Giriş
(22)

Nagehan Alçı'ya üzüldünüz mü?

sekizdokuzon
Bana bir tık yükselen kadın hakları hareketinin olumlu rüzgarını arkasına alıp itibarını temizlemeye çalışıyor, Amber Heard taktiği uyguluyor gibi geliyor. Rok'un sıkıntılı bir tip olduğu belli, anlattıklarını da yapmıştır kadına büyük ihtimalle ama resmin tamamı o değil gibi.Siz ne düşünüyorsunuz?
Bana bir tık yükselen kadın hakları hareketinin olumlu rüzgarını arkasına alıp itibarını temizlemeye çalışıyor, Amber Heard taktiği uyguluyor gibi geliyor. Rok'un sıkıntılı bir tip olduğu belli, anlattıklarını da yapmıştır kadına büyük ihtimalle ama resmin tamamı o değil gibi.

Siz ne düşünüyorsunuz? Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
Gram üzülmedim. Yüzünü her gördüğümde hala aynı derecede tiksinti duygusu geliyor. Herkese de biz üzülemeyiz ona da akepeliler üzülsün
0
Kediyi üzdün
(09.07.24)
Peki şeye ofkeleniyor musunuz? Ülkede binlerce şiddet gören kadın var, bahsettiğim kadın hareketi bu kadınların hayatını kolaylaştırmazken Nagehan'ı aklamaya yarıyor. Yoksa kaynağı ne olursa olsun bu meselenin konuşuluyor olması sizce olumlu bir gelişme mi?
0
🌸sekizdokuzon
(09.07.24)
Nagehan sansasyonel bir tip, ne dese ses getiriyor dolayısıyla sesini duyurması kolay oldu. Bu hareketin de durduğu yer politik değil herkese eşit olacağından elbette bunu eleştirmek zor. Neden zor? Çünkü onları eleştirerek sesini duyurmaya ve yardıma ihtiyacı olana da engel olmak kötülük olur.

Güçlü olanın yanında olmak kolay ama yukarıda yazdığım sebepten dolayı da öfke duymak elini taşın altına koyan birilerine koyma demek gibi gelir bana. O yüzden hayır öfke duymuyorum.
0
Kediyi üzdün
(09.07.24)
su veren itfaiyenin hortumunu misalii :')
0
since1907
(09.07.24)
üzülmedim gerçekci bulmadım 2017 yılında ölecektim diyor 2024te boşanıyor. mantıklı mı?
0
sizofren06
(09.07.24)
İşleri yolundayken sesini çıkarmayıp şimdi gemiyi terk etmesi faydacı bir insan olduğuna işaret ediyor elbette ama yine de -bence- çok büyük ihtimalle söylediklerini yaşamış, belki Stockholm sendromundan, belki aşktan ya da akıl tutulmasından, kariyerinin de biteceğini öngörerek sesini çıkarmamıştır. Böyle gazeteci mi olur yazmış biri ekside. Cidden öyle. Yine de dayak yediği gecenin ertesinde kocasını öven demeçler vermesinin arkasında işte ciddi bir patoloji de var üzerine konuşmamız gereken. Zamanında benzer bir süreçten geçmiş biri olarak o delilik halini yaşamadan anlamak pek mümkün olmuyor.
0
🌸sekizdokuzon
(09.07.24)
Nagihan alçıya üzüleceğimi tahmin etmezdim ama tahmin ettiğim gibi üzülmedim

Şaka bi yana, nagehan alçı ile ayrı politik uçlardayız fakat öfkem bu yüzden değil, zamanında rahat rahat kadın düşmanı beyanlar vermiş olmasından, şimdi bu kazanımları kullanmaya çalışmasın

Nagehan kendini istanbulun varoşunda hayatta kalmaya çalışan, eğitim hakkı elinden alınmış kadınlarla ya da plazada çalışan buna rağmen ekonomik güvencesi olmadığı için işyeri tacizine karşı sesini çıkaramayan genç kadınlarla eşitlemeye çalışmasın, bu örnekler daha çoğalır gider
0
grimavi
(09.07.24)
Ne oldu bilmiyorum, zerre kadar olsun ilgimi çekmiyor.
0
muhayyer divan
(09.07.24)
Kötü olduğuna emin olduğum kimseye üzülmem.


"Hainlere ve kalleşlere acımayacaksın"
Gırgır Ali
0
lüzumsuz adam
(09.07.24)
İçine sıçtığı ülkenin hukukuna ihtiyacı olmuş. Leoparların kendi yüzünü yiyeceğine hiç ihtimal vermemiş sanırım.
0
peki madem
(09.07.24)
hiç üzülmedim beter olsun.
ben böyle tiplere hiç üzülmüyorum. adamın ne olduğu 10km öteden belli. sanki bir anda değişip böyle davranmaya başladı. böyleleriyle bilerek isteyerek evlenip birde çocuk yapıyorlar. sonrada ağlayıp zırlıyorlar.
0
my fault
(09.07.24)
Onlarla ilgili hiçbir şeyi duymayacağım, görmeyeceğim bir dünya hayalindeyim.

Mideme iyi gelmiyor.
0
Mirket
(09.07.24)
kendini temizlemeye çalışıyor, arkasına 3-5 fanatik alsa başarı da olur,

o sebeple duygu sömürüsü modunu açmış
0
duyurukullanıcısı
(09.07.24)
yolda görsem hicbirini tanimam. hic ilgilenmedim o yüzden.
0
robert bosch
(09.07.24)
hayır üzülmedim.

genelde suçlu bile olsa mağdurlara üzülmek gibi bir huyum var. ancak bu kişi için en ufak bi hissiyat oluşmadı. beter olsun demiyorum ancak kendisini hiç samimi bulmuyorum.

ayrıca rok'un kim olduğu ne olduğu yıllardır ortada. nasıl bir ilişkileri vardı ki bunca yıl çift oldular. velhasıl, çiftlerdiyseler demek ki nagehan da rok'tan pek farklı değildi.

ayrıca ikisi de epey varlıklı ve bu varlıklarını nasıl oluşturdukları az çok ortada.
0
biseysorcaktim
(09.07.24)
neden üzüleyim ya, kadın yalancının teki bana göre. anlattıklarının doğru olduğuna bile inanmıyorum. kocasından eksiği yok.
0
deartheodosia
(09.07.24)
Olaya üzülme-üzülmeme gibi bir yerden bakmadim. Oh olsun da demedim. Nagehan'la ilgili kisisel kanimi dahil etmeden dinlemeye calistim. Rok'la birlikteyken sahip oldugu ya da sahipmis gibi göründügü güce imtiyaza su an sahip degil. Bu sayede ülkedeki islemeyen, kisiye özel isleyen hukuk sistemiyle tanismis.

Ailemde ve yakin cevremde, Nagehan'in anlattigi Rok profiline uyan erkekler var. Manipülatif, narsisist özellikleri cok baskin, Nagehan'in deyimiyle grisi olmayan erkekler. Tanik oldugum örneklerde fiziksel siddet egilimi yok ama bu adamlarla evli olan kadinlarin yasadigi duygusal siddet bambaska bir seviyede. Bu tarz adamlar devamli olarak kadinlarin özgüvenlerine, kisiliklerine saldiriyorlar. Zamanla ve artan manipülasyonlarla kadin, adamin bir uzantisi haline geliyor. Bu duruma tepki gösterdiginde ugradigi duygusal siddetin düzeyi artiyor. Bu adamlarla yasamak bir dert, bunlardan ayrilmak ayri bir dert.

Nagehan bu anlattiklarini yasamistir, hatta anlattigindan cook daha fazlasini yasadigini tahmin ediyorum. Nagehan dahil, hicbir kadin bunlari yasasin istemem.

Bunun disinda itibarini temizlemeye calisiyor mudur? evet.
Basarili olabilir mi? sanmam.
Devir dönüyor, yeni devre göre konumlanmak istiyor mudur? muhtemelen.
0
chihirovekohaku
(10.07.24)
SVIHS
0
cooperr
(10.07.24)
üzülmedim.
adamla 5 saniye geçirsen nasıl birisi oldugunu anlarsın zaten. e böyle birisiyle bile bile sırf statü için evlenen birisine niye üzüleyim.
zaten anlattıklarının yarısından çoğu yanlış veya eksik geliyor bana.
0
abelardo
(10.07.24)
asla üzülmüyorum. ama bu işi magazinsel olarak görüyorum bakalım rok neleri ortaya dökecek şimdi diye beklemedeyim ahahhaha dibine kadar kaos
0
Hallegadola
(10.07.24)
Kim olursa, ne yapmış olursa olsun yaşadığı karşısında dayanışmamız gerektiğini ama yaptıklarını ve söylediklerini de unutmamamız gerektiğini düşünüyorum.

Buna üzülmüyorsak yarın öldürüldüğünde de üzülmeyip sevinecek miyiz yani.
Geldiğimiz duruma çanak tutanlardan biri de olsa üzüldüm galiba.

Bundan ders çıkarıp bundan sonra kadın dayanışması içinde yer alacak mı? Benim buna inancım sıfır, kendisini de eski kocasından farklı görmüyorum ben, al birini vur ötekine.

Bu konuda net bir görüşüm yok maalesef karışık biraz kafam.
Amber Heard ile aynı yerde görmüyorum mesela ikisi çok farklı mevzular benim için.
Amber konusunda kafam böyle karışık değil daha netim, bu hanımefendi çok daha farklı bir yerde çok daha kötü bir yerde.
0
mutekebbir
(10.07.24)
Amber Heard ile çok farklı konular bunlar.
NA büyük ihtimalle anlattığı şeyleri yaşamıştır. ROK çukur bir adam çünkü. Ama bunları yaşarken bir ekran figürü olarak durduğu çizgi, yaptığı açıklamalar kendisinin tasarrufudur, omurgası olan insana dışarıdan baskıyla söyletilebilir şeyler değil. Şu anda kadın hakları hareketine yanlaması da kadın hareketinin itibarını bozmaktan başka bir işe yaramaz. Boş yere demiyoruz "hukuk herkese lazım" diye. Kazanım kaynarken, bülbülüm oynarken en pespaye açıklamaları yap, sonra "ben de mağdurum". Neyse...
0
SiyamkedisiZorro
(10.07.24)
(16)

bu mertebeye ulaşmak için ne yapmak gerekiyor?

kibritsuyu
daha doğrusu bu anlatacağım mertebede bir arkadaş olabilmek için ne olması lazım?doğumgünüm oluyor. arkadaşlarım arıyor, mesaj atıyor, doğumgünümü kutluyor. unutulmuyorum, hatırlıyorlar sağolsunlar. yaza denk geldiği için yazlıktaysam yazlık arkadaşlarım geliyorlar, yüzyüze kutluyorlar, sağolsun mut
daha doğrusu bu anlatacağım mertebede bir arkadaş olabilmek için ne olması lazım?

doğumgünüm oluyor. arkadaşlarım arıyor, mesaj atıyor, doğumgünümü kutluyor. unutulmuyorum, hatırlıyorlar sağolsunlar. yaza denk geldiği için yazlıktaysam yazlık arkadaşlarım geliyorlar, yüzyüze kutluyorlar, sağolsun mutlu ediyorlar. burada kadar sorun yok.

ama instagram'a bakıyorum mesela. bazı arkadaşlarım, doğumgünü olan arkadaşıyla birlikte fotoğraflarını story yapıp "iyi ki doğrun iyi ki varsın" tarzı paylaşımlar yapıyorlar. hatta gün sonunda doğumgünü sahibi bunları kendi story'sine ekliyor falan.

bana hiç böyle şeyler yapan olmuyor. yani beni telefonla arayan yakın arkadaşım bana böyle bir şey yapmıyor, ama başka arkadaşına yapıyor. benim birlikte fotoğrafı paylaşılıp cümle aleme "bak bu benim canım arkadaşım, doğumgününü herkese ilan ederek kutluyorum" şeklinde paylaşılmak için nasıl bir arkadaş olmam lazım?

genellikle kadınlar kadınlara yapıyor gibi. ama hayır, beni arayıp kutlayan yakın kadın arkadaşım, kadın arkadaşlarına da yapıyor, erkek arkadaşlarına da yapıyor. yani yakınlık derecelerini bilmemekle birlikte çocukluktan beri neler neler neler yaşadığım 35 yıllık arkadaşımın beni paylaşmayıp belki benden daha az görüştüğü üniversite arkadaşını paylaşmasının nedeni ne olabilir?

yani benim neyim eksik olabilir? kötü arkadaş mıyım, soğuk muyum, uzak mıyım, gıcık mıyım, götveren miyim, ne olabilirim?

yani bana öyle bir şey söyleyin ki "bunun başına gelmesi için arkadaşlarınla şöyle şöyle olman lazım" falan diyin ki bileyim kendimi. zira hayatımda hiç böyle bir şey yaşamadım. şimdi yazarken düşünmesi bile heyecanlandırdı.
0
kibritsuyu
(09.07.24)
İnstagram'da çok story, post paylaşmıyorsan rahatsız olacağını düşünmüşlerdir.
0
sekizdokuzon
(09.07.24)
Bu taraklarda bezin yoksa olur öyle. En basitinden sen kimseye bunu yapmıyorsan sana da yapmazlar. Ya da sosyal medya kullanımı vs konularında ketumsan hoşuna gitmeyeceğini düşünebilirler.
0
Bruce
(09.07.24)
Arkadaşlarının doğum günlerini hikayede kutlayan ve kutlanan doğum gününü hikayelerinde paylaşanların %99,99'u kadın. O kutlanılan kişiler de aynı şekilde başkalarının doğum günlerini böyle kutluyorlar. Onlar için bir düzen haline gelmiş. Bu kişiler genelde sık sık hikaye paylaşan kişiler tabii.
0
nawar
(09.07.24)
bu mevzuyu ben de daha onceden dusundum. ulastigim sonuc su:
bazi civiklar, bu tarz seyleri dillendirmeyi seviyor. bu tiplerin iliskileri de daha vicik vicik oluyor, sonra bir anda sona erebiliyor.

bizim gibi insanlar ise stabil, ongorulebilir. ben vicik vicik degilim, dolayisiyla etrafimdaki civiklar da bana pek bulasmiyor. ama arkadasliklarimi bitirdigim cok cok nadirdir, cok buyuk bir kazik yersem belki.

gereksiz dogumgunu mesajlarinin onune gecmek icin ben dogumgunumu heryerden kaldirdim, cok cok mecbur kalmadikca kimseninkini de kutlamiyorum. bos isler..
0
cooperr
(09.07.24)
sen arkadaşlarına yaparsan onlar da sana yapmaya başlar, senin yaptığını gören başka arkadaşlarında senin gününde sana yapmaya başlar, bu bir döngü.
0
noxie
(09.07.24)
taktik vereyim kullanırsın; telefonunu çekmeceye koyuyorsun kapatıp.

gidiyorsun yanlarına. 1-2 kişi en sevdiklerine yapıyosun bu taktiği de.

çok tatlı/yakışıklı olmuşsun falan. hadi resim çekilelim. çekiliyosun. sonra da onlar gitmeye yakın diyosun ki ya fotoğrafları da alamadım tel şarjı yok, story atın beni de etiketlersiniz anı kalır hem napalım böyle olsun diyorsun. sonra da ilk buluşmada ‘ya benim hoşuma gitti bu story işi, ne güzel anı kalıyor falan dersin. onlar da aa bunu sevdi hep yapalım moduna girerler.

atmayanlar seninle görünmek istemiyorsa şutungen bile yapılır :d

bol şans.
0
baldan kaymak
(09.07.24)
dün doğum günümdü benim, bir hafta geç yazdırdıkları ve o gün de artık resmi tatil olduğu için benim doğum günüm resmen duyurulmuyor, milletin doğum gününü herkes odasına gelip kutlarken benim doğum günümü bilen sadece 4 yakın arkadaşım kutladı iş yerinden mesela. özellikle söylemedim söylemek istemiyorum.

sanırım bu ben de travma çünkü doğum günüm yaza geldiği için okul arkadaşlarımdan sadece en yakınları arayıp kutlardı o kadar. ben bir kıza lisede başarı bursumdan ayırıp para vermiştim hediyesi için 10 kişi para verdi biz 3 enayi arkadaş para verdik sonra onlardan alırız diye, diğerleri de vermedi. kıza hediyesini verdik hediyeyi aldı sarılmadı bile bastı gitti yanımızdan. böyle böyle çok olay var.

bu yüzden sadece ailemin arkadaşlarımın kutlamasını çok önemserim, instagramdan falan kimseyi paylaşmam doğum günü için, bunları biraz da şov olarak görüyorum.
0
Hallegadola
(09.07.24)
- Instagram' da çok aktif değilseniz yapmıyor olabilirler.
- Siz onlara yapıyor musunuz? Büyük ihtimalle hayır, siz yapsanız onlar da yapar gibi geldi.
0
kumandanim
(09.07.24)
Benim en yakınlarım doğumgünlerini unursamıyor mesela. Bir yıl unutulur, bir yıl kutlanır kimse kimseye alınmaz.

Ama doğumgünlerini umursayıp büyük olay gören daha az yakın olduğum insanlar da var. Onlar unutursa alınırım.

Biraz ilişkilerin dinamiğiyle alakalı bu bence. Birisi önemli gördüğü bir şeyi sizin özelinizde önemsemiyorsa bu kötü. Ancak zaten aranızda böyle bir şey yoksa bu iyi ya da kötü değil.

Burda da talep eden taraf olarak iş size düşüyor. Siz önemsiyorsanız önemsediğinizi belli etmelisiniz.
0
akhenaten
(09.07.24)
Ne istediğini dile getiren bir arkadaş olman yeterli olacaktır. Ya böyle videolar görüyorum, çok hoşuma gidiyor, böyle bir sürpriz beni de çok mutlu ederdi vb ben dili ile kendini ifade edersen seneye alırsın videonu. Kim olduğundan ziyade ne istediğin ne sevdiğin ve bunu ne nasıl duyurduğun ile ilgili olay.
0
hasmetizm 2046
(09.07.24)
siz yapmadığınız için yapmıyorlardır. Siz yakınlarınızın doğum gününü storyden kutlarsanız onlar da sizinkini kutlar genelde.
0
alaimisema
(09.07.24)
sen yaparsan sana da yaparlar.
Çok üzerine düşünülecek bir konu değil.
0
michael_knight
(09.07.24)
Ben bunu yaparlar diye korkuyorum mesela. Niye? Çünkü onlar yapınca alıntılayıp siz de paylaşmak zorundasınız nezaketen. Öyle olunca da sadece paylaşımda gördüğü için yazan bir sürü samimiyetsiz kutlama oluyor. Beni birinin arayp hatta yanıma gelip kutlaması hepsinden daha kıymetli.

Sebebine gelince ben de diğer 15655 cevap gibi düşünüyorum. Sizin bu tarzı sevmediğinizi düşünüyor olabilirler ki ben daha hiçbir erkek arkadaşımın bu şekilde kutlandığını da görmedim. Zaten çok aşko kuşko kızlar bunu yapar.
0
Kediyi üzdün
(09.07.24)
Aşırı keko bi haraket bence bu arada. Bazen kardeşler kuzenler birbirine yapıyor veya belli bir gurup arkadaş kendi aralarında döndürüyorlar, bana böyle salavat zinciri gibi geliyor.

Kesin biri başlatmıştır o yapınca o da yapmıştır sonra adet olmuştur.

Bana biraz sululuk gibi geliyor mesela ben böyle bir şeye özenmem. Beni bilen arkadaşlarım da bana böyle bir şey yapmaz. Ha olur da ben birine yaparım, o da bana yapar herhalde.

Bu tarz şeyleri arkadaşlarını pazarlamak için yapan da var bu arada. Hani yalnızsa biri sorsun da tanıştırırım belki diyen.
0
ananiyimioguz
(09.07.24)
Ben de yaz doğumluyum ama aklına gelip de arayan veya mesaj çeken insan sayısı 3 bile olmuyor bazen. Geçmiş yıllarda kimsenin aklına gelmediğimi bilirim.

Bence bahsettiğin durumlarda biraz menfaat düşüncesi ya da beklentisi rol oynuyor. Onu vurgulayayım ki benim şuyumu unutmasın, onu ön plana çıkarayım ki o da aynısını bana yapsın gibi.

Benim böyle davalarım yok. Unutulmak gerçekten yaralıyor ama karşılık olarak ben de onları unutuyorum, yalnızlaşmaya giden süreç zaten böyle işliyor.
0
muhayyer divan
(09.07.24)
Yani bu yaşadığın şey sana ait bir eksiklik veya yanlışlık değil. Menfaat dünyası bana göre.
0
muhayyer divan
(09.07.24)
(20)

Günlük hayatınızda jel veya protez tırnak kullanıyor musunuz?

duygusalatasi
Dışarıda gördüğüm kadarıyla kendi tırnağına oje sürüp çıkan üç kadın falan kaldık. Burada da herkes bu yeni tırnaklardan mı kullanıyor diye duyurunun nabzını tutmak istedim.
Dışarıda gördüğüm kadarıyla kendi tırnağına oje sürüp çıkan üç kadın falan kaldık. Burada da herkes bu yeni tırnaklardan mı kullanıyor diye duyurunun nabzını tutmak istedim.
0
duygusalatasi
(08.07.24)
Kullanmıyorum.
0
rock n roll
(08.07.24)
Hiç kullanmadım. Iki cm kadar sağlıklı uzuyor tırnaklarim. Manikür yaptırıp onları kullanıyorum en fazla.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
No. Cok yapay suruyor. Kalici oje yaptirdim 2 kez, kagit gibi oldu tirnaklarim ondan da vazgectim. Yasasin normal oje
0
mor oje
(08.07.24)
Hiç kullanmadım. Yapay ve çirkin duruyor bence. Düzenli manikür pedikür ve oje daha estetik geliyor bana.
0
ruhen hastayim ben
(08.07.24)
Hayır. Her ne kadar yaptıranlar kabul etmese de fazla kalın ve tuhaf duruyor. En şık versiyon manikür+oje
0
juliette
(08.07.24)
kullanmıyorum ben de, magnezyum hapı almaya başlandığımdan beri tırnaklarım hiç kırılmamaya başladı, çok güzel uzadılar <3 istediğim gibi oje sürüyorum
0
mizore
(08.07.24)
Ben de kullanmıyorum. Oje de sürmüyorum. Erkeğim. Kadın olsam sadece oje sürerim. Bu jel, protez falan çok sığ geliyor bana. Ve iddia ediyorum ki bu protez tırnak falan düpedüz boş insan item'ıdır.
0
prole
(09.07.24)
Hayır ve kullanılmasına büyük bir ciddiyetle karşıyım (şiddetle diyecektim de şiddet o şiddet değil)
0
muhayyer divan
(09.07.24)
Jel ve protez tırnak çok kötü görünüyor, hele ki şimdilerde sivri şekil verip sadece ucunu kırmızıya siyaha incecik boyamalar çıktı, gerçekten çok irite edici, çok huzursuz edici.

Bir kadın olarak beğenmek şöyle dursun, içimde şiddet hissi uyandırıyor.
0
muhayyer divan
(09.07.24)
Dudak dolgusu ve takma tırnak akp'ye oy vermek gibi bişi; sorunca kimse yapmıyor ama hepimiz maruz kalıyoruz.

Bu arada benim düzenli gördüğüm tanıdık kadınlar arasında da çok yaygın değil ama sokakta ve sanalda çok görüyorum.
0
Bruce
(09.07.24)
Kullanmıyorum allah sen koru
0
abuzer
(09.07.24)
Kullanmıyorum. Oje sürmüyorum ve uzatmıyorum. Doğallık isteğinden değil, safi tembellik. Kısa jel tırnaklar fena durmuyor bence, ama yapılan işlemin kanser riskini arttırdığını okudum.
0
auroraaurora
(09.07.24)
yakın bi arkadaşım her ay bin tl para verip tırnak yaptırıyor. bazı insanların tırnakların bebek tırnağı gibi minnacık oluyor sanırım o yüzden yaptırıyorlar. ben uzun tırnakla tuvalete bile gidemiyorum :P
0
neira
(09.07.24)
kullanmıyorum. normal manikür pedikür yapan yerlerde gittikçe azaldı, kendim yapmaya çalışıyorum.

kullanan insanlarla konuşurken de elleri dikkatimi aşırı dağıtıyor, göz kontağı bile kurmakta zorlanıyorum. botoks, dolgu vb. işlemlerde de aynı şey oluyor. karşımdaki kişiyle iletişim kurmakta güçlük çekiyorum, tuhaf bir şekilde android gibi geliyorlar bana. abartı gelebiliyor insanlara ama o yapaylık hissini tarif etmek çok zor ya...
0
Phoebe
(09.07.24)
normal uzunlukta, duz ve notr renklerde ve kalin olmayacak sekilde yapilanlari begeniyorum. ama tirnaklarim zaten cok ince oldugundan dolayi kendime yaptiramiyorum. normal manikur+ojeye devam
0
65 derece
(09.07.24)
hayır.
0
janderzel zartanyan
(09.07.24)
Hiç kullanmadım. Kapitalizmin cebimize hükmetmek için bir başka icadı daha.
Oje bile pek sürmem ayda yılda bir bordoyu kendi kendime sürerim.
Bir insanın problemi yoksa para verip tırnağını birine düzelttirmesi de garip geliyor bana.
0
Kediyi üzdün
(09.07.24)
Kullanmıyorum, her gün evde yemek pişiriyorum. Bu yüzden özel zamanlar harici uzatmıyorum da. Diğer türlüsünü hiç hijyenik bulmuyorum. Bir de size komik bir şey anlatacağım bir gün sabahın ilk ışıklarında yürüyüşe çıkmıştım bir bankamatik önünde bir kız bağdaş kurmuş bekliyordu. Çok canlı da bir cadde değil bekledigi yer, beni görünce ayağa kalktı ve yardım istedi. Bankamatik kartı vermiş ama tırnaklarından dolayı alamamıştı. Ne kadar süredir bekliyordu bilmiyorum. Ben alıp vermiştim :)
0
entellektuelmankurt
(09.07.24)
Jel tırnak yaptırıyorum bir senedir, çok memnunum gören herkes de çok beğeniyor
0
annesharley
(09.07.24)
@entellek, ATM kartı bı kere geri çekince tekrar vermez ki. Nasıl oldu bu iş?
0
abuzer
(10.07.24)
(26)

Son Zamanlarda Katıla Katıla Neye Güldünüz?

rock n roll
Birisi bayramda iskeleden kalabalık sebebiyle çıkamayıp Adalar'a gitmek zorunda kalmış. Röportajda" şu an ben mecburen Adalar'a gonderiliyorum" diyor. Aslında tam Gibi dizisi konseptli :))Sizin?
Birisi bayramda iskeleden kalabalık sebebiyle çıkamayıp Adalar'a gitmek zorunda kalmış. Röportajda" şu an ben mecburen Adalar'a gonderiliyorum" diyor. Aslında tam Gibi dizisi konseptli :))

Sizin?
0
rock n roll
(07.07.24)
Az önce :)
x.com
0
spacevan
(07.07.24)
fleabag.
hem güldürüp hem ağlatıyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(07.07.24)
Bugün arkadaşlarla ormanda yürürken. Yol boyu güldük.
0
gabe h coud
(07.07.24)
@gabe h coud; neye güldünüz? Sorum bu çünkü :)
0
🌸rock n roll
(07.07.24)
Dünya Güzellerim Tatilde'de şınav çeken adamın sırtına Bülent Ersoy oturdu. Gözümün önünden gitmiyor.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
Bir de Banu Alkan'q otelde temizlik görevi verdiler, bin lira verip enerji temizleyici taş aldı. Bülent Ersoy otelin müdürü, Banu Alkan'ın dolu dizgin zorbaladi. Kadın saatlerce ağladı. "Taşı napayım, kova almadın mi, kovaa?" diye bağırıyordu.

Bir de inanılmaz +18 kuaför muhabbeti ceviriyorlar. Banu Alkan "Ben iki tane lady school bitirdim, çok iyi balık yaparım." dedi, Safiye Soyman "Kalkan balığı mı?" diyor.

Uzun zamandır bu kadar kafa boşaltan bir şey izlememiştim.
0
sekizdokuzon
(08.07.24)
Bir çok şeye güldük ama bir tanesi mesela: Arkadaşım eşi ve çocuğuyla bir başka arkadaş grubuyla tatile gitmiş. O arkadaş grubunda da çocuklar varmış. Biri sahilde denizin başlangıcında “anne bokum var” demiş ve saniyesinde şortundan iki parça düşmüş. Bir adım atmış bir kaç parça daha. Bütün gün o boklar denizde dalgayla gidip gidip gelmiş.

Sonra konuşan herkes bir şekilde konuyu boka getirdi, boklu bir hikaye anlattı. Hepimiz biraz story topper’ız, o yüzden. Böyle herkes bok bok bok anlatırken, bir kız arkadaş daha daldı ve benim de şöyle bir anım var dedi. Tamam Ezgi dedim, seninki son boklu hikaye olsun, başka boktan bahsedecek varsa haftaya yine yürüyüş yapacağız, ona saklarsınız, dedim.

Gül gül öldük.
0
gabe h coud
(08.07.24)
@gabe h coud; diğer güldüklerinizden bahset istersen bu hikayeden mimik oynamadı ya :))
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
Gecen baska sehirde oturan bir akrabam geldi, evden berbere diye cikti 2-3 saat sonra dondu. Sabah erkenden acilisa ilk musteri olurum, isimi hemen hallederim diye gitmisti:) Bu gittiginde daha dukkan acilmamis, kapida kendi gibi 2 kisi daha dukkanin acilisini bekliyormus. Bekleyenlerden biri 50-55 yaslarinda adammis, bizimki kafaya bu 55-60 yaslarindaki o adamdan sonrayim diye kodluyor. Gomuluyor, gazeteye telefona. O sirada baska musteriler de geliyor haliyle. Berber seni alayim abi falan diyormus bizimkine arada. Bizimki: "yok yok benden once gelen vardi, sen onlari al once, hak gecmesin falan diyormus, oturuyormus haybeye. O 50-55 yasindaki adam tras olsun sonra ben varim diye kodlamis ya kafaya:) Neyse telefondan, gazeteden kaldirip kafayi etrafi suzmeye basliyor bizimki, megerse o 50-55 yaslarindaki musteri sandigi adam berber ciragiymis, ayak isleri, temizlik, cay kahve hazirliyormus, getir gotur yapiyormus dukkanda:) Bizimki haybeye oturuyor, sirasini veriyor elaleme berberde yani:)
0
tantamount_to_equivalent
(08.07.24)
Boktan bir muhabbetti ama güldük ne yalan söyleyeyim.

Ezgi’nin de kuzeninin küçük bir çocuğu var. Hiç laf dinlemiyor, ne dersen tersini yapıyor. Midpoint’e gitmişler. Kakanı klozete yap demiş annesi. Çocuk bütün tuvaleti, duvarları, karoları, her yeri bok yapmış :)
0
gabe h coud
(08.07.24)
@gabe h coud; neyse artık bir dahaki arkadaş buluşmanızda belki daha komik konular olur :(
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
Fransız bir komedyen var;
David castello-lopes.

Suisse? diye bir serisi var, Çok güldürüyor beni.
0
logisticsmanager
(08.07.24)
Anlatıp @gabe gibi olmaktan çoq korkuorm ama kendi esprime güldüm...
0
abuzer
(08.07.24)
www.reddit.com
biraz eski ama arada denk geliyor, aynı coşkuyla gülüyorum
0
engelbert humperdinck
(08.07.24)
Bim'dr yaşlı bir amca denk geldi. Okuması yokmuş karpuzun fiyatını sordu. 11 dedim çokmuş dedi, devam ettik. Kasada arkamızda denk geldi. 5 litrelik Domestos almış, koydu banta, kutuyu inceliyordu. Bizim alışveriş bitince sordu kasiyere bu domates suyu mu diye :)
Kasiyer de yok amca domestos bu dedi. Neey dedi amca. Çamaşır suyu amca diyince hee dedi. Aldı mı sonra bilmiyorum. Komikti adam.
0
hasmetizm 2046
(08.07.24)
@hasmetizm :((((((( sende hiç mi vijdan yok :((((( buna nasıl güldün agliom şuan
0
abuzer
(08.07.24)
@abuzer; duyurumu silmeyeceğim. @gabe belki bize gerçekten komik şeyler anlatır, insanlara şans vermek lazım. Bir daha arkadaşlarıyla buluştuğunda daha komik şeyler çıkacak ben inanıyorum :))
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
Bir arkadaşım 2 hafta önce Bodrum'a tatile gitmişti.
Gitmişken de yıllardır görmediği üvey teyzesini görmek için aramış, teyzesi de ben otele gelirim demiş. Kapıya çıkıp beklemeye başlamış, beklerken de bir yandan teyzesiyle telefonda. Yolda telefonla konuşan başka bir kadın otele doğru gelince teyzesi sanıp sarılıyor öpüyor hoşgeldin vs sonra teyzesi olmadığı anlaşılıyor ama eşi de hiç durup dinlemeden o da sarılıp öpüyor kadını.
Bizim arkadaş o gün beyaz gömlek ve siyah şort etek giyiyormuş kadın da bunu otel çalışanı sandığı için karşılama yapıyorlar sanmış afsgsjgsj.
Asıl teyze ise otelin arka kapısındaymış.

Bu kıyafetten ötürü otelde çalışan sanılıp kendisinden çay istendiği için gülmem ikiye katlandı.
0
Kediyi üzdün
(08.07.24)
Şu sıralar en çok güldüğümüz şey Ege şiveli teyze taklidi yapmam :/
Kocam bayılıyor bu şive taklidime ve her seferinde kahkahalarla gülüyor. O gülünce ben de gülüyorum.
0
yenibirgüzelnick
(08.07.24)
mizore
(08.07.24)
Uzun zamandır bırakın katıla katıla gülmeyi normal bir şekilde dahi gülmediğimi farkettim. Soruyu görmesem iyiydi görünce moralim bozuldu:)
0
bhhs
(08.07.24)
@bhhs; ben de aslında gülemiyorum. Eskiden daha çok gülerdim. Ama artık biraz kendimi gülmeye zorluyorum. Çünkü gülmek zorunda hissediyorum hasta olmamak için. Moral bozucu çok şey var, umutsuzluk var çok fazla. Öyle işte...
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
Instagram, Twitter gibi yerlerde komplo teorisi paylaşımları altına gelen efsane yorumlara gülüyorum en çok
0
yazdonumu
(09.07.24)
0
Mirket
(09.07.24)
benim boklu hikayeme mimik oynatmayan varsa sorun belki de mimiklerdedir.

botoksu azaltalım.
0
gabe h coud
(09.07.24)
Ben hiç botoks yaptırmadım, yaptırmayı da düşünmüyorum. Kendimle barışığım ve en önemlisi de vegan olduğum için yaptırmıyorum. Benim küs olduğum tek kişi nickini vermek istemediğim o şahıstır. Bir ara zahmet olmazsa beni eklediği mallar listesinden çıkarırsa belki onun bu adımının karşılığını verebilirim.
0
🌸rock n roll
(09.07.24)
(22)

Görücü usulu tanıştırma

füt
Naçizane aktif, meraklı yeni şeyleri uçlarda olmasa da denemetiöseven biriyim ve çevremde böyle tanınıyorum. Aktif iş hayatım var vs. Birisi beni bir akrabasıyla aramızı yapmaya çalıştı, görüştük. Görştüğüm kişi 44 yaşında eyt’den emekli olmuş. Çalışmıyor. Boş zamanında ne yapıyorsun dedin. Playstat
Naçizane aktif, meraklı yeni şeyleri uçlarda olmasa da denemetiöseven biriyim ve çevremde böyle tanınıyorum. Aktif iş hayatım var vs.

Birisi beni bir akrabasıyla aramızı yapmaya çalıştı, görüştük.
Görştüğüm kişi 44 yaşında eyt’den emekli olmuş.
Çalışmıyor. Boş zamanında ne yapıyorsun dedin. Playstation oynuyorum ve kahveye gdiyorum dedi.
Bu durum bende olumsuz olarak yankılandı açıkçası. 75 yaşında insanlar var ve halen çalışıyor. Ne iş yaptığı önemli değil, hayata katılıyor, dışarı çıkıyor, öyle ya da böyle birilerinin işine yarıyor.


