Kulaklik butcesini kisip ses cikisi yapacak ekipmana ayirin. daha etkili olur.

sttc haklı. 1000 liralık kulaklığa yeterli kalitede sesi sağlayabilecek ekipmanın var mı? yoksa 10bin liralık kulaklık da alsan aynı sesi duyacaksın.

edit: adam gayet normal bir şey sormuş. azıcık ciddiyet lan.

www.mydukkan.com

beats by dre'den iyidir.

piranha al. çin malı. çok iyi.

stüdyo gibi bi yerdemi yoksa yolda fln mı kullanıcaksın bilmiyorum ama beats proyu 2-3 saat deneme şansım oldu binlerce kez dinlediğim şarkılarda daha önce hiç duymadığım ses efektlerini duydum tam bir kulak orgazmıydı benim için ama büyük olduğu bi gerçek

beats studioda gayet başarılı o fiyat aralığında daha iyisini denemedim henüz böyle bi bütçeyle şansımı beatsten yana kullanırdım ama performansla birlikte ürünün by Dr.Dre olmasınada baya para yatırıcağın bi gerçek

tr fiyatini bilmiyorum ben almanya saturn fiyati olarak kiyasladim
pro 399€
studio 299€

Grado'nun modellerine bakmanı öneririm. Uzun kullanımda rahatsız edebilir tabi. Onun dışında Sennheiser da diğer göz atılması gereken marka.

en iyisi (git: www.akg.com)dir.

-bişi değil gençler.

beyerdynamic, ultrasone, grado ve sennheiser model kulaklıklara bakmanı öneririm. Gidip monster falan almak ahmaklık olur, sadece bas canavarı başka bi işe yaramazlar.

Ayrıca alacağın kulaklığı besleyebilecek bir headphone amplifier almanı da öneririm. Yoksa gerekli performansı alamazsın.

www.head-fi.org forumlarından bolca yardım alıp, hali hazırda sorulmuş ve önerilmiş kulaklıklara göz atabilirsin.

headphone amplifier den bahsediyosunuz ama zaten beatslerin kendi içinde bu var diye biliyorum haa eğer yoksa kulaklığa taktığımız pilin amacı nedir bilen var mı ?

store.bilkom.com.tr

el yapımı kulaklık beats ten daha iyidir merak etme.

veya shure un headset modellerine bakabilirsin. beyerdynamic te olabilir

Koss portapro. Hediye geldi, çıkarmıyorum kafamdan.

wing chun olabilir mi?

neymişki la o? akupunktur sayesinde rakibini bayıltabiliyormuşsun, o olmasın?

ninbudo aikijutsu diyerek şansımı denemek istiyorum, çok tehlikelidir.

dalma bu bildiğim abi bizim türk tipi dalma.

(bkz: krav maga)?

krav maga nın videolarına baktımda. pek o değil gibi.

ninbudo aikijutsu olabilir ama.

ya dövüş sanatını biraz daha detaylandırmam gerekirse. işte rakip size saldırırken siz kolu tutup bacağına üflüyosunuz ve adam direkt pes ediyo hissettiği acıdan dolayı. en tehlike dövüş sanatı oymuş. dediğim gibi karate yi marateyi yenmiş hep.
bide hatırldağım hep yakından dövüşüyodu izlediğim eleman. vücud teması sağlayıp öyle bitiriyodu işi.

ju juitsu

"ip man II" olabilir o film ve de ilk cevapta olduğu gibi wing chun.

jet-kun do

alışmadık şeyde durmaz gibi gibi. her şeyle gitmeyebilir bir de.

bence bi üstüne geçir, bak aynada, kendini incele. "oldu bu" dersen al.

beyaz yerine beyaza yakın, yırtık pırtıklılar daha iyi olur sanki

edit: üzülme canım, hevesin varsa al gitsin.
hem bak, ne tatlı olmuşlar
discovalante.files.wordpress.com

Yirtik pirtiklardan giyemem ki ben. Öyle biri değilim yani. Ama sanirim beyaz giyebilirim. Ama bembeyaz da giyemem sanki.

hayır sakın. sakın sakın sakın :/

niye ya bence güzel. üstüne mavi lacivert tarzı şeyler giyersen güzel duruyo gayet.

al bence.
taşak geçilecek insan lazım.

Koreliler gibi citi piti bir yapin yoksa uzak dur bence.

gugılda görsel bile yok doğru düzgün inan, alma bence.

"zürafanın şaşkını, beyaz giyer kış günü"

a1201.hizliresim.com

Sunshine'ı izleyeceğim de hangi sunshine :S

www.imdb.com
www.imdb.com

Şimdi orada aşk hikayesi olan olmaz diye düşünüyorum da diğeri de biraz boktan duruyor sanki.

sci-fi olan sunshine; ne dandiği, şahane bir filmdir.

(bkz: community)

(bkz: how not to live your life)
(bkz: cye)

my name is earl

listende "hung" yok bi izle belki beğenirsin.. dev pipili bi arkadaşın hikayesi.. komik sayılır..

(bkz: the office)

malcolm in the middle.

cye, community ve hung dışındakileri izledim.

(bkz: shameless) uk de var us de.

the office +1 (amerikan versiyonu)

shameless, office izledim arkadaşlar. bana böyle şeylerle gelmeyin. daha kıyıda daha köşedeee.

"Louie" ve "wilfred"

Uber derler ya, oyle iste.

mbp yerine air daha çok uygun bence sana. ama ben de senin gibi düşünüyor ve pro almayı düşünüyorum.
doğru bir seçim bence. stabil bir işletim sistemi var. kullanımı rahat. fakat oyun falan bulman zor. bunları biliyorsundur zaten.
apple stratejisine göre fiyatı aynı kalır eski modelin düşer bir sürpriz olmazsa. beni yeni teknoloji her zaman daha çok heyecanlandırdığından 3-4 ay bekle derim.

2100 liraya gelmiyor çünkü onun üzerine vergi de ekleniyor.. california dolaylarında yaklaşık 2300 liraya geliyor yeni mbp'ler.. tahminimce early 2011 modellerinden o baktığın model.. link atarsan daha kesin bi cevap verebilirim..

son update'in üzerinden 3.5 ay falan geçti daha.. en erken 5 ay civarı bi süre sonra yeni bi update gelir diye düşünüyorum.. gelecek olan major update olacak muhtemelen.. en fazla $1199 olur yenisinin satış fiyatı..

şöyle de bi not: macbook bile olsa 4 sene sonra ilk günkü performansı alman mümkün değil..

örneğin şu model vatanda 2430 liraya kadar düşmüştü. vatan bu aralar sık kampanya yapıyor yine düşecektir diye tahmin ediyorum.
store.apple.com?

eger o linkteki ise adamlar cok az kar edecek demektir ki mantikli gelmedi bu bana.. ama eger gercekten bunu satiyorlarsa ve bu fiyata denk getirebilirsen almak mantikli olabilir tabi..

bi onceki cevabimda da dedigim gibi gelecek update major bi update olacagi icin(islemci, ekran karti, kasa vs.) beklemekte yarar var gibi geliyor.. tabi yenisi gelince uzun bi sure indirim olmayacagi dusunulurse ne kadar mantikli olur beklemek bilmiyorum..

cok kafa karistirdim ben susuyorum :)

Sorunun cevabini bilmiyorum malesef ama ben birsey sorayim. Ben de yeni bir tv aldim fakat altyazilar cikmiyor. Yani usb baglayip oyle izlmeye calisiyorum ama hic acilmiyor. Filmin dosya adiyla altyazinin adini ayni yaptim ama olmadi bi turlu. Nasil oldugunu biliyor musun?

indirdiğin altyazı dosyasını notepad ile aç. karakterleri ingilizceye çevir. kısa bir yolu var. internette araştırıp 30 saniyede bulabilirsin. şimdilik üşendim.
@hakartuna senin aldığın tv markasını bilmiyorum. ama sony olması muhtemel. çıkardığım sonuç ise altyazıyı desteklemiyor senin tv. samsung ve lg bu konularda rakipsiz neredeyse.

