Giriş
(3)

Türkiye'den İngiltere'ye pound gönderme

duguit
İngiltere'de yaşayan abime para yollayacağım, benim için biraz yüklü bir miktar olduğu ve daha önce yurt dışına hiç para yollamadığım için sormak istedim. İş Bankasında vadesiz GBP hesabımda para, buradan abimin bilgilerini gönderdiği Starling banka hesabına göndereceğim. IBAN ve Swift/Bic kodunu fa
İngiltere'de yaşayan abime para yollayacağım, benim için biraz yüklü bir miktar olduğu ve daha önce yurt dışına hiç para yollamadığım için sormak istedim. İş Bankasında vadesiz GBP hesabımda para, buradan abimin bilgilerini gönderdiği Starling banka hesabına göndereceğim. IBAN ve Swift/Bic kodunu falan iletti bana. IBAN'ı girmek yeterli oluyor sanırım. Mobil uygulama (İşcep) üzerinden yapacağım, dikkat etmek gereken bir nokta var mı?
0
duguit
(09.10.25)
Ücret, yollanan miktara göre fix şeklinde. Yani 10.000 diyelim A lira 10.500 B lira. Ona dikkt edin
0
kaset
(10.10.25)
Wise da kullanabilirsiniz
0
but that was just a dream
(10.10.25)
Wise’a bakin, uyelik almadan masrafini gosteriyor. Eger kayda deger fark varsa iscep’e kiyasla, wise kullanin. Ilk kurulumu 15 dakikanizi alir ama para gondermek cok kolay. Yillardir kullaniyorum. Siz wise’in turkiye hesabina gonderiyorsunuz, wise da ingiltere hesabindan aliciya gonderiyor. Baya da hizli.
0
icim urperiyor
(10.10.25)
(4)

Yurtdisindan gelip 1 haftalik tatil yaparken Esim önerisi?

icim urperiyor
Selam. Epeydir yurtdışında yaşıyorum. Senede 1 haftalik geldigimde en yakindaki bayiden yeni sim kart alip kullaniyorum bakiyeli. Bu sefer kapanmasin arada para atayim diyorum ama her seferinde öyle veya boyle hat kapaniyor 1 yil icinde. Sonraki sefer yine ayni terane. Bu sefer gecici kullanmali, ba
Selam.

Epeydir yurtdışında yaşıyorum. Senede 1 haftalik geldigimde en yakindaki bayiden yeni sim kart alip kullaniyorum bakiyeli. Bu sefer kapanmasin arada para atayim diyorum ama her seferinde öyle veya boyle hat kapaniyor 1 yil icinde. Sonraki sefer yine ayni terane. Bu sefer gecici kullanmali, bakiyeli (20gb yeter herhalde), bitince kendiliginden iptal olacak (vergi borcu falan cikarmayacak normal hatlar gibi) bi Esim servisi kullanayim dedim. Google’a bakinca bir sürü cikti, bunlarin bilinen iyisi hangisidir acaba? Tesekkurler.
0
icim urperiyor
(16.08.25)
Bizim ülkede e sim'leri yasakladılar hocam. Çalışan bulabilir misiniz bilmiyorum.
0
en bi orijinal
(16.08.25)
Yurtdisindan getirdigim kayitsiz telefonla da mi yasak?
0
🌸icim urperiyor
(16.08.25)
mobimatter'da türkiye'yi iceren avrupa esim seceneklerine bakabilirsin. ben hep buradan aliyorum.

esim kullanmayi engellemediler, esim sitelerini engellediler diye biliyorum. türkiye'de siteyle bir isin olmayacak zaten.
0
sir gawain
(17.08.25)
e-simleri yasakladılar kısmını açmak gerekiyor, örnek olarak airalo'nun appine giremiyorsunuz (vpn ile en son mümkündü) ama yurt dışında app üzerinden e-sim aldığınızda tr'de kullanabiliyorsunuz.
0
archmage mahmut
(17.08.25)
(9)

Kanser odaklı checkup

tchuck
ne kadar mümkün? yani diyelim şuan hiçbir şikayetim yok. ama vücudum herhang ibir yerinde kanser olan veya kanser olabilecek bir şey var mı yok mu nasıl bakılabiliyor? kan değerleri kesin bir şey söylüyor mu örneğin? daha doğrusu, bir kanser ihtimali başladığında hemen kan değerleri oynuyor mu muhak
ne kadar mümkün? yani diyelim şuan hiçbir şikayetim yok. ama vücudum herhang ibir yerinde kanser olan veya kanser olabilecek bir şey var mı yok mu nasıl bakılabiliyor? kan değerleri kesin bir şey söylüyor mu örneğin? daha doğrusu, bir kanser ihtimali başladığında hemen kan değerleri oynuyor mu muhakkak?

veya nasıl yapıalbiliyor bu iş?
0
tchuck
(31.07.25)
Biz her sene bütün aile check up'a gireriz, babamın sonuçları ocak ayında mükemmel başladı. Şubat ayi gibi sırtında hafif bir ağrı başladı, haftalar bazında giderek arttı. (Bu arada bir sürü doktora da gittik bulamadı hicbiri) en son mr çekildi ve akciğer kanseri şüphesi ile tomografi ye gönderildi.

Sonuç: 4. evre akciğer kanseri çıktı.

Kanser taraması için pet çekimi var mesela ama o da belirli bir bölgede tümör tespit edildikten sonra yapılan vücutta metastaz var mı şeklinde bir tarama.

Bu arada pet de tek başına yeterli olmuyor. Mide, kolonlar vs gibi sindirim-bosaltim organlarını garantilemek için endoskopi (gastroskopi + kolonoskopi) yaptırmak gerekiyor.

Özetle böyle kanser odaklı spesifik bir tarama yok. Check up'larin da alayı bu bakıma bir yalandan ibaret :) (babamın kan degerleri hep iyiydi mesela crp vs en ufak belirti bile yok.

Yalniz benim hususî yorum almak için gittiğim çok ünlü bir onkolog söyle bir laf etmişti; güncel ya da geçmişte sigara kullanımı olmuşsa akciğer kanserini erken tespit için her sene düşük radyasyonlu tomografiye girmek gerek.

Yani öyle mucize bir check up vs yok ne yazık ki çünkü çok fazla abzurd kanser turu var ne yazık ki.
0
makbur
(31.07.25)
Her kanserin teşhisi farklı, kimi kansa PSA, kimi endoskopi, kolonoskopi, kimi klinik bulgu, kimi usg sonrası alınan biyopsi falan,
Bir de bu meretin yavaş ilerleyeni var, aceleci olanı var.
Evet yani, belirli periyodda kapsamlı check up işe yarar, ama kesin önleyiciliği yoktur sanırım.
0
Mirket
(31.07.25)
Kanser biraz kötü anlamda piyango gibi. Nereye ne zaman vuracağı belli olmaz.

Tam kan sayımı, crp, karsinoembriyonik antijen, hasta erkekse psa. Bu dört kan tahlilinin yapılması.

Tiroit ultrasonu, kadınlarda meme, erkeklerde prostat ultrasonu, tüm batın ultrason (mesane dolu), akciğer grafisi, endoskopi+kolonoskopi. Bunlar yapılırsa yeterli olmalı.
0
yadigar
(31.07.25)
her kanserin teshisi farkli +1

yas ve cinsiyete göre risikosu yüksek oldugu icin tetkiki yapilan kanser türleri var.
-kadinlarda hpvnin yol actigi kanser icin swap almak mesela erken teshis veya takip icin önemli.
-erkeklerde de ilerleyen yaslarda prostat kontrolü oluyor sanirim ama emin degilim
-mavi gözlü sarisin cok günes altinda kalanlar icin cilt kanseri
-50 yas üstü kolon kanseri

falan filan.

genetiginin kansere yatkinligini arastiran bir test var. calistigim bir sirket bunu yapiyordu. kisi basi 300k usd gibi bir seydi.

kanser cok ilginc bir olay. kanserin cesidine göre de her seyi degisiyor. birini bulsan birini kacirabilirsin.

vücudunu iyi takip etmen, kronik agriyan yerlerin pesine düsmek benim kendi kendime check upim.
0
sonsuz
(31.07.25)
@yadigar

Akciğer grafisi ne yazık ki çoğu zaman akciğer kanserini tespit etmede bir işe yaramiyor. (Zaten bu sebeple check up'lara doktorlar biraz faso fiso gözüyle bakarlar :))

İlk mesajımda belirttigim babamın ocak ayındaki grafisine 4 5 farklı doktor bakıp bir şey goremediler..

Onun için onlolog'un her sene düşük radyasyonlu tomografi önerisini yazdım.
0
makbur
(31.07.25)
Babama mesane kanseri teşhisi anca sisteskopi yapılınca konuldu. Normalde ultrasonda görülür demişlerdi.
0
jepa
(01.08.25)
@makbur
Haklısınız. Ancak tüm bu taramalara rağmen sinsi sinsi ilerleyebiliyor, malum. Akciğer kanseri biraz sıkıntılı. Özellikle de küçük hücrelisi. Ama mesela abimde mesane kanseri böbrek taşı düşürürken çekilen ultrasonda tesadüfen bulundu. 3cm olmuştu tümör. Hem erken evreydi hem agresif değildi. Alınıp 5 yıl takibi yapıldı, tekrarlamadı.

Bende bir ara cea yüksek çıkıyordu. Malum, kanser yükseltiyor. Ama başka sebeplerle de yükselebiliyor. O dönem doktor (bacanağım) akciğer filmi, endoskopi, kolonoskopi istedi mesela. Bunlar temiz çıktı. Bir müddet sonra cea düzeldi bende.

Ne olursa olsun tomografi radyasyonlu bir işlem. Yıllık yapılması ne kadar doğru ve efektif olur, bilemiyorum. Ama haklısınız. Yani en azından sigara geçmişi olanlar birkaç yılda bir kontrol amaçlı çekilebilir…

Bir de şu sıkıntı var. Radyolojide bi anomali görünce genelde takip öneriliyor. Yani “hah, tamam, bulduk” demiyorlar. Pet de çok sağlıksız bir işlem, malum. Ben kafa karıştırmamak adına kadere bırakıyorum artık… iyi yapmıyorum muhtemelen.

Edit: @jepa’nın cevabını okumadan yazmıştım. Yukarıda yazdığım gibi abimde ultrasonda farkedilmişti. Sonra takibi yapılırken hep sistoskopi oldu.

Aslında radyolojik incelemelerde cihazın gücü, kalitesi, uygulayan hekim veya teknisyenin uzmanlığı ve değerlendiren radylog/uzman hekimin tecrübe ve birikimi çok önemli…
0
yadigar
(01.08.25)
kanser markerı bazı biokimyalar var ca19-9 ca125 falan gibi çok detayını bilmiyorum bunlara baktırabilirsin en olmadı
0
eja
(01.08.25)
sanmiyorum oyle bi sey oldugunu. Bildigim kadariyla siradan bir insani komple taramadan gecirseniz 3-4 tane problem bulursunuz. iyi huylu tumor olur, kist olur, belirsiz seyler olur vs. ama o insanin hicbir problemi olmayabilir. insan vucudu o kadar karmasik ki bunun belli bir normali yok, kimse de mukemmel degil. o yuzden problem olmayan yerlerde problem aramak cok dogru degil.
0
icim urperiyor
(01.08.25)
(12)

Uyku sorununu nasıl çözerim?

runaway
uykuya dalmakta güçlük çekiyorum. melatonin alsam işe yarar mı*
uykuya dalmakta güçlük çekiyorum. melatonin alsam işe yarar mı*
0
runaway
(15.07.25)
yatmadan önce bir şeyler dinle onlara odaklan otomatik uyuyorsun. ya da ilaç yardımı.
0
koela
(15.07.25)
gün içinde fazlaca yorulursan güzel uyunuyor. spor hareket aktivite vs.
0
jelly bear
(15.07.25)
İşe yarar
0
kisa
(15.07.25)
Video dinleyerek uyu
0
messina123
(15.07.25)
hormon takviyesi doktor gözetiminde yapilmasi gereken uygulamadir,
fazla salinimı kanseri tetikler,

Sinir hücreleri uyaran veya mesaj alma hizini azaltan monoküller vardir,

Gün icinde fazla ekran süresi,aksam gec vakit yemek yeme, yani seni uyaran dış etkenler oldukca uykuya dalma süren geç saatlere öteleniyor,

Üstteki arkadasin dedigi gibi yorulmalisin ama egzersizini gündüz yap,kaslarinda yorgunluk belirtisi olsun.

Tv, telefon gibi cihazlar ile vedalas,
Uyudugun ortam zifiri karanlik olsun,
Oksijen ve oda sicakliğı da önemli tabi.
0
designer
(15.07.25)
Kedi otu ekstrakti kullanmıştım ben bir ara, etkili oluyordu.
0
encokbenisevinnolur
(15.07.25)
esas olarak altında yatan nedenleri çözmek lazım.
yine de kafasında onlarca sorun dolaşan biri olarak kendi uyguladığım yöntemi yazayım.
nefes alırken gözlerinizi açıp verirken kapatacaksınız. bir yerden sonra iyice ağırlık çöküyor. şimdiye kadar hep işime yaradı.
0
lazpalle
(15.07.25)
ne hormonu ne ilaci abicim. çok uzun suren ileri derecede hayatini etkileyen bir sey degilse onlara bulasma. spor, muzik veya kitap dene. dwnildigi gibi gun ici ekran sureni de azaltmaya calis. en kotu rutin saatinden bir tık erken uyan.
0
unabomber
(15.07.25)
saat kacta yatip kacta kalkiyosun? gunde kac saat uyuyosun ortalama? her gun ayni sekilde mi?
0
icim urperiyor
(15.07.25)
Bende işe yarayan yöntem,
Ilık duş almak, tam karanlık, kulaklıkla sesli kitap veya yağmur sesi dinlemek.

www.youtube.com

www.youtube.com
0
Mirket
(15.07.25)
bir kac gun boyunca surekli ayni saatte yatip kalkmayi deneyin.

Misal 6da kalkiyorsunuz diyelim, aksam 11de yatakta olun. uyuyamazsaniz da donun durun, ama yataktan cikmayin. Sabah da 6 olunca kalkin, bahane uydurmayin. 5te uyuyakalmis olsaniz bile 6da ayakta olun. Sonra gece 11e kadar uyumak yok, aksam 4ten sonra cay kahve yok. aksam 9-10 gibi fln papatya melisa kedi otu neyin icebilirsiniz. 11de yatak.

Ilk 1-2 gun bisey fark etmeyecek, 3-4. gun cok yorgun hissedecekseniz gun icinde ama gece yatinca bayilmaya baslayacaksiniz. 5. gun ve sonrasinda ise alismaya baslayacaksiniz.
0
taurina
(16.07.25)
spor da muzik de kitap da yalan. spor ise yarar ama eh yani spor yapmak gerekiyor.

melatonin kesin cozum. en kucuk boyu ikiye bolup oyle kullanin, gec yatinca sersem uyanabilirsiniz yoksa.


biraz basitlestirerek yazacagim diger yazarlar beni linclemesin.

kabilemiz guvende olsun diye insanligin 50%si gece kusu olacak sekilde evrimlesmisiz, simdi sabah 8de kalkip okula, ise gitmek zorunda birakiliyoruz. uyuyamayinca da muzik dinle kitap oku deniliyor.

ben uyumak icin kitap okumayi ne zaman denesem sabaha kadar kitap okuyor oluyorum. nefes egzersizi, muzik, white noise, abartili derecede spor hepsini denedim mesela olmuyor. melatonin it is.

sadece uyku konusunda da degil adaletsizlik. ben geceleri cok verimli calisirim mesela.
0
aguen
(16.07.25)
(16)

Pasaport polisine böyle desem anlar mı?

dedeminhirkasi
Bilmiyorum ne yapalım? Ogrenemedik dili. Keşke Cem Yılmaz in dalga geçtiği o adamlar gibi konuşabilseydim ama o yetenek maalesef yok bende. Çabaladım da haa. Olmuyor.Neyse bu seviyedeki birisi pasaport polisine bu cümlelerle ve kelimelerle meramini anlatabilir, anlaşılabilir mi ?hi, we turist, we ma
Bilmiyorum ne yapalım? Ogrenemedik dili. Keşke Cem Yılmaz in dalga geçtiği o adamlar gibi konuşabilseydim ama o yetenek maalesef yok bende. Çabaladım da haa. Olmuyor.
Neyse bu seviyedeki birisi pasaport polisine bu cümlelerle ve kelimelerle meramini anlatabilir, anlaşılabilir mi ?

hi, we turist, we married.
eight day travel. three day france paris, and flixbus belgium brugge two day and amsterdam three day. because come back country turkey flight ticket
0
dedeminhirkasi
(09.06.25)
sizin canınız sağ olsun. gerçekten. yolunuz da açık olsun şimdiden. büyük kısmı anlaşılıyor ama son cümleyi çözemedim açıkçası. derdinizi Türkçe bi söyleyin, ben size yine en basit İngilizce halini vereyim ezber için.
0
ckorkmaz
(09.06.25)
because come back country turkey flight ticket
bu kismi anlasilmiyor.
gerisi yeterli, herkes ingilizce bilmek zorunda degil, bilmemek ayip da degil.
0
cooperr
(09.06.25)
because come back country turkey flight ticket

bu bölümü "(bkz: işten çıkarken adama ingilizce am günü yağ)" gibi
0
runaway
(09.06.25)
Kahkaha attım ama ne yapayım hocam..
Because orada bence de gereksiz olmuş onu neden yazdım ben de sonradan fark ettim.
0
🌸dedeminhirkasi
(09.06.25)
İtalya'ya gidip geldin kimse sana bişey sormadı:) Bu sefer de yine pasaportuna damga vurup geçirecekler seni, için rahat olsun.
0
blue rebel motorcycle club
(09.06.25)
abi hiç hazırlanma gerek yok. ticket derse dönüş biletini göster. money derse cash ve kart göster. otel derse rezervasyon çıktısı. bitti gitti. ne tipler görüyorum hebele hübele diyip geçiyorlar.
0
scudman1
(09.06.25)
because come back country turkey flight ticket
burada ne demek istiyorsunuz? çünkü because'u çıkarınca da anlaşılmıyor :)

edit: haaa... @cooperr'ın dediğini diyin o zaman.
0
kobuzchu kiz
(09.06.25)
Geri Türkiye’ye gideceğim biletim var demek istiyorum
0
🌸dedeminhirkasi
(09.06.25)
i have a return ticket to turkey
0
cooperr
(09.06.25)
google translate'de dilleri indirebiliyorsun, böylece offline'da çalışabiliyor, istediğin şeyi yazıyorsun türkçe, şu dile çevir diyorsun, çeviriyor internet olmadan. pasaport kontrolünde de işe yarar, gezerkende kullanırsın meramını anlatırsın.
0
selam
(09.06.25)
Stres yapmak istemiyorsan eğer seyahat planını en basit haliyle telefona not al herhangi bir şey sorulduğunda da göster. Başka bir şey sorarsa eğer cevap verebildiğin kadarıyla ver gerisini o düşünsün. Evrakların tamsa eğer endişe edecek hiçbir şey yok. İngilizce bilmek seyahat koşulu değil, bilmek zorunda değilsin.
0
beyfendi
(09.06.25)
Özlediğimiz duyuru yardımlaşması. kırmadan dökmeden eğlenerek yardımcı olma hedesi.

Soruya cevabım yok. Güle güle git güle güle gel yolun açık olsun. yukarıdakilerin de dediği gibi sen kasma bırak onlar kassın.
0
respect
(09.06.25)
ben son cümleyi anladım. geri dönüş biletimiz var. demek istemişsin. bence pas polisi de anlar. çok kasmaya gerek yok. çok yeterli dil bilmediğinizi anlayacakları için kullandığınız kelimelerden aanlarlar.

son cümleyi daha kısa olarak we have return tickets desen de olur. güle güle gidin güle güle dönün :)
0
exlibris
(10.06.25)
Haha ne güzel anlatmışsın işte ne var? :)

Adamla oturup muhabbet etmeyeceksin nasılsa, selam ver, pasaportunu ve belgelerini ver (bilet çıktıları otel Rez. Otobüs bileti vs) geç. “Lan bu akıcı İngilizce konuşamıyor alın bunu geri götürün” demeyecek kimse.

İstersen wordde basit bir gezi programı yap
- 10 Haziran Paris zart hotel
- 11 Haziran 09.30 falan turizmle Madrid
- 11-13 Haziran Madrid gudik hotel
- 15 Haziran Pegasus İstanbul
Falan gibi bir şey. Endişe ediyorsan konuşmana gerek de kalmaz.

Mutluluklar dileriz, iyi yolculuklar. Her şey gönlünüzce olsun :)
0
lazor
(10.06.25)
kagida yazin guzelce onlarin dilinde, kagidi verin. ikinci bi kagida da potansiyel sorulari ve cevaplari yazin. gerekirse ordan yurursunuz. ayni zamanda telefonda cevrimdusi calisan bi ceviri uygulamasi da olsun. son olarak da siradayken dil konusunda yardimci olabilecek birini bulun turkce konusan, onlarin onunde gidin. sikinti olursa yardim isterseniz. en son care, baktiniz olmuyor, strese girdiniz, siraya donup turkce olarak ceviri yardimi isteyin sesli olara, birisi gelir yardimci olur. bunlarin hepsini gordum/yaptim. strese girmeye gerek yok.
0
icim urperiyor
(10.06.25)
sorun sadece konuşmak değil ki, aynı zamanda anlamak da problem. geçen hafta gittik, parise. sizin gibi trenle brüksele geçtik. ordan da Türkiye'ye döndük. bi kere fransadan girerken ufaktan bi niye brüksele geçiyorsunuz diye sorguladılar. tren biletini, brükseldeki konaklama yerini ve belçikadan dönüş uçak biletini çıktı almıştık, onları gösterdik. görevli bi sağa sola baktı vs stres oldum ben açıkçası. hani orada ufaktan bi sorguyu yönetmeniz gerekir.

bir de fransızca garip dil, fransızlar da garip. ağızlarının içinden konuşuyorlar. onların aksanından ne dedikleri de anlaşılmıyor. bakarsan onlar da ingilizce konuşuyor sen de ingilizce konuşuyorsun ama ben anlayamadım mesela çoğu zaman.

şehir içinde gezerken de benzer problemler oluyor. yani dil problemi yaşayacaksınız, buna hazır olun.
0
elorelia
(10.06.25)
(3)

ingiltere'de 35-40bin sterline ev bulabilir miyim?

naksidil
ebatları önemli değil. küçük eski her türlü. ayrıca oranın sahibinden'ni var mı? link verir misiniz? nasıl alınıyor neye dikkat etmek lazım. vs bilgisi olanlar paylaşabilir mi? tşk
ebatları önemli değil. küçük eski her türlü. ayrıca oranın sahibinden'ni var mı? link verir misiniz? nasıl alınıyor neye dikkat etmek lazım. vs bilgisi olanlar paylaşabilir mi? tşk
0
naksidil
(07.06.25)
www.zoopla.co.uk
www.rightmove.co.uk

henüz deneyimlemedim, ev alırken işin içine iki tarafın avukatı ve emlakçı vs. giriyor ama genelde mortgage ile aldıkları için böyle.

Bildiğim bi Türk cash ile almaya çalıştı alamadı vazgeçti. Öyle ucuz bir ev varsa bile 40 bin sterlini Türkiye'den aktaracaksan kaynağını ve nasıl biriktirdiğini tüm detayıyla isterler, evdeki altın vb. ise kabul etmezler.
0
nhk ni youkosu
(07.06.25)
Bildigimiz manada ev zor, sharehold, lease, auction falan denk gelir. Nhk siteleri yazmis zaten. Kaynagi kanitli ve temiz para olmak zorunda. Avukat masraflarina da para ayirmaniz lazim.
0
icim urperiyor
(08.06.25)
londraaktuel.com

Daha bugün Londra'da yaşayan İngiliz bi arkadaşımla konuştum. Londra özelinde konuşmak gerekirse ev almak falan imkansıza yakın artık. Ömür boyu götürecek düzgün yalıtımlı yeni yapım olan botlar 40k pound civarı seyrediyormuş bu arada, biz danaya girer gibi bota girmeyi düşünüyoruz dfdsfs.
0
vedatchilipeppers
(08.06.25)
(7)

Yaşlı çifte araba tavsiyesi.

Mcfly
Bütçe 700-800 civarı. Kullanım çok az 2 haftada 1 hastane durumlarında falan.Ne önerirsiniz ?
Bütçe 700-800 civarı. Kullanım çok az 2 haftada 1 hastane durumlarında falan.

Ne önerirsiniz ?
0
Mcfly
(24.05.25)
Doblo combi
0
grimavi
(24.05.25)
Yüksek olmalı. Yaşlıların en zorlandığı şey, binmek ve inmek.
0
Mirket
(24.05.25)
toyota corolla
0
ala09
(24.05.25)
2 haftada bir hastane için ben olsam taksi çağırırım. Yaşlı insanlar park yeri bulmakla, trafikteki hödüklerle, servisiyle, vergisiyle uğraşmasın diye ama siz bilirsiniz.

Dizel manuel fiorino alırım ben olsam. Ucuz, geniş, yüksek, az yakar, görüş açıları gayet iyi, aynalar dev gibi, motoru ölümsüz, ikinci eli güçlü , parçası bol, sürgülü yan kapıları var.
0
orient blue
(25.05.25)
Yilda 20-25 kere binmek icin araba almak cok mantikli degil gercekten.
0
icim urperiyor
(25.05.25)
çevredeki herhangi bir taksi durağı ile anlaşırsanız planlı olarak getirip götürürler.

700-800 bütçe ile baş ağrıtmayacak güncel bir araç alınmıyor malesef. 6-7 yaşında ve 150k üzeri arabalar bulabilirsiniz.

sürüş tecrübesini de bilmiyoruz. masrafı az ve biraz da geniş olsun derseniz 1.4 düz vites egea olabilir.
0
orpheus
(25.05.25)
Taksi+1
Yaşlı ve hasta/olmaya meyilli olduklarına göre günden güne refleksleri zayıflayacaktır. Trafik keşmekeşi, park yeri sorunu iyice dert olur. Hergün aktif kullanmıyor olmaları da işi iyice zorlaştırır.
0
strawberry first
(25.05.25)
(9)

2005 model araç ile 2020 model aracın sürüşü aynı mıdır?

ya ben lan neyse
ikisi de b sınıfı olsun, ikisi de aynı marka olsun hatta aynı model olsun. biri 350 bin, diğeri 700 bin olsun. hatta km, beygir ve tork da aynı olsun.kaporta olarak eski olan biraz yıpranmış olabilir.aradaki 2 kat farka değen şey nedir?mesela yeni modelde diğerinden farklı olarak hız sabitleme, fazl
ikisi de b sınıfı olsun, ikisi de aynı marka olsun hatta aynı model olsun. biri 350 bin, diğeri 700 bin olsun. hatta km, beygir ve tork da aynı olsun.

kaporta olarak eski olan biraz yıpranmış olabilir.

aradaki 2 kat farka değen şey nedir?

mesela yeni modelde diğerinden farklı olarak hız sabitleme, fazladan hava yastığı, ısıtmalı koltuk, hafızalı aynalar vs. olsun.

asıl merak ettiğim şu: sürüş anlamında ikisi arasında bir fark var mı? ben klima dışında bir şey aramayan bir sürücüyüm diyelim. konfor aramıyorum. yeni olan araca neden 2 kat vereyim?

bu saydığım donanımlar dışında yeni olanda çok büyük teknolojik atılımlar mı oldu?

bazen bakıyorum otomobilden çok iyi anlayan adamlar 30 senelik araba kullanıyor. mesela otolimit diye bir kanal var. adamın 92 model nissan'ı var.

benim derdim a noktasından b noktasına gitmek. millet ne der çok endişelenmiyorum. neden 2020 model bir araba alayım? 2005 model araba alsam aynı işi görür mü?
0
ya ben lan neyse
(19.05.25)
koltugu,dösemesi,konforu farklidir,
5 yillik araç ile 20 yillik aracin metal ömru ayni olmaz tabi,
fabrika sifir araca, 10 yil ömür biçiyor.
0
designer
(19.05.25)
aynı işi görmeyebilir. eğer 10 yaş falan üzeriyse zaten sorundan, arızadan dolayı uğraştırmaya başlar.
güvenlik donanımı olarak zaten aynı olmayacaktır, 10 yıl önce nadir bulunabilecek hatta bulunamayacak bazı donanımlar, bugün birçok araçta standart donanım olarak satılıyor.
konfor olarak çok büyük fark olmayabilir, ama performans ve yakıt ekonomisi anlamında 10 yaş veya daha büyük araçlarda verim daha az olacaktır yeni bir araca göre.
tek sıkıntı, artık neredeyse tüm otomobiller resmen "çok da fazla dayanmasın" diye yapılıyor gibi. kullanılan malzemeler çok kısa ömürlü, veya bile isteye çok da uzun olmayacak bir süre sonra bozulacak parçalar kullanılıyor. garantisi bittikten sonra birçok yeni arabanın da, aynı fiyata alınabilecek bazı eski arabalardan fazla sorun çıkarmayacağını söylemek güç. 2000-2010 arası çoğu japon modelinin, 2025 model avrupalı markanın çoğu aracına göre daha sorunsuz olacağına inanıyorum ama konfor, güvenlik, yakıt ekonomisi, performans olarak eski epey geride kalacaktır elbet.
ha yeni bir arabayı, uzun bir garanti kapsamında alırsanız belki değer, garantisi bitene kadar kullanır satarsınız, o size kalmış.
0
gkhncnzdgn
(19.05.25)
Benim arabam 2004 model. Acemiyim diye eski araç aldım. A noktasından B noktasına gidiyor mu, gidiyor. Tabii arıza çıkarmadığı zamanlarda. :)
Durduğu yerde masraf çıkarıyor. Geçen ay otomatik cam düğmeleri bozuldu. Zor bela muadil bir ürün buldum. Yoksa gitmişti 7.000 TL. Aldığımdan beri lastikleri, aküyü, amortisörleri ve adını bilmediğim birkaç zımbırtıyı değiştirdim.
Bir de benim araca özel sıkıntılar var. Direksiyonu döndüreceğim diye kol kası yaptım. Fren mesafesi nispeten uzun.
İlk aklıma gelenler bunlar.
Başka markanın başka modeli daha az sıkıntılıdır belki, ama eski araç demek her an çıkabilecek masraf demek. Bakımdan geçirmek falan kar etmiyor.
0
auroraaurora
(19.05.25)
hidrolik direksiyon, 2 hava yastığı ve klima. Bu asgari şartları toyota veriyor. Ben 2005 model toyota dan yanayım. Yeni araclarda bolca hassas özellik var, haliyle 0 km almazsan hep problem. Efsane kasa toyota bozulmaz.
Dizel ve tüplü OLMASIN yeter.
Al geç hocam.
0
luluki
(19.05.25)
2010 kasa mercedes c kasa bile, şu andaki çoğu araçtan daha konforlu ve daha rahattır. araca göre değişir.

1. metal yorgunluğu ve trim muabbeti var.
2.hava yastığı hariç diğer özellikler d sınıfı olmadığı sürece hayatında bir fark yaratmaz.
3.yeni araçlarda kolaylık performans, motorlar artık daha verimli ve seri. direksiyon kontrolü daha kolay.
4.teknolojik olarak motor verimliliğinde oldu. koltuk ısıtma, hız sabitleme vb. özellikler 95 model e kasa mercedeste vardı.
5. bana bir araba seç deseler w210 211 212 seri mercedesleri seçerim. zevk işi bu.
6.2020 model araç alma sebebim sanayiciyle uğraşmamak. eğer sanayiye düşersen illallah edersin.
0
mikahakkinen
(19.05.25)
Arada epey fark olacaktır ama fiyatta belirleyici unsur donanımlarının yanında, girilen riskle de ilgili, 2005 model arabada problem çıkarma riski daha yüksek. Tabii birde oluşan risklerin maliyetleri de önemli. Türkiye'de bakım/onarım görece ucuz olduğundan eski arabaların fiyatları çok da dibe vurmuyor. Ancak bu ucuzluk da eski seviyesinin çok altında. Özetlemek gerekirse 2005 model örnek aracımızın fiyatı biraz şişik, aslında daha büyük fark olmalı.
0
mbond
(20.05.25)
Örnek: 2005 modelde otomatik mpi motorda 3 vites olur 2020 modelde 6 vites olur. Bu da sürüş konforunu etkiler aynı motor olmasına rağmen.
0
sanal hayvan
(20.05.25)
degildir.

aracin kabininden gorulmeyen degisiklikler de vardir. mesela 20 yil oncenin suspansiyon sistemi farkliyken 5 yil once bagimsiz suspansiyon daha yayginlasmistir (basit bir ornek olarak). 20 yil once mesela kampana fren yayginken artik disk fren daha yaygindir. bunun gibi yuzlerce farkli parca ve ekipman var arabanin kaportasinin altinda. yalitimi, guvenligi, verimliligi bi tik fazladir.

ama a noktasindan b noktasina ikisi de gider tabi.
0
icim urperiyor
(20.05.25)
diyelim ki arabanın sanayiye abone olmadan kullanılabileceği süre 30 sene.

2005 model olanın 10 senesi kalmış, 2025 olanın daha 30 senesi var. temel fark bu.
0
babilfish
(22.05.25)
(10)

Mutfak ve Banyo Yenileme

scudman1
Evin mutfak ve banyosunu yenilemek için ustalarla görüşüyorum. Nelere dikkat etmeliyim? Daha önce bu işleri yaptırıp deneyim kazananlar ne der merak ediyorum. Mutfak konusunda farklı farklı malzemeler için farklı fiyatlar var. Mutfak biraz büyük ve 125K fiyat çıkardılar. Banyo için ise usta bişeyle
Evin mutfak ve banyosunu yenilemek için ustalarla görüşüyorum. Nelere dikkat etmeliyim? Daha önce bu işleri yaptırıp deneyim kazananlar ne der merak ediyorum.

Mutfak konusunda farklı farklı malzemeler için farklı fiyatlar var. Mutfak biraz büyük ve 125K fiyat çıkardılar.
Banyo için ise usta bişeyler yazıp göndermiş ama ne olduğu anlaşılmıyor. Banyo için 80K fiyat verdiler.

Birde 4+1, 180m2 ev boya işleri için sadece işçilik 20k fiyat verdiler. Malzeme 10k civarı tutacak . Boya işi harici evde salon, mutfak ve koridorda alçıdan sütun benzeri kapı girişleri var onları kırıp düzeltecek.

Boya, banyo ve mutfak yenilemesi için ortalama malzemelerle ve hesapta olmayanlarla 250k civarı gidecek gibi.

Bikaç yerden daha fiyat alayım mı?
0
scudman1
(08.05.25)
evet 3-5 yerden fiyat al kesinlikle.
0
jelly bear
(08.05.25)
Her zaman en az iki fiyat almak lazım. Biz bu işleri anlasak zaten kendimiz yapardık. Sadece işçilik parası ödeyip malzemeyi siz alırsanız da büyük kâr edersiniz.
0
dizicolleague
(08.05.25)
tek diyeceğim mutfakçının parasını sakın bitmeden verme. Sana muhtemelen 40 gün civarı süre vermiştir sen onu x1.5 2 gibi düşün. Bütün detaylarıda konuş muhakkak. Mutfak dolapları higloss olmasın en az akrilik olsun.
0
administ
(08.05.25)
bu islerde en az 2 fiyat almak kesinlikle gerekli. ama ondan once sizin beklentinizin asagi yukari belli olmasi lazim. ilk fiyat veren ustanin soylediklerinden yola cikarak beklentilerinizi belirleyin, kagida dokun, fiyat alirken oradan hareketle degerlendirirsiniz. mutfak tezgahi fayans mi olacak, granit mi, laminent mi, dolaplarin sekli tasarimi, gider ve tesisat islerinden degisiklik olacak mi, banyoda degisiklik var mi, fayanslari seramik mi porselen mi, sutunlar nasil bitirilecek, kapi girisleri nasil degisecek, hangi malzeme kullanilacak nasil boyanacak astar dahil mi, kac kat boyanacak vs. vs.

bunlara dikkat etmezseniz ustalar kendisi icin en kolay sekilde yapip en cok kar getiren malzemeyi kullanip teslim ederler hakli olarak.
0
icim urperiyor
(08.05.25)
en bilineni. iş bitmeden paranın tamamını verme. vereceğin maksimum %50'si olsun.
daha önce yaptıkları işleri göstersinler.
atıyorum bir usta hem boya hem parke hem fayans yapacağım diyorsa direkt postala.
banyodaki gidere eğim konusu çok hayati bir mevzu. kesinlikle sıkı takip et.
birkaç kişiden fiyat almakta fayda var. aklıma gelenler bunlar şimdilik.
0
lazpalle
(08.05.25)
Hocam tanıdık yoksa yaptırma. Eş dost akraba konu komşu yaptırdıysa gidip onlarınkine bak. Beğenirsen o ustayı bulup fiyata bakmadan yaptır.

Acele etme kesinlikle. Bu süreçler uzun ve zor. Parayı verip de kurtulayım bi an önce bitsin diye de düşünme. Bulabildiğin her yerden (armut, esnaf, internet, instagram) fiyat al. Çağır ölçtür fiyat versin, her şeyi sor önce. Komple yaptırma için, sadece banyo ve sadece mutfak fiyat versinler. Hatta banyo için kırma ve fayans döşeme için ayrı ayrı sor. Malzemeyi ben alırsam ne olur de. Her ihtimali sor yani.

Sakın ofis gibi ya da aracı gibi birisiyle çalışma. Sen bana parayı ver ben ustaları ayarlarım diyenler var. Sakın. Senin evin ve ustayla yine sen muhatap olacaksın.

Ev boşsa ve vakit varsa sıralı git. Önce çağır birisini, kırsın banyoyu. Sözünde duruyor mu temiz çalışıyor mu iyi adam mı bakarsın. Sonra usta ben fayansı aldım kaça yaparsın vs. diyebilirsin.

Özellikle Boyacı için, boya firmalarının usta programları vardı. Onu deneyebilirsin. Tam hatırlamıyorum. Ama ben memnun kalmıştım. Hem boya kalitesi konusunda bir soru işareti olmadı hem de puana ve yoruma önem veriyorlar.
0
nickini vermek istemeyen uye
(08.05.25)
"Mutfak biraz büyük ve 125K fiyat çıkardılar."