Bu yüzden ilk görüşmede aracı olan kişiye “olumsuz” ger bildirm yaptım. İlk başta hiçbir sebep söylemedim ama sonra dayanamadım, geri bildirim in sebebini açıkşamam gerektiğni düşündüm.
Aracı olan kişiye Dedim ki böyle böyle;
“Ne yapıyorsun dedim, playstation oynuyorum kahveye gidiyprum dedi. Ya sen genç insansın, bi iş yap, bi bişi yap, yağmasan da gürle yani dimi”
dedim.


Bunlarınderken biraz fazla mı açık sözlü ve tepkisel oldum ya. Şimdi içim içimi yiyor, keşke daha yumuşal söyleseydim diyprum :(((

Siz be dşyorsunuz, konuşmamın dozu biraz fazla mı olmuş
0
füt
(06.07.24)
Amaan boşver, iyi olmuş.
0
gabe h coud
(06.07.24)
Fazla olmamış bende. 44 yaşındaki adam da hiç mi utanmamış playstation oynayıp kahveye gidiyorum demeye hayret.
0
numlock
(06.07.24)
*bence
0
numlock
(06.07.24)
Çok net konuşmuşsun az bile söylemişsin bana göre.

@numlock +123456789~
0
muhayyer divan
(06.07.24)
O herifi o yaşta hafakanlar basardı, daha bunun andropozu var, erkek olma egolarını ispat etme merakı var... göz açtırmaz o herif kadına. Çok ciddi söylüyorum çok iyi etmişsin, az bile demişsin.
0
muhayyer divan
(06.07.24)
Size sebebini sorduğu esnada söylediyseniz fazla olmamış

Ancak durduk yere dönüp yazdıysanız ya da sorduğunda başta söylemediyseniz ve sonra bunları yazdıysanız biraz gereksiz olmuş.

Neticede herhangi biri, buna çok da gerek yokmuş eğer ikinci senaryo geçerliyse. Yani size ısrar etmemiş belli ki, kendi halinde bildiği gibi yaşıyor. Zaten bir maziniz de yok. Dümdüz birisi işte, gerek yokmuş. Özellikle de "bi iş yap, bi bişi yap" kısmına. Ama ikilemdesiniz diye vurguluyorum, sakın geri dönüp de özür falan dilemeyin kendi kendinize kötü hissedip :D onun bu durumu sizin kadar taktığını sanmıyorum. O da gereksiz muhabbet olur.
0
akhenaten
(06.07.24)
Sizi bu herife nasıl layık gördüler ki en başta buna kızardım
0
Hallegadola
(06.07.24)
Çalışmak istemeyebilir. Alacağı maaş ile yetinmek istiyor olabilir. Daha fazla sömürülmek istemiyor olabilir. Uzun saatler çalışıp buna karşılık olarak az bir maaş alacağıma var olan maaşımla hayatıma devam etmek istiyorum diyebilir. Bazı toplumlarda çalışmaya çok büyük kutsallık atfediliyor. Çok çalışıyorsun , mesela sabah karanlığında işe gitmek için yollara düşüp, akşam karanlıkta işten çıkıp güneş yüzü görmeden ömrünü geçirmek zorunda kaliyorsun. Birilerini zengin ederken sen fakirlesiyorsun. Çok uzun çalışma saatleri sebebiyle kendine ayıracak zamanın olmuyor, ailene ayıracak zamanın olmuyor, eline kahveni alıp bir parka, bahçeye gidip yeşilliklerin içinde oturamiyorsun. Haftada 6 gün çalış, haftada bir gün de artık dinlenir misin, yapmak istediğin bir şeyi yapmaya vakit mi yaratirsin, hastaneye gidip muayene mi olursun vs. Belki daha insani çalışma şartları olsaydı, çalıştığının tam karşılığını alıyor olsaydı çalışmak isteyebilirdi. Tembellik hakkı isimli kitabı okumanızı öneririm. Ama şunu yapabilir kahveye gidip, PlayStation oynayacagina bu kadar boş vakti dolu dolu geçirebilir, vaktini öldürüyor.
0
rock n roll
(06.07.24)
Kitap okuyorum tiyatroya gidiyorum dese daha çekici gelirdi elbet ama kitap ve bilet fiyatları cidden çok pahalı artık. Gerçi kahveye giden insana ön yargı ile bakmamak da zor tabii. Nasıl olsa olumsuz cevap verdim yargılarım da bunlar diye rahatça dile getirmişsin. Sen işteyken evi çekip çevirecek, sana harika yemekler yapacak bir erkek de çıkabilirdi eleman. Tek bir olumsuz eylemi büyütmeye meyilliyiz genel olarak.
0
hasmetizm 2046
(06.07.24)
play station hobi sayılır ama işe yarar bi adamın kahveye gitmesi imkansız hele ki 44 yaşında.. iyi yapmışsınız.
0
tabudeviren
(06.07.24)
@rock n roll

Herifin çalışmayıp kadının parasına sarkmayacağının garantisi yok, mesele bu. Kızdığımız şey de bu. Kutsallık atfetmek falan değil yani.
0
muhayyer divan
(06.07.24)
@muhayyer divan; 44 yaşında emekli olmuş, çalışmak istemeyen, tembel, bak ileri yaşlarda çalışanlar var, birilerinin işine yaraman lazım düşüncesi benim tepkili olduğum konu. O kişi hayata böyle bakmıyor olabilir. Birilerinin işine yaramak zorunda hissetmeyebilir. Kaldı ki çalışmıyor diye eşinin, sevgilisinin parasına çökecek diye bir durum yok.
0
rock n roll
(06.07.24)
rock n roll +1

arkadaş belki adam o yaşa kadar ağır işlerde çalıştı. ofisinizde kahvenizi yudumlarken konuşmak kolay tabi. ayrıca adam emekli olmuş, ister çalışır ister çalışmaz. adı üstünde emeklilik. millet ps oynamasına da takılmış. bekar adam ne yapacak başka, belki başka hobileri de vardır. ne abartmış millet ya.
0
nothing in my way
(06.07.24)
neden tekrar açıklama yapma gereği duydunuz, çalışsa tamam diyeceğiniz biri miydi?

bence adam dümdüz kıvırmadan söylemiş, kişiliği nasıldı, ev işleri yapar mıydı, arkadaş çevresi var mıydı, maddi durumu sadece emekli maaşından mı ibaret daha önemli kriter

o hayatı kendi tercih etmiş, muhtemelen olumsuz etkilenmez
bir de siz muhtemelen çalışmadığını baştan biliyordunuz
0
bir soru sorcam
(06.07.24)
bende diyorum ki bu kadınlar nerede :)

bende aynını yapardım. geçenlerde 28 yaşında bi kız benzer şekilde geldim. kızın yaşama dair 2 gayesi vardı: araba almış ve 8-17 çalışıyormuş. masadan kalkmak için dakika saydım.
0
baldan kaymak
(06.07.24)
Mevzu pra değil, ps oynuyorum kahveyw gidiyorum dedikten sonra onun arkasından
“ama biraz sıkıldım, acil bişiler yapmam lazım” deseydi ha derdim adam tamam demekki bişiler için uğraşacak (bakın hala para demedim) burada anahtar kelime “gayret”

Ama gayet net ps oynuyorum kahveye gidiyorum lafı hayatından memnun ve geleceğiyle ilgili bişeyler yapıcak insan izlenimi vermedi bana.

(Bu arada yaptığının doğruluğunu sormadım,
Benim bunları aracı olan kişiye söylemem sizce ayıp olmuş mudur) bunun derdindeyim.
0
🌸füt
(06.07.24)
Ayıp olduğunu düşünmüyorum ama keşke sebebini söylemeseydiniz. Artık iş konusunda sıradaki adaylara yalan söyleyecek(ler). Evlenince adam ps başında yatacak, kadın mutsuz olacak. Bilmeden evlenecek kişi için şimdiden rip:(
0
gnosis
(06.07.24)
Sebebini söylemeyince de çok snob ve beğenmemiş görünmekten korktum
Of neyse olan oldu artık
Bu duyuruyu da birazdan silicem
0
🌸füt
(06.07.24)
Kahveye gidiyorum tek başına yeterli sebep üzmeyin kendinizi.
0
Kediyi üzdün
(08.07.24)
Playstation oynamakta sıkıntı yok oynasın ne olacak.

Çalışmak istememek de normal ben de erkenden emekli olabilsem keşke çok isterdim.
Ama takıldığınız yeri anlayabiliyorum böyle bakıldığında bomboş bir hayat görüyorum;
Playstation oynamak ve kahveye gitmek birleşince eşittir bomboş bir hayat.

De ki evde Playstation oynarım, bütçeme göre geziler planlarım, görmediğim yerleri görmek isterim.
Şöyle şöyle hobilerim var onlarla uğraşırım. Ne bileyim sallıyorum düzenli yaptığım bir spor var ona zaman ayırırım vs.
Böyle kendine bir şeyler katabileceği aktiviteleri olan biri olsaydı bence çalışmaması da çok göze batmazdı diye düşünüyorum.
Kahveye gitmek ne ya saçmalık.
İyi yapmışsınız.
0
mutekebbir
(08.07.24)
EYT emeklisi değil de ne bilim İstanbul'da iki dairesi olsa kirada, kendi 4+1 dayalı döşeli evinde olsa ve o şekilde Playstation oynadığını söyleseydi acaba gene reddeder miydin ?

Sorun PS falan değil yani her insanın bir hobisi var.
0
Yourcousinmarvinberry
(08.07.24)
adam yol kenarinda biten ot gibi yasiyor ya. hatta ot bile cevreye bir güzellik katar, fotosentez yapar da faydali olur. böyle tipler daha 40'li yaslarda karbon ayak izi birakmaktan baska bir ise yaramiyorlar. sömürülmek falan geciniz. kahvehaneden hayirli adam mi cikmis?
eli ekmek tutan da biriymissin, bence önce seni bu kuruota yakistiranlara gürle.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.07.24)
(24)

Sokak Düğünü

rock n roll
Bu saçmalık hakkında ne düşünüyorsunuz? Aman n'olacak insanlar eğlensin birkaç saat mi dersiniz yoksa olumsuz mu düşünürsünüz?
Bu saçmalık hakkında ne düşünüyorsunuz? Aman n'olacak insanlar eğlensin birkaç saat mi dersiniz yoksa olumsuz mu düşünürsünüz?
0
rock n roll
(05.07.24)
Medeniyetsizlik, edepsizlik ve saygısızlık olduğunu düşünüyorum.
Alan açmak için, milletin park ettiği arabalarını bile taşıyıp götürdüklerine tanık oldum.
Bunu yapmak isteyen köyüne geri dönsün.
0
pro9it9is9
(05.07.24)
Cahillik ve ahmaklık başka bir şey değil. Kötü bir şey yok bunda ne var iki davul çalıp eğleniyorlar meselesi değil. Bir başka insanı rahatsız ediyor olması yapılmaması için yeterli neden ama ülkede saygı duyulan bir şey kaldı mı ki buna saygı duyulsun. Seyyar satıcısı, bangır bangır sela okunması, alt komşu üst komşu... Yani bizim insanımız gerçekten medeniyet nedir öğrenemedi maalesef.
0
dedeminhirkasi
(05.07.24)
Düğün denen olayın angaryası dışarı taşmış her kısmına karşıyım.
Gelinin kapısında davul çalma,
Konvoy yapma,
Korna çalma.
Hepsi çağ dışı uygulamalar.
0
Mirket
(05.07.24)
Berbat bir şey bu sokak düğünü. Ne zevk alıyorlar anlamıyorum. Bazı kişiler n'olacak insanlar eğlensin diye düşünüyor. Çok garip gerçekten.
0
🌸rock n roll
(05.07.24)
olumsuz dusunuyorum, eskiden 2 katli binalarda tum mahalle akraba iken belki sorun yoktu ama su an koca koca sitelerin ortasinda otoparktaki arabalari cektirip ciyak ciyak muzik acip kutlama yapmak bana hic dogru bir sey gibi gelmiyor. gecen gun yan sitede yaptilar. dugun oncesinde de yarim saat son ses kuran okundu dinlemeye mecburmusuz gibi son sesle. ayni desibelde metal muzik acip tum mahalleye yarim saat dinletsem kac kisi polisi arardi acaba diye dusunmedim degil. sonra da erik dali vs. gece 12ye kadar devam etti. saygisizligin dusuncesizligin alasi resmen. uyuyan, hastasi olan, ertesi gun sabahin korunde ise giden var midir dusunmeden sanki evin icinde calan sacma sapan seyleri dinledik butun gece. genelde insanlarin dangozluklarina takilmamaya calisirim ama bu gercekten can sıkıcı bir sey.
0
in vino veritas
(05.07.24)
Berbat bir şey. Herifler sokak kapatiyor yani gecemiyorsun. Otoparki kapatiyorlar park edemiyorsun.
0
logisticsmanager
(05.07.24)
Saygısızlık.
Konvoy, sokak ortasında çalgılı saçmalıklar bir de trafiği durdurup oynamak falan çıktı saçma sapan işler.
İnsanların işi gücü var, uyuyan var, hasta var böyle kepazeliklerden nefret ediyorum.
0
mutekebbir
(05.07.24)
Sokak dugunu hic gormedim. Tam olarak saatlerce sokakta dugun mu yapiliyormus. Vay be. Aninda polis cagirirdim herhalde gorsem :))
Dugunun sokaga tasan her seyi saygisizlik. Hele bi de dugunun kendisi sokakta olacak. Korna calma, gelin istemeye davul zurna getirme. Bizim apartmandan bi gun gelin cikti. Kadin davul zurna getirecekti ama apartmanda bi yasli amca aylardir hastaydi. 10 dakkalik seydi ama hasta komsu icin sessiz sedasiz gitmislerdi. Ben de ne zaman korna morna bi seyler gorsem hastalari dusunuyorum. Cevreye rahatsizliktan baska bi sey degil.
0
Kittie
(05.07.24)
Medeniyetsizlik. Alınan kırılan olacaktır ama 22 yıl medeni insanların olduğu bir semtte yaşadıktan sonra taşındığım pendik’te kız alma diye bir şeye denk gelmiştim. Kapının önünde davul zurna çalıp oynayan kalabalığı polise şikayet etmiştim ve polis iplememişti o gün yaşadığım bu şaşkınlığa inanılmaz gülüyorum şimdi :d

Medeniyetin olduğu hiçbir yerde olmaması gerek. Bunu normal ve şirin göstermek şehir yaşamına uygun değil.
0
ruhen hastayim ben
(05.07.24)
Mobil edit: Kadin dedigim gelinin annesi
0
Kittie
(05.07.24)
sehre uygun degil+1
koylerde de zaten silah sikip birileri kaza kursununa kurban ediyorlar. olmaz kere olmaz yani

dugun zaten sevmedigim berbat otesi bir adet bi de apartmanlarin ortasinda siz neyin kafasi halkimiz. diger oncekileri saymiyorum bile nisan misan of darlandim ha
0
ala09
(05.07.24)
Düğünün her türlüsünden nefret ediyorum ve bencilce buluyorum ama bu hem bencillik hem medeniyetsizlik. .
0
ms brownstone
(05.07.24)
hos degil tabii ama o insanlarin kafasinda da herkesi cagirma ve mekan parasindan kurtulma var. yani cute da geliyor o yüzden.
0
robert bosch
(06.07.24)
Örneğin suadiyede bu cehalettir, kabalıktır, medeniyetsizliktir.
Ama gültepede şarttır, orada yadırgamam.
Bazı şeylere çok çabuk öfkeleniyoruz ama toplumun huzuru, toplumun yapısı için şart olan şeyler var. Sokak düğünü de bunlardan bir tanesi.
0
numlock
(06.07.24)
Etmediğim küfür kalmıyor. Kimsenin keyfi sokak kapayıp gürültü yapmaya hakkı olmamalı.
Genel olarak düğünle alakalı çoğu şeyden tiksinirim, kornalı konvoy, yol kenarı davul zurna dans vs.
0
hedep
(06.07.24)
Yıl olmuş 2024 halen daha sokak düğünü yapanlar var
0
Hallegadola
(06.07.24)
Şehre sokak düğünü çok fazla +1 tamam insanlar eğlensin görece az masraflı da yüzlerce kişi kutu kutu üst üste yaşıyoruz, bebeği var, hastası var. Beraber yaşamanın kuralları var ve hepimiz uymak zorundayız. Davullu zurnalı kız almaya gelmek görece kısa sürdüğü için bence kabul edilebilir ama düğün çok fazla diye düşünüyorum.
0
peki madem
(06.07.24)
fiyatları görünce ben diyemiyorum.

yapsın insanlar. saygısızlık demem.
0
baldan kaymak
(06.07.24)
yaşadığım muhitte düğünü değil ama düğün öncesi davul zurna çalınma kültürü yaygın ve yazları her haftasonum pencere açık olduğu için zehir oluyor. Camı kapıyı kapatamıyoruz da malum sıcak havalar zaten ben neden kapatayım bu gürültü kirliliği kültürü bitmeli.
Çocuk uyutan var, hasta olan var hiçbir şey olmasa da bu çok rahatsız edici. Tam bir varoş kültürü.
0
Kediyi üzdün
(08.07.24)
Sokağı komple kapatıp bangır bangır müzikle eğlendikleri mi, yoksa evlerinin bahçesinde/sitelerinde vs. kutladığı düğün mü? İlki ise onlar mahallenin topluca katıldığı ve herkesin (ya da ezici çoğunluğun) memnun olduğu etkinlik oluyor.

Alternatif güzergahlar olduğu için haberin bile olmuyor ama şu an bile Ümraniye'de, Pendik'te, Esenyurt'ta, Bağcılar'da hatta Üsküdar ve Sarıyer'in bazı yerlerinde sokak düğünü oluyor olabilir. Benim sokağımda olmasını istemem ama mahalle organizasyonu da beni ilgilendirmez. Şurada gelin alma olayı ile 1 saat kafa ütülüyorlar ona laf ediyorum 1 günü komple hiç çekemem. Şu gelin alma olayı da bitsin lütfen. Köyünde ya da kasabasında kim ne yaparsa yapsın ama çevrede kaç site var öğlen davul-zurna ya da YouTube+Bluetooth hoparlör dayanıyor ayıp. Gerçi bunca senedir 4-5 kere falan denk geldim. Yetti arttı bile.

Mahallenin toplu onayı olmayan sokak düğünleri, sebebi ne olursa olsun yol kesip caddede dönen varoşluklar vs. modern toplumlarda yeri olmayan şeyler. Kırsalda isteyen, istediğini kanunlara uygun olduğu sürece istediği gibi kutlamakta özgür tabii.
0
nawar
(08.07.24)
çok uzun olmayan, 100-150 metrelik bir sokak düşünün, yolun iki tarafı da bitişik nizamlı 4 katlı binalarla sıralanmış. bazılarında kot var, bazılarında çatı katı. her apartmanda en az on bağımsız bölüm var. bunların yarısı aile olsa falan filan.

solda 20, sağda 20 bina olsa toplam 40 apartman eder, bu da en az iki yüz aile demek. kız alanı, vereni, sözü, nişanı falan dersek "insan bi kez evleniyor, komşular katlansın o kadar" dendiğinde her hafta bir düğün olur o sokakta.

velhasıl, kırsalda yapıldığında buna eskisi kadar gıcık olmuyorum hatta normal buluyorum ancak şehirlerde; apartmanların olduğu yerlerde buna kesinlikle karşıyım.
0
biseysorcaktim
(08.07.24)
görgüsüzlük.

dün pazar günü evden çıkmadım ve yaklaşık 2 saat falan davul zurna dinledim ki bu düğün bile değil salak salak gelin alma vs.
0
bay b
(08.07.24)
İnsanların bu tarz bir düğünü kendilerine nasıl layık gördüklerine de şaşırıyorum. Plastik sandalyeler yan yana dizilmiş, özensiz kıyafetli insanlar yani markete giderken bile giymeyeceğim, kapı çalsa açmayacağım tarzda giyinmiş insanlar. Uyduruk ses sistemi ile çalınan arabesk müzikler ile oyun havaları. Burada yanlış anlaşılmak istemediğim için ekleme yapmak istiyorum. İnsanların maddi imkanı olmayabilir ama özen maddi durumla ilgili bir şey değil. Böyle bir düğündense düğünsüz evlilik daha iyi.
0
🌸rock n roll
(08.07.24)
şehirlerde yasaklanması gerektiğini düşünüyorum.
0
sizofren06
(08.07.24)
(10)

Özel sektor - zam alacak mısınız

optimistbakunin
Selam bildiginiz gibi memurlar belli oldu. Özel sektorde calisanlar icin duyumlar nasil hangi sektor zam alacak misiniz
Selam bildiginiz gibi memurlar belli oldu. Özel sektorde calisanlar icin duyumlar nasil hangi sektor zam alacak misiniz
0
optimistbakunin
(03.07.24)
Belli değil, muhtemelen Ağustos maaşına birkaç gün kalaya kadar da belli olmaz. Olacak ama çok yüksek olmayacak dedikoduları var. Her seferinde aynı hikayeyi yaşıyoruz maalesef...
0
silverleaf
(03.07.24)
Cok buyuk ihtimalle olmayacak bizde. Olursa surpriz olur ama sanmiyorum. Piyasa da durgun.
0
mor oje
(03.07.24)
bilişim, %25 aldık. beklenmedik bi zam normalde çünkü senede 1 zam alıyoruz.
0
jelly bear
(03.07.24)
alamadık

finans
0
baldan kaymak
(03.07.24)
Grade göre %10.
0
Amaranta ursula
(03.07.24)
almayız, piyasa durgunluğu hissettiriyor kendini asla yapmazlar.
0
Kediyi üzdün
(03.07.24)
üretim %25 yaptık, pazartesi duyuracağız
0
benaslinda
(03.07.24)
Gümrük. Almadık, almayacağız.
0
furry burns
(03.07.24)
teknoloji. almadık, almayacağız.
0
brakgn
(03.07.24)
Eskiden bu sorunun cevabını ben bilir ve karar verirdim. Yeni işimde sürpriz. Beklenti yaratmıyorum bu yüzden. Eridi gitti maaş, kuşa döndü. Çok uluslu şirket.
0
gabe h coud
(03.07.24)
(5)

Muhasebe takip programı

pianeta
Şirketin günlük, haftalık, aylık gelir ve giderlerini, borçlarını, taksitli ödemelerini, maaşlarını vs. takip edebilecek temel seviyede bir uygulama var mıdır?Paraşüt bu konuda iş görür mü yoksa bu iş için fazla profesyonel mi kaçar?Şirket herhangi bir fatura kesmiyor. Normal kafe diyebiliriz, al-sa
Şirketin günlük, haftalık, aylık gelir ve giderlerini, borçlarını, taksitli ödemelerini, maaşlarını vs. takip edebilecek temel seviyede bir uygulama var mıdır?
Paraşüt bu konuda iş görür mü yoksa bu iş için fazla profesyonel mi kaçar?
Şirket herhangi bir fatura kesmiyor. Normal kafe diyebiliriz, al-sat usulü iş dönüyor. O yüzden ne girdi, ne çıktı, nereye ödeme yapılacak vs takip edilebilse yeterli olur.
0
pianeta
(03.07.24)
Excelde yapın hocam bunun için program almayın bence.
0
Kediyi üzdün
(03.07.24)
normal şartlarda excel ile halledebileceğiniz bir şey.

excel bilen birisi, bir çalışma sayfasında her türlü borcunuzu (satın almalar, kira, vergi, taksitli ödemeler, maaşlar, SGK vs) yazacağınız bir tablo hazırlasın. tabloyu hazırlarken aklınıza gelebilecek tüm opsiyonları düşünerek tüm detayları gireceğiniz şekilde sütunlar hazırlatın. örneğin vade tarihi ve ödeme tarihi ayrı ayrı sütunlar olsun. ödenip ödenmediğini gösteren bir sütun olsun. açıklama sütunu, varsa evrak no, kategori sütunu vs vs vs vs... böylelikle elinizde veri biriktikçe filtreleme yapma şansınız olsun. aradığınızı daha kolay ve daha detaylı bir şekilde bulma imkanınız olacaktır.

gelirlerde de, kalem kalem "şu kadar kahve, şu kadar çay sattık" diye bir yapı istemediğinizi düşünüyorum ama en azından günlük olarak toplam gelirinizi (nakit + kredi kartı) günlük bir özet olarak yazarsınız. (kasadaki nakitten satın alma ya da cebinize para koyma gibi işlemler yaptığınızda bunları not edin, akşam bunları da gelir olarak eklemeniz gerekir. yoksa 3000 lira nakit olması gerekirken, 1000 lirasını harcadığınız için 2000 lira gelir yazarsınız. ama 1000 lirayı gider olarak kaydettiğiniz için kazancınız olması gerekenden 1000 lira düşük görünür.

bu çalışma sayfaları tamamlandıktan sonra, son olarak bir açılış sayfası yapılsın. gelirler ve giderler, aylara göre yıllara göre listelensin. (bunun için de filtreler yaratılabiliyor, iyi excel bilen birisi kolaylıkla yapar)

gün gün ayrı dosyalar oluşturmanıza gerek yok çünkü hem geçmişe yönelik rapor çekebilmek için, hem de ileri tarihli ödemelerinizi bir arada görebilmeniz için tek dosya olmasında fayda var. çok şişecek bir dosya olduğunu sanmıyorum.

bu listeyi de günlük ya da haftalık olarak yedekleyin. hem internetten bir yere koyun, hem de bilgisayar haricinde bir yerde saklayın.
0
co2s2
(03.07.24)
Excel istiyorsanız etsy vb yerlerde çok güzel muhasebe excel şablonları var.

Onları kullanabilirsiniz.

Program için de paraşüt fena değil.
0
anten
(03.07.24)
Öneriler için teşekkürler.
Yalnız ileri seviye Excel bilsem zaten kendim direkt yapardım. Ama orta seviye bir Excel bilgim olduğu için oturup uğraşmak istemedim. Bilen birisini de saatlerce kitleyip bu işle meşgul etmek istemem. Sonrasında formüllerin düzenlenmesi vs. gibi işler de ekstra hamallık. O yüzden zaten uygulama arayışındayız. Paraşüt'ün aylık ücreti 55 lira gibi komik bir sayı. Excelde saatlerce sayfa sayfa formüller yazmak ya da yazdırmak yerine, ayda 55 lira verip direkt uygulama kullanmak daha mantıklı geliyor.
Başlığı açma sebebim de zaten Paraşüt iyi midir yoksa daha farklı uygulamalar var mıdır diye öğrenmekti.
0
🌸pianeta
(03.07.24)
@arbre + 1

program kullanmak için öğrenmeniz lazım ve sıklıkla anlamsız detaylarla uğraşacaksınız. excel'de tam olarak sizin istediğiniz bir şey yaratmak mümkün olacaktır.

böyle bir excel tablosu için ileri düzey excel bilmeye gerek yok, abartılacak bir şey yok. eğer yapmak istediklerinizi bana söylerseniz, 10 dk içinde pırıl pırıl bir tablo hazırlarım.
0
co2s2
(04.07.24)
(6)

ege-akdeniz tatili nasıl bir şey yapsak?

OgutucuRecep
15-20 temmuz arası 5 gün bir tatil yapayım diyorum. mesela sizin yaptığınız ve önerdiğiniz bir şey var mı?mesela 2 gün çeşmede kal, 1 gün datça, 1 gün didim 1 gün marmaris vs gibi?acaip kararsız kaldım ya.
15-20 temmuz arası 5 gün bir tatil yapayım diyorum. mesela sizin yaptığınız ve önerdiğiniz bir şey var mı?

mesela 2 gün çeşmede kal, 1 gün datça, 1 gün didim 1 gün marmaris vs gibi?

acaip kararsız kaldım ya.
0
OgutucuRecep
(01.07.24)
2 gün orada 1 gün burada derken zaten vaktiniz az, yolda boş yere vakit kaybedersiniz. Bence gönlünüz nereyi istiyorsa orayı seçip tatilin tamamını tek yerde geçirin.

Çeşme'yi ben olsam elerim fiyatları yüzünden.
0
kimlanbu
(01.07.24)
Üstteki arkadaşa katılıyorum. Ayrıca Çeşmeye kadar yollar güzel ama Çeşmeden sonra yollar yavaştan bozulmaya başlıyor. Hele Datça yolu ölüm gibi. Devamlı yol yorar insanı. Bir yere gidin orada devam edin derim.
0
nuevo
(01.07.24)
ben de maksimum 2 yer seçer yolda geçecek süreyi minimize ederdim.
0
hrskrs
(01.07.24)
5 gün için bölmeyi ben de önermem. Datça ve Kaş ikilisini öneririm, şöyle ki Datça merkezde kalıp 1 gün palamutbükünde denize girme akşamında knidosta güneşi batırma ve arzu edilirse deniz fenerine yürüme, bir gün eski datçayı gezme bir gün tekne turu zaten 5 gün için bunlar ziyadesiyle yeter. Mis gibi. Canım çekti skgjskjg
0
Kediyi üzdün
(01.07.24)
kaşta yoğunluk az. tabi bunun fiyatlara çok etkisi yok ama ben olsam sadece kaşta kalır çevresini gezerim. saklıkentten demreye kadar görülecek çok yer var.
0
bravoteam
(01.07.24)
@cosmicstring

suyu sıcak olsa iyi olur.
gece hayatı çok çok önemli değil.
masa sandalye kurup takılacağız
0
🌸OgutucuRecep
(01.07.24)
(8)

öpüyorum demeyince alınan flört

baldan kaymak
hatun kişisi bunu bana bilfiil söylüyormuş ve ben fark etmedim. benden de beklemiş ama söylemedim.dün akşam da çok fail bi hata yaptım ama unutkanlıktı. içten gelmeli bu tür söylemler diye düşünüyorum, siz ne düşünüyorsunuz?
hatun kişisi bunu bana bilfiil söylüyormuş ve ben fark etmedim. benden de beklemiş ama söylemedim.

dün akşam da çok fail bi hata yaptım ama unutkanlıktı. içten gelmeli bu tür söylemler diye düşünüyorum, siz ne düşünüyorsunuz?
0
baldan kaymak
(30.06.24)
Karşılıklı olmalı. Alınmakta haklı. Dikkat et sen de.
0
gabe h coud
(30.06.24)
flört ne diyorsa onu yap diyorum. kötü bir sey dememis yani kiz sen onu takip et bence
0
robert bosch
(30.06.24)
Erkeklerin bazı şeyleri fazla zorlaştırdığını düşünüyorum. Kızın hoşuna gidiyor işte, sırf onun gönlü hoş olsun diye söyleyiversen diline mi yapışacak? Yok içinden gelmeliymiş de falan, sanki kefil olmanı istiyor. Ben de tanıyorum buna benzer bir model. Canım diyemezmiş de, içinden gelmezse samimi olmazmış da... Öff, deyip geç işte.
0
moonie
(30.06.24)
Böyle "büyük" dertler istiyorum. Öperim her yerinden demek zor olmasa gerek
0
kimlanbu
(30.06.24)
Yıllar önce bir flörtüm benim “öpüyorum” mesajıma aynı şekilde cevap vermeyince ben de içerlemiştim ya shalsj kız haklı diyorum. İçinden gelmiyorsa yeteri kadar ilgi duymadığın birisi olabilir mi acaba? Benimki öyleymiş çünkü sonradan anladım.
0
sparky
(30.06.24)
İçinden gelmiyorsa söyleme. Flört dönemi bu duygular, tavırlar ve tutumlar çok değişmeye açık bir dönem. Her an her şey değişebilir. Gerek yok, sonra dönüş olduğunda işler zorlanıyor.
0
Amaranta ursula
(30.06.24)
"Çok fail bir hata" ne demek?
0
muhayyer divan
(30.06.24)
İçinden gelmiyorsa sıkıntı yok mu zaten hocam?
0
Kediyi üzdün
(30.06.24)
(20)

bana yalan bulalım (tatile gitmek istemiyorum)

Mirabel
Arkadaşlar merhabaİş yerinden arkadaşlarla tatile gidecektik. Yarın yola çıkacaktık. Her planı bana göre yaptılar, kendimi buna hazırladım fakat içimden onlarla vakit geçirmek gelmiyor. İç sıkıntısı var. Sizce ne yalan söyleyeyim. Bu arada dün gece yurtdışından döndüm ve bugun döneceğim biliyorlar.
Arkadaşlar merhaba
İş yerinden arkadaşlarla tatile gidecektik. Yarın yola çıkacaktık. Her planı bana göre yaptılar, kendimi buna hazırladım fakat içimden onlarla vakit geçirmek gelmiyor. İç sıkıntısı var. Sizce ne yalan söyleyeyim. Bu arada dün gece yurtdışından döndüm ve bugun döneceğim biliyorlar. Bu durumla ilgili bir yalan da olabilir.
Gitmek istememe sebeplerim:
1. evine davet eden kızın vakti zamanında aşırı büyük kötülükler yapması. Aslında gelmemi istememesi fakat gruptaki diğer insanlar gelmemi istediği için çağırması.
2. 6 kişiyiz. 3 tanesiyle hiç bir problemim yok hatta çok eğleniyoruz ama 2 kişi beni çok geriyor. Onların yanında rahat olamıyorum, onlara güvenmiyorum.

Gitmeme konusunda kararım net. Söz verdiğim için kendime de kızıyorum. Bana yalan bulur musunuz? Politik. Cephe alınsın istemiyorum. Aşırı ısrarcı insanlar özellikle ev sahibi. Israr edemeyeceği bir şey olursa sevinirim.
0
Mirabel
(20.06.24)
Hasstayim size bulaşır.
0
halk
(20.06.24)
Cenaze olsa memlekete gitsen?
0
etna
(20.06.24)
Uçağı kaçırdım 1 gün sonra döneceğim siz gidin deseniz? Sonra gel derlerlerse de koşturdum yorucuydu dinlnmek istiyorum vs dersiniz.
0
Kediyi üzdün
(20.06.24)
Bi kere size göre plan yapıldıysa son anda ekmemelisiniz. Başta yalan uyduracaktınız ve planı kabul etmeyecektiniz.
Son anda yapılmış tatil planını ekmek gerçekten çok büyük bi kazık.
0
zimbirik
(20.06.24)
Üst kattan su damlıyor, bayram olduğu için de gün içinde usta gelemiyor yarına gelecek kırıp yeniden yapacak. Hatta ustaya fotoğrafını gönderdim en az 2 günlük işi var dedi derseniz "tamam o zaman yarın yola çıkalım" da diyemezler.
Ya da cenaze. Ama cenaze bence fazla klişe ben yemezdim.
0
pianeta
(20.06.24)
Son dakika iptal etmeniz cok nahos ve ayip. Ustelik size gore yapilmis planlar bir de. Bastan dusunmeliydiniz.
0
mor oje
(20.06.24)
Gedrçekten ayağınızı vs kırmazsanız her türlü cephe alınır.
0
jülsezar
(20.06.24)
Ben olsam gitmem. 6 kisi var, 3 unden zaten haz etmiyormussunuz, muhtemelen onlar da gelmemenize sevinir. Tatil gibi kisitli zamani isteksizce harcamak mantiksiz. Dedikodunuz da donerse donsun.
@xu +1, saglam yalan. Begendim.
0
Feriyaanim
(20.06.24)
keske hic plan yapmasaydin.

cok hasta oldum falan diyebilirsin. yurtdisinda hastalik kaptim heralde vs.
yuksek ates, acile gittim vs.
0
ermanen
(20.06.24)
Yarım yalan iş görür bence, "Ya gelirim dedim, siz de bana göre ayarladınız hep ama gittiğim yer ve yol çok yormuş şimdi gelince çıktı acısı, işe başlamadan biraz yatıp dinlenmezsem hiç iyi olmayacak benim için. Sizin de modunuzu düşürmeyeyim. Siz bensiz gidin.

