Giriş
(3)

pasaport no

quinza
pasaportun ilk sayfasında bir üstte(TR diye başlıyo) bir de altta numara var. bunlardan hangisi pasaport no. olabilir?
pasaportun ilk sayfasında bir üstte(TR diye başlıyo) bir de altta numara var. bunlardan hangisi pasaport no. olabilir?
0
quinza
(28.09.08)
TR-u no:6 haneli olan
0
yurdum insanı
(28.09.08)
(git: 35613)
0
ermanen
(28.09.08)
kirmizi olan
0
recursion
(28.09.08)
(10)

Cenabet mi Cunup mu? Hangisi?

egotm
1) bunlardan birisi nahos karsilaniyormus toplumda, hangisidir efendim bu? 2) ayrica bir sevisme sirasinda 2 kere ejakule olursak, 2 kere mi bu abdestten alacagiz? 3) kadinlar regl olduklarinda bu abdesti alirlar mi? alirlarsa regl in hangi evrelerinde alirlar? regl boyunca cunup/cenabet midirler?te
1) bunlardan birisi nahos karsilaniyormus toplumda, hangisidir efendim bu?

2) ayrica bir sevisme sirasinda 2 kere ejakule olursak, 2 kere mi bu abdestten alacagiz?

3) kadinlar regl olduklarinda bu abdesti alirlar mi? alirlarsa regl in hangi evrelerinde alirlar? regl boyunca cunup/cenabet midirler?

tesekkuler cevaplariniz icin.
0
egotm
(28.09.08)
1- cünüp olmak bir 'durum' hali belirtir, cenabet ise bir sıfattır, cünüp olan kişiye cenabet denir. ya da tam tersi hehe : ) komple yamuluyor da olabilirim düzeltilebilir bu.
2- hayır, 1 kere yetiyor
3- kadınlar regl boyunca cenabet sayılır ve regl dönemi sonunda bu abdestten alırlar fakat reglin bitişini din nasıl tanımlamıştır bilemiyorum karmaşık bir mevzu bu bitiş olayı
0
joelskellington
(28.09.08)
cünüp hem joelskellington'ın dediği gibi bir durumu belirtir hem de aynen cenabet gibi sıfat olarak da kullanılabilir. yalnız cünüp dini ortamlarda daha çok kullanılırken cenabet kelimesi halk arasında (özellikle gençler) daha yaygındır.

cenabettin gusülalmaz/2008
0
temasettin
(28.09.08)
yahu kimse bilmiyor mu bu sorularin cevabini, hepimiz mi cahiliz, butun eksi duyuru kizlari mi cenabet/cunup? hem de ramazan ramazan :(( yanacagiz!
0
🌸egotm
(28.09.08)
o kadar iyi bi cevap verdim ki kimse üstüne laf edemedi sayın egotm
0
joelskellington
(28.09.08)
cunup olma haline cenabet denir. ikisi de ayni seyden bahsediyor ikisi de nahos karsilanir.

2) hayir iki defa cunup olamiyorsun, cunupsen zaten cenabetini gidermek icin bir abdest alman yetiyor.

3) edit: tesekkurler lejant duzelttigin icin
0
recursion
(28.09.08)
Resmi bir kaynaktan referans veriyorum ki güvenilirliği bakımından kuşku kalmasın,
Kavramları merak edenler buyursunlar;

Cenabet
www.diyanet.gov.tr

Cünüplük
www.diyanet.gov.tr

Hayız (~Aybaşı, Regl, Menstrüasyon)
www.diyanet.gov.tr

@recursion: rica ederim. :)
0
lejant
(28.09.08)
1-her ikisi de hos karsılanmaz. cunubluk kotudur, bi an once kurtulmak gerek.
2-yok 50 kere de olsa bi kere gusul etmek kafi.
3-evet tum regl boyunca cunub dur hatta bu nedenle regl kotudur, pisbokdur derler. kadını asagılarlar bundan dolayı. sozlugu bile kurcalasan pek cok entry cıkar karsına. avasas fln deginmıstı buna. regl bitince alırlar gusul u ara donemde alsalar da bozulur tekrar.
0
bryan fury
(28.09.08)
ha banyo yapmışın ha boy abdesti ne farkeder yahu sonucta amac vucudu temizlemek
0
merope
(28.09.08)
@merope; gusul de banyo yaparken veya duş alırken alınır zaten. fakat şu fark eder; gusülün şartları var. pür-i pak da olunsa üç şartın üçü de yerine getirilmeli...
0
lazor
(11.09.09)
(17)

ickilerle alakali bir soru (hafif ickiler) - (ramazan dolayisiyla rahatsizlik verici bir soru olabilir, affola)

la traviata
simdi ben bu cardinal melona bayildim. icimi cok rahat ve kokusu muthis (kavunu normalde de cok severim ben)icki kulturum de olmadigindan soruyorum,bana "bogazi cok yakmayan" + boyle "ic isitan", "kokusu da meyvali veya meyvali olmasa da boyle hafif, hos", "alkol seviyesi cok yuksek olmayan" ickiler
simdi ben bu cardinal melona bayildim. icimi cok rahat ve kokusu muthis (kavunu normalde de cok severim ben)

icki kulturum de olmadigindan soruyorum,
bana "bogazi cok yakmayan" + boyle "ic isitan", "kokusu da meyvali veya meyvali olmasa da boyle hafif, hos", "alkol seviyesi cok yuksek olmayan" ickiler soyler misiniz?

tum bu ozellikleri icinde barindiran ickiler nelerdir bildiginiz tavsiye ettiginiz,

cevaplar su sekilde olursa super olur

cardinal melon - kavun aromali - türü
baileys - cikolatali - likör

vs. gibi

tesekkurlerimle.
0
la traviata
(28.09.08)
malibu olabilir hindistan cevizi likoru,
archers olabilir, seftali aromali..
baileys zaten demissiniz..
bunlar disinda meyvali votkalari meyva sulari ile birlestirebilirsiniz.. (gazli icecek icmediginiz icin, yoksa sade gazoz diyecektim)
aklima gelenler bunlar..
0
islakkedicorbasi
(28.09.08)
hare' nin kremalı turk kahveli likörünü önerebilirim eğer denemediyseniz. gercekten fiyat performans oranında harikalar yaratıyor kendisi.(aha canım çekti işte)
0
patricia teyze
(28.09.08)
safari kola güzeldir.
ben cok sevmesem de (bkz: appletini) (bkz: martini)
0
alwaysdrunk
(28.09.08)
smirnoff green apple-schweppes bitter lemon ikilisinin mükemmel karışımı.
0
szqnn
(28.09.08)
mojito tam sana göre
0
alkolik imam
(28.09.08)
karadut şarabı derim :) meyve suyu gibi zaten şekerli, ööyle gidiyo. şirince olabilir marka olarak,ya da ev yapımı kapadokyadan. e benim canım çekti ama
0
kanuniye
(28.09.08)
karadut şarabını dener ve seversen herhangi bir öksürük şurubu -tatlı olması şartıyla- işini görebilir bence : )
0
joelskellington
(28.09.08)
kahula tavsiye edebilirim ayriyeten bulabilirsen mozart likörü bağımlılık yapabilir.
0
horozbina
(28.09.08)
iç ısıtmaktan kastın kışın ısınmaksa küçük bir matara al içini de acıbadem likörüyle doldur kahveye damak tadına göre ekle, hastası olabilirsin, olmayabilirsin de.

iç ısıtmaktan kastın her türlü alkolün çarpmadan bir kaç kadeh önce yaptığı ısınma hissiyse dediğin kriterlere en güzel rum uyar. cuba libre yapabilirsin mesela az bir zahmetle akşam evde otururken.
0
agk
(28.09.08)
(bkz: sangria)
0
oldtimer
(28.09.08)
(bkz: limoncello) icimi kolay ama alkolu biraz yuksektir
(bkz: martini) icimi kolay bana gore meyvasuyu gibi
0
sanio
(28.09.08)
(bkz: pina colada)
0
ravioli
(28.09.08)
ermanen
(28.09.08)
ermanen
(28.09.08)
(bkz: tatli ickiler)
0
ermanen
(28.09.08)
smirnoff north enfes olur diyeyim ben sana.

bi de likorler de tatlıdır genelde.
0
bryan fury
(28.09.08)
1 fincana(mug olan fincan yani);
2 kapak konyak+sicak cikolata ekle, istersen biraz da seker katabilirsin. kisin super olur bu. kar veya yagmuru seyrederken bunu icmek +1000 mutluluk puani getiriyor.
0
kayranin kedisi
(28.09.08)
(22)

zaman

arwear
zaman diye bir şey var mı? veya zaman kavramının varlığından nasıl emin olabiliyoruz? yani geçmiş dediğimiz şey sadece anılardan ibaret. beyinde depolanan ses ve görüntülerden ibaret. gelecek ise hayallerden, düşüncelerden. gerçek olan şey sadece "an" mı?bunu sormamın nedeni gelecekten haber alabild
zaman diye bir şey var mı? veya zaman kavramının varlığından nasıl emin olabiliyoruz? yani geçmiş dediğimiz şey sadece anılardan ibaret. beyinde depolanan ses ve görüntülerden ibaret. gelecek ise hayallerden, düşüncelerden. gerçek olan şey sadece "an" mı?
bunu sormamın nedeni gelecekten haber alabildiğini iddia edenler. olmayan bir gelecekten nasıl haber alınır ki?
kısacası nedir zamanın var olduğunu gösteren emareler? zaman yolculuğu yapmadan mümkün mü böyle bir şey?
0
arwear
(27.09.08)
Gelecekten haber aldım diyen mü$riktir efenim. Yoktur -büyük olasılıkla- öyle bir$ey, lakin cinlerde zaman mekan kavramı diye bir$ey yok diye duymu$tum, onlarin bi' meziyeti olabilir durum.Zamanı ancak Allah ya$ar, insan oğlu ölmeye gelmiştir diyen bi orhun kitabemiz var.Sanırım zaman kavramı, insan aklının herhangi birşeyle mukayese edemeyeceği bi kavram.
0
kr4z33
(27.09.08)
kr4z33, vaaz verdikten sonra fatiha da okuyakacak miyiz? benim dinime gore de, zamanda yolculuk mumkun hatta zaman yolculugunu inkar edenler kesin cehenneme gidecektir. burada, saglam temellere dayanmayan seyleri sunarak yardimci olmak dogru mudur? sizi allah'a havale ediyorum.

@arwear, tubitak[yani bilim, asilsiz, elle tutulmayan ucubik iddialar degil]'in zaman yolculugu ile ilgili 2 tane makalesi var, umarim isinize yarar:

www.biltek.tubitak.gov.tr
www.biltek.tubitak.gov.tr
0
egotm
(27.09.08)
zaman ,iş oluş vs.lerde önemli faktör fizikte falan ama diğer yandan sadece dini boyutta anlam taşıyor gibi. yoksa niye zaman diye bişey olsun ki? bizim saat yapıp duvara asmamız, gün ay yıl belirlememiz, güneşin, dünyanın dönmesi niye soyut bişeye kanıt olsun ki? biz sadece bi sürecin başlaması ve bitmesi arasına bi ölçü koymuşuz. yani bence inançsız bi insan aynı "tanrıyı biz kendimiz yarattık yeaa" gibi "zamanı biz kendimiz uydurduk hacı" da demeli. ben olsam derdim en azından :-/
0
geldiler
(27.09.08)
@egotm: ilk linktekinde bir hata var. resimler görünüyor ama yazılar okunmuyor.

veya bende bir sorun varmış. hmm..
0
🌸arwear
(27.09.08)
Zamanin cesitleri var, olculemeyen bir kavram oldugunu dusunenler de var
Ama hergun kullandigimiz salise, saat, ay, yil gibi kavramlar olculebilen zaman ve zaman standardi olarak belirlenmis.

Surda cok genis aciklamara ulasbilirsin:
en.wikipedia.org
0
ermanen
(27.09.08)
meraba ,
öncelikle iki linkteki pdf dosyası da bende sorunsuz gözüküyor.

zaman bizim bir "sürecin" başlaması bitmesi arasına koyduğumuz bir ölçüden ibaret değil bence ki bunu ifade etmek için bile kökü "süre" olan bir kelimeyi kullanıyoruz.
sonuçta bambaşka bir evrende mi diyim artık galakside mi diyim , zamanı daha farklı periyotlara bölmüş olabilirler. bu da zaman dediğimiz şeyin farklı şekilde algılanması sonucunu doğurur bana kalırsa. sabahın köründe işin felsefe boyutuna falan da girecek değilim ki zaten öyle bi boyuttan da haberdar değilim.

fiziksel olarak bir açıklaması var mıdır onu da tam bilmiyorum ama (bkz: dördüncü boyut) (bkz: #5680511)
bişey daha sallayayım son olarak, evrenin sürekli genişliyor olmasının zamanın sürekli akıyor olmasıyla kesin bi alakası vardır diyorum , lan yoksa !?!
:p
0
alwaysdrunk
(27.09.08)
@arwear, kuzum calisiyor dosyalar. tekrar indirmeyi dene. ayrica sozlukten, zaman yolculugu ve zaman basliklarina da bakin derim.
0
egotm
(27.09.08)
@egotm
Çok agresifsin be insan.Ön yargılısın bi de, benim "gelecekten haber aldım diyen mü$riktir efenim" sözüm, varsa da öyle bi$i ben onaylayamam cinsinden bi' zimbirti.Tutupta oraya takıldıysan ben de seni havale ediyorum.
Sağlam temeller demi$ken;
"De ki: Göklerde ve yeryüzünde bulunanların hiçbiri, gaybı bilemez, ancak Allah bilir ve onlar da ne vakit tekrar diriltileceklerini bilemezler" (el-Mâide 5/3)
Ayrica özel isimler büyük harfle ba$lar.
0
kr4z33
(27.09.08)
@kr4z33: kuran sağlam bir kaynak veya bilimsel bir kitap değil ne yazık ki.
0
🌸arwear
(27.09.08)
cevaplara bakmadan yazıyorum;

zaman bir boyuttur. tıpkı diğer üç koordinatsal boyutlar gibi (ki buna uzay deniyor) bu da boyuttur. zamanla uzay birbirine bağımlı, birbirinden ayrılmayan iki kavramdır. uzaysal koordinat sistemi en basit ifadeyle x-y-z'dir. uzayda sağa sola yukarı aşağa veya ileri geri gidilebilir fakat zaman boyutunda tek bir doğrultu, bu doğrultuda gidilebilecek tek bir yön vardır. bu da sadece ileridir. zaman boyutunda geri gidilemez, zaman boyutunda sağa ya da sola gidilemez (stephen hawking bunu araştırıyor, zaman boyutunda sağa ya da sola gidilebileceğine inanıyor).

zaman boyutunu dümdüz ilerleyen bir tren rayı, zamanı da tren gibi düşünün. bu tren sadece düz gider. fakat belki raylar bir yerden sonra öyle bir bükülmüştür ki önceden geçtiğimiz bir rayla birleşen/kesişen bir noktası vardır. işte o nokta (artık kurt deliği midir, kara delik/ak delik midir bilinmez) zamanda yolculuğun yapıldığı noktadır. bilinmez.
0
deckard
(27.09.08)
ayrıca şunu da belirteyim; zamanda ileri gitmek teoride mümkün, pratikte imkansızdır. imkansız olmasının sebebi kütlesi olan bir cismin ışık hızına çıkamaması. ışık hızına çıksa zamanda yolculuk yapacak çünkü.

sıkı durun, zamanda geri gitmek de mümkün! (teoride yine). bunun için de ışık hızından hızlı gitmemiz gerekiyor. yani gideceğimiz yere ışıktan önce gitmeliyiz ki zaman oraya henüz ulaşmamış olsun. zaman görelidir unutmayın. bizim zamanımız oraya ulaşmadan oraya gitmekten bahsediyorum. oradaki bir başkasının zamanı orada zaten mevcuttur.

diğer soruna geçelim; laplace'a göre geçmiş ve gelecek sabittir. biz de bu sabit çizgide ilerleyen parçacıklarız. feynman'a göre ise geçmiş birçok olasılık üzerine kurulmuştur. yani sabit değildir. yaşadığımız geçmişe rağmen ışık hızından hızlı giderek geçmişe dönsek başka bir geçmişle karşılaşırız. çünkü yaşadıığmız geçmişe gitmiş olsaydık o zaman olaylara müdahale ederek yaşadığımız geçmişi bozma olasılığımız var (bunlar bilimkurgu filmi gibi dursa da bilimsel teoriler, kaynak; stephen hawking - zamanın daha kısa tarihi).

eski bilim adamları deterministti. yani geleceğin de kesin olduğunu düşünürdü. heisenberg denilen fırlama bulduğu belirsizlik ilkesiyle zamanın kesinlikle belirsiz olduğunu, olasılıklar üzerine kurulu olduğunu gösterdi. diğer kuvantumcular bununla kalmadı, geçmişin de olasılıklar üzerine kurulu olduğunu iddia etti.

yeni uyandım yüzüme su çarptım yine de ayılamadım ve bana yazmayı planladığım tezin ana öğesini sormuşsunuz ya ne diyim :)
0
deckard
(27.09.08)
uzun lafın kısası; gelecekten haber aldığını iddia eden ya taocudur dombilidir ya da uzay-zaman'ı bükmüş hiro nakamura gibi bir zaman yolcusudur.

edit (illa bi edit yapacam yok arkadaş içim rahat etmiyor): teoride mümkün olan şeyler pratikte mümkün değil. ve tezimde de yazacağıma göre bu konuya farklı bir açıdan bakmaya çalışcam. tam olarak ne olduğunu buraya yazmayayım fakat kısaca ışığın bir çeşit engelleyici olduğu ile ilgili bişeyler olacak. yani ışık, insanoğlu için bir limit bunu herkes biliyor. ışıktan dolayı birçok şeyi öğrenme kapasitemiz sınırlandırılmış. biz bunu beyin gücüyle aşmaya çalışıyorsak da başarmamız zor bir ihtimal. bir başka evrende bir başka canlı için ışık diye bişey söz konusu olmayabilir, böyle bir limitleri yoktur (ışık hızına çıkamamak vs.) ve bir anlamda bizim yaşadığımız "ışığa bağlı hayat" ile uzaktan yakından alakaları yoktur. evet carl sagan'cıyım.
0
deckard
(27.09.08)
@kr4z33

kurandan örnek vermişsin fakat gene islam dininde değil miydi
geleceğin yazılı olduğu bir kitap olduğu oraya bakmanın yasak olduğu, bazı cinlerin ona bakıp gelip gelecekten haber verebildiği ama onların lanetlendiği

mekruh gibi, yasak ama yapılabiliniyor, yapanda lanetleniyor
0
demlikposet
(27.09.08)
@colonizer: demlikposet'in dediği şey için (bkz: levh-i mahfuz)
0
704
(27.09.08)
@sofistike maymun:
"sıkı durun, zamanda geri gitmek de mümkün! (teoride yine). bunun için de ışık hızından hızlı gitmemiz gerekiyor. yani gideceğimiz yere ışıktan önce gitmeliyiz ki zaman oraya henüz ulaşmamış olsun. zaman görelidir unutmayın. bizim zamanımız oraya ulaşmadan oraya gitmekten bahsediyorum. oradaki bir başkasının zamanı orada zaten mevcuttur."

bu kısmı daha açıklayıcı yazarsan sevinirim. benim gibi fizik cahilleri de anlayabilsin.
0
🌸arwear
(27.09.08)
bast-i zaman, tayy-i mekan, konularina da bi bakin
0
x daemon
(27.09.08)
konunun felsefe boyutunu incelerseniz daha güzel olur bence. dini olarak anlatıldığı zaman hiçbir konuda fikirbirliğine varılmadığını binlerce yıldır ya$adı bu insanlık.

Her semavi dinin bir kutsal kitabı olduğuna göre her kitap farlılık gösterecektir dolayısıyla.

evet zaman diye bir $ey var. Bu soruyu Einstein bile bu $ekilde pat diye sormamı$tır eminim ki. Önce biraz ara$tırıp kafalar karı$sın ondan sonra sorulsun bence bu tür sorular.
0
robinbook
(27.09.08)
Insan bazen diyicek söz bulamıyor gerçekten, herneyse, ben sadece mevzu bahis kâfirin
"bunu sormamın nedeni gelecekten haber alabildiğini iddia edenler. olmayan bir gelecekten nasıl haber alınır ki?"
sorusuna cevap vermeye çalı$tım -ki Kur'anı kötüleyenlerde Kur'an'dan farklı bi' cevap verememişler bu soruya zaten (; $u "sen inanıyosun, öylese salaksın" tribleri harbi komik ya, ciddiym oyle.
0
kr4z33
(27.09.08)
@arwear, zaman görelidir öncelikle bunu hiç aklınızdan çıkarmayın. bu, herkesin zamanı kendine anlamına geliyor. günlük hayatta bu görelilik pek fazla karşımıza çıkmıyor ama mesela salisesine kadar aynı olan iki kol saatinden birini bir jet uçağına koyup dünya çevresinde bir tur attırdığımızda ve diğer saatin yanına getirdiğimizde uçaktaki saat yerdeki saatten çok az bir süre daha ileriyi gösterir. çünkü zaman onun için hızlı akmıştır (ses hızında gitmiş olsa bile). yerdeki saat için ise zaman farklı akmıştır (edit; diğer yandan bu olayda bir adet paradoks var; ki ismi ikizler paradoksu. fakat bu paradoks çözülmüştü diye yer etmiş aklımda).

bu günlük hayatta çok da önemli değilken, galaksiler sözkonusu olduğunda çok önemli bir hal oluyor. mesela en yakın galaksi andromeda bizden 2 milyon ışık yılı uzaklıkta (bir diğer anlamda biz o galaksinin 2 milyon yıl önceki halini görüyoruz). bir ışık yılı, ışığın bir yılda aldığı yol (ışık saniyede 300.000 km yol alır). ne kadar uzak olduğunu düşünün işte. bizim bu galaksiye hiçbir şekilde gitmemiz mümkün değil. ışık hızında gitsek bile 2 milyon yılda anca gideriz. fakat eğer ışıktan daha hızlı gidebilseydik bizim zamanımız o kadar hızlı akacaktır ki ışığın oraya varmasına gerek kalmayacaktır ve biz oraya 2 milyon yıldan daha az bir sürede gidebileceğiz. bu da demektir ki 2 milyon yıl önceki halinden daha önceki bir haline gideceğiz. bu da demektir ki zamanda geriye gitmiş olacağız.

birazdan bu konuyla ilgili güzel bir kaynak olan bir kitaptan alıntı yapacağım, önce bişeyler atıştırayım :)
0
deckard
(27.09.08)
Yazilanlar fizik kurali degil ki, varsayim hepsi..Ama bilimsel olmadigi anlamina gelmiyor bu.. Sadece fizik bilimlerinde kullanilan zaman olculebilir hale getirilmis, yine insan dusuncesinden uretilmis seyler bunlar ama dogal olarak varolan ve manevi olan birseyi aciklayabilmek icin turetilmis bir kavram da denilebilir.. Zaten sonucta hersey boyle olabilir, ama inancimizla cakistirmamak gerek illa...
0
ermanen
(27.09.08)
@colonizer: çok memnun olurum.
@sofistike: anladım (sanırım). ancak bu yine de tam olarak zamanda geriye gitmek değil gibi? zamanda yolculuk denilince akla "80ler ne güzeldi hadi tekrar gidelim" gibi bir yolculuk geliyor. anlattığın şeyle bu mümkün değil sanırım. şimdilik, kurt delikleriyle ilgili teori tek yöntem o zaman?
0
🌸arwear
(27.09.08)
1 saniye, sezyum-133 atomunun temel enerji durumunun hiperince düzeyleri arasındaki geçişe karşılık gelen ışınımın 9.162.631.770 periyotluk süresine eşit bir zaman birimidir (tanımı Wikipedia'dan aldım direkt).