Bu çok afaki bir rakam, çünü mutfak dolabı haricinde tezgah porselen mi olacak porselen ise hangi tezgah.

Bu şekilde fiyat alırsanız çok kafanız karışır.

Her şei tam marka ve tür olarak belirleyin. Mutfak dolaplarında raylar bile standardın bir tık iyi olsun diyince ekstra 800 tl ray başına istiyorlar. O instagramda çekmeli kiler gibi sistem sadece mutfak dolabı içinde çekme sistemi 15.000 tl olabiliyor.

porselen mi coryon mu hangi tezhah türünü yaptıracaksınız. Eviye denilen aslında lavabo da neyse onun 2.000 tl olan da var 15.000 tl de.

Lake kapak, akrilik, high gloss, membran hepsi farklı farklı fiyat.

Sen fiyat aldıkça bunlar belirecek.

125 bine mutfak yapanı bulduysan çok demiş insanlar da neye göre çok demişler bilemiyorum. Bir kaç yerden teklif al ona göre zaten fiyatları oturtacaksınız zihninizde.
0
liberal
(08.05.25)
Her ikisinde de en kritik kalemler lavabo ve bataryalar. Bir bataryanın fiyatı 1000 de olabilir 5000 de! Bunları kendin seçip al mümkünse.
Tanıdık veya tavsiye üstüne biriyle anlaş.
Tanıdık yoksa detay bilmen lazım. İstediklerini Armut.com'a detaylıca yaz ve teklif topla. Oradan biriyle anlaşmasan bile teklif verenlerden gelen sorulara göre hangi konulara dikkat etmen gerektiğini anlarsın.
Armut'tan anlaşacaksan da yorumlara bakarak karar verebilirsin.
Özet: Referansını bilmediğin biriyle çalışma.
Para kaybetmek neyse de o kadar inşaat zahmetine girip kötü bi iş çıkarsa canın daha çok sıkılır.
0
merhum
(08.05.25)
verilen fiyatın içinde neler olduğunu kalem kalem yazmasını isteyin;
mutfak özelinde yazıyorum, en alengirli olan o

mevcut mobilyayı mutfak dolaplarını kendi söküp götürüyor mu yoksa siz hazır hale mi getireceksiniz?
tezgah üstü elektrik priz vs ufak elektrik işini onlar mı yapacak siz mi yaptıracaksınız?
su tesisatında ve giderde değişiklik yapılacak mı? yapılacaksa onlar mı yapacak siz mi yapacaksınız?
tezgah fiyatın içinde mi? dahil ise laminant-quartz-akrilik-porselen ne takacak. (quartz yani çimstone/belenco'dan şaşmayın bence)
tezgah arası kaplaması fiyata dahil mi? değilse seramik uygulamasını yapıyor mu? (bence daha pahalıya gelse de tezgah ile aynı malzeme kaplatın temiz olsun)
eviye; bence siz alın onlar taksin, fiyata dahil yaparsanız dandik bir şey takacaklar aynısı batarya ve dolap kulpları için geçerli.

kapaklar akrilik mi lake mi olacak, modeli ne olacak? düz kapakta high glos ve türevi seçenekler var ama bunlara girmek için malzeme bilmeniz lazım. egger veya agt'nin çok güzel plakaları var bence bulaşmayın işiniz zorlaşmasın.

kaç çekmece? tandem mi teleskopik mi? tam açılım mı yarım açılım mı?
dolap kapakları normal menteşe mi, frenli mi? yoksa kalkar kapak sistemi mi?
mekanizma mdf'den fazla para tutuyor eğer kaliteli takılacaksa.
sametten aşağı inmeyin, mümkünse hafele imkan varsa blum kullanılsın. menteşe, raylar varsa kalkar kapak sistemleri için.
menteşeler muhakkak frenli olsun.

dolap kasalarının arkalıkları kaç mm olacak, raf ayarlı kasa mı yapcak yosa sabit raf mı yapacak? ben açıkçası dolap kasalarının üstünün de kapalı olmasından yanayım. üste tezgah geldiği için açık bırakıyorlar bu sefer taşın tozu dolaplara dökülüyor.

mutfak kaç m2 bilmiyorum ama büyükçe bir mutfak için 125K çok fazla gelmedi eğer düzgün malzeme kullanacaksa. ama bu detayları bilmeniz lazım.
0
nwnd
(09.05.25)
referanslı, tanıdık bi usta bulmak en mantıklısı.

onun dışında fiyat olarak bakarsak boya için bence uygun. 2023 ekimde 110 m2 evi malzeme dahil 16 bine boyattık. iki gün sürdü. geçen aylarda benzer büyüklükte ev için aşağı yukarı aynı fiyat alınmıştı.

m2 olarak bilmiyorum ama küçük bi mutfak 15 m2 filandır belki, 170 bin demişler. her şey dahil.

işlemlerin tam olarak ne olduğu ve hangi malzemelerin kullanılacağı önemli. m2si 1000 liraya da tezgah var 5000 liraya da. çimstone bilmem ne. yani ahşap malzeme cinsi, evye batarya, tezgah markası... bunları net bi şekilde söylesinler.

verilen fiyatlar bana ortalama işler için fazla gelmedi. ama yine de netleştirmek lazım.
0
elorelia
(09.05.25)
(4)

Güneş enerjisi santrali yatırımı

goodboy3456
Merhabalar, şehrin elektrik santraline yakın 28 dönüm Güney cepheli ve eğimli arazimiz var. Arazi pek fazla tarım arazisi vasfı taşımıyor. Sizce buraya Ges yapılabilir mi ? Hibeler, destekler, krediler, gelirler, giderler ve prosedür nasıl olur ? Konuyla ilgili uzman kişilerin görüşlerine ihtiyacım
Merhabalar, şehrin elektrik santraline yakın 28 dönüm Güney cepheli ve eğimli arazimiz var. Arazi pek fazla tarım arazisi vasfı taşımıyor. Sizce buraya Ges yapılabilir mi ? Hibeler, destekler, krediler, gelirler, giderler ve prosedür nasıl olur ? Konuyla ilgili uzman kişilerin görüşlerine ihtiyacım var. Yardımcı olursanız detayları özelden de konuşabiliriz. Teşekkürler.
0
goodboy3456
(08.04.25)
yapilabilir de sizin bireysel olarak yapabileceginiz bir sey degil. 28 donum de yeterince buyuk buyuk degil. bu tip projelerde maliyetin bi kismi santral baglantisina falan gittigi icin belli bir boyutta olmasi daha mantikli oluyor. konuyla uzman kisiler icin bu tip projeleri gelistiren yapan teslim eden sirketlere ulasip sorabilirsiniz. komsu arazilerle de anlasirsaniz belki bi potansiyel cikar. siz arsa sahibi olarak arsayi 30-40 yilligina kiralamis olursunuz, kira geliri elde edersiniz. eger onlarca milyon liraniz yoksa projeyle baska bi isiniz olmaz (sahip olma, insa etme, elektrik uretme/satma vs.).
0
icim urperiyor
(08.04.25)
Güneş enerji sisteminde problem üretim değil, üretilenin depolanmasındadır.

Devlet bir ara üretim için teşvik vermiş, üretilenler depolanamayınca teşviği durdurmuş, şimdi kendi ihtiyacını üretenlerin fazla üretimini alıyor ve sadece onlara teşvik veriyor.

Bir ara araştırmıştım. Aklımda yukardaki gibi kalmış. Yanlış olabilir.
0
Mirket
(08.04.25)
kafanıza göre yapamazsınız. enerji bakanlığı YEKA dediğimiz ihaleler ile ges santrallerine kapasite tahsis ediyor. ihaleyi kazanan ges kurabiliyor.

eğer lisanssız yani ihaleye girmeden yapacağım derseniz, o zaman kendi tüketiminiziz olması lazım. yani bir çiftlik, sanayi tesis vb. olacak, oradaki tüketimi sebep göstererek,i tüketim miktarınızın 2 katına kadar ges kuracaksınız.
0
xephyr
(08.04.25)
@xephyr +1
lisansız arazi ges kurmak içinde bağlantı yapacağınız trafo merkezinde kapasite olması gereklidir. Teiaş 2024 yılında kapasiteleri düşürdü ve güncel kapasite artışı da yapılmadı.Aşağıdaki linkte Teiaş kapasite listesi mevcut, göz atabilirsin.
www.teias.gov.tr

Ges işine 2015 yılına kadar girmek mantıklıydı şuan değil, lisansız ges'lerde mevzuat değişiklikleriyle öz tüketim ve mahsuplaşmaya yönlendiriyorlar.
Lisanslı tesislerdeyse yekdem tarafında yapılan güncellemeler ges sahiblerinin aleyhine oluyor bir süredir.
0
sealth
(08.04.25)
(6)

ingiltere vize başvurusu hakkında yardım

dostsuz dostoyevski
Ailecek londra'ya gideceğiz ama ben danışmana para vermeden kendim başvuru yapmak istiyorum. Pasaportu çıkarttım. Maaş bordrosu, hesap dökümü gibi evraklarım hazır. Başvurmadan önce iadeli uçak ve otel rezervasyonu da yaptırabilirim.Başvuru esnasında ek olarak dikkat etmem gereken neler var ? Bir de
Ailecek londra'ya gideceğiz ama ben danışmana para vermeden kendim başvuru yapmak istiyorum. Pasaportu çıkarttım. Maaş bordrosu, hesap dökümü gibi evraklarım hazır. Başvurmadan önce iadeli uçak ve otel rezervasyonu da yaptırabilirim.

Başvuru esnasında ek olarak dikkat etmem gereken neler var ?
Bir de başvuruyu tamamladıktan sonra süreç nasıl işliyor ?
0
dostsuz dostoyevski
(24.03.25)
Niyet mektubunda mutlaka seni Türkiye’ye bağlayan şeyleri, geri döneceğini, yasadışı bir şey yapmayacağını yaz.
0
Lim5
(24.03.25)
Uçağa gerek yok

Kaynağı açıklanamayan ani para girişi yapma

Sgk hizmet dökümü bağkur vs koy
0
fistikthecat
(24.03.25)
biz de bir kez aldık, ikincisi iki haftaya belli olacak.
açıklamasız para girişi sıkıntı +1 maaş dışı bir geliriniz varsa devamlılığı olmalı. hiçbir ay gelmeyen para başvurudan 1 hafta önce gelmiş olmamalı.
çok detaylı bir form dolduruyorsunuz, kesinlikle yanlış bilgi vermeyin. birikiminiz neyse, kazancınız neyse o olsun.
üzerinize araç, arsa, ev varsa onları da hazırlayın, dosyaya ekleyin.
uçak bileti ve otel rezervasyonuna ihtiyaç yok.
0
brakgn
(24.03.25)
Ailecek sikinti acikcasi, direkt “bunlar komple gelip kalacaklar” izlenimi oluşturacak. Turkiye ile olan her baginizi yazin. Is guc, gayrimenkul, diger akrabalar, bakmakla yükümlü olduğunuz kisiler, yapmakla yükümlü olduğunuz seyler akliniza ne gelirse. Basvurunun kendisi zor degil, danismana ihtiyaciniz yok ama durumunuzu makul gostermek zor.
0
icim urperiyor
(24.03.25)
Bankada olagandan fazla para da gösterme. Senin bu maaşla bu kadar paran olamaz diye belirtip red verebiliyorlar.
0
liberal
(25.03.25)
uk zaten aracı kurum kabul etmiyor.
danışmana gerek yok, dürüst ve dikkatli olun formu doldururken yeter.
0
nuisance2
(25.03.25)
(12)

Sigara kokusu giderme

strawberry first
Üstüme yöntem/ürün atın lütfennn...Evimde kocaman bir kapalı balkon var ve gelen misafirleri orada ağırlıyorum. Her ne kadar cam aralasam da sigara içildiği zaman koku evi dağılıyor. Kapısını kapatsam da girenle çıkanla dağılıyor eve koku. Üstelik o balkon da kokuyor. Daha 4 kere sigara içildi. Önce
Üstüme yöntem/ürün atın lütfennn...

Evimde kocaman bir kapalı balkon var ve gelen misafirleri orada ağırlıyorum. Her ne kadar cam aralasam da sigara içildiği zaman koku evi dağılıyor. Kapısını kapatsam da girenle çıkanla dağılıyor eve koku. Üstelik o balkon da kokuyor. Daha 4 kere sigara içildi.

Önce camları açıp havalandırıyorum.
Sigara içilirken de havalandırdıktan sonra da difüzörde doğal yağ çalıştırıyorum (gerekirse sabaha kadar)

Sonra bir de oda spreyi sıkıyorum (airwick)
Yine de sinmiş koku balkona hemen.

Lütfen bana bir yöntem söyleyin, bir sprey. Sıkayım gitsin şu koku.
0
strawberry first
(10.02.25)
Kokuyu gidericen diye kanserojen şeylerle ciğerlerini harap etme. Yaz gelince daha beter olmayasın.

İnsanlara söyleyemez misin sigaraları lütfen apartman önünde içip gelin evde içilmiyor diye, kokusundan çok fazla rahatsız oluyorum desen olmuyor mu?

Eee yanımızda oturuyosun bişey olmuyor nasıl oluyor derlerse de siz gidince kokuyu nasıl yok edeceğimi şaşırıyorum ve yok edemiyorum desen. Gerçekten istemiyorum lütfen kapı önünde için desen olmaz mı?
0
muhayyer divan
(10.02.25)
Gençlere derim de... Yaşlılara olmuyor işte :/
0
🌸strawberry first
(10.02.25)
Sağlam bir gaz lambası alacaksınız, Özlevent marka olsun, kendi mağazası Trendyol'da mevcut diye hatırlıyorum. İçine halis gazyağı (kokusuz kandil yağı değil) koyup yakacaksınız. Birinci avantajı sigara dahil tüm kötü kokuyu yok edecek. İkincisi yazın siz balkonda otururken camı açık tutabileceksiniz, çünkü tüm sinekleri uzak tutacak. Üçüncüsü adı üstünde, gaz lambası, balkonunuza otantik bir hava katacak.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(10.02.25)
@zaman ilaç... İşe yarasa da yaramasa da fikir harika. Oğlum uzun zamandır gaz lambası almak istiyordu, unutmuşum söz verdiğimi. Hem ona da sözümü tutmuş olurum. Halis gazyağı nereden alınır?
0
🌸strawberry first
(10.02.25)
Electrolux hava temizleyici kullaniyorum ofiste.
0
die fetten jahre sind vorbei
(10.02.25)
@strawberry first, en yakın benzin istasyonuna gidin. Orada yoksa sorun, en yakın madeni yağcıya yönlendirirler.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(10.02.25)
Hem sigara tütsün hem kokusu gitsin olmuyor oyle :/ sigaranin kokusunun sinmedigi bi sey pek gormedim ben, cam dahi kokuyor resmen sigara icilen yerde. Gaz yagi falan care olacagini sanmiyorum, zaten bilimsel bi aciklamasi da yok. Sigara kokusu yanici bir sey degil. En fazla sigarali gaz yagi kokusu siner. Tek cozum; ozon makineleri var, onlar sigara kokusunu temizler ama surekli kullanabileceginiz bi sey degil, zaten kullanirken de sagliga zararli. Sigara icilmeyecegi bi donemden once profesyonel makineyle temizlettirip tekrar sigara icilene kadar kokudan kurtulmus olabilirsiniz.

Veya, icirmeyin. Simdi 4 kere icilmisken soylemenin tam sirasi. Cam acik falan ama cok sinmis kokusu, dokunuyor bana, diger misafirlerim rahatsiz oldu gibi bi bahaneyle bu kurali simdi koymazsaniz, daha cok ugrasirsiniz.
0
icim urperiyor
(10.02.25)
Airwick değil de febresse ayrıca sigara içilirken güzel bir hava temizleyici hepa filtreli
0
kisa
(10.02.25)
Hava temizleme cihazı alın, filtrelerini zamanında değiştirin, temizleyin, sorun kalmaz. Arkadaşım sürekli sigara içilen evi için aldı, dumanı algılar algılamaz çalışmaya başladığını ve koku falan bırakmadığını söylüyor, çok memnun.
0
lamborcini
(10.02.25)
Doğrusu:
1. Geniş yüzeyli düz alanları silin. Dolap kapakları, cam yüzeyler (pencere mesela).
2. Perdeleri haftada yıkayın.
3. Febreze.
0
alfired
(10.02.25)
kısır olmayan erkek kedi çişi kokusuna karşı suyla seyreltilmiş üzüm sirkesi kullandım ve işe yaradı.

sigara için de deneyebilirsiniz ancak bir daha içilmemesi gerek.
duvarlar da dahil her şeyi üzüm sirkesi ile silmeniz ve sprey olarak da bulundurmanız gerekecektir.
0
janderzel zartanyan
(11.02.25)
hava akımı balkondan eve doğrudur yapacak bir şey yok
0
mantık
(11.02.25)
(5)

Elektrik kesilince devreye girecek dev powerbank

denizmaniaherif
Merhaba otomatik kedi maması makinem elektrik kesilse dahi çalışmasını istiyorum. Elektrik kesilince saat kavramı gidiyor cihazın ve oğlan aç kalıyor. peki sürekli elektriğe takılı olan ama sadece çalışırken muhtemelen elektrik çeken cihaz için nasıl bir çözüm bulabilirim.
Merhaba otomatik kedi maması makinem elektrik kesilse dahi çalışmasını istiyorum. Elektrik kesilince saat kavramı gidiyor cihazın ve oğlan aç kalıyor. peki sürekli elektriğe takılı olan ama sadece çalışırken muhtemelen elektrik çeken cihaz için nasıl bir çözüm bulabilirim.
0
denizmaniaherif
(08.01.25)
Jackery, Anker veya benzeri bir çözüme bakın. Size en küçük modelleri olur. Artı olarak elektrik kesintisinde başka işler için de işinize yarar. Sanırım ismi Power Station olarak aratabilirsiniz.

Önemli: Şarj ederken de kullanılabilir olmasına dikkat edin. Dandik olanlarda bu özellik genelde yoktur.

www.eksiduyuru.com
0
alfired
(08.01.25)
tuncmatik modeli vardi bi kac tane, prize takilan ups. surekli prize takili duruyor, siz de cihazi ups'e takiyorsunuz, elektrikler kesilince ups cihazi beslemeye devam ediyor.
0
icim urperiyor
(08.01.25)
220 volt ise bağlantı UPS
12 volt adaptör ile çalışıyorsa tunçmatik'in aslında modemler için ürettiği kendinden pilli adaptörleri var 12 saat (sanırım) daha güç verebiliyordu.
5volt ise araya herhangi bir PowerBank atabilirsiniz.
0
hedep
(08.01.25)
elektrik kesildiğinde saat resetleniyorsa, demek ki sadece çalışırken elektrik çekmiyor, çalışmazken de azıcık elektrik çekiyor (saati hafızada tutmak için)

mümkünse makinenin üreticisine bir mail falan atın. ürün bekleme durumundayken ve çalışırken ne kadar elektrik çektiğini sorun. doğrudan 220'ye bağlıyorsanız, makinenin içinde bu 220'nin 12'ye düşürülüp düşürülmediğini sorun. bunların cevaplarına göre fiyatları çok farklı farklı alternatifler olabilir. (powerstation ya da UPS ya da düz powerbank)
0
co2s2
(08.01.25)
teşekkür ettim herkese.. şimdi sorduklarınızı yanıtlamaya çalışıp çözüme geçeyim :)
0
🌸denizmaniaherif
(09.01.25)
(5)

icloud şifresi bilinmeyen ipad sıfırlama hk.

deepest
Merhaba, şirket çalışanı bir arkadaş işten ayrıldı, ipad'in passcode bilgisini biliyoruz, fakat sıfırlamak istediğimizde icloud şifresini soruyor. icloud şifresine ulaşamıyoruz. bu durumda bu cihazı sıfırlayabilir miyiz?teşekkürler.
Merhaba, şirket çalışanı bir arkadaş işten ayrıldı, ipad'in passcode bilgisini biliyoruz, fakat sıfırlamak istediğimizde icloud şifresini soruyor. icloud şifresine ulaşamıyoruz. bu durumda bu cihazı sıfırlayabilir miyiz?

teşekkürler.
0
deepest
(17.12.24)
faturasi sirket uzerinedir, faturasini bulup apple'a ulasmaniz gerekiyor. onlar yardimci olabilir.
0
icim urperiyor
(17.12.24)
itunes üzerinden sıfırlayabiliyo olman lazım orayı dene
0
jelly bear
(17.12.24)
Find my açıksa aktivasyon kilidini iCloud şifresi olmadan açamaz, cihazı sıfırlayamazsınız. Ancak söylendiği gibi fatura ile Apple yapabilir. Aksi halde çalınan cihazlar kolayca sıfırlanırdı.
0
orient blue
(17.12.24)
icloud hesabından ilgili cihazı kaldırmasını isteyin, sonra tekrar resetlemeyi deneyin.
0
malheiros
(17.12.24)
Hayır ancak Apple ile iletişime geçer size ait olduğunu ispat ederseniz belki yardımcı olurlar ki sanmam.
0
cemallamec
(17.12.24)
(3)

Halı Taşıma

antonin artaud
200 cm genişlikte bir halı taşımam lazım. Normal taksilerin arkasına sığar mı yoksa uber'den geniş taksi falan mı çağırmak mantıklı olur?
200 cm genişlikte bir halı taşımam lazım. Normal taksilerin arkasına sığar mı yoksa uber'den geniş taksi falan mı çağırmak mantıklı olur?
0
antonin artaud
(15.12.24)
rulo yapmak yerine katmalayi denediniz mi?
0
parcxerox
(15.12.24)
katlamayin, iz yapar (halısına gore degisir).

eğer tek kisi gidecekse, Uber şoförü de anlayisli biriyse, on yolcu koltuğunu en ileriye götürüp yatırarak bagajdan itibaren 2 metre vardır ortalama her araç. rulo yapınca ne kadar kalın olduğu da onemli. Clio falan degilse sigar, sedan ise düşünmeye bile gerek yok. arka koltuktaki yere de 1 yolcu oturur.
0
icim urperiyor
(15.12.24)
arka koltuğu yatırıp çapraz uzatınca sığıyor
0
mantık
(15.12.24)
(4)

Elektrikten anlayan var mı? Avize sorusu

gokank4
Şimdi salonun tavanında 2 tane avize noktası var. 1.si sorunsuz çalışıyor.2. tarafta 2 faz 1 nötr var. Kırmızı, kırmızı,mavi (nötr). Ancak bazı anahtar açma kapama kombinasyonlarında kontrol kalemi ile kontrol ettiğimde nötr'den biraz ışık alıyorum. Fazdan ışık aldığım nötr'den ışık almadığım kombin
Şimdi salonun tavanında 2 tane avize noktası var. 1.si sorunsuz çalışıyor.
2. tarafta 2 faz 1 nötr var. Kırmızı, kırmızı,mavi (nötr).
Ancak bazı anahtar açma kapama kombinasyonlarında kontrol kalemi ile kontrol ettiğimde nötr'den biraz ışık alıyorum.

Fazdan ışık aldığım nötr'den ışık almadığım kombinasyonda duyu takınca duyun iki noktasından da kontrol kaleminden ışık alıyorum. Böyle olunca da ampül yanmıyor, voltaj farkı oluşmadığı için.

Sizce sorun nedir? Nötr'ün bağlantısında mı sorun var? Başka hiçbir ışık ve prizde sorunum yok. Avize de yeni, arızalı olacağını sanmıyorum. Anahtarları kontrol ettiğimde orada da bir sorun göremedim.
0
gokank4
(17.11.24)
şöyle bir şey olabilir mi? mesela evdeki prizlerde toprak hattı nötr'e bağlanmıştır, eskiden çok yaygındı. Bu nedenle nötr hattınıza elektrik geliyordur.
0
hoot
(17.11.24)
isik almak derken? canlı kabloya yaklastirinca isigi yanan kalemlerden mi bahsediyorsunuz? O kalemler güvenilir sonuc vermez. Olcu aleti alin, onunla bakin.
0
icim urperiyor
(17.11.24)
2 faz 1 nötr varsa onun anahtarı da komütatör, yani çiftli olmalı, tavana da iki ampulü olan bir avize takılmalı. bir düğme birini, bir düğme öbürünü yakmalı.

orayı kontrol eden yere tekli anahtar takılmışsa önce onu çıkarıp doğru şekilde bir komütatör takın. sonra deneyin kombinasyonları.
0
kibritsuyu
(17.11.24)
tekrar okudum, avize bağlı değilken faz ve nötrler doğru değil mi?
Ama avizeyi doğru olarak bağlıyorsunuz ama duya bakınca iki tane faz var?

Bence avize hatalı, avizenin içinde kabloları çatallarken yanlış bağlamışlar. duya nötr gelmesi gerekirken nötr gelmiyor, iki faz geliyor.
0
hoot
(19.11.24)
(15)

7 günlük bebek neden ağlıyor olabilir?

prole
Altı temiz, karnı tok, herhangi bir hastalık teşhisi konmamış... İlk 6 gün emzirme sonrası 2 saat kadar uyurken ve emzirme aralıkları 2-2,5 saat iken son 24 saattir az uyuyor ve emzirmeye rağmen saatte bir ağlıyor. Pışpışlama falan da ağlamasını dindirmiyor. Memeye gelince susuyor ama uykuya dalmıyo
Altı temiz, karnı tok, herhangi bir hastalık teşhisi konmamış... İlk 6 gün emzirme sonrası 2 saat kadar uyurken ve emzirme aralıkları 2-2,5 saat iken son 24 saattir az uyuyor ve emzirmeye rağmen saatte bir ağlıyor. Pışpışlama falan da ağlamasını dindirmiyor. Memeye gelince susuyor ama uykuya dalmıyor. Aklına bir şey gelen var mı?
0
prole
(12.11.24)
Gazı olabilir.
0
Amaranta ursula
(12.11.24)
Süt yetmiyor olabilir
0
duptıs
(12.11.24)
Doymuyor olabilir.
Hiç önermemelerine karşın, mama desteğine başvurmuştuk.
0
pro9it9is9
(12.11.24)
ağlaması hangisine benziyor youtu.be
0
pide
(12.11.24)
memeyi sağıp ne kadar süt çıktığına bakın. En az 60ml süt olması lazım. Yetersiz beslenmenin çok ciddi sonuçları var ihmale gelmez.
0
administ
(12.11.24)
gaz olma ihtimali yüksek bu süreç biraz böyle geçicek 3-4 ay kadar
0
mysql34
(12.11.24)
kolit değil o, allah muhafaza. (bkz: kolik)

bir de 12 yıl önce sorduğum şu soruya verilen cevaplar (özellikle compadrito üstadın verdiği cevap) yardımcı olabilir.

(git: 453906)
0
kibritsuyu
(12.11.24)
gaz
az veya fazla beslenme.
0
nuisance2
(12.11.24)
Bizimkinde az beslenmeden dolayı olmuştu
0
mirty
(12.11.24)
Gaz, açlık. Bir de el ve ayak parmaklarını kontrol edin saç dolanıyor bazen, hatta tüm vücudunu
0
yuvarlanantencereninkapagi
(13.11.24)
ek olarak + anne stresliyse ve panik halindeyse, anne rahatlayamıyorsa bebek de rahatlayamıyor olabilir
0
damba
(13.11.24)
doyup doymadığını çişli bez sayısından anlayabiliriz aslında. kaç tane çişli bezi çıkıyor? 5-6 olmalı diye hatırlıyorum. eğer az ise yeterli beslenemiyordur. süt az olabilir, ememiyor olabilir, dil bağı sebepli bi sorun olabilir.
0
elorelia
(13.11.24)
7 gunluk bebek manipule edemez henuz. compoditronun dedigine bakmayin. 4 aya kadar "kucaga alisma" durumu yok bebeklerde. kucakta susuyorsa kucaga almakta bi sakinca yok. egitmeyi falan denemeyin. birakayim aglasin denmez 7 gunluk bebege.

saatte 1 memeye gelince emiyor mu? emiyorsa yeterli gelmiyor olabilir. gaz olabilir. kolik olabilir. uykusuz olabilir. beyaz ses ile yatirip uyutmayi, kundak yapmayi (bu onemli), uyandikca beslemeyi, hala agliyorsa ek gida vermeyi dusunun (yenidogan icin uygun sutlerden bahsediyorum, cicibebe falan degil tabi). bi de unutmayin, bebekler bazen sebepsiz aglar. stres bosaltmasi yapiyorlar. bazen hic sebepsiz agliyorlar. o yuzden temel ihtiyaclarini verdikten sonra hala agliyorsa da donusumlu sekilde kucaga alarak, ninni soyleyerek idare etmeniz gerekiyor. hepsini de anneye birakmayin bebek agladikca strese girer, bebek de bunu hisseder. zorlandikca yardim edin.
0
icim urperiyor
(13.11.24)
7 günlük bebeğin ağlama sebebi %90 açlık.
gaz anne sütü ile beslenen bebeklerde çok olmaz, olsa da 7 günlük bebekte olmaz.
bir ihtimal ortam sıcak/soğuk/eline saç dolandı/canı yanıyor ama zannetmiyorum henüz o kadar ortam bilincinde olmuyorlar.

anneyi güzel emiyor diye düşünmeyin belki emiyor ama sütü çıkaracak kadar çenesi kuvvetli değil. çok güzel emen bebeği açlıktan komaya girmek üzereyken farkeden bir anne olarak uyarmak istedim.
0
kaptan maydanoz
(13.11.24)
Bu arada annenin yedikleri de etkileyebiliyor. Mesela bizde anne sütlü birsey yer icerse direk bebeği rahatsiz ediyordu, uyuyamiyordu. Simdi hala kendisi yese etkiliyor.
0
mbond
(13.11.24)
(5)

Youtube da gördüğüm çok ilginç insanlar hakkında ne düşünüyorsunuz?

Zetnikov
en cok garibime gidenleri söyleyeceğim fikirlerinizi gercekten cok merak ediyorum1-) Nasıl milyoner oldum sizde nasıl olabilirsiniz videosu cekip vitaminsiz gezenlersorun bendemi bilmiyorum ben milyoner olsam gidip insanlar nasıl milyoner oldugumu anlatmazdım siz anlatır mıydınız? herkes biliyorki
en cok garibime gidenleri söyleyeceğim fikirlerinizi gercekten cok merak ediyorum

1-) Nasıl milyoner oldum sizde nasıl olabilirsiniz videosu cekip vitaminsiz gezenler

sorun bendemi bilmiyorum ben milyoner olsam gidip insanlar nasıl milyoner oldugumu anlatmazdım siz anlatır mıydınız? herkes biliyorki birşeyden ne kadar cok olursa degerı o kadar dusuyor altın elmas gıbı az bulunan seyler daha degerlıdır daima. sen mılyon tane rakip ister misin bi iş yaparken. o zaman sen mılyoner kalamazsın ki.

herneyse adamın kanalını ıncelıyorum kendısı mılyoner degıl mesela normal birisi ama mılyoner nasıl olunacagını anlatıyor bu cok garip degil mi? neden kendısı once mılyoner olmuyor baskalarına nasıl olunur anlatıyor youtube da takılıyor neyın kafası bu? bilenler yesıllendırsın.

2-) E ticaret sitelerinden nasıl mılyonlar kazanılır videosu cekenler

adamlar resmen detaylı nasıl uye olunurdan hangı urun satılır herseyın asırı detaylı vıdeolarını cekmısler ve tek platformda da degıl tum platformlarda tek tek aşırı detaylı hani kimsenin bilemeyecegı seylerı paylasmıs.
ama inceliyorum adam milyonerlikle kendisinin alakası yok mühendislik okumus bir vatandas. sunu anlamadım kendılerı anlattıkları seylerı yapsalar hakkatende mılyoner olurlar neden boyle bı kanal acmıslar onu anlamadım ısın ıcınden cıkamadım.
0
Zetnikov
(31.10.24)
adamın ilgi çekecek bir başlık atması lazım. bir yerde de hayal satması lazım. şöyle başlıklar atsalar kim izleyecek videolarını:

- ben beceremedim ama e-ticaret için şunların yapılması gerektiğini düşünüyorum.
- ben değilim ama şunları yaparsanız milyoner olma ihtimaliniz var bence.

aynı şey, sağda solda borsa-ekonomi yorumu yapanlarla, yine sağda solda futbol, at yarışı vs bahis tahmini yapanlarda da geçerli. eğer bunların yazdıkları şeyler doğru olsaydı, kendileri zengin olurdu.
0
co2s2
(31.10.24)
Klasik "Altına hücum" hikayesi. Birileri gerçekten altını buluyor, kalanların hepsi hücum ediyor; kimisi üç beş kazanıyor, kimisi elindeki avcundakinden oluyor ama o arada asıl parayı kürek satanlar kazanıyor.

Yukarda senin dediklerin de bir nevi "suyunun, suyunun, suyu" artık; bir umut kendilerine izlenme, reklam geliri, affiliate link üzerinden komisyon falan devşirmeye çalışıyorlar işte.
0
salihdt
(31.10.24)
cogu yurtdisindaki icerikleri taklit ediyor. Orada ne izleniyorsa, cevirip kopyalayip yapiyorlar. ilk basta niye izleniyor sorusuna da, hayallerde yasayan tembeller yuzunden. kafasi calismayan, ekrana bakip hayaller kurmayi seven insanlar tikladikca, videoyu yapanlar az biraz para kazaniyor.

O videolari izleyip gercekten bi seyler ogrenip uygulamaya koyanlar da illa ki vardir ama %99.9u bos bos izleyenler iste. Bu gun onu izler, yarin luks arabalari izler, obur gun piramitin altindaki altinlari izler falan.
0
icim urperiyor
(31.10.24)
sosyal medyada insanlara cogu cakal. kotu tarafi bunlar daha iyi gunlerimiz. yapay zekayi kullanarak sosyal medya'da kendini kanaat onderi gibi gosterebilirsin.
0
buenosdias
(31.10.24)
alayi oltaci tabiiki.

kimse altin yumurtlayan tavugu kaptirmaz.
0
cooperr
(31.10.24)
(10)

engelli indirimi ile araç alımı

evelekk
Merhabalar. Kayınpederimin %90 üzeri engelli raporu var. Daha öncesinden ötv indirimli araç almıştı ve 5 yılı doldurduğu için de sattılar. Simdi yeni bir araç alabiliyor. Bana isterseniz siz alıp kullanın dedi. Şimdi ben biraz işin etik tarafını düşünüyorum. Bu bir vergi kaçırmak gibi bir şey. Siz o
Merhabalar. Kayınpederimin %90 üzeri engelli raporu var. Daha öncesinden ötv indirimli araç almıştı ve 5 yılı doldurduğu için de sattılar. Simdi yeni bir araç alabiliyor. Bana isterseniz siz alıp kullanın dedi. Şimdi ben biraz işin etik tarafını düşünüyorum. Bu bir vergi kaçırmak gibi bir şey. Siz olsanız ne yapardınız? Biliyorum ülkede bu ötv muafiyeti ile araç alımlarının büyük bir çoğunluğu bu şekilde ama bir şekilde rahatsız ediyor beni. Son olarak bildiğim kadarıyla aracı 1. derece akrabaları ve onların eşleri kullanabiliyor. Olduki aracı aldık kullanımda yasal bir sıkıntı yaşar mıyız?
0
evelekk
(26.09.24)
Babam engelli hala 99 model bir honda civic kullanıyor fakat böyle haksız kullanımları devlet bulup ayıklamak yerine kanunları kırpa kırpa engellilerin de araba almasını engellediler

En son 1 milyon tl altı araba alabiliyordun son değişiklikleri bilmiyorum
0
grimavi
(26.09.24)
Etik kayginiza katiliyorum. "Napalim otv de çok fazla" diye vicdan rahatlatma çabasının geçen haberlerde olan polis vuran kişinin pişkinligi ile aynı buluyorum. Sadece yoğunluk farkı var.
0
encokbenisevinnolur
(26.09.24)
Ocak ayında al, limitler yükseliyor daha iyi bir araç denk gelir
0
fistikthecat
(26.09.24)
Kayinbabanizin böyle bir hakkı var. Kendisi bu haktan faydalanıyor.
Aracı aldıktan sonra size de kullandırma hakkı var.
Yani, bilmiyorum ama ben beis görmüyorum.

Yalnız şuna dikkat etmekte fayda var: Allah uzun ömür versin kayinbabaniza bir şey olursa ve başka çocukları da varsa parasını sizin verdiğiniz araçta doğrudan mirasçı olarak hak sahibi olurlar.
0
manimani
(26.09.24)
Düşündüm de aslında etik de değil gibi. Bilemedim. Siz yine de eğer alırsanız yukarıda dediğim konuya dikkat edin.
0
manimani
(26.09.24)
Sosyal devlet dediğiniz şey bunun için.
Kayınpeder dediğiniz eşinizin 1. derece yakını üst soyu.

Yani zaten anormal bir aile ilişkiniz yoksa muhtemelen engellilik durumu nedeniyle özel ilgi gösteriyorsunuz.
Hem ekonomik hem de destek manasında çok fazla efor harcıyorsunuz.

Bir de engelli bakımı ciddi araç ihtiyacı olan bir süreç en ufak bir hastaneye ilaç yazdırmaya gitmek bile sorun çünkü arabasız.

devlet bu yüzden destek veriyor 1. derece akrabalar için.

Suistimal oluyor mu? Oluyor. Ama suistimali kontrol edecek olan devlet.

Şöyle düşünün, sizin bu süreçte yaşadığınız sıkıntıları başkası sizin adınıza göğüslüyor mu?

İstatistik verelim Türkiye'de engelli oranı %6 civarındaymış. bunun zaten küçük bir bölümü %90 ve üzeri engellidir.

Onun da çok küçük bir bölümü ötv indirimiyle bile olsa araba alacak bütçeye sahiptir.

Yani aslında çok az sayıda insan istatistik olarak buradan faydalanıyor.

Ben kendi adıma hakkımı helal ediyorum faydalananlara. Çünkü daha önce böyle bir süreç yaşadım (Araç almadım) ama rahatsızlık yüzünden ciddi manada engelli bir aile bireyinin bakımını üstlendim.

Sadece tüketmesi gereken özel gıdanın haftalık maliyeti 2000 TL'ye yakındı mesela. Türkiye'de birçok insan için ayda 8000 TL sadece hasta gıdasına vermek bile büyük maliyet. Haftada 1 fizik tedaviye gidiyordu. Arabasız istanbul'da tekerlekli sandalyeyle birini taşımak nasıl bir eziyet anlatamam mesela toplu taşımayla. Hem hastaya hem yakınına.

