Giriş
(18)

Bu flört de mi olmaz

euteamo
Her şeyin doğrusu bilen sevgili ekşiciler,Daha önceki yorumlarınız nokta atışı olduğu için yine size danışmak istedim.Malum bi etkinlikte tanıştığım bana bi yakın bi soğuk yapan saçma sapan biriyle buluşmuştum ve adam bana eski kız arkadaşlarını falan anlamıştı detaylı bir şekilde. saçma sapan bi ak
Her şeyin doğrusu bilen sevgili ekşiciler,

Daha önceki yorumlarınız nokta atışı olduğu için yine size danışmak istedim.

Malum bi etkinlikte tanıştığım bana bi yakın bi soğuk yapan saçma sapan biriyle buluşmuştum ve adam bana eski kız arkadaşlarını falan anlamıştı detaylı bir şekilde. saçma sapan bi akşam yaşamıştım. Her sabah günaydın mesajı vs yazan adam buluşmadan sonra da bir daha hiç yazmadı ben de ona yazmadım, ilginç bir deneyimdi ama biraz canımı sıktı itiraf edeyim. Çünkü normalde kafamı çevirip bakmayacağım adam bi kaç saçma mesajla yakın gibi davrandığı için resmen düştüm hahah.


Neyse biraz bu mevzudan kafam dağılsın diye uzun süredir tanıdığım (6-7 senedir ama toplam 4 kere biri de hariç hep başkalarıyla birlikte görüştüğüm) İspanyol bi çocukla daha sık görüşmeye başladım. Çok iyi Türkçe biliyor ve Türkçe konuşuyoruz bu arada.

Bu çocuk da sıkıntılı bir ilişkiden çıkmış bol dopaminli. O kızı unutmaya çalışıyor anladığım kadarıyla. App’lerden falan da birileriyle görüşüyormuş, kendisi anlattı. Onu hep ben davet ediyorum bi yerlere, o da geliyor. Bir kere bienal gezdik beraber çok eğlendik. 5 saat falan takıldık yemek yedik. (hesabı ben ödedim – bunu daha sonra beni evine davet ediyor onu açıklamak için söylüyorum). Güzel sohbet ettik ilişkiler neden yürümüyor vs muhabbeti oldu. O zaman bana applerden insanlarla görüştüğünü anlattı falan komik birkaç bişi. Eski kız arkadaşından ve dopamin mevzusundan bahsetti. Benim de bu buluştuğum saçma insanın bana yaşattığı sanırım aynı şey dopamin, bağımlılık yaptı haha

Neyse o akşam başka arkadaşlarımızla buluşmamız gerekiyordu, o sigara içmiyor ve dumana vs alerjisi var. Oturduğumuz yer öyle olunca o hiç oturmadan kalktı. Ben de çok ilgilenmedim açıkçası.

Buluştuğumuzda Türk kadınlarından yakındı, hepsi evlenmek ve çocuk istiyor falan dedi. Biraz itici geldi bu şekilde anlatması itiraf edeyim benim çocuk- evlilik gibi bi düşüncem yok ama yine de itici geldi. Bir de “pasaport olarak görüyorlar”. Dedi. Benim vize problemim yok o yüzden böyle rahat konuşmuş olabilir ama yine de itici geldi.

Yolda yürürken birinin beni süzdüğünü söyledi. Ben de fark etmedim dedim. Hakkaten de fark etmedim, etmem. O zaman ben Türk erkekleri gibi değilim dedi, işte biri bir kıza bakarsa onunla kavga etmem mealine gelen bir şey söyledi. Hindistanda öğrendiği bir masajdan bahsetti falan filan hahah ama genel olarak eğlenceli bi gündü.

Neyse bir hafta sonra ben yurt dışında bi yere gittim ve ona bi foto attım güzel bir sanat eseriyle. O zaman ona da kusura bakma başka yerde oturabildik, neden kalktığını anlayamadım falan dedim. O da işte önemli değil seninle çok güzel vakit geçirdim falan dedi. Yemeğe gel, yemek pişirmeye başlamak istiyorum dedi. Harika olur dedim. Bir daha yazmadı. Bu Perşembe oldu, Salı günü ben yazdım yarın senin o taraftayım işin yoksa buluşalım diye. O da bana gel dedi. Ben de işim geç bitebilir erken biterse gelirim dedim. İşim de erken bitti, çok yorgun olmama rağmen gittim evine. Ben biraz daha romantik bir şey bekliyordum sanırım. Gerçi çok kibardı ve gayet güzel bir yemek pişirmişti. 2 saat falan oturdum ve ertesi gün de işim olduğu için kalktım. Benimle metro istasyonuna kadar yürüdü. Gayet güzel bir sohbetti ama çok arkadaşça gibi geldi. Bana mı öyle geldi yoksa bilemedim. Acaba ben ona yemek ısmarladım diye mi eve davet etti, bilemiyorum. Dün akşam görüştük. Ne o yazdı sonra ne de ben. Bu adam beni friendzone mu yaptı acaba, bir şey çıkar mı? Tatlış bir insana benziyor, yorumlayım pls.
0
euteamo
(04.12.25)
Ablam bu kadar değişik tipi nereden buldun. Bu kadar eve gidip cinsel öbüşme olmadıysa gay falandır. Olmaz kısaca. Uzatmayayım. Normal insan bul.
0
arbre
(04.12.25)
adam seni friend zonelamis.
üstüne düsersen olur ama uzun soluklu zor. adam ispanyol. niyetini belli et, bir daha evine gittiginde kesin öbüsürsünüz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.12.25)
İçini kimse bilemez, ama anlattıklarıza bakalım;

1- Unutmaya çalıştığı birinden size bahsetmesi
2- İlişki konusu açılınca görüştüğü insanlardan bahsetmesi
3- Oturulan mekan sebebiyle başka yol önermeden ortamdan sıvışması
4- Türk kadınları özelinden "hepsi ilişki istiyor" vurgusu (ilişki yaşamakla ilgilenmiyor)
5- Birinin süzdüğünü söylemesi (wingman eğilimi)
6- Yoktan gelen kavgaya girmem muhabbeti (benden beklentin olmasın mesajı)
7- Konuşma başlatma ihtiyacı duymaması

Bunlar arasında bence en kritik olanlar 2. ve 4. maddeler. İlgi duyduğunuz birine hiçbir zaman böyle yaklaşmazsınız.

Bunları analiz edince sizi friendzone'a itmeyi geçtim. Umut vermemek için çaba harcıyor gibi. İlginiz olduğunu anlamış ve bu ilgiyi beslemek istemiyor.

Sonuç: Tamamiyle umutsuz.
+2
akhenaten
(04.12.25)
@arbre gayet kibar aşırı normal bi çocuk aslında, gay değil :-P
0
🌸euteamo
(04.12.25)
anlatılan son paragrafta netliğe dair bir şey yok. hep olaylardan ve flörtöz davranışlardan anlam çıkartılmış. ben artık bir şeyi hareket olarak ya net ya da söz olaraksa da net bir şekilde söylüyorum. açıkçası bunları net yapmadığınız şekilde insanlar gidiyor ve sizin anlattığınız şekilde bol kafa karışıklığı olan durumlar yaşıyorsunuz. netlik candır.
0
evimin paspasi
(04.12.25)
Olmaz, siradaki gelsin. Ama böyle mikroskop ile inceler gibi iliskiyi an be an anlam çıkarmak için inceler, kafaya takarsan zaten hic bisey olmaz. Sal be kardesim...
+1
duster
(04.12.25)
Kafa dengi bir insan bulmuşsunuz. İlişki nereye gider diye düşünmeden takılın, tadını çıkarın. Olacağı varsa olur.