Sevmediğiniz kişiler itiraz etmeyecektir zaten. Ev sahibinin bu kişilerden biri olması avantaj sizin için. Sevdiğiniz 3 kişiye de özel olarak, "ya şimdi zahmet vermek istemedim ev sahibine, hiç halim yok ortamı bozmayayım dedim." Dersiniz.
0
akhenaten
(20.06.24)
Bu arada burda gitmezsen ayıp olur diyenlere hiç takılmayın bence.
Kendimi mutsuz hissedeceğim bir ortama ne diye atayım kendimi? Evet başta söylense güzel olurdu ama belli ki bir sebepten o tren kaçmış, denilememiş. Ee öyle oldu diye kıymetli zamanımı ve tatil hakkımı ne diye sevmediğim insanların yanında harcayayım? Gereksiz duyar kasmalar bunlar. Valla bak şu saatten sonra giderseniz ben küserim ha.
0
pianeta
(20.06.24)
Havalimaninda valiz, kimlik vs hepsi kayboldu onlarla uğraşıyorsun.....
0
dedeminhirkasi
(20.06.24)
Burnuna pamuk sokup ses kaydı yap, hastayım fenayım gençler, ben size engel olmayayım.
0
gabe h coud
(20.06.24)
ben detayı sorulduğu zaman bin tane daha yalan söylemeyi gerektiren yalanları sevmiyorum, gereksiz kafamı meşgul ediyor.
kesinlikle gitmelisiniz diyenlere katılmıyorum, huzursuz olacağınızı biliyorsanız kendinize eziyet etmenize gerek yok.
büyük senaryolu bi yalan yerine ailevi bir şey/tartışma oldu, onların yanında olmam gerekiyor gibi bir şey derdim ben, özel bir konu olduğu için çok soru da sorulmazdı.

bu arada kararınız netmiş ama bi ihtimal güzel geçme ihtimali var mı diye de düşünün bence, sevmediklerinizle çok muhattap olmadan müzik-kitap-dinlenme şeklinde fena olmayan bir tatil geçirme ihtimaliniz olur belki, böyle bir ihtimal kesinlikle yoksa söz vermiş olmama rağmen ben de gitmezdim.
0
bcdhms
(20.06.24)
Yediklerim dokunmuş,ishal oldum, evden çıkamıyorum olabilir.
0
asteriks
(20.06.24)
Gitmek zorunda değilsiniz diyenlere ben hiç katılmıyorum. Bir tatili en başta fikirken kabul edip, planlama aşamalarına vs katılıp, son güne kadar hiç bir şey söylemeyip son gün geldiğinde “gitmek zorunda değilsiniz” diyemeyiz

Hoşunuza gitmeyecek tatili baştan reddetmeliydiniz, kabul etmek zorunda değildiniz. Ya da planlama aşamaşarında caymalıydınız, plana devam etmek zorunda değildiniz. Ama size göre plan yapan insanları artık geri dönüşü olmayan son gün bu şekilde satarsanız, iyi olanları ile de aranız baya bozulur haberiniz olsun.

Hele yalan söyleyip ekerseniz kesinlikle bozulur. Biraz dürüst bir açıklama yaparsanız, “çok yorulmuşum, sizin modunuzu düşürmeyeyim” gibi o zaman belki sevdiklerinizle küsmeme şansınız olur.
0
zimbirik
(20.06.24)
Yol yorgunusun ve aşırı sıcak? Yalan değil ve geçerli, ayrıca kişisel sorunların ve ülkenin sıkıntıları herkes gibi seni de etkiliyor. Bir de para durumlarım dersen bence yeterli.
0
muhayyer divan
(20.06.24)
Böyle durumlarda seve seve gidilir. Bunun bahanesi yok, kol bacak kırılması, birinci derece yakına ciddi bir şey olması dışında ağır satışa girer.
0
kimlanbu
(20.06.24)
pek keyfim yok gelmek istemiyorum.
yalana dolana gerek yok.
0
jamswety
(20.06.24)
zimbirik +1000
Size göre plan yapılmış, baştan itiraz etmemişsiniz. Gitmeniz doğru olur. Ha bir yalan uydurup gitmemek dünyanın en kolay işi ama kaypak bir hareket olur sanki.
0
firez
(21.06.24)
(9)

Eşimle şu diyaloğumuzda sizce kim haklı

psmstc
Şehirdışına ablasını ziyarete geldik. Arkadaşının kınasına düğününe katıldık. Kısa bir çift oturması yaptık. Bugün aynı arkadaşı yine çift oturması yapalım demiş onu söyledi ben biraz gezelim daha dün buluştuk dedim. Demez olaydım... Suratlar asıldı nefret dolu bir bakış. Klasik rutinimiz bu şekilde
Şehirdışına ablasını ziyarete geldik. Arkadaşının kınasına düğününe katıldık. Kısa bir çift oturması yaptık. Bugün aynı arkadaşı yine çift oturması yapalım demiş onu söyledi ben biraz gezelim daha dün buluştuk dedim. Demez olaydım... Suratlar asıldı nefret dolu bir bakış. Klasik rutinimiz bu şekilde.

Sonra ablası bir akrabasına gidiyordu. Dönüşte bir gezmelik bir yakın yere uğrayabiliriz diyerek. Son dakika siz de gelin dedi. Eşim Kendisi ben kısa sürede çocukla hazırlanamam dedi. Sonra bana döndü sordu. Ben de daha önce gittik zaten o gezmelik yere şart değil dedim.

İki saat sonra surat asma seansı devam ediyor. Ve diyorki buraya evde oturmaya bireysel zaman geçirmeye mi geldik. Ablalarla gidebilirdik. :)

Sizce yaşadığımız iletişim problemi nedir? Kim haklı?

Sonra ben de veryansın edip söylenip evden çıkıyorum. Nefret dolu davranıldığını hissederek. Sonra ağlama bağırma krizleri...
0
psmstc
(19.06.24)
Ben evli değilim ama çevremde baktığım zaman kadınların dediği oluyor artık. Yapacak birşey abicim kadınların dediğini yapmak lazım ama her söyleneni değil kırmızı çizginizde olacak.
0
komando kani var bende
(19.06.24)
'Ya benim dediğim olur, ya surat asarım.' durumunda 'onun dediğini yapıvereyim' derseniz zaman içinde onun kuklası olursunuz. O kendini evrenin merkezine yerleştirir. Size onun yörüngesinde bir uydu olmak düşer.

Onun suratına siz sinirle cevap verirseniz zaman içinde evlilik yıpranır.

En güzeli baştan yüz vermemek ama hır da çıkarmamak. Sinirler yatışınca 'şu konuyu bir konuşalım.' deyip çözüme kavuşturmak, tekrar etmemesini sağlamak.
0
Mirket
(19.06.24)
her yere mirin kirin edilecekse niye gittiniz ben de anlamadim
0
ala09
(19.06.24)
Henüz dengeniz oturmamış gibi geldi bana. Bir de ablanın arkadaşının kınasına gitmek neden onu anlamadım, siz de mi arkadaşsınız? Sanki gereksiz bazı teferruatla enerji ve tahammül kaybediliyor da sabırlar tükeniyor gibi geldi.

Bir de ablayı ziyarete gitmişsiniz neden sürekli dışarı ve başkalarına gidiyorsunuz anlamadım. Hadi dışarı gidilir de ablayla gidilir, birlikte vakit geçirilir, bu başkalarını işin içine karıştırmak nedir?

Karı koca tercihleriniz pek uyumlu değil gibi, biraz da bunu gördüm. Ama tepkiler şiddetli, anlamıyorum fermuar usulü (bir sen bir ben usulü) uyumlu olmak o kadar zor mu?
0
muhayyer divan
(19.06.24)
Partnerinizin isteklerine çok karışıyorsunuz.
Aile ziyareti için bi yere gidildiyse, kimin ailesinin yanına gidildiyse o zaman o katılım gösterilexek etkinliklere karar verir.

Arkadaşıyla ikinci kere takılmak istediğinde reddetmişsiniz, 2. Kere takılmamışsınız. Bu defer partneriniz istediği şeyi söyleyememiş size “ablamlarla gidelim” diyememiş çünkü muhalefet oluyorsunuz.

Aranızda iletişim problemi olmuş. Karşınızdaki kişi beklentisini ve isteğini son olayda size söyleyememiş çünkü bir öncekinde garip bi şekilde reddetmişsiniz.

Tabi ki partnerinizin tanıdıklarının olduğu bir ortama gidiyorsanı partneriniz kimle takılmak istiyorsa onla takılırsııız. Çünkü onun özne olduğu bir ortamdasınız. Onun tercihlerini önceliklendirmelisiniz.

İleride bi gün sizin ailenizin olduğu bir yere giderseniz o zaman o sizin isteklerinizi önceliklendirerek hareket eder.

Konu iletişim problemi ama bence sizin yüzünüzden oluşmuş.
0
zimbirik
(19.06.24)
zimbirik +1
0
jülsezar
(19.06.24)
1. olay ortada

2. olay
"Eşim Kendisi ben kısa sürede çocukla hazırlanamam dedi. Sonra bana döndü sordu."

sizden yardım istemiş hazırlanmak konusunda, oralı olmamışsınız

ev-çocuk işlerinde paylaşımı adaletli yaparsanız esas sorun çözülür gibi
0
bir soru sorcam
(19.06.24)
sadece şikayet var bir çözüm ve uzlaşma çabası yok. sorun ortada değil mi? soruyor hayır diyorsunuz küsüyor. bu kısır döngü siz sadece hayır dedikçe böyle devam eder. "oraya daha önce gitmiştik gel şuraya (daha önce gidilmemiş bir yere) gidelim." deseniz hiç sorun kalmayacak sanki. ama sürekli muhalefet ederken sorun ne demek de ne bileyim... ben de anlamadım madem sadece evde oturacaktınız niye gittiniz oraya :)
0
in vino veritas
(20.06.24)
İn vino ve zimbirik +1
0
Kediyi üzdün
(20.06.24)
(23)

Türk yemekleri berbat ve de sagliksiz degil mi ?

Yourcousinmarvinberry
Mesela yöresel mutfaklara bakiyorsun, deniz ve sebze kültürü sifir.Nerede hamurlu, sekerli veya bol baharatli(tuz dahil) yemek çesidi varsa göklere çikariliyor(bknz. antep ve hatay mutfagi).Diyabet, tansiyon, kötü kolesterol ve hatta kanserojen için gayet uygun yiyecekler.Lokantalardaki sulu yemekle
Mesela yöresel mutfaklara bakiyorsun, deniz ve sebze kültürü sifir.
Nerede hamurlu, sekerli veya bol baharatli(tuz dahil) yemek çesidi varsa göklere çikariliyor(bknz. antep ve hatay mutfagi).

Diyabet, tansiyon, kötü kolesterol ve hatta kanserojen için gayet uygun yiyecekler.

Lokantalardaki sulu yemekler de 98% yag, salçali su ve patatesten ibaret.
0
Yourcousinmarvinberry
(08.06.24)
Çok sağlıklı değil fakat berbat değil. Geleneksel şekilde yapılırsa daha sağlıklı hale getirilebilir.
0
doharkoman
(08.06.24)
Berbat kesinlikle değil.
Aynı şekilde sağlıklı da değil, bunda hem fikir olabiliriz.

Bu arada birçok mutfak da sağlıklı değil. Fransız, italyan mutfakları da öyle Çok sağlıklı değil.

Benim türk mutfağında gördüğüm bir sıkıntı şu; hayat pahalılığı ve bazı ürünlerin kısıtlı olması sebebiyle karbonhidrat dayatilmis. Misal annem geldiğinde yemek yapiyor, kiyma siparişi veriyor adam başı azıcık. Diyorum bu ne? E alismislar Türkiye'de az kıyma ile yapmaya pilavla makarna ile doymaya.

Malesef Türkiye'deki sağlık sorunlarının sebeplerinden biri mutfak bence. Ama tadlari Çok güzel.
0
logisticsmanager
(08.06.24)
Turkiye'de sebze kulturu tabii ki sifir degil. Sen iki tane birbirine cok benzeyen mutfak (antep ve hatay, komsu sehirler zaten) secip bunlarda sebze kullanimi az demek ki Turkiye'de sebze yenmiyor demissin.

"Lokantalardaki sulu yemekler de 98% yag, salçali su ve patatesten ibaret."
gene yanlis genelleme var burada. turk mutfagi kalitesiz lokantalarda gordugun yemeklerden ibaret degil ki.

bu analiz metoduyla fransiz, italyan, hatta cin mutfagi falan da gayet sagliksiz bulunabilir.
0
hot potato
(08.06.24)
hayır değil. bolca sebze yemekleri var. zannetmiyorum ki başka ülkelerde bizdeki gibi ıspanak, beyaz lahana, kara lahana, yaprak, taze fasulye, barbunya, patlıcan, bezelye, mercimek, enginar, börülce, kuru fasulye, vb çeşit çeşit yemekler yapılsın.
iranlı birisi demişti, türkiyede bir sebzeden çeşit çeşit yemekler yapılıyor. bizde örneğin patlıcandan bir çeşit yemek yapılır, sizde çeşit çeşit patlıcan yemeği var.
0
abelardo
(08.06.24)
Kesinlikle hayır.

@logisticsmanager ve @hot potato +1 Hatta üstüne Meksika, ABD, Almanya, İspanya, Macaristan, Avusturya da eklerim.

Yani en basit hali ile düşününce kuru fasulye pilav ikilisi pizza, lazanya, calzone, arancini, panzerotto, spagetti ve diğer 75 makarna çeşidinden daha sağlıklı mesela. Aynı lezzette değil bu iki yemek dersen de yakın lezzetteki vereceğin herhangi iki yemek birbiri ile aynı derecede sağlıklı zaten. Genelde lezzetli dediklerimizi, lezzetli yapan şeyler aşağı yukarı aynı çünkü.

Deniz ve sebze kültürü sıfır değil. Sadece deniz ürünleri ile yapılanlar çok standart. Orası doğru. Akdeniz'de Yunanistan dışında öyle geniş deniz ürünü yelpazesi yok. Deniz ürününde geniş mutfağı olanların mutlaka ya bir yerde okyanusa kıyısı var ya da okyanusa yakınlar. Sebze kültürü de hayvan besiciliğinin topluma oranla kısıtlı olduğu yerlerde gelişen bir şey zaten. Türkiye'nin coğrafyası da çoğunlukla hayvancılığa uygun. Haliyle et daha zengin olacak tabii ki.
0
nawar
(08.06.24)
sebze kültürü gayet iyi.
0
ferenc
(08.06.24)
değil.

dünya üzerinde "yemek kültürü" sağlıksız olan belki de ülke abd'dir. o da çok geç kurulmasından kaynaklı.

sebze, et, tereyağı, zeytinyağı, baharat vs. olan yemek sağlıksız olmaz.

bence sizin "sağlık" algınız bozulmuş.

sağlıklı dediğiniz şey sebzedir, meyvedir, ettir, yağdır. bunlar düzgün kullanıldığı sürece yararlıdır.

yağ için margarin, sebze için şeker basılmış domates salçası kullanılırsa tabii ki kötü olur ama olması gerektiği gibi olan çoğu "geleneksel" tarif sağlıklıdır. en azından zararlı değildir.

kebabı zararlı bulup "yağsız" ama 300 ton şeker basılmış yoğurtları sağlıklı bulan biriyseniz kendi aklınızı gözden geçirin derim.
0
mark greg sputnik
(08.06.24)
bana da baharatli ve agir geliyor kesinlikle mola verilmesi gereken tarifler. duzenli olarak annemde yemek yedigimde midem ters duz oluyo. bir de asil sorun kahvalti bence sadece aksam yemegi agir olsa neyse diyecegin sabah kahvaltisi agir aksam yemegi agir is yerinde oglen yemegi. bazen yalandan sofra kalabalik gozuksun diye herkesin bildigi seyler yapiyorum carpiliyorum yemekten sonra. bir de yogurtlu mezeler of of hem yemek yiyosun yanina da yogurt direkt bayil. ulkede zaten gida denetimi, organiklik vs de olmayinca saglikli diye salatalik yiyosun saman cikiyo iyy turkiyede yemekler=kotu ama bunu sadece geleneksellerden soylemiyorum genel itibariyle sadelikten cok uzak geldigimiz noktada kaliteden de uzak. gunde 3 doz gavisconla dostluk baslasin
0
ala09
(08.06.24)
Açıkçası bunu pejoratif bir şekilde ifade etmeyi gereksiz buluyorum. Her toplum içinde bulunduğu şartlara göre şekilleniyor. Bu sağlıklı beslenme hikayesi çok çok yeni dahil oldu gündemimize. Hem Türkiye farklı bölgelerde farklı iklimler ve farklı haklarla kaynaşma dolayısıyla çeşit çeşit yemek bulunuyor.
0
anon1m
(08.06.24)
Hamur dediğin şey undur, buğday kaynaklıdır, eski buğdaylarla şimdikiler bir değil, 14 kromozomlu buğday bugün genetiği değiştirile değiştirile 49 kromozomlu olduğu söyleniyor. Ayrıca gluten problemi de genetiğin değiştirilmesi meselesi. Yani bugünkü Türk mutfağının temellerini bugünkü genetiği değiştirilmiş organizmalar ve tarım ilaçları içine işlemiş buğdaylar oluşturmuyor. Bu bir.

İkincisi, şeker için de aynı şeyler geçerli, bir yığın kimyasal ve mekanik işlemlerden geçiriliyor bu malzemeler, eski şeker ile bugünkü şeker de bir değil. Eski toprak dahi bugünkü toprak değil.

Üç, deniz kültürü sıfır demişsin, Karadeniz yemekleri hakkında Karadenizlileri çeşitsizlikle suçlamak neyin nesi anlamıyorum. Bizim ülkemizde deniz ürünü olarak %98 oranında balığın tercih edilmesi kötü bir şey değil, bu senin bakış açın sadece. Ayrıca denizlerin kirlilik oranı ve av yasağı gibi konular yine eskiden bugünkü gibi değildi, yine Türk mutfağını sağlıksızlıkla suçlayamazsın. Berbatlıkla hiç suçlayamazsın.

Ayrıca kanserojen yiyecek dediğin mesela margarindir, yanmış sıvı yağdır, yani malzemelerin kötü kullanılmasıdır, kullanmazsın olur biter.

Bütün derdin sağlık ve lezzetse senin elinde yani, doğaya %100 saygılı davranıp doğru düzgün yemek yaparsan sağlıklı beslenirsin. Bu. Sorun senin sorunun yani, Türk mutfağının değil.
0
muhayyer divan
(08.06.24)
yörükler dağdan yeni indi. tabii ki balıkla işleri yok. istanbul rumu değil ki iri yağlı balık olsun sofrasında. karadenizde bile anca hamsi

sebze var. hangi sebze ve ot varsa o yörede, sofrada da var.

şeker yeni icad edildi. rafine şeker.
şeker yokken pekmez, meyve özütü(ekşide burun kıvrılan tübitak projesi) vs kullanıyordu

saydıkların fast food. sofra yemeği değil.
0
lambırcek
(08.06.24)
Berbat diyemeyiz, sağık konusu da değişiyor. Türk mutfağı baya zengin bir mutfak, her türlü yemek var. Sizin biraz isyan edesiniz varmış, buradan çıkmış.
0
akhenaten
(08.06.24)
hiç mi ege'ye, akdeniz'e gitmedin çocuğum?

türk mutfağına berbat diyebilmek nasıl bir kompleksin neticesidir şaşkınım.

türk mutfağı gibi zengin kaç tane mutfak kaldı dünyada?
0
adivar
(08.06.24)
Genellemeler akıllı adamın işi değildir. Bin tane yemeği içeren mutfak için toptan sağlıksız nasıl denebilir. sağlıklı yemekten kasıt buharda Brokoli vb yemeklerse ülkemiz Akdeniz ve Ege mutfağı çoğunlukla sağlıklıdır. Börülce salatalar patlıcan çığırtma vb çok fazla sağlıklı yemekler yine Karadeniz ege iç Anadolu da da böyle sebze ağırlıklı tencere yemekleri de sağlıklıdır.
0
psmstc
(08.06.24)
Berbat mı?!!?? yok artık daha neler. Kurban olurum türk mutfağına ya. Çok merak ettim burası berbatsa neresi iyi sizce? Onu da yazsaydınız keşke.
0
Kediyi üzdün
(08.06.24)
Soru bahane, kebap şahane.

Bence bu kadar cevap gelince amaca ulasildi sanirim.
0
ermanen
(08.06.24)
değil.
0
gurur
(08.06.24)
aslında dünyanın en iyi lokal mutfaklarına sahibiz. hiç bir ülkede bu kadar fazla lokal mutfak yok. fakat pazarlayamıyoruz. fransızlar, italyanlar çok daha iyi olduklarını yüzyıldır iddia ediyorlar, filmlerini yapıyorlar, kitaplarını yazıyorlar, turizmini pazarlıyorlar. fakat bence öyle değil durum.
akdeniz mutfağının hası, ege, hatay, antep, karadeniz, hatta Çorum, Kastamonu bile Fransız mutfanından iyidir. :-)
0
ankarakecisi
(08.06.24)
30 yıldır londrada yaşayan amcam ve eşi antep e yanımıza geldi

2 sinin de mide bozuldu 2 günde.

bu nedir ya basıyorlar yağı salçayı biberi baharatı veya şerbeti, sonra güzel diyorlar afedersin bokuma karıştırsam o da güzel olur zaten diye dolanıyordu kalan günlerde hiç bişey yiyemedi sdfksgs

bu arada londrada restoranı var yani yemekten anlamıyor değil.

bana kalırsa türk mutfağının çoğu ağır ve sağlıksız evet bu konuya katılıyorum.

ama lezzetsiz diyemeyiz. bence gayet lezzetli. biz bazı yemek veya tatlıları yerken orgazm oluyoruz burada. varsın ağır olsun.

öte yandan genelleme yanlış, ege mutfağı diyetisyenlerin de önerdiği gayet sağlıklı ve hafif bir mutfak, onu niye hiçe sayıyorsunuz
0
ananiyimioguz
(08.06.24)
Ulkenin 3 tarafi denizlerle cevrili deniz urunu yiyemiyoruz bu konuda haklisin
0
Zetnikov
(08.06.24)
@ankarakecisi; abi bence sakin ol :) nasıl ülkeyi gezmeyen biri türk mutfağı hakkında konusmamaliysa fransiz mutfaklarini, bulundugun şehre göre bile degistigini, peynir/şarap/et/makarna vs her şeyi bulunduğun şehre göre marka değiştiği falan bir yer burası. Fransa'da her bölgenin lokal mutfağı var.
0
logisticsmanager
(09.06.24)
@logisticsmanager bana sakin ol diyeni ....
Halk bilim okudum. belgesel yönetmeniyim ve abartmayayım ama bu memleketi kasaba kasaba + 40 ülke gezdim desem yeridir. Lise yıllarında dayımın lokantasında her aşamada çalıştım. şimdi emekliyim ve gastronomi 2. sınıf öğrencisiyim. 2 kelam edecek kadar konuya hakimim.

@ankarakecisi; abi bence sakin ol :) nasıl ülkeyi gezmeyen biri türk mutfağı hakkında konusmamaliysa fransiz mutfaklarini, bulundugun şehre göre bile degistigini, peynir/şarap/et/makarna vs her şeyi bulunduğun şehre göre marka değiştiği falan bir yer burası. Fransa'da her bölgenin lokal mutfağı var.


@logisticsmanager
0
ankarakecisi
(06.07.24)
Türk mutfağındaki lezzetler sağlıklı ve kaliteli malzemeler ile yapılabilecek yemekler fakat özellikle gıda sektörünün kalitesizliği işletmelerin düşük maliyet yüksek kâr amacı sağlıksız yapmalarına sebep oluyor, birçok yemeği evimizde sağlıklı ve lezzetli yapabiliyoruz, bol yağ bol salça bol tuz yerine daha dengeli koyup lezzet elde edilebiliyor, tabi hamur ağırlıklı yiyecekleri doğrudan sağlıksız görebiliriz.

Yöresel mutfaklar hakkında fikrim kısıtlı olsa da antep yöresel yemekleri daha çok sebze ağırlıklıydı aslında ki bir çoğunu beğenmemiştim.
0
atom karincanin torunu
(07.07.24)
(16)

Bir arabaya kısa sürede bu kadar kuş nasıl pislemiş olabilir?

krax
Merhaba 12 saat önce park ettiğim yerden arabayı bu şekilde buldum. Sizce bu kuşların işi mi? Kuşların işiyse toplu halde aynı anda bu şekilde pislemeleri mümkün mü? Bunu açıklayabilecek birisi var mı çok merak ettim.Park ettiğim yerde ağaç yoktu,Bina önüydü,Yol kenarıydıhttps://hizliresim.com/pae4l
Merhaba 12 saat önce park ettiğim yerden arabayı bu şekilde buldum. Sizce bu kuşların işi mi? Kuşların işiyse toplu halde aynı anda bu şekilde pislemeleri mümkün mü? Bunu açıklayabilecek birisi var mı çok merak ettim.

Park ettiğim yerde ağaç yoktu,
Bina önüydü,
Yol kenarıydı

hizliresim.com


hizliresim.com
0
krax
(06.06.24)
Kuş pisliği değil. Bina balkon/pencere mesafesindeyse sıvı bir yiyecek artığı gibi duruyor. Ayran, meze, harç vb bir şey dökmüş olabilirler yukarıdan.
0
038576
(06.06.24)
Fotoğrafları açmadan abartıyorsunuzdur diye düşündüm ama yanılmışım. Hayatın olağan akışına aykırı geldi bana. Arabanin her yerine kuş yemi dökmüş olabilirler mi? Kırmızı birseyler var onlar da pisliğin parçası mı?
0
mbond
(06.06.24)
binadan bişey atılmış gibi geldi.
0
orpheus
(06.06.24)
Elektrik direği vs varsa da çok oluyor ama kuş pisliğine benzemiyor
0
kimlanbu
(06.06.24)
Parkettiğiniz yerde binayı (çatıyı filan) boyayan birileri var mıdır? Sanki kireç artığı gibi geldi bana.
0
alfired
(06.06.24)
Bina önü demeniz her şeyi açıklıyor. Türkiye ve asla binada yaşamayı öğrenememişler klasiği.
0
Kediyi üzdün
(06.06.24)
Elektrik/telefon telinin üzerine sırayla dizilen kuşların işi. Zaten o bölgedeki tehlikeyi bilenler oraya hiç park etmezler, yer hep boş kalır. Elektrik/telefon teli yoksa binayı sıva yaparken aracın üzerine akıtmış olabilirler.
0
HellKeePer
(06.06.24)
kuş pisliği değil bu
0
adivar
(06.06.24)
bence kuş pisliği. bunun yarısı kadarını aynı yoğunlukta gördüm aracımda.
0
unalub
(06.06.24)
mantik yurutelim.

-araciniz, kus goc guzergahinda bulunuyorsa, mola yerinde topluca durmus olabilirler.
-cop, atik, ekmek kirintisi olan park, bahce vs.. dolu bir yer varsa o yiyecek atıkları topluca pislemelerine yol açabilir.

ayrica binadan atilan bisey oldugunu sanmiyorum cunku bir daireden bu denli nizami ve toplu sekilde bisey atilmasina bir sebep bulamadim. yuzlerce kus turu, yuzlerce mahalle var. ben kus olabilir diyorum.
0
buenosdias
(06.06.24)
arabadan her gün kus pisliği temizleyen biri olarak bana bunlar kuş pisliği gibi gelmedi hiç. yoğunlukları az ve renk tutmuyor. zaten yakından bakarsanız turuncu parçacıklar var üstlerinde. bana binadan atılmış bir şey gibi geldi. yemek artığı vs. olabilir.
0
sir gawain
(06.06.24)
Ayran ya da yoğurt dökülmüş gibi duruyor yukarıdan sanki.
0
cedilla
(06.06.24)
Kuş pisliği değil, binadan bir şeyler düşmüş +1

Tüm kuşlar bir araya gelip bu kadar homojen bir şekilde, birebir aynı içerikli pisleyemezler.
Bir de bu kadar yoğun pisleme olan yerde, siz park etmeden önce de pislikler olurdu, gördüğüm kadarıyla arabanın altında bir pislik yok.
0
burfak
(06.06.24)
Merhaba,
bunlar kuş pisliği, genelde havai fişek ya da değişik tipteki şiddetli sesler geceleri kuşları korkutuyor, tünedikleri yerden hızlıca havalanıp bir anda pisliyorlar-korkudan- o sebeple oluyor. Havada ölümler bile olabiliyor. (böyle ani kalkan kuşlar başka kuş gruplarıyla çarpışıp ölüyorlar ya da korkudan ölüyorlar ödleri patlıyor vs.)
0
rumpleteazer
(06.06.24)
Ben böyle kuş pisliği hayatımda görmedim.
0
prole
(06.06.24)
Kua pisligi degil yukarida birileri calisma yapmis
0
Zetnikov
(06.06.24)
(20)

Zorla evlendiriliyor olabilir miyim? + dertleşme duyurusu

top_secret
Bir sevgilim olsun, onunla gezip tozayım hayatı paylaşayım çok isterdim.Uzun zaman olmadı bu, olanlar kısa sürdü çünkü ben sıkılıyordum.Yani ilişki bir süre sonra, "o kızı gezdirmeliyim, o kızla buluşmalıyım, onu mutlu etmeliyim" e dönüyor. Ben hiç zevk almıyorum ve bir iş bir ödeve dönüyor ilişki,
Bir sevgilim olsun, onunla gezip tozayım hayatı paylaşayım çok isterdim.
Uzun zaman olmadı bu, olanlar kısa sürdü çünkü ben sıkılıyordum.
Yani ilişki bir süre sonra, "o kızı gezdirmeliyim, o kızla buluşmalıyım, onu mutlu etmeliyim" e dönüyor.
Ben hiç zevk almıyorum ve bir iş bir ödeve dönüyor ilişki, üstümde baskı hissediyorum.

Sonra bir arkadaş vasıtasıyla bi kızla tanıştım. İyi gibi görünüyor uzaktan her şey.
Akıllı, sevecen ve beni çok seviyor.

Ama iletişimimiz konuşmalarımız he geçen gün kötüye gidiyor.
Bana göre o; sürekli dediği olsun isteyen, kendi bildiğinin doğru olduğunu sanan biri.
Mesela "şu beyaz desem; bunun doğru olmadığını kendinin doğru olduğunu söyler ama sonuçta bu beyaz der.

Ona göre kendi; çooook görmüş geçirmiş, hayatın her aşamasını geçmiş biri. Ben daha ergenim, ilişki ne bilmiyorum, evlilik ne bilmiyorum, hatta bi ara arkadaşımın olmadığını filan söyledi yani ben içine kapanık asosyal bir tipim demek istiyor.

Son zamanlar her telefon konuşmamız tartışma, ses yükseltme, onun ağlaması, gerginlikle bitiyor (ona göre normalmiş)

Farklı şehirlerdeyiz biraz uzak mesafe yürütüyoruz.

Birlikte güzel şeyler yapıyoruz, buluştuğumuzda mutlu oluyoruz, ten uyumumuz iyi gibi fakat ne zaman bir gezi vs yapsak sonunda bir tartışma ve gerginlik (ona göre normalmiş) yaşıyoruz.

Ayrıca ben onu çok eleştiriyormuşum, ama yanlış olana yanlış diyorum ama bunu deyince kızıyor ağlıyor beni suçluyor.

Tüm bunlar ışığında biz ciddi düşünüyoruz, tanışalı 6 ay filan oldu, aileler tanıştı, yüzük takıldı sanırım nişanlandık.

Sanırım diyorum çünkü her şey öyle hızlı ve kendi kendine gidiyor ki.

Kız şöyle şöyle yapalım diyor tadımız kaçmasın diye tamam diyorum dediği oluyor.
Tatil ayarlıyor şu tarihte gideceğiz diyor tamam diyorum gidiyoruz.

Bir akarsuda öylece ilerliyorum. Hayır dersem gerginlik oluyor tadımız kaçıyor ben bundan nefret ederim. Kimseyle laf dalaşına girmek istemem ben.

Artık evlenme aşamasına geldik.
Bana gün al salon tutalım diye sürekli söylüyor.
Arkadaşları sürekli soruyormuş ne zaman evleneceksiniz diye cevap veremiyormuş.

Kimse bana neyi ne zaman istediğimi sormuyor.
Evlenmek istiyor muyum veya sürekli tartıştığım biriyle evlenmek istiyor muyum bilmiyorum. Hayır diyemiyorum. Demekten korkuyorum, beni azarlamasından korkuyorum. Bana kızmasından korkuyorum.

Biraz karışık anlattım ama inanın çok sıkışmış durumdayım. Lütfen kendinizi benim yerime koyun ve bana fikirler verin buna çok ihtiyacım var.

Ben zorla mı evleniyorum? Ne yapmalıyım?
0
top_secret
(05.06.24)
Jason bourne gibi bu ortamı arkana bakmadan terket
0
grimavi
(05.06.24)
Koca adamsın. Karşına al ve hislerini açıkça söyle. Sakın evlenme. Gerekirse kötü ol, ne kendine ne de ona bunu yapmaya hakkın yok.
0
gabe h coud
(05.06.24)
Oha amk dünyaya 1 kez geliyorsun ve ayıp olmasın diye 65 yılını sürekli didistigin biriyle mi gecircen
0
abuzer
(05.06.24)
nişanın maksadı zaten budur. bak ciddi bir yola giriyorsun, köprüden önce son çıkış, kesin ve net kararını ver aşamasıdır.

ben ortada evlenmesi gereken bir çift göremedim. bütün evlilikler dört dörtlük olacak, her iki taraf da çok sevecek veya her şeyde anlaşacaklar diye bir kural yok ama siz asgari şartları bile karşılamıyorsunuz bence.

ya 3 gün sonra boşanırsınız ya da cesaret edemeyip senelerce mutsuz mutsuz yaşarsınız gibi duruyor.

iyice ölçüp biçip kesin karar verme aşaması sizin için. geç değil ama erken de değil. birkaç gün içinde karar verin bence.
0
candide
(05.06.24)
"Kimse bana neyi ne zaman istediğimi sormuyor.
Evlenmek istiyor muyum veya sürekli tartıştığım biriyle evlenmek istiyor muyum bilmiyorum. Hayır diyemiyorum. Demekten korkuyorum, beni azarlamasından korkuyorum. Bana kızmasından korkuyorum."

Kesinlikle evlenmemen gerekiyor. Henüz kendini dahi yönetemiyorsun, hayır demenin gereklerini yaşayamıyorsun, ikili ilişkinin dengesini oluşturabilmek için gereken gerilim seviyesini, bunu yönetmeyi öğrenmemişsin, gerilimden korkup kaçtığın için akıntıya kapılmış gidiyorsun.

İşin kötüsü bunların hiçbiri zorla olmuyor, sadece hayır diyemediğin, iletişimi yönetemediğin için oluyor.

Bence ayrıl. Rahatla. Sevgi başka bişey, sevmeden evliliğe girişme. Sıkılıyorsan sevmemişsindir, oradan pay biç. Seven insan -kadın erkek fark etmez- emek verir, sıkılmak şöyle dursun özler, egodan uzak bir kaybetme korkusu yaşar. Yani bağımlılık değil sağlıklı bir bağlılık yaşar. Kendini gözlemlemelisin, sıkılmak sevmediğinin göstergesi, hayır diyememek travmatik bir durum, kendini koruyamadığın iletişimde karşındakini hiç koruyamazsın vs. Bu ilişkide nişanlık anne sen de 5 yaşındaki çocuk durumuna gelirsiniz, gerçekten gerek yok.
0
muhayyer divan
(05.06.24)
Evlilik şakaya gelmez. Yani şöyle gelmez; evlenmek çok kolay ama boşanmak çok zor olabilir. Maddi-manevi çok yıpranabilirsiniz. O yüzden ciddi bir şekilde kendinize sorun: bu insanla birlikte yaşamaya hazır mısınız? İstiyor musunuz? En ufak şüpheniz varsa "kusura bakma ben yapamayacağım" diyin ve bırakın.

"Beni azarlamasından korkuyorum" tarzı lafları yakıştırmayın kendinize. Çocuğu değilsiniz onun. Lütfen.
0
pispinti
(06.06.24)
kontrolü eline al. Sana yanlış gelen bişeyi söylediğinde sinir krizi + ağlama krizi oluyorsa zaten sevgililiğe bile devam etmen sıkıntı, bir de evlilik diyorsun.

"Tadım kaçmasın diye tamam diyorum" bu da çok yanlış. Sürekli ortayı bulmaya çalışmak yerine, normal hayatın akışında benzer düşünüp benzer planlar yaptığın birini bulursan o zaman evlen.
0
nhk ni youkosu
(06.06.24)
İnsan ilişkide yaptıklarını zorunluluk olarak görmemeli.

