[]

bu alfa-beta erkek olayları ne derece doğru sizce?

öncelikle şunu söyleyeyim, ben saçma buluyorum. nedenine gelince kendi üzerimden değerlendireyim.

şimdi bunları var kabul edersek, kesinlikle alfa değilim. baskın bir insan değilim çünkü ince ruhluyum. naif bir insanım. nasıl diyeyim, iyi aile çocuğuyum. tezcanlı değilim aşırı soğukkanlıyım. kısacası lider olmak için doğmuş bir insan değilim.

öte yandan beta da değilim çünkü itaatkar bir insan değilim. hiyerarşik olarak bir insanı kendimden yukarda kabul edemiyorum. emir almayı kesinlikle sevmiyorum. ikisine de yeterince örnek veremiyorum ama şundan eminim iki kategoriye de uymuyorum.

eğer mesele kız meselesiyse bu güne kadar karşılık alamadığım 1 ya da 2 kişi olmuştur onlarla da çok üstelemedim. ama bunun da fiziksel görünüş ve biraz da konuşma becerisi olduğunu düşünüyorum.

bunun başka türleri falan var mı? çünkü bu haliyle bana saçma bir şey gibi geliyor ama internette sürekli görüyorum bu konuyu.

 
söz konusu hayvan ''insan'' olunca alfa beta diye ayırmak yanlış değil fakat yetersiz denebilir belki. sosyal evrimimiz çok alengirli bir hale geldi eskisine göre diye düşünüyorum. hayvan bilimci değilim fakat hayvanlar aleminde bu iki kategorili sınıflandırmanın yeterli sayılamayacağı, insan dışında da hayvan vardır diye düşünüyorum.

kısaca doğruluk payı var fakat ikiyle sınırlandırmak pek tutarlı bir iş değil sanırım.
  • kisa bisey olsun istemistim  (14.03.17 02:02:44) 
egitimli, omurga yonetiminden olabildigince uzaklasmıs bir insan evladısınız. şansınıza karsı cinsle ilişkilerinizde de belli bir fikri seviyenin ustundeki insanlarla muhatab olmussunuz.

özet: hayat size güzel:)
  • galandar kostumu  (14.03.17 02:03:07) 
@sweetness bu böyle bütün yunan alfabesi boyunca gidiyor herhalde asdfghj


  • pilavmaker  (14.03.17 02:29:02) 
Yok böyle şeyler. İnsan yaşamı alfa veya beta olunamayacak kadar karmaşıktır. O yüzden böyle genelleyemezsin. Hayvan sürüsünde yaşıyosan o ayrı. Sürüde olur o. Yani kimin alfa kimin beta veya başka bi şey olduğunu tespit edebilmek için komple dağa taşınıp ilk insan gibi yaşamamız lazım. Bu da mümkün değil.

Öyle bikaç özelliğini beğenip, grupta falan öne çıktı diye alfa erkeği olarak gösterilen erkeklere sakso çektirecek çok adam var dünyada. Kendini kandırmasın kimse. Günümüzde lider olarak gösterilen adamlar da çevresinin medeniyeti, hoşgörüsü nedeniyle bu kadar sivrilmiş, manipülasyon ustalarıdır.

Yok böyle bi şey yani. Yüzlerce yıl öncesinde kaldı bunlar.
  • zirrealist  (14.03.17 03:19:16) 
alfa erkek'in en kanlı canlı örneği rte'dir. (sad but true)


* yandaşlar için not: alfa erkek iyi birşey, evimden aldırmayın beni please.
  • supermatik  (14.03.17 03:24:37 ~ 10:42:19) 
Bunlar çok kabaca ayrımlar. Vücut tiplerinin halkın anlayacağı basitlikte mezo, endo vs. gibi ayrılmasına benziyor. Bu işlerin uzmanları için çok daha detaylı kişilik tipi analizleri mevcuttur muhtemelen.


  • arnold schwarzeneger  (14.03.17 09:14:55) 
Alfa demek sürü lideri demektir. Yani kendini kabul ettirmiş, diğerlerine psikolojik ya da fizyolojik üstünlük kurmuş demektir. Alfa olmak bilinçli veya içgüdüsel bir seçimdir. Beta olmak seçim değildir. Alfa değilsen takipçisindir, betasındır.

Beta olmak mutlaka kötü bir şey değildir. Yalnız toplumda alfalar daha çok saygı görürler, daha çok sevilirler, ön plana çıkarlar.

Her ne kadar insan hayvana göre kompleks bir hiyerarşide yaşıyormuş gibi görünse de hayvanlardan farkımız teferruattır.

Alfa olmanın çoğu zaman boyla posla alakası yoktur. Özgüvenle alakası vardır. Özgüven dediğin duygu toplumda her an teste tabidir. Alfa olmak cesaret ister çünkü diğer alfalarla mücadele etmek zorundasındır. Gerçek bir alfa değilsen alt edilmen çok sürmez. Çünkü özgüvenli rolü yapamazsın. Bir duruma denk gelirsin anında foyan ortaya çıkar. O yüzden ya özgüvenlisindir ya değilsindir.

Nasıl herkesin zengin olduğu bir toplum mümkün değilse herkesin alfa olabileceği bir toplum da olamaz.
Herkes zengin olmasa da toplumun geneli refah içinde yaşayabilir. Çoğu insan da buna razıdır.

EK: Ayrıca alfa olmak sağa sola küfür etmek, gücünün yettiğini dövmek demek değildir. Yakın tarihte ultimate alfa Atatürk'tür. Bir orduya, bir millete liderlik edip bağımsızlığını kazanmasına ön ayak olmuştur. Öyle ki düşman komutanlar savaştan sonra onu övmüş, saygı duymuşlardır. Milyarlarca insan dünyaya gelip geçmişken bu kalibrede bir alfa tarihte çok azdır. Kimseye eyvallah etmemiş ama karşısında savaşan komutanların dahi saygısını kazanmış pek adam yoktur.
  • idexo  (14.03.17 11:47:25 ~ 11:54:33) 
[]

asker, vatan, millet konulu yeni diziler?

kanal d'de isimsizler, fox'ta savaşçı ve star'da söz diye askeri ve ağır milliyetçi temalı dizilerin reklamları dönüyor uzun zamandır. sizce de garip değil mi aynı anda ulusal kanallarda aynı temaya sahip dizilerin başlaması?

sizce yalnızca arz talep meselesi mi yoksa başka bir şeyler olabilir mi?


 
Dağ 2 filminin gişesi etkenlerden biri olabilir.


  • a r a m i s  (07.03.17 23:37:18) 
Arz talep.


  • gozu acik sevisen yahudi  (07.03.17 23:48:00) 
Bence referandum icin


  • Traveller  (08.03.17 00:27:49) 
Var olan durumun dizi sektörü ekmeğine yağ sürmüş şekli.


  • safari  (08.03.17 00:56:12) 
  • anne ben geldim ben godot hayirsizin  (08.03.17 09:03:43) 
[]

mail hesabımda bi sıkıntı yaşıyorum?

hotmail.com ile biten mailim var, live.com'dan girmeye çalışınca bi giriyor, bi başa atıyor, girince hesap ayarları sayfası error veriyor falan. sizde de problem var mı?

iphone'daki mail uygulaması için de geçerli aynı şey. oradan da giriş olmuyor


 
  • veritaslibertas  (07.03.17 18:03:51) 
[]

şu melodiyi biri bulsun artık?

youtu.be




 
bir fikir yürütün bari yav :(


  • pilavmaker  (07.03.17 17:57:10) 
bence, film için bildiğin kayıt yapmışlar. cem yılmaz'ın müzisyen kişiliğini bildiğim için söylüyorum. bir türkünün girişi ya da melodisi olsa çoktan bulunurdu


  • alm est  (07.03.17 18:00:29) 
@alm est benim de aklıma geldi ama anneme dinlettiğimde(türkülerle içli dışlıdır) bir yerden hatırlıyorum, dilimin ucunda falan diyor.


  • pilavmaker  (07.03.17 18:01:30) 
ya bana sanki böyle bir yeşilçam filmi çağrıştırdı. senaryonun aşırı acıklı bir yerinde varmış ,misal fatma girik'in bebeğini kartal kaçırınca, gibimsi. bilmem belki yardımcı olur diye yazdım.


  • dene  (07.03.17 18:34:00) 
dilimin ucunda denebilecek bir eser değil. bu spontane bir şey. evet türk filmlerinde falan oluyor. o çalgı ne tam olarak bilmiyorum da bir şeyler uyduralım deyip yapmşlar gibi.


  • bohr atom modeli  (07.03.17 19:43:45) 
[]

mısırın evrimi, evrim'in bir kanıtı değil midir?

aslında sadece mısır değil; buğday, arpa, bezelye vs. bugün tarımını yapıp tükettiğimiz tüm bitkiler için geçerli ama özellikle mısırı kullandım çünkü değişimi inanılmaz. atası teosinte olarak adlandırılan bir bitki. binlerce yıl boyunca insan eliyle yapay seçilim yapılarak bugünkü mısır halini alıyor bitki.

insan eliyle, bilinçli bir şekilde gerçekleştiği için kozmik anlamda çok kısa sürede gerçekleşiyor. peki yaratılışçıların bunlara cevabı nedir? yoksa bunun insanın evrimiyle bir alakası yok mudur?


 
bence yapay secilime en bariz örnek köpekler. gözümüzüm önünde evriliyorlar.
dizimag1.co

  • hans mustermann  (28.02.17 03:25:13) 
Insanin kendisi de evrimlesiyor. Ornegin 20'lik disler icin agzimiz artik cok kucuk.


  • Traveller  (28.02.17 04:12:01) 
kanıtıdır.


  • timmie  (28.02.17 04:25:04) 
Başka bir şeye saplantın yoksa kanıt oluyor.


  • silver apple  (28.02.17 04:37:30) 
Normalde kanıt, ama kolaylıkla "akıllı bir varlık tarafından geliştirilmiş yani" şeklinde ters kanıtmış gibi kullanılıyor.


  • harzem  (28.02.17 04:49:05) 
tohum ıslahı deniyor buna :)
ayrıca evrim diye bir şey vardır, canlılar yaşadığı koşullara uyum sağlamak için bazı özellikler geliştirebilir. ama suda balık yaşıyodu dur ben karaya çıkam dedi, hadi biraz da uçam dedi kanatlandı olayı saçma geliyor bana.

  • cekilmis gayfe  (28.02.17 09:59:59) 
mısırın evrimi evrimin kanıtıdır ama insanın evrimiyle bir alakası var mıdır biraz karışık bir soru olur. ama insan evrimleştikçe (keşfettikçe zekası arttıkça) bitkiler daha yenebilir, daha iyi durumda olduğunu düşünürsek yani bu doğru orantıyı kurarsak insan evrimiyle alakalıdır diyebiliriz sanırım.

fakat bitkilerin çoğu insan eliyle değil doğal seçilim yoluyla evcilleştirilmiştir. hayvanlar özellikle kuşlar bu bitkileri alıyor, tohumunu, çekirdeğini başka bir bölgeye bırakıyor ve bıraktığı yer aldığı yerden daha verimli topraklar ise orada yeniden filizleniyor ve büyüyor. bu sürekli tekrarlandığında bilinçsiz bir evcilleştirme oluyor. fakat bunun olması için hayvanın bağırsaklarından geçmesi gerekiyor bunun içinde o bitkinin renkli yani çekici olması gerekiyor. bu bitkiler ilk kez hayvanlar tarafından evcilleştirilmiş ardından ilk tarımı yapanlar faydalanmış.

edit: tüfek mikrop ve çeliği oku, hatta önce sorunun cevabı için 7. bölümden başla. sorun değil, sonra başa alırsın.
  • freetakilir  (28.02.17 11:10:53 ~ 11:13:23) 
sudan karaya geçiş gayet açıklanabilir bir durum. hem trake solunum yapan hem de akciğerli balıklar var. öyle birkaç haftada bu hale de gelmediler. milyonlarca yılda ortama ayak uydurup değiştiler. bu mutasyon bilinçli olmadı. seçeneklerden biri bu değişimdi. diğer seçenekle devam edenler ya yok oldular ya da suya döndüler. olaya deterministik bakınca akıl farklı yorumluyor.


