Giriş
(34)

Evlilik

kyo
Selam sevgili suserlerBenim derdim evlilik :( Evet yaklaşık iki yıldır evliyim. Eşimi seviyorum fakat bu tek başına yeterli değil galiba. O da beni seviyor. Bunda da bi sorun yok. Asıl sorun ise aileler. Annesi herşeye karışıyor. Kafasında bişeyler kuruyor sonra eşime yansıtıyor. O da bundan etkilen
Selam sevgili suserler
Benim derdim evlilik :( Evet yaklaşık iki yıldır evliyim. Eşimi seviyorum fakat bu tek başına yeterli değil galiba. O da beni seviyor. Bunda da bi sorun yok. Asıl sorun ise aileler. Annesi herşeye karışıyor. Kafasında bişeyler kuruyor sonra eşime yansıtıyor. O da bundan etkilenip bana trip atıyor. Trip atmasa bile kendi üzülüyor. Onun üzülmesi de beni üzüyor. Daha sonra laf benim aileme dönüp dolaşıp geliyor. Fakat bizimkiler hiç bir şeye karışmazlar. Aileme düşünce yapısı bizden ötürü kötü olmanızı istemeyiz o yüzden biz sizi uzaktan izliyoruz. Ayda iki ayda bir yanımıza gelin hatrımızı sorun yeter diyolar. Bu lafa bile takıyor eşim. Güya bu lafın altında onu istemedikleri mesajı yatıyormuş. Ama bizimkiler abime karşı da böyleler. Yani bana farklı ona farklı davranmıyorlar. Abimlerde bi sorun olmuyor bu. Eşim annesini 2 gün aramasa annesi küsüyor. Kendisine bişey alıp kardeşlerine almazsa kaynanam yine küsüyor. Kızına küsmek için hep bir bahanesi var. Sürekli bize laf sokuyor. Fakat eşim için annesinin her lafı adeta bir ayet gibi. O ne derse o olacak diye yapmaya çalışıyor. 2 yıldır asla birbirimize karşı davranışımızdan ötürü tartışmadık. Fakat ailesi yüzünden çok tarışyoruz. Sizce bu normal mi? Sorun bende mi? Her kız çocuğu böyle mi olur? Çok bunaldım. Ciddi ciddi boşanmayı düşünüyorum :( Bu sorunlar çözülebilir mi? Ne dersiniz?
0
kyo
(16.08.10)
sizi geren, ilişkinizi hayatınızı etkileyen birşeyin normal olması mümkünmü? değil tabikide. al eşini karşına ciddi ciddi otur konuş bize anlattığın gibi, boşanmayı bile düşünmeye başladığını da söyle eğer şimdiye kadar demediysen. olayın ciddiyetini boyutlarını kavrasın. hatunların çoğunda duygular mantığın önünde olduğu için hemen basmaz kafa onun için kavramasını sağla durumu (evet zor olacak) sonra ya düzelmeye başlar işler yada anlarsınki bi bok olmayacak boşanalım diye kesin net bir şekilde karar verirsin.
0
pposeidon_1
(16.08.10)
kızlar evleninceye kadar babaya karşı sübap olan anneyle sürekli karşı karşıya kalıp dalaşır didişirler evlendikten sonra ise cancigğer kuzu sarması olup birbirlerine yapışırlar ve ayrı yapamaz hale gelirler. bu tipik bir türk kadını davranış biçimidir. esasında senle evlenen kadının ailesinden boşanması lazımken, daha önce olmadıkları kadar aralarında manyetik bir çekim oluşur ve bundan en çok etkilenen ise evli adamın ta kendisidir.
sen ne kadar hayt hut diye rest çeksen de, bi kere bir kadına laf anlatmak zaten bin dağ iken 2 kadının kurduğu barajı geçmek olanaksıza yakındır hocam. bekara karı boşamak kolay hesabı bazı arkadaşlar osurur gibi boşan deyip kesip atmışlar, boşanmak öyle sevgiliden ayrılmaya benzemez allah göstermesin adamı ölüm acısı yaşamış gibi en az 2 yıl döve döve silkeler aman boşanmayı deneme karını seviyorsan anlaşıyorsanız ve tek derdiniz buysa.
baba karını karşına alıp konuşacaksın. bi kere senin ailen benim ailem kısmını çözmen lazım. orası tehlikeli sular. sen karının ailesini karşına alma. ama kaynanayla güzel bir duvar ör, o duvarı atlayıp sana ilişmesin. karına da izah et, benimle evlisin anneni boşa, bazı şeyleri ayarıyla yapalım güzelim evliliğimizi azaba çevirmeyeyim diye. karını samimiyetin ile ve ailesine karşı kasıtlı bir tavrın olmadığıyla ilgili ikna et.
sen de fazla kafaya takmadan böyle biraz daha soğukkanlı olarak dışarıdan bak olaylara. karın , annesiyle olan irtibatını sürdürürken sen dışında kal. onunkine de sizi içine sürüklemedikçe fazla karışma. atıyorum 1 ay filan sen kendi cephende herşeyi olumlu ve bu konularda tartışmaya girmek istemeyen fazla bulaşmayan adam şeklinde davran bak bakalım gelişme olacak mı.
eğer çocuk düşünüyorsanız bir süre bu işlere girmeyin. şu an grafiğin salındığı bir dönem yaşıyorsunuz. bu işler taşlar biraz daha oturduğu zaman yapılır.
aklıma gelenler bunlar. özet itibariyle allah yardımcın olsun baba...
0
agy
(16.08.10)
he bosan yok olmadi kaynananin agzina sic...bebe misiniz siz ya?

anne kizini kafasinda hala evlendirmemis ve sonucta bu evliligi hala kabullenememis. bu kadar kisa ve oz!

nerden mi biliyorum cunku aynilarini bende yasadim, hemde yapan benim annemdi:) bunu asmasi 1 senesini aldi ama nasil aldi bana sor, her telefonda binbir trip her telefonde surekli moralsiz soguk konusma falan filan sokulan laflarda cabasi...

hep alttan aldim ve kocama asla yansitmadim, yansitirsam donusu olmayan bir mutsuzluk sarmalina girecegimiz belli ne gerek var?

kizina kusmek icin bir bahanesi var demissin demmeki surekli ilgi odagi olma cabasi var bunun altinda elin oglu aldi kizimi psikolojisi...

ha bende birde koca tarafi var onlar bu anlattiklarinin upgrade versiyonu ha benim kocam ne yapti asla prim vermedi, simdi onlarada duruldular allahtan...

birde annemin bi trip atmalarinin bitmesinde bir gun cok sinirle kurdugum " anne bak ben mutluyum keyfim yerinde sagligim iyi eger sen benim bu mutlu gunlerimde bana bozululp benimde huzurumu bozacaksan sen bilirsin, bu gunler bir daha geri gelmeyecek ve bana kus kaldiginla kalacaksin ve unutma anne bu sekilde davranmaya devam edeceksen ben yaninda yokum tercih senin"

ha gercekten yaparmiydim solediklerimi sikar biraz ama annem bunu yedi o gun bugundur pek bi ilgili pek bi guler yuzlu:)

evliligini aileler yuzunden bitirecek kadar zayif olma derim ben...

esini al konus karsilikli bi yol haritasi cizin davranis belirleyin kimseyi kirmadan yola getirin emin ol hic zor degil, nabza gore serbet geldi hanimmmm:):)
0
cairo
(16.08.10)
kayinvalide ne kadar da kendine ugraslar bulsa, size karismasi, evliliginize mudahale etmesi etkilenmez. Durum daha derinlerde...
Sizde genis aile uyeleri (kayinvalide) ve cekirdek aile (esiniz ve siz) arasindaki "sinirlar" ic ice gecmis durumda. Bu, evlilikte ortaya cikan en buyuk sorunlardan biridir.
Siz kendinizi ne kadar degistirmeye calissaniz da bu durum tamamen ortadan kalkmayacak,
kayinvalideniz istediginiz gibi bir kadin olmayacak, esiniz de oyle. Her ikisinin de "farkindalik"larini artirmak gerekli.
Esinizle konusup aile terapisi yardimi alabilirsiniz.

Ankarada'ysaniz profesyonel yardim icin size yardimci olabilirim.
0
Ms._mystery
(16.08.10)
eşinize söyleyin sizinile ailesi arasında bir tercih yapsın. ailelerinizi ayda 1 maksimum 2 defa ziyaret edin. icice dip dibe yaşarsanız bu tarz şeyler bitmez.
Unutmayın aileler evlenmiyor, bireyler evleniyor, o yüzden ailelerden bağımsız bir ilişki tesis etmeniz en mantıklısı.
ilk sorunda gemiden atlamak hoş değil, oturun konuşun ve beraber karar alıp uygulayın.
0
spankenstein
(16.08.10)
eşin psikoloğa gitsin, ailesini mantıksız derecede takmamayı öğrensin.
0
leylak sarabi
(16.08.10)
Çok sağolun arkadaşlar. Eşimle konuşmaya çalıştığım zaman tamam diyor. Fakat yine aynı hamam aynı tas. Size şöyle dyim doktora gidiyoruz herhangi bir rahatsızlık için doktor ilaç veriyor diyelim. Mesela antibiyotik. Eğer annesi kullanma derse o ilacı asla kullanmaz. Birde herşeyimizi biliyorlar asla gizlimiz yok. Herşeyi anlatıyor onlara. Akşam ne yediğimizden sabah kalktığımıza kadar. Bazen de geçmişle ilgili birşey açar. Ama benimle ilgili değil herkesin başından geçen şeyler düğün öncesi hazırlıklarda olan huzursuzluklar özellikle. Birinin bir davranışı gibi. O zaman da işte sizden o kişi bu hareketi daha erken yapsaydı eşyalar alınmadan falan önce evlenmezdim diyebiliyor. Daha benden dolayı hiçbir şikayeti yok. Sadece etraftakiler durup durup bişey buluyor. Galiba çok pasif biri insanım. Eşim bana saygı duymuyor :(
0
🌸kyo
(16.08.10)
müjde; artık yeni bir ailesiniz. siz farklısınız. artık anne ve babalarınız arada bir hal hatır sormaya sıkışınca akıl falan danışmak için lazım olacaklar. yeni bir aile olduğunuzun farkına varın. bir aile psikoloğuna falan danışın. sakın kaynanayı falan değiştirmeye çalışmayın. onlar son nefesi verene kadar sizin evlendiğiniz ve yuvadan uçtuğunuzu kabullenmeyecekler. bu saçma koruma içgüdüsü ile sizi sürekli huzursuz edecekler. kendi yetişdikleri çocukları nasıl etkileyeceğini de çok iyi bilirler. onları değiştirmek gibi bir fikre sakın kapılamayın zaman ve emek kaybı+ hüsran ile sonuçlanır. eşini al onun kişisel gelişimi için çaba harca. bir okul okusun, ev kadını ise işe girsin, çocuksuz ise çocuk doğursun, bir kitap yazsın, yani bir amacı olsun sadece sizin ailenizi ilgilendirecek.
eşinizin anneannnesi ile babaannesi arasında nasıl bir tercih yapamayacaksa her ikiside aynı ise, kendi anne ve babalarınız ile ilgili bunları düşünün. empati yapın yani bu konuda. eğer yaşı küçükse sabırla bekleyin büyümesini, daha da açmayın aranızı.
bir de mümkünse ayrı bir şehre semte ilçeye taşının. ortak arkadaşlar ednin çevrenizi genişletin. kukumav kuşu gibi durmayın. belli bir süre sonra etkisini kaybedecek bu davranışlar ama asla yokolmayacak da.
kolay gelsin.
0
ground
(16.08.10)
ground kardeş
eşim için okul okusun demişiniz ama artık okulluk hali kalmadı. Doktora tezini teslim etmek üzere :)
0
🌸kyo
(16.08.10)
burda yazılanlar eşinize okutmak faydalı labilir, cidden..
0
anonimyususer
(16.08.10)
ne yaparsanız yapın ama sakın sakın bu sorunlarınızı çözmeden çocuk yapmayın.
0
sirena
(16.08.10)
bence eşinizin ve kayınvaldenizin kaprislerine son vermek için tek birşeye ihtiyacınız var, cesaret. biraz cesur olun, bu hareketlerin sizi mutsuz ettiğini, evliliğinizi sallantıya soktuğunu hissettirin,
siz kaprislerine boyun eğiyorsunuz çünkü eşinizi kaybetmek istemiyorsunuz, peki eşinizde var mı aynı korku? üstelik de , annesi istemezse antibiyotik bile içmez, durumu inanılmaz tehlikeli.hayat boyu aynı şeylerden şikayet etmek yerine şimdiden tedbirinizi alın bence.
0
pinking of you
(16.08.10)
kayınvalidenin konuşmalarını kaydetenin bir yolunu bul
0
black wings gray eyes
(16.08.10)
bu duyuruyu eşine okut.
0
skplgl
(16.08.10)
sakın boşanma, kaynanaya da elleme. uzaklaşın, evet çok kısa ve öz onun ailesinden uzaklaşın.
0
0dy
(16.08.10)
kardeş senin bi ailen var. ne senin anne baban, ne de onun anne babası bu kadar girmeyecek olaya. asagılarda bi cevap okudum, uzaklasın diye. aynen oyle yapıyorsun. gerekirse konsmayacaksın bile. ama bu konuda esinin de aynı tavrı takınması lazım. ben daha evli degilim, ama hep soyle dusunurdum, hocam bi evlenicem sonra her seyin bi cozumu bulunur sorun cıkarsa, bazen bulunmuyormus ama, yani zorla olur mu boyle bir sey, annem babamın ailesini sevmez, babam da annemin. birbirlerininkine gitmezler, he biz cocuklar olarak herkese gidip goruruz, ona da bisey demezler, anneannene gitme demez babam, ya da babannene gitme demez annem. boyle de mutlular. biz de mutluyuz. sorun yok yani. ama sunu hep hatırda tutmak lazım. senin bir ailen oldu, artık oncelik onun. onun menfaati, mutlulugu, huzuru onemli. karsılıklı olarak yapabiliyorsanız yapın. yok esin kendi ailesini tutuyorsa hala sen bunları anlatınca, bosan gitsin. birbiriniz icin yaratılmıssınız diye bisey yok.
sevgiliden ayrılmak gibi, onu seversin ama cozemeyecegin problemler vardır. deger mi butun hayatı mahvetmeye.
bence konus. derdini anlat. anlaması icin ugras, pes etme. zaman ver. ha degişmedi mi, kendi mutluluguna bak. sen mutlu olmadan etrafındakileri mutlu edemezsin.
0
hubble
(16.08.10)
Durum annesinden değil bana kalırsa direkt eşinizden kaynaklanıyor. Eşiniz gidip annesine sizin özelinizi anlatırsa o da hayatınıza mudahale etme hakkını kendinde görür.Zaten eşinize durumu anlattığınızı ama değişen birşeyin olmadığını söylemişsiniz.

Bana kalırsa eşiniz duruma dışarıdan bakıp da olup biteni idrak edebilirse ne ala. Yoksa kanser olursunuz maazallah. Mesela bu duyuruyu okutmanız güzel olabilir. Eğer durup düşünürse belki anlayabilir. yok eğer sen bizim aile hayatımızı gidip başkalarına mı anlatıyosun derse zaten kendi yaptığın farkında değildir, olması da mümkün görünmemektedir, uzatmaya, çabalamaya değmez.

Bir de pasif bi insan olduğunuzu ve eşinizin size saygı duymadığını söylemişsiniz. Eşinizin size saygı duymadığı gayet açık.Ama bu sizden değil eşinizden kaynaklanıyor. Sorun istememek, alttan almak pasiflik değildir hiçbir zaman.
0
johan sebastian
(16.08.10)
bence sorun kaynananızda değil, eşinizde.
kesinlikle eşinizde.

eşiniz, tahminimce 18 yaşından büyük, yetişkin bir insan. ama hala annesinin her lafını ayet gibi kabul ediyorsa, iki gün aramayınca annesi küsüyor o da kalbini almaya çalışıyorsa sorun eşinizde.

tamam anneler başımızın tacı ama her insanın kendine ait bir hayatı var ve olmak zorunda. bir süre sonra anne baba kendiliğinden rahat bırakmıyorsa, uygun dille anneye babaya izah etmek lazım.

sizin şu anda yapabileceğiniz şey eşinizi karşınıza alıp konuşmak, annesini yakasından silkmesi gerektiğini, artık onun ailesinin sizinle kurduğu aile olduğunu anlatmalısınız.

eğer eşiniz bu durumdan anlamıyorsa, üzgünüm ama bunun çözümü yok demektir. geçmiş olsun.
0
kahvegibi
(16.08.10)
Problem kayınvalidenizde değil eşinizde. Yani bir başka deyişle kayınvalidenizin problemli olması önemli değil, ama eşinizin sürekli onu takması, her şeyinizi anlatması falan problem. İnsanın anne-babası için ne olusa olsun damat ya da gelin eldir, kendi çocuğunu kafaya takar, onun başına bir şey geliyormuş gibi kurgular, kötü olan hep öbür taraf olur, bunu değiştiremezsiniz. Ama olgun bir eşin (kadın ya da erkek), evlilikte olan şeyleri ailesi bile olsa sürekli başkalarına anlatması ciddi bir sıkıntıdır. Ben şahsen evliliğin kadın tarafı olarak anneme pek bir şey anlatmam, bir problem bile olsa yansıtmam, kendi başımıza çözeriz bir şekilde. Annem saçmasapan bir müdahale yapacak olsa önce ben tepki koyarım, daha olay eşime yansımadan keser atarım, gerekirse anneme çemkiririm. Eşimden de aynı şeyi beklerim.

Eşinizle daha ciddi konuşun. Daha daha ciddi konuşun. 2 günde bir arasın anasını tamam da havadan sudan konuşsun. Hayır ev kadını olsa anlayacağım ama doktora yapıyor diyorsunuz, ben de yuh artık diyorum. Evde olup biteni o kadar anlatmasın.
0
sui
(16.08.10)
çok şey söylenmiş, evli değilim ama belki yardımcı olur bir kadın bakış açısıyla. iç durumu bilemem ama zor koşullarda çocuk yetiştirmiş anneler özellikle büyük kızlarına düşkün olurlar. hani nasıl desem hem arkadaşı hem evladı hem yardımcısı olur. bir başkasının gelip onu elinden alması anne için zor bir durum olur ve hala eski zamanında kızı yanındaymış gibi yaşamaya devam etmek ister. kız da eğer tam olarak kişiliğini oturtamadıysa anneye aşırı bağımlı oluyor. tercih yapmasını isteyerek işleri daha da zora sokma derim ama profesyonel bir yardım almanız yardımcı olabilir. eğer imkanın varsa başka bir şehre taşının uzaklaşın biraz. zaten bu düşük bir ihtimal olur gerçi:)eğer eşin annesini ziyarete sık gidiyorsa mümkün olduğunca yanında sen de git ve annesine onu sahiplendiğini onun yanında olduğunu göster. belki anneye kardeşlere hediyeler ev ihtiyaçları götürmeler tarzı şeyler annenin yanında eşine aşırı ilgi gibi şeyler anlatmak istediğim. belki kayınvaliden sana güvenmeye başlar zamanla ama kısa sürede olmayacağı kesin. arada eşinden habersiz kayınvalideni ara halini hatrını sor. aile yaşantınızın ayrı olması gerektiğini uygun bir dille anlat eşine ve uygulamayı görmek istediğini belirt. olmadıysa sen de onun ailesiyle ilgili özel şeyleri kurcala ters piskoloj, belki işe yarayabilir. dayanabildiğin yere kadar dayan boşanmak son çözüm sonuçta:/
0
bebek terlik
(16.08.10)
domine et ortamı. insanın genlerine işlemiş bir huyu var, baskın karakteri görünce pısar. sen yapay da olsa baskın karakteri oyna dengeler yerine otursun.
0
mansteinincocuklariyiz
(16.08.10)
2 ay içerisinde evleneceğim bende.ve söylediklerin şimdiden bizim için bile sorun olmaya başladı.biz aileleri mümkün olduğu kadar sokmamaya çalışıyoruz olaylara ama ister istemez etkileri oluyor.orta yolu bulmanız gerekiyor.senin benim ailem karışmaz melek gibidir demen bile bir sorun aslında.
0
dccl
(16.08.10)
kaynanayı uzaklaştır, ne işi var onun ilişkide, 3 kişilik bi' şey değil bu.
kaynana! sözüm sana: çık, çık, çık!
ayrıca her kız çocuğu böyle olmaz, annesiyle gene konuşsun ama ilişkiniz hakkında değil. bu konuda da eşinle konuşacaksın. zarar gelmesini istemiyorum bize deyip, kafandakileri sabırla ve kırmadan paylaşacaksın.
çözülebilmesi için denemek lazım önce.
0
bermuda
(16.08.10)
bence önce kaynanaı evlendir .
0
raki masasinin degismez adami
(16.08.10)
okurken sıkıntı bastı, 3 günlük hayat. kaynanadan uzaklaş, olmadı bi hal çaresine bak. en son iş boşanmak. boşanmakta sevgili ve seviyeli ilişkide gereksiz.
0
xellent
(16.08.10)
Ne yap, ne et ama çocuk yapma.
Kanarsın o tatlı sözlere, sonra üzülürsün...
0
apc
(16.08.10)
Boşanma! Sakın! Boşanma!
Döverim bak, harbi diyorum çok pis döverim. Farklı sebeplerden daha kötü durumdayken boşandım. 1.5 yıl geçmesine rağmen hala holding sahibiyken sokağa düşmüş gibi hissediyorum. Tek yol eşinle konuşmak. İşe yaramadı mı bir daha, olmadı bir daha. Baktın işe yaramıyor, sözlerin anne kalkanından sekiyor o zaman (eğer o da seni seviyor ve durumu düzeltmek istiyorsa) profesyonel destek alın. Kulağa hoş gelmediğini biliyorum ama çok işine yarayacak. Maddi sıkıntın varsa bile borç harç gidin bir uzmana. Dışarıdan birisinin söylemesi çok şeyi değiştirecek göreceksin. Ne olursa olsun boşanmak en son seçenek bile olmasın senin için.
0
erci
(16.08.10)
kaynana o kadar iyi ama o kadar iyi davran ki hep altta kalsın. hep bir mahcubiyet durumu yarat.. ters manyel at kardeşim yani! tabii hepsini karının gözünün önünde yap. eee show dünyası!
0
situasyonist
(16.08.10)
cok özür dileyerek söylüyorum: ailesi yüzünden hayat arkadasi ile tartisan bi kiz, senin gibi bi ezik icin fazla bile.. sakin elinden kacirma, aman diyim, baska bulamassin..
ha illa bi cözüm yolu ariyorsan sahip oldugun arkaik kayinvalideye burda yazili modern metodlar sökmez, cesaretin varsa hemen simdi, eger yoksa bi ufak devirdikten sonra kapisina gidip "talükatini bezbezlerim senin, uzak dur evimden' diyemedigin sürece zaten o ev senin olamayacagi icin dert etmene gerek kalmaz.. zaten evine sahip cikamadigin icin boynuzu da yersin yakinda..
aman be cok dertmis seninki de, bi kadehte sana iceyim bu gece..
0
sezai ikilitre
(16.08.10)
Arkadaşlar hep, sakın çocuk yapmayın falan demişler ama ben tam aksini düşünüyorum; çünkü birbirinizi sevdiğinizi özellikle belirtmişsiniz, ayrılmaya da gerek olmadığı ve hatta saçma bulduğum kanaatiyle, ben herkese karşı çocuk yapmanızı tavsiye ederim. çünkü ortada size karşı duyulduğunu kesinlikle düşünmediğim bir saygı söz konusu.özellikle kayınvalideniz tarafından. ilkel gibi görünse de, insanın doğasında olan bir şey bu kimse inkar edemez, bir çocuğunuz olursa saygınlık kazanabilir ve hatta sizin de artık ayrı bir ''aile'' olduğunuza ikna edebilirsiniz. biraz tehlikeli bir karar olabilir, ancak zaman içerisinde siz de göreceksiniz ki, eşinizin annesi de artık evliliğinizi gerçek anlamda kabullenmiş olacaktır. uzaklaşmak ve uzaklaşıp da ikinizi birbirinize daha çok bağlayacak ve eşinize 7/24 ailesini aratmayacak bir meşguliyet olan çocuk ile her şey yoluna girebilir, ancak açıkçası eşiniz ile uzaklaşma konusunda uzlaşacağınızı sanmam..siz yine de çocuk konusunu bir düşünün derim, sevgi sağlamsa ayrılmak kadar saçma bir şey olamaz.
0
shiny
(16.08.10)
yorumları okudum, her şey söylenmiş...ama en doğrusu @sezai ikilitre'nin söyledikleri maalesef.

bir sorun var ve bu senin sorunun, bıraksan eşin ve annesi hayatlarının sonlarına kadar öyle yaşarlar...duruma üzülen bir kaç kişi olabilir; ama bu senin sorunun.

bu sebeple çözümü dışarıda aramanın, öyle tavuk gibi yumurtaya oturup beklemenin bir anlamı yok. g.tü b.klu bi civiciv bile edinemezsin böyle...


e çözüm yolu da çok basit:
eşin ve annesiyle konuşmak, sonra bir daha konuşmak, sonra bir daha, sonra bir daha...yani @sezai ikilitre'nin dediklerini güzel yoldan yapmak. bağırarak çağırarak ikna edilmiş pek insan yoktur galiba dünyada çünkü. korkudan ya da kafasını şişirip sıkıntıya girmemek için ikna olmuş görünenler vardır. sen de biliyorsun.

konuşmak zor iş ve sonuç alması pek mümkün değil gibi gelecektir sana büyük ihtimalle. ama iş öyle değil güzel kardeşim. otoriter davranırsan(otoriterlik bağırıp çağırmak değil biliyorsun) doğru kelimeleri kullanırsan(bu çok önemli) başarısız olman çok fazla zor; tabi yapabilene.

öyle tembellik, sıkıntıya girememek, günüm güzel geçsin düşünceleri falan cahil adam, salak adam işi. iki dakka götünü kaldır da bu konu için gerçekçi bir şey yap...

bu senin hayatın ister yönetime geç istersen de milletin senin üzerinden nasıl egosunu şişirdiğini izle.


onlarca denemeden sonra (ama deniyorum diye kendini kandırma, kaliteli iş çıkart) yine de olmuyorsa eşini al ve uzaklaş o aileden. bağlantıyı koparmadan onların karışmasını engelle(talefon dahil)(ama güzellikle, zaten eşin hak veriyormuş sana...güzellikle).
0
kobunder
(16.08.10)
kaynanaya koca bul bence. dul gibi geldi.
0
bitter cikolata
(16.08.10)
Yukarıda yazanları çok fazla okuduğumu söyleyemeyeceğim. Yardımcı olacaksa aklıma şunlar geldi:

Eşine asla annesini kötüleme. Her ne yaparsan yap bunu eşinin annesini kötülemeden yapman gerekiyor. Eşine sürekli onun yanında olduğunu hissettirmen gerekiyor.

Kaynananla konuşmak yerine sorunu kaynağından çözmeli ve eşinle konuşmalısın. Eşin kendi içinde bu sorunu hallettikten sonra annesiyle olan ilişkisini de bir yoluna koyacaktır zaten.

Eşine artık sizin ayrı bir yaşantınız olduğu gerçeğini anlatman gerekiyor. Bir aile olarak geleceğinizin ve mutluluğunuzun birbirinize sıkı sıkıya bağlanmaktan geçtiğini eşine anlatman gerekiyor. Önemli olanın seninle olan ilişkisini sağlamlaştırmak olduğunu anladığında hatasının farkına varacaktır.

Kendini suçlu hissetmesi yerine doğru yolu bulması konusunda yardımcı olabilirsin.

Ne kadar iyi anlaştığınızı ve bunu kaybetmek istemediğini hatırlatmakta fayda var.

