Ekşi Duyuru

torikle ilgili bilgim yok. onlar daha pahalı sanırım astigmat için kullanılıyor. belki sadece miyop lens denesen işini görüyosa kullanmasan daha karlı olur. hijyen temizlik lenste cok onemli. kimisi günlerce haftalarca cıkarmıyo bisi olmuyo ama piyango sana çıkar belli olmaz göz bu boru diil. 30 gün boyunca çıkarılmadan kullanılabilecgini iddia eden lensler var ben hic cesaret etmedim. paran varsa bence günlük kullan at lensler en iyisi. öbür türlü klasik 30 gün kullan her gece çıkar yatmadan lensleri en yaygın sanırım. ben kullanırken öyleydi en azından. marka model base curve bunlara doktor karar verir. ama ölçülerini belirledikten sonra istedigin markayı alırsın. deneme yanılma bi nevi. çap ve base curve ölçülerini ogrenmelisin.

torik lensi ben de bilmiyorum ama 1. sorunun cevabı hayır. gözlük ile lens numarası hiçbir zaman aynı olmaz. biri gözden uzakta biri göze yapışıktır çünkü. lens için ayrıca numara belirletmeniz lazım.

1- numara aynı da diğer ölçüleri de bilmek lazım.
6- gözünüze su değdirmezseniz girilir. değerse mikrop kapma riski yüksek.
7- lensmarket.com öneriyorlar internetten. bir de bir gözlükçü vardı internette bulduğunuz en ucuz fiyattan bilmem ne kadar indirim yapıyordu, beşiktaş'ta mı ortaköy'de mi neydi.
8- yok.
9- gözleri daha az kırparak kullanıldığı için bilgisayar göz kuruluğu yapıyor diyorlar.

not: lens kullanmıyorum, gözlük kullanıyorum.

edit: buldum o gözlükçüyü: www.harbioptik.com

yaklaşık 2 senedir lens kullanıyorum.benim de göz numaralarım birbirinden farklı miyop ve astigmat var.bildiğim kadarıyla torik lens normallerinden biraz daha kalın.diğerlerinden hiç kullanmadığım için bilemiyorum söylenen bu şekilde.ben aylık kullanıyorum.kendi deneyimlerime dayanarak lenslerle uyumamanı denizde havuzda gözünü açmamanı şiddetle tavsiye ederim.aylık lens de olsa her akşam losyona koymalısın.ayın başında takıyosun taaa sonunda çıkarıyosun değil.sürekli bilgisayar kullanmana gelince ilk başlarda pek sorun olmuyor ama zamanla lenslerin kurumaya ve gözüne batmaya başlıyor ben kendimce bi çözüm buldum yapay gözyaşı damlaları var onlardan kullanıyorum.ama doktora gitmeden lens almamanı tavsiye ederim çünkü onlar söylüyorlar sana uygun mu değil mi ayrıca başka bişelerin daha ölçülmesi gerekli aks filan bişeler.neyse sonuç olarak ben focus marka torik lens kullanıyorum.her kutunun içinde 6 tane lens var numaralar farklı olduğu için hep iki kutu almak zorunda kalıyorum her neyse bi sıkıntısını görmedim göz gruptan alıyorum en son iki kutuya 90 mı ne vermiştim.ilk aldığımda 120 ye almıştım aynı lensi.ama doktora mutlaka git derim ben.

6) eger yuzme gozlugun olmadan lensle denize veya havuza girersen ve ustune bir de suyun altinda gozunu acma aliskanligin varsa hayatinda tecrube edebilecegin en saglam acilardan birini tadarsin.
lensler gozune vakumlanip yapisir, cikarabilmek icin uc saat ugrasmak cabasi olur. veya tam tersi lensin suda dusup kaybolabilir. yapismasindansa dusup kaybolmasi yine iyi bence.

1. hayır özel bir cihazla bakıyor diye hatırlıyorum
2. kullan at iyidir paran varsa
3. bir süre sonra kuruyor çıkartıyorsun
4.atraksiyona gerek yok çıkar
6. aklından bile geçirme
7.lensal.com
9. suni göz yaşı damlası al yanında gezdir
10.www.lensoptik.com.tr

cevapları okumadım,yazılmıştır belki yazacağım şeyler.

1-lens numaralarımı götürüp gözlük yaptırmak istediğimde gözlükçü olmaz bu numaralarla demişti.aynı değildir sanırım.

2-ben aylık lens almama rağmen 8 10 saatten sonra gözümü yorduğu için her gün çıkarıyorum.dün gece solüsyon ve lens kutum yanımda olmadığı için lensle uyumak zorunda kaldım,sıkıntı olmadı fazla.normal 1 aylık lens al,gözünün hassasiyetine göre karar verirsin nasıl kullanacağına.

3-üstteki cevabım bir fikir verir sanırım.

4-günlük lens kullanmadım,bilmiyorum:p

5-ara sıra temizlersen görüşün daha rahat olur tabii ki.temizlemekten kastım 2 3 saat solüsyonda bekletmek.zor bişey değil yani korkma.

6-riskli bence.(riskten kastım lensini düşürmen.fazlası olmaz.)ama gözlük kullanacaksan yüzerken,lensle girebilirsin.

7-internette optikçilere göre daha uygun oluyor fiyatlar.yıllardır lensal.com kullanıyorum,çok memnunum.

8-bir gözümde b&l purevision toric lens kullanıyorum.normal lensten her konuda daha rahat.bunla orantılı olarak pahalı tabi.

9-benim gözümü yoruyor bilgisayar başında lens kullanmak.okumada sıkıntı olmadı hiç.bu da kişisel biraz,kullandıkça duruma göre karar verirsin.

10-düşünmeden bausch&lomb derim.purevision biraz pahalı olmasına rağmen softlens'e göre çok rahat.

