Giriş
(5)

Turkcell Süper Lig'de Anadolu takımlarının maçlarının özet görüntüleri

mabl
TV'de rastlayamıyorum, oturup 2 saat istediğim maçın sırası gelsin diye bekleyemiyorum, beklesem de başka kanalda bişeye takılmışken kaçırıyorum vs.Netten istediğim maçın özet görüntülerini yüksek kaliteyle izleyebileceğim bi yer var mı? En azından golleri. ligtv nin sitesini demeyin, afedersiniz am
TV'de rastlayamıyorum, oturup 2 saat istediğim maçın sırası gelsin diye bekleyemiyorum, beklesem de başka kanalda bişeye takılmışken kaçırıyorum vs.
Netten istediğim maçın özet görüntülerini yüksek kaliteyle izleyebileceğim bi yer var mı? En azından golleri. ligtv nin sitesini demeyin, afedersiniz ama kıçıma benziyo orası.
0
mabl
(18.11.08)
ben büyük takımların bile izleyemiyorum
0
desdinova
(18.11.08)
ntvspor da (kanal olan) hafta içi hergün belli aralıklarla (sanırım saatte bir) dönüyor tüm son lig maçları. hatta avrupa ligleride son hafta da yayınlanıyor ara ara.

hatta tam şu anda kocaeli-denizli maçı var...
0
hayo
(18.11.08)
buna en iyi cevabı gogıl verir gibime geliyoya neyse...
0
onlygodjudgeme
(18.11.08)
Pazar geceleri uyumayıp sabaha kadar oturursanız (4 e kadar). Lig Tv de maraton programında bütün maçların en az 50 dakikalık "özetleri" yayınlanıyor.
0
cruseo
(18.11.08)
Hahaha @hayo, ben de kocaeli denizli maçını arıyodum :D
Google'dan net sonuçlar çıkmıyor, bölük pörçük, yarım yamalak şeyler. Benim aradığım televizyonların yayınladığı özet görüntüleri yayınlayan bi site gibi. Her maçı aramıyım, o siteye girdiğimde çemişkezek,güllücespor maçına tıklayınca direkt özeti ya da golleri gelsin.
0
🌸mabl
(18.11.08)
(5)

microsoft word dosyasını pdf formatına çevirmek

işteböyle
önbilgi: bu tür mevzularda cahilim. anlama kapasitem de kıttır, o şekilde anlatabilirseniz sevinirim:)soru gayet açık, bilgisayarımdaki herhangi bir word dosyasını pdf formatına nasıl çevireceğim, var mı bir yolu?
önbilgi: bu tür mevzularda cahilim. anlama kapasitem de kıttır, o şekilde anlatabilirseniz sevinirim:)

soru gayet açık, bilgisayarımdaki herhangi bir word dosyasını pdf formatına nasıl çevireceğim, var mı bir yolu?
0
işteböyle
(16.11.08)
doc to pdf diye google da ara.. bi sürü program bulursun.
0
hayo
(16.11.08)
pdf creator adlı programı öneririm.
hatta şu adresten benim de kullandığım versiyonu indirebilirsiniz.

download.chip.eu

bu arada 0.9.6 versiyonu da var nette galiba ama çok farkedeceğini sabmıyorum.
ayrıca sadece word değil her türlü belgeyi pdf'e çevirir. çünkü kendisini bir yazıcı olarak tanıtıyor sisteme ve yazıcıdan çıktı alır gibi pdf dosyası oluşturuyor.
0
tranko buskas
(16.11.08)
hızır gibi yetişen cevaplarınız için teşekkür ederim.

iyi geceler.
0
🌸işteböyle
(16.11.08)
www.download.com
www.download.com

bu 2 programdan herhangi birini kullanabilirsin. ikisinin de yaptığı şey bilgisayarına sanal bir printer yüklemek. yani print edebileceğin her şeyi pdf olarak kaydedebilirsin bunlarla. bu iş için bir sürü program var. ama bence bu ikisi en iyilerinden.
0
edge_nabby
(16.11.08)
(bkz: OpenOffice.org 3) Sırf Word değil tüm Office dosyalarını PDF'ye çevirebilirsin. Bu yazılımla dosyayı açıyorsun ve yukarıdaki PDF simgesine tıklıyorsun, kaydedeceğin yeri seçip kaydet diyorsun... Bu kadar... :-)
0
metal revolution
(16.11.08)
(7)

Şehir efsanelerinden para kazanan var mı?

vecna
"Sigaraların içindeki alüminyum folyoya benzeyen kağıtların kilosuna fabrika para veriyormuş", "açma halkalarının 1000 tanesi bilmem ne kadarmış", "reklam izle ve arkadaşlarını üye yap türü siteler" falan filan. Böyle bir ton yalan dolan iş var ve güvenim yok. Bunların herhangi birisinden para kazan
"Sigaraların içindeki alüminyum folyoya benzeyen kağıtların kilosuna fabrika para veriyormuş", "açma halkalarının 1000 tanesi bilmem ne kadarmış", "reklam izle ve arkadaşlarını üye yap türü siteler" falan filan. Böyle bir ton yalan dolan iş var ve güvenim yok.
Bunların herhangi birisinden para kazanan var mı?

Referans olarak doğrudan kendinizi vermezniz önem arzetmektedir. Arkadaş kazanmış, arkadaşın arkadaşı kazanmış falan olmasın lütfen : )
0
vecna
(14.11.08)
valla özellikle uğraştığım olmadı ama colanın, telefon hatlarının, denk gelen bi çok şeye sms yollamışlığım vardır. sadece rock'n coke tişörtü kazanmışlığım var. o da zaten 10 kişiden birine çıkıyor falandı. 20 kere göndermişimdir zaten. dolayısıyla bi bok çıkmadı diyebilirim.
yani want2die baya şanslı bi arkadaş aslında ama kendisi farkında diil.
0
hayo
(15.11.08)
Biz kucukken gerizekali gibi cuval cuval sigara jelatini toplamistik. Mahalledeki butun copleri karistirip hatta cevre semtlerdeki copleri de karistirip bir suru cuval doldurmustuk. Malligi dusunun yani.. Babalarimiz cebimize harclik koyuyordu ama yine de copleri karistirip sigara jelatini ariyorduk.

Bizim mahallede bi herif vardi.. O gaza getirmisti bizi. "Olm ben topladim goturdum, su kadar para verdiler, siz de toplayin goturelim" demisti. Topladik topladik, sonra ortaliktan kayboldu pezevenk.

Sehir efsanelerinin dagitimi ve yayimi ile ilgilenen bolge sorumlusuydu galiba bu arkadasimiz.. Bizi de bu efsaneye dahil etmisti ve elimizde cuval cuval jelatinle mal gibi kalmistik. Babamizdan yedigimiz azar da isin cabasi..

Yani anlayacaginiz bu isten para kazandigini iddia eden 13-14 yaslarinda bi herif vardi mahallede ama bence bariz bir sekilde salliyordu. O yasta nerden bilecek lan kagitlari nereye goturecegini falan, cok sacma. Ama inanmistik.. Asli astari var midir bilemiyorum ama hic sanmiyorum.
0
vita vinum est
(15.11.08)
boş kutu kolaları toplayıp satıyorduk küçükken.
0
cruor
(15.11.08)
@want2die: atma recep din kardesiyiz

saka saka.
0
fdegir
(15.11.08)
valla yakın bir akrabam arkadaşlarıyla birlikte ülker paketlerinden çıkan şifreleri en çok yollayan kişiye ipod nano olayına katıldılar. gıda toptancısından koli koli coco star almışlar. hepsinin paketlerini açıp şifrelerini notepad'e yazıp listelemişler, oradan da copy paste yapa yapa internetten seri şekilde yollamışlar. 2 tane ipod nano kazandılar. ikisini de sattılar. coco star'ların parasını çıkardıkları gibi ceplerine de para kaldı. coco starları da biz yedik.
0
kibritsuyu
(15.11.08)
ben efes pilsen'in boş şişelerini çalıp aynı markete satıyodum. hayattaki tek ticaretim bu oldu. zaten soruylada pek ilgisi yok galiba.
0
prompter
(15.11.08)
Cevaplardan 1 tanesi hariç hiç birisinin soruyla alakası yok zaten : )
0
🌸vecna
(15.11.08)
(3)

güncel mevzuat sitesi

kibritsuyu
yeni çıkan kanunları, kanunları değiştiren kanunları çok çabuk güncelleyen (hadi en geç 1 ay diyelim), baktığımız mevzuatın (kanun, tebliğ, yönetmelik vs) güncel olduğundan emin olabileceğimiz bir mevzuat sitesi var mıdır? gireeğim, hede hödö kanunu diyeceğim, önüme o kanunun en son hali gelecek. ge
yeni çıkan kanunları, kanunları değiştiren kanunları çok çabuk güncelleyen (hadi en geç 1 ay diyelim), baktığımız mevzuatın (kanun, tebliğ, yönetmelik vs) güncel olduğundan emin olabileceğimiz bir mevzuat sitesi var mıdır? gireeğim, hede hödö kanunu diyeceğim, önüme o kanunun en son hali gelecek. geçen seneki hali falan gelmeyecek. var mıdır ha var mıdır?
0
kibritsuyu
(14.11.08)
mevzuat.basbakanlik.gov.tr

bundan daha dogru kaynak bulamazsınız. yok eğer ücretli bir kaynak sorarsanız da kazancıdır.
0
bordeaux
(14.11.08)
bu sorunu şirket olarak mevbank adlı programla çözmüştük. lebib yalkın yayınlarının bi programı. otomatik güncelleniyor falan. mevzuat arama sistemi iyi. ama yıllık bi maliyeti var. diğer türlü site dolaşarak tutarlı ve güncel bilgi olup olmadığına emin olunamıyo deniyordu. eğer gerçekten kritik bi konuysa maliyete katlanmak gerekiyo sanırım.
0
hayo
(14.11.08)
kötülemek gibi olmasın ama hukuk aleminin en çakma mevzuat/içtihat programı lebib yalkındır.sadece ucuz olduğu için tercih edilir. uyap ise kullanımı en sıkıntılılardan biridir. devlet artık kime yaptırmış bilmem.
0
bordeaux
(15.11.08)
(8)

laptopta pil,şarj ve wireless

ocanal
Arkadaşlar yeni bir laptop aldım. Çoğu zaman evde kullanıyorum.İki sorum var cevaplandırırsanız sevinirim.1- Evde kullanırken sizce pili çıkarıp şarj kablosunu takarak mı kullanmalıyım yoksa pili hiç çıkarmadan şarj kablosu bağlı olarak mı kullanmalıyım. Kullanma klavuzunda pilin 500 sarj sonunda tü
Arkadaşlar yeni bir laptop aldım. Çoğu zaman evde kullanıyorum.İki sorum var cevaplandırırsanız sevinirim.

1- Evde kullanırken sizce pili çıkarıp şarj kablosunu takarak mı kullanmalıyım yoksa pili hiç çıkarmadan şarj kablosu bağlı olarak mı kullanmalıyım. Kullanma klavuzunda pilin 500 sarj sonunda tükeneceğini söylüyor. Yani ben şarj kablosunu takmışken pilde takılıysa akım gelerek pili şarj ediyor ve ben de pili mi kullanıyor oluyorum. Yoksa elektriğimi direk şarj kablosundan mı alıyorum? Bunu öğrenmek istiyorum.

2- wireless'ım yok apartmandan kullanan var mı bilmiyorum ama sanırım yok. Ağlara baktığımda 4-5 tane sinyali max 2 diş olan wirelesslar görünüyor.Heralde etraftaki apartmanlardan kullananlar var. Bunlara bağlandığımda sinyali alamadığını söylüyor. Sormak istediğim wireless kullanabilmem için ne kadar uzaklıkta bulunmam gerekiyor? Ne kadar mesafeden çekiyor?
0
ocanal
(14.11.08)
Birinci sorun için, evet pilden yersin. bunu 2 adet laptopta birebir denedim. Babama bilgisayarını pil takılı halde şarj kablosuyla kullandı. Ben ise pili çıkarıp attım ve direk elektrikle çalıştım. Yaklaşık 2 ay sonra denediğimde babamın pilde gözle görülür oranda güç kaybı vardı. Aynı işlemleri, aynı sürede yapmama rağmen babamın pili benimkine göre çok çabuk bitiyordu. Umarım yeterli olmuştur. 2. sorun için bir fikrim yok.
0
MaraudeR
(14.11.08)
1) bence uğraşmana değecek bi dert değil bu. ayrıca pili kesintisiz güç kaynağı gibi düşün. pilsiz çalışırsan elektrik gittiğinde bilg kapanacaktır. ayrıca marauder'in bahsettiği deneyin kabul görmesi için tüm şartların ve ürünlerin aynı olması gerekir. 2 ayda bu kadar fark olmasının sebebi kesinlikle pil değil bence.
2)bence gidip kendi wireless sinyalini oluşturacak girişimleri yap. modem al falan. artık en basit kullanıcı bile wireless güvenliği için wpa,web etc şifreleme yapıyor, mac filtring kullanıyor. ayrıca buldun şifresiz bişi desek de ne gerek var yaw? :)
0
hayo
(14.11.08)
wlan için 2.4ghz anten yapıp kullanabilirsin. tasarımı gayet basittir. menzili de normal wireless adaptörlerden daha uzaktır, ama wep veya wpa şifresi kırman için yönlendiremem ;)
0
chiquillo
(14.11.08)
pili tak çıkarla uğraşmak insanı çok geriyor bir yerden sonra. gereği yok.
0
co2s2
(14.11.08)
birinci soruna tam da cevap olmayan bir cevap vereyim. senin o 500 sarj hadisesi tükenene kadar laptop'ın cılkı çıkmış olacak. gerek teknolojinin hızlı gidişatı, gerekse elektronik aletlerin hassasiyeti çoğu laptop'ın pil problemlerinden önce hurdaya çıkmasına sebep oluyor. bence hiç kasma.
0
tannhauser
(14.11.08)
2003 yılı başında almış olduğum laptop'u neredeyse tamamen hep fişe takılı pilleri üzerindeyken kullandım. Geçen hafta bir iş için çıkartmam gerekti (fotoğraf çekip usb'den bilgisayara aktarıp full screen kontrol etmek) yaklaşık 2,5 saat kullanabildim, sanırım pil içerisindeki devre şarj azaldığı zaman pili şarj etmeye başlıyor dolunca da şarjı kesim akımı bilgisayara gönderiyor.
0
thefin
(14.11.08)
1- öncelikle pil takılı ile sizin kullandığınız güç pilden gelmiyor. direk adaptörden alır gücü. zaten pil tamamiyle dolu olduğu an bilgisayar otomatik olarak onu devreden çıkarır, güç kesintileri olduğu anda devreye sokar. ayrıca zaten bir pili çıkarıp kenara koymakta mantıklı bir durum değil çünkü pil dediğimiz icat belirli bir süre sonra kuruyor ve tamamiyle çalışmaz duruma geliyor. kişisel tavsiyem pili laptopun içinde bırakarak kullanın. o 500 sefer mevzusu ile ortalama bir rakamdır, birebir olduğunu düşünmeyin. zaten üreticiler bile en iyi kullanımda ortalama 1 yıl ömür verir pillere.

2- wireless çekim alanı sizin kullandığınız adaptöre ve wireless modemin gücüne bağlı olarak değişkenlik gösterir, ama aşağı yukarı 200 metrekarelik bi alanda wireless ağları rahatlıkla kullanılabilir.
0
wish i could fly
(14.11.08)
Pili çıkarıp da kullanmayı tercih edecekseniz en geç 2 ayda bir pili şarjı bitene kadar kullanıp tekrar tam kapasitede şarj etmeyi unutmayın. Uzun süre pilin şarj edilmemesi, kullanımda oluşan ömür kaybından çok daha fazla zarara sebep oluyor.
0
skatheist
(14.11.08)
(8)

Bilgelerden Hayat konusunda Yardım ve yol göstermelerini istiyorum İş-Aşk-Aile

child of the west
25 yaşında Yeni mezun(iktisat) biri olarak mümkünse deneyimli üyelerden fikir almak istiyorum .Durum 1: Öncelikle ; Muhasebe işi yapamam , Banka - şube personeli olamam , o maaşlara o işler bana uygun değil. Kpss falan uğraşıp da memur da olamam , ama derseniz ki SPK lisansı ile şunu yapabilirsin ,
25 yaşında Yeni mezun(iktisat) biri olarak mümkünse deneyimli üyelerden fikir almak istiyorum .

Durum 1: Öncelikle ; Muhasebe işi yapamam , Banka - şube personeli olamam , o maaşlara o işler bana uygun değil. Kpss falan uğraşıp da memur da olamam , ama derseniz ki SPK lisansı ile şunu yapabilirsin , onu bir düşünürüm ...

Merak 1: Aylık en az 3500 lira kazanabileceğim , ahlak sınırları içinde ki işler nelerdir ?

Merak 2: Turizm alanında örneğin 5 yıldızlı bir otelde idari bir pozisyona ulaşmak için kariyer tavsiyeniz nasıl olurdu ?

Not 1: Pazarlama gibi bir alan olmayacak , yeni insanlarla tanışma zorunluluğu veya hedef kotalar olmayacak ...

Not 2: Finans sektöründe kurumsal olmayan bir yapı içinde , milyon dolarlık riskler alarak , insiyatif kullanabildiğim bir iş deneyimim oldu...

Kısaca : Ben ne iş yapmalıyım ?
Ne iş yapmalıyım da ailemin sorumluluğu tamamen üzerimdeyken bir yandan da deli gibi aşık olduğum güzellikle bir hayat kurabileyim .

Bir çıkmaza doğru yol alıyorum , bu yüzden Yardımlarınızı bekliyorum ...
0
child of the west
(14.11.08)
genelde endüstri mühendisi oluyorlar ama SAP danışmanı olabilirsin mesela. FI ve CO modülleri direk sana uygun. Muhasebe ile dolaylı bi ilişkim bile olmasın diyorsan, MM, QM, SD, HR modüllerini deneyebilirsin.
Tabi önce bi juniorluk dönemi oluyor. Bu dönemi hiç maddi beklenti olmadan geçirip öğrenmek için ciddi mesai harcarsan 1-2 sene içersinde bahsettiğin rakamları kazanman hayal değil.

