Work and travel tavsiye ederim, maddi yükten kurtulmuş olursun. Deneyimim vardır.

f1 vizesi ile da çalışma hakkım var zaten. haftada 20 denıyor ama onemlı degıl 20 olması ıstedıgın kadar calısabılıyorsun.

ben vızede sorun cıkmamsı ıcın ne kadar gostermek lazım onu merak ettım.

f1 vizesi ile calisma suren 20 saatle kisitli, hadi diyelim o kagit uzerinde kaldi ama fazladan calissan dahi haftalik 20 saat uzerinden ucret alirsin (o da isin universitede/kampuste olmasi kosuluyla), aklinda bulunsun. diger turlu yapacagin her is yasal olmayan (kacak) sinifinda olur.

para konusuna gelince; bir alt/ust limiti yok. ne kadar cok gostersen o kadar faydasi olur ama butcen kisitliysa; ustte yazdigin maddeler+ orda 3 aylik gecimini saglayacak para+ mantikli bir miktar (acil durumlar icin kullanilacak)

astra diyorum. alman, yeni, spor.

benim gönlümden de astra geçiyor,aracı 5 6 yıl rahat kullanmak istiyorum ama duyduklarımdan sonra sağlamlık açısından biraz kuşku oluştu.

96 vectra gt'yi 2008'de tek bir kusuru olmadan 150bin'de bıraktık, ortalama 150 km/s ya da 3. viteste 110 ile sürerek, ama şu an opel nasıl bilemiyorum :)

astraya bak amk 52 bin. focus da 56. vay anasını.


astra derim ben siktir et focusu. beyaz bir astra ohhh.

mazda 3.. incelemeden karar vermeyin.. astra ve focus'un 100bin km'ye kadar rutin bakim masrafinin mazdanin iki katina yaklasacagini tahmin ediyorum.. problem cikarma olasiliklarinin mazdadan yuksek oldugunu soyleyen kaynaklar da goz onune alinirsa, ibre mazdaya donuyor bu konuda.. suphesiz zevk meselesi ama bence mazdayi kesin inceleyin.. 1.6 dizel motoru hem ekonomik hem de yurtdisinda yillardir kullanilan ve bilinen bir motor hakkinda gerekli bilgiyi ve dahasi aracin adigi odullere iliskin bilgiyi yabanci kaynaklarda kolaylikla bulabilirsiniz..

focus diyorum, ne bileyim ben.

Golf 1.6 TDI 105ps - Comfortline - 53,500 TL

bence almadan evvel kafandakilerle bir test sürüşüne çık. yetmedi bunları bir yerlerden kirala. aslına bakılırsa toyota auris'i de listeye koyabilirsin. focus'un motoru güçlüdür. fakat hız yükseldikçe araç bana güven vermedi. teneke izlenimi bıraktı. astra ve golf çok güzel arabalardır. ben kesinlikle astra al derim. golfun iç dizaynı pek göze hitap etmiyor. sende aracın içinde gideceksin. ayrıca astra ağırdır. 1500 küsür kg civarı neti var sanırım. 1.3 dizel motor ile 90-100 ile gidersen 4,9-5 lt/100km civarı yakarsın. koca bir kütle bedavaya gider yani. biri mazda demiş eğer yüksek hızlarda seyrederim dersen 1.6 dizel mazda idealdir. çünkü belirli bir hız değerinde 1.3 dizel astra mazda'dan fazla yakar.

Leon diyorum, 1.6 TDI

yeni astra

auris ve golfün yeni kasaları geleceği için kafadan eledim zaten. aklımda c4 vardı onun da beyaz rengi uzun bir süre gelmeyecekmiş. leon ise nedense ilk çıktığı zamanki heyecanı yaratmıyor bende.

golf plus bence.. hem ikinci elde kolay alınıp satılabilmesi hemde servis ve yedek parça fiyatları nedeniyle..

ben de golf plus diyorum.
nedense mercedes'in bu modeli çok antipatik geliyor, muhtemelen golf'e göre daha konforludur ama çirkin yani, yapacak bir şey yok çirkinliğe.

mercedes e sinifinda baslar kiyaslamada belki b serisi olur ama a serisi golf plusla falan kiyaslanmamali

kesinlikle mercedes

ikinci el alırım diyorsan mercedesine kadar alırsın o paraya. sıfır istiyorsan fiorino en güzeli. bide aralık ayına kadar bekle 5 bin - 10 bin lira arası düşer araba fiyatları sıfırda.

