[]

sizce şu mülakat sürecine devam etmeli mi?

şu an çalıştığım işimde çalışma ortamı çok rahat haftada 3 gün evde 2 gün ofiste çalışıyorum, müdürüm çok rahat bir adam baskı falan yapmıyor üstümde stres yok, maaşım da tecrübe seviyeme ve şirkette yaptığım işe göre fena değil bence şikayetim yok ama bu güzelliklerin yanında 2 tane epey kötü durum var benim için birincisi iş çok basit. it departmanında veri alt dalında çalışan daha kariyerinin başlarında birisiyim ve gelişmeye çok ihtiyacım var ilerisi için ancak burada öyle bir imkanım yok çok temel bir iş yapıyorum. ikincisi ofise gittiğim günler haftada 2 gün de olsa çok mutsuzum çünkü ofistekilerle hiç frekansım tutmadı anlaşabildiğim kimse yok. sosyal anlamda çok yetersiz ve dışlanmış hissediyorum kendimi gidince bu da moralimi bozuyor. ama tabi burayı kalıcı iş yerim olarak görmediğim için bu ikinci durumu idare ederim gene de birinci durum çok daha önemli şu aşamada o yüzden ara ara iş bakıyorum.

neyse geçenlerde bir yerden mülakat teklifi geldi ben başvurmadan onlar beni bulmuş. girdim mülakata fakat mesai 8-6 ve full ofis. şu an bu rahata alışmış biri olarak 10 saat hatta gidişi gelişiyle 11-12 saat ofisi kaldırabilicek gibi hissetmiyorum. iş şu anki işimden bir tık daha iyi o açıdan bir ilerleme olabilir ama gene de çok tatmin edecek beni çok geliştirecek bir iş değil. bu sebeplerden dolayı burada çalışmaya istekli değilim açıkçası. maaş beklentimi şu an aldığımdan daha yukarda söyledim tabi. neyse şimdi bunlar ilk aşama olumlu oldu dediler bana ve bazı testler gönderdiler yapmam için. ben sırf bunlardan yüksek bir teklif almak için mülakata devam etsem ve sonra aldığım teklifi kendi şirketimdeki maaşımı revize etmeleri için kullansam mantıklı olur mu sizce? ancak benim blöfümü görmezlerse "biz o parayı veremeyiz sana güle güle" derlerse ben diğer şirkette çalışmak istemiyorum garip bir konumda kalıcam o durumda. fakat daha önce departmandaki başka biri gelen teklifi göstererek maaşına zam aldığını anlatmıştı. biraz kararsız kaldım buradan fikir almak istedim siz ne dersiniz?


 
"iş şu anki işimden bir tık daha iyi o açıdan bir ilerleme olabilir ama gene de çok tatmin edecek beni çok geliştirecek bir iş değil."

şu anki işinden memnun olmadığın en önemli kriter sana bir şey katmıyor olması değil mi? yeni iş seni bu açıdan ciddi anlamda tatmin etmediği sürece iş değiştirmek mantıklı gelmedi bana o yüzden.

maaş konusunda bir şey diyemiyorum, her şirketin/işverenin tutumu farklı oluyor. daha önce gelen teklifi gösterip zam aldılarsa ve senin çalışmandan memnunlarsa denenebilir, neden olmasın.
  • knight of cydonia  (27.03.23 16:32:34) 
evet iş değiştirmek gibi bir düşüncem yok o yüzden. ancak esas fikirleri merak ettiğim konu buradan bir teklif alıp bunu şu anki iş yerime koz olarak kullanıp maaşımı yükseltmeye çalışmak riskine değer mi? dediğim gibi orada çalışmak istemediğim için benim şirket de blöfümü görmezse güle güle derse bir anda mecburen oraya gitmek durumunda kalabilirim ya da şirketime ben vazgeçtim burada devam edicem zam yapmasanız da desem garip bir duruma düşücem. bunun olma ihtimali nedir acaba


  • semaforo de medianoche  (27.03.23 16:42:33) 
riskli ama şu denir en fazla başka bir firmadan teklif aldım ama önceliğim burada kalmak eğer biraz iyileştirme yapabiliyorsanız konuşalım vs. müdür de makulmuş zaten ne olabilir ki en fazla.


  • atacaksinfinke  (28.03.23 16:17:19) 
[]

adı hatırlanamayan bir yerli komedi filmi

2010'ların başı tarihli olması lazım ama 2007-2017 arası diyelim daha garanti olsun. bir komedi filmiydi, hatta yanlış hatırlanamıyorsam mockumentary tarzında bundan çok emin değilim ama böyle kalmış aklımda. ve bulunamayan bir film yani şu anda izleme şansı yok (en azından en son araştırdığımda öyleydi). ekşi'de hakkında birkaç sayfa entry var ama keşke izleyebilsek tarzında zamanında fırsatını bulup izleyebilenlerin çok sevdiği ve sonrasında bulunamamasıyla internette bir mite dönüşmüş bir film çünkü. bu bilgiden de çok emin değilim ama adı yanlış hatırlamıyorsam harflerden oluşuyordu bir kısatlmayı temsil ediyordu yani S.O.S gibi ya da G.D.O gibi (gdo karakedi değil tabi). neydi bu filmin adı?

not: emin olduğum şeyler komedi olması, 21. yy filmi olması, hakkında iyi yorumlar olması ve internette bir kaydının bulunamaması. diğer bilgilerde yanılıyor olabilirim.


 
buldum. O.H.A: Oflu Hoca'yı Aramak. ve geçen yıl youtube'a yüklemiş yapımcısı artık izlenebiliyor yani. neyse soruyu görüp de cevabı merak eden varsa diye silmiyorum soruyu.


  • semaforo de medianoche  (14.03.23 12:25:20) 
[]

ankara kuğulu park civarı yemek yenecek yer önerileri

kuğulu park civarı derken direkt dibi olmasına gerek yok ama yürüme mesafesi 15 dkyı aşmasın mümkünse. rezervasyona gerek olmayan bir yer olsun bir de (yoksa stüdyo pizza çok güzel ama rezervasyonsuz zor girilir). restoran, kafe, bar fark etmez yeter ki menüsünde lezzetli ve doyurabilen bir yemek olsun.




 
London pub, Sofra. Bestekar sokakmiydi tunus caddesi miydi bilmiyorum oralar.


  • Kahvedesu  (13.03.23 22:11:43) 
Cafe des Cafes+1, enginarlı, brokolili bir salataları var çok güzel.
Bir de Meşhur Oltu Cağ Kebabı çok iyi.

  • Amaranta ursula  (13.03.23 22:55:30) 
madem cafe'ler örnek veriliyor, Varuna gezgin'e gidip köri soslu tavuk yiyin. üff. elmalı falan. beklentilerin çok üstünde


  • sparkle kiddle  (13.03.23 23:12:23) 
[]

sizce en iyi 40 yaş altı aktrisler

güzellik vs. ayrı konu da ben direkt oyunculuk yetenekleri olarak çok beğendiniz 40 yaş altı aktrisleri soruyorum. en az 5 tane yazarsanız sevinirim daha fazla yazabiliyorsanız daha iyi.

benimkiler: kristen stewart, rooney mara, margot robbie, jessie buckley, jennifer lawrence, scarlett johansson ve belki florence pugh'u da alırım bu listeye. 41 yaşında ama hadi natalie portman'ı da ekleyeyim.

edit: lea seydoux'u unutmuşum oha

 
40 dahilse Emily Blunt.


  • Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet  (28.02.23 12:16:54) 
80 sonrası doğanlar diyelim:
Anne Hathaway
Phoebe Waller-Bridge
Eva Green
Emma Stone
Bryce Dallas Howard
Rebecca Ferguson
Victoria Pedretti
Keira Knightley
Gemma Arterton
Olivia Wilde
Ana de Armas
Sydney Sweeney
Kerry Condon
Alison Brie
Natasha Lyonne
Madelyn Cline
Sarah Wayne Callies
Sophie Turner
Riley Keough
Emma Watson
Chloë Grace Moretz
Alexandra Daddario (yeteneksiz ama çok güzel)
  • gabe h coud  (28.02.23 13:48:29) 
Anne Hathaway
Phoebe Waller-Bridge
Eva Green

üçlüsüne ben de katılıyorum.
  • rakicandir  (28.02.23 14:03:23) 
Merve Dizdar
Anna Taylor-Joy
Margot Robbie
Maisie Williams
Carly Chaikin
  • vedatchilipeppers  (28.02.23 15:08:28) 
florence pugh ve Saoirse Ronan oyuncudur diğerleri güzel kadın sadece.


  • Hallegadola  (28.02.23 19:39:24) 
scarlett johansson ve lea seydoux'un kölesi olsam dünyanın en mutlu insanı olurdum sanırım


  • mark greg sputnik  (28.02.23 19:45:08) 
ben bu yazilanlardan sadece florence pugh'u begeniyorum. bir de emma stone ve emily blunt, belki.

hos gerci gabe'in yazdigi herkesi tanimiyorum. ama mesela anne hathaway, emma watson falan bence felaket.
  • hot potato  (28.02.23 19:52:44 ~ 19:54:39) 
[]

geçmeyen bel ağrıları

29 yaşındayım, haftada 2-3 gün spor yapmaya çalışan birisiyim. spordan kastım şınav, barfiks, dambıl vs. sporu kardiyo falan değil yani. geçenlerde 3-4 yıl sonra halı saha maçı yaptım, vücudumda bir sürü yere kramp girdi ve çok kötü hamladı her yerim. maçtan sonra 2 gün hamlık ağrıları şiddetli şekilde devam etti 3. gün hafif ağrılar kalsa da %90 düzeldim tekrar spor yapayım dedim. o spordan sonra belimde ciddi ağrı başladı (dambılla omuz hareketleri de çalışıyorum özellikle onlar etkiledi gibi hissettim). ilk günler çok kötüydüm sonra hafifledi ama tam olarak geçmedi, 1 hafta geçmeyince doktora gittim mr vs. çektiler. doktor bel düzleşmesi ve kalça sıkışması sendromum olduğumdan bahsetti. acil cerrahi müdahele veya ftr gerekmiyor ama bel kaslarını güçlendirmen lazım dedi bazı egzersizler verdi gönderdi 1 hafta önce, fazla ilgilenmedi. ancak benim bel ağrıları otururken hala rahatsız ediyor. bunun ne zaman geçmesi lazım veya pek geçmeyecek de benim normalim bu mu olacak artık (ki gayet rahatsız edici böyle bir şeyle yaşanacağını sanmıyorum), bu süreçte nelerden kaçınmalıyım vs. bir şey söylenmedi. benzeri şeyler yaşayan var mı? ağrıların geçmesi için tavsiyeler veya süreçle ilgili bilgi verebilecek olanlar olursa çok sevinirim. zırt pırt doktora gidemiyorum maalesef mesaim var sonuçta.




 
Bende de bel düzleşmesi ve fıtık var. Dinlenmek ağrını geçirse bile aslında probleme kalıcı bir yardım yapmaz. Bolca hareketli bir hayat bunun kalıcı çözümü. Gerçekten çok hareketli dönemlerimde ağrım tamamen geçiyor benim. Ama 6 ay hareketsiz kalırsam sonra ara ara kendini göstermeye başlıyor.

Ben doktor değilim ama doktorum bana bel kaslarını esnetecek hareketler yaptırıyordu. Seninki bel kaslarını güçlendir demiş problemler farklı olabilir tabi ama ben biraz garip buldum.

Sen spor yaptığını söylemişsin aslında. Ama bu yaptığını söylediğin şeyler hayatına ne kadar hareket katıyor bilemiyorum. Aktif bir hayat ile haftada bir kaç gün eline dambıl almak farklı şeyler bana göre.

Ve almanyada bel sakatlığı yaşayan fabrika işçileri ile alakalı şöyle bir araştırma var; bel sakatlığı yaşadığında rapor alamayıp işe dönen çalışanlar, rapor alan çalışanlardan çok daha hızlı iyileşiyorlar. Çünkü hareket çok önemli.
  • zimbirik  (26.02.23 17:39:37) 
egzersizleri yapıyor musun? oturmak iyi bir şey değil. mümkün mertebe ayakta durmaya çalış. ayrıca anterior ve posterior pelvic tilt nedir araştır. muhtemelen nasıl ayakta durulacağını bilmiyorsun. hatta yürümen bile yanlış olabilir. bunları düzeltmezsen belin düzelmez. ameliyat da olsan düzelmez.


  • alperz  (26.02.23 20:05:22) 
şınav barfiks ve dambıl core ve kol kaslarını geliştirir. ihtiyacın olan bel çevresi. en kolay egzersiz yürümek. masabaşı işim olduğu için benim de bel ağrılarım çok sıktı, ta ki iş değiştirene kadar. artık araba yerine toplu taşıma ile gidiyorum ve hergün sabah, akşam ayrıca öğlen yemekten sonra toplamda yarım saat yürüyorum. 5000 adım civarı oluyor galiba. bel ağrıları hiçbi ilave egzersiz olmadan geçti. ama yine de ilave egzersizle çok daha iyi olabilir.


  • sttc  (26.02.23 20:07:41) 
toplu cevaplar: egzersizlerimi yapıyorum 1 haftadır. masabaşı bir işim var o yüzden günümün çoğunda mecburi şekilde oturuyorum onun dışında da fazla hareketli bir insan değilim. yaptığım sporu zaten hayatıma hareket katmak amacıyla değil biraz kas kazanmak ve fiziğimi şekillendirmek için yapıyordum yaklaşık 3 yıldır falan o yüzden belirttim kardiyo vs. yapmadığımı. şu anda yürürken ederken yatarken ağrım yok ama bir süre oturunca belim rahatsız oluyor. haffiten bir yanma hissi geliyor vs.


  • semaforo de medianoche  (27.02.23 00:39:11) 
bel ağrısı yanlış durmaktan kaynaklanır. dolayısıyla seni doğru durmaya yöneltecek kaslarını güçlendirmen lazım.

hip flexor, quadratus lumborum, quadratus femoris, biceps femoris ve gluetus maximus. bunlarla ilgili egzersizleri musclewiki'de görebilirsin. programını itme-çekme şeklinde bir gün itme bir gün çekme yaparsan daha rahat edersin.

hip flexor çok önemli.
  • alperz  (27.02.23 08:16:38) 
10 senedir spor yapıyorum, benim dışında ısınma ve soğuma esnetmelerini yapan çok nadir görüyorum. Kasları güçlendirmek yetmez esnetmen de lazım. Antrenmana esnetmeleri de ekle derim. Anında göreceksin farkı.