(bkz: SAP)
(bkz: ERP)
0
hayo
(14.11.08)
Audit firmalarını deneyin PWC gibi? Kısa sürede endişe edeceğiniz bi hayatınız kalmayacaktır. Ama 3500den çok fazlasını kazanabilirsiniz.
0
mabl
(14.11.08)
italya sartlarinda isletme muhendisligini (lojistik ve uretim muhendisligi ya da sirket organizasyonu) italyanin en t*asakli universitesinde bitirmis yenu mezun insan ise 1200-1500 yuroyla basliyor. oda depolarda calisiyo, stok sayimi yapiyor ya da urunlerin ulasim konusunda kafa patlatiyor. 2 sene master yapip mezun olan adam 1500-2000 arasi basliyor ise onlarda ayni isleri yapiyor. bunlar 5-10 seneye anca yonetici pozisyonuna geliyor. yaklasik 30 yasinda falan ortalama. sen 25 yasindasin, iktisat bitirmissin, 3500 ytl maas istiyorsun turkiye sartlarinda. bu biraz imkansiz gibi geldi yahu. bildigim kadariyla turkiyede mezun olan adamlar is bulamiyor oyle kolay kolay sen birde sunu yapmam bunu yapmam demissin. aylik etik kurallara uygun sekilde 3500 ytl ve fazlasini simdi kazanmak istiyorsan kendi sirketini kurman lazim. muhtemelen tecruben olmadigi icin de batman lazim sansin yaver giderse aileden falan asinaysan kendi sirketini kurabilirsin ve kazanabilirsin.
0
sanio
(14.11.08)
müdür nittin ya. bence hele bi yapamam dediğin işlerle başla da sonra yeni ufuklara yelken açarsın. hem hayat hem iş tecrübesi olur.
0
robin crusoe
(14.11.08)
işe yeni başlarken aylık 3500 biraz zor olsa da, iki sene içerisinde çok rahat ulaşabilirsin. tabi doğru şartlarda, doğru noktalarda. eğer pwc gibi bir yerde bir iki sene çalışırsan, ikinci senenin sonunda bu istediğin maaşa, belki daha da fazlasına başka bir yere geçebilirsin.
0
kahvegibi
(14.11.08)
Sen bir çalışmaya başla bakalım neler olacak. Askerliği yaptın mı onu yazmamışsın? Bir de onu da yapmadım de de düşüp bayılayım.
0
ozdek
(14.11.08)
1. bankaların hazinelerine başvurabilirsiniz. daha öncki işinizle az da olsa benzerdir.piyasaları takip eder ekonominin içinde olursunuz. prim alırsınız, en kısa zamanda en çok parayı burdan alırsınız. ancak çok iyi bir üniversiteden diplomalı değilseniz mülakata çağrılma ihtimaliniz düşüktür.
2. bankaların iştirakleri olan menkul değerler firmalarını tercih edebilirsiniz. mesela iş bankası şubesinin içinde iş yatırımın seans odası olur orda da yatırım danışmanı olarak çalışanlar bulunur, maaşı hazineye göre daha azdır ancak rahat edersiniz. müşteriye al-sat yapar kendi portföyünüz varsa yönetirsiniz.piyasalar kapanınca şubeden çıkıp evinize gidersiniz. mesaisi yoktur.
bu ikisinde de hedef ve kota vardır.
ya da
auditlere girip kışın eşek gibi çalışıp, yazın yayarak ancak 3-4 sene sonra hedeflediğiniz paraya ulaşırsınız, sonra özel bir şirkete finasman müdürü olarak geçersiniz.
bir tanıdığım turizmde başladı hem de hiç deneyimi olmadan, alarko grubuydu sanırım. bu nedenle başvurularda bulunmakta fayda var.
0
susannah
(14.11.08)
valla hangi menkulde kimin portföyü iyidir tam olarak bilemem. ancak isim yapmış menkul değerler firmalarında daha büyük paraların döndüğü, işlem yapmak için daha çok müşterinin geldiği aşikardır. seans odalarında bedavacılar olduğu gibi, gerçekten sık işlem yapan müşteriler de bulunur. ama insanlarla uğraşamam diyorsanız bu iş size göre değil, çünkü sabah seans açılmadan gelip,akşam kpanaırken çıkan, hatta orayı ofisi gibi kullanan amcalar mevcuttur. bizzat gördüm:)) şube sizi sıkıcaksa, bu firmaların genel müdürlüklerinde de işlem yapan brokerları bulunur, illaki şubede olmanız gerekmez.

araştırma raporları konusunda bir fikrim olmadığı için yardımcı olamayacağım:(

evet, audit firmaları muhasebeyi hatmetmiş insanlardan oluşur, sanırım bu da size göre olmadı.

eğer şu an maddi olarak çok sıkışık değilseniz kriz ortamında askere gitmek iyi bir çözüm olabilir. hem aradan çıkmış olur. iş konusunda en azından bu aralar çok fazla ince eleyip sık dokumayın, daha düşük maaşlı işlere hemen hayır demeyin. bir müddet o işi yaparsınız, şu sıkışık günler geçince de elbet daha canı gönülden yapacağınız bir iş bulursunuz.
0
susannah
(15.11.08)
(4)

sirkeci-acıbadem

denizin kulleri
efenim taze istanbul çocuğu olarak soruyorum, acıbademden sirkeciye en kolay nasıl giderim? kadıköyden vapur dediler baktım ido'nun sitesine yok.otobüs çok sürmez mi?sirkeci-harem arabalı vapuru var işime yarar mı?
efenim taze istanbul çocuğu olarak soruyorum, acıbademden sirkeciye en kolay nasıl giderim?
kadıköyden vapur dediler baktım ido'nun sitesine yok.
otobüs çok sürmez mi?
sirkeci-harem arabalı vapuru var işime yarar mı?
0
denizin kulleri
(14.11.08)
Kadıköy-Eminönü vapuruna bineceksiniz. İskelenin karşısı Sirkeci.
0
gulden kale
(14.11.08)
istanbul için baya yenisin sanırım.. sirkeci eminönünün içinde ve kadıköy-eminönü vapuru var ona bineceksin. kadıköy-sirkeci diye bakarsan olmaz tabi..
0
hayo
(14.11.08)
bi ay oldu geleli. karşıya sayılı geçtim:)
tamamdır efendim teşekkür ettim çok :)
0
🌸denizin kulleri
(14.11.08)
eminönünde vapur iskelesinde indiğinde üst geçitten yolu geçip içeri doğru yürümeye başladığında orası sirkeci'dir. hemen karşıda sirkeci tren istasyonunu göreceksin. :))
0
mea maxima culpa
(14.11.08)
(9)

yaşlı bir insana sigarayı bıraktırmak

robin crusoe
anneannem 73 yaşında ve hala günde yaklaşık 10 adet sigara içiyor. (henüz) kalp veya akciğer hastalığı yok çok şükür. yalnız yüksek tansiyon hastası. bırakmaya çalıştığım zaman ters tepiyor daha fazla içmeye başlıyorum o yüzden bırakmaya çalışmıyorum artık diyor. ama ben anneannemi seviyorum. bırakt
anneannem 73 yaşında ve hala günde yaklaşık 10 adet sigara içiyor. (henüz) kalp veya akciğer hastalığı yok çok şükür. yalnız yüksek tansiyon hastası. bırakmaya çalıştığım zaman ters tepiyor daha fazla içmeye başlıyorum o yüzden bırakmaya çalışmıyorum artık diyor. ama ben anneannemi seviyorum. bıraktırmaya kararlıyım. bu durumda en iyi yöntem ne olabilir? maliyeti yüksek sigara bırakma seanslarının en son tercihim olduğunu belirteyim. tek başıma altından kalkabileceğim nispeten düşük maliyetli çözüm önerilerine ihtiyacım var. çünkü ikinci olarak 50 yaşındaki annem üzerinde de denemeyi düşünüyorum.
0
robin crusoe
(13.11.08)
sigara bırakırken çevresel şartlar çok önemli rol oynuyor. en önemlisi bir kader arkadaşı mesela. annen ve annesini aynı anda bıraktırmak iyi çözüm olabilir bu yüzden. kriz anlarında birbirlerine destek olurlar. karşı tarafın sigara bırakma sorununu misyon edinirlerse de kendilerinden çok karşıdakine yardımcı olurlar. bünyeye zararlı olmayacak atıştırmalık ve meşgale bulmak da yardımcı olur.
0
hayo
(13.11.08)
Kendinin gerçekten bırakmak istiyor olması lazım. Kimi zaman bu "sözde uzlaşmacı" tavırlarla bırakmak istiyor görünebilirler. Bu durumda maliyeti yüksek sigara bırakma seanslarınızda işe yaramayacağını garanti ederim.

En başta sigara bırakma konusunda gerçekten bırakmalarına onları inandırmanız gerekli, belki bir hastane ziyareti, ya da sigaradan ölmeyip sürünen insan hikayeleri en iyiside başlarına gelen tehlikeli bir şeyi bu yönde yorumlamak olabilir.

Her propoganda gibi tekrarla güçlenir kendilerinden bu yönde talep gelene kadar propoganda devam etmelidir. Tabii bu yaptığınız propogandanın güçlü olması için sözünüzün değerli olmasıda gerek sözü eğerli kişileride kullanabilirsiniz doktorlar,komşular vs...

Anca bunlar sağlandıktan sonra gerçekten artık sigara bırakmaya odaklanabiliriniz.

Çok mu ahkam kestim bilmiyorum ama daha önce değişimle ilgili çook güçlü şeyler denememe rağmen gerçek isteğe sahip olmayan kişi yüzünden geçici değişikler dışında bir şey elde edemedim.
0
ilkdefa
(13.11.08)
korkutmak. evet korkutmak aynı hıçkırıktaki gibi. ama sen ya da herhangi biri değil doktor korkutacak. hem de ciddi ciddi. yalnız ayar çizgisi çok önemli tabii. doktor anneanneni korkuturken yaşama olan bağlılığını zedelemeyecek. keza annen için de aynı şey geçerli.
"içmediği takdirde nasıl daha uzun yaşar, içtiği takdirde nasıl daha kısa yaşar da sevdikleriyle daha az zaman geçirir" gerçeğini gerekçeleriyle anlatacak. yüksek tansiyon iyi bir gerekçe mesela. benim de bırakma sebeplerimden biriydi yüksek tansiyon. daha bu yaşta başladı mesela yükselmeye. tırstım 1,5 yıl önce de sigarayı bıraktım...
şöyle aileye yakınlığı bilinen bir doktor olursa, hani sözü dinlenen, sevilen, gayet yerinde bir seçim olur...
ha bir de bırakılan şeyin yerine muhakkak bir şey konmalı. aksi taktirde çok işe yaramayabilir.
0
tranko buskas
(13.11.08)
@kobuzchu kiz; anneannem ölmüyor daha yahu? yani hayatını tek başına idare edebilen, evinde ve dışarda her türlü işini kendi görebilen bir insan. rahmetli dedeniz gibi yatalak hasta olursa bir gün -allah korusun- tabi ki bu gibi keyiflerini elinden almak saçma olur. ancak hala bırakmanın daha faydalı olacağı aşamada olduğunu düşünüyorum.


bir takım telkinlerle yola çıkmam gerektiğini anlıyorum cevaplardan. anneannem gerçekten bırakabileceğine inanırsa bırakır. ama inanmıyor. "ben sana sigarayı bıraktıracağım anneanne" dediğimde "keşke bırakabilsem oğlum bırakamıyorum ki" diyor mesela. korkutmanın veya sigaranın zararlarından bahsetmenin pek geçerli olabileceğini sanmıyorum zira sigaranın zararlarını gayet iyi bilen bir insan. üstelik dedemi sigaraya bağlı bir akciğer hastalığı ile kaybettik. keza anneannemin kız kardeşi de sigara yüzünden akciğer kanserinden öldü. gözünün önünde böyle örnekler var yani. sigaranın kendi ömrünü de yediğini biliyor. bu sebeple ona sigaranın ne boktan bişey olduğuna inandırmaya çalışmak yerine, istediği takdirde bırakabileceğine inandırmak daha mantıklı olur diye düşünüyorm. ama nasıl?

bu telkin aşaması yeterli olur mu bir de o var. sadece sözle telkinle bu iş olur mu yoksa ne bileyim ilaçlar nikotin bantları falan bu tarz şeylere başvurmalı mıyım?
0
🌸robin crusoe
(13.11.08)
korkutmak ne ya?

tanrı sıhhat versin kadın 73 yaşında yğksek tansiyon dışında bir rahatsızlığı yok ne diye korkutacaksınız? yazık değil mi? içme bak ÖLÜRSÜN, aferin süper durdu.

içsin, bence azalttırmaya gayret edin. münasip lisanla anlatın tamam iç ama daha az şeklinde...
0
agk
(13.11.08)
90 küsur yasinda günde 2 paket bafra sigarasi içen bir ninecik tanıdım. daş gibi sağlıklı idi ve yaslilik hallerinden vefat etti. yani evet sigara iyi bir bok diil belki ama ben olsam biraktirmaya calismazdim. anneye belki evet. ikisinede uzun ömürler dilerim.
0
palyacopapi
(13.11.08)
ailede, yakınlarında kanser öyküsü de varmış. tabii içsin canım daha 73 yaşında ne olacak ki, içsin canı sıkılacağına değil mi?

ya önemli olan yaşamının geri kalanını kaliteli geçirmesi, sigara da buna onun konumunda büyük bir potansiyel engel.

vazgeçirmenin nesi mantıksız anlamayadım. herkeste bir "philip morris" pazarlamacısı mantığıdır almış gidiyor. bu saatten sonra içkiye de alışsın ki akciğerle birlikte karaciğer de rahatsızlansın değil mi daha iyi. bırakın içsin canım, moral en önemlisi. öyle kendini iyi hissediyorsa içsin ne olacak. mantığa bak!..
0
tranko buskas
(14.11.08)
bu konu hakkinda verebilecegim bir ornek var.

tabi her insan kendi icinde degerlendirilmelidir ama, benim anneannem de sigara iciyor ve doktorun uyarisi uzerine seneler once, sigarasina engel olduk ve once gunde birkac tane verdik sonra da hic vermemeye ba$ladik. bu arada anneannem $u anda 85 ya$inda ve biraktirma safhasi 78 ya$indayken falandi.

ancak meger kadini hayata baglayan en onemli $eylerden biri buymu$. yemeden icmeden kesildi. surekli yatar oldu. ya$lanmasi hizlandi kisaca. tabi bu sigarayi birakmanin fiziksel degil psikolojik sonucuydu. bir turlu engel olamadik. sonra tekrar ba$ladiginda ayaklandi. ayaklandi dedigim konu sigara olunca duzenli yemek yemeye ba$ladi ki sigara icebilsin. yine rahat icmek icin bahceye cikmaya falan ba$ladi.

ama tekrar soylemekte fayda var. her ornek kendi icinde degerlendirilmeli.
0
eusebiodelaparma
(14.11.08)
70 yıldır günde 2 paket içtiği halde ciğerlerinde en ufak bir tahribat bulunmayan 80 yaşında insanlar olduğunu duydum. Kanıt belge yok elimde tabi ama, o yaşa kadar geldiyse, gerisini de sigarayla götürür herhalde. Bazı bünyelere dokunmuyor sigara nedense.
0
mabl
(14.11.08)
(4)

makale sitesi aranıyor?

unoktad
başlıkta da görüldüğü üzere 'full free article' sitesi aramaktayım. ('emotional intelligence' ile ilgili uygulamalı ingilizce makale arıyorum.) 'bak şu siteyi biliyor musun?' diyecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim.
başlıkta da görüldüğü üzere 'full free article' sitesi aramaktayım.
('emotional intelligence' ile ilgili uygulamalı ingilizce makale arıyorum.)

'bak şu siteyi biliyor musun?' diyecek arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim.
0
unoktad
(13.11.08)
arxiv.org türü mü?
0
papado
(13.11.08)
www.sciencedirect.com iş görmüyor mu ki?
genelde tüm üniversitelerin accountu oluyor idi bi zamanlar???
0
hayo
(13.11.08)
google scholar dan da çeşitli makalelere ulaşılınabilinir( nası bi kelime bu ya:S)
0
anestezik
(13.11.08)
tannhauser
(13.11.08)
(6)

sigara ile çalkantılı ilişkim ve sigara tavsiyesi

palyacopapi
sevgili arkadaslar; sadece bende mi oldugunu merak ettigim bir durum var. 33 yasindayim. asagi yukari 17 yasimdan beri sigara iciyorum(mu) ben de bilmiyorum. soyle ki... bazen hic sigara icmiyorum aramiyorum aylarca. ama bigun geliyo ki delirecek gibi oluyorum yakiyorum bi tane. sonra surekli icer h
sevgili arkadaslar; sadece bende mi oldugunu merak ettigim bir durum var. 33 yasindayim. asagi yukari 17 yasimdan beri sigara iciyorum(mu) ben de bilmiyorum. soyle ki... bazen hic sigara icmiyorum aramiyorum aylarca. ama bigun geliyo ki delirecek gibi oluyorum yakiyorum bi tane. sonra surekli icer hale geliyorum. paket aliorum filan. ama bazen de iciyorum nerdeyse haftada 1 pkt ancak. canim istiyor yakiyorum bi tane yarisina gelmeden tiksiniyorum sonduruyorum. boyle dengesiz ve aptalca bir sigara aliskanligim var. ne seninle ne sensiz gibi bisi. var mi bu durumda olan aranizda? neden oluyürde bole olüyür? ve boyle birine hangi sigarayi tavsiye edersiniz? epiy uzun zamandir winston superlight iciyorum. boleyken bole iste... ha bir de bazen hıckırtıyor bu beni. evet bole her nefeste hıck hıck.. te ellam ya...
0
palyacopapi
(11.11.08)
benzer şekilde kırk yılda bir (içki ortamı, dışarda yalnız olduğum zamanlar vs) djarum black içerim.. karanfilli hoş.. diğer sigaralardan zerre zevk almıyorum.. bazen bir günde (arkadaşlara da ikramlarla) bir paketi bitirdiğim olurken sonra 8-9 ay ağzıma sürmediğim olabiliyor.. hiç de aramıyorum.. ha normalde nargile severim belki alakalıdır..
0
p shadow
(11.11.08)
ben de var buna benzer bi durum sadece yemeklerden sonra keyif alıyorum, açık havada içtiğimden bi hort anlamıyorum:))
0
ukeladümbelek
(11.11.08)
sigarayı her bıraktığımda (burdan da anlaşılacağı üzere bi çok kez bırakıp tekrar başladım) sigaraya bir özlemim oluştu. fakat tekrar içtiğimde özlem duyduğum şeyin kesinlikle o olmadığını anladım. nefret bi duygu bu.
sanırım burda bi disipline ihtiyacın var. yani kendini piskolojik durumuna göre bazen içen bazen içmeyen biri olarak tanımlayacağına artık bundan sonra içmeyen biri olarak tanımla ve ona göre davran.
illa içicem diyorsan winston "white" diye bi sigara var, co ve zifir değerleri baya bi düşük. gerçi bi arkadaş bu gerekçeyi şöyle çürütmüştü: "4000 zehirli maddeden sadece 3 tanesinin değeri düşük diye daha az zararlı mı oluyor bu meret?"
0
hayo
(11.11.08)
kova burcu musunuz ?
0
brkylmz
(11.11.08)
hayo'nun bahsettiği psikolojik durum çok gerçekçi. bir arkadaşımda vardı. öncelikle ben de 32 yaşında olan ve 18 yaşından 31 yaşına kadar sigara içmiş biri olduğumu hatırlatarak arkadaşımın uyguladığı bu taktiğe o dönemler çok hayranlık duyardım. ha derdim "bu çok da bağımlı değil, istediği zaman bırakabiliyor, istediği zaman içiyor, en azından benim gibi mahkumu olmamış". çünkü ben günde ortalama 1-1,5 paket içerek en güzel zamanlarımı zehirlemiştim.
ama sonra 31 yaşında -artık yaşın mistik yanından mıdır bilinmez :)- işi kafamda bitirerek, psikolojimi "kesinlikle sigara içmenin yasak ve sadece ileriki yaşları ipotek altına alan bir şey olduğu" gerçeğine hazırlayarak, tabii tüm bunları da bir iki dahiliyeci ve kardiyologun "sigarayı bırakman gerek" telkinine ekleyerek kurtuldum bu meretten.
ve onca yılın severek isteyerek alışkanlık haline getirilmiş olan o özelliğini, zihnen kendimi hazırladığımdan ne yemek sonrası, ne içki sırası ne de hüzün-neşe ikilisinde arar oldum.
yine hayo'nun dediği gibi 4000 zehirden 2-3 tanesi az olsa nolucak ama philip morris one veya kadınların içtiği o ince winner tarzı sigaralardan içersen daha az zehir alırsın sanki...
ama içme. seni de yeşilaycı yapalım. bir gün ölümlü olduğunu anladığında çok geç kalmış olmanı istemem :)
0
tranko buskas
(11.11.08)
içtiğiniz sigara ne kadar light olursa o kadar zararlı olacağını hatırlatmak isterim. içimi kolay olduğu için ciğerlerinizin derinliklerine daha rahat sızıp daha fazla zarar veriyor.
0
atrin
(11.11.08)
(2)

usb/firewire ses kartı

sanal uyku
merhabaönceden bir masaüstü pc vardı, yanında da creative'in 7+1 destekli bir ses kartı ve 5+1 ses sistemim vardı. laptop aldık ve laptopta 1 giriş bulunmakta. 5+1'de ise 3 tane çıkış var. usb veya firewire 5+1 ses kartı bulabilir miyim? bulursam yine iyi bir kalite elde edebilir miyim? çoğaltıcı fa
merhaba
önceden bir masaüstü pc vardı, yanında da creative'in 7+1 destekli bir ses kartı ve 5+1 ses sistemim vardı. laptop aldık ve laptopta 1 giriş bulunmakta. 5+1'de ise 3 tane çıkış var. usb veya firewire 5+1 ses kartı bulabilir miyim? bulursam yine iyi bir kalite elde edebilir miyim? çoğaltıcı falan oluyor ama o zaman aynı surroundu sağlamayacak o yüzden çoğaltıcı düşünmüyorum.
0
sanal uyku
(10.11.08)
online satış sitelerinde var böyle usb ses kartları ama kaliteleri nedir, ne değildir bilemeyeceğim.
0
tannhauser
(10.11.08)
usb creative audigy 24 bit ses kartı tavsiye ederim ama hala satılıyor mu emin değilim...
0
hayo
(11.11.08)
(8)

alışveriş-indirim vs.

zubundy
yeni işe girdim ve şimdi de takım elbise-gömlek-ceket kravat ve özellikle ayakkabı almam gerek. bu aralar nerelerde indirim var, nerelere bakayım. ankaradayım ama haftaya istanbula da uğreyacam. alışverişe fazla zaman ayıramam gerçekten çok meşgulum onun için nerelere gitmem gerek bilmeliyim..25 yaş
yeni işe girdim ve şimdi de takım elbise-gömlek-ceket kravat ve özellikle ayakkabı almam gerek. bu aralar nerelerde indirim var, nerelere bakayım. ankaradayım ama haftaya istanbula da uğreyacam. alışverişe fazla zaman ayıramam gerçekten çok meşgulum onun için nerelere gitmem gerek bilmeliyim..
25 yaşındayım
0
zubundy
(09.11.08)
genç turkcell'in bir indirimi vardı bildiğim kadarıyla.
0
kahvegibi
(09.11.08)
nakit paran varsa şu anda esnaf kan ağladığı için alışveriş merkezi dışındaki dükkanlarda acaip indirimli fiyata alabilirsin herşeyi. bunun dışında outletleri tavsiye ederim gerçekten ucuz oluyorlar orada. (izmit outletlerde sarar takım 150 ytl, beymen 250 ytl.)
0
darknum
(09.11.08)
www.outletim.com

şuraya da bakabilirsin, önce sozlukten yorumlara bak tabii.
0
patricia teyze
(09.11.08)
optimuma git.
0
nano mercy
(10.11.08)
mudo da indirim gördüm %50 falan yazıyordu. gömlekleri iyidir..
0
hayo
(10.11.08)
@darknum: ben de kan ağlıyorum adamım nakit yok kredi kartı kullancam, ama önerin mantıklı geldi, o dükkanlarda kart kullanarak da pazarlık edebilirim ben

@ patrişya: o ne biçim site yahu gömleklere 90 ytl çekmişler markası KARL LAGERFELD 512 ytlden 90 düşmüş vs. ben o paraya 2ay önce 3 tane gömlek aldım damattan.
ayrıca bana spor değil klasik bişeyler lazım, malum işe girdim.

