[]

sevgililer

merak ediyorum ilişkiniz boyunca harcanan giderleri nasıl bölüşüyorsunuz? genelde erkek mi ödüyor yoksa sevgilinizle de alman usulü falan mı?




 
Biz her şeyi eşit bölüşüyorduk. Yani 10 liranın hesabını yapmak şeklinde değil tabi, bir kere o bir şey ısmarladıysa bir dahakine ben ısmarlıyordum gibi. Bir de ortak paramız oluyordu, mesela ikimiz de 100'er lira koyuyorduk ortağa, birlikte yaptığımız yediğimiz vs şeyleri ortaktan harcıyorduk.


  • pati  (12.11.19 13:35:07 ~ 13:35:22) 
yarı yarıya ödüyoruz..örneğin yemeği ben ödemişsem kahve ve tatlıyı o öder.bu mevzu teamül gibi oldu aramızda.

dn:6 yıllık sevgiliyiz.
  • drako  (12.11.19 13:41:33) 
Yarı yarıya değildi bizde kimse kimin ne hesap ödediğinin hesabını hiç yapmadı. İki taraf da karşı tarafın maddi durumunu gözeterek hareket etti sadece.


  • olaylar olaylar  (12.11.19 14:04:21) 
Kuruşu kuruşuna hesaplamıyoruz tabi. Eşit gibi. Bi o öderse bi ben ödüyorum, yemeği ben ödersem içkileri o ödüyor.
O çalışmadığı dönem ben daha çok ödemeye çalışıyordum. Şimdi ben çalışmıyorum, o bana pek ödetmemeye çalışıyor.
Yani ben tek bi insana yüklenilmesine karşıyım, ama kılı kırk yararcasına kuruş hesabını da ucuz buluyorum.
  • bir nick var benden iceri  (12.11.19 15:14:34) 
uzun süredir sevgilim yok. olursa diye düşündüm hepsini benim ödemem gibi bir takıntım var. biraz maço, eski kafalı gelebilir ama neredeyse hep ben ödemek isterim erkek olarak. başkası yaparsa tabii ki yadırgamam ama bilmiyorum %50 olursa rahatsız olurum gibi. ondan sordum.


  • black mamba  (12.11.19 15:23:50) 
Alman hesabı yapmayı seviyorum ben. Öyle yapmadığımız çok çok nadir olur


  • Mossy  (12.11.19 16:49:50) 
sen bakma burada duyuru kızlarının "yarı yarıya ödüyoruz." "genelde ben ödüyorum." diye atar gider yaptıklarına kızların %90 i hesap geldiğinde sıvışmanın peşinde. kimisi tuvalate gider kimisi çantaya, cüzdana uzanıyorum diye ayak yapar.

benimkide yüzüme bakar ödesede gitsek diye.
  • paudi  (12.11.19 16:54:39) 
iliskiden iliskiye degisiyor... sadece benim odedigim de oldu, bazen benim bazen onlarin odedigi de oldu; ama genelde turk kizi bu tip konularda "hesap" erkegin isi der ve odemez


  • sweetoffice  (12.11.19 16:58:50) 
ben sürekli ödemek zorunda hissediyorum ama uzun bir ilişki için sürdürebilir değil aslında. çünkü sürekli bir tarafın 2 kat para harcaması yakında iflas etmesine neden olur.


  • black mamba  (12.11.19 17:20:31) 
Sürekli karşı taraf ödemek istediği için bir o bir ben şeklinde gittik bir süre. Kim ödemişti hesabı yapmadığımız için uzun sürmedi. Çok ısrar eden ödüyor.


  • meraklitursucu  (12.11.19 18:28:04) 
Alman usulü.

Buna sıcak bakmayan kadınlarla uzun birliktelik yaşamıyorum. Sürekli erkeğin ödediği bir ilişkide bir süre sonra erkek tarafının yaşam kalitesi yerlerde oluyor.

Hesap gelince hareketsiz kalan kadına direkt söylüyorum yarısı sende diye.
  • Cruyff  (12.11.19 18:34:23 ~ 18:36:01) 
[]

matematik

ben b diye düşündüm cevap a'mış. bakabilir misiniz?




 
tabi ki a.

a 0.5 miş mesela. aslında 0 ile 1 arası tüm değerler olur da kolay anla ve soruları hızlı çöz diye. direk değer verebileceğin bir soru.

g (a) yani g (0.5) = 2.5 oluyor grafikte.. f(2.5) da b= 1.8 gibi bi şey...

f (0.5) = 1.5 oluyor g(1.5) da c= 2.1 falan

c>b>a
  • Hakan1980  (12.11.19 12:08:20 ~ 12:08:47) 
[]

youtube

sorum falan yok da ne para burda ya. socialblade verileri doğru değil diyorlar ama alt sınır doğru gösteriyor. birkaç kişi kazancını açıklamıştı ve alt sınırla aynı miktarı söylemişlerdi. şu aile salih reisin akrabaları. 2-3 yılda kazandılar bu paraları. evet milletin parasında gözüm var.

www.youtube.com


 
Roportajlarda "ya o kadar cok kazanmıyoz" deseler de inanma, o kadar cok kazanıyorlar.
Bir de su klise var: ya iyi para geliyor ama cok fazla vergi veriyoz, bir de ekip calistiriyoz cok giderimiz var, giderimiz cok. Sonuc olarak eline kalan net para gayet yuksek adamlarin.

  • stavro  (11.11.19 00:14:05) 
aynen daha az söylüyorlar, yuvarlark konuşuyorlar. birkaç kişi kendi kanalında açıklamış. karşılaştırdım evet socialblade'deki alt sınır doğru. o bile iyi. mesela son ay 200 bin izlenme varsa 200 dolar civarı. belki yurtdışındaki kadar çok değil ama burada da kur yüksek o yüzden bu avantajı var buranın.


  • black mamba  (11.11.19 11:02:32) 
social blade alt sınırına yakın,

geçen ay 28-30.000 izlenme almışım kazancım 36 Lira (7,5 dolar civarı) Socialblade 6 gösteriyor. Ama mühim olan izlenme değil, mesela benim videolar 10 dakikalıksa 9.5dk ortalama izlense gelir artar, ama ortalamalar genelde 3.4-4dk
  • Northern Mariner  (11.11.19 12:15:09) 
[]

muhabbet kuşu

kuş baya ufak, yavru. biraz ilgilendim. sabah korkuyordu alıştı bana. ısırıyordu sabah şimdi kaçmıyor bile. ama depresyonda falan sanırım. sürekli kafesinde duruyordu öyle. az biraz uçsun yürüsün diye saldım evin içinde ama uçmuyor. bazen kaçmak ve yüksek bir yere konmak için uçuyordu. daha önce yürümemiştir diye çıkarttım yürümüyor bile. yerde duruyor öyle mumya gibi. 20 dkdır boşluğa bakıyor. ne yapayım bu havyana? nasıl hayat dolu olur?




 
Sadece gece uyurken kafese koyun. Sürekli elinizde olsun öpün gagasını evin kafasını sevin. ensesini sevin. Asla rahat bırakmayın omuzunuzda kucağınızda dursun. Göğüsünü de sevin. Oyun oynatın zilli boncuk gibi bişey alın
Böyle 1 hafta rahat bırakmayın sonra en iyi arkadaşınız olur.
Yoksa yabani olur. =)
edit : uçtuğu zaman konduğu yerden alın korkutmadan tekrar sevin.
  • kitik  (10.11.19 17:29:08 ~ 17:32:46) 
elimde tutuyordum yanıma aldım. youtube'tan kuş videosu açtım. o ötmeye başlayınca o da ötmeye başladı. sonra elimden uçtu. :( arkadaşını arıyor sanırım :( o sesle konuşuyor şimdi :(


  • black mamba  (10.11.19 17:41:56) 
Kuşa bi huzur ver,yavru daha bırak alışsın,başlangıç ayarlarıyla uğraşıp durma.bi yerde 2 saat duruyorsa bırak dursun.


  • duptıs  (10.11.19 17:49:48) 
kuş ilk alındığında kafesi göz hizasında bir yere asılır. bir hafta boyunca dokunulmaz. her gün yemini, suyunu değiştirirken alçak sesle konuşulur. bir hafta boyunca eve ve sahibine alışması lazım. daha sonra kafesin kapağı açılır. bu sefer hayvan kendiliğinden sahibine yanaşmaya başlar.


  • sinek kral  (10.11.19 19:26:15) 
İlk gün yemez, içmez, reaksiyon vermezler. Ben de fazla darlanırsa insan düşmanı olabileceğini düşünüyorum. Tülü varsa çekin 1 hafta falan kendi halinde kalsın.


  • baal  (10.11.19 22:32:57) 
ya bu kuş hep duruyor ya :( kafesten çıkardım sabah 2 saat hiç yerinden kıpırdamadı koltuğun üzerinde durdu. ne ötüyor ne hareket ediyor. çok mutsuz sanırım. youtube'tan kuş sesi açınca ötüyor ama kandırmış hissediyorum :( benim değil zaten kuş. 1 hafta sonra sahibi alacak ama 1 hafta boyunca mutlu olsun istiyorum. sonrası için söylicem arkadaş alsınlar bir tane.


  • black mamba  (11.11.19 19:47:28) 
o zaman youtube'dan video açacağına ıslık öğret hayvana. benim kuş, ben eve geldiğim zaman ya da ilgi istediği zaman benim öğrettiğim ıslığı çalıyor ilgi istemek için.


  • sinek kral  (11.11.19 22:45:05) 
hayvanı bayağı darlamışsınız ama anlıyorum :) biz de öyleydik. biraz zaman verin bir hafta içinde düzelir. youtube'dan video açmayın, onun yerine siz ıslık çalın. bir de bizimki yavruyken başının okşanmasından çok hoşlanırdı. avucumuzun içinde uyurdu. en büyük zaafları yemek, o şekilde de kendinize alıştırabilirsiniz.


  • petekpare  (11.11.19 23:24:24) 
kuşun kuyruğu titriyor gibi. neyi olabilir? ev sıcak baya. üşüdüğünü sanmıyorum.

bir de gerçekten hareket etmiyor. :(
  • black mamba  (12.11.19 13:23:03) 
[]

bozuk eşya

bozuk çamaşır makinesi ve kırık lcd televizyon var. bunlar işime yarar mı? eskiciye mi versek?




 
Kazanı dönüyorsaMakineyle son bir kez eğlenip veda edebilirsin :
m.youtube.com

  • Erva  (08.11.19 21:18:38) 
Kırık lcd tvnin kırıklık durumuna göre alabilirim


  • mg3929  (08.11.19 22:41:47) 
[]

tuğçe kazaz

bu kadının twitter hesabı sahte mi? akp ilçe başkanı ağzıyla konuşuyor.

bir de "intahar" yazmış. bu kelimeyi yanlış yazmaz gibi geliyor. ya biri onun adına açmış sanki ya da böyle troll hesaplar vardı. akp'liymiş gibi yapıp onlarla dalga geçen. profile yaşlı, akp diyebileceğimiz birinin resmini koyup trollük kovalayan da vardı. o tarz bir şey de olabilir. ama gerçek hesap değil gibi sanki.


 
Geçmediği din kalmadı aga ne diyon? Budizm dahil her dine geçti kadın. Tuğçe kazaz son 10 yıldır tuğçe kazaz değil. Bi garip akp troll’ü insan oldu. Muhtemelen her hareketinden de para alıyordur. Seçimlerde falan iyice saçmalamıştı.


  • Tears of Devil  (07.11.19 23:37:54) 
yok akp'yi destekleyebilir de bu cümleler bildiğin akp ilçe teşkilatı başkanı konuşması gibi. "intahar" yazacak bir kadın değil bence.


  • black mamba  (07.11.19 23:42:20) 
niye değil abi ne vasfı var ki bu kadının, entelektüel birisi değildi hiç bir zaman zaten.


  • nahtoderfahrung  (07.11.19 23:45:15) 
bilmiyorum intihar yazmak için entelektüel olmak gerekmez. bir de böyle imla hataları yaparak açılan çok hesap var. akp'li izlenimi vermek için yapıyorlar onlar gibi geldi.


  • black mamba  (08.11.19 00:02:31) 
bizzat kendi. çeşitli havuz kanallarında konuşmacı olarak da çıkıyor zaten.


  • not dark yet  (08.11.19 00:10:12) 
Sözlükte bazı kişilerin hesaplarını troller yönetiyor yazıyordu. Tabi ki tamamen duygusal.


  • prizmatik  (08.11.19 02:42:16) 
[]

yıllık 400+ bin kazanan yazılımcı

birinin bloguna denk geldim. 2015'te 200 bin üzeri, 2016'ta 400 bin üzeri kazandığından bahsetmiş. yalan söylediğini sanmıyorum. bu yaşlarda bir yazılımcının bu kadar kazanması mümkün mü? mümkünse nasıldır?

pek anlamıyorum yazılımdan ancak seo, html şu anahtar kelimeleri kullanıyorsa çok üst düzey bir iş değil sanki ne bileyim google'da geliştirici değildir gibi geliyor. neyse konu o değil de bu çocuk o parayı nasıl kazanmış? kendi şirketi var galiba.

www.erbilen.net
www.erbilen.net

 
Hizlica bir goz attim, dikkatimi ceken yerler:

"2 aylığına bir proje için kıbrısa gittim, girne’de 2 ay geçirdim"

"Türkiye’den Malta‘ya taşındım."

Bu arkadas %99 online bahis siteleri icin yazilim projeleri gelistiriyor (Kuzey Kibris ve Malta'da bahis legal) :) Sektorde donen paralari yakin bir arkadasim benzer sekilde bir sure Girne'den yazilim isi yaptigi icin biliyorum, bu sekilde gelirler normal.
  • crown  (07.11.19 16:56:18 ~ 16:56:55) 
peki yaptığı şey tam olarak nedir? bir bahis şirketinde mi çalışıyordur yoksa siteleri vs mi yapıyor?

bahis işine girmeden kazanması zor mu bu parayı? istanbulda bu kazançlara sahip çok kişi yoktur sanırım. yani en azından bir 10 yıl gerekir herhalde yılda 200 bin kazanması için.
  • black mamba  (07.11.19 17:38:17) 
400bin dedigin 60-70k$ civari bir para. Amerikali bir sirket icin para degil, eger ozellesmis bir yazilimciysan (yani wordpress hammalligi falan yapan biri degil de belli bir alanda uzmanligin varsa) tek sirketten oyle bir is almaya bakar.


  • stanley5m  (07.11.19 17:40:54) 
tayfun uzun yıllardır kendince eğitim videoları çeken birisi
yani bi yere maaşlı girip çalışmadı
yoksa herkes maaşlı çalışmayı bilir,
aylık 20-25k'yı maaşlı alman için yıllar gerekir doğru söylemişssin, yalnız kendi işinse o kadar yıl geçmesi diye bir kural yok
kendisi 1993 doğumlu, ayrıca çok çalışkandır
bahis işini de yapmış olabilir, yukarıda arkadaşın yazdığı mantıklı geldi

ki kazandıklarıyla da başka bi yerlere yatırım yapmayı akıl edecek birisi.
çok çalışan kazanır
  • tamamhosdiyonda  (07.11.19 17:45:21 ~ 17:46:42) 
@stanley öyle bir iş alan biri nasıl bir iş almıştır? ne yapıyordur? remote mu çalışıyorlar?

@tamam bir ara ofisi vardı sanırım 2018'de 250k sadece freelance işlerden kazandım demiş. ne yapıyordur iş olarak?
  • black mamba  (07.11.19 17:53:09) 
stanley5m doğru söylüyor. Tl olarak bakarsak 400 bin öyle uçuk bir rakam değil, ondan çok daha fazla kazanan yazılımcılar tanıyorum. Üstelik yurt dışında yaşıyor, devamlı seyahat ediyor,vs giderleri de fazla. Kendini iyi yetiştirmiştir, güçlü bir network kurmuştur, dürütstür, çalışkandır gayet doğal.


  • iwasbornonamountainside  (07.11.19 17:58:40) 
400 bin lira yıllık 60 bin dolar yapıyor, böldüğünde ayda 5 bin dolar yapar. Bulunduğu lokasyonlar da crown'un belirttiği gibi bahis - yasadışı kumar lokasyonları. Her halükarda bu paraları kazanan yazılımcılar tanıyorum.


  • roket adam  (07.11.19 18:02:08) 
upwork, fiverr gibi platformlar var oralardan çalışıyor olabilir
çevresi varsa, onlardan da iş yönlendirilir
themeforest var mesela, 500.000 satan tema var, oralara çalışıyor olabilir

kimse kimseye %100 yaptığı işi söylemez, anlatmaz
  • tamamhosdiyonda  (07.11.19 18:12:21) 
1 gün içinde sanal pos entegresi yaptığı için 20 bin lira alan tanıyorum iki yıl önceydi bu olay. pos ukrayna posu, 3dsiz falan. ne olduğunu az çok anlamışsınızdır.


  • Whily  (07.11.19 18:38:09) 
mutlaka daha çok kazanan vardır, kur olarak bakınca da yüksek değil ama türkiye'de yaşayıp, bu kadar genç yaşta bu kadar kazanan çok nadirdir sanırım. yani iyi okullardan mezun birçok bilg. müh. var belki ilk 5 yılında yarısını kazanamayacak. bu arkadaşın farkı ne olmuştur?

ya da farklı sektörlerde ayda 400 bin kazanan insanlar da var ama ya şirketleri var ya da üst düzey yöneticiler ve 20 yıllık bir iş hayatları var. bahis işlerine girmeden bu kadar kazanmak mümkün mü? uzun vadede yazılım sektörüen yönelmek istiyorum. o yüzdenmerak ediyorum. arkadaş 1993 doğumlu. 2015'te 22 yaşında 200 binden fazla kazanmış. yani bu kadar kısa sürede kazanılıyorsa neden odtü'de bilg. müh. okuyan birçok öğrenci de okulla birlikte bu işi yapmıyor? bu açıdan istisnai bir durum diyebilir miyiz yaşını ve yaşadığı yeri baz alırsak?
  • black mamba  (07.11.19 18:44:12 ~ 18:44:48) 
arkadaşım ben yazdım yukarıda ama kaçırmışsın
bu arkadaş uzun yıllardır kafa yoran birisi
farkettiysen yukarıda yazanlardan hiçbirisi çok para ve kısa sürede kazanırsın yazmamış
meslek lisesi çıkışlı

kur farkı falan filanda demene gerek yok, aylık 6 bin civarı $ yapar, oda her yerde iyi paradır. yurt dışı dahil.
  • tamamhosdiyonda  (07.11.19 18:46:20 ~ 18:48:41) 
uzun yıllardır kafa yorsa da yine de çok kısa bir süre değil mi? 22 yaşında 200 bin kazanan çok yazılımcı var mı?