  • hasmetizm 2046  (27.02.23 08:27:18) 
[]

ankara masaj salonu/spa merkezi önerisi

internette yorumlara bakıyorum hepsinde yorumlar %95 iyi o yüzden oradan anlamak pek mümkün olmadı. sizde var mı ankara'da güzel masaj yaptırabileceğimiz bir yer önerisi? özellikle 1'den fazla masaj yerine gitmiş birilerinin kıyaslaması çok faydalı olur ama tek yere gittiyseniz de yazabilirsiniz tabi.

not: sadece masaj yaptırmak istiyorum hamam, sauna vs. güzelliği pek ilgilendirmiyor o yüzden. bir de fiyat/performans yeri aramıyorum performans yeri arıyorum bir kereliğine denemek adına. tabi tutup da bir masaja 5k verecek halim yok da bir yer 500'e iyi başka yer 1500 çok iyiyse çok iyi olanı tercih ederim yani.


 
son 1 senedir kendime odul olarak 15 gunde bir gidiyorum masaja. pahalisina da gittim ucuzuna da. spa bolumundeki telefonda konusan kisinin iletisimi kotuyse bastan eliyorum orayi. kart gecmeyen yeri de eliyorum, kurumsalligini belli ediyor o yerin.

ankarada degilim ama tavsiye olarak size diyecegim sey, oteldeki spalara gidin. mekan sessizse en basta odeme bolumundeki yetkili kimse ona 20-30 tl bahsis verin. guzel bi masor versin size. ardindan masaja giren kisiye de en bastan 50 tl verin masaja baslamadan, pahali yerlere gitmiyorum, ama bu sekilde kaliteli hizmet aliyorum. 300-400 tl arasi sessiz otel spasi bulun yeterli. bahsisler ile guzel hizmet alabiliyorsunuz.

600 tl lik yere gidip odeme yapinca, para isletmeye gidiyor, masore gitmiyor, hurmet gormuyorsunuz pek, isin puf noktasi bahsisten geciyor. masorler endonezyali ya da taylandli olsun, ozbek,iran,turk olmasin asla.
  • sekerler diyarinda bir ruya  (25.02.23 19:16:09 ~ 19:17:23) 
@sekerler pahalı yerde 600 uygun yerde 300-400 mü fiyat? pek aramalarımda 600 tl'den aşağı duymadım yorumlarda da 600'lük yerlere f/p yeri diyorlardı


  • semaforo de medianoche  (25.02.23 22:11:42) 
Daha az önce hiltonda masaj yaptırdım 90€ idi kişi başı. 70€’ya da vardı. Gittiklerim arasında hizmet bakımından en iyisi bu. Öncesinde saunayı falan da kullanabiliyorsunuz.


  • ruhen hastayim ben  (25.02.23 22:18:48 ~ 22:21:02) 
Bali de 1 saat masaj 3 4 dolar. Eksi de herkes aylik 500k maas aliyor zaten. Anca atip tutuyorlar. Paranizi kaptirmayin. 350 450 tl arasi yerlere gidip bahsisle kaliteli hizmet alabilirsiniz. Grupanya tarzi sitelere goz atin. Guzel fiyatlar var.


  • sekerler diyarinda bir ruya  (26.02.23 00:02:27) 
[]

çalışma sandalyesi önerisi

ikea'da markus ve jarvfjallet var onları gidip bir denemeyi düşünüyorum ama bunlar dışında şuna da bir bak dediğiniz veya onlardan daha iyi dediğiniz çalışma sandalyeleri varsa yazabilirseniz sevinirim.

not: bütçe max 8k civarına çıkabilir o yüzden herman miller önerip üzmeyin lütfen.

not2: oyuncu sandalyelerini görsel olarak sevmiyorum markus vs. gibi normal ofis sandalyesi formatını tercih ederim.

 
bence alefjall modeline bak. o dediğin modellerin hiçbir rahatlığı falan yok. dediğim modele otur, hemen anlarsın rahatlığını, diğerleri faso fiso.


  • Huan8  (14.02.23 12:00:55) 
@huan8 o epey rahata benziyor ama %60 home office çalışan biri olarak uzun süreler oturuyprum sandalyede o yüzden sırt ve boyun desteği önemli diye düşünüyorum. bir de yazın deri terletir sanki ya :(


  • semaforo de medianoche  (14.02.23 12:07:14) 
nurus markasında indirim var amazonda bir bakın.


www.amazon.com.tr
  • kullanıcıadımbuolsun  (14.02.23 12:31:06 ~ 12:33:38) 
O zaman olaya şu açıdan yaklaşalım. Çok uzun süreler oturmak sağlık açısından iyi olmadığı için, İsg açısından da dik oturup çalışmanı belirli aralıklarla dinlenme periyotlarına bölmen gerektiğinde, sırtını iyice geriye yaslamak yerine, kalkıp koltuğa oturman daha rahatlatıcı olacaktır. Zaten Boyun desteği dedikleri şeye aldanma, boyun desteği öyle bir şey değil. Arabalardaki koltuk başlığı gibi üretiyorlar. Onların amacı konfor değil, boynu korumak. Evde boynu korumalık bir durum ne olacak? Tasarım hataları var o tip sandalyelerin. Sen iyice bir düşün, oturağının ve sırtlığın rahatlığına bak. Çalışma uzun sürüyor diye anlamsız ürün alma :) deri terletiyor evet, o nedenle üstüne ikea'da satılan sandalye minderlerinden alır atarsın.


  • Huan8  (14.02.23 12:44:12 ~ 12:45:45) 
Ben şundan memnunum www.hepsiburada.com

Sadece kafa yaslama kısmı aşırı dandik. Ayarlı falan ama emanet duruyor.

2 kere kırıldı yapıştırdım, en sonunda ideal bir ayara alıp 2 tane vida attım şu an sağlam duruyor.

Bir de şu araç koltuklarına takmalık lastikli ufak kafa boyun yastıkları oluyor ya onlardan geçirdim mis gibi oldu yoksa geride kalıyordu. Dedikleri gibi o biraz süs gibi kalıyor koltuk çok prof değilde. En azından şimdi bazen biraz yatırınca kafamı da yaslayıp keyifli şekilde takılabiliyorum.

Kafa yaslama kısmı dışında kaliteli bu arada 95-110 kilo arasında kullandım, rahat. Kolu ileri geri ve yükseklik ayarlı. Sandalye yukarı aşağı ve yatma ayarlı. Yeterli bana. A bir de bel desteği için ufak yassı bir yastık kullanıyorum ama ben çoğu zaman kaykılarak oturuyorum. Dik oturuyorsanız çok gerek yok.
  • ananiyimioguz  (14.02.23 13:17:50) 
[]

dünya tarihinde en çok saat sıkışıp kalan kişi

127 saat filmi vardı mesela dağcı adamın kanyonda sıkışıp kaldığı 127 saati anlatan ama depremde işte görüyosunuz enkaz altından 170. saatte sağ çıkan var hala 127'yi baya geçen örnekler gördük yani. bunun daha üst bir rekoru var mı acaba daha önce? şu yüzden soruyorum umudu nereye kadar korumak lazım önde bir örnek varsa en azından kafada biraz daha belirleyici olur. yoksa bizim vatandaşlarımız mı şu an (maalesef mi denir iyi ki mi denir bilemedim) rekoru kıran kişiler?




 
Bir Afganistan depreminde, 63 gün sonra çıkartılan kadın varmış.


  • John Bloor  (13.02.23 12:40:11) 
@john haberin linki var mı? gerçekse bile o baya buzdolabının yanında falan sıkışmıştır yani bir insan fiziksel olarak aç susuz 63 gün yaşayamamalı. normal şartlarda bir insanın böyle bir durumda yanında en fazla 1 şişe su 1 paket de atıştırmalık bir şey olur.


  • semaforo de medianoche  (13.02.23 12:44:56 ~ 12:45:36) 
Abi o Afgan kadın sanırım depreme mutfakta yakalanmıştı, yani yiyeceğe içeceğe erişimi vardı, o büyük bir avantaj.


  • Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet  (13.02.23 12:46:07) 
yukarıda yazıldığı gibi pakistanlı birisinin akıllara ziyan doğruluğu tartışmalı bir rekoru varmış, geçtiğimiz günlerde de bir başkasının haiti depreminde iki hafta sonra çıkarıldığı yazılmıştı. bu tabi bulunulan yer, battaniye olup olmaması, uyuyarak geçirip geçirmeme gibi pek çok faktöre bağlı. ben tüm iyi ihtimaller bir araya gelmesi halinde 10 gün olarak görüyorum en fazla.


  • bos dusunce balonu  (13.02.23 12:50:35) 
Abi bir de açlıktan kimse ölmez, yani açlık halinde çok uzun süre hayatta kalabilirsin en zayıf insanda bile bi 5-10 kilo yağ olur bunları kullanır vücut 90bin kalorilik enerji demek bu, ayrıca kas proteinleri de beyin ve kalp için şeker lazım olduğunda şekere dönüştürülebilen aminoasitler içerir ama su yoksa mümkün değil yani hayatta kalmak böbrek komplikasyonları başladığında direkt ölürsün, 10 gün sonra sağ çıkanlar gerçekten mucize yaratmış olur ama onların da sonradan hayatta kalması yine mucize olur.


  • Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet  (13.02.23 12:56:15) 
türkiye için rekor 187 saat sanıyorum. erzincan depreminde bir afetzede kurtarılmıştı 187 saat sonra. umarım bu rekor aşılır bir çok insan daha sağ çıkarılır önümüzdeki saatlerde. sağlıkçıların dediklerine 9-10 gün dayanabilen insanlar oluyor az da olsa. bu tabi oldukça kişisel bir durum. kimi 10 saat susuz kalamazken kimi bünyeler 9-10 gün dayanabiliyor.


  • pardus  (13.02.23 12:57:43) 
ekstrem örnekleri dışarda tutmak lazım. su ve gıda erişimi rahatsa ve hava şartları da müsaitse bu süre verdiğiniz örnekteki gibi 63 günlere falan bile çıkabilir.

@kaleci açlıktan ölünmez belki ama mineral vitamin alımları 0'a düşünce bağışıklık çöker, hastalıklar olabilir, psikolojik boyutu da var işin tabi. vücudun metabolizmayı çalıştırabilmesi için gerekli enerjiyi elde edememesinden değil de başka sebeplerden ciddi sıkıntı verir diye düşünüyorum açlık.

@pardus 1939 erzincan mı? haber linki varsa atabilir misiniz?
  • semaforo de medianoche  (13.02.23 13:07:46 ~ 13:20:02) 
enkazdan çıkarılıyorda sonrasını kimse söylemiyor. bu kişiler sonrasında kaç gün hayatta kalabiliyor. bir çoğu akut böbrek yetmezliğinden hastanede hayatını kaybediyor.
kurtulanların sağ kalma oranı bilinmiyor.

belki çevresinde yiyecek bulunanlar uzun süre hayatta kalabilir ama sıkışık durumda hareketsiz kalanlar veya bir uzvu sıkışanların bu kadar süre hayatta kalmasının imkanı yok.
  • astronom bey  (13.02.23 13:51:47) 
tayland'da mağarada mahsur kalan çocuklara 10 gün sonra ulaşılmıştı sanki.


  • elorelia  (13.02.23 14:25:38) 
yalnız o filmde adam kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde tek başına sıkışmıştı. karşılaştırma anlamsız olmuş.

bizde rekor erzincan depremi, dünyada da o 63 gün kalan kişi.
  • candide  (13.02.23 14:29:46) 
@candide niye anlamsız? ben insan fiyolojisinin aç susuz hareketsiz dayanabileceği süreleri sordum işte ha kanyonda ıssız bir yerde sıkışmışsın ha şehir merkezinde bir enkazda. kurtarılma şansından falan bahsetmiyorum ki.

@elorelia evet onun filmini görmüştüm ama izlemedim. su ve yemek stokları var mıydı orada mahsur kalanların?
  • semaforo de medianoche  (13.02.23 14:42:38) 
şimdi baktım. mağaradan damlayan suları içmişler. ama yiyecek konusunda farklı haber ler var. bazı haberlerde biraz atıştırmalıkları var diyor bazı haberlerde without food diyor. emin olamadım ben de.


  • elorelia  (13.02.23 16:19:10) 
@semaforo de medianoche

1992 Erzincan Depremi, 187 saat

www.cnnturk.com
  • mey17  (13.02.23 17:06:35) 
@semaforo psikoloji insanın hayatta kalma süresini oldukça etkileyen bir şey. o yüzden yaşamın olmadığı yerde sıkışmak ile deprem enkazında sıkışmak çok farklı.


  • candide  (13.02.23 17:20:25) 
[]

twitter'da gelen şüpheli mention. hesabımı ele geçirmeye mi çalışıyor?

belli bir kesimin tepkisini çekebilicek bir tivitimden birkaç dakika sonra "size mesaj yazamıyorum bana dm atabilir misiniz?" diye mention geldi bir hesaptan ve takip de etti beni. işin garibi hesabın tek tiviti bu. 4-5 aylık bir hesap ve takip ettiklerine falan bakınca yazdığıma tepki gösterebilicek bir profile benziyor. bir de hesabım dmlere açık aslında atabilmesi lazımdı dm. parçaları bir araya getirince bu bir tuzağa benziyor bakınca ama nasıl bir tuzak anlamadım. benden dm alınca hesabımı ele geçirmesi kolaylaşıcak mı bir şekilde? ya da başka bir taktik mi bu nedir fikri olan var mı?




 
siz ona mesaj atarsanız atmadığınız bir mesajı atmış gibi gösterebilir browser üzerinden. screenshot alır ve sen böyle söyledin der. başka da birşey yapamaz. "öğeyi denetle" ile yapması basit.

link yollarsa phishing yapmaya çalışabilir ayrıca.
  • false pretension  (12.02.23 20:50:54) 
[]

deprem yıkıcılıkları neye göre?

kara depremi dendi o yüzden hadi deniz depremlerini saymayalım desek karada haiti depremi var 7.0 şiddetinde. tamam 7 ve üstü büyük deprem sayılıyor ama sınırdan büyük bir deprem. en az 100 bin ölü olduğu yazıyor. derinlik önemli deniyor onu da söyleyeyim derinliği de 13 km imiş bu depremin.

en büyük kara depremlerinden 2016 yeni zelanda depremine bakıyorum 7.8 şiddetinde gerçeklemiş, derinlik 15 km diyor ve ölü sayısı 2. düz 2. tamam nüfus yoğunluğu az ama baktım yakınında yaklaşık 400 bin nüfuslu şehir falan olan bir bölge gene de.

bizim depreme bakalım afad raporuna göre deprem.afad.gov.tr 7.7 olan 8.6 km derinlikte, 7.6 olan 7 km derinlikte. usgs'e göre ise ilki 7.8 şiddetinde derinliği 17.9 km ve ikincisi 7.5 şiddetinde derinliği 10 km -usgs ve afad verileri arasında bu kadar derinlik farkı olması da garip-. bizde de 20 bin ölü var.

