Bi laptopum var. Kendisi 2 senelik. Bu laptopun a ve s harfleri kafasına göre çalışıyor ve uzun zamandır var bu problem. Klavyede bir problem olduğunu sanmıyorum çünkü a ve s harfleri kilitlendiğinde ekran klavyesi ile de yazılamıyor. Format atmadan ne yapayım da düzelsin.. Ve bir de sistem geri yükleme yapmaya çalıştım o da olmuyor. Ne yapmalı?
Teşekkürler.

Önündeki boş kağıda dikkatini vermeye çalıştı kız. Ne yazmalıydı? Nerden başlamalıydı? "Belki de hiç yazmamalıyım, açıklama yapmak zorunda değilim" dedi kendi kendine ama yazmak zorundaydı. Daha fazla mücadele edemezdi. "Belki" dedi, "Belki herşey gibi buna da onların karar vermesi gerekir ama buna izin vermezler ki" dedi. Bu hayat onun değildi ki başkalarının kuklasıydı. İstediği okula gidemezdi çünkü ordan mezun olunca iş bulamazdı, istediği adamla evlenemezdi yeterince zengin değildi, istediği kitabı okuyamazdı öğretici değildi, istediği renkte elbise alamazdı çünkü sarı onu şişman gösteriyordu, pembe ruj dudaklarını solgun, sarı saç kendini basit yapıyordu. "İstediğim hiç birşeye kavuşamam, tek istediğim bu" dedi. Bu hayatta başkalarının kuklasıydı. Kendi seçimlerini yapamazdı, bir yere gitmeye karar veremezdi. Herhangi bir arkadaşında kalamazdı çünkü yeterince güvenli değildi. Herşeyi bir yana bırakıp aynada kendini izledi. Pembe ruj yakışıyordu, sarı elbisesi onu biraz şişman gösterse bile çok hoş duruyordu. Saçlarını sarıya boyatmamıştı ama bunun da yakışacağından emindi ve o okumak istediği kitap gerçekten zevkliydi. Hadi amaa Madam Bovary'i okumak ona ne öğretecekti ki. Gözyaşlarına karışıp yüzünde iz yapmış rimellerine baktı, simsiyah, Gökyüzüne baktı, simsiyah. Gözlerine baktı, simsiyah. Kalemi kağıtta bıraktığı renge baktı, simsiyah. Saçları hangi renkti bilin bakalım.. Hepsi dedi beni ifade ediyor. Bütün renkler var bende. Siyah, hepsinin karışımıyla oluşuyor. "Hayır!" diye çığlık attı. Kendini kandırıyordu. Bitmeliydi. Bu notu yazmalıydı ve herşeyi burda bu odada bırakmalıydı. Ötekileşemezdi artık. Hayatı kendi kontrolünden çıkmıştı.

Gardrobunu açtı. Herşeyi ama herşeyi annesinin seçtiğini anımsadı. Yoo anımsamadı bunu hiç bir zaman unutmuyordu. Bir makas alıp hepsini kesmek istedi. Ama bu yapamazdı, israf olurdu. Ona böyle öğretilmişti. Kendi başına kıyafet seçemezdi. Ya gider en ucuz markanın en pahalı kazağını alır ya da en pahalı ayakkabının en kötü rengini seçerdi. Artık bitmeliydi. Açıklama yapmak istemiyordu. Mecbur olduğunu biliyordu. Bir hışımla masanın önündeki tekrar siyah- gri karışımı renkteki plastik sandalyeye oturdu. Kağıdı eliyle düzleştirdi, kalemi aldı. Solaktı. Ama sol eliyle yazmamalıydı. Sağ el, her zaman sağ el. İnsanlara ters geliyordu solak olması. Kağıda sözler dökülmeye başladı "Gök kuşağıydım ben, her gülümsememde ayrı renk vardı. 7 rengim ve hepsi bendim. Siz, hayatıma yön vermeye çalışan ressamlar, 7 rengi birbirine karıştırıp kendi içiniz gibi simsiyah yaptınız. Zamanında kendi yapamadığınız şeyleri benim de yapmamı engellediniz. Ben bu rengi görmekten sıkıldım. Bu yüzden odamı kırmızıya boyuyorum."

