Fotograf net degil

binbir meslek vara burada, aralarından sana daha yakın geleni en azından kafanda belirlemiş olman lazım değil mi?

fazla idealinin olmasından bağımsız bir şey bu; mezun olunca anında iş bulman mı lazım, kazanacağın parayla bakacağın bir ailen var mı, iş bulana kadar sana destek olacak bir ailen var mı, ilgili olduğun konular nelerdir, başarılı olduğun konular nelerdir, fiziki olarak yoğun çalışmaya uygun musun, teorik bilime yatkın mısın, sosyal bir insan mısın, büyükşehirden mi geliyorsun...

bu soruları düşünmüş olman gerekmez mi? ya da bunların hiçbiri önemli değil, meslek garantisi olsun ne iş olsa yaparım mı diyorsun? elbet birkaçına verecek cevabın vardır ya, bu kadar bilinçsiz olmaz ki bi insan geleceği hakkında.

@Bruce haklısın. Ankara'dayım bu arada, odtü için bir sebep daha. Bakmam gereken bi ailem yok ama işsizler ordusuna katılmak istemiyorum. Beslenme ve diyet konusunda aslında sınavdan çıkana kadar hiç düşünmemiştim ama bu konularda asla okumaktan sıkılmadığımı fark ettim.

@chunksia kendimi yıllar sürecek öğrenciliğe maddi/manevi hazır hissetmiyorum akademi konusunda. Biyoloji aşkıyla yazmayacağım zaten bu bölümü, öte yandan özel bi hastanede dışkı analiz etmek de istemiyorum. Tamamen network'e bel bağlarım odtü yazarsam.

havacılık hakkında düşünürsen bilgi veririm akşam işten döndüğümde.

kısa ve hızlı yolda para için hemşirelik yaz. sabit mesai, düşük kpss ile atanma, ilk çıktığından atanamasan bile sözleşmeli olarak pek çok kuruma girebilme, maaşı da fena sayılmaz.

Teknoloji Fakültelerindeki mühendislik bölümlerini listeden çıkarmanı öneririm. Ayrıca hemşirelik çok da kebap bir meslek değil izinleri sıkıntılı ve nöbetleri çok oluyor. Öğretmenlik yazma +1, atanamazsan ne kadar mesleğinde iyi olursan ol kendi ispatlaman ve para kazanma şansın sıfır. Odtülü de olsan yurtdışı için biraz fazla çaba göstermen gerekecektir dolayısıyla hangi konuda fazla çabalayabileceğini düşünüyorsan onu yaz.

En üste makine mühendisliği yazdığın için bir yorum yapayım. Eğer bu bölümü istiyorsan en aşağılara yazdığın Anadolu Üniversitesinin ve Dokuz Eylül Üniversitesinin, Yıldırım Beyazıt Üniversitesinden daha iyi olduğunu bilmen gerek. Bunları üste al. Tercih listen çok kötü. Bunun sonucunda büyük ihtimalle pişman olursun. Bir yıl az değil. Bazı şeyleri bu kadar kolay gözden çıkarma.

@dissendium bunlar tercih listem değil, tutan bölümler - sırasız -

O zaman genel olarak bir yorum yapayım. Matematik bölümünü bırakıp makine mühendisliği kazandım üç yıl önce. Matematik bölümü mezunları da öğretmen olabiliyor. İlköğretim matematik öğretmenliği bu açıdan bakıldığında matematik bölümünden farksız. Öğretmen olmak istiyorsan yolun KPSS'ye düşecek ve KPSS çok kötü bir sınav. Özel dersten karnını doyurursun ifadesi gerçekçi bir yorum değil. Daha 1. sınıftayken bir etüt merkezinde çalışıp özel ders verdim birçok öğrenciye ve özel ders, öğretmenin performansının her an yüksek olması gereken bir iş. En önemlisi düzenli bir gelir kaynağı değil, aynı zamanda ücretler çok fazla değişkenlik gösterebiliyor. Çok istiyorsan bilemem ama öğretmenlik sanıldığı kadar avantajlı bir meslek değil. Makine mühendisliği hakkında soruların varsa sorabilirsin. Sıralama yapmamış olmana rağmen hala kötü bir liste. Meslekleri kendin araştır ve bölüm sayısını ikiye üçe düşürmeye çalış.

Şehir takıntın yoksa, illa şu bölümü okuyayım kafasında değilsen endüstri mühendisliği, biyomedikal mühendisliği ya da hemşirelik yaz. Kadın olduğun için bunları öneriyorum. Bu bölümlerden işsiz kalmazsın ama çok zengin de olmazsın.

Biyoloji, jeoloji, öğretmenlikler, kimya müh. uzak dur.

Ben erkek fatoyum her işi yaparım okurken bölümün zorluğu umrumda değil dersen elektrik elektronik ve makine de yazılabilir.

Ama sanki en rahat iş bulunan ve okuması kolay mühendislik endüstri mühendisliği.

Kimsenin gazına gelip de odtü'de dandik bölüme girme. Sonra 4 sene gece gündüz ortalama kasmak zorunda kalırsın. Çünkü herkes dandik bölümlerde master kovalıyor.

Ukalalık etmek istemem ama "idealim yok, iyi kazanayım yeter" deyip de iyi kazanana çok rastlamadım.
Ne kadar kazanacağın biraz senin ilgi alakan ve becerinle alakalı.

Sosyoloji gibi kimsenin takmayacağı bir bölümü bitirip, ilgileri sayesinde reklam ajansına girip çok para kazanan insanlar da tanıyorum.
Sırf "iyi kazanıyor" diye sağlam bir okulda mühendislik bitirip, mesleğinden de kazancından da tiksinenler de biliyorum.

Puanım bunlara yetiyor diye paylaştığın listeden bir kısa liste yapsaydın en azıdan.
Gözün açık bir insansan öğretmenlik de bitirsen, mühendislik de bitirsen fark etmez. Bir şekilde fırsatları görüo yürürsün.

kardeşin yanlış yolda ama gönlünden geçeni yapmasına izin verin. Fizik mezunları hep dert yanar mezun olmak zor iş bulmak imkansız diye. Gerçeği nasıl bilemiyorum.

akademik kariyer yapmayacaksa fen edebiyat fakultesi bolumu secmesin. muhendislikte de fizikle ugrasir. yan dal ya da cift ana dal fizik yapsin sonra cok isterse.

Fiziğin temellerini öğrenip bir yandan da mühendislik yapmak gerçekçi bir fikir değil. Kardeşiniz mühendislik yapmayı taksicilik gibi bir şey zannediyor sanırım.

Bir fizik mezunu örneği şu haberde var.

www.haberturk.com

Bu adam 11 yıl atanamamış.

Bize yine gönlünden geçeni yapsın demek düşer ama bu noktada da Ankara Üniversitesini yazmasını önermem. İTÜ, ODTÜ gibi okulları tercih etmesi daha iyi olur. Fizik deneysel bir bilim. Teknik üniversiteler bu konuda daha donanımlıdır.

kardeşinize şunu anlatın ; istediği bölümü okuması önemli değil , istediği yapacağı meslekle alakalı bölümü okuması önemli. ben o hataya düştüm o düşmesin.

cevremde iki kisi var fizik okuyan, biri zehir gibi cocuktu turkiye'de ilk 100e falan girip kazanmisti bolumu. ikinci sinifta birakti.

digeri de istanbul fizigi bitirdi uzun yillar sonra, bir yandan da aof'ten isletme bitirdi, simdi serbest muhasebeci olmayi kolluyor.

ikisi de fizikten pisman :) okumasi zor - mezun olunca is bulamiyorsun.

türkiye'de temel bilim okumak kadar şanssız bir durum olmaz. eski bir temel bir bilimci yeni bir mühendis olarak özet şekilde vazgeçerin diyorum. detay istiyorsanız mesaj atın.

Soruya direkt cevabim yok da golunden geceni falan degil mantikli olani yapsin. Gonlunuzden geceni basit gunluk konularda yapin anasini satiyim...
Boyle hayati konularda gonlunden gecen yapilmaz, rasyonel hareket edilir. Sap gibi ortada kaldiginda gonlunden gecen duygular kurtarmaz seni.

Fizigin temellerini ogrenip mühendislik yapamaz ama muhendisligin temellerini öğrenip fizikle ilgilenebilir. Kimya ve biyoloji mezunlarının calisma alanlari fizige gore biraz daha geniş olmasina ragmen durumlari ortada. Fizik okursa en iyi ihtimalle akademik kariyer yapar ama o işler cok kolay olmuyor , onun disinda formasyon alıp öğretmenlik, sertifika alip is guvenligi uzmanligi yapabilir. Temel bilim mezunlarinin diplomayi aldik hadi bakalim diyip is bulma olasiligi sifira yakin.