Sizden giden sinyalleri algılamamış olabilir bu arada. Net olmayan sinyale hem de kendi evinde romantik ortam kurmak rahatsız edici olabilirdi. Bu bence artı puan :) Niyetiniz ciddiyse daha net sinyaller gönderin bakalım antenleri neler algılayacak.
+2
cosmicstring
(04.12.25)
ayrıl koko diyorum.
0
mungojerry
(04.12.25)
@cosmicstring yani ciddi derken güzel vakit geçirmek istiyorum sadece normal bir insanla :-) daha nasıl net sinyal gönderebilirim onu da bilmiyorum. Şimdiye kadar her buluşmayı ben ayarladım. Bence o beni anladı ama eski kız arkadaştan dolayı onun kafası karışık. Bu bir soğuk bir sıcak yapan insanlar karşı tarafın dengesini altüst ediyorlar. O kızla yaşadıklarıyla karşılaşyürüyorsa benden sıfır dopamin aliyor çünkü kaos yok haha
-1
🌸euteamo
(05.12.25)
Vakit geçirin, huzurlu, dengeli kadın görsün :) Bu arada siz de onun dengesine bakarsınız.
+1
cosmicstring
(05.12.25)
Öncelikle bir ilişkiden beklentiyi kesinleştirmek lazım. Ayrıca mevcut durumda karşı tarafın manipülasyonuna açıksınız. Evlilik, çocuk, vize muhabbetinde ağırlığınızı koymamışsınız, teslim olmuşsunuz.

Adam resmen one night stand'ın yolunu yapmış, gelecek sıfır. Endorfin, dopamin, serotonin, adrenalin salgılamak için güzel fırsat ama mantıklı bir ilişki için süper saçma bir seçim.

Eski eleman kızlardan bahsedince problem oluyor ama bu eleman online görüştüğü kızları anlatınca sıkıntı yok, destekli atabilirim ki yeni elemanın ekonomik durumu ve tipi eskisinden daha iyi.

Özet : Neeeexxxt.
0
kimlanbu
(05.12.25)
@kimlanbu desteksiz attın haha ekonomik durum da tip de sanırım eşit. ikisi de çok tipim değil aslında ama diğeri hakkaten deliymiş. adam görüntülü arayıp tüm evini göstermişti - yatak odası, banyosu dahil haha - bana yakınmış gibi yapmak için. bu arkadaşın evine gittim ve sadece salonunu gördüm hahaha. diğer arkadaş gerçek bi deliydi sanırım. ayrıca öbürüyle buluşmamız date'ti hakkaten ve saçmaydı eskilerden bahsetmesi. ispanyol arkadaşı yıllardır tanıyorum date gibi buluşmadık ve konuşurken gelişti ben de anlattım. ayrıca yemekte eskilerden hiç bahsetmedi gibi. Ama haklısın maalesef manipülasyonuna açığım, kabul.
0
🌸euteamo
(05.12.25)
Normal değil anlattıkların.
Adamın evine gitmişsin sevişme olmamış. İspanyol da sıkıntı var.
0
Cezcez
(05.12.25)
senin baktığın gibi bakmamış çocuk bu olaya. sen flörtleşmişsin ama o sıradan arkadaş gibi yaklaşmış. belki kafasında seninle ilişki yaşamayı düşünmüştür ama seni koyacak yer bulamamıştır.

bu çocuk tanıdıkça daha çok nefret edeceğin biri. bu konularda pek yanılmam. ben o vibe'ı aldım. şu an sevgilin olmadığı için yeni yeni görüştüğünüz için her şeyi sana güzel geliyor can sıkan şeyleri de tolere ediyorsun ama tanıdıkça daha tersi olacak.

gelişmelerden bizi haberdar et.
0
koela
(05.12.25)
bu kadar direkt bir insanın romantik bir ilgisi olsa çok net belli ederdi. seninle arkadaşça ilgileniyor.
0
orpheus
(05.12.25)
@koela niye öyle dedin ya haha Türk erkeklerinden zaten tanıdıkca nefret ediyoruz ispanyoldardsn da mı öyle olacak
0
🌸euteamo
(05.12.25)
İncitmeden kırmadan nasıl anlatırım bilemedim ama,
Nefes alsın yeter kafasındaki aç Türk erkeği alışkanlığından sıyrılıp,
Seçici, doymuş, Avrupa erkeğine geçiş yapamamışsın diye düşünüyorum.
Adam seninle ilişkiyi mevcut durumdan daha öteye taşımak istemiyor işte.
Çok basit değil mi?
0
Mirket
(05.12.25)
O kadar ileri gitmek istememiştim ama,
Her sabah günaydın mesajları yazan adam ilk buluşma sonrası iletişimi kesiyorsa,
App'lerde dolaşan adam, hep senin aramanı bekleyip o kadar davetkar davranışı görmezden geliyorsa
adamlarda yanlış aramayı bir kenara bırakman gerekmiyor mu? Nefes alıyor olman yetmiyor demek ki.

Aynı şey erkek halimle üstüste iki kez bana olsa, öncelikle dişçime giderdim. Nefesim falan mı kokuyor diye.
0
Mirket
(05.12.25)
(7)

Screen recorder with web

kozm
Merhaba galyalılar, Ekran kaydı almak istiyorum fakat bunu bir app indirmeden, bu hizmeti veren bir web platformu var mıdır?
Merhaba galyalılar,

Ekran kaydı almak istiyorum fakat bunu bir app indirmeden, bu hizmeti veren bir web platformu var mıdır?
0
kozm
(04.12.25)
pc için diyosan windows ekran kaydı alıyor yada ekran kartı üzerinden alabilirsin
0
koela
(04.12.25)
Mac icin diyorsan da program indirmeden Quicktime ile ekran goruntusu kaydedebilirsin. Ne Windows ne Mac icin program/app indirmeye gerek yok yani.
0
sertac akin
(04.12.25)
Hiç görmedim öyle bir şey. App indirmeden olmaz kanımca.
-1
dalmakotuolur
(04.12.25)
www.loom.com

loom ile eklenti ya da program indirmeden görüntü kaydedebilirsiniz tarayıcı üzerinden
0
biseysorcaktim
(04.12.25)
beatbox yapan metalci
(04.12.25)
windowsta da macosta da ek program indirmeden yapılıyor gayet. üstte bahsedilmiş.
windowsta windows+g duşuna basarsanız menü açılır.
0
jelly bear
(04.12.25)
macos'ta Command + shift + 5
0
co2s2
(04.12.25)
(26)

Lise kütüphanesi için kitap desteği yapar mısınız?

kobuzchu kiz
Tekirdağ'da bir anadolu lisesinin kütüphanesi için kitaplara ihtiyaç var. Hepimiz 3-4 kitap göndersek çok güzel olmaz mı? :)Direkt internetten satın alıp göndermek, evdeki kitapları kargolamaktan daha ucuza geleceği için ve Amazon'da istek listesi paylaşmak çok kolay olduğu için okulun edebiyat öğre
Tekirdağ'da bir anadolu lisesinin kütüphanesi için kitaplara ihtiyaç var. Hepimiz 3-4 kitap göndersek çok güzel olmaz mı? :)

Direkt internetten satın alıp göndermek, evdeki kitapları kargolamaktan daha ucuza geleceği için ve Amazon'da istek listesi paylaşmak çok kolay olduğu için okulun edebiyat öğretmeni bir liste oluşturdu. Direkt oradan alıp öğretmenimize ulaşmasını sağlayabilirsiniz. (Satın alınan kitaplar listeden düşüyor, özellikle kontrol ettim, böylece aynı kitabı birden fazla kişi almamış oluyor.) Kendi kütüphanenizden veya başka bir site üzerinden göndermek isterseniz detaylı bilgi için @üğpoıuy'a mesaj atın lütfen.

www.amazon.com.tr
+6
kobuzchu kiz
(04.12.25)
var mı benden başka yollayan :D (gaza gelen olur mu acaba?)
+5
kisa
(04.12.25)
kisa +1
+3
lazpalle
(04.12.25)
Ben listeden özellikle en sevdiğim kitapları seçtim yolladım valla. Listede olmayan bir kitabı da göndermek istiyordum, öğretmenimiz eklerse bir tur daha alışveriş yapacağım. :)
+3
🌸kobuzchu kiz
(04.12.25)
Yolladım ben de.
+4
kumandanim
(04.12.25)
en uygunlardan bi sepet yaptım ben :D iyi düşünmüşsünüz.
+4
elorelia
(04.12.25)
destek oldum ben de.
+5
koela
(04.12.25)
valarmurgulis köy okulu icin kitap yardimi duyurusu actiginda kendi sectigim kitaplardan yollamistim. bu liseye yollarken illa bu listeden mi olmasi gerekiyor? yoksa istedigimiz kitaplari da koyabilir miyiz? listeye ne kadar sadik kalmamizi istedigini @üğpoıuy yanitlarsa sevinirim. lise seviyesi kitaplarda hala "sakincalilik" durumu oluyor mu?
+4
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.12.25)
Affınıza sığınarak sorayım.
Buradaki konu nedir?
Yurdumun fakir yörelerinde bir ilkokul için olsa anlayacağım,
Evinin kütüphanesini bağışlayıcılar hedefleniyor olsa yine anlayacağım.
Tekirdağ, Lise ve Amazon kelimeleriyle bağış konusunu bir araya getirmeye çalıştım.
Başaramadım.
Neyi kaçırıyorum ben.

