Giriş
(8)

Japonca vs Korece

youkoso hitori bocchi
Hangisini öğrenmek daha zor? Neden?
Hangisini öğrenmek daha zor?

Neden?
0
youkoso hitori bocchi
(25.03.13)
Kora alfabesi kolay. Kolay dediğin max. 3 günde iyice öğrenilir. Japonca hiragana, katakana ve kanji olmak üzere üç alfabesi var. hiragana ve katakana kolay. Bir günde öğrenilir ama kanji sıkıntı. Günlük kullanılan 2000 tane kanji var ve öğrenmesi zor. Gerçi 200-300 kadar bushu'yu öğrenince kanji yavaş yavaş çözülebilen bir şey ama yine de kolay değil.

Gramer olarak pek bilgim yok. Korece'de bizim Türkçe'de olduğu gibi ünlü uyumu var. Sondan ekliyoruz yine. Japonca da sondan eklemeli. Japonca'nın telaffuzu daha kolay.

Tüm bildiklerim budur.
0
gyroscope
(25.03.13)
bir günde 3 günde öğrenmek derken neyi kastediyorsunuz yahu, bu kadar kolay mı?
0
ground
(25.03.13)
@ground, dili değil, alfabeyi öğrenmek kolay. Hiragana, Katakana, Hangıl ile yazmak ve yazılanı okumak kısmı zor değil. Pratik yapmak lazım sadece. Üç alfabeyi de vaktinde ezberlemiştim.

Misal hiragana ve katakana şu tablodan öğrenilebilir: 3.bp.blogspot.com
Okunuşları aynıdır, yazılışları farklıdır. İnternette birçok sesli kaynak da mevcut.
0
gyroscope
(25.03.13)
Korece, çünkü Türkçe'ye daha yakın. Ayrıca Japonca için 2 senesini harcayıp günlük konuşmadan öteye gidemeyen IQ'su gayet yüksek arkadaşlarım var.

Ayrıca Japonca'da herhangi bir cümlede tek kanji bilmemek o cümleyi anlayamamak anlamına geliyor.
0
Nocturne
(25.03.13)
Koreceyi kolay öğrenirsiniz bence. Birazcık ilgim vardır bunlara. Koreceye de Japoncaya da bakmışlığım var. Bence Korece daha öğrenilebilir. Japonca'da alfabe çok karışık. Korece öyle değil. Latin alfabesini nasıl öğreniyorsak Kore alfabesi de öyle. Ayrıca arkadaşım Korece öğreniyor. Dediğine göre Korece ve Türkçe'nin söz dizimi aynıymış. Hiç zorlanmıyor.
0
lahanakafa
(25.03.13)
Bu arada arkadaşa katılıyorum. Hangıl'ı 3 günde öğrenirsiniz dediği gibi. Dili öğrenme kısmı tabi ki uzun olur. Ama Japon alfabelerini öğrenmek uzun bir süreç.
0
lahanakafa
(25.03.13)
"Türkçe'nin hece yapıları açısından Japonca ile gösterdiği benzerlik, Korece ve Çince ile olandan çok daha fazla. Japonların Türkçeyi kolay öğrenmeleri de, muhtemelen, gramer benzerliğinden çok, hece yapılarının benzerliğinden kaynaklanıyor. Bildiğim kadarıyla, Korece'nin grameri de Türkçeye Japoncanın grameri kadar benzer.Ama Korece, ses yapısı nedeniyle Türkçe'ye uzak kalır."
0
etki
(25.03.13)
Ben uzunca bir süredir Japonca öğreniyorum ama hiç korece denemedim. Ama tahminimce alfabe olarak Korece, Japoncadan daha kolaydır. Grammer olarak pek bir farklaraı olmayabilir.
Ama Japonca Türkçe ile aynı dil ailesinden olduğu için anlaması ve öğrenmesi çok kolay.
0
darthcat
(25.03.13)
(1)

ispanyolca

fakyoras
"O(kadin) makine muhendisi" demek istiyorum.Es ingeniero mecánico mu denir , yoksa Es ingeniera mecánico mu denir , yoksa Es ingeniera mecánica mi denir ? yani maskulenlik nereye gider ? tesekkurler.
"O(kadin) makine muhendisi" demek istiyorum.

Es ingeniero mecánico mu denir , yoksa Es ingeniera mecánico mu denir , yoksa Es ingeniera mecánica mi denir ?

yani maskulenlik nereye gider ?


tesekkurler.
0
fakyoras
(25.03.13)
Ella es ingeniero mecanico doğrusu
0
croswell
(25.03.13)
(3)

Ünlü türemesi yok mu?

ya ben lan neyse
geçiyor sözcüğünde ünlü türemesi yok mu?geç-i-yor şeklinde?ygs de bunu ünlü türemesi olarak kabul etmemiş. ünlü türemesi dışında bir ses olayı var mı?
geçiyor sözcüğünde ünlü türemesi yok mu?

geç-i-yor şeklinde?

ygs de bunu ünlü türemesi olarak kabul etmemiş. ünlü türemesi dışında bir ses olayı var mı?
0
ya ben lan neyse
(25.03.13)
yardımcı ünlü olması lazım onun.
0
Vexq
(25.03.13)
Yardımcı ünlü o.
0
delirten
(25.03.13)
Ah bizim zamanımızda "iyor" ayrı ek olarak kabul ediliyordu. "imek" gibi. şimdi akılları daha da fazla karıştırmışlar.
0
lesley mateas
(25.03.13)
(3)

İngilizce-Türkçe tek cümlelik çeviri

sweet child o mine
Bir ağacın kökü ne kadar derin olursa ağaç da o kadar sağlam olur ve kolay kolay devrilmez.Teşekkürler
Bir ağacın kökü ne kadar derin olursa ağaç da o kadar sağlam olur ve kolay kolay devrilmez.

Teşekkürler
0
sweet child o mine
(25.03.13)
A tree is strong as much as its roots are deep and does not tumble easily.
0
lesmiserables
(25.03.13)
the deeper a tree's root is, the stronger the tree will become and the harder it will be to uproot it.
0
sanat guresi
(25.03.13)
İkincisi daha dogru bir ceviri.
0
gadanallah
(25.03.13)
(2)

Türkçe almanca kısa bi cümle çevirisi

seen sea
"Pop, rock, arabesk Türkiye'de öne çıkan müzik türleridir." i nasıl almanca söylerim?
"Pop, rock, arabesk Türkiye'de öne çıkan müzik türleridir." i nasıl almanca söylerim?
0
seen sea
(24.03.13)
"Pop, Rock, Arabesk sind in der Türkei die beliebtesten Musikarten."
diye çevirebildim ben...
0
ne zaman gitti tren
(24.03.13)
arkadaşın yazdığı çeviri de gayet mantıklı beliebtesten yerine prominent kelimesini de kullanabilirsin. Pop, Rock und Arabesk sind die prominenten Musikarten in der Türkei gibi ;)
0
nickullah entryoglu
(25.03.13)
(5)

"Hakkımı yiyorsunuz" eş anlamlı kelimeleri nedir?

mecazimursel01
Aynı anlama gelecek başka kelime yok mu Türkçe'de ?
Aynı anlama gelecek başka kelime yok mu Türkçe'de ?
0
mecazimursel01
(24.03.13)
"hakkıma geçiyorsunuz."
0
nagg
(24.03.13)
Günahımı alıyorsunuz
Günahıma giriyorsunuz
0
buzbebek
(24.03.13)
"hakkıma tecavüz ediyorsunuz."
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(24.03.13)
Bu değil bu da değil....
0
🌸mecazimursel01
(24.03.13)
kul hakkı alıyorsunuz.
0
burlesqueen
(25.03.13)
(2)

O artık ... çeviri ingilizce?

mecazimursel01
O şimdi asker değil de.. O artık asker nasıl denir?He's soldier by now mı acaba?
O şimdi asker değil de..