Chrome ayarlarından ais ösym şifresine bakın, değiştirin. Sizden habersiz tercih yapmasın. Keşke herkes istediği bölümü okusa ve güzel işlerde çalışabilse ama hayat işte. Hep kısıtlar var. Yazdırmayın. Makine mühendisliği yazsın. Başarılı gidebilirse çad yapar fizikte

Öncelikle merhaba cevaplarınız için teşekkur ederim. Yukarıdaki yazıda bahsedilen kişi benim , şöyle bir durum var ben uzaya meraklı bir kisiyim yukarıda oyle yazılmamıs tabi fizik bölümü okumayı da aslında bu yuzden istiyorum universitede kalıp bir arastırma grubuna katılıp astrofizik uzerine calısmak istiyorum. Colin furze diye bir adam var gidip bakabilirsiniz kendisi 16 yasında okulu bırakıp muslukcu olmus bir mucit degişik seyler icat ediyor ve ben universite hayatımın bir kısmını oyle gecirmek istiyorum bence fizik sonu olmayan bir bilim dalı ben hayatımı bu bilim dalına adayacak biri oldugumu dusunuyorum kendimi , astrofizik uzerine calısırken bir yandan da elimden geldigince bir seyler icat etmek istiyorum. Fizik bölümünü secmemdeki tek amaç bu biraz kulaga komik gelebilir sonuc olarak neredeyse bir hayalperestin bile sacma bulacagı hayaller gibi duruyor biliyorum ama sizden su an istegim ankara üniversitesinde fizik bolumunde okuyan biri var ise bana bölümün eğitim kalitesinden birazcık bahsetmesi (hocaları,dersler...)
Biraz saçmalamısım kusura bakmayın yazım hatalarım için ise affola.

Ankara Üniversitesi mezunu olarak, üniversiteden çok da üstün bir şeyler beklememeni tavsiye edebilirim. Hocalar ve bölüm çok iyi olabilir ama imkanlar yok denecek seviyede.

Aynı mantıkla kardeşimi burslu özellere bakması konusunda yönlendirdim.

Hayallerini gerçekleştirmek için ne kadar hevesli olduğunu tahmin edebiliyorum. Emin ol buraya yorum yazan herkes de biliyordur. Ben de çok büyük heves ve hayallerle antropoloji okudum. Noldu peki? İşsizim, bambaşka bir sektöre yöneldim. İş de dert değil, elbet diğer sektörde iş bulcam ama işimi, okuduğumu, emek verdiğim şeyi yapamayacağım için sonsuz bir şekilde mutsuzum.

Umarım sen bunları yaşamazsın. Ama unutma ki, bu ülkede her alan iş yapmıyor. Fen edebiyat bölümlerine bu ülkede değer verilmiyor. Fizik çok kıymetli bir alan ama emeğinin karşılığını bu ülkede bulamayacağını bilmen gerekiyor.

Ne zaman bulursun biliyor musun?en başından hedefini üniversitede kalmak olarak değil, yurtdışına gitmek olarak belirleyerek. 1. Üniversitede kalma, 2.yatay geçişle okul değiştirme üniversiyete 500000 kişi giriyorsa 45000inin hayali.
Ama okul biterken sadece 5000inin falan hayali. Sayılar atmasyon tabii de oran böyledir, çok şaşmaz.

Yurtdışındaki bilim adamlarıyla aynı koşullarda değiliz maalesef. Olsaydık fizik mezunları, öğretmenlik kovalamazdı mesela.

Ankara Üniversitesi de üniversite olarak öğrenciye hiçbir şey katmıyor. Ne dil öğrenirsin ne bilimsel çalışma ortamı, şevki bulabilirsin.

Benim naçizane tavsiyem: illa fizik okicam diyorsan burslu özellere bak. Şu an hepsinin tanıtım günleri var. Önce Bölüm öğrencileriyle, sonra hocalarıyla görüşebiliyorsun. Labları gezdiriyorlar. Vaktinde özellere bok atıp, devlet üniversitelerini savunurdum ama özel üniler öğrencilerinin arkasında dururken, devletler fos maalesef. Ayrıca iyi bir özel seçersen araştırma, kendini geliştirme imkanın da daha büyük olacaktır.

2.tavsiyem de fizik mühendisliği düşün. En azından mühendis sıfatı senin işini kolaylaştıracaktır.

Mesele puanınsa ve illa yerleşmen gerektiğini düşünüyorsan da, kendine 1 sene daha şans ver. Hayat bu, geri gelmiyor.

Yarın hayallerin gerçekleşmezse en azından daha iyisi için de çabalamıştım dersin. Odtü fizik kazanırsın belki. Odtü dersin.

16-18 yasinda cocuklarin 'hangi meslegi yapmak istiyorsa' onu okusun gibi yonlendirilmesine karsiyim. Buyuk bir cogunluk icin; O yasta ne gordun, hangi meslek hakkinda ne biliyorsun, kendini ne kadar taniyorsun, dunya hakkinda ne firkin var da ilerde ne yapmak istedigini bileceksin? Turkiye'de de 2 yillik college olmali, bunu okuyan bir yandan calisabilmeli, kendini tanimali, ya da universite secip ilk iki sene genel ortak dersler alip sonra meslek secebilmeli. Fizik okumak ile lisede fizik sorusu cozmek cok farkli olsa gerek. Yukarda yan dal yapsin diyen bir arkadas vardi, ona katiliyorum. Ama yonlendirmeyi de cocugu okuldan sogutmadan, dayatmadan yapmak lazim. Abi/abla olarak bol bol konusun hatta yakininizda fizik mezunu biri varsa onunla tanistirin (belki buradan bile yardim etmek isteyen cikar).

www.epttavm.com

restorandan restorana değişiyor o benim gördüğüm kadarıyla. kimisi oradaki saat dolana kadar sipariş kabul ediyor, kimisi yarım saat kala "kapatıyoruz knk sry" deyip iptal ediyor.

yemek gelir.

Geldi yemek, yedim bile ^^

eski foça bence ege de en görülmesi gerekli yerlerden birisi. pek fazla büyük otel yok. buradan tarihi yer olarak bergamaya geçebilrisininiz. çıkış noktası vermemişsiniz ama başlangıcı istanbul kabul edersek asos-bergama-foça bence güzel bir güzergah olabilir.

Su adreste de soyle bir sey yazilmis travel.state.gov

If your family circumstances have changed after you entered the lottery, for example, if you have gotten married or had a child, you will need to add your new family members to your case...... When adding family members to your case, you will need to upload a document to prove your relationship to the family member being added.

evlilik cuzdani yeterli olur. kendisi zaten 6-7 dilde hazırlanmış durumda.

6-7 dille ne kastettiniz anlamadım. Bizde sadece fransızca yazıyor. Tüm ülkelerde de orijinal dil altında fransızcası mı yazıyor acaba?

@elon

Aile cuzdanina, icine tekrar bakin, 6-7 dilde yaziyor icinde.

-ehliyet'e hak kazanıldı ama alınmadı ve arkadaş üzerine kiralanmış araç.
anlamı şu, öncelikle eksik evrak var.
arkadaş üzerine olduğu için sözleşmede başka kişi de kullanacak gibi bir madde vardı galiba(ücretiyle tabi). eğer ben yanlış hatırlıyorsam ve böyle bir opsiyon yoksa aracı başka kişi kullandığı için başlı başına tüm masraflar size kalacak.

hele ki süper mini, über mini, deli mini gibi opsiyonlar var ki süper mini'nin kapsamı kim bilir nedir... zaten araç kiralayan kişi ortada yoksa firma herşeyi kitler.

öncelikle geçmiş olsun.

eğer aracı kiralarken ek sürücü belirtilmediyse ve araç kayıtlı olan sürücü harici birinin kontrolündeyken kaza yapıldıysa sigorta şartlarınız geçersiz olur.

imzaladığınız sözleşmede de sigortanın geçersiz olduğu durumların yazdığı yerden kontrol edebilirsiniz.

yani şu durumda aracı kullanma izni olmayan bir sürücü kaza yaptığı için masrafı sizden alacaklar gibi duruyor. uzlaşma yokuna gitmeyi deneyin ama bilmiyorum işe yarar mı.

öncelikle geçmiş olsun. ehliyet sertifikanız olması ehliyetiniz olduğu anlamı taşımaz. kanunen bunun epeyce nedeni var ama hepsini burada anlatmak uzun olur. özetle; ehliyet yoksa doğrudan ehliyetsiz araç kullanmaya girer ki kasko hiçbir şey ödemez. tüm işlemlerden kiralayan kişi sorumludur.aracı size vermesi de ayrıca bir cesaret işi olmuş. bir de pek çok araç kiralama duruma göre 1, 3 veya 5 yıldan daha yeni ehliyetlere araç kiralamaz.

süper mini'de tahminimce; genel kasko dışında kalan ufak tefek cam hasarı için falandır.