  • silver apple  (28.02.17 13:55:06) 
@freetakilir bahsettiğin kitabı okudum, zaten bitkilerin evcilleştirilmesi bilgim oradan geliyor.

insanın evrimiyle alakası yok mudur derken şunu söylemek istedim, şimdi mısırın evrimleştiğini görüyoruz. dolayısıyla gözümüzün önünde bir canlının nesilden nesile değişimi varken insanın evrimleşmiş olabileceği nasıl kesin bir dille reddedilebilir. bu alakayı kurmak istemiştim.
  • pilavmaker  (28.02.17 15:01:26 ~ 01.03.17 00:25:29) 
bence çevrede bu kadar değişken şey varken insanın değişmemiş evrimleşmemiş olmasını ifade etmek çok saçma gelirdi. yani bu bi ihtimalken bile sağlam olmazmış. kesin dille de ifade edilemez edilse de yanlış olur..


  • freetakilir  (28.02.17 20:14:36) 
[]

bu swinger olayları neden hep adana'da oluyor?

ya da sadece orada mı yakalanıyorlar?




 
hocam adana da pek küçük sayılmaz. hatta en büyük 5. şehir diye biliyorum, değişmiş olabilir ama hadi 6 ya da 7 olsun. onlarca küçük şehir var. üstelik 1 değil 2 değil belki 5-6 kere bu habere denk gelmişimdir adana için.


  • pilavmaker  (27.02.17 16:29:24) 
eksisozluk.com

kültürel bir şey bence, mesela antep'de de aşırı bir pavyon kültürü var, adana'da da swinger kültürü...
  • luchetti  (27.02.17 16:32:34) 
Adana'nın Havası ve suyu etkiliyor başka izahı yok sayelerinde Adana adli tıp meşhur oldu tabii


  • protrek  (27.02.17 16:32:54) 
polisin derdi swinger değil aslında parayla fuhuş yaptırıyorlar, twitter üzerinden müşteri ararlarsa yakalanmaları normal

ve birde samsun ve adana adliye muhabirleri bu tip olayları çok kovalıyorlar.
  • ada meltemi  (27.02.17 17:07:21) 
Adana küçük şehir değil. Bence de kültürel.


  • SiyamkedisiZorro  (27.02.17 17:13:21) 
sıcaktan hep. fena halde zigiş dönüldüğü düşünülen yerlerin başında, her türlü sapkınlık var.

nasıl Konya'nın çomarı meşhursa, burası da böyle.
  • tutmayın küçük enişteyi, salıverin gitsin  (27.02.17 19:46:55) 
adana dakiler mal demek ki.

başka yerdekiler yakalanmıyor.

ben çok duydum. grup sesk de çok dönüyor bu ülkede ama öyle 3 kişi filan değil baya ev dolusu insan şeklinde.
  • senialanaglasinalsinsikinicaliyabaglasin_yine  (27.02.17 19:50:26) 
[]

ölümden önce beyin sonsuz zaman algısı yaratabilir mi?

soru açık aslında ama anlamayanlar için; nasıl ki bazı rüyalar bize saatler sürmüş gibi gelse de aslında birkaç dakika içinde gerçekleşip bitiyorsa, tam ölüm anından önce beynin o son nano saniyede bir sonsuz zaman algısı yaratması mümkün müdür? yoksa beyin ölene kadar tüm enerjisini ölmemeye mi harcar?




 
soru çok tutarlı değil bence ama yaratmaz. beyin öyle özkullanışı olan bir organ değil. beyin öleceğini bilmiyor muhtemelen. elektriksel sinyaller kesilince onunda aktivitesi bitmiş oluyor. rüya örneği ise uykundan uyanmadığında bir anlamı yok. yani sonsuz zaman algısı için ondan sonra bi uyanıp onu hatırlayıp yorumlayacak bilinç lazım. ayrıca rüyanın zaman bükme olayı da sandığın gibi olmasa gerek. sadece algılar farklı. yoksa o zamanı gerçek zamanla kıyaslamak doğru değil.


  • devcileyin,  (21.02.17 00:31:05) 
Ölüm sırasında salgılanan dmt böyle bir seye sebep oluyordur bence.
Çok detayını bilmemekle birlikte epifiz bezi, dmt ve ayahuasca ile ilgili arama yapabilirsiniz.
şaman ayinlerinde kullanılan ve dmt içeren uyarıcılarda, cok kısa sürelerin yıllar gelmesi gibi etkileri olduğu yazılıyor.Ölürken de bu hormon salgılanıyorsa böyle bir algı mümkündür diye düşünüyorum.
  • demoniclewinsky  (21.02.17 00:58:05) 
evet, mümkün bence.

ölüm tehlikesi atlatmış biri olarak bunu söyleyebilirim. saniyeler içinde hayatınızın film şeridi gibi gözünüzün önünde geçmesi. muhteşem bir şey...
  • runfor  (21.02.17 01:47:51) 
(bkz: san junipero)


  • la rana  (21.02.17 01:58:42) 
@devcileyin, zaten zaman bükme değil de algı olduğu için böyle rahatça sallıyorum :) rüyalar 5-20 dakika sürüyormuş. çoğu insan kendisine saatlerce sürmüş gibi gelen rüya görmüştür. hatta bazen kendimizden geçer 10 dakika sonra uyanırız ama saatler süren bir rüya görmüşüzdür.

rüyada tabi ki zaman bükülmüyor, ortada fiziksel bir şey yok ama durum algısal olduğundan, dış dünyadaki 5 dakikayı bana saatler gibi algılatan beyin 1 saniyeyi sonsuz uzunlukta algılatabilir mi sorduğum bu aslında. ama dediğin gibi bu noktada beynin nasıl bir organ olduğu önemli. bilim-kurgu oldu benim sorduğum biraz da.
  • pilavmaker  (21.02.17 02:43:04) 
www.reddit.com

ingilizceniz varsa mutlaka okumanızı öneririm. dediğinizle alakalı, benim şaşkınlıkla okuduğum bir anıydı.
  • starborn  (21.02.17 10:49:28) 
[]

android için uygulama(oyun) yapabilmek istiyorum, sıfırım?

nereden başlayabilirim? aslında sıfırım derken temel seviyede c# biliyorum ve html/css ile haşır neşirim. ama bunların da beni sıfırdan pek fazla bir şey yapmadığını biliyorum. sadece mantığa az çok hakimim. şöyle gerizekalıya anlatır gibi anlatacak olan var mı..




 
unity ile ilgili dökümanları,videoları,dersleri incele.


  • masa penisi  (19.02.17 20:09:23) 
Android özelinde değil de genel bir şey söylemek istiyorum. Bu tarz soruları zamanında ben de soruyordum fakat olayın özü denemekte, çalışmakta aslında.

Android uygulama(oyun) yapabilmek istiyorumun aslında adımları şöyle,

- Her şeyden önce bir platformda oyun yapmak istiyorsan öncelikle o platformda normal uygulama nasıl yapılır, en basit şeyler nasıl işler, uygulama çalışma cycle'ı nasıldır bunları öğrenmen lazım. Yani öncelikle android uygulamayı nasıl yazarım diye soracaksın.

- Android uygulama yazabilir bir hale gelebilmen için dil bilmen gerekiyor, bu c#(xamarin), android'in native dili java da olur, kotlin olur. Benim önerim her zaman native ve çok fazla kaynağa ulaşabileceğin dili öğrenmeken iyisidir, yani java.

- Android'de uygulama yapmayı kavradıktan sonra zaten oyun yapma ile ilgili çoğu sorularına cevap almış olacaksın.

Şu an hiçbir şey bilmediğin için boşluk gibi geliyor ama her şeye baştan başlamak lazım, ilerledikçe anlayacaksındır.
  • ocanal  (19.02.17 20:15:02) 
hocam oyun ve uygulamadan kastın nedir bilmiyorum ama ben de yeni başladım.

native mi hybrid mi, ios mu android mi derken. en son javascript-react nativede karar kıldım.

normalde native programlamada ios için ayrı android için ayrı yazıyorsunuz (objective c, java). ben hiç öğrenmedim bunları. ihtiyaç meselesi tabi. ama react native ile aynı kodlarla çoklu platforma özel yazabiliyorsunuz. baya sevdim açıkçası. tabi istediğin şeye bağlıdır ama bir bak derim react-nativeye.

bu arada oyundan kastın görsel birşeylerse muhtemelen java daha uygun olacaktır diye düşünüyorum. java bilenler daha iyi bilgilendireceklerdir.
  • vatansever hayirdas  (19.02.17 21:18:24) 
@ocanal hocam ben de bunu soruyorum zaten :) sıfırdan nasıl başlarım. benim nihai amacım oyun yapmak tabi ki ama asıl sorduğum şey nereden başlamalıyım ki sonunda android için oyun yapabileyim.

yani cevap olarak şunu bekliyorum(tam hakim olmadığımdan anlamsız gelebilir):

"visual studio diye bir şey var onu indir, c# projelerini onun üzerinden yapacaksın, c# ile ilgili dersleri şuradan bulabilirsin" gibi..
  • pilavmaker  (19.02.17 21:58:28) 
Önerim java'ydı, yani şöyle oluyor :)

Android Studio indirip işe java ile başlayacaksın, html/css c# biliyorum demişsin, mantık çok farklı değil.

c# yerine java kullanacaksın, tasarımlar da xml ile yapılıyor.

Örnek basit uygulamalarla işe başlayabilirsin, kaynak internet. Bence öncelikle kafanda bir proje belirle(örneğin telefon rehberi, fotoğraf galerisi vs.) onunla başla ihtiyaçlarına göre layout'ları componentleri öğrenmeye başlarsın, android'in de çalışma mantığını çok geçmeden kavrarsın.

developer.android.com
developer.android.com
github.com
  • ocanal  (19.02.17 22:33:46 ~ 22:34:09) 
[]

online olarak en iyi excel kursu?

nereden bulabilirim, ücretsiz olarak. biliyorum excel dersi yazınca bin tane çıkıyor ama.. ingilizce de olabilir. varsa ben şunu bunu yaparak geliştirdim diyen söyleyiversin.




 
yakın kampüs youtube kanalı.


  • fyodor fyodorovic  (16.02.17 23:44:59) 
[]

bizim anti-islamcılar abd/avr.'da alt-right/far-rightçılarıNedenDestekliyor

imanım gevredi sığdırana kadar yav.

türkiye'deki anti-islamcı tayfa neden abd ve avrupa'da aşırı sağcıların iktidarını destekliyor? ben mi yanlış biliyorum, bu adamlar yalnızca kendi ülkelerinde islam'a düşman değil mi? yani politikaları kendi ülkelerinde islamcıları barındırmamak, ortadoğu'da da ne halleri varsa görsünler demek değil mi? dolayısıyla bu bizi batı'dan daha fazla izole edecek, üzerimizdeki baskıyı artırmayacak mı? tam olarak ne bekleniyor bu adamlardan? var mı buralarda bu tayfadan birileri?


 
yahu nasıl tezatlık göremiyorsunuz, avrupa ve abd'de aşırı sağcıların hedefi kendi ülkelerinden islamcıları uzaklaştırmak, islam karşıtı politika gütmek ama islami ülkelerin de kendi içlerinde ne yaptığına karışmamak. bu da bizim gibi ülkelerin batı'dan dışlanması, izole edilmesi demek. zaten buna can atan bir iktidar da var. dolayısıyla türkiye'deki anti-islamcıların zararına olan bir durum oluyor?