O artık asker nasıl denir?

He's soldier by now mı acaba?
0
mecazimursel01
(24.03.13)
He's in the army now
hatta bu kalıp bir şarkıda bile geçer.
0
sinematematikci
(24.03.13)
şimdi ile artık arasında bi fark yok ki ikisi de aynı şekilde söylenir. sinematematikci'nin dediği doğru.

bu da bonus: www.youtube.com
0
speculative fiction
(24.03.13)
(1)

Rusça Eğitim (Ankara)

yum cimih
Sevgili ekşidaşlar; Ankara'da Rusça eğitim alabileceğim tavsiye edebileceğiniz yerler nerelerdir?Şimdiden teşekkür ettim.
Sevgili ekşidaşlar; Ankara'da Rusça eğitim alabileceğim tavsiye edebileceğiniz yerler nerelerdir?

Şimdiden teşekkür ettim.
0
yum cimih
(24.03.13)
tömer
0
kayranin kedisi
(24.03.13)
(2)

ingilizce bi cümle kuramadım ya lan!

the kene
1 saattir uğraşıyorum kuramadım soktumun cümlesini. yardım edenlerin elleri dert görmesin:)"Bu olgu sunumunda 15-20 gün öncesinde bulantı, kusma, öksürük şikayeti ile başlayan ve bu belirtilerin yaklaşık 2 hafta sonrasında alt ekstremite distallerinden başlayan uyuşukluk ve güçsüzlük şikayeti gelişe
1 saattir uğraşıyorum kuramadım soktumun cümlesini. yardım edenlerin elleri dert görmesin:)

"Bu olgu sunumunda 15-20 gün öncesinde bulantı, kusma, öksürük şikayeti ile başlayan ve bu belirtilerin yaklaşık 2 hafta sonrasında alt ekstremite distallerinden başlayan uyuşukluk ve güçsüzlük şikayeti gelişen, GBS tanısı koyduğumuz 32 yaşında SLE tanısı ile izlenen bir erkek hasta tartışılacaktır."

"In this case report, a 32-year-old man with SLE who we diagnosed GBS will be discussed." diye bir cümle kurup ikiye böleyim dedim yine yapamadım.
0
the kene
(24.03.13)
In this case report, a patient whom tracked with SLE diagnosis will be discussed.

Yapmaya çalıştığının doğrusu bu gibi, ama eksik zaten, tamamını da çevirmek zaman istiyor biraz.
0
juusto
(24.03.13)
"In this case report, a 32-year-old man who followed up with SLE and diagnosed with GBS will be discussed. His nausea, vomiting and cough symptoms started 15-20 days ago, and he had numbness and weakness in his distal lower limbs two week after this symptoms."

böyle çevirdim, olmuş mudur yenilmez galyalılar?
0
🌸the kene
(24.03.13)
(5)

Dilko'yu nasıl bilirsiniz?

barix
Merhaba arkadaşlar, sözlükte pek kayda değer bir şey bulamadım. bir ara ekşiyi de kapsayan bir reklam kampanyası yapmışlar herkes o reklamla ilgili yazı yazdığı için pek okunacak bir şey yok, olanlar da arada kaynıyor.Neyse sizin yorumlarınız nedir? Kadıköy şube için.
Merhaba arkadaşlar, sözlükte pek kayda değer bir şey bulamadım. bir ara ekşiyi de kapsayan bir reklam kampanyası yapmışlar herkes o reklamla ilgili yazı yazdığı için pek okunacak bir şey yok, olanlar da arada kaynıyor.

Neyse sizin yorumlarınız nedir? Kadıköy şube için.
0
barix
(23.03.13)
dilko englishi kesinlikle tavsiye etmiyorum. aman diyeyim
bakırköy şubesinden bahsediyorum.
0
benoyledemekistemedim
(24.03.13)
Neden kotuydu?
0
oa
(24.03.13)
Ben gideli çok oldu, ama pek memnun değildim gittiğim zamanda..
Dil eğitmeni olmayan kişiler derse geliyordu.
0
darthcat
(25.03.13)
kesinlikle memnun değildim bir yıl gittim hiç memnun kalmadım böyle bir başı boşluk bi kayıtsızlık kendini salmışlık görmedim. Aman sakın ha diyorum.
0
pembegurba
(25.03.13)
gidip de memnun kaldığınız bir yer var mı peki? anlatan arkadaş baya güzel anlatıyordu oysa.
0
🌸barix
(27.03.13)
(1)

ingilizce

charlotte blanc
in 1792 criminals saw they could make a good profit by filing shavings from the sides of gold and silver coins and selling the precious metal, which is why coins now have ridges on their sides.burada ne demek istemis
in 1792 criminals saw they could make a good profit by filing shavings from the sides of gold and silver coins and selling the precious metal, which is why coins now have ridges on their sides.

burada ne demek istemis
0
charlotte blanc
(23.03.13)
1792 yılında suçlular, altın ve gümüş paraların kenarlarını aşındırıp değerli metali satarak iyi kâr edebilecekleri gördüler. günümüzde madeni paraların kenarlarının tırtıklı olmasının sebebi de budur.
0
speculative fiction
(23.03.13)
(3)

though

baldur
bu taf diye mi okunuyormuş? ben hep şarkılarda, filmlerde doğ diye duydum sanki?
bu taf diye mi okunuyormuş? ben hep şarkılarda, filmlerde doğ diye duydum sanki?
0
baldur
(23.03.13)
eksisozluk.com
though doğ diye okunuyor evet.
0
kargn
(23.03.13)
tough : taf

though: doğ
0
[silinmiş]
(23.03.13)
though ile tough'u karıştırmışım.
0
🌸baldur
(23.03.13)
(2)

blues kelimesi hakkında

speculative fiction
şimdi bir müzik türü olan blues aynı zamanda hüzün anlamına da geliyor ya, hangisinin kullanımı daha önce? yani blues bir müzik türü olarak ortaya çıkıp sonra bir duyguya isim mi veriyor yoksa blues her zaman hüzün demek de müzik türü ismini buradan mı alıyor?
şimdi bir müzik türü olan blues aynı zamanda hüzün anlamına da geliyor ya, hangisinin kullanımı daha önce? yani blues bir müzik türü olarak ortaya çıkıp sonra bir duyguya isim mi veriyor yoksa blues her zaman hüzün demek de müzik türü ismini buradan mı alıyor?
0
speculative fiction
(22.03.13)
dokunmakalbime
(22.03.13)
şimdi blue gökyüzünü ifade eder. gökyüzü de özgürlüğü. blues müziğin doğuşu böyledir. o özgürlük, şarkılarda, mutluluk olarak da işlenir hüzün olarak da.hatta o blues yürüyüşleri gökyüzüne uzanan merdivenlerdir. aynı hikayede birbiriyle iç içe kelimeler anlayacağın.
0
alm est
(23.03.13)
(5)

Sözkonusu e-posta yazışmaları ciddi vaktimizi alıyor.

saruwatari
MerhabalarBaşlıktaki cümle İngilizce olarak, kibar bir dille nasıl ifade edilir?Şimdiden teşekkürler.
Merhabalar

Başlıktaki cümle İngilizce olarak, kibar bir dille nasıl ifade edilir?