Şimdi bir araç alabilseydik hem bu süreçler daha kolaylaşacaktı bizim için hem de mental olarak rahatlayacaktık. Çünkü insanlar şunu anlamıyor, bir hastanın bakımı sadece ilacını verip hastaneye götürmekle olmuyor.

O hastanın da mental ruhsal ihtiyaçları oluyor. 24 saat yatakta olan biri arada bir insan içine karışmak istiyor. Ya da ev halkı zaten yoğun bir süreçte arada çıkıp iki nefes almak istiyor. Ya da evin alışverişini rahat rahat yapabilmek istiyor. Eskiden öyle bir trip de vardı engelli plakalı araç ama içinde engelli yok diye millet yadırgıyordu. Yani siz sadece evde oturabilirsiniz.

Yaşamayan bilmez bu süreci. O yüzden bence çok da takılmayın. Bir hak tanımlanmış.
0
anten
(26.09.24)
yasal tarafini bilmiyorum ama alabiliyorsaniz alin tabi yasal bir sikinti cikmiyorsa gayet normal demektir zaten?
0
icim urperiyor
(27.09.24)
ÖTV denen şey zaten başlı başına saçmalık. Dünyanın hiçbir ülkesinde araba alırken bir tane de devlete almazsınız. Vergi vermek başka, ÖTV başka. Dolayısıyla böyle bir hak varken gönül rahatlığıyla kullanabilirsiniz.
0
inawen
(27.09.24)
Açılın biz 3-4 yıldır almaya çalışıyoruz sonunda aldık tecrübelerimi anlatayım.

Eskiden 3. dereceden yakınlara kadar kullanılabiliyordu. Babam da demişti ki oğlum ben 6 yıldır %90 engelli babaannene bakıyorum, devletten de bu zamana kadar hiç yardım almadık bari böyle bir imkan var sen al istersen benlik bir sıkıntı yok ben izin veriyorum babaannen de konuşabilse o da alsın çocuk derdi dedi. Halamlara amcamlara falan sorduk isterseniz siz alın yoksa ben alıcam dedim, yok sen al bizim var aracımız dediler.

O yüzden vicdanen rahatladıktan sonra işlemlere giriştim, rapor çıkartıldı, babaannem kendi araç kullanamadığı için babam vasisi olarak atandı (sizin durumunuzda kayınbabanız araç kullanabiliyorsa gerek olmayabilir vasiye) karakola yazı gitti inceleme başlatıldı. İncelemeye gelen polis vasi üstüne(babamın) araç var diye kıllık çıkarmış olumsuz yazı yazmış, işte zaten evde araç var, ev hastaneye yakın zaten araca ne gerek var vs. vs. demiş ve ben bizim gibi böyle bişey yaşayan daha önce duymadım forumlarda falan da.. normalde sorun olmaması gerekiyordu direkt onay gelmesi gerekiyordu. Ama ya denetimi artırmışlar ya da polisin fesatlığı tamamen.

Neyse biz de şöyle yaptık babamların ikameti köye aldık, babamın üstündeki aracı da kendime aldım. Tekrar başvurduk. Bu sefer jandarma incelemeye gelmiş araç yok falan demişler. Engelli indirimiyle araç alabilirsiniz diye onay çıktı. (Buraya kadar başkaları faydalanır diye anlattım ama sizin bu işlemlere zaten gerek yok zaten önceden alabilmişsiniz)

Ancak biz böyle birkaç yıldır uğraşırken 2023te yasa değişiyor. Artık 1. derecede yakını olması gerekiyor. Aracı alırken ötv muhafiyeti için vergi dairesinden onay alıyorsunuz ve o onayda aracı kullanabileceklerin isimleri yazıyor. 1. derece yakını değilse onaylamıyorlar.

Diyelim ki aracı alırken 1. derecede yakını yazdınız ama siz kullanıyorsunuz.. veya hiç yakını yazmadınız diyelim sadece hastanın kendisi kullanacak gibi aldınız... Sonra kullanırken ne olur? Bendeki bilgiler şunlar;

Bazen ruhsatta da belirtilebiliyormuş direkt ama artık genelde sistemden bakıyorlar ve aracın engelli aracı olduğu çıkıyor. ama sistemde "aracı kullanabilecek kişiler" başlığı altında direkt polis çevirmede görüyor mu o bilgiyi bilmiyorum. Sadece polislerle görüştüğümde, biz görüyoruz engelli aracı olduğunu ama genelde çok takmıyoruz. Ama kıl birine denk gelirsen veya yukarıdan sıkı denetleyin diye bir emir gelirse sorun olabilir sizin için dediler.

Diyelim ki çevirmede sıkıntı oldu, aracı bağlıyorlar. Araç yediemin otoparkına çekiliyor. Aracı oradan sadece aracı kullanabilecek kişilerden biri veya araç kimin üstüneyse o gelip alabiliyor ve nispeten uygun cezalar ödenerek kurtulunuluyor. Ben bu arada yediemin otoparklarını da aradım böyle bir örnek bulamadım ama yasada aynen böyle yazıyor ve siz aracı alırken bu maddeyi İMZALIYORSUNUZ.

Bu olay tekrarlanırsa araç tekrar çekiliyor ve bu sefer o vermediğiniz ötv nin TAMAMINI ödemeden aracı vermiyorlar. Evet yasa aynen böyle. Polislerle görüştüm, yediemin otoparklarıyla görüştüm büyük şehirlerdeki. Henüz bu sebeple çekilen veya bağlanan bir vaka görmemişler, ancak olmayacağı anlamına gelmiyor yasa yeni değişti sayılır.

Sadece şöyle bir vaka gördüm; engelli üzerine alınan bir aracı başkası kullanırken kazaya karışıyor, ve kasko firması bunu bahane ederek hiçbir hasarı karşılamıyor çünkü kaza yapan kişi, ne hastanın kendisi ne de aracı kullanabilecekler listesinde yer almıyor.

Öte yandan ölümlü bir kazaya karıştınız diyelim iş büyüdü, o zaman direkt şu ödenmemiş ötv nin sizden geri alınması maddesine geri geliyoruz.

Bu arada aracı aldığınız zamanki ötv tutarı bu tutar... onu da belirteyim. Ama yine de çok ürkütücü.

Eğer kıl birine denk gelirseniz de bu sıkıntıları yaşayabilirsiniz. Aracı hasta arabada değilken veya şoförü olarak belirtilmiş ve maaş bağlanmış kişi arabayı kullanmıyorken şehir dışında dolaşmak da yasak.

Ama bana sorarsanız pratikte polis şuan pek takmıyor. Eğer kazaya falan karışmazsanız kullanılabilir. Ama bir yazı gider, sıkı denetleyin derler ya da kıl biri denk gelir... oralar şans işi.

Öte yandan 5 yıl satamama durumunu 10 yıla çıkarmayı düşünüyorlar.
Ayrıca hasta ölürse miras yoluyla aracın pay edilmesi hususunda da aracın zamanında ödenmemiş ötv sinin verilmesi şartını eklemeyi de düşünüyorlar.

Ve birisi demiş, hastaya 5 yıl içerisinde birşey olursa mirasçılarına araç pay olur. Onların toplaşıp yazı verip tekrar eşinize falan vermesi gerekecek. Şuan araları iyi bile olsa ileride ölüm durumunda ne olur belli olmaz. Kimse kimsenin malına konmaz bence sonuçta siz ödemişsiniz ama dünyanın binbir türlü hali var.

Tüm bu bilgiler ışında, ben aracı almaktan vazgeçtim. Babamın eski aracını satıp üstüne biraz koyduk, babam kendi aldı.

Ben bu stresle yaşayamam dedim :D İleride 5 yıl dolunca babamla değişiriz falan belki bakarız...
0
ananiyimioguz
(27.09.24)
Cevaplar için herkese teşekkür ederim. @ananiyimioguz detaylı anlatım için ayrıca teşekkürler.
0
🌸evelekk
(27.09.24)
(15)

Avrupa’da 5 yaş üstü araçlar hurdaya mı gidiyor genelde

the sound and the fury
Türkiye’deki gibi 20 senelik araçlar var mı sokakta yoksa hep yeni mi Avrupadan kastım Alamanya beyleri ile Portekiz’in bahçeleri Bulgaristan değil.
Türkiye’deki gibi 20 senelik araçlar var mı sokakta yoksa hep yeni mi Avrupadan kastım Alamanya beyleri ile Portekiz’in bahçeleri Bulgaristan değil.
0
the sound and the fury
(26.09.24)
Tabiki öyle değil.
Zaten 5 senelik araba eski bir araba değildir, hurda zaten değildir.
Türkiye'deki sorun sokakta olmaması gereken arabaların fakirlikten kullanilmasi. Avrupa'da da eski araba var ama böyle kartal vs kontrolden geçmez.
5 senelik arabayi eski görürdüm ben de Türkiye'de yaşarken, bunun saçma sapan bir düşünce olduğunu burada anladım. Arabam 2019 model, hala yeni bence.
0
logisticsmanager
(26.09.24)
Bu arada düzgün bakarsan 20 sene de ah vah denilecek zaman değil. Misal eski müdürüm 2004 yılında sıfır audi a3 almis. Simdi emekli olunca satacakti ama 20 yıldız aynı araba vardı.

Bence siz 80ler 90lar demek istiyorsunuz. Yoksa araba böyle sürekli değiştirilmesi gereken bir şey değil.
0
logisticsmanager
(26.09.24)
Hollanda için söyleyeyim hayır. Dizelse vergisi daha çok olur.
Ankara'da Hollanda'da gördüğümden daha fazla yeni ve lüks araç görüyorum. Hollandalılar bizim gibi değer vermiyor, küçük elektrikli arabalar ya da leasing ile kiralamayı tercih ediyor çoğu. Ekonomik olmasına bakıyor.
0
marla is in my head
(26.09.24)
Yok daha neler :) ingiltere 2010 Toyota yarisler ülkesi mesela. 2005-2010 arası vw tonla var. Ortalama bi mahallede tr’de ki kadar 2020-24 arası sıfır araç görememe ihtimalin bile var.

Bahsettiğiniz şey zengin körfez ülkelerinde geçerlidir en fazla
0
avatar is back
(26.09.24)
Bugün arkadaşım stuttgart'ta 2011 model polo aldı.
0
HellKeePer
(26.09.24)
almanya'da görgüsüz türkler ve araplar dışında sıfır ya da lüks araba merakı pek yok. sokaklar eski araba dolu. hatta otuz yaş üstü araçlara sonu 'h' ile biten özel bir plaka veriliyor, her yerde görebilirsin bu plakalardan.

bu arada 5 yıllık araba eski bile değil. araba dediğin 15-20 sene sonra eskir.
0
sir gawain
(26.09.24)
5 yasindaki aracin degeri %50 civari duser.
10 yasini gecmis araclarda ise neredeyse sifirlanir ama kullanmaya devam eden cok insan var.
zamanla aracin tamir masraflari (ozellikle arac japon degilse) aracin degerini katlayacagi icin 15 sene sonrasinda cogunlukla cope gidiyor diyebiliriz, japonlar haric.

"gelismis ulkelerde bizim gibi gorsusuzler disinda luks araca binen yok" bu da en cok duydugum atmasyon bilgilerden biri. Evet adamlar surekli mercedes ile gezmiyor olabilir, ama bu adamlarin garajinda ferrari oldugunu degistirmiyor. Adamlar bizim turkiye'de hayalini bile kurmakta zorlandigimiz araclara zaten coktan binmis, heriflerin dedesi 911 ile geziyormus, bizimkinin Massey Ferguson traktoru vardi. Orta dogu insani da arayi kapatmaya calisiyor..

En son tanistigim tassakli bir kanadali abi pasli kamyonet ile geziyordu, ama 25+ araci var ki garajinin bir kismini gordum, herifte 6 tane sifir mustang var posetinde sakliyor. Adamlarin baska bir seviyede ozetle.
0
cooperr
(26.09.24)
Fransa'da orta büyüklükte bir şehre geldim, Türkiye kadar yeni araba kesinlikle yok, arabaların çoğu 2007-2015 aralığında. Daha eskileri de var örneğin eski Twingo'ları falan her yerde görüyorum ama ağırlık 10-15 yaşında a ve b segmenti hatchback araçlar. Türkiye'dekine göre çok fazla a segmenti var mesela.
0
duguit
(26.09.24)
iyi durumda olup avrupada kullananlar da var.
dizel mizelse ve 10 yaşını aşmışsa romanya'da bulgaristan'da yeni hayata başlamış da var.
romanya'nın büyük şehirlerindeki arabaların ortalama yaşı türkiye'deki arabalardan daha genç bence.
bu arada arabam 2019 üretimi ve 2020 trafiğe çıkışlı.
sıfır bir peugeot 3008 mhev 6 ileri çift kavramadan bin kat daha dayanıklı ve uzun ömürlü olacağını biliyorum mekanik olarak.
0
rain when i die
(26.09.24)
Hollanda’da yaşıyorum arabam 2011 model. TR ile Hollanda arasında sokaktaki arabaların yeniliği bakımından çok bir fark olduğunu sanmıyorum.
0
but that was just a dream
(26.09.24)
Hatta istatistik verisi olsun Avrupa ortalama araba yaşları;
tr.euronews.com
Kısacası acayip farklı değil ama Türkiye ortalama daha yaşlı evet.

Bir de Avrupa'da kişi başına düşen araç sayısı Türkiye'ye oranla baya fazla.
tr.euronews.com

Kısacası Avrupa'da daha fazla eski araba görmek normal çünkü çok daha fazla araba var. Ab ortalaması Türkiye'nin 4 katı.
0
logisticsmanager
(26.09.24)
Avrupa'da da insanlar parayı ağaçtan toplamadığı için hayır; değil beş, on beş yıllık araç bile hurdaya gitmiyor.
0
alice in potatoland
(26.09.24)
fransada daha eski kasa 30 senelik pejoların kullanımı var.
0
mikahakkinen
(27.09.24)
Hollanda'dayim, 2000 model bir arac kullaniyorum, hanimda da 2003 model bir arac var. Yeni bir arac alacak parayi bir araya getirmem mevcut dinamiklerde imkansiz. Parasi olup dandik araba kullananlar da vardir ama bircok insan icin tamamen butceyle alakali, sadece adamlar mutevazi ya degil olay. Zamaninda sifiri 8000 euroya satilan Toyota Aygo'lar hala 15 yasindayken 2000-3000 euro civarlarina gidebiliyor.

Sokaklarda degeri nerdeyse sifirlanmis araclardan cokca var. Mesela daihatsu ve daewoo'nun A segmenti arabalarindan bile bol bol goruluyor. Eskisi yenisi her turlusu var. Sokaga cikildiginda boyle araclar da oluyor, mercedes, bmw, porsche vs de oluyor. Turkiye'de sik gorulmeyen mesela VW California da oluyor ki dunyanin parasi eden bir arac.
0
mbond
(27.09.24)
2 arabam da 15 yasinda.

biri 1.5 asgari ucret falandi, digeri 2 asgari ucrete yakin (km dusuk).

ama bi debriyaj istese yarim asgari ucret gidiyor. bakimi servisi ceyrek asgari ucret. en ufak bi sorunla servise gitsen yine ceyrek asgari ucret.

sifir alayim desen 10-15 asgari ucrete alabilirsin. lease yapayim dersen sartlara gore 1/8 asgari ucret odeyerek cok daha iyi arabaya binebilirsin ama senin olmaz.

eski arabanin vergisi de fazla, masrafi da fazla. yeni araba daha ulasilabilir. ama eski araba hurda demek degil. ben arabama iyi bakiyorum, ufak tefek tamirini kendim yapiyorum, alirken dikkatli aliyorum, muhtemelen 20 yasina kadar binerim ciddi sikinti cikarmazsa. sagini solunu bildigim icin de debriyaj falan yaptiririm cekinmem, cunku gerisi saglam. bunun yerine yine 2 asgari ucret verip ikinci el araba alsam onun da ne oldugu tam belli degil vs.
0
icim urperiyor
(27.09.24)
(16)

araba satıp iş kurar mıydınız?

birmilyonunvarmi
28 yaşında arge departmanında çalışan elektronik mühendisiyim. 5 yıldır çalıştığım firmada onlarca proje yaptım. tecrübemin yaşımın oldukça önünde olduğuna inanıyorum.bir fikrim var ve görebildiğim kadarıyla piyasada bu işi bu şekilde yapan birileri yok. varsa da şimdiye kadar yapmamış. bu projeyi a
28 yaşında arge departmanında çalışan elektronik mühendisiyim. 5 yıldır çalıştığım firmada onlarca proje yaptım. tecrübemin yaşımın oldukça önünde olduğuna inanıyorum.

bir fikrim var ve görebildiğim kadarıyla piyasada bu işi bu şekilde yapan birileri yok. varsa da şimdiye kadar yapmamış. bu projeyi ayda 20 adet bile satsam 100k net kar bırakır. ben bu adetin 20'den çok daha fazla olacağını düşünüyorum.

tabi öncesinde 1 milyon lira civarı sermaye gerekecek. arabamın da ederi aşağı yukarı 1 milyon. çok büyük bir şirkette başarılı ve sevilen bir mühendisken böyle bir maceraya atılır mısınız? içimden bir ses şimdi değilse ne zaman diyor. tutturamazsam hem arabamdan hem işimden olurum :d

iş bulunur da arabayı kaybetmek koyar biraz.
0
birmilyonunvarmi
(13.09.24)
Eğer piyasada böyle bir fırsat gördüysem hiç düşünmeden kurardım işi. Araba ne ki şimdi satarsın iki sene sonra yine alırsın. Ama böyle bir fırsat görüp de işi kurmazsan aklında hep keşke yapsaydım o işi olacak. Ayrıca anlattığın kadarıyla işinde başarılı birisin. Yani işler kötü gitse bile yeni bir iş bulmak senin için zor olmaz gibi. Zaten riske ettiğin para 1 milyon lira. Her türlü girilir yani bu işe.
0
messor
(13.09.24)
temel bir kural olarak. İş kurulup iş yapılmaz. iş zaten yapılıyordur sonra şirket kurulur.

yani sizin örneğiniz üzerinden siz işi bırakıp arabayı satarken müşteriniz bu proje yada her neyse sattığınız çoktan ayarlı sizi bekliyor olması lazım. Yoksa siz arabayı satıp bu işe başlayıp sonra müşteri aramaya çıkarsanız başarı şansınız hayli düşer.
0
wallcan
(13.09.24)
fikrime ne kadar guvendigime ve arabama ne kadar ihtiyacim olduguna bagli.

bekarsan (maddi anlamda sana bagli insan/lar yoksa), arabasiz da olur diyorsan, fikrine de guveniyorsan kesin gir tabi. denemezsen bilemezsin. ama bu tip fikirler degerlendirme ve test sureclerinden gecerse daha iyi, proje konusunda tecruben olabilir ama is kurma ve yurutme konusuda tecruben yoksa goremedigin masraflar engeller cikabilir.

her ne olursa olsun 1 milyon tahmini sermaye isteyen ise 1 milyon sermaye ile girmek buyuk cesaret ama. sermayenin veya en azindan kredi cekme / borc alma potansiyelinin cok daha yuksek olmasi lazim. en az 6 aylik sahsi masraflarini/maasini acil durum parasi olarak kenara da koyman lazim ustune. yoksa tam basariya ulasacakken iflasa gidebilirsin ucu ucuna hesaplarsan.
0
icim urperiyor
(13.09.24)
1 sn düşünmezdim bile araba ne ki ya kendi işini yapabildikten sonra. metrobüsle her gün ilk duraktan son durağa bile gitmeye razı olurdum.
0
wertyu
(13.09.24)
yapacağım işin müşterisi hazırsa satarım.
0
biravekahve
(13.09.24)
hayır. yatırımcı veya kredi bulmaya çalışırdım. risk çok büyük
0
titanyum22
(13.09.24)
Bir patent araştırması yapmanızı öneririm. Ne emsalsiz buluşlar gördüm ki aynısı vardı.

worldwide.espacenet.com

patentscope.wipo.int
0
peki madem
(13.09.24)
Önce 1 tane sat,sonra her ay yirmi tane müşterin var mı bak.
Yapmak değil satmak mesele.
1 tane gerekiyorsa altyapının olduğu ni yerde üni öğrenci araştırma vb de 1 tane de olsa yap.
0
cakmayazar
(13.09.24)
bu yaşta, bu enerjiyle, böyle bir fikir varsa arabadan çok daha fazla şey feda edilebilir. başarısız bile olsan bir araba kaybederek bu yaşta kazanacağın tecrübeye ileride paha biçemeyeceksin. arabayı satmadan önce bütün aşamaların üzerinden titizlikle geçip emin olmalısın sadece, ondan sonra ateş. fikrini seninle aynı işi yapması imkansız olan, bambaşka sektörlerde olan tanıdıklarına anlatıp kendi göremediğin olumsuz durumları farketmek için de çabalamak mantıklı olabilir.
0
tukenmez adam
(13.09.24)
İşinden ayrılmadan iki üç taneyi satmayı başarırsan yani fikrinin realitede karşılığı gerçekten var mı görürsen durdugun kabahat
0
alimcgraw
(13.09.24)
24 yillkk elektronik mühendisi olarak, sayısız uluslararası projede bulundum tasarladığım devre sayısı üç haneliden fazla mıdır diye bazen düşünüyorum.

Girişim deneyimlerim de oldu, sayısız girişim deneyimine de şahit oldum. Çok basit fikirlerin tuttuğu da oluyor, ağzıyla kuş tutup "müşterisi hazır zwten abi" diye GPU'lu, paralel işlemcili işler yapanların battığı da oluyor.

Insana kendi fikrinin harika gelmesi ile ilgili bir sendrom varmış bu aralar bu konuları çok araştırıyorum. Siz de startup, mvp, yatırımcı bulma vs bunları iyice bir araştırın bence
0
nop
(13.09.24)
yeni start veriyorsan 1milyonTL'lik sermaye ile start vermeni önermem. 1milyonTL sermaye ne az ne çok demek ki tam olarak işi oturtamamışsın. o sebeple hiç arabayı heder etme. araba yerinde kalsın.

iş fikrini kenarda tut, piyasaya 1miltonTL değerinde ihtiyacı olan elektronik devreler sat ve sermayeni böyle oluştur.

tek sahip olduğun yegane alet satılıp iş kurulmaz.
0
duyurukullanıcısı
(13.09.24)
1. Rızkın onda dokuzu ticaret ve cesarettir
2. 10 liraya maaşlı çalışacağına 5 liraya kendi işini yap
3. Araba para kazandıran bir nesne değil, gözden kolaylıkla çıkarılabilir
4. 1 milyon lira çok büyük bir para değil, ben kötü ihtimallerle çalışır geri kazanırsın o parayı.
5. Bu yazdıklarına bakınca, Ticarete atilmayacaksan yazık edersin
0
etna
(13.09.24)
Haha, kimse de nick-entry dememiş. Ben de para yatıracak yer arıyordum, uygunsa yatırım yapabilirim.
0
osssy
(13.09.24)
Arkadaşlar dönüşüm biraz geç oldu ama hepinizin yazdıklarını okudum. Fikir aşağı yukarı şöyle, işlemcisi bir defa programlanmış olan bir sisteme son kullanıcı hiçbir şekilde müdahale edemiyor. Ben yazacağım bir app ile bu sistemin app üzerinden son kullanıcı tarafından müdahale edilebilmesini sağlayabilirim. Bir bluetooth modülü ve mobil uygulamayla sektöre level attırılır. Piyasa araştırmama göre bu cihazlar ortalama 10k'ya satılıyor. Ben aynı fiyata çok daha gelişmiş halde satabileceğimi düşünüyorum. Müşterisi zaten olan ve biteceğini sanmadığım bir sektör. Hatta pcb çizimine yarın başlayacağım. Hem app tarafı hem işlemci tarafında defalarca bluetooth yazılımı yaptığım için yazılım fazla zamanımı almaz. 2-3 tane satabilirsem kendime olan inancımı kazanırım ve daha cesur kararlar alırım. Yazdıklarınız için teşekkürler.
0
🌸birmilyonunvarmi
(13.09.24)
Bahsettiğiniz Bluetooth bootloader çalıştığınız şirketin faaliyet alanında ise yazılı olarak olur almanız gerekebilir sözleşmenizin içeriğine göre. Hatta sözleşmenizin kapsamına göre para kazanacaginiz herhangi bir faaliyeti bildirmeniz gerekiyor da olabilir. Bu nedenle çalışanı ile davalık olan arkadaşım var
0
nop
(14.09.24)
(9)

Kobo Glo Hd Batarya değişimi (Bu Bataryayı nasıl bulurum)

sakince
2016 Yılı almış olduğum kitap okuyucuyu 2 yıldır kullanmayınca bataryası haliyle ölmüş galiba. Yeni bataryasını bulamadım. li-ion 1500 mah 3.7v . ama ebatları 83*50*2 mm yani çok ince.Bu bataryaları şoklayabiliyormuyuz? veya ben bunu ankarada nerede bulacam internetten baktım. Bu ebatlarda bulamadım
2016 Yılı almış olduğum kitap okuyucuyu 2 yıldır kullanmayınca bataryası haliyle ölmüş galiba. Yeni bataryasını bulamadım. li-ion 1500 mah 3.7v . ama ebatları 83*50*2 mm yani çok ince.

Bu bataryaları şoklayabiliyormuyuz? veya ben bunu ankarada nerede bulacam internetten baktım. Bu ebatlarda bulamadım.

Örnek sitesi şu:

(bkz: https://tr.ifixit.com/Guide/Kobo+Glo+HD+eReader+Battery+Replacement/143903?srsltid=AfmBOor_Y4l7HQj5xg2BXyp2HoWpI2BS0dQBMIBWaoQJMzxrNdfJDoxO)

prnt.sc batarya bu.

Her türlü öneriye açığım.
0
sakince
(06.09.24)
birebir aynisi olmasina gerek yok, boyutlarini olcun en yakin (ama daha kucuk) bataryayi alip takabilirsiniz. boslugu da sunger gibi bir seyle doldurun saga sola carpmasin.
0
icim urperiyor
(06.09.24)
2 mm kalınlığında bulsam halledicem hocam ince bulamıyorum.
0
🌸sakince
(06.09.24)
yanılmıyorsam bu tiplere ciklet pil deniyor. bu şekilde aramak yardımcı olabilir
0
kisa
(06.09.24)
Aynı kobo bende de var, pili iyice bitince ne yapacam diye düşününce araştırma yaptım, bunlar tablet bataryası, telefon tablet tamiri yapan bir elektronikçi uygun ebatlı bir batarya bulup takabilir

Örnek
www.efgbilgisayar.com

www.laptopadaptoru.net
0
grimavi
(06.09.24)
yeni duzenlemeyi tam bilmiyorum ama sizin is aliexpress gibi yurtdisi sitelerine de kalabilir. 2-3 euro falandir en fazla, gumruge takilmadan getirme sansiniz olabilir.
0
icim urperiyor
(06.09.24)
kadıköyde aydınlar ticaret var, kobonun hem satışını hem tamirini yapıyorlar. isterseniz bir arayın danışın
0
titanyum22
(06.09.24)
aliexpresse baktınız mı
0
adivar
(06.09.24)
aliexpress e baktım aynısı buldum. Ülkeye gönderim yapmıyor uyarısı verdi.
0
🌸sakince
(06.09.24)
Yakın zaman önce benim de başıma ölmüş bir pil durumu geldi. Gönderim yok, ürün üretimden kalkmış.
Eminönü’nde Zaza Han’ın orada bir han var, 1. katında pilci var. Envai çeşit pil var, cihazı götürünce kendileri açıp cüzi bir miktar karşılığı değiştiriyorlar.
Olaki elinde yoksa sizi 50 mt. ilerideki bir mağazaya yönlendiriyorlar, pilinizi oradan alıp getirip verince montajını, lehimini yapıyorlar.

Boşuna uğraşmayın, gidin çözsünler.
0
tithousand
(07.09.24)
(3)

Macbook Klavyesindeki Birkaç Tuşu Değiştirme

brkwashere
Merhaba,Klavyede toplam 6 adet tuşu değiştirmek istiyorum. Bu işi nerede yaptırayım ve tahmini ne kadar masrafı olur?İzmir'de yer tavsiye ederseniz çok makbule geçer.
Merhaba,

Klavyede toplam 6 adet tuşu değiştirmek istiyorum. Bu işi nerede yaptırayım ve tahmini ne kadar masrafı olur?

İzmir'de yer tavsiye ederseniz çok makbule geçer.
0
brkwashere
(03.09.24)
X Y problemi olmus. neden degistirmek istiyorsunuz, tuslar calismiyor mu? sikinti mekanik mi elektriksel mi? Yoksa farkli dildeki klavyeyi uygun hale mi getirmeye calisiyorsunuz? hangi model macbook?

modele gore ilk 3 sikinti icin cikma klavye takmak daha iyi olabilir, sorunun kaynagina gore degismekle birlikte. eger dil farkliysa etiket yapistirmak cok daha kolay olur. illa tus degissin derseniz muhtemelen internette bulup apple ile calisan herhangi bi bilgisayarciya mekanik degisimi yaptirabilirsiniz ama yine modele gore degisir cunku apple belli bi yildan sonra kelebek baglanti seklini degistirdi klavyede. yine mumkun ama cok degisken var bilmedigimiz.
0
icim urperiyor
(03.09.24)
model: MacBook Air 2019.
Değişim sebebi: 1 tuş yerinden çıktı ve kesinlikle takılmıyor, hatta klavyeyi ters çevirsem düşüyor. Diğer tuşların üzeri bembeyaz oldu (aşındı gibi). toplam böyle 6 adet tuş var, diğer tuşlar sağlam.

amacım yaptırıp satmak.
0
🌸brkwashere
(03.09.24)
www.youtube.com

cok kapsamli bi is degil gibi, illa yetkili servise gitmenize gerek yok diye dusunuyorum. macbooklarla calisan herhangi tecrubeli bi bilgisayarci sizin isinizi cozer, hatta orijinal cikma tus bile ayarlayabilirler. yine de ikinci secenek olarak komple klavye degisimi (verilen fiyatlara gore) ve yapistirma/kaplama (kirik olan 1 tusu yaptirdiktan sonra) degerlendirmekte fayda var. sifir yan sanayi tus takilirsa belli eder daha abes gozukur diye dusunuyorum sahsen. siz laptopu alip, gazi bulvarindaki 5-6 bilgisayarciya gidip fiyat alin en iyisi (ilk girdiginiz yere birakmayin, mutlaka 2-3 yerden fiyat alin).
0
icim urperiyor
(04.09.24)
(4)

derimod cüzdan alınır mı?

alp9900
derimodda bir cüzdan beğendim 1800 tl daha önce aldığım cüzdan gene derimod 8 sene kullandım sizce gene alınmaya değer mi? gözüme fiyat fazla gözüktü
derimodda bir cüzdan beğendim 1800 tl daha önce aldığım cüzdan gene derimod 8 sene kullandım sizce gene alınmaya değer mi? gözüme fiyat fazla gözüktü
0
alp9900
(29.08.24)
instagramda butik %100 deri el yapımı cüzdanlar bile daha ucuz. 1800 çok para sırf markaya para veriyorsun.
0
my fault
(29.08.24)
cuzdan'da matras iyi diye biliyorum. ama herhangi bir deri urunu uzun sure gidecektir. 8 senede yipranmissa bir deri cuzdan icin iyi degil.
0
antikadimag
(29.08.24)
iyi cüzdana para verilir. 1800 çok değil. beğendiysen al bence.
0
asap raki
(29.08.24)
matras deri kemerim cok kisa surede parcalandi az kullanmama ragmen, metal tokasi da karardi. gozumden dustu matras.
0
icim urperiyor
(29.08.24)
(28)

Akü bitti kapı açılmıyor ne yapayım?

a perfect lie
Sorum başlıkta. Akü bitti. 2 Anahtar da çalışmıyor. bir tek ön sol kapıda anahtar deliği var ama o da olmuyor, açılmıyor kapı. (bu nasıl iş anlamadım) wd 4o filan bir şeyler denendi yok. Araba otoparkta kaldı. Ne yapacağım şimdi ben? Çilingir mi gelip açacak? Arabayı çekici mi gelip alacak diyeceğim
Sorum başlıkta.

Akü bitti. 2 Anahtar da çalışmıyor. bir tek ön sol kapıda anahtar deliği var ama o da olmuyor, açılmıyor kapı. (bu nasıl iş anlamadım) wd 4o filan bir şeyler denendi yok. Araba otoparkta kaldı. Ne yapacağım şimdi ben? Çilingir mi gelip açacak? Arabayı çekici mi gelip alacak diyeceğim, otoparka giremez ki. öf.
0
a perfect lie
(28.08.24)
yol yardım hizmeti varsa kaskonun sağladığı ya da arabanızın markasının sağladığı onları arayabilirsiniz.

benim aküm bittiğinde yol yardım gelip takviye yapıp gitmişti
0
barabas
(28.08.24)
Olur o ya anahtar deliğinden. Az biraz daha uğraş hocam.
Aklıma başka şey gelmiyor. Araba marka model nedir? Ona göre Google ise yarayabilir
0
kisa
(28.08.24)
yol yardım kapıyı da açabilecek mi? Bu arada kaputu da açamıyoruz ki :(

kapıyı açsam arabada jump starter vardı, götürecektim tamire.

Araba opel corsa
0
🌸a perfect lie
(28.08.24)
Sol ön kapının açılması lazım, başka birisi denesin, belki çok kibar davranıyorsunuzdur.
0
kimlanbu
(28.08.24)
Anaktari denemeye dewam +3
0
abuzer
(28.08.24)
yani ben de manuel olarak açılmamasına hiç anlam veremedim. Bence baya zorladım ama denerim yine.
0
🌸a perfect lie
(28.08.24)
Hocam çok saçma valla. Açılması lazım.
Opel corsa kaç model?
0
kisa
(28.08.24)
Ya kilidin ve anahtarın fotoğrafını paylaşır mısın?
Görmeden başka bir şey de diyemiyorum.
0
kisa
(28.08.24)
çok saçma bence de, takipteyim. sahiden fotosunu atsana aklım almadı açmamasını
0
titanyum22
(28.08.24)
Atasehirdeysen gelip denerim valla
0
kisa
(28.08.24)
Yani anahtarı yuvanın içinde kırmama çok az kaldı.

ibb.co
ibb.co
ibb.co

2013 model
0
🌸a perfect lie
(28.08.24)
İki tarafa da çeviriyorsun değil mi gibi başka bir saçma soruyla geliyorum çünkü mantıklı bir şey aklıma gelmiyor.
0
kisa
(28.08.24)
Çevirdim çevirdim. Anahtarından tutup arabayı salladım resmen artık.

Açılmıyor oluşunu kabullenirsek, tek çözümüm arabacı çilingiri mi bulmak?
0
🌸a perfect lie
(28.08.24)
Bir yandan çevirip bir yandan da kolu da çekmişsindir tabi
Bende bitti ger şey
0
kisa
(28.08.24)
Yani aslında açılıyormuş gibi ses geliyor bence anahtarı sokunca kaskatı değil tepki alıyorum, şimdi uyduruyorum gibi gelecek de. Ve sormadan cevaplayayım plakayı da kontrol ettim baktım araç benim yani kesin bu anahtar bu arabanın :/
0
🌸a perfect lie
(28.08.24)
Peki bir de aldığın o tepkiyi video olarak at istersen o kildiğin sesini duyabileceğimiz şekilde Belki gerçekten kirli çekiyorsun açıyorsun ama bir şekilde kapı sıkıştı
0
kisa
(28.08.24)
Ilde açtığını düşündüğün zaman diğer kapıları açmayı dene bir de istersen
0
kisa
(28.08.24)
Mobildeyim ve arabadayım editleyemiyorum baştan yazayım prensesim duyduğun zaman diğer kapıları dene bir istersen
0
kisa
(28.08.24)
Of
.. Dikte ettirdim.
Prensesim değil tabii ki kilit açılma sesini duyduğum zaman
0
kisa
(28.08.24)
Hiç sorun değil, Siz dikkatli olun teşekkür ederim yardımınız için, otoparkta telefon çekmiyor bi eve çıkıp bi otoparka iniyorum :/sinirlerim düzelince deneyeceğim şu diğer kapıları da
0
🌸a perfect lie
(28.08.24)
Aynısı başıma geldi. Kapının kilidinin sökülmesi gerekiyor çilingir veya sanayiden birileri tarafından. (Üstteki yazışmaları okumadım belki vardır böyle bir cevap) ben başka bir çare bulamamıştım.
0
kedidir o kedi
(28.08.24)
ingiliççe arattım, quorada şöyle bir çözüm sunulmuş, makine çevirisi:

Anahtarınızı kumandasından çıkarın. Bagajınıza gidin. Plakanızın altında. Bir anahtar deliği vardır, anahtarı sokun ve çevirin. Bagajı açtığınızda, arka hoparlör alanının altında siyah uçlu bir kablo vardır, kabloyu çekin ve sürücü kapısı açılacaktır.
0
titanyum22
(28.08.24)
aku bittigine gore araba uzun sure kullanilmadan mi duruyordu? eger oyleyse bazen kapi contalari iyice yapisiyor acilmasi zorlasiyor sicakta falan kaldiysa. arabanin kendi kapisinin kendi anahtariyla acilmasi lazim cunku. olmuyorsa bagaji anahtarla acip koltuklari yatirip on tarafa erisim saglamayi deneyebilirsiniz. ama acilmasi lazim kapinin.
0
icim urperiyor
(29.08.24)
Yok uc dort gun once surmustum en son. Lanet olasi bagajda anahtar deligi yok. Baktim goremedim.
0
🌸a perfect lie
(29.08.24)
haydaaa araban hala orda mı çektiremedin mi
0
titanyum22
(29.08.24)
Once cilingir 900 tlye geldi bi aletle kapilari acti.
Sonra 2400 tlye de akucu geldi eskiyi adi yeniyi takip gitti. Aku degisiminden sonra da durum su , Anahtar delikteyken kapiyi kilitliyor ama acamiyor.
0
🌸a perfect lie
(29.08.24)
çok geçmiş olsun
0
titanyum22
(29.08.24)
Geçmiş olsun.
0
kisa
(29.08.24)
(14)

Sadece internetle ilgilenen ergen

parka
Tatile gittiler.Genç kızı hiçbir şeyle ilgilenmiyor.İnternet ve telefondan başını kaldırmıyor, evden çıkmak istemiyor.Yapması gereken ufak işleri de yapmıyor (bulaşıklar)Ne yapılır.Kendi çocuğum olmadığından hiç anlamıyorum.** EK **Yahu bana niye saydırdınız anlamadım.Ben burada etkisiz elemanım. Sa
Tatile gittiler.
Genç kızı hiçbir şeyle ilgilenmiyor.
İnternet ve telefondan başını kaldırmıyor, evden çıkmak istemiyor.
Yapması gereken ufak işleri de yapmıyor (bulaşıklar)
Ne yapılır.
Kendi çocuğum olmadığından hiç anlamıyorum.

