okumak lâzım.

@dehri

Adamsın, adamın hasısın.
0
compadrito
(20.06.13)
@compadrito

çok güzel açıklıyorsun, çok güzel noktalara da değindin ve söz dokundurmayı da ihmal etmedin :)

ben soruyu başımın dikine gitmek için açmadım. eğer öğrenmek istemesem bu kadar ayrıntılı sorup bir çok kişiden cevap almak için de üste taşınmasını rica etmezdim. seni de zaten davet ettim bu tartışmaya.

başkalarının da doğru kaynakları öğrenmesi için referans olmasını istedim duyurunun. ama kelimelere çok takıldık. ana konu havada kaldı. tdk demek ki bazı kelimelerde sınıfta kalıyor. tdk'yı da savunmuyorum zaten.

size göre en doğru kaynağı sordum sadece. evet dil değişir, esas türkçe kelimeleri kullanmak daha iyidir, evet odur, budur vs. ayrıca tartışılır bunlar. konular geniş ve türkçe dilinde tartışmalı yerler de var sonuçta.

teşekkürler cevaplar için.
0
🌸ermanen
(20.06.13)
Yok üstadım, söz dokundurmak bizim haddimiz değil, ıstağfirullah! Yanlış anlaşıldıysam, benim kabahatimdir, özür dilerim.

Ana konu havada kalmasın. TDK kılavuzluk görevi yapabilir ama söylediği şeyler, taşa kazınmış değil. Kör parmağım gözüne hataları var.

Zaten dil yaşayan bi organizma. Bundan 10 yıl önce "sıkıntı" diye bi laf var mıydı? Vardı da, bu anlamda kullanılıyo muydu? cosmicstring hocamız gibi beni de rahatsız ediyo bu yeni anlamda kullanılması. Ama biz cebimizi de yırtsak, yaygınlaşmasının önüne geçebilir miyiz? Hayır. Almış başını gitmiş...

Biz burada, istediğimiz kadar, doğrusu şudur, yanlışı budur diyelim, şurda topu topu kaç kişiyiz ki? Dili milyonlar kullanıyor, ağzı olan konuşuyor, engel olmak mümkün değil, akarsu gibi. Feci şekilde azınlıktayız yani.

Genel olarak şunu söyleyebiliriz: İnsanlar TDK'nın her dediğine "he" demesinler.

Korner - corner
Forvet - forward

Filan gibi örneklerde olduğu gibi, yabancı kelime bi süreliğine girecek dilimize, doğru ya da yanlış bir süre kullanılacak ve bir süre sonra da çekip gidecek, modası geçecek.

Yabancı kelimeler Türkçe'ye yabancı dildeki okunuşu şeklinde geçer diye veya benzeri bir kural var mı?

diye soruyosunuz, "Öyle bir kural olsa, bi önemi var mı?" diye sorayım ben de...

"Türkçe'ye" yazılmaz, Türkçeye yazılır, İngilizce'de yazılmaz İngilizcede yazılır diye bi kural var mesela. Kaç kişi biliyor? Kaç kişi uyuyor?

dahi anlamındaki de'yi, da'yı kaç kişi ayırabiliyor? Ayırabilenlerden kaç kişi önemsiyor bu kuralı?

Viyadük gibi yabancı bir kelimenin -i halinin viyadüğü değil viyadükü olması gerektiğine dair bir kural var. Ama "resmi" karayolları tabelası "viyadüğü" yazıyor. Bu kuralın varlığından kaç kişinin haberi var?

Toparlayacak olursak, lumpen ve lümpen'in ikisi birden doğru olamaz. Kelimenin bir doğrusu olur. Ama yanlış kullanımı yaygınlaşmıştır, ona yapacak bir şey yok.