Başka bir şehre taşınıp herkesten ve her şeyden uzaklaşabilirsiniz. (Deneyip memnun kalan var. )

Bol şans.
0
paperclips
(17.08.10)
Bana kalırsa bu boşanmayı gerektirecek kadar büyük bir sorun değil. Sen eşini ciddi anlamda seviyorsun anladığım kadarıyla ki eminim o da aynı şekilde seni seviyordur. Yoksa birbirinizin davranışları yüzünden daha çok kavga ederdiniz.Bu durumda Yapılması gereken he deyip geçmek. Biliyorum çok zor ama başka çaresi olduğunu sanmıyorum. Bir de çocuğunuz var mı acaba? Eğer yoksa bu sorunlar eve bir bireyin daha katılmasıyla tamamen son bulabilir. :)
0
aqasha
(17.08.10)
(9)

ingilizce'de "cırtlak renk"

turkish tekila
hangi kelime kullanılır bunun için? vivid olmaz, canlı(güzel) anlamına geliyor, ne bileyim shiny olmaz, ne olur?
hangi kelime kullanılır bunun için? vivid olmaz, canlı(güzel) anlamına geliyor, ne bileyim shiny olmaz, ne olur?
0
turkish tekila
(12.08.10)
fluorescent color , olabilir belki.
0
pinking of you
(12.08.10)
bright, shiny ?
0
sttc
(12.08.10)
resimde "şiddetli renkler" olarak geçiyor. belki öyle aramalısınız ingilizcesini.
0
kobunder
(12.08.10)
cırtlak canlı demek değil mi zaten
bright vivid color kullanılabilir veya saturated color
0
asbe
(12.08.10)
oversaturated denebilir mi acaba?
0
kobuzchu kiz
(12.08.10)
vivid
0
the bourgeois
(12.08.10)
sparkling diye sallasam?
0
sweeney
(12.08.10)
bence vivid.
0
apc
(12.08.10)
cirtlak renkten kastin "fosforlu sari" ya da "ciyak pembe -o da nasil bir renkse-" ise sadece rengin basina double ekliyorsun:
double yellow
double pink...
0
porcupinestrike
(12.08.10)
(8)

güvercin ve yumurtası

kibritsuyu
tatilden geldik. o da ne? balkonumuzda, tam balkon kapısının yanındaki camın önündeki boş saksıya güvercin yumurtlamış üzerinde oturuyor. balkona çıkmayalım rahat rahat otursun dedik ama tam camın iç tarafında da buzdolabı var. ne zaman buzdolabına gitsek, kuş korkup kaçıyor. balkona çıkmaktan vazge
tatilden geldik. o da ne? balkonumuzda, tam balkon kapısının yanındaki camın önündeki boş saksıya güvercin yumurtlamış üzerinde oturuyor. balkona çıkmayalım rahat rahat otursun dedik ama tam camın iç tarafında da buzdolabı var. ne zaman buzdolabına gitsek, kuş korkup kaçıyor. balkona çıkmaktan vazgeçtik de ben şimdi bu hayvanın saksısını alıp az uzağa koysam, buzdolabına gelince bizi görmese, korkmasa, gelip bulur mu yumurtalarını? yoksa yerini değiştirdik diye küsüp gider mi? buzdolabını yerinden çıkarıp başka yere götürme veya kuşlar yumurtadan çıkıp uçana kadar aç durma şansım yok malesef.
0
kibritsuyu
(09.08.10)
yerini değiştirmen sorun olmaz ama o yumurtalara bi kez dahi olsun dokunursan o yumurtaları balkondan aşağı atar. insanın dokunduğunu anlıyorlar.
0
dieselsingle2
(09.08.10)
dokunursanız bir daha gelmiyorlar :/ bizimde mutfak camına yuva yapmıştı ışığı açmaya korkar olmuştuk. az daha idare edin bence. kolay gelsin şimdiden.
0
zenc
(09.08.10)
Eliniz değerse bir daha gelmez diye hatırlıyorum, ayrıca yumurtadan çıkınca da onlar yuvada duracak daha ayrılamazlar, yavrulara dokununca da gelmiyor çünkü bir daha.Aynı balkonun farklı bir köşesine koyarsanız olur sanırım.
0
necrolyte
(09.08.10)
Yuvanın yakınlarına hergün ekmek ve su koyarak anneyi kendinize alıştırabilirsiniz zamanla, böylece ürkmez. Ama tabi bu dediğim gibi biraz vakit alır.

Yuvayı anne yem bulmaya gittiğinde taşıyabilirsiniz. Yalnız çok farklı bir yere koyarsanız yadırgayıp yumurtanın üzerine oturmayabilir. işte, 1-2 metre ileriye falan koyabilirsiniz. Ama yavruya ve de yuvanın kendisine hiç dokunmayın saksıyı biraz ileri itin o kadar.

Benim de bu yaz balkonumda misafirlerim var. Anne şu an 4. kez kuluçkada, hatta bu nedenle balkonu gözden çıkardım. Yavru yumurtadan çıktıktan sonra ikinci kez yumurtlamadan önce yuvayı taşımak da ayrı bir seçenek olabilir. Yumurtayı tehlikeye atmamış olursunuz hem.
0
johan sebastian
(09.08.10)
yarımşar metre ilerleyerek bi kaç günde uzaklaştırın bence. sonra annesi gelip 2 metre uzaktaki yuvaya bu benim diildi yav diyebilir.
0
dolmakalem
(09.08.10)
korkup kaçtığında balkona çıkıp yumurtalara değmeden saksıyı 2-3 metre öteye götürdüm. sonra fark ettim ki korkunca çok da uzağa kaçmamış. balkon demirinden beni izliyor. göstere göstere yeni yerine koydum. yanına su da koydum bu sıcakta bulamaz belki. iki dakika sonra geldi tekrar üstüne oturdu. neyse kurtardık galiba.
0
🌸kibritsuyu
(09.08.10)
benim de var öyle bir misafirim :)
1 hafta önce tatilden geldiğimde, balkondaki boş saksıya yumurtlamıştı, ama saksı tam kapının önünde, mecburen ileri ittim, dert etmedi, geldi yine, birkaç gün sonra da saksıyı tekrar çekip yere gazeteler serdim ki kakaları fazla sorun olmasın, ilk zamanalr gazeteye basmakta tereddüt etti, hatta tüh dedim kendi kendime, yanlış yaptım galiba, ama sonra alıştı,
şimdi alıştık ikimizde, hatta bazen -eğer yavaş hareket edersem- balkona çıkmama bile aldırmıyor.
0
pinking of you
(09.08.10)
Yem su ve sevgi vermeye devam ettiğin sürece oradaki güvercin nesli çoğalacak da çoğalacak. Köyden akrabaları, alamanyadan kuzenleri gelicek, hep beraber her yere sıçıcaklar.

Öyle bir yuva kurup gitmece huyu yok bunların.

(bkz: flying rat)
0
skatheist
(10.08.10)
(12)

kalbim göbeğime mi indi?

Gargoyle
Bir kaç gündür göbeğimde kalp atışına benzer birşey hissediyorum internette birşey bulamadım fikri olan var mı acaba?
Bir kaç gündür göbeğimde kalp atışına benzer birşey hissediyorum internette birşey bulamadım fikri olan var mı acaba?
0
Gargoyle
(15.07.10)
hamilesiniz! :)
0
jarlaxle
(15.07.10)
:)ihtimal dışı
0
🌸Gargoyle
(15.07.10)
olur öyle.kas titremesi olabilir.(böyle seyirir ya hani kaslar bacakta kolda falan) yada cok sakin bir şekilde durursam göbeğimde kalp atışımın ritmini görebiliyorum.Zayıfsınız sizde galiba :)
0
damned
(15.07.10)
@damned 60 a doğru giderken 53 e düştüm hızılı bir biçimde son 2 ayda
0
🌸Gargoyle
(15.07.10)
başlık kopardı beni:)))
0
enkolaykullaniciadi
(15.07.10)
tamamen sağlıklı insanlarda da olabilir. asıl hissettiğin kalbin değil, kalbe kan pompalayan aort atardamarının ritmi.
gel olayı güvene alalım ve bugün bi doktor randevusu al, bi hazım sorunu yada olağandışı bişi olmadığından emin olmak için..
0
jarlaxle
(15.07.10)
ağır bir şey mi kaldırdınız, halk arasında göbek düşmesi diyolar sanki bu olaya.
0
pinking of you
(15.07.10)
@jarlaxle yok gitmiim bıktım aynı şeyi duymaktan :(hangi doktora gitsem hepsi psikosomatik diyor heralde bu da ondan :(
0
🌸Gargoyle
(15.07.10)
içeriği hiç okumasan da olur yaran başlık :D
0
.aylin.
(15.07.10)
(git: 40449)
0
hikaye mesture
(15.07.10)
bende de öyle olmuştu bi ara :D önemli bir şey olduğunu sanmıyorum, geçiyor bir süre sonra :)
0
devils trill
(15.07.10)
yatınca bende de oluyo göbeğim atıyo gereksiz şeyler bunlar nolcak lan
0
yuto
(15.07.10)
(1)

pasaport harç iadeleri

neco
haberlerde duyuruldu fakat birşeyi çözemedim...ben pasaportumu 11 mayısta uzattım.harç iadesinden yararlanabilecek miyim?
haberlerde duyuruldu fakat birşeyi çözemedim...ben pasaportumu 11 mayısta uzattım.harç iadesinden yararlanabilecek miyim?
0
neco
(08.07.10)
hayır, iadeden 20 hazirandan sonra uzatanlar yararlanıyorlar.
0
pinking of you
(08.07.10)
(6)

ebay'de auctiva üzerinden satış yapabilmem için ne yapmam lazım?

hevipeyra
merhaba,bu aralar ebay'e sardım ve evde de satabileceğim bişeyler olduğunu fark ettim. ebay'de satış işlerini bayaa bi araştırdıktan sonra auctiva üzerinden satış yapmanın daha az maliyetli olacağını fark ettim ve oraya kayıt olup satacağım ürün için bir listeleme sayfası açtım. tabi paypal acount'u
merhaba,

bu aralar ebay'e sardım ve evde de satabileceğim bişeyler olduğunu fark ettim. ebay'de satış işlerini bayaa bi araştırdıktan sonra auctiva üzerinden satış yapmanın daha az maliyetli olacağını fark ettim ve oraya kayıt olup satacağım ürün için bir listeleme sayfası açtım. tabi paypal acount'umu falan halletmiştim önceden. premier hesap türüne geçirdim, ebay'le bağlantısını sağladım falan.

benim sorunum ise auctiva'da hazırlamış olduğum ilanı ebay'e çıkamamam. ilanımı post dediğim zaman ilan gönderilmiyor ve auctiva'dan şöyle bir mesaj geliyor:

"API Error

We're sorry, but before you list an item you must update your eBay account to a seller's account including a registered credit card. See your eBay account for more information."

bunun üzerine ebay account'uma gidiyorum ama nereyi düzelteceğimi bilemiyorum. account type'ım individual. acaba bunu business'e mi çevirmem lazım? bikaç forumda ebay'e kredi kartını kayıt ettirmen lazım demişler ama nasıl yapılacağını anlatmamışlar. nasıl yapılır bu işler? hele bi el atın canlarım.
0
hevipeyra
(06.07.10)
satıs yapmadım hiç ama dedigine gore ebayde kredi kartınızı kayıt ettırmenız gerekliymiş, businessa cevirmeye gerek yok, sadece kartı kayıt etmek lazımmış
0
little miss sunshinee
(06.07.10)
onu anladım evet ama kartı nasıl kayıt ettireceğimi bulamadım. daha doğrusu onu da buldum ama amerika kayıtlı kartlar için kayıt yapıyorlardı. adres olarak amerikada bi yerler seçmek gerekiyordu yani. bu sebeple kartımı register edemedim.
0
🌸hevipeyra
(06.07.10)
Link ver ben de hesap açayım, bakalım ne yapmak gerekiyormuş muş muş
0
deliberte
(06.07.10)
autiva linkinden bahsediyosun galiba. ahan da şu:

www.auctiva.com

bu site ebay'le bağlantılı çalışıyor ve ebay'de çok daha uygun şartlarda satış yapma imkanı veriyor. mesela ebay'de satış yaparken ilk ürün fotoğrafından sonra her yüklemek istediğin foto için 0.15 usd ödemen lazım ama autiva'nın templateleri sayesinde 24 fotoya kadar beleş ekleyebiliyosun. başka bissürü avantajı da var. biraz kurcalarsan anlarsın zaten nasıl olduğunu. başka avantajları da var yani.

tüm bunları anladım ama satış işinde sıçtım işte. illa bana ebay'de kartını register etmen lazım, ebay ilanını kabul etmiyor yoksa diye mesaj yolluyor. acaba auctiva sadece business kullanıcılara dönük bişi mi diye düşünmeye başladım. bi kurcala hele bakalım. :)
0
🌸hevipeyra
(06.07.10)
individual olan account tpye ınızı business yapmalısınız, o da söyle oluyomus
my ebay - account - personal information - account type - edit (en sağda)
burdan bi deneyin bakalım.
0
pinking of you
(06.07.10)
ebayde satış yapabilmek için bir seller account yaratmanız lazım, bana ulaşırsanız her konuda yardımcı olurdum, basit bir işlem zaten
0
silent storm
(06.07.10)
(5)

bi sürü krem

duygumsu
1)la roche-posay rosaliac xl2)bioderma sensibio ar creme anti rougeurs3)noviderm isoteliale soin anti rougeursbunları kullanıyorum ilk birincisiyle başlamıştım geçen hafta son ikisini ekledi eczacı hanım ama ben kızarıklarda bi azalma göremiyorum ne zaman işe yarar bi fikri olan var mı acaba?her gün
1)la roche-posay rosaliac xl
2)bioderma sensibio ar creme anti rougeurs
3)noviderm isoteliale soin anti rougeurs
bunları kullanıyorum ilk birincisiyle başlamıştım geçen hafta son ikisini ekledi eczacı hanım ama ben kızarıklarda bi azalma göremiyorum ne zaman işe yarar bi fikri olan var mı acaba?her gün suratıma bi şeyler sürmekten bıktım :(
0
duygumsu
(04.07.10)
eczaci hanımın verdigi ilaçlar ve kremlerle olmas ki bu ısler.bi cildiyeci gitmen lazım
ve cilt ile ilgili olan rahatsızlık uzun bir sürec gerektirir.
0
all girls dream
(04.07.10)
gittim cildiyeciye bana 1. kremi verdi sadece.
eczacı ona ek olarak o kremi sürmeden önce temizlemem için yüzümü temizleme jeli ve ek olarak güneş kremi verdi.
artı 1 2 ay sonra jel bitti diye gittiğimde son ikisini ekledi.evet gidicem cildiyeciye yine de perşembe randevum var ama bir an umutsuzluğa kapıldım 3 ay falan oluyor bi gelişme yok:(
0
🌸duygumsu
(04.07.10)
cildiniz irrite olmuş da olabilir, bu da yeni kızarıklıklar demek, yani aynı işe yarayan 3 krem kullanıyorsunuz, eczacınız biraz abartmış, sadece iyi bir nemlendirici ve güneş kremi kullanın bir süre bence.
0
pinking of you
(04.07.10)
valla bende egzama var bi 6 aydır her gün bir fiil krem kullanıorm ve daha da kullanmaya
devam edecegim.
0
all girls dream
(04.07.10)
@ pinking of you şey eczacı kılcal damarların çok dışarda dedi.hepsi aynı işe mi yarıyor.:S
ama eczacı 1. sine ısrarla nemlendirici diyor diğer ikisini sadece yanaklarıma sürüyorum:S
@ all girls dream geçmiş olsun
0
🌸duygumsu
(06.07.10)
(7)

düz saçlı zenci var mı?

baldur
aşağıda japon saçı sorusu sorulunca aklıma geldi de, düz saçlı zenci var mı hiç? hepsi mi kıvırcık yoksa?
aşağıda japon saçı sorusu sorulunca aklıma geldi de, düz saçlı zenci var mı hiç? hepsi mi kıvırcık yoksa?
0
baldur
(23.06.10)
hahaha ya japonu sordum ama zencinin düz saçı hiç aklıma gelmedı tv de fln goruyoruz duz saclı zencı ama bide bu çorap mevzusuna cok guldum valla yaaa bunlar nasıl yapıyo bu işi sadece sundan eminim sivilcesi var bunların yakınen gordum
0
mavi kız
(23.06.10)
saçları bilmem ama asya tipli, çekik gözlü falan zenciler var
glamtings.files.wordpress.com
yukina2x.files.wordpress.com
hatta böyle eşşek gibi bi konu var :)
en.wikipedia.org

mavi gözlü zenci çocuk da varken dediğinden neden olmasın baldur?
0
jesterdvine
(23.06.10)
asya tipli ya da melez demiyorum hacı, mavi gözlü zenci çocuğun annesi nereli acaba?
0
🌸baldur
(23.06.10)
bak burada tartışılmış www.sciforums.com

ama özetle, epey karışık bir genetik geçiş hikayesi var burada. hani 7 kuşak öncesi hesabı.
0
jesterdvine
(23.06.10)
bir film vardı, beyaz adam zenci kadınla cıkıyordu. kadının duz sacları var ve tabıkı peruk, bir gun orijinal saçlarıyla adamın karşısına çıktıgında, adam şaşırıyordu, aa saçların kıvırcık mıydı senin diye, kadın da bozuluyordu ki, benim hakkımda bişey bilmiyorsun bütün zencilerin saçları kıvırcık olur diye.ben onun yalancısıyım.
0
pinking of you
(23.06.10)
karaiplerde filan düz saçlı hatta zenci burunsuz normal burunlu zenciler var filmlerden gördüğüm kadarıyla
0
joepiscopo
(24.06.10)
hotel rwanda filminden hatırladığım kadarıyla, hutular ya da tutsiler düz saçlı değil miydi?
yanlış mı hatırlıyorum?
0
pinkket
(21.08.13)
(5)

Lens

ziplayan meksika bamyasi
Lensler teker teker satılıyor mu, genelde çoklu kutularda satılıyor diye biliyorum (Bahsettiklerim göz lensleri).
Lensler teker teker satılıyor mu, genelde çoklu kutularda satılıyor diye biliyorum (Bahsettiklerim göz lensleri).
0
ziplayan meksika bamyasi
(21.06.10)
tüm kutularda üçer çift var diye biliyorum.
0
adıgüzel
(21.06.10)
ben de bir ara sormuştum. bulunmaz demişlerdi.
0
pipijan
(21.06.10)
senelik lensler tek tek satilir elbette.
0
pinking of you
(21.06.10)
deneme lensleri var tekli bulabilirsiniz.
0
natnan
(21.06.10)
toric lensler tek tek satılıyor. tek dediğim, tek çift.
0
ykyt
(22.06.10)
(5)

ben bu yaz bronzlaşmak

sos
yaş 28 yer bostancı amaç bronlaşmak. şimdi arkidişler beyaz peynir gibi olmasada beyaz bir tene sahi bendeniz bu yaz bronlaşmak istiyorum. bunuda düzenli olarak caddebostanda koşarak yapmayı planlıyorum. amele yanığına sahip olmadan sağlıklı düzgün bronz bir tene nasıl sahip olunur. krem kullanılaca
yaş 28 yer bostancı amaç bronlaşmak. şimdi arkidişler beyaz peynir gibi olmasada beyaz bir tene sahi bendeniz bu yaz bronlaşmak istiyorum. bunuda düzenli olarak caddebostanda koşarak yapmayı planlıyorum. amele yanığına sahip olmadan sağlıklı düzgün bronz bir tene nasıl sahip olunur. krem kullanılacaksa hangisini tavsiye edersiniz bu er kişiye?
0
sos
(17.06.10)
hocam koşunu yaptıktan sorna yanında pike olsun köşkün önündeki çimlere uzan al eline kitabını bilmem neyini uzan oraya mis gibi. ne gerek var başka yere. altında şort olur üstündeki tişörtü de çıkardın mı mis.
0
cedric tweedledee
(17.06.10)
ustunuz ciplak kosmayacaksaniz amele yaniginiz olacak mecbur, kol altlari da yanmaz ustelik, kosarak bronzlasmak iyi bir fikir degil bence.
0
pinking of you
(17.06.10)
hatta bronzlasmak iyi bir fikir degil.
0
kayranin kedisi
(17.06.10)
beyaz ten candır, bronzlaşmayın.
0
devils trill
(18.06.10)
kakao yağı :)
0
gizem_k
(18.06.10)
(5)

belçika çika çika

vejeteryan vampir
merhaba flemenk kelebek,19'unda brüksele gidiyorum da. 21-24 arası bir kısım seminer dizisi vs var. Onun dışında ben 2 gün erken gideceğim. seminer günlerinde de boş vakitlerim olacak. Şimdi:1) Brüksel'de "muhakkak" nerelere, hangi mekanlara gideyim? araştırdığım kadarıyla delirium'da bira içilecek,
merhaba flemenk kelebek,

19'unda brüksele gidiyorum da. 21-24 arası bir kısım seminer dizisi vs var. Onun dışında ben 2 gün erken gideceğim. seminer günlerinde de boş vakitlerim olacak.
Şimdi:

1) Brüksel'de "muhakkak" nerelere, hangi mekanlara gideyim? araştırdığım kadarıyla delirium'da bira içilecek, atomirium muydu, orda atomlar incelenecek, işeyen çocuk heykelinde fotograf çekilinecek, grand palace gezilecek, herhangi bir yerde waffle, midye, çikilat yenecek. başka? nerelere gideyim, ne yapayım?
2) 20'si pazar günü civar bir yere gideyim diyorum. fransa ve brugge seçeneklerim. hangisine gideyim? fransa 50 dakika mı sürüyor, 1 bucuk saat mi? brugge ne kadar sürüyor? fiyatları ortalama ne kadardır?
3) orda yaşayıp da bir bira eşliğinde sohbet edebileceğimiz duyuru sakini olur mu ki? :)

sevgi, saygı, öpücük, gülücük..

editto: hava nasıldır? kalın kaban, ceket falan abartmayayım di mi?
editto 2: amsterdam'a gittim daha önce. aklımda fransa veya brugge var. ve hatta disneyland'a mı gitsem diyorum. tek başına eğlenilir mi ki orda?
0
vejeteryan vampir
(08.06.10)
Zamanında bi Werchter dönüşü,Brükselde sadece 1 gece kaldığım için ilk 3 soruya cevap veremicem..Ama Delirium'a kesin git.Benim çok içimde kaldı gitmemem.. Havalar için bunu söyleyebilirim,daha önce temmuzun ilk haftası gittiğimde hem Brükselde,hem Werchterde yağmur devamlı yağdı,ama kaban ve cekete gerek yok tabi.ince bir yağmurluk vb yeterli olur.
Brugge'uda sadece 'In Bruges'filminde görmüş biri olarak ben Brugge'u tercih ederdim..Yada trenle amsterdamada geçebilirsin..
0
ef
(08.06.10)
1) hepsini saymissin :)
2) paris 1 saat 22 dakika sürüyor. brugge bana daha sevimli geliyor. oraya gitmek 1 saat falan sürer.
3) olabilir

editto : www.zoover.fr (20-25 derece olacak)
editto 2 : disneyland'da eğlenilmez hacı
0
ismo
(08.06.10)
kriek denen kiraz birasindan icmeyi sakin unutmayiniz. hatta bir tane de benim icin iciniz :)
0
pinking of you
(08.06.10)
günübirlik antwerpen'e (anvers) git bence, garı süperdir (hehhe ne kadar ilgini çeker bilmiyorum) bence brükselden daha güzel bir şehir.
0
merry shelly
(08.06.10)
ef hakli gerçekten yagmurluk al. bugün 3 kere hava degisti burda. bir yagmur bi günes. ama yagmurlugu ince al.

gelişmeleri aktarmaya devam edicem :)
0
ismo
(08.06.10)
(8)

Rexona sprey ambalajı hakkında önemli

Survivorman
http://www.rexona.com.tr/women/urunler.aspxBu linkte görmüş olduğunuz şişe sizce neye benziyor? (Ayrıntılara dikkat)"Reklam değildir sadece aklıma takılan bir benzetme sözkonusu"
www.rexona.com.tr

Bu linkte görmüş olduğunuz şişe sizce neye benziyor? (Ayrıntılara dikkat)

"Reklam değildir sadece aklıma takılan bir benzetme sözkonusu"
0
Survivorman
(07.06.10)
Boyle sorarsan, evet, benziyor o dedigine...
0
compadrito
(07.06.10)
subliminal reklam olabilir pekala :))
0
pinking of you
(07.06.10)
hiç dikkat etmemiştim evet benziyomuş
0
orange coffee
(07.06.10)
kadınlar için tasarlanan bir objenin fallik olması neden şaşırttı ki sizi?
hep böyle bu.
hatta sanıyorum tasarımda, reklamcılıkta öğretilen bir konu.. değil mi yoksa?
japonlarda bayramı bile var.
moneypennydd.files.wordpress.com

www.genderads.com

(kediebesi yine baltalık yaparken yakalandı :P)
0
kediebesi
(07.06.10)
reklamların olayı bu. aslında sadece reklamların da değil günahını almayalım yani. koca gökkafes gibi bir örnek varken bunlar bana çok çarpıcı gelmiyor :)
0
peki
(07.06.10)
evet sasırtmasın, kediebesinin söylediği gibi reklamcılık derslerinin hepsinde öğrendiğimiz, reklam projelerinde de uyguladığımız şeyler bunlar.
0
fenerliyim ama feneri delgado
(08.06.10)
ama erkekler için olanı?

www.rexona.com.tr

"hiç de memeye benzemiyor" - kibritsuyu, 2010
0
kibritsuyu
(08.06.10)
@kibritsuyu
fallik objeler sadece kadınlar için çalışmaz. :)
o zaman calvin klein niye büle reklam yapsın deel mi ama?
www.parfiumionline.com

ayrıca rexona erkekte de ince bel durumu var. direkt kadın bedenine gönderme bu fallik değil.
0
kediebesi
(08.06.10)
(9)

peeling olayı

peki
bugün kendime peeling uyguladım ilk kez. şimdi bunun çalışma mantığı nedir ama merak içindeyim. ölü deriyi söküp cildi yenilemesi lazım değil mi? ne kadar sürede belli eder kendisini? nasıl oluyor o ölü deriyi sökme şeyi?
bugün kendime peeling uyguladım ilk kez. şimdi bunun çalışma mantığı nedir ama merak içindeyim. ölü deriyi söküp cildi yenilemesi lazım değil mi? ne kadar sürede belli eder kendisini? nasıl oluyor o ölü deriyi sökme şeyi?
0
peki
(07.06.10)
ölü deriyi caaart diye yırtması gibi bir şeyi bekliyorsanız hiç beklemeyin!

peeling öyle bir şey işte, cildin üzerindeki ölü, paramparça deriyi alıyor yüzeyden. ne kadar sürede belli eder kendini dediğiniz şeyi anlamadım, nasıl bir etki bekliyordunuz ki?
0
esenboga
(07.06.10)
yani bacaklarım çok sorunlu, bir sürü yara bere iz. ne kadar sürede iyileşme gözlenir. gözle görülür mü bu iyileşmeler? gibi sorular var kafamda.
0
🌸peki
(07.06.10)
güzelce kese yapsan aynı şey :)
0
kediebesi
(07.06.10)
o bahsettiginiz kimyasal peeling denen olay ve benim bildigim profesyonel uygulama yapilabiliyor sadece. siz ne uyguladiniz tam olarak?
0
pinking of you
(07.06.10)
kediebesi +1
kese iyidir...
0
voodoo 007
(07.06.10)
bi de kil çok iyi. ardından biraz yağ, aktara sor, badem olur, kekik olur, portakal olur. gül de olur. :)
0
kediebesi
(07.06.10)
kese uyguladım uygulamasına da iğrenç bi cildim var kıpkırmızı oldum ve halen geçmedi. bi bok anlamıyorum herkese uyan şey ne diye bana uymaz.
peeling için de l'occitane'ın deniz tuzu ve mine çiçeği özlü vücut peelingini kullandım.
0
🌸peki
(07.06.10)
o peeling baska peeling, green peel diye arastirin bi, ne kadar saglikli oldugu tartisilir ama yara izlerini gecirdigi soyleniyor. cildiniz hassassa olmaz size bence.
0
pinking of you
(08.06.10)
pinking of you'nun dediği gibi kimyasal peeling ile geçer onlar belki. tek seçenek doktora, cildiye'ye gitmek...
0
esenboga
(08.06.10)
(4)

Bu Resmi Kim Yapmış

boshi
Bu resmi kim yapmış? Bilen ya da imzasını okuyabilen var mı?--> http://i.imgur.com/bURCg.jpg
Bu resmi kim yapmış? Bilen ya da imzasını okuyabilen var mı?

--> i.imgur.com
0
boshi
(05.06.10)
merak ettim bende bin tane resim arşivi gezdim yok. sonunda teknolojiye başvurdum yine yok. gelebildiğim nokta şu. oku okuyabilirsen.

imgur.com
0
hewit
(06.06.10)
soyadının son 5 harfi milks olarak okudum.
0
xenophobe
(06.06.10)
faydası olur mu bilmiyorum da bu hale getirebildim en fazla... tinypic.com
0
maxpainn
(06.06.10)
marie bastille gibi sanki.
0
pinking of you
(06.06.10)
(20)

babadan teklif geldi ne alayım?

cagdassalur
lise 3'te okuyan ve orta 1'den beri her sene bütünlemeye kalarak müthiş bir seri yakalamış olan ben, bugün notlarımı hesapladım ve son 1-2 sınavda iyi notlar alırsam bütünlemeye gerek kalmayacağını gördüm. neyse babam direkt geçemeyeceğimi bildiği için sanırım sınıfını geç sana istediğin birşeyi ala
lise 3'te okuyan ve orta 1'den beri her sene bütünlemeye kalarak müthiş bir seri yakalamış olan ben, bugün notlarımı hesapladım ve son 1-2 sınavda iyi notlar alırsam bütünlemeye gerek kalmayacağını gördüm. neyse babam direkt geçemeyeceğimi bildiği için sanırım sınıfını geç sana istediğin birşeyi alayım dedi ve ben ne isteyeceğimi bilemedim. lütfen bu soruyu görgüsüzlük vs olarak algılamayın buranın samimiyetine inandığım için soruyorum.