Görev gibi hissettiğin şeyleri kendinin zaten seve isteye yapacağı bir ilişki bulman lazım. Karşı taraf için de aynısı geçerli.

Bunlar kişiden kişiye değişir, o yüzden uyuşan kombinasyonda birisini bulmalısın.

Eşim de bazen salıyor sadece senin istediğini yapıyoruz çünkü evlilikti şehir değişikliğiydi vs. bunların tüm yükünü bana atıyorsun sanki kafana silah dayayıp yapmışım gibi, onların suçunu bana attığın için psikolojik baskı hissediyorum, hayatı yaşarken sadece senin merak ettiğin şeyler alınıyor, sadece senin merak ettiğin yerlere gidiliyor, kimse fikrimi sormuyor diyor.

O da böyle bir hayat istemiyormuş. Çünkü genelde onun fikirleri çok para harcamaları yerler oluyor ben orada eleniyorum.

O yüzden gönül isterdi ki kimse böyle hissetmesin, iki tarafın da gönlü olduğu şeyler yapılsın.

Ben de mutlu olmuyorum ki çok gönlü olmayan bir şeyi yaptığımızda. Zaten yüzünden anlaşılıyor yani. Motorla gezsek nee, pleysteyşın oynasak ne... yok ki hanım orada.

O yüzden ona bırakmayı deniyorum, fakat kendisi bir plan-program yapamıyor. Sonra iş yine başa düşüyor. Bu sefer de diyor senin istediğini yapıyoruz hep sdfksdgk saçma bir kısır döngü.

Kadınların arzuları bitmiyor. Benim tek beklentim sorun çıkmasın, koşullar neyse uyum sağlansın, mutlu olunsun, pozitif olunsun... Ama hanımlarımız pek öyle olmuyor.

Hatta şöyle söyeyim öyle gibi yaşayanlar da (mutlu gibi, pozitif, bir şeylere katlanır halde vs.) öyle sürdürdükleri için mutsuz. Yani aslında öyle de mutlu değiller. Sen de zannediyorsun ki ne kadar da anlayışlı bir karım var :)))) Meğer o katlanmak olarak görüyor. Eeeey efendi katlanmak deyince biz nelere katlandık diye çıkışırsan, savaş çığırtkanlığı gibi oluyor, o da aynı söylüyor ortalık kan gölüne dönüyor.

O yüzden seçtiğiniz insana dikkat edin. Benim sütten ağzımın yandığı kriterlerim başkaydı. O yüzden eşim beni tavlayabildi. Ama çok önemsemediğim diğer bu tarz konular, zaman ilerledikçe canımı sıkmıyor değil.
0
ananiyimioguz
(06.06.24)
bu mutsuzluğun yeni ortaya çıkmadıysa ayıp olmasın diye nişanlandın yani? tadımız kaçmasın diye nişanlanılır mı hocam bu hareketin ciddiyetinin farkında değilmiş gibi konuşuyorsun ya da aslında bir yandan da böyle bir yola sokulmanın seni tatmin eden tarafları var karşındaki kişi olmasa da burada sana biçilen rol hoşuna gidiyor. bana sanki ikincisi gibi geldi çünkü bu durumdan o kadar mutsuz olsan onunla tadınızın kaçmasından da korkmazsın tam tersi esas istediğin şey tadınızın kaçması ve sonunda ayrılmak olur. belki hoşuna giden o kocalık rolüyle seni mutsuz eden kişi arasında kaldın. esas istediğin ve istemediğin şeyler neler iyi düşün evlilikten önce de karar ver. nişan atmak da sıkıntı yaratan bir şey tabi ama boşanmak kadar değil öyle düşün.
0
semaforo de medianoche
(06.06.24)
Mutsuz edecek bir ilişkide ısrar edip üstüne bir de ömür boyu nafaka ödeme isteğiniz neden bu kadar yüksek? Kaçın.

"Bir sevgilim olsun, onunla gezip tozayım hayatı paylaşayım çok isterdim."

Bu isteğinizi her önünüze gelenle yaşayamazsınız. Azıcık cesaret lazım ki zaten herkes yazmış.
0
kimlanbu
(06.06.24)
Hayatına giren kadınlar çok da farklı olmayacak ikili ilişkiler her zaman böyledir. İlişkiler karşılıklı fedakarlıklar ister yani ikinizde zamanla değişeceksiniz. Bir yola girmişsiniz o yolu bitirip evlenin bence
0
respect
(06.06.24)
yan yana olsanız 2 ay sürmeyecek ilişkinin 6 ay devam etmesi ve nişanlanmanız...
0
elorelia
(06.06.24)
"Ona göre kendi; çooook görmüş geçirmiş, hayatın her aşamasını geçmiş biri. Ben daha ergenim, ilişki ne bilmiyorum, evlilik ne bilmiyorum," Duyurunun tamamnına bakınca burada biraz haklılık payı var gibi nişanlınızın.

Bir kere ilişkilere "o kızı gezdirmeliyim, o kızla buluşmalıyım, onu mutlu etmeliyim" şeklinde bakıyor olmanız sıkıntılı bir bakış açısı. Buluşmadığınız kişiyle mi sevgili olacaksınız? Enerjiniz yoksa belki de siz ilişkide olmak için doğru zamanda değilsinizdir nerede kaldı evlenmek...
Lütfen karşınızdaki insanı sırf ideal olduğu için bir maceraya sürüklemeyin. Kendinize zaman tanıyın ve ne istediğinizden emin olana kadar da kimsenin zamanını çalmayın.
0
Kediyi üzdün
(06.06.24)
Sanırım nişanlandık mı? Yok canım ne alaka.
0
Kahvedesu
(06.06.24)
- Birlikte güzel şeyler yapıyoruz, buluştuğumuzda mutlu oluyoruz, ten uyumumuz iyi gibi fakat ne zaman bir gezi vs yapsak sonunda bir tartışma ve gerginlik (ona göre normalmiş) yaşıyoruz.

-> Karşındaki kişi üzgünüm ama bir kezban. Serbest bir gezme ortamında bu gerginliği çıkartan, evde yaşarken en küçük bir sorun anında nasıl davranır ben düşünmek istemiyorum. Üstelik bu gerginliği çıkarmayı kendisi için bir "hak" olarak görürken, bu gerginliği sona erdirmeyi sana "görev" olarak vermiş. KOŞARAK KAÇ.

- Arkadaşları sürekli soruyormuş ne zaman evleneceksiniz diye cevap veremiyormuş. Kimse bana neyi ne zaman istediğimi sormuyor.

-> Kadınlar birbirine bu konularda baskı yapmayı sever. Göreceksin biraz daha cevap vermezse "bu çocuk seni oyalıyor" geyiği yapacaklar, o da sana çemkirecektir.

- Ona göre kendi; çooook görmüş geçirmiş, hayatın her aşamasını geçmiş biri. Ben daha ergenim, ilişki ne bilmiyorum, evlilik ne bilmiyorum, hatta bi ara arkadaşımın olmadığını filan söyledi yani ben içine kapanık asosyal bir tipim demek istiyor.

-> Daha yeni tanışıyorsunuz ve seni aşağılıyor, sürekli suçluyor, küçük görüyor.

- Yani ilişki bir süre sonra, "o kızı gezdirmeliyim, o kızla buluşmalıyım, onu mutlu etmeliyim" e dönüyor. Ben hiç zevk almıyorum ve bir iş bir ödeve dönüyor ilişki, üstümde baskı hissediyorum.

-> Yine bir ofsayt argüman. İçinden gelmiyorsa, mutlu olmuyorsan, bunu bir görev gib görüyorsan bir ömür bunu nasıl sürdüreceksin?

Anlattıklarından anlaşılan sen ZORLA EVLENİYORSUN VE MUTSUZ OLACAKSIN. İnsaf, bu kadınla aynı eve girdikten sonra hayatın cehennem olur.

Bir ve tek hayatın var, onu da kaprisli, seni aşağılayan bir kadınla ziyan edeceğine kafanı topla. Dünyada tek kadın o değil, daha düzgün, anlayışlı, kültürlü birine illa ki denk gelirsin. Kimse kimseyi bu kadar idare etmek zorunda değil. Bir an önce bitirip yoluna bak derim.
0
Lethe
(06.06.24)
Uzak mesafe ilişkisi yürüttüğünüz için şimdilik birbirinize tolerans gösterebiliyorsunuz.

sen daha alttan alan taraf olduğun için bazı şeyler gözüne batmıyor veya birşey söylemiyorsun çünkü sabır eşiğin daha yüksek.

bunun diğer sebebi de yeteri kadar bir arada vakit geçirmemiş olmanız. mümkünse bir arada minimum ardışık 7-10 gün kadar birlikte vakit geçirin.
artık aynı evde mi kalırsınız veya tatile mi çıkarsınız veya aynı şehirde bulunup günün büyük kısmını birlikte mi geçirirsiniz bilmem.

yakından tanıyıp olacakları görmenizin başka yolu yok anladığım kadarıyla
0
joooper
(06.06.24)
Okurken Peep Show'un Mark karakteri aklıma geldi, o da ayıp olmasın diye evleniyordu yanlış hatırlamıyorsam;)
0
blue rebel motorcycle club
(06.06.24)
İstemediğin şeylere Hayır diyemiyorsun

Tartışma çıkacak korkun var ve tartışmadan kaçınıyorsun

Meli malı düşünce yapısına sahipsin; o öyle olmalı bu böyle yapılmalı bu böyle söylenmeli vb düşünüyor ve bu düşüncelerini ciddiye alıp tavsiye veriyorsun.

Bol bol sempatiye düşüyorsun, empati yeteneğin çok zayıf

İhtiyaçlarının sorumluluğunu alacak cesaretin yok

İhtiyaçların konusunda da net değilsin, elinden tutan seni sürüklüyor, işleri başkasının sürüklenmesi bir bakıma rahat da geliyordur

Normal konuşmaları ima olarak duyuyorsun

İnsanların senin hakkında ne düşündüğünü de tahmin edip düşünüyor olabilirsin tahminim

sosyal ortamlarda kendini ifade etmekten de geri duruyor olabilirsin ek tahminim.

Kanka evlilik seni çok kötü çarpar şu an. Kendine gelemezsin.
Hayatının kontrolü içindeki utangaç çocukta hala. Terapi alıp yetişkin haline bırakmalısın sorumluluğu. Ayrıntı istersen mesaj at brocum.
0
hasmetizm 2046
(06.06.24)
light selami gibi bir ilişki anladım anlattıklarından

ayrılmalısın

tadımız kaçmasın diye her şeye evet denilmez

evlenilmez
0
jülsezar
(06.06.24)
Ailenle iyi kötü bir iletişimin varsa önce onlara aç konuyu. Ana fikir ayrılık olmayabilir ama "Biz daha birbirimizi tanımıyoruz, aceleye geliyor her şey" tarzında konuştuğunda belki onlardan da destek gelecek. Büyük ihtimalle gelir. Sonra gözünü karartıp kıza söyle. Burada anlattığın gibi biriyse "Beni yarı yolda bıraktın, Allah senin belanı versin, ben sana ne yaptım? Zaten hiç sevmemissin. Asıl ben senden ayrılıyorum." falan diyebilir. Bunlara hazır ol. Cevap verme. Söylediğin tek şey olsun, "Daha erken.", "Evlenmek için daha erken." Evet seni hirpalayacak, hakaret edecek, suçlayacak, kendini acindiracak. Ama bunları göze al. Eninde sonunda ne demek istediğini anlar. Kimse kimseye zorla bir şey yaptıramaz ya. O arkadaşlarına mahçup olmasın diye iletişim kuramadigin bir kadınla evlenmek zorunda mısın? Sinirleniyorum cidden bak, yine geliyorlar bana. Hayırdır ya?

Lütfen tavrını koy, olmaz öyle şey.
0
sekizdokuzon
(06.06.24)
(5)

Sıcak Ofis Sorunu

lorne malvo
Ofisin pencere bina içine bakıyor, iç oda yani. Özellikle yazın odada sıcaklık 38i görüyor o derece sıcak. Başka oda olmadığı için yer değiştirme mümkün değil. Yazın sağda solda çalışmak zorunda kalıyorum. Sizce buna nasıl bir çözüm bulabiliriz?Not: kamu kurumu
Ofisin pencere bina içine bakıyor, iç oda yani. Özellikle yazın odada sıcaklık 38i görüyor o derece sıcak. Başka oda olmadığı için yer değiştirme mümkün değil. Yazın sağda solda çalışmak zorunda kalıyorum. Sizce buna nasıl bir çözüm bulabiliriz?

Not: kamu kurumu
0
lorne malvo
(05.06.24)
öyle bir yerde nasıl çalışabilirsiniz hiç mi bunu bilen yöneticiniz yok? Klima takılma ihtimali neden yok? En kötü ihtimalle ayaklı soğutuculardan alsınlar o da mı olmadı bari vantilatör alsınlar
0
Kediyi üzdün
(05.06.24)
Klima isteyemez misin? Belki vantilatör de olur. Küçük, masaya koyulabilecek vantilatör de var ondan da alabilirsin. Odada tek mi çalışıyorsun, tek değilsen arkadaşlarınla dilekçe verin. Tek bile olsan dilekçe ver. 38 derecede ölür insan.
0
rock n roll
(05.06.24)
Tasarruf tedbirleri .... diye başlayan bir cümle ile klima takmayacaklarını söylerler. Vantilatör alın hocam bence
0
jülsezar
(05.06.24)
klima
0
sizofren06
(05.06.24)
170'i arayıp şikayet edin. 6331 kamuyu da kapsıyor. Sağlık ve güvenlik konularında önlem almaları gerekiyor. Ölçülebilir olarak kanıtlamanız gerekir tabii ki. Kanunda şu derece diye bir şey yok ama 27°C üstü alarm verir durumda. Önlem alıp yetersiz kalmasında yapacak bir şey yok ama önlem almadığında şikayet edebilirsin.

Tabii bunu yukarıdaki kullanıcıların tavsiyelerini denedikten sonra yapmak daha sağlıklı.
0
nawar
(05.06.24)
(6)

Tek erkek için ortamli tatil

les yeux blanches
Selam dostlarEn az 1 aylık, tek erkek gidilebilecek hangi yaz tatil bölgesini önerirsiniz?Karı kız ortamı bol olmalı ama öyle kokoş tipler olmayacak bodrum tarzı, daha çok sıradışı, hippi vs tarzı mekanlar olmalı.Bir kız arkadaşım Olympos tam senin aradığın her özellikle bungalov bölgesi öyle dedi.S
Selam dostlar

En az 1 aylık, tek erkek gidilebilecek hangi yaz tatil bölgesini önerirsiniz?
Karı kız ortamı bol olmalı ama öyle kokoş tipler olmayacak bodrum tarzı, daha çok sıradışı, hippi vs tarzı mekanlar olmalı.
Bir kız arkadaşım Olympos tam senin aradığın her özellikle bungalov bölgesi öyle dedi.
Sizin fikirleriniz tecrübeleriniz nedir?
0
les yeux blanches
(03.06.24)
Kaş veya Kabak yazıyorum sana dostum.
0
chicha_v2
(03.06.24)
Kalkan, Söğüt, Bodrum
0
gabe h coud
(03.06.24)
kizli ortam ile hippiligi tam sey yapamadim hippi ortamda kizli ortam denmez gibi. olimpos hippi evet 2 gun takil sonra kas'taki sole'n blu'yu yaziyorum ben de
0
ala09
(03.06.24)
Kelebekler vadisine uğra :)
0
Murat1407
(04.06.24)
akyaka, olimpos, kaş.
0
Kediyi üzdün
(04.06.24)
Olimpos, kadirde kal hatta
0
entropik
(04.06.24)
(14)

2024 Yılında hala niye böyleyiz?

Kediyi üzdün
Hep afganları hintlileri falan linçliyoruz ama gram farkımız yok. Trtden bu korkunç açıklama geldiyse sebebi aç gibi sanki internet çağında değilmiş hiç meme görmemiş gibi ve nasıl kabullendilerse yeni türkiyeyi "oo meme trtde gördük ağağğağa" diye yırtınan türk erkeği yüzündendir. İnanılmaz bir açl
Hep afganları hintlileri falan linçliyoruz ama gram farkımız yok. Trtden bu korkunç açıklama geldiyse sebebi aç gibi sanki internet çağında değilmiş hiç meme görmemiş gibi ve nasıl kabullendilerse yeni türkiyeyi "oo meme trtde gördük ağağğağa" diye yırtınan türk erkeği yüzündendir. İnanılmaz bir açlık inanılmaz bir iticilik.

(git: görsel )

Edit: işte böyle de sapık olarak dünyaya açılıyoruz. (git: görsel)
0
Kediyi üzdün
(03.06.24)
Biz (İran, Afganistan, Mısır ve Irak gibi) bir dönem Batılı olmaya çalışmış, diğerlerinden daha uzun süre ve daha köklü olarak bunda başarılı olmuş, ama tabanda tam karşılık bulamadığı için özüne dönmeye başlamış bir Ortadoğu ülkesiyiz. Tam özümüze döndüğümüzde 'Bayan Voleybol falan ne ki? Çıplak çıplak kadınlar.' diyeceğiz hep beraber.
0
Mirket
(03.06.24)
Meme olayı her ülkede ilgi çeker. Bence eğlenceli bir şeydi trt de gözükmesi.
Çok meme görünce erkekler umursamıyor mu zannediyorsunuz?
Olayı hemen cinsel açlığa bağlamamak gerek
0
Cezcez
(03.06.24)
Bu ülkede her şey uç noktalarda yaşanıyor. Denge diye bir şey yok. Spor, siyaset, din ...

Eşi benzeri yok bu toprakların
0
HellKeePer
(03.06.24)
TRT ile dalga geçmek kabullenmek mi bilmiyorum, ülkenin gidişatı ortada zaten. Ayrıca TRTde rakı görsem ben de dalga geçerim, memeyle çok ilgisi yok bence. Başka kanalda da rakı görsem ooo tvde rakı mı derim.


bir de O Türk erkekleri bir anda belirmiyor toplumda.

hep böyleydik ülkece. Sadece sosyal medya olunca herkesin ne yaptığını görüyoruz.
0
jülsezar
(03.06.24)
Trt nin memeyi biz çekmedik amerikalı yayıncı çekti, sonraki maçlar için onlara da uyarı yaptık demesi face palm
0
grimavi
(03.06.24)
Öz möz yok. Sağcı partiler ve askeri cuntalar eliyle itinayla islamcılaştırılmış ve ırkçılaştırılmış, bir garip medeniyetler beşiği anadoluyuz. Ha öz diyeceksek esasında binbir rengin açtığı bir kültürümüz var ama egemenlerin işine gelmiyor.
0
prole
(03.06.24)
Üzülerek belirtmeliyim ki o saydığınız ülkelerin halkları ve sığınmacılar yeni nesil Türklerden daha medeni ve daha ahlaklı ve dürüst dünya sosyal medyadan ibaret değildir. Türkiye'de başıboşluk otorite eksikliği var fazla "özgürlük" var herkes her istediğini yapabiliyor yozlaşma bu yüzden. Şimdi devlet sosyal medyaya için bir düzenleme getirmeye kalksa bu sefer "özgürlük yok baskı var" diye provokasyon yapacaklar bilindik şeyler.
0
doharkoman
(03.06.24)
Dönelim ya, tam dönelim ama. mağaraya geri dönelim. dinozorlar türesin yeniden yesin bizi bitelim bence. ben tamamım bu tersine medeniyet yolculuğuna, hayvandan bir farkımız kaldı mı ki giyinmekten başka?

motor sürüyorum pazar günü, viraj içinde adam motoru altına alırcasına üzerine sürüyor aynı şeritte arkandan gelip. çekilmeyince kornaya basıp ne diyorsun deyince de çekil diyor. adam motosikletin (ki teknolojisini bilmeye gerek yok adını da mı bilmiyorsun be cahil) motorlu bir taşıt olduğunu, aynı karayoluna tabi olduğumuzu hala idrak edememiş. Diğer arabaların da üzerinden geçemediği için üstüne sürmüyor bu durumda. Arabası az biraz daha yüksek, az biraz imkanı olsa, tank falan versen, altına ala ala yoluna devam edecek.

Adam öldürmeye teşebbüs ediyor sen MEME diyorsun.

O yüzden sene olmuş 2024, iki parmağınla dünyayı gezip, tüm yazılı kaynaklara ulaşabildiğin bir dönemde bu varlıklarla bir arada olmaktan ben memnun değilim.

Bu yüzden bence dinozorlar yeniden gelsin. (y/n) YES
0
erty_ksk
(03.06.24)
@Cezcez konu memenin ilgi çekip çekmemesi değil.
Ve evet çok meme görünce umursamıyor en azından insanların ig hesaplarını bulup kocasına gavat diyecek kadar umursamıyor. meme gördü diye kendinden geçmeyen ülkeler ve erkekler var hepsi de en az sizin kadar erkek.
o yüzden her erkek meme görünce ülkesinde gündem yaratacak seviyede olmadığı için burada olan bal gibi de cinsel açlığın göstergesidir.
0
🌸Kediyi üzdün
(03.06.24)
açlıktan ziyade haber değeri var.
trt gibi kanalda meme görmek:D
tabi başka bi kanal da olsa haber değeri olurdu, trt olunca katmerlendi.
geçtiğimiz senelerde bi kupada memelerinin arasına telefon yerleştiren kız fenomen olmuştu.

internette tonlarca meme görseli ve videosu var. böyle doğal ortamda denk gelmek daha eğlenceli oluyor. aç olmayla alakalı bir durum değil.
0
tabudeviren
(03.06.24)
bu arada dediğiniz gibi meme görünmesine olan goygoydan çok instagramını bulup paylaşmaları fecaat
0
jülsezar
(03.06.24)
Yalnız 21. yüzyılda bile hala özgürlüklerin fazla olduğunu söyleyenlerin burada bile olduğu bir ortamda, durumu medeniyetlerin beşiği ve binbir rengin açtığı kültürün olduğu yerde Askerler sayesinde bu halde olduğumuzu söyleyen @prole'nin iyiniyetinden ben de istiyorum mümkünse :)
0
Mirket
(03.06.24)
Çok özgürlükten bunlar. Misal eksiduyuruda çok özgürlük var, bence misal burada bir kişi hariç herkesin yazıları hakkında islem yapılmalı otorite gelmeli, bundan sonra fikirlerimizi söylemeden önce gerekli sosyal medya memurundan onay alınmalı.
0
logisticsmanager
(03.06.24)
mirket +1
ben de afganistandan pek farklı olmadığımızı, yalnızca daha batıda oldugumuz için daha uzun süre sekülerleşmeye çalışmış olduğumuzu, ama artık batılılaşma direncinin zayıfladığını, hızla afganistanlaştığımızı düşünüyorum
0
abelardo
(03.06.24)
(5)

Sigorta olmaksızın gebelik takibi ve doğum

wild honey suckle
Hello,Ben 20 haftalık hamileyim ve yurtdışında doğum yaparız diye düşündüğümüz için sigorta yapmadık. Şimdi her doktor muayenesinde para ödüyoruz ancak şu an çok koymuyor. Oldu da yurtdışına gidemedik medikal sebepler dolayısıyla, doğum yaklaştıkça kontroller sıklaşıyor ya hani nst falan gün aşırı g
Hello,

Ben 20 haftalık hamileyim ve yurtdışında doğum yaparız diye düşündüğümüz için sigorta yapmadık. Şimdi her doktor muayenesinde para ödüyoruz ancak şu an çok koymuyor. Oldu da yurtdışına gidemedik medikal sebepler dolayısıyla, doğum yaklaştıkça kontroller sıklaşıyor ya hani nst falan gün aşırı giriyorsun, hepsine para ödüyor olacağım değil mi? Atıyorum doktorumun viziti 3 bin tl, her gün nst ye girersem 3 biner tl mi ödeyeceğim??

Thank youuu
0
wild honey suckle
(30.05.24)
Evet bazı hastanelerde NST ücreti farklı oluyor ama. Gittiğiniz yeri arayıp sorabilirsiniz.

Bir de bazı hastanelerde doğum paketi oluyor. Bütün muayeneler ve doğum dahil oluyor tek bir fiyat içerisinde. Onu da araştırabilirsiniz. Bu arada bu doğum paketi işi İstanbulda pek yaygın değil. Ama Ankarada çok yaygın.
0
nuevo
(30.05.24)
10 gün içinde kontrol muayenesi hakkınız var ama. atıyorum bugün 3000 verdiniz nstye girip muayene oldunuz. bugün dahil 10 gün içinde ikinci gidişiniz ücretsiz. on gün içinde 3. defa giderseniz yine bi 3000 tl.
0
elorelia
(30.05.24)
doğum paketi alsan daha ucuza gelir.
0
jelly bear
(30.05.24)
Doğumu burada yapmayacaksanız doğum paketi almak daha ucuz değil çünkü zaten 5 aylık gebesiniz. Ama doğumu burada yapma ihtimaliniz de varsa o zaman iki seçeneği kıyaslayacaksınız paketsiz doğum ne kadar paketli doğum ne kadar.

Sorunuza cevap bence hastaneye göre değişse de genel uygulama 10 gün içinde kontrol ücretsizdir.
0
Kediyi üzdün
(30.05.24)
NST gün aşırı yapılmıyor benim bildiğim. Bizim doktor en sık olarak son birkaç hafta "haftada bir" yaptırdı NST'yi.
Belki riskli gebeliklerde dediğiniz gibi gün aşırı yapılıyordur.

Muayene için kontrol var 10 gün. NST muayeneye dahil değil de ekstra bir ücret sanırım. Belki hastaneden hastaneye değişiyordur.

Doğum paketi almaktan ben korkardım. Elbette ücreti de önemli ama mesela siz doğum paketini aldıktan sonra doktorunuz başka hastaneye geçebilir. Bir sebepten doğumu o hastanede yapmaktan vazgeçebilirsiniz. Bu arada doğum paketinde doğum da dahildir, yurt dışı düşünüyorsanız paket alamazsınız sanırım.
0
michael_knight
(30.05.24)
(4)

mhrs'den hastane randevu alma yarışı

high hopes of the sozluk
selamlar, bende kronik hastalık var da o yüzden arada kontrole gidiyorum ve bölümde randevu bulmak biraz sıkıntı. saat 10 da açılıyor ama 1-2 dakika içinde bitiyor. insanlar biraz taktiği çözmüş gibi. nasıl yapıyorlar? saat 10'dan önce telefonla mı arıyorlar? ben seçtiğim saati onaylayana kadar dolm
selamlar, bende kronik hastalık var da o yüzden arada kontrole gidiyorum ve bölümde randevu bulmak biraz sıkıntı. saat 10 da açılıyor ama 1-2 dakika içinde bitiyor. insanlar biraz taktiği çözmüş gibi. nasıl yapıyorlar?
saat 10'dan önce telefonla mı arıyorlar?
ben seçtiğim saati onaylayana kadar dolmuş oluyor o saat. hızlı internet olsa fark yaratır mı randevuyu kapmak için?
var mı bi taktiğiniz falan sizin de?

teşekkürler şimdiden cevaplarınız için.
0
high hopes of the sozluk
(29.05.24)
10'a 5 dakika kala ekranı açıyorum, tam 10:00'ı birkaç saniye geçe randevu araya tıklıyorum o mu bu mu demeden randevuyu alıyorum. Çokça talep gören bir doktorsa karar verene kadar hızlı şekilde bitebiliyor.
0
Tutkun
(29.05.24)
Yer olmazsa talep olustur iconu cikar ona bas onlar bos olunca sana mesaj atiyor ben boyle aliyorum
0
Zetnikov
(29.05.24)
favorilere ekle kısmı var oradan istediğin hastane ve bölümü ekle hızlı seçmene yardımcı olur.
çok oyalanma doğrudan seç onayla.

telefonla aramanın bir faydası yok onlarda aynı sistemden aynı randevuları görüyorlar.

ayrıca talep oluştur randevu açıldığında bilgi veriyor. bunun yanında devamlı uygulamaya gir iptal edenleri kovala.
0
my fault
(29.05.24)
Daha önce alınan randevular için bir mavi + butonu var ona basınca alınacak olanları gösteriyor bugüne kadar hep çalıştı ama belki 65 yaş üstüne aldığım içindir. Yine de en hızlı o seçeneği deneyebilirsiniz.
0
Kediyi üzdün
(29.05.24)
(1)

mad max sorusu (fury road spoileri var)

semaforo de medianoche
fury road'da yeşil yerin yok olduğunu öğrendikten sonra furiosa ve many mothers 160 günlük bir yolculuk planlıyor ya tuzu geçmek için tek şansımız bu falan diyor. sonra max onları o yolculuk yerine kaleye dönmeye ikna etmişti ama o ilk plandaki 160 günlük yoldaki hedef neydi nereye gideceklerdi? bir
fury road'da yeşil yerin yok olduğunu öğrendikten sonra furiosa ve many mothers 160 günlük bir yolculuk planlıyor ya tuzu geçmek için tek şansımız bu falan diyor. sonra max onları o yolculuk yerine kaleye dönmeye ikna etmişti ama o ilk plandaki 160 günlük yoldaki hedef neydi nereye gideceklerdi?

bir de furiosa'nın alnına siyah boya sürmesinin bir sebebi var mı yoksa furiosa'da gördüğümüz yanındaki adam yapıyor diye mi yaptı sadece? öyleyse de o adamın yapmasının bir anlamı var mıydı?
0
semaforo de medianoche
(28.05.24)
hedef yoktu bir umut olarak tuzu geçtikten sonra bir yaşam alanı bulacağını düşünüyordu çünkü max ona oraya gittiğinde yaşanacak bir yer bulamazsan delirirsin diyordu yani o da bir umut gidecekti çünkü hedeflediği yeşil vadi yok olmuş geriye başka bir yer kalmamıştı.

Alnına siyah boya sürmesinin sebebi olarak da savaş tırını kullananlar sürüyor diye tahminim. ilk başta tırı kullanan adam ve adamın yanında önde oturan biri daha var iksinin de alnı siyah sonra furiosayı yanına katınca o da sürüyor.
0
Kediyi üzdün
(28.05.24)
(9)

Yüzüm çöküyor :(

coca cola
30 yaşına girmemle yüzümde sarkmalar başladı, kolajene başlayacağım. Yağlı/karma cildim var. Nemlendirip güneş kremi sürüyorum. Başka ne yapayım botoks haricinde?
30 yaşına girmemle yüzümde sarkmalar başladı, kolajene başlayacağım. Yağlı/karma cildim var. Nemlendirip güneş kremi sürüyorum. Başka ne yapayım botoks haricinde?
0
coca cola
(28.05.24)
Estee lauder night repair serum. Once bi kotu geldi gibi hissettim ama artik begeniyorum. Yani mucize yaratmiyor ama uzun vade etkisi olacagini dusunuyorum. Sonucta bir urun. Deneme boyunu alip deneyebilirsin yan etki sivilce gibi olmasin diye.
0
Kittie
(28.05.24)
retinol <3
0
rallied
(28.05.24)
yuz yogasi, yuz kirisikliklari boyundan itibaren baslayan kaslarin zayiflamasi nedeniyle olusuyor, kaslari calistirmanin tek yolu da yuz yogasi.
kolajeni icecekseniz, doktorunuza danisin, kadinlarda belli gogus tiplerinde kansere kadar varan yan etkileri var.
0
kassiopeia
(28.05.24)
ben de yüz yogası demeye geldim. birinden ders almayı planlıyorum hatta. defne samyeli söylemişti hepimiz dalga geçtik ama yüz yogasının yüzü ne kadar diri tutacağını tıpkı vücut kasları gibi düşünürsek çok mantıklı buluyorum.
kozmetiklerin ise çok uzun süre kullanılırsa destekleyici olacağını düşünüyorum.
0
Kediyi üzdün
(28.05.24)
ek olarak beslenme spor da önemli
sigara içmiyorsunuzdur umarım
0
jülsezar
(28.05.24)
Limon sür
0
damladamla
(28.05.24)
estee lauder kesinlikle para tuzagi. iki sisesini kullandim (set halinde hediye gelmisti) sifir fayda gordum. sifir.


uyku, beslenme, spor diyorum ben de. yuz yogasi kulaga sacma gelse de mantikli olabilir. sonucta kas calistiriyorsun.

limon surme lutfen.
0
hot potato
(28.05.24)
Dış müdahalelere bu kadar erken başlama derim. 45'inde ne yapacağınız bilemez hale gelirsin.

Yapacağın şey mutlaka gece uykusu uyumak, yeterli ve sağlıklı uyku uyumak, güneş doğarken hayata başlayıp olabildiğince çok aydınlıkta kalmak, güneş almak, d vitamini magnezyum omega 3 takviye etmek, sıklıkla hareket etmek, şükür duygusunu doğru anlayıp bolca yaşamak, kötücül duygulardan (kıskançlık, çekememe, başkalarını çekiştirme ihtiyacı, başkalarının hayatını merak, başkalarının işlerine karışmak, hak yemek, ahlak bekçiliği vs vs vs), sosyal ilişkilerini güzel tutmak, morali yüksek tutmak, yardımlaşmak, hediyeleşmek...

Yüzün illa çökecekse çöker, bunu kafana takma. Estetik sektörüne kurban olma, kendine sahip çık derim.
0
muhayyer divan
(28.05.24)
Bir de işin beslenme yönü var, düzgün beslenme doğru beslenme yeterli beslenme vakitlş beslenme vs.

Bir de makyaj malzemelerini en doğalından seçer ve en doğru şekilde kullanıp doğru zamanda doğru şekilde temizlersen, tenine yapay kimyasalları olabildiğince yaklaştırmamayı tercih edersen oldu bitti işte.
0
muhayyer divan
(28.05.24)
(6)

Direksiyon dersini nereden alayım?

alevi
2014 ehliyet aldım ama hiç aktif araba kullanmadım. İnstagram falan bazı yerlere soruyorum da 5-10 bin tl diyorlar. Bunu uyguna nasıl getirebilirim❓ arkadaş galan yok çevremde. Ya da o parayı versem garanti öğrenir miyim❓
2014 ehliyet aldım ama hiç aktif araba kullanmadım. İnstagram falan bazı yerlere soruyorum da 5-10 bin tl diyorlar. Bunu uyguna nasıl getirebilirim❓ arkadaş galan yok çevremde. Ya da o parayı versem garanti öğrenir miyim❓
0
alevi
(26.05.24)
Tam olarak öğrenmek için kaç saat lazım❓ 1 saat 550 çok değil mi ki?
0
🌸alevi
(26.05.24)
Arabanız var mı?
0
lafacukur
(27.05.24)
Kurstaki hocalar genelde haricen dışarıda da özel ders veriyor kendi arabasıyla. Armut'a falan teklif açsanız çıkar mı acaba bir şeyler.
Benim rastladıklarım genellikle kulaktan kulağa yayılan şeylerdi X hoca dışarıya da ders veriyor şeklinde.
0
hedep
(27.05.24)
Benzin kaç para 2014'ten beri onu da kontrol etmediniz galiba :) 550tl ye hem aracını riske atıp hem de yakıtı karşılayan varsa kaçırmayın.
0
kimlanbu
(27.05.24)
2 saatten toplamda 5 ders aldım, 8 ay önce saati 450 TL idi (otomatik araç) bana yetti. (2012 de ehliyetten sonra hiç kullanmamıştım)

Üstelik benim hoca kötüymüş şimdi daha iyi anlıyorum, sürekli geyik yaptı hiç püf noktası anlatmadı (55lerinde bir kadındı). Çoğu püf noktasını instagramdaki direksiyon öğretenlerden öğrendim. Her gün istanbul trafiğine çıktığım için arabama binen iyi sürüyorsun diyor ehehe.

Bence bir direksiyon hocasından para verip ders alarak öğreneceğin her şeyi 5 derste çok rahat alırsın tabi hocan iyiyse ve instagram videoları çok faydalı. 5 derste bu benim hoca parkı 1 kere çalıştırdı ki bence en önemlisi park.

Mesela bu hoca bana iki aracın yanına burundan girmek için geniş açıyla dönmem gerektiğini söylemediği için önden giremiyorum sanıyordum. Ya da L parkta geri park etmek için iki araç mesafesi geçip sonra tam kırarak girmeyi ama dar bir alandaysan ve yanında da araç varsa tam kırıp sonra direksiyonu bir tur açmayı.