** EK **
Yahu bana niye saydırdınız anlamadım.
Ben burada etkisiz elemanım. Sadece bu anne kızı uzaktan tanıyorum.
Kızın yaşını tam kestiremediğimden başta ergen demiştim, sonra genç kız dedim.
Ayrıca davranış olarak da ergen gibi geldi.
Apart otelde kaldıkları için anne bulaşık yıkıyor.
Kızın da bulaşığa yardım etmesi doğal değil mi.
Amma drama yaptınız.
Ben hallerine üzüldüm, bir öneri olur mu diye sordum sadece.
0
parka
(14.08.24)
Başkasının çocuğunu ergen diyerek etiketlemişsiniz, bulaşık Gibi "ufak" işleri yapması gerektiğini belirtmişsiniz, çocuklardan anlamadığınızı da eklemişsiniz. Köyde mi yaşıyorsunuz merak ediyorum?(Bizim köyde akrabalar da böyledir ondan soruyorum, gezmeye gittiğim yerde ev işleri beklerler benden eşimden) Hali hazırda kaynana mısınız?(Sizden küçük kadınların ev işlerini sizin yerinize yapmalarını doğal mı buluyorsunuz?) Çocuğu beslemek zorunda değilsiniz sizin değilse. Çocuğun ne yaptığı da sizi bu kadar ilgilendirmemeli. Ne yapılır kısmı için de bulaşık Makinesi önereyim.
0
hasmetizm 2046
(14.08.24)
Bulaşık yıkamak 15 yaşında bir çocuğun yapması gereken ufam bir iş midir? Anlattıkların oldukça sağlıklı ve standart bir 15 yaş profili yani neye şaşırdığını ya da neyi yanlış bulduğunu anlamadım. Bir sorun yok, bırak çocuk istediğini yapsın. Yaz tatilinde çocuğa bulaşık yıkatmak nedir ya
0
nundu
(14.08.24)
bence 15 yasindaki birinden aile ortamina katkida bulunmasini beklemek anormal degil diger cevaplarin aksinda. sosyal katki olur, bir isin ucundan tutmak olur vs. ama yapmamasi/istememesi de bir o kadar normal. biraz kisiligiyle, biraz nasil yetistirildigiyle alakali. guzellikle davet ederek dahil etmeye calisabilirsiniz, olmuyorsa zorlamayin salin kendi haline sonra tekrar denersiniz.
0
icim urperiyor
(14.08.24)
birincisi "ergen" bir hakaret değildir, belirli bir yaş grubunu ifade eden bir kelimedir. etiketlenecek bir şey yok. 90 yaşındaki adama yaşlı dendiği gibi, 12-18 yaş arasındaki gençlere de ergen denir, gavurlar teenage falan der. küfür gibi algılanmasın.

ben de bir ergen babasıyım. köyde de yaşamıyorum, doğma büyüme şehirliyim, dedemle dahil hayatımda köy görmedim. kaynana da değilim, babayım.

burada mesele küçük çocuklara ev işi yaptırmak değil, belirli yaştaki gençlere sorumluluk yüklemek. sorumluluğunun bilincine vardırmak. soruda kast edilen de çocuk yüzünden bulaşıkların kirli kalması değil. bunu bu şekilde anlamak için gerçekten kötü niyetli olmak lazım. soruyu soran anne babası değilse bile, çocuğu ve/veya anne babasını seven bir yakını olarak bu konuda dertlenmek, bir şeyler yapmak istemek gayet normal.

ergen bir bireyin deniz kum tatiline gidip başını telefondan kaldırmaması günümüzün en büyük problemlerinden biri. kendi çocuğum olduğu için çok iyi anlıyorum.

kısıtlayacaksınız. sınır koyacaksınız. önce ortalığa yardım et, ödevini yapi, sonra denize gidilecek. dönüşte oynarsın diyeceksiniz. maraz çıkacak, kızacak, sinirlenecek, ama sert davranmadan, kırmadan, yol göstererek yapılması gereken bu.

ha sen ne kadar başarılı oldun dersen, %100 olmasa da sorumluluğuna düşen işleri yapmasını, denize gitmesini, yüzmesini, arkadaş varsa çıkıp oynamasını sağladım. ama arkadaşıyla da çıkıp oturup telefon oynuyorlar, ona bir şey yapamıyorum. bi de işin adı "arkadaşımla oynuyorum" olunca kısıtlayamıyorum da.

adasjkkla deniz tatiline gidip evden çıkmayıp kafasını telefondan kaldırmayan 15 yaşındaki çocuğa sağlıklı ergen profili demişler asdklasjda. sağlıklı profil öyle olmaz gençleri 15 yaşındaki sağlıklı genç yaz tatilinde deniz kenarındaysa denize gider, yüzer, bahçeye çıkar, sokakta oynar, koşar eğlenir. köye gittiyse horoz kovalar, bahçe çapalar, tozda toprakta yuvarlanır, koşturur coşturur vs.

evden çıkmadan kafasını kaldırmaksızın telefona bakmak günümüzde standart olabilir, ama sağlıklı bir davranış da değildir. bir kişinin de anası babası olmasa da bu konuda dertlenmesi, çözüm arayışında olması anormal değildir.
0
kibritsuyu
(14.08.24)
Yahu bana niye saydırdınız anlamadım.
Ben burada etkisiz elemanım. Sadece bu anne kızı uzaktan tanıyorum.
Kızın yaşını tam kestiremediğimden başta ergen demiştim, sonra genç kız dedim.
Ayrıca davranış olarak da ergen gibi geldi.
Apart otelde kaldıkları için anne bulaşık yıkıyor.
Kızın da bulaşığa yardım etmesi doğal değil mi.
Amma drama yaptınız.
Ben hallerine üzüldüm, bir öneri olur mu diye sordum sadece.
0
🌸parka
(14.08.24)
15 yaşındaki bir birey bulaşık yıkabilir bunda sorun yok. Biz 14 yaşındayken babamız hayatı öğrenelim diye tatillerde bizi oto sanayiye veriyordu. Fırsat buldukça da 15 yaşında pazarda su satıyordum.heves ettim 2 tane enstrüman ögrendim. Müzik yaparak kazandıgımın paralarla gittim üniversite okudum. Hayatım komple mücadele de geçti. 15 yaşında 2 tabak yıkayınca eline yapışmaz yani. Bulaşık yıkamak zaten lafın gelişi. Demek istedigim kalkıp bir şeylerle aktif olması önemli. Bir kere 18 yaş altı kendi yaşına göre bir sürü işi yapabilir. Yapmalı da evin içinde asosyal ekran bagımlısı psikolojisi bozuk bir ergen örnegi daha mı iyi sanki??
Öncelikle psikolojik destek alarak ekran bagumlılıgından kurtarmanız lazım. Sonrasında çocugu spora, enstrümana, hobilere yönlendirin. Yani hayata dokunsun çocuk. Hayata karşı farkındalık kazansın. Ondan sorma zaten ona demeden 2 tabağı hallediverir kendiliginden.
0
limonlu eksi
(14.08.24)
Ben de böyleydim de o zaman telefon, internet falan yoktu ben de hep kitap okurdum deniz tatiline gidildiğinde. Sonra ne oldu, deniz tatillerini hiç sevmediğim için son 20 yıldır deniz tatiline gitmedim asla da eksikliğini hissetmedim. Deniz kenarında olan parklarda yürümeyi ya da bankta oturup denizi izlemeyi severim ama o kadar. Tatile gideceksem şehir gezmeyi daha çok seviyorum. Şimdi kendim tek başına yaşıyorum, her işimi kendim hallediyorum. Ailemi ziyarete gidince orada da ne lazımsa yapıyorum. Bence bazı şeyler çok büyütülüyor özellikle ergenlik zamanında.

Büdüt: Amaç iyi psikoloji ise benimki ne kadar iyi tartışılır ama kimseye yük olmadan hayatımı devam ettiriyorum.
0
peki madem
(14.08.24)
sofraya yardim etme, yattigi yeri toplama gibi seyler 7 yastan itibaren yapilir, 15 yasindaki kazik kadar ergene yardim etmiyorsa herhalde laf söylenecek.
kendi cocugumsa telefonu elinden alirim.
bana emanet cocuksa da telefonu elinden alirim.
diger türlü karismam.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(14.08.24)
Bahsi geçen bir erkek çocuğu olsa onun yapması gereken ufak iş olarak ev işlerini görmeyeceğinizden eminim. Ayrıca dış kapının dış mandalı olarak size ne? Başkalarının aile dinamiklerine neden burnunu sokmaya bayılıyor bu ülkenin halkı?
0
moonie
(14.08.24)
Suçlamıyorum ama çocuk normal diyorum. 15 yaşındayken ben de öyleydim ki 10 seneden fazla zaman geçti. O zaman laptopum yoktu, evdeki masaüstü pc'yi arabayla yazlığa götürürdük ben oyun oynayayım diye. Bulaşık yıkama, evi süpürme gibi işleri yapmamak için de mücadele ederdim baya. Üniversiteyi de aile yanında okudum aynı şekilde. 25 yaşında evden ayrıldım ve kendi hayatımı kurmada bir gram zorlanmadım. Bu evde iş yapmazsa kendi evinde zorlanır olayı büyük yalan yani. Bırakın çocuk yaz tatilini nasıl geçirmek istiyosa öyle geçirsin. O yaşlarda bi çocuğun "sağlıklı" bir ergen olması için illa koşup eğlenmesi, denize gidip yüzmesi gerekmiyor. Hele bi de apart demişsiniz muhtemelen arkadaşı da yoktur etrafta. Ne yapacak yani sıkılıyodur.

O yaşlarda bi kız kardeşim var o da aynı şekilde mesela ve onun da sağlıksız olduğunu düşünmüyorum. Dünyada her şey ekranlar üzerinden ilerliyor, ekranı hele o yaşta kısıtlamak çok mantıksız bir öneri
0
nundu
(14.08.24)
15 yaşındaki çocuğun internete gömülmesi çocuğun bulaşık yıkamasından daha sıkıntılı durum.

bir insanın kendi igtiyaçlarını kendi karşılayabilmesi için bazı şeylerin o yaşta öğrenilmesi gerekiyor. yemek yapmak, bulaşık yıkamak, çamaşır yıkamak vs
0
oekuklu
(14.08.24)
Kız erkek farketmez böyle ufak şeyler küçük yaştan beri yaptırılmalı. geçen bir küçük erkek ergenden kargaburun istedim yüzüme baktı boş boş. bilmiyormuş ailesi hiç iş yaptırmamış.
Çocuklara hayatla mücadele etmeyi öğretmiyorsunuz 20 yaşına gelince çoğunun psikolojisi bozulmuş oluyor.
0
komando kani var bende
(14.08.24)
Şöyle de bir durum var,
Evde bulaşık yıkamak herkesin görevi, yemek hazırlamak, sofra toplamak temizlik yapmak falan herkesin görevi.
Eğer ortada bu işleri tatil sırasında adil olmayan bir şekilde üzerine almış anne varsa bu durumda ergen kız çocuğu neden üzerinde sorumluluk hissetsin ki, babanın hissetmediği sorumluluğu ergen çocuktan hissetmesini neden bekliyoruz. Ailedeki herkes yapıyor olsaydı o da yapmak sorunda hissederdi. Ama babası eğer bu işi paylaşmıyorsa kız neden paylaşsın. Neden kıza babanının yapmadığı sorumluluk yükleniyor.

O yaşlarda kız çocuklarına daha toplumsal cinsiyet rolleri de yüklenmemiş oluyor. Herkesin sorumluluk almadığı, annene yüklenmiş konularda neden evdeki yetişkin diğer bireyden daha fazla sorumluluk almasını beklemek yanlış.
0
zimbirik
(14.08.24)
Kibritsuyunun açıklamasına cevap olsun. Etiketler hakaret olmak zorunda değildir, pozitif şeyler de etiket olabilir. Güzel ve çirkin kavramları birer etikettir örneğin. Ergenlik bir yaş aralığını tarif etmek içindir sadece, söz ve davranışlarını sevmediğimiz çocukları betimlemek için değildir. Çocuk sahibi olmanız sizi otomatik bilinçli yapmıyor maalesef.
0
hasmetizm 2046
(16.08.24)
(5)

uçaklarda neden kamera ve güvenlik görevlisi olmaz?

Zetnikov
sb
sb
0
Zetnikov
(08.08.24)
uçak sistemine çok ufak birşey eklemek/değiştirmek için bile inanılmaz izinler ve çalışmalar yapılması gerekiyormuş, aynı soruyu bir havacılık videosunda yanıtlamışlardı.

görevli hakkında fikrim yok.
0
eja
(08.08.24)
kokpit de oluyor galiba kamera. hepsinde olması gereken bi zorunluluk mu bilmiyorum ama bazılarında var.

kabin için gerek var mı? neden ihtiyaç olsun? yolcular rahatsız olabilir videolarının alınmasını. zaten çoğu zaman oturmaları gerekiyor uçaka. ayrıca legal prosedürler de olabilir kvkk gibi. bu konuda net bilgim yok, biraz tahminde bulunuyorum.


bir de uçaklarda tonla teknik cihaz var. gerekli görülmediği için ekstra bir şey eklenmek istenmiyor olabilir. bakımı yapılacak, videoların depolanması gibi ekstra külfetler çıkacak. belki bu sebeplerledir.

gereklilik görülmediği için zahmete girilmemiş bence.

güvenlik görevlisi neden olsun? kabin görevlileri zaten o işi de yapıyorlar gerektiğidne
0
biseysorcaktim
(08.08.24)
güvenlik görevlisi bazı ülkelerde/havayollarında var.

(bkz: air marshal)
0
inheritance
(08.08.24)
hosteslerin egitimi var guvenlik konusunda. zaten ucaga binene kadar her yer guvenlik. bi de ucaga guvenlik gorevlisi koymanin manasi yok. cogu ucus ekonomi sinifi, dar ve kucuk ucaklarla yapiliyor. kanatli metro turizm otobuslerinden pek farki yok aslinda, mantik ayni ama cok daha ciddi guvenlik tedbirlerine dahil ekonomi ucus sirketleri. her ucusa bi de guvenlik koymak ekstra yuk ve masraf.

kamera ise gozle gorulmeyen, surekli bakilmayan, denetlenmesi gereken yerler icin mantikli. kabinde surekli hostesler veya diger yolcular var. kameranin faydasi yok ki? birisi ters bir sey yaparsa, bir suru gorgu tanigi ve calisan var.
0
icim urperiyor
(08.08.24)
Arkadaslar bazi cete grup insan var sadece ucaga binip hirsizlik yapiyorlar laptop canta ne varsa alip cikiyorlar
0
🌸Zetnikov
(08.08.24)
(9)

İngiliz aksanı

füt
Üzerime ingiliz aksanını doya doya duyacağım bir dizi atın. Normalde hiö sevmediğim bir millet, ancak o nasıl tatlı bir tune’dur arkadaş.
Üzerime ingiliz aksanını doya doya duyacağım bir dizi atın. Normalde hiö sevmediğim bir millet, ancak o nasıl tatlı bir tune’dur arkadaş.
0
füt
(24.07.24)
Bodyguard, the crown
0
irene
(24.07.24)
marcella
benedict'li sherlock
0
janderzel zartanyan
(24.07.24)
İngiliz aksanından sonra da bol testesteronlu İskoç aksanina bakmanı tavsiye ederim.

İngiliz aksanı için aklıma 'The IT Crowd' geldi.
0
sekizdokuzon
(24.07.24)
after life

the gentleman
0
HellKeePer
(24.07.24)
coupling tabii ki :)
0
in vino veritas
(24.07.24)
Doc martin
0
mikahakkinen
(25.07.24)
Coupling
Black Books
Trying
0
chickentown
(25.07.24)
Peep show tabi ki. dudak okuyarak izleyebilirsiniz diziyi resmen. cok da komik. 1-2 bolum izleyip sarip sarmadigina bakabilirsiniz. keske unutup tekrar izlesem.
0
icim urperiyor
(25.07.24)
coupling
misfits
the office
black books
spaced
0
bay b
(25.07.24)
(10)

Kedinize corba icirirken onluk

lapaz
Takiyor musunuz?
Takiyor musunuz?
0
lapaz
(23.07.24)
kediye önlük takıp bebek gibi çorba mı içirilir ya? illa içecekse koyarım önüne kendi içer o.
0
kibritsuyu
(23.07.24)
onluk deyince kedinin alnına on lira yapıştırıyoruz sandım. aferin manasında.
0
kaptan maydanoz
(23.07.24)
başarılı trollemelere hasret kaldık
0
mor oje
(23.07.24)
@kaptan maydanoz +1
0
datnet
(23.07.24)
dalgic kiyafeti giydirip kafasini bandiriyorum kaseye.
0
icim urperiyor
(23.07.24)
pipetle içiriyorum ben ağzı bulaşmıyor.
0
jelly bear
(23.07.24)
Kedilerime ÇORBA içirmiyorum.
0
muhayyer divan
(23.07.24)
sade tuzsuz tavuk haşlaması/çorbası çok yararlı aslında
cevap olsun hayır önlük takmıyorum aasdasd şapırdatmsı etrafı bulaştırması çok hoşuma gidiyor çocuğumun ama tavuk ayrımı yapıyor serbest gezen tavuk seviyor galiba.

maydonoz +1
0
eja
(23.07.24)
bizimkiler kelle pacayi cok sever. bahcede buyuk bi ates yakip, pacalari en az 6-8 saat kaynatiyorum. bu esnada butun kediler geliyor zaten. corba sogumaya baslayinca, icine atlayip hem yuzuyorlar hem de iciyorlar. derilerine cok iyi geldigini gozlemledim. corba sonrasi da bi parti donuyor tabii.

not: bu bahsettigim kis icin gecerli tabi. yazlari carpaccio'dan baskasini icmiyorlar.
0
dark dante
(23.07.24)
bu kadar cevap görünce canım çorba çekti tebrikler
0
neira
(23.07.24)
(2)

Tarla/arsa almak

michael_knight
Bu iş hiç bilmiyorum. Arsa/tarla almak istiyorum.Sadece şunu biliyorum: "Kadastral yola cephesi varsa, 5000 m2'den büyükse o zaman tarımsal faaliyeti sürdürme amacıyla içine küçük bir yapı inşa edilebilir" Bunu da yanlış ve eksik biliyor olabilirim.İşte bu özelliklere sahip bir yer alsam, bir süre
Bu iş hiç bilmiyorum. Arsa/tarla almak istiyorum.

Sadece şunu biliyorum: "Kadastral yola cephesi varsa, 5000 m2'den büyükse o zaman tarımsal faaliyeti sürdürme amacıyla içine küçük bir yapı inşa edilebilir" Bunu da yanlış ve eksik biliyor olabilirim.

İşte bu özelliklere sahip bir yer alsam, bir süre sonra oraya bir klübe, bir tinyhouse koysam yasal olarak başım da çok derde girmez diye düşünüyorum. Hayalim bir villa değil de şehirden uzak, kendimize ait bir yer, domates-biber ekebilmek, hafta sonu kaçıp nefes almak, emekli olunca yaşarım diye hayal kurmak vs.

Çok mu yanılıyorum? Böyle bir yer alırken nelere dikkat etmem gerekir?
Bilmediğim çok fazla şey olduğu için bana bu işleri anlatan bir kaynak önerebilir misiniz?

Ek olarak şunu da düşünüyorum. Bu şekilde bir tarla alırsam çok büyük bir para kaybetmem. Olsa olsa %20-30 fazla para ödemiş olurum, en kötü durumda bir gün toplamda %30-35 kayıpla satarım. Bu düşünce doğru mu?
0
michael_knight
(26.06.24)
Ev yapacağın kısım 5000 metrekarenin dışında olmalı.
Evin alanında, yüksekliğinde ve yola mesafesinde belirli kısıtlar var.
Tarım bakanlığınca belirlenmiş bazı tarım alanlarına hiç yapılamıyor. Sit alanları da öyle.
Konteyner de koysan, villa da yapsan öncelikle belediyeden yapı izni almak zorundasın ve işlemleri arasında fark yok. Küçücük bişey demen işlemi basitleştirmiyor.
Su için tarım maksatlı sondaj ruhsatı alman lazım ki bunda çok büyük kısıtlar var.Kadastral yoldan belediye su borusu geçiyorsa sorun yok.
Elektrik için sondaj elektriği ruhsatı alman ve en yakın direkten senin oraya gereken direk ve hat parasını da ödemen gerekiyor. Alacağın elektrik konut elektriği olmadığı için biraz pahalı oluyor.
Sürekli kalmayacaksan yurdum insanı soyar orayı.
Gerek inşaat ve gerekse daha sonraki onarım ihtiyaçlarında usta bulma olayı daima sorun olacaktır.
İnterneti sorun olmayan bir yer olsun. Sana burada alıştık. Görmezsek üzülürüz.
Uzun vadede her durumda değer kazanır.
Geçimini tarımdan sağlayamazsın. Yeni Türkiyede o pek mümkün değil.

Not: Tapuda tarla değil de, zeytinlik veya zeytinlik vasıflı tarla yazıyorsa çivi bile çakamazsın. Ona dikkat et.
Yeri almadan önce sondaj konusunu araştır. Su çıkıyor mu, kaç metreden çıkıyor, mevsimsel kurumalar gösteriyor mu gibi konuları çok iyi etüd etmen lazım. Susuz yaşanmaz.
0
Mirket
(26.06.24)
buyuk bahceli mustakil ev olmadan buyuk bahceli mustakil ev gibi olan bir sey ariyorsunuz anladigim kadariyla. o isler oyle olmuyor genelde. her getirinin bir goturusu var. bi defa dogal hayatla ugrasmak zor, toprak emek ister. bakmazsan yabani olur. ara sira gideyim kafa dinleyeyim diye arsa alinmaz. altyapi yok, ustyapi yok. topragi eseleyip tuvaletini yapmaktan cekinmiyorsan ara sira kampa git cadir kur, bedavaya gelir. yatirim amacli aliyorsan ileride imar falan gelirse o zaman durum degisir. o da hizlica olmaz, muhtemelen cocugun torunun yapar anca. bildigin gibi imar tapu isleri genelde yandaslarin elinde, herkese dusmez kolay kolay kisa vadede.

bi tanidik ayni dedigin amacla tarla aldi, hatta icinde tugladan kulubesi de var. kocaman tarlanin ortasinda 4 duvar. su yok, lagim yok, elektrik yok, isitma yok. alet edevat yok. ilk baslarda 3-5 haftasonu gidip domates falan ektiler ufak bi koseye, hasat zamani gelince hepsi cop oldu cogunu konu komsuya dagittilar. tarlanin bir kismini rica minnet yan tarladaki traktorlere surdurduler, o ayri bi dert. sulamayla ugrasamadilar, su belli saatlerde geliyor orada hazir olman lazim. agac ektiler tutmadi. icinde onceden 1 tane elma agaci var, o bile dert. toplasan belki 100 kilo elmayi kim napsin, toplamasan dokulup yerde curuyor hepsi, agac bakim istiyor budama asilama falan. artik gitmiyorlar da oyle duruyor eken bicen yok. yilda 1 defa bol bol elma yiyoruz, ama tarlaya verdikleri parayla 1000 yillik elma ihtiyaclarini giderirlerdi herhalde.
0
icim urperiyor
(26.06.24)
(6)

kokan bardaklar

biseysorcaktim
bulaşık makinesinden çıkınca kokuyor bazen.makinede koku yapacak bir şey yok, arada bi temizliyorum. her bardak kokmuyor. finish quantum üçlü gibi bir şey kullanıyorum. temiz ve parlak oluyorlar.bazen deterjanlı kalmış gibi hissediyorum, bazense kokuyor gibi.açıkçası doğrudan makine ile mi ilgili, y
bulaşık makinesinden çıkınca kokuyor bazen.
makinede koku yapacak bir şey yok, arada bi temizliyorum. her bardak kokmuyor. finish quantum üçlü gibi bir şey kullanıyorum. temiz ve parlak oluyorlar.

bazen deterjanlı kalmış gibi hissediyorum, bazense kokuyor gibi.

açıkçası doğrudan makine ile mi ilgili, yoksa elde yıkayınca da mı oluyor seçemiyorum.

bardakları camlı rafa ağızları yukarı gelecek şekilde diziyorum, hava alsınlar diye.

ne yapmalı böyle durumlarda?
0
biseysorcaktim
(20.06.24)
2-3 ayda bir makine temizleyici kullan.
Filtreyi de sık sık temizle.

www.trendyol.com
0
Mirket
(20.06.24)
Bulaşık makineleri önce bir kısa cycle yapıp kaba yemek artıklarını temizliyor, sonra asıl yıkama kısmına geçiyor. Aslında makinelerde hem ilk aşama için hem de ikinci aşama için deterjan koyma bölümleri var ama artık kapsüller çıktığı için birinci bölümde deterjan kullanılmıyor, bu da bazen bulaşıkların yeterince temizlenmemesine sebep oluyor. Makineyi çalıştırmadan önce içine biraz normal bulaşık deterjanı koyarsanız yıkama performansı artacaktır.

Edit: Bir de yumurta artığı varsa baya kokutuyor, ona dikkat edebilirsiniz.
0
salihdt
(20.06.24)
filtredir muhtemelen.
0
icim urperiyor
(20.06.24)
filtre kesin kirlidir. ayrica su sicakligi dusuk olunca da koku yapabiliyor filtre cok temiz degilse.
0
bohr atom modeli
(20.06.24)
Geçen bardaklarınız yumurta kokuyorsa , şurayı temizleyin diye bir video görmüştüm , ( böyle tanımlıyorlar sanırım kokuyu )
Böyle bir aratırsan işine yarayabilecek sonuç çıkar sanırım .
0
dunyatuhaf
(20.06.24)
normal bulasik deterjanini makineye koyacaksaniz dikkatli olun: normal bulasik deterjani makineye konanlara gore daha cok kopuruyor, makina bu kopugu temizleyemezse suyunu bosaltamiyor, (her modelde olmayabilir). kopugu sonumleyen sey yag, o yuzden bulasiklarinizin epey yagli oldugundan emin olun, basiniza is acilmasin sonra.

alternatif olarak sunalri deneyebilirsiniz:

1 - filtrenizi duzenli temizleyin
2 - makinanizi arada bir yuksek sicakliktaki programda calistirin, ici temizlensin.
3 - icine sirke atip calistirin
4 - program bittikten sonra kapagini acin, bulasiklar icinde havasiz beklemesin.
0
taurina
(20.06.24)
(25)

Turist vizesiyle yurtdışına gidip geri dönmemek

dedeminhirkasi
Konusunda ne düşünüyorsunuz. Yakın zamanda italya'ya gideceğim. Burada işim evim arabam var. Ama oraya gidince ne dil var ne bir meziyetim var yapabileceğim. Zanaat yok bir şeyden anlama yok. Fakat burada yaşamak istemiyorum artık. İnsanlarından havasından suyundan her şeyinden bıkmış durumdayım. Ke
Konusunda ne düşünüyorsunuz. Yakın zamanda italya'ya gideceğim. Burada işim evim arabam var. Ama oraya gidince ne dil var ne bir meziyetim var yapabileceğim. Zanaat yok bir şeyden anlama yok. Fakat burada yaşamak istemiyorum artık. İnsanlarından havasından suyundan her şeyinden bıkmış durumdayım. Kendimi buraya ait hissetmediğim için artık burada da mutlu değilim. Ne yapsam da orada kalsam, kalabilsem..
0
dedeminhirkasi
(16.06.24)
Bir zanaatin yoksa zor hocam. Zaten is bulamazsin, bulsan da sana is veren somurmek icin verecek. Aradan 1-2 ay gecince cepten harcadiginla kalacaksin. Geri donunce de vizen iptal edilip deport edileceksin, bi daha da schengen zor alirsin (en azindan 5 yil).

O kadar kafaya taktiysan portekiz gibi nazaran rahat oturum veren yerleri arastir (golden visa). Oturumunu alip oyle git. En azindan kaybin sadece maddi olur.
0
brkylmz
(16.06.24)
Canım ülkeyi niye kimse beğenmiyor ya? Turist vizesiyle zor. Dil de yoksa hepten zor. İş arama vizesiyle kalışınız uzar anca.
0
Kahvedesu
(16.06.24)
Y.lisana falan ya da iş bulup gidin.

Öbür türlü mümkün değil

Ya da iltica etmeniz lazım
0
jülsezar
(16.06.24)
@ Kahvedesu, canın ulkense sen niye yurtdışındasin gelsene ülkene
0
🌸dedeminhirkasi
(16.06.24)
Hocam canım ülkemiz uzaktan daha güzel seviliyor. Uzaklaşınca senin de gözüne güzel gelecek. Ama bahsettiğin yolla değil. Gitmek isteseydim kanunlara uygun bir şekilde, işimi gücümü ayarlayıp giderdim. Diğer türlü burdakinden de beter bir hayat yaşarsın.
0
ruhen hastayim ben
(16.06.24)
bence de %100 negatif. italya'da (ekonomisi iyi bir ulke bile degil, masa alti kolay is bulunabilen) calisma/oturma izni, dil, meslek, beceri vs olmadan durumun oradaki birkac gun once gemiyle gelmis afrikali gocmenler gibi olacak. hatta daha da kotu olacak zira onlarin kendi aralarinda bir dayanismasi vardir, sende o da olmayacak. Diyelim turkiye'deki hayatin gercekten bunaltici 10 uzerinden 5 diyelim, bunu 10 uzerinden 1'lik bir hayatla takas etmek... olmadi.
0
hot potato
(16.06.24)
@dedeminhirkasi, kurulu düzenim var yeğenim gelemem. Ben iş bulamıyorum Tr'de.
0
Kahvedesu
(16.06.24)
Yapan cok var. Erasmusa gidip donmeyen de var. Ne dusunuyorum.. sizin gibiler yuzunden, zaten zor olan vizeler daha da zorlasiyor bize. Erasmus anlasmasi da fesholursa yakinda sasirmam.
Ben de bu ulkede yasamak istemiyorum. Buna diyecek bi seyim yok tabii ki ama gitmenin yolu o degil. Ayrica sana da yaramaz dil yok bi sey yok..
0
Kittie
(16.06.24)
Çok sorun yaşarsın. Sosyal medyada gördüklerine, youtuberlara falan inanma.

Bir defa çalışma iznin olmadan, gittiğin ülkenin dilini çok iyi bilmeden hiçbir şey yapamazsın.

Ayrıca sağlık hizmeti, banka işlemleri, ev-oda kiralama, ehliyet vb şeylerin hepsinde sorun çıkar. Genel olarak yaşam kaliten daha da düşer.
0
ferenc
(16.06.24)
Sadece ülke değiştirerek daha mutlu, huzurlu bir insan olunmuyor. Orada nasıl yaşayacağın, ne yapacağın da önemli. O dış hatların efsunlu bir havası var, cidden o alana girince üzerinden büyük bir yük kalkmış gibi hissediyorsun. Ama o yüksek hal en fazla bir sene sürüyor. Sonra yine günlük kaygılar sosyal ve duygusal çatışmalar başlıyor. Insan her yerde insan. Buradan çok daha özgürlükçü bir toplumda yaşamaya başlasan bile ekonomik durumunun belirsizliği seni yer bitirir.

9 kadar yaşlandım ki her konuda bir duyduğum, bildiğim var. Bizim bir arkadaş vardı Kocaeli'nde PTT'de memurluk yapıyordu burada. Adam kafayı kırdı, sanırım yolsuzluk vs ile buradan parayı topladı Avrupa'ya gitti. Birkaç sene oradan oraya savruldu, parası bitti. En son Türkiye'deki babasından para istiyordu. Yani gideceksen bir planın olsun, can havliyle atma kendini buradan oraya. Ve zamanla orada da değişen yaşam koşullarına rağmen benzer iç mücadeleleri yaşayacağını bil. Tebdili mekanda anlık ferahlık vardır çünkü, insan uzun vadede sürekli içine bakar. Içeriden görür her şeyi.
0
sekizdokuzon
(16.06.24)
Bir de olumlu bir örnek vereyim, adamı az önce Instagram'da gördüm, aklıma geldi. Başka bir arkadaşım da burada şeflik ve müzisyenlik yapıyordu. Bayağı evliz iki çocuk babası adam. Hatta çocuklarından biri dencok küçüktü o sıralar. Bu adam önce Yunanistan'a geçti, bir çağrı merkezinde çalıştı. Yaşı kirklara yakındı bu arada. Çok da düzgün, kaliteli bir adam. "Bu kadar yaşa, deneyime ne yapıyorum ben Allah'ın Yunanistan'ında, çağrı merkezine? Akşama kadar milletin ağız kokusunu çekiyorum, orada beni bekleyen daha yaşını doldurmamış çocuğum var demedi. Yani tabii arada dertlestigimizde anlatıyordu ama sürekli şikayet etmiyordu. Neyse orada bir seneye yakın çalıştı Z bu arada mesleğiyle alakalı işleri kovalamaya devam etti. Danimarka'da bir restauranttan iş teklifi geldi bir senenin sonunda. Önce kendisi gittiz bir süre sonra ailesini Dr aldırdı yanına. Şu anda gayet mutlu görünüyorlar. Çocuklar Danimarka'da eğitim alacak.

Böyle gideceksen git, yolun açık olsun. Ama bir önceki anlattığım avel gibi burnunun dikine gitme. O da öldü mü, ne oldu acaba?
0
sekizdokuzon
(16.06.24)
İş bulma sorunu hemen her ülkede arttı. Bunu da bil derim. En sağlam ekonomisi olan ülkelerde bile beyaz yaka iş bulmakta zorlanıyor. İşten çıkarmalar fazla. Hali hazırda bir işin varsa, düzen varsa bozma.
0
ferenc
(16.06.24)
Yasal olmadan geçersen rezil olursun. Ben Fransa'da böyle yasal olmayanlarla bir iki kere konuştum, zor hayatlar. Yani misal gelecek 10 sene sıkıntı cekmeye değecek mi? Bence değmeyecek. Buna ek olarak italya maalesef ekonomik olarak çok bir şey sunamayan bir ülke (maaslari falan acayip düşük, arkadaslarin maasini duyunca acayip sasirmistim).

@ferenc; abi bunu sürekli yaziyorsun. Nerelerde misal beyaz yaka dediğin kişiler iş bulamıyor? Elde veri, istatistik, bir arastirma var mi? Hayır misal tedarik zincirinde misal resmen yer gök iş kaynıyor. Evet düz muhasebecilik yapan, ne bileyim sisteme verin giren gibi işlerde belki azalma vardır ki bunlar zaten beyaz yaka degil, ben şu dediğini destekleyen veri daha görmedim. Issizlik oranlarinda değişme yok. Sürekli beyaz yaka öldü yaşasın mavi yaka diyorsun, bunu amerika'ya ya da it islerine bakıp mi diyorsun?
0
logisticsmanager
(16.06.24)
@logisticsmanager

Adam senin gibi evlilik yoluyla gitmeyecek. Vatandaşı olana her imkan var. O yüzden senin yaptığın yorumlar objektif değil. Bir partner yoluyla bir ülkeye kapak atmakla çalışma izni alıp, iş bulup gitmek arasında fark çok. Biri nitelik ister diğerinde birşeye ihtiyacın yoktur. Net olmuştur umarım.

Hanımcılık ile Fransa'ya kapak atmakla bu kişi gibi olmak arasında fark çok. O yüzden bence insanları yanlış yönlendiriyorsun. Diyeceksen benim gibi evlilik yaparak git falan de.
0
ferenc
(16.06.24)
"En sağlam ekonomisi olan ülkelerde bile beyaz yaka iş bulmakta zorlanıyor. İşten çıkarmalar fazla."

Bunun ile kişinin vizesinin vs ne alakası var? Buraya "Avrupa'da vizesiz beyaz yakanın iş bulması zor" yazsan neyse.
Nerede bu beyaz yakaların işten çıkarıldığı iş bulamadığı büyük ülkeler?
Net konusmus olsan net olabilirdi evet. Kusura bakma da bu tarz başlıkların hepsine aynı şeyi yaziyorsun otomatik.

Vizesi olmayan kişinin iş olayi değil direkt ülkede bulunması bile sıkıntı.
0
logisticsmanager
(16.06.24)
Çok alakası var. Gelişmiş ülkelerin vatandaşlarının refah seviyesi yüksek olduğu için mavi yaka işleri veya zanaat yapmak istemezler. Bu boşluk için mavi yaka alımına gidilir.

Fransa'da kaç tane beyaz yaka Türk gördün kaç tane aşçı, kebapçı, tamiratçı gördün buradan yola çık.

