Giriş
(22)

Ölmekten korkuyorum

ölmekten korkuyorum
Ve aynı zamanda utanıyorum. Sırf bu soruyu sormak için ayrı bi kullanıcı adı aldım. Çünkü utanıyorum...Etrafı tarafından son derece güvenilir bulunan, bir işi olan, hayır işlerine gönüllü biriyim.Ama bir de öteki ben var ve o alkolik. Alkolizm 1 kadehle de olur biliyorum, benimki über alkolizm. Boku
Ve aynı zamanda utanıyorum. Sırf bu soruyu sormak için ayrı bi kullanıcı adı aldım. Çünkü utanıyorum...

Etrafı tarafından son derece güvenilir bulunan, bir işi olan, hayır işlerine gönüllü biriyim.

Ama bir de öteki ben var ve o alkolik. Alkolizm 1 kadehle de olur biliyorum, benimki über alkolizm. Bokunu çıkardım içmenin. 12 kutu bira bana mısın demiyor. Her gün, en az 12 kutu bira veya 1-2 şişe şarap içiyorum. Daha önce ciddi bi hastalık geçirdim, karaciğerim iflasın eşiğinden dönmüştü. Ama ben içmeyi bırakamadım.

En son 23 kutu bira içip alkol komasına girdim. Ailemle yaşıyorum, beni rezil bi halde buldular o sabah. 3 gün kendime gelemedim. Sonra söz verdim içmeyeceğim diye ama sözümü tutamadım, odamda 2 şişe boş şarap şişesi ve 3-5 kutu boş birayla annem tarafından basıldım. Durumum ciddi, daha önceden alkolle alakasız olarak yaşadığım karaciğer sorunu nedeniyle yarın kan vermeye gitmeye ikna ettiler beni. Ben 2 yıldır kaçıyordum bu işten. Yarın çıkacak sonuç belli, belki siroz bile başlamış olabilir. Ama ben hala içmek istiyorum. Çünkü asosyalim ve içtiğimde son derece sosyal olan halimi seviyorum.

Bu illeti yaşayıp da atlatan birileri, bana bi yol gösterseler? Nası kurtulurum, nası içmekten vazgeçebilirim? Öleceğim bu gidişle 1-2 seneye.
0
ölmekten korkuyorum
(10.02.10)
atlatmak babında yardım edemem belki, lakin paylaşabilirim derdinizi...
bir ara her gün 8 bira içen adam konuştu...
0
uyuzcan
(10.02.10)
alkol problemiyle ilgili ne yapılır bilmiyorum ama sana nacizane bir önerim olacak.

bir gün büyük bir hastanenin acil servisine git ve içerde bir yakının varmış gibi kapının önüne oturup bi yarım saat kadar oraya gelip giden ambulansları, krize girip iki büklüm gelen gencecik insanları, kucağında bayılmış çocuğuyla ağlayarak koşan anneleri, kafası kanlar içinde gelen trafik kazası mağdurlarını gör ve "hayat"ın ne kadar değerli olabileceğini düşün.

cidden yap bunu.
0
melankomik
(10.02.10)
Alkol kullanım nedenini o kadar güzel anlatmışsınız ki.

Bu nedeni çözmek için psikiatriste gidin(sosyal anksiyete bozkluğuna bağlı alcohol abuse rastlanan bir şey.Sizin gibi bir çok insan var.). Gerisi çorap söküğü gibi gelecektir.
0
ilkdefa
(10.02.10)
bu tip olaylar için kesin çözüm olarak amatemi öneririm gerçektende bırakmak istediğinizi düşünüyorum eğer buna sizde inanırsanız amatemde 28 günlük programlar var kurtulmanız mümkün umarım bunu düşünürsünüz ...
0
gokch3
(10.02.10)
psikologtu terapiydi hepsi hikaye. benim de aşağı yukarı böyle geçirdiğim bir dönem oldu, insan kendini severek oyalayacak bir meşgale bulduğu zaman farkında olmadan sosyal içici oluveriyor kendiliğinden.
0
bilge tonyukuk
(10.02.10)
bu iş iradeyle olacak şey degil. cunku yok oyle bi irade :)

istanbul'daysan amatem'e gitmeni oneririm, yerinde olsam terapiye de baslardım. cunku sosyal ortamlardan korkuyor oluşun zaten fiziksel saglıgını ve bireysel işleyişini oldukça etkilemiş, bunu alkolle degil de ancak profesyonel psikolojik yardımla cozmen mumkun olur diye dusunuyorum.

istemek ve farkında olmak, başlangıç için çok yeterli. gerisini mutlaka halledersin.
0
anneke
(10.02.10)
nacizane görüşüm, psikolog ve terapinin boş olmadığıdır. zira uyuşturucu ve alkol bağımlısı bir arkadaşım (daha önce iki kez amatemde de yatmıştı) bu sayede bıraktı. Bir amacının olması da çok önemli bu aşamada.
Eğer düşünürsen, gittiği yerin ismini, adresini öğrenir sana ulaştırırım. Sanırım Ankara'daydı.
0
plebesagnellus
(10.02.10)
Kankalarımdan birisinin babası annesini aldattı, daha sonra maddi durumları çok iyiyken babası yüzünden göçmeye başladılar. Babası kalp krizinden öldü, annesi kısa süre sonra kanse oldu. 2 sene sonra annesi de vefat etti.

2 tanesi üniversitedeydi, 1 tanesi lisedeydi. Kendi ayakları üstünde durmak onlara o kadar zor geldi ki...

Pes etmediler ama acısı da bir yerden çıkıyordu. Dediğin gibi günde 12 bira performansına ulaşamasa da her gün 7-8 şişe bira, biz ziyarete gittiğimizde üstüne bir de vokda götürüyordu.

Şimdi işleri yoluna koydu, alkolikliktiten sosyal içiciliğe terfi etti, güzel bir işe girdi yakında evleniyor.

Konunun özeti : hayatında ters giden şeyler düzeldiğinde geri kalan her şey yavaş yavaş düzeliyor. Sorunlarından kaçmak yerine onlara çözüm bulmaya çalış.

Ben de 2 senemi okula gitmek yerine sokakta, her gün sarhoş sürterek geçirdim, değmiyor.
0
kimlanbu
(10.02.10)
selamlar,

öncelikle alkolizmle mücadele etmek, yalnız başına zor olur. tabii gördüğüm kadarıyla alkolik olduğunuzu kabul etmişsiniz ki bu en sıkıntılı kısmıdır derler. siz atlatmışsınız veya atlatacaksınız bu kısmı. mutalaka profesyonel yardım almalısınız. bu meretin bağımlılığı başka psikolojik sıkıntılarla birlikte yürür. kendi başınıza içmeyi bırakmak istemeniz taktire şayan. yine de tıbben gözetim altına girerseniz daha sağlıklı olacaktır. yoksunluk sendromları gibi sıkıntıları, eğer ortaya çıkar ise elbette, atlatmak, denetim altnda olmadan zor oluyormuş.

utanmak, suçluluk duymak gibi hisler alkolizmin kabulünü ve tedaviye karar vermeyi engeller. siz utandığınızı söylemişsiniz, korktuğunuzu söylemişsiniz. tıbbi problemlerin ciddiyetinin de farkındasınız. zor kısmı atlatırsınız. belki atlatmışsınız bile. nacizane tavsiyem en kısa sürede profesyonel yardım almaya başlayın.

bu belayı yaşamış bir yakınım vardı ve profesyonel destek almadan kurtulmayı başaramadı. defalrca tövbe etti, defalarca yeminler etti, yetmedi ailesi yıkıldı, avukattı mesleğini kaybetti, en sonunda tedavi görmek istediğini söyledi. hasta olduğunun farkına vardı ve mücadelesini de kazandı. tedavi, bu mücadelenin olmazsa olmazı.

çok içmek alkolizme götürebilir kişiyi ancak kapıdan dönmek "çok içen" insanlar için daha kolaydır. arkadaşlar anlatmışlar deneyimlerini ve/veya gördüklerini. ancak gerçekten alkolikseniz durum sevgili edinmeyle, iş bulmayla, osbir çekmeyle, piyangodan parayı vurmayla, hayatın ne kadar güzel ve önemli olduğunu anlamayla falan atlatılamayacak denli ciddi olabilir.

ancak dediğim gibi, kabul ettiyseniz, korkuyorsanız, yaşamak istiyorsanız kurtulmak gayet de mümkün.

dilerim karaciğerinizdeki problem sandığınız kadar kötü çıkmaz. çok geçmiş olsun.

kurtulun bu boktan ve sonra gelin, gururlanarak anlatın nasıl kurtulduğunuzu. gücünüzü gösterin. dileğim budur.
0
dopermen
(10.02.10)
işiniz nedir? gerçekten merak ettim. her gün 12 bira içebilecek, ertesi gün kalkıp işe gidebileceksiniz... gerçekten merak ettim. barmen misiniz acaba?
0
crystalsoul
(10.02.10)
Teorik bilgi her zaman geçerlidir diye bir şey söz konusu değil.

Korkma. Dayım kendimi bildim bileli alkoliktir. 75 cl'lik vodka içer günde, dark da içer paso. Devrildiğine rastlamadım henüz. 72'li ve işinde de başarılı bir adam. Karaciğerinde sorunlar oldu ancak hala son derece kondisyon sahibi bir adam, gastrit falan da olmadı. Kısacası bu yüzden korkuyorsan korkmamalısın. Her bünye farklıdır, tıpkı herkesin yaşlılık sürecinin -şiddetli/şiddetsiz- farklılık gösterebileceği gibi...

Övmüyorum yanlış anlaşılmasın lütfen, demek istediğimi anlamışsındır sanırım. Rehabilitasyon merkezine git, iradeyle bırakamazsın. Izole yaşarsın hem bu sayede.

Ayrıca ek bilgi olması açısından: Dayım ses mühendisidir, Münih'de yaşıyor
0
Struttin
(10.02.10)
@ilkdefa doğru söylüyor. zaten arkadaşta asıl sebebini yazmış.psikolojik destek alarak işin asosyallik kısmını atlatmadan tedavi tam olarak işe yaramaz.adam alkol içilmeyen ama tecrit edilmiş bir hayat istemiyor.o kadar alkol zaten zevkten veya tadından dolayı içilmez. akıl mantık aramanın da faydası yok, elemanda yeterince var.bence önce psikolojik bir tedavi.
0
ground
(10.02.10)
Ben olayın farkındayım. Hayatımı mahvettiğimi biliyorum. Her akşam sızmadan önce yarın yapmamalıyım diyerek yatıyorum, ertesi günü yine birayla açıyorum. İşyerinde de içiyorum. İşimi söylemek istemiyorum ama özel sektördeyim.

Acile falan gitmeme gerek yok, dediğim gibi ben hayır işleri ile ilgilenen biriyim. Evsizler olsun, yaşlılar olsun, lösev olsun...Hepsinde gönüllü çalışıyorum. Hayatın değerini biliyorum. Daha önce ölümden döndüm, yaşamayı seviyorum. Ama bu lanet olası şeyi bırakamıyorum. Nefes almam, sosyal hayata tutunabilmem için ihtiyaç duyuyorum.

İstanbulda yaşamıyorum ve açıkçası uyuşturucu bağımlısı 2 arkadaşımı amatem'e zorla yatırdım ama ikisini de kaybettim, bu yüzden amateme hiç güvenim yok.

Kendime de güvenim yok. Uzman yardımı ne kadar işe yarar bilmiyorum. Bana ilaç verecekler ama ben zaten 3 yıldır lustral kullanıyorum, bir işe yarasaydı bu halde olmazdım sanırım.

Ben sadece, gerçekten ölmek istemiyorum. Bu boku da bırakmak istiyorum. Ama yapamıyorum. O kadar çaresizim, o kadar zavallı haldeyim ki...
0
🌸ölmekten korkuyorum
(10.02.10)
kardeşim yazın ameliyat olmuştu. 1 hafta yanında kaldım. Göğüs cerrahisi polikliniğinde yattı. Etrafındaki bütün hastalar akciğer kanseriydi. 1 hafta onlarla birlikte yaşayıp çektikleri sıkıntılara şahit oldum. Tiryaki derecede sigara içen birisiydim 7 aydır ağzıma sigara koymadım. siz de benzerini deneyebilirsiniz alkol için.
0
nightwalkerg
(10.02.10)
bilinçli bi insansınız, neyi neden yaptığınızı farkındasınız. bu çok önemli bi bölümü işin. ve değişmek de istiyorsunuz. bu daha da güzel. kesinlikle sizi içmeye iten nedeni ortadan kaldırmalısınız. bu da yanlız başına yapabaliceğeniz birşey değil.dolayısıyla terapiye başlamanızı öneririm.

artı utanmayın, neticede hepimiz çeşitli nedenlerle, çeşitli ruh halleri içinde hatalar yapıyoruz, önemli olan, başımıza ne geldiği değil, ona karşı nasıl bir tepki verdiğimiz, ne yaptığımız..

genç olduğunuzu varsayıyorum, harekete geçin, kendinizi toparlayın. ölme ihtimalinizi düşündüğünüz o 1-2 senede, yeniden doğun. bunu yapabilirsiniz.
0
mahnita
(10.02.10)
Benimde şöyle bi fikrim var.Şöyleki, alkol aklına geldiği zaman masturbasyon yap.Vucudun yorulur, uyumaya çalışırsın.Bir de kendine yeni arkadaşlar edinmeye bak.Güzel bir psikoloğa gidip güzel güzel bu işten kurtulmanın yollarını ara.
0
hadi la yürü
(10.02.10)
alkolizmle tek başınıza mücadele etmeniz çok zor. www.adsizalkolikler.com
0
thechosenone
(10.02.10)
lustral'den bahsetmişsiniz. çok kullanan var lustral'i. siz bu ilacı alırken asıl probleminizden bahsettiniz mi bilmiyorum. niçin verdiler, tanıyı ne koydular onu da bilmiyorum. ancak alkolizm tedavisinde öncelikle alkol alımını tamamen durdurmak esastır. kesin olarak alkolden uzak durmanızı sağlamadıkça kullanacağınız hiçbir ilaç işe yaramaz. bana ilaç verecekler demişsiniz, tedavi sürecinden çekiniyorsunuz sanırım. ancak tedavinin nasıl yürütüleceğini şimdiden bilemeyiz. hangi tip bir alkolizm olduğunu görüp, sebep/sonuç olan psikolojik rahatsızlıklar nelerdir bunlara bakıp tedaviye öyle geçilir.

dediğim gibi alkolizmde öncelikle alkol alımı tamamen kesilmeden tedavi diye bir şey söz konusu değil. lustral alkolizm tedavisi için verilmiş bir ilaç değil. üstelik alkol alımı tamamen kesilmeden ilaç tedavisi bir işe yaramaz. bırakmaya yardımcı olsun diye gerekli görülürse mesela (bkz: disulfiram) kullanılıyor, başka ilaçlar kullanılıyor. bu ilaçlar caydırıcıdır. psikolojik sorunlar için nasıl bir yol izleniyor bilmiyorum.

profesyonel yardım için uzman hekimlere danışın. eksik/hatalı bilgi ve verilere dayanarak çıkarımlarda bulunmaktan kaçının.çaresiz değilsiniz, zavallı hiç değilsiniz. alkolizm bir hastalıktır ve tedavisi vardır. derdinizin bilincindesiniz, adım atmaktan korkmayın. hem illa hastaneye yatıp sosyal hayattan uzak kalacaksınız diye de bir şey yok. ayakta tedavi yöntemleri de mevcut. belki sadece psikoterapi ile kurtulabilirsiniz. bunu bilmemiz mümkün değil buradan.
0
dopermen
(10.02.10)
Kendimdedn nefret etmek için yeterli sebebim var. Ben daha fazla nefret değil, yardım istiyorum. Adsız alkolikleri biliyorum fakat dedim ya, ben asosyalim. oraya gitmek için de içmem gerekecek...

En temizi ölmek sanırım.
0
🌸ölmekten korkuyorum
(10.02.10)
haydi bakalımmmm

insanların çeşit çeşit hastalığı var bir çare için, ameliyat için, organ için hastane doktor kapılarında sürünüyolar, ne acılar çekiyorlar.

kimisi büyük suçlar işliyor, hapisanelere girip çıkıyor yine de vazgeçmiyor yeni bi hayat kurmaya çalışıyorlar.

kimisi iflas ediyor beş kuruşsuz kalıyor, sıfırdan başlıyorlar.

seninse -şimdilik- sağlıklı bi vücudun, ve hallolabilir sıkıntıların var.
ölmek ne demek?
o zaman tüm bu insanlara haksızlık etmiş olmuyormusun?
bu hayata, seni sevenlere, sana burda dil döken bizlere, kendine, haksızlık etmiş olmuyormusun?
lütfen, silkin ve kendine gel.
ölümü değil, nerden başlayacağını düşün.
birilerini ara.
yardım istemekten çekinme.
herkesin yardıma ihtiyacı vardır.
bu gece senin için dua edicem.
0
mahnita
(10.02.10)
naptın?
0
mahnita
(17.02.10)
terapi cok ise yarayacaktır cünkü asosyalligi insanlarla konusamamak olarak tanımlayabilirsek, seni sürekli dinleyebilecek, tavsiyeve ve destek verecek, ilgili bir dinleyicin olmuş oluyor. bilgisi, tecrübesi, saygısı ve profesyonelligi de cabası. yok terapi istemem dersen, kendine sosyal olabilecegin alanlar bulabilirsin. sonucta içki ictikten sonra sosyallessen de soyallesen sensin. her sey içimizde
0
piyato
(16.06.10)
(13)

Nişanlı arkadaş ve suçluluk duygusu sorunsalı

m7b5
Ey ahali, uzun zamandır düşünüp içinden çıkamadığım bir durum söz konusu. Bunu ister bir yardım çağrısı, isterseniz de içini boşaltıp rahatlama çabası olarak algılayın. Şimdi durum şöyle... Çalıştığım şirkette bayağı uzun bir süredir hoşlandığım bir bayan var. Lakin kendisinin bir erkek arkadaşı olm
Ey ahali, uzun zamandır düşünüp içinden çıkamadığım bir durum söz konusu. Bunu ister bir yardım çağrısı, isterseniz de içini boşaltıp rahatlama çabası olarak algılayın.

Şimdi durum şöyle... Çalıştığım şirkette bayağı uzun bir süredir hoşlandığım bir bayan var. Lakin kendisinin bir erkek arkadaşı olmasından mütevellit bugüne kadar hiçbir şekilde belli etmedim bunu kendisine. Normal bir arkadaşlık ilişkimiz mevcut, bunun yanı sıra çalıştığımız departmanlar arasındaki bağlantı, iş için de bir araya gelmemizi sağlıyor ara sıra. Neyse, daha fazla uzatmayayım. Bu hanım arkadaşın departmanından iş değişikliği nedeniyle ayrılan bir arkadaşları için düzenlenen veda gecesine ben de davet edildim. (Evet, o davet etti). Bende koşar adım gittim tabiki... Bir meyhane de hep beraber içtikten sonra gece başka bir mekana gittik O, ben ve 3 arkadaş daha. Tabiki bu mekanda da alkol almaya devam ettik. Sonra bu hanım arkadaşımız tuvalete gitmesi gerektiğini, benim de gelip gelemeyeceğimi sordu bende tabiki gelirim dedim. (mekan oldukça kalabalık olduğundan yalnız gitmek istemediğini tahmin ediyorum). Haliyle tuvalet önünde sıra vardı ve beklemeye koyulduk bizde. İşte ne olduysa bu arada oldu. Boynuma sarılıp göğsüme yaslandı, sonra da öpüştük. Yarım saat kadar sonra tekrar tuvalete gitmek istedi ve bu sefer bana sorma zahmetine girmeden kolumdan tuttuğu gibi götürdü beni tuvalete ve aynı sahne tekrar yaşandı.

Şimdi gecenin başına gittiğimizde bu hanım arkadaşım bana aldığı gelinliği (evet yakın bir zamanda evlenecek imiş) anlatmakta idi. Normalde böyle bir şeyi hayatta yapmam ama işte alkolün etmisi midir bilmiyorum, karşı koyamadım kendisine. Bundan sonraki ilk görüşmemiz biraz gergin oldu haliyle, gözgöze gelmemeye çalıştık mümkün mertebe. Ancak şimdi herşey normal gibi görünüyor. Ben o gece hiç birşey yaşanmamış / hiçbirşey hatırlamıyormuşum gibi davranıyorum. Halbuki aklımdan hiç çıkmıyor, ve gidip sormak istiyorum “Neden yaptın bunu?” diye ama soramıyorum, sormamam gerektiğini biliyorum. Kendim bulmaya çalışıyorum bu sorunun cevabını, ama olmuyor, bulamıyorum. Bir yandan da nişanlısının yerine koyuyorum kendimi, kızıyorum kendime böyle bi halt yediğim için. Bir yorum yapın be ahali, bu suçluluk duygusu ne zaman geçecek, ben nasıl çıkartıcam bu arkadaşı aklımdan?

Not: Ne işe yarar bilmiyorum ama ben 27, hanım arkadaşımız 29 yaşında
0
m7b5
(25.01.10)
kendini nişanlı erkekarkadaş yerine koy bakim sonra git kızla konuş. niyeti ne ogren.
0
40karakterlinick
(25.01.10)
olmuşa ve ölmüşe çare yok derler. zaten sizi yargilamak da bize dusmez o ayri.
bu olay icin bu saatten sonra kendinizi suclamaniz da bir seyi degistirmez. nacizane gorusum, kendisinin kafasini karistirmamaniz ve en azindan bir sureligine uzak durmaniz. selamlar.
0
la traviata
(25.01.10)
bence suçun yok ilk hamle hanım kızımızdan gelmiş, sanırım alkolün de etkisiyle. bence sen de çok takılma bu olaya, unut gitsin. nişanlılık evresindeki bi kızla bu tarz bi etkileşim de sağlıklı değil zaten.
0
hizli sperm
(25.01.10)
@Ingrad, Daha neler, ne demek klozete gömerdim? Arkandan iş çevirecek kadınlara tahammül edemiyorsan bunun hesabını direkt ilişkin olan insana kesersin ya da güven duyabileceğin birileriyle birliktelik yaşarsın.

