Giriş
(6)

Bir uyandım dergi çıkarmak istiyormuşum. Sizden bilgi alabilir miyim?

e.ozen
Pek muhterem arkadaşlar,Size cevabı zor bir soru soracağım. Arkadaşlarla dergi çıkarmak istiyoruz. Size de danışmak istedim. Dergi çıkarmak için ne gibi aşamalardan geçilir?Olayın maddi boyutundan hukuki boyutuna kadar cevaplarınızı bekliyoruz efendim.Nasıl izin alınır? Matbaa,dizgi ve tasarım olayl
Pek muhterem arkadaşlar,

Size cevabı zor bir soru soracağım. Arkadaşlarla dergi çıkarmak istiyoruz. Size de danışmak istedim. Dergi çıkarmak için ne gibi aşamalardan geçilir?
Olayın maddi boyutundan hukuki boyutuna kadar cevaplarınızı bekliyoruz efendim.

Nasıl izin alınır? Matbaa,dizgi ve tasarım olaylarının maliyetleri nedir?
Bu konularda bilgi alabileceğim başka bir yer bilmiyorum.
0
e.ozen
(22.01.09)
hukuksal olayını bilmiyorum, maliyet olayıda çıkartmak istediğiniz kalite, ebat, style, sayı açısından çok farklılık gösterir kabaca ne istediğinizi söylerseniz daha net bilgi alabilirsiniz. fakat en çok masrafı dağıtımda yapacaksınız ki o kısmı atlamışsınız. çıkarttığınız dergileri, yaysata vericeksiniz, yaysat incelicek içeriğine bakıcak ve nerelerde satılabileceğini hesaplıcak. bayiilerine yollayacak bayiileri satıcak veya iade edicek parasını yaysata vericek. yaysat yamulmuyorsam en aşağı %35-40 ını kesip size kalanı vericek. tabii bu biryay olur yaysat olur sizin seçiminiz. hiç bir tecrübeniz/bilginiz yoksa öncelikle yayım kısmını iyice araştırın. muhtemelen hevesiniz kursağınızda kalacak vazgeçiceksiniz. :).
0
bore
(22.01.09)
Aslında bir kaç kişi değiliz ve bir vakfın desteğini de almak üzereyiz. Dağıtımı ilk etapta o şekilde düşünmemiştim.
Anlataytım, üyelere gidecek olan dergiyi dağıtacak eleman alarak sorunu çözemez miyiz? Yani ayda 2 sefer çalışacak birine maaş kolay. Reklam olayı çözüldükten sonra dağıtım genişleyebilir kanımca. Aslında sosyal yayınları(net kitap oldu gerçi) alkım gibi büyük yerlere derginizi bırakıyorsunuz satılanın bir kısmını alıp size parayı veriyorlar. İlk aşamada böyle düşünmüştüm.

Yayım konusunda sizin bir öneriniz var mı?
0
🌸e.ozen
(22.01.09)
dergiyi sadece uyelere dağıtacaksanız yaysat'la filan anlaşmanıza gerek yok, ya bir kuryeyle anlaşırsınız onlar dağıtır ya da çevreyi iyi bilen boş zamanı olan 1-2 öğrenciyle anlaşın dağıtsınlar. böylesi çok daha hesaplı olur.
bir kaç ay bir tıp dergisinin dağıtımında çalışmıştım mesela.
0
patricia teyze
(22.01.09)
matbaa boyutundan bahsedeyim.
2 yıla yakın bir ajansta çalıştım. çıkartılan sektör dergilerinin birinden sorumluydum. öncelikle bir tasarımcıya ihtiyacınız var. elinizdeki doneleri (fotoğraf, metin, dizin taslağı, vb.)bunları tasarımcıya veriyorsunuz, daha sonra ne istediğinizi anlatıyorsunuz. dergi ilk defa çıkacağı için öncelikle size bir kaç tasarım şablonu sunulmalı ki daha sonraki sayılar bu şablon üzerinden devam etsin. siz şablonu seçtiğinizde sayfa tasarımları başlıyor. burada tasarımcı ile sürekli diyalog halinde olmalı, genel olarak tavsiyelerine kulak asmalısınız. normal bir ajans tasarım için ayrı baskı için ayrı fiyat çıkartır. o yüzden şu aşamada elinzde bir tasarım fiyatı olmalı.

gelelim baskıya, baskı istediğiniz kağıt cinsi, sayfa sayısı, dergi boyutu, ciltleme tekniği, paketleme sayısı, teslimat adresi gibi birçok değişkene birden bağlı olarak değişir. bu aşamada yine ajanstan fiyat alabilirsiniz ancak ajans bu işin takibi için sizden komisyon alacaktır. doğrudan matbaacı ile daha uygun bir fiyata halledebilrsiniz ama iyi tanıdığınız bir matbaacı yoksa tavsiye etmem. hem burnunuzdan gelir hemde ajanstan alacağınız fiyattan daha yüksek bedellere çıkar iş.

izinler konusu da şöyle oluyor. imtiyaz sahibi olacak vakıf yetkilisi çıkaracağınız dergiden bir kopyayı emniyete götürüyor. dağıtılmasında sakınca yoktur gibisinden bir resmi yazı alıyor. bu aşama zor değil.

tavsiye: tasarımı matbaacıya yaptırmayın derim. sonra dergimiz neden sevilmedi diye düşünebilirsiniz. biraz daha uygun olsun istiyorsanız, freelance bir tasarımcı bulabilirsiniz. hatta bu konuda tavsiye edebileceğim birileri de var. önceki çalıştığım ajansı da tavsiye edebilirim ama artık orada çalışmadığım için çok gönüllü değilim bu konuda. :)
0
uz
(22.01.09)
dergi derken?
0
robinbook
(22.01.09)
@uz olay profesyonel olmayacağından bir süre tasarımcıya para ödememiz ne yazık ki söz konusu değil. Boyutları itibariyle A4kağıdın %70i kadar olacak :) kuşe olmasına gerek yok şu esnada.

tasarım şablonu konusunda kesinlikle haklısınız.hayati önem taşıyor. Aslına bakarsanız sponsor ve reklamları buluncaya kadar bütün işlemlerde en düşük(mümkünse 0) maliyet en yüksek verim benim düsturum.
0
🌸e.ozen
(22.01.09)
(6)

burası neresi

ashh
yaprak dökümü'nün 39. bölümünde dikkatimi çekti ama daha pek çok bölümde burada oturuyorlar aslında. tahminen kuzguncuk tepeleri falan gibi, çünkü beşiktaş görünüyor arkadar ama köprü görünmüyor. tam yerini, adını ve hatta nasıl gidildiğini öğrenebilirsem çok mutlu olacağım.
yaprak dökümü'nün 39. bölümünde dikkatimi çekti ama daha pek çok bölümde burada oturuyorlar aslında. tahminen kuzguncuk tepeleri falan gibi, çünkü beşiktaş görünüyor arkadar ama köprü görünmüyor. tam yerini, adını ve hatta nasıl gidildiğini öğrenebilirsem çok mutlu olacağım.
0
ashh
(03.01.09)
gökkafesi görüş açısına bakaraktan, fethipaşa korusu olabilir.
0
uz
(03.01.09)
evet, moda değil, süzer plaza/gökkafes görünüyor uz'un dediği gibi.
peki bu fethipaşa korusu nerdedir, nası gidilir?

ya da başka fikri olan?
0
🌸ashh
(03.01.09)
fethipaşa üsküdarda. uzun zamandır gitmedim o yüzden tam gözümün önüne getiremiyorum ama altunizadeden üsküdara inen o büyük caddeden üsküdar sahile inildiğinde sağa yani köprüye doğru yürünüp sonra denize sırtınızı verip bir tepe tırmanılıyodu.
0
Zaphod
(03.01.09)
fethipaşa korusu üsküdar merkez'e iki durak kadar uzaklıkta, (yaklaşık 1 km) kuzguncuktan bir durak önce. üsküdar mihrimah sultan cami önünden kalkan 15 numaralı otobüslerin herhangi bir tanesi ile gidebilirsin. yürüyerek 10 dakikada varırsın.
1. köprüden geleceksen anadolu yakasına geçince otobüsten inip köprünün altından geçerek sahile doğru yürümelisin. buradan üsküdar'a giden herhangi bir otobüse binerek önünde inebilirsin.
0
uz
(03.01.09)
harika, teşekkürler.

peki bu çay bahçesinin orada olduğundan emin miyiz?
0
🌸ashh
(03.01.09)
fotoğrafta göründüğü kadarıyla sahilden çok yüksekte değiller. tepelerde olsaydı emin olamazdım ama büyük ihtimalle korunun içindeler. o bölgede etrafı ağaçlık olan tek çay bahçesi koru içinde olabilir ancak. koru içinde belediye tesisleri vardır ama burası büyük ihtimalle özel iştirakin olduğu bölge. sanırım adı mavi-yeşil buranın. eskiden garden çay bahçesi idi. koruya bir kaç ay önce gitmiş olsam da hep belediye bölümüne giderim o yüzden burası kesin orasıdır diye emin olamıyorum.

bu arada istediğiniz resimdeki gibi bir ortamsa bahsettiğim mekan da gayet işinizi görecektir.
0
uz
(03.01.09)
(1)

oz

cmzrfdl
cine-5 te yıllar önce yayımlanan oz adlı dizinin başında ve sonunda çalan müziği bulmak istiyorum. dizi isminin "oz" olması da arama yapma olanaklarını güçleştiriyor. yardım edebilecek olan var mı?
cine-5 te yıllar önce yayımlanan oz adlı dizinin başında ve sonunda çalan müziği bulmak istiyorum. dizi isminin "oz" olması da arama yapma olanaklarını güçleştiriyor. yardım edebilecek olan var mı?
0
cmzrfdl
(29.12.08)
www.televisiontunes.com

burdan dinleyebilir, indirebilirsiniz.
0
uz
(29.12.08)
(2)

bakaya kaldıktan sonra yeniden başka yere dağıtım oluyor mu?

kurukafa
saçma ama merak ettim ehhex ilinde bilmem nereye askerliğiniz çıktı, gitmediniz bakaya oluverdiniz. cezası falan var tamam, ama sonra en yakın dönemde aynı yere mi gönderiliyorsunuz yoksa baştan yeni bir yer mi çıkıyor?
saçma ama merak ettim ehhe
x ilinde bilmem nereye askerliğiniz çıktı, gitmediniz bakaya oluverdiniz. cezası falan var tamam, ama sonra en yakın dönemde aynı yere mi gönderiliyorsunuz yoksa baştan yeni bir yer mi çıkıyor?
0
kurukafa
(28.12.08)
bana 1996 yılında balıkesir çıkmıştı fakat 2003 te yakalanıp gönderildiğim yer ise izmir di
ceza dersen cuma günü yakalandığım için pazartesi gününe kadar nezarette kalmıştım başka da bir ceza almadım kendin teslim olursan pek fazla üstüne düşmüyorlar tabi b,rde askerlik şubesinin seninle ilgili yazısı önemli
0
jack shack
(28.12.08)
olağan dışı bir durum yoksa aynı birliğe sevk edilirsiniz. birliğiniz lağv edilmiş, taşınmış olabilir böyle durumlarda başka bir yere sevk edilirsiniz.
0
uz
(28.12.08)
(8)

western digital vs seagate

only
şu iki model arasında kararsız kaldım;WD 3,5" 1 Tb Home Edition E-Sata Firewire Harici Disk:http://www.vatanbilgisayar.com/product_details.aspx?I_ID=30370 Seagate 3,5" 1 Tb Freeagent Xtreme Harici Disk:http://www.vatanbilgisayar.com/product_details.aspx?I_ID=350311)seagate cache olarak 2 katı wd'n
şu iki model arasında kararsız kaldım;

WD 3,5" 1 Tb Home Edition E-Sata Firewire Harici Disk:
www.vatanbilgisayar.com


Seagate 3,5" 1 Tb Freeagent Xtreme Harici Disk:
www.vatanbilgisayar.com

1)seagate cache olarak 2 katı wd'nin. bu çok çok önemli mi?
2)marka-özellikler olarak hangisini tercih ederdiniz?

edit: elinde patlamayan, temiz kullandıkça sorun çıkartmayan harici diski olan varsa yazarsa güzel olur.
0
only
(27.12.08)
iki marka da gayet iyidir. ben seagate'i tamamen nedensiz olarak sevmesem de cache için tercih ederdim. başka bir fark da var gibi görünmüyor zaten fiyat dışında.
0
jangara
(27.12.08)
geçen gün seagate aldık. mac'e uyumlu değilmiş. o yüzden iade edip wd aldık. mac ile haşır neşir oluyorsanız almadan bi' soruşturun derim.
0
uz
(27.12.08)
ben kesinlikle seagate diyorum. sirf marka saplantisi yuzunden yani.
0
osuruklu
(27.12.08)
seagate elimde patlamıştı arşivimle, tavsiye etmem şahsen.
0
yazardimulanben
(27.12.08)
wd elimde patlamıştı arşivimle, tavsiye etmem şahsen.
0
paranormal
(27.12.08)
şiddetle seagate diyebilrim. düşünme bile.

cache tabiki de önemlidir. zaten önemli bir olmasa ürün özelliğine yazılmaz bile. marka olarak wd daha iyi olarak bilinse de seagate i o fiyatıyla görmezden gelmek mümkün değil.
0
nen var kuzum
(27.12.08)
yazı tura at ne alırsan al elinde patlıyacak
0
enter saltman benim
(27.12.08)
geçen bi arkadasa electroworld den 1 tb wd hdd aldık. bu resimdeki değildi ama. 190ytl ye. biraz pahalı sanki burda, oraya da bi bakın derim ben
0
quadropol
(27.12.08)
(9)

otostopçunun galaksi rehberi

kaleci makabayasi
-----dikkat spoiler içeren soru---------- -----dikkat spoiler içeren soru----------evrenin sonundaki restoranda bir araç çalacaklar.araca dair bilgi verirken dış yüzeyinin sürtünmesiz olduğu ve bu yüzden araca dokunulamadığı bilgisi veriliyor.böyle birşey gerçekte olabilirmi.yani sıfır sürtünmesiz
-----dikkat spoiler içeren soru----------
-----dikkat spoiler içeren soru----------


evrenin sonundaki restoranda bir araç çalacaklar.araca dair bilgi verirken dış yüzeyinin sürtünmesiz olduğu ve bu yüzden araca dokunulamadığı bilgisi veriliyor.böyle birşey gerçekte olabilirmi.

yani sıfır sürtünmesiz bir yüzeye dokunmak mümkün değilmidir.
0
kaleci makabayasi
(27.12.08)
spoiler falan ekle.
0
deckard
(27.12.08)
değildir.
0
surtunme kuvveti
(27.12.08)
insanoğlunun bildiğine ya da sürtünme tanımına göre, değildir.
0
dorian greyfurt
(27.12.08)
-----spoiler--------

dokunulur bence.

kitabı okuduğumda ben de çok etkilenmiştim o anlatımdan. Arabanın mükemmel siyah olması yüzünden görünmemesi falan :).
ama sürtünme dışında da Normal olarak bahsettiğimiz yüzeyin tepkisi olacaktır dokununca .O yüzden tam dik açıyla dokununca ne sağa sola kayar elimiz ne de daha fazla itebiliriz bu durumda hissederiz tepkiyi :)
bunu burada tartışmaktan da müthiş keyif aldım :)
karşıt fikirler ile ufkumu genişletiniz efendim
------spoiler-----
0
disease
(27.12.08)
sorunun spoiler içerdiğini başlıkta belirtmelisin.
0
insanimsi
(27.12.08)
konu oto. gal. reh. olunca spoiler lık bi durum olmazki.
0
uz
(27.12.08)
neden olmasın ki? tam da bugünlerde kitabı okuyan, oralara gelmemiş birisi olarak artık restoranda bir araç çalınacağını biliyorum mesela? korkudan cevaplara bakmadım bile..
0
inkey
(27.12.08)
kitabı okumamış kişilerden özür dilerim.ibareyi koydum
0
🌸kaleci makabayasi
(27.12.08)
dünya fiziğine göre mümkün değildir. sürtünmesiz diyorsa "0" sürtünmelidir yani sürtünme yoktur. ama ogr'da gördüğümüz şeyler dünya fiziğiyle alakalı olmadığı için kapıyı falan açabiliyorlar =)
0
atrin
(27.12.08)
(5)

erken sevk dilekçesi nereye gönderilir ?

fuskiyenin oglu
askerlik için erken sevk dilekçesini nereye göndermeliyim ? bilen var mı ?
askerlik için erken sevk dilekçesini nereye göndermeliyim ? bilen var mı ?
0
fuskiyenin oglu
(24.12.08)
bagli bulundugun askerlik subesine diye biliyorum, eger o bolgede yasamiyorsan en yakin subeye gidersin orasi zaten faxlar.
0
oligomer
(24.12.08)
vincenzo
(24.12.08)
bağlı bulunduğun askerlik şubesine eğer başka bir yerde oturuyosan bulunduğun ilde yabancı şube varsa oraya.
0
uctumdageldim
(24.12.08)
yedek subay adayı isen bağlı olduğun askerlik şubesinin bağlı olduğu askerlik dairesine gönderilir.
0
uz
(24.12.08)
bağlı bulunduğum şubeden ankara merkeze göndermemi söylemişlerdi. (:
0
buzkran
(24.12.08)
(5)

telefon soruyorum

orange coffee
cift simli olsun(en onemlisi). kamerasi olsun (piksel farkmaz). mp3 olursa sukela olur. arayayim aranayim mesaj atabileyim. 500u gecmesin. varmidir boyle bir telefon?
cift simli olsun(en onemlisi). kamerasi olsun (piksel farkmaz). mp3 olursa sukela olur. arayayim aranayim mesaj atabileyim. 500u gecmesin. varmidir boyle bir telefon?
0
orange coffee
(20.12.08)
general mobile var sanırım ama fiyatı hakkında bilgim yok.
0
cumingsoon
(20.12.08)
SAMSUNG D880
0
uz
(20.12.08)
general mobile tavsiye edebilirim bir haftadır kullanıorum çok da beğendim çift sim kartlı 3g özelliği var mp3 var 2.0 mega pixel kamera var ve teknosada şu an kampanyalı fiyatı 299 yetele
0
yazbitmesinsipidikterlikdolabagirmesin
(20.12.08)
samsung'un 400 ytl'ye vardı sanırım üstte verilmiş olan model o.
ben de aynı soruyu nokia'nın var mı böyle bir modeli? diye devam ettireyim madem.

edit: mp3 player, kamera falan olmasa da olur.
edit2: samsung d780 miş benim dediğim.
0
sanal uyku
(20.12.08)
nokianın bu tarz modelleri ürettiğini biliyorum fakat türkiye'ye getirmesini turkcell bir şekilde istemiyor ve engelliyormuş. ayrıca yaklaşık 6 aydır d880 kullanıyorum. gayet de memnunum. kusurları var ama en azından artık iki telefon taşımıyorum ve sar değeri en düşük çift hatlı telefon diye okumuştum bir yerlerde. şöyle yapayım en direk aaslında;
(bkz: samsung d880/@teritori)
0
teritori
(20.12.08)
(16)

Reklamindan etkilenerek aldiginiz urun

ermanen
simdi reklamlar ne kadar etkili tartisilir tabi, daha once de tartisildi sanirim burda, simdiye kadar aldigim hicbir urunde reklamindan etkilenmedim sanirim, ya da sadece reklamina gore karar vermis olmadim. Sizin hic reklamindan etkilenerek aldiginiz urun oldu mu? Hangi urundu? Bir de hangi urunun
simdi reklamlar ne kadar etkili tartisilir tabi, daha once de tartisildi sanirim burda, simdiye kadar aldigim hicbir urunde reklamindan etkilenmedim sanirim, ya da sadece reklamina gore karar vermis olmadim. Sizin hic reklamindan etkilenerek aldiginiz urun oldu mu? Hangi urundu? Bir de hangi urunun reklami gorsel acidan degil de aldirmaya yonelik en etkili reklam sizce? (sanirim daha cok elektronik seyler)
0
ermanen
(19.12.08)
uçmalı muçmalı bi olin reklamı vardı taa yıllar önce, patates yiyen insanlar havalanıyordu filan.
6 yaşındayken etkilenip bi şişe almıştım ondan deftere yazdırarak, annem geri göndermişti.
0
ravioli
(19.12.08)
Axe deodorant + Duş jeli

Ürün de kaliteli ama benim almamı sağlayan reklamları olmuştur.Uzun süredir kullanıyorum.
0
ilkdefa
(19.12.08)
Buradaki durum genellikle sizin (ya da başkalarının) hiç bir ürünü reklamdan etkilenerek almadığınızı "zannetmenizdir". Tüketiciyi doğrudan almaya yönlendiren reklamlar, reklamların sadece bir bölümünü oluşturur ve bu tip reklamlara "ikna edici" reklamlar denir. Bunun dışında da hatırlatma veya bilgilendirme amacı olan reklamlar vardır ki , bunların etkisi biraz daha orta ve uzun vadelidir. Her halükarda, reklam, diğer pazarlama iletişim araçları gibi, tüketici satın alma karar sürecinin bir "girdisi"dir, dolayısıyla satın alma kararını etkiler.