Zaman bu işte. Ulvi anlamlar yüklemenin alemi yok :)
0
actionary
(28.09.08)
(7)

Sinekler nerede uyur?

babatema
sabah bir sürü sinek vardı evde, şimdi bir tanesi bile yok piyasada. hazır uykularındayken bu gece ansızın gidiyim diyorum. nerede bu sinekler?
sabah bir sürü sinek vardı evde, şimdi bir tanesi bile yok piyasada. hazır uykularındayken bu gece ansızın gidiyim diyorum. nerede bu sinekler?
0
babatema
(27.09.08)
daha çok perde aralarına ve avize içlerine saklanıyorlar. İyice bir silkeleyin oraları ve ışıkları kapatın anında çıkarlar piyasaya.
0
alkolik imam
(27.09.08)
sana kötü bir haberim var, onlar rahmetli olmuş olabilirler.
0
mea maxima culpa
(27.09.08)
Benimkiler monitörün arkasında uyuyorlar. Eyüp Sabri Tuncer'in fısfıslı kolonyasıyla avlıyorum, pıt pıt ölüyorlar. Uyurken avlıyorum, arkadan vuruyorum, namerdim.
0
vita vinum est
(27.09.08)
ayakkabılar dışarda duruyorsa ayakkabılık içinde falan değilse ayakkabı içlerine saklanıyorlar tavanlarda bilimum mola yerleri
0
buffy de vampir sayilir
(27.09.08)
Benimkileri bir ara yürüyerek koltuğun altından çıkarken görmüstüm. evet yürüyorlardı.
0
goodbyecruelworld
(27.09.08)
"Gündüzleri yiyecek temin edebilecekleri yerlerde yaşayan karasinekler, geceleri dinlenmek için eşyaların kenarlarında, iplerde, tellerde ve tavanlarda konaklarlar. Karasinekler ısı ortalamasının yüksek olduğu zamanlarda geceleri dışarıda bina yüzeylerinde, çitlerde veya parmaklıklarda, ağaçlarda ve çalılarda dinlenirler. Ev sinekleri genellikle evlerde yaşarlar fakat esas kaynakları çöplükler ve hayvan barınaklarıdır. Şehir dışında da bu gibi yerlerde yaşayan ev sinekleri ulaşım araçlarıyla şehir içlerine taşınırlar. Bir karasinek yumurtadan 1 gün sonra larva olarak çıkar ve 7 günde pupa dönemine gelir. Pupa döneminden de 2–4 gün arasında yetişkin hale gelir ve 10 gün sonra yumurtlamaya başlar. Yumurtalarını çöp ve lağım birikintileri, hayvanlar ve hayvanların yaşadığı yerlere, beslendikleri alanlara bırakırlar. Larva ve pupalar buralarda beslenerek gelişir ve yetişkin hale gelirler."

trakyailaclama.net
0
ermanen
(27.09.08)
güzel kitap ismi fikri. eyvallah!
0
sirrikadem2
(27.09.08)
(4)

"lanet dain" kelime grubunun yazilisi dogru mu?

sur la lune
Boyle bir laf vardir ya. Hani gelisiguzel, alelade anlaminda. Bunun yazilisini hic gormedim o yuzden bir bilene sorayim dedim. Kafama takilmis durumda...
Boyle bir laf vardir ya. Hani gelisiguzel, alelade anlaminda. Bunun yazilisini hic gormedim o yuzden bir bilene sorayim dedim. Kafama takilmis durumda...
0
sur la lune
(27.09.08)
ermanen
(27.09.08)
(bkz: lalettayin)
0
osuruklu
(27.09.08)
doğrusu lâlettayin olacak ;)
0
kojiro
(27.09.08)
lanet dain'e bayıldım yalnız, hiç bu kadar güzel bir yorumunu görmemiştim, pun amaçlı kullanılabilir.

bankacılar bilirler, dain-i mürtehin diye bir ifade vardır. eskiden bir ara çalıştığım "türkiyenin yerel bankası"nda neredeyse herkes "daimi" mürtehin zannediyordu.
0
cedilla
(27.09.08)
(2)

Portable MSN

ermanen
Sirketteyken, Portable MSN'i, flash disk'ten kullanirsam farkedilir miyim yine de? Cunku Task Manager'da da gozukuyor islem...
Sirketteyken, Portable MSN'i, flash disk'ten kullanirsam farkedilir miyim yine de? Cunku Task Manager'da da gozukuyor islem...
0
ermanen
(26.09.08)
evet.
0
bryan fury
(26.09.08)
Illa beni arastirmasi mi lazim yoksa, belli bir yerde msnmsgr.exe acilmis diye gorur mu?
0
🌸ermanen
(26.09.08)
(10)

neden kalbin şekli değişik?

insanimsi
resimlerde de görüldüğü üzere duygusal anlamda kullanılan kalp ile organ olarak kullanılan kalp arasında hangi açıdan bakarsanız bakın gram benzerlik yok. ilk kez gerçek bir kalp gördüğümden beri aklımda dolanan soruları sizlerle paylaşmak istiyorum:kim böyle salakça bir şeklin kalp olduğunu iddia e
resimlerde de görüldüğü üzere duygusal anlamda kullanılan kalp ile organ olarak kullanılan kalp arasında hangi açıdan bakarsanız bakın gram benzerlik yok. ilk kez gerçek bir kalp gördüğümden beri aklımda dolanan soruları sizlerle paylaşmak istiyorum:
kim böyle salakça bir şeklin kalp olduğunu iddia etmiştir? neden bu ismi vermiştir? sebebi nedir? nasıl olmuştur? veyahut benim anlayamadığım ne vardır?
0
insanimsi
(26.09.08)
en.wikipedia.org

kalp sembolu, insan kalbine degil de, sigir kalbine daha cok benziyormus..Ve daha genis aciklamayi link'te bulabilirsiniz
0
ermanen
(26.09.08)
turkish please:)
0
🌸insanimsi
(26.09.08)
duygusal anlamdaki kalp iki kafanın öpüşürken aldığı şekilden gelmektedir diye biliyorum. öpüşen iki kafa görün anlıycaksınız dediğimi.

edit: şöyle de bişey buldum, buradan da geliyor olabilir;

tbn0.google.com

bu da öpüşmek üzere olan iki kafa (hatun da iyiymiş);

images.livescience.com
0
deckard
(26.09.08)
iyi de 'kalp' demenin ne anlamı var?
0
🌸insanimsi
(26.09.08)
çünkü aşık olduğun zaman, sevdiğin kişiyi gördüğün zaman, salgılanan adrenalin kalbin pırpır etmesini sağlar.. eski çağlarda hoşlandığı kişiyi görünce kalbi çarpan gerzeklerin bu olayı kalple ilişkilerndirmesi sonucu olan bir şey sanırım.. iş beyinde bitiyor.. ben olsam beyin şekli koyarım.. aşk maşk yalan zaten.. peh! ayrıca (bkz: kalp/@koparnick)
0
koparnick
(26.09.08)
kalp simgesinin kalçanın şeklinden esinlenim olduğunu söyleyen vardı.
0
geldiler
(26.09.08)
Turkce o zaman:
ansiklopedi.bibilgi.com
0
ermanen
(26.09.08)
oriçinali kadın kalçasıymı$.
0
kr4z33
(26.09.08)
"New Yorklu tasarımcı Laura Tolkow, Mısır hiyerogliflerini yani resimli yazılarını incelerken kuş ve piramit sembollerinin yanında baş aşağı duran kalp sembolleri de dikkatini çekiyor. Önceleri kalp sembolünün o zamanlarda bile aşkı temsil ettiğini sanıyor ama yazıların anlamlarını öğrenince tam anlamıyla şok oluyor, çünkü hiyerogliflerdeki bu ters kalbe benzeyen şekiller erkek testislerini sembolize ediyor."

"Biyolog John Hertnerin açıklaması ise daha akla yatkın gibi. Ona göre eski çağlarda Katolik kilisesi, insan vücudu üzerinde bilimsel çalışma yapanların, insan vücudunu kesip biçmelerini hoş karşılamıyordu. İnsan kadavrası üzerinde çalışma imkanı bulunamadığından anatomik çalışmalar kurbağalar ve fareler üzerinde yapılıyordu.

Kurbağanın dolaşım sisteminin şeması bugün bile okullarda öğretilir. Bu şemada kalbe giren ve çıkan ana damarlar, kalbin üzerinde iki geniş yay oluştururlar. Bu yaylarla birlikte kurbağanın dolaşım şeması kalp sembolünün aynıdır"

ansiklopedi.bibilgi.com
0
demlikposet
(26.09.08)
divan edebiyatında da goncanın ters durmuş hali olarak geçer sevgilinin kalbi.
0
dross
(27.09.08)
(9)

MSN - Sirketten giremiyorum bari evde gireyim

ermanen
Simdi sirketin verdigi laptop'ta MSN kurulmuyor. Kurmaya kalktigimda administrator hesabiyla girmelisiniz diyor. Neyse eve de goturuyorum bu mereti, dogal olarak ayni durum tabi ki. Sirketten gectim de, bari evde gireyim. Var mi bir yolu? Ayrica sirket de farketmesin sonra tabi, cunku sirketteyken g
Simdi sirketin verdigi laptop'ta MSN kurulmuyor. Kurmaya kalktigimda administrator hesabiyla girmelisiniz diyor. Neyse eve de goturuyorum bu mereti, dogal olarak ayni durum tabi ki. Sirketten gectim de, bari evde gireyim. Var mi bir yolu? Ayrica sirket de farketmesin sonra tabi, cunku sirketteyken girmeyecem zaten..
0
ermanen
(26.09.08)
from brain to fingers
(26.09.08)
Yok onlari biliyorum soylemeyi unutmusum

Ben Windows Live Messenger kurabilmeken bahsediyorum, ya da onu kullanmaktan:)

Muadilleri degil yani..
0
🌸ermanen
(26.09.08)
vista mı yüklü pc de?
0
from brain to fingers
(26.09.08)
xp
0
🌸ermanen
(26.09.08)
admin parolası istiyor ise aklıma yapılabilcek birşey gelmiyor.umarım bilen birisi çıkar.
0
from brain to fingers
(26.09.08)
bilgi işlemdekilere anlat durumu, verirler belki şifreyi
0
ravioli
(26.09.08)
genelde program files ve windows klasorune yazma iznini kapattiklari icin yukleyemiyorsun. yukleme yapilacak klasoru degistirmeyi deneyebilirsin fakat buyuk ihtimalle yazilacak dosyalar illa ki windows klasorune gidecek. ama yine de denemek gerek..
0
paradoxical
(26.09.08)
portable windows live messenger sana ilaç olabilir,
flash diskinden bile çalıştırabilirsin, iz falan bırakmaz yani,
www.imessengr.com
0
zalex
(26.09.08)
www.logmein.com bunu bi dene, evdeki pc'ye kurup şifre veriyosun, sonra şirkette bu sayfadan kendi şifrenle girip evdeki pc'ni kullanıyosun. Tabi evdeki pc'nin açık olması lazım. Ben en son doom3 oynadım öğle tatilinde, şıkır şıkırdı.
Tek problem free versiyonu süreli, süre bitince biz de bitmiş sayılıyoruz.
0
orchant
(26.09.08)
(3)

Eldeki malzemelerle Yemek Tarifi

ermanen
patatessoganmantartaze fasulye domates sosusarimsaklimonsiviyagzeytinyagi (az var)Ne yapilir bunlarla?edit: tarifi kolay olsun ve acil lutfen
patates
sogan
mantar
taze fasulye
domates sosu
sarimsak
limon
siviyag
zeytinyagi (az var)

Ne yapilir bunlarla?

edit: tarifi kolay olsun ve acil lutfen
0
ermanen
(26.09.08)
www.cookingbynumbers.com

bu siteden bakabilirsin. dolabındaki malzemeleri işaretliyorsun. sana onlara uygun yemek tarifi veriyor.
0
kahvegibi
(26.09.08)
Aslinda yaptim cevap gelene kadar ama guzel siteymis, sagol...
0
🌸ermanen
(26.09.08)
@kahve gibi bu sitenin türkçe olarak bir benzeri yok mu bildiğin?
0
from brain to fingers
(26.09.08)
(6)

Ekvator - Guney/Kuzey Yarimkure - Mevsim farkliligi

ermanen
Biraz once kendi cevabimdan soru buldum, alla alla..Neyse, Kuzey yarimkurede yaz iken, Guney yarimkurede kis olur diyoruz. Ama Ekvatoru gecer gecmez anlayamayiz heralde, mevsim degisikligini ekvatordan ne kadar uzaklika anlariz? Mesela ekvatordan gecmis biriniz var mi, ulke, sehir, iklim ve sicaklik
Biraz once kendi cevabimdan soru buldum, alla alla..

Neyse, Kuzey yarimkurede yaz iken, Guney yarimkurede kis olur diyoruz. Ama Ekvatoru gecer gecmez anlayamayiz heralde, mevsim degisikligini ekvatordan ne kadar uzaklika anlariz? Mesela ekvatordan gecmis biriniz var mi, ulke, sehir, iklim ve sicaklik degisimleri ornekleri bazinda soyleyebilecek var mi?
0
ermanen
(24.09.08)
karşıt paralellerdeki ülkeler (kuzey x güney x) karalara ve denizlere konumları benzese dahi aynı iklimi görmezler. güney biraz daha soğuk, eğimden ötürü tabi.

eh bir de güney yarım kürede deniz oranı kara oranından çok daha fazla olduğu için zaten sıcaklık değişimleri daha değişik oluyor.

genel olarak birkaç örnek haricinde "şu kuzey paraleli şu güney pareleline denk gelir" diyemeyiz yani.

ha tabi, 1 kuzey paraleli 1 güney paraleline denktir heh. şöyle arabayla azıcık yolculuk yapıyosun sonuçta...
0
mortifera
(24.09.08)
mortifera guzel aciklamissin da tam olarak onu sormadim, yolculuk, ulke ve hava izlenimi gibi birsey soruyorum:)
0
🌸ermanen
(24.09.08)
hmm o zaman şöyle söyleyeyim, mevsim değişikliklerinin farkına en fazla dönencelerden sonra varılır. 23.5 kuzey ve güney paralelleri aşağı yukarı yani.
0
mortifera
(24.09.08)
benim fikrime göre de kuzeyde yengeç, güneyde oğlak dönencesini geçtiğimiz civarlarda belli olur.teorik olarak doğruluk payı bulunsa da makroklima değişimleri yolculuk esnasında hissetmek zor olabilir.zira hissedeceğimiz daha çok mikroklima değişiklikleri olacaktır, yani özel konuma bağlı (yükseklik, nem...) iklim değişiklikleri.bunlar da sağlıklı bir veri ortaya atmayı zorlaştırır.örneğin ekvatordan kuzeye, 25-20-18-15... gibi gitmesini umarken özel konuma göre 25-20-23-18-9-13 gibi gidişat da görülebilir.
0
gabbelloto
(24.09.08)
bildiğim kadarıyla şöyle;

ekvator sınırında sırt sırta duran iki adam olsun. biri kuzey yarım küreye, diğeri güney yarım küreye doğru büyük bir hızla gitsin. iklim değişikliği giderek artacak, dönencelerde maksimum olacak, sonra kutuplara yaklaşırken iklim yine aynı olacak.
0
deckard
(24.09.08)
kusra bakmayın ama süper coşmuşsunuz. öncelikle zaten en basit seviyede olay bildiğiniz biz burada yaza girerken bizimle benzer paralelde öteki tarafta kışa giriliyor; keza sonbahara girerken bir taraf diğeri de bahara giriyor.

Eğimden dolayı güneyin aldığı güneş ışığı daha az enerji taşıyor olsa da güney ve kuzey arasındaki kara-su dağılımı eppey farklı olduğu için oluşuyor asıl güney kuzey farkı.
0
as if existed
(25.09.08)
(1)

Regular Mail

ermanen
Toronto'dan, New York'a "regular mail" ne kadar surede gider? Zarf icinde sim kart sadece..
Toronto'dan, New York'a "regular mail" ne kadar surede gider? Zarf icinde sim kart sadece..
0
ermanen
(24.09.08)
evet canadapost ile yaptim ve regular dedim, hata yaptim.. Hizlandirabilme sansim var mi hala?
0
🌸ermanen
(24.09.08)
(10)

Sigarayı bırakma tecrübesi olanlar

goodbyecruelworld
Bugün 3 gün oldu, 8-9 senedir günde 10-15 tane içen birisiydim, artık yeter dedim 3 gün önce ama dayanamıyorum. yüzüm falan uyuştu, kontrol edemiyorum kendimi bir de konsantrasyon eksikliği yarattı bu durum bende ve sanırım 2 gündür sinirli bir insan olup çıktım. evde yalnızım ve üstelik evde sigara
Bugün 3 gün oldu, 8-9 senedir günde 10-15 tane içen birisiydim, artık yeter dedim 3 gün önce ama dayanamıyorum. yüzüm falan uyuştu, kontrol edemiyorum kendimi bir de konsantrasyon eksikliği yarattı bu durum bende ve sanırım 2 gündür sinirli bir insan olup çıktım. evde yalnızım ve üstelik evde sigara da var , ne yapmalıyım? bir tavsiyede bulunun lütfen çünkü acayip birşey bu içimden birşey yak bir tane diyor.....
0
goodbyecruelworld
(24.09.08)
sigara yanındaysa hemen çöpe salla, balkondan aşağı at.
sonra da (bence) bu bırakma kararında seni motive edecek şeyler bul.
0
there is nothing left for me
(24.09.08)
yalniz kalma
durmadan oyalanacak birsey bul
sigara icenlere yaklasma
0
ermanen
(24.09.08)
3. gününse yavaş yavaş ''sıgara da neymiş'' moduna girmen lazım.
tavsiyem pek sağlıklı değil ama çerez falan bir şeyler ye. özellikle şekerli bir şeyler ye. ben günde 3-4 paket eti crax yiyordum.
en olmadı sıgara yaktığın zaman kesinlikle ama kesinlile dumanı içine çekme.
0
insanimsi
(24.09.08)
yüzünün uyuşması, sigaradan başka bir şey düşünememe, konsantrasyon bozukluğu falan hepsi ama hepsi kendine sigara içme "ihtimalini" sunmandan kaynaklanıyor. sigara içmeme konusunda kararlılığını(şayet varsa) tazelersen ve bu imkanını yok edersen(mümkünse evdeki sigaradan kurtulmak), geçecektir.

sigara krizi denilen şey, sigara ihtiyacının kendisi ile değil "ulan bir tane içsem mi" sorusu ile ilişkili bir şeydir, bu soruyu kendine sormazsan böyle krizlere de girmezsin, bu soru kafanda döndüğü sürece, 10 sene geçse de aynı şeyleri hissedeceksin, bu soruyu kendine sormazsan bir kaç gün sonra her şey geçecek, derim nacizane.
0
kurukafa
(24.09.08)
evde yalnızsan ve sigara da varsa, enine sonunda içersin. moral bozmak değil de, önbildirim diyelim. evde yalnız olma bari.
0
lovemyself
(24.09.08)
ilk başlarda sigara içilmeyen ortamlarda bulunmanız iyi olabilir.bir de şu nikotin hapları gibi şeyleri deneyebilirsiniz belki de.çünkü sonuçta gördüğünüz belirtilerin bir kısmı psikolojik bir kısmı da nikotin eksikliğine bağlı belirtiler.ve son olarak bir söz biliyorum maalesef; bir kere bağımlı olduysanız bir daha asla eskisi gibi olamazsınız.artık hayatınız boyunca sigaraya karşı giderek azalan bir zaafınız olabilir ama bu zaaf hiç yokolmaz.
0
gabbelloto
(25.09.08)
sozluk.sourtimes.org linkteki kitabı bir an önce okumanı tavsiye ederim.
0
flyalone
(25.09.08)
süper yaa yüzüm uyu$uyodu benim de sanıyodum ki bi pislik var. sigara özleminden o zaman. ii. ben de bırakıyorum yani umarım içmem bi daha.


uyumak iyi geliyo. içemiyosun zaten uyurken ya. güzel bi yöntem.
0
ari maya
(25.09.08)
bol su için, nefes egzersizleri yapın, deriiiiin derinn nefes alıp verin, başınız döenecek kadar derin yapın bunu. bir de kollarınızın iç kısmını hızlı hızlı ovalayın. bu üçü çok önemli. su-nefes-kol içine masaj.

bir hafta süreyle, çay,kahve,kola ve alkol almayın kesinlikle. bu da cok önemli.
suyu unutmayın.
0
tcyx
(26.09.08)
tamamen iradeye bağlı olmakla birlikte ben sigarayı bırakırken hiç sıkmadım kendimi. çok bunalırsam bir sigara yaktım ama hiç sonuna kadar içmedim. iki nefes üç nefes içip söndürdüm. 24 saatten uzun süre sigara içmeyip sonra bir nefes çektiğinde bakıyorsun özellikle ağızda bıraktığı tat başta olmak üzere miden bulanır. oh iyi ki bırakmışım dersin.

zaman zaman gelen sigara içme arzusunun önüne, nefsinin önüne geçerek değil bu şekilde bir musibet şeklinde azalttım. bir süre sonra canının sigara çekme frekansı azalıyor.

...fakat ilk başta dediğim gibi irade ile alakalı bu. ilk yaktığın sigarada canın sigarayı bitirmek istese de zorla kendini söndür.

şimdi mi? evet ayda yılda bir canım çekiyor. sigarayı yakıyorumda ama bir nefes bile çekemiyorum. ağzım azıyor. ev-araba leş gibi kokuyor.
0
Kazmapolitan
(03.10.08)
(10)

uzayda gidilebilecek en son yer

tabudeviren
uzayda gidebileceğimiz en son yere gittiğimizde oradan sonrasında ne var?böyle bir imkana sahip olup olmamamızdan bağımsız olarak soruyorum. diyelim ki bu imkanlara sahibiz.bir arkadaş uzayın sürekli şişirilen bir balon gibi genişlediğini söylüyordu.bu şekilde genişleyen bir yapının genişleyerek kap
uzayda gidebileceğimiz en son yere gittiğimizde oradan sonrasında ne var?
böyle bir imkana sahip olup olmamamızdan bağımsız olarak soruyorum. diyelim ki bu imkanlara sahibiz.

bir arkadaş uzayın sürekli şişirilen bir balon gibi genişlediğini söylüyordu.
bu şekilde genişleyen bir yapının genişleyerek kapladığı yerde ne var acaba :)

not: ..ok var demeyin :)
0
tabudeviren
(24.09.08)
uzayda gidilebilecek en son yeri bilmeden ardında ne olduğunu bilemeyiz.
0
swallowed arsenic
(24.09.08)
evrenin sonu yok, ve sürekli genişliyor evet.
0
tom riddle
(24.09.08)
kurukafa
(24.09.08)
ama teorik olarak evrenin sonu var. var olmasa genişleme imkanı olmazdı.

skyserver.sdss.org

"biz göğü büyük bir kudretle bina ettik ve şüphesiz biz, (onu) genişleticiyiz." (zariyat suresi, 47)
0
swallowed arsenic
(24.09.08)
bir kısım bilim adamına göre bu yer sonsuz noktası, bir kısmına göre ise uzaya gidilebilecek en son yer aslında evren'in oluştuğu ilk tekil nokta (büyük patlamanın başladığı yer).

edit: ohaa ben yazarken kimse yoktu.

@tom riddle, evren sürekli genişlemiyor. yani şu an genişliyor ama bu genişlemenin sürekli olacağı henüz kesin değil (hatta bunun tersi ispatlanacak). büyük patlamanın etkisiyle tüm gökada'lar birbirinden hızla uzaklaşıyor evet. bu sayede evren genişliyor. ama bir süre sonra patlamanın oluşturduğu itme kuvveti gücünü kaybedip kuvvet değeri düşerse, sonra da kütle çekim kuvveti daha ağır basarsa evren büzülmeye başlayacak. yani bu sefer tüm süreç tersine işleyecek. tüm gökadalar birbirine doğru hızla yaklaşacak. tüm bunlar taaaa büyük patlama dediğimiz tekil noktasında birleşecek ve böylece uzayın sonu aslında uzayın başlangıcı olacak. bu kadar büyük bir kütle bu kadar küçük bir hacme sıkıştırılırsa n'olcak peki? tabii ki bir başka büyük patlama!

@tabudeviren;

"bu şekilde genişleyen bir yapının genişleyerek kapladığı yerde ne var acaba "

aslında evrenin hacmine oranla barındırdığı kütle çok çok çok düşük. yoğunluğu çok az yani. bu hacimde bir evrenin kütlesi bu olamaz bildiğimiz tüm gök cisimlerinin (galaksilerin, yıldızlar arası maddelerin) kütlelerinin toplamı hacmi karşılayamıyor ve evrenin birçok noktada büzülmesi gerekiyor. böyle bişey olmadığı için bilim adamları dark matter (karanlık madde) adını verdikleri bir madde düşündüler. buna göre bu madde asla göremediğimiz fakat kütleleri dolayısıyla evrende var olan maddelerdir. nötrinolar karanlık madde olabilir, quasarlar olabilir, başka bir madde de olabilir. bunların karanlık madde olduğu düşünülmüş ve hesaplamalar yapılmış, kütle değeri yine hacmi karşılamamış. bilim adamları da buna karşılık dark energy (karanlık enerji) diye bişey düşündüler. bundan sonrasını bilmiyorum ama. sadece ben değil, bilim adamları da bilmiyor :)
0
deckard
(24.09.08)
uzayda gidebildiğimiz en son yerin ardında ne var acaba?
bu uzayın bittiği yer - geri kalan kısım arasındaki geçiş bölümü nasıl bir yer?
ayağımızı uzatıp oraya geçebilir miyiz :)
0
🌸tabudeviren
(24.09.08)
@tabudeviren, şu an genişleyen evrenin genişlediği yerin hep bir adım ötesini merak ediyorsun anladığım kadarıyla. oraya ulaşmak için ışık hızından çok daha hızlı gitmek lazım. sorunda "diyelim ki bu imkanlara sahibiz" diyerek ışık hızından hızlı gittiğimizi varsaydığını varsayıyorum. o halde artık kütlemiz sonsuz olan bir enerji formuna dönüştük demektir. enerji formuyla o bölgeye ulaştığımızda ise zaten evrenin sahip olduğu enerjiye dahil oluruz.

kısacası o bölgede hiçbişey yok! matematiğe ve astrofiziğe göre orası hiç. hiç bölgesi. işte öyle bir şey. stephen hawking abimiz "bilimin ilgi alanının dışında kalıyor orası" diyor.