Motamo da öyle,

Kaynak olarak da kargadan başka kuş tanımam...
0
compadrito
(20.06.13)
Dil Derneği'nin klavuzundan şaşmam. Kimseyi de şaşırmasın...

www.dildernegi.org.tr

götünden kelime uyduran, dönemine göre kelimenin anlamını değiştiren tdk'yı zaten hiç kullanmazdım.
0
one minute
(20.06.13)
cevapları okumadım, değinmiş olan varsa affola.

kitap yayıncılığında editörler genellikle epsilon yayınlarının ana yazım kılavuzu'nu ve ali püsküllüoğlu'nun türkçe sözlüğünü kullanırlar.

tdk'ya ise bir taraflarıyla gülerler sadece.
0
inawen
(20.06.13)
""Türkçe'ye" yazılmaz, Türkçeye yazılır, İngilizce'de yazılmaz İngilizcede yazılır diye bi kural var mesela. Kaç kişi biliyor? Kaç kişi uyuyor?"
yoo; çekimler ayrılır yapımlar ayrılmaz
0
fenasi kerim
(21.06.13)
Yukarıda tek bir bkz. ile ifade edilmiş, daha ayrıntılı olarak anlatayım. Günümüz TDK'sı güvenilir sayılmıyor. Bunda TDK'nın çelişkili ve dil mantığına aykırı uygulamalarının etkileri büyük. Tabii bunun da temelinde 1980 darbesiyle birlikte asıl TDK'nın dağıtılıp yerine bir kukla kurum konulması yatıyor. Dolayısıyla bugün ciddi yayınevlerindeki editörler, redaktörler, yazarlar, akademisyenler, reklamcılar 1980 darbesinden önceki son TDK başkanı olan Ömer Asım Aksoy başkanlığındaki bir kurul tarafından hazırlanmış olan Ana Yazım Kılavuzuna itibar ediyorlar. Hatta AKP hükümetine kadar ÖSYM bile TDK'nın değil, Ana Yazım Kılavuzuna göre üniversite sınavlarını hazırlamaktaydı.

TDK'nın çelişkili uygulamaları Ana Yazım Kılavuzunun giriş bölümünde ayrıntılarıyla çürütülüyor. Sözgelimi ayrı yazalan bi(r)leşik sözcük diye bir şey uydurdular. Ayrı yazılan sözcük diye bir şey olmaz. Bir sözcük bileşik de olsa, iki ayrı sözcüğün birleşmesinden de oluşsa tek parça olarak yazılır. Adı üstünde sözcük, ayrı yazılmaz bu.

Bu saçmalıkları yüzünden Adamsendecilik sözcüğünü TDK'da Adam sendecilik diye görürsünüz. Halbuki oradaki de, dahi anlamındaki de'dir. İlla ayrı yazılacaksa Adam sen de cilik diye yazılması gerekir ki bunun da saçmalık olacağını bildiklerinden ne yardan geçebiliyorlar ne de serden. Aynı biçimde şapka olarak bilinen düzeltme iminin yazımında vb. TDK'nın çelişkili ve dil mantığına aykırı uygulamaları var.

ek soru 2: Ana Yazım Kılavuzunun internet vesiyonu yok. Ama zaten çok pratik biçimde basılmış bir cep kitabı. Her yere götürülebilir.

Ayrıca yazım kılavuzlarıyla ilgili de şurada faydalı olacağını düşündüğüm bir yazı mevcut: yazarodasi.blogspot.com

Bir de Ekşi Sözlük yazarlığının nasıl bir söz hakkı olabilir ki diyenler unutmamalı ki Ekşi Sözlük'teki bütün başlıklar Hacivat denilen ve hemen hepsi üniversitede hoca, editör, yayıncı vb. olan kişiler tarafından dil kurallarına göre denetleniyor. TDK'nın resmi bir bağlayıcılığı falan da yoktur, bilip bilmeden konuşmayın.

TDK'yı esas kabul edenler büyük çoğunlukla genç kuşaktan kimseler olsa gerek. AKP iktidarı döneminde üniversite, y.lisans vb. okuyan gençler TDK'yı da esas alıyorlar. Bilinçli bir tutum değil bu.

