Giriş
(20)

bahçe katı ev almak?

goge bakan
ev ışık alıyorsa, güvenlik sorunu yoksa, doğrudan bakımlı bir bahçeye bakıyorsa alınır mı? dezavantajları ne olur?
ev ışık alıyorsa, güvenlik sorunu yoksa, doğrudan bakımlı bir bahçeye bakıyorsa alınır mı? dezavantajları ne olur?
0
goge bakan
(18.09.25)
giriş katının gürültüsü çok olur. hele ki daire sayısı çok ise.
0
lazpalle
(18.09.25)
Bahçe sizin kullanımınıza mı ait olacak ? Eğer bu özelliklerle bahçe sizin kullanımınıza ait olacak ise elbette alınır. Bahçe katlarında en büyük sorun güvenlik. O konuda endişeniz yoksa şehir içinde bahçeli evde oturmak gibisi var mı ? Fiyatı uygunsa kaçırmayın derim.
0
messor
(18.09.25)
eve böcek girmesi, yukarıdan toz, pislik izmarit vb atılması, yağmurda kapının önünün göllenmesi, kedi köpeğin bahçeyi tuvalet olarak kullanması, gürültü, güvenlik. aklıma gelen sorunlar bunlar
0
kisa
(18.09.25)
eğer bahçe kullanımı size ait olacaksa avantajları dezavantajlarına göre daha baskın olur.
bahçeye masa sandalye atıp oturabilecekseniz keyifli olur.
0
duyuruuser
(18.09.25)
böcek/fare/ karınca derdi hiç bitmiyor, kedileri falan arada eve girebiliyor/ ortak alansa çocukların top oynamaları bahçede oynamaları bitmiyor, size aitsede apartman yönetimi yine bir kulp bulup girmek için bahane bulabiliyor, üzerinize sürekli bişey sirkeler, camdan düşürürler.
0
eja
(18.09.25)
gürültü, toz, böcek, su basması.
0
orpheus
(18.09.25)
yerden soğuğu çekmesi, rutubet, gürültü, toz/pislik, böcek, fare, medeniyetle alakası olmayan insanlar
0
nahtoderfahrung
(18.09.25)
tuvalet taşması.
0
antihero
(18.09.25)
Sarıyerde bahçeli bi evde birkaç yıl yaşadık, en son fare bardağı taşıran son damla oldu. Öncesinde akrep, kırkayak tarzı bişey falan rezillik. Ayrıca nem rutubet problem olabilir yerine göre.
0
nhk ni youkosu
(18.09.25)
komşular sürekli bahçeye çöp atacak, tuvalet borusu tıkanıp evini bok basacak, hırsız ilk sana uğrayacak, istediği kadar ışık alsın orası rutubetli olacak :(
0
neira
(18.09.25)
kim ne derse desin bu ülkede giriş ve altı ev alınmaz. özellikle varoş bir semtteyse aman aman. mahallenin çocukları top oynayacak, top sizin bahçeye kaçıp duracak. gürültü sorunundan bahsetmiyorum bile. geri kalan her şeyi arkadaşlar yazmışlar. 4. kattan bahçe katına taşınan biri olarak söylüyorum. öyle bir kerizlik yaptık evet.
0
nothing in my way
(18.09.25)
Eger cephe acik otoparka bakiyorsa, aksamlari araba farlarindan dolayi çok sıkıntı yaşarsınız.
0
nuevo
(18.09.25)
arkadaşla birçok şeyi yazmış, zaten bahçe katının en büyük avantajı bahçe kullanımıdır. Tabiki bahçenin hangi cephede olduğu önemli olmakla birlikte yönetime bahçe alının sadece sizin kullanabilceğinizi konusunda teyit almanız önemli.
0
Rao
(18.09.25)
kedi böcek ve fare. yol trafik gürültüsü. toz alır bol bol. parmaklık yoksa hatta varsa bile güvenlik sorunu olur. bahçe aynı zamanda sivrisinek demektir. bahçeyi kullanabiliyorsanız ama hepsine değer.
0
ground
(18.09.25)
turkiye'de bence alinmaz yurtdisinda cok keyifli olabilir, benim arkadaslarim kimin varsa acayip mutlular.
0
kassiopeia
(18.09.25)
tam olarak dediginiz durumda (ev bol isik aliyor, bahceye bakiyor ve güvenlik sorunu yok) üstelik bahce kullanimi bize ait olan bir daire almistik. bes alti sene sonra onu kiraya verip, dah ao evin borcunu bitirmeden baska ev aldik, oraya ciktik cünkü birincisi apartman gürültüsü oluyor, sonra apartmana her gelen kargocu/postaci yukari cikmamak icin zile basmayi aliskanlik haline getiriyor, bahce kullaniminiz oluyor ama üst kat komsulari komple sizi izliyor.
üst katimizda cocuklu bir aile vardi mesela, cocuk disaridan gelip eve girmek istemezdi, yemin ederim 45 dk kapimin önünde agladigini biliyorum ya.
böcek ya da fare olayi hic yasamadik, ekstra bir yol gürültüsü ya da toz sorunumuz olmadi, tuvaletin geri basmasi iyi bir tesisati varsa olasi degil. bahcemize kedi gelirdi hep ama simdi de geliyor, kendi kedimiz de oldugu icin rahatsiz olmuyoruz. bazisi bir süre bahcede uyuyur, sonra gidiyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(18.09.25)
Varoş veya kültürel seviyesi düşük (ya da size uygun olmayan) (hatta bence sığınmacıların bolca bulunduğu) semtte değilse ve hava kirliliği sorunu da yoksa ben şahsen alırım. Giriş katı çok severim. Hele ki arka cepheyse, sokağa bakmıyorsa.
0
muhayyer divan
(18.09.25)
İyi bir Sitedeki bahçe katı evimizi pandemi zamanında satmıştık. Hayatımın en büyük pişmanlıklarından biri diyebilirim. Bahçe katı ev iyi ve yeşili olan bir sitedeyse tadından yenmez. Mahalle arasındaysa elbette gürültü, araç park edilmesi vs sinir bozucu olabilir.
0
ezkaza
(18.09.25)
Çok keyifli görünüyor ama ben tercih etmezdim.

- Ne kadar düzgün ve lüks site olursa olsun hanzolar her yerde. Bahçene sigara izmaritinden, aklına hayaline gelemeyecek her türlü çöp yukarıdan atılabilir. Bizim sitede bahçe katlarından çok şikayetler duydum. Öyle inanılmaz insanlar var ki senin bahçenin kenarına yemek artığı olarak balık kılçığı bırakıyor ve kedileri besliyormuş (!) bundan şikayet ediyorlardı. Pisliği, kokuyu, böceklenmeyi sen hayal et.

- Bir akrabamın mutfağında karınca oluyordu. İster istemez böcek ve haşerata daha açık oluyor. Hatta iş kedi köpeğe dahi varabilir.

- Özellikle yazları kapıları açıp uyuyamazdım herhalde. Birinin pat diye eve girme hissiyatı oluşuyor ama o benim takıntılı halim. :)

- Cephesine göre gürültü olabilir ama bahçe katları benim gördüğüm kadarıyla çoğunlukla izole tasarlanıyor. Yani mahremiyet yüksekse bu sorun minimumda olur.
0
Lethe
(18.09.25)
merhaba. izmir de bahçe katı, minicik bir toprak alanı olan evden izlenimlerimi aktarayım.

- köpeğim var, gün içinde sürekli bahçeye girip çıkabiliyor, çiş kaka yapıyor, yatıp kuşları izliyor, toprağı eşeliyir büyük kurtarıcı, her gün 3 posta tuvalet için gezdirmek zorunda değilim.

- apartman komşuları kasten hiç çöp atmadılar, sepetle fidan falan sarkıtıp eksene diyorlar yine de rüzgardan saksılarının düştüğü, çamaşırın uçtuğu oluyor. ben uyumsuzluk olmasın diye problem çıkartmıyorum. arada sırada saksı toprak süpürüyorum yani. köpek elalemin donuyla corabıyla oynarken ağzından alıp çöpe atıyorum. mandal çok sık düşüyor. kullanmıyorum ama atmıyorumda. bi gun kapıya biri gelirse mandalları toptan verip göndericem.

- bahceyle uğraşmak güzel, durmaksızın bitki alıyorum. domates biber falan aldım tutmadı. zaten bahcenin kendisinde zeytin ağacı, malta eriği, mandalin totelde 3 ağaç vardı, eriğe doydum o güzel.

- monsterta yetiştirdim coştu, yukarıda bahsettiğim ağaçları led aydınlatmalarla ışıklandırdım. güzel gözükuyor.

- evde bi salonda, bi oda da, bi mutfakta geze geze video izliyorum bazen darlanıyorum bahçede kitap okuyup dizi mizi izlemeye devam ediyorum bu bana sanki dışarı çıkmışım gibi hissettirtiyor.

-üst kat komşu bir gun nevserimlerini farklı bir şekilde katlayıp açmış eve giren tüm ışık kesildi bu mesela rahatsız ediciydi.

- bahceye açılan kapı iki aşamalı, sineklik + normal sürgulu cam. dikkatli olursam eve börtü böcek gelmiyor diger arkadaşların aksine

- yılda bir belediyeyi arayıp vidanjör cağırmak gerekiyor. bahçe giderlerinden taşma ile karşılaştım. gelen tutar/fatura apartmana bölunuyor. yani teras katın çatı akma derdinin apartmana paylaştırılması gibi.

- benim açımdan olumlu yanları, olumsuz yanlarından daha fazla. bunda da köpekle yasamamın etkisi çok. 25 yıl teras katta yasadım şişlide mükemmeldi ama o donem çocukluğum gencliğimdi, köpek yoktu. ardından 13 yıl köpekle müstakil ev en güzel zamanlardı. şu an yeniden bir ķöpekle bahçeli bodrum kattan şikayetim yok.




-
0
libertine
(18.09.25)
(8)

Anormal davranışları olan komşuya teşhis koyalım

beetlejuice
Karşı binada 45 yaş civarı bir adam, annesiyle yaşıyor ve evden hiç çıkmıyorlar. Büyük ırk köpekleri var bi tane, onu da yürüyüşe çıkartmıyorlar haliyle. Giriş katta oturdukları için köpek her şeye herkese havlıyor dakikalarca. Bu yüzden başka bir kadın komşuya köpeğiyle önlerinden geçtiği için ana
Karşı binada 45 yaş civarı bir adam, annesiyle yaşıyor ve evden hiç çıkmıyorlar. Büyük ırk köpekleri var bi tane, onu da yürüyüşe çıkartmıyorlar haliyle. Giriş katta oturdukları için köpek her şeye herkese havlıyor dakikalarca. Bu yüzden başka bir kadın komşuya köpeğiyle önlerinden geçtiği için ana oğul etmedikleri hakaret, küfür ve tehdit kalmadı. Köpeğini köpeğime parçalatcam vs. Kadın kısa süre sonra taşındı.

Başka bir gün köpeği sokaktan geçen bir sokak köpeğine havlamaya başladı. Adam çıktı cama sokak köpeğine küfür etti etti etti. Napiyor bu salak diye gözümü ayırmadan boş boş baktım. Benim baktığımı görünce sırıtarak bana baktı. Mimiksiz bi şekilde bakmaya devam ettim o kafasını çevirip içeri girene kadar.

1 saat kadar önce yine pencereden ana avrat soy sop demeden küfür etti. Üst komşu çocukluk arkadaşıymış, noldu niye küfür ediyosun, yardım edebileceğim bi şey var mı sordu. Adamı öyle bir tahrik etti ki hepimiz kendimizi sokakta bulduk. Aşağı inseneler vs. Hiç umrunda degil, bu dışarı çıkmadığı gibi üst komsu penceresine tirmanmaya çalışırken bu sırıtmaya devam ediyor. Bizimkini içeri tam sokcaz çocuklarına dikkat et, başlarına bi şey gelmesin diyor ve pencereden sırıtmaya devam ediyor. Başka başka komşular, çocukluk arkadaşısınız yapma boyle hadi içeri gir diyince -küfür- sen bak dalgana, diyip sırıtmaya devam ediyor. Anası da az manyak değil ama yaşlı olduğu için sesi duyulmuyo pek.

Ne şimdi bu? Napcaz bununla böyle? Ev sahibi bunlar bi de.
0
beetlejuice
(26.08.25)
Sırıtıp durma işine bakarsak klinik vaka. Psikolojik destek almasını sağlayamayacağına göre yapıcak çok bişey yok çünkü ne yaparsan yap tepki verecek.

Karşı binaymış zaten, minimum kontak ve yok sayma.
Uğraşmak istersen polis zabıta vs çağırabilirsin olay anında yakalarsan ama seni de işin içine karıştırırlar falan, değmez.
0
Bruce
(26.08.25)
bunlar tani koymak icin yeterli degil. evden hic cikmama sebepleri bile bir sürü seyden kaynaklanabilir: OKB olabilir. Panik atak olabilir. Paranoid bozukluk olabilir. Sizofreni olabilir.
allah sabir versin.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(26.08.25)
Şak diye teşhis konmalı diyorsan psikopati derdim ben. Ama ne doktorum ve ne de konuya vakıf.
0
Mirket
(26.08.25)
Teşhis işin geyiği de gözlemledigim kadariyla marazlı. Yani sokaktan köpeğiyle geçen insanlara da geçmeyin burdan dediğini duydum. Insanlar noluyo, ne alaka diyip yollarına devam ettiler ama biz burun burunayız.

İnsanların çocuğuna, köpeğine zarar vermeyi kastediyor falan. Insan evladıyla tehdit edilir mi ya, öldürtcek kendisini. O kadar düşünmüyor olacakları. Tabi boş yapıyor muhtemelen ama o kadar izole bi hayat yaşıyorlar ki bi yandan da creepy. Ve söylerken ses tonundaki alaycılığıyla ayrı delirtiriyor.
0
🌸beetlejuice
(26.08.25)
Creep diye bir film vardı ondaki adama benziyor.

Benim size de teşhis koyasım geldi ama vazgeçtim (hehehe adamın taklidini yaptım creep)

Böyle insanlarda bir true crime dizisi tonu oluyor, hani hem bu ne lan diye merak ediyorsun çünkü nedenine dair empati kurabilmek pek mümkün değil, hem de bir yandan uzak durmak lazım duygusu veriyor.

Psikoloji tanısı olarak bilemiyorum da bana kendi olmamisligini, huzursuzluğunu herkese bulaştırmaya çalışan biri gibi geldi. Vardı ya Süreyya hanım skecleri ince ince yasemince'de, işte onun erkek ve orta yaşlı versiyonu. Ya da yalan dünyada gonca vuslaterinin canlandırdığı nine. Benzer kafalar.
0
encokbenisevinnolur
(26.08.25)
Sadece ve sadece köpeğe çok acıdım, ana oğul insan değiller, belli.
0
kumandanim
(26.08.25)
evet, biraz sorunlu olabilir ama tipik bir kenar mahalle insani gibi duruyor. mahalle kulturunun yaygin oldugu yerlerde ve varoslarda cok vardir bunlardan. mesela bu yazdiklariniz icinde anormal olan sadece siritiyor olmasi. kufur vs. durumlari icin maksimum durtu kontrol bozuklugu var derdim. ama bu da ortalama insanimizin standart davranislarindan oldugu icin onu bile demeyebilirim. siritma olayi da rahatsiz etmek icin olabilir, savunma mekanizmasi olabilir, duygu durum bozuklugu olabilir (ki bu da savunma mekanizmasiyla kesisebilir), biraz sadist olabilir, empati dusuklugu olabilir (bunlarin hepsi semptom).
0
Sour
(26.08.25)
Çok geçmiş olsun. Gerçekten tam bir ruh hastasına denk gelmişsiniz. Evden hiç çıkmaması, büyük köpekleri olup onu da hiç evden çıkarmamaları, gelip geçene küfür etmeleri vs. hangi birini saysak. Hepsi anormal davranışlar. Ev sahibi olmaları en kötüsü. Kiracı olsalar ev sahibine baskı yapıp zor da olsa çıkarma şansınız vardı ama ev sahibi olunca yapabileceğiniz bişey yok. Köpeği de hasta etmişler herhalde anladığım kadarıyla kendilerine benzetmişler. Allahtan evden çıkmıyorlarmış yoksa fiziksel olarak da insanlara zarar verebilirlerdi. Yani olaydaki tek iyi yönleri bu. Size verilecek en iyi tavsiye oradan taşınmanız olur. Taşınamıyorsanız da o ruh hastalarına bulaşmadan bir şekilde yaşamaya devam etmeniz.
0
messor
(26.08.25)
(6)

Devlet anaokulu kayıt ücreti

atcapar
X bir devlet anaokulu kayıt sırasında 20.000 tl istedi ayrıca 2 dönem olmak üzere birisi eylül ayında öbürü ocak ayında ödenecek şekilde 10 bin tl ve her ay çocuk kulubü içinse 6 bin tl istiyor ve kırtasiye ücreti de aşağı yukarı 4 bin tl olacak dediler. Normal mi bu fiyatlar?
X bir devlet anaokulu kayıt sırasında 20.000 tl istedi ayrıca 2 dönem olmak üzere birisi eylül ayında öbürü ocak ayında ödenecek şekilde 10 bin tl ve her ay çocuk kulubü içinse 6 bin tl istiyor ve kırtasiye ücreti de aşağı yukarı 4 bin tl olacak dediler. Normal mi bu fiyatlar?
0
atcapar
(21.08.25)
15bin verdi ablam, iki dönem iki taksit şeklinde. onun dışında kırtasiye ve temizlik malzemesi için liste veriliyor. fiyatlar bölgeye göre değişiyor.
0
elorelia
(21.08.25)
yasal değil ama devletin bu noktada desteği çok kısıtlı. yani ya okulun hijyenik ve eğitimsel kısmı daha kısıtlı olacak ya da bu destekler alınacak miktardan bağımsız olarak.
0
biravekahve
(21.08.25)
Yanlış anlamadıysam durum şu :

Kayıt sırasında : 20.000 TL
Eylül Taksit : 10.000 TL
Ocak Taksit : 10.000 TL
Çocuk Kulübü için : 6000 * 10 = 60.000 TL
Kırtasiye : 4000 TL

Toplam : 104.000 TL

Özel anaokulları 300-400 bin arası. Hatta 300 bine bile bulması zor iyi bir okulu. O yüzden özellere kıyasla yine ucuz oluyor ama devlet okulu için ben çok buldum. Hadi kayıt sırasındaki 20 bin makul okula destek için ama diğerleri tartışılır. Çoğu insan veremez bu paraları. Yani devlet anaokulu bile 100 bin civarı. Geldiğimiz nokta gerçekten çok sıkıntılı eğitimde.

(Çocuk kulübünde hesabı 10 ay üzerinden yaptım. 2 ay ara veriyorlar genelde bu okullar. O arada yaz okulu oluyor onun için de ayrı kayıt ayrı para falan istiyorlar. )
0
messor
(21.08.25)
@messor evet hesabınız doğru ve ocak ayından sonra zam gelecek dediler aidatlara
0
🌸atcapar
(21.08.25)
Anaokullarında teamül olmuş dediğiniz. Öteki türlü dönmez.
Ben para istemeyen devlet ana sınıfına rastlamadım
0
yadigar
(21.08.25)
tanıdığım biri çocuğunu devlet okuluna kaydettirrmek istedi, müdür bağış istemiş. 40 bin nasıl dediğinde müdür kaydı garanti olmaz demiş. sonra başka bi ücrette anlaşmışlar.

konum istanbul, yeşilköy.
0
deartheodosia
(22.08.25)
(7)

Etik açıdan görüşünüz nedir?

havadakarada
Toki ilk evim kampanyasında şart olarak kayıtlı evin olmaması ve gelirinin belli limit altında olması isteniyor. Bunun dışında illa kirada oturacaksın vs gibi bir madde yok. Başvuru sonrası ev alırsan veya maddi durumun iyileşirse de sorun yok, basvurunu etkilemiyor.Ben de şartlara uyup başvurdum ve
Toki ilk evim kampanyasında şart olarak kayıtlı evin olmaması ve gelirinin belli limit altında olması isteniyor. Bunun dışında illa kirada oturacaksın vs gibi bir madde yok. Başvuru sonrası ev alırsan veya maddi durumun iyileşirse de sorun yok, basvurunu etkilemiyor.

Ben de şartlara uyup başvurdum ve kurada ev çıktı diyelim. Yalnız şöyle bir detay var, kaldığım ev aslında bana ait olması gerekirken sahibinin haciz sorunları sebebiyle 20 senedir bana devredilmedi. Onun borçlarını vs ödeyin ödeyince en son bana devredildi, başvurudan 1 sene sonra. Kira olayı da yok kendi evim ama sadece henüz tapusu bende değil anlayışı olduğu için.

Soru: Etik anlamda bir anda aklima bu konu düştü, daha once gelmemişti. Toki'deki hakkımı değerlendirmeli miyim yoksa yasal olarak sorun olmasa da etik anlamda şüpheli veya yanlış bir durum mu? Duruma göre vazgeçebilirim başkası değerlendirsin diye. Fikriniz nedir?
0
havadakarada
(17.08.25)
Güzel soru. Eğer planlı bir şekilde üstünüzde ev tutmamış olsaydınız etik olarak hoş değil diyebilirdim. Bu haliyle biraz gri alanda kalmış. Ancak sonuçta kriterleri koyan kurumun kriterlerine uymuşsunuz. Evi üzerinize alma işlemi daha da uzayabilirdi. Tereddüte düşerdim ama çok takmazdım sanırım.
0
mbond
(17.08.25)
oyna devam. sen sonuçta başvurduğunda üstüne kayıtlı bir evin öyle veya böyle yok. devlet böyle bir hak vermiş. bu da senin hakkın. sonuçta o üstüne devredilecek ev, başka sebeplerden devredilemeyebilirdi. atıyorum borcunu ödeyemeyebiliridiniz vs.

ayrıca, toki evi dediğiniz evi devlet size bedava vermiyor. ona da para ödeyeceksiniz. yani size devlet üzerinize kayıtlı ev var mı demiş, siz de yok demişsiniz, yalan değil, yok. ben şahsen kafayı takmazdım.
0
awlmi
(18.08.25)
Olumsuz bir durum yok.
Toki ilk evim projesini 2022 de duyurdu hala ortada bir şey yok. (varsa bilgilendirin)
Ev sahibi olmak için Toki'nin keyfini beklemeyeceğimize göre bence sıkıntı yok.
0
duyuruuser
(18.08.25)
İlk evim projesinde tokiden aldığınız ev ilk eviniz değilse yaptığınız etik değil. Ama ülkemizde solcu geçinip her türlü nepotizme laf edip olay kendine olunca olsun bir şey olmaz diyen bir sürü insan var. Yani kura ile çıktığı için pek etik dışına çıkıcak durum yok gibi.
0
mikahakkinen
(18.08.25)
Etik değil ama yasal. Sonuçta o kampanyaya başvurmak için evinizin olmaması gerekiyor. Sizin aslında eviniz var ama üzerinize kayıtlı değil. Ama neticede var. Birisi sorarsa herhalde o ev benim diyorsunuzdur. Ama maalesef ülkede dönen torpil, atama vs. olaylarını görünce sizin bu durum çok pembe bir etik sorgulaması olarak kalır. Siz yine vicdanlı birisi olarak bunu dert edip sormuşsunuz. Onlarca gayrimenkul, bir çok şirketi olup bazı nedenlerle ( o da vergi kaçırmak ) bunları başkalarının üstüne yapıp bu toki kuralarına girenler var ve kendilerine hak görüyorlar bunu. En azından o kafada değilsiniz.
0
messor
(18.08.25)
En son bi din görevlisinin "haram değil ama ahlaki de değil " demesi üzerine kafam iyice karıştı.
0
🌸havadakarada
(18.08.25)
Bir de şu çıktı şimdi: bizim ev zaten konut olarak degil arsa olarak görünüyormuş tapuda. Arsa tapusu yani galiba bu tapu olsa da basvurabilirdik yanılmıyorsam. Bu durumda durum açıköğretim okuyan ama öğrenci kartı çıkaran birinin durumuna benzer aynı olmasa da. Tek sorun, senin yerine başka biri bu hakkı kullanabilirdi. Ama onda da gerçekten ihtiyaç sahibi biri mi yedekte bekliyor bilemiyorsun. Halen gri bir durum benim icin ama biraz daha beyaza döndü.
0
🌸havadakarada
(18.08.25)
(10)

Hillside City Club Nasıl Sizce?

elektr10
Emirgan'da oturuyorum, iş yerim de Bakırköy'de. Dolayısıyla ne işime yakın ne de evime yakın düzgün bir spor salonu bulamıyorum.Arabam yok. Eve saat 18.00 gibi varıyorum. Eve uğrayıp otobüsle buraya gitmem 25 dakika gösteriyor tek vasıta ama haftaiçi akşam sahil tarafında kesin trafik olur siz ona 4
Emirgan'da oturuyorum, iş yerim de Bakırköy'de. Dolayısıyla ne işime yakın ne de evime yakın düzgün bir spor salonu bulamıyorum.

Arabam yok. Eve saat 18.00 gibi varıyorum. Eve uğrayıp otobüsle buraya gitmem 25 dakika gösteriyor tek vasıta ama haftaiçi akşam sahil tarafında kesin trafik olur siz ona 40 dakika diyin.

İki sorum olacak:

- Sizce mantıklı mı?
- Yıllık ücreti ne kadardır? Telefonda kesin fiyat vermeyecekler biliyorum kesin buyrun görün kulübümüzü diyecekler ama belki içinizden gitmiş birileri vardır.

Bir de Hillside Beach Club'a her sene olmasa da arada gidiyoruz. Buna üye olursam yazın için güzel bir indirim de yapabilirler diye düşünüyorum.

Teşekkürler şimdiden.
0
elektr10
(15.08.25)
sorumu biraz daha genişletiyorum. Kanyon Mac ile karşılaştırdığınızda bir fark var mı hem fiyat hem olanaklar açısından?

Kanyon'a da ulaşımım daha kolay olabilir iş yerinin servisiyle.
0
🌸elektr10
(15.08.25)
Öncelikle bir gidip görmen lazım.sonuçta baktığında burası 30 yaşından fazla bir tesis.aynı beach club gibi.daha şık,daha yeni,daha teknolojik çokça alternatif vardır.senin beklentilerin önemli.bir sürü seçenek daha olabilir ama bana kalırsa hala istanbul içinde kullanabileceğim sosyal spor alanı burası.gelen giden kitlesi iyidir,kullandığın saatlere göre kendi çevren oluşur,evden daha fazla vakit geçirmeye başlarsın.

Fiyat konusu biraz kişiye özel gibi ilk gittiğinizde en kısa 6 ay olması lazım yaptırın,karşılıklı tanışın,sonrasında gidip gelirken devamını şekillendirirsiniz.

Kart sistemi var,belli mekanlarda indirim sağlıyor ama buna beach dahil mi bilmiyorum ama bunu da gidip gelirken çözersiniz.benimkisi öyle olmuştu.indirimi geçtim en önemli konu istediğin tarihlere yer bulmak ,gidip gelirken b7nları çözüyorsunuz.
0
duptıs
(15.08.25)
Öncelikle eve uğrayıp sonra 40 dakikalık yol gidip spor salonuna gitmek mantıklı değil bir kere. ilk baştaki hevesle gidersin ama zamanla eve girdikten sonra aman bugün de gitmeyim dinleneyim vs.. bahaneler başlar. İş yerinden çıkıp direkt salona gidip oradan eve geçmek en mantıklısı.

Eğer kanyona işten çıkıp servisle gidebiliyorsan o çok daha mantıklı. Ayrıca Bakırköy'ün neresindesin bilmiyorum ama o taraflarda da bir yığın salon var.
0
messor
(15.08.25)
Fiyat olarak benzer olmalı. Bina olarak, değişmediyse, hillside daha basık, kanyon daha ferahtı. Kanyonun çok dolu olduğunu duydum, hillside bu açıdan daha rahat olabilir. Mac kanyonun fiyatını internetten öğrenebilirsiniz. Hillside kullanımı saatine göre farklılık sunabilir ama standard saatlerde çalışıyorsanız size faydası olmaz. En iyi spor salonu en yakın olandır diye düşünüyorum. Daha az imkanlı ama eve ya da işe yakın olan spor salonunu tercih ederdim.
0
asteriks
(15.08.25)
Reşitpaşa'da oturduğum için sorunuza tam cevap olmasa da Hekim Ata'nın başındaki pilates stüdyosunu önermek istedim. Spor salonu değil ama ben çok memnunum, düşünebilirsiniz belki. Bir de Reşitpaşa girişindeki Tribe'ı çok duyuyorum ama bizzat gitmedim.
0
fotrsapka
(15.08.25)
@messor hocam çok spor salonu var haklısın ama inan çok dolu oluyordur. ben yıllardır mac'e gittim hep bu konudan dertliyim. biraz daha ferah bir yer arayışındayım.

@fotrsapka tribe'ı ben de duydum. bizim orada SAM's diye bir stüdyo var oranın fiyatlarını duyduktan sonra "ne gerek var, güzel bir salona gideyim daha iyi" dedim. ama dediğin yerlere de bir bakayım.
0
🌸elektr10
(15.08.25)
Hocam saat 5'ten sonra her spor salonu kalabalık olur bu salonun iyi kötü yüksek fiyatlı düşük fiyatlı olmasından bağımsız bir konu, evine ya da işine yakın bi salon seç en azından zamandan tasarruf edersin 40 dakika yol gitmek mantıklı değil. Ha bana Hillside Club'da Matrix marka aletler var Mac hala Life Fitness kullanıyor ben Matrix'i tercih ediyorum dersen bu anlaşılır ben de Matrix'i tercih ederdim ama böyle beklentilerin yoksa "yakın" salona git, yanlış anlama ama bir de otobüsle gidecekmişsin hocam bildiğin eziyet olur sana.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(15.08.25)
@kaleci saçlı yırtıcı forvet doğru diyorsun. iş çıkışları hep yoğun oluyor ama hillside daha geniş bir alan ve tesis açısından çok fazla seçenek olduğu için oraya gidebilir miyim acaba diye düşündüm.

yoksa kanyon daha mantıklı görünüyor bu durumda.
0
🌸elektr10
(15.08.25)
Hocam aklın bi şekilde oraya kaydıysa bi akşam gidip bakma fırsatın olursa bi gidip gör durumu ama yaz sezonu yanıltıcı olabilir tabii asıl yoğunluk ekim kasım gibi başlar.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(15.08.25)
@elektr10

Hocam eğer akşam iş çıkışı ferah bir salon arıyorsan ilk elemen gereken salon Kanyon Mac. Yıllarca gittim metrobüsten hallice olur saat 5 den sonra. Grup derslerinde bile yer bulmakta zorlanıyorsunuz. Şu an gitmiyorum ama değişen bişey olmamıştır diye tahmin ediyorum.
Hillside'ı ise bilmiyorum hiç gitmedim. Orayı bilenler anlatsın. Ama o saatler kalabalık olmayan salon bulmak imkansız gibi.
0
messor
(15.08.25)
(12)

Özellikle evlilere bir soru

encokbenisevinnolur
Birkaç ihaleye fesat karıştırma vs haberi okurken aklıma geldi.Şöyle şimdi bu işleri yapanlardan evli barklı olanı da var.Mesela yapan kadınsa kocası, erkekse karısı nasıl oluyor da "hayirdir nereden geliyor bu değirmenin suyu" demiyor eşine, sonuçta aniden mantıksız bir zenginleşme olarak görünür m
Birkaç ihaleye fesat karıştırma vs haberi okurken aklıma geldi.

Şöyle şimdi bu işleri yapanlardan evli barklı olanı da var.

Mesela yapan kadınsa kocası, erkekse karısı nasıl oluyor da "hayirdir nereden geliyor bu değirmenin suyu" demiyor eşine, sonuçta aniden mantıksız bir zenginleşme olarak görünür muhtemelen bu dışarıdan.

Diğer türlüsünü da aklım almıyor, bu işlerin içindeki insanlar evde oturup "hahah nasıl s*ktk ama, şrank, şerefe" yapan karikatür tipler de olamaz gibi geliyor yani.

Bir de insan tedirgin de olmaz mı, yani bu eve gelen para kirli paraysa, yarın bir gün hapsi boylamayalim diye?