"bu ne lan böyle iş mi olur" diyenler eminim vardır. onlara şunu demek istiyorum;

makro dünyada (astrofizik) ve mikro dünyada (kuvantum) insanın algı sınırlarını aşan her şey mantıklıdır.
0
deckard
(24.09.08)
evrenin sonunda baska evren var heralde
en.wikipedia.org

ama kesin bilinmedigi icin hayalgucunuzu kullanmaniz lazim
0
ermanen
(24.09.08)
otostopçunun galaksi rehberine göre bir restoran olması lazımdı. yemekleri de güzel diyordu sanki.
0
ozdek
(24.09.08)
mekan (space) denilen seyin tanimiyla ilgili.
modern anlamda ilk define eden Newton, Newton'a gore zaman ve mekan absolute entity. mutlak.
cagda$i ve rakibi Wilhelm Leibniz'e gore ise mekan ancak icinde objeler var ise anlamli. yani yok sayilabilir. Harfleri olmayan bir alfabedir, objesiz space diyor.

Einstein'in general relativity teorisi ve en son deneyler gosteriyo ki Leibniz hakli.
bu arada Einstein bu "relativity" lafini hic sevmezmis, cunku zaman ve mekan kendi basina mutlak olmasa bile, comprehensively space-time mutlak. yani her object space-time icinde yol aliyor. batiya 50 km/hr giden bir araba dusun, sonra guney'e dondu hafif, hiz gene 50, ama hizin batidaki vektoru 50'den az olacak mecburen.
ayni sekilde, harekete gecen obje, zaman vektorunden kaybedecek ve zaman daha yavas gececek onun icin.

long story short, objesiz space manasizdir.
0
rusdemezale
(24.09.08)
(4)

Buzdolabı çalışma içeriği hk.

morgaine gb
Şimdi gecenin bir yarısı takıldı bu buzdolabı içerisine konan gaz/gazla nelerdir?
Şimdi gecenin bir yarısı takıldı bu buzdolabı içerisine konan gaz/gazla nelerdir?
0
morgaine gb
(24.09.08)
R404 belki..
0
kr4z33
(24.09.08)
ermanen
(24.09.08)
bildiğin propan.
0
spahandler
(24.09.08)
onceleri buzdolabi icin freon12, klimalar icin freon22 idi, simdi hepsi rac134a diye hatırlıyorum.en azından babam rac134a kullanıyor. :)
0
oligomer
(24.09.08)
(16)

ne konusuyorsunuz bu kadar uzun uzadıya telefonda

manonflier
evet sorum telefonda arkadaşları ,sevgilileri,nişanlıları ile gunde 2 -3 saat konusanlarasoru biraz sanki sitem eder gibi oldu ama benim niyetim aslında ogrenmek hayır yarın bir gun olursa bi kız arkadas nasıl konusacağım bilemiyorum.aslında konusacak bişeyler bulmakta zorlanırım diye dusunuyorum,bi
evet sorum telefonda arkadaşları ,sevgilileri,nişanlıları ile gunde 2 -3 saat konusanlara

soru biraz sanki sitem eder gibi oldu ama benim niyetim aslında ogrenmek hayır yarın bir gun olursa bi kız arkadas nasıl konusacağım bilemiyorum.aslında konusacak bişeyler bulmakta zorlanırım diye dusunuyorum,bir de ben gereksiz veya herkesin malumu şeylerden konusmaktan hoşlanmıyorum.karşı tarafta benim gibi fazla konuşkan deilse ayvayı yedik.telefon malum çok pahalı luks zaten hiç boş gereksiz yere kullanmadım hep bi işim düştüğünde kısaca hal hatır sorar derdimi anlatıp kapatırım.
evet ne yapacağız bu çok büyük bir sorun mu onu da bilemiyorum ama bakarsın deli gibi aşık olur da dilim çözülürse bi daha da susturamazsınız maazallah.
0
manonflier
(24.09.08)
kitap okuyun birbinize.

(bkz: sözlük bana konu bul lan allahsız)
0
babatema
(24.09.08)
valla bu benimde çevremde çok sık görüp hala anlayamadığım bir konu, hadi uzaktakilere bişi dememde,tüm günü beraber geçirip ayrıldıktan sonra yine telefona sarılıp arayan msj çeken bi sürü kişi var çevremde. yahu tüm gün yaptıklarını bir bir anlatsan yine 2 saat sürmez hepsini anlatman heralde dakikalara girmezsen :)

çok muhabbet tez ayrılık getirmiyormu yahu ?
0
kojiro
(24.09.08)
çok muhabbet tez ayrılık getirir. vazgeçin bu fikirden.
0
babatema
(24.09.08)
olay sevgili, nişanlı olayı değil bana göre.

bazı insanlar telefonda konuşmayı seviyor, bazıları sevmiyor. erkekler genelde az konuşuyor. telefonda konuşmayı seven insan (kadın olsun erkek olsun) gerek normal arkadaşları ile gerek sevgilileri ile bol konuşuyor.
0
mea maxima culpa
(24.09.08)
valla bedava olunca buluyorsun birseyler
0
ermanen
(24.09.08)
Birkaç ilişkim amaçsız ve nedensiz telefonda konuşma ve mesajlaşma güçlüğü çektiğim için bitti. Önümdeki maçlar için telefon manyağı olmayan kızlar seçmeye çalışıyorum. Zor oluyor. Çok azlar. Hepsi eline telefon verince çılgıncasına konuşuyorlar.
0
mabl
(24.09.08)
şimdi biraz arabesk olacak ama, beraber sessiz sessiz oturunca karşılıklı rahatsızlık hissetmeyeceğiniz bir ilişki kurmaya çalışırsanız, sırf sevgiliyle konuşma "işini" yapmak için konuşma gibi dertlerden kurtulursunuz. Kimi seçeceğin önem kazanır tabi burda. Konuşacak bir şey varsa konuşursunuz, yoksa konuşmazsınız. öyle ille de boş boş konuşucam bütün akşam modunda birin kaptırırsan kendini: (bkz: gaçhayım)
0
kurukafa
(24.09.08)
şöyle devam eder
- ee şimdi napıyosun
- senle konuşuyorum ekiekieki
.
.

vaz geçin uzun konuşmaktan insan çok sacmalıyor cok
0
imparatorolmayikolaymisandin
(24.09.08)
kızların evde eli kolu bağlı oturtulması, herhangi bir hobi edinmelerine veya sosyal aktiviteye katılmalarına izin verilmemesi bunlara başlıca etken bence. akşam oldu mu odasına kapanan, hele ki bilgisayarla pek içli dışlı değilse alıyor telefonu eline (doğası gereği konuşkan bi de tabii) başlıyor konuşmaya. gerçi bu, ülkemizin kızlarına mahsus bir durum değil; yıllar önce öğrenci değişim programıyla bize gelen polonyalı kız da elinden telefonu eksik etmezdi.
0
deckard
(24.09.08)
"aslında konusacak bişeyler bulmakta zorlanırım diye dusunuyorum"

bu korkunun sebebi şuan sevgilinin olmaması. olduktan ve aradaki bazı engelleri aşıp! iyice samimi olduktan sonra ne konuşacağım, konuşacak bişey bulamayacam diye bişey kalmıyor merak etme. bunları düşünmezsin bile.
0
nihilanth
(24.09.08)
ben söyliyim hemen, 10 dakka güzel güzel konuşursun, sonra taraflardan birisi olmadık bir laf eder ve haksız olan taraf toparlamaya çalışır. akabinde kavga çıkar ve gönül alma konuşmaları yapılır.

2 saat canım cicim diye konuşan görmedim.
0
kimlanbu
(24.09.08)
bulmayın zaten. olayın maddi yönünü geçtim sağlık için de zararlı bişey. o kadar saat kaç beyin hücresi ölüyor allah bilir. iki saat boyunca telefon ısınıryor da ısınıyor, kulağın yanıyor, öbür kulağa alıyorsun, bu kulak değiştirmeler sıklaşıyor, arada iki kelime kaçırıyorsun ve buyur sana 1 saatlik daha konuşacak dert. "sen beni dinlemiyo musun, nerdesin" soruları...
0
geldiler
(24.09.08)
bu telefonla yaşayan insanlardan biri de benim ev arkadaşım. onlar telefonla konuşurken telefonla konuşuyormuş gibi düşünmüyorlar sanırım. telefonda uzun konuşman gerektiği zaman sanki yıllardır ıssız adadaymışsın da kimseyle konuşamamışsın gibi düşün sen de yaparsın. veya telefonla konuşmanın dışında yapacak hiç bir işin olmadığına, çok sıkıldığına falan inandırmaya çalış kendini. ^^
0
mevta
(24.09.08)
Telefonda çok konuşulan ilişkilerden birisini yaşıyorum ve hala ayrılmadım (6 senelik long distance relationship olayı). Ama işin aslı ben konuşmuyorum. Kız arkadaşım konuşuyor ben dinliyorum. Arada da gönlünü hoş tutuyorum. bir erkek açısından uzun konuşma işi budur başka bir şey değil.
0
teritori
(24.09.08)
shakespeare oynuyoruz telefonda. Hamlet, Macbeth, King Lear, Othello'yu bitirdik. Birdahaki aya Henry'lere başlayacağız. Arada bazı sahnelerde konferans yapıyoruz.
0
sv3n
(24.09.08)
çok basit. konuşacak bir şey bulamazsan "sen son günlerde bana karşı soğuksun" argümanı gelir ve kavga etmeye başlarsın. o kavga 2 - 3 saat sürer.
0
dursunkaptan
(24.09.08)
(15)

Insanlar nasil oluyor da hala cehenneme gidiyor?

egotm
din adamlarini soyledigi, butun gunahlari affeden, 10 kaplan gucunde binlerce dua varken insanlar nasil oluyor da hala cehenneme gidebiliyor? bahsettigim dualar su tarz seyler:"sabah 10 kere Y okursan butun gunahlarin yok olur""aksam 5 kere X i okursan 10 puan bonus sevap kazanirsin""cuma aksamlari
din adamlarini soyledigi, butun gunahlari affeden, 10 kaplan gucunde binlerce dua varken insanlar nasil oluyor da hala cehenneme gidebiliyor? bahsettigim dualar su tarz seyler:

"sabah 10 kere Y okursan butun gunahlarin yok olur"
"aksam 5 kere X i okursan 10 puan bonus sevap kazanirsin"
"cuma aksamlari 13 kere Z okursan , kabir azabi cekmezsin" vs. vs. bunun gibi tonla dua.

ya bu dualarin belli bir sureleri var ki periyodik olarak tekrar etmek gerekiyor,
ya adamlar o belirli sure zarfinda defalarca gunah isledikten sonra gunahlarini resetlemeleri gerekiyor, ya bir seyler bozuk, ya da nedir? nedir bu isin mantigi?

not: lutfen cevaplariniz, "allah'a guven, gerisi merak etme sen" tadinda olmasin. hatta esegi saglam kaziga baglamak bile bu yaklasimdan daha mantikli ve durust gelir bana.

img148.imagevenue.com
0
egotm
(23.09.08)
öteki tarafta adalet sistemi "kitabına uydurmak" üzerine dönmüyordur diye tahmin ediyorum.
0
kimlanbu
(23.09.08)
En basit yanıtı; söylediklerinizi yapmayarak, yani
"sabah 10 kere Y okursan butun gunahlarin yok olur"
"aksam 5 kere X i okursan 10 puan bonus sevap kazanirsin"
"cuma aksamlari 13 kere Z okursan , kabir azabi cekmezsin" işlemlerini uygulamayarak olacaktır.
0
late viper
(23.09.08)
(bkz: kul hakkı) gibi günahlardan kurtuluş olmaması en büyük nedendir, zaten cezalandırma olacaksa büyük çapta cehennemde olacaklar başka insanlara haksızlık, eziyet edenlerdir muhtemelen, bu tür günahların dışında herhangi bir dine inanan (hak dini diyelim) allah'a şirk koştuğunda da sabah namazında okuyacağı bir şey fayda etmez bu şirk koşma bilmedende olabilir.

aslında diyanete sorarsanız daha net ve detaylı cevaplar alabilirsiniz bence, sanırım diyanet içerisinde bu tür sorulara yanıt veren kişiler var, iletişim maille de oluyor sanırım.
0
akcelik
(23.09.08)
bi kere insanların cehenneme gittiğini bilmiyorsun. bence hatan insanların cehenneme gittiğine inanmak. sana saçma gelen şeye inanmaya devam ediyorsan konu üstünde daha çok düşünüp bu inancını değiştirip değiştirmemek gerektiğini düşünebilirsin. belki şimdi bunu yapıyorsun. ama bunun cevabını böyle yerlerde aramaman gerekir. çünkü seni kendi düşüncesinin yanına çekmek isteyenler olacaktır(tıpkı benim yaptığım gibi :p) ve dili daha güzel kullanan seni yanına çekmeye daha yakın olacaktır.

yani işte mesela bence diyanete filan da sormaman lazım. sadece oturup düşünmelisin.
0
psyche
(23.09.08)
eheh ya bi ara da cennetten arsa satıyorlardı, benim favorim oydu. nesil degisti tabi.
0
bryan fury
(23.09.08)
cehennem olsa belki giden de olurdu diyorum kısaca.
0
bodom
(23.09.08)
Dinsel cevap olarak sunlara bakabilirsin, ayrica sag tarafta ilintili konular var:
www.sorularlaislamiyet.com
www.sorularlaislamiyet.com
www.sorularlaislamiyet.com
www.sorularlaislamiyet.com

Benim cevabima gelirsek (hem yukardakileri okuyarak hem de kendi dusuncelerimi birlestirerek soyluyorum ve bir sekilde ozetlemis oluyorum):

Allah sirk kosmak disinda, tevbe ettigin ve dua ettigin surece butun gunahlari affedebiliyor ama pat diye olmuyor ve kisisine gore oluyor. Yani kisi, hayati boyuncaki davranislarina, dinsel yonune, dusuncelerine, yaptigi iyiliklere, kotuluklere gore ve herhangi baska seylere gore degerlendiriliyor ve oyle karar veriliyor, sak diye affettim olmuyor yani..

Yazdiklarim Islamiyet icin gecerlidir.
0
ermanen
(23.09.08)
Senin hatan o "sabah 10 kere Y okursan butun gunahlarin yok olur" varsayımının gerçek olduğuna inanmakla başlıyor. Nerde yazıyor Kuran'da şu duayı şu kadar oku cennete git diye?

Dua okumak iyidir ama günlük düzenli olarak sabah dua okuyup akşam haram işlersen olmuyor. O duaların çoğunun içinde de zaten haram vs işlemeyeceğin söyleniyor, sen dua okuyup haram işlersen duayı yerine getirmemiş oluyorsun ve geçersiz oluyor vs vs.
0
harzem
(23.09.08)
bu olaya ticari amaçla bakmayınız. büyük bir günah işledikten sonra ne kadar "tanrı"ya seni affetmesi için dua edersen et, kendi içindeki tanrı (vicdan oluyor kendisi) seni affetmedikçe cehennemi kendi ayağına getirmiş olursun.

demek istediğim "milyarlarca insan için tek bir tanrı var, herkesin günahlarını, sevaplarını, dualarını, imanını belirli bir algoritmayla hesaplayıp sonra yök'ün öss ile öğrencileri bi yerlere yerleştirdiği gibi kişiyi bi yerlere yerleştiriyor" değil olay. herkesin tanrısı aslında kendi içindedir. çok büyük bir günah işlesem kendi vicdanımı rahatlatmadıktan sonra 10 tane X duası okumuş olsam kaç yazar..
0
deckard
(24.09.08)
x oku y ol türünden şeylerin islamiyetle bağdaşmadığını düşünüyorum. uydurmadır onlar genelde.
0
nihilanth
(24.09.08)
kafir oldukları için giderler cehenneme arkadasım.

her musluman bir gun cennete gidecektir ancak kafirler hep cehennemde kalacaktır..diye belirtilir..
0
isott
(24.09.08)
E işte bu kafirler cehenneme gidecek lafı da bana çok mantıksız geliyor.

Müslüman ol, tecavüzcü ol cennete git.
Yahudi ol dünya iyisi ol, bi ton iyilik yap cehenneme git.

Ne sikim iş lan bu.
0
cruseo
(24.09.08)
@late viper, bu dualarin kaynagi ben degilim; hangi imam, hoca, profesor vs. ye sorarsan sana bu tur dualardan tavsiye edecektir. yoksa bir ben mi duyuyorum bunlari? bak mesela google'da 12.000 tane bu tur başlık çıktı
www.google.com

@harzem, bana kuranda nerede yazıyor diye sormuşsun ; benzer olarak senin dediğin "Dua okumak iyidir ama günlük düzenli olarak sabah dua okuyup akşam haram işlersen olmuyor." kuranda nerede yazıyor diyim aynı mantıkla? senin cevabın "eee her şey kuranda yazmaz ki, ilmihaller var fıkıh kıtapları var" diyeceksindir. e sen de bu dediklerim için oralara bakabilirsin. hatta sana doğruca kaynak da vereyim; www.nadirkitap.com cocuk yapmadan, sevişirken okunacak duaya kadar bir sürü dua var bunda. hatta bir tane de, şu sıralar çok poüler olan ilahiyatçı nihat hatipoğlu'ndan gelsin: www.youtube.com

@ermanen verdiğin linklere baktım, ama soruma cevap deil bu. ben davranışlarımın ahlaksız, kurana karşı olmadığına eminsem ne diye sürekli sevap kazanmak/sözde günahlarımı affettirmek için dua ediyorum. birinde tutmazsa diğerinde tutsun diye sürekli şansımı mı deniyorum acaba?

@sofistkie maymun, iyi demişsin hol demişsin de, hayatta vicdanımızın sesini dinleyeceksek din neden var? ya da tam tersi?

@nihilanth, dini kendimize göre yorumlayabiliyor muyuz :S yani bir duayı gördüğümde ben "bu uydurmadır boşver inanma" dersem din dışı olmuyor muyum? kaldı ki, bir dine inananların büyük çoğunluğunun kutsal kabul ettiği şeyler uydurma ise, bu dinin bozulduğu anlamına gelmez mi?

@isott başlık dışında sorumu da dikkatli okursan daha iyi olur. bu kadar günahları azaltıcı fua varken nasıl oluyor da insanlar cehenneme gidiyor idi sorum kabaca.
0
🌸egotm
(24.09.08)
Ohoo sen bu asabiyet problemini çözmeye uğraş bence önce :)

Duaların hiçbiri kuranda yazmaz. Kuranda yazana dua denmez zaten ayet denir sure denir. Duaların tamamı din adamları tarafından önerilen sözlerdir. Beğenmediğin, sana gerçekçi gelmeyeni okumazsın, günaha da girmezsin. Hiçbir dua en gerçek dua değildir, kendisi dua üretmekten aciz çoğunluk için hazır üretilmiş dualardır. Ben hep kendi el yazması dualarımı ederim, başkalarınkini beğenmem kolay kolay.
0
harzem
(24.09.08)
@egotm
E ben tersini mi söyledim? Ya da uyduruyorsun mu dedim? "söylediklerinizi yapmayarak" derken aktardıklarını kastetmiştim, sen uydurdun gibi bir anlamı yoktu...
Ki söylediklerimin arkasındayım...
0
late viper
(26.09.08)
(1)

radikal atatürk şiirleri

theselfish
arkadaşlar merhaba. fakülte olarak bir "atatürk için şiirler gecesi" projemiz var. ve bu organizasyon için şiirler lazım haliyle. bu olayı ekşi duyuruya taşıma sebebim de şudur. ortalıkta dolanan şiirlerin tarzı malum. ya atatürk ü baştan ayağa öven, ya da atatürkten sonra mahvettiniz ülkeyi, allah
arkadaşlar merhaba. fakülte olarak bir "atatürk için şiirler gecesi" projemiz var. ve bu organizasyon için şiirler lazım haliyle. bu olayı ekşi duyuruya taşıma sebebim de şudur. ortalıkta dolanan şiirlerin tarzı malum. ya atatürk ü baştan ayağa öven, ya da atatürkten sonra mahvettiniz ülkeyi, allah sizin belanızı versin minvalinde şiirlerden başka doğru düzgün bir şey yok.

sözün kısası "yetişkinler için atatürk şiirleri" arıyorum. kahramanlık şiirlerine gerek yok, heybetli cümlelere gerek yok, hatta komik, eğlenceli şiirler de olabilir can yücel in, özdemir asaf ın cemal süreya nın atatürk şiirleri var mıdır, ya da son dönem şairlerinden yazan var mıdır bilmiyorum. belki aranızda daha önce karşılaşmış olan ya da daha da ileri gidiyorum aranızda ya da çevrenizde yazmış olanlar vardır. sizden öneriler istiyorum.

ayrıca assert h ya da diğer moderatörlerden ricam bu duyurunun bi kaç gün üstte yer alması. daha fazla kişiye ulaşabilirsem, daha çok işe yarayacak bu duyuru çünkü.

sözlükten ulaşamayacaklar için; [email protected]

şimdiden teşekkürler.
0
theselfish
(23.09.08)
Surda unlu sairlerin Ataturk icin yazdigi siirler siralanmis:
www.izafet.com
0
ermanen
(23.09.08)
(5)

nedir bu?

axijazz
yüzük mü bunlar nerde satılır?
yüzük mü bunlar nerde satılır?
0
axijazz
(23.09.08)
bence bant.
0
kayranin kedisi
(23.09.08)
0
ermanen
(23.09.08)
daralan makaron. olur mu olur.
0
thefirstfbli
(23.09.08)
bantlari bosver de bu eleman kim ya.. :)

demeye kalmadan link gelmis :)
0
palyacopapi
(23.09.08)
nerde satılır bu? üsttekiler pek cevap olmamış. hemen alıcam çünkü. tabi yara bandı gibi olmasın.
0
clones
(24.09.08)
(6)