Oncelikle arkadasiniz parasina kiyip full+full kasko paketi alsaydi ve yine paraya kiyip ekstra surucu eklettirseydi, sonucunda da o ya da ekstra surucu bu hasari yapsaydi tum hasarlar karsilanirdi.

Ama ehliyetsiz biri kiralik arabayla kaza yaptigi icin yukaridaki iki durum da gecersiz olurdu tabi.

Imzaladiginiz sozlesmeyi okuyun, dua edin sadece maddi hasarli kaza yapmissiniz. Peki ya ehliyetsiz surucu olarak bir insana zarar verseydiniz?

Maddi olarak simdiden gecmis olsun

kiralık araçlarda ek sürücü belirtilmemiş ise sürücü aracı başkasına veremez. zaten bu yüzden kiralama şartlarında min 5 yıl ehliyet gibi maddeler var.

kasko şartları kiralık araçlar için farklı işliyor ve kasko bedelleri de daha yüksek zaten.

sigorta sürücü değişiminden dolayı hele ki ehliyetsiz sürücüden dolayı kesinlikle geçersiz. geçerli olsaydı bile sigortalar para ödememek için binbir türlü kanuni açıktan faydalanıyor.

tahminim aracın tam bedelini sizen alacakları yönünde.

geçmiş olsun ama ben avis kasko yapmıyor diye biliyorum. Buradaki öyle .
Koskoca avis nasıl kasko yapmaz dedik ama yapmıyorlar. Umarım karşı tarafin zorunlu sigortası vardir.

ehliyete hak kazanmak ehliyeti almak sayılmaz. öncelikle bu sebepten ehliyetsiz işlem göreceksiniz.

ek olarak, arkadaşınız sizi sürücü olarak ekletmediyse malum sizin için o aracın sigortası geçerli değil. ehliyet olsa da bu durum sıkıntı yaratacaktı.

geçmiş olsun. aracın tamiri esnasında aracı kiraya verseler alabilecekleri paraları da tamir süresince kiralamışsınız gibi sizden alabilirler sanırım.

Ehliyetsiz araba kiralayip kullanma iyi cesaret valla.


Tahminimce meblagi sizden tahsil yoluna gidecekler.

Öncelikle teşekkürler, benim sevindiğim tek şey tek taraflı kaza olması.
Anladım, çıkar yolumuz yok.
Uzlaşma yoluna gidip ödeyeceğiz o zaman. Büyük ders oldu bu tabiki.

muhtemelen adım atacak yer olmayacaktır ama abant ve yedi göller milli parklarına gidebilirsiniz. sanırım bayram nedeni ile girişte ücretsiz. eski yol tarafında (bolu dağı) güzel restoranlar var dağ manzarası ile yemek yiyebilrsiniz.

2. tarihi 1. tarihten çıkar. sonra hücre formatını sayı olarak seç.

=(25.05.2016)-(23.03.2016)+1

tarih yazdığım yere o hücre gelecek. 23.03.2016'yı f4 ile sabitlerseniz formülü aşağı yapıştırdığınızda bozulmaz. bir de çıkan değerleri sayı formatına getirirseniz hallolur.

dafedif iki tarih arasındaki farkı hesaplar,

örneğin; =DATEDIF(A1;B1;"d") B1 ile A1 arasındaki farkı gün cünsünden hesaplar.

support.office.com

macfit'te genel işleyiş şöyle. üyelik ücreti ile sadece salon kullanımı ve grup dersleri için. bireysel eğitimler yine macfit'in içinde bulunan hocalar tarafından ücret karşılığı veriliyor. 0'dan başlayan için hocalardan ders almak biraz zorunlu gibi oluyor. diger turlu biraz boşa enerji harcamak gibi.

Programını netten bulup gidebilir. Ama salonlar genelde dandiktir.

valla fiyat performans olarak ben macfiti beğeniyorum. saat sınırlaması oluyo. istediğin kadar grup dersine girebiliyorsun. akşam iş çıkış saati gitmedikten sonra aletlerde yer bulması da sıkıntı değil. haa ben havuz isterim, havlu isterim, özel ilgi isterim dersen macfite verdiğin paranın 3 katını verip başka salonlara da gidebilirsin.

merdiven altı yerler daha iyidir çünkü en azından onunla ilgilenecek birileri olur. macfit'te eğer hocaların arkadaşı değilsen seni takmazlar. kendi kendilerine bir ortam oluşturup takılıyolar. tek olduklarında da telefonla uğraşıyolar. bir kişiyi bile kendiliğinden uyardıklarını, yardım ettiklerini görmedim 1 sene boyunca.

Zaman ve enerji israfı

Süt zaten self servis starbucksta. En azından benim yaşadığım yerde böyle.

valla sütlü istemiştim demesine gerek yok, üzerine sonra da isterse eklerler zaten.

sütlü filtre kahvenin fiyatı da aynı zaten, sütten para alan bizimkiler sadece...

O basliktaki cimrilik hikayelerini okuyunca hayattan sogudum.Milyonluk adamlarin yasantilarina bak.Cevap evet süt zaten ekleniyor,dogru gibi gelmedi.

starbucksta sen bu içeceği beğenmedim aynı ayarda başka bir içecek alabilir miyim desen bile yaparlar. bunu ben orada çalışırken eğitimde hep söylüyorlardı. kahveyi beğenmedin mi ver iki dakika sonra yenisini al. çalışanların cebinden çıkmadığı için umurlarında olmaz zaten, kaldı ki mağaza müdürü bile umursamaz direkt verir.

bunu suistimal etmek sizin iğrençliğinize kalmış orası ayrı.

sütlü ve sütsüz filtre kahve arasında fiyat farkı olmadığından arkadaşınızı zarara sokan bir durumdur. netice de masa ile kasa arasında gereksiz bir gidiş geliş daha yaptığı için extra bir enerji harcar.

ayrıca hangi zevksiz önce sütsüz hemen sonra sütlü kahve içer o da ayrı mesele :)

Ekstra ücret kesilen sütlerden iciyor olabilir mi? Mesela hindistancevizi sütü vs.? Öyle ise mümkün anlatilan.

o arkadaşla ilişiğini kes bildiğin hırsız.

Açıklamaya gerek yok hırsızlık.

kahvesi bittikten sonra "bugün kahve kötüydü yalnız" falan dese bir tane daha ikram ederler zaten. birini sade birini sütlü bile alabilir, bir sıkıntı olmaz.

insan gibi davranan firma görmeye alışık değil galiba o arkadaş, görünce sapıtması normal.

Arkadaşınız bunu çok matah bişeymiş gibi anlatmıyordur umarım. Mağazadan kıyafet alıp günlerce giyip sonra beğenmedim deyip iade etmekten farkı yok. Yanlış

Yanlış bilmiyorsam yeşil pasaporttan yararlanan kim olursa olsun ilgilinin kurumundan bu kişinin yurtdışına çıkışında sorun yoktur diye yazı alması gerekiyor.

yazı gerekli.

arkadaşlar ben de bu durum sadece çalışanlar için geçerli diye biliyorum. bunu açıklığa nasıl kavuşturabiliriz. olmadı yarın emniyete gidip öğrenirim.

yeşil pasaport sahibi öğrencinin herhangi bir belgeye ihtiyacı var mı?

kavramları toparlayalim o zaman;

1. çalışanın kendisi eşi ve çocugu için belge lazım.
2. emekli ve istifa edenlerin kendisi eşi ve cocugu için belge lazım değil.

sizin pasaport hakkınız çalışan ebeveyniniz sayesinde ise evrak gerekli.

sorun aslında mac'in fanları çok yavaş döndürmesi. işlemci iyicene ısınana kadar (75 derece civarı) fanlar hep en yavaş seviyede dönüyor alet sessiz çalışsın diye. fan hızını değiştirebileceğin bir yazlımla (mesela istat menus) biraz yükselt. normalde 2000rpm civarında çalışıyordu yanlış hatırlamıyorsam 3000 civarı bir şey yap hem fan sesi çok çıkmaz hem soğutması daha iyi olur.

mbp dogasi itibari genelde sıcak calisir. diger bilgisayarlarin aksine fan solda sagda altta degil ekran ile govdenin birlestigi noktadir. bu bolgenin arkasinin acik oldugundan emin ol. makinenin ici toz olmus olabilir alt kapagi sokup kontrol ederbilirsin. 9 tane vida tutar zaten kapagi. tornavidasi muhtelen 5'li yildiz 1.2 dir. bunun disinda makul bir onerim yok.

esenboga'dan belkoair ile kızılay'a gel. kızılay'da indigin yerde taksiye binebilirsin 5 dk. surer. aynı yol üstündü sağa sola donmeden 15 dk. yuruyebilirsin. belkoair, havalimanindan 45 dk. civarinda kizilaya ulasir.

esenbogadan kızılaya ulaşımda sorun yok.

helenart+1

havalimanı çıkışta hemen sağda ileride otobüsler duruyor. onlara binip kızılayda inin. otobüsle geldiğinize değmez, perişan olursunuz.