Ne fiorinosu hocam,

Birinci soru, sıfır mı, ikinci el mi ? Bunu cevaplayın, eğer ki 2-3 yıl sonra değiştiririm diyorsanız, ikinci el alın, sıfır alırsanız, en az 5 yıl kullanmak gerekir, yoksa zarar edersiniz.

Fiesta dizeller gayet güzel, aile arabası hem, isterseniz polo tdi da bir seçenek olabilir, konfor, güvenlik, performans

Burası önemli, değer kaybetmeyen, az yakan bir araç istiyorsanız, VW POLO TDI dan şaşmayın derim.

vw polo +1 (özellikle yeni dizaynı gerçekten çok hoş)

o fiyatlara cok guzel ford c max ghia alinir fiesta polo aileye gitmez bende fiesta var bebek arabasini koyunca bagaj bitiyo malum bebek arabasizda bir yere gidemezsin eger o kadar paran varsa altea xl, focus c max, megane scenic tavsiye ederim

2008-2009 honda civic elegance 1.6 125 hp + LPG işinizi görür...

o paraya SIFIR dizel alınabilecek araç 207'dir, poloyu ve fiestayı o fiyatlara vermezler.

@piotr 207 den aile aracı olmaz.

Ben Polo derken, ikinci eli kastettim zaten.

VW nin sıfır mı, ikinci el mi pek farketmez zaten, sorun çıkartmaz.

Çok saolun hemen dediklerinize bakıcam.

fiesta , polo ve 207 aynı segment araçlardır. Ban !

@piotr

Segment aynı olabilir, şöyle bir durum var, 207 daha çok gençlere hitap eden bir araç. Tasarım, performans, güvenlik bakımından.

Ben açıkcası çocuğumla seyahat yapacağım aracın güvenli olmasını isterim, VW de farkını her şekilde koyar ortaya.

Peugeot ile VW yi kıyaslamak bile yanlış.

2013 aralık itibariyle yeni gönüllüler alıcaktır. 2012 yazı boyunca yeni ortaklar aradık.
gönüllülük sonuçlarını eylül 2012 de açıklanacaktır.
Eğer hala gönüllüyseniz, çeşitli konularda ilginiz olması gerekiyor.
burada soğuklara karşı dayanmanız için güçlü olmanız gerekmektedir.

Sizi gönderecek kurumdan bizimle iletişime geçmelerini söylermisiniz

İngilizcesi bomba ama seviyorsan gel bizle konuş demişler kısaca.

Basınç-Debi tablosu

belki pdf'e çevirip ordan aktarabilirsin.

ocr readerlar ile şansınızı deneyebilirsiniz.

Evet değerleri değiştirmek istiyorum, ocr reader deneyeceğim ama başka önerilere açığım

şahsen schengen vizesi ile her ikisine de gittim, sorun da olmadı.

ikisine de gidebilirsin. vizenin geçerli olduğu süre boyunca da kalırsın.

norveç vizesini eğer istanbuldaysan macaristan konsolosluğu veriyor. yani macar şengeniyle norveçe gidiyorsun. kıssadan hisse evet şengenle o iki ülkeye de gidebilirsin.

norvec e gittim, isvicreyi daha denemedim.

o zaman glister baba. akarı kokarı yok. en iyisi piyasadaki bence.

diş macunları markaları arasında çok büyük bir fark yok bence, hepsi pazardan pay kapmak için çeşitli reklamlar özellikler sunuyorlar, dişlerdeki temizlik büyük oranda sürtünmeyle mekanik bir biçimde fırçasının kıllarıyla gerçekleşiyor.