Bir başka yanıtım da mot à mot ile ilgili. Bir sözcüğün kaynak dildeki yazılışı doğru kabul edilemez. Sözcüğün geçtiği dilde nasıl yazılıyorsa o hali doğrudur. Sözcüğün etimolojisiyle bir sözcüğün bir dildeki hali farklı şeylerdir. Bunları karıştırmamak gerek. O zaman televizyonu da television yazsın insanlar... Veya tişört yerine t-shirt yazsınlar. (Gerçi çoğu insan bu hataya düşüyor ama neyse)
0
microfiction
(21.06.13)
@ermanen

Hay aklınızla binbeşyüz yaşayın! Ne iyi etmişsiniz de sormuşsunuz bu soruyu... Bissürü şey öğrendim.

@microfiction

Teşekkürler aydınlatıcı bilgiler için üstadım.

"Bir de Ekşi Sözlük yazarlığının nasıl bir söz hakkı olabilir ki diyenler unutmamalı ki Ekşi Sözlük'teki bütün başlıklar Hacivat denilen ve hemen hepsi üniversitede hoca, editör, yayıncı vb. olan kişiler tarafından dil kurallarına göre denetleniyor. TDK'nın resmi bir bağlayıcılığı falan da yoktur, bilip bilmeden konuşmayın."

yazmışsınız. Benim söylemeye çalıştığım şey, Ekşi'de bir konuda yazılmış bir görüş, nasıl referans görüş olabilir? Ekşi'de yazana bakarak nasıl yönümüzü bulabiliriz? Mesela (bkz: motamot çevirinin azizliği) diye bir başlık var.

Ondan soğnacığıma, Ekşi'ye motamo diye de sorsanız, motamot diye de sorsanız, mot à mot diye de sorsanız, sizi (bkz: mot a mot) başlığına yönlendiriyor.

Mesela, bu başlıktaki girilerden biri şöyle (aynen kopi peyst):

"kimilerinin "notanot" diye telaffuz ettikleri fr menşeili tabir"

gördüğünüz gibi yazarımız "menşeli" yazmayı bile bilmiyor.

Nerde bu devlet? Nerde bu hacivatlar?

Bir başka yazarımız, aynen şunu girmiş bu başlığa:

(bkz: literally)

Halbuki (bkz: literal) olarak girmiş olmalıydı. Hacivatlar bunu da atlamış.

Öte yandan,

"Ekşi Sözlük'teki bütün başlıklar Hacivat denilen ve hemen hepsi üniversitede hoca, editör, yayıncı vb. olan kişiler tarafından dil kurallarına göre denetleniyor." diyosunuz da,

ben arada sırada girilerimde,

ammaaaa waaa laaqıynnn, yazıyorum. Bi gün bile olsun bi Hacivat da, "ne diyon sen aga?" demedi.

Bazen de "mına koyim" yazıyorum. Bi Hacivat da çıkıp "Huoopp, bilâder!!! Akıllı ol! Alırım paçanı aşşaaa!" demedi.

Beri yandan, an itibarıyle Ekşi'deki giri sayısı 18,855,740 olmuş. Bu hacivatlar kaç kişi ki, 20 milyon giriye kalite kontrolü yapceklee? Bu sebepten, Ekşi bir referans kabul edilebilir mi?

"Wikipedia'nın ve Vikipedi'nin bile ev ödevlerinde referans kaynak kabul edilmediği bir ortamda, Ekşi nasıl referans olabilir?" diye sormak istemiştim sadece... "Bile" dememin sebebi, Wiki/Viki'nin geyik bi ortam olmamasındandır. İmece usûlü ile yazıldıkları malum ama ciddi olmaları bekleniyo galiba. "Yazarlarının ehil olup olmadığı bilinmediği için ve kaynaklarının sahih olup olmadığı bilinmediği için referans kabul edilmiyor pek çok hacı hoca tayfası tarafından. Aynı noktadan hareketle ve üstelik bi de geyiği bol olan Ekşi de referans kabul edilmez heralde" demek istedim. Yoksa Ekşi candır, bi de kutsal bilgi kaynağıdır.