  • pilavmaker  (13.02.17 17:54:01) 
ben ne sordugunuzu hic anlamadim. gercekten anlamadigim icin sormak istedim. bizim anti-islamci derken hangi grubu kastediyorsunuz? zira kendi ulkesinde ya da baska bir ulkede asiri sagi destekleyen bir grup ancak fasist bir grup olabilir, turkiye'deki anti-islamci fasist grup kim onu merak ettim. bir de mesela eger turkiye'de anti-islamci derken eger 'sol' kastediliyorsa bu da mantikli gelmedi zira sol goruslu olup (ki bu yanlis bir nitelendirme olurdu) asiri sagi destekleyen bir grup bilmiyorum. anlamadigim icin merak ettim.


  • kassiopeia  (13.02.17 18:07:25) 
Benim anladigim kadariyla mesela turkiyedeki tayyip karsitlarinin abd secimlerinde trumpı istemesi gibi seyleri soruyor. Bunu ben de merak ediyorum


  • nundu  (13.02.17 18:19:12) 
@kassiopeia pek twitter kullanmıyorsunuz galiba, ya da siyasi fenomenleri takip etmiyorsunuz. şimdi öncelikle solu kastetmiyorum. ama soldan da, sağdan da ateist veya hiç değilse kendini seküler olarak tanımlayan bir sürü insan destekliyor bu adamları. faşist değil bu insanlar. sosyal demokratı da var, sosyalist/komünisti de var, turancısı da var. ortak noktaları siyasal islam'a, muhafazakarlığa ve bazılarının da komple islam'a karşı olması.

benim bu noktada sormak istediğim de, artık üçüncü defa yazıyorum, destekledikleri adamların politikası yalnızca kendi ülkelerinde islam karşıtı politika güdüp; ortadoğu'ya, burada ne yaşandığına falan karışmamak. bu ülkelerle ilişkileri koparmak, onları dışlamak vs. bu durumda batıdan izole olacak ülkelerden biri de biziz. bu da üzerimizdeki islami baskının artacağı anlamına geliyor. o yüzden bir çelişki görüyorum işte.

galiba sadece @vegas anladı ne demek istediğimi.
  • pilavmaker  (13.02.17 18:37:09 ~ 18:55:57) 
@frozenberry bugüne kadar abd ve avrupa'nın, demokrasi ve insan haklarını tüm dünyaya ve de özellikle biz avrupa'nın kapı komşusu olduğumuz için bize, yani ortadoğu'ya yayma amacı vardı.

bunun amacı bizi de kendileri ile aynı refaha ulaştırmak olmayabilir, ki normali de odur herkes kendini düşünür öncelikle. amacı büyük ihtimalle "iletişim kurulabilir, pazarına girilebilir, müşteri yapılabilir bir islam toplumu" oluşturmaktı, tabi bir de tehdit oluşturmayan. belki de ılımlı islam projelerinin amacı da buydu. ama belki de geldikleri noktada ortada ılımlılaştırılamayacak bir şey olduğunu fark ettiler. ne olursa olsun akıl yürütmeye çalışıyoruz burada. gelip de "yav kim başgan seçilirse seçilsin amarıga'yı başgan yönetmiyor zaten" gibi cümleler kurmanın anlamı yok.
  • pilavmaker  (13.02.17 18:54:18 ~ 18:56:14) 
Anti islamcı dediğiniz kitle öfkeli, bişeylerin üzerine herşeyin sorumluluğunu yıkıp sonrada onu yok edince tüm sorunların çözüleceğini sanan, kısaca birleştirici-uzlaştırıcı olmak yerine ayrıştırıcı, çatışma arayan bir kitle. Doğal olarak kendi kafa yapılarına uygun aşırı sağcıları destekliyorlar. Kendilerini solcu, seküler, sosyalist vs. olarak tanımlamaları öyle oldukları anlamına gelmiyor, ceplerine biraz para koyun tanıyamazsınız bir daha. Türkiye'de sol görüşlüyüm diyen birçok kişi aslında sağ görüşlüdür.
Yazdıklarınıza katılıyorum.

  • mikro patlama  (13.02.17 19:41:16) 
Nereden çıkardın desteklediklerini?


  • osssy  (13.02.17 20:56:40) 
ben trump'ı destekliyorum, sadece kendi ülkemden değil yeryüzünden yok edilmesi taraftarıyım. islam birleştiri güçtür arkadaşlar ondan nefret edenleri bir arada toplar, sadece yerel değil küresel hale geldi son zamanlarda.


  • masa penisi  (13.02.17 21:00:37 ~ 21:02:50) 
biz yandık başkaları yanmasın diye


  • mirty  (13.02.17 21:30:31) 
@mirty +1


  • burya  (13.02.17 21:32:12) 
madem insan gibi yazabiliyorsun neden ısrarla kıraathane ağzıyla cevap veriyorsun? fikrin neyse yaz hayret bir şey. gerçi yine beyinsiz demişsin ama görmezden geliyorum.

yukarıda benden alıntı yapıp eleştirmişsin aşağıda "Avrupalılar bizi de insan yerine koysun diye devrimler yapıldı." diye aynen beni doğruluyorsun haberin yok. avrupalılar bizi insan yerine koysun diye devrim yapıyorsak, avrupalılar diğer kültürleri modernleşmeye, insan haklarına değer vermeye, demokrasiye teşvik ediyor demektir bu. gidip bana kölelik tarihinden bahsediyorsun. adamlar kendi tarihlerini inkar etmiyor ki? hatta afrika'da köle ticareti ingiltere'nin baskısı sayesinde bitiriliyor. git araştır.

akp'nin ilk yıllarında batıdan destek görmesinin sebebi bile, sonradan sahte olacağı açığa çıksa da, bir takım demokratik girişimlerde bulunacağı vaadiydi. ki ilk senelerinde kendilerini sağlama almak için bunları yaptılar da.

tekrar söylüyorum, avrupa-amerika bunları "yav biz çok geliştik, refaha eriştik, biraz da onlar tatsın" diye yapmıyor olabilir. %99 da yapmıyor zaten. adamların amacı ticari ve kültürel olarak bağlantılı oldukları ülkelerde stabil durum yaratmak olabilir. çünkü bu aynı zamanda kendi refahını da ilgilendiren bir durum. adamlar avrupa birliği'nin sınırında failed state bir ülke istemez.

""İletişim kurulabilir, pazarına girilebilir, müşteri yapılabilir bir islam toplumu" yapmak amaçları diyorsun gerçekten kıçımla gülüyorum. Afrika için birisi demişti " When the missionaries came to Africa they had the Bible and we had the land. They said 'Let us pray.' We closed our eyes. When we opened them we had the Bible and they had the land.""

bu ne alaka anlamadım? yine benim dediğimi doğruluyor. ahlaki açıdan doğruluğunu yanlışlığını tartışmıyorum ki ben. avrupa, kolonileşme zamanlarında işgal ettiği bölgelerdeki insanları kontrol edilebilir kılmak için hristiyanlaştırmıştır. bir çok kitapta yazar zaten. bugün yapılmak istenen de pekala islam-ortadoğu toplumunu ılımlılaştırarak kontrol altına almak olabilir?

twitter fenomeni diye aşağıladığın insanların hepsi 20-30 bin takipçileri olan insanlar. çoğu birbiriyle bağlantılı ve 50 bin civarında insana hitap ediyorlar. hepsi kendini geliştirmiş insanlar. burada trollerden veya mizahçılardan bahsetmiyorum. zaten bunu da örnek olarak verdim böyle insanlar mevcut diye. tarih oku kendi görüşlerini oluştur diyorsun da sen kimsin, beni ne kadar tanıyorsun da böyle bir ithamda bulunuyorsun? ben kimsenin görüşünü savunmuyorum, aksine, ortada dillenen bir görüşün ironikliğini burada tartışmaya açıyorum. neyse beni anlayacağını sanmıyorum daha fazla uzatmanın anlamı yok.
  • pilavmaker  (15.02.17 02:00:30) 
[]

güzel entry'leri nasıl buluyorsunuz?

debe zaten gündemdeki başlıkların ikinci, üçüncü entry'si olurdu. dolayısıyla oradan zaten güzel entry bulmak çok zordu. siz güzel entry'leri nasıl buluyorsunuz? 2-3 tane badi var bende ama ne yazdıkları ne favladıkları yetiyor valla.




 
ben bayadır sözlüğe girip birşey okumuyorum, badiler yetiyor girersem de.


  • masa penisi  (21.01.17 14:47:03 ~ 14:56:23) 
yıllardan beri çok fazla badi ekledim ve onların yazdıklarını takip ediyorum.


  • halitkin  (21.01.17 15:02:39) 
Okumak istediğim başlığı şükela durumuna göre sıralayıp öyle okurum.
Onun haricinde badilerim ki bende de sayısı çok azdır, onların yazdıkları ve favladıkları.
debe ye zaten çok sık bakmazdım ara ara girer okurdum içlerinde hakikatten beğendiğim birkaç tane olurdu bu sebeple yokluğunu pek hissetmiyorum.
  • mutekebbir  (21.01.17 15:02:42) 
o zaman @all deyip şöyle sorayım, yazdıklarını veya favladıklarını beğendiğiniz badilerinizi yazar mısınız?


  • pilavmaker  (21.01.17 15:23:52) 
sozlugun logosuna basinca rastlege entryler getiriyor, onlara bakiyorum.
gundemdeki basliklara sukela modunda bakiyorum
badilerim neler yazmis/favlamis ona bakiyorum.

badiler genelde arkadaslarim oldugu icin yazmam pek bir anlam ifade etmeyecektir :)
  • fakyoras  (21.01.17 15:45:05) 
[]

çocukken ufak bi oyunumuzda kullandığımız bitki

bir bitki vardı böyle yeşil renkli, buğday başağına benzeyen. başını koparır yere koyardık, avcumuzu da üstüne kapatırdık. sonra elimizin üst tarafını diğer elimizle okşadığımızda bu bitki elimizin altından dışarı doğru çıkardı. neydi bu :)




 
pisi pisi diyorduk ona, pisi pisi otuymuş


  • freebird5406_2  (19.01.17 14:41:21 ~ 14:41:51) 
@freebird5406_2 bu galiba yabani arpa gibi bir şey. bu dediğim yani evet benim sorduğum buydu.


  • pilavmaker  (19.01.17 14:51:04 ~ 14:51:45) 
sagli sollu minik minik o diken gibi yapraklarin hepsini govdeyi kirmadan koparmayi basarabilirsen dali yastiginin altina koyup dile dileme muhabbeti de vardi.


  • jimicik  (19.01.17 14:55:32) 
@jimicik, bizde aynı muhabbet, kim uydurduysa, 'evleneceğin kişiyi rüyanda görürsün' şeklindeydi. Küçükken evlenme meraklısı olduğum için hep yapardım.


  • peggy  (19.01.17 15:17:59) 
Hordeum murinum, pisipisi otu olarak türkçeleştirilmiştir.

tdk:
pisipisi otu
isim, bitki bilimi
Buğdaygillerden, tarla ve yol kenarlarında kendi kendine biten bir tür arpa (Hordeum murinum)
  • d e j i n  (19.01.17 16:31:28) 
[]

evcil kedi ve köpeklerin ortalama yaşam süresi?

çok iyi koşullarda bakılan evcil kedi ve köpeklerin ömrü ortalama ne kadardır? bir de uzun yıllar baktığınız bir evcil hayvanınız öldü mü, ölünce ne hissettiniz?




 
Kedilerle ilgili pek bir bilgim yok ama büyük cins köpekler ortalama 10-13 yıl, küçük cins köpeklerse 15-16 yıla kadar yaşıyor diye hatırlıyorum.