bu 3 depremi karşılaştırınca ben bu yıkıcılık neye göre oluyor anlamadım tam. yeni zelanda, japonya gibi bir yer değil ki binalarının hepsi yüksek şiddette depremlere bu kadar dayanıklı olsun. ya da haiti bizden çok daha mı kötü binalara sahip de çok daha az şiddetle en az 5 kat fazla ölü veriyor. anlayamadım bu işi.

 
usgs'nin rasathanesi uzakta olduğu için hata payı yüksektir. celal hoca bi programda bunların hepsi aynı değeri verse biri ölçüp diğerlerine söylemiş diye düşünürüm. farklı olmaları normal olan demişti.

yapılaşmanın nerede olduğu önemli. siz imarı kayalık sağlam zemine doğru açarsanız ölü sayınız düşer, yok düzayak olsun rant sağlasın der alüvyonlu zeminlere, tarım arazilerine açarsanız yükselir.

yapı yüksekliği bir diğer önemli konu. biz rant için 3 kattan fazla olmaması gereken yere 15 kat çıkıyoruz. zemin taşımıyor. çok katlı binadan çok daha fazla ölü çıkıyor haliyle. binalar 1-2 katlı olsa hem üstüne yıkılan yapı daha hafif olacak hem öne arkaya veya bulunduğu yere çökme durumunda daha az yükseklikten düşmüş olacaksınız.

yıkılan binaların geneline bakınca bulunduğunuz muhitte sağlam zemini olan mahallede 2-3 kattan daha büyük olmayan, ulaşımı da düşünürsek kenar mahallede kalan binada oturmak en mantıklısı gibi duruyor.
  • b1020  (10.02.23 22:49:05) 
@b1020 sadece türkiye'yle yeni zelanda depremlerini karşılaştırsam bi şekilde bir mantık çıkarılabilir ama haiti'deki durumu da katınca çok enteresan oldu tablo sanki. tamam haiti daha geri kalmış bir ülke ama türkiye'de plansızlık desen kralı var, kuralsızlık desen kralı var, müteahhitlerin malzemeden çalması artık kanıksanmış gerçekler. buna rağmen haiti'de önemli ölçüde daha az şiddette bir depremde nasıl en az 5 kat daha fazla insan ölüyor bu açıklamayı merak ettim esas.


  • semaforo de medianoche  (11.02.23 01:00:50) 
şiddet ve büyüklük ayri seyler. sizin siddet dediklerinizin hepsi büyüklük.

fay hatti üzerine sehir kurmazsaniz kimse ölmez. sehir kurarsaniz ve binalarinizi saglam yapmazsaniz cok kisi ölür. sehir kurup cürük bina yapar bir de anında müdahale etmezseniz onbinlerce kisi ölür.
  • tadellesever  (11.02.23 01:09:51) 
@tadellesever tamam hocam büyüklük olsun bu sorumla ilgili bir şeyi değiştirmiyor ki. türkiye'de depremden etkilenen şehirlerde fay hattında bir sürü yapı yok muydu onları konuşmuyor muyuz 5 gündür? haiti komple fay hattında mı yani o yüzden mi çok daha düşük büyüklükte bir depremde 100 bin ile 316 bin arası ölü var? öyledir belki de gerçekten soruyorum, çok garip geldi bu olay anlamaya çalışıyorum o yüzden.


  • semaforo de medianoche  (11.02.23 01:19:56) 
ekip arkadasim haiti depreminde görev yapti, anlattigina göre bizim icin yeni zelanda ne ise, haiti icin türkiye de o kadar ileride bir ülke.

depremde ölümlerin büyük bir kismi ilk anda gerceklesmiyor. yıkıntı ne kadar büyük olursa olsun ilk 3-5 saatte ulasabildiklerin ve enkazdan cikardiklarinin yaşama sansi cok fazla. insanlarin büyük cogunlugu deprem enkazi altında yaralanmis ve hareket edememis oluyor, önemli bir kismi enkazın tozunu soludugu icin, susuzluktan, travmanın yarattıgı ic kanamalar ve sepsisten yavas yavas ölüyor. 72 saatten sonra bircogunda susuzluk yüzünden böbrek hasari basliyor, böbrek hasari geri döndürülemez başka hasarlara sebep oluyor ve enkaz altından cikarsan bile yaşama sansi azaliyor.

bu deprem icin de yaklasik 60 bin ölü sayisi bekliyorum ben, van depreminde de aynisi olmus, kaydi kuydu olmayan bir sürü sıgınmaci, kimlik tespiti yapilamayanlar, yakını arayip sormayan bir cok kisi kayitlara ölü olarak gecmiyor. onlari da eklersen 80 bin ölü yapar. cok büyük bir kayip, yerinde ve organize bir müdahale olsaydi, bu insanların yarisi kurtulabilirdi.
  • tadellesever  (11.02.23 02:45:53) 
büyüklük ve şiddet arasındaki fark da şu acidan önemli.

depremin ölcülebilir etkisine büyüklük diyoruz. depreme yakin ölcüm merkezlerinde sonuclar hatali cikar, deprem merkezinden uzaklastikca ölcümler daha saglikli kaydedilir. o yüzden özellikle büyük depremlerde kandilli sonradan güncelleme yapar. bu sebeple usgs nin ölcümleri bu depremin büyüklügünü daha net gösterir.

şiddet ise depremin yol actigi hasara bakarak hesaplaniyor. yani 7 büyüklügünde bir deprem bir ülkede 8 şiddetinde hissedilirken başka bir ülkede 9 siddetinde hasara yol acabilir. bunun farkli olmasinin bir cok sebebi var, zemin yapisi, yapı özellikleri, yapıların kullanilis sekli (kolonları mı kestin, kolonlara civi mi caktin, kolonlari kesip atik su borusu mu dösedin, herkes balkonuna klima taktirip kullanmadigi esyalari oraya mi yigdi gibi meseleler statik hesaplarini bozar), binanın nasil yikildigi gibi bircok unsur depremin şiddetini ve dolayisi ile ölü sayisini belirler.
  • tadellesever  (11.02.23 02:55:02) 
[]

erkek için vücudu saran uzun kollu üst ne diye aratmak lazım

benim eskiden böyle bir şeyim vardı füme tonlarında. kışın soğuk havalarda halı saha yaparken formanın altından giyerdim hem güzel görünürdü hem üşütmezdi. yıllar sonra çok yıpranınca yer bezi oldu tabi. yerini doldurmak istiyorum tekrar ama o tarz bi şey bulamıyorum. formanın altından görüneceği için içlik gibi iç çamaşırı formatında bir şey istemiyorum, bir de vücudu saran tarzda olması önemli forma altından giyeceğim için. hepsiburada, trendyol'dan falan bakıyorum da ne diye aratmam lazım? ya da direkt bildiğiniz bir markada varsa oranın sitesinden de bakabilirim.

edit: aslında tam şunun www.malabadiicgiyim.com füme rengi istediğim. siyah, beyaz iç çamaşırı gibi yapıyor, bordo da çok baskın sevmedim. www.malabadiicgiyim.com şunun rengini arıyorum direkt ama bu da boğazlı hem de bedeni (m) yok.


 
termal içlik olarak aratın. decathlon başarılı.


  • orient blue  (26.01.23 20:38:09) 
@orient blue aslında güzel olabilirmiş de 2 model uzun kollu içlik var sitede birinde (futbol içliği yazan) abuk sabuk çizgiler, desenler, ele geçmeli bi şeyler falan var. diğerinde de (kayak içliği yazan) düzgün bir rengi yok grisi olsa alırdım ama onu kötü bi yeşil, siyah, beyaz falan var. ayrıca termal falanlık olmasına da gerek yok dümdüz penye de olur bana.


  • semaforo de medianoche  (26.01.23 21:10:22) 
outdoor, merino wool clothing yazıp aratın.


  • kullanıcı adı  (26.01.23 23:43:00) 
Koşu içliği daha çok çeşit bulursun. Sportif kullanım için üretilenler çok hızlı kuruyor avantajı bu, üşümüyorsun.


  • hasmetizm 2046  (27.01.23 10:26:14) 
[]

ingiliz dil edebiyat mezunları ne işler yapabilir?

ablam bu alandan mezun oldu 2021 yazında. alanında iyi okullardan biri olan ankara üniversite'sinden iyi bir ortalamayla mezun oldu hem de. eskiden son sınıfta falan formasyon alınabiliyomuş ablam okurken o da kalkmış sanırım formasyon da alamadı. şimdi özel etüt merkezlerinde falan kölelik parasına part time özel ders vermek dışında bir şey yapamıyor. çok umutsuz hissediyor kendini ve üzüyor beni de. şu işleri araştırsın, şunlara başvursun vs. dediğiniz ne olabilir bu alandan mezun dili çok iyi birisi için?




 
THY ilanlarına bakabilir kabin memurluğu için. Şirketlerin dış ticaret, satış bölümlerine başvuru yapabilir. Bankalara, hastanelere çağrı merkezi için başvurabilir. Ama sadece dille biraz zor. İş öğrenmesi gerekiyor.


  • dissendium  (25.01.23 16:26:46) 
Aynı durum bendede var seramik ve cam okudum formasyon yok şu an işsizim ve kafayı yicem.


  • aretwoane  (25.01.23 17:13:04) 
Hocam formasyon denen ucube şeyin kaldırılması zaten gerekliydi. Öğretmenlik sadece eğitim fakültesi mezunları için geçerli olmalı, onun dışında alakasız bölümlerden çıkanlar bir kurs süresi bile etmeyen bir sürecin sonunda eğitim çıkışlılara denk haklara kavuşuyor, e öğretmenlik mezunlarının günahı ne.

Ablan bence İngilizce öğretmeni olmak için tekrar üniversite sınavına hazırlansın.
  • Avoiding The Puddle  (25.01.23 17:15:45) 
hazırlık hocası olmayı deneyebilir, pek de seçenek yok aslında. zor durum.


  • Erestor  (25.01.23 17:41:17) 
Simultane çeviri yapabilir bazı etkinlik ve organizsayolarda.


  • Amaranta ursula  (25.01.23 17:43:51) 
@avodingthepuddle benim tartıştığım formasyonun diğer bölümlerde olması haklıydı veya haklı değildi kısmı mı sence? girerken vardı sonra kalktı bu yüzden mağduriyet yaşadı. baştan bilseydi dtcf ingiliz dili edebiyatına gireceğine bi alt seviyede okula gider ingilizce öğretmenliği okurdu. kendi şahsi hırslarınızla burada zor durumda yardıma ihtiyacı olan insanlara yaklaşmayın lütfen. 36 yaşında kadın ilkokula başlasın istiyosan baştan. bu mu yani şu soruya verilecek cevap allah aşkına.


  • semaforo de medianoche  (25.01.23 18:17:37) 
üzgünüm ama dtcf iyi bir okul değil malesef o çok eskidendi. akıcı ingilizce konuşabiliyorsa stkları ab projelerini falan kovalasın ama yaşı büyük ve hiç iş deneyimi yoksa işi zor.


  • theseachange  (25.01.23 19:00:05) 
1991 İngiliz dili ve edebiyatı mezunuyum. Yıllardır simültane çevirmenlik yapıyorum, yatkınlığı ve isteği varsa düşünebilir. Simultaneye "cesaret" edememe olabilir bazen, ardıl çeviri ve/veya yazılı çeviri de düşünebilir, yine yatkınlığı ve isteği varsa.


  • cedilla  (26.01.23 03:52:51) 
Okutmanlik.


  • halk  (26.01.23 09:07:28) 
[]

fonetik olarak sevdiğiniz ünlü kadın isimleri

mesela benim ilk aklıma gelenler shelly ann fraser pryce, valeria bruni tedeschi. fonetik olarak vs. hoş geliyor. sizin böyle dikkatinizi çeken, hoşunuza giden isim soyisim kombinasyonları var mı? sporcu olur, oyuncu olur, şarkıcı olur, manken olur, siyasi olur, yazar olur, bilim insanı olur hiç fark etmez ucundan kıyısından ünlü olsun yeter.




 
(bkz: Amy Winehouse)
(bkz: Ane Brun) favorim
(bkz: Leslie Feist)
(bkz: Michelle Gurevich)
  • ufukcel  (24.01.23 12:40:43) 
(bkz: gisele bündchen)
(bkz: megan rapinoe)
(bkz: keira knightley)
(bkz: jovana brakočević)

ek:

(bkz: alexandria ocasio-cortez) aoc kısaltması da hoş eyovsi diye okunması :d
  • nundu  (24.01.23 13:01:06 ~ 13:04:02) 
Catherine zeta-jones


  • evandro roncatto  (24.01.23 13:11:34) 
Michelle Pfeiffer.


  • Kaleci Saçlı Forvet  (24.01.23 13:12:07) 
Gülşen Bubikoğlu.


  • pispinti  (24.01.23 13:12:51) 
zsa zsa gabor


  • kobuzchu kiz  (24.01.23 13:27:45) 
Sofia Helin
Ane Brun
Birgitte Hjort Sørensen
Sidse Babett Knudsen
Lili Reinhart
Sofia Flörsch
  • heritage  (24.01.23 14:14:08) 
ebru cündübeyoğlu


  • marlonbranda  (24.01.23 18:24:35) 
ella fitzgerald
edith piaf
marion cotillard
dita von teese
  • in vino veritas  (24.01.23 18:42:05) 
[]

spordan sonra yemek

spor yaptıktan sonra genelde yarım saat içinde protein alımı tavsiye edildiğini görüyorum ama az da olsa gerekmez önemli olan gün içinde yeterli besini almak diyenler de var. mesela 10'da kahvaltımı yaptım diyelim 20-25 gram protenimi de aldım kahvaltıda, sonra 1'le 2 arası spor yapsam ama 4'e kadar hiçbir şey yemeyip 4'te yemeğe otursam o spordan alacağım fayda önemli ölçüde azalmış mı olur yoksa gün içinde yeterli beslenirsem bir şey fark etmez mi? ne düşünüyorsunuz bu konuda?




 
Ben profesyonel değilim ama ilk yarım saat diyen makaleler okumuştum. Yemek yemeyeceksem bile spor sonrası protein tozu kullanıyorum bu yüzden. Bir de spor sonrası ağırlıklardan dolayı halsiz düşmüş oluyorum ilk yarım saatte yemek yemek tercihim oluyor.


  • ruhen hastayim ben  (23.01.23 13:13:13) 
Eskiden "anabolik pencere" diye bi bıdı vardı ama sonra böyle bir şey olmadığı ortaya çıktı, önemli olan gün içinde aldığın toplam protein miktarı. Yani günde 100 gram protein alman gerekiyorsa ve bunu gün içinde antrenman çevresinde değil de herhangi bir saatte alıyorsan, yararlılık miktarı değişmiyor.