Sanırım reklamlarla ilgili bir çalışma yapıyorsunuz bu ara, bir iki şey yazayım dedim. Soruya gelince, mesela reklamlardan etkilenmek suretiyle ciddi bir trial rakamına ulaşan Cola Turka örneği geliyor benim aklıma ki, o dönemde (2 ay içinde) Türkiyede'ki evlerin yaklaşık %75'ine en az bir kere girmişti.
0
sui
(19.12.08)
bioxcin mi ne halt vardı saç dökülmesine iyi geliyordu, öyle bir üründen bile haberim yoktu reklam sayesinde öğrendim aldım.

birde reklamın etkisi asla kesin bir sonuçla ölçülemiyor bildiğim kaadarıyla.

reklamların ters etki yapabilir,
reklam doğru kitelye hitap etmeyebilir falan fıstık
0
alchemistt
(19.12.08)
www.pentaxian.com

bu reklamdan sonra pentax alma isteği sardı dört bir yanımı ne yalan söyleyeyim. fazla reklam ve pazarlama yapanın daha az reklam yapandan daha az arge bütçesi ayırdığı fiyatlarının daha kazık olduğu fiyat performans oranının düşük olduğu gibi bir ön yargım var(ki çoğu zaman doğru bu ne yalan söyleyeyim) popüler olandan tiksinme cavurun underdog dediğini kucaklama isteği.
0
kyha
(19.12.08)
reklamı olan ürün alınmada tercihlidir, bunlara en büyük örnek olarak da nazo toz içeceği verilebilir, o beğenmediğimiz hatta ne biçim reklam lan bu dediğimiz reklam satışlarını 90 katlamıştı yanılmıyosam.
0
halogen
(19.12.08)
axe'in bir reklamı vardı, bir trende birbirine yabancı bir kadınla bir erkek gidiyorlardı, tren bir kaç saniyeliğine tünele giriyor, çıktıtan sonra ikisininde üstü başı dağılmış haldeydi. ben o reklamdan sonra parfümünü almıştım axe'in.
0
etna
(19.12.08)
Tek reklamdan daha ziyade firmayı yada ürünü kişileştiren, kullanana yeni dünyalar yaratan reklamlar benim almamada çok etkili oluyor
0
ilkdefa
(19.12.08)
yıllardır süregelen bir adidas saplantısı var bende. ne zaman bir ayakkabı alacak olsam, model vs farketmez, illa ki önce adidas'a bakarım. bu saplantımın nedenini hiç düşünmemiştim ama bu duyuruyu görünce "hmm?" dedim. adidas'ın reklamları (özellikle eski reklamlarından biri var ki, hani şu elektrik direğinin üstüne atılan bir ayakkabı vardı) çok etkili bence. hatta o kadar etkili ki, ayakkabı konusunda seçimini nike yönünde yapanlara karşı içten içe gıcık oluyorum, "adidas daha iyi nasıl bilmezler?" gibi bir moda giriyorum. biliyorum salakça ama hislerim bunlar.
0
gxix
(20.12.08)
seinfeld in bir bölümünde george çatal bıçakla snickers yiyordu. o bölümü izledikten sonra gidip bi snickers alıp yediğimi biliyorum.
henüz alacak kadar param yok ama seat leon almak istiyorum ki reklamında vuruldum kendisine.
axe denmiş mesela bende bi on-onbeş yıl önce sırf o meşhur reklamlardan ötürü kullanmıştım bir süre.
motorola kullanma nedenim de reklamlarla ilişkili diye düşünüyorum (tam olarak bir reklamını hatırlamıyorum gerçi)

cola turka da söylenmiş, o furya dönerken küçük bi anadolu kasabasındaydım ve ürünün gelmesini beklediğimi hatırlıyorum.

pepsi içmem üzerinde yıllar önce denk geldiğim birkaç viral kampanyanın etkili olduğunu düşünüyorum...
bu böyle uzar gider.
0
uz
(20.12.08)
hugo boss - baldessarini
0
rapper134
(20.12.08)
reklamlar genelde pekistirici oluyor benim icin. bir mali zaten seviyorsam, reklami da iyi yapiliyorsa o urunu daha cok seviyorum. sutas bunlardan biri. ama "EN saglikli, EN ekonomik, ENNN bilmem ne" diye ballandirilan urunlerden genelde kaciyorum nedense. bu tur laflarin cogunun gercek hayatta bile tersi cikmasi sebep olabilir.
0
bir varmis bir yokmus
(20.12.08)
henuz alamadim ama param olunca ilk isim bir adet sony bravia olmak olacak. san francisco sokaklarindan dokulen toplar sagolsun. marketing'de yeni bir trend bu; kullanici ile urun arasinda bag olusturmak. reklamlarda da bunu kullanmayi calisir firmalar genelde. icinizde bir duygu uyandirip kendnizi urunle ozdeslestirmenize ugrasirlar. san francisco ile ilgili cok guzel anilarim var mesela, ondan dolayi o televizyonu gorunce her zaman pozitif duygular olusuyor bende.
0
please dont die
(20.12.08)
sozlukte reklamı olan vicks first defense'i reklamdan gorerek aldim, valla ise yaramadi da diyemem, hasta olcakken duzeltti vallaha. reklamı olsa tanimazdim etmezdim.
ayrica mini marka araba da reklamlarıyla cok etkiliyor beni, araba konusunda baya takip eden bi insanim, ona ragmen mini reklamları baya sempati uyandiriyor oyle normalde olsa cok sevmeyecekken.
0
maersk
(20.12.08)
reklamın görselliği ya da albenisi önemli değil benim için. haber vermesi gerekiyor.

sadece metin içeren bir reklam ile süper görsel bir reklam arasında çok fark yok benim için.
0
co2s2
(20.12.08)
3200
(20.12.08)
(5)

"askerlik kararı" da ne?

ebucan
enstitü'den aradılar. askerlik kararı aldırmam gerekiyormuş. ondan sonra master'da olduğum için askerlik tecil olacakmış. askerlik kararı niye aldırıyorum arkadaşım. enstitü niye bunla uğraşmıyor. öğrenciyim işte. belki muaf olcam filan. nedir bu karar? bir de bunla mı uğraşcam? sinirliyim kusuruma
enstitü'den aradılar. askerlik kararı aldırmam gerekiyormuş. ondan sonra master'da olduğum için askerlik tecil olacakmış. askerlik kararı niye aldırıyorum arkadaşım. enstitü niye bunla uğraşmıyor. öğrenciyim işte. belki muaf olcam filan. nedir bu karar? bir de bunla mı uğraşcam? sinirliyim kusuruma bakmayın.
0
ebucan
(17.12.08)
trimpot
(17.12.08)
muayene olun demek istemişler. sıra beklemek dışında uğraşacağınız fazla bir şey yok.
0
uz
(17.12.08)
Siz terime takılmayın, "karar aldırmak" öyle sanıldığı gibi sizi hemen askere aldırtacak bağlayıcılıkta bir şey değil. Rutin bir işlem işte..
0
dharmabum
(17.12.08)
teşekkürler..

benim göz muayenesi de olmam gerekli. işim uzun anlaşılan..
0
🌸ebucan
(17.12.08)
sağlık muaynesi evrağını her zaman istiyorlar mı ben de sorcaktım buraya sorim bare. Bazıları diyorki, tecil ettirceksen üniversite ardından sağlık raporuna gerek yok, bazıları da var diyor.
0
thefirstfbli
(17.12.08)
(2)

disko kralından

nesfit
dün akşamki disko kralında ara verildiğinde eski bir klip çıktı. elvis'e benzeyen bi adamdı. come on come on come on..diye devam ediyordu. bilinen, hareketli bi şarkı bu ama ne?teşekkür ettim
dün akşamki disko kralında ara verildiğinde eski bir klip çıktı. elvis'e benzeyen bi adamdı. come on come on come on..diye devam ediyordu. bilinen, hareketli bi şarkı bu ama ne?
teşekkür ettim
0
nesfit
(15.12.08)
ben programı izlemedim ama sanırım elvis'in kendisinin şu parçasından söz ediyorsunuz; (bkz: a little less conversation)
0
uz
(15.12.08)
man whit the hex olmalı
0
Adil Can
(26.05.09)
(4)

finanslı al satlı oyun

yoldaki isaretler
bi ara tycoonlar vardı galiba. böyle yatırımlar, borsa, harç, borç, faiz tefe vs. içeren bi oyun tavsiyesi..
bi ara tycoonlar vardı galiba. böyle yatırımlar, borsa, harç, borç, faiz tefe vs. içeren bi oyun tavsiyesi..
0
yoldaki isaretler
(13.12.08)
bigfishgames.com da bir hayli var ama ordakilerde de genelde serbest oyun olmuyor. sadece verilen hedeflere ulaşmak için oynanıyor hedefe ulaşınca da diğer safhaya geçiliyor.
bir iki kere oynadıktan sonra baymakta geneli.
cinema, business, las vegas tycoonlar aklıma gelenler.
0
dorian greyfurt
(13.12.08)
zoo tycoon vardı, hayvanat bahçesi işletmesi filan.. çok keyifliydi.
0
uz
(13.12.08)
4 sene önce telefonumda lemonade tycoon oynamıştım. çok zevkliydi. yeterli yatırım ve uygun menüyle hava koşullarını da göz önünde bulundurarak milyon dolarlara oynayabiliyorsunuz. güzel bir oyundu tavsiye ederim pc versiyonu da vardır elbet.
0
i ve been mistreated
(13.12.08)
kyha
(13.12.08)
(3)

Ankilozan Spondilit Mağdurları

fadetoreality
Öncelikle geçmiş olsun.Atak sırasında uyguladığınız diyet var mı? Un, nişasta gibi şeylerin arttırdığına dair bir fikir var. Atak sırasında bunları yememek gibi bir şey mesela?Ağrı kesiciler de alerji yüzünden sınırlanınca çok kötü oluyor.
Öncelikle geçmiş olsun.

Atak sırasında uyguladığınız diyet var mı? Un, nişasta gibi şeylerin arttırdığına dair bir fikir var. Atak sırasında bunları yememek gibi bir şey mesela?

Ağrı kesiciler de alerji yüzünden sınırlanınca çok kötü oluyor.
0
fadetoreality
(12.12.08)
kardesimde var. ona iyi gelen tek sey duzenli spor yapmak. haplarini da birakti cok agir geliyor diye. iyi bir doktor ariyoruz, bildigin varsa konusalim mosyo.
0
pyro clustic flow
(12.12.08)
www.ashad.org --- burayı belki biliyorsunuzdur ama yine de yazayım dedim.

ankilozan spondilit'in en kötü tarafı hemen hemen herkeste farklı şekillerde devam etmesi. birine iyi gelen öbürüne iyi gelmeyebiliyor. ben ısırgan çayı içmesini öneririm bol bol.
---tamamen şahsi düşüncem--- nişasta diyeti belki başlangıç aşamasında uygulansa hastalığın ilerlemesini bir nebze durdurabilir diye düşünüyorum ama yine de ağrılar üzerinde gözle görülür bir etki göstereceğine inanmıyorum.
0
uz
(12.12.08)
ankilozan spondilit başlığına yazan bazı arkadaşlara msj atabilirsin. duyuruya her zaman bakmıyor insanlar sonuçta. bir dönem doktorlar bende olduğunu düşünmüşlerdi, sonraları vazgeçtiler bir garip şekilde ama benim aklımı kurcalamaya devam etti. birkaç kişiye sordum ve yardım ettiler saolsunlar ama hatırlamıyorum kim olduklarını. bu arada çok çok geçmiş olsun her kimde varsa, çok berbat bir hastalık.
0
rpmcmurphy
(12.12.08)
(5)

Mızıka Çalan Var Mı?

fadetoreality
Kromatik mızıka öğrenmeye çalışıyorum. Varsa başka insanlar haberleşelim, kayıt gönderelim, nota ve bilgi paylaşalım. Bend yapmaya başlayabilsem diatonik için de geçerli olacak bu teklifim.
Kromatik mızıka öğrenmeye çalışıyorum. Varsa başka insanlar haberleşelim, kayıt gönderelim, nota ve bilgi paylaşalım. Bend yapmaya başlayabilsem diatonik için de geçerli olacak bu teklifim.
0
fadetoreality
(11.12.08)
ben çalmaya çalışıyorum biraz.

bend olayı da o kadar zor değil aslında. ilk başlarda çok zor gibi geliyor ama doğru pozisyonu yakalayabilirseniz gerçekten çok kolay olduğunu anlarsınız :)
0
murqx
(11.12.08)
yaw ben bunu öğrenmeye kasıyorum kaç zamandır, aslında bu işe hevesli 4-5 kişi bir araya gelsek kendimize ders verebilecek birini bulabiliriz sanki.
0
uz
(12.12.08)
youtube'da baya ders veren var.
Harmonica - How to Play Notes on the Harmonica.flv arayin bulunur.
downloadyoutubevideo.com ile de isim degistirip indirin.

zevkli ama ilk basta zorlaniyo insan.
oksurerek cal, yok dilini vurup cal, genizden cal. bayaa teknik'i var.
bol sanslar.
0
rusdemezale
(12.12.08)
zamanında Sahte Rakı'dan Dinçer bi kaç link verdiydi,
belki işinize yarar:

www.angelfire.com
hem.passagen.se
www.harmonicaclub.com
www.bluesharp.ca
0
arkturus
(12.12.08)
ingilizce faydali bayagi bir ekitap var; faydalabilirsiniz.
0
SevmeBeni
(29.10.10)
(11)

mekan

insantaklidiyapanmaymun
deniz gören, güzel kurabiyeleri olan ve çok pahalı olmayan bir mekan arıyorum var mıdır? başka birde servis kapıdan alsın falan demeyiniz:), lazım bana. istanbul'da olsun hangi yakada olduğu fark etmez, taksim olmasın mümkünse.
deniz gören, güzel kurabiyeleri olan ve çok pahalı olmayan bir mekan arıyorum var mıdır? başka birde servis kapıdan alsın falan demeyiniz:), lazım bana. istanbul'da olsun hangi yakada olduğu fark etmez, taksim olmasın mümkünse.
0
insantaklidiyapanmaymun
(08.12.08)
çengelköy, çınaraltı, erbap
0
quinza
(08.12.08)
kurabiyeyi evde yaparsın, termosunla sevdiğini bir polar battaniye ile yanına alırsın, bebeğe gelmeden sahilde banklar var... sağlık açısından pahalı oldu ama....
0
udi
(08.12.08)
belki alakasız kaçar ama

sahilden sarıyer'e giderken kireçburnu'nda bir pastane tarzı bi yer var..
en son ihtimal olarak başvurabilirsiniz.

not : kurabiyeleri enfestir.
0
point guard
(08.12.08)
@quinza: o kadar dışarlara çıkmak istemiyorum ama; kadıköy, beşiktaş vb. yerler daha iyi olurdu. ya da buralara ulaşımı nasıl yapabilirim kolay olur mu? avrupa yakasında bakırköy tarafından gelicek olursam.

@udi: kurabiyeyi evde yapmayı beceremem malesef, keşke becerebilsem:)

@mvpatakan: güzel gibi durdu söylediğiniz yer. acaba 25T'ye binsem taksim'den sarıyer otobüsü geçer mi oradan? sahilden gidiyordu o yanlış bilmiyorsam. birde çok mu sarıyer tarafında kalıyor. bebek'ten ne kadar ileri gitmek gerekir, biraz tarif ederseniz iyi olur:).
0
🌸insantaklidiyapanmaymun
(08.12.08)
hmm bakırköyden uzak kalıyo evet, ama beşiktaşa gitmeyi göze alırsanız üsküdara bi motor, iskeleden bi otobüs (her otobüs ordan geçiyo, geçmeyen sadece bi tane var diye biliyorum) çengelköy durağının hemen yakınında..
0
quinza
(08.12.08)
o zaman bakırköyden bostancı sahile denizotobüsü diyorum... orada da adalar manzaralı güzel yerler var...
kurabiye için...
1 paket sana, 5 su bardağı un, 1 pk kabartma tozu önce bunları elle birbirine yedir... sonra ayrı bir kapta 3 aida çay bardağı şeker, 1 çay bardağı yoğurt, 1 çay bardağı sıvı yağ, 1 yumurta sarısını birbirine kat ve iyica karıştır... sonra bu iki karşımı birbiriyle birleştirip hafif ele yapışacak şekilde yoğuruyoruz. hamur hem yumuşak olacak hem de ele hafif yapışacak... hamuru buzdolabına koyup en az 20 dk bekletiyoruz... sonra ufak ufak yuvarlayıp yumurta akına batır be hafif kalın dövdüğün fındık dolu kaba batır ve bu şekilde kurabiyeleri tepsiye diziyoruz. tepsi yağlanmayacak. sonra 175 derecede ısıtılmış fırına sür ve 20 dk tut. hafif pişmeye başlayınca 140'a indiriyoruz ve bir 15-20 dk da böyle pişiriyoruz.... sonra çıkartıp hafif soğumalarını bekliyoruz ve çay kahve eşliğinde afiyetle yiyoruz... hmmmmm nefis.
0
udi
(08.12.08)
bebek tarafında bir yere gitmek en kolayı o yüzden bu sefer kireçburnu olcak sanırım diğer alternatifleri başka zamana saklıyacağım, ama ''udi'' senin tarifinide es geçmiyeceğim bu sefer değil ama bir daha böyle birşey olursa söylediğini yapabilirim:), bu sefer kurabiyeleri benim hazırlamam pek olmaz gibi ilerleyen zamanlarda bakıcam, teşekkürler tarifin için. ayrıca herkese tavsiyeleri için teşekkürler.
0
🌸insantaklidiyapanmaymun
(08.12.08)
üsküdar, kuzguncuk' çınaraltında bir cafe var. (adı aklıma gelmedi) kurabiye de yanındaki fırından. daha ii si yoktur sanırım.
0
uz
(09.12.08)
madem Beşiktaş'a kadar geldin azıcık daha git Kuruçaşm'de Aşşk Kahve'ye gidiver. muhteşem bir manzara, harika bir menü, çok hoş bir ortamı var. ayrıca boşver kurabiyeyi, onu da bulabilirsin ama bence asıl olayı aşk-ı memnu tatlısıdır ki parmaksız kalırsınız...
0
bika
(09.12.08)
arkadaşlar bunlar biraz uçuk yerler gibi umarım çok tuzlu değillerdir:), öğrenciyiz sonuçta:)
0
🌸insantaklidiyapanmaymun
(09.12.08)
o zaman geri çektim önerimi. fiyatlar bek ucuz sayılmaz çünkü aşşk'ta...
0
bika
(09.12.08)
(9)

arama yapınca bağlanan internet

uz
ilginç bir bağlantı problemi yaşıyorum. internet bağlantım bir gelip bir gidiyor, doğru düzgün nete giremedim iki gün, destek için ttnet i aradığım sırada (henüz teknik desteğe ulaşamamıştım) bağlantım geldi ve o gece boyunca sorun çıkarmadı. ertesi gün tekrar aynı problemi yaşadım.internetin bağlı
ilginç bir bağlantı problemi yaşıyorum. internet bağlantım bir gelip bir gidiyor, doğru düzgün nete giremedim iki gün, destek için ttnet i aradığım sırada (henüz teknik desteğe ulaşamamıştım) bağlantım geldi ve o gece boyunca sorun çıkarmadı. ertesi gün tekrar aynı problemi yaşadım.
internetin bağlı olduğu telefon hattından herhangi bir numarayı arayınca bağlantımın stabil hale geldiğini keşfettim. bunu birkaç defa denedim ve her seferinde işe yaradı. açıp ttnetle muhattap olmadan buraya bir sorayım dedim.

nedir bu problem? modem ayarları ile ilgili midir? (ki modemi kırk kere restemişimdir bu problem esnasında)
0
uz
(06.12.08)
hattınıza bağlı paralel telefon varsa çıkartıp kontrol edermisiniz? telefonu ve modemi aynı anda kullanmanızı sağlayan parça (adı aklıma gelmedi) da sorun yaratmış olabilir, değiştirip deneyebilirsiniz, hâla sorun çözülmüyorsa telekom'dan hattınızın sinyal kalitesinin test edilmesi için ekip talep edebilirsiniz.
0
oligomer
(06.12.08)
sorunun cozumunu tam oalra kbilemeyecegim. zor bir seye benziyor. benim zamaninda bir modemim vardi bunun gibi, msnden kim sesli konusma baslatmak icin davet gonderse modem kendini resetlerdi. odemi degistirdik sorun duzeldi. seninde imkanin varsa baska bi modemle dene bakalim
0
sanio
(06.12.08)
modemle alakalı değil, oligomerin dediği gibi paralel hatla alakalı malesef. aynı problem bizde de var en başta deli gibi her seferinde ttnet destek hattını arıyordum sanki onlarla alakalıymış gibi daha sonra olayı çözünce kendi cebime çağrı bırakmaya başladım ev telefonundan. böylece faturaya bi şey yansımıyor en azından. bi de bizim modemin bağlı olduğu telefon bu 100 metre fln taşınan telefonlar var ya onlardan, adı aklıma gelmedi şimdi. eğer sizinki de öyleyse onla da alakalı olabilir. çünkü normal sabit telefonla böyle bi sorun olmuyordu sanki bizde. çözüm konusunda paraleli devre dışı bırakmak gerekiyor sanırım.
0
inkey
(06.12.08)
hatta bir dalgalanma varsa ki bu dalgalanma telefon tuşlayınca stabil hale geliyor olmalı. o yüzden olabilir. bana olmuştu 1 hafta sonra kendiliğinden geçti.
0
equbia
(06.12.08)
bağlantılar için splitter kullanın.
0
kimlanbu
(06.12.08)
aa bende de ayni problem oldu.. ne denediysem olmadi. modemi ve splitter'i kac defa degistirdik ise yaramadi.. sonunda ben okula gittim, telekom'dan adamlar disaridaki kabloyu degismisler duzelmis. simdi koparmaya calissam bile kopmuyor, gayet stabil baglantim :)
0
katafalk
(06.12.08)
katafalk'ın yazdığı gibi bu sorunun tek çözümü ttnet arıza servisinin gelip dışarıdaki kabloları düzeltmesi. bende de aynı problem vardı, ancak telefonla konuşurken bağlanıyordu internet. telefonum da paralel değil. ttnetteki görevliler de dahil kime anlatsam inanmadı telefonu açtığımda bağlantının sağlandığına. Ne ise ısrarla görevli isteyin, ileride daha kötü olacak çünkü bağlantı ve hattaki problem.
0
gulden kale
(06.12.08)
splitter kullanıyorum, paralel hat yok, telefon telsiz değil. sanırım en ii si ttnetçileri çağırmak bayram ertesi.

aslında daha iki yıl önce evdeki hattı telefon direğine kadar yenilemiştim ama bakalım artık. teşekkürler yanıtlar için.
0
🌸uz
(07.12.08)
splitter i degistirin
0
bryan fury
(07.12.08)
(14)

Sinema Kültürü Edinmek

uz
Son 6 aydır sinemayı yeniden keşfetmiş bulunmaktayım ki bu sürede 60 dan fazla film izledim. Daha önce sinema benim için para vermeye değmeyecek denk gelirse yapılacak bir aktiviteydi. Artık uzman bir izleyici olmak istiyorum. 1.Filmleri yönetmenine göre izleyeyim diyorum. Tüm filmlerini indirip sır
Son 6 aydır sinemayı yeniden keşfetmiş bulunmaktayım ki bu sürede 60 dan fazla film izledim. Daha önce sinema benim için para vermeye değmeyecek denk gelirse yapılacak bir aktiviteydi. Artık uzman bir izleyici olmak istiyorum.