@hakartuna

1- ismi ayni gibi gozukuyodur ama bosluk falan vardir arada belki.
2- altyazi destekleyen bir model degildir.
3- altyazinin uzantisinin ne oldugu ve hangisini destekledigi de onemli tv'nin.
4- kumandadan altyazilari acman gerekiyordur. mesela lg'de oyle, alt yaziyi koyuyosun ama sonra seciyosun menüden falan.

sorunun cevabını kendim buldum, film açıkken toolsa basıp altyazı ayarlarından şifrelemeyi de batı avrupa dilinden türkçeye aldım ve sorunum düzeldi, bilmeyenler varsa faydalı olacaktır. Senin sorununa gelince uzantıyı bir de srt yerine sub yapıp denersen sorun çözülebilir.

@romantik

tv dili mesela bizde de türkçe ama altyazi ayarlarinda encodingi de türkçe secince o harfleri duzgun gosteriyor, yoksa bozuk gosteriyor. menuden altyazi ayarlarinda illa vardir oyle bir ayar?

Tv Lg marka. Altyazi menüsü fln da var ama sanirim hic gormedigi icin secenekleri kullanilamiyor. Filmin kendisini altyazili yapamaz miyiz acaba? Srt yerine sub yapmayi da denedim ama olmadi bide.

bizim evdeki 2 tv de lg. modelini soyler misin?

evet aktif gozukmuyosa altyazi ile film ya ayni klasorde diildir, ya ayni isimde diildir, ya da uzantida bisi vardir.

hicbir lg sorun cikarmadi bu baglamda bana. modeli lutfen soyle.

42LV3550 olsa gerek. Tam goremedim, fatura da ulasilabilir durumda degil su an.

samsung ve lg'lerde altyazı olayında en ufak bir problem yok. usb'den her türlü filmi srtuzantılı altyazı ile izleme konusunda en başarılı markalar. kesin ya ismi aynı değildir, ya altyazı srt'dir de içindeki başka bir formattır, ya televizyonda altyazı açık/kapalı diye bir şey vardır da o kapalıdır.

philips'lerde altyazı eklenemediğini duydum mesela. sonradan düzelttilerse bilmem.

romantik kendi çözmüş, yine de tekrar edeyim, tv dilinin türkçe olması ile altyazı dili de türkçe olmuyor. altyazı dilini tools tuşu ile girilen menüden altyazı ayarları seçeneğinden ayarlayabiliyorsunuz. hayta boyutunu falan da ayarlıyorsunuz.

daha ucuza ayarlamaya çalışayım. tanıdık gümrükçü var.

incelemedim ama hangisinde kısa yıkama seçeneği varsa onu al. ikisinde de varsa arçeliği al. annelerimizin vazgeçilmezi...

bosch

enerji sınıfı arçelik'in daha iyi ama bosch genelde daha kaliteli oluyor.

bosch alırdım.
neden?
adamlar her programdaki elektrik ve su tüketimlerini yazmış daha ne olsun.

bosch kullanıyorum, memnunum.

8 kglik disinda alma.
siemensi oneririm.

bosch çünkü arçelikten daha temiz yıkıyor.

samsunglara da bakın, gayet iyidir.

formata uyduruyorlar.

çünkü sözlük formatına uyuyorlar. olan bu.

sözlük formatına ve tck'ya uygun olduktan sonra tüm yazarlar istediklerini yazabiliyorlar. sözlüğü sözlük yapan da bu zaten.

ifade ozgurlugu

ekşi sözlük öyle çok bilinmeyen veya içeriğini sadece belli kişilerin oluşturduğu bir site değil ki "fetullah ne alaka ya girmem bir daha ben buraya" diyebilinsin. öyle diyen adam zaten girmesin bir daha. yüzbinlerce entry olan bir yerde bu tip şeylere takılan adam zaten sözlüğün ne olduğunu kavrayamamıştır.

fethullah gülen hocaefendimizi ve kürtleri sevmiyorsun. ayrılıkçısın. elhamdüllilah türkiyede ve kürdistan'da senin gibilerden az kaldı..inşallah allahın izniyle yeni anayasamızda daha adem-î merkezi bir yönetim şekli oluşturulacaktır...

güzelmiş böyle yazmak :)

arkadaşlar bahsettiğim şeyin neresini anlamadınız merak ediyorum bazı cevaplar çok saçma çünkü. ifade özgürlüğüyle fethullahı sevmemekle "31 ocak istanbulda kar yağışı"nın ne alakası var? "kürt ve ermeni düşmani pis türkler"le leyla ile mecnunun ne alakası var bunun neresi ifade özgürlüğü? "fethullahı sevmiyorum o yüzden girmem bi daha" verdiğim örnekten gerçekten bunu mu çıkardınız?

adam gitsin fethullah başlığına yazsın ona bir şey diyen yok. herifler ekran başından günde milyonlarca hit alan sitede kendi başlarına eğleniyolar kimsenin sesini çıkardığı yok

uykusuz her gece tam olarak örneklemiş durumu

neye göre sileceksin ki? yaptıkları tam anlamıyla o..... çocukluğu da olsa adamın gerçek düşünceleri de olabilir onlar. en azından aksi kanıtlanamaz.

belki eksi bilmem kaç karması olanların demokratik yöntemlerle uçurulma olayı olabilirdi ama onda da çelişkiler olur.

öğrenci belgesi istemiyorlar ki_? ben gittim o formu doldurdum. o kadar. bir tek kimlik fotokopisi istediler.

marta kadar ertelendi diye okudum burada. duyuruda ara cevabı bulacaksın.

daha derli toplu. yazı fontunu biraz büyütebilirsin ama.

-noktalama işaretleri yetersiz.
-yazıyı justify yap.
-screenshotların yanındaki siyah ölü alanları paint ile kes öyle koy.

belki incelersem daha bulurum. eskisine göre daha iyi ama.

önceki sekli nasildi bilemiyorum ama arka plan rengi biraz kontrastli gibi geldi bana,

www.lavazzaarticle.net

surdaki 989721,b8b366,e1eab6,df5900,df7800,f8f757 gibi tonlar daha iyi olabilir.

ayni sekilde popular posttaki seyler icinde benzer renkleri kullanabilirsin belki.

renk değişmiş ama yazı rengi benim gözümü alıyor nedense. belki sorun bendedir sözlükte de bu renk temalar kullanamıyorum.

çalışan hiç bişey yok. resimlerin hepsi hata veriyor.

yeniden kurulum yap eski yerine gelir. arada oluyor böyle şeyler.

yerinde duruyor, menu-ayarlar-kurulum-yapılandır.

fanatiklerden biri anlatsın sana ilk sezondaki ana hikayeyi. ya da ercüment çözer'li ve memduh başgan'lı bölümleri izle sadece.

hemen başlamayı düşünüyordum ya etrafımda diziyi takib eden kimse yok şu anda. ikinci sezondan mı başlıyım o zaman? ne kaçırmış olurum?

ikinci sezondan başlama bence. ilk sezonda çok iyi bölümler vardı.

amaciniz bir seyden zevk alabilmekse en basindan baslayin. yani gunceli yakalama amaci guduyorsaniz bilemem ama kalkip da gecmisi olan bir seyin simdisine odaklanmak cok mantikli degil bence. yalan ruzgarini onbininci bolumden izlemeyen kadinlar geliyor aklima hep bu tur durumlarda.

@entrapmen hacı mesele o değil en baştan başlayıp sıkılmak istemiyorum aradaki çoğu bölümü izledim çünkü. derdimin bu olmadığı sorudan belli zaten sebebleriyle yazmışım orda derdimi.

@jangara şey vardı kız bi tane behzat'a sarmıştı hareketli şeker bi tip böyle o kısımda bırakmıştım sanırım kaçıncı bölümdü o?

bu bir akasya durağı olsa en baştan izlemene gerek yok zaten ama bu dizinin belli bi hikayesi var, baştan izlemezsen karakterleri de düzgünce tanıyamazsın bu niye böyle yaptı ki şimdi, bu niye böyle davrandı ki şimdi dersin falan filan.

yer darlığından ötürü arşivi silmeseydim bakar söylerdim ama ilk bölümlerdi o. hatta ilk 3-4 bölüm bile olabilir.

baştan başlayayım madem çok da izlememişim o zaman.

bi de düzgün bi kalitede nerden indirebilirim şimdiye kadar yayınlanmış bölümleri? seed iyi olursa torrent tercihimdir.

not: sözlük dışından cevap verilmemiş zaten dışarıya kapatıyorum duyuruyu.

s01e01

arena-tr'de olacaktı. büyük ihtimalle golden torrent olmuştur. bir de sharebus'ta rapid linki varsa onları dene.