  • Kaleci Saçlı Forvet  (23.01.23 13:15:13) 
Kaleci +1

Bu da kaynak;
www.reddit.com
  • logisticsmanager  (23.01.23 13:19:14) 
Edit yapamadığın için ek bir cevap gireyim konun mantığının daha iyi anlaşılması için. Sen antrenman yaptın gittin duşunu aldın yemeğini yedin, sistem proteini aminoasitlere ayırdı kana verdi o aminoasitler hücre içinde aminoasit havuzları oluşturdu ve ihtiyacı olan bölgelere gönderdi. Sistem aşağı yukarı böyle işler. Şimdi sen antrenmandan 5 saat önce yediğinde de bu aminoasit havuzu oluşur ve anabolik sürece girdiğinde bu aminoasitler ihtiyacı olan yerlere gönderilir, antrenmandan hemen sonra da yesen bu şekilde gönderilir, antrenmandan 3 saat sonra da yesen bu şekilde gönderilir. Yani antrenmanın bittiğinde hemen protein almazsan sistem gidip kas proteinlerini yıkmaz senin protein göndermeni bekler, protein gönederdiğinde de bu aminoasit havuzları oluşur ve ihtiyacı olan bölgeler bu aminoasitleri çeker kullanır. Aslında bu antrenmanla da alakası olmayan bir olay; sistem normalde de sürekli bu şekilde aminoasit havuzları kurar kullanır ve yıkar, bu yaşamının devamlılığı için gerekli bir süreç. Bu anabolik pencere olayı protein tozlarının icadı ile birlikte ortaya çıkan bi satış stratejisi biraz, bizi "bro hemen bi 20 gram protein göndermezsek kaslarımız erir" gibi inandırdılar ama böyle bir şeyin olması insan yaşamının sürekliliği nedeniyle mümkün değil. Antrenman yapan ya da yapmayan herkes gün içinde zaten sürekli katabolik-anabolik durumdadır, gün içinde aldığı besinlerle kendini tamir edersin, antrenman yapıyorsan bu süreç x2 olur sadece, başka bir olay yok.


  • Kaleci Saçlı Forvet  (23.01.23 13:33:27) 
Evet vucut boyle seyleri dengeliyor ve neyi ne zaman kullanacagini gayet iyi ayarliyor. Oyle saati saatine yemen icmen gerekmiyor. Eskiden boyle cok soylenti vardi ama ust uste yapilan guncel arastirmalar gun icinde totalde ne aldigninin onemli oldugunu gosteriyor, gerisi hikaye.

Aksam yatmaya yakin yersen kilo alirsin muhabbeti gibi bu da. Gun icinde totalde neyi ne kadar yedigin onemli genel olarak.
  • stavro  (23.01.23 13:35:06) 
Bir de bu sistemin nasıl çalıştığını anlamak istiyorsan mTOR enziminin çalışma mekaniğini okumanı öneririm. mTOR enzimi sistemi o anki mevcut ihtiyaçlarına ve gelen besinlere göre tekrar kurup dengeleyen bir sistem kabaca. Yani antrenmandan 5 saat sonra protein/kalori aldığımızda neden hep aynı şekilde kullanılabildiğinin çözümü, bu işleyişi anlamaktan geçiyor.


  • Kaleci Saçlı Forvet  (23.01.23 13:48:03) 
[]

ikea isveç gıda marketinden alışveriş yapanlara soru

özellikle çikolatalar ve kurabiyeler kısmı için soruyorum ama diğer kategoriler için de yazabilirsiniz tabi. markette bulabileceğimiz ürünlere göre çok daha başarılı veya çok daha farklı diyebileceğiniz ürünler tattınız mı buradan? tavsiye ettikleriniz, hiç beğenmedikleriniz veya kötü değildi ama benzeri markette de var dediğiniz ürünler neler? tam olarak tavsiye etme veya etmeme gibi değil de denediğiniz herhangi bir ürün hakkında yorumlarınızı da yazabilrsiniz isterseniz.




 
-Mürver şurubu (flädersaft) - Maden suyu ile süper oluyor
-Daim mini - Bademli krokanlı mini çukulata
Bir de eskiden kladdkaka diye efsane bir çukulatalı kek vardı. En son gittiğimde bulamadım. Onun yerine daimli kek vardı o da güzel.
  • heritage  (18.01.23 22:57:58 ~ 22:58:57) 
cookieleri leş ötesi. sakın alma.


  • buenosdias  (18.01.23 23:05:59) 
Zencefilli kurabiyelerinin gideri var gayet.


  • eileengray  (18.01.23 23:34:32) 
glögg
kış için bir kaç şişe aldım. ısıtıp içine biraz bacardi ekleyince kışın hem çok iyi bir ısıtıcı hem de çok lezzetli oluyor.

  • MtKrt  (18.01.23 23:37:35) 
zencefilli kurabiyeleri çok başarılı gerçekten.


  • mstiteltr90  (19.01.23 01:01:32) 
Jacobsens diye bi kurabiyesi var. Kurabiye kötü de kutusu güzel baya. Tam az samimi olduğun birine almalık yılbaşı hediyesi.

Masala chili sos var, o güzel. Sriracha'dan sıkılırsan güzel bi değişiklik oluyor.

Karışık baharatlar da fena değil.
  • plutongezegendegilmi  (19.01.23 08:58:03 ~ 08:58:29) 
[]

erkek sweatshirt nereden bakmalı

ideal olarak 500 lirayı aşmamalı aslında ama hadi max 800 olsun diyelim. wwf market çok beğeniyorum ama bedeni bitmiş çoğu düzgün sweatshirtin. zara, pull and bear, mavi, kaft baktım çok beğendiğim olmadı. benetton gene fena değil gibi ama orası da tam tatmin etmedi. başka marka/site önerisi olan var mı?




 
mavi ve h&m'den aldığım sweatler güzel. 400-500 filandı galiba ama bilemedim şimdi ne olmuştur.


  • babilfish  (17.01.23 15:12:31) 
occasion


  • koela  (17.01.23 17:15:20) 
trendyolda grimelange diye bir marka var, ben beğeniyorum.


  • inheritance  (18.01.23 09:04:54) 
[]

çalışma masası önerisi

27 inç monitörüm mevcut. yanına da laptop koyunca rahat edebileceğim bir masa istiyorum. şu an 60(derinlik)x100(genişlik)'lük bir masam var ama sığamıyorum çok küçük kalıyor bu malzemelere. şöyle minimum 70x120'lik bir masaya sığarım sanki. biraz ekstra alan için L şeklinde de olabilir. o 120 de odamdaki masa yerine maksimum 135 cm sığacağı için en fazla 135 olabilir. genişlik 135'e ne kadar yakın olursa o kadar iyi olur sıkış tıkış sığmak istemiyorum para verip masa aldıktan sonra da. bu şartlara uyan güzel bir tavsiye linki atabilicek var mı? şu siteye bak şeklinde tavsiyeler de olur.




 
IKEA


  • dreamnesiac  (11.01.23 19:00:52) 
Bunu kullanıyorum: www.vivense.com

27" montior mount ile masaya bağlı, yanına yükseltilmiş pc laptop, yanına macbook m1 sığıyor. ayrıca harici klavye, mouse, a4 not defteri vs.

çağın mobilyanın kendi sitesinde size uygun ölçüler var mı bakabilirsiniz.
  • wct3 org  (11.01.23 19:02:40) 
ceramical calisma masasi var vivensede. mese olanini begendim, boyutu bana buyuk geldiginden alamadim. yine vivenseden beyaz renkli bi sey almistim onun yerine.
bu ceramical 120 cm uzunluk olarak.
masanin altinin bos olmasini begendim. cok rahat oluyor o sekilde. tasarimi da sade ve guzel.
  • Kittie  (11.01.23 19:54:24) 
[]

garanti temassız kart talebi

mevcutta bi tane banka kartım bir de kredi kartım var garanti'den bunları temassız özelliği olan versiyonlarıyla değiştirmek istiyorum. garanti müşteri hizmetlerini arıyorum temsilciye bağlanmak için tc'me sistemde kayıtlı değil diyor kart noya hatalı diyor vs. o şekilde bağlanamadım. mobil uygulamada kart talebi var ama orada temassız falan diye belirtmiyor açıklamasında da temassızlıkla alakalı bir şey göremedim. artık temassız özelliği olmayan kart gönderilmiyor mu zaten o yüzden mi belirtmiyolar öyle bir özellik olduğunu emin olamadım. bir de dediğim gibi mevcutta aynı kartlardan var bende zaten, mobilden yenilerini talep etsem onları kullanmaya başlayınca eskiler otomatik iptal mi olacak yoksa onlar için de iptal başvurusu gibi bir işlem mi yapmam lazım onu da bilmiyorum onu da öğrenmek istediğim için arayarak çözmek istemiştim ama yok ulaşmak mümkün değil. bu soruların cevaplarını bilen biri var mı burda?




 
Ben uygulamadan talep edince temassız özellikli kart göndereceklerini sanmıyorum. Ama illa görüşeceğim diyorsanız kayıp, çalıntı, şüpheli işlem şeklinde bağlanın. Kaybettim vs deyin. Yenisini yollarlar


  • elorelia  (02.01.23 17:09:23) 
"Trink" olanlar temassız. Ben zamanında bi şekilde buna değiştirmiştim ama arayıp mı yaptım siteden mi tam hatırlamıyorum. Başvur diyince var olan kartı değiştir gibi bir seçenek de olabilir.


  • nhk ni youkosu  (02.01.23 17:26:00) 
Asıl kartımda (bonus flexi) temassız özellik olmadığı halde yeni istediğim ek kart temassız özellikli geldi.

Bence kayıp çalıntı diyin ve yenisini isteyin, %99 temassız özellikli gelir.
  • John Bloor  (02.01.23 17:32:27) 
benim bonus kart vadesi dolduğu için yenilendi ve temassız özellikle geldi yakın zamanda.
sorun olmayacaksa kayıp bildirebilirsiniz.

  • lazpalle  (02.01.23 17:35:55) 
Hiç uğraşmayın twitterdan garanti müşteri hizmetlerine telefon bankacılığına bağlanamıyorum diye twit atın sizi arasınlar telefon bankacılığı işinizi de halledin kart işinizi de


  • denizgonen  (03.01.23 07:37:50) 
Trink olanlardan almanız lazım. Garanti uygulamasından, özelliklerini inceleyerek başvurun.

Eski kartınız otomatik iptal olmaz, diğeri gelince iptal edersiniz.

Trink'lerde mutlaka kart ücreti alıyorlar.


.
  • kartallar yuksek ucar  (03.01.23 08:33:06) 
[]

"çimlere basma x çimleri eziyorsun" tezahüratının tarihi

orada x yerine çeşitli isimlerin gelebildiği ve ardından da küfürle devam eden bir tezahürat var malum. bunu internette aratınca en eski yazılı kaynak olarak aralık 2005'te yazılmış şu forum mesajını buldum www.bodyforumtr.com burada jardel'e arif'e falan söylendiği belirtiliyor yani 2001 yılında kullanılmış olması lazım. 2006 yılında yazılmış bir ekşi entrysinde de 92'de türkiye hollanda maçında söylendiği anlatılmış ama esprili bir entry biraz bu kısmı da şaka olabilir eksisozluk.com bir de gene 2005-2006 gibi meşhur recep ivedik skecinde kullanılıyor www.youtube.com bu bölümün tam yayın tarihini bulamasam da diğer yazıların da o zamanlar büyük sükse yapan bu skeçle aynı dönemden olması onları da biraz şüpheli hale getiriyor tabi.

benim internette bulabildiklerim bu kadar. bu tezahüratın ilk ne zamanlar çıktığını, kim için kimler tarafından söylendiğini bilen var mı acaba?


 
ismet arzuman için söylendiğini hatırlıyorum ben de. Zaten hafızamda da o şekilde yer etmiş.


  • administ  (02.01.23 12:46:28) 
@administ kaç yılları oluyor hocam hatırlıyor musunuz?


  • semaforo de medianoche  (02.01.23 14:24:01) 
Benim hafizamda Revivo icin kullanildigi seklinde biliyorum gs taraftari arasinda, baska oyuncuya yapildigini dahi duymadim, bulundugum cevreden dolayidir buyuk ihtimal. Ortaokuldayim, sinifta gslilar cok soylerdi. Revivo 2000/2001 sezonunda yazin geldi. Ligin ilk yarisinda dogru duzgun top oynamadi, fiyaskoydu kaale alinip tezahuratta kullanilacak adam degildi:) ikinci yari acilmis epey de yardirmisti. O yuzden 2001 benim duydugum en erken tarih diye dusunuyorum. Tribuncu falan degiliz tabi oncesi vardir bilemem


  • freedonia  (02.01.23 14:58:26 ~ 15:10:14) 
2002-2003 sırasında var olduğundan eminim. Hatta daha eski diye hatırlıyorum ben de. Daha eski olabilir ama duymamışımdır yaşım küçüktür o dönemler.


  • nawar  (02.01.23 15:20:08) 
[]

5 aylık samsung s22 ufak kasmalar yapmaya başladı

telefondan memnundum gayet ama son 1 aydır ufak ufak kasıyor bazı yerlerde. mesela bir uygulamadan başka bir açık uygulamaya hızlıca geçince bi kalıyor. ya da bazen twitter'da sayfa refreshlerken bi an tıkanıyor. garip geliyor çünkü bundan önce nokia 8 gibi vasat denebilicek bir telefon kullandım 4 yıl ve ilk 3 yılında en ufak bir kasma yaşamamıştım. s22 teknik açıdan nokia 8'le kıyaslanamayacak kadar iyiyken neden 3-4 ay gibi kısa bir sürede böyle bir sorun çıkarmış olabilir bir fikri ve çözüm önerisi olan var mı?




 
Herhangi bir launcher kullanıyor musunuz?
Telefonun hafızasında boş alan var mı?

  • pispinti  (20.12.22 15:00:43) 
@pispinti bir launcher yüklemedim. hafızasının yarısı boş. defaulttan farklı yaptığım ayarlar belki one hand operation + ayarları ve dinamik kilit ekranı seçimi ayarları denebilir ama bu kadar güçlü bir telefonun bu 2 ayardan çok etkileneceğini düşünmüyorum


  • semaforo de medianoche  (20.12.22 15:13:02) 
Peki problem internet bağlantınızın stabil olmamasıyla ilgili olabilir mi? Bağlantı arada kısa süreliğine kesiliyorsa belki o yüzden refresh edemiyordur? Deneme şansınız oldu mu başka bir cihaz ya da bağlantı ile?


  • pispinti  (20.12.22 15:14:43) 
factory reset attıktan sonra yine aynı şeyler oluyorsa muhtemelen donanımsal.