"TDK'nın resmi bir bağlayıcılığı falan da yoktur, bilip bilmeden konuşmayın." sözünüzü bana mı söylediniz, bundan çok emin olamadım.

Zaten resmî bağlayıcılığı olmaması gerek heralde di mi? Yazım kurallarını çiğnersek, naapacak TDK? Gelip aazımıza biber mi sürecek?

Bi de, biraz hızlı okuyosunuz galiba. Ya da ayfondan filan okuyosunuz.

"mot à mot

doğrusu bu."

diye yazmışım. Biraz aşağıda da,

"Bu durumda mota mo olur deyimin tamamı." yazmışım.

Sonra bu güzel sorunun sahibi ermanen üstadım, "ayrıca "mot à mot" nasıl türkçe de doğru olabilir ki?" diye sormuş bir ilave soruyla ve ona cevap vermişim ama o da gözünüzden kaçmış herhalde.

Ama belli ki, sizden öğreneceğim çok şey var. Teşekkürler katkılarınız için.
0
compadrito
(22.06.13)
Böyle konularda Dil Derneği tek doğru kaynaktır.
0
amateur
(22.06.13)
@compadrito tdk'nın resmî bağlayıcılığı yok sözünü size söylemedim.

ikincisi, siz hacivat mevhumunu tamamen yanlış anlamışsınız. ekşi sözlük'te entryler/giriler dil kurallarına göre denetlenmiyor. sadece başlıklar gerektiği zaman bu denetime tabi. sözgelimi bir başlık "hristiyan" biçiminde açılmışsa "hıristiyan" biçiminde düzeltiliyor. ya da provakatör diye açılmışsa provokatör başlığına yönlendiriliyor. tabii burada bağlama da bakılıyor. bir sözcüğün bilinçli olarak, özellikle yanlış yazımı, yanlış yazılmış bir yerden aktarımı vb. olabilir. bunlara dokunulmuyor. onun dışında entrylerin yazımına karışılmıyor.
0
microfiction
(22.06.13)
@microfiction

Teşekkürler açıklama için. Ama tatminkâr olmadı. Çünkü,

"Bir de Ekşi Sözlük yazarlığının nasıl bir söz hakkı olabilir ki diyenler unutmamalı ki Ekşi Sözlük'teki bütün başlıklar Hacivat denilen ve hemen hepsi üniversitede hoca, editör, yayıncı vb. olan kişiler tarafından dil kurallarına göre denetleniyor."

yazdıktan sonra,


"sadece başlıklar gerektiği zaman bu denetime tabi. sözgelimi bir başlık "hristiyan" biçiminde açılmışsa "hıristiyan" biçiminde düzeltiliyor. ya da provakatör diye açılmışsa provokatör başlığına yönlendiriliyor. tabii burada bağlama da bakılıyor. bir sözcüğün bilinçli olarak, özellikle yanlış yazımı, yanlış yazılmış bir yerden aktarımı vb. olabilir. bunlara dokunulmuyor. onun dışında entrylerin yazımına karışılmıyor"

yazdınız.

Ben de diyorum ki, hacivat mefhumunu anladım ama mevzu ile bi alâkası olmadığını göstermek için o örnekleri verdim. Yani hacivatların Ekşi'de açılan başlıkları düzenleyici bir işlevleri var. Giri, sözlük formatına aykırı olmadıkça, göte girme ihtimali olmadıkça, içerik de selbez, uçuş da selbez, atış da selbez... Öte yandan, Ekşi'de yazar olmak için gereken başka bi ehliyet yok. Beri yandan, kaynaklar sahih değil. Bazen de götümüzden uydurup yazıyoz.