11-içerisinde 6 adet lens olan kutular için konuşuyorum(bausch and lomb ürünleri için aynı zamanda);purevision toric'in 1 kutusu 70-80 lira civarıdır.toric olmayan purevision 50 lira civarı,toric olmayan softlens ise 35-40 lira civarı.abartı bir fark olmadıktan sonra kazıklanmazsın.lensal.com'daki fiyatlar en uygun fiyatlardır genelde.

numaralarınızı öğrendiğiniz takdirde lensmarket.com dan ücretsiz deneme lensi isterseniz gönderiyorlar. ben bausch and lomb u hiç beğenmedim toric lens kullanıyorum astigmat+ hipermetrop kesinlikle accuve oasys derim..

kalitesiz modemlerden olmasi yuksek ihtimal.
adi nispeten bilinir olup zyxel kadar dandik bir marka yok herhalde.

sayet gerilim dalgasindan olsa farkli aletlerde de sorun cikmasi gerekirdi. simdiye kadar cikmayip en az gerilime maruz kalan adsllerde sorun cikiyorsa bu sanssizliktir kanimca.

demem o ki kaliteli bir adsl modem alip kullansin.

elektrik şebekesinden olduğunu tahmin ediyorsanız, bir tane ölçü cihazı alıp şebeke gerilimi ölçün. ben olsam takılı tutup gün içerisinde nasıl bir gerilim olduğuna bakardım.

onun dışında, bilgisayarın da modemi bozma ihtimali var. topraklama iyi değilse böyle bir şey olabilir.

ve bir ihtimal, ard arda iki cihazın da bozulması tesadüf olabilir. ki orada uzun zamandır aynı modemi kullanmamış mı?

zayseli garantiye gönderip tekrar kullanmayı deneyin. kaliteli-kalitesiz modemle böyle bir fark olacağını sanmam.

Bilgisayar bozabilir mi cidden? USB değil modem...

Ben orada olsam ölçerdim gerilimi, ama şimdi ona bir de voltmetre al, ölç, ama çarpılma diyemem.

Birkaç yıldır o evde kalıyor. Airties modemi vardı, sonra onu annemin babamın evine verip oradaki Quake'i kendisine aldı.

kira sözleşmesi 6570 sayılı kanuna tabi yerler için 1 yıl geçtikten sonra bir müdahale olmadıysa 1 yıl süreyle tekrar uzar, yani sizin sözleşme şu anda kasım 2011'e kadar uzamış durumda. ekstra bir şey söylemenize gerek yok, çünkü kanundaki sınırlı haller dışında ev sahibi sizi evden çıkaramaz, sözleşmeyi kafasına göre feshedemez. ama söylemenizde fayda tabi ki var. yoksa da bir sorun olmaz. sözleşme yenileme değildir bu aynı sözleşme 1 yıl süreyle uzuyor.

ayrıca depozitoyu kiraya saymanız pratikte mümkündür, ancak ya depozito bedelini kullanacağı bir şey varsa ev sahibinin, bu teklifinizi niye kabul etsin ki, çağırın, gelsin evi bir görsün, durumu anlatın, farkı da peşinen ödeyin kendisine, belki böyle ikna ederseniz daha da doğru olur, yoksa depozito farklı bir borçtur, kira farklı bir borç.

ha bu arada siz kefil olmuşsunuz sözleşmeye ancak siz 1 yıl için kefilsinizdir, o ilk yıl dolduktan sonra sizin ayrıca taahhütte bulunmanız veya rızanızın olması lazım sorumluluğunuz için, yoksa siz hukuki olarak kefil sorumluluğunda değilsiniz şu an.

BBQ Chicken var ama o giriş kat,üst katı varmı bilmiyorum.

lades pek yakın değil gibi ama.

Yok efendim, ikisi de değil :(

yıllar sonra gelen cevap: çiço
imam adnan sokağın sonunda karşınıza gelen binanın solundaki binanın en üst katı.

Proje burslari dahil olmaz muhtemelen. Zamlar yeni burslar icin gecerli olsa gerek.

itü fbe'liyim öle bişi olmadı bugün gayet baktım.

böyle bir saçmalığın başına gelmesi için FBE öğrencisi olmana gerek yok, otomasyonun bu seneki öğrencileri bildirmesi mi ne gerekiyormuş iett ye ki bizim indirimli kartlar devam etsin ama tabii ki otomasyon söz konusu olunca aksilik olmaması mümkün değil. bazı öğrenciler atlanmış bizim de bir arkadaşın(işletme fak.) başına bu bahsettiğin durum geldi. muhtemelen otomasyona gidip konuşmak lazım, onlar bir çözüm bulur seni en uğraştıracak cinsten.

(git: 220716)

4000dpi?! yazım yanlışı mı var? 4000 dpi çok yüksek bir çözünürlük, sorunla alakası varmı bilmiyorum gerçi. 300dpi'ın üstünü basacak makinayı geçtim onu algılayacak insan gözü yok pek.

PdfCreator'ın en yüksek çözünürlüğü 4000dpi. Varsayılanı 600 idi. Sonra fontları silip yeniden yüklediğimde bozuldu bir şeyler ve sadece 4000dpi yaparsam pdf'de notalar görünüyor.

Finale ve PdfCreator'ı tekrar kurdum filan, düzelmedi.

boğaziçi biyomedikal mi?

İTÜ Biyomedikal.

Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Enstitüsü'nde Biyomedikal Görüntüleme Laboratuvarında (BUMIL) bu işlerle uğraşıyorlar, müsait olduğunda bir uğra derim.

en rahat londra uzerinden gider. ankara'dan pahali oluyor genelde, istanbul'dan deneyebilirsiniz sansinizi... :)

hayirli olsun! :P

şimdi bu teknolojiler değişiyor ya, 32 bitlik işletim sistemleri 64 bit oluyor, işlemcinin mimarisi çok büyük ölçüde değişiyor. şöyle bir şey söylersem daha fazla yardımcı olurum sanırım. işlemci 2 üzeri 32 tane veriyi bir seferde adreslerken 2 üzeri 64 biti adresleyebiliyor 64 bitte ve mikroişlemci instruction'ları da buna göre değişiyor. şöyle bir baktım, 2800+ diye bir model çıkarmış amd ve bu sse ve sse2 instructionlarını bunun mimarisine eklemiş ama linux'te çalışıp çalışmayacağı konusunda hangi programı çalıştırdığını bilmeden kimse kesin bir cevap veremez, en iyisi deneyip görmek. ama çok büyük ihtimalle bu instructionları windows için kullanıyorlarsa linux platformu için yazarken de kullanmışlardır.