  • false pretension  (20.12.22 15:22:05) 
@pispinti yok hocam internetlik bir şey değil mobil veri, wifi farklı yer ve mekanlarda aynı. zaten internet bağlantısından dolayı telefon anlık bir donma yapmaz en fazla sayfa yenilenmez o durumda.


  • semaforo de medianoche  (20.12.22 15:22:18) 
yazılımsal bir sorundur bir sonraki güncellemede optimize ederler, 6 aydır s21 kullanıyorum bende takılma vs olmuyor

s22 nin işlemcisi bunu kaldırabilecek güçte
  • freebird5406_2  (20.12.22 16:14:46) 
@freebird android 12'deyken başladı bu sıkıntı üstüne 13 güncellemesi oldu geçmedi hala. takılıyor diye şikayet eden de görmedim maalesef.


  • semaforo de medianoche  (20.12.22 16:29:11) 
twitterdaki sorundan burda da bahsedilmiş.

eu.community.samsung.com
  • false pretension  (20.12.22 16:57:05) 
@falsepresantation eski cihazdan smart switchle veri transfer edince ara ara takılma sorunları oluştuğunu başka bir samsung cihaz için de duymuştum burda da yazmışlar. factroy reset veri yedeklemesi, tekrar aktarması, uygulama yüklemeleri, tekrar ayar kişiselleştirme vs. derken 1 günü temiz yer pek bulaşmak istemiyorum ama galiba başka çözüm yok.


  • semaforo de medianoche  (20.12.22 17:06:46) 
[]

kyk faiz indiriminden sonra borcum indi ama inmesi gerektiği kadar inmedi?

e devletten sorguladığımda bana yapılan toplam kredi ödemesini 13.920 tl olarak görüyorum. borcum da vergi dairesinde bugüne kadar 17 taksit ödediğimi görebiliyorum (toplam borç 40 taksit). taksitlerimin her biri 600 liraydı. yani 600x17'den 10.200 tl borç ödedim bugüne kadar ve daha yaklaşık 14 bin civarı borcum gözüküyordu. indirim sonrası ise interaktif vergi dairesinde taksitlerim 323 tlye toplam borcum 7.5'a düşmüş ama 13.920-10.200'den 3.720 tl'ye düşmesi gerekmiyor muydu? ana paradan ödemediğim miktar o kadar çünkü.

not: 4 aydır ödemediğim için biraz gecikme faizi de var ama toplam 100 tl civarında yani aradaki farkı açıklayacak miktarda değil


 
Sadece kalan taksitlere dağıtılmış faizleri düşürmüşler. Ben de şok oldum. Zamanında yapılan ödemelerin nasıl enayilik olduğunu bir kez daha görmüş olduk.


  • anarsika  (27.11.22 16:16:48) 
benim hiç azalmamış. neden öyle olmuş?


  • duyurukullanıcısı  (27.11.22 16:46:19) 
@hlot hocam mevzu ben ödedim sen ödemedin kar zarar falan değil ki garip bi açıdan bakıyorsunuz. adamlar kyk borcu olan herkesin artık enflasyon faizini ödemeyeceklerini söylediler. öyle olsa borcum 3 küsüre düşecekti ama olmadı. her işleri gibi bu da yalanmış böyleyse.


  • semaforo de medianoche  (27.11.22 16:56:54 ~ 16:58:23) 
@hlot hocam benim bahsettiğim şey açıkladıkları şeyi tam olarak yapmayıp bir sürü insanı kandırmaları. ödenmiş borçların da faizini geri ödüycez dediler de ödemediler mi nasıl aynı mantık yani. ödenmemiş bir borçtan bir miktar sileceksin ama bunu taksit taksit siliyosun ve diyosun ki ödenmiş taksitlerden de siliyorum. başta böyle açıklasalar gene saçma ama en azından açıklamış olurlardı, beklenti ona göre olurdu. şimdi ise kyk borcu olan herkesten faizleri sileceğiz diyerek bir sürü insanı kandırmış oldular. bana kalsa geriye dönük aldıkları faizleri de ödeselerdi keşke ama öyle bir vaatte bulunmadılar zaten.


  • semaforo de medianoche  (27.11.22 18:14:08 ~ 18:19:25) 
[]

gribal enfeksiyonlarda antibiyotik kullanma eşiği

bizde hastalar sakız gibi antibiyotik atıyor diye eleştirilir genelde ama bugün özel hastanede profesör doktora muayane oldum biraz üst solunum yolu enfeksiyonu var boğazım indi hafiften (hafif ateş ve baş ağrısı da oluyor belli saatlerde). theraflu yanında da antibiyotik yazdı direkt mesela. kullansam mı kullanmasam mı emin olamadım şu an öyle acayip kötü durumda değilim. bizim doktorlar da biraz kolay mı yazıyor acaba? gribal enfeksiyonlarda hangi durumlarda artısı eksisine değer acaba?




 
Ben bu ikilemde cok kaliyorum. Sinuzit icin direkt yaziyorlar kotu hissetmesen de ordaki iltihabi kurutmak icin...

Ben 3 yildir birakmistim antibiotik olayini ancak yurtdisi planim oldugundan bu hafta kullandim cabuk toparlanayim diye ama fayda sagliyor mj bilmiorum:)
  • gaea  (10.11.22 13:16:05) 
ben de bayılmıyorum kullanmaya kocaman hapları yutmak bile başlı başına çok zor benim için ama bu benzeri hastalıklarda antibiyotik kullanmadıkça iyileşemiyorum ben. kendimi biliyorum her yıl 1 kez sağlam bir soğuk algınlığına yakalanırım. boğazımın halini gören doktor istisnasız antibiyotik vereceğim yoksa geçmez diyor. öyle baş belası bir bademciklerim var. yalnız başına soğuk algınlığı ve ağrı kesici ateş düşürücü ilaçlar asla ama asla hastalığı geçirmiyor bende.

aslında antibiyotik hiç kullanılmaması gereken bir şey değil. çoğu ilaç gibi gereksiz yere kullanılmamalı. gereksiz ve fazla doz kullanılan her şey zararlı.
  • debian  (10.11.22 13:43:25) 
[]

fotoğrafçı kazık mı atmaya çalışıyor normal mi

evin yakınındaki fotoğrafçıya gidip 2 çeşit vesikalık çektirip 4'er tane çıkarttırdım. artık her şeyin fiyatı saçma bi hale geldiği için ne ucuz ne pahalı anlamıyorum ama tek 4'lü vesikalık çıkarttırmanın fiyatı 70 tlydi ben de 140 ödedim neyse deyip geçtim. daha sonra telefonda fotoğrafın dijital halini istedim ona da 50 tl istedi adam buna çok kafam takıldı. ben senin esas hizmetinin karşılığı fiyatı fazla fazla ödemişim zaten, ekstradan bir mail adresi yazıp attachment eklemeni rica ettim yani bunun 50 lira olması mantıklı mı şimdi yoksa gerçekten piyasa mı böyle anlamadım var mı bilen bu işleri? bir de ayrıntı konuşamadım telefonda da 2 fotoğraf diye 100 tl isterse hele küfür edip çıkabilirim gerçekten.




 
Ben de flasha ya da mailime atmalarını istiyorum. Şimdiye kadar ek ücret isteyen olmadı. Başka yerlere sorun.


  • Kahvedesu  (30.10.22 12:39:51) 
4 vesikalık 60 tl ve dijital teslim (mail) 20 lira ödedim iki hafta önce.


  • coldegezenkutupayisi  (30.10.22 12:42:41) 
Normal bir durum değil ama böyleleri var. Tek kişi siz değilsiniz. Sadece 50 çok olmuş.


  • panda yuva yapmis sogut dalina  (30.10.22 12:43:17) 
sadece dijitali isterssen 50 normalde baskı alıp dijitali istediğinde fazladan istemesi anormal geldi bana da


  • basond  (30.10.22 14:21:29) 
Geçenlerde çektirdim. 4 vesikalık 80 lira, dijital olarak istiyorsan da +25 lira yazıyordu duvarda.


  • gallienus  (30.10.22 20:21:04) 
4 ves 60 a cektirdim. Pahali geldi xd kadin en ucuz biz cekioz dedi.. Mail atmak icin 50 tl istese oehhh derdim


  • abuzer  (30.10.22 21:42:35) 
[]

disco elysium hakkında bir takım sorular

yeni başladım oyuna. merak ettiğim bazı şeyler oldu. bi şeyler yaptıkça konuştukça sürekli yeni görev geliyor, 1 görev tamamlamaya uğraşırken 10 tane yeni görev geliyor. şu an sürünüe bereket aktif görevim var odağımı kaybetmiş gibi hissediyorum. bu konuda ne yapmalı sizce normal mi böyle olması takılmadan yapabildiğini yaparak ilerlemek mi lazım?

bir de haritada nereye gideceğimi bilemedim. şu an ilk uyanılan otelin oradayım orada 5 saat falan geçirdim sağa da genişliyor sola da genişliyor gibi harita (henüz haritam olmadığından tam bakamıyorum duruma). bu da takılmaması gereken bir şey mi rastgele seç bir yönü ve milletle konuş mu dersiniz yoksa bir tavsiye var mı?


 
ben geze geze bitirdim oyunu. dediğin gibi. bir iki yerde takılıp bakmak zorunda kalmıştım onun dışında sürekli bir şeyler çıkıyor karşına adım adım çözüyorsun oyunu


  • argent dawn  (25.10.22 16:36:15) 
[]

ucuz saç ekimi ve pahalı saç ekimi arasındaki fark nedir?

geçen akon geldi türkiye'de saç ektirdi 7.5k dolara yaptırmış işi. 5bin liraya falan da yapılıyor sanırım, 2k dolar, 10bin lira gibi rakamlar da duydum. merak ediyorum rakamlar arasındaki ciddi fark nelerden kaynaklı. işçilik mi esas mevzu, kullanılan metot değişiyor da bazı metotlar daha maliyetli ondan mı, yoksa metot aynı ama daha iyi bir aletle yapıyor biri diğeri daha dandik ondan mı, pr başarısından yani doktorun adının duyulmasından mı (bunun etkisi olabilir ama hiçbir zaman tek başına sebep olduğunu sanmıyorum) veya aklıma gelmeyen başka bir durum mu var? tek birinden kaynaklı değilse de yüzde vererek cevaplarsanız sevinirim (%80 metot %20 işçilik gibi örneğin)




 
metot zaten aynı klinikte bile fiyatı değiştiriyor (DHI veya FUE).

Ekip çok önemli. O gördüğün isimler doktorlar şekli (ön çizgi) belirliyor, kaç adet nereden alınacak bunu belirliyor (ki bunlar doğal durması için aşırı önemli) sonrasını 4-5-6 kişilik ekip yapıyor. Bunlar her gün bu işi yapıyor ama yine de hangi kökler nereye ne yönde ekilmeli, hangi aralıkta olmalı, dışarıda ne kadar süre bekletilmeli vs. bu tür detaylar işin kalitesini belirliyor. Bu kişilere ne kadar maaş verildiği de eminim güzel bir etkendir burada.

Tabii sonuç olarak genetik faktörü yine var, o bölgedeki kan akışı, yediğin içtiğin şeyler vücudundaki mineraller vs. yine sonucu etkiler. Ama iyi doktor bu planlamaları iyi yapıp ekibiyle başarılı şekilde uygulatır. Aynı yere gidip aynı kişilere işlemi yaptırıp biri memnun kalan öbürü çok kalmayan kişiler de var.

Kimi doktor/uzman 10 bin liraya yaparken kiminin greft başına euro alması tamamen ünlülük. Zira bize lirayla yapan kişilerin bazıları yurtdışından gelenlere euro fiyat veriyor.
  • nhk ni youkosu  (23.10.22 00:11:50 ~ 00:13:24) 
çok büyük oranını markaya isme veriyorsun. 3-4 sene önce normal ucuza diş kliniğinde çalışan arkadaşım bugün istanbulda çok lüks ve pahalı yerde çalışıyor. her şey tamamen aynı diyor ama şu an ki yerin sahibi olan dişçi instagramda sağda solda çok popüler. haliyle 400 liralık falan dolguya 1200 istiyoruz diyordu değişen bişey yok. çok ucuza yerler illaki iyi değildir ama belirli bir standart üstündeki her yerde iyi bir ilgilenmeyle iyi sonuçlar alınır. 7,5k$ çok abartıymış


  • avatar is back  (23.10.22 00:24:03) 
[]

2 sayfalık pdfnin sayfalarını ayrı ayrı kaydedebilir miyim?

2 belgeyi 2 sayfadan oluşan tek bir pdf yapıp göndermişler ama bunları 2 ayrı pdf olacak şekilde ayırmak istiyorum ben. bu mümkün mü?




 
özel belge değilse dustobin et gmail gönder halledeyim.


  • lazpalle  (21.10.22 14:00:11) 
online pdf düzenleme sitelerinden yapabilirsin.

pdf24 tools veya pdf candy vb.
  • gencfb  (21.10.22 14:03:52 ~ 14:04:09) 
@lazpalle özel belge hocam online düzenleme sitelerinden hallettim


  • semaforo de medianoche  (21.10.22 14:06:00) 
Yazdırdan sayfaları ayrı ayrı pdf olarak kaydedebilirsiniz.


  • peki madem  (21.10.22 14:06:55) 
yazdır sekmesinden ilerleyerek pdf olarak kaydet diyip istediğiniz sayfaları ayrı ayrı kaydedebilirsiniz


  • benaslinda  (21.10.22 14:48:43) 
  • late viper  (21.10.22 19:56:55) 
[]

amazon kolay gelsin'le çalışıyordu neden agt'ye döndü tekrar?

benim konum ankara çankaya her yerde ve herkeste böyle mi oldu yoksa buraya özel bi durum mu acaba? kolay gelsin gayet hızlı ve sorunsuz bir şirketti, bu agt kurye tamamen rezillik. kargoyu gününde getirmemeye yemin etmiş gibiler. niye attan inip eşeğe binmiş olabilir ki amazon?




 
Ankara'da değilim. Dönem dönem rota değişiklikleri yapıyorlar, bir bölgeye sürekli aynı kurye dahi gitmiyor. Bugün teslim aldığım iki koliden birini Kolay Gelsin, diğerini AGT getirdi mesela. Yani Kolay Gelsin'le de, AGT ile de halen devam ediyorlar. Size kimin geleceği siparişinizin hangi depoda olduğuyla dahi değişiyor.


  • zaman ilac degil insanlar unutkan  (19.10.22 01:14:38) 
Geçen sipariş verdim önce AGT'ye verdiler sonra Aras'a. Değişiyor.


  • black holes in the sky  (19.10.22 11:35:09) 
kargonun çıkış yeri ile alakalı diye düşünüyorum. bana hala bazı siparişlerim kolaygelsinden geliyor. bazıları agt ile.