@karmarulez simdi daha net anladim. o zaman kendimden ornek vereyim. ben televizyonda ilk 7-8 bolumu parca parca izlemistim. denk geldikce, bazen gicik reklama denk gelince zaplayip unutarak veya uzun bolumler kacirarak.

sonra bi pazar gunu televizyonda basindan izlemeye basladim, ilk 20 dakikada bile "nolyor lan?" tepkisinden siyrilamadim. o gece 1. bolumden basladim (bazi imkansizliklardan oturu mecburi youtube'dan izledim ustelik). baktim hatirliyorum, azicik ileri sardim. boyle boyle ilk 7-8 bolumu hizlica izlemis oldum.
sen de izledigini tahmin ettiklerine boyle yapabilirsin. misal ben su an 3 bolum gerideyim. yeni bolumleri izlemiyorum. firsat buldugumda oturup izleyecegim.

edit: nereden izleyeyim soruna bence en iyi yanit startv.com.tr
www.startv.com.tr
izledigini dusundugun kismi buradan izlersin. o sirada sonraki bolumleri indirmeye baslarsin.

@entrapment evet dediğin mantıklı ilk sezonu verdiğin linkten izlerim bu sırada @jangara'ın dediği yerden ikinci sezon iner ben ikinciyi izlerken de ilk sezonu indiririm bütün bölümler elimin altında olmuş olur.

Ankara da yaşıyorsan en baştan başla yoksa diğerlerini dinle

abi ayağı gazdan çekince zaten devir giderek düşüyor. o sırada boşa alıyorum. arada frene dokunarak olayı noktalıyorum.

boş. ama dörtten direk atmam galiba. fren tutmaz vs. diye. fakat üçüncü vitesteysem direk boşa atarım en rahatı.

Valla benim alışkanlığım boşa alıp frene yükleniyorum yavaşça.. Ama vites küçülterek durmak balata ömrünü uzatır eski tip arabalarda

motor felan istop eder ne olur ne olmaz yine sonuna kadar viteste durması daha mantıklı bence. hı ani fren yapacaksanız debriyaja yüklenirsiniz o ayrı.

en doğrusu debriyajla beraber fren ya da boşa alıp fren.

vites düşürürüm genel olarak.

vites düşürmek her zaman en güvenlisi. araba kontrolünde olur. boşa atmak bende sürekli bir güvensizlik abidesi olmuştur. kontrolsüz güç harbi güç değil.

onu aslında siz anlarsınız.

yani 5. vites 120 ile gidiyorsunuz uzakta ışık var bir şey var, o zaman 5-3-boş yapabilirsiniz

ama 4.vites diyelim, o zaman araba 30'a kadar düşene kadar falan viteste, ondan sonra boşta gidebilir, hı abartmamak lazım o zaman da avans vurdurursunuz. işte onu arabaya alışınca anlarsınız zaten.

ama onun dışında bence tek tek vites düşmek gereksiz bir hareket gibi.

boşa alırsın. kısa mesafede vites küçülterek durulmaz.

vites düşürürsen devirden yavaşlar araba yani balata yemez ama genellikle boşa alınır sonra frene basılır. boşa almak candır, varsın balatadan gitsin gidecekse.

düz vites araba kullanmanın tek güzel yanı
boş

düşük hızlarda boşa atmakta bi sakınca görmüyorum. motor stop etse bile kalan hidrolik basıncı arabayı durdurmaya çok rahat yeter ( panik olup 10 defa pedala bas çek yapmayacağını varsayıyorum )

yüksek hızlarda 50-60 km ve üzeri vites küçültmem çoğu zaman 3-4-5 de kalır araba. frenleme ile yavaşlarım hızım 10-15km ye gelince boşa atar frenle dururum.

the fall iyidir

izledim onu maalesef hem the fall'la koku çok alakasız değil mi ya?

düşününce ilk o çağrıştı. bilemedim, mistik gibi.

yetimhane
the others

malesef yok öyle bir film.

bence de yokmuş öyle bir film ya düşündüm düşündüm bulamadım, bunların hepsini de izledim zaten ki hiçbirisi de o tarz değil bence hala.

Hala izlemediysen The Prestige geldi benim aklıma, neden bilmiyorum.

soruda hata var:

tarzı derken?

ingilterede geçmesi mi?
geçmişte olması mı?
tıbbı deneyler falan içermesi mi?

tam olarak denk gelen kısmı nedir?

tam ama tam koku ile ilgili olsun da ne olursa olsun mu ?

kişisel sabit bir hattın 444le başlama olasılığı var mı peki?

444'lü sabit hat var.

oluyor. mesela 02124442525 akbank. arar beni arada.

444'lü sabit hat da var evet.

davetiye bulabilirsen zamunda.

zamunda davetiye ile çalışmıyor.

doğru. zamunda'da davetiye yok kafam karışmış. zamunda üyelikleri açıyor. açılmasını bekle. sözlüğü takip et. kat'ta 280 ile indirirken zamunda 480 460 ile çekiyor. tüm sitelere üyeliğim vardı bir gün bile yüzlerine bakmadım. torrentleech hesabımı silmiş zerre umrumda değil. zamunda kraldır.

arena bg de var

baba zula, incesaz gider. ben brooklyn funk essentials dinlerdim.

amat? anar?

rammstein

(bkz: mercan dede)

erkan oğur, sumru agiryuruyen

mono,mogwai.

(bkz: mastodon) - (bkz: leviathan )albümünü dinle.

@anestezik

amat, ihsan oktay anar'ın kitabı.

yansimalar

eğer sözlük nick'iniz de "teen spirit" ise leyla çaylak gözüküyorsunuz - demek ki yazdığınız on entry yazarlık için kabul görmemiş.

biraz sonra mail'inize yazdıklarınızın bir yedeği gönderilir.

Anladım. Gönderildikten sonra ne yapmalıyım?

gönderildikten sonra takla at bence. üzül. çünkü uzun bir süre daha bekleyeceksin yazar olmak için.
bir tavsiye ise öbür yazarlık döneminde sıra gelirse yazdıklarını bir caps sitesine yükle. oradan yorumlasın buradaki insanlar. sana yardımcı olsunlar yazar olmak için.

Şimdi üzüldüm işte. Yedekler bana gönderildikten sonra tekrar giriş yapıp 10 entry gireceksem saygı duyarım. Teşekkürler yardımsever şahıs.

yanlış bilmiyorsam aynı mail adresi ile tekrar kayıt olamıyorsunuz. aynı nick'i de kullanamıyorsunuz haliyle. yeni bir mail adresi ve yeni bir nick ile yazar olarak kabul edilme sürecine baştan başlayabilirsiniz.

sil baştan....

mantıklı açıklama yapmak için bir sürü şey diyorlar da bence sadece geleneksel bir durum olduğu için.

iTunes'in Windows versiyonu pek iyi çalışmıyor zaten ki iTunes'tan da DJ'lik yapılmaz bence :)

ya dj'likten kastım mix yapmak değil, biraz lüks pub'larda barda oturup yemek müziği çalan herifler oluyor, onları kastediyorum.

çünkü kapağın üstünde ışıklı bir elma var, karanlıkta güzel parlıyor.

vala orada ki çalan djlerin müzisyenler olduğunu varsayaraksak ve mac osx de ableton gibi programların daha iyi (iyi mi desem, ses kartı vb çevre birimleriyle daha sorunsuz çalışan mı desem bilemedim) çalışacağından dolayı mac os x almış olabilirler.

abi nasıl ki kıçı kırık şirketler bile (türkiyeden bahsediyorum) iphone için uygulamamız var diye bağır bağır bağırıyorsa aynı sebepten. Apple ve ürünleri kullnmak bu ülkede hala prestij kaynağı olarak görülüyor.

doğru cevabı veren tek kişinin tik almaması garip. prestij doğru cevap. iyi bir görünümü var apple'ın. lüks restaurantta casper ya da exper kullanılması biraz garip kaçardı değil mi?

prestij bir yana asıl nedeni müzik programlarıyla çalışırken daha stabil olması. mavi ekranı yemezsiniz yani performans sırasında. Bu arada sırf artizlik olsun diye kullananlar da var onları geçiniz.