Bu adamın tek suçu efendi olması mı? Empati yapıyor fazlasıyla. Okuduğunuzu anladıysanız içten içe hoşlandığı kadının kendisini yönlendirmesiyle durum buralara kadar gelmiş. Bence daha fazla empati yapma, git açık açık söyle "Neden öptün beni, ne bu ilgi alaka? Daha dün gelinliğinden falan bahsediyordun sevgiline saygın yoksa birlikteliğine de mi saygın yok. Bir açıklama bekliyorum" diyerek sürüncemeden kurtarmalısın durumu. Bu şekilde bıraktığın takdirde karşındaki insanın işine gelecek, keyfine göre seni yönlendirmeye devam edecek. Senin hiçbir suçun olmadığını düşünüyorum ben kısaca, en fazla ne yapman gerektiğini kestirememişsindir o anda -Hoşlandığını, değer verdiğini de göz önüne alırsak-...
0
Struttin
(25.01.10)
bence dillendir git kendisine sor yani. nişanlısını sevmiyorsa onunla evlenerek nişanlısına daha kötü bişe yapmış olur. eğer aklı karışıksa ya da senden hoşlanıyorsa evlenmesi doğru olmaz. bu durumun açıklığa kavuşması lazım. seni nişanlısını sevip sevmediğini test etmek amaçlı kullanmış da olabilir. kızla konuştuğun zaman bunu söyleyebilir sana, o an dumur olmaman için bu ihtimali de bil istedim. bence neden bunu yaptın die sor hiç deilse kendinden utanır çünkü burda senden çok o suçlu bana kalırsa.
0
janjan
(25.01.10)
Sadece sarhoşmuş ve öpmüş, altında fazla bir şey aramaya gerek yok bence. Suçluluk duygusu yaşaması gereken de siz değilsiniz zaten, nişanlı olan o, sizi öpen de o. Karşı koyamayışınız da gayet doğal. Nişanlısı da sizi değil, kızı klozete gömmek isteyecektir, en azından öyle olması gerek...
0
loralynn
(25.01.10)
bence senin o kadının ağzına sıçman lazım. yani dolaylı yollardan.... kendini bok gibi hissetsin, hem seninle ilgili hem de nişanlısıyla ilgili. yapabiliyorsan, mümkün mertebe muhabbeti sıfıra indir. o akşamla ilgili hiç ama hiçbir şey sorma, onun yapmak istediğini önce sen yap: yaşanmamış gibi davran. bu onu çıldırtır. sana kafam karışıktı mavalı okuyacak da olsa sonunda, o eminim senin "neydi bu şimdi" demeni bekler. daha beklesin dursun. tamamen ilgisiz davran, yokmuş gibi, sümükmüş gibi davran. biraz acı ol. seviyor da olsan bunu yapabilirsin gibime geliyor. bunları söyleyen de bir kadın ve bana böyle yapılsa herhalde çıldırırdım her ne kadar kendi bok yemem olsa da neticede.
0
peki
(25.01.10)
(delikanlıysan) kızın nişanlısına "o kız seni aldatıyor, bir dost" temalı bir mesaj at, belki bir genç yanlış yapmaktan kurtulur, sen de kıza kavuşursun.
0
thechosenone
(25.01.10)
bence kız bekarlığa veda etmiş bu öpücükle, seninle ilgili sayfayı kapatmıştır zaten.kurcalama unut.
0
kedish
(25.01.10)
Bence, sizin tabirinizle o hanım arkadaş alkol almasın hiç. Bünyesine ve çevresine çok zararlı. Nişanlısını ve kendisini o hanım arkadaş düşünsün. Siz de kendinizi düşünün, uzak durun. O hanım arkadaş alkol almaya ve siz de yanında olmaya devam ederseniz, her şekilde sizin başınız ağrıyacak. Aynı iş yerini paylaştığınızdan dolayı en azından.
0
july14
(25.01.10)
Valla olan olmuş diyeceğim de, olan bir şey de yok ortada. Öpüşmüşsünüz sadece. Tabii bu hikayedeki kızın yaptığı büyük yanlışı örtmez. Senin o gece 2 seçenegin vardı:
1.si, olayı opüşmekle bırakıp, ertesi gun hiç olmamış gibi davranman.
2.si, öpüşmeyle başlayıp, koklaşmayla devam eden ve sabah yanında çıplak bir kadınla uyanıp; sonrasında da içine düştüğün durumun stresiyle, kelimelerin kifayetsiz kaldığı, çok fazla şey konuşup da aslında, hiç bir şey konuşmadıgınız muallak dialoglar çerçevesinde ilerleyen, bir muhabbete dahil olurdun. Bunun yanında, gece alkolün etkisiyle yaşadığınız yarım yamalak ilişki, senin bu hikayedeki kötü karakter gömleğini giymenle ve butun ihalenin sana kalmasıyla sonuçlanırdı. O kadın arkadaş da nişanlı olduğu için; olay açığa çıktığında baloda çılgınca eğlenmiş, prensle yapmadığını bırakmamış ama, sonrasında evdeki şöminenin başında ağlak ağlak Küçük Emrah masumiyetine bürünmüş halde, paspas yapan kül kedisi gibi, kendisinin masum Banu Alkan, senin ise, onu içkiyle sarhoş edip, bi güzel kayymışş Nuri Alço gibi görünmeni sağlardı. Halbuki o Yeşilçam filmlerinde bana göre suçlu, hep Banu Alkan' dı. Nuri Abimizi gaza getiren, ona kuyruk sallayan ama, bu arada başkasıyla sevgili olan hep Banu' dur. Senin kız da aynen öyle. Uzun lafın kısası, sen en iyi hareketi yapmışsın. Bu kızdan uzak durman bence en iyisi. Olay büyümeden kapanmış. Sana da, kurcalayıp pek yeşillendirmemeye bak derim. Ama bakarsın ilerde bu kız, nişanı filan atar, düğün dernek iptal olur. O zaman yardır derim kardeşim. Çünkü potansiyel var o kızda ama, sakın ciddi düşünme. Hadi iyi bakasın kendne:)
0
sem
(25.01.10)
lan o kadardan bi şey olmaz yani olur da ucuz atlatmışsın demek istiyorum, mesajı al yeter sana. şimdi kendi ahlak yargılarına göre bi bok yemişsin sebepse elbette alkol ve iradesizlik. hayır bi kere gitmen de hata senin ya neyse.

bi şey olmamış işte sarılmış marılmış, elbette doğru değil zira sarılırken o memeler göğsünde "memeye has dokularıyla" ezildiler, kadının teninin kokusu burun deliklerinden *burun beyne bağlıymış ya- beynine gitti, belinden kavramak "yerim evliliğini de seni de yakarım bu şehri içerem bu zehri ne zehri be ne zehri şeker bu şeker" demek vardı bile dersin sen. demezsen de "derler" (fıkrasını hatırlayın)

hata yapmışsın, ileri gitmeden dersini almışsın.
kendi değer yargılarına göre de ileri gitmemişsin.
esas soruyu kaçırmışım: nasıl çıkacak aklından?
şimdi bir yerde iki kişi duramaz, fizik kanunlarına aykırı. başkasını sok, öbürü kendiliğinden çıkar.

imza:h.dümen
0
yinyang
(25.01.10)
Arkadaşlar cevap yazıp fikrini söyleyen herkese çok teşekkür ediyorum. İnanın benim için çok değerli hepsi.
Bu olayı burda anlatmak / itiraf etmek bi nebze de olsa rahatlamamı sağladı. Sonuç olarak ondan birşey beklediğim yok, gidip onunla konuşmak gibi bir durumda söz konusu değil benim için. Yaptığım hıyarlığın verdiği vicdan azabı çok can sıkıyor sadece. Ne olursa olsun kontrolü kaybetmeyip engel olmalıydım ama olamadım işte...

Tekrar teşekkürler

Bu arada, @ ingrad, klozete gömülmek denenip onaylanmış bir şey mi? Vicdan azabına iyi geliyorsa erkek arkadaşına gerek yok ben kendim de girerim klozetin içine :)
0
🌸m7b5
(26.01.10)
(18)

burun estetiği için çakallık yapmak

trinitrotoluen
Şimdi gençler benim böyle kocaman iğrenç bir burnum var. Hem kemerli, hem büyük, hem de sola doğru bir yamukluk var. Geçen yaz kbb doktoruna gittim göstermek için, problem yok dedi. nefes almamda da hiç bir problem yok. şimdi ben bida gidip nefes almada güçlük çekiyorum falan desem doktor yer mi bun
Şimdi gençler benim böyle kocaman iğrenç bir burnum var. Hem kemerli, hem büyük, hem de sola doğru bir yamukluk var. Geçen yaz kbb doktoruna gittim göstermek için, problem yok dedi. nefes almamda da hiç bir problem yok. şimdi ben bida gidip nefes almada güçlük çekiyorum falan desem doktor yer mi bunu? yoksa rahatça ben demeden anlar mı? burnumda deviasyon varmış gibi gidip doğrultmak istiyorum şunu. sinirimi bozuyor aynaya baktıkça.
0
trinitrotoluen
(07.01.10)
ne gerek var böyle bir şeye? direk estetik yaptırsanız daha ucuza gelmez mi?
0
jeanne hebuterne
(07.01.10)
deviasyon başka rhinoplasti başka, sosyal güvenceniz varsa fark ödeyerek estetik olabilirsiniz
0
marcelorios
(07.01.10)
iyide böyle yaptırınca burnumda rahatsızlık varmış gibi oluyor. o zaman ameliyat masrafları karşılanıyor bildiğim kadarıyla. bunu yapabilmek için sordum zaten.
0
🌸trinitrotoluen
(07.01.10)
burnunda deviasyon, nefes darligi... varmis gibi gitsen bu sorunlar halledilir.

ben iki defa nefes darligi var diye ameliyat oldum burnumdan, hem et aldilar hem kemik, burnum buyuktu, hala buyuk.

nefes darligi da gecmedi gerci, tibba, doktora falan da inancim kalmadi zerre kadar. ayip olmasa simdi cok pis kufrederdim. hatirladikca ediyorum zaten. sabah uyandigimda nefessiz kalmissam zaten sinirli oluyorum, en pis kufurleri o zaman ediyorum. oyle iste.
0
nawres
(07.01.10)
nefes darlığı varmış numarası yapmak için de çalışmak lazım. nasıl hissederki insan hiç bilmiyorum. :)
0
🌸trinitrotoluen
(07.01.10)
burnuna cok siki olmayan bi mandal tak, cekersin nefes darligi.
0
nawres
(07.01.10)
"şimdi ben bida gidip nefes almada güçlük çekiyorum falan desem doktor yer mi bunu? burnumda deviasyon varmış gibi gidip doğrultmak istiyorum şunu."

doktor yer tabi neden yemesin. her "nefes almada güçlük çekiyorum" diyeni kontrol etmeden yatırıp burun ameliyatına alıyorlar zaten.
0
kalimotxo
(07.01.10)
mandal, nefes darlığı falan görünce ben mi soruyu yanlış anladım acaba diye düşündüm.
benim anladığım şu, sizin sosyal güvenceniz var, burnunuzun şeklinden memnun değilsiniz, nefes almanızı engelleyen bir probleminiz yok. kağıt üzerinde deviasyon ameliyatı olmuş gibi gösterip, aslında estetik olmak ve bu sayede bütün masrafları sigortaya ödetmek istiyorsunuz.
doğru anlamışsam ona göre cevap vericem
0
marcelorios
(07.01.10)
doktoru salak yerine koymak değil amacım. onu kastetmedim zaten. sadece, ben bir şey söylemeden, burnumda ne var ne yok ortaya çıkarabiliyorlar mı, bunu öğrenmek istedim.

@marcelorios evet aynen öyle
0
🌸trinitrotoluen
(07.01.10)
hiç para ödemeden burun estetiği olamazsınız. ilk mesajımda dediğim gibi, fark ödemeniz gerekiyor. fark da, hastanenin özel veya devlet olmasına, ameliyatı yapacak doktora göre değişir. kadınlarkulubu.com a bir bakın, orada devlette rhinoplasti yaptıranlar var, onlardan bilgi alabilirsiniz.
0
marcelorios
(07.01.10)
bazı şeyler vardır, paradan kaçmamak gerekir, burun estetiği de bunlardan biri. burun en önemli şeylerden biri, bir yüzün tüm estetiğini değiştiren bir olay. ne estetik yapılmış burunlar gördüm 50 metreden "ben estetikliyim" diye bağırıyor. ama paraya kıyınca ortaya çok iyi işler çıkıyor.

hayatınız boyunca taşıyacağınız burnu bedavaya halledeceğim diye pişman olmayın gidin iyi bir işin ehli cerraha yaptırın. konuya bu açıdan yaklaşayım dedim.
0
theos ek mekhanes
(08.01.10)
1. Doktor değilim.
2. Deviasyon ameliyatı oldum.
3. Burada(ekşi duyuruda) nezle oldum diyene bile herkes doktora danış diyor ama nedense bu soruda kimse doktora danış dememiş.
4. Doktor yemez.
5. geçen sene muayene olduğum 3 doktor da 30 sene önce olduğum deviasyon ameliyatını ben söylemeden farkederek ameliyatı yapan doktorun tarzı hakkında aynı yorumları(olumlu) yaptılar. Yani bırakın deviasyon olup olmadığınızı anlamalarını, hiç iz kalmamış bir ameliyatı bile tesbit edebilirler(röntgensiz).
6. De ki yedi, olmayan deviasyonu nasıl ameliyat etmeye karar verecek?
7. De ki gaflete düştü, ameliyat masasına yattın; ne yapacak doktor? "Aa deviasyonu yokmuş meğer, bari estetiğini yapalım" mı diyecek? Yoksa estetiği yaparken bir de gereksiz deviasyon ameliyatını yapacak mı(ki bu en kötü sonuç)?
8. Ancak bir tanıdık doktor bulup derdini anlatırsan belki kağıt üzerinde deviasyon gösterip estetik yapar(çok zayıf bir ihtimal, adamın mesleki sorumluluğu var, hatır için yapılacak şey değil)
9. Theos ek mekanes (the wise) sağduyunun sesi olmuş. Aynen dediğini yap.
0
o midas
(08.01.10)
ama burun kemiğimde sola doğru bir yamukluk var. her yamukluk deviasyon olmuyor mu ki.
0
🌸trinitrotoluen
(08.01.10)
zaten ameliyat öncesi mr çekilir, nefes darlığı psikolojik birşey değil ki, varmış gibi yaparak doktoru inandıramazsınız diye tahmin ediyorum.
0
murtilli
(08.01.10)
Bildiğim kadarıyla deviasyon denilince sinüs kanallarının üzerindeki kemiğin çarpıklığı anlaşılıyor. O kemik çarpık olunca sinüs kanallarının önünü kapatıp kronik sinüs kanalı iltihabına(sinüzit) yol açıyor. Sağlıkla ilgili bir sorun olduğu için sgk masrafı üstlenir. Bu kemik dışarıdan görünen bir kemik değil, içerilerde bir yerde. Dışarıdan görünen ve buruna şeklini veren kemikle ilgisi yok.
Not: Bu bilgiler tamamen yanlış olabilir. En iyisini doktor bilir.
0
o midas
(08.01.10)
ne pis adammışsın arkadaşım sen. bizim ödediğimiz vergilerle façanı düzelttireceksin, oh mis. hayır kimse de çıkıp yapmak istediğin şey ahlaksızca demiyor ya en çok ona şaştım.
0
thechosenone
(08.01.10)
haha yok yahu. ben kendi ödediğim verginin kısmı ile yaptırmayı düşünüyorum. senin verdiğin para yok bunun içinde.
0
🌸trinitrotoluen
(08.01.10)
1-Gideceğin doktor seni muayene edeceği için burun içindeki kıkırdak doku veya kemikte eğrilik olmadığını görünce septum deviasyonu nedeniyle seni ameliyat etmeyecektir.

2-Sadece burun estetiği olacaksan o ameliyatın ücreti devlet hastanelerinde 700-800 TL yi geçmez.

3-Bence iyi niyetli bir şekilde devlet hastanesinde part-time çalışmayan bir plastik cerraha başvur ve bu konuda yardım iste. Eminim yardımcı olacak biri çıkacaktır.

4-Çok zorda kalırsan turambarturin(burayı sil)@hotmail.com a e-posta yolla. Yardımcı olmaya çalışayım. Geçmiş olsun
0
plastik turambar
(08.01.10)
(1)

[ borsa ] Teknik Analiz İndikatörler..

enola gay
AL ve SAT işlemi yaparken CCI, RSI, MOM, STO, MACD sinyallerinden hangilerine daha çok dikkat etmek gerekir? ya da hangilerini kombine edersek çok daha güvenli olur? (CCI ve RSI birlikte AL verirse alayım gibi?)=)
AL ve SAT işlemi yaparken CCI, RSI, MOM, STO, MACD sinyallerinden hangilerine daha çok dikkat etmek gerekir? ya da hangilerini kombine edersek çok daha güvenli olur? (CCI ve RSI birlikte AL verirse alayım gibi?)

=)
0
enola gay
(17.11.09)
bana mesaj at, bir kaç kitap yollayayım.
0
thechosenone
(18.11.09)
(1)

sparta vs ısparta

lesterdexter
sparta nın yunanistanda olduğunu biliyoruzama bizim ısparta ya neden ismi bu kadar benziyor tesadüf mü?
sparta nın yunanistanda olduğunu biliyoruz

ama bizim ısparta ya neden ismi bu kadar benziyor tesadüf mü?
0
lesterdexter
(12.11.09)
Bugünkü Isparta’nın yerinde ya da yakınlarında ilkçağda Baris adlı bir kentin olduğu ve Isparta adının Baris isminden geldiği düşünülmekte idi. Şehir ve civarında yapılan araştırmalarda herhangi bir kent kalıntısı olmadığı tespit edilmiştir. 1948 yılında L. Robert, bulduğu bir yazıtla bu antik kentin Keçiborlu-Kılıç Kasabası yakınında Fari’de olduğunu belirtmiştir. Isparta adının ilkçağdaki kökeni olarak Saporda adı üzerinde durulmaktadır. Polybiosda’ki (V.72) bir metinde “Aynı yılın yazında, Selgelilerce kuşatılan ve zaptedilmek tehlikesiyle karşılaşan Pednelissos’un halkı Seleukos Prensi Akhaios’a ulak gönderip yardım istedi. Bu isteğin hemen kabul edilmesi üzerine Pednalissoslular yardım gelecek umuduyla yüreklendiklerinden, kuşatmaya inatla direnir oldular; Akhaiosda seferin komutanlığına Garyeris’i atayarak, onunla birlikte 6.000 yaya ve 500 atlıyı yardıma gönderdi. Selge’liler bu kuvvetin geldiğini duyunca askerlerinin çoğuyla ‘Basamaklar’ denilen yerdeki geçidi tuttular. Saporda'ya giriş onların denetimindeydi ve tüm geçit verebilecek diğer yerleri geçilmez hale getirmişlerdi” yazmaktadır. Selge güney Pisidia’dadır. Pednelissos’un yeri kesin olarak tespit edilmiş olmamakla birlikte Selge civarındaki kentlerden birisi olduğu düşünülmektedir. Sardes (Salihli)de üstlenen Seleukos Prensi Akhaios bölgeye göndereceği yardım için Eumenia (Çivril), Apameia (Dinar), Isparta, Çandır yolunu kullanmış olmalıdır. Bu durumda “Saportaya giriş onların denetimindeydi” derken sözü edilen geçidin şimdiki Isparta civarında olabileceği ileri sürülmektedir. XIV. yüzyıl Arap kaynaklarında ilin bugün bulunduğu yöre Saparta olarak anılmakta, Isparta adının bu sözcükten geldiği sanılmaktadır. *Isparta Valiliği Sitesinden
0
thechosenone
(12.11.09)
(10)

bali mi sprey mi

tueio
arkadaşla iddiaya girdik ben diyorum ki bali çekmek daha çok kafa yapar o soğutucu spreyler(şu sporcuların ya da dövmecilerin kullandığı) kafa yapar diyo aklı kamil arkadaşlar hangimiz haklıyız.deneyimlerden cevap veren olursa dadından yinmez valla
arkadaşla iddiaya girdik ben diyorum ki bali çekmek daha çok kafa yapar o soğutucu spreyler(şu sporcuların ya da dövmecilerin kullandığı) kafa yapar diyo aklı kamil arkadaşlar hangimiz haklıyız.deneyimlerden cevap veren olursa dadından yinmez valla
0
tueio
(27.10.09)
valla ikisini de denemedim ama soğutucu çeken adam gördüm bir keresinde, böyle 10 saniyeliğine beyin denen bir şey kalmıyor. balinin etkisini bilen varsa yazsın karşılaştır :)
0
fortisvita
(27.10.09)
bali adamı mal eder hiç bulaşmayın. yani alıcan baliyi de doldurucan poşete de çekicen de çekicen sonra mala bağlıcan. çekmeye bile değmez ki kafaya bile yapmaz.
ayrıca balici falan değilim lan! bir arkadaş çekiyordu ordan biliyorum
valla.
0
vurursa gol olur
(27.10.09)
göre giren şemsiye de açılmaz, sakat.
0
xellent
(27.10.09)
Ben soğutucudan yana kullanıyorum hakkımı, ikisini de kullanmadım ama.
0
kabal
(27.10.09)
ben de kullanmadım ama kesinlikle ben de soğutucu diyorum(kullanan bi kişinin yorumuna dayanarak yazdım). onun dışında da biraz götümden sallıyo olabilirim ama soğutucuyu çok abartınca anlık ölüm gerçekleşebileceğini duymuştum.
0
bullet-tooth
(27.10.09)
merak ettim 2 sinide çekip cevabı versen daha bi iyi olcak.
0
sirincem
(27.10.09)
kesinlikle bali. sogutucunun kafasi o kadar net ve uzun degil. bali yakla$ik 15 dakika boyunca halusilasyon gormeni saglarken sogutucu sadece 8-10 saniyeligine dunya ile irtibatini kesiyor sadece.

hicbirini yapmayin tabi, kaka $eyler bunlar.
0
astaroth
(28.10.09)
bali pis kafa ağrısı yapıyomuş, bi arkadaş söyledi.
0
prompter
(28.10.09)
bali daha uzun süreli, soğutucu daha etkili kafa yapar.
0
nickini vermek istemeyen suser
(28.10.09)
sogutucuda ruhuna tekme yemis gibi oluyorsun, balide ne oluyor bilmiyorum.
0
thechosenone
(28.10.09)
(8)

Domuz Gribi Şeysi

pposeidon1
Arkadaşlar benmi çok komplocu düşünüyorum bu ara yoksa durum cidden düşünüdüğüm gibi mi? bu muhterem sağlık bakanı biz 40 milyon doz aşı sipariş ettik demeden önce haberlerde duyduğum ülkede hiç domuz gribi vakası yoktu bakan konuştu sipariş verdik dedi birden tüm ülkeden grip pörtledi okullar tatil
Arkadaşlar benmi çok komplocu düşünüyorum bu ara yoksa durum cidden düşünüdüğüm gibi mi? bu muhterem sağlık bakanı biz 40 milyon doz aşı sipariş ettik demeden önce haberlerde duyduğum ülkede hiç domuz gribi vakası yoktu bakan konuştu sipariş verdik dedi birden tüm ülkeden grip pörtledi okullar tatil edildi filan, yok efendim okullar otobüsler özel ilaçlarla dezenfekte edilecek diye tatiller vs.

benim burnuma fena halde bu işten rant elde ediliyormuş birileri milletin parasını (yine) cukka ediyormuş gibi kokular geliyor benim gibi düşünen varmı acep meraktayım... merak ne güzel şey güzel şey merak...