900-1000tl gibi bir bütçe var sanırım. yeni nesil bir konsol(xbox/ps3), telefon, gitar düşünmüyorum. parayı al şuna yatır/biriktir gibi bir seçeneğim de yok(taksit filan hani). fiyat esneyebilir ve halihazırda bana yeten bir masaüstü bilgisayarım, telefonum var. elektronik bir şey düşünüyorum, teşekkürler.

edit: aradım ve görülmemiş bir yüzsüzlükle sordum 1000tl ile %10 esneme payı var diyor, sıkarsam biraz daha esner tabi. böyle evlat düşman başına. ayrıca bende bi 600-650tl ekleyebilirim.
0
cagdassalur
(03.06.10)
telefon var, pc var konsol istemiyosun elektronik eşya secenegi kalmadı ki. o zaman model araba, uçak işine gir. benzinli güzel bi araba al nefiss.
0
rurouni
(03.06.10)
(bkz: liseli detected ) *

xbox 360
0
sourz
(03.06.10)
budut

o zaman PSP, full hd monitor ya da ipod touch diyorum.

kimlanbu,sdfsdfdsf. kredi karti gecmez om rusta.
0
erich
(03.06.10)
daha çok böyle oturduğum yerden kullanabileceğim birşey olsun istiyorum.rc yaramaz bana.

@erich: dediğim gibi taksitle alacağı için o seçenek benim için yok maalesef.

@sourz xbox360 var. liseliyim ergenim capsım var. zaten yazdım lise3 te okuyorum diye.
0
🌸cagdassalur
(03.06.10)
iyi bir fotoğraf makinesi olabilir.
0
cedric
(03.06.10)
rus.
0
kimlanbu
(03.06.10)
@zrosse zevklerim film izlemek/müzik izlemek/oyun ve bütün bunları sürekli yatarak yapmak.
5+1 var pc xbox360 ipod touch ericsson w810i 22'' lcd var. bunların dışında ne alabilirim?
0
🌸cagdassalur
(03.06.10)
kesinlikle bir erkegin en cok dikkat etmesi gereken 3 seye yatir

1- kaliteli ayakkabı
2- kaliteli gozluk
3- kaliteli saat
0
male escort
(03.06.10)
@male escort böyle şeylere para yatırmayı çok gereksiz buluyorum. gözlük/saat kullanmıyorum zaten. ayakkabım da fazlasıyla yetiyor ne kadar ucuz olsada.
0
🌸cagdassalur
(03.06.10)
herhangi bir uzakdogu ya da evropa ya da amerika turu. artik hangisini istersen.
0
pinking of you
(03.06.10)
DSLR fotoğraf makinası alabilirsin? Ya da güzel bir laptop?
0
bodom
(03.06.10)
babayla otur anlaş bir kısımı için bir şey aldır biraz da elden tahsilat yap sonra kimlanbu+1
0
seyduna6687
(03.06.10)
interrail veya yabanci bir universitenin falan yaz programi(liseden mezun olduktan sonra olabilir). hayata bakis acin degisir. hatta ailen de daha bi saygi duyar sana bu parayi bir sene saklarsan.
0
blackworld
(03.06.10)
avrupada bir festivale ya da ri karnavalına fln git olm napcan ps yi fln.
0
bryan fury
(03.06.10)
her sınıfı tam notlarla geçtim
bir gün bile bana bunu sormadılar tüh :)
para var ne aliyim diye düşünülmez çocuuuum
şunu alayım neggaaa para lazım diye düşünülür. o istek sende patlayıncaya kadar da paranı elleme. dursun. para parayı çeker. bir gün daha güzel bişi görürsün onu alırsın. seyahate çıkarsın bryan'ın dediği gibi.

yatmayı seviyosan güzel bi yatak,koltuk bişi al mesela hehe
0
kediebesi
(03.06.10)
@kediebesi zaten ben böyle bi 6 senelik seri yakalamamış olsam bütünlemelerde böyle birşey akıllarına bile gelmezdi.

o diilde şu anda benim bana sınıfı geçirecek olan sınava çalışıyor olmam lazım ben hala sınavdan iyi not alırsam ne alırım onu düşünüyorum.
0
🌸cagdassalur
(03.06.10)
düşününce avrupa turu falan inanılamz. varsa senin gibi arkadaşın kafa dengi 3-4 kişi gidin bi yerlere.
0
cedric
(03.06.10)
Bu senin bi bakıma kazandığın ilk para gibi. Baban'da maşallah senin için birçok şey yapmış herşeyin var gibi.

ben staj döneminde kazandığım ilk parayla (3 aylık asgari işçi maaşı almıştık??!) didim'de bir pansiyon'a 3 kişilik yer ayırttım. Bir hafta kala hazırlanın didime tatile gidiyoruz dedim. benimki biraz salakça oldu kabul ediyorum bizimkiler ''olm yazlık var ne didimi ? '' falan dediler ama sonra o ufacık pansiyonda çook güzel 3 gün tatil yaptık. parayı düşüp kırılacak, bi süre sonnra sıkılacak birşeye değilde kafa kafaya tatile yatırdım. ha yok yeaa bana gelmez falan dersen direkt bir rus'a git.
0
ermoo
(03.06.10)
compadrito
(03.06.10)
baba, dedemden yadigar bi aferin desen yeter de...
0
antihero
(04.06.10)
(5)

Nasıl oluyor da oluyor?

ya ben lan neyse
Konusunda uzman bir profesöre internet üzerinden sarımsakla ilgili sorduğum bir soruya kendisi şöyle cevap vermişti. Sorum sarımsağın faydaları üzerineydi:-Sarımsak bağırsak ve sindirim sitemindeki patojen bakterileri öldürür, faydalılara zarar vermez.Nasıl oluyor da oluyor? Sarımsak hangi bakterini
Konusunda uzman bir profesöre internet üzerinden sarımsakla ilgili sorduğum bir soruya kendisi şöyle cevap vermişti. Sorum sarımsağın faydaları üzerineydi:

-Sarımsak bağırsak ve sindirim sitemindeki patojen bakterileri öldürür, faydalılara zarar vermez.

Nasıl oluyor da oluyor? Sarımsak hangi bakterinin zararlı olacağını mı biliyor ya da sarımsağın aklı mı var? Bunun bilimsel açıklaması ne şekildedir?

Aynı doktora soramıyorum bu soruyu. Var mıdır uzman yahut bu konuda bilgili bir şahsiyet?
0
ya ben lan neyse
(01.06.10)
faydali bakteri ile patojen bakterinin farkli olduklari adlarindan bile belli.

sarimsak da essek degilse anliyordur bu farki.
0
nawres
(01.06.10)
her bakterinin yaşamsal faaliyetlerine etki eden madde farklıdır, antibiyotikler için de aynı şey geçerli. belli hastalığa göre belli antibiyotik yazar doktorlar. neden? çünkü o hastalıkta sıklıkla karşılaşılan bakteriler bellidir. sadece onlara öldürücü etki yapacak maddeleri içerenler yeterli gelecektir. geniş spektrumlu antibiyotiklerse genel olarak çoğu bakterinin yaşamsal faaliyetine etki edeceği için çok zorda kalınmadıkça kullanılmaz ya hani, işte o sebeple kullanılmaz. yararlıları da öldürmeye gerek yok değil mi? sarımsak konusunda tam bir bilgim yok ama eğer öyleyse, dediğim gibi yararlı bakterilerin fonksiyonlarına zarar vermiyor zararlıların bir kısmı için öldürücü etki yapıyor olabilir.
0
strangelittlegirl
(01.06.10)
bu konuda bilgim yok ama sarimsagin varolus amacinin insanogluna hizmet oldugunu sanmiyorum, yani demek ki patojen bakterileri olduren bir yapisi var , tesaduf bu da bizim isimize geliyor iste.
0
pinking of you
(01.06.10)
@pinking of you
tesadüf mü?
0
etna
(01.06.10)
bence evet.
0
pinking of you
(02.06.10)
(10)

ayak bileği burkulması

cedric tweedledee
şimdi cumartesi gecesi büyük bir mallık sonucu bileğimi elime aldım! çok pis burktum öyle böyle değil. neyse cumartesi zor da olsa adımımı falan atabiliyordum, evimden de uzaktaydım, arabama bindim dörtlüleri yaklarak sağdan sağdan 20 ile evime gittim. neyse gece buz kopmress ayak yüksekte tutma fal
şimdi cumartesi gecesi büyük bir mallık sonucu bileğimi elime aldım! çok pis burktum öyle böyle değil. neyse cumartesi zor da olsa adımımı falan atabiliyordum, evimden de uzaktaydım, arabama bindim dörtlüleri yaklarak sağdan sağdan 20 ile evime gittim.

neyse gece buz kopmress ayak yüksekte tutma falan, sanıyorum sadece burkulma. ertesi gün acı dayanaılmaz, deil adım atmak durduğum yerde bile acıyor. gittim doktora röntegende kırık çatlak çıkmadı, yalnız adam yarın gene gelin mr çekelim dedi. neyse gittim eve bgn oldu dururken ağrı sızı yok ama basamıyorum kesinlikle. bir iki kere denedim yok yani imkanı yok ayak taşımıyor. bu arada doktor bağlarda kopma oalbileceğinden bahsetmişti, eğer burkulmaysa bir haftaya geçer falan dedi.

neyse benim yarın ve de cuma finallerim var bir de bu finaller hayati önem taşıyor, hem zamanım yok hem de param yok hemde doktora götürecek pek kimsem yok şu aralar. acaba bir hafta beklesem geçmezse mr çektirmeye gitsem çok kötü bir şeyler oalbilri mi neler olabilir bir de? ben hala ayağıms arılı doktorun pazar günü verdiği direktifleri uyguluyorum.
0
cedric tweedledee
(01.06.10)
geçmiş olsun. birkaç gün sabret. hareket ettirmemeye, üzerine basmamaya gayret et. her daim yüksekte tutmaya çalış. uykuna dikkat et. biraz zorlanacaksın ama kötü bişi olacağını sanmam, iyileşir. eğer düzelme hissetmezsen gidersin haftaya.
0
kediebesi
(01.06.10)
Rontgende kirik catlak cikmadi

Bu cumle, anlattigin hikayedeki en onemli cumle.

Baglarda kopma olabilecegi
Bir haftaya gecer

Bunlar da diger onemli cumleler.

Eger morarma varsa, bi yerleri yirtmissin ve kanatmissin demektir. Yapacak farkli bi sey yok.

Su anlattiklarindan yumusak doku zedelenmesi gibi duruyor.

Koltuk degnegi kullaniyor oldugunu var sayiyorum.

Bu sekilde gireceksin finallere. Su anda yapacagin bir sey yok. Sabirla bekleyeceksin iyilesmesini.

Iyilestikten sonra sislik inmeyebilir. Biraz sislik kalabilir, merak etme.

Her ne kadar bana salak gozuyle bakanlar oluyosa da, ayak bilegini kavrayan konclu bot giymeyi yazin bile seviyorum, sirf bu sebepten.
0
compadrito
(01.06.10)
kullanıyorum evet deynek. devamlı dikkat de ediyorum ayağın yüksete olamsına. sağolun.
0
🌸cedric tweedledee
(01.06.10)
halı saha maçında ayak bileğim ömrümde görmediğim bir açı yaptı vücudumla, sizdeki gibi üstüne basamadım. akşamına doktora gittiğimde yumuşak doku ezilmesi dedi ve alçıya aldılar. 2.5-3 hafta alçıda kaldı.

Alçı çıktığında hala üstüne basamıyordum, bir kaç gün daha sürdü alışmam. alçıdan çıktığında hala şişti bileğim. Bileğinizi oynatmamanız gerekiyor, ben koltuk değnekleriyle okula gidip gelmiştim.

Doktoru aksatmayın, sağlık güvenceniz varsa yardım isteyin birisinden yardımcı olsun getirip götürme konusunda.

(bkz: yumuşak doku zedelenmesi)
0
kimlanbu
(01.06.10)
merhem olarak da (bkz: hirudoid forte ) iyi geliyor doku tramalarina. tavsiye ederim.
0
pinking of you
(01.06.10)
başıma geldigi icin hemen izah ediim eger bilegindeki o yuwarlak kemigin hemen altinda ayak tabanina paralel uzanan bi morluga sahipsen kesinlikle 1-1.5 ay normal yürümeyi bekleme doktorun verdigi bi bileklikle yürümeye yakin diebilcegim bi sekilde dolastim belli bi süre ki diger bilegime göre hala şiş üstünden 1.5 yıl geçmesine ragmen cok zorlarsamda acir ara ara ona göre bilgin olsun. sakın şuanda yürümeye çalışmak gibi bi hataya düsme durumu vahimlestirmekten baska biseye yaramaz
0
berginyonbaenre
(01.06.10)
-soguk-sicak yap
-lasonil vb seylerden sur
-akabinde sabitle. yani bandajla. bandaji yatarken cikar ama.
-ve de mumkun mertebe yuksekte tut

bir haftaya basabilirsin, ama yine de aciyor. sislik de bir kac sene suruyor. ben de sicradiktan sonra donen topun ustune basmistim, koptu sandim ama kopmadı :)

gecmis olsun.
0
no avalon
(01.06.10)
aynı yer başlarda çok tekrarlar. dikkatli ol.
0
aşksız prens
(01.06.10)
aha moral verin diye yazdım şu duyuruyu yaptığınıza bakın. çok mutsuzum yaa : (

neyse sağolun arkadaşlar tavsiyeleriniz için, iyiki varsınız.
0
🌸cedric tweedledee
(01.06.10)
3 sene önce inanılmaz bir şekilde ben de bileği elime almıştım. doktora gittim röntgen çekildi, kırık yok dendi, bandajla, merhemlerle idare ediyordum, ama inanılmaz ağrı. her neyse 2 hafta sonra eve gittim, bizimkiler yürüyüşümde gariplik olduğunu farkettiler, yıllardır gittiğimiz çıkıkçıya götürdüler, her ne kadar inanmayarak gitsem de adamın evinden zıplayarak çıktım. eğer varsa tanıdığın biri bu şekilde, bu güce inan bence :) aksi durumda geçiyor ama yanlış kaynamaya sebep olabiliyor.
0
bykush
(01.06.10)
(3)

çamaşır suyu nasıl kullanılır

rereroro
agalarbeyaz çamaşırlarda çamaşır suyu kullanmak istiyorum. bu çamaşır suyu deterjanla berabermi kullanılıyor? çamaşır makinesinde kullanılabiliyormu? bide çamaşırları eskitiyormu?
agalar
beyaz çamaşırlarda çamaşır suyu kullanmak istiyorum. bu çamaşır suyu deterjanla berabermi kullanılıyor? çamaşır makinesinde kullanılabiliyormu? bide çamaşırları eskitiyormu?
0
rereroro
(27.05.10)
camasir makinasinda on yikama programini seciyorsunuz, o kisma camasir suyu ekliyorsunuz, diger kisma da deterjan ekliyorsunuz, o once camasir suyuyla sonra deterjanla yikiyor bir guzel.
0
pinking of you
(27.05.10)
ne kadar koymak lazımdır çamaşır suyunu
0
🌸rereroro
(27.05.10)
once nasil kullanilmazi ogrenmen lazim.

camasir suyunun buhari cok zehirlidir ve kanserojendir.

yerleri camasir suyunla sildim, oh mis gibi tertemiz oldu derken kendi DNA'larini ve cigerlerini sikertirsin.

hele bi de tuz ruhuyla karistirma gibi bi dingillik edersen, acile zor yetistirirler.

cok tehlikelidir.

camasir suyunu ne kadar az kullandin, ne kadar az soludun o kadar iyidir yani.

kullanacaksan bile cok iyi havalanmakta olan bir yerde kullan, boyle pencereler acik, cereyan yapiyo filan gibi. buharini soluma.

cigerlerin ve DNA'larin; donlarininin beyazligindan daha onemli olsa gerek.
0
compadrito
(27.05.10)
(12)

Strateji oyunu öneriniz?

kamera motor
arkadaşlar harita üstünde oynanan strateji oyunu istiyorum. böyle, ülkenin ekonomisiydi, halkın refahıydı, savaşlardı, diplomasiydi en ufak detayına kadar inebileceğim güzellikte, 128mb geforce 4 mx 440 ekran kartı ile oynayabilecek kadar kötü grafiklere sahip olsun.istediğim özellikleri karşılayan
arkadaşlar harita üstünde oynanan strateji oyunu istiyorum. böyle, ülkenin ekonomisiydi, halkın refahıydı, savaşlardı, diplomasiydi en ufak detayına kadar inebileceğim güzellikte, 128mb geforce 4 mx 440 ekran kartı ile oynayabilecek kadar kötü grafiklere sahip olsun.

istediğim özellikleri karşılayan en şükela oyun hangisidir acaba? (ha bi de hiç bitmesin istiyorum. fm gibi gitsin gitsin bitmesin, dünyayı fethedeyim de istiyorum :) )
0
kamera motor
(25.05.10)
halkın refahıyla falan ilgilenmeyi gerektirmese de, eski strateji oyunu deyince heroes of might and magic 3 diyorum. hatta abartıp, yapılmış en iyi oyun budur diyorum.
0
matthias coltrain
(25.05.10)
uckac
(25.05.10)
kesinlikle

medieval: total war
0
sir gawain
(25.05.10)
caesar 4
0
pinking of you
(25.05.10)
medieval'i araştırmaya başlayayım öyleyse :) 2.sini makine kaldırmıyor ne yazık ki :P
0
🌸kamera motor
(25.05.10)
www.arcade.fi

online oynanıyor ama çok zevkli dene istersen çerez niyetine.
0
pposeidon_1
(25.05.10)
rome total war diyorum ben.
0
baldur
(25.05.10)
(bkz: the settlers)
0
Huan
(25.05.10)
Victoria
Hearts of Iron 2
bitiyor yalnız bunlar.
0
xcl ssic
(25.05.10)
karışmış gibi olmayayım ama duyuru sahibi "harita üzerinde oynanan" strateji oyunu aradığını belirtirken caesar yazmanın, settlers yazmanın mantığı nedir anlamış değilim. oldu olacak aoe diyin de dağılalım hepimiz.
0
sir gawain
(25.05.10)
Aslen istediğin özelliklerin çok daha düşüğüne Stronghold'u çalıştırabilirsin.
0
sanal hayvan
(25.05.10)
0
rosencruz
(26.05.10)
(10)

lost (spoiler yok)

sanal uyku
şu anda 17-18 ve s06e00 diye geçen the final journey var. bunları hangi sırada izleyeceğiz? bunlar dışında başka bir şey var mı izlememiz indirmemiz gereken?
şu anda 17-18 ve s06e00 diye geçen the final journey var. bunları hangi sırada izleyeceğiz? bunlar dışında başka bir şey var mı izlememiz indirmemiz gereken?
0
sanal uyku
(24.05.10)
final journey i önce izlersin. hangi kaynaklardan bulduğunu öğrenebilir miyim?
0
jaaaccckkk
(24.05.10)
arena-tr, turktorrent, eztv
0
🌸sanal uyku
(24.05.10)
bu cd1 cd2 dedikleri ne hoca? özet haricinde tek bölüm tek parça yok mu? yoksa biri özet biri bölüm mü? nedir nasıldır?
0
kibritsuyu
(24.05.10)
final journey'nin 720p olmayanı yok mu yav?
0
kibritsuyu
(24.05.10)
@kibritsuyu; iki bolum arka arkaya aslinda ama ameriganlar buna tek bolum adi verdiler. ondan cd1 ve cd2 var.
journey olan ozeti. 00 olarak geciyor.
edit: @kibritsuyu 2hd final journey diye arat.
0
entrapmen
(24.05.10)
torrentden anlamayanlar icin, finali online izleyebilecegimiz bir yer var mi acaba, tesekkurler.
0
pinking of you
(24.05.10)
hafızlar sizin de indirme hızlarınız çok yavaş mı? bu finale has bi gariplik var hızda sanki. 10-15 arası geziniyo. bi de final journey filan denmiş bu gidişle cd1 i akşama anca izlicem.
0
wrench
(24.05.10)
@wrench: dogal olarak oyle. talep cok, arz az olunca normal bunlar. aksama dogru hafifler yukler.

@pinking of you: www.dizihd.com buradan izlenebiliyormus. denemedim.
0
entrapmen
(24.05.10)
Önce, Final Journey (S6.E00), sonra The End (S6.E17-18), sonra da "Jimmy Kimmel Live: Aloha to Lost". Bu şovda da 3 tane alternatif son "varmış", nete de düşmüş.
0
edip
(24.05.10)
entrapmen evet izlenebiliyor, izledim tesekkurler.
0
pinking of you
(24.05.10)
(28)

kafaya çok taktım

adobe
Çok hoşlandığım biri çıktı karşıma, iki tarafın da yaptığı hatalar zinciri sonucu daha ilk buluşmada işin içine sıçıldı. ama daha çok ben sıçtım gibi, çünkü çok heyecanlandım ve kendimi yatıştırmak için içkiyi abarttım. ayrıntıları yazmiim şimdi, kendisi de öküz gibi beni ayakta zor duruyorken bırak
Çok hoşlandığım biri çıktı karşıma, iki tarafın da yaptığı hatalar zinciri sonucu daha ilk buluşmada işin içine sıçıldı. ama daha çok ben sıçtım gibi, çünkü çok heyecanlandım ve kendimi yatıştırmak için içkiyi abarttım. ayrıntıları yazmiim şimdi, kendisi de öküz gibi beni ayakta zor duruyorken bıraktı gitti. ertesi gün mail attım "içkiliyken ters bi davranışım olduysa özür dilerim ama senin de beni o halde bırakman öküzlüktü. hayatında başarılar" diye. cevap vermedi tabi. 3 günlük bi insan bu, bir daha da görmeyeceğim ama kafama o kadar taktım ki, o geceden beri bunu düşünüyorum, kendimi suçlama eğilimindeyim. nasıl düşünmek lazım sallamak için bilmiyorum ki...
0
adobe
(18.05.10)
sıçarken düşünmeyi dene asla eski gözle bakamıyorsun :)
anca işte aşıksan pek farketmiyo
0
lpgli tosbaga
(18.05.10)
tamam kafan güzel değilken sıçmışsın da aklın başına geldiğinde o mesajı atıp tekrar niye sıçıyorsun onu anlamadım. hatayı kendinde buluyorsan daha çok, öyle bir mesaj olmamış.
0
baldur
(18.05.10)
o kafayla nasıl davrandıımdan emin olamadığım için en azından bi özür diliim dedim. ama ona nası davranmış olursam oliim, beni o halde bırakmasını doğru kılmaz sanıyorum?
0
🌸adobe
(18.05.10)
ohoo. ama sen üste çıkmışsın. kendi hatan için özür dileme kısmıyla giriş yapıp, finalde yaptığın öküzlüktü(oha), hayatta başarılar demişsin. yani lafımı sokarım bu işi burda bitiririm demişsin.
0
girl in a coma
(18.05.10)
ya aslında kendimi suçluyorum demem çok içtiğim için "keşke içmeseydim o kadar" şeklinde. ama diyelim ki oldu bi kere, insan sevmediği birini bile o halde bırakmaz, bu yüzden o maili attım, çok üzüldüm çünkü.
0
🌸adobe
(18.05.10)
ne dediğini hatırlamadan üste çıkmaya çalışman ve hala kendini haklı görmen garip. örneğin çocuk seni evine bırakayım dediyse ve sen "sen kimsin lan" diyerek karşılık verdiysen ne olacak?

bana birisi öyle bişey dese arkama bile bakmadan yoluma devam ederdim örneğin :/ elemana saydırmadan önce keşke neler olduğunu öğrenmeyi deneseydin.
0
lpgli tosbaga
(18.05.10)
e üzülmüşsün ama üzüldüğünü belli edecek biçimde yazmamışsın ki. ayrıca bence insan sevmediği birini dahi o halde bırakmaz diyorsun, demek ki ne haldeydin allah bilir :P ya kendin gibi düşünme hiç insanları. gayet de bırakırlar, bırakmışlar da. ben de bırakırdım. 3 günlük bir insan diyorsun. daha ilk buluşmada bu hale geliyorsa, sallamıyordur bu beni vs gibisinden düşünüp uğraşmamıştır seninle, sen de bu attığın maille onu haklı çıkarmışsın. üzgünüm böyle düşünüyorum (:
0
girl in a coma
(18.05.10)
benimle aynı sıçışı yapmana izin veririm eğer içkileri ortak ödeyeceksek. sonra seni o halde bırakmam ama kesinlikle ikinci bir buluşma olmaz söyleyeyim baştan.
0
birsoru
(18.05.10)
ya sanırım ayrıntıları yazmam lazım:) önem kazanmaya başladı çünkü. utandım bu ayrıntıları yazmaya ama yazıcam:) arkadaş zaten yabancı, tesadüfen tanıştık, hoşlaştık birbirimizden. ama her halükarda bu ülkede yaşamıyor ve gidecek. beklentiler sınırlı bu yüzden. bu ilk buluşma dediğimiz şey dışarıda olacaktı aslında ama son anda "evinde kaldıım arkadaşımın d. günü var. insanlar gelecek, sen de buraya gel, buradan çıkalım" dedi. ben de kezbanlık yapmiim şimdi diye reddetmek istemedim. zaten kendisiyle görüşeceğimiz için epey heyecanlıydım, bi de arkadaşları da işin içine girince iyice titreyerek gittim, başladım votkaları yuvarlamaya yatışmak için. zaten beraber kalan 2 arkadaşı dışında da kimse yoktu bu arada. her neyse sohbet muhabbet iyi gidiyodu ama tabi ben kafayı iyice bulmaya başladım. sonra hatırladıım şey kendimizi odada bulduumuz. malum şey tabii. neden bilmiyorum ama seks işlemi sırasında canım acıdı ve durdurdum. sonra bir baktım kendisi giyinmeye başlamış "arkadaşlarımın yanına gidiyorum" diye. çok sinirlendiğimi hatırlıyorum, sinirli sinirli tepkiler vermeye başladım. o da bi kıllaştı iyice "zaten seksi de durdurdun" falan dedi. birkaç konuşma geçti aramızda, "benden ne bekliyosun?" dedim, "seks" diye cevap verdi ahaha. (çok dürüst). "sen ne bekliyosun, evlilik mi?" diyerek kezban yaptı beni. "tabii ki hayır, ama biraz daha özen gösterebilirsin. ben buraya senden hoşlandıım için geldim" falan dedim. sonrasında zar zor giyindim, ayakta duramıyordum zaten, ne bir yardım etmeye çalışmak ne bir şey, önden önden gitmeye başladı. bi taksi durdurdu, gel seni bırakıcam dedi. ben de sinir yaptıım için "ben kendim giderim" dedim. o da bastı gitti. olayın aslı budur:)
0
🌸adobe
(18.05.10)
olaya kafanı takıp üzülmeye bile değmeyecek birisiymiş, saygıyı da sevgiyi de hiç mi hiç hak etmiyor, onun için üzülmeye devam ederek değerini arttırma. ileriye bak, bu olayı da öküzün birine denk gelmenin kötü bir anısı olarak hatırlarsın. sana uygun birisi olsaydı senin davranışlarının hiç birini hata olarak görmezdi.
0
libera
(18.05.10)
@pitch.shifter
ikinci mesajda haksız olduumu düşündüren şey ne, onu anlamadım:)
0
🌸adobe
(18.05.10)
gitmek için kalkıp hazırlanan ilk oydu, ben de tek başıma orada kalamayacağım için mecburen onunla çıktım. neyse olan oldu ve buna kafayı takmanın faydasız olduğunu biliyorum aslında. buluşmadan önce fazla anlam yüklemişim demek ki, şimdi de işin böyle boktan bi şekilde başlamadan bitmesini bi türlü kabullenemedim.
0
🌸adobe
(18.05.10)
erkekler hic sevmez bu tarz benden ne bekliosun sorularini hemde sexide baltaladigin düsünülürse çocugun bu konuda terslemesi normal bence.hem ne kadar ters yapmis olsada eve birakmak konusunu gayet teklif etmis.bunu cok yazmak istemesemde daha ilk bulusmadan olay sexe geldiyse cocuk zaten seni cok ciddiye almamista olabilir bu sebeple. 1night stand mantigiyla hareket ettigin bi insani ne kadar sallarsinki?? (bu son cümle gercek olan bi durumdur alinmaca,gücenmece yok ltfn)
0
berginyonbaenre
(18.05.10)
@berginyonbaenre
yok alınmadım, zaten birkaç gün sonra gidecek birinden fazla bişi beklemiyordum ben de. ama tek amacın seks olduğu durumlarda bile biraz özen istiyorum sanırım, olmadı diye hayvanlaşmasına ne gerek var? :)
0
🌸adobe
(18.05.10)
insan değilmiş, delikanlı hiç değilmiş onun adına üzülmek yersiz. sen de umarım kısa zamanda atlatırsın ve kendini benzer bir duruma sokmazsın.
0
chavezding
(18.05.10)
herifi rahatsız eden şey seksin olmaması değildir büyük olasılıkla. seks oluyorken sorun çıkarmandır. eğer o noktaya getirmeseydin belki o da ilk bulusmadan böyle birşey beklemeyecekti. belki dısarı cıkıp eglenecektiniz. seni tipik kararsız kadın gibi görmeye basladıgından kıl olmustur..
0
eleventh american esme has met
(18.05.10)
@eleventh american esme has met
haklı olabilirsin tabi ama gerçekten uyuzluk olsun diye durdurmadım seksi, acı hissettiğim için durdurdum. kapris gibi algılanması çok anlamsız, acıya acıya devam etsem daha anlamsız olmaz mıydı?
0
🌸adobe
(18.05.10)
şanslı çocukmuş ucuz atlatmış ya oda size aşık olsaydı aman allahım düşünemiyorum.