Bu durumda, Ekşi nasıl referans olabilir?

Ama ermanen üstadımız, "Ekşi gene de bir fikir verebiliyor" mealinde bir şey yazdı ki haklıdır, herhangi bir güvenilirliği ve geçerliliği olmayan giriler arasında, doğru bilgi verenler de var. Ama seçmeyi bilirseniz...

Bu yüzden, bu soruya gelen cevaplardan öğrendiğim, Adam, Epsilon, Dil Derneği, Ana Yazım Kılavuzu gibi kaynaklarla pek mukayese edilemez Ekşi...

Fikir verir, evet. Ama belirleyici olamaz.
0
compadrito
(22.06.13)
burada kastettiğim şey zaten sözlükteki tanımlar, içerik yönünden değil, imla yönünden sözlüğün kullanımı. dolayısıyla başlıklar da doğru imla konusunda yardımcı olacaktır. entrylerin içerikleriyse dediğiniz gibi fikir verecektir. zaten burada bile görüyoruz bu kullanım biçimini. entrylerde ayrıca başka kaynaklarda kolayca erişemeyeceğimiz biçimde yazım kılavuzları arasındaki çelişkiler, bu çelişkiler üstüne tartışmalar, farklı görüşler de yer alıyor. insanlar birbirinin hatalarını düzeltiyor, doğruya ulaşılıyor. sözgelimi ben mevhum yazmışım, siz mefhum olduğunu düzeltiyorsunuz vb. internet de böyle bir şey zaten. internet okuryazarı olan kişi doğru biçimde okuyabiliyor. ama dediğinizi anlıyorum, doğruda doğruya bir yazım kılavuzu değil zaten sözlük.
0
microfiction
(22.06.13)
Dile cidden kafa yoracaksanız çeşitli imla kılavuzlarrına sahip olmanız gerekiyor zaten. Benim ana referansım Dil Derneği'nin kılavuzudur. Nijat Özön ve TDK'da elimin altında.

Genel durum şudur; Her kurumun kendi imla kuralları ve klavuzu vardır. Mesela ayrıntı yayınlarındaki kitapların dil bütünlüğüyle Remzi Kitabevi yayınlarından çıkan kitapların dil bütünlüğü arasında fark vardır.

Yayınevleri x kılavuzu tercih eder ve o kılavuzda eksik gördükleri madde ve kuralları bir metin halinde çevirmenlerine, editörlerine yollarlar.

Yani şu kılavuz doğrudur demek pek doğru değil. Her kılavuzun eksikleri var. Ben TDK'yı referans almam.
0
one minute
(16.09.14)
(1)

Toplu Taşıma Çalışıyor mu?

kelbukel
Kurtuluş tarafından anadolu yakasına gidip gelmem lazım. Cok mu zorlanırım
Kurtuluş tarafından anadolu yakasına gidip gelmem lazım. Cok mu zorlanırım
0
kelbukel
(16.06.13)
252, 202, 251 nolu cift katlilar mecidiyekoyden geri donuyor su an. Aradaki yolo bilmiyorum. Taksiyle mecidiyekoye gelebilirsiniz belki.
0
inawen
(16.06.13)
(12)

taksime çıkan yollar ne durumda?

c1b2k3
herkes gördüğünü paylaşsın ona göre çıkalım.yukarıda kalabilir mi? herkes görsün ona göre önlem alsın.teşekkürler.
herkes gördüğünü paylaşsın ona göre çıkalım.


yukarıda kalabilir mi? herkes görsün ona göre önlem alsın.