Ben görev yaptığım lisede şöyle bir şeye heveslendim, (bana) desteğinize ihtiyacım var şeklinde bir açıklama olsa, ona da tamam diyeceğim de.
+3
Mirket
(04.12.25)
@konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
Amazon'dan alıp göndereceksen bu liste dışından gönderemiyorsun diye biliyordum (o yüzden göndermek istediğim bir kitabı listeye eklesinler diye bekliyordum) fakat şimdi tekrar baktım, listeden herhangi bir kitabı sepete ekledikten sonra başka kitap eklersen beraber gönderebiliyorsun. Listeden bir şey eklemezsen hediye olarak gönderemiyorsun, @üğpoıuy'dan adres alıp adresi girerek göndermen gerekiyor.

Diğer soruların cevabı bende yok. :)
0
🌸kobuzchu kiz
(04.12.25)
@Mirket
(git: 1616433) şu duyuru üzerine ben @üğpoıuy'a ulaşıp bilgi istedim, kitapları göndereceğimiz okulun kütüphanesinin çok zayıf olduğunu ve kütüphaneye kitap eklemeye çalıştıklarını söyledi. Kendi kitaplığımdan kitaplar seçip göndermeyi düşündüm fakat kargo çok pahalı, kitap gibi ağır nesnelerin kargosu daha da pahalı oluyor, o yüzden evden göndermek yerine internetten satın alıp göndermeyi daha mantıklı ve ekonomik buldum.

Sonra da, duyuruda belirttiğim gibi, Amazon'da istek listesi yapmak ve oradan alıp göndermek çok pratik geldiği için böyle bir şey yapabilirler mi diye sordum, yaptılar. İlk duyuru çok az görüntülendiği ve artık bir de istek kitap listesi eklendiği için yeni duyuru açtım. Mevzu bundan ibaret.

Arzu ederseniz evinizin kütüphanesinden de gönderebilirsiniz elbette. Ya da mantıklı bulmadıysanız hiçbir şey yapmazsınız. Ve maalesef ülkemizin her yerinde fakir okullar, boş kütüphaneler var. (İzmir'in göbeğinde okulun hademesi olmadığı için çocuklarının sınıfını nöbetleşe temizleyen veliler tanıyorum, "fakir yöre" olmasına gerek yok.)
+4
🌸kobuzchu kiz
(04.12.25)
iyi niyetli kolektif eylemler çok hoşuma gidiyor.
bir kaç kitap aldım listede yer alan, 1 tane de listede bu da olmalıydı dediğim bir kitabı yolladım. umarım daha önce alınmış olduğu için listede görünmüyor değildir.

çok güzel bir seçki yapılmış, kimisi okuduğum çoğu ise okumak için heves ettiğim kitaplar.

mirket'in sorgusu yerinde bence. ama okullarda kitaba bütçe ayıramayan çok öğrencinin olması ve bazen bir kitap okumanın bile insanlara fayda sağladığı düşünülünce; alınan bazı kitapların hiç okunmayacağı ihtimalini de göze alarak okul kütüphanesi oluşturmayı çok yerinde buluyorum. teşekkürler.
+7
biseysorcaktim
(04.12.25)
Şu kitaplar olur mu diye mesaj attım @üğpoıuy'a, mesaj okundu ama geri dönüş yapmadı.
-2
i'm gonna start a revolution from my bed
(04.12.25)
@biseysoracaktim'in yazdığı ilk cümlenin etkisiyle çorbada tuzum olsun isterim. Adres paylaşılırsa Amazon'dan ama liste dışı katkıda bulunmak isterim.
+4
Mirket
(04.12.25)
@mirket listeden mesela en ucuz kitabı sepete atıp sonra üstüne başka kitaplar ekleyince göndermek mümkün oluyor, alternatif çözüm olarak ekleyeyim buraya.

@i'm gonna start a revolution from my bed yapacaktır, o sırada zamanı yoktur ya da o da öğretmene sorup cevap bekliyordur belki :)
+3
🌸kobuzchu kiz
(04.12.25)
@kobuzchu kiz, Konuya senin yaklaşımına ve yaptıklarına ancak saygı duyulur. Maksadımı aşıp seni eleştirmiş gibi oldumsa, üzdümse bağışla.
+2
Mirket
(04.12.25)
@Mirket yok yok, olur mu öyle şey, hiç sorun yok, ben de neyin ne olduğunu daha net açıklamış oldum işte :)
+1
🌸kobuzchu kiz
(04.12.25)
Şu duyuru ve altındak, konuşmalar ülke kalitesini 0,01 yükseltmiyosa ben de bi' şey bilmiyorum.
+3
kumandanim
(04.12.25)
Çok pratikmiş Amazon üzerinden göndermek. Organize edenlerin eline sağlık.
+3
auroraaurora
(04.12.25)
Lise ve kitap denilince, hemen aklıma elimdeki hiç kullanılmamış üniversite sınavına hazırlık soru bankaları geldi. Ancak baktım ki mesele bu değilmiş.
Duyuru daha açık yapılamaz mıydı acaba?
Elimizdekilerden de gönderebilir miyiz mesela?
Yoksa deprem zamanında olduğu gibi, illaki sıfır giysi ve yatak, battaniye isteyen kuruluşlara yapılan bağışlar gibi mi olacak?
Amazon'dan ve belli serilere ait kitaplar (!)
-3
pro9it9is9
(04.12.25)
@pro9it9is9
"Kendi kütüphanenizden veya başka bir site üzerinden göndermek isterseniz detaylı bilgi için @üğpoıuy'a mesaj atın lütfen."
0
🌸kobuzchu kiz
(04.12.25)
Bir de şöyle bir şey var.

www.ptt.gov.tr
+1
Mirket
(04.12.25)
ben de gönderdim, aracı olduğunuz için teşekkür ederim.
+3
awlmi
(05.12.25)
Guncelleme: kitaplarin bi kismi bugun ulasmis cok tesekkurler <3 fotografli guncelleme de gelecek
+1
üğpoıuy
(05.12.25)
liste disi kitaplar da ekledigim icin buraya yazma geregi duyuyorum ki benim gibi liste disi kitap eklemek isteyenler mükerrer almasin.
alttaki kitaplar alindi arkadaslar:

Mina Urgan - Bir Dinozorun gezileri
Mina Urgan - Bir Dinozorun Anilari
Ursula Le Guin - Mülksüzler
Ursula Le Guin - Sürgün Gezegeni
Halikarnas Balikcisi - Mavi Sürgün
Anthony Doerr - Göremedigimiz Tüm Isiklar
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(05.12.25)
satın alındı listesini de görebileceğimiz bir yer var mı?
satın alınanlar listede görünmediği için bazı alımlar mükerrer oluyor ister istemez.
+2
biseysorcaktim
(06.12.25)
@üğpoıuy aslında Google drive'da falan bir spreadsheet oluşturup paylaşsan çok güzel olur gerçekten, alınan kitapları güncellersin geldikçe.
+1
🌸kobuzchu kiz
(06.12.25)
(8)

Kış İçin Mont Önerisi?

elektr10
Hazır Almanya'ya da gidiyorken bir mont alayım diyorum totomu da biraz kapatan. Ama Türkiye'de de olan bir model/marka da istemiyorum açıkçası. The North Face, Jack Wolfskin, Columbia gibi markalar harici önerebileceğiniz bir marka var mı? Yoksa da bu saydığım markalardan şu modeli çok güzel diyebil
Hazır Almanya'ya da gidiyorken bir mont alayım diyorum totomu da biraz kapatan. Ama Türkiye'de de olan bir model/marka da istemiyorum açıkçası. The North Face, Jack Wolfskin, Columbia gibi markalar harici önerebileceğiniz bir marka var mı? Yoksa da bu saydığım markalardan şu modeli çok güzel diyebileceğiniz bir mont da olabilir tabii kesinlikle bunlar olmaz demiyorum.