Ekleme: birde grip işi çok abartılıyor yaa normal gripten çokta farklı değil bu zıkkım sanıyorum... milleti korkutup verdikleri büyük miktardaki siparişi haklı çıkarma çabasımıdır bu acep? bence öyle
0
pposeidon1
(27.10.09)
Yok normal gripten cok farkli degil. Olenler numara yapiyor, biz bakmiyorken islerine donuyorlar.
0
wpi
(27.10.09)
bence de abartılıyor fakat bunlar hep abartma,komplo teorisi diyip de geçmemeliyiz.sonuçta sağlık söz konusu olan her türlü siyasi oyun a yada bireysel siyasete gelmez.İlerleyen aylarda bakacağız sandıkları kadar büyük bir salgın mı değil mi...
0
jpsartre
(27.10.09)
@wpi ben yalan hikayeden bir hastalık demiyorum sadece fazla abartılmıyormu diyorum normal griptende ölen insanlar var bilmem bilgi sahibimisin? o yüzden çokta farklı değil dedim
0
🌸pposeidon1
(27.10.09)
bizim ülkemiz gibi hijyene hiç önem verilmeyen, temizliğin ikinci plana atıldığı, insanların kendinden başkasını düşünmediği bir yerde bence az bile yaygara. insanların ne kadar sağlıksız koşullarda yaşadığını, ve ne kadar düzgün beslendiklerini düşünürsen türkiyede olası bir salgının nasıl sonuçlanacağını tahmin etmen pek de zor olmaz.
0
faideli bilgiler
(27.10.09)
zannetmiyorum kar amaçlı olduğunu. KArar onların elindeydi zira, gayet de yakın bir kurum ile getirip piyasaya çatır çatır satabilirlerdi.

Ancak domuz giribi ile ilgili en önemli konu tedavi değil kontrol altında tutmak. Yani yapılanlar, korkutma yolu ile karantina uygulamak, olası hastalık kaynaklarını izole etmeye çalışmak kendi içinde mantıklı bir hareket. Zaten tehdit altında yaşamaya alışkın bir halk olduğu için söz konusu olan, bunun etik tarafı da kimseyi ilgilendirmiyor elbette.

Yani, evet fazla abartılıyor, zira fazla abartmak bununla mücadele etme planının bir parçası. Çok da seçenekleri yok hani; aşının etkinliği bile tartışılır durumda şu an.

"h1n1 normal gripten çok farklı değil, ölenler numara yapıyor" noktasına gelince. En büyük farkı, normal gripten çok daha kolay bulaşması. Ve bu hastalığa salgın özelliği kazandırıyor. Ancak bunun ötesinde, daha yüksek ateş üretmesi dışında fevkalade ölümcül ve dehşetle izlenecek bir hastalık değil hayır. "Ölenler numara yapıyor" benzeri pasif agresif davranışlar, çok da faydalı değil bu noktada. bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmanın bir örneği daha çok.

normal grip diye andığımız hastalıktan ölenlerin sayısı, h1n1'den dolayı ölenlerin sayısından çok daha fazla.

Son verilere göre kayıtlı h1n1 vakalarından (540071), 6768'i ölüm ile sonuçlanmış (1.25%). Dünya genelinde bu rakamlar. www.flucount.org

Grip tarafında ise sadece Amerika'da yıllık 40.000 grip nedenli ölüm yaşanıyor. (buna net istatistik bulmak biraz daha zor, rakamlar büyüdükçe kayıt altında tutmak zorlaşıyor)

Domuz giribini tehlikeli yapan şey, aslında ölümcül bir hastalık olmasından ziyade, bir salgın olması ve virüsün bir sonraki formunun çok daha etkin bir hal alabilmesi ihtimali. diğer grip tüğrlerinden daha ağır geçirilen bir hastalık, özellikle ateş 1 ila 1.5 derece kadar yükselebiliyor. Elbette kuş giribi (h5n1) kadar ölümcül bir hastalık değil(kuş giribi çok daha ağır bir hastalık ancak bulaşıcılığı oldukça düşük), ancak bu ileride virüsün form değiştirmeyeceğini göstermiyor, özellikle bu kadar yayıldığı düşünülürse.
0
rygard
(27.10.09)
lutfen paranoyak olmayin abd de calisan bir doktor olarak soyluyorum. ortada bir komplo falan yok. asiyi lutfen olun. hatta burda asi tukendi limitli o nedenle sadece saglik personeline simdilik. o nedenle turkiyedekiler daha sansli. asinin riski digerlerinden farkli degil. beyinsiz gazetecilere uymayin. uygun bir zamanda konuyla ilgili bir entry girmeyi dusunuyorum zaten.
0
outshined
(27.10.09)
bi ara antivirüs programlarının virüs yazıp piyasaya yaydığı efsaneleri dolaşırdı.
bu hastalık ve aşısı hakkındaki düşüncelerim de böyle.
0
babatema
(27.10.09)
benim bi tanıdık var o demisti, sırf turkleri hasta edecek h1nt virusu yapmıslar, oldurmuyor surunduruyormus, iste onun asısı bize sattıkları.
0
thechosenone
(28.10.09)
(6)

Gözü açılmamış kedi yavrusu

kahvegibi
Annem bahçede, gözleri açılmamış, hatta göbeği bile üzerinde olan bir kedi yavrusu bulmuş. veterinere götürmüş ama ilgilenen olmamış. Dünden beri bakıyor. kediyi sürekli sıcak tutuyor. sütü bolca sulandırıp, şırıngayla içiriyor. kaka ve çiş yapsın diye poposunu siliyor. bunun dışında yapabileceği bi
Annem bahçede, gözleri açılmamış, hatta göbeği bile üzerinde olan bir kedi yavrusu bulmuş. veterinere götürmüş ama ilgilenen olmamış. Dünden beri bakıyor. kediyi sürekli sıcak tutuyor. sütü bolca sulandırıp, şırıngayla içiriyor. kaka ve çiş yapsın diye poposunu siliyor.

bunun dışında yapabileceği bir şeyler var mı?
0
kahvegibi
(11.05.09)
yeni doğmuş bir kediyi bir ay geceli gündüzlü bakarak yaşatmıştım. şöyle ki: iki saatte bir (mümkün olduğunca gece de dahil) beslemek gerekiyor. en sağlıklısı gidip veterinerden yavru kedi sütü tozu almak. besleyici filan, sade süt yeterli olmayabilir sanırım. sıcak tutma hadisesi de çok önemli gerçekten. hazırladığım yatağın altında sürekli sıcak su torbası bulundurarak kediciği sürekli sıcak tutabilmiştim. en kolayı bu şekilde olacaktır. popo silme (okşama gibi:) ) işlemiyle pek bir derdi kalmasa gerek yavrucağızın. aman nolur yaşatın, üzülüyorum ben küçük yavrulara birşey olunca :) annenizin de emek veren ellerine sağlık.
0
freefroglet
(11.05.09)
bence yeterli, ben de ayni sekilde gozleri kapali minicik kedi bulmustum bahcede, dediginiz seyleri yaptim cogunlukla, sicak su torbasi degil de hep sariliyordum hayvana kucagimdan indirmedim, basparmagimla isaret parmagim arasini emerek uyuyordu hatta, beni annesi saniyordu sanirim, okuldan gelince asiri bir sevgi gosterisiyle karsilardi zip zip zipliyordu sevincten kucagima alinca da cok cok direkt emise gecerdi. buyudu koca adam oldu sonra.
0
eick
(11.05.09)
gözlerinin silinmesi gerek diye biliyorum ama yanlış bilgi vermek istemediğimden gerisini daha iyi bilen biri anlatsın diyorum.
0
aithra
(11.05.09)
yeni doğmuş ve annesi olmayan kedilerin bakımı için şöyle söylüyorlar. battaniyeye sarın ve devamlı sıcak tutun. sicak su torbası koyun battaniyenin altına. bir de yine battaniyenin yanına bir saat koyun. o saat de annesinin kalp atışlarına benzediği için iyi geliyormuş.
0
mea maxima culpa
(11.05.09)
tuy degistiriyor ya da buyuyor olduklarindan, annelerinin yalamasi gerekirmis. elimizde anne olmadigi durumlarda, pamugu hafifce nemlendirerek kendilerininin tum vucudunu silmeliymisiz. ama sulu sulu birakmamaiz lazim tabii ki usumesin. nemli pamukla silip duracakmisiz. biz de baktik yavru kediler, cok hem de. ama inek sutu ishal yapiyor, sulandirsak bile yaramiyor.
anneniz cennetlik:)) (allah omur versin tabii. hurmetler)
0
knidos
(11.05.09)
inek sütünün kedilere hiç bir faydası yok. aksine karnını doyurup beslemdiğiniz için ufaklığı kaybedersiniz. bir veterinere ya da petshopa gidiniz, içinde taurin bulunan bebek kedi sütü tozu alınız, kedinizi onunla besleyiniz. böylece bir kaç haftaya canavar gibi olur.
0
thechosenone
(12.05.09)
(4)

bir soru sormak istiyorum konu : laptop

soap company
saygıdeğer arkadaşlar benim bir adet sorunum var şöyleki.bir adet laptop alacağım. ileri düzeyde 3d max kullanıyorum ( bunu söyleme amacım poligonlarla fazla haşır neşir olduğumu belirtmek) ayrıca photoshop olsun vektörel proğramlar olsun... tamam fazla uzattım.fiyatı çok fazla önemli olmamakla birl
saygıdeğer arkadaşlar benim bir adet sorunum var şöyleki.
bir adet laptop alacağım. ileri düzeyde 3d max kullanıyorum ( bunu söyleme amacım poligonlarla fazla haşır neşir olduğumu belirtmek) ayrıca photoshop olsun vektörel proğramlar olsun... tamam fazla uzattım.
fiyatı çok fazla önemli olmamakla birlikte ileri düzey kullanabileceğim bir laptop arıyorum. kendini kasmasın hemen herşeyde, zorlamaya gelsin birazda.

masa üstü bilgisayarım var fakat sağa sola gittiğimde de işlerimi yapmaktır amacım.

bu konu ileilgili tavsiyeleriniz ve görüşleriniz nelerdir?
0
soap company
(28.01.09)
madem tasarım işleri için kullanacaksın tavsiyem laptop değil tablet pc almandır.

ama illa laptop olsun dersen "samsung r560 as02 tr" gayet güzel bi model.. parası mühim diil dediğine göre üst modellerinden birini alabilirsin. bi de monster die bi firma var oyun canavarı dizüstüler üretio, onları da araştır işte bütçene göre.
0
thalamus
(28.01.09)
laptop ekranlarından gördüğün renk başka bilgisayarda bambaşka çıkabilir. en azından öyle olduğunu görmüştüm. bu konuyu da araştırmanızı tavsiye ederim, sonra hayal kırıklığı olmasın.
0
goksuyu
(28.01.09)
dizüstü ekranları biraz sorunlu evet. anca belli bir açıdan bakınca alabiliyorsunuz doğru renkleri. ama bu konuda iddialı olan dizüstüler vardır muhakkak dediğin gibi araştırmak lazım.

bu arada üst model dediğim şuymuş:

www.istanbulbilisim.com.tr
0
thalamus
(28.01.09)
www.fokusbilgisayar.com

aldım,kullanıyorum. performası süper, fazla ısınma yapmıyor. fiyatları da bu bilgisayarlardan daha kotü olanlara göre ucuz.
0
thechosenone
(28.01.09)
(16)

Patates nasıl marka olur?

khan shabbir
Sevgili Fikir Mühendisleriödevim var, soru şu: Patatesi nasıl marka yaparız?..evet evet pazarda, manavda satılan patatesi... aklınıza gelen bütün fikirleri söyleyin ki sinerji yapalım.
Sevgili Fikir Mühendisleri
ödevim var, soru şu: Patatesi nasıl marka yaparız?
..evet evet pazarda, manavda satılan patatesi... aklınıza gelen bütün fikirleri söyleyin ki sinerji yapalım.
0
khan shabbir
(07.01.09)
Patateste marka deyince aklima iki cesit geliyor:
1- Belli bir patates turunun taninmasi
2- Belli bir ureticinin taninmasi

1. sekil patatesin bol oldugu Amerika'da mevcut. Pure yapmak icin baska, kizartmak icin baska tur patates aliyorsunuz. Idaho eyaleti patatesleriyle unlu mesela (ya da oranin patatesleri biliniyor diyelim).

2. sekil daha zor. Patatesler cok guzel, cok taze, ekstra vitaminli falan olacak sekilde uretebilirseniz bu sekilde tanitip marka olabilirsiniz.
0
wpi
(07.01.09)
başına bi isim eklenebilir...
kardeşler patates gibi !
peynir de falan örnekleri var bunun.

yada kızartmalık patates dye satılıo pazarlarda bunun gibi bişi yada buda olabilir.
0
kaktus1512
(07.01.09)
önce bir usp bulacağız patatesimize. unique selling proposition diyor gavurlar. türkçesi temel satış vaadi. yani bu patatesi biz ne diye satacağız ki müşteriler yandaki tezgaha değil de bizim tezgaha gelip daha fazla para verecekler Allahın patatesine. bunu bulduktan sonra marka uydurmak kolay. bunla başlamak lazım önce.
0
trocero
(07.01.09)
@wpi
2. şekilde yapılabilir, extra karbonhidratlı veya light patates:)

@kaktus1512
Kardeşler Patatesi özel kılan ürün olacağı için, işte o üründeki farklılaşmayı soruyorum;)
0
🌸khan shabbir
(07.01.09)
trocero'nun yolundan gideceksiniz. Ama onu yapmadan önce kendinize bir hedef pazar seçecek, bu hedef pazarı inceleyecek, ve bu herifler için geçerli USP nedir onu tespit edeceksiniz. Ardından bu USP'yi ön plana çıkaran bir konumlandırma stratejisi (positioning) belirleyecek, pazarlama karmanızın (4P) her bir öğesini, bu konumlandırma etrafında şekillendireceksiniz. Bu karmanın bileşiminden de bir marka kimliği çıkacak ortaya (Brand identity). Ha o zaman, bu marka kimliğini yansıtan marka elemanları hazırlamaya başlayabilirsiniz, logusuydu, adıydı falan filan.

Patatese isim verince marka olunacağını sanan varsa önce biraz pazarlama okumalarını tavsiye ederim. Sonra sormayız, bu topraklardan niye dünya markası çıkmıyor diye.

Ha bir de: farklılaşmayı illa ürünün kendisinde yapmak zorunda değilsiniz, paketinde, dağıtımında vb. de farklılaşabilir bir ürün. Fikir versin diye araştırın (bkz: pet rock)
0
sui
(07.01.09)
(bkz: doydos)
0
dehri
(07.01.09)
@sui
ne güzel anlatmışsın ama bu kadar profesyonel çalışacak vaktim yok:)
0
🌸khan shabbir
(07.01.09)
(bkz: irlanda daki buyuk patates kitligi) fikir verebilir, bir dönem ırlandalılar bu besin sayesinde hayatta kalıyorlarmış adeta. yokluğu fena bozgun olmuş.
0
min el garaib
(07.01.09)
patates deyince aklima burger king ve mcdonalds falan geliyor, tabi patates kizartmasi oluyor burda:) onlarin yanina gelebilirsen veya onune gecebilirsen marka olursun
0
ermanen
(07.01.09)
ismini "matates" koyarsın, yanına da kopiraytın ufak c'sini eklersin. sonra da matates bu, bambaşka patates diye slogan neyin yazarsın. al sana marka.
0
thechosenone
(07.01.09)
@thechosenone
ehuehue:D
hadi jenerik ismi değiştirdik, patatesin kimyasını nasıl değiştireceğiz. Sonra tüketiciler kızmasın ben bambaşka patates diye aldım bildiğin patates çıktı bu diye.
0
🌸khan shabbir
(07.01.09)
patateslerin kabuklarını gıda boyasıyla maviye boya. atıyorum yeni zelanda patatesi diye sat. alan çok olur bahse bile girerim
0
oldtimer
(07.01.09)
Kalburüstü, eli yüzü düzgün patatesler üretmek lazım önce (tadı mühim değil). Sonra bunları nişasta oranı düşürülmüş, dolayısıyla az karbonhidratlı ve çok az yağ çeken patatesler diye pazarlayabilirsin. Adını da patatiz koyarsın. Hem sağlıklı hem dayanıklı diye satarsın. Kimse de çıkıp bunun nişasta oranı aynı, yağ çekmesi de demez. Derlerse de, kullanıcı hatası, yanlış sıcaklıkta saklanmıştır, yağ çirkindir, saylanmaz diye osuruktan sebepler sunarsın.
0
neronas
(07.01.09)
@neronas
tebrik ederim güzel bi nokta yakaladın, piyasada bir çok hormonlu, pörtlemiş patates var, bilinçli halkımıza hitaben bi farklılaşmaya gidebiliriz.

sloganımızda şu: Bizim patatesimizin eli yüzü düzgün ya sizinkinin :D
0
🌸khan shabbir
(07.01.09)
@paketinsonundakiğrençekirdek
kimyasını değil ama şeklini değiştirmek mümkün olabilir. japonların küp karpuzlarını hatırlarsın umarım. yanılmıyorsam büyütürken bir küpün içinde olduklarından şekilleri değişiyordu. küp şeklindeki patates eminim fark yaratacaktır. bu arada reklam guruları varmıs cevap veren, ben bol keseden sallıyordum. trocero ve sui'ye selam ederim.
0
thechosenone
(07.01.09)
google: La Bonnotte
0
jay kay
(07.01.09)
(5)

Finans - Borsa konularında temel bilgi edinebileceğim web siteleri arıyorum

o s c a r
Yardımsever ekşi duyuru ahalisi,Öncelikle hepinizin yeni yılını kutlarım. Soruma gelince, sözüm ona finansal analiz dersi alıp iyi bir notla geçecek olmama karşın finans,borsa, piyasalar vb. başlıklarda olabildiğine cahil kalmayı becerebildim. Öyle web siteleri arıyorum ki, hani şöyle her gün yarım
Yardımsever ekşi duyuru ahalisi,

Öncelikle hepinizin yeni yılını kutlarım.

Soruma gelince, sözüm ona finansal analiz dersi alıp iyi bir notla geçecek olmama karşın finans,borsa, piyasalar vb. başlıklarda olabildiğine cahil kalmayı becerebildim.

Öyle web siteleri arıyorum ki, hani şöyle her gün yarım saat gezine gezine belirli bir süre sonra borsa nedir, ne değildir öğreneyim. finans dendiğinde gelir tablosu ve bilanço dışında bir şey gelebilsin aklıma. ne bileyim bush scooter'dan düşünce türkiye'de doların değeri neden değişir misal, bu tür mevzuları anlayabileyim.

ingilizce ve/veya türkçe bana temel bilgi kazandırabilecek her türlü web sitesine açığım. hatta ingilizce daha çok işime yarayacaktır.