@ nano mercy: optimum nerde?

@ hayo : helal sana hayo

evet yurttaşlarım hayonunkine benzer cevaplar arıyorum
0
🌸zubundy
(10.11.08)
mahmutpaşa'ya gidin
0
386 dx
(10.11.08)
ben de optimum derim.ayaş yolunda.sıhhiyede adliyenin önünden otobüsler kalkıyor,fatih,gop durağı.515-520 miydi neydi veya 517-521 .biniyorsunuz optimumda inip bi güzel gezip dolaşıyorsunuz.fiyatlar şu sıralar nasıl bilmiyorum ama zaten genelde optimum dışarıya göre daha ucuz.
0
karamell
(10.11.08)
(3)

Borsa Tahmini

the rain baron
Yapay Zeka dersim için, 1 hafta sonrası için borsanın yön tahminini yapan bir proje yapmam gerekiyor.IMKB nin değeri nelere göre değişiyor? Öncelik sırasına göre hangi verilere göre çıkıyor bu değer?Ve bu değerler üzerinden yapılan hesaplama nedir? Formülleri nelerdir?Bu soruların cevabını bilen vey
Yapay Zeka dersim için, 1 hafta sonrası için borsanın yön tahminini yapan bir proje yapmam gerekiyor.

IMKB nin değeri nelere göre değişiyor? Öncelik sırasına göre hangi verilere göre çıkıyor bu değer?
Ve bu değerler üzerinden yapılan hesaplama nedir? Formülleri nelerdir?
Bu soruların cevabını bilen veya en azından bu sorulara cevap veren bir kaynak bilen varsa çok yardımcı olmuş olur.

Çok Teşekkürler.
0
the rain baron
(04.11.08)
www.investopedia.com
buradan başla istersen.
0
thechosenone
(05.11.08)
borsanın yönünü tahmin edebilen kesin bir formül olsa 10 bin katrilyon suudi eurosuna satılırdı :) yok öyle bir formül veya yol.

şu olur ama: önümüzdeki bir hafta boyunca: döviz kurları, yurtdışı piyasalar ve Türkiye risk primi ne olacak onu söyleyebiliyorsan, ona göre borsanın yönünü çizebilirsin tahmini. bunlarda bile öncelikli sıra vb gibi bir şey olmaz.

borsanın yönünü tahmin etmek için milyonlarca "sistem" oluşturulmuştur ama hiçbir sistem sürekli olarak bilemez er geç kaybettirir.
0
507
(05.11.08)
ekonominin binlerce faktörü var. aslında tam bi kaos teorisi, yani hesaplanamaz.
ama borsa tutkunları 2 formülasyon üzerinde durur: biri teknik analiz, diğeri elliot analizi. elliot analizi çok daha kapsamlıdır. hatta bu teoriyi bulan kişi büyük buhranı da tahmin etti deniliyor. bu iki konuyu araştırıp ikisinden basit bi sentez formülize edebilisin bence.
0
hayo
(05.11.08)
(5)

windows lisanslama hakkında...

la grande
Şimdi üzerinde vista home versiyonu bulunan ve işyerinde kullanılan masasüstü bir bilgisayarı vista bussines versiyona geçirmek gerekirmi? (bazı bilgisayarcılar ısrarla gerekir diyor) bsa gelip arkadaşım "ne iş?" demesin, başımız ağrımasın?
Şimdi üzerinde vista home versiyonu bulunan ve işyerinde kullanılan masasüstü bir bilgisayarı vista bussines versiyona geçirmek gerekirmi? (bazı bilgisayarcılar ısrarla gerekir diyor) bsa gelip arkadaşım "ne iş?" demesin, başımız ağrımasın?
0
la grande
(04.11.08)
gelmesi büyük şans olur. yani şanssızlık anlamında şans. gelirlerse de başınızı ağrıtırlar.
0
teritori
(04.11.08)
ne amaçla geçireceğiniz çok önemli. home sürümü bir "domain" üyesi olamaz. xp pro veya vista business olmalı ki domain'e join yapılabilsin. ama şirket ufak bir şirket ve domain yapısı yoksa gerek de yok.
bsa baskınlarını küçük firmalara yapmıyor. ayrıca bi ara bsa'nın ne kadar legal olduğu da tartışma konusu olmuştu. sonuçta kullanılan yazılımın lisans bedelini ödemek de yasal bi zorunluluk.
0
hayo
(04.11.08)
bsa gayet kucuk firmalara da geliyor. sonucta turkiye'de sokaga ciksa 100 sirketin 99u lisanssiz urun kullaniyor. genelde baskinlar sikayet uzerine yapiliyor. rakipler birbirlerini ispiyonluyorlar. yalniz ben windowsun sayfasina baktim sirketler professional almak zorunda diye bi ibare goremedim. goren varsa bana linki atabilir mi?
0
terp
(04.11.08)
Hala oyle mi bilmiyorum ama BSA once telefon ile ariyor. BSA dediginiz seyde zaten microsoft sayilir. Bunlar telefon ile ariyorlar ve firmadaki bilgisayar sayisi ve lisanslari ile ilgili soru soruyorlar. Bunu yapmalari ne kadar yasal mechul. Hatta muhtemelen sizi aradiklarinda biz sizi geri arayalim telefon numaranizi alabilir miyiz ya da faks gonderebilir misiniz gibi bir tavra girerseniz size kontak bilgilerini vermiceklerdir ya da sallicaklardir. O yuzden direk muhattap olmayin derim telefonla. Bu sirketlere gitme isi o kadar kolay degil her gidilecek sirket icin izin cikarilmasi lazim ve 2 tane vista icin ugrascaklari sanmiyorum. Ayrica baskin yapcaklari yerden emin olmalari lazim yoksa daha sacma bi durum olur.
0
badseed
(04.11.08)
anladığım kadarıyla iş yerinde "vista home" kullanmak bir sakınca yaratır mı diye soruyorsun. Hayır lisanslı olduğu sürece bir sorun tabii ki yaratmaz.
0
kurukafa
(04.11.08)
(5)

işten çıkma ile ilgili yasal mevzuat???acil yardım??

f1
sevgili bilgili sözlük ahalisi,şöyle bi sorunumuz var;arkadasım ufak bi operasyon geçirdi ve 5 günlük rapor aldı.patronu kıyametleri kopardı yok efendim nasıl yapabilirmiş bunu,işler aksarmış,olcak iş miymiş vs vs.üstelik bunları da kızı ameliyatlı bi halde ayagına çagırıp ailesinin yanında ters bi
sevgili bilgili sözlük ahalisi,
şöyle bi sorunumuz var;
arkadasım ufak bi operasyon geçirdi ve 5 günlük rapor aldı.patronu kıyametleri kopardı yok efendim nasıl yapabilirmiş bunu,işler aksarmış,olcak iş miymiş vs vs.üstelik bunları da kızı ameliyatlı bi halde ayagına çagırıp ailesinin yanında ters bi üslupla söylemiş.haliyle çıkmayı düşünüyor.
patron da bunu anlamış olacak ki telefon açıp ayrılcak mısın işten demiş,arkadasım da bu sartlarda devam etmesinin mümkün olmadıgnı soyleyince dava acacagını,15 gün önceden haber vermesi gerektigini soylemiş.
şimdi sorularımız sunlar;
1)işten ayrılmak istedigini yazılı olarak beyan etmesi mi gerekiyor?sonucta gidip ben ayrılıyorum demedi,dava açılabilir mi??
2)işten ayrılmak istiyor ama ne kadar daha devam etmesi gerekiyorsa gidecek,ayrılcagını bildirdikten sonra devam etmesi gereken yasal süre 15 gün mü??
3)son olarak da şu 5 günlük rapor var ya,işte onu o 15 günlük (ya da kaç günse) zorunlu süreden düşebilir miyiz?ne kadar az giderse o kadar iyi,cünkü patronu muhtemelen o günleri burnundan getirecek.

yardımlar için şimdiden teşekkürler.

bir de bu soru bi müddet üstte kalabilse hayat ne güzel olurdu...:)
0
f1
(03.11.08)
işçi-işveren ilişkisinde kanunlar işçinin yanındadır. yani öncelikle kormayınız.
ihbar süresi çalışma süresine göre değişiklik gösterir. 6 ay ile 1,5 yıl arası 4 hafta, 1,5 yıldan uzun süreli çalışma varsa 6 haftadır. 15 gün denildiğine göre 6 aydan daha kısa süredir çalışıyor demek oluyor.
bu süre çalışılarak da geçirilebildiği gibi bu çalışma süresinin maaş oranındaki bedeli ödenerek hiç çalışmadan da geçirilebilir. fakat sizin durumda ciddi bi bahane var ve mahkemeye gidildiğinde büyük ihtimalle işveren aleyhine bir sonuç çıkar ve para ödemezsiniz.
patron korkutmak istiyor sadece.
0
hayo
(03.11.08)
şifai beyanlar ispatlanamayacağı için yazılı beyan olması şart.
arkadaşın hizmetinin iş yerinde ne kadar olduğu önemli. eğer hizmeti 6 aydan az ise iki hafta ihbar süresi vardır, 6 ayla 1,5 yıl arası hizmeti varsa 4 haftadır. 1,5 yıl ile 3 yıl arası hizmeti var ise 6 hafta ve hizmeti 3 yıldan fazla ise 8 hafta önceden haber vermesi gerekir.
Bu ihbarı vermez ise :
ihbar süresine ait ücreti peşin ödemek karşı taraf için bir hak olur.
mevcut durumda dilekçe vermediği anlaşıldığından bu 5 günlük rapor süresi ihbara sayılmaz.
0
arachnida
(03.11.08)
bence işten ayrılmasın. patron onu bahane bularak kovamaz zaten. bulsa dahi tazminatı öder paşa paşa. ayrıca hakaret ettiyse işçi dava açsın hemen.
0
nihilanth
(03.11.08)
arkadaşınız raporu bittiğinde işe gitsin mutlaka. ayrılacaksa ihbar süresini göz önüne alarak dilekçesinde şu tarihte ayrılacağım yazacak. hemen ayrılacaksa o sürenin karşılığını patronuna ödemek zorunda. bu arada dava açsa da sonuçta kötü muamele/hakaret varsa patronunun kazanması zor, istifa dilekçesinde ayrılma sebebi olarak bu muameleyi de eklesin...
ama kesin olan şu ki kriz ayağına arkadaşınızın tazminatını ödemeden şutlamak istiyor. kendisi atmayıp, arkadaşınızı istifaya zorluyor. arkadaşınız işine dönsün, patron sorarsa ayrılmayacağını söylesin. o para o'nun hakkı, sahip çıksın...
0
theunforguven
(03.11.08)
bir kisi kanuni hakkini kullandigi icin isten cikarilamaz.

bu gibi durumlarda kotu niyet tazminati diye bise vardir. eger arkadasin isten cikarilirsa ve durumun anlattigin gibi oldugunu ispatlarsa kotu niyet tazminati almaya hak kazanacaktir.
0
azaktod
(04.11.08)
(10)

ders çalışamamak, konsantre olamamak, falan filan..

erostrada
durum şudur ki, ben itü elektronik müh. 3 sınıfta okuyan zavallı bi gencim. büyük heveslerle, aman mühendis bey olacam diye girdiğim bölümümden nefret etmenin yanında, artık hiçbir derse ne girebiliyorum, ne de sınavları oldu mu oturup iki dakka çalışabiliyorum..(mesela yarın ve ertesi gün de sınavı
durum şudur ki, ben itü elektronik müh. 3 sınıfta okuyan zavallı bi gencim. büyük heveslerle, aman mühendis bey olacam diye girdiğim bölümümden nefret etmenin yanında, artık hiçbir derse ne girebiliyorum, ne de sınavları oldu mu oturup iki dakka çalışabiliyorum..(mesela yarın ve ertesi gün de sınavım var)..
tamam bölümümü ve okulu hele mühendisliği hiç sevmiyorum. ama öss'yi de öyle çok sevmezdim ama en azından biraz oturup çalışabilirdim..şimdi ise anormal bir konsantrasyon sorunu yaşıyorum, bir kağıda 5dk bakamıyorum..bunu geçtim ne zaman sınav veya yapacağım bi şey olsa acaip bir rehavet çöküyor bütün gün uyumak istiyorum..
ne yapsam ne etsem geçmedi bu durum, baya da çabaladım değiştirmek için..
ne yapılabilir sizce?somut bir önerisi olan var mı?
0
erostrada
(02.11.08)
uyku problemi için vitamin almayı deneyebilirsin ya da çok sert bi kahve içmeyi. isteksiz olunca konsantrasyonu sağlamak gerçekten zordur. faydası olur mu bilmem ama ders çalışmak için sınavdan bir önceki günü beklememeni öneririm..keyfin yerindeyken notlarına ayıracağın 5 dk. sınavdan önceki rehavet çökmüş halinle (çalışmaya)çalışacağın yarım saatten daha verimli olabilir..
0
quinza
(02.11.08)
öncelikle iyi bi okulun iyi bi bölümününde okuduğunu söylemeliyim.
istediğim bölümde okumuş biri olarak okul hayatı benim de bu tip isteksizliklerle doluydu. devamsızlıktan kaldığım, çok salak bahanelerle sınavına girmediğim dersler oldu. ama bi şekilde bitiyor kardeş.
bu duyuruyu açman içten içe bi sorumluluk duygun olduğu da gösteriyo. 4 yılda değil 5 yılsa bitsin ama sonunda bitecek.
senin sorunun çevrendeki insanlar olsa gerek. okuldaki arkadaşlık bölümle ilgili yargıları direk etkileyen bişi. belki sosyal sıkıntılar.
senin yaşlarında olur öyle.
çalışmasan bile derslere gir. mühendislikte kız sayısı azdır ama platonik bi kız bile okula gitmene sebep olabiliyor bazan :)
0
hayo
(03.11.08)
okuduğun iki küsür seneyi bir kenara atıp tekrar öss ye girmek gibi ciddi bir kararı bu psikolojideyken vermemelisin bence.

mühendislik eğitimini en iyi veren okullardan birinde, en zor bölümün en zor senesini okuyorsun, durumun belki bununla açıklanabilir... unutma ki bu bölümleri insanlar ortalama 5.5 yılda bitiriyor.

en kötü ihtimalle birkaç dersten kalır, okulunu biraz uzatırsın. bu sayede ders yükünü daha geniş bir zaman dilimine yayar, yeni hobiler edinmeye, öğrenci topluluklarına girmeye, karşı cinsle münasebete girmeye vakit ayırırsın.

olur öyle...
0
makineci
(03.11.08)
ben de işimde aynı sorunu yaşıyordum. acayip mutsuzdum ve dikkatsiz olduğuma dair geri dönüşler alıyordum. işimi değiştirdim, (aynı sektörde başka bir işyerine geçtim) herhangi bir dikkatsizlik sorunum kalmadı. aksine daha dikkatli oldum ve daha çok çalışıyorum.
bu da onun gibi birşey. sevdiğin birşeyi yaparken konsantre olabiliyorsan da ders çalışırken konsantre olamıyorsan o zaman bu üstesinden gelebileceğin birşey.

öncelikle bölümünü sevmeye çalış. elektronik mühendisliği gerçekten güzel bir bölüm. avantajlarını görmeye çalış. mesela sizin bölümden mezun olup da şu anda güzel bir yerde, iyi para kazanan insanlara bak.

ders çalışırken program çıkar. örneğin; iki gün içerisinde bitirmen gereken bir konu varsa. ilk gün ve ikinci gün nereleri çalışacağına karar ver. sonra da her günü kendi içerisinde planla. böylelikle o günün programı önünde belirli hale gelir ve oturup o bölümü bitirmek için daha istekli olursun ve bitirdiğin zaman rahatlık hissi gelir bünyeye.
0
kahvegibi
(03.11.08)
gelecegi dusunmek...
0
ermanen
(03.11.08)
süper bi üniversitedesin itünün klüplerini olanaklarını fln düşününce eski bir mimar sinanlı olarak lan kasıp mühendis falan mı olsaydık araziye gel falan diye kendi kendimizle konuşurduk. özel bir üniversite değil, ben üniversiteyi 6 yılda bitirdim mesela. hatta bizde sınıf diye birşey yok oluyor bir süre sonra. seneye mezun oolurum heralde fln diye dolanıyor insanlar.

üniversiteyi zaten sadece elektronik müh. olcaksın sonunda diye bi zorunlu durum olarak da görme. çok daha başka bir alana geçebilirsin, master yapıp istediğin bir alana kayabilirsin. çok uzun bi zaman var daha. bütün gün uyuyacağına aktivitelere katıl, sosyal ol, çevreni genişlet, klüplere katıl, hobilerini paylaşabileceğin insanlar bul vs. gerçi 3. sınıfsan zaten bu dediklerimin çoğunu yapıyorsundur. çok da aşırı salmadan en kötü dersleri kaçırmayarak hocalara yüzünü unutturmayarak elinden geleni yapmaya çalış. çalışamıyorsan kendini yiyip bitirme o kadar. belki bu sıralar kafan dolu olabilir başka şeyler yüzünden önce kafanı dağıt bi. sonra dersleri düşünürsün.