Celeron300a'nin verdigi cevap dogru.

dj'ligin yani sira produksuyonla ilgileniyordur, dolayisiyla logic kullaniyordur. logic kullanmak icin de mac os isletim sistemi olmasi gerekmetedir.

prodüksiyonla ilgileniyorsa mac bu iş için biçilmiş kaftandır hemen ışıltılı bir elma diye bok atmak yersiz olur. En basitinden mac'in Core audio olayı bile müzik açısından windowstan öndedir. bilinçlenelim ondan sonra bok atalım diyorum

Ne istediğinizi belirtseniz seçenekleri daha da daraltmamıza yardımcı olursunuz. Aradığınız cihazda neler olsun, neler olmasa da olur, özellikle istediğiniz bir şey var mıdır?

dokunmatik ya da klavyeli olması falan fark etmiyor benim için yalnızca gerçekten kaliteli bişe arıyorum. sebebi ise bi tlfnu 6-7 seneden az kullanmamam.

400 600 arası iyi telefon bulman zor. mutlaka birkaç şey eksik kalacaktır.

O halde Nokia 6700 Chrome ürününü tavsiye ediyorum. Kamerası gayet iyidir, müzik çaları ve 3G desteği de mevcuttur. Ayrıca uzun süreli kullanım arıyorum demişsiniz, krom kaplama gövdesiyle gayet sağlam ve uzun ömürlüdür.

teknosa.com

ben bunu kullanıyoum. çok güzel hebişeyi var..
samsung galaxy gio 5660

www.teknosa.com

samsung galaxy pro. eksiksiz.

konu: "bana neden soğuk davranıyorsun bi hatam mı oldu?"
hemde öğren bakalım neymiş mevzu

kızın sana yazdığı sanrısına kapılmışsın.

ilk gordugumde oyle dalis yapmak istemiyorum, tek oturmuyor zaten genelde. biraz oturup lafladiktan sonra...

ama konustuktan sonra gozle gorulur bir benden "kacma" olayi var.

daha nesini kovalıyosun ki? o iş bir yere varmaz. sallamazsan belki dönüşü olur. kovalamaktan vazgeç.

ben anlamadım ya kız erkek arkadaşım olmasına izin yok demiş ya sen ne için uğraşıyosunu bu kadar arkadaş olmak için mi? eger öyleyse hiç kasmadan nbr diye konuşursun olur biter fln???

kızın cidden izni yoktur. araplar böyle şeylere önem veriyor gibisinden bir bilgi de tıpkı ömer üründül'ün barça çok iyi takım demesi gibi bir şey ama yine de söylemekte fayda var.

yazmayan kiz sorar mi seni seviyorum ne demek diye? gomlegimi duzeltir mi bak boyle daha havali diye? vay guclusun diye kolumu tutar mi? izni olmayan da yapmaz ki yani boyle, garip bisey.

ya kız bu güne kadar bi erkekle bu kadar yakın olmamıştır o yüzden ilgi göstermiştir sana. hani hayatıyla ilgili bişey bu. bunu bu kadar büyütme bence. sonra sevgili muhabbeti olunca uzaklaşmış işte senden yani sen biraz daha yakınlık göstercem diye sonra nikah masasında bulma kendini.

yapar.

konu yok mu yani simdi

ğlkesiyle alakalı bişiler sor ordan ailesine bağla onlarla ilgili bişiler sor..kendin biraz anlat.. daha da sallamazsa bişi deme ayrıl görmezden gel onu..

amanııınnn en tehlikeli kız tipi. hacı kaç arkana bile bakmadan kaç.adamın amına koyar bu modeller.bana 17-21-23 yaşlarımda birer tane bu modelden denk geldi ebem zikildi.
umut verir, hersey süper gider. tamam bu iş dersin hooopp redd-i ilhak olursun.sonra bidaa konusmaz.pınaar nooolduu dersin sürüm sürüm süründürür. tam umutlarını kesersin bu sefer sana gene yakınlaşır aranız düzelir.sonra sen bu sefer tamam dersin soraa gene aynı gene aynıı vs. vs. işte
kısacası unut onu gönlüm unut onu sende.hiç uğraşma gençliğine yazık etme.

ben olsam sandviçi alırım fişiyle birlikte notere giderim. noterde ölçtürürüm. sonrası dava açmaktır heralde ya da tüketici derneklerine başvurmak.

reklam denetm urulu mu reklam ust kurulu mu ne var oraya sıkayet edebilrisin web den.

ya da tuketıcı hakem heyetıne. onlar da el atarlar.

peki ihbarda bulunduktan sonra ya da dava açıldıktan sonra ne gibi cezai yaptırımlar uygulanır? tahmininiz ya da fikriniz var mı?

aslında özeti; canın sıkılıyordu , ekşi'de yazacak macera arıyordun kendine, içeri girip kadın seni yerin dibine sokunca ,nasıl intikam alırıma döndü iş. işimiz gücümüz yok millet olarak uğraştığımız şeylere bak.

duyuruyu kullanıcılara kapatmayım diyorum. ama habire yeni mallar çıkıyor. işin garip yanı toplum olarak kandırılmaya öyle alışmışız ki kandırılmak istenmeyen biri çıkınca canın sıkılıyordu deniliyor.
ayrıca ekşi'de yazmadım. duyuruda yazdım. gidip subway başlığına yazsam farklı olurdu bura farklı.
subway'lerde içeri girmezsin. restaruant gibi değildir. kumpir alır gibi söylersin. bilip bilmeden sallamamak gerek.
kadına da gerekli cevabı verdim. yerin dibine giren ben değildim. cezai yaptırım istemek farklı hırs yapmak farklıdır.
mal mal konuşmamak gerek.

neden hakaret ediyosun ki adama? adam eleştri yapmış hakaret etmeden hemen gaza gelip mal falan diyosun.

bence seni azarlayan kadın az bile yapmış şu yorumunu gördükten sonra. keşke yaka paça kovsaydı.

cevabına gelirsek. reklam denetleme kuruluna şikayet edebilirsin fakat herhangi bir sonuç çıkmaz.

bence o deniz yıldızları ile alakalıydı. en azından ben öyle hatırlıyorum. deniz yıldızlarını denize geri atma hikayesi değil miydi?

Deniz yıldızı hatırlamıyorum. Ayrıca baba-oğul nasihat şiiri olduğunu net hatırlıyorum şimdi. 2'si de değil maalesef.

Adam olmak güzel bir şiir ama maalesef o da değil.

rec
1408
el orfanato

tavsiyem yok.
çünkü korku filmi yok bence. olmuyor yani. ben de bu konudan muzdaribim. altıma sıçırtçak bir film önerene bira ısmarlarım. o derece.

(bkz: the descent)

film değil dizi önereyim sana hem devamlı olur istediğinde tırsarsın.

(bkz: american horror story)

ilk 4 bölüm iyi sonradan korku öğelerini yitiriyor ama.

karar verilmiştir el orfanato teşekkürler

@lorenzen korku filmi olayı bu olmuş zaten, aradan 2-3 filme bakıp diğerlerine bunlar korku filmi mi peh denmez, çünkü korku filmi dediğimiz şey onlar zaten çoğu kişiye komik gelen yaratıklar,hayaletler sürekli aynı konular . korktuğumdan ya da delicesine saçma anlamsız boş filmleri izlediğim için söylemiyorum, korku filmi o filmler işte. altına sıçtırtçak film gerilime kayar daha kaliteli olur

(bkz: high tension)

gerilim olarak the others i söyleyebilirim. şu dakika bitirdim ben sevdim

30 gün gece

deneme olmaz o iş. bozulur kettle. ayrıca tencerede pişirmek daha kolay.

kettle ın dibinde açıkta rezistans yoksa olabilir. benimkinde dibi düz metal ısıyı ordan alıyor. ama ısının kaynağı direkt suyun içindeyse olmaz o ne kadar kaynasa yapışır. bi avuç makarnayla deneyin. oluyorsa yapın. mantının içindeki falan rezil etmesin cihazı. temizliği de zor olur

kettle'da suyu kaynatıp sonra mantıyı kaynar suyun içine at bence. fırınlanmış mantıysa iş görür.

istanbul avrupa yakası'ndan taa oraya gitmeye değer mi hakkaten ucuz mu? ben de çok duydum bir kez önünden de geçtim ama gidip görmek için vaktim yoktu.

royal senle aynı durumdayım işte.. bir bilen?

ucuz cidden. tek takım için değmeyebilir ama iki takım için değer. yol için de benzin falan yakacaksın baya. he otobüsle gideceksen değmez bence. takım taşımak falan zor olur. cidden çok uzak çünkü ya da bilmiyorum benim tembelliğimden olabilir.