teşekkürler.
0
c1b2k3
(16.06.13)
mecidiyeköy acıktı gençler, osmanbey ne durumda harbiye?
0
oncrossfire
(16.06.13)
etfal hastanesi ve gazi sinemasi girisi polis ve direnisci yigili. canli yayin.
0
kratos
(16.06.13)
Tarlabaşı mı, yoksa şişli tarafından gelmek mi mantıklı ?
0
Hayalperest Vişne
(16.06.13)
taksime iki taraftan da cikis kapali ama ben sisli tarafindan gelenlerin daha kalabalik ve dogal olarak daha acik olacagini dusunuyorum. yine hiltondan ilerisi zor gorunuyor tabi.
0
kratos
(16.06.13)
Cevahir önünde çok polis var az anca gaz atıldı insanlar cevahire girdi
0
oncrossfire
(16.06.13)
dün gece 1 civarı mecidiyeköyde çevik ve tomalar vardı ilerleyen saatlerde jandarma gelmiş.bu gece mecidiyeköyden gelecek arkadaşlar geç saatlerde dikkatli olsunlar alınmasınlar
0
yol
(16.06.13)
Kadıköy'den ulaşım nasıl olacak bilen var mı? Vapurlar iptal edildi diye söylentiler var.
0
rockandcrops
(16.06.13)
beşiktaş ve gümüşsuyunda polis saat 8'e kadar sokağa çıkma yasağı var diye anons yapıyormuş, kadıköyden veya anadolu yakasında herhangi bir yerden ulaşıma dair bilgisi olan varsa, bilgilendirirse sevinirim.
0
slade junkie
(16.06.13)
mecidiyeköyden gezi parkına dogru her tarafta polis var harbiyeye dolapdere tarafından gelebildik, polis elinde kask vs. gorduklerini goz altına almaya calisiyor
0
carmine meo
(16.06.13)
Okmeydanindan Taksim'e giden yol araç trafiğine kapali
0
Eureka
(16.06.13)
Su an mecidiyekoyde durum normal gibi. Polisler bekliyor ustgecitin altinda. Anadolu yakasindan gelen otobusler mecidiyekoy meydandan geri donuyor.
0
inawen
(16.06.13)
karsisinda ilerleyebilmek icin ev yapimi kalkanlara ihtiyac olan mudahaledir. Belli alanlari kapatan polsi sayilari surekli degisiyor. En cok polis dolmabahce besiktas arasinda. Diger bolgelerde genelde 20-30 kisiyi gecmiyor. Bazi yollari en fazla 10 tane polis tutuyor. Binlerce insan ondekilerin tuttugu kalkanlarla agir adimlarla ilerleyebilir.
0
sfist
(16.06.13)
(9)

Tayyip Erdoğan : Toplu kışlasını Yapacağız. [Biraz önce Tunus'ta]

i am so so serious
Hala geri adım atmıyor hayır onu geçtim bu adam demokrasinin ne olduğunu da bilmiyor. "Azınlığın çoğunluğa tahakkümüne izin vermeyiz"Ne yapmaya çalışıyor bu adam?
Hala geri adım atmıyor hayır onu geçtim bu adam demokrasinin ne olduğunu da bilmiyor.

"Azınlığın çoğunluğa tahakkümüne izin vermeyiz"

Ne yapmaya çalışıyor bu adam?
0
i am so so serious
(06.06.13)
Kendi düşüncesine göre çapulculara pabuç bırakmıyor.
0
whoosie
(06.06.13)
tayyiplik yapıyor... :)
0
Ufuk
(06.06.13)
Ya kriz yönetiminden bir halt anlamayan bir herif ya da farklı planları var. Anlamak güç.
0
adoramer3ku
(06.06.13)
Hala azınlık olduğumuza nasıl karar veriyor asıl ben onu anlamadım...
0
eksielma
(06.06.13)
Kral çıplak olay yani? Sanmıyorum ben öyle bir şey olduğunu.
0
adoramer3ku
(06.06.13)
heh, yeni teorimi söliim. danışmanlar fetocu. feto ile tayyipin arası bozuk biliyorsunuz. danışmanlar bunu dezenformasyonla gazlıyorlar habire.

sonra da onu alaşağı edip yerine kendi istedikleri, daha yumuşak tavırlı birini koyacaklar.
0
inawen
(06.06.13)
Arkadaşlar bu adam aptal mı? Konuştu ve piyasa gerilemeye devam etmeye başladı, neredeyse bütün firmalar yüzde 5 civarı düşüş yaşadı. Düşen dolar 1.9'u tekrar gördü.