acıyacak tabiki söks buğğ acıdığını söyleyip acıtmadan dersen daha mantıklı olurdu. çocuğu fordçu gibi itip kakarsan heralde giyinir gider.
0
fukka
(18.05.10)
@fukka
o da size aşık olsaydı derken? aşık falan değilim, okuduğunu algılama problemin mi var? fazlaca etkilenmiştim çocuktan, o kadar. şimdi de böyle tatsız bir deneyimi atlatmakta zorlanıyorum, bu kadar basit.
0
🌸adobe
(18.05.10)
*titreyerek yanına gitmek*, *votkaları yuvarlamak*

aşık olmak kötü birşey mi? ayıplanacak tu kaka yapılcak birşey mi? aşık olduğunuzu söyleyip rahatlamak yerine bu inkar niye.

uçmak varken yürümek niye a kuzum
0
fukka
(18.05.10)
tabii ki ayıp değil ama sadece bir kere görülmüş birine aşık olunacağına inanmıyorum. fazlaca beğenme, etkilenme olabilir benim aşk tanımıma göre. ayrıca şanslı çocukmuş falan demen bana nasıl hissettiriyor sence?
0
🌸adobe
(18.05.10)
e bu durumdaki şanslı kafası ağrımayan kim şanlı çocuk değil mi?

e peki kafaya takan canı sıkılan fazla içip beyin hücrelerinin toplu intiharına sebep olan kim sen şanssız çocuk olmuyor musun?
0
fukka
(18.05.10)
o açıdan bakarsan evet ama o cümleyi öle bi yazdın ki "şanslı çocukmuş ucuz atlatmış ya oda size aşık olsaydı aman allahım düşünemiyorum" kendimi çok kötü hissettim:) keşke o da benden bu kadar etkilenmiş olsaydı da, belki o şekilde davranmaz, ya da sonra arar durumu düzeltmeye çalışırdı. neyse, hayırlısı diyelim.
0
🌸adobe
(18.05.10)
şu noktadan sonra kazanılacak kaybedilecek bişey kalmamış. adam zaten ydışına gidiyor. uzun vadeli duygusal bir beklentiside yok.

kendini rahatlatmak isiyorsan eğer şöyle düşünebilirsin. senin hatan çok sarhoş olmak, onun hatası öküz gibi davranmak. üstüne bir de kültür ve bakış açısı farkı eklenince işler iyice karışmış.

o vakit yapılması gereken bir dahaki sefere bu kadar sarhoş olmayıp. hayatta hiçkimseyi gözünde büyütmemek.
0
orpheus
(18.05.10)
tabiki acıya acıya devam etmek gibi bir zorunluluğunun yok, ama erkekler genelde söyle bir mantık yürürtür belki farkında bile olmadan: "eve geldi, yakınlasmaya basladık, demekki o da istiyor, tipik türk kızı gibi naz da yapmıyor, muhtemelen tecrübeli de, oh ne güzel bir gece geciricez" derken senin durdurduğunu görürse rahatsız olur. eğer senden tek beklentisi seksse (bu seninle alakalı olmayabilir bile, mesela kız arkadasından kotu ayrılmıstır, bir süre kadınlara güveni yoktur vs..) bu beklenti karsılanmayınca "öf hem bu noktaya kadar geldi hem de acıdı macıdı diye işi yokuşa sürüyor" diyip sıtkı sıyrılabilir. bir de bu düşüncelerin mantıktan uzak heyecan dolu ve ereksiyon halindeyken aklından geçtiğini düşün.. sen suçlu değilsin de böyle olaylarda her zaman olduğu gibi zaman suçlu mekan suçlu vs..

bir de orpheus'un yazdığını sonradan okudum. cok haklı. kültür farkı da önemli. sokakta gördüğümüz ve hayvan dediğimiz (sözlükte de itin götüne sokulan)türk erkeği değil de okumuş ve görmüş geçirmiş (no pun intented ahaha:)) olanları cok anlayışlı davranıyorlar kadınlara pozitif ayrımcılık kanlarına işlediğinden, işbu nedenle bazen avrupalı erkek cok öküz gelebiliyor. yani yukarıda dediğim gibi, yanlış mekan yanlış zaman ve hatta belki yanlış insan..
0
eleventh american esme has met
(18.05.10)
cevap soruda gizli.

1. bi daha gormeyecen
2. herif harbi okuzdu. hos vakit gecirmek degil, kelimenin tam manasiyla "ciftlesmek" istiyodu.
3. attigin mesaja cevap vermeye bile tenezzul etmedi.
4. kafana o kadar takmis olmana ragmen, ust beynin (yani beyninin frontal lobunun korteksi) sana diyo ki, "sacmaliyosun" ve o yuzden oturup bu soruyu yaziyosun bizlere.
5. sen duyarli ve ince bi insan oldugun icin, one night stand olsa bile, duygularin tavan yapti. ama gel gor ki karsinda hakiki bi hayvan vardi. isler orada ters gitti.
6. bundan sonra da bunu dusunmeye devam et ama "mind set"ini degistirerek, bu yazdiklarim esliginde dusun. bu sana guzel bi tecrube olsun. (ders demiyorum bak, tecrube diyorum, cunku ben bu olan bitende senin bi hatani goremedim). mesela birine ilgi duydugunda, once, erken algi sistemlerin, onun okuz olup olmadigini incelesin, isler yataga kadar gitmeden daha. isler ilerlerse diye tedbir olarak yaninda jel filan bulundur. (belki de herif sen daha hazir hale gelmeden saldirdigi icin canin acidi, Allah bilir, o detaylari hatirlayamayacak kadar dumanliydi kafan)
7. kendini suclama egiliminde olan yer, alt beynin. ust beynin bunun sacma oldugunu biliyo ve bu soruyu yazdiriyo duyuruya. Sonunda bu catismadan ust beynin galip gelecek ve sen bunu asacaksin. Ille de sallaman gerekmiyo. Alt beyin, ust beyin ayriminda daha fazla bilgi edinmek istersen, Daniel Goleman'in Duygusal Zeka kitabini tavsiye ederim.

Sonuc: Sen hatali degilsin, ayiplanacak, uzulunecek, utanilacak, pisman olunacak bi sey yapmadin.

Bonus: Alkol serebrotoksiktir. Yani dogrudan noronlari (beyin hucrelerini) oldurur. Alkolden ayakta duramayacak kadar etkilenmis olmak, akut alkol entoksikasyonuna giris asamasidir. Konumuzla ne alakasi var bunun? Sen olaydan sonra kafani toplayip, mantik yurutup, akil yurutup hadiseyi rasyonalize etmeye calisiyosun ya, orada hala alkolun etkisi var. Yanlis anlama olmasin, tamam olay gecti gitti, senin sarhoslugun da gecti ama, uzerinde mantik yurutmen gereken verilerin tamami diske kayitli degil. Yer yer bosluklar var, bad sectorler var diskte. Dolayisiyla akil yurutmen, saglikli bir durum muhakemesi yapabilmen zor oluyo. Ah gozunu sevdigimin neuroscience'i be!
0
compadrito
(18.05.10)
sirf kezban demesinler diye kralice kezban durumuna dusmek bu olsa gerek :)
ama alinma sakin bu yazdigima , onunla oyle bir ortamda bulusmanin sonunun nereye gidecegini iyi kotu tahmin etmissindir, hazir degilsen neden gittin ki ya da neden o kadar ictin, keske en basta kezbanlik yapip disarda bulussaydin en azindan rahatlardin biraz, geceniz de farkli biterdi belki.
0
pinking of you
(18.05.10)
bir de yabancılarla türkler bir değil. türkler ayıp ettiğini anlar bir süre sonra ama yabancı herif o mesajı aldığında kesinlikle "aa manyak mı ne? sordum seni bırakıyım mı diye hayır dedi, şimdi bu mesaj ne ki??!!" diye düşünmüştür.
0
miss antartika
(18.05.10)
(18)

Aşk meşk

v4vendetta
İyi geceler ekşiduyuru ailesi, malum bahar geldi herkes aşk-meşk durumlarını paylaşıyor. Ben de sizden bir konuda yardım almak istiyorum.Yaklaşık 3 ay önce farklı bölümde okuyan bir arkadaşım sayesinde görüp tanıştığım bir kızdan hoşlandığımı hissettim. Bu üç aylık süre zarfında kızı 4-5 kez gördüm
İyi geceler ekşiduyuru ailesi, malum bahar geldi herkes aşk-meşk durumlarını paylaşıyor. Ben de sizden bir konuda yardım almak istiyorum.

Yaklaşık 3 ay önce farklı bölümde okuyan bir arkadaşım sayesinde görüp tanıştığım bir kızdan hoşlandığımı hissettim. Bu üç aylık süre zarfında kızı 4-5 kez gördüm ve toplamda en fazla 30 dk konuştum.

Geçen Çarşamba ara soğumasın diye facebooktan nasılsın, napıyorsun minvalinde bir mesaj çektim. Mesajdan sonra ekledi beni ve o gün gece 12'ye kadar mesajlaştık. Gayet güzel geçti, ona yazıldığımı hissettirdim vs.

Sabah numarası aldım ve aynı gün buluştuk. 3-4 saat kadar oturduk konuştuk, eve gittikten sonra buluşmanın çok güzel geçtiğini söyledi ve bana teşekkür etti bunun için.

Dün akşam mesajlaştık biraz, o arada sanırım senden hoşlanıyorum diye bir mesaj çektim. "Senin yakın arkadaş olarak görüyorum dedi bana". Böyle demesine şaşırdım; çünkü buluşmadan önce onu çok az görmüştüm ve ona yazıldığımı hissettirdim ona. Bu amaçla da buluştuğumuzu anladığına eminim.

Şimdi efendim, sizce neden böyle oldu ? Gerçekten yakın arkadaş arkadaş olarak görme durumu var mı? Yoksa ağırdan mı alıyor ?

Neler yapmalıyım bu durumda, tavsiyelerinizi bekliyorum. iyi geceler tekrar.
0
v4vendetta
(19.04.10)
belki olur diye düşünmüş buluşmadan önce. buluşmadan elektrik alamayınca kıvırmış. salla kızı.
0
girl in a coma
(19.04.10)
girl in o coma +1
bi de çok hızlı gitmişsiniz ya. biraz ağırdan alıp deli etmek lazım. telefona baka baka bekletmek gerek. msndeki turuncu uyarıyı dört gözle beklemesi gerek. her istediğini anında verince işler değişiyo.
0
numbernine
(19.04.10)
bana da ego tatmini kurbani olmussunuz gibi geldi.sizi arkadas olarak da gormuyor sevgili olarak da. muhtemelen ondan hoslandiginizi duymak istiyor ara sira.
0
pinking of you
(19.04.10)
girl in coma +1

bişeyler hissederim diye buluşmuş, sonra klasik bir yalan sallayıvermiş.

önündeki kızlara bak artık.
0
rectoa
(19.04.10)
Buluşma güzel geçti, bunu hissetmesem zaten elektrik almadı diye düşünüp buraya sormazdım. Herşey güzel giderken bir anda yakın arkadaş demesi beni şaşırttı.
0
🌸v4vendetta
(19.04.10)
kendini ağırdan satıyor olma ihtimali yüksek, ama kızların ne düşündüğü belli olmaz, biraz zaman ver, olacakları gör derim...
0
benim de soyleyeceklerim var
(19.04.10)
yazdığınız gibiyse ortada ağırdan almak gibi bir durum yok, üzgünüm.
buluşma sizin için iyi geçmiş olabilir ama karşı taraf size iyi geçmiş gibi hissettirmiş olabilir nezaketen filan. ben de girl in a coma ile aynı fikirdeyim. kızların sıklıkla yaptığı bi şeydir bu zira emin olun o anlamıştı sizin niyetinizi buluşmadan önce :)

şöyle bi şey var bi de, sonra fikir değiştirebiliyolar değiştirmiyo değiller ama temeli sağlam olmayan bi ilişki tabii güvenilir değil hiç bi zaman.
0
madyb
(19.04.10)
Hiç umut yok mu arkadaşlar ?
0
🌸v4vendetta
(19.04.10)
bakııın, yine aynı konu gençler. neden hep bu noktada takılıyoruz?
bi mesajlaş, hemen ertesi günü buluş, 4 saat konuş.. Allah bilir bütün hikayelerini anlatmışsındır. e zaten olmuş bitmiş her şey?

bence, yani şimdi kızın yerine kendimi koyuyorum; nasıl etkilenirdim: onu çok aramayacaksın. bir hafta sonra bi şey sor, ondan bir hafta sonra zaten karşılaşırsınız. sonra şak diye biraz ilgi göster falan.. birden takılma öyle.

azıcık heyecan gençler. kendinizi merak ettirin kıza.
Bi de, yakın arkadaş diye görüyormuş.. yesinler. toplamda 30 dakika konuştuk dedin. İki gün sonunda yakın arkadaşı mı oldun? hiç bi kız bu şekilde erkek kanka yapmaz kendine. ha, buluimada ilgisini çekmemişsindir, o ayrı bak.
0
lovemyself
(19.04.10)
umudu bilmem ama şimdilik reddetmiş gibi görünüyor, üzülme diye de seni çok yakın arkadaşım olarak görüyorum demiş.
0
baldur
(19.04.10)
Teşekkürler lovemyself. Aslında buluşmada ben çok çok az konuştum. O konuştu daha çok, ben de dinledim. Benim hakkımda çok şey bilmiyor henüz. Geçen cumartesi de buluşmak için sözleştik; ama ehliyet sınavı vs. vardı buluşamadık.
0
🌸v4vendetta
(19.04.10)
ya muhtelemeden acaba olur muydu ki diye düşünüyordur ama aklında olma ihtimali %10dur. hoşlandığı erkeğe arkadaş olarak görünüyoruaaağğm demez kız. yanlış anlamayın beyler kızları.

bence bu kızın peşinden koşmaya gerek yok.
0
girl in a coma
(19.04.10)
arkadaş nası bi beklentidir ilk buluşmada ben de senden hoşlanıyorum karsılıgını almak... alsanız da inanmayın... ben erkek halimle hoşlanıyorum demem ilk görüşmeden sonra, kız nası desin.. ya da değişir kişiden kişiye bilmem...
0
maxpainn
(19.04.10)
Tek seferde açılman çok gereksiz olmuş. Sen kızdan hoşlanıyordun ama o seni daha yeni gördü diyebiliriz. Biraz zaman verseydin de bi hazmetseydi.

Neyse olan olmuş, arayı soğutma eğer kız buluşma, konuşma taleplerini kıvırıp reddederse ümidi kes.

Reddetmezse de bırak o yakınlaşsın sana tekrar sıkıştırma kızı.
0
kimlanbu
(20.04.10)
(bkz: mosbylemek) :)
0
lazor
(20.04.10)
cuma akşamına dışarı çağır birşeyler içmeye. gelmem derse arama sorma, faceden video falan eklerse beğen sadece. dirsek temasını kesme. kızın aklı karışık ya da ihtimalleri fazla. ama bir bardak soğuk biranın çözemeyeceği şey sadece akılda olan başka bir erkektir. onu da birkaç viski falanla hallet artık:D
şaka bir yana, belli ki girl in comanın da dediği gibi elektrik alamadı. ya da az aldı.
ama sana yakın arkadaş olarak gördüğünü söylemesi iyiye işaret derim. kimse bir günde yakın arkadaş olamaz. kıza az bi zaman ver. kafasında ki "öteki"yi çözsün. sonrası kolay.
sabırsız olursan kaybetme riskin çok yüksek.
0
outlawrider
(20.04.10)
bence arkadaşının biraz gereksiz bir naz anlayışı var. anlattığın duruma göre naza çekmiş gibi görünüyor fakat kullandığı cümle ise -cıx olmadı usuldan yol veriyim kenarda da dursun ama- gibi manalara geliyor. değişik ruh halli bir arkadaş. sen bence az ağırdan al bi tepkisini ölç derim ben
0
baharat
(20.04.10)
cok hizli gitmissin, urkmus kizcagiz. bir de degerli duyuru ailesinin onceden soyledigi gibi daha ilk bastan her seyi dokersen ortaya olmaz bu is, kiz sikilir senden. biraz gizemli ol, birak kiz anlamaya calissin ondan hoslanip hoslanmadigini.

bu filmler bizi cok yanlis yonlendiriyor aga. bunu bilir bunu soylerim.
0
please dont die
(20.04.10)
(14)

Deli gibi yemek yemek...

loralynn
Son bir haftadır sürekli olarak yemek yer oldum :S. Gerçi ondan önce yine canım sıkkınken çok yerdim de son zamanlarda boku çıkmış durumda. Psikolojik kökenli bir durum aslında biliyorum, boşluk doldurmak amaçlı ama nasıl durduracağım kendimi bilmiyorum cidden... Açlık, karın doyurmayla kesinlikle a
Son bir haftadır sürekli olarak yemek yer oldum :S. Gerçi ondan önce yine canım sıkkınken çok yerdim de son zamanlarda boku çıkmış durumda. Psikolojik kökenli bir durum aslında biliyorum, boşluk doldurmak amaçlı ama nasıl durduracağım kendimi bilmiyorum cidden... Açlık, karın doyurmayla kesinlikle alakasız bir durum yani bu yönde tavsiyeler geçersiz şimdiden söyleyim. Meyve falan aldım en azından kilo aldırmasın diye, kolayı da zero aldım ama :S çok iyi çözümler değil gibi... Obez olcam valla... Biri beni durdursuuuuun!!
0
loralynn
(08.04.10)
sigara için. veya bol bol su için. uğraşacak bir şeyler bulun. boş boş oturmayın.
0
lemmiwinks
(08.04.10)
sigara içmiyorum, içmem.
bi şeylerle uğraşmak mantıklı da keyfim de yok zaten ondan yiyorum :S
gaza gelemiyorum, yalnızım da zaten...
0
🌸loralynn
(08.04.10)
Kadınsınız diye tahmin ediyorum - regl zamanınız yaklaşıyorsa normal, hamile olabilirsiniz - gerçi yalnızım diyorsunuz. Sıkıntıdan yemek yemenizi anlıyorum fakat o daha büyük bir sıkıntı yaratıyor. Sık sık diş fırçalayın, gerçekten etkili oluyor. Eve fazla alışveriş yapmayın. aşık olmaya bakın.
0
witchofportobello
(08.04.10)
Kepekli girissini. Oyalıyor, doyuruyor ve gerçekten yoruyor.
0
screamofthebutterfly
(08.04.10)
kendini gözle sürekli. daha devam ederse bi doktora görün.
0
clementine
(08.04.10)
neredensin corc?

akşamları çıkıp koşalım :)
0
xellent
(08.04.10)
Su için bu nasıl olur?
veya içinizden yemek yemek geldikçe ve zaman müsait oldukça çıkın dışarı yürüyün.
0
afush
(08.04.10)
@witchofportobello, kadınım, regl yaklaşıyor da hamilelik?!?!? cidden mi ya??
@screamofthebutterfly, midem dolu olsa da canım çekmeye devam edecek ki :S
@clementine, psikolog depresyonla bağlantılı diyor zaten...
@xellent, Kuzguncuk ama koşamam bu kütleyle :D, en fazla yürümek...
0
🌸loralynn
(08.04.10)
Size su içmek veya yürümekten daha psikopat bir önerim olacak.Benzer bir durumdan geçmiştim aslında ben de.
Evde tek başınıza yaşıyorsanız veya kimse yoksa,yemek istediğinizde soyunun veya üzerinize sımsıkı yapışan,tüm yağları lömbür lömür ortaya seren bir şeyler giyin ve ayna karşısına geçin elinizde yiyeceğinizle.
Kendinize ve o yağlara baka baka tüketebiliyorsanız afiyet olsun :D
0
afush
(08.04.10)
1 hafta kısa bi süre ama yeme bozukluğuna dönüşürse o zaman psikiyatriste gitmek gerekir. tabii fiziksel de olabilir bu, kan şekeri, leptin direnci vs.
0
clementine
(08.04.10)
sizin ki psikolojik diye tahmin ediyorum, psikolog da demiş zaten. amma velakin fizyolojik de olabiliyor aşırı yeme durumları. doğum kontrol hapına ilk başlandığında, hamile kalınca, regl olunca vs...
Bir yerde mastürbasyonun aklı tatlıdan falan uzaklaştırdığını okumuştum.
Diş fırçalama olayını da deneyin...
0
witchofportobello
(08.04.10)
neler yiyorsunuz genelde bilmiyorum ama ben de ne zaman cikolatayi, tatliyi, hamurisini abartsam, ya da gune herhangi biriyle baslasam , butun gun birseyler yeme istegiyle dolup tasiyorum. glisemik indeks denen olayi bir arastirin isterseniz.belki de onunla alakalidir yeme isteginiz.
0
pinking of you
(08.04.10)
@pinking of you, tatlı tuzlu farketmiyor... Genelde fast food ya da abur cubur yiyorum işte...
0
🌸loralynn
(08.04.10)
aynı sorun bende de vardı karnım patlayacak kadar tok olsa da aşerir gibi sürekli yemek istiyordum, hatta başım filan da ağrıyordu arasıra. sonra tamamen başka bir sebepten doktora gittiğimde tahlil yapmak istedi ve şok şok şok, demir eksikliği çıktı (bence çoğu genç bayanın sorunu bu) tavsiyem ivediyetle doktora gidip kan testi yaptırmanız yönünde, ne eksik onu bulup onu tedavi etmek lazım. 2 haftadır vitamin+demir takviyesi alıyorum doktor kontrolünde; bırak deli iştahını, açlık hissi bile kalmadı diyebilirim. bu arada meyve de süper kalorili bişiydir, kepekli sade bisküvi yada beyaz leblebi deneyin.
0
alice hanım
(08.04.10)
(5)

göz açtırmak?

zipirinsan
benim sorum şu: çekik/küçük gözlü biri estetik ameliyatla kendisini iri gözlü yapabilir mi? serdar ortaç gözünden türkan şoray gözü yapılabilir mi?
benim sorum şu: çekik/küçük gözlü biri estetik ameliyatla kendisini iri gözlü yapabilir mi? serdar ortaç gözünden türkan şoray gözü yapılabilir mi?
0
zipirinsan
(06.04.10)
g. korede benzer ameliyatlar yapılıyor
0
clementine
(06.04.10)
inanırsak olur bence:)
0
mrwaquras
(06.04.10)
Double Eyelid Surgery diyolar da asyali olmayan goze yapilir mi bilemem.
0
pinking of you
(06.04.10)
yaptırmaya niyetli kişi yaptırmasın bence. ilerde dünyanın sahibi çinliler olacak. işimize yarayacak çekik gözlerimiz.

p.s: lisede lakâbı japon olan sözlük yazarı.
0
phonex
(06.04.10)
jackie chan film çekimi sırasında gözüne bir darbe almış ve ameliyat olmuş. iyileştikten sonra gözü daha iri görünüyormuş. bu yüzden ötekini de açtırmış. olabiliyor yani.
0
ency
(07.04.10)
(15)

farmville oynayan insan modeli

Becks
ya anlamıyorum artık,aziz nesin bu halkın yüzde atmışı aptaldır dediğinde ona demediğini bırakmayan halk ve cocukları bu sikkkim gibi oyunu bıkmadan oynuyo birbirlerine hediyler yolluyor yani demek istedğim bu kadar moron mu olduk artık?küçüğünden büyüğüne ciddi ciddi düşünüyo şuraya ne eksem acaba,
ya anlamıyorum artık,aziz nesin bu halkın yüzde atmışı aptaldır dediğinde ona demediğini bırakmayan halk ve cocukları bu sikkkim gibi oyunu bıkmadan oynuyo birbirlerine hediyler yolluyor yani demek istedğim bu kadar moron mu olduk artık?küçüğünden büyüğüne ciddi ciddi düşünüyo şuraya ne eksem acaba,katır mı alsam,traktöre benzin fln mı alsam yoksa diye.yapmayın cocuklar yapmayın.bide devamlı forward havasında gidyo oyun millet birbiriyle iletişim içerisinde kaz yolluyolar,altın yolluyolar fln nedir bu çiftçi olma eylimi anlamadm.sözde atatürkçülere lafım yok ama onlar "köylü halkın efendisidir" felsefesini izlesinler.neyse bakalım nereye kadar gidicek bu sanal kezban furyası...
0
Becks
(26.03.10)
hayır.
0
wampex
(26.03.10)
benim peder de aynı boku yiyo. sinirlerimi bozuyo ak. bi sürü hesap açmış komşu olmuş falan bi de gruplar kurmuşlar. hay ak.
0
sert yerden yavas
(26.03.10)
moda. tüketilince bu da geçecek.
0
anconia
(27.03.10)
sizi rahatsiz eden nedir anlayamdim, farmville cok basic bir strateji oyunu iste, age of empire da ekip bicerken iyi de farmvilde moronluk mu oluyor. cok sacma, isteyen farmville oynar isteyen kurtlar vadisi izler sizene ki.
0
pinking of you
(27.03.10)
buda güzelimş bak aeo ile farmville karşılaştıran insan
0
🌸Becks
(27.03.10)
anlayan anlamistir ne demek istedigimi, bir de aoe olacak o.
0
pinking of you
(27.03.10)
bilgisayar kullanmayi 40-50 yasindaki insanlardan ve anlamayanlardan daha iyi biliyorsun o kadar, bu onlari aptal yapmaz. bir çiftlik kurma oyunu onlarin hosuna gidiyor, ve oynayabilmeleri için çok ugrasmalari gerekmiyor. ben olsam oturur civilization yüklerim cracklerim güzelcene oynarim, wow oynarin vs. ama onlarin browser üzerinden oynanan flash tabanli oyunlardan baska alternatifleri yok, yani bulabildiklerinin en iyisi bu. rezalet bir oyun olduguna ise katiliyorum, oyun flash player'la çalistigi için çok hantal, sadece gerçek parayla alabilecegin seyler var, baskalarina facebook wall'u üzerinden ivir zivir göndermeden basaramayacagin seyler var... oyun kötü. televizyon aliskanligi gibi bir sey, fazla takilmamak lazim.
0
samfisher
(27.03.10)
keşke her oyun farmville kadar masum olsa. örneğin wow oynayan insanların çoğu bütün gününü makine başında geçiriyor ve asosyal oluyor. farmville çok masum bir oyun.
0
clementine
(27.03.10)
@pinking of you beni anti düzen peyagamberi olarak kabul edebilrisin
ayrıca masum geyiği çok boşmuş,masum ne ya bu oyuna ayırdığı vakti bi spora yada ne biliyim bi makaleye,yazıya herhangi bi sanat dalına ayrsa yaşlılarımız-tabi onlar daha iyi bilirler demek isterdim ama dilim varmıyor- bugun sözlüklerde türk olmak diye başlıklar yada türk insanınını anlamanın yolları diye başlıklar açılmaz.artık anlatmak istediğim hedeften çıkıp serbest atışlara yönelmemek için kesiyorum burda.
0
🌸Becks
(27.03.10)
bu geyik değil. ciddi. mmorpg bağımlılığı diye bir şey var.
insanlar bu yüzden işlerini kaybediyor, sınıfta kalıyor.
farmville olması gerektiği gibi bir oyun.
0
clementine
(27.03.10)
@Becks pinkin of you'ya öyle demissin de avrupali amerikaliyi farkli mi zannediyorsun merak ediyorum, oyun o parayi en çok türklerden kazansaydi hiç olmazsa bir türkçe destegi koyardi. bu türk olmak-türk insani tarzi basliklarin sebebi çok daha derinlerde yatiyor, bu kültürsüzlük kitap okumayip yerine çiftlik kurma kültürsüzlügü degil, bu 'tecavüzcü coskun' diye bir halk kahramaninin oldugu bir durum. sebepler 'sunu yapacagina sunu yapsaydi' kadar basit degil. bence tabi.
0
samfisher
(27.03.10)
biri gider fm oynar biri gider cs oynar diğeri farmville oynar. bilgisayar kullanan çoğu kişinin devamlı oynadığı bi oyun vardır. bundan sanane ki?
0
xenophobe
(27.03.10)
duyuruya ayırdığın vakti nasıl ''bi spora yada ne biliyim bi makaleye,yazıya herhangi bi sanat dalına'' ayırmıyorsan oynayan insanlar da ayırmıyor.counter strike,call of duty,knight online,wow vs oynayarak günlerini internet kafelerde geçiren insanlar görmektense kendi hallerinde farmville oynayan insanlar görmek daha iyidir bana göre.ha zamanı makaleye,spor dalına ayıran insanlar görmek daha daha iyidir ama komik olma be...hadi boşaltalım kahveleri,caddeleri,stadyumları insanlar makaleyle sporla uğraşsın.
(bkz: ütopya)
0
p a t r i o t
(27.03.10)
@samfisher ah sam ah kendinde söylüyosun bak sömürüldüğümüz halde oyunun türklere bi yararı olmadı ve ayrıca amerikan obezlerini de bilyorum ama onlar sikimde deil çünkü benm uyruğum belli.ayrıca şunu yapacağına şunu yapsaydı olayını genellemeye vurmıyalım şimdi.tecavüzcü coşkun karakterine yine pirimi bizler verdik tıkpı borat gibi.
@patriot1885 eywallah güzel diyosun da farmville olayı artık yarmış bi durumda yani bu ortada tmm benim dediğim ütopyadır doğru çünkü türkiye burası,her şey olur,bende az cok sizin düşündüklerinizle aynı fikirdeyim ama bu farmville olayı kişisel bi olay değil bruder.sen memnunmusun babanı çayır biçip,millete ördek yollamasından.tabikide bu olayı burda çözemiycem ben ama benimde görüşlerim bunlar,sizinkilerden 1 eksik 1 fazla bu yüzdende bu kadar ilgi çekti ama ciddiyim bu boktan flash oyuna bu denli prim verilmesi canımı sıkıyor.
0
🌸Becks
(27.03.10)
@becks; öncelikle görüşlerine saygı duyuyorum.yalnız belirtmek istediğim nokta şudur;ortalıkta o kadar şey var ki insanlarımızı moronlaştıran,bunların arasından farmville'e yönelmen ilgi çekti bence...kuzenim gözümün önünde bi oyuna kısa bi süre için yüzlerce lira bayılınca,bi arkadaşım yine bi oyuna sinirlenip monitörünü kaldırıp atınca,internet kafelerin önünde 'kit' yapmak için sabahın altısında bekleşen önlüklü çocukları görünce,oyundan kazanılacak para uğruna işlenen cinayetleri duyunca haberlerde ister istemez o 'basit flash oyunu' sempatik gelmeye başladı bana.ha oynuyor muyum?hayır.dk başı davet alıyorum komşuluk için,aldıkça sövüyorum.ama daha zararlı olaylara yönelmesindense gençlerin böyle çayır çimenle ilgilenmesi hoşuma gitmiyor değil.yetişkinlerin sarması ayrı bi konu.sinir bozucu bi durum gerçekten.fazla kasmamak lazım bu konuda bence.bi ara internet kafeye yolun düşerse anlarsın demek istediklerimi:)
0
p a t r i o t
(28.03.10)
(7)

doldurma parfümler zararlı mı?

black sabahat
bi parfüm beğendim, orijinalini hiçbir yerde bulamadım, bi tek doldurmacılarda var. ancak sorun şu ki, duyduğuma göre bunlar bi sürü kanserojen madde içeriyomuş, orijinallerinden daha zararlıymış. doğru mudur?
bi parfüm beğendim, orijinalini hiçbir yerde bulamadım, bi tek doldurmacılarda var. ancak sorun şu ki, duyduğuma göre bunlar bi sürü kanserojen madde içeriyomuş, orijinallerinden daha zararlıymış.

doğru mudur?
0
black sabahat
(26.03.10)
sağlık bakanlığı iznini alıyorlar çok "çakma" değillerse. gene de fazla tene sıkmamak yararınıza olur.