Güneşin olduğu bir gün gidilebilir bence. Bir çok markanın outleti bulunmasıyla beraber açık hava da alışveriş merkezinin tadını çıkarmak için de gayet mantıklı. Dudullu'ya geldikten sonra ordan minibüsle 35-40 dakika'da önündesiniz. Bence değer yani.

hicbir bir farkı yok,gittigine degmez.gittim biliyorum.optimum,olivium daha iyi emin ol.

herhangi bir mall'a gidip indirim donemini yaklasam ayni hesap diye anliyorum??

bunların servisleri var belli yerden kalkan. sitesi falan vardır viaport'un takip edebilirsin. daha mantıklı olur.

yetişirsin.
nakit alıyorlar.

O saatlerde ben bir kere bindim 40 dk bile sürmüyor. Trafik olmaz o saatte. Tabi havatasin, havaş ile aynı sekilde calıştığını varsayıyorum.

havataş havaş gibi dakik bir firma değil. kalkışlarda daha fazla yolcu almak için 10 dk geç kalkıyor. durmaması gereken yerlerde durabiliyor. gerçi cemaat kardeşleriyle birlikte havaşı şimdilik durdurdular belki iflah olmuşlardır da normal saatlerinde kalkıyorlardır.

Havaş ile Havataş şirketleri arasında "havalimanı - şehir merkez hattı" ile ilgili bir süredir devam eden rekabette bu sabah itibariyle Havaş’ın İstanbul’da ki havalimanlarından gerçekleştirdiği seferleri İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) almış olduğu bir karar ile durduruldu.

www.hurriyet.com.tr

atla otobuse gel iste, havas'a ne pra veriyorsun.calisanlari ayri dert firmanin kendisi ayrii dert. ben otobuse binerdim. olmasi lazim direk taksimden sabiha gokccen

4. ve 3. olurdu, sondan 2. ve 3. yani.

şartları sallamadım soru bakımından, ama cevap verirken kendimce kriterlerim oldu.

maddi imkanlara bağlı olarak marka olması şartı ile her sektör olabilirdi. maddi gücünüz hangi sektördeki markanın dist. veya yaratıcısı olacağınıza karar verir. çünkü artık memlekette sadece marka satmaktadır.

hatırı sayılır bir miktar param olsa yabancı bir giyim firmasını ülkemize getirirdim.

gıda

yazilim, ar-ge

otomotiv, doğru marka ve çok para olursa iş yapar
gayrimenkul-inşaat, Türkiye dışına çıkılırsa ve çok para olursa iş yapar
kümes hayvanı, cıx
tarım mahsülü, dünya ölüyor, cıx
elektronik ürün, cıx
gıda, insanlık bitene kadar iş yapar, yeter ki doğru yap
giyim, marka, marka, marka..
yazılım, geçici..
ulaşım, geçici, değişken, çok karlı değil..
franchising, sektörüne göre değişir

sonuç; gıda, giyim..

gıda iyidir. tarhana işine giricem yakında sermaye biriktiriyorum ben haha

victorinox hayvani bişeymiş.

ama ben alsam hugo boss alırım.

3-1-2-4

her türlü boss diyorum.

Boss favori, Victorinox plase. diğer ikisini unut gitsin.

fiyatlari gozardi ediosak victorinox

turkiyeye gonderim yapmıyorlar sanırım ?

alayına isyan ölümüne victorinox.

f/p oranı en yüksek olan boss. kadran gri yerine beyaz olsa şahane olacaktı. her yer gri beni biraz baydı. para mesele değilse kahverengi olmasına rağmen victorinox diyorum.

3-1-2-4

seçeneklerden victorinox ama o paraya daha güzel kaliteli saat bulabilirsin.

Bana da boss daha Guzel görünüyor. Teşekkürler arkadaslar. Ama başka önerisi olanlar varsa bakabilirim. Astronomik olmadıgı sürece. :)

Adam amerikadan bana gönderecek, amerika'da ptt yoktur yaw

takip nolu USPS panpa

ucuzdur iyidir guvenilirdir

ben açıklayamıyorum sanırım,

50 tane usps çeşidi var, priority, registered, express vs. bunlardan hangisi olması lazım?

usps registered mail var ama o da sanırım international tracking vermiyor

konuya ek yapayım. takip numarasını falan boşver. o cihaz geçmez. 75euro falan hikaye. elektronik olduğundan gümrük el koyar. vergisini ödersin ya da alırlar malı.

şimdi önünde iki seçenek var;

amerika'nın ptt'si olan usps ile göndermek;
bu seçenekte önünde birçok alt seçenek olacak. çok makul bir fiyata sigortasız amerika dışına çıkana kadar takipli ve türkiyeye girişinden itibaren kesinlikle takıp edemeyeceğin fiyatlı postadan tut, her bir hareketini göreceğin tipe kadar seçenek var. hangisi nedir ve kaça patlar dersen;

www.usps.com?

burada önemli nokta, usps ile gönderilen kargoların gümrükten çekimini ve dağıtımını ptt yapıyor. dolayısıyla gümrükte takılma ihtimali daha bir yüksek. gümrüğe takılırsa eğer, sana bir kağıt geliyor ve sen ptt ye gidip paketini bulup vergisini ödüyorsun.

ikinci seçenek;

fedex/tnt/ups

bu seçenekte henüz gümrüğe takılanı görmedim. genelde yüksek fiyatlar, aşmış takip seçenekleri sunuyorlar. eğer herhangi bir şekilde gümrükten geçmez ve vergi ödemeniz gerekirse bu parayı sizi arayıp onay aldıktan sonra onlar ödüyor ve teslimat anında sizden tahsil ediyorlar.

sonuç;

usps ile takipsiz birçok kargo teslim aldım. ortalama 1,5 ay sürdü gelmeleri. ayrıca kaybolup hiç ulaşmayanlar da oldu. fedex ile kanada'dan ipod touch almıştım. 3 günde kapıma geldi. anlık takip edebiliyordum paketi.

artıları eksileri böyle.

usps first class mail international + ücret olarak da registered böylece takipi oluyormuş

öncelikle olay tam bir "adssafasdfdsgsj" olayı.
aracı nerede bırakmış kardeşin? yolun ortasındaysa çekilmiştir tabi ki. sağa bir yere çektiyse yani park yerine çekilmemiş olabilir.

çekilmişse çekildiği yeri polisi arayarak öğreniyorsun. otoparka çekilmiştir. büyük ihtimalle hatalı parktan. 70 lira cezası var. aracı almak için otoparka kadar gitmen gerek. parayı da peşin alıyorlar.

çekilmemişse evden çık derim. ama dediğim gibi kardeşinin arabayı nereye çektiği önemli. bir de kardeşin biraz şeymiş. neyse.

sorma sorma, kardeşim biraz diil su katılmamış şey aslında... yok direk yolun ortasında değil ancak barbaros bulvarında yol kenarına yanaştırmış bırakmış. hani gene de ben onu bile yol ortası olarak görürüm aslında..

keşke ben orda olsam da evden koşturarak çıkıp halletseydim ama işte ben yurtdışından çözüm bulmaya çalışıyorum bir şekilde..

en son aklıma kasko yu aratmak geldi, çekiciyle çektirsinler, eğer trafikten ceza yemediyse çekicinin cezasını ödesin dedim..

ps. kız tabi bir de kardeşim ondan bu asdşljasldha olayı :)

olası bir çözüm. aracın yanına gidip bir taksi şöförüne durumu anlatmak(adı sanı bilinen bir duraktan olsa iyi olur ). taksi şöförünun aracı sizin eve getirmesi ve geri dönüşü için biraz bahşişli olrak gidiş dönüş taksi parası alması. sanırım en ucuz çözüm bu.

öyleydi geldi

hee arada gidip geliyor.

keşke fotoğraf koysaydınız, yorumlardık. çünkü geçen gün kız arkadaşımın falında fikret bila çıktı biz de anlamadık, 3 vakte kadar fikret bila'yı bekliyoruz şimdi.