Şimdiden teşekkürler.
0
saruwatari
(22.03.13)
it takes us too much time to write mails to each other.

Söz konusu anlamına gelen aforesaid'i bi yere sıkıştıramadım. Pek gerekli de görmedim açıkçası. Bir de mail aynı zamanda fiil olduğu için to write a mail pek hoş gelmeyebilir kulağa ama yanlış bir kullanım değil.
0
empati kuramayan psikolog
(22.03.13)
to communicate via mail
0
dokunmakalbime
(22.03.13)
aforesaid e-mail correspondances take too much time of ours
0
partizan
(22.03.13)
too much time biraz ayıp kaçabilir. serious amount of time diyebilirsin yerine.
0
burlesqueen
(25.03.13)
As we mentioned, those e-mailing sessions cost us a serious amount of time.
0
burlesqueen
(25.03.13)
(2)

kısa bir ingilizce çeviri

sidd79
You need 22 more likes on your Page to get access to insights about your activity.
You need 22 more likes on your Page to get access to insights about your activity.
0
sidd79
(22.03.13)
etkinliğin hakkındaki içgüdülere (burası feysbukun bir kısmı sanırım) erişim kazanmak için sayfana 22 beğeni daha gerek
0
herp
(22.03.13)
sayfan 22 like daha alırsa sayfa istatistiklerini görürsün diyor.
0
9kuyruklukedi
(22.03.13)
(3)

Ufak bir cümle çevirisi (İngilizce -> Türkçe)

dusunuyorumoyleysevurun
Cümlemiz şudur:"I traded in homework assignments for friendship, then gave each friend a late slip for never showing up on time, and in most cases not at all."Bu cümle muhtemelen, arkadaş olmak için birilerine ödev vermiş fakat çoğunlukla hiç arkadaş olmak istemeyen insanlar bulmuş birinin cümlesidi
Cümlemiz şudur:

"I traded in homework assignments for friendship, then gave each friend a late slip for never showing up on time, and in most cases not at all."

Bu cümle muhtemelen, arkadaş olmak için birilerine ödev vermiş fakat çoğunlukla hiç arkadaş olmak istemeyen insanlar bulmuş birinin cümlesidir. "Late Slip" isteksizliğe bir gönderme yanılmıyorsam bu konteks içinde. Altyazı olarak çevirmem lazım. Kararsız kaldım nasıl bir yapı oluşturmalıyım diye. Yardımcı olabilecek kimse varsa sevinirim.

Teşekkürler

(bkz: ted.com)
0
dusunuyorumoyleysevurun
(21.03.13)
late slip bence "geç kağıdı"

-arkadaşlık için ev ödevlerini takas ettim/ederdim, ve zamanında gelmeyen çoğu zaman da hiç görünmeyen her arkadaşa "geç kağıdı" verdim/verirdim.-

diyerek öküzleme çevirdim. geçmiş olsun herkese.
0
herp
(21.03.13)
@herp
Tamam da, bahsi geçen kişi de öğrenci sonuçta. Orada bir mecaz var, olmalı. Teşekkürler yine de.
0
🌸dusunuyorumoyleysevurun
(22.03.13)
late slip www.schoolservice.com bir şey ise ben de herp gibi düşünüyorum o kişilerin yerine imzalıyordur (velilerinin imzalarını taklit ediyor da olabilir) fakat bu kişiler gelmeleri gerektiğinden daha geç geliyor veya gelmiyorlardır, bizdeki yerine imza atmak gibi.
0
irbat
(22.03.13)
(1)

bir cümle ingilizce- türkçe çeviri

ameliee
...Unfortunately, Palmer's genuine output was quite small, much less than Keating's, and soon the number of 'previously unknown' or 'just discovered' Palmers coming on to the market began to arouse suspicion.Bire bir çeviriye gerek yok, kabaca ne demek istemiş ?
...
Unfortunately, Palmer's genuine output was quite small, much less than Keating's, and soon the number of 'previously unknown' or 'just discovered' Palmers coming on to the market began to arouse suspicion.


Bire bir çeviriye gerek yok, kabaca ne demek istemiş ?
0
ameliee
(21.03.13)
bu keating palmer ın resimlerinin sahtelerini yapmaya başlamış ya sonrasında palmer ın eserleri az olduğundan keating in daha "önceden bilinmeyen" veya "henüz keşfedildi" diye pazara sürdüğü eserlerin fazlalığı doğal olarak şüphe çekmeye başlamış.
0
irbat
(21.03.13)
(2)

"Çağdaş belediyecilik anlayışı ile" lafını ingilizceye nasıl çeviririz?

oyvind
Soru başlığın içindedir. Teşekkür ederim şimdiden.
Soru başlığın içindedir. Teşekkür ederim şimdiden.
0
oyvind
(20.03.13)
"...with a modern sense of municipality..." ?
0
nevarki
(20.03.13)
understanding of contemporary municipality
0
shbz
(21.03.13)
(1)

tek cümle çeviri / tıbbi ingilizce

humancentipad
kardiyoplejik solüsyona n-asetilsistein eklenmesinin miyokard korumasi üzerine olan etkilerikeywords:cardioplegic solutionmyocardial protectionn-acetylcysteineözetle: a'ya b eklenmesinin c üzerine etkileri diyeceğiz.
kardiyoplejik solüsyona n-asetilsistein eklenmesinin miyokard korumasi üzerine olan etkileri

keywords:

cardioplegic solution
myocardial protection
n-acetylcysteine

özetle: a'ya b eklenmesinin c üzerine etkileri diyeceğiz.
0
humancentipad
(20.03.13)
The effects of adding B to A on C

burada eklemek yerine "karıştırmak" gibi bir mana verme şansınız varsa, adding yerine combining, mixing gibi kelimeler kullanılabilir.
0
hiko seijuro
(20.03.13)
(1)

ing ceviri

jimjim
Under what conditions will the temperature rise of the cold fluid in a heat exchanger be equal to the temperature drop of the hot fluid?tesekkurler
Under what conditions will the temperature rise of the cold fluid in a heat exchanger be equal to the temperature drop of the hot fluid?

tesekkurler
0
jimjim
(20.03.13)
ısıtıcıdaki (heat exchanger) soğuk sıvının sıcaklık artışıyla, sıcak sıvının sıcaklık düşüşü hangi şartlar altında eşit olacaktır?
0
sucuklarlapisirmekseniyumurtayapamazki
(20.03.13)
(2)

Yollarda bekleme yapmak için veya otobüsler için olan ceplere ing. ne denir

ekaterina
Soru başlıkta teşekkür ederim.
Soru başlıkta teşekkür ederim.
0
ekaterina
(20.03.13)
tureng.com

layby, lay-by, rest area, rest stop, pull-off
0
goldentitan
(20.03.13)
bus lane
0
shnhkn
(20.03.13)
(1)

sınav için paragraf

eksi sozlukte eksiyen adam
duyuru sakinleri arkadaşım sınavda ve mesaj attı cause: communication problemseffect: more violence a) consenquentlyb) are the reason forc) is the effect forolacak şekilde bir paragraf isteniyormuş. yardımcı olan olur mu?
duyuru sakinleri arkadaşım sınavda ve mesaj attı

cause: communication problems
effect: more violence
a) consenquently
b) are the reason for
c) is the effect for

olacak şekilde bir paragraf isteniyormuş. yardımcı olan olur mu?
0
eksi sozlukte eksiyen adam
(19.03.13)
Lack of communication between people prevent them from finding a reasonable ground during the discussions of their conflicts. Consequently, parties cannot explain their arguments to discuss matters in a logical way and communication problems are the reason for leading conflicts to violence. Thus, more violence are bound to happen in case of communication problems. Violence is the effect for non-reasonable discussions which are arised from conflicts.