Neyse soru şu:
Eşiniz aniden, maaşlı çalışıyor olsun kendi işi olsun, birden ve açıklanamaz bir biçimde çok para kazanır olursa, hayırdır nereden geliyor noluyor demez misiniz?
0
encokbenisevinnolur
(14.08.25)
Haberlerden bağımsız olarak yazacağım tamamen. Kendi tahmini yazacağım; illegal işlere bulaşanların büyük kısmı ''ben bi b*k yedim'' diye direkt aynı gecenin akşamına söylemiyordur bence. Yani filanca iş anlaşması yaptım, biraz kazanacağız gibi hep yumuşatarak ve kendini legalize ederek anlatıyorlardır. İnsanoğlunun doğasında var bu, yanlış yaptığını bilse bile her zaman kendisini haklı çıkaracak bir rasyonelleştirme içindedir, insan beyni kendi yanlışıyla bir kez yüzleşti mi kabullenmekte zorlanır çünkü sorgulamamak ya da legalize etmek bu sürecin ön koşullarından birisi diyebiliriz sanırım.
Herkes ''bedel ödendi'' diye geziyor zaten :D
Çok çalıştım, kazandım bile diyebilir sgfahgd. Eşlerine de birden yansıtmıyorlardır bir gecede villaya taşınalım demiyordur, yavaş yavaş işte akıtıyordur parayı. İnsanoğlu lükse çabuk alışır, e hanımlar da nereden geliyor demek yerine daha çok gelsin diyorsa bir bakmış DP gibi gecekondudan çıkmaların, havuzlu villa rutinlerine dönmüştür hayat :)

Kısacası büyük kısmı sormuyordur, üzümünü ye bağını sorma misali.
0
titanic kemancısı
(14.08.25)
bu isleri yapanlar da esleri de ayni ahlakta muhtemelen. bence direkt umursamiyorlar, zaten herkes yapiyor, biz niye yapmayalim diye bi ahlaki cöküs var bence.
0
mamu
(14.08.25)
Parayla goze batacak birsey almiyorsa gizli tutulabilir. Ben gizli tutuldugunu sanmiyorum da detay verilmemis olabilir tabii. Burada atlanan nokta su, ihaleye fesat karistiranlar, ya da torpille ise girenler falan kendilerine "ne kadar kotu bir insanim haksiz yere para kazandim" demiyor ki. Cevresinin sayesinde kazandigini dusunuyordur, gayet normal goruyordur, gormeyen adam yapmaz zaten. Es icin de olay cok detaylari bilinmeyecek sekilde "is" yapilarak iyi para kazaniyor seklinde gorulebilir.
0
mbond
(14.08.25)
Abi ben şimdi insaatciyim. Sonuçta is yapiyorum.
Hanima diyorum ki efsane bir ihale aldık belediyeden. Hanim diyor Nasil oldu, diyorum işte iş planıni begendiler vs.
Nereden bilecek yani para yedirdigimi falan.

Ya da misal ticaret yapıyorum. Bir anda diyorum çok iyi satış yaptık. Ama naylon fatura çıkıyor ileride.

Bu tarz şeyleri eşin bilmesi imkansiz yani.

Senin dediğin ben bugün belediyede memurken bir anda insaat şirketi sahibi olmamda olur. Yoksa bu isteyken bir anda cosanlarin eşinin anlaması kolay değil. Ve böyle olunca sormayanlar tabiki suça yataklik ediyor biliyoruz. Hiç kimse bugün bulgur yerken yarın havyar yiyip sormamazlik yapmaz.
0
logisticsmanager
(14.08.25)
yukardakilere ek olarak, ortalama bir turk ailesinde, ozellikle ic anadoluda ya da kucuk yerlerde kadinin yerini, bilgisini ve farkindaligini oldugundan iyi degerlendiriyorsunuz bence. eve giren paradan calismayan bir kadinin yuksek ihtimalle hic haberi yok zaten, mutfak harcamasi ve harclikla yasamini surduren cok ya da maas kartini esine veren. aileler oyle sandiginiz gibi ortak hesaplarla, bu ayki gelirimiz ne kadar neye ne kadar harciyoruz gibi bir muhabbet icinde degiller. benim kuzenlerim ve etraflarindaki insanlar filan mesela esleri kiralarini oduyor, harclik veriyorlar, ama para nereden geliyor neler oluyor bitiyor filan pek haberleri yok, mesela bir dugun falan varsa iste suna altin takilacak, kiyafet alsak iyi olurdan oteye gecmeyebiliyor muhabbet. sozlukte falan atip tutulanlara bakmamak lazim.
0
kassiopeia
(14.08.25)
Bunun homojen cevabı yok. Öylesi de vardır, öbür türlüsü de.
Türk aile yapısının genelinde kadın, erkeğin işinin detayını bilmez, ilgilenmez. Kafa yormaz.
Ayrıca eşlerin kumaşı genelde aynıdır.
Hayatımda bir defa eşin rüşvet aldığını öğrenince valizini hazırlayıp kapının önüne koyanı gördüm.
0
Mirket
(14.08.25)
Bu işleri yapanların eşleri de ahlaksız +1

Para geldiği için sorgulamıyorlar. Aksine ihale alamayan eşine dırdır ediyorlardır.
0
nawar
(14.08.25)
Bu konular helal haramı bilmek anlamak benimsemek ve ahlakla ilgili hususlar.

Genelde tencere kapak misali birbirini buluyor bu kimseler.
Bir de yakın tanıdık ve kimselere kıyasla durumlarının iyi olması işlerine geliyor olsa da kesinlikle ilerleyen zamanda bu tür haksız kazançlar yanlarına kâr kalmaz.
0
diyecevaplandı
(14.08.25)
demezler cunku:

1- tencere kapak
2- kulturumuzde erkeklerin isine pek karisilmaz.
0
cooperr
(14.08.25)
Yazılanlar çok doğru. Bu illegal işleri yapanlar eşleriyle üniversite kütüphanesinde tanışıp evlenmiyor herhalde. Karıları da aynı çevrelerde yaşayan, aynı ahlaksızlığa sahip onların kadın versiyonu olan kişiler. Kocalarının yaptığı işlerle gurur duyar bunlar. Mesela bazen twitter'da kader mahkumlarına af diye sürekli yazan kadınlar görürsünüz. Bunlar işte onların karıları. O yüzden saklamalarına veya bir açıklama yapmalarına pek gerek yok.
0
messor
(14.08.25)
bizim toplum olarak ya da insanlik olarak uzlasmis oldugumuz ortak bir ahlak normu yok ki. ortada tek bir dogru olmayinca esler arasinda uzlasma cok da zor degil.

kendi normunuza gore ihaleye fesat karistirma ahlaksizlik olabilir (bana gore de boyle) ama bunu yapan biri kendini cok basit sekilde rasyonelize eder, "herkes yapiyor", "isler boyle donuyor", "yapiyorum ama bir amac ugruna yapiyorum", "biz yapmayalimda baskalari mi yapsin" "bir sekilde biri bu ihaleyi ayni sekilde alacakti, biz aldik cok mu" "ihaleyi oyle aldim ama kazandigim para ile kac yetime yardim ediyorum biliyor musun" "yaptim allah affetsin" "biz ne acilar cektik, biraz da biz kaymagini yiyelim" "yaptigim ihaleye fesat karistirmak sayilmaz" ... bu cumlelerden herhangi birini kendine, ailene soylediginde temize cikmak cok da zor degil. hele para isin icine girince ahlaksizlik degil, tam tersine taktir bile edilirsin.

bir diger konuda da kendi ahlakimizi mutlak ve herseyden ustun gormek cok buyuk hata. her insanin zaafi var ve o zaaflar uzerinden ahlakimiz test edildiginde ne yapacagimiz, ne hissedecegimiz buyuk bir muamma. cok ahlakli olabilirim ama bunun nedeni cok erdemli olmam da olabilir, ama diger taraftan ahlakim bu gune kadar yeterince test edilmemis de olabilir. bunu zaman gosterir.
0
emrahday
(14.08.25)
genelde geleneksel aile yapısına sahip kişiler bunlar. kadın ekonomik olarak pasif, evi erkek geçindiriyor. hesaplar ayrı, kadın ne kadar paraları olduğunu bilmiyor vs.

ben bir ay normalden %20 fazla kazansam eşim anlar ve bana sorar. ben de aynı şekilde. şeffaf ve ortak hesap kültürü, kadın ve erkeğin eşit ekonomik güce sahip olduğu daha modern ailelerde oluyor.

geleneksel bir aileden geliyorum. benim babam da evi geçindiren kişiydi. ticaretle uğraşırdı ve onlarca banka hesabı ve kredi kartı vardı. ne kadar parası olduğunu ölünce öğrendik.
0
sir gawain
(14.08.25)
(15)

Obezite çukurundan çıkamamak

psmstc
Boy 178. Bugün tartıldım 114,5 kg çıktı. Halen akşamları iki çikolata karpuz yiyip yatıyorum sabah pankek filan yiyorum. Böyle saçma sapan bir beslenme düzeni içerisindeyim hareket desen zaten 0.12 sene içinde 90 kg’dan bu kilolara geldim. Bir de kilo yapan psikiyatrik iki ilaç da kullanıyorum. Onla
Boy 178. Bugün tartıldım 114,5 kg çıktı. Halen akşamları iki çikolata karpuz yiyip yatıyorum sabah pankek filan yiyorum. Böyle saçma sapan bir beslenme düzeni içerisindeyim hareket desen zaten 0.12 sene içinde 90 kg’dan bu kilolara geldim. Bir de kilo yapan psikiyatrik iki ilaç da kullanıyorum. Onların da bir miktar etkisi kesin olmuştur.

25 yaşlarına kadar hiç kilo sorunum yoktu. Göbeğim desen sehpa gibi oldu.

HgA1c değeri 5.9. Kolesterolüm hafif yüksek.

Günde tek öğün beslenmeye mi çalışayım acaba aralarda sadece çay kahve su bitki çayı içerek. Bunun bir zararı olur mu?

Kilomu vermek istiyorum bir an önce, Tavsiyeniz ne yönde olur?
0
psmstc
(22.07.25)
Bunun bir tanecik cevabı var.

Kalori say.
0
Mirket
(22.07.25)
işin matematiğini kavramak lazım. Harcadığın kalorinin, aldığın kaloriden fazla olması lazım. böyle olunca kilo verirsin.
çözüm diyet ve spor
0
limonlu eksi
(22.07.25)
Sorunun cevabını aslında kendin vermişsin. Geceleri iki çikolata artı karpuz yiyip yatmak, sabah pankek yemek vs. kim bilir daha yazmadığın neler vardır. Bu yeme düzenini değiştirmedikten sonra ne yaparsan yap boşa olur. Bu yeme düzenini değiştirmek de ancak senin iradenle mümkün olur.
0
messor
(22.07.25)
önceliğin aç kalmak olmasın. önce sağlıklı şeyler tüketmeye çalış. hayatından işlenmiş ürünleri çıkar. sonraki adımda 2 öğüne düş. kahvaltıyı atla mesela. tek öğün yapamazsın ki gerekte yok. 300-400 kalori açık vererek yavaş kilo düşmelisin yoksa vucut kendini off moduna sokuyor. halsiz bitkin hissedersin. yapabiliyorsan yürüyüşe başla 5-10 bin adım hedefle. spora yazılsan güzel olur ama yapamazsan bu dediklerimi uygula.
0
archmeister8
(22.07.25)
yeme kardeşim. bu kadar basit. yok yeşil çay iç yok kırmızı b*k iç falan böyle önerileri de siktir et bu temel mentaliteden çok uzaklaştırır adamı. vücudunun günde 2500 kalori ihtiyacı varsa günlük 1500 tüket. 1000 tüket hatta. başka hiç bir çözümü sihri büyüsü yok.

ben tavşan gibi 86'dan 75'e düştüm 1-2 haftada, sonra tekrar 80'e çıktım wowow be careful bro dedim 20 küsür günde de 72'ye döndüm.

şunu ye kilo verirsin bunu iç tamamdır ile programa başlayan herkes tamamen o şeye odaklanıp her şeyi kaçırıyor. uğraşma sakın.
0
avatar is back
(22.07.25)
Evde tek yaşıyorsan bunu uygulamak daha kolay ama değilsen de yap bir şekilde.

Temiz her türlü yiyeceği istediğin kadar ye.
Ekmek, un ve arkadaşları ve şekerli bir şey yok, paketli bir şey yok. Kızartmanın hiçbir türlüsü yok. Patates ve benzerlerinin hiçbir türlüsü yok.

Meyveler de direkt şeker. Mümkünse meyveyi de yeme bu dönemde.

Tıka basa yiyebilirsin. Çatlayana kadar ye. Sınır yok.
Zaten sağlıklı, hilesiz ve besleyici şeyler yediğinde vücut bu işi abartmana izin vermiyor.

Bu şekilde bir süre ilerleyip kilo verebildiğini görünce o zaman diyetlere bakmaya başla.

Kendine bir zaman belirle. Sen belirlemezsen ben belirliyorum 1 ay.
1 ay bu şekilde beslenip tartıl. İstediğin yöne gittiğini gör.

Rahat bir düzenden bir anda çok sıkı bir düzene geçmeye çalışınca olmuyor. Hepimiz defalarca yaşadık.

Diyet yapmanın bir başka zorluğu da insan az ve kısıtlı yiyecek olsa da aklında sürekli ne yiyeceği oluyor. Yemek konuları beyninde daha az yer kaplamaya başlasın.
0
michael_knight
(22.07.25)
senin problemin ne diyet, ne kalori sayimi, ne spor, ne gece yedigin cikolata ne pankek. o yuzden sekeri birak, spor yap, if diyeti yap, yuru gibi cozumler tamamen karsiliksiz kalacak seyler.

once psikolojik hazirlik yapmaniz gerekiyor. bunlarin icinde de.

motivasyonel hazırlık, farkındalık, kendine karşı şefkatli bir bakış geliştirmek bu işin temelidir. Çünkü burada bir düzen bozukluğu değil, bir içsel yön kaybı söz konusu. Neyi neden yaptığını fark etmeden, çözüm diye dayatılan öneriler senin için sadece daha fazla baskı yaratır.
0
buenosdias
(22.07.25)
Seker ve karbonhidrati birak.
0
feastofthedamned
(22.07.25)
1- şeker ve karbonhidratı bırakıp protein ve sebze ağırlık beslen
2- aralıklı oruc yap
3- yürüyüş yap
0
sizofren06
(22.07.25)
Şeker çok yükleniyorsun. Bir kere şekeri olması gereken seviyeye çekmek lazım. Onu çekince sana et ve yağ lazım olacak, sevdiğin gıdalardan yemeye çalışman lazım.

Hiçbir şey bilmiyorsak yumurta yemeliyiz, hem hayvansal proteinler hem süper gıdadır hem doyurucudur tok tutar.

Yeşillikten kaçmamalıyız çünkü yeşillik yemedikçe bağırsaklarımız bize sağlık üretmeyecekler. Yani sürekli şeker ve unlu nişastalı yersek demek istiyorum.

Uykudan 5 saat önce doymuş ol, uyandıktan itibaren 2 saat bişey yeme, yediğinde de bu tarz yemeye çalış. Bakalım ne olacak.

Duygusal açlıklar varsa onları da konuşmak lazım.
0
muhayyer divan
(22.07.25)
Diyetisyene gidin. Tek başınıza olmamış zorlamanın alemi yok.

Dediklerine de harfiyen uyun.
0
drako
(22.07.25)
Yemeyeceksin hocam. bu kadar. bitti. yemeyince vucut kalori acigini kendisinden kapatiyor. bu bir disiplin meselesi. 10 gunde 2 kilo verdim. ogunlerimi soyleyeyim.

kahvalti yok, oglenleri 3 yumurta, birkac zeytin ve biraz peynir. ya da isyerine salata goturuyorum 300 kalorilik.
aksam tavuk pilav, balik pilav.

ivir zivir atistirmalik, karbonhidrat yok. makarna, hamur isi yok. karbonhidrat zaten ister istemez aliyorsun. pilav yapiyorum azicik en fazla.
atistirmalik yok. atistirmalik yeme saatin geldiginde sakiz at agzina. vucut milyonlarca yil evrim sonucunda o kadar verimli bir sey olmus ki, insanlar olarak su son yuzyillarda ihtiyacimizin cok otesinde yiyip kendimize zarar veriyoruz.
0
antikadimag
(22.07.25)
0
apocalipy
(23.07.25)
ben şahsen yemek yemeyi çook seviyorum. kendimi tutmazsam karnım şişip diğer organlara baskı yapana kadar yiyorum, üstüne de tatlı yiyorum. ama yaş arttıkça baktım ki bunları yapınca kilom artmaya başladı. muhtemelen metabolizma değişiyor. yavaşlıyor.

youtube'da dr ayşegül çoruhlu'nun videolarınız izlemiştim. kadın diyor ki akşam 5'ten sonra yemek yemeyin. çünkü sen saat 5'te yemek yediğinde vücut o besinlerden aldığı enerjiyi gece 12'ye kadar kullanıyor. sen gece uyuduktan sonra sabah kahvaltısına kadar olan dönemde de enerji üretimi için yağlarından yakmaya başlıyor. bu nedenle akşamları bi şey yememen lazım. bu kadını izleyebilirsin. ben kendi adıma fazladan 2 kilo aldığımı fark edince hemen dikkat etmeye başlıyorum, akşam yemek yesem bile porsiyonu çok az yiyorum. karpuz nerdeyse hiç yemiyorum. kola çok canım isterse yarım çay bardağı doldurup 2 yudum alıp bırakıyorum. eğer akşam yemeğinde az yemeyi başarabilmişsem karpuz az da olsa yiyorum. bu arada sezgisel beslenme diye bi şey varmış. o da şunu diyor, kendi vücudunu dinlemeyi öğren ve doyduğunu hissettiğin anda bırak. mesela canın karpuz mu istedi ince bi dilim yedin, bırak devam etme. çikolta mı yemek istiyosun kare çikolatan bi küçük parçasını ye ve bırak. bunu da bi araştır.

ha şunu da diyebilirsin, ben yemekten vazgeçmek istemiyorum o halde yemene aynen devam et ama spor yaparak kalori açığı oluştur.

ücretisz bi uygulama var fat secret diye. bence diyete başlamadan önce bu uygulmayı indir. tüm yediklerini uygulamaya kaydet ve günde kaç kalori aldığını önce bi tespit et. sonra da yavaş yavaş yediğin gereksiz şeyleri yememeye başla. mesela ben 1 paket tutkuyu açıp tek seferde yiyip bitiriyorum sonra da diyorum ki bunu neden yaptım, aslında hiç gerek yoktu yemesem de olurdu. ofiste çekmeceme leblebi koydum, şeker isteğimle baş edemediğimde bir avuç leblebi yiyip kendimi oyalıyorum.

ama bana sorarsan yemek yemeyi seven birinin kilosunu koruması ve saplıklı bir kiloda kalması çook zor :(( bazen yatarken şekerli şeyler yemek istiyorum diye ağlayacak gibi olup yatağı yumrukluyorum :D sonra kalkıp bi soda içip yatıyorum :) sana da bu yolda başarılar dilerim.
0
turuncu tonlarda
(23.07.25)
kalori hesabı, şeker un vs kesmek tabi ki işe yarar.
ama aralıklı oruç ya da tek öğün yeme içme arzusunu da törpülüyor tavsiye ederim.
ama tak diye tek öğüne de geçilmez, kahvaltıda şunu ye sonra bunu falan kendi adıma yapmadığım şeyler.
o yüzden kahvaltı atlayıp iki öğün ile başlayıp sonra öğün aralarını kısaltıp bir süre sonra tek öğüne geçmeyi deneyebilirsin eğer dayanabilirsen tabi. şeker vs varsa dikkat etmek lazım.

ama işlenmiş şeker ve hamurişinden mutlaka uzak dur. bir süre her türlü şekerden de uzak durmayı ve karbonhidratı tamamen kesip protein ve sağlıklı yağlarla ketojenik beslnemeyi düşünebilirsin. bu sırada her gün bir şekilde hareket etmeyi de unutma. yakın mesafelere yürü, normal yürüyüş yapma, merdiven çıkma vs sağlığı zorlamayacak şekilde tabi.
0
bay b
(23.07.25)
(3)

şile'ye ulaşım

1837837
arabam yok, bostancıdayım. şile'ye nasıl giderim. maps 3 saat falan gösteriyor.
arabam yok, bostancıdayım. şile'ye nasıl giderim. maps 3 saat falan gösteriyor.
0
1837837
(22.07.25)
Üsküdar'dan Şile'ye otobüs var. 139 numarası. En rahat o şekilde gidersiniz. Hiç aktarma falan uğraşmadan direkt gidebilirsiniz. Bostancı'dan marmarayla Üsküdar. Oradan da otobüsle Şile.
0
messor
(22.07.25)
bostancı'dan çekmeköy/ümraniye tarafına metroyla geçerek gitmek sürenizi kısaltır. oralardan otobüs vardır diye düşünüyorum. google amca tepeüstü kalkışlı 139T gibi bir otobüs önerdi.
0
awlmi
(22.07.25)
Üsküdar-Şile arası otobüslere bakın, ancak dikkatli olun, bunların bir ekspres gibi olanı var, o doğrudan gidiyor. 1,5-2 saat civarında sürer, bir de köylere filan uğrayarak gidenleri var, bunlar çok daha uzun sürüyor.
0
burfak
(22.07.25)
(7)

Kripto para

etna
Arkadaşlar hakikaten bir projesi olan, bir yaralı parmağa işeme derdi olan, yaşamı %100 kolaylaştıracak olan kripto varlıklar hangileri?Bu olaylardan hiç anlamıyorum da, ufak ufak alayım kenarda kalsın 2-3 sene sonra yükselmesini bekleyip satayım diye soruyorum.
Arkadaşlar hakikaten bir projesi olan, bir yaralı parmağa işeme derdi olan, yaşamı %100 kolaylaştıracak olan kripto varlıklar hangileri?
Bu olaylardan hiç anlamıyorum da, ufak ufak alayım kenarda kalsın 2-3 sene sonra yükselmesini bekleyip satayım diye soruyorum.
0
etna
(22.07.25)
bahsettiginiz ozellikleri olan tek coin usdt, o da dolar ediyor. geri kalani bahsettiginiz isleri yapmak amacinda olmamakla birlikte, bahsettiginiz amacinizi is ediniyor. blackjack daha iyi bir kumar secenegi.
0
ahmet oturum cerezi
(22.07.25)
Hiç bir kripto para hiç bir işe yaramıyor. Bir tanesi bile 2-3 sene biriktirmeye değer değil
0
avatar is back
(22.07.25)
Boş iş. Proje falan yalan. Usdt de yalan. Her bir koyinimiz gercek dolarla desteklenir ve kenarda bu paraniz diyorlar. Bu gercek olsaydi o paraciklari mal mulk faiz fon gibi yerlere yatirmazdi usdtnin basindakiler. Kisaca kumar oynayacaksan gir ama ehe ehe projesi icin girdim diyorsan yanlis yerdesin, bunlarin hepsi piksellerden ibaret.
0
Shepard
(22.07.25)
Hocam Btc Temmuz 2021'de 31 bin dolardı Kasım 2021'de 64 bin dolar oldu Haziran 2022'de 18 bin dolara indi şu anda da 117 bin dolar seviyesinde, yani son 3 senede yükselme eğilimine girmiş ama buradan tekrar düşüş eğilimine mi girer yoksa 200 bin dolar mı olur bilemeyiz, kimse bilemez zira geçmişte yaptığı hareketler ortada.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.07.25)
Hepsi üç kağıtçı, dolandırıcı işi. 4-5 sene önce çıkan coinlere bak hepsi battı. Hepsi de white paper, proje falan sayıklayıp duruyordu. Denk gelirse vur-kaç yaparsan kumarda kazanmış gibi kazanırsın, ama uzun vadede tamamen sıfırlarsın paranı.
0
messor
(22.07.25)
Böyle bir durumda gidilecek en güvenli liman etherum.
0
thracia
(22.07.25)
hiç anlamıyorsan bitcoin biriktir. çerçöp altcoin’leri geçtim, ethereum bile riskli. üç sene içeride kalabilirsin.
0
sir gawain
(22.07.25)
(10)

Tarım yapmak

osuran imam
Mantıklı mı?"Mantıklı"dan kastım şunlar: bir, kârlı mı? İki, kolay mı?Yeğenim ziraat mühendisliği bitirdi, üretim sürecinde bu işlerden anlayan biri olacak yani yanımızda. Ama pazarlama kısmı kafamı kurcalıyor. Sonra ürünün satılamaması, vs. Ne yapacağız? Topraksız tarım düşünüyoruz. Sonra lavanta g
Mantıklı mı?

"Mantıklı"dan kastım şunlar: bir, kârlı mı? İki, kolay mı?

Yeğenim ziraat mühendisliği bitirdi, üretim sürecinde bu işlerden anlayan biri olacak yani yanımızda. Ama pazarlama kısmı kafamı kurcalıyor. Sonra ürünün satılamaması, vs.

Ne yapacağız? Topraksız tarım düşünüyoruz. Sonra lavanta gibi getirisi yüksek şeyler.

Bu işlerden anlayan varsa bize bir fikir versin hayrına. İnternette tonla bilgi var tabi, ama tecrübeli birinin yardımı lazım.
0
osuran imam
(14.07.25)
kar gelir-gider=kar olarak bir hesaplamayla yaptığınız halde ise, o değişir. kolay mı, değil.

edit: benim tecrübem tütün, buğday vs. tarafında. susuz tarımı bilmem, lavanta bilmem.
0
ahmet oturum cerezi
(14.07.25)
Ziraat mühendisi yeğen ziraat fakultesinin topraksız tarım bölümünü mü bitirdi? Değilse 'ne alaka?' deyip bir daha düşünün.

Lavanta üretiminin topraksız tarımla nasıl bir alakası var. Onu da bi düşünün.

Bu gibi kafa karışıklıklarını ortadan kaldırdıktan sonra, kapitalist sistemde bence şöyle bir altın kural var. Önce kime satacağını bul, sonra üret.

Yani pazarı bulunca üretim kolay.

Üretim kolay diyorum ama, 15 dakika çapa yap, üç gün belini doğrultamazsın. Çiftçi çocuğu değilsen, yani doğuştan bu işin içinde değilsen sen bu konuyu bir daha düşün derim.
0
Mirket
(14.07.25)
Bu iş üretim değil @mirket'in de dediği gibi pazar işi.

Lavanta işi çok eskiden popülerdi pazar doydu artık, hedefin cebinde parası olan ancak kafayı doğallık ile bozmuş kitle olacak. güzel avrupai bir marka ve kurumsal kimlik ile yüksek segmentte yaşayan insanların olduğu yerlerde ürününü doğal, olarak pazarlarsan mantıklı.

İl veya ilçe tarım müdürlüklerine git o yıl desteklenen ürün gruplarını öğren, sonra ilinde bulunan kalkınma ajanlarına git o yıl desteklenen ürün gruplarınıı öğren düşük faizli kredi ya da hibe işlerini kovala ve ürünülerinin doğal olduğuna dair sertifikalarını al. Sonrası pazarlama işi, üretim teknik olarak ciddiden sorun değil gerekirse hicar dedeiğimiz toprak kiralama yöntemi ile bile yaparsın.

Topraksız tarım da zor bir olay değil
0
ebeş
(14.07.25)
Kesinlikle zor
Ama kârlı. Hiç tecrüben yoksa uzun bir süre zorlanırsın.
Pazarlama kısmına gelirsek merak etme satarsın, hiç satamazsan bile ürettiğin ürünü pazarda tezgah açıp satarsın.
Ama ben olsam devletin alım garantisi verdiği ürünlere de bakarım. Şeker pancarı gibi.
0
etna
(14.07.25)
Yaklaşık 3-4 yıldır topraksız tarım ile birşeyler üretmeyi araştırıyorum.

İlk arastirmam domates ile başladı. Pazarı geniş ve sürekli aranan bir ürün. Fakat seranin ısınma ihtiyacı için enerji kaynağına yakın olmak gerekir.

Domatesde enerji kaynağı olarak jeotermal kullanmak gerekiyor. Afyon ve İzmir de yoğunlaşmış üretim.
Burada arazi ve jeotermal ruhsat fiyatları çok yüksek.

Domatesin dünyada en çok tercih edilen ürün olması nedeniyle üretimi çok yaygın.

Bizim ihracatta öncelikli pazarımız da Rusya. Araştırmalar yaparken geçmişte bakanlıkta çalışan birisi ile bir diyalogum olmuştu.

1990'li yıllarda Rusya ya gönderilen domatesler ülkeye girişine izin verilmediğini bir gecede istenen analiz değerlerinin 10 kat azalttığını ve ürünlerinin girişinin engellenip piyasa yeni giren Mısır ya da başka bir Afrika ülkesinden ücretsiz domates alındığını anlatmıştı.

Sonrasında çilek üretimi ve pazarlamasını araştırmaya başladım. Çilek oldukça tercih edilen bir ürün. Serayi kurmayı planladığı bölgede 4 tane sera vardı hepsini ziyaret ettim. Sagolsunlar herkes yardımcı olmaya çalışıyor.

Çilekte en önemli nokta ürünün hassas olması ve hasat sonrası bekletme şansınız yok. Ürünü en kısa sürede elden çıkarmanız gerekiyor.

Ve her sene fide değişimi yapılması, piyasada aradığınız fide bulmak çok zor 8-9 ay öncesinden sipariş oluşturup her sene bu masrafı yapmak üretim süreçleri oldukça hazmetli ve riskli olduğunu düşünyorum.

Geçen Ekim'de Antalya da tarım fuarına gittim. Buraya çilek fidesi bulmaya gitmiştim.

Yaptığım gorusmeler sonucunda Yaban mersini üretiminde karar değiştirdim. Yaban mersini üretimi yapan bir kaç sera gezdim. Süreçler konusunda domtes ve cilege benzer olup bitki daha güçlü ve aldığınız fide 15-20 yıl boyunca mahsul alabiliyorsunuz.

Pazarlama konusunda gelince yanıtlardan etna soylediği gibi "merak etma satarsın" lafını cok duyacaksın.
Cilek uretimini arastırırken migrosun satın alma ekbınıne ulastım. cılek uretıyorum alım kosullarınız nedır diye sordum.

Urun teslimini İzmir torbalıdan alıyoruz. Odemeler 45 gun sonra yapılıyor. o gunu tarla fiyatı ne ise ondan alırız. Tarla fıyatnı nasıl belilrleniyor dediğim de cevap yok. Hal fiyatından asagıda oldugunu belirttiler.

İzmir hal'e gittim. anlattım durumu elimde cilek var nasıl satarız. durust oldugunu dusundugum bir iki kişi abi burayı en son ihtimal olarak dusun malın burada 3 kurusa satılır dediler.

Uretimi yapmayı dusundugun bolgede cevrendeki alıcıları bulup urununu onlara satmaya calısmam gerektıgını soyledıler.

Cilek icin dolastıgım uretıcılerden alıcılar seni bulur lafını cok duydum.Nasıl buldukları muamma. Tahminim uretım yaparken Tarım bolge mudurluklarına kayıt yaptırdıgında iletişim bilgilerini tuccarlara satıyorlar ya da fide alımı yaptıgın kişiler bilgilerini satıyorlar.

Sera kurulumu başlı başına bir sorun 1 liralık işi 10 liraya yapıyor herkes.

Hibe ya da destek almanız oldukca zor hukumete yakın olmanız gerekiyor.Araziniz olmalı.


Ben bu topraksız tarım işini yapacagım yakın zamanda ama artık Türkiye'de değil. Portekiz arastırıyorum. Yakında orada bir şirket acıp sureci ilerletmeyi palnlıyorum.

Aklına takılan sormak istediğin bir seyler olursa yardımcı olmaya calısırım.
0
kaiserr76
(14.07.25)
Planlı programlı iş yaparsanız kazanacağınızı düşünüyorum
0
messina123
(14.07.25)
@kaiserr76

Hocam mükemmel yazışsınız. Şu bilgileri parayla bile edinemiyorsunuz bu topraksız tarım konusunda, herkes bu konuda araştırma yapanı kazıklamaya çalışıyor. Portekiz 'i niye tercih ettiniz onu merak ettim ? Mesela bize çok daha yakın Bulgaristan uygun olmaz mı bu iş için ? Benim de sürekli aklımda ama bir türlü girişime geçemedim hep araştırma safhasındaym.
0
messor
(14.07.25)
@messor

Muğla milastayim. Hatta şu an bir Yunan firmasında çalışıyorum. Yunanistan dusunmustum. Gerek geçmişteki ilişkilerimiz gerekse arazi fiyatları ve çalışan maliyetlerini düşünerek vazgeçtim.