Bir de Patagonia marka mont almak çok mu saçma olur? Overrated bir marka mıdır?
0
elektr10
(04.12.25)
yeni döndüm. buradan hiç almayın. direkt oradan alın. şu an yıl sonu sebebiyle güzel indirimler var.
0
galahad reloaded
(04.12.25)
arcteryx veya canada goose bakabilirsiniz. belli bir model oneremem ama iyi markalar.

online alabilecekseniz bende sundan var tavsiye ederim: houdinisportswear.com

ben bu kadar pahaliya almamistim ama, indirimliydi.
0
lemmiwinks
(04.12.25)
Wellensteyn
www.wellensteyn.com
+1
arenas
(04.12.25)
www.decathlon.com.tr

Dün arkadasım bu montu aldı gayet iyi ve iş gorur. fiyatı da makul.
0
koela
(04.12.25)
dün de önermiştim, millet manyak diyecek ama save the duck –20°C'ye kadar tutar. yanında küçük poşetiyle gelir 1 dk içerisinde poşetine koyar yastık yaparsınız. gezerken sıcaklarsanız poşetiyle çantaya asıp gezersiniz yükü olmaz. benim isteklerim bunlardı ve karşıladı.
0
herseysoyledigimgibioldu
(04.12.25)
kis vakti -20'lerin ve bazi günler daha altinin bile normal oldugu bir yerde yasiyorum ve en sevdigim kis montlarimdan biri fjallraven. columbia, tnf falan elini öper.

patagonia kesinlikle overrated degil. bircok polarini uzun senelerdir memnuniyetle kullaniyorum. outdoor aktiviteler icin lightweight diye aldigim bir kaz tüyü montu da var. polar + kaz tüyü ikilisi cehennem sicaklarini olusturuyor ki kaz tüyü filling'i cok yüksek degil yani. ben memnunum, öneririm.

outdoor magazasina gidersen cok secenek göreceksin, aklini cok karistirma, hedef odakli arama yap.
helly hansen, haglöfs gibi nordik markalardansa (fjallraven haric) bence dis katmanda vaude, mammut, löffler (özellikle cok güzel kayak ekipmani üretir), maya maya, orthovox gibi avusturya/isvicre/almanya markalari benim kullanim tecrübelerime göre cok daha sicak, cok daha rahat, cok daha kaliteli.
ic giyimde ise nordik markalara daha cok yöneliyorum, mesela devold cok güzel, yumus yumus merino iclikler yapiyor. tavsiye olunur.

columbia begenmiyorum. tnf'nin yagmurluklari güzel. rab, mountain hardwear gene bakilabilecek markalar. eger outdoor olsun ama tasli masli süslü olsun diyorsan Sportalm Kitzbühel var ama bana hitap etmiyor :)
+2
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.12.25)
Bu montları Almayada yazın da bulabiliyor muyuz, mevsim nedeniyle uygun oluyor mu?
0
iustitia omnibus
(04.12.25)
Wellensteyn +1, en iyisi
+1
kimi raikkonen
(04.12.25)
(5)

İş yerindeki garip buhran

madurumdamadurum
Merhaba,İşe henüz yeni başladım sayılır ve benimle birlikte aynı departmana yeni başlayanlarda oldu. Geçen hafta birimizi işten çıkardılar ve kalanlarla devam ediyoruz. Bu süreçte bende terfi aldım ancak arkadaşın çıkışı üzerine sevinemedim ne yazık ki bu tabloda ya ben kalacaktım ya o imiş şu an se
Merhaba,
İşe henüz yeni başladım sayılır ve benimle birlikte aynı departmana yeni başlayanlarda oldu. Geçen hafta birimizi işten çıkardılar ve kalanlarla devam ediyoruz. Bu süreçte bende terfi aldım ancak arkadaşın çıkışı üzerine sevinemedim ne yazık ki bu tabloda ya ben kalacaktım ya o imiş şu an seçeneklerde ben kaldım.
Doğru düzgün durumu patronumla görüşemedim bile şaşkınlıktan nedir ne yapacağım maaşımda iyileştirme olacakmı bilmiyprım bile ancak önemi de yok gözümde.
Tek üzüldüğüm konu birimimdeki iki kişi son zamanlarda beni dışlamıştı ve bu dışarıdan da çok Belli olur hale gelmişti yinr de ben bu durumu çok umursamıyordum çübkü amacım iş yapmak ve işimi de en iyi şekilde yapabilmekti. Şimdi yakın olan diğer kız kaldı benimle birlikte ve bir anda bana karşı değişti iyi oldu. Ama ben suçluluk duyuyorum.
Keşke bu şekilde olmasaydı süreç, hiç istemez ve tahmin de etmezdim. Yöneticim aynı anda hem terfi konusunu hemde bu konuyu söyledi ve ben tepkisiz kaldım terfime sevinemedim modum düştü.. Yakın zamanda yanına giderek bu konuda o gün duygularımın karışıklığı sebebiyle olması gereken tepkiyi veremediğimi teşekkür edeceğimi söylemek istiyorum sizce yapmalı mıyım?
..
0
madurumdamadurum
(03.12.25)
Ne suçu ya işini iyi yap geç
+2
arbre
(03.12.25)
İkinizden biri işten çıkarılacakmış, sen daha iyi olduğun için o çıkarılmış. 'Tüh, niye ben daha iyiyim sanki, ne kötülük ettim de daha kötü olamadım sanki?' şeklinde bir suçluluk duygusundan mı bahsediyoruz tam olarak?
0
Mirket
(03.12.25)
kendini suçlamanı anlamadım hocam. bir şey mi yaptın ki ya da onlar hakkında bir geri bildirimin mi oldu da bu olaylar yaşandı ve suçlu hissediyorsun kendini?

olmasaydı daha iyi olurdu ama iş hayatında işten çıkarmalar ne yazık ki olabiliyor özellikle zam dönemlerinden önce.