Orjinalini www.strawberrynet.com dan bulma ihtimaliniz yüksek.
0
kimlanbu
(26.03.10)
strawberry'de bile yok ;)
0
🌸black sabahat
(26.03.10)
alerji yapıyorlar ben elalemin üzerinde olsun yanımdan geçerken hapşurmaya başlıyorum
0
ilse
(26.03.10)
doldurma parfumle guneslenip butun yaz kipkirmizi dolasan birini duymustum, baska parfum begenin, daha guvenli.
bu arada hangisi o bulunmayan parfum merak ettim?
0
pinking of you
(26.03.10)
@ pinking: barbie'nin çocuk parfümü:)) binbir türlü kozmetikçiye, ykm'ye, tekin acar tarzı mağazalara sordum, yok dediler. gidip oyuncakçılara sordum, onlarda da yoktu. aslında parfümün bi sürü çeşidi var da, benim istediğim pembe şişeli olan. o da bi gittigidiyor'da var, son çarem orası...
0
🌸black sabahat
(27.03.10)
ahah tamam, barbie yi bilmiyorum tabi ama baktim simdi ebay uk de var, bi bakin isterseniz, kolay gelsin.
0
pinking of you
(27.03.10)
orjinal sahte herpsini kullandım, vallahi hiç bir zararını görmedim görenini de duymadım. yalnız tişörtlerde iz bırakabiliyor o nedenle tene sıkmanızı tavsiye ederim.
0
cedric
(27.03.10)
(3)

Ersin Karabulut'tan bir çizgi öykü soruyorum?

Manert
Bir çift vardı, sürekli olarak birbirlerine dokunarak hayatlarını sürdüyorlardı hani. Uykusuz'un sayılarından birinde yayınlanmıştı, Ersin'in köşesinde o hafta Sandık İçi yerine bu çizgi öykü vardı. İşte o çizgi öykü lazım bana, çok acil hem de. Derginin o sayısı elinde olan scan etse, link bulabile
Bir çift vardı, sürekli olarak birbirlerine dokunarak hayatlarını sürdüyorlardı hani. Uykusuz'un sayılarından birinde yayınlanmıştı, Ersin'in köşesinde o hafta Sandık İçi yerine bu çizgi öykü vardı. İşte o çizgi öykü lazım bana, çok acil hem de. Derginin o sayısı elinde olan scan etse, link bulabilen linkini verse veya hiç olmadı öykünün adını söyleseniz de ben internette arasam?

Hadi be koçlar buldurun be...
0
Manert
(16.03.10)
yeralti oykuleri - sarmasik
gibi hatirladim.
0
pinking of you
(16.03.10)
evet evet o, hatta dergi de 03.09.2008 tarihliymiş sanırım:)

nasıl bulurum ben bu öyküyü arkadaşlar?
0
🌸Manert
(16.03.10)
Arkadaşlar gerçekten çok lazım bu öykü, lütfen bir yol gösterin
0
🌸Manert
(16.03.10)
(6)

ölen birisini görünce hüzünlenme

sert yerden yavas
selam spartalılar.başlık aslında çok boktan, yani herkes hüzünlenir, böyle başlık mı olur yavşak demeyin. benim sorunum farklı. sokakta birisi ölse gık demem o derece vurdum duymaz birisiyim. mesela anneannem öldü hiç üzülmedim öldüğüne ya da dayım öldü ona da hiç üzülmedim. ama mesela youtube'dan m
selam spartalılar.
başlık aslında çok boktan, yani herkes hüzünlenir, böyle başlık mı olur yavşak demeyin. benim sorunum farklı. sokakta birisi ölse gık demem o derece vurdum duymaz birisiyim. mesela anneannem öldü hiç üzülmedim öldüğüne ya da dayım öldü ona da hiç üzülmedim.
ama mesela youtube'dan maç anında kalp krizi geçirenleri göreyim çok fena duygulanıyorum üzülüyorum, mesela ümit özat fenerbahçe'de oynarken "gebersin pezevenk" dediğim oldu ama kalp krizi geçirince çok üzüldüm. mesela çok yakın komşumuz'da kalp krizi geçirdi çok severim kendisini ama hiç bi gram üzülmedim. ne ki bu şimdi? nasıl bi salaklık bu ?
0
sert yerden yavas
(08.03.10)
Sende iz bırakan, senin yararına akılda kalıcı iyilikler yapmamış yakınlarının ölümüne üzülmemen doğal. Şöyle ki insan çevresindekilere karşı içgüdüsel olarak birtakım beklentilere girer. Bu sayede onlara verdiğin/vermediğin değer anlam kazanır, oysa Youtube'da es kaza kalp krizi geçirdiğine tanık olduğun birine üzülmen tamamen senin vicdanınla doğrudan orantılıdır.
0
hnoss
(08.03.10)
yakınlarının ölümünden çok da fazla etkilenmemek için oluşturulmuş bir savunma mekanizması, ya da belki siz de başka insanları aileden üstün tutan tiplerdensiniz bu da mümkün. ya da yakınlarınızın bir gün öleceğine kendinizi alıştırmışınız, bu da olur.
ama bu konu kafana takıldıysa bir sakatlık var bence. yoksa üzülmüyorum napiyim der hayatına devam ederdin.
0
kediebesi
(08.03.10)
böyle bir savunma nasıl olabilir ki?
0
🌸sert yerden yavas
(08.03.10)
sizin tek derdiniz futbol bence, ananenizin futbolla alakasi yok ya, ondan uzulmedinz sanirim olumune.
0
pinking of you
(08.03.10)
alakalı mı bilmiyorum, bazı felaket anlarında vucüt bir hormon salgılıyormuş. Biyoloji hocamız izmit depreminde kız kardeşinin ölüsünü göçük altından çıkarırken hiç bir şey hissetmediğini anlatırken örnek vermişti. Bunu anlatırken baya üzgündü gerçi o ayrı. Ama uç felaket durumlar için böyle bir savunma mekanizması olabilir.
0
kilroy
(08.03.10)
evet, kilroy'un bahsettiği aslında şok/travma olarak bilinen durumdur.
0
kediebesi
(08.03.10)
(11)

insanlara gün içinde hareketli yaşamaları gerektiği...

msb
vurgusunu yapacak olan bi kampanya düzenleseydiniz nasıl bir isim koyardınız? Yine okul projemle ilgili...örn:- Hareketi seç- Hayat hareketi- Aktif yaşam...gibi...
vurgusunu yapacak olan bi kampanya düzenleseydiniz nasıl bir isim koyardınız? Yine okul projemle ilgili...

örn:

- Hareketi seç
- Hayat hareketi
- Aktif yaşam
...

gibi...
0
msb
(21.02.10)
-Ninja Kaplumbağalar
0
obez kirpi george
(21.02.10)
canlan! (sanırım orijinal değil)
0
insanimsi
(21.02.10)
harekET belki, hareket et'ten yola çıkarak harek'i küçük ET'i büyük yazabilirdim ama bilmiyorum okuyanlara birşey ifade eder miydi. aklıma geldi sadece..
0
fotrsapka
(21.02.10)
gunu kovala
gunu kacirma
gunle yaris
0
pinking of you
(21.02.10)
orjinal degil ama benim aklima "durma, devam et" geldi ilk olarak
0
crucio
(21.02.10)
ya benim aklıma da "yürrrüü ense tıraşını görelim" geliyor yazmıycaktım ama dayanamadım. :)

ya da "yosun tutma!" "tutulup kalma" (mesela korkuluk filan olabilir reklamda üstüne kuşlar tünemiş filan) veya örümcek ağı, toz gibi durağanlığı temsil eden şeyler olabilir.
hareket/bereket ilişkisinde bir şeyler olabilir.
0
kediebesi
(21.02.10)
Zaman akıp gidiyor. Yaşayın, izlemek yerine.
0
july14
(21.02.10)
bekleme yapma !
0
Bigvocate
(21.02.10)
Hadi Gari !
0
nane
(21.02.10)
karpuz da yata yata büyür !
40 yıllık yoğurtcuları şaşırtan kaseniz olmasın!

biraz agır olsa da esas fikir konusunda etkılıdır dıye dusunuyorum.
0
kennym
(21.02.10)
günü yakala
0
sannora
(02.03.10)
(6)

Dahi dediğimiz insanlarla ilgili ?

canimnicknameyazmakistemiyor
Bugün Alexander McQueen adında bir modacı intihar etti ve herkes kendisinden 'dahi' olarak söz ediyor. Evet, kendi alanında mükemmel işlere imza atmış olabilir, bilmiyorum ilgilenmediğim için. Ama bu tip 'dahi' nitelendirmelerinde aklıma şu soru geliyor hep: şimdi bu adam ayakkabı, çanta filan tasar
Bugün Alexander McQueen adında bir modacı intihar etti ve herkes kendisinden 'dahi' olarak söz ediyor. Evet, kendi alanında mükemmel işlere imza atmış olabilir, bilmiyorum ilgilenmediğim için. Ama bu tip 'dahi' nitelendirmelerinde aklıma şu soru geliyor hep: şimdi bu adam ayakkabı, çanta filan tasarlıyordu. Bazı dahiler film çekiyor, kimi akıl dolu paslarla yeşil sahaları şenlendiriyor vs..

Ama açık sözlü olursak 100-200 yıl önce yaşasalar kimsenin sallamayacağı insanlar olurdu bunlar..Olurlar mıydı? Deha kavramıyla ilgili yaklaşımımız mı değişti nedir? 500 yıl öncesine dönseler, o günkü toplumda bir şeyleri değiştirmeye yetecek güçleri var mı bu dahilerin? Dahiler mi çoğaldı yoksa?
0
canimnicknameyazmakistemiyor
(11.02.10)
sanırım sosyal ve matematik zekaya bakıyo. bu adam modacıydı 100 yıl önce belkide şair yada ressam olurdu. bilemezsin bunu sanıyorum. aynştayn bugun yaşasaydı şimdiki oldugu kadar önemli biri olmayabilirdi
0
rereroro
(11.02.10)
daha geçen gün bir blogda tasarladığı, armadillo heels denen ayakkabıları görmüştüm de, bir adam böyle bir ayakkabıyı birilerine giydirebiliyorsa dahidir demiştim, tesadüfe bakın ki bu soruya denk geldim. bence böyle bişey, farklı olmak ve bunu kabul ettirmekde gizli sanırım dehası.

images.google.com.tr
0
pinking of you
(11.02.10)
@mrtksn: 200 yıl önce güzel ayakkabılar yapan insanlara dahi denilmiyordu. ben neyin değiştiğini anlamaya çalışıyorum ve sadece 'kapitalizm' deyip geçmek de bana yeterli gelmiyor.
yoksa benim dahiden ne beklentim olacak, cacığın malzemesini ince doğrasın yeter.
0
🌸canimnicknameyazmakistemiyor
(11.02.10)
Bazı alanlarda insanların yeteneklerini hatta dehalarını anlamak için o uzmanlık alanında bilginiz olması gerekir. Örneğin bir gitarist düşünün adam bir eser bestelemiştir, siz onu herhangi bir gitar eseri olarak dinlersiz çok da farklı gelmez size.Ama adam o eseri çalabilmek adına gitar için yeni bir akord düzeni bulmuştur.

Aynı şey bir ayakkabı tasarımcısı için de söylenebilir. Siz yaptığı herşeye "ayakkabı işte" diyerek bakarsınız ama başka bi ayakkabı tasarımcısı o ayakkabıya sizin gözünüzle bakmaz. Mesela adam ayakabı tokasını sizin hiç ayırt edemeyeceğiniz bir şekilde kullanmıştır ama başka bir ayakkabı tasarımcısı bunun farkına varabilir. Ya da ne bilim adam şimdiden gelecekte kullanılacak tasarımları görmüş onları uygulamıştır.
0
johan sebastian
(11.02.10)
Artık sanatçı, zanaatçı ve mucit yoktur dense, bu da yanlış olmaz. Gösterdiğiniz örnekteki şahsım tanımam, ama en fazla "inovatif" gibi bir fiyakalı sıfat alabileceği kanısındayım. Dünyayı değiştirmesi beklenmiyor. Böyle sivri zeka veya çok enteresan yahut uçuk tip yerine dahi deme modası var sanırım.

O tasarımları o kadar kişiye giydirebilmek elbette şahsi başarısı olamaz, ulaşım ve iletişimin had safhaya ulaştığı bu çağda. Eskiden olsa, "giydiremezdi" o kadar kişiye ağzıyla kuş tutsa.
0
uyuklayankedi
(12.02.10)
@uyuklayankedi: aynen katılıyorum hocam...
0
🌸canimnicknameyazmakistemiyor
(12.02.10)
(14)

hesabı her zaman erkek (mi) öder

BiBilsem
kız arkadaşımla dışarı çıktığımızda, yemek yediğimizde veya bir şeyler içtiğimizde hesabı genellikle HEP ben ödüyorum. o da ödüyor, ama çok ama çok nadir. bu durum beni gerçekten çileden çıkarıyor. neden "ben ödeyeyim" diye teklif etmez ki? anlayamıyorum. öğrenci bir bireyim. belli bir harçlığım var
kız arkadaşımla dışarı çıktığımızda, yemek yediğimizde veya bir şeyler içtiğimizde hesabı genellikle HEP ben ödüyorum. o da ödüyor, ama çok ama çok nadir. bu durum beni gerçekten çileden çıkarıyor. neden "ben ödeyeyim" diye teklif etmez ki? anlayamıyorum. öğrenci bir bireyim. belli bir harçlığım var. bu durumu mantıklı bir şekilde de olsa, ona söylemek çok saçma geliyor. onun fark etmesi gerekmiyor mu ha kardeşlerim?

~edit: özellikle benzer durumları "yaşatan" kız arkadaşlardan yorumlar bekliyorum. neden ödemiyorsunuz? nedeeen?
0
BiBilsem
(09.02.10)
"paran varsa ödicen lan ibibik" tarzı yorumlara açıksan bunlardan birini yapmak istiyorum.

Ben bi kızın çok ısmarlamasına maruz kaldım "ne de olsa evlencez lan her türlü öderim ki, karım olcak bu benim, ne parası ne pulu..." diyerek (saftım o zamanlar evet, işin kötü tarafı hâlâ safım) sonra biz ayrılınca içime evlat acısı gibi oturdu.

Ha, allah var genelde onun ısrarıyla oluyordu bu işler, benim param olmadığı için de doğal olarak o ödüyordu. Ama keşke hiç yemeğe içmeye çıkmasaymışım, ısrarlara kapılmasaymışım hatta zaman zaman durumu doğallaştırıp bizzat ben harcatmasaymışım...

Sonrasında sayın arkadaşım sen yine "erkeksen ödiceksin lan bitti" tarzı yorumlara açıksan bunlardan da bi tane yapmak istiyorum. ya da adam gibi hiç çıkmıcaksın. bak zaten o ödese bile sonrasında hoş olmuyor.

"vereceksin olum neyin var neyin yoksa, öğrensiysen de paran kadar vereceksin" tarzı yorumlara açıksan onlardan da bi tane yapıyorum.

Yav sen açık olmasan da ben bu yorumları yapıyorum.
Para konusunda kıza açık ol, aş bunları ya. ha sonra kız "bu fakir geldi fakir gidecek ıyy dur lan gideyim ben" derse de desin zaten öyle karıyla işin ne.
ha bu arada zaten kızda o ışık olsa çoktan farkederdi.
ışıklı bi kız bul.
gerçi bu soruyu soran adama da böyle kız müstahak.

seviyorum seni
ama i love you

EK: Şimdi farkettim "hesap öde ulan" diyen adam hesap ödemediği örneği üzerinden gitmiş. siz frenchler nasıl diyor, ironik? ama valla böyle daha iyi. bırak ya, hediye mediye al, paran yoksa o an için al, ama ne borç al ne de bi şey ısmarlat. hesaba falan ortka olmak gibi de abesliklere girmesin. neden ödemiyorsa da boşver. vallahi böyle daha iyi ama sen de para konusunda açık ol "yok para yarraam" deme tabii de... kız zorla mı çıkartıyor seni kardeşim, çıkma?

mükremin yılmaz'dan: etme! kim çıkartıyor sizi dışarı? hem çıkıp hem ne şeysi.
bak mükremin yılmaz'ı da sevmiyorum zaten, ama iyi işler yapabiliyor, ama sevgi farklı bi şey.

jötem.
0
yinyang
(09.02.10)
daha once tartisilmisti bu ama bulamadim "ara" dan aratip. ama herkesin ortak dile getirdigi bisey vardi, ben yine tekrarliyim onu.

bu tur seyler "konusularak" cozulur oncelikle. bi kere adi ustunde, "iliski".. sorunlarinizi dile getirmezseniz cozemezsiniz. para konusunda bi erkek olarak ben de hassasim, ama bundan daha hassas ve delirten bisey varsa da, o da karsi tarafin "umarsizligi" olurdu.

durumunu cok iyi biliyor olmasina ragmen (ogrenci oldugunu vs. saklamadigini farz ediyorum ondan) bunu paylasmayi teklif etmemesi 1)daha onceki iliskilerindeki aliskanliklarindan , 2)karakterinden oturu olabilir.

"acaba onu kaybeder miyim" endisesi gutmeksizin bu konuyu dile getir derim nacizane. zaten buna ragmen de anlayis gostermiyorsa, dicek bisey yok size.


edit'in uzerine edit:
ne demesini bekliyosun bi kizin buraya gelip? erkek parasi yemek daha hosuma gidiyo o yuzden mi? ya da karakterim bu, mu demesini? veya adettendir mi?
0
la traviata
(09.02.10)
Hesabi erkek oder diye bir sey olur mu yahu?

Hayat musterektir sozunu isine gelen her firsatta dile getiren hanim kizlarimiz masaya gelen hesaba da ortak olmalidir elbet. Su anda ogrencisin, yarin-oburgun ayrilip gideceksiniz baska taraflara, sen de harcadigin paralarla, verdigin emeklerle kalacaksin ve daha fazla uzuleceksin harcadiklarin miktarinca. Kendinden cok fazla sey verme, herkes esit miktarda bir seyler koymali ortaya, oteki turlu bir taraf cok daha fazla uzuluyor bu isin sonunda.
0
msb
(10.02.10)
kiz olsam "senin gibi kerizi bulmusum, niye odiyim mal" derdim. ama kiz degilim. o yuzden bu duruma dusmemek icin "hadi bunu da sen ismarla" diyebilirsin. zaten ilerledikce boyle seylerin lafi olmayacak. aranizda dengeyi saglarsiniz.
0
osuruklu
(10.02.10)
tickin anlami,

"siz istediginizi diyin ben kendi bildigimi okurum" sanirsam : )

tickte bile bu kadar bencillesebiliyorken nasil olur da kiza odetemiyorsun hesabi hayret. sevgiler.
0
la traviata
(10.02.10)
hep ödemek zorunda değilsiniz elbet, kız arkadaşınız halden anlamıyorsa feministler ne yapsın, direk olarak söylemek istemiyorsanız, arada bütçenizin kısıtlı olduğunu, harçlığınızın yetmediğini falan söyleyin bari, belki üsütne alınır da ben ödeyeyim der.
0
pinking of you
(10.02.10)
ne alaka lan.
sen de babanın parasını yiyorsun, o da babasının parasını yiyor. niye senin baban onun babasına katkıda bulunsun ki?
Diye bir bakış açısı sunsam da parayı kendin kazanıyor olsan da sırf kromozom farkı var diye para ödememek gibi kel alaka bir şey olamaz, olmamalı.
0
natnan
(10.02.10)
aga madem ilişki diyorsun açıkca söleyeceksin. bende öğrenciyim ve ben çok rahat söylüyorum böyle şeyleri.yüzüne söyleyemiyorsan bile mesajda söyle biryerde söyle ama yoksa ilerde soğursun haberin ola.
paranı ona harcadığın için yapamadıgın birşey canını acıtırsa sogumaya başlarsın çünkü onun hatası içinde büyür sürekli nacizane fikrimdir.
0
deep435
(10.02.10)
ben genellikle erkeğin biraz daha fazla ödemesinden yanayım ama hepsini değil. misal yemeği erkek ısmarladı başka mekanda da birayı hatun ısmarlar gibi. günlük giderin %60'ı erkek %40'ı kız gibi=) (ula ne kastım ya ekonomist gibi) he hatun ödemiyorsa ve sen de bu tarz bi konuda hatunu uyarmayı sevmiyorsan (herşeyi rahat konuşan bi insan değilsen) ayak yap biraz. param yok ya dışarı cıkmayalım falan veya yemek yerken "bu ay sıkışığım harcamalarıma dıkkat etmem lazım vs" de mesaj alınır bence. hoş zaten bu tarz para muhabbetlerı ılk evrelerde oluyor. eüer uzun süreli bi ilişki yaşıyorsan böyle bi sorun olmaz (olmamalı) bence.
0
hizli sperm
(10.02.10)
ödemesi gerek. ben de çok sık ödemem ama öderim de yani ayda 4 kez buluşuluyosa misal bi kere de mutlaka ben öderim. yol parası vermişliğim bile vardır. böyle şeyler karşılıklıdır. karşımdakinin kendini kullanılmış hissetmesini istemem. eğer param yoksa (ben de öğrenci insanım) sinemaydı, avmde bowlingdi falan hiç girişmem. gider sakin bi cafede çayımı içer muhabbetimi ederim.
0
matilda
(10.02.10)
hafız, kız seni aradığında, şuraya buraya gidelim dediğinde param yok gelemem de. böylece anlar. öyle yüzüne karşı denmez, benim paramı yiyorsun muhabbetine döner olay, çirkinleşir. param yok de. zati seviyorsa seni parkta da oturursunuz, illa starbucksa gitmeye gerek yok.
0
eksi engine
(10.02.10)
bi yere cagirdiginda param yok diyerek gitme. toparlar kendini.
0
kakoy
(10.02.10)
kızın maddi durumu yoktur. sen gidip babana "hacı zam yap harçlığa hatunu çıkarmam lazım" diyebilirsin. en fazla "siktir git" çeker peder bey. büyük ihtimalle "aslan oğlum" nidaları arasında parayı fazlasıyla koparırsın. ben pedere 20-30 lazım dediğim de fix soru "ne yapacaksın" olurdu. hatunla çıkacağım dediğim zaman peder 100 lira verirdi hem de 10 sene evvel o zamanın parasıyla.