Ben küçükken muhabbet kuşumuz ölmüştü. Annem ve kardeşimle günlerce ağlamıştık. Şimdi de köpeğimiz var. Bütün hayvanlar özel ama köpek her zaman çok farklı geliyor bana diğer hepsinden. Köpeğimiz ölünce ne yaparız bilmiyorum hiç. Hatta dün de bunu düşündüm bir arkadaşımla konusu geçince. Düşüncesi bile çok kötü yapıyor beni, bir gün gerçek olacağını bilmek çok acı bir şey.
  • ms brownstone  (15.01.17 15:16:03) 
En uzun yaşayan kedi 40'a yakın yaşamış ama ev kediler için 20'ye kadar rahat yolu var bence. 15-16 yaşında kedisi olan bir sürü insan var çünkü.


  • Lim5  (15.01.17 15:21:33) 
Kedilerin iyi bakıldığında 15-20 yıla kadar yaşadıklarını okumuştum bir yerde.
Benim kızım 8 yaşında öldü, prematüre doğmuştu, 8 aylık kedilerle aynı durumdaydı.
Ben bayağı sarsılmıştım, iş yerinde falan ağlayıp duruyordum, bir ara evlat acısı çok kötüymüş çocuk da yapmayacağım falan diye düşündüm de bu kısmı çabuk atlattım :)
Başta fotoğraflarını görünce üzülür ağlardık, şimdi bi tebessüm oluyor, garip bir duygu. 2 yıl olacak daha tam olarak atlatamadık, hala ona benzeyen kedi görünce kötü oluyorum.

Çok istememe rağmen bir daha kedi bakamam herhalde 10 gün kadar evde kedi misafir etmiştik o zaman anladım bunu. Sürekli bi özlem ve kıyaslama oluyor.
Benim kız çok tersti mesela tripler, havalar oo mama beğenmezdi, eve yeni eşya istemezdi, misafir istemezdi, gelenden kaçardı, o gidince birkaç gün odaya girmezdi :) insan canlısı, mazlum bir canlıyla yaşayamam artık :)

Belki çok ileride olabilir yeniden ama annem kendi evine alırsın bu eve olmaz diyor.
  • mutekebbir  (15.01.17 15:24:38) 
kedilerin ortalama 14 sene diye biliyordum. şimdi internetten üstünkörü baktım; 12-15, 12-18 gibi sayılar ilk olarak gözüme çarptı. bizim 1'i 11 yaşında gitmişti. ikisi 14 yaşlarında şu an. bir tanıdığımın 17 yaşında gitti.

gidişi beni çok etkilemişti. tamamen değiştim diyebilirim o günden sonra. ama ölene kadar en azından 1 sokak kedisiyle beraber yaşamayı sürdüreceğim. sırf ölünce üzüleceğim diye bir sokak hayvanına daha iyi şartlar sunmamayı bencillik olarak görüyorum. bu bir görev benim için aynı zamanda. atalarımın yaptığı bir pisliği temizleme görevi.
  • misterturist  (15.01.17 15:49:33 ~ 15:49:53) 
kediler genetik bir rahatsizliklari yoksa 14-15 yaslarinda iyice yaslilardir yani artik yasliliktan olmeye baslarlar. Kopekler genelde 1-2 sene daha az. eger beni gomecek bir hayvan ariyorum diyorsaniz bakimlari zor olsa da papagan cinsleri iyi bakildiginda 80-90 yasina bile ulasabiliyor african gray falan.


  • robokot  (15.01.17 16:34:06) 
Kedimiz 13 yasinda kanserden oldu. Bebekliginden beri bizleydi. Ailece perisan olduk. Evin bir cocugunu kaybetmis gibi olduk. Hala aklimiza gelince icimiz sizliyor. Annem bir daha eve hayvan girmesini istemedi bu yuzden, baglanmak istemedi ayni aciyi yasamamak icin.
Ama seneler sonra kopek sahiplendik, cunku evin icinde bir hayvan olmasi herseye ragmen cok guzel.

  • innerbliss  (15.01.17 18:27:02) 
Anneannemin köy evinde farelere karşı baktığı kedisi 98 senesinde bize geldiğinde 1-2 yaşındaydı. 2014 senesinde yaşlılıktan öldü. Son birkaç yılında aşırı sakin ve durgun ama bir o kadar da tatlıydı. Fareleri fln da boşlamıştı, sürekli sobanın yanında uyurdu(:

75 yaşındaki anneannem günlerce ağladı, "o benim en iyi dostumdu" diye. Çok zor yani.
  • para bende  (15.01.17 23:30:02) 
kucuk teriyer kopegim 17 yil 8 ay yasadi. gecen nisan'da oldu. o kadar buyuk bir aci ki, beynim kaldirmadi sanirim iki hafta kadar zombi gibi dolastim. hic sakinlestiriciye gerek yokmus bu durumlarda cunku beyin kendi kendini donduruyor galiba. aglamalarim bitmedi tabi ki ama ilk zamanlar cok kotuydu. o boslugu tarif etmenin imkani yok. nerdesin nerde diye sorup duruyordum. dort gun agzima lokma surmedim. oyle. simdi de goz yaslari sel oldu zaten.


  • bir varmis bir yokmus  (16.01.17 23:55:26) 
[]

şu iki cümlenin çevirisi?

www.youtube.com

şu şarkıda geçen, "am i bleeding from the storm?" ve "my head's above the rain and roses" kısımlarını anlayamıyorum.


 
şarkılarda bazen anlamsız şeyler söylenebiliyor. kasırga beni yaraladı mı? gibi bir şey ilk cümle. ikincisi de başım yağmurun ve güllerin üzerinde gibi bir şey.

zaten çevirmişsinizdir herhalde bu şekilde tabii. benimki de boş laf.
bunların özel bir anlamı varsa bilemiyorum.
  • bohr atom modeli  (12.01.17 17:50:17 ~ 17:50:41) 
@bohr atom modeli

hahaha hocam güldürdün. aslında böyle bir cevap geleceğini tahmin etmiştim. tabi ki chicken translate şeklinde çevirebiliyorum. ama dedim belki storm kelimesinin yaygın olmayan bir kullanımı vardır, ya da ne bileyim bleeding from storm diye bir phrase vardır. aynı şekilde ikinci cümleyi de motamot çevirebiliyorum ama işte anlamını anlayamıyorum.
  • pilavmaker  (12.01.17 20:28:43) 
[]

türkiye'nin 2001'den günümüze ekonomik değişimini anlatan bir kitap?

2001'deki durumdan bugüne geliş sürecimizi anlatan, sıcak paradır, inşaat sektörüdür, bunları bilal'e anlatır gibi anlatan bir kitap var mı? aslında internette bulunan bir yazı da olur.

şimdi şunu biliyoruz, 2001 krizinden sonra abd dünyaya dolar saldı ve özellikle gelişmekte olan ülkeler bu dolarları yatırım olarak çekti ama biz bu parayı nasıl kullandık? bunu öğrenmek istiyorum.


 
mustafa sönmez, mahfi eğilmez, hayri kozanoğlu kitaplarına bir bakın.


  • kaset  (12.01.17 14:30:08) 
bahsedilen isimlere şöyle bi göz attım da pek istediğim cevabı vereceğe benzer kitap bulamadım.

ben tam olarak 2001'den sonra ne oldu da türkiye o durumdan bu duruma geldi onu merak ediyorum.
  • pilavmaker  (12.01.17 14:43:30) 
  • kaset  (12.01.17 14:50:26) 
[]

devlet bahçeli'nin davranışlarının sebebi?

stepne vesaire bunları geçelim, cidden merak ediyorum. bir kaç ay öncesine kadar rte'ye, başkanlığa, cumhurbaşkanlığı sistemine falan kin kusan adam birden neden 180 derece döndü? salt politikacı olmakla açıklanamaz diye düşünüyorum?




 
akp ile birleşecekler işte. ne vaadettiler bilmiyoruz ama çıkarları var mhp'nin.

Edit: altlardaki yoruma bakacak olursak mhp değil bahçeli demek daha doğru olur, evet.
  • dedimmidemedimmi  (04.01.17 14:13:29 ~ 14:38:09) 
akp'ye ters köşe yapacak. 330'u bulamayacaklar.


  • humat  (04.01.17 14:19:50) 
Yem gibi düşünüyorum bu yaptıklarını. Sayı ihtiyacı olacaktır bazi oylamalarda akp nin onlara karşı koz olarak kullanacak mv sayılarını... Örneğin hdp ye olan operasyonlar bence mhp istediği icin yapıldı...


  • tociess  (04.01.17 14:24:25) 
@humat ben de öyle umuyordum bir ara ama hiç sanmıyorum. bu tarz hayallerim artık yok maalesef.

dedimmidemedimmi +1

mhp'nin çıkarları olduğu için akp'ye yanaştı. muhtemelen de açılım sürecini bitirdiği için bir sempati de duymaya başladılar.
  • himmet dayi  (04.01.17 14:31:07) 
mhp iktidarda olmasa da politikaları iktidarda. ayrıca rte, bahçeli'nin mhp başında kalmasını sağladı (akşener olayı). şu anki pozisyonu bunun karşılığı olabilir.


  • zgrydn  (04.01.17 14:31:15) 
Bunu anlamak için MHP'deki seçim sürecini anlamak gerekir. Bahçeli MHP'de popüler bir isim değil. Olağanüstü kurultay ve seçim ile birlikte partiden ayrılması kesin idi. Bunu engellemek için Erdoğan ile anlaştı. Yani ortada MHP'nin bir çıkarı yok, Bahçelinin koltuk sevdası var. Erdoğan yargı aracılığıyla MHP'deki seçimi engelledi, Bahçeli de ona destek oluyor. Mesele bundan ibaret.


  • niyeti bozuk http nesnesi  (04.01.17 14:32:51) 
welcome to politics.

salt politikacı olmakla ilgili bir şey bence. politikacının dün ne dediği önemli değildir. bugün kendisine neyin yarar sağladığı önemlidir. bugün bu görüşü savunmak fayda sağlıyorsa onu savunur.

ben de politikacı olsam aynını yaparım.
  • levpontryagin  (04.01.17 15:02:10) 
levpontryagin +1

siyasetçi olmak bunu gerektirir. bu siyasetçilere fazla anlam yüklüyoruz, fazla hayatımızın içerisine alıyoruz, halbuki çok büyük bir çoğunluğu tamamen kendi çıkarını düşünen bencil tipler. bu sadece ülkemizde değil, her yerde böyle. hakikaten milletvekili olan siyasetçilerin ise bir zaman sonra bırakıp akademiye geri döndüğü görüldü zaten. misal, aykan erdemir. aykan erdemir gibi kaç tane milletvekili var şu an mecliste? bu leş ortamda barınabilecek biri miydi o adam? dayanamadı herhalde ki döndü. dolayısıyla salt politikacı olmakla açıklanabilir bence.
  • philus  (04.01.17 15:39:43) 
parti başkanlığını kaybetmemek için herşeyi yaptı ama kaybedecekti. partinin başında kalmak için hükümete yanaştı. böylece akşener ve diğer adaylar güçlerini kaybetti.

+ siyasetçilere fazla anlam yükleniyor.
  • dafuq  (04.01.17 15:50:29) 
Gizli ajanda. Normal zamanlarda seçmenin suyuna gider, gazlar. Tüm kritik zamanlarda gizli ajandasına geri döner. Bilin bakalım bu gizli ajandada sizin halk olarak çıkarınız ya da söz hakkınız var mı?

Ayrıca bu adamın akpye ters köşe yapmasını hala bekleyenler var ki onların acizliğine çok gülerim.
  • osssy  (04.01.17 18:08:04) 
[]

fransız ihtilali'ni ayrıntılı bir şekilde anlatan kitap?

devrim çağı gibi kısmen anlatan değil de, en ufak ayrıntısını böyle sayfalarca anlatan bir kitap arıyorum var mıdır bildiğiniz?




 
1789 Devrimi'ni siyasi tarih üzerinden ayrıntılı bir şekilde anlatan en önemli eserlerden biri Schama'nın Citizens'ı muhtemelen. Onu öneririm. Türkçe arıyorsan, Devrim'in siyasi tarihi üzerine ayrıntılı yer vermiş bir eser bilmiyorum.