Bozuk para - Exchange - Finans

ermanen
Bozuk para neden exchange edilmiyor? Kagit parayi exchange edince sana bozuk para veriyor da, neden tam tersi olmuyor.. Ya da belli bir bozuk para limitine kadar exchange saglayamazlar mi? Bununla ilgili finans hizmeti yapan yerler var mi?
Bozuk para neden exchange edilmiyor? Kagit parayi exchange edince sana bozuk para veriyor da, neden tam tersi olmuyor.. Ya da belli bir bozuk para limitine kadar exchange saglayamazlar mi? Bununla ilgili finans hizmeti yapan yerler var mi?
0
ermanen
(23.09.08)
şöyle bişi var ama... (git: 37313)
0
axijazz
(23.09.08)
acilmiyor ne yazik ki, bize kapali ne yazik ki!
0
🌸ermanen
(23.09.08)
bakkala goturucen hacı.
0
bryan fury
(23.09.08)
sigara ve büyük suyu sadece bozuk para ile alıyorum, faydası olacaksa bu cevabın.
0
cedilla
(24.09.08)
Allah Allah.. Ben yılardır merkez bankasına bozuk para bütünletiliyor diye biliyorum?
0
mabl
(24.09.08)
Banka sahte bozuk paraları almayabilir. piyasadaki 50 Ykr'lerin çoğu sahte. Bankaya götürüp elinizdeki paradan olmayın.
0
vita vinum est
(24.09.08)
(3)

ilişkiler babında-nasıl oluyor da oluyor

numb
şimdi genelde kadınlar bi adamı görür ve bilirler ki bu kişiyle bi dönem bi yerde ya sevgili olacaklar ya sevişecekler bişey bişey yani daha doğrusu potansiyel o dakika kendini belli eder.yani önceden hiç aklımda yoktu vallahi zamanla aşık oldum filan mevzusunda zamanla aşık olma kısmı doğru olabili
şimdi genelde kadınlar bi adamı görür ve bilirler ki bu kişiyle bi dönem bi yerde ya sevgili olacaklar ya sevişecekler bişey bişey yani daha doğrusu potansiyel o dakika kendini belli eder.yani önceden hiç aklımda yoktu vallahi zamanla aşık oldum filan mevzusunda zamanla aşık olma kısmı doğru olabilir fekat aklıma hiç gelmediydi kısmı külliyen yalan daha ilk saniyede bi sinyal çakıyor beyinde.bi de paralel bi teori olaraktan kadınlar karşı cins artık hormonal olarak mı bişi salgılıyodur yoksa suratından mı belli oluyodur bilinmez er kişinin kötü bi döneminde ona rastladıysa(loserlık olarak nitelendiriyorum şu an için uygun kelime bulamadım)bu üstünden dökülen loserlığı da hissedip içgüdüsel olarak yaklaşmazlar.burda kastedilen loserlık işsiz güçsüzlük parasızlık,huzursuzluktan ziyade kişinin ruhuna sinmiş olup dışarıdan belli bile olmayabilen dönemsel bitiklik veya ezikliktir depresyon filan da diil .yani bi nevi doğru insanla yanlış döneminde karşılaşırsan ihtimaller hanene eksi puan yazılır.merakım sizce var mı böyle bişi ve mesela erkekler için de bu böyle mi?yani nasıl işliyo bu karar verme mekanizması erkek beyninde? nasıl başladıysa öle gider mi yani
0
numb
(23.09.08)
Senin bahsettigin ilk izlenimle alakali, ama illa ayni seyi dusunecek diye bir kaide yok, veya farkli kisilerin ayni karar verme mekanizmasina sahip olmasi soz konusu olamaz ama ilk karsilasma kotu donemindeyse, illa o ilk izlenimle devam etmesi gerekmiyor, insani tanimak da gerek bence, ilk izlenime gore karar verenler bence hata yapmis olabiliyorlar. Kisi evlenmek istiyorsa diger durumlara da bakacak tabi ki, sevgi her zaman yetmiyor yani, illa hormonlarina gore davranacaksin diye bir kaide yok, ama iki tarafta eglenme taraftariysa, is zevke ve hormonlara kalmis. Sonucta ilk bastaki eksi puani buyutmemek lazim, sonraki artilari ekisiyi de kapatacak cunki, sinyaller illa gozden, yuzden falan belli olacak degil ya, genis ve cokyonlu dusunmek lazim, her konuyu kaliplara sokmaya calismak anlamsiz, "good loser" olup da mutlu olunabilir bazi zamanlar..Sacmaladim biraz, devrik cumleler de cabasi.. neyse boyle iste...
0
ermanen
(23.09.08)
ee ben dişiyim ve şunu söyleyeyim saptaman benim için gayet doğru ama loserlıkla, male/femalelikle alphacan olmakla falan alakasını bilemedim. bazen sırf o loserlık bile bir şekilde (depresyon de, kötü dönem de ne dersen de işte) dönüp göz atmana yol açabiliyor. ne bileyim, bir arkadaş ortamında rastgele 5 dakikalığına uğramış birisine dönüp bakma ihtiyacı hissediyorsun. sezgi sanırım. ama neyin sezgisi bilemedim doğrusu. bi de bu sezgi değişebilir gibi geldi. yani her akşam überseksi, bol paralı, komik vs. sezmiyorsun. bazen de loser oluyor ne bileyim.
evet ya niye bu böyle?
0
sipsi
(23.09.08)
her iki cinsiyet için de (bkz: feromon)
0
sıkay
(23.09.08)
(5)

sabah kalkınca hissedilen mide ağrısı

salvador dayı
başlıkta da yazdığı gibi sabah uyandığım zaman midemde ağrı hissediyorum. uyandıktan sonra yatakta sağa sola döndükçe daha hissedilir hale geliyor. gün içinde sürekli bir ağrı ya da mideye bastırınca duyulan birşey yok. fazla kilom yok, aşırı alkol tüketmiyorum, sigara tiryakisi de değilim ancak aşı
başlıkta da yazdığı gibi sabah uyandığım zaman midemde ağrı hissediyorum. uyandıktan sonra yatakta sağa sola döndükçe daha hissedilir hale geliyor. gün içinde sürekli bir ağrı ya da mideye bastırınca duyulan birşey yok. fazla kilom yok, aşırı alkol tüketmiyorum, sigara tiryakisi de değilim ancak aşırı kola tüketiyorum.
doktor korkuyorum. ne olabilir deldik mi mideyi?
0
salvador dayı
(23.09.08)
gaz yapiyordir miden ama kesin birsey de denemez, devam ediyorsa doktora gidiniz..
0
ermanen
(23.09.08)
doktor değilim ama;
sabah mideniz boş oluyor. eğer kahvaltıdan sonra ağrılarınız azalıyorsa bence mideyi delme yolunda gidiyor olabilirsiniz. bir doktora görünmekte yarar olabilir.
0
chavezding
(23.09.08)
gastrit başlangıcı olabilir.. aman dikkat..
0
vercingetorix
(23.09.08)
light kola denen illeti bırakma vaktim geldi orası kesin.
0
🌸salvador dayı
(23.09.08)
Ağrın tam olarak nerede göğüs kafesi civarında da hissediyor musun? Ve ağzına ekşi su geliyor mu? Eğer cevapların evet ise büyük ihtimal reflün var.

Aç karnına midenin ağrıması veya yemeklerden sonra ağrıması peptik ülserin bulgusudur.

Kanlı kusma, dışkıda kan, son zamanlarda aşırı kilo kaybı, yemek yerken lokmanın boğazında veya yemek borunda takılması, erken doyma gibi şikayetlerin yoksa çok ciddi bir problemin yoktur. Ama her halükarda bir doktora başvurmak zorundasın.
0
there is nothing left for me
(23.09.08)
(8)

beslenme saati

feeling the blanks
epeyce uzun zamandir (birkac yil diyelim) sabahlari spor yapiyorum. spor derken yaklasik 50 dakika kadar suren ve kardiyo (~25 dk) ile bazi agirlik calismalarini iceren iddiali olmayan bir programdan bahsediyorum. hastalik, siddetli aksamdan kalmalik gibi bir durum olmadigi surece de haftaici her gu
epeyce uzun zamandir (birkac yil diyelim) sabahlari spor yapiyorum. spor derken yaklasik 50 dakika kadar suren ve kardiyo (~25 dk) ile bazi agirlik calismalarini iceren iddiali olmayan bir programdan bahsediyorum. hastalik, siddetli aksamdan kalmalik gibi bir durum olmadigi surece de haftaici her gun icin gecerli bu program. spordan once herhangi bir sey yemiyorum. kahvaltimi (bir dilim cavdar ekmegi, bir dilim peynir, sade kahve) spordan sonra isbasinda yapiyrum -spor salonundan ciktiktan takriben 20 dakika sonra.

gecenlerde birileriyle konusurken kahvaltidan once yuksek enerji tuketiminin vucutta aksamdan enerji depolanmasi ve/veya metabolizmayi yavaslatmak gibi bir etkisinin olabileceginden bahsedildi. ayrica dusuk kalorili bir kahvaltinin da bu surece etkili olacagini ve metabolizma hizini ciddi etkileyebilecegi gibi bir elestiri aldim. bir bilene sormak isterim bu konuda beni aydinlatabilir mi diye. simdiden tesekkurler.
0
feeling the blanks
(23.09.08)
Bir bilen sayılmam ama bildiğim kadarıyla kahvaltıyı kuvvetli yapıp daha sonraki öğünleri giderek azaltıp en az gıdayı akşam yemeğinde almak lazım. Yani sabah vücut bol enerji alınca "oh mis gibi enerji bol yükselteyim metabolizmayı hololey" diye coşuyor, ama az yiyecek olursa vücudu hibernate moduna sokma eğilimi gösteriyor tasarruf yapıyor...
0
crown
(23.09.08)
ben de bu şekilde duymuştum. eğer aç karnına özellikle de sabah saatlerinde enerji harcarsan, vücut bütün gün aynı şekilde aç kalacağını ve çok enerji yakacağını zannediyor ve ileri öğünlerde ne bulursa depolama eğilimine giriyor.

bu yüzden sağlam kahvaltı tavsiye eder uzmanlar. çünkü iyi bir kahvaltı yaptığında bu sefer de, ohh tüm gün böyle hayvan gibi yerim diye düşünüp depolamaktan vazgeçiyor...
0
kahvegibi
(23.09.08)
Normalde bile hafif olacak bu kahvalti sporun uzerine iyice yetersiz kalmis. O kesin. Daha cok karbonhidrat ve protein almaniz lazim.
0
wpi
(23.09.08)
En onemli ogun kahvalti aslinda ama yogunluk, erken kalkip ise gitme ve onemsememe gibi durumlar kahvaltiyi geri plana atiyor, pazar kahvaltilari da bir baska oluyor(du)..
0
ermanen
(23.09.08)
sabah kardiyosu hızlı yağ yakmak için en popüler yöntemlerden biridir ama yavaşlamış bir metabolizma ve düşen hormon seviyesini de beraberinde getirir.
yalnız güne bir meyvasuyu ile başlayıp üzerine yapılan kardiyo + ağırlık çalışması ise tam tersine hormonları zıplatabilir.

bu beslenme düzenindeki asıl problem ise aç bünyeye yapılan antremanın yıkıcı etkisini yok edecek bir geri kazanım içermemesi. yani, bu çalışma sonrası yerlerde sürünen kan şekeri seviyesini çavdar ekmeği yükseltemez. kaslarda oluşan yıkımı da en yavaş sindirilen protein kaynaklarından biri olan peynirle geri kazanmak imkansızdır.

bence olması gereken;
(supplement kullanılmadığını varsayıyorum)
* kalkınca bir bardak meyvasuyu
* 10 dk içinde başlanan antreman
* antreman sonrası meyva suyu + çavdar ekmeği + 2 tam yumurta & 3 yumurta akı omlet + kahvaltılık diğer istenen besinler.

çok düşük kan şekeri vücudu survival mode'a sokar. vücudun hayatta kalmak için yapmak isteyeceği şey de yağ depolayıp, kas yıkmak yani metabolizmayı yavaşlatmaktır.
0
arnold schwarzeneger
(23.09.08)
sabah kalktığınızda bir bardak, hadi olmadı yarım bardak bir meyve suyu muhakkak için.

bu spor yaparken gereken enerjiyi sağlamasının yanı sıra şekerinizi iyice düşmesini engeller. çok fazla aç kalmamak, şekeri fazla düşürmemek gerekiyor.

ayrıca kahvaltınız dengesiz. sadece tahıl grubu ve protein grubundan peynir var. ekmek ve peynirin yanına yağ grubundan zeytin (veya birkaç ceviz, badem, fındık vs), süt ürünlerinden bir bardak süt veya ayran, ayrıca salatalık, domates, biber gibi sebzeler, hatta bir meyve de olmalı.
0
mea maxima culpa
(23.09.08)
arnold schwarzeneger gayet dogru ve net anlatmıs.uzerine pek soylenecek bir sey olmasa da genel olarak belki su denilebilir: spor sonrası ogun mumkun oldugu kadar guclu olmalıdır.ozellikle de kahvaltıyı ne kadar saglam yaparsanız o kadar iyi olur.
bunun dısında,agırlık calısmanız hangi kas gruplarını hedefliyor bilmiyorum ama her gun aynı kas grubunda agırlık calısmak kas gelisimini engeller,over-traininge yol acabilir.onun yerine idman programınızı bir gun cardio bir gun agırlık olarak da ayarlayabilirsiniz.
0
espandon
(24.09.08)
tesekkurler hepinize. tavsiyelere uyup bu sabah bir meyve ile gune basladim, muhtemelen plasebo etkisidir ama performansimin daha iyi oldugunu gozledim. antreman sonrasi kapsamli kahvalti isi vakit-mekan darligindan dolayi ancak bir takim takviyelerle desteklenirse bir sekle girebilecek gibi gorunuyor, bir yandan da onu arastiyorum simdi. saniyorum peynir alti suyu tozu ile hazirlanmis ve mumkunse sentetik katki icermeyen bir takim icecekler is gorecek gibi.

dedigim gibi iddiali bir program takip etmiyorum: kardiyo-isinma(~10 dk), her gun farkli bolgeler olmak uzere biraz agirlik, abdominal ve sirt icin bir grupla birlikte 15 dk kadar calisma ve akabinde ne kadar surem kaldiysa o kadar daha (~15-20 dk) kardiyo ile sonlandiriyorum. yaklasik iki haftada bir de bir gunu uzun sure (60-70 dk) kosu ile degistiriyorum (bu ogle veya aksamustu). amacim dayanikliligimi artirmak sadece. o yuzden agirlik calismasinda cok zorlamiyorum kendimi.

yeniden tesekkurler herkese, faydali oldu cevaplariniz.
0
🌸feeling the blanks
(24.09.08)
(11)

rahatsız olmak.. ya da olmamak..

orange coffee
bir tuvalette (okul,is,yabanci ev vs..) cisinizi yaparken ya da sumkururken cikan sesin baskalari tarafindan duyulmasindan rahatsiz olurmusunuz? yoksa cok normal bisey oldugunumu dusunur umursamadan devam edermisiniz?
bir tuvalette (okul,is,yabanci ev vs..) cisinizi yaparken ya da sumkururken cikan sesin baskalari tarafindan duyulmasindan rahatsiz olurmusunuz? yoksa cok normal bisey oldugunumu dusunur umursamadan devam edermisiniz?
0
orange coffee
(23.09.08)
Rahatsız olur, sessiz yapmaya çalışırım. Bir tür psikolojik rahatsızlık farkındayım ama :)
0
ataturkiye
(23.09.08)
ses çıkabileceğini düşünürsem suyu filanda açarım ben. ve/veya öksürük gibi sesli eylemlere girişirim kamufle etmek için.
0
etna
(23.09.08)
mütemadiyen rahatsız oluyorum. genelde de böyle bi durum söz konusu zaten. özellikle iş yeri ve misafirlikde, işkencedir. kokmasın dersin, ses çıkmasın dersin. fosur fosur osuranlara imrenmişimdir hep :)
0
erzi
(23.09.08)
rahatsız olmayan insan rahatsızdır bence zaten.
0
rectoa
(23.09.08)
rahatsız olurum, bu işleri yaparkan rahatsız olmayandan da ayrıca rahatsız olurum. sessiz halletmek, ses engellenmiyorsa su sesiyle falan bastırmak gerekir
0
efruz
(23.09.08)
hayatım boyunca ne zaman dışarıda bir yerin tuvaletine girsem neredeyse hepsinde yan lavaboya biri sümkürür, tükürür vs. ben bırak dikkatlice yapmayı, hiç yapamıyorum. bir keresinde nezleden ölürken sınav için okula gitmiştim o zaman mecbur kalmıştım böyle bi olaya. onda da nasıl utana sıkıla yapmıştım ben bilirim. ama toplumun %80'i %90'ı gayet evinde gibi içini döküyor lavaboya.
0
deckard
(23.09.08)
Insanin ihtiyaci olan birseyden neden rahatsiz olunuyor ki, tamam herkesin icinde sesli bir sekilde sumkurmeyi ben de yapmam (ki bu bazi ulkelerde gayet normal karsilaniyor) ama tuvalette yapiliyorsa gayet normal bence
0
ermanen
(23.09.08)
sümkürme olayını haşmetli şekilde yapabilirim ancak diğer aktivitelerde rahatsız olurum. söz gelimi, japonlar'ın da bu tür hassasiyetleri pek çokmuş. örneğin japonya'da tuvalete girip çeşmeyi "active noise-cancelling" adına sonuna kadar açıp da izolasyonu sağlamayan japon kadını bulamazmışsınız (evet, özellikle japon kadınları. onlarda da "japon kadını işemez, kaka yapmaz," mefhumu var herhalde). tabii dünyada da su kaynakları tükeniyor, boşuna su israfı falan derken şirketin biri "açık çeşme sesi" sağlayan bir cihaz üretmis kabinlere monte edilebilecek. böylece japon bağyan, tuvalete girdiğinde su harcamak yerine söz konusu cihazın düğmesine basıveriyormus, sen sağ ben selamet oluyormuşuz. şirket avrupa orijinli miydi yoksa japon şirketi miydi bilmiyorum ama eğer ikincisiyse japonlar yapıyor arkadaş.
0
boshi
(23.09.08)
ya ben evde tek basimayken bile sumkurmuyorum, o derece. burnum akmasin diye her sene grip asisi oluyorum ve tum kis portakal-mandalina yiyorum cilginca. tabii bunlara ragmen hala burnum akmak isterse silmekten tahris oluyor, bepantenle falan ugras dur.
0
kayranin kedisi
(23.09.08)
oluyorum rahatsız ve dikkat ederim olmayan mı varmış ki?gerçi mutlaka var ki rahatsız oluyoruz zaman zaman...
0
prodeq
(23.09.08)
allahım yalnız diilim :) insan kakasini cisini yapmanin tadini cikaramiyo ses cikartmicam derken ya. yeminlen özeniorum şırıl şırıl yapanlara!
0
palyacopapi
(23.09.08)
(2)

yelkenli

dodocan
soyle bir hayalim var; sayın dunya bılgelerı , gezginler ,kultur mantarları,sadece 3ay(haziran,temmuz,agustos)aylarında türkiye sularında daha sonrada bu sıcak havayı takip ederek hayatımı denizlerde devam etmek istesem mesela.cok uzaklara gitmeden yada en azından turkiyede yazı kacırmadan bu donguy
soyle bir hayalim var; sayın dunya bılgelerı , gezginler ,kultur mantarları,
sadece 3ay(haziran,temmuz,agustos)aylarında türkiye sularında daha sonrada bu sıcak havayı takip ederek hayatımı denizlerde devam etmek istesem mesela.
cok uzaklara gitmeden yada en azından turkiyede yazı kacırmadan bu donguyu (1 yılı) hangi denizlerde geçebilir? ( attım; misal ispanya3ay,italya3ay ,turkiye3ay ,mısır3ay)
guzergahım nasıl olabilir? (mumkunse hava sıcaklıgı butun bır yıl boyunca 25' altına dusmesın :))))
0
dodocan
(23.09.08)
"yacht" ve "sailor" forumlarina veya gruplarina danisabilirsin

bunu da

"yacht forum", "sailor forum" anahtar kelimereiyle google'da aratarak bulabilirsin

Mesela sunu buldum:
www.ybw.com
0
ermanen
(23.09.08)
hava sıcaklığı 25 in altına düştükçe, güney yarım küreye doğru ineceksin işte. :) bi tecrüben yoksa yapamazsın tabi böyle bir şey, özellikle yelkenli ile.
0
thefirstfbli
(23.09.08)
(7)

Erkek Kuaforu/Berber

egotm
Efendim merak ettim, ulkemizde bir berbere odenilen en yuksek meblag nedir ve nerededir acaba? 100-200 ? (yazacaginiz meblagnin ustu yazilmissa, yazmak icin zahmet etmeyiniz; tesekkur ederiz efendim.)
Efendim merak ettim, ulkemizde bir berbere odenilen en yuksek meblag nedir ve nerededir acaba? 100-200 ? (yazacaginiz meblagnin ustu yazilmissa, yazmak icin zahmet etmeyiniz; tesekkur ederiz efendim.)
0
egotm
(23.09.08)
walla ben makinayla bi sakalımı aldırmıstım iki firt firt, 10 liramı almıstı adam. benim için en yuksek budur; baskasını tanımam :)

hatta aha #13395951
0
osuruklu
(23.09.08)
berberlerde normal traşın abartılı bir fiyatı olacağını sanmıyorum,traşta en üst level olan damat traşı olursa 50 gibi oluyor fiyat,bi de gurbetçi bir çocuk saçını boyatmıştı 20 kaat almışlardı.
0
gaza gelen
(23.09.08)
tam hatırlayamıyorum ama; kadıköy tepe nautilus veya carrefour icerenkoy' de bir erkek kuaförü var, orada kesim 40 ytl, sakal 20 ytl olması lazım.
0
galahad
(23.09.08)
rrr
(23.09.08)
mos 50'ydi de 70 olmuştur. daha pahalısı olduğunu sanmıyorum.
0
thefirstfbli
(23.09.08)
mos kuaför zincirinin her şubseinde eylül 2008 itibariyle sadece saç kesimi 45 ytl.
0
traslimon
(26.09.08)
ciragan sarayi'nda bir kuafor var (berber diyemiyorum oraya), baya pahali
0
ermanen
(28.09.08)
(2)

Destination Calabria

godless frog
yukarıda adı geçen şarkının ritmiyle (sample mı deniyorsa artık) yapılmaş başka hangi şarkılar var? Ya da calabria nın da esinlendiği şarkının. Enur diye biri yapmış mesala bir tane calabria 2007 diye.başka?
yukarıda adı geçen şarkının ritmiyle (sample mı deniyorsa artık) yapılmaş başka hangi şarkılar var? Ya da calabria nın da esinlendiği şarkının.
Enur diye biri yapmış mesala bir tane calabria 2007 diye.
başka?
0
godless frog
(23.09.08)
Sorunun cevabini surda bulabilirsiniz:
en.wikipedia.org

Ayrica youtube'da search kismina "calabria" yazarak da degisik versiyonlarina ulasabilirsiniz

ve ve ayrica:
www.pandora.com


Kusra bakma, bunu da bonus sormak istiyorum:
tiyatro grubunun ismi ne oldu?
0
ermanen
(23.09.08)
eyvallah ermanen.
vallaha gurubun ismi konma aşamasındayken ben ayrıldım ekipten. kurulmadı sanırım o grup. ya da kuruldu oyun çıkartamadan dağıldı. gerçi iki aydır haber alamıyorum arkadaşlardan. voliyi vurmuş da olabilirler.
0
🌸godless frog
(23.09.08)
(2)

kalp grafiği bilen birileri... rica edicem...

kutuyusuk
borderline ecg ne demek bilen var mıdır? kötü bir şey midir? bi de bunlar var:vent. rate 81 bpm1100 sinus rtyhm4038 nonspecific st elevation9130 **borderline ecg**bilen-anlayan varsa çok makbule geçer...
borderline ecg ne demek bilen var mıdır? kötü bir şey midir?

bi de bunlar var:

vent. rate 81 bpm


1100 sinus rtyhm
4038 nonspecific st elevation
9130 **borderline ecg**

bilen-anlayan varsa çok makbule geçer...
0
kutuyusuk
(23.09.08)
Senin EKG paternin, bilgisayarin algilama seviyesindeki paternleri dahilindeki araligi asiyorsa, "borderline ecg" oluyor. Yani senin ekg iyi olsa bile, bilgisayar belirsiz cikartabiliyor. Ama yine de bir kalp doktoruna danisiniz...
0
ermanen
(23.09.08)
doktor garafiği gördükten sonra bir şeyin yok eve gidebilirsin dedi. yani sanırım bu grafiğin çok da anormal olmadığını gösteriyor yanılıyor muyum?
0
🌸kutuyusuk
(23.09.08)
(4)

Local Area Connection - Ag Adresi Aliniyor

ermanen
Ben de 2 tane Local Area Connection gozukuyor, oyle ki:Local Area ConnectionSpeed: 100.0 MbpsStatus: ConnectedLocal Area Connection 2Speed: 100.0 MbpsStatus: Acquiring network address1.'si normal bagli ve onu kullaniyorum ama ikincisi hep yukarda yazdigim sekilde kaliyor, sag alt kosedeki baglanti s
Ben de 2 tane Local Area Connection gozukuyor, oyle ki:

Local Area Connection
Speed: 100.0 Mbps
Status: Connected

Local Area Connection 2
Speed: 100.0 Mbps
Status: Acquiring network address

1.'si normal bagli ve onu kullaniyorum ama ikincisi hep yukarda yazdigim sekilde kaliyor, sag alt kosedeki baglanti simgesinde kucuk sari top durmadan gidip geliyor yani, baglantiyi kapatamiyorum da, silemiyorum da.. Yeni network kablosunu takar takmaz olustu bu durum, onceden yoktu...