AMD'de SSE desteği olmamasına rağmen sanırım muadili olan 3DNow! var. İşlemci kaynaklı uyumsuzluklar son-kullanıcı seviyesinde sıkça rastlanan şeyler değil. Muhtemelen çalışacaktır. Yaptığınız altında belirtildiği gibi performansta kayıp olabilir.

SSE ve 3DNow! varmış. Ama SSE2 olmadan çalışmıyor LMMS ve Psycle adlı açık kaynak müzik yazılımları. Bakalım, Linux'ta çalışır inşallah.

kolay kolay bozulmaz, aylarca bekleyebilir en azından.

hayır bozulmaz. bizde likör vardı. kapağı açıktı. ara ara da içtik hep senelerce. bilemedim.

eger baileys ise cok bekletmeden tuketilmeli, caniniz istedikce icin bitirin, afiyet olsun

9 haneli

ilk hane harf
diğerleri rakam

ilk harften sonra (genelde U oluyor heralde) 3 tane sıfır var

türk pasaportlarında "book number" diye birşey yok. ama öyle birşey soruluyorsa pasaport numaran ile aynıdır. bazı ülkelerin pasaportlarında barkodların altında farklı numara olabiliyormuş ve book number diye geçiyor.

color atlas of physiology okutulur boğaziçi'nde mesela...

1. Olur, yeter ki ABD vizesinin gerektirdiği nitelikler taşınsın.
2. Madem Maslak'a yakınsınız. ABD Konsolosluğu'nun giriş kapısının karşı kaldırımındaki fotoğrafçılaradan birine çektirin. Onlar her şeyi biliyor.

Veya "texture"lı bir şey olabilir mi?

cokseslendirme "harmonisation" olarak geciyor olmali. Yani elinde tek sesli bir line var ise onu "armonize" edersin. Bunu yaparken homofonik (akor eslik gibi, senin armonik dedigin bu oluyor sanirim) veya kontrpuntal bir doku (texture) kullanabilirsin. part writing biraz baska bir sey... yani sirtinda baska yukleri olan bir terim: en.wikipedia.org

"Harmonisation" daha çok dikey çokseslendirme için kullanılıyor sanki.

"Harmony is often said to refer to the "vertical" aspect of music, as distinguished from melodic line, or the "horizontal" aspect.[3]" (Wikipedia)

Bir üniversitede "making poly sound" gibi bir şey diye çevirmişler :) Bir Türkçe makalede de çoksesliliği "harmony" diye çevirmiş bir hoca. Doğru olsun istiyorum ama, içime sinmedi.

To harmonize & harmonisation doğru terim. Part writing daha çok SATB 4 ses yazmayı anlatır, kendine has kuralları vardır vs.

Vertical & horizontal harmony lafı da kullanılır yatay ve dikey armoniden bahsedilirken.

Baso continuo/Figured bass gibi verilmiş bir armoniyi notaya döküyorsan onda da realize fiili kullanılır. Ödev veren kitap realize the following der mesela.

Çok sesli müzik polyphonic diye geçer. Polyphony'den bahsediyorsan daha çok yatay armoniden bahsediyorsundur. Homophony ise daha çok dikey armoni kullanan şeylerden bahsedilirken kullanılır.

Ders adı demişsiniz merak ettim, nerede kullanılacak bunlar?

ECTS diye bir şey var ya, Türkçe dersler için İngilizce ders planı yapılıyor hani... İşitme, Türk Müziği Armonisi ve Kontrpuan var şimdilik.

Öyleyse "yatay ve dikey çokseslendirme" yerine "horizontal and vertical harmonisation" yazabilir miyim?

Düzgün bir çeviri olmazmış gibime geliyor. Sadece harmonization yada part writing and harmonization deseniz daha güzel olabilir.

Bahsi geçen dersin yurt dışı muadilleri "tonal harmony", harmonic practice vs. gibi isimler alıyor. Harmonization isimli kitaplar da var. Ama vertical ve horizontal diye bir ayrım yok isimlerde.


Tavsiyem en sağlıklısı "harmonization" deyin bırakın, yatayı da dikeyi de kapsar
(harmonisation da olur ama müzik için kullanıldığında daha çok Z ile rastladım. ).
Yatay dikey yazmam şart derseniz "part writing and harmonization" derdim ben olsam.

1) 1 yıldan uzun süreyle alınamaz. bedava değil, sadece daha ucuz (yarıyarıya gibi)
öğrenci olman bunu alabilmek için yueterli değil, eğitimle ilgili bir nedenle yurtdışına çıkman gerekiyor.. bu pasaportu almak için öğrenci işlerinden bir yazı alman ve o yazıyı pasaportu alacağın yere (emniyet müdürlüğü) götürmen gerekiyor. eğer yurtdışına turizm amacıyla gidiyorsan, o belgeyi genelde okuldan sana vermezler, ama belki verebilirler de, work and travel'ı dil eğitimi olarak kabul eden öğrenci işleri de var, hadi ordan len diyen de.

harçsız pasaportla ilgili üniversitenin düzenleyeceği bir belge var. onu vergi dairesine onaylatıyorsun ve pasaport başvurusuna bu belgeyle gidip harç masraflarını ödemiyorsun. süresini bilemiyorum ama.