şimdi iş yükü sana daha fazla binecek ve bence bu durumu kesinlikle konuş. hatta nedenini anlamadıysan neden bu işten çıkartılmanın olduğunu sor. bakalım ne cevap verecekler.

ve mutlaka maaşındaki zam oranını da sor tabii ki.
0
elektr10
(04.12.25)
kendini suclayacak karsı tarafa da acıyacak bi durum yok. onune bakmakta fayda var.
0
koela
(04.12.25)
Siz cikarilsaydiniz da diger kisi kalsaydi sevinecekti bile. Ben de cikarilabilirdim bak yirttim diye. Is hayatinda cok duygusal davranmaya gerek yok. Ben de iyi bir is bulmustum o tarafa gecmek icin cekindim yari yolda birakmayayim diye, isi elimden kacirdiktan sonra patronum elektrikli sobayi cok kullaniyorum diye (kapinin dibindeydim ve çok üşüyordum) beni cikartti :)
Kendi cikarinizi dusunun sadece. Kimseyle arkadas olmaniza bile gerek yok. Zamani gelince sizi satacak kisi sayisini arttirirsiniz sadece.
+1
matilda
(04.12.25)
(15)

Aynı Evde Yaşayan Sevgililerde Masraf Paylaşımı Hakkında

lapetitemort
Daha önce duyurusunu açtığım bir durumla ilgili ""neyi daha farklı yapabilirdim?" minvalinde bir sorudurDiyelim ki sevgilisiniz. Herkesin kendi evi var, fakat daha pratik olduğundan kız tarafının evinde kalıyorsunuz. Yeme, içme, duş alma, bulaşık ve ortalığın kirletilmesi-yıkanması ve zaman zaman kı
Daha önce duyurusunu açtığım bir durumla ilgili ""neyi daha farklı yapabilirdim?" minvalinde bir sorudur

Diyelim ki sevgilisiniz. Herkesin kendi evi var, fakat daha pratik olduğundan kız tarafının evinde kalıyorsunuz. Yeme, içme, duş alma, bulaşık ve ortalığın kirletilmesi-yıkanması ve zaman zaman kıyafet yıkama faaliyetleri burada yapılıyor. Maaş oranları erkek: 3.5 birim, kadın:1 birim şeklinde. Kirayı kadın ödüyor. Kalan ödemelerde belirsizlik var. Siz erkek birey olsaydınız hangi ödemelerde destek verirdiniz? Temel kalemler; faturalar, mutfak masrafları, temizlik masrafları, duş-kişisel bakım masrafları, ev dekorasyonları (halı, masa, perde vs.)..."
-1
lapetitemort
(03.12.25)
herkesin kendi evi varı neden özellikle belirtiyorsunuz, geçen duyurunda da yazmıştın bunu. sonuçta kadının kirasını verdiği evde kalıyorsun, senin evinden bir gelir geliyor mu, yoo. orda duruyor öylece.

o zaman kirayı kadın veriyorsa kira parası kadar senin o kadına borcun var. ben oturtmazdım evimde. alırdım kirayı senden. aynı şekilde elektrik, su, doğalgaz bunları da..
+2
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(03.12.25)
fatura-mutfak-temizlik vs destek vermen gerekir. kiraya bence desteğe gerek yok. çünkü evin var. kiraya destek verceksen evi kapaman lazım.
ev dekorasyonuna destek saçma. hediye olabilir sadece.
+2
jelly bear
(03.12.25)
Destek vermekten kastınız hepsini ödemek mi yoksa bir kısmını mı?
0
🌸lapetitemort
(03.12.25)
Bunun ismini baştan koymak gerek eğer birlikte yaşama kararı alındıysa her şey ama evin varken sevgilinin evinde haftanın 5 günü yaşamak işleri karmaşıklaştırıyor bu dengeye dikkat ederdim
+1
grimavi
(03.12.25)
hepsi.

kişisel olmayan olmayan bütün ödemeleri yarı yarıya bölmek gerekiyor kız tarafının evinde kalınıyorsa.

kira, faturalar, her türlü ev alışverişi (mutfak, gıda, temizlik, dekorasyon, eşya vs.), vs. vs. hepsi.
+3
king lizard
(03.12.25)
hep oradaysa erkek, maası da 2,5 katı fazlaysa kira hariç hepsini karsılamalı. mutfak, fatura, gıda vs.
+3
koela
(03.12.25)
koela +1
ama siz bazı kişisel alışverişleri ödediğinizden de bahsediyordunuz sanırım; takı gibi. onlar kişinin kendisine ait olmalı. sevgililik dengesi içindeki hediyeleri hariç tutuyorum.
+2
lil siztah
(03.12.25)
Ayda atıyorum 20-25 gün sevgilinizin evinde kalıyorsanız ve 2.5 kat fazla maaş alıyorsanız bir miktar kiraya da yardım edebilirsiniz diğer saydığınız kalemler içerisinde. Çünkü evi komple ortak kullanmış oluyorsunuz haliyle tüm masrafları ortak karşılamanız gerektiği düşüncesindeyim.
Fakat ev dekorasyonu vb. şeyler tamamen sevgilinize ait onlar keyfi harcamalar olduğu için.
Yalnız şunu da eklemek isterim ilişki içerisinde sen şunu aldın ben bunu yaptım gibi muhabbetleri pek doğru bulmam. Kimin neye ne kadar gücü yetiyorsa onu yapar elinden geldiğince. Maddi olarak sizden faydalandığını düşünmüyorsanız gönlünüzce yardımcı olabilirsiniz ev geçimine.
+2
mermaidd
(03.12.25)
buraya yazarak çözemezsiniz bunu, rahatsız olduğunuz bir durum varsa partneriniz ile konuşursunuz. yoksa burada biri size "hepsini öde, ne olacak" der, başka biri de " ben olsam hiç birini ödeme" der.
+5
sweetoffice
(03.12.25)
Kira hariç diğer tüm masrafların yarısınından zorunluluk duyar, eğlence ve sosyalleşme masraflarını genelde üstlenir, diğer masraflara zaman zaman ekstra katkı sağlardım.

Zorunluluk dışındaki masrafların üzerime yapışmaması iki gün sonra görevim haline dönüşmemesi için özel gayret gösterirdim.
+1
Mirket
(03.12.25)
"Yeme, içme, duş alma, bulaşık ve ortalığın kirletilmesi-yıkanması ve zaman zaman kıyafet yıkama faaliyetleri burada yapılıyor." Yapılıyor? Kim yapıyor? Benim gördüğüm erkekler sevgilisinin evine yerleşip her işi kadına yaptırıyor, kendi keyif sürüyor. Bu durum kadın uyanasıya kadar devam ediyor. Bunlar masraflara da beş kuruş katkı sağlamayı düşünmezler. Ana-babasının evi sanki.

Siz hangi tarafsınız bilmiyorum. Erkek tarafına sesleniyorum: Ya masrafları baştan konuş ve birlikte eve çık ya da kimsenin evini tatil köyü gibi kullanma.
+7
gnosis
(03.12.25)
biz eşimle evlenmeden önce beraber yaşıyorduk, maaşımız aynıydı kira+faturaları ben ödüyordum. çünkü onun kendi aile evi vardı, ben gel diye ısrar ettiğim için geliyodu. kalkıp ona kiranın yarısını ver diyemezdım. ama o da ne zaman dışarı çıksak ödüyordu. bana dışarda para harcatmadığı için ve o zamanlar ev kiraları şimdiki kadar korkunç yüksek olmadığı için sıkıntı etmedim ve talepte bulunmadım. neyse sonra evlendik, o zamanlar onun biriktirdiği paraları da katarak ev aldık. yani eşim bana kira ödemese de ikimiz için biriktirmişti parasını.

ama şimdi düşününce en azından yarısını ödeseymiş benim için çok güzel bir destek olurmuş. ben de o ekstra kalan parayı yine ikimiz için biriktirirdim ya da ihtiyaçlarımı daha rahat karşılardım.
0
Sadece soruyorum
(03.12.25)
bir dönem tam zamanlı olmasa da çok sıklıkla kız arkadaşımın evinde kalıyordum ama çamaşır vs kendi evimde yıkıyordum. onun bir talebi yoktu ama ben şöyle bir şey yapıyordum:

- kira, aidat, faturalar, ev demirbaşı (halı, masa, perde vs) hepsi ondaydı.
- market masrafları genel olarak ondaydı. özellikle içinde temizlik malzemesi vs falan da varsa.
- market alışverişinde çoğunlukla akşam yiyecek içecek şeyler alıyorsak çaktırmadan ben öderdim ama yine de kızardı.
- dışarıda yeme içme tamamen bende.
- tatillerin tüm masrafları bende.
+1
co2s2
(03.12.25)
Ben burada yetkimi beni benden daha iyi tanıyan LLMlere bırakıyorum :D Chat'e benim gibi cevap versene dedim yanıtı şöyle:

XXX (benim adımı söylüyor burda) olarak şöyle söylerdim:

"Bu ilişkiyi sürdürülebilir kılacak şey matematikten ziyade yapısal adalet. Madem ev onun ve kira onda, ben de faturalar + mutfak + temizlik + sarf malzemeleri gibi fiili kullanım giderlerinin çoğunu üstlenirim. Mülkiyet değeri taşıyan eşyalar ise ev sahibinin konusu olur.”