  • protector  (29.12.16 13:54:49) 
Türkçe olarak kısmen ihtiyacını Server Tanilli-dünyayı değiştiren on yıl karşılayabilir


  • candanag  (29.12.16 14:27:09) 
Tanilli demeye gelmiştim, candanag+1 diyorum.

Bir de Fransız İhtilali'nden portreler diye bir kitap vardı o da Tanilli'nin kitabıydı galiba.
  • babilbaligi  (29.12.16 15:35:47) 
[]

türkiye'de samanyolu'nun en net görüldüğü bölgeler nereler?

başlıkta türkiye dedim ama alanı biraz daha daraltmak istiyorum. ankara'nın batısında samanyolu'nun net bir şekilde gözlenebileceği bölgeler nerelerdir?




 
elbette ışık kirliliği en az olan yerdir. o da şuradan görülüp gidilebilir;

www.lightpollutionmap.info
  • kisa bisey olsun istemistim  (26.12.16 17:00:32 ~ 17:01:38) 
Yani boyle fotograflardaki gibi ciplak gozle gormek istiyorsan yok oyle bir yer dunyada bildigim: upload.wikimedia.org

Fotograf makinesiyle uzun pozlama yaparak gorulebiliyor anca boyle, ciplak gozle baktiginda gormuyorsun yani. Onun disinda yukaridaki isik kirliligi olayi dogru ama umdugun kadar bir fark yaratmayabilir (fotograf cekmek degilse amacin)
  • robokot  (26.12.16 19:07:15) 
Torosların tepeleri. Antalya civarı mesela. Tübitak'ın ulusal gözlemevi felan da orada.


  • Haldamir  (26.12.16 19:30:32) 
[]

Bu devran dönecek mi?

twitter'da, sözlük'te, orada burada sürekli görüyorum bunu; bu devran dönünce ona şöyle yapacağız, buna böyle yapacağız diye.. gerçekten bu devranın döneceğine inanıyor musunuz? benim kesinlikle en ufak bir inancım dahi yok.

bu kadar kompakt ve önüne ne sürülse inatla reddeden bir grubun karşısında bin parçaya bölünmüş ve kendi içinde dahi anlaşamayan dağınık bir grup nasıl galip gelecek?

realist yorumlarınızı bekliyorum.

 
değişim ve dönüşüm hayatın mutlak birer parçası.

ne şekilde, nasıl olacağının aslında bir önemi yok.
önemli olan değişecek olması.

sadece ülke açısından değil; kişiler, ilişkiler, hayatlar, her şey için geçerli.
  • blatta hiberna  (23.12.16 18:30:36 ~ 18:38:04) 
devranın dönüp dönmeyeceği artık insanların umrunda değil, okumuş kesim karşılarına çıkan ilk fırsatta başka bir ülkeye beyin göçü gerçekleştirecek. bu ülke hakkında benim umudum yok, devran değişir ama kafa değişmez. islamiyet amaç değil araç olduğu sürece bu topraklarda huzur mümkün değil.


  • masa penisi  (23.12.16 18:31:29 ~ 18:31:52) 
eğer ona şöyle yapacağız, buna böyle yapacağız diye gördüklerini akp seçmeni de görüyorsa dönmez.


  • qazedcsrfvtyhngujmkol  (23.12.16 18:32:44) 
Yani dini ilahi bir devran donme durumu degilse inandiklari, devran dondugu herkesin kendi asıl degeri kadar deger gorecegi bir normallesme surecinde biz batariz.

Farzet ki cok cok abuk bir sey oldu ve dunya uzerindeki tum ulkelerin elinden butun silahlari ayni anda alindi.

Ne olur? Herkesin birbirinin kafasina silah dogrultarak is yaptirdigi uluslararasi iliskilerde buyuk bir guc kaymasi olur. Ulkelerin gucleri ordularinin kuvvetiyle degil gecici olarak da olsa "deger uretebilme" becerileri ile orantili olur.

Bir ulke insanlari bir araya gelip ne kadar "deger" uretebiliyor? Kendi icinde anlasabilen, homojen, bilime ilime teknolojiye hakim bir topluluk mu daha degerli olur yoksa hayattaki tek becerisi hatim indirmek olmus oylesine komplo teorilerine inanarak buyumus bir nufus mu?

Turkiye bugun biraz hurmet goruyorsa jeopolitik pozisyonu ve silahli kuvvetleri sebebiyle goruyor. Aslinda urettigimiz deger medeni ulkelere gore cok cok kisitli. Butun girisimciligimiz 2-3 istisna haric kasaba kurnazliginin otesine gecemiyor. Egitimimiz yok. Bagnaziz. Kritik dusunme becerimiz yok. Oyle egitilmemisiz. Ogretmenlerimizin de yoktu. Su an egitilen ogretmenlerimizin de yok, onlarin ogretmenlerinin de yoktu. Yapisal / kulturel bir sorun bu.

O yuzden evet, her ulke kendini savunma ve saldirma kuvveti sebebiyle degil deger uretme becerisine gore degerlendirilecegi bir dunyaya yelken acilacak olsa biz su ankinden daha kotu durumda oluruz.
  • robokot  (23.12.16 18:41:27) 
Hayır.


  • köstebek kurabiye  (23.12.16 19:24:25) 
Devran dönecek geyikleri hiçbir zaman bitmez. Devran değişmez esasen, değiştiğini sanırsın.


  • benaslindayohum  (23.12.16 19:37:00) 
Olabilecek en büyük değişiklik aynısının lacivertinin gelmesi... umudum sıfır


  • Sulfoxaflor  (23.12.16 21:39:40) 
Bazı guruplar öyle hatalar yaptı öyle antipati yarattılar ki seçime girdiklerinde tek işlevleri karşılarındaki gurubun oyunu yükseltmek oldu ve olmaya da devam edecek görünüyor. Yani hayır değişmeyecek.

Bunun dışında tarafsız ve dışarıdan bakarsak devran zaten dönmüş durumda. Bugüne kadar periyordik olarak darbelerle zar zor ayakta kalabilen natocu elitist bürokrasi halk tarafından defalarca denendikten sonra nihayet sepetlendi. An itibariyle FETÖ'cü subaylardan sonra NATO'cu subayların temizlenmesine çalışılacak diye tahmin ediyorum.

Defalarca nasıl denendi? Menderes, Demirel, Ecevit, Özal bunların hepsi aynı amaca hizmetle elitist silahlı diktayı kırma umuduyla halk tarafından getirilmişti. Bir kısmı seçildikten sonra sisteme entegre oldular olmayanlar da aynen abd başkanı J.F.K. gibi öldürüldüler.

Kenan Evren'in cumgenerali olduğu amerikan başkanının "bizim çocuklar yaptı" dediği bir önceki darbeden sonra halk sonunda sistemin dışından ölmeyi de göze almış birini getirmeyi başardı ve ülkeyi bölmeyi başarmasına ramak kalmış olan NATO cenderesinden çıkıldı. Bu tehtidin bu kadar yakın ve gerçek olduğu ancak 15 Temmuz sonrasında anlaşılabildi. D.Trump "11 CIA ajanı darbeye yardım etti" diyerek amerikanın bizi sırtımızdan bir kez daha bıçakladığını alenen itiraf etti.

Ülkenin başından abd ve onun kökten dincilerini atan bu gurubun ülkeyi büyük ortadoğu projesinin mönüsündeki yemek olmaktan çıkartıp konuk listesine dahil etmeyi başardığını reddetmiyorum. 15 Temmuzda sokakta neredeyse bir tek bunların olduğunu da reddetmiyorum. Ama doğru dış politikaya gelmeleri 15 yıl aldı ve içimin yağını 40 kez eritmeyi başardılar. İzlerken ömrümden ömür gitti.
  • neotunc  (23.12.16 22:45:33) 
Devranın döndüğü kaç olay gerçekleşti şimdiye kadar? Garibanın, ezilenin, fakir fukaranın gerçekten mutlu olduğu, eve huzur içinde gittiğini ne zaman vuku bulmuş?
Gün gelecek devran dönecek basit bir yalandan ibaret

  • gkct  (23.12.16 22:50:11) 
Bu dünya sultan suleyman'a bile kalmadı, tabiki dönecek.


  • etna  (23.12.16 23:08:13) 
devranın ne şekilde döneceği, ne olacağı bilinemez tabii.
ya da bunu bizim görüp göremeyeceğimiz.

ama her zaman için "umutsuz durum yoktur, umutsuz insanlar vardır" sözünü unutmamak lazım bence.
  • blatta hiberna  (24.12.16 00:25:13) 
Gezi zamanı polisle dürüm yiyip, akşamında o polis kendisine saldırınca "ağbi bize niye vuruyonuz biz terörist miyiz gidip onlara vurun" diye ağlayan, "haklıyken haksız duruma düşmeme"cilerle doluyken ortalık, devran mevran dönmez.


  • sevgikusunkanadinda  (24.12.16 00:33:37) 
[]

İş güvenliği uzmanlığı?

öncelikle endüstri mühendisliğinden geçtiğimiz yaz mezun oldum ama hala iş bulamadım onu söyleyeyim. şu an iş yaşamında olanlarınız bunu yapmamı önerir mi?
öneriyorsanız istanbul anadolu yakasında gidebileceğim en uygun kurs nedir?



 
İş güvenliğinde sınıf önemli. Kuzenim direkt bu bölümü okudu. ÖSYM'nin yaptığı sınava girip C sınıfı iş güvenliği uzmanı oldu. Kurstan sonra sınava çalışmak gerekli. Staj yaptığım fabrikada az işçi çalıştığı için iş güvenliği uzmanı yoktu. Sadece bir kurumla çalışıyorlardı. Büyük yerlerde çalışmak için sınıfın iyi olması gerekli diye düşünüyorum. A sınıfı gibi. Yapılabilir bir şey. Saçma değil.

Bir de ek olarak söyleyeyim. Küçük işletmelerde genel müdür bile işçilere baret takmayın diyor. Onlara göre gereksiz çünkü. Genel müdürün bile bu şekilde rahat olduğu ülkede iş güvenliğini kim takar o da ayrı bir konu.
  • dissendium  (21.12.16 15:15:54 ~ 15:22:06) 
duyuruyu gasp etmek gibi olmasın ama bi dershanede rehper öğretmenlik yapıyorum iyi sınıflardaki çoluk çocuk endüstri müh. için uğraşıyor. Ne biçim bi ülke olduk lan biz.


  • neymiş  (21.12.16 15:19:09) 
başka hiç iş bulamıyorsan mantıklı. başka herhangi bir iş bulabiliyorsan mantıksız. bence iş aramaya inan.

sürekli insan hataları ile uğraştığın, işverene bildirsen dahi sorumlu olup olmadığının belli olmadığı tuhaf bir iş. gerizekalının teki bir iş yapıyor, senin başın ağrıyor.

gece sıcak yatağında uyuyorsun, koş hamit abi öldü diye seni arıyorlar. biz ağzında sigara ile gazaltı kaynak yapan milletiz, işin insanları eğitmek olduğu için inanılmaz zor bir iş. sorumluluğu aşırı ağır. karşılığı yok gibi.

2011'de iş güvenliği uzmanı belgemi aldım. o iş yapılmaz dedim ve bıraktım. başlarım öyle işe.
  • babilbaligi  (21.12.16 15:19:26) 
paraya ve işe ihtiyaç durumuna göre iki seçenek var önünde:

1- paran ve zamanın varsa (bir süre daha çalışmasam da olur diyorsan) isg üzerine yüksek lisans yap, direkt b sınıfı oluyorsun. daha kolay ve yüksek maaşlarla iş bulabilirsin.