En temizi bence Fransa'dan kadın bulmak.
0
ferenc
(16.06.24)
@ thetruenorthstrongandfree, hocam bilmediğim bir olay, konu. Önümü görebildiğim bir şey olsa cesaretim var. Yol gösterenim ve başıma neler geleceğiyle ilgili bilgi verenim olsa düşünmem asla. Fakat gidip karavana dönmemek değil konu zaten. Nasıl en mantıklı şekilde kalabilirim bu konuda yardım istiyorum.
0
🌸dedeminhirkasi
(17.06.24)
Saçmalık
0
but that was just a dream
(17.06.24)
boşver italyayı .

ispanya_30k euro ya (ki bunu bankada tutup orada harcayacaksın hepsi de değil üstelik) portekiz _tr den 8000 euro pasif gelir gösterene oturum veriyor araştır.
0
illegalstar
(17.06.24)
Yerinde olsam tr de ascilik kursuna giderdim bi kac sene de calisirdim.
Havada kaparlar.
0
Zetnikov
(17.06.24)
sordugun soru uzerinden, diger seceneklere/imkanlarina bakmadan yorum yapiyorum. yoksa calisma vizesi alabilecegin yere gitmek cok daha mantikli olur. veya dilini bildigin. avrupa ulkeleriyle ilgili de tecrubem yok ama 1'i turkiye'de 3'u yurtdisinda 4 kere sifirdan basladim.

mevcut birikiminden en mantikli olani nakite ceviriyorsun, mesela araba doviz bazinda deger kaybediyor o mantikli. birikimin varsa o ikinci oncelik. en son ev, mumkunse evi satma kiraya ver.

yanina alabildigin kadar nakit aliyorsun. abartip riske de atma, 2 ay minimum masrafla idare edecek kadar en az.

dil yoksa, turklerin cok oldugu merkezi bir yeri gozune kestir. italya'dan almanya'ya gidebiliyorsan kolayca o da olabilir mesela. gozune kestirdigin yerde yasayan insanlara simdiden ulasmaya calis, facebook grubu olur vs. baglanti kurmaya calis bi sekilde. vize durumunu yasal tutmaya calis, calisma iznin olmasa bile ulkede yasal olarak kal. turist vizesi olur, ogrenci vizesi olur, neyse. direkt gemileri yakarsan illegal statuye dusersen daha zor.

o bolgede minimum masrafla kalacak yer ayarla, pansiyon tarzi hosteller, backpackers mekanlari falan. kahvalti dahil olur genelde. ucuz sekilde karnini doyurmanin yolunu bul, ALDI gibi bim benzeri marketlerden hazir yiyecek olabilir, ucuz fastfood zinciri olabilir. yerel para kazanana kadar harcadigin her sey TL olarak gidiyor aklinda bulunsun.

sonra network kasmaya basla turklerde. dil yoksa bunu yapmak zorundasin, dil ogrenmek uzun ve zahmetli. ilk amacin elden nakit alarak para kazanabilecegin is bulmak. kebapci olur genelde, insaat isleri sigortasiz adam calistirmak istemez. muhtemelen somuruleceksin, gunde 10-12 saat haftada 6 gun calistiracaklar. baska turlu olmuyor pek. kalacak yer verir bazisi, dukkanin arkasinda bi odada 2 ranza olur 3-4 kisi paylasirsiniz mesela. yemek verirler bazen. genelde kacak calisma sartlari boyledir.

saglam arkadas bulmaya calis ozellikle yasal olarak kalan birisi. banka hesabi falan acamayacaksin cunku. vizeni yasal tutabilirsen guzel, tutamazsan turkiye'ye gelip gidemezsin. iki turlu de, para gelisi sagladigin anda ilk amacin durumunu yasal hale getirmek. illegale dusmemek bu noktada cok onemli. turist vizen devam ederken ogrenci vizesi, sonra atiyorum calisma vizesi falan bi sekilde uc uca ekleyip dikis tutturmaya calisabilirsin. olmazsa da siginmaci statusuyle falan kalmaya calisacaksin. bunlar bulundugun ulkenin kurallarina gore degisen seyler o yuzden yorum yapmak zor. ama benzer yollardan gecmis kisilerle baglanti kurup yol gosterme konusunda destek alabilirsin.

ilk etapta bu sekilde yol izlemeni tavsiye ederim. evi falan da satip gidersen daha buyuk risk, daha buyuk kayip. her sey yolunda gitse bile bi sure sonra depresyona girip yapamayan geri donen cok insan var. o yuzden onu uzun vadede degerlendir. ilk etapta minimum masrafla en uzun sure legal olarak kalmaya, o surecete para kazanmaya odaklan. zaten vize basvurulari falan masrafli. kesin bi yol bulursan (yatirimci vizeleri falan var mesela) o zaman evi satip girersin. ama olmaz da donmek zorunda kalirsan diye evi tutmakta fayda var.

her halukarda zor bi surec aklinda bulunsun. sadece maddi olarak degil, manevi ve psikolojik olarak yipratici. dil ve calisma vizesi olmadigi icin zaten uzun sure turklerle, turk mantigiyla ve hatta daha kotu ve pisleriyle yasamak zorundasin. 3-5 yil sabrederim dersen, ucu guzel bi yere cikabilir. uzun vadede dil ogrenip entegre olmaya calisman mantikli, yoksa orada da mutlu olmayacaksin. entegre olursan sonraki asama kok salmak, ev olur aile kurmak olur falan. bayramlarda gelir gidersin. maslow teorisi aslinda, en alttan basliyorsun iste. genel durum bu.
0
icim urperiyor
(17.06.24)
@ferenc

avrupada mavi yakaların çoğu ailesi eskiden oraya göçmüş, orada doğmuş büyümüş kişiler.

ki orada doğup büyüyenlerin hepsi de mavi yaka olmuyor.

türkiyeden sonradan gidenler beyaz yaka olarak gidiyor

benim gözlemim böyle
0
jülsezar
(17.06.24)
Yapma etme.
0
gabe h coud
(17.06.24)
Bir yere turist olarak gitmekle yaşamak çok farklı şeyler. İkincisi yaşadığınız sorunlar yabancı ülkelerde de devam edecek kaçmak kurtuluş değil sorunları çözmeniz lazım. Öncelikle eksiklerinizi tamamlamanız lazım. Yabancı dil bilmediğinizi yazmışsınız öğrenin ohalde. Zanaatta öğrenin madem.. Tavsiyem illa yurtdışında yaşamak istiyorsanız önce bu eksiklikleri tamamlayın ondan sonra gidin. Yurtdışı toz pembe değil yabancı dil olmazsa rezil olursunuz. İtalyada işssizlik almış başını gidiyor İtalya'nın kendi insanları iş bulamıyor Türkiye'de insanlar İtalya'dan daha iyi durumda yaşıyor gidip yaşarsanız kendi gözlerinizle görürsünüz.
0
doharkoman
(17.06.24)
"başıma neler geleceğiyle ilgili bilgi verenim olsa düşünmem asla" - basina neler gelecegini biliyorum ve anlatsam buyuk ihtimal inanmazsin, hayal gucun yetmez.

risk almayi goze alabilmek iyi de sacma sapan riskin bir faydasi yok.

turkiye bir copluk olabilir, ama bildigin bir copluk. Is/ev/araba bu ucluye sahip olan birinin turkiye'den ayrilmaya calismasi - yurtdisinda iyi bir teklif alabilecek asiri kalifiye ve dil problemi olmayan biri degilse - sacmalik..

Eger yurtdisinda sana ciddi destek olacak birisi yok ise (akraba/e$), Is/ev/araba uclusune ulasman en iyi ihtimalle 15 sene surer.
0
cooperr
(17.06.24)
(45)

arkadaşımın evimden zeytinyağı çalması

la lykia
eski bir arkadaşım kahvaltıya gelmişti.evde zeytinyağının içinde duran iki küçük bidon milas yağlı zeytinı var, ondan çıkarmıştım. çıkarırken de anlatmıştım, "işte bu zeytin böyle yağın içinde duruyor, yağda durmazsa hemen küfleniyor, coğrafi işaret aldı daha yakınlarda" vs. diye. o gün kahvaltı yap
eski bir arkadaşım kahvaltıya gelmişti.

evde zeytinyağının içinde duran iki küçük bidon milas yağlı zeytinı var, ondan çıkarmıştım. çıkarırken de anlatmıştım, "işte bu zeytin böyle yağın içinde duruyor, yağda durmazsa hemen küfleniyor, coğrafi işaret aldı daha yakınlarda" vs. diye. o gün kahvaltı yapıldı, dağıldık.

ben bir süre sonra bir baktım o zeytinin içinde durduğu yağ yok olmuş, haliyle zeytin de küflenmiş.

eve de başka kimse gelmemişti. duruma hiçbir anlam veremedim. acaba ben tuvalete gittiğim bir ara arkadaşım biraz daha çıkarmak istedi de yağı mı döküldü, belki elinden kaydı, olur ya insanlık hali. ama öyle bir şey olduysa bana niye söylemedi? belki unutmuştur ya da utanmıştır dedim.

arkadaşıma nazikçe sordum: "bizim o gün çıkardığımız zeytinin yağı mı döküldü o gün? zeytinler yağsız kalmış küflenmiş" dedim. haa evet ya galiba döküldü biraz dedi o kadar.

çok tuhaf buldum tavrını. zeytin de o bölgeye giden birinin getirdiği zeytin, markette falan satılmıyor, üzüldüm haliyle, koca bidon zeytin çöpe gitti. ama yine de zeytinde değilim, tavır ve rahatlığı tuhaf geldi ama neyse dedim üzerinde durmadım.

aynı arkadaşım başka bir gün akşam oturmasına geldi. tuvalete gitmiştim. döndüğümde mutfaktaydı, ben de mutfağa yöneldim, bir şey lazım mı dedim. yok peçete alacaktım dedi, önümü kesti, yani mutfağa girmemem için. bir şey istiyorsan ben vereyim dedi. ben yine bir şaşırdım, ne alaka benim evimde, sen bir şey istiyorsan ben vereyim asıl diye düşündüm ama bir şey demedim. yok su alacaktım ben de dedim, girdim mutfağa.

mutfağa girdiğimde gördüğüm manzara: evinden iki tane cam kavanoz getirmiş, bizim diğer ikinci bidondaki zeytinin yağını onlara aktarmış.

ne yapıyorsun dedim? ya işte bu yağ fazla gelmiş zeytine, aktarayım dedim falan diye saçmaladı. dedim ne alaka, o zeytinler yağın içinde duruyor, diğeri zaten küflendi, anlattım sana. sen ne yapıyorsun bana bir anlatır mısın dedim.

bu sefer itiraf etti, işte benim yağım bitmişti, bu yağ da bu zeytine fazla gelmiş diye düşündüm, bir şey olmaz nasıl olsa diye birazını alayım dedim dedi.

diğer zeytinin yağını da mı almıştın dedim, çok az almıştım dedi.

o kadar afalladım ki, ne diyeceğimi, ne tepki vereceğimi bilemedim. yemin ederim zeytininde, yağında değilim tabii ki, ama evime giren çıkan insan, bu düpedüz hırsızlık değil midir? kendimi salak gibi hissettim.

siz olsaydınız ne yapardınız, nasıl tepki verirdiniz? arkadaşlığınızı bitirir miydiniz, konuşur muydunuz?

*** ekleme 1 ***

ön yargı olmasın diye yazmamıştım başta:

bu kişi çok eski bir çocukluk arkadaşım. aynı mahallede büyüdük, ailesini tanırım. ben tahmin ediyordum ama arkadaşım yakın zamanda itiraf etti; babası ve baba tarafı çok sorunlu tipler maalesef. evde psikolojik, ekonomik, fiziksel şiddetle büyümüş.

kendisinin de kişilik bozukluğu ve/veya psikolojik sorunları olduğuna ve son zamanlarda daha da belirgin hale geldiğine inanıyorum.

işsiz ve aylardır iş bile aramıyor ve her gün düzenli alkol alıyor.

ben biraz manevi destek olmak istemiştim kendisine. aylardır iş aramasına yardımcı oldum, derdini anlamaya çalıştım, konuştum vs vs.

benden zeytin ve yağ istese veya para istese verecek biri olduğumu da, sırt çevirmeyeceğimi, bunun da asla lafını yapacak biri olmadığımı çok iyi biliyor ama bence asıl derdi "istememek" idi çünkü isteseydi kendini ezik hissedecekti muhtemelen.

zeytini anlatma nedenim ise; böyle şeylere çok meraklı ve ilgili olmasıydı. kahvaltıda sofraya çıkarırken bu nasıl zeytin böyle diye sordu. zira dediğim gibi markette olan bir zeytin değil. ben de anlattım.

yağ miktarı: 2 tane 5 litrelik cam kavanozdu. yarısında zeytin vardı. sanırım her iki seferde de 2 litreye yakın yağ yapıyor. bu arada yazmayı unutmuşum. ilkinde de yağ almış, dökülmemiş. benim evden bulduğu boş bir pet şişeye almış.

*** ekleme 2 ***

olay günü yani evden henüz gitmemişken biraz sert bir tepki verdim ve konuştum. bu yaptığın çok yanlış, başkasının evinde yapsan adın direkt hırsıza çıkar, niye benden istemedin vs. gibi bir konuşma. o da evet, çok haklısın, salaklık bu yaptığım, ben de çok üzüldüm seni üzdüğüme falan dedi.

ama ben olay günü ciddi şok yaşadım. hani insanlar bazen der ya, olay anında bağıramadım diye. o kilitlenme hissi nasıl bir şeymiş direkt yaşadım. insan birkaç dakika içinde aa 20 yıldır tanıdığım insan hırsızmış diyemiyor. gerçek anlamda afalladım.

olayın üzerinden birkaç hafta geçti şu anda. olaydan 1 hafta sonra ben bir mesaj attım. kendisini iyi görmediğimi, arkadaşı olarak destek olmaya çalıştığımı ama benim de yapabileceklerimin sınırlı olduğunu, düzenli ve az olmayan miktarda alkol alımının uzun vadede illaki ciddi sorunlara yol açacağını, en kısa sürede profesyonel destek alması gerektiğini nazikçe yazdım.

tamam konuşalım falan dedi ama o zamandan beri ben uzak duruyorum, o da bir tuhaf davranıyor. tersliyor, sonra şaka yaptım diyor. ben de biraz kaçtım açıkçası. zaten hakikaten işlerim de çok yoğundu ama biraz da bahane edip görüşmedim. eve zaten davet edemem artık.

bu arada ben psikoloji mezunuyum ama klinik uzmanlığım yok, terapi eğitimi de almadım. onun için tam bir yorum yapabilecek ya da tanı koyabilecek durumda değilim ama aklıma gelen şeyler var tabii.

son zamanlarda tam olarak şöyle bir tablo çiziyor: sürekli bir haklılık hali var. eleştiriye karşı çok hassas. her şeyi biliyor, herkesten farklı, herkesten zeki, kimse onu anlamıyor. evden çıkmıyor, kimseyle görüşmüyor ve sıkı alkol alıyor. işsiz ve iş aramıyor. şimdiye kadar yaptığı birikim ile geçiniyor. (erkek, yaş 38)

yani baya bitik bir halde aslında. biz de pandemide çok görüşmemiştik. sonra birkaç şey oldu, ben iş aramasına yardımcı oldum, bulduk da iş ama oradan da 2 günde gönderdiler. hatta patron demiş ki, sen çok tuhaf bir tipsin, adını koyamıyorum ama sana güvenemedim, birlikte çalışamayız. belki orada da birşey yaptı bilemiyorum.

benim de bundan sonra görüşmeye niyetim yok zaten.

çocukluk arkadaşımdı, eskiden böyle biri değildi. bir şeyler yapmaya çalıştım, sırtımı çevirmek istemedim bu haldeyken ama çoğu kişinin dediği gibi kimsenin doktoru değiliz, yapabileceklerimiz sınırlı.

yani öyleyken böyle...
0
la lykia
(14.06.24)
Zeytinyağı çalan arkadaş mı olur yahu? O an evinizden ve hayatınızdan kovmanız gerekir o kişiyi. Kovdunuz değil mi?
0
pispinti
(14.06.24)
Bunun adı hırsızlık.
O kişiyi evinize de almayın, yakınınıza da almayın. İletişiminizi kesin.

Basit bir zeytinyağı kaybetmek değil insanı sürekli tedirgin edecek bir şey. Kendi evinde böyle bir olay olunca insan kendini savunmasız ve çaresiz hisseder.

Ben olsaydım "Bence bu hırsızlık ve asla kabul edebileceğim bir şey değil. Seninle arkadaşlığımı sonlandırıyorum." derdim. Siz de öyle deyin hatta umarım o anda söylemişsinizdir bunu.
0
michael_knight
(14.06.24)
Ohaa cok urkutucu bence ya, gercekten insan ne tepki verecegini bilemez. Ciddilesip hadi ordan siee deseydiniz iyi olurdu, direkt arkadasligi bitiririm tabii ki konusmak ne demek.
0
Feriyaanim
(14.06.24)
evime davet etmem. özellikle görüşmem. karşılaşırsam selam selam. çok çok yakın arkadaşlarıma da anlatırım.
0
elorelia
(14.06.24)
hocam zeytinin yağını çalan kişi kesin başka şeyler de çalmıştır. bu şahsın size gelmesi sonrası kaybolan eşyalarınız oldu mu bir onu düşün bence.

her halükarda da şahsı hayatınızdan çıkarın, kabul edilebilecek bir davranış değil bu zira. ayrıca "bir anlık şeytana uydum" gibi bir durum da yok, hazırlık yapıp evden şişe getirmiş diyorsunuz. böyle birine zerre güven olmaz bence.
0
shadowfollower
(14.06.24)
elorelia +1
0
jülsezar
(14.06.24)
Arkadaşınız olduğu için belki daha geniş perspektiften bakamıyorsunuz ama insan sadece zeytinyağı çalmaz. Sizden istemek yerine gizli kapaklı çalmayı tercih etmiş. Huydur bu. Görüşür müsünüz bilmem ama evinize sokmayın okurken rahatsız oldum.
0
huzurlarinizda huzursuzluk
(14.06.24)
çok kötü ya, o kişiyi bir daha evine sokmamanı ve hatta iletişimi tamamen koparmanı gerektirecek bir durum bence bu. resmen hırsızlık.
0
hrskrs
(14.06.24)
Hırsızlık.
Hayatımdan çıkarırım. Böyle bir insana nasıl guveneceksiniz? Ya başka şeyler de çalarsa?
"Ya param bitmişti sende fazla varmış"
0
logisticsmanager
(14.06.24)
herkesin aksine yorum yapacağım. herkes dışarıdan bir insan olarak kesin ve net kıssas istemiş, ama arkadaş var arkadaş var. bazen bazı insanlara karşı o kadar radikal olamıyorsunuz. benim de evime gelen arkadaşlar oluyor. şeytana uymuştur, salaklığına denk gelmiştir, idrak edememiştir vs...o yüzden herkese ikinci bir şans veririm. tabi bu karşıdakinin ne kadar üzüldüğü, sıkıldığı, pişman olduğu ile paralel. eğer bu dediklerim varsa ikinci bir şans veririm. eğer iflah olmaz, rahat biriyse her zaman yapıyor ve yapar demektir. direkt yol verirdim. hatta etrafımdakilere de rezil ederdim herkes dikkat etsin diye.
0
buenosdias
(14.06.24)
ya hırsızlık deyip kriminal tarafına yüklenmeden bu bence direkt mallık. istiyorsan söyle ya zeytinyağı çalmak ne sjkdhfsd ben olsam hırsız da hırsız diye anlatmam da böyle tuhaf hasta değişik biri olduğunu anlatabilirim belki yakın arkadaş çevreme, o da daha çok gülmek için jhgd ve kendisiyle de tabii sohbeti keserim. başka şeyleri almış mı bi kontrol bence de manyak belli ki.

edit: ön yargı dediğiniz şey arkadaşı tamam normal değil ama biraz anlaşılır kılıyor. cidden hastaymış adam.. grimavi ve paintovaa hak verdim, bu hikaye karşılıklı acayiplik olmadan zor.
0
nic cage
(14.06.24)
ovdugun birsey oldugu icin, bana hirsizliktan daha cok sana gicigi var da zarar mi vermek istedi diye dusundum.
0
durgunfoton
(14.06.24)
nic cage +1
Bize göre tabii ki hırsızlık da, benim evime giren çıkan bir arkadaşım bunu yapsa mal mısın aq diye ensesine vurur dalga geçerim. Sonra da neden böyle bir mallık yaptığını anlatması için sıkıştırırım.

Tuhaf bi davranış kesinlikle, hırsızlık gözüyle bakmayabilirim ben de yakın bir arkadaşım bunu yapsa.
Biraz köylü kurnazı, sinsice bir hareket; bu huylarla uyuşan genel bir tavrı varsa bu insanın dikkat etmek gerekebilir.
0
Bruce
(14.06.24)
bu suçtan ceza evinde yatanlar var. aydın bölgesinde yaşıyorum, zeytinyağ hırsızlığı çok yaygın burda.
0
mikahakkinen
(14.06.24)
korkunç ya, bir de böyle bir insanı evime almış olma fikri içimi ürpertir dururdu.

planlamış bi de, evden cam şişe getirmeler falan. daha fazla vakit geçirse, başka şeyleri gözüne kestirse küçük küçük soyacaktı demek ki. asla görüşmem, yakınımdan bile geçirmem.
0
ofelia
(14.06.24)
evinden direkt kov bu hırsızı.
bu yarın senin evinden paranı, pulunu her şeyini çalar.
yuh ya ben tutar küfür ederek kovardım evden.
ayrıca herkese hırsız olduğunu söyle durumu anlat.
başkasının evinden ufak çaplı neler çalmıştır bu aklın durur.
bak konu çok önemli herkese söylemezsen vebali senin boynuna.
0
OgutucuRecep
(14.06.24)
hırsızlık bu. arkadaşın hırsız, kleptomanyak veya düpedüz mal. böyle birisi oldugunu bu zamana kadar nasıl anlayamadın hayret. evine nasıl alıyorsun böyle birisini, evinden başka şeyler de almıştır bu. almadıysa da alır yani, güvenemezsin ki.

yapacağım şey, bir daha asla evime, arabama almamak. yakınlarıma anlatmak. mümkün oldugunca az muhatap olmak.
0
abelardo
(14.06.24)
Evime gelecek kadar yakın arkadaşım beğense ve istese gerekirse tamamını veririm o yağın ama benden çalınca ı ıh. Kavanozdaki yağı geri boşaltıp yollarım kapıdan.
0
nawar
(14.06.24)
Ben hırsızlıktan fazlasını gördüm bu olaylarda. Şöyle ki ilk bidondaki zeytinyağını zeytinler küflensin diye lavaboya dökmüştür. Sizin açıklama yaptığınız gün yapmışsa yanında zeytinyağını koyacak kap vs yoktur çünkü. İkincisinde de yine zeytinler bozulsun amacı var ama zeytinyağı da boşa gitmesin istemiş. Arkadaşınızın amacı hırsızlık değil kötülük yani. Belki sizi kıskandığından da yapıyor olabilir
0
gnosis
(14.06.24)
ikiniz de acayipsiniz. zeytinyağını almışsa ve sana söylememişse salaklık yapmış. muhabbeti azaltırsın en kötü ihtimal. bu kadar büyütmelik bir şey göremiyorum
0
paintov
(14.06.24)
Koşarak uzaklaş ondan.
onu tanıyan arkadaşlarınıza da söyleyin :
- eve geldiğinde yağlarınızı bodruma saklayın.. diye.

@paintov ,
bu tür hırsızlıklar başka hırsızlıklara gebedir.
0
diyecevaplandı
(14.06.24)
Yalnız hocam senin arkadaşına zeytinyağı şovu yapman da gereksiz olmuş, ona da bir hediye boyu alırsın o zaman bilgi verirsin anlarım da

ikiniz de tuhafsınız+1
0
grimavi
(14.06.24)
ya bırak gitsin
insanlar kendini kurtarmak istemiyorsa sen niye fazlasını yapıp kurtarmaya çalışasın ki
0
OgutucuRecep
(14.06.24)
Herkes gerekeni söylemiş zaten ben de ne kadar bir yağ onu merak ettim? 1 litre filan mıydı yoksa daha mı fazla?
0
yenibirgüzelnick
(14.06.24)
bence de hirsizligin disinda birde cekememezlik gibi bir seyde olabilir gibi gorunuyor. korkunc bir durum gercekten, ozel alanin ihlali
0
foster
(14.06.24)
Arkadaşınızın psikolojik rahatsızlığı olduğunu düşünüyorum (kleptomani) kendisi ile konuşup tedavi olması için ikna edin. Böyle bir durumda nasıl tepki verirdim bilemedim ama soğuk kanlı ve mesafeli olmakta fayda var.
0
doharkoman
(14.06.24)
enteresan valla. son ana kadar hep "kesin bidon delinmistir akmistir, insan arkadasinin evinden zeytinyagi mi calar ne kadar sacma" diyodum. maddi durumu falan mi kotu? ekmek falan da degil ki, zeytinyagi. kleptomani olabilir mi? veya istahina duskun birisi de kaliteli zeytin yagina mi karsi koyamadi?

yani arkadasligimi bitirmem ben muhtemelen, ama baya bozulurum ve arayi da acarim diye dusunuyorum. ama grupla arkadaslik durumu varsa gorusmemezlik etmem yani sahsen. borc alip geri odemeyen arkadaslarima da ayni tarifeyi uyguluyorum, biraz saf olabilirim ben.
0
icim urperiyor
(14.06.24)
"bir şey istiyorsan ben vereyim"
ve
"iki tane cam kavanoz getirmiş"

kısımlarına koptum yalnız.

bu kısa hayatta, kimseyi düzeltmekle falan uğraşmayın. bazı şeyleri tamamen kesmeli insan.
0
la traviata
(14.06.24)
Ben de arayı açardım, bir daha da asla evime almazdım. Ne saçma bir durumdur bu valla dönüp dönüp tekrar okudum duyuruyu.
0
peki madem
(14.06.24)
Olayı normalleştiren ve ''nolcak yeaa'' diyenlere bir anlam veremedim. Bu bildiğin hırsızlık. Hadi amacı hırsızlık değilse bile kasıtlı bir şekilde zarar vermek e bu da hırsızlık kadar kötü bir şey.

insan arkadaşının malına vs. bile isteye neden zarar vermek istesin. İstiyorsa da arkadaş değil düşman denir ona.

Ben olsam arayı açardım ha açmasam bile evime almazdım bir daha.

Hadi ilkinde oldu neyse unutalım desek bile bunu bir daha yapıyorsa bunun devamı da gelir çünkü.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(14.06.24)
Soruyor musun bir de olduğu çıkart gitsin. Mesele zeytinyağı değil düpedüz planlı soyguna gelmiş
0
birmilyonunvarmi
(14.06.24)
Sizi nasıl "ilginç" bulmuş bazı yanıtlayanlar hiç anlamadım.

Bu mevzubahis arkadaşı yaptığı hiçbir şeyin sorumluluğunu almayan, şuursuzca yaşayan, aman nolcak ya diye her senaryoda eğer mümkünse mevzuyu kendine doğru yontan tiplere benzettim ben.

Hayatta tutmak için bi sebep yok, varlığı zarar çıkarın gitsin elbette.
0
hedep
(14.06.24)
ananiyimioguz
(14.06.24)
son zamanlarda okuduğum en garip şeylerden. manyak mı yanında kavanoz taşıyor bir de? zeytinyağı yani bu?? direkt arkadaşlığımı bitiririm ben, bu tiplerin yanında korkuyorum. çevreme de anlatırım tabii.
0
deartheodosia
(14.06.24)
Arkadaşlık bitirilir, sorarsa da içinde olulan her türlü sözü yüzüne boca edersin, her yerden de engellersin. Bu kadar.

Eski bir arkadaş olup senden bir miktar yağ isteyemeyecek kadar seni tanımayan, buna karşılık yaşab söyleyerek yağını çalmaya yeltenecek kadar cüretkâr ve girişken(!!!) olan insan düpedüz hırsızdır kıskançtır hazımsızdır. Üzgünüm, kötü biri o. Acilen hayatından çıkar derim.
0
muhayyer divan
(14.06.24)
Yaşab = yalan
0
muhayyer divan
(14.06.24)
Aradaki açıklamanı şimdi okudum, şahıs işsizmiş, "artık" iş bile aramıyor ise ciddi çıkmaza girmiş ve kafası bulanmış olabilir, hele ki erkekse veya eline bakanlar varsa iyice sıyırmaya yaklaşmış olabilir.

Evet meraklıymış ilgiliymiş ama o ilgisi merakı çok yüksek ihtimalle bundan para kazanılır mı bakış açısından kaynaklı. Yoksa övdüğün şeyin sendeki mevcudiyeti onu kudurtmuş olabilir. Bazı insan gerçekten kıskanç olur, hazımsız olur, hazmedemediği şeyler karşısındakinde de olmasın ister. Öyle biri mi bilmiyorum ama aç kedilerin önünde et yemek gibi olmuş seninki. Keşke yapmasaydın. İnşallah bir daha yapma.
0
muhayyer divan
(14.06.24)
arkadaşının çok ciddi sorunları var. sadece hırsızlık değil akli bir sıkıntısı olduğunu düşünüyorum. her durumda uzak durmakta eve sokmamakta fayda var.
0
orpheus
(14.06.24)
İletişimi keserdim. Eve kavanozla gelmiş, plan yapmış, kleptoman olduğunu sanmıyorum. Ya art niyetli ya da başka psikolojik sorunları var. Her türlü uzak duymak isterim. Ha param çoktur, psikiyatr ücretine yardım ister, onu öderim, o kadar.
0
asteriks
(14.06.24)
arkadasin balatayi siyirmis..
0
cooperr
(14.06.24)
bence ellerini aç ve tanrıya evden başka birşeyde çalmamıştır inşallah diye dua et.
0
Zetnikov
(14.06.24)
çok çok çok uzun zamandır ne ben bence ne de duyuru böyle bir olaya denk gelmemişti. Bunu yapabilecek "cesaret" içinde olan insan bence sizden isteyebilirdi de. İstemekten utanacak olsa çalmaktan, almaktan daha çok utanmalıydı. Nereden tutsan elinde kalan saçma sapan bir olay. Sırf böyle anlarda yok olmak istiyorum ben. devamını nasıl kotardınız çok merak ettim.
0
sparkle kiddle
(14.06.24)
birine bunun şovunu yapmış kendi yağı gibi sonra o kişi istemiş olabilir mi xd her ne sebeple olursa olsun hırsızlık kötü ve devamı gelir
0
ala09
(14.06.24)
bugün bir entry gördüm, çok hoşuma gitmişti favorilemiştim.

insanlığın sonu hümanizm yüzünden olacak şeklinde bir entry.

hırsız hırsızdır, ailesinden psikolojik şiddet görmesi filan geçin bunları. normalde evinize giren hırsızla arkadaşlık kurmuyorsanız, bu şahısla da olmamalısınız. ayrıca bu rezaletten sonra, mesaj atmanız filan, işte insanlığın sonunu getirecek hümanizmden anladığım mikro örneklerden.
0
wilhelmwasmuss
(15.06.24)
Tabii ki bundan sonra görüşmek olmaz, çevremizdeki kişilere onlar özellikle istemediği sürece yardım etmek maalesef imkansıza yakın, incindiğinizle kalırsınız.

İşsiz olması, zamanla kendini en haklı görmesi, kimsenin onu anlamaması patternleri bir tanıdığımda da vardı. 45 yaşında olmalı şu an hala işi yok ve hiç düzelmedi, biz de görüşmeyi kestik. Umarım destek alır ama kendini her durumda en haklı gören birinin destek almaya gitmesi mümkün olamıyor herhalde.
0
montreal
(15.06.24)
(21)

Çok ilginç dolandırıldım

ananiyimioguz
Bir ilan gördüm aradim pazarligimi yaptimGazianteyim adam hatayda. Numarasini istedim konustuk falanWhatsapptan mesajlastik bana konum atti.2 saat yol gittim konuma geldim adam beni engelledi.Ariyorum mesgul caliyor.Burada berber var ona arattim suan, acti, Arda bey mi dedi hayir dedi.Klima icin ara
Bir ilan gördüm aradim pazarligimi yaptim

Gazianteyim adam hatayda. Numarasini istedim konustuk falan
Whatsapptan mesajlastik bana konum atti.

2 saat yol gittim konuma geldim adam beni engelledi.

Ariyorum mesgul caliyor.

Burada berber var ona arattim suan, acti, Arda bey mi dedi hayir dedi.

Klima icin aramistim dedi suratina kapatti onu da engelledi.

Benden kapora falan da almadi. Adami gun icinde 2 3 kere aradim ilanla ilgili soru sordum, yanitlari falan.

Konuma gidince de acti, ben geldim bim var burda dedim. Evet dedi kapatti. Kapatis o kapatis.

Ben hic bisey anlamadim. Para atsam dolandirdi diycem veya kapora istese yine ayni sekilde ama kapora falan da atmadim.

Polisi aradim, adam belki vazgecmistir ne icin sikayetci olacaksiniz diyor.

Yanu olur mu dedim mesela araba alicam istanbuldan ciktim geldim adamlara ulaşamıyorum, bu dolandiricilik olmuyor mu dedim, oyleyse karakola bizzat gidin sikayette bulunun dedi.

Ama elimde sadece tel no var: +90 541 287 30 48

Ne yapsam bilemedim. Ilanda numara yazmiyor. Mesak atilmiyor. Soru sordan ulastim.

Numara atti oradan konustuk.

Ilanda Sedat D. Yaziyor. Telefonda ardayim dedi. Suan getcontacttan bakiyoruz onda da Kazım D. Yaziyor.

Ne yapsam bilemedim hic bisey anlamadim bu isten.
0
ananiyimioguz
(05.06.24)
O kadar kafadan kırık insan var ki. Sırf iptal ettiğini, veya başkasına sattığını vs söyleyemiyor bile olabilir, direkt ghostlamış. En azından para kaptırmadın. Her ihtimal var bu arada, bağımlıdır para bulmuştur falan filan
0
numlock
(05.06.24)
geçmiş olsun.

değmez bence uğraşmaya evet kötü olay ama
0
jülsezar
(05.06.24)
Hocam buradan sanki belanı arıyormuşsun gibi görünüyor :)

etrafta güzel bi pideci ya da meşhur bir yer varsa otur pideni ye dinlen sakinleş, soğuk meşrubatını iç serinle, sonra da dönüş yoluna çıkarsın
0
grimavi
(05.06.24)
Uğraşılacak bir şey değil. Dolandırmadan çok aldatmaya benziyor. Polisi de zamanına yazık
Hatay'dan 2. el klima mı alacaksınız? sürüden ilan var bu konuda face ve WhatsApp gruplarında.
0
diyecevaplandı
(05.06.24)
Olm polis gayet haklı ya. Afedersin ama aptal aptal şeyler ile bizi meşgul etmeyin de diyebilirmiş:)
Dolandırma değil bu bence ya
0
benaslindayohum
(05.06.24)
İyi de ben adamı öğlen aramışım, 2 saat sonra tekrar aramışım ürünle ilgili baska bisey sormusum o da var demiş,

Yine 2 saat sonra yola cikarken haber vermisim, yani gelene kadar haberlesiriyoruz vazgectiyse insan yola cikmadan demez mi vazgectim veya senden once satildi vs.

Isin garibi adam ismim arda diyor, odandaki baska. Baska numaradan ariyoruz arda beyle mi gorusuyoruz diye, hayir diyor.

3 4 yerden arayinca adam en son telefonunu kapatti shdhf

Neyse işin garibi polis dedi ki gelmisken buralarda bakin klimacilara antep e gore uygundur.

Şu urun normalde 15-30bin tl electrolux exp34u338hw

Ben 2.el 7000 e bulmustum işte burada sifir kapali kutu 10.500 buldum adam cok onceden aldim kaldi 1 tane, senin olayi de dinledim kâr koymuycam dedi.

Valla nasip sifir urun almis oldum nerdeyse 2.el fiyatina
0
🌸ananiyimioguz
(05.06.24)
dolandırma değil ki bu.

satmaktan vazgeçti veya başkasına sattı. sen o kadar yol geldikten sonra sana bunu diyemiyor, onun yerine engelleyip ghostluyor. ikinci el alışverişte dolandırılma ihtimali her zaman oldugu gibi bu yaşadığın ihtimal de var. polislik bir durum yok bence. uğraşılacak bir durum da değil.
0
abelardo
(05.06.24)
suç değil ki, sadece kabalık bu. polis ne yapsın buna? diyelim ki internetten bir kızla tanıştın, randevulaştın gittin hatay’a, kız telefonunu açmıyor. yine mi polise gideceksin?
0
sir gawain
(05.06.24)
Ya ilanı aramamla yola cikmam arasinda günler yok ki 4 saat var. Yola cikarken de haber vermisim. Bu adam 2 saat icinde (yolculuk sürem) birine satmis olabilir mi allah askina ben sattigini dusunmuyorum baska bir is var ama anlamadim.

Mesaj ve arama kayitlari oldugu icin ben hala bir aldatma/dolandirma oldugunu düşünüyorum. Mesafe ve tutar cok olmadigi icin size onemsiz geliyor olabilir.

Ama amerikada oldugunuzu ve marmaristen sahibinden yazlik icin gorustugunuzu dusunun.

O kadar masraf yapiyorsunuz geliyorsunuz ne orada oyle bir ev var ne de muhattap bulabiliyorsunuz.

Bu durumda siz dolandirilmamis mi oluyorsunuz herhangi bir para odemediniz diye.
0
🌸ananiyimioguz
(05.06.24)
Hocam senin bu kadar kafaya takmanın sebebi yine kelepir mal peşine düşüp onu da elinden kaçırmışsın hissi :)

Adamı bulsalar ne olacak zorla mı alacaksın, dolandırılmamışsın ama kıyısına gelmişsin :) yani bu adamın sana sorunsuz bir ürün vereceğinden %100 eminsin, kim bilir sana anlattığı hikayeyi de sıkmıştır, ürün arızalı, çalıntı olabilir vs

10.500lük ürünün arkasından koşacağına 15-16 bine sıfırını alsan daha mantıklıydı
0
grimavi
(05.06.24)
Sıfırı 20bin üstü.

Ben 7bin e buldum niye koşa koşa gitmeyim 1 yıllık garantili cihaz yazmış.

Sonra bir esnafta eski bir stok buldum burada şans eseri de sıfır aldım. Sadece adam fatura kesemem çünkü 4 tane santiyeye almistik 4ü gitti 1 taneyi almadilar elimde kaldi dedi. Daha kutunun koli plastik ipleri duruyor acilmamis bile.

Yine 20+ urun icin kardayim sorun degil tabi bi sekilde dolandirilmadiysam yine dhdjfj ama civardaki esnaflara sordum kazim abi eskidir ya guzel yerden almissin, alis fiyatına verdiyse normal dedi yari fiyatına denk gelmesi.