1.Filmleri yönetmenine göre izleyeyim diyorum. Tüm filmlerini indirip sırasına göre izliyorum. Hangi yönetmenleri tavsiye edersiniz? Favori diyebileceğim yönetmenim Tim Burton, Kubrick'in tüm filmlerini izledim. Şu sıralar Coen kardeşler üzerinde çalışıyorum. David Lynch'de sırada.

2. İzlediğim her filmi imdb'de oyluyorum, bunun dışında neler yapılabilir? Bir de filmler hakkında kritikler de yazmak istiyorum. nasıl yapmalı? (sadece kendim için, belki sözlüğe de yazarım)

3. İmdb listesini word'e kaydettim, izlediklerimi işaretliyorum. tv'de bile bin kez gösterilen bir çok klasik filmi izlememiştim onları bitirdikten sonra güncele yetişirim diyorum. İmdb'de pek olmayan uzakdoğu ve avrupa sinemasıyla ilgili böyle bir liste bulabilir miyim?

4. Bağımsız sinema nedir? ucundan kıyısından yakaladığım çok farklı filmler oluyor bazen, biraz araştırınca bağımsız sinemanın müthiş örneği filan diyor. Bu filmlere nasıl ulaşılır, sanırım hollywood ve türk sineması bittikten sonra bu filmlere yöneleceğim.

ben böyle madde madde yazdım ama sorulara cevap olmasa da her türlü öneriye açığım,
teşekkür ederim.
0
uz
(05.12.08)
büyük film şerketlerine bağlı olmayan, kendi yağıyla kavrulan yönetmen ve yapımcıların yaptığı sinemaya bağımsız sinema deniyor.

haliyle bütçeleri ve teknik imkanları kısıtlı oluyor. daha sonra tanıtım ve dağıtım imkanları da öyle.

ne farkı var dersen tahmin edeceğin üzere ticarete yönelik olmayan, çok fazla gişe kaygısı ile çekilmeyen, büyük şirketlerin politikalarına uymayan, özgün ve orjinal filmler oluyor bunlar. kaliteleri çoğunlukla yüksektir.

ilk zamanlarda bağımsız filmler pek önemsenmezken şimdilerde desteklenmeye çalışılıyor. örneğin amerika'dan robert redford bağımsız filmlerin katıldığı bir festival düzenlemeye başladı bir süredir. sundance film festivali. niye desteklemek gerekiyor? çünkü arkalarında stüdyolar yok. tanıtım ve dağıtım imkanları yok. o yüzden tanınmıyorlar ve para kazanamıyorlar.

kısaca ve acele bunları yazıyorum. gerisini biraz internette arayarak bulabilirsin.
0
mea maxima culpa
(05.12.08)
hollywood'tan bana göre en izlenmeye değer yönetmeni izlemişsin zaten: kubrick. gerçi o filmlerinin çoğunu ingiltere'deyken çekmiştir. ayrıca evet david lynch'i de izlemelisin bence, her ne kadar hakkında bişey anlaşılmıyo bilmem ne diyen düz adamlar olsa da bunlara kulak asmamak lazım. onlar 2001: a space odyssey gibi bi şahesere de aynı yakıştırmayı yapmışlardır. ama kişisel düşüncem lynch ne kadar iyi olsa da kubrick'in yanına bile yaklaşamaz. gerçi böyle karşılaştırma olur mu işte. yani ben kubrick'ten aldığım zevki alamam ondan. bana göre tabi dediğim gibi. neyse burası biraz soruyla alakasız oldu.

bence hollywood'u bitiriym avrupa'ya geçeyimden ziyade direk avrupa'ya geçsen daha iyi olur. avrupa'dan da ilk tavsiye edeceğim ingmar bergman. bayma potansiyeli olmakla beraber ilgini çekecek bir alansa çektiği tarzda filmler gayet zevk alacaksındır. avrupa'dan diğer tavsiye edebileceğim isimler: andrei tarkovsky, luis bunuel, jean pierre jeunet.
0
psyche
(05.12.08)
1. Tarkovski. Daha güncel istersen guillermo del toro falan olur.
2. Blog aç.
0
sui
(05.12.08)
bende sinema kulturunu yeni edinemeye basladim. sana tavsiyelerde bulunayim az da olsa.
1- filmleri yonetmenlerine gore izlemek mantikli, bende oyle yapiyorum suan. ben turk yonetmenlerden basladim fakat. mesela zeki demirkubuz, nuri bilge ceylan gibi. sonra tavsiye edebilecegim ferzan ozpetek, roman polanski var.

2- bence ilk once kulturunu biraz gelistirmelisin bu is icin.

3-

4- turk sinemasinda bagimsiz sinemaya en guzel ornekler nuri bilge ceylan ve zeki demirkubuzdur mesela.
0
sanio
(05.12.08)
- film festivallerine katil
- baska baska milletlerin filmlerini izle (uzakdogu yapimi, rusya yapimi gibi)
- sinema forumlarina katil, elestiri yaz
- son olarak da amator film cekmeyi ogren ve kendin bir film cek
0
ermanen
(05.12.08)
tarantino azıcık olsun hoşunuza gidiyorsa guy ritchie nin filmlerini izlemek lazım abukluk yerine daha ince espirilere sahip tarantinoya nazaran
(bkz: lock stock and two smoking barrels)
(bkz: snatch)
bir de revolver var gerçi ama ben izlemedim henüz bilemeyeceğim
0
yuto
(05.12.08)
psyche,sui: tarkovski'yi daha önce de önermişlerdi, kesinlikle izleyeceğim. direkt avrupa ya geçmeyi şimdilik düşünmüyorum, biraz daha abd filmlerine vakit ayıracağım :)

sanio: yeni nesil türk yönetmenleri avrupa sineması ile ele alıyım diyorum.

ermanen: film çekme kısmı haricinde varım.

yuto: aslında bütün bu sinema tutkusu tarantino ile başladı. aa bu film güzelmiş bakalım daha başka ne varmış derken..

bahsettiğin filmlerin üçünü de izledim, üçünü de çok beğendim, aynı elden çıktıklarını bilmiyordum, kesinlikle takip edeceğim o zaman.
0
🌸uz
(05.12.08)
sinema blogu & dergisi oku. criticker.com a üye ol. film oyla, karşılaştığın çok film izlemiş insanların izledikleri tavsiye ettikleri filmleri gör, bul ve izlemeye devam et.
0
nihilanth
(05.12.08)
"üçünü de izledim ama aynı elden çıktıklarını bilmiyordum" diyorsun. şayet bir sinema kültürü edinmek istiyorsan ilk ama ilk iş olarak izlediğin filmin yönetmeni kimmiş onu öğren.
0
coffee and cigarettes
(05.12.08)
hal hartley'in trust filmini izle. ekşiye bir film kritiği yaz. bilmem anlatabildim mi?
0
atmosphere
(05.12.08)
ayrica ben de o uc film hakkina bisi soyliyim, o uc filmi izledikten sonra (ki basrol oyunculari ve yonetmen ayni) ayni elden ciktigini anlamiyosan senin isin biraz zor. filmleri izlerken biraz daha dikkatli ol sadece izleme, yonetmenlerin tarzlarina da dikkat et. mesela snatch, revolver, bank job, lock stock and two smoking barrels gibi guy ritchie filmleri birbirine fazlaca benzer(iyi anlamda) yani baska bi guy ritchie filmini izlerken hemen anlarsin belirli isaretlerden...Yani kisaca biraz daha dikkatli izlemeye basla filmleri. sadece film adi ogrenip izlemekle sinema kulturu edinilmez.

edit: Bank job guy ritchie filmi degilmis ben de sicmisim orda..
0
blackworld
(05.12.08)
haklısınız, lock stock ve snatch ikiz filmler sanki ama oyuncu kadrosu aynı değildi sanırım bu ikisinde. bir de benim izlediğim film başka bir revolver'miş. o kadar da vahim değil durumum sanırım :)

bu tip konulara önceden hiç dikkat emiyordum tabi ama şimdi bakıyorum.

atmosphere: ben anlayamadım maalesef, gerçekten.
0
🌸uz
(06.12.08)
Holy shit!

Hayvan gibi yazdigim uzun mesaj gitti :( Gizle dedikten sonra tekrar cevapla diyince ucuyormus yazilanlar bugun bunu da ogrenmis oldum :(

Usengec bir insan oldugumdan daha kisasiyla tekrar yazacagim.

1) Yonetmen bazinda izleyerek kendinizi sinirlandirmayin. Once cesitliligi saglayin, sonra zaten film izledikce begendiginiz yonetmenlerin filmlerine ayri ilgi duymaya baslarsiniz.

2) ingilizceniz varsa imdbde oyrum yazin, eksi sozlukte yazin (cok geri donus beklemeyin), forumlarda yazin bir de cok istiyorsaniz blog acin.

3) diviks programlarini izlediginiz filmleri takip etme amacli olarak kullanabilirsiniz. Hem aklinizda kalan bazi seyleri oralara not alirsiniz, excelden daha kolaydir kullanimlari. IMDB de neredeyse yok yoktur, dogru arama kriterlerini girdikten sonra cogu film -hele ki festivallerde gosterildiyse- database'inde vardir. bunun disinda asya filmlerine ozgu listeler mevcut. asian movie database diye aratmaniz bile yeterli. avrupa icin zaten olmamasi gibi bir sey soz konusu degil.

4) bagimsiz sinemayi taki petmenin en iyi yolu divxtir. eger ingilizceniz varsa y.disindaki sitelerden dvd sini almaktir ama ingilizceniz yoksa altyaziya muhtac oldugunuzdan mecburi istikamet divxtir. bundan sonra festivaller gelir. istanbul veya diger buyuk sehirlerden birisinde yasiyorsaniz festival ve izleti gunlerini takip ediniz. ayrica hollywood bitmez.

bunlarin disinda;
- kendinize sinir koymayin.
- keskin hatlarla iyi kotu diye ayirmayin filmleri. iyisi olmadan kotusu, kotusu olmadna iyisi olmayacagini aklinizdan cikartmayin.
- ayrim yapmaksizin her tur filmi ilzeyin.
- yorumlari/elestirileri filmleri izlemeden okumak yerine, izledikten sonra okuyun.
- dp gibi sinema sitelerini takip edin. beyazperde gibi mal surulerinin cok oldugu yerlere aldiris etmeyin.
- yazili/online sinema dergilerini takip etmeye calisin. sinema dergisi bu bakimdan iyidir.
- eger bir janrdan hoslanmadiginiz hatta nefret ettiginiz bir film cikarsa o turden bir filmi hemen akabinde izlemeyin. biraz sure taniyin kendinize. yoksa o turden tamamen uzaklasabilirsiniz. bazen 2 tane ardarda kotu film cikmasi insanin sevkini feci sekilde kirabiliyor.
- cabuk pes etmeyin.
- etreafinizda sinemaya ilgi duyanlar varsa onlarla oturup filmler hakkinda konusun, tartisin.
- begenmediginiz bir seyi, koyun psikolojisine girmeden, begenmedim diyebilin. blade runner'dan nefret ediyorum diyebilin yani. bunun uzerine gelen yanitlari dinleyin, kendi kafanizdakileri iletin. belki gormediginiz veya anlamadiginiz seyleri bu sayede gorebilirsiniz.

daha cok sey yazmistim ama sabah erken kalkacagim, anca bu kadarini toparlayabildim.

iyi seyirler.
0
entrapmen
(06.12.08)
uzakdoğu sineması derseniz : kim-ki duk ve chan wook park 'la başlayabilirsiniz. enfesler.
0
brkylmz
(06.12.08)
(4)

polisevinde halktan insanlar da kalabilir mi

nictir git
selamlar, şimdi bu güzide polisevleri vardır ya. işte oralarda halktan polislikle alakası olmayanlarda kalabilir mi? sorum izmir için geçerlidir bu arada
selamlar, şimdi bu güzide polisevleri vardır ya. işte oralarda halktan polislikle alakası olmayanlarda kalabilir mi? sorum izmir için geçerlidir bu arada
0
nictir git
(20.11.08)
araya tanıdık falan sokulursa kalınabilir.
0
uz
(21.11.08)
araya soktuğunuz tanıdığın yüksek rütbelerden biri olması halinde kalınabilir aksi halde kalınamaz
0
bir zamanlar cocuktum
(21.11.08)
merak edenlere ben cevap vereyim. adamları aradım yokmuş ne yazık ki böyle bir hizmetleri
0
🌸nictir git
(21.11.08)
öyle ben geldim diyip kalamazsın elbet. ama denildiği gibi rütbesi olan bir tanıdığın varsa krallar gibi de kalırsın. ben kaldım oradan biliyorum. ama eğer polis milletinden birazcık hoşlanmıyorsan çekilecek dert değil oralar...
0
teritori
(21.11.08)
(12)

Eski 3rd person oyun

beastangel
Bundan 5-6 sene öncesinde bir oyuna denk gelmiştim. Level dergisinin böle kalın ve oku oku bitmez olduğu zamanlarda verdiği demo cd'sinde vardı bu oyun. Üçüncü şahıs bakış açısına sahip(3rd person)karanlık sayılabilcek mekanlarda -dev mağaralar, zindanlar falan vb.- geçen, iskelet askerlerin, çeşitl
Bundan 5-6 sene öncesinde bir oyuna denk gelmiştim. Level dergisinin böle kalın ve oku oku bitmez olduğu zamanlarda verdiği demo cd'sinde vardı bu oyun. Üçüncü şahıs bakış açısına sahip(3rd person)karanlık sayılabilcek mekanlarda -dev mağaralar, zindanlar falan vb.- geçen, iskelet askerlerin, çeşitli yaratıkların karşımıza çıktığı, türlü türlü silahların-balyoz, balta, kılıç, kalkan- kullanılabilir olduğu, büyü falan da yapılabilen action adventure tarzı bi oyundu bu. ismini hatırlamıyom. bi hatırlatın pılis...
0
beastangel
(06.11.08)
(bkz: dungeon siege) olabilir mi?
0
uz
(06.11.08)
nox?
0
espandon
(06.11.08)
neverwinter nights ya da icewind dale in biri anllattığın gibi. belki ikisi de öleydi hatırlayamadım tam.
0
dorian greyfurt
(07.11.08)
tomb raider tarzı bakış açısı olduğunu söylesem. diablo gibi tepeden değil, arkadan görüyoruz kendimizi. sandık var misal kırıyoz falan. balyozla vuruyoz taştan yaratığa o vurunca korunuyoz... inventory falan da var, zırh falan giyebilioz.
0
🌸beastangel
(07.11.08)
crusaders of might and magic vardı bir de ama bu on yıllık filandır heralde.
0
uz
(07.11.08)
(bkz: vampire the masquerade redemption) ya da sonraki önceki oyunu serinin?
0
dorian greyfurt
(07.11.08)
(bkz: arx fatalis) gibi müthişler ötesi bir oyun geldi aklıma ama o 1st person. ekliyim dedim.
0
dorian greyfurt
(07.11.08)
crusaders of might and magic olma ihtimali yüksek. iki şut bir gol mü oldu uz? arx fatalis de baya süperdi ya.
0
🌸beastangel
(07.11.08)
rune olabilir mi?
0
hellguard
(07.11.08)
ha bir de die by the sword diye bir oyun vardı. efsane mertebesinde. baya eski ama.
0
hellguard
(07.11.08)
heretic diycem ama ne 5-6 yıldan fazla oluyor o.
0
deckard
(07.11.08)
ben de heretic dicektim ama sonra ne alaka lan, hem o fps diye tam vazgeciyordum ki, son yazıyı görünce bu şekilde bir yazı eklemeye karar verdim.

sonra da ekledim.

gönder hadi
0
desdinova
(07.11.08)
(8)

Aralık ayında askere gidecek yedek subay adayları

pathetique
Her ne kadar ASAL'ın sayfasını okumuş olsam da, bu aralar askerlik şubesine gidip de işlemlerini yaptırmış arkadaşlar için bazı sorularım var onlar cevaplarsa sevinirim:1- Ben yabancı şubeye başvurmak durumundayım, bunun için sadece ASAL'ın sayfasında gösterilen "Ben yabancı şubeye başvurmak istiyor
Her ne kadar ASAL'ın sayfasını okumuş olsam da, bu aralar askerlik şubesine gidip de işlemlerini yaptırmış arkadaşlar için bazı sorularım var onlar cevaplarsa sevinirim:

1- Ben yabancı şubeye başvurmak durumundayım, bunun için sadece ASAL'ın sayfasında gösterilen "Ben yabancı şubeye başvurmak istiyorum" dilekçesini mi götürmek gerekiyor yoksa şubede zaten veriliyor da benim götürmeme gerek yok mu? Ya da böyle bir dilekçeye hiç gerek kalmıyor mu?
2- Diploma, nüfus cüzdanı fotokopileri ve vesikalık fotoğraf tam olarak kaç adet isteniyor?

İşlemi İzmir'de Askerlik Daire Başkanlığı'nda yaptırmış olan arkadaşlar varsa cevapları çok daha makbule geçer. Teşekkürler şimdiden.
0
pathetique
(04.11.08)
25 eylülde başvurduğum halde aralık döneminde askere almadılar. yani aralık(325) dönemi için bayaa bi geciktin. tabi gene de sor sen bi, belki bi ihtimal alırlar.
sorularına gelince;
denizli şubesi için konuşuyorum.
1- gerekli tüm dilekçeler şubede var. gerekliyse vardır yani :)
2- diploma aslı ve 1 adet fotokopisi, 1 adet nüfüs cüzdanı fotokopisi, 4 adet vesikalık fotoğraf istemişlerdi benden.
0
sefapezevengi
(04.11.08)
Yok ben de erken sevk için şubeyi aradım, fakat haziranda mezun olduğumda okulun zaten tecilimi iptal ettirdiğini, zaten sevke tabi olduğumu ve kasım ayı içinde gerekli belgelerle başvurmamı söylediler. Mecburen gidiyorum yani :)
0
🌸pathetique
(04.11.08)
@el magico: peki senin nisana mı kaldı 2009 aralığa mı?
0
blackdog
(04.11.08)
@el magico nasıl ya 25 eylül de başvurdun da alınmadın?
0
goodbyecruelworld
(04.11.08)
valla askerlik şubesinden şubesine değişiyor.. ben haziran 2007 mezunuyum geçen sene tecil ettirmiştim 3 diploma 4 nüfus cüzdanı fotokopisi ve 4 foto istediler istanbul'da.. fotoyu da top sakallı falan almıyoruz dediler.. bi de onun için sakalımı kestim.. bu sene sevk için kasımda gideceğimi bilmiyodum.. ekimde gittim sen boşuna gelmişsin dediler.. kasımda gel dediler.. ama belge falan gerekir mi yine bilmiyorum.. siz her ihtimale karşı 4 er fotokopi götürün..

dilekçeyi de kapıda veriyolar.. kapıda 3-4 tane küçk form doldurtuyolar hatta..
0
koparnick
(05.11.08)
@blackdog: nisan 2009 a kaldı. ama o dönemde gitmek istemiyorum. o yüzden büyük ihtimal aralık 2009 da gideceğim.
@goodbyecruelworld: 25 eylülde başvurdum ama kendi şubem erken sevk isteği dilekçesini kabul etmedi. ankara'ya göndermem gerektiğini söylediler. ben de ankara'ya gönderdim. ama maalesef ki 325. döneme kabul edilmedim. sebebini bilmiyorum ama ismim 325. dönem listesinde yok.
0
sefapezevengi
(05.11.08)
erken sevk dilekçesi şubeye değil şubenizin bağlı olduğu askerlik dairesine verilir. dilekçenizi daireye fakslayabilirdiniz gerçi ama son güne kalan evrak dairelerdeki yoğunluk yüzünden büyük ihtimalle ancak ertesi gün fark edilmiştir.
0
uz
(05.11.08)
@el magico: ben de eylül sonu başvurdum. benim direk aralık 2009'a çıktı.
0
blackdog
(05.11.08)
(4)

Kitap İllustrasyonları artık neden yok?

chnerylmz
Bildiğiniz gibi eskiden kitaplarda illustrasyonlar vardı. Romanlardan inceleme kitaplarına kadar hemen hemen her tür kitapta rastlayabilirdik çoğu tek renk illustrasyonlara. Eskiden dediğim de 20,30,50 yıl öncesi değil daha da eski.Nereye gitti o illustrasyonlar? Neden yok şimdi?Sanayi devriminin "s
Bildiğiniz gibi eskiden kitaplarda illustrasyonlar vardı. Romanlardan inceleme kitaplarına kadar hemen hemen her tür kitapta rastlayabilirdik çoğu tek renk illustrasyonlara. Eskiden dediğim de 20,30,50 yıl öncesi değil daha da eski.