Colgate - Misvak

sensodyne beyazlatıcı. memnunum. zaten beyaz olan dişlerimi iyice beyaz yapıyor günde 1 fırçalamayla.

opalescence beyazlatıcı diş macunu

onemli olan muacun degil firca. beyazlatici olan urunlerin de gercekten beyazlatma ihtiyaci yoksa dilserin kendi icinde devavantajlari oluyor, yani birak disi saci bile boyatinca neler oluyor. bence siz duzenli fircalamaya konsantre olun, genel etkili ipana 7 gibi ne cok pahali ne cok ucuz urunleri kullanin. illa para harciycam diyosaniz, ara yuz fircasi alin, 6 ayda bir dishekimine kontrole gidin, fakat hep ayni hekim olsun ve kayit tutan bir kisi olsun yani sizin filmlerinizi fotolarinizi falan ceksin, yildan yila farkliliklari gozlemlesin.

söylendiği gibi aslında istenen hedefteki büyük oyuncu macun değil fırçadır. markalar sadece satabilmek için "ağzınızda ultrazartlı bir ferahlık için bilmemne nanesi özüyle.. " gibi reklamlar yapar. fırçanızı ıslatıp fırçalasanız bile farkı görebilirsiniz ama suyla yapınca köpürmediği için falan bi değişik geliyor insana, temizlenmemiş gibi halbuki gayette işe yarıyor.

iran'da yasalar çok ağır olduğundan, kimse suç işlemeye cesaret edemiyor ve dolayısıyla güvenli bir yer diye duymuştum. (ben de bi ara kız başıma iran turu yapacaktım, ordan biliyorum)
büyük olasılıkla görmüşsünüzdür ama ben buradan yararlanmıştım: www.irangezi.com

ırak sınırlarında dolaşmayın geçenlerde 4 amerigalı kaçırılmıştı.

biz gittik; bir buçuk sene oldu. hiç bir sorun olmaz. bizim gezinin linkini önereyim PM'den. Başka sorun varsa, sorabilirsin.

Burada da arat bi ' İran' diye.. En önemlisi yanınızda nakit olsun, bizim kartlar orada geçmiyor.

4 kız olmaz, bir erkek şart ;)

kısa giyerseniz taşlarlar.

yok yav tesettür olayı sorun değil de yanımızda erkek olmaması problem teşkil eder mi acaba dedim. o sorunu aşarsak gidebileceğiz, yoksa burdayız ;(

giden arkadaşlarım var kız başlarına, bi şey olmadı,,ama ben gittiğimde erkek olduğum halde çok rahat hissetmedim, ki çok gezerim ve süt çocuğu değilimdir ona rağmen..

dedemin insanları
aylavyu

bir zamanlar anadolu'da.

çoğunluk

goo.gl

vavien

Bunlar beş yıl öncesine gider mi bilemedim ama benim için, Sonbahar, Çoğunluk, Yumurta, Bal, Vavien.

kimse sevmedi fakat ben kimsin sen diyorum

yeraltı

balekmek +1

av zamanı var bir de.

(bkz: bir zamanlar anadoluda)

(bkz: hayat var)

(bkz: yeraltı)

(bkz: bornova bornova)

(bkz: vavien)

(bkz: bizim büyük çaresizliğimiz)

dedemin insanları

kendi mail programı yok muydu zaten iphone'un? exchange mailbox entegre edebiliyorsun diye biliyorum.

kendi programına gmail hesabımı entegre ettim ama 2 hesap oluyor mu acep ?

Oluyor.

bende 6 hesap var.

Bi anlatıverin de biz de yapalım o zaman :)

iphone ios için;
"ayarlar" -> "mail,kişiler,takvimler" -> "Hesap ekle" -> (buradan seçimini yap (gmaili yahoo v.s.) -> şifre ekranına giriş yap.

bitti gitti. :))))

exchangeden ekle diyorum, alan kullanıcı adı ve parola açıklama soruyor.Cahil bir insana anlatır gibi anlatın :)

exchange server'ınızda ortak adres defteri, ortak klasörler varsa bunları ancak yerel ağınızdan görebilirsinz. yani şirket içindeki wireless ile exhcange tamam, ama dışarıda işlemez. hücresel veriyle de olmaz.*

dışardan exchange mail hesabınıza erişmek için pop3 kullanmalısınız. iphone'da nasıl bilmiyorum ancak exhange değil, "normal" mail hesabı eklemelisiniz. size soracağı pop3, smtp, port, kullanıcı adı ve şifre için yine oradan birilerini rahatsız etmek gerek.