Bu tarz püf noktaları ig videolarından öğrendim ve hepsi müthiş işime yaradı. Geri geri park etmek hala favorim.

uygun fiyatlıyı bulmanın püf noktası bu işi popüler olmamış birinden almak olabilir. Benimki gibi birini bulacaksın acemiliği onunla atarak sonra kendin pişeceksin .
0
Kediyi üzdün
(27.05.24)
Sağdan soldan dosttan arkadaştan değil profesyonel sürüş eğitimi veren yerlerden bir kaç saatlik eğitim alabilirsiniz.
0
doharkoman
(27.05.24)
(8)

Kötü bir eş ve zalim biri olmamak için ne yapmalıyım?

psmstc
Çocukluğumdan beri sinirlendiğinde ağzına ve aklına geleni söyleyen dürtü kontrol bozukluğu olan bir yapım vardı. Ablama, abime ağır küfürler eden annelerine sövmüşlüğüm bu nedenle babamdan ağır dayaklar yemişliğim çoktur. Olayları gerçekte olan duruma göre değil kafamdaki teorilere göre anlamlandır
Çocukluğumdan beri sinirlendiğinde ağzına ve aklına geleni söyleyen dürtü kontrol bozukluğu olan bir yapım vardı. Ablama, abime ağır küfürler eden annelerine sövmüşlüğüm bu nedenle babamdan ağır dayaklar yemişliğim çoktur.


Olayları gerçekte olan duruma göre değil kafamdaki teorilere göre anlamlandırıyorum. Örnek; eşim misafirler evdeyken hazırladığım bir şeye bunun bir şeyi az mı olmuş diyor herkesin içinde beni eleştirdiğini ve küçük düşürüldüğümü düşünerek al sen yap diyorum bırakıyorum. gibi aşırı tepkilerim oluyor.

O an karşıda eşimin eleştirme gibi küçük düşürme gibi bir niyeti asla yok ama benim aşamadığım insanlar beni aşağılıyor küçük düşürmeye çalışıyor bana toksik davranıyor gibi kötüye kullanılma şemam var sanırım...

Ve ben bugün emin oldum ki kötü bir eşim.. Çünkü eşime aileme zarar veriyorum.

Kafamda herkes beni kötüye kullanıyor gibi saçmasalakça düşüncelerim ve aşırı tepkilerim eşime hakaret eden bir ayı olmam.. listeyi uzatabilirim..

Ben aileme daha fazla zarar vermek istemiyorum. Dürtü kontrol bozukluğu olarak geçmişte psikoloğum söylese de ben Bunun bir hastalık olduğunu da düşünmüyorum artık. Sadece benim çocukluğumdan beri pekiştirilen bir özelliğim muhtemelen. ama tedaviyle ilgili de daha önce psikiyatriye gittim ilaç yazdı sonra ağır ilaçlar diye bıraktım düzenli takibe gitmedim aradan aylar geçti şimdi kendi kendime iyi gelebilecek ilaçları düşük dozlarda deniyorum değiştiriyorum. Ne kadar iyi bir "doktorsam" artık..

Eşim tedavi olmuyorsun diyor. Kafama göre ilaç denemem konusunda eleştiriyor çok haklı da. Ama 135 kez neredeyse psikiyatriye gittiğim için deneme yanılma usülü gidildiğini görmem ve kendim de detaylı araştırdığım için 15 günde bir gidip deneme yanılma yapmak yerine kendi kendime internet reddit topluluklarda benzer durumda olanların ilaç kullanımlarını araştırarak düşük dozda deneme yapmaya çalışıyorum.

Ama asıl sorunum dürtü kontrol bozukluğu ve bipolar tip 2 depresyon ve eşlik eden anksiyete olduğunu düşünüyorum. Ve kötüye kullanılmayla ilgili gerçeklik dışı düşüncelerim olduğunu düşünüyorum.


Özet olarak ben kötü bir eş olmak istemiyorum. Dün eşime saçma sapan tepkiler
veren kafasında kurduğu gerçekte olmayan hezeyanlarla küçük düşürüldüm vs diye zülmeden bir ayı olmayı hiç bir şekilde ben istemiyorum.


Ne yapmalıyım?
0
psmstc
(26.05.24)
Terapi görmelisiniz. Gerçekten iyi bir psikologla düşünme biçiminizi değiştirecek kadar uzun sürecek ve hatta zamanla seanslar azalsa bile devam edecek bir terapi süreci yaşayabilirsiniz. Çevremde kaygı bozukluğu ve anksiyetesini bu terapilerle kontrol altına alan tanıdığım var. Gerçekten işe yarıyor bunu bilin.
0
Kediyi üzdün
(26.05.24)
söylediklerinize bakılırsa ben merkezcil bir duygu dünyanız var. eşinizin yemek yapması, ilaç denemeleriniz hep bu ben merkezcil anlayıştan geliyor gibi.bu 2 olay beğenilmeme ve başkasına güvenmeme den kaynaklı gibi görünüyor. 100 tane ilaç, case bakacağınıza 1 tane düzgün doktor bulun. zira anca bir doktor ile aylarca hatta yıllarca seans yaparak tedavi edebilirsiniz.
0
buenosdias
(26.05.24)
Bipolar vs sizin koyacağınız teşhisler değil. En azından sorun olduğunun farkındasınız derhal bir psikiyatriye gidin
0
iwillsee
(26.05.24)
Siz şuan hasta bir bireysiniz, o nedenle tedavi olmanın yollarını arayın, fakat bunu reddediyor ve böyle devam ediyorsanız evet kötü bir insansınız.
0
dedeminhirkasi
(26.05.24)
Travma terapisi almalısın. Bunu ister bir psikiyatrdan al ister psikologdan al ister yeni yeni ortaya çıkan tıp veya psikoloji temelli deneysel çalışan uzmanlardan al ama al. Dr. Bülent Demircioğlu var instagram'dan bulabilirsin, şifalanan çok var. Barış Muslu da var ama şahsen onun tekniğinden faydalanamadığım için (travma anındaki duyguyuyaşamak lazım ben o duyguya ulaşamıyorum) hararetle tavsiye edemedim ama o da olabilir. Yahut theta healing denen bir yöntem var, aklı başında birilerini bulup aklı başında bir şekilde öğrenmek ve uygulamak mümkün, çünkü bu alanda da şarlatanlar vardır, dikkat etmek faydalı olur.

Bir de öfke korkudan olur. Doğan Cüceloğlu çok güzel anlatır bunu. Onun yazılarına bakmak iyi olur. Kendini anlamak zaten öfke kontrol bozukluğunu bence yarı yarıya azaltacaktır.

Doğan Cüceloğlu ile mailleşmiştim, demişti ki

Değerli muhayyer divan;

Mektubunuzu okudum.

Size bir önerim var. Lütfen önce benim İçimizdeki Çocuk kitabını en az iki kere okuyun. İlk süratle anlamak için okuyun. Daha sonra uygulamaları yaparak tekrara okuyun.

Onu bitirdikten sonra, Gerçek Özgürlük kitabımı da iki kez okuyun. İkinci okuyuşunuzu notlar alarak yapın.

İki kitabı da okuduktan sonra bana tekrar yazın, kendinizi hatırlatın.

Ne gibi iç görüler elde ettiniz, onları da yazın.

O zaman video konusunu düşünürüz.

Selamlar. Tanıştığımıza memnun oldum.

Doğan Cüceloğlu"

Bence şahane bir çalılma olabilir.
0
muhayyer divan
(26.05.24)
Kotu bir es degilsiniz, once bunu bir icsellestirin, kotu bir es degilsiniz gercekten. Neden? Yaptiklarinizin farkindasiniz, degismek istiyorsunuz, kendiniz ve etrafinizdakiler icin daha iyi bir insan olmak istiyorsunuz. Inanin su haliniz bile nufusun %98'inden daha ileri durumda oldugunuzu gosteriyor.

Kafanizda, tam da dediginiz gibi bir hikaye yazmissiniz, yasaminizin bir yerinde sevilmeye deger olmadiginiza, degersiz oldugunuza inandirmissiniz kendinizi, simdi kim ne yapsa bu hikayeyi 'dogrulamak' icin oyle algiliyorsunuz. Yasamdaki her sey gibi bi da bir pratik, yukaridaki orneklere ek olarak pratik yapa yapa bu isin icinden cikacaksiniz. Kendinize sefkat gostermekle baslayin, bu inancinizi bir yerde kendinizi korumak icin yaratmissiniz, o hikayeyi yazan kucuk cocugu. Kafaniza gore ilac kullanmak cok sakincali. Theta healing onermiyorum, gercekten acik goruslu bir insanim ama sacmalik olma ihtmalinin cok yuksek oldugunu dusunuyorum.
0
kassiopeia
(26.05.24)
Ne yapmalısınız? Yapmanız gerekeni yapmamışsınız. Hekimin dediklerine uyun ve tedaviyi aksatmayın. Yazdıklarınız kişilik bozukluğunu anımsatıyor. Bu durum sizin kötü niyetli biri olduğunuz anlamına gelmez zaten.
0
doharkoman
(27.05.24)
şemalarla alakalı bir kitap var duymuşsunuzdur: hayatı yeniden keşfedin. orada anlatılan şemalardan (psikolojik örüntüler/kalıplar) biriydi bu kotuye kullanılma meselesi. oradan başlayın isterseniz ama terapi de almalısınız. düşünme şeklinizi/inançlarınızı düzenlemeniz gerekiyor ve sadece ilaçlar bunu yapmanızı sağlayamaz...
0
suyin
(27.05.24)
(3)

Diyetisyen önerisi

buff
Online ya da Ankara'da diyetisyen önerilerini alırım
Online ya da Ankara'da diyetisyen önerilerini alırım
0
buff
(25.05.24)
Cemre Yamaner. Online danismanlik veriyor. Annem için destek almıştık, çok memnun kaldı.

Instagram'da ismini yazınca bulursunuz.
0
fraise
(25.05.24)
Kediyi üzdün
(26.05.24)
eskibirfilm
(22.07.24)
(44)

Neden çocuk yapıyorsunuz?

ananiyimioguz
Biz pek düşünemiyoruz. Ben 30, eşim 32 olacak ama mantıklı gelmiyor. Aslında ben evlenmeden önce daha yakındım. Yani ileride çocuğum olur, babalık ve hatta dedelik hislerini yaşamak isterim diye düşünürdüm. Evlendikten sonra ülke, dünya, ekonomi, çevre vs. yüzünden ben de biraz uzağım ama eşim mesel
Biz pek düşünemiyoruz. Ben 30, eşim 32 olacak ama mantıklı gelmiyor. Aslında ben evlenmeden önce daha yakındım. Yani ileride çocuğum olur, babalık ve hatta dedelik hislerini yaşamak isterim diye düşünürdüm. Evlendikten sonra ülke, dünya, ekonomi, çevre vs. yüzünden ben de biraz uzağım ama eşim mesela kendini bildi bileli istemiyormuş, hala istemiyor. Oturup biraz konuştuk, biraz bencil olmak gerekiyor gibi geldi. Pek mantıklı bir sebep bulamadık.

- Olaya ilkel bakamıyoruz. Yani türümüzün devamlılığı gereği doğurmak gerekir falan diye düşünmüyoruz, öyle bir durum söz konusu değil zaten şu an. Hatta nüfus artışı dünyayı felakete sürüklüyor. Millet neden tavşan gibi ürüyor anlamıyoruz.

- Yine ilkel gelen bir görüş, nasıl ki eskilerde "boşanma" gibi bir kavramın olmadığı gibi, "çocuk yapmama" gibi bir bilinç de yokmuş gibi geliyor çoğu insanda.
Yani toplumsal olarak evlenince = çocuk yapılır gibi öğrenilmiş bir kalıplaşmış düşünce var. Kültürel ve dini olarak da bakıyor kimi. Çevre baskısı da had safhada. Bizde böyle şeyler de yok.

- Yine kırsal bir kafayla düşünüp, ya işte çocuk evin neşesidir dolansın ortalıkta, hem bağa bahçeye yardım eder, ne kadar çok çocuk, o kadar iyi. Birlikte büyürler gibi bir olayımız, düşüncemiz de yok. Zaten çok ilkel ve kontrolsüz bir üreme düşüncesi gibi geliyor. Çocuk sayısı arttıkça, çocuklar üzerine düşen refah azalıyor çok çok zengin değilse aile.

- İnsanın anlam arama ihtiyacı. Geçenlerde yaşarken çok boş oyalanmıyor muyuz gibisinden varoluşsal bir soru sormuştum. Öleceğini bilmek ve anlam arayışı zor bir süreç insanoğlu için. Bana çözüm olarak bir kaç kişi çocuk yap demişti. Belki bu bir çözüm olabilir. Fakat bunu yaparsam annelerimiz babalarımızdan ne farkımız kalıyor diye düşünüyorum. Onlar da büyük ihtimalle hayatı yaşamak için bir anlam bulamıyorum bari kendimi çocuğum üzerinden gerçekleştireyim diye düşündüler. Onlar için yaşadılar. Sonra da bişey olsa "yemedim yedirdim içmedim içirdim" diye başlarlar. "Ben kendim yaşamadım sen düzgün yaşa diye" diyerek yakınırlar. Yahu yaşasaydın kardeşim. Biz yaşamayı tercih edenlerdeniz. Bir çocuğa hayat adanması gerekliliğine karşıyız. Asgari düzeyde ayırırsın, ama hayatı kendin için yaşarsın. Ki ben, biz çocuk yapsak bile yine gezeriz tozarız diye düşünüyorum o kadar da paralatmayız kendimizi ama belli de olmaz. Çocuk büyüyüp ailesine dönüp bakınca kendini onun için heba etmiş bir aile görünce mutlu olmuyor ki. Çocuk en başta, birbirini ve hayatı seven ebeveynler görmek istiyorum.

Yani sonuç olarak bencilce bir yaklaşımla, sırf anlam arayışın için çocuk dünyaya getiriyorsan, bu hiç mantıklı gelmiyor. Çocuk sevme ihtiyacı için veya birinin sana bağlanması, sevilme ihtiyacın için vs... Hem belki çocuk sevmeyecek bu dünyayı veya seni.

- "Filmi bırak, peki çocuk olmuş mu?" Çocuk belki senin görüşlerini benimsemeyecek. Benimsemek zorunda değil belki biz özgür yetiştirme taraftarı oluruz ama aşırı aykırı davranacak belki. Hiç istemediğin bir yola sapacak. Sen ne kadar eğitim verirsen ver, görgü öğretirsen öğret dış dünyadan iyice soyutlanacak çocuk. Akran zorbalığına uğrayacak. Herkes aynı eğitim ve bilinç düzeyinde eğitmiyor ki çocuklarını. Sen ne yaparsan yap internet ve arkadaş çevresi sağ olsun beyinleri yıkanacak cocukların. Sana efendiyi oynayacak ama dışarıda bambaşka biri olacak belki. Ama sen kendi çocuğun diye yakıştıramayacaksın onu hep masum ve tatlı çocuğun, güzel kızın, aslan oğlum olarak gibi göreceksin. Ama belki pisliğin teki olacak. Veya aptalın teki olacak. Çocuk istedimiz gibi oluyor mu? Sanki bazen ne yaparsak yapalım olmuyor. Bunlar uç örnekler ama alınan sorumluluğun farkında mısınız?

- Kelebek etkisi. Siz nasıl yetiştirseniz yetiştirin. Yeni gelişen bir canlıya (çocuğa) uyguladığınız en ufak bir yanlışı, çocuk psikolojisiyle ödeyebilir. Başkası, çocuğunuzun büründüğü karakter veya huy yüzünden ödemek zorunda kalabilir. Çocuk, kendine zarar verebilir. İş yerindekilere kötü veya aşırı iyi davranabilir. Eşine ve çocuklarına karşı kötü veya aşırı iyi davranabilir (zarar göreceği düzeyde).

Yani "doğru" çocuk yetiştirmek ne demek? Bence böyle bir şey yok. Nasıl yetiştirirseniz yetiştirin, en ufak bir aktarılan bilginin sonucunu çocuğunuz yüzünden diğer canlılar çekecek. Bu iyi de olabilir kötü de olabilir. Çok iyi yetiştirirseniz kendi zarar görebilir, kötü yetişirse başkaları zarar görebilir. Yani etkisi zincirleme olarak etkileşim kurduğu tüm diğer canlı ve cansız varlıklara aktarılmış olacak. Bunun sorumluluğunu nasıl alabiliyorsunuz?

İşte ben annelik-babalık duygusu tadıcam, çocuk sevicem, ay birisi bana anne veya baba diyecek düşünsene *_* diye bencilce baktığınız bir olayın altındaki sorumluluğun büyüklüğünü görebiliyor musunuz? Bence çok fazla. Çocuk belki dünyayı görünce lanet olsun ne biçim yere geldim diyecek. İntihar edebilir, hassas bir kalbi olabilir sürekli depresif bir halde dolanabilir. Kendi doğrularınızı, kendi dininizi aktardınız diye aslında olabileceğinden, yani potansiyelinden daha kötü şartlarda büyüyüp ölebilir. Veya sizin gerçekliğinizden çıkıp dış dünyayı görünce sizden uzaklaşabilir.

Gerek var mı oyuna bir karakter daha sürmeye?

- Dış dünya tehlikesi. Çocuk her an bir savaşa, virüse, kimyasal bir saldırıya maruz kalabilir. Tecavüz edilebilir, vurulabilir, bıçaklanabilir, psikolojik sorunlar yaşabilir, dayak yiyebilir, veya bunları başka birine uygulayabilir. Dışarısı, aklı başında bir insanın pek de yaşamayı isteyebileceği bir yermiş gibi durmuyor. Ona nasıl koruma garantisi verebiliyorsunuz veya başına bir şey gelse, o sorumluluğu kaldırabilecek güçte misiniz?

Gibi gibi sebepler aklımızda dönüyor...

Edit: İmla.
0
ananiyimioguz
(23.05.24)
Bencilce olabilir. Ama doğal ve insani, bencillik de doğal. Sorumluluk da büyük evet, ama kendi adıma sorumluluk almayı severim. Ya ben bu adamın çocuğumun babası olmasını istiyorum dediğim biriyle tanışsaydım çok net anne olmak isterdim bi 10 sene içinde. Birine o kadar güvenmek bana asıl zor gelen kısım. Neyse nihayetinde bir insan yetiştirmek, beraber büyümek öğrenmek, hayatı deneyimlemek, birini kendinden çok sevmek falan çok fantastik duygular, deneyimler. Yaşamak lazım diye düşünüyorum. Ama hayatın amacı da değil. Çocuk güzel bi lüks bence, fakat ihtiyaç değil. Olsa da olmasa da hayat güzel olabilir, kişiye bağlı.
0
nic cage
(23.05.24)
Yapmiyoruz. Cevremdeki evli ciftlerde de oran yari yariya. Yani yarisi cocuk sahibi oldu ya da olmak istiyor, yarisi hic cocuk istemiyor.
0
sertac akin
(23.05.24)
Mantıklı düşünürsen zaten çocuk işine girmezsin, biraz dürtüsel bir karar. Benim oğlan 2 yaşına geliyor ben daha babalığı yeni anlıyorum. 2 senedir aralıksız ağlıyordum niye yaptık diye ama şimdi uyurken bile özlüyorum, garip bir durum. Mantık aramaman lazım bu işte.
0
mirty
(23.05.24)
Kimse bu kadar düşünerek mantık çerçevesine oturtup çocuk yapmıyor. Bu kadar düşünen yapmaz zaten. Nefes almak, yemek yemek, seks yapmak gibi bir şey çocuk yapmak da. Hayatta kalma içgüdüsünün bir sonucu, kendini çoğaltarak ölümsüz olma çabası. Hatta bu yüzden, mantık çerçevesinde düşünüp çocuk yapmamayı seçmek bir nevi pasif intihar gibi geliyor bana. (Ben de yıllardır antinatalistim)
0
duguit
(23.05.24)
denildiği gibi insanlar istediği için yapıyor direkt bir somut nedeni yok. evlat sahibi olmak anne baba olmak için yapıyorlar.

o kadar düşünen yapmaz zaten +1, yapanlar da o kadar düşünmüyor. sizin için gerek yoksa yoktur. yapana gerek var mıydı diye soramazsınız.

ben de istemiyorum mesela.
0
jülsezar
(23.05.24)
Çocuk sahibi olmak, yeme gibi, içmek gibi biyolojik bir ihtiyaç. Hayatın doğal akışı. Maddi sebeplerle olsun, zamanın modasıyla olsun istenmiyor olabilir. Bu yaşlarda hissedilmiyor olabilir ama travması, yaşam kalitesine olumsuz etkisi, psikolojik sorunları inanın ilerleyen yaşlarda üzerinize çökecektir.
0
Mirket
(23.05.24)
Ekonomik durum iyi değilse cehalet faktörü etkili. Toplum baskısı da var.

Her şey yerindeyse ekonomik durum vb gibi kişisel tercih. Ama evlilik ve çocuk fakiri daha da fakirleştirir.
0
ferenc
(23.05.24)
insanlar cocuk yapiyor cunku bu bizim dogamizda var. boyle hayvansal icguduleri beyaz yakali yaklasimlariyla irdelemek asiri manasiz. cocuk yaparsin ve genlerini aktarirsin cunku bu bizim (dunyada yasayan canlilarin) kodlarimizda var. bu kadar bunun cevabi.
0
bohr atom modeli
(23.05.24)
Ben de şu an 32 yaşındayım ve anne olmak istemiyorum ama çevremde o kadar çok kişi anne olmazsam pişman olacakmışım gibi hissettiriyor ki kabul etmekte zorlansam da etkileniyorum ve bazen "ya sonra keşke dersem" diye düşüncelere gark oluyorum.
istememe nedenim de tamamen sorumluluğundan. kendim kadar çok önemseyeceğim bir varlık kim bilir başına ne dertler açacak hastalanacak üzülecek vs vs seni tasalandıracak diyorum.
Baskın olan hissiyatım yapmamak yönünde. Yaparsam bencilce olsa da merak duygum olabilir.
Ama işin garibi de dışarıda gördüğüm çocuklar olsun kendi yeğenlerim olsun inanılmaz seviyorum ve çoğuyla fazlasıyla ilgileniyorum. Yani anaç yapım yok demiyorum ama kaygılarım ağır basıyor.

çocuk yaptıktan sonra pişman olunca vazgeçebilme hakkımız olsaydı keşke sgjskgksjg
0
Kediyi üzdün
(23.05.24)
@bohr atom modeli, hocam zaten türümüzü diğer hayvanlardan ayıran özellik frontal lobumuzun gelişmiş olması değil mi?

Yani zaten düşünmek ve sorgulamak üzere evrimleşmiyor muyuz?

Hala hayvansal iç güdülerle yaşayacaksak evrimimize haksızlık etmiş olmuyor muyuz?

Tamam ben de hala ilkel olduğumuzu düşünüyorum çoğu yönden ama en azından bir şeyleri yaparken sorgular seviyeye gelmişiz. Kodumuzu aktarıcaz diye düşünmeyelim mi ulan 1dk kodumu aktarıcam ama gerek var mı? İhtiyaç var mı? Herkes kodunu bilinçsiz aktara aktara dünya bu hale geldi zaten demeyelim mi?

O zaman ilkel dürtülerle aile kavramını da hiçe sayalım, birbirimizin üstüne atlayalım. Ne de olsa kodlarımızda vardır o da bir yerlerde.
0
🌸ananiyimioguz
(23.05.24)
Çocuk bakmak aşırı zor bir mesela. Eşini artık çok da sevmiyorsan mesela çocuktaki eşine benzer tarafları görüp çocuktan soguyabiliyorsun bile yer yer. Yeğenimi çok severim normalde, çok da sabırlıýım çocuğa karşı. Ama babasına gıcık olduğum zamanlarda "Baban ne ki sen ne olasın" diye kuruluyorum üç yaşında çocuğa. Bir de ne kadar minyatür bir insan da olsa çocukla frekansınız uymayabiliyor. Sen çok sakinsen hareketli çocuga sinir oluyorsun, ikili diyaloğa giriyorsunuz :p Bir dönem ilkokul öğretmenliği de yapmıştım, oradaki deneyimlerimi de katarak anlatıyorum. Ama günün sonunda sosyopat değilsen ya da çok ciddi bir bunalım geçirmiyorsan barısiyorsunuz, öpüşüp koklasiyorsunuz. Gormediginde özlüyorsun, hayatının merkezine koyuyorsun. Yukarıda bir arkadaşın dediği gibi bu zamanın argümanlariyla işin içinden çıkamıyoruz. Olacağı varsa oluyor, sen de uyum sağlıyorsun duruma.
0
sekizdokuzon
(23.05.24)
Valla ben yazdıklarını okumaya üşendim. 29 yaşındayım. Ekonomik olarak durumları biraz daha toparlayınca 30ların başında falan çocuk yapmayı düşünüyorum yani sağlık sorunu yaşamazsak. Sebebi yok sadece anne olmak istiyorum, karnımda bebek taşımak böyle emzirmek onu büyütmek bir şeyler öğretmek beraber deneyimlemek vs bunları merak ediyorum. Merak duygumu tatmin etmek için çocuk istiyorum. Tabi ki kendi mersk duygum için çocuk yapayım derken onu perişan etmek de istemem tabi ki. Maddi manevi yeterli hissettiğim zaman yaparım bunu.
0
turuncu tonlarda
(23.05.24)
Tam olarak bahsettiğiniz sebeplerden dolayı yapmıyoruz. 32 yaşındayız, 2 yıldır evliyiz ve çocuk fikrine o kadar uzağız ki, uzak kelimesi bile yakın kalır. Zaten şurda kalmış bir bu kadar daha ömrüm, onu da çocuk derdiyle mi geçireceğim zaten? O kadar dertsiz tasasız bir hayatım olursa da çocuk yapmak yerine gezer tozarım. Evde kronik rahatsızlığı olan bir kedimiz var, gözümüz sürekli üstünde. Sırf 1-2 gün uzaklaştığımız zamanlarda aklımız kalmasın diye eve bebek kamerası bile aldım, arada açıp bakıyorum napıyor keyfi yerinde mi diye. Kedinin bile üstüne bu kadar düşerken, hastalandı mı diye gözünün içine bakarken, kendimden olan bir canlıya karşı olan stresimi düşünemiyorum bile. Ülke şartları falan da cabası tabi.

Çevremde "evimi aldım, arabamı aldım, mesleğimi garantiledim. evlenirsem çocuk yaparım çünkü insana hayatta bir amaç lazım" düşüncesinde olan tanıdıklarım da var. Neresinden baksan hastalıklı ve bencil bir düşünce bu bana göre. Sırf kendine amaç olsun, oyuncak olsun, saçma sapan varoluşsal sancılarına derman olsun diye dünyaya bir canlı getirmek büyük bencillik.


Ayrıca "genlerimizde var, üremek için yaşıyoruz" düşüncesi de bu bencilliğe uydurulmuş bir kılıftan başka bir şey değil bana göre. Genlerimizde üremek varsa, kafamızın içinde de beynimiz var. Neyin ne olduğunu sorgulayıp karar verebilme, muhakeme edebilme yeteneğine sahibiz. Şimdi ben çocuk yapmak istemiyorum diye insanlıktan mı çıkıyorum bu durumda yani... Teallam.
0
pianeta
(23.05.24)
Valla ben dünyaya katkım olsun diye yaptım. Çok iyi bir insanım üstelik müthiş zekiyim. Boşa gitmemesi gereken genlerim vardı.
Hep saçma sapan insanlar çocuk yapıp dünyayı daha kötü bir hale getirmesin, ahlaklı düzgün yetişmiş iyi kalpli insanlar da olsun gelecekte diye istedim.

İleride 3 4 tane daha düşünüyorum. Maddi olarak imkanım olursa tabi.
0
Gradient_tabanlı_mor
(23.05.24)
@Gradient_tabanlı_mor, gen aktarımının öyle cımbızla seçerek olduğunu düşünmüyorum da, diyelim ki oldu ve çok zeki, çok yakışıklı/güzel bir çocuk dünyaya geldi. Gayet aklı başında, efendi, saygılı vs. oldu.

Dünya bu özellikleri mükafatlandıran bir yer mi?

Diyelim ki sıyrıldı, mükafatlandı, soruyu şuradan sorayım, dünya bu çabaya değecek bir yer mi?

Dünyadaki en zekilere baktığımız zaman genelde kullanıldıklarını görüyoruz. Çok azı şanslı oluyor. Sistem kaşıkla verip kepçeyle alıyor.

Ayrıca cahiller, eğitimsizler çok fazla ürüyor böyle gitmesin terazinin diğer tarafına biraz bastıralım diye çocuk yapılınca çocuğa haksızlık olmuyor mu uğraşacağı insanlar, yani kötü diye gösterdiğimiz taraf daha çoğunlukta.

Mesela ben aksine, kendimiz gibi bir toplum veya ortam varsa oraya çocuğu koyarım.

Pakistanın orta yerine zeki ve bilinçli bir çocuk koymam mesela. Ona da yazık. Haksızlık. Ama norveç e koymak isterdim. Tr nin durumu da pek iyiye gitmiyor kötü tarafın doğum hızlarına bakılırsa.
0
🌸ananiyimioguz
(23.05.24)
bu kadar dusunen yapmaz +1

su an 33-37 yaslarindayiz, 6 senedir evliyiz, henuz cocugumuz yok.

insanlar cocugu tamamen hayattan beklenenler o yonde oldugu icin yapiyor. okula git --> is bul/kur --> evlen --> cocuk yap, model bu. kimse cocuk yaparken "insanlik devam etsin, turumuzun devamliligi" gibisinden seyler dusunmuyor. bu kadar dusununce okula gitmek de mantikli olmayabilir mesela.

dediginiz gibi, eskiden tarlada calisacak adam vs gibi is gucu alaninda ise yaramis epeyce cok cocuk sahibi olmak. bugun tarlasi olan az, sehirde yasamin da kendince finansal guclukleri var, hayat kalitesi tartisilir. ancak:

cocuk buyukmek eglenceli keyifli bisey, minicik beyinleryle biseyleri kesfetmeleri, akil etmeleri, oyun oynamalari, sizin hayatta akliniza gelmeyecek sorular sormalari vs epey keyifli. buyumesinde, dunyayi kesfetmesinde, kendini kesfetmesinde destek olmak, yol gostermek guzel seyler. bundan mahrum kalmak istememek gayet gecerli bir sebep.

diger yandan insanlar yaptiklari degil yapmadiklari seylerden daha cok pismanlik duyabiliyor, bu da bir baska sebep. 20-30lu yaslarda cok dert etmiyoruz ama hic 50-60 olmadik, tam olarak bilmiyoruz o yaslarda neye nasil ihtiyac duyabilecegimizi.

ayrica, cocuklar buyudukten sonra onlarin kurdugu ailelerle kalabalik olmak, arada birlikte biseyler yapabilmek, yanliz kalmamak, hastalikta yaslilikta cenazede davalik durumlarda vs samimiyetle siginabileci insanlar olmasi yine bir baska sebep.

zamanin "cocugu" olarak ben bugun ailemden uzakta yasiyorum oyle cok aman aman birlikte biseyler yapmiyoruz ama gercekten bir ihtiyac oldugunda atlayip gidebiliyor olmam, genel olarak varligim ailem icin guven verici bir durum. anneme kalsa en buyuk pismanligi daha cok cocuk yapmamis olmak.

dediginiz riskler elbette var, benim de kisisel olarak cocuk konusundaki en buyuk cekincem "ya buyudugu zaman cok stresli bir hayati olursa, ya anksiyetesi olursa, ya depresyonda olursa, ya intihar etmek isterse, ya kanser olusa, ya yatalak olursa" gibi seyler. tamam sorumluluk da istemiyroum belki ama erken cocukluk sorumluluklari citir cerez kaliyor bunlarin yaninda.

diger yandan bugun yetiskin insanlar olarak hepimizde belli bir olcude depresiflik, ankiyete bozukluklari fln var; cesitli hastaliklarla ugrasiyor, issiz kaliyoruz, sevgilimiz terk ediyor, dolandiriliyoruz, basimiza sacma sapan olaylar geliyor uzuluyoruz vs ama bir sekilde bunlarla basa cikmayi ve yasamayi ogreniyoruz; hayatin bir parcasi aslinda hepsi. ayni sekilde cok guzel yemekler yiyouz, sevdiklerimizle 2 kadeh tokusturuyoruz, konserlerde bagira cagira sarkilar soyluyoruz, gezip egleniyoruz. cesitli tibbi desteklere erisimimiz de gittikce kolaylasiyor. o yuzden biz bugun yetiskinler olarak bir sekilde var olabiliyorsak, hayatimizda biseyler yolunda gidiyorsa ve intihar etmiyorsak demek ki var olmak o kadar da kotu bir sey degil.

sonuc olarak konu gerek olup olmamasi degil, konu sizin bireysel olarak cocuk buyutmek istiyor olup olmamaniz.
0
taurina
(24.05.24)
Çocuk yapma kararı mantıkla verilen bir karar değil, duyguyla verilen bir karar. Mantıklı düşünürseniz evet sorumluluğu, yorgunluğu, özellikle küçük yaşlarda ihtiyacı olan dikkati verebilmek için kendinizi bile kaybetmeniz, vs. birçok olumsuz yanını bulabilirsiniz. 2 yaşında çocuğu olan bir anne olarak da bunların hiçbirini reddetmem. Ama dünyaları verseler de oğlumu değişmem.

Ben hamileliği bile çok sevmiştim. Ki çocuk yapma düşüncesi yapana kadar çok kafamı meşgul etmemişti bile. Karnımda minicik bir mercimek tanesi kadar olan bebemin şimdi bıcır bıcır konuşmasını duymak, karakterinin geliştiğini izlemek, büyümesine tanık olmak inanılmaz bir şey.

Bencil insan çocuk sahibi olmaz bana kalırsa, olursa da çocuğu hakkıyla yetiştiremez. Yemeyip yediren, uyumayıp uyutan bir anne veya baba nasıl bencil olabilir ki?
0
gmzo
(24.05.24)
@ gmzo, pek katılamıyorum. çocuğun kendisi zaten bencilce geliyor. çocuğa bakıyor olmak insanın eksik yanlarını besleyen bir şey, o durumu bencil olmamakla açıklayamayız.

François de La Rochefoucauld ve Sigmund Freud'un savunduğu şöyle bir görüş var;

"İyiliklerimizin çoğu, kötülüklerimizi gizleme sanatıdır." İnsanların yaptığı iyiliklerin bile aslında kendi kötü yönlerini ve çıkarcı doğalarını gizlemek için bir araç olduğunu söylerler.

"İnsanların yaptığı iyiliklerin çoğu, şeref ve erdemden çok gururdan kaynaklanır." İnsanlar güzel şeyler yaparken bile aslında gururlarını tatmin ettiklerini ve kendilerini daha iyi hissettiklerini öne sürerler.

"Narsisizm" Freud, insanların birincil ve ikincil narsisizm olarak adlandırdığı kavramlarla, kişinin kendi benliğine duyduğu sevgiyi ve bu sevginin nasıl dışa vurulduğunu açıklar. Bu bağlamda, birçok iyilik ve yardım davranışının aslında kişinin kendi narsistik ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla yapıldığını öne sürer.
0
🌸ananiyimioguz
(24.05.24)
ben bekarım evlensem de hem ülke şartlarından hem şahsi ekonomik gücümden ötürü yapmak istemem. ancak milyon dolarlık bir topçu, aktör falan olsam en az 5 çocuk falan yapardım herhalde. harika bir kendini tamamlama aracı çocuk, paran çoksa eksilerinden mümkün olduğunca az etkilenirdin artılarını çok daha fazla yaşardın. çok iyi bir hayat yaşatacağın garanti olurdu zaten o yüzden bencillik değil tam tersine sahip olduğun iyi yaşamı paylaşmış olurdun. ülkede yarın bir gün iç savaş çıkıp millet değneklerin ucunda komşusunun kellesiyle gezse bile iyi hayat yaşayacağı garanti olurdu para böyle bir şey maalesef. ama ortalama beyaz yaka olarak türkiye'de çok zor bir kere muhakkak koleje gönderecek paran olmalı şu meb müfredatında çocuk mu yetiştirilir. bu bencillik olur bence de. avrupa'da bir orta sınıf olsaydım da eşle gezme tozma işlerinden sıkılma hissine gelirsek düşünebilirdim yok bizi kesmiyorsa bir türlü gezmek tozmak gene yapmak istemezdim herhalde.
0
semaforo de medianoche
(24.05.24)
bu inanç gibi bişey. Kalbin/beynin neye yatkınsa onu görürsün. Senin dediğin gibi, kendi genlerinden kendine benzeyen bir varlık yaratıp yetiştirmeyi müthiş bencil egoist bir şey olarak da görebilirsin, bir annenin yazdığı gibi 'kendimizi düşünmeyip onu yetiştiriyoruz bu nasıl bencil olabilir' diye de görülebilir.