öss ile kıyaslanamaz ki üni. öss de ailen hep ay canım cicim yemeğin hazır çalışırsın lisede oluyorsun zaten yapıcak daha iyi bir alternatifin bile olmayabiliyor test çözmekten. üniversite ise hayat demek. koca 4 yılını sadece ders öğrenerek geçirmek de hayatta boşuna 4 yıl harcamış olman demektir. biraz kendine zaman tanı.

eğer ben illa kesintisiz mezun olucam olmam lazım diyorsan. çalışma grupları oluşturun arkadaşlarınızla birlikte. 40 dakika çalışıp 10 dakika mola vererek hem birlikte eğlenceli de olur. sosyal ortamdan da çok kopup asosyelleşmezsin. bu yöntemi de deneyebilirsin. biri diğer insanın tembelliğine kendisi kadar göz yummaz çünkü. konsantrasyonunu daha etkin kılmak için önce ne az ne fazla uyu, çok iyi beslenmeye çalış, öğün atlama, kafanı dağıtacak hobilere zaman ayır ve planlı olmayı dene.

sürekli bu bölüm iğrenç diye de düşünme. 3. sınıf olmussun ne kaldı ki diye düşün. öğrendiğin farklı şeylerle başka bir meslek yapsan diğer insanlardan farklı olarak kesin artıların olacaktır bunu düşün.
0
random blonde
(03.11.08)
0
insensitive
(03.11.08)
ben de itü elektrikte aynı şeyleri yaşıyorum negzel. geçen sene aynı problemden dolayı doğru düzgün hiçbir sınava giremedim.

ev arkadaşınız falan varsa ve o da öğrenciyse onla beraber masaya oturmayı deneyin. benimki şehir bölgede okuyor, o proje mroje çizerken beni de zorla masada tutuyor, ilk başta 5 dakikada bir okuduğunzudan tamamen kopuyorsunuz ama zamanla 10 dakika yarım saat derken eskisi gibi ders çalışabilir hale geliyor insan. sizi masada tutacak birileri iyi bir fikir yani. konuşarak çalışmak da konsantrasyon süresini uzatıyor bence. sesli okuyup soruları kendi kendinize konuşarak çözebilirsiniz.

eğer ki bölümünüzden çok nefret ediyorsanız, diplomanızı aldıktan sonra mühendislik yapmazsınız. ama buraya kadar gelmişken diplomayı alın derim. ben öyle yapmaya çalışıyorum en azından.
0
piper
(03.11.08)
hımm.. aynı ben.. hazırlık + 7 yıl = 8 yıl.

vallaha kimsenin elinden hiç bişey gelmez bu durumda, kitabı notu, neyse işte çalıştığınız kaynak, okuyun onu, anlayın demiyorum, ro artı sigma artı mü artı omega eşittir epsülon vs gibi dümdüz okuyun. tekrar tekrar okuyun. kitabın üstünde uyuyakalın, sıkılın, ağlayın ama okumaktan vazgeçmeyin.

bi şekilde dirayet gösterip konsantrasyonu sağlayamazsanız, hazır derslere de girmiyormuşsunuz, zaten boşluktasınız daha da derinlere yuvarlanacaksınız muhtemelen, mutsuz yatıp mutsuz kalkacaksınız, çok daha iğrenç günler bekliyor olacak sizi.

tabii zenginseniz falan o ayrı, akışına bırakın o vakit.

ha ben ne yaptım? işte aynı sizin gibi 5 dk bakıp kaçtım, derslere, sınavlara girmedim, iyice bulaştım okula, sündükçe sündü, sündükçe soğudum, nefret ettim, nefret ettikçe daha çok bulaştım.. böyle nefret ede ede 7 yılda son sınıfa geldim, (2 yıldır son sınıftayım) hala da devam eder bu nefret etme - bulaşma döngüsü, aha işte elektromanyetik kitabı bana bakıyor masada ama ben tavsiye yazıyorum hiç tanımadığım birine. acayip tembelim yaw ya da malım. neyse siz dediğimi yapın yaptığımı yapmayın, önüne geçilmiyo sonra.

saygılar sevgiler.
0
kose
(03.11.08)
sen bölümden soğumuşsun anlaşılan. bir tercih yapmalısın
0
atmosphere
(03.11.08)
(5)

Askere Gitme Vaktidir

annem bana kiz bul evlen dedi
Merhaba,Artık askere gitme vaktim geldi ama bu işler nasıl olur doğru düzgün fikrim yok.Durumum şu:Lisans mezunuyum. 2009 Nisan'da kısa dönem gitme niyetindeyim. Yüksek lisansta 5. dönemimin içindeyim. Okulumu donduracağım.Askerlik başvurusu nerden başlıyor? Herhangi bir askerlik şubesine gidip 2009
Merhaba,

Artık askere gitme vaktim geldi ama bu işler nasıl olur doğru düzgün fikrim yok.

Durumum şu:

Lisans mezunuyum. 2009 Nisan'da kısa dönem gitme niyetindeyim. Yüksek lisansta 5. dönemimin içindeyim. Okulumu donduracağım.

Askerlik başvurusu nerden başlıyor? Herhangi bir askerlik şubesine gidip 2009 Nisan için dilekçe verebiliyor muyum? Önce okulumu mu dondurmalıyım?

Tecrübesi olan ya da işi bilen arkadaşlar beni yönlendirebilirse çok sevineceğim.
0
annem bana kiz bul evlen dedi
(02.11.08)
İstanbul için büyük ihtimal haliç civarındaki asal'a gitmeni isteyecekler. en yakın askerlik şubesini git konuş onlar seni yönlendirir.
hemen alınacağını sanmıyorum ama okula dilekçeni ver tabi. şimdi başvursan aralık ya da nisan döneminde askersin diye düşün. aralığa çok zor gerçi yetişmeyebilir.
0
ozdek
(02.11.08)
Aralık celp döneminin geçmesini bekleyin. Ocak ayında şubenize "erken sevk dilekçesi" verin. Dilekçe hazır bir dilekçe miydi yoksa kendim mi yazdım tam hatırlamıyorum. Dilekçede kimlik bilgilerinizi ve mezuniyet durumunuzu belirttikten sonra "askerlik hizmetimi en erken şekilde yapmak istiyorum" benzeri bir ifade kullanın ve askerlik şubesine verin.

Şubeniz konuyu görüşüp size bildiri gönderir. Bir gün bakarsınız kapınızda bir polis, size şubeye gitmeniz gereken tarihi belirten bir kağıt tebliğ ediyor.

Muhtemelen "en geç 31 martta şubenize ya da size en yakın şubeye uğrayın" diye yazacaktır kağıtta. Gerekli belgeler de yazıyor büyük ihtimalle. Diploma, sertifika vs. Bu arada bir de askeri hastaneye sevk edilip asker olur raporu almanız gerekiyor. Maalesef tam olarak ne zamandı onu da hatırlayamadım.

En son 31 mart haftasında şubeye gittiğinzide size içinde evraklarınızın olduğu bir zarf ve cüzi bir miktar harçlık verecekler (2006'da 12YTL idi). Zarfın üzerinde nerde yedek subay sınavına gireceğiniz yazar. bu andan itibaren asker sayılıyorsunuz.

Nisan'ın 1-2-3'ünde sevk edildiğiniz okulun önünde hazır olup ondan sonrasını gittiğiniz sınav yerine bırakıyorsunuz. Ne derlerse yapıyorsunuz.

Nisan'ın 8 ya da 9'unda kısa mı uzun mu yapacağınız, sınıfınız ve nerde yapacağınız belli oluyor. İnternetten öğreniyorsunuz. En geç ayın 12'sinde de askerlik yapacağınız birliğe teslim olmanız gerekiyor.

Bu bilgiler 2006 yılına ait. Son yapılan değişiklikle 3 gün olan sınav süresi 25 güne çıkarıldı bildiğim kadarıyla.
0
44
(02.11.08)
bu süreçler değişip duruyor ama lisans mezunu olduğun için bi er gibi bi sürü komik olay gelmeyecek başına.
en kısa çözüm şu. telefonla kendi askerlik şubesine telefon etmek. (118 ile öğrenilebiliyor) ordan durumu direk anlat. ama bitmeyen bir yüksek lisansı askerlik şubesine anlatmana gerek yok. yani zaten lisans diploman var ve o yetiyor heşeye. onlar seni direk yönlendireceklerdir. ama erken gitmek istediğini özellikle belirt ve nisan için geç kalmış olabilirsin. onun için ayrıca dilekçe vermek gerekiyordur muhtemelen. belirtmezsen 1 yıl sonraya veriyorlardı benim zamanımda.
ordan bilgileri ve gerekli belgeleri öğrenip en yakın askerlik şubesinin yabancı şubesine gitmen gerekecek sanırsam ama bunu da bi sor.

şunun için uyarayım, bi er olmayacağın için askerlik şubesinde erlerin sırasına falan girme. anadadan doğma soyunup sağlık raporu alacak gruba takılıp komik anlar yaşamak koyabilir.
0
hayo
(03.11.08)
1. kısa dönem yapma.
2. askerlik şubesine git ordaki memurlara sor burda kim ne dese boş.
0
rentts
(03.11.08)
2005 yılı haziran döneminde lisansı bitirdim.

En yakın arkadaşım ise bütünlemelerden sonra ekim ayında aynı bölümü bitirdi.

Benim normal sevk dönemim aralık 2006'ydı ve mümkün olduğu kadar geç gitmek istiyordum.

Arkadaşım ise bir an önce bitirip gelmek istiyordu, bu nedenle diplomasını alınca (ekim ayında) hemen erken sevk dilekçesi verdi ve talebi kabul edilip aralık döneminde kısa dönem olarak askere gitti.

Bense aralık celp dönemini geçirdikten sonra ocak ayında (özel nedenlerle) askere gitmeye karar verdim ve erken sevk dilekçesiyle başvurumu yaptım. Benim askerliğim de nisan ayına çıktı.

Bu andan sonra aralık dönemine kabul edilmesi biraz zor ama olmaz da demeyin. Çünkü malum sevk dönemi 25 aralığa kadar uzatıldı.

Zaten bana şubede çalışan arkadaşım da "nisanda gitmek istiyorsan en erken ocakta başvurmalısın" demişti. Bu nedenle aralık celbini geçirip ocak-şubat ayında başvurmanızı öneriyorum.

Kısa veya uzun gitmek tamamen sizin tercihiniz dışında bir olay. Siz ne isterseniz isteyin, askeriye ihtiyaç duyulan dönem ve sınıfta görevlendirecektir sizi.

Uzun isteyip de uzun çıkması en muhtemel olanlar gönüllü olarak komando olmak isteyenlerdir. Uzun dönem komando isteyenlerin çoğu bu şekilde çıkıyor diye duydum.

Bana sorarsanız kısa dönem yapın derim ama malum ne sizin elinizde ne de benim elimde bu imkan var.

Bu arada askerlik öncesi ve sonrasında kendi şubeme hiç gitmedim. Tüm işlemlerimi çalıştığım ve ikamet ettiğim ilçedeki şubeden hallettim. Yani illa kendi şubenize gitmeniz gerekmiyor.
0
44
(04.11.08)
(5)

Monitörden sürekli text okumak

ophelia
Gözüm çok yoruluyor. Ekran yenileme sıklığı 60 hertz ve artmıyo bu alette. Bu text dosyalarını arkaplan+font renklerini değiştirerek gözümü rahatlatma imkanım var mı? Varsa nedir? Teşekkürler.
Gözüm çok yoruluyor. Ekran yenileme sıklığı 60 hertz ve artmıyo bu alette. Bu text dosyalarını arkaplan+font renklerini değiştirerek gözümü rahatlatma imkanım var mı? Varsa nedir? Teşekkürler.
0
ophelia
(01.11.08)
cozunurluk nedir? cozunurlugu du$urup refresh rate'i yukseltmeyi deneseniz?
0
katafalk
(01.11.08)
koyu kahverengi uzeri koyu sari
0
chrome
(01.11.08)
imkanınız varsa, çıktısını alıp okumak da bi alternatif..
0
thefalloftekin
(01.11.08)
60 hertzin değişmiyor olması monitörün lcd olma ihtimalini düşündürüyor. standart lcd monitörler 60 hzdir. en basit crt monitör bile 1024x768 çözünürlükte 85 hz i destekler.
kısaca elimizdeki bilgilere göre eğer monitör crt ise 60hz den daha yüksek değer verilebilmeli. fakat bir an önce de lcdye geçilmeli.
monitör lcd ise özellikle açık tonlar yerine daha kapalı tonlar seçilebilir. özellikle "antirefle" camlı dinlendirici gözlük takmak yararlı olacaktır.
0
hayo
(01.11.08)
eskimsi bir laptop monitörü bu. 1024x768 çözünürlük. bir alt şekli 800x600 ki korkunç oluyor. ve yine de 60 hertz'den yukarı çıkmıyor. tenk yu veri maç.
katafalk'a mesaj atamadım çok ilginç tümden mesaj alımının iptal edilebilmesi bu arada.
0
🌸ophelia
(01.11.08)
(9)

spor & sigara

cgcore
hem sigara kullanıp hem de spor yapanlar hakkında ne düşünüyorsunuz?sigara içen birisinin, nefesi yettiğince spor yapmaya çalışması ne kadar mantıklı? spordan kasıt düzenli yapılanı tabi. ara sıra zevkine yapılan halı saha, basket maçları gibi değil. yani bu sigara içen bireyin haftada 3-5 gün koşma
hem sigara kullanıp hem de spor yapanlar hakkında ne düşünüyorsunuz?
sigara içen birisinin, nefesi yettiğince spor yapmaya çalışması ne kadar mantıklı? spordan kasıt düzenli yapılanı tabi. ara sıra zevkine yapılan halı saha, basket maçları gibi değil. yani bu sigara içen bireyin haftada 3-5 gün koşması, şınav-mekik çekmesi vs caiz midir? kötünün iyisi durumu mu oluyor?
0
cgcore
(28.10.08)
hmm simdi soyle bizim okulda bile ki bizim okul spor akademisi oluyor. hayvan gibi antremanlarimiz, spor faaliyetlerimiz bilimum aktivitelerimiz olmasina ragmen ogrencilerin yuzde 70 i sigara iciyor. hatta birakin ogrencileri hocalarimiz bile iciyor. iyi bir kondisyonunuz varsa sizi fazla zorlamiyor sigara icmek. tabiki aslinda iyi degil hem spor yapip hem sigara icmek. ama eger imkaniniz varsa yavas yavas azaltmayi deneyin. bu sayede sporunuzu daha rahat yapabilir akcigerinizi bir guzel temizlersiniz.
benim dusuncemi sorarsaniz size bir dakika durmayin hemen birakin derim sigarayi. her seye zarar bu bok.
0
hollandabocegiilesevismek
(28.10.08)
ilerisini bilmem ama şimdiki zaman için engel teşkil etmiyor. bilemem kişiden kişiye değişir mi. düzenli spor yapıyorum. yaz aylarında 1-1.5 aylık aradan sonra tekrar başlandığında ufak tefek nefes sorunları oluyor. sanırım spor yaparken ciğerinizden atabiliyosunuz. ama ara verip spora başlandığında atması kolay olmuyor. en iyisi içmemek tabi.
0
kopuk ucurtma
(28.10.08)
ermanen
(28.10.08)
mentollu içip nefes açanı da var.
0
random blonde
(28.10.08)
noiz
(28.10.08)
bu konunun en önemli örneği paul gascoignedir. futbol oynadığı süre içerisinde her gün iki paket sigara içtiğini belirtti. tabii bu açıklamadan sonra futbol hayatı sona erdi orası ayrı bir konu.
0
galler prensi
(28.10.08)
spor yapan biri için sigara içmek normal bi insana göre bünyeye daha çok zarar veriyormuş. spor yapan birinin akcigerleri normalden daha fazla oksijen ihtiyacı hissederken ve nefesi daha verimli kullanmaya çalışırken, sigara dumanını da daha verimli(!) bir şekilde vucuduna alıyormuş. özellikle spordan hemen sonra vucudun ve kasların yorgun ve oksijen ihtiyacı en üst seviyesinde olduğu anda içilen sigaranın kötü etkilerini çok daha arttırmış oluyorsunuz.
mantıklı gibi gelmişti bana duyduğumda.
0
hayo
(28.10.08)
olur ama performansın düşer. mehter takımı gibi ilerlersin.
sigara içip spor yapmamaktan daha iyi haliyle.
0
arnold schwarzeneger
(28.10.08)
swallowed arsenic
(28.10.08)
(4)

endüstri mühendisliği

SoLfej
selam,bir endüstri mühendisinin "mutlaka bilmesi gereken", "bilse iyi olur", "bilse de olur bilmese de" dediğiniz programlar nelerdir? matlab, solidworks vs. gibi... bi kısım programları edinmeye başladım da.teşekkürler.
selam,

bir endüstri mühendisinin "mutlaka bilmesi gereken", "bilse iyi olur", "bilse de olur bilmese de" dediğiniz programlar nelerdir? matlab, solidworks vs. gibi... bi kısım programları edinmeye başladım da.

teşekkürler.
0
SoLfej
(27.10.08)
excel? :)
0
hayo
(27.10.08)
catia
0
ermanen
(28.10.08)
Hangi sektorde calisacagina gore degisir. Mesela ben yurtdisinda endustri muhendisligi yapiyorum, ve ne autocad ne solidworks ne de matlab kullaniyorum cunku sektorumun bunlarla alakasi yok.

Yinede nerde calisirsan calis bilmen gereken program excel'dir. Ama oyle dandik pivot tablolari yapabilmek degil olay, endustri muhendisligi istatistigi okurken gordugun analizleri yapabilecegin, yoneylem okurken gordugun modelleri kurabilecek kadar excel bilmen gerekli. biraz VBA bilgisi de fena olmaz.
0
aleksey
(16.11.08)
Kesinlikle excel ve arkadaşında dediği gibi biraz vba öğrensen yeterli olur. Ancak tabiki bu senin ileride çalışmak istediğin alanlada alakalı, üniversitede deslerin makina ağırlıklıysa ve sen, ileride üretim yapan bir şirkette çalışmak gibi bir hedefim var diyosan autocad de öğren ama ben yönetici olacam, insanlara emir vermek istiyorum diyorsan hiç boşuna bunlarla zaman harcama almanca,rusça veya çinceden birini öğren.
0
torque
(28.12.08)
(11)

para mevzusu

davy_jones77
Şimdi şöyle bir durum var arkadaşlar: 1000 YTL kadar birikmişim var. Gelirim az olduğu için fazla biriktiremiyorum, ancak bana yetiyor yani.(Anca kumbaraya bozuk para falan atabiliyorum). Bu parayı nasıl değerlendirsem? Genelde ya vadeli hesap aç diyorlar, ya da altın al. Bankaya yatırsam en avantaj
Şimdi şöyle bir durum var arkadaşlar: 1000 YTL kadar birikmişim var. Gelirim az olduğu için fazla biriktiremiyorum, ancak bana yetiyor yani.(Anca kumbaraya bozuk para falan atabiliyorum). Bu parayı nasıl değerlendirsem? Genelde ya vadeli hesap aç diyorlar, ya da altın al. Bankaya yatırsam en avantajlısı hangisi olur? Altın, döviz işinden de anlamam ki, kar edicem diye zarar etmeyeyim :)). Önerilerinizi bekliyorum.
0
davy_jones77
(26.10.08)
zarar etmek istemiyorsan risksiz yatırım araçlarına yönelmelisin. vadeli mevduat ya da repo gibi.
0
nano mercy
(26.10.08)
bu parayı belli süreler ile unuturum diye düşünüyorsan vadeli mevduat. yok bu para olmadık zamanda lazım olur bana diyorsan likit fon. her ikisi de düşük risk düşük getirili araçlardır. kafan rahat olur.
0
trocero
(26.10.08)
bir işletme öğrencisi olarak (bi faydasını 6 yıldır göremedim :)) altına yatırım yapmanı öneririm, 2007 yılında en çok getiri getiren yatırım aracı altın oldu. Bu sene ise yine altın olacağa benziyor çünkü ödemelerde küresel kriz sebebiyle döviz bulmak zorlaşıyor bu yüzden altının da fiyatı çoşabilir. Ha bi de altın gününe girersen daha bi dehşet olur:D
0
ukeladümbelek
(26.10.08)
ciddi bi tasarruf için o parayı bi süreliğine unutmayı göze alıyorsan altın en iyi çözüm, kulpsuz lira:)
0
quinza
(27.10.08)
şu an hazine bonolarının faizleri gayet iyi durumda, eğer bu paraya uzun süre dokunmam bana lazım olmaz diyorsanız bono alabilirsiniz. yok ben dayanamam lazım o olur bu para diyorsanız aylık vadeli mevduat yapın, hem kriz derinleşirse ileriki aylarda faizler artabilir. bir de her ay üzerine para eklemesi yapabilirsiniz.
0
susannah
(27.10.08)
b tipi likit fon al. ablam öyle diyor, bankacı olan o güven bence:)
0
zipirinsan
(27.10.08)
bana 500 ünü yolla 1 ay sonra 750 fln olur. ciddiyim.
0
radikalherif
(27.10.08)
nasıl olucak o işin radikalherif ?
0
🌸davy_jones77
(27.10.08)
her kriz bir fırsattır mottosunu kendimize bir yol gösterici olarak alırsak (ki tavsiye etmiyorum) borsaya sağlam bi kağıda yatırılabilir. fakat riskli bir yatırım olduğunu söylemeye gerek yok sanırım. çok değil bundan bi kaç ay öncesine kadar borsa şuanki seviyesinin 2 katından fazlaydı. bi kaç ay sonra şu anki seviyesinin yarısına da düşebilir fakat uzun vadede yükseleceği büyük ihtimal.
1000 ytl senin için çok değerli değilse yatır ve unut. 5 yıl sonra o paradan hiç bişe kalmabilir veya bir araba parası olarak kullanabilirsin...

bi nevi kumar evet..
0
hayo
(27.10.08)
tek maca bahis oyna netten.risk olmadan kazanc olmaz..
0
isott
(27.10.08)
cevap yazmayı unutmuşum, ticaret yapıyoruz biz. sermaye oranında karın bir miktarı sizin oluyor.
0
radikalherif
(08.11.08)
(3)

Termosifon

milagros
Arkadaşlar Merhaba;elektrikli termosifon arıyorum. kaliteli, fiyatı hesaplı ısı kalitesi düzgün markasından şüphe edilmeyen bi termosifon ....yardımlarınız bekliyorumteşekkürler
Arkadaşlar Merhaba;

elektrikli termosifon arıyorum. kaliteli, fiyatı hesaplı ısı kalitesi düzgün markasından şüphe edilmeyen bi termosifon ....

yardımlarınız bekliyorum
teşekkürler
0
milagros
(19.10.08)
bende aristonun küçük sevimli bir ürünü var. (elektronik değil de böyle arabaların hararet göstergesi gibi bi sucaklık göstergesi var) memnunum. tek kalıyorsan gayet yeterli. birden fazla kişi aynı anda duş alacaksa 2. kişi biraz bekler. fiyatı da uygun.
0
hayo
(19.10.08)
2. el mi ariyorsunuz yoksa sifir alacaksiniz oneri mi istiyorsunuz?