Portekiz Avrupa ve Amerika pazarına yakın olması, yapacağınız yatırımin tutarina bakmaksızın oturum izni vermesi, Avrupa Birliği destek ve hibelerin olması ve en önemlisi arazi fiyatlarının uygun olması nedeniyle tercih ettim.
0
kaiserr76
(14.07.25)
Tarımın karlı olmadığını söyleyenlere asla kulak asma.
İşini doğru düzgün yapıp zarar etmen imkansız tarımda. Kurulum maliyetin başka bir işe görece daha düşük. Getirin ise görece daha büyük.

Türkiye tarımsa şuan dünya 7.si. Tarım bitti bitiyor çiftçiler aç vs diyenler haklı olsaydı bu kadar üretim olur muydu?

Lisanstan bir arkadaşım diyarbakır’da ve urfa’da tarım ile uğraşıyordu. Aile işini devam ettiriyordu yani daha profesyonel olarak.
İstese en iyi şirketlerden birinde iyi kazançlı bir pozisyonda rahatlıkla çalışırdı ama hiç başka bir işte çalışmadı. Zaten Hobi olarak okuyorum diyordu. Çünkü mevcutta kendi işinden kazandığı parayı özel sektörde veya kamuda kazanmasının ne kadar zor olduğunu biliyordu. Tabi bu işi yapıcaksan biraz kafan çalışacak. İlmini bileceksin. Verim kasıcaksın. Devletin verdiği Her türlü hibe ve teşviği takip edip yararlanıyordu. Girişkendi.

Geçen oturduk konuştuk; Ben herkesin girmek için can atacağı bir yerde çalışıyorum ama aynı sürede onun çeyreğini anca kazanabilmişim.
0
ezkaza
(14.07.25)
yaban mersini, böğürtlen gibi karlı meyveler üretebilirsiniz. ya da ilaç sanayisine satacağınız bitkiler ile bitki çayı kullanımı için kuşburnu gibi şeyleri üretmeyi de düşünebilirsiniz bunlara bir ara devlet teşviki de vardı
0
i wanna go back
(15.07.25)
(5)

Elektrikli araç şarj durumu

sen supersin
Merhaba yakın zamanda elektrikli araç alıcam bina 88 daire , 30 araclik kapalı otopark var dis tarafı da boş. Ben 5.katta oturuyorum . Giristeki elektrik saatinden binanın önündeki boş dükkanlardan birinin önüne şarj istasyonu kurdurabilir miyim ? Fazla olan araçlar genelde bina etrafına sakin yerle
Merhaba yakın zamanda elektrikli araç alıcam bina 88 daire , 30 araclik kapalı otopark var dis tarafı da boş. Ben 5.katta oturuyorum . Giristeki elektrik saatinden binanın önündeki boş dükkanlardan birinin önüne şarj istasyonu kurdurabilir miyim ? Fazla olan araçlar genelde bina etrafına sakin yerlere park ediyor . Etrafta çok fazl yerleşim yok şimdilik . Ya da başka bir şarj etme tavsiyeniz var mı ? Teşekkürler
0
sen supersin
(03.07.25)
Ortak alanlara yaptıramazsınız. 4/5 oy gerekli.
Dükkan önü olması zaten ayrı tartışma.
0
malheiros
(03.07.25)
4/5 kuralı eskindendi. yeni yönetmelik ile yarıdan bir fazla yeterli.
0
delidir yakalayin
(04.07.25)
Ortak alana yaptırsanız da siz hem şarj hem de park yeri gibi kullanmak isteyeceksiniz, komşunuz da gece 2'de şarj dolunca çek ben park edecem diyecek. Şarj etmezken orayızpark yeri gibi kullanmanız yanlış, şarjı bahane edip orayı sahiplenmeniz yanlış. Buralarda kan çıkar böyle sebeplerden.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(04.07.25)
Boş dükkan önü diyorsunuz; yarın o dükkan kiralanınca size orada yaptırtır mı o şarjı ? Hiç sanmam. Kapalı otoparkta her daireye mahsus kendi park yeriniz olsa oraya sorunsuz yapılırdı. Ama ortak alana, hem de bir dükkan önüne yaptırmak sıkıntı.
0
messor
(04.07.25)
Ortak alana yaptırıp boş buldukça şarj etsem biraz uzun bir kabloyla nasıl olur ? Bir de otoparkin diğer tarafı boş tarla araçlar oraya park ediyor o duvar tarafına yaptırmak yine izin mi gerekir ? Ya da öyle birşey yaptırılabilir mi
0
🌸sen supersin
(05.07.25)
(25)

Türkiye Cumhuriyeti'nin ömrü

ananiyimioguz
Sizce tahmini ne kadar ömrü kaldı? Bunlarla baş edilmiyor. İktidar ellerinde, bakanlar ellerinde, yargı, emniyet güçleri ellerinde. Demografik yapıyı da bozdular.Bir kurtuluş savaşı daha vermeden arınamayız ama o da zor çünkü 1900 lerde değiliz anında çökerler tepemize.Bu olanlara kızıp gidiyorsunuz
Sizce tahmini ne kadar ömrü kaldı? Bunlarla baş edilmiyor. İktidar ellerinde, bakanlar ellerinde, yargı, emniyet güçleri ellerinde. Demografik yapıyı da bozdular.

Bir kurtuluş savaşı daha vermeden arınamayız ama o da zor çünkü 1900 lerde değiliz anında çökerler tepemize.

Bu olanlara kızıp gidiyorsunuz ya. İşte tam da istenilen o değil mi zaten?

Laikler, atatürkçüler, cumhuriyetçiler gitsin yerine orta doğulu yobaz cahil cühela bir halk gelsin. tek bildikleri ticaret ve toplu durmak. bu adamları tek başlarına dünyanın herhangi bir yerine koy saygı görmezler. ama bir arada kendilerini bir halt zannediyorlar.

Gidebilen gidiyor da gittiğiniz yerlerde ne olacak zannediyorsunuz, birkaç kuşak sonra asimile olacaksınız. Ne türklüğünüz kalacak ne atatürkçülüğünüz. Belki bir kaç azınlık olarak kalacağız.

Ha tabi ben dünya vatandaşıyım kardeşim, iki ayaklı bir canlı olarak adaptasyonumu sağlamam lazım, yemişim türklüğü, anadoluyu, atatürkü, cumhuriyeti derseniz orasını bilemem.

Ama tarih türkiye cumhuriyetini 1923-2040 gibi sınırlayacak ya elbet... ona canım sıkılıyor.

Kısa sürdü, koruyamadık. Fetocu bir arkadaşım niye üzülüyorsunuz ki bizler atatürk propagandası ile büyüdük, aslında osmanlı zamanında halk böyleydi, bunu istiyordu, siz zoraki kendi kendinize gelin güvey oldunuz, şimdi eski haline döndürmeye çalışıyorlar ve başarıyorlarda da. O yüzden büyük bir kesim seviniyor dedi.

Namıssız avrupaya gitti ahkam kesiyor. Canım sıkıldı. Aslında dünyada boş bir yer bulup oraya yerleşsek onlara burayı bıraksak bklarında boğulsalar belki bir kısmı anlar cumhuriyetin ne olduğunu da işte böyle avrupaya amerikaya dağılınca onlara beyin ve iş gücü oluyoruz bi halta da yaramıyor.

Elden de bir şey gelmiyor. Destekletecek parti bırakmayacaklar. Elimizde tek oy kullanma gücü vardı, onu da ya çaldırıyorlar ya adayları paketliyorlar.

Akıl sağlığını korumu sınavı gibi bir yer oldu ülke iyice. Elden gelen bir şey kaldı mı? Orduyu dağıttılar, milli eğitimi dağıttılar, devlet kurumları mhp li ve akp li doldu. Sokaklar desen... tesadüfen yaşıyoruz.

Daha geçen antepte bir çocuğu bıçaklayıp kalbini söktüler. Gündem olmadı bile doğru düzgün.

Sonra da hala çocuk yapın çok güzel bişey :))))) bk güzel bişey al sal çocuğunu bakalım dışarı da bir soysuz laf atsın deşsin. Geleceğimizi, her şeyimizi çaldılar.

Atam da umutsuz durum yoktur umutsuz insan vardır demiş ama umut olsa ne yazar? Ne yapılabilir?
0
ananiyimioguz
(01.07.25)
Ömrü uzun. Halkın yarısından çoğu milliyetçi. Kimse şeriat peşinde değil. Herkesin rahatı yerinde. Bir bok olmaz, dert arama kendine boş ver.
0
Shepard
(01.07.25)
Atatürk zamanında cevabı vermiş;
"Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır"
0
sessizsakinbir
(01.07.25)
@ Shepard, hıhım gördük milliyetçileri konusturma simdi

Ayrıca kimin rahatı yerinde şu ortamda? Şimdilik kazanıyorsun diye batan gemide keman çalıyorsun gibi geliyor.
0
🌸ananiyimioguz
(01.07.25)
Bir anlık sinirle yazmışsın olarak varsayıyorum. Aksi halde ağır saçmalık içeriyor bu yazı. Ya Cumhuriyet tarihinden haberin yok ya da olan biten olayları doğru okuyamıyorsun.

Cumhuriyet tarihinde ilk kez mi muhalifler hapse atılıyor, belli bir kesim üzerinde yoğun baskı var sanıyorsun? İlk kez mi insanlar başka ülkelere kaçıyor sanıyorsun? Bugün yaşananları asla hafife almıyorum ama bundan çok daha ağır dönemleri atlattı bu ülke. Bunu da atlatır.

"cumhuriyetçiler gitsin, orta doğulu yobaz cahil cühela halk gelsin istiyorlar" savı da tutarsız. Günlük popülist politikaları genel geçer ideal olarak okumamak lazım. Şu an iktidarda olan kesim bu zenginliği, bu gücü cumhuriyete borçlu zaten. Adam Humeyni gibi devrim yapıp şeriatla gelmedi ki? Seçimle geldi. Bu düzeni kendine göre eğip bükebilirler ama tamamen ortadan kaldırsalar kendileri de yoklar.

Baskıların bu kadar artması ve özellikle CHP üzerinde yoğunlaşmasının da tek sebebi artık onları yenebilecek birleşik bir güç var karşılarında ve istedikleri yöne çekemiyorlar. Altılı masa "farklı kesimleri birleştirdik" mantığıyla bakınca göze hoş gibi görünüyordu. Ama kendi içinde kaynayan bir kazan gibiydi. Zaten CHP'yi çıkar hepsi sağ/muhafazakar partiler. Asla bir araya gelemeyecek, taban tabana zıt şahıslar aynı masaya oturdu. Tek motivasyonu "anti-Erdoğan" olan o masa zaten seçimi kazansa bile ülkeyi yönetebilecek ortak bir akla sahip değildi. Ayrıca Erdoğan istediği gibi oynayabiliyordu altılı masa ile. Son anda Akşener'in masadan kalkma şovu ve seçim sonrası saraya gidip Erdoğan'ın elini sıkması bile basit bir örneği.

Bugüne dönersek artık o kadar rahat manipüle edebileceği bir oluşum değil karşısındaki ve gerçekten kaybedeceğinin farkında. İstediği kadar baskı yapsın. Halk nezdinde şu yapılanların asla karşılığı yok. Bunu yerel seçimde gördük. CHP resmen şov yaptı. Bu kafayla devam ederse iktidar kendilerini tarihten silecekler.
0
himmet dayi
(01.07.25)
cumhuriyet kismi 100 sene dayanamadi. 16 nisan 2017'de muhursuz pusulalarla baskanlik secimiyle turkiye ortadogu devleti oldu artik. toprak butunlugunu de bu gidisle 50-100 sene bile koruyabileceginden emin degilim.

x.com
0
gule gule
(01.07.25)
@ananiyimioguz, sana dokunan bir şey yok ki? Sadece güçlü adamlara denk gelme yeter. Ama bu Amerika'da da böyle. Gelir adaletsizliği mesela gir reddit'e millet paycheck to paycheck yaşıyor halkın yarısı diye ağlıyorlar. Adaletsizlik orada da var. ICE ne yapıyor ulan diye tartışmalar dönüyor. Dünyanın her yerinde aynı şeyler dönüyor. Sen kendi işine bakacaksın. Yok leman şunu yapmış, aaa kemalistlere ölüm demişler bilmem ne. Abi boş ver geç. Antep'te çocuk diyorsun, bu her yerde oluyor. İşine bakacaksın, beladan uzak duracaksın, şanslıysan da sorun yaşamazsın. Bugün düğün konvoyuna, taş attılar. Kadın yine ciyak ciyak bağırdı, ama adam olan orada inatlaşmaz. Geri geri sürer. Yol kapalı, sana açmayacakları belli.

Yani kısaca senin mantığın biraz tuhaf işliyor. İşine bakmıyorsun, medyada bir şeyler görüp gaza geliyorsun gibi. Lan dağınık yazmışım :/ neyse sana bu kadar yeter abi.
0
Shepard
(01.07.25)
Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk İstiklâl ve Cumhuriyeti'ni kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!
0
ebeş
(01.07.25)
içten değil dıştan yıkılacağını düşünüyorum. ‘orta doğuyla türkiye’yi bir tutma’ diyebilirsiniz ama bunu gidin amerika’ya, rusya’ya, israil’e anlatın, ‘biz ırak gibi değiliz abey seküler ve daha eğitimli bir halkız’ diyin.

sanayi devrimi ve kapitalizmle kurulan düzen prime dönemini geçeli çok oldu, eninde sonunda çöküşü başlayacak. ve dominant ülkeler düzenlerini koruyabilmek için şimdikinden daha da agresif olacaklar. dünya barışı yeni çağda uydurulmuş bir kavram. insanlık tarihinde bundan daha barışçıl bir dönem olmadı ve bu da nihayetinde bitip varsayılan düzene geçilecek (bkz. entropi).

ülkenin ekonomisi, dış siyasetteki gücü, demografisi, sosyal normları her şeyi bitik zaten. bu kadar bireyselci ve konformist bir dönemde kimseyi de milli duygularla cepheye gönderemezsiniz. kaldı ki böyle olmasa bile vatan millet sakarya’yla savaş kazanılacak yüzyılı geçtik. askeri ve teknolojik gücüyle (yani ekonomisiyle) güçlü olan ülke zayıf ülkeyi kolaylıkla yutuyor.

özetle türkiye’nin er ya da geç orta doğudaki yıkım zincirine dahil olacağını düşünüyorum. ama bunu görmeye bizim ömrümüz yeter mi bilmiyorum. umarım da görmeyiz.
0
sir gawain
(01.07.25)
Gavur denilen beyaz Türkleri, laikleri bu topraklardan çıkarırsan ülkenin Irak'tan, Afganistan'tan farkı kalmaz. Kendileri de bu durumun farkındalar.

Cumhuriyete su gibi muhtaçlar.
0
HellKeePer
(01.07.25)
Çabuk demoralize olduğumun farkindayim. Ulkenin bu tarz hatta daha kotu donemler atlattiginin da farkindayim. Fakat "atlattı" demek yaşadı ve kurtuldu demek. Biz kurtulmadık ki. İyiye giden tek bir şey yok. Daha kötü oldu. Satılan topraklar, şirketler, özelleştirilen devlet kurumları, dışa bağımlılık, besinlerdeki denetimsizlik, mülteci akını, mafyalaşmış bir iktidar, artan vergiler, cemaatlerin giderek güçlenmesi... liste uzayıp gidiyor. Bunlar azalmıyor ki? Hepsini geçtim eskiden habercilik vardı. Bu adamlar önce medyayı satın aldılar. Şuan tv yi açın kaç tane düzgün haber kanalı var? Bir kaç gerçekleri söyleyen, eleştirene de cezayı yapıştırıyorlar.

Nasıl umutla bakabiliyorsunuz? Yaaa takma kardesim uc bes teror orgutu fonlaniyor karisiklik cikartiyor... demek nasil bir rahatlıktır yani ne olunca ciddiye almak gerekiyor tam olarak? Öcalan çıkınca mı, bunlar bir yeri kundaklayınca mı? Tüm muhalefet içeri alınınca mı? Ki bugun de baya bir tutuklama oldu.

Ayrıca sistem cumhriyete ihtiyaç duyuyor diyorsunuz da adam padişahlığını ha ilan etti ha edecek. Cumhuriyet mi kaldı. T.C ibaresi kurumlardan kaldırıldı. Andımız kaldırıldı. Adında atatürk geçiyor diye havaalanı kapatıldı abi yapmayın gözünüzü seveyim.
0
🌸ananiyimioguz
(01.07.25)
Cumhuriyet icin olebilecek milyonlar var. dugmelere basiyorlar ama kosullar olusmadi henuz. olusursa kendini atese atacaklar seni sok eder.
0
tezek
(01.07.25)
@ tezek, son olaylardaki kalabalığı görünce biraz umutlansam da bana çok gerçekçi gelmiyor bu ama umarım öyle olur. ne olunca atacaklar bakalım bekliyoruz.
0
🌸ananiyimioguz
(01.07.25)
ananiyimioguz +1

Kesinlikle endişelerine katılıyorum ve hiç de abarttığını düşünmüyorum. Ayrıca bu ülkede muhalifler için bundan daha kötü, daha ağır bir dönem kesinlikle olmadı. Olduysa ne zamanmış söyleyin bilelim. Bunun muadili demokrat parti dönemi. Orada da aynı bu şekilde din tüccarlığı ile halkın hassasiyetlerine oynamışlar ve iktidar olmuşlar. Ama o zaman korktukları bir yapı olarak ordu varmış. Şimdi kesinlikle bunları dengeleyecek bir kurum yok. İstedikleri gibi at koşturuyorlar. Ayrıca eğer cumhuriyet için ülkede bir iç savaş çıkarsa da bunların karşısında duracak kimse yok. Bunlar son derece örgütlüler ve daha da korkuncu silahlılar. Şu tarikatlarda bile küçücük çocuklar militan gibi alttan geliyor. Laik, seküler kesim bunlarla asla başa çıkamaz. Olası bir seküler-muhafazakar gerginliğinde sokakta kafa keser bunlar, kimse de bişey diyemez. Ayrıca pusuda bekleyen bir kürt gerçeği de var. Onlar da ülke bölünsün diye fırsat kolluyor. Rejim değişsin diye beraber hareket edeceklerdir şimdi olduğu gibi.

Kısacası işimiz zor ve hiç umut yok.
0
messor
(01.07.25)
Çökerse siyaseten değilde ahlaksızlık yönünden çöker. Türkiye'de Edirne'den kars'a her yerinde sosyal çürüme var. Bu kadar ahlaksızlığa hiç bir ülke dayanmaz.

Birde Türklerin doğum hızı düştü gelecekte zor günler bekliyor ülkeyi.
0
komando kani var bende
(01.07.25)
Hiç bir şey yapılamaz. Atı alan Üsküdar'ı geçti.
0
gabe h coud
(01.07.25)
Fazla kalmadı bence. Kimse şeriat peşinde değil ve rahat gibi görünse de en laik görünen bile işe girmek için gizliden akp'ye yanaşıyor.
0
runaway
(01.07.25)
Halk, gençler mevcut iktidarı istemiyormuş, o yüzden duramazlarmış. Bir Maduro'ya bakın isterseniz.
Neredeyse tüm dünyanın her istediğini veren, dolayıyla tüm dünyanın desteklediği bir yönetim var başımızda. Devleti de tamamen ele geçirmişler.

Buradan dönmesi imkansıza yakın.
0
parka
(01.07.25)
açıkşası ben şu anki sosyolojik ve jeopolitik çizgide türkiye diye bir ülkenin nasıl olabildiğine ve devam edebildiğine şaşırıyorum. atatürk çok büyük bir insanmış.
0
rain when i die
(01.07.25)
1950 sonrası menderes devam etseydi şu ana benzer bir durum olacaktı zaten. her dönem oluyor bu süreçler. tek itici nokta siyasal islamcılar bu kadar alanen ortalıkta değildi. türkiye bu yükü de atar ve devam eder.
0
mikahakkinen
(01.07.25)
Türkiye kötü ben yurtdisina gidiyorum diye yurtdisina gidenlerle (kariyer tercihi vb ya da başka sebepleri tenzih ederim), Afganistan Pakistan suriyeden falan kaçıp turkiyeye gelenler arasında yapısal olarak bir fark yok.

Ben ülke ömründen ziyade yapısal birtakım değişiklik(ler) olacağını düşünüyorum. Biri oldu cumhurbaşkanlığı baskanlik sistemi referandumunda. Devamı ne olur bilinmez.
0
encokbenisevinnolur
(01.07.25)
@komando kani var bende +1

Sadece ahlakı çalışsak, hatta ahlakın sadece kendi yapabileceğimiz birer ucundan tutabilsek ve sadece kendimizi düzeltsek, hem hayatı yaşama tarzımız çok daha gerçek ve anlamlı olur hem de başkalarından da bunu beklemeye hakkımız olur.

Sadece kendimizdeki sadece 1 yanlışı değiştirmek. Mesela dedikoduyu bırakmak. Mesela zaman yönetimini iyileştirmek. Mesela (rüşvetle burun buruna yaşayanlar için söylüyorum, alakası olmayanlar için değil) rüşvetten uzaklaşabilmek. Çok fazla örneği var, hepimize düzen bir şeyler var illa ki. Hepimiz yapabileceğimiz sadece 1 şeyin peşine düşebilsek ve onu düzeltebilsek bile muazzam fark yaratırız.

Şunu söylemeden geçemeyeceğim.

Biz dedikoduya yönetilen bir halkız. Yukarıda biri "önce medyayı satın aldılar" demiş, evet tam olarak bunun içindi bu. Çünkü Müslüman olduğunu iddia eden halkın çok büyük bir çoğunluğu, işittiği herhangi bir bilgiye inanmaya alışkın. Halbuki Kur'an'da açıkça yazar, size gelen bir habere körü körüne inanmayın, araştırıp doğruladıktan sonra inanın der. Bunu bilmemiz gerekir, Müslümanı diyorsak. Sadece bilmek değil yaşamak da gerekir.

Sadece bu tutumumuzu bile değiştirsek, ama hepimiz, hep birlikte ve eş zamanlı olarak. Neler olur neler.
0
muhayyer divan
(01.07.25)
Irkçı emperyalistler + siyonist lobi bölgede asla tek parça güçlü bir Türkiye istemiyor. Bunun için canhıraş çalışıyor.

Bir dönem ekonomik rahatlama görülse de bu ırak, Libya ve Suriye savaşlarına verilen destek dolayısıyla gelen sıcak parayla oldu. Faiziyle geri gidiyor.

Bundan sonra bölgede sömürülen diğer ülkelerle birlikte bir direniş cephesi oluşturmaktan başka çıkar yol yok. Ancak böylece masaya otururlar.

Benzeri Somali, Sudan gibi ülkelerde de olan birbirini hain ilan eden farklı fikirlerin kavgası en büyük tehlike. Gereksiz tartışmalar ,fanatik tarafgirlik insanı kör eder. Gerçek tehlike görünmez.
0
hebanon
(01.07.25)
Ben de umutluydum ama Ekrem'in diplomasını iptal edip içeri aldıklarında dedim "Bunlar her şeyi göze almış!"

Ahmet Şık açık açık söyledi seçimle iktidar değişimi dönemi kapandı diye: youtu.be

Ha öyle şeriat meriat gelmez ama Putin tipi yönetim olur işte, oligarklar falan.
0
halitkin
(01.07.25)
tr'ye hiç bir şey olmaz.

önce de iyi değildi. daha önce iyiydi algısı tamamen romantizm.
0
gurur
(01.07.25)
0
late viper
(02.07.25)
(4)

levent civarı gym önerisi

duyurukullanıcısı
araba ile 10dk mesafede de olabilir.temiz düzgün nasıl olacak bilmiyorum ama iş çıkışı yoğun olmayan bir yer arıyoruz.
araba ile 10dk mesafede de olabilir.

temiz düzgün nasıl olacak bilmiyorum ama iş çıkışı yoğun olmayan bir yer arıyoruz.
0
duyurukullanıcısı
(24.06.25)
levent - nişantaşı - bebek gym duyurularına bayılıyorum.

yeryüzünde iş çıkışı yoğun olmayan tek bir gym bile yok. okullar yaz tatiline girdi. lise, üni öğrencilerini de ekle buna :)

en güzel gym evine en yakın olan gymdir.

sevgiler.
0
yurtsuz john
(24.06.25)
Bir süredir aynı arayışla Torun, özdilek, kanyon, akmerkez, lotus ve maslak mac'lerde takılıyorum: john +1

8-9 gibi yoğunluk azalıyor, bu saatlerde en makul maslak1453'teki. Sonra Torun.
Bomontiyi deniycem, orası bir tık daha izole olduğu için umudum var.
0
Bruce
(24.06.25)
İş çıkış yoğun olmayan gym :) hem de levent civarı. İmkansızı istiyorsunuz. Belki belki bir ihtimal o bölgedeki lüks otellerin spor salonları nispeten tenha olabilir. Onların da fiyatları uçuk olur ama.
0
messor
(24.06.25)
4. Levent de dahilse Factory Athletic'e bakabilirsin, geçmişte bir süre burayı kullanmıştım diğer gym'ler kadar bilinirliği olmadığı için yoğunluk nispeten daha kabul edilebilir seviyede sayılırdı o dönem, şimdi nasıldır bilemiyorum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(24.06.25)
(14)

Fatih Altaylı’nın varlığı

michael_knight
Fatih Altaylı’nın varlıklı biri olduğu söylenir hep ama ne kadar varlıktan bahsediliyor?Sabancı gibi Koç gibi değil elbette ama ne bileyim ölene kadar kendisi de çocuğu da torunu da Monaco’da rahat bir hayat sürecek gibi mi acaba yoksa 7-8 evden kira almak, Türkiye’de rahat yaşamak gibi bir şey mi?K
Fatih Altaylı’nın varlıklı biri olduğu söylenir hep ama ne kadar varlıktan bahsediliyor?
Sabancı gibi Koç gibi değil elbette ama ne bileyim ölene kadar kendisi de çocuğu da torunu da Monaco’da rahat bir hayat sürecek gibi mi acaba yoksa 7-8 evden kira almak, Türkiye’de rahat yaşamak gibi bir şey mi?

Kısacası, ne biliyoruz?
0
michael_knight
(23.06.25)
kiliseleri vardı vanda
0
ala09
(23.06.25)
Fatih Altaylı zengin bir ailenin çocuğu. Yanılmıyorsam Van'da çok geniş toprakları vardı. Koç, Sabancı gibi olmasa da bu saatten sonra çalışmasa bile mal varlığı 3-4 kuşağa yeter.
0
elektr10
(23.06.25)
kol saatine bakman yeterli.

baya varlıklıdır. yıllarca genel yayın yönetmenliği yaptı bi de.
0
jelly bear
(23.06.25)
Kiliseler, Villalar, nişantaşı’nda lüks daireler…
Kullandığı saatler bile başlı başına bir servet.

sahibinin sesi fatih derler ona.
0
ezkaza
(23.06.25)
70’ler sonlarında erken gençliğinde en yakın arkadaşı Faruk Süren’dir. O dönemde galatasaraya zaten genelde böyle insanlar giriyor. Ne kadardır derseniz bilmiyorum. Ama en azından varlığı amele gibi yememiş. Yaşam gustosu geliştirmiş. Mesela vedat milor da benzer varlıklı aileden gelip gs’de okumuştur o da akademik anlamda yol tutmuştur. Herhalde fatihin birkaç üst dönemidir o da. Ölene kadar torunları kira alacak kadar rahat vardır bu arada. Bunun baremi çünkü 5 milyon dolar civarındadır. Sizden bir sonraki kuşağın müreffeh yaşaması için. Eskiden 4’tü. Şimdi 5-6 arasını söylüyorlar.
0
sanal hayvan
(23.06.25)
30m $ vardir bence. ama 10 milyonun falan nakit getirisi vardir. adam derebeyi gibi bir sey. bos toprak satsa para eder ama satmayinca da nakit getirisi yok.
0
sonsuz
(23.06.25)
tanidiginiz bildiginiz ulkede bir yerlere gelebilen cogu insan asiri varlikli ailelerden geliyor. neden devrim yapmaliyiz iste bu nedenden. siradan cinko karbon insanin hicbir sansi yok su hayatta.

gecen mesela bir teke tek programi izliyorum. monserler oturmus konusuyor entelektuel olarak. kitleye bak:

fatih altayli - van'in zenginlerinden altayli ailesinden geliyor. adam sadece istanbul'da yaptiklariyla torunlarini garantiye almistir. van'daki gayrimenkuller falan derken hayal edemeyeceginiz bir para vardir. istanbul'da 1 ev $1m ediyor. tahminim $100 milyona yakin bir varligi vardir. turkiye'de varliklar vergilendirilmedigi icin bilemiyorsunuz kimde ne kadar var. abd cok daha seffaf.

celal sengor - tamek holding'in varisi. hobi olarak $10k'ya kitap aliyor. koskte yasiyor.

ilber ortayli - bregenz'de dogmus monser. annesi kirim'in elitlerinden. tabii olarak statukocu.

murat bardakci - dededen aristokrat. dedesi osmanli valisi. mal mulk derdi yok eglencesine tv programi duzenleyebilecek kadar guclu.

emrah safa gurkan - o programdaki en gariban adam buydu haline acimistim acikcasi. babasi tekfen miydi neydi unuttum simdi adini bir yerin genel muduruydu. yani sadece bu adam bile calismadan sadece babasinin yaptiklarini yiyerek emekli olabilir orasi ayri ama en mutevazisi buydu aralarinda.

iste bu ayricalikli kesim hayatta istedigi gibi yasayabiliyor. biz de ne zaman emekli oluruz diye yillarimizi heba ediyoruz. bir halt olmaz bizim gibi isci tayfadan. bak ben turkiye'de belki herkesin hedefledigi bir yerdeyim amerika'nin en buyuk sirketlerinden birinde iyi bir pozisyonda calisiyorum. ama olmaz abi bak simdi ise gidecegim gunumu bir dolar milyarderine satacagim. nerede kaldi benim entelektuel isteklerim, arzularim? bir sey uretme ihtimalimiz yok.
0
antikadimag
(23.06.25)
Ben çok eski bir gazete röportajında, hiç çalışmasam param yedi sülaleme yeter, dediğini okumuştum, alt başlıklardan biriydi. İnsan böyle bir şeyi niye söyler ki deyip şaşırdığımı hatırlıyorum, sanırım o yüzden aklımda kaldı.
0
asteriks
(23.06.25)
dedeleri ermenilerin malına çökmüşler. kilisenin olayı da bundan kaynaklanıyor.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(23.06.25)
tehcirle yollanan ermenilerin malları, 1922 senesindeki Emvali Metruke kanunuyla Cumhuriyet Halk Fırkasının etrafındaki iribaşlara satıldı. Ankara Ermenilerininki de Kazım Karabekir'e kelepir fiyata satıldı. O da Koçlara sattı. Rahmi Koç'un büyüdüğü ermenilerden kalma çiftlik evi de onlardan birisi.
0
lambırcek
(23.06.25)
şimdi ev var ev var. bir de öyle duşunun. yozgat sorgun'da 20 daireniz olana kadar doğan apartmanı'nda 3 daireniz olsun yeter örneğin. altaylının varlığı da niceliği az olsa bile -ki bence değildir- niteliği çok yuksektir. kendi de yaşadığı muddetçe o niteliği yukseltmiştir çunku surekli jetset içerisinde takılıyor. çevresi, ticareti, karşısına çıkan fırsatlar da ona göre oluyor. en yakın kankası faruk suren, öyle duşunmek lazım. koluna 150-300 bin dolarlık saatler takabiliyor mesela. bu 7-8 dukkanla afford edilebilecek bir luks değil. yahut tam bilinmeyen araba koleksiyonu falan... kendisi, çocuğu, torunu ve torununun çocuğu monaco'da bir ömur orta-ust bir hayat yaşayabilir bence.
0
fyodor fyodorovic
(24.06.25)
Ailesi klasik toprak zengini. Döviz işi de yapıyorlardı bir ara, devam ediyorlar mı bilmiyorum. Ama gerçek anlamda zeninler. Hiç çalışmasa yedi ceddi rahat rahat en üst seviyede yaşar. Zaten adamın bir tane kızı var. Bütün mal ona kalacak. Bu kadar zengin olup da çocuk yapmamayı anlamıyorum da o başka tartışma konusu. Ama şu kilise konusunu anlayamadım bir türlü. Bir insan nasıl kilise sahibi olabilir ? Müslüman birisi de hem de. Kilise sahip olunabilen bir şey mi ? Yani ben kimsenin benim camiim var dediğini duymadım bu ülkede, nasıl kilise sahibi olunabiliyor ilginç. Hem de 7 tane varmış sahip olduğu.
0
messor
(24.06.25)
Eğer kilisenin özel bir statüsü yoksa kilisenin olduğu arsaya sahip olan kişi arsasını satınca haliyle kiliseyi de satmış oluyur, onun dışında özellikle mübadele döneminde ve Ermenilerin gönderildiği dönemlerde "pek çok arsa ve mülkün tapusu el değiştirdi" o yolla da kilise sahibi olunuyor; yani o arazide kilise varsa haliyle onun sahibi oluyorsun, Fatih Altaylı'nın ailesi de o yolla sahibi olmuştur.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(24.06.25)
Kilise sahibi olma konusunu daha once anlatmisti.Dedigine gore vakti zamaninda dedelerinin Van'da bir hayli arazisi varmis.Tehcir'den sonra bu topraklar Van'in gelisme yonunde kaldigi icin devlet bir cogunu kamulastirmis ve imara acmis,karsiliginda da Ermeniler'den kalma icinde kilise olan araziler vermis.