  • kablelvuku  (19.10.22 11:41:59) 
epeydir (yılı geçti sanırım) hep kolay gelsin getiriyordu bana. şimdi bir anda son 2-3 sipariş agt'ye dönünce komple ona geçti diye düşündüm. amazon'un hizmet seviyesi arasında aşırı fark olan 2 firmayla aynı anda çalışması da garipmiş.


  • semaforo de medianoche  (19.10.22 12:58:40) 
Geçtiğimiz hafta sonu 5 koli su siparişi verdim. 1 kolisi kolay gelsin ile, 4 kolisi agt ile geldi.


  • cek  (19.10.22 14:47:07) 
Dün kolay gelsin ile aldım kargomu


  • hoot  (19.10.22 19:48:28) 
[]

2 yerden iş teklifi geldi siz olsanız hangisini seçerdiniz

önce genel bilgiler vereyim veri alanında çalışıyorum yani biraz yazılım gibi ama tam yazılım da değil. 2 yerde de ocakta tekrar zam olacak ne kadar olacağını bilmesem de. kariyerimin daha başlarında sayılırım yükselme fırsatı ve kendini geliştirmek önemli o yüzden. pozisyonların isimleri farklı ama istenen kalifkasyonlar yakın gibi.

bir tanesi fortune 500'de yer alan (hatta ilk 150'de) bir kurumsal holding. 8-6 mesai, 3 gün ev 2 gün ofis, maaş sistemi 3 ayda 1 çift maaşlı 12 aylık ortalaması 13.600 oluyor, günlük 65 tl yemek parası, özel sağlık sigortası, hayat sigortası. yeni kurulan bir ekip (ya da belki departman) var, aslında daha önce kurmamız gerekiyodu bu ekibi arkada çok iş birikti vs. dedi genel müdürü. bu bi yandan dezavantaj çok yorucu bunaltıcı olabilir -en kötü senaryoyu düşünürsek belki altından kalkamayacağım kadar baskı bile olabilir- ama belki işler iyi giderse de önüm açılabilir avantaj da olabilir yani.

diğeri bir stk. isim vermiyim şimdi ama ab fonlarıyla falan dönen ve dünyadaki mevcut durumlar yüzünden revaçta bir stk. 9-5:30 mesai ama full ofis. brüt maaş veriyolar net olarak bakınca ocakta 15.210'dan başlıyor yıl sonunda 13.600'a kadar düşüyor. ama hiç yan hak yok burda, bizde yan haklar maaşın içinde dediler yemek parası bile yok yani. çalışma proje bazlı burda ve proje ne gerektiriyosa onu yapıyoruz dediler. bu bi açıdan güzel daha çok şey görebilirim ama bi açıdan da kötü çünkü sadece excelle yapılan projeler falan da oluyomuş onlarla zaman kaybetmek benim için oldukça tatsız olur. teknik mülakatta python, excel, sql sordular ama proje ne gerektiriyosa onu yapıyoruz bazı projelerde sadece 1'i kullanılabilir dendi.

özetle bu şekilde 2 pozisyonun durumu. stk'daki teklif yapan kadına başka bir yerden teklif aldım maddi olarak yan hakları da düşününce sizden biraz daha yükseğe geliyor bilemedim falan dedim. o da şirketini baya övdü ben onu deyince ücret standartmış daha iyi bir teklif yapamıyorlarmış ama stk'da çalışmak çok iyi bir basamak olabilir, stklar çalışan dostudur, ekibimiz gençtir falana getirdi kadın. bi tereddüt ettirdi beni siz ne düşünüyorsunuz?

 
13.600'ler ayda tl cinsinden alacağınız maaş mı? Evetse, bu iş için çok az değil mi? Piyasada data science için daha çok para veriyorlar sanıyordum.


  • kurbanlik koyun  (18.10.22 15:20:51) 
Her zaman kurumsal firma daha iyidir. Ayrıca 13.600 tl kariyerinin başında birisi için gayet iyi bir ücret.


  • adventchant  (18.10.22 15:26:04) 
Sadece bu verilere bakarak, ne kadar deneyiminiz oldugunu bilmesem de bir derim.


  • logisticsmanager  (18.10.22 15:27:30) 
senin alanında değil ama başka alanlarda stk'larda çalışan arkadaşlarım var, çok memnunlar. maaşlar tl mi acaba? hakkaten çok az değil mi ya?


  • giovanne  (18.10.22 15:34:33) 
ilki daha iyi.

stk bir şey diyememiş, ekip genç, çalışan dostu demiş. çalışan dostuysan ticket, esnek çalışma, hibrit çalışma verirsin. sadece lafla olmuyor bu işler.

ayrıca stk kariyer için iyi bir başlangıç falan değildir.
  • gabe h coud  (18.10.22 15:34:55) 
@kurbanlık koyun juniorım ve pozisyonlar ankara'da (istanbul'da geçim daha zor olduğu için maaşlar daha yüksek oluyor), bir de data science işi değil benimki veri alanında başka bir pozisyon, data science'ta maaşlar biraz daha yüksek olabiliyor. o yüzden maaş normal bence hatta iyi bile denebilir bu şartlarda.


  • semaforo de medianoche  (18.10.22 15:40:13) 
İlk teklif yemek için 1300 ödüyor. Yani maaşın neredeyse 15k ediyor. Özel sağlık sigortanı hayat sigortanı yapıyor ve bunları cebinden karşılamıyorsun. Yeni bir ekibin çekirdek parçası olacaksın.

Diğerinde 1.5 saat daha az çalışacaksın ama yemek paranı çıkarınca maaşın 12.300e düşüyor. Proje sahiplerinin keyfine göre çalışıyorsun. Kendini geliştirebilecek misin göremiyorsun. Teklifi yapan kadın konuşuyor ama icraat göremiyorsun. Güya çalışan dostu ama evde çalışma modelidir yan haklardır falan yok. Bariz işçi arıyor kadın.

Kesinlikle ilki abi...
  • nolmus yani  (18.10.22 15:40:35) 
8-6 mesai kötü ama yine de 1 gibi.


  • jelly bear  (18.10.22 15:53:15) 
ik cıyım. çok net şekilde 1.

stk daki kadın övecek bir şey bulamamış ekibimiz genç fln demiş asdhashd, hybrid çalışma ve yan haklar zaten 1. seçeneği çok ciddi olarak öne çıkartıyor. stk da çalışmak bahsi geçen 1. şıktaki şirketten daha iyi bir basamak değil ayrıca.
  • benaslinda  (18.10.22 15:56:10) 
ben de ik'cıyım. bence de net 1.
1'in hangi grup şirketi olduğunu tahmin ediyorum. sadece yan haklarıyla bile o stk yı satın alır orası. sıkıntılı bir ekonomik süreçten geçiyoruz, bu nedenle finansalı sağlam şirketlerden ilerlemek zaten her açıdan iyidir. bunun dışında da STK'lar vs genelde çok profesyönel bir İK yönetimiyle ilerlemez, çok kişi odaklı bir yapılanmaları olur, bu nedenle de net bir görev tanımı vs olmaz.(çok genelleme yapıyorum) böyle ortamlarda senden görev tanımın olmayan işlerin de beklenebileceği bir ortam/bir yapılanma olabilir. günün sonunda her bokolog olur çıkarsın. aha IT'ci bulduk diyip bilgisayara format attırmaya kadar gider iş. proje neyi gerektiriyorsa çok genel bir iş tanımı zaten, önden yolunu yapmış bence.
her türlü 1 diyorum tekrar o yüzden ama 1 olmazsa da 2 olmasın zaten. işsiz değilsen 2'yi tercih etme bence.
  • sirkelimon  (18.10.22 16:04:50) 
yan hak iyidir, ayrıca haftada evden 3 gün çalışabilmek büyük bir benefit.

burada çok karşılaştıracak mesela kalmamış.
  • nuisance  (18.10.22 17:51:09) 
ben de ilkine yakındım zaten onu seçiyorum bu durumda. stk'ya onları tercih edemeyeceğimi bildirdim. teşekkürler herkese


  • semaforo de medianoche  (18.10.22 18:08:38) 
[]

kırmızı şarap lekesi beyaz gömlekten nasıl çıkar

direkt kuru temizlemeye vermek mi daha mantıklı yoksa makineye atsak çıkar mı? veya başka bir yol yöntem tavsiyesi falan var mıdır?




 
www.trendyol.com
Bunu alıp üzerindeki talimata göre yıkayın.

  • kobuzchu kiz  (04.09.22 15:02:07) 
Dökülür dökülmez hemen soğuk suyun içine bırakmak iyi oluyo. Sonra da yukarıdaki arkadaşın yazdığı gibi bi ürün.


  • faredenkorkankedi  (04.09.22 15:45:55) 
[]

dating applerde nerde hata yapıyorum

öncelikle yaş 29 cinsiyet erkek konum ankara. malum bu yaşlarda yeni birileriyle tanışmak kolay değil bu sebeple bir süre önce bumble, tinder, okcupid'de hesap açtım toplamda 1 ay civarı aktif kullandım appleri. bu süre zarfında oldukça güzel bulduğum birçok (en azından bana göre makul bir sayıda) kadınla eşleştim ve konuştum. bazen muhabbet hiç ilerlemiyor onlar başta gidiyor zaten de bazılarıyla birkaç gün konuşuyoruz gayet iyi seviyede bir iletişimimiz oluyor. açıkçası ben yazışma işini seven bir insan değilim ama yapıcak bir şey yok bu işler böyle diye kendimi zorluyorum ve bir süre yazışmaya çalışıyorum karşımdaki kişiyle.

3 gün konuştuk görsel olarak beğendim, az çok muhabbet aktı, e o zaman artık bir de canlıda görelim diye buluşma muhabbeti açıyorum ama bir şekilde o buluşma işi olmuyor. ya o ara sınavları yoğunluğu falan oluyor 1 hafta sonrası uygunluktan bahsediyor ama tanımadığım insanla 1 hafta daha yazışma işini sürdüremiyorum ben de. ya da direkt daha erken diyor veya muhabbeti orada kesiyor. direkt evde buluşalım falan da dediğim yok normal bi kafe veya pub buluşması bahsettiğim. ben yüz yüze iletişim insanıyım, tanımadığım birisiyle yazışmak hem çok zor geliyor hem de (bazı insanlar kendini yazışırken de belli etse de) çoğu insanı yüz yüze görmeden size uygun mu, birlikte takılmaktan keyif alır mısınız, bir çekim hisseder misiniz tam anlayamıyorsunuz. o yüzden 2-3 gün yeterince konuşulduysa daha fazlası vakit kaybı bence. bu arada bazılarıyla muhabbet uzun sürse bile biraz zoraki ilerleyebiliyor ama bazıları gayet sıcak ve istekli konuşuyor o da anlaşılıyor. o istekli konuşanlarla bile görüşemedim anlayamıyorum olayı gerçekten.

şunu anlıyorum ben appten gün boyu 1-3 kişiyle konuşuyorsam karşımdaki kadın artık seçicilik seviyesine göre 5-10 belki 20 kişiyle konuşuyor. talep fazla olduğundan kadının adayları bir eleme sürecine sokması da normal gayet. ama 2-3 gün konuşalım orada artık kararını ver benle ilgili, 1 ay senin eleme sürecini mi bekliycem? karar dediğim de evlenip evlenmeme kararı değil neticede bu çocuğu yüz yüze görüşme aşamasına taşıyım veya taşımayım kararı. olmadı görüştükten sonra gene elersin yüzükle gelmiycez ya buluşmaya.

bir de bana aslında 3 gün yazışmak bile zor geliyor bazı günler o enerjiyi kendimde hiç bulamıyorum kısa bir konuşma sonrası direkt konuyu buluşmaya getiriyorum veya bazen konu o tarz konulara geliyor ben de gelmişken söylüyorum veya baktım kızla muhabbet akmıyor unmatch yapmak yerine belki görüşünce bi elektriklenme yaşanır diye görüşelim diyerek son kurşunu atıyorum. bunlar da olmuyor.

ankara'da tip olarak gayet yakışıklı olduğunu düşündüğüm birkaç arkadaşım da applerle ilgili aynı şeyleri anlatıyor, ancak başka illerde daha güzel kullanım tecrübeleri de duydum. ankara kızlarında mı bir sıkıntı var, bende mi bir hata var, yaklaşım şeklim mi yanlış, tipim mi böyle arada kalmış bir tip (eşleşilmiycek kadar kötü değil ama diğer adaylar arasından öne çıkacak kadar iyi değil) ama o da mantıklı gelmiyor sadece süper yakışıklılar mı iş yapıyor burada? anlayamadım mevzuyu gerçekten sizin yorumunuz nedir?

 
Süper yakışıklı veya Zengin pozların yoksa dating applerden medet umma. Ama buluşma mevzusunu da sen açma bırak isterlerse görüş bu konuda tavsiyem Instagramdan takipleşip biraz daha birbirinizi tanıyın zaten olacaksa görüşürsünüz.


  • olaylar olaylar  (21.08.22 15:04:05) 
Erkek olman hata. Gerisini okumadım bile


  • mevsimler  (21.08.22 15:29:15) 
Sorunuzun cevabını aslında kendiniz vermişsiniz: "ben appten gün boyu 1-3 kişiyle konuşuyorsam karşımdaki kadın artık seçicilik seviyesine göre 5-10 belki 20 kişiyle konuşuyor." Aynen öyle; öne çıkmak için de giyim-kuşam, yakışıklılık, sağlıklı vücut, mal varlığı, muhabbetin sarması vb. özelliklerden sizde olanları ön plana çıkarmanız gerekiyordur. Ayrıca muhabbetin akışına göre ilerler ama buluşma teklifini bence de karşı tarafa bırakın. Sizinle veya karşı tarafla alakalı değil de, yaşadığımız coğrafyadan dolayı olası tedirginliklerin önüne geçebilmeniz için söylüyorum.


  • zaman ilac degil insanlar unutkan  (21.08.22 16:01:00) 
çok uzun yazmışsın ama ben üçüncü paragrafa takıldım. olaya bakış açın ne kadar yanlış belli ediyor.
eleme süreci diye bir şey yok. zaten senin hakkındaki karar ilk bir kaç dakikada veriliyor. o halde konusma niçin günlerce uzuyor diye düşünüyorsun. bedava ilgi görüyor kız ve bu hosuna gidiyor.
eleme süreci diye adlandırdıgın şey doğru kişiyi bulana kadar devam etmiyor zaten. tüm hayat boyunca devam ediyor.
  • abelardo  (21.08.22 16:55:00) 
karşı taraftan hamle bekle diyosunuz da ben de uzun uzun konuşmaya sabrım olmadığını söylüyorum. max sabrım 3-5 gün o sürede de ben söylemeden buluşalım diyen olmadı henüz. ha diyosanız ki buluşmanın yolu bu ama sabırla günler belki haftalarca yazışıp karşı taraftan adım beklemek o zaman ben sileyim appleri o bana göre değil çünkü.