Marka olarak beko'nunkileri oneririm gonul rahatligiyla. evde 3 kisiden fazlasi kalmiyorsa 50 ltlik olanlar yeterlidir. 3 kisiden fazla ise nufus o zaman 65 lt olanlara bakin derim. fiyatlari 400 ytl civarlarinda.
0
entrapmen
(20.10.08)
sıfır alacağım...

kalabalık aile için 3 ve üstü diyelim:)
0
🌸milagros
(21.10.08)
(4)

ürün müdürü??

f1
evet sorum budur;kimdir/kimlerdir? bu ürün müdürü tabir edilen şahıs/şahıslar?? ne iş yaparlar tam olarak?iş ilanlarına filan bakıyorum tabi,bikaç yazı da okudum ama hani diyorum ki bi ürün müdürü çıksa şöyle şöyle yapıyoruz,şöyle şöyle çalışıyoruz,bu işi yapabilmek için sunlar sunlar gerekir dese??
evet sorum budur;kimdir/kimlerdir? bu ürün müdürü tabir edilen şahıs/şahıslar?? ne iş yaparlar tam olarak?iş ilanlarına filan bakıyorum tabi,bikaç yazı da okudum ama hani diyorum ki bi ürün müdürü çıksa şöyle şöyle yapıyoruz,şöyle şöyle çalışıyoruz,bu işi yapabilmek için sunlar sunlar gerekir dese???ne güzel olur..=)

uzaktan bakılınca cok renkli bi işmiş,süper zevkliymiş gibi görünüyor da acaba davulun sesi ve mesafe ilişkisinden mi kaynaklanıyo bu durum??meraktayımmm.
0
f1
(19.10.08)
bu meslekle alakam olmamasına rağmen eski çalıştığım yerde bu sifata sahip çalışanlar vardı. tam anlamıyla pazarlama/marketing işi aslında. şöyleki firmanın bir ürünü var diyelim. bu ürünle ilgili tüm pazar potansiyelini araştırmak, gerekirse reklam faliyetlerini oragize etmek, ürün ile ilgili tüketici geri dönüşlerine, satış rakamlarına, istatistiklere göre ürüne göre pazarlama taktikleri geliştirilmesi. mesela ürün genç kesime hitap ediyor diyelim. genç kesimin çok rağbet ettiği bi yere stand açılabilir mesela. fakat bu genel tanım sektöre göre değişiklik gösterebilir diye düşünüyorum. atıyorum gıda sektörü firmasının bi ürünü ile elektronik sektörünün ürünü arasında çok fark vardır.

ama haklısınız bence çok renkli bi iş gibi görünüyo. biz dışardan bakan olarak içi boş bir iş yapıp çok para kazanan kişiler olarak tanımlardık.. :)
0
hayo
(19.10.08)
Spesifik bir ürünün pazarlama müdürü özetle. Pazarlama diyorum ama satış değil bak.
0
sui
(19.10.08)
anladımmm,peki bu işi yapabilmek için illa pazarlama,işletme mi okumak gerekir?ne bileyim bi ekonomi ya da finans ya da baska bi bölüm mezunu yapabilir mi?
yani bana göre yapabilir de =) acaba işe alımda illa pazarlama masterı olsun,yok işletmeci olsun gibi bi kriter dayatması olur mu??
0
🌸f1
(19.10.08)
ekonomi bölümünden ya da uluslar arası ilişkilerden mezun birçok ürün müdürü hatta marketing manager bile gördüm. endüstri mühendileri bile olabiliyor, önemli olan kendini pazarlama alanında geliştirmek. ancak ilaç firmalrındaki ürün müdürü pozisyonu biraz daha farklı sanırım. oradakiler represantların koordinasyonuyla falan da ilgileniyorlar. finans mezunu iseniz neden pazarlama istiyorsunuz gibi sorulara çok maruz kalırsınız. ayrıca bu alanda rekabetin çok fazla olduğunu da belirtmeden geçmeyeyim. boğaziçi, koç, sabancı mezunları ile kapışmak zorunda kalabilirsiniz.
0
susannah
(19.10.08)
(4)

Dövmeci?

alkolik imam
İstanbul'da hayal gücümüzle yarattığımız şeyleri vücudumuza nakşedebilecek dövmeci arıyoruz efenim. Tavsiyeleriniz?
İstanbul'da hayal gücümüzle yarattığımız şeyleri vücudumuza nakşedebilecek dövmeci arıyoruz efenim. Tavsiyeleriniz?
0
alkolik imam
(14.10.08)
0
insensitive
(14.10.08)
0
ciayco
(14.10.08)
(bkz: hakan gerçek)
bu işi türkiyede ilk yapanlardan imiş.
internette aratınca sitesi çıkıyor...
0
hayo
(14.10.08)
(bkz: danny garcia)
0
raj
(15.10.08)
(4)

psikiyatr önerisi

doe
Merhaba arkadaşlar,içinde bulunduğum durum nedeniyle "profesyonel destek" almak istiyorum. önerebileceğiniz bir psikiyatr ya da kilinik var mı? memory center falan var gerçi ama sozlukte baktım para tuzağı diye yazılmış. belirli bir maliyetini olduğunun farkındayım fakat açıkçası güvenebileceğim ve
Merhaba arkadaşlar,

içinde bulunduğum durum nedeniyle "profesyonel destek" almak istiyorum. önerebileceğiniz bir psikiyatr ya da kilinik var mı? memory center falan var gerçi ama sozlukte baktım para tuzağı diye yazılmış. belirli bir maliyetini olduğunun farkındayım fakat açıkçası güvenebileceğim ve kazıklanmayacağım bir yer arıyorum. eğer buraya yazmazsanız bile aşağıdaki mail adresine mail atarsanız sevinirim.

şimdiden teşekkürler

[email protected]
0
doe
(13.10.08)
black samourai
(13.10.08)
psikiyatr'larda da bir uzmanlaşma durumu var gayrıresmi olarak. Eğer sorununuzun ne olduğunu belirtirseniz daha spesifik öneriler yapılabilir.
0
kahvegibi
(13.10.08)
takıntı haline getirmiş olduğum bir durum var. (aşk meşk meselesi) kronikleşmiş durumda (10 senedir kadar) artık bu takıntılı durumdan kurtulmak istiyorum. mevzu budur
0
🌸doe
(13.10.08)
bence durumunuz psikiyatrlık bi durumdan çok psikoterapist olan psikologluk bi durum. psikoterapist olan psikiyatrlar da var ama tıp doktorluğu vasıflarından dolayı ilaç merkezli bir bakış açıları olur diye bi önyargım var. durumdan anca ilaç alarak çıkabileceğinizi düşünüyorsanız psikiyatriste gidiniz bence.
0
hayo
(14.10.08)
(8)

Kol Saati Tavsiye

rurouni
Kendime kol saati alasım var ama ne alsam ne yapsam adam gibi bir fikrim yok bir kaç tavsiye alayım sizden dedim belki kafamda bir şeyler şekillenir. Sağlam bir şey olsun fiyatta fazla ucuk olmasın tabi :) Çok klasik bir şey düşünmüyorum ondan eminim.
Kendime kol saati alasım var ama ne alsam ne yapsam adam gibi bir fikrim yok bir kaç tavsiye alayım sizden dedim belki kafamda bir şeyler şekillenir. Sağlam bir şey olsun fiyatta fazla ucuk olmasın tabi :) Çok klasik bir şey düşünmüyorum ondan eminim.
0
rurouni
(10.10.08)
(bkz: asker saati) klasik oldu biraz :P

www.alisverissaati.com
www.hepsiburada.com

azıcık kurcalarsan kafana göre bir model bulabilirsin.
0
kimlanbu
(10.10.08)
www.konyalisaat.com baya çok çeşit var burdada
0
buffy de vampir sayilir
(10.10.08)
internetten saat mi alınır yahu
adama model tavsiye edin sonra gitsin bir saatçid bileğinde nasıl duruyor diye baksın ona göre baksın
saat güzeldir de bileği incedir kalındır oturmaz
saat güzeldir de kayışı batıcak olur olmaz
asla netten almayın saat
0
demlikposet
(10.10.08)
gittigidiyor.com da türkiyede olmayan bi çok model vardı. çakma olduğu ile ilgili düşünceler var fakat güvenilir kaynaktan alırsan sorun olacağını sanmıyorum.

ayrıca internetten herşey alınır. eşini ordan seçen var yaw :)
0
hayo
(10.10.08)
@demlikposet ben internetten beğendiğim modeli gidip saatçiye sipariş verdirip aldım çokda memnunum 300ytl verdim saate sonuçta bi kere alınıp uzun süre kullanılan bişey tek tek saatçi gezmektense belli modelleri seçip kafada bi fikirle saatçiye gidip o modelleri aramak daha mantıklı siteleri o yüzden verdik (en azından ben o yüzden verdim)
0
buffy de vampir sayilir
(10.10.08)
internetten model beğenseniz bile bir saatçiye gidip saati kolunuzda görün.sonra alisverissaati.com dan fiyatına bakın.genelde piyasa fiyatının altında satıyorlar.oradan almaya karar verirseniz benim 50 ytl indirim çekim var.msg atarsınız,çekin numarasını gönderirim.
0
marcelorios
(10.10.08)
bir diper husus ta metal kayış deri kayış tercihi. deri metale nazaran daha şık dursa da eğer tek saat kullanıcaksan metal tercih etmeni öneririm. çünkü deri ne kadar iyi kullanırsan kullan sürekli kullanımlarda bir süre sonra koku yapmaya başlıyor.
0
tai
(10.10.08)
şu saati tavsiye ediyorum, güneş saati :))

www.negatif.com

şaka bir yana, bence hem analog hem dijital (ikisi bir arada) saatlerden alın.

casio twincept modeller mesela.

örn.

images.hemalhemsat.com
0
tabudeviren
(10.10.08)
(13)

kitap aranıyor..

raskolnikovvari
şöyle sürükleyicci olsun,aklımı başımdan alsın,yemeden içmeden kesilip sevgilimden ayrılmamın acısını unutacağım bir kitap arıyorum.edebiyatve psikoloji öğrencisiyim.burdan ve nickten de ne tarzdan hoşlandığımı anlarsınız.ben bulamadım size kolay ve rast gele.hee birde şuan olsa çok makbule geçer zi
şöyle sürükleyicci olsun,aklımı başımdan alsın,yemeden içmeden kesilip sevgilimden ayrılmamın acısını unutacağım bir kitap arıyorum.edebiyatve psikoloji öğrencisiyim.burdan ve nickten de ne tarzdan hoşlandığımı anlarsınız.ben bulamadım size kolay ve rast gele.hee birde şuan olsa çok makbule geçer zira kütüphanedeyim.
0
raskolnikovvari
(10.10.08)
ihsan oktay anar'ın bütün kitapları.
0
teritori
(10.10.08)
sefapezevengi
(10.10.08)
0
dorian greyfurt
(10.10.08)
Sizin durumunuzdaki biri için Aşıklar ve Kumarbazlar birebir tercih olacaktır galiba. Sonuçta kafa dağıtmak istiyorsunuz anladığım kadarıyla.. tam sizlik. Beşiktaş Kabalcı'dan 1-2 ytl gibi bir fiyata alabilirsiniz. (Eski basımdır, indirim reyonunda bulacaksınız)
0
vita vinum est
(10.10.08)
(git: 35812) burada da var güzel şeyler. ek olarak oğuz atay tutunamayanlar diyorum.
0
light beam
(10.10.08)
öyle bir durumda ben reşat ekrem koçu okurdum gibime geliyor.
hem eğlenceli, hem alavere dalavere, hem de edebiyat şöleni.
0
cedilla
(10.10.08)
nikinden ne tarz şeylerden hoşlandığını anladık ama o tarz şeyler okursan baygınlık gelir.

mesela ayşe kulin'in romanları sürükleyicidir. adı aylin, füreyya filan gerçek hayat hikayeleri olduğu için de insana ilginç geliyor.

onun dışında fantastik ve polisiye romanlar her zaman insana iyi gelir. bunlara da bakın.
0
mea maxima culpa
(10.10.08)
hazır polisiye denmişken (bkz: her temas iz birakir )
sonracıma (bkz: son hafriyat)
0
stardustbenim
(10.10.08)
Maxime Chattam - (L'ame Du Mal) Kötü Ruh
0
hlathguth
(10.10.08)
tabiki celine-gecenin sonuna yolculuk
0
hayo
(10.10.08)
"şöyle sürükleyicci olsun,aklımı başımdan alsın,yemeden içmeden kesilip sevgilimden ayrılmamın acısını unutacağım bir kitap arıyorum."
bu tanim belkide en güzel "swen hassel" serisini tanimlar.Eşi olmayan bir 2nci dünya savaşı cephe romanları serisidir.Her kitabevinde bulamayabilirsiniz."Cephe Arkadaşları" ve "Lanetliler Taburu" başlamak için doğru yer olacaktir.
0
themaster
(10.10.08)
peyami safa dan "matmazel noraliyanın koltuğu" psikolojik tahlillere inanamıyacaksın
sürükleyicilik desen gayet iyi"ki peyami safa aynı zamanda polisiye yazarıdır velhasıl arkadaşım şiddetle tavsiyedir bu kitap
0
dr.ramiz
(10.10.08)
mevlana, mesnevi.
0
muharrir
(13.10.08)
(3)

İnternetten saat satın almak

kimlanbu
Sahte saat satın almamak için neye dikkat etmem lazım ? Çakma bir saate bir ton para bayılmak istemem. Adamlar istediğim saatin birebir aynısını yapmışlar...Bunlar orjinal olduğunu iddia edenler :http://urun.gittigidiyor.com/2008-ORIJINAL-EMPORIO-GIORGIO-ARMANI-AR4612-SAAT_W0QQidZZ12404536http://uru
Sahte saat satın almamak için neye dikkat etmem lazım ? Çakma bir saate bir ton para bayılmak istemem. Adamlar istediğim saatin birebir aynısını yapmışlar...

Bunlar orjinal olduğunu iddia edenler :

urun.gittigidiyor.com

urun.gittigidiyor.com

Bu da replika saat.

www.watchesprice.net
0
kimlanbu
(10.10.08)
alışverişsaati'nden düşünürseniz hemen almayın derim, önce üye olun bir müddet sonra sürekli indirim kodu gönderiyorlar. %20, %30 ya da şu kadarlık alışerişe bu kadar indirim gibisinden.
örneğin(11ekime kadar):
www.alisverissaati.com
0
late viper
(10.10.08)
ne yazık ki ar4612 modeli bu sitede yok.
0
🌸kimlanbu
(10.10.08)
gittigidyordan alınma bir seiko saatim var. hediye gelmişti ama saatçilerde aynısını bulamadığım zaman hediye eden itiraf etti. çakma olduğunu sanmıyorum ama tabi %100 emin de olamıyo insan. eğer çakmaysa gerçekten çok kaliteli bi çakma.

bence satan kişiyle bi mesajlaş bakalım...
0
hayo
(10.10.08)
(4)

Kasko Sorusu

typemismatch
Efendim gectigimiz aylarda ailem 2002 Model Ford Focus Sedan Ghia ile kaza gecirdi. Araba perte cikti. Cok sukur kimsenin burnu kanamadi. Fakat bugun aldigim habere gore Oyak Sigorta 21.500 YTL kasko bedeli olan arabaya 18.500 YTL paha bicmis. Araca LPG'li (LPG kaskoya islenmis), Ankara'da kullanilm
Efendim gectigimiz aylarda ailem 2002 Model Ford Focus Sedan Ghia ile kaza gecirdi. Araba perte cikti. Cok sukur kimsenin burnu kanamadi. Fakat bugun aldigim habere gore Oyak Sigorta 21.500 YTL kasko bedeli olan arabaya 18.500 YTL paha bicmis. Araca LPG'li (LPG kaskoya islenmis), Ankara'da kullanilmis.

Simdi internetten bakiyorum fiyatlara 20-22 arasi hepsi. Ne yapabilirim bu konuda? Itirazdan sonuc alabilir miyim? Mahkeme falan fayda eder mi?
0
typemismatch
(07.10.08)
sigorta bedelinden eskime payı düşüyorlar.
0
vincenzo
(07.10.08)
bunu kitabına uyduruyorlar herzaman, 2-3 kişiden de duydum bu miktar civarı kesintiyi, hatta araca fazla eklenti yapıp bunu kaskoya yazdırıp genede karşılığını alamayanı biliyorum.

mahkeme oylu bence tüketici koruma derneği mi ne vardı orayla görüştükten sonra kolayca açılır ama it iti ısırır mı?
0
akcelik
(07.10.08)
itiraz ederseniz size "buyrun arabanız" diyerek aynısından bir araba verebilirler. ya da bakın şurada var gidin alın derler. bunlar hep sigorta şirketlerini korumak için eksperlerin b*k yemesidir...
0
theunforguven
(08.10.08)
sigorta şirketiyle bu konuda direk pazarlık yapılıyor. itirazdan sonuç alınır. kararlı bi şekilde rayiç bedellerini aktarınız muhattabınıza.
0
hayo
(08.10.08)
(11)

duştan çıktıktan sonra kaşınmak

natnan
her zaman olmuyor ama oldu mu da 20 dk süründürüyor.Neden olabilir?Ben köpükten şüpheleniyorum.kimse vermeden (bkz: duştan sonra kaşınmak),tek entry olunca ikna olmadım.
her zaman olmuyor ama oldu mu da 20 dk süründürüyor.
Neden olabilir?
Ben köpükten şüpheleniyorum.


kimse vermeden (bkz: duştan sonra kaşınmak),tek entry olunca ikna olmadım.
0
natnan
(05.10.08)
tamamen kıçımdan modelleyerek yazıyorum. uzun süre duş alınca baya bi temizleniyorsun ve vücudun gözenekleri açılıyor. fazlalık nasıl kaşındırıyorsa, alışılmadığından eksiklik de kaşındırıyor.
0
desdinova
(05.10.08)
soyle bir sey olabilir mi?

eger tam anlamiyla keselenmiyorsaniz (veya kimi yerlere ulasamiyorsaniz) ve bir miktar kir kaliyorsa ve onlar da minik minik topakciklar halinde duruyorlarsa olabilir diye dusunuyorum.

yani misal sabunlandiniz ettiniz ama iyice kir cikaramadiginiz yerler oldu. bu sirada o yerleri havluyla kurularken sürttünüz ve orda o surtunmeyle onlar boyle ortaya cikti ve giydiginiz seyler icinde kasintiya yol acti.

hamama gidesim var benim. siz de belki deneyebilirsiniz.
0
la traviata
(05.10.08)
"duş jeli" denilen şeyleri kullanıyorsan onların çoğunun içinde adını unuttuğum bir madde var böyle üzerinden vıcık vıcık çıkmayan. ona alerjin olabilir.
0
kurukafa
(05.10.08)
evet annem bana iyi yıkanmıyosun der mesela,yani iyice keselenmeyince her banyoda bi miktar çıkan ölü deri tam çıkmıyor,tabi bi miktar da kirle birlikte,işte bu küçücük minicik şeycikler kaşındırıyor olabilir :) gerçi ben duş jellerinin vucuttan çıkmadığını düşünüyorum ama.hamam en iyisi tabi de :P
0
kanuniye
(05.10.08)
bana da oluyor zaman zaman bu.
genelde yıkanıp dı$arı çıktığımda veya gündüzleri yıkanınca oluyor. oysa ak$amları olmuyor. acaba suyun vücuttan çabuk buharla$ması ile mi ilgili?
yoksa fazla kıllı bünyelerdeki el/yüz/banyo sabunu alerjisi, sabun birikmesi mi?
0
sleepy99
(05.10.08)
Seboreik Dermatit olabilir, antihistaminik kullanıyor musunuz?
0
hlathguth
(05.10.08)
kolinerjik ürtiker kavramını araştırıp ona göre doktora görünebilirsiniz.
0
gxix
(05.10.08)
cildin normalden kuruysa, hatta banyodan ve kaşıntısan bi süre sonra pul pul döküntü oluyorsa sebebi kesinlikle bundan olabilir. nemlendiricili sabun kullan derim. hatta eczanelerde satılan türden vucut şampuanları da var dermatologların tavsiye ettiği...