şimdiden teşekkürler.
0
o s c a r
(01.01.09)
dodocan
(01.01.09)
www.bilgeyatirimci.com
0
flexin
(01.01.09)
www.bigpara.com
0
desdinova
(01.01.09)
www.hisse.net

forumunu da gez dolaş derim hatta üye ol ücretsiz. çok şey öğrenirsin.

www.finanstrend.com

bir de www.bloomberg.com bu da ingilizce abd de neler oluyor bitiyor güncel bir şekilde takip edilebiliyor.
0
croupier
(01.01.09)
bu konuda bildiğim en kral site budur :

www.investopedia.com
0
thechosenone
(02.01.09)
(12)

yastık altı ve 10m$

s man chen
bir baktım yastık altı param 10m$ olmuş bunu çantaya atıp fransa üzerinden angolaya gideyim diyorum mümkün müdür? nasıl yapılır.peki almanyada ki dairemi 2m€ ya sattım, bankayı araya sokmadan kayseriye getirmek istiyorum parayı nasıl olur.ispanyada ki lotodan 120m€ kazandım, bununla amerikada ki mor
bir baktım yastık altı param 10m$ olmuş bunu çantaya atıp fransa üzerinden angolaya gideyim diyorum mümkün müdür? nasıl yapılır.

peki almanyada ki dairemi 2m€ ya sattım, bankayı araya sokmadan kayseriye getirmek istiyorum parayı nasıl olur.

ispanyada ki lotodan 120m€ kazandım, bununla amerikada ki morgage-zedelerin evlerini ucuza kapatayım diyorum mümkün mü?

anlayacağınız konumuz uluslararası para transferi, süreniz 3 mikrosaniye...
0
s man chen
(30.11.08)
yastık altı dediniz de bir cem özer vardı ona ne oldu. ne iyi de oldu aslında düşününce. düşünmezsen hele süper.
pasaporta göre değişir bu. kırmızıysa al gülüm ver gülüm olur. yeşilse alır mısın alamaz mısın, lacivertse sen ne biçim delikanlısın olur. ama olur yani. para sonuçta. vestern yuniyın var bir de. sidniyden para göndereyim diyorsun, hoop gönderiyor gibi yapıyor adamlar ama para daha orada, adam elinde tutuyor görüyorsun. bilemedin aşağıdaki kasaya koyuyor. ama olrayt diyor gitti diyor. inanası gelmiyor adamın. ama gidiyor. komisyon binbeşyüz.
0
passenger
(30.11.08)
kara para kısmeti dersem ve western union ile yollasam yanına da "coxcomb red"e boyadığım pasaportumu eklesem sorun olmaz?
0
🌸s man chen
(30.11.08)
coxcomb red'e değil de redlaytdistirikte boyarsanız bence şansınızı arttırmış olursunuz. ancak ülkeye göre değişebilir. mesela iran'daysanız pasaportun rengi redlaytdistiriktse sorun çıkarabilir ama cannabisgıriinse süper geçer bir de hayır duası alırsınız. allaha bile ısmarlarlar.
0
passenger
(30.11.08)
yo dostum yoo, iran yok.
ülkeye göre değişir evet ama o değişken kaç? 3 alsak olur mu, istediğimiz ülkeneden başlayabilir miyiz?
0
🌸s man chen
(30.11.08)
değişken de değişir. herkes değişir. paranın meblağa göre değişir. mesela 100lira gönderiyorsunuz ronioun'dan paris'e. şimdi değişken 1 olsa ne olur 1000 olsa ne olur. görevli demez mi adama, "mösyö ben sana 100lira vereyim sen benim paramı gönder". bence der. ama bir 1000000000milyonlira öylemi. o zaman çok önemli değişken. ama nasa bile virgülden sonra 15 basamağa kadar kullanıyor en nihayetinde hesaplarında. o nedenle fazla da abartmaya gerek yok.
0
passenger
(30.11.08)
soruda tek bilinmeyen olasılık iken siz neden para ve ülke sabitlerine "x" veriyorsunuz? hem vatdıfak reunion, vestern union? ben paraları 75 cepli pantolonumda sokmak istiyorum ülkeye, şimdi 2€ yerine kullanmak üzre götürülen 1 liralara bir şey olmuyor da benim 10m$ ım batar mı adamlara? sorular, sorunlar bitmiyor.
0
🌸s man chen
(30.11.08)
yüzde bir komisyonla ben şeyettiririm o parayı. yerim içerim ne biliyim. önce paraları görelim dostum.
0
elcezire exclusive
(30.11.08)
şimdi tarttım. 100 lük 500pound destesi yaklaşık 320gr geliyor. her cebe bir adet atsanız 75*100*500=3.75 milyon paunt ediyor 75*320gr=24kg ediyor. kilonuza bağlı olarak ovırweyt laggıç olarak sörf tahtalarıyla birlikte kargo bölümünde uçmayı göze alırsanız olur. neden olmasın. gerçi pilotu ayarlarsanız belki hardkeyz içinde kabine alabilirler sizi. ancak paranızla rezil olmak bu olsa gerek.
0
passenger
(30.11.08)
24 kg bişey değil, benim götüm büyük, bacaklar ince, uzun bir tişört ile yırtarım o zaman.
%1 komisyonmuş.. işte ben buna gülüyorum. ben o paraları cimriliğimle biriktirdim uçak biletini bile easyjet ten alıcam otostopla ulaşıcam vurucam kırbacı...
bir nevi, "aslında çok zenginmiş, çöp karıştırdığına bakma" vakası.
0
🌸s man chen
(30.11.08)
götünüz büyükse harika. göt önemli. cinsiyetinize göre eks-rey görevlisinde "çok güzel hareketlenmeler" yaratabilirsiniz. bu da o kitlenmişken sizin geçip gitmenize olanak verir o güzel atlara binip.
0
passenger
(30.11.08)
avrupa birliği sınırlarında nakit olarak taşıyabileceğiniz para en fazla 10bin € ve bu paranın banka aracılığıyla gelmiş olması gerekiyor. dünyada bir çok ülkenin böyle düzenlemesi var. bankacılık sistemiyle taşınmayan yüksek meblalardaki paranın kara ya da gri para olduğu varsayılıyor. kısaca istediğiniz şeyi yapmanız çok zor.

söylemeyi unuttum yakalanırsanız paranıza el de koyarlar.
0
thechosenone
(30.11.08)
Emin olmamakla beraber "belki" şöyle bir şey yapılabilir. Almanya'da sattığınız dairenin parasını Türkiye'de de şubesi olan bir bankaya yatırırsınız. Sonra teminat olarak yatırdığınız parayı gösterip yüklü miktarda kredi alırsınız.Türkiye'ye gelip buradaki şubeden krediyi çekeriniz. Geri ödemezsiniz. Tabi araya banka girmiş oluyor ama bu da bir yöntem olabilir, olmayabilir de. Olsa süper olur!
0
short
(29.12.08)
(13)

Telefon tavsiyesi istiyorum

etna
Sizde verin.1-ekranı mümkün mertebe geniş2-16 milyon renkli3-mümkün mertebe ince-kibar4-wi-fiyukardaki 4 özellik olmazsa olmaz. bunun haricinde kamerası, müzik playeri vs ne kadar iyi olursa olsun. fiyatı <1000 (ytl) olursa daha iyi olur. samsung innov8'te karar kılmıştım ama 1400 lira da vermek ist
Sizde verin.

1-ekranı mümkün mertebe geniş
2-16 milyon renkli
3-mümkün mertebe ince-kibar
4-wi-fi

yukardaki 4 özellik olmazsa olmaz. bunun haricinde kamerası, müzik playeri vs ne kadar iyi olursa olsun. fiyatı <1000 (ytl) olursa daha iyi olur.
samsung innov8'te karar kılmıştım ama 1400 lira da vermek istemiyorum açıkçası.
0
etna
(25.11.08)
innovate süperdir ama...

Blackberry ya da onun ayarında nokia telefonlar var. Onlara bakabilirsin.


Ama bence innovate'den vazgeçme. Hatta almışken beraber alalım indirim yapsınlar :)
0
ataturkiye
(25.11.08)
asus p565'i tanıttı. onu bekle istersen.
0
teritori
(25.11.08)
Nokia n95 8gb bence. Biraz kalın ama tüm beklentilerini karşılayacak bir telefon. Fiyatı 1060 ytl falan. İnnov le ilgili ekranına toz kaçması ve video çekiminin kötülüğüyle ilgili şeyler duydum. Özellik olarak inanılmaz bir telefon ama ekranına toz kaçıyorsa bu bence büyük bir sorundur.
0
puppets
(25.11.08)
3. seçeneği atman yararına olur
0
enter saltman
(25.11.08)
nokia n71 di sanirim..
0
oligomer
(25.11.08)
kaçak bi iphone iş görebilir.
0
hububrad
(25.11.08)
@cosmicstring


telefondan telefona değişse de yaklaşık 30 metrelik bir mesafeden rahatça bağlanılabiliyor.
0
puppets
(25.11.08)
iphone
0
chavezding
(25.11.08)
nokia e65 / e66 yı tek geçerim.saydığın tüm özellikleri sağlıyor ve alternatiflerinden daha ucuz. ayrıca kayar mekanizmanın(slider) sertleştirilmiş metalden mamul olması uzun süreli kullanımda yalama olmasını engelliyor.
0
makineci
(25.11.08)
e51 (ekran çok geniş değil ama)
0
cruor
(25.11.08)
nokia e65. yaklasik 600 ytl ve tum ozellikler var.
0
polifonik osuruk
(25.11.08)
innov 8 aldıktan sonra keşke demezsin.diger tum telefonlarda keşke diyebilirsin..
0
isott
(26.11.08)
europe.nokia.com
yaklaşık 800 ytl. bende var, superdir tavsiye edeim.
0
thechosenone
(26.11.08)
(5)

Kaç dönüm topraktan karın doyacak ürün elde edilir, veya toprakla ilgili genel sorular?

kilroy
Bir şehir çocuğu olarak beni bir kaç konuda aydınlatmanızı istiyorum;1)2 kişinin çalıştığı 4 kişilik bir aile kaç dönüm toprakla kendini çevirir? (Buradaki çevirmekten kastım, bir kısmını kendi tüketerek, kalanını da satıp giyinme, barınma vs. gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak. Ama mesela araba al
Bir şehir çocuğu olarak beni bir kaç konuda aydınlatmanızı istiyorum;
1)2 kişinin çalıştığı 4 kişilik bir aile kaç dönüm toprakla kendini çevirir? (Buradaki çevirmekten kastım, bir kısmını kendi tüketerek, kalanını da satıp giyinme, barınma vs. gibi temel ihtiyaçlarını karşılamak. Ama mesela araba almak değil, Maslow piramitinin ilk iki basamağındaki temel ihtiyaçlar. Tabi burada ne yetiştirildiği, nasıl bir verim alındığı gibi bir sürü soru çıkıyor ama ortalama bir cevap da olur. Yahut şu şartlar altında şöyle olursa şu kadardır gibi cevaplar da kabul)
2)Bir dönüm toprağı işlemek için kaç çiftçi gereklidir? (Burada da soruyu makineli/makinesiz olarak iki başlıkta inceleyebiliriz.
3)1 dönüm tarıma elverişli toprağın fiyatı ne kadardır? (Şu bölgede şu kadar, bu bölgede bu kadar vs gibi)
4)Türkiye'de neden bu kadar işsiz ziraat mühendisi var?
5)Yukarıdaki sorularım doğrultusunda, 0'dan bir arazi alıp, gübresiyle vesairesi ile çalışır duruma geçirmek için ne kadar yatırım gereklidir? (5 dönüm için şu kadar, 100 dönüm için şu kadar vs. gibi)
6)Bu soruları sorabileceğim daha uygun bir platform var mı? (Ziraat mühendisleri forumu vb. Benim bulduğum forumlardaki en son aktviteler ağustos ayındaydı)
0
kilroy
(07.11.08)
1) Çok genel olmuş cidden ama şöyle ki: bunu bir dükkanın varmış gibi düşün ama dükkanın aksine hiç bir zaman günlük gelir akışı olmayacak ve giderin sürekli iken gelirin senede birkaç kere aldığın ödemeden ibaret olacak üstelik. çok zor bir kestirim yapmak ama 300 dönüm verimli toprak ancak yeter...Bütün bunlara karşın "ağa" olan çiftiler elbette vardır. Toprağı gerçekten bu riski yaşamından uzak tutacak kadar çoktur.
2) Bu soru ne ekildiğine göre değişir. Görece çok gelir getiren pamuk ektiğini varsayarak bir traktör tabii ki yeterli (ki tarlan çok değilse (çoktan kasıt >100 dönüm) kiralayabilirsin traktör ve tecrübeli şoförünü, daha mantıklı olur), işçi olarak günlük 20/25 ytl yevmiye ödeniyordu mesela ama tarlanın ne kadar büyüklükte olduğuna göre kaç kişi çalıştırman gerektiği değişir, hem de baya değişir. ama ırgat maliyeti genel giderlerde büyük yer kaplamaz. buğday ekmek en kolayıdır, işçi/traktör/gübre vs maliyeti görece azdır.
3) çukuroavnın doğu ucunda kalan topraklarda, -ki buralar baya verimlidir, işlemesi kolaydır, ovalık/düzlük bölgededir ve yılda iki ürün alınır - dönümü 5/6 bin ytl civarıydı en son (baraj suyu ile sulanır).
4) çiftçilerin çoğu onlara başvurmadığı için. bildiğin "zanaat" gibidir çiftçilik çoklukla içgüdüler-tecrübe-komşu çiftinin yaptıkları-babadan duyulanlar vs yöntemleriyle yürütülür. bilimsel olarak ne yazıkki hiç bir bilgi edinmek istemezler. istedikleir gibi zirai ilaçları kullanırlar, hala firez yakan insanlar mevcut mesela.
5)Doğru yerde arazi satın almak, toprağı işlemek, kısacası çiftçilik yapmak çok zorludur, zannettiğinizden daha zordur. ticaret erbablığına benzer. herkese göre kesinlikle değildir, yapabilenlerin ayrı bir yeteneği mi var ne anlamadım ama gerçekten "içinde dopmadıysanız" bu işe girişmemek en idealidir. Yİne de kaba bir hesapla satın alınan bir dönüm tarlaya harcanan maliyete x dersek, hasatta elde edilen gelirsen x'i çıkardığınızda size ancak yaklaşık %30'u kalır. tabi bu gelirin yıllık olduğunu unutmayalım!.
6) Bilmem.

Bonus: tarlanız varsa kesinlikle satıp yerine daire alın (annem dinlese bu dedikleri keşke!), daha kolay bir yatırım olur zira tarla ekmek/biçmek "riskli" bir yatırımdır, streslidir, "allaha kalmıştır" ürünün bereketi (ziraat mühendislerine yer kalmıyor bu nedenle :P), çiftçi ailede doğsanız/büyüseniz bile bu işi beceremeyebilirsiniz (örnek: ben). Yinede traktör kullanmak güzel :P, tarlaya çift sürerken toprağın rengi/kokusu, "yetiştirmek" manevi tatmin veren şeyler..köyümü özledim :(
0
cinematography
(07.11.08)
1) eğer kentli ihtiyaçlarından bahsetmiyorsak, yani evimizde pişirip yiyeceksek ve her akşam market alışverişi yakmayacaksak ve adsl faturası ödemeyeceksek ve sinemaya gitmeyeceksek iki haneli dönüm miktarları dahi yeterlidir.
0
dehri
(07.11.08)
Teşekkürler cevaplar için,

@zeke; tası tarağı toplayıp gitme gibi bir planım yok zaten istesem de beceremem polene bile alerjim var, nasıl tarım yapayım?

Aslında şu yüzden soruyorum bunları. Araştırdığıma göre türkiye'de tarım inanılmaz verimsiz yapılıyor. Buna ayrılan nüfus oranı avrupaya göre çok fazla olsa da, birim kişi başına üretim çok daha düşük. Bunun sebebinin muhtemelen bilinçsiz tarım olduğu kanısında vardım, ve çözümünün ziraat mühendislerine daha çok önem verilmesinden geldiği kanısına vardım.

Dolayısıyla sorumu genişletiyorum; madem bu kadar ziraat mühendisi var ve bu kadar verimsiz tarım yapıyoruz, devlet neden bu arkadaşlara maaş bağlayıp danışman olarak sağa sola yollamıyor? Tamam diyelim ki bu devletçiliğe girer ve biz de senelerdir liberal hükümetler tarafından yönetiliyoruz, O zaman niye mesela ziraat mühendislerine kredi vermezler kendilerine az biraz toprak alıp işlesinler diye?
0
🌸kilroy
(07.11.08)
@zeke: çok doğru söylemişsiniz. aslında verimsizlikten kastım biraz da buydu galiba. çünkü benim baktığım iki istatistik vardı; tarım sektöründe çalışan insan sayısı ve o ülkenin tarımdan elde ettiği gelir. dolayısıyla verim derken kişi başına düşen kazancın azlığıydı bahsettiğim. tabii bunun başka etmenleri de vardır fakat oranlar arasındaki fark hizmet ve endüstri sektörüne göre dikkat çekecek kadar fazlaydı.

peki çözüm ne? sizce ne yapılmalı? ya da sorumu yineleyeyim; mesela devlet ziraat mühendislerine 50 dönüm toprak alacak kadar 5 sene vade ile kredi falan verse bunun işlerliği nasıl olur?
0
🌸kilroy
(07.11.08)
kilroy'un sorduğu ilk sorunun cevabı toprağın nerede olduğuna ve ona neyin ekileceğine göre değişir. etraftan edindiğim bilgilere göre; iç anadoluda sulak bir bölgede 300 dönüm toprağınız olsa ve üzerinde de ürün verimi en üst seviyeye erişmiş olgun yedi yaşında elma yahut kiraz ağaçlarınız olsa biraz uğraşla tahminimce yılda yaklaşık 150-350 bin ytl gibi bir ciroya ulaşabilirsiniz. aynı büyüklükte toprağınız konya ovasının kurak bir bölgesinde olsa tahıldan başka birşey ekemeyeceğinizden ya nadasa bırakırdınız ya da en fazla 50 bin ytl gibi bir cironuz olurdu. eğer aynı miktarda toprağı antalyada seracılık yaparak değerlendirseydiniz zannedersem cironuzu 300-400 bin ytlye çıkarmanız mümkün olurdu.

geri kalan soruların cevaplarını danışmanlık ücreti tarifesine girdiği için buraya yazmıyorum. eğer ciddi bir yatırım yapmayı planlıyorsanız bir iş planı hazılayıp, profesyonel yardım almanız tavsiye olunur. bu arada türkiyede tarım sektöründe yaşanan verimsizlik malesef yüksek girdi maliyetlerinden (teknoloji dahil) ve alt yapı eksikliğinden kaynalanıyor. gariban ziraat mühendislerimize yüklenmeyiniz lütfen.
0
thechosenone
(08.11.08)
(3)

Borsa Tahmini

the rain baron
Yapay Zeka dersim için, 1 hafta sonrası için borsanın yön tahminini yapan bir proje yapmam gerekiyor.IMKB nin değeri nelere göre değişiyor? Öncelik sırasına göre hangi verilere göre çıkıyor bu değer?Ve bu değerler üzerinden yapılan hesaplama nedir? Formülleri nelerdir?Bu soruların cevabını bilen vey
Yapay Zeka dersim için, 1 hafta sonrası için borsanın yön tahminini yapan bir proje yapmam gerekiyor.

IMKB nin değeri nelere göre değişiyor? Öncelik sırasına göre hangi verilere göre çıkıyor bu değer?
Ve bu değerler üzerinden yapılan hesaplama nedir? Formülleri nelerdir?
Bu soruların cevabını bilen veya en azından bu sorulara cevap veren bir kaynak bilen varsa çok yardımcı olmuş olur.

Çok Teşekkürler.
0
the rain baron
(04.11.08)
www.investopedia.com
buradan başla istersen.
0
thechosenone
(05.11.08)
borsanın yönünü tahmin edebilen kesin bir formül olsa 10 bin katrilyon suudi eurosuna satılırdı :) yok öyle bir formül veya yol.

şu olur ama: önümüzdeki bir hafta boyunca: döviz kurları, yurtdışı piyasalar ve Türkiye risk primi ne olacak onu söyleyebiliyorsan, ona göre borsanın yönünü çizebilirsin tahmini. bunlarda bile öncelikli sıra vb gibi bir şey olmaz.

borsanın yönünü tahmin etmek için milyonlarca "sistem" oluşturulmuştur ama hiçbir sistem sürekli olarak bilemez er geç kaybettirir.
0
507
(05.11.08)
ekonominin binlerce faktörü var. aslında tam bi kaos teorisi, yani hesaplanamaz.
ama borsa tutkunları 2 formülasyon üzerinde durur: biri teknik analiz, diğeri elliot analizi. elliot analizi çok daha kapsamlıdır. hatta bu teoriyi bulan kişi büyük buhranı da tahmin etti deniliyor. bu iki konuyu araştırıp ikisinden basit bi sentez formülize edebilisin bence.
0
hayo
(05.11.08)
(9)

bi domain adı soruyom hemen silicem

loststone
avantorji.com nasıl bi adres sizce?
avantorji.com nasıl bi adres sizce?
0
loststone
(29.09.08)
okuyamadigim bir domain adi.
0
compumaster
(29.09.08)
İçeriği ne ki? Bana alışveriş sitesi çağrışımı yaptı.
0
vita vinum est
(29.09.08)
berbat.
0
thechosenone
(29.09.08)
çok kötü
0
cruor
(29.09.08)
türediği kelimelere göre belki iyidir ama söylenmesi zor gibi.
0
infernal majesty
(30.09.08)
Başarısız.
0
paranormal
(30.09.08)
suru psikolojisi gibi degerlendirilmesini istemem fakat,

cok kotu bence de.
0
la traviata
(30.09.08)
avantor.com desen?
0
pyro clustic flow
(30.09.08)
"i want orgy"nin yandan yemişini denedim. aklıma gelen her fikir güzel olmayabiliyormuş neticede:))

herkese çok teşekkürler ve iyi bayramlar:)
0
🌸loststone
(01.10.08)
(3)

Bir virüs hakkında!

hela gozlum
Şimdi ben kotalı bir bağlantıya sahibim ve kodumunun bir virüsü varve benim sığır bir kardeşim varsürekli bu virüsü yiyor ve modem sürekli aktif, bişeyler indirirmiş gibi çalışıyoraazıma sıçtı adsl faturası kaç aydır ve bilgisayar format manyağı olduyok mudur bundan format atmadan bir kurtuluş yolua
Şimdi ben kotalı bir bağlantıya sahibim ve kodumunun bir virüsü var
ve benim sığır bir kardeşim var
sürekli bu virüsü yiyor ve modem sürekli aktif, bişeyler indirirmiş gibi çalışıyor
aazıma sıçtı adsl faturası kaç aydır ve bilgisayar format manyağı oldu
yok mudur bundan format atmadan bir kurtuluş yolu

antivirüs falan bi işe yaramıyor maalesef
0
hela gozlum
(28.09.08)
Antivir + Spyware Terminator ile tarat.