* ancak it bölümünüz rpc over http güzelliğini sağladıysa (bunu da sormanız gerek) işler değişir. o zaman exhcange'i tüm özellikleriyle kullanabilirsiniz. ancak iphone'un mail app'i bunu becerebiliyor mu onu bilmiyorum.

kadim kishi'nin söylediği sadece web tabanlı mail sunucuları için geçerli. gerekli bilgiler ya iphone'da var ya da sorup öğrenebiliyor falan o yüzden kullanıcı şifre yeterli.

www.e-nasilyapilir.com

cevapları bilmiyorum ama yol arkadası ister misin?

5) 2010 yılında İran'dan Azerbaycan'a girerken Türkiye Cumhuriyeti pasaportuna dahi zorluk çıkarttıklarını biliyorum, kaldı ki vizeli, usulüne uygundu. Araç ile nasıl olur gerisini sen düşün.
6) İran trafiği, daha doğru bir deyimle Doğu'ya yelken açtıkça trafik içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Özellikle bu konuda zorluk yaşayabilirsin. Çünkü uyarıcılara ve denetleyicilere riayet edilmiyor. Herkes güdülerine göre trafikte yer değiştiriyor. Özellikle kaza oranları hayli yüksek ve temiz kaportaya sahip araban görmen oldukça zor. Bu yargı trafik konusunda fikir verebilir sana:) Öte yandan, güvenlik konusunda herhangi bir sıkıntı yaşamazsın. İnsanlar oldukça yardımsever ve cana yakın. Özellikle Türkiye'den geldiğini söylersen insanların seni kucakladığını gözlemleyeceksin. Özellikle Tebriz, İsfehan, Şiraz, Tahran'da sadece Türkçe yetecektir. Diğer taraftan, sıcağı gerçekten sıcak, Ağustos'ta gitmemeye çalış. Yezd şehrini rotana mutlaka almalısın.
Keyifli tatiller şimdiden.

cevapları bilmiyorum ama yol arkadaşı 3 :)

git bira iç, kendi birasını üreten süper mekanlar var. yanına bir de schnitzel gömersin ohh, mis.

13€ ya şehir turları var, üstü açık otobüslerle yaklaşık iki saat sürüyor, etrafı çözmene yardımcı olur, sonra çıkar kendin gezersin.

ben şunu gezmiştim güzeldi :

www.schoenbrunn.at

(bkz: museumsquartier)

leopold museum di galiba adi. gecmis zaman bir gun ben tek basima viyanayi dolaniyordum, muzeyi gezmis etrafi seyretmek ve dinlenmek icin cimlere uzanmistim, birisi yanima geldi, o gece olacak bir partiye beni davet etti. guzel gunlerdi, darisi sizin basiniza :)

sunu bi kontrol et

www.eksisozluk.com

operaya git

@piotr

temmuz ayindan itibaren opera olmaz stadtsoperde.

ama rathausda aksam film gösterimi var.

der meister e buradan mesaj at o yardım ediyor.

nasıl yardım ediyor?

Vize işlemin varsa, bu işi yapan aracı kurumlar aldı artık o işleri haberin olsun.

sırtına alıp götürüyor.

vize işlemi değil, bir konu hakkında görüşeceğim.
sırtına alıp götürüyorsa tamam.

esenler 'den metroya binebilirsin, merter 'e gelip metrobüse aktarma yapabilirsin. (bu kısma kadar olanlardan emin değilim biri teyit etsin )(eğer otobüs firmasının servisleri varsa servisle taksime ya da direk mecidiyeköye ulaşabilirsin)

ardından metrobüsten mecidiyeköy durağında iniyosun ve mecidiyeköy meydandan metroya biniyosun, metro durakları şöyle ilerleyecek mecidiyeköyden sonra, gayrettepe/zincirliköy durağı - levent durağı- 4. levent durağı- sanayi mahallesi durağı - itü ayazağa durağı