Dolayısıyla özet model:

Faturalar: %100 erkek

Mutfak: %60–70 erkek

Temizlik – Sarf: %100 erkek

Duş–kişisel bakım: %100 erkek (kendi kullanımın kadar)

Dekorasyon: Ev sahibinin mülkiyeti; gerekirse küçük katkı

Kira: Kadında kalabilir; diğer masrafların ağırlığını erkek alarak denge kurulur

Bu model;
gelir farkını, fiili yaşam gerçekliğini ve mülkiyet-kullanım dengesini dikkate aldığı için en az kırılganlık yaratan tasarımdır.

Derinleştirme – Muhakeme Silisilesi

Bütçe paylaşımı bir aritmetik değil; ekonomik davranış + ilişki mimarisi + sürdürülebilirlik üçlüsüdür.
İlişkide finansal konular görünmeyen çatlaklar yaratır.
Dolayısıyla erkek tarafının “evde yaşama maliyetini nötrlemesi” hem etik hem ilişki sağlığı açısından en dengeli senaryodur."
0
vedatchilipeppers
(03.12.25)
kira+ortak giderler hesaplanır. gelirler oranında bölünür. 3,5 birime 1 birim demişsiniz. toplam gideriniz 50 binse, siz 39 bin tl verirsiniz, diğer taraf 11 bin verir. hakkaniyetli olan budur. ama herkes kendi kişisel harcamasını yapar, takı vs.
+1
inawen
(04.12.25)
(5)

north face yağmurluk

edgenabby
https://www.trendyol.com/the-north-face/quest-dis-katman-erkek-yagmurluk-nf00a8azbo91-yesil-xl-p-978257834?boutiqueId=61&merchantId=125613şunu alsam, içine de polar giysem, ankara kışı için yeterli olur mu?bahar da giyebileceğim bir şey almak istiyorum çünkü...
www.trendyol.com

şunu alsam, içine de polar giysem, ankara kışı için yeterli olur mu?

bahar da giyebileceğim bir şey almak istiyorum çünkü...
0
edgenabby
(03.12.25)
Kışın sadece bazı günlerini kurtarır. Soğuk günlerini kurtarmaz.
0
benim bir gizli bildiğim var
(03.12.25)
bununla donarsın hocam içine kat kat da giyinsen. totonu da örtecek bir şey olmalı. ama ilkbahar/sonbahar için ideal.
0
elektr10
(03.12.25)
mont degilse bir rüzgarlıga bu kadar para verilmemeli bence. genellikle kapalı ortamalarda klima ya da kalorifer acık oldugu için ince giyinilir.
0
koela
(03.12.25)
Aynısının Colombia'sı var bende. İzmir'de söylediğin şekliyle kullanıyorum. Ankara'ya öyle gitmem.
0
Mirket
(03.12.25)
Ankara'dayım şu an hava 4-5 filan ince bir tsirt ve save the duck montla gezebiliyorum. Ben bu markaları pek sevmiyorum yurtdışına çıkıyorsanız veya çıkan birileri varsa 140-150 euro bandında -4-5'lere kadar dayanan bir save the duck aldırın derim.
0
herseysoyledigimgibioldu
(03.12.25)
(19)

Bu Davranış Fitne Çıkartmak Mı Oluyor?

lapetitemort
Diyelim ki sevgilinizle tartıştınız. Sevgiliniz de sizi çok az tanıyan güzin ablasına gitti ve dertleşti. O kişi de sevgilinize karşı sizi kötüledi, "bununla olmaz" tarzı söylemlerde bulundu. Siz de bunu barışınca sevgilinizden öğrendiniz.O yorumları yapan kişiye yaklaşımınız ne olur? Oluşturduğunuz
Diyelim ki sevgilinizle tartıştınız. Sevgiliniz de sizi çok az tanıyan güzin ablasına gitti ve dertleşti. O kişi de sevgilinize karşı sizi kötüledi, "bununla olmaz" tarzı söylemlerde bulundu. Siz de bunu barışınca sevgilinizden öğrendiniz.

O yorumları yapan kişiye yaklaşımınız ne olur? Oluşturduğunuz yanlış izlenimi düzeltici mi davranırsınız? Hiçbir şey olmamış gibi devam mı edersiniz? Yoksa o kişiyle hiç görüşmez misiniz bir daha?
-3
lapetitemort
(03.12.25)
yüzüne söyle, arkamdan böyle böyle atıp tutuyorsun,sen aramızı bozmaya mı çalışıyorsun? amacın ne diye.
+4
kisa
(03.12.25)
bununla olmaz demesini gerektirecek şeyler duymuş olduğunu düşünüp güzin ablaya değil söyleyene tavır alırdım ben.
+4
neira
(03.12.25)
yani bu arada çok duyduğum bir laf vardır "sen karışma onlar barışır kötü sen olursun" diye, işte senin sorduğun da aynen bu. güzin abla kendisinden fikir almaya gelmiş birini dinleyip seni tanımadan yargılama yapmış yani tarafsız.
+4
neira
(03.12.25)
Sevgiliyi değiştir bence. Boşboğaz. Seni ona anlatıyor, Onu sana anlatıyor.
+11
Mirket
(03.12.25)
sevgili 16 yaşında filan mı?
yani sevgiliyi gidip başkasına şikayet etmek sonra duyulanları da gelip sevgili ile paylaşmak çocukluk ile salaklık arasında kalan bi davranış.
güzin abla'nın size karşı bi sorumluluğu ya da sizi övme zorunluluğu yok ki. duyduklarına yorum yapmış.
+6
elorelia
(03.12.25)
ben sevgilime kızardım. ıyyk aramızda geçenleri sağa sola anlatıyor. daha neler anlatıyor Allah bilsin. bana gelseydi seni anlatsaydı ben de derdim, bırak şu zibidiyi, sana adam mı yok diye. ne desin kadın başka.
+1
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(03.12.25)
Burada ilişki sorularına cevap veren herkes fitneci mi oluyor yani?
Anlatanı dinlersin, sorana fikrini söylersin. İnsani bir davranış bu. Fitneyle ne alakası var.
+10
Mirket
(03.12.25)
sevgilin neden laf taşıyor? bence sana aba altından sopa gösterme davranışı. yaptığı da iğrenç bi şey.
+5
deartheodosia
(03.12.25)
Kıskanç kız kankaların yüzde 90'ı böyle zaten. Dalga geçerim onunla.
-4
arbre
(03.12.25)
normal davranıyomuş gibi takılırım ama ya yeri gelirse inceden laf koyarım ya da sadece enerjimle veririm o kötülüğü.
+1
bxgx
(03.12.25)
fitneci olan güzin ablasi degil, kiz arkadas. güzin abla tecrübesi kadariyla fikir isteyen kisiye fikrini söylemis. seni ona anlatip, onu sana anlatan kisi asil fitnecidir.
+5
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(03.12.25)
eşimle sevgiliyken ilişkimin ilk başlarında anlatmıştım böyle bir arkadaşıma. biz barıştık, arkadaşım sonrasında bunu ısıtıp ısıtıp bana tekrar söyledi. kendime de sonra çok kızdım bunu nasıl yaparım diye işte ilk ilişkim, flört dönemleri. bundan sonra en yakınıma aileme dahil ilişkimi anlatmadım anlatmıyorum
0
Hallegadola
(03.12.25)
o kişiye bir daha akıl danısmamasını soyle. herkes sevgilisini yakın arkadasına güzin ablasına ahmet abisine kankasına anlatıyor. kim o cocuk mu diye sevgiliyi suclamaya gerek yok.