Saçmaladım bir şeyler ama.
0
hiko seijuro
(19.03.13)
(5)

YDS'ye nasıl çalışılır

MBrain
İngilizcesi pek iyi olmayan biri 55 almak için sınava kalan yaklaşık 20 günde nasıl çalışması lazım?
İngilizcesi pek iyi olmayan biri 55 almak için sınava kalan yaklaşık 20 günde nasıl çalışması lazım?
0
MBrain
(19.03.13)
sonrasinda cozumlerini incelemek sartiyla bol bol deneme sinavi.
0
she was my baby
(19.03.13)
üds versiyonundan 55 almış biri olarak, ingilizcen iyi değilse 20 günde imkanı yok diyebilirim. moral bozmak gibi olmasın ama 2,5 ay neredeyse haftanın her günü test çözüp haftanın 3-4 günü de kursa giderek zar zor 55 alabildim. bir sonraki için çalışmaya başla derim. gittiğim kursu da düşünürsen tavsiye edebilirim. kolay gelsin...
0
snowman
(19.03.13)
hiç bir şey yapamaz. bu sınavlar için 3 ay kadar önceden (eğer bir kaç yıl önceden aldığın sağlam bir puan varsa eksiklerini gidermek ve unuttuğun yerleri hatırlamak için 1,5-2 ayda yeter ama 20 gün... tçık) zayıf olduğun konuları disiplinli bir şekilde çalışman lazım.

yine de bir kpds sınavını kendine uygula ve aldığın sonuca göre eksik olduğun yerleri tamamla derim.
0
tururo
(19.03.13)
çözemediğin soru tiplerini iyi analiz et, hangi soru tipinden çok kaçırıyorsan onlara yönel ancak paragraf, yarım cümle, paragraf tamamlama soruları hariç, bunlarda zaten yapabildiğini yapıyorsun, bu kısa sürede bunları iyileştiremezsin, sana tavsiyem bağlaçları(however,whereas,while,but)(3otane), prepleri(of,in,on), p.verbleri(put up with, come up with, make up)(50tane) iyi öğrenmen, bunlarda zaten çıkan kelimelerin saysı azdır, parantez içinde ne kadarı lazım olur onlarıda yazdım
0
srtm
(19.03.13)
üds yi sadece çıkmış sorulara bakarak 70 aldım .soru çözmek çok faydalı konu vakit kaybı gibi bence
0
shyl
(19.03.13)
(1)

Tek cumlecik ingilizce

elxa
"My co-author and I propose the term technological culture as an alternative to the phrase culture and technology; the latter phrase maintains the distinction between the two, while the former begins to eradicate it."hangisi ayrimi surduruyormus? cumledeki "ikinci" mi yoksa kavram olarak sonradan tu
"My co-author and I propose the term technological culture as an alternative to the phrase culture and technology; the latter phrase maintains the distinction between the two, while the former begins to eradicate it."

hangisi ayrimi surduruyormus? cumledeki "ikinci" mi yoksa kavram olarak sonradan turetilen mi?
0
elxa
(18.03.13)
"culture and technology" ikisi arasındaki ayrımı sürdürüyormuş. Çünkü arada "and" var. Diğerinde "teknoloji kültürü" deniliyor, ayrım yok.

Latter phrase "sonradan bahsedilen tanım" diyor. Sonradan bahsedilen termin ise burada "culture and technology". Metinde ilk bahsedilen terim "teknoloji kültürü".
0
hiko seijuro
(18.03.13)
(2)

In a Civil Union

sidd79
ne demek? facebook ilişki durumunda gördüm.
ne demek? facebook ilişki durumunda gördüm.
0
sidd79
(18.03.13)
tr.wikipedia.org

eşcinsel evliliği demek sanırım.
0
rotten head
(18.03.13)
gay evliliği.
0
Hyyerr
(18.03.13)
(7)

Şurada "hedged" ne anlamda kullanılmış?

adoramereku
" be careful with generalising – this kind of claim is better ‘hedged’ "
" be careful with generalising – this kind of claim is better ‘hedged’ "
0
adoramereku
(17.03.13)
biraz öncesini de yazar mısın? context'e göre değişir anlamı.
0
[silinmiş]
(17.03.13)
0
depol
(17.03.13)
Also, it provides all kinds of information easily, which seems to be a good thing for the development of ideas, but doesn’t seem to be very efficient, because most of the information is unreliable and corrupted.

Demişim.

"most" kelimesi için bu notu yazmış.

Edit: @depol: Abicim eğer olay oysa zate benim de "most" ekleyerek yaptığım şey o. Neden öyle demiş ki acaba?
0
🌸adoramereku
(17.03.13)
lafı dolandırmak veya sakınmak gibi anlamları var.
0
ermanen
(17.03.13)
most'ta sıkıntı yok, genelleyeceksen bile sınırlı genelle, yani information ile ne demek istediğini specify et. şu şu dönemlerde, şöyle şartlarda gelen bilgi diye specific yazmanı istemiş.
0
[silinmiş]
(17.03.13)
İnformationı provide eden şey internet. Yani specify edilecek bir yerini de bulamadım. İnternetteki bilgilerin çoğu güvenilmez ve genelde de yanlıştırlar, bunda ne gariplik buldu anlamıyorum.
0
🌸adoramereku
(17.03.13)
işte önüne bir şart bir gerekçe koy. verify edilmediği, kullanıcıların tamamının paylaşım yapabildiği bir dünya olduğu için, trusted, verified websiteleri haricinde unreliabledir demelisin.
0
[silinmiş]
(17.03.13)
(3)

Türkçe - İngilizce: bir cümle çeviri

puc
Selamlar, "Önden arkaya gidildikçe hız artar" diyeceğiz mesela. Buradaki önden arkaya gitme ifadesi nasıl çevirilir?google çevirisini çok sevmedim:when you go from front to backTeşekkürler
Selamlar,

"Önden arkaya gidildikçe hız artar" diyeceğiz mesela. Buradaki önden arkaya gitme ifadesi nasıl çevirilir?

google çevirisini çok sevmedim:
when you go from front to back

Teşekkürler
0
puc
(17.03.13)
Velocity inceases with movement from back to forward.

Velicity increases when one moves from back to forward.