Kütahya Porselen'in ustabaşı Hulki abi.

kısa gömleğin içine v yaka siyah body giymiş, beyaz atlı prens gördüm. bir de roberto carlos var. bacak çalışıyor.

2.resim aynı şahin k. dikkat etmek lazım

edit: bir dost

(bkz: friedrich nietzsche)

(bkz: donald morden)

hüseyin rahmi gürpınar

Onlar adamsa ben kahve telvesiyim.

predator'e de benziyor biraz.

adam tabakta olduğuna göre hane içinden genç bir erkeğin çalışma, okuma vs gibi bir şeyle gözünü dışarı çevirdiğini veya kendi başına eve çıkma gibi bir düşünceye kapıldığını iddia ediyorum.

zamunda

arena-tr

Biz de alıyoruz, bir sıkıntı çıkmadı.

arkadaş 20.kuruş zam gelince millet kıyameti koparır. %7 diyor kardeşim almadım tırstım.

lpg iyi diğerlerinden pek farkı yok...benzin konusunda; çekişin düşmesi durumunun yanında çok pis olduğu filtrelere ve depoya zarar verdiğini söyleyenler var...
ben alıyorum o ayrı mesele...

memnunum ben de hatta grupanya'nın full kampanya kartından da aldım, benzinin litresi 3.82'ye falan geliyor <3 full =P

edit: unutuyordum, yalnız %7 olayı yalan, benzinin litresi opet'te 4.31 ken 4.21 e satıyordu, 10 kuruş falan oynuyor, bu kart muhabbeti olmasa almazdım ben.

iyidir baya. ben çok memnunum.
doğuş grubu ile alakaları yok. dünyanın mercimek tekeli elinde olan bir aileye aitler, kanada da filan makarna fabrikaları olan bir aile.

Peder gaz aldı sonra gitti 120 lira sanayiye bayıldı. Bi abimiz benzin aldı,üzerine 3-4 kez farklı yerlerden almasına rağmen araba stop ediyor durmadan. Aman diyeyim.

alma derim. kalitesi düşük. full'den 50 liralık alıyorsun 200 km gidiyorsun, opet'ten 50 liralık alıyorsun yine 200 km gidiyorsun. bir şey değişmiyor yani.

dizelde farki direkt hissettim. %7 farki daha fazla yakarak cikarirsiniz

benim yakın tanıdığım usta ikitelli de en çok o seviyo full ü öyle söyleyeyim sana:) sanayi sitesinin arkasında var ordan alıyolar çıkıyolar buraya geliyolar diyo:) benz,nli için farketmez ama dizel ve eski bi araban varas binlerce lira maliyet açar sana hiç acımaz yenilere de açar muhtemelen de birkaç sene sonra anca şöyle 7 8 yaşında dizelde direk anlıyosun ne mal olduklarını

full versiyonda çıkmıyor o uyarı.
free download manager kullanabilirsin. ücretsiz zaten.

Crackli sürüm kullanın. Özel mesaj atabilirsiniz. ;)

key ara. ben iki yıl önce bulmuştum hala patlamadı. nette bulabilirsin. fdm ve jd, idm kadar performans veremiyor. keyleri bul derim.

hisseli (ortaklı) yer alma.hele türkiye'de.

gıda işletmesinde %20 kâr olmaz. daha fazladır. franchise'lar bile (amerikan markaları) %20'den fazla kalıyor. bence size sadece %20 vererek işi sürdürmeyi planlıyor diğer ortak. bence uzak durun.

mekan kira mı değil mi?
40 bin desek ciroya yüzde 20si 8 bin eder. ayda sana 4bin kalıyor. 25 ayda çıkarıyorsun. bilemedim. çok karlı gelmedi.

bir işletme ilk yatırım masraflarını 5 yıl içerisinde kazandırıyorsa karlıdır, yatırım yapılabilir ki lorenzen 25 ay olarak hesaplamış. asıl olarak ortaklı çalışmak isteyip istemeyeceğini düşün bence.

eğer bu tip ortaklı işleri daha önceden yapmadıysan (ticaret yapmadıysan demiyorum bile) pek yanaşma.

@ben smyrna %20 kâr çok iyi. yeri iyi olan franchise'lar ancak %20 civarında kâr yapar.

bu franchise değil. o nedenle daha yüksek olmalı bu birincisi. bunun yanında toplamda 10 yıl amerikan franchiselarında çalıştım. %15-20'den az kâr görmedim. (mcdonalds, dominos pizza)

diğer ortak ile görüşmedim, ben hisesini satmak isteyen ortak ile görüştüm ve karı o söyledi. benden karı saklayamaz ki, ne hukuken böyle bir şey yapabilir ne de ben bunu anlamayacak kadar şapşalım.

mekan kira, 7 kişi çalıştırıyor toplam. ufak bir mekan. ben de o ayda kalan 4 bine takıldım zaten. o nedenle fikir almak istedim.

işletme mezunu, pazarlama masterlı, daha önce ticaretle ilgilenmiş, yine %50 hisse ile bir şirketi yönetmiş biriyim. fakat sektör bambaşkaydı. aynı zamanda hem patron şirketinde hem de uluslararası kurumsal kimlikli şirketlerde çalıştım.

sadece, dediğim gibi, sektörü bilmiyorum. ama dersimi çalışırım sorun, olmaz. sadece kazık yemek istemiyorum artık, bayağı çektim bu konuda, kimseye bir türlü güvenemiyorum. pis bir sektör diyorlar, mekanlar bir anda değerini kaybedebilir diyorlar, vs vs...bilemedim.

çalıştığım dominos pizza ankara bölge birincisiydi kârlılıkta ve %20 oranını tutturunca tamam yine birinciyiz diyorduk. selam olsun meslektaşa(:

"pis bir sektör diyorlar, mekanlar bir anda değerini kaybedebilir" doğru
kredi alacaksın. yazık. paran olsa lanet olsun para gitti dersin en fazla. ama borç sakat iş. bankalara arkanı dönme. bence vazgeç.

satmak isteyen ortak neden satıyor? ihtiyacı mı var yoksa başka bir neden mi?
bir de ortaklıklarda genellikle 3 ortak tavsiye edilir. çoğunluk sağlanıp kararlar kolay alınabilsin diye.
bence de krediyle olacak iş gibi gelmedi. 2012'nin gidişatı kötü. herkes "nakitte kalın" diyor.
illa alıcam dersen son 3 yıllık mali tablolarını incelemek lazım. bir kaç defa mekana git bi şeyler ye iç. hafta içi ve hafta sonu müşteri sirkülasyonunu, elemanları, servis kalitesini gözlemle. öyle karar ver.

kbb.

kbb ya da cildiye.
hakkatten dile hangisi bakıyor yav?

@yemrem, bunun nedeni neymiş peki? ara ara bende de sanki bu tip bir renk değişimi oluyor. ben de merak ettim şimdi..

ağız ve diş sağlığı merkezleri de olamaz mı? dil, ağız falan...

cildiyeye gidin. resim pek net değil ama mantar enfeksiyonuna benziyor.

merak edenler için gelsin:

en.wikipedia.org

coğrafik dil, dermatoloji, semptom yoksa tedavi önerilmeyecektir muhtemelen

dahiliye de olur. cildiye de. kbb anlamaz.

ağız ve diş sağlığı da mantıken olabilecek gibi görünür ama anlamazlar yani.

tıp fakültesinde de atatürk tarihi zorunlu ama kimse bilmez. bunun gibi yani.