Bu aga girer girmez spyware yemis olamam heralde, nasil oldu o zaman bu?
0
ermanen
(23.09.08)
Makinede iki tane ethernet karti varsa mumkundur, lakin tek ethernet varsa mumkun degildir diye dusunuyorum. Muhtemelen driverlarla alakadar bir sorundur. Ethernet kartinin driveri kaldirilip tekrar kurulursa duzelir gibie geliyo.
0
polifonik osuruk
(23.09.08)
şöyle ki.
eski kablonu çıkarttın mı? hâla eski kablondan ip alıyor olabilirsin.. modemin aynı makinaya 2 ip atayamıyor olabilir.
0
godless frog
(23.09.08)
eski kablo tabiki cikti:)

wireless agda yapmiyor mesela ya da baska wireline bir agda da yapmiyor
0
🌸ermanen
(23.09.08)
Alakalı mı bilemedim şu an ama Hamachi gibisinden yazılımlar ağımsı şeyler oluşturuyor, arada sorunumsular çıkarabiliyorlar gibisinden.
0
colonizer
(23.09.08)
(13)

Sıkışmış kola kapağını açmak

joehigashi
Meret kapağı öyle bir sıkmışımki şimdi de açamıyorum. Havluyla açmaya çalışmakta kar etmedi kayıyor bu seferde. İlla bıçakla mı keselim ? bir öneriniz var mı ? Yok mudur pet şişe kola kapağını açmanın yolu ?
Meret kapağı öyle bir sıkmışımki şimdi de açamıyorum. Havluyla açmaya çalışmakta kar etmedi kayıyor bu seferde. İlla bıçakla mı keselim ? bir öneriniz var mı ? Yok mudur pet şişe kola kapağını açmanın yolu ?
0
joehigashi
(23.09.08)
havlu bile çare etmedi diyorsan daldır bıçağı şişenin böğrüne..
0
deckard
(23.09.08)
havluyla açılmaması gayet doağl, havlu kalın çünkü ne kadar sıkarsanız sıkın kayar. daha ince kumaşlarla açmayı deneyin, tişört gibi. ayrıca kapağı baş parmağınızla işaret parmağınız arasına değil, serçe parmağınızla avuç kenarınıza sıkıştırın.
0
lepidodendron
(23.09.08)
isitmaniz lazim once, boylece genlesir
0
ermanen
(23.09.08)
varsa ingiliz anahtarıyla sıkıştırıp aç, kesin çözüm.
0
gioberg
(23.09.08)
ağız? diş?
0
insanimsi
(23.09.08)
Sorun baskısı silinmiş pijama görevi gören tshirt ile çözülmüştür arkadaşlar :) Teşekkür ederim..
0
🌸joehigashi
(23.09.08)
efes pilsenin magnet olarak da kullanabılen acagı var.onun ıcınde hem cam şişe acıcı hemde pet şişe acacagı var.valla bi guzel oluyoki.

satabılırım.. :)
0
isott
(23.09.08)
peçete ile deneyin. o kadar işe yarar ki müptelası olacaksınız.
0
caturanga
(23.09.08)
sakın bıçakla kesmeyin ha içine plastik parçaciklar düşer ufak ufak.
bıçağı daldırın zort diye. ha bende şimdi gidip uludağ limon içecem. afiyet olsun.
0
crystalsoul
(23.09.08)
Kerpetenle kistirip ceviriyorsunuz hunharca.
0
vita vinum est
(23.09.08)
birisi agiz dis demis de, oha sakina bu yola basvurmayin arkadaslar. valla dislerinizi eline alirsiniz , sonra TVdeki malum takma dis reklamlarinda oynarsiniz. dolaba koyun ki gaz biraz yogunlasip hacmini ve basincini dusursun derim. olmadi bana yollayin, kasli kollarimla acayim kapagi - kasli kollarim demisken, buradaki butun duyuru bayanlarina selam ederim.
0
egotm
(23.09.08)
Hafif hunharca ama etkili bir başka çözüm de, kapağa bir iğne saplamaktır böyle durumlarda. Kapak metalse bir başka yöntemle ufacık bir delik açmak da yetiyor.
0
sui
(23.09.08)
0
disq
(23.09.08)
(6)

rüyalar gerçek olsa

caturanga
şimdi efendim uykuya dalmışken telefonla veyahut başka bir uyaranla uyandırıldığımızda o anda görmekte olduğumuz çok kritik bir rüya, genelde en heyecanlı yerinde kesilmiyor mu? kesiliyor. peki bir rüyanın süresi, gördüğümüzle eş zamanlı değil de bir kaç saniye ise, altı üstü 2 sn'lik bir rüya nasıl
şimdi efendim uykuya dalmışken telefonla veyahut başka bir uyaranla uyandırıldığımızda o anda görmekte olduğumuz çok kritik bir rüya, genelde en heyecanlı yerinde kesilmiyor mu? kesiliyor.

peki bir rüyanın süresi, gördüğümüzle eş zamanlı değil de bir kaç saniye ise, altı üstü 2 sn'lik bir rüya nasıl hep bir başkasının uyandırma anına rastlıyor?

yok rastlantı değil, uyandırılma anı o anda gördüğümüz herhangi bir rüyaya takılıyor dersek, ozman 8 saat içinde 2-3 sn'de bir, binlerce muhteşem kurgulu rüya mı görmüş oluyoruz? bu da pek olası değil.

uyandırılma sırasında saliseler içinde rüya akıyor ve yarım kalıyor diyeceğim. ama kendim bile inanmadım buna.
0
caturanga
(22.09.08)
rüya'da olaydan etkilendiğin için uyanıyorsun.

edit: yanlış anlamışım, rüya görmem ben, bilemicem :)
0
thefirstfbli
(22.09.08)
@thefirstfbli
kendi kendine uyanmayı hiç karıştırmıyorum. mesela arkadaşım tarafından telefonla aranıyorum ve rüyam kesilmiş bir şekilde uyanıyorum. bu üst üste tekrarlandığı için sordum. yoksa başkasına olmuyor mu bu?
0
🌸caturanga
(22.09.08)
bana da çok oluyor.hatta bazen çok güzel bir rüya yarıda kesiliyor o zaman çok sinirli bir şekilde uyanıyorum.
0
szqnn
(22.09.08)
bazi ruyalar uykuya daldiktan sonra gorulur efenim. bazen de uykunun son kisimlarinda gorulur.
bununla ilgili bir seyden bahsedeyim,
diyelim ki rem evresinde bir ruya gordunuz, ruya bitti ve aradan biraz zaman gecti.. o an telefon / kapi vs caldi ve aniden uyandiniz. uykuya daldiktan sonra gorup de bitirdiginiz ruya, sabahin bir saatinde nasil kesiliyor birden bire? bu noktada tartisilacak cok sey var gibime geliyor.
misal hic ruya gormediginiz ya da gorseniz bile hatirlamadiginiz bir geceyi dusunun.. uykuya dalmanizla uyanmaniz bir oluyor. yani aradan gecen zamaninin farkinda olmuyorsunuz bile. bu noktada, ruyayi gorup bitirdikten sonra; diyelim ki uykunuzun 3. saatinde ruyayi bitirdiniz.. uyuduktan 5 saat sonra uyandirildiniz. kalan 2saat sanki hic gecmemis de, ruyaniz bittigi anda uyanmissiniz gibi hissedebiliyorsunuz. yani arada algilamadigimiz kayip zamanlar var.

bi de, soyle bir yazi var okumakta fayda var diye dusunuyorum (=
www.biltek.tubitak.gov.tr
0
paradoxical
(22.09.08)
geri uyuyup kaldigin yerden devam edebiliyorsun, ama egzersiz yapmak gerekiyor bunu icin ve evet bana da oluyor bu durum...
0
ermanen
(22.09.08)
bence 8 saat içinde 2-3 saniyede bir muhteşem kurgulu rüyalar görüyoruz. beyin bu bilinmez.
0
cano
(22.09.08)
(4)

bu gozlugun olayı nedir?

patricia teyze
soru açık, sagda solda milletin gözünde gördügüm bu gözlüğün özel bir adı var mıdır, nerelerde bulunur -istanbul-, ne kadardır?
soru açık, sagda solda milletin gözünde gördügüm bu gözlüğün özel bir adı var mıdır, nerelerde bulunur -istanbul-, ne kadardır?
0
patricia teyze
(21.09.08)
kanye west ve türevleri takar bu tip gozlukleri daha cok, özel bi adı falan var mı bilmiyorum.

inversehiphop.files.wordpress.com
0
quadropol
(22.09.08)
venetian blind sunglasses

kanye shutter sunglasses/shades
0
ermanen
(22.09.08)
adamım kanye west in meşhur ettiği gözlükler ... stronger şarkısında ilk ön plana çıktı
sabahları bilmem de akşamları fosforlu mudur nedir parlıyo bazıları.. bana kalsa anca kaynak yapmaya yararlar
0
tony
(22.09.08)
çok fena apaciymis resimdeki kimse.


70'lerden beri var bunlar etrafta ama stronger'la mainstream tarafından tekrar farkedildi sanki.
0
point me at the sky
(22.09.08)
(28)

tabu

bambam
sozlukte yazarim farkli bir nick alip yaziyorum bastan soyliyeyim..bayanim 20 yasindayim ailemle yasiyorum universiteye gidiyorum.. su an bakireyim.. seks yapmadim yani.. daha once seks yapmamaktanda memnunum eksikligini hissetmedim acikcasi ama son zamanlarda erkek arkadaslarim basta olmak uzere co
sozlukte yazarim farkli bir nick alip yaziyorum bastan soyliyeyim..
bayanim 20 yasindayim ailemle yasiyorum universiteye gidiyorum.. su an bakireyim.. seks yapmadim yani.. daha once seks yapmamaktanda memnunum eksikligini hissetmedim acikcasi ama son zamanlarda erkek arkadaslarim basta olmak uzere cogu insandan garip tepkiler aliyorum.. bayanlarda dahil olmak uzere.. illa yapmam gerekiyormus yok efendim ailem icinmi yapmiyormusum bu zevki tatmadan olurmuymus evlenmeyimi bekliyormusum ya evlenmezsemmis vs vs.. ben bu mereti yapmak zorundamiyim? dogru insani bekliyor olamazmiyim? seksin sevgi uzerine kuruldugunu dusunemezmiyim? illa bu bi tabu diye bunu yikip istemeden sevmedigim hissetmedigim biriyle yapmak zorundamiyim? ayrica bu israrlari yapan insanlarin kendi kizkardeslerinin kuzenlerinin cinsel yasamlari hakkinda falan ne dusundugunu cidden cok merak ediyorum:) gecen gun bir arkadas yazmis ozguvensizim diye.. cevaplara baktim adama yada kadina hemen "seks yap" demisler.. yargilamak icin soylemiyorum ama herkesin dusunceleri ayni olmayabilir bunu bile bile neden inatla bu kadar israr? o arkadasa ozguven acisindan soylenmisti ama yinede hemen bunun onerilmesi garibime gitti cok..
0
bambam
(21.09.08)
Yapmak zorunda degilsin. Istedigin kisiyi ya da evliligi bekleyebilirsin.

Etrafindakilerin tepkilerini dinle, ama cok da aldirma. Eger sen neyi neden yapip yapmadigini biliyorsan, ve bununla icin rahatsa sorun yok.
0
wpi
(21.09.08)
onu ve benzeri şeyleri yazan arkadaşlar birçok diğer alakalı alakasız konunun altına da seks ile ilgili birşeyler yazıyorlar. :) ona takılma bence.
0
mea maxima culpa
(21.09.08)
Öncelikle otun bokun cinsellik üzerine kurulduğu 21. yy'da kendini böyle saf ve temiz tutmayı başarabildiğin için seni kutlarım.

Ben diğer nefsi ihtiyaçlar gibi seksin de ruhu kirlettiği kanaatindeyim. Sadece özel kişilerle özel zamanlarda yapılması taraftarıyım. Sen de en doğrusunu yapıyorsun. Şimdi bunu yazdım diye ben de gerici diye tepki alacağım ama olsun :) Bakirelik elbette tabu olmamalı, ancak önüne gelenle düşüp kalkanları mutlaka incelemeni tavsiye ederim. Ruhlarının nasıl karardığını, nasıl duygusuzlaşıp robotlaştığını görmek seni kararına daha sıkı bağlayacaktır.
0
ataturkiye
(21.09.08)
soruya cevap olmayacak ama bunu söyleyen kişinin en başta cinsiyeti daha sonrada yaşam tarzı falan herşeyi açıklar sanırım. bir arkadaşının cinsel hayatı, inancı kılı yünü kendine özel alanı seni beni neden gersin ben bunu anlamıyorum.
sözlükte "ortamdaki kiz gidince degisen erkek muhabbeti" diye bişi var mesela buna benzer bi durum olmasın :)
onun harici yetişkin bi insana neyi yapıp neyi yapmaması gerektiğini söyleyen tiplerede uyuz oluyorum tabii bunun konuyla ilgisi yok :)
0
yobaz
(21.09.08)
Takmayınız, efendim. Herkesin değer yargıları farklıdır. Mesela dünyanın en çekici kadınlarından Adriana Lima da sizin gibi düşünmüş. Ardından aklıma futbolcu Kaka da geliyor. Bu durum sadece bayanlara özgü de değil. 25 yaşında bir erkek olarak ben de tercihimi bu yönde kullandım. Herkesin aşk, doğru insan, cinsellik yargıları farklıdır derim ve sözü fazla uzatmam:)
0
trados
(21.09.08)
@Ataturkiye , verdiğin cevapla şaka yaptığını düşünüyorum??

@bambam, beden de hayat da sizindir başkalarının söylemlerini dikkate almasanız da, en azından bir değerlendirin derim. durduk yere "bir şeyler hissetmediğin insanlarla hadi seviş vs" diyorlarsa eşeğin kulağına su kaçırıyorlardır. ama aşık olduğun/sevdiğin insanla sevişmek için, devletin onayını beklemek de saçmalığın dik alasıdır. gerçi cinselliğe ihtiyaç duymadığınızı belirtmişssiniz; 20 yaşınıza gelmenize rağmen bunu belirtmeniz biraz garip, aseksuel olabilir misiniz? ya da ihtiyaç duyup bunu bastırıyor musunuz? bkz: seks yapmiyorum eksikligini hissetmiyorum . ayrıca şu başlığa da göz atın derim: cinsel ozgurluk . her şeyden öte bu tercihinizin sebebi din de olabilir, ki bu durumda sorgulamanız da abes olur; e emrediliyorsa dinin buyruklarını yerine getirmekle mükellefsiniz.
0
egotm
(21.09.08)
"acikcasi ama son zamanlarda erkek arkadaslarim basta olmak uzere cogu insandan garip tepkiler aliyorum.. "

bu ne demek ki? benim cinsel hayatımdan haberdar insan yoktur bunu paylaştığım kişi/kişiler dışında. dolayısıyla kimseden ne tercihlerimle ne de deneyimlerimle ilgili garip yorumlar almıyorum. konuşmayın gitsin bu kadar sinirinizi bozuyorlarsa. insanlar denyo efendim. büzemiyorsunuz ağızlarını. konu neden hep sekse geliyor onu da hiç anlamıyorum zaten. çılgınlar gibi itiraf toplumu olmuşuz gidiyoruz.

erkek arkadaşlarınızdan aldığınız tepkileri normalleştirmiş ve üstüne "bayanlar da" dahil olmak üzere diye bir ek yapmışsınız. konuyu bir de insanların yalnızca kardeşlerine değil de "kız" kardeşlerine getirmişsiniz. ciddi anlamda bir cinsiyet ayrımcılığı yapıyorsunuz siz de. seks yapıp yapmamanız hiç kimseyi ilgilendiren bir konu değil. ama siz eğer başkalarının kız kardeşi vs. sini yapıyor ediyor diye, "bayan" /ben kadın derim daha güzel/ arkadaşlarınızı sizi seks yapmaya teşvik (? doğru kelime mi bilemedim) edici cümleler kuruyorlar diye yargılıyorsanız, bunu illaki dillendirmeniz gerekmez düşünmeniz de yeterli, burada bir sorun vardır. o kadar da sütten çıkmış ak kaşık değilsiniz diye düşünüyorum.

özgüven eksikliğini de sekse bağlayanlar ayrı bir konu. batılı anlamda seks bir nevi fethetme duygusu yaratıyor insanlarda. oysa seks bir sanattır, paylaşmadır. insanın kendisini ve karşısındakini tanımasının en yalın yollarından bir tanesidir. tam üç bin kadınla/adamla yattım diyen de dombilidir zaten. ya da kollektif bir sanat anlayışı vardır bilemeyeceğim.
0
sipsi
(21.09.08)
@Egotm katılıp katılmamakta özgürsün. Hatta yanlış da düşünüyor olabilirim. Ama fikir benim fikrim :)
0
ataturkiye
(21.09.08)
kendini eşine saklayan erkek arkadaşım var, yaşı 26. söz konusu tabu bu yönde çalışmadığı için kimse kendisine " kır zincirlerini" diyemiyor ama çevresinden aldığı şaka, takılma yollu baskının çok daha fazla olduğunu garanti ederim. o bunlara göğüs geriyorsa sen neden yapayamasın?göğüs germe dediğim şey de umursamamak üzerine kurulu. ha, sosyal yaşantın özellikle ikili ilişkiler ara sıra sekteye uğrar. benim okuduğum bölümde kızlar %1 den azdı pek anlamam ama kızlar arasında da, erkekler arasında da (zaten) popüler kızlar "olmaz" demeyenlerdi. yine de kendine çok iyi arkadaş grubu kurabilirsin, bu engel değil.

ayrıca yalanlara kanma. öyle hayatın anlamı, yüzde 51 i filan değil. sevdiğinle ve çok isteyerek yapmıyorsan en azından. gs-fb büyük maç ama bir beşiktaşlı, bir cim bomlunun ya da fenerlinin duyduğu heyecanı duyabilir, aldığı zevki alabilir mi bundan. lakin ben galatasaray a gönül verdiğimden o hafta benim için hayatın yüzde 51 i bu maç oluyor.
0
cashkopat
(21.09.08)
"meret" yaklasımınız pek saglıklı degil sanki. ha bi de, tatmadıgınız bi seyin eksikligini hissetmemek de ilgincmıs.
0
bryan fury
(21.09.08)
@ataturkiye, yukarıda saydığın mesnetsiz şeylere "Ruhlarının nasıl karardığını, nasıl duygusuzlaşıp robotlaştığını görmek" fikir dediğin için şakanın ölçüsünü kaçırdığını düşünüyorum. robot ile kastettiğin, akıllı/deli bir kişinin söylediklerini sorgusuz sualsiz/ ya da doğruları büküp yerine getirmek ise yanlış tarafa doğru bakıyorsun derim. ayrıca sana şu anlamlı bkz ı veriyorum. bedenimi alabilirsin ama ruhumu asla
0
egotm
(21.09.08)
elbette sırf laf olsun diye bir cinsel ilişkiye girmeyin ama;
bence beklemek, zamanla beklentilerinizi de yükseltecektir. bu işin kafanızda git gide daha büyük bir mesele haline gelmesine sebep olacaktır. ilerde aşık olduğunuz biriyle bile cidden problemli bir cinsel hayatınız olmasını istemezsiniz inanın.

yani içinizde böyle bir istek yoksa apayrı bir konu. lakin normal cinsel istekleriniz var ama sırf karşınıza tamamen sevip güvendiğiniz birisi çıkmadığı için bun isteklerinizi bastırıyorsanız beklentilerinizi, seks hakkındaki düşüncelerinizi en azından gözden geçirin derim. inanın sizin sağlığınız için söylüyorum.
0
chavezding
(21.09.08)
İlla bilmem kaç yaşına kadar biriyle yatacaksın diye birşey yok ama bence sen gözünde bu meseleyi fazla büyütmüşsün. Hatta kızma ama biraz da özgüvensizlikle ilgili bir durum. Cevaplara da bakıyorum seks yapmadan da yaşanabileceğini bile anlayabiliriz nerdeyse.
0
eftalit
(21.09.08)
@Egotm,

(bkz: #13880207)
0
ataturkiye
(21.09.08)
o seks yap diyen benim lan.

bir önerme için de demiyorum, en basit ve direkt yolu olarak gözüküyor. onun dışında tabii ki işinizde yükselmeniz, sosyal açıdan insanlar ile birlikte vakit geçirmeniz özgüveninizi tavan yaptırabilir. yoksa muhakkak seks yapacaksınız, rüzgarı arkanıza alacaksınız demiyorum; ki denmez.

ama hızlı bir etkisi olduğu da gözardı edilmeyecek bir gerçek.
0
head
(21.09.08)
özgüven için başka bir kaynak da spor, ek olarak belirteyim.
0
head
(21.09.08)
pardon ama erkek arkada$larindan veya yakinlarinda biri saldiray abi mi? senin acilen sevi$men lazim diye ortalikta gezdiklerine gore :)

egotm hakli, aseksuel olabilirsiniz. ve bunu kabullenmek istemiyor olabilirsiniz.

bryan fury daha bir hakli. bilmediginiz, tecrube etmediginiz $eyin eksikligini nasil hissedersiniz veya tam tersi hissetmezsiniz o da bir muamma.. daha once seksin igrenc bir $ey oldugunu zannedip tecrube ettikten sonra muptelasi olan da yok degil :)
0
katafalk
(21.09.08)
yazacağım her cümlenin başına bi 'bence' koyun efenim:
bekaret cehalettir. bir insanın dünyayı tanımasındaki önkoşul kendini tanımasıdır öncelikle. sonra da 'diğerleri'ni. seksin nefsle bi alakası yok. doğallığın dik alası. iki insanın birbirinin ne hissettiğini en yakından görmesi. bunun yanında da fizyolojik bir ihtiyaç. ama siparişle olacak iş de değil. iki insanın birşeyler paylaşması gerekli. ama bu aşk olmak zorunda da değil.
seks yapmış insanların 'ruhlarındaki kararma' o kişinin insan doğası hakkındaki en büyük bilgi eksikliklerinden birini tamamlamasından gelir. sonunda gerçekten empati yapmıştır çünkü. gerçekten hissetmiştir bir başkasının ne hissettiğini, hem de iliklerinde.
evet seks insanları değiştirir fakat bunun ne yönde olacağını büyük oranda deneyimin niteliği belirler. tecavüze uğramış biri dünyanın karanlık yüzünü görüyorken, sevgilisiyle yapan kendisine duyulan sevgiyi tüm gerçekliğiyle hisseder. casual sex diye tabir edilendeyse eğlencenin, arzunun saf halini hissedebilir insan. ama seks bi tabudur ve aşılması gerekir. cahil kalmamak için.

peh, ben bunu sözlüğe de yazayım nan.
0
talemon
(21.09.08)
açıkçası bir hanıma bu şekilde baskı yapıldığını ilk defa duydum. genelde erkekler arasında bir gurur meselesidir bu.

nacizane tavsiyeme gelince; artık öyle bir dönemdeyiz ki sevişmeyene adam gözüyle bakılmıyor özellikle üniversite yaşlarında. eksikliğini hissetmedim diyorsanız sizin için bir sorun da yoktur. ister yaparsınız ister yapmazsınız, bu konuda kimse size baskı yapamaz, ayıplayamaz.

ayrıca "evlenmeyi mi bekliyorsun, ailen için mi yapmıyorsun" diyen çevrenize de bir alkış yollamak istiyorum ben kusura bakmazsanız.
0
rectoa
(21.09.08)
bir erkek olarak, benzer baskılarla bazen ben de karşılaşıyorum, ama inan bu durum öyle çirkin bir hal aldı ki günümüzde, mastürbasyon yapmak bile daha doğruymuş gibi geliyor insana. sırf daha naif olduğu için...

türk filmlerinde çokça kullanılan 'biz onunla sevişiyoruz' lafı evrim geçirip bünyelerimizde terli bir şekilde vücut buldu ve sanırım günümüzde köküne bağlı kalmayarak işteş olan tek fiil budur. sev-mek?

not: ayrıca otu boku cinselliğe bağlayan, hayatında freud okumamış, ota boka sırf cinselliği meta haline getirmek için freudyen yaklaşımlar sergileyen arkadaşlarım; sizi esefle kınıyorum!
0
sirrikadem2
(21.09.08)
erkek arkada$inizi tanirsiniz en azindan, size tahammül edemeyip çekip giderse bir boka yaramayan herifin tekidir!
0
05
(21.09.08)
öncelikle herkesin vajinası/penisi kendisine aittir. yani dışardan insanların söylediklerine kulak asmayın. ancak seks çok ama çok güzel bir şeydir. kendiniz için doğru olduğuna inandığınız, gerçekten sevdiğiniz biriyle yapınız efenim.
0
duk leto
(21.09.08)
18 yaşında erkek olarak..
aynı baskıları bende alıyorum.

en yakın erkek arkadaşım 1.5 senedir kafamı sikiyor.. 'gel karıya gidelim' diye..mümkünatı yok diyorum.. 'GAY' damgası yedim kendisinde misal..

yakışıklı bir erkek geçince önümüzden, dönüyor bana 'bak lan. hoşuna gider bu senin.. diğereri gitmediğine göre..' diye şaka yapıyor göt..


kendi içinizde 'değer' biçtiğiniz bir olguyu kolay kolay paylaşmayı istememek çok çok normaldir.. hatta olması gerekendir..

kimsenin bir barney stinson olmasına gerek yok.
0
point guard
(21.09.08)
soruna şebnem ferahtan bir cümleyle cevap veriyim;

sevişmek sevmekten gelir...
0
etna
(21.09.08)
cok buyuk anlamlar yukleme bence, hayal kirikligi olur. "ee bu muydu?" dersin.

sonucta sevgilini seviyorsundur herhalde bu durumda sevmeden sevisiyor konumunda olmayacaksin zaten ama yine de kendimi hazir hissetmiyorum diyorsan bekle. bir de kadin irki genelde ilklere farkli bir anlam yukleme potansiyeline sahip oldugu icin o ilk mumkunse seni aldatmayacak ya da 2 gun sonra cekip gitmeyecek guvenilir biri olsun.
0
kayranin kedisi
(21.09.08)
Konu cinsellik olunca yine herkes yazma istegi duyuyor, ben de dahil:)

Burdan sonucu siz cikarin artik..

edit: basligi ilk gordugumde "tabu" oynuyla ilgili bir soru sandim, soylemeden gecemedim bunu da
0
ermanen
(21.09.08)
atatürkiyenin yanıtına katılmamak elde degil. ayrıca bambam ben de 24 yasında evlendim ve bakireydim. esim de aynı sekilde. kocam veya ben baskası ile yatmıs olsaydık %100 mutlu bi evliligimiz olabilecegine inanmıyorum. kocam benden once bi baska kadınla olmus olsa, hep dusunurdum,hep üzülürdüm,
bi şekilde sevdigim, hayatımmı adadığım insanın teninin kokusunu, sevişirken yuzunun aldıgı sekli, etini, çıplaklıgını baskasıyla paylaşamazdım ben. o bir sır ve bunu ancak ben biliyorum, benim aşkımın özünde bu var.
bence cinsellik çok ama çok özel bişey ve tek eşle paylaşılmalı, aksi takdirde yaşam boyu yanında olacak insanla "özel" olan neyin olacak ki.
tabi bu benim fikrim. ki öncesinde bir suru insanla birlikte olup, evlenip cok mutlu olanlar da var. tamamen kafa yapısı ve sen de tek eşli olmak istedigin için kimse seni garipseyemez.
0
merope
(21.09.08)
"Zevkinin payidarı yoktur bu işin,
Sevişin gençler sevişin"
Böyle bişi olması lazımdı (; Bilmiyorum da "paldır küldür" yapanlar daha bi' değersiz gözümde, gerçi izafî bi' durum, hayat standartları belirliyor bu "bekaret" konusundaki genişliği.Ama bi' erkek olarak, yapma! diyemeyeceğim (;

Seksî yorum sayımız, ben dahil.
32 oldu oleeeeeyyy ooooooooo 32 oldu oley 32 oldu oley 32 olduu oleeeyyy..
0
kr4z33
(23.09.08)
(6)

hangi programı yapmak en zor?