itü durağında iniyosun sağ taraftan plaza çıkışından çıkıyosun, çıkış yönünde ve trafiğin akışı yönünde ilerliyosun, sağda önce mudoyu consept mağazasını geçiyosun, garanti bankasını da geçiyosun, sağ tarafta yine cafe göreceksin plazaların altında ilerlemeye devam ediyosun, solda ing bank genel müdürlüğü var, ardından sağ tarafta karşına büfe çıkacak, onu da geç, büfeden sonraki 2. plaza giz 2000, polonya konsolosluğu 5. kat ancak kapısında hep randevu almadan gelmeyin yazar :) istiyosan gitmeden telefonla bi bilgi al.

Maslak opetin arkası, kime sorsan gösterir.

balıklı gölün yanında bi kale var. oraya çıkıp urfa manzarasını seyredebilirsiniz.

balıklı göle giden yolda arada bi yerde büyük çarşılar var. eskinin bedestenleri yani. hediyelik de işte genelde şal ağırlıklı.

şıllık tatlısı ünlüydü galiba, onu yiyebilirsiniz.

gülhan lokantası var, gayet iyidir. ünlü zaten, sorsanız söylerler.

kısa dönem askerliğim boyunca urfadan öğrendiklerim bunlar.

Harran evleri görülmeli,
akşamında da sıra geceleri ( balıklıgölün hemen karşısında bir yer var )
ne yiyeceğine gelince tabii ki ciğer
bi de kaleye çık.
isotun kilosu 20 Tl civarı galiba ( emin değilim )

www.bonnyfood.com.tr tek geçerim.

sihirli ağaç mı, büyülü ağaç mı ne bir şey vardı, şimdi ismini hatırlayamadım. bi iki gün içinde büyüyordu. minyatur bi ağaç. bi hediyelik eşya sitesinde görmüştüm o güzel olabilir bak. hatırlayan biri ismini yazar umarım.

@dahinnotha : biraz detay verirmisin :)
@tekerlegibulandam: bonnyfood çok sıradanlaştı sanki :)

sihirli sakura ağacı imiş.

www.hediyedede.com ben kullanmadım nedir ne değildir bilmiyorum.

150-200

trafik sigortası bile ücretsiz karşılıyor bunu. babasının malı sanki ya, ulan şirket aracıysa kaskosu vardır illa, kasko senede 1kere camı ücretsiz değiştiriyor. aracın ön camı çatladı diye komşu bunu yaptırmak istese bile yok hallederim demesi lazım.

Sigorta şirketleri cam değişim işlerini ücretsiz yapar, o yüzden herhangi bir bedel ödemenize gerek yoktur.

hımm. peki adam kaskosu yok dese?

peki bu adam ille de bana para vermen lazım diye tuttursa. ben de vermiyorum kasko, vs. durum böyleyken böyleymiş desem ne olur? beni mahkemeye falan verme hakkına sahip mi?

ben henüz bakmadım da apartmanın kamera kayıtlarında varmış.

Sorun olmaz
Benzer bir olay yasadim ama Ryanair degildi

Türk Hava Yollarında ismi yanlış yazdım, Hüseyin yerine hseyin şeklinde telefonla aradım düzelttiler...

sorun olmaz , sonuçta pasaport numarasını girmiş olmalısınız ve kimliğiniz yanınızda olacağı için halledersiniz.

yanlis yonlendirmek istemem ama bi sorun cikacagini sanmiyorum. ismi yanlis yazmadiginiz surece sorun olmaz. sadece pasaporta, gecerlilik suresine ve vizenize bakiyorlar. isim degistirmek vs. hepsi ucretli. ryanair sitesinde "manage my booking" kismindan bakabilirsiniz.

@Labyrinthe checkin yaptığım için hiç bi değiştirme şansım olmadığını yazmışlar ama bilemedim

hic bi sorun olmaz, arkadasim ryanairda göbek adini yazmadi nationality ye ireland yerine iceland secip cekin yapti yinede bi sorun olmadi. tabi sans faktörude vardi sanirim.

her transfer döneminde çıkıyor böyle duyumcular. kendi çaplarında menajercilik oynuyorlar işte. ciddiye almamak lazım.

her transfer döneminde medyanın takımlarla özdeşleştirdiği, sürekli yamamaya çalıştığı belirli oyuncular vardır. arhavin - galatasaray da bunlardan biri oldu artık.