Fatih Altatli'yi silkelesen en az 40-50 milyon dolarlik mal varligi vardir.Buyuk dedesinden kalan Van'daki arazilerinin mirascisi coktur.Ayrica bunlar kolayca satabilecegi araziler olmayabilir.Adam GS Lisesinden mezun olduktan sonra universiteye gitme geregi bile duymamis.
0
turkuaz
(24.06.25)
(8)

Evde şarj imkanı olmadan elektrikli araba

messina123
Alınır mı ne dersiniz? İoniq 6 aşırı hoşuma gidiyor fiyatı da makul
Alınır mı ne dersiniz? İoniq 6 aşırı hoşuma gidiyor fiyatı da makul
0
messina123
(19.06.25)
Bence alınmaz. Kendi evinde otoparkında kendi şebekeni kuracaksın yavaş şarjla arabanı istediğin zaman şarj edeceksin. Bu işin ideali, keyifli yanı bu. Öbür türlü sürekli şarjım bitecek endişesiyle şarj istasyonlarında heder olursun. Sürekli hızlı şarj batarya için de iyi değil zaten. O yüzden alınmaz diye bir şey yok elbette ama kendi yeriniz olsa çok daha rahat edersiniz.
0
messor
(19.06.25)
Ortalama 400 km menzili var araçların.
Ben şehir içinde 400kmyi kaç günde yapıyorum hatırlamıyorum bile.

Evde şarj imkanı olmasa da alınır gibiöe geliyor.
0
biseysorcaktim
(19.06.25)
arabayı evin/aparmatnın önünde istediğiniz zaman şarj edemeyecekseniz. Her hareketinizi arabanın şarjına göre önceden planlamak gerekir. Ayrıca hızlı şarjlar pahalı oluyor.
0
duyuruuser
(19.06.25)
Kısa menzil Togg kullanıyorum. Evin 10dk çemberinde 6 adet şarj istasyonu var. Fullemesi 40 dk sürüyor.
Günde 300km yapsam gün içerisinde şarj ihtiyacım olur ama benim için günde 300 km mucize olduğu için benim işimi görüyor. Uzun yola sık çıkan bir kişiyseniz de uzun menzil tercih sebebi olabilir. Ben kısa menzil araçla full şarj ile Sakarya’ya durmadan gidebiliyorum yazlığa ama bir Erzurum’a gitmek yorar.
Menzile, harcadığınız kilometreye ve evin/ofisin çevresindeki şarj istasyonlarına göre karar vermelisiniz.
0
cilekli pasta
(19.06.25)
şu an elektrikli arabaların neredeyse hepsi şehir içi menzil olarak ortalama bir benzinli araba ile aynı değerleri veriyorlar istanbul özelinden konuşursak.
şehir içi ayda 1000-1500 km yol yapmıyorsanız pek de bir şey hissetmezsiniz, ayda bir avm'ye alışverişe indiğinizde şarj da edersiniz.

burada kritik nokta daha çok;

1-sadece dc şarjın bataryaya iyi olmadığı söyleniyor. bazı araçların kullanma kitapçığında da ac yani yavaş ev tipi şarj etmeye ağırlık verin diyor. bir avmde ya da bir yerde ara sıra ac şarj imkanı bulsanız da ioniq grubu arabalar 11kw hızı geçmiyor ac şarjda bu da en az 6 saat beklemek demek.

2-uzun yol yapmadan önce özellikle bir yere gidip şarj etmen gerekecek.

3-şu sıralar elektrikli arabalara ciddi bir talep var ötv avantajından dolayı. şehirlerarası yollarda dc şarj istasyonları konusunda ciddi ilerlemeler olsa da şehir içi anlamda pek bir gelişme göremiyorum, büyükşehirlerde de park yeri sorunlarından dolayı şarj noktaları normal arabalar tarafından, hatta şarj dolumu bitmiş elektrikli arabalar tarafından işgal altında.

özetle sıfır araç alınacaksa bomboş 1 litrelik b sınıfı araba alacağım paraya c ya da b sınıfı dolu elektrikli araba almak çok mantıklı. Fakat halihazırda iyi bir fosil yakıtlı arabanız varsa düşünmekte fayda var.
0
denizgonen
(19.06.25)
ben anlamıyorum herkesin kapısının önünde eskiden benzinlik mi vardı ki herkes mutlaka şarj üniten olsun diyor? bence alınır. sadece evin çevresinde ne kadar şarj ünitesi var ona bakmak gerekiyor almadan önce. çok yakınlarınızdaysa alınır.
0
elektr10
(19.06.25)
@elektr10 aynı şey mi benzinlikte 2 dk durup 600-700 km yetecek yakıt alınırken şehir içi genellikle yüksek kw'li şarj istasyonu da olmuyor sağda solda en iyi senaryoda 30 dk'de hızlı şarj edebilecek. Gerçekçi senaryoda ise 20-30kw alacak dc'den ve 1.5 saat falan bekleyecek
0
denizgonen
(19.06.25)
@denizgonen hocam herkes göktürk'te villasında yaşamıyor ki evinde şarj imkanı olsun allah aşkına :) tabii ki artıları eksileri tartarak bu işe girmek lazım. eğer yakınlarında şarj istasyonu varsa oraya gider ve şarj eder.

avrupa'da da herkesin evinin önünde şarj istasyonu yok. parklanabileceğin yol kenarlarında var ama. önümüzdeki yıllarda bu tip istasyonların özellikle istanbul'da şehir merkezlerinde artacağını düşünüyorum.
0
elektr10
(20.06.25)
(9)

apartmanda iş yeri

turk kizi
alt katımızı terapistler kiraladı bi grup, seanslarını orda yapıyolar ve dün seans var biraz sessiz olur musunuz diye bi mesaj attı içlerinden biri akşam 7'de. gürültü bizden değildi, uyuyodum çünkü ama bizden de olabilirdi yani akşamın 7sinde pek çok şey yapılabilir malum. bir de ilk taşındıklarınd
alt katımızı terapistler kiraladı bi grup, seanslarını orda yapıyolar ve dün seans var biraz sessiz olur musunuz diye bi mesaj attı içlerinden biri akşam 7'de. gürültü bizden değildi, uyuyodum çünkü ama bizden de olabilirdi yani akşamın 7sinde pek çok şey yapılabilir malum. bir de ilk taşındıklarında gece 11de matkap falan çalıştırmış insanlar bunlar, hadi yeni taşındılar anlayış gösterelim diye düşünmüştük ama pişman ettiler. açıkçası gece orda kimse olmaması işime geliyordu, aile yaşamasından iyidir diye düşündüm hep.

tekrar böyle bişey olursa çıkışmayı düşünüyorum da bi de yaptıkları şey legal mi onu merak ettim. Apartmandan izin falan almadıklarına eminim, ev sahibimizin bilgisi yok mesela. daireyi böyle ofis olarak kullanabilirler mi?
0
turk kizi
(18.06.25)
Gürültü bizden değil deyip geçin. İş yerinin mahiyeti ruhsatın türüne göre değişir Kat Mülkiyeti Kanunu 24.Maddeye bakabilirsiniz
0
apocalipy
(18.06.25)
yaptıkları şey legal değil. kiralanan yerin cinsi konut değil de işyeri ise ve bu işyerine hem belediyeden, hem de mesela terapi mi yapıyorlar sağlık bakanlığından falan izin-ruhsat almışlarsa tamam hakları olabilir, fakat bu haklar da binada ikamet edenlerin haklarına geçebilecekleri anlamına gelmez. eğer konut ise yönetim planında binadaki konutların işyeri olarak kullanılabileceği şeklinde madde yoksa siz de onlardan şikayetçi olabilirsiniz veya bu şekilde diş gösterebilirsiniz.
0
malheiros
(18.06.25)
Eğer binadaki ilk ve/veya tek işyeri ise siz de dahil apartman sakinlerinin cogunlugundan izin/imza alınmış olması lazım diye biliyorum isyeri olarak kullanılabilmesi için.
Eğer bunu yapmadılarsa isyeri olarak kullanamazlar. Dolayısıyla durum buysa değil ruhsat vs kaçak çalışıyor olabilirler.
Buna göre konusabilirsiniz tatava yaparlarsa benzer şekilde.
0
encokbenisevinnolur
(18.06.25)
En baştan müsamaha göstermeyin yoksa böyle böyle tepenize çıkarlar.
0
mirty
(18.06.25)
hocam şimdilik bir şey demeyin bence ılımlı gidin. ben yapmıyorum gürültü diyin geçin. eğer bu davranışı tekrar ederse kibarca "siz apartmandan bu iş yeri için bizden imza toplamış mıydınız?" diye sorun. zaten kendisi mesajı alır. bir daha da bulaşmaz.
0
elektr10
(18.06.25)
Apartmanlarda en büyük ve çözülmesi en zor konu gürültü. İnsanın yaşam kalitesini düşürüyor gürültülü komşu. O yüzden dediğiniz gibi gece altınızda kimsenin olmaması aslında büyük şans sizin için. Terapi seansları yaptıklarına göre gündüzleri de gürültü yapmaz herhalde bunlar. O yüzden ben olsam legal miydi değil miydi, ev sahibinin haberi var mıydı yok muydu hiç kaşımazdım olayı. Ne yapıyorsa yapsınlar, alt tarafı bir mesaj atmışlar zaten. Akşam olunca giderler ama orada 3-4 çocuklu gürültülü bir ailenin yaşadığını düşünsenize.
0
messor
(18.06.25)
@messor aynen aslında ben de gürültüden kaçıp taşınmış biri olarak apartmanın genel sessizliğine şükrediyorum. Ondan bunlar tutunca daireyi bi sevinmiştim. Mesajdaki tona gıcık olduğum için biraz kafaya taktım dünden beri. Bakalım gün içinde bu tarz bir şey tekrarlanırsa elimdeki kartları oynarım eheh onun dışında çok rahat çünkü ne tatilde ne akşam ordalar.
0
🌸turk kizi
(18.06.25)
Apartmanda sizin dışınızda da sessizlik için mücadele eden birilerinin olması avantaj bile olabilir.
Ama gürültünün sizden gelmediğini net bir şekilde bildirin.
Geç saatte matkap sesi konusunda o zaman bir tepki göstermeniz gerekirdi. Belki şu an kullanların haberi olmadan iş yapan ustalar bile yapmış olabilir.
Düzenli olarak geç saatlerde ses yapıyorlarsa, siz de uyarabilirsiniz.
0
burfak
(18.06.25)
gürültünün suc olabilmesi icin
1. gürültünün desibeli
2. gürültü yapilan saat
önemlidir.
aksamin 7'sinde siz matkap da calistiriyor olabilirsiniz. bu onlari baglamaz cünkü gec bir saat degil. seans means yapacaklarsa yaptiklari odanin ses yalitimindan kendileri sorumlular, milleti darlayamazlar. makul saatlerde makul sesleri cikarmaniza ses edemezler.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(18.06.25)
(8)

1.75 milyona araç önerisi

estranged
1.75 milyona (artı eksi 100 bin) hangi aracı alırdınız?
1.75 milyona (artı eksi 100 bin) hangi aracı alırdınız?
0
estranged
(01.06.25)
pejo 308 t-roc corolla cross skoda kamiq
0
mikahakkinen
(01.06.25)
%10 ÖTV'li bir elektrikli alırdım.
0
perferil
(01.06.25)
tesla model y
0
jelly bear
(01.06.25)
sıfır olmayacaksa mercedes c180 2016-2017 model w205 kasa bakardım.
0
archmeister8
(02.06.25)
Yeni Tesla Juniper. Tam da ucu ucuna denk gelmiş. Bu fiyata daha iyisi yok eğer sıfır diyorsanız.
0
messor
(02.06.25)
skoda fabia monte carlo veya kia xceed
0
iwasbornonamountainside
(02.06.25)
2022-2023 Honda HRV hibrit
0
merhum
(02.06.25)
Şarj sıkıntısı yoksa Ioniq5
0
datnet
(03.06.25)
(17)

İstanbul için sizce bu maaş yeterli mi?

archmeister8
86k alıyorum sektör inşaat mimarlık. ev araba var. bu para sizce rahat yaşatır mı yoksa rahat yaşadığım sanrısı mı veriyor. ikilemdeyim. yoksa ticaret yapıp daha rahat bir hayat mümkün mü. mimarlık ofisi açıp yavaş yavaş projeleri kendim uygulayabilcek seviyelere gelmek gibi bir plan var aklımda.ist
86k alıyorum sektör inşaat mimarlık. ev araba var. bu para sizce rahat yaşatır mı yoksa rahat yaşadığım sanrısı mı veriyor. ikilemdeyim. yoksa ticaret yapıp daha rahat bir hayat mümkün mü. mimarlık ofisi açıp yavaş yavaş projeleri kendim uygulayabilcek seviyelere gelmek gibi bir plan var aklımda.

istediğim konsere restoranta v.s gidebiliyorum. zara-mavi gibi markalar seviyesinde kıyafetimi alıyorum. ama daha zengin olsaydım nasıl bi yöne evrilirdi olay. aslında bunu merak ediyorum.
0
archmeister8
(30.05.25)
kirana bağlı yeter. ama şöyle bir gerçek var ne kadar kazanırsan ona göre harcarsın. kiran 30 bine kadarsa yaşanır gayet. ama ev varmış zaten sorun yok.
daha zengin olsa daha çok tatile çıkarsın daha pahalı giyinirsin daha pahalı yemekler yersin daha çok dışardan yersin vs gibi değişiklikler olur. daha pahalı eve çıkarsın ya da ev alırsın vs. araban değişir.
0
jelly bear
(30.05.25)
neyi soruyorsun hocam tam olarak? 86k maaş, evin araban varmış istediğin her şeyi yaptığını söylüyorsun. senin hayatın hakkında zerre fikri olmayan 8-10 kişiden onay mı almak istiyorsun "evet yeter" diye anlamadım.
0
bay b
(30.05.25)
kira gideri olmadan 90bin lira gelir tek kişi için çok iyi.
mutfak masrafı 10-15bin tutar aylık. fazla bile bu. iki-üç kişi yaşayanların bile daha az ama fazla fazla yazdık. faturalar 5bin olsun. internet, telefon, doğalgaz, elektrik, su tümü bu kadar yapmaz ama öyle yazalım.
zaruri şeyler dışında geriye 65bin kalıyor.

yetmezse sorun var.

mavi çok saçma bir marka ama.
oradan giyinenlere para yetmez.
pahalı olduğundan değil, kalitesiz ve pahalı.
0
biseysorcaktim
(30.05.25)
@bayb onay değil "zerre fikir" olsun diye hayatımda bazı şeyleri belirtip daha fazla gelir düzeyinde hayatımda neler değişir diye sormuşum. gayet açık soru. benden gelir düzeyi daha yüksek insanlar fikir verir diye yazdım.
0
🌸archmeister8
(30.05.25)
İstanbul size daha fazlasını vaadediyorsa başlangıçta yeter. Hep bu bantta kalacaksanız düzen değiştirmeye değmez. Benzer gelirle tek başıma rahat yaşıyorum ama birikim yapamıyorum. Birikim yapma derdiniz varsa kenara çok bir şey atamazsınız. Gelen gidiyor.
0
ruhen hastayim ben
(30.05.25)
Bekar mısınız ? Evli misiniz çocuk var mı ? Varsa kaç tane ? Okul derdiniz var mı ? Bunlar olmadan bu soru cevaplanamaz. Eğer bekarsanız tek başınıza kira derdi olmadan yaşıyorsanız bu para yeter diyebilirim. Ama evliyseniz çocuk falan varsa kira derdi de olmasa bile o seviye aylık gelirler öldürmez ama süründürür diyebilirim.
0
messor
(30.05.25)
çocuğunuz olduğunda işin rengi değişecek.
0
iwillsee
(30.05.25)
asgari ucretle calisan asgari ucretli biri gibi yasar.
86k geliri olan 86k geliri olan biri gibi yasar.
900k geliri olan biri 900k geliri olan biri gibi yasar.
0
buenosdias
(30.05.25)
mümkünse maaş devam ederken kendi portföyünü oluşturup sonra kendi işini kurmak daha sağlıklı olur.

86k yeter mi? bana yetmez, sana yeter, öteki bu paraya adam vurur.
0
scudman1
(30.05.25)
86k yetmez, 30k kira versen kalan 56. Faturalar 5k, benzin 5k, yeme-içme hadi 10k ve kalan 26k. Başka da masrafların vardır geriye sıfır kalıyor. Birikim de olmaz.

Ticaret yapayım dersen o iş kolay değil. Yabancıların bir lafı çok uygun kendi işini kurmaya, war of attirition. Kendine karşı bir savaş. Ne kadar dayanabilirsin? 7/24 ulaşılabilir olmalısın, her işi yapabilmelisin(müşteri hizmetleri, acil durumlar, işin arkasında durmak, ticari zarar yazmak, müşteri bulmak, kayıt tutmak, teklif vermek vb.). 50 kalemi tek başına sırtlayacaksın. Personel derdini anlamaz, ekstra katkı sağlamaz sadece gösterdiğini yapar ve bu senin personele de sürekli bir şeyler katman demek olacak. Personel, personellere dönüştüğünde başlarına adam koyacaksın, senin gibi vizyonu ve çalışma stili olmalı ama 7/24 çalışmayacak tabii o yüzden hep bir yerden patlayacaksın ve ulan bu kadar maaş veriyorum yine de işlerde aksilik oluyor diyeceksin. Uzunca bir süre lan ben dükkan sahibine, araba kiralayan firmaya, personele, malı aldığım adama çalışıyorum ve personel benden çok kazanıyor alla alla diyeceksin. En önemlisi kenarda paran olması, hep gidecek paracıklar ve herkes her gün para isteyecek.

Aşağı yukarı özetledim.
0
Shepard
(30.05.25)
Ev varsa ve tekseniz ortalama bir hayat yaşarsınız, süründürmez, güldürmez.
0
kimlanbu
(30.05.25)
valla bana çok açık gelmedi kusura bakma.
ama bana sorarsan yeterlilik sana yetip yetmediğiyle alakalı. biraz da doğamız gereği gelir artınca bitimiz kanlanıyor. biraz fazla kazansan zara değil de bir üst pahalı hoşuna giden markaya gidersin, konsere bir ön kategoriden alırsın vs. tatilde daha iyi oteli seçer, otobüsle gittiğin yere araba kiralayıp gidersin vs.

ev araba varsa ve bekarsan gayet yeterli bence yaşama sanrısı verecek bir ücret değil. benim gibi tamahkarsan ideal. ama istanbul diyince kapıyı 200k'dan açan insanlar var hayattan beklentileri istekleri nedir bilemem tabi onların.
0
bay b
(30.05.25)
Benim evim olmadığı ve kira verdiğim halde bana yetiyor İstanbul için. Beklentilerinizle alakalı biraz
0
wanna see your eyes
(30.05.25)
bol mimar barindiran bir aileden geliyorum.
mimarlik, hele turkiye gibi ucuncu dunya ulkelerinde, pek para kazandiran bir meslek degil malesef. istisnalar var her sektorde oldugu gibi ama cok az.
müteahhitlik yapman lazim ya da ticaret, yoksa sadece mimar olarak gelirin vasat olur ki 86k vasat bir rakam zaten istanbul icin.
suruyle mimar taniyorum, butik isleten de var aralarinda restaurant acan da, sarap ureten de. sadece mimarlik ile cok zor kardesim, malesef. yurtdisinda bile mimar maaslari vasat.
0
cooperr
(30.05.25)
Bir insanin evi kirada degilse sokakta su satarak bile gecinirsin hocam yeter ki ev kira olmasin o acayip kan emiyor
0
Zetnikov
(31.05.25)
ev araba var 90k maaş geçinebilir miyim he?

şaka galiba.

milletle dalga geçilen bir başlık sanırım.
0
koela
(31.05.25)
4000 USD ye yakın bir alım gücü durumundasın. Istanbul için eh denilebilecek bir durum. iş-yaşam dengen iyiyse bence şikayet etmeye gerek yok
0
runaway
(31.05.25)
(23)

bakıcı problemim

yenibirgüzelnick
9 aylık erkek bebeğim var. bakıcımız ile problem yaşıyorum. madde madde yazayım anlaşılır olsun. ben evden çalışıyorum ve bakıcımız da 6 aydır bizimle. pozitif yönler;-bebeğim bakıcısını çok seviyor, sarılıyor öpüyor. gelince seviniyor. -hamarat bir kadın ben söylemeden bir sürü iş yapıyor. ev işler
9 aylık erkek bebeğim var. bakıcımız ile problem yaşıyorum. madde madde yazayım anlaşılır olsun. ben evden çalışıyorum ve bakıcımız da 6 aydır bizimle.

pozitif yönler;
-bebeğim bakıcısını çok seviyor, sarılıyor öpüyor. gelince seviniyor.
-hamarat bir kadın ben söylemeden bir sürü iş yapıyor. ev işleri de söylemediğim halde yapıyor bazen bulaşıkarı yerleştirir vs.
-maaş olarak uygun veriyorum 24k.
-bazen çocukla çok güzel ilgileniyor. oyunlar oynatıyor seviyor öpüyor.

negatif yönleri;
-- sürekli kısıtlayıcı bir şekilde bakıyor çocuğa, sesini yükseltip hayır-cıss diye bağırıyor çok kez (bir çoğu gereksiz, ama ona göre gerekli. mesela robot süpürgeye dokunmasına filan bağırıyor pis olur diye, benim için sorun yok halbuki. söylüyorum değişen bir şey yok) ya da ayağa kalkmasını istemiyor düşer diye, ama ayağa kalkmadan nasıl yürümeyi öğrenecek? arkasında dur diyorum ama zor geliyor eğilip çocuğu tutmak.
-- bebek huysuz olduğunda üfleyip püflüyor sürekli öfff yapıyor çocuğa. ki daha 9 aylık bir bebek bu ileride daha da yaramaz olacak.
-- bebeğim kucak istiyor bazen kucağına gitmek için ağlıyor ama o kucağına almak istemiyor fıtığım var diyor.
-- son zamanlarda aşırı tahammülsüz. bebeğin en ufak huzursuzluğuna suratı asık ve sinirli tepki veriyor.

yeni bakıcı da zor bulunuyor. sizce değiştirmeli miyim? ve ya yeni gelen bakıcı daha kötü olursa? bu en azından seviyor da yani çocuğu bazen, oğlum da onu çok seviyor. ne dersiniz?
0
yenibirgüzelnick
(29.05.25)
üstüne bi de dövseymiş. bebek iyiyken iyi, bebek kötüyken kötü davranıyor, ötesi var mı?
0
elorelia
(29.05.25)
Negatif yönleri çok daha fazla. Kadının asli görevi bebeğe bakmak onu da yazdığınıza göre istemeye istemeye yapıyor. Daha 9 aylık çocuğa öfleyip püflemek ne demek. Siz anladığım kadarıyla ekstra ev iş yapması ve ucuz olduğu için kararsız kalmışsınız ama kadının görevi bebeğe bakmak. Bunu iyi yapamıyorsa diğerlerinin bir önemi yok.
0
messor
(29.05.25)
@elorelia,
bakıcısı olan arkadaşlarım kafamı karıştırıyor işte bazen çok yorulunca öflemesi normal, yoruluyordur vs diyorlar. ya da dövmüyor en azından seviyor filan diyorlar. ben de normal olan nedir bilemiyorum.
0
🌸yenibirgüzelnick
(29.05.25)
@messor, kararsız kalma sebebim her zaman böyle olmaması. bazen de çok seviyor tatlı sözlerle seviyor bebeği. bazen bu şekilde oluyor. ben de yeni birine nasıl güveneceğim bu en azından üfleyip püflüyor ama çocuğa zarar vermez diye düşünüyorum.
0
🌸yenibirgüzelnick
(29.05.25)
Çocuk bakımının yanı sıra ev işleri de yapıyor ve 24 bin lira mı veriyorsun sadece? Maaş için uygun bir maaş veriyorum demişsin?
0
rock n roll
(29.05.25)
yazdıklarınız her zaman olan şeyler mi? ben anne olarak ilk zamanlarda her şeyi aşırı kafama takıyordum, bebeğimi kimsenin öpmesini bile istemiyordum hastalık bulaşma ihtimalinden ama davranışlarımın abartılı olduğunun da farkındaydım. ama eğer davranışları hep böyleyse çocuğa faydasından çok zararı olur. daha emekleyecek, yürüyecek, gördüğü her şeyi ağzına sokup tanımak isteyecek.

yeni bakıcı daha iyi de olabilir daha kötü de ama değiştirmekten çekinmeyin. bakıcı ile büyüyen tanıdıklarım birkaç ayda bir bakıcı değiştiriyordu maalesef, bu işler biraz böyle. neyse ki siz aynı evdesiniz ve çok daha iyi gözlemleme şansınız var.
0
deartheodosia
(29.05.25)
24k çok az. Emeğinin karşılığını alamadığı için tahammül seviyesi düşmüş olabilir mi?
0
kullanicadi
(29.05.25)
@rock n roll ev işini ben talep etmedim kendisi çocuk uyuyunca bulaşık makinesini diziyor bazen, istemezse yapmaz.

bir de haftada 4 gün geliyor. 10-17 arası. öğle arası da 1 saat gidiyor. haftada 24 saat için 24k veriyorum.
0
🌸yenibirgüzelnick
(29.05.25)
haftada 24 saat için 24k veriyorum ama eğer düşük olduğunu düşünüyorsa bu işi yapmak zorunda değil. bir de maaş pazarlığı hiç yapmadık ben 24 olur mu dedim olur dedi. az dese artırırdım.
0
🌸yenibirgüzelnick
(29.05.25)
Ev işleri yapmasını istemediğini net bir şekilde söylemelisin. Ben talep etmedim ama o yapıyor yine de olmaz. Biraz da işine gelmiş sanki, pozitif yönleri kısmına yazmışsın hamarat diye.

24 saat için 24k veriyorum, temizlik de yapsın diye mi düşündün?

Bir de eğitimine baktın mı, bu kişinin? Çocuğunu emanet ettiğin kişiyi araştırdın mı?
0
rock n roll
(29.05.25)
@rock n roll, evet net şekilde söyledim, bebeğe bakman yeterli ev işi yapma dedim cevabı ben boş durmayı sevmiyorum oldu. kendisinin temizlik takıntısı var ve mutfak tezgahımın dolu olmasına gıcık oluyormuş o yüzden yapıyor. ben de çalışan insanım mutfağımı o rahatsız oluyor diye sürekli toplu tutamam. yapıyor yani ne yapabilirim :)
0
🌸yenibirgüzelnick
(29.05.25)
@rock n roll, evde yalnız bırakıp gitmiyor ki, anne zaten evden çalıştığını belirtmiş. yabancı dadılar bile eğitimsiz ki ülkede genelde eğitimi olmayan, ev hanımı kadınlar bakıcılık yapıyor. ki anneanne/babaanne baksa onlar bile başından savıyor bir yerde, çocuk bakmak çok sabır isteyen bir şey.

mesajla da yazmıştım, boş günlerde başka bakıcı deneyip öyle tartıp biçmek bence daha iyi.
0
deartheodosia
(29.05.25)
@yenibirguzelnick

Sen git kendi evinde temizliğini yap de. Ben istemiyorum, burası benim evim temizlik istemiyorum ben böyle seviyorum de :)

Ben istemediğim müddetçe kimse benim evime dokunamaz.

@deartheodosia

Emanet derken bırakıp gitmekten bahsetmedim aslında, her halükarda bebek kim ilgileniyorsa onunla etkisinde kalır. O anlamda diyorum.
0
rock n roll
(29.05.25)
sahsen bir bakicinin yapmasi gereken bircok seyi yapmadigini düsünüyorum. cocugu seviyor diyorsunuz ama kisitlayici, tahammülsüz, huysuz, destek degil köstek olan birisi. hanimefendinin keyfi olursa arada cocukla oynuyormus. vay anasini ya, zahmet etmesin prenses.

ben kesinlikle yol verirdim. kisitlayiciligini falan gectim, cocuga öflemesi, sürekli negatif enerjisini hissettirmesi cocugun karakterini, baglanma bicimini, özgüvenini bozar.


cok iyi ev isi yapmasi umrumda olmazdi. siz ona bakici olarak is vermissiniz. asil yapmasi gereken isi yapmiyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(29.05.25)
Ankara'daysaniz kreş sebebiyle biz bakicimizi bıraktık memnunduk, numarasını verebilirim
0
mirty
(29.05.25)
24 bin lira maaş az diyenlere bakmayın. kendileri galiba ingilterede yaşıyorlar. bugun fabrikada çalışan bir kadın hem tüm erkek kondisyonu isteyen agırlıkta işleri yapıyor. hem de günde 12 saat çalıştırılıp canı çıkartılıyor.

Bakıcınızla konuşun eger bu negatif tarafları halledemiyorsa başka bakıcı bulun.

ayrıca 9 aylık bebegi hiç bir kreş kabul etmez. o seçenegi eleyin.

Bazı özel kreşler oluyor. içeride birebir bakan bakıcısı olan. onlarda fiyat oldukça tuzlu
0
limonlu eksi
(29.05.25)
"bir çoğu gereksiz, ama ona göre gerekli. mesela robot süpürgeye dokunmasına filan bağırıyor pis olur diye, benim için sorun yok halbuki. söylüyorum değişen bir şey yok)"

gburasi beni rahatsiz etti. Yani bakicim benim direktifim dogrultusunda hareket etmeyecekse ne anladim o isten. Amerikan filmi cekmiyoruz, dadi sizin uzantiniz olmali. off poff de hos degil tabii de orada alginizda secicilik olabilir normal olarak.
0
wallcan
(29.05.25)
negatifler listesindeki her madde için çok uzun paragraflar yazarım, çocuğun özgüvenini nasıl etkileyeceği, ileride şiddete varabileceği vs yönünde.

ben çocuğuma böyle birisi baksın istemem. değil 24k, bedava da olsa istemem.
0
emfuzi
(29.05.25)
mükemmel bakıcı bulmak imkansız. bakıcıda en önemli konu bence güvenilir olması. bu konuda içiniz rahatsa devam edin ama düzeltmek için telkine devam edin. eşiniz de destek olsun. değişiklik yapmak çocuk alıştıktan sonra çok zor oluyor ama değiştirecekseniz referansı çok iyi olan biri olmadan o işe girişmeyin.

bir de değiştirmeyecekseniz sadece çocukla ilgilensin. madem çabuk yoruluyor ev işi yapmasın kesinlikle.
0
merhum
(29.05.25)
bence bu konuyu bakıcı ile deneyimi olan insanlara sorman lazım bizim yorumlar sığ kalıyor. bir bakıcı oflar mı oflamaz mı ben şahsen bilmiyorum. ama şimdi sana kalkıp bırak bu bakıcıyı dersek sen yeni bakıcıyı nereden bulacaksın? öyle bir sorun var. ücret de 4 gün için 10-17 arası için gayet normal bu arada. az falan değil.
0
turuncu tonlarda
(29.05.25)
Kaç yaşında bakıcı? Bazen daha tahammülsüz olması bel fıtığından mı? Biraz o sağlık olayını anlamaya çalışın belki o konuda bişey yaparsa kendini rahatlatıcak çocuğa tahammülsüzlüğü gider. Yoksa işiniz zor.yani yaşlı olduğu içinse veya takıntı gibi ruhsal bi sorunu varsa yapabileceğiniz şeyler çok sınırlı.
0
benim bir gizli bildiğim var
(30.05.25)
mukemmel bakici yoktur. babannesi ya da ananesi bile baksa bu saydiklarinizdan en az 2 3 tanesi yine olurdu. bakicilikta en onemli şey guvenilrilik bence, bunu değiştirseniz yenisinde de baska sorunlar olacak. ben cok sorun görmedim, güveniyorsanız devam edin
0
oscar
(30.05.25)
Bakıcı yaşlı galiba? Yok fıtığım var yok peşinden gidemem eee niye bakıyor o zaman… benim çocuğum o aylarda çok uysaldı şimdi 15 aylık karıştırmadığı yer yok ve diş çıkarma süreci olduğu için çok huysuzlaştı. O zaman nasıl tahammül edecek çocuğa?
0
ekimoloji
(30.05.25)
(3)

Alanya - Mahmutlar beldesi

yurtsuz john
Emlak piyasası şu an ne durumda? Talep var mı? Hangi milletten insanlar tercih ediyor? Halkı nasıl insanlar?Uzun zamandır gitmedim. Yatırım için daire almayı düşünüyorum.
Emlak piyasası şu an ne durumda? Talep var mı? Hangi milletten insanlar tercih ediyor? Halkı nasıl insanlar?