şaman
ne yazıkki programcılık hakkında hiçbir şey bilmiyorum ama aklıma bir soru takıldı.şimdi oyun mu normal bir program mı yoksa program yapma programı yapmak mı daha zordur?ayrıca bir soru daha program yapma programını yapma mantığı nedir?nasıl yapılabilirki?
ne yazıkki programcılık hakkında hiçbir şey bilmiyorum ama aklıma bir soru takıldı.şimdi oyun mu normal bir program mı yoksa program yapma programı yapmak mı daha zordur?
ayrıca bir soru daha program yapma programını yapma mantığı nedir?nasıl yapılabilirki?
0
şaman
(20.09.08)
soru biraz "kamyon yapmak mı daha zor, otobüs yapmak mı?" gibi olmuş. zorluk derecesi otobüse ve kamyona göre değişeceği gibi oyuna ve programa göre de değişir.

ama oyunlarda programlama kısmı değil de işin sanatsal kısmı daha zordur. grafiklerin çizilmesi, animasyonların nasıl olacağı, karakter, konu/senaryo , sesler gibi...
0
cruor
(20.09.08)
Öncelikle algoritma konusunu iyice araştırmanız gerekecektir. Algoritma sonrasında programcılığa biraz daha giriş yapabiliriz.

Şimdi soru çok basit olmuş. Bir yılan oyunu ya da renkleri yakalayıp puan kazanılan bir oyunu yapmak kolaydır. Bir zorluğu yoktur. Keza basit bir muhasebe programında aynı şeyin olduğu gibi.

Fakat fare ile kontrol edilecek ve biraz daha komplike bir şey istenirse oyunlarda iş o zaman içinden çıkılmaz bir hal bile alabiliyor. Matematiksel işlemler çok zorluyor. Bir yuvarlağın koordinatları hesaplanıp onun açıları üzerinden dönüşleri vs gibi şeyler hesaplanması gerekiyor.

Diğer yandan yine büyük çapta bir stok takip programı ya da bayi kontrol sistemi isterseniz örneğin: asist. işte o zaman zorluk derecesi artıyor.

Yani işin özüne göre zorluk değişir.
0
alkolik imam
(20.09.08)
windows gibi isletim sistemleri
karmasik sistemlerin kullanici arayuzleri
asmis oyunlar
programlama arayuzleri ve compiler'lar
0
ermanen
(20.09.08)
oyun da bir programdır desem.
0
bodom
(20.09.08)
isletim sistemi yapmak tabi en zorudur (isletim sistemi de bir programdir desem)
0
paradoxical
(21.09.08)
tabi "yılan" gibi oyunlar kolay denmişte buda yine kişinin bilgisine göre değişkendir.
(bkz: değişkenler) yani yılan yapmak kolay diyen biri için yılan oyununu yapmak kolaydır da... hiç programlama diliyle uğraşmamış biri için bi süre kafayı sıyırmanız/ delirmeniz gerekebilir. yani "hadi yılan yapiyim oynayalım" gibi kolay değil.
0
crystalsoul
(21.09.08)
(5)

süzgeç

bull
biliyorum pek teknik bir soru değil ama, yine de en uygun başlık burası... şimdi elimde ekteki resimde de yer alan süzgeçlerden var. meyve sebze filan yıkarken güzel oluyor... suyu süzülüyor... üstelik kenarlarındaki aparatlar evyeye filan da sığıyor. güzel yani... lakin şöyle bir derdim var bu mere
biliyorum pek teknik bir soru değil ama, yine de en uygun başlık burası...

şimdi elimde ekteki resimde de yer alan süzgeçlerden var. meyve sebze filan yıkarken güzel oluyor... suyu süzülüyor... üstelik kenarlarındaki aparatlar evyeye filan da sığıyor. güzel yani...

lakin şöyle bir derdim var bu meret nasıl temizlenir yau. önceki gün tam bir saat suya tutmak suretiyle temizlemeye çalıştım. hala tam temizlenmedi.
hayır control freak filan değilim. ama denemediğim halt kalmadı. süzgeç fırça ile fırçalanmıyor. ne bileyim sünger ile silinmiyor. bayağı iri bişi olduğu için suya filan da sokamıyorum. kala kala bir suya tutmak kaldı. o da bir saat sürdü işte.

bilen bilmeyen önerisi olan varsa... bi buldurun yau.

süzgeç resmini eklemeyi becerememişim meğer... beynim süzgeçe dönmüş...
0
bull
(20.09.08)
eh pek teknik bir cevap olmayacak ama:

süzgeçi değiştir. harcadığın emekten fazla getirisi olacaktır.

resim de koymamışsın hoş...
0
mortifera
(20.09.08)
sonrası için: özellikle süzgeç ( ince telli olanlar) ve rende kullanıldıktan hemen sonra suyun altına tutularak artıkların yapışması önlenir. bundan sonraki kullanımlardan sonra akan suyun altında bir süre kirleri akıtırsan, sonra yıkasan da olur süngerle ya da makinayla.
şu an için: süzgeçteki kir ne türde bilmiyorum ama organik atık yapışmışsa, bir leğene çok sıcak suda bekletebilirsin. şayet köşelerdeki girintilerde kir toplaşıp siyah lekeler olduysa da, yağ çözücü döküp ( sprey) bekletirsen ve sonra sıcak suda beklemeye alıp fırçalarsan çıkacağı varsa çıkar kirler.
0
pyro clustic flow
(20.09.08)
bulaşık fırçası, lavabo fırçası gibi fırçalarla bol deterjanla fırçala. her tarafı köpük olsun. iyice temizlenir öylece. benim aynı materyalden yapılmış süzgecim var öyle temizliyorum. kullandıktan hemen sonra hemen fırçala ki üzerinde bişiler kaldıysa kurumasın. sonra bol su ile yıka. lavabonun içine tamamı sığmazsa önce bir tarafını sonra diğer tarafını yıka.

bulaşık makinesi çok tavsiye etmiyorum. materyale zarar verebilir.

eğer üzerinde bişiler yapışmış kirlenmişse @pyro clustic flow'un dediği gibi bir leğen içine sıcak su, bol deterjan ve çamaşır suyu koy, beklesin içinde kir yumuşasın ve sonra bahsettiğim fırça ile iyice fırçala.
0
mea maxima culpa
(20.09.08)
biraz ortalığı ıslatan bir yöntem ama kesin çözüm diyebilirim. musluğun ağzına parmağınızı basarak suyu pffşşşşşfşffft diye tazyikli bir şekilde süzgece fışkırtırsanız deliklerde ne var ne yok çıkıyor.
0
kibritsuyu
(20.09.08)
bulasik deterjanli sicak suyun icine batirin, batmiyorsa agirlik koyun ustune, dursun icinde bir sure, sonra cikarip durulayabilirsiniz
0
ermanen
(21.09.08)
(10)

konuşacak konu kalmaması

chaud
En yakın kankamla neredeyse konuşacak hiçbirşey kalmadı.Bir kahve içmeye gittiğimizde aynı kahveyi konuşmaktan 3 saat elimizde tuttuğumuzu bilirim.Ne bileyim bi sessizleştik, monotonlaştık.Öyle çok da buluşmayız.Severim de keratayı.Eskiden cak cak çeneler çalıp deli deli gülerdik.Sanırım yargılayaca
En yakın kankamla neredeyse konuşacak hiçbirşey kalmadı.Bir kahve içmeye gittiğimizde aynı kahveyi konuşmaktan 3 saat elimizde tuttuğumuzu bilirim.Ne bileyim bi sessizleştik, monotonlaştık.Öyle çok da buluşmayız.Severim de keratayı.Eskiden cak cak çeneler çalıp deli deli gülerdik.

Sanırım yargılayacağımı bildiği için yakın bir arkadaşı hakkında konuşmayı kesti. Ayrıca duyması imkansız ama hissetmesi muhtemel kalbimin derinliklerinde bir sırrım var anlayıp emin olursa konuşmayı kesebilir.

Ya da onun mu bir sıkıntısı var acep ? Zilyon kez de sordum.

Ne bileyim romalılar mesela sizin de cankuşlarınızla başınıza böyle bir olay geldi mi ? nasıl aştınız ?
0
chaud
(20.09.08)
Ailesine veya onun baska arkadaslarina da sorabilirsin..Belki bir sirri var ve soylerse seni uzebilecegini dusunuyordur.. Ya da dolayli yoldan anlattirmaya calisabilirsin ama kolay degil.. Peki cevap olarak ne veriyor, sonucta en iyi arkadasin, soylemese bile anlaman lazim belki:)
0
ermanen
(20.09.08)
Tarafların cinsiyetleri bu tip bir durumda önem kazanıyor.

Ben erkeğim mesela, lise yıllarında yine erkek olan bir arkadaşım (hatta dostum) vardı. Onunla her gün buluşup sohbet eder, dertleşirdik filan. Bir süre sonra, özellikle stresli olduğumuz bir dönemin arifesinde, artık konuşamamaya, öyle buluşup takılmaya, sigara içip, mal mal oturmaya başladık. Görev gibi yani. Ama birbirimizin yüzüne bakınca karşı tarafın diyeceği şeyi derhal anlayabilir hale gelmiştik, o derece.

Sonra o arkadaş beni satışa getirdi ahah...

Her neyse, cinsiyet gerçekten mühim bu hususta.
0
actionary
(20.09.08)
"Ayrıca duyması imkansız ama hissetmesi muhtemel kalbimin derinliklerinde bir sırrım var anlayıp emin olursa konuşmayı kesebilir."

Bu kankana karşı duygudun duygusal bir his mi?
0
ataturkiye
(20.09.08)
En yakın arkadaşımla böyle bir dönem geçirmiştik. Lisede çok yakındık, ama üniversitede yollarımız ayrılınca kendi işimze bakar olduk. Başka arkadaşlarımız oldu, zamanımız kısıtlıydı, pek görüşemiyorduk, bazen bir iki ayı bile buluyordu görüşmediğimiz. Görüştüğümüz zaman da birbirimize anlatacak çok az şey buluyorduk, çünkü her konu bir diğerini ilgilendirmeyecek, canını sıkacak gibi geliyordu. Bazen saçmalıyorduk konuşamamaktan. Ben kıskanmamaya çalışıyordum diğer arkadaşlarını (kızız biz bu arada), sanırım o da kıskanmamak için çaba sarfediyordu...

Sonra üniversite bitti. Üniversitedeki onca arkadaştan da geriye bir iki değerli kişi kaldı. iş hayatı başladı, onda da arkadaş bulmak pek mümkün olmadı olmayacak da; bir anda o yeniden en yakın dostum oldu. O yüzden de daha sık görmeye başladım onu, ihmal etmemeye çalıştım. Eh, daha çok zaman geçirince, daha çok konuşacak şey oluyor, çünkü birbirinin hayatına dahil oluyorsun, olan bitenden haberin oluyor, hastalığını sağlığını biliyorsun, sevgililerini, arkadaşlarını biliyorsun, sıkıntılarına tanık oluyor, paylaşıyorsun. kısaca dostluk ediyorsun işte.

eğer birbirinizin hayatına dahil olamıyorsunuz, her defasında yolda karşılaşan askerlik arkadaşları gibi olursunuz. hele de birbirinize açmadığınız, açılmadığınız konular varsa aranızda, o dostluk, dostluk olmaktan çıkar, desperate housewives modeli dostluk olur.

birbirinize değer veriyorsanız, daha fazla zaman ayırmalı, dostluğunuz için emek sarfetmeli ve kesinlikle açık ve dürüst davranmalısınız. başka kurtarma yolu yok. bu yüzden biten arkadaşlıklarımın hikayeleri şu anlattığımdan çok daha uzun sürer.
0
ashh
(20.09.08)
baş başa buluşmayın bir süre sonra geçer. başka insanları filan araya koyduğunuzda konuşacak mevzu da çıkar otomatikman. sürekli sürekli aynı insanla baş başa bir yere kadar görüşülür zaten. insanın içi kurur yahu.
0
mortifera
(20.09.08)
alın ikişer bira, sonra dökülürsünüz birbirinize.
0
sql
(20.09.08)
çok klişe ama, ilişkinize ara verin :) yani bi hafta görüşmezseniz mutlaka yeni konu çıkar konuşulacak.
0
kanuniye
(20.09.08)
@ermanen yok bişi dio
@actionary ikimiz de kızız,zamanında beni de çok satışa getirdi
@ataturkiye hayır

Sanırım Istanbul'da günübirlik eğleneceğimiz zımbırtılar bulsam iyi olacak sergiymiş, toplantıymış sizce nasıl ?
0
🌸chaud
(20.09.08)
sizinki gibi bir sırrı varsa ağzından kaçırmamak için konuşmuyor olabilir. sizin için de geçerli.
0
theunforguven
(20.09.08)
çok benzer hali benim de başıma geldi. en yakın arkadaşım/komşum/yol ve okul arkadaşımla bi süre sonra konuşacak bi şey bulamamaya başladık, zamanla bu durum ikimizi de gerdi ve karşılıklı bi asabiyet dönemi geçirdik. ha sonra zaman girdi araya, biz de düzeldik.
kendinizi konuşmak zorunda hissetmeyin, gidin iki tavla atın, sinemaya gidin, bi aktivite yapın, cafenin birine oturup dergi karıştırın ama 'ee kim konuşacak şimdi, sıkılıyo mu ki?' diye düşünmeyin, gerimeyin. birlikte keyifle, sessizce oturmayı sevin.
bi süre sonra bu durum çok hoşunuza gidecek, gerilimi de atınca oha asıl buymuş arkadaşlık bile diyebileceksiniz :)
zaten bu sıkıntılar geçince tekrar deliler gibi çene çalmaya, bazen de keyifle sessiz sessiz oturmaya başlarsınız. kolay gelsin :)
0
denizin kulleri
(21.09.08)
(17)

Delirmek uzereyim sozluk

sanio
Bir konuda yardiminiza ihtiyacim var gencler. Yurtdisinda lisans yapiyorum, bir senedirde burdayim. Turkiyede kiz arkadasim vardi. Hersey iyiydi guzeldi falan. Son aylarda kiskanclik krizlerim artti, baski yaptim biraz kiza. 2 ay once terkedildim. Bi maille bitirdi herseyi. Simdi normal bi insan bu
Bir konuda yardiminiza ihtiyacim var gencler. Yurtdisinda lisans yapiyorum, bir senedirde burdayim. Turkiyede kiz arkadasim vardi. Hersey iyiydi guzeldi falan. Son aylarda kiskanclik krizlerim artti, baski yaptim biraz kiza. 2 ay once terkedildim. Bi maille bitirdi herseyi. Simdi normal bi insan bu ayrilik olayini bir ayda falan atlatiyor en azindan cevremde gordugum kadariyla oyle. 2 ay oldu ve ben hala atlatamadim. Gece uyurken, okulda derste falan aklima geliyor bu olay. Sinirleniyorum, uzuluyorum napcagimi saisiriyorum. Hayvan gibi bir duygu yogunlugu yasiyorum. Ben bu kizi okuldaki erkek arkadaslarindan kiskanirdim. Onlarla gezerdi eglenirdi, kol kola resim cekip facebooka koyardi. Kil olurdum, uyuz olurdum. Bunu kendisine de soyledim bin kere. En son sen hastasin dedi. Simdi sorunda burda basliyo. 2 senelik bir beraberlikti bu. Yolda yururken falan eski anilar geliyor aklima uzuluyorum. Sonra bunun bu arkadaslari geliyor aklima sinirleniyorum. Kendisine en son onlarmi ben mi diye sormustum. Sacma bir soru demisti, kendini onlarla bir mi tutuyosun sen benim sevgilimsin demisti. Neyse cevabimida aldim zaten terketti beni. Artik bana eskisi kadar asik degilmis falan filan. Suan beni msnden, facebooktan falan engellemis durumda. Kendisinide koymadi bu ayrilik biliyorum. Simdi diceksiniz ki bu kiz seni sevmemis. Bu kiz benim ustumde baski kurardi seni seviyorum diye. Ben korkardim sevgisinden bi gun ayrilmak zorunda kalirsam nolur diye. O da beni sevdi yani. Simdi butun bunlar aklima geliyor delircek noktaya geliyorum. Ortak arkadaslarimiz bikti artik benden daha fazla dinlemek istemiyorlar beni. Mesela suan icimde inanilmaz bir sinir var, yarim saat sonrada uzuntuye donusecek. Arkadaslarin genelde tavsiyesi su oldu: kendini oyala, hobi edin, cik gez, ders calis falan. Zaman gecirmeye bakiyorum bir sekilde ama yapamiyorum. Her daim aklimda bu olay. Film izleyemiyorum, dizi izleyemiyorum bunaliyorum. Ders calisamiyorum, ayni sekilde okulda da dersleri dinleyemiyorum bu yuzden. Zombi gibi geziyorum. Oneriler arasinda psikolojik destek olmasin cunku alicak maddi imkanim yok suanda. Sizin onerileriniz nedir? Nasil kurtulucam ben bu uyusuk, bunalimli halimden. Nolur bir yardim.
0
sanio
(20.09.08)
Kolay gelsin.
Keşke sevdiğin kişiyi dinleyip olayı "hastasın sen" aşamasına sürmeden aşırı kıskançlığının sebeplerini kendi içinde çözüp, seni gerçekten sevdiğini düşündüğün birini kendinden soğutmasaydın. Şimdi "ben atlatmaya çalışıyorum, sen ne diyorsun" deme, sonuçta "bence" davranışın normal değilmiş(arkadaşları ile eğlenmesine fotoğraf çekip oraya buraya koymasına sinirlenmek falan). Hiç kimse kolay kolay bu yükün altında uzun süre durmaz, deli miyim der uzar gider. Erkeği kızı farketmez. Bence rahatlamak için öncelikle bunu kabullenmen gerekiyor. Zira kaybın genelce bilinen 5(kimilerine göre 7) aşaması vardır, muhtemelen biliyorsundur: önce inkar(yok lan nasıl olur), sonra öfke(bana neden yaptı, neden böyle oldu, nasıl yaptı lan benim gibi adama falan), pazarlık(iç pazarlık da olabilir, dışa-ona yönelik bir hesaplaşma isteği de olabilir), depresyon(ne biçim hayat lan bu) ve en sonunda kabul(eh napalım...)...

Benc şu an öfke aşamasındasın, ve bir yere yöneltemiyorsun. Ama bence aşırı davranışlarının sebeplerini sorgulayarak aşama katetmeye başlayabilirsin. Uzak olmak daha zor oluyordur eminim, tekrar kolay gelsin diyorum.
0
kurukafa
(20.09.08)
Senin isteklerine cevap verememiş ve ayrılmışsınız, bu kadar baskı kurduğuna göre sende güven duygusu oluşturamamış, onun suçu.

Sarılıp poz verdiği arkadaşları yıllanmış mertebesinde ise senin de suçun var, azıcık anlayış göstermen lazımmış.

Terk edene ayrılık koymaz fazla, terkedilen şekil 1a kendini yıpratır. Her zaman daha iyisi bulunur salla gitsin.
0
kimlanbu
(20.09.08)
@kimlanbu Daha bu sene tanisti o arkadaslariyla. Bi senelik yani en fazla. Birde ona koymamasi bana koymasi olayi var iste beni encok deli edende bu ya

@kurukafa - eglenmesine bisey demiyorum eglensinde, ole kol kola omuz omuza eglenmeler bi erkek olarak rahatsiz ediyo beni. Dogal bisey olarak dusunuyorum sonucta eglendigi adamlar erkek ve aklillarindan neler gecebilegini tahmin edebiliriz.
0
🌸sanio
(20.09.08)
Akıllarından ne geçtiğinin ne önemi var ki(bu arada bence bu "sana güveniyorum da çevreye güvenmiyorum adamların akıllarından neler geçiyordur" lafı, özgüven eksikliğini bastırmaya çalışan egonun basit bir oyunudur - ki uzun mesafe araya girince erişimin olmadığı zaman bu konuda kendine güveninin duble yitirilir olmasını anlarım, kimse kusursuz değil)? Kız arkadaşın kendisi kimlerle kol kola olacağını tartabiliyordur diye düşünüyorum. Yani bunun altında yatan sebepler irdelenebilri tabii fakat burası yeri değildir sanıyorum. Ama bunun doğal ve kabul edilebilir bir davranış olmayabileceğini düşün derim... Ben bir erkek olarak hayatıma birinin böyle bir müdehalede bulunmasına izin vermem, başkasına da böyle bir "o kişilerle samimi olmayacaksın" baskısı kurma hakkını kendimde bulamam. Bu beraber yaşlanacağım kişi olsa da durum böyledir, karşılıklı saygı bunu gerektirir zaten. Bu doğal akışta huyunuz ve kimyanız uyuşmuyorsa zaten "yapmayacaksın, etmeyeceksin, beni tercih ediyorsan şunu yapmayacaksın" falan gibi şeylerle bir ilişki mutlu bir şekilde yürümez, yürüyemez. Zorlama varsa uyuşmuyorsunuz işte bu kadar basit.

Ama dediğim gibi, burası yeri değil böyle bir tartışmanın bence. Zaten sonuçlanabilecek bir tartışma da değil. Selamlar.
0
kurukafa
(20.09.08)
(bkz: long distance relationship) çok zor birşeydir. yaşamayan bilmez. tövbe eder bir daha böyle bir ilişki yaşamaya insan.

şimdi şudur budur diye yazmışsınız bunlarda haklısınız da, zor böyle bir ilişkiyi yürütmek. pek de mantıklı değil. gençlik yıllarında hele.

biraz bunu düşünün. gerçek yaşama uygun olmayan birşeydi. yürümesi çok zordu zaten. yürümedi deyin. olayın içine biraz mantık koymaya başlayın bence.
0
mea maxima culpa
(20.09.08)
burda anlatmanla kesin bir fikre sahip olunamaz elbette fakat bir tarafin bir tarafi kiskaniyor olmasi degil de, kiskanan kisiyi o baskilari yapacak konuma getirmek suc olmali. eger sevgisi hala saglam olsaydi zaten seni "kaldir o resimleri" dedirtecek boyuta getirmez ve fotolari hic koymamis olurdu. sen de bunun karsiliginda zaten daha anlayisli olurdun. inan tam kafana uyan birini buldugunda zaten herkes karsilikli olarak birbirini anliyor, agizdan laf cikmasina bile gerek kalmiyor. demek ki siradan bir iliskiymis bitmis bu.

belli ki kizin ilgisi azalmis, normaldir. mesafeden dolayi olabilir.

tedavi surecine girelim.

ne yaparsan yap kafandan gitmez uzunca bir sure, bunu kabullen. fakat mumkun oldugunca yalniz kalmayip arkadaslarinla takilman, bir sure kendini geyik ve eglenceye vermen ve en onemlisi oynasacak bir italyan gulu bulman cok onemli noktalar. nasil yaparim deme. baska yolu yok.

beklentin cok olmasin, ne yaparsan yap aklindan 1 ay evvelden once seni rahata erdirecek kadar cikmayacak. hemen sil her seyi ve eglenceye dal.