Temizlendikten sonra Zone alarm kur. Zone alarm ile bahsettiğin uygulamayı engelle. Sorun çıkacağını sanmıyorum.
0
ataturkiye
(28.09.08)
kardeşini güzel bi döv. porno sitelere girip durmasın.
0
thechosenone
(28.09.08)
Kardeşini dövme, güvenli bir şekilde nasıl porno sitelere girilir bunu öğret. (Porno sitelere bile 'korunarak' girer olduk o da ayrı mesele)
0
vita vinum est
(28.09.08)
(1)

e-book arıyorum

ruth
okul için gerekli buldurun bi zahmet,1- `quantitative methods for finance and investments`, John L. Teall and Iftekhar Hasan, Blackwell Publishing, 20022- `Introductory econometrics for finance`, 1st ed., cambridge, 20023-ross stephen,r.w. westerfield, j. jaffe, `corporate finance`, 7.ed (bunun 6.
okul için gerekli buldurun bi zahmet,

1- quantitative methods for finance and investments, John L. Teall and Iftekhar Hasan, Blackwell Publishing, 2002
2- Introductory econometrics for finance, 1st ed., cambridge, 2002

3-ross stephen,r.w. westerfield, j. jaffe, corporate finance, 7.ed (bunun 6. edition var lakin 7 ed. gerekli)
4- frank fabozzi, franco modigliani, Capital markets , second edition, 1996
0
ruth
(28.09.08)
Sadece ilk kitabı bulabildim..

ifile.it
0
thechosenone
(28.09.08)
(12)

boşanınca...

eldivenler
işin içinden çıkamıyorum. bir de buradakilerin gözünden nasıl göründüğünü görmek istedim. durum şu:2 yıl önce boşandım. arkadaş grubumda evli, evsiz erkeklerde var. bunlar çeşitli şekillerde bana asılmaya başladılar. ben evliyken de vardı aynı adamlar ama o zaman böyle bir şey yoktu. boşandıktan son
işin içinden çıkamıyorum. bir de buradakilerin gözünden nasıl göründüğünü görmek istedim. durum şu:
2 yıl önce boşandım. arkadaş grubumda evli, evsiz erkeklerde var. bunlar çeşitli şekillerde bana asılmaya başladılar. ben evliyken de vardı aynı adamlar ama o zaman böyle bir şey yoktu. boşandıktan sonra davranışlarıma daha çok dikkat ettiğime, yanlış anlamaya yol açacak şekilde hareket etmediğime emin-dim.(hiç bir erkekle tek başıma kalmamak,çok özel konulara girmemek,vs...) ama o kadar üst üste oldu ki bu asılmalar kendimden şüphe etmeye başladım.farkında olmadan yanlış mesajlar mı verdim, yoksa erkekler zaten böyle midir? boşanan her kadın bunu yaşar mı?
yararı olacaksa, çok güzel biri değilim, bakımlı da değilim.
bu asılmaları bir şekilde kestim. önce grup arkadaşlığını bozmamak için dolaylı yöntemler denedim ama olmayınca her şeyi boşverip sildim. artık sadece kadınlarla takılıp pasta börek tarifleri almayla uğraşmayı düşünüyorum.
0
eldivenler
(26.09.08)
bilemeyiz. hepsi asılmaya girdiyse siz mi istemeden mesaj verdiniz acaba. ya da biraz ilgili (dostça) davrandınız da onlar mı yanlış anladı.
0
cha
(26.09.08)
asılanı var asılmayanı var, cevreden.
0
bryan fury
(26.09.08)
oluyo oyle, ozellikle de bosanmis kadinlara
0
x daemon
(26.09.08)
İki yüzlü insanların cirit attığı canım ülkeme geç de olsa hoşgeldin! Erkek nesli böyledir işte. Sen şuan için onların en basit ve en doğal hedefisin. Bir zamanlar en yakın gördüğün erkekler bile sanki genelevde basılmışsın da o yüzden boşanmışsın muamelesi yapacak. Hiç düşünme öyle mesaj filan vermediğinden ben bile eminim. Hem yurdum erkeğinin mesaj alma kapasitesi 3 medyum, 7 kahin gücündedir. Yani onlar bir şekilde mesaj aldıklarına inanırlar sen ne yapsan. Bence feminen takılma. Arkadaş çevreni yavaş yavaş değiştirmeye bak.
0
eftalit
(26.09.08)
evet erkekler zaten böyledir.

asılan erkek: zaten boşanmış. aradığını bulamamaış. belki bişeyler arıyordur. öyle olmasa takılmaz bu kadar ortama. denemekten zarar çıkmaz.
0
faust
(26.09.08)
Welcom tu Turkey! Bir eş/sevgili edinin ya da kilo alın.
0
thechosenone
(26.09.08)
sosyal konulardan pek anlamam ama aklıma şöyle bir şey geldi: milleti toplayıp konuşsan; ben kimseyle ilişki yaşamak istemiyorum. halimdem memnunum falan desen. hem o asılanlar da utanır.
milleti toplamak biraz ağır kaçarsa her fırsatta artık bir erkekle ilişki yaşamak istemediğini sokarsın muhabbete.
ayrıca o ortamdan çıkmakla kaybedeceğin değerli arkadaşın yoksa hiç kasma bence.
0
insanimsi
(26.09.08)
yok o herkesi topla konus aklına bile getirme, essegin aklına karpuz kabugu diyeyim.

dedigim gibi asılanı var asılmayanı var.
0
bryan fury
(27.09.08)
efendim evet erkeklerin bir kismi maalesef ki boyledir ve ben de bir erkegim , ne mutlu bana; bosaninca size sulanmalarinin sebebi, bekar bir turk kizinda bulunan tabularin/kizlik zari, namus vs. gibi / sizde var olmayacagini dusunmeleri ve ikincil olarak da single kadinlara toplumun daha bir farkli gozle bakmasi diyebiliriz. o arkadaslariniz sizin nabzinizi yokluyorlardir; onlara biraz kirici bir cevap verirseniz, yine sut dokmus kedi hallerine doneceklerdir. ornegin size kur yaptiklarini dusundugunuz bir anda " ne demeye calisiyorsun ahmet, yoksa sana bakacagimi, senden hoslanacagimi mi dusunmustun? ha haaayt" gibi. ve insanimsinin onerisi fevkalade yastir; denemeyiniz. kendinizi kucuk dusurmeden baska bir ise yaramaz. ayrica bu taktigi uygularsaniz, ise yarayip yaramadigini ogrenmek isterim :)
0
egotm
(27.09.08)
teşekkür ederim hepinize. erkeklerin (bir kısmının) boşanmış kadınlar hakkında fikirlerini kendi içimde doğrulamış oldum. arkadaşım olmayan birileri bu şekilde davrandığında anlayabiliyordum ama arkadaş kisvesi altında yapılınca çuvallıyordum.benden kaynaklandığını düşünüyordum.
dostça davrandım elbette, dediğim gibi grup arkadaşıydık.insanımsı; dediğin şeyi konu açıldıysa söylüyordum, sevgili istemediğimi falan. ama hiç işe yaramadı. istemem yan cebime koy gibi anladılar sanırım. eftalit, egotm söylediklerinizi deneyeceğim.
0
🌸eldivenler
(27.09.08)
dogru durust arkadaslar bulmaya calismak en etkin cozum gibi duruyor, akil sahibi bir erkek kadin tarafindan tepki gelmediginde sansini cok zorlamaya calismaz zaten...
0
enedwaith
(27.09.08)
başka birşey daha farketmediniz mi?
evli kadın arkadaşlarınız, koca hırsızı muamelesi yapmadılar mı? eskiden ailecek görüştüğünüz insanlar, kocalarını bucak bucak kaçırmadı mı?
öyle olmadıysa çok şanslısınız.

bizim kültürümüzde maalesef bir "dul" kavramı var, "boşanmış" ile "dul"un aynı şey olmadığını, dul'un sadece kocası/karısı ölmüş insanları tanımladığını biz biliyoruz belki ama, aklı uçkurunda birtakım zevat için bu sıfatın son derece erotik çağrışımları var. o nedenle, kilo da alsanız, sakal bıyık da bıraksanız, birtakım (maalesef çoğunluk) için, bu sözkonusu dullar, "alışmış kudurmuştan beterdir" kategorisinde ve adam amme hizmeti verdiğini düşünüyor. Hani, "mahrum olduğun nimet bende mevcut" yaklaşımı, en eğitimlisinde dahi çıkıyor maalesef.
Tınmayın, oralı da olmayın, bence, hatta böyle bir mentalitesi varsa da, ne kadar erken ortaya çıkarsa o kadar iyi; o kadar çabuk uzaklaşabilirsiniz bu tür insanlardan.
0
cedilla
(27.09.08)
(6)

Merkez Bankasinin piyasaya para sürmesi

no christ requiress
Kriz oldugunda -mesela su anki gibi- FED piyasaya para sürüp piyasalari rahatlatmis. Neden buna ihtyac duyuluyor ? Daha once dolasimda olan paralar buharlasiyor mu, nereye gidiyor, neden yetmez oluyor? Ikinci olarak, merkez bankalari bu parayi neye karsilik suruyor ? altin karsiliginda para basiliyo
Kriz oldugunda -mesela su anki gibi- FED piyasaya para sürüp piyasalari rahatlatmis. Neden buna ihtyac duyuluyor ? Daha once dolasimda olan paralar buharlasiyor mu, nereye gidiyor, neden yetmez oluyor?

Ikinci olarak, merkez bankalari bu parayi neye karsilik suruyor ? altin karsiliginda para basiliyor olmasi lazim, piyasaya para sürerken altın mı topluyor piyasadan ? nereye suruyor bu parayi, havaya atip da kapan kapmiyor elbetteki. ne sekilde elden cikartiyor ?

Biri bu islerden hic anlamayan birisine anlayacagi halk diliyle anlatabilirse sevinirim.
0
no christ requiress
(19.09.08)
Yeni para basilmiyor. Ucuz (yani dusuk faizli) kredi veriliyor bildigim kadariyla.
0
wpi
(19.09.08)
piyasaya para sürmek öyle direkt para basıp dağıtarak olmuyor tabi. borsa aracılığı ile güvenlik alıyorsun mesela, piyasada para artmış, güvenlik azalmış oluyor.
0
mortifera
(19.09.08)
Doğrudur para basıp kamyonlarla piyasaya dağıtmak gibi bir durum yok. Merkez bankaları piyasalardaki para arzını belirleyebilen tek kurumdur bunları da karşılık oranları ve reeskont faizleri, bonolar gibi araçları kullanarak yaparlar.

Kriz durumunda insanlar yatırımlarını (pozisyonlarını) kapatıp paralarını ellerinde nakit olarak veya düşük riskli (abd hazine bonosu) enstrümanlarda tutmak isterler bu durumda da piyasada inanılmaz para talebi yaşanır. Bu talep karşılanmazsa faizler artar, borsa düşer falan. Merkez bankası da arzı arttırarak bunun önüne geçti işte.
0
thefin
(19.09.08)
Öncelikle sahip olduğun bir yanlış bilgiyi düzelteyim: 1944 yılında Bretton Woods anlaşması ile ülke para birimlerinin altınla sabitlenmesi sağlanmıştı ancak USA 1971 yılında bu anlaşmaya uymayacağını ilan ettiği için bu sistem yürürlükten kalktı. Yani yaşasın kapitalizm! O zamandan beri para birimlerinin değerleri altınla değil serbest piyasa kuralları ile ( arz-talep) belirleniyor. Elbette ülkelerin merkez bankaları paralarının aşırı değerlenmesi ya da tam tersi değer kaybetmesini engellemek için piyasalara müdahale ediyor. Bu da piyasalara para sürmek ya da faizleri arttırarak para toplamak şeklinde oluyor.

Eğer yanılıyorsam konunun uzmanı arkadaşlar beni düzeltsin; merkez bankaları piyasalara para sürerken ihaleler açıyor. Bu ihalelere likidite sıkıntısı çeken yani paraya ihtiyacı olan kurumlar giriyor ve faizle borç alıyorlar. Niye böyle, bu adamların paraları nereye uçtu dersen de şu linke bakmanı tavsiye edeceğim : en.wikipedia.org
0
thechosenone
(19.09.08)
zeitgeist the movie'den;

"Merkez bankası aslında para vererek bir devlet ekonomisini beslemez, parayı devlete faizli borç olarak verir. Ve ödünç verdiği bu paranın miktarını yükselterek ya da düşürerek piyasada işlem gören paranın değerini ayarlar. Anlamanız gereken şey, bütün bu sistem, uzun vadede sadece tek bir şey üretir: Borç.

Merkez bankası, ürettiği her bir doları faizli borç olarak verir. Bu, üretilen her bir dolar, doların kendisi ve buna ilaveten o doların belli bir yüzdedeki faizi demektir. Ve bir merkez bankası, tüm ulusun para birimini üretmekte tekel haline geldiğinde, ve her bir doları, üzerine yapışmış borçla birlikte kiraladığında bu borcu ödeyeceğiniz para nereden gelir? O da yine merkez bankasından gelir. Yani merkez bankası, ortaya çıkan ödenmemiş borç açığını kapatmak için düzenli olarak para arzını arttırır. o da daha fazla borç yaratır.

Bu sistemin nihayi sonucu kesinlikle köleliktir."
0
temasettin
(19.09.08)
şu anda dünyadaki dolarların altın cinsinden karşılığı yok diye biliyorum.
0
actionary
(20.09.08)
(5)

çek sistemini açıklayabilecek birisi var mı?

demlikposet
amerikada herkes çek kullanıyor, patronlar çekle maaş ödüyor, kiracılar çekle kira ödüyorkıyafet alışverişi yapıp bile çekle verilebiliyor?bu sistem amerikada neden çok yaygın?çok iyi bişeyse biz de veya diğer ülkelerde neden bu kadar kullanılmıyor_?kötü bişeyse neden o adamlar kullanıyor süreklifin
amerikada herkes çek kullanıyor, patronlar çekle maaş ödüyor, kiracılar çekle kira ödüyor
kıyafet alışverişi yapıp bile çekle verilebiliyor?

bu sistem amerikada neden çok yaygın?
çok iyi bişeyse biz de veya diğer ülkelerde neden bu kadar kullanılmıyor_?
kötü bişeyse neden o adamlar kullanıyor sürekli

finans konusunda cahilliğimi bağışlayıp anlatabilecek birisi var mı
0
demlikposet
(13.09.08)
Valla Kanada'da oyle ama tam anlayamadim hala, istersen hic bulasmiyorsun ama mesela kiraci, kirayi cekle odemeni isterse ogrenmek zorunda kaliyorsun:)

Sunu buldum bir de:
money.howstuffworks.com
0
ermanen
(13.09.08)
çekin bizde yaygın olmamasının nedeni güvensizlik, teoride vadesi olmamasına rağmen, uygulamada vadeli kullanılması ve güvensizlikten dolayı bankaların herkese çek karnesi vermemesi. yani hesabınızda x lira var diye çek karnesi vermiyo bankalar, her yaprak için 435 YTL'ye kadar karşılıksız olsa bile bankalar ödemek zorunda olduğu için, çek karnelerini teminat karşılığı veriyolar.

www.uzmantv.com
www.uzmantv.com
0
crimson king
(13.09.08)
dolandiriciliga acik 1

bizde is yapanlar nakit sever bankada para tutmaz 2 (kayitdisi ekonomi denen sey)

cekin damgalanmasi (karsiliksiz) adamin itibarini bitirir, bunu da göze alamazlar 3
0
the man who hears deepest inquisitions
(13.09.08)
amerikada çek sisteminin güvenliğine kredi puanlama sistemlerinin sıkılığının da katkısı çok. genelde ev, araba, eğitim kredisi vs'yi çok uzun vadeli aldıkları için kredi notunu olumsuz yönde etkileyecek olan karşılıksız çek vermemeye dikkat ediyor insanlar.
bir de çek kullanımının yaygın olmasından kelli bizdeki döviz büroları gibi etrafta çek bozan bir çok yer var. bu da çekin likiditesini arttırıyor.
0
thechosenone
(14.09.08)
çok hızlı çalışan bir adalet sistemi var finans konusunda. karşılıksız çek hapis cezası almanıza neden olabiliyor öncelikle, kredibiliteniz sıfırlanabiliyor filan.

türkiye'de böyle bir sistemi kurmak zor çünkü çek çok kolay taklit edilebilir bir şey ve türkiye'deki adalet sistemi malum.
0
bu nick kullanimda
(14.09.08)
(5)

ebook çıktısı

tabudeviren
elimde uzunca zamandır okunmayı bekleyen pdfler var, 600-700 ve hatta 1000in üzerinde sayfaları var.bunları bilgisayardan okumak çok zor oluyor. göz yoruyor. sayfa ilerlemesi falan kötü oluyor.yazıcıdan çıktısını alsam koca kağıt tomarı oluyor. çok fazla yer kaplıyor, çok zaman alıyor ve masraflı ol
elimde uzunca zamandır okunmayı bekleyen pdfler var, 600-700 ve hatta 1000in üzerinde sayfaları var.
bunları bilgisayardan okumak çok zor oluyor. göz yoruyor. sayfa ilerlemesi falan kötü oluyor.

yazıcıdan çıktısını alsam koca kağıt tomarı oluyor. çok fazla yer kaplıyor, çok zaman alıyor ve masraflı oluyor.

diyeceğim o ki: acaba bu pdfleri bir yere (mesela matbaa) götürsem, bunu normal bir kitap gibi basabilirler mi? böyle bir hizmet var mı acaba? varsa nerelerde var?
0
tabudeviren
(07.08.08)
var tabii. ben yaptım hatta. bunun için özalitçilere gidebilirsiniz. 4. levent'te iki tane var çok iyi yapan. beşiktaş'ta da tomarla var. beyazıttaki fotokopiciler de yapıyor bu işi. hatta çok sayfa olunca sayfa başına indirime bile gidebilirler
0
deckard
(07.08.08)
teşekkür ederim, yalnız anadolu yakası'nda bir yer olsa daha iyi olurdu.
0
🌸tabudeviren
(07.08.08)
bir arkadaşım üsküdar'da yaptırmıştı. iskeleye yakın bir yerde olması lazım.

edit: normal kitap derken, bildiğimiz kitap halinde basmıyorlar. adamlardan rica ederseniz o şekilde de yaptırabilirsiniz belki fakat genel olarak spiralli bir şekilde veriyorlar çıktıları.
0
deckard
(07.08.08)
altunizade de seda ozalit var orda yaptırabilirsiniz.

www.sedaozalit.com
0
lilidance
(07.08.08)
hacım, ben de aynı dertten muzdarip olup beşiktaş'taki bir dükkanda kitapları bastırdım. dükkanın ismini şu an bulamıyorum ama mail adresini atarsan google-maps'de işaretleyip yollarım sana. neden dersen bir çok ozalitçi 1000 sayfalık kitaba 80-90 ytl fiyat çekerken, yerini göstereceğim abiden 1000 sayfalık kitabı 30-35'e alabiliyoruz.
0
thechosenone
(07.08.08)
(4)

web sitesi satın alıyorum ama nasıl?

incredible
şimdi biz bi arkadaşla konuştuk, anlaştık ve sitesini satın alacağım. domain'iyle, host'uyla, her şeyiyle verecek yani. ama o da ilk kez site satıyor, ben de ilk kez alıyorum, o yüzden bu işlemi en güvenli şekilde gerçekleştirmek için yardıma ihtiyacımız var. domain ve host'unu turkwebhosting şirket
şimdi biz bi arkadaşla konuştuk, anlaştık ve sitesini satın alacağım. domain'iyle, host'uyla, her şeyiyle verecek yani. ama o da ilk kez site satıyor, ben de ilk kez alıyorum, o yüzden bu işlemi en güvenli şekilde gerçekleştirmek için yardıma ihtiyacımız var. domain ve host'unu turkwebhosting şirketinden almış ve domain 2008 sonuna, host ise mart 2009'a kadar geçerli. domain bilgilerinde onun adı soyadı, telefonu vs. yazıyor doğal olarak. ben istiyorum ki siteyi her şeyiyle bana devretsin, hiçbir yetkisi kalmasın artık, o da öyle istiyor. bana cpanel şifresini verdi, turkwebhosting'e kayıtlı yani bu domain ve host'u kaydettiği email adresinin şifresini de verdi. eğer istersem cpanel'in giriş şifresini ve mail şifresini değiştirip üstüme alabilirim sanırım ama yine de ne kadar güvenli olur bu? sonra o turkwebhosting'e başvurup ya da başka bi şekilde geri alabilir mi siteyi? ki bu sadece cpanel. domain bilgilerini de değiştirmek istiyorum ben. cpanel'de domain bilgilerini değiştirecek bir yer bulamadım. turkwebhosting'e mail attık, kendilerine yeni domain bilgilerini yollarsak değiştireceklerini ama ödemeyi yapan kişi sitenin eski sahibi olduğu için domain süresi dolana kadar kısmen onun da yetkili sayılacağını söylediler. yani herhangi hukuki bir işlemde benim kadar da o da sorumlu olacakmış. anlamadım ben olayı. ben şimdi siteyi tamamen kendi üzerime alamaz mıyım? ne şekilde olabilir? napmamız gerek? yardım edin.
0
incredible
(03.06.08)
bildigim kadarıyla domainin bilgilerini kendinize ait olacak şekilde güncelleyebilirsiniz.
sonuçta domainin bilgilerini yönetildiği bir panel olmalı, cpanel olmayabilir.
oradan kendi adınızı ,iletişim bilgilerinizi ve mailinizi güncellersiniz.
eğer buraya erişiminiz yoksa şirket yapabilir dedikleri gibi.

cpanel ise hosting için kullanılan bir zımbırtı oldugundan, oradan kendinize yeni ftp hesabı açın,yeni bir cpanel kullanıcısı oluşturun.
bunları yapmanıza izin yoksa gene şirkete söyleyin onlar yapabilirler.

ama yasal olarak yetkilinin kim olacağını tam olarak bilemiyorum.

ayrıca domain transferi de yapabilirsiniz. domainlere ait transfer kodu oluşturulup kendi üzerinize alabilirsiniz.

mümkünse şirketle telefonla konuşun böyle ucu açık bir cok soruya sebep olacak konuları telefonda çözmek bana daha kolay geliyor.
0
alwaysdrunk
(03.06.08)
turkwebhosting denen şirkette üyelik sistemi olmadığından domain transferi olayını gerçekleştiremiyoruz. yani üyelik olayı olsa üye olurum o da benim kullanıcı adıma transfer eder ama ne yazık ki yok.
0
🌸incredible
(03.06.08)
1) beyin biraz organik magduru ama dilim dondugunce anlatmaya calisayim, uyelik yoksa ve saglam olsun diyorsaniz;

turkwebhosting'den transfer edersiniz domain'i. bunu yapabilmeniz icin turkwebhpsting'e talimat verip transfer iznini acmasini istemeniz gerekiyor. ondan sonra istediginiz herhangi bir yerden transfer basvurusu yapiyorsunuz (sirf domain icin atiyorum turkticaret) bu sekilde domain tamamiyle sizin oluyor. orada transfer sonrasi istediginiz sekilde domain bilgilerini guncellersiniz.