öyle insanlar genelde karsı tarafı kotuler cunku.
+1
koela
(03.12.25)
fitnecilik değil.

insanlar dertlerini arkadaşlarıyla paylaşılar. ister istemez de taraflı anlatırlar, kendi açılarından yani. olayın tamamını bilmeyen arkadaşlar da anlatanın tarafını tutarlar duyduklarına göre, bir de arkadaş olduklarından. o an gereken desteği verirler.

ha sevgiliniz taraflı değil de objektif olarak anlatmasına rağmen bu yorumu aldıysa, belki de dönüp kendinize bakmanız lazım cidden kırıcı veya yanlış bir şey mi yaptım diye.

bazen arkadaşlarımız bizim görmediğimiz gerçekleri görüp bizi önden uyarabiliyorlar.

bundan olmaz denilen ve gerçekten de ondan olmayan çok kişi/ilişki olmuştur. arkadaşların, sevdiklerin seni uyarır ama sen aşktan veya toksik bağdan kör olmuşsundur ve küser barışır durursun. sonunda da cidden olmaz ve ayrılırsın.

illaki kötü bir yorum olmayabilir. burada da herkes sürekli her türlü ilişkisi hakkında yorum alıyor. çünkü bazen dışarıdan bir göz bize görmediğimizi gösterebilir.

ben genelde objektif oluyorum eğer olayın tamamını duyduysam, arkadaşım haksızsa haksız olduğunu söylüyorum. sonra da bana kızıyor "sen benim arkadaşımsın benim tarafımı tutman lazım" diyor. bu sebeple de bazen ne olursa olsun onu destekliyorum: "sen haklısın, bu heriften bir bok olmaz" vs...
+2
art cat chocolate
(03.12.25)
Naçizane bir dost tavsiyesi. Eşiniz, sevgiliniz hakkında ayrılmış/boşanmış olsanız bile samimi, güvendiğiniz kişilerle bilgi paylaşmayın. Yarın barışırsınız, tekrar beraber olursunuz ama hayatınızdaki o kişiyle alakalı başkaları gereksiz detaylar öğrenmiş olur. Bazıları da meraklıdır, özellikle sorarlar :) onlara da “he” deyip geçin…
+2
yankee jumping
(03.12.25)
yapan kişinin niyeti kötü mü değil mi ona bakmak lazım bence. sevgiliniz olayı anlatınca öylesine yorum yapmış da olabilir. herhangi bir kötü niyetle yapmamış olabilir.
+1
Sadece soruyorum
(03.12.25)
Arkadaşlar mahkeme değil ki, arkadaş dert dinler destek olur. Ben sevgilimin, eşimin arkadaşını daha baştan ondan taraf görürüm. Zaten samimiyetim çok ilerlemez, birlikte otururuz ederiz, eğleniriz falan tamam ama o kadar. Doğrusu da bu bence.

Fitne çıkarmak olduğunu düşünmüyorum bu açıdan.

Diğer taraftan sevgilimin gidip her tartışmamızı arkadaşlarına anlatması benim için çok olumsuz. Bir kere yeri gelir bahseder, ama bu tekrarlıyorsa ciddi sorun. O ilişkinin taraflarından biri benim ve o olay benim de özelim. Ayrılırız arkamdan istedikleri kadar atıp tutsunlar önemli değil, ancak böyle evde ne yaşadığımı duyup bildiğine emin olduğum birilerinin olması benim için sorun açıkçası.
+1
akhenaten
(03.12.25)
bence partnerin arkadaşlarıyla dertleşmesinde sorun yok, aralarında konuştukları da aralarında kalır beni ilgilendirmez.

benim merak ettiğim eğer siz arkadaşla neden görüşmüyorsun gibi bariz bir durumu sorgulamadıysanız, partneriniz neden konuşmasını size aktarıyor? ve partnerinizin bu konuşmayı size aktardıktan sonraki beklentisi nedir? bence düşünmeniz gereken bu.

bir sebepten partneriniz arkadaşını sizin gözünüzde güvenilmez kılmaya, sizi ondan uzak tutmaya çalışıyor olabilir.
+1
tnz
(03.12.25)
Sorunlu bir sevgilin var dedik ama sen gidip barışmışsın, daha çok soru sorarsın gibi başarılar.
+2
ekimoloji
(03.12.25)
(9)

İstanbul'a Yakın Kafa Dinlemelik Tatil Önerisi

marcelprous7
Merhabalar,1-4 Ocak arası kafa dinlemek için ufak bir tatil planı yapmak istiyorum. 2 gün işimi görür gibi.Arabayla gideceğim. İstanbul'dan çok uzaklaşmak istemiyorum, ne kadar az araba sürersem o kadar iyi. Göl, nehir gibi bir yere kıyısı olan, oksijeni iliklerime kadar hissedebileceğim bir yer arı
Merhabalar,
1-4 Ocak arası kafa dinlemek için ufak bir tatil planı yapmak istiyorum. 2 gün işimi görür gibi.
Arabayla gideceğim. İstanbul'dan çok uzaklaşmak istemiyorum, ne kadar az araba sürersem o kadar iyi. Göl, nehir gibi bir yere kıyısı olan, oksijeni iliklerime kadar hissedebileceğim bir yer arıyorum. Amacım kimseyle muhatap olmadan göl/nehir kenarında -üşümeden- kitap okumak, çay-cigara keyif yapmak, manzarayı seyretmek. Aktivite beklentim yok. Fiyat önemli değil.
Teşekkürler.
0
marcelprous7
(03.12.25)
üşümeden dediğin için İstanbul'a yakın önerebileceğim bir yer bulamadım . Ocak ayında her türlü üşürsün. Bence Kıbrıs'a kaç orada üşümezsin deniz kenarı da bol bol var sonuçta ada .
bu arada pegasus uçak biletleri aşırı ucuz 900 TL seviyesinde gidiş uçakları , pasaport vs lazım değil .
+1
devilone
(03.12.25)
Ne yalan söyleyeyim ilk oraya baktım ama yol gözümde büyüdü.
Aslında üşümekten kastım kalınacak yerle alakalıydı biraz. Mekanın şömineli bir cafesi olsa, cam kenarına oturup bir yandan kitap okusam, diğer yandan suyu seyretsem gibi. (:
0
🌸marcelprous7
(03.12.25)
Şile'den daha güzel kafa dinleyecek bir yer yok su mevsimde
+2
koela
(03.12.25)
Hafta sonu Şile'deydim, çok iyiydi. Ama sanki tebdil-i mekanda ferahlık vardır demek istiyorum. İstanbul'a yakın ama İstanbul dışı gibi. (:
0
🌸marcelprous7
(03.12.25)
ben olsam polonezköy e gider 3 günlük bungalov ev tarzı bir yerde kalırdım. orada dev gibi bir park var hayvanat bahçesi gibi ama açık güzel orayı gezerdim sonra 5 kmlik orman için yürüyüş parkuru var.
+1
neira
(03.12.25)
Trilye?
+1
duster
(03.12.25)
çok yakınsa polonezköy. biraz kalabalık ama hafta içi olursa şile riva ağva.

biraz araç sürerim derseniz de abant, sapanca.
+1
gurur
(03.12.25)
senin isteğine ve bütçene uygun mu bilmiyorum ama şöyle bi yer var duyduğum;
longosphere.com
+1
Sadece soruyorum
(03.12.25)
kıyıköy.
+1
since1907
(04.12.25)
(10)