1 senedir kalbimin bir yarisi milano'da, gerci biz her ay-2 ayda bir gorusuyoruz. uzun mesafeli iliski aski hep taze tuttugundan yani sikinti vermediginden cok guzel bir sey. arayi da fazla sogutmamak lazim ama, insanlik hali, atalar bosuna konusmamis. fakat bunun guzeli de herkese nasip olmuyor diyor istatistikler.

tekrarliyorum ; kendini eglenceye ver. cunku ne kadar takarsan tak degmeyecek. tecrube diyor ki, ne kadar dusunursen ve hayattan sogursan, o kadar gotune yediginle kalirsin. elbet bir gun daha iyisini bulacaksin.
0
no christ requiress
(20.09.08)
ya yazmiyim yazmiyim diyorum. hiç delircek bir şey yok, kaç yaşındasın ? boşver ya, bırak her zaman başkaları hatalı olsun, ileride zaten çok zamanın olacak kendini suçlamak için hayat boyu yaptığın hatalardan sebep.

salla gitsin yani, ben öle dedim, o öle dedi bu böle dedi. bırak, buraya da sorma. saplantı da yapma. yaşanmış hiçbir şeyi unutamazsın o'nu da bil, ama onla yaşamayı öğren.

şimdi bu kadar delircek hale geldin, ileri de o başkası ile evlendiğinde haberini alıcaksın, facebook'ta fotoğrafını göreceksin. biz bunların hepsini kaldırdık, baktık geçtik, derin bi nefes aldık. hayat devam ediyor. sadece önüne bak.
0
thefirstfbli
(20.09.08)
Zaten cevaplar genelde bu durumu kafandan atmaya calismani ogutleyen cevaplar olacaktir, bu da baska ugraslar olacaktir ki yeni sevgili bulmakla baslaman en iyisi...Unutmamak tamam da takmak gereksiz, sen de diyorsun herseyini engelliyor bu durum, ne yapacagini kendin de biliyorsun bence ama destek ariyorsun heralde...
0
ermanen
(20.09.08)
çok klişe bir laf olacak ama ilerde bu günlerini hatırladığında gülüp geçiceksin. bende yaşadım benzer şeyleri insanın sanki tutunacak dalı kalmamış gibi oluyo bilirim ama en basit ve etkili ilacı her zamanki gibi zaman.

bende yaşamıştım dedim ya işte şimdi hatırlıyorumda hakkaten gülüyorum.o günler gelsin hak verirsin "lan hakkaten adam doğru sölemiş" lafı çıkıcak ağzından eminim.

son olarak anlatabildiğin kadar anlat birilerine içinde kalmasın rahatlamanı sağlar.sonrada yavaş yavaş azalt anlatma işini.
0
from brain to fingers
(20.09.08)
karapolisnas
(20.09.08)
direk konuya giriyorum.
kız sizi cidden unutmuş gözüküyor. bence sıra artık sizin unutmanıza gelmiş.
bence unutmmanın en etkili yolu, kendinize acımasız davranmak. söyleyin kendinize, "haksızım, çok kıskanç davrandım, onu bıktırdım ve beni artık sevmiyor. hata kesinlikle bende." diyin.
yaralayın kendinizi. sonuçta farkedeceksiniz ki, siz de böyle bir insansınız, bu hatayı yaptınız, oh ne de güzel oldu, ve dışarıda birşeyler devam ediyor.
yaşadığınız hiçbirşeye çok değer vermyin. hiçbirşeye çok fazla üzülmeyin, yada çok fazla sevinmeyin. hayat fani dünya yalan. yada öyle bişey.
sizlere bu önerileri kafamdan uydurmadım, çok çok benzer bir olayı yaşadım. aynı şekilde 1.5 yıllık bir ilişkiden sonra birbirmize çok zarar vererek ayrıldık. duymak istemediğimiz şeyleri duyduk. iftira attık. ama oldu ve bitti. bitti yani.
bittiği yerde bitirin. ben böyle öneriyorum. umarım çok fazla olay olmadan, acı çekmeden biter.
0
kucukkiz
(20.09.08)
ya bırak allahaşkına yahu :) daha 2 ay olmuş. "normal bir insan 1 ayda atlatır benimki 2 ay bir gariplik mi var?!" diye düşünmek kadar saçma bir şey yok. 2 yıl sonra hala böyle olursan (ki olmayacaksın zaten)o zaman kendinde bir gariplik ararsın. 2 ay ne ki? önem verilen bir ilişki 2 ayda unutulsa gariplik o olurdu.

düşünebileceğin en yararlı şey o seni terk etmese eninde sonunda zaten ayrılacağınız gerçeğidir heralde. ki dürüstç,e objektif bir şekilde bakarsan böyle olduğunu sen de görürsün bence.

psikolojik destek zaten arama bence. psikiyatriste hele hele hiç gitme. zaten zombi gibiymişsin, onların vereceği ilaçlarla zombinin karesi, kübü olursun. (ki ben de eskiden ideal insanlar gibi doktorlardan yardım alınması kanaatindeydim. bir 6 ayımı ıspanak kıvamında geçirip el-aleme rezil olduktan olduktan sonra kafamı sikeyim diyip bıraktım)

arkadaşlarınla bu mevzuları konuşma artık. baydılarsa konuşma cidden. nasılsa rahatlatmaz (en azından beni rahatlatmıyordu) bir de üstüne kafa ütülemiş olursun. benim en yakın arkadaşlarım bile kendime geldikten sonra o halimden baymaya başladıklarını söylediler bana, ki ben az bahsetmeye de çalışırdım. insanoğlu sabırsız varlık. (ki onları da haklı buluyorum, sabahtan akşama kadar çalışsınlar, sonra da benim siksiğimi mi dinlemek zorundalar?)

neyse öyleyken öyle. birden efsanevi bir yükseliş ve anında iyileşme bekleme. ama zamanla az rahatsız eder her şey. ilk önce sinir geçer burukluk kalır, sonra bir gün bir de bakmışsın ki sabah uyandığında aklına ilk gelen şey o değil.

4., 5. şey filan olmuş :)
0
mortifera
(20.09.08)
aklına her geldiğinde kendini spora ver ama hayvan gibi spor yap gerekiyorsa saatlerce koş takatin kalmayıncaya kadar koş koşarken istediğin kadar düşünebilirsin onu ama asla bırakma koşmayı

işe yarıyor yani bende yaramıştı. sonunda yorgunluk susuzluk vs onun önüne geçiyor ve anlıyorsun önceliğin kendin olduğunu

bir de asla ama asla arama onu bitirdiyse bitmiştir. bulunduğun yerin en işlek caddesine çık yolun ortasında dur geçen insanlara şöyle bir bak etrafta bu kadar insan varken kendini bu derece yıpratmanın anlamı yok.

son olarak bu sadece senin başına gelen birşey değil herkes benzer şeyler yaşıyor ve atlatıyor merak etme sende atlatacaksın
saçma gelmiş olabilir ama denemekte fayda var
0
fenrir greyback
(20.09.08)
ben dediğimde ayrılsaydın şimdi yaban ellerde ot gibi olmazdın başka hiçbirşey demiyorum (anne sözü gibi olmuş)
0
imparatorolmayikolaymisandin
(20.09.08)
@coner o zaman da o vicdan azabindan kurtulmaya caliscaktim. bu derdi o derde tercih ediyom. bide etiket yicektim, kizla oynadi cekti gitti die.
0
🌸sanio
(20.09.08)
şimdi daha iyi mi oldu başkası sana bişey demesin diye kendin ne hale düştün ayrıca o birileri senı tınlıyor mu acaba yaptığın iyiliğin kıymeti bilindi mi
- bir e mail lik değerin varmış da
0
imparatorolmayikolaymisandin
(22.09.08)
ilaç tedavisinin iyi geldiği bir allahın kulu yok galiba?
0
yasamak istemem artik aranizda
(23.09.08)
(8)

İç Sesi Bastırmak

vincenzo
geçenlerde bir duyuruda görmüştüm iç sesinizi bastırmak için sürekli birşeylerle meşgul olun falan yazıyordu. bu insanın içindeki sesle başa çıkmanın yolu varmı. mesela aşırı derece yorgun değilsem beni geceleri uyutmuyor, sürekli ama sürekli içimden birşeyler geçiriyorum, hatalarımı, kusurlarımı fa
geçenlerde bir duyuruda görmüştüm iç sesinizi bastırmak için sürekli birşeylerle meşgul olun falan yazıyordu. bu insanın içindeki sesle başa çıkmanın yolu varmı. mesela aşırı derece yorgun değilsem beni geceleri uyutmuyor, sürekli ama sürekli içimden birşeyler geçiriyorum, hatalarımı, kusurlarımı falan onlar biter kendi kendime başka şeyler düşünürüm. ama sürekli düşünürüm yeterki yalnız kalmayayım. bazen delimiyim neyim diye düşünüyorum. mesela yatmadan önce bununla başa çıkmak için televizyon açık uyuyorum çok rahat ediyorum yada kitap okurken uykuya dalıyorum.
yapı itibariyle kafama takan bir insanım. birde düşünmeyi ve kendi içimde hayata dair tespitler yapmayı severim. zannedersem biraz da bunların etkisi var.
şimdi bunları yazarken önce içimden geçirerek yazıyorum ya, kafa karışık olduğu için paragrafın götü başı ayrı yere gidiyor. neyse uzatmayayım bu iç sesi bastırmanın bir yolu varmı. öyle bir olsun ki iç sesimle çok az muhatap olayım.
ulan delirmeye başladım herhalde.
0
vincenzo
(20.09.08)
iç sesi bastırmak değil de daha bir dinginleşip sağlıklı düşünmeyi sağlamak için meditasyonu öneriyorum. gece yatmadan meditasyon yaparsanız güzel uyursunuz mesela.

aslında meditasyonun amacı bu düşünce akışının dışına çıkmaktır. otomatiğe bağlanmışlıktan çıkmaktır.
0
mea maxima culpa
(20.09.08)
ic sesin vicdaninla da cakisiyor mu mesela?
0
ermanen
(20.09.08)
nefes alış verişinize odaklanın, nefes sesinizi dinleyin.
0
ravioli
(20.09.08)
bana kalırsa, iç sesinizi bastırmaya gerek yok. onun yerine yazıya dökün. daha iyi gelebilir. günlük tutun mesela.
0
kucukkiz
(20.09.08)
@ermanen yok vicdanımla çakışmıyor, günlük hayatta bu tür vicdanımla içsesimi çakıştıracak olaylar yaşamam zaten. çok çok nadir olur yaptığım bir hatadan dolayı vicdanımın sızlaması. (vicdansızlık yapmam yani :)

@kucukkiz aynı şeyler sizin kafanızın içinden geçse uykusuzluktan kafanızı duvara vururdunuz.
0
🌸vincenzo
(20.09.08)
insanın herşeyin nedenini sonucunu sorgulamasından kaynaklandığını düşünüyorum bu hiç durmak bilmeyen içseslerin. uzunca bir süre benzer şeyler yaşadım sanırım. kendini oyalamaya çalışmak bir yere kadar götürse de daha sakin bir ruh hali yaratmanın yollarını bulmak gerekli sanırım. bir süre sonra hep geçmişin hesaplaşmasını tespitini yada gelecekle ilgili planlar yapmaktan içinde bulunduğunuz anı kaçırdığınızı farkediyorsunuz. açıkçası ben çözümü daha kökten bir değişiklik yapmakta buldum hayatımda- ev,iş,şehir değişikliği gibi- yazı yazmak ne kadar dolu olsanız da düşünceleri doğru düzgün sıralamakta zorlandığınızdan mümkün olamıyor ne yazıkki. mantıklı yaşamaya çalışmak yerine gerçekten ne istediğinizi düşünün.
0
lilith.979
(20.09.08)
ben ic sesi bastirmak yerine yonlendirmeyi seciyorum. sacma sapan benden bagimsiz konular uzerine analizler yapacagina, benim planladigim dogrultuya kanalize oluyor. benim planladigim dogrultu da uyumak olunca, kendisiyle iyi anlasiyoruz.
0
coldbound
(20.09.08)
ne yalan söyleyeyim bu soruyu sormak için kafamda kuruyordum. benden önce davranmışsınız.
ben bir takıntıdan ya da korkudan kurtulmak için onun üzerine giden bir yapıya sahibim. içsesi de bu şekilde susturmaya çalıştım. ne varsa çıksın ortaya diye. sapına kadar dinledim yani.
sonuç olarak şimdi ne ailem, ne arkadaşım, ne de inancım var. içsesim ve ben kah birbirimizi yiyerek, kah sevişerek kendi başımıza yaşayıp gidiyoruz. (sanırım ben delirdim bile)
iç sesi bastırmak aslında çok kolay: sinemaya gidin, kitap okuyun, oyun oynayın, hobi falan bulun, evlenin, borç yapın, yourucu bir işte çalışın, sorumluluk altına girin vs. ama bunlar kısa vade de geçerli. bir zaman sonra yapılan şey her neyse, gene onun üzerine çıkar iç sesin sesi.
kelimeleri toparlayamıyorum. belki de iç ses gerekli bir şeydir. hani şu muhakeme olayları için. ama işi gücü bırakıp onu dinlerseniz sonunda gereksiz bir varlık olduğunuza kanaat getirmeniz gerekecek.
0
insanimsi
(20.09.08)
(3)

Siteyi refresh etme sayisi

ermanen
Bir siteyi kac kere refresh ettigimiz ogrenilebilir mi? Mesela site sahibi, siteye giren kisilerin ne zaman ve kac kere refresh ettigini bilebilir mi?
Bir siteyi kac kere refresh ettigimiz ogrenilebilir mi? Mesela site sahibi, siteye giren kisilerin ne zaman ve kac kere refresh ettigini bilebilir mi?
0
ermanen
(19.09.08)
ama ayni olmayan durum da var

kullanici adimi ve sifremi girerek giris yaparim, log off olurum, tekrar girerim gibi..

ya da hala oturum acik iken refresh yaparim...

ikisi farkli olarak anlasilacak yani..
0
🌸ermanen
(19.09.08)
"siteye en cok giris yapanlar" istatistiginde, refresh etme de mi dahil ediliyor yani?
0
🌸ermanen
(19.09.08)
siteye göre değişir ama refresh sayısına bakan bir site olacağını sanmıyorum gerçi refresh ile abuse edilme olasılığı olan bir sistem falansa olabilir.
0
yuto
(20.09.08)
(7)

yalandan korkmak

deckard
insanların çoğunlukla yalan söylediğini düşünüyorum. aslında biliyorum öyle (paranoyaklığa gel). kız arkadaşım, mahalle, okul, iş arkadaşım vs. niyeyse hep "ya yalan söylerlerse" diye düşünüyorum (sadece kız arkadaşım için değil yani, genel bir olay). haliyle sıradışı gelişen durumlarda karşı tarafa
insanların çoğunlukla yalan söylediğini düşünüyorum. aslında biliyorum öyle (paranoyaklığa gel). kız arkadaşım, mahalle, okul, iş arkadaşım vs. niyeyse hep "ya yalan söylerlerse" diye düşünüyorum (sadece kız arkadaşım için değil yani, genel bir olay). haliyle sıradışı gelişen durumlarda karşı tarafa asla inan(a)mıyorum.

birkaç kere böyle oldu sonra bi şekilde karşı tarafın doğru söylediği, yani hakkaten sıradışı bi şekilde olayların geliştiğini farkettim ve afedersiniz g.t gibi kaldım ortada. diyorum "bu ders olsun bana" ama olmuyor işte. "tamam onda hatalıydım ama ya bu sefer ben haklıysam?" diyorum.

kendimi bildim bileli bu böyle. ve fakat eski çalıştığım yerdeki patron yalancının önde gideniydi, bunu herkes biliyor. iş hayatımın ilk deneyiminde de böyle bir olayla karşılaşmak her şeye tuz biber oldu.

e house md manyağı biriyim. house orada ne diyor? "herkes yalan söyler".

soru şu; insanlar hakkaten bu kadar çok yalan mı söylüyor?
0
deckard
(19.09.08)
en azından şu sağlamayı yapabilirsin. mükemmel hafıza gerektirir. az biraz zeka gerektir.
yani, her babayiğidin, vasat hayalgücünün vs. harcı değildir.
0
cedilla
(19.09.08)
yalan soylemek ne ki, bazen dogru soyledikleri halde yalan soyluyormus gibi gostermeye calisiyorlar veya tam tersi, ya da yalan soylerken dogrularla pekistirerek siyah/beyaz yalanlar uretiyorlar ki bunlar hayat bicimlerinin ayrintilarinda da gizli oluyor zaten, ve hatta yalan soyleyen insanlar bazilarinin isine geliyor, ya da bu durumun duygusal karmasasindaki dogrularinin kendine aci verecegini bildigi icin yalana boyun egebiliyor insanlar..Sonucta insanlar cok yalan soyluyor olabilir ama asil olan dogru olan seylerin zamanla yalana donusecegi ve bunun tam tersi olabilme gerceginin oldugudur..Belki benim yazdiklarim da kendi dogrularimdan urettigim yalan cumlelerdir kim bilir...

Insanin karmasik dogasi ve yalan soyleme ihtiyaci birlesince, paranoyak kombinasyonlar dusunebiliyor insan.. Ama hicbirini dusunmeden de yasanabilir

sonuc: yalan soylemeyin, hayatinizi yasayin
0
ermanen
(19.09.08)
(bkz: #12505816)
0
thefirstfbli
(19.09.08)
soruyu ben yazsam bu kadar güzel soramazdım, gözlerim doldu hafiften okuyunca.

yalan söylemek sanattır, tutarlılığı ve hazır cevaplılığı gerektirir, özetle salak adam yalan söyleyemez, söylese de zeki birisi karşısında tıkanır kalır.

Kız arkadaşlardan oldukça kazık yediğim için kafama takılan bir şey olduğunda paranoyaklık derecesinde araştırırım. Artık tutarsız gördüğüm ufak ayrıntılar bile kafama takılır hale geldi. Ama bu ufak ayrıntılardan da büyük yalanlar yakaladım.

Yalnız dediğin gibi bazen olaylar sıradışı gelişebiliyor ve sana tutarsız gelen şeyler doğru çıkabiliyor. Misal eski kız arkadaşım arkadaşının trafik kazası geçirdiğini ve acil olarak evden çıkması gerektiğini söyledi. Üşenmedim ilgili hastanenin telefonunu buldum ve arayıp arkadaşının gerçekten acilde olup olmadığını, kaza geçirip geçirmediğini, sağlık durumunu sordum. Göt oldum hakikaten doğruymuş ama "bu ders olsun bana" demedim, demem de.

iyi ki de dememişim, bu paranoyam sayesinde büyük yalanlar yakaladım. Ama cehalet mutluluktur, yüksek ökçeler diye bir hikaye var, okumuşsundur kesin...Yalanları yakalayınca karşı taraftan soğuyorsun.

Evet insanlar hakikaten bu kadar çok yalan söylüyor, gözlerini kapamazsan da görmeye devam edeceksin.
0
kimlanbu
(20.09.08)
ben bi kere saymıştım 10 olmuştu.Aslında yuh bu 10 etti diyip durdurmuştum kendimi.Mesela bi örnek vereyim, otobüs durağında pis pis kesen adam 3 kere üstüste yalan söylememe neden olmuştu :
1.-Ateşiniz var mı ?
-Yok (yuh demin tüttürüyodun)
2.-Yenisahra'dan geçen otobüs var mı buradan?
-Hayır (yuh e5'e 5 dakika ötedeyiz)
3.-Siz nereye gideceksiniz ?
-Kadıköy Emniyet Amirliğine (puhaahahahhhahhahhahaha)

Yalan bazen gerçekten gereklidir.
0
chaud
(20.09.08)
@kimlanbu, hikayeyi hemen buldum okudum, hakkaten bazen ben de kendime diyorum "sittiret kurcalama, rahat yaşa", çok geçmeden "ölürüm daha iyi" demeye başlıyorum. işin kötüsü ben de bu sayede birkaç önemli yalan yakaladım. zaten beni körükleyen o olmuştu. yani hiç kurcalamasam ruhum duymucaktı.
@cedilla, yeni uyandığımdan mı bilmiyorum ama, cevabını anlamadım desem?
0
🌸deckard
(20.09.08)
yani, kimlanbu'nun cevabı ile sentezleyebilirsin, yalan mı değil mi diye şüpheleniyorsan, karşındakinin yaratıcılığını, entellektüel durumunu sorgulayabilirsin önce, becerebilecek mi diye..

sonra, "yalan söyleyen gözünü kaçırır" muhabbeti var ya, hikaye...

usta yalan söyleyen, öyle bir anlatır ki, orada olursunuz, yaşıyor olursunuz, hiç olmamış muhabbetleri.

diyeceğim o ki, çoğunluk yalan söyler, ama onların da çoğunluğu yakalanmaya mahkumdur...

ben mi? pek yakalanmadım.
bir de: tüm giritliler yalancıdır :)
0
cedilla
(20.09.08)
(1)

Antonis Remos'un bir şarkısı

quinza
bu adamın bi şarkısı var, adını bilmiyorum ama bizim radyolarda en sık çalan şarkısı.. youtube'da nerdeyse tüm kliplerine baktım, o şarkıyı bulamadım, nedir var mı bilen?
bu adamın bi şarkısı var, adını bilmiyorum ama bizim radyolarda en sık çalan şarkısı.. youtube'da nerdeyse tüm kliplerine baktım, o şarkıyı bulamadım, nedir var mı bilen?
0
quinza
(19.09.08)
Bura yardimci olur belki:
www.lastfm.com.tr

sarkilarin "preview"lari var sag tarafta
0
ermanen
(19.09.08)
(9)

Araba Surerken Kontrolden Cikma Korkusu

ermanen
Asagida bir soru gordum de ordan geldi aklima.. Nadiren de olsa araba surerken kontrolden cikma korkusu yasayabiliyorum.. Ama hemen cikariyorum aklimdan.. Dusunmesi bile etkileyebiliyor.. Bu durum, etrafta gordugum birseyden ya da daha once gordugum trafik kazalarindan veya izledigim filmlerden kayn
Asagida bir soru gordum de ordan geldi aklima.. Nadiren de olsa araba surerken kontrolden cikma korkusu yasayabiliyorum.. Ama hemen cikariyorum aklimdan.. Dusunmesi bile etkileyebiliyor.. Bu durum, etrafta gordugum birseyden ya da daha once gordugum trafik kazalarindan veya izledigim filmlerden kaynaklaniyor olabilir.. Aslinda tehlike olusturacak bir dusunce degil gibi ama diyemedim gecemedim.. Size de oluyor mu mesela, bunun icin fobiler sozlugunde bir kelime var mi:)
0
ermanen
(19.09.08)
bana araba kullanirken degilde tren yada metro beklerken arkadan birileri iticekmis gibi gelir hep o yuzden arkada beklerim genelde oturmamak pahasina.. manyaklarla yasiya yasiya 3.sayfa haberleri falan okuya okuya bu hallere geldik heralde:)
araba konusuna gelince.. ilk kullanmaya basladigimda bendede vardi oyle bisey ya ben kontrolu kaybedicem ya insanlar ustume cikicak diye bir tedirginlik vardi.. sizinkide zamanla gecer.. ama gecene kadar siz yinede fazla hiz yapmayin :)
0
orange coffee
(19.09.08)
Acemi degilim aslinda, ilk zamanlarim degil yani, belirli zamanlarda aklima gelebiliyor bazen elimde olmayan nedenlerden dolayi, guzel seyler dusuneyim di mi:)
0
🌸ermanen
(19.09.08)
kendine guvenirsen korkun falan kalmaz emin ol.. guven kendine;)
0
orange coffee
(19.09.08)
Kendime guvenim sonsuz, o yuzden hala yasiyorum:)
0
🌸ermanen
(19.09.08)
not: metro gelirken on taraflarda durmak zaten ister istemez daha riskli bir durum:)
0
🌸ermanen
(19.09.08)
bence orange coffee ile ttg birbirine yaklaşmasın :)

@ermanen, dev ekran bir tv karşısında direksiyonla bir araba yarışı oyna, dilediğince yoldan çık, arabalara çarp, kaos yarat, tüm enerjini boşalt oraya derim ben.
0
deckard
(19.09.08)
150km/s ile virajda savruldum ve büyük bir kaza yaptım. Yolda güçlü bir araba gördüğümde kapışırdım, virajlara limitlerde girerdim, hatta kontrollü olarak kaymasına izin verirdim.