Kızılay'a geldiğinizi düşünerek, metro çıkışında otobüs duraklarından 427 numaralı otobüse binerseniz dibinde inersiniz. Taksiye binerseniz de 10₺ civarı tutar.

Bildiğim kadarıyla Türkiye'den Amerika'ya doğru olan uçuşlarda kabine alamazsınız hdd'leri ama ters yön uçuşta problem olmaması lazım. Yine de bence havayolu şirketine sorun. İçindeki bilgileri de buluta falan kopyalasanız olmaz mı?

hard diskleri de mi almiyorlar ? Çok saçma olmuş.

Aslında HDD alamazsınız demiyor hiçbir yer ama telefondan büyük elektronik cihaz olarak değerlendirirlerse almazlar bence kabine. En güzeli havayoluna sormak.

diğer taraftan (ABD'den) gelirken sorun yok. bagaj sınırlamasi buradan cikarken var.

once okul. okul tecil iptal yazinizi subeye gonderecek.

power analiz ya da güç analizi yazarsan Google yardımcı olabilir.

Her turlu arastirma icin ayni degil benim bildigim. Alan ve konu onemli.

Bi sosyolog arkadas doyum noktasi dedigimiz bi seu var. Hep benzer tarz cevaplar geldiginde bi degisiklik ongorulmezse anket bitirilir demisti.

alan ve konu önemli evet, soru tipleri bile önemli. yalnız bu işin arkasında güçlü bir istatistik var, basit bir fikir vermesi açısından
www.surveymonkey.com

borçlarını ödemek sana koymayacaksa 1.6 olanı değer

kaçar beygir bunlar?

1.6 daha az yakıyor

1.6 olan 136 beygir
1.3 olan 95 beygir

ikisi de sport model.

Motor gücü olarak hatrı sayılır fark var bunun yanında yakıt tüketimleri de benzerdir hatta 1.6 daha az bile yakar. orası kesin. 1.3 cdti 90hp/200nm fiat-gm ortak geliştirilen motor, doblo punto corsa da kullanıldı. diğeri 1.6 gm kendi ürettiği 136hp/320nm, sınıfın en güçlü motorlarından birisi.
seni zorlamayacaksa 1.6 al. donanım paketleri de önemli ayrıca. 1.6 bile olsa ben boş paket astra almazdım. sport, hatta cosmo mümkünse.

1.6 modelini al çok kastırmayacaksa

1.6'yı al kardeşim. 10bin lira için kafanı taşlara vurursun hergün yoksa.

1.3'ü bilemeyeceğim ama sıfır aldığım 2014 1.6 hb sport modelini bir yıldan fazla kullanmıştım. bayağı memnundum.

1.3 var bugüne kadar bir eksiğini görmedim. borç toplamak yerine ucuz olani al.

1.6 136 1 yıl kullandım, çok iyi. hızlanması, uzun yolda gidişi, güçlü olması vs. gerçekten keyif veriyor.

opel astra 1.6 cdti 130 küsür hp diyerek oyumu kullanıyorum. 1.3 cdti 2013 modeldeki ağır kasadan dolayı hantal kaçtığı için yakıt tüketimini de olumsuz etkiliyor. tek avantajı 1.3'ün motorlu taşıtlar vergisinin az olmasıdır o kadar.

---------------

daha iyilerini alırsın demek biraz güç, 2015'te 1.6 dizel astra tam donanım 90bin tl civarıydı zaten.

------------------

not: opel'in kullandığı 1.7 litrelik dizel motor harici tüm dizelleri fiat motoru kökenlidir. 1.3, 1.6, 1.9 ve 2.0 olmak üzere değişir. hepsi fiat'ın jtd isimli commonrail'inin farklı hacim ve turbo sayısıyla kombinasyonudur.

genel - spotlight araması ekranından kişileri kapatınca hala çıkıyor mu? çıkıyorsa o ekranda açık olan uygulamalardan biri sebep oluyordur. onu bulup kapatırsanız ya da o uygulamadaki kişi ile ilgili bilgileri silerseniz olur.

rehber, whatsup/facebook gibi bir 3. parti uygulamadan kişileri çekiyordur. ya kişiyi buradan da silin ya da rehber de bunların listelenmesini kapatın.

kişiye gelip "kişiyi yoksay" a bastığınızda listeden siliniyo. şimdi gördüm.

kargo faturasini hb yolluyor. sonradan geliyor.

soruya cevap degil ama yarin ya da 6 ay icinde deprem olmayacagina dair bir garanti aldiniz sanirim. ille de bina coker mi dersen genelde banyo fayanslari 1-2 dusmeye baslar bu da binanin hareket ettigini gosterir.

Çılgınlık bu, bina kalk gidelim diyor demek ki ki o olaylar oluyor şu an, temelde bir hareket olmadan dışarı yansımaz onlar. O duvardan parça düşmesi falan artık işin son noktaya geldiğinin göstergesi, acilen boşaltın derim.

Var.

First lang.

Native lang.

Native tongue

Mother tongue

Kullanılabilir.

Ben şahsen native i daha hoş kabul ediyorum.

Tam bir chicken translate gibi dursa da evet var

Mother tongue kullanilir. dogdugundan itibaren ogrendigin dili ifade eder. @dedi ayca'nın dedigi gibi de "chicken translate" olayi soz konusu degildir. oldukca yaygin bilinirlige sahiptir.

@helenart ya öyle değil tabii ki ama çok öyle durmuyor mu? ana dil, hmm mother ana demek dil de tongue mother tongue diyelim demişler sanki. adeta bir sensitive meatball adeta bir tea january

pasaportu kullanabileceğine dair yazi alman gerekiyor. sanirim emekli olduğu için merkez komutanligi çözer senin isi.

emekliyse sıkıntı yok direk çıkabilirsiniz. çalışanların çalıştığı kurumdan yurtdışına çıkabileceklerini belirten bir yazı almaları gerekiyor o da bir defaya mahsus. ama babanız emekliyse onu almanıza da gerek yok

enfeksiyonu var. atesi falan var mıydı?

11 ocak'ta saat 19.30 gibi yüzü kızarmaya başladı. 12'ye kadar geçmedi. acile gittik. serum verildi (alerji ilacı da verilmiş, mide koruyucu ilaç vs). yüzüne antiseptik (sanırım) sürüldü. sabaha kadar iyiydi uyandığımızda normaldi. öğlen 12 gibi yeniden kızarmaya başladı. cildiyeye götürdüm. alerjik olabilir, her şey olabilir dedi. 2 tane ilaç verdi biri sabah biri akşam içilecek dedi. bir tane de krem verdi. midene dokunursa diye de famodin verdi (ilaçların isimleri gerekirse yazacağım). iğne yaptırdı. kan alındı. test sonuçlarını gönderdim. yarına kadar bekleyemedim kanser falan diye aklım çıkmış durumda.

bu şekilde kanser teşhisi zaten konulmaz da enfeksiyon gibi duruyor kan tahlili.

kanser ve alerji tablosu gibi durmuyor. daha cok bakteriyel enfeksiyon gibi. doktor degilim ama alerji icin ilac verdi ise yaramayacaktır. kremleri yazarsaniz belki onerdigi tedavi hakkında fikrimiz olur.

bu mesajda yazılanlar doktor tavsiyesi niteliginde degildir.

verdiği ilaçlar:
sabah 1 tane içmek üzere: kestine
akşam 1 tane içmek üzere: rupafin

krem: fucicort (sadece 3 gün kullan dedi)

bir de famodin mide ağrın olursa al dedi.

elle mi cozulecek yoksa spss ile yapilan cozumler kabul ediliyor mu?

power supply'a giren kabloyu ittir yerine doğru

Yaptım başka kabloylada denedim.

kablonun takildigi yerde tus gibi bir şey var mı onu kontrol et.
bir de kablo cikik halde power tusuna 20 sn basili tut elektrigi gitsin

Yok tuş ya inşallah bozulmamıştır

kasada statik elektriklenme olmuş olabilir.

yöntem 1: kasadaki tüm kablolari sök (power, klavye, ekran, yazici, vs). sonra power tuşunu 20 sn kadar kesintisiz basili tut. devamında power tuşu bırak. elektrik kablosunu tak ve power tuşuna tekrar bas.

bu olmazsa bilgi ver yöntem 2'yi yazayim :)

Yok olmadı düzelmedi. :'(

sea can helenart +1 kasayı sokmeden gelmez kendine
ben buna benzer bir şey yaşadım. bu şekilde çözdüm.

Nasıl sökücem ki ben hiç anlamıyorum.

sen kabloyu tekrar kontrol et.
ardarda hızlı hızlı power tusuna bas fiş çekili halde elektriği boşalsın
15-20 dk bekle

açılmazsa kasayı açmak gerekli o da tornavida falan
düşünürüz bir şey.