2- acil iş bulmam gerek diyorsan isg üzerine kitaplar alıp çalışmaya başla ve ilk sınava gir. tamamen ezber sorular, iyi çalışırsan halledersin.
  • hosein  (21.12.16 15:27:43) 
acil iş bulma gerekliliğim yok ama bunaldım biraz. anladığım kadarıyla hevesle tercih edilecek bir iş değil bu?


  • pilavmaker  (21.12.16 15:34:51) 
[]

bilgisayarda 1-2 saniye süren bir pencere açılıp kapanıyor

ekranın sol üst tarafında, dosya aktarımı penceresine benzeyen küçük bir pencere açılıp neredeyse 1 saniye bile olmadan kapanıyor. biraz nette araştırdım ama komut ekranından bahsedilmiş, benim dediğim kesinlikle komut ekranı değil. 1 saniye civarı sürdüğünden dolayı da hiç yakalayamıyorum. frekansı da belli değil bir kaç günde 1 kez oluyor genelde. ne olabilir?




 
virüs var kesin de ne virüsü bilemiyorum.


  • dedimmidemedimmi  (15.12.16 15:16:46) 
birşeyler dönüyor arka planda. benzer şeyler oldıuğuında kafam rahat etsin diye format atardım.

gelir ortaklığı mı ne.. bilgisayara bişey bulaşmış. hangi siteye tıklasam o site üzerinden yönlenip gidiyordu güya o siteden geliyormuşum gibi.. öyle öyle para kazandırıyordum sanki
  • efruz  (15.12.16 15:21:26) 
bende de açılıyor, 1 saniye bile sürmüyor, kapanıyor.

bir gün görev çubuğunda yakaladım, logitech unifying yazıyor. mouse'un ayarları için yüklediğim logitech setpoint programı bir şey çalıştırıyor, virüs değil.

belki öyle bir şey olabilir.
  • kibritsuyu  (15.12.16 15:51:13) 
Virüs olma ihtimali yüksek. Ya da bir programa bağlı bir şey. Bu tip olaylarda en temizi format atmaktır, antivirusle filan uğraşmayın.


  • sorumatik  (15.12.16 15:54:23) 
(bkz: combofix)


  • inugard  (15.12.16 17:27:11) 
bana virüsten başka bir şeymiş gibi geliyor yalnız bu. çok dikkat ederim çünkü o konuya.


  • pilavmaker  (15.12.16 17:36:00 ~ 17:39:02) 
lan şimdi dikkat ettim gelir ortaklığı bu sitede oluyo. ütü linki koymuş hepsiburadaya. tıklıyorum o site üzerinden açıyor. açamayınca da hata veriyor. çakallar :)


  • efruz  (15.12.16 19:24:53) 
[]

Seyrek saçlar için saç şekillendiricisi?

tam olarak derdimi şöyle anlatayım; şimdi benim saçlar hizası gerileyerek değil de tüm bölgelerden eşit bir şekilde dökülüyor. yani saçımın hizası önde aynen duruyor ama kaldırınca aradan kafatasım görünüyor. neyse ona alıştım artık dert de o değil ama bilin diye söylüyorum.

dert tam olarak şu, şimdi saç kurutma makinesiyle kaldırınca saçlar daha gür görünüyor ama malum o şekilde kalması için bir şey sürmem gerekiyor. bu bir şey de jöle oluyor ve onu sürünce saçlar birbirine mutlaka yapışıyor, o zaman da daha seyrek bir görüntü ortaya çıkıyor ve ayrıca ıslaklığı da katınca aşırı çirkin görünüyor. var mıdır bunun bir yolu, saç kurutma makinesi ile kaldırmış gibi dolgun görünecek ama şeklini koruyabileceğim?


 
Sprey kullan ya da topik :D


  • loae haled  (09.12.16 02:22:39) 
Köpük kullan. Kurumadan önce biraz sür, sonra kurut. Hem ıslak görüntü olmaz hem de istediğin şekilde kalır.


  • melengich  (09.12.16 07:35:59) 
mat wax aradığın şey


  • safepassage  (09.12.16 09:36:46) 
[]

badi önerisi?

bu badiyi yazdıklarından çok favladıklarından dolayı önermenizi istiyorum. var mı böyle badileriniz; iyi, kaliteli, okuması mutlaka zevk veren entry'leri favlayan? çünkü ben çoğu güzel entry'yi gözden kaçırıyorum ve malumunuz debe'ye de saçma sapan entry'ler giriyor genelde.




 
illegal yazar- zatı muhterem olarak ben.

immanuel tolstoyevski (gerçi blog var oradan okuyorum ben)
baranba (nadir uzun yazar. onlar da debeye girer zaten, isterseniz takip ediniz)
telaki
n8 (bazen iyice sıçıyor, özellikle galatasarayı savunacağım derken)
  • illegal yazar  (04.12.16 23:17:22) 
[]

bu işin sonu nereye varacak?

anlamışsınızdır diye düşünüyorum.




 
topluca gittikçe içlerinde kaybolarak, susarak delireceğiz veya ülkece bir şey gelecek başımıza ve toplu bir katliamda öleceğiz.

şanslı azınlıktaki hali vakti yerinde olanlar da tası tarağı toplayıp göç eder.
  • bir fincan kahve ile film izlemek  (30.11.16 01:26:35) 
@bir fincan

maalesef bana da en mantıklı gelen bu..
  • pilavmaker  (30.11.16 01:31:40) 
her şeyin bir sonu vardır da ne zaman çok merak ediyorum bende. benim gözlemim/düşüncem daha sonun başlangıcındayız. neler neler olacak hele bi dur sen.


  • olkol  (30.11.16 01:58:10) 
[]

son zamanlarda inşaat reklamları arttı mı?

yoksa bana mı öyle geliyor? yani öyle böyle değil. sanki reklamların %50'si inşaat reklamı gibi.




 
Ben de arttığını zannetmiyorum . Nasıl bir çıkarım yapacaktınız ?


  • dunyatuhaf  (18.11.16 01:17:48) 
Evet arttı, özellikle lüks sitelerde satışların yavaşladığını ve bu yüzden reklama ağırlık verdiklerini düşünüyorum.


  • faithless  (18.11.16 01:32:27) 
@dunyatuhaf

çıkarım değil de geçenlerde abd seçimleri özel isimli bir programı bile "xx inşaat" sunar deyince dikkat ettim, birden çok fazla geldi.
  • pilavmaker  (18.11.16 01:57:57) 
Bugün taksiciyle bunu konuşuyorduk, ona da aynını söyledim. Kim alıyor ağbi bu daireleri, ben olsam gider deniz kenarı bi yerde villa yaptırırım o parayla dedim. Dolar olmuş 3.32, bir buçuk milyon dolardan satılıyor allahın otuzuncu kattaki dairesi. Yani yaklaşık beş milyon TL. Sonra kriz varsa kim alıyor bunları? Zenginle fakir arasındaki makas açılıyor demek ki.
Sonra manisalı çiftçi abilerin, hasatı kadırdıktan sonra 50 60bin liraları nasıl birkaç ayda pavyonlarda yediklerini konuşup olaysız dağıldık.

  • bigbadabum  (18.11.16 03:10:49) 
(bkz: emlak balonu)


  • e haliyle  (18.11.16 03:59:10) 
fiyatları fazla düşürmeden kaktırmaya çalışıyorlar.


  • supermatik  (18.11.16 04:05:01) 
kesinlikle, ben de fark ettim, artış var. özellikle kadiköy civarı fikirtepe falan çok fazla inşaat yapılıyor benim gördüğüm onların reklamları da dönüyor doğal olarak.


  • olkol  (18.11.16 04:47:34) 
[]

kendinizi kafese kapatılmış, boğulmuş hissediyor musunuz?

arkadaşlar bu ülke beni artık ciddi anlamda boğuyor. paragraflarca ayrıntı verebilirim ama kelimelere yeterince dökemeyeceğimden uzatmanın anlamı yok.

öğrenmek istediğim şu, biliyorum herkes sıkıntılı, muhalifler olarak mutsuzuz ama ben neredeyse depresyonda gibiyim. ciddi anlamda kafese kapatılmış hissediyorum kendimi. var mı bu kadar ileri derecede olan?


 
depresyon seviyesindeyim, aramıza hoş geldin.


  • knight of cydonia  (09.11.16 02:43:58) 
Var. Hissediyorum ve yakın arkadaşlarımla da çok sık konuşuyoruz bu konuyu, onlar da aynı şekilde hissediyorlar.
Ben bir de işimi kaybettim (feto meselesi değil, muhaliflere karşı başlayan cadı avının ilk kurbanlarındanım) dolayısıyla pek çok insandan daha da şiddetli ve yoğun hissediyorum bu durumu.

  • buff  (09.11.16 02:45:44) 
Ya şöyle diyeyim, olur da bir gün olaylar çığırından çıkar ve şiddet olayları (muhaliflere karşı) tüm ülke çapına yayılır, o zamanda herhalde dağa kaçar kamp hayatı yaşarım diye düşünür oldum. Hatta bayağı bir acil kaçış planı yaptım gibi kafamda. Gidince barınağı nasıl yapacağım, elektriği nasıl üreteceğim, suyu nasıl arındırıp kullanacağımı filan tasarladım. Çok rollendim.


  • Euxinos007  (09.11.16 03:15:40) 
@knight

ben bayadır böyleyim ya.
  • pilavmaker  (09.11.16 03:16:14) 
İnsanların neyin var diye sormalarından çok sıkıldım. İntiharı daha sık düşünür oldum.


  • arcexo  (09.11.16 03:17:05) 
@kawaye

biraz açar mısın hocam?
  • pilavmaker  (09.11.16 03:40:07) 
ben değilim ama sanırım apolitik bir hıyara dönüştüğümden. ve de tam olarak sizin gibi düşünmüyor olmamdan. ama böyle hisseden insanların olmasına üzülüyorum. böyle hissetmeniz için böyle yapıyor da olabilirler hem, dimi.


  • klar  (09.11.16 03:40:30) 
Kafes değil de, bir at düşün, etrafında 6 farklı obje var. Boynu, bacaklarının her biri ve kuyruğu hep ayrı ayrı o objelere bağlanmış, her bir uzvu bir başka objeye. O objeler birer kazık da olabilir birer plastik sandalye de. Ama o at hiçbir şekilde hareket edemiyor, kıpırdayamıyor bile. Kendimi o at gibi hissediyorum işte.

Ve evet depresyondayım, ilaç kullanıyorum.
  • yaren  (09.11.16 04:07:46) 
ülkeye döneli 2 ay oldu, her gün aynen böyle geçiyor.