Not: Bu cümle, tercüme açısından doğru ancak fizik kuralları açısından eksik/yetersiz bir cümledir.
0
hiko seijuro
(17.03.13)
"movement from back to forward" arkadan öne olmuyor mu, istenen bunun tam tersi değil mi, yoksa benim kafam mı durdu gece gece?
0
kül
(18.03.13)
Yok kafası durmuş olan benim :)
0
hiko seijuro
(18.03.13)
(2)

become that which thou art?

idyl
tam olarak ne demek bu?
tam olarak ne demek bu?
0
idyl
(17.03.13)
"kimsen o ol (ona dönüş)" gibi.

edit: 'become who you are' olarak düşündüm ama neden which denmiş, art kelimesi eski ingilizce'deki are mı yoksa bildiğimiz art mı tabi bunları da göz önünde bulundurmak gerek.
0
astaroth
(17.03.13)
ben de aynı şeylerden ötürü şüpheye düşmüştüm, ama evet aynen dediğiniz gibi imiş. adorno ve horkheimer'ın bir metninde de geçiyor bu ibare, bunun üzerine yazılmış bazı makaleleleri de taradım bir yandan, "become what you are made to be" diye izah etmiş yazarlardan biri.
teşekkürler!
0
🌸idyl
(17.03.13)
(5)

Lise seviyesinde yazı

aguilas negras
Bir arkadaşım rica etti. Bugün ihtiyacı varmış. Elinde 5 başlık var. Bu başlıklar hakkında yazacak. Bu yazıların toplamı yaklaşık 1-1,5 A4 sayfası kadar olacak. Yani hepsi çeyrek sayfa civarı olacak. Bir yardımcı olabilir misiniz? Türkçe olarak bile ne yazacağımı bilmiyorum. Herhangi bir başlık için
Bir arkadaşım rica etti. Bugün ihtiyacı varmış. Elinde 5 başlık var. Bu başlıklar hakkında yazacak. Bu yazıların toplamı yaklaşık 1-1,5 A4 sayfası kadar olacak. Yani hepsi çeyrek sayfa civarı olacak. Bir yardımcı olabilir misiniz? Türkçe olarak bile ne yazacağımı bilmiyorum. Herhangi bir başlık için de yardımcı olabilirsiniz.

1-Neden dil öğrenmek istiyorum
2-Dil öğrenmek neden önemli
3-Yabancı dil öğrenmenin insan hayatına etkileri
4-İlerde öğrenmek istediğim diller ile ilgili ne yapmalıyım
5-En çok konuşulan dil ve neden bu kadar konuşulduğu

Sorular biraz öznel olabilir ama yardımlarınıza ihtiyaç var. Herkese çok teşekkürler.
0
aguilas negras
(17.03.13)
1-dünya koccaman bir yer. sizin sadece bir ülkenin yazılarını kitaplarını okuyup sadece koccaman dünyanın uffacık bir kısmıyla etkileşime girebilecek olmanız sizi rahatsız etmiyor mu? dil öğrenip hayatı bir çok yönden tatmak bir çok farklı kültüra açılmak bilgi ve tecrübe kaynaklarını katlamak istemez misiniz?

2-yukardaki nedenlerden dolayı önemli. iş hayatında önemli, farklı kültürleri tanıyıp vizyon geliştirmede önemli..

liste uzar gider

3-bu sorular hep birbirinin tekrarı mı diye sorgulamıyor değilim.

4-ilki bir dile gelişimine saygı duyun, almanca zor yeaaa diye bırakmayın, sabır işidir, yetenek yoksa zor ilerler. işin akademik boyutu var, konuşmayı bilseniz de yazmayı ve anlamayı öğrenmek ayrı bir iş. akademik makale okuyacak kadar ilerletebilmeli, kurallarına göre öğrenmelisiniz. bir de pratik kısmı var. öncelikle özgüven, çekingenlikten sıyrılmak dut yemiş bülbül gibi kalmanızı engeller. sonrasında bolca pratik günlük kalıplar ise sizi sosyal hayata sokar. sırf kitaptan değil karşılıklı pratik ise aksan diğer şeyleri sağlar. yüzeysel olarak bu.

5-ingilizce, sonra ispanyolca ya da çince. ikisi son dönemde kapışıyor bilemedim. hatalı da olabilirim tabi.

ingilizcenin bu kadar yaygın oluşunda bir çok faktör var. öncelikle sömürü döneminde affedersiniz ama s.kip atmışlar dünyayı. amerika zaten ingiliz kökenli, adamların sömürgeleri arttıkça ingilizce de yayılmış, çoğalmış. çok farklılıklar var tabi ama temelde neden bu. sonracıma grammeri daha basit bir çok dile göre. yani anlaması da anlatması da öğrenilmesi kolay. çince mesela ekonomi dili olacak diyorlardı, bunun gerçekleşmesi mümkün dahi olsa yıllar sonra anca. çünkü öğrenene kadar insanın canı çıkıyormuş. (alfabe şart) alfabe derken dünya dillerinin çoğu latin kökenli alfabe kullanıyor ordan da bir aşinalık var tabi. bir de ekonomi şu bu derken amerikanın filmini izliyoruz. amerikanın dizisini takip ediyoruz. eğlence sektörü ingilizce dönüyor ve biz türkler iyi hoş şeyler yaratamayınca veya zor gelince hoop ingilizceyi sahipleniyoruz. türk dublajları yine kaliteli de çoğu ülkenin dublajları arka sesin üzerine yapıştırma. bundan dolayı da genç nesilde dil öğrenelim şeyi var. bir de ingilizce artık şart, bilmeyen ama başka diller bilen biri dahi zorluk yaşar. bu kadar çok bilindiği için bilmek gerekiyor bir de.


not:bir yerlere de bir dil bir insandır sözü yalan. bir dil yeni bir dünyadır diye ekleyin. artistik point +5



buyrun lise seviyesi yazı. fikir verir umarım.
0
wiillii
(17.03.13)
Usta fikir vermez olur mu... Müthişsin.

Ve evet, ilk 3 soru çok paralel
0
🌸aguilas negras
(17.03.13)
Naçizane fikrim; dilin tarihçesinden de bahsedin bence herhangi bir soruda. Ne sorulursa sorulsun kompozisyon, makale, ödev vs hep tarihçesinden bahsederim. Dil kelimesinin kökeninden bahsederim. Dil bilmek her kültürde nasıl karşılanıyor, nasıl yaklaşılmış bunlardan bahsederim. Yine kabilelere kadar dayandırabilirsiniz bunu. 3. soru için uygun olabilir hatta bu dediğim. İnsan hayatına etkilerine bağlayabilirsiniz.
0
buzbebek
(17.03.13)
3 -

geçen gün bi entry vardı sözlükte, alanında uzman bi müzisyen, benim de aynı enstrümanı çaldığımı görünce yanıma geldi alçakgönüllükle selam verdi. ama ben dilini bilmediğim için konuşamadım falan diyordu. adamın dünyada ki en iyi müzisyenlerden biri olduğunu söylüyordu, o enstürmanı çalan.

ayrıca bir dil bir insan, iki dil iki insan. vizyonu acayip derecede geliştiriyor. mesela bizim tükenmez kalem dediğimiz şey ingilizcede ballpoint pen olarak geçiyor. bunun ingilizcesini öğrenene kadar, tükenmez kalemin ucunda minicik bi top olduğunu, roll-on deodorant mantığıyla çalıştığını bilmezdim.

sadece türkçe biliyorsan, senin dünyan 70milyonluk türkiye ve diğer türki devletlerden ibaret. ama ingilizce biliyorsan en azından 2 milyar insanla daha kontakt kurabileceksin. dünyan bi anda büyüdü.

3 milyon konuşanı olan litvanca bildiğini düşün sadece, ingilzce, fransızca vs hiç bi şey yok başka. internette arama yapmak istediğin zaman ne kadar kaynağa erişebilirsin.

5- mandarince, nüfusu fazla onların.
onun dışında ingilzce.
neden ingilizce bu kadar yaygın. bi çok sebebi olabilir fakat kolay olması en başka gelen özellik. fiil çekimleri değişmiyor. i go, you go, we go, they go. hepsi aynı. oysaki türkçede (ben) giderim, gidersin, gider, gidersiniz vs. fransızca, almanca vs de çok çetrefilli. buradan genişletebilrsin örneği.

