ogrenmen gereken bilgi miktari, tipta acik ara ondedir.
bilimin sonu yok, kabul ediyorum ama, "tamam, bu kisi artik hekim olmus" denebilmesi icin ogrenilmesi gereken bilgiden bahsediyorum.
once hayvanlar gibi ezberlersin bi donem (anatomi, histoloji, biyokimya). hemen beraberinde hayvanlar gibi mekanizma anlamaya kafa patlatirsin (fizyoloji, fizyopatoloji - gerci fizyopatoloji dersi kaldirildi ve Turk tibbina yapilabilecek en buyuk kotuluk yapildi ama ben senin gercek "hekim" olmak istedigini varsayiyorum).
patoloji, mikrobiyoloji ve farmakoloji de, sahip oldugun yetenekler kombinasyonunu ve kararliligini sonuna kadar kullanmani gerektirebilecek guzelliklerden bazilaridir.
ustelik is, bu hacimdeki bilgiyi yalayip yuttuktan sonra bitmez. daha yeni basliyordur. o hacimdeki bilgiyi aklinda tutup, karsilastigin her bir hastayi, adeta bulmaca ya da esrarengiz bir olay cozer gibi bilgiler arasinda iliski kurma becerileri gelistirerek ve akil yuruterek cozmen teshis koyman sonra tedaviye kafa patlatman sonra da takip etmen gerekir.
ogrenmekten, ozellikle fizyolojiyi adin gibi ogrenmekten cilginlar gibi haz duymayacaksan,
fedakarlik etmekten haz duymayacaksan,
agri ve aci dindirmenin, insan iyilestirmenin, derde derman olmanin, gozlerinden yaslar akarak boynuna sarilan ve hickiriklar icinde sana minnettar oldugunu ifade eden insanlarla karsilasmanin, her turlu maddi menfaatin ustunde olacagini dusunmuyorsan,
meslek hayatinin ikinci yarisinda, "iki TIK TIK, bi şık şık, kapti o kadar parayi" diyerek sana haset eden yuzlerce insan bulunacagi ihtimalinden rahatsizlik duymayacaksan,
insana, sirf insan oldugu icin saygi duymayacak, hastalarina insan gibi muamele edemeyeceksen, saygili olamayacaksan,
egona yenik dusmeden, hastalarin ve onlarin yakinlariyla ust perdeden degil, bilgi verici bir arkadas gibi konusacaksan ve gercekten aydinlatici bilgi verebileceksen,
omrunun sonuna kadar ogreniyor ve ogretiyor olmaktan yuksunmeyeceksen,
insanlara yardim etmeden once, onlara zarar vermemen gerektigini hic aklindan cikarmayacaksan,
sen igneyle kuyu kazarken ve evini gecindirebilecegin butcene damla damla alin teri biriktirirken, etrafinda deveyi hamuduyla goturenlere bakip, kendini enayi gibi hissetmeyeceksen,
bu ise gir.
bu saydiklarimin herhangi birinde en ufak bir tereddudun varsa, tiptan uzak dur.
burada saymayi unuttugum seyler mutlaka vardir. belki tamamlamak isteyen baska hekimler de olur.
0