Bu arada dünyanın gidişatına bakmak vs. yalan. Evet nüfus çok ve dünya kötüye gidiyor ama belki de en barışçıl çağdayız (tabii üçüncü dünya savaşı geliyor olabilir, gelmiyor da olabilir). Ben mesela üreyen ve üremeyen kesimi görünce "biz üremeliyiz yav" diyorum. Dünyayı b*k eden şeylerden biri de bu çünkü. İngiltere'de çocuklara en çok konulan isim Muhammed'miş. Neden acaba :D Türkiye'de de 20-30 yıla kimler iktidarda olacak tahmin etmek zor değil. Bunu sorgulayan insanlar yeterince üremezse hayatını belirleyen kararları hiç sevmediğin insanlar alacak (demokrasi yönetimi kaldığı sürece). Fakat bu da bencil ve "oy içi mi çocuk yapıyoruz yav" dedirtecek bişey. Bence zaten çocuk yapmak saadet zinciri gibi bişey. Sistemin devamı için üremek gerekiyor, yeterince genç olmazsa emeklilik sistemi bile çöküyor :D
0
nhk ni youkosu
(24.05.24)
@ thetruenorthstrongandfree, sizin şartlarınızda çocuk yapmak değil yapmamak ayıp olurmuş, o şartlarda çocuğa iyi bir ortam sunamayacağım diye kaygılanmayız ki. Verebileceğiniz imkanlar ve çevre bu düşüncemizi etkiler tabii ki.
0
🌸ananiyimioguz
(24.05.24)
1 - bayragi ilerde birine devretmek icin

2 - her di$i hayvan mutlaka bir kere dogurmali, buna insan da dahil. annelik duygusunu yasamamis bir kadin yasliliginda sikinti ceker, cevremde gordugum yasini almis ve dogurmamis kadinlar sikintili, yerine kedi kopek kaplumbaga falan koymaya calisiyorlar ama yetmiyor.
0
cooperr
(24.05.24)
Bu kadar detayli dusunmek cok sacma. Hepimizin genlerinde var. Hayvanlar niye uruyor? Onlara ne faydasi var? Zarari bile var ugrasiyorlar ediyorlar gida bulup besliyorlar vs. Insanlarin ureme sebebi de bu kadar basit. Boyle kodlanmisiz.
0
The_Lollok
(24.05.24)
@ The_Lollok, hayvanlar neden ürüyorlar? bölünme, çoğalma, üreme canlılığın temelinde var. evrimsel sürecin başlama nedeni. bu konuda yetenekli olmayanlar tarih sahnesinden elendiği için günümüzdeki hemen her canlı üreme konusunda yetenekli ve iç güdüsel olarak hazır hale evrilmişler.

Fakat biz insanlar şu an neyin neden olduğunu ve nasıl çalıştığını az çok kavrayabiliyoruz.

Aklımızla düşündüğümüzde, insanlığın günümüzde üremesini gerektirecek bir sebep yok ki? Korunma yöntemlerini neden çıkardık, kontrol altına almak için. Veya hiç ürememek için. Soyumuz tehlikede, çoğalmamız lazım gibi sebep de yok.

Mesela hayvan çiftleştirince hayvanseverler hemen kızarlar ya "Sokakta bir sürü hayvan var kardeşim ne diye hayvan çiftleştirip onları alıyorsunuz veya sahiplendiriyorsunuz!!!" diye.

Ama sen niye ürüyorsun bir sürü kimsesiz çocuk var sahiplen dediğinde kalırlar öyle. İşte ama bağ falan... derler. Bencillik yani.

Nüfusu artırmanın kime ne faydası var şu an?

Mirasımı devredicem diyen var. Yahu ben öldükten sonra biri almış, almamış kime ne. Belki hiç edecekler geride kalanlar mirası. Bilemiyorsun ki. Belki birbirlerine düşecekler. Hadi onlar da idare etti diyelim, torunlar? Nereye kadar gidecek, ne kalacak, kime kalacak, herkes göçecek.

Bazı hayvanların da aklı olsa üremezdi veya çok kontrollü ve az ürerlerdi diye düşünüyorum soyları tehlikede değilse.
0
🌸ananiyimioguz
(24.05.24)
Böyle kişisel bir konuda burada uzun uzun yazdığına göre sende fikirlerinde emin değilsin ve teyit edilmek istiyorsun. Ancak bu tamamen kişisel bir karar. Topluca böyle bir konuda mutabakat oluşmasını beklemen çok mantıklı gelmiyor.
0
dreamsandcolours
(24.05.24)
Biri sahane bi laf etmisti yillar once bana. İsin ozeti gibi. Sedat bak demisti... ne çocukla oluyor ne de cocuksuz. Ama cocuklu daha guzel.

5 yil yapmadik. Sonra gule oynaya cocugumuz oldu.
0
halk
(24.05.24)
Bazen ellerime kollarıma bakıp "olm milyonlarca yıllık bir evrim sürecinin ürünüsün. Bu noktaya gelene kadar ataların ne yollardan ne sıkıntılardan geçti ve sonucunda sana kadar ulaşıldı. Bu nasıl bir kibirdir ki 4.5 milyar yıllık yolu bir anda kesip atıyorsun"

Urememenin getirdiği bu kibir yalan yok hoşuma gidiyor.

Bir de çocuğu olan biri bencil olamaz tabirine takıldım yorumlarda. Ben tam tersini düşünüyorum. Doğanın yüklediği "turun devamliliginin kodlandigi" iç guduler o kadar kuvvetlidir ki, kendi yaşamının önüne koyarsin yavrunu = annelik.

Kesin olarak Bencil olamayacağını iddia edebileceğiniz tek insan türü, Çocuk yapma şansı olup yapmayıp evlat edinenler bence.

Tamamen akıl, merhamet ve kendinden olmayan bir şeyi kendi önüne koymak.

Bu insanları çok seviyorum.
0
makbur
(24.05.24)
Her şey söylenmiş zaten. Ozetle

1-turun devami icgudusu (zeki yaratik olarak aklinla bunun yersizligini kesfetsen de milyon yıllık evrimin getirisini hemen alt edemiyorsun, kervana katiliyorsun mejburr bazen; yakında senin de yapacağın gibi ;))

2-uzerine düşünmemek, standardi bu zaten deyip yapmak

Bence çocuk yine anlaşılabilir asıl delilik evlenmek. Ama onu da yaptık meselaam di mi
0
abuzer
(24.05.24)
Ben yapmiyorum (simdilik). Gereksiz bencillik ve sorumluluk gibi geliyor. Evlat edinme durumlari da var, onun tartismasi farkli olabilir.

Ama o cocuk yapma icgudusu tetiklenebiliyor. Tabii hayvanlar gibi ilkel icgudu degil. Daha cok "istek"
gibi. Gelismis beynimiz var sonucta. Cogu kisi toplumdan, etrafindan da etkileniyordur. Ve sonucta senin anne baban da var ve atalarin. Devam ettirme istegi oluyor. Gelecege yatirim gibi de dusunebiliyor insanlar.

Daha duygusal yonleri de var. Ve sartlari iyi bireylerde duygusal yon daha agir basiyor sanirim. Anne baba olmayi deneyimlemek. Sevecegini birini dunyaya getirmek.

Anne babaya da sorulabilir: "beni neden dunyaya getirdiniz"? :)

Ya da birey kendine de sorabilir. Felsefeye girecek ama "Ben neden dunyaya geldim?"
0
ermanen
(24.05.24)
Simdi biz doguyoruz, gozlemliyoruz ve birseylere alisiyoruz. Aslinda bircok sey aliskanliklarin getirdigi birsey bana kalirsa. Yani bir sekilde boyle kodluyoruz zihnimize. Yani ayni sekilde bizim de buyuyup evlenince bu sekilde olacagimizi, cocuklarimizin olacagini dusunuyoruz tum akis boyunca.
Farkli bir acidan yine bakayim, bizim yasayamadiklarimiz, pismanliklarimiz var bu hayatta ve bunlari birisinin yasamasini istiyoruz, planliyoruz. Bu da iste cocugumuz oluyor.
Butun bunlari durumumuz kotu bile olsa planlamiyoruz cunku durumu iyi olanin da kotu olanin da cocuk yapmak icin sebepleri farkli ancak illaki bir sebebi var.

3 yasinda oglu olan bir baba olarak, cocuk yapmadan once bir bebegi gozlemlemek ve vakit gecirmenin en onemli karari almanizi saglayacagini dusunuyorum. Bu durtu gelecek mi, cocukla zaman gecirmeyi ilgilenmeyi sevecek misiniz, yoksa size zor mu gelecek. Ondan sonra bu kadar detayli dusunmeyeceksiniz emin olun.
0
va
(24.05.24)
Karşı argüman üretiyorum diye katı bir şekilde karşıyım anlamı çıkmasın, dediğim gibi ben daha yakınım çocuk konusuna. Sadece mantıklı bir fikir, görüş var mı, insanlar ne düşünüyor veya düşünmüyor onlara bakıyorum.

Bana kalırsa ben sırf "ya bizim birlikteliğimizden doğan çocuk nasıl bir şey olur acaba, iyi kötü o kadar deneyim elde ettik, biraz da biz aktaralım bakalım kullansın onları çocuk, derdiyle dertlenelim, sevinciyle mutlu olalım.." düşüncesiyle bile çocuk yapabilirim gibi. Şimdilik sadece eşimden bağımsız ekonomik sebepler bizi ve ilişkimizi sarstığı için çocuk mantıklı gelmiyor. Ama bu sorunlar zamanlar çözüldükten sonra olabilir diye bakıyorum. Eşim o zamanda bile mantıklı bakamıyor.

Bu düşünce ile çocuk yapmak bencillik diyor. Ay merak ettim dur bi bakalım diye çocuk mu yapılır diyor. Zaten yoğun çalışıyorum, çocuğa nasıl bakıcam diyor. Hadi baktık büyüttük diyelim, iyi bir eğitim nasıl vericez bu topraklarda diyor. Çok deli rakamlar harcamak lazım veya. Kötü yetişecekse veya ortalama yetişecekse de çocuğa haksızlık değil mi diyor. Ona sonra "seni zor şartlarda büyü diye yaptık yavrum" mu diyeceğiz, demez mi çok daha iyi şartlarda dünyaya gelenler var, benim günahım neydi diye. Belki demez sonuçta biz razı olduk bir şekilde ama derse, bu büyük bir sorumluluk.

Ben kötü de olsa iyi de olsa hayatı deneyimlemenin, hiç gelmemektense bir artı olduğunu düşünüyorum. Ama eşim öyle düşünmüyor. Eğer @ thetruenorthstrongandfree ın sağladığı gibi bir şart sağlanmıyorsa çocuğa haksızlık edileceğini düşünüyor.
0
🌸ananiyimioguz
(24.05.24)
vaaaay demek 30+ yaşında bir çiftsiniz ve çocuk istemiyorsunuz, hatta çocuk yapanların neden çocuk yaptığına anlam veremiyorsunuz. ohaaa ilk defa böyle bir durumla karşılaşıyorum :D

nedense hep çocuk istemeyenler kendini uzun uzun açıklama ihtiyacı hissediyor. aslında kimse sizin çocuk yapıp yapmamanızla ilgilenmiyor, merak etmeyin. bu kadar çok kafaya takıp sorguladığınıza göre bence siz kararınızdan emin değilsiniz. emin değilseniz kararsızım filan diyebilirsiniz.

çocuk yapmamak eskisi gibi yadırganmıyor zaten emin olun.

bahsettiğiniz -son paragraf - eşinizin başına da gelebilir. o zaman evlenmek de saçma.
hayatta her an her şey olabilir tabi ki insan en çok çocuğu için korkar da sebep olarak yarın bir gün tecavüze uğrar diye bi seçenek dile getirmek çok saçma.

yani bu iş böyle uzun uzun felsefeye dönüşecek tartışmalar yapılacak bir konu değil bence. isteyen yapar istemeyen yapmaz. herkesin kendince haklı sebepleri var. birine gidip neden kedi sahiplenmiyorsun ya da balkondaki saksına neden çiçek dikiyorsun demek gibi bir şey bu.
0
elorelia
(24.05.24)
Heh yani sen eşine sunmalik argüman istiyosun bı noktada...

Öyle harikayim böyle harikayim diye sallayanlari dinleme öncelikle. Kaldı ki sizin durumunuz da fena değil. Ortalama durumdasınız. Sevgi ve huzur ortamında olan bir çocuk için gaaaayet yeterli sartlariniz. Bı de o kadar kontrolcü olmayın (ben de oluom), belki çocuk ileride bohem bı şekilde kulübede yasamaktan keyif alicak ne bilionuz? Sizin planladiginiz yatlarinizi katlarinizi uçaklarinizi (xd) istemicek?

Çocuk ayakkabisini ysl almadiinizi anlamaz meraq etme. Evcil hayvan gibi düşün xdxd sevgini sakınma, gerektiğinde onu koruyacagini belli et, kalanı ileride kendisi halleder zaten o ozguvenle
0
abuzer
(24.05.24)
Cocuk ne ya hem de turkiyede. aklini peynir ekmek gibi yemen veya hayatsiz olman lazim cocuk icin. zaten doguranin yari akli da gidiyo hepten hayatimiz zorlasiyi
0
ala09
(24.05.24)
Benden iyi bir ebeveyn olmaz o nedenle çocuk asla düşünmedim ve düşünmem. Geçen ofiste bütün öğlen yemeği boyunca doğru kişi ile tanışırsan o isterse ne yapacaksın diye sorguya çekildim bir de yani insanlar her bir şeye burunlarını sokma ihtiyacı duyabiliyorlar.

Size gelince daha geçen boşanma masrafı soruyordunuz şimdi biz hiç çocuk düşünemiyoruz diyorsunuz bence de düşünmeyin zaten.
0
peki madem
(24.05.24)
mahalle baskısı bu konuda büyük rol oynuyor. her ne kadar çocuk istesen de, günümüz şartlarında bunun altına girmek oldukça zor. zorumluluk tarafı ayrı.
0
kondansator
(24.05.24)
kedi götünü görmüş yara zannetmiş.
neden çocuk yapmayayım?

evladım olur. severim işte.
0
OgutucuRecep
(24.05.24)
ben bu olaya deneyim olarak baktım ve bu deneyimden neden mahrum kalayım diyerek istedim. sonuç kelimelerle tarif edilemeyecek kadar muazzam bir şey. bu dünyada başka hiç bir şey çocuğunuzun size hisettirdiklerini asla ama asla hisettiremez. başka hiç bir sevgi, aşk, bağ vs vs çocuk-ebeveyn bağına benzemez. bu işin bir yönü.

evet zorluklar da müthiş. zaten ekonomik koşullardan dolayı 2. düşünemiyorum. siz fazla sorgulamışsınız bir de tam tersi hiç sorgulamadan önüne arkasını düşünmeden birden fazla çocuk doğuranlar var. bu ülkedeki kaynaklar ve sistemin bu kadar çok çocuğa olması gerektiği kadar yetmesi imkansız.zaten düşüncesizce doğurup duranlar yukarıda bahsettiğim bağı falan kurmuyor ortaya salıyor ne eğitimi, ne güzel vakit geçirmesi saldım çayıra modunda. o yüzden de bir sürü psikolojisi bozuk insan var toplumda.

öte yandan evrimsel ve insanlığın gelişmesi açısından kaçırdığınız şeyler var. mesela siz hep 30 lu yaşlarda kalmayacaksınız. 90 yaşınıza geldiğinizde kalçanızı kırıp yatalak olup tuvalete gidemediğinizde bir başkasının doğurduğu eğittiği çocuk (hemşire olur hastabakıcı olur) sizinle ilgilenecek ve ona minettar kalacaksınız. herkes sizin gibi çocuk yapmasaydı sizin de muhtaç olduğunuz şeylere erişiminiz olmayacaktı bir de o yönden bakın.
0
iwillsee
(24.05.24)
@ peki madem, evet bize geliyorlar öyle arada pek sağlıklı olmayabilir zaten bizim çocuk yapmamız bir bakıma haklısınız ama

bazı dinamikler var çiftlerin ikisi de bireysel olarak çok iyi insanlar fakat birlikteliklerinde sorun çıkıyor. hal böyle olunca bir de çocuk varsa ayrılmaları daha mantıklı oluyor.

benim de anne babam ayrı mesela. ben hiç sıkıntısını yaşamadım daha güzel bile denilebilir. evde gürültü yok patırdı yok çatışma yok. istediğinde birine gidiyorsun istediğinde öbürüne gidiyorsun kalıyorsun. herkes kendi hayatında vs.

tabii ki en güzeli çocuğa da aile kavramını geçirmek için mutlu bir aile tablosu çizmek ama herkes kendi ilişkisine veya annesine babasına baksın 4/4lük bir hayat mı yaşıyorlar, bazen ayrılık daha mantıklı olabilir. ben ayrılık ile çocuğu engel olarak görmüyorum o yüzden. ülkeden bir sürü insanın annesi babası ayrı. eğer sıkıntı tipler değillerse öyle de sağlıklı çocuk büyütülebilir. ben bir insanla aynı evde yaşamak istemeyebilirim ama çocuğuna bakmak / çocuğumuza bakmak isteyebilirim.

@ iwillsee, teşekkürler deneyiminiz için. fakat yaşlılık konusuna katılmıyorum. ben kimseye yük olmak istemem gerekirse uyutsunlar diye vasiyet bile verebilirim. yaşlanınca kim bakacak diye çocuk mu yapılır bu iyice bencilce bişey. ben tek çocuğum, kardeşim yok bişey yok. eşimle olur da ölene kadar 'evlilik mücadelesini' :D sürdürebilirsek birbirimize bakıcaz işte çocuk olmasa da. en kötü bakım evi qeyf. o da olmadı uyutsunlar dediğim gibi. eşim de olmazsa bir köşede ölür giderim. nedendir bilmiyorum, böyle kaygılarım/korkularım yok.

Çoğu gelişmiş ülkede durum biraz daha farklı, ebeveynler çocuklarını yetiştirdikten sonra köylere kasabalara çiftliklere yerleşiyorlar. Ki kendi hayatlarını yaşasınlar biz yük olmayalım diye. Bizimkiler de gel evime desen gelir. Şimdi diyeceksiniz ki onlar sana o kadar baktı sen onlara bakmıyor musunuz hayırsız evlat. Bence burada kültürel ön yargılar var. Ben öyle bir sorumluluğu kabul etmiyorum ki, onlar da beklemesin. Doğuran bakmakla yükümlü hatta kimi bakmıyor bile. Ama çocuğun ebeveyne bakmakla yükümlü olduğunu düşünmüyorum.
0
🌸ananiyimioguz
(24.05.24)
bu kadar düşünüyorsanız yapmayın zaten. çocuğa da yazık.
0
Whily
(24.05.24)
Tum bunlari sorgulamis ve cocuk istemeyerek 35 yil gecirmis bir insan olarak bu yil bebegim oldu. Butun hepsi bos muhabbetmis ve gereksiz dusuncelermis gibi geliyor su an bu cocuk yapmama gerekceleri ve varolan yeni insan dunyanin en gerekli ve mukemmel seyi oluyor doğduğu andan itibaren. Bir de ben genel olarak bir seyi isteyip istemedigimden cok emin değilsem yapmayarak pisman olma ihtimalini elemek icin yapmayi tercih ederim, cocugumu da iyi ki yapmisim. Akli basinda bunlari sorgulayan insanların bilincli bir sekilde cocuk yapması da insan ve toplum olma deneyimi açısından değerli.
0
instant crush
(24.05.24)
Maddi durumunuz iyiyse çocuğa büyükşehirde üç ev, bir araba veya bir dükkan ve araba filan ve yüklü miktar nakit para bırakabilecekseniz hiç düşünmeden yapın. Fakat kardeşini de 3-4 sene sonra yapın. İleride birbirlerine yoldaş olurlar.

Eğer maddi durumunuz orta direkse çocuklara çok iyi birer eğitim şansı ve hayat mücadelesi ruhu veririm diyorsanız o zaman da yine aynı şekilde en az iki tane yapın.

Fakat en önemlisi de şu. Aile içi huzurunuz fiziksel ve mental sağlığınız yerinde, eşler arası sevginiz muhabbetiniz karşılıklı saygı ve muhabbet sürekli olarak iyi seviyede varsa en önemlisi bu, tüm şartlar okeyse yapın.
0
psmstc
(24.05.24)
Bir de çocuk yapma işi mantıkla olmaz yoksa yapmazsın katılıyorum +1500
0
psmstc
(24.05.24)
Yazdıklarımı anlamamışsınız. Sizin yaptığınız çocuklar size bakar demiyorum. Evrimsel olarak yaşlanınca birileri tarafından yapılmış çocuklara ihtiyacınız olacak diyorum. Şimdi de öyle hiç mi doktora dişçiye gitmiyorsunuz sonuçta onlar da bi annenin doğurup büyüttüğü çocuklar.kimse çocuk yapmasın derseniz mantıksız oluyor
0
iwillsee
(24.05.24)
(6)

Dışarıda yeme alışkanlıklarınızda bir değişim oldu mu?

kukuleta
Belki defalarca sorulmuştur ama bir de ben sorayım :)Pandemi sürecinden önce haftada belki 2-3 kere dışarıda yerdik.Bu son abartılı zamlara kadar da haftada 1 kere de olsa ya mekanda, ya da sipariş formatında dışarıda yerdik.Fakat şu anda fark ettim ki neredeyse hiç dışarıdan yemiyoruz.Esnafın ve zi
Belki defalarca sorulmuştur ama bir de ben sorayım :)

Pandemi sürecinden önce haftada belki 2-3 kere dışarıda yerdik.

Bu son abartılı zamlara kadar da haftada 1 kere de olsa ya mekanda, ya da sipariş formatında dışarıda yerdik.

Fakat şu anda fark ettim ki neredeyse hiç dışarıdan yemiyoruz.

Esnafın ve zincirlerin abartılı zamları da etken oldu elbette ama en son evde bildiğiniz yufkadan harika lahmacun yapınca dışarıdaki kimliği belirsiz yiyecekler iyice gözümden düştü.

Mesela yarım saatte evde (metrochef hazır pizza tabanıyla) bir pizza yapıyoruz, ki dışarıda ciddi para ödersiniz.

Ek olarak restoranlarda ki yemeklerin aşırı sağlıksız olduğunu düşünüyoruz. Margariniydi, msg'siydi, ayçiçek yaglariydi...




Sizde durumlar nedir?
0
kukuleta
(23.05.24)
Yemek yapmakla ugrasmayi sevmiyorum, mutfagim kucuk, arac gerec az, bulasik makinem yok bulasik ciksin istemiyorum, tek yasiyorum yemek yapmak gereksiz is gibi geliyor vs var birkac esasli sebebi. Tum bunlar toplaninca gecmisten cok daha fazla disarda yiyorum. Hindistan goruntusu vermiyorsa temizdir sagliklidir deyip geciyorum, mırın kırın etmiyorum. Param disarda yemeye yetmeyene dek disarda yemeye devam. Fiyatlar da umrumda degil, tasarruf yapacak durumumuz yoktur, gelen kiraya yemeye gidiyor iste oldugu kadar. Haftada min 3-4 disardan yiyorum.
0
nic cage
(23.05.24)
Nic cage'e çogunlukla +1

Evde mikrodalga ve airfryer var. Onlarda hiçbir ön hazırlık gerekmeden pişebilecek, hazırlık+yemek+bulaşıkları makineye koymak 20 dakikayı geçmeyecek şeyler yiyorum evde. Gurmepack, yayla, tada gibi hazır yemekler mesela çok iyi. Çeşitleri de arttı baya son dönemde ve içeriklerine bakınca zararlı bir katkı da yok.

Bazen her gün dışardan söylüyorum, bazen de haftayı bu saydıklarımla geçiriyorum. Mesela bu akşam yemeğim, tada marka garnitürlü enginar ve yine tada marka ankara tavaydı. Yanında yoğurtla. Genelde lezita gibi hazır tavukları airfryer'a atıp yanında hazır makarna ya da bulgur pilavını mikrodalgada pişirip yiyorum. Bana yetiyor yani fazlasında gözüm yok.

Tek sorunum lezita tavuklar çok sağlıklı sayılmaz ve lezita malum çok iyi anılan bir firma değil medyada. Onun yerine ikame edebileceğim bir şey bulabilirsem benden iyisi yok.

Msg zararsız, diğerleri konusunda haklısın
0
nundu
(23.05.24)
Eskiden beri sağlıksızlığı ve hijyen endişesiyle dışarıda yemekten kaçınırım.
Tek istisnası malum sebepten balıktır. Onu da ızgara formatında yerim.
Fiyat konusu beni çok etkilemedi.
0
Mirket
(23.05.24)
pahalılıktan sonra daha az yiyor oldum. zaten çoğu restoranda porsiyonlar fiyat artarken tersi olarak azalmış durumda. hem kalitesiz hem pahalı yemeğe para vermek dokunuyor.
0
Kediyi üzdün
(23.05.24)
ben çok para verip kalitesiz yemek yemekten bıktığım için dışarıda yemeyi çok azalttım. ankarada aşırı meşhur olmuş aspavalardan birine gittik yumuşak patates kızartmasının üzerine çok bariz margarin dökmüşler neden yani neden? adam başı da 400 tl ödedik içecek falan yok. yani gider simit ayran yerim daha iyi.
sağlıklı seçeneker de çok pahalı subwaydan salata üzeri tabuk alıyorum 200 tl mesela gerçekten değer mi=
0
iwillsee
(24.05.24)
Pandeminin etkisi değil de tek başıma yaşıyor olmanın etkisi oldu. Ev arkadaşıyla yaşarken mutfağı komple meşgul ediyordu hep o nedenle ben de hep yemekleri dışarıda yiyip geliyordum eve. Şimdi evimde rahat rahat takıldığım için dışarıda yemek yemiyorum. Eve de söylemiyorum kendim bir şekilde hallediyorum.
0
peki madem
(24.05.24)
(9)

Çanakkale’de otel odasında külot kaynatılma ihtimali?

gabe h coud
Hilton’da odadaki kettle’da külot kaynatılmış mıdır? Normalde de kullandığım bir şey değil ama bu ihtimal ne kadar yüksek sizce?
Hilton’da odadaki kettle’da külot kaynatılmış mıdır?

Normalde de kullandığım bir şey değil ama bu ihtimal ne kadar yüksek sizce?
0
gabe h coud
(23.05.24)
O ihtimali hep düşündüğüm için ben de kullanmıyorum. Olabilir çünkü pis insan çok. Herhalde 1 tane içlerindeki külot ile gidiyorlar. Al 3-5 tane her gün değiştir. Koy poşete kirlileri evinde yıka. Her markette külot satılıyor, iğrençliğe gerek yok.
0
rock n roll
(23.05.24)
Hayatta başkalarına yaptığımız kötülüklerin oranı, onlardan alınan ah lar beddualar ile almak lazım bu durumu sanırım.

Örnek olarak bir video da
yabancı bir ülkede müşteri masada yemeğini beklerken arka tarafta yemeği hazırlayan çalışanın az sonra yenecek şeylerle yaptıkları akıl alır gibi değildi.
Masasında sessiz sedasız yemeğini bekleyen müşteri, bunu hak edecek ne yaptı geçmişinde? diye de düşünüyor insan.
Senin beklentin belki iç çamaşırı ama asıl kaynatılan bir çift çorapta olabilir.
0
diyecevaplandı
(23.05.24)
O ihtimal her yerde var. Kilot kaynatmasalar bile çorap kaynatırlar. Ögrenciyken dünyanın en büyük Bir otel zincirinin mutfağında çalışmıştım. O yemeklerin nasıl yapıldığını bilseniz bir daha yemek salonunun önünden bile geçmezsiniz
0
limonlu eksi
(23.05.24)
şu söylentileri duyduğumuz iyi mi oldu kötü mü bilmiyorum. çok sık seyahat eden ve otellerde kalan biri olarak artık zevk alamaz oldum. bir ay önce twitterda otel çalışanları tarafından yazılmıştı; bardakları köpükle yıkamadan kullanmayın banyoyu temizlediği havluyla o bardakları siliyorlar yıkamıyorlar vs diye. yani bizim tahminimizden çok öte bir pisliğe maruz kalıyor olabiliriz.
Hiltonda yapmazlar diyeceğimiz bir ülke değil burası :(
0
Kediyi üzdün
(23.05.24)
İllaki bi şeyler kaynatanlar vardır.

Ama ketıl dediğimiz şey içinde kaynar su barındıran bir alet. Bi 5 dk suyla kaynatıp sonra o suyu döküp ikinci kaynattığın suyu kullanıyorum ben.
Zaten kaynar su günlük hayatta karşılaştığımız bir çok mikrobu rahat rahat öldürüyor. Extrem bakterilerle de zaten otel odasında karşılaşmayız.

Yani fikir iğrenç olabilir düşününce, ama aslında o kadarda pis bi durum değil önden su kaynatıp ketılı temizliyorsan.
0
zimbirik
(24.05.24)
Bu kulot kaynatma lafini kim cikardiysa koca sektoru degistirdi yeminle.

Dunyada otel odalarinda yuz milyonlarca kettle var, size denk gelmemistir bence.
0
brkylmz
(24.05.24)
Eli yüzü düzgün bir şehir otelinde kalan insan profili kettle'da don falan kaynatmaz. Ne bununla uğraşır, gider en kötü migrostan don alır; ne de düz kaynar suyun temizlediğine ikna olur.


Bunun çıkış noktası arapların otelleri pis kullanması oldu. Onlar da zaten boklu don giymekten sorun erinmeyecekleri için yıkamazlar.
0
Bruce
(24.05.24)
yüzde bir bile olsa ben o kettleı kullanmam. aşırı huylanıyorum bu mevzudan. otele girince banyoyu vs temizleyenler var, ben o kadar değilim ama kettle kırmızı çizgim. hatta geçen sene bebekle tatile giderken yanımda şu sinbonun vs ucuz kettleları var ya ondan götürecektim.
0
elorelia
(24.05.24)
ben de kullanmıyorum ama dedikodu gibi geliyor bana.
0
paintov
(24.05.24)
(9)

doğum günü alarmı

firemanjonny
merhaba ben kereste, karımın anneler günü ve evlilik yıldönümünü unutmuş bulunmaktayım, iki gün sonra da doğum günü, kendisi benim aksime sürprizlerden hoşlanır büyük beklentisi yoktur ama özel bir şey hoşuna gider, bana hususi doğum günü olduğunu belirterek düşün taşın bişeyler yap dedi, şimdi bu k
merhaba ben kereste, karımın anneler günü ve evlilik yıldönümünü unutmuş bulunmaktayım, iki gün sonra da doğum günü, kendisi benim aksime sürprizlerden hoşlanır büyük beklentisi yoktur ama özel bir şey hoşuna gider, bana hususi doğum günü olduğunu belirterek düşün taşın bişeyler yap dedi, şimdi bu konuda da hiçbir fikrim yok neredeyse ihtiyacı olan bluetooth kulaklık var onu alıcam ama ek olarak birşeyler daha yapılmalı zannedersem, 5 yaşındaki oğlanı da katarak belki, fikir verseniz ne güzel olur, teşekkürler.
0
firemanjonny
(23.05.24)
Oğlanı katma işte hocam, karına özel olsun bir kere de sadece tamamen karının gönlünü düşün

Bunlar öyle büyük şeyler olmak zorunda değil, örneğin eve bi çiçek yaptır öyle git, dışarı çıkmayacaksanız eve bir pasta götür, etraftan eve yemek siparişi verebileceğin yerler var mı onu araştır, dışarı çıkmaya ya da yemek hazırlamaya fırsatın yoksa öyle bir güzellik yap hediyeni de verirsin

Bunları çok özel gizli yapmana da gerek yok önden haberi olsun, araştırmanı yaptıktan sonra ona akşam şuradan eve yemek söyleyelim diye düşündüm sen de uğraşma bir de evde kutlama yaparız diye bilgilendir

Ha dışarı çıkma seçeneğiniz varsa o başka
0
grimavi
(23.05.24)
hediye+yemek+çiçek
0
deartheodosia
(23.05.24)
kesinlikle çiçek alın, sevdiği çiçeği biliyorsanız daha da iyi
yine sevdiği bir restorana rez yaptırıp gidebilirsiniz. onu düşündüğünüzü belli eden şeyler olur bu.
0
noxie
(23.05.24)
Çocuğu katmayin +1.

Birlikte dışarıya çıkma imkanınız varsa (çocuğu birakacak bir yer varsa yani), güzel bir yerde rezervasyon yaptırıp yemek yiyebilirsiniz. Hafta sonuna denk geliyor doğum günü; masaj vs gibi şeylerden hoslaniyorsa çift masajı/ spa gibi bir yere gidebilirsiniz.


Eğer çocuğu bırakma/ dışarıya çıkma imkanınız yoksa eve güzel bir restorandan sipariş+ güzel bir pasta bence güzel olur.

Bu arada kadın olarak ben de çiçekten hoşlanmam ama eşiniz seviyorsa çiçek ekleyin tabii ki.
0
fraise
(23.05.24)
Ev ortamı için:
Tek mumlu bir doğum günü pastası,
7-8 tane mum,
Çiçek,
kırmızı şarap,
adam başı ikişer kalem pirzola,
migrostan ya da mezeciden 2-3 çeşit az meze,
ve tabii bir güzel hediye
abartı olsun dersen 2 üç tane de balon alıp
akşam çal kapıyı.

Bu arada ne yaparsan yap, yaptığın her şey bir sonraki sene bir tık daha fazlasını yapmanı gerektirecektir.
0
Mirket
(23.05.24)
İleriki yıllar için sorun yaşamamanız adına özel günleri size hatırlatacak bir telefon uygulaması kullanmanızı tavsiye ederim. Hayatımızda akıllı telefonlar varken "ben özel günleri asla aklımda tutamam" pek geçerli bir mazeret değil bana göre.
0
pispinti
(23.05.24)
Diğer iki unutmayı da unutturacak bir günlük bir haftasonu kaçamağı + hediye iş görür gibi. Birbirinizle olacağınız (umarım oğlanı bir günlük idare edecek yakın çevre vardır) bir günlük bir otel konaklaması ve o şehirde bir yemek hoş olabilir.
Hazır beklentisi düşükken böyle bir şey çok etkileyici olabilir.
0
Kediyi üzdün
(23.05.24)
manzarali guzel bir restoranda yemek
0
turkuaz
(23.05.24)
kesin iyi mekanda yemek+1 sakin evde fln kalmayin rezervasyonu da yapin ^.^ olden 1772 gibi bisi ist icin ya da ortakoyde bi italyan rest acildi ya. bakinca havali olsun. airpods da guzel gayet
0
ala09
(23.05.24)
(1)

sermaye taahudu

monicapp
belirtilen miktarın çeyreğini şirket kurulumunun ilk 2 ayinda yatırmak gerekiyor mu?
belirtilen miktarın çeyreğini şirket kurulumunun ilk 2 ayinda yatırmak gerekiyor mu?
0
monicapp
(22.05.24)
hayır. 24 ay içerisinde tamamı şeklinde zorunluluk.
0
Kediyi üzdün
(22.05.24)
(6)

Yurt dışından para tahsilatı

liberal
türkiye'de yaşayan bir kişi online olarak ingilizce dersi verecek ve bu derslerin karşılığını nasıl tahsil edeceğini bilmiyor.Aklınıza gelen herhangi bir yöntem var mı?
türkiye'de yaşayan bir kişi online olarak ingilizce dersi verecek ve bu derslerin karşılığını nasıl tahsil edeceğini bilmiyor.