@toshiro bunun nedeni genellikle kansızlık, demir eksikliği veya b vitamini eksikliği olabiliyormuş ancak yine de emin olmak için bi doktora gitmekte fayda var,

herkese teşekkürler

gastroenteroloji chron ?

samsung ya da lg uyuyor diyorlar. ucuz gözlük istiyorsan lg cuk oturuyor hatta. tek sorunu dts ses formatını oynatamıyordu galiba. o da kadı kızı işte.

bugün bimeks'te gördüm.
2766 tl mi ne idi.
3d film falan oynatıyordu valla harika idi yahu.
birde benden sana tavsiye alacağın tv de .mkv uzantısı oynatma özelliğini sakın listeden çıkarma.
bimeks e bak derim.

istediğin tv tam 3.000 TL kampanyalı fiyat www.vatanbilgisayar.com ama bide samsung var kampanyalı 2.000 TL 3d led internetli tek farkı gözlük vermiyolar galiba e onuda kendin al www.vatanbilgisayar.com :D

Philipsler mkv oynatamıyor ve altyazıları otomatik görmüyor diye biliyorum. Samsung ve LG bu konuda daha iyi diye media markt da yorum aldım.

samsung'u tavsiye ederim. Evde ki 3 LCD de Samsung

işin içine mkv giriyorsa samsung tek çözüm. çünkü mkv leri sorunsuz gösterebilen tek marka samsung.

lcd veya plazma alma.
led al, samsung iyidir.

samsun iyidir ama ambilight olsun istiyorum kesinkes.

mkv'leri sorunsuz gosteren tek marka samsung diyen arkadasi evimdeki lg'leri izlemeye davet ediyorum.

Ahmet Kaya - Acılara Tutunmak

Sezen Aksu - Gülümse

yellow submarine
stairway to heaven
shine on you crazy diamond

eskimeyeceklerdir asla.

türkçe ise serdar ortaç-geceleri yakıp öeeh. türkçe bulamadım işte.

c0sh_kun benden çok yaşayacaksın, aynen sezen aksu gülümse dicektim ben de.

barış manço - gülpembe

Mogollarin, cahit berkayin yaptigi yesilcam muzikleri. kemal sunal anisina seklinde gecen bi muzik ust siralarda olmali bence. dario moreno hatiralar hayal oldu da olmali listede. yabanci sarki bilmiyorum ama lux atearna miydi clint mansell in requiem for a dream muziginn yuzuklerin efendisi versiyonu da benim kulaklarimdan dusmez. beethowen ve mozart in adini bilmedigim lakin hepimizin bildigi o muzikler zaten ayri bi kategoride incelenesi seyler.

sertap erener - ask i da eklerim ben sahsen.

aaa çok güzel, tebrikler. darısı başıma, ben de seni seviyorum:))

mutlu olmana sevindim reyiz.

ne açmışsın arkadaş, o kadar soruyu nereden buldun da sordun, ben hiç uğraşamam ben siteye giriş sayısı kasıyorum. neyse... hayırlı duyurular.

nice 1000 duyurulara :))

1007. cevabımla eşlik diyorum sana. helal olsun :)

yürü beee kim tutar seni

kaçıncı senen reiz

hacı senin nickini görünce aklıma neden sürekli erman toroğlu geliyor?

Hep beraber nice binlere hatta onbinlere, sevgili ermanen. mutlu duyurular. haha, dogum gunu kutlar gibi oldu.

ben de cok seviyorum bu toplulugu. kuruculara yazana yapana edene ben de saygilarimi sunuyorum bu vesileyle.

ilk duyurusu neymişkine diye baktım :D

brujeria - la ley de plomo

bunu dinleyip savaşa bile gözü kapalı gidersin.

www.youtube.com

www.youtube.com

carry on my wayward son :))

seven nation army

www.youtube.com al bakalım. sağlam gaza getirir beni bu şarkı..

www.youtube.com

ben şahsen uyuz oluyorum atmayanlara. dikkate alınmamış gibi hissettiriyor.

tick leri çok da kaale aldığımı söyleyemem benim için tek anlamı verdiğim cevabın okunup "eyvallah" denmesi. yani ben onu anlıyorum.

Açıkçası kişi, bir soruya yönelik verdiği cevabın bir işe yaradığını ancak karşı taraftan bir işaret aldığı halde öğrenebilir. Bu da demektir ki, tik atılması bir elzemdir, siz tik atmazsanız, sorunuza cevap aldığınız halde o cevabın doğru olmadığını kabul etmiş olursunuz, bu da başkalarının sizin için boşuna uğraşması demektir. Halbuki doğruysa o cevap ve işinizi gördüyse, tik atmanız halinde sorunuz "çözüldü" olarak görülür ve başkaları da başka sorulara yanıt vermeye çalışır. Yani "tik" bir nev'i zaman-efor kaybı önleyici olduğu gibi aynı zamanda cevap sahibine bir teşekkürdür, haliyle nezaketi de gösterir.

alın o zaman tikliyorum hepinizi şimdi :)
gerçi şunu anlamıyorum : şu an sizi tikleyince işe yaradığını kabul etmiş olmamın bir fonksiyonelliği var mı ki? yani en azından bu tip sorularda mesela. herkesin cevabı başka olacaktır ve bazılarını tikleyip bazılarını tiklememem asıl o cevap veren arkadaşı rencide edebilir gibime geliyor. yani tikliyorsan bu vakit hepsini sıradan tiklemen gerekecek :)

E o kadarı da sizin gönlünüzün bolluğundan olsun. Basıverin tiki, elinize yapışmaz ya? :)

ya millet takıntılı bir sekilde tek almadımı mesajlarını bile siliyor sen ne diyorsun :)
sanki çok acaip bi oyun oynuyoruz da skorunu düşürüyormuşuz gibi

tik atılsa iyi de çok da sallamam atılmazsa. herhalde aşağıdaki 15 tikim eksik duyurusunu görüp yazdın. o kıllık biraz. o kadar olmamak lazım.

Bir çeşit feedback işte, işinize yarar cevap geldiyse verin ticki. İstastik var sonuçta, kaç soru sorulmuş, yüzde kaçı çözüm bulmuş diye. tickler o yüzdeyi arttırıyor. ama kalkıp da sayılar tavan yapsın diye herşeyi ticklemeyin tabi.

mesela biraz önce bir soru sordum. arkadaşlar cevaplamış. net bir tane cevabı olan bir soru değil, herkes fikrini yazmış. hepsini tikledim o ayrı ; ama mesela bir arkadaşın üslubunu kaba buldum. sağolsun fikrini yazmış, bana fikir de veriyor ama işte üslubunu beğenmedim ve tiklemek istemiyorum onu. ama sırf bana cevap yazdı diye tiklemek durumunda mıyım? eğer sizin dediğiniz gibiyse ben tiklemediğim vakit diğer okuyucular cevabın yanlış olduğunu düşünecek benim açımdan. halbu ki cevap doğrudur ama başka bir meseleden dolayı tik atmaya dabilirim sanki?

ben cevap yazdığım vakit, ortaya bırakmış oluyorum cevabı. isteyen tik atar, içinden gelmiştir, istemeyen de okur geçer ne var ki bunda? söyleyeceği bir şey varsa da söyler. ayrıca soruyu sorup alttaki cevapları okumayacak insanların olduğunu da düşünmüyorum. neticede yazılan her cevap okunuyor gayet. tiki samimi bulmuyorum ben. bu konuda benim fikrim budur.

zerre sikimde değil. maksat yardım etmekse eğer bu platformda karşılık beklememek gerekir. bir tik atılmış ya da atılmamış bir şeyi değiştirmez.
tik atılmadığı için cevaplarını silene uyuzum. gerizekalı olduklarını düşünüyorum. bunların bir level ötesi de duyuruyu silenlerdir. ne cevabı ne de duyuruyu silmeyin ki millet ilerde yararlansın.
tüm bunlara rağmen sorduğum soruya cevap verenleri tiklerim.

indirim yok diye biliyorum, 100$ civarıydı aylık yılbaşından önce yanılmıyorsam. havuzun iyi olduğunu söylüyorlar ama bazen iş çıkışı kalabalıklaşıyormuş 7-8 civarları yani, bone şart evet.

gitmedim ama biliyorum.

-memnundur gidenler güzel yer. ortam bile yaparsın istersen.
-bunu bilmiyorum.
-tuzlu.
-temiz.
-kalabalık.
-temiz. bone şart. slip değil.
-basketbol.