  • black mamba  (07.11.19 18:51:00) 
bu arada arkadaşa laf atıyor gibi olmak istemem. kendisi biraz takip ettiğim ve sempati duyduğum biri. sadece o alana yönelmeyi düşündüğüm için öğrenmek istiyorum.


  • black mamba  (07.11.19 18:52:13) 
benim sektorum degil ama yazilim olayi enteresan, yurtdisinda sektorde birkac tanidigim var, gordugum kadariyla sirket acip kontrat almaya calisiyorlar, 3 aylik 6 aylik kontratlar bunlar. aralarinda saglam para kazananlari var. bir tanesi gordugum kadariyla senede $300k civari indiriyor, ama ne yaptigini cozemedim, sorunca bir seyler geveleyip duruyor. pek parlak bir eleman da degil gibi..sektorde acik nerde var ona bak, pek kimsenin bilmedigi birseyi bilmek her zaman para getirir.


  • cooperr  (07.11.19 19:29:56) 
ben de tayfunu sever, takdir ederim. css öğrendiysem temellerini onun videolarını izleyerek attım. yukardaki arkadaşlar iyi ipucları yakalamış ama bahis siteleri olduğundan o paraları alabiliyor ondan ötürü diyebilme ihtimalimiz az. iyi bir yazılımcı için 5-6k $ normal para.

tayfunun çalıştığı şirket platingaming.com
  • qobel  (07.11.19 20:54:44) 
Yazılım sektöründe çok uçuk bir para değil. Bizim şirkette ortalama maaş da bu civarda (aylık 6k $ ). TR'deki ölücü şirketler bu parayı vermezler tabi ama allahtan internet diye bir şey var, uzaktan çalışabiliyorsun.

Ne yapman lazım? Kendini yeterince geliştirebildiysen linked.in falan açıp sıradan başvur ilanlara. Birinden biri olur zaten.
  • plutongezegendegilmi  (08.11.19 08:59:56) 
ben şunu merak ediyorum. remote çalışmak kolaysa neden peki bankalarda çalışan birçok insan 5-10 bin maaşa çalışıyorlar? belki daha fazladır bilmiyorum ama 10-15 yıl deneyimi olmayan biri herhalde türkiye'de 40 bin kazanamaz yılda.


  • black mamba  (08.11.19 20:33:27) 
@black mamba, (bkz: comfort zone).


  • plutongezegendegilmi  (09.11.19 12:48:02) 
[]

ingilizce

tırnak içine aldım kafamı karıştıran yerleri. 1. de eğildim, 2.de ona doğru eğildi demiş sanırım. 3. de neden 2 tane preposition kullanmış? o, kızına doğru eğildi mi demek istemiş?

I had to "bent down" to pick up the trash.
He came closer and "bent towards "her.
He "bent down towards" his daughter to give her a hug.

böyle ayrıntılara takılma diceksiniz belki ama öğreneyim diyorum.

 
ilk cümle "bend down" olacak. ilkinde çöpü almak için eğildim, ikincisine ona doğru eğildi diyor. üçüncüsünde de anlam ikincisiyle aynı aslında. kızı küçük olduğu için sarılmak için aşağı doğru eğilmesi gerekmiş belli ki, o yüzden down da eklemişler. dilin esnekliğiyle alâkalı bir kullanım. bizde de mesela "sarılmak için kızına doğru eğildi" dersin ama "kızına doğru aşağı eğildi" demezsin. bizdeki kullanımı farklı yerleşmiş, akıcı bir şekilde o "aşağı" anlamını vermek mümkün değil azından benim aklıma öyle bir varyasyon gelmiyor. bizim "eğilmek" deyince aklımızda oluşan şey belli çünkü, aşağısı yukarısı gerekmiyor. cümlenin gelişinden çıkarabiliyorsun. el oğlunda mis gibi kelime var yapıştırıyor.

benzer durum rusçada da söz konusu. onlar ön ekle yapıyor bu işi. örneğin "begat" koşmak demek. "vbegat" içeri doğru koşmak, "vıbegat" dışarı doğru koşmak, "sbegat" aşağı doğru koşmak vs... aslında türkçede de var bu. bu konuyla ilgili çok güzel bir entry vardı. hareket yönüne göre fiil ek alıyordu. geçmek, göçmek, sökmek, takmak gibi fiillerin tamamı buna benzer ön ek yapısıyla oluşmuş idi.
  • der meister  (06.11.19 15:50:31 ~ 15:51:31) 
1) bend down olacak. Çöpü almak için (aşağı) eğilmek durumunda kaldım.

2) Yakınına geldi ve ona doğru eğildi. Geçmiş zaman kipi olduğu için bent.

3) Bu cümlede ufak bir nüans farkı var. Adamın kızından daha uzun boylu olduğunu çıkarabiliyoruz, üstteki cümlede buna bir vurgu yok.
  • nabrukk  (06.11.19 16:07:04 ~ 16:08:42) 
[]

dslr sorusu

elimde bir tane 60d var. şöyle bir sorunum var. dönen ekranı döndürüp kullandığım için ekranı takla çevirip gösteriyor. bunda bir sıkıntı yok. olması gereken de böyle. ancak ekranı döndürüp eski haline getirdiğim zaman ekran düz dönmüyor. bu sorun mu yoksa ayarlardan düzeliyor mu?

fotoğraf pek iyi çıkmadı ama belki daha iyi anlaşılır.


 
yazılımsal bir sorundur muhtemelen, yazılımı yeniden yükleyerek deneyebilirsin. ya da varsa firmware update onu yükleyebilirsin.


  • Bruce  (04.11.19 12:53:22) 
magic lantern vardı sildim düzelmedi. yeni yazılım yükleyim bir de.


  • black mamba  (04.11.19 12:55:39) 
[]

awake wake farkı

şu filler arasındaki fark nedir?

awake-awoke-awoken

wake-woke-woken

 
biri durum diğeri eylem bildiriyor.


  • theseachange  (31.10.19 09:43:22) 
1.si bir mevzuya uyanmak olarak mı kullanılıyor?

ama şöyle cümleler de gördüm.

"I awoke from a deep sleep."

I woke up from a deep sleep de diyemez miydik?
  • black mamba  (31.10.19 09:47:51) 
Awake: uyanmış olmak
Wake: uyanmak

  • Olive  (31.10.19 09:51:30) 
şöyle diyebiliriz sanırım,
awake: uyanık
wake: uyanmak.
  • teritori  (31.10.19 09:54:48) 
fiil formunda bir farkları yok ikisi de birbiri yerine kullanılabilir.
artırmak - arttırmak gibi.
anlam aynı, yaygınca kullanılıyorlar.
  • emzegrit  (31.10.19 10:02:45) 
"I awoke from a deep sleep.

I woke up from a deep sleep"

Bu iki cümle arasındaki fark "ayaklanmak" ile "ayağa kalkmak" arasındaki fark gibi. ikisi de kullanabilir.

ikisinin de kullanılamayacağı bir örnek vereyim: "O sırada uyanıktım" cümlesini çevirirsek:

I was awake by then.

bunun yerine "wake up" kullanmak istersek cümleyi şöyle kullanmalıyız:

I had woken up by then.

Past perfect kullanmamızın sebebi geçmişten bahsederken o geçmişten de önce olup bitmiş uyanma eyleminden bahsettiğimiz için. Bu cümle "O sırada zaten uyanmıştım" anlamında da kullanılabilir.
  • nabrukk  (31.10.19 17:04:46) 
[]

türkiye'deki üniversite giriş sınavı

başka herhangi bir ülkede böyle bir sistem var mı? şu saçma sapan dersaneler, soru bankaları, testler başka ülkelerde var mı? amerika'da üniversiteye giriş sistemini biliyorum ama başka ülkelerde nasıl bilmiyorum.




 
Üniversite sınavları G.Kore ve Japonya'da da bizimkiyle benzer özellikteydi ve aşırı zordu. Ama elbette ki adildir bizimkine kıyasla.


  • Avoiding The Puddle  (29.10.19 12:13:58) 
çoğu ülkede var SAT sınavı diye kurcalarsanız detayları bulursunuz


  • nahtoderfahrung  (29.10.19 12:19:35 ~ 12:19:45) 
Çoğu ülkede böyle aslında sanki. Hindistan, Brezilya, Çin vs. böyle hep.


  • aguen  (30.10.19 00:26:47) 
bilmiyorum bu saçma soru bankaları falan başka ülkelerde var mı? yoktur diye sanıyorum. abd'de sat var ama biraz daha farklı. öyle öğrencilerin hepsi deli gibi test çözmüyor. daha insani boyutlarda.


  • black mamba  (30.10.19 11:14:51) 
abd'de var deli gibi kurs, koçluk falan satılıyor. daha iki ay olmadı bayağı güzel teşkilat kurmuşlar ünlüler falan var bir ton sahtekarlık dönmüş falan.
5-10 milyonluk butik ülke değilse böyle oluyor bu işler. almanya çözmüş gibi biraz orada böyle değil ama orada zaten mavi yaka oldum sırtımdan kırbaç inmeyecek beyaz yaka oldum ben işçi değilkim ki diye bir durum yok ondan herhalde.

  • denek hayatım  (30.10.19 11:29:56) 
[]

şurada ne diyor

kadın bölümü nesiyim diyor?

www.facebook.com


 
"kadın bölümü commerter'i" gibi bir şey diyor ama öyle bir kelime yok. mağazacılıkta uydurulmuş bir terim olabilir, commercial product manager anlamına gelen.


  • sir gawain  (23.10.19 12:26:17) 
zaradakiler buna "komersiyal" diyor. sir gawainin dediği gibi ürün sorumlusu anlamına geliyor.


  • yonge and bloor  (23.10.19 17:45:11) 
[]

insanların saygısızlıkları

az önce bir postacı geldi. şöyle bir şey oldu.

-x burada mı?
-şu an yok ama burada yaşıyor.

bu konuşma apartman boşluğunda oldu. ben 2. kattayım adam 1. kattan çıkıyordu merdivenlerdeydi. sonra postayı uzattı. ben almak için yeltendim "hadi kardeşim hadi kardeşim acele et" dedi. acayip bozuldum ters ters baktım en fazla. sonra gitti. böyle insanlara nasıl tepki verilir? böyle durumlarda ya mal gibi kalıyorum bir şey demiyorum ya da "ne diyon " diye direkt olayı tırmandırıp kavgaya giriyorum. ortası yok bende de yani. niye böyle insanlar? sözlü olarak ne tepki verilebilir? bir kere daha bu tarz bir şey oldu "artist artist konuşma" diye başladım olay kavgaya kadar gitti.

not : küfürü düzelttim.

 
Ben direk ne diyosun birader, ne demek acele et acele et demek der, geri evime çıkar buraya getir derdim


  • paramolacak  (17.10.19 14:45:43) 
Adam başkasını sormuş sen milletin postasını almaya çalışmışsın. Öyle bir anlatmışsın ki bir şey anlamadım. Anladığım gibiyse haksızsın


  • freedonia  (17.10.19 15:55:55 ~ 16:03:34) 
@freedonia kardeşimin postası. zaten adam vermeyecek değildi. sorun başkasının postasını vermek değil yani.


  • black mamba  (17.10.19 17:21:19) 
Aynı şey çok başıma geldi. Aynı soruları ben de kendime defalarca sordum; insanlar neden böyle? Sonra coğrafyadan kaynaklı olduğu yanıtına vardım. Coğrafya kaderdir(bu lafı behzat ç. dizisinden çok daha evvel duymuştum), ve biz maalesef bir orta doğu ülkesinde yaşıyoruz. Medeniyet yok, nezaket yok, çoğunluk kavga potansiyeli taşıyor. Ondan sonra bu gibi olaylar başıma gelmesin diye ben de nezaketimi kıstım. Ve nezaketimi kısınca bu gibi şeyler olmamaya başladı cidden. Zira bazı insanlar nezaketi, hoşgörüyü haketmiyor. Ama ayırt edemiyorsun işte kim nezaketi hakediyor kim haketmiyor diye. O yüzden böyle canının sıkılmasını istemiyorsan kurunun yanında yaşı da yakacaksın. Allahın postacısı desek kibirli damgası yiyecez, ama hayır nihayetinde o da bir insan diyerek insan yerine koyup nezaket gösterincede böyle salak bir cümleyle canımızı sıkabiliyor. Valla bu gibi durumlar beni hümanistlikten baya uzaklaştırdı. Bazı insaları yakıp sabun yapacaksın.


  • johny guitar  (17.10.19 17:42:54) 
Abi dal gitsin ya bu kadar kafa patlatmaya degmez;) gozun kesiyorsa tabim


  • all girls dream  (17.10.19 22:54:18) 
Orman kanunu switchim doğuştan var böyle durumlar için neyse ki.
Anında mod değiştirip tinerinden bir yudum alıp falcatayi çeken apaciye geçiş yapabiliyorum. Bu tarz insanlarla gecinebilmenin bir olanağı yok çünkü. Ne yazik ki ülkemizde kibarlik ve nezaket zayıflık olarak algılanıyor.
Normal modum kibarlık ve zariflik uzerinedir ama böyle bir tiple iletişim kurmaya kalkınca donuveriyorum anında balat kerkenezine.

Daha evvelsi hafta şöyle bir şey geçti başımdan, harem'e gitmek için eminönü'den arabalı vapura bindim, bir bardak çay alayim dedim.
Büfeye gittim;
-merhaba kolay gelsin :).
-..
-merhaba kolay gelsin.
-.. (yüzüme bakıyor ifadesiz)
-çay ver ordan.

Bozuldu kızardı. E ne gerek var kardeşim buna hizmet sektöründesin enerjini yüksek tut biraz. Kac takla attin belkide belediyenin bufesinde çalışmak için az saygın olsun işine.
  • aksi kanitlanmadikca cocuktur  (18.10.19 10:21:24) 
bende de ortası yok. yani ya mal gibi bir şey demiyorum. ya da ben de psikopata bağlıyorum. o an adama ya da adam gibi gibi konuş deyip tansiyonu yükseltcektim ya da öyle kalacaktım. birkaç kere kavgaya kadar götürdüm işi ama bu da abartı. yani sonuçta "acele et" diyen birine saldırmış olduğum için ben suçlu oluyordum. o yüzden aynı kabalıkla sözle karşılık vermem lazım.


  • black mamba  (18.10.19 21:55:27) 
[]

iskandinav ülkelerinde dil eğitimi

isveç, finlandiya vs. buralardaki birçok insanın gördüğüm kadarıyla ingilizcesi çok iyi. sosyal medyada takip ettiğim insanlar akıcı bir şekilde konuşuyorlar. hatta instagramda kendi aralarında ingilizce muhabbet bile dönüyor. aynı şekilde iskandinavya'dan çıkan metal gruplarına bakıyorum 20'li yaşlarında başlarında çıkardıkları birçok ingilizce albümler var. bu insanların ingilizcesi genel olarak iyi gibi geldi. liseye kadar iyi bir eğitim aldıkları için mi böyle yoksa benim denk geldiklerim ufak bir azınlık mı?




 
dil eğitimine 4 yaşında başlıyorlar. doğru ve etkili eğitim veriliyor, laylaylom yok. aile de dil bildiği için destek oluyorlar ve pekiştirmiş oluyorlar.


  • MtKrt  (17.10.19 14:40:35) 
şurada aynı dil grubuna ait olduklarından bahsetmiş bir de ingiizce kullanımı çok yaygın diyor. eğitim kısmından da bahsetmiş, erken yaşlarda başlanıyor diye.
www.fluentin3months.com
ingilizcesi kötü olan biri olarak her daim verdiğim bir örnek var. yabancı dil ve şoförlük. ikisini de bir şekilde kursta öğrenirsin hatta kurs birincisi olursun ama yetmez. ne kadar aktif olarak kullanırsın o kadar ustalaşırsın.
  • lazpalle  (17.10.19 14:44:16) 
bu ülkenin genelinde olan bir durum mu? yoksa imkanı olan ufak bir azınlık mı? gerçi dil eğitimi de öyle olur. bizdeki gibi 4. sınıftan beri dil eğitimi alıp konuşamamak asıl garip olan.


  • black mamba  (17.10.19 14:45:39) 
Sen ben nasıl ki Türkçe dili eğitimi almadan sırf duymayla Türkçe konuşmaya başladıysak bunların ebeveyni de kendi aralarında İngilizce konuşuyorlardır muhtemelen sen de söylemişsin zaten aralarında İngilizce konuşuyorlar diye, duya duya öğreniyorlar.


  • angelus  (17.10.19 14:47:00) 
türkiyede insnalar egitimin anlamini bilmiyorlar.

türkiyede egitim namina bir sikinti oldugunu düsünmüyorum yabanci dil olarak. sikinti istek ve azimde.

insanlar sunun farkinda degil, egitim alinca ögrenmeyeceksiniz, egitim öncesi ve sonrasi cok fazla emek sarfetmek gerekiyor. bunu yapmiyor kimse. sonra kimse dil ögrenemiyor. bundan dolayi. kimse emek sarfetmiyor.

calismadan dil ögrenilmez. sadece egitim alarak olmuyor bu is, kisisel olarak ilgi, alaka, azim ve zaman ayirmak lazim.

herkes kuru bitirdim ögreneyim diye düsünüyor. ama kimse calismiyor.
  • duygusuzromantik  (17.10.19 14:54:25) 
Iskandinav dilleri yapi olarak ingilizceye benziyor, ayrica ortak bircok kelime var.

Danimarka icin konusacak olursam dil eğitimi cok da kucuk yasta baslamiyor ama bir sekilde liseyi bitiren herkes iyi bir ingilizceye sahip oluyor. Öğretme metotlariyla da ilgisi var sanırım. Bir de tvde filmler hep ingilizce gosteriliyor, danca altyazi ile. Dolayisiyla surekli ingilizceye maruz kaliyorlar kucuk yastan itibaren.
Sadece belirli bir kesim degil iyi kötü temel egitim almis herkes,hatta yaşlılar bile ingilizce konusuyor danimarkada.
  • havada bulut  (17.10.19 15:23:22) 
Dil yapıları benziyor. Benzer kelimeler var. Eğitim seviyesi daha iyi. Global medya ve kültüre çok açık yetişiyorlar. Sürekli Usa dizi film oyunlarıyla büyüyorlar. İsveçte bi anket vardı. Yeni nesilde İsveççeyi gereksiz buluyorlarmış. Herkes İngilizce konuşsa keşke kafasındalar. Kendi medyalarını pek takip etmiyorlar gibi


  • glamdr1ng  (17.10.19 15:39:41) 
Dil yapısı ve kelimeler İngilizce'ye benziyor. Yabancı dili eğitime iyi entegre ediyorlar. TV'de filmler dublajlı değil hep altyazı ile veriliyor. Üniversitede hep İngilizce makale okuyup proje hazırlıyorlar. Böylece öğreniyorlar işte.