Kalemi yere attı. Notu kalemliğe yasladı. Babasının odasından çaldığı silahı aldı. Tam çenesine dayadı, gözlerini kapattı. "Kırmızıya boyuyorum" cümlesi gözlerinin önünden simsiyah yazılarla geçti. Buna bir son vermeliydi. Tetiği çekmeden önce son kez dışarı baktı, yıldızlara." Biri öldüğünde yıldız kayar" demişti izlediği filmdeki kadın. O gökyüzünden bir yıldız daha almak istiyordu. Çünkü emindi, kendisi gibi yıldızı da sıkılmıştı bu biçimsiz siyah'tan. Tekrar gözlerini kapattı. "Size armağan ediyorum bu rengi" dedi. "Bana bilerek vermediğiniz herşey sizin olsun." Ve gücünü toplayıp tetiği çekti. Ruhu boşluk hissetti. Oda kıpkırmızı oldu. Gökyüzünden yıldız kaydı. Ama planlamadığı bir şey oldu. Bir güç onu o simsiyah gökyüzüne doğru çekiyordu. Öğretildiği gibi ahireti gidiyordu ve orda bu tür şeyler pek hoş karşılanmazdı. Sonsuza kadar siyaha mahkum kalacaktı. Kaderine engel olamazdı. Orda bunalırsa çekebileceği başka bir tetik yoktu. Kayıp giden yıldızına baktı. En azından onu kurtarmıştı ve odasını düşündü artık o da simsiyah değildi ve bomboş kalacaktı. Yine de mutluydu. Yeni "simsiyah" hayatında en azından artık canı acımayacaktı. Ruhu acı çekecekti belki. Odası gözünün önüne geldi yine. Pek çok hayat bitiyordu her gün. Birisi de onunkisiydi. Tüm bunları düşünerek gökyüzünde süzülüp, diğer ruhların görüş açısından kaybolup gitti..

peki ya siz?

Facebookta duvarıma ne yazmışım ne videolar paylaşmışım vs herkes görse, arkadaşım olmayanlar bile..ayarını yaptım ama olmadı bi el atın çıldıraciim.

Az uyumak istiyorum. Mesela sabah 4de yatıp 9da uyanmalıyım. Bunu zorunluluktan değil, gece uyumayı sevmediğim ama sabah çok geç uyandığım için yapıcam.
Bunu gerçekleştirip bir yaşam biçimi haline getirebilir miyim? Yoksa günde 5 saat uyku çok mu az?

Bugün evdeki son geç yatma günüm :) pazartesi işe başlıyorum.
Bu gecemi (saat sabah 4-5 e kadar) filmlerle süslemek, acımasızca film izlemek istiyorum.
Prensesin uykusu'nu çok sevdim mesela.. Bunun gibi "sıcacık" filmler istiyorum. Türk yabancı hiç farketmez. Yabancı olacaksa mümkünse alt yazılısını bulabileyim internetten...
Teşekkürler..

Aradım mamafih bulamadım. Ekşisözlük yazarları yarın belli bir noktada buluşacak mı? Buluşacaksak birbirimizi nasıl tanıyacağız karanfil mi takalım?

bu başlıktaki videolar silinmiş. bana lazım. bilen eden? niye silindi ki anlamadım. kim bilir belki sahibi sildi.

özetle: bi buldurun.

Bunu yapmamız lazım:) Program bulamadım bulduklarım bi işime yaramadı. Bayan sesini erkek sesine dönüştürmeliyiz. Avea'da varmış sanırım ama nasıl bi ses tonu bilmiyorum. Bilenler var mı? Şakafon'u deneyen ya da bu seslere ulaşabileceğimiz bi yer. Genç çıkması lazım sesin :)
Avea hattımız yok eğer cidden bu şey oluyorsa alacağız bile.
Bilgisayar için olanı da olur.
Bi buldurun.

Devlet konservatuarında müzik bölümünde falan okuyan biri staj yapıyo mu? Yapıyosa hangi sene yapıyo nerelerde yapabilir? Merak içindeyim.

Ev ortamında bi kaç arkadaş içecek, erkek yalnız bunlar :)
2 si kardeş biri bi kardeşin çok yakın arkadaşı vs. bağlar güçlü yani :) rakı yokmuş ama bira+vodka varmış. içerken dinlebilecek şarkı arıyorlar. öneriler?