öğrenci pasaportu diye bir şey yok. sadece normal pasaportu öğrenci olduğun için harçsız alıyorsun. bu durumda 2. sorunda cevaplanmış oluyor. nasıl harçsız alırım diyorsan:

fakulteden alacağın belgeyi dekan imzalıyor sonra onu rektorluge götürüyorsun bir de rektör imzalıyor. sonra o kağıtla gidip defterdarlıktan kısacık bir işlem yapıyorsun ve oradan aldığın belgeyle artık emniyete gidip harçsız olarak pasaport almaya hazırsın. defterdarlığa giderken öğrenci kimlik kartı ve kimlik fotokopisi götür.
süre ise şöyle oluyor. dekanlıktan aldığın kağıtta ne kadar süre ile gideceğine dair bölüm dolduruyorsun. sen oraya ne kadar süre yazarsan defterdarlık sana o kadar sürelik harçsız pasaport verir. ama 2 yıldan fazla harçsız pasaport vermiyorlar. yani 4 de yazsan en fazla 2 yıl alabilirsin. zaten daha fazla kalacaksan da sen 2 yıllık al sonra yurtdışında onu uzattırırsın, elçiliklerimizde bunu yapmak çok kolay ve daha ucuz. bence 2 yıldan da az yazma çünkü o kağıda kazdığın hiçbir şey için okul veya defterdarlık bir kanıt istemiyor. yani sen oraya "amerikaya 2 yıl dil eğitimi için gideceğim" yazarsan kimse sana "hani kanıt" demez, 2 yıl verirler. haydi selametle.

(git:142087 )
uğraşmaya değer neticede harç ödemiceksin o paraylar başka şey yaparsın, gideceğin ülkede mesleğğin yada okuduğun bölümle ilgili bedava girebileceğin seminer fuar bul, onun ismini al giriş kartının kopyasını da dilekçe ile birlikte öğrenci işlerine ver, sorun çıkartmıyorlar, tabi tatlı dille anlatman lazım

inci.sozlukspot.com

iki saat aradım çıkardım al.

Artık bir anlamı yok.

Öğrenci pasaportu 1 yıllık veriliyor, uzatma da kaldırıldığı için sonra yenisini almak için tekrar başvuracaksınız. Yani 50 liralık bir cüzdan bedeli ödeyeceksiniz.

10 yıllık e-pasaportun harcı 310 lira, yani yıllık 31 liraya denk geliyor.

O öğrenci pasaportu değil.

Gri pasaport olarak geçer. Yurt dışına gidecek olan resmi görevliler içindir ve en önemli özelliği Yeşil Pasaport gibi vize gerektirmez arkadaşlar.

Çiplilerden önce öğrenciler lacivert pasaportu harçsız alabiliyorlarmış. Doktora öğrencileri 3, master 2 yılmış en fazla. Şimdiki durumu bilmiyor giden arkadaş.

Tabii 3 yıllık istiyorum deyince de vermiyorlar hemen, ikna etmek gerekiyor.

zargan'da müzik terimleri de oluyor genelde.

misal kontrpuan'i cevir dediginizde

parantez icinde muzik ve "counterpoint" diyor.

translate.google.com da kullanilabilir (ama orda anlamlari listelerken müzik diye ayirmiyor)

isterseniz tüm aradiginiz kelimeleri alt alta listeleyin, biz soylemeye calisalim neler olduklarini.

bu işinize yarar mı ki az da olsa?

acim.name.tr

İki birimli ikişerli ölçü.
İki sesli - bire karşı dört kontrpuan (two voice - 1:4 counterpoint dedim mesela. Ama bire karşı senkoplu ve süslü (nakışlı) kontrpuan gibi terimler var.)

Bire bir first species counterpoint diye geçer. Bire iki second species, bire dört third species, bir üstüne bağlı fourth species, serbest de fifth.

En güzeli bir kontrpuan kitabı edinip ingilizce göz gezdirmek.

yürüyerek 10-15 dk bişi.

hatta bi de yurume suresini kısaltmaz ama teleferik keyfi bile yapılabilir giderken.

vize pasaport işlemlerini bilmiyorum ben hiç yapmadım... ama masraflı ve uğraştırıcı onu bilirim (iş için gidiyorsan biraz rahatlarsın)
konaklaman gideceğin yere bağlı... ama zannedersem pahalı gelecek sana
Delta ayirlayns iyidir ben onunla gider gelirim... Aktarmasız uçuşları iyidir rahattır... Ya da en kötü amsterdam aktarmalı (4-6 saat) gelebilirsin...
1 ay sonrasına bilet alacaksan şayet 1300-1600 abd doları kadar tutar...
sen yine www.ekobilet.com 'da şubelere girip sana yakın olan şubeyi arayıp fiyat alabilirsin...
rezervasyon yaptıracağın zaman mesaj at bana işin ince detaylarını vereyim (kandırılabilirsin)

edit:imla

thy çok iyidir amerika uçuşlarında, ancak new york üzerinden falan gidersin aktarmalı.

muhtemelen en ucuz ucak bileti: www.expedia.com

tek havayolundan almana gerek yok, ucuza gelmesi icin kombine ucarsin.

vize randevusu 140$ falandi. pasaporta da emniyetin sitesinden bakabilirsin.

açık yemek götüremezsiniz. yasak (bu arada uçuş yurtiçi mi?)

Evet, yurtiçi.

ben yurtdışına saklama kabında dolma, mücver, ananemin sosisliği böreğini vs götürürken kimse bişey demedi yani açık yemek götürülebiliyor. yurtiçi de götürülür..

Reçel, turşu gibi akan şeyler yasak aslında da, börek akmaz kokmaz gibi geliyor bana.

akıcı özelliği olmayan her şey yurtiçi uçuşlarda serbesttir. Yurtdışı uçuşlarda ise gideceğiniz ülkenin kurallarına göre hareket etmelisiniz. Mesala en son ben şili santiago'ya gittiğimde yanımda getirdiğim elmalar alıkonulmuş birde 30$ ceza ödemiştim. şili'ye meyve dahil en küçük yiyecek götürmek yasakmış, bilemedik.