Ronaldinho Fenerde!!!
Fener Shevchenko'yu bitirdi. gibisinden bir haber olsa gerek.

Bkz: Rivaldo boğazda ev bakıyor

Polonya- Litvanya

Fransa.

çekya veya polonya iyidir.

italya hepsine basar gerçi de, yaşam ucuz değil öbürleri gibi.

açık sözlülüğüne hayran kaldım. çek cumhuriyeti, litvanya, estonya arasından seçim yap bence.

litvanya

hafız sen bu kafayla biraz zor agh yaparsın, söylemedi deme :)

polonya

çekistan veya polonya

polonya

diğerlerini bilmem ama çek cumhuriyetindeki kızlar tam istediğin cinsten , fakat çok yüzsüzler hadi git bana bişiyler al , bişiyler ısmarla modundalar direk. onlarda senin gibi çok açık sözlü.

kesinlikle the fall.. ama amerikan sineması değil.

bir de, izlediklerinden örnek ver ki cevaplamak için biraz verimiz olsun.

beğendiklerimden örnekler sunayım, tarzımı anlarsınız ilgililer,
1. Umudunu Kaybetme
2.Hotel Ruanda
3.Inglourious Basterds
4.Akıl oyunları
5.Schindler'in Listesi
6.Piyanist
7.İyi şanslar Chuck
8.Hangover
9.Limitsiz ...

tanrıkent

goodfellas , 25.th Hour , 12 angry men , oldboy ,one flew over the cuckoo's nest , primal fear , snatch ,rounders , match point , notthing hill , sleepers ..

Bunlar bitince bi parti daha yazarım :)

o seçenek cep telefonuna yolluyor. ve ücretli olabilir, emin değilim. her türlü mail geliyor olması lazım.

mail her şekilde geliyor. mesaj ise hatırladığım kadarıyla beleşti.

mail zaten geliyor digeri ucretli diye hatirliyorum

i do not wish

fikir olsun diye söylüyorum;

ryanairden almadım ama olimpicairdan aldığım bilet için mail adresime gelen pdf dökümanını print alarak gittim. boarding pass o olabilir belki.

bir de şöyle bir döküman buldum

gospain.about.com

ryanair adabı, belirtilen ölçülere uyan bir bagaj, max 10 kg doldurabilirsiniz. yoksa 50 € ödersiniz.. bagaj ölçüleri belirtilir, uçağa girişte de o ölçülere uyuyor musunuz uymuyor musunuz diye kontrol ederler. ölçüyü bilmiyorum ama bileti alırken yazar.. bu bagajı da uçağa alırsınız handbaggage yani.. sadece onu alabilirsiniz, yok laptop çantası yok normal çanta yok, tek parça, ne sığdırabilirsen, yoksa 50 €.. sıvı falan alamazsınız dolayısıyla parfüm vesaire hariç...

uçuşunuzdan 1 gün önceye kadar online checkin yapmanız gerek yoksa ceza ödersiniz. 2 hafta öncesinde açılır online checkin.. gidiş ve dönüş biletinizin checkinini yapın, 2'şer tane çıktısını alın öyle gidin..

bir kağıt var barkod bulunan üzerinde. çıktı almadan giderseniz (geçen sene) 40 euro gibi bir mebla ödüyorsunuz. astarı yüzünden pahalıya geliyor.

boarding pass'i siyah beyaz bir yazıcıdan dahi olsa çıktısını alıp havalimanına gidin, yoksa 40 euro bayılıverirsiniz.

nereden yolculuk edeceginize bagli olarak boarding pass'a ryanair masasinda muhur bastirmaniz gerekebilir. bu vize kontrolu oluyor ve pasaportunuzdaki vizeye bakarak pass'i onayliyorlar.

bunu yapmazsaniz 40/50 euro ceza yok, ama ucaga alinmazsiniz.