Nereye gitti o illustrasyonlar? Neden yok şimdi?
Sanayi devriminin "seri üretim" filtrelerine mi takıldı, gerek mi kalmadı, daha mı iyi oldu? N'oldu?
İllustratörler mi yansıtamadı kitap içeriklerini de bizim hayal gücümüz kısıtlandı?
Yoksa çok para mı istediler? Çok yavaşlardı da zaman mı kaybettiriyorlardı yayın evlerine?
0
chnerylmz
(22.10.08)
"Seri ve rasyonel üretim" ile alakalı olsa gerek. Aslında bu yöndeki temel değişim sanayii devriminden ve hatta matbaanın icadından öncesine dayanmakta. Jacques Le Goff'un "Ortaçağda Entelektüeller" kitabının "Alet Olarak Kitap" [Jacques Le Goff, "Ortaçağda Entelektüeller", Ayrıntı Yay., s.120-123] bölümüne bakmanızı öneririm.
0
der steppenwolf
(22.10.08)
nedeni üzerinde kafa yormadim ama benim icin de büyük dert bu
renksiz kitap mi olur
ancak ve ancak cocuk kitaplarina illustrasyon koyuyrlar onlar da felakete yakin
aslinda illustrasyon sadece süsleme amaci ile yapliyordu aslinda tamamlayici bir unsur olarak sanirim hic düsünülmedi
asil sorun burada
cizgi romanlarda da metinler görseli destekler
yani ikisini bütünleyici iki ayri öge gibi pek düsünülmemis
matbaa-fotografin bulunusu gibi de sürecler islerken sanirim es gecilmis
der steppenwolf sag ol
0
gdduman
(22.10.08)
bence şimdi neden illüstrasyon olmadığını değil, o zamanlar neden illüstrasyon olduğunu sormak lazım. kitap yazılı bir eser sonuçta. okurun hayalgücü zaten tamamlıyor eseri. görsele ne gerek var?
0
chavezding
(22.10.08)
hobbitte vardı. çok güzeldi. ben de severim ama yayıncılar için ek masraf olarak görüldüğünden yazar baskısı olmadıktan sonra olmuyor sanırım. gerçi yazarlarında böyle bir baskı yaptıklarını sanmıyorum.
0
uz
(22.10.08)
(4)

Limewire ikame ürün

uz
bu limewire bende java sürümüyle ilgili bir sorun yüzünden çalışmıyor. versiyon 5 veya üstü yüklü olsun öyle çalışırım diyor ama halihazırda en son sürüm yüklü zaten.virüsünden otundan bokundan da bıkmış durumdayım ne kullanayım ben bunun yerine?kazaa ares filan kullandım önceden ama onlar bana tari
bu limewire bende java sürümüyle ilgili bir sorun yüzünden çalışmıyor. versiyon 5 veya üstü yüklü olsun öyle çalışırım diyor ama halihazırda en son sürüm yüklü zaten.

virüsünden otundan bokundan da bıkmış durumdayım ne kullanayım ben bunun yerine?
kazaa ares filan kullandım önceden ama onlar bana tarih olmuş gibi geliyor.

tek derdim mad world ü indirmekti. şerefsiz limewire.
0
uz
(13.10.08)
Limewire'ı yüklemeden önce Java'yı kurup öyle yüklemeyi denediniz değil mi?
Denemediyseniz öyle deneyin. Hani o da olmazsa size google ipucu vereyim:

"Mad World Rapidshare"

yazıp google'da aratın. Bir sürü indirme adresi bulursunuz.
0
nuage
(13.10.08)
frostwire
0
buffy de vampir sayilir
(13.10.08)
bu tarz mp3 aramaları için şu siteyi öneririm:
www.skreemr.com

çıkan sonuçlara sağ tıklayıp kaydet diyerek kaydedebilirsin.

ben de cryllic gibi frostwire öneriyorum.

not: java yüklü demişsin. jre (java runtime environment) yüklü di mi?
0
edge_nabby
(13.10.08)
hiç duymamıştım bu frost u ama iki tavsiyede o olduğunu göre indireyim demekki fazla source sorunu olmuyor :)

googledan da mp3 bulunabiliyormuş yaw, eskiden bu siteleri hep gümletmişlerdi sanki.

bu arada ne güzel şarkıymış bu. herkes dinlesin, gitsin ilan-ı aşk etsin. :) çiçek çocuk olsun.
0
🌸uz
(13.10.08)
(12)

Dik duruş

iris
öğrencilik hayatı boyunca kullanmak zorunda kaldığım ağır çantalar ve şimdi de bilgisayar başında sağlıksız oturma biçimlerinden dolayı, çok göze batmasa da hafif kambur bir duruşum var. bir türlü düzeltemedim ve beni rahatsız ediyor. parmaklarıma bişeyler bağlıyorum dik durmayı/yürümeyi hatırlatsın
öğrencilik hayatı boyunca kullanmak zorunda kaldığım ağır çantalar ve şimdi de bilgisayar başında sağlıksız oturma biçimlerinden dolayı, çok göze batmasa da hafif kambur bir duruşum var. bir türlü düzeltemedim ve beni rahatsız ediyor. parmaklarıma bişeyler bağlıyorum dik durmayı/yürümeyi hatırlatsın kendime geleyim diye, sonradan unutuyorum gidiyor..bir de zamanla dik durunca midem bulanıyormuş gibi de hissetmeye başladım neden bilmiyorum. bu sorundan kurtulmanın en kestirme yolu nedir sizce?
0
iris
(11.10.08)
aynı sorundan bende de var. bu kış dik duruş korsesi kullanmayı düşünüyorum. isterseniz medikallerden ya da büyük eczanelerden sorun...
0
kahvegibi
(11.10.08)
Pilatesin işe yaradığını, insanın duruşunu değiştirdiğini söylüyorlar, denemedim bilmiyorum, sosyetik bir çözüm olabilir:)
0
think martini
(11.10.08)
dikkatli olun eğer kemik gelişiminiz tamamlanmamışsa duruşunuz öyle kalabilir
0
modo25
(11.10.08)
think martini'nin de dediği gibi ben de duydum pilatesin işe yaradığını, hatta gördüm. yaşlı bi yakınım torununun telkinleriyle pilates milates yapmış, kadın bayağı dikleşmişti son gördüğümde.
aynı sorun bende de var bu arada çocukluğumdan beri. ilerleyen yıllarda çok feci ağrılara neden olabilir diyor doktorlar, korse dışında yastıksız yatmayı da öneriyorlar.
0
ravioli
(11.10.08)
skolyoz olma ihtimali de olabilir.
0
szqnn
(11.10.08)
pilates işe yarıyor
0
parabellum
(11.10.08)
spor yapın (fitness, yüzme vs)
0
quadropol
(11.10.08)
ümraniye belediyesinin ücretsiz pilates kursları vardı bir iki ay önce(gülmeyin len). yani demem o ki; belediyeleri, çeşitli kurumları bir araştırın önce ilginç fırsatlar yakalanabilir.
0
patricia teyze
(12.10.08)
crown
(12.10.08)
ben sokakta efeler gibi yurumeye gayret gosteriyorum. nefesimi cekip gogsumu sisiriyorum, dik durmaya calisiyorum. tabi bi 10 dakika sonra kendimi tesadufen kambur yururken farkediyorum. boyun one dusmus yine. yani mumkun mertebe dik durmaya calis bence.

kahvegibi'nin dedigi gibi bisey almayi dusunuyorum bende. madem varmis boyle seyler, faydalanmak lazim. ha bi de bi sure sonra yatarken, yastiga kafani koydugun zaman, yastik dusuk gelmeye basliyor. mecbur yukseltiyorum, bu sefer iyice alisiyorum boynu one getirmeye. kisir donguye giriyor sonra olay. korse iyi gibi yani kisaca :)
0
osuruklu
(12.10.08)
cok fazla araba kullanan birisi isen arabanin aynalarini dik durabilecegin sekilde ayarla. ise yariyor cidden. bide dik durman gerektigini hatirlatacak bise bul. artik eline ip mi baglarsin bilemiyorum.
0
oshamahue
(12.10.08)
erkekseniz askerlik işe yarıyor. zorla dik durduruyorlar adamı.
0
uz
(12.10.08)
(4)

Trafik Cezası

babatema
Eskiden trafik cezasını erken ödeyince erken ödeme indirimi gibi bişey oluyordu sanırım. şimdi baktım tutanağın arkasına bişey yazmıyor. yok mu artık bi indirim?
Eskiden trafik cezasını erken ödeyince erken ödeme indirimi gibi bişey oluyordu sanırım.

şimdi baktım tutanağın arkasına bişey yazmıyor. yok mu artık bi indirim?
0
babatema
(08.10.08)
2008'de vardı sanki. Olması lazım hala diye düşünüyorum. 1 hafta içinde ödemek gerekiyordu sanki?
0
ozdek
(08.10.08)
geçenlerde ödedim ceza, tebligatta cezanın tebliğ tarihinden itibaren 1 hafta (ya da 10 gün) içinde yatırılırsa indirimli ödeneceği yazıyordu.
0
uz
(08.10.08)
trafik idari para cezasının kanun yoluna basvurmadan once 15 gun içerisinde odenmek istenmesi halinde bunun dörttte üçünü ödenebileceği gibi ilgili vergi dairesine 1 ay içerisinde müracaat edilmesi halinde ilk taksidini pesin ,kalan uc taksidi de aylık %5 faizle birlikte odemek kosuluyla,bir yıl içinde ve dort eşit taksit halinde odenebilecektir.

cezanın arka tarafından alıntıdır.
115 liralık hız cezasını 15 gun ıcerısınde 86lira, olarak odedım.
0
dodocan
(08.10.08)
var hala indirim, %20 civarı bi indirim olması gerek hatta.
0
tom riddle
(08.10.08)
(3)

bedelli askerlik

cehcho
şu anda türkiye de bedelli askerlik çıkma ihtimali nedir? 1999 da depremden dolayı çıkarılmıştı sanırım. yine bir doğal felakette mi çıkarılır bu? ya da başka bir ihtimal, bir haber var mı bununla ilgili?
şu anda türkiye de bedelli askerlik çıkma ihtimali nedir? 1999 da depremden dolayı çıkarılmıştı sanırım. yine bir doğal felakette mi çıkarılır bu? ya da başka bir ihtimal, bir haber var mı bununla ilgili?
0
cehcho
(06.10.08)
olağanüstü bir sebep olmadıktan sonra bedelli askerlik pek mümkün değil. ordu dövizle askerliğe bile sıcak bakmıyor aslında.
0
uz
(06.10.08)
aksine 2010 yılında kısa dönemin kalkması düşünülüyor. askerlik de düşecek, herkes 12 ay.

ama askerdeysen her hafta yeni bir haber duyarsın, askerlik kısalıyor diye. alayı yalan çıkar.
0
guybrush threepwood
(06.10.08)
bedelli kalmadı dövizli askerlik var isterseniz
0
386 dx
(07.10.08)
(3)

Washginton'da hayat

prompter
Kuzenim pazar günü Washinton'a gitti. Kaplan astek midir nedir dil okuluna. 3 gündür ağlanıyor. çok pahallı, çok boktan, çok türk var, dönücem zart zurt diyor. Dönmesin çünkü bütün elbiselerini ayakkabılarını kendime aldım, gelirse kavga çıkar :) Şaka bi yana, oraları tanıyan bilen birisi akıl vereb
Kuzenim pazar günü Washinton'a gitti. Kaplan astek midir nedir dil okuluna. 3 gündür ağlanıyor. çok pahallı, çok boktan, çok türk var, dönücem zart zurt diyor. Dönmesin çünkü bütün elbiselerini ayakkabılarını kendime aldım, gelirse kavga çıkar :) Şaka bi yana, oraları tanıyan bilen birisi akıl verebilir mi, nerelere gitsin nasıl vakit geçirsin, bu psikolojisini nasıl dağıtsın. Malboryo 16 $ diyor. N'apıcak bu çocuk o para verilir mi sigaraya? Beyaz Saray önünde mendil mi açsın garibim? Bir de sanırım interneti yok diye sıkıntı yapıyor. Nedir oralarda laptop fiyatları, ikinci el mi alsın yoksa? Resmen bunalmış durumda çocukçağız, nasıl aşar bu psikolojiyi?
0
prompter
(30.09.08)
10 güne kadar normale döner bence büyük ihtimalle kültür şoku yaşıyordur. washintongda dc'de müzeler bedavadır, 2-3 gün müzelerle oyalanabilir alışana kadar. ayrıca dönem dönem çılgın sergiler geliyor onlarıda takip edebilir ki etsin zaten.
0
uz
(30.09.08)
yurtdışında ilk günler hep böyledir, fiyatlar insanı şoka sokar, ben bi süre meyve alıp yiyememiştim fiyatlar çok yüksek geldiğinden, geçer bir-iki haftaya :) Tadını çıkarmaya baksın, her gün mü gidiyor oralara, gezsin dolaşsın, yabancı arkadaşlar edinsin, hem ingilizcesi de gelişir, ha bence sigarayı zaten bıraksın her yerde içmek yasaklandı çoktan. Laptoplar türkiyeye göre oldukça ucuzdur, istediği modeli takip etsin, indirim yapan siteler oluyor sürekli, internetten alsın. Sonra gitsin bi starbucksa bedava bağlansın nete :) şehri bilmiyorum ama, şu mekanlara takılsın diyemicem. ama sokaklarda, alışveriş merkezlerinde, müzelerde dolaşsa bile yeter. 4D movie bulursa kaçırmasın. Hatta şurda varmış bak:
www.newseum.org
Yakında caz festivali varmış, onu da kaçırmasın:
www.washington.org
Bi sürü festival varmış hatta, çoğunun ücretsiz etkinlikleri vardır, onlara takılsın.
En önemlisi arkadaş edinmek bence, biraz çevre yaptı mı dönmek bile istemez :)
Bayram ya bi de şimdi, ondan da etkilenmiştir, burayı arayıp ailesiyle filan konuştuysa, sanki herkes birarada mutlu mesut, bi sen yapayalnızmışsın gibi bi ruh haline bürünür insan, dinle alakası olmasa bile :) Geçer yani, dert etmesin :))
0
opucuk baligi
(30.09.08)
oha 16$. alabamada 3.5$ filan. sigara kacakciligina mi girsem :). bi kamyon yigsam 10$ dan satsam ordaki turklere koseyim, okul mokul hikaye.

o degil de laptoplar ucuz. aklinda bir model varsa www.pricegrabber.com gibi siteler
var. oralara bakabilir. ebay var babalar gibi. 550$ a filan laptop bulabilir eli yuzu duzgun. gubet elleri bilgisayar olmadan cekilmiyor zira. biraz zaman gecirirse alisir. amerikali filan arkadas bulmasi zor olur simdi. zaten yabancilarla daha iyi anlasiliyor. boyle kafa dengi bi arkadas bulursa cok daha rahar eder. nyde sinirsiz metro binis kartlari vardi. orda da vardir. gezsin dolassin.
0
oshamahue
(01.10.08)
(8)

vinç üzerindeki insanlar

cehcho
böle bir fotoğraf vardı. böyle işçiler çok yüksek bir yerde vincin üzerinde oturuyorlar? sohbet ediyorlardı birbirleriyle. link vercek olan ?
böle bir fotoğraf vardı. böyle işçiler çok yüksek bir yerde vincin üzerinde oturuyorlar? sohbet ediyorlardı birbirleriyle. link vercek olan ?
0
cehcho
(27.09.08)
teşekkürler.
öğlen yemeğindeki bu adamlar, bu fotoğraf gerçek mi ? photoshop falan olabilir mi ?
0
🌸cehcho
(27.09.08)
ne fotoşapı :) 1930larda gökdelenler böyle inşa ediliyormuş. bu ünlü resim rockefeller center'dan.

baskentlim.com
www.nytstore.com
0
507
(27.09.08)
Bir de bu tip bir Ersin Karabulut çizimi vardır. Çok hoş.. Bence fotoğraftan çok daha güzel.

static.ideefixe.com
0
vita vinum est
(27.09.08)
ben gerçek diye biliyorum.
0
uz
(27.09.08)
Orijinali gerçektir elbet...
Ama bunun çeşitleri boldur. Misal ünlülerin olduğu bir tanesi vardı, stallone falan olan bulamadım...
CSI versiyonunu buldum:
www.watchingcsi.com
0
late viper
(28.09.08)
05
(28.09.08)
late viper
(28.09.08)
(2)

yardimci olun

üçüncü sahıs
beşiktaşla g.antepspor arasinda gecen sene yapilan ve batuhan karadenizn 90+6 da attiği golle son bulan macin skoru neydi yaa?? arkadasimla iddaya grdik nette de net bi cvp bulamadik yardım edersenz sevinrim..
beşiktaşla g.antepspor arasinda gecen sene yapilan ve batuhan karadenizn 90+6 da attiği golle son bulan macin skoru neydi yaa?? arkadasimla iddaya grdik nette de net bi cvp bulamadik yardım edersenz sevinrim..
0
üçüncü sahıs
(25.09.08)
beşiktaş 1-0 yenmiş.

www.milliyet.com.tr
0
tabudeviren
(25.09.08)
(4)

Askerlikte yaş sınırı var mı?

late viper
Varsa; o yaşı geçmiş(askere de gitmemiş) kişiler için kanuni yaptırım(lar) var mı, varsa nedir?Kendim için sormuyorum, başkası adına da sormuyorum. Ancak bir tanıdığım var; ben orta okuldayken askerlik yaşındaydı, şu an üniversitede uzatmaları oynuyorum adam hâlâ askere gidecek, akibetini merak ediy
Varsa; o yaşı geçmiş(askere de gitmemiş) kişiler için kanuni yaptırım(lar) var mı, varsa nedir?

Kendim için sormuyorum, başkası adına da sormuyorum. Ancak bir tanıdığım var; ben orta okuldayken askerlik yaşındaydı, şu an üniversitede uzatmaları oynuyorum adam hâlâ askere gidecek, akibetini merak ediyorum...
0
late viper
(15.09.08)
hayır yok,bir arkadaşımın abisiyle aynı yerde 60 yaşında bir adam askerlik yapıyormuş.Nedeni ise 60 yaşına kadar askerden kaçmış,kimse yakalamamış fakat birgün devlete bir işi düşmüş,asker kaçağısın amca askerliğini yapmadan yapamayız demişler.Maaş ile ilgili bir işi düşmüştü sanırım.Kaçarsın ama elinde sonunda devlete işin düşcek.
0
burakk
(15.09.08)
40 diye biliyorum ben.
0
bryan fury
(15.09.08)
41 yaşına girdiğin yılın ocak ayının ilk günü askerlikten muafsın..

alıntı:
"askerlik çağı - er erkek ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının nüfus kütüğünde yazılı olan yaşına göre, 20 yaşına girdiği yılın ocak ayının birinci gününden başlayarak, erbaş ve erler için 41 yaşına girdiği yılın ocak ayının birinci gününde biten süredir. Subay ve astsubayların askerlik çağı bitim süreleri 5434 Sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanununda belirtilen süreler kadardır."
www.asal.msb.gov.tr
0
thefalloftekin
(15.09.08)
askerlik yapanlar, 40 yaşından sonra (asteğmenler 41) askerlik çağından çıkarlar.

askerlik görevini ifa etmemiş kimse yaşı kaç olursa olsun askerlik çağından çıkmaz.
76 yaşında domuz gibi sağlıklı bir asker biliyorum. adam yıllarca kaçmıştı. kendisi silah altındayken bir asteğmenin başını yakarak firar etti.

bir istisna vardır. sonradan türk vatandaşlığına geçenler emsalleri gibi değerlendirilirler. nobre bu yüzden askerlik yapmıyor mesela.
0
uz
(15.09.08)
(7)

Askerlik ve Üniversite İlişkisi, Acil Yardım

karapolisnas
Önce kısa bilgi vereyim, hatta bir arkadaş ekolünü de yedireyim işe.Bir arkadaş okulda 7. senesini bitirdi ve 2 adet dersten başarısız vaziyette. Okul kendisine 2 sene daha bu derslerle ilgili sınav hakkı veriyor, lakin yönetmelik gereği de diyor ki: bu sınavlara girebilmek için harç yatırmalısın, f
Önce kısa bilgi vereyim, hatta bir arkadaş ekolünü de yedireyim işe.

Bir arkadaş okulda 7. senesini bitirdi ve 2 adet dersten başarısız vaziyette. Okul kendisine 2 sene daha bu derslerle ilgili sınav hakkı veriyor, lakin yönetmelik gereği de diyor ki: bu sınavlara girebilmek için harç yatırmalısın, fakat yatırdığın harç sana sadece sınavlara girme hakkı verir, öğrencilik haklarını kaybetmiş durumdasın.

bu arkadaş öğrenci işlerini arıyor, kendisine şu söyleniyor: harcını şimdi yatırsan da, derslerin dönemi olan ikinci dönem başında yatırsan da şu an askerlik problemin var, şehirlerarası yolculuk yapma, inzibatlara gözükme falan diyor.

bu arkadaş hayatı boyunca bir kere bile inzibatlarca çevrilmemiş olmasına rağmen murphy kanunlarının işleyişini bildiği için götü güzel güzel atıyor şu an.

sabitler: hocalarla konuşuldu, notları revize etmeye, dolayısıyla 2 dersin durumunun değişmesine ihtimal pek verilmiyor.

istenenler:

1- inzibat tutsa götürse ne olur, yakalandıktan 1 sene sonra askere alıyolarsa mesela problem değil, sonuç itibarıyle okul 9 ay sonra bitmiş olacak. o 1 sene sonra askere alınma olayı anca 4 senelik okuldan mezun olmuşları etkileyen bişey mi? yoksa her yoklaması yapılan 1 sene sonra mı askere alınır?