Uzun zamandır gitmedim. Yatırım için daire almayı düşünüyorum.
0
yurtsuz john
(26.05.25)
Eskiden hollanda,kuzey avrupa tercihiydi şimdi rus/ukrayna yogunlukta.

Talep cok oldugu icin her yer bina oldu.bu saatten sonra bu yatırım olmaz,bir mülk edinmiş olursun.sadece sezonluk değil tüm yıl yerleşim var.
0
duptıs
(26.05.25)
son 3-4 yılda tamamen küçük rusya & ukrayna oldu. aşırı yerleşik yabancı nedeniyle ikamete kapalı bölge. böyle olunca da bir anda mantar gibi türeyen inşaatlar büyük sorun yaşamaya başladı, çoğu yarım kaldı ya da zar zor bitiyor. ruslar için 1+1ler yapıldı, onlara da o kadar talep yok ki, biraz yukarılarda 35k €'ya 1+1 bulunuyor. şehrin içinde 45-50k€ya var.
piyasa hala düşmeye devam ediyor. porföye 155k €dan giren 2+1 daireyi 109k€ ya sattık, diğer bir 2+1 139dan girmişti, o da 95k €ya Alman müşterimize gitti. açıkçası, avrupalılar da takipteler, geri dönmek istiyorlar ama mantıklı fiyatlar olunca değerlendiriyorlar, aceleleri yok. gerçi portföyümüzdeki Norveçli müşterilerimizin neredeyse tamamı satıp gitti.

dağınık yazdım ancak heves ve panikle yüksek fiyat vermeyip, mantıklı fiyata daire alınabilir ama tekrar uyarayım, fiyatlar (euro bazında) her gün düşüyor. o yüzden acele etmenize gerek yok. ciddileşirse de yardım için buradayım.
0
MtKrt
(26.05.25)
Mahmutlar eskiden çok daha kaliteli bir yerdi. Özellikle İrlandalı doluydu. Hollandalı ve Norveçliler de vardı. İngiliz tarzı publar doluydu. Bu dediklerim 20 sene öncesiydi tabi. Daha sonra rant arttıkça kalite düşmeye başladı. Avrupalılar yavaş yavaş satın aldıkları mülkleri satmaya başladılar. Bir ara İranlılar epey akın etmişti şimdi de Rus ve Ukraynalılar ağırlıkta. Şu an oradan bir daire almak eğer çok kelepir değilse pek mantıklı olmaz. Bir sürü boş daire var zaten.
0
messor
(27.05.25)
(9)

Tapuyu almadan evin parasını veren salak abi hakkını

dedeminhirkasi
Evli barkli kocaman adam. Sürekli gergin, sürekli stresli. İş hayatındaki sikintilar bitmek bilmiyor. Bu sorunları ben anneme duyurmak istemiyorum ama bir şekilde duyuyor bu sefer de o başlıyor stres yapmaya o da beni strese sokuyor… ne oldu, ne bitti sürekli soru soru…Esas sikintinin büyüğü ise bu
Evli barkli kocaman adam. Sürekli gergin, sürekli stresli. İş hayatındaki sikintilar bitmek bilmiyor. Bu sorunları ben anneme duyurmak istemiyorum ama bir şekilde duyuyor bu sefer de o başlıyor stres yapmaya o da beni strese sokuyor… ne oldu, ne bitti sürekli soru soru…

Esas sikintinin büyüğü ise bu aralar yaşanıyor. Bu birader ev için müteahhitle anlaşıyor. Adam evde ipotek olduğunu tapuya gitmeden söylüyor bu da yine de gönderiyor parayı. Adam bankaya bilgi veriyor banka ipoteğin kaldırılması için yazışma yapıyor tapuya bilgi veriyorlar sarışın yapılabilmesi için vs ipotek kalkıyor tapudan randevun alınması için satıcı başvuru yapıyor. Dün başvuru yapılmış henüz randevu günü verilmedi.

Şimdi de onun için bagirip çağırıyor. Madem bu kadar strese girecektin e be ibinee ne diye adama parayı gönderiyorsun, insan bir arar sorar diyorum, arasam parayı gönderme derdiniz diyor.

Şimdi bu adama ben ne deyim?
0
dedeminhirkasi
(21.05.25)
i.ne deme de ne dersen de
0
gabe h coud
(21.05.25)
Yaptigi her ahmakligin acisini yakin cevresinden cikaran bir ergen. Buyumesi icin dua edin, baska yapacak bir sey yok.
0
brkylmz
(21.05.25)
Tapuyu alır ya. Sorun olmaz bence.
0
Buddrick
(21.05.25)
kendi haline bırakın, sakinleşsin. çözülür işler.
bayağıdır ibine diyen duymamıştım, güldürdü:)
0
adivar
(21.05.25)
Güreş ya da boks düellosuna davet edin. Ciddiyim. Erkek kardeşler böyle anlaşır. Babanız da hakem olsun, adil bir müsabaka olsun.
0
encokbenisevinnolur
(21.05.25)
bu gibi durumlarda birbirinize destek çıkıp sorunu beraber çözmeye çalışın. parayı vermişsiniz artık. tapudan randevu alındıysa bir sorun çıkmaz inş.
0
duyuruuser
(22.05.25)
ben bunu şikayet ettim, bir şey olmadı. ibine demekte bir sorun yok mu demek oluyor?
0
gabe h coud
(22.05.25)
İpotekli ev almak farklı bir konu ( ki zaten yazdığınıza göre ipotek de kalkmış ) ama parayı vermeden tapuyu nasıl alacaktı onu anlamadım. Tapu devri için zaten önceden parayı vermesi gerekiyor. Tapu memuru devirden önce de soruyor zaten satıcıya parayı aldınız mı diye. Yani abiniz normal tapu prosedürüne göre iş yapmış, bunda kızılacak bir şey yok. Eğer karşı tarafa güvenmiyorsanız pek kullananı görmedim ama TapuTakas diye bir sistem var tapularda. Onu niye kullanmadın diye sorabilirsiniz abinize onun dışında normal bir işlem yapmış kendisi.
0
messor
(22.05.25)
tapu memuru parayi aldiniz mi diye soruyor +1
en fazla o anda gonderilebilir zaten, biz kaporayi vermis sonra parayi tapudan sonra vermistik ama ev sahibi de biz de duzgun insanlar olarak anlasmistik.
bir sey diyemezsiniz, ailesini kurmus adam hala sacma sapan herkesi strese sokuyorsa yetiskin olamamis demektir. allah akil fikir versin.
0
kassiopeia
(22.05.25)
(4)

Vergi cezası için şikayet ettim. Sonuç çıkar mı?

Unde bach canim
Birisinden eğitimle ilgili hizmet aldım fakat sözlü olarak vadettiğini yerine getiremedi, üzerine tekrar ücret verirsen aynı hizmeti veririm dedi. Bu kişi şirket falan olmadan eft yaptırırken elden alınan borç yazdırarak vergi dairesine takılmak istemediğini söyledi. Bunun üzerine adamı dekontlar, w
Birisinden eğitimle ilgili hizmet aldım fakat sözlü olarak vadettiğini yerine getiremedi, üzerine tekrar ücret verirsen aynı hizmeti veririm dedi. Bu kişi şirket falan olmadan eft yaptırırken elden alınan borç yazdırarak vergi dairesine takılmak istemediğini söyledi. Bunun üzerine adamı dekontlar, whatsapp konuşmaları (paranın ticari niteliği olduğunu kanıtlamak için) ekleyerek dijital vergi dairesi üzerinden şikayet ettim. Adresi, isim soyisim ve ibanını bildirdim. Ayrıca bunu sadece bana yapmadığını, hesaplarını incelediklerinde aynı şeyle karşılaşacaklarını, kendisinin bu kadar para akışı olacak işi olmadığını belirttim. 1 ay geçti bir dönüş yok, sonuç çıkar mı sizce?
0
Unde bach canim
(24.04.25)
Cimer'e de yazın. Dönüş yapıyorlar olumlu veya olumsuz.
0
messor
(24.04.25)
İnceliyorlardır belki. Son 1-2 yıldır baya peşlerine de düşüyorlar. Cimerden de şikayet kaydı oluştur, elinde bi başvuru no vs varsa daha önce şu numara ile başvurdum de mutlaka dönerler
0
avatar is back
(24.04.25)
Tekrar eğitim alın ama ödeme yapmayın ya da oyalayin. Hiçbir şey olmasa bile içiniz soğur.
0
encokbenisevinnolur
(24.04.25)
@encok
Parayı öncesinde istiyor.
0
🌸Unde bach canim
(24.04.25)
(6)

los angeles yangını

OgutucuRecep
var mı yok mu biri bizimle aly mı ediyor
var mı yok mu biri bizimle aly mı ediyor
0
OgutucuRecep
(14.01.25)
Ne demek var mı yok mu? Var işte neyi soruyorsun tam olarak? 3-5 tane fake video falan mı gördün? Her afette çıkar onlar
0
avatar is back
(14.01.25)
Elbette var da bu kadar abartıldığı kadar var mı ? Onu soruyor sanırım arkadaş. Bilgi kirliliği inanılmaz boyutlarda çünkü. Sosyal medyada öyle yorumlar var ki bütün şehir yanmış kül olmuş gibi. Ama daha iki saat önce Lakers maçını izledim. Salon dolu, adamlar gayet keyifli, eski oyuncularının formasını falan astılar hatta devre arasında. Sosyal medyada çok büyük sahte bilgi bombardımanı var, haliyle insan neye inanacağını şaşırıyor.
0
messor
(14.01.25)
eski bir ünlü şarkıcı video atmış havada duman yok hiç bir yer yanmamış görülenler komple yalanmış gibi göstermiş insanın aklı karışıyor cidden.
0
eja
(14.01.25)
Los Angeles, etraftaki kendisine bağlı şehirlerle beraber toplanınca, 15 milyona yakın nüfusu olan bir şehir. ABD'de bu işler biraz karışık olduğu için 3 milyon da görebilirsin nüfus olarak 10 milyon da ama yani alan olarak İstanbul kadar bir alan kapsıyor tüm metropolitan alan. Şehrin iki küçük kısmında yangın var gördüğüm kadarıyla ve oralar çok kötü etkilenmiş ama kalan yerlerde bir sorun yok.

Tüm şehirin yanması demek devasa bir alanda yangın olması demek. Sosyal medyada inanılmaz bilgi kirliliği var, tüm suçu Demokrat politikacılara ve onların eşitlikçi politikalarına atmak isteyenler (Elon Musk ve yancıları) saçma sapan haberler yayıyor. Yani evet bir afet var ortada ama şehirde o bölgeler dışında muhtemelen 10 milyon kişi günlük hayatına devam ediyor
0
nundu
(14.01.25)
merkezde yangın yok. Çevredeki dağlar, ormanlar ve ormana yakın yapılmış müstakil evlerin bulunduğu mahalleler yandı genel olarak.
0
inawen
(14.01.25)
LA'de yasiyorum, burda yangın oldugunu eksi'den ogrendim diyeyim :)) ve evet, sizle alay ediyorlar.
0
zeleno
(14.01.25)
(6)

1000 Km Bakımı Hakkında

depresif çocuk
Merhaba.Yeni aldığım aracın 1 yılı dolmak üzere ancak ben henüz 500 km falan yaptım. Bunu yine de 1000 km bakımına götürebiliyor muyum? Bir de aracı fazla kullanmadıysam götürmeme gerek var mı?
Merhaba.

Yeni aldığım aracın 1 yılı dolmak üzere ancak ben henüz 500 km falan yaptım. Bunu yine de 1000 km bakımına götürebiliyor muyum? Bir de aracı fazla kullanmadıysam götürmeme gerek var mı?
0
depresif çocuk
(02.01.25)
10.000 km bakimi olabilir mi? Garantisinin devam etmesi icin vaktinde goturmek gerekiyor diye biliyorum. Zaten 1 yil dolunca kilometre gelmese de yag degisimi falan yapilmali. Nasil oldu da bu kadar az kullandiniz? Bu arada bu 500 km de sirf sehir ici yapildiysa aracin uzun vadeli sagligi icin iyi degil. Arada otobanda bir sure stabil gitmesi yaglanmasi icin iyi oluyor.
0
mbond
(02.01.25)
Ya 1 yıl ya 10.000 km diyorlar. Km dolmazsa yıla bakıyorlar. 1 yıl dolduysa götüreceksin mecbur. Yağ, yağ filtresi değişecek. İşçilik vs volkswagen servisi yılbaşından önce 7500 tl alıyordu.

Yağ değişmesinin sebebi alışkanlık özelliğini zamanla kaybeder, bayatlar yani. Arabayı kullanmadım her şey sapasağlam diye düşünmeyin. Aksine köşede yatan arabalar daha fazla masraf çıkarır. Sahibinden.com'da Garaj arabası, hiç kullanılmadı, yepyeni tarzı ilanlardan da uzak dururum bir yılda ortalama 10bin km üzeri yol yapmış arabalardan da uzak dururum şahsen ben.

Edit: 1 yıl dolunca servis bakımı ışığı yanar muhtemelen zaten servise götürün diye.
0
Cesario
(02.01.25)
öncelikle baya şaşırdım. senede 500 km yapmak için mi araç aldınız kötü olmuş.

bakım her 1 yılda veya arabaya göre değişmekle beraber 10-15-20 bin kmde bir yapılır. sizin 1 yıl dolmuş bu durumda km önemsiz. araba 1 yıl yatsa bile bakım yapılmalıdır. hatta 1 yıl yatması 1 yıl çalışmasından daha zararlı olabilir.

götürmenize gerek var aracın sağlığı için. ayrıca götürmezseniz de garantisi bozulur varsa.
0
jelly bear
(02.01.25)
1000 km bakımı denilen şey esasında genel bir kontrolden ibaret, bir bakım yapılmıyor yani. araçta ters giden bir şey var mı, yağ ya da su eksiltiyor mu, beyinde herhangi bir arıza kodu vermiş mi gibi yarım saatlik bir check up gibi düşünebilirsiniz. 1 yıl bakımında ise aracınızın motor yağı ve ıslak/kuru filtreleri değişecek. dolayısıyla direkt 1 yıl bakımına götürüp henüz 1000 km olmadığı için kontrole getirmediğinizi söylemeniz yeterli.
0
robin crusoe
(02.01.25)
Götürmenize gerek var mi; arac garantideyse ve bakım süresini kaçırırsaniz garantiden çıkıyor diye biliyorum. Bakim sadece km ile alakalı olsa sırf km yazarlardi.

500km için araç almak kötü olmuş+1. Kullanmamak iyi değil araba için, lastikler için.
0
logisticsmanager
(02.01.25)
1000 km bakımı diye bir şey yok. Bizde volkswagen var mesela, bir yıl veya 15.000 km dolunca getirin dediler. 500 km de olsa bir yıl olduysa götürmeniz gerekir. Götürmezseniz ileride olası bir arızada garanti kapsamıyla ilgili sıkıntı yaşarsınız.
0
messor
(02.01.25)
(3)

Miras / Arsa Satışı Hk.

va
Babadan kalma arsa çocuklar üzerine miras olarak pay edilecek. Baba hayatta ve parseller hazır. Tapudan başvuru yapıldı. Soru şu:-Rayiç bedel 1/20 kadar düşük, satış rayiç bedelin biraz üzerinden yapılması planlanıyor. Bir sıkıntı olur mu? İleride tekrar satarken problem olur mu? Bu şekilde yapılan
Babadan kalma arsa çocuklar üzerine miras olarak pay edilecek. Baba hayatta ve parseller hazır. Tapudan başvuru yapıldı. Soru şu:

-Rayiç bedel 1/20 kadar düşük, satış rayiç bedelin biraz üzerinden yapılması planlanıyor. Bir sıkıntı olur mu? İleride tekrar satarken problem olur mu? Bu şekilde yapılan bir satışta arsanın gerçek ederinin bedeli alıcıya nasıl veriliyor?
-Tapu randevusu alındıktan kaç gün sonra ortalama mesaj ve gün belli olur?

Teşekkürler.
0
va
(30.12.24)
arsada başka ortaklar var mı? başka ortaklar var ise sonradan problem yaşamamak için arsanın belediye raicinden değil de piyasadaki güncel değerinin de üzerinde satış göstermek gerekir. çünkü satış anında ilk alım hakkı arsadaki diğer ortakların. arsa müstakil olarak babanıza ait ise dediğiniz gibi yapabilirsiniz.

tapu randevusu tamamen başvurduğunuz tapu dairesindeki yoğunlukla ilgili, ertesi gün için de gelebilir 3-4 gün beklemeniz de gerekebilir.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(30.12.24)
Rayiç bedelin üzerinde gösterildiği için satış fiyatı sorun olmaz. Zaten tapularda büyük oranda işler böyle dönüyor maalesef. Aradaki fark elden alınıyor. İlerideki satış için de bir sorun olmaz onu da rayiç bedelden yaparsınız.

Tapu randevusu bulunduğu tapunun yoğunluğuna göre değişir. Onun net bir prosedürü yok. Yıl sonu olduğu için belki şu ara yoğun olabilir tapular. Ama normalde 1-2 gün için mesaj gelir.
0
messor
(30.12.24)
Hayatta olan babanın mirası nasıl oluyor ben onu anlamadım?
0
parka
(30.12.24)
(9)

Osimhen abartma

ırene adler
Selam, osimhen biraz fazla abartılmıyor mu sizce?Şu ana kadar çok fazla gol atmadı. Fiziği iyi ,pozisyonlara girmeye çalışıyor ama sanki Icardinin geriye gelip pas akışını sağlaması ondan daha iyiydi. İlerde orta bekliyor gibi hep. Ortalarin çoğu da defanstan dönüyor zaten.Ekstra bir çalım, klas şut
Selam, osimhen biraz fazla abartılmıyor mu sizce?


Şu ana kadar çok fazla gol atmadı. Fiziği iyi ,pozisyonlara girmeye çalışıyor ama sanki Icardinin geriye gelip pas akışını sağlaması ondan daha iyiydi. İlerde orta bekliyor gibi hep. Ortalarin çoğu da defanstan dönüyor zaten.

Ekstra bir çalım, klas şutlar vs pek göremiyoruz nedense. Formda bir icardi sanki daha yararlı GS için.

Ne dersiniz?
0
ırene adler
(28.11.24)
"şu ana kadar çok fazla gol atmadı"

11 maç 8 gol 5 asist. buna ek olarak sayılmayan (ofsayt faul vs) en az 3-4 golü de var. bu adam nasıl fazla gol atmamış oluyor? üstelik adam yaz kampı bile geçirmemiş, fiziksel olarak kendi yüzde yüzünde değil.

formda bir icardi sadece gs'nin değil türkiye futbol tarihinin en iyi forvetlerinden biri. osimhen şu ana kadar gayet iyi ve gittikçe yükseliyor. sezon sonuna kadar kalırsa çok saçma sapan bir gol asist istatistik görebiliriz.
0
ilgeru
(28.11.24)
her maçı izliom. kesinlikle katilmiyorum. bence takımı yukarı çıkardigi çok bariz
0
buenosdias
(28.11.24)
bugün galatasaray düşmanlarının yazma günü mü :)

osimhen türkiyenin açık ara net bir şekilde en iyi futbolcusu. abartılmıyor.

ayrıca "şu ana kadar çok fazla gol atmadı" diyen birisini ciddiye bile almamak gerekir :)
ligde 7 maçta 6 gol.
avrupa liginde 4 maçta 3 gol.
toplamda 11 maçta 9 gol.

buna yaklaşan her hangi bir futbolcu söylesene
0
abelardo
(28.11.24)
İstatistik falan boşverin
Oyunu da mı izlemiyorsunuz bunu yazarken?
Görmek başka birşey cidden
Osimhen olmasa Galatasaray'ın Young Boys'dan farkı yok
Sıkıcılık seviyesi göklerde olurdu
0
baldan kaymak
(28.11.24)
Bence de kesinlikle abartılıyor. İyi oyuncu ama öyle 75 milyon - 100 milyon euro seviyesinde değil.
0
messor
(29.11.24)
arkadas real madrid-liverpool macinda 2 penalti kacirildi dun aksam. dunyada golcu santrafor yok. o yuzden ediyor zaten 100 milyar milyon trilyon.

osimhen biraz az bile abartiliyor. bu adamin bu yasta tr'de oynamasi akilalmaz bir olay aslinda. biz fazla cabuk alistik.
0
fevzi123
(29.11.24)
Maç bitince bile alkmaarli oyuncular etrafini sardilar,sadece bu bile yeterli aslinda değerini bilenler biliyor
0
essoist
(29.11.24)
75m euro değeri olunca messi gibi sürekli çalım atsın, takımı tek başına sırtlasın gibi bir algı oluyor galiba. fakat günümüz futbolu bu hareketlere artık çok müsait değil.

Osimhen ve Icardi'yi top ayağında değilken izleyin kalite farkını anlayacaksınız.
0
durbidakka
(29.11.24)
+1 Irene
0
HellKeePer
(29.11.24)
(6)

Kayinpeder ve kayincolarla aranız nasıl?

tahirkemalbozoglu
Sınırlı bir iletişim var aramızda. Birbirimizi arayıp sormayız, acil durumlar haricinde. Bayramdan bayrama ve yılda 4-5 kez de genel misafirlikler haricinde görüşmeyiz. Sizde durumlar nasıl?
Sınırlı bir iletişim var aramızda. Birbirimizi arayıp sormayız, acil durumlar haricinde. Bayramdan bayrama ve yılda 4-5 kez de genel misafirlikler haricinde görüşmeyiz. Sizde durumlar nasıl?
0
tahirkemalbozoglu
(22.11.24)
Bende de hemen hemen aynısı. Ama en temizi de bence öyle zaten. Çok içli dışlı olunca ilişkinin cıvıklaşabilme ihtimali var. Kayınço her an borç isteme potansiyeli olan da bir figür. O yüzden arada biraz mesafe olması iyidir.
0
messor
(22.11.24)
Ben kayinco'mu en son ne zaman aradigimi hatirlamiyorum bile. 5-6 sene evvel olabilir.
0
turkuaz
(22.11.24)
biz de bayramdan bayrama veya işimiz düştüğünde araşırız
0
ananiyimioguz
(22.11.24)
Yılda 1-2 yeterli. Mesafeli olmak lazım.
0
babilfish
(22.11.24)
0 aracını kullan diye bana verdi.
0
mikahakkinen
(22.11.24)
Benzer bir soruyu ben soracaktım.

Eşim haftada birkaç kere görüşüyor uzakta olduğumuz için. Konuşmanın içinde beni soruyor, selam söylüyor ben de geri selam söylüyorum müsaitsem bazen görünüyorum hal hatır sorup ayrılıyorum.

Bu iletişim olmasa arar mıydım bilmiyorum aramazdım herhalde bayram seyran harici.

Ziyarete gittiğimizde ise gayet babacan, arabasını verir, rakısını tokuşturur bi sıkıntımız yok şükür.

Kayınçom yok.
0
chicha_v2
(22.11.24)
(7)

Izgara Döküm Tava

messor
Saçma bir soru olabilir kusura bakmayın lütfen öncelikle. Izgara tava arıyorum. Genelde marketlerden veya restoranlardan hazır köfte alıp evde pişiriyorum. Onlar da genelde yağlı oluyor. Tava yağ içinde kalıyor pişirince. Böyle kademeli bir şekilde, delikli veya kanallı döküm tavalar olur mu ? Yağ o
Saçma bir soru olabilir kusura bakmayın lütfen öncelikle. Izgara tava arıyorum. Genelde marketlerden veya restoranlardan hazır köfte alıp evde pişiriyorum. Onlar da genelde yağlı oluyor. Tava yağ içinde kalıyor pişirince. Böyle kademeli bir şekilde, delikli veya kanallı döküm tavalar olur mu ? Yağ oradan süzülsün aşağıda biriksin. Üst tarafta da köfte veya et pişsin gibi. Mangal mantığı aslında. Ama hiç öyle döküm ızgara tava bulamadım. Elektrikli ızgaralar var ama onlar biraz teferruatlı makinalar, yıkaması temizlemesi zor. Bana bir tava yeter dediğim şekildeki gibi. Izgara bölümü biraz yüksekte olacak altta yağlar birikecek.
0
messor
(21.11.24)
öncelikle, hazır köfte almayın ve yemeyin. Genelde en kötü etler ve yüzde elliden fazla yağdan oluşuyor. Bu kadar yağlı eti hangi tavada pişirseniz ortalık yağ olur.

Ben şunu kullanıyorum ve memnunum

www.lavashops.com
0
spankenstein
(21.11.24)
Lava'nın cengiz han serisi tavası sizin ihtiyacınızı karşılıyor;

www.lavashops.com
0
thracia
(21.11.24)
Ben de asagidakinden vardi, iyi guzel ama cok da verilen paraya degecek birsey yok. Lava paylasilmis daha uygun fiyatli olur genelde. Bunlar bildigim kadariyla elde yikaniyor, epey de agir, genelde bir sure sonra insanlar kullanmayi birakiyor.

amzn.eu
0
mbond
(21.11.24)
@spankenstein

Hazır köfte konusunda haklısınız ama işte zamansızlık, yorgunluk, üşengeçlik vs. yapmak durumunda kalıyorum. Sizin önerdiğiniz tavalardan var bende de. Gayet iyiler ama dediğim gibi onları kullanınca tava yağ içinde kalıyor.

@thracia

Bu sizin tavsiyeniz aslında tam benim istediğim gibi ama bişey aklıma takıldı. Normalde biz tavaları ocakta direkt ateşin üstüne koyarız. Bunun ortası biraz oval, yüksekte gördüğüm kadarıyla. Yani ateşle direkt teması yok. Acaba ısınmasında sıkıntı olur mu ? Görünce tek aklıma gelen soru işareti o oldu. Bunu inceleyeceğim ama teşekkürler. Eğer kullanıcı deneyimleri iyiyse bunu alabilirim.

@mbond

Bu tava da belli ki çok iyi. Fiyatı da zaten öyle ama dediğim gibi benim istediğim öyle bişey değildi.
0
🌸messor
(21.11.24)
Hocam sorunuza net cevap değil ama airfryer seçeneğini de düşünün derim.
0
kumandanim
(21.11.24)
Dediğiniz gibi tavanın ortası oval olduğu için biraz yüksek ve dolayısıyla ateşle direkt teması yok. Ama bunun sorun olacağını düşünmüyorum. sadece normalde ısıttığınızdan daha uzun süre ısıtmanız gerekir. Neticede barbekülerde kullanılan döküm ızgaralar da direkt köze temas etmiyor ancak demirin ısıyı uzun süre tutması sayesinde yine yüksek sıcaklıklara çıkıyorlar. Sadece doğalgaz alevinin kalorisi daha düşük olduğu için biraz daha uzun ısınma sürelerine ihtiyacı olur gibi geldi bana.
0
thracia
(21.11.24)
alttan ısıtan her türlü cihazda bu sorun olur. size üstten ısıtan bir şey lazım, fırın ızgarası gibi. altına bir tepsiye su koyarsınız, yağlar suya damlar. airfryer da olabilir tek seferde bir iki kişilik pişirecekseniz.
0
inheritance
(21.11.24)
(6)

Sürekli ishal olmak ve illallah etmek

tahirkemalbozoglu
Selam dostlar, Uzun süreden beri süregelen ara ara ortaya çıkan ishal durumuyla uğraşıyorum. Durduk yere olmuyor bu ishal sorunu. Üşüyünce oluyorum fakat abicim dön atlet dışarı çıkmıyorum ki! Markette dolap reyonundan geçerken bile hafif bir üşüme geliyor başlıyorum kıçı tutarak eve doğru koşmaya.
Selam dostlar,
Uzun süreden beri süregelen ara ara ortaya çıkan ishal durumuyla uğraşıyorum. Durduk yere olmuyor bu ishal sorunu. Üşüyünce oluyorum fakat abicim dön atlet dışarı çıkmıyorum ki! Markette dolap reyonundan geçerken bile hafif bir üşüme geliyor başlıyorum kıçı tutarak eve doğru koşmaya. Dolapta değil mesela mutfaktaki suyu içsem yarım saat sonra ishal şeklinde tuvalete çıkmış oluyorum. Tamam usutmeyim ama bu olaylar da usutulecek şeyler değil ki? Ne yapsak?
0
tahirkemalbozoglu
(06.11.24)
gastroenteroloji
0
eja
(06.11.24)
gastroenteroloji +1

prebiyotik-probiyotik takviyesi ile gözlemleme yapabilirsiniz surekli ishal hali bağırsaklardaki faydali bakterilerin de etkilenmesine sebep oluyor ve bu bitmek bilmez bir döngü yaratıyor en az 2 hafta düzenli kullanım ve dikkatli beslenme ile afedersiniz biraz da totoyu tutmak suretiyle yeniden faydalı bakrerilerin kazanimini sağlanabilir bu da doğru sindirimi yeniden kazandırır, ayrıca eleminasyon diyeti ile de böyle dönemlerde beslenme döngüsüne bir bakmak lazım
0
apocalipy
(06.11.24)
@eja +1
vakit geçirme

Muhtemelen gaydada gizli kan testi ve kolonoskopi isteyecektir. İhmal etme. Geçiştirirse de başka bir hastaneye git.
0
Mirket
(06.11.24)
Sürekli ishal olmak aman diyeyim hafife alınacak bir konu değildir. Ciddi bir sıkıntı olabilir. Hiç vakit kaybetmeden doktora görünüp gerekli tahlilleri yaptırmak lazım. Geçmiş olsun.
0
messor
(06.11.24)
doktora hemen gidemeyecekseniz bir süre bakliyatları, süt ürünlerini ve kuruyemişleri kesmeye çalışın. pro-pre alın. stres de insanı çok etkiliyor ayrıca, ishal mi olacağım korkusu bile ishal yapıyor insanı. biraz bu eleme ve bağırsakları rahatlatmak da iyi olabilir ama doktor görmek de her zaman iyidir:)
0
red g
(06.11.24)
Şekerli ve süt ihtiva eden ürünleri tüketimi kesmeniz gerek. Bununla birlikte lifli gıda tüketmelisiniz. Bol bol bira için. Yoğurt içine yulaf karıştırıp yiyin. Turşu ve sirke tüketimini artırın. Soğukla alakası yok durumun. Geçmezse de yallah doktora.
0
dakota
(06.11.24)
(8)

Konum satın almak

Lubb
oturulcak evde (yatırımlık değil) konuma her şeyden daha çok önem vermek mantıklı mıdır?aynı paraya alternatifler söz konusu olduğunda konum için (size uygunluğu yönünden en iyi konum) genişlikten ya da oda sayısından vs. vazgeçer misiniz?
oturulcak evde (yatırımlık değil) konuma her şeyden daha çok önem vermek mantıklı mıdır?

aynı paraya alternatifler söz konusu olduğunda konum için (size uygunluğu yönünden en iyi konum) genişlikten ya da oda sayısından vs. vazgeçer misiniz?
0
Lubb
(14.10.24)
kesinlikle evet. bununla ilgili ata sozumuz var ev alma komsu al diye.
0
antikadimag
(14.10.24)
Amerika'da da emlakçıların böyle bir sözü var evin fiyatındaki en önemli üç etken location location location diye. Oda sayısı ya da metre kare çok önemli değil benim için. Konum ise her şey. Ama benim arabam yok, toplu taşıma seven biriyim ve tek yaşıyorum. Arabadı olan çocuklu bir aile için evin genişliği daha önemli olabilir
0
nundu
(14.10.24)
Ben duruma göre değerlendiririm. Şartlarım gereğince hangi kriter en önemliyse onu önde tutarım desem de bir taşınmazın pek çok şeyini değiştirebilmenize karşın konumun değiştirilemeyeceğini unutmayın. Bu nedenle evet, muhtemelen en önemli şey konum olacak.