Aklınıza gelen herhangi bir yöntem var mı?
0
liberal
(22.05.24)
ruul.io
fatura kesebilmek için..
0
gecimli siddetsiz
(22.05.24)
her iki taraf kullanıyorsa binance hesabı üzerinden usdt olarak yapılabilir.
0
Kediyi üzdün
(22.05.24)
Malesef yurt dışında yaşayan kişiler bunu anlayamıyor. yazılımcılar nasıl tahsilat yapıyor.
0
🌸liberal
(22.05.24)
bankalarla artık rahat gönderiliyor. Siz maliyetleri nedeniyle mi banka kullanmak istemiyorsunuz?
0
Kediyi üzdün
(22.05.24)
advancedcash vardı o güzel. sanırım adı değişti volet.com oldu.
0
illegalstar
(22.05.24)
evet, yurt dışındakiler kredi kartı ile direkt ödeme yapabilsin diye.
0
🌸liberal
(22.05.24)
(5)

Kiracı - ev sahibi - komşu

metal69
Kiracısı olduğum Evin duşakabin kısmından alt komşuya su sızmaktadır ve tavanda sarı lekeler oluşturmuş. Bu zarardan oluşacak masrafları kiracıya mı komşuya mı ev sahibine mi kalıyor daha önce başına böyle bir olay gelen yazarların yardımlarına ihtiyaç duyarız teşekkürler. Yani ev sahibine yazayım
Kiracısı olduğum Evin duşakabin kısmından alt komşuya su sızmaktadır ve tavanda sarı lekeler oluşturmuş. Bu zarardan oluşacak masrafları kiracıya mı komşuya mı ev sahibine mi kalıyor daha önce başına böyle bir olay gelen yazarların yardımlarına ihtiyaç duyarız teşekkürler.

Yani ev sahibine yazayım mı böyle bir durum var diye?
0
metal69
(21.05.24)
Masrafı ev sahibi karşılayacak.
Ev sahibine haber vermelisiniz ki masrafı o ödeyeceği için hangi ustaya hangi yöntemle tamir ettireceğine de o karar vermeli.
Ev sahibiyle konuşmadan kendi kendinize yaptırıp sonra ondan para isteyemezsiniz.

Tesisat önemli ve tamiri zor bir sistem olduğu için ev sahibine haber vermeden yaptırmamalısınız da. İyi niyetle ben ödeyeyim diyerek bile yaptırmamalısınız.
0
michael_knight
(21.05.24)
tesisat ev sahibine aittir

iyi niyetle bile yaptırmamalısınız +1

benim tanıdığım vardı şöyleydi böyleydi diyebilir ev sahibi ve haklıdır da.
0
jülsezar
(21.05.24)
aynısı bizim evde oldu ev sahibi kendisi yaptırdı. durumu bildirin ve yaptırmasını isteyin yanaşmazsa yaptırırım ama kiradan düşerim dersiniz.
0
Kediyi üzdün
(21.05.24)
Ev sahibi yaptırır. Bir an önce bildirin. Bildirmezseniz hukuki anlamda sorun yaşayabilirsiniz
0
jackyr
(21.05.24)
Sakın siz yaptırmayın ev sahibine haber verin
0
mirty
(21.05.24)
(9)

geciken regl

melodi
çok stresli 1 ay geçiriyorum, yaklaşık 4 kilo verdim(zaten boyuma göre zayıftım şimdi vücut kitle endeksine göre iyice yerlerdeyim) 4gün gecikti reglim ama bütün belirtilerim var artık sancıdan ağlar durumdayım. ne yapılabilir bu süreçte sıcak su torbası-adaçayı-duş denendi.hamilelikten daha çok kis
çok stresli 1 ay geçiriyorum, yaklaşık 4 kilo verdim(zaten boyuma göre zayıftım şimdi vücut kitle endeksine göre iyice yerlerdeyim) 4gün gecikti reglim ama bütün belirtilerim var artık sancıdan ağlar durumdayım. ne yapılabilir bu süreçte sıcak su torbası-adaçayı-duş denendi.

hamilelikten daha çok kist geçmişim olduğu için ondan korkuyorum. hamile olsam bu kadar regl belirtim olmazdı diye düşünüyorum aslında.
0
melodi
(20.05.24)
Regl dönemlerinizde Bacak ağrısı oluyor mu? Bu dönemde de var mı bacaklarinizda agri
0
dedeminhirkasi
(20.05.24)
hamilelikte de regl belirtileri yaşayabilir, hatta ilk aylarda düşük yaşamadan normal regl bile görebilir, fark etmeyebilirsin. ancak ani kilo kaybı ve normalden zayıf olmak da regl düzenini bozan şeyler. bir de üstüne kist yaşadım diyorsun... bu yüzden sen en iyisi doktora git. gebelik şüpheni ortadan kaldırmış olursun, gebe değilsen de sana en iyi tedavi ve tavsiyeyi doktorun vermiş olur. buradan yanlış önerilerle kendini riske atma.
0
nolmus yani
(20.05.24)
@dedeminhırkası hayır hiç bacak ağrım olmaz. normal karın ağrısı ve mutlaka bağırsaklarımın bozulması benim belirtilerim.

@nolmusyani kist serüvenim yaklaşık 8sene önceydi sonrasında bir daha problem yaşamamıştım.2-3gün erken-geç bir rutinde devam ediyordu.
0
🌸melodi
(20.05.24)
Hamilelik olaylarini bilmem ama stresli oldugunda vücut testesteron basiyor ve regl gecikiyor. O ay yumurtlayamayabilirsin bile.

Bana daha önce ilk ise basladigimda 3 ay adet olmamistim.
Daha sonra stresli bir süreçten geçerken 2 ay olmadim sanirim.
Hayatindaki stres gecmeyecekse ya da sen bundan etkinlenmemeyi beceremeyeceksen jinekologlar dogum kontrol hapi yaziyorlar cünkü öbür türlüsü kiste davet ve bu tehlikeli bir sey.
0
robert bosch
(20.05.24)
@robertbosch bir haber bekliyoruz eşimle bugün yarın sonuçlansa en azından olumlu olumsuz belirsizlik kalkmış olacak. böylece de stres kaynağı aslında ortadan kalkmış olacak
0
🌸melodi
(20.05.24)
direkt çözümü veriyorum; En yakın aktara gidip civanperçemi istiyorsunuz sonra da bir fincan suya bir tatlı kaşığı ölçüsünde demliyorsunuz ve bunu günde bir kere olana kadar devam ettirin hem sancınız olmayacak hem de adet söktürücü özelliği var.
önemli nokta sakın aşırı tüketmeyin.

tadı epey acı ben tatlandırmadan içemiyorum. şifa olsun şimdiden.
0
Kediyi üzdün
(20.05.24)
tadı epey kötü olsa da civanperçemi +1.
0
penceredengorunenmorbina
(20.05.24)
Konudan bağımsız olarak bi 'demleme' lafı geçti. O konuda bir şey söyleyeyim.

Bu tip otlar çay gibi kaynatılarak demlenmez. Kaynar suda 4 dakika bekletilirse demlenmiş olur.
0
Mirket
(20.05.24)
Benzer bir durumu inositol kullanarak geçirdim (Pholicaps). PCOS'lu olan kadınların kullandığı bir takviyeymiş, bende pcos yok ama strese bağlı çok kilo verdim ve 6-7 ay regl olamadıktan ve artık bacak ağrısından hareket edemeyecekmiş gibi hissene kadar doktor doktor gezdikten sonra bu takviyeye ulaştım. Kullanmaya başladıktan sonra direkt etkisini gördüm ve normalleştim...
0
silverleaf
(21.05.24)
(6)

Bu ülkede mutlu değilim

dedeminhirkasi
Burada yaşamak istemiyorum. İnsanlarından uzak durmak, oldukları yerde bulunmamak için çaba sarf ediyorum. Artık her şey gözüme batar oldu. Başka bir ülkeye gitsem yaşadığım sorunlar vardır mutlaka ama işte sevmeyince gözüme batıyor. Yani benim sorunum bu insanlarla... Burada kalmak istemiyorum hoca
Burada yaşamak istemiyorum. İnsanlarından uzak durmak, oldukları yerde bulunmamak için çaba sarf ediyorum. Artık her şey gözüme batar oldu. Başka bir ülkeye gitsem yaşadığım sorunlar vardır mutlaka ama işte sevmeyince gözüme batıyor. Yani benim sorunum bu insanlarla... Burada kalmak istemiyorum hocam ya. Adaletsizlikten, saygısızlıktan, köylü kurnazlığından, yalancılık, duzenbazlik her şey var. Hal böyle olunca istemiyorum abi burada yaşamak. Bu durumda da ne varsa beni strese sokuyor. Artik kendi kendime sokakta konuşur oldum sinirden stresten. Bir meziyetim de yok alıp başımı gitsem. Ne yapılır nasıl çıkılır bu işin içinden.
0
dedeminhirkasi
(17.05.24)
kendine ait suni bir dünya kuracaksın, toplumdan, toplumun dertlerinden, toplumun adaletinden, toplumun farkındalığından, toplumun insanlarından kendini soyutlayacaksın. bir anlamda hayata karşı "salla başı al maaşı" takılacaksın.
0
numlock
(17.05.24)
Kendine meziyet edin. Yoksa diğerlerinden bir farkın olmaz.
0
kaptan maydanoz
(17.05.24)
Hocam Yiğit Özgür'ün çok güzel bi karikatürü var konuyla ilgili :)
0
plutongezegendegilmi
(17.05.24)
kimsenin umrunda olmadığınızı fark ederek başlayabilirsiniz sanırım.

yanlış anlamayın ben de bu ülkede mutsuz olan bir gencim ama özellikle son birkaç yıldır bu trendden gerçekten sıkıldım. millet market videosu izleyerek kafayı yedi.

kaçabiliyorsanız kaçıp gidin abi. yoksa da kendinize görece izole, güzel bir dünya kurmaya çalışın.

bu dünya 20 yıldır yok. binlerce senedir tüm halklar ne eziyetler, ne problemler gördü. her şey tıkırındayken bir gün düşman saldırısıyla yok olan milyonlarca aile oldu.

kimse bize borçlu değil, kimsenin de umrunda değiliz.

sosyal medyanın pompaladığı bu "daha iyisini hak ediyorsun" saçmalığından sıyrılırsak mental olarak daha iyi bir noktaya geleceğimizi düşünüyorum.
0
mark greg sputnik
(17.05.24)
Bugün benzer hisleri iliklerime kadar hissettiğim bir gündü.
Devlet hastanesine gittim insanlar asansöre binmek için itip kaktı birbirini, otoparkta herkes kafasına göre bir yer bulup arabasını koyduğu için oto mezarlığı gibiydi çıkışı bulamadık. Doktor, başka doktorun hastasını ona verdiler diye söylenip sekreteri azarladı, hemşireler işlemden kaçmak için topu birbirilerine attı en son carladığım için bir tanesi yapmak zorunda kaldı.
Kontrol muayenesi için bekliyorken uzun yıllar önce kapı komşumuz olan bir teyze konuşmak istemediğim halde bunu sesli belirtmeme rağmen benimle konuşmaya çalıştı ve annemin ölümünden bahsedip bize çok üzüldüğünü falan söyledi klasik türk insanı draması. Niye böyleler bilmiyorum ama bir kesim ısrarla size geçmiş kayıplarınızı acılarınızı hatırlatıp üzüldüğünü alenen söylüyor. bunu yapanların çoğu yaşlı ama bu çabaları midemi bulandırıyor.

Bunlar bir gün içinde olanlar. Buna çocuğum olsa olacakları katınca kafayı yiyecek gibi oluyorum.
Buram buram ortadoğu. ama gitmek de uzak ihtimal. Çok izole bir hayat planlamamız lazım şimdiden nerede mümkünse orada. Gitmenin zamanı yok her an gidecek gibi hazırlanmak ve meziyet kazanmak gerekiyor. Em önemlisi dil. Mümkünse ingilizce dışında ikinci bir öğrenmek gibi gibi.
0
Kediyi üzdün
(17.05.24)
Neden mutlu değilsiniz? Biri karikaturu atabilir mi?
0
Kahvedesu
(18.05.24)
(19)

sizi en cok kizdiran, cinlerinizi tepenize getiren seyler nelerdir?

buenosdias
sadece ben de mi var bilmiyorum; amadolandiricilik bana cok asagilik bir suc gibi geliyor. taslanarak oldurulmeleri falan hic uzmez beni.sizi en cok kizdiran seyler neler?
sadece ben de mi var bilmiyorum; ama

dolandiricilik bana cok asagilik bir suc gibi geliyor. taslanarak oldurulmeleri falan hic uzmez beni.

sizi en cok kizdiran seyler neler?
0
buenosdias
(16.05.24)
Gecenin bir yarısı umarsızca gürültü yapan aslında magarada yaşaması gerekirken dogal alanında yaşamayıp apartmanda yaşayan komşu. Gecenin bir yarısı bagıra bagıra konuşurken tüm öfkem kabarıyor. Hapishanede yatan insanları anlayıp öfke nöbeti geçiriyorum
0
limonlu eksi
(16.05.24)
1.Emrivaki
2.Birşeyin çalışmaması/işlememesi
3.Haddini aşmak.
4.Köylü kurnazlığı, kendini zeki zannetmek.

Çıldırmam an meselesi hepsinde.
0
orangesandsea
(16.05.24)
şu sıralar en çok cinleri tepeme çıkaran şey yan komşum

bu izansızların köpeği var, bir kere bile dışarı çıkarmadılar hayvanı neredeyse 1 yaşına geldi köpek, kedi besler gibi köpek besliyor şuursuz. nefret ediyorum bunu yapmasından.

her sabah da karşılaşıyoruz benim köpeğimi seviyor, gerizekalı gibi köpek seviyor. tıpkı bir mal gibi köpek seviyor. salak salak sesler çıkarıyor hayvana, tetikliyor hayvanı, hayvan da heyecanlanıyor atlıyor zıplıyor, sonra hayvanıma sesini yükseltiyor hayır diye. sen kimsin lan? sen kimsin deli? allahın delisi

bok gibi de surat sallıyorum anlamıyor eq fakiri. pis bozucam bir gün.
0
ofelia
(16.05.24)
yemeğin çöpe dökülmesine gelemiyorum, kırmızı çizgim, maddi manevi emek harcanmış bi ürünün umarsızca atılması beni bitiriyor.
0
mirty
(16.05.24)
Hayvanlara şiddet.
0
ms brownstone
(16.05.24)
Umarsız insanlar beni deli ediyor. Yemekte ağız şapırdatmaktan tutun, otobüste ineceği durakta otobüs durana kadar bekleyip durduktan sonra milleti yara yara alelacele inmeye çalışanlara kadar hepsi. :D Her geçen sene daha fazla Downton Abbey'deki Violet Crawley'e dönüşüyorum.
0
akhenaten
(16.05.24)
1. Aptal yerine konmak. Çok zekiymiş de geri kalanlar anlamayacakmış gibi birilerini kandırmaya çalışmak.
2. Hayvana şiddet.
3. Önüne konulan hazır yemeğin keyfi sebeplerden beğenilmemesi.
4. Kendi yaşamsal faaliyetlerini yerine getiremeyen yetişkin insanlar. Yemek yapamayan, vs vs...
0
silverleaf
(16.05.24)
Trafikte biz edebimizle beklerken, arkadan gelenlerin araya kaynak yapmasi. Kuduruyorum sinirden, ifrit oluyorum.
0
mor oje
(16.05.24)
Saygisizlik
Dusuncesizlik
Anlayissizlik

Bu ucu beni cildirtan seyler

Ozellikle apartmanda, toplu tasimada, spor salonunda, toplumun bulundugi kalabalik yerlerde cok goruyorum hayattan sogutur
0
Zetnikov
(16.05.24)
E5te yol boş olmasına rağmen 50 km hızla giderek sol şeriti işgal edenlere çok sinir oluyorum. çoğu elinde telefon varken yapıyor bunu.

Bir diğeri de trafikte sıraya geçmiş beklerken sadece sinyal verdiği için kendini haklı sanarak senin önüne atlayan andavallar.

Gerçekten bazen arkadan gidip bir tane geçireyim diyorum benim arabam gider ama onunki de gitsin uğraşsın dursun.
bu kadar sinirli olduğumu bilmiyordum trafiğe çıkınca öğrendim ya da trafikten sonra böyle oldum.
0
Kediyi üzdün
(16.05.24)
markette yeni kasa açıldığında kasiyer "sıradan alayım" der demez arkamdaki uyanıkların fırlayarak kasaya geçmesi. her seferinde uyarıyorum. şöyle bu kadar basit bir toplumsal kuralda bile eşşek kadar insanları uyarmak zorunda olmak baya saçma aslında...
0
oldtimer
(16.05.24)
Her türlü düşüncesizlik. Metroda sesli video dinleyenler, mekanda başkaları yokmuşçasına bağıra bağıra sohbet edenler, apartmanda yaşadığını unutanlar, milletin hakkına girmeyi uyanıklık sananlar vs vs. İnsanlıktan soğutuyor.

Yardımseverlik adı altına gizlenmiş kibir veya hadsizlik
0
juliette
(16.05.24)
Çok çok var da. En önce aklıma gelen seni yönetmeye çalışıp ta manipüle etmeye çalışan ve ardından gayet masum bir tavırla "Ben senin iyiliğin için söylüyorum" diyen tayfa.
0
aslagülümseyenbirkediyegüvenme
(16.05.24)
Irkçılık
Ayrımcılık
Yabancı düşmanlığı

Eskiden milliyetçilik vardı ama ona mental sorun olarak bakıyorum artık.
0
Amaranta ursula
(16.05.24)
-kişisel alan ihlali

-bekletilmek

-sigara

-uykumun bölünmesi

-yobazlık (politik ve/veya manevi)

-birini ciddi ciddi dinlerken ahkam kesmeye başladığı sırada gelen konu hakkındaki kaçınılmaz fahiş hatalar.
0
AlsterWasser
(16.05.24)
hayvana şiddet.
0
redcat
(16.05.24)
Amaranta ursula+1

Empati yoksunluğu sebepli suçlar
0
hebanon
(17.05.24)
gurura haysiyete dokunan bir şey olmadıkça kolay kolay tepem atmaz.

özünde insan işte, yapabilecekleri belli. ilkeliz hala çoğu yönden.

şaşırmıyorum o yüzden artık bir şeylere.

öldürme, aldatma, yalan, küfür.. hep vardı ve olmaya devam edecek.

bunları normalleştirelim demiyorum. ama şaşırmak veya sinirlenmek bana saçma geliyor.

biri gelip çocuğumu öldürse önce bir tepem atar, sonra bu dünyaya getirmeyecektim diye kendimi suçlarım. malzeme belli yani ne umuyordum ki?

geçen bir anahtarımı düşürmüşüm karakola gittim. benden önce bir teyze vardı birisi bankamatikte yardımcı olucam diyip 30bin tl sini almış kaçmış.

hiç mi haysiyet yok hiç mi utanma yok nasıl alırsın nasıl harcarsın be adam diye ağlıyordu.

yok hiç biri teyzem yok, niye şaşırıyorsun. din bile işe yaramamış bu topraklarda.
0
ananiyimioguz
(17.05.24)
Hadsizlik,yobazlık,liyakatsızlık
0
asteriks
(17.05.24)
(1)

konjonktivit mi bu?

inheritance
saat 18 gibi gözüm sanki kirpik kaçmış gibi yanmaya başladı. hemen bakamadım, bir saat kadar sonra baktığımda gözümün yarısı kızarmış, çapak - sümük gibi bir şeyler çıkıyor. görebildiğim bir şişlik, göz kapağında kızarıklık yok.yarın ofise gidecektim normalde, yine de gitsem bir şey olur mu? bulaşı
saat 18 gibi gözüm sanki kirpik kaçmış gibi yanmaya başladı. hemen bakamadım, bir saat kadar sonra baktığımda gözümün yarısı kızarmış, çapak - sümük gibi bir şeyler çıkıyor. görebildiğim bir şişlik, göz kapağında kızarıklık yok.

yarın ofise gidecektim normalde, yine de gitsem bir şey olur mu? bulaşıcıymış diye okudum. işyeri hekimi anlar mı bundan? anlarsa maskeyle gidip bir yerlere dokunmadan geri dönerim en kötü.
0
inheritance
(15.05.24)
Tarifiniz benim birkaç ay önce geçirdiğim konjonktivite benziyor. Bunun birkaç çeşidi var sanırım bir keresinde ailecek olduk herkese bulaştı en ağırı bende oldu fakat sonuncu da kendi kendime geçirdim kimseye bulaşmadı. Türünü bilmeniz ve daha mühimi göz sağlığınız için hiç beklemeden hekime görünüp damla alın.
0
Kediyi üzdün
(15.05.24)
(7)

Kaş'ta denize girilebiliyor mudur?

tchuck
yav yarın bi gidelim, 2 günlük sonra dönelim diyorduk da. hava soğuk resmen. kaş da soğuk mudur? suya girilir mi?su sıcklığı 22 derce gözüküyor, aslında girmeye uygun ama bilemedim.
yav yarın bi gidelim, 2 günlük sonra dönelim diyorduk da. hava soğuk resmen. kaş da soğuk mudur? suya girilir mi?

su sıcklığı 22 derce gözüküyor, aslında girmeye uygun ama bilemedim.
0
tchuck
(15.05.24)
ramazan bayramının haftasonunda 2 gün girdik, hava oldukça güzeldi, su soğuktu ama sorun yaşatacak bir seviyede değildi.

kaş merkez
0
prezarlatif
(15.05.24)
Su 22 ise soğuktur zevkli olmaz hava da soğuksa
0
jülsezar
(15.05.24)
girersin de üşürsün zevki olmaz.
0
jelly bear
(15.05.24)
geçen hafta fethiye taraflarında inanılmaz rüzgar vardı giremedim ben ama denize girenler vardı. su tabii ki soğuk ama yüzülmez de değil önemli olan rüzgar olmaması o zaman üşütüyor insanı işte.
0
Kediyi üzdün
(15.05.24)
2022'de 19 mayis tatiline denk gelen dönemde girdim.
su sicak degildi. soguk suya girmek faydali bir sey. günes yakiyordu ama kurumada sikinti yasamazsin.
kas genelde kayaliktir ama daha sicak deniz istiyorsan kum sahillere bakmani tavsiye ederim.

ben gayet iyi yüzdüm. 65 yasinda annem de yüzdü. tamamen kisisel bir sey. denizin icinde keyif yapayim diyemezsin ama yüzmen gerek isinmak icin :)
0
robert bosch
(15.05.24)
Valla bizde cumartesi gidicez bir haftalığına su soğuksa haber verir misin :)
0
mirty
(15.05.24)
ciddi soguk olur eger soguk suya ozellikle bir direncin yoksa.
0
hot potato
(15.05.24)
(11)

Günübirlik Turlar

rock n roll
Günübirlik turlara gittiniz mi, güzel oluyor mu? Gittiyseniz arkadaşlarınızla mı yoksa tek mi gittiniz?
Günübirlik turlara gittiniz mi, güzel oluyor mu? Gittiyseniz arkadaşlarınızla mı yoksa tek mi gittiniz?
0
rock n roll
(14.05.24)
tura göre değişir. arkadaşlarla gitmiştik güzel ama yorucuydu
0
jelly bear
(14.05.24)
Hep yaşlılar oluyo
0
abuzer
(14.05.24)
Ben yalnız giderim gidersem de sıkılırsam diye düşündüm. Fotoğraf çektirmek isteyeceğim insanlardan isteyemem. Selfie çubuğu alırım ne yapayım?
0
🌸rock n roll
(14.05.24)
Hep yaşlılar oluyor +1
0
ruhen hastayim ben
(14.05.24)
Rehberli tursa rehberle muhabbet edersin en kötü. Ben gittiğim turlarda rehberlerle sohbet etmeyi seviyorum, değişik anıları oluyor. Hele bi de farklı bölgelere/ülkelere seyahat eden rehberlerle sohbet iyice keyifli
0
nundu
(14.05.24)
Günübirlik turlara gittim güzel olan da var olmayan da. Arkadaşlı gittim hep.

yaşınız kaç bilmiyorum ama 18-39 yaş sınırı olan roarcamp diye bir tur şirketi var mesela. hep yaşlılar oluyor sorununa çözüm için yapılmış skgjksgjg. ona da katıldım güzeldi ordan kalıcı kendi gruplarınız bile olabiliyor. tek gelen çok oluyor bu tur şirketiyle.
0
Kediyi üzdün
(14.05.24)
Ben sadece bir kez Sakız Adası’nda böyle bir tura katıldım. Biraz önyargılıydım ama düşündüğümden iyi geçmişti genel olarak.

Bir arkadaşım sürekli böyle turlara katılıyor ve beni de çağırıyor sık sık. İstanbul’da yaşıyor bu arkadaş ve İstanbul’daki çoğu yeri bile bu şekilde gezdi. En son kimseyi tanımadığı bir turla İznik’e gitmiş mesela tek başına, çok memnun kaldığından bahsetmişti.
0
ms brownstone
(14.05.24)
Kediyi Üzdün, 39 yaşındayım. 1 ay içinde katıldım katıldım yoksa beni de yaşlılar grubuna koyacaklar o zaman. Gençlikte son 1 ay :))
0
🌸rock n roll
(14.05.24)
Sen de yasliymissin gidebilirsin seversin xd
0
abuzer
(14.05.24)
abuzer, kaplıca var mıdır ki günübirlik? Sıcak su falan olur, iyi gelir :))
0
🌸rock n roll
(14.05.24)
Romatizmalarina iyi gelir ayn
0
abuzer
(14.05.24)
(11)

maaş ve mesleğiniz nedir

olaguerr
ve yetiyor mu?
ve yetiyor mu?
0
olaguerr
(07.05.24)
130k, yazılım, yetmiyor.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(07.05.24)
yan gelirlerle 80bin. turizm. yetmiyor.
0
entropik
(07.05.24)
uzman memur 40k. yukardakilere göre benim yetiyor yazmam olmaz. zaten yetmiyor.
0
mikahakkinen
(07.05.24)
uzman memur 37 bin. 3 ayda bir çift aldığım için 49.600 ortalama.

Kira ödemediğim ve bekar olunca haliyle yetiyor.

Edit müdüt: 48.000 oldu, ortalama 64.000
0
put it in your appropriate place
(07.05.24)
45k özel bir şirkette muhasebe/finans. Nasıl yaşadığına bağlı yetip yetmeyeceği ve benim yaşantımda tabii ki yetmiyor ama benden az alıp ev geçindirenler de tanıyorum.
0
Kediyi üzdün
(07.05.24)
40-50k arası, yazılım, yetmiyor.
Eşim 50-150k arası kazanıyor ona yetiyor gibi. ama sorsak her istediğini de yapamadığı için yetmiyor diyecek.
0
ananiyimioguz
(08.05.24)
50 dolar. yazilim sektoru. is kurmaya calisiyorum

yetiyor :) demeyi cok isterdim
0
foster
(08.05.24)
500k :) üst düzey yönetici. yetiyor
0
gabe h coud
(02.06.24)
40-50k yazılım yetmiyor

ingilizceyi ilerletebilsem doviz kazanınca direkt 2x 3x oluyor aslında o zaman yetebilir ama tr şirketinde bu kadar şimdilik.
0
ananiyimioguz
(02.06.24)
ortalama 45, öğretmen. eşimde 45, yetiyor mu? Temel ihtiyaçlara evet ama içinden geldiği gibi yaşamaya hayır.
0
biravekahve
(02.06.24)
maasli calisana "yetiyor mu" diye sormak mantiksiz, ufak tefek istisnalar haric yetme olasiligi yok, bu gelismis ulkelere de gitsen boyle.

15 senedir muhendis olarak maasli calisiyorum, sirket sahiplerini zengin edip duruyorum. Baktim ben sadece gunu kurtariyorum, baska islere bulasmaya basladim. Eger tutturursam muhendislik falan yalan olur, kartvizit umrumda degil.

bir cin atasozu der ki, herkese bu firsat treni bir kere gelecek. Olay, tren geldiginde istasyonda olmak. Bunu hayat tecrubem bana gosterdi, birkac tanidigim trene bindi ve koseyi dondu. Bazilari ise binmeye cesaret edemedi ve maasli olarak surunmeye devam ediyorlar.
0
cooperr
(02.06.24)
(8)

Tasavvuf öğrenmek

kirmizipilotkalem
Arkadaşlar merhaba. Epeydir tasavvufa merak sardım. Tasavvuf öğreneceğim güvenilir işi şarlatanlığa dökmemiş kaynak arayışım var. Youtube, kitap, ya da ders alabileceğim bir platform arıyorum. Youtubedan bir iki sufizm hesabına baktım katıl, abone ol vs. Mesele bu değil tabii ama işi ticarete döküp
Arkadaşlar merhaba.
Epeydir tasavvufa merak sardım. Tasavvuf öğreneceğim güvenilir işi şarlatanlığa dökmemiş kaynak arayışım var.
Youtube, kitap, ya da ders alabileceğim bir platform arıyorum.

Youtubedan bir iki sufizm hesabına baktım katıl, abone ol vs.
Mesele bu değil tabii ama işi ticarete döküp kazanç sağlamak amaçlı trend kovalıyorlar gibi geldi bana samimi bulmadım.

Gönülden anlatacak bu işi özümsemiş insanlar arıyorum.
0
kirmizipilotkalem
(07.05.24)
Ben hiç ilgilenmedim ama ilgilenen arkadaşlar cemalnur sargut’tan besleniyordu. Bir bakın isterseniz.
0
Kediyi üzdün
(07.05.24)
Selam hocam, aynı meraka ben de daldım, duyuruyu okuyunca şaşırdım ben yazmışım gibi. Ahmet yaşar ocak ın kitapları özellikle zındıklar ve mülhidler ilk aşama için bnce çok ilgili olacaktır. Anadoluda heterodoks islam yorumlarını yani bildiğimiz anlamda ilk tasavvuf denemelerini konu ediyor. Devamında şu sıra ibn arabi gibi bu işi başlatan yapı taşlarını araştırmaya koyuldum. Bir yandan da tarihselci kuran bakış açısıyla mustafa öztürk ün kuran mealinden ve youtubeda ankara palas buluşmalarındaki konuşmasını çok etkileyici buldum.

Bütün bunları, belki fikir verir diye bahsediyorum. Tasavvuf neticede bir yolda olma hali ve herkes kendine göre şekillendiriyor. Youtubedan ders alınacak kadaar teorize edilmesini olayın esprisine aykırı buluyorum, neticede sözlü geelenek ve bir şeylere muhalefet etmekten doğan bir durumu konuşuyoruz.


İşin diğer yanında, çevrem dümdüz seküler ve bu tür merakları paylaşabileceğim, al-ver yapabileceğim kimse de yok. Eğer özelden yazarsanız, belki bu yolculukta birbirimizi etkileme fırsatı doğabilir
0
kel aynak kusu
(07.05.24)
Cemalnur Sargut bir çok yönden problemli görüşleri olan birisi.
İtalyadaki o meydanda yaptığı dans tarzı şeyler tasaabufla da uyuşmuyor.

Günümüzde de sorunlu tarikatların olduğu ortada. En azından selçuklu ve osmanlıdan beri gelen kaynak, arayışına girmek önemli.

Ayrıca kitap olarak imam birgivi - tarikatı muhammediyeye bakabilirsiniz.

Ama dikkat edin ki başta,itikad, fıkıh vs bakmadan tasavvuf yoluna doğrudan asla girilmez. Hata olur.
0
diyecevaplandı
(07.05.24)
cemalnur sargut nöööö
0
gurur
(07.05.24)
Cemalnur Sargut öneren arkadaşlara teşekkür ederim ama onu da araştırıp bayağı okuyup dinledim.
Samimi gelmedi bana. Bir şey var kadında olmamış. Aradığım onda yok.
0
🌸kirmizipilotkalem
(07.05.24)
Naçizane önerim direk kaynağına bakmanız. Uzakdoğu hindu ve budist pagan inançlar bu "tasavvuf" denen şeyin temeli. Neden bir şeyin kaynağı dururken suyunun suyu ile vakit harcayasınız? İslam tasavvufu denen şey peygamber tarafında anlatılmamış bir şey. Peygamberden sonraki ve sonraki nesillerde de görülmemiş bir ayinler, ritüeller, inançlar kümesi. Ancak islam devletinin sınırları hint altkıtasına ulaşınca oralardaki inançlar islama karışmış. Mesela bugün bir futbol maçı öncesi "totem yapan" taraftarlar bundan bir süre sonra totemli islam inancına temel olacaklar. Tasavvuf da bu gibi. Eski dinlerini islama karıştıran hinduların ürettiği bir islam versiyonu. O yüzden türeme ile vakit kaybetmek yerine direk hinduismden yürümek bence daha mantıklı.
0
mesuta
(08.05.24)
uzakdoğu, pagan vs. orijinali demiş olan arkadaşa sorum, kaynak?

yok öyle bişi.

yahudi dese ha ok diyebilirim.

tarih iteratif ilerleyen bir birikim. köken bnzr olan olabilir. ancak tasavvufun kökeni ile doğu öğretileri alakasız.
0
gurur
(10.05.24)
@gurur vahdet-i vücut islamla ilgisi olmayan bir hindu inancıdır. Bu sadece biri. Mevlevi dönmeli ritüelini islam kaynaklarında bulabilir misin? Veya bıçak saplamalı kadiri ayinlerinin? Diğer tariklerin -yolların- fiziksel dansa kadar giden ayinleri var mı islam kaynaklarında? Peygamber böyle mi ibadet edermiş? Ve bütün diğer şeyler. İslam kaynaklarında olmayacak, hindu pratikte ve inanç da olacak. Ben bu ilişki için sana kaynak bulacağım? Sen islam kaynaklarında -kitap ve sünnet- de kurumsal tarikatların inanç veya fiziksel ritüelleri için kaynak getir. Ama emin ol, yüzlerce yıldır kendileri de bulamıyor. Tek getirebildikler bir kaç anlam kaydırması, çocuk mantığı seviyesinde te'viller.

Ek olarak; tarih iteratif ilerlesin de din iteratif ilerlemesin bi zahmet.

2. ek; yukarıda bir arkadaşın soruya cevap olarak önerdiği "Ahmet yaşar ocak" ismini tanımıyordum. Üstteki cevabımı yazdıktan sonra ismi googleladım. Gelen ilk video çok güzel bence; www.youtube.com
Tasavvuf daki "rical-ül gayb" -gaybubette olan üstün insanlar- konusu işlenmiş. İlk 10 dk'sında konunun çerçevesini çizerken zaten kendi veriyor kaynağı. Ya eski pagan inançlardan kalma bir inançtır ya da zorlama bir teville kurandan delil uydurulmuştur diyor kendisi. Bence yeterince dürüst konuşmuş hoca.

Bunun gibi bütün bu tasavvuf dini -ki ayrı bir dindir bence- peygamberden çok çok sonra başka inançların harmanlanmasıyla üretilmiş yapay dinlerdendir. Bir şeyin de aslı varken türeviyle oyalanmamalı insan. Gidip direkt hindu olmalı bence. Ki sosyal medyada bu konuları takip edenler bilirler, insanlar kitleler halinde hindu-budist oluyorlar. İnanarak bu dinlerin ibadetlerini yapıyorlar. Evlerinde tütsüler yakıp, manifestler yazıyorlar. Mantralar tekrarlıyorlar. Hindu tanrıları derilerine dövme yapıyorlar. Varenasilere gidip kutsal sularda yıkanıyorlar. vs vs. Bu yolu da tasavvuf denen şey döşüyor.

Bu da bonus; www.instagram.com

2. bonus; www.instagram.com Ki bu enerji konsepti bütünüyle budist-hindu kırması bir inanç. İslamda yok, tasavvufta var.