@abelardo benim hakkımda verilen ilk bir kaç dakikadaki karar ne oluyor bu durumda "haftalarca yazışayım bununla hiç görüşmeyim" mi? ilgi görme muhabbetine zaten katılıyorum biraz da sormamdaki sebep o aslında soruyu. benim de teorim kadınların %99'u falan ilgi için kullanıyor bu appi inanılmaz ötesi bir tip denk gelmezse ileri seviyeye geçeceği yok zaten. ama eğer yanılıyorsam ve burada bu appi kullanıp bol bol date yapan erkekler ve kadınlar varsa onlar başka bi şey der mi acaba diye sordum.
  • semaforo de medianoche  (21.08.22 17:21:56 ~ 17:22:20) 
nasil bu kadar sabit fikirli olunabiliyor anlamiyorum. gercekten 99'un ilgi icin orada oldugunu dusunuyorsan ne isin var app'te. tabii ki ilgi icin, insta takipcisi arttirmak icin orada olan kitle var da cinsiyeti yok o grubun. ciddi ciddi oneri yazacaktim ama boyle bi yuzde varsa aklinda beklentin de olmasin diyebilirim sadece.


  • Kittie  (21.08.22 19:07:22) 
@kittie sabit fikirli olduğumu nereden çıkardın? yaşadığım tecrübelerden ve başka insanların dinlediğim tecrübelerinden elimde kalan en iyi tahmin bu. zaten oraya da yazmışım "eğer yanılıyorsam" bol bol date yapan kadın ve erkeklerden neyi yanlış yaptığımın yorumunu almak için sordum diye. sabit fikirli olsam yanılma ihtimalini düşünmem ve bu düşüncelerim de bir önyargı değil tecrübe sonucu elde edinilen fikirlerdi. ayrıca appleri kullanmayı da bıraktım zaten geçmiş zaman kipiyle yazdım soruda da kullandım diye. benim yaklaşımımdaki bir hatadan ötürü bu sorunun olduğunu fark edip o hata veya hataları nasıl düzelteceğimi tespit edersem geri dönerim. soruyu da buna yardımcı olabilicek var mı diye sordum.


  • semaforo de medianoche  (21.08.22 19:21:22 ~ 19:23:42) 
Türkiye gibi fakir ülkelerde insan ilişkilerinde en geçerli şey paradır. kimse senin tipine falan bakmaz. oradaki kadınlara her yerden yüzlerce mesaj geliyordur zaten. ilişki isteseler bulurlar. Alkol + yemek, 600 lira hesap, sonra da kadın sana düşünmem lazım diyecek.


  • OrangeYellow  (21.08.22 19:55:08) 
kittie +1

ankarada yasiyorum 26e. cok bir tipim yok bence ama karsi cins itiraz ettigi icin ortalamayim diyelim hadi. zengin de degilim su yilda orta sinifta kalan az kisiden biriyim.

bir senedir tinder kullanmiyorum gecmiste de hic bir iki haftayi gecmedi genelde uzun iliskilerle devam ettim hep. ankara'daki kadin profilinin cok iyi oldugunu dusunuyorum. buyuk bir cogunluk modern, ne istediklerini biliyor ve egolarindan arinmis diyebilirim.

karsi tarafta mi bi sorun var dediginiz kisimlar icin eksiyi basiyorum. olay buyuk ihtimalle sey, sizin de dediginiz gibi yazismak zor geliyor demissiniz ama yeni norm bu. karsi taraftan bakinca bir suru insanla yazisiyorlar hepsi bulusmak istiyor oyle de olmaz. maalesef bir cozum yok boyle ilerliyor.
  • aguen  (21.08.22 20:34:04) 
olaylar olaylar haklı. dating app'leri tek bakışta istisnai derecede iyi erkekler için sadece. ortalama veya ort altı tipe sahip veya dikkat çekici özelliği olmayan birinin başarılı olma şansı çok yüksek değil.


  • roket adam  (22.08.22 14:04:04) 
Erkeğin yoksa parası, çöpçatan arkadaşlarıdır kumbarası.

@mevsimler +1

Arz-talep dengesi talep artışı yönünde olduğu için 1 erkeği 50 kadın beğenirken, 1 kadını 5000 erkek beğeniyor. Ben bunu kendi gözlerimle gördüm. İş yerinde birine İngilizce pratiği için bu uygulamalardan birini tavsiye etmişler. Kız hesabı açtı daha 1 fotoğraf yükledi, 2 saniye dönüp konuşana kadar 20+ like geldi. Seçenek bu kadar çokken tabii ki daha seçici davranacaklar. Seninle konuşup kafalarında değerlendiriyorlarken, diğer seçenekleri de masaya yatırıp aynı şekilde devam ediyorlar. Daha sonra çan eğrisine yenik düşenler ya yedekleniyor ya da eleniyor.

Bunların sen de farkındayken neyin değişmesini bekliyorsun? O kısmı anlamadım. Bak bu arada benzeri yakışıklı bir arkadaşımın fotoğrafları ile (onun telefonunda bu uygulamalardan birini yüklediğimizde de oldu. Bir 5 dakika bekledik. Sonra kimi beğensek eşleşti. Eşleştiklerimize de birbirinden salak mesajlar attık çünkü amaç boş muhabbetti zaten. Hiçbiri de gelip "pff bu ne biçim muhabbet?" demedi. Aksine sürdürmeye çalıştı en aptal mesajları bile. Yani çok yakışıklı ya da zengin değilsen beklentilerini düşürmen ya da şansını denemeye devam etmen dışında pek bir seçenek yok. Arı kuşu gibi didinip ilgisini kendinde tutmak için kendini yırtmak istersen o başka tabii.

Sen ilgini çekenle konuş, çekmeyenin peşinden koşma. Sıkma canını. Uygulamanın doğal akışı bunlar.
  • nawar  (22.08.22 16:15:12) 
[]

fastjel kullanımında güneşe çıkma problemi

sürülen bölgenin güneş görmemesi gerektiğini hatta tedavi bittikten 2 hafta sonrasına kadar güneş görmemesi gerektiği yazmışlar kutusuna falan kocaman kocaman da fazla abartı değil mi bu? şimdi el bileğime sürsem yarın akşamüstü de parkta arkadaşımla otursam ne olur ki var mı bu ilaçla tecrübesi olan biri?

edit: prospektüste fotosensitizasyon tehlikesinden dolayı olduğunu söylüyor bu uyarının


 
Dışarı çıkmadan önce güneş koruyucu sürün.


  • old possum  (19.08.22 23:36:45) 
[]

yastıklı mousepad tavsiyesi

bileğimde sorun var doktor mousepad tavsiye etti. kullanıp memnun kaldığınız malzeme kalitesi iyi olan yastklı bir mousepad öneriniz var mı?




 
Mousepad gelene kadar bir havluyu uygun yükseklikte katlayıp kullanabilirsin


  • freebird5406_2  (18.08.22 19:24:48) 
20-50 tl arası olanlardan aldım 2 sefer ama onların süngerleri pek yukarıda tutmuyor fazla çöküyorlar. Sanırım silikonlular iyi. Onların da ucuzları patlıyormuş. Bütçe sorun değil ise kaliteli olanı şu idi ben araştırdığım zamanda da: www.hepsiburada.com


  • ananiyimioguz  (18.08.22 19:30:14) 
[]

d vitamini testi devlet hastanelerinde ücretli mi?

tamamlayıcı sağlık sigortamla özel bir hastaneye kontrole gittim dahiliye bölümüne, diğer tetkiklerde sorun yok ancak d vitamini tetkikini sgk karşılamadığı için ücreti karşılığında yaptırabileceğimi söyledi. ücret de 300 lira civarı bir şeymiş. ben bunun için devlet hastanesinden randevu alsam orada da mı ücretli olucak bu durumda? evetse ne kadardır ücreti yakın zamanda yaptıran var mı? bir hastaneye ulaşmayı denedim ama telefonu açan olmadı.




 
devlette ücretsiz. dahiliye bölümlerinden isteyebilirsiniz.


  • baylarbayi  (03.08.22 15:59:22) 
ücretsiz ama her bölüm isteyemiyormuş.


  • inheritance  (03.08.22 16:14:28) 
Tamamlayıcı sağlık ile bugün d baktırdım. Sizden koparmaya çalışmışlar


  • iddaaci  (03.08.22 18:59:25) 
[]

csv dosyası garip karakterlerle açılıyor

bir csv dosyası bilgisayarımda excel'de powerbi'da veya not defterinde eklediğim görseldeki bozuk karakterlerle açılıyor. ama telefonda excelden açınca düzgün açıldı gayet. başka bilgisayarlarda da düzgün açılmış dosyayı gönderenin dediğine göre. internetten baktım biraz pek işe yarar bir şey bulamadım çözümüyle ilgili fikri olan var mı?




 
import ederken encoding'i utf-8 seçin.


  • do you remember me  (11.07.22 20:44:41) 
@aloha telefonda ve başka bilgisayarlarda düzgün açılıyor ama dosya bozuk olsa hiçbir yerde açmaması lazım değil mi? ods denedim not defteriyle açtım gene aynı

@doyourememberme powerbi'da "1254: turkish (windows)" geliyor default zaten başka şeyleri de denedim listedeki düzelmedi. utf-8 seçeneği yok burada zaten csvyi power bida açmam gerek oraya düzgün import edebilmek önemli olan.
  • semaforo de medianoche  (11.07.22 22:16:26) 
[]

kaft dışında güzel tişörtleri (erkek) olan marka önerileri

marka veya birden fazla markanın seçmece ürünlerini satan bir site/yer de olabilir, 1 tişört için bütçe max 300 tl. teşekkürler




 
Kanduras


  • sopiro  (11.07.22 16:31:26) 
wwfmarket
iamnotbasic

  • lemmiwinks  (11.07.22 16:45:20) 
Nors da güzel tasarımlarıyla öne çıkıyor tavsiye ederim


  • bir fincan kahve ile film izlemek  (12.07.22 05:04:44) 
[]

philips 2.0 hdmi kabloya rağmen 1080p 144 hz kullanamıyorum

monitörüm samsung'un 144 hz 1080plik bir modeli. bağladığım kablo da philips SWL6116B/93 dediğim gibi hdmi 2.0 kablo 1080pde normalde 240 hz'e kadar sorunsuz çalışması gerekiyor. ekran kartım da rx560. ama anlamadığım şekilde 144 hzde kullanamıyorum onu ayarlayınca ekrar titriyor gidiyor geliyor vs. çıldırtıcak. hatta bazen 120 hzde bile bu sorunu yaşıyorum 60'a çekmem gerekiyor. neden yaşıyorum bu sorunu sizce?




 
Hdmi’de 144hz hiç duymadım. Bildiğim kadarıyla 144Hz için tek yol DisplayPort kablo.


  • jamiro  (08.07.22 16:05:48) 
@jamiro hocam internette her yerde aynı veriler var şurada da "Refresh frequency limits for standard video" kısmında 1080p'de 144 hzi rahat karşılıyor diye gözüküyor. en.wikipedia.org


  • semaforo de medianoche  (08.07.22 16:33:09 ~ 16:33:22) 
öncelikle hdmi 2.0 standardı 1080p 144hz desteklese de sendeki kablo o standarda uygun olmayabilir. her kablo belirtilen spec için yeterli olmuyor www.youtube.com

tabi philips kablonun standardın bu kadar altında kalması garip... 1440p'de bile 144hz desteklemesi gereken kablo 1080p 120hz'de sıkıntı çıkarması çok olası değil. bu durumda diğer ihtimallere bakmak lazım.

ekran kartı çıkış portu desteklemeli, baktığım kadarıyla rx560'da da sorun yok. 4k60 desteklediğine göre minimum hdmi 2.0 bu port da...

geri kalan tek etken monitördeki giriş portu. şuan güncel 1080p 144hz monitörler bile sıkça hdmi 1.4 kullanıyor sendeki model eskiyse hdmi 1.2 veya altındaysa desteklemiyor olabilir. modeli yazmadığından bilemiyoruz tabi. samsungun sitesinden modelini kontrol et.

burada da sorun yoksa monitör kablo veya ekran kartındaki ilgili portlarda bi problem olabilir sonuçta üretimde hatalar, standarda uymayan ürünler vs. olabiliyor belki sadece şanssızsın ve sana denk geldi. veya çevredeki cihazlar parazit yaratıyor sinyali olumsuz etkiliyor olabilir vs.
  • konetsu  (08.07.22 18:46:44 ~ 18:48:14) 
[]

samsung s22 şarjı

kullananlara soruyorum sabah %100'le çıktım diyelim evden günlük kullanımda parlaklığı azaltır 120 hzi kapatırsam sosyal medya applerinde yaklaşık kaç saat ekran süresi alırım? ekran süresi verileri internette var ama ayrıntısı yok pek parlaklık ne kadarda hz kaçta söylenmiyor.




 
yükselir ön tahminim.

hz kaçta olduğuna basit bir youtube araştırmasıyla bulabilir değiştirebilirsiniz. sosyal medya app lerinde mobil veri desteğiyle sürekli youtube + video, fotoğraf bakıyorsanız pilin hızlı bitmesi çok normal. parlaklık, arka plan uygulama sayısı, mobil veri, çekim gücü çok etkiliyor.
  • baldan kaymak  (08.07.22 11:48:19) 
@baldan kaymak %90 twitterda gezinme %7 ekşi ve instagram %2 youtube %1 diğer gibi bir kullanım rutini


  • semaforo de medianoche  (08.07.22 12:07:35) 
[]

şu videoda ümit davala ronaldo'ya ne diyor anlayamadım?

www.fifa.com bu linkte 50. saniyede kafasını göstererek bir şaka yapıyor, duyuluyor da ama anlamadım tam anlayan var mı?




 
saçıyla ilgili bir şey söylüyor. ikisinin saçıda benzer birbirine.


  • ayseee  (30.06.22 19:26:48) 
@ayseee onu anladım da söylediği şey duyuluyor yayında. tam olarak anlayabilen var mı söylediğini diye sormuştum


  • semaforo de medianoche  (01.07.22 00:14:13) 
[]

5g destekleyen 9k tlden ucuz telefonlar

samsung'un a52s'i a53'ü ve a73'ü var, s20'ler güzel aslında ama 5g'si olan model yok sanırım, xiaomi'lerin arayüzünü çirkin ve malzeme kalitesini samsung'a göre zayıf buluyorlar fiyat açısından da net farklar görmediğim için o topa giresim gelmiyor, android telefonda başka marka var mı şu an beğenilen bilmiyorum. şu yazdıklarım arasından en mantıklısı a52s gibi geldi bana ama yazdıklarımdan veya yazmadıklarımdan önerdikleriniz var mı başka?

bir de exynos işlemciler qualcomm'lara göre çok daha sorunlu olabiliyor gördüğüm kadarıyla exynosları istemiyorum o yüzden.


 
telekom sektorunde calisan biri olarak soyluyorum, telefon isi giysi almak gibi biseye donustu. Iphone alip kendi ekosistemiyle en az 5-6 sene kullanmayacaksaniz herhangi bir telefon isinizi gorur. 2 senede bir orta ayar bir android telefonu yenileyerek en yeni ozelliklere erisebilirsiniz, iphone maliyetiyle ayni kapiya cikar. Ya da parayi bi kere gomup 5+ sene rahat edebilirsiniz.