Yok olmuyor. Benim bilgisayar tozluydu bayağı acaba hareket edince içindeki kablolar filan çıkmış olabilirmi

olabilir de o sorunu gidermek icin kasayı acman lazım
farklı bir boyuta giriliyor o zaman

kasayi sokup. bios pilini cikarman gerekli. sonra bios pilinin oldugu bolgedeki 2 teli kısa devre yapacaksin. bu sirada power tusunu 20 sn. falan basili tutacaksin. tum bunlari yaparken bilgisayarin fisi takili OLMAYACAK. işlem bitince pili takip sonra kasayi calistir duzelecektir.

Gramerde sıfır hata yaparım diyebiliyorsan, "vocibook" kitabina odaklanarak vocabulary ve akademik okumaya yoğunlaşabilirsin.

Diyemiyorum iste gercek anlamda seviyemden haberim yok galiba. Dediginiz kitabi bir arastirayim tesekkurler

cesur öztürk'ü bilmiyorum ama ben akın'ın kitaplarından çalışmıştım. bazı soruları saçmalık derecesinde zordu. bence yayın konusunda biraz daha araştırma yap. çünkü yds kaynakları genelde her sene güncelleniyor. remzi hoca var mesela çoğu akademisyen orayı tercih eder. en günceline odaklanman en iyisi. ayrıca bol bol okuma yap. hem hızlanırsın hem de kelime hazinen artar. tekdüze kelime ezberi yapmaktansa okuma yapmak daha faydalıdır. herkesin sıkıntı yaşadığı phrasal verbs ile ilgili de şunu söyleyeyim (bu söyleyeceğim kelime soruları için de geçerli) yds'nin kafayı taktığı 30-40 kelime var, bu sorularda bu kelimeler muhakkak soruluyor. en basitinden youtube'dan bile belirli videolar aracılığıyla bu kelimeleri öğrenebilirsin. ayrıca, bence bu sınavın kilit kısmı cümle tamamlama soruları. sınava girmeden önce bol bol cümle tamamlama çöz.

ve unutma; yds sadece ingilizce bilgini ölçmez, soru çözme stratejini ve zamanı kullanmanı da ölçer. çok iyi ingilizce bilenler yds'de başarılı olabilir ama yds'de her başarılı olanın ingilizcesi çok iyidir diyemeyiz.

Okuma yapayim ama nerelerden nasil kaynaklardan? Arastirdikca bataklık gibi kesin bir sonuc elde edemiyorum. Dolayisiyla herhangi bir strateji de kuramiyorum. Bulundugum il sebebiyle kurs gibi bir imkanim da yok. Tamamen kendi basima bir plan program yapmak istiyorum. Bu da bayagi zorlayici imis yeni fark ediyorum.

cesurlari devir. gerisi gelir. cesur yds'de on numara bes yildizdir.

Cesur hocanın ben bir kitabindan calisirim falan diye dusunmustum. Hepsi farkli bir yerden mi yaklaşıyor?

Evet Akköprü metrosuna yakın, Ankamall'ün yan tarafındaki alan...

ankamall'in arkasından dolaş sadece c kapısı açık önünden dolaşıp tavaf etme.

Ankamall in orda degil. Golbasinda... Nasil gidilir bilmiyorum ama ankaranin mavi masasini ara hat numarasını verirler büyük ihtimal...

gölbaşı'ndaki ayrı, orası gölbaşı emniyet.

15 temmuz'da ankara emniyet büyük hasar aldı, bina onarımda. eğer onarım nedeniyle pasaport işlemlerinin tamamı gölbaşı'nda yapılıyorsa bilemem ama normalde arkadaşların da dediği gibi ankamall'ün orda.

bordo pasaportlar için sadece ilçe emniyet müdürlüklerinde bulunan pasaport büro amirliklerinden başvuru yapılabilir.

yeşil ve gri pasaport başvuruları için de sadece ankara emniyet müdürlüğü, pasaport şube müdürlüğü (akköprü) den alınıyor.

cevaplar çeşitlenmiş özetle; ankara emniyet müdürlüğü ankmall'in yaninda akköprü metro durağına yürüme mesafesinde.

spootlight cache yapmis olabilir.

0

Sıfır.

1

5 miş.
oha.

0

çok :(

İki tane var, ikisi de çok ufak bir renk değişikliği hariç birbirinin aynı. İkinciyi indirimde diye almıştım. Gerçi şimdi ikinciyi kullanıyorum, onu daha çok sevdim.

1 tane var. Uzun zamandır kullanmıyorum.

Hic yok, sanirim 6-7 sene once olmustu en son.

sıfır

8 tane olabilir.

2

5 tane var. telefonu alalı 3 ay oldu.

telefondan sıkıldıkça kılıf alıyorum..

1 isim vermek istiyorum zira en az 4 kere kurtardı. Spigen

3

1, o da telefona takılı kuzenimde 25 30 adet vardı sanırım

0

0

1

0

0

3. Bir tanesi kapaklı, kart vs konulabiliyor onu iş yerinde kullanıyorum. Diğer ikisi normal arkadan takılan renkli şeyler, biri kullanımda digeri yedek duruyor. Hepsi aliexpress.

1. telefonda takılı.

0

kılıflı telefon kullanmak brandalı otomobil kullanmak gibi bir şey. çok saçma geliyor bana.

1

www.technopat.net


belki isinize yarar.

cinsiyet ve yaş söylerek belki cevap vereceklere yardımcı olabilirsin.

istanbulda olduğunu düşünerek

kağıthane de metro alışveriş merkezinin yanında hotiç mağazası var.
eski sezon ürünlerini satıyorlar. 90 liradan başlıyor botlar

:) 18 yaşında filanmısın? topluca allaha kitaba küfür eden kadınlarla çalışıyorum ben sürekli cinsellik konuşuluyo kadın/erkek karışık. önceki işimde daha kötüydü.

erkeğim ben bu arada. kadınlar çok terbiyesiz

bu arada propolis aleti kaldırmaz ya herif uyduruyo bi ara probolis satan yerde çalıştım.

Ben stajda o.punun tekinden birkaç laf yedim. Çabalarım boşa gitmesin diye ses çıkarmadım. Kadın zaten hayatında hiç evlenmemiş bir geri zekalıydı. Sen de hiç ses çıkarma. Açıklama yapmaya da gerek duyma. Propolis (ne olduğunu bile bilmiyorum) bağışıklık sistemi için faydalı demek gereksiz bir açıklama. Baktın yüzsüz yüzsüz konuşuyor, dikkat et de x bey sana kaymasın de geç.

Avukat mı bu? Kesin avukat.
Tepki vermeyin bence sizinle muhabbeti bu şekilde yürütemeyeceğini anlayıp vazgeçecektir.
Ya da böyle mantıklı cevaplar verin anlattığınız gibi.

Xu 29 yaşındayım. Kadınlı erkekli bir ortamda bundan rahatsız olmayabilirim ama adamla bütün gün yalnız basimiza ve dipdibeyiz.

iş hayatında öyle şeyler olur normal. bir de onlar erkek erkeğe uzun süre çalıştı ise daha normal. iş yoğunluğu bazen çene de boşluğa yol açar. niyeti kötü ise o zaman işler farklı ama zaten siz de öyle bir sezmemişsiniz.

@physcos physcos 45 yaşında biri sana yürümez diye bişeyde yok rahatsız olduğunu söyle bu tarz muhabbetlerden.

Mobilde olduğum için editleyemiyorum, bir de pis pis fıkralar kısmı var... hani vardır edepsiz ama zekice fıkralar, bunlar o sekilde de değil böyle sacma salak ve pis.
@megalomaniac, avukat degiliz.
@dissendium, ben o lafı edersem cesaret bulur ve dozaji arttırır diye dusunuyorum.
@xu, yürümüyor ondan eminim de vardir ya bazı adamlar her kadının yollu oldugunu ve kendilerinin kazanova oldugunu dusunen. O tarzda bi adam.

İşyerinde saçma muhabbetler döner böyle, hatta asıl işyerinde en saçma muhabbetler döner. İnsanlar canı sıkılınca, çalışınca ya da yorulunca sıkıntıdan saracak yer ararlar ve böyle seviyesiz muhabbetler kısa yoldan en çok beyün boşaltan şeylerden biri olabiliyor. Kafayı havuz problemi gibi düşünürsek; bir yandan kafa doluyorsa alttan bir musluğun da boşaltması lazım o havuzu taşmasın diye. Bu tarz şeyler en sağlam musluklardan biri olabiliyor.