  • anthemis nobilis  (17.10.19 15:55:48 ~ 15:56:26) 
danimarka için; televizyonlarında dublaj diye bir şeyin olmaması büyük etken. dolayısıyla her kesim için çok yüksek bir 'dil aşinalığı' mevzu bahis oluyor, bu durum okul eğitimiyle de desteklenince sorun kalmıyor.


  • asisamus  (17.10.19 19:06:28) 
Dilleri ingilizceye zaten oldukca benzer. Cinli birinin ingilizce ogrenmesi ile isveclinin ogrenmesi arasinda daglar var.


  • hot potato  (17.10.19 19:34:08) 
[]

ingilizce anlama

özellikle iyi ingilizce biliyorum diyen ve türkiye'de yaşayan arkadaşların durumunu merak ediyorum. yurtdışındakiler zaten alışmıştır. native speakerları rahatlıkla anlayabiliyor musunuz? havada karada her türlü konuşmayı anlayabilirim diyor musunuz? diyorsanız bu kaç yılda ve nasıl oldu?

ana dili ingilizce olanlar çok fazla yuvarlıyorlar o yüzden anlamakta güçlük çekiyorum. youtube'tan bazı akademik şeyler izliyorum anlıyorum ama günlük bir vlog izlediğim zaman kalıyorum öyle.


 
havada karada anlarım. Amerikan, UK aksanları, Avustralya, Hintliler şuana kadar hiç biri ile sorun yaşamadım. Tabi bu durumlara hintlilerin, gallilerin vs. kendi ürettikleri kelimeler ve yerel dillerinden gelen deyişler hariç.


  • cursor  (11.10.19 15:35:41 ~ 15:37:52) 
bu kaç yılda oturdu peki? 1 yıldır günde 2 saat listening yapıyorum. çok yol aldım diyebilirim. ancak bir türkün konuştuğu karmaşık bir konuyu bile anlayabilirken ana dili ingilizce olanların günlük konuşmasını bile anlayabiliyorum.


  • black mamba  (11.10.19 15:44:13) 
TR de okudum ve yaşadım ama; anadolu lisesine ortaokulda girdim, o zaman hem hazırlık okuduk, hem de fen matematik dersleri hep ingilizceydi, lisede de benzeri bir durum vardı, üstüne odtü. bunun ardından da hep yabancılar ile çalıştım, TR bir Türk şirketindeki ilk işime 30umdan sonra girdim. Kısacası zamanla ve süreklilik ile oturuyor hepsi.

Bununla birlikte şanslıydım derslerime hep native olanlar girdi, hem de farklı aksanlardan, bu da fazlaca etkiledi. 18 yaşındayken de şimdiki kadar belki daha iyi anlayabiliyordum.
  • cursor  (11.10.19 15:54:59) 
havada karada benim için biraz fazla olur, telsiz konuşmalarında falan çuvalladığım oluyor ama çok çok spesifik bir konu veya acayip bir terminoloji söz konusu olmadığı takdirde %85-90 oranında anlarım. 5-6 yıldır "ne diyor anlamıyorum" durumunu hiç yaşamadım sanırım.

ingilizce konuşulan bir ülkede bulunmadım, bu seviyeye 15 yılda geldim. ilk 5-6 yılı saymayabiliriz çünkü daha dili yeni yeni öğreniyordum, pek bir halt bildiğim yoktu açıkçası.

buna rağmen ben ingilizcemi en fazla "fonksiyonel" sayıyorum, "çok iyi" değil. ama bugün çoğu insan b1 ingilizcesiyle çok iyi konuştuğunu iddia ediyor. özgüvensiz ya da mütevazı davranıp kendi bilgimi küçümsemek yerine o yüzden ben de artık sıka sıka gidiyorum, sorana "çok iyi, her türlü yardırırım" diyorum.
  • der meister  (11.10.19 16:15:18) 
yazıyorum da anlayamıyorum grubundanım. tabi bu iş hayatımın çoğunun ingilizce yazışmaktan ibaret olmasından kaynaklanıyor. maalesef dizi vs. izleyecek hiç zamanım yok. aynı şekilde speaking de sürünüyor.


  • orijinal nick bulamadim  (11.10.19 16:19:05 ~ 16:19:16) 
Günde iki saat İngilizce konuşan Türk dinliyorsanız yanlış yoldasınız. İngiliz dinleyin, Amerikalı dinleyin, İngilizce programları İngilizce altyazıyla izleyin ama altyazıyı sadece anlamakta zorlandığınızda takip etme alışkanlığı edinin.

Farklı ülkelerden olup da İngilizce konuşan ne kadar çok insanla iletişim kurarsanız o kadar kolaylaşıyor. Ben bir AB projesine katılıp bir hafta boyunca 7-8 ayrı ülkeden konukla aynı otelde kalınca "okuduğumu anlıyorum ama konuşarak iletişim kuramıyorum"dan çıkabildim çünkü konuşmak ve anlamak zorundaydım.

Sonrasında konuşmaya devam ettikçe ilerliyor. Şansıma, pek Türkçe bilmeyen ve sık görüştüğümüz bir arkadaşım var, bir de eşimin işi dolayısıyla sık sık yabancılarla vakit geçiriyoruz, çok başka başka ülkelerden insanlar var ama ortak dil İngilizce olduğu ve hepimiz sürekli İngilizceye maruz kaldığımız için bütün aksanları anlıyoruz. Öğrenciyseniz Erasmus, AIESEC gibi topluluklara dahil olun, öğrenci değilseniz daha zor ama mümkün olduğunca farklı aksanı dinlemeye çalışın.
  • kobuzchu kiz  (11.10.19 16:46:22) 
1 yil cok kisa bir sure. kesinlikle daha uzun surer.


  • hot potato  (11.10.19 17:00:52) 
Ben de ingilizce dinleme yapıyorum ama geçen bir ingilizle konuştum, sürekli tekrar eder misiniz demek zorunda kaldım.


  • geçerkenugradım  (11.10.19 17:11:43) 
Ben de İngilizcemin çok harika olduğunu söyleyemem ama yabancı bir ülkede hiç sırıtmadan yaşamımı kolaylıkla sürdürebileceğime inanıyorum. Bazen turistler falan yol soruyor onlara yardımcı oluyorum.

Bir de özellikle Amerikalı ve İngiliz spikerlerin konuşmalarını çok iyi anlayabiliyorum. O vakit içimde bir mutluluk yükseliyor. Kendimi kaç yıllık native gibi hissediyorum. Ama gerçekten onların konuşma kalitesini çok seviyorum.

Bunun içinse özel olarak çalışmıyorum. Çünkü çocukluğumda İngilizce' ye olan ilgim bayağı yüksekti. O zamanlar temelini attım BBC English ile falan. Sonra video oyunları, yabancı diziler, internet falan derken bugünkü seviyeye geldi.
  • İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi  (11.10.19 18:23:27) 
youtube'daki birçok video'yu x2 hızda anlayabiliyorum.

listening kasmanın en iyi yolu podcast dinlemektir.
  • sinek kral  (11.10.19 19:01:14) 
Berat albayrak sorusu da senindi. Orda da deginmistim 5, 6 yasinda baslicaksin turkiyedeysen. Herkesin bu imkani olmuyor tabii. Olup hala dogru duzgun konusamayanlar da oluyo bi de. Ilgi ve yetenek de onemli yani.Sen baya azimli gozukuyosun. Ama 1 senelik bir surecten bahsediyosun. Gec ve kisa maalesef. Imkanin olursa en azindan 6 ay yurt disinda bi kursa git bence. Belli yastan sonra dil ogrenmek o dilin ulkesinde mumkun oluyor senin istedigin seviyede. Bu noktada da gene kisinin ilgisi vs devreye giriyor. Bu konuya bu kadar yogunlasmisken yurt disina cikmayi zorla iyi ogrenirsin sen bence. Onun disinda turk, ispanyol vs anadili ing olmayan insanlari dinlemeyi birak. Kulagina bosuna girmesin. Bolca oku ve dinle. Dinledigin seyler de konusu agir olmayan seyler olsun ya da asiri hizli konusanlari es gec. Motivasyon dusuklugu olur bosuna. Ve kendine bi native en speaker hoca da bulabilirsin ayrica yurt disina cikamayacaksan online falan..


  • Flipsflops  (12.10.19 11:01:42) 
[]

ingilizce sorusu

think of/ think about
care of/care about
dream of/dream about

bunların arasındaki fark nedir? fark yok gibi.

 
bir de ek olarak şurada neden birincisinde agree to derken diğerinde agree with demiş?

Do you think he'll agree to their proposal?
I agree with her analysis of the situation.
  • black mamba  (07.10.19 16:21:16) 
bir soru daha. realize ve notice arasında ne fark var?


  • black mamba  (07.10.19 16:35:30) 
burada ayrıntılı cevap alamazsan google'a bunları vs şeklinde yazıp oldukça bol kaynağa ulaşırsın.


  • orijinal nick bulamadim  (07.10.19 16:47:30 ~ 17:26:15) 
"think of" daha kısa süreli , anlık bir şey "think about" daha ise daha uzun bir süreli bir eylem belirtiyor. Bu diğerleri için de geçerli.

Realize/notice farkı için realize daha çok kendiliğinden olan bir şeyken notice'de daha çok bir şey görüp/duyup anlamak, farketmek gibi bir anlam var.
  • zombi  (07.10.19 16:51:56) 
genelde interchangable kullaniliyor, yani kimse takmaz aa arada fark var oyle diil boyle diceksin falan.
Gene de dogru kullanim icin
Think of, aklina daha once dusmemis bir sey icin kullanilir, think about ise daha once sahip oldugun bir bilgi icin.
Have you thought about my birthday present, dogum gunum oldugu bilgisine sahipsin o yuzden about,
I never thought of myself as mean, boyle bir dusunce daha once hic aklima bile gelmemisti.

you take care of your car but you care about the environment. Arabana bakarsin, ama cevreyi onemsersin.

Dream of flying to the moon. bu bir arzu istek belirtiyor, genelde olmasi daha zor seyler icin.
Dream about being a millionaire. bu direkt hayal kurmak, keske zengin olsam gibi bir kafa, bi nebze daha ulasilabilir, hedefsel belki.

Agree to, bir karar verme, soz verme anlami gibi bi anlami var, yani agree to the proposal derken, tamam bunu uygulucaz diyorsun.
Agree with ise, ben de boyle dusunuyorum, bu fikre katiliyorum anlami var, bir action yok kisacasi .

realize ve notice de yani context e bagli olarak cok farkli anlamlari olabilir. Gene de suraya bi bak:
www.f.waseda.jp

Ozetle, notice'in genelde duyu organlarinla algilanmasi durumu var, realize ise bir bilginin sana ulasmasindan ileri geliyor. I never realized you were such an idiot, veya I never noticed my outfit was dirty all day.
  • skulldragon  (07.10.19 16:52:48) 
"agree to their proposal" kişi değil.
"agree with her" kişi.

notice bir anda dikkatini çekmek gibi. anlamadığı bir şey nazarına gelmiş gibi.
realise biraz daha idrak etmiş durumda olunca kullanılıyor.
  • sinek kral  (07.10.19 16:56:52) 
çok sağolun.


  • black mamba  (07.10.19 17:37:28) 
realize ve notice farkı çok farkeder mi? skull'un verdiği şu siteye baktım. www.f.waseda.jp

açıklayıcı anlatmış. notice biraz daha fiziksel şeyler için. ama şu iki cümle arasında fark göremedim.

Did you notice him leaving the party early?
I suddenly realized that he was crying.

sanki "did you realize him leaving the party early?" desek de olur. ama şundan emin olamadım. "I suddenly noticed that he was crying." desek nasıl olur? :D
  • black mamba  (07.10.19 17:59:10 ~ 17:59:31) 
şu an bir şey daha takıldı aklıma dream ile ilgili.

şöyle cümleler var. neden 1.sinde about varken diğer ikisinde edat gelmeden direkt dream +nesne şeklinde olmuş?

I dreamt about you last night.

Did it really happen or did I just dream it?

I dreamed a dream
  • black mamba  (08.10.19 19:58:41) 
[]

bu ülkenin bizi çok yorması

bu ülkeden çok yoruldum. birkaç şey merak ediyorum. bu ülkede yaşanan bazı zorluklar sanırım başka hiçbir ülkede yok.

şimdi türkiye'de boktan bir eğitim alıyoruz ufak bir azınlık dışında. ingilizce üniversite okumuş biri bile doğru düzgün, olması gerektiği gibi ingilizce konuşamıyor. bir şekilde okul bitiyor. ancak çook ufak bir azınlıktaki okullardan mezun değilsen sıçtın. çok komik ücretler, aşırı ve ödenmeyen mesailer. sigortanın asgariden yatırılması diye bir çakallık var bu ülkede. merak ediyorum bu tarz sorunlar başka ülkelerde var mı?

bu ülkede çok çalışarak ufacık bir şey elde ediyoruz. o elde ettiğimiz şey de hiçbir şey. ne temel ihtiyaçlarını karşılayabiliyorsun ne hayatını yaşayabiliyorsun. dün başlık da vardı sözlükte. dandik bir fiat araba 150 bin civarı.

 
evet ülkece sorunumuz kimse çalışmak, uğraşmak istemiyor herkes istiyor ki hiçbir şey yapmadan aylık 50k euro ben kazanayım.

sanayici istiyor ki dünyanın en düz işi bana gelsin
patron istiyor ki aynı işi 500 yıl yapayım kimse upgrade istemesin
çalışan istiyor ki bir mesleki kitap okumadan 1000 yıl en yüksek ücret bana verilsin.

kendin hariç herkesi suçla aferin doğru yoldasın. arkadaşa plaketini verelim.

avrupa'da bir firma ile iş sözleşmesi yap bakalım adam neler yapıyor. dersin ki biz daha çaylakmışız maaşı düşükten gösterme falan filan.
  • dedim dedim de kime dedim  (03.10.19 13:50:30) 
neler yapıyor anlatsanız da bilsek biz de

soruya cevap olarak, ekonomi ve alım gücü, maaş olarak yerlerdeyiz bizden öncekiler hiçbir şey yapmadı ve hala tek yaptıkları şey bizi suçlamak. yazık ki ne yazık.
  • garavel  (03.10.19 13:53:51) 
@dedim dedim bu yazdıklarımdan çalışmak istememizi çıkarmış olman büyük başarı.

nereden biliyorsun yanlış yolda olduğumu. diyorum ki türkiye'de işini düzgün de yapsan hakkını alamıyorsun. birçok insan var 5 bin maaş alıyor sigorta daha düşük. bunun olmamasını istemek mi 50k euro kazanmak?
  • black mamba  (03.10.19 14:00:42) 
@sour tabii genel bir yorum yapmışım. bildiğim kadarıyla araçlardan ve teknolojik ürünlerden bu kadar vergi alan bir ülke yok. var mıdır? şu mesailerin ödenmemesi, sigortanın asgariden ödenmesi vs. gibi çakallıklar yok herhalde başka bir ülkede. tabii ülkelere göre farklı dinamikler var. vergilendirme, maaş hesabı vs. farklı olabiliyor.


  • black mamba  (03.10.19 14:10:41 ~ 14:11:38) 
daha da kötüsü düzelme emareleri bile yok. istanbul, izmir, ankarada bir şeyler değişiyor olabilir ancak anadolu da her şey bozulmuş ve değişmiyor. temel ihtiyaçların bu kadar sorun olmaması lazım. su,elektrik,sağlık,benzin,sigorta kasko vs. her şey dert.


  • mikahakkinen  (03.10.19 14:11:36) 
2015,2016 ve 2017'de ingiltere'de calisilabilecek en iyi yer secilmis (genel olarak ilk 10da) bi marka icin calisiyorum mesai verilmiyor. maasin asgari yatmasi gibi birsey haliyle soz konusu degil. yapilan sozlesmeler, ozellikle bazi maddeler gercekten agir ama isini dogru yaptigin surece kafana takacak birsey yok.

turkiye'de 2 kisi 20bin tl gibi bir kazancimiz vardi, oradayken cok iyi para oldugunu dusunuyordum ama en son turkiye tatilinde 4 gunde 7bin tl harcayinca o kadar da iyi olmadiginin farkinda vardim. maas arttikca yasam giderleri artiyor, luksler artiyor. maslow'un piramitindeki kendini gerceklestirme ihtiyaci turkiye'de cok pahali ingiltere ya da bati avrupa da ise siradan bisey o yuzden alinan maas ancak yasam masraflarini karsiliyor ve uzgunum degisecegi de yok
  • try again fail again fail better  (03.10.19 14:21:18) 
bizi bu hale sokanlar siyasilerden başkası değil, olamaz da. bırakalım insanımızı suçlamayı.


  • olaylar olaylar  (03.10.19 16:23:13) 
evet ya hep siyasiler suçlu, bende geri zekalı gibi hep kendimi suçluyordum.
gideyim de lahmacun yiyeyim.

  • dedim dedim de kime dedim  (03.10.19 17:27:12) 
oncelikle amerika kitasindayim. bence genel durum su:

artik beyaz yaka maaslari bile genel hayat giderlerinin gerisine dustu, asiri refah icinde ve izole sekilde takilan birkac isvicre tarsi kucuk ulke haric dunya'nin genelinde bu boyle.

sadece sabah kalkip ise gitmek ve gunde 8-9 saat basmak yetmiyor. bir yandan maasli calisirken bir yandan da disardan is kovalayacaksin. misal, bankacilik sektorundesin, borsadan kovalaman lazim. insaat sektorundesin, o zaman emlak/arsa falan kovalayacaksin gibi. bildigin sektor ne ise artik.

dedemlerin donemine bakiyorum, tek gelirle 3 cocuk buyutmusler. babam tek gelirle 2 cocuk buyutmekte zorlanmis. ben tek maasla bir cocugun altindan kalkamiyorum. cunku artik yetmiyor.
  • cooperr  (03.10.19 18:22:09) 
Dedim dedim de kime dedim haklı. 50 cent'in de şarkısı var, get rich or die tryin diyor. Bizdeki standart beyaz yakalıların yaptığı işe ve ülkeye katkıları amerikada mekdanısta çalışan zencilerle aşağı yukarı eşdeğer. Okulu "bir şekilde" bitiren, yıllarca Ingilizce görüp tek kelime konuşamayan adamların dünyanın hiç bi yerinde rahat bir hayatı olmuyor maalesef.