Antepteki servisi de aramis seri numarasini vermis kurarken sen söyle o zaman baslatirlar garantiyi dedi, eyi dedim.
0
🌸ananiyimioguz
(05.06.24)
"Şu urun normalde 15-30bin tl electrolux exp34u338hw"

Yazmışsın ondan dedim
0
grimavi
(05.06.24)
hocam bu etik değil zaten haklısın isyanda. aadam belki seni dolandıracaktı vazgeçti. adam kötü niyetli , en azından kaba bunda hem fikiriz.

ama bir şeyin etik olup olmaması ile, suç olup olmaması arasında fark var.
0
jülsezar
(05.06.24)
Dolandırıcılık bir durum yok.
0
doharkoman
(05.06.24)
ayak üstü bakmıştım 20 bin üstü normalde hep fiyatlar. Altına gözükenlerde de stok yok yazıyormuş.

benim anlamadığım adamın attığı konum terk edilmiş bir bina idi ve etrafında başka yapı yok, arsa.

ona ne diyeceksiniz?

bir de son duyuruma bakar mısınız ayrıca.
0
🌸ananiyimioguz
(05.06.24)
Adamın telini escort sitelere ver, güzel hatun resmi koy, sadece klimalı yerlerde sevişirim diye not düş intikamını al
0
fistikthecat
(05.06.24)
perde arkasından bakıp gülmüştür- geldi bir tane daha
0
jamswety
(05.06.24)
@ fistikthecat, sfgsdfg birden fazla no ve hesap var ellerinde.

www.sahibinden.com

Bir tanesinde tel no alabilir miyim dedim hemen bir numara attı 2dk içinde.

Teşekkür ederim ben başka dolandırıcılara bakıcam dedim, ona cevap vermedi.
0
🌸ananiyimioguz
(05.06.24)
bi tanidigin da basina geldi. boyle yapanlar cok, bence bi urunu dusuk fiyata koyup insanlarin kapora vermeyi teklif etmesini bekliyorlar. isteseler belli olacak cunku. kimisi oyaliyor, teklif ettiginiz saatte bulusamam mesgulum falan diye. bizim tanidiga oyle oldu, bulusmayi ayarlayamayinca bari o surede baskasina verme kapora atayim diye teklif etti. sonra engel. adamin adi soyadi belli, calistigi yer belli, numarasi belli ama polis bisey yapmiyor. neden dolandirmasin ki bu insanlar? gunde 5-10 mesajla 300-500 kapora gelse ne guzel ek gelir. benim kisisel tahminim bu. kapora istemeden kaporalik ortam yaratip kaporanin ustune yatma dolandiriciligi.
0
icim urperiyor
(06.06.24)
adam satmaktan vazgeçmiş ya da başkasına satmış.
yol parası vb istersin diye uğraşmak istememiş.
öküzlük ama suç değil.
0
parka
(06.06.24)
@ parka, sır perdesi biraz aralandı. olayın aslı öyle değil çete bunlar ya.

Bkz: www.eksiduyuru.com
0
🌸ananiyimioguz
(06.06.24)
(4)

iplik ve bunu alan şirketler listesi elimde var ama stratejim ne olmalı?

charlotte blanc
elimde yurtdışından ithal getirdiğim bir iplik çeşidi var. çeşitleri diyeyim daha doğrusu.benim elime bu ipliği ithal eden şirketlerin listesi geçti. toplamda 77 tane şirket. 27 tanesi faal değil diyelim 50 tane şirket var. bu şirketlere nasıl yaklaşmalıyım? strajim ne olmalı? kar olarak arabamın be
elimde yurtdışından ithal getirdiğim bir iplik çeşidi var. çeşitleri diyeyim daha doğrusu.

benim elime bu ipliği ithal eden şirketlerin listesi geçti. toplamda 77 tane şirket. 27 tanesi faal değil diyelim 50 tane şirket var.

bu şirketlere nasıl yaklaşmalıyım? strajim ne olmalı? kar olarak arabamın benzin masrafını karşılasın şimdilik yeter. ben sektöre girmek istiyorum.

işin kötü tarafı sattığım mal ile alaklı çok birşey bilmiyorum. dediğim gibi sektöre yeni girdim. şimdilik adamların adres telefon ve maillerini toplıyorum internetten o kadar. daha kimseyi aramadım.
0
charlotte blanc
(03.06.24)
ürün kendini satan ürünse yani teknik özellikleri vs ile pazarlama aşamasında senin anlatman ya da ürünün alıcıya göre revizesi gerekmiyorsa elinde ürün olduğundan ve onlar için avantajlı olduğunu söyleyerek işe başlayabilirsin. tek tek dolaşmak elbette büyük avantaj ancak alıcıların bir arada olduğunu varsaymıyorum. çok gezmeli az ticaretli olur senin için. örneğin bu ürün birim fiyatı adamlar alırken 5 tl sen satarken 4 tl ise senden almayı deneyeceklerdir. %20 karlı alışverişi kimse reddetmez. Ancak ürünün piyasasına da hakim olmalısın. bu ürün tek başına tüketilen bir ürün mü yoksa başka ürünleri alırken bunu da mı alıyor kullanıcılar. eğer bu şekilde ise senin fiyatta uygun olman elinde diğer ürün olmadığından bir anlam ifade etmeyecektir.
Ticaretin her bir ürün ve hizmet için ayrı kuralları ve marketi var. ama şuan en kıymetli şey her biri için para. bu sebeple tek tek arayıp kendini tanıtım bu ürünün ithalatçısıyım elimde şu model marka ürünlerden var sizinle çalışmak istiyorum diyerek işe girişebilirsin. dürüstlük bu tip tedarik işinde en kıymetli şeylerden biridir. Ayrıca malın ucuz olmasından ve elinde olmasından çok bir daha eline gelip gelemeyeceğine ve devamlılığına bakar alıcılar. Sen bu işe devam edeceksek onların seni yönlendirmesi, istedikleri farklı tip model marka ürünler olup olmadığını da sorman gerekebilir. Sonuçta onlara hammadde sağlayacaksan müşterinin seni yönlendirmesi doğru. Onları dinle, onların bir ferdi, bir çalışanı gibi yaklaş, yapacağınız ticaretten onların maddiyat, zaman, prestij ya da farklı bir konuda avantaj sağlayacağına ikna et. gerisi kolay satış gerçekleşir, asıl zor kısım şimdi başlıyor, bu yaptığını devam ettirmek. fire vermeden, hata yapmadan ve bahane sunmadan. O zaman sektöre sağlam bir giriş yapmış olursun.
Hepsinden önce ne sattığını öğren. Kimsenin senin malını senden iyi tanımasına izin verme. Müşterin çoğu zaman bilgiye bakmayacaktır ama senin kendine ve elindeki ürüne saygın olsun. her şeyi bil. Her şeyini mi? EVET, her şeyini. Neden böyle dediğimi yaşayarak anlayabilirsin.
Bol şans.
0
erty_ksk
(03.06.24)
zaten kendilerinin de ithal ettiği ürünleri neden sizden alsınlar?

aklıma gelen tek şey fiyat avantajı. ithal edenlerin iki çeşit olduğunu varsayalım:

1- kendileri kullananlar
2- iç piyasada satanlar

iç piyasada satanlar için bir fiyat avantajı yaratmanız çok zor görünüyor. tahminen aynı fabrikalardan ve benzer fiyatlardan alıyorsunuz. ve anladığım kadarıyla siz bu firmaların listesini topluyorsunuz. ama toplamanız gereken ilk kategoridekiler, yani kendileri kullananlar. burada bir fiyat avantajı yaratmanız daha olası görünüyor.
0
co2s2
(03.06.24)
Co2s2 +1

Ben de kendi ithal eden adamin sizden neden alacagini anlamadim.
Daha ucuz mu? Daha kısa lojistik mi? Daha uzun ödeme süresi mi? Daha iyi kalite mi?

Bunlardan birine giriyor mu bulunduğunuz konum?
0
logisticsmanager
(03.06.24)
ufak sirketlerden basla, buyuk sirketler piyasaya yeni girmis bir oyuncu ile risk alip mevcut iliskilerini zedelemek istemez. ufak sirketlerden bi de ne kadara ithal ediyorlar, teslimat suresi nasil, kalitesi neler falan ogrenebilirsen daha uyguna teklif verirsin. kabul ederlerse teslimat yaparsin. her sey yolunda giderse orayi referans gosterip diger sirketlere yaklasirsin. o surecte de isin detaylarini ogrenirsin.
0
icim urperiyor
(03.06.24)
(15)

ebeveynlere soru; yeni bebek gercekten hayatın sonu mu?

caliptyca
Doguma 2 ay kaldi ama kiminle denk gelsem "son iyi gunlerin", "bikac yil sabredeceksin" vs. modunda. Buna eşim de dahil (benden onceki evliliginde bebegin-o zaman 1 yasindayken- velayetini alip 5 yildir o baktigi icin..). Sonradan tatli tatli yumusatiyor gulunce dunyan degisecek ehe ehe diye ama onu
Doguma 2 ay kaldi ama kiminle denk gelsem "son iyi gunlerin", "bikac yil sabredeceksin" vs. modunda. Buna eşim de dahil (benden onceki evliliginde bebegin-o zaman 1 yasindayken- velayetini alip 5 yildir o baktigi icin..). Sonradan tatli tatli yumusatiyor gulunce dunyan degisecek ehe ehe diye ama onun da bi tarafi bezgin tabii..

Sonuc olarak su an 3 kisilik bi aileyiz yakinda 4 olacaz ama niye herkes dunyamiz bitecek gibi davraniyor ya da oyleyse neden cocuk yapiyorlar anlamiyorum. Gercektwn boyle mi ya?
0
caliptyca
(29.05.24)
7-24 ilgilenmen gereke, uyanık kısmının yarısında ağlayan bir varlık. bi yere bırakıp gidemezsin vs.
uykusuz geceler. hazırlıklı ol. bebeğim yok da durum böyle hep
0
jelly bear
(29.05.24)
bebek dünyanın tadı be. olsa da sevsek benimki büyüdü. tadını çıkarın. huzurlu olun, ağladığında kendinize yaklaştırın varlığınızı hissettirin, asla kızmayın bebeğinize, sizden çok daha zor bir iş yapacak ilk senelerinde.

bi dakika, "3 kişilik aileyiz" ile bebek sorusu örtüşmedi
0
screamshot
(29.05.24)
hayatın sonu değil ama büyük bir pranga olduğu kesin. evlenerek bir bacağımızı prangalıyoruz, çocuk yaparak da 2. ayak prangalanmış oluyor.

"göğsüne yatırdın mı her şeyi unutuyorsun." klişecileri hariç güzel yorum yapan yok ama herkes de çocuk yapıyor:)
0
yazar yazmaz yazan yazar
(29.05.24)
Bebeğim yok, bebekli arkadaşlarım var.
Bizimle takılmak istiyorlar, gittiğimiz yerlere de geliyorlar çünkü biz hep çayır, çimen, sahil falan çocuk dostu yerlere gidiyoruz.
Geliyorlar ama biz onlardan pek verim alamıyoruz. En az biri tüm ilgisini çocuğa veriyor. İkinci kişide yarı bizde yarı da çocuğuyla takılıyor. Buluşmamızın en az yüzde 40 ında ikisi de full time çocukla ilgileniyor.
Bizim yanımızda oldukları için mutlular, arada muhabbete de katılıyorlar, bizim açımızdan da sıkıntı yok. Ama onlar gerçekten çok kısa bir zamanlarını bizle geçirebiliyorlar totalde.

Eğer sizin de arkadaşlarınız, günlük hayatınız çocuk dostu ise o zaman yalandan da olsa hayatınıza devam edebilirsiniz.

Ama evde değil cafede buluşan bir arkadaş grubunuz varsa, boş zamanlarınızda çocuğun ağlamasından gerilmeyeceğiniz, çocuğu eğleyebileceğiniz bi yerlere gidiyorsanız o zaman kısmen, hayatınıza devam edebilirsiniz.
0
zimbirik
(29.05.24)
Evet bildiğiniz hayatın sonu, ama başka bir hayatın başlangıcı.
Mesela evlilik de hayatın sonu. Ama isteyerek yapıyoruz, devam ettirmek için aşırı uğraşıyoruz vs.

Siz hayatı nasıl görürseniz hayat o şekildedir.
Bu "yandın, bittin" diyenler her zaman her konuda var. Ebeveynlik çok yaygın bir durum olduğu için tavsiye veren daha çok oluyor.
0
michael_knight
(29.05.24)
Ust katimda yeni bebek var o kadar cok agliyor ki her saat basi saadece 15 dk kdr suaiyor ben bittim aileyi dusunemiorm
0
eja
(29.05.24)
yok ya bence planlı ve istenen bi bebekse öyle olmaz. bazı bebekler kolik oluyor çok ağlıyor bazıları da inanılmaz uysal oluyor. biraz şans işi. mesela kuzenimin 9 aylık bebeği var. hasta olmadıkça uykuları düzenli, gceleri çok uyanmıyor ve gündüz de oyuncaklarla oynuyor pek ağlamıyor. ama sen gezip tozayım kafasındayken çcouk yaptıysan tabi ki işkence olur. mesela youtubede doğum hikayesi videoları izle çook güzel çok duygusal şeyler var. bebek isteyen bekleyen planlayarak yapan merak eden birine işkence olamaz bence bu.
0
turuncu tonlarda
(29.05.24)
buyuk bi degisimin zorlugu yanisira sorumluluk yuku ve bence en onemlisi uykusuzluk yipratici olabilir ama esinizin tecrubesi rahatlatici geldi bana. cunku cocuk derdinden sonra esler arasi dertler de oluyor Vay nasil anne 724 cocuguyla ilgilenir beni ilgisiz birakir diye aglio erklerimiz
0
ala09
(29.05.24)
Böyle bir durumu duyuruda okumak gerçekten üzücü.

Yaklaşık son 20 senelik süreçte yükselen bireyselleşme, kişinin bir aile kursa bile artık çocuğa daha bakamayacağını, kendi zamanının ve imkanlarının kısıtlanacağını kişiye yavaş yavaş fısıldamakta.

"Annelik" veya babalık bir çok kimsenin aradığı şeyken başkaları için de zamanla istenmeyen bir durum olarak görülür oldu.

Çocuk, yuvanın korur aileyi bir arada tutar.
Bir süre evet, çocuğun da kendine göre gereksinimleri anne babanın biraz daha özveriyle bebeğe bakmaları gerekecek, uykular bölünecek belki ama doğan çocuk, başkaları yaptığı için ben de yapayım diye doğurulmamalı.
Çocuk güzel bir niyet, faydalı amaç için yetiştirilmeli.

Bazen duyarız çevredeki bazı yaşı büyüklerden:
- 4 çocuk büyüttüm, üniversite okudular, iş sahibi oldular , gelirleri iyi vs..

Kusura bakmasınlar da,o büyüttükleri çocukların ağzından küfür eksik değilse, eli altında çalışanın hakkına giriyorsa, çevresindekiler komşuları rahatsızlığından bıktıysa, hiç o çocukları yapmasaydınız teyze (veya amca)

Siz çevrenizin ne dediğine bakmayın. Çocuğa kardeşte lazım ayrıca.
0
diyecevaplandı
(29.05.24)
Eşim ikinci çocuğu istediğinde belli bölgemi kökünden kesmek mantıklı geldi öyle söyleyeyim.

Çok zor, maddi manevi yıpratıcı, özellikle manevi olarak yıpratıcı.

Ev, iş, hastane üçgenine hapsoluyorsunuz, yolculuklar ızdırap, sosyal hayat sıfıra yakınsıyor, özellikle annenin ruh hali perişan halde, uykusuzluk, hayattan bezmişlik, geçmek bilmeyen göz altı morlukları, yüzdeki devamlı bitkin ifade.

Yakınlarda yardım edecek akraba yoksa tam bir çılgınlık. Özellikle ilk aylar baba çalışacak, eşi evde duracak, olası bir problemde tek başına, gözünüz devamlı arkanızda.

Yeni çocuğu olmuş arkadaşlarımızı görünce eşimin de hevesi geçti, sebebi bulunamayan ağlama, evde parmak ucunda yürümek, hapşırığın bile içinde patlaması, bez değiştir, kusmuk temizle, günde 48489229848483 kere nefes alıyor mu diye kontrol et, evdeki her tehlike oluşturabilecek eşyayı bertaraf et.

Anlatırken içim daraldı. İkinci çocuğu yapanlara saygı duyar şapka çıkarırım, bende o cesaret yok. Oğluma ölürüm ama çok zor, ilki deli cesareti ile yapılır, biz ne kadar yazsak da bir kulağından girer diğer kulağından çıkar.
0
kimlanbu
(29.05.24)
Merhaba, bebeğinizi sağlıkla kucaklayın. Tecrübe ve gözlemlerimi yazmadan önce; eşinizle bebekli hayat konusunda söylediklerinin sizdeki karşılığını konuşun.

Araları 6,5 yaş olan iki çocuğum var. Onlar doğmadan önce de, doğduktan sonra da "hayatın bitti" mafyası vardı :) Bebeğiniz doğduktan sonra tutturacağınız düzenden her bahsedişinizde, aynı düşünceleri tekrarlayacak olmaları muhtemel:"Emzirmeyi sonlandırınca hayat bitecek. Ek gıdaya başlayınca hayat bitecek. Asıl yürümeye başlasın, hayat o zaman bitecek. 2, 3, 4 yaş sendromları başlasın, hayat asıl o zaman bitecek. Okula başlasın, hayat hakikaten bitecek. Ergenliğe girsin, hayat öz hakiki bitecek." Hayat, bitmiyor bunları tecrübe edince. Bununla birlikte; kendi deneyimlerini bu şekilde anlatanlar da bitmiyor.:)

Bebeğiniz doğduktan sonra bir adaptasyon süreciniz olacak. Uyku, emzirme, bebeğinizle bağ kurma, sosyal hayata dönme, yapmaktan zevk aldıklarınızı 2 çocukla tecrübe etme, kardeşlerin birbirine alışması... Önünüzde koskoca bir hayat olacak. Eşinizin dediği gibi; sizinle ilk göz teması ve gülümsemesi. Hayata bir canlı getiriyorsunuz ve hayatta kalmayı öğretiyorsunuz. Çok çılgın anılarınız birikecek. Koşulsuz sevgiyi tadacaksınız.
2 çocuğumla toplantılara, mesleki eğitimlere, STÖ desteklemeye, hobilerime, kamp tatillerine, arkadaşlarımla görüşmeye devam ettim. Uzun yıllar, tek başıma ebeveynlik yapıyor gibiydim, sonra gerçekte tek başıma ebeveynlik yaptım. Dünyaya, yaşamayı öğreteceğiniz bir canlı getiriyor olmanın bilinciyle hayatınıza devam edebilirsiniz. Kolik, bebek reflüsü, DEHB tanısı bunları da tecrübe ettim. Hayat kalitesi diyenlerin, hangi bilinçle bebek yaptıklarına bakın. Erken çocukluk döneminde kurduğunuz bağ, kişiliği gelişirken çok önemli olacak. Sevgiler.
0
from where i ride
(30.05.24)
modern zamanın depresyon sebebi çocuk sahibi olmak. dünyaya tehlikelerden koruyamıyacağımız bir varlığı getirip endişeleniyoruz. çocuk dünyanın en güzel şeyi deyip evde çocuğa her türlü yanlış hareketi yapan bir çok ebeveyn var.
kimse kendini kandırmasın çocuk sahibi olup bakmak dünyanın en zor şeyi. dünyanın yüzde 99u doğuruyor zaten mucizevi bir şeymiş gibi anlatılmasını halen anlamadım. bir çocuğum var çok seviyorum ama hayatım çocuk olduktan sonra tamamen değişti. çünkü hayatımın karar vericisi çocuk oldu.
0
mikahakkinen
(30.05.24)
Ben de bebek bekliyorum, son 2.5 ayım:)

Ve hiç etkilenmiyorum böyle söyleyenlerden. Bir çoğunun çocuğu yok zaten. Olup da şikayet edenler de olgun insanlar değil. İnsan çocuk yapmadan önce ne kadar fedakarlık yapabileceğini hesaplamalı.

Ben evlenirken de “evlenince erkekler değişiyor, sevgililik gibi olmaz, rutin hayat işte evlilik mutsuzluk” vs mafyası vardı acayip etkilenmiştim. 3 sene oldu sevgililik de neymiş be evlilik cennet diyorum 3 senedir her günüm mutlu. Şimdi de öyle olacağını tahmin ediyorum. Bu sebeple insanların kişisel deneyimlerini umursamıyorum.

Edit: şu aklıma geldi, bir arkadaşım bebekten aşırı şikayet ediyordu öyle zor böyle berbat filan. Dedi ki en son sabah 8 olmadan kalkıyorum düşünebiliyor musun 7 saat bile etmiyor uykum:( ahslshaks. O sırada işe gitmek için zaten 6.30 da uyanık olan ben aydınlanma yaşamıştım.
0
Gradient_tabanlı_mor
(30.05.24)
söyleyenler doğru söylemiş aslında. kimse bunun kolay olduğunu iddia etmesin. çok zor evet. kedi sahiplenince bile hayat bi tık zorlaşıyor, sorumluluklar artıyor. yeni ayakkabı bile alsanız ayağınıza vurur, bi süre dert çekersiniz. yani bu tip sorularda şunu anlamıyorum, bebekten hayatınızı değiştirmemesini mi bekliyorsunuz? yemesi, uykusu, bezi herrrr şeyi size bağlı bi canlıdan bahsediyoruz. ve o canlı bir sürü aşamadan geçip yetişkin olacak. kim buna 'ay abartmışlar, alt tarafı bi bebek' diyebilir? tabi ki hayatınızın bundan önceki evresi bitti ve tabi ki bundan sonrası çok zor olacak.

ben 1,5 sene gece kesintisiz 2 saat uyumadım. abartı değil tam 1,5 sene.

şu an konuşmasını iyice ilerletmiş 2 yaşında bi kız annesiyim. muhabbet edebiliyorum az çok kendisi ile. ve o kadar mutluyum ki. bugün mesela neredeyse ilk defa sabah ben işe hazırlanırken uyanınca ağlamadı ve odasından neslihan neslihan diye seslendi bana. gittiğimde oturmuş, gülümsüyordu. sarıldım, öptüm. yani bu mutluluğu tarif et deseler edemem. zor mu zor? ama verdiği mutluluk, işte o başka hiçbi duygu ile kıyaslanamaz. hayatınızda şu ana kadar en mutlu olduğunuz anı düşünün. benim bu sabah yaşadığım mutluluğun yanından geçemez.
0
elorelia
(30.05.24)
birisi demisti gecen bi duyuruda;

cocukla da zor, cocuksuz da zor. ama cocukla daha guzel.

kolay bir sey degil elbet ama cocuga kesinlikle karsi olma durumu yoksa, cocukla cok daha guzel.

yapiya gore de degisiyor tabi, takintili stresli anne-baba olunca da daha zor. cocuk bu, belli temel seyleri sagladiktan sonra gerisini kendisi hallediyor. gunde bin kere nefes aldigini kontrol etmeye gerek yok mesela, nefes almasini engelleyecek nesne ve durumlardan kacindiginiz surece nefes almaya devam edecek icgudusel olarak. cicek gibi biraz, yemegini suyunu verip temizligini yaptiktan sonra buyumesini bekleyecek/izleyeceksiniz.
0
icim urperiyor
(30.05.24)
(8)

Antalya 5 yildizli otel bahsis verme adabi nedir

icim urperiyor
Selam. Hayatimda ilk defa 5 yildizli otelde her sey dahil tatil yapacagim. Bu durumlarda bahsis vermenin adabi nedir? Aklimda bize ozel is/hizmet yapan kisilere, mesela cantalari tasiyan, gorursem temizlik yapan veya ozel olarak ilgilenen kisilere 50tl vermek var. Ama mesela resepsiyondakilere, veya
Selam. Hayatimda ilk defa 5 yildizli otelde her sey dahil tatil yapacagim. Bu durumlarda bahsis vermenin adabi nedir? Aklimda bize ozel is/hizmet yapan kisilere, mesela cantalari tasiyan, gorursem temizlik yapan veya ozel olarak ilgilenen kisilere 50tl vermek var. Ama mesela resepsiyondakilere, veya kafe/bardaki kisilere gerek yok diye dusunuyorum. Uygun mudur usul ve miktar olarak? Baska kime vermek lazim? Bi de ayni kisiye ayni is icin tekrar tekrar bahsis vermeye gerek yok diye dusunuyorum dogru mu? Teşekkürler.
0
icim urperiyor
(05.05.24)
Kimseye vermek zorunda degilsiniz. Personelin zaten turk musteriden beklentisi yok.
0
halk
(05.05.24)
@halk

Zorundalik degil de iki tarafi da uzmeyecek ortalamasi nedir acaba bunun, sonucta onlar da emekci. Yanimdaki kisi de turk degil ayrica. Yemegimize tukurmesinler sonra addfhh
0
🌸icim urperiyor
(05.05.24)
çokça gittim. bir kere girişte valiz taşıyana bir kere giderken arabayı getirene verince yeterli :) onun dışında gerçekten gerek yok.
0
enteg
(05.05.24)
Valizi taşıyan arkadaşa ve eğer içki içeceksen bardaki elemana biraz daha özenli hazırlaması adına bir kereye mahsus verilebilir. Bunun dışında kalan kişilere gerek yok.
0
dedeminhirkasi
(05.05.24)
Oteli beleşe mi tuttun da hunharca para saçacak bahşiş bırakacak alanlar kişiler arıyorsunuz? :) max valiz taşıyana verip geçin. Başka bir mevzu yok zaten o hizmetleri alasın diye gecesine binlerce lira ödüyorsun :)
0
avatar is back
(05.05.24)
Hic gerek yok. Eskide kaldi o isler. Simdi emeklerinin karsiligini hak etmedikleri olcude fazlaca aliyorlar zaten.
Ayrica 50 lira mi?! Dalga gecerler. Yabancilar/yurt disinda yasayan turkler 5 euro atip kul kole yapiyorlar o "emekcileri". Senden beklentileri yok.
Ben en son bes yildizli tatilimi gecen yil yaptim daha da yaptim. Gozlemlerim bu sekilde.
*daha giriste odami gosteren adam hangi ulkeden geldiniz demisti bana ve ben turkiyede yasiyorum diyince yuzu degismisti. Bir kurus vermedim hicbirine, versem de iste euroyla yarisamayiz da vermem de yani.
0
Kittie
(05.05.24)
50₺ az bro, hiç verme daha iyi, sigara parası bile değil.
Ben olsam valiz taşıyana en az 100₺ verirdim, ve yukarıda yazıldığı gibi; alkol içeceğiniz zaman ilk siparişte sıkıçtırabilirsin sonrakiler daha özenli ve torpilli gelsin. O da 100 ya da 200 olurdu.
0
gadlemler
(05.05.24)
Herşey dahil, bahşiş de dahil olmalı.
0
rhan
(05.05.24)
(8)

Gereksiz yapılan bebek alışverişleri

wild honey suckle
Sayın sözlükçüler,Hamileyim ve bu konulardan zerre anlamıyorum:)Bebek ve çocuk ürünleri bildiğiniz gibi adam silkeleme şiarıyla oluşturulmuş bir derya. Milyar tane ürün var ve çoğu fahiş fiyatlara. Siz tecrübeli anne babalara soruyorum,Şunu şunu aldık almaz olaydık bir kere kullanmadık dediğiniz şey
Sayın sözlükçüler,

Hamileyim ve bu konulardan zerre anlamıyorum:)

Bebek ve çocuk ürünleri bildiğiniz gibi adam silkeleme şiarıyla oluşturulmuş bir derya. Milyar tane ürün var ve çoğu fahiş fiyatlara. Siz tecrübeli anne babalara soruyorum,

Şunu şunu aldık almaz olaydık bir kere kullanmadık dediğiniz şeyler neler? Mesela bana sürekli sterilizasyon makinası çok gereksiz diyorlar. Siz heves edip neler aldınız ve kullanmadınız? Tabi aynı şekilde kesinlikle al dedikleriniz neler?

Teşekkürler
0
wild honey suckle
(18.04.24)
Kıyafet konusunda çok dikkatli olman lazım. Arkadaşlarınız falan bir anda birçok kıyafet hediye edebilirler, giyemeden küçük kalır. Ayrıca, kıyafet/ayakkabı konusunda geleceğe yatırım yapma. Seneye kış için palto, yaz için tshirt alma. Kış sıcak geçebiliyor, yaz soğuk geçebiliyor, bedeni olmuyor vs.

Kanguru diye bir şey var, süper. Bebeği oyalayacak bir şey bulamadığında yüzü dışarı bakacak şekilde bindirip mahallede (hatta evde) dolaştırıyorsun. Hem kendin nefes alıyorsun, hem bebek eğleniyor.

Şunu aldım birkaç ayda küçük geldi: i0.shbdn.com
Keşke en başından tahta karyola alsaymışım.

Park yatak ödünç aldık. Hiç kullanamadık. Bebek gündüzleri oynamaya oraya girmek istemedi. Geceleri de orada uyutmak mümkün değil. Geceleri bebekle aynı seviyede olmak lazım, yanyana yatıyor gibi.

Şu tarz bir şey al, katlanır bebek bakım seti: encrypted-tbn0.gstatic.com

Hasta oldu nebulizatör aldık. Nefret etti, ağzının önünde bir cisim istemiyor.
0
kanepeee
(18.04.24)
insanlar gidiyor bebege gidip dünya kadar kıyafet alıyor. sonra bebek biraz iri dogunca kıyafetler çöpe. bir de bebekler çok hızlı büyüyorlar bunu hesaba katmıyorlar 20 tane zıbınlık alıyorlar. en fazla 5 tanesini giyiyor. sonra digerleri bebegin büyüme hızına yetişemiyor ve olmuyor. hadi onlarda çöp. bez olayı da öyle . mesela dünya kadar bez stok yapıyorlar. bunların bir kısmı bebegin büyüme hızına yetişemiyor. boşa çıkıyor. veya aldıgı dünya kadar stoklu marka bez bebegin teninde alerji yapıyor. hoppp onlarda boşa..

benim akraba gitti bebek dogmadan otomatik sallanan ana kucagından aldı. dünya kadar para verdi. sonra bebek dogunca ona yatırdı. bebek onun üzerinde hiç durmadı huzursuz oldu. niye çünkü uyurken sallanmaktan hoşlanmıyordu. ama gidip düz yataga yatırınca uyuyordu. hadiii o da çöpe.

bir çok çılgın anne baba gaza gelip daha oturamayan bebege gidip spor ayakkabısı alıyorlar. bunlar da dünya para. bazıları gidip 5 çift ayakkabı alıyorlar. bebek o ayakkabıyı en fazla 1 ay giyebiliyor. digerleri tabiki çöpe gidiyor.

Akrabanın dedesi çocuk dogunca gitmiş akülü araba almış. çocugun o akülü arabaya binebilmesi için en az 4 yaşına gelmesi lazım. gel gelelim bu oyuncakların aküsü 2 sene bile kullanılmayınca ölüyor çöp oluyor. adamlar o heyecanla bunu düşünemiyor
onun için alacagınız şeyler için sakın acele etmeyin. zaten lazım olacak şeye kısa sürede ulaşabilecek çagdayız.
0
limonlu eksi
(18.04.24)
az ve mumkunse ikinci el kiyafet +1

zorunlu seyleri onceden alin, zorunlu olmayan seyleri gerektiginde alirsiniz. zorunlu olanlari da sayiyla alin, abartmayin. hem dosek, hem yatak, hem karyola, hem besik almayin mesela. sterilizasyon makinesi eger biberonla besleniyorsa gerekli olabilir, sadece anne sutuyle besleniyorsa hic gerek yok. bebekten bebege degisiyor.

yani en gerekli seyler, bez, krem, islak mendil, 3-5 takim kiyafet fazlasina gerek yok, bir suru agizlik bez, 1-2 tane battaniye, yatak odasinda yatirmalik yer, diger odalarda yatirmalik yer, bebek arabasi, kanguru dedikleri vucut temasini saglayan zimbirti (uzun bi bez parcasi genelde). Ates olcme aleti falan alacaksaniz onu en kalitesinden alin, dandik olanlar fazla olcuyor bosa panik yaptiriyor. "white noise" yapan seyler guzel. uyku tulumu. ilk aklima gelenler bunlar. bunlarin ustune alengirli seyl almaya gerek yok ilk etapta. yeriniz paraniz ve ihtiyaciniz olunca alirsiniz.
0
icim urperiyor
(18.04.24)
Sterilizasyonu ben çok az kullandım, makina olmadan da sterilize edebilirsiniz kullanıyorsanız biberonları ve emzikleri.

Bebek arabası şart.
Alt değiştirme ünitesi hiç almadım ve ihtiyacım olmadı.
Araba kullanıyorsanız oto koltuğu da şart.
Bez çok almayın, büyüdükçe olmayabilir ve elinizde kalabilir.
Kıyafetler çok sık yıkanıp kirlendiği için yedekli olması iyi elbette ama yine aşırıya kaçmayın derim, bende kullanılmamış/az kullanılmış çok bebek eşyası vardı, ihtiyacı olanlara ulaştırdım en sonunda. Ayakkabı özellikle, giydiği zaman alın ve bence çok çeşitli almayın bütçeniz kısıtlıysa.
Bebek kitapları, oyuncaklar hiçbir zaman fazla olmuyor :) oğlum eski oyuncaklarını hala çıkartıp oynuyor ara ara, yaş aralığından bağımsız.
Park yatak hiç kullanmadım, kanguru almıştım hiç kullanmadım -benimki durmadı içinde. Ama tam tersi şu sallanan ana kucakları (isveçli bir firmadan almıştım, ismini unuttum şu anda ama bayağı ünlüler) elim ayağım olmuştu benim, en çok kullandığım üründü.
0
deartheodosia
(18.04.24)
Biraz karışık ve uzun yazdım maalesef.
İlk 2-3 ayın eşyası dışında bir şey almayın. Her şeyi zamanı gelince alın. Tercihleriniz değişebiliyor, bebeğin davranışları değişebiliyor, birilerinden hediye gelebiliyor, bir akrabanın eski eşyaları gelebiliyor vs.
Mümkün olan her şeyi ikinci el alın çünkü çok kısa sürede gereksiz hale geliyor.

- Park yatak: Kullanmadım diyenlerin nasıl kullanmadığını anlayamıyorum. Bebeği içine koyuyorsun uyuyor. Kendi yatağının da kenarına getiriyorsun, istersen yan tarafını açıyorsun. Bebekle aynı seviyede uyumuş oluyorsun.
- Bebek arabası: Arabanız varsa travel sistem almanızı öneririm, büyük kolaylık oluyor ve oto koltuğu masrafı yapmamış oluyorsunuz.
- Küvet ve file: Trendyol'da en çok satan modeli aldık, katlanıp küçülebiliyor. Memnunuz ama diğer çeşitleri denemedim, bilmiyorum.
- Ana kucağı: Babybjörn'ün taklidi olan Pierre Cardin'i aldık. İşimizi gördü ama şimdiki aklım olsa onu almam. Biraz daha bebeği kavrayan bir model alırım. Elektrikli ana kucağı alan arkadaşım çok memnun kaldı. 8 bin liralık bir ürün aldı, 3bin 500 liraya sattı. Ana kucağı ilk 5-6 ay kullanılabiliyor, sonra çöp.
- Emzik: Kullanıp kullanmamaya karar vermeniz gerek. İnsanlar %50 - %50 ayrılıyor genelde emzik konusunda. Çocuk doktorunuz, büyükleriniz ve internetteki kaynaklara bakarak kendi kararınızı verin.
- Kanguru: kanguru değil de sling'i mutlaka denemek isteyeceksiniz. Basit bir kumaş parçası, çok para vermeden bir tane alın, denersiniz.
- Telsiz: Videolu alayım diye düşününce fiyatlar çok yüksekti, paraya kıyamadım, karar veremedim alamadım. 6 ay oldu. İhtiyaç hissetmedik. Bizim hayat şeklimizle ilgil sanırım. Bence siz de ihtiyacınızın ses mi video mu yoksa kullanmamak mı olduğunu anlayınca satın alın.
- Müslin bez: Ne kadar çok alırsanız o kadar iyi.
- "Keçe Anne Bebek Bakım Çantası" adıyla satılan sepet gibi şey bizim evde çok kullanılıyor. Pek çok bebekli ailede görüyorum.
- Oyuncak: Çok fazla oyuncak almamaya çalışın. Zaten ilk aylarda neredeyse hiç gerekmeyecek. Ben pilli ve düğmeye basınca ses çıkaran oyuncakların zararlı olabileceğini düşünüyorum. Mümkün olduğunca çıngıraklı oyuncaklar tercih ediyorum. Siz de bebeğiniz büyürken farklı tercihler yapabilirsiniz, şimdiden almayın.
- Koku geçirmeyen çöp kutusu: Çok gerekli. Korbell marka bu alanı domine etmiş sanırım. Biz de ondan aldık. Yedek poşetlerini almak da önemli olduğu için bilinmeyen bir marka almayın.
- Çanta: Doğum yaptığımız özel hastane güzel bir çanta verdi, kullanıyoruz. Yaklaşık 1200 TL verip bir çanta daha almıştık, onu daha az kullanıyoruz. Bebek arabası alınca ondan da bir çanta çıktı. Hastane verecekse almasanız da olur. İhtiyacınızı anlayınca daha bilinçli bir seçim yaparsınız.
- Battaniye: En azından 3-4 tane mutlaka gerekli. Yaza yaklaştığımız için belki geciktirebilirsiniz yine de 1-2 tane alın derim.
- Hastane pompası kiralamayın. Bir aylık kira fiyatına alacağınız pompa aynı işi yapıyor. Boşuna kira vermeyin. Almakla, geri götürmekle uğraşmayın.

Eşim batıl inancı sebebiyle 7. aya kadar bebek için alışveriş yapmamıza izin vermedi. Son anda alışveriş biraz zor oldu bize.

Ek: En önemli kısmı unutmuşum. Şimdiden çocuğa yatak almayın. Odasını boğmayın. Benim en beğendiğim yatak bu ama saçma sapan bir fiyatı var. Uygun fiyat böyle yatak yapan bulunca alacağım ama daha zamanımız var sanırım. goodnightkid.com
0
michael_knight
(18.04.24)
- bebek kiyafetlerini bebegin dogacagi aya göre secmeye calisin. yani 6 aya göre kislik zibin alirsiniz ama belki cocuk 6. ayinda temmuz ayinda olacagiz?

- pompa islerine girmeye gerek yok. önce bir emzir. baktin ebf olmuyor, baktin bir sebepten pompoya ihtiyac var, o zaman düsünürsün.

- kendi kendine sallanan bebek salincaklarindan alabilirsin: www.amazon.de
kendi hareketiyle sallandigi icin bebekler onu severler. kendi kendiklerini oyalarlar ve kas gelişimerini engellemez. otomatik olanlardan alma. cok kisitlayici ve sacma. kas gelişimi için iyi değil.

- bebek kiyafetlerinde 52 beden altinda alma.