Mızıkayı çıkarmayı unuttuğumdan polis abi çantama bakmak istedi. Açtığımda alüminyum folyo sarılı börekleri gördü ama bunlar ne demedi. Mızıkaya baktı, geçtim.

çok fazla java program yok. bulabileceklerin de pek işe yarar programlar olmaz.

www.maxicep.com

buradan bulabilirsiniz ücretsiz, aslında fena oyunlar yok zira sanırım telefonunuz s60 java
program olarak msn den öteye faydalı birşey yok sanırım.

bluetooth varsa javayı bt ile gönderip mesaj kutusundan direk kurabilirsiniz, pc suite hiç kullanmadım.

2-3 gün bir cd! :)
isobuster kullandım da bir dvd yi 5-10 dk da hallediyor. okuyamadığını atlama özelliği var ama okuyamadığı dosya genelde çalışmıyor.

evet, var böyle bir ilişki. her ne kadar "bunun kilo alma yan etkisi o kadar yok" falan deseler de vardır yine de. sadece diğer antidepresanlara nazaran daha az bir oranda etkisi olabilir. kilo almaya başladıysanız dikkat edin. doktorunuzla konuşun.

ben de merak ettim soracam;
bu kilo aldırma etkisi metabolizmayı yavaşlattığı için falan mı yoksa iştahı mı açıyor?

benim bildiğim kadarıyla her iki yönde de etkisi var.

Bence benim iştahım açılmadı, zaten hep açıktı. Hep abur cubura, çikolata, kola, cips gibi zarar ziyan şeylere ilgim çoktu ve dikkatsizce tüketirdim. Şimdi kola dışındakileri azalttım, sıfırladım, kolayı bile bazen şekersiz içer oldum.

Su içsem yarıyor; ama ilaçtan, ama başka şeyden, bilemedim.

@redlinetheturk
iştahı açıyor ama dikkat edip eskisiyle aynı miktarda yerseniz de kilo artışı oluyor. bende öyle oldu.


@fadetoreality
aynı sorun bende de var, migrenden dolayı basit bir ilaç kullanıyorum, gerçi düzenli kullandığım başka bir ilaç daha var, sanırım ikisi de bu yönde etkiliyor. beslenme düzenimde bir değişiklik olmadı ve kilo aldım, dikkat ettim ilaç döneminde oldu. oluyor.

Antidepresanlar sizin psikolojik bariyerlerinizi zayıflatır. Yani hiçbir setiniz, kapattığınız kapı, korkunuz, fobiniz, derdiniz, düşünceniz eskisi kadar güçlü değildir. Antidepresan tedavisine devam ederseniz (ki genelde uzun olur bu süre) uygun psikolojik yardımla yeme ve spor alışkanlıklarınızı düzenlerseniz zerre kilo almazsınız.
Diyemem...
Çünki vücut iç dünyasını düzene sokayım derken metabolizmayı sapıttırabilir, evet. Ama bu da psikolojik olarak aşılması gereken bir engeldir.
Özet: Varsa psikyatrınıza sorun. Yoksa psikyatr bulun.

ben de bu paxil denen zilleti kullanmıştım bi dönem.ve evet tecrübeyle sabit ne yazık ki ama iki ay gibi bi sürede 10 kilo kadar almıştım.hatta okulda epey bi geyik olmuştu "he he ergenliğe yeni girmiş gibisin" diye.birden kilo yaptı benim bünyede.ama ilacı bıraktıktan sonra tekrar verebildim kiloları.bana kalırsa doktorunla özellikle konuş bu kilo mevzusunu.mümkünse paxil yerine aynı paralelde farklı bi ilaç yazsın.

ben nisan ayından beri kullanıyorum ama kilo falan almadım..

vatan'da şu anda western digital'ın bu modeli kampanyada ben aldım 250 küsüre kargo bekliyorum. ne kadar kötü olabilir ki onu düşünmek lazım tabi.

Yok bilyeli değil kapağı 35liklerin.

INSERT INTO tablo2 (file_name, frame_number, total_length) select file_name, frame_number, total_length from tablo1
mysqlde calisiyor bu ornek ama cok standart gozuktu gozume mssqlde de calisir muhtemelen

merterde sportive var.zilyon tane çeşit var.

www.intersport.com.tr

(bkz: decathlon)

decathlon'a gidersen erken git. her reyonda mavi etiketli urunu cok ucuza satiyorlar ama ogleden sonraya kalmiyor pek.

her bir matrix'in diğerine dik olması gerekiyor. yani çarpımları 0 a eşit olmalı derim ben. dot productları 0 olması hesabı.

giderken iett otobüsü var (bkz: http://iett.gov.tr) fakat dönüş taksi

invariant orda semantik anlamiyla kullanilmistir bence. yani sistemin karakterini belirten herhangi bir parametre ya da tanimdir. yazilim camiasinda en azindan o anlamda kullaniliyor. suradaki ornege bakabilirsin: en.wikipedia.org

Olasılıktan bildiğimiz momentler var ya hani, onlar kullanılarak başka momentler tanımlanmış. Resimler döndürüldüğünde, boyutları değiştirildiğinde filan da bu momentlerin aynı kalacağı düşünülüyor. "Invariance" bu yani. Hakkaten öyle, denedim, 90 ve 180 derece dönme momentleri neredeyse hiç değiştirmiyor. Ama sebebini anlamam gerekiyor.

internet olarak ayarlarını yap zaten 3g olmayınca edge ile bağlanır. Sinyal kalitesi çok düşerse bazen gprs'e filan geçebiliyo. Ama edge ile kullanırsın genelde. 10-15 kb/sn hız oluyo ortalama. Facebook filan açılır ama meebo'yu denemedim hiç

opera da bağlanmadan önce sorar o üç farklı ayarı.teknik olarak pek bilgim yok ama internetten bağlandığımda daha ekonomik oluyordu sanki...