  • roket adam  (03.10.19 19:43:29) 
Politikacılar yığınların aynasıdır. Ahlaksız bir insan topluluğunun seçtiğinden ne hayır gelecek?

Kendine dokunulmadıkça yapılan hiçbir şeye ses çıkarmayan, yaşadığı hiçbir şeyden ders almayan, doğulu kalıp Norveç standartlarında yaşamak isteyen bir yığının parçasıyız.

Eser Karakaş, Ruşen Çakır, Bekir Ağırdır gibi "halkın" vicdanından ve adalet duygusundan bahseden iflah olmaz iyimserlere gülüyorum. O vicdan duygusunun kaybolması atanacak 40 bin öğretmene, 30 bin belediye işçisine, 80 bin memura ve başka ülkelerin topraklarında fetihçilik oynamaya bakar.

80 nesli ve sonrası kafasına reset atmadıkça bu ülkenin hiçbir sorununun çözüleceğine inanmıyorum.
  • bruce mclaren  (03.10.19 20:26:28) 
evet Türkiye'de yaşamak gerçekten çok zor. bu doğru. diğer ülkelere göre fazlasılya zor.

çünkü bizde hesap sorma kültürü yok. verdiğimiz paranın, verdiğimiz oyun, verdiğimiz eğitimin, verdiğimiz desteğin hesabını düzgün soramıyoruz. ya çok aşırıya kaçıyoruz, ya da hiç sormuyoruz.

benim düzgün yaşayan toplumlarda gördüğüm en önemli özellik bu. çatır çatır hesap soruyorlar, hesap vermekten kaçanı da gömüyorlar.

örneğim son derece basit; hiçbir ülke eğitim sisteminin içine sıçan bir siyasi partiyi bir daha seçmez. ne pahasına olursa olsun, seçmez. ama biz seçeriz.

bunu al atatürk döneminde yapılanların tasfiye edilmesine uygula, fabrikaların kapatılıp dışarıdan alınmasına uygula, ekonominin çökertilmesine uygula, tohum meselesine uygula, şehir planlama sistemine uygula, toplu taşıma sistemine uygula uygula da uygula.

bak 6 şiddetinde bir deprem oldu, bir tek bina yıkılmadı, bir tek kule devrilmedi ama hizmet veremeyen telekom şirketine hesap soramadık. yarın enkaz altında can çekişirken bu soramadığımız hesap yüzünden kimseye haber veremeden geberip gideceğiz. işverene hesap soramıyoruz, işçiye hesap soramıyoruz. kimseye hesap soramıyoruz.

bence esas sıkıntımız bu.
  • babilbaligi  (04.10.19 09:47:46) 
[]

islamla ilgili

özellikle bilgisi olan arkadaşlara soruyorum. lütfen gayrimüslim arkadaşlar islam'ı eleştirmek için "islam bu zaten" tarzı yorumlar yapmasın. amacım bir tartışma ortamı çıkarmak vs. değil.

youtube'ta müslüman olan bir koreli'ye denk geldim. videolarda bir şey dikkatimi çekti.

şu videoda birçok kez adam ilk defa islama geçen biri için bu durumu "geri dönmek" olarak tabir ediyor. bunun nedeni nedir?

youtu.be


şurada da islam'ın beş şartı için "eğer bu beş parça uygulamayı yapmazsan bir müslüman olamazsın" diyor. neden böyle diyor. ben mi yanlış anladım? yani bir insan bunları yapmazsa dinden çıkmaz, günahkar olur.

youtu.be


şu videoda annesiyle konuşurken imam şöyle demiş. "inandım demen önemli değil. hayatında islam'ı gerçekten uygulayabilecek misin? eğer hazır değilsen bir daha düşün." bu söz bana garip geldi. bence ne kadar uygulayamasa da bir insanın gayrimüslim olmasındansa bir an önce müslüman olması daha iyidir. bu adam neden böyle bir şey söylemiştir? uygulayamıcaksan tekrar düşün, daha sonra müslüman olmak demek değil mi bu? bu da çok yanlış değil mi islam açısından?

youtu.be

 
1- kâlû bela


  • FeykIM  (29.09.19 18:50:22) 
3 sorunun da yanıtı bana göre fanatizm. Kendini ayrıcalıklı ve diğerlerine göre "üstün" bir topluluğun parçası olarak hissetmek için bazı insanlar dini bilgileri çarpıtıp hayali kurallar icat ediyorlar. Gerçek ve samimi bir dindar kişi, hangi dine mensup olursa olsun mütevazi olmak, kendini iyileştirmek için çaba sarf eder. Diğerlerine tepeden bakmak veya ders vermek için değil.
Samimi dindar çok insan var aslında ama fazla konuşmadıkları için diğerlerinin sesi daha baskın çıkıyor.

  • mikro patlama  (29.09.19 20:59:27) 
amacın tartışma ortamı çıkarmak değilse arabistana git ya da molla iranına, güzel güzel yaşarsın tartışma ortamı olmadan sonra vinçten mi sallarlar kafanı mı keserler kürt olduğun için artık biz de haberlerde izler tartışırız.

arap hurafelerini yayan videolar koymayın şuraya.
  • inekadam  (29.09.19 22:20:05) 
1- müslümanların bir bölümü arasında aslında her bebeğin Müslüman doğduğu, ama bir kısmının çeşitli sebeplerle başka dinlere kaydırıldığı görüşü mevcut. muhtemelen bu arkadaş bu görüşten etkilenmiş, müslüman doğup sonradan unuttuğunu düşünüyor. bu yüzden de "geri dönmek" filan diyor. aynı görüş bebek plasenta kokusuna cennet kokusu diyenler arasında da yaygın.

2- bu tam bir saçmalık. Islam'ın şartları aslında kelime-i tevhid'de özetlenenler. iman eden kişi müslümandır, bu kadar basit. hacca gitmeyen kafir olmaz. bu konuda son derece haklısınız. yaygın bir hurafe.

3- imam artislik yapmış, öyle bir şey yok.

müslümanlar arasında (Türkiye'de) diyanet'in yaptığı bir araştırmaya göre kuran okuma oranı %8. bütün dini hurafe üzerine kurup, ondan sonra 'kimse bizi beğenmiyür, bize saygı duymuyırlar' diye ağlayan bir takım bunlar. şu kitabı okuyun artık okuyun...
  • babilbaligi  (30.09.19 08:46:00) 
[]

ingilizce seviyesi

sizce berat albayrak'ın ingilizcesi nasıl? ben oldukça beğendim. bu seviyeye yeni başlayan biri kaç yılda gelebilir? bu kadar akıcı, düzgün bir telafuzla bu seviyede konuşmak istiyorum. bir de telafuzu hedeflediğim gibi. native speaker gibi konuşmuyor ama türklerin geneli gibi de baskın bir türk telafuzu yok.

www.youtube.com


 
İlk saniyelerini izledim, bayaa çalışmış bu konuşmaya :-) sorunun tam cevabı değil muhtemelen


  • euteamo  (29.09.19 13:40:46) 
e adam dışarıda okumadı mı? gayet normal hatta sıradan. dışarıda okumuş başka türkleri görmelisiniz... Bu arada konuşmanın 1-2 dakikasını izledim.
prompterdan okunduğu çok belli ve ne yazık ki vurgular yanlış yerde. bazı aksan farklılıkları kulağıma geldi. amerikan ve ingiliz karışık gibi ama daha çok vurgulardan habersiz gibi konuşmuş.
açıkçası bu konuşmayı en az 10 kez rehearse etmiş olduğu gerçeğini düşündüğümde daha coşkulu daha natural bir sunum beklerdim.
bu da native olmamak ve kağıttan okumaktan kaynaklı.
ya yeterince çalışmamış ya da tarzı bu.
bulabilirseniz bülent ecevit'in konuşmalarını bulursanız anlarsınız. süleyman demirel bile daha iyiydi bu performanstan.. tansu çiller de baz alınabilir youtube da hangisi vardır bilmiyorum.

kısaca çok beğenmedim.

ama sonuçta uzman değilim.
  • ozdek  (29.09.19 13:52:56 ~ 13:58:37) 
birçok türk'ün aksanı ya ağır bir türk aksanı oluyor acun ılıcalı gibi ya da amerikalıları taklit ediyorlar. o da çok kulak tırmalayıcı ve komik oluyor bence. bu adamınki hem taklit gibi durmuyor ve acun gibi değil. o yüzden kulağıma hoş geldi.


  • black mamba  (29.09.19 14:07:07 ~ 14:07:30) 
Prompterden okuduğu çok bariz belli.
Aksanda sıkıntı yok izlediğim kadarıyla.
New york da Master yapmış o kadar da olsun zafen.
  • adwokat  (29.09.19 14:40:53) 
Bu abartilacak bir seviye degil ki. New yorkta okudugunu ise simdi ogrendim. Nyda yasamis birine gore pek iyi degil hatta, siradan turkiyedeki bi egitimle boyle konusuluyor zaten.
Burda kucuklukten baslamis iyi bi egitimden bahsediyorum bu arada.

Yurt disinda yasamis biri daha iyi olmaliydi.

Baskasi olsa konu heyecan olabilir dicem de bu adam insanlarin onunde konusmaya aliskin da biri.

Yeni baslayan biri icinse cok zor ama bu seviye. Dilin ulkesinde yasamak lazim, o zaman biraz da cabayla sollanir bile.
  • Flipsflops  (29.09.19 16:00:11) 
[]

şu videolara baksanıza

ben mi kuruntuluyum da şu videolarda garip şeyler dikkatimi çekti.

birincisi muhabir mevlüt çavuşoğlu'nun elini sıkarken öne çok gelmiyor bu yüzden mevlüt çavuşoğlu eğilmek zorunda kalıyor. bunu kasıtlı mı yapmıştır sizce? gerçi sonra o da eğiliyor biraz. bilmiyorum belki bana öyle gelmiştir.

youtu.be

ikincisi adam konuşurken suç ve terörizm dediği yerde kamera türbanlı bir kızı ve siyahi bir çocuğu gösteriyor. kasıtlı mı yapılmıştır sizce? yorumlara baktım başkasına da öyle gelmiş mi diye başkaları da öyle anlamış.

youtu.be

 
1. bir şey yok. Muhabirin hareketi çok gereksiz, otutuken el sıkışmak nedir? Çavuşoğlu beklemediği bir anda geldiği için acele reaksiyon veriyor eli havada bırakmamak için. Kasıt yok kendince nezaket göstermiş işte roportaj sonunda.

2. Kasıt oldupunu sanmıyorum. Videoyu full izlemedim tabii, ara ara bazı yerlerini göz attım, öğrencilere kamera gelişigüzel odaklanıp duruyor ara sıra. Yer Londra imiş zaten beyaz ingiliz görünce ünlü muamelesi yapıp imza isteyip, foto çekin
  • speedy  (29.09.19 14:55:20) 
[]

yurtdışında yaşamak

hiç yurtdışına çıkmadım. türkiye'ye bakıyorum insanların yaşam standartı gerçekten çok düşük. iyi bir okuldan mezun olup iyi maaşla çalışmaya başlasanız ulaştığınız yaşam standartı gördüğüm kadarıyla avrupa'da birçok insanın standart yaşam standartı. bugün peşinden koşturduğumuz şeylere bakıyorum ev, araba, temel yaşam giderleri. bunları hakkıyla elde etmek için türkiye'de çok çabalamak gerekiyor. ancak yine de olması gerektiği yere gelemiyor. mesela türkiye'deki ailelerin yüzde kaçı mesela son 1 ayda 1 kilo kırmızı et tüketmiştir? bunları elde etmek için türkiye'de iyi bir okuldan mezun olmak gerekirken(bazen o da yetmiyor) almanya'da standart bir vatandaş olmak yetiyor.

bu durumda yurtdışındaki insanların hayattan beklentileri nedir? gerçekten fakirlik içime işlemiş ve ötesini hayal edemiyorum aksldkaşls :D türkiye'de param olsa güzel bir fender gitar alırım diyorum. hayalim bu çünkü burada pahalı. ama almanya'daki 16 yaşındaki bir lise öğrencisi rahatlıkla alabiliyor bunu. e o zaman bu insanlar daha fazla parayı cidden ne yapıyorlar merak ediyorum.


 
tespitlerine tumuyle katiliyorum.

onlar maslow ihtiyaclar piramidinin tepesindeki "kendini gercekleme" kisminda takiliyorlar. Sanat, doga, teknoloji, bilim ile ilgileniyorlar. Farkli insanlarla sosyallesiyorlar, klup aktiviteleri vs. Yapacak o kadar cok sey var ki.. O piramidin uzerindeki kulah "bir sey satin almak, bir seye sahip olmak"la ilgili degil. Ama o seviyeye gelmek icin temel maddi sorunlari cozup, gelecek endisesi tasimamak lazim.

evrimagaci.org
  • ebabil curnatasi  (26.09.19 10:27:44) 
dün youtube'dan appleın lansmanını izledim. adamlar 1000 dolar diyor ya. türkiye'ye bakıyorsun 10 bin liranın üzerinde. bunlar sürekli sözlükte de tartışılan konular ama cidden düşünmeye başladım burada "iyi bir iş"in olmasındansa yurtdışında starbucks'ta çalışmak daha iyi gibi. çünkü bu ülkede peşinden koşturduğumuz şeyler orada bir standart şeyler.


  • black mamba  (26.09.19 10:39:14) 
avrupa'da para harca nasıl olsa sana geri döner düşüncesi hakim çünkü cidden bir kahveye verdiğin 10euro veya 5para etmez şeylere verilen paralar avrupa'daki insanlara geri dönüyor. sistem bunun üzerine kurulu. böyle olunca ülkedeki sürekli dönen para miktarı artıyor ve bu sayede para'dan para kazanma olayı mümkün hale geliyor.

türkiye'de sakın para harcama bir daha sana geri dönmez anlayışı var. para kazandın mı ya hiç harcamadan evde tutacaksın yada yurtdışına çıkaracaksın. parayı kazanan yine yurtdışında yiyor. türkiye'de tutan zaten harcamıyor. o sebeple sürekli dönen bir para yok.

örneklemek gerekirse almanya'da dönen para 100 ise türkiye'de 15.
alman bankası piyasaya bakıp ulan 100 para dönüyor biz istediğimiz zaman piyasadan para toplarız diyor krediyi 2'den veriyor.
türk bankası ulan bi almanya'ya bi bize bak biz para falan toplayamayız diyip hem kredi vermiiyor verse bile 8-9 arası veriyor.

şimdi ben türküm diğeri alman ikimizde japonya'ya aynı ürünü satacağız kar marjlarımız neredeyse aynı diyelim %6-7 olsun.
ben krediyi 6-7'den alıyorum alman 2'den alıyor. tüm ticaret bittikten sonra ben gidip 6-7'lik kredi ödüyorum alman 2'lik kredi ödüyor. türk olarak bana mercimek tanesi bile kalmazken alman ailesine bol biralı bir iskender ziyafeti çekiyor.

o sebeple alman firmasında çalışan hans oğlu fender istediğinde alalım ya nolcak diyor.
türk firmasında çalışan mahmut oğluna helvacıoğlu blok flüt alıyor.
  • dedim dedim de kime dedim  (26.09.19 10:46:12) 
turkiye'de esim ile birlikte araliksiz 10 sene calistik, ev almadik ama bagdat caddesinde deniz manzarali guzel bi evde yasadik, mercedes kapida, is pozisyonlari iyi maaslar iyi ama bunlarin bu iyi seviyede olmasi icin 7/24 essek gibi calisip para biriktirdik.

suan ingiltere'de yasiyoruz, cok sakin bi hayatimiz var ve gelirken istedigimiz de buydu. hic bi zaman gidelim pound zengini olalim diye dusunmedim (olmadik da o ayri). ama alim gucunun yuksek olmasi hayat kaliteni cok artiran bisey, cunki hayat kaliten artinca yukarida ebabil'in dedigi kendini gerceklestirme boyutuna geliyorsun. telefon, araba, kiyafet vb, bunlar ivir zivir burda gecirdigin ilk 6 aydan sonra hic bi onemi kalmayan seyler.

yurtdisindaki insanlarin hayattan bekletileri nedir? demissin, benim hayattan bekletim esimle cocugumla guzel saglikli, oradan oraya kosturmadan, suruklenmeden, her gittigim restoranda kazik yemeden ya da esim eve donerken taciz edilecek mi, cocugum yuvada dovulecek mi diye dusunmemek, ve tabiki kendimi gerceklestirmek. hayallerimden biri ucak ucurmakti saati 175£'a pilotaj egitimi almaya basladim. kismetse seneye nisan'da ilk kent-calais arasi ucusumu yapicam 2 kisilik planor ile (ingiltere-fransa). sonra evime donucem cayimi icip disariyi izlicem, sakin hayatima devam edicem. oyle buyuk beklentilerim yok
  • try again fail again fail better  (26.09.19 11:51:09) 
Mesela burada degil de almanyada yasiyor olsam aylardir istedigim piyanoyu ertesi gun alip, herhangi bir iste daha az calistigim ici piyano ogrenmeye vakit ayirir belki cocuguma da ogretebilirim. Ama konut kredisi odemem var. Esimle ben ulkedeki en az ilk 5 deki okullardan mezun olup ben ulkedeki ayni okuldan mezun olan bolumdaslarimin en cok calismak istedigi finans kurumunda calisiyorum. Esim saglikci kamu da calisiyor. Ama yine de hakettigimiz yeri bulamiyiruz. Yukarida saydiginiz en temel, barinma ulasim gibi seyleri anca gorece kaliteli ulasabiliyoruz. Ancak bi alman sadece dogmus oldugu icin o refahin icinde. Bir almanin en buyuk derdi piyanoyu ogrenememek olurdu. Saglikli omak veya trafikte kaza yapmamak, guzel bir bira veya sarap icip, truf mantarli makarna yemektir bence.veya cocugu 3 den cok dil ogrensin olurdu. Benim hayattaki en buyuk korkum mesela cocugumun imam hatipli bir okula gitmek zorunda kalmasi. Asla gondermem ya. Ortadogu ulkesi iste.