5G destekli telefonlar yeni yeni satisa sunuluyor, 5G sebekeleri de daha yeni yeni aktive ediliyor. Su an sehir merkezlerindeki 5G'ler Seoul'da filan degilseniz 4G'den hallice seviyedeler. Ilgili frekanslari kullanan cok az kisi oldugu icin yuksek hizlara erisilebiliyor ancak kapasite dusuk, kisi sayisi arttikca hizlar da dusecek. Esas hiz farklarini 2024'ten sonra gormeye baslariz. Aceleniz yoksa idareten bisey alin gecin, kafa yordugunuza degmez.

3 kusur yildir Samsung A50 kullaniyorum, gecmiste de Iphone, Xiaomi, Samsung kullandim. Zamaninda (2016?) 1500 liraya aldigim xiaomi de hala sorunsuz calisiyor. Telefonumu yenileyecek olsam sirf kamerasi asiri iyi diye iphone alirim, pahali gerlise de Samsung A serisinden devam ederim.
  • taurina  (22.06.22 04:27:45) 
@taurina açıkçası ilerde ekonomik refahımda yüksek bir ilerleme yaşamazsam en az 4-5 yıl kullanmak istiyorum şimdi alacağım telefonu. 5g bugün için önemli olmayabilir 2 yıl sonra elimdeki 4g telefonun abaküs gibi kalmasını istemem o yüzden ona önem veriyorum.


  • semaforo de medianoche  (22.06.22 19:46:56) 
[]

power bi pivot tablo sorusu

pivot tabloda (matrixte) 2 katmanlı kolonlar var. yani örnek vericek olursam üstte mevsimler yazıyor (kış) onun altında da kış aylarına bölünmüş kolon (aralık, ocak, şubat). ben istiyorum ki kış kolonlarının renkli farklı olsun ilkbahar farklı, yaz farklı, sonbahar farklı. yapılabilir mi bu?




 
field formatting kısmı işini görecektir.

www.mssqltips.com
  • kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili  (10.06.22 15:51:12) 
[]

zeki demirkubuz filmleri

kader'i çok severim, masumiyet'i de beğenirim doğal olarak. bunlar dışında yeraltı ve yazgı izledim ikisi de hoş değildi bence. diğer filmlerinden en sevdiğiniz hangisi ve sevip sevmediklerime göre hangisini önerirsiniz?




 
Yeralti birak zeki nin, turk sinemasinin en iyi 10 filminden biridir. Basyapittir. Tavsiyem ayni senaryolu iki filmi ard arda izlemen. Biri üç maymun digeri kor.


  • halk  (05.06.22 17:05:43) 
Kor ve bulantı da iyidir


  • olaylar olaylar  (05.06.22 17:28:38) 
Üçüncü Sayfa

bence değeri bilinmemiş filmlerinden.
  • nhk ni youkosu  (05.06.22 20:48:13) 
Diğer filmlerini önermem. Ben bir tek Yazgı yı sevmiştim.


  • psipsipsi  (05.06.22 22:12:32) 
[]

etl toolu sorusu

kullandığım etl toolu pentaho data integration ama hepsi benzer mantıkta diye biliyorum o yüzden başlıkta tool adı vermedim. şimdi burda system_date alıp EndDate diye bir kolon yaptım, bir de StartDate kolonu oluşturmak istiyorum ve bu da EndDate'in 5 dk öncesi olacak şekilde ayarlansın dinamik olarak istiyorum. bunu nasıl yaparım fikri olan var mı?




 
Bu tarz toollarda genelde oncesinde sonrasinda calisacak scriptler vardir (mesela is calismadan partition olusturma gibi).

Eger amac start date = end date - 5mins'se bunu end scripte yapsan olmuyo mu? Veya enddate'i yazdigin yerde startdate'i sysdate-5 seklinde yazsan? Veya islerin tamami bitince update de gecebilirsin ama ne kadar mangikli olur bilemedim. İsin 5dk surecegi kesin degilse startdate=enddate-5 demek cok dogru gelmiyor

Amac farkli bir startdate'se start scriptine veya transformation'ina o kolonu doldurarak baslayabilirsin ama arada 5dk olmaz bu sefer, is ne kadar surerse o kadar olur
  • fakyoras  (03.06.22 12:24:34 ~ 12:30:54) 
@fakyoras hocam bu startdate enddate işin başlangıcı bitişi değil where clause niyetine kullanılıcak kolonlar. benim yapmam gereken enddate'in o anki zaman olması startdate'in de 5dk öncesi olması.


  • semaforo de medianoche  (03.06.22 14:11:05) 
[]

diksiyon düzeltmek için taktikler

sesim çok beğenilir aslında ama maalesef diksiyonumda bazı problemler var. e'leri açık söylüyorum ve bundan kurtulmak istiyorum ancak bir kursa gidicek zamanım yok şu sıralar. youtube'da bazı diksiyon dersleri falan var ama hangisi iyidir kötüdür bilemiyorum var mı öneriniz şu videoları izleri şunları yap gibi taktikleriniz? özellikle e'leri açık söyleme sorununa yönelik olursa çok daha iyi olur.




 
[]

iş görüşmesinin teklif aşamasında pazarlık yapmak

mesela bir yerle iş görüşmesindeyim, yarın bana 10k maaş teklif ettiler diyelim. ben orada çalışmak istiyorum kaçırmak istemediğim bir fırsat aslında ama biraz daha fazla da verebileceklerini düşünüyorum (11k olsun atıyorum). direkt 10k'yı kabul ediyorum demek yerine bunun pazarlığını yapmak mantıklı mı bu durumda? mantıklıysa nasıl yapmalı?




 
Aslında benim aklımda 12 bin tl vardı, teklifiniz biraz üzdü beni.
Veya
Şurada şurada aynı işi yapan şunlar da 12 bin alıyorlar, bende o civarda bir şeyler olur sanıyordum.
  • etna  (16.05.22 18:17:12) 
Teklif aldığınız bir yer siz artış istediniz diye öyle kolay kolay teklifi geri çekmez. Ya teklifi revize ederler ya da o noktaya çıkamayacaklarını belirtirler. Aday olarak size ayrılmış bir zaman ve maliyet var. Bunu hiçe sayıp sizden vazgeçmezler.

10 aldıysanız ve 11'i nezaketle talep ederseniz ilk teklifte ısrarcı olmaya devam ederler. Teklifi kabul etmeme ihtimalinizi hissettirmeniz gerekiyor. "Sizinle görüştüğüm süreçte başka bir yerden daha teklif daha aldım, teklifleri sizden bir miktar daha (tam rakam vermekte fayda var) yüksek olduğu için arada kalmış durumdayım." diye daha somut bir sebeple gitmeniz istediğinizi almanızda daha etkili olacaktır.
  • jack of hearts  (16.05.22 18:23:28 ~ 18:24:24) 
teklife revize iste, beklediğimden düşük de.

ben revize istemeyip reddettiğim halde fazlasını teklif etmişlerdi.
  • jelly bear  (16.05.22 19:07:20) 
burada sıkıntım şu ben beklentime bu rakamı söyledim, mevcut işimde bazı önemli rahatsızlıklarım olduğu için yüksek söyleyip kaçırmak istemedim bu şirketi. ancak beklentimi teklif ederlerse oradan nasıl kıvırıcam bilemedim. "ben onu minimum çalışabileceğim rakam olarak söyledim ama siz biraz daha mutlu edicek bir şey teklif edersiniz diye ummuştum" gibisinden bir şey iş görür herhalde?


  • semaforo de medianoche  (16.05.22 19:14:18 ~ 19:14:36) 
kuracağın kilit cümle şu şekilde olacak:

"sizin bu pozisyon için belirlemiş olduğunuz bir bütçe aralığı vardır. bu aralık içinde üst limite yaklaşır düzeyde ücrette bir revize yapmanızı talep ediyorum. ******"

**** yere bahanelerini sayacaksın. atıyorum taşınacaksındır masrafın olacaktır, ev kiralayacaksındır. daha uzak yerdedir yol masrafın artacaktır vs. vs.

senin görüştüğün kişi %90 ihtimalle IK sorumlusudur. bunu karar verecek o kişi değil zaten. o da gidip üst amirine veya ilgili bölüm amirine soracak. sen sorup dönmesini isteyeceksin. 1-2 güne döner. o zaman kararını verirsin.
  • mr.goodcat  (16.05.22 20:10:36) 
Umdum, buldum demek iş görmez bence. Sürecin başında tamam olduğunuz bir rakamdı o, revizyon almanız için öne sürebileceğiniz en iyi bahane o süre zarfında beklenmedik bir şeyin gerçekleşmiş olması. Örneğin geçen Kasım filan olsaydı döviz kurunun anormal hareketini bahane edebilirdiniz. Böyle bir şey ortada olmadığından bana göre en mantıklı seçenek başka bir yerden de teklifim var kozunu oynamanız. Kibarca yalan söyleyin dediğimin farkındayım ama bu işler böyle maalesef.


  • jack of hearts  (16.05.22 20:13:23 ~ 20:14:03) 
[]

linkteki videoda adam ne diyor anlamadım

sb twitter.com




 
halkın kurtuluş partisi genel başkanı nurullah ankut akp düzeni kendi mahkemesinde yargılıyor


  • cr  (10.05.22 22:12:24) 
@cr nurullah ankut da bir şey diyor kolunu sallarken orada ne diyor?


  • semaforo de medianoche  (10.05.22 22:14:17) 
"vazgeçmem öyle ben" gibi bir şey olabilir.


  • cr  (10.05.22 22:23:36) 
"geleceksin buralara" diyor


  • buzzlightyear  (11.05.22 14:28:44) 
[]

odtü tenis kortları rezervasyon

dışardan gidilebiliyor deniyor ve online rezervasyonla çalışıyor diyor ama rezervasyona tıklayınca üyelik istiyor rez.metu.edu.tr ve üye olmak gibi bir seçenek de göremedim. nasıl olucak bu iş anlamadım.




 
  • aguen  (05.05.22 22:44:09) 
[]

türkiye'deki siyahi müslüman topluluklar

genelde ailecek görüyorum kadınları full tesettürlü çarşaflı falan oluyor, aşırı fakir perişan gözüküyolar genelde. suriyeli'lerden falan çok bunları görüyorum ben bu arkadaşlar nereli ki? afrika'nın hangi müslüman ülkesinden ya da ülkelerinden yoğun göç alıyoruz?




 
Benim bildiğim kadarıyla Somali fazla.


  • abelardo  (04.05.22 14:40:05) 
Hepsi Somali.


  • allah yazdiysa bozsun  (04.05.22 16:42:11) 
"Habeş" çok fazla geçiyor. Etiyopya yani. Sudanlı da tanıdım.

Öyle görünüyor ki Osmanlı etkisinden olsa gerek Kuzeydoğu Afrika'da Sudan-Etiyopya-Somali tarafından göç almışız baya.
  • mantheman  (04.05.22 16:45:52) 
[]

bumble'da alınan beğeniler

geçen bumble indirdim, profil oluşturduğum gün 1'i süper beğeni olmak üzere toplam 3 beğeni aldım diye gözüküyor. sorum şu bumble diğer dating applere göre daha iyi falan deniyor ya, yine de bu beğenilerin premium sattırmak için üretilmiş fake beğeniler olma ihtimali nedir? hadi diğerleri gene neyse de süper beğeni de fake değildir artık diye düşünüyorum ama tecrübeli birileri varsa bir danışayım dedim boşa premium almayalım. aslında normalde premium almayı hiç düşünmem de burada ücretsiz kullanımda like hakkı çok az olduğu için çoğu profille denk bile gelmezsin o yüzden bir düşündüm.

not: verified profil olayı var bir de 2 tanesi verified gözüküyor profillerin.


 
Full gold digger dolu bir ortam. Yeni üye olduğunda profilini gören kişi fazla olduğundan like geliyor.


  • Cruyff  (02.05.22 14:00:02) 
tinder gibi hemen öne almıyor, ama 10 kişiyi filan likelayınca geliyor.


  • hayley williams ile evlenecek genc  (02.05.22 19:10:48) 
[]

örnekteki tarz sneaker ayakkabıları nerede, hangi markada aramalı?

mesela şu www.nike.com ayakkabıyı çok sevdim ama 41 numarası yok maalesef burda. böyle sneaker modeli ama düz siyah ya da beyaz değil de biraz daha farklı desenler, renkler içeren bir ayakkabı istiyorum. internette veya ankara'da fiziksel mağaza olarak nerede aramam mantıklı bunları? veya hangi marka model bakmalıyım?

eskiden adidas stan smith'lerin de böyle farklı renk ve desenleri olurdu artık internette dahi bulamıyorum. nike'ın skateboard (sb) serilerinden farklı, güzel ayakkabılar çıkardı ama artık bir bu linktekini bulabildim. bu spor ayakkabıların tek tipleşmesinden acayip rahatsızım.


 
Wunder, shopi go ve sneaksup'a bakabilirsin, markadan bağımsız bu tarz farklı modeller bol bol var.


  • Bruce  (30.04.22 14:27:05) 
[]

power bi sorusu

power bi'da bir tabloda App_Country_Platform diye bir kolon var içeriği örnek olarak şu şekilde "Game X_de_google" (Game X app adı, de almanya'nın kodu, google platform). başka bir tabloda bu bilgiler 3 kolonda yer alıyor. bir kolonun adı Game içeriği GameX, diğeri Country içeriği Germany, diğeri Platform içeriği Android. bu 2 tabloyu birlikte nasıl modelleyebilirim?

şu tablo 1 i.ibb.co
şu tablo 2 i.ibb.co

 
başlık versiyonların eklendiği yerde aramalısınız eklemek istediğiniz sütunu. göremiyorsanız sistemciye ekran görüntüleriyle iletin bir baksın.


  • baldan kaymak  (23.04.22 10:45:00) 
2. tabloda yeni bir sütun açıp, GameX+"_"+Country+"_"+Platform gibi birleştirmen lazım.

Ama sende country ve platform birebir eşleşmediği için çok varyasyon yoksa bunları IF'le dönüştürebilirsin.
  • PoscheN  (23.04.22 16:01:54) 
123456   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.