Tabi konum da şartlara göre değerlendirilmeli. 3 odalı bir eve ihtiyacınız varsa ve hoşunuza giden konumda 2 odalı bir ev bulduysanız, bu da ihtiyaçlarınızı karşılamayacaktır. Bu nedenle mevcut şartlarınıza göre değerlendirme yapmanız her durumda zorunlu.
0
10551037
(15.10.24)
konum derken evin istenilen ilçenin içindeki konumu mu yoksa görece olarak daha düşük sosyo-ekonomik çevrenin olduğu ya da tırrek arkadaşların olduğu konum mu? ikisi çok farklı şeyler.

mesela ankara için konuşursak gidip keçiörenden ev almazdık asla. ama istediğimiz ilçeden ev alırken ilçe içerisindeki konumu merkezi olmamasına rağmen bunu önemsemedik.
0
elorelia
(15.10.24)
@elorelia

aileye, işe, ulaşıma, ihtiyaç duyduğumuz yerlere yakınlık ve değerli daha da değerlenecek bir yerde ilçenin şartlarımıza en uygun yeri ama diğer fiziki ihtiyaçlar konusunda eksik genişlik oda vs konusunda.
0
🌸Lubb
(15.10.24)
evet

istediğim evi bulursam şehir, bölge değiştiririm.
0
janderzel zartanyan
(15.10.24)
@antikadimag +1

Kesinlikle katılıyorum. Ev alma komşu al diye boşa denmemiş. Sizin için en iyi konumda bir yer bile alsanız kötü komşunuz varsa orası size cehennem olur. Tam tersi konumu hiç içinize sinmeyen bir yerde yaşasanız ama iyi komşularınız varsa orası bir süre sonra içinize siner cennet olur sizin için.
0
messor
(15.10.24)
bana uygunluğu yönünden en kötü konumda ev aldım, işime uzak ama göreceli olarak daha medeni ve parkı sahili olan bir bölge terch ettim, üzerine ekleyipte işe yakın(merkezi konum) ama içi kötü bir ev almak yerine uzak tercih ettim.
0
eja
(15.10.24)
(2)

mercedes veya bmw fiyat

panamera
Selamlar, yakın zamanlarda bayiilerden 0 için fiyat alan oldu mu? Ne dediler? Liste fiyatları ile arada ciddi farklar oluyor (yukarı yönlü), o yüzden soruyorum. şehir de belirtirseniz çok iyi olur. genel olarak 5 ve E için soruyorum, diğer serileri de yazabilirsiniz.İyi günler dilerim
Selamlar, yakın zamanlarda bayiilerden 0 için fiyat alan oldu mu? Ne dediler?
Liste fiyatları ile arada ciddi farklar oluyor (yukarı yönlü), o yüzden soruyorum. şehir de belirtirseniz çok iyi olur. genel olarak 5 ve E için soruyorum, diğer serileri de yazabilirsiniz.
İyi günler dilerim
0
panamera
(14.10.24)
Yaklaşık 2 ay önce sıfır E180 aldık. Liste fiyatıyla aynıydı. İstanbul Mengerler'den. Şu an bi değişiklik var mıdır bilmiyorum ama sanmıyorum zaten yeni zam da geldi.
0
messor
(14.10.24)
Yukarı değil de aşağı yonlu 100.000 TL fiyat aldım ben de.
0
liberal
(18.10.24)
(14)

Araba Kullanmak

rock n roll
Sizce soğukkanlı olmayan insanlar da araba kullanabilir mi? Ben ehliyet almak istiyorum ama aşırı paniğim. Ben normalde de soğukkanlı değilim. Sizce bu sevdadan vaz mı geçeyim yoksa kullandıkça rahatlar mıyım?Not: Bisiklet bile süremiyorum, çocukken biraz öğrenmiştim düz gidebiliyordum döneceğim zam
Sizce soğukkanlı olmayan insanlar da araba kullanabilir mi? Ben ehliyet almak istiyorum ama aşırı paniğim. Ben normalde de soğukkanlı değilim. Sizce bu sevdadan vaz mı geçeyim yoksa kullandıkça rahatlar mıyım?

Not: Bisiklet bile süremiyorum, çocukken biraz öğrenmiştim düz gidebiliyordum döneceğim zaman inip bisikleti çevirip tekrar biniyordum. Şimdi onu bile yapamıyorum. Araba sürerken kim bilir ne hale gelirim :))

İstiyorum çünkü araba kullanabilmek lazım.
0
rock n roll
(03.10.24)
Ben kullanabiliyorsam herkes kullanır. İlk arabam gri güvercinimi haşat ederek öğrendim. Kullandıkça öğreniliyor. Yanına Bi arkadaşını al al çık.

Bana en zor gelen şey hızlı akan trafiğe yan yoldan çıkmaktı. Bir de parkta sorun yaşıyordum. Şimdi arabanın sığabileceği her yere tekte park ederim
0
kullanicadi
(03.10.24)
Bir de ben de çok paniğim. İlk kazamda çarptığım adam bana tek kelime edemedi halimi görünce. Arabayı bıraktı beni sakinleştirmişti elim ayağım yarım saat titredi
0
kullanicadi
(03.10.24)
Araba kullanmayı bilmek önemli. Ama özellikle istanbul'daysanız araba kullanmak eşittir sinir, stres, dert sahibi olmak demektir. Can güvenliği de yok, her gün görüyoruz yol kavgası diye millet birbirini kesiyor. Psikopatın birine denk gelmek çok olası. Araba kullanmamı gerektirmeyecek bir hayatı her zaman tercih ederdim. Hep hayalim büyükada'da yaşamaktı onun en büyük nedeni adada araba olmamasıydı.

Sizin durumunuzda ise aşırı paniğim diyorsunuz. Bu en büyük sıkıntıdır trafikte. Bunu aşabilecek misiniz onu düşünün. Eğer aşamazsanız işiniz çok zor. Bisiklet sürerken bile o durumdaysanız akan trafikte düşünemiyorum sizi. Cesaretlendirmek isterdim ama sanki eğer zaruri bir ihtiyaç değilse kullanmazsanız sizin için daha hayırlı olur gibi.
0
messor
(03.10.24)
@kullanicadi; arkadaşımı yanıma alsam sinirlenip direksiyona o geçer. Çok iyi araba kullanıyor :))
0
🌸rock n roll
(03.10.24)
Önce kendine Bi daire belirle. Ben beş altı ay Bakırköy Yeşilköy Florya dışına çıkamadım. İşe metroyla gidiyordum dalga geçiyorlardı helal dairenden çıkamıyorsun dimi diye.

Bahçeşehir e taşınınca hiçbir yere toplu taşıma ile gidemedim iş başa düştü. En sağdan yavaş yavaş, navigasyonla gitmeye başladım. Hemen trafiğe çıkma da ufak bir alanda sür önce giderek genişlet. Avmlere git önce oralarda park kolay oluyo. En kötü vale varsa ona verirsin park eder:p
0
kullanicadi
(03.10.24)
bu tamamen size bağlı. yapamazsınız diye bir şey yok ama aşabileceğinizi düşünüyor musunuz? heves kırmak istemem ama istanbul için özellikle konuşuyorsak bu düzeyde panik herkesi tehlikeye sokar.

ehliyet kursuna gittiğinizde belli olur zaten panik düzeyi :) ehliyeti de aldıktan sonra mutlaka önce az trafik, sakin küçük yerlerde başlayın. önce araca hakim olmak önemli. sonrası seri hareketler, soğukkanlılık gerekli mutlaka.
0
chanandler bong
(03.10.24)
eşim aynı durumdaydı. İyi bir hocadan 10 ders aldı. beraber sürekli trafiğe çıktılar. 15 yıllık şöför şimdi.
öneriler:
1-araba otomatik vites olsun. zaten diğer araçlardan stres olacaksın. bi de vitesi düşünme.
2-sakin bir hocadan özel ders al.
3-trafik kurallarına uy. sırf sana arkadan selektör yapıyor veya korna çalıyor diye panik yapma, şerit değiştirme. arkadan çarpacak hali yok. en kötü yanından söverek geçer.
4-çok endişe ediyorsan arka ve yan camlara acemi sürücü yazıp yapıştır. bi tık daha rahat edersin belki.
0
merhum
(03.10.24)
Ankara'nın trafiği de İstanbul'a benziyor :)
0
🌸rock n roll
(03.10.24)
otomatik ehliyet alma ya da alacaksan iki ayağını kullanma. sadece sağ ayağını kullanarak öğren. fren yerine gaza basanlar senin gibi panik olanlar genelde.

araba kullanmak çok büyük özgürlük. mutlaka ehliyet al, hatta hemen şimdi başvur. ama dediğim gibi çok pratik yap, çok özel ders al. zamanla elin ayağın gibi oluyor araba.
0
gabe h coud
(03.10.24)
Ön bilgi: 3 senedir araba kullanıyorum. Kullanmayı otomatik viteste öğrendim, düz vites de kullanabiliyorum, 2.5 senelik B sınıfı ehliyetim var. Şehiriçi trafiği, uzun yol, tek ya da iki hamlede park etme vs hepsi tam.

Şimdi nasıl öğrendiğime gelelim...

Ben normalde soğukkanlı biriyim hemen her konuda. Panik olmam için ortada gerçekten çok büyük bir tehlike ve elimde de az zaman olması lazım. Lakin araba kullanmayı zorla, sinir hastası ve yaşlı bir aile büyüğümden öğrendim. Resmen bir işkenceydi. Sürekli bağırıp çağırıyor sayıp sövüyordu. Soğuk terlemeler mi dersiniz, ağız kurumaları mı, sıkıntılı ne ararsanız gırla. O bir sene benim için tam bir işkenceydi, hala bile azalmış şekilde devam ediyor yer yer. Park etmeyi yeni öğreniyormuşum gibi davranıyor, "direksiyonu şöyle kır, böyle git, böyle gel" falan diyor:)

Bunu neden anlattım? Birincisi, bu şartlar altında ben bile öğrendiysem siz de gayet öğrenirsiniz. İkincisi, inanılmaz dikkatli bir sürücüyüm, şimdiye dek herhangi bir dokundurma çizik dahi yapmadım, ve bunu çok sıkı ve sert birinden öğrenmiş olmama borçluyum bir ölçüde. Ama dengeyi kurmak da bana kaldı. Biraz daha rahat birisi olsaydı bu kadar nefret ederek, korkarak geçmezdim direksiyona. Bu da eksisi. Yani ikisinin arasında bir eğitmen bulun. Ya para vererek ya eş dost fark etmez. Hem sizi soğutmayacak hem de çok gevşek bırakmayacak, sizi çevredeki ve trafikteki sorunlara karşı ayık tutacak birini bulmanız lazım. Bu belki de en önemlisi.

İkinci önemli nokta, sürekli ve sık sık pratik yapmanız. Ben bir sahil kasabasında öğrendim. Önce deniz kenarındaki toprak yol, sonra köy yolu, sonra ilçe, sonra şehiriçi, sonra uzun yol diye diye büyüttüm ama hemen her gün pratiğe çıkıyorduk. O süreçte beş yaş falan yaşlandım ama üç ayda tamamen kendi başıma trafiğe çıkabiliyordum. Rahat edeceğiniz bir rota seçin, yeni bir rotaya geçene dek, gerekirse bir hafta gerekirse 1 ay orada pratik yapın. Yanınızdaki kişiyle çıkın pratiğe ama her an yanınızda oturmasın, bazen arabadan inip yönlendirsin sizi. Özellikle park manevralarında ve geri viteste giderken.

Ne kadar çok pratik yaparsanız o kadar rahat edersiniz ama bu iş sadece iyi araba kullanmak değil unutmayın. Biraz soğukkanlı ve sakin olmayı öğrenmeniz lazım çünkü trafikte bir sürü ucube var: makas atanlar, alkollüler, uykusuzlar, düpedüz hayvanlar, dikkatsiz yayalar vs. Hepsini kontrol edemezsiniz dolayısıyla kendinizi kontrol edebilmeniz lazım. Ve de arabayı tabi ki. Bir süre sonra bir uzvunuz haline gelecek zaten, sizinle tam uyum içinde hareket edecek arabanız.

Bu arada hata yapa yapa öğrenmeye katılıyorum ama bunu minimumda tutmak en akılcı seçenek tabi ki çünkü kıra döke yaptığınız her hata size maddi hasar olarak dönecek, aracınızın hasarı artacak ve en önemlisi şevkiniz kırılacak. Kırıp dökmeden de öğrenmek mümkün, ona gayret edin, insanlık hali kaza olursa da "canımız sağolsun oyuna devam" diyebilin ama.

Kendinizden emin olmadan trafiğe çıkmayın, ufak ufak, trafik yoğunluğunun az olduğu bölgelerden ya da o saatlerde başlayın ama "tamam ben hazırım"ı hissetmiyorsanız kesinlikle çıkmayın, zaman verin, pratiklere devam edin.

Bir de bence işinizi çok kolaylaştırır: önce bisiklet sürmeyi öğrenebilirsiniz. Çok alakalı durmuyor ama birçok getirisi var şöyle ki:

-Denge hassasiyetiniz artacak
-Dönüşleri ve viraj almayı bisiklet gidonunda öğrenirseniz direksiyonda daha az zorlanacaksınız
-Gittiğiniz yola hakim olmayı öğreneceksiniz her yeri rahatça gördüğünüz için
-Daha önce yapamadığınız bir şeyi yapabilmenin motivasyonu gelecek:)

Biraz uzun oldu ama bunları uygularsanız bence gayet de kullanabilirsiniz, ama önce sakin olmayı öğrenmeniz gerek. Sırf araba direksiyonunda değil hayat direksiyonunda da çok işinize yarayacak:)

Bol şans!
0
@stubborn inferno
(03.10.24)
araba dedigin bir makine, ve etrafina baktigin zaman bir suru dusuk IQlu gayet rahat kullanabiliyor. abartilacak bisey yok. mevzunun sogukkanli olmakla da bir ilgisi yok.
araba kullanabilmek bir yetenek ya da zeka belirtisi degil. rahat ol, alisirsin.
0
cooperr
(03.10.24)
Allahını seversen yapma şunu, ne vasıfsız adamlar tek trafik kuralı bilmeden kamyonlar tırlar kullanıyor sen mi yapamayacaksın? altı üstü bir makine bu. insan kullansın diye yapılıyor.

kullanırsın kendine güven diyen arbre +1
0
titanyum22
(03.10.24)
Aslında daha çok düşük IQ sahibi kişiler yüzünden korkuyorum galiba.
0
🌸rock n roll
(03.10.24)
Trafiğe dışarıdan bakınca araba kullanmak gerçekten korkutucu ve kaotik gözüküyor yüzlerce binlerce araba aşırı süratli giden var ruh hastası gibi makas ata ata giden var her türden birçok tip var bunalrı dışarıdan görmek gerçekten insanın adrenalinini yükseltiyor ama sürücü koltuğuna oturup sen de o kalabalığa dahil olduğunda sadece sen ve önündeki arkandaki yanındaki birkaç aracı görmeye başlıyorsun o kaos o araba kalabalığı birden yok oluyor ve rahatlıyorsun. Bir de böyle düşün.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(03.10.24)
(6)

Stand-up tavsiyesi?

coder85
Netflixte bir çok stand up gösterisi var. Favorileriniz hangisi hangilerini tavsiye edersiniz? Netflix harrici de olabilir
Netflixte bir çok stand up gösterisi var. Favorileriniz hangisi hangilerini tavsiye edersiniz? Netflix harrici de olabilir
0
coder85
(24.09.24)
Ricky Gervais gosterileri kesinlikle
0
mor oje
(24.09.24)
Dave Chapelle ve Louis c.k ama Louis c.k'in gösterlerini Netflix me too olaylarından sonra kaldırdı sanırım.
0
fobfilm
(24.09.24)
Hala duruyorsa comedians in car getting coffee
0
duster
(25.09.24)
Kimse Bill Burr dememiş, ben de onu diyeyim. Sinirli sinirli konuşarak şaka yapması baya eğlenceli.
0
salihdt
(25.09.24)
shane gillis - beautiful dogs

son donemin yukselen komedyeni
0
antikadimag
(25.09.24)
Louis C.K

Bu işin piri bu adam. Bizde Cem Yılmaz neyse Amerika'da o. Özellikle Hilarious gösterisi mükemmel. Netflix'de var gösterileri. Şu adamı ana dilimde sahnede izlemeyi çok isterdim.
0
messor
(25.09.24)
(6)

Kaliteli ama çok pahalı olmayan giyim markası

prole
Merhaba. Yaz başında Lee Cooper'dan t-shirt aldım, 3 yıkamada delindi. Ulan bundan sonra kaliteli marka alayım, dedim ama bu kaliteli markalar nelerdir? Brooks brothers'a, tommy hilfiger'a bakıyorum, yorumlar ortalama, kalitesi düştü falan deniyor. Beni böyle senelerce severek götürecek gömlek, t-sh
Merhaba. Yaz başında Lee Cooper'dan t-shirt aldım, 3 yıkamada delindi. Ulan bundan sonra kaliteli marka alayım, dedim ama bu kaliteli markalar nelerdir? Brooks brothers'a, tommy hilfiger'a bakıyorum, yorumlar ortalama, kalitesi düştü falan deniyor. Beni böyle senelerce severek götürecek gömlek, t-shirt, sweatshirt markası nedir? Altınyıldız, Fabrika, Pierre Cardin, Jack&Jones, Levi's, Zara, Mango, LCW, H&M, ...? Ama çok da pahalı olmasın, böyle fiyat performans olsun olabiliyorsa :)
0
prole
(21.09.24)
tam f/p diyemem ama sık sık indirime girdiği ve kaliteli olduğu için marks&spencer diyeceğim.
0
anna sun
(21.09.24)
Docker' s fena değil gibi
Bütçeye uygunsa Massimo Dutti ve Network.
0
kumandanim
(21.09.24)
Polo
0
alfired
(21.09.24)
Plo hangi polo? Polo Club mı USPA mı?
0
🌸prole
(21.09.24)
Zara'nın dümdüz, desensiz tişörtleri var. O kadar kaliteliler ki bütün renklerinden aldım. Siyahtan, kremden fazla fazla aldım. Sürekli giyiyorum. 790 lira mı neydi. Tavsiye ederim. Kumaşı da gayet tok, hiç öyle bazı markaların zar gibi içi görünen kumaşlarından değil.
0
messor
(21.09.24)
yazdıklarınız arasında mango men iyidir. gant ve massimo olabilir. Beymen club da fena değildir.
0
awlmi
(21.09.24)
(6)

Araba alımı / seçimi

kararsızataletfilozofu
Arabalardan pek anlamıyorum ama şekil olarak moka, t-roc, passat, peg2008, peg 508 gibi araçlar hoşuma gidiyor.Eski arabamızı değiştirmeyi planlıyoruz çürüyüp gitmeye başladı.1.5m civarı bütçeli araba öneriniz var mı ?Kronik sorunlu sakın alma dediğiniz modeller varsa onlarıda söyleyin uzak durayım.
Arabalardan pek anlamıyorum ama şekil olarak moka, t-roc, passat, peg2008, peg 508 gibi araçlar hoşuma gidiyor.
Eski arabamızı değiştirmeyi planlıyoruz çürüyüp gitmeye başladı.
1.5m civarı bütçeli araba öneriniz var mı ?
Kronik sorunlu sakın alma dediğiniz modeller varsa onlarıda söyleyin uzak durayım.

Ayrıca alım satım yaparken dikkat etmem gereken neler var ?
(Ötv indirimiyle alıcaz bu arada eğer olursa)
0
kararsızataletfilozofu
(21.09.24)
Bu sayılan araçların hepsi güzel. Sadece vw grubunda dsg vites problemi var uzun yıllardır, güncel modellerde devam ediyor mu yoksa vites kutusu revize oldu mu bilmiyorum ama o bir risk. Onun dışında sedan ya da crossover sevdiğinize göre bu tipte, bütçenize ve estetik algınıza uyan herhangi bir araç alınabilir, artık tüm modeller belli bir standartın üstünde çünkü. Hangisini beğeniyorsanız alın geçin yani.
0
orient blue
(21.09.24)
Sıfır mı istiyorsunuz ? T-Cross almıştık. Gayet beğenerek biniyoruz. Özellikle şehir içi için ideal bir araç. Sıfırını da dediğiniz fiyata rahatlıkla bulursunuz.
0
messor
(21.09.24)
uzun süre sorunsuz binmek istiyor ve çok konfor beklentiniz yoksa her türlü japon markalarından birisi
0
Rao
(21.09.24)
vw taigo. bütçe yeterse style yetmezse life paket. ötv indirimini bilmiyorum.
0
scudman1
(21.09.24)
Arabadan çok anlamıyorsanız VAG grubu (volkswagen ve alt markaları), Stellantis Grubu (Peugeot, Citroen, Opel vs.) araçlar sizi mutsuz eder.

Bu araçlar çok havalı ve konforlu görünüyor ama teknik olarak problem çıkarmaya daha müsaitler. Araçlardan da anlamıyorsanız sanayide, serviste biraz daha fazla para ödersiniz. Ne işlem yapılıyor bilmiyorsunuz çünkü.

O yüzden uzakdoğu grubu toyota, honda, hyundai daha uygun olur size. bunların da her araç gibi sorun çıkarma ihtimali var ama birçok kullanıcıdan duymuşsunuzdur daha dayanıklı araçlar.

Ya da fiat grubu ve renault grubu araçlara bakabilirsiniz. Bunlar da sorun çıkarsa bile parça/işçilik konusunda diğerlerine oranla daha uygun fiyatlı araçlar.

benim bu fiyata sıfır olarak bakacağım araçlar:

Toyota corolla,
Toyota yaris,
Honda jazz,
Honda city,
Renault Clio,
Hyundai i20,
Hyundai Kona,
Hyundai Elantra,
Fiat Egea Cross,
Fiat 500X olurdu.

İkinci elde 2-3 yaşında toyota markasından hibrit modellere bakardım. Özellikle C-HR hybrid iyi bir tercih olabilir.
0
anten
(21.09.24)
Tavsiyeler için teşekkür ederim.
Makine mühendisiyim ama pratik anlamda çok bilgim yok arabalar konusunda.

Elektrikli ilk başlarda düşünüyordumda gerek yok şuan pil teknolojisi filan belli değil eski sistem benzinli bakıcam.

Alım satım yaparken dikkat edilecek bir şey var mı yoksa bayi ne derse onun eline mi bakıcam varsa tavsiyeniz mesaj kutusu kadar yakınım
0
🌸kararsızataletfilozofu
(21.09.24)
(13)

mevcut işi bırakıp aile işlerini devralmak ya da almamak

pacevilleli
şöyle ki 31 yaşındayım. kurumsal bir firmadayım ve aylık net kazancım 170bin tl civarında. İstanbuldayım.aile işimiz var. ablam babam idare ediyor şu an için. ben tamamen farklı bir alanda, bir firmada çalışıyorum.aile işi ne çok büyüyor, ne küçülüyor. ablam ile babama desem ben de geldim hadi hep b
şöyle ki 31 yaşındayım. kurumsal bir firmadayım ve aylık net kazancım 170bin tl civarında. İstanbuldayım.

aile işimiz var. ablam babam idare ediyor şu an için. ben tamamen farklı bir alanda, bir firmada çalışıyorum.

aile işi ne çok büyüyor, ne küçülüyor. ablam ile babama desem ben de geldim hadi hep beraber yapalım, işe katkım çok çok fazla olmaz açıkçası. biraz daha büyütürüz ama çok fazla etki yaratır mıyım, sanmıyorum. iş yüklerini azaltırım sadece.

haliyle onlar da diyor ki sen kendi işine bak, zaten burdan kazandığımızın 1/3'ü senin. ordan benim payıma aylık net ortalama 100k'ya yakın bir para geliyor.

öyle aşırı lüks takıntısı olan biri değilim. 100k da benim işimi gayet görür aslında. yaşarım gayet, eş çocuk vs yok.

şu an güzel para birikiyor ama kendime zamanım hiç yok, işim stresli. Sıkı çalışıyorum, son 8 yıldır da böyle hayatım.

mevcut işimi bırakıp, aile işine geçsem aşırı rahat çalışırım bu arada. Zaten oturmuş bir iş. öyle sabah git, 8-9 saat çalış değil. Turizm alanında, yılda 3-4 ay çalırım onun dışında çok bir iş yok.

bu durumda ne yapmak lazım, kararsızım epeydir. yıllar geçiyor, kendime zaman ayırmamış gibi hissediyorum. Bir yandan yaptığım işte de iyiyim, güzel kazanıyorum, ona göre statüm var vsvs. siz ne düşünürsünüz bu durumda?
0
pacevilleli
(20.09.24)
aile işinden gelen 100bin çalışmaman halinde de geliyor ve şu an aylık gelir 170+100 sanırım.

bu durumda aşırı bi gelir kaybı olur. saçma.

sadece şu an için değil gelecek için de çalıştığımızı düşünürsek yaşanacak gelir kaybı büyük.

daha az stresli başka bir iş bak?
0
elorelia
(20.09.24)
Zaten siz aile isinden 1/3 unu aliyorsaniz ki hic katkiniz yoksa bunu niye aldiginizi da anlamadim ama beni ilgilendirmiyor o kismi, teorik olarak aile sirketinize gecerek bir kayip yaratmiyorsunuz. ana yorumum bu olurdu yani, oraya gececekseniz kendi maasiniz kadar katki yapin bogazi bolmeyin diye ama boyle bir yorum yok.

Dolayisiyla is surada bitiyor 270k aylik mi? 100k aylik mi? Eger cok calisma disinda mobbing, isten nefret , bunun sagligi etkilemesi gibi bir durum yoksa net bir sekilde 270k.

Sizin durumunuz affiniza siginarak biraz iste rahatliktan gelen simariklik, zorunlu olsaniz hic aklinizdan gecmez kendime vakit ayiramiyorum yah lar.

soyle diyim madem 100k yetiyor aylik, bakkal hesabiyla aylik 170 kyi dokunmadan S&P 500 index fundinda degerlendirseniz %10 ortalama gelirden 10 senede 1 milyon dolariniz olur. Sonra artik vakit mi degerlendirirsiniz baska sey mi yaparsiniz bilemem.
0
wallcan
(20.09.24)
şimdiki işe geri dönme ihtimali varsa 1 yıl deneyip bakın derim. ömür geçiyor. (30-40 arası çok hızlı geçiyor).

hatta imkan varsa 1 yıllık ücretsiz izin alın.
0
brkylmz
(20.09.24)
Aile işini profesyonel yönetmek zor olabiliyor. Özellikle işi tüm aile aynı anda yönetiyorsa.

Babanız ve ablanız işi yönetiyorsa, zaten onlar sizden daha vakıftır işe sizin karışmanız dengeleri bozabilir.

Ama şu olabilir, belki uzaktan da olsa aile işine destek atabilirsiniz. Müşteri bağlamak vb.
0
anten
(20.09.24)
Eş yok çocuk yok diyorsun. Tam sıkı çalışma dönemin. Bence çalışmaya devam et. 170 bin lira az değil. Akarken doldur. Belki ileride evlenirsin çocuk olur, para gerekir ve para yaşlılıkta lazım. O zaman belki aileme zaman ayıramıyorum dersen diğer tarafa geçersin.
0
messor
(20.09.24)
8 yıldır sıkı çalışılan iş var. Bu demek oluyor ki 23 yaşından beri bağımlı esnek olmayan bir iş hayatındasınız. Bu gelire göre dünyalığınızı da yapmış olduğunuzu düşünüyorum yani maddi sıkıntılarınız yoktur ve en azından araba ve eviniz varsa benim mottom hayat kısa daha stressiz daha çok şey katacak bir yaşam > para.
Her şeye para olarak bakmak bana göre değil. ben sırf sevmediğim için 3 kuruş kazandığım maaşlı işimi bile daha az kazanıp ama daha rahat kafada olacağım işe tercih edebilecek potansiyeldeyim. O yüzden benim düşüncem bu yaşlar geri gelmeyecek bu tecrübenizle de aile işi bozulsa bile yolunuzu bulacağınız bir işiniz olur.