  • karlmarx  (26.09.19 12:16:13) 
hayat kalitesini belirleyen en önemli etmenlerden birisi gelecek beklentisi. ekonomi de büyük ölcüde bunun üzerine dönüyor.

almanyadaki hans, bugunkü parasi ile 30 sene sonraki parasinin ayni olacagini biliyor, bu sebeple harcama yaparken buna göre yapiyor. bankalar buna göre kredi veriyor, temel ihtiyaclarini buna göre karsiliyor. bu nedenle neyi alip neyi alamayacaginin farkinda herkes. zaten herkes de o kadar lüks yasamiyor. avrupa'da başkentler de dahil olmak üzere birçok kentin imkanlari sınırlı, bir alisveris merkezi, sehir meydanında barlar, bir alisveris sokagi. herkes de buna göre bir hayat yasiyor, bu da toplamda genel standarti yükseltiyor.

türkiye gibi ülkelerde, gelecek ile ilgili belirsizlik, tüm harcama aliskanliklarini etkiliyor. insanlar parasi varken 1 ev, biraz daha buldugunda 2. bir ev aliyor, parasini dolara faize yatiriyor, daha fazlasini almak icin kredi cekiyor, yine aliyor cünkü yarin ne olacak bilmiyor. bu sebeple de gelir seviyesindeki ucurum büyüyor. türkiyenin bir kismi avrupadakilerden cok daha lüks yasiyor, büyük bir kismi hindistan seviyesinde.

bir de tabii uzun vadede bu durum, toplumsal statü ile tüketim aliskanliklari arasinda bir baglanti kurulmasina sebep oluyor. türkiyedeki insanlar lüks tükettiginde statüsünün artacagini düsünüyor, bim a101 den alisveris yaptiginda fakirlestigini düsünüyor. almanyadaki hans mercedes araba kullaniyor olsa bile lidl dan aldi den alisverisini yapiyor, aldi de kasiyerlik yapan audisine atlayip sehir meydanında zenginlerin de geldigi bar da birasini iciyor. kimse kimseye sahip oldugu mallar üzerinden deger bicmiyor.
  • proteus  (26.09.19 12:22:54 ~ 12:27:30) 
tanpınar söylemişti sanırım şöyle bir söz var. "Türkiye evlatlarına kendisinden başka bir şeyle meşgul olmak imkânını vermiyor"

o kadar saçma sapan şeylerle uğraşıyoruz da o kendini gerçekleştirmeyi geçtim hayatta kalmak bile zor. karlmarx'ın dediği gibi belki bazı okullarda okuyuncu o paraya ulaşılıyor ancak bu sefer zaman yok ve belli bir yaşa gelmiş oluyorsun. pek bir beklentim yok aslında. ne iş yaptığımdan bağımsız olarak işte canım çıkartılmasın, bir araba ve ev almak için yıllarca kredi ödemeyim. aileme ve hobilerime vakit ayırabileyim. ancak bunları yapmak için çok çalışmam gerek ve zaman geçiyor. üstelik çok çalışmam karşılığında birçoğuna da ulaşmam hala mümkün olmayacak. diğer taraftan bakınca bu ulaşmak istediğim şeylerin birkaç yüz km ötede insanların rutini olduğunu görünce üzülüyor insan.

bugün de sözlükte başlık vardı türkiye'de pub kültürü olmaması diye. çünkü hayvan gibi çalışıyoruz, zamanımız yok ve paramız her gün dışarı çıkmaya yetmiyor.
  • black mamba  (26.09.19 13:11:21) 
almanlarin genelde ev, araba alma hirslari yok, cunku zaten dogduklarindan beri bir cogu ev ve araba sahibi olmus oluyor. ailesinden ayrilan bir almanin elbette bir ev ihtiyaci oluyor ama cogunlukla gencler kirada kalmayi tercih ediyorlar. pahali arablar ise genelde bir alman icin merak, ama standart bir araba icin ekstra cabalamasi gerekmiyor. birkac aylik maasi ile ortalama bir araba alabiliyor.

20 li yaslarda alman gencleri genelde dunyayi gezme, farkli ulkelerde bir sure yasama planlari yaparken, 30 lu yaslardaki almanlar ise kendi islerini kurma veya kariyer pesinde kosuyorlar. almanlar icin kariyer yapmak cok daha buyuk bir hirs, bu hirsin nedeni de cogunlukla paradan ziyade toplumda statu kazanmak uzerine.

yani cok buyuk paralar kazanmak elbette ister ama daha cok iyi bir kariyer pozisyonunda olmak, insanlari yonemek, statusu yuksek sehirlerde, semtlerde yasamak, statusu yuksek dunya sehirlerinde tatil yapmak bir almanin en buyuk motivasyonudur. yani fakir bir alman icin yaz tatilini antalyada yapabilmek statu saglarken, antalyada her yaz tatil yapabilen bir alman bir sonraki tatilini monaco da yapmak icin cabalar.
  • emrahday  (26.09.19 13:53:49) 
Yurtdisi ama neresi? Rusya da yurtdisi, Ingiltere de. Sanirim sizin bahsettiginiz yer Kuzey Amerika ve Bati Avrupa ülkeleri?

Kusura bakmayin, karsilastirmalarinizi biraz sığ buldum. Gelişmişlik kaç kilo kırmızı et yediğinizle alakalı değil. Komik.

Almanya'da standart vatandaş derken? Avrupa Birliği içinde, gelir dağılımı adaletsizliğin en uçlarda olduğu ülkelerden biri Almanya. OECD verilerine bakın. Standart vatandaş diyince siz, aklıma belirli bir tip gelmiyor. 2013 ortalama geliri kişi başına 1.345 € imiş. Almanya'da 1300-1500 Euro cebine para giren insanın, lütfen ODTÜ, Koç mezunu ile aynı şartlarda yaşadığını düşünmeyin. Evet, yoğun stresli, koşuşturmacalı bir hayat Türkiye'deki. Ama ayrı şeyler bunlar.


Almanya'da yaşayan orta sınıfa dahil olmuş biri olarak, "param olsa X alırım" demiyorum, ihtiyacıma ve hobilerime göre harcama yaparım. Hayalim pahalı bir araba değil. Hayalim lanet trenlerin vaktinde gelmesi mesela. Bence bu çoğu Almanya vatandaşının da hayali. Ne yapalım arabayı? Pahalı, ulaşılamaz bir şey değil. Sokak başı metronun olduğu şehirlerde ise, keyifsiz bir şey araba sürmek. Fazla parayla gidip ev, araba almıyorlar genelde. Seyahat eder, istediği her konsere gider; sevdiği yazar Avrupa'ya geliyor diye başka ülkeye gider. Ama çok sıradan, artan parasını bankada tutan insanlar da var. Nasıl genelleyelim?
  • buf-e kür  (26.09.19 14:42:54 ~ 14:47:15) 
@bufe ülke vizyon bırakmadı diyorum sığ buldum diyorsun. evet bu ülkede bu sığ bakış açısının üzerine geçemiyorum. türkiye'de insanlar daha temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor daha fazlasını yapmasını bekleyemezsin. benim için ilk sırada nasıl beslendiğim var. daha bunu karşılayamıyorken ya da bunu karşılamam için çok çalışmam gerekiyorken daha fazlasını hayal edemiyorum.

almanya'da yaşam standartı tam nasıldır bilmiyorum onu merak ediyorum zaten. ama ufak araştırmama göre hiç de odtü, koç mezunu birinin ulaşabileceği bir standart değil 1300 euro alan insanın standartı bence. yeni mezun bir odtü'lü 10 bin lira maaş alamaz. belki yakalaşabilir ancak o parayla da alım gücü çok düşük. hobilerine vakit ayırmak istese gelmiş 23 yaşına o zamana kadar ilgilenemediği hobiyi de çok ilerletemez kolay kolay. üstelik doğru düzgün zaman da ayıramaz. o bahsettiğin konserlere gitmek, sosyal etkinliklere katılmak vs. burada lüks bundan bahsediyorum ben de.
  • black mamba  (26.09.19 15:24:44) 
genç olanları dünyayı dolaşıyorlar, ara tatillerde tayvan, meksika, izlanda, avustralya gibi yerlere çok uygun bilet bulup 1 hafta 10 gün tasasız gezebiliyorlar. yaşlı olanlarsa akdenize kıyısı olan ülkelerde yazlık alıp yaz tatillerinde orada ikamet ediyorlar. aldıkları paraya göre alım güçleri muhteşem ancak daha fazlası için çok da bir şey kalmıyor diye düşünüyorum. müstakil bir ev alıp, e sınıfı bir mercedes altına çekti mi, yaşadığı yerde bir da bahçe sahibi oldu mu oh ne güzel hayat bence. çocuğunun üniversitesini düşünmesine gerek yok çünkü eğitimin standartları yüksek ve ücretsiz. özel okula, özel kreşe, özel liseye göndermesine de gerek yok, ki zaten fazla yok bu tarz okullar.

kırmızı et konusundaki görüşüne katılıyorum. patates soğanla, beyaz ekmekle beslenen halkımızın da tek derdi keşke zamanında gelmeyen trenler olsaydı.
  • burya  (26.09.19 16:28:20) 
[]

yurtdışındaki escortlar

twitter'da birçok escort hesabı var. yurtdışındakiler baya profesyonel. belli bir takvimleri var ve şu hafta şu şehirde olcam falan diyorlar. bazılarının yüzleri görünüyor vs. neden böyle? vergi mi veriyorlar? çok profesyonel duruyor. bir de nasıl şehir şehir plan yapıyorlar?




 
ajanslar gezdiriyor onları turla. kendi başına gezen de var ama azınlıktadır.
edit: ne vergisi la asdfghgfd

  • fyodor fyodorovic  (20.09.19 19:14:18 ~ 19:15:03) 
ne bileyim porno şirketleri var amerika'da. bu da yasal olabilir :D ne ajansı? ajans değil bence bireysel.


  • black mamba  (20.09.19 19:22:10) 
bak tarihleri yazmış profile

twitter.com
  • black mamba  (20.09.19 19:23:46) 
kurumlar vergisi ödüyorlar o yüzden böyle. mesela 25 nisanda ülkemize yabancı escort akımı oldu. neden? çünkü kurumlar vergisi beyannamesi 25 nisana kadar dolduruluyor. hemen ay sonunda da vergilerini ödeyip tahakkuklarını alıp devam ediyorlar. hazır gelmişken burada da biraz iş yapıyorlar işte.


  • Tears of Devil  (20.09.19 19:24:29) 
neden dalga geçiyorsunuz? amerika'da porno sektörü var. şirket kurmuş adamlar vergisini ödüyor. neyse konu bu değil. neden bu şekilde çalışıyorlar?


  • black mamba  (20.09.19 19:33:38) 
Redditte sexworkers adında subreddit var orada baya baya resmi işliyor her şey. Vergi var yani


  • olaylar olaylar  (20.09.19 19:56:22) 
ben dalga geçmedim. benim dediğim şey şu. ajanslar. adult agency. yani yurt dışında o porno filmlere oyuncu gönderen cast ajansları var ya bu da öyle bir ajans. kadına müşteri buluyor, komisyon alıyor. kurumsal pezevenk işte.


  • fyodor fyodorovic  (20.09.19 20:29:49) 
Ufku yaşadığı ille sınırlı insanlar dalga geçiyor. Seks işçiliğinin yasal olduğu memleketler var, evet. Ve her yasal iş gibi bunun da vergisi olabiliyor arkadaşlar.


  • microfiction  (20.09.19 21:26:41) 
o değil de ben bu eskortların yavşaklığından tiksiniyorum ya. "is it sexy or rude to show booty like that :p :p" sktir git salak kadın. bunların hiç şöyle "alın bu da benim memem" deyip boş boş cilve yapmadan delikanlı gibi masaya vuranı yok mu ya. iki tane göd görmek için 55 tane emojiye, saçmasapan açıklamalara maruz kalıyoruz. bu kadar konuşmak ve emoji koymak zorunda mı bu eskortlar? fotoğrafı at geç işte kardeşim ne tatava yapıyosun bu kadar.


  • der meister  (20.09.19 22:07:37) 
[]

borsa

bir şirketin piyasada kaç tane hissesi olduğu nereden öğrenilir? thy'nin kaç tane hissesi var mesela bist'te?




 
Ziraat mobilde ilgili hisse uzerine tikladigin zaman geliyor birkac veri onlardan biriside piyasadaki hisse adedidir muhtemelen.


  • Diskirminant  (08.09.19 22:50:00) 
thynin 1.380.000.000 adet hissesi var
tr.investing.com

  • dafuq  (08.09.19 23:02:20) 
[]

ingilizce kelime

kelime öğrenirken sıkıntı yaşıyorum. mesela climb kelimesi. şu şekilde kullanımlarına denk geldim.

"she climbed up the stairs."
"the car slowly climbed the hill"

climb kelimesini kullanırken up kelimesini kullanmak gerekir mi gerekmez mi?

ya da dive kelimesi için şöyle bir cümle var.

"we dived into the river."

ben bu cümleyi "we dived the river" ya da "we dived to the river" diye kurardım. benim yazdığım şekillerde olursa doğru olur mu?

hangi cümlede bu ekleri kullanıp kullanmayacağımı ve doğru kullanmayı nasıl öğrenirim?

 
bunlar ayrıntı değil bence. düzgün bir şekilde öğrenmek istiyorum. uzun süredir en çok zaman ayırdığım şeyler okuma ve dinleme ama o kadar da etkisi olmuyor. mantığını öğrenip kullanmak daha kalıcı.


  • black mamba  (08.09.19 17:59:09) 
yani pratik ingilizcede her turlu anlarlar sizi o yuzden cok kasmayin, gene de dogrusu icin:
Dictionary.com u sik sik kullanin.
Climb bazen up alir bazen almaz stairs veya ladders genelde up alir, baska bir ornek var mi up alan emin degilim ama kalan %90 da up'a gerek yok, tahmin ediyorum climb down ihtimali de oldugundan, stairs te climb up diye belirtme ihtiyaci duyuluyor.
Dive ile into arasinda da soyle bir durum var, genelde bir yere daliyorsan icine giriyorsundur. Into kelimesine bakmak lazim once. I go to the church dersen, evden ciktin ve church e gidiyorsun gibi bir anlami olur, ama into the church diyorsan, kapidan girdin ilerledin gibi bi anlami vardir, o yuzden dive da genelde into almaktadir. into the rive, into the pocket vb. vb.
  • skulldragon  (08.09.19 18:22:15) 
anlarlar ama düzgün bir ingilizceyle konuşmak istiyorum. bir de toefl'a giricem uzun vadede o yüzden de önemli.

climb up the hill desek yanlış mı olur peki? ya da climb the stairs desek?
  • black mamba  (08.09.19 21:04:53) 
Iste ben de diyorum ki aradaki farki ana dili ingilizce olanlar bile fark etmez cogu zaman, cok onemli bir mevzu degil kafani yoracak baska konular vardir eminim.
"climb up the hill desek yanlış mı olur peki? ya da climb the stairs desek?"
Hepsi dogru, go up/down the ladder bile diyebilirsin
  • skulldragon  (08.09.19 21:56:46) 
[]

izmir fuarı

fuara gidiyor musunuz? fuarda ne yapılır? neler görülür? eskiden gitmiştim şirketler falan vardı. :d ya da konserler falan oluyor onlara gidicem de böyle gezilcek bir şey var mı?




 
gidersem 1-2 konsere gidiyorum, onun dışında bana pek cazip gelen bir şey yok.


  • pati  (07.09.19 23:08:18) 
eskiden lunapark olurdu ona giderdim sanırım


  • false pretension  (07.09.19 23:11:01) 
lunapark normalde de var. o yüzden fuara gidip lunaparka gitmek istemiyorum. kaç yıllık izmir'liyim doğru düzgün fuara gitmedim. konserlere falan gidicem de bilmiyorum fuarda ne yapılır.


  • black mamba  (07.09.19 23:46:38) 
ya fuar güzel etkinlik de, tabi ki eskisi kadar cazibesi kalmadı. Bu meşhur fuar nostaljisinin sebebi eskiden internet yokken insanların dünyadan haberdar olmasını sağlayan özel bi olaydı. Şimdi pek bi işlevi kalmadı tabi ki sıradan insanlar için. Anca konser, festival falan olayları kaldı.


  • nundu  (07.09.19 23:57:00) 
[]

vücut geliştirme

zahmet olmazsa günlük beslenme programınızı paylaşır mısınız? her gün aynı şeyleri mi yiyorsunuz? iş, okul sürecinde nasıl besleniyorsunuz? malum dışarda spora yönelik yemek bulunmuyor. protein açığını nasıl kapatıyorsunuz?




 
Ben prof değilim, ama kendi çapimda bir şeyler yapıyorum, faydasını da gördüm. Yumurta, tavuk eti ya da kırmizı et, tereyağı, zeytinyağı, yulaf ezmesi, kuruyemiş, muz, süt, sebze. Bunları her gün tüketiyorum. Sabah kahvaltısı mesela, tereyağına 3 adet yumurta kırıp üzerine kaşar rendeleyerek, 1 ekmekle beraber gömüyorum.

Kalorisi yüksek bir karışım söyleyeyim, her gün yaparım bunu; 1 bardak süt, 1 çay bardağı yulaf, 1 adet muz, 10 adet fındık, bir tatlı kaşığı bal. bunları mikserde çekip dik kafaya.

Bu işin hem maliyeti yüksek, hem de çok bulaşık çıkıyor:) 3 ana öğün, 3 ara öğün olduğu için, bulaşık eksik olmuyor mutfakta, yıka yıka bitmiyor.
  • johny guitar  (07.09.19 14:36:36) 
ana öğünlerde sürekli aynı şeyi mi yiyorsun? dışardayken yemeği ne yapıyorsun? yanına mı alıyorsun? ara öğünler alınır belki de ana öğünler sıkıntı. :/


  • black mamba  (07.09.19 15:01:50 ~ 15:01:57) 
Normal ev yemeği yiyorum. Ama etli olmasına dikkat ediyorum. Kırmızı et ya da tavuk eti. Dışarıda iskender yiyebilirsin mesela, yanına zeytinyağlı salata, gayet ideal bir ana öğün.

Sen önce kalori hesabını yap, ondan sonra diyetkolik programını indir, orada her şeyin kaç kalori olduğu yazıyor, oraya bakarak günü tamamla.