Uyum bozukluğu'nun İngilizcesi galiba "adjustment disorder"mış.

"Adjustment Disorder with Anxiety" büyük ihtimalle sizin dediğiniz. Şurada yazıyor bir şeyler; www.iattackanxieties.info

beggin'_?

(bkz: #18545426)

1) Ben gitmeyeceğim :)
2) Kendin de kayıt ol, işi sağlama al.
3) Kampüste bir yurt var ama orada kalabileceğini sanmıyorum, merkez'de ucuza oteller bulabilirsin, polis evi, öğretmen evi gibi alternatiflerinde mevcut.
4) Agreed.
5) Kampüsten havaalanına varmak 30 dk. şehir merkezinden ise 15 - 20 dk.
6) Akşamüstü dar zamanda pek bir şey yapamazsın, gazi köşkü'ne gidebilir yer içer dinlenirsin, eski şehri gezebilirsin hasanpaşa hanı-ulu cami-surlar gibi.., sabah kahvaltısında ciğer kebabı yemelisin :)
7) her yarım saatte belediyenin servisleri var, taksi var, az yürüme mesafesinde dolmuş ve otobüsler var, ulaşım geceyarısına kadar sorun olmaz.
8) Ek kart dediğin kredi kartı ise problem olmaz, yolcu adının farkından dolayı sorun çıkmaz, kart sahibi ile yolcu adı birbirinden bağımsızdır.

p1-p2 eğimini bul
arctan al
10 derece ekle/çıkar
tekrar tan al, ok ucu eğimleri elinde artık
p2 merkezli 3 piksel yarıçaplı bi daire çiz
yeni bulduğun ok ucu eğimleriyle p2'den geçecek şekilde doğrular çiz
daireyi kestiği 4 noktadan ikisi n1 ve n2 olacak.
hangi ikisi olduğunu p1-p2 eğimine bakarak anlayacaksın.

ya da daireyi boşver, ok ucu eğim değerleriyle direk p2'den geçen 3'er piksellik doğrular çiz.

ben de anlatmayı pek beceremedim galiba...

e nin değerini bulduktan sonra diyelim ki e-10 derece eğime sahip olan doğrunun ucunda n1 noktası olsun. n2 nin koordinatları (x3,y3) olsun. doğrunun uzunluğunu biliyoruz 3 piksele denk geliyo;

sqrt((y3-y2)^2+(x3-x2)^2)=3 piksel.

burdan y3 le x3 arasında bi ilişki bulunur. y2 ve x2 zaten biliniyo.

birde e-10 dereceyi biliyoruz

(y3-y2)/(x3-x2)=e-10

burdan da yine y3le x3 arasında bi ilişki bulunabilir. iki denklemi birlikte çözünce çözüm bulunur heralde.

kalan müzik'ten çıkmış bi albüm var; balarısı ahmet

iyi bir mikrofon gerek ilk önce, bir şeyler eklerim, çıkarırım diyorsan tıngırtdatmalarımdan www.youtube.com , eğer ki ünlü olursan bize de 1-2 kuruş atarsın artık :)

içilir.

atin buzluga söyle güzel bir sogusun, icerken de kendisi ile ayni oranlarda süt ve kahlua ekleyin..* afiyet olsun.. *

çok zehirlidir. hemen "ekşi sözlük bozuk olabilitesi yüksek içkiler deposu"na gönderin, biz ilgileniriz

:) şaka şaka, şarap falan bozulur da votka gibi içkiler aylarca durabilir benim bildiğim.

:)
Kahlua yok. Ama aklımda o vardı. Gelirken marketten süt aldım, kahve mahve bi şeyler aldım bakalım neler olacak.

kahlua yoksa sütle mundar etmeyin, meyve suyu da olur, limon da olur. cappy %100 turunçgil karışımı muhteşem olur votkayla.

hiçbir şeyi yoktur, içilir. yüksek alkollü içeceklere genelde (ağzı açık olur, uzun süre bekler, alkolü uçar vs..) birşey olmaz.

biz teey mayıs ayında açılmış votka içmiştik aralık ayında.bişi olmadı.kokusu kötüydü biraz o kadar :)

Şurada da var:

www.fileden.com

prestij olayına katılıp telekom diyorum. her ne kadar sen aynı şeyleri yapmaya devam edeceğini söylesen de bir yere başvurdugunda hele bu bir de yazılım işi olursa telekomünkasyon diploması daha şık durur gibime geliyor.

Özgeçmişime yazsam mesela telekomdan şu kadar ders aldım diye, sonra mülakatlarda da açıklasam programların zaten şu kadarcık farkı var, benim telekomdan almadığım neredeyse ders kalmadı desem, olmaz mı? Planlarımı uygulayabilirsem hakkaten sadece F olan dersi almamış olacağım telekomdan, 7 dersi tamamlamış olacağım.

haklısın mantıken bir farkı olmaması lazım. Kararını fazla etkilemek istemem ama söle bir karşı örnek vereyim. Özel sektorde buyuk bi kurumda calısıyorum. calıstıgım yerin insan kaynakları -mulakaat öncesi- basvuruları sadece okul ve bolume bakarak eleyebiliyor. Yani sen maruzatını anlatamadan red yiyebilirdin biyomedikalle eger bizim İT'ye falan basvursaydın. belki uc bi ornek ama degerlendirmesini sen yap.

Benim fikrim çok rahat saydırırsın. kredileri de tutuyor değil mi? İngilizce olması bence bir şey değiştirmez. başarılar dilerim inş öğrenci işleride sorun çıkarmaz. Bu tür işlerde pes etmemeni işin peşine düşmeni öneririm.

evden ayrılırken ev sahibine o sozlesmeyi iptal ettiriyorsun. sonra da, ben kefil mefil olmuyorum bu dk itibariyle diyorsun kalanını ev sahibiyle eleman konusuyor.