ayrıca kese yapmanın daha iyi temizlediği doğru bilinen yanlış inanışlara iyi bi örnektir.. :)
0
hayo
(05.10.08)
bir tam kan sayımı yaptırmanda fayda var, çok nadir rastlanan, önlem alınınca tehlikeli olmayan bir hastalık var, belirtilerinden biri de bu dediğindir.

bir tam kan+ldh baktır, sana hiçbir zararı olmaz, küçük bir ihtimalle faydalı olabilir:)
0
kara kadife
(06.10.08)
bende de oluyor genelde kışın. bayağı bir doktora gittim bu yüzden. en sonunda tüm sabun , duj jeli , ve şampuanlarda olan bir maddenin vucuda yapıştığı , durulama ile kolay kolay gitmediğini öğrendim (ismi cocomydle bethane gibi bişiydi) banyodan sonra bebek yağı sürmeni tavsiye ederim kaşınyıtı biraz olsun engelliyor birde dove sabun biraz daha iyi geliyor sanki.
0
delidir yakalayin
(06.10.08)
daha duş bitmeden kaşınmaya başlıyor.düş başlığıyla dövüyorum kendimi o derece :)
ayrica tüysüz/az tüylü bölgelerimde daha yoğun oluyor.(kol sırt falan)
neyse teşekkürler.
0
🌸natnan
(07.10.08)
(10)

sansur vs... - sozluk neden tamamen yurddisina tasinmiyo?

rusdemezale
daha evvel de sormusdum, gene sual edeyim:yani her tur sansur, ceza, kapatma, mahkeme etc. ivir zivirla ugrasacagimiza Fiji'de Norvec'de Canada'da boyle liberal ve guvenli yerlerin birinden yayin yapsa sozluk, sizce de mantikli degil mi?niye kasiyoz bosuna. teknik kanuni gayri kanuni biri izah edse
daha evvel de sormusdum, gene sual edeyim:
yani her tur sansur, ceza, kapatma, mahkeme etc. ivir zivirla ugrasacagimiza Fiji'de Norvec'de Canada'da boyle liberal ve guvenli yerlerin birinden yayin yapsa sozluk, sizce de mantikli degil mi?
niye kasiyoz bosuna. teknik kanuni gayri kanuni biri izah edse artilari eksileri.
0
rusdemezale
(29.09.08)
ne farkeder ki, türkiye'de ki kullanıcılar için yasak geldikten sonra mars'a taşınsan ne fayda... sorun şirketin yeri değil, siteye arişimin türkiye içinde engellenmes, bunun içinde sanırım o sitenin türkiye'li(!) olması gerekmiyor, youtube misal.
0
akcelik
(29.09.08)
sitenin host etmesini engellemiyorlar, türkiye'deki kullanıcıların o siteye erişimini engelliyorlar.
0
infernal majesty
(29.09.08)
ama yurtdisi olmasi suser'lara hurriyet getirir.
gote girer olayi olmaz, daha free yorum yapilir.
log'lari filan da gunasiri silersin server'dan, anonymous gibi olur yani.

ena zindan bi adim ilerde oluruz bence.
0
🌸rusdemezale
(29.09.08)
zaten yurtdışındakilere giren çıkan bir şey yok ki. onlar girebiliyor şu an.
0
mewluth
(29.09.08)
site yurt dışından yayın yapıyor diye türkiye kanunlarına uymak zorunda değildir diye bir durum yok ki. richard dawkings'in sitesi de yurt dışında ama kapatıldı gayet.
0
386 dx
(29.09.08)
bu guzel fikir daha once benim de aklima gelmisti. sanirim rusdemezale siteye turkiye'den erisim yasagi konulsa bile suserlarin turk kanunlarinin dusunce suclari ile ilgili yasalarinca verilebilecek cezai yaptirimlardan ve ilgili makamlara site sahiplerice zorunlu olarak bildirilmesi gereken kullanici bilgilerinin paylasimindan muaf olunacagindan bahsediyor. sanirim bu teknigi kullanan siteler su anda hatirlayamasam da mevcut. hukukcu degilim ama eksisinden ziyade artisi olur diye dusunuyorum.
0
tale
(29.09.08)
server'in fi$i cekilmiyor ki, sadece uzerine bir ortu konuluyor.
0
katafalk
(29.09.08)
@tale
aynen tipkisinin aynisi.
ne diye 3. dunya hanzosuyla iti kopuguyla direkt ugrasalim, alttan alalim. boynumuzu egelim.
kimdi tam hatirlamiyom, demis ki, kanunlara elbet riayet ederiz. kanunlar adil ise.
0
🌸rusdemezale
(29.09.08)
1. sozlugun artik turkiyede bir firmasi var, kanunlara karsi sorumlular.
2. gotumuze girebilir politik dusunce ozgurlugu degilde, hakaret seviyesinde olanlar icinde bence bu bahane edilerek silinenlerle sozlugun kalitesi biraz korunuyor.
0
compumaster
(29.09.08)
bu ivir zivir dedigin bizim kendi memleketimizin kanunları. bu kanunları düzeltmeye çalışmaya uğraşmamak, bunun için mucadele vermemek, ben "dnsleri değiştirdim artık giriyorum" demek, "yaw ne gerek var türkiyeye yurt dışından yayın yapalım" demek bence bu sorunu zaten bu noktaya getiren şey. tam anlatamadım ama ssg bu konuda müthiş tespitleri zamanında yaptıydı, okuyunuz, okutunuz:
(bkz: youtube a erisimin engellenmesi/@ssg)
0
hayo
(30.09.08)
(6)

kafa derisi kaşıntısı

ravioli
kafam çok kaşınıyor 2-3 senedir. kaşıdıkça kaşıyasım geliyor hart hart diye. haftanın yarısını istanbul'da, yarısını karamürsel'de geçiriyorum. şebeke suyunun etkili olabileceğini düşündüm ilk başta ama son 1-2 aydır sürekli karamürsel'deyim, bir değişiklik olmadı.4-5 ay öncesine kadar pantene kulla
kafam çok kaşınıyor 2-3 senedir. kaşıdıkça kaşıyasım geliyor hart hart diye.
haftanın yarısını istanbul'da, yarısını karamürsel'de geçiriyorum. şebeke suyunun etkili olabileceğini düşündüm ilk başta ama son 1-2 aydır sürekli karamürsel'deyim, bir değişiklik olmadı.
4-5 ay öncesine kadar pantene kullanıyordum, sonra dove kullanmaya başladım, yine bir değişiklik olmadı.
nedeni ne olabilir, çözüm öneriniz var mı-doktora gitmek dışında-?
0
ravioli
(29.09.08)
Bu kaşıntı sorunu bende de vardı.. Mentollü şampuan kullanmanızı öneriyorum. Hem ferahlık, hem de gerçekten temizlenmiş olma hissi veriyor.

Hed en şoldırs'ın mentollüsünü alın. Saçlarınız uzunsa saç diplerini yeterince temizlemiyor olabilirsiniz bilmiyorum.. Mesela benimkiler hafif uzun, haliyle şampuan sürünce iki saat masaj yapa yapa diplere inmek gerekiyor.

Mentollü şampuanı mutlaka deneyin. Ben memnunum.
0
vita vinum est
(29.09.08)
7/24 tarzı şekillendirici ürünlerin kaşındırdığı ile ilgili desteksiz bir teorim var.

bi süre de şöyle yap: sadece bebe şampuanı kullan (katkısı azdır diye düşünerek) ve jöle şekillendirici kullanıyorsan tamamen bırak. mesela 1 ay.
0
hayo
(29.09.08)
eğer kepek ya da egzama benzeri alerjik saç derisi döküntüsü de varsa la roche posay'nin mavi şişede hassas saç derisi için şampuanı var, kerium diye geçiyor.hem kaşınıp hem kabaran saç derime o iyi geldi. bir kez pantene kullanma gafletine düştüm, bütün saç derim parça parça kapardı.
la roche posay nin iki tane şampuanı var birisi beyaz kutuda o mikro soyucu bilmemne, bu mavi kutuda sık kullanım ve hassas saç derisi için. mavi olanı tavsiye ederim.
0
sare
(29.09.08)
zamanında hafif de ağrılı kafa derisi kaşıntısı için doktora giden arkadaşıma sinirsel ve vitamin eksikliği tespiti konmuştu ve ilaç olarak da atarax + b12 tedavisi uygulanmıştı. yani illa ki deri problemi olmayabilir, aklınızda olsun.
0
whoosie
(29.09.08)
kesinlikle hed en şoldırs'ın metol frahlığını kullan. ben o şampuanı kepek sorunum başlayıca kullandım, tak diye kesti 2 haftada. yaklaşık 6 yıkamada. kepeğim gittikten sonra bile kullanıyorum, çok freahlatıcı ve sanırım sizin sorununuza da çözüm bulacaktır.
0
kucukkiz
(29.09.08)
ayni sorundan mustaribim, ketokonazollü şampuanlar iyi gelebiliyor (örn. ketoral) ama şahsen bende kalıcı çözüm sağlamıyor, bir-iki hafta sonra eski boktan formunu tekrar alıyor. iki pratisyen arkadaş da kerium telaffuz etmişti, sare'den de okuyucunca bunu denemeye karar verdim şimdi ben. kısfmet.
0
boshi
(30.09.08)
(5)

İzmir'de Dizüstü Servisi (acillllllllll)

blackidom
Hp yetkili servisine gittim 30 gün burda kalabilir belli olmaz laptop dediler, bense öbür hafta yurtdışına cıkıyorum. O nedenden dolayı veremedim laptopu servise.Laptopa acilen bakabilecek ve bu konuda güvenilir neresi vardır? Küçükparkta sırf laptop tamiri üzerine bir dükkan gördüm acaba orası uygu
Hp yetkili servisine gittim 30 gün burda kalabilir belli olmaz laptop dediler, bense öbür hafta yurtdışına cıkıyorum. O nedenden dolayı veremedim laptopu servise.

Laptopa acilen bakabilecek ve bu konuda güvenilir neresi vardır? Küçükparkta sırf laptop tamiri üzerine bir dükkan gördüm acaba orası uygun mudur bu iş için? Tecrübe eden var mıdır?

Şimdiden teşekkürler.
0
blackidom
(25.09.08)
notebook un sorunu belli midir? servis en azından tamir etmeden evvel sorun tespiti yapıyor. ve sana söylüyor şu değişmesi lazım şu kadar diye. eğer sana çok geldiyse sadece tespit için 30$ gibi bir ücret ödüyorsun ama en azından sorunun ne olduğunu biliyorsun. mesela disk sorunlu değişmesi lazım dedi diyelim. bunu sen bile yapabilirsin eğer elin biraz yatkınsa.
0
hayo
(25.09.08)
eski itfaiye binasinin yaninda das akademie nin oldugu binanin birinci katinda bir servis var. ufak tefek tamir islerimizi sorunsuz yapmislardi. oraya bir götür istersen.
0
atmacaged
(25.09.08)
cihazın sorunu şu. ekranın olması gereken aydınlıgı %80 oranında düştü ve kesinlikle yükseltilemiyor. hp servisi telefonda ekranın ledlerinde problem oldugunu söyledi ben ise yazılımsal olduguna inanıyorum. nasıl normal bi monitörün tüpü biter durum aynen öyle. hani tamamen kararsa neyse diyecem ama cok cok zorda olsa ışık falan tutup okuyabiliyorum. garip ama durum bu.
0
🌸blackidom
(25.09.08)
cihazın garantisi olup da sadece süre uzun diye başka yetkili olmayan bir servis arıyorsan yanlış yaparsın bence. 30 gün de yasal bir süredir bu arada. hatta 30 iş günüdür onun doğrusu. yani 1.5 ayı bulabilir..
eğer garantisi devam etmiyorsa çankayadaki tekmar veya egesis'in teknik servisine falan sorabilirsin. en azından yönlendirici olurlar.
0
hayo
(26.09.08)
@atmacaged'in dediği yer pc onarım. ben de adaptörünü vermiştim dizüstünün 3 gün boyunca şimdi yapıyoz yarın yapıyoz abi dediler 3. gün sonunda verdiğim gibi geri aldım. ha kolay, belli, giderilebilir bi sorunsa yaparlar herhalde ben de tavsiye üzerine oraya vermiştim. bi uğrayın isterseniz.
0
geldiler
(26.09.08)
(6)

alanya okurcalardan antalya havalimanına nasıl giderim ? ne kadar sürer ?

parantez
merhaba, alanya okurcalar mevkiinden antalya havalimanına nasıl giderim. buradan otobüsler geçiyormuş. ne sıklıkla geçiyor bu otobüsler ve antalyanın neresine gidiyor. indiğim yerden havaalanına nasıl geçerim ? ve bu işlem (mesafe 90 km'ymiş) toplamda ne kadar sürer. ha bir de otobüslerin fiyatı ne
merhaba,
alanya okurcalar mevkiinden antalya havalimanına nasıl giderim. buradan otobüsler geçiyormuş. ne sıklıkla geçiyor bu otobüsler ve antalyanın neresine gidiyor. indiğim yerden havaalanına nasıl geçerim ? ve bu işlem (mesafe 90 km'ymiş) toplamda ne kadar sürer. ha bir de otobüslerin fiyatı ne kadar?
0
parantez
(22.09.08)
Bulunduğun yerde minibüsçüler, otobüsçüler durağı gibi bir şey olması lazım. 90 km yaklaşık 1-1.5 saat sürer. Havaalanı tam şehir içi gibi değil seni bıraktıkları yerden bir taksiye atlayıp gitmen çok daha akıllıca olabilir gibime geliyor. belki direk havaalanına da giren otobüs vardır ama ben görmedim. 20 ytl civarı makuldur sanırım.
0
ozdek
(22.09.08)
alanya sahildeki karayolundan geçen alanya-antalya otobüslerine el etsek dururlar mı ? illa öyle bir durak mı bulmamız gerekir.
0
🌸parantez
(22.09.08)
alanya-antalya için bir turist guide'ı bulmanı tavsiye ederim. yabancılar tüm bu toplu taşım olayını çözmüş gibi gelmişti bana son ziyaretimde.

bi de emeğe saygı. :)
0
hayo
(22.09.08)
alanya merkezde olmadığım için o turist rehberlerinden bulmam sanırım olanaksız. turistler genelde turları satın alırken h.alanı aktarmalı satın alıyorlar.
teraziye tıklıyorum.
0
🌸parantez
(22.09.08)
aslında yoldan antalya'ya giden herhangi bir toplu taşıma aracına binip havalimanı kavşağında inebilirsiniz. dış hatlar terminali kavşaktan 1 km falan. ister taksiye binin, ister yürüyün.
0
insanimsi
(22.09.08)
d 400 karayolunun antalya istikametine geciyorsun,alanyadan gelen büyük otobüslere el ediyorsun,onlar alır seni,eğer antalya otogarında inersen havaşın servisleriş var 10 yaatale,yok eğer havayolu ayrımında inersen taksiyle cıkmak zorundasın dolmus yok.okurcalardan antalya otobüsle ikibucuk saat sürer.otomobille birbucuksaat.otobüsler 14 yaataale.taxi 40yavro
0
martin_eden
(20.12.08)
(5)

Müzik Setinden Anlayan, Ses Kalitesine Dikkat Edenler.

hlathguth
Maksimum 500 ytl verebilecek ses hastası bir dost için müzik seti arıyorum. İnternetten satın alma ihtimali de var, ancak şimdilik araştırma yapıyoruz. Maksimum 500 ytl olacağını tekrar belirtir, kaliteye önem veren kullanıcılardan yanıt beklerim.
Maksimum 500 ytl verebilecek ses hastası bir dost için müzik seti arıyorum. İnternetten satın alma ihtimali de var, ancak şimdilik araştırma yapıyoruz. Maksimum 500 ytl olacağını tekrar belirtir, kaliteye önem veren kullanıcılardan yanıt beklerim.
0
hlathguth
(05.09.08)
bu seviyedeki cihazlar için ses kalitesinin anahtar özelliğinin hoparlorlerin ahşap kasaya sahip olması diyebilirim.
0
hayo
(05.09.08)
tek bir marka vericem. paranızın yetebildiği en iyi modelini alınız efenim.

(bkz: pioneer)
0
sijwocaq
(05.09.08)
oldukca fazla profesyonel cihaz ile hasir nesir oldum. amatörleride söyle hafiften asinaliyim var.

ses sitemlerinde, technics, marantz, akai, aiwa, dual gibi markalar efsanedir. cok daha ucuklari var onlardan bahsetmeye gerek görmüyorum. bu cizgi de arastirabilirsiniz. keza fiyatlari yüksek gelirse baska isimlere bakin.

sony ezilinden beri cok hassastir, binbir tecrübe ile sabittir. pek bu isme yanasmayin.
0
aheste cek kurekleri millet uyanmasin
(05.09.08)
ben de technics veya akai derdim. ama bu fiyata bulabileceğinizden şüpheliyim. şu halde sony'den şaşmayın diyebilirim. pioneer'a filan pek gerek olmadığı kanaatindeyim (kötü demiyorum bak) :)
0
actionary
(06.09.08)
sony kesinlikle tavsiye etmem. kalite olarak bi sıkıntı yaşayacağınızdan değil ama ses kalitesi açısından benim için en önemlisi seste ayrışmaların belirgin olmasıdır. yani çalan şarkıda her bir enstrümanın sesini ayrı ayrı kanallardan geliyormuşçasına duyabilmek, ses bir sistemden değil de sanki az ötede çalan bir gruptan geliyormuş hissi yaratmaktır. bunu en iyi sağlayabilen marka da kesinlikle pioneer. ayrıca bir iki ufak detay vardır ki tercih sebebi olmaz ama tercih sonrası memnuniyeti artırır.

bi de ek bilgi: bizim ofiste technicsin 5+2 sistemi mevcut. overload gibi bi nanesi var ki her gün patron ayrı ben ayrı küfür ediyoruz alete.
0
sijwocaq
(06.09.08)
(9)

Futbolcular Aranıyor İZMİR

october swimmer
Sözlük izmir haydi maça ikinci sezonumuzu eylülde açıyoruzİçindeki messi'yi,ronaldo'yu,kazım kazımı jdksaldja açığa çıkarmak istiyorsan seni de bekliyoruz.İLGİLENENLER İÇİNhttp://limon.6degreesunder.com/zirve/987707/?r=zr
Sözlük izmir haydi maça ikinci sezonumuzu eylülde açıyoruz
İçindeki messi'yi,ronaldo'yu,kazım kazımı jdksaldja açığa çıkarmak istiyorsan seni de bekliyoruz.

İLGİLENENLER İÇİN
limon.6degreesunder.com
0
october swimmer
(05.09.08)
duyuruyu genişletiyorum.