Bu işi yaşam stili haline getiremezsin zaten. Ne paran yeter, ne de zamanın. Mesleğin bu olacak ancak, öteki türlü hikaye. Fazla kasma yani, günlük kalori ihtiyacını karşıla, yap sporunu bitti gitti.
  • johny guitar  (07.09.19 15:23:35) 
Genellikle tavuk pilav yiyorum (2 öğün)

Kahvaltıda da lor peynirli menemen (4-5 yumurta)
  • filipis  (08.09.19 01:12:09) 
[]

harici diski şifrelemek

harici diski nasıl şifrelerim? daha önce denemiştim her dosyayı açmak için şifreyi tekrar girmek gerekiyordu. istiyorum ki sadece diski açarken başta sorsun.

bir de yedeklemek için google drive falan güvenilir midir?


 
veracrypte bak


  • nahtoderfahrung  (06.09.19 17:42:15) 
Windows 8 veya 10 kullanıyorsanız içerisinde mevcut, bitlocker kullanabilirsiniz, ücretsiz.


  • Yalcin  (07.09.19 16:51:28) 
veracrypt te askeri standartlarda şifreleme yapabilirsin.


  • binder dandet  (07.09.19 16:54:52) 
mac kullanıyorum. mesela mac'in hdd'sini ikiye böldüm. 2. diski açmak için şifre girmem yeterli oluyor. girinci tüm disk ulaşılabilir oluyor böyle olur mu bu programlarla?


  • black mamba  (07.09.19 22:00:53) 
[]

belediye vergi

bu nedir bilen var mı? belediyeden gelmiş. vergi mi ödememişiz?




 
Tam okunmuyor ama is yeri tabelasi falan varsa onun olculerini falan beyan ediyorsun ve bu beyana göre bi vergi cikiyor, muhtemelen bunu beyan etmemissin o yuzden gelmis. Bi belediyeyi ara sor, sonra durduk yere ceza kesmesinler.


  • kanzukunyedigidurum  (05.09.19 23:33:49) 
İşyeriniz varsa belediye ile ilgili 3 vergi türü var.

Emlak, Çevre Temizlik, Tabela.

İşyeriniz kiraysa emlak vergisi sizin konunuz değil.

Ya ÇTV ya da tabelayı ödemediniz. Veya ikisini de ödemediniz.

İlgili belediyenin internet sitesinden tüm ödemeleri yapabilirsiniz.

Bir önemli nokta, bulunduğunuz cadde ana arter ise tabela vergisi büyükşehire, ÇTV ilçeye ödenir.
  • John Bloor  (06.09.19 11:01:34) 
[]

selena nazlı

selena'daki nazlı büyümüş. çok güzel değil mi ya? manken gibi kız. boyu uzun olsa bildiğin barbara palvin. sırf kız için bütün videoları izliyorum. biraz çocuksu duruyor tipi sadece ama 21 yaşındaymış.

www.youtube.com


 
Yani barbara palvin demek biraz şov olmuş tabi o bambaşka bi seviye ama güzel olmuş evet


  • mg3929  (04.09.19 00:30:05) 
hiç beğenmedim niyeyse


  • garavel  (04.09.19 00:36:34) 
Yok ya normal bir kiz olmus


  • somethinginthewayshemoves  (04.09.19 01:01:47) 
21mi?? daha çocuksu duruyor. garavel ve something.. +1 diyorum.


  • sutlu nescafe  (04.09.19 01:51:39) 
16-17 yaşında duruyor. Bara girişte kimlik sorulası


  • filipis  (04.09.19 02:03:07) 
Barbara Palvin ile ayni kromozom sayisina bile sahip olamaz.


  • rusd  (04.09.19 07:16:15) 
normal bir kız olmuş, benim "oha manken gibi" diyebileceğim zevkime hitap etmiyor yüz tipi.


  • piremses  (04.09.19 07:54:46) 
[]

kertenkele

evde kertenkele var ufak. bundan nasıl kurtulunur? korkuyorum ve öldürmek de istemiyorum.




 
tuvaletin kapısının yanında. iç tarafta. o da benden kaçıyor zaten aslşdakdsa. seivmli bir şey de yerimden sıçradım yaklaşamıyorum. öldüremem de öldürmek de istemiyorum. kendi gider mi? tekrar gelir mi?


  • black mamba  (31.08.19 15:07:37) 
Gider gider. İstesen de yakalayamazsin kolay kolay :)


  • kisa  (31.08.19 15:34:31) 
Bu arada kertenkeleden korkan Black mamba ahahaha


  • kisa  (31.08.19 15:35:06) 
(bkz: süleymancık)


  • sutlu nescafe  (31.08.19 15:37:07) 
minnos ve zararsiz bir arkadas kendisi. zaten bebek daha. buyuk kertenkeleler evlere girmeyecek kadar bilinclidir ama bebekler oynarken kaybolup giriveriyor pencelerelerden.

o senden daha cok korkuyordur simdi emin ol. pencelereleri acik birak ve cikabilecegi bir pencere varsa oraya dogru kovala, cok korkutma ama cok yazik ona.
  • in vino veritas  (31.08.19 18:14:59) 
gitmiyor :( kapının arkasındaymış. kapıyı kapatmadım arada kalmasın diye ama nasıl gider? kaçmasa kova alıp üstüne kapatıp altına karton koyarak atardım da zor. kapı arasındaki boşluklardan da gitmez galiba. duruyor öyle kalşsdkaşda


  • black mamba  (31.08.19 18:57:19) 
Elleme, evde böcek haşere bilimum canlıyı yemek için kendi derdine düşmüş sevimli bir canlı. Ben de olsa mesela sohbet ederdik o minim gözleriyle dik dik bakması yok mu :) dert dinler bir yüz ifadesi oluyor zaten.


  • creedwar  (31.08.19 18:57:40) 
[]

mizah anlayışı

şu videonun komikliğine 10 üzerinden kaç verirsiniz? ilk izlediğimde gözümden yaş gelmişti ama genel kitleye hitap etmiyor sanırım. çok az izlenmiş.

www.youtube.com


 
10 üzerinden 1 bile vermem.
50 saniyem boşa gitti.

  • valarmurgulis  (30.08.19 01:31:26) 
yaş mı geldi? neden kardeş baban mı öldü? asla komik değil, çöp.


  • goodz  (30.08.19 01:34:11) 
10 numara mizah.


  • black mamba  (30.08.19 01:37:01) 
şunla aynı espri anlayışı bence

i2.hurimg.com
  • black mamba  (30.08.19 01:38:45) 
Yahu cidden kötü ama. Yoksa kanal sizin de bu sekilde izlenmeyi mi arttiriyorsunuz? :))

Su video 239 bin kere izlenmis, az mi simdi bu? 5 milyon kere mi izlenmeli nedir?
  • msb  (30.08.19 01:41:26) 
yok benim değil. bence çok komik ve insanların komik bulmaması çok garip geliyor.


  • black mamba  (30.08.19 01:46:39) 
0


  • candide  (30.08.19 01:53:11) 
hedeflenen mizahı anlayabiliyorum ama bu iş hedefinden çok uzakta.
bu tür mizah basit görünse de incelik ister. balyoz ile çivi çakmak işi düzgün yapmak olmuyor.

bu da ne yazık ki kötü iş... ilerde düzeltirler umarım.
  • late viper  (30.08.19 02:22:34) 
yere düşen adam videosuna bile gülerdim ama kılım kıpırdamadı


  • owaki  (30.08.19 02:40:10) 
0. 1+ veren insanla zaruri haller dışında konuşmam.


  • ateistanbul  (30.08.19 02:54:21) 
0 verdim
bu ne mk

  • dafuq  (30.08.19 03:04:54) 
nerede videoyu izleyen 200 bin kişi? çok şaşırdım kimsenin beğenmemesine.


  • black mamba  (30.08.19 03:14:15) 
0


  • neoluyokardesimnebutantantana  (30.08.19 04:59:02) 
0


  • sys coyg  (30.08.19 05:04:29) 
mimik oynatmadı


  • carabelli  (30.08.19 09:00:26) 
Bence güzel. 7 verdim gitti. Komikliği saçmalığından geliyor.


  • cikmaz sokaktan cikagelen cocuk  (30.08.19 09:41:38) 
Bunda mizah cidden yok. Absürt mizah yapmak çok zor, bunu bu ülkede yapabilen benim tek bildiğim kalt var, ki onların performansı da hep yüksek değil. Bizim show'u bilmiyorsan izle, bu arkadaşların yapmaya çalışıp yapamadıklarını başarıyorlar.


  • Bruce  (30.08.19 10:08:13) 
Günah ya kimin evladıysa, tamam parmak boyayarak ve kağıda bir şeyler çizerek bir şeyler anlatılabilir. Komik de olabilir absürd de, hatta ironi ile bir aydınlatma bile yaşatabilir insana.

Fakat bu nedir Allah aşkına?
  • John Bloor  (30.08.19 10:43:22) 
0


  • catch the arrow  (30.08.19 13:04:53) 
Efsane bence ,
Paylaştığın için teşekkürler

  • Yavuşuhlu  (31.08.19 01:27:01) 
[]

telefon ekranı

telefonum bozulmuştu. yıllar önce ekranı kırılan bir s4 mini vardı. yeni almaktansa onun ekranını yapayım kullanayım diyorum. takması zor değilmiş. türkiyede 250 liradan satıyorlar aliexpress'te 30 dolara var. aliexpress'ten alışveriş yapınca uzun sürüyor mu? girişeyim mi bu işe?




 
Aliexpress siparişleri bu aralar dağıtıma çıkmıyor, hep sıkıntılı.
TR'den al derim.

  • cakabo  (22.08.19 12:56:17) 
30 dolar da az para değil. s4 mini'nin piyasası ne kadar ki zaten? eski bir telefon yanılmıyorsam. aliexpress girişmeyin. ucuz fiyat veren telefoncunun birinde taktırın gitsin. 250 tl de çok para bence. az daha koyup ikinci el bir telefon bakmak mantıklı geldi.


  • rosencruz  (22.08.19 17:33:42) 
[]

bim

az önce markete gittim. le fer alcaktım. bazıları çarpmış yamuk yumuktu aldım yine de 2 tane. kasaya gittim. başka şeyler de almıştım. sonra biri çarpmadan dolayı delinmiş sanırım damlıyordu. o zaman birini alayım o kalsın dedim birini bıraktım kasada. şu an eve geldim kasiyer ikisini de geçmiş fişe ikisini de ödemişim. gidip isteyim mi? :( şu kutu olanlardan tanesi 65 kuruş. para büyük değil de utanıyorum hep böyle şeylerde.




 
utanmana gerek yok para iadesi iste.


  • tinky winky  (19.08.19 17:08:09) 
aynen hediye çeki versinler hatta


  • sameidiot solo  (19.08.19 17:09:09) 
Hakkınız, tabi gidip isteyebilirsiniz. Ama öğrenci ya da zor geçinen biri değilseniz 65 kuruşu bahşiş bıramış gibi düşünün eğer utanıyorsanız.


  • John Bloor  (19.08.19 17:59:31) 
[]

Şu kadın kim

m.youtube.com


Hey Douglas in ölem ben şarkısının fotografindaki kadın kim? Çok güzel bir kadın.

 
1978 yapımı "Here Comes the Bride" filminin afişi o


  • lancelot du lac  (13.08.19 18:01:44) 
Evet öyleymiş. Filmden bir oyuncu değil sanırım. Adı bilinmiyor mu?


  • black mamba  (13.08.19 18:50:27) 
[]

kira sorusu

17 haziran'da kiracı girmiş. ben farklı bir şehirde olduğum için ailem ilgileniyor. temmuz ayının kirasını öderken maaşı 27'de alıyorum o zaman vereyim demiş. ve bundan sonra 27'sinde ödenecek. ancak tam kira vermiş yani 17-27 arası yok. 10 günlük kirayı almam gerekiyor değil mi? bu nasıl istenir?




 
eğer ailenizle kira 27'sinde başlar diye anlaşmadılarsa evet 10 günlük kirayı da yatırması gerekir. basit şekilde istenir, 17'sinde girdiniz o aradaki farkı da yatırır mısınız? şeklinde.


  • dahili meddah  (30.07.19 11:57:37) 
dahili meddah +1 ne eksik ne fazla


  • bir ileti paylastim  (30.07.19 11:58:35) 
Çıkarken de 17sinde çıkarsa alacak verecek kalmaz. Bunun anlaşmasını yapsın eğer fark verme işini yokuşa sürerse.


  • su eve bi peynir alamadin diyen fare  (30.07.19 12:17:37) 
normalde alınabilir, almak isteseniz haksız olmazsınız. ama bence 10 günün peşine düşmeyin, kiracı 10 gün geç girmiş gibi düşünün geçin.


  • mg3929  (30.07.19 12:35:11) 
petunya +1

size sorun çıkarmayacak birisi ise 10 günü dert etmeyin derim ben
  • mcsword  (30.07.19 13:15:20) 
arkadaşlar neden bırakayım? kiranın 3'te 1'i. garip bir şekilde bu sözlükte kiracılara karşı aşırı tölerans var. benim için önemli bir para. ben de kiradayım başka şehirde. ev sahibi söylemeden aradaki farkı verirdim.


  • black mamba  (30.07.19 13:23:53) 
Arkadaş millet fikrini söylemiş işte, niye kızıyorsun? Ben olsam ben de bırakırdım. İhtiyacın varsa bırakma zaten. Hatta ihtiyacın olmasa ve yine de bırakmak istemesen de bırakma. Buna kimse bir şey diyemez. Direkt olarak söyleyeceksin. Aynı böyle buraya yazdığın gibi.


  • nasıl yani  (30.07.19 13:52:20 ~ 14:14:18) 
Adam pasif agresif çıktı rıza baba.
Madem istenir mi istenmez mi sorusunda istenmez diyenlere çemkireceksin, soruyu hiç sorma. Hatta şöyle sor, kiracıdan paramı isteyeceğim ama özgüvenim yok bana biraz gaz verir misiniz?

  • mg3929  (30.07.19 14:03:22) 
2 seçenek var:

1- Ev ayın 17'sinden 17'sine kiralanır, kira ödeme periyodu 17-27 gibi aralık olarak belirlenir.

2- Ev 27'sinden 27'sine kiralanmış gibi başlanır, ilk kira 30 değil 40 günlük alınır, sonra düzene girer.

Ben de ev sahibi söylemeden 10 günü fazladan yatırırdım hatta bunu arayıp konuşurdum. Ama herkes sizin veya benim gibi düşünceli olmayabiliyor böyle konularda. Çok da kafaya takmayın. İki seçeneği de kiracıya söyleyin, ikisi de bence kabul edilebilir şeyler. Yeter ki zamanında yatırsın ve sorunsuz bir kiracı olsun.
  • Abdurrahman  (30.07.19 17:08:32 ~ 17:10:20) 
duyuruya cevap verdik diye dayak yiyeceğiz bir de üstüne. almak istiyorsan al, neden almam gerekiyor değil mi diye soruyorsun madem onu da anlamış değilim.

çok değişiksiniz.
  • mcsword  (30.07.19 17:21:32) 
Genelde o tur kira alinmaz. Mantigi da sudur, kiraci ye yeni fln yerlesir tam oturamaz daha, ondan alinmaz, ay basindan baslatilir.

Karar size kalmis
  • oscar  (30.07.19 22:49:09) 
[]

faturalı hat

almak için sigortalı olmak vs. gerekiyor mu? işsizken de alınabilir mi?




 
öğrenciyim faturalı kullanıyorum hiç sigortam olmadı


  • tinky winky  (27.07.19 17:13:00) 
[]

türkiye'deki eğitim, üniversiteler ve matematik

bugün türkiye'deki bir üniversitede hukuk, tıp, psikoloji okumak isterseniz türev falan çözmeniz gerekiyor. bu sizce de fazla gereksiz ve ağır değil mi? yurtdışındaki okullarda bu denli bir matematik beklentisi var mı bu bölümler için? mesela sanırım harvard'da psikoloji okumak için türev bilmeye gerek yok. yeni sınavla birlikte sanırım dil öğrencilerinden bile belli bir matematik bekleniyor.katsayısı artmış sanırım matematik sorularının. yine kpss'de de gerekebiliyor. matematik gereksiz demiyorum ama gereksiz zorlandığını düşünüyorum. tekrar sınava girmek için çalışayım dedim müfredat o kadar geniş ki pek şevkim kalmadı. öğrenmesine öğrenilir de sonunda ben bunları ne yapıcama geliyor mevzu.




 
Türkiye'de özellikle kalburüstü üniversiteler için rekabet yüksek bu yüzden iyi puan almak gerekiyor türev çözmek gerekiyor evet. en önemli nedenlerden biri bu. ayrıca lise matematiği analitik düşünme gücünü ölçmek için çok iyi bir araç (iyi ölçüyor demiyorum ama verilen zahmete göre verimli) soruyu okuyup anlayıp gerekenleri yapabildiğinizi görmek için konular birer vesile yalnızca.

Harvard'da psikoloji okumaya başlamak için türev bilmeye gerek var mı bilmiyorum ama türevin anlamını, ikinci türevin anlamını bilmeyen bir bilimci olmaz. Asla sayısal veri ile çalışmayacak bir bilim dalında belki, ama psikoloji böyle değil günümüzde araştırmalar artık sayısal veri içeriyor. Sayısal metodlar her bilimin 1800'lerden beri büyük bir parçasıydı günümüzde bilgisayarların gelişmesiyle doruğa ulaştı (matematik bilmeden marx okumak da biraz abes kaçar mesela)

hukuk ile matematiğin ilgisi yok nereden çıktı bilmiyorum, cahil cühela takımın bir düşüncesi olsa gerek. soyut kavramlar arasında mantık ilişkilerini doğru kurmanız, olaylar arası neden-sonuç ilişkilerini doğru anlamanız, 15 şartın 12'si (hangi 12'si olduğuna da bağlı) geçerli ise ne olur, bunlar kodlama mı fizik mi hukuk mu? (hepsi)

dil öğrencileri yalnız ilk aşamada matematik çözüyorlar ki türev yok orada diye biliyorum.

bizim ülkede (matematik çok zor, matematik gereksiz, matematik gerçek hayatta işe yaramaz) diye düşünceler pompalanıyor, gençler de çocuksu bir (ne matematiği napıcam ben ya) diye düşmanlık besliyor, olan gençliğe oluyor.

halbuki ne güzel söz; geometri bilmeyen giremez.
  • inekadam  (26.07.19 12:30:51) 
şu analitik düşünce asvunmasını bekliyordum yalan yok.

psikoloji için sayısal bilgi gerekmiyor emin olabilirsin. terapi süreci tamamen sözel ağırlıklı, empati kurmak üzerine ilerleyen bir şey. bir psikoloğun türev almasından ziyade edebiyatla arasının iyi olmasını beklerim.