-gittiğim kadarıyla memnunum
-ekipmanlar yeterli koçlar konusunda zaten sana prg veriyorlar gösteriyorlar öyle devam ediyorsun istersen ayrı koç tutup çalışabilirsin, veya sormak istediğin bir şeyi gidip sorarsın problem olmaz ne kadar ilgi lazım sana bilmiyorum da
- tuzlu $100 civarı aylık o da belirli saatlerde giriş için indirim falan yok
- havuzu kullanmıyorum işten bi kaç kişi kullanıyor memnunlar, bone şart, slip mayo sanmıyorum mayo şortla giren de gördüm. bazı günler kalabalık olabiliyor galiba 3 kulvar var çünkü bazısı aynı kulvarda arka arkaya antreman yapıyro vs.
- belli günler kalabalık misal pazartesi genelde kalabalık ama öyle alet sırası falan çok beklemedim ben koşu bandı, eliptik trainer vs bolca var ağırlıklarda da durum çok yoğun olmuyor gördüğüm, bilgi almaya gittiğinde normal gideceğin saatte gidip bi kendin gör ben genelde saat 8den sonra gidiyorum, erken gelenlerle işten geç çıkıp gelenlerin ortak saati oluyor o sıralar ondan yoğun.
- dersler var fitness için derslere girebilsen çok iyi zaten bana zaman uymadığı için çoğunu kaçırıyorum ama 6da girebilirsen baya ders seçeneğin olur

Ali Şen'in Tarık Daşgün'ü kaçırdıgı gibi mi?

yok öyle değil :D araya adam kaçırma

pas verirken l1'e de basarsan ilk pası veren adam koşmaya başlar. duvar pası yani.
ayrıca oyuncuların nereye doğru kaçacağını taktikten seçebiliyorsun.

beypazarı, tek geçerim

sarıkız.

uludağınki iyidir. bir de kızılay var. o da güzel.

kınık. beypazarı da iyi gayet.

sırmanın son çıkan yeni şişedeki maden suları güzel.


meyveliden bahsediyorsan;
freşanın limon&muzlu olanları piyasada yok artık c vitamin modeleri çıkmış onu sevmiş olabilirsin.

özkaynak seviyorum. ama bazen asidi kaçmış çıkıyor çok nadir de olsa. yine de tam böyle oturan maden suyu bulamadım ben de bir türlü.

sarıkızdan uzak duruyorum,özkaynak ve kızılay tercih ediyorum

nickimle cevaplıyorum, kisarna maden suyu

bi ara aldığım beypazarı kapağını açınca çalkalanmış kola gibi şişeden taşıyordu ve çok lezzetliydi. şimdi aldıklarımda aynı tat yok ama yine de en iyisi bence o.

beypazarı candır. belki memleketin ürünü ondan öyle geliyor olabilir. yoksa sarıkız.

uludağ maden suyu güzel bence. içine de bir dilim limonu attın mı...

gazı en yüksek olan beypazarı'nınki. sonra sarıkız geliyor.

bi not defteri bulundur yanında her zaman. böyle şeyler aklına geldiğinde çıkart yaz hemen. veya telefonun not uygulamasını kullan. ben böyle yapıyorum en azından. işe yarayacağını düşünüyorum.

projelerini yazıya döküyorsan eğer türkçeyi daha iyi kullanmalısın. bu türkçeyle başka birisi okursa hevesi kaçar. çok çılgın bir proje olsa bile keyif vermez.

ben de aynı soruyu muhteşem yüzyıl için sormuştum. direkt link verilmesi sebebi ile olabilir Kİ sebebi bu ise gerçekten çok saçma zira burada insanlar yüzlerce link paylaşıyorlar.

yok öyle bir şey. bu gibi link paylaşımları duyuruda siliniyor, dışarı kapalı değilse tabiki.

site isimleri verdiler.
tvarsivi.com
yildiz.tv
gibi..

:D bazen de benim cevaplarım gidiyor :) acaba düşündüm de yazmadım mı ki diyorum bende çözemedim ama neden sildiklerini

arada oluyor öyle. çok takmamak gerek.

@demcan;yildiztv ve tvarsivi gibi sitelerin burda bir çok kez reklamı yapıldı.hatta yildiz.tv yi ilk burda duydum.bir çok yayını nereden izleyebilirim gibi sorular soruldu.yildiz.tv dendi hemen.diğerleri silinmeyip benim duyurum niye siliniyor?

bak compumaster, sana iki çift lafım var.koskoca adamsın.paran var, pulun var, herşeyin var.binlerce kişi çalışıyor emrinde.yakışır mı sana ekmekle oynamak.yakışır mı bunca günahsızı, çoluğu çocuğu karda kışta sokağa atmak, aç bırakmak.ama nasıl yakışmaz.sen değil misin öz kızına bile acımayan, bir damlacık saaddeti çok gören.anlamıyor musun beyim, bu çocuklar birbirini seviyor.ama ben boşuna konuşuyorum.sevgiyi tanımayan adama sevgiyi anlatmaya çalışıyorum.hıh.sen büyük patron, milyarder, para babası, fabrikalar sahibi saim bey.sen mi büyüksün.hayır ben büyüğüm, ben, yaşar usta.sen benim yanımda bir hiçsin, anlıyor musun, bir hiç.gözümde pul kadar bile değerin yok.ama şunu iyi bil, ne oğluma ne de gelinime hiç birşey yapamayacaksın.yıkamayacaksın, dağıtamayacaksın, mağlup edemeyeceksin bizi.çünkü biz birbirimize parayla pulla değil, sevgiyle bağlıyız.bizler birbirimizi seviyoruz.biz bir aileyiz.biz güzel bir aileyiz.bunu yıkmaya senin gücün yeter mi sanıyorsun.dokunma artık aileme.dokunma çocuklarıma.dokunma oğluma.dokunma gelinime.eğer onların kılına zarar gelirse ben, ömründe bir karıncayı bile incitmemis olan ben, yaşar usta, hiç düşünmeden çeker vururum seni.anlıyor musun.vururum ve dönüp arkama bakmam bile

@sorubankasi;

öyle bir mantık yürütüyorsunuz ki anlamakta güçlük çekiyorum. o bahsettiğiniz duyurular/cevaplar hangileridir, birebir örnek verebilirseniz genel konuşmak yerine üzerine tartışabiliriz. belki gözden kaçtı, belki ispiyon edilmedi ve hiçbir moderatör sayfada aktif değildi o anda, belki sizin sandığınız anlamda bir içerik paylaşımı yoktu vs. bunların hiçbirisi aklınıza gelmiyor da, şöyle bir cevap mı tatmin ediyor sizi: "sitede sevilmiyorsunuz, bütün moderatörlerin size kişisel garezi var, o yüzden de başkalarına dokunulmuyor ama sizin sorduklarınız/cevapladıklarınız özellikle siliniyor.".

bu cevapla mı mutlu olacaksınız?

öyle ajitasyonu bol monologlarla derdinizi anlatmaktansa, aklınızdan gerçekten ne geçiyor onu paylaşın ki, biz de ne düşündüğünüzü anlamak zorunda kalmayalım.

ayrıca "sürekli yildiz.tv link'i veriliyor, kimse bir şey demiyor yaaaeee" diyorsunuz da, uzun süredir o site kendi içinde sıkıntı yaşıyor. bunun, belirttikleri gibi de "teknik rekonstrüksiyon çalışmaları" ile bir ilgisi yok muhtemelen, telif hakları ile ilgili sıkıntı yaşamaktalar. demek ki savunduğunuz sitenin kendisi bile böylesi bir dertten muzdarip. burası da böylesi bir sıkıntıya girmemek için elinden geleni yapıyor, hepsi bu. televizyondaki yayınları internet platformuna taşıyan bir "tvarsivi.com" kaldı, onun da akıbeti ne olacak, göreceğiz hep beraber.

yani "ekşi duyuru" hem kendinin meşruiyetini koruma açısından belirli yasaklar getiriyor hem de kullanıcıları mümkün olduğunca esnek/rahat olabilsin diye bu yasakları sürekli gözden geçirip, birçoğunu inceltiyor. ne yazık ki bu iki durum için sınırlar mutlak çizgilerle çizilemeyecek kadar muğlak. bu muğlaklığı yorumlarken kantarın topuzu herkesin beklediği yönde basmayabiliyor. o zaman da sizin yaptığınzı gibi "herkes yapıyor da ben neden yapamıyorum" gibi soru soranlar çıkıyor. işte bu topuzun kantarını tartışmak isterseniz tartışalım ama "sana iki çift lafım var compumaster" diyerek hiçbir yere varamayacağımız kesin. bütün bu yukarıdaki tabloyu görmeyip sorunu yalnızca kişisel husumet boyutuna indirmek fazlasıyla çocukça ve benmerkezci bir davranış.