Sevgili arkadaşlar en azından october karşimle beni birer takıma alın 2 adam eksik halı saha olayınıza dahil edin. maça hasretiz be.

assert h karşim duyuruyu az üste yollasana ya:/
0
x factor
(05.09.08)
bunun esbpl'nin izmir ayağı ile ilgili bir girişim olup olmadığına dair bilgi veriniz.
sadece zirve mantığıyla toplanacak takımların düzenli olarak birbiriyle maç yapacağı bir oluşum mudur?
ayrıca ben kendime baki mercimek'i örnek alıyorum, olmaz mı öyle?
0
hayo
(05.09.08)
abi benim bildiğim esbpl nin izmir le bir alakası yok. yani eskiden yoktu en azından.
geçen sene falan düzenli maç yaptık baya bi. yine zirve zirve acarak oldu tabi bu maçlar limon dan bakabilirsin.
ayrıca baki mercimek ajax altyapısından yetişme wittgeinstein ve spinoza düşkünü bir muhteşem insandır gözümde. o nu örnek almayana kötü gözle bakıyorum zati:)
0
x factor
(05.09.08)
ex-sherinian olarak her daim stoperde görev bekliyorum ben. şahlanlar bizleri bekler.
0
karapolisnas
(05.09.08)
yer ve zaman uyarsa hertürlü gelirim
hatta özelliklerimi de yazayım tam olsun

age: 24
position: m rlc
height: 1.80

acceleration: 12
adaptability: 15
agility: 14
anticipation: 15
aggression: 5
balance: 11
bravery: 18
creativity: 20
crossing: 17
determination: 18
dribbling: 15
flair: 15
handling: 0
heading: 1
influence: 1
jumping: 2
marking: 6
off the ball: 8
pace: 19
passing: 18
positioning: 14
reflexes: 9
set pieces: 17
shooting: 18
stamina: 16
strength: 10
tackling: 5
teamwork: 16
work rate: 17
technique: 18
0
tai
(05.09.08)
@ tai ve karapolisnas
sizler gibi futbol gönüllüsü arkadaşları daima aramızda görmek isteriz,DC çok aranan bir pozisyon halı sahalarda M RLC ise gerçek bir joker dasjbhdjklj

limon.6degreesunder.com
bir tık kadar yakın şu adresten kendinizi zirveye dahil edin,tarih saat yer kararlaştırmalarında sizin de fikrinizi alalım!!!
0
🌸october swimmer
(05.09.08)
abi ben de diyorum kim bu karapolisnas beşiktaşlı tanıyorum diye eheh.

o değil de hep şu

stamina: 20 falan olayını yapmak istemişimdi bir nasip olmuyor ya.. :(
0
x factor
(05.09.08)
keşke topa düz vurmayı becerebilsem ben de gelirdim
0
demlikposet
(07.09.08)
abi falsolu vuruyosan hemen gel. böyle daha telikeli :)
0
burky
(07.09.08)
(1)

kargo kaçta açılır?

hanioluryabazen
erkenden almam gereken bir kargo var. aras kargo bostanlı şubesi kaçta açılır? sitesinde aradım ama bulamadım.
erkenden almam gereken bir kargo var. aras kargo bostanlı şubesi kaçta açılır? sitesinde aradım ama bulamadım.
0
hanioluryabazen
(05.09.08)
önemli olan açılma saati değil bence. kargo arabasının ne zaman geleceği. gitmeden telefon etmende fayda var.
0
hayo
(05.09.08)
(10)

İleri sürüş teknikleri için kurs

tom riddle
İzmir'de veya Ankara'da ileri sürüş tekniklerini gösterecek bir kurs var mı acaba? İleri sürüş tekniklerinden kastım, özel bir pistte kontra, savrulurken veya önden veya arkadan kayarken neler yapılacağını uygulamalı olarak öğreten, el freni ile çeşitli manevralar gösteren tarzda bir kurs, demir bük
İzmir'de veya Ankara'da ileri sürüş tekniklerini gösterecek bir kurs var mı acaba? İleri sürüş tekniklerinden kastım, özel bir pistte kontra, savrulurken veya önden veya arkadan kayarken neler yapılacağını uygulamalı olarak öğreten, el freni ile çeşitli manevralar gösteren tarzda bir kurs, demir bükey'in programındakiler kadar değil yani. İzmir'de pınarbaşı pisti'nin oralarda var böyle bir şey sanırım, ama emin değilim. ayrıca Ankara'da olursa daha iyi olur açıkçası.
0
tom riddle
(04.09.08)
defensive driving kursu ariyorsun. bize Hurmoglu diye bir sirket vermisti egitimi. ama sanirim ankara da subeleri yok. yine de sormakda fayda olabilir. www.hurmoglu.de
0
helenart
(04.09.08)
izmirde emin direksiyonun defansif ve güvenli sürüş eğitimi programları var. hatta aydın otobanından aydın istikametine giderken bir mola yeri var ve orda çok büyük bir pisti var.

www.emindireksiyon.com.tr
0
hayo
(04.09.08)
autodrom eylül ayı başı itibariyle izmir yarış pistini devraldı ki emin direksiyona da belgeleri veren kurum kendisi. autodrom diye arattığında çıkıyor google da.
0
denize karsi icen keci
(04.09.08)
bir de ben soru ekleyeyim: defensive driving varsa offensive driving de olsa gerektir. onun kursu var mı? ciddi sorudur bu arada.
0
actionary
(04.09.08)
Emin Direksiyon, Defansif Sürücülük ve İleri Sürüş teknikleri eğitimi veriyor evet. Ben katıldım gayet güzel. Sertifika da veriyorlar ayrıyetten.

Parkur Çeşme otobanında Çeşme'ye giderken Seferihisar kavşağına yakın Shell istasyonunun yanında. Kahvaltı salonu/restaurant gibi bir şey de var hayo.nun dediği gibi.
0
hanioluryabazen
(05.09.08)
cevaplar için teşekkür ettikten sonra sevgili helenart'a bir soru daha sorayım, eğitimi sanki almanız gerekliymiş gibi söylediniz de, belirli bir iş için böyle kursları almanız gerekiyor mu, yoksa siz de canınız istediği için mi almıştınız?
0
🌸tom riddle
(05.09.08)
actionary'nin sorusunu ben de merak ettim.
biz de jason bourne gibi araba kullanmak istiyoruz ahah
0
natnan
(05.09.08)
Bir ps3 bir de g25 alırsanız,evinizde butun teknikleri rahat rahat ogrenebilirsiniz.Bir de gt5p lazım tabi.
0
im2shy
(05.09.08)
bu emin direksiyonda skidcar var mı acaba?
0
🌸tom riddle
(05.09.08)
sirket kurallari geregi almamiz gerekli idi. egitimi sirket sagliyordu. ki zaten ilgili egitimi almadan arac kullandirmiyorlardi.

offensive driving egitimide ver kuruluslarda olmasi lazim.
0
helenart
(05.09.08)
(12)

[ev hediyesi]

baklagil
yeni evli çifte (24-25 yaşlarında) ev hediyesi almam gerekiyor. bütçeyi pek sarsmayacak, faydalı bir hediye soruyorum. yeni evde olması gereken çoğu şey mevcut evlerinde ona göre yaratıcı birşey arıyorum?
yeni evli çifte (24-25 yaşlarında) ev hediyesi almam gerekiyor. bütçeyi pek sarsmayacak, faydalı bir hediye soruyorum. yeni evde olması gereken çoğu şey mevcut evlerinde ona göre yaratıcı birşey arıyorum?
0
baklagil
(03.09.08)
(bkz: şarkhan) tabii istanbuldaysanız.
0
darknum
(03.09.08)
ekmek yapma makinası.
sinbo en iyisi ve cidden süper bişi..
90 ytl idi yaklaşık..
kilo aldırıyo yanlız.
0
hayo
(03.09.08)
onlara çerçevesi güzel büyük boyut orjinal bir fotoğraf hediye edin,50*70 falan gayet güzel olursa foto , devamli asarlar sizde her gittiğinizde ne iyi ettimde aldım dersin.

bende var bir tane satayım mı ?
0
neoyazin
(03.09.08)
evlenecek çift kaç yaşında bilmiyorum ama, şayet 25-30 yaş aralığında ise fiyat kalite oranını iyi yakalamış bir markadan (tabi ki sinbo heheh!) güzel (ama herkesin almayacağı) bir ev aleti alabilirsin.

ama daha değişik bir şey yapmak istiyorsan, azıcık eskici gez, senin yerini yurdunu bilmiyorum ama istanbulda izmirde böyle değişik mobilyalar satan çok fazla dükkan var... oradan bir yerden orjinal bir sehpa filan alsan da çok makbule geçer. zira evli çiftler tabaktan ve elektronik gereçten boğuluyorlar.
0
mortifera
(03.09.08)
@hayo, @mortifera: yapman, etmen! sinbo'dan mal alınır mıymış! kullan-at vantilatör yapan firmadır sinbo, günübirlik tost makinelerinin markasıdır.

dvd/divx player filan alınabilir? tost makinesi, kettle, hatta cattle!
0
actionary
(03.09.08)
espresso makinesi şahane olur.
0
dorian greyfurt
(03.09.08)
kendin yapabilirsin birşeyler.
mesela bir tane cam fanus al.
içine azıcık temiz plaj kumu doldur. Sanırım bazı kedi kumları da yardımcı olur.
Üzerine birkaç parça deniz kabuğu at.
iki üç tane de minik mum yerleştirdin mi al sana dekoratif obje.

ya da

beyaz bir tabak al. kenarlarına fırça ile mavi yağlı boya çek.
sonra aynı mavi ile, bir kaç martı yap
daha sonra maviyi biraz beyazla karıştır ve bulutlar yap.
tabağın en altına da silikonla birkaç parça deniz kabuğu yapıştır.
acayip güzel duruyor...
0
kahvegibi
(03.09.08)
aç telefonu sor, neye ihtiyaçları varsa söylesinler.
bize kimse bişi sormadan hediye alıp geldiği için evde 6 tane türk kahvesi takımı var...
0
pain
(03.09.08)
evli çiftlere ne zamandan beri borcam alınmıyor?
tabiki borcam almalısın heh
0
demlikposet
(03.09.08)
iki yıl önce evlendiğimizde evimize gelen hediyeler aklıma geldi de , ben de iki satır yazayım istedim..

ne yaparsanız yapın bardak almayın diyeceğim. bize o kadar çok bardak hediye gelmişti ki (özellikle kahve fincanı takımı! ) , ne yapacağımı,nereye koyacağımı bilemez hale gelmiştim onca hediyeyi.
bir evde 7 ayrı kahve takımı olur mu ya , vallahi vardı bizde.sonra sonra dağıttım..

çok samimi arkadaşlarınızsa , bence arayıp sorabilirsiniz "ben nasılsa hediye alıcam,bi ihtiyacınız var mı söyleyin" gibisinden.
yok değilse, sorulmaz elbette.

çok yer kaplayan bir şey almamanızı tavsiye ederim , size ayıp olmasın diye yanınızda "ah ne şahane süper" diyebilirler ama sonra koca şeyi nereye koyacaklarını bilemeyebilirler.

bize hediye olarak gelen şeylerin içinde en sevdiklerim , arzum'un kahve yapma makinası , hasır görünümlü çok güzel üçlü bir çerçeve takımı ve kedileri sevdiğimi bildiklerinden alınan kedi biblolarıydı..

hoşlarına giden bir şeyin biblosu , bilmemnesini de alabilirsiniz yani..

bu arada hangi şehirdesiniz bilmiyorum ama değişik hediye diyarı karıncaya bakmanızı tavsiye ederim.internet siteleri fikir edinmeniz açısından çok güzel.. ama istanbul ve ankara dışında şubeleri var mı bilemiyorum.

ayrıca istanbul'da iseniz ,taksim'de atlas pasajı'nda sağdan ikinci dükkanda envai çeşit ıncık cıncık biblo kutu süs ıvır zıvır vardır.. pek severim orayı,birine hediye alacaksam mutlaka oraya göz atarım..

hiç bir şey bulamaz iseniz , kesenize uygun bir adet altın alıp vermek de son çare olacaktır. çok ruhsuz bir hediye demeyin, alanı mutlu edeceği garantili,gayet güzel bir hediyedir yani :)
0
hickiran karasinek ve uyuyan karinca
(03.09.08)
sağlam bi duvar saati olabilir.
0
cruor
(03.09.08)
sağolun arkadaşlar cevapların çok yardımı dokundu.

ne aldığımı söylemiyim ayıp olmasın :)
0
🌸baklagil
(04.09.08)
(6)

Açık Parfümler Nasıldır ?

joehigashi
Az önce markalı orgi parfümlerin fiyatlarına baktımda hakikaten şöyle kalite bir parfümü 120 ytl'den aşağa bulmak oldukça güç. Şimdi bunların emitasyonu açık parfümler satılıyor muhtelif dükkanlarda. Bunlar hakkında neler düşünüyorsunuz ? Kullanıpta memnun kalan, ya orjinal parfüme niye para vereyim
Az önce markalı orgi parfümlerin fiyatlarına baktımda hakikaten şöyle kalite bir parfümü 120 ytl'den aşağa bulmak oldukça güç. Şimdi bunların emitasyonu açık parfümler satılıyor muhtelif dükkanlarda. Bunlar hakkında neler düşünüyorsunuz ? Kullanıpta memnun kalan, ya orjinal parfüme niye para vereyim bu da mis gibi hemde kalıcı diyen birileri var mı ? Ayrıca varlarsa ve memnunlarsa istanbul hudutları içersinde kaliteli açık parfüm satan bir yer önerebilirler mi şahsıma ?
0
joehigashi
(02.09.08)
aslında açık parfüm yerine yurtdışından hizmet veren ve orjinal parfümleri freeshop fiyatına hatta kampanya denk gelirse daha ucuza bile alabileceğin bir site var:
www.strawberrynet.com
ilk zaman parfümlerde free shipping vardı fakat artık alkollü ürün kargosuyla ilgili taşıma koşulları değişikliği yüzünden free değil fakat çok uygun.
tavsiye...
0
hayo
(02.09.08)
valla ben kllandım zamanında, şimdi hiç parfüm kullanmıyorum ayrı. hiçbir farkı yok. kokusu aynı. yani kimisi atıp tutuyor değişik kokuyor, hede hödö diye. benim diyen hassas burunlular bile anlayamaz. haa çabuk da uçmuyordu kullandığım. ha varsın çabuk uçsun. fiyatı 1/10 dolaylarında. bi kere daha sıkarsınız. 10 kattan da daha fazla kullanılır. ben tavsiye ederim.
0
kibritsuyu
(02.09.08)
ben eminönü mısır çarşısındaki ve kapalı çarşıdaki parfümcüleri tavsiye ederim. hem o kokunun benzeri bir esans yapıyorlar ki çok kalıcı oluyor hem de alkolsüz ve tene sürüldüğünde kızarıklık ve kaşıntı yapmıyor. hem de gerçek konunun aynısı. hem de daha makul..
0
quinza
(02.09.08)
acik parfümün kapali parfümden hic bir farki yok der sevdicegim. hatta ben de bu gazla artik acik parfüm kullanmaya basliyacagimdir
0
trimpot
(02.09.08)
kimisinde alerji yaptığı söylenir ama altına bile alerjisi olan annem yıllardır kullandığı halde bir zararını görmemiştir. aslında bayağı da kalıcı.

orjinal parfüm isteniyorsa illa ki tekin acar da artık freeshop fiyatına satıyor bütün ürünleri.
0
luin 41
(02.09.08)
orjinal parfümle orjinal olmayan asla bir değil
ama çakmanın bile kalitelileri var artık
yüzde 60-70% performans ile kullanabilirsin çakmasını,
en leşleri eskiden leke yapıyordu alerji yapıyordu şimdi onlar çok azaldı
ama genede orjinali daha bi kalıcı oluyor

aradaki farkı göze alıp nolacak yahu 3kere daha sıkarım mantıksız değil ama
0
demlikposet
(02.09.08)
(12)

Konser için grup önerisi?

hanioluryabazen
Üniversitemizde(İYTE)'de ekim ayında yapacağımız ücretsiz konser için şöyle eğlendirecek ama çok para (taş çatlasa her şey dahil 3-4 bin ytl) istemeyecek bir grup/sanatçı arıyoruz. Tanınmış olması tercih sebebidir. Direc-t gibi kıpır kıpır höpür höpür birileri olabilir.Olabilir de kim olabilir?
Üniversitemizde(İYTE)'de ekim ayında yapacağımız ücretsiz konser için şöyle eğlendirecek ama çok para (taş çatlasa her şey dahil 3-4 bin ytl) istemeyecek bir grup/sanatçı arıyoruz. Tanınmış olması tercih sebebidir. Direc-t gibi kıpır kıpır höpür höpür birileri olabilir.

Olabilir de kim olabilir?
0
hanioluryabazen
(01.09.08)
bu tam zardanadam'a göre bir iş.
0
deckard
(01.09.08)
rock grubu tarzi bir sey ariyorsunuz sanirim ama,

eger farkli bir deneyim isterseniz vokaliz de aklinizda olsun.
www.vokaliz.biz

ozellikle festival-konser gibi seyler icin degisik gosterileri vardi.
0
la traviata
(01.09.08)
rock olması şart değil ama eğlendirici olması önemli. hedef kitle üniversite gençliği tabi.
0
🌸hanioluryabazen
(01.09.08)
Malt olabilir. Çok para isterler mi bir fikrim yok tabii.
0
fredi
(01.09.08)
loststone
(01.09.08)
gayda istanbul.
0
pyro clustic flow
(01.09.08)
kreş
0
lilidance
(01.09.08)
bence izmir gruplarından birine şans tanıyın.
"kanca" diye bi cover grup var ve müthiş performansları var.
3000-4000 bayılacağınıza gerçekten eğlendirecek bi grup ki zaten öğrenciler arasında da biliniyordur...
cuma gece 1.30 da dungeonda, ctesi 11 de opusta çıkıyorlar dinlemek için.
0
hayo
(02.09.08)
Sahte Rakı orayı yıkar :)
0
alkolik imam
(02.09.08)
3-4bin nedir ya... direc-t'ye falan 3-4 bin teklif edip götlerini kaldırmayın, riverside denen polonyalı grup 2bin avro alıyor, jayjay johanson türkiye turnesine çıkıp konser başı 2500 dolar alıyor, yapmayın gözünüzü seveyim.

İzmir'in yerel grupları vardır, makine, kanca vesaire, gayet eğlendirirler, hoplatır zıplatırlar. daha popüler olana yönelicez diyosanız da kazıklanmayın, araya adam sokun, keklik gibi direk muhatap olmayın.
0
karapolisnas
(02.09.08)
karapolisnas, kurdugun cumlelere (direc-t'ye falan 3-4 bin teklif edip götlerini kaldırmayın) dikkat et lütfen. onlarin zaten yeterli potansiyeli var. sen hic merak etme yani. turkiye'de yurtdisinda sayili konser veren kac grup var???

sorunun cevabini vermek gerekirse;
- zardanadam
- mat
- cilekes
- deli gömleği
- cemiyette pisiyorum
- dorian
0
trimpot
(02.09.08)
let it flow kıpır kıpır değil ama $ukela.
0
flame of feanor
(02.09.08)
(5)

nietzsche ağladığında

psyche
bu kitapta anlatılan olaylar gerçek midir?
bu kitapta anlatılan olaylar gerçek midir?
0
psyche
(01.09.08)
hayır.
0
pispinti
(01.09.08)
hayır gerçeklik payı yoktur. yazar sadece tarihi bilgilerle kurgusal bir roman yazmıştır. zaten bunu da kendisi belirtmiştir. romanda geçen karakterlerin birbirleriyle hiç bir bağlantı olmamıştır.
0
clones
(01.09.08)
kitaptaki olaylar gerçek değildir. zaten freud ve breuer, nietzsche ile hiçbir zaman tanışmamışlardır. aşağı yukarı aynı dönemlerde de yaşadıklarından yola çıkılarak yazılmıştır bu kitap.
0
yorkasef
(01.09.08)
mektupların çoğu gerçektir. kitabın sonunda hangisinin gerçek, hangisinin kurgu olduğunu anlatan bir bölüm var.
0
babatema
(01.09.08)
alıntıların tamamı gerçek..