2- askerliği ertelemek için şu an yapılabilecek taktikler nelerdir? açıköğretime falan kaydolunabiliyor mu? nedir ne değildir?

3- inzibat çevirir mi?

bu duyuru biraz yukarılarda kalırsa bi arkadaş çok sevinecek. buyrun.
0
karapolisnas
(15.09.08)
www.hukuki.net

inzibat, asker, polis vs. hiç biri çeviremez, tutuklayamaz özellikle jandarma ve inzibatların devri kapandı, linkdeki yazıları iyi okursa yardımcı olur.
0
akcelik
(15.09.08)
herhangi bir taktiğe gerek yok.

azami öğrenim süresi sonunda 3 veya daha az dersten kalmış olanların askere sevkleri 4 yarı-yıllık ek süre boyunca ertelenir.

arkadaşın 4 sınıfta olduğunu ve varsayıyorum tabi. bu durumunu belgeleyen bir yazı ile askerlik şubesine giderek ilave süre alabilir.



ancak arkadaşının yaşı önemli.
0
uz
(15.09.08)
25 yaşında, son sınıf öğrencisi, azami öğrenim süresi bitti, bıraktığı dersler son sınıf dersleri.
0
🌸karapolisnas
(15.09.08)
o halde durumu 4 dönem erteleme için uygun. öğrenci belgesi, transkript ne gerekiyorsa alıp bir an önce bir askerlik şubesine başvursun. yoksa şube azami öğrencilik süresi dolduğu için arama emri çıkartacaktır. gidecek, muayene olacak ve askerliği tecil edilecek. kanuni hakkı bu, o yüzden sıkıntı yapmasına gerek yok.
0
uz
(16.09.08)
Sanırım yeni çıkan yasa ile 28 yaşına gelmiş erkekler öğrenim durumları ne olursa olsun askere alınacaklarmış.VE tabi @akçelik'in dediği gibi inzibat vs alp götüremiyor ve kelepçe vs de takılamıyor.
0
edip
(16.09.08)
@uz yanlış yönlendiriyosun.azami öğrenim süresi üniversite de 7 yıldır.7 yıl sonunda şube tecil yapmaz.okul belgelerini yinede şubeye gönderir ama tecil olmaz.

azami öğrenim süresi doldu ise kesinlikle şubeye gitmesin.
ben ve benim durumumda olan bir kaç kişiydik.azami öğrenim süremiz dolmuştu.8inci senemizi okuduk bu sene.bi arkadaş askerlik şubesine gitti ben gitmedim bana sakın gitme
demişlerdi.arkadaşın işlemlerini direk yaptılar ve bu 2008 kasım ya da aralık celbine yazdılar.yazın mezun olursan diplomanı getir demişler.allahtan mezun oldu.olamasaydı uzun dönem gidecekti.
ben kaçtım bi sene de kaçak dolandım.şimdi mezun oldum paşa paşa diplomamı alıp başvurdum.
fikrimce şubeye falan gitmesin.kaçak da olsa okulunu bitirmeye çalışsın.
0
solipsist
(16.09.08)
solipsist:
biraz geç bir yanıt olacak ama, yanlış yönlerdirmediğime eminim. bu gibi durumların bir çok değişik kuralı var,ben arkadaşın anlattığı duruma göre uygun olan durumu açıkladım. arkadaşınız birebir aynı koşulları taşımıyor olabilir, acemi bir memura denk gelmiş olabilir, böyle bir hakkı talep etmemiş olabilir...
benzer durumda iseniz boşuna kaçak gezmişsiniz.
0
uz
(29.09.08)
(10)

Duble Yolda Uzun Far (hey yavrum)

boshi
Evet, enteresan bir kafa karışıklığım var: Duble yolda karşı şeritten gelen araç için uzundan kısaya geçiyor musunuz?a) direkt geçiyorumb) karşıdan gelen araçtan uyarı gelirse geçiyorumc) geçmiyorumTeşekkürler. * "Bu soruyu araç kullanırken karşı şeritten gelen araçların davranışları yanıtlamıyor mu
Evet, enteresan bir kafa karışıklığım var: Duble yolda karşı şeritten gelen araç için uzundan kısaya geçiyor musunuz?

a) direkt geçiyorum
b) karşıdan gelen araçtan uyarı gelirse geçiyorum
c) geçmiyorum

Teşekkürler.

* "Bu soruyu araç kullanırken karşı şeritten gelen araçların davranışları yanıtlamıyor mu zaten sana?" dediğinizi duyar gibiyim. Haklısınız amma hangisinin doğru olarak "kabul edildiğini" merak ediyorum aslında (resmi ya da teknik açıdan).
0
boshi
(10.09.08)
a
0
neronas
(10.09.08)
kısalara geçiyorum tabii ki. duble yol bile olsa karşıdakinin farlar gözünü alıyor.
0
tom riddle
(10.09.08)
direkt geçiyorum.
0
uz
(10.09.08)
soruya cevap direkt olarak a seçeneği :)
ayrıca önümde yakın mesafede (75-100 metreden az) araç farkettiğimde de kısalara geçiyorum, aynalardan yansıyanlar bile çok göz alıyor...
0
denize karsi icen keci
(10.09.08)
benimki de a secenegi idi nicedir, ama yavastan b'ye kaymaya basladim zira gece kisa farla seyahat etmenin riskinin, duble bi yolda uzundan gozleri kamasan surucunun yuklenecegi riski domine edeceğini düşünüyorum. gercekten de, karsidan gelen adama kisa far jestini yaptiktan sonra yolda rahat bi 200-300 metre "eblek gibi" gittiğimi fark ettim; yalnızca "te önünü" görüyorsun kısalarla ve yolun ortasında karşılaşacağın bir yabancı maddeye -insan, hayvan, lastik, kütük, çukur, tümsek, meteorit vs.- 90 üzerinde giderken refleks geliştirebilmen(m) imkansız gibi. uzunlara döndüğümdeyse dünyalar benim oluyor çünkü önümdeki 100m'de uzun eşek oynanıyor olsa o ortamdan sıkıntısız geçme şansım var. o yüzden "duble yolda" (mono yolda zaten sopalarlar da) o trade-off'a girmekten kaçınmaya özen gösteriyorum artık. bende mi tavuk karası gibi bişey var, yoksa kısalardan aynı düzeyde mustarip olan var mıdır diye merak ettiydim. evet.

ama şimdi düşündüm de herkes benim düşündüğüm gibi davransa bayağı boktan bir gece trafiği hasıl olabilir.
0
🌸boshi
(10.09.08)
a) direkt geçiyorum
0
actionary
(11.09.08)
a, geçmeyenlere küfür ediyorum çünkü
0
vincenzo
(11.09.08)
bu şöförlüğün görünmez kurallarından biri sanırım. ben de direk geçiyorum.
0
parantez
(11.09.08)
Direk geçiyorum geçmezsem çok pis küfür ederler ben ediyorum çünkü
0
felina
(11.09.08)
Öncelikle "duble yol" diye bir şey yok. "Bölünmüş yol" onun adı.

Sorunuza gelince, tabii ki hemen kısaya geçmeniz gerekir.

Kanuna da aykırı ayrıyeten. Şu şekilde geçiyor:
Madde 64 - Araçların sürülmesi sırasındaki zorunluluk ve yasaklar aşağıda
gösterilmiştir.
a) Zorunluluklar:
1. (Değişik: 17/10/1996 - 4199 - 24 md.) Yerleşim birimleri dışındaki kara-
yollarında geceleri seyrederken, yeterince aydınlatılmamış tünellere girerken,
benzeri yer ve hallerde uzağı gösteren ışıkların yakılması,
2. (Değişik: 17/10/1996 - 4199 - 24 md.) Geceleri, yerleşim birimleri dışın-
da karayollarındaki karşılaşmalarda, bir aracı takip ederken, bir aracı geçer-
ken yan yana gelinceye kadar ve yerleşim birimleri içinde, gündüzleri ise görü-
şü azaltan sisli, yağışlı ve benzeri havalarda yakını gösteren ışıkların yakıl-
ması,
0
386 dx
(11.09.08)
(6)

uçak kazaları

marmara34
yolcuların hepsinin öldüğü değilde kurtulanların olduğu uçak kazalarıyla ilgili bir araştırma var mı? mesela: uçağın önünde oturanlar asla kurtulamıyor, arkada oturanlarda kurtulma oranı şu kadar gibi... en çok hangi kısım güvenlidir ya da bugüne kadar olan kazalarda şanslı bölge hangisidir ençok gi
yolcuların hepsinin öldüğü değilde kurtulanların olduğu uçak kazalarıyla ilgili bir araştırma var mı? mesela: uçağın önünde oturanlar asla kurtulamıyor, arkada oturanlarda kurtulma oranı şu kadar gibi... en çok hangi kısım güvenlidir ya da bugüne kadar olan kazalarda şanslı bölge hangisidir ençok gibisinden?
0
marmara34
(03.09.08)
geçenlerdeki kazadan sonra vatan gazetesinde vardı öyle bir istatistik ve grafik. netten bakabilirsin.
0
darknum
(03.09.08)
eğer düşme anında ölmezseniz çıkış kapısına yakın koltuklar avantajlı, uçak yanmadan, dumandan boğulmadan kurtulmak için. yoksa heryerde ölüyorsunuz.

burda bir araştırmadan bahsediyor;

www.haber7.com
0
uz
(03.09.08)
genel bir güvenli bölgeden bahsedilemez. bu konuda bir araştırma yapılmıştır ancak şu koşula göre sonuç çıkmıştır; "çarpma anından sağ kurtulduktan sonra hayatta kalma ihtimali en yüksek bölge" gibi.

yani araştırmada ilk koşul "çarpma anında hayatta kalmak" ancak bunun için en güvenli yerin neresi olduğu bilinemez. mesela kapıya yakın yer güvenli diye düşünürsünüz, ancak kabin kapısı bir sebepten açılırsa veya uçağın sizin oturduğunuz bölümü birden deri gibi soyulursa (bu yaşanmıştır, bir uçağın dış kaplaması gofret jelatini gibi yırtılıp açılmıştır) yüksek irtifada en büyük tehlike sizin başınız gelir.

veya kapıya yakın değil, gövdenin ortasına doğru oturayım derseniz de bu sefer diyelim uçak bir tepeye çarptı ve ikiye bölündü, sizin oturduğunuz yer en tehlikeli oldu... gibi.

yani bu istatistik verinin ilk koşulu "çarpma anından sonra yaşıyor olmak", ancak çarpma anında nasıl hayatta kalacağınız tamamen tesadüf ve uçağın nasıl bir kaza geçirdiğine bağlıdır.
0
raj
(03.09.08)
discovery channel'da belgesel çevirmeni olarak çalıştığım yıllarda sık sık uçak kazası belgeselleri çevirirdim. aircrash aftermath bunlar arasında en başarılı, en ayrıntılı olanıydı. deniyordu ki, uçak kazalarında meydana gelen can kayıplarının çok büyük bir kısmı kaza anındaki darbeden değil, kaza sonrasındaki yangından kaynaklanır. ayrıca yine aynı kaynağa göre uçağın en güvenilir yeri (veya en az güvenilmez olanı) en arka koltuktur :)
bunun çeşitli izahları var, ama şimdilik bu kadarının yeterli olacağını sanıyorum.
0
actionary
(03.09.08)
bir uçak düştüğünde çoğunlukla önce çarpan bölümü ön kısmıdır. yakıt deposu gövdenin altında ve kanatlarda bulunur. eğer uçağın önce ön kısmı yere çarparsa kuyruk bölümü bu çarpmanın etkisiyle uçaktan ayrılabilir. burada yangına sebep olacak bir yakıt olmadığı için de yangın ihtimali daha azdır. bunları söyledikten sonra diyebilirim ki kuyruk kısmı biraz daha güvenlidir.

ama kuyruğa yakın kısımlardaki koltuklarda hala dutch roll hissettiğini söyleyen insanlar vardır, mide bulandırıcı olabilmektedir bu durum.
0
tom riddle
(04.09.08)
yanılmıyorsam bi mythbusters bölümünde vardı sonuç fart etmiyo cıkmıştı.
0
humin zararlisi
(04.09.08)
(3)

Masumiyet Müzesi

kahvegibi
Bu müzeye giden var mı?(Orhan Pamukşekeri'nin kitabında olandan bahsediyorum)
Bu müzeye giden var mı?
(Orhan Pamukşekeri'nin kitabında olandan bahsediyorum)
0
kahvegibi
(02.09.08)
daha acilmadi kii acilmadi kii
0
okuryazar
(02.09.08)
2010'da açılacakmış.
0
uz
(02.09.08)
2 sene sonra Çukurcuma da açılacak deniyor.
0
wertyu
(02.09.08)
(23)

Uzayli var mi?

ermanen
Evet biliyorum klasik soru ama gercekten adam gibi cevap verebilecek varsa soruyorum, bir suru yerde bir suru sey yaziyor ama size gore nereye bakmak daha dogru olur, sozlukte de yaziyor biliyorum ama gercekten ilgilenen var mi aranizda, gercekten ugrasmis bir kisi, kaniti olan var mi bilebilir miyi
Evet biliyorum klasik soru ama gercekten adam gibi cevap verebilecek varsa soruyorum, bir suru yerde bir suru sey yaziyor ama size gore nereye bakmak daha dogru olur, sozlukte de yaziyor biliyorum ama gercekten ilgilenen var mi aranizda, gercekten ugrasmis bir kisi, kaniti olan var mi bilebilir miyiz bunu mesela? Dalga gecilmeye de cok musait bir konu, lutfen civitmayalim:)

edit: bize benzer uzayli anlaminda soruyorum...

israrli not: ciddi cevaplar ve arastirmalar lutfen
0
ermanen
(01.09.08)
geceleri gökyüzüne baktiğimda garip nesneler görüyorum uçak olmadiğina eminim. uzaylimi?... eğer uçak ise uzaysizmi? hepimiz uzayli değilmiyiz zaten?
0
05
(02.09.08)
daha ilk cevaplardan basladiniz pes yani:)
0
🌸ermanen
(02.09.08)
uzaylı geniş bir kavram sonuçta. uzaylı var mı sorusu uzayda dünyadakinden başka hayat var mı sorusu da olabilir.
bazı fikirler var mesela:
teorik olarak evrenin büyüklüğü ve gezegenlerin uygun koşulda bulunma ihtimallerine göre evrende birkaç hayat olması mümkün gezegen olmalı imiş.
ayrıca basında yer alan ufo haberlerinin yarısından fazlasının hükümet kaynaklı(amerika denir hep) sahte olduğu bariz haberlerden oluştuğu söyleniyor. ben elinde ufo olan biri olsam, ve bunu gizli tutmam gerekyorsa, kesinlikle böyle birşey yapardım. uçmuyor ip var orda diyen insanlar, gerçek bile olsa diğer görüntülere inanmıcaklardır.

benim şahsi fikrimce, dünyaya gelen giden yok. ancak bir yerde canlılar var. tek hücreli bile olsa.

edit: ben başlarken buralar dudluktu.
0
gholeman
(02.09.08)
Aslinda hayat var mi diye sormadim o daha genis bir konu, bize benzer uzayli var mi anlaminda soruyorum ki kendimde arastirmis bulunuyorum, daha cok arastirmis biri var mi diye merak ediyorum, daha cok bilgisi vardir diye bu konuda...
0
🌸ermanen
(02.09.08)
bunun için daniken'den tanrıların arabalarını değil de carl sagan'dan cosmos'u okuyun derim ben. mars'taki olası yaşam üzerine yapılan çalışmalar ve üretilen teoriler niye başka yıldızların sistemlerinde olmasın? uzaylı dediğimiz şey spielberg'in tasarladığı iri gözlü rugby topu kafalı canlılar mı? karasal gezegenlerin kayalarının içinde yaşayan mikro-organizmalar bile uzaylıdır. samanyolumuzda kaç milyon yıldız var, onu geçtim en yakın galaksi 2 milyon ışık yılı uzaklıkta, orada kaç milyon yıldız var, o yıldızların hemen her birinde gezegen sistemleri var. niye bir tanesinde Dünya'da yaşam için sağlanılan koşullar mevcut olmasın? ki şurada iki galaksiden bahsettim. daha kaç tane galaksi ve hatta galaksi kümeleri var.
0
deckard
(02.09.08)
dünya gezegeninin olu$umu(big bang) denilen olay uzay bo$luğunda ce$itli yildizlarda onlarca kez oluyor belki milyonlarca kere olmu$tur ama birtanesi cikipta bizimki gibi bir güne$ sistemi olu$turamadimi(zilyonda bir ihtimal olmadimi)?

belkide olmu$tur ancak bizlerin sahip olduğu kusursuz gezegen yapisina eri$emeden parcalanip yörüngelerinden cikmi$tir, ancak bu arada canli organizmalar olu$mu$tur, tabiki tek hücreli ve ex bir vaziyette(örn. mars yüzeyinde bulunan ölü-donmu$ bakteriler). vardir elbet ama eminimki birilerinin(tanri gibi) tutup g.tlerine tekmeyi basmadan bizlerinki gibi bir yapiyi olu$turmalarinin imkansiz olduğunu dü$ünüyorum.
-ancak yerin 7 kat(yer derken gökkube) olduğunu dü$ünürsek ve her katta ce$itli organizmalar ya$adiği varsayilirsa evren üzerinde de belki vardir, belkide yoktur bazisi türktür hatta. ama böyle bir durum var ise saklanabilicek bir olay değildir, çünkü dünya di$i varliklar gezegenler arasi yolculuk yapabilme gibi bir teknolojiye sahip olduklarini ve dünya gezegenini ziyaret ettiklerini varsayarsak tutupta bizlerin ürettiği paranoyalar gibi gidip sadece amerikan ulusal havacilik dairesi ile irtibat kuracaklarini zannetmiyorum gelselerdi bizim masum köylümüzede emeklimize ve i$cimizede bir selam verirlerdi, haliyle; bizler çıkıp marsa gidince gizli gizli dola$miyoruz onlarda gelip gizli gizli dola$mazlar herhalde olsalardi tabii. bu durumu böyle du$unursek dunya di$i varliklarin ya cok ilkel olduklarini(gezegenlerinde di$ari cikamayacak kadar) ya da dediğim gibi tek hücreli bakteriler(vs) $eklinde olduğunu dü$ünebiliriz.
0
05
(02.09.08)
@05, ilk cümleden faul. Dünya gezegeninin* oluşumu big bang ile başlamadı ki. big bang teorisi evrenin oluşumunu açıklamaya çalışır. Dünya ise nebula'dan kopan parça ile oluşmuştur.
0
deckard
(02.09.08)
Geyik yapmayin demissiniz ama dayanamiyorum: Mustafa Topaloglu bir televole roportajinda "uzayliyim cunku dunya uzayda" demisti.

:)

(kaciyorum aynen)
0
vita vinum est
(02.09.08)
@sofistike maymun

tabiki senin dediğin en geçerlisi nebuladan kopan parçaçıklar ve ilk olu$an gezegen güne$. konumuz o değil tabiki, ben yildizlarin yüzeyinde olu$an patlamalardan bahsediyorum.
0
05
(02.09.08)
@05, karıştırdın her şeyi :) gezegenler Güneş gibi kendi enerjilerini üretemez. bir yıldızın etrafında dönerler anca. Yalnız Güneş gezegen değil yıldızdır. hepsi için kullanacak tek bir terim arıyorsan en ideali gök cismidir. yıldızların yüzeyinde oluşan patlamalar ile canlı oluşumu arasında bir bağ yok. yaşam için en geçerli teori yaşamın kuyruklu yıldızlardan geldiğidir. bu da "diğer uzak galaksilerdeki herhangi bir gezegende niye yaşam olmasın ki?" sorusunu güçlendiriyor.
0
deckard
(02.09.08)
güneş gezegen değil.
0
insanimsi
(02.09.08)
@wikipedia'nin yalancisiyim :)
0
05
(02.09.08)
www.sabah.com.tr

gerçi vidyo var filan demiş ama sitede vidyo filan yok.
0
uz
(02.09.08)
woody allen cevaplasin bunu.