2) hostingi tasimak ne derece guven saglar orasi muamma. zira dosyalar onun elinde zaten vardir. bu amacla en basitinden yapabileceginiz sey bir akit olusturmak olabilir. bu site ve iceriginde yer alan dosyalar, domain ve hosting incredible'a satilmistir ve bu sebepten oturu ileride bu dosyalarin, isim haklarinin tum kullanimi da kendisine gecmis olup yazili izni olmaksizin kullanilamaz. kullanilmasi durumunda zart zurt. bu sayede birazcik olsun guvence altina alabilirsiniz.
yine de hosting'i de degistirmek iyi bir cozum olabilir. baska bir yerden hosting paketi alin (gerci cok masraf acmis oluyor boyle olunca ama?) dosyalari oraya yukleyin ve turkwebhosting'deki tum dosyalari silip dosyalari ayni isimde icerikleri farkli sekilde kaydedin. (hani backuplari vardir oradan cagirirlarsa diye)
bu arada paranoyak mode on sekilde yaziyorum bunlari, bu kadarina gerek yok dediginiz yerde durun.
0
entrapmen
(03.06.08)
sevgili incredible,
ileride çıkacak ihtilafları engellemek için sözleşme yapmanızı tavsiye edeceğim. teknik işler bi şekilde hallolur, kayıtların hepsini değiştiririsiniz ama aranızda gerçekleşen mübadeleyi illaki belgeleyin, ileride hak kaybınız olmasın derim ben.
0
thechosenone
(03.06.08)
(17)

rusya neden geleceğin süper gücü?

demlikposet
çin ile birlikte yükselen değerlerden biri bildiğimiz üzre rusya,şimdi çinin nüfusu çok,hertür kaynağı bolbol var,putin geldiğiden beri rusya anormal bir çıkışta,rusya rusça rusyaya dair değerler giderek yükseliyor,neden peki?rusyanı avantajları neler şu durumda
çin ile birlikte yükselen değerlerden biri bildiğimiz üzre rusya,

şimdi çinin nüfusu çok,
hertür kaynağı bolbol var,

putin geldiğiden beri rusya anormal bir çıkışta,
rusya rusça rusyaya dair değerler giderek yükseliyor,

neden peki?
rusyanı avantajları neler şu durumda
0
demlikposet
(25.05.08)
super kiz=super guc.

zaten ayni nedenden turkiye gelismis ulkeler arasinda yer alamiyor.
0
egotm
(25.05.08)
doğalgaz.

edit: demin zombiler geldi, uzun yazamadım. orta doğu'nun petrol konusundaki ezici üstünlüğü doğalgaz konusunda sözkonusu değil. rusya tek başına dünya doğal gaz rezervlerinin yaklaşık üçte birine sahip. avrupa'da sadece norveç'te az biraz gaz çıkıyor. abd ile kanada anca keni yağıyla kavruluyor. doğal gazı taşımak petrol kadar kolay da değil, lng pahalı bir teknoloji. bu da evsel kullanım ve elektrik üretiminde nispeten daha temiz ve yüksek kalorifik değerli doğalgaza gitgide gitgide daha bağımlı hale gelen avrupa ülkelerini rusya'ya muhtaç kılıyor. avrupa ülkelerinden biri rusya'ya azıcık muhalif dursa putin "höt keserim doğalgazını" deyince hemen sus pus olup oturuveriyor yerine.

diğer muhtemel kaynaklardan türki cumhuriyetler zaten rusya'nın sözünden çıkamıyor, 2. büyük iran desen durumu belli. ırak'ta da ne olacağı belirsiz. dolayısıyla nabucco projesi de yalan oldu gibi.

dolayısıyla rusya'nın en önemli silahı doğalgazdır. maddi kaynak olmasa sırf iş gücüyle toprakla zor yoksa.
0
lykos
(25.05.08)
askeri gücü, toprak büyüklüğü, tarihi, her daim avrupa birliği ve amerika'ya kafa tutması.
0
baldur
(25.05.08)
öncelikle enerji kaynakları..

daha sonra da enerji ve ekonomik alanda diğer devletlerle yaptığı anlaşmalar.. hepsini duymuyoruz tabi ama iran , çin, rusya harıl harıl çalışıyorlar, nükleer araştırmalar konusunda ortaklıklar yapıyorlar.
0
nihilanth
(26.05.08)
sadece dogal gaz degil bol madenleri de var, petrolu de var. ayrıca petrol ureten diger sovyetler birligi ulkelerine de gayet baskı uygulayabiliyor. bunun yanında teknoloji olarka da gayet iyiler.
0
bryan fury
(26.05.08)
Kimsenin bilmediği bir küçük bilgi:

Sovyetlerin resmen çöktüğü gece, eski komunist yonetim, bir gecede bankalardaki halkın mevduatını sıfırlamıştır. Çoğunluğu eski partili, kgb bağlantılı elemanlar ve bürokratlar bir gecede dünyanın en zenginleri olmuştur.
Para buharlaşmaz. Bu adamlar bu paraları, kapitalist ilkeler doğrultusunda dünyanın her yerinde kullanıyorlar, kullandılar.
Büyük coğrafyada sınırsız petrol ve doğalgaz ile, işsiz ama eğitimli kitleler birleşince, eskiden kalan miras ve artan enerji fiyatları rusya'da sermaye birikimini akıl almaz boyutlara itiyor. Üstelik rusya, sosyalist sistem çökünce fakirleşen, ama şimdi yeniden kıpırdayan, yüksek nüfuslu orta sınıfı biraz daha zenginleşince iç talep motoru da muhtemelen Amerika boyutuna varacak ki, aman diyeyim.
0
delikan76
(26.05.08)
petrolü var tabii, ama petrol piyasasında çok söz sahibi değil. petrolde kuralları %65 rezerve sahip ortadoğu ülkeleri koyuyor. petrolde belli bir ülkeye bağımlılık da doğalgaz'a göre çok daha az. koy varile getir venezuela'dan. maden desen afrika'da da var. sadece doğalgazı olmasa, diğer tüm koşullar aynı olsaydı şu an rusya hala sürünüyor olurdu. gazprom sağolsun.

rusya'nın bu muhtemel büyüme ve talep artışını iyi değerlendirmemiz gerek tabii, yoksa "vayömüni nası büyüdü adamlar" diye bakakalır, adamlara ucuz işgücü sağlamanın ötesine geçemeyiz 20 yıl sonra.
0
lykos
(26.05.08)
yani adamların TEK avantajı doğalgaz mı?

sanki daha fazlası oluyor yahu?

bir de çin mi rusya mı?
0
🌸demlikposet
(26.05.08)
tek değil tabii ama bence en büyük :)
uzun vadede rusya derim, çin'in en büyük avantajı da ucuz iş gücü ve demokratikleşme, yaşam standartlarının yükselmesi vs nedenlerle pahalanacak eninde sonunda. akabinde çevresel kaygıların artmasıyla sanayi üretim maliyetleri de artacak. şu anki gibi pofur pofur kalitesiz linyit yakamayacaklar yani. o zamana kadar iyi büyürler tabii, ama kgb ekolünden kurt poliikacılarıyla rusya her zaman daha etkili olacaktır bence. ha 10 yıl içince ucuz hidrojen elde etme ve depolama konusunda devrim yaşanır ve enerji poltiikaları altüst olursa bilemem tabii :)
0
lykos
(26.05.08)
çinin her türlü kaynağı bol değil. özellikle enerji konusunda sıkıntılılar, nüfus yoğunlukları da gıda fiyatları arttığında başkarına bela olacak. rusya doğal kaynak konusunda daha bi zengin. iş enerjiye, petrole doğalgaza gelince sırtı yere gelmez ruslan.
0
thechosenone
(26.05.08)
Putin'in görevi bırakırken imzaladığı yeni yasa bundan ibaret ;
Rus liderin attığı bu imzayla bundan sonra Rusya’daki stratejik alanlara yabancı yatırımcıların girmesi yasaklanıyor.

İşte yabancılara kapanan Rus stratejik alanları:

-ENERJİ VE STRATEJİK SAYILAN DOĞAL GAZ KAYNAKLARINDA YABANCILARIN ARAŞTIRMA YAPMASI YASAKLANDI.

Rusya dünyanın en büyük doğalgaz rezervlerini ve geçiş yollarını elinde tutuyor.ABD, İngiliz, Alman ve Fransız firmaların gözü bu rezervlerdeydi.

-TELEKOMİNİKASYON (Ulusal telefon ve her türlü haberleşme) ÜZERİNDE YABANCILARIN HAK SAHİBİ OLMASI YASAKLANDI. YABANCILAR TELEKOMİNAKASYON YATIRIMLARINA GİREMEYECEK

-HAVACILIK UZAY VE SAVUNMA BAŞTA OLMAK ÜZERE AYRICA STRATEJİK OLARAK BELİRLENEN TOPLAM 42 SEKTÖRE YABANCILARIN GİRMESİ YATIRIM YAPMASI YASAKLANDI.

Yeni yasa, nisan ayında Rus Parlamentosu tarafından onaylanmıştı. Federasyon Konseyi'nden de onay alan yasa son olarak Putin'in önüne geldi. O da görevden ayrılmadan bir gün once yabancı yatırımcılar için şok anlamına gelecek son imzayı attı.
0
cozepo
(26.05.08)
BRIC ülkeleri diye bir konsept var, 2050de dünya hakimi olacakları düşünülüyor
Brezilya Rusya Hindistan Çin

Hatta T-BRIC yapıp biz de nasiplenmeye çalışmıştık bu konseptten.

Velhasıl BRIC diye gugıl amcaya sorarsan ülkeler hakkında yazılmış pek çok çalışma bulabilirsin.
0
duk leto
(26.05.08)
brezilyanın ne alakası var yahu,
uzaktan bakınca sürekli popop sallayan sikko bir ülke gibi gözüküyor ama büyük ülkelerden sonra(çin rusya amerika fransa jpn) uzayda uydusu bulunan tek ülke aynı zamanda...

amerikanın maşası mı acaba?
tek başına nasıl bu kadar güçlü olabilir kihele rusya hizasında

hadi hindistanda da nüfus var
0
🌸demlikposet
(26.05.08)
dünyanın en büyük nükleer gücü.
hatunlar güzel olunca süper güç olunsaydı ukrayna'nın daha büyük bir güç olması gerekirdi.
0
kofteburger
(26.05.08)
enerji kaynakları olmazsa olmaz tabi ama "putin effect"i de gözardı etmemek lazım.:) bizdekiler gibi yöneticileri olsa o kaynaklar bir işe yaramazdı sanırım. (?)
0
samanliktaki zuhtu
(26.05.08)
Bir de bir taraflarımdan atmıyorsam Rusya'nın Ortadoğu ve diğer coğrafyalardaki devletlerle olan "gizli" yakınlaşmaları var. Ha çıkar ilişkisidir bilmemnedir o ayrı ama bu da var sonuçta. Daha önce de milyon kere yaşandığı gibi, olası bi amerika Rusya geriliminde ya da diğer devlet(ler) amerika geriliminde Rusya'nın kimin safında olacağı falan da bu süper güçlülüğü tetikliyor sanırım. Kaldı ki daha önce de belirtildiği gibi eski sovyet ülkeleri falan var, bağlar var.
0
colonizer
(28.05.08)
Rusyadaki yeraltı kaynakları ile ilgili mta nın eski tarihli bir araştırması:

www.mta.gov.tr
0
gercektenmi
(07.06.08)
(4)

Eskilerden bir fps savaş oyunu

uz
7-8 yıl önce bir savaş oyun vardı. galiba 2. dünya savaşında geçiyordu. rusları oynuyorduk. oyunun simgesi çekiç ve oraktı. oyunda gerçekçilik ön plandaydı, kafadan vurulursanız ölüyordunuz ya da bacağınızdan vurulursanız sadece sürünebiliyordunuz filan. neydi bu oyunun adı?
7-8 yıl önce bir savaş oyun vardı. galiba 2. dünya savaşında geçiyordu. rusları oynuyorduk. oyunun simgesi çekiç ve oraktı. oyunda gerçekçilik ön plandaydı, kafadan vurulursanız ölüyordunuz ya da bacağınızdan vurulursanız sadece sürünebiliyordunuz filan. neydi bu oyunun adı?
0
uz
(19.05.08)
soldier of fortune?
wolfenstein?
command and conquer - renegade?
0
safepassage
(19.05.08)
bunlar değil. hatırladığım bir diğer şey, bu bir macar ya da makedon oyunuydu.
0
🌸uz
(19.05.08)
2001 yılında piyasaya çıkan operation flashpoint: cold war crisis'den bahsediyorsun. oyun ikinci dünya savaşı değil soğuk savaş konuluydu ve rusları değil amerikalıları oynuyordun. sonra operation flashpoint: red hammer isimli ek paketi çıktı, bunda da rusları oynuyordun.
0
thechosenone
(19.05.08)
"red faction" var çekiç logolu.
0
hububrad
(19.05.08)
(2)

Tüm iletişim aygıtlarının bir anda devre dışı kalması

actionary
Bundan 1-2 yıl önce birkaç ay arayla iki kez olmuştu. Birden bire evdeki hiçbir cep telefonu çekmez olmuştu. Internet (ADSL) ve ev telefonu kesilmişti. Ayrıca kablo TV de devre dışı kalmıştı. Bu böyle yarım saat kadar devam etmiş ve sonra hayat eski seyrine dönmüştü. Birbiriyle doğrudan bağlantısı o
Bundan 1-2 yıl önce birkaç ay arayla iki kez olmuştu. Birden bire evdeki hiçbir cep telefonu çekmez olmuştu. Internet (ADSL) ve ev telefonu kesilmişti. Ayrıca kablo TV de devre dışı kalmıştı. Bu böyle yarım saat kadar devam etmiş ve sonra hayat eski seyrine dönmüştü. Birbiriyle doğrudan bağlantısı olmayan bu iletişim aygıtlarının aynı anda devre dışı kalıp aynı anda geri gelmesi, benim bir sürü komplo teorisi üretmeme yol açmıştı.
Ama görünüşe bakılırsa bunu bir tek bizim ev yaşamış, veya bu başkasının dikkatini çekmemiş. Yoksa çekmiş mi?
0
actionary
(24.04.08)
ara ara başbakan, cumhurbaşkanı ya da benzeri bir zevat etrafta olduğunda jammer kullanılabiliyor. bunu da komplo teorisi olsun diye söylemiyorum. bir gün beşiktaş'ta otururken, telefonumun çekmediğini fark ettim. arkadaşlara sordum, onlarınkiler de çekmiyordu. hatta garsona da sorduk falan. olur ara ara.. jammer değişik bir şey..
0
co2s2
(24.04.08)
jammer'dır. başbakan, cumhurbaşkanı bi de amerikalı diplomatlar araç konvoylarında kullanıyorlar. çok yakınındaysanız televizyon kumandası bile çalışmaz.
0
thechosenone
(24.04.08)
(5)

GSM Alıcı / Verici Devreleri Piyasada Bulunur mu?

actionary
GSM Alıcı / Verici Devreleri Piyasada Bulunur mu? Nerede bulunur?
GSM Alıcı / Verici Devreleri Piyasada Bulunur mu? Nerede bulunur?
0
actionary
(24.04.08)
cep telefonu adıyla satmıyorlar mı onları?
0
ozdek
(24.04.08)
:) ama cep telefonunda gereksiz birçok teçhizat var. yok efendim hafızadır, ses birimidir (mp3, radyo filan)... ben en yalın halini arıyorum. kendi telefonumu yapıcam (yok artık).
0
🌸actionary
(24.04.08)
alibaba.com 'da olmasi lazim.
0
disq
(24.04.08)
açtığın başlıklara bakılırsa gsm kontrollü bomba yapacaksın (yok artık). alibaba.com'da bulabilirsin. internette biraz eşinirsen de devre şemasını bulur bi elektronikçiye kendin yaptırırsın.
0
thechosenone
(24.04.08)
eheh, bomba yapmayacağım yahu. fizikçiyim ben (6. sene, mezun değilim henüz). o yüzden ilgileniyorum böyle elektromanyetik şeylerle.
0
🌸actionary
(24.04.08)
(3)

t-shirt tasarım ve patent

ataturkiye
merhaba arkadaşlar. birkaç kısa kollu (t-shirt) tasarımım var. bu tasarımlarımı en az maaliyetle nasıl üzerime patentleyebilirim?
merhaba arkadaşlar. birkaç kısa kollu (t-shirt) tasarımım var. bu tasarımlarımı en az maaliyetle nasıl üzerime patentleyebilirim?
0
ataturkiye
(23.04.08)
sui
(23.04.08)
sakın ola tasdix kullanmayın, hiç bir hukuki koruma sağlamaz. sadece o tarihte o şeyin sizde olduğunu kayıt altına alır. tasarımınızı türk patent enstitüsü nezdinde tescil ettirmeniz gerekli. tpe'nin sitesinde yeterince bilgi var, bakınız. sanırsam tasarım başına 130 ytl gibi bir şeye patlar size.
0
thechosenone
(24.04.08)
Teşekkür ederim arkadaşlar. tasdix konusuna bende katılıyorum, fayda sağlamaz.
0
🌸ataturkiye
(04.05.08)
(2)

visual studio 2005

fetto
arkadaşlar vs 2005 için döküman tavsiye edebilecek olan var mı? E book , kaynak kodu ya da video falan her şey olabilir. Özellikle database e bağlanma,erişim sorgu çalıştırma hakkında bi şeler olsa güzel olacak.
arkadaşlar vs 2005 için döküman tavsiye edebilecek olan var mı? E book , kaynak kodu ya da video falan her şey olabilir. Özellikle database e bağlanma,erişim sorgu çalıştırma hakkında bi şeler olsa güzel olacak.
0
fetto
(20.04.08)
mesaj yolu ile mailini bırakırsan yardımcı olabilirim.

Hatta istersen msn üzerinden elimden gelen yardımı yaparım...
0
alkolik imam
(20.04.08)
en güzel videolar ve dokümanlar şu adreste :

msdn2.microsoft.com

kitap içinse :

www.gigapedia.org
0
thechosenone
(20.04.08)
(2)

jagged alliance 2

archetype
3 gündür oynadığım ja2: unfinished business'ta dün gece bir yerde takıldım. şöyle ki, batıdaki bir şehirin madeninde deidranna'nın saldığı şu böceklerden var. girdim, iki sektör temizledim. dışarı çıkıp madenciyle konuştum, madeni tekrar açmamakta ısrar etti. ben de tekrar madene inip cesetlerden bi
3 gündür oynadığım ja2: unfinished business'ta dün gece bir yerde takıldım. şöyle ki, batıdaki bir şehirin madeninde deidranna'nın saldığı şu böceklerden var. girdim, iki sektör temizledim. dışarı çıkıp madenciyle konuştum, madeni tekrar açmamakta ısrar etti. ben de tekrar madene inip cesetlerden bi organ kapıp madenciye getirdim hepsini öldürdüm deyü, ben n'apıym bunu dedi. şimdi madeni açabilmek için madenciyi nasıl ikna ederim, madenin temiz olduğunu nasıl kanıtlarım ? henüz internetten guide açıp okumadım, bitirmeden de okumak istemiyorum (hatta ikinci defa bitirmeden). bilenler varsa ve anlatırlarsa teşekkür ederim şimdiden.
0
archetype
(18.04.08)
yanlış hatırlamıyorsam tüm şehri diedranın adamlarından temizlemen gerekli.
0
thechosenone
(18.04.08)
meğerse madenin 3 yeraltı seviyesi varmış. en alt seviyede de kraliçeleri varmış bunların. gece yarısı oynarken oyuğu görmemişim.
çözüldü.
0
🌸archetype
(19.04.08)
(6)

E-ticaret Sitesi Yapıyorum.

alkolik imam
Arkadaşlar merhabalar.Joomla ile e-ticaret sitesi yapmaya koyuldum bugünlerde. Fakat şöyle bir sorunum var.Ödemelerde kredi kartı kullanılacak. Bunun için bankalar ile nasıl anlaşmam gerekir. Fatura kesimi vs. nasıl olması gerekir?Bir diğer sorumda. Ben baharat ve halk dilinde koca karı ilaçları ola
Arkadaşlar merhabalar.
Joomla ile e-ticaret sitesi yapmaya koyuldum bugünlerde. Fakat şöyle bir sorunum var.

Ödemelerde kredi kartı kullanılacak. Bunun için bankalar ile nasıl anlaşmam gerekir. Fatura kesimi vs. nasıl olması gerekir?


Bir diğer sorumda. Ben baharat ve halk dilinde koca karı ilaçları olarak tabir edilen aktarlarda satılan bitkilerden satacağım(evet değişik bir fikir çalanın gözlerini oyarım). Bunlar için sağlık bakanlığından izin almam gerekir mi? Eğer gerekirse kaçak yaparsam bu işi ne gibi durumlarla karşı karşıya kalırım?
0
alkolik imam
(17.04.08)
1- sanal pos almanız gerekiyor. bunun detaylarını çok sevgili crystalsoul daha iyi biliyor ama ticaret levhası sahibi olmanız gerekiyor bunun için diye biliyorum.
2- sattığınız ürünler reçete ile satılması gereken ürünler değilse gerek yoktur sanırım (emin değilim bunda da)
0
darknum
(17.04.08)
sourlemonade
(17.04.08)
@darknum
Ticaret levhası masrafları ve bürokrasisi nasıldır bilgin var mı acaba?
0
🌸alkolik imam
(17.04.08)
ticaret levhasından kasıt limited ya da şahıs şirketi kurmanız gerektiğidir. limited kurmak size 2-3 gün ve yaklaşık 1.000-1.300 YTL gibi bir şeye patlar. bir muhasebeciye de hallettirebilirsiniz bürokratik işleri. ancak sanal pos alma konusunda sıkıntı yaşayabilirsiniz, şahıs şirketine sanal pos almanız çok zor ve limited şirket kursanız bile ancak bi kaç ay içinde veriyorlar diye biliyorum. (tabi bankada tanıdığınız varsa bu durum değişir.)
sattığınız ürünlere fatura kesmek zorundasınız zira ticaret kanunu ve vergi kanunu bunu zorunlu kılıyor. fatura kesmeden de sanal pos kullanabilirsiniz ancak çok yüksek cezalar ödemek durumunda kalırsınız.
zannedersem satacağınız bitkiler için herhangi bir izne ihtiyacınızın olup olmadığı bitkileri ne şekilde satacağınıza bağlı. sağlık bakanlığı mevzuatını bir taratın derim.
0
thechosenone
(17.04.08)
www.mucizebitkiler.com veya onlineaktar.com gibi bir kaç online aktar daha var, işe başlamadan önce bilginiz olsun diye söyledim sorunuza cevap olmasa da. "değişik bir fikir, çalınmasın" demişsiniz çünkü...
0
crown
(18.04.08)
@crown.

Online aktardan çok daha farklı bir sistem kurmaktayız içeride. Sadece bakın bunlar bitkiler bunları satıyoruzla biten bir olay değil. eğer bakacak olursak www.e-aktar.com diye bir sitede var. Bizim sistemimiz tamamen farklı olacka.
0
🌸alkolik imam
(19.04.08)
(15)

Ev almak

kahvegibi
Arkadaşlar,ailemin Ankarada bir evi var. satınca 120 civarında para edeceğini tahmin ediyoruz. ev şu anda kirada ve kira getirisi 350lira. Ancak, bildiğim kadarıyla, İstanbul'da aynı fiyata bir evden daha yüksek kira almak da mümkün.O evi satıp, İstanbul'dan ev almak istiyorlar. Hangi semtleri öneri
Arkadaşlar,
ailemin Ankarada bir evi var. satınca 120 civarında para edeceğini tahmin ediyoruz. ev şu anda kirada ve kira getirisi 350lira.
Ancak, bildiğim kadarıyla, İstanbul'da aynı fiyata bir evden daha yüksek kira almak da mümkün.
O evi satıp, İstanbul'dan ev almak istiyorlar. Hangi semtleri önerirsiniz, 120-130 (bilemedin 140) milyara alınacak olan bir ev ne kadar kira getirir?