Zagreb de staj yapmıştım, 2 ay kaldım, hırvat aile ile kalırım dersen yönlendirebilirim.

iyide sen neredesin? :))

Edit: Uzak yerleri düşünmediğimiz dediğin için dedim.

uzak olmasın derken İstanbul dışında olmamasını kastetmiştim.

balaban köyü derim. başka da demem.

Ben küçükken Belgrad Ormanı'na giderdik ve rakı içenler de vardı; ama artık dinci takımı orayı da tutmuş mudur bilmiyorum. Kabataş'la Fındıklı arasındaki sahilde çimlerde rahat rahat içilir. Ama hava güzel olunca cümbür cemaat basıyor orayı; mangalcısından çekirdekçisine tüm sülale doluşuyorlar; pek nezih sayılmaz yani...

@wasd araştırdım biraz iki farklı site buldum köyle ilgili resimlerine baktım sitedeki resimler birbirinden o kadar farklı ki hangisine inanacağımı şaşırdım.

@metal revolution Belgrad'a çok gittim farklı yerler olsun yeni yerler görelim istiyorum.Kabataşla Fındıklı da çok şehir içinde.Aklına gelen varsa yaz yine .

arnavutköy-sazlıdere barajı tarafı. biri bişi derse mangal şişiyle üzerine yürürsünüz.

polonezköy derim

@anonymice bakacağım oraya da bu arada mangal şişiyle üzerine yürümek ... tuttum bu fikri saol

@piotr polonezköyü de araştırıcam

Teşekkür ederim önerileriniz için

ales 3 yıl geçerli ama mayıs ayı bittiği zaman geçerliliği bitiyor mu ondan emin değilim işte.

@ekaterina Tam olarak bu bilgi lazım işte bana.

başvuracağın okulu arayıp sor bence.

Sınav sonucu açıklandığı günden itibaren 3 yıldır süresi.

mayıs 2012 olmalı.

"one does not simply find a likeable status"

asosyal paylaşım sayfamda türk arkadaş sayım az olduğundan, ingilizce tercih sebebidir.

Alcohol provokes desire but takes away performance.

times square in oradan otobusler kalkiyodu new jerseye. googledan ararsaniz bulabilirsiniz.

John f. Kennedy'de ineceğim orayı nasıl bulabilirim?

JFK'den metroya bineceksin, times squareden yada otobus terminalinden new jerseye geçeceksin, yok ben macera severim dersen, otostop ile de gidebilirsin sonuçta bir köprü geçeceksin hepsi o

Hatun kafası olur öyle.

bence söz hoşuna gitmiş olabilir.

yeni birisi hayatına girmediyse bile girdiği an senden ayrılacakmış gibi duruyor. her ne sebeple olursa olsun yakışık almamış

belki de o someone sizsiniz.

bence someone değil de anyone oymuş gibi

bence someone sensin. seninle olana kadar kimseyle iyi gitmemiş işte. ve sen nedenini göstermişsin. bi kız gözüyle bu şekilde algıladım ben. ve hatta sevdiceğiniz pek sevgi pıtırcığı modunda bile olabilir bunu paylaşırken. kötü düşünmemek lazım.

Bugün görüştüğümüzde "ne demek o paylaştığın?" diye sorayım mı?

Bir de ekstra not; kızın aybaşı şu ara.

panpa sen hayatına girmişsin ve anlamış ki sensiz olmaz ne kasıyon amq... ulen ya değerini bil... döverim lan seni... sev kızı...

hesap sorar gibi değil de, oynaşma tarzı böyle "kimmiş o someone" diyebilirsin. o an zaten ya romantizmin doruklarına ulaşırsınız, ya da bizim tahmin ettiğimiz gibi değilse o durum anlaşılır. ama sakın hesap sorar gibi bir tavır olmasın. sonra "iyilik de yaramıyor" triplerine girebilir hazır hassas dönemdeyken.

mansaı çok derin: ben adama bilezik gibi geçiririm demek,
saksıya fesleğen gibi oturturum anlamı da çıkar.