Ev sahibinin de cins biri olduğunu söylesem iyiydi öyleyse. İptal etmiyorum kış ortasında kiracı bulamam diyebilir.

kira sözleşmesini imzaladığınız tarih nedir?
bir de, arkadaşınızın imzaladığı eski sözleşmenin tarihi?

yargıtay'a göre sizin sorumluluğunuzun üst sınırı olmalı. yani kira süresi, bedel vs önemli. imzaladığınız sözleşme BELİRSİZ SÜRELİ bi sözleşmeyse kefilin sorumluluğu kabul edilmez. yani sizinkisi geçerli bi kefalet sözleşmesi değil. kısaca sözleşmede, sizin şu kadar yıl için ve şu kadar para için sorumlu olduğunuz yazılmamışsa (açıkça) içiniz rahat olsun derim ben.

Eski sözleşme feshedildi zaten taşınırken. Yeni sözleşme Kasım'da başladı, bir yıllık standart kira kontratı işte.

Noterden ihtar çekilerek kefillikten yırtılabilineceğini duymuştum, yer mi?

ev sahibine sözlü beyanda bulunursun kabul etmezse noterden ihtarname çek böylece resmen uyarmış olursun ve üstünden sorumluluğu atarsın. kira sözleşmesi belirli süreli bir sözleşmedir kontratta tarih yazmasa bile kanunen öngörülen süre 1 yıldır bir yıl sonra kontrat yenilenmelidir aksi halde taraflardan birisi tek taraflı olarak kontratın geçersizliğini ileri sürebilir. ya sen evsahibine biraz kendinden emin bir şekilde konuş işi boka saracan havası ver adam yelkenleri suya indirir.

valla hocam bikaç yıl evvel bütün arşivi düzenlerken onlarıda atmıştım.elimde full fanzin ve compilation hedeleri vardı.o dönem bir sürü compilation,fanzin topladığım için bilemeyecğim.bence direkt siteden hicri bozdağ'a mail at o yardımcı olur.eğer bulamazsan mailini veririm.

eğer bulabiliyorsan motorola u6 derim başka söze ne hacet.

teknosa'dan philips xenium aldım. her işimi görüyor. fiyatı 90 tl civarı.

www.hepsiburada.com

300 lirayı gözden çıkarırsan nokia 6303'ü öneririm.

akakce.com sitesinden istediğin modeli bissürü alışveriş sitesinde karşılaştırıyor.

Bi de philips xenium süperdir, şarjı falan ultra gidio. iyi özellik diosan, uzun araştırmalarımdam sonra ben Nokia XpressMusic 5130 aldım 230 TL'ye Mp3 süper, şarj iyi, foto yeterli, ses kayıt 10 numara (Benim çok işime yarıyo) bi de sonuçta nokia.

Önce kendi ihtiyaçlarını, telefondan beklentilerini belirlersen daha kolay olur.

Evet nokia 6303 çok iyi, yeni aldım kullanıyorum.

kamerası var 3.2 mp, çok hoş kamera. Otomatik flaşı da var kameranın.
mesajdı, rehberdi için sınır yok kayıt için falan.
4 gb'a kadar sanırım(2 de olabilir) hafıza kartı destekliyor.
mp3 çalıyor, radyosu var gayet güzel.
şarjı benim eski samsung'u düşününce aylarca gidiyor gibi geliyor. haftada bi' kere şarj ediyorum o kadar radyo mp3 dinlemeye rağmen yahu.
hee video çekiyor, video oynatıyor. mesela how i met your mother'ın bölümünü atıyorsun küçültüp, takıyosun kulaklığı izliyorsun. gerçi bi' yerden sonra siyah ekrana dönüyor, çıkıp yeniden giriyosun ama ona da bakacağım şimdi google'dan.
sağlam telefon; dışı falan, su almadıkça pek bir şey olmaz gibi.

302 liraya almıştım vatan'ın internet üzerinden olanından. internet üzerinden ilk defa bir şey aldım zaten. Çoğu yerde çok pahalıydı, mesela mediamarkt'tan alsam 370'e falan alacaktım. Bazı yerlerde 400 küsürdü. Alalı 2 ay falan oldu biraz da düşmüştür, 300'ün çok üstüyse başka yere bak yani. Ama güvenilir yerden al.

200'e falan uyduruk boktan bir şeyler alacağına külüstür falan; 100 lira daha çık mis gibi telefonun olsun.

internete girmek istediğinizde mi bu mesajı aldınız? yoksa bilgisayar açıldıktan sonra bir pop-up şeklinde birşeyler mi geldi? kullandığınız ağ bağlantısı her zaman kullandığınız bir bağlantı mı? yoksa alışveriş merkezi veya public internet sağlayan bir yerde miydiniz?

Bilgisayar açılınca zaten internete bağlanıyor, özel bir şey yapmıyorum. Ama galiba web browser açmadım o sırada. Yalnız Msn açılıyor kendi. Pop-up şeklinde bir pencereydi. Her zaman kullandığım bağlantı.

yorganı çarşafı atın. ciddiyim.

civa çabuk buharlasır. gazı da gayet zehirleyicidir. bence temkinli olup havalandıormak gerekebilir

meğer ben ne delilik yapmısın cocukken misketten buyuk civalarla oynuyordum elimde baya oynamısımdır sorun cıkmadı sonradan:D

metal zehrilenmesi ciddidir, bobrekler olmak uzere cok cesitli etkileri var. civa zehrilenmesi yaz google a.

bunun için sistem saati alınır genelde. system clock diye alınan şey her an değişen bi sayı ve büyük bi sayıdır. bunun için bu sayıyı alıp uygun bi sayıya göre mod'unu alırsın. sonra n olana kadar alıp sürekli toplamaya devam edersin. olabilir mesela.

0-N arasında random bir sayı üret. a olsun bu sayı.
N-a'ya bak, eğer 0'dan büyükse N-a ile 0 arasında bir sayı üret, N=N-a ve yeni sayı b olsun.
N-b'ye bak. Eğer 0'dan büyükse N-b ile 0 arasında...