şu an ilk bölümde polinom var, karmaşık sayılar var. bir hukukçunun ne işine yarayacak? sen hayatın boyunca 1 tane esenler soru bankası çözmemiş olsan soyut kavramlar arasında mantık ilişkisi kuramayacak mısın? tüm bunları çözdüğün polinom testlerine mi borçlusun?

bugün bunları yapan biri boğaziçi işletmeye girebiliyor. imkanı olan ama bu dersleri yapmayan biri kanada'da, amerika'da aynı bölümü okuyup gelip güzel bir işe girebiliyor. kimse de bu adama bu konuları biliyor musun diye sormuyor. şimdi işini kötü mü yapmış oluyor? tam aksine yurtdışında okuduğu için bir adım önde bile oluyor.

ayrıca matematik gereksiz değil tabii. temel düzeyde olmalı. ama hukuk okumak isteyen adama da üslü sayılardan fazlasını sormasınlar bence.
  • black mamba  (26.07.19 13:02:17) 
Evet şunu ben de anlamıyorum, gerçekten öğrencinin sadece iyi net yapma üzerine çalıştığı matematikte, analitik düşünme yetisini ne kadar ve nasıl kazanıyoruz? Evet matematik problemini çözebilir belki ama aynı problem çözme yeteneğini gerçek hayatta ve iş hayatında da kullanabiliyor mu?


  • black holes in the sky  (26.07.19 13:44:49) 
esasında ben bu tarz matematik çözmeleri lazım tabiki matematik olmadan olmaz yaklaşımına aşırı uyuz oluyorum. niye mi? Çünkü matematik ve geometri bilgisini dolayısıyla analitik düşünme yetisini 2 integtal türev sorusu çözüp elde edemezsiniz. bu soruları çözmek sizin saatlerce oturup iyi ve düzenli bir çalışma azminizin olduğunu gösterir. halbuki matematik ve analitik zeka salt soru çözmeye indirgenebilecek bir durum asla olamaz.
geometri bilmeyen giremez sözündeki metafor geometri sorusu çözmeyi bilmeyen değil geometri ve analitik düşünceyi kendisine sindirmiş olamayan giremez demektir.
malesef bizim ülkemizde 40 matematik sorusundan 30 soru doğru yanıtlanınca bir üst insan üstün analitik beceri kapasitesi olağanüstü bir kişi muamelesi ve yakıştırması yapılıyor. asıl abartılan durum bu.
analitik zekaya sahip olmanın getirisi olarak sayısal bilimler üzerinde başarılı olunabileceği gibi matematik sorusunu sırf sizden daha az çözdü diye analitik zekası sizden daha alt seviyedir diye bir çıkarım yapılması tamamiyle yanlıştır.
  • debian  (26.07.19 14:21:31) 
psikolog yalnız terapi yapmıyor ki. o zaman terapi meslek yüksek okulu açalım pat pat pat, psikoloji bölümüne ne gerek var? git sokaktan bi nine çevir konuş "takma kafana geçer evladım" diyor o da.

bu nihilizm beni öldürecek ya, siz nasıl yaşıyorsunuz, (soru bankası çözmesen yapamayacak mısın). tamam abicim hiç okula gitmeyin o zaman? okula gitmesen okuma yazma öğrenemeyecek misin? insan eğitimle gelişebilen bir varlık. evet ülkede eğitim kötü, çok geliştirmiyor evet, ama hiç okumayanla okuyan bir değil. (benim dayımgil okumadı ama okuyanları cebinden çıkartır) diyeceklere; e okusaydı bizi mars'a götürseydi o zaman.

polinom, türev, integral yapmadan amerika'da işletme bölümünden mezun olunabileceğini de sanmıyorum. calculus dersini geçemezsin ayrıca finans derslerini hatta intermediate macroeconomics dersini bile geçemezsin.

kimse adama "bunları yapabiliyor musun" diye sormaz tabi, mezun olmayınca.

iyi neti sanki büyü yaparak yapıyor öğrenciler. çalışarak oluyor arkadaşım yani beynini çalıştırarak. ne kadar ve nasıl kazanıyoruz, iq'nın her eğitim yılı ile 1-5 puan arası arttığını gösteren araştırmalar var, türkiye'nin ortalama iq'su 87 olduğu için brezilya ile aynı ligdeyiz, 90'larda olsa birçok avrupa ülkesine denk olacağız.
  • inekadam  (26.07.19 14:22:02) 
@debian burada genel ortalamadan bahsediyoruz, her yaş grubunda 1,5-2 milyon insanı ölçmek için elimizde daha iyi bir yöntem yok, yoksa mesela erkekler kadınlardan uzundur denince sen gelip benim kızkardeşim abimden uzun demek ki böyle diyemeyiz falan mı diyorsun?


  • inekadam  (26.07.19 14:26:23) 
Psikoloji için konuşuyorum, uygulamalı klinik psikoloji koca psikoloji biliminin bir altgrubu sadece. Klinikçilerin de yararlandığı tüm bilimsel bilgiler istatistik tabanlı çalışmalardan gelir. Psikolojide doktoramı yeni verdim, keşke lisede analitik düşünce gerektiren derslere daha çok önem ve özen gösterseydim dediğim çok oldu yıllar içinde. Özetle olay türev vesaire değil, bir lise mezunu olarak edinilen düşünce becerilerinin üniversiteye aktarılabilmesi.


  • fotrsapka  (26.07.19 14:33:43) 
@inekadam o ninenin yaptığı terapi değil yalnız. bence terapi nasıl bir şey araştır. terapi sayısal alanla tamamen zıt bir alan.

eğitim gereksiz mi dedim? matematik gereksiz mi dedim? avukat olmak isteyen adama neden gereksiz düzeyde mühendislik matematiği soruluyor diyorum. mühendis olacak adam lisansta da o bilgileri kullanıyor ama diğerleri unutuyor. bugün doktor olmak isteyen bir öğrenci oturup türev öğreneceğine gitsin 2 roman okusun, 2 insanla daha tanışsın ileride işine daha çok yarar. bunlar türevden daha çok yardımcı olur iyi bir hukukçu olmasında.
  • black mamba  (26.07.19 14:51:32) 
[]

yurtdışındaki üniversiteler

kabuller nasıl oluyor? şunu merak ediyorum. bugün türkiye'de bir öğrenci ankara hukuk'a, boğaziçi psikolojiye girmek için matematik çözmek zorunda. hatta türev, integral bilmek zorunda. ben bunların bu öğrenciler için zaman kaybı olduğunu düşünüyorum. yurtdışında da benzer okullara aynı şekilde mi giriliyor? başvuru şeklinde olduğunu biliyorum ama sat sınavında mesela türev sormuyorlar değil mi? bugün almanya'da, amerika'da, japonya'da bir öğrenci türev bilmeden psikoloji vs. okuyabiliyor mu?




 
her ülke farklıdır ama sat mesela aşağıdaki konulara ayrılır.

bunlardan hangilerini almak istiyorsan onları alıp başvuruyorsun. sanırım üniversitelerin kriterleri burada önemli. ne istediklerine bakmak lazım.

Literature
U.S. History
World History
Mathematics Level 1
Mathematics Level 2
Biology E/M
Chemistry
Physics
French
Spanish
  • ozdek  (22.07.19 00:18:32) 
[]

hangi telefon hattı

telekom kullanıyorum. 35 tl 4gb internet.

bimcell'de 10 gb 39 tl
vodafone'da 4 gb 30 tl ya da 6 gb 35 tl

vodafone'mı geçeyim sizce bimcell'e mi? bim'in çok avantajlı ama emin olamıyorum iyi midir diye.

bir de faturasız kullanıyorum. faturalı hat almanın bir avantajı olur mu?

başka önerileriniz varsa da alabilirim.

 
Bim = Türk Telekom

Telekom nasıl çekiyorda bimcell de aynı çekiyor. Vodafone dan nefret ediyorum Türkiye’nin en kötü ilkel operatörü nefret ediyorum.
  • infernalcadre  (21.07.19 09:44:20) 
telekom'da faturasizdan faturaliya gecersen 10 gb 35 tl


  • brkylmz  (21.07.19 09:46:33) 
@brkylmz hangi tarife o? ben baktım 60 tl 10 gb yazıyor.


  • black mamba  (21.07.19 09:52:06) 
  • mr.goodcat  (21.07.19 10:12:00) 
ben bazı şeyleri tam anlamadım. bilgi bulamadım bunlarla ilgili.

12 ay sonra tarife değişiyor mu? bundan sonra hep 10 gb 35 liraya mı kullanıcam? madem öyle bir imkanı var neden faturasıza 35 tl'ye 4gb geçiriyor telekom? ya da başka kullanıcılara bu imkanı vermiyor? 1 yıl sonra farklı tarife mi uygular? yazmıyor bu.

garanti paketi yoksa aşım sonrası 100 mb 9 lira uygulanıyor yazıyor. garanti paketi nedir?
  • black mamba  (21.07.19 11:17:19) 
faturalı telekom iyimiş de 1 yıl sonra yeni tarife bakmak sıkıntı.

vodafone 6gb
bimcell 10gb
telekom 10gb faturalı

sizce hangisine geçeyim?

bu arada çalışmıyorum. sigortasızım. faturalıya geçmek için sigorta, resmi bir gelir gerekir mi?
  • black mamba  (22.07.19 13:39:53) 
[]

telefon hattı

telekom kullanıyorum. 35 lira 4gb internet var. vodafone'da 6gb 39 lira. bimcell'de 39 liraya 10 gb.

bu hatları kullanan var mı? özellikle bimcell nasıldır? 10gb çok iyimiş 39 liraya.

bir de faturalıya mı geçsem? diğerine göre avantajı var mı? 26 yaşındayım ezik gibi kontörlüyüm hala :(

 
ben de gb yetmeyince faturalıya geçtim. gb konusunda gerçekten daha iyi. bim'i bilmem ama vodafone tavsiye edebilirim


  • kablelvuku  (19.07.19 07:59:00) 
Bim dediğin Türk telekom zaten


  • (s)AINT  (19.07.19 08:20:19) 
ben bimcell deyim. 10 gb olanı kullanıyorum, önceden 5+1 olanı kullanıyordum, o bile bitmiyordu, nitekim gündüz şarkıdır videodur oyundur, 10 olanı hala bitmedi... netflix i bile buradan izliyorum zaman zaman. şebeke olarak da gayet yeterli bence, sadece dağlık bi kaç yerde çekmediğini gördüm.


  • lostys  (19.07.19 08:38:09) 
Faturaliya geç. Çok pahalı kullanıyorsun şu an


  • elorelia  (19.07.19 08:59:34) 
[]

nezaket sorunu memurlar doktor

geçenlerde hastaneye gitmiştim. 11.45'te doktorun yanına girdim. muayene etti sonra bir test için ya odadaki teknikerin yanına gönderdi. teknikerin yanına gittim neden bu saate kaldın dedi? sanırım yemeğe çıkacaktı. ben de saat 12'yi geçti falan sandım öyle deyince. o yüzden bilmiyorum dedim. test de kısa sürdü sonra doktorun yanına gittim testi göstermeye. o da yan odadaydı zaten. doktor da öğle yemeğine çıkmış. saate baktım daha 11.55. sabah mesaisinin bitmesine 5 dk var. daha sonra doktorun odasındaki yardımcısı mahçup bir şekilde 13:30'da gel dedi. 1.5 saat sonra geldim ama o gün işim vardı ve ertelemek zorunda kaldım. üstelik 1.5 saatime mal oldu.

şimdi ben mi her şeyi büyütüyorum yoksa insanlar mı işlerini iyi yapmıyor? tekniker kadına mesai saati bitti sandığım için bir şey demedim. yoksa laf sokardım. yani daha mesainin bitmesine 15 dk var bu soruyu sorması bile ayıp. doktorun da test için gönderdiği yer yan oda ve kısa sürüyor zaten. hemen döneceğimi biliyordur. üstelik mesai saati bitmeden yerini terketti ve bu yüzden çok büyük zaman kaybettim ve işimi ertelemek zorunda kaldım. öğleden sonra dönünce de teste baktı ve bir şey yok dedi. 30 saniye bile sürmedi yani. doktora da en azından onun yüzünden zamanımın gittiğini söylücektim de uzun uzun anlatmak istemedim bir de adam beyefendi bir insandı o yüzden bir şey demedim.


 
nezaket ve iş ahlakı problemi var söz konusu insanların, sizde bir sıkıntı yok bence, abartmıyorsunuz.


  • Fusha  (28.06.19 14:25:25) 
anladığım kadarıyla devlet hastanesi burası. kafadan 1-0 geridesin. ben de bir karaktersiz kbb doktoru ile tartıştım geçenlerde. sağlık bakanlığının bir çağrı merkezi vardı, isterseniz şikayet edin.


  • the last  (28.06.19 17:16:42) 
[]

askerde emre karşı gelmek

2 gündür sözlükte görüyorsunuzdur. dün sakarya'da bugün başka yerde sıcakta gereksiz yere yorulan askerler var.

(bkz: 42 derecede koşturulan askerin ölmesi)

bir asker 42 derecede güneşin altında koşmak istemezse bunu yerine getirmezse ne olur? ya da başka bir angarya iş yaptırılırsa karşı koyamıyor mu? anayasa'ya göre angarya iş yasak mesela. bunun için nasıl bir yol izlenir? birçok asker aman başımız yanmasın diye birşey demiyor bence.

 
mecbur yapıyorsun. askerlikte mantık yok.

Bize sonbaharda yaprak toplatmışlardı. Tek tek topluyosun.. birkaç saat sonra tekrar yaprak her taraf.
  • gölgede aynı  (27.06.19 18:41:01) 
türkiye'de hakkını bile alamıyorsun. birini bir yere şikayet etsen sonuç alınmıyor. o yüzden yolu olsa bile zordur muhtemelen. ama askerde mantık yok lafına katılmıyorum. bir rütbeli astlarına zülmedemez kafasına göre. bir şekilde işini zorlaştırabilir ama orası babasının malı değil.


  • black mamba  (27.06.19 18:42:48) 
Dayak atamazlar. Artık dayakta yaptırım oluyor ama dediğin gibi koşma, getir götür işleri gibi saçma sapan şeyleri isteseler de yapacaksın. Askerde biraz da uyanık olup işten kaçman lazım. Arazi olacaksın ya da çok göze batmayacaksın

bir de işin felsefesi zaten en zorlu koşullara alışmak.. hatta şöyle bir marş söyletiyorlardı: " eğitimde merhamet vatana ihanet"
  • gölgede aynı  (27.06.19 18:47:19 ~ 18:53:17) 
Biz geldik bi bok yapamadı. Yağmurda haksız yere ceza olarak süründürmeye kalktı. Kimse yatmadı. Sonra geri vites yaptı.


  • giggs  (27.06.19 18:49:39) 
Gerçekten yaa.
Ayrıca nöbet klubelerinde klima yokmuş. Ayrıca taarruz eğitiminde yatarken bir hizmetli koşup gelip yere mat sermiyormuş, düz yere yatıyormussun toz demeden toprak demeden.
Ne kadar ilkel. Ne kadar insanlık dışı. Cık cık cık.
  • Mirket  (27.06.19 18:52:44) 
biraz kendine dikkat edeceksin. komutan yap dedi diye ölene kadar zorlamanın anlamı yok. yere düştün bayıldın, komutan gelip tekmelemiyor. kaldırıyorlar hastaneye ya da kenara alıyor. hasta oldun, doktora çıkıcam diyosun çıkıyosun. benim taburda da zatüreden ölen olmuş ama ihmalkarlık. insan bi ay öksürünce hiç mi gitmez doktora. ya da ayağın yara olunca enfeksiyon kapmasını mı bekliyosun illa.


  • sttc  (27.06.19 19:01:46) 
"askeriyede mantık" yok diyen insanlardan olma öncelikle. Böyle demek saf cehalettir.
Askeriyede emir uygulanır, başka seçenek yok. Ordu sadece öyle çalışabilir, emre itaat esastır. Çok istisnai durumlarda, emir bir insan hayatını etkileyen bir suç ise uygulanmaz, bu bir kriz durumudur, orada da ölümü göze almak lazım. O kadar ciddi bir durumdur, yani "falanca sivili vur" gibi bir emirden bahsediyorum, ona karşı gelinir, koşmak falan değil.
Bu vahim olayda emri veren subay suçludur, tek sorumludur. Hatta o asker aşırı sıcaktan değil, hafif bir idmanda kalp hastalığından ölse de sorumludur. Normal şartlar altında yargılanıp hapis cezası alacaktır. Ama NŞA. TSK'da artık Türkiye'nin tüm kurumları gibi bozuldu, aşındı.
  • ebabil curnatasi  (27.06.19 19:50:21 ~ 19:51:01) 
emre itaatsizlik için bölük komutanı sorgusuz sualsiz 10 gün disiplin koğuşu cezası verebilir, 10gün de tabur komutanı ekler 20 gün, bi limiti vardı 3 günden fazla yattığı disko cezaları askerlikten sayılmaz, 20 gün içerde yattın diyelim , 20 gün de geç terhis olursun. disko dediğin hiç hiç normal bi yer değil, orada 40 derecede koşmayı mumla aratır insana. yatıp kafayı kıran arkadaşım oldu ben 15 ay yapmıştım 2003 de. yani mahkemeyle falan uğraşmaz adam böyle ufak bişey için. bizim zamanımızda askeri mahkeme vardı. emre itaatsizlikten diskoda 20 gün yatan gördüm ama mahkemeye çıkan görmedim. enter bozuk paragraf yapamıyom idare edin. emre itaatsizlik çoook geniş bir alan, mesela nöbeti nizami tutmadı, emre itaatsizlik olur, çarşıdan geç geldi, emre itaatsizlik olur, iştimaya geç kaldı, emre itaatsizlik olur, bizim zamanımızda cep telefonu yasaktı, cep telefonu yakalattı, emre itaatsizlik olur. arkadaşıyla kavga etti ama yaralanma olmadı, bu da emre itaatsizlik olur. yani emre itaatsizlik öyle geniş bi kavram ki, aklına gelen herşeye emre itaatsizlik diyebiliyolar.