şimdi aynı diyaloğu bir kızın babası ya da annesiyle yaptığı düşün? mümkün mü? değildir. bir kızın borç para bulması, harçlık alması, gelir kaynağı yaratması bir erkeğe nazaran daha zordur aslında. şimdi kız ailesiyle yaşıyorsa evden aldığı 5 liranın bile hesabını vermektedir. eğer ailesinin maddiyatı pek yoksa kendisi de yatılı öğrenciyse kesesi, masrafı bellidir.

elbette yaptığını onaylamıyorum. bana göre olan alman usulüdür. sağılacak damızlık buldum ile maddiyatım yok ve bunu arkadaşıma hissettirmek istemiyorum arasında ince bir çizgi vardır. bir bakışla da anlayamazsın. soramazsın da alınganlık yapar.

yapabileceğin dışarı çıkışlarınızı ertelemek mümkünse evlerinizde falan buluşun, film seyredin, değilse masrafsız aktiviteler içine girin. ya olur mu hacı diye düşünme. seninle vakit geçirmekse hoşuna giden, sahilden boş boş deniz seyretmekte hoşuna gider, maldiv adalarında tatil yapmak da.
0
phonex
(10.02.10)
bence de çok sık çıkmayın yetmiyorsa paran ya da bi kaç kere param yok çıkamam de ama tutup da ödesene lan sen de deme.
0
mahnita
(10.02.10)
(9)

saç düzleştirici

snow bros
sevgili hanımefendiler, benim hatun geçenlerde bir saç düzleştiricisi filan alacam dedi bende ona sürpriz yapmak istiyorum. sizden ricam bana kullandığınız ve tavsiye edebileceğiniz saç düzleştirici markası. hani "bak ben geçenlerde x markayı aldım saçlarım harika oldu" gibisinden.
sevgili hanımefendiler, benim hatun geçenlerde bir saç düzleştiricisi filan alacam dedi bende ona sürpriz yapmak istiyorum. sizden ricam bana kullandığınız ve tavsiye edebileceğiniz saç düzleştirici markası. hani "bak ben geçenlerde x markayı aldım saçlarım harika oldu" gibisinden.
0
snow bros
(01.02.10)
cevap olmayacak ama daha henüz saç düzleştiricisi kullanıp da bi süre sonra saçım yandı, eskisi gibi değil artık ühüü diyen hatun duymadım, görmedim. yeniden düşünseniz mi?
0
carliston
(01.02.10)
internette biraz araştırınca bir çok kişinin aynı şeyden şikayetçi olduğunu gördüm, fakat öyle çok aşırı ihticayı olacağını sanmıyorum. hani saçlarını o derece yıpratacak kadar çok kullanmaz diye düşünüyorum.
0
🌸snow bros
(01.02.10)
rowenta lissima daha iyi sanırım birçoğundan en azından benim işime yaramıştı
0
meskalin
(01.02.10)
öncelikle sevgilinizin saç tipi de önemli. çok mu kıvırcık mesela ya da boyalı mı ? boyalıysa buharlı modeller var, çok kıvırcıksa ısı derecesi yüksek ve tek çekişte düzleştirme sağlayan modeller var. ve kesinlikle ürünü denemeden almayın. deneme imkanlarının olduğu yerlere gidin.
önereceğim marka ise remington' dur.
www.tr.remington-europe.com
buradan girip modellere bakılabilir. ama ben avokado yağlısını ya da kumaş kaplısını öneririm. =)
0
votkaportakal
(01.02.10)
bende adı babyliss nano pro230 wet and dry, gibi olan bir düzleştirici var, getirince 230 dereceye, ne elektriklenme kalıyor ne dalgalanma, direk düzleşiyor saçlar ama çok sık kullanmak zararlı tabi.
siz de özellikle sıcaklık ayarı olan bir ürün alın, sevgiliniz deneye deneye bulur saçlarına uygun sıcaklığı zaten.
0
pinking of you
(01.02.10)
Rowenta Lissima'nın işe yaradığını duymadım şahsen. Dalgalı saçlı biri olarak bende etkidsi 0'dı. Braun'unki güzeldi: www.braun.com .
0
asdasd
(01.02.10)
ben de dalgalı/kıvırcık arası bir saçla, rowenta'nın ultima-elite model look diye bir düzleştiricisini kullanıyorum. çok memnunum. "cetvelle düz çizgi çizemeyen" bir el becerisine sahip olarak, bunu çok rahat kullanıyorum. kesinlikle tavsiye ederim.
0
cedilla
(01.02.10)
philips (salon straight control yazıyor bir de)

ısı ayarı var bunun, dikkat edip saç tipine göre de ayarlayanda saçları yakmıyor hiç, güzelcene dümdüz yapıyor. hatta ben ıslakken de kullanıyorum yüksek ısıyla, kurutuyor bilem.
0
yattara valli
(02.02.10)
ben de philips kullanıyorum. yıllardır saçıma hiç bi zarar gelmedi.
0
cereal killer
(02.02.10)
(21)

pazartesi sabahı iş yüzünden oluşan aşırı sinir

christine
her normal insan gibi hafta sonları maillarıma bakmam, çünkü işten güçten uzaklaşmak ve gezip tozmak isterim. Normalde serbest kıyafetle geliriz iş yerine, bugün de istisna değil, altımda converse benzeri ayakkabılar, bol bir kot hırka şeklinde giyinmişim. işe geldim bugün, emaillarıma baktım ki pat
her normal insan gibi hafta sonları maillarıma bakmam, çünkü işten güçten uzaklaşmak ve gezip tozmak isterim. Normalde serbest kıyafetle geliriz iş yerine, bugün de istisna değil, altımda converse benzeri ayakkabılar, bol bir kot hırka şeklinde giyinmişim. işe geldim bugün, emaillarıma baktım ki patroncuğum bugün akşam mesai saatinden çok da sonraya(19.00) bir sunum koymuş. şimdi ben burda ne yapmalıyım, üstümdeki kıyafet yüzünden de mail'larıma bakmadığımdan da suçlu duruma düşecek olan ben'im. mail yazdım şehir dışındaydım email'ınızı yeni görüyorum, kıyafetim uygun değil ne yapabilirim şeklinde. ama çok sinirlendim bağırıp çağırdım ofiste. millet diyor ki eve git üstünü değiştir alışveriş yap vs. ama zorunda mıyım ki?? evim uzak, maaşımı almadım para da harcamak istemiyorum.

ne yapıcam ben şimdi ya? sinirden kuduruyorum
0
christine
(01.02.10)
Ne kadar kızsan da tıpış tıpış eve gidip giyineceksin. Kızmak ancak sana vakit kaybettirir.

Bu adil değil belki ama hayatın adil olduğunu kim söyledi ki?
0
ataturkiye
(01.02.10)
izin al gz dolas kıyafetını degistir gel.
0
bryan fury
(01.02.10)
kot pantolonla sunum yapıcam diye diretsem?
o da önce haber verseydi. son gün mü haber verilir böyle şeyler, üstelik pazar günü yahu.
resmen yoga'ya falan başlayacağım.
0
🌸christine
(01.02.10)
Bence hiç direnme, vakit kaybediyorsun. Git evine güzel güzel giyin, makyaj filan yap. Stresin de azalır hem.
0
ataturkiye
(01.02.10)
araştırmalar gösteriyor ki patrona karsı direnişlerin %5 başarı oranı varmış ki bunlar da genelde hastalık izni/sevk durumları, doğum izni, nadiren zam talepleri, ve ihbar süresini doldurmadan işten ayrılma durumları imiş. senın de gordugun gibi bunların içinde kıyafetle alakalı bi durum yok.
0
bryan fury
(01.02.10)
e ama patron ofiste yok ki, muhtemelen evinde fosur fosur uyuyordur. izin almadan eve gitsem de problem olur şimdi. o da canımı sıkıyor.
0
🌸christine
(01.02.10)
ofisten bi kac kisiye haber ver git sonra da, sorarsa analtırsın durumu.
0
bryan fury
(01.02.10)
11-12 gibi çıkayım bari paşa paşa. sonra da 2-3 saat dönmiyim. ya sorması ayıptır böyle şeyler herkesin başına geliyor mudur? sadece bana mı özel son anda toplantı akşam saati, pazar günü emaillara bakmak zorunda olma durumları, hastalık izni bile alamama vs?
ben iş aramalıyım belki de bunların hepsi işarettir.
0
🌸christine
(01.02.10)
yanlış anlamayın, ben sizin tarafınızdayım ama, patron olarak da akşama bir sunum koyamayacaksa adam, kendini atsın pencereden aşağı yaa :) ha mesela hazırlanması imkansız bir sunumdur akşama kadar, haklısınız, ama sunumu yapmak problem olmayacaksa sizin için, kıyafet de olmamalıydı bence. şimdi adam, bu kız converse giyer, bol kot giyer, kıyafet sorun olur, en iyisi sunumu 1 hafta sonra yapalım, hem alışverişini yapar vsvs gibi düşünür mü sizce.

bunları gözönüne alın, sinirinizi yatıştırıp bir daha düşünün ne yapacaksınız. ama başka işlerde de sunum kıyafetlerine ihtiyacınız olacak, alışverişe başlayın, bana geçen yaz ki stajımda depolattılar bol bol sağolsunlar.
0
pinking of you
(01.02.10)
ya defalarca müşteriye gittim sunum yaptım, evde bir ton kıyafetim var, sadece ofise serbest geliyoruz. ben de istisna olmayacak şekilde iş kıyafetleriyle dolaşma gereği duymuyorum. ama bu işlerin bir yöntemi yok mudur, en azından birkaç gün önceden haber verilmez mi? ona göre hazır gelebilirdim. ve hafta sonu kim iş maillarına bakar ki?
0
🌸christine
(01.02.10)
bugün öyle veya böyle geçecek, o sunum kıyafetli veya çıplak yapılacak. patron aferin diyecek veya kızacak. sonuçta ölmeyeceksiniz. hayatınızda çok dramatik bir değişiklik olmayacak. sinirlenmenize gerek yok. kendinizi rahatlatın. gece saat 11'i düşünün evinizde rahat rahat uzanıyor olacaksınız.
0
terp
(01.02.10)
Ben de çalışan bir kadınım. Biz de rahat kıyafetler giyebiliyoruz. Zaman zaman toplantılar ve bazı görüşmeler için, daha farklı giyinmem gerekebiliyor. Eve gidip gelmektense, iş yerinde kıyafet bulunduruyorum. Mevsimine göre, her aksesuarı ile. Hem de bir kaç tane. Kerbela gibi bir yerde olduğumuzdan, bazı özel şeyler de. Bunun için küçük bir oda oluşturuldu kadınlar için. Toplantı için kıyafet gerekmeyenler bile, bazen zorunluluktan kıyafetini değiştirmek isteyebilir. Böyle bir oda oluşturun bence. Oldukça rahat edersiniz. Benden söylemesi .
0
july14
(01.02.10)
tikler/rep ler nerde ?
0
bryan fury
(01.02.10)
ayrıl ya yemişim o işi boşver. iş yerinde bu kadar triplere girebildiğine göre sana hava hoş başarılısın iş bulursun hemen . bu arada iş yerinde elbise değişim olayına falan girmeyin temizlikçiler kamera falan koyar tüm yurt tüm detayları görür.

(sen bu yazıları okuduğunda muhtemelen üstünü değiştirmiş takmış takıştırmış bir durumda olmuşsundur.)
0
seyduna6687
(01.02.10)
Seyduna6687 bu tehlike her yerde var artık. İnsanlarda akıl ne için bulunuyor? Ne işe yarıyor? Biraz düşünmenin kimseye zararı olmaz.
0
july14
(01.02.10)
sende haklısın ama bende haklıyım culy.
şerefsiz mi yok o tehlike herbiryerde varbayanlar tikkat etsin
0
seyduna6687
(01.02.10)
Sağol Seyduna. Ben ediyorum. Bu önemli bir konu. Neler de oluyor, dikkat edilmeli.
0
july14
(01.02.10)
yok değiştirmedim, patronu aradım önceden arayıp bilgilendirmediniz şimdi ya sunum yapmiyim ya da bu şekilde sunayım dedim, tamam böyle kalabilirsin dedi. ha ofise geldiğinde bir laf edecektir eminim ama eve gitmemekle iyi ettim. çok sinirlendim ama sabah, yani böyle şeyler 1 gün önce söylenemez mi? doğru düzgün dolap oda vs olsa ben de eşya bırakayım bundan sonra.
0
🌸christine
(01.02.10)
hadi gözün aydın kıristin işin halolmuş.
bu arada gurban olduğum cenabı mevlam kameraya el sallamayı nasip etmesin :DD
0
seyduna6687
(01.02.10)
tuvalette değiştirilir gerekirse ya, ama eşya koyacak dolap lazım doğru düzgün.
0
🌸christine
(01.02.10)
Uygun bir zaman Christine. Patronuna söyle bence. En azından bir dolabınız olsun, dediğin gibi.
0
july14
(01.02.10)
(11)

100 bin tl ve Yatırım ?

emresimsek
herkese günaydınlar..ailemle birlikte sivasta ikamet etmekteyiz. bu aralar annem ve babam emekli olmayı düşünmeye ve bazı yatırımlarda bulunmayı düşünüyorlar. ev alıp kiraya vermek falan gibi. ama ben buna karşı çıktım bari bir yatırım yapın hem emekli emekli uğraşırsınız canınız sıkılmaz dedim ama
herkese günaydınlar..

ailemle birlikte sivasta ikamet etmekteyiz. bu aralar annem ve babam emekli olmayı düşünmeye ve bazı yatırımlarda bulunmayı düşünüyorlar. ev alıp kiraya vermek falan gibi. ama ben buna karşı çıktım bari bir yatırım yapın hem emekli emekli uğraşırsınız canınız sıkılmaz dedim ama aklıma mantıklı birşeyler gelmedi nasıl bir yatırım olabilir bu ?

*aylık getirisi 2bin lira olsa kafi.
0
emresimsek
(31.01.10)
ilginc bir soru sormussun aslinda. buna mantikli cevaplar vermek icin sivas halkinin ne tarz seylerden hoslandigini, ve pazari bilmek gerekir sanirim. yani dukkan kiralari nedir, halk nelerle ugrasir vesaire gibi.

yani ne biligim turkiyenin en iyi sushi'cisini sivasa dikersen elinde patlar mesela. halki iyi gozlemlemek gerekir bunun icin. ha gelir onemli degil maksat ugrasi olsun diyorsan orasi ayri
0
dirtyfrank
(31.01.10)
evi kiraya vermeyi bos verin, is yeri kiraya verin :)
0
ucan sincap
(31.01.10)
dükkan alıp kiraya verin bence. hem evden daha çok kira getirir, hem ölmez bir yatırım, hemde riski yok.
emekli emekli uğraşacaklartı bir iş mutlaka bulurlar.
yanlış yatırım sonucu o parayıda kaybederseniz -veya azaltırsanız- o daha kötü.
0
etna
(31.01.10)
ya yormayın emekli insanları, çalışmışlar o kadar, artık dinlensinler biraz, bence de bir yer alıp kiraya vermek en güzeli, riskli yatırımlarla strese sokmayın bence.
0
pinking of you
(31.01.10)
100 bin liraya hic bir risksiz yatirim ayda 2 bin lira kazandirmaz.

o para ile aylik ortalama 600-750 arasi kazanc etmeniz mumkun.
0
cursed
(31.01.10)
dukkan alın kiraya verin. 1000 lira kira alırsınız.
0
jeanne hebuterne
(31.01.10)
dukkan alın kiraya verin. 1000 lira kira alırsınız.
0
jeanne hebuterne
(31.01.10)
dukkan alın kiraya verin. 1000 lira kira alırsınız.
0
jeanne hebuterne
(31.01.10)
dukkan alın kiraya verin. 1000 lira kira alırsınız.
0
jeanne hebuterne
(31.01.10)
sivas gib kucuk sehirde adam gibi dukkan bulamazsiniz para edecek... ayrica kiraci batar da dukkani bosaltirsa 6 ay bos kalir dukkan. hele bir de kira takarsa size icinizde patlar..
bence spor kompleksi gibisinden bisey yapin sivasta, daha dogrusu hali saha, ve dev ekranda mac izleme olayi.. perdeye yansitin maclari, mekan univesiteye veya unili ogrencilerin evlerinin bulundugu mahalleye yakin olsun´dilmusla veya yuruyerek hali sahaya gelebilsin gencler, cunku hedef kitlenizin arabasi yok.

ayrica hali sahanin yanina acacaginiz cafenin duvari camdan olsun, yani millet geñlip mac izleyebilsin..
adam yalniz kalip da allahin sivasinda yapacak is bulamayinca gelir oraya hem dev ekrandan mac izler cayini icer, tvde mac yoksa da halisaha maci izler...
mac olmadigi gunler de tvden tsubasayi izlettitrin, hatta mekanin adi da tsubasa olsun:)
0
de jure
(31.01.10)
gardaş gel küçük sivastan tükan al
0
seyduna6687
(01.02.10)
(4)

Cezaevi

fundamental
Amerikadaki cezaevlerinde çete liderleri falan filan yeni gelen mahkumlara tecavüz ediyorlar bütün filmlerde. Amerikalı bir herifte böyle bir şeyler konuşuyordu benim yanımda kafama takıldı, cidden böyle bir şey var mı? İki sene önce iki Türk öğrenci work and travella Amerikaya gidip orda bir kadına
Amerikadaki cezaevlerinde çete liderleri falan filan yeni gelen mahkumlara tecavüz ediyorlar bütün filmlerde. Amerikalı bir herifte böyle bir şeyler konuşuyordu benim yanımda kafama takıldı, cidden böyle bir şey var mı? İki sene önce iki Türk öğrenci work and travella Amerikaya gidip orda bir kadına tecavüz etmekten hapse atılmıştı böyle bir şey varsa onlar boku yedi herhalde. bi de bu olay sadece Amerikada değil ülkemizde de oluyor mu? geçenlerde milliyette bi haber vardı "çocuk koğuşunda tecavüz" şeklinde. Noluyor yahu bu cezaevlerinde?
0
fundamental
(28.01.10)
national geographic de vardı bir program, adı prison nation sanırım, bir kaç kez de tekrarı yayınlandı, amerikadaki cezaevlerinden görüntüler vardı, mesela yüzlerce kişilik bir koğuşta, herkes etnik kimliğine göre gruplanmıştı. aynı ortamda birbirlerinin bölgesinden geçemiyorlardı, mesela tuvalete gitmek için hepsinin ayrı rotası vardı. hispanikler, beyazlar, sarılar falan diye geçiyodu isimleri. bu gruplardan birine dahil olunmazsa tamamen korunmasız sayılıyordu kişi ki bu da şiddet, tecavüz vs demekti. bulabilirseniz izleyin.
0
pinking of you
(28.01.10)
ülkemizde özellikle tecavüz suçlarından içeri girenlere hoşgeldin ne iyi ettin de geldin babında, senin dediğin türde bir karşılama komitesi kurulur cezaevlerinde. bizde namus kavramı çok önemli olduğundan, tecavüz suçluları içerde pek sevilmezler. hele ki küçük yaşta çocuklara tecavüz falan varsa, bunlar hayatta kaldıklarında şükrederler, çoğu zaman da diğer suçlulardan ayrı bir yerde korumaya alınırlar. yani içerde nasıl şeylerle karşılacşacağı, işlediğin suçla orantılı. nekadar sapık, ne kadar iğrenç, "halkta infial yaratan" bir suçsa, sana ona göre davranılıyor. bkz, cem garipoğlu için neredeyse özel hapishane yapılacaktı.
0
halanne
(28.01.10)
doğrudur, hem de devlette buna göz yumar, çünkü caydırıcı etkisi çok fazla. Genelde içeri girmek değil orda birinin karısı olmak daha çok korkutur...
0
thefin
(28.01.10)
yer yer abartılı sahneler olsada

oz adlı diziyi izlemeniş tavsiye ederim.zira kendileri, six feet under^'dan sonra gelmiş geçmiş ve gelecek en iyi dizidir.
0
tyketto
(28.01.10)
(5)

gün sayacı

hsyn
belirli iki tarih arasında kaç gün olduğunu hesaplayan bi site var mı bildiğiniz? örneğin 18 mart 1964 ile 20 ocak 2010 arasında xxxx kadar gün geçmiştir şeklinde.
belirli iki tarih arasında kaç gün olduğunu hesaplayan bi site var mı bildiğiniz? örneğin 18 mart 1964 ile 20 ocak 2010 arasında xxxx kadar gün geçmiştir şeklinde.
0
hsyn
(20.01.10)
docs.google.com

excelde yaparsın :)
0
plainwalker
(20.01.10)
18 mart 1964 ile 20 ocak 2010 arası 16527 gün geçmiş :)

sürekli kullanmayacaksan bir iki tane hesaplayabilirim.

edit: excel'de yapmadım. internet'te nasıl bulunur bilmem. kağıt kalemle de yapmadım tabi :)

evet benimki yanlış. ben herhalde ayları hep 30 gün almışım zamanında ondan olsa gerek.
0
tepedeki psychedelic adam
(20.01.10)
google a age calculator yazdım,birkaç sonuç çıktı;

easycalculation.com

16744 gün geçmiş.
0
pinking of you
(20.01.10)
Excel le yapılır yaa niye yapılmasın? İki ayrı hücreye(A1 ve A2 hücreleri diyelim) değerleri tarih formatında yazın (20.01.2010 gibi) sonra üçüncü bir hücreye =A1-A2 yazarsak sonuç otomatik olarak çıkar...
0
selimse
(20.01.10)
fotrsapka
(20.01.10)
(17)

Boy ve guzellik iliskisi

bluewhale
simdi sorum hem bayanlara hem erkelere ama daha cok bayanlara olayı basitlestirmek gerekirse partner secerken boyu uzun ama yuzu vasat birini mi yoksa yuzu guzel boyu normal birini mi tercih edersiniz.yoksa ikisinide degil cuzdanı siskin olsun mu dersiniz?
simdi sorum hem bayanlara hem erkelere ama daha cok bayanlara olayı basitlestirmek gerekirse partner secerken boyu uzun ama yuzu vasat birini mi yoksa yuzu guzel boyu normal birini mi tercih edersiniz.yoksa ikisinide degil cuzdanı siskin olsun mu dersiniz?
0
bluewhale
(17.01.10)
bir erkek olarak hala bu sorunun cevabını bulamadıysan bışey demiyorum arkadaşım sana. napolyonun kemıklerı sızlamıstır, taklalar atıyordur mezarında sımdı...
0
sos
(17.01.10)
erkek oldugumu nerden biliyorsun..neyse konumuza donelim..
0
🌸bluewhale
(17.01.10)
1.80 boyunda bir bayan olarak cevap veriyorum: uzun boylu erkek kesinlikle. zaten erkeklerin birçoğundan uzunum, kısa boylu erkekle çıktığım zaman kendimi onun ablası gibi hissediyorum. kısa boylu bi erkekle bir daha hayatta çıkmam.
yüzü vasat olsun, yeter ki uzun boylu olsun.
0
black sabahat
(17.01.10)
Bir kadın olarak kendimden uzun boylu olanını tercih ederim, eğer kısa olarak tabir ettiğiniz benden uzunsa tabi ki uzun boyluya göre yüz güzelliği de olduğu için onu tercih ederim ama yok benden kısaysa, 1cm bile olsa, uzunu tercih ederim, tabi ille de tercih yapmak zorundaysam, yok değilsin derseniz, hiçbirini tercih etmem, hem uzun hem de yakışıklı olanlar var kardeşim boş yere niye onları seçeyim, aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık durumu.
0
yokkii
(17.01.10)
uzun boyluysa çok yakar
0
obez kirpi george
(17.01.10)
öncelikle önemli olan iç güzelliği.
sonralıkla uzun boylu olsun, geniş omuzlu olsun, kaşlı, gözlü, döşü kıllı olsun.
0
leylak sarabi
(17.01.10)
erkek kadından uzun olmalıdır en az 10 cm.
0
dr.faust
(18.01.10)
Uzun boy her zaman tercih edilir bence. 190 boyumla, sunduğun alternatifler arasından uzun boylu kızı tercih ederim. Ayrıca kızın uzun olduğu çiftlere de gıcık olurum :)
0
antidote
(18.01.10)
yuzu guzel boyu normal birini secerim.
0
kayranin kedisi
(18.01.10)
öncelikle gözleri güzel olsun,anlamlı baksın ve tabikide uzun boylu olsun.uzun boylu erkekler kadına güven duygusu veriyo..
0
gamotik
(18.01.10)
ne güzel tercih ediyorsunuz öyle seçici cinsler sizi. kalbe bakmayı düşünen var mı aranızda?
benim cevabım: insan olsun.
0
guess
(18.01.10)
ya herkes ne kadar uzunmuş, en kısa ben miyim burda, 161 lik boyumla ne tercih edebilirim ki ben, yüzü güzel erkeği tercih ederim, boyu uzundur zaten benden, yok kısaysa direk uzaklaşırım çünkü ilköğretim öğrencisi olabilir :)
0
pinking of you
(18.01.10)
1. 90 boyum var çok ekmeğini yedim : ) ama yüzüm de güzel yani kıyas yapamıycam o yüzden ama boy ort. 150 olduğu bi ülkede uzun boy iş yapıyor...
0
letranger
(18.01.10)
uzun boylu erkegin oncelikli olarak avantaji sudur: kalabalik icinde dikkat cekmesi.

soyle bir ornek vereyim. normal bi grupla disari ciktigimda (boy ortalamasi 170-180 arasi) uzun kaldigimdan dolayi ciddi anlamda odak noktasi oluyorum (bunu baskasi yazsa g.tu kalkmis derdim kesin)

ancak 2 basketci arkadasimla disari ciktigimda (biri 193 digeri 197) insanlar bi garip bakiyorlar bize. ve girdigimiz ortamda direkt olarak tum dikkatler bizde oluyor.

sozum o ki ilk bakista adamin beyni ne kadar bosta olsa boy onemli evet.
0
buyerson
(18.01.10)
erkek hem uzun hemde yakışıklı olacak arkadaş :)))
0
thebitterend
(18.01.10)
uzun boy (yüz de güzelse bonus)
0
merry shelly
(18.01.10)
görecelilik mevzuu.
ben bir kadın olarak uzun boylu olmayan erkekleri tercih ederim. (kendim kısa olduğumdan değil, ortalamanın üstünde boyum var.)benimle aynı boyda ya da biraz uzun olması benim için uzun boylu olmasına yeğdir. ama pek çok kadın da yanında uzun boylu erkek olmasından ekstra bi keyif alır. sanırım çoğunluk için uzun boy tercih sebebidir.
0
cereal killer
(18.01.10)
(10)

Makyaj Önerileri

black sabahat
Bu yaştan sonra makyaja başlama kararı aldım. (kızımsı olmaya çok özeniyorum yeminlen) Ancak ne zaman bi kozmetik dükkanına girsem, gerizekalı tezgahtarlar bakımsızım ve bu işlerden pek anlamıyorum diye beni pek sallamıyorlar. Onnüçün duyuru'cu bayanlara danışayım dedim. Cildim yağlı ve yanağımda fa
Bu yaştan sonra makyaja başlama kararı aldım. (kızımsı olmaya çok özeniyorum yeminlen) Ancak ne zaman bi kozmetik dükkanına girsem, gerizekalı tezgahtarlar bakımsızım ve bu işlerden pek anlamıyorum diye beni pek sallamıyorlar. Onnüçün duyuru'cu bayanlara danışayım dedim.

Cildim yağlı ve yanağımda faça var -> nasıl bir pudra/fondoten/her neyse almalıyım?
Gözlerim küçüklükten beri taktığım kalın gözlükler yüzünden pörtlek. Herkes bakışlarımdan korkuyor. -> Nasıl bir rimel & far kullanıp gözlerimi küçük gösterebilirim?
Dudaklarım oldukça dolgun -> Kırmızı ruj sürsem itici durur mu?
Saçlarım kızıl. bi tezgahtar kırmızı allığın beni boğacağını söyledi -> Ne renk allık tercihi uygun olur?

Bi de, sözlükte MAC'in baya övüldüğünü gördüm. Gidip fiyatlarını sordum, 75 lira falan diyor küçük bi kutu şey için. Bu nasıl iştir argadaş?

Yardımcı olacak hemcinslerime şimdiden teşekkürler ;)
0
black sabahat
(17.01.10)
Nerden başlasak:)
makyaja yeni başlayacaksan bence önce kendini de çevrendekileri de buna yavaş yavaş alıştır. yoksa kendini itici bulup bi anda makyajı bırakma kararı da alabilirsin:)
Alıştıra alıştıra başlamak derken mesela standarttır, allık ve maskara kombinasyonuyla hem yeteri kadar doğal hem de istediğin gibi "makyajlı" gözükebilirsin. dudakların dolgunsa basit bi parlatıcı bile sende fark yaratacaktır zaten. gece çıkmadıkça veya yüzünde yara izi dışında lekeler v.s yoksa hele ki yağlı ciltliysen fondöten zaten kullanma sivilce veya aşırı yağlanma gibi sorunlara yol açabilir. ürün tavsiyelerine gelince:
öncelikli olarak maskara illa ki sürmelisin, doğal kızılsan yani saçların turuncu tonuna yakınsa kahverengi veya bordo rimel kullanmalısın rimelde paraya kıymak önemlidir, pahalıdan ucuza marka tavsiyeleri
-Dior diorshow (bordo renk mevcut)
-Max factor 2000 calorie (bir klasiktir)
-Loreal telescopic
-Maybelline

*illa fondoten kullanıcam diyorsan Clinique in sıkıştırılmış pudrası var epey popüler sorsan hemen gösterirler, biraz tuzlu ama memnun kalırsın

* eğer turuncu saçlıysan şeftali/ bakır tonları allıklar kullanabilirsin, saçların kırmızı tonlarındaysa rahatlıkla uçuk pembe allıklar kullanabilirsin, türkiyede satılmıyor(fakat popüler alışveriş sitelerinde bulunabiliyor )revlon golden affair (merlot at midnight tonu) mükemmel bir allık. onun dışında yine aynı fiyat aralığında lorealin Blush Delicieux Allıkları var revlon kadar iyi değil ama idare eder.

*göz farına gelice bence makyaja iyice ısınmadan kullanmasan iyi olur, açık ve uçuk renkler gözleri küçük gösterir, beyaz ve pembe tonları özellikle çok küçük gösterir ama ten rengin açıksa sonuç iyi olmayabilir. denemek için ucuz bi markanın göz kalemlerinden alıp yakışıp yakışmadığını test edebilirsinveya çok açık bir mavi göz kalemi alıp kirpik diplerine ince çizgiler çizmek de iyi sonuç verebilir.
netice itibariyle bu tarz şeyler biraz deneme yanılma yoluyla oluyor insan yavaş yavaş kendine neyin gittiğini saptayabilecek duruma geliyor. başka soruların olursa onları da yanıtlayabilirim bu konu eğlenceli :)
kolay gelsin:)
0
joker the one
(17.01.10)
Krem fondoten sürebilirsin. Benim de cildim yağlı. Testerlarını cildinde dene. Örneğin bileğinde. Teninin üstünde rengini görünce anlarsın kapatıp kapatmayacağını.
Siyah göz kalemi cekebilirsin. Yalnız gözlerine çek. İç kısmına. Beceremem diye korkma. Gözüme kalem girer diye de korkma. Çok ama çok kolay. Gözlerini küçük gösterir. Göz kapağına, kirpik diplerine sürersen gözlerini daha iyi gösterir. Farı da giydiğin kıyafete göre seçebilirsin. Göz kalemi işini görecek küçültme konusunda. Benim tercihim Flor Mar
Kırmızı ruj itici durabilir. Dudak rengine yakın bi ruj tercih etmelisin.
Şeftali tonlarında allık sürebilirsin oldukça doğal duruyor.