Tenk yu.
0
kahvegibi
(01.04.08)
kesin bir ipucu verir mi bilmiyorum fakat 120 milyarlık bir ev için 700 ytl kira istendiğini biliyorum.
tek örnekle genelleme yapmamak lazım fakat kiralar istanbulda pahalı evet..
0
hayo
(01.04.08)
zaten benim de amacım,
bu paraya maksimum kira getiren bir ev bulmak, her halükarda, Ankaradakinden daha çok getireceği de kesin gibi...
0
🌸kahvegibi
(01.04.08)
biraz yukari cikabilirseniz butcede z.burnu tarafindan alip 800-1000 civarinda kiraya verebilirsiniz.
0
entrapmen
(01.04.08)
beylikdüzünde oturuyorum. ve 100-140 arası piyasa buralarda. ve kiralar minimum 600 civarı. bir göz atabilirsiniz.
0
minerva
(01.04.08)
Akıl vermek gibi olmasın ama 120bin TL'yi minimum %15 faizle bankaya yatırsanız bile ayda 1500TL civarı faiz getirir. Üstelik acil toplu paraya ihtiyacınız olduğunda direk çekebilirsiniz parayı, evi değerinde satmanız haftalar sürer. Ayrıca kiracının kirayı geç yatırması, evin tadilat masrafları ya da kiracıyla oluşabilecek hukuki sorunlarla uğraşmazsınız. Ya da ne bileyim iş falan kurun ama yatırım amacıyla emlak almak pek mantıklı bir yatırım değil bence, kendiniz oturacaksanız ayrı tabi...
0
crown
(01.04.08)
arkadaşlar da söylemişler bende tekrar edip iki örnek vereyim,
önemli olan muhit, eğer işlek biryerlerde ise, yakınında okul, hastane, iş merkezleri, askeriye gibi yerler varsa, bu kira konusunda bir artıdır, bu gibi merkezi yerlerde aile bireylerinin genelde ikisi çalışır, yada tek kişi çalışır iyi bir maaş alır, kira ödemesi daha rahat olur, gaziosmanpaşa gazi hah. bir dairem var ortalama 80-90 bin eder buranın getirisi 350 ytl. (doğalgaz falan yok evde) şu an oturduğum yerde (ayazağa) kiralar 600-1000 arası değişiyor (sitelerde daha pahalı), çeliktepe,gültepe (4.levent tarafı) ev çok aşağılarda kalmamak kaydıyla en az 700 ytl getirir. ev seçimi biraz zor, hele ankarada oturuyorsanız buradaki evle uğraşmak biraz zor olacaktır (ben gaziosmanpaşadaki evle zor uğraşıyorum :) alacaksanız yeni yapılan/yapılacak bir yer bulup oraya girmek daha iyi olacaktır. henüz inşa halindeki daireye yatırım yapmak, ev bittikten sonraki haline yatırım yapmaktan bir kaç bin ytl uygun fiyata gelir. iyi araştırın.
biraz karışık olmuş olabilir :)
0
vincenzo
(01.04.08)
alakasız ama benim bildiğim kira ahlakı, aylık kira evin değerini 10 yılda amorti edecek şekilde düzenlenmelidir der.
0
insanimsi
(01.04.08)
mecidiyeköy gülbağ'da alın, ben daha 2-3 ay önce 100 milyara oradaki evimi sattım, saniyesinde 750ytl'ye kiraya verildi. üniversitelere ve bilimum yere yakın olduğu için çok talep görüyor, yalnız iyi araştırın istanbulda her evin bi sakatlığı olabilir kazık yemeyin..(benimkinin bile vardı, yanlış pafta üstüne kurulmuştu, yıkılma kararı çıksa çıkar, tabi zor ama :))
0
erostrada
(01.04.08)
entrapmen: bütçe daha yukarı çıkamaz sanırım,ancak ev düşündüğümüzden daha iyi bir fiyata satılırsa neden olmasın.

minerva: beylikdüzü sanırım biraz uzak, mesela alibeyköy taraflarından evler 80 civarı ama 500 lira kira getiriyor. alibeyköyden mecidiyeköy yarım saat filan.

crown: parayı faize yatırmakla, gayrimenkul almak arasındaki farkla sanırım bir başka duyuruda daha açıklanmıştı. ev likit değil ama uzun vadede, değer artışlarından dolayı vs daha çok gelir getiriyor. ayrıca, evin batması gibi bir durum da yok pek.

vicenzo: muthit olarak benim de planım şu aslında; şimdi karşı tarafta evler güzel, muhit güzel ve insanlar orada yaşamaktan hoşlanıyorlar. bu yüzden emlak fiyatları pahalı. oysa, mecidiyeköy, gültepe gibi yerlerde, insanlar oturmak istiyor (merkezi olduğu için) ama semtler pek iyi olmadığından ev sahibi olmak istemiyor. ben de aslında böyle bir yer arıyorum. annem ve babam ankarada ama ben istanbuldayım. buradan onlar adına takip edebilirim sanırım.

insanimsi: işte bazen o oranı aşabiliyorsun. kiranın yüksek,mülkiyetin düşük olduğu yerlerde.

erostrada: bence de gülbağ mantıklı gibi sanki...
0
🌸kahvegibi
(01.04.08)
evinizi satın, üstüne kredi çekip beşiktaştan 160-180 binlik bi ev alın, misler gibi en az 1.000ytl'den kiraya verin.
0
thechosenone
(01.04.08)
Eğer İstanbul değil de İzmir'i düşünürseniz Balçova civarından 130 gibi (hatta şimdilerde daha düştü satılık ev fiyatları) bir ev alabilirsiniz. Burada bir adet üniversite (İEÜ), bir adet de Tıp fakültesi (DEÜ) olduğundan, ve dahi Balçova'da neredeyse her yer jeotermal enerjiye geçtiğinden kiralar inanılmaz artışta. Minimum 650-700'den başlıyor. Bilginiz olsun.
0
sui
(01.04.08)
ben de bu soruya bir yerden dahil olmak istiyorum. ailemin biri haznedar/ist, biri corlu/tekirdag da olmak uzere 2 evi var. kendileri lojmanda oturuyorlar isyerinin sagladigi, cerkezkoyde. annem, bu 2 evi satip, yine o civardan villa almak istiyor ileride oturmak icin. fakat bu villanin su an icin bir kira getirisi olacak degil pek, en azindan ben oyle saniyorum. bu 2 evi satip - 200-250 bin eder ikisi, su anki toplam kira getirisi 900ytl - besiktas civarindan bir daire alsak diye bir oneri getiricem ben de. boylece 2 kiraci yerine tek biriyle ugrasmak daha sorunsuz olur. bir de sahibinden.com gibi sitelerde baktigim kadariyla evlerin kira degerlerine satanlar 1300-1400 kira getirir, icinde 1200den kiraci oturuyor gibi seyler yazmislar. hakikaten bu kadar kira getiriyor mu besiktas civarindaki evler ? eger dogruysa o civardan ev almak gercekten daha mantikli olur. bunun disinda baska bir oneriniz var mi 200bin civarina, kira getirisi daha yuksek olacak ?
0
no christ requiress
(01.04.08)
140.000 Lira'ya Şişli civarından alınacak olan bir ev ayda 1.000 Lira kira getirir. Baktıklarım satılmadıysa ev bile önerebilirim.
0
inatci kahraman aga
(01.04.08)
istanbulda ev kiralarıyla ilgili şoyle bir link var,üç aşağı beş yukarı rakamlar genel olarak böyledir.

www.haber34.com

Avrupa yakasından Ev alacaksan,düşündüğün semtin zemin araştırma sonuclarına çok dikkat et derim malum önümüzde muhtemel bir büyük istanbul depremi sorunu var.Avcılar,Bakırköy,Bahçelievler,Bagcılar,Esenler gibi semtler zemin bakımından depreme karşı son derece sakattır.


www.insaatmuhendisligi.net



www.gazeteler1.com
0
thelepermessiah
(01.04.08)
100. yıldaki evler de anlamsızca pahalı fakat. öyle de bi olay var. biz sorduyduk ne lan parası neyse verip alırız diye. ama sanırım 1200 civarına bulunabilir yine de.
0
myriamonde
(01.04.08)
(8)

icra takibi

oflu hoca
icra takibine uğrayan bir kişinin, 7 gün içinde mal bildirimi yapması gerekiyormuş.eğer yapmazsa 10 gün hapis cezası alma durumu varmış. acaba bu doğru mu?
icra takibine uğrayan bir kişinin, 7 gün içinde mal bildirimi yapması gerekiyormuş.eğer yapmazsa 10 gün hapis cezası alma durumu varmış. acaba bu doğru mu?
0
oflu hoca
(12.03.08)
kesinlikle doğru.
0
kibritsuyu
(12.03.08)
en cok uygulanan caydiri seylerden birisidir bu :) borcunu odemeyen adama hapis cezasi cikarsa o zaman kesin oder.
mal beyani illa ki dogru olmak zorunda degildir, ama mal beyaninda bulunursaniz o mallara haciz konabilir. yalan beyanda bulunmak ise ayri bir suc.
0
entrapmen
(12.03.08)
o hapis cezası bu yakınlarda kaldırıldı sanırım... araştırın derim.
0
theunforguven
(12.03.08)
hayır henüz kaldırılmadı. anayasa mahkemesi ilgili kanun hükmünün anayasa'ya aykırı olduğuna dair bir karar verdi ancak çok orijinal bir şekilde, bu kararın yürürlüğünü henüz başlatmadı. yani ceza hala devam ediyor.
0
nesilsiz
(13.03.08)
ayrıca 10 günden 3 aya kadardır söz konusu cezanın sınırları.
0
nesilsiz
(13.03.08)
mal beyanında bulunma süresi 10 gün. anayasa mahkemesi'nin iptal kararından sonra bu cezalar 1 yıl süreli olarak ertelendi, kesinleşmiş cezaların infazı da durduruldu. yani şu anda ceza verilmediği gibi verilmiş cezalar da uygulanmıyor.
0
kantelem
(13.03.08)
bu 10 gün icra takibine ilişkin ödeme emrinin tebliğinden itibaren başlar. size tebligat yapıldıysa mal beyanında bulunun.
0
thechosenone
(13.03.08)
off hem de ne dogru! cumartesi cumartesi alıyolar adamı, heryer (savcılık vs) kapalıyken - pazartesiye kadar cıkamıyosun. yaa. (daha ocak ayında bi arkadaşıma oldu hakkaten). mal bildirimini, davanın düştüğünü, dekontu neyse yanında taşıyın derim netekim bu arkadaş mal beyanı ve ödemeyi yapmasına rağmen savcılıktan emniyete "dava düştü" yazısı gelmediği için 3 gün kaldı.
0
zkurmus
(13.03.08)
(10)

Nüfüs Cüzdanı Kontrolü

flawless victory
Son 10 gün içinde; bir defa yolda yürürken, 2 defa da minibüsteyken, (minibüs durdurularak kimliğim kontrol edildi, tüm otobüs ahalisinin de edildi tabii). Kontrol edilmekten kastım de polisin kimliği alıp, tc kimlik nosunu şubeye bildirip, kişinin temiz olup olmadığına bakması.. Neyse soracağım şud
Son 10 gün içinde; bir defa yolda yürürken, 2 defa da minibüsteyken, (minibüs durdurularak kimliğim kontrol edildi, tüm otobüs ahalisinin de edildi tabii). Kontrol edilmekten kastım de polisin kimliği alıp, tc kimlik nosunu şubeye bildirip, kişinin temiz olup olmadığına bakması.. Neyse soracağım şudur ki, İstanbul'da olağan bir durum mudur bu(henüz yeni taşındım da), yoksa son zamnalarda mı arttı komtroller, arttıysa niye arttı?
0
flawless victory
(08.03.08)
(bkz: gbt)
0
sourlemonade
(08.03.08)
1983den beri istanbuldayim, en pis yerlerinede girip ciktim (ortalama haftada 1 tarlabasi mesela), sokaktada sabahladigim oldu, ama suana kadar istanbulda 1 kez bile kimligimi soran olmadi. hayir o degil bar girislerinde bile sormazlardi 16-17 lerimde. benim tahminim ciddi bir arama var ya da ben koca bir istisnayim.
0
theli
(08.03.08)
gecen gun bende haydarpasa garında gordum. ama benimkine bakmadılar. 5-6 polis kimlik kontrolu yapıyordu.
0
quadropol
(08.03.08)
evet son zamanlarda sıklaştı.
@theli: evet koca bir istisnasın.
0
insanimsi
(08.03.08)
tipine bakıyorlar genelde. hoşlarına gitmezsen çevrilirsin.
0
ozdek
(08.03.08)
amaç pskolojik baskı, yoksa bu sistemle zilyonda bir birini yakalarlar, ayrıca istanbul doğma büyümeyim 10 senedir araba kullanırım, ne kimlik kontrolü ne bir trafik denetimi...hatta bazen trafikte sırayla çevirip beni es geçtiklerinde moralimde bozulur, 15-16ımda cahil halde kamyon minübüs falanda kullanırdım:)

bence istisnalık değil, tipe bakyorlar, benim mübarekliğimi görünce tırsıyorlar muhtemelen.
0
alchemistt
(09.03.08)
Son zamanlarda benim kadıköyde gördüğüm, kadıköy meydanda ve parklarda sürekli gbt kontrolu oluyor.
0
devourthedamned
(09.03.08)
istanbul da gerçekten sıklaşmış durumda bu olay.toplu taşıma aracı falan dinlemeyip durdurup kimlik nosunu telefonun ucundaki kişiye söylüyorlar.halk otobüsüne binmiştim saat23 de kozyatağı nda,geldi polisler falan.sırayla her erkek kişinin kimlik nosunu telefona söyleyip geçiyorlar.benim kimliği aldı.kimlik no mu yanlış söyledi 2 rakamını.ezbere biliyorum ayıptır söylemesi.lakin bişey olmadı.öylece geçti gitti.açıkçası formaliteden bir olay.maksat gönüller hoş olsun sanki.
0
martimge
(09.03.08)
aynı durum bakıyköy ve çevresinde de var. sanırım istihbarat geldi ve terörist avlıyorlar diycem ama bu şekilde bulmaları zor.
0
thechosenone
(09.03.08)
benim de feneryolunda kimliğime bakmışlardı gece 9 da yürürken. üzerimi de aramışlardı ot var mı diye.

not: temiz yüzlü enfes de bir çocuğum, niye yapıyorlar böyle şeyler.
0
gimbal
(09.03.08)
(4)

Sunucu tavsiyesi

lazycoder
arkadaslar bir takim bilimsel arastirmalarda kullanilmak uzere sunucu alalim diyoruz. Bu arastirmalar yuksek enerji fizigi uzerine olacak ve yapilacak hesaplar p4 lerde 3-5 gun civarinda surmekte. Ek olarak 1-10 kisi arasi kullanici kendi kullanici hesaplariyla catirt diye baglanip ayri ayri masaust
arkadaslar bir takim bilimsel arastirmalarda kullanilmak uzere sunucu alalim diyoruz. Bu arastirmalar yuksek enerji fizigi uzerine olacak ve yapilacak hesaplar p4 lerde 3-5 gun civarinda surmekte. Ek olarak 1-10 kisi arasi kullanici kendi kullanici hesaplariyla catirt diye baglanip ayri ayri masaustlerine erisip yuklu programlari da kullanabilecekler. Nasil bir sunucu almaliyiz? ve windows ailesinden olmasi gereken isletim sistemimizi ne secmeliyiz sizce?
0
lazycoder
(08.03.08)
xeon işlemcili bir server ve windows server 2003 neden olmasın?
0
ref
(08.03.08)
IBM System x3400 serisine bakmanızı tavsiye ederim.
0
hunter the dayworker
(08.03.08)
xeon ya da quad core islemcili bir server, yanına da windows server 2003 ki 8 gb ram takabilin.
0
thechosenone
(09.03.08)
eger mecbur degilseniz windows sunucularla gitmeyin ,
ozellikle ibm'in orta olcekli sunucu serisine gozatin , tamam windows kadar yanar donerli degil ama cok daha hizli , dayanikli ve az isinan oldugu garanti.
0
try try try
(13.01.09)
(4)

telif hakları ile ilgili yardım

dengesiz pamuk
merhaba,youtube'nin embed ozelligi kullanilarak kendi sitemde oradaki bazi parcalarin kliplerini yayinlamayi dusunuyorum. fakat aklima takilan konu bunlarin telif haklari. yerli dizileri parca parca halde youtube atip oradan embedler vasitasiyla kendi sitelerinde yayinlayanlarin sayisi artik yuzlerc
merhaba,

youtube'nin embed ozelligi kullanilarak kendi sitemde oradaki bazi parcalarin kliplerini yayinlamayi dusunuyorum. fakat aklima takilan konu bunlarin telif haklari. yerli dizileri parca parca halde youtube atip oradan embedler vasitasiyla kendi sitelerinde yayinlayanlarin sayisi artik yuzlerce oldu. benim bu müzik kliplerini yayinlamam durumunda telif haklari ile ilgili bir problem cikacak midir? ayrica videolar kesinlikle benim sistemimde degil, youtube'nin sisteminde bulunacak ve sitem uzerinde sadece ilgili videonun goruntusu yer alacak. eger telif haklari ile ilgili bir sorun cikarsa, videolar benim tarafimdam yuklenmedigi gibi sistemimde de videolarin kendisi bulunmadigindan bana karsi bir yaptirim soz konusu olabilir mi?

muyap'tan ilgili birine ulasmaya calistim fakat pek basarili olamadim ve aldigim cevaplar da "heralde" "galiba" "oyle olmasi lazim" gibiydi.
0
dengesiz pamuk
(07.03.08)
video youtube'da ise telif hakkı konusunda size bir sıkıntı çıkmaz. en fazla youtube'da flaglanan video kaldırılır.
0
nihilanth
(07.03.08)
bence sorun çıkar. aslında youtube'a video upload eden kişi eserinin yayın haklarını başka sitelere ve medyalara dağıtabilmek üzere youtuba devretmiş sayılır (kullanıcı sözleşmesi) ancak eserin sahibi olmayan insanlar doğal olarak bunu yapamazlar. embeded ya da değil siz de bu eseri sitenizde yayınladığınız ve üzerine bundan ticari kazanç elde ettiğiniz için bazı yaptırımlarla karşılaşabilirsiniz. yapmayın derim müyapla falan yüz göz olursunuz sonra.
0
thechosenone
(07.03.08)
sagolun cevaplar icin. aslinda hukukcu bir arkadas da cevap verebilse cok daha aciklayici olacak sanirim.
0
🌸dengesiz pamuk
(07.03.08)
Yasalarımıza göre kendi web sitenizde yayınladığınız her türlü içerik, şirket olmasanız da sizi "yayıncı" konumuna sokar. Bu nedenle içeriğinizin doğru, yasal ve ahlaka uygun olmasından sorumlusunuz.İçerik için Youtube'dan izin almanız ya da para ödemeniz gerekmese de (Amerikan yasalarına göre), yayınlayacağınız bir klipte çalıntı eser olması, hakaret, incitici davranış vb. içermesi ve hakkınızda şikayet olması durumunda sitenize erişim kolayca engellenebilir. Youtube vb. sitelerle ilgili en büyük problemler parasal konularda değil, bu gibi konularda çıkar. Yeni internet yasamız ne yazık ki ilgili makamlara hop diye erişimi engelleme yetkisi veriyor ...
0
nmutlu
(25.04.08)
(4)

websitesi reklam fatura şirket

palyacopapi
simdi arkadaslar mesele su... hafiften amatör bir ruhla girişilen bir online dergi olayi işler yolunda gidip epiy tutunca ve reklam verme teklifleri filan olunca afalladık... cünkü herhangi bir sirket vs. yok ve reklam vermek isteyenler doğal olarak fatura istiyorlar. bu mesele nasıl hallolur? bir d
simdi arkadaslar mesele su... hafiften amatör bir ruhla girişilen bir online dergi olayi işler yolunda gidip epiy tutunca ve reklam verme teklifleri filan olunca afalladık... cünkü herhangi bir sirket vs. yok ve reklam vermek isteyenler doğal olarak fatura istiyorlar. bu mesele nasıl hallolur? bir de ordino örneği nerden temin edilir ya da buralarda elinde olan var midir? şimdiden tesekkürler yardimlariniz icin...
0
palyacopapi
(06.03.08)
tanidik bir sirket bulunur, kendilerinden kdv'yi ödemek kosuluyla rica edilir. bu isler hep boyledir.
0
trimpot
(06.03.08)
hangi site acaba bu mesaj atabilir misin bana? [email protected]
merak ettim de. :)
0
thechosenone
(06.03.08)
linki gönderdim verdiğiniz adrese umarim merakınızı giderebilmişizdir :)
0
🌸palyacopapi
(06.03.08)
merakları gidermek adına... buyurun efenim :)

www.gaymag.org
0
🌸palyacopapi
(06.03.08)
(2)

Web Designer!!

kirk karakter olmayacak nick yahut rumuz
şirketimizin internet sitesini yeniden yaptıracağım güvenilir şirketler arıyorum.. bilgilerinizi esirgemezseniz, gözlerinizden öperim.. iyisinden bu işi kimler yapar, kaça yapar, ne zamanda yapar, vs...
şirketimizin internet sitesini yeniden yaptıracağım güvenilir şirketler arıyorum.. bilgilerinizi esirgemezseniz, gözlerinizden öperim.. iyisinden bu işi kimler yapar, kaça yapar, ne zamanda yapar, vs...
0
kirk karakter olmayacak nick yahut rumuz
(03.03.08)
(git: 22283)
0
fiddlerontheroof
(03.03.08)
ciklet.com.tr
0
thechosenone
(04.03.08)
(2)

ithalat/telif

celi
Merhaba,Sorum ithalat uzerine. Diyelim ki ben simdi yurtdisindan markasiz x urunune kendi markami basip ithal etmek istiyorum. Mantiken ithalat sirketi kurup urunumu bir yerde tescil ettirmem gerekiyor. Bu adimlari anlatan tutorialimsi bir site var midir acaba? Yasal zorunluluklardan falan bahseden
Merhaba,

Sorum ithalat uzerine. Diyelim ki ben simdi yurtdisindan markasiz x urunune kendi markami basip ithal etmek istiyorum. Mantiken ithalat sirketi kurup urunumu bir yerde tescil ettirmem gerekiyor. Bu adimlari anlatan tutorialimsi bir site var midir acaba? Yasal zorunluluklardan falan bahseden hani?