  • Fodera  (27.06.19 20:12:50 ~ 20:17:05) 
@mirket bu kafayla semer vuran çok olur sana.


  • black mamba  (27.06.19 20:15:55) 
merak ettiğim şu. tabii emre itaat gerekir ancak bunun sınırı olmalı. sivili vurmak tamam itaaat zorunlu değil. onu da kimse istemez ama bu mantıkla bir komutan 12 saat güneşim altında koşturabilir mi? bu da angarya bence. eğitim denemeyecek kadar faydasız aksine zararlı. bir komutan eğitim kılıfının altına saklanarak böyle saçma şeyler yapabilir mi?


  • black mamba  (27.06.19 20:17:38) 
madem paragraf yapaymıyom şunu yazayım. askerde spor istirahati diye bi olay vardır, sıkıntısı olan çıkar revüre,sevk alır askeri hastaneye gider, durumunu ispatlayabilirse sporlarda muaf olur. bizimz zamanımızda askeri hastane vardı. spor istirahati yapan adam bölük spor yaparken hiç bişey yapmayacak değil, o kadar ağır işler verilirken gördüm ki, adamlar bin pişman olmuştu istirahat aldıklarına. ayrıca bi çok kişiyi de komando tugayına falan gittiyse orada bu tür sorunları tespit edip, piyadeye revize ederler. komandodan gelen çok gördüm, fiziki yetersizlikten de , uyanıklıktan da. uyanıklık dediğim adam gitmiş revire benim psikolojim bozuk, uyuşturucu kullanıyom ben falan deyip piyadeye revize ettirmiş falan.


  • Fodera  (27.06.19 20:20:57) 
yok o tarz eğitimler sıkıntı değil. benim kastettiğim bu olaylardaki gibi komutanların durumu suistimal etmesi. hep duyuyoruz böyle şeyleri. bir komutan gereksiz gerek 8 saat güneşin altında bekletti mesela. sırf eğitim ayağına bunu yapabiliyor mu? kimse bir şey diyemiyor mu? eğitim deyip geçebilir mi? o zaman çıksın bir komutan sabah 8 akşam 5 askerleri diksin güneşi altında sonra çıkıp eğitim desin. buna kimse bir şey diyemiyor mu?


  • black mamba  (27.06.19 20:23:40) 
15 gün boyunca, sabah 6 da kalkıp gece 3 de yatıp, 5 dakika kahvaltı, 5 dakika öğle yemeği, 5 dakika akşam yemeği ki 2000 kişilik 2 taburun yemekhaneye girmesine fırsat kalmadan bitiyordu. 40 derece sıcakta bütün gün yere çöküp su bile içmeden durduk tam 15gün. bayılan, kusan, başına güneş geçen, hiç problem değil isterse 100 kişi ölsün. konuşmak yasak, tuvalet yasak, su içmek yasak, sigara içmek yasak, saat sabah 6dan gece 3 e kadar 15 gün hesap et, o çakılların izi hala g.tümdedir. tabur içinde öldürülen bir asker olmuştu ve soruşturma sürüyordu, bazı zamanlar olur ki dünya üzerinde hiç görüp duyamayacağın şeyler yaşarsın askerde. işler iyiyken herkes iyidir, işler terse dönerse o zaman traş bitti. spor yaparken öldün mü, eğitim zahiiyatı derler. tatbikatta obüs devrildi, tank devrildi bi kaç asker altında kaldı öldü, ne dediler, eğitim zahiiatı, bitti gitti. en meşhur lafımdır 'ben uzaydan gelmiş mor bir limonum' usta birliğine gittim elemanın tekine baktım geçmiş bir ağacın başına durmadan ben uzaydan gelmiş mor bir limonum diye bağırıyor. askerde herşey kitabına uygundur yani, rütbeli çekip seni vurmadıkça, ağzını burnunu kırmadıkça her şeye eğitim denip geçilir. bu yukarda anlattığım 15 günlük sürede terhis olamadım ben 1 hafta geç terhis oldum. terhisler bile iptal olmuştu. başımıza genel kurmaydan tuğgeneral geldi olayı soruşturmak için, askeri savcı geldi, tabur komutanı anında değişti istihbaratçı bi kurmay albay atandı, ceset bulunduktan 2saat sonra hepsi gelmişti hesap et sen gümbürtüyü, orada bizim kendi tugay komutanımız bile görevden alınmışken kim takar biz askerleri.


  • Fodera  (27.06.19 20:23:58 ~ 20:36:57) 
[]

kalınan seçmeli ders

kalınan seçmeli dersi seneye vermek zorunlu mu? onu almasak yerine başka seçmeli alsak olur mu? hocaya tahammül edemiyorum çünkü. bu yüzden almak istemiyorum.




 
Normal koşullarda seçmeliyi değiştirebilirsiniz. Emin olmak için okulunuzun yönetmeliğine bakın.


  • kobuzchu kiz  (27.06.19 14:26:39) 
yönetmelik izin veriyorsa yerine başka bir ders alırsın, sonrasında önceki ders sildirilmez, yeni dersi eskisinin yerine saydırırsın.

danışmanınıza sorarsanız o sizi bilgilendirecektir.
  • yemrem  (27.06.19 14:45:19) 
Baska ders saydirilmiyordu bizde secmeli dersler icin. Ust uste iki donem o ders acilmadigi surece baska dersi dilekceyle saydirabiliyordun. Yönetmelikte yazmali.


  • cilekesgargi  (27.06.19 21:02:30) 
[]

look seem appear

bunların arasındaki fark nedir?




 
oldukça yakınlar birbirlerine anlam olarak. aslında hepsini kullanabilirsiniz ama belirli durumlarda bir tanesini diğerine tercih etmek daha doğru duyuluyor bu da tam anlamıyla kural denebilecek bir şey değil aslında.

seem ve appear'ın look'tan farklı olarak kullanıldığı cümle düzeninde seem ve appear ardına "to" kabul ediyor. look için böyle bir şey yok.

you seem to have lost your mind. misal.
you appear to be lost. gibi farklı şekillerde kullanılabiliyor.

you look to be lost. veya you look to have lost your mind. yanlış kullanımlar. bu cümleleri eğer look ile kullanmak gerekirse ardına as veya like getirilebilir.

you look like you have lost your mind.
you look like you are lost.

bu appear ile seem'in ortak anlamlarda kullanılabilecekleri durumlar.

appear ile look da seem'den farklı olarak non-copular verb denilen aileye giriyorlar.

eğer bir şey arıyorsanız

i've looked everywhere for my watch.

veya appear için

the very first iphone began to appear in 2000s.

bu durumlarda seem kullanılamıyor çünkü bu iki eylem kendi anlamlarına da sahipler.

falan filan. çok uzun ve aslında biraz içgüdüsel öğrenmeye başlayınca akıyor.
  • viyana kangurusu  (26.06.19 15:52:55) 
[]

vücut geliştirmeyi öğrenmek

kastettiğim yapmak değil hareketleri, mantığını öğrenmek. nasıl öğrenebilirim? yani hangi hareket hangi kas grubunu çalıştırıyor, hangi hareket yerine hangisi olur, beslenmeyle ilgili ayrıntılar vs. birçok şeyi öğrenmek kuru kuru yapmamak istiyorum. nasıl öğrenilir? öğrenen herkes besyo mezunu değil sanırım. yeri gelir kendime program yapabilmek istiyorum.




 
images-cdn.9gag.com

Şunu bıraktım, hayırlı kaslanmalar.
  • Beherit  (24.06.19 16:24:27) 
meşhur kitaplar var ama ingilizce. onları okumakla başlayabilirsin.


  • hasmetizm 2046  (24.06.19 16:30:31) 
Instagram'da vücut geliştirme yapan adamlar var onları takip edebilirsin.


  • komando kani var bende  (24.06.19 17:01:02) 
ağırsaglam diye bir youtube kanalı var takip edebilirsin. bunun dışında benzeri bir sürü bu işin hem mekaniğini, hem de beslenmesini anlatan kanallar mevcut.


  • orpheus  (24.06.19 18:45:56) 
O kadar salon gezdim, besyo mezunu kadar bu isten anlamayan gormedim. Varos saolanlarda ustalar.


  • tunaktunaktun  (24.06.19 19:26:49) 
@tuna sen nasıl öğrendin peki? kitaplardan mı? salonda başkalarından mı? başkalarına bağımlı kalmak istemiyorum.


  • black mamba  (24.06.19 19:47:40) 
Bu bir hastalik. Steroid bu isin zehiri.steroide bulasmadan biseyler yapayim diye cok ugrastim. Yerli yabanci ne kadar kitap site biliyorsam okudum. Serge nubret topragi bol olsun hocamdi.


  • tunaktunaktun  (24.06.19 23:23:35) 
her zaman söylerim. 2 sene aidat ödemelisin. bütün sorularının cevaplarını 2 sene
düzenli aidat ödeyerek öğrenebilirsin.

  • ayaklibalik  (24.06.19 23:26:23) 
[]

öğrenci yurdu

normal 4 kişilik öğrenci yurtları. ortam nasıl? belli bir saatten sonra uyunabiliyor mu? üzerinizi nerede değiştiriyorsunuz? herkes odada mı değiştiriyor?




 
ortam tamamen oda arkadaşlarına bağlı. 4 kişinin sağduyulu, birbirilerine saygı gösteren insanlar olduğunu varsayarsak, yalnızca belli bir saatten sonra değil istediğin her saatte uyuyabilirsin. saygısız tiplerse eziyet olur yurt hayatı. ha tabi 4 kişinin hepsi bir değil ya, herkesin ayrı ayrı huyları, alışkanlıkları, tuhaflıkları olur (sen dahil). önemli olan karşılıklı saygı, karşılıklı tolerans ve orta yolu bulmak.
çekinmeyen üzerini odada değiştirir, çekinen duşta fln değiştirir. hiç pratik değil evet, odada biri varsa ben giysilerimi poşete koyup duşa gidiyordum her seferinde.

biz gündüz vakti uyuyan olduğu zaman da odada ses çıkarmamaya gayret ederdik. gece diğerleri uyurken ders çalışacak olan olursa tavandaki ışıkları kapatırdık, çalışma masasının ışığını açardık. birbirimizin rahatsız olduğu şeyleri (diğerlerine ne kadar saçma gelse de) yapmamaya çalışırdık. birbirimizin eşyalarını izinsiz kullanmazdık, kişisel alan kavramına saygı gösterirdik, gayet iyi geçinip giderdik. şimdi en çok yurdu özlüyorum..
  • pati  (09.06.19 13:52:50 ~ 13:53:37) 
herkes üzerini odada değiştirir elbette. @pati'nin dediği gibi saygısız, yontulmamış tiplerle aynı odaya düşersen çok isyan edersin. gecenin köründe ışık açarlar, sigara içen bile vardı gece odada. tavrını koyup susturacaksın ama sürekli gerginlik de devam edecek. bizzat yaşanmıştır


  • burya  (09.06.19 14:06:23) 
yeni yapılan yurtlarda çalışma odası(ufak bir hol) ve yatma odası ayrı oluyor. Tek odada 4 kişi kalmaktan kat kat iyi. Arkadaş olayı biraz şans biraz da sana bağlı. Ama sorun olursa idareyle konuşup odanı değiştirebiliyorsun.
not:kyk

  • oyle  (09.06.19 14:37:13) 
[]

şu kıza kaç verirsiniz?

ifşa değil biraz ünlü biri zaten. ben bu poza direkt düştüm.

pbs.twimg.com


 
3


  • neymis  (08.06.19 19:40:41) 
gözler o şekilde olunca direk korkuyorum ben. ürktüm hatta.


  • selam  (08.06.19 19:48:22) 
bu poza düşmüş olmana 10 veriyorum. çünkü hayli ilginç.


  • cern de cayci olmak vardi  (08.06.19 19:55:15) 
geri zekalı gibi görünüyor.


  • for day to break  (08.06.19 20:02:38) 
tanıdık biri ya kesin bi sosyal medyada gördüm bunu. Güzel kız, normal bi haline min 8 veririm gibi


  • nundu  (08.06.19 20:37:34) 
10 verdi. Gitti


  • all girls dream  (08.06.19 21:13:49) 
Pozdan dolayı 0.
Ama abla güzelmiş 8/10 verilir.

  • filipis  (08.06.19 22:35:23) 
[]

duvar sıva

bir tadilat için şurası delinmişti. nasıl kapatabilirim? daha önce alçı sıvası ile ufak bir yeri kapatmıştım buradan bir arkadaşın yardımıyla. bu biraz daha farklı. nasıl kapatılır? üzerine yine alçı sıvası yapmam gerekir değil mi normal sıvadan sonra? tavan bu arada.

i.hizliresim.com


 
İki avuç saten alçı alın, hazırlayın kredi kartı ile sürün
Parmak kadar bir yer sanırım değil mi?

  • kisa  (03.06.19 13:33:17) 
yok fotoğrafta ufak duruyor. genişliği 1 karış falan. deliğin olduğu derinlik de bir 10 cm var. saten alçı yeterli olur mu?


  • black mamba  (03.06.19 13:51:40) 
sıva falan yapsam daha iyi olmaz mı?


  • black mamba  (03.06.19 14:08:05) 
Bir karışa on cm mi??
Alçı olmaz :)
Yani çok büyük olduğu için çatlar muhtemelen. Yukarıda dendiği gibi içine bir şeyler doldurun önce. Sıva da olur tabi ama üste yine alçı gerekecek o yüzden iki ayrı malzeme almayın.
Alçıya bandirilmis gazete kağıdı bile olur. Önce o kurur üzerine alçı çekersiniz.
  • kisa  (03.06.19 16:09:08) 
koni şeklinde aslında. bir delik açılırken etrafı da gitti. o yüzden geniş biraz ama ortası 10 cm var. yani duvarın öbür tarafından delik açılmıştı. sağlam olur değil mi saten alçı da?


  • black mamba  (03.06.19 16:56:05) 
Alcinin sağlamı zayıfı olmaz. Eni konu alçı. Yük taşımayacak diye düşünüyorum


  • kisa  (03.06.19 17:35:49) 
[]

yeşil pasaport

avukatlara verilmesi neden bu kadar sevinçle karşılandı? vize almak çok mu zor? ya da vize dışında başka faydaları da mı var? belli bir gelire, konuma ulaşmış avukat zaten rahatça vize alabilir sanırım heryerden. e yeni mezun birçok avukat arkadaşım var onların da zaten sürekli yurtdışına gidecek paraları yok. ne değiştirdi bu?

bir de gerçekten çok faydası var mı?


 
çok faydası var. vize planlama derdin yok. schengen’e kafan rahat gidiyorsun giriyorsun çıkıyorsun. arada kapıda niye senin yeşil diye soruyorlar ona da cevap veriyorsun geçiyorsun işte. ben babamdan faydalandıydım ama para olmadığı için bir işe yaramıyor şuan.


  • dismainpula  (30.05.19 19:49:38) 
onu diyorum. zaten belli bir konuma gelmiş avukatın vize alması sıkıntı olmaz gibi. e diğerlerinin de parası yok. isterse uzaya vize alasınlar gidemezler. yurtdışına çıkmadım hiç o yüzden bilmiyorum en kolay vize işlemi bile sıkıntılıdır belki.


  • black mamba  (30.05.19 19:52:01) 
en basit vizeyi almak için bile standart evraklar var, onları topla, uçak rezervasyonudur, otel rezervasyonudur, ıvırı zıvırı hepsini planlayıp öyle vizeye başvuruyorsun.

yeşil pasaportun varsa, akşama bilet alıp elini kolunu sallayarak gidebiliyorsun.
  • aziz dostum jack  (30.05.19 19:55:04) 
yeşil pasaport bir lükstür!

Vize demek hem zaman kaybı hem para kaybıdır. Ayrıca avrupada rahat rahat her yere girer çıkarsın ( bazı ülkeler hariç )
  • sunriseee  (30.05.19 19:56:08) 
ingiltere vizesi için 2 dosya evrakla gittim. schengen almak için 20 evrakla gidip eziyet çekiyorum. devlet memuru olmama rağmen.


  • mikahakkinen  (30.05.19 20:01:10) 
bir ayagi yurtdisinda olan adamin vizeyle problemi olmaz zaten. para problemi olmayan kesim rahat tatile gitsin, iceride de fazla tatava yapmasinlar diye br kiyak yapmak istediler herhalde..


  • cooperr  (30.05.19 20:05:29) 
Yesilliyim inanilmaz luks zaman kazanci


  • basond  (30.05.19 21:46:33) 
kamyon şoförlerinden bile yeşil pasaport çıktığı için shengen bölgesine girişin sıkılaştırılacağını düşünüyorum. muhtemelen görev kağıdı gibi bir şeyler isteyecekler.
kontrolsüz bir şekilde yeşil pasaport dağıtılıyor, buna karşı bir şey yapılmayacağını düşünmek baya iyimserlik olur.

  • nop  (30.05.19 23:02:09) 
stres yok, vize için ekstra ücret ödemek yok, evrak toplayıp başvuru yapmak için zaman kaybetmek yok. çok rahatlık. ucuz bilet buldun mu çat diye gitme şansı var. diğer türlü vize çıkacak mı diye endişeleniyorsun, tatili ekstra önceden planlıyorsun. 25 yaşına kadar yeşilim vardı. yeşil bordoya çevrildiğinden beri avrupa'ya gitmedim rotayı ukrayna gibi vize istemeyen ülkelere yönelttim.


  • hayley williams ile evlenecek genc  (30.05.19 23:13:39 ~ 23:15:55) 
[]

vücut geliştirme

yazın başlanır mı? okulda olucam yazın. sanırım klima vardı. yazın hacim kazanmaya yönelik yapabilir miyim?

okulda çalışacağım için bir hoca olmayacak. mahalle arası bir salona gidiyordum sağolsunlar yardımcı oluyorlardı hocalar. burada kendim ilerlicem. parçalı da olsa 1 yıllık deneyimim var. ileri seviye değilim tabii ki ama temel mantığı ve hareketleri biliyorum. tek başıma ilerleyebilir miyim? hareketleri gösteren telefon uygulamaları ve buraya sorarak bir şeyler yapabilir miyim?

okulda aletler falan var da nasıl ilerlesem bilmiyorum.

 
düzenli protein ihtiyacı ve diyet karşılandığı takdirde neden olmasın ?


  • kitik  (21.05.19 16:19:46) 
1 ... •67891011121314   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.