Ben makyaj malzemesi olarak Alix Avien tercih ediyorum.
bol bol da promosyonları oluyor.
0
matilda
(17.01.10)
strawberry'den şaşmayın kozmetik malzemesi için.

farın gücüne inanın, değişik renkler deneyin, evde yalnız olduğunuz günlerde olmadık renkler sürün, işe yarar..zaten strawberry'den birşeyler sipariş verince, hediye falan geliyor 18/24/36'lı far setleri.

kırmızı rujdan da korkmayın :)

allık için, yorgunken şeftali rengi canlı gösterir.

evet, konu zevkli, seve seve paylaşırım..

hatta bir gün, "makyaj zirvesi" mi yapsak?
0
cedilla
(17.01.10)
+ yağlı yüz için en iyi fondotenlerden biri shiseido'nun pureness serisindeki kompakt pudrası. yüzdeki renkleri çok iyi dengeliyo, oldukça kapatıcı ve kesinlikle sivilce yapmıyo, hatta sivilceyi önlüyo. zaten yağlı cilt bakım serisinin özel pudrası kendisi.

biraz daha porselen görüntü için ise "mac studio tech"i öneririm, kremsi dokulu ama yine yağsız ve benim şimdiye kadar profesyonel görünüm sonucunu en iyi aldığım fondoten.

+ gözlerinin pörtlek kısmı neresi acaba? göz kapağın mı geniş ve görünür? yoksa gözün kendisini mi küçük göstermek istiyorsun?

eğer göz kapağın, bayhan'ın göz kapakları gibi (o kadar diildir tabi ama abartılısını örnek verelim) genişse: 1-ışıltılı göz farı asla kullanma. 2- likit eyeliner kullanma. net çizgiler daha da vurguluyor kapağı. buğulu bir görüntü vermesi için crayon tarzı göz kalemlerini tercih et. kahverengi tonları kızıl saçlar için iyidir, koyu renk göz makyajı istiyorsan sana yine mac'ten harika bir öneri: mac technakohl'un "photogravure" rengi. piyasadaki en koyu kahverengi bu, hem koyu hem yumuşak bir makyaj için mükemmel.

gözlerinin kendisini küçültmek istiyorsan, hileyi gözünün alt kısmında yapmalısın: sadece gözpınarına koyu kahve bir kalem çek. kirpiklerin altına ise kalem değdirme. daha açık renk ve belki biraz ışıltılı farlarla hafif oynayabilirsin kirpik altlarınla.

+ allıkta en güzeli şeker pembesi tonları olacaktır daha önce de söylendiği gibi. açık ve çok doğal bir pembe için: benefit'in dandelion rengini öneririm. fiyatı baya yüksek bunun, ama hali hazırda makyaj malzemelerine zaafın yoksa ve hepsinden birer tane istemiyosan, bence sürekli kullanacağın bir ürün için paraya kıyabilirsin. çok uzun zaman dayanan ve bazılarının pudra olarak bile kullandığı çok doğal bir ürün bu.

bir de: göz makyajının herhangi biyerinde ışıltı kullandıysan allığın mat olsun, allığın ışıltılıysa göz makyajın mat olsun, en hoş sonuçları böyle alırsın.

+ ruj konusu tam bir deneme yanılma işi, dene dur bence. dudakların kalın olduğu için "çıplak" tonlara takılıp kalma, koyu renkleri de kaldırabilirsin. ama hangi renk olduğunu fotoğrafın olmadan söylemek çok zor, hatta fotoğrafın olsa bile baya zor :) yine pahalı fakat her ten-saç-göz rengi kombinasyonuna uymasıyla ünlü bir seçenek söyliyim yine de: nars'ın dolce vita'sı. tam anlamıyla güvenli ve şık bir renk.

kolay gelsin :)
0
deinnorra
(17.01.10)
cevaplar süppper, kendimi strawberrynet'in ve ebay'in kollarına attım hemen :)
aklıma gelen diğer sorular;
- oje sürdüğümde kendimi çok garip hissediyorum. bi de hayatta uzun tırnak bırakamıyorum, kırılıp gidiyor. kısa tırnakta da oje iğrenç duruyor. ama ojeler çok ilgimi çekiyor. ne yapsam?
- gözlerim kahverengi. böyle kahverengi diye bağıran göz makyajı nasıl yapılır? örnekse;
www.targetwoman.com

- son olarak da, bence en önemli sorunum: gün içinde yüzümle gözümle sık sık oynarım. bi de lens kullanıyorum, yani gözlerimle illa ki temasım oluyor. makyaj akar veya bulaşmaz mı? en büyük korkum bu :)
0
🌸black sabahat
(17.01.10)
kemik rengi ojeden başkasını sürünce garipsiyorum hala ben de. eğer tırnaklarını kısa kullanıyosan, renkli oje sürerken bütün tırnağı boyamak yerine sağdan ve soldan ince bir şeridi çıplak bırakmaya bak. uzun havası yaratır.

ben de lens kullanıyorum, ne mutlu ki piyasadaki ürünlerin bir çoğu lensli gözleri irite etmiycek şekilde hazırlanmış vaziyette artık. göz pınarına süreceğin kalemi dikkatli seçmen lazım en çok, özel olarak "anti alerjiktir, lensli gözlere uygundur" notu düşenlerden şaşma. göz pınarına ucuz kalem yasak :) şahsen maskara sürmediğim sürece hiç sorun yaşamıyorum göz makyajımın dağılmasıyla gözüme kaçmasıyla vesaire. maskarada da waterproof'lara bakmak lazım.

gözünün kahverengisini vurgulamak istiyosan eğer, sıcak kahve tonlarına diil, soğuk kahve tonlarına bakmalısın. siyah da tabi bir seçenek. ama bitter çikolata rengi göz kalemleri, gözündeki kahve pigmentleri iyice parlatır. ben yine mac'in photogravure'u diyicem o konuda.

belki sadece göz pınarına da göz rengine en yakın olan kahveyi uygulayabilirsin.

bunlardan bağımsız olarak: sen endişelerini anlattığın zaman görevli kadınlar direkt primer filan önericek muhtemelen. makyaj bazı olarak kullanılan ve makyajın dağılmasını çok uzun süreler için önleyen primerlar var. ama bence bunlara para akıtma hiç, iyi bir nemlendirici ve kalıcılığını test edip onayladığın ürünler ile mutlu mesut yaşayabilirsin.

bir de fırça mevzusu var, makyaja yeni adım atan birini gördüler mi 5 tane farklı boyda fırça almassan asla makyaj yapamazmışsın gibi konuşuyo bu kadınlar. fırçaları da boşver şimdilik, ürünlerin yanında gelen aplikatörlere, kulak pamuklarına, ve çıplak parmaklarına güven. ne istediğini iyice anladıktan sonra alırsın 1-2 fırça, zamandan kazanmak için. "bende koca bi fırça seti var" de gitsin kadınlara da.

böyle :)
0
deinnorra
(18.01.10)
aksine kısa tırnakta koyu renk ojeler çok hoş olur. lens takınca gözüne temasın niye oluyor anlamadım. lensi takacaksın sonra makyajını yapacaksın hepsi bu.
0
dr.faust
(18.01.10)
ben hep koyu kırmızı, bordo, bitter red vs gibi renkler kullanıyorum ojede.tırnaklarım da kısa french manikür. böylesi güzel duruyor, hem de kullanışlı.uzunlar itici bence. siz de bi deneyin.şuna benzer:

farm4.static.flickr.com

fondoten e alternatif olarak renkli nemlendirici kullanabilirsiniz. lensli göze fazlaca toz far kullanmayın, krem far, kalem far kullanın.
0
pinking of you
(18.01.10)
Ben de kahverengi gözlüyüm.Bence makyaj işini çözene kadar pahalı makyaj malzemelerine veya siparişle getirteceğin/türkiye de bulunmayan şeylere hiç girme.

Sana önerim birer tane siyah,kahve ve koyu yeşil(kahverengi gözleri daha çok ortaya çıkarır) göz kalemi al.Aldığın göz kalemleri MAC,Clinique,Dior ne kadar güzel ve kaliteli olursa olsun; Alix avien,flor mar,oriflame,avon gibi markalardan olmalı.Eğer makyaj istediğin gibi olmazsa ve silersen,veya sadece nasıl durur diye bakmak için makyaj yaptıysan boşu boşuna o kadar pahalı malzemeyi harcadığına yanmazsın.

Malzemeleri alırken alman gereken en önemli şey makyaj temizleme sıvısıdır.Herşey dandik olabilir ama o olmamalı.Neutrogena nın gerçekten iyi makyaj temizleme sıvısı var.Önerebilirim.Pahalı olduğunu sanmıyorum.

Makyaj yapmayı youtube'dan öğren-ciddiyim!.Youtube da bir sürü nasıl makyaj yapılır videosu var.Saçma gelse bile onları izle,teknikler kap,boş zamanında otur, ucuza aldığın makyaj malzemeleriyle kendine makyaj yapmayı dene.Makyaj yapmak resim çizmek gibi bir şey.Elin alıştıkça daha iyi yapıyorsun.

Kırmızı ruj candır ama öncelikle hafif renkli parlatıcıları önereceğim.Çünkü kendini çok belli eden bir ruj rengi,kendisini tamamlayan bir makyaj kombinasyonunun içinde güzel durur.Yoksa saçma görünür.

Makyaj bloglarını incele.İnsanlar oralarda bir sürü ürünü deniyorlar,bazıları yaptıkları makyajları gösterip nasıl yapıldığını anlatıyor vs.Nasıl yapacağın konusunda seni eğiten veya ilham verecek herşeyi kullanabilirsin.

Sephora,vs. gibi yerlerdeki kızların seni yönetmesine izin verme.Bir sürü saçma sapan şeyi fahiş fiyata satarlar.En güvenlisi ne istediğini bilip "Şuna ihtiyacım var." diyip alıp çıkmak.

ve "Üüüf yapamıyorum ben bunu, palyaço gibi oldu!" diyip vazgeçme.Bu iş kolay gibi görünse de gerçekten kolay değil.Dışarda bir sürü kendini güzel sanan badana boya yapmış gibi dolanan kokona karı dolaşıyor.Makyaj konusundaki asıl kuralı ise asla unutma:
"Less is more!"-"Az çoktur!"
0
afush
(18.01.10)
Eğer yeniyseniz, bilmediğiniz ürünleri almadan önce uzun uzun araştırın. En büyük hata zank diye parfümerilere girip bilmediğiniz ürünleri alıp, tonla parayı vermiş olmaktır. Eğer ürünlerde çok ucuza kaçmayacaksanız, MAC, INGLOT gibi markalarda uygulama yaptırarak alacağınız ürünleri bu şekilde seçebilirsiniz. MAC'teki görevlilerin çoğu uygulama isteğinizi reddetmez.

Google size yardımcı olacaktır. Ingilizceniz varsa yüzlerce makyaj blogu var fikir/uygulama görebileceğiniz, en meşhurlarından birisi ise temptalia.com.

İngilizceniz yoksa, türkçe makyaj blogları ve yazarları da bir yere kadar size yardımcı olacaktır. Birkaç popüler türkçe makyaj blogu:

www.just-makeup.net
www.makyajcantam.org
lifewithhk.blogspot.com
vespagirlmakeup.blogspot.com
marjoontheblog.blogspot.com
0
qwertyuo
(18.01.10)
(5)

Tek taş yüzük

artuc
Hani evlenme teklif ederken felan tek taş almak adetten olmuş ya. Şimdi bu tek taş yüzüğü alırken, parlaklık, karat, kesim v.s. gibi bir çok önemli mevzuusu var. Acaba bir ihtimal var mıdır civarda gezinen ve bunların iyisi budur, buna dikkat edin, istanbuldaysanız şuradan alın felan diyebilecek ola
Hani evlenme teklif ederken felan tek taş almak adetten olmuş ya. Şimdi bu tek taş yüzüğü alırken, parlaklık, karat, kesim v.s. gibi bir çok önemli mevzuusu var. Acaba bir ihtimal var mıdır civarda gezinen ve bunların iyisi budur, buna dikkat edin, istanbuldaysanız şuradan alın felan diyebilecek olan.
0
artuc
(12.01.10)
İlla alacaksanız ( kişisel olarak anti pırlantacıyım ama) kesinlikle sertifikalı alın. Sertifikasız pırlantanın çakıl kadar değeri yoktur piyasalarda. Ha underground gideri olur mu bilmem ama normal kuyumda yok. Gerisini kesenize göre ayarlıyorsunuz efem.
0
betty puf puf
(12.01.10)
ozelden mesaj attim.
0
helenart
(12.01.10)
şimdi bu pırlantaların renkleri var, parlaklık da bununla alakalı sanırım, renginde sarılık olanları tercih etmeyin, rengini sorun, j en kötüsüydü sanırım (yine de bir araştırın bunu), h almaya çalışın. sertifikasını mutlaka isteyin. mutluluklar şimdiden :)
0
pinking of you
(12.01.10)
www.zenpirlanta.com

burda biraz bilgi var nelere dikkat etmen gerektiği hakkında.
0
murtilli
(12.01.10)
Cevaplar için herkese ayrı ayrı çok teşekkür ederim.
Anladığım kadarıyla h' den daha düşüğünü almak olmuyor. Fakat şöyle de bir durum var, 2.000 TL' ye hem 0,25 karat hem de 0.45 karat almak mümkün çeşitli sitelerde. Yani çeşitli derken birisi zen pırlanta diğeri serious diamond. sertifika zaten zorunlu ama bu yüzüğü de bir kere aldığımızdan tam kararınca birşeyler yapmak istiyorum.

Dolayısıyla, özelliklere baktığımda birisinin karat' ı diğerinden daha büyük, ama fiyat olarak arada 500 TL fark var. Renkleri de aynı. O zaman daha ucuzunu alayım ama alırken de kötüsü olmasın istiyorum. Böyle kuyumcu felan olsa çevrede süper olacak :)
0
🌸artuc
(12.01.10)
(2)

Bu nasıl iştir arkadaşlar ?

joehigashi
acemiliğimi mazur görün lütfen.. Şimdi benim bildiğim kadarıyla kpss 2010 sınavı temmuz ayında yapılacak bu konuda hemfikiriz sanırım amma velakin benim anlayamadığım ve çözemediğim bir haber var ki akıllara ziyan.. Memurlar.net'in haberine göre 2010 yerleştirmeleri mayısta yapılacakmış.. ya bu sına
acemiliğimi mazur görün lütfen.. Şimdi benim bildiğim kadarıyla kpss 2010 sınavı temmuz ayında yapılacak bu konuda hemfikiriz sanırım amma velakin benim anlayamadığım ve çözemediğim bir haber var ki akıllara ziyan.. Memurlar.net'in haberine göre 2010 yerleştirmeleri mayısta yapılacakmış.. ya bu sınav temmuzda değil mi peki ? Puanımız kadromuz belli olmadan biz nasıl kontenjan seçeceğiz biri açıklayabilir mi acaba ? ya da bu haberle ne denmek isteniyor izah edebilir misiniz ? Yoksa ben mi birşeyleri yanlış anladım ?

www.memurlar.net
0
joehigashi
(08.01.10)
aslında hiç alakam yok kpss ile , bilgim de yok ama bakın ilk paragrafta ne demiş,

2010 KPSS sınavları öncesinde, 2008 KPSS puanlarına dayalı olarak bir yerleştirme daha yapılacaktır. 2010 yılının ilk yerleştirmesi mayıs ayında..

2008 puanlarıyla yerleştirecekler demek ki. ben öyle anladım yani.
0
pinking of you
(08.01.10)
cevap doğru joe, ben biraz daha ayrıntılandırayım. kpss den aldığınız puanın iki yıl geçerliliği var. bu süreç boyunca olan atamalarda tercih yapabiliyorsunuz. fakat ösym tarafından yapılan bir atamayı kazanırsanız puanınız sistemden siliniyor ve ileriki atamalarda tercih yapamıyorsunuz. ösym nin atamaları dışında atama var mı diye sorabilirsiniz, evet var, kurumların aldığı 4b sözleşmeli personeller. o atamalar bu kuralın dışında kalır. zaten 4b sözleşmeli personel olamyı da istemezsiniz siz.

sonuç olarak puanı aldıktan sonra iş bitmiyor, iki sene sonra bile atanabilirsiniz. (bu mayıstaki atamada 2008 sınavında alınan puanla atama olacak. bu da 2008 sınavının son ataması olur artık).
joe sen çalış şimdilik sıkıca, bu tarz işler için yardımcı olurum ben. girin kardeşim sınava mesai arkadaşı olun bana.
0
jaaaccckkk
(08.01.10)
(21)

Erkekler Ne Ister?

zimba
Aslinda sorum, sorunum genel olarak baslikta, samimi cevaplarinizi bekliyorum, aslinda durumu bana yardimci olabilmenize yardimci olmak icin soyle acmaliyim:normal kiloda, normal boyda, cevreye gore guzel, kendime gore normal, olsa olsa normalin biraz ustu bir bayanim...29 yasindayim...Bu yasa kadar
Aslinda sorum, sorunum genel olarak baslikta, samimi cevaplarinizi bekliyorum, aslinda durumu bana yardimci olabilmenize yardimci olmak icin soyle acmaliyim:

normal kiloda, normal boyda, cevreye gore guzel, kendime gore normal, olsa olsa normalin biraz ustu bir bayanim...29 yasindayim...Bu yasa kadar iliskilerim oldu, ama hic begendigim, istedigim, gorunce ahhh... dedigim fiziksel ozelliklerde bir erkekle birlikte olmadim...Beni istemeyenler, begenmeyenler oldu, begenenler var miydi bilmiyorum...Hep fiziksel olarak ortalama bulduklarimla beraber oldum ama sonu husran oldu. Beni cok cok guzel buldugunu soyleyen erkekler oldu, bayanlar oldu vs. Cirkin olduguma inanmiyorum.

Sanirim aslinda benim istediklerimi her kadin istiyor: Uzun genis omuzlar, puruzsuz bir ten, uzun boy vs vs. Yani bana cekici gelen erkekler, erkek model yarismasi jurisince de begenilirler. Oyle guzellik kisiye gore degisire kendimi inandiramadim. 80% ce guzel bulunani 20% guzel bulmaz belki.

Istedigimi elde edemememi suna bagliyorum: kot pantolon, kazak, botla geziyorum, 360 gunun belki 300 unde. Hayatimda mini etek, cizme giymedim, tirnaklarimi uzatmadim, dogru duzgun makyaj yapmadim...Ama goruyorum ki dogal guzellik ne kadar onemliyse, onu suslemek, arttirmak, populariteye uyarlamak da o kadar onemli. Ne yazik ki yogunlugumdan ve mali kosullardan oyle her istedigimi giyecek bir gardrop olusturacak imkanim yok...Yani bilmiyorum neden olmuyor??? Gercekten neden? Iki bayan dusunelim-- ikisi de birbirine yakin ozelliklerde ilk bakista, tabii ki sasaaliya, dkolteliye, farkli olana gitmez mi erkegimiz? Nedir? Bu duygudan ve yapamamanin getirdigi pismanliktan nasil kurtulayim? Var olan guzellige cekicilik katmak icin neler gelir elimden? Varsaydiklarim dogru mudur?

Cok cok tesekkurler
0
zimba
(05.01.10)
bence bir insan biraz da karşındakini eleştirmeden önce aynada bir kendisine bakmalı. kesinlikle kızların çok çok güzelsin safsatasına inanmayın bence, tamamen yalan ve sizi kırmamak için söylüyorlar. sonuçta mesela 90 küsür kilo kız arkadaşımıza biz de aslında şişman durmuyorsun giydiklerin kapatıyor diyoruz. senin arkadaşların da kibarlık olsun istiyor olabilirler. ayrıca bir kadının bir kadına bakışıyla bir erkeğin bakışı aynı değildir, samimi olduğunuz eski sevgililerinizin görüşlerini düşünün bence. artı sürekli kot pantolon, kazak, bot üçlüsü çok antipatik ve paçoz. dağınık bence o yaş grubu için. hani liseli, üniversiteli olsanız bir nebze. bence biraz daha kendi seviyenizdeki erkeklere ilgi gösterirseniz sizin için daha hayırlı olur, hem yaş hem dış güzellik olarak pek manken kıvamındaki erkeklerin ilk bakacağı kız olacağınızı sanmıyorum. sonuçta erkekler ne kadar doğal güzellik dese de, tamamen fason. hiçbir erkek de görmedim ki birlikte oturulurken makyajsız dağınık saçlı falan birine baksın, en çirkini dahi süslü püslü makyajlı, barbie bebek konseptli kızlara bakar. bence imkan olarak da kota, bota harcadığınız parayla ufaktan yenilikler yapın, kot alacaksanız skinny falan alın, botunuz yerine çizme, topuklu bot vs tercih edin imkansızlık bence geçerli değil bu hususta bir tane alıyorsanız yine bir tane ama farklı tarzda edinebilirsiniz. bu herkesin size bakışını değiştirir bence.
0
ilse
(05.01.10)
@ilse: kiz arkadaslar konusunda haklisiniz, ama beni tanimayan, rastgele karsilasmis erkek-bayan farketmez, insanlardan da ayni methiyeleri duydum- gecmisteki erkek arkadaslarima gore dunyanin en guzeliydim, ne kadar ciddiye alinir bilemiyorum...Samimi olduguna inandigim bir cok gorus varken durumun bu hal olmasi zaten temel sorun. Bir erkegin kaplamaya bu kadar ciddi deger yuklemesini kabullenmemem, kabul edememem...Cizmeyle de sevisilmez ki, silikon katkili sutyenler cikinca ne gorecekler merak etmiyor mu erkekler?
0
🌸zimba
(05.01.10)
sağda solda biseksüel olduğunu ima et. faydasını göreceksin.
0
elcucu
(05.01.10)
kot kazak bota fazla takma.yeri geldiğinde sende giyersin onları(yerine göre tabiiki).ama senin tam ne beklediğini anlamadım ??!

mali durumun ne olursa olsun,kıyafet (ve saç%50) herşey.başkasının fikrini almadan içinde mutlu olacağın sade ve şık bir kıyafet kendine beğen.pahalı marka olsun önemli değil ama sadece bir tane elinde bulunsun derim.gardrop oluşturmaya gerek yok.kadınlar bizlere göre daha şanslı giyim konusunda (ucuzluk ve çeşit için söylüyorum)

ilişkilerde ise herşey sende bitiyor.hoşlandığın kişilere samimi ol ve mükkemmeli arama(yoksa kadın/erkek bir anda antipati kazanırsın).erkek bir vakitten sonra seçebilir.kararlarına saygı duymalısın.
0
yol yemek ssg
(05.01.10)
mesajınızda ne yazmış olursanız olun, her cümlenizin altında gizli egoist yatıyor. bence önce onu törpülemeye bakın. erkek doğal "güzellik" kadar doğal kişiliğe de bakar. hakaret olarak algılamayın, objektif görüşüm.

ayrıca biz güzeli değil seksiyi severiz. arada büyük fark var.

eğer amacınız ortalama değil de o %80 in beğendiği pürüzsüz ciltli erkeği elde etmek ise, boşverin. %80'lik erkek elde edilmez, elde eder. piyasanın %80'ine siz de hakim olsanız, siz de köpek çekme taktiklerini yemezdiniz emin olun.
0
nargile
(05.01.10)
ne kadar yardımcı olur bilemiyorum ama bende 22 yaşında bir erkek olarak düşündüklerimi ve bildiklerimi paylaşayım.. erkekler genetik olarak kadında ilk güzelliğe bakar. bununda sebebi doğacak çocuğu için en uygun geni aramasından kaynaklanır. kadınlar ise yakışıklılık ve geniş omuzdan ziyade çocuğuma iyi bir yaşam sunabiliyim diyü erkeğin statüsü, gücü (yat,kat,para,şöhret vb) ile ilgilenir.

Örneğin okan bayulgen 1.6 boy ve düşük omuzla o kadar mankenle birliktelik yaşayabildiyse bu onun şöhreti ve toplumdaki yeri sayesindedir ve imkanı olduğu sürece hiçbir zaman çirkin bulduğu bir kadınla sırf ruhu güzel diye birliktelik kurmaz. Mümkünse hem ruh hem vücut güzelliğini aynı anda arar.. nitekim öyle birini buldu ve evlendi.. Malesef bunu doğanın kuralı olarak kabul etmemiz gerekiyor. (bkz: doğal seleksiyon)

Gelelim güzellik kavramına.. vücut güzelliği ve bakımı ilk etki için çok önemli evet. Yani bir erkeği kadına yaklaştıran en önemli faktör. Sonuçta sizde kavunu koklamadan önce görüp seçiyosunuz eğri büğrüyse koklamazsınız bile(kötü bir örnek oldu kabul ediyorum).. zurnanın zırt dediği yerde burası bence.. eğer saçım boyalıysa, tırnaklarım ojeliyse, ayağımda ugg varsa tamam çok güzelim başka bir şeye gerek yok tavrı.. kadınların önce kendini sex objesi olarak görmeyi bırakması gerekiyor bence. öbür türlü orgazm dan sonra şişme kadından bir farkı kalmıyor..

Demek istediğim kadının daha çekici olabilmesi için birazda erkeği hali-tavrıyla etkilemesi lazım.. ben mesela bir kadının saçını kulağının arkasına atma şeklinden etkilenebiliyorum veya gülüşünden, başım sıkıştığı zaman süprizleriyle ve tatlı diliyle omzumdan yük almasından.. ancak bu gibi farktörlerle desteklenen ilişki uzun sürebilir diye düşünüyorum..

Zaten belli bir zamandan sonra dünya güzelide olsanız erkeğin ilgisini oraya çekemiyorsunuz.. davranışlardan doğan eksiler güzelliği bastırmaya başlıyor.. (bkz: hülya avşar) kısacası birlikteliğin getirisi, götürüsünü geçince hakem maçı bitiriveriyor.

düüüt

umarım derdimi anlatabilmişimdir..
0
orama koma buramako
(05.01.10)
geniş omuzlu, pürüzsüz tenli, uzun boylu bir erkek olarak yazıyorum;
öncelikle kendini bayan diye adlandırmayan, kadın olduğunun bilincinde olup kendine güvenen (kesinlikle kendini beğenmiş değil) bireyler ister. fiziksel güzelliktense zekaya, kültüre önem verilmesini ister (hem kendi hem karşıdaki için). makyaj yapıp içinde binlerce ton olan doğal rengini bir boya tabakasıyla kapatmayan, kot pantolonla duru ve sade bir güzelliğe sahip olan kadınları ister.

yazdıklarınız göründüğü kadar yüzeysel ise, çekici ama boş erkeklerle sizi çok çok güzel bulan kadınlara hava atmak, kendileriyle yalnızca seks yapmak gibi niyetleriniz varsa dedikleriniz doğru tabi; erkekler mini etekli, dekolteli ve makyajlı kadınlar ister, seksini yapıp yenisini bulduğu anda bir kenara atar.