Okuldaki ogrenmedigimiz bilgiler isimize yarayabilirmis gibi geldi bana su an =)
0
celi
(27.02.08)
Ürünün tescil gerektiriyorsa patent bürolarına başvuruyorsun. İthalat - ihracat işlemleri için de gümrükçüler başta olmak üzere bu işle uğraşanlardan yardım alman lazım. Bir de bunun muhasebesel ayakları falan var tabi ama sorunu baştan anlamadım. Yurtdışındaki ürünü ithal mi edeceksin? Bunu orada bastıracaksın herhalde. Tamamen gümrük mevzuatıyla başbaşa bulacaksın kendini gibime geliyor. Getirdiğin ürüne göre prosedürler de değişecektir.
0
ozdek
(27.02.08)
ürünü ithal edin. marka basmak istiyorsanız önce bir marka tescil ettirmeniz gerekli. markanız için başvuracağınız yer türk patent enstitüsüdür. yok ben internete giremem, formları okuyamam, kendi formumu doldurup kendi başvurumu yapamam diyorsanız, bir patent ofisine başvurunuz, paraları bayılıp başvuruyu yaptırınız.
0
thechosenone
(27.02.08)
(1)

Bilgisayarıma bir şeyler oluyor

gandalfiye the purple
Bu soruyu yazarken çok zorlanıyorum. Çünkü 3-4 gündür bilgisayarımda şöyle bir problem var. Yazı yazmam gereken programlarda mail, msn gibi mesela yazmaya devam ederken sanki ben başka bir yere tıklamışım gibi cursor yok oluyor. Her seferinde yazı alanına tıklamam gerekiyor.Bu neden olur ? Eğer virü
Bu soruyu yazarken çok zorlanıyorum. Çünkü 3-4 gündür bilgisayarımda şöyle bir problem var. Yazı yazmam gereken programlarda mail, msn gibi mesela yazmaya devam ederken sanki ben başka bir yere tıklamışım gibi cursor yok oluyor. Her seferinde yazı alanına tıklamam gerekiyor.
Bu neden olur ? Eğer virüssel birşeyse virüs programım şu an yok beni kastırmayacak bir programda tavsiye ederseniz güzel olur.
Şimdiden teşekkürler.
0
gandalfiye the purple
(14.02.08)
eğer laptop kullanıyorsanız touchpad'iniz bozulmuştur, kendi kafasına göre oraya buraya tıklıyor olabilir.
0
thechosenone
(14.02.08)
(9)

dünya ekonomisi

reeper redeemer
diyorlar ki amerika ekonomisi çöküşte, diyorlar ki tüm dünya da bu çöküşten etkilenebilir.ben de soruyorum öyleyse, nasıl oluyor da bir ülke batarken diğer tüm ülkeleri de yanında çekebiliyor? birileri kaybederken birilerinin kazanması gerekmez mi? bütün dünya fakirleşecek mi yani şimdi?eğer gerçekt
diyorlar ki amerika ekonomisi çöküşte, diyorlar ki tüm dünya da bu çöküşten etkilenebilir.

ben de soruyorum öyleyse, nasıl oluyor da bir ülke batarken diğer tüm ülkeleri de yanında çekebiliyor? birileri kaybederken birilerinin kazanması gerekmez mi? bütün dünya fakirleşecek mi yani şimdi?

eğer gerçekten bütün dünyanın fakirleşmesi gibi bir ihtimal varsa bunu tersine çevirip tüm ülkelerin ferah içinde yaşamasını sağlamak da mümkün değil midir?

-mikro makro geçmiş olmasına rağmen ekonomiden zerre anlamayan rr sordu.
0
reeper redeemer
(21.01.08)
amerika'nın dünya ekonomisini domine etmesiyle ilgili. bir çok ülkenin baya sağlam dolar rezervi var, dolar uluslararası bir çok işte kullanılıyor. değer kaybedince otomatik olarak çoğu ülke zarar görüyor. ayrıca amerika'nın kontrol ettiği bir çok sektör bilişim, borsa vs. vs. en ufak bir yerel dalgalanmada tüm dünyada etkileniyor. amerika'nın bir çok konuda alternatifi yok dünya çapında, o yüzden diğer ülkeler peşinden gidiyor.
0
passion rules the game
(21.01.08)
dünya globalleştiğinden beri tüm ekonomiler birbirine bağımlı ve bağlı hale geldi. eğer basitçe bir malın ya da hizmetin izini sürebilseydik heralde en azından 3-5 ülke ziyaret ederdik. bu yüzden dünyanın en büyük hizmet ve mal alıcılarından birisi olan amerika ekonomisinde yaşanacak bir resesyon (durgunluk) üretimlerinin düşmesine, bu da mal, hizmet alımlarının azalmasına, bu da bizim ya da diğer ülkelerin amerikaya ihracat yapamamasına sonunda da amerikadaki ekonomik durumdan kötü bir şekilde etkilenmemize yok açar; işsizlik artar, milli gelir düşer, enflasyon artar vs. sadece tek bir pencereden baktım, uluslararası para piyasasındaki hareketlenmelerin (borsamızda bulunan yabancı paranın çıkmasından vs.) yol açacağı etkilerden bahsetmek bile istemiyorum.
endişelenmeyin, amerikan merkez bankası bu durumun olmasına izin vermez zira faizleri düşüp para arzını arttırarak bu durumun önüne geçebilirler ki başkanları da geçenlerde öyle bir şeyler söylemişti.
0
thechosenone
(21.01.08)
kisa ve net: dunyada uretilen mallarin yarisi ulke disina gonderiliyor: yani international trade.
bu ticareti %3 sakatlarsan (e.g: abd resesyonu), cumle alem bundan guzel pay alir.

son 7 yilda tum dunyanin buyumesinin destegiyle ne de guzel %6x7=%42 reel buyuduysek, simdi pasa pasa birlikte yavaslayacagiz. ekonomik sistem uzun vadede ya enflasyona kayar ya da daralmaya. ara dengeyi tutturmaya calisirsin (goldilocks). yumurta kasiktan dusende kirildiginda, birinden birinin maksimumundasindir.
0
507
(21.01.08)
piyasaların birbirine bağlılığı ve ottan boktan etkilenmesi,
dolara endeksli ekonomik sistem,
ithalat-ihracat mevzuları
0
fempusay
(21.01.08)
abi iyi de toptan batıyor olmanın mantığını çözemiyorum ben yine de.. madem herkes zararlı çıkıyor, niye bi allahın kulu çıkıp da "yahu giren hepimize giriyor, bi el atalım şu işe" demiyor
0
🌸reeper redeemer
(21.01.08)
dolar değer kaybediyor diyorsunuz ama demek başka bişey değer kazanıyor. kimse uzaya bişey götürmüyor sonuçta herşey dünyada. kaybolan şey ne ve nereye gidiyor. misal benim 10 portokalım var. buna 15 domates alabiliyorsam portakalın değeri düşüp artık 10 domates alabiliyorsam demek domates değerlendi. portakalcılar batabilir ama domates değerlenir.

bunun gibi birileri batarken birileri değerlenmeli bence de. he ne olur petrole yatırırlar, altına yatırırlar. tahvile yatırırlar. olan dolar rezervi olanlara olur. ama külliyen batma olmaz bence
0
efruz
(21.01.08)
"dur diyelim su ise" demek icin, once yonunu kesin olarak karar vermelisin. ekonomi enflasyona mi gidiyor, resesyona mi? senaryolara bakalim:

- resesyon geliyor. ne yapabilirsin? faizleri acaip dusurebilirsin. Fed (Bernanke) su anda bunu zaten yapacak. ama bu etkisi ancak 6 aydan sonra gercek anlamda etkiliyor ekonomiyi. tren gibi dusunelim. frene veya gaza (oduna) ne kadar erken basarsak o kadar iyi olur.

amma, merkez bankalarinin ana gorevi buyumeyi (ve borsalari) yukseltmek degil. oncelikli is: enflasyondan kacmak. 2007'nin basina kadar fed'in kastigi sey buydu. bu nasil yapilir? faizleri yukselterek veya yuksekte tutarak. yani kirilgan bir ortamda resesyona yol acarak.

arti, tum ipler bir kisinin elinde degil. ekonomik buyume hukumetlerin, enflasyon ise merkez bankalarinin sorumlulugunda aslolarak. genelde hukumetler mb'lerin faiz kesmesini ister. mb'ler de "hoca iyi de enflasyon var?!" diyerek buna engel olup faizi yuksek tutmak ister.

tum bunlarin ustune: bolge ekonomileri birbirinden farkli ozelliklerde. petrolden zengin olan araplar ayri, turkiye ayri. cin'den zarar eden batililar ayri, cin'e hammadde veren afrika/japonya ayri.

yani o kadar cok ip var ki dunyada, her birini dogru yone cekmek olasi degil. ekonomik olarak daralmak elbette kotu bir sey. ama yuksek enflasyon da o kadar kotu. bu arada bu olaylarin etkilerini acikca yazmak gerekirse;

enflasyon = fiyat seviyesinin nominal olarak yukselmesi = cepteki paranin deger kaybi
resesyon = ekonomik daralma = sirket kapanmalari, isten cikarmalar = asiri resesyonda deflasyon sarmalina girme

her birkac ayda bir nehir 2 kola ayrilir. dogru yolu bilsek, "sap usta oraya!" dersin. ama bunlar ekonomideki binlerce veriden toparlaniyor. hem gecikmeli hem de alfabenin harfleri kadar "net ve anlasilir" degil. sonunda, zarar verecek boyutlara geldikten sonra fark ediyorsun.

netekim tarihte "icine girilmeden fark edilmis" resesyon yok. hepsini en erken girdikten 3 ay sonra anliyorsun. ahan da simdiki gibi.

not: efruz'un mesajini simdi gordum: derivative kontratlarin degeri dunya ekonomisinin boyutundan daha buyuk artik. derivative dedigin sey "havada duran bir kontrat" demek. yani alti bos. karsilayan bir mal yok. sen bir kagit yazip bunu birine 1 liraya satiyorsun. 3 liraya baskasi aliyor. 5 liraya da baskasi. sonra bir gun kriz cikiyor kontrat 0 ediyor. ekonomik deger kaybi yasaniyor. elbette o paralar birilerine odendi. ama mal olarak degil. birileri zengin edildi ama global olarak yavaslama baslatti. yani elma-armut hesabiyla kiyaslanacak bir konu degil
0
507
(21.01.08)
tüm dünya ekonomisinin tamamen iflası gibi bir ihtimal var mı peki bu durumda? eğer varsa sonrasında yaşanacaklar nelerdir, yeni bir düzen mi kurulur, ne olur?
0
🌸reeper redeemer
(21.01.08)
bence dunya ekonomisinin cokmesi gibi bir sey olmaz. en azindan piyasa kendi kendini yok etmez. 3. dunya savasi, suyun/petrolun bitmesi, endemik virus vb dissal faktorlerin etkisiyle oyle bir cokus yasanir anca.

bunun nedenini de soyle izah edeyim kendimce: 1950lere gelinceye kadar merkantilizm vardi. yani, mal uret sat para kazan. aldigin para da devletin kasasinda altin olarak tutulurdu. yani "bu para yaramaz artik" dediginiz anda altina cevrilebilirdi.

sonra Bretton Woods falan oldu isler degisti. altinin "koruyuculugu" iptal edildi. Merkez bankalari devri basladi. Bunlarin bastigi "fiat money", yani gorunurde hicbir teminati olmayan bildigin seluloz, dunyanin deger olcutu haline geldi.

bu verinin ustune, son 10 yilda gelisen "turev urunler" piyasasi geldi. basilmasi, yayilmasi, dolasim hizi, nominal vs reel degeri vb pek cok konuda binlerce teze konu olmus kagit paranin ustune kuma geldi diyebiliriz. o kagidin %x kadar daha degerlenecegine dair iddia iceren bir baska degersiz kagit. 2. kagidin degeri de 1. cinsinden hem de. suyunun suyu.

peki aslinda ne oluyor?

dunya 100 saat calisiyor, 100 birim mal uretiyor.
para dedigimiz hede bunu bir yil 1000 liraya satiyor.
sonraki yil 1100 liraya. burda bir dalga var.
sonra turev urunler onu aliyor 2000 yapiyor.
guzel oldu bu diyen para 3000 yapiyor.
turev urun bos kalmiyor 10000 yapiyor.

bu degis tokusun 2 ana aktoru var: 1- finans sektoru 2- bu isi bilen sermaye sahipleri (para veya makine fark etmez)

bu 2 kesim, bu dev hacimden kendine %1-2 yontuyor. urettigi turev urunler %50 deger mi kaybetmis bakmiyor. o alacagi komisyonda.

goldman sachs'in gecen yil 40 bin calisanina dagittigi ortalama bonus: 650,000 amerikan dolari. maaslari ayri.

sonuc: dunya hala 100 birim mal uretiyor. cokme ihtimali bulunan sey: teminatsiz kagit (fiat) para ve merkez bankasinin faiz silahiyla mudahalesinden olusan para sistemi. bu sistem cokerse de ekonomilerin sonu gelmez. halen 100 birim uretmeye devam ederler. belki bir sure toz duman olur. ama sonra yeni bir sisteme gecilir. en zor sartlarda bile onumuzde bir ornek var: bagla paranin degerini altina, eski yuzyillardaki gibi; dusunme faizleri vesaireyi.
0
507
(21.01.08)
(7)

telif hakki?

keremini
fikir urettigimiz bir reklam filminin telif hakkini alabiliyormuyuz acaba, ya da soyle sorim; fikir telifi diye bir sey varmidir, kendi fikrimiz olan bir reklam filmi musteri tarafindan baskasina yaptirildi ve ben niye patentini almadigimizi sordugumda iskoc yapimci boyle birseyin olmadigini soyledi
fikir urettigimiz bir reklam filminin telif hakkini alabiliyormuyuz acaba, ya da soyle sorim; fikir telifi diye bir sey varmidir, kendi fikrimiz olan bir reklam filmi musteri tarafindan baskasina yaptirildi ve ben niye patentini almadigimizi sordugumda iskoc yapimci boyle birseyin olmadigini soyledi, konuyla ilgili bilgisi olan varsa sevinirim.
0
keremini
(09.01.08)
Uzman degilim ama bildigim kadariyla fikrin degil eserin telif hakki oluyor. Yani fikrinizi somutlastirip bir reklam filmi senaryosu yazip bunu da notere onaylatirsaniz yasal hakkinizin olmasi lazim...
0
crown
(09.01.08)
fikir telifi diye bi'şey yok ne yazık ki. yazdığınız senaryoyu onaylatmanız da bir işe yaramaz. senaryoyla fikir aynı şeyler değil ne de olsa. sizin fikrinizi başka bir şekilde senaryolaştırırlar siz de elinizdeki kağıttan yelpaze yaparsınız :)
0
insensitive
(09.01.08)
sırf bu sebeple fikir sormaya para alan mimarlar, avukatlar tanıyorum. millet fikri alıp daha ucuza başkasına uygulatıyormuş hep.

yazılı bir metni notere onaylatıp kendinizin olduğunu belgeleyebiliyorsunuz. o zaman yasal bir hakkınız olabiliyor.
0
darknum
(09.01.08)
fikir hirsizligi dunyanin en pis yasal suclarindan biridir. ben uygulamaya gecmeden degil baskasina aileme bile anlatmam, agizlardan kacar diye. temkinli olun, akliniza gelen en iyi fikri degil, bir derece kotusunu soyleyin. karsinizdan gerekli guveni alirsaniz asil fikrinizi aciklayabilirsiniz.
0
turkish tekila
(09.01.08)
Tam sizin bahsettiğiniz konu ekseninde Mast Ajans'a ait reklam filmi fikrinin nasıl çalındığını çırpıldığını okumak için buradan buyrun. Sorunuza yanıt olmayacak belki ama "fikir" verebilir:

www.marketingturkiye.com
medyatext.com
selimtuncer.blogspot.com
0
sui
(09.01.08)
malesef böyle bir şey yapmanız mümkün değil. fikir ve sanat eserleri kanunu telif halkları kapsamına alınabilen eserleri sınırlamıştır ve sadece fikir bunlardan birisi değildir. ancak senaryo haline getireceğiniz fikriniz, fikir ve sanat eserleri kanunu çerçevesinde eser olarak nitelendirileceğinden bu kanun çerçevesinde belirlenen haklardan faydalanmanız mümkündür. bunun için ne yapalım diyorsanız, senaryonuzu yazın, bir noterde tasdik ettirin (biraz masraflı olur ancak değer derseniz siz bilirsiniz), bundan sonra ise sizin senaryonun reklamını çeken abilere davayı basın. ancak birileri sizden önce o fikri düşünüp tasdik ettirmiş ise yahut dünyanın herhangi bir yerinden sizden önce sizin senaryonun aynısı yahut benzer bir şekli çekilmişse herhangi bir hak talebinde bulunamazsınız. yani dava sürecinde karşı taraf savunmasını biz onlardan araklamadık bakın şu arkadaştan arakladık, bu çocukların fikri o yüzden özgün değildir diye savunma yapabilirler, ardından da davayı kaybedebilirsiniz. nereden biliyorsun diye sormayın, ünlü bir reklam şirketine böyle birkaç dava kazandırdım.
0
thechosenone
(10.01.08)
Noter gerçekten masraflı oluyor. Siz senaryonuzu kağıda dökün ve tasdixleyin. Kaç sayfa olursa olsun dosya başına 5 YTL. Şu anda bazı reklam ajanslarıbu yöntemi kullanıyor. Tasdix web sitesinde Tasdixleyenler bölümünde görebilirsiniz. Ayrıntılı bilgi içinwww.tasdix.com
0
nmutlu
(25.04.08)
(2)

Flight Simulator oynayacağım, joystick olarak ne almalıyım?

kurukafa
Oyun oynadığım zamanlarda hayatım boyunca klavyeden şaşmamış biriyim. Ciddi olarak FSim dünyasına girmek istiyorum ve klavye ile hiç bir zevki olmadığına karar verdim daha baştan. Fakat bu joystick konusunda baya bir cahilim.Hesaplı(50-100ytl arası maksimum) tavsiye edeceğiniz bir alet var mıdır? Ne
Oyun oynadığım zamanlarda hayatım boyunca klavyeden şaşmamış biriyim. Ciddi olarak FSim dünyasına girmek istiyorum ve klavye ile hiç bir zevki olmadığına karar verdim daha baştan. Fakat bu joystick konusunda baya bir cahilim.

Hesaplı(50-100ytl arası maksimum) tavsiye edeceğiniz bir alet var mıdır? Neden?
Teşekkürler
0
kurukafa
(27.12.07)
biraz daha yukarı çıkarsan, fiyatı yaklaşık 150-200 arası, saitek x52 alabilirsin. paranın satın alabileceği en iyi joysitcktir. tavsiye ederim.
www.saitekusa.com
0
thechosenone
(28.12.07)
dünya üzerindeki en iyi uçuş simulasyonu joystick'i thrustmaster hotas cougar'dır. 150€ fiyatını ve üretimden kalkmış olup kapanın elinde kalıyor olmasını umursamazsanız bi bakın derim.
0
lepidodendron
(28.12.07)
(2)

mig taksi

legion
sovyetler birliğinden ayrılan ülkeler ellerinde kalan miglerle insanları gezdiriyorlardı diye hatırlıyorum. kısa bir eğitim, sağlık muayenesi ve bilmemkaçyüz doları verince hemen uçuruyorlardı müşterileri...nette baktım ama hiç bir şey bulamadım, var mıdır malumatı olan?bir yer buldum ama fiyatlar f
sovyetler birliğinden ayrılan ülkeler ellerinde kalan miglerle insanları gezdiriyorlardı diye hatırlıyorum. kısa bir eğitim, sağlık muayenesi ve bilmemkaçyüz doları verince hemen uçuruyorlardı müşterileri...
nette baktım ama hiç bir şey bulamadım, var mıdır malumatı olan?

bir yer buldum ama fiyatlar felaket, benim gördüğüm video L-39 filan idi herhalde. bu arada fiyatı, kalitesi var mı mig29 gibisi.
www.flymig.com
0
legion
(24.12.07)
Hocam mig ile gezmek cok anormal bir sey, dolayisiyla fiyati da anormal olacak.
0
wpi
(24.12.07)
bildiğim kadarıyla flymig.com dışında başka bir şirketle mig'ler ile gezmeniz mümkün değildir. ben l-39 ve zero-gravitiy turlarına katıldım. kesinlikle tavsiye ederim. ek bilgiye ihtiyacınız olursa mesaj atmakta çekinmeyin.
0
thechosenone
(25.12.07)
(6)

borsa içeren oyun

jay kay
strateji oyunlari oynamayi seviyorum. yok efendim, sehir kurmali sehri yonetmeli. ekonomi iceren. aliş satiş işleri olan. ya da ne biliyim "street wars" gibi theme hospital gibi oyunlar. simdi icinde borsada olan oyun ariyorum varmi oneriniz?
strateji oyunlari oynamayi seviyorum. yok efendim, sehir kurmali sehri yonetmeli. ekonomi iceren. aliş satiş işleri olan. ya da ne biliyim "street wars" gibi theme hospital gibi oyunlar. simdi icinde borsada olan oyun ariyorum varmi oneriniz?
0
jay kay
(17.12.07)
monopoly dicem utanaraktan:)
0
ned flanders
(17.12.07)
capitalism 2 adlı oyunu tavsiye ederim. kendisi bir is simülasyonudur, küçük de olsa bir borsa da barındırır oyun.
0
thechosenone
(17.12.07)
facebookta imkb verilerini kullanarak 100.000ytl ile sanal olarak oynayabiliyorsunuz.
0
kimlanbu
(17.12.07)
internet üzerinden oynanabilen sanal portföy oyunları var sanırım, googledan ararsan bir sürü bulabilirsin..pc de capitalism 2 nin üzerine oyun üretilemedi ticaret,borsa vs içeren..
0
pillibebek
(17.12.07)
ermanen
(17.12.07)
railroad tycoon 2 de ve 3 de çok detaylı bir borsa var.oyun içinde stock market'ı kontrol edebılırsen çok zevk alırsın.ama oldukça zor oyunlar oldugunu eklemelıyım.
0
rosencruz
(18.12.07)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.