2 - üçüncü sorudan paralel git.

4 - livemocha, busuu, gibi siteler sistemli kullanıldığında en azından o dilin kullandığı ülkeye turist olarak gitsen ya da kısa bi süre geçirecek olsan tüm işini halledbilecek kadar yeti sahibi edebiliyorlar.
0
biseysorcaktim
(17.03.13)
Kardeş 3. soruya yazdıkların muhteşem kere muhteşem. Çok sağol. Ellerine, emeğine sağlık
0
🌸aguilas negras
(17.03.13)
(2)

çeviri

mrenton
''it takes a lifetime to find the right words, and at the moment, I haven't got them. I've been a colossal pain where this continuously unpredictable illness is concerned, and now the physical limits have been reached. The tour had, in fact, been fantastic for all of us - a new slice of life full of
''it takes a lifetime to find the right words, and at the moment, I haven't got them. I've been a colossal pain where this continuously unpredictable illness is concerned, and now the physical limits have been reached. The tour had, in fact, been fantastic for all of us - a new slice of life full of concentrated power. The audiences everywhere have given so much, although I know that neither of us will ever receive our due. I hope this isn't the end, and I hope there will be other chances, minus the heavy burden of illness. Knots of grief today, but full of resolve for tomorrow''

teşekkürler
0
mrenton
(16.03.13)
Kelimesi kelimesine mi ceviri istiyorsun bilmiyorum da, morissey reyiz agir hastayim diyor, insallah atlatcaz diyor, bugun uzgunuz ama insallah yakinda guzel gunlere kavusacagiz diyor..
0
she was my baby
(16.03.13)
Doğru kelimeleri bulmak bir ömür yetmez, ama şu anda, onlara sahip değilim. (bir sıkıntım yok) sürekli teşhis konulmamış hatrı sayılır bir acım var, ve şimdi fiziksel sınırlarıma ulaştı. Yapılan seyahat aslında hepimiz için harikaydı - tümüyle güç hedefi haline getirilmiş bir parça yaşam...

Hiçbirimizin hakkını ödeyemeyeceğini bilmem bir yana, (bizi izleyen)tüm seyirciler kendinden çok şey kattı. Bunun bir son olmamasını, başka fırsatların da doğacağını, hastalığın ağır yükünün azalacağını umuyorum.
Şimdi ıstırap düğümleri var, fakat yarın, çözüm dolu...

Son cümle çok spesifik. Bilemedim.
0
gezentikcanlı
(17.03.13)
(3)

İrlandaca bilen veya bilen bir tanıdığı olan var mı?

Eureka
flaithiulach kelimesinin telefuzunu ve anlamını bilip bilmediği sorabilir misiniz lütfen?Google translatedeki anlamından başka bir anlamı olabilir o yüzden soruyorum ve asıl önemli olan telaffuzu
flaithiulach kelimesinin telefuzunu ve anlamını bilip bilmediği sorabilir misiniz lütfen?

Google translatedeki anlamından başka bir anlamı olabilir o yüzden soruyorum ve asıl önemli olan telaffuzu
0
Eureka
(16.03.13)
böyle bir şey buldum ama yine de bir ayrişe sormak iyi olur.
www.slang.ie

şurada da yardımcı olacak birileri çıkabilir bence: www.facebook.com
0
9kuyruklukedi
(17.03.13)
fr.forvo.com

teleffuzu şöyle.

eli açık, cömert, cesur anlamını veriyor fransızcadaki karşılığı.
0
biseysorcaktim
(17.03.13)
Keltçe denmez mi ona
0
tetebangura
(17.03.13)
(1)

fransızca özel ders

utkugunce12
ankarada tercihen odtü'de fransızca özel ders verebilecek bir insan var mı?
ankarada tercihen odtü'de fransızca özel ders verebilecek bir insan var mı?
0
utkugunce12
(16.03.13)
özel mesaj gönderdim.
0
alibaba06
(16.03.13)
(1)

Leverage

ateyist_
Örnek 1:Linking actors from the energy, development, and environment communities, REN21 leverages their successes and strengthens their influence for the rapid expansion of renewable energy worldwide.Örnek 2: Leverage What You Have To Get MoreLeverage'a en yakın anlamlı türkçe fiilimiz nedir?
Örnek 1:

Linking actors from the energy, development, and environment communities, REN21 leverages their successes and strengthens their influence for the rapid expansion of renewable energy worldwide.

Örnek 2: Leverage What You Have To Get More

Leverage'a en yakın anlamlı türkçe fiilimiz nedir?
0
ateyist_
(16.03.13)
avantajına kullanmak
yararlanmak
0
ermanen
(16.03.13)
(1)

yunanca bilen bir insan evladı

musluksuyu
allah aşkına nedir bu şarkının sözlerinin anlamı?http://www.youtube.com/watch?v=8OTyaH_rO48
allah aşkına nedir bu şarkının sözlerinin anlamı?
www.youtube.com
0
musluksuyu
(16.03.13)
google translate'e sordum. bunu dedi;

Dedicated to all those who love Thanasis
The cards from the concert he gave at Hatzigianneio of Larissa in March 1994 ...
Many thanks to John and the soldier ...


Thera takes obsidian
And the prophecies Patmos
And you lot shooting
fancy vagrancy

In the plain of Thessaly
Sinking sensations
And the sun katakoutela
Beats if you let him

Only beautiful words
In outstretched cards
smell of seawater
Moistened with me

Find writings written
And even those written
Fall leaves yellow
Joined oblivion soil
0
trakyali gulyabani
(16.03.13)
(2)

İngilizce-Türkçe Çeviri

delusione
Arkadaşlar merhaba kaynakça kısmını saymazsam ortalama 60 sayfa İngilizce'den Türkçe'ye akademik bir makale çevirisi için ne kadar ücret talep edilir?Konu bilişim ile ilgili ve deadline ı çeviren kişi belirleyecek.Bu konuda düşüncelerinizi alabilir miyim?
Arkadaşlar merhaba kaynakça kısmını saymazsam ortalama 60 sayfa İngilizce'den Türkçe'ye akademik bir makale çevirisi için ne kadar ücret talep edilir?Konu bilişim ile ilgili ve deadline ı çeviren kişi belirleyecek.Bu konuda düşüncelerinizi alabilir miyim?
0
delusione
(15.03.13)
sayfa başına 80 tl aldım ben böyle bir şey için.
0
[silinmiş]
(15.03.13)
sayfası 10 liradan gidiyor karaborsada şu aralar. ben en son çevirimi 10 a çevirdim lakin ki akademik çeviri olursa öyle değildir.
0
peynirhelvasi
(17.03.13)
(3)

prestige english

tociess
Giden varmı yada fikir sahibi olan 3 kur için 2400 tl fiyat biçtiler.e parayı da yolda bulmadım fikirleri niz çok önemli
Giden varmı yada fikir sahibi olan 3 kur için 2400 tl fiyat biçtiler.e parayı da yolda bulmadım fikirleri niz çok önemli
0
tociess
(15.03.13)
benjaminlinus
(15.03.13)
Ben de baktım oraya ama yani orda istanbuldaki şubeleri içinde şikayet var örneğin ben ankaradan kayıt olcam.
0
🌸tociess
(15.03.13)
benim bir bilgim yok prestigele ilgili ama ingilizceyi üniversite haricinde geliştirdiğim için size şunu söyleyebilirim ki bence eğer fiyat kurdan belirleniyorsa çok bir şey beklemeyeceksin. mesela wallstreet de böyleydi 20 kur yapmış adam hepsini baştan sona alsan 200 bin lira ediyor dalga mı geçiyosunuz olum ya?