3. bonus; www.youtube.com Biorezonans uzmanı(!) abla şifa dağıtıyor. pseudo science eksisozluk.com olması bir tarafa bu rezonans, titreşim konsepti direkt budizmin tanımlaması. Müslüman olduğuna vehmedebileceğimiz birinin budist jargonla, budist şifa ritüllerini önermesini nereye koyacağız? Tasavvuf aynı şarlatanlığın yüzyıllar önce yapılmasının sonucu sadece.
0
mesuta
(13.05.24)
(3)

instagram şifre yenileme

dunden beri dimdik
hesabıma telefondan giriş yapmış durumdayım ama şifremi bilmiyorum. telefonda kayıtlı şifreyle pc'den giremiyorum son şifrem o değil değiştirmiştim unuttum. defalarca şifremi unutum seçeneğiyle uğraşıyorum ama mail gönderildi dediği halde gelmiyor. (mail adresimi biliyorum zaten gösteriyor nereye gö
hesabıma telefondan giriş yapmış durumdayım ama şifremi bilmiyorum. telefonda kayıtlı şifreyle pc'den giremiyorum son şifrem o değil değiştirmiştim unuttum. defalarca şifremi unutum seçeneğiyle uğraşıyorum ama mail gönderildi dediği halde gelmiyor. (mail adresimi biliyorum zaten gösteriyor nereye gönderdiğini)
telefon numaramı kaydetmemişim o sebeple telefona şifre isteyemiyorum kullanıcı bulunamadı diyor. bunun başka bir yolu var mı?
bir şekilde telefondaki instagramdan çıkış yapsam tekrar girme şansım yok şu durumda.
0
dunden beri dimdik
(07.05.24)
yillar once kullanmayip, sifresini unuttugum instagram hesabimi kapatmak icin destekle iletisime gecmistim. istedikleri bir kac sey vardi onlari gonderdigim zaman kapatmislardi hesabi, belki isinize yarar.
0
gule gule
(07.05.24)
İnstagramda sonradan telefon ekleyebiliyorsun ben de az önce ne eposta şifresini me de ig hesap şifresini bilmeyen birine şifre değişikliğini ancak böyle yaptım.
0
Kediyi üzdün
(07.05.24)
@kediyi üzdün telefonu nereden ekliyoruz bulamadım
0
🌸dunden beri dimdik
(09.05.24)
(4)

İbraname hakkında Avukat arkadaşlar rica etsem bir bakabilirler mi ?

blackhawk17
Merhabalar çalıştığım şirketten istifa ediyorum.Kıdem veya ihbar tazminatım yok.Şöyle bir ibraname var. Ve bu imzalanmadan son maaş + yıllık izin kalan 4 gün + son ay fazla mesai parasını Mayısın 5 inde yatıramam diyor Muhasebe.Her şey kayıtlı SGK sizin hakkınızı koruyor diyorlar.İbraname bana göre
Merhabalar çalıştığım şirketten istifa ediyorum.
Kıdem veya ihbar tazminatım yok.

Şöyle bir ibraname var. Ve bu imzalanmadan son maaş + yıllık izin kalan 4 gün + son ay fazla mesai parasını Mayısın 5 inde yatıramam diyor Muhasebe.Her şey kayıtlı SGK sizin hakkınızı koruyor diyorlar.

İbraname bana göre çok sıkıntılı ve imzalamak istemiyorum diyor ama sistemden çıkışımı yapamıyorlarmış söylediklerine göre.
Bunu imzalasam ve adamlar bana ödeme yapmasa çok sıkıntı yaşarım gibime geliyor.


İBRANAME


XXXX BİLİŞİM HİZMETLERİ LİMİTED ŞİRKETİ bünyesinde Çalışmış olduğum ................... ile ..................... tarihleri arasında hak etmiş olduğum maaş ve bütün ücretlerimi , her türlü sosyal haklarımı, hafta sonu ve genel tatil günlerine ait ücretlerimi , fazla mesai ücretlerimi , yıllık izin ücretlerimi , kıdem tazminatımı , ihbar tazminatımı , yemek ve ulaşım bedellerimi , prim ve benzeri alacaklarımı , tüm maddi akdi yasal bilcümle alacaklarımı eksiksiz, vaktinde banka veya nakit olarak aldığımı kabul ve beyan ederim.
Ayrılma sebebime göre yasalara kıdem tazminatı alacağımın olmadığının bilincinde olduğumu ve tüm haklarım eksiksiz, vaktinde ve usulünce ödendiği için hiçbir maddi veya manevi dava açmayacağımı, hiçbir hak talebinde bulunmayacağımı kabul ve beyan ederim.
XXXX BİLİŞİM HİZMETLERİ LİMİTED ŞİRKETİ Ünvanlı işyerini bütün akdi ve yasal alacaklarımdan dolayı kayıtsız ve şartsız gayrikabili rücu ibra ederim.

Bu ibranameyi tamamını okuyarak ve anlayarak, hiçbir baskı altında olmadan tamamen kendi özgür iradem ile imzaladığımı kabul ve beyan ederim.



İSİM SOYİSİM :
TC KİMLİK NO :
ÇIKIŞ NEDENİ :
ÇIKIŞ TARİHİ :
İMZA :
0
blackhawk17
(19.04.24)
Avukat değilim ama işin içinden biri olarak söylüyorum bu ibranameler imzalansa da %100 bağlayıcı olmuyor. Baskı ve tehdit altında imzalamış da olabilirsiniz. Yine de gören bir avukat arkadaş olursa en doğrusunu yazacaktır.

İkincisi de sgk çıkışınızı tabii ki yapabilir ama karşı taraf da bu belgeyi imzalı almak zorunda dolayısıyla siz imzalamadıkça çıkış yapmaması da onun açısından mantıklı. İki taraf da birbirine güvenmiyor anladığım kadarıyla o yüzden her şey usulüne göre olsun.

Ayrıca 5 ten fazla çalışanı olan iş yerlerinde maaş ve tüm ödemeler banka üzerinden yatar siz bu belgeyi imzalasanız da yatırmadığı hesaplarınızca aşikar durum hukuki boyuta erişince ispatı kolay.
0
Kediyi üzdün
(20.04.24)
kurumsal bir firmadan benzer bir şekilde ayrılmıştım yıllar önce. aynı şekilde önce imzalamış sonra parayı almıştım.
0
enteg
(20.04.24)
Kurumsal firmaların geçersiz ibraname ve güzellik merkezlerinin geçersiz senet sevdası beni öldürecek. Bunu düzene sokmak bu kadar zor mu ya gerçekten
0
dre mithatoğlu
(20.04.24)
Bunun için bir şey diyemeyeğim ama SGK çıkış kodu gerçekte size belirtilenden farklı ise açacağınız dava sonunda tazminat hakkınız olabiliyor. SGKdan öğrenebilirsiniz ayrıntıları.
0
diyecevaplandı
(20.04.24)
(3)

İşten çıkarken performans günü kod yağ

cakmayazar
Selam inciciler ve ik profesyonelleri,14 sene sonunda yurtdışı sebepli işten çıkmam lazım, kıdem vb istedim ama vermek için performans kaynaklı çıkış verip arabulucu ile Alman lazım dediler. Ayrıca sebep olabilmek için de birkaç performans düşüklüğü gösteren mail yapılacakmış.sozel olarak bir sorun
Selam inciciler ve ik profesyonelleri,

14 sene sonunda yurtdışı sebepli işten çıkmam lazım, kıdem vb istedim ama vermek için performans kaynaklı çıkış verip arabulucu ile Alman lazım dediler. Ayrıca sebep olabilmek için de birkaç performans düşüklüğü gösteren mail yapılacakmış.sozel olarak bir sorun olmayacağını belirttiler. Mevzu bahis 550k tl.alip hemen döviz yapıp yurtdışı bir süre idare edecek.

Diğer türlü tazminat alamazsın dediler. Dava vb İki sene para değerini kaybedecek üstelik aynı para alicam.
Eşimin görevi sebebiyle olası iş çıkışı sonrası yurtdışı çıkışım olacak zaten.
Dönersek Tekrar yeni bir firma başlarsam bunu bu şekilde açıklayabilir miyim? Fmcg Firmalar nasıl düşünür?
Bu önerileri iyi mi çözemedim. Diğer türlü kendileri izah edemiyormus.
Dönüşte biz de burdaysak senle çalışırız bizim için önemli degil dediler.
0
cakmayazar
(19.04.24)
performans düşüklüğü diye bir çıkış kodu yok. o yüzden size yardımcı olmak için şirket iç prosedüründe böyle bir yola gidiyorlar sanırım.

bir nevi üst yöneticilere anlatırken kılıf uydurmak.

bence sakıncası yok. ben hemen her değişiklikte tazminatımı alıp çıkarım. sonraki pozisyonda yeni firma ik'ları görüşürse kağıt üstünde performans düşüklüğü gözükeceği için o problem olabilir. ama ben ik'lar arkadaş falan değilse görüştüklerini hiç görmedim.

alın geçin derim.
0
artci sarsinti
(19.04.24)
Ben de madem öyle 14 yıl aynı şirkette nie çalıştırmışlar diye kendimi savunurum diye düşünüyorum. Gerekirse Arasin sorsun ik. Kötü bir şey soylenmez.
0
🌸cakmayazar
(19.04.24)
Çakmayazar +1 alın geçin
0
Kediyi üzdün
(20.04.24)
(8)

Başkası adına utanmak?

Piukh
Dün tek kişilik bir tiyatro oyununa gittik, ilk kısımları biraz garipti ve ''umarım beğenilir ya'' gibi bir kaygı hissetmeye başladım. Bu arada sorun doğrudan benimle ya da gittiğim kişilerle alakalı değil. O kadar kişi gelmişiz herkes bön bön bakıyor, oyuncu rezil olacakmış gibi geliyor ve bu beni
Dün tek kişilik bir tiyatro oyununa gittik, ilk kısımları biraz garipti ve ''umarım beğenilir ya'' gibi bir kaygı hissetmeye başladım. Bu arada sorun doğrudan benimle ya da gittiğim kişilerle alakalı değil. O kadar kişi gelmişiz herkes bön bön bakıyor, oyuncu rezil olacakmış gibi geliyor ve bu beni rahatsız ediyor.

Halbuki burada bir sıkıntı yok, rezil de olunur vezir de. Mevzu benim rezillik hassasiyetim ile alakalı sanırım. Bu size de oluyor mu? Herkeste bir ölçüde var mı yoksa şahsi bir yamukluk mu merak ediyorum.
0
Piukh
(19.04.24)
İnanılmaz var. Sokak röportajı bile izleyemem ben ordaki kişiler adına utanmaktan. Ya da böyle komik video diye geçen videolarda da hep rahatsız olurum.

Ayrıca yıllar önce burda sorup kısmen hak görüp kısmen linç edildiğim bir konu vardı. Ben tiyatro izlerken bu hissi oyun ve oyuncu ne kadar iyi olursa olsun hissediyorum. Arkadaşlarımla çok iyi oyuncuların oyunlarına da gittim ama hep "Koskoca adam şurda 10 metre önümüzde alanen rol yapıyor, ne kadar saçma" hissinden kurtulamadım. O yüzden de tiyatroyu sevemedim yani bu şekilde kabullendim kendimi. Hele kötü tiyatrolarda zaten ben yerin dibine girmek istiyorum aşırı kötü hissediyorum.

Yüksek empati duygusuyla ilişkilendiriliyordu bu başkası adına çok utanma hissi ama bilemiyorum yani bazılarında çok oluyor bazılarında neredeyse hiç olmuyor. Bana gülerek komik sokak röportajı videoları atan bi arkadaşa sormuştum rahatsız olmuyo musun bu insanların kendilerini rezil etmelerini izlerken diye de yooo niye olayım demişti :(
0
nundu
(19.04.24)
Sempatiye düşmek deniyor buna. Mevcudiyetin oyunda değil de kendine olmadığı için gerçekleşiyor. Kendi utançların ile karşılaştırma yapıyorsun büyük ihtimalle. Tahminen genel olarak utanç hisseden ve farkında olmayan birisin.
0
hasmetizm 2046
(19.04.24)
Not. Empati ile sempati çok karışır birbirine. Empati tam olarak mevcudiyet ile var olma, dikkat verme, konsantre olma halidir. Sempati odağın kendi içimize kaydığı, karşı tarafın duygularını ve bu duyguların sorumluluğunu üstlendiğimiz durumdur.
0
hasmetizm 2046
(19.04.24)
isilmek
eksisozluk.com

uzun zamandir bana olmuyor sanirim hatirlayamadim.
0
robert bosch
(19.04.24)
cringe bunu deniyor işte. benzeri bi duygu. bende de oluyor.bi kere bi açık hava tiyatrosuna gitmiştim 5-10 kişi izliyordu sadece. üzülmüştüm oynayanlar adına.
0
jelly bear
(19.04.24)
aaa evet bende de sıklıkla oluyor bu duygu durumu.
öyle şeylere denk gelmemeyi tercih ediyorum hatta. fazla empati yeteneğimizden bence. ya da başka bir problemimiz var :( psikologlar göreve!
0
Kediyi üzdün
(19.04.24)
Gecen wow'layan bi milyoner yarismacisi vardi. Varmis, internetten gorup izledim. Her zamanki gibi utana sikila hic gulemeden izledim :)
Sadece tv sovlari da degil, ofiste toplantida sacma sapan konusan kisiler adina da acayip utaniyorum sanki konusan benmisim gibi hem de. Ben daha ust seviyeyim galiba bu rahatsizlikta : D
0
Kittie
(19.04.24)
@nundu'nun ilk paragrafı +1
Başkası adına utanma hissi yüzünden reality show, müge anlı falan izleyemiyorum ben de.
0
kobuzchu kiz
(19.04.24)
(18)

Ofise çalışanları mutlu edecek ne alınabilir?

PoscheN
Şirketin 20.000 civarı mili birikti, ofistekileri mutlu edecek bir cihaz vs alayım istiyorum.Tam otomatik kahve makinelerinden düşündüm ama onu aldıktan sonra asıl mesele başlıyor. Tahmini aylık 20.000 üzerinde kahve süt vs masrafı olur. Başka öneriniz var mı?
Şirketin 20.000 civarı mili birikti, ofistekileri mutlu edecek bir cihaz vs alayım istiyorum.

Tam otomatik kahve makinelerinden düşündüm ama onu aldıktan sonra asıl mesele başlıyor. Tahmini aylık 20.000 üzerinde kahve süt vs masrafı olur.

Başka öneriniz var mı?
0
PoscheN
(17.04.24)
Onların fikirlerini al ona göre hep birlikte karar verin.
0
rock n roll
(17.04.24)
Çalışanlara sorun.
Hem fikirlerinin alınması hoşlarına gidecektir.
Hem de sizin görmediğiniz bir ihtiyaç vardır belki de.
0
Mirket
(17.04.24)
Eğer herkesin çok iyi geçindiği bir ortam değilse bence fikir almayın. Konu iş dışındaki şeyler, örneğin sürprizse hiç hesapta yokken gelen şeyi herkes az çok beğeniyor genelde. Ama tartışmaya açınca çok öznel ve zevke dayalı bir konu olduğundan haliyle ortaya birçok fikir çıkıyor, herkesin beklentisi farklı doğal olarak. Bu fikirler çok değişkense hem sonuçta büyük kısmının hevesi boşa çıkıyor hem de varsa gruplar arasında "onların dediği oldu" vs. sürtüşmeleri besleyen bir durum oluşuyor.

Tam otomatik kahve makinası bence iyi, kahve masrafınız yok mu zaten onu tam anlamadım? Eğer normalde çekirdek değil de türk kahvesi tüketiliyorsa espresso yerine suyunu vs. kendi veren arçelik telvelere de bakabilirsiniz.
0
akhenaten
(17.04.24)
Hava temizleme cihazi?
0
eja
(17.04.24)
bence de fikir almayın sonra hepsinin ortak fikri olan şeyin kahve makinesindeki gibi sürekli maliyeti de olabilir bu sefer siz zor durumda kalırsınız.

öneri olarak ise ofis çalışan sayınızı bilmediğim için yazıyorum siz uygunsa değerlendirirsiniz

Herkese bir travel mug alınabilir, kahvelerini evden gelirken getirirler.

Masaüstü oyun seti olabilir arada bir kısa molalar vermenin ve stresi azaltmanın eğlenceli bir yolunu sağlamış olursunuz :)

Kablosuz şarj pedlerinden alabilirsiniz sayıca çoksanız 3 kişiye bir tane düşecek gibi gibi
0
Kediyi üzdün
(17.04.24)
1-2 kişi çalışıyorsa fikirlerini al. fazlasıyla fikir sormanın manası yok. iyi bir kahve makinesi alın, kullanmak isteyenler şahsi kahvelerini filtrelerini getirip kullansınlar. biz de öyle, sütü kahvesi herkesin dolapta duruyor.
0
avatar is back
(17.04.24)
Belirlediğiniz seçeneklerden birini seçmelerini isteyin. Hem sizin istediğiniz bir şey olur hem onlar da istedikleri olmuş gibi hissederler
0
sumuklurakun
(17.04.24)
Kapsül kahve makinesi olabilir. Her çalışan kendi kahvesini alır size masraf olmaz. Benim çalıştığım yerde böyle.
0
jazzabel
(17.04.24)
Ben kötümserim bu konularda.
Kahve makinesi kesinlikle almayın. Kahve masrafı var, arızası-tamiri var, temizliği var, etrafa pislik yaratması var.
Hava temizleme cihazı alırsanız nereye koyulacağı sıkıntı çıkarır, herkes kendine yakın olsun diyecek. Birileri de "ofiste hava o kadar kötü ki cihaz aldılar" diyecek.
Çalışanlara sormanın ne kadar kötü bir fikir olduğunu zaten güzelce anlatmışlar.

Bence en iyisi o millerin yok olup gitmesi. Millerle printer kağıdı, tükenmez kalem gibi şirketin zaten aldığı bir şey alıp geçin.
Mümkünse hiçbir şey almayın. Yapacağınız alışverişi beğenmeyen mutlaka olacaktır, bu sorumluluğa girmeyin.
0
michael_knight
(17.04.24)
yeni beklentiler yaratmayacak, hakkinda dedikodu yapilmayacak seyler alin. isyeri oldugu icin kiymet bilinmemesi, nankor yorumlar yapilmasi olasi. kotu insanlar olduklarindan degil sen, ben de yapariz. is hayatinin dinamikleri yuzunden dogamizda var.
0
buenosdias
(17.04.24)
Yani nasıl bir yerde çalıştığınızı bizden iyi biliyorsunuz. Ben böyle sorunlar olmayan bir ofisteyim. 15 kisiyiz ve bir tane bile sıkıntılı insan yok.
Bu sebepten bu sorunun bende cevabı ekip toplantısında sormak. Ha ama yok garip bir ortamdaysaniz, bu sıkıntı olacaksa o zaman başka fikir bir anket yapıp içine x adet fikir koymak olabilir. Bu sekilde en azından demokrasi olur.

Ben çok şaşırıyorum bazen insanlarin nerelerde calistigina. Iş arkadaşı olunmaz, ofiste bir şey sorulmaz falan. Herkes çok negatif genelde iş hayatı ile alakalı.
0
logisticsmanager
(17.04.24)
Kapsül kahve makinası +1.
0
drako
(17.04.24)
Kesinlikle fikir sormayın. Mutlu sonla bitme imkanı yok. Hatta çalışan sayısı ne kadar fazla ise o kadar sorun çıkabilir.

Beyaz yaka kahve ile çalışır ama kahve makinesinin bakımı, gideri şusu busu fazla. Sırf bakım vb. maliyetlerden kaçınmak için satın alma maliyetini 1 yıllık kira bedeli olarak ödeyip kiralayan büyük firmalar biliyorum.

Kapsül ya da 87 çeşit yapmaya filtre kahve makinesi fikirleri güzelmiş. Alternatif olarak sandalyeler yeni ve ergonomik değilse onlar denenebilir. Gerçi ofis sandalyelerinin fiyatları aldı başını gitti. Dinlenme/Eğlence odası gibi bir şey için TV+PS5 olabilir.

Ofise demirbaş olarak alınmayacaksa hediye çekleri de olabilir. Attık bütçeye göre bir yemek organizasyonu ya da ofiste "Happy Friday" falan da olur.
0
nawar
(17.04.24)
Kesinlikle fikir sormayın. @nawar +10
0
WithWorth
(17.04.24)
tam otomatik kahve makinesi alın. bu çekirdekli olanlarından. ilk başta jest olarak siz alın 1 kg'luk çekirdek kahvelerden birkaç paket. (amazonda bolivar marka çok iyi 1kg 319TL)
sonrası sizde deyin. aralarında bittikçe dönüşümlü alsınlar. eski iş yerimde öyleydi
0
limonlu eksi
(17.04.24)
hediye/alisveris ceki
0
icim urperiyor
(17.04.24)
Carbonator
0
lapaz
(17.04.24)
fikir mi sorun denmis :)
asla fikir sormayin cünkü calisan kisi sayisi kadar farkli fikir gelecektir. sonuc olarak herkes mutsuz olacaktir. siz bildiginizi yapin. kahve makinasi olabilir kapsüllerle calisan.
bizim is yerinde su var: www.ottoversand.at
herkes memnun.

air purifier falan olabilir eger alerjik birileri varsa ofiste. onlari da rahatlatir.
bir de benim is yerimde en sevdigim sey langirt. Bunlari bosver ögle arasinda calisanlar biraz eglensin diyorsaniz bir langirt masasi alin :D
ortam da senlenir. bizde bir tane var, ögle tatillerinde firfir yok diye masaya kosuyoruz :D
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.04.24)
(3)

Airbnb evi istanbul

dostlarorkestrasi
Selamlar. Fb ile bir süredir sevişemedik ve özledik. Fakat o ailesi ile yaşıyor ve benim evimde de uzun süreli bir misafir var. Daha önce tr’de hiç airbnb ile kiralama yapmadım, bir ara yasaklanma olayları falan vardı. İstanbul’da bu sistemi kullanabiliyor muyuz, gecelik olarak. Yoksa direkt otele m
Selamlar. Fb ile bir süredir sevişemedik ve özledik. Fakat o ailesi ile yaşıyor ve benim evimde de uzun süreli bir misafir var. Daha önce tr’de hiç airbnb ile kiralama yapmadım, bir ara yasaklanma olayları falan vardı. İstanbul’da bu sistemi kullanabiliyor muyuz, gecelik olarak. Yoksa direkt otele mi gidelim?
0
dostlarorkestrasi
(17.04.24)
Kullanabiliyorsun sorun yok.
Zaten istediğin tarihlerde arattiginda opsiyonlar çıkıyor.
0
les yeux blanches
(17.04.24)
bence direkt otele gidin kahvaltı da yaparsınız sabah :D (benim maks fb anlayışım)
0
Kediyi üzdün
(17.04.24)
bence otel daha mantıklı. airbnb de kullanabilirsin ama.
0
jelly bear
(17.04.24)
(12)

Yaptığım kekler bir türlü kabarmıyor

jonas
Selamlar. Kek tarzı şeyleri çok sevdiğim için son dönemlerde yapmaya başladım ama bir türlü istediğim kıvamda kabarmıyor, sönüyor.Malzemeleri oda sıcaklığına getiriyorum. Kurularla sıvıları ayrı koyuyorum. Kuruları elekten geçiriyorum. Pişerken fırının kapağını hiç açmıyorum. 1 paket kabartma tozu k
Selamlar. Kek tarzı şeyleri çok sevdiğim için son dönemlerde yapmaya başladım ama bir türlü istediğim kıvamda kabarmıyor, sönüyor.

Malzemeleri oda sıcaklığına getiriyorum. Kurularla sıvıları ayrı koyuyorum. Kuruları elekten geçiriyorum. Pişerken fırının kapağını hiç açmıyorum. 1 paket kabartma tozu kullanıyorum. Bunları yapmama rağmen hem tam istediğim gibi kabarmıyor hem de fırından çıkmış halinde de bir miktar sönme oluyor.

Belki eski fırınım dandiktir diye düşünüyordum ama sonradan Arçelik mini fırın aldım, onda da sonuç benzer oluyor.

Bu kekler nasıl kabarıyor yav? Ben nerede hata yapıyor olabilirim sizce?

*Bir de ÖNEMLİ SORU: Kek yaparken fırının fanını çalıştırmak mı, çalıştırmamak mı daha iyidir?
0
jonas
(16.04.24)
fan çalıştırmamak gerek kekte.
ununda mı sıkıntı var acaba bilemedim ya da tarifi mi yanlış uyguluyorsun?
başka tariflerle başka unla-kabartma tozuyla dene.
0
jelly bear
(16.04.24)
Tüm malzemelerin oda sıcaklığında olması en önemli noktalardan biri, bunu yapıyormussunuz zaten.

İkinci olarak yumurta ve şekeri çok çok iyi çırpmak gerekiyor; köpük kıvamına gelmeleri lazım. Kuru malzemeleri ekleyince ise tam tersi; hafifçe cirpsaniz yeterli. Yumurta taze olsun mutlaka, un miktarında ayarı çok kaçırmayin. 1 su bardağı ölçüsündeki su bardaginiz normalden büyükse un da çok gelir, kabarmaz. Mutfak tartisi alabilirsiniz, fiyatları çok yüksek değil.


Kabartma tozu yerine karbonat da kullanabilirsiniz. Ben bir seferinde evde kabartma tozu olmadığını fark edince eklemiştim, daha çok kabardigini görünce artık çoğunlukla karbonat kullanıyorum.

Fırından çıkarınca direkt soğuk bir şeyin üzerine almayın. Genelde hata olarak soğuk bez uzerine koyuyorlar, e sönüyor haliyle.


Aklıma bunlar geldi. Ben fan çalıştırmam bu arada.
0
fraise
(16.04.24)
kabartma tozunun skt tarihi bitmeye yakınsa kabarmıyor, taze kabartma tozu almak gerek. Markasıda önemli bence
un koyduktan sonra keki çok karıştırmamak lazım.
0
eja
(16.04.24)
malzemelerini bir yazar mısın neler koyuyorsun görelim
0
neira
(16.04.24)
kaç yumurta koyuyorsun? minimum 2 lazım.
0
theseachange
(16.04.24)
valla benim de hiç bugüne kadar kabarmadı keklerim artık bunun kişisel olduğunu düşünmeye başladım çünkü siz her püf noktaya dikkat etmişsiniz ve yine de kabarmıyorsa bence kek kabartma perimiz yok bizim :(
0
Kediyi üzdün
(16.04.24)
Hem karbonat hem kabartma tozu birlikte koyun.
Genelde 3 yumurta kullanılıyor.
0
pro9it9is9
(16.04.24)
Pastalarda ve içeriği farklı keklerde durum değişiyor ama standart vanilyalı veya kakaolu kekte bu kadar adıma dikkat edilmese de kabarır o kek. Kabarmıyorsa ya kabartma tozunda (skt, marka vs.) sorun vardır ya da keki pişirirken sık sık fırının kapağını açıyorsunuzdur. Yüzey gerilimini kırdıktan sonra kekin iç basıncı ile dış basıncın dengede olduğu yerde kabarma duracak. Siz açtıkça o bir sorun. Fan da pek yardımcı olmuyor. Normal pişsin içeride.

Hala olmuyorsa:

twitter.com
0
nawar
(16.04.24)
Malzemeler ve miktarlarına dair sorular olmuş. Şöyle;

3 yumurta
2.5 su bardağı un
1 su bardağı süt
1 su bardağı şeker
1 su bardağı sıvı yağ
1 limonun suyu
1 limon kabuğu rendesi
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
0
🌸jonas
(16.04.24)
Kabartma tozunu ekledikten sonra çok karıştırmamak gerek. Sadece bir tür karıştırıp hemen fırına sürmek gerek.
0
Amaranta ursula
(16.04.24)
Limonlu kek hiç yapmadım ama duyduğum kadarıyla süt yerine su koymak gerekiyormus limonlu kek te.

Ben genelde havuçlu tarçınlı yapıyorum hemen hemen aynı malzeme ile çok güzel kabarıyor.
0
brnbrs
(16.04.24)
1 su bardagi yagi 1 cay bardagi yag ile degistirip denemenizi tavsiye ederim.

bunun disinda kekin kabarmasi icin abartildigi kadar dikkatle yapilmasina gerek yok +1 , bu nedenle sorun baska bir yerde gibi geldi
kabartma tozunun diger toz malzemelerle iyi sekilde karismasi yeterli, mutfakta en sevdigim seylerden biri kek yapmaktir, eksik ve sacma malzemelerle cok kek yaptim. firin onceden isinmis olmali ve kek icin kullandiginiz kalibiniz elbette asiri buyuk olmamali
0
kassiopeia
(17.04.24)
(8)

yunanistan mı kıbrıs mı tatil için daha uygun

Kediyi üzdün
evet arkideşler ikisine de hiç gitmedim. sorum başlıktaki gibi.edit: Asıl öğrenmek istediğim şu; ikisine de gidip para harcadıysanız aşağı yukarı hangisi daha ekonomik bir ülke bilirsiniz. Kıbrıs Yunanistan'dan daha pahalı değilse ilk tercihim olur neticede yavru vatan ama fiyatlar iki katıysa yapac
evet arkideşler ikisine de hiç gitmedim. sorum başlıktaki gibi.

edit: Asıl öğrenmek istediğim şu; ikisine de gidip para harcadıysanız aşağı yukarı hangisi daha ekonomik bir ülke bilirsiniz. Kıbrıs Yunanistan'dan daha pahalı değilse ilk tercihim olur neticede yavru vatan ama fiyatlar iki katıysa yapacak bir şey yok Yunanistan'a gidip yarı fiyata tatil yaptım diye mutlu olurum.

Bu amaçla sordum bu soruyu, detayların önemli olmadığını düşünüyordum ama öyle değilmiş :)

2 kişi kurban bayramı tatilinde gitmeyi planlıyoruz. Butik otel, airbnb veya 3 yıldızlı otel bütçemize uygun olan seçenekler. Tüm maliyetleri 2 kişi bölüşeceğimiz için bütçeyi esnetmemiz mümkün.
0
Kediyi üzdün
(16.04.24)
Vize sorun değilse Yunanistan daha uygun
0
kaptan memo
(16.04.24)
Arkidiş, 6 çocuklu aile misin, tek başına üniversite öğrencisi misin, 5 yıldızlı otel mi seversin, 12 kişilik hostel odasında mı kalırsın, asgari ücretli misin, gayrimenkul zengini misin? Edirne'de mi oturuyorsun, Mersin'de mi yaşıyorsun? Hiçbirini bilmeden nasıl tavsiye versinler?
Yunanistan tatil için daha uygun.
0
michael_knight
(16.04.24)
@kaptan memo, kapıda vize olayı ile gitmeyi düşünüyorum diğer türlü vizeyi almaya enerjim yok hiç.
0
🌸Kediyi üzdün
(16.04.24)
yunan tabi ki. pasaporta kıbrıs damgası vurdurursan yunana gidemezsin.
0
mikahakkinen
(16.04.24)
www.flypgs.com

kapıda vize için de önceden başvurmak gerek diyorlar. bi araştırın derim.
0
elorelia
(16.04.24)
@michael hocam tavsiye istemedim, hangisi daha uygun diye soruyorum. her türlü özellikteki birisi soruyor olabilir, tüm seçeneklerde bu iki ülkeden hangisi daha uygun. her ikisinde de aynı seçeneği istiyor olabilirim zaten. Size hostel mi 5 yıldızlı mı diye sormuyorum ki, 5 yıldızlı ise hangisinde daha uygun maliyet olarak bunu soruyorum.
0
🌸Kediyi üzdün
(16.04.24)
michael_knight +1
elorelia +1

acentalar aracılığı ile başvuruluyor, sınırda parayı vereyim vize versinler durumu yok maalesef

eksisozluk.com bu başlıktaki son girdileri okuyun, ,

neredeyse schengen gibi uğraşacaksınız randevu vs işleri yok galiba bi tek

üstteki yanıtınıza edit: ama siz ne tarz bir tatil istediğinizi belirtirseniz ona göre daha net bilgi verilir, bu şekilde uzun uzun ikisinin her olasılık için artısını eksisini yazmak gerekecektir
0
jülsezar
(16.04.24)
Kapida vize o kadar yanlis anlasiliyor ki. Yine belge veriyosun, yine saglam para veriyosun ama evet daha az ugrasiyorsun. Ama evet 9 gun icin aliyorsun sadece.
9 gun icin 60 euro vermektense daha fazla zaman icin 100 euro vermek daha mantikli. Belgeler de artik isin olmazsa olmazi
0
mor oje
(16.04.24)
(2)

Saraybosna yaşlılarla gezi planı

chicha_v2
Merhaba iki hafta sonra hem eşimin hem benim anne babaları alıp Saraybosna'ya gideceğiz. Yaşlar 60-70 arası.Araba kiralayacağız, Mostar'a falan gidilir herhalde havalimanına uzak olsa da. Bir tane şelale var Mostar'a yakın oraya da gideriz. Sonrasında yaşlılarımızı hırpalamadan nerelere gidelim, ner
Merhaba iki hafta sonra hem eşimin hem benim anne babaları alıp Saraybosna'ya gideceğiz. Yaşlar 60-70 arası.

Araba kiralayacağız, Mostar'a falan gidilir herhalde havalimanına uzak olsa da. Bir tane şelale var Mostar'a yakın oraya da gideriz.

Sonrasında yaşlılarımızı hırpalamadan nerelere gidelim, nerede ne yiyelim?
0
chicha_v2
(16.04.24)
Mostar'a gitmezseniz bir anlamı yok bosnahersek'e gitmenin mutlaka gidin mostar çok güzel.

onun dışında saraybosna merkezinde orada görülecek gezilecek yerler başçarşı etrafında konumlanmış, yaşlı oldukları için yavai yavaş oraları gezebilirsiniz, cevabi için petica- ferhatovıc yazan bir restoran var gayet lezzetliydi cevabisi, orayı öneririm.

srebrenica şehitliği var ordan yukarı doğru çıkınca da seyir tepesi var orada bir kahve içebilirsiniz. şimdiden iyi gezmeler.
0
Kediyi üzdün
(16.04.24)
vaktiniz varsa srebrenitsa da görülmeli muhakkak. arabayla yaklaşık 3-4 saat sürebilir mostar'dan tam net hatırlamıyorum. zamana göre siz karar verirsiniz.
başçarşı'da sač isimli yerden boşnak böreği yemeden dönmeyin derim. sadece bu börek için bile oraya gidilir. blagaj alperenler tekkesi var mostara 15 km mesafede. atmosferi ve doğasıyla şahane huzurlu bir yer tavsiye ederim. giriş ücreti 10KM/5EUR olması lazım. bosna'da kuzu tandır da meşhurdur. zdrava voda isimli bir restoran var kuzu çevirme/kuzu tandır severseniz öneririm. gitmeden kendinize rota çizip telefonunuza kaydedebilirsiniz.
keyifli tatiller.
0
ezkaza
(16.04.24)
(2)

Malta Vizesi Hakkında Turistik Schengen

put it in your appropriate place
1) Vize başvuru randevusu aldım 22 Nisan'a. Başvuru formu elle yazılıp dolduracak. Randevuyu alırken ek hizmet almak istedim formu doldurmak için. Yapamadığımdan dolayı değil, yazım minik minik küçük küçük olduğundan dolayı ama olamadı. Böyle bir ek hizmet oraya gittiğimde mi söyleyeceğim? Nasıl ola
1) Vize başvuru randevusu aldım 22 Nisan'a. Başvuru formu elle yazılıp dolduracak. Randevuyu alırken ek hizmet almak istedim formu doldurmak için. Yapamadığımdan dolayı değil, yazım minik minik küçük küçük olduğundan dolayı ama olamadı. Böyle bir ek hizmet oraya gittiğimde mi söyleyeceğim? Nasıl olacak)

2) Umarım uzun verirler. İkinci pasaportun ilk vizem. İlk pasaportumda 6 vize vardı.
0
put it in your appropriate place
(01.04.24)
1) ek hizmetten kastı, başvuru formunun bir çıktısını alıp vermekten ibaret. yine takıldığınız yer olunca sorduğunuzda söylüyorlar. sizin yerinize doldurma gibi bir şey yok.
0
solskjaer
(02.04.24)
Ben yeni aldım malta vizesini formda eksik olan yeri görevli yazdı ama bir iki yerdi onun dışında size bütün formu dolduracak kadar yardımcı olurlar mı emin değilim.

2- Çoklu talebe rağmen 3 haftalık verdiler. umarım size dahasını da verirler ama bana biraz cimriler gibi geldi :)
0
Kediyi üzdün
(02.04.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.