  • ripolip  (09.11.16 05:37:55) 
Hayır. Sakal bırakır şalvar giyer araya karışırım. Nazi subayı avlayan Yahudi gibi takılırım işte sonra belki


  • hasmetizm 2046  (09.11.16 08:10:08) 
evet hissediyorum.
fakat insanliktan ve medeniyetten umudumu kaybetmis degiilim.
en sonunda biz kazanacagiz dusuncesi biraz olsun nefes aldiriyor.

ulkenin boka sarmasi oldukca can sikici tamam bunda hemfikiriz ama ulkenin boka sardigini dusunenler, muhalif oldugunu, laik oldugunu soyleyenlerin uzerindeki ogretilmis bencillik daha da kotu hissettiriyor.

ulke kotuye gidiyor "ben" ne yapacagim, suraya kacarim surda yasarim bilmem ne

herkesin uzerinde bir olu topragi

bu ne lan?

hayir abi ne baska ulkesi ne daga cikmasi

hickimse bizi kovamaz demedikce uzerinizdeki bu kafese kapatilmislik hissi gecmeyecek

baska ulkeye de gitseniz yaylaya da tasinsaniz tek basina da yasasaniz eger ulkeniz kotu durumdaysa o kafes hissinden kurtulamazsiniz. nereye giderseniz gidin olmaz yani.

dolayisiyla cabalamak mucadele etmek her zaman icin kacmaktan iyidir.
  • kosun lan mevzu var  (09.11.16 11:23:57) 
Olanlara çok üzülüyorum ama bir çeşit inatlaşmaya dönüştü benimkisi. Bunalıma, depresyona girmeyeyim diye düzenli egzersiz yapıyorum, felsefe ve psikoloji kitapları okuyup güzel filmleri takip ediyorum. Evde kedilerim var, çok tatlılar, onlarla kurduğum dünya sanki dışarıdaki dünyayı da hafifletiyor. Elimden geldikçe dışarıdaki kuşları ve kedileri besliyorum, onlar da hiç politikacılara benzemiyorlar, içim rahatlıyor. Sanırım zor olsa da dışarıdaki dünyayı biraz dışlamak, yakın dünyayı güzelleştirmek gerekiyor bizler bu durum için bir şey yapmayı deneyene kadar da bununla idare etmek... Ben bunları yapmasam da kara kara düşünüp depresyona girsem de şu an için bir şeyi değiştiremiyorum zaten. O yüzden yaşanan insanlık dışı gelişmelerin en azından beni hiçbir şey yapamaz hale (depresyon) getirmesine izin vermemeye çalışıyorum. O zaman toptan uyuşmuş olacağız gibi geliyor. Bu hayat sadece şu an yaşanan durumdan ibaret değil, elbet bir gün geçecek diye kendi kendime moral veriyorum.


  • anumegha  (09.11.16 11:45:00 ~ 17:48:51) 
ohooo aramıza hoşgeldin. Ben ne zamandır oyle hissediyorum. halkın kandırılmadığını bu kadar da cahil olmadığımı anladığımdan beri. kötüler, kadına hayvana bitkiye saygıları yok. safi kötüler. bir insan nasıl bu kadar kötü olur, nasıl vicdanı olmaz onu hala çözemedim orası ayrı.

He bende napıyorum, ülkem insanlarından uzaklaştıkçça hayvanlara daha çok bağlanıyorum. saf iyi hepsi. kafa dağıtmak için alıyorum mamamı barınaklara gidiyorum. dükkanın arka bahçesinde iki tane kedi besliyorum. evde zaten var. falan filan. yalnız değilsin.
Geçen hafta türk telekom gelip dükkanın bağlı olduğu santrali kesmiş. bir sürü adam kimse de "la kardeş napıyorsun" dememiş. geldim sabah bir ton bağırdım. bu sırada bir sürü esnafız herkes telefonla iş yapıyor biri aramıştır zaten dedim ama aramamış kimse telekom arızayı. türk telekom geldi bi ton da onlara saydım. bekliyorum ki biri destek çıksın kadın başıma 15 tane adamın arasında kaldım iş yaptırmaya çalışıyorum ve onlar gelene kadar zararım en az 500 lira falan ki az değil bu piyasada.
kafayı yedim ya, sus dediler bana. yapılanın saçmalığına itiraz etmek yerine sus dediler. korkunçlar insanlar susmaya alışmış. bu sus diyenlerden bitanesi de gerçi yüzüme baka baka kadınlar çalışmasa asgari ücret 3 bin lira olur diyen bi çomar orası ayrı.
Çok uzattım ama anla işte. herkes safii kötü ülkede benim gözümde. akepe ile alakalısı olan herkesi hayatımdan çıkardım. çalıştırdığım elemanlar içinde var bi iki onları da doğru yola getirmeye çalışıyordum vazgeçtim. bana dinsiz falan diyecek oldu biri, he öyleyim benim tanrım hak yemeyi doğru bulmuyor ama senin ki belli ki çok dert etmiyor. tam da o yüzden aynı allaha inanmıyoruz dedim bi daha da kimse o konularda ağzını açmadı bana.
ufak umutlarım vardı üniversitedeyken ama kabul ediyorum halktan kopuk saçma şeylermiş. halkın arasında gerçek anlamıyla karışınca anladım ki ellerine fırsat geçse hepimizi keserler.
ben adama kant, emperyalizm yok efendim sosyoloji den bahsederken adam bana hala e ama köprü diyor. demokrasiden zerre haberleri yok. öküzün dünyası hesabı yaşıyorlar.
Of ne dolmuşum askdjalkjd evet senin kadar ileri derece de birileri var. :D
  • nymphe  (09.11.16 11:52:29) 
ben hissetmiyorum bu dediklerini


  • basond  (09.11.16 11:55:30) 
krem peynir

son zamanlarda hic ML bakis acili bir yorum gormemistim buralarda

al iste bir umut daha

komandante krem peynir
  • kosun lan mevzu var  (09.11.16 14:02:58) 
dünyanın çoğunluğu olarak benzer kıyafetler giyiyor, aynı dizileri takip ediyor, aynı film ve kitaplara ulaşıyoruz. fransaya da gitsen alacağın eşya çin malı, kanadaya da gitsen aynı pantolon çeşitleri. sokaklar birbirine benzer, insanlar birbirine benzer, x'ler çok modern evet ama aynı insan işte.

kaçıp gitme planlarımız bile birbirine benzer: sahil kasabası, dağ evi, bahçede domates yetiştirmek, avrupada insan gibi yaşamak ya da dünyayı gezmek. türkiyeden siktir olup gitmek bile moda akımı haline geldi. ya gidiyorsun ya gitmek istiyorsun ya da içinde yaşadığın hayatta kalmak istiyorsun. alternatif olarak sunulan doğu öğretileri, yoga bilmemne bile bir popüler kültür öğesi haline dönüşüp herkesi aynılaştırıyor. her şeyin içinin boşaltıldığı, herkesin aynılaştığı bir çağda yaşıyoruz.

maksimum hayalimiz evrenin sırlarının çözülmesi, uzayda koloni kurmak, teknolojinin çok ilerlemesiyle acayip şeyler olması ya da zamanda yolculuk. hep aynı bok.

1000 yıl önce de aynı muhabbetler vardı, 1000 yıl sonra ne olacağına dair bir fikrim yok ama bir yöntem keşfedilse de bilinci 1000 yıl sonrasına aktarılacak vip insanlardan olmayacağımızdan bizi çok bağlamaz herhalde. sadece ülkede değil yaşamda sıkışıp kalıyoruz. depresyonda değilim hatta mutlu sayılabilirim ama sadece ülkede değil yaşamda bir sıkışmışlık hissi var.

kaç bin yıldır yaptığımız şeyler: birtakım dini inançlar, birtakım politik görüşler, mantıklı bulduğu görüş etrafında buluşan birtakım insanlar, onlardan rahatsızlık duyan ya da duymayan diğer insanlar, uyumak yemek yemek üremek, mutlu olmak ve olmamak, alışveriş yapmak, bir şeyler izlemek-okumak-dinlemek, yapmak, çalışmak, evlenmek çocuk yapmak, zengin olmak ya da fakir olmak, ya da bunları da yapmamak başka şeyler yapmak, belki karanlık tarafı seçip kriminal şeyler yapmak. bütün olayımız bu yani.
  • passive aggressive  (09.11.16 14:08:13 ~ 14:10:49) 
ben de hissiyat paylaşayım :) yattığımda hem kendi hayatımı hem de dünyayı düşündüm, gece uyandım twittera göz attım trump'ın seçildiğini görüp tekrar uyudum, sanırım bu yüzden sabah da aklıma howard zinn düştü tekrardan birkaç söyleşisini izledim ve yazısını okudum bu iyi hissettirdi

”Kötü zamanlarda umutlu olmak aptalca romantizm değildir. Bu, insanlık tarihinin sadece
acımasızlığın değil, merhametin, fedakârlığın, cesaretin, nezaketin tarihi olduğu gerçeğine dayanır.

Hayatlarımızı, bu karmaşık tarihte neyi vurgulamayı tercih ettiğimiz belirleyecek. Sadece en kötüyü görürsek, bir şeyler yapma kapasitemizi yok eder. İnsanların göz kamaştırıcı bir şekilde davrandığı dönemleri ve yerleri hatırlarsak ki sayıları hiç de az değildir, bu bize harekete geçme enerjisi, en azından dünyanın dönüş istikametini değiştirme ihtimalini verir.

Ve ne kadar küçük çaplı olursa olsun, eyleme geçersek gelecekteki büyük ütopyayı beklemek zorunda kalmayız. Gelecek şu an var olanların sonsuz devamıdır ve şu an, çevremizdeki bütün bu kötülüklere direnerek, insanların yaşaması gerektiğini düşündüğümüz şekilde yaşamak kendi içinde muhteşem bir zaferdir.”

halen birileri biyerlerde birşeyler yapmaya devam ediyor. kadın hareketleri, ekolojik hareketler, öğrenci hareketleri, lgbti hareketi, işçi hareketleri, aktivistler anaakım medyada görünür olmasa da bu gerçekte olmadıkları anlamına gelmiyor, buralardayız hala ;)
  • freebird5406_2  (09.11.16 18:43:45 ~ 19:59:32) 
konuşmak bile istemiyorum sonsuz umutsuzluğuma çıkacak hiçbi konuda. o derece işte.


  • neynep  (09.11.16 23:28:26) 
@kawaye
hocam hak veriyorum ve umarım sözlerim yanlış anlaşılmaz ama bir mühendis ile bir işçinin, bir ateist ile bir müslümanın hak arayışının aynı sertlikte olamayacağını düşünüyorum. bir taraf bir çok şey görmüş, önemli ölçüde şeyin farkında ve belli standartlara sahip iken diğer tarafın kaybedecek çok şeyi yok. kısacası evet, bizde aman elimizdekini kaybetmeyelim, aman başımıza bir iş gelmesin, aman bok yoluna gitmeyelim tavrı varken diğer tarafta bu yok. ve gerçekten çok iyi analiz etmişsin, ben de bir şeyler yazarken bile çekinerek yazıyorum. şu an daha fazla mücadele etmesi gerekenin daha az mücadeleci yapıda olması gibi bir çıkmazdayız galiba.

  • pilavmaker  (10.11.16 02:13:52) 
[]

yurtdışında dil öğrenmenin en ekonomik yolu nedir?

dil okulları pahalı :( gönüllü çalışma gibi seçenekler var mı? varsa dil geliştirir mi? bu arada üniversiteden mezun oldum şu an öğrenci değilim yani. bildiğiniz bir şey var mı :/




 
workaway.info işine yarayabilir. proje gibi düşün ama resmi olmayan versiyonu. dezavantajı şu: hiçbir şey resmi değil ve işlemleri (vize, uçak bileti vs) sen halletmek zorundasın. avantajı da şu: herhangi bir kuruma para bayılmadan ya da şekilli şüküllü motivasyon mektuplarıyla uğraşmadan insanların evinde kalıp yemeğe, suya, barınmaya para vermeden takılabilirsin.

ben aralık'ta bu site üzerinden ukraynalı bir çiftle tanıştım. istanbul'da görüştük. 17 ocak - 11 şubat arası onların yanında kalıcam. ingilizce pratiği istiyolar sadece, bu kadar. işte ingilizce konuşucaz, "şu nedir yav" dediklerini söylicem, olay bu. iki tane kızları var küçük, onlarla konuşucam edicem.

bir aksilik olmazsa temmuz-ağustos için de novosibirsk'teki bi aplayla anlaştım, onlarla da aynı şekilde. ben rusça öğrendiğim için doğu avrupa-rusya taraflarını kovalıyorum hep. sen de ilgi ve bilgi alanına göre ilanları kurcalayıp "slm gelim mi" diye yazabilirsin ilan sahiplerine. bu novosibirsk'tekiler tarla bahçe işlerinde de yardım istiyo mesela. günde kaç saat, haftada kaç gün yardım beklediklerini yazarlar ilanlarına. o insanlarla kalır, onlarla aynı yemeği yer, ister arkadaş gibi gezip tozar ister kendin takılırsın. çeşit çeşit şey var.

siteye kayıt paralı yalnız, 100 lira civarı bi ücreti var. aktif olarak kullanırım, proje ararım dersen verdiğin paraya kesinlikle değer. az buçuk ingilizce biliyorsan ve işe yarayabilecek herhangi bir yeteneğin varsa (olmasa da olur hatta, benim yok mesela) bi şey bulursun. binlerce ilan var sitede, elbet biri cevap verir ve anlaşırsınız yani.
  • der meister  (05.11.16 23:44:17 ~ 23:46:01) 
Dil geliştirme olayının çok da öyle olmadığını gördüm birkaç kez. Wyoming'te WAT yapan bir arkadaşım gramer açısından hala hatalı cümleler kuruyor. Amerika'da yaşayan bir Türk'ten people goes, I go to work with bus gibi hatalı cümleler duymuşluğum var. İşe yarayıp yaramayacağı sizin çabanıza bağlı.