eğer belli bir seviyenin üstündeysen kendin çalış yok sınav için falan lazımsa özel ders al derim haci.
0
benjaminlinus
(15.03.13)
(4)

Aşağıdaki cümleyi çevirin bakalım

keah
"The treated patients received I131 therapy at least 1 year prior to the study"yukarıdaki cümlede hastalar calısmanın baslamasından 1 sene önce mi tedaviyi görmüşler yoksa calısma öncesi 1 sene içerisinde mi?Yani; Hz isa doğar--------------1 yıl------çalışma....................... a.................
"The treated patients received I131 therapy at least 1 year prior to the study"

yukarıdaki cümlede hastalar calısmanın baslamasından 1 sene önce mi tedaviyi görmüşler yoksa calısma öncesi 1 sene içerisinde mi?

Yani;

Hz isa doğar--------------1 yıl------çalışma
....................... a....................b..........

a bölgesi mi kastedilen b bölgesi mi?
0
keah
(15.03.13)
Tedavi edilen hastalar, çalışmadan en az 1 yıl önce I131 terapisini almışlar.

a veya b bölgesi ile alakalı ne kastettiğini anlamadım.
0
hiko seijuro
(15.03.13)
Çalışmadan önce.
0
buff
(15.03.13)
benim algı kapılarım kapandı sanırım artık :)
çalışma 2000 yılında oldu misal. 1999-2000 arası ted. görenler değil 1999dan önce tedavi görenler calışmaya dahil olmuslar değil mi?
0
🌸keah
(15.03.13)
evet hastalar 1999'dan önce tedavi almış oluyor senin örneğe göre
0
niye ama
(15.03.13)
(2)

resimde ne yazıyor?

sidd79
https://www.facebook.com/photo.php?fbid=513350465390131&set=a.408353735889805.97050.273427816049065&type=1&theater
0
sidd79
(15.03.13)
binlerce yıl önce kediler tanrı yerine konulurdu. kediler de bunu asla unutmadı.
0
ben smyrna
(15.03.13)
binlerce yıl önce kedilere tanrı olarak tapınılırdı, kediler bunu hiç unutmadılar.
0
irbat
(15.03.13)
(4)

Will'in kullanımı

neverletyougodown
Gramer kitabının birinde geçen bir alıntı:We can use will + infinitive to talk about repeated and typical behaviour in the present:Every day when I get home from work, I'll have a coffee and half a pocket of chocolate cookies.We don't usually use this verb form with state verbs for this meaning. Ne
Gramer kitabının birinde geçen bir alıntı:

We can use will + infinitive to talk about repeated and typical behaviour in the present:
Every day when I get home from work, I'll have a coffee and half a pocket of chocolate cookies.
We don't usually use this verb form with state verbs for this meaning.

Ne diyor bu şimdi will'i (simple present tense gibi) repeated actionlarda da kullanıyoruz ama siz kullanmayın mı diyor, ben anlamadım.
0
neverletyougodown
(14.03.13)
www.ecenglish.com

yani state verb oldugu zaman kullanmiyoruz demek bu sekilde.
0
tonakai
(14.03.13)
@tonakai ha anladım tamam, ulan ne mal kitap kurala yanlış örnek verip, bunu kullanmayın diyor
0
🌸neverletyougodown
(14.03.13)
aslinda sana yolladigim link'e bakarsan 'have' hem state hem action, duruma gore :) ornek biraz tabi uc bir ornek olmus.
0
tonakai
(14.03.13)
örnekte "have" action verb olarak kullanılmış. sahiplik belirtmiyor. I will have a coffee, @tonakai'nin verdiği linkteki 'I am having a bath.' – action verb which, in this case, means 'taking'. ile aynı durumda.
0
vejeteryanvampir
(14.03.13)
(3)

ingilizce- 'fine' kelimesi

bukade
selamlar. fine kelimesi ile ilgili bir sorum olacak. "That is a fine idea" daki fine "eehh işte, idare eder, gideri var" anlamında mı? fine ve good arasında nasıl bir sıralama var?
selamlar. fine kelimesi ile ilgili bir sorum olacak. "That is a fine idea" daki fine "eehh işte, idare eder, gideri var" anlamında mı? fine ve good arasında nasıl bir sıralama var?
0
bukade
(13.03.13)
potansiyeli var gibi bir anlamı var bence.
kötü değil, biraz düşünsen, dallandırsan budaklandırsan iyi bir fikir haline gelebilir gibi.
0
goldentitan
(13.03.13)
innerbliss
(13.03.13)
teşekkürler hocam. konuşurken tonlamadan az çok anlıyorsunuz da mailde okuyunca bir yorum yapamadım. ben de açıkcası çok beğenilmediği gibi bir yorum yaptım ama emin olamadım...
derken..innerbliss, çok sağol hocam, çok teşekkürler.
0
🌸bukade
(13.03.13)
(1)

Kız düşürmece ingilizce çevirince?

odetojoy
"Kız düşürmece" yi ingilizceye çevirseniz mesela nasıl çevirirsiniz?
"Kız düşürmece" yi ingilizceye çevirseniz mesela nasıl çevirirsiniz?
0
odetojoy
(13.03.13)
pick up
0
midesiz
(13.03.13)
(2)

A1 düzeyinde Almanca

bulamıyorum
Merhaba duyuru, kendi çabalarımla A1-A2 düzeyinde almanca öğrenmek istiyorum. Bildiğiniz işe yarayan bir site var mı ?
Merhaba duyuru, kendi çabalarımla A1-A2 düzeyinde almanca öğrenmek istiyorum. Bildiğiniz işe yarayan bir site var mı ?
0
bulamıyorum
(13.03.13)
Eğer İngilizce de biliyorsan ses kaydı şeklinde Michael Thomas'ı dinleyebilirsin. Fazlasıyla verim aldım ben.

İngilizce bilmiyorsan Rosetta Stone programını; eğer internet sitesi arıyorsan da-ki bence dil için en verimsiz öğrenme şeklidir- www.busuu.com veya livemocha.com
0
berat1058
(13.03.13)
Şuan B2 seviyesinde ingilizce kursuna devam ediyorum kursta da A1 düzeyinde almanca alıyorum. Netten de hem tekrar hem de üzerine bir şeyler koymak için bir kaynak bakıyorum.
0
🌸bulamıyorum
(13.03.13)
(2)

ing. okunuş

Ramiegovic
diet tam olarak nasıl okunur
diet tam olarak nasıl okunur
0
Ramiegovic
(13.03.13)
daayıt.
0
dehri
(13.03.13)
tdl
(13.03.13)
(1)

İngilizce Çeviri

imo
We support this definitional research by looking at literature that explores women’s roles in entrepreneurial ventures. Çevirisi tam olarak ne ola ki?
We support this definitional research by looking at literature that explores women’s roles in entrepreneurial ventures. Çevirisi tam olarak ne ola ki?
0
imo
(12.03.13)
Alıntı yaptığınız makale Hindistan'daki kadınların girişimciliği ile ilgili bir konu üzerine. Tam çevirisi şu:

"Bu tanımlayıcı araştırmayı kadınların girişimcilikteki rollerini irdeleyen literatüre bakarak destekliyoruz."