Amaç ne? Basın açıklaması niye yapıyor? NEDEN abi aklım almıyor ya. Ya bekle biraz, durulsun, ondan sonra yap. Niye yapıyorsun?

Bu böyle devam edecek ve bence bist100 70.000'i görecek haftasonuna kadar. Sonra dolaşır ortada biz ekonomiyi düzelttik eylemci anarşist marjinal çapulcular bozdu diye.
0
adoramer3ku
(06.06.13)
@adoramer3ku, kimse inanmaz. Esnafından okumuşuna herkes ekonomiden anlıyor öyle eskisi gibi değil.
0
🌸i am so so serious
(06.06.13)
everyday he's tayyiping
0
historien
(06.06.13)
(4)

Acil bir imla sorusu

Sellim
Bir kampanya broşürü hazırlıyorum. Tam sayfa reklamın en üstünde "Elektronik Belge Yönetim Sisteminde Kampanya" satırı var.Bunun doğru yazılışı hangisidir? Sisteminde kelimesindeki nde eki ayrılmalı mı?"Elektronik Belge Yönetim Sisteminde Kampanya""Elektronik Belge Yönetim Sistemi'nde Kampanya"Teşek
Bir kampanya broşürü hazırlıyorum. Tam sayfa reklamın en üstünde

"Elektronik Belge Yönetim Sisteminde Kampanya" satırı var.

Bunun doğru yazılışı hangisidir? Sisteminde kelimesindeki nde eki ayrılmalı mı?

"Elektronik Belge Yönetim Sisteminde Kampanya"
"Elektronik Belge Yönetim Sistemi'nde Kampanya"

Teşekkürler.
0
Sellim
(05.06.13)
Elektronik Belge Yönetim Sistemi sizin sunduğunuz bir ürünse 2. seçenek doğrudur.
0
whoosie
(05.06.13)
sistemi ayrılmaz özel isim değil diye biliyor ben
0
female demon
(05.06.13)
aslında ikisi de olur. ama markalaşma adına ikincisi daha faydalı.
0
inawen
(05.06.13)
Elektronik Belge Yönetim Sistemi deyince aklımıza gelecek özel bir ürün vs. varsa, yani firmanın bu isimli bir ürünüvarsa ikincisi olmalıdır.
0
paspasanahtarinustunde
(05.06.13)
(8)

Garanti bankasına tepki koyulmasının nedeni nedir?

mayday
Bilmediğimden soruyorum. Nedir bunun nedeni? Öğrenelim de bizde üzerimize düşeni yapalım.
Bilmediğimden soruyorum. Nedir bunun nedeni? Öğrenelim de bizde üzerimize düşeni yapalım.
0
mayday
(04.06.13)
Bankaya da sahip olan grubun son olaylara tümüyle duyarsiz! kalmasi.
0
tzum_tzum
(04.06.13)
benden hersene 59 tl kart aidatı alıyor benım tepkım bundan.
0
tadutadu
(04.06.13)
@tadutadu
akbank öğrenci olmayandan 6 ayda bir 50 lira kesio amk. öğrenciden 6 ayda 5 lira kesiyo.
0
vur joker vur
(04.06.13)
doğuş holdingin sahip olduğu ntv nin yandaşlık yapması, direnişi yansız bir şekilde göstermemesi.

garanti de doğuşun.
0
inawen
(04.06.13)
dogus grup halkin yaninda yer almadigi icin boykot ediliyor.