İnsan kendine zaman ayıramadıktan sonra ne yapacak parayı. Çok şanslısınız bunu da bilin. yerinizde olsam bir dk düşünmez kalan hayatımı değiştirecek adımı atardım.
0
Kediyi üzdün
(20.09.24)
kediyi uzdun +1

sizin yerinizde olsam yasamimi degistirmek icin bir adim atardim ancak bu illa sundugunuz iki secenekten birini secmek olmamali. aile isinizi gelistirebilirsiniz, o isle bagli bir is kolu kurabilirsiniz, bunun icin egitimler alabilir, kendinize yatirim yapabilirsiniz. bu kurulu ve isleyen duzeni bambaska sekilde gelistirebilir katki yapabilirsiniz. biraz kisitli acidan bakiyorsunuz gibi geldi. yasiniz kendinizden tek bir katki yapmadan ya da kendinizi gelistirmeden aile isine tamah etmek icin de, boyle kurulu ve destekleyici bir duzen varken sirkette dirsek curutmek icin de cok genc.
mesela aile isine de katki sunabileceginiz, ornek veriyorum, fotograf cekmek, medya gibi bir hobiniz vardir, o alanda ilerleyip bir yandan kendi portfoyunuzu de olusturabilir ve aile isinizle bagli kendi isinizi kurabilirsiniz gibi gibi.

ayrica bisi yapmadan neden gelirin 1/3'unu aliyorsunuz anlamadim ahahahah aileyi takdir ettim :)
0
kassiopeia
(20.09.24)
Ben en az bi' 8-10 sene daha akarken doldur derim, iyi birikim olur. Aile işi 10 sene sonra da şimdiki 100 bin kadar getiri sağlayacaksa resmen finansal özgürlüğünü kazanmış olursun.
0
kumandanim
(20.09.24)
Daha rahat başka bir iş bul?
Şu aralar benzer tercihleri yapma durumundayım, bir yanım senin gibi rahata kavuşmak istiyor. Diğer yanım daha gençsin bu kadar erken pes etme diyor.
170 değil 70 kazanacağın rahat bir iş bulursan hem sensiz yürüyen o sürece karışmamış olursun hem de seni oyalayan bir işin olmuş olur. Aile işinde çok da efektif olamadıktan sonra boş kalma hissiyatı gelecektir muhtemelen.
0
Bruce
(20.09.24)
Aileden gelen 100 dahil 170 mi? Değilse "ne hayatlar var be..." demeye gelmiştim.
0
prole
(20.09.24)
musluk akarken doldur kardeş, yaşın daha genç. yoğun tempoyu kaldırabilecek yaştasın. aile işi zaten yürüyor, şimdi 100k geliyorsa sen büyütünce max 120k gelir. aylık 150-170k gelirin düşmesi ciddi bir sorun bence.
mevcut işinden 170k kazanıyorsan boş adam değilsin, nerde olsa daha rahat edeceğin bir iş bulursun. rahat edeyim diyorsan aylık maaşının 100-120k ya düşmesine razı olarak daha rahat bir iş bulabilirsin diye düşünüyorum. ama maaşlı işi tamamen bırakmak çok akıllıca değil. ayrıca ticaret risktir. seneye ne olacağını bilemezsin, aylık gelirin birden düşüverir zorda kalırsın. tekrar ediyorum, musluk akarken doldur.
0
mustafakesekci
(20.09.24)
Valla sana abi tavsiyesi, kafanın kaldırmadığı yere kadar değil, bedeninin kaldırmadığı yere kadar devam et böyle. Evlilik var, çoluk çocuk var, gezmesi tozması var, Allah göstermesin sağlık durumları var, bunların hepsini düşünüp türküde söylediği gibi "muhannete muhtaç" olmayacağını anladığın zaman rahat ortama geç bence.
0
etna
(20.09.24)
belli ki aileden varliginiz var. yani ev, yazlik, araba derdinizin olmadigi varsayimiyla yaziyorum.

tr'de net $3k kazancim olsa, ve ev alma gibi dertlerim olmasa, $8k icin hayatimi harcayacagima, oturur $3k ile hobilerime ve ilgilendigim seylere zaman ayiririm.

hele hele belirli bir yastan sonra. ama bazi insanlar bombos oluyor ve isi biraktigi zaman ne yapacagini bilemiyor. oyleyseniz devam.
0
antikadimag
(21.09.24)
(5)

Amerikan Konsolosluğu Otopark

messor
İstanbul'daki amerikan konsolosluğuna ulaşım biraz sıkıntılı galiba. Sabah 9 da randevu var. Bakırköy'den toplu taşımayla zor olacak o yüzden arabayla gideyim dedim. Otopark var mıdır acaba orada ? Nereye bırakıyorlar gelenler arabalarını ?
İstanbul'daki amerikan konsolosluğuna ulaşım biraz sıkıntılı galiba. Sabah 9 da randevu var. Bakırköy'den toplu taşımayla zor olacak o yüzden arabayla gideyim dedim. Otopark var mıdır acaba orada ? Nereye bırakıyorlar gelenler arabalarını ?
0
messor
(16.09.24)
randevuya biraz erken gidin, yokuşun yukarılarına ara sokaklara park edebilirsiniz.
ayrıca yakınlarda otoparkımsı vale gibi bi yer vardı.

toplu taşıma ile uğraşmanıza gerek yok.
0
nuisance2
(16.09.24)
Yukarıda otoparklar var ama biraz tekin gelmedi bize biz ara sokağa park ettik araba anahtarını yanımızda sokabildik. Otoparklar anahtarı da alıyor.
0
wild honey suckle
(16.09.24)
konsolosluk kapısının hemen yukarısındaki sokağı kafalarına göre otoparka çevirmiş çakal tiplere vermeyin arabanızı.
0
brkylmz
(17.09.24)
Gittim, aynen dediğiniz gibi sokak aralarını hep çakallar kapatmış. Polisin dibinde milletten anahtar alıp arabayı sokak arasına götürüyorlar. Ben kendim boş bir yer buldum koydum. Gidecekler için söyleyeyim otopark işi biraz sıkıntılı orada.
0
🌸messor
(18.09.24)
boş yer var. iki tur atsan bulursun.
0
gabe h coud
(18.09.24)
(9)

ev satın alma durumları ve pazarlık konusu

deartheodosia
merhaba,3 ay içerisinde yaşadığım evi boşaltmam gerekiyor ve ev bakıyorum. diyelim ki bir ev emlakçı tarafından 10x ya da 20x’e satılıyor. pazarlık oranı ne kadar olmalı ve nasıl pazarlık yapmalıyım? ailede bana yardımcı olacak biri yok ve ben sıfır bilgiliyim bu konularda, pazarlıktan da hiç anlama
merhaba,

3 ay içerisinde yaşadığım evi boşaltmam gerekiyor ve ev bakıyorum.

diyelim ki bir ev emlakçı tarafından 10x ya da 20x’e satılıyor. pazarlık oranı ne kadar olmalı ve nasıl pazarlık yapmalıyım? ailede bana yardımcı olacak biri yok ve ben sıfır bilgiliyim bu konularda, pazarlıktan da hiç anlamam. emlakçı da ay sonunda zam gelecek diyor ve gerçekten daha önce baktığım evleri sahibinden’de kontrol ettiğimde hepsi dolar/altın sabit olmasına rağmen (?) fiyatlar bayağı artmış durumda.

bilgili biri yardımcı olabilir mi ya, çok yardıma ihtiyacım var.
0
deartheodosia
(16.09.24)
Bana göre bunun bir usulü yok. Son ne düşünüyorsun diyip, eğer senin kafandaki rakam ile fark az ise pazarlığa girersin çoksa zaten yapacak birşey yok.
Nakit ödeyecekseniz eliniz daha kuvvetli olur pazarlıkta
0
spacevan
(16.09.24)
Emlakçının hiç bir lafına güvenme. O komisyonuna bakar. Şişirmek ister o yüzden fiyatı. Zam gelecek dediğine de inanma, eğer nakit paran varsa pazarlıkta elin güçlü olur. Sahibinden'de ilk başta benzer evlere bakacaksın elbette ama orada da üfürüyorlar fiyatları o yüzden yaklaşık bütçene uygun evleri belirle ve pazarlığa otur. Şu sıralar piyasa durgun, nakit dönmüyor o yüzden denk gelebilir istediğin özelliklerde bir ev. Arkadaşın dediği gibi bunun net bir formülü yok karşılıklı konuşarak istediğin fiyata indirmeye çalışacaksın.
0
messor
(16.09.24)
çevredeki benzeri daireler ortalama ne civardaysa onlar referans olabilir. eve kendiniz yerleşip uzun süre yaşamak için alacaksanız ve bütçeniz yetiyorsa çok uzun pazarlık sürecine girmeyin. %2-3 ucuza getirmeye çalışırken başkası gelip alır, canınız sıkılır.
0
zakk
(16.09.24)
3450lik evet 3000 dedim 3200 verdiler kabul etmedik dedi.
hiç öyle sosyal medyadaki pazarlık marjları kadar görmedim.

siz yine de bi %20 alttan teklfi yapın.
0
nuisance2
(16.09.24)
emlakçı ve oto galerileri mümkün olduğunca son seçeneğe bırakırım. önce sahibinden bulmaya çalışırım. sonrasında da en temiz yöntem çeşitli sitelerden bölgedeki fiyatlara bakarım. diyelim baktığınız yerde fiyatlar 15x emlakçı 20x diyor mümkün olduğunca 13x veya 14ten fiyatı başlatıp en kötü 15te bitirmeye çalışırım
0
bravoteam
(16.09.24)
oncelikle emlakciyla konusmayin. emlakcilar ve galericiler meslekleri geregi durust guvenilir insanlar degiller. bu dunyanin her yerinde boyle.

mumkunse sahibinden olarak filtreleyin ve direkt sahislarla konusun. pazarlik konusu da cok fazla faktore bagli. ciddi pazarlik paylari mevcut ama evden eve gore degisir. satmaya niyeti olmayan ama olur da birine bu fiyati itelersek diye fiyat indirmeyen cok kisi var.

satacak adam her zaman okey oldugu fiyatin biraz ustune koyar pazarlik olacagi varsayimiyla. bu ticaret 101'dir. mesela takip ettigim evler var, biri sahibindende 7600'den 7300'e dusurdu fiyati kendiliginden. ilanda da pazarlik payi yok yaziyor. ulan pazarlik payi yoksa o 300 nereden indi. bir de o 7300'de de pazarlik payi var hala.
0
antikadimag
(16.09.24)
Bunun bir el kitapçığı yok.şu kadar teklif et falan şeklinde de olmaz.

Öncelikle alacağın ev yatırım mı yoksa yaşamayı düşündüğün yer mi bu ayrım önemli.senin denkleminde yaşayacağın yeri seçiyorsun.bu da rakamlardan daha önemli detaylar içeriyor.

Önce hangi mahalle ya da site,kısaca ilk hedefin mahalli belirlemek,sonra orada hoşuna giden ben burda yaşarım dediğin yerleri belirleyeceksin.belirlediğin bölgede bir kaç eve gidip bakacaksın.oda büyüklükleri iyi mi,mutfağı,banyosu sana uygun mu,eve ilk girdiğin an çok önemli ,işte burası duygusu geliyor mu?bu köşedeki büfeden çok acıkıp sar bi tavuk döner konusu değil,

Kendimden çok taze bir örnek vereyim.istanbul avrupa yakası için basın ekspres civarında lokasyon belirledik iki personelin çok yoğun olmadan çalışacakları bir alandı bu.tam istediğimiz yerde bir rezidansta daire bulduk,her şey harika.anahtarı falanda aldım.gittim havasız kalmıştı yer camları açtım.binanın hemen yanında iki tane okul var,aralıksız cocuk çığlığı,hababam sınıfı,mfö müziklerinden zilleri,biri bitip biri başlıyor.az geride inşaat,çivi çakma sesi,o sırada hemen yanındaki cami,high volume ezan.hemen camları kapadım.kapıyı kilitleyip çıktım.bunu ev düşün,okula,mağazalara,camiye vs.çok yakın gel bütün gün bu evde dur.

Kısa öz,önce nereyi istediğini belirle,sana neler,uyuyor,bütçen ne buna uygun alanı hedefine al.eğer bir site olcaksa işin kolay.sitelerin fiyatı aşağı yukarı aynıdır,iki daire arasında fark cephesinden,içindeki malzemelerden farklılaşır oda bugünkü birimle 100k civarı oynar.bunun dışını yakalayamazsın.kelepir teklifde sana ulaşmaz,sen standart alıcısın.

Mahallelerde herkesin malı altın.keyfine göre ister.mümkünse bir esnaf es dosttan destek alın.yasamayı düşündüğünüz yerle sonuçta bir alakanız var ve oradan birilerini tanıyorsunuz,en olmadı gidin bir kaç esnafa sorun,birisi mutlaka ilgilenir.

En olmadı yazarsın buraya o lokasyona yakın,oraları bilen birileri bulunur,
0
duptıs
(16.09.24)
bu emlakçı kötüleyenlere de ayrı ayar oluyorum.

tam tersine sahibi ile muhatap olmayın, sahibi olduğu zaman alıcı çıkınca fiyatı düşük mü oldu acaba diye kararsızlığa girer, satmaktan vazgeçer, fiyat artırmak ister, kızım/oğlum razı olmadı der der der.

asıl iyi bir emlakçı satışı her iki taraf için de kolaylaştırır, emlakçı fiyat yükseltmez aksine satış olsun diye ev sahibini ikna etmek ister.

not: emlakçılıkla en ufak bir ilgim yok.
0
nuisance2
(16.09.24)
Ben de bi eve bakıyorum, ev sahibi bir tl bile inmem diyor, normalde o sitede 300-400 bin daha uygun yer bulabilirim ama şerefiye farkını gösterip kendisi de ev alacağından yanasmıyor. Kendim oturup o sitede o bina ve katı begendiğim için 10 bin dolar belki kazıklanacagım ama alacağım.

Begeniyorsan al.
0
liberal
(17.09.24)
(16)

araba satıp iş kurar mıydınız?

birmilyonunvarmi
28 yaşında arge departmanında çalışan elektronik mühendisiyim. 5 yıldır çalıştığım firmada onlarca proje yaptım. tecrübemin yaşımın oldukça önünde olduğuna inanıyorum.bir fikrim var ve görebildiğim kadarıyla piyasada bu işi bu şekilde yapan birileri yok. varsa da şimdiye kadar yapmamış. bu projeyi a
28 yaşında arge departmanında çalışan elektronik mühendisiyim. 5 yıldır çalıştığım firmada onlarca proje yaptım. tecrübemin yaşımın oldukça önünde olduğuna inanıyorum.

bir fikrim var ve görebildiğim kadarıyla piyasada bu işi bu şekilde yapan birileri yok. varsa da şimdiye kadar yapmamış. bu projeyi ayda 20 adet bile satsam 100k net kar bırakır. ben bu adetin 20'den çok daha fazla olacağını düşünüyorum.

tabi öncesinde 1 milyon lira civarı sermaye gerekecek. arabamın da ederi aşağı yukarı 1 milyon. çok büyük bir şirkette başarılı ve sevilen bir mühendisken böyle bir maceraya atılır mısınız? içimden bir ses şimdi değilse ne zaman diyor. tutturamazsam hem arabamdan hem işimden olurum :d

iş bulunur da arabayı kaybetmek koyar biraz.
0
birmilyonunvarmi
(13.09.24)
Eğer piyasada böyle bir fırsat gördüysem hiç düşünmeden kurardım işi. Araba ne ki şimdi satarsın iki sene sonra yine alırsın. Ama böyle bir fırsat görüp de işi kurmazsan aklında hep keşke yapsaydım o işi olacak. Ayrıca anlattığın kadarıyla işinde başarılı birisin. Yani işler kötü gitse bile yeni bir iş bulmak senin için zor olmaz gibi. Zaten riske ettiğin para 1 milyon lira. Her türlü girilir yani bu işe.
0
messor
(13.09.24)
temel bir kural olarak. İş kurulup iş yapılmaz. iş zaten yapılıyordur sonra şirket kurulur.

yani sizin örneğiniz üzerinden siz işi bırakıp arabayı satarken müşteriniz bu proje yada her neyse sattığınız çoktan ayarlı sizi bekliyor olması lazım. Yoksa siz arabayı satıp bu işe başlayıp sonra müşteri aramaya çıkarsanız başarı şansınız hayli düşer.
0
wallcan
(13.09.24)
fikrime ne kadar guvendigime ve arabama ne kadar ihtiyacim olduguna bagli.

bekarsan (maddi anlamda sana bagli insan/lar yoksa), arabasiz da olur diyorsan, fikrine de guveniyorsan kesin gir tabi. denemezsen bilemezsin. ama bu tip fikirler degerlendirme ve test sureclerinden gecerse daha iyi, proje konusunda tecruben olabilir ama is kurma ve yurutme konusuda tecruben yoksa goremedigin masraflar engeller cikabilir.

her ne olursa olsun 1 milyon tahmini sermaye isteyen ise 1 milyon sermaye ile girmek buyuk cesaret ama. sermayenin veya en azindan kredi cekme / borc alma potansiyelinin cok daha yuksek olmasi lazim. en az 6 aylik sahsi masraflarini/maasini acil durum parasi olarak kenara da koyman lazim ustune. yoksa tam basariya ulasacakken iflasa gidebilirsin ucu ucuna hesaplarsan.
0
icim urperiyor
(13.09.24)
1 sn düşünmezdim bile araba ne ki ya kendi işini yapabildikten sonra. metrobüsle her gün ilk duraktan son durağa bile gitmeye razı olurdum.
0
wertyu
(13.09.24)
yapacağım işin müşterisi hazırsa satarım.
0
biravekahve
(13.09.24)
hayır. yatırımcı veya kredi bulmaya çalışırdım. risk çok büyük
0
titanyum22
(13.09.24)
Bir patent araştırması yapmanızı öneririm. Ne emsalsiz buluşlar gördüm ki aynısı vardı.

worldwide.espacenet.com

patentscope.wipo.int
0
peki madem
(13.09.24)
Önce 1 tane sat,sonra her ay yirmi tane müşterin var mı bak.
Yapmak değil satmak mesele.
1 tane gerekiyorsa altyapının olduğu ni yerde üni öğrenci araştırma vb de 1 tane de olsa yap.
0
cakmayazar
(13.09.24)
bu yaşta, bu enerjiyle, böyle bir fikir varsa arabadan çok daha fazla şey feda edilebilir. başarısız bile olsan bir araba kaybederek bu yaşta kazanacağın tecrübeye ileride paha biçemeyeceksin. arabayı satmadan önce bütün aşamaların üzerinden titizlikle geçip emin olmalısın sadece, ondan sonra ateş. fikrini seninle aynı işi yapması imkansız olan, bambaşka sektörlerde olan tanıdıklarına anlatıp kendi göremediğin olumsuz durumları farketmek için de çabalamak mantıklı olabilir.
0
tukenmez adam
(13.09.24)
İşinden ayrılmadan iki üç taneyi satmayı başarırsan yani fikrinin realitede karşılığı gerçekten var mı görürsen durdugun kabahat
0
alimcgraw
(13.09.24)
24 yillkk elektronik mühendisi olarak, sayısız uluslararası projede bulundum tasarladığım devre sayısı üç haneliden fazla mıdır diye bazen düşünüyorum.

Girişim deneyimlerim de oldu, sayısız girişim deneyimine de şahit oldum. Çok basit fikirlerin tuttuğu da oluyor, ağzıyla kuş tutup "müşterisi hazır zwten abi" diye GPU'lu, paralel işlemcili işler yapanların battığı da oluyor.

Insana kendi fikrinin harika gelmesi ile ilgili bir sendrom varmış bu aralar bu konuları çok araştırıyorum. Siz de startup, mvp, yatırımcı bulma vs bunları iyice bir araştırın bence
0
nop
(13.09.24)
yeni start veriyorsan 1milyonTL'lik sermaye ile start vermeni önermem. 1milyonTL sermaye ne az ne çok demek ki tam olarak işi oturtamamışsın. o sebeple hiç arabayı heder etme. araba yerinde kalsın.

iş fikrini kenarda tut, piyasaya 1miltonTL değerinde ihtiyacı olan elektronik devreler sat ve sermayeni böyle oluştur.

tek sahip olduğun yegane alet satılıp iş kurulmaz.
0
duyurukullanıcısı
(13.09.24)
1. Rızkın onda dokuzu ticaret ve cesarettir
2. 10 liraya maaşlı çalışacağına 5 liraya kendi işini yap
3. Araba para kazandıran bir nesne değil, gözden kolaylıkla çıkarılabilir
4. 1 milyon lira çok büyük bir para değil, ben kötü ihtimallerle çalışır geri kazanırsın o parayı.
5. Bu yazdıklarına bakınca, Ticarete atilmayacaksan yazık edersin
0
etna
(13.09.24)
Haha, kimse de nick-entry dememiş. Ben de para yatıracak yer arıyordum, uygunsa yatırım yapabilirim.
0
osssy
(13.09.24)
Arkadaşlar dönüşüm biraz geç oldu ama hepinizin yazdıklarını okudum. Fikir aşağı yukarı şöyle, işlemcisi bir defa programlanmış olan bir sisteme son kullanıcı hiçbir şekilde müdahale edemiyor. Ben yazacağım bir app ile bu sistemin app üzerinden son kullanıcı tarafından müdahale edilebilmesini sağlayabilirim. Bir bluetooth modülü ve mobil uygulamayla sektöre level attırılır. Piyasa araştırmama göre bu cihazlar ortalama 10k'ya satılıyor. Ben aynı fiyata çok daha gelişmiş halde satabileceğimi düşünüyorum. Müşterisi zaten olan ve biteceğini sanmadığım bir sektör. Hatta pcb çizimine yarın başlayacağım. Hem app tarafı hem işlemci tarafında defalarca bluetooth yazılımı yaptığım için yazılım fazla zamanımı almaz. 2-3 tane satabilirsem kendime olan inancımı kazanırım ve daha cesur kararlar alırım. Yazdıklarınız için teşekkürler.
0
🌸birmilyonunvarmi
(13.09.24)
Bahsettiğiniz Bluetooth bootloader çalıştığınız şirketin faaliyet alanında ise yazılı olarak olur almanız gerekebilir sözleşmenizin içeriğine göre. Hatta sözleşmenizin kapsamına göre para kazanacaginiz herhangi bir faaliyeti bildirmeniz gerekiyor da olabilir. Bu nedenle çalışanı ile davalık olan arkadaşım var
0
nop
(14.09.24)
(32)

Eşim annelik yapamaz mı?

amusan
Eşime evlenmeden önce çocuk istemediğimi net şekilde söylemiştim ve bu konuda anlaşmıştık. Evlilikten iki ay sonra eşim bir sağlık sıkıntısından kaynaklı ileride anne olma şansını kaybedebilir durumu ortaya çıktı ve çocuk istiyor. İletişim sorunlarımız var anlaşamıyoruz ama esas çocuk istememem yüzü
Eşime evlenmeden önce çocuk istemediğimi net şekilde söylemiştim ve bu konuda anlaşmıştık. Evlilikten iki ay sonra eşim bir sağlık sıkıntısından kaynaklı ileride anne olma şansını kaybedebilir durumu ortaya çıktı ve çocuk istiyor. İletişim sorunlarımız var anlaşamıyoruz ama esas çocuk istememem yüzünden ayrıyız.

Boşanmamamız için evlilikteki tartışma konularımızı çözmemiz sonrasında benim çocuk istemem gerekiyor. İçimde hiçbir zaman çocuk sahibi olma hevesi olmamışken o oluşmalı. Bir yandan kafamda eşimin anne olmasıyla ilgili soru işaretleri var.

Düzenli tertipli bir insan değil. İş yapmayı seven bir insan değilim diyor. Her zorlukta desteğe ihtiyacı oluyor, kendi çabalamak yerine ailesinden yardım istiyor, psikolojik olarak çöküyor ve panik oluyor. Sürekli birinin onu kaldırması toparlaması gerekiyor. Ben o teselliyi veremiyorum onu sakinleştiremiyorum o üzülünce allak bullak oluyorum ve bu da benim çözemediğim bir sorun.
Bize bebek doğduktan sonraki süreçte uzun süre destek verebilecek bir ebeveynimiz yok, yardımcı olacak birini tutacak maddi gücümüz yok ve evimiz de bebek geldiği durumda çok küçük kalacak taşınmamız gerekecek.
Üzerine boşanma konusu ortaya çıktığında ailem çocuk sahibi olmamı istemelerine rağmen o annelik yapamaz çok zorlanır dedi bu da kafamda soru işareti oluşturuyor.

Bu kadar kafama takılan şey olması çocuk olduğu durumda da boşanma ihtimalimizin yüksek olduğunu düşündürüyor. O zaman o kadar uyarıya ve sinyale rağmen emin olmadan o yola çıktığıma pişman olacağım. Çocuğun da annesi babası ayrı olduğu bir hayatı olacak.

Sizce çok mu olumsuz düşünüyorum ve haksızlık mı ediyorum?
0
amusan
(05.09.24)
Olması gerektiği gibi gerçekçi düşünüyorsun

Zaten çocuk istemiyorsun, eşini de hem karakter hem psikoloji yönünden tanıyorsun, ekonomi yönünden yardımcı gibi şeyleri karşılayamayacağınızı görüyorsun

Çocuk meselesi evlilikteki en temel konulardan biri, isteyeni de istemeyeni de suçlayamayız ama bu evliliğin bitmesi daha hayırlı üçünüz için de
0
grimavi
(05.09.24)
büyük ihtimalle çocuk olsada olmasa da boşanırsınız.
0
ravenudon
(05.09.24)
Uzun vadede bu sorunlar maalesef sürecektir ayrıca eşinizin sağlık sorunları ileride çocuk sahibi olmasına engel olacaksa ve su anda buna sahip olacakken sizden kaynaklı bunu sağlayamazsa sonraki süreçte size hayatı daha da katlanılmaz hale getirebilir, bu noktada sizin çocuk istemediğinizi yeniden ileri sürerek anlaşmalı boşanmayı teklif edebilirsiniz böylelikle hem siz hem de eşiniz herhangi bir kısıtlama altında yaşamak zorunda kalmaz
0
apocalipy
(05.09.24)
Esinin daha baslamamis anneligiyle ilgili ortada fol yok yumurta yokken sacma sapan konusmana gerek yok.
Senin istememen yeterli baska bahaneye gerek yok.
Karisinin hakkinda ailesinin ileri geri konusmasina izin veren bir erkek baba olmamali asil.

Yarin bir gün bebek bezi nasil degistiriliyor anne yhaaa diyip sonra kadina yüklenirsin.
0
robert bosch
(05.09.24)
Vakit kaybetmeden boşan hocam çocuk falan düşünme bile. Çocuğa yazık olur.
0
pavlis
(05.09.24)
Senin çocuk istememen boşanmanız için yeterli. +1 Ayrıca daha ortada hamilelik bile yokken karının anneliği hakkında ailenin bu şekilde ileri geri konuşması ve senin bunu normal karşılaman, sonraki zamanlarda kadının başına gelecekleri belli ediyor zaten. İkiniz için, hatta nedense ailen için de sizin boşanmanız en doğrusu.
0
moonie
(05.09.24)
şöyle düşün, çocuk varken mi boşanmak çocuksuz boşanmak mı? iki türlü de boşanacaksınız gibi duruyor. çocuk olduğunda iletişimini hiçbir türlü koparamayacaksın ve sorunlar da katlanarak artacak (hamileyken ayrılmış biri olarak yorumladım).
0
deartheodosia
(05.09.24)
@Robert @monnie
Ailem benim de çocuk olduğunda ona yeterli desteği veremeyeceğimi de söylüyorlar. Çok soğukkanlı bir insan olmadığımı ben de biliyorum ve dedikleri şeyler hep ihtimaller. Amaç eşimi eleştirip beni övmek değil ileride yaşanabilecek şeyler. Konu boşanmaya gelene kadar ailem hiçbir konudan haberdar değildi konuşmadı ama konu çocuk olunca çevreye neden çocuk istemiyorum bende ne sorun var sorgusuna girdim. Öyle olunca da yorumlar ortaya çıktı.
0
🌸amusan
(05.09.24)
@amusan, evine dön cocugum. kizin basini yakma daha fazla. sen evlenmemissin. ona da mi hazir degildin? :) ona nasil izin vermis her seyi en iyi bilen ailen?
0
robert bosch
(05.09.24)
siz çocuk sahibi olmak mı istemiyorsunuz, yoksa çocuğun eşinizden olmasını mı istemiyorsunuz bir karar verin?

bu kadar lafın üzerine, aslında eşinizi kafanızdaki "anne" tanımına uygun görmüyor ve bu sebeple ondan çocuğunuz olsun istemiyorsunuz gibi geldi. bunu ona dürüstçe söylememiş ve kolaya kaçarak yalan söylemişsiniz. eşiniz de belki samimi olmadığınızı anlamış, belki de zamanla çocuk fikrine alışabileceğinizi düşünmüş olmalı ki sizinle evlenmek istemiş.

bu haliyle samimi olmadan başladığınız evlilikte hatanızın farkına varmanız iyi olmuş.

yaşınızı bilmiyorum ama haddim olmayarak tavsiyem ailenizi iç ilişkilerinize dahil etmeyin. zira aile torun istedi diye çocuk yapılmayacağı gibi, yine aile torun istemedi diye de çocuk yapmaktan vazgeçilmemeli.
0
tnz
(05.09.24)
Çocuk rızkıyla gelir derler. Evliliğinizin bir meyvesinin olması çok iyidir. Hayatınıza bir anlam katar. Yoksa ilerleyen yaşlarda hiç bir amaç olmadan ölümü beklersiniz. Ayrıca bir bakmışsınız o bebek evliliğinize renk katmış. Hiç belli olmaz. Peşin hükümlü olmayın. Bebeğe de bakarsınız alışırsınız merak etmeyin.
0
messor
(05.09.24)
Her şekilde ikinizden karı koca da olmaz, anne baba da olmaz. Zaten herkes bunları olacak diye bir şey yok. Boşanmak sizin için en hayırlısı bence.
0
inawen
(05.09.24)
yukardakiler+1

benim anlamadigim siz cocuk yapmayip bosansaniz bu kadinin ya hemen gebelik ya da hic gibi durumu varsa ne ara hamile kalacak? acilen ayrilin
0
ala09
(05.09.24)
Sizin çocuk istememeniz boşanmanız için yeterli +1
Ve çocuk olsa da boşanacaksınız gibi duruyor +1

"Eşim istiyor" diye, "rızkıyla gelir" diye, "yapalım da alışırız nasıl olsa" diye çocuk yapılmaz bence. Toksik aileler, sağlıksız ilişkiler, çocuğun okul parasını kazanıcam derken evde çocuğuyla vakit geçiremeyen babalar (ve o babaların ihmal edilmiş çocukları) böyle böyle ortaya çıkıyor.
0
kobuzchu kiz
(05.09.24)
@tnz
Çocuk sahibi olmak istemiyorum ve flört döneminde eşime anne olma hayalin varsa mani olmak istemem diyerek söyledim. O da tamam sen istemiyorsan yapmayız demişti.
Son durumda ben hala çocuk istemiyorum üzerine ek soru işaretleri var. Eşime ve danıştuğım terapiste göre evliliğimizin iyi gittiği durumda çocuk isteyebilirmişim.

İleride de çocuk istememe durumumda onun vaktini çalmış olmamak için hadi çift olarak toparlamaya çalışalım demeden önce kendi fikrimi netleştirmeye çalışıyorum.

Ailemi dahil etmek istemezdim. Sorunlu bir durum olduğunu biliyorum. Bir anda biz çocuk yapmayı kabul etmezsem boşanacakmışız deyince onların yorum yapmasına da engel olamadım. Keşke daha karar size ait şeklinde bir yorumda bulursalardı ama çocuk yaparsanız pişman olursunuz gibi bir yorum ilişkiye onları çok müdahil etti.
0
🌸amusan
(05.09.24)
rızkıyla gelir... rızkı belki bok gibi bir hayattır. rızkıyla gelir lafına hiç güvenmeyin.
çocuk olsa da olmasa da boşanma ihtimaliniz çok yüksek. bu arada titanic kemancısı' nın söylediği de gözden kaçmamalı.
0
kisa
(05.09.24)
Önceki duyuruda da yazmıştım kadını bir sal Allah aşkına. Senin yüzünden çocuksuz kalacak.

Karısının anneliğine laf ettiren kocadan da olmaz zaten.
Ayrıca tembel veya psikolojik olarak zayıf diye niye anne olamasın ya. Ben de anne olmadan önce çok tembel ve hiç iş sevmez biriydim, salondaki bardaği mutfağa götürmeye üşenirdim. şimdi tüm gece uyumuyorum bir kez bile şikayet etmedim.
0
kaptan maydanoz
(05.09.24)
Çocuk sahibi olmak, yav bi yapalım bakalım becerebiliyor muyuz, kervan yolda düzülür denecek bir şey değil. Bundan 30 sene öncesinin ekonomik koşullarında çocuk büyütmek o kadar da mesele olmayabilirdi ama mevcut koşullarda bu kararı verirken çok iyi düşünmek gerekiyor.

Öyle bir doğursun hele belki de süfer anne olacak ne belli denecek durum yok. oyun mu bu, olmazsa ne yapacaksın? çocuk rızkıyla gelir falan, böyle aptalca beylik laflara güvenip çocuk yapılmaz.

Kaldı ki çocuk istemiyorsunuz ve bu konuda el sıkışmışsınız. Bundan sonraki süreçte çocuk yapmazsanız bunun için tüm evliliğiniz boyunca suçlanacaksınız. Bir şekilde çocuk yaparsanız da sizin zaten çocuk istemediğiniz karşılaştığınız her zorlukta önünüze konacak.

Dünyada sadece tek kadın eşiniz tek erkek de siz değilsiniz. Eşiniz çocuk istiyor ve siz istemiyorsanız, bundan da eminseniz bir çocuğun hayatını mahvetmeden boşanıp mutlu olabileceğiniz evlilikler yapın. Hem siz hem eşiniz daha mutlu seçimler yapabilirsiniz. Eğer isteklerinize ve ilkelerinize aykırı davranırsınız, hem siz, hem eşiniz hem de doğacak çocuk bu durumun getirdiği sorunlarla hayatınız boyunca uğraşacaksınız.
0
thracia
(05.09.24)
@titanic kemancısı
Doktordan kendim duydum 9-10 ay içinde çocuk yapmazsa yapabilmesi için ameliyat olması gerekecek. Ameliyat korkusu olduğu için o ihtimal iptal. Konunun gerçekliği hakkında şüphem yok. Kitle yıllarca çok az büyürken bir anda hızlı şekilde büyüyünce bu tablo ortaya çıkmış. Bunu öngörememiş.
0
🌸amusan
(05.09.24)
Ya ne yardan ne serden durumu seninki.
Çocuk mu istemiyorsun? Yoksa bu kadınla bir çocuk yapmak/aile kurmak istemiyorsun bunu konuşalım önce.

Fol yok yumurta yokken (kötü anne olacağına dair ispatlı bir kanıt) eşinle ilgili böyle endişelere kapışmışsın ama senin kök ailenle kendi özel hayatını bu şekilde konuşman kanıtlı bir kötü davranış.

Siz kendi tercihinizi daha önce dile getirmiş olduğunuz için haklısınız. Eşiniz de başta okey dediyse şu an doktordan duyduğu şey neden onu etikiledi? Bu neden onun/sizin gündeminiz şu an?

Ha eğer vazgeçtiyse de anlaşılmayacak bi durum değil, ayrılırsınız.
0
rewlack
(05.09.24)
sadece sizi dinleyerek eşiniz hakkında doğru yanlış evet hayır diyemeyiz ancak anlattıklarınız ışığında durumunuz çözülecek gibi değil her türlü ayrılık yolu görünüyor maalesef
0
basond
(05.09.24)
çocuk rıskıyla gelir -1 o eskidendi şimdi kendimize zor bakıyorken çocuk üstüne tüy dikmek olur.