"acılar öldürmüyorsa güçlendirir"
0
hayo
(02.09.08)
(6)

klima

pain
yazın serinlemekten ziyade kışın ısınmak için kullanılacak bir klima alınacak. Bana git bir araştır hangisi az yakar, iyi ısı verir, arıza yapmaz dediler. Klimanın kullanılacağı yer büyük şehirlerden uzak bir kasabada. 30-35 metrekarelik bir bölgeyi (2 oda) ısıtmak için ne aldırsam gönlüm ferah içim
yazın serinlemekten ziyade kışın ısınmak için kullanılacak bir klima alınacak. Bana git bir araştır hangisi az yakar, iyi ısı verir, arıza yapmaz dediler. Klimanın kullanılacağı yer büyük şehirlerden uzak bir kasabada. 30-35 metrekarelik bir bölgeyi (2 oda) ısıtmak için ne aldırsam gönlüm ferah içim rahat olur.
0
pain
(01.09.08)
18000 btuluk yeterli olacaktır marka olarak vestel arçelik beko vb. yerli markaları rahatlıkla tercih edebilirisin
0
enter saltman
(01.09.08)
A sınıfı olmasına dikkat edin mutlaka.
0
im2shy
(01.09.08)
demirdökümün modelleri çok iyi. sorunsuz ayrıca a sınıfı. biraz reklam oldu ama olsun artık.
0
burky
(01.09.08)
Mitsubishi klimayı şiddetle tavsıye ederim.bir cok markanın modeli eksi 10 derecede havalarda calısmaz..ama mitsubishi deliler gibi calısır.
0
isott
(01.09.08)
ben de baymak'ı tavsiye edeyim. 10 yıllık vestel'den sonra ilaç gibi oluyor. tipi fln çok hoş değil ama performansı iyi. A sınıfı
0
tom riddle
(01.09.08)
bütçe sıkıntısı yoksa tabiki daikin...
Mitsubishi'nin iki üreticisi var bunlardan biri dandik diğeri iyi diyorlardı. ama hangisi iyi bilemiyorum..
0
hayo
(02.09.08)
(4)

sistem ve ağ uzmanlığı

enter saltman
şimdi bilge adama girip bunun kursunu görsem çıkışta iş bulabilir miyim
şimdi bilge adama girip bunun kursunu görsem çıkışta iş bulabilir miyim
0
enter saltman
(31.08.08)
kursun bir takım prerequisiteleri vardır.onları karşılıyorsanız olabilir tabi.
0
natnan
(31.08.08)
Kursta cisco öğretiyorlarsa kesin bulursun, onun dışında kursun ayrıntılarına bağlı ama o dallarda çok eleman açığı var.
0
harzem
(31.08.08)
eğer ciddi şekilde takip ederseniz bulmamanız için bir neden yok. bu tarz kurslar kişide bitiyor tamamen. ama üniversite dışında bilişim alanında, insanın kendisini geliştirebileceği en iyi kurstur bence bilgeadam.
(en son edutime ı da aldılar herifler hatta, daha da büyüdüler)
0
exexex
(31.08.08)
bu tip bi soru sistem mühendsiliği için daha önce sorulmuştu..

ortalama bi bilgisayar şirketine ben işi öğrenmek için bedava çalışmak istiyorum, belli bi noktaya gelince bana uygun gördüğünüz ücreti ödersiniz diyip direk işe girsen, çok daha mantıklı olur bence. işin sertifika tarafı da evde çalışarak halledilebilir fakat tecrübe her zaman sertifikadan daha önemlidir.
ingilizce kursu gibi düşün, hangisine gidersen git en önemli şey her zaman pratik oluyor biliyorsun :)
0
hayo
(01.09.08)
(5)

uyku problemi

cold
yoğun tempo da çalışmaktan artık canım çıktı.çok yorgunum ve çok uykum var.Fakat o kadar uykum olmasına rağmen yattığımda uyuyamıyorum.şimdilik uyku ilacı da almak istemiyorum.ne yapmalıyım doktora gitmeden önce
yoğun tempo da çalışmaktan artık canım çıktı.çok yorgunum ve çok uykum var.Fakat o kadar uykum olmasına rağmen yattığımda uyuyamıyorum.şimdilik uyku ilacı da almak istemiyorum.ne yapmalıyım doktora gitmeden önce
0
cold
(29.08.08)
yoğun tempolu çalışma aynı zamanda yoğun stresi de doğurur. kafana takılan şeyler var demekki. yattığında kafandakileri de yarına ötelemelisin. gün içindeki olaylar veya ertesi günkü sıkıntılı konularını düşünmeye çalışıyorsun sanırım. kafandan tüm bu meşguliyeti atman lazım.

yatmadan önce 1 bira rahatlatır derler ama uyumak için bu tip bi alışkanlık edinmek de kötü bana göre :)
0
hayo
(29.08.08)
yatmadan once dus al ve hafif muzik dinle, masaj da yaptirabilirsin
0
ermanen
(29.08.08)
bende de genel bir uyku problemi vardır. bunu - ertesi gün ne olursa olsun - gözlerim kendiliğinden kapanana kadar yatağa gitmeme yoluyla çözdüm. gece oldu di mi mesela, kitap okuyorum uykum gelene kadar (veya duruma göre bilgisayar başında takılıyorum). daha da okuyorum, daha da okuyorum, en sonunda artık gözlerim kendiliğinden kapanır hale geliyor (saat de 5-6 filan oluyor en az). sonra yatıp çaaat! uyuyorum.

ertesi gün ne oluyor? diyelim 8'de kalkmam gerekiyor. yataktan kazınarak kalkıyor ve berbat ve uykusuz bir gün geçiriyorum haliyle. ama o akşam işten gelir gelmez kafamı koyduğum gibi uyuyabiliyorum :) ama ben yine de kafamı öyle hemen koymuyorum. saatini bekliyorum. mesela 12'de tekrar yatıp 8'de kalkıyorum (sekiz saat uyku bana genelde yetmez). ondan sonra bunu düzenli hale getiriyorum.

demem odur ki, size 10 saat uyku gerekiyorsa, bir şekilde düzeninizi günde 8 saat uyuyacak şekilde oturtun. uyuyorsunuz her türlü.
0
actionary
(29.08.08)
aynı sorunu ben de yaşıyorum. uykusuzluktan gözlerim kızarıyor, başım falan ağrıyor ama yatınca cin kesiliyorum uçup gidiyor uyku.
dönem dönem işe yarayan bir formül buldum, deneyebilirsiniz;
yattığınızda aklınıza gelip uykunuzu kaçıran tüm konuları kaçmadan etmeden düşünün (ben uzaklaştırmaya çalışırdım, işe yaramıyor. basbayağı düşünmek gerekiyor.)fakat bunları düşünürken her birinin çaresini, en azından çözme yolunu aklınızın bir yerine not ederek geçin. "bu da tamam, bi sonraki?" şeklinde.. bir nevi "gün sonu" yapmak gibi. bu sizi rahatsız eden konular bitince de keyfinizi yerine getiren birşeyler düşünün, ben "loto çıksa neler yaparım"ı planlıyorum mesela, gayet leziz.

Bi de uyuduğunuz odada hiç bir elektrikli eşyayı "stand by" konumunda bırakmamaya dikkat edin. Kapatın herşeyi. Kulaklarımızın duymadığı birçok frekanstan olumsuz etkilenebiliyoruz, farkında olmadan...
0
delimine
(29.08.08)
stresinizi ve sıkıntınızı atmadan maalesef çözmek mümkün değil.
ben 1 aydır saat başı uyanarak maksimum 4 saat uyuyabiliyorum, ki reme daldıgım toplanasız 1 saattir.
paassiflora içtim fayda etmedi, atarax içtim iki tane birden yok... öyle yorgun oluyorum ki işten çıkmadan konuşamıyorum dahi ancak yine de uyuyamıyorum.

son olarak bana sıkıntı veren şeyleri çözmek adına bir adım attım. şimdi durum az biraz daha iyi.
kafayı dağıtmak lazım. sevdiğiniz, dertleşebileceğiniz birisiyle vakit geçirin, başka şeylerden bahsedin, gülün eğlenin...
0
sare
(29.08.08)
(6)

kariyer manyağı olamamak

aslında
kısaca şöyle özetlersem, okul+askerliği bitirdikten sonra kurumsal ve iyi bir firmada, iyi bir pozisyonda işe başladım, aileminde durumu oldukça iyi, hatta abim zengin sayılabilecek biri ki işe girmeden önce, şu an kazandığımdan fazlasını rahatlıkla bana harçlık olarak veriyordu, hala da verebilir a
kısaca şöyle özetlersem, okul+askerliği bitirdikten sonra kurumsal ve iyi bir firmada, iyi bir pozisyonda işe başladım, aileminde durumu oldukça iyi, hatta abim zengin sayılabilecek biri ki işe girmeden önce, şu an kazandığımdan fazlasını rahatlıkla bana harçlık olarak veriyordu, hala da verebilir ama hem ben kendi ayaklarım üzerinde durmak istediğimden, hem de bazı noktalarda onunla anlaşamadığımız için, onun işyerinde çalışmaktansa kendim bir şeyler yapmak istedim, ve bu işe tamamen kendi çabamla girdim. bu tablo ilk bakışta çok toz pembe görülebilir veya durumum şımarıklık olarak değerlendirelebilir ancak ruh halim inanın çok farklı. bir yandan çok mutluyum kendim iyi bir şey elde ettim, kendi ayaklarımın üzerindeyim, bağımsızım, zaten ailemle yaşadığım için ekonomik olarak rahatım ama öte yandan içim kan ağlıyor. madalyonun öteki yüzü şöyle ki ben kariyer adamı olmadığımı anladım, işimi kesinlikle iyi yapıyorum ve takdir görüyorum ama bu işi sevdiğimden değil, zaten o zamanı orada geçirmek zorunda olmam, ve yapacak iş dışında bir şey olmaması, her şeyi öğrenip, en iyisini yapmaya çalışmamdan kaynaklanıyor, yani sevmediğim bir işi, zaten o zamanı orada geçirmek zorunda olduğum için, en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum. kapıdan girerken şalteri kapatıp, akşam çıkarken açıyorum yani bir bakıma. üzüldüğüm nokta yapmak zorunda olduklarımın, yapmak istediklerime engel olması, çalıştığım yerde çoğu kişi de bu örtüşmüş durumda yani, yapmak istedikleri ile yapmak zorunda oldukları aynı şey ve kariyerlerine odaklanmış durumdalar. benim yapmak istediğim ise gitar çalmak. bana içinden vay soytarıya bak diyen vardır ama gerçek bu, bunu hissediyorum. 5-6 yıldır çalıyodum, işe girdikten sonra iyice azaldı maalesef, çok aman aman biri değildim ama istediğim kadar iyiydim ve sürekli kendimi geliştiriyodum, günde 10-12 saat çalıştığım oluyordu. ama şu anda giderek uzaklaşıyorum evde oturup bütün gün gitar çaldığım günleri çok özlüyorum. işten oldukça geç geliyorum ve çok yorgun oluyorum, haftasonu da haftaiçi yapamadığım şeyler bütün vaktimi alıyor ve vakit kalmıyor yine. işi bırakmayı düşündüm ama bu ailemi fazlasıyla üzeceği için ve bu maddi özgürlükten sonra tekrar abimden para almak istemeyeceğim için yapamadım. abimle çalışmayı düşündüm ama bazı noktalarda kesinlikle anlaşamıyoruz ve benim maddi bir sermayem olmadığı için bu çatışmalarda ezilen taraf olacağım, o yüzden onu da kabul edemedim. yani beni bu mutsuzluktan sadece sayısal loto gibi birşey mi kurtarabilir, bunu soruyorum size?
0
aslında
(24.08.08)
en azından yalnız değilsin... ben de pek çok noktada senin gibi düşünüyorum.
0
forrestgump
(24.08.08)
kıymet bilen kesimdensin, mızmızlanmak gibi gelir bu dediğin bir çok insana, hem aile hem abi hemide kendi gelirin güzel ama bla bla bla... elbet sorunlar olur her insanda ama şartlar dahilinde bence biraz daha geniş olursan fazlasıyla mutlu olursun.
0
marmara34
(24.08.08)
Buna benzer bir duyuru okumustum, cevaplar cok tatmin ediciydi benim açımdan. Ah keşke biri bulsada link verse
0
def
(24.08.08)
misal ben herseyi sittir edip dünyayı gezme planları yapıyorum şu sıralar. sende deneyebilirisin. 12 yıllık işimi bıraktım öyle işten güçten korkma. sana bana her yerde iş var.. sıkılırsan rutine geri dönersin...
0
ayanux
(25.08.08)
ben 24 yaşında 4 yıllık üniversite ve 3 yıllık başarılı sayılabilecek bir iş hayatını terkettim daha yeni yeni. aslında gerçekten yapmak istediğim işi yapmak için 3-4 yıl boyunca beş kuruş kazanamadan ve eşşek gibi çalışarak hep yapmak istediğim işi yapacağım.
hiç pişmanlık duymuyorum. verdiğim karardan dolayı kendimi takdir ediyorum. :)
0
uz
(25.08.08)
eğer gerçekten günde 7-8 saat gitara vakit ayıracaksan, yani bu geçici heves değilse 5 yıl sonra iyi bi gitarist olursun zaten. imkanın olması bence bi şans. (bkz: disposable income) insanın istediğini yapabilmesi için büyük bi şans ama istediğin yani hayalini kurduğun şeyi yapmazsan, tembellik edip bu istediğin herşeyi yapabilme gücünü farklı yorumlarsan buna serserilik deniyor tabi.
gerçekten gitarla ilgileneceksen hemen ayrıl işten...
0
hayo
(25.08.08)
(4)

izmir'de ingilizce kurs önerisi

elmalili hamdi yazar
izmir'de ücretleri fazla uçmuş olmayan bir kurs arıyorum.
izmir'de ücretleri fazla uçmuş olmayan bir kurs arıyorum.
0
elmalili hamdi yazar
(21.08.08)
tömerden aşağısına inme derim.
0
sucuklarlapisirmekseniyumurtayapamazki
(21.08.08)
ücretten ziyade alacaginiz faydaya odaklanin derim. az bir para verip, bosuna gidip gelmek de var. önce etraftan kurs hocasi tavsiyesi alin bence, sonra o kursa gidin pazarlik yapin. mutlaka indirim yapacaklardir. bu konuda tek önerim, size bir yillik senet imzalatayim falan derlerse yapmayin.. size kurs mu yok ?
0
atmacaged
(21.08.08)
tabiki english academy. yabancı hocaları baya iyi. ben yaz arası verdim devam edicem eylül gibi falan. tavsiye ederim.
www.theenglishacademy.com.tr

ücreti en son 220 ytl idi kur başına.. (öğrenciysen biraz daha ucuzdu sanırsam)
0
hayo
(21.08.08)
ben ders veriym :p
0
charm
(23.08.08)
(4)

hoparlör gıcırdıyor

efruz
dünya para kıyıp logitech v20 hoparlör aldım. performansı çalışması iyi ama son ses açınca gıcırdıyor, kesik geliyor bazen ses. başka bilgisayarda da denedim aynı.yeni aldım, gidip arızaya mı vereyim yoksa adamlar bana son ses dinlersen böyle olur normal mi derler. bilgisayarın hoparlörü son seste s
dünya para kıyıp logitech v20 hoparlör aldım. performansı çalışması iyi ama son ses açınca gıcırdıyor, kesik geliyor bazen ses. başka bilgisayarda da denedim aynı.

yeni aldım, gidip arızaya mı vereyim yoksa adamlar bana son ses dinlersen böyle olur normal mi derler. bilgisayarın hoparlörü son seste sorunsuz
0
efruz
(13.08.08)
tam olarak nasıl bir ses çıkartıyor? kabloda problem olabilir.
0
thinkbeforedoing
(14.08.08)
problemin kulaktiktan olduğuna eminsen, abi bu hoporlor gicirdama sorunu var diye dikil eleman alir dener haliyle takinca kisik seste bir$ey olmaz sanirim bi sn sesi aç abi deyip araya girersin, gicirdayinca evet bak bozukluk yapiyor işte abi dersen olur sanirim. üzerinde yüksek seste çali$maz ibaresi yoksa tabi.
0
05
(14.08.08)
ses yüksek seste yırtılır gibi oluyorsa kapasitesinden fazla bi sinyal aldığından hoporlor patlamıştır veya patlak almışsındır. iki durumda da servise sormakta fayda var. senin yüzünden derlerse çamura yatılabilir, çünkü bunu kanıtlamanın yolu pek yok..
0
hayo
(14.08.08)
valla son sesde gicirdar bence gayet normaldir. Ayrica son ses derken hoparlorunmu sesi sonda bilgisayarin mi? Bilgisayardaki ses kartlarida kaliteli degilse ondan da kaynaklanir belki.

edit:
Bu laptop icinmis ve USB'den baglaniyomus anladigim kadari ile. Boyle olunca bilgisayarin ses kartini kullaniyor mu bilmiyorum?
0
badseed
(14.08.08)
(2)

Şu Makine Nasıldır?

annem bana kiz bul evlen dedi
http://www.hepsiburada.com/productDetails.aspx?categoryid=98&productid=bd72211Bu makine nasıldır? Ekranın 13.3" olması dışında uygun bir fiyat geldi bana. (Makineyi internet, müzik, film ve download için kullanıyorum.)Şu an kullandığım makine bu:http://www.hepsiburada.com/productDetails.aspx?categor
www.hepsiburada.com

Bu makine nasıldır? Ekranın 13.3" olması dışında uygun bir fiyat geldi bana. (Makineyi internet, müzik, film ve download için kullanıyorum.)

Şu an kullandığım makine bu:

www.hepsiburada.com

Wireless'ta problemim var, ev içinde düzgün çekmiyor. Aynı problemi ilk linkte verdiğim makinede de yaşar mıyım acaba?
0
annem bana kiz bul evlen dedi
(12.08.08)
tek problemin wireless ise bu kadar para vermeye gerek yok şahsen:

www.hepsiburada.com
0
hayo
(13.08.08)
wireless problemi pek cok unsurdan kaynaklanabilir. bunun icin kontrollu bir kac deney yapman gerekir.

makine olarak da sunu oneririm:
www.hepsiburada.com
0
helenart
(13.08.08)
(7)

İngiltere Tavsiyeleriniz ?

mba38
Kısa bir süre sonra 5 aylığına İngiltere'ye dil öğrenmeye gidecek birine tavsiyeleriniz nelerdir ?şunu ye bunu yeme, oraya git buraya gitme (boş ver ingiltereyi hiç gitme) vb. şehir: brighton
Kısa bir süre sonra 5 aylığına İngiltere'ye dil öğrenmeye gidecek birine tavsiyeleriniz nelerdir ?
şunu ye bunu yeme, oraya git buraya gitme (boş ver ingiltereyi hiç gitme) vb.
şehir: brighton
0
mba38
(06.08.08)
Turk hic bir arkadasin olmasin, yoksa dil ogrenmis olarak gelmezsin, 5 ay boyunca geyik yapmis olarak gelirsin.
0
compumaster
(06.08.08)
türk arkadaş olmaması önemli ama o olmasa bile gittiğin kursta türk denk gelebiliormuş. hatta nerden duymuştum birisine türk öğretmen denk gelmiş :)

bilemiyorum bu yüzden ihtimali düşürmek için mesela güney amerikaya veya avusturalyaya gidilebilir dil için :)

edit: güney amerika nerden çıktı güney afrika yaw :)
0
hayo
(06.08.08)
biraz olsun fikir vermesi açısından;

(bkz: yeni baslayanlar icin ingiltere)
0
inkey
(06.08.08)
maalesef brighton dedin ve beni koparttın. adım başı türklerin olduğu bir şehir. orada ingilizce öğrenebilenleri tebrik ediyorum cidden. mümkünse ingiliz bir ailenin evinde kal bari hatta mümkünse kalabalık bir aile olsun. kalabalık aileler hem misafir konusunda daha toleranslı oluyor hem de konuşacak daha çok şey oluyor. böylelikle birşeyler kapabilirsin. onun dışında brighton işte. gece club'lara gidersin, elini attığın 5 hatundan 3'ü türk çıkar.
eğer vazgeçebiliyorsan, kanadaya hatta avustralya'ya filan git.
0
kahvegibi
(06.08.08)
Londra, Cambridge, Oxford gibi şehirleri gez. Hatta Londra'yı daha çok gez. Şehrin içinde sightseeing turlar var otobüslerle, belirli bir rotayı izliyorlar. Mesela bir durakta inip, belirli bir süre sonra gelen aynı şirketin başka bir otobüsüne binebiliyorsun. British Museum, Soho, Trafalgar Square gibi yerlerde vakit geçir.

Brighton'da da bol bol deniz havası al.
0
pathetique
(06.08.08)
ingilizce öğreneceksen mutlaka git. her yere git gidilmeyecek bir yer yok sadece geceleri sokakta sarhoş bir şekilde dolaşmamaya dikkat et. cambridge falan yakındır brighton a kaleler falan var gez oraları güzeldir.
0
sifatsiz
(06.08.08)
ingiltere ya da ana dili ingilizce olan bir ülkeye gittiğinde, ingilizce öğrenmek için sihirli bir değnek yok. gitmeden önce burada bol bol grammer çalış, kelime hazneni genişletmeye çalış. orada da farklı bir şey yapmayacaksın, fazladan günün her anında pratiğini yapma şansın var. türk arkadaş bulup gurbet özlemi yapmaya başlarsan olmaz, mümkün olduğunca sosyalleş. zira dil okullarından ziyade dilini pub'larda, her ülkeden gelen arkadaşlarla yaptığın sohbetlerle geliştirirsin. kilislerin tiyatro grupları var, katıl onlara. bu insanlar temiz konuşurlar ve (istersen) hatalarını düzeltirler.
mümkünse ingilizce düşün, basit düşünceleri bile ve hata yatmadan önce. yorucudur ama etkilidir.
0
r12
(06.08.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.