- bebek alti acmak icin silinebilir portatif sergi almani tavsiye ederim. sunlardan: www.emmanoah.de cocugun kicini basini koltuga, haliya degdirerek alt acanlar var, igrenc bir sey. hem disarida hem evde cok rahat oluyor bunlar. sergiyi kumas degil, dedigim gibi silinebilir almalısın. silinebilenler özellikle kisin soguk oldugu icin 8-10 tane de beyaz müslin alırsın, sergi üstüne onu serersin, bebege soguk gelmez. sik sik da yikarsin böylece müslinleri.

-kiyafeti az al, sundan kis, bundan kis falan demiyorum. istedigin gibi al. hatta bol bol al. 8 tane mi doguracaksin sanki? bir, belki iki tane cocugun olacak. keyfini cikar elinde sans varken.

- biberon olarak lansinoh tavsiye ederim. cam olanlardan. anne memesine form olarak en yakini o. oldukca ortodontik. hem kolik yapmaz hem de meme ya da biberon reddi riski azalir. lansinoh bulamazsaniz evenflo. philips advent falan salla. bu ikisi marka haric ortodontik ya da anti-kolik denen biberonlarin cogu ortodontik ya da anti-kolik degil.

- emzikte de aynisi gecerli. philips, nuk falan gec. nuk korkunc hatta. en iyisi mam marka. hastanede emzik veriyorlar mi türkiye'de bilmiyorum, avusturya'da philips veriyorlar. berbat. öyle sekline, rengine aldanip almaktan ziyade ortopedik olmasina ve ihtiyaci en saglikli sekilde karsilayisina göre secmelisin ürünleri. bebegi emzirdikten sonra emzik verirsen kaka yapmasini kolaylastirirsin.

- emzirme sütyeni, sütyen icine konan süt tamponu cok kullanisli seyler. silikon meme ucunu ihtiyaca göre alirsin, hemen alma ama kesinlikle meme ucu koruma kapağı tavsiye ediyorum. özellikle silverette marka cok iyi. gercek gümüs, kaplama değil.

- emzirme yastigi al. gereksiz degil.

- torticollis, tongue tie, cheek tie gibi sorunlar icin uyanik ol. olur demiyorum ama sen uyanik ol. cocuk doktorun, öyle bir sey yok, derse o doktoru degistir. bunlar var. bu nedenle bence su an hala vaktin varken bir IBCLC danismani bul, adini kenara yaz. sonra stres ve uykusuzlukla birini bulmaya ugrasmazsin. hippi büyücüsü doula degil, IBCLC danismani. yoksa kim takar doulayi?

-beyaz ses, kahverengi ses falan gibi seyler icin cihaza ihtiyacin yok. spotify kayniyor bunlarla. spotify'da zamanlamayici da var istersen. kuruyorsun mesela 50 dakikaya, o kendi kendine 50 dk sonra duruyor.

- gebeysen okuyorsundur, biliyorsun ki bebegin sepetinde ya da besiginde sids riski sebebiyle ne battaniye ne yastik ne oyuncak olmali. sadece bebegi koymalisin. bu sebeple uyku tulumu tavsiye ederim. inanilmaz kullanisli. kollari cikarilabilenler var. direkt kolsuz olanlar var, müslin bezden yazlik olanlar var, vs vs. mevsime göre uygun boyda 3-4 uyku tulumu en azindan ilk 18 aya kadar öneririm.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(18.04.24)
biberon ve emzik de kullandık ama sterilizasyon makinesi almadım. temiz içerikli deterjan almıştım. ara ara da kaynattım. çoğu emzik mikrodalgada su içinde temizlenebiliyor zaten. emzik ve biberon da tercihe bağlı biraz. ilk 40 gün önerilmiyor ama illaki emzik veririm diyorsanız bir tane alın, dursun. ne zaman kafayı sıyıracağınız belli olmaz çünkü. damaklı ve kauçuk uçlu olsun ama bir tane yeterli çünkü almayabiliyor bebekler ya da belki sen tercih etmezsin. biberona da hemen gerek yok. zaten gerek olursa ilk başta şırınga ya da kaşık biberon kullanırsınız. ama dediğim gibi şu an gerek yok, ihtiyaç olursa alınır.

ana kucağı fıtık garantili bir ürün. bebeğim kilolu olmamasına rağmen ben çok zorlandım ve kullanmadım. hediye gelmişti, işe yaramadı. para verip almazdım. hani deneme imkanın varsa birinde deneyip alabilirsin belki ileride. yoksa bence gereksiz. zaten bazı bebekler sevmiyor.

park yatak ve beşik hediye geldi. ikisi de kullanıldı ama şöyle. 5 aylıkken işe başladım. park yatağı eşimin ailesine kuruldu, beşik bizim eve kuruldu. ikisi de işe yaradı yani. ama böyle bir durum yoksa ben olsam anne yanı beşik alırım büyük boyutlu. çünkü bebekle aynı hizada olmak ilk aylar çok iyi olurdu. almadığıma pişmanım. mesela biz bebekle yattığımız için bi süre sonra beşik yatak kenarı koruma görevi gördü sadece. 1 yaşından biraz sonra montessori tipi yatağa geçtik rahat ettik. yani büyük hantal bi beşik almaya bence hiç gerek yok. anne yanı beşikten sonra direkt montessoriye bile geçilebilir oda ayrılacaksa. ayrılmayacaksa basit bir beşik yeterli. park yatak alacaksanız da içine mutlaka ekstra sert bir yatak alın bebek sağlığı açısından.

kıyafet konusu da şöyle. aman lazım olmaz diye çok da az alma. yaz bebeği olursa mesela çok terler, günde iki üç zıbın gidebilir mesela. asla bir sürü eldiven şapka vs alma. eldiven zaten ilk hafta sonrası önerilmiyor. şapka da aynı şekilde soğukta dışarı çıkmadığı sürece evde gereksiz ilk günler sonrası. yani hastane çıkışı denilen pahalı pahalı takımlara gerek yok. 5-6 zıbın, 3-4 yakım yeterli. hepsi de aynı kalıp olmasın tabi, büyüklü küçüklü olsun. ilk ayı atlattıktan sonra yine ihtiyaca göre çıkıp alınabilir zaten. 10 mendi yeter. kışın doğacaksa iki pamuk battaniye, yazın doğacaksa 2-3 müslin örtü. alacağın yatak türüne göre sadece çarşaf. yastık-yorgan kılıflı takımlara gerek yok zaten kullanmıyoruz.

her markanın ayakkabı kalıbı farklı. vicco küçük kalıp mesela. o yüzden biraz riskli ama biz yürümeye başlayınca aralıklı beden olacak şekilde stok yaptık. mevsim denk geliyor bi şekilde. bot belki beklenebilir.

alt açma örtüsü al mutlaka paket paket ve alt değiştirirken örtüyü bölgeyi kapatacak şekilde kaldır. o kadar çok kaka ve çiş kazası yaşadım ki. iki saniyede değiştiririm, ne var ki diyorsun ama öyle tazyikli kaka yapıyorlar ki inanamazsın. başlangıç için bir beden bebek bezini günde 15 tane gidecek gibi hesapla. belki daha fazla. bizimkine bu be yeter dedikleri bez yetmedi mesela. ama stok yapmak riskli. iki paket alıp duruma göre stok yapılabilir. ıslak mendil de aynı şekilde. doğru ıslak mendili bulduktan sonra koli koli depolayabilirsin yer varsa. ben öyle yapıyordum. korbell çöp kovası asla aldığıma pişman olmadığım bir ürün. ikinci el de bakabilirsin. poşeti muadil alıyoruz biz ama.

ana kucağı otomatik vs alanlar çok gördüm ama bende dümdüz bi model vardı. fazlasına ihtiyaç duymadım. zaten bu tip şeylerde uzun süre yatması sağlıklı değil. uyutmayı da önermiyorlar. bebek ölümleri bile gerçekleşmiş. kullanacaksan da sen uyanık ol yanında ve kemeri takılı olsun mutlaka. ve bir iki saatten fazla yatmasın.

bebek oturma minderi kullandım hafif oturmaya başladıktan sonra. ucuz bi modeli iş görür.

mama sandalyesi en uygunu alıp geçmek mantıklı. bime filan geliyor, onlar bile olur.

minder ve sandalye 6. ay sonrası için. ama türkiye enflasyonu düşünülürse eğer yerin varsa şimdiden alınabilir şeyler.

otuz tane oyuncağa, kitaba şuna buna gerek yok şimdilik. siyah beyaz kartlar ve bir tane çıngırak yeterli emin ol. saklama kabıyla da oynayabiliyorlar zaten bebeklikte. büyüdükçe alırsınız.

www.hepsiburada.com bu şart. özel sırt çantası uygun bi şey alınmalı. normal çanta verimli olmuyor. çünkü ilk başlarda bir yere giderken yanına bir ton şey alman gerekiyor. ve çok bölmeli, özel gözlü bi çanta iş görüyor. ama bir sene sonra filan boşa çıkar. ama dediğim gibi ilk sene çok işe yarıyor.
bendeki şu. www.hepsiburada.com

işe erken başlayacaksan bi elektrikli sağım pompası şart. yoksa manuel de iş görür. süt-meme durumu değişken olur mu bilmiyorum ama ben olsam şimdiden bi manuel alırdım. ne zaman lazım olacağı belli olmuyor. sütler boşa gitmesin diye bi paket saklama poşeti alınabilir. gümüş kapak aldım, kullandım, işe yaradı mı bilmiyorum. meme başı yarası fena bi şey. ben silikon uç kullandım yara olduğunda. pazar günü nöbetçi eczanelerde aramıştık. yani herkesin başına gelmeyebilir ama şu anki aklımla ilk alacağım şeylerden biri. bir tane meme ucu kremi lansinoh vs bir tane de medikal bir krem, madecassol gibi. lansinohu silmeye gerek yok ama diğeri bebek emmeden silinmeli mutlaka. gümüş kapak almayacaksan da meme başını kıyafetten korumak için muadil kapaklardan al bence. bir de göğüs pedi çok kullandım ben ilk aylarda. emzirme sütyeni almadım. normalde sütyen kullanmıyorsan rahat edemezsin zaten. pedli sporcu sütyenleri filan da iş görüyor.

araba varsa yine enflasyonu düşünerek bir tane oto koltuğu şimdiden. 360 derece dönen modeller pratik oluyor.

bebek arabası ise şöyle. gidin deneyin. en pratik katlanan, sürülen hangisiyse onu alın. koca koca modeller bir süre sonra çöp oluyor. çok pahalı bir şeye gerek yok. zaten bir süre sonra tamamen katlanır modellere ya da baston modellere geçiliyor pratiklik açısından.

telsiz ilk aylar olmasa da sonrasında gerekli. görüntülü filan almadık biz ama.

saydığım hemen her şey ikinci el alınabilir. sıfır olsun diye uğraşma. yatak harici belki hiçbiri ömürlük değil çünkü. dediğim gibi mesela 1 yaşından sonra o hantal bebek arabasına binmeyecek, 8. aydan sonra anne yanı beşikte yatırmak tehlikeli olacak.
0
elorelia
(19.04.24)
yazılanlardan sonra aklıma gelenler oldu, onları da ekleyeyim;

benim aldığım sallanan ana kucağı babyjörn’dü, çok çok memnun kaldım. inanılmaz memnun kaldım. bebeğimi koyup minik minik sallayarak uyuttum hep.
park yatak kullanmadım :) kullanmayan kullanmıyor işte. ihtiyacı olan bir hamileye gönderdim daha sonra.
okbaby’nin banyo aparatını almıştım, bebekken ona koyarak yıkadım hep. büyüdükçe şu ebebek’te satılan minik küvetlere geçtik. benimki banyo yaparken doldurup içinde yıkanmaya bayılıyor.
süt sağma makinası da aşırı kullandığım bir şey olmuştu benim. çok sütüm vardı, maalesef bir çoğu da çöpe gitti ama sadece psikolojik etkisinden dolayı bile alırdım.
telsiz vs. hiç kullanmadım, ev geniş olsa da duyuyordum zaten ya da bulunduğum odada uyuyordu.
mama sandalyesi ilk ikea’dan almıştım, idare etti ama sonra sığmamaya başladı. chicco’dan alarak güncelledim. şu an 3.5 yaşında, yemek yerken hala o koltuğa oturmak istiyor.

ayrıca ne güzel öneriler yazılmış <3 hamileler kaydetsin :)
0
deartheodosia
(19.04.24)
(18)

Ofise çalışanları mutlu edecek ne alınabilir?

PoscheN
Şirketin 20.000 civarı mili birikti, ofistekileri mutlu edecek bir cihaz vs alayım istiyorum.Tam otomatik kahve makinelerinden düşündüm ama onu aldıktan sonra asıl mesele başlıyor. Tahmini aylık 20.000 üzerinde kahve süt vs masrafı olur. Başka öneriniz var mı?
Şirketin 20.000 civarı mili birikti, ofistekileri mutlu edecek bir cihaz vs alayım istiyorum.

Tam otomatik kahve makinelerinden düşündüm ama onu aldıktan sonra asıl mesele başlıyor. Tahmini aylık 20.000 üzerinde kahve süt vs masrafı olur.

Başka öneriniz var mı?
0
PoscheN
(17.04.24)
Onların fikirlerini al ona göre hep birlikte karar verin.
0
rock n roll
(17.04.24)
Çalışanlara sorun.
Hem fikirlerinin alınması hoşlarına gidecektir.
Hem de sizin görmediğiniz bir ihtiyaç vardır belki de.
0
Mirket
(17.04.24)
Eğer herkesin çok iyi geçindiği bir ortam değilse bence fikir almayın. Konu iş dışındaki şeyler, örneğin sürprizse hiç hesapta yokken gelen şeyi herkes az çok beğeniyor genelde. Ama tartışmaya açınca çok öznel ve zevke dayalı bir konu olduğundan haliyle ortaya birçok fikir çıkıyor, herkesin beklentisi farklı doğal olarak. Bu fikirler çok değişkense hem sonuçta büyük kısmının hevesi boşa çıkıyor hem de varsa gruplar arasında "onların dediği oldu" vs. sürtüşmeleri besleyen bir durum oluşuyor.

Tam otomatik kahve makinası bence iyi, kahve masrafınız yok mu zaten onu tam anlamadım? Eğer normalde çekirdek değil de türk kahvesi tüketiliyorsa espresso yerine suyunu vs. kendi veren arçelik telvelere de bakabilirsiniz.
0
akhenaten
(17.04.24)
Hava temizleme cihazi?
0
eja
(17.04.24)
bence de fikir almayın sonra hepsinin ortak fikri olan şeyin kahve makinesindeki gibi sürekli maliyeti de olabilir bu sefer siz zor durumda kalırsınız.

öneri olarak ise ofis çalışan sayınızı bilmediğim için yazıyorum siz uygunsa değerlendirirsiniz

Herkese bir travel mug alınabilir, kahvelerini evden gelirken getirirler.

Masaüstü oyun seti olabilir arada bir kısa molalar vermenin ve stresi azaltmanın eğlenceli bir yolunu sağlamış olursunuz :)

Kablosuz şarj pedlerinden alabilirsiniz sayıca çoksanız 3 kişiye bir tane düşecek gibi gibi
0
Kediyi üzdün
(17.04.24)
1-2 kişi çalışıyorsa fikirlerini al. fazlasıyla fikir sormanın manası yok. iyi bir kahve makinesi alın, kullanmak isteyenler şahsi kahvelerini filtrelerini getirip kullansınlar. biz de öyle, sütü kahvesi herkesin dolapta duruyor.
0
avatar is back
(17.04.24)
Belirlediğiniz seçeneklerden birini seçmelerini isteyin. Hem sizin istediğiniz bir şey olur hem onlar da istedikleri olmuş gibi hissederler
0
sumuklurakun
(17.04.24)
Kapsül kahve makinesi olabilir. Her çalışan kendi kahvesini alır size masraf olmaz. Benim çalıştığım yerde böyle.
0
jazzabel
(17.04.24)
Ben kötümserim bu konularda.
Kahve makinesi kesinlikle almayın. Kahve masrafı var, arızası-tamiri var, temizliği var, etrafa pislik yaratması var.
Hava temizleme cihazı alırsanız nereye koyulacağı sıkıntı çıkarır, herkes kendine yakın olsun diyecek. Birileri de "ofiste hava o kadar kötü ki cihaz aldılar" diyecek.
Çalışanlara sormanın ne kadar kötü bir fikir olduğunu zaten güzelce anlatmışlar.

Bence en iyisi o millerin yok olup gitmesi. Millerle printer kağıdı, tükenmez kalem gibi şirketin zaten aldığı bir şey alıp geçin.
Mümkünse hiçbir şey almayın. Yapacağınız alışverişi beğenmeyen mutlaka olacaktır, bu sorumluluğa girmeyin.
0
michael_knight
(17.04.24)
yeni beklentiler yaratmayacak, hakkinda dedikodu yapilmayacak seyler alin. isyeri oldugu icin kiymet bilinmemesi, nankor yorumlar yapilmasi olasi. kotu insanlar olduklarindan degil sen, ben de yapariz. is hayatinin dinamikleri yuzunden dogamizda var.
0
buenosdias
(17.04.24)
Yani nasıl bir yerde çalıştığınızı bizden iyi biliyorsunuz. Ben böyle sorunlar olmayan bir ofisteyim. 15 kisiyiz ve bir tane bile sıkıntılı insan yok.
Bu sebepten bu sorunun bende cevabı ekip toplantısında sormak. Ha ama yok garip bir ortamdaysaniz, bu sıkıntı olacaksa o zaman başka fikir bir anket yapıp içine x adet fikir koymak olabilir. Bu sekilde en azından demokrasi olur.

Ben çok şaşırıyorum bazen insanlarin nerelerde calistigina. Iş arkadaşı olunmaz, ofiste bir şey sorulmaz falan. Herkes çok negatif genelde iş hayatı ile alakalı.
0
logisticsmanager
(17.04.24)
Kapsül kahve makinası +1.
0
drako
(17.04.24)
Kesinlikle fikir sormayın. Mutlu sonla bitme imkanı yok. Hatta çalışan sayısı ne kadar fazla ise o kadar sorun çıkabilir.

Beyaz yaka kahve ile çalışır ama kahve makinesinin bakımı, gideri şusu busu fazla. Sırf bakım vb. maliyetlerden kaçınmak için satın alma maliyetini 1 yıllık kira bedeli olarak ödeyip kiralayan büyük firmalar biliyorum.

Kapsül ya da 87 çeşit yapmaya filtre kahve makinesi fikirleri güzelmiş. Alternatif olarak sandalyeler yeni ve ergonomik değilse onlar denenebilir. Gerçi ofis sandalyelerinin fiyatları aldı başını gitti. Dinlenme/Eğlence odası gibi bir şey için TV+PS5 olabilir.

Ofise demirbaş olarak alınmayacaksa hediye çekleri de olabilir. Attık bütçeye göre bir yemek organizasyonu ya da ofiste "Happy Friday" falan da olur.
0
nawar
(17.04.24)
Kesinlikle fikir sormayın. @nawar +10
0
WithWorth
(17.04.24)
tam otomatik kahve makinesi alın. bu çekirdekli olanlarından. ilk başta jest olarak siz alın 1 kg'luk çekirdek kahvelerden birkaç paket. (amazonda bolivar marka çok iyi 1kg 319TL)
sonrası sizde deyin. aralarında bittikçe dönüşümlü alsınlar. eski iş yerimde öyleydi
0
limonlu eksi
(17.04.24)
hediye/alisveris ceki
0
icim urperiyor
(17.04.24)
Carbonator
0
lapaz
(17.04.24)
fikir mi sorun denmis :)
asla fikir sormayin cünkü calisan kisi sayisi kadar farkli fikir gelecektir. sonuc olarak herkes mutsuz olacaktir. siz bildiginizi yapin. kahve makinasi olabilir kapsüllerle calisan.
bizim is yerinde su var: www.ottoversand.at
herkes memnun.

air purifier falan olabilir eger alerjik birileri varsa ofiste. onlari da rahatlatir.
bir de benim is yerimde en sevdigim sey langirt. Bunlari bosver ögle arasinda calisanlar biraz eglensin diyorsaniz bir langirt masasi alin :D
ortam da senlenir. bizde bir tane var, ögle tatillerinde firfir yok diye masaya kosuyoruz :D
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.04.24)
(12)

Yurt dışında altın

michael_knight
Kuyumcudan çeyrek, gram altın alıyoruz ya biz para biriktirmek için;yurt dışında (doğumuzdaki ve batımızdaki ülkelerde) bu şekilde altın alınıyor mu?Yatırım veya biriktirme amacıyla aldıkları fiziki bir ürün var mı?
Kuyumcudan çeyrek, gram altın alıyoruz ya biz para biriktirmek için;
yurt dışında (doğumuzdaki ve batımızdaki ülkelerde) bu şekilde altın alınıyor mu?
Yatırım veya biriktirme amacıyla aldıkları fiziki bir ürün var mı?
0
michael_knight
(04.04.24)
Geçenlerde bu sorunun benzeri sorulmuştu. Yurt dışı deneyimli biri "onlar altın vb. almaz, enflasyon olmadığından bu tip şeyler orada değerlenmez. Hisse senedi alırlar, yatırım denince onlar bunu bilir" benzeri bir şey söylemişti, aklımda kalanlar bunlar.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(04.04.24)
@zaman Yurt dışı sadece Avrupa ve ABD'den oluşmuyor ki.
İflas etmiş devletiyle Lübnan var, yasaklarla dolu İran var, düğünlerini altınlara boğan Hindistan var, parası çuvallarla taşınan Venezüella var. Daha pek çok ilginç ülke var. Mesela göçmenler genelde yanlarında sadece altın veya dolar taşıyorlar sanırım.
0
🌸michael_knight
(04.04.24)
yurt disi dediginizi butun dunya ulkelerini kapsayacak sekilde soruyorsaniz, 200'un uzerinde farkli cevap verilebilir bu soruya. bazi ulkelerde altin aliniyor, bazi ulkelerde alinmiyor.
0
icim urperiyor
(04.04.24)
bizde ziynet yaygın olduğu için sistem biraz farklı, çeyrek, yarım vb altınlar 22 ayar oluyor. bunların saflık derecesi 916.66. 24 ayar bilezikler ve külçe altınlar ise 995 saflıkta oluyor. gördüğüm kadarıyla avrupa'da bunlar değil genellikle saflığı 999.9 olan külçeler alınıp satılıyor. satış yapan web siteleri ve kuyumcular var ama bizdeki gibi yaygın olduğunu düşünmüyorum ben de.

www.bullionbypost.eu
0
engelbert humperdinck
(04.04.24)
Arap ülkelerinde ve Hindistan'da bizden daha fazla bu merak. Takı olarak da aşmış durumdalar. Birleşik Arap Emirliklerinde bir kuyumcu görsen, bizdekilerin haline acırsın. Som altın elbise falan satıyor adamlar.

Avrupa ve Amerika hisse senedi biriktiriyor anladığım kadarıyla. Amerikada, bizdeki gibi bankada vadeli mevduat alışkanlığının olmadığını, Bizdeki emeklilik fonuna benzer fonların çok yaygın olduğunu okumuştum.
0
Mirket
(04.04.24)
Fransa'da hayatımda görmedim duymadım. Ayda yılda bir tane böyle altın alan satan yer görebiliyorum. O yüzden en azından Burası için yaygın diyemem. Zaten finans forumlarinda ya da redditte bir kere bile altın al diyen görmedim hiç.
0
logisticsmanager
(04.04.24)
Ülkesine ve ekonomiye bağlı olarak değişir.

Örneğin ABD'de altın kavramı kültürel olarak yoktur, fakat USD enflasyonu olunca CostCo (supermarket) şubelerinde külçe altın satmaya başladı ve milyarlarca dolarlık satışlar yaptı.
0
alfired
(04.04.24)
dubai'de altin otomati bile var.
0
Sour
(04.04.24)
Büyük ihtimalle emtia fonu falan alıyorlardır.

Fakat fiziksel de var yok değil, sadece alış satış arasında yerel yerlerde aşırı fark oluyor diye duymuştum.
www.bullionbypost.co.uk

Aslında düşününce döviz dönüşümü için de hayvan gibi fark var burada.
0
nhk ni youkosu
(04.04.24)
bankada yatan paradan yüksek vergi aldıkları için herkes bir şekilde borsa, fon vb. birşeylere giriyor diye duymuştum.
bir de halkın coğunluğu müstakil, fazla korunaklı olmayan evlerde oturdukları için de altın, ziynet fazla tutmuyorlar muhtelen.
0
parka
(04.04.24)
ben 2 tane ingiliz arkadaşım olmuştu biri eğitim doktora parası için vs uğraştığı için takmıyordu yatırım birikim falan. diğeri de 2 senelik çalışma geçmişi olmasına rağmen direkt mortgage patlatmıştı onu ödüyordu. müstakil güzel bir ev vardı. maaşından kalanları da premier lig takımının kombinesi, arada bir spain-turkey-greece tatili patlatıyordu. birikimi napacak mesele bu adam?

bizim mentalitemiz de farklı. adam var 2 evi 1 arabası var teknik olarak kendini kurtarmış dersin ama hala korkuyor, gelecek kaygısı yaşıyor. çok acayip. çinliler de böyle.
0
avatar is back
(04.04.24)
Kuzey amerikada gidip fiziksel altin almak kesinlikle Turkiye kadar kolay ve yaygin degil
0
hot potato
(04.04.24)
(6)

İngiltere'de ucuz otomobil alacak olsak

nhk ni youkosu
4-5 bin pounda kadar üzmeyecek "otomatik" bişey bulur muyuz oradakiler ne diyor merak ediyorum :) UK'deki arabaların çoğu manuelmiş o biraz korkuttu.autotrader sitesinden baktım 2006-7-8 ford fiesta/focus, citroen c3, vauxhall (opel) corsa, honda jazz falan çıkıyor. Toyota Aygo çıkıyor Yaris'in de a
4-5 bin pounda kadar üzmeyecek "otomatik" bişey bulur muyuz oradakiler ne diyor merak ediyorum :) UK'deki arabaların çoğu manuelmiş o biraz korkuttu.

autotrader sitesinden baktım 2006-7-8 ford fiesta/focus, citroen c3, vauxhall (opel) corsa, honda jazz falan çıkıyor. Toyota Aygo çıkıyor Yaris'in de alt versiyonu mu bilmiyorum.

mesela yüksek kmde Auris var:
www.autotrader.co.uk

Corsa çok çıkıyor nedense:
www.autotrader.co.uk

Eylül'de gidip minimum 1 yıl kalacağız, alıp ileride gerekirse satsak sigortasıyla falan çok pahalıya gelir mi bi bakıyorum, ne alınır bilen birine bi sormak istedim. (birkaç model belirlesem gidince istersek bakarım işte)
0
nhk ni youkosu
(19.08.23)
Size uygun bütün Ford ve Vauxhalllar olur.
0
heritage
(19.08.23)
bulursunuz, ama sigorta çok pahalı çıkabilir.

yakın zamanda 50 bin mile’da 2015 polo otomatik aldı arkadaşım £5k’ya.
0
phiphi
(19.08.23)
Uzmeyecek otomatik honda jazz iyi.
Aygo ufak baya. Diğerleri ile alakası yok.
0
logisticsmanager
(19.08.23)
arabayi autotrader'dan bakarsiniz zaten de sigorta tahminen aylik 100-120 civarinda cikacaktir. sigorta oturdugunuz mahalleye veya aracin gun icerisinde nerede kaldigina gore bile degisiyor ama cok ucuz beklemeyin ilk etapta.

satista da yine tr gibi dusunmeyin, satarken muhtemelen cok da azimsanmayacak miktarda zarariniz olacagini dusunerek hareket edin. 5k'ya aldiginiz araci yine o fiyata satmaniz cok olasi olmayabilir.
0
sanal uyku
(19.08.23)
Sahibinden alirsaniz daha uygun olur ama hic garantisi yok. Ertesi gun bozulsa elinizde kalir. Galeriden alirsaniz 3 ay garantisi var ama en kotu arabalar 3-4 bin sinirina dayandi. Ustune sigorta mastafi var. bi de bakim isterse maliyet artar. Alternatif olarak finance olayina bakabilirsiniz 1 yillik. Uzun donem kiralama gibi yani.
0
icim urperiyor
(20.08.23)
not olarak sigorta hakkında ekstra bilgi olsun.

yeni uk ehliyeti alan 20 yaşında arkadaşıma 5 bin sigorta çıktı, ben geçen sene uk ehliyetimle - yaş 25 di - ( 1 aylıktı ve hasarsızlık bonusu yoktu ) 2015 model a3 için £3300 ödedim.

yani ingiliz ehliyeti yoksa türk varsa 3'den aşağı beklemeyin derim. denemek için bi araba plakası ve adres girip buradan teklif alabilirsiniz :

www.confused.com
0
garavel
(20.08.23)
(3)

ingiltere'de nereler gezilmeli

theconqueror
Tower bridge, big ben, london eye gibi populer yerler ve cocuklu bir gezi oldugu icin muzeler di$inda nereleri onerirsiniz? Tesekkurler.
Tower bridge, big ben, london eye gibi populer yerler ve cocuklu bir gezi oldugu icin muzeler di$inda nereleri onerirsiniz? Tesekkurler.
0
theconqueror
(19.07.23)
Ingilterenin neresi? Sadece londra mi? Kac gunluk sureniz var?
0
icim urperiyor
(19.07.23)
harry potter studyolari.
bedava muzeler. british museum harika bir yer.
0
antikadimag
(20.07.23)
Sky garden (ucretsiz ama rezervasyon yapip bilet almaniz lazim, yaklasik 40 dk falan sira bekliyorsunuz. Tower bridge'i ve nehri yukaridan gorursunuz)

Gunu birlik cambridge yapabilirsiniz

Muzeler muazzam. Cocuk 4-5 yasindan buyukse bayilir (ozellikle science ve history museum)
0
brkylmz
(20.07.23)
(8)

yurt dışında yaşayıp tr'ye tatile gelenler

kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
İnternet olayını nasıl çözüyoruz? Eski telefonumdaki türk hattına internet paketi yapıp onu paylaşıyorum ama bu amelelik oluyor. Devamlı 2 telefon taşımam gerekiyor. Telefona türk hattı takıp bir süre sonra kitlenmesini istemiyorum. e-sim falan çözmez mi işimi?teşekkürler.
İnternet olayını nasıl çözüyoruz? Eski telefonumdaki türk hattına internet paketi yapıp onu paylaşıyorum ama bu amelelik oluyor. Devamlı 2 telefon taşımam gerekiyor. Telefona türk hattı takıp bir süre sonra kitlenmesini istemiyorum. e-sim falan çözmez mi işimi?

teşekkürler.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(13.06.23)
Biz turk hatlarimizi rahat tarifeye cevirdik. Ayda 10 lira oduyoruz, turkiye'de tatilde oldugumuzda paket aliyoruz.

Esimin yasadigimiz ulkede turkiye de dahil olmaz uzere yurt disinda kullanacagi 6 gb interneti de var ama her yerde cekmiyor hatti maalesef.
0
fraise
(13.06.23)
Benim de öyle zaten. Bugün Türkiye'ye geldim. Aldım internet paketini paylaşıyorum diğer asıl telefonuma. Ama hep 2 telefonla gezmem gerekecek böyle olunca. Yabancı hattım TR'yi kapsıyor ama çok pahalı tarifeler AB dışında olduğu için.
0
🌸kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(13.06.23)
telefona turk hatti takiyorum. hemen kitlenmiyor, 120 gun suresi var. hic iki telefonla gezmedim, zaten tek bir telefonum var.

zaten "kitleme" dediginiz sey telefon tumden kullanilamaz hale geliyor degil, sadece turk hatlariyla erisime kapaniyor. yani zaten diger secenek o telefonu turkiye'de hic kullanmamaksa ortada bir kayip yok.
0
hot potato
(13.06.23)
Tr sim karti takilip paket alinip nternet ve yurtici iletisim icin kullanilabilir. Yurtdisi iletisim de whatsapp uzerinden devam ettirilebilir.
0
icim urperiyor
(14.06.23)
yurtdışı hattım tr'yi aynen ab'de olduğu gibi kapsıyor. o tarz bir operatör bakabilirsiniz.
0
biergarten
(14.06.23)
Ailedeki herkesin telefonunu zamanında çift simli olarak almıştım. Yurtdışında içinde fark etmez her zaman çift hat sürekli içlerinde. TR hatlarımızı kontorluye geçirdim yıllar evvel. Böylece TR'ye geldiğimiz anda kontor yüklüyorum, yabancı hattı deaktif ediyorum veya internete kapıyorum ki yazmasın, telefonun tüm fonksiyonları aynen çalışmaya devam ediyor.
0
quaker
(14.06.23)
ben Turk sim kartimi kullaniyorum. zaten her ay harac gibi oduyorum. kontorluyken daha guzeldi, 4 ayda bi para yukluyordum mis.

iki telefon tasimaya alternatifler sunlar:
1- sim karti cikarip takmak (riski var, otekini kaybedebilirsiniz)
2- yabanci hatti e-sim yapip turk hattini hep takili kullanmak veya tam tersi.. (telefon calinirsa tr hatti tr'ye gidene kadar yok)
3- bambaska bir e-sim kullanmak.

en son geldigimde 3'u yaptim zira TR hattimi bulamadim evin icinde. Airalo diye bir sey var indiriyorsun ve cat diye internet yuklemis oluyosun telefona. biraz pahali tabi (1 gb=4,5$) bakinca ama 4 gunluk seyahatim icin sim karti daha fazla aramaya ugrasmak istemedim.
0
supergirl
(14.06.23)
%90 baskalarindan hotspot wifi. Cok zorda kalirsak roaming, gunde $12 flat fee.

tr hatti vardi kapattim..
0
cooperr
(14.06.23)
(5)

18650 Pil ile Drone Çalıştırmak

foxmulder
Merhaba. 7.4 volt 1800 mah, 25C batarya ile çalışan bir dronum var. Sizce 2 adet 18650 pili seri bağlayıp 7,4 volt ile dronu çalıştırabilir miyim? 18650 pil 20-30 amper, 25C batarya ise 130 amper çekiyor deniyor. Bu doğruysa çalışmasına engel olur mu?
Merhaba. 7.4 volt 1800 mah, 25C batarya ile çalışan bir dronum var.
Sizce 2 adet 18650 pili seri bağlayıp 7,4 volt ile dronu çalıştırabilir miyim?
18650 pil 20-30 amper, 25C batarya ise 130 amper çekiyor deniyor. Bu doğruysa çalışmasına engel olur mu?
0
foxmulder
(29.05.23)
130 amper surekli degildir, anliktir. Bu sekilde kullanima olanak saglaycak 18650 piller var tabi ama iyi arastirmak lazim. Mevcut pilin ozellikleriyle ortustukten sonra neden olmasin. Her 18650 ayni degil, kimyasina gore degisik karakteristik ozellikleri var.
0
icim urperiyor
(30.05.23)
pillerin dahili koruması varsa gücü keser, yoksa muhtemelen patlar. Yerdeyken deneme yapıp video kaydederseniz oldukça güzel bir youtube içeriği çıkar.
0
kimlanbu
(30.05.23)
Teorik olarak çalıştırabilirsin ancak performansı düşük olabilir.
Alternatif olarak toplam 4 adet 18650 pil alıp, ikişer olarak seri, sonra bunların paralel bağlarsan teorik olarak 7,4V'ta iki katı akım elde edersin.

25C pil bu akım kapasitesini şarj ederken kullanıyordur belki. 18650 pillerinin şarjı daha uzun sürebilir.

130A'i taşıyacak kablo olduğunu düşünmüyorum drone'un içinde :)
0
burfak
(30.05.23)
dronelar genelde lipo pillerle kullanılıyor. hem anlık akımları çok daha yüksek hem de hafifler. 18650 ile elde edeceğin kapasite/ağırlık ile uçuş süren çok kısa olabilir.
0
orpheus
(30.05.23)
Herkese cevapları için teşekkür ederim. Diyelim ki 2 adet seri 18650 pil ile drone yavaş da olsa çalıştı, bu pilleri ben yine seri haldeyken dronun orijinal şarj aleti ile şarj etsem şarj olurlar mı?

Sorun şu ki orijinal bataryasını da alsam 2000 mah bir lityum polymer batarya da alsam normalde 10 dakika havada kalan dronun bataryası bir kaç seferden sonra 5 dakikaya düşüyor.
O yüzden daha ucuz ve dayanıklı olur diye bir de 18650 denemek istiyorum.
0
🌸foxmulder
(31.05.23)
(4)

baskılı şarj aleti nasıl açılır?

portakal
bozuk çalışmıyor, açıp tamir etmek istedim ama falçata ile başaramadım, aşağıdaki fotodaki. https://imgyukle.com/i/rVlASp
bozuk çalışmıyor, açıp tamir etmek istedim ama falçata ile başaramadım, aşağıdaki fotodaki.

imgyukle.com
0
portakal
(14.05.23)
Allah ne verdiyse bi kısmını delip oradan tornavida ile kanırtarak (anası ağlatılarak) anca açılıyor bunlar.
Ben direkt dremel ile dalıp sonra epoksi ile kapatıyorum.
0
hedep
(14.05.23)
etiketin altinda vida olmadigina emin misiniz? Eger yoksa, falcata ile uzerinden gece gece yan duvari iyice incelterek onunda kirabilirsiniz. tornavida ile kanirtinca iz birakiyor genelde. ince tel testere veya dremel de olur.
0
icim urperiyor
(14.05.23)
Evde tırtıklı bıçak varsa sabırla kapak birleşim yerlerini kesin, sonra bir şekilde yapıştırırsınız.

Ama açınca içinde tamir edilecek pek bir şey olmadığını göreceksiniz. Ancak kablo filan koptuysa tamir olur.
0
John Bloor
(15.05.23)
benzin bulabilirseniz bir parça benzin dökerseniz ek yerlerine. açılır
0
vincenzo
(15.05.23)
(28)

Komşunuz yemek getirse yer misiniz?