- çocuk istemiyorsunuz

- hem siz hem aileniz kızı ezikleyip duruyorsunuz. bu da varsa bile potansiyelini çıkarmada yetersiz kalıyor. kız iyice batağa batıyor mental olarak. üstüne bir de bu durumda çocuk yapmasın zaten.

- çocuk olsa tam anlamıyla destek olamayacağınızı düşünüyorsunuz. kaldı ki eşinize bile tam anlamıyla olamayacığını düşünüyorsunuz. bence burada asıl ezik ve güçsüz sizsiniz çünkü hem pısırık bir eş seçmişsiniz hem de onu küçük görüp duruyorsunuz. hem ona kol kanat geremiyorsunuz hem de çocuk olsa bakamam diyorsunuz. ben de başta böyle hatalar yaptım, dönülebilir, ayrılın. kendinizin güçlü yanlarına odaklanın, daha güçlü kadın tercihleri yapın. tabi fazla da yapmayın bu sefer de siz eziliyorsunuz :D orta yolu bulmak lazım.

- kadıncağız çocuk istiyorsa sizinle olması hata olur bırakın ayrılın medeni bir şekilde o da kendini değerli hissettirebilecek bir eş bulsun ve ondan çocuk yapsın mutlu mesut yaşasınlar
0
ananiyimioguz
(05.09.24)
Çocuk evliliği bir yere kadar kurtarır, sizin durumunuzda çocuk yapmayı geçtim, evli kalmak bile çok zor. Sakın, sakın, sakın...
0
kimlanbu
(05.09.24)
Anladığım, ikiniz de daha çocuksunuz. Olay bu gibi.
0
encokbenisevinnolur
(05.09.24)
Bence çocuk yapmayın zaten iletişim sorunlarınız varsa anlaşamıyorsanız çok yanlış bir karar olacak bu.
ailenizin size "o annelik yapamaz" demesi çok irrite edici. Bu yorumdan sonra asla objektif kalamıyor ve eşinize üzülüyorum sadece.
0
Kediyi üzdün
(05.09.24)
sen zaten çocuk istememe konusunda netsin ve eşinin de annelik yapamayacağını düşünüyorsun. iletişim sorunlarınız var ve anlaşamıyorsunuz. e bu durumda herkes yoluna baksın.
0
elorelia
(05.09.24)
esim bok gibi bir insan diye duyuru acsan da olurmus yani. ailen de sahaneymis, üstlerine vazife gibi ilk firsatta el kizina bir tekme de biz atalim demisler. aslinda cocuk olursa biz bakmayiz demek istemisler de bunu derken esini ezme firsatini da kacirmamislar. tipik babanne-dede ikilisi.
bence de hemen bosanin. esin icin en iyisi olur. en azindan kadin sansi daha iyi kisilerde dener.
terapiste o kadar para dökmeyin. cogunun amaci sorunlari cözmek degil, bosanmayi geciktirerek daha cok para yolmak. duyuru ahalisi resmen hemfikir bu duyuruda, örnegine az rastlanir bir an.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(05.09.24)
antinatalist bir insanım ama boşanman gerektiğini ve eşinin anne olma hakkı olduğunu düşünüyorum. becerip beceremeteceği kendi sorunu. en son anne olacak insanlar bile anne olurken senin kalkıp da dağınık ve sorumsuz diye kadına anne olamaz demen çok saçma ve haksız. boşanman gerek.
0
titanyum22
(05.09.24)
Ben dahil hiç kimsenin bu kadar ciddi bir konuda sana akıl vermesine müsade etme. Eğer maddi ve manevi hazır değilseniz asla çocuk yapmayın. Onun mutlu bir çocukluk grçirme hakkını elinden almanız çok acımasızca. İyi bir evlat yetiştirmede ilk adım sizin eşinize ve onun size olan sevgi ve merhametiniz ile mümkün. Şu an bu ortam oluşmamış ise hiç bir şeyi acrleye getirmeyin. Annelik yapıp yapamayacağı çok öznel yorumlamalar. Kimse annelik kavramını yoruma açamaz. Yaşayan bilir. Bunu bir baba olarak söylüyorum. Siz babalık yapabilrcek misiniz? Evet ise bu konu neyi kapsıyor? Bence çocuktan öte sizin birbirinize olan eş ilişkinizi gözden geçirmeniz ve bunu iyileştirecek iseniz bu noktada adımlar atmanız gerekiyor.
0
bugisme
(05.09.24)
iki acayip nokta var:

1) "Eşime evlenmeden önce çocuk istemediğimi net şekilde söylemiştim ve bu konuda anlaşmıştık. Evlilikten iki ay sonra eşim bir sağlık sıkıntısından kaynaklı ileride anne olma şansını kaybedebilir durumu ortaya çıktı ve çocuk istiyor."

- zaten baştan çocuk yapmama üzerine anlaşmışsınız. sağlık sıkıntısı sebebiyle ileride çocuk yapamama ihtimali ortaya çıkınca eşin neden çocuk yapmak istiyor? zaten başta kabul ettiği durum "çocuk yapmama" durumu? eşin burada haksızlık etmiş sana.

"ileride çocuk yapamıyor muyum, e güzel, ben de zaten çocuk yapmak istemiyordum, eşimle bu konuda anlaşarak evlenmiştik" demesi gerekirdi.

2) "ailem çocuk sahibi olmamı istemelerine rağmen o annelik yapamaz çok zorlanır dedi."

sen de bir ailesin.
büyüdüğün ailenin böyle yorum yapması ve senin ve eşinin hayatını etkileyebilmesi. üzüldüm kadına. ama kadın haksız burada.

----

evlilik sözleşmesi sayılabilecek durumu eşin bozmuş. başta seninle çocuk yapmamak üzere evlenmişken seni çocuk yapmaya zorlaması olmaz. başkalarının etkisi altında kalmadan, başkalarının eşin hakkında yapacağı yorumlara aldırmadan, sen çocuk istiyor musun istemiyor musun? istemiyorsan ayrıl, bari zaman kaybetmesin.
0
tabudeviren
(05.09.24)
duyurunuzdaki "eşime evlenmeden önce çocuk istemediğimi net şekilde söylemiştim" kısmı nedense herkesçe kabul görmüş. ancak bunu söyleyip sonradan çocuk sahibi olup iyi ki çocuk sahibi olmuşum diyen insanlar var ve bunların sayısı azımsanmayacak düzeyde (belki bu oran benim ve çevremdekilerin yaşıyla da alakalı olabilir).

sizin eşinizle olan iletişiminiz nasıldı, bunu ne şekilde ifade ettiniz, eşiniz gerçekten bunu anlatmak istediğiniz şekilde anladı mı kısımları bence yoruma açık. belki eşinize sorsak "ileride çocuk isteyebileceğinin sinyallerini bana vermişti", "fikrini değiştireceği izlenimine kapıldım" diyebilir.

bu arada hala daha bir yandan çocuk istemiyorum derken diğer yandan ailem, terapistim ileride çocuk isteyebilirsin dedi, galiba isteyebilirim diyorsunuz. sizin bu arada kalmışlığınız sebebiyle eşiniz de söylediklerinizi farklı yorumlamış olabilir.

o yüzden "ben söylemiştim" diyerek konuyu çarpıtıyorsunuz gibi geliyor. soru basit. eşiniz sizin de katkınızla bir bebek dünyaya getirmek istiyor. geleceği boş verin ve hiç kimsenin etkisinde kalmadan söyleyin siz bugün ne istiyorsunuz? kolaya kaçmayın. terapistinize, ailenize, bir başkasına sormayın. bu sorunun cevabına göre de kararınızı verin.
0
tnz
(05.09.24)
Sen eşini sevsen ve gram değer verseydin eşini burada kötüler gibi konu açmazdın bu bir. Bir insan becerikli veya beceriksiz olabilir ama bu durum onu iyi veya kötü bir anne olacağını ifade etmez. Bak burayı iyi anla. Bu senin ne haddine ayrıca.

İki, ananı babanı da karıştırmışsın mevzuya bir de oldukça gereksiz ve karınızı yeren bir yorum yapmışlar. Onlara ne?
Boşanın bırakın o da rahatlasın bu narsistten kurtulduğu için sevinsin.

Bana şımarık bir çocuk gibi geldin üzgünüm
0
Hallegadola
(08.09.24)
(4)

İstanbul'da Cağ Kebabı Yenecek Yer Önerisi

sorucu
İstanbul'da, tercihen Avrupa yakasında cağ kebabı yenecek yer önerisi bekliyorum. Ben yıllardır Şehzâde Cağ Kebab'a gidiyorum, çok beğeniyorum ama arabayı rahat park edeceğim bir yer lâzım.
İstanbul'da, tercihen Avrupa yakasında cağ kebabı yenecek yer önerisi bekliyorum. Ben yıllardır Şehzâde Cağ Kebab'a gidiyorum, çok beğeniyorum ama arabayı rahat park edeceğim bir yer lâzım.
0
sorucu
(02.09.24)
Kavacıktaki Yörem Cağ Kebap. Bayramoğlunun biraz ilerisinde. Araç park konusunda çok rahat diyemem ama ben yer buluyorum gittiğimde.

Avrupa yakası değil ama en azından köprüye yakın :)
0
nuevo
(02.09.24)
Avrupa yakasında bulamazsanız karşıda daha önce önerilenler vardı. (git: 1566654)
0
kobuzchu kiz
(02.09.24)
Kadinlar pazarinda bi yeri ovuyorlardi ama park orda da problem :/
0
brkylmz
(02.09.24)
Pek kimsenin bilmediği ama lezzeti on numara olan bir yer önereyim size. Güneşli’de Esen Erzurum Cağ Kebabı diye bir yer var. Gidin pişman olmazsınız.
0
messor
(02.09.24)
(12)

Koşu yaparken telefon, cüzdan, anahtar vs.

sorucu
Belki çok basit bir soru olacak ama... Koşuya, yürüyüşe çıkarken telefon, cüzdan, anahtar vs. yi yanınıza alıyor musunuz? Ne yapmak lazım ya da?
Belki çok basit bir soru olacak ama... Koşuya, yürüyüşe çıkarken telefon, cüzdan, anahtar vs. yi yanınıza alıyor musunuz? Ne yapmak lazım ya da?
0
sorucu
(02.09.24)
Yanıma alıyorum, bel çantama koyuyorum.
0
rock n roll
(02.09.24)
Koşucular için beli saran koşu çantaları oluyor onlardan kullanılabilir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(02.09.24)
cuzdan almiyorum, telefon ve cuzdan icin ozel cebi olan sortlar var onlari kullaniyorum. ya da yuk coksa bel cantasi gibi zimbirtilar var onlara bakilabilir kosuculara ozel.
0
bay b
(02.09.24)
Telefon için kola takılan bantlar oluyor. Telefonu onun içine koyuyorsun. Koşu için onlar iyi.
0
messor
(02.09.24)
Cüzdan yanıma almıyorum.
Şundan alacağım yakında: www.decathlon.com.tr

Aldım bile:D
0
Amaranta ursula
(02.09.24)
omza çapraz takılan çantalardan alabilirsin.
araban varsa arabada bırakabilirsin.
0
jelly bear
(02.09.24)
Koşarken anahtar, kimlik, kart ve içeceğim sular için koşu kemeri; telefon için kola takılan bant. sırt çantası vs gibi şeylerle koşamazsınız. tabi söz konusu yürüyüş ise bunlar geçerli değil. yürüyüşte düz sırt çantası.
0
thracia
(02.09.24)
yanıma sadece kimlik, araba (veya ev) anahtarı ve koşu bitince yüzümü silmek için biraz selpak alıyorum. bel çantası ve kol bandı da kullandım fakat bir süre sonra çok sıkmaya başlıyor.
0
malheiros
(02.09.24)
zamanında ele geçirilen telefon tutuculardan satıyordu decathlon yani şunlardan
www.decathlon.com.gr
bu çok işe yarıyor. telefonla bu tutucunun arasına kağıt para ve kimlik koyuyorum, airpods kutusunu ve tek bir anahtarı cebime atıyorum. ama bazı koşu şortlarında anahtar vs için özel gözler oluyor oralara da koyabilirsin.
0
rentts
(02.09.24)
www.amazon.com.tr

Buna telefonu koyuyorum.

Para, kart, anahtarı da fermuarlı şort cebine koyuyorum.
0
kumandanim
(02.09.24)
www.tchibo.com.tr
şurada kemer gibi bele takılan minik çantalar var.onların muadilleri kullanılabilir.
0
exlibris
(02.09.24)
Kola takilan ya da agirligi tek tarafta tutan seyler genelde onerilmiyor. Ben de arkada cep kismi olan sort/tayt ya da bel cantasi tercih ediyorum.
Kosularim uzun degil, yanima sadece telefon, anahtar, telefon arkasina da bazen ya kart gecmezse korkusuyla kahve parasi aliyorum. Kulaklik kutusunu hic tasimiyorum.
0
yaraticinick
(02.09.24)
(5)

36 haftalık bebekte solunum sıkıntısı - entübe edilmesi

turuncu tonlarda
Arkadaşlar merhaba, bir arkadaşımın 36.haftasında tansiyonu ani yükseldiği için sezaryen ile doğum yaptırıldı. Bebeğin akciğerleri kapalıymış tam nefes alamıyormuş. 6 gündür yoğun bakımda, aslında ilk başta entübe edilmişti de şu an entübe değil, ama oksijen desteği veriyorlarmış. bu ne zaman düzeli
Arkadaşlar merhaba, bir arkadaşımın 36.haftasında tansiyonu ani yükseldiği için sezaryen ile doğum yaptırıldı. Bebeğin akciğerleri kapalıymış tam nefes alamıyormuş. 6 gündür yoğun bakımda, aslında ilk başta entübe edilmişti de şu an entübe değil, ama oksijen desteği veriyorlarmış. bu ne zaman düzelir, düzelecek bir şeydir değil mi?
0
turuncu tonlarda
(15.08.24)
İnşallah düzelir. Çok üzüldüm okuyunca. Bırakma mücadeleyi bebiş iyi haberlerini bekliyoruz.
0
messor
(15.08.24)
Prematüre bebeklerde bu durum sık görülür. Akcigerleri henuz gelişmedigi için entube solunum konusunda bazen gerekli olabiliyor.bir süre kuvezde yaşayacak. Sonuç olarak genel egilim olumludur.
0
limonlu eksi
(15.08.24)
Ben de prematüreyim 7 aylık 1kg doğmuşum. Ben hayatta kaldıysam sizin bebişte kalır :')
0
mirty
(15.08.24)
İkiz yeğenlerim 6 aylıkken doğmuşlardı. 10 gün yoğun bakımda kaldılar. sekiz yaşındalar şu an, biri üstün yetenekliler okuluna gidecek kadar zeki, diğeri herkesi şaşırtacak kadar hızlı koşuyor. Moral bozmayın, her şey yoluna girer inş.
0
beyfendi
(15.08.24)
bebişi 15 günlük olduğunda taburcu ettiler arkadaşlar. genelde böyle oluyormuş sanırım. cevap veren ve soran herkese çok teşekkür ederiz.
0
🌸turuncu tonlarda
(26.08.24)
(5)

avrupa yakası izlemeye nereden başlanır

owaki
ilk bölümler biraz vasat olabiliyor bi öneri varsa çok iyi oluredit : baştan başladım çok iyi oldu
ilk bölümler biraz vasat olabiliyor bi öneri varsa çok iyi olur

edit : baştan başladım çok iyi oldu
0
owaki
(15.08.24)
ağa her zaman birinciden başlamak sonrası için sağlıklıdır yoksa bende biliyorum üçüncü sezondan başla demeyi
0
pavlis
(15.08.24)
Ben de senin gibi düşünüyordum, gerçekten de öyle yalnız @pavlis'in dediği gibi 10 bölümde bir espri var, bunu 52. bölümde bu durumdan tekrar bahsediliyor.

Ben de rastgele güzel bölümleri izliyordum sonrasında eşimle 1. bölümden başladık. Şu an 140'lardayız, Burhan gelince dizi iyice yükseliyor 5-10 bölüm sonrasında Burhan'ın karakteri tam oturmuş oluyor. Eğer tamamını izlemek ile uğraşamam diyorsan;
Burhan 3. sezonun başında (59'uncu bölüm) geliyor.
0
c0sh_kun
(15.08.24)
bi ilk bölümden başlayarak izle, sonradan diyeceksin ki ilk iki sezon daha bir başka güzeldi
0
Hallegadola
(15.08.24)
asıl sonradan vasatlaşıyor. baştan başlayın. şesu meşu gittikten sonrası fecaat.
0
anna sun
(15.08.24)
Blakis esas ilk bölümler çok iyi. Sonradan vasatlaşıyor. Hele ne zaman gaffur karakteri giriyor, iyice varoş oluyor dizi. İlk sezonlar en iyisi.
0
messor
(15.08.24)
(5)

Yeni araba sorusu

housedaki topal doktor
Max bütcem 1.2 milyon. 0 c3 aircross shine paket almayı düşünüyorum. Buna alternatif şunu al, ac’de şu sıkıntılar var diyen var mıdır acaba? Bir fiyat bandında 2-3 yaşlarında önereceğiniz bir araba olur mu? Şimdiden teşekkürler.
Max bütcem 1.2 milyon. 0 c3 aircross shine paket almayı düşünüyorum. Buna alternatif şunu al, ac’de şu sıkıntılar var diyen var mıdır acaba? Bir fiyat bandında 2-3 yaşlarında önereceğiniz bir araba olur mu? Şimdiden teşekkürler.
0
housedaki topal doktor
(04.08.24)
suv şart mı?

1.2 milyona nerdeyse sıfır, garantili 2 yaşında toyota corolla 1.8 hybrid'ler var. sorunsuzluk abidesi bi motor, marka. performans/güvenlik idealin üstü.

bence fıstık gibi bi seçenek ama çok kişisel bir tercih tabii.
0
gitdaddy
(04.08.24)
Suv şart değil güzel bir alternatif olursa değerlendiririm. Corollaya da bakayım bir
0
🌸housedaki topal doktor
(04.08.24)
Corolla demeye gelmiştim
0
mirty
(04.08.24)
Üstüne biraz daha para koyma imkanınız varsa yine 0km MG HS önerebilirim. Başta abim olmak üzere yakın çevremde bu aracı kullanan ve çok memnun olan insanlar var, ben de abimden dolayı arada kullanma fırsatı buluyorum ve beni de fazlasıyla tatmin ediyor. Bir bayiye gidip inceleme fırsatınız varsa alıcı gözüyle incelemenizi önerebilirim.

MG önerme sebebimi de şöyle açıklayayım; "1.2 Puretech" PSA grubun(Citroen) kullanmakta ısrar ettiği fakat ciddi sorunları olan bir motor. Trigger kayışı yağın içinde çalışıyor ve kayışın üstünde kuruyan yağ, kayışın normalden daha erken zamanda yıpranmasına neden oluyor ve ihmal edilmesi halinde aracınızın motoruna geri dönüşü olmayan zararlar açabilir.
Sözlüğü biraz dolaşırsanız bu motoru kullanan Peugeot araçların daha 100bin km yapamadan motor yediğini ve bundan dolayı araç sahiplerinin mağdur edildiğini görebilirsiniz.

Dizel olmadığı sürece Fransız araçlarıyla aranıza biraz mesafe koymanızı öneririm. Onun dışında alakasız bir öneri olacak ama, aracın düz vites olması problem olmayacaksa Dacia Jogger'ı da incelemenizi öneririm.
0
b30wu7f
(05.08.24)
T-cross var o fiyatlara. Onu da düşünebilirsiniz. Mini suv diyebiliriz. Ufak tefek ama her işinizi görür.
0
messor
(05.08.24)
(5)

ABD'de en yaşanabilir şehirler

Aşk Adamı
ekonomisiyle insanıyla sizce en iyi şehirler hangileri.
ekonomisiyle insanıyla sizce en iyi şehirler hangileri.
0
Aşk Adamı
(19.03.24)
Portland
0
AlsterWasser
(19.03.24)
Seattle
0
cooperr
(19.03.24)
Iklim, deniz, kumsal, insan, ekonomi, guvenlik ve cok kalabalik olmamayi dusunursek:

San Diego veya civari. Los Angeles'a da yakin hem. Kaliforniya'da bir sehir olacagi kesin. Depreme guvenli bina olmali ama.
0
ermanen
(19.03.24)
Bati yakasinda San Diego.
Dogu yakasinda Boston, New York.

plase olarak da miami beach.
0
antikadimag
(20.03.24)
New England denen bölge. Oradaki bir şehir olabilir. Tercihen boston. Hayata bir daha gelsem orada doğmak isterdim.
0
messor
(18.09.24)
(4)

Şile Tapu Dairesi

messor
Merhaba Şile tapu dairesine Bakırköy'den toplu taşıma ile gidilebilir mi ? Gidilirse nasıl gidebilirim ? ( metrobüs, marmaray, metro, otobüs vs. hepsini kullanabilirim )
Merhaba

Şile tapu dairesine Bakırköy'den toplu taşıma ile gidilebilir mi ? Gidilirse nasıl gidebilirim ? ( metrobüs, marmaray, metro, otobüs vs. hepsini kullanabilirim )
0
messor
(22.12.23)
139T olmalı otobüs numarası, Tepeüstü'ne gidiyor Şile'den. Ona biner, çekmeköy metro durağında inersin.

Metroya biner, altunizade'den metrobüse aktarma yaparsın. Sonrası kolay sanırım.

Edit: ben tersden anlamışım :)

Tam tersini yap, metrobüs ile Altunizade'ye gel ve Üsküdar - Çekmeköy metrosuna, çekmeköy yönünde bin.

Son durakta in ve şile yönünde 139T, veya üsküdar şile otobüsü, ya da yeni bir minibüs hattı açılmıştı şile için, onu öğren ve bin.
0
John Bloor
(22.12.23)
@John Bloor

Eyvallah çok makbule geçti. Marmarayla üsküdar yaparım oradan çekmeköy. Artık oradan da dediklerinizden birini denerim.
0
🌸messor
(22.12.23)
Üsküdar’dan direkt otobüs gidiyor. Otobüs sarı otobüs deği. Bildiğin şehirler arası otobüs. Ama Akbil geçiyor
0
jackyr
(22.12.23)
Otobusun nosu da 139. Uskudar-Sile
0
balpolen
(23.12.23)
(8)

BES Getirisi Değerlendirmesi

messor
Bu bes hesaplarındaki getiriyi nasıl ve neye göre değerlendirmemiz lazım ? Bunun için belli bir standart var mıdır ? Yani bu bireysel emeklilik sisteminde durarak iyi mi ettim kötü mü ettim tam yorumlayamıyorum. 2014 senesinde girmişim bu sisteme. Yüzde yüz hisse fonundayım. Hatırlıyorum 150 lira il
Bu bes hesaplarındaki getiriyi nasıl ve neye göre değerlendirmemiz lazım ? Bunun için belli bir standart var mıdır ? Yani bu bireysel emeklilik sisteminde durarak iyi mi ettim kötü mü ettim tam yorumlayamıyorum.

2014 senesinde girmişim bu sisteme. Yüzde yüz hisse fonundayım. Hatırlıyorum 150 lira ile başlamıştım zaman içinde arttı biraz ve şimdi 400 lira ödüyorum aylık. Bugüne kadar ödenen katkı payı 31.000 TL, katkı payı getirisi ise 216.000 TL olarak gözüküyor. Bu getiri oranı iyi midir yoksa işte her ay altın falan alsaydım aynı paraya daha mı iyi olurdu ? Bu arada ödenen devlet katkısı 8000 lira devlet katkısı getirisi ise 13.500 liraymış.
0
messor
(06.07.23)
Hisse senedi için aşağıda linkini verdiğim yerden "şu tarihte şu kadar aylık ödemeyle şu tarihe kadar düzenli x hissesi alımı yapsam bugün ne kadarım olurdu" tarzında hesapları yapabilirsiniz.

www.temettucu.com
0
akhenaten
(06.07.23)
Örneğin temmuz 2014'te aylık 150 tl ile sasa hissesi almaya başlasanız ve yıllık enflasyon oranında alım bütçesini artırsanız ayrıca gelen temettüleri yine sasa hissesine çevirseniz bugüne kadar 30.295 lira ödemiş olacakmışsınız ve elinizdeki hisselerin bugünkü değeri 4.288.179 tl olacakmış.
0
akhenaten
(06.07.23)
@akhenaten

linkteki site muhteşem bişeymiş. Bu bes denen olayın da pek bi numarası yokmuş oraya bakarsak. Kendimi yormuşum bu kadar sene. Neyse sigara parasına birikim yaptık diyelim.
0
🌸messor
(06.07.23)
Ama sasa uç bir örnek, çok hızlı bir yükselişi oldu. Siz muhtemelen 2014'te ben sasa alayım demezdiniz. Mesele yatırım olunca en iyi diye bir şey olmuyor, her zaman daha iyi bir seçenek var. Paranızı ayırın da, önemli olan o. Benim de bes'im var şahsen. Bugün bunlara kafa yoracak enerjim yok çünkü :D
0
akhenaten
(06.07.23)
bes zaten adı üstünde bir emeklilik sistemi. insanlar her ay 300-500 lira atıp neden 2 sene sonra bir araba parası çıkmasını bekliyor buradan anlamış değilim. sadece para atayım değerlensin çekeyim diyorsanız gidip borsaya yatırım yapın zaten.

sen doğru olandan ilerlemişsin ama yabancı hisselere ağırlık verebilirdin 2018'den sonra. çünkü dolar-tl dengesi 18'den sonra bozuldu gitti. yabancı teknoloji fonları, sağlık fonları, altın vs fonları zamanına ve piyasasın göre 6 ayda bir değiştire değiştire ilerleyenler var. ben şahsen 3 senedir içindeyim ve çok geciktiğimi düşünüyorum daha genç olmama rağmen. bir arkadaşım var 33 yaşında 24'ten beri düzenli yatırım yapmış ilk 2 seneden sonra da sürekli fonları değiştire değiştire ilerliyor. başlangıçta 250 lira ile başlamıştı şu an 2000 ile devam ediyor mesela geçen random bir hesap yaptırdık böyle giderse 56 yaşından sonra 10 yıl boyunca aylık bugünkü parayla 17bin lira mı ne maaş alacak mesela. ee zaten kendi maaşı da varken falan baya rahatlarım diyor. yeri gelince abd hisseleri yeri gelince altın sürekli fonları değiştirmek piyasaya ona göre hareket etmek lazım. ben doların 29'da falan duracağını görsem hepsini tr hisselerine çevirecem mesela ama kkm yüzünden mb'ye para basma yükü bindi o da enflasyon olarak döneceği için 31-32 mi olur göremiyorum önümü.

sonuç olarak bu bir emeklilik sistemi. aylık prim yatırır gibi devam etmek + düzgün fonlarda kalmak tek mevzu. ama siz 2014'te aylık 75$ yatırırken şimdi 15$ yatırıyormuşsunuz bu da mantıklı değil. min 75 ile devam etmenizi önerirdim.
0
avatar is back
(06.07.23)
@messor hocam, gayet iyi bence. böyle devam et. kar topu etkisini göreceksin. hisse senedinde kalmaya devam et. aylık ödemeni artırarak devam et hatta. müthiş iş çıkarmışsın. bileşik getirinin gücü çok korkunç. 15 yıl sonra inanılmaz paraların olacak.

spesifik olarak x bir hisseyle kıyaslamak dünyanın en saçma şeyi sakın o tuzağa düşme.

aynen devam çok doğru yoldasın!
0
yazar yazmaz yazan yazar
(06.07.23)
Bence gayet güzel getiri devam et
0
Topalordek
(06.07.23)
Eyvallah çok sağolun. Aynen böyle devam ediyorum zaten bir aksilik olmazsa 56 yaşına kadar. Epey süre var daha çok birikim olur heralde.
0
🌸messor
(06.07.23)
(3)

Temizlik görevlisi olarak çalışan biri

sekizdokuzon
İstanbul’da ne kadar maaş alır ve günlük ödeme yaygın mıdır?
İstanbul’da ne kadar maaş alır ve günlük ödeme yaygın mıdır?
0
sekizdokuzon
(05.07.23)
Günlük ödeme derken eğer evlere gelen gündelikçi kadınlardan bahsediyorsan 500 TL civarına geliyorlar şu an. En azından bize öyle geliyor. Ama ona da zam gelmesi yakındır.
0
messor
(05.07.23)
Günlük 800-1000 TL arası.
0
cek
(05.07.23)
Tam zamanlı olarak kafede çalışacak bir temizlik görevlisi için ne kadar ücret teklif edilmeli, günlük maaş yaygın mıdır? diye sormak istemiştim esasında. Aceleye gelmiş.
0
🌸sekizdokuzon
(05.07.23)
(8)

Elektrikli Isıtıcı

messor
Eve elektrikli ısıtıcı alayım diyorum ama o kadar çok değişik tür ve seçenek var ki karar veremedim. Ev doğalgaz ile ısınıyor, normalde yeterli oluyor ama çok soğuklarda bazen yetmiyor ev soğuk oluyor. Bir de bebek geliyor yakın zamanda. O yüzden sürekli çalışmayacak ama gerektiğinde çalıştıracağımı
Eve elektrikli ısıtıcı alayım diyorum ama o kadar çok değişik tür ve seçenek var ki karar veremedim. Ev doğalgaz ile ısınıyor, normalde yeterli oluyor ama çok soğuklarda bazen yetmiyor ev soğuk oluyor. Bir de bebek geliyor yakın zamanda. O yüzden sürekli çalışmayacak ama gerektiğinde çalıştıracağımız bir ısıtıcı lazım destek anlamında.
Yağlı radyatör, konvektör ısıtıcı vs. Hangisi daha kullanışlı olabilir acaba ? Delonghi ve Nobo markaları iyi dendi ama bilemedim.
0
messor
(01.02.23)
Bir üstteki yazara katılıyorum. Yeni bina ama kötü yapılmış bir tesisat yüzünden az daha büyük bir yangın çıkıyordu bu ısıtıcı kaynaklı. aman diyeyim.

Onun yerine çok iyi bir yalıtım önlemi alın ısı kaybını azaltın ev doğalgazla ısınır.


onedio.com
www.mapfre.com.tr
akillibutce.com
energysavingtrust.org.uk
www.youtube.com

Buradaki yöntemlerle doğalgazı daha verimli kullanabilirsiniz.
0
anten
(01.02.23)
Yağlı radyatör çok konforlu ama geç ısınıyor ortamı da geç ısıtıyor, öyle yarım saat açayım sonra kapatayım diyorsanız ucuz fanlı ısıtıcılar daha çabuk ısıtır

elektrik yükü konusunda fanlı ısıtıcı da 2000w radyatör ısıtıcı da 2000w
0
Sir Anthony Hopkins
(01.02.23)
Bende Kumtel fanlı ısıtıcı var böyle durumlarda soğuğu kırsın diye almıştım. İşiiş görüyor.
0
peki madem
(01.02.23)
Aynı ihtiyaçlarla Ufo micatronic 2300 w bakıyoruz. Kumandalı olması bizim için tercih sebebi. Çok araştırmadım o nedenle tavsiye ederim diyemem. Ama fikir olabilir belki.
0
hrvl
(01.02.23)
Bende klima alana kadar Nobo konvektör ısıtıcı vardı 2000w lık ve 1200w lık. 2sini aynı anda açıp kettle falan çalıştıdıgımda sigorta atıyodu ama bu evin elektrik sisteminin fi tarihinden kalmasıyla ilgili :D ben memnundum, çok hızlı ısıtıyodu ama kapatınca 10dk içinde ortam buz gibi oluyodu çunku benim binanın 3 cephesi de açık ve altta kimse yok ustteki komşu da radyatörle ısınıyordu. hani sadece dogalgaza ek ısıtıcı olsun diyosan ben tavsiye ederim Noboyu.
0
e mice
(01.02.23)
Bi süre araştırıp dijital kontrolcülü konvektör olabilecek en düzgün çözüm sonucuna ulaşmıştım. Bi sıkıntım da yok epeydir.
0
hedep
(01.02.23)
fanlı ısıtıcı+1
0
berhudar ol evladim
(01.02.23)
Tavsiyeleriniz üzere yağlı radyatör fikrinden vazgeçtim. Çünkü bina 60 senelik tesisat sıkıntı çıkarabilir.

Bakalım nobo veya mi akıllı ısıtıcı varmış ikisinden birini tercih edeceğim. Artık hangisi uygun olursa.
0
🌸messor
(02.02.23)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.