Yine de bu saçma muhabbeti tanışık olduğum insanlarla rahat yapabilirim. Yeniden tandığım birinin dibine Selpak sallaya sallaya girip 'Gızlar gızlar gelem mi, yanagızdan öpem mi' diye mendil sallayamam sonuçta. Bir aydır tanıdığım, sırf erkek olan bir adamla yapmak bana da sıkıntı ve bunaltı verirdi. Adam ortamı yumuşatmaya çalışıyor da olabilir, dili sapık ve o şekil bir zevzekliğe alışık olabilir, sana ufaktan ufaktan adım atıyor da olabilir. Zaten yıllardır da erkek erkeğe çalışmışlar, iyice rahattır. Belki de adamın tek muhabbet kaynağı budur, hakikaten zavallı durumdadır muhabbet açısından. Adam muhtemelen bir iki deneme sonra bakar ters tepiyor; önce çamuru sana atar 'Sen de espriden anlamıyorsun, çok ciddisin' diye, sonra da vazgeçer.

Kimse yazmamış ama size yapılan açıkça cinsel taciz.İş arkadaşınızda ne hareketlenme yapıyor duymak zorunda değilsiniz.SInırları daha net belli edin.

İş yerinde böyle muhabbetler döner diye bir olay yok bu ulke zaten bu kafa yapısı yuzunden bombok bir hale geldi. ikinci seferde tepkini koy biraz fazla açık konuşmuyormusunuz karşınızda bir bayan var de ki yerini bilsin, yüzsüzdür bu tipler sen sustukça tepene binerler, bir an önce cevap vermeyi azıcık çirkefliği hazır cevaplılığı ogrenmen gerekiyor, iş hayatı tam bir survivor en malından en salağına türlü insan görüceksin sen seviyeni mesafeni hep koru

turkuaz +1,

öncelikle bu tarz muhabbetler bırakın iş yerini herhangi bir yerde normal karşılanmamalı. bu gibi durumları, yok şöyle misin, daha yeni misin, bunlar rahatlamak için yapılan hareketler, şeklinde meşrulaştırmaya çalışmak ülkede kadına yapılan zulmün ilk aşaması. tam olarak erkeğe öğretilen, "sen erkeksin her şeyi yaparsın" zihniyetinin ürünü. açıkçası bunu erkek erkeğe konuşmak ile kadın kadına konuşmak da aynı şey. öğretinin topluma yerleşmesi hali aslında. bunu kadın kadına konuşmak erkek egemen toplumun öğretilerini uygulamak için kendine alan arayan kadının eylemi. yani asıl çıkış noktası zihniyet. böyle bir "şakayı" dile getirmek yeterince manasız. herhangi bir amacı olmayan, düşüncesiyle var olamayan bireylerin yapabildiği tek şey.

sevilen, takdir edilen kadına, "adamsın" demekte bir gariplik algıla(ya)mayan bireylerin sınır bilmemesiyle karşı karşıyasınız. en basit açıklaması bu.

umarım bir daha yaşamazsınız böyle bir şey. bu hassas bir konu. şöyle yapın, böyle yapmayın demek zor. fakat bir tavır koyun. gerekirse huysuz, ciddi, çekilmez olarak yaftalanın. problem değil. profesyonellikten uzak kişilerden de öğrenebileceğiniz şeyler sınırlı. bunu da unutmayın.

bir daha tekrarlarsa, bu tarz açıklamalarınızla bir daha hiç bir koşulda muhatap olmak istemiyorum, tekrarlarsa x bey ile görşeceğim deyip net çizgi belirleyin. işyerinde olur böyle şeyler dediğimiz muhabbetler karşılıklı rıza varsa olur. rıza yoksa sorun var demektir.

turkuaz + 1. evet bu cinsel taciz. iş atmıyordur belki, hatta yaptığının bilincinde bile olmayabilir ama bu bir taciz. tepkinizi koyun. böyle bir şeyi yutmayın.

anakartın web sitesinde yazar neleri destekledigi. bence islemci ve ram degistirmeden once eger diskin ssd degilse once harddisk ssd yapabilirsin.

anakartinin uyumlu olmasi gerekiyor. ornegin anakartin 1667 mhz destekliyorsa maksimum sen gidip yuksek frekans alamiyorsun. ya da ddr3 uyumlu degilse alamiyorsun. ya da hizi uyumluysa bile slot var mi ona bakmak lazim falan. anakartin adini bulup internetten ureticinin sayfasina girin bu bilgiler bulunur information kisminda.

en temizi anakart modelini buraya yaz, şu anki işlemci ve ram özelliklerinle beraber. işlemci değiştirmenden ziyade ssd almanı tavsiye ederim ama işlemcinin yetersiz kaldığından emin misin?

@proletarier aller lander vereinigt euch, valla çok makbule geçer. anakart modelim p43t-es3g. işlemci intel core 2 q8400 2,66 ghz, 4 gb ram. benim asıl meselem sistemin fifa 17'yi kaldırmaması. işlemci ve ram'i yükseltirsem kaldıracak gibi. ekran kartım iyi. bu sistemi nasıl upgrade edebiliriz?

hoayda socket 775miş. sıkıntı. biraz bakıp editlerim. ekran kartın nedir bu arada?

radeon hd6870. fifa için idare eder sanırım. şöyle birşey buldum sanırım boktan bir anakartım var. www.gigabyte.com

ne yazık ki mevcut işlemcinden daha iyi bir işlemci takamıyorsun o anakarta. ha daha iyi derken böyle ufak farklarla daha iyi işlemciler var ama hem kurtarır mı veya parana ve emeğine değer mi bilmiyorum.

peki anakartı değiştirip üzerine iyi bir işlemci ve ram yapamaz mıyız?

o olur hatta daha verimli olur. valla ben senin yerinde olsam naparım biliyor musun, televizyonun varsa bir ps4 alır keyfime bakarım madem hardcore gamer değilsin.

performans istiyorsan amd sistem öneririm.

anakart: amd a68h
işlemci amd a10 7860k

burası 600 küsür lira yapıyor. elindeki ramleri buna takıp test et yetersizse yükselt

edit: zamanında technopat uygun fiyatlı oyun bilgisayarını topladım (g3258li olanı) şu an pişmanım diyebilirim. keşke amd sistem toplasaydım. şimdi işlemci yükseltmeye kalksam intel aşırı pahalı. amd hem daha ucuz hem daha yüksek performans. cpubossa gir amd a10 7860kyı koy diğer tarafa i5 3570kyı koy (bu işlemci efsanedir). bunu bile solluyor amd. sadece online oyunlarda o kadar iyi değil ama singleda tek geçer.

bundan sonra intelin aq.

artık her pc toplayana amd sistem topluyorum.

edit2: yukarıdaki arkadaşlarında dediği gibi o soket anakartın işlemcisini yükseltmeye kalksanda bişey elde edemezsin o yüzden anakartı kesin değiştiriyorsun. sonra diğer hedef olan işlemciyi değiştiriyorsun. aslında bütçe sorun diyorsan a10dan daha düşük modellerede bakabilirsin onlarda iyidir. ama a10 i7 ile eşittir diyebilirim.

anakart işlemci ve ram aldığında yeni makina oluyor zaten, bu bütçeyi ayırmaya değer mi?

@azizakin, oyun pc'si toplasam en iyi ihtimalle 1500 tl'ye patlayacak. yarı fiyatına ya da az üstüne sistemi yenileyebilirim ama. daha mantıklı değil mi?

600 liralık harcama yaptıktan birkaç ay sonra başka bir oyun için yeniden yükseltme yapman gerekirse tıkanıp kalacaksın diye öyle yazdım yoksa yeni makinaya göre tabi ki daha mantıklı.

dostum, daha bunun power suppyl'i var. o kadar eskiyse makinen büyük ihtimalle bir de power supply alman gerekecek, amd mantıklı ama daha fazla güç tüketeceği için daha da güçlü bir psu alman gerekecek. yani keşke öyle aldım bittiyle olsa. yine de sen bir bakın fiyatlara ben pek bilmiyorum güncel fiyatları. psu da eklemeyi unutma çünkü çok yüksek ihtimal ona da ihtiyaç duyacaksın.

Ramler 16 gbye kadar çıkabiliyor anladığım kadarıyla. Tam yorumları okumadım ama chrome açınca bile kasıyor olabilir 4 gb ram varsa. O sebeple bir 4 daha takarım, dualmiş de. 8 gb ile çoğu işlem yapılabilir ağır programlar hariç. ama bazı yerler de en fazla 8 gb gösteriyor. Ona emin olmak lazım.

GTX 650 olabilir ekran kartı kötüyse . 2. el almak her şeyi daha iyi.

brda fifa oynayan var aynı işlemciyle

www.youtube.com

www.youtube.com

yani imkansız değil. belki de overclock yapmışlardır. Yani yükseltiyorlar çalıma hızını. bu da daha fazla ısınmasına sebep olduğu için ekstra soğutma gerektiriyor genelde. ssd gereksiz bence para harcamak istemiyorsan. Ama alırsan hep kullanabilirsin, dolar böyleyken fiyatlar pek değişmz gibi.