Geçen biri bi araba sormuştu. BMW olduğunu hatırlıyorum farları falan acayipti çok güzel bi arabaydı. Bi buldurun bee

Eski iş yerimi şikayet etmek istiyorum, sigortasız eleman çalıştırdıkları için. Ancak görevliler gittiğinde "X Bey birazdan gelecek ben onun yerine bakıyorum bir kaç saatliğine" diyebilir önceden böyle uyarılmış. Böyle derse "Hea taam o zaman" mı derler?

Ve bir de, bunlar günlük ciro ne kadar olursa olsun sadece 35-40 liralık fiş kesiyorlar ve bir de ortalık yerde önceki günlerin cirosunu yazdıkları bir defter var. 2009'un kayıtları bile var.

Bir şekilde intikam almalıyım :) Help!

hani sözlükte falan kendisinden bolca bahsedilen şu ergen şahıs vardı. Adanadan istanbula mı ne taşınmıştı onun adresi neydi?

Konuşurken bi sonraki cümleyi unutuyorum.
O gün ne yediğimi unutuyorum.
Şunu yapıcam unutmayayım diyorum unutuyorum.
Henüz hayatımı tehlikeye atıcak bi unutkanlık yaşamadım, yaşadıysam da unuttum.
Ne yapmalı?
Balık yağı işe yarar mı?

Dolmabahçe Sarayı'na aşığım. En büyük hayalim bahçesine gömülmek. Tabii imkansız..
Bu sarayla ilgili herşeyi ama herşeyi öğrenmek istiyorum. Harem hayatından tutun odalarına, Atatürk'ün saray ile alakasına.. Toplam kapı sayısından tutun, içerdeki avizeyi halıyı kilimi vs. hediye edenler kimler. niye onu hediye etmiş. hatta taş sayısı falan :)
Ama kaynak lazım. Kaynakları bulmak lazım. Nerden bulabilirim ve kaynaklar neler?

Böyle bi başlık vardı. Can Dündar şiirleri yazıyoduk kendi kafamızdan. Ya da inci sözlüktekileri mi kopyalıyoduk, öyle bişeydi. Bilemedim. Bi buldurun..

Bi tane küçük kız böyle dans kursuna benzer ya da spor salonuna benzer bi yerde dans ediyodu. Sonra biri daha gelip kızla dans etmeye başlıyodu, biri daha, biri daha derken bi sürü insan aynı hareketleri yapıyodu. Ama kızınki sanki danstan çok bebeklerin dengelerini sağlayamamalarından oluşuyodu. Arkadakiler de öyle davranıyodu :)
Neydi, neydi??

Cinler uyhhşş cin diyince ürperdim. 3 harfli diyeceğim, evet onlar. Gerçekten var mı?
Dün karadedeler olayını falan okudum tırstım. Akşam annemle uyudum :)
Babam yok diyor. Kur'an'a daha sonradan insanlar eklemiş vs. diyor.

Not: Babam önceden 5 vakit namaz kılardı şu an deist. Annem, başına kötü bişey geldiğinde ya da adaletsizliğe tanık olduğunda Allah'a inanmadığını söyler ama sonra gider dini kitaplar alır, hatta bi keresinde kapanmak istediğini söyledi. Ertesi gün Allah yok sanki dedi.

Masaüstü bilgisayara hafıza kartı takılabiliyoruz. Hafıza kartı içine kaçtı. Ben de çıkartmak için söktüm sonra neyi çıkarttım naptım bilmiyorum, kartı aldım ama bilgisayarı çalıştırınca monitör de power la başlayan bişi çıkıyo. yani görüntü gelmiyo hiç. ama klavyenin ışıkları faln yanıp sönüyo. sökmeden önce çalışıyodu ona eminim. kabloları da kontrol ettim bi sorun yok. ne yapmış olabilirim?

Bi arkadaşın laptopuna format attım. Driverları bulamadım. Driver Man ile denedim ses kartı falan yüklenmiyor ve 4 aygıt daha. Kablosuz ağ görünüyor ama ağ kablosu takınca tepki yok vs. vs. vs. Laptopun markası modeli HP compaq Presario F600.
Driverlarını nasıl bulurum. Nasıl anlarım hangileri bunun?
Help!

İstiyorum ki izlemediğim film kalmasın. Biri bi filmden bahsettiğinde "İzledim hacı yæ" diyeyim. Hangilerini izlemeliyim? Bütün filmleri izleme gibi bi imkanım var mı? Şu ana kadar çekilmiş bütün filmlerin adını nerden bulabilirim?