  • dissendium  (05.11.16 23:46:47) 
[]

askerlik tecili

ben mezun olduktan sonra askerlik tecili için şubeye gidilmesi gerektiğini bilmiyordum, otomatik oluyor sanıyordum. bu saatten sonra gitsem sıkıntı olur mu ceza falan?
not: haziranda mezun oldum.



 
Bu yıl mezun olduysan eğer Aralık ayına kadar vaktin var.


  • once  (05.11.16 23:17:15) 
hiçbir sıkıntı olmaz gidebilirsin.


  • mahone  (05.11.16 23:28:22) 
[]

whatsapp'ta yönetici olunan gruptan çıkma?

babam bir gruba eklenmiş, üstüne bir de yönetici yapılmış herkesle beraber. çıkmak istediğimde çıkamadım gruptan. birinin yöneticiliği alması mı gerekiyor illa?




 
grubun yöneticisini ya bir yönetici atabilir veya kendisi herkesi atarak en son gruptan çıkabilir.


  • insan opusen hayvandir  (04.11.16 18:03:12) 
Gruptan ayrıl seçeneğine tıklayan her kişi gruptan çıkabilir.


  • dissendium  (04.11.16 20:03:21) 
ben de öyle biliyorum ama çıkamıyoruz :) genel sorundan dolayı bu da mı etkilendi acaba


  • pilavmaker  (04.11.16 22:19:49) 
[]

f/p açısından en uygun yurtdışı dil okulları tavsiyeleriniz

var mıdır giden gören ya da bir tanıdığı olan? şöyle üstünkörü baktım da örneğin kanada'da uçak parası hariç 11 bin liraya, ingiltere'de yine uçak hariç 12 bin liraya vardı-kalacak yer ve yemek dahil ikisi de-. ne derece faydalanılabilir bunlardan? daha ucuza daha iyileri var mıdır? her türlü yardıma açığım.




 
ef ile new york gitmiştim 2011 de gayet memnun kaldım


  • nodrama  (02.11.16 18:19:17) 
[]

yeni nesil daha mı muhafazakar?

sizce akp sonunda gençliği değiştirebildi mi? akp 2002'den beri iktidarda ve ben de 2000'den beri örgün eğitimin içindeydim ama ben liseden mezun olana kadar akp'nin eğitimde bir ağırlığını görememiştim. evet kendini hissettiriyordu ama açık bir ağırlığı yoktu. sınıf arkadaşlarım da aileleri muhafazakar olsa bile o kadar dindar olmayan, hatta neredeyse hiç dindar olmayan insanlardı. yani bizim nesil pek etkilenmedi diye düşünüyorum. ama şu an uzaktan da olsa gördüğüme göre akp'nin okullarda çok ağır bir etkisi var. mutlaka akp'nin hayat görüşünün empoze edildiğini düşünüyorum. var mıdır net bildikleri olan bu konuda?




 
Podrostok kesinlikle haklı.

En dinli geçinen kesmin bile altı dolu değil.
  • pomknos  (24.10.16 01:58:24) 
okullar iktidarın zihin klonlama merkezleri. daha evvelden de farklı olmuyodu, sen ben düzeneği kılıfı farklı bir klonlama fabrikasından çıktığımız için bize öyle geliyor. sadece akpden ibaret olarak düşünme; ki bunda tv, internet ve tv ünlüleri, şarkıcılar, dizi karakterleri de etkili, nihayetinde ne kadar kaçınsak da zihnimizdeki rol model figürlerinde etkileri oluyo.


  • dafaisss  (24.10.16 02:12:59) 
ben tamamen justmentalamele'ye katılıyorum. herkesin yaşını bilmiyorum ama en azından burada cevap veren kimsenin akp'nin ağır egemen olduğu eğitim tedrisatından geçtiğini düşünmüyorum. biz okulda siyasi ve dini olarak ağır yönlendirmenin etkisi altında değildik o yüzden araştırdık öğrendik kendimizce. beynimiz yıkanmamıştı.

ama özellikle 2010'dan sonra ilk ve orta okulda olanlar için işin öyle olduğunu düşünmüyorum. bu çocukların beyni sağlam yıkanıyor. ama aynı zamanda globalizme de karşı gelemiyorlar ellerinin altında her an internet var. bir yandan muhafazakarlık ağır bir şekilde empoze ediliyor diğer yandan idol olarak gördükleri insanlar kendilerine öğretilen ahlaksız davranışları sergiliyor. o yüzden jma'nin kaportası muhafazakar motoru abaza olayı tamamen doğru. hem küçüklükten beri beyinlerine sokulan ve hala sokulmaya devam eden şeylere karşı zincirlerini kıramıyorlar hem de globallikten kopamıyorlar.

benim demek istediğim muhafazakarların "altın nesil" dediği, her konuda bilinçli, ahlaklı ve muhafazakar gençler değil zaten. bizim nesil mesela genel olarak daha dolu, daha ahlaklı ama çok daha az dindar yeni nesile göre. internette bile dini konularda savunmaya geçen kesimin henüz daha lise ve ortaokulda olan çocuklar olduğunu görüyorum.
  • pilavmaker  (24.10.16 02:15:33) 
dindarlık vs. dincilik

millet tiyatrocu.
eğitim yerlerde.

teknolojinin ulaşılabilirliği ayrı bir konu, internet eskiden araştırmak-bilgi edinmek için kullanılırken şimdi şunu yiyorum-şuradayım ifşaları için kullanılıyor (gençler için söylüyorum). kaba bir yorum oldu ama eğitim ile beyni yıkanan kesim internetle kendini kurtarır bir şekilde umutları feci saçma geliyor.

adamlar eğitimi domine etmek için seri üretim üniversite açıyor. bu durumda ne kadar kaliteli eğitim verilebilir düşündürücü.
adamlar muhafazakarlıktan ziyade daha organize ve daha dışa kapalı bence
  • qxgviper  (24.10.16 02:52:48) 
kabuk muhafazar görünümlü, içini ne sen söyle, ne ben.


  • oligomer  (24.10.16 10:51:55) 
muhafazakarlaştığı düşünülen kesim aslında kendini gösterdiği için ön planda, ben muhafazakarlığın artışta olduğunu düşünmüyorum "batı" kültürü ülkeye uzun süredir bu kadar sirayet etmişken. önceden muhafazakar olan insanların sesi çıkmıyordu, daha doğrusu kendi muhafazakarlıklarını kendi içlerinde yaşıyorlardı ki muhafazakar olmanın alamet-i farikalarından biri de budur; mesela normal türk muhafazakarı sokağa çıkıp elinde palayla insan kovalamaz-dı.

akp muhafazakarların içindeki ateşi körükleyerek onların ülke içinde cihatçı olmalarını sağladı, bunu popülerleştirdi.
  • baba jo  (24.10.16 10:59:11) 
[]

mekanik enerji elektrik enerjisine nasıl dönüştürülüyor?

daha özelinde sormak istediğim, şimdi bu hidroelektrik santrallerde akan su türbinin kanatlarına çarparak türbin miline hareket veriyor peki bu enerji jeneratör vasıtasıyla nasıl elektrik enerjisine çevriliyor? nedir bunu sağlayan aracı parçalar? uzun uzun yazmak istemezseniz kaynak da kabul.




 
www.youtube.com

www.elektrikport.com

Edit: İşin aslı @alperz'in de dediği gibi ancak ben genel olarak hidroelektrik santalinin çalışma prensibini paylaşmak istedim. Sorduğunuz sorunun tam cevabı @alperz tarafından belirtilmiş.
  • minduser  (20.10.16 20:00:29 ~ 20:30:00) 
yanlış cevap. doğrusu için (bkz: elektromagnetik indüksiyon) (bkz: electromagnetic induction)


  • alperz  (20.10.16 20:20:26) 
elektrik motorlari iki yonlu calisir. yani elektrik verince doner, dondurunce elektrik uretir. arabalardaki sarj/mars dinamosu gibi.


  • icim urperiyor  (20.10.16 21:21:39) 
[]

tahsil edilmiştir kaşesi

pasaport harçlarındaki dekontlarda "tahsil edilmiştir kaşesi" basılmasını istiyorlar. ben de dekontu aldım üstüne de kaşe bastılar ama şimdi fark ettim ki x bankası, y şubesi yazıyor ama "tahsil edildi" ibaresi yok. yarın pasaport randevum var sıkıntı çıkar mı?




 
kase varsa sikinti olmaz. resmi olmasi icin kase gerekiyor.


  • cedex  (11.10.16 20:43:37) 
bana da dekontun ıslak imzalı ilk nüshası yerine alttaki kopyasını vermişler, emniyette sıra beklerken farketmiştim. polise verirken söyleyeyim dedim ama kadın aldı attı direk bakmadı bile dekontta ne yazıyor diye. muhtemelen ödeme yapıldığı sistemden otomatik olarak görülüyordur zaten.

kaşe falan saçmalık ayrıca, para tahsil edilmiş ki dekont veriliyor.
  • nrmnm  (11.10.16 20:44:16) 
[]

yenikapı'dan eyüp sultan'a nasıl gidilir?

yenikapı iskelesinden toplu taşıma ile eyüp sultan'a nasıl gidilir?




 
41y. otobüsün kalktığı yer alengirli, bir bilene sor mutlaka. internetteki saatlerine de saniyesi saniyesine uyan bir hat genelde.


  • shubulubapshubaptishaluva  (04.10.16 19:35:29 ~ 19:35:39) 
[]

askerlik tecili

bu sene mezun oldum. e-devlet'te 2019 sonuna kadar tecilli görünüyorum ama bazıları bunun tecil değil başka bir şey olduğunu, tecil ettirmek için askerlik şubesine gitmem gerektiğini söylüyor. nedir bunun aslı astarı?




 
2012 yılında 4 yıllık üniversiteye başladıysan askeriye 7 yıl üzerinden değerlendirip 2019'ta tecil bitecek gibi hesaplıyor. bu durum 2 yıllıklar için 4 sene, 4 yıl üzeri okullar için 9 sene.

mezun olunduğunda tüm bu süreler iptal oluyor. şubeye gitmek gerekiyor. şubeye gittiğinde mezun oldugun aydan itibaren 2 yıl tecil verecekler.
  • montauq  (28.09.16 14:07:36) 
[]

imam hatip okulları

bu okulların tüm okullara oranı nedir? örneğin türkiye'deki imam hatip ortaokullarının tüm orta okullara oranı nedir? liselerin nedir? bunlara cevap bulabileceğim bir kaynak var mı?




 
2015-2016 eğitim öğretim yılı MEB istatistikleri

sgb.meb.gov.tr

Sanırım okul türü olarak değil ama okul türüne devam eden öğrenci sayısı bazında kıyaslayabilirsiniz.
  • olabilir ya da olmayabilir  (21.09.16 20:05:14) 
ileride belki bakan olur ben cevaplamış olayım, imam hatip ortaokullarının oranı %10, imam hatip liselerinin oranı %12.


  • pilavmaker  (21.09.16 20:43:58) 
12   « Önceki Sonraki
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.