Anakartı değştirirsen daha yükek alabilirsin de değer mi. bence değmez. anakart 200 300 2. el alsan, ramlerini aynı kullanırsın. ekran kartı da belki uyar ama yine işlemci gerekecek.

Bana göre i7 almayacaksan pek farkı olmayacak performansta. onlar da bayağ uçuk rakamlarda. i3 alsan bana göre fazla fark yok. i5 belki.

Overclock denenebilir eğer oyun hala açılmıyorsa.

Rehni koyan bir kredi kuruluşu ise satamazsınız. Rehin koymanın mantığı bu zaten, satmanıza engel olmak.

Akbank'tan rehinli araç. Bir miktarı peşin bir miktarı akbank'tan taşıt kredisiyle alındı. Bankaya borcu var 24 bin lira kadar.

Millet krediden kaynaklı ipotekli evini satiyor banka da kredi borcu kapaninca ipoteği kaldırıyor. Aynısı sizde de olabilir. Kredi çektiğiniz şubeye gidin erken kapama miktarını öğrenin, alıcı borcu direkt oraya öder borç bitince rehin kaldırılır. Tabi alıcının bunun icin de size güvenmesi lazim.

once banka borcu kapatilip rehin kaldirilacak sonra satis verilecek. alici ile anlasabilirseniz, rehin kaldiracak kadar tutari akbank'a oder. akbank rehini kaldirir. sizde satisi verir. aracin geri kalan parasini alirsiniz. bu biraz guven esasina dayali bir is. alicinin size guvenmesi sart netice de akbank'a parayi odedikten sonra arabayi satmazsaniz alici herhangi bir hak iddia edemez. ederse bile cok ugrasmasi gerekir.

biraz zor olacak anlaşılan, çok teşekkür ederim cevaplarınız için.

rehinle aracı kabul edecek birini bulursanız prosedür aynı. rehinli araç satılamaz diye bir şey yok. Ama borcunuzu ödemezseniz rehin koyan rehinlo aracı sattirip borcunu tahsil edebilir. o yüzden satın almak isteyen pek çıkmıyor.

Sıcağı sıcağına cevap veriyorum;

(Üstteki yorumları okumadan)

1.rehin koyan bankaya gidip bir yazı alıyorsun

2.rehin koyan bankanın anlaşmalı olduğu noterde o evrakı onaylatıyorsun

3.rehin konulan aracın trafikteki işlemlerini aldığın evrak ile hallediyorsun

4.satış olacak ise herhangi bir notere o evraklarla gidiyor ve satış işlemini gerçekleştiriyorsun

Hayırlı uğurlu olsun :)

Not: bu işlemler 1 gününü komple alıyor.

Ha bu arada benim bahsettiğim durum borcu olmayan ama rehini kaldırılmamış olan bir araç için geçerli.

Babamın aracını ben devraldım. Her şeyi son dk bırakan biri olduğu için kredi borcu bittiği halde gidip rehin kaldırma işlemini yapmamış.

Aracın borcu devam ediyorsa onu bilemiyorum. En mantıklısı rehin koyan banka ile görüşmek.

Meslek belirtseydiniz daha iyi olurdu. Çünkü yüksek lisans meslekle örtüştüğü zaman daha değerli oluyor. Ekonomik durumunuz iyiyse sadece yüksek lisans yapın.

meslek yazılım danışmanlığı

Yine alanınızda yüksek lisans yapacaksanız yapın derim. Yaptığınız şey danışmanlık olduğu için yüksek lisansta öğrendiğiniz şeyler sizi bir adım ileri götürür. Çünkü yüksek lisans akademik bir şey olduğu için iş hayatında karşılaşmayacağınız yeni şeyleri görmenizi sağlar ve ufkunuzu genişletir. İş ve yüksek lisans zor olur diye düşünüyorum. İkisinden biri mutlaka aksar. Almanya'da yüksek lisans mantıklı.

Eğer akademisyenlik planlıyorsan bekleme, hemen git. (tezli yl ve sonrasında doktora yapacaksan.)

yok sadece keyfe keder yl yapacaksan gitme. ama ben olsam, imkanım olsa giderdim.

imkanım var akademisyenlik planım yokda, almanyada yaparsam büyük ihtimal orda kalırım

almanya + y. lisans bence en uygun secenek

Almaya'ya git elbette. Dusunme bile. Orada kalamasan bile, ki kalirsin, donunce zaten daha iyisini bulursun.

1. ikisi de ayni sonucu verir.
2. evet. netice de 1080p, 720 olarak gosterilecek.

büyük ihtimalle orijinal 1080 olmayacağı için izleyeceğiniz film(50-60 gb oluyor en azından internetten indirirseniz, blu-ray ise olay değişir tabii) 720p de olsa ekranınız 1080p daha kaliteli olur.

Hangisinin bitrate'i daha yüksekse o daha kalitelidir, bitrate çözünürlükten daha önemli.

elindeki donanım neyse ona göre iş yapacağından, görüntünün kaynağı 1080 de gönderse 10080 de gönderse 720'de görüntü alacaksın dostum.

mesai saatleri standart. saglik icin nobetci eczene var.

gereksiz olduğundan diye düşünüyorum. lüzumsuz enerji israfı. nöbetçi eczane gayet yeterli. aciliyet kritik bir durum varsa bir ilaç için, eczanede seslenir arkadaşlar acil durum şöyle böyle dersin alırsın çıkarsın hemen. daha da acilse, acil'e alalım hastayı bir zahmet artık. kısacası yanlış bir şey yok erken kapanmalarında bence.

kanuni zorunluluk.

eczacılık türkiyede en düzgün ve mantıklı mesai saatleri olan kurum belkide.

bana sorarsan marketlerin ve avmlerin 8 de kapanması gerek en geç. cumartesi en geç 7de kapanması lazım.

market, avm etc pazar günü ya yarım gün açık kalmalılar ya da kapanmalılar bence.

22 ye kadar açık olan market çok saçma.

Büyük market dediğin 24 saat çalışmalı. Avrupada öğlene doğru açan öğle saatlarinde kapalı olan hava kararmadan kapanan market olayı bana saçma geliyor. Eczacıların dükkanı kapatıp gitmesi mantıklı ama nöbetçi eczane sayısının arttırılması veya marketlerde ilaç satılması bana mantıklı geliyor. Aciliyet gerektiren ilaçlar vardır sanırım astım spreyi falan.

yaz döneminde 19.30'da, kış döneminde ise 19.00'da kapanıyor tüm eczaneler, kanuni zorunluluk nedeniyle. ondan sonra sadece nöbetçi eczaneler var.

istanbul'da yaşıyorsanız, çoğu anadolu ilinde cumartesi günleri de tüm gün sadece nöbetçi eczanelerin açık, diğerlerinin kapalı olduğunu duymak sizi şaşırtabilir. (istanbul'da sadece pazar günleri bu durum geçerli.)

yaklastikca dusuyor/artiyor diye kesin birsey yok. ucak fiyatlari gibi, doluluga gore degisir. zaten fiyatlari booking.com belirlemiyor, otelin kendisi belirliyor. otel o tarihler icin istedigi doluluga ulasamadiysa fiyatlari dusurur, fazla talep varsa fiyatlari artirir.

aslında öyle bir şey yok. yani yükseledebilir. gününe tarihine de bağlı. yarın cumaysa yarın fiyat yükselir çünkü cuma. haftasonu yani. genel bi kuralı yok. thyden vazgeçtiğin için düşmüş olabilir mi?

kur farkından olmuş olabilir o fark.

@tiredpanda

sanmıyorum. zaten rezervasyonu booking den yapmıştım. bugün thy, miles and smiles kullanıcılarına mail attı. booking rezervasyonunuzu bizim üzerimizden yapın mil kazanın diye. baktim 1tl 1mil gibi bir oran var, az değil. dedim thy de booking kullanıyor zaten, aynı şey. rezervasyonu booking den iptal edip thy üzerinden gittim, fiyat 100 tl arttı. gerçi salaklığıma doymayayım booking beni "genuis üye" yapmış bu hafta. %10 indirim vermişti, onu unuttum. zaten thy üzerinden her halukarda pahalı oluyor. komisyon alıyorlar galiba.

2 hafta önce İstanbulda baktığım otelin geceliği 200 tl idi. Rezervasyon yaptırmadım ama sürekli müsaitliği kontrol ettim. Otele varmamıza 2 saat kala fiyat 140 a düştü, çaktım rezervasyonu hemen. Çünkü 5 gece kalacaktık. 300 tl cebimize kaldı. Yıllara dayanan gözlemimle söylüyorum ki bookingten araştır ama erken rezervasyon ya da ödeme yapma. Son anı bekle hatta resepsiyonda bile pazarlık yap. Yurtdışı için de geçerli.

thy'den yaptigin rezervasyon kampanyali affiliate rezervasyon oldugu icin genius indirimini geri almistir sistem.

edemezsiniz.

kesin cevap. "giderim ben yeaa" derseniz ve polis idealist çıkarsa güzelce soluğu nezarethanede alırsınız.

senin aklın alıyor mu fotokopiyle uçağa binmeyi? denemesi bedava gerçi

ben yeşil pasaportla şengen ülkeleri arasındaki yolculuklarımda bile vizem yok diye bekletildim defalarca hem kontuarda hem de uçağın kapısında. pasaportun fotokopisiyle falan mümkün değil, illa ki bir kontrol eden olur..

oturum iznim olmasına ragmen pasaportuma bakıldı ucaga binerken hep. ha trenle gidersen olur bence.