Recursion ile yaparsın sanırım. Bu şekilde N boyutunda bir matrisi en az 1 en fazla N parçaya bölersin.

Söylemeyi unutmuşum, seed'li olacak zaten, pseudo-random.

1 ile (N-X) arasında bir sayı üreterek başlasam daha doğru olacak sanırım, çünkü X tane sayı olmak zorunda ki X tane bloğa bölebileyim.

ben x'i herhangi bi sayı olarak düşünmüştüm. n belli olan sayı, x de bilinmeyen için kullanılır ya genelde. aklım oraya kaymış. yine x - 1 tane random sayı bulup toplayıp sonuncusunu da n-x yapabilirsin o zaman mesela. yine mi yanlış anladım bilmiyorum ama. o x-1 içindeki sayıları da toplamları n'i geçmicek şekilde filan bulman lazım tabi. sen de herhalde bunun için bi yöntem soruyodun herhalde yine yanlış anlamadıysam. neyse zaten bişeyler yapmaya karar verdin herhalde, ben daha fazla konuşmıyım.

merhabalar kolay gele

oncelikle crown un ve tepedeki psychedelic adamin urettigi algoritmalarda bir sorun var zannederim.

Bu algoritmalarda ilk uretilen sayilar sonraki uretilen sailardan daha buyuk olma egiliminde,

bu algoritmayi yazdim ve N=1000 X=30 icin uyguladim
(not: burada X i parca sayisi olarak aliyorum yani sana toplami 1000 eden 30 sayi uretecek bu algoritma. Bu 30 sayida sira ile sutunlarin genisligi olacak, Not bu algoritmayi sadece durumu gostermek icin yazdigimdan 0 genisligindeki sutunlari eleyecek bir seyler eklemedim algoritmaya)

bu algoritma (matlab da yazilmis)

clear all
clc

N=1000
X=30
u=[];
for(i=1:(X-1));
u(i,1)=round(N*rand(1));
N=N-u(i,1);
end
u=[u;N];
u'


bu da programin ciktisi


Columns 1 through 13

669 63 99 78 89 0 2 0 0 0 0 0 0

Columns 14 through 26

0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0 0

Columns 27 through 30

0 0 0 0



sayilarin giderek kuculdugunu gorebilirsin.

altarnatif ise soruyu biraz farkli ele almak

bu soru elinde N atne bilye var ve bunlari x tane kutuya atmak istiyorsun sorusu ile ayni

Ancak biz sonucta bos kutu kalmasini istemedigimiz icin once, her kutuya 1 bilye atarak basliyoruz sonra

elimizde kalan N-X tane bilyeyi kutulara rasgele atarak elimizdeki bilyeleri bitiriyoruz. Sonucta kutulardaki bilyeler de bizim rasgele dagilim oluyor.

matlab da algoritmasi soyle olabilir

clear all
clc

N=1000
X=30
u=ones(X,1);
for(i=1:(N-X));
k=ceil((X)*rand(1));
u(k,1)=u(k,1)+1;
end
u'


bu da programin ciktisi

ans =

Columns 1 through 13

28 32 31 28 28 36 34 30 30 33 25 37 42

Columns 14 through 26

46 20 36 37 46 33 26 34 32 37 26 41 37

Columns 27 through 30

31 31 40 33

gordugun gibi dagilim cok daha homojen.

hadi kolay gelsin sorun olursa yaziver.

ben ankara için bildiklerimi yazayım... firmalar aynı oldukları için aynı sonucu alacağınızı zannediyorum. koçtaş'tan 1 hafta önce sikindirik bir kitaplık aldım 2-3 km için yaklaşık 30tl gibi bir fiyat istediler. [kendimiz taşımayı seçtik] ama dediğim gibi aynı gün içerisinde teslimat yapıyorlar. tepe home beleşe eve nakliyat olayında şu sıralar ama bugün için vermek istediğimiz sipariş için 24 kasım'a gün verdiler sanırım siparişe göre imalat yapıyorlar. ankara'daki [bilkent] praktiker eve nakliyat yapmıyordu hatırladığım kadarıyla. ikea'yı bilmem buralarda yok

ikea genelde 2 günde teslim ediyor.

bende wisemann var. 200$ civarı birşeye almıştım. çok param yok diyorsan ucuz birşey al. derse verirsin parayı ben oyle yapıyorum. zaten başlangıç için bence idare ediyor.
şair nedimde üflemeli çalgılar satan biryer var oraya bakabilirsin. yerini biliyorum ama adını unuttum tamamen.benim flütümü hocam almıştı.uzman biriyle alman daha uygun bence ucuz birsey alacaksan.
komşulara gelince. birinci oktavlarda değil,ikide biryere kadar ama üçüncü oktavlarda saat 10dan sonra sorun olabilir. ben sabah ve gece ondan sonra çalışamıyorum. mahallenin öbür ucundan geliyor ses. ama pencere kapalı falan çalarsın ne olacak. biri gelirse ben çalmıyorum dersin:D. zaten en fazla bir saat sonra üfleyecek halin kalmıyor.sevgiler

kyk kredisini erteletmenin tek sartı (lisans için) mezunıyetten sonra 1 gun bile sigortalı olarak calısmamıs olmanız. yuksek lısans yaparken calısmadıysanız yıne ertelerler.

hacım erteleme borcun 3 katı artar dıyenelr olacaktır, kulak asmayın. cok fazla koymular ustune. kyk yı ararsanız sorunuzu nazık abıler, hanım hanım teyzeler cevaplar.

şu an sigortalı bir işte çalışmıyorsanız hemen başvurun ve 1 yıl erteletin. ben ödeme tarihi başladıktan 10 gün sonra dilekçe yolladım kabul etmediler, sebep olarak da ödemeyi geciktirdiğim içinmiş. siz siz olun elinizi çabuk tutun.