Kahvedesu
Komşu dedim ama iş arkadaşı, iyiliğinizin geçtiği tanımadığınız birinin getirdiği ikram da olur. Sushi yapmış getirmiş mesela. Yer misiniz? Hijyen takıntığınız var mı?
Komşu dedim ama iş arkadaşı, iyiliğinizin geçtiği tanımadığınız birinin getirdiği ikram da olur. Sushi yapmış getirmiş mesela. Yer misiniz? Hijyen takıntığınız var mı?
0
Kahvedesu
(18.04.23)
Bi ısırık alır denerim, lezzetliyse devam ama damak tadıma uymuyorsa gidişat kötü. Çok komşu yemeği yedim bu ülkede komşu yemeğinden hiç zehirlenmedim daha önce.
0
birbilmecemvarçocuklar
(18.04.23)
oz annem sushi yapsa yemem.
0
alperz
(18.04.23)
hijyen takıntım yok fakat herkesin el tadı farklı oluyor, taze fasulye bile her evde farklı pişiyor, tadına bakardım beğenirsem yerdim

bir de sushi hiç yemediğim için önceki deneyimlerimle kıyaslayamam bu yüzden daha kolay yerim
0
freebird5406_2
(18.04.23)
Biz de onlara göre komşu oluyoruz aslında.
Doğrusu şüpheye düşmem o kadar.
Genelde komşunun getirdiği yenir.

Ramazan ayı boyunca evde oldukları müddetçe bana her akşam iftarlık getiren yan komşu var.
Yemeklerinde kendi damak tadımdan çok onun bu yakınlığına olan mahcubiyetim daha ön plana çıkıyor.
0
diyecevaplandı
(18.04.23)
@alperz+1
Komşuya ve yemeğe bağlı.
0
Amaranta ursula
(18.04.23)
Direkt çöp.
0
dissendium
(18.04.23)
dakikaksında gömerim. bazı insanların yemekleri alışılmışın dışında bir tada sahip olabiliyor ama sushi öyle bir şey değil.

hijyen açısından bakılınca da türkiye'de evde sushi yapan insan elini yıkıyordur ya. ahaha
0
bohr atom modeli
(18.04.23)
Gömerim pasaklı biri değilse. Sushi işi zor ve sakıncalı ama
0
glamdr1ng
(18.04.23)
Sushiyi cope sutlarim, bilindik yemeklerin tadina bakar guzelse yerim, begenmezsem cope.
0
unidentified floating object
(18.04.23)
bazi yemekleri tadim bile yapamam mesela mercimek kofte, icli kofte gibi seyler. onun disinda yerim hele narli asure falan gelirse oo oh
0
ala09
(18.04.23)
Özellikle el değdirilen şeyi söyledim. Börek de olur, mercimekli köfte de.

Niye çöp? Dışarıda yedikleriniz temiz mi?
0
🌸Kahvedesu
(18.04.23)
Yerim. Hayatımda yediğim en güzel yemekleri hep benden başkaları yapmıştı :)
0
ruhen hastayim ben
(18.04.23)
çok yakından tanıdığım hijyen konusunda güvendiğim biri değilse yemem. çocukluğumda teyzemde bile yemek yemezdim şu yaşa geldim hala yemiyorum. mantıklı bir tarafı yok evet restoranlarda vs sorun yaşamıyorum ama az tanıdığım komşu, eş dost vs insanların yaptığı yemekleri yiyemiyorum. ben evde sadece kendime bile elimin gireceği mercimek köftesi vs gibi şeyler yaparken eldiven kullanıyorum. maalesef takıntılıyım bu konuda.
0
hypathia
(18.04.23)
Sevmediğim bi yemek değilse yerim ya niye yemeyeyim. Sevmediğim yemekse de israf olmasın diye söylerim. Tencere yemekleriyle çok aram yok taze fasulye, bamya vs sevmem o tarz bi şey gelse aşşşırı kibar olarak reddederim. Ama onun dışında direkt gömerim, ben zaten her gün dışarıdan besleniyorum yani dışarıdan söylediklerimden daha lezzetli ve sağlıklı olacağı garanti gibi bi şey. Suşi de çok severim ve evde yapılmışını merak ederim yani denemiş olurum :d
0
nundu
(18.04.23)
Ahaha müthiş bir soru. Ben de kendi kendime hep sorgulardım.

Ben tanırlık durumuna göre davranış gösterirdim. Ufak tattım, baktım korkunç tatsız; yemem. O yemek alıp verme geleneğinden de çekerdim kendimi.
0
lüzumsuz adam
(18.04.23)
Allah muhtaç etmesin. açlıktan ölmedikçe komşunun getirdiği hiçbir şeyi yemem.
0
ya ben lan neyse
(18.04.23)
Komşu var komşu var.

Bir dönem karşı dairemizde Iraklı mülteci bir aile yaşıyordu, hayatımda yediğim en güzel etli dolmalar o evde pişti.
35 yıllık komşumuz var, iki ev arasında sürekli yemek gider gelirdi, sevdiğim bir şeyse yerdim.
Apartmanda bir hoarder komşu var, baya çöp ev, o kadın paketli bisküvi getirse çöpe atarım.

Bunların hepsi ailemin milyon yıldır yaşadığı apartman. Son 6-7 yıldır komşuluk ilişkim yok kimseyle. Bir ara bir komşuyla "tabağı boş göndermeme" döngüsüne girmiştik, oradan taşındık da kurtuldum.
0
kobuzchu kiz
(18.04.23)
Komşuya bağlı. Yemeğe değil. Yemek seçmem.
0
gabe h coud
(18.04.23)
restoranlardan daha temiz daha özenlidir herhalde evde yapılanlar… benim komşular bazen helva/aşure/meyve falan dağıtıyorlar ve yiyorum ama kendilerinin yaptıklarından şüpheliyim zaten. annem de yardımcısına yaptırıyor, güvenle yiyorum ahsjs. ama soruyu direkt gördüğümde yemem diye düşünmüştüm, bilmiyorum ikram edilen yiyeceğin görünüşüne göre değişir.

ben asıl iş yerinde getirilen çayları/kahveleri içmek istemezdim :/ en kötüsünü düşünüyorum.

güvenmek zorundayız ahdksl.
0
deartheodosia
(19.04.23)
yemeğin görünüşüne göre karar veririm.
0
vizivozo
(19.04.23)
ben %90 gomer gecerim, yemek fark etmez.
karim &90 cope atar, yemek fark etmez.
ikimizde evdeysek %90 cope atip atmama konusunda kavga cikar.
0
cooperr
(19.04.23)
Komşuya ya da iş arkadaşına bağlı. Orayı geçtikten sonra da getirdiği yemeğe bağlı. Takıntılı değilim ama hijyenin H'si yok çoğu insanda. Sushi yemem mesela. Elin çok fazla dahil olduğu yemeklerin çoğunda kişi tabanlı eleme kriterim daha sıkı.
0
nawar
(19.04.23)
Allah muhtaç etmesin +1
Çok üzülerek çöpe dökerim maalesef yiyemiyorum hiç bir şekilde. Ama bundan dolayı epey üzülüp vicdan azabı çekerim umarım Allah affeder :(
0
Gradient_tabanlı_mor
(19.04.23)
suşi falansa yok yemem çöpe atarım
ama yediğim sevdiğim bir şeyse tadarım yerim.
0
basond
(19.04.23)
Kesinlikle yemem, annem de bilir teklif dahi etmez. Bir eve girdiğinde o evde yaşayan insanların rutinlerine bağlı olarak, sadece o eve özel karakteristik bir koku olur. Yemekte de bunun tat versiyonu var. Ve ben o tadı almak istemiyorum. Restaurantlar ticari amaç güttüğü için neredeyse hep aynı lezzet var, en fazla sosla değiştirebiliyorlar bunu. Sadece sosun farklı olduğu yer beni bozmaz. Yemeği yedikten sonra kullanılan trans yağın akşam saat kaç gibi midemi ekşitmeye başlayacağını bile kestirebiliyorum, o kadar fabrikasyon bir durum var yani. Ama komşu yemeği... ı-ıh. Teyzemin yemeklerinde bu hissi bir tık az yaşıyorum mesela. Yine çok farklı. Uzaydan gelmiş gibi. Ama bozmuyor. Aidiyet duygusuyla doğru orantılı bu rahat yiyebilme olayı.
0
onemoremile
(19.04.23)
Disardan yemek yiyen biriysem komsunun getirdigini hayli hayli yerim. (Normal bi komsudan bahsediyorum, veya ev arkadasi vs.). Uzun yillardir yurtdisindayim, envai cesit yemek paylasiminda bulundum hic sikinti olmadi.

Hijyen takintim varsa dunyanin hicbir yerinde disardan da yemek yemem. Asil olay orada donuyor cunku.

Kiyaslayinca biri ev ortaminda paylasmak uzere ozenerek yapilmis yemek, digeri asgari ucretle calisan birinin umursamadan yaptigi, kar pesindeki isletmenin muhtemelen tarihi gecmis ucuz urunleri kullandigi bi isletme.
0
icim urperiyor
(19.04.23)
O kadar hijyen takıntım yok. Geçen komşu irmik tatlısı getirmişti yedik çok da lezzetliydi. Ofiste çalışırken kimi kek yapıp getirirdi sorgulamadan yerdik.

Ev ortamında hazırlanan ürünlerin restorantlarda/pastanelerde ne şartlarda ve hangi malzemeler ile yapıldığını bilmediğimiz tatlılardan veya ikramlardan (genel olarak) daha hijyenik olduğunu düşünüyorum.

Sushi özelinde normalde de yemediğim bir ürün olduğundan yemezdim. :)
0
Lethe
(19.04.23)
Valla yediğim en güzel yemekleri karşı komşum yapıyordu. Güzelse yerim yani. Güzel değilse bi bahaneyle ayağını keserim.

Sushi yemem ama genel o, komşuya özgü bişey değil.
0
plutongezegendegilmi
(19.04.23)
(18)

yurt dışına yerleşince aidiyet hissi sağlanabiliyor mu?

ala09
hadi ben doğma büyüme hep aynı yerde ikamet ettim ama türkiye içinde üniversite, iş için şehir değiştiren insanlardan birinin derdi bu. beyaz yaka çalışanı. bu hususta soruyu kamoyuna açıyorum. ikinci sınıf vatandaş hissetmek var mı gerçekten? ait hissediyor musunuz yaşadığınız yere? kendiniz veya y
hadi ben doğma büyüme hep aynı yerde ikamet ettim ama türkiye içinde üniversite, iş için şehir değiştiren insanlardan birinin derdi bu. beyaz yaka çalışanı. bu hususta soruyu kamoyuna açıyorum. ikinci sınıf vatandaş hissetmek var mı gerçekten? ait hissediyor musunuz yaşadığınız yere? kendiniz veya yakınınız icin ne cevap verirsiniz

bana göre çok kişiye göre değişebilecek bir durum. yaşadığı eve bile aşırı duygusal bağ ile bağlı insanlar da var. sadece potansiyel imkanlar için tatmin olanlar da.
0
ala09
(05.04.23)
Ben yurtdışına yerleşmedim ama aidiyet konusu benim de dert edindiğim bir mesele olduğu için tezimde göç deneyimi olan katilimcilarima sorduğum bir soruydu. Göç çalışmalarında yeni mekansal yer edinmeler eski mekanlara olan aidiyet hissini ortadan kaldırmıyor. Hatta Faist'in şu sorusu çok anlamlı " Neden göçmenlerin sadece bir ülkeye bağlılık duyabileceğini düşünmek zorunda olalım ki?". Ama öte yandan göçmenin yerleştiği ülkenin eksiksiz bir vatandaşi olma hali ile benliği ile ilgili düşüncelerini memleketiyle tamamen koparma arasında kaldıkları ikili bir durum da mevcut. Ama şu da bir gerçek ki göçmen için karşılıklı ilişkiler yoluyla anlama, önemseme, ve onaylama durumu deneyimledigi ölçüde, topluluk tarafından önemli, değerli ve katkıda bulunma hissini hissettiği ölçüde sosyal olarak bağlı ve ait hissedebiliyor.
0
Amaranta ursula
(05.04.23)
ikinci sinif vatandas hissediyor musun? - hayir
aidiyet hissi var mi? - hayir
0
cooperr
(05.04.23)
ne yasadigim ulkeye ne de turkiye'ye aidiiyet hissediyorum. yasadigim ulkenin ana dilini bilmedigim icin benimle ayni statude olan yerel arkadasim az bu yuzden kendimi oraya ait hissetmiyorum, turkiye'de eski baglarim kalmadigi icin turkiye'ye de aidiyet hissetmiyorum. ha evet sonuc olarak evim orada ve ev neredeyse aidiyet oradadir.
0
insanlik icin buyuk bir adim
(05.04.23)
romence bilseydim eğer tam buralı olurdum. ne yazık ki bilmiyorum, ama öğreneceğim daha kalırsam.

kendimi buraya rock konserlerine gidip de konserden sonra grup üyeleri ile sohbet ettiğim zaman buralı hissediyorum.

basçısını, lead gitaristini, bateristini, 2 solistini isim olarak bildiğim ve beni de tanıyan; zamanında istanbulda bile konser vermiş bir grup var luna amara diye. mahallemin grubu derim resmen.
0
rain when i die
(05.04.23)
kişiye göre çok değişir tabii. gittiğin ülkeye göre de çok değişir, dubai gibi herkesin yabancı olduğu bir yerde yaşam daha rahat ama isveç gibi çoğunlukla safkan olan bölgelerde bu iş daha zor. ben %100 aidiyet sağlanabileceğini sanmıyorum, 2. sınıf vatandaşlığı da yabancılar şubesinde sıraya girince yer yer yaşarsın ama bunlar hep baştan kabul edilmesi gereken şeyler zaten.

yani çok saçma bir cevap olacak ama ne abartıldığı kadar zor ne de kolay.
0
roket adam
(05.04.23)
O an neredeysem kendimi oraya ait hissediyorum, 1 haftalığına başka bir ülkeye gitsem 40 yıldır oranın vatandaşıymışım gibi takılırım, hatta bırak ülkeyi şehri bulunduğum semtin sorunlarına çözmeye yönelik girişimlerde bulunacak kadar kolay asimile olurum, götür bırak beni Grönland'a 1 sene sonra belediye başkanı olacak kadar benimserim güzel Grönland'ımızı.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(05.04.23)
ikinci sinif vatandas hissediyor musun? - hayir 2. sınıf hissetmen zor ab ülkeleri usa, karışık zaten. dilini öğrenene kadar zorluk var

aidiyet hissi var mi? - hayir ama tr dede yoktu 3-4 senedir yer değiştiriyordum. o yüzden sorun yok.

kendi hayatına odaklanırsan zaten kimin ne düşündüğü o kadar önemli değil.
0
abi bi dizi buldum on numara
(05.04.23)
şu "ülkeler zaten karışık" argumanı geçerli değil ya kabul edemiyorum. isviçre toplama kampı bi ülke ama hayvan gibi ırkçılar. ismine göre bile farklı duygular uyandırabiliyosun karşındakine. Nur ile Rossy aynı kategoride değil
0
🌸ala09
(06.04.23)
Valla ben kendimi hicbir yere ait hissetmiyorum ancak genel olarak cevaplayacak olursam o aidiyet olayi bircok faktore bagli bence. Kultur, dil, iklim, oradaki kosullar vs diye girer. Her ne kadar diger faktorler de cok onemli olsa da oradaki kosullarin ve sahip oldugub imkanlarin her seyi belirleyecek en onemli sey bence.

Kosullar derken de hem ekonomik, hem sosyal kosullardan bahsediyorum. Atiyorum ekonomik kosullarin pek iyi degilse bu olay diger tum faktorleri direkt etkiler. Hem uzun soluklu yasam kurman zor olur hem de kulturu, dili vs ogrenebilme imkanlarin da oldukca kisitli olabilir. Iklim guzelse guzelligin farkina varamazsin, iklim kotuyse sana x2 daha kotu gibi gelir. Hal boyle olunca da zaten yasadigin yere kendini ait hissedemezsin cunku her an gidebilecek gibi bir durumdasin.

Misal Turkiye avrupa birligi ulkesi olmadigi icin gittigin yerde kalabilme kosullarin diger avrupa birligi uyesi ulkelerine gore daha zor oluyor genelde. Yani is bulmak, bir takim burokratik islemlerle ugrasmak, bir takim ekonomik kosullari yerine getirme falan insani bezdirebiliyor.

Sosyal olanaklar da iste bulundugun cevre, kisiligin hatta bir miktar sansa gore de degisiklik gosterebiliyor. Atiyorum eger biraz aktif ve girisken biriysen arkadas edinmen ozellikle yerel kisilerle tanisma olayi cok yarar saglayabilir. Dilini ogrenebilmeni kolaylastirir, kulturu daha cabuk ogrenebilirsin, iklime gore aktivite yapabilirsin ve bu da bisekilde belki aidiyet hissine yol acabilir. Yok icekapanik ve pek arkadas edinemiyor ya da sadece kendi ulkendeki kisilerle takiliyorsan da dilini ogrenemezsin kolay kolay, kulture adapte olamazsin falan aidiyet hissini hic hissedemezsin.

Kisacasi, kisinin yasadigi kosullar ve kisilikler bence en omelisi aidiyet hissi icin,
0
j r r tolkien hayrani
(06.04.23)
Ikinci sinif vatandas- hic hissetmedim.
Aidiyet- dilini ogrendikten sonra daha cok. Daha iyice karistim, kültürünü daha çok benimsedim.

Bence ulkenin kültürüne, yasamina asimile olunca daha kolay oluyor.
0
logisticsmanager
(06.04.23)
28 yasinda yerlestim. aidiyet hissedemiyorum. yani aidiyet hissediyorum da turkiye'ye hissettigim aidiyet seviyesinde hissedemiyorum. hic olacagini da sanmiyorum.

bir de ben amerika'dayim. herkesin gocmen oldugu bir ulke. almanya'da falan olsam allah gostermesin cok daha az hissedecegime eminim.

edit: sorunun diger kismini atlamisim. ikinci sinif hissetme durumu yok. ben burada ogrenci vizesiyle calisiyorum yarin isten cikarilsam adamlar bana issizlik maasi bagliyorlar. daha ne kadar vatandas gibi hissedebilirim bilmiyorum. yani devlet tarafindan degil de kulturel olarak aidiyet yok.
0
antikadimag
(06.04.23)
bu işin genel raconu şu: ilk göçen nesil aidiyet sağlayamaz ama uyumlu şekilde yaşar.(zorlukları da çeker)

orada doğan çocuklar eh, oranın vatandaşı olurlar ama yine biraz arada olurlar.

üçüncü nesil oralıdır artık çünkü aileleri de orada doğmuş hep o kültürle ve Türkiye'yi bilmeden yetişmişlerdir. Tabii Avrupa'da şu an böyle olanların bir kısmı reisçi :D O yüzden sosyal çevreyle de alakalı.

Kendin gibi insanlarla yaşarsan aidiyet hissi sağlanır. Bu Türkiye'de olursa Türkiye'de, başka ülkede olursa orada. Gidip aidiyet hissedemiyorum diyenler sosyal çevresi olmayanlar, ve evet zor. Mesela gidip oralı biriyle evlenip onun çevresine girenler bir tık kolay alışıyorlar.
0
nhk ni youkosu
(06.04.23)
nhk ni youkosu +1 demeye gelmiştim.
0
alfired
(06.04.23)
hayatımın neredeyse %20'si yurtdışında geçti. hiçbir yere ait hissetmiyorum. önceden yaşadığım ülkeleri özlüyorum ama. türkiye hariç.
0
bohr atom modeli
(06.04.23)
@nhk ni youkosu adam bunu sormamış ki sen köylünün almanya ile imtihanını yazmışsın. beyaz yakalı ile işçi gelen kıyaslanamaz
0
abi bi dizi buldum on numara
(06.04.23)
@nkn "Kendin gibi insanlarla yaşarsan aidiyet hissi sağlanır." bunu genellestiremeyiz sanki.
kendim gibi insanlarla yasiyorum ama farkli nedenlerle ne turkiye'ye ne buraya yuzde yuz aidiyet hissediyorum. ayni zamanda her iki yeri de bir sekilde evim olarak goruyorum, havaalaninda 'eve geldim' diye mutlu oluyorum. hatta yasadigim bazi diger ulkelere gidince de oralari evim gibi gorup, baska turlu bir aidiyet hissediyorum .

bu kavramlarin hicbiri bence siyah beyaz olmadigi gibi, kisinin yasantisina, yasami algilayis bicimine gore fazlasiyla degisir.
2.sinif vatandas olarak hissetmiyorum ama elbette kendi vatandaslarinin sahip oldugu ve benim sahip olmadigim haklar var, ki bu gayet normal.
0
kassiopeia
(06.04.23)
Turkiye de dislanmis hissediyordum. Yurtdisina geldigimden beri “daha ait” hissediyorum. Ama t butunlesme de olmuyor tabi. 13-15 yas bence en son sinir, bu yaslardan sonra yurtdisina cikanlar tamamen butunlesmekte zorlanir diye dusunuyorum sahsen.
0
icim urperiyor
(06.04.23)
@abi bi dizi buldum on numara, beyaz yakalı iyi alım gücü ve benzer kültürle gidiyor okey ama "aidiyet" farklı bir şey. Beyaz yakalı dediklerinin bir kısmı Türkiye'de aidiyet sorunu yaşayıp kendini bulamamış insanlar.(ki belki de Türkiye'de aidiyet sorunu olduğu için gidiyor) O kelimeden ne anladığına göre değişir bunun cevabı. Ben İngiltere'de kendimi çok rahat hissetmiştim mesela ama artık buralıyım Dorset çocuğuyuz biz kafasına gelebilir miyim emin değilim. Orada büyüyenlerin ilkokul, lise vb. hayatları hep benzer şekilde yoğurularak geçti, oradan geçmeyenler tam o kültürün parçası olamaz gibi geliyor bana. Bakış açın, hayallerin her şeyin yetiştiğin ülkeye göre şekilleniyor ve ülkesindeki büyük problemlerden dolayı göç etmiş yetenekli biri ile X ülkesindeki Average Joe'nun aynı topluluğa ait hissetmelerini beklemek anlamsız bence, hayatları bambaşka geçti çünkü. İlk nesilden kastettiğim bu. Yoksa Almanya'da İngiltere'de yasalar düzgün uygulanınca hakkın verilince "ne güzel ülke ya çok seviyorum" demek aidiyetse okey o olur.

@kassiopeia, aynen kişiye göre değişebilir tabii, siyah beyaz değil dediğiniz gibi. Ama ben zaten orada da vatandaş olanları kastetmiştim vatandaş değilken (veya süresiz oturma izni) yerleşmiş kabul etmezdim ben mesela. Ama onu şu yüzden dedim, mesela Kanada'da çok mutlu olan da var ama sosyal çevre dolayısıyla mutlu olamayıp dönüp burada Bağdat Caddesinde oturan ve buradaki sosyal çevresiyle daha mutlu olan tanıdığım da var.
0
nhk ni youkosu
(06.04.23)
(8)

alkolü bırakıyor muyum?

ikiicidisibirkisi
elbette sizlere bırakmayı çok isterdim fakat bu gece son kez içiyorum.zira son on gün de 83 şişe bira içmiş, tüm sevdiklerimi küfür içerikli mesajla terk etmiş ve son tutunacak dalımı ķırmak için bana değer veren 2 kadını yüz üstü bırakıp meze yapmak istemişim.maddi ve manevi yok oluştan dönmek için
elbette sizlere bırakmayı çok isterdim fakat bu gece son kez içiyorum.

zira son on gün de 83 şişe bira içmiş, tüm sevdiklerimi küfür içerikli mesajla terk etmiş ve son tutunacak dalımı ķırmak için bana değer veren 2 kadını yüz üstü bırakıp meze yapmak istemişim.

maddi ve manevi yok oluştan dönmek için bu son gecem.

son yudumlarımın, ilk kadehini içerken sizlere sormak istedim ben bu hayata nasıl devam edeyim?
0
ikiicidisibirkisi
(19.01.23)
Eylemlerinin sorumluluğunu al. güncel durumun hakkında şeffaf paylaşım yap, geri bildirim ve empati al bir bilenden. Yas tut. Alkol kullanımı için haftalık plan yap, illa ki içeceksin tekrar sınırlarını belirle, çizgiyi çok aşma ama sınırlarını güncellemekten de çekinme. Destek istersen mesaj at (ayıkken xd)
0
hasmetizm 2046
(19.01.23)
doğru karar. spor yap kesinlikle. en azından vakit geçirir , yorulursun.
illa içeceksen keyif amaçlı-az miktarda iç. günde 8 şişe bira hamallık gerçekten. vücuda zarardan başka birşey değil.
0
alicandan
(19.01.23)
hayırlı olsun diyorum, gerçek bir yaşam yaşamaya adım atmışsın. gerçek hayat acımasız ve kaçabileceğin çok yer de yok. her şeyle baştan yüzleşeceksin hazırlıklı olmak lazım. ama çok çok iyi bir adım. senin adına sevindim.
0
roket adam
(20.01.23)
Sabahları elde kolda titreme, sinir hali, kafada bulanıklık vs oluyor mu? Uyanır uyanmaz alkol aranıyor musun? 10 gün önceye kadar tüketimin ne durumdaydı? Bu soruların cevabı önemli.

Alkollü şekilde Duyuruya girip bu soruyu sorabiliyorsan bence senin sadece canın sıkkın, sıkıntıyı savurmaya çalışıyorsun kanımca.

Bazı tatsız durumlar yaşamışsın; olmuşla ölmüşe çare yok ama şunu unutma, her koyun kendi bacağından asılıyor bu hayatta. O şişenin dibi hiçbir zaman gelmez. Kimse gelip kolundan tutup seni kaldırmayacak, böyle bir beklentin olmasın. İşler daha da tatsızlaşmadan self destruction modundan çık.
0
vedatchilipeppers
(20.01.23)
Kesinlikle yardim al. Psikolojik olarak birakmis olabilirsin ama fiziksel olarak birakamayabilirsin. Kendini zorlama, yarin amatem’e git veya baska turlu bi destek al. Bi de naparsan yap ama once bi kac ay hic icmeden durabiliyor musun ona bak ailene ve sevdiklerine aciklamadan once. Ailesinde alkolik birisi olan biri olarak yaziyorum. Her dibe vurusta biraktim diye gelir, butun umutlarimizi yukseltir, bi kac hafta her sey yolunda gittikten sonra once ufak ufak icmeye baslayip tekrar dibe vuranca butun hayallerimizi yikardi.
0
icim urperiyor
(20.01.23)
@goodz senin akıl veren beynini seveyim ben. aferin abicim o konuda soru başlığın olursa nasıl içeceğine dair cevap veririm ben sana.
0
🌸ikiicidisibirkisi
(20.01.23)
pek de bırakacak gibi de durmuyosun da neyse :) 84-85 den devam.
0
koela
(20.01.23)
yazdıklarından sonra anladığım sen bırakamazsın da, biraz azaltmayı denesen. biraz sosyalleşsen daha iyi olur diyorum. ya da beni de ara da birlikte içelim :-)
0
ankarakecisi
(20.01.23)
(9)

Yurtdışinda iş bulanlar/çalışanlar sektor

optimistbakunin
Selam, yurtdisina gidenler, yurtdisina calisanlar kaçinci yilinizda yurtdisi işi buldunuz ve hangi sektorde/meslektesiniz.
Selam, yurtdisina gidenler, yurtdisina calisanlar kaçinci yilinizda yurtdisi işi buldunuz ve hangi sektorde/meslektesiniz.
0
optimistbakunin
(06.01.23)
2.5 yıl olacak neredeyse, web development. Buraya geldiğimde zaten başka bir işte uzaktan çalışıyordum, ordan istifa etmeden önce buradaki işi buldum öyle geçtim. İş aramaya başladıktan 3-4 hafta sonra sözleşmeyi imzalamıştım sanırım.
0
quaker
(06.01.23)
yazilim, 9. son 2-3 yilinda ara ara yurtdisina basvuru yaptim, sonunda oldu.
0
lemmiwinks
(06.01.23)
yurtdisindan diplomam var.
sektor muhendislik.
ilk isimi bulmam 6 ay surmustu, 250-300 civari basvuru yaptim.
sifir baglanti ile girdim, zira tanidigim kimse yoktu.
ilk isim icin o zaman bulundugum sehirden 3600km uzaktaki bir sehire tasindim.
0
cooperr
(06.01.23)
Ilk kez 2.5 yil tecrubeliyken is bulmustum ama saglik sorunlari nedeniyle gidememistim. Sonrasinda 5.yilda yerlestim simdi yasadigim yere.
0
fakyoras
(06.01.23)
Isletme okudum. Turkiye'de lisanstan sonra 3 sene calisip para biriktirip o parayla benzer bir alanda master yaptim. Master bittikten 2 ay icinde is buldum.
0
hot potato
(06.01.23)
1.5 yıl deneyim vardı. Vizem vardı ama daha ülkeye gitmeden iş buldum, gittikten 2 hafta sonra başladım. Sonra oradan ayrılınca 4 ay is aradim, cogu dil sebebiyle olmadi. Sonunda buldum.
Tedarik zinciri
0
logisticsmanager
(06.01.23)
yurtdisinda master yaptim. son finalimden ciktiktan 1 saat sonra is teklifi aldim. diploma toreninde dunyanin en mutlu insaniydim.

su anda danismanlik yapiyorum.
0
antikadimag
(06.01.23)
Abd master, okul bitmeden teklif geldi, tasarim
0
karpuzpeynirekmeksu
(07.01.23)
Muhendisim. Ilk once vizeyi aldim diploma ile (kalifiye calisma vizesi - avustralya). Ilk gittigimde meslekle alakali is bulamadim ingilizcem yeterli olmadigi icin. 6 ay kadar her isi yapip (temizlikcilik falan dahil) ingilizcemi gelistirince is buldum. 4.5 yil oluyor
0
icim urperiyor
(07.01.23)
(29)

sirket aracı mı, para mi ?

the junior jr
merhaba, çalıştıgım bankada terfi ettim ve şirket aracı almaya hak kazandım. ancak diğer bir opsiyonda nakit almak. opsiyon 1- şirket aracı:mercedes a200opsiyon 2 - aylık 15k brüt nakit araç ödeneği, ayda 200 lt benzin desteği, hgs. kasko ve mtv bana ait. mevcutta aracım var (nissan micra)hangi opsi
merhaba, çalıştıgım bankada terfi ettim ve şirket aracı almaya hak kazandım.
ancak diğer bir opsiyonda nakit almak.
opsiyon 1- şirket aracı:mercedes a200
opsiyon 2 - aylık 15k brüt nakit araç ödeneği, ayda 200 lt benzin desteği, hgs.
kasko ve mtv bana ait.

mevcutta aracım var (nissan micra)

hangi opsiyon mantıklı sizce ?
0
the junior jr
(29.12.22)
şirket aracı alırdım ben olsam.
0
sta
(29.12.22)
kesinlikle sirket araci.
0
antikadimag
(29.12.22)
Şirket aracı alır, kendi aracımı satar parasını döviz yapardım
0
kisa
(29.12.22)
2'yi seçerdim ben.
0
dissendium
(29.12.22)
Şirket aracı için şöyle de düşünmen lazım.

Muayenesini sen yaptırmayacaksın
Yaz kış lastik değişimi ile sen uğraşmayacaksın
Sigorta kasko düşünmeyeceksin
Yakıt alırken taşıt tanıma ile alacaksın ve arabadan bile inmeyeceksin
Araba bozulsa ikame araç şak diye gelecek, sigorta şirketi ile filan muhattap olmayacaksın
Gibi gibi bir dünya angarydan kurtulacaksın.

Bu yüzden şirket aracı
0
teritori
(29.12.22)
Net şirket aracı.

İşe git gel yaparken neden aracın yıpransın? Neden iş yerinde hasar görünce sende kalsın? Neden kış-yaz lastiği derdim olsun? Neden onarım sorunum olsun? Neden kaskom olsun? Neden yakıt derdim olsun? Neden bir takım diğer şeyler? En güzel araç şirket aracı.

Şirketin Renault Clio'su > Benim Mercedes A200'üm

@the junior jr yeni yazı yazmadım, güncelledim. Sildim o kısmı. Bu arada ayda ne kadar harcıyorsun gidip gelirken?
0
nawar
(29.12.22)
Ben parayı seçerdim. Kendi arabamdan memnun değilsem de satıp onu peşinat yaparak kredi ile yeni bir araba alırdım.
0
perferil
(29.12.22)
@nawar 200 tl değil, 200 litre
0
🌸the junior jr
(29.12.22)
Sirket araci +1
0
kuzey li
(29.12.22)
Arabada marka takıntın yoksa parayı al. Uzun vadede çok daha karlı çıkarsın.
0
roket adam
(29.12.22)
Kişiye göre değişir;
Araba takıntısı olan biriyseniz birinciyi seçerken umrunda olmayan biriyseniz ikiyi secersiniz ve gelen parayla istediginizi yaparsınız.

Misal net 10-11 bin lira ayda. 500 Euro gibi bir şey. Bu para ile her ay bir yurt dışı gezisi bile yapabilirsiniz yatırım yapmasaniz bile.

Birinci seçenek bu arada sadece iste kalırsanız var. Diyelim 1 sene sonra ayrildiniz; birinci secenekte elde kalan sıfır. Belki iste sizin arabayi satarsaniz onun sigorta, vergi vs tasarrufu.

Ikinci secenekte 120-130 civarı net para yapar hiç yatirim yapmasaniz bile.

Ben olsam iki yaparım ama kişiye bağlı.
0
logisticsmanager
(29.12.22)
Micra'yi satar, 3 yillik 400bin kredi cekip gelen parayi krediye baglar arabayi yenilerdim.
0
brkylmz
(29.12.22)
@nawar 100-150 litre arası harcıyorum ayda.
0
🌸the junior jr
(29.12.22)
Aracimi asla satip döviz yapmazdim. Doviz para kazandkrmiyor.
0
stavro
(29.12.22)
net olarak 2. aracın modeli yükseltirdim.
0
signore
(29.12.22)
Şirkette uzun vadede kalmayı düşünüyorsanız 2, 1-2 sene içinde çıkmayı düşünüyorsanız 1.
0
yercekimini kendine ceken adam
(29.12.22)
Karar verirken, aylık 15k brütün seneye ne kadar artacağını da düşünmek gerek. Maaş artışıyla paralel mi artıyor? Artı, şirkette devam etmeyi planlıyor musunuz?
Elinize geçecek yıllık net araç yardımı - kasko - hgs vs çıkarttığınızda geriye ne kalıyor? Çıkan miktar ve kullanımınıza bağlı araçtaki yıpranmayı da düşünerek karar vermek daha iyi olur.
0
efx
(29.12.22)
maddi durumunu bilmeden buna yanıt veremeyiz. 2-3m birikmişin vardır, başka gelirlerin vardır ayda 15K hayatında büyük fark yaratmaz o zaman şirket aracı.

ama şimdiki aracın micra olduğuna göre bu düşük ihtimal. ben 15K aylık ödemeyi alır. micrayı satıp üstüne krediyle focus, civic, jetta vs. orta ayar bir araca geçerdim. aylık 15k gayet araç ödemesine ve kasko vs masrafına yeterli. 2-3 sene sonra elinde o günün parasıyla belki 1-1.5 milyonluk birikimin olur.
0
orpheus
(30.12.22)
Arabanı satıp yeni araç için peşinat yap, ödenek ile de krediyi öde. Niye çöpe atasın parayı? Yakıtı da her türlü karşılıyorlar işte.

Alacağın arabanın başına bir iş gelmeze birkaç sene sonra kredisini şirketin ödediği ve sana ait olan bir araç olacak elinde. İlk seçeneği seçersen elinde hala Micra ya da ona eşdeğer bir para olacak.

Ha 1. opsiyonu seçip Micra'yı da satıp o arabanın parasıyla daha fazla gelir elde edebileceğin bir yatırım yapabileceksen onu da düşünebilirsin. Değilse 2 mantıklı.
0
synesthesia
(30.12.22)
ben 2'yi secip ibkr gibi platformlardan abd borsasina yatirim yapardim o parayla. uzun vadeli yatririm, rasgele al sat hergeleligi degil. benim icin mercedes ila nissan arasindaki farkin hic onemi yok. araba, ozellikle sifir araba da yatirim degil. nokta.
0
hot potato
(30.12.22)
İşin ağırlıklı bankadaysa parayı al tabi ki.
Yok işin sürekli dışarıda müşteri ziyaretiyse o zaman arabayı seç.
Çok kafa yormaya gerek yok bence.

Hatta ben olsam kendi arabamı kiralardım bile. Yapan tanıdıklarım oldu zamanında, ev kirasına yakın para kazanıyorlardı. Böyle araçları değerlendiren filolar var.
0
azzlack
(30.12.22)
Ayrıca şunu da ekleyin; cevaplarda “sigorta kasko lastik” vs denmiş de. Bunları zaten yine yapmak zorunda kalacaksın, şirket aracı kullansan dahi.
0
azzlack
(30.12.22)
Terfiniz hayırlı olsun. Normalde Mercedes A200 şirket aracı çok cazip görünüyor ama aylık ödeneği seçmek finansal açıdan daha mantıklı.
0
pispinti
(30.12.22)
Öncelikle tebrikler.

15k güzel para ancak 1 yılda araç giderlerinin 3 katına çıktığına unutmayın. Geçen sene 1x TL olan araç bugün 3x TL. 1x TL oan kasko 3x TL. Tamiri vs her şey 2-3-4 katı.

Bunu göz önünde bulundurarak karar verin. Bugün 5-6 bin TL olan araç masrafınız, önümüzdeki yıl 15 bin TL olabilir.

Ancak yarın, bir gün 3-5 bin TL'de ben cebimden harcasam, sıkıntı olmaz bana diyorsanız, parayı seçin.


.
0
kartallar yuksek ucar
(30.12.22)
opsiyon 2
0
gabe h coud
(30.12.22)
Benzer bir durumda benzin desteği olmamasına rağmen allowance alıyorum. 15K brüt ile şirketten araç kiralamış olacaksınız aslında olan bu. Ben aracımı yükseltip kendi aracımla devam ettim. Hem İstanbul'da araç kullanmayı sevmiyorum hem de çevresel kaygılarım var. Az araç kullanmaya çalışıyorum.
0
ned flanders
(30.12.22)
Yukarıda yazılanlar artılarına ilaveten bir yere gittiğinizde mercedes ile gitmek başka micra ile gitmek başka itibar açısından. devir ye kürküm ye devri. Aracı satıp altın alırdım ben.
0
naksidil
(30.12.22)
uzun yıllar çalışmayı düşünüyorsanız şirket aracı
1-2 seneye kaçarım derseniz para
0
bir soru sorcam
(30.12.22)
arabaniz masrafsiz bi arabaysa, parayi alip TL'de tutmamak mantikli
0
icim urperiyor
(30.12.22)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.