Hayir. Pasaport seyahat belgesidir, o olmadan gezemezsiniz.

Trene de binemezsiniz.
Bi kontrol olursa nezarette bulursunuz kendinizi.

Kurnaz'in cevabi kesin.

Aklım alsa bir denerdim aslında. Konsolosluktaki kadın bu fotokopi ve pasaportun konsoloslukta olduğuna dair belgeyle gidip o seyahat için geçici seyahat belgesi alabileceğimi söyledi. Peki bu doğru mu?

Hocam ben otobüs ile Çek Cum. - Avusturya arası seyahat ettim, kimse birşey sormadı kimlik, pasaport vb. ancak alınacak risk değil bu. Şu ortamda akşam yemeğe çıkarken pasaportumu yanıma alırım.

@lethe karayolunda kontrol olmuyor genelde. ben uçağa binerken adam pasaporta bakmakla yetinmedi, eliyle şengen vizesini okşadı kabartması var mı diye. uçak şengen içiydi bu arada.

hollanda-almanya arasini belediye otobüsü (evet belediye otobusu) ile geçerken, sınırda kontrol oldu. saat 23 civarıydı.

Hepinize teşekkür ediyorum hiç bu işe girişmiyorum

mikrodalga tabakları ısıtmaz. üzerindeki yemek çok suludur. ya da nemlidir.

tabaklar dandik olabilir mi? hakiki porselenle deneyin.

sulu olmayan yemeklerde de aynı şeyi yaptı. Tabaklarda bir sıkıntı olduğunu sanmıyorum, ucuz mal değiller :) normal ev yemekleri için ısıyı kaça ayarlamak lazım ortalama? Acaba çok yüksek ısıda mı kullanıyorum? ama yüksek bile olsa 1-2 dakikalık ısıtma yaptım genelde.

boş tabak koyup deneyin bakalım ısınıyor mu yine?

Şeffaf tabak kullanın. Isınması normal. Işınlar tabağa da isabet ediyor.

tabaklar mikrodalga firina uygun degilde ısınır ve hatta daha ileri durumlarda çatlar. sorun genelde fırında degil tabakta olur.

watti ve sureyi deneyerek bulabilrisin. isin cok acil degilse 600 watt 2-3 dakika dene. yetmez ise sureye ilave edersin.

Porselen yerine cam kullanmanız gerekiyor.

porselenin içinde mikrodalga enerjisini soğuran metalik bir karışım vardır. tabağı tek de koysanız ısınır. her tabak mikrodalgaya uygun diye bir şey yok.

benim cam tabağım çatlamıştı bi kere :( porselen koyuyorum. mikrodalgada sıkıntı olmaz. verdiği ışın belli sonuçta. niye tabağa ekstra yoğunlaşsın? tabaklardan kaynaklı. bu zamana kadar ısınmayan tabak görmedim ben.

tax freeleri alirsin. burada da sorun olmaz.

tek pasaporta tek telefon işletebilirsin diye biliyorum. tax free'den yana mantıken alabilmen lazım.

yapılandırınca sistemden vergi borcu görmüyor olmalı. bu durumda ödemeden trafikten çekebilirsin. borç varken trafikten çekemezdin.

bir de taahhüt değil de tahakkuk olacak o :)

www.gib.gov.tr
borç falan ödemezsin.

buharla klima-havalandırma kanallarının temizliği yaptırın.

bence yine polen filitresidir sorun. çok tozlu ortamlarda polen filitresi dert oluyor. hem az sogutma olur hem toz kokar.

şimdi şöyle ki bir ülkeye hangi pasaportla giriyorsanız onla çıkın. ya da tam tersin hangisiyle çıkıyorsanız onla girin.
ilk gideceğiniz ülkeye hangi pasaportla gidecekseniz oradaki adınızı yazın bu durumda.

bir de hangi ülke vatandaşlığınız var ve hangi ülkelere gideceksiniz bunları bilsek daha iyi olur cevaplar için.

İki isimli bir yabancının tek isme düzenlenmiş bilet ile Pegasus at uçtuğunu görmüştüm. Benim de iki ismim var henüz hiç denemedim

türk pasaportunun işe hiç karıştırmazsan bu sorun çözülür.

sınav tekniğini bilmem de hocam cesur Öztürk Hoca'nın kitabi var. ondan çalış alırsın. İngilizce bilen için ideal kitaptır.

ben mid-2008 mbp kullaniyorum. el capitan ile gayet güzel calisiyor (ram 8).

ücretli düşünürseniz: www.babbel.com

ben üyeyim ve güzel buluyorum.

Tesekkurler. Ucretli arıyordum zaten, ucretsiz olanlardan beklentim yoktu.

var, periscope.

periscope.tv

50 gb günümüz teknolojisine az geliyor artık. videolar kaliteli, herşeyin dosya boyutu yükseldi, doğal olarak çabuk doluyor. kotaları yükseltmeleri lazım artık. hatta hiç kota olmaması lazım.

evde 3 kişiyiz, ben çalışıyorum, arkadaş öğrenci, diğer adam da çalışıyor. Ve kotam 5 günde %80 doldu alksdşaf imkansız. (superonline)

hizliresim.com

ekim ayının ilk 10 gününün fotoğrafını atayım mesela şuraya. lan ben bu kadar büyük boyutlu indirmeler yapmadım mesela yani. eminim yapmadığıma. alala..

ben sürekli kota bilgisi sorgulatıyorum, bir terslik varsa şifre değiştiriyorum..

o kadar çok kez şifre değiştirdim ki.. birisi girmiyor sanırım modeme yani ondan eminim.

torrent varsa o sorun yaratıyor olabilir. bu arada bir sey otomatik update yapıyor olabilir sürekli ayni saatlerde veri tüketimi mevcut.

Günlük kullanımına bakar mısın, kullandığın iss nin sitesinde detaylı kota sorgulaması yap, hangi saatler arasında ne kadar veri kullanılmış bir kontrol et.

ayrıca bilgisayarına netlimiter kur, hangi program ne kadar kullanmış bir takip et.

Evde tek değilsen de diğer kullananlara sor, yalan söylemediklerinden emin ol.

Bir de başıma gelen ve fark edene kadar kafayı yediğim bir sorunu söyleyeyim, kardeşim yeni bilgisayar aldı, dropbox'ı açık unutmuş, işyerinde yeni makinayı açtığı gibi dropbox'lar senkronize olmaya başlamış, yanlış hatırlamıyorsam bir günde 30gb trafik olmuştu. Bu şekilde bir bulut servisi açık mı kontrol et.

tv smart'sa youtube'dan izlediğin filmler HD olur ve deli gibi yer kotadan.

aklıma gelen ihtimaller bunlar

Ben de 100 gb'ı tüketmişim ama iki pcden de kontrol ettiğimde yaklaşık 90 gb kullandığımı gördüm ve 10 gb'ı da tablette film izleyerek tükettim yüksek ihtimal.

Çoğu cihaz tüketiminizi kaydediyor, bunları kontrol edebilirsiniz, evde ergen varsa sadece instagram ile 10 gb tüketim yapabilir ayda, yani fazla şaşırmayın.

netlimiter kuruyorum bi bakayım o zaman.

unblock falan var yok öyle linklere girmem asla da, bilemiyorum valla netlimiter da temiz çıktı öyle yiyen eden bi programım yok. lan resmen dolandırılıyoruz ya.

windows 10'dan kaynaklanıyor diyorlar. bir ayarı vardı onu kapatmak gerekiyormuş.

A) derim. Çin'den ekran camı getirip kendi değiştiren biri olarak o topa ben bile girmem. Batarya bu sonuçta, bir nevi mini bomba.

çinden getirmneye gerek yok. gg'den alip kendin halledebilirsin. 5 dk. lik işi var.

ben 275 liraya değiştirttim apple store'da. günde 2-3 defa şarj ediyodum, şimdi 1 kere yetiyo en azından. 1-2 sene idare eder diye düşünüyorum.

Yurdakul +1

a şıkkı derim.
yeni telefon için bütçen varsa, az daha biriktir, 7s çıktığında onu alırsın. klasik olacak ama s serisi her zaman daha performanslı. 6'dan da 6s'e de geçme şimdi. orjinal bataryayla bir sene kadar idare et.