"bizden daha ileride bir medeniyet olduguna inaniyorum uzayda. ama sadece 15 dakika ilerdeler. böylece randevularina da geç kalmıyorlar." (aklimda kalani yazdim. yanlis olabilir biraz.)

bu soruya verilmis en güzel cevaptir bence.
0
hakkibulut
(02.09.08)
medyada yer alan ufo haberleri/ufo gerçeği tarzı, blur resimlerden oluşan kanıtları ciddiye almıyorum şahsen. ama bu konudaki yarıgım: niye olmasın? hakkında bilgi sahibi olmadığımız ortamlardaki yaşam koşullarını bilemeyiz. bizim öngörülerimize, gerekli olduğunu düşündüğümüz ısı koşulları falan şart olmayabilir. çok soğuk ya da sıcak gezegenlerde de yaşam olabilir. orda akıllı yaşam formları varsa onlar da 25 dereceye "ohaa o ısıda canlı mı yaşar" diyordur mesela. ufo, dünyamıza gelmeleri konusunda temel sorun ışık yılı mesafeden gelip gitmelerinin imkansızlığı. bence de mümkün görünmüyor ama adamlardaki teknolojiyi bilemeyiz. 500 yıl öncenin ibişlerine de bugünkü teknolojiyi anlatsaydınız muhahaha diye dalga geçerlerdi imkansızlığıyla. bizim ancak bilimkurgu eserlere malzeme ettiğimiz zamanda yolculuk, kara deliklerin birinden girip öbüründen çıkmak gibi mevzuları aşmış olabilir adamlar. diğer yandan nohutu düdüklüde pişirmeyi akıl edemiyor olabilirler. herşey mümkün.
0
geldiler
(02.09.08)
bikaç ay önce meksikada yoğun ufo trafiği gözlemlendi
görenler birebir meksika hava kuvvetlerinin savaş pilotlarıydı sonrasına da televizyona çıkıp uzun uzun durumu anlatıp bilinçli haraket eden hızlanıp yavaşlayan bir çeşit uçan cisimlerle yarış yaplp uçtuklarını söylediler(kişiler birebir savaş pilotu olduğu için inanılırlığı tavan yapıyor)
hemen ardından amerikada teksas da 1000lerce kişi tarafından görülen bir cisim oldu amerikada hakkında programlar yapıldı..
iki olayıda google da bulabilirsin..
bu karşılaşmalar giderek artan bir ivme ile gerçekleşiyor ve daha da artması bekkleniyormuş
bir de dünya hükümetlerinin ufo gerçeğini açıklamak için 2012 gibi bir tarihi seçtiklerinden bahsediyordu haktan akdoğan ne kadar doğru bilemiycem
0
demlikposet
(02.09.08)
biyofizik görmüş bir fizikçi olarak bu kadar büyük bir evrende dünya'dan başka bir yerde yaşamın olmayacağına ihtimal vermiyorum. ama uzak bir gezegende insan benzeri organizmalara rastlanabileceği ihtimalini de o kadar düşük buluyorum. mümkün, ama pek muhtemel değil. belki bakteri seviyesinde "uzaylılar" vardır, belki de insandan çok daha gelişmişlerdir. belki su yerine amonyak temelli bir yaşam ortamları vardır... ama bu konuda hiçbir şey bilmiyoruz.

araştırma çok ama kanıt yok, onu da ekleyeyim.
0
actionary
(02.09.08)
ciddi bir arastirma degil yalniz soylemeden edemiyciim.

kiz arkadasim astro dersi alirken bi kac sohbetimiz olmustu. o zaman biraz biraz dusundum de, samanyolu'ndan gayri birrr suru degisik degisik galaksiler varmis. bu kadar buyuk bi evrende ben sanmiyorumki 6 milyarcik insan yasasin. hatta adim gibi eminim diyebilirim. vardir abi, kesin vardir baska yerlerde yasayanlar. bence.
0
osuruklu
(02.09.08)
Biraz dini acidan yaklasinca soyle bir cevap de verilebilir:

Allah hicbirseyi bosuna yaratmamistir. Bunca evren, gezegen, galaksiler, yildizlar da elbette ki bosuna degildir, ve bu yerler uzerinde bizim henuz bilemedigimiz yasam formlari olmadigini soylemek de zor olur.
0
x daemon
(02.09.08)
geçenlerde ufo belgeseli izlemiştim. ondan sonra uzaylıların olmadığını anlamıştım :)
uzaylıların olmadığını derken, en azında bizim dünya ya uğrayanların olmadığı demek istiyorum.

belgesel de gördüğünü iddia edenler, zaten tipte bir kere kaybediyorlar. davranışlarından, bakışlarından belli. deli bunlar :) ama akıllısı da var! ama onlarda şurada gördüm, burada fotoğraflarını gördüm. beni 3 kez kaçırdılar, bayıttıp incelemeler yaptılar. üstümde deney yaptılar v.b. şeyler diyor.

gördüğünü iddia eden kişiler bilerek yalan söylüyorlar demiyorum! bir şekilde kendilerinide ufo gördüğüne inandırmışlar. belgeselin adı "ufo gerçeği" izlerseniz ne demek istediği anlarsınız.

uzaylılar var mı yok mu bilmiyorum. bişeyler varsa bile bizim yakınlarımızda olmadığı kesin.
0
sql
(02.09.08)
dünya'ya uğramıyor olabilirler ama başka gezegenlerde dünya'daki yaşamdan daha gelişmiş veya gelişmemiş hayat olduğuna bahse girerim
0
kokomichu
(02.09.08)
yıllar önce yaşadığım bir olayı anlatıyım belki faydası olur. liseyi eskişehirde okurken gerçekleşmişti. bilen bilir eskişehir'de hava üssü vardır. benim okulumdan her ne kadar kalkış pisti gözükmesede kalktıktan hemen sonra tüm uçakları görebiliyorduk. bahar aylarıydı, gökyüzünde tek bir bulut bile yokken tam olarak pistin üstüne denk gelen yerde ufak bir bulut vardı ve altında da iki tane beyaz yuvarlak cisim. bir süre sonra bu cisimler bulutun içine girerek kayboldular. söylemek istediğim asıl kısımsa o sırada sınıfta milli güvenlik dersi hocası vardı ve kendisi yüzbaşı pilottu. tüm sınıfla beraber oda farketmişti bunları ve söylediği tek bir şey vardı, " bu cisimler bize ait değil, hergün uçuyorum ama daha önce böyle bir şey görmedim. meteoroloji balonuda değiller(ki bence de zaten bu imkansız çünkü nerdeyse bir ders süresi boyunca orada duruyorlardı), sanırım ufo gördük." daha sonra bu konuyla ilgili tek bir kelime dahi etmedi. ya başka dünyaya ait canlıların araçlarıydı ya da bizim bilmediğimiz bir teknolojiye ait araçlar.
0
turunun son ornegi
(02.09.08)
uzay ortamına dayanabilen tek hücreli canlılar mevcut dünyaya hayatı da bunların getirildiği düşünülüyor hatta adı artu mu arti mi öyle bir şeydi unuttum şimdi ama yani dünya dışında hayat garanti var zeki hayat formları varmıdır bilemem ama abuk subuk şeyler görülüyor her gece göklerde olabilir yani
0
yuto
(02.09.08)
(5)

dondurma-çok önemli

cy7
Selamlar, iftardan sonra yemek için dondurma almıştım ama tabi bu kafayla buzlağa atmayı unuttum direkt torbada dılarda kalmış.(1 saat kadar) Tabi farkedince hemen attım ama bayağı erimiştir o arada donduktan sonra yesem bişey olur mu? Olursa ne gibi şeyler olur? Hayır canım istesi o yüzden yoksa e
Selamlar, iftardan sonra yemek için dondurma almıştım ama tabi bu kafayla buzlağa atmayı unuttum direkt torbada dılarda kalmış.(1 saat kadar) Tabi farkedince hemen attım ama bayağı erimiştir o arada donduktan sonra yesem bişey olur mu? Olursa ne gibi şeyler olur? Hayır canım istesi o yüzden yoksa erimiş dondurmayı tekrar dondurmak gibi huylarım yoktur. Acil cevap verirseniz, teşekkürler.
0
cy7
(01.09.08)
dılarda derken dışarda
0
🌸cy7
(01.09.08)
et değil bu. yenebilir tabii.

ancak şekli bozuk olur, içinde farklı tip dondurmalar varsa bunlar kaynaşmış olur ama yenir.
0
raj
(01.09.08)
buzluktan cikmis hali gibi guzel olmayacaktir.
artik hicbir sey eskisi gibi olmayacak.
dondurmanizi artik o sekilde kabul edin, sevin ve yiyin.
cornetto'mu sagliginiza kaldiriyorum! nazdarovya!
0
la traviata
(01.09.08)
bişey olursa sizden sorarım hesabını o zaman. Bu arada kusura bakmayın iğrenç türkçem için.
0
🌸cy7
(01.09.08)
şu saatte cevap yazmanın bir anlamı yok, o dondurma mutlak bir nihayete ermiştir ammavelakin ben çok yaptım bunu, bir şey olmadı bana.
0
uz
(01.09.08)
(4)

şirket işi ile ilgili soru

deadwampir
merhaba ekşi sözlük ahalisi... benim sorum her ne kadar kısada olsa cevabının ayrıntılı olmasını dileyerekten hemen soruma geçiyorum...acaba yeni kurulan bir limited şirketinde %1 lik hisse ile ortak olamanın avantaj ve dezavantajları nelerdir? şimdiden teşekkürler...
merhaba ekşi sözlük ahalisi... benim sorum her ne kadar kısada olsa cevabının ayrıntılı olmasını dileyerekten hemen soruma geçiyorum...
acaba yeni kurulan bir limited şirketinde %1 lik hisse ile ortak olamanın avantaj ve dezavantajları nelerdir? şimdiden teşekkürler...
0
deadwampir
(01.09.08)
sınırlı bilgimle söylüyorum.
limited şirkette ortakların sorumlulukları koydukları sermaye payı kadardır o yüzden güven probleminiz varsa çok da sıkıntılı bir durum değil. en az iki ortakla kurulan bir şirket olduğundan tahmin ettiğim kadarıyla siz de bu yüzden ortak oluyorsunuz. eğer böyle ise fazla sıkıntı yaşayacağınız sanmıyorum.
0
uz
(01.09.08)
bağkur a gecmeniz gerekir..iş yeri sahıbı statusune gecersın.
0
isott
(01.09.08)
%1 hissedar şirket kararları vs üzerinde pek fazla bi söz sahibi olmaz.
0
passion rules the game
(01.09.08)
sakat iş. ilerde batar matar büyük batar direk sorumlu olursun. donuna kadar gider valla. neme lazım %10 falan değilse girmemek lazım zira %1 in sana net bir getirisi olmayacaktır.
0
ozdek
(01.09.08)
(18)

50 milyar ile iş kurulur mu?

demlikposet
50milyar civarı nakit olduğunu farzedelim iş yapmak istiyorsunuz ne iş yapardınız?büyük para da değil bu para ile iş yapılabilir mi demeli aslındarepo faiz ithalat var mı fikri olan
50milyar civarı nakit olduğunu farzedelim iş yapmak istiyorsunuz ne iş yapardınız?

büyük para da değil bu para ile iş yapılabilir mi demeli aslında

repo faiz ithalat var mı fikri olan
0
demlikposet
(01.09.08)
gumruk musavirligi
patent isleri bi de.
0
bryan fury
(01.09.08)
-kafe { dekorasyonu malzemeleri çatali bicaği tutacaği varsa en fazla 25-30 bin ytl. ekstrasi ile en fazla 34-35 e patlar }
-internet kafe { tavsiye etmiyorum öldü bu iş }
-ne alirsan bi milyoncu { ne alirsan 25,30 ykr den doldurursan dükkana 10 bin ytl lik mal 2-3 te tutsa en fazla dekorasyonu güzel i$ ama devri kapandi artik. }
-tekstil mağazasi { 15-20 bin ytl lik mal alip 5 bin ytl dekorasyonla güzel bir yer açabilirsin, isteklerine bağli deği$ir tabiki }
-berber { yeteneğin veya ilgin varsa bu i$i yap derim deli para var. tabi mahalle arasinda 3 ytl e sac kesenlerden değil. solaryumlu lüks bir yer 50 bin e patlar sana }
-telefon-telekomikasyon i$i yapamazsin o paraya.
-in$aat sektoru olmaz.
-araba kiralayabilirsin, 2 araç alip ofis kurabilirsin. ihtiyacin olan $ey internet bağlantili bir bilgisayar ve araçlara kuracağin mobil sistemi bir çok tanidiğim var bu $ekilde tek araba ile yola ciktilar ve i$i yava$ca geli$tirdiler.
....

aklimdakiler bukadar.
0
05
(01.09.08)
hangi memleket/şehir ?
0
marmara34
(01.09.08)
istanbuldaysan ve yurtdışı bağlantın varsa call center olabilir, bok gibi para var ama 50bin yetmez, 1 ya da 2 ortak daha alıp sermayeyi tamamlayabilirsin.
0
marmara34
(01.09.08)
pek tabi bir çok iş kurulabilir ama tecrübeniz olmayan bir işte para kazanabilmek zordur. demem odur ki sırf sermayeniz yetiyor diye bir işe girişmeyin. bu benimki pek cevap olmadı sorunuza ama neyse.
0
uz
(01.09.08)
gloria jeans franchise'ı olabiliyorsun bildiğim.
0
sui
(01.09.08)
güzel bir semtte, turizm/seyehat acentesi kurabilirsin, paket turlar vs. satarsın aracı olarak büyük firmalarınkini. uçak bileti vs. de satılı, kar marjı 10-20% (miş). hac ve umre de satarsan süper para, işi öğrenince geliştirilir, mesela bir arkadaş çalıştığı acentenin sadece pasaport ve vize takibinden ayda 10bin ytl ye vurduğunu söylüyor.
0
marmara34
(01.09.08)
turizm acenteleri kı$ın i$ yapmiyor pek { metro, ulusoy vs. }
günlük en baba 3bin ytl ile kapatiyorlar ki buda 250-300 ytl kar anlami ta$ir. bir arkada$m az diye yakiniyordu ama bilemeyeceğim.
0
05
(01.09.08)
abicim o kadarcık parayla ancak bildiğin bir işi yapabilirsin. ya da gerçekten risk almayı seven bir bünyen vardır, denersin.

ya da yapmak istediğin işle ilgili işten "çok iyi anlayan" ama parası olmayan ya da azcık parası olan birisine biraz hisse verip, maaş bağlarsın. eğer kafe, restoran vs. birşeyler düşünüyorsan biraz daha para koyup franchising almak mantıklı olabilir. onlar hem sana yetişmiş eleman sağlıyor, hem fizibilite çalışmalarını yapıyor, hem de nispeten daha az riskli bir yatırım yapmış oluyorsun.

repo ve faiz artık eskisi kadar karlı değil. sana net kazandıracağı rakam şu konjonkturde en fazla %5-6

bu buhranlardan zamanında bir kaç kez geçmiş, farklı sektörlerde bir kaç işe girip, bırakmış birisi olarak kimseye güvenme derim. ne iş yapabileceğini yine en iyi sen bilirsin. ve yapacağın iş yine bildiğin, şu zamana kadar yaptığın bir iş olur bana sorarsan.
0
babatema
(01.09.08)
olay cok basıt..alırsın pesın paranı gıdersın ıstanbula.sana bı yer soyleyım oraya gırersın.alırsın ordan abercrombie tshirtleri.tanesı 9 liraya.gittigidiyora koyarsın.en düşük 25 e cok rahat satarsın..

hoca harbı 50 bin liran varsa pesın para manyak bi iş biliyorum onu yapalım.yuzde 300 kafadan karın var.. :)
0
isott
(01.09.08)
@marmara34
izmirdeyim ben
0
🌸demlikposet
(01.09.08)
ya bizim zamanımızda kuruyemişçi açılırdı şöyle işlek bir caddeden. kesin para getirirdi. işlek cadde demişken böyle yerlerde dükkan açma niyetindeyseniz eğer hayvani hava paraları ödemek de gerekebildiğinin farkında olunuz efem.
0
zbam
(01.09.08)
gözlük işine girebilirsin. son zamanlarda 2 arkadaşım bu işe girdi biri konakta diğeri alsancak-kahramanlarda. $öleki toptancıdan gözlükleri aldıktan 3-4 ay sonra malların ilk taksitlerini ödediler. bu süre zarfında ellerine sattıkları gözlükten bir miktar para geçmişti zaten. ayrıca ssk ya baş vurduktan 3 ay sonrada sattığın ssk gözlüklerinin paralarını almaya başlıyorsun. ilk etapta daha orta düzey çerçeve ve camlarla işe başlarsın biraz para kazanınca rayban olayına falanda girersin. sora gelsin paralar gelsin paralar.
0
burky
(01.09.08)
@burky, gozluk isine girilmesi icin optisyenlik diplomasi alinmasi gerekiyor 2004 yilindan beri. arkadaslarin nasil oluyor da pattadanak dukkan aciyorlar?

@marmara34, turizm acentasi olabilmek icin de en azindan turizm rehberi unvanina sahip olunmalidir. senin arkadaslarin bu nitelige vakir mifir?

evet bu iki durum kafami karistirdi...
0
egotm
(01.09.08)
@egotm
ben turizm rehberiyim ztn

sözün özü turizm bildiğim ve şu aşamada para yatırmayı düşünmediğim bir sektör
0
🌸demlikposet
(01.09.08)
iddaa bayisi de açabilirsin, bayi açma şartları www.iddaa.com da yazıyor olcak.
0
baldur2
(01.09.08)
pizza pizza şubesi derdim ama izmirde artık iş yapacak yerlerin hepsinde açıldı ve 100000 ytl ortak ister

şöyle bir şey de olabilir. 42000 ytl ile fındık al. sahibinden alırsan şu an tüccar fiyatları 2,7 2,8 ytl/kg civarında. 3 ytl'ye her türlü alırsın. izmire transferi de 1.5 milyar falan olur. bir depoya göm malı. kirayla falan uğraşma bu işi yapan bir şirketle anlaş. 4 ay sonra hemen hemen her yere 6 liradan satabiliyor olacaksın. masrafları saymaz isek 1 e 2 gibi tatlı bir oranı var.
0
tai
(01.09.08)
@egotm aylık 450 lirayı bastırıyosun adama. optisyen olan adam diplomasını kiralıyor sana. farkındasındır belki burası türkiye :)
0
burky
(01.09.08)
(4)

Diablo 2 - LOD da diabloyu öldürmek

natnan
beceremedim bir türlü.üşenmedim 3-4 level kastım fazladan 30.level oldum.paladinim18 zeal var,ki sırf buna yumulmuş olmam zorlaştırıyor sanırım.diablo üfleyince(elektrik - ateş arası bişi) pek kaçma şansım da olmuyor anında ölüyorum.2 charge var,7 shieldle yapılan skill var kaydadeğer o kadar.evet i
beceremedim bir türlü.üşenmedim 3-4 level kastım fazladan 30.level oldum.
paladinim
18 zeal var,ki sırf buna yumulmuş olmam zorlaştırıyor sanırım.
diablo üfleyince(elektrik - ateş arası bişi) pek kaçma şansım da olmuyor anında ölüyorum.
2 charge var,7 shieldle yapılan skill var kaydadeğer o kadar.
evet ilk defa oynuyorum :).
yanımda da baştan beri ranger bayan var.
elimde bi tane +25 str veren balta var şu an.bir türlü adam akıllı tek el silah ve shield çıkmadı,o yüzden buna kaldım.iyi vuruyor ama.gambledan da bişi çıkmıyor zaten.
0
natnan
(30.08.08)
şimdi neredeyse 7 yıldır oynamadım ama hatırladığım kadarıyla anlatayım bir şeyler.

paladin maalesef oyun zorlaştıkça sıçan bir karakter. eğer sağlam bi resistance yoksa diablo ile kapışmak oldukça zor ama bir kere yolunu bulunca level atlayıp item bulmak için paso öldürürsünüz.
diabloya gitmeden önce resist. arttırıcı malzemeler (kalkan-başlık, yüzük...) kuşanın. özellikle elektrik resist.'ınız doksan - yüz arası olsun.

oyunun sonuna kadar geldiğinize göre dövüş esnasında portalınızı hep açık tutmayı ihmal etmediğinizi varsayıyorum. dayak yedikçe merkeze dönüp şişe depolamak beleş heal yaptırmak lazım. olay mahaline döner dönmez ilk işiniz de yeni portal açmak olsun.

zeal teke tek dövüşlerde abartı rakamlarda pek etkin değildi hatırladığım kadarıyla. galiba vuruş sayısı arttıkça verdiğiniz damage azalıyor. o yüzden fazla artısı olmasada başka bir skille deneyin. bir de baltalı ilah mısınız allahaşkına, ne işiniz var baltayla barbarlar gibi. paladine yakışan, tepesi taca benzeyen bir silah vardı, o'dur.

bir de taktik; diablo ceyran vermeye başladığında, genelde bir doğrultu üzerinde devam ediyor akım, o yüzden diablo etrafında sürekli halkalar çizerek vur-kaç yaparak dövüşün.
kafaya zumzuğu indirin, baktınız elektirik veriyor, hemen tur atmaya başlayın, şarjı bitince bi tane daha patlatın. (bu taktik zealle işe yaramaz. pert olursunuz)
arada bir de allah ne verdiyse dalın, sonra köye-tapınağa!? kaçıp eksiklileri tamamlayın, böyle böyle biraz sabırla üstesinden gelebilirsiniz.
ranger bayan bi işe yarmaz, boşa para vermeyin.
lod yüklediğinize göre fist of heavens a da ağırlık verin biraz oyunun devamında işinize yarar.

defans büyüsü için thorn dan şaşmayın derim.
0
uz
(30.08.08)
Ranger hatunun yerine 3. köyden büyü atabilen bir savaşçı almanızı öneririm cold olursa sizin içinde iyi olur..
0
naithan
(30.08.08)
@naithan : ranger hatunun elinde 2 perfect ya da flawless cold veren gemli bow var.iyi cold koyuyor ama pek işe yaramıyor.normalde baya yarıyor da diabloda yaramıyor.

@uz : zeal a abandığım için başka adam akıllı skillim yok,levelı yükseldikçe vuruş gücü de yavaştan eşitleniyor normal vuruşa.dümdüz dalacaz bu gidişle,baya sabır lazım.
balta sorunu da başka silah olmamasından.bahsettiğin şey war scepter.bir ara vardı allah gibi bir tane,ona güvenip ortalama bir crystal swordumu sattım,sonra farkettim ki etheralmış kaldım mal gibi ortada.
+4 kere son 2 regionu toptan temizledim,adam akıllı rare item çıkmıyor.Çıkanlar da birbirinden dandik ya da paladinin işine yaramaz şeyler.
level atlamak da zor bu saatten sonra,başka skill de alamam.



bir de horadric cube'um rejuvenation potion yaratmıyor.heryerde 3 health 3 mana potla yapılıyor diyor ama bir şey olduğu yok.
0
🌸natnan
(31.08.08)
Kiraladığınız adam Mutlaka Cold vurmalı. Yavaşlasın Diablo.