#garantidenparanicek ile twitter'dan destek olabilirsin.
0
icince bokunu cikaran arap
(04.06.13)
ben çook önceden boykot etmiştim, hesap işletim ücreti yüzünden yatırmam gereken bir harçtan olduğum için.
ayrıca, bir şubesindeki bir güvenlik görevlisi bir müşteriye sinirlenip müşteri temsilcisiyle ver bana onun adresini göstericem gününü şeklinde söylemlerde bulunduğu için.
aylar önce bütün hesaplarımı kapatıp ilişiğimi kestiğim için şimdi o zevki tadamıyorum.
0
goldentitan
(04.06.13)
m. ali alabora'yı iş bankası besliyor. ben onu çok sevdiğim içim tepki koyuyorum.
0
profmooreng
(04.06.13)
(3)

sozluk saglam mi

selfadjoint
yaklasik bir 10 dakikadir ugrasiyor sozluge giremiyorum, fisini mi cektiler?
yaklasik bir 10 dakikadir ugrasiyor sozluge giremiyorum, fisini mi cektiler?
0
selfadjoint
(01.06.13)
bende de kayik cikiyor ssg ye twitterdan yazdim cevap verdi. ilgilenir simdi

simdi duzelmis olmali
0
dampire
(01.06.13)
bi yavaşlama var. bazen de açmıyor sayfaları.
0
devilred
(01.06.13)
ben antikten rahatça giriyorum.
0
inawen
(01.06.13)
(10)

Final dönemlerinde ders çalışmamak için neler yapıyorsunuz?

kahin ahtapot paul
Ben elimdekileri tükettim sanırım ders çalışmak zorunda kalacağım. Yeni önerilere açığım.
Ben elimdekileri tükettim sanırım ders çalışmak zorunda kalacağım. Yeni önerilere açığım.
0
kahin ahtapot paul
(30.05.13)
oyun oynuyorum bilgisayardan. bir de yıllar önce bıraktığım six feet under'ı izlemeye yeniden başladım.
0
oğlum çok zor lan
(30.05.13)
Uyuyorum. Hem zaman geçiyor, hem geçen zaman hiçbir işe yaramıyor, hem de gerçekten iş işten geçmiş oluyor.
0
pandispanya
(30.05.13)
allah ım ya kim yazmış diye bir bakayım dedim. neden tahmin etmiyorsam artık..
burdayım ben. şarkı buluyorum netten yeni yeni..
0
senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin
(30.05.13)
finallerden önce hazırlık olsun diye eve sakladığım kinder sürprizleri arıyorum.
bulunca içinden çıkan şeyleri yapıp vakit öldürüyorum.
0
baltaya kafa atan zombi
(30.05.13)
fifa 13 oynuyorum. sonra sıkılıyorum. dizi falan bakıyorum. sonra uykum geliyor. uyuyo gibi yaparken kendimi tekrar fifa'da buluyorum ve mallığın dibine vuruyorum.
0
lionel andres
(30.05.13)
youtubedan 90lar pop kliplerini açıp izliyorum. 90lardan başlayıp günümüze geliyorum.

sıkıntı büyükse onunla yetinmeyip iş kliplerdeki koreografileri yapmaya varıyor.
0
patiska
(30.05.13)
700 sayfalık bir kitaba ve 590 bölümlük bir animeye başladım.
0
sizofren hayaller
(30.05.13)
oje sürüyorum. siliyorum tekrar sürüyorum,siliyorum tekrar sürüyorum,siliyorum tekrar sürüyorum,siliyorum tekrar sürüyorum...
0
gis
(30.05.13)
evi temizleme noktasına geldiysen oturup çalışacaksın, yapacak bişey yok.

o noktaya gelmediysen, evi temizle.
0
inawen
(30.05.13)
yeni siteler keşfediyorum yatıyorum sonra vicdan azabı çeker gibi olunca bilgisayardan çalışayım diyorum sonra bir bakıyorum yine internetteyim zaman geçip gidiyor çok uğraşmama da gerek kalmıyor bu şekilde
0
uzunuzunilgi
(30.05.13)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.