Şu an ödüm bkuma karışa karışa giriyorum virajlara, araba her an altımdan kaçacakmış gibi geliyor, kaç sene oldu hala atamadım üstümden bu korkuyu.

Bilimsel adı var mı bilmiyorum ama geçmiyor bu korku, can kıymetli...
0
kimlanbu
(20.09.08)
180le viraja dalıp araca tam 540 derecelik açı yaptırdım.

şimdiye dek irili ufaklı 6 kaza yaptım aracın şasesini yoğurduğum dahi oldu, üç defa ölümden döndüm vs vs.

hala, özellikle tek başıma kullanırken, kalp atışlarımı hızlandırmadan edemiyorum. bariz yanlayan aracın içinde kahkahalar atmadan, oversteeringin understeeringin uçlarında kullanmadan edemiyorum. araçta biri varken ya da trafikteki diğer sürücüleri korkutacakken oldukça sakinim ama bir başıma kaldım mı inanın kendimi zaptedemiyorum.

neyse lafı uzatmayayım tüm bunlara ragmen 200le dümdüz yolda giderken şimdi ben bu diresiyonu tam tur çevirsem kaç takla atarım ulan diye düşünürken kendimi terlemiş buluyorum, insanın aklında daima boyle sapıklıklar oluyor. uçurum kenarında ulan atlarım ben burdan diye debelenmek ya da bahsettiklerin...
0
agk
(20.09.08)
oluyor. mesela sol seritten giderken, orta bariyere fazla yaklasmisim ve carpacakmisim hissine kapiliyorum hizli bir sekilde virajlara girerken. birkac saniye sonra geciyor, epey urkutucu bir duygu oldugunu eklemeliyim.
0
coldbound
(20.09.08)
(10)

Sirket - Tuvalet - Kamera!

ermanen
Sirket tuvaletlerine guvenlik icin kamera koyabilirler mi? Koysalar veya koymasalar bile boyle bir haklari var mi? Bunu yapan sirket var midir? Ya da sirketi gectim, herhangi bir yer?
Sirket tuvaletlerine guvenlik icin kamera koyabilirler mi? Koysalar veya koymasalar bile boyle bir haklari var mi? Bunu yapan sirket var midir? Ya da sirketi gectim, herhangi bir yer?
0
ermanen
(19.09.08)
tuvalete zannedersem hic bir sekilde kamera yerlestirilemez. ozel hayata en derinden girmek olur bu.
hatta tuvalete kamera vs diye aratildiginda google'da orda burda gorunur ki, bunu yapan ya da yaptigi dusunulenler hakkinda suc duyurusunda bulunulmus veya hapis cezalari verilmis.

tuvalete girmeden, tuvalet kapsiinin oldugu koridora konabilir sanirim ancak.
0
la traviata
(19.09.08)
sanmam
0
orange coffee
(19.09.08)
Peki tuvalet guvenligi nasil saglanir? (bkz: soruya bak ya) :)
0
🌸ermanen
(19.09.08)
belki lavabolarin ustundeki aynalarda olabilir.. yada klozetlerin oldugu tarafa degilde lavabolara bakan yerde yukarida olabilir.. benim lisede vardi sigara icenleri yakalamak icin koymuslardi hey allahim !
0
orange coffee
(19.09.08)
avrupa da denemıslerdi eroin fln cekiyorlar onleyecez diye de baslarına yıkmıslardı. olmaz o dedigin.
0
bryan fury
(19.09.08)
bi sirket okul yada bunun gibi kapali alanda bulunan kurumlar falan koridora bile kamera koysa uyari yazisi asmak zorundalar bildigim kadariyla. bunu gectim tuvalete koyarlarsa ole bisey sende bunu gorursen git mahkemeye ver, zira ozel hayata direk tecavuz bu.
0
sanio
(19.09.08)
madem böyle bir soru sorulmus, cok uc bir cevap verecegim. teknik olarak koymak tabi ki mümkün, yalniz bu yasal degil diye biliyorum. parantez icinde bir (fakat), cok cok özel durumlarda gizli kameralar bence kullanilabilir."yani kullanan olabilir" lakin bu (gizli) kelimesi piyasa manasi ile 300-400 dolarlik bir kameranin gizliligi degil tabi. nasil bir yalan, yalan oldugu anlasilana kadar, dogru ya da gercek olarak kabul ediliyorsa, gizli kelimesinin icinde yatan bilinmeyen özelligini koruyan sartlar saglandigi müddetce yapilabilir. belirtmek isterim ki yapiliyor demiyorum yapan olabilir diyorum. ama bunu öyle cok önemli bir ortam disinda yapan olacagini sanmam. yani böyle sirketlerde falan olmaz diye düsünüyorum.
0
tekne
(19.09.08)
@divit denk geliyorsun sadece, normal ve paranoyak sorularim bi arada gelince yanlis anlasilmasin, sadece kendi durumumu sormuyorum, genel olarak aklima gelen seyleri sormaya calisiyorum, biliyorum uc sorular sordugumu, merak sadece...
0
🌸ermanen
(19.09.08)
ne kadar kanun falan bilmemne olsada bazı ilköğretim okullarında ve liselerde var. duymadım gördüm.
0
kucukkiz
(19.09.08)
hayır koyamazlar, şikayet etme hakkınızda var ayrıca. kamera sisteminin amacı genel alanları güvenlik altına almaktır. özel alanlara müdahele hem etik değil hemde hukuki olarak yasak.
0
bebekizle
(17.09.12)
(5)

Discilik, Alt Dallari ve Dunya'daki Dis Hekimleri

ermanen
Turkiye'de hepimizin bildigi gibi bir suru dis hekimi var. Tabelalarda da hep dis hekimi yazar ama pedodontist, endodontist olanlar nerdeler? Dis hekimleri disle ilgili herseyi yapan kisi mi oluyor illa, belli bir konuda uzmanlasmis olanlar yok mu? Ya da uzmanlik alani olmasina ragmen herseyi mi yap
Turkiye'de hepimizin bildigi gibi bir suru dis hekimi var. Tabelalarda da hep dis hekimi yazar ama pedodontist, endodontist olanlar nerdeler? Dis hekimleri disle ilgili herseyi yapan kisi mi oluyor illa, belli bir konuda uzmanlasmis olanlar yok mu? Ya da uzmanlik alani olmasina ragmen herseyi mi yapiyorlar? Nedir durum Tukiye'de ve Dunya ile karsilastirirsak?

Simdi discilik uzerine konustum ama diger tip dallarinda da ayni konu olabilir..

Not: Tamamen yok degil tabi sadece cok nadir goruyorum ya da tabelalara kucuk olarak yazdiklarini goruyorum
0
ermanen
(19.09.08)
cerrahi ve ortodonti dışındaki dallarda dişhekimi tedavilerin çok büyük bir kısmının üstesinden gelir. bu iki dalda yetkisi olsa da birçok şeyi yapamaz. hastayı yönlendirir. üniversite hastaneleri, özel hastaneler, özel muaynehanelerde bulunabilir bu hekimler. verdiğiniz örnekteki endodontist, kanal tedavisi uzmanıdır. herhekim kanal tedavisi yapmasını bilir. tabi yapmak istemediği vakalarda, ya da kaybetmek istemediği ve kendi yapacağı tedaviye güvenemediği durumlarda endodontiste yönlendirebilir. pedodontist ise çocuk diş hekimi manasına gelir. şimdi çocuklara da dişhekimleri tüm tedavileri yapabilir. tabi bu dünyadaki en zor işlerden biridir. sizden deli gibi korkan, iğneden korkan bir çocuğun ağzına biryerlere iğne yapıyorsunuz, tedavi yapıyorsunuz. ani bir harekette yaralanmalar oluşabilir. yani bu abartısız çok ama çok zor bir iştir. hekim bunu yapabilir ama pedodontiste hastayı yönlendirebilir. sonuçta pedodontist sinirleri çelik gibi sağlam çocuklarla iletişimi gelişmiş kişidir bu işin üstesinden daha kolay gelebilr. dünyada da türkiye ile durum aynıdır. abd ile geri kalan dünya arasında uzmanlık ve doktora farkı vardır buda zaten sadece uzmanlık yapan kişiyi ilgilendirecek ekstra bir bilgidir.
0
leontes
(19.09.08)
o ekstra bilgiyi de aciklayabilir misin mahsuru yoksa

Hasta yonlendirme ve yetkiler neye gore belirleniyor? Yonlendirmeden kendim endodontisti nasil bulurum mesela?

Biraz ayrintiya iniyorum kusra bakmayin
0
🌸ermanen
(19.09.08)
ülkemizde ve genel olarak diğer ülkelerde uzmanlık ve doktora aynı anlamda oluyor. yani uzman dişhekimi doktorası olan dişhekimi manasına geliyor. fakat abd de uzmanlık ve doktora farklı. atıyorum bir bölümün uzmanı olmak için 2 sene gerekirken, akademik doktoranız olması için üstüne tez falan yazıyorsunuz. yayın falan hazırlıyorsunuz. uzmanlıkta ise doğrudan tez hazırlama derdi olmadan ilgili bölümde kendizi geliştiriyorsunuz. ama türkiye de böyle bir uzman olma olasılığı yok. illa doktora yapmak şart.

endodontist birisinin tabela asıp dişhekimliği yapması biraz nadir rastlanır. sonuçta herkesin yaptığı bir tedavidir. genelde bu bölüm uzmanları akademik kariyere devam eder. ya da birçok branşın bir arada olduğu hastanelerde ya da lüks kliniklerde çalışırlar. yaşadığınız şehire bağlı bir endodontist bulma şansınız. büyükşehirlerde çok vardır ama bazı illerde bulunmayabilir de.
0
leontes
(19.09.08)
eğer diş hekimi olarak bir uzman arıyorsanız üniversite hastanelerine gitmenizi tavsiye ederim.

önce oral diagnoz bölümüne girersiniz, burada dişinizle ilgili her türlü sorun kağıda dökülür ve sonra ilgili bölümlere sevk edilirsiniz. ayrıca dişimi öğrenci yapacak diye korkmayın, her halükarda hocalar tarafından kontrol edileceğinden sağlam işler yapılır.
0
kahvegibi
(19.09.08)
türkiyede diş hekimliği 2.5 yılık stajyerliği de içeren 5 yıllık bir eğitim sonunda kazanılıyor ve bi anlamda yükseklisans eşdeğerinde. uzmanlık dalı olarak kabul edilen 2-3 bölüm var cerrahi ortodonti ve protez bildiğim kadarıyla. diğer bölümlerde de istenirse akademik doktora yapılabiliyor. bazı ülkeler uzmanlık ve doktora konusunda farklı düzenlemeler yapmışlar.genel olarak şikayetlerde tek bir dişteki ağrı gibi algılansa da yapılacak uygulamalar ağız, diş ve çene bölgesi ve hatta komşu bölgeleri etkileyecek olduğundan tıp uzmalıkları kadar keskin sınırlamalar belirtmekte zorlanılabilir. hekim kendi yetkinliğine, elindeki malzemeye imkanlara, sorunun büyüklüğüne göre uzmanlık yada doktora yapmış başka bir hekime yönlendirebilir yada gereken tedaviyi uygulayabilir. aynı şekilde bir ortodonti uzmanı da diş çekemez yada dolgu yapamaz diye bir şey yok. tabelalar konusu ise tamamen yasal düzenlemelerle ilgili bir durum. doktora sonrasında dr ünvanı kazanıyor ancak uzmanlık eğitimi sonrasında yasal olarak belirlenmiş standartlarda uzmanlık alanınızı tabelaya yazdırabiliyorsunuz. benzer tabela standartları diş hekimleri için de bulunmakta-font büyüküğü renk vs gibi-
0
lilith.979
(20.09.08)
(2)

sözlük bana ayvalık hakkında ipucu ver lan allahsız

demlikposet
ayvalığa gidiyorum arkadaşlar iki günlüğüne bana kitaplarda yazmayan, gidenlerin bildiği gizli güzellikleri anlatıp ipucu verebilecek var mı=?not:ben zaten rehber olarak gidiyorum otobüsümün başında, ortalama bilgim vargrubu bıraktıktan sonra yapılacak bölgeye has şeyler, gidilecek nadide mekanlar s
ayvalığa gidiyorum arkadaşlar iki günlüğüne
bana kitaplarda yazmayan, gidenlerin bildiği gizli güzellikleri anlatıp ipucu verebilecek var mı=?

not:ben zaten rehber olarak gidiyorum otobüsümün başında, ortalama bilgim var
grubu bıraktıktan sonra yapılacak bölgeye has şeyler, gidilecek nadide mekanlar soruyorum
0
demlikposet
(19.09.08)
Dolap boğazı denilen yerde iki kara parçasını uzun bir köprü bağlıyor. Türkiye’nin ilk boğaz köprüsü olarak anılıyormuş. Kitaplarda yaziyordur belki bilemedim...

edit: Baktim da yaziyormus bikac yerde:)
0
ermanen
(19.09.08)
şeytan'ın ayak izi palavra, ama söyleyemezsin. :)
0
thefirstfbli
(19.09.08)
(1)

ay asar kandilini...

kurukafa
Türkçe/edebiyat derslerinde iki dizelik böyle bir örnek vardı, sanırım tunç uyağı öğretirken gösteriyollardı:ay asar kandilinisuya sarkan diliniişte ilk dizenin ikinci dizenin içinde olması falan gibi bir numara idi, ama merak ettiğim: bu bir şiir midir, devamı var mıdır? varsa hanidir?
Türkçe/edebiyat derslerinde iki dizelik böyle bir örnek vardı, sanırım tunç uyağı öğretirken gösteriyollardı:

ay asar kandilini
suya sarkan dilini

işte ilk dizenin ikinci dizenin içinde olması falan gibi bir numara idi, ama merak ettiğim: bu bir şiir midir, devamı var mıdır? varsa hanidir?
0
kurukafa
(19.09.08)
Sadece ornek olsun diye uretilmis birseye benziyor ya da google'da bulamayacagimiz bir maninin dizeleri:

ay asar kandilini
suya sarkan dilini
mani calar zilini
herkes bilir ilini
0
ermanen
(19.09.08)
(12)

Esprili Tshirt markası için slogan arayışı

sathaner
Esprili ve yazılı tshirt yapan bir marka için fazla uzun olmayan eğlenceli ve kendini ifade edebilecek bir slogan arıyoruz.Siz ne önerirsiniz?
Esprili ve yazılı tshirt yapan bir marka için fazla uzun olmayan eğlenceli ve kendini ifade edebilecek bir slogan arıyoruz.

Siz ne önerirsiniz?
0
sathaner
(19.09.08)
ornitorenk, kirpi, potasyum, hububat, la vabo, korniş...
0
mortifera
(19.09.08)
Markası zaten var, yıllardır piyasada, yazili tisortte yazanların bir kısmı bu markanın zaten, amaç bu markaya slogan bulmak.

sprite'ın susuzluğunu dinle gibi ya da en güzel giysiniz cildiniz gibi.
0
🌸sathaner
(19.09.08)
"sprite'ın susuzluğunu dinle gibi ya da en güzel giysiniz cildiniz gibi."

en guzel giysiniz esprimiz.. kehkehkeh.. (lutfen ciddiye almayin) :)
0
orange coffee
(19.09.08)
hea yanlış okumuşum:

"giydirirken düşündürür"

aman çok kötü mü oldu ne?
0
mortifera
(19.09.08)
şaka gibi!

gerçi biraz firmanın özellikleri v.s. ile ilgili bişeyler bilsek daha iyi sonuçlar elde edilebilir
0
humin zararlisi
(19.09.08)
"giydiriyoruz"

her iki anlamda da.. biraz abuk mu oldu ne.
0
vita vinum est
(19.09.08)
Firma budur.

www.kripton.cc
0
🌸sathaner
(19.09.08)
keske kriptonit hacim olsaydi, boylece hem dracula'yi hem de superman'i uzak tutmus olurdum ama kripton tisortlerini asla

uzun oldu ama yazmadan edemedim
0
ermanen
(19.09.08)
"giydirirken düşündürür" +1
0
caturanga
(19.09.08)
dokundur!
0
theunforguven
(19.09.08)
"lots of güldürüyorum bak"

saçmaladım biraz ama
0
yuto
(20.09.08)
"Siz ne derdiniz"
Belki kötü ama içimden geldi.
0
kabal
(20.09.08)
(8)

Rüya tabirlemece

merope
Bazı insanlar cidden rüya tabir edebiliyor. ve gördügüm tuhaf rüyayı onlardan birine ekşi duyuruda rastlamak umudu ile yazıyorumrüyamda annemlerin apartmanının önündeyim. kar yagmış. her yer kar ki izmirdeyiz, oyle buzlu karlı ortam hayatımda görmedim. apartmanın önünde pembe bir domuz ölüsü var. or
Bazı insanlar cidden rüya tabir edebiliyor. ve gördügüm tuhaf rüyayı onlardan birine ekşi duyuruda rastlamak umudu ile yazıyorum

rüyamda annemlerin apartmanının önündeyim. kar yagmış. her yer kar ki izmirdeyiz, oyle buzlu karlı ortam hayatımda görmedim. apartmanın önünde pembe bir domuz ölüsü var. ortadan ikiye kesilmiş. hani domuzlar böyle dümdüzlerdir ya, işte hayvancagızın ortası da oyle dumduz . yani kesik yeri. bu vatandaş tamamen buz tutmuş, kan man yok. pembiş pembiş karlı buzlu yatan ölü domuz.

ne anlama geliyor olabilir. bu arada annemlerin apartmanının kapısındaydım, bunu özellikle belirttim cunku benim evimin girişi bi yan tarafta, annemlerle aynı sitedeyiz gibi düşün yorumcu.

bir de popon açık kalmış esprisini yapmayın emi?
0
merope
(19.09.08)
tamamen anneanne yorumu yapayım:

iki aileye uğursuzluk(domuz) gelecek ama çok feci, çok yerle bir edici bir durum olmayacak (kan yok). beklenmedik bir haber getirecek sizi birisi (izmirde kar) ve sonunda çok samimi olmadığınız bir adam size rahatlatıcı bir haberle gelecek (buz)
0
mortifera
(19.09.08)
oha :)) iyiymiş
0
🌸merope
(19.09.08)
delicatessen'in afişini andırıyor, yakın zamanlarda bir dvd club'da, ya da Internette falan farkında olmadan görüp de, bilinçaltınıza kazınmış olmasın?
0
cedilla
(19.09.08)
Ramazan'da domuz yersen kar firtinasinin icinde kalacaksin ama annen imdadina yetisecek

sonuc: cennet annelerin ayaklari altindadir
0
ermanen
(19.09.08)
kar, nerde ve nasıl olursa olsun arınmaya işaret eder. kar iyidir, candır.
ailenin pek hoşlanmayacağı bir haber alacaksınız, bir olayın haberi, muhtemelen para , mal, miras ile ilgili olabilir, tam sıkıntı yaptığınız anda çözülecek bir şekilde. teknik olarak güzel rüya :)))
0
betty puf puf
(19.09.08)
bu arada, eğer kan var, kan akmış, kan gördüm filan deseydin zaten o rüya artık yorumlanmazdı.

anneannem, kan rüyayı bozar der. gördüğün geçersiz mi sayılıyor artık nedir.
0
kahvegibi
(19.09.08)
Zannimca o evde ipe sapa gelmez bi sebepten ayrilik olacak.
0
sanio
(19.09.08)
ehehe cok sagolun ya :)
cedilla, yok hiç görmedim öyle bi afiş
0
🌸merope
(20.09.08)
(6)

Kelime uydurma sanati

ermanen
Arkadaslar oyle bir durum var ki sanki kafamda uydurdugum her kelimenin anlami varmis gibi geliyor, bu Turkce, Ingilizce veya herhangi bilmedigim baska bir dile de ait olabilir diye dusunuyorum.. Tabi dillerin kelime yapilarina gore de destekli atiyorum.. Yani "ggdsygayjwe" gibi seyler degil ki bu d
Arkadaslar oyle bir durum var ki sanki kafamda uydurdugum her kelimenin anlami varmis gibi geliyor, bu Turkce, Ingilizce veya herhangi bilmedigim baska bir dile de ait olabilir diye dusunuyorum.. Tabi dillerin kelime yapilarina gore de destekli atiyorum.. Yani "ggdsygayjwe" gibi seyler degil ki bu dahi hirvat dilinde falan anlami olabilir belki:)

Simdi daha genis aciklamam gerekirse, pasaparolada imkansiz kelimeler diye bir bolum vardi orayi da dusunun, aklimiza gelemeyecek garip kelimeler olabiliyor tabi Turkce olmasa bile anlamli kelime sonucta..

Veya Ingilizce scrabble oynarken kelime uydurabiliyorum, bakiyorum ki anlamli cikiyor bazen, tabi bazen de "exepirotize" gibi uydurdugum anlamsiz bir kelime olabiliyor ama belki genis kapsamli bir sozlukte anlami olabiliyor falan..

Bilmem anlatabildim mi.. Benim gibi dusunen var mi yoksa sorun mu var bende:) Ve butun dilleri dusundugumuzde uydurdugumuz kelimenin anlamli olma olasiligi fazla mi sizce de?
0
ermanen
(18.09.08)
biraz arastirdim da bu var biraz sanki:

en.wikipedia.org

Edit:

Dedigimle ilintili olarak buraya da bakabilirsiniz:
en.wikipedia.org
0
🌸ermanen
(18.09.08)
kelime hiçbir ülke vatandaşına birşey ifade etmese de en azından beyin jimnastiği yapmış oluyorsun. faydalı yani
0
salvador dayı
(18.09.08)
belki de vardır,kimbilir. belki de toplayıp bir sözlük yazarsın.
ne keyifli olur be, en azından senin için. uydurduğun kelimelerle karşılastıkca da daha keyifli bir hal alabilir.
yok canım ne sorunu, beyin jimnastiği senin ki ben de yaparım ama uydurmak değilde farklı oyunlar ama kelimeler üzerine ilk duyduğum bir kelimenin kökünü, anlamını ve nece olabilecegine dair falan hatta bunun için Fransızca sözlük bile aldım ki hiç Fransızca bilmiyorum ama kelime biliyorum,bilmedigim dili okumayı bile deniyorum, tüm diller arasındaki bağlantıları da cok seviyorum.cocukların suya agu dediklerine cok kez de sahit olmusumdur evet bu diyenine de ama eau-su-agu-aqua-agua- water
sayı dizileri gibi gelir bunlar da bana
0
gdduman
(19.09.08)
söylemeden gecmisim,gecmeyeyim kelime uydurma sanatı deyince baslıkta, Ferhan Sensoy da okuması ve izlemesi (köhne bizans) özellikle uydurma kelimeler acısından da ayrı keyiflidir.
kelimeler iyi oyuncaklardır, yaratıcılık bu keyfini cıkarın
tabi bir de isminizle falan alakası olabilir ki o da apayrı bir mevzu.
0
gdduman
(19.09.08)
Ismimle alakali olabilir?
0
🌸ermanen
(19.09.08)
size konan isminiz efendim
tam adınız soyadınız ve ordaki harflerle
0
gdduman
(04.08.09)
(2)

translator

tcp0203
Efendim, şöyle geniş kapasiteli, mümkünse teknik kelimeleri de içeren ingilizce>türkçe - türkçe>ingilizce bir translator arıyorum. sesli olmasına falan gerek yok; kapasitesi büyük olsun yeter. Var mı öneriniz? Bir de nereden bulurum?Not: Adana'da yaşıyorum ama internette satan bir yer varsa da olur.
Efendim, şöyle geniş kapasiteli, mümkünse teknik kelimeleri de içeren ingilizce>türkçe - türkçe>ingilizce bir translator arıyorum. sesli olmasına falan gerek yok; kapasitesi büyük olsun yeter. Var mı öneriniz? Bir de nereden bulurum?

Not: Adana'da yaşıyorum ama internette satan bir yer varsa da olur.
0
tcp0203
(18.09.08)
Adana'daysan Real'e, Carrefour'a bakabilirsin, Turkiye'nin en buyuk Teknosa'si da orda zaten, sonra Vatan bilgisayara'da sorabilirsin

Adana gozumde tutuyor ya:(
0
ermanen
(18.09.08)
teşekkürler, yarın gidebilirim olmazsa...

bu arada küçük bir not: şu mevsim hiç yaklaşmayın bence... hala insan eriten sıcaklar devam ediyor... fena...
0
🌸tcp0203
(19.09.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.