Resistler önemli. Ama resistance asla 90-100 olamaz normam zorluk derecesinde. Max 75 olur Unique itemler olmadan. Fire koyuyor Diablo yanılmıyorsam, bu durumda Fire Res.iniz önemli.

1.10 veya üst bir versiyonda en güçlü Paladin Blessed hammer kullanan Paladin'dir.
(bkz: hammerdin)

Holy Shield varsa kullanın.

Silah olarak +skill veren mace, scepter vs. kullanın.
0
there is nothing left for me
(18.10.08)
(6)

kariyer manyağı olamamak

aslında
kısaca şöyle özetlersem, okul+askerliği bitirdikten sonra kurumsal ve iyi bir firmada, iyi bir pozisyonda işe başladım, aileminde durumu oldukça iyi, hatta abim zengin sayılabilecek biri ki işe girmeden önce, şu an kazandığımdan fazlasını rahatlıkla bana harçlık olarak veriyordu, hala da verebilir a
kısaca şöyle özetlersem, okul+askerliği bitirdikten sonra kurumsal ve iyi bir firmada, iyi bir pozisyonda işe başladım, aileminde durumu oldukça iyi, hatta abim zengin sayılabilecek biri ki işe girmeden önce, şu an kazandığımdan fazlasını rahatlıkla bana harçlık olarak veriyordu, hala da verebilir ama hem ben kendi ayaklarım üzerinde durmak istediğimden, hem de bazı noktalarda onunla anlaşamadığımız için, onun işyerinde çalışmaktansa kendim bir şeyler yapmak istedim, ve bu işe tamamen kendi çabamla girdim. bu tablo ilk bakışta çok toz pembe görülebilir veya durumum şımarıklık olarak değerlendirelebilir ancak ruh halim inanın çok farklı. bir yandan çok mutluyum kendim iyi bir şey elde ettim, kendi ayaklarımın üzerindeyim, bağımsızım, zaten ailemle yaşadığım için ekonomik olarak rahatım ama öte yandan içim kan ağlıyor. madalyonun öteki yüzü şöyle ki ben kariyer adamı olmadığımı anladım, işimi kesinlikle iyi yapıyorum ve takdir görüyorum ama bu işi sevdiğimden değil, zaten o zamanı orada geçirmek zorunda olmam, ve yapacak iş dışında bir şey olmaması, her şeyi öğrenip, en iyisini yapmaya çalışmamdan kaynaklanıyor, yani sevmediğim bir işi, zaten o zamanı orada geçirmek zorunda olduğum için, en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum. kapıdan girerken şalteri kapatıp, akşam çıkarken açıyorum yani bir bakıma. üzüldüğüm nokta yapmak zorunda olduklarımın, yapmak istediklerime engel olması, çalıştığım yerde çoğu kişi de bu örtüşmüş durumda yani, yapmak istedikleri ile yapmak zorunda oldukları aynı şey ve kariyerlerine odaklanmış durumdalar. benim yapmak istediğim ise gitar çalmak. bana içinden vay soytarıya bak diyen vardır ama gerçek bu, bunu hissediyorum. 5-6 yıldır çalıyodum, işe girdikten sonra iyice azaldı maalesef, çok aman aman biri değildim ama istediğim kadar iyiydim ve sürekli kendimi geliştiriyodum, günde 10-12 saat çalıştığım oluyordu. ama şu anda giderek uzaklaşıyorum evde oturup bütün gün gitar çaldığım günleri çok özlüyorum. işten oldukça geç geliyorum ve çok yorgun oluyorum, haftasonu da haftaiçi yapamadığım şeyler bütün vaktimi alıyor ve vakit kalmıyor yine. işi bırakmayı düşündüm ama bu ailemi fazlasıyla üzeceği için ve bu maddi özgürlükten sonra tekrar abimden para almak istemeyeceğim için yapamadım. abimle çalışmayı düşündüm ama bazı noktalarda kesinlikle anlaşamıyoruz ve benim maddi bir sermayem olmadığı için bu çatışmalarda ezilen taraf olacağım, o yüzden onu da kabul edemedim. yani beni bu mutsuzluktan sadece sayısal loto gibi birşey mi kurtarabilir, bunu soruyorum size?
0
aslında
(24.08.08)
en azından yalnız değilsin... ben de pek çok noktada senin gibi düşünüyorum.
0
forrestgump
(24.08.08)
kıymet bilen kesimdensin, mızmızlanmak gibi gelir bu dediğin bir çok insana, hem aile hem abi hemide kendi gelirin güzel ama bla bla bla... elbet sorunlar olur her insanda ama şartlar dahilinde bence biraz daha geniş olursan fazlasıyla mutlu olursun.
0
marmara34
(24.08.08)
Buna benzer bir duyuru okumustum, cevaplar cok tatmin ediciydi benim açımdan. Ah keşke biri bulsada link verse
0
def
(24.08.08)
misal ben herseyi sittir edip dünyayı gezme planları yapıyorum şu sıralar. sende deneyebilirisin. 12 yıllık işimi bıraktım öyle işten güçten korkma. sana bana her yerde iş var.. sıkılırsan rutine geri dönersin...
0
ayanux
(25.08.08)
ben 24 yaşında 4 yıllık üniversite ve 3 yıllık başarılı sayılabilecek bir iş hayatını terkettim daha yeni yeni. aslında gerçekten yapmak istediğim işi yapmak için 3-4 yıl boyunca beş kuruş kazanamadan ve eşşek gibi çalışarak hep yapmak istediğim işi yapacağım.
hiç pişmanlık duymuyorum. verdiğim karardan dolayı kendimi takdir ediyorum. :)
0
uz
(25.08.08)
eğer gerçekten günde 7-8 saat gitara vakit ayıracaksan, yani bu geçici heves değilse 5 yıl sonra iyi bi gitarist olursun zaten. imkanın olması bence bi şans. (bkz: disposable income) insanın istediğini yapabilmesi için büyük bi şans ama istediğin yani hayalini kurduğun şeyi yapmazsan, tembellik edip bu istediğin herşeyi yapabilme gücünü farklı yorumlarsan buna serserilik deniyor tabi.
gerçekten gitarla ilgileneceksen hemen ayrıl işten...
0
hayo
(25.08.08)
(4)

dünyayı uçakla dolaşma bileti

r12
bir yerlerde duydum, araştırayım dedim ama henüz bulamadım. bir uçak bileti alıyormuşsun, 2-3 bin euro/dolar gibi bir şey, 2-3 aylığına. bu bilet ile her türlü havayolundan (limitsiz) uçabilme hakkına sahipmişsin. ne gusel olur bulsak bunu...
bir yerlerde duydum, araştırayım dedim ama henüz bulamadım. bir uçak bileti alıyormuşsun, 2-3 bin euro/dolar gibi bir şey, 2-3 aylığına. bu bilet ile her türlü havayolundan (limitsiz) uçabilme hakkına sahipmişsin. ne gusel olur bulsak bunu...
0
r12
(24.08.08)
almanya´da statravel diye birsey var belki türkiye´de de subeleri vardir arastir istersen ya da en azindan türkiyede beraber calistiklari sirketler vardir.
secenekler arasinda kendi haritani belirliyorsun ve fiyatin ona göre belirleniyor.

ha bir de staralliance.com var orada da cok güzel güzergahlar var fiyati da gayet uygun bence
0
pembeli kiz
(24.08.08)
dünyadaki bütün havayolları için mümkün olanı var mıdır bilmiyorum ama havayolu şirketlerinin oluşturduğu büyük birlikler dahilinde olması gayet olası.
örneğin; star alliance, skyteam, one world birlikleri. bu birliklerin hangisine hangi havayolu şirketlerinin dahil olduğunu görmek için sözlükteki başlıklarına bakabilirsiniz.

hatta ben bakarken şunu buldum;
(bkz: round the world fare)

thy star alliance' a dahil. burdan bakınız;
www.staralliance.com
0
uz
(24.08.08)
lufthansanın bir ara gençlere yönelik böyle bir kampanyası vardı ama hala var mı bilmiyorum...
0
october swimmer
(24.08.08)
(7)

El Bileği Kırıklığı

suursuz deve
Şimdi efendim, `bir arkadaşım`ın sağ el bileği geçenlerde kırıldı. 4. kereymiş bu. Alçıdan pek hoşnut olmadığı için tam kaynamadan çıkarıp atıyor. Sonuçta bilek tam kaynamamış sanırım ve ufak tefek kazalarda kırılıyor. Bir de çok acı veriyor. Düzelmesi için ne yapmak lazım?
Şimdi efendim, bir arkadaşımın sağ el bileği geçenlerde kırıldı. 4. kereymiş bu. Alçıdan pek hoşnut olmadığı için tam kaynamadan çıkarıp atıyor. Sonuçta bilek tam kaynamamış sanırım ve ufak tefek kazalarda kırılıyor. Bir de çok acı veriyor. Düzelmesi için ne yapmak lazım?
0
suursuz deve
(21.08.08)
hele bi alçı durması gereken kadar bi dursun da.
0
kibritsuyu
(21.08.08)
öncelikle alçıyı çıkarmamasi gerekiyor. daha kötü sonuclar dogurabilir. eklem kırıkları sakat kırıklar.
0
atmacaged
(21.08.08)
ben geçen ay benzer bir kırılma hadisesi yaşadım, anlatayım.


* arkadaşım, senin arkadaş salak mı? üstüne alınma ama alçı erkenden çıkartılır mı? bu iş basit değil o kadar. alçı çıkartılmadan önce kontrol filmi çekilmesi lazım; doktor bakacak kemik kaynamış mı ondan sonra müsaade edecek alçının çıkması için.

* alçı çıktıktan sonra elini "kullanmayacak" 2 hafta daha. bu kadar basit, hatta gideceksin ortopedi-protez satan dükkanlara "el-bilek ateli" alacaksın, bu atel denen şeyin içinde metal destek bar'ları vardır, alçı kadar sıkmaz, istediğin zaman çıkartırsın ama alçıdan sonra 2 hafta atel ile gezeceksin.

* kalsiyum ilaçları alsın eğer, gitsin ölçüm yaptırsın, kemik yoğunluğu, kalsiyum miktarı falan kanında uygun değerlerde mi?

geçen ay el kırılması yaşayan birinden alacağın öner budur.

bir de arkadaşını seviyorsan açlıyı çıkartmaya çalışırsa kafasısna vur ve engelle adamı. kalıcı hasar veya yanlış kaynamayla bile sonuçlanır bu olay. 4. kere de insanın hala aynı şeyi yapması için kendiyle derdi olması lazım.
0
raj
(21.08.08)
@raj

ehöm möhöm. haklısınız, var biraz salaklık, ben de dedim. kendisi şu an ordu'da, istanbula gelir gelmez soracağım hesabını ama dövemiyoruz, dişi kendisi. teşekkür ederim, kendisine çemkireceğim şimdi.
0
🌸suursuz deve
(21.08.08)
el bileğini haşat etmiş gibi. platin taktırmak zorunda kalırsın diye korkut.
0
uz
(21.08.08)
şuursuz deve, bu arkadaş kız ise demek ki alçı sıkıyor onu.

şuna ikna et. alçı 2 hafta kalsın (norlamde 3-4 haftadır en az bilek kırıkları için), 2 haftadan sonra da el-bilek ateli taksın. bu atel denen şey sporcu eldiveni gibidir, cırt-cırtlı açıp kaparsın falan ama içinde ince metal destek boruları vardır. hafiftir, parmaklarını kullanabilirsin ama bileği kıpırdatamazsın veya az kıpırdatırsın. senin huysuz arkadaşa en iyi çözüm bu gibi.

bir de kendisine açıkça anlat, kırık eğer kısa zamanda düzelmezse işin ucunun platin takılmasına ve ameliyata kadar gidebileceğini belirt. bilekte bir çok oynar kemik vardır, düzgün kaynamazsa bir sıkıntı "kalabilir", mesela 20 yıl sonra bile, bileğinde öyle bir kusur kalır ki, bileğini atıyorum her sağa döndürüşünde bileği çıtırdar ve acır, veya bileği 1 an kilitlenir falan.
0
raj
(21.08.08)
göz korkutmak için -yalan olmamakla birlikte- eğer yanlış kaynarsa tekrar kırmak zorunda kalacaklar diyebilirsin. insanın bile isteye kemiğini hele hele bileğini kırdırması pek kolay bir deneyim olmasa gerek *sado-mazosist smiley*
0
talemon
(21.08.08)
(11)

polisi kime şikayet etmem lazım?

rentts
şimdi ben emniyete gittim ve bi emniyet amiri bana hakaret etti. bu dallama orospu çocuğunu kime şikayet etmem gerekiyor? adli yollarla uğraşmak çok uzun sürer, kendi amirine şikayet etsem olur mu yoksa it itin kuyruğuna basmaz mı?
şimdi ben emniyete gittim ve bi emniyet amiri bana hakaret etti. bu dallama orospu çocuğunu kime şikayet etmem gerekiyor? adli yollarla uğraşmak çok uzun sürer, kendi amirine şikayet etsem olur mu yoksa it itin kuyruğuna basmaz mı?
0
rentts
(19.08.08)
basmaz.

bakan tanıdığı falan gibi ensesi kalın değilseniz, adamı sürdürecek tanıdıklarınız yoksa gidin siz soğuk su için. bu mevsimde ferhalık verir üstelik.
0
raj
(19.08.08)
Şikayetinizi yazılı olarak yaparsanız en azından takip etme yükümlülükleri olur.
Öteki türlü geçiştirilmeniz çok olası.

Diğer taraftan, böyle bir şikayeti önemseyecek bir amiri olsa zaten bu kişinin kendisi size hakaret etmeye cesaret edemezdi diye tahmin ediyorum.
0
386 dx
(19.08.08)
hay aq şimdi çok istedim akp li bi bakan tanıdığımın olmasını işte. adama bişey de diyemiyosun sonuçta kendi çöplüğü.
0
🌸rentts
(19.08.08)
benden açıkça rüşvet isteyen bir polisi şikayet etmeye kalktım.öyle iğrenç bir ortam ,anlatamam.kimse seninle ilgilenmiyor,birine gidiyorsun sana bıyık altından gülüyor falan.birkaç gün sonra sinirleriniz yatışır,fazla düşünmeyin.
0
marcelorios
(19.08.08)
bağlı olduğu emniyet müdürlüğüne şikayet dilekçesi yazın. evet it itin kuyruğuna nşa da basmaz ama bakarsınız belki onun amiride ona gıcıktır filan. işlem yapmaz yine de ama siciline not düşebilir. bu size hakaret eden dallamanın ilerde başını ağrıtabilir. tabi sizin bundan haberdar olmanız mümkün değil ama en azından biraz huzursuzluk vermiş olursunuz. tabi bu sadece bir kaç farklı koşulun sağlnması ile oluşacak küçücük bir ihtimal.
0
uz
(19.08.08)
içişleri bunun için var. dilekçeyle başvurun ama dallama orospu çocuğu yerine isim, pozisyon, kıl, tüy belirtin.
0
killarmy
(19.08.08)
bu ne bicim bisey :s
rentts senin soruna cevap veremiyorum ama demek bu herifler sivile istedigini yapabilir her boku yiyebilir ama it itin kuyruguna basmaz mantigiyla kimse bisey yapamazmi?
bu kadar boktan bi durum olamaz bu illaki birgun herkesin basina gelebilecek bisey rentts iyi sanslar diliyorum sana ayrica eger gercekten sistem buysa sadece hakarete ugradigina sukret diyorum :(
0
orange coffee
(20.08.08)
edirnede olsaydı bu olay emniyet müdürüne iştikal etseydi mevzu.emniyet müdür alır odasına evire çevire döverdi sana hakaret eden polisi abicim.zamanında oldu böyle çok vaka.
0
omer460
(20.08.08)
bence yapacağınız şikayet hiçbir şey olmasa en azından emniyet amirini huzursuz etmeye yarayacaktır.

1 - şikayet edildiğinde ve beklendiği üzere dosya sümenaltı olduğunda yarın bir gün kendi amiriyle bir konuda anlaşmazlığa düştüğü zaman bu olaylar başına kakılacaktır.

2 - yine yarın bir gün bu sefer torpili olan (halk arasında daşşaklı) birisine çattığı zaman amirlerinden yeter ulan cevabı alması mümkün olabilecektir.

3 - böylece sizin katkılarınızla en azından sizden sonrakilere dikkatli davranması gerekecektir.

bence denemeye değer.
0
caturanga
(20.08.08)
izmir'de bi polis ehliyet verme sırasında biriyle tartıştı daha sonra sesini yükseltti içerideki müdür "höyt ne oluyo" tarzı bişey dedi polis direk sustu. yani bu tür durumları emniyet müdürünün kulagına götürmek gerek. o da ses vermedi mi bakanlıga sikayet edersin. o da olmadı mı web sitesi açıp duyurur cevap beklersin.
0
nihilanth
(20.08.08)
Kimseye şikayet etmeyin. Direk en yakında adliyeye gidip savcılığa suç duyurusunda bulunun. Ceza alması için olay yerinde size küfür ettiğini duyan kişilerden tanıklık yapmalarını talep edin. Beraat etse bile ki -kolay değil- yaptığı şeyin basit olmadığını anlayacaktır. Aynı şekilde beraat etse bile sicil kaydına geçmese de, arşiv kaydında ismi gözükecektir. İleride herhangi bir yükselme durumunda karşına çıkar.

Hakkınızı kesinlikle arayın. Öyle amirine felan şikayet etmek ile olmuyor, gidip suç duyurusunda bulunun.
0
ensar
(20.08.08)
(9)

çöp toplayıcıları

enter saltman
bu sokaklardaki çöp toplayıcıları geri dönüşüm merkezlerinde mi ççalışıyor yani evdeki eski defter kitap vb. fazlalıkları onlara versek geri dönüşüme mi göndermiş oluyoruz
bu sokaklardaki çöp toplayıcıları geri dönüşüm merkezlerinde mi ççalışıyor yani evdeki eski defter kitap vb. fazlalıkları onlara versek geri dönüşüme mi göndermiş oluyoruz
0
enter saltman
(19.08.08)
bi merkeze bağlı sigortalı işçiler değil tabi ama evet geri dönüşüme büyük katkıları var.
0
axijazz
(19.08.08)
ayrı poşetleyip verirseniz ve de soylerseniz sanırım oyle olmuş olur ama emin olamazsınız :)
0
rurouni
(19.08.08)
çöp toplayıcıları topladıkları kağıt ve metal gibi malzemeleri bu işin toptancılığı yapan kişilere satıyor. bu kişiler de toplanan çöpleri geri dönüşüm merkezlerine satıyor.
yani evet, onlara vereceğiniz çöp ve hurdalar geri dönüşüme gidecek.
0
flyalone
(19.08.08)
onların çöpleri attığı yerde falan çingeneler ya da öyle gibi görünenleri toplayıp satıyorlar. iyi kazanıyorlar ki hiç bitmiyorlar.
0
marmara34
(19.08.08)
kağıdın kilosunu 50 kuruşa satıyorlarmış.
0
axijazz
(19.08.08)
@enter saltman: bu arkadaşların büyük bölümü şehrin çeşitli gettolarında yaşayan, istekli değil ZORUNLU göçle büyük şehirlere gelen kürtler. bulabildikleri tek iş bu olduğu için, çeşitli atıklar konusunda bağlantılar kurup geri dönüşüme, karın doyurabilmek adına, katkıda bulunuyorlar.

@marmara34: hayır çok para filan kazanmıyorlar. fakat toplumda saygın bir yer edinecek imkanlardan mahrum olan bu gençler boğaz tokluğuna bu işlerle geçimlerini sağlıyorlar. dahası da var. çeşitli aşağılık belediyeler bu atık toplama konusundaki ranta göz dikip, bu insanların ekmekleriyle oynuyorlar. hatta bu insanlara zabıta vasıtasıyla şiddet uygulamaktan çekinmiyor. maalesef bu belediyeler de bu insanların bu işten bok gibi para kazandıklarını düşünüyor olsalar gerek...
0
tannhauser
(19.08.08)
Ben fena para kazandıklarını zannetmiyorum. Bir keresinde çöp toplayan birine kurban etimizden vermiştik, adam kabul etmemiş ve "Ev et dolu, ayrıca kendi kurbanımı da kestim ben, siz ihtiyacı olanlara verin" demişti. Türkiye'de zengin fakir herkesin kurban kesme çabasında da olduğunun farkındayım, ama yine de çok kül fakiri olan birisi böyle demez diye düşünmüşümdür.