Yani diyor ki sallamıyoruz. Bu araştırmayı yaparken, bir zemine oturturken dünyada kadınların girişimcilikteki rollerini irdeleyen kitaplara, makalelere de göz attık; Hindistan'daki olayı irdelerken de bu çalışmalardan faydalandık. Hatta sonrasında da "Hindistan'daki kadın kooperatiflerinin kazanımlarını ve kayıplarını inceleyen çalışmalara odaklandık daha çok, keza kadınların girişimciliği üzerine yazılmış çoğu eser gelişmiş ülkelerde yapılan gözlemlere dair" denmiş.
0
justhink
(12.03.13)
(5)

ingilizce anlaşamamak :)

baknedicem
yabancı birine bir şey dedim adam bana şöyle cevap verdi ne demek istediğini tam anlamadım ? yani yazdığını anladımda ne demek istedi alttan mesajmı verdi acaba :)-I speak little english Could you say it again more slowly please? dedim-your doing a great job keep up the good work and you will be sp
yabancı birine bir şey dedim adam bana şöyle cevap verdi ne demek istediğini tam anlamadım ? yani yazdığını anladımda ne demek istedi alttan mesajmı verdi acaba :)

-I speak little english Could you say it again more slowly please? dedim

-your doing a great job keep up the good work and you will be speaking English in no time.

ne demek istedi ?
0
baknedicem
(12.03.13)
çok iyi gidiyorsun, böyle devam et, çok kısa sürede ingilizce konuşuyor olacaksın,

demiş.
0
lesmiserables
(12.03.13)
Iyi ingilizcen senin. Boyle devam et kocum. Goz acip kapayincaya kadar ingilizce konusacak hale geleceksin demis.
0
latios
(12.03.13)
rehberlik mi yapıyorsun anlamadım,

Muhteşem bişey yapıyorsun sürdür, kısa sürede konuşuyor olacaksın.
0
mecazimursel01
(12.03.13)
bir de i speak little english olmaz i speak english a little demelisin.
0
benjaminlinus
(12.03.13)
küfretmiş olm :)

hayır ingilizcem kötü derken adamın dediğini aklında tutman şahane, iyisin iyi koç demiş kısaca. türk olsa sırtına da vururdu...
0
gurur
(12.03.13)
(1)

Almanca Gramer Kitabı

bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
Selamlar.Almancamı geliştirmek için gramer, konu anlatımı ve alıştırmalar vs. içeren bir kitap arayışındayım. Neleri tavsiye edebilirsiniz?
Selamlar.

Almancamı geliştirmek için gramer, konu anlatımı ve alıştırmalar vs. içeren bir kitap arayışındayım. Neleri tavsiye edebilirsiniz?
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(12.03.13)
Türkçe anlatımlı arıyorsan Erdem Karabulut iyidir, Almanca anlatımlı olarak bulabilirsen Duden, Hueber gibi yayınevlerinin kitaplarını incele derim.
0
candanag
(12.03.13)
(1)

ingilizce basit bi çeviri

ahmet kaya şarkısı
Yapıştırıcının yüzeye bağlantısı, adhezyon kuvvetleri (moleküler kuvvetler)sonucu olmaktadır.bunu ingilizceye çevirebilecek bi arkadaş?
Yapıştırıcının yüzeye bağlantısı, adhezyon kuvvetleri (moleküler kuvvetler)
sonucu olmaktadır.

bunu ingilizceye çevirebilecek bi arkadaş?
0
ahmet kaya şarkısı
(12.03.13)
The connection of adhesive to the surface is the result of adhesion forces (intermolecular forces)
0
uzay
(12.03.13)
(1)

ingilizce çeviri yardımı

eclskn
hiç sormayacağımı düşündüğüm şeyi yapıyorum şu an. teorik çeviri için yardımınıza muhtacım adam gibi olması için(benimki simültane gibi oluyööör.).cümle şu: Chemical HG involves the conversion of analyte in an acidified solution, to its gaseous hydride by a reducing agent, mostly sodium tetrahydrobo
hiç sormayacağımı düşündüğüm şeyi yapıyorum şu an. teorik çeviri için yardımınıza muhtacım adam gibi olması için(benimki simültane gibi oluyööör.).

cümle şu: Chemical HG involves the conversion of analyte in an acidified solution, to its gaseous hydride by a reducing agent, mostly sodium tetrahydroborate, under ambient conditions.
0
eclskn
(11.03.13)
kimyasal hg, ortam koşulları altında, analitin çoğu sodyum tetrahidroborat olan ajanları azaltılarak asitli solüsyonda gaz hidratlara dönüştürülmesini içerir.
0
thracian
(11.03.13)
(3)

Almanca ozel ders

gezentikcanlı
Ilk defa almanca özel ders vermeyi düşünüyorum. Onceden de komşu çocukların ve aile arasinda ders vermiştim. Ama o dersleri verirken ellerinde kaynak vardı. Bu konuda uzman olan arkadaşlar hangi ders kitabını önerirsiniz? Elimde hazırlık sınıfından kalma themen neu var ve bence yeterli değil.
Ilk defa almanca özel ders vermeyi düşünüyorum. Onceden de komşu çocukların ve aile arasinda ders vermiştim. Ama o dersleri verirken ellerinde kaynak vardı. Bu konuda uzman olan arkadaşlar hangi ders kitabını önerirsiniz? Elimde hazırlık sınıfından kalma themen neu var ve bence yeterli değil.
0
gezentikcanlı
(11.03.13)
ben 2 senedir almanca öğreniyorum, kullandığımız kitap studio d idi. Güzel bir kitap bence iş görür.

Tüm seviyeler vardı. ben a1, a2, b1 de kullandım. b2'de kursumu değiştirdim orada da barthel 1 kullandım. c1'de testdafa hazırlandığım için testdaf 20.15'i kullandım.
0
dampire
(11.03.13)
Hangi seviyede? Tüm seviyeleri var mı peki?
0
🌸gezentikcanlı
(11.03.13)
Teşekkürler!
0
🌸gezentikcanlı
(11.03.13)
(1)

şu cümlede ne demek istiyor allasen? (ingilizce)

idyl
Her okuduğumda başka bir yere çekiyorum, çıkamadım içinden:In the mundane stories and jokes which fill so much of our everyday lives we are continuously engaged in recounting the way that the world appears and in reinforcing, through laughter which profits at another's expense, the apparent order of
Her okuduğumda başka bir yere çekiyorum, çıkamadım içinden:

In the mundane stories and jokes which fill so much of our everyday lives we are continuously engaged in recounting the way that the world appears and in reinforcing, through laughter which profits at another's expense, the apparent order of things.

Bu cümlede takıldığım yer "through laughter which profits at another's expense" kısmı yalnızca. Bir okuduğumda diyorum ki "herhalde birine yüklenip diğerlerini güldürmek gibi bişi kastediyor". Sonra ama hiç kişi lafı geçmemiş, o zaman oradaki "another" "laughter'ın another'ı" diyorum. O zaman da cümleye bir anlam veremiyorum. Var mıdır içinden çıkabilen?

edit: fill yerine feel yazmışım, düzelttim.
0
idyl
(11.03.13)
ben özet olarak şunu anladım;

insanlar birşeylere gülerken, güldükleri şeylerin başkalarının hayatını etkilediğini düşünmezler.
0
makel
(11.03.13)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.