şimdi gördüm: "Bir erkegin kaplamaya bu kadar ciddi deger yuklemesini kabullenmemem, kabul edememem" yorum yapmıyorum, egoizmden biraz uzaklaştığınızda ikiyüzlülüğünüzü görürsünüz muhtemelen.
0
:/
(05.01.10)
şunu anlamadım ben, her şeyi dış görünüşe bağlamışsınız. hayatta her şey güzellik değil ki. estetik ihtiyacı ve buna bağlı olarak seks de önemli bir gereksinim tamam ama hayatta her şey güzellik değil. okuyun edin ne bileyim sinemayla, sporla, tiyatroyla ilgilenin. kendinize ilgi alanlarınıza, kafanıza uyan karakterdeki kişiye göre birilerini bulmaya çalışın. yok güzel olayım, sevgilim güzel olsun, ikimiz de birbirimizi beğenelim falan bunlar kısa süreli zevkler için. bu kadar da ilişkiden bahsetmişsiniz ama. ne bileyim benim düşüncem bu en azından.
0
i ve been mistreated
(05.01.10)
dikakt ettim de herseye dıs güzellik olarak bakmıssın..daha ordan kaybediyorsun, kayıpsa tabiii.
0
raki masasinin degismez adami
(05.01.10)
bence güzellik algısında hem sizde hem toplumda sorun var.

birinci olarak sizin isteğinizi ele alalım.
anladığım kadarıyla beğendiğiniz erkekler, "daş" ya da "taş" olarak tabir ettiğimiz tipler. ya elbette, hepimiz biret pit'i görünce "vay babanın kemiğine" diyoruz. bir imirzalıoğlu olsun vs beğendiğimiz insanlar ama ilişki yaşamaya gelince bir erkeğin güzel ya da yakışıklı olmasından daha önemli faktörler de giriyor devreye. bir kişinin sadece yakışıklı olması (önemli bir faktör olsa da) belirleyici olmuyor. hz muhammed, erkeğin güzelliği dilindedir demiş. Konuşması, sosyal statüsü, hayat tarzı, mali durumu, tahsili vs bunların hepsi ayrı ayrı bir rol oynuyor. siz tüm bunları es geçip, "ben çok yakışıklı bir adamla birlikte olacağım" diye bir hedef belirlerseniz kendinize sonuç hüsran olur. yanlış anlamayın, size böyle biriyle birlikte olamazsınız demiyorum, olabilirsiniz ama sonuç hüsran olur.

gelelim size. seksapel ya da kadınsılık kıyafet işi değildir. evet bizim kafalarımıza kazınmış kalıplar var. file çorap seksi olur, jartiyer şöyledir böyledir. ama bu kalıpların dışında insanlar da var. nasıl, çok şişman kadınlardan hoşlananlar varsa çok zayıf kadınlardan hoşlananlar da var. ama tabi günümüzde zayıflık pomplandığı için bunu güzellik kriteri olarak addediyoruz. bu kıyafetler için de geçerli. örneğin bir erkek eşofman giymiş kadınları da seksi bulabilir. örneğin ne zaman kot pantolon tişört giysem sevgilim deliriyor.

ama tabi sizin açınızdan bakarsak, siz kotla erkeksi olmayı ya da çirkin olmayı özdeşleştirmişsiniz. oysa dediğim gibi bu seksapel meselesi. üzerinde salaş bi kot ve ağzı kaymış bir tişörtle çok seksi olan kadınlar da var. bu biraz kendinizi nasıl hissettiğiniz ile ilgili.

eğer diyorsanız ki, kadınsı giyinmeden seksi hissetmeyeceğim. o zaman mali durum engelini aşmanın kolay yolları var. eğer istanbuldaysanız zaten çok şanslısınız. terkos, atlas, beyoğlu iş merkezi. buralarda üç otuz paralara elbiseler vs bulma şansınız var. eğer başka bir şehirdeyseniz, gidin adil ışık ya da collezione gibi bir mağazaya. alacağınız çok temel parçaları bir alın, deneyin kendinizi. bir kalem etek, bir tane dar beyaz gömlekbir siyah pantolon ve bir saten bluza bakar bu iş.

sıkmayın canınızı. rasyonel olun, kalıpları kırın.
daha iyi hissedeceksiniz.
0
kahvegibi
(05.01.10)
Merhaba. Kesinlikle yanlış düşünüyorsunuz bence. Geçen başka bir duyuruda da bahsettim ve farkettim ki kadınlar hayatlarının herhangi bir evresinde kesinlikle "daha fazla süslenmeli miyim? daha fazla mı güzel gözükmeliyim?" şeklinde meraklara giriyorlar. Bu da genelde dişlerine göre bi' şey bulamadıklarında veya sıkıldıklarında oluyor :)

Yahu, biraz farklı uğraşlarla oyalanın, ne bileyim felsefeye verin kendinizi, ciddiyim, atıyorum tiyatro kurslarına gidin, bi' şeyler seyretmeye gidin. müzik falan yapmaya çalışın arada. siyasete verin kendinizi devrim kitapları okuyun :) kısaca beyniniz ne kadar derinlerde düşünmeye başlarsa, güzelliğe bakış açınızın ne kadar da dengesiz bir şey olduğunu görürsünüz. Belki size çok çok anlamsız gelecek, ki bence öyle.

Şahsen mesela barbie bebek gibi kızlardan nefret üstüne nefret ediyorum. İğrenç geliyorlar bana makyajlı kadınlar. Hatta kız arkadaşım bu aralar makyaj yapmaya başladı, makyaj dediğim de kalem mi ne sürüyor sadece, ama ben gerçekten nefret ediyorum bundan yahu. Yani dışarıdan herhangi bir boyayı surata sürünce nasıl güzel olduğunu düşünebilir insan? Bu kozmetik firmalarının son asırdaki başarısı değil de nedir? Aklı yerinde bir insan suratını boya içinde bıraktığında nasıl güzel olduğunu düşünür ve nasıl güzel bulunabilir? Bu tamamen insanın bakış açılarının körelmesi ve belli bir noktaya yoğunlaştırılması sonucu olmuş.

Ayrıca var olan güzelliğe diye bir şey yok ki. Güzellik herhalde en göreceli kavramlardan birisidir lugattaki. Sonuçta sizi beğenmesini istediğiniz kişinin de bakış açılarının törpülenmiş, saçmalanmış ve klişeleşmiş bir şey olmasını istiyorsanız, siz de süslenip makyaj yaparsınız, belki sizi bulan olur. Ben sanmasam da :)

Kolay gelsin.
0
only alcoholica
(05.01.10)
muhtemelen karakterinizle ilgili bir sorun var ortada.

mesela sizin notunuz 8 olsun. 8 ve üstü adamlar da sizin beğeneceğiniz, iç geçireceğiniz adamlar. bu adam sizle tanışıyor, fiziksel olarak beğeniyor, ama biraz daha tanıyınca "bunla mı uğraşıcam ulan, bana kız mı yok" diyerek uzaklaşıyor.

ama 8den düşük notlu adamlar (sizin beğenmedikleriniz) kendi alım gücünün üstünde bir hatun bulduğu için seviniyor, karakterinizde olabilecek sorunları görmezden geliyor.
0
plainwalker
(05.01.10)
sen öylesini bulsan da senden daha güzeline kaçar o. veya sen daha güzelini buldun mu ona kaçarsın. kasma kendini fazla. kişilik problemlerin var muhtemelen. onlara yoğunlaş.
0
karapolisnas
(05.01.10)
en başında belirteyim @kahvegibi'ye çok fazla katılıyorum :))

şimdi "seksapel", kadınlık denilen şey insanın içindedir. kıyafet, makyaj, dekolte, oje ile edinilmez, bunları yapmayınca da gitmez. sağlıklı bir kadın "kadın" gibi hisseder, kadın gibi davranır ve bu şekilde erkekleri cezbeder.

medyadaki klişelerden arınarak etrafınıza, gerçek hayata bakarsanız sade giyinen, pantalon giyinen, çirkin denilebilecek, epey kilosu olan bir sürü kadının gayet güzel ilişkileri ve evlilikleri olduğunu gözlemlersiniz.

o zaman bu erkekler dekolteye bakar, yatmak için kadın arar önyargısından çıkalım bir öncelikle. elbette erkekler de çeşitlidir, çeşitli amaçları vardır. arkadaş isteyen, sevgili isteyen, sadece yatacak kadın arayan, iki kalem boyaya kananlar vardır.

bir de insanın (özellikler kadınların) kendine bakması, güzel giyinmesi, makyaj yapması kötü bir şey değildir ki. siz bunları hep erkekleri kandırmak için yapılan şeyler olarak algılıyorsunuz. halbuki bakımlı ve kendine özen gösteren insan öncelikle kendisine saygısı olan, çevresine saygılı olan insandır.

öncelikle kafanızdaki klişeleri bir kırın, fiziksel görünüşün önceliğinden çıkın. siz bile bir erkekte manken özellikleri arıyormuşsunuz. buna epey güldüm.

benim istediklerimi "her kadın" ister demişsiniz ya. hayatta öyle fiziksel şeyler istemem. tamam eli yüzü düzgün olsun, yüzünde hoş bir ifade olsun bu yeterlidir. inşallah fiziksel özelliklerin değersiz olduğunu yiyeceğiniz kazıklarla öğrenmezsiniz diyebiliyorum ancak.
0
mea maxima culpa
(05.01.10)
siz birlikte olmak istediğiniz erkeği, geniş omuzları, pürüzsüz teni vsvs ile tanımlamakta sakınca görmüyorsunuz da, erkeğin yanında daha gösterişli, daha bakımlı bir kız isteyebileceğine neden isyan ediyorsunuz ki.
o pürüzsüz tenli erkekler, pürüzsüz tenli kızlarla gemilere bindi gittiler ablacım, geçmiş olsun :)
0
pinking of you
(05.01.10)
öncelikle sex sales.

bir şekilde ilk bakışta artı puan kazanmak avantajdır. he içiniz boşsa bu öteye gitmez ama iyi bir paketleme en azından içinizi sunma şansı verir size. burdaki iç, karakter anlamında oluyor. bu seksi kıyafet de olur, şirin bir yüz de, tatlı ısırmalık bir yüz ifadesi de. hangisi varsa veya olabiliyorsa artık.
teknoloji devri, herşey hızlı. kimse maalesef dur lan bi tanıyalım, şimdi tiksindim ama belki iyi biridir demiyor, az der.

son olarak da; bilemem yeğen armudu soymadan içini bilemem.
0
iyilik yap pitbull
(05.01.10)
erkekler ne ister değil de ben ne istiyorum olmuş biraz. aslında öyle dekolteymiş şaşaaymış o kadar önemli değil ama giyim tarzınız biraz soluk,cansız kalıyorsa onu değiştirebilirsiniz hanım dediğin biraz renkli olmalı, göze batmalı, günlük giyiminizden vazgeçmeye o kadar da gerek yok.ki dekolte giyerseniz mini etek falan hedef şaşırtıp abazan kesimin ilgisini kazanabilirsiniz. giyimden de önemlisi davranışınızı, duruşunuzu değiştirin. daha samimi (adamına göre), daha cilveli (ortalama bi bayan kadar,fazlası zarar), daha sevimli olun. ve de en önemlisi beklentilerinizi yüksek tutmayın, eğer bu mantaliteyle bakıyorsanız model gibi olcak falan unutmayın ki o kişi de sizi o şekilde değerlendirir.yetinmeyi bilin.tabi yanınızdaki adamı biblo gibi taşımayı düşünmüyorsanız...
0
poyrass
(05.01.10)
karşı cinsten beklentilerini değiştirmelisin. ne zaman ki erkeklerin geniş omuz-pürüzsüz tenden ibaret olmadığını anlarsın o zaman daha iyi birlikteliklerin olur. bu kafayla ömür boyu sap kalırsın.
0
dunyanin dans eden sarki soleyen pisligi
(05.01.10)
arkadaslar cok tesekkurler cevaplar icin. Sunu anliyorum: O zaman mobilya felan begenirken de en guzelini en sekillisini istemek kisilik bozuklugu...Akil, kultur, guzellik hepsi de bir ozellik. Sevgilim akilli olsun demek de kotu o zaman, en az guzel guzel degil gibi ayrim kadar. her ayrim kotu. Sorun suydu: Evet her seyi fiziksel guzellige bagliyorum, iliskilerin temelinde bu yatiyor, daha onceki iliskilerimde bunu yenmek istedigim icin basladi ve bittiler. Bahsettigim guruh harici kimseyi begenmiyorum ne kadar kulturlu akilli sevecen olursa olsun...Bu degismiyor, sorun bu. Ben de isterdim citayi dusurebilmek, ama yok. Aslinda soylenenlerin cogununu da daha once denedim, ama begendiklerimi kendime cekmekten baska bir cozum yok
0
🌸zimba
(06.01.10)
"... arkadaslar cok tesekkurler cevaplar icin. Sunu anliyorum: O zaman mobilya felan begenirken de en guzelini en sekillisini istemek kisilik bozuklugu ..."

sonra "ben neden sevgili bulamıyorum"...
0
nargile
(10.01.10)
nargilecim, sen sorunu yanlis anlamissin, sevgili bulamiyor degil yazar, model gibi sevgili bulamiyor. Model gibi bir sevgili bulabilme cabasi icindeki bir sahsin da dis gorunume bictigi deger maximum olacak...Neden bu ikiyuzluluk? Neden bu asagilama cabasi? Insani esya yerine koymus aa aa aa lar
0
leyla3
(19.01.10)
(2)

hotaru no haka (Grave of the Fireflies) -- spoiler içerir-

pinking of you
------------------------------------------------------------Selamlar; az önce izledim ve baya duygulandım animeyi izlerken, merak ettiğim şeyse şu, çocuk neden annesinden kalan parayı daha önce alıp, kız kardeşini güzelce beslemedi. yani parayı çektiğinde bankadan, zaten kardeşi ölmek üzereydi, nede
------------------------------------------------
------------

Selamlar;
az önce izledim ve baya duygulandım animeyi izlerken, merak ettiğim şeyse şu, çocuk neden annesinden kalan parayı daha önce alıp, kız kardeşini güzelce beslemedi. yani parayı çektiğinde bankadan, zaten kardeşi ölmek üzereydi, neden bu kadar geç kaldı acaba? ben mi gözden kaçırdım bişeyi yoksa, gecenin bu saati malum.
0
pinking of you
(04.01.10)
yanlış hatırlamıyor isem bankada paraları olduğunu daha sonra öğrenmişti ya da bankalar savaş sırasında kapalıydı.
0
frown
(04.01.10)
bankada paraları olduğunu başından beri biliyordu ama savaş sonrası paranın tekrar kullanılabilir olması muhtemel evet. teşekkürler:)
0
🌸pinking of you
(04.01.10)
(4)

kill bill

nickim onbes harf
---spoiler--- ---spoiler--- ---spoiler---az önce kanal d'de rastladım bu filme. çok az izledim ama, sarılı kadının birsürü insanı kestiği sahnede görüntü siyah beyaz oldu. bunu kanal d kan gözükmesin diye kendisi mi yaptı yoksa filmin kendisinde mi var ?
---spoiler--- ---spoiler--- ---spoiler---
az önce kanal d'de rastladım bu filme. çok az izledim ama, sarılı kadının birsürü insanı kestiği sahnede görüntü siyah beyaz oldu. bunu kanal d kan gözükmesin diye kendisi mi yaptı yoksa filmin kendisinde mi var ?
0
nickim onbes harf
(02.01.10)
sansür:\ kanal d'deki tahmin ettiğim sahneyse takım elbiseli adamlar ve bir hatun uma ablamızı öldürmeye çalışıyorlar filan. orijinalde direkt görüyoruz kellelerin kopmasını, kanların fışkırmasını..

edit: mm başka sahne galiba..
0
dambil
(02.01.10)
ben de izledim az önce, aynı şeyi merak edip baktım netten. yazılanlara göre tarantino bunu nc17 yani, 17 yaşın altı izleyemez, rating ine takılmamamk için yapmış. çok fazla kan olmasın diye. bu sahneyi renkli izleyen tek ülke japonya imiş.
0
pinking of you
(02.01.10)
Sansür. Çok fazla kopan kol, bacak, fışkıran kan falan olduğu için. Ama filmin kendisinde bu, Kanal D ile alakası yok.
0
xyz
(02.01.10)
ben de ilk kez cd'den izlerken şaşırmıştım bu sahnede. ama ne kadar zeki bi insanım ki, uma ablamızın göz açıp kapamasıyla renklerin geri gelmesi beni uyandırmıştı. alem adam şu Tarantino vesselam:))
0
trawmatolog
(02.01.10)
(5)

purevision lensin tersi düzü nasıl anlaşılır?

pseudovector
internette lenslerin tersi düzü ile ilgili pek çok şey okudum. şekilden anlaşılabileceği yazıyor ama ben anlayamadım. bu purevision lenslerin birisinde 3, birisinde 5 yazıyor. şimdi lense içten baktığımı düşünün, yani kasenin içine bakıyor gibi. bu 5'i düz görürsem mi lens düzdür, yoksa ters görürse
internette lenslerin tersi düzü ile ilgili pek çok şey okudum. şekilden anlaşılabileceği yazıyor ama ben anlayamadım. bu purevision lenslerin birisinde 3, birisinde 5 yazıyor. şimdi lense içten baktığımı düşünün, yani kasenin içine bakıyor gibi. bu 5'i düz görürsem mi lens düzdür, yoksa ters görürsem mi?

her iki tarafı da denemek aklıma geldi tabii, iki tarafta da ciddi sorun yaşamadım ama yine de usuküne göre kullanmak isterim bu mereti.
0
pseudovector
(25.12.09)
3 ü 5 i bilmiyorum ama parmağınıza alıp yandan baktığınızda , lensin kenarları hafif dışarı doğru dönükse terstir lens. ben böyle anlıyorum. bi deneyin bakalım.
0
pinking of you
(25.12.09)
lense bakıldığında kenarları dışa sarkmışsa terstir.

alışmak lazım bir süre. ilk zamanlar rastgele takardım ben. batarsa terstir.
0
jameskeenan
(25.12.09)
o yazılara dışarıdan bakmak lazım dışarıdan bakınca düzse düzdür.. tabi lensin kenarları da önemli..
0
deoksiribonukleotit
(25.12.09)
düz görürsen düzdür. ters görürsen düz olması pek ebleh olurdu =p

ben acuvue oasys kullanıyorum, 123 yazıyo' benzer şekilde. parmağına koyduğunda o yazanı normal okuyabilmen gerekiyo'.
0
supercalifragilisticexpialidocious
(25.12.09)
işte o kenarların farklılığını fark edemiyorum ama gün sonu tecrübemle yazmam gerekirse "5" ve "3" dıştan bakıldığında düz görünüyorsa, yani parmağımın ucuna alıp lensin içine baktığımda rakamları ters görüyorsam lens düzmüş. hem bir yerde daha böyle bir bilgi gördüm, hem deoksiribonukleotit öyle yazmış, hem de böyle takınca çok daha rahat oldu.
0
🌸pseudovector
(26.12.09)
(2)

parfum sitesi vardı yæ

emcedeltate
bi site vardı. yemeksepeti tarzında. parfumler vardı ve çok ucuzdu. online alışveriş sitesi. bi buldurun be abi.edit: strawberry değildi. pardon.
bi site vardı. yemeksepeti tarzında. parfumler vardı ve çok ucuzdu. online alışveriş sitesi. bi buldurun be abi.

edit: strawberry değildi. pardon.
0
emcedeltate
(23.12.09)
www.strawberrynet.com ? olabilir mi ?
0
zartanyan
(23.12.09)
cheapsmells
0
pinking of you
(23.12.09)
(7)

Biri Kadın İki Kişi...

pposeidon1
yaa az önce bir haber okudum köprüden iki kişi atlamış dün gece haberde başlıktaki kelimeler bulunuyordu tuhaf geldi görüş alayım dedim. yahu genelde köprüden atlayanlar erkekmi oluyorda "biri kadın" şeklinde bir ibare kullanmışlar. neden "biri erkek iki kişi" demiyorlar mesela?
yaa az önce bir haber okudum köprüden iki kişi atlamış dün gece haberde başlıktaki kelimeler bulunuyordu tuhaf geldi görüş alayım dedim. yahu genelde köprüden atlayanlar erkekmi oluyorda "biri kadın" şeklinde bir ibare kullanmışlar. neden "biri erkek iki kişi" demiyorlar mesela?
0
pposeidon1
(18.12.09)
sorunun cevabı değil belki ama , kişi eskiden erkek anlamında kullanılıyormuş, belki de default olarak kişiyi erkek alıyorlar, tabi o zaman , bir kadın bir kişi, demeleri lazımdı, olmadı bu, neyse bilgi oldu enazından.
0
pinking of you
(18.12.09)
@pinking of you :))))

madem öyle diyorsun şunu sorayım birde; "kişi" erkek anlamında kullanılıyorsa eskiden "er kişi" tamlaması saçma olmuyormu? "hatun kişi" tamlaması için düşünme bile daha bi saçma :D
0
🌸pposeidon1
(18.12.09)
Birinin kadın olduğunu söylemesi zaten diğerinin erkek olduğunu belirtiyor. o yüzden "bir kadın ve bir erkek atladı" diye uzatmasına gerek yok.
0
saldiray abi
(18.12.09)
kabul edin ya da etmeyin kişi kelimesi eskiden erkek şahıs için de kullanılırmış. ama şimdi kullanılmıyor, size bu kadar komik gelmesinin nedeni budur belki. doğal olarak da er kişi, hatun kişi tanımlamaları yanlış oluyor artık. üstelik de bunu bir önceki yanıtımda da belirtmiştim, neden tekrar etme gereği duydunuz anlayamadım.

bunlar da tdk dan copy paste;

kişi
4. hlk. Eş, koca. 5. esk. Erkek.

Güncel Türkçe Sözlük

kişi
1. Evin erkeği, koca, eş. 2. Yabancı erkek.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

kişi
1. İnsan, adam, kimse. 2. Erkek. 3. Sahip

Tarama Sözlüğü 1969

Kişi Köken: T.
Cinsiyet: Erkek
1. Kimse, insan. 2. Sahip. 3. Koca, eş.

Kişi Adları Sözlüğü
0
pinking of you
(18.12.09)
@saldiray abi

onu anladık zaten bizde "bir kadın bir erkek atladı" şeklinde uzatsın demiyoruz. mesele o değilki sen nerden çıkardın bunu yahu... sen soruyu ya okumadın yada okudunda bir noktasını kaçırdın tam anlamadın yada ben senin cevabını tam anlamadım.

@pinking of you

hacı ben kabul etmiyorum demedim doğrudur heralde onu sorgulamıyorum sadece "er kişi" "hatun kişi" tamlamaları da aynı("kişi" kelimesinin "erkek" yerine kullanıldığı) dönemde kullanılıyordur heralde diye düşünerek yazdım onu
0
🌸pposeidon1
(18.12.09)
kadın bile öldü diyor. erkek hadi neyse, anlamında.
0
arnold schwarzeneger
(18.12.09)
clementine
(18.12.09)
(1)

kızlar arasında

vejeteryan vampir
Kızlarrrr,feelunique.com sitesinden alışveriş yapmış olan var mı hiç aranızda? Strawberrynet.com a rakip gibi duruyor, fiyatlar daha uygun. Ama gerçekten ürünler orijinal mi, site güvenilir mi vs, denemiş ya da deneyeni duymuş olanların yorumlarına ihtiyacım var.Teşekkürler efeeem,Lav.
Kızlarrrr,

feelunique.com sitesinden alışveriş yapmış olan var mı hiç aranızda? Strawberrynet.com a rakip gibi duruyor, fiyatlar daha uygun. Ama gerçekten ürünler orijinal mi, site güvenilir mi vs, denemiş ya da deneyeni duymuş olanların yorumlarına ihtiyacım var.

Teşekkürler efeeem,

Lav.
0
vejeteryan vampir
(10.12.09)
ürünler orjinal mi bilmiyorum ama fiyatlar daha uygun evet, free worldwide delivery demişler ama Türkiye ye gönderim yok nedense.
0
pinking of you
(10.12.09)
(2)

film adı

bipolar
efenim dünden beri bulamadığım ve oyuncuların hiçbirini hatırlamadığım filmimizin içeriği şöyle:bir başrol oyuncumuz var güzel bi evde oturuyor, bi de bunların komşuları.komşularının 3 kızı var, anneleri biraz psikopatça. kızların annesi bi süre gözden kayboluyor kızlar hayatlarına devam ediyor, baş
efenim dünden beri bulamadığım ve oyuncuların hiçbirini hatırlamadığım filmimizin içeriği şöyle:
bir başrol oyuncumuz var güzel bi evde oturuyor, bi de bunların komşuları.
komşularının 3 kızı var, anneleri biraz psikopatça. kızların annesi bi süre gözden kayboluyor kızlar hayatlarına devam ediyor, başroldeki komşu anne bişeyler çakozluyor ve bir şekilde kızların annesinin öldüğü ortaya çıkıyor. meğersem anneleri kızlarını o ölünce de aynen devam etsinler diye eğitiyormuş ki ailelerini sosyal güvenlik görevlileri parçalamasın. ve sanırım kızlar annelerini bahçeye falan biryere gömüyor. bütün bunlar ortaya çıkınca da başrol oyuncusu teyze pek üzülüyor, kahroluyor falan filan.

şimdi düşününce dizi bile olabilirmiş gibi geldi hatta küçük kadınlarmış falan gibi geldi ama muhtemelen film.
biri cevap yazarsa bu gece rahat uyuyacağım.
iyi geceler..
0
bipolar
(09.12.09)
ghost whisperer in bir bölümü bu ama adını bilmiyorum. eğer aynı konulu başka bir film yoksa ben böyle bişey izlediğime eminim.
0
pinking of you
(09.12.09)
çok sağol şu bölümmüş: www.imdb.com
0
🌸bipolar
(10.12.09)
(5)

Hürriyet IK

kahvegibi
Haftasonu hürriyet İK'da bi ilan çıkmış. Onu bulmam lazım. Elinizde hürriyet İK var mı? Ya da hürriyet online aboneliği.Teşekkürler
Haftasonu hürriyet İK'da bi ilan çıkmış. Onu bulmam lazım. Elinizde hürriyet İK var mı? Ya da hürriyet online aboneliği.

Teşekkürler
0
kahvegibi
(08.12.09)
pazar günü hürriyet gazetesi almıştım. muhtelemen evin bir köşesinde olmalı, bulurum. Avukat ilanları biraz fazlaydı, sanırım onlarla ilgileniyorsun.

iletişim için adresini yazarsan, yardımcı olabilirim.
0
claimer
(08.12.09)
tesekkurler iletisim icin kahvegibi et gimayil nokta kom'a mail atabilirsen çok sevinirim.
0
🌸kahvegibi
(08.12.09)
Ben de eve gidince yazıp atayım size. Veya adres verin direkt kargoyla yollayayım? Hangi alan için istediğinizi bilemediğimden o daha çok işinize yarar gibi geldi.

ben yarın yolluyorum kendisine 6 aralık tarihli ik'yı. sağolun arkadaşlar.
0
endless dream
(08.12.09)
6 aralık pazar günkü var bende, yardımcı olayım ?
0
pinking of you
(08.12.09)
avukat ilanlarına bakacaktım ama sanırım endless dream gönderecek. bir durum olursa tekrar yazarım size.
0
🌸kahvegibi
(08.12.09)
(7)

Evlenme teklif ederken kullanılan yüzük

hain kobra
Tekliften sonra ne olur bu yüzüğe? Nişan yüzüğü müdür o? O zaman çift halide alınması gerek, bir de alınıp nişan töreninde tekrar takılması gerek sanki.Eğer o ayrı bu ayrıysa, masrafımız mı yok kardeşim, teklife ayrı, nişana ayrı yüzük alıyoruz, alyans zaten apayrı. Birileri bu konuda beni aydınlata
Tekliften sonra ne olur bu yüzüğe? Nişan yüzüğü müdür o? O zaman çift halide alınması gerek, bir de alınıp nişan töreninde tekrar takılması gerek sanki.
Eğer o ayrı bu ayrıysa, masrafımız mı yok kardeşim, teklife ayrı, nişana ayrı yüzük alıyoruz, alyans zaten apayrı. Birileri bu konuda beni aydınlatabilirse çok mutlu olacağım.
0
hain kobra
(08.12.09)
benim bildiğim evlilik teklifi ederken tek taş ya da işte bi miktar kıymetli=pahalı bi yüzük alınıyor, sonra nişanda alyanslar alınıyor, düğünde bu alyanslar el değiştiriyor.

Ama yani müstakbel eşiniz tektaştan falan hazzetmeyebilir, herkesin taktığı bişeyi takmak istemeyebilir belki, onun zevkine göre herkesin parmaginda olmayan baska tür kıymetli bişey almak daha güzel olabilir bu durumda
0
purpurum
(08.12.09)
teklif edilirken tek taş pırlanta alacaksınız, nişanda da alyanslar takılacak. düğünde sol ele geçecek o alyanslar,
hadi pamuk eller cebe :))
0
pinking of you
(08.12.09)
evlenme teklifi ederken kullanılan yüzüğün tek taş olması makbuldür.alyans sonraki aşama.
0
bi aksilik olmasin
(08.12.09)
benim çevremde nişanlı insanlar alyans değil, nişan yüzüğü takıyor. hal böyleyken bir de tek taş gibi bir şeyler almak tuhaf geliyor. zaten ev, eşya, düğün bir sürü masraf bizi bekliyor olacak. uyduruk bir şey almak da istemiyorum, yeni mezun halimle 5 yıl taksit ödemek de, bunu yapan nasıl yapıyor yahu?
0
🌸hain kobra
(08.12.09)
Plastik oyuncak yüzükle teklif et evliliği. Hem hoş bir anınız olur hem de test edersiniz kızı parayı mı seni mi seviyor diye.
0
pichoscosama2
(08.12.09)
çevrende mutlaka tektaş gerekir diyen dostlarını kafana takma..bir yüzük lazım ama bunun ille de pahalı bir taş olması şart değil..ha almak stiyorum dersen de gene paşa gönlün bilir.. normal taşlı makul fiyatlı yüzüklerle de olur o iş yani.. zaten daha 1000 çeşit abuk subuk ziynet eşyası satın alacaksın yakında ..
0
porsgemsheniark
(08.12.09)
direk tek taş al. vs ve en az 0.40 ct. renk de h veya i
0
magistrance
(08.12.09)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.