güzel şeyler söylemiş senin için ama sen gö.ünden anlamış olabilirsin

hatun kafasi+1

sende paylaş aynısını

oha ama bende olsam alınırdım

kız huzursuz,umutsuz ve hafiften pişman gibi görünüyor normalde kızlar böyle şeyleri açık etmez,bigün sabah uyandığında tak diye çakardı ayrılık mesajını ama sinyal vermeyi seçmiş regl döneminin duygusallığıyla bu sefer...

bence de anyone: sensin diye düşünüyorum.

ve sor kimmiş o someone diye? umarım biz yanılırız:)

@ok by:

"
Bir gün,
hayatına biri girecek
ve neden başka kimseyle hiçbir zaman
başaramadığını (ilişkinin yürümediğini) görmeni sağlayacak.
"

demek.

ben direkt seninle olmuyormuş da ileride daha iyi bi ilişkinin hayalini kuruyormuş gibi algıladım. normal diil

bence bu, direk konuşmalık olay. git konuş. nedir ne değildir anla. şahsen eğer o "someone" ben değilsem, yediremezdim bunu kendime. konuş.

iyi bişey demiş işte. o sen girmişin kızın hayatına öbürkülerle neden olmadığı şimdi anlaşıldı işte demiş kız. ne diye kötü anlam çıkardınız ki?

bu ilişki haftaya biter, demedi deme memati

bısey yazıyosunuz sonra ben merak edıyorum ama ne oldu sonuc:D

Kızla konuştum, bundan bahsettim; "sadece arkadaşım paylaştı, söz hoşuma gitti o yüzden paylaştım. zaten facebook'ta nasıl paylaşım yaptığımı biliyorsun" dedi. Gerçekten de sık sık bişeyler paylaşıyor, belli ki çok derin düşünmemiş paylaşırken.

Ama ardından tekrarlayıp "merak ettim neden olduğunu, orada 'someone' mı yoksa 'anyone' mı olduğumu, çünkü 'i love you' demek istemiştim" dedim (kız türk değil; ingilizce iletişiyoruz). İlişkimizde dördüncü ayı dolduruyoruz ve ilk kez biri "i love you" dedi ötekine... Ama olay daha da garipleşti; o bana aynısını söylemedi. Duyduğuna çok mutlu göründü ama "bunu daha önce hiç kimseye söylemedim" dedi, ki bir sene süren ilişkileri filan var kızın. "hayatımda sadece bir kişiye söylemek istiyorum; birkaç ay ya da bir yıl yeterli değil bence" dedi.

Tamam, "seni seviyorum"u hayatı boyunca tek kişiye söylemek istiyorsa bunu anlıyorum, haklı kız; sadece o sözün tanımı ikimiz için farklı demek. Ben de "i love you" derken "seninle evlenmek istiyorum" demek istemedim. Ama gene de şimdi yalnız kalıp düşününce garip hissetmedim değil. Bir önceki ilişkimde, ikinci ayımızda "seni seviyorum" dediğimde "hiç söylemeyeceksin zannettim; ben de seni seviyorum" cevabını alınca insan farklı bir reaksiyon bekliyor sanırım.

o zaman aslında net bir şey var ki kızın derdi hala someone.
ilişkilerin zaman aşımını düşünürsek ilk 4 ayda çıkmayan aylavyu çıkmaz, sen şimdi ilişkiyi bitirmeye kalkma ama soğu bi :D yarın bır gn ayrılırsanız cok yıkılma yanı

ruj sür derler üstüne.

elma sirkesi

sarımsak bastır üstüne(sarmısak da olabilir)

alkol ama yüksek konsantrasyonda.

sarımsak kesinlikle

sık sık geçiriyorsanız ve bu uçuk çıkmadan önce kendini hissettirdiyse ilaçsız bişey olamazsınız. ilaçsız en az bir hafta sürer uçuklarım hatta hasta iken kırgın iken uçuğun daha fazla kaldığını da biliyorum. üşenmeyin bi zovirax alın bir iki günde insin gitsin çatlamadan kanamadan büyümeden...

geçenlerde gazetede buz diyordu ama bu çıkmadan önce yapılması gerekiyormuş. ya da çıkacağı hissedilirken.

hatta;www.google.com.tr

sıcak çay kaşığı ( halk arasında uçuk korkutma denir )