Ve evet bir şekilde onların topladıkları geri dönüşüme gidiyor. Siz de bu sürece yardımcı olun, mesela katı atıklarınızı (karton, şişe, teneke, plastik vb.) ayrı torbalarda toplayın, normal çöplerinizin içine atmayın.
0
sui
(19.08.08)
bu adamlara "kağıtçı" denir ama kağıt, plastik, röntgen filmi, çaput, kartuş, toner... vb. maddeleri toplarlar. genelde arkalarından çektirdikleri el arabasının üzerindeki çuvala haral denir. bu harallar doldukça bu kağıtları "depo" denilen bu işin toptancılığını yapan kişilerin depolarına satarlar. depo sahipleri de bu haralları deposunda yine aynı kişilere seçtirip enkli, beyaz, karton gibi gruplara ayırıp pres makinelerinde presletip ilgili kurumlara (seka...vb) ton üzerinden satarlar.
gelirleri çok yüksek değildir. parayı depo sahibi kazanır. toplayıcılar kağıttan fazla kazanmaz ama çöpten kartuş toner filan çıkarsa ek gelir elde ederler. asgari ücret civarında kazanırlar genelde.
son yıllarda kimler yapar bilmiyorum ama eskiden toplamayı da depoculuğu da tokatlılar yapardı. toplamayı çingeneler de yapardı hala da yapıyorlar. topladıkları herşey geri dönüşüme gider.
0
uz
(19.08.08)
elinizde baya bişey biriktiyse tema vakfını arıyorsunuz gelip evinizden alıyolar hatırladığım kadarıyla. internet sayfasında daha geniş bilgi vardır.
0
jade
(19.08.08)
(6)

askerlik - tehirin iptali talebi nasıl oluyor?

metox
selamlar arkadaşlar.. şimdi ben yüksek lisans yapıyorum, bu sene dondurup aralıkta askere gidesim geldi.. asal dan öğrendiğime göre okula tehirin iptali ile ilgili bir dilekçe vermem gerekiyormuş ve aralık için bu belgenin ilgili kuruma 31 ekime kadar ulaşması gerekiyormuş.. tamam anladım da kafama
selamlar arkadaşlar.. şimdi ben yüksek lisans yapıyorum, bu sene dondurup aralıkta askere gidesim geldi.. asal dan öğrendiğime göre okula tehirin iptali ile ilgili bir dilekçe vermem gerekiyormuş ve aralık için bu belgenin ilgili kuruma 31 ekime kadar ulaşması gerekiyormuş.. tamam anladım da kafama takılan, benim hangi dönemde gitmek istediğimle ilgili birşey sormuyorlar, sadece tehir iptali dilekçesi vermem gerekiyormuş.. şimdi ben bunu eylül ayında versem, şubat veya nisana çıkma ihtimali varmı? birde dilekçeyi verdikten sonra hiçbirşey yapmayacakmıyım ben? ne olacak sonra, şubeye falan mı gideceğim? bu konuda bilgisi olan arkadaşlar süreç ile ilgili beni aydınlatırlarsa çok sevineceğim..

son olarak sizce yüksek lisansı dondurup askere gitmek nasıl bir fikir? çünkü biliyorsunuz dersler akşamları ve haftada birkaç gün.. işte bulamıyorum askerliği yapmadım diye.. sıkılıyorum yani bütün gün evde.. birde sürekli kafamda askerlik askerlik gözümde büyüdü iyice.. teşekkür ettim..
0
metox
(19.08.08)
şubat ayının başında tecilin iptali için dilekçe verdim, mart ayının ortalarında sevk evraklarımı almamı söylediler. sevk evraklarıyla okula gidip kayıt dondurma dilekçesini verdim, ilk yönetim kurulunda kaydım donduruldu, karar elime ulaştı donduruldu kaydınızdiye, nisan'da gittim askere.

yani aralık celbi için ekimin ortasına kadar (31 ekim demişler ama gecikmemek lazım yine de bence) şubeye gidip erken sevk dilekçesi gibi bir şey doldurmanız gerekiyor. ilk celp döneminde gidiliyor yani bir aksilik olmazsa.

son soruya cevap: bence iyi bir fikir. iyi ki dondurup da gitmişim. bitmesini beklesem hayatım kayardı.
0
kibritsuyu
(19.08.08)
sevk edileceğiniz tarihten en az bir ay önce tehir için başvurmanız gerekir ki takip eden ilk celpte silah altına alınabilesiniz. kibritsuyunun dediği gibi işlemlerinizi geciktirmeyin 15 ekim'e kadar dilekçeniz ulaşmış olsun asal'a ki sıkıntı yaşamayın.

bence askerlik ne kadar erken yapılırsa o kadar iyi. Yaş gençken askerlik eğlenceli bile gelebilirken yaş ilerledikçe sinir bozucu hatta gurur kırıcı olabiliyor.

Askerlik aslında kafada bitiyor bu yüzden gözünüzde ne kadar büyükse o kadar büyüktür.
tecavüz kaçınılmazsa mantığından yola çıkarak gayet eğlenceli bir askerlik dönemi bile yaşayabilirsiniz.
0
uz
(19.08.08)
çok teşekkürler arkadaşlar.. birde şöyle birşey yazmışlar:

EKİM DÖNEMİ İÇİN,..............31 AĞUSTOS (TIP DOKTORLARI)
ARALIK DÖNEMİ İÇİN,............31 EKİM (KRŞ.SNF.VE TIP DR.)

krş.snf nedemek ki? (karışık sınıf mı acaba) yani ben eylül başında versem dilekçeyi ekimde mi alırlar acaba? veya mesela bu ay versem dilekçeyi tıp doktoru olmadığım için aralık ayınamı çıkar direk? ne kadar karışık yauw bu işler..
0
🌸metox
(19.08.08)
ekim dönemi sadece doktorlar için, doktor değilsen aralık ayına çıkar en yakın.
0
luzumsuzadam
(19.08.08)
krş= karışık sınıf demek.
tıp doktorlari. her cift rakamli aylarda (2., 4., 6., vs)
karisik sinif ise 4., 8., ve 12., ayda askere alinirlar.
tum donemler icin gecerli kural. ilgili cift aydan once gelen tek ayin son gunu evraklarini almak zorunludur (ornegin nisanda gidecekler icin son gun 31 mart olur).

eger doktor degilssen eylül ayinda dilekce verirsen, yer varsa aralik ta alirlar yoksa bir sonraki doneme kalirsin.
0
helenart
(19.08.08)
Merhabalar,
Bende şu anda yüksek lisans son dönemdeyim...malum kriz var..Ama proje vermediğim için okul uzuyor...Nisanda askere gitmek için ne yapmam gerekiyor arkadaşlar yardımcı olabilir misiniz..

İnternet sitesinde okuldan tecil iptal yazısını alıp askerlik dairesine vermem gerektiği yazıyor...Bu kadar mı ?
Detaylı anlatıp yardımcı olursanız çok sevinirim.
hayırlı günler
0
kursat.bilgin
(19.01.09)
(6)

Göz tembelliği (amblyopia) ve Askerlik

unfs
Göz tembelliğinin(amblyopia) askerliğe bir etkisi olup olmadığı konusunda fikri olan var mı acaba ? "Er olamaz yedek subay olur" raporu verildiğini duydum. Tecrübesi veya bilgisi olan arkadaşlar paylaşabilirse sevinirim.
Göz tembelliğinin(amblyopia) askerliğe bir etkisi olup olmadığı konusunda fikri olan var mı acaba ? "Er olamaz yedek subay olur" raporu verildiğini duydum. Tecrübesi veya bilgisi olan arkadaşlar paylaşabilirse sevinirim.
0
unfs
(18.08.08)
Bende de göz tembelliği vardı.. Nitekim kimse sağlık muaynesinde göz tembelliğin var mı diye bir şey sormadı Normal şartlar altında sağ gözümü günlük faaliyetlerin yüzde 70'inde kullanamıyorum. 315 kısa dönem olarak askerliği tamamladık.. e haliyle atış yaparkende sağ gözle nişan alındığı için komutanında onayıyla sol gözle atış yaptık oldu bitti :)
0
joehigashi
(18.08.08)
sol gözüm %20 den az görüyor, artı sağ gözümde astigmat iyice arttı. sol gözdeki tembellik kaymaya sebeb olduğu için sağlık muayenesinde fark edilecektir. aralıkta askere gideceğimden zorunlu bir yedek subaylık ihtimaline karşı kendimi hazırlamaya çalışıyorum.
0
🌸unfs
(18.08.08)
askerlik olayı çok acayip.benimde yakın zamanda askere gitmiş bir arkadaşımın sağ kulağında yüzde 90 işitme kaybı vardı.askerlikte muayenede söylemiş benim kulağım böyle böyle diye.tutmuşlar göndermişler vatandaşı.bide üzülüyo adam ben askerlik yapamadımda yapamadım diye.
çok saçma şeyler oluyo.valla eminimki askeriye tarihinde eli kolu bacağı hatta kafası olmayan vatandaşlara bile askerlik yaptırmıştır bunlar.

öte yandan ben askerdeyken terhis olmamıza 2 3 ay kala bir arkadaşımı apar topar çürüğe gönderdiler.adamın bir gözü hiç görmüyomuş.ayrıca epilepsisi varmış.adam askerlik boyunca söylemiş böyle böyle diye.sallamamışlar.sonra nereden estiyse hastaneye gitmiş ve gittiği gün çürük almış.
0
omer460
(18.08.08)
daha arkadaşım yeni çürük raporu aldı onunda gözleri sorunlu ama amblyopia değil.neyse efenim ona sordum şartı ne diye 2 gözün toplam görme derecesi 120 yada 100 emin değilim altında ise çürük raporu alınıyormuş.
0
tynerci
(18.08.08)
er olamaz yedek subay olur şeklinde bir rapor olduğuna emin misiniz? sağlık problemi yüzünden er olacak niteliklere sahip değilseniz yedek subay olmanız zaten olası değildir.
0
uz
(18.08.08)
@uz TSK sağlık yönetmeliğinde er olamaz diye bir olay var imiş, gerçi yönetmelik çok anlaşılabilir olmadığı için bu çıkarımı yapmak zor. çeşitli rahatsızlıklarda bu raporu verip ve geri hizmete yedek subay olunuyor yada kısa dönem çıkar ise direk terhis ediyorlarmış. tam anlamadım ama er olmanın daha fazla sağlıklı olmayı gerektirdiği düşünülmüş gibi :)
0
🌸unfs
(18.08.08)
(3)

tekerleme soruyorum

demlikposet
"isveç norveç danimarka belçika belçika hollanda" diye başlayan tekerlemeyi hatırlayan var mı yoksa böyle bir tekerleme yok da ben mi uydurdumgurbetçi tekerlemesi gibi kendimden şüpheye düştüm
"isveç norveç danimarka belçika belçika hollanda" diye başlayan tekerlemeyi hatırlayan var mı yoksa böyle bir tekerleme yok da ben mi uydurdum

gurbetçi tekerlemesi gibi kendimden şüpheye düştüm
0
demlikposet
(15.08.08)
(bkz: #8008778)
0
petekdoku
(15.08.08)
isveç norveç danimarka
belçika belçika hollanda
türkiyenin başkenti ankaradır ankara
ankara meslek lisesi
çıldırmış öğrencisi
öğretmenler ne yapsın
yoktur bunun çaresi
si si pepsi
demirkapı aralık
kızlar beşbin liralık
erkekleri sorarsan
sudan çıkmış pis bir balık.

lol. rofl. hatta rof rof.
0
uz
(15.08.08)
of of eskimişiz.

isveç norveç danimarka
belçika felemenk hollanda
yere batsın almanya
türkiye'nin başkenti ankara

anlaşıldığı gibi ikinci dünya savaşı yıllarına dayanıyor bu tekerleme. ben dayanmasam da orijinalini hatırlıyorum belli ki...
0
calendil
(16.08.08)
(10)

Süt markaları

ermanen
Bir sürü süt markası var hangisini alacağını şaşırıyor insan, ucuzunu almaya çalışıyoruz. Kalite farkı oluyor mu bunlarda, siz hangisini kullanıyorsunuz? Tatlı falan yaparken farkeder mi markalar?
Bir sürü süt markası var hangisini alacağını şaşırıyor insan, ucuzunu almaya çalışıyoruz. Kalite farkı oluyor mu bunlarda, siz hangisini kullanıyorsunuz? Tatlı falan yaparken farkeder mi markalar?
0
ermanen
(13.08.08)
doğrudan içecekseniz iyi marka almakta fayda var, çünkü tadı markalar arasında çok fark ediyor. mesela ben her sabah bol sütlü kahve içerim ve kahvede de sütte de alıştığım markanın (sütte pınar, ege çıkışlı bu da bak, orası da benim memleket, toprak çekiyor böyle işlerde sanırım) dışına çıkarsam keyif olmaktan çıkar benim için. zaten çok gitmiyor kahvede kullandığım için, küçüklerden alıyorum.

ama sütlaç, puding yapacağım ya da yemeğe sos (beşamel mesela) yapacağım zaman direkt markasız ya da nispeten ucuz süt alıyorum. böyle şeylerin içinde piştikten sonra fark etmiyor, yemeğin ya da tatlının tadını etkilemiyor. zaten sütü bol kullandığımız şeyler bunlar, kısacaksam buradan kısıyorum.
0
morella
(13.08.08)
sui
(13.08.08)
ben de dimes derim.
0
uz
(13.08.08)
laktoz intoleransi olan biri olarak diyorum ki markalar arasinda fark mevcut.
0
helenart
(13.08.08)
direk pınar diyorum çünkü piyasadaki bütün sütler içinde kuru madde oranı en yüksek olan o.
diğer çoğu marka sütteki bütün besleyici maddeleri ayırıp tereyağ vs olarak değerlendiriyor, geriye kalan sıvıyı süt adı altında piyasaya sürüyor.
0
badfan
(13.08.08)
pınar veya danone-pınar bulamazsak danone-. koku ve tadında ciddi farklar ıoluyor.
0
kayranin kedisi
(13.08.08)
coluk cocuk büyütmüs biri olarak danone iyidir derim. o olmazsa dimes de iyidir. tatli falan yapacagin zaman ise nobel süt idare eder.
0
atmacaged
(13.08.08)
eker ve tamek'te çalışan bir yöneticiden, piyasada çok ucuz fiyatlara satılan sütlere su+süttozu karıştırıldığını duymuştum.
0
flyalone
(14.08.08)
sek cam şişe. tek olur kral olur padişah olur.
0
ayanux
(14.08.08)
uzun ömürlü sütlerde bazılarının hoşuna giden bir koku oluyor ama ben sevmiyorum. o yüzden günlük sütleri tek geçerim. ama yörsan ı at çöpe içinden yaşam formları çıkabiliyor.
0
dambil
(14.08.08)
(5)

Hafıza güçlendirme teknikleri

babatema
bu konuyla ilgili çok fazla kaynak var ama bildiğiniz, ettiğiniz pratik teknikler ve kaynaklar lazım. işe yaramayan yöntemlerle vakit kaybetmek istemiyorum. şu yöntem iyidir, şu kitap iyidir, şu makaleyi oku, "ben stratejik şeyleri şu yöntemle aklımda tutuyorum" gibi öneriler olur.
bu konuyla ilgili çok fazla kaynak var ama bildiğiniz, ettiğiniz pratik teknikler ve kaynaklar lazım. işe yaramayan yöntemlerle vakit kaybetmek istemiyorum. şu yöntem iyidir, şu kitap iyidir, şu makaleyi oku, "ben stratejik şeyleri şu yöntemle aklımda tutuyorum" gibi öneriler olur.
0
babatema
(12.08.08)
Zekayı canlı tutmaktan geçer hafızayı canlı tutmak. Mesela tv kanalların sabit kalmasın 3-4 ayda bir değiştir sırasını. Telefon menülerini değiştir. Q klavye kullanıyorsan arada sırada F klavyeye dön vs vs. Yani yaptığın hiçbir işi motorlaştırma. Hayatın motorlaşırsa beynin körelir, unutkanlık başlar.

Hiç yapamıyorsan rakamlardan oluşan bulmacalar çöz. Sudoku olur, rakam yerleştirme olur vs vs...
0
ataturkiye
(12.08.08)
çok fazla kitap okuyorsanız tempoyu biraz düşürün.
0
uz
(12.08.08)
Mnemonik hafıza teknikleri işe yarıyor:
www.gencgelisim.com
0
ermanen
(12.08.08)
@ataturkiye, birisinin 'zekamı canlı tutmayalım' diyerekten, bu saydıklarınızı -bulmaca ve sudoku dışında- yapacağını sanmıyorum. lütfen!
0
sirrikadem2
(12.08.08)
niye yapmasın ki?
0
386 dx
(13.08.08)
(3)

Mozilla içi Metin Arama

uz
Eskiden vardı galiba mozillada yada operada, klavyede noktaya basılı tutarak yazı yazmaya başladığımızda sayfa içindeki uyumlu kelimeler renkleniyordu. aradım bulamadım tarayıcı içinde böyle bir fonksiyon. buna benzer birşeyler yapabilecek bir eklenti var mıdır mozilla için? yoksa zaten varda ben mi
Eskiden vardı galiba mozillada yada operada, klavyede noktaya basılı tutarak yazı yazmaya başladığımızda sayfa içindeki uyumlu kelimeler renkleniyordu. aradım bulamadım tarayıcı içinde böyle bir fonksiyon. buna benzer birşeyler yapabilecek bir eklenti var mıdır mozilla için? yoksa zaten varda ben mi bulamadım?
0
uz
(12.08.08)
mozilla kullanmıyorum ama operada var. görünüm çubuğu içinde.
0
eskimo
(12.08.08)
Benim hatırladığım operadaki şekliymiş ama ctrl+f tam istediğim işi görüyor, teşekkürler.
0
🌸uz
(12.08.08)
Firefox/2.0.0.16 kullaniyorum ben. aradiginiz seyi direk klavyeye yazmaniz da mumkun. quick find olayi hemen buluyor. bu ozelligi de sagolsun kedim ogretti bana. bilgisayar kucagimdayken lonk diye atladi klavyeye, bi baktim quick find falan biseyler.
0
osuruklu
(12.08.08)
(10)

Coder Olmak İçin Gerekenler?

wertyu
merhabalar,sorum başlıktanda anlaşılacağı üzere, coder olmak istiyorum. en baştan yani sıfırdan başlayacağım. bununla alakalı sözlükteki başlıklarada baktım fakat yeterli görmedim, burdada sorma ihtiyacı duydum. bunun için sanırım üni şart değil. şimdi nereden başlamalıyım yani hangi dersleri görmel
merhabalar,
sorum başlıktanda anlaşılacağı üzere, coder olmak istiyorum. en baştan yani sıfırdan başlayacağım. bununla alakalı sözlükteki başlıklarada baktım fakat yeterli görmedim, burdada sorma ihtiyacı duydum. bunun için sanırım üni şart değil. şimdi nereden başlamalıyım yani hangi dersleri görmeliyim, neler gerekli iyi bir coder olmak için???
ileride php üzerine kurulu ekşisözlük klonu açmayi düşünüyorum... (bu arada 9. nesil çaylağım)..
0
wertyu
(12.08.08)
Herhangi bir dilden basla iste. Pek tabii ki kendimi coder olarak goremem ama bir ara feci sekilde PHP kasmistim. Zaten programlama mantigini ve temel sentaksi ogrendikten sonra isin kolaylasacaktir. PHP ogreneceksen ya ceviz.net forumlari gibi yerlere uye ol, ya da bir kitap alip adim adim ilerle. Ama kitaba gerek yok bence. Internette yeterince ders vardir muhakkak. Hele Ingilizcen varsa hic sorun yasamazsin.
0
vita vinum est
(12.08.08)
web ve masaüstü programcılığına aynı anda sardıysanız .net c# gibisi yok hatta flash gibi yeni bir platform daha çıkardı microsoft isveç çakısı gibi dil şerefsizim
(bkz: c sharp)
(bkz: asp net)
(bkz: dot net)
(bkz: silverlight)
0
yuto
(12.08.08)
programlamaya C/C++ ile başlamanı tavsiye ederim C üzerine daha kolay kuruluyor temeller. daha sonra object oriented yapıya elin alışınca veri yapıları, algoritma tasarımı, stl falan çalış. sonrası kendisi gelir.
0
canliceset
(12.08.08)
Scener olmak. Crack scene olur demo scene olur farketmez... Fatura programı yazanlara coder değil programcı, kravatlı, pembe yakalı vs. denir.
0
fredi
(12.08.08)
c/c++ dan baslama; c# ya da java'dan basla ve daha sonrasinda bu dillere goz atarsin. aslinda en dogrusu schemeden baslamaktir ama o da kasiyor iste.
0
egotm
(12.08.08)
egotm'e katılıyorum, özellikle c ile başlarsan çok acı çekersin :)
0
kokomichu
(12.08.08)
bence ivedilikle bu konu ile ilgili eli yüzü düzgün bir foruma üye olun, forumlardaki kişilerin deneyimlerinden faydalanmak kendinizi istediğiniz doğrultuda geliştirmek için iyi bir ön adım.
0
uz
(12.08.08)
belirttiğim gibi amacım programcı olmak değil, websitesi yapmak istiyorum php ile. c# ile başlamak daha kolay olacak sanırım sonrası inş. devamı gelir dediğiniz gibi.
0
🌸wertyu
(12.08.08)
Yas ve gecmis onemli.
1 - Muhendislik ya da temel bilimlerde(fizik, kimya, matematik...) okumus olmak sart.
2 - 20 ustuysen ve bugune kadar hic programlama ile ugrasmadiysan (excel scripti bile olur) zor.

Bunlar iyi bir programci olmak icin gerekenler bence. Onun haricinde php ile birseyler yapmaya baslayabilirsin. Kendi kendine motivasyon saglayacak projeler web tasariminda daha kolay bulunuyor application yapim dersen bayabilirsin. PHP sana baska dillere geciste kolaylik saglayacaktir zaten. Bu vesile ils SQLde ogrenmis olursun.

Daha sonra staj vesaire tarzi birsey ile gercekten is yapan bir firmada calisman. Orda cok daha cabuk ogrenirsin herseyi.
0
badseed
(12.08.08)
c# ve web diyorsan derhal visual studio 2008 web developer edition'u çek internetten sonra gogul'a yaz "c# asp.net tutoritals" başla ilerde illaki mssql kurman gerekir onu da çekersin indirmişken sonra bir de visual studio 2008 express edition(masaüstü programlama için)'u çektin mi gereken ekipmana sahip olursun bu programlar toplamda 500 mb'ı geçmiyordu yanlış hatırlamıyorsam
0
yuto
(13.08.08)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.