Şimdi ben bir şey alacağım. Lakin kredi kartı benim adıma değil. Daha önceden aynı kartla sanal bir oyunla ilgili alışveriş yaptım. Şimdi, kart benim adıma olmadığı için kargoyla geldiğinde kart sahibinden mi imza isterler. Çünkü sitedeki bilgiler de onun üstüne (kart sahibi annem), ben sadece kart bilgileri onun kalsın, geri kalanını kendime göre mi ayarlayayım? Satıcıya mı söyleyeyim, napayım ben?
Çünkü eve değil, iş yerime gelmesi gerekiyor evde kimse yok.

Yabancı olsun hareketli olsun hala dirty bit, mr.saxobeat ve alors on dance dinliyorum :)

Annem astım hastası, aslında astım değil, kronik bronşit. Neyse, bi doktor bulmuş. Adı Ahmet Rasim Küçükusta. Muayenehanesini aramış, muayene ücreti 300 TL demiş sekreteri. Bir muayene ücreti neden 300 tl olur. Anlamadım ki alt tarafı öksür diyecek, ilaç yazacak. Daha bunun tahlili var, ilacı var var oğlu var..

Aslında çok tanıdık bi film. Karı koca arabalarıyla gidiyolar, arka koltuktan biri çıkıyo bunları rehin alıyo. Dediklerimi yapın çocuğunuz elimde, yanında bi kadın var o ilgileniyo diyo. İşte adamın işyerine falan, adamın işini tehlikeye sokacak bi paket veriyo onu vermelerini istiyo. Sonra kadın bu bi oyun diyo.. Meğerse o bunları kaçıran adamla adamın karısı plan kurmuş. Çünkü adam, karısını o adamın karısıyla aldatıyomuş falan.. Çocuğuda kaçırmamışlar evde bakıcısıyla oynuyomuş vs vs.. Neydi bu filmin adı?

Linkteki web sitesinde, videoda bulunan telefon müziği lazım. Buldurana çokonat gönderirim kargoyla.

onemissedcallmovie.warnerbros.com

Bi adam varmış, kaza geçiriyomuş komada kalıyomuş sonra bi hemşire serum kelebeği mi bişi oluyo ya şırıngayla bi ilaç veriyomuş bu adama adam iyileşiyomuş. İnsanların düşüncelerini duyabiliyomuş. Bi adam karısına aşıkmış mesela filmin sonlarına doğru adamı uçurumdan mı itiyomuş... Böyle bi film bana da birisi anlattı merak ettim. Adını bilen?

Geçenlerde annem anlatmıştı.
Eski bi filmmiş.
Birinin dedesi mi amcası mı ne ölüyo ama adam çok zengin.
İşte başroldeki kişiye (kız mı erkek mi bilmiyorum) 1.000.000 $ mı ne veriyo. 1 günde harcıcak bu parayı ve ev, araba gibi şeyler alamıyo. Normal alışveriş yapıcak. Eğer parayı bitirirse bütün miras onun olucak

Konusu bu, bilen varsa bi zahmet yazsın

Sonuyla beni dumura uğratacak (the number 23) gibi. Şaşkınlıktan kafamı duvardan duvara vurduracak bi film arıyorum. Mümkünse orjinal alt yazılısını da filmizle bilmemne gibi sitelerden bulabileceğim bi film arıyorum. Alt yazılı bulamazsam türkçe dublaj da olabilir yeter ki şu anda bulabileyim.

Ama tekrarlamakta fayda var :)
Sonuyla dumur yaşamak istiyorum.

Biraz eski bi klip Metro + diye bi kanal vardı. 20 tane falan yabancı klip vardı onlardan biriydi bu da.
Hastane gibi bi yerde geçiyodu ya da akıl hastanesi ama hapishane de olabilir tam emin değilim. Büyük ihtimalle bi akıl hastahanesi idi. Hemşireler falan güvenlik kamerasına bakıyolardı. Böyle bi nakarat vardı aynı şeyi söylüyolardı nakaratta hep. Yani hiç durmadan bi cümleyi ard arda söylüyolardı. Siyah beyaz çekilmiş bi klipti falan filan.
Bu kadar ipucundan bu klibi, şarkıyı bana söyleyebilene ömür boyu duacı kalıcam :)

Şu videodaki şarkıyı nerden bulabiliriz?

www.collegehumor.com:1921868