İlk izlenimde ezik algılanmamak için

egerbiryolcu
Bu kelimeden nefret ederim ama sanıyorum ki insanlar tarafından böyle algilanabiliyorum ve bu durum da artık gına getirdi. Beni yıllarca tanıyan insanlar az çok fikir sahibidir hakkimda. Ama onlar bile beni tam tanımıyor bence. Kimi sessiz biri olduğumu kimi nazik biri olduğumu laf arasında dile ge
Bu kelimeden nefret ederim ama sanıyorum ki insanlar tarafından böyle algilanabiliyorum ve bu durum da artık gına getirdi. Beni yıllarca tanıyan insanlar az çok fikir sahibidir hakkimda. Ama onlar bile beni tam tanımıyor bence. Kimi sessiz biri olduğumu kimi nazik biri olduğumu laf arasında dile getirir. Ama eskiden kırıcı şeyler de duyardım. Garip olan şey ise beni çok kısa süredir tanıyan bir insan bile "sen öyle biri değilsin sen tartismazsin ama ben yaparım ederim" gibi kendini güçlü konumlandirdigi cümleler kurabiliyor. İş yerinde mesela mobinge ugramistim. Mobinge ugramamin sebebi ise müdür yardımcısına karşı hakkımı savunmak, benim için skandal bir düşünce yapısına sahip olduğu için bunu dile getirmek olmuştu. Ben bu durumdan bir yıl muzdarip oldum bunu sorguladığımda ise insanlar bana sen sessizsin işte o yüzden üstüne gelmiş diyolar. E ama aksine kimse sesini çıkarmıyordu ben hakkımı savundum diyorum daha ne yapayım. Yakın zamanda üniversitede bir hocam beni fazla tanımadığı halde arkadasimla beni kiyaslamisti o senden daha zeki diye. Bunu ona düşündüren tek şey arkadaşımla daha önce iletişimde olması, arkadaşımın o hocaya hediye vermesi ve ortak projemizi direkt hocaya arkadaşımızın anlatması yani "yoğun girişkenlik"ti. Zira diploma notum, kpss puanım ve hocanın bayildigi proje fikrinin tamamen bana ait olması ortada. Üstelik bilen bilir duyuruda kendime yukleniyorum diye uzunca bir yazı yazmıştım. Tüm bunları yaşayıp sorumluluklarının bilincinde, hayallerime hayal katmaya devam eden bu yolda kimseyle uğraşmayan ama her ne sebeple insanların sıklıkla incitici söz ve davranışlarına yoğun şekilde maruz kalan biriyim. Dün gece mesela maruz kaldığım kabaliklardan biri aklıma geldi ve ağladım. Kimin ne hakkı var ki beni uykumda üzmeye.

Arkadaş ortamlarında şoyleyim. Samimiyet hissettiğim yerlerde kendimi açarim esprili biriyim herkesin sadiginin aksine konuşmayı anlatmayı da çok severim ama eğer rahatsız olduğum şeyler varsa kabuğuna çekilirim sessiz kalırım. Rahatsızlıktan kastım kötü şeyler değil sadece, mesela diyelim herkes aşırı konuşkan ben kimsenin sözünü kolay bölemem veya eskiden daha çok yapardım bunu biri bana bir şey sorarsa laf atarsa konusurdum. Bunu tabii astım ama yine de herkes o kadar hararetli konuşuyor ki lafa bir türlü giremiyorum.

Eskiden insanları çok alttan alırdım kendim kirilsam da onlar kırılmasın diye sineye çektiğim çok şey olurdu. Bu durumu da aşmaya baaladim. Hayatımdan insan cikarabiliyorum çok sevdiğim bir insan bile olsa baktım ki beni aptal yerine koymaya başlıyor artık yine çok kırıcı olmadan defteri kapatıyorum. Ağır şekilde üstüme gelenlere ise ona göre ben de karşılık veriyorum. Eski affediciligimi bilen insanlarda şok etkisi yarattığına şahit oldum.

İş meslek hayatı olarak ise çaliskan biriyim. Bunu baskalarindan da duyardım ama çok dillendirmeden fotograflamadan videolamadan yuruturdum calismalarimi (öğretmen). Hiç ders işlemeyen bir öğretmen bana "bu sene bı tık daha aktifsin" gibi bir cümle kullanmıştı şok olmuştum. Kendisi branş dersimizde çocuklara hiçbir şey yaptirmiyordu benim sınıfındaki çalışmalar duvarlarda bariz belli velilerin olumlu donusleri belliyken.

Okulda da kimseyle çok konuşmazdim dediğim gibi ilişki kurmakta zorlanır ve tek takilirdim. Bu kız niye hiç gülmüyor diyeni bile duydum.

Yani canımı sıkan o kadar çok şey yasamisimdir ki bunlar ilk aklıma gelenler. Takildigim şey kendi halimde olan ama gayet zeki çalışkan insan ilişkilerinde de nazik kavgacı olmayan biri olmak. Bunların sonucu zorbalanmayi mi hak etmek oluyor?

Ben de diyorum ki artık insanlara başka yüzümü göstereyim kimse hafife almasin haddini aşamasın. Mesela bu bir yeni arkadaş veya iş ortamı olabilir. İlk izlenimde böyle algilanmamak için nasıl davranışlarda bulunulmalı. Belki hiç yapmadığım farkındalığımın artacağı şeyler önerirsiniz.

Teşekkürler simdiden.
0
egerbiryolcu
(02.12.25)
En başta öz güvenini arttır. Bunun başı spor. Haftada 1 gün yüz. Duruşun düzelir. Bazı kızların duruşu çok kötü. Dik yürü. Ağırlık çalış.

Biraz ukala olmayı dene.
0
arbre
(02.12.25)
Duruş bozuklugum var evet yoksa fiziğim boyum çok iyi onu asmaliyim.
Ukala olmak bunun üstüne de çalışmam gerek sevdim bu öneriyi. @arbre
0
🌸egerbiryolcu
(02.12.25)
ben de ayni sebeplerden terapiye basladim, bana cesitli sebepler saydi boyle olmamiza neden olmus olacak. henuz aktif olarak bir degisimde bulunmadim kisa suredir yaptigim icin fakat farkindaligim artti, bu da degisimin ilk adimi gibi dusunuyorum. iplenilmemek konusu bazen cok canimi sıktığı için yakın zamanda en yakın arkadaşıma yakınıyordum (benim onu iplediğim kadar onun beni iplememesi konusunda), ters tepti, alıştığı insan farklı birşey söylemiş olunca resmen çıldırdı ve gerçek yüzünü görmüş oldum.

çare aktif olmak, başkaları ne der diye düşünmemek, bu da özgüvenin daha sağlam olmasına bağlı, kendine ne kadar inanırsan başkalarını o kadar az takarsın. uzun yıllarda oluşmuş karakterin hızlıca değişmesini beklemek gerçekçi olmaz ama, baby steps.
0
mirafiori
(02.12.25)
sen normalsin de sana şöylesin böylesin diyenler anormal olmalı. kendini değişitirmen gereken bir durum yok. insan şöyle birine dönüşmeliyim diyerek o kişi olamıyor. sadece tavırlarını ve insanlara yaklaşımını değiştirebilirsin o kadar. hem onlara kendini ispatlamak zorunda degilsin.

gora da ceku diyo ya arif ben dünyaya ayak uydurabilecek miyim? bırak dünya sana ayak uydursun diyo o misal.

dert etme sen öyle de güzel bir insansın.
+4
koela
(02.12.25)
İs hayatında karşılaştığın zorbalıklar meslektaşlarımızın genelinin düşük IQ lu olmasından kaynaklanıyor. Ben de genelde zorbalanırdım öğretmenler odasında. O kısmı mümkünse kafana takmamaya çalış. Diğer alanlarda neyi nasıl halledersin bilemiyorum, terapi yardımcı olabilir.
+1
sekizdokuzon
(02.12.25)
mutlak sevdiğin, sevildiğin bir insan sana gözlemlerini iletecek ve sen de bunları süzgecinden geçireceksin. ablama dişlerini yaptır ablacım derim. kardeşime de saçlarını kısa kestirme derim. başkasına demeyeceğim şeyler bunlar. yoksa herkesin bir çıkarı var ve samimi değiller. mutlaka sebebi dışarıdan belli oluyordur, farkında olmanı sağlayacak insanlara danış.
0
gabe h coud
(02.12.25)
olgunlukla geçiştirebilmeyi başarabilirsen daha iyi olurdan yanaydı düşüncem her zaman ama bazen bilemiyorum.
-2
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(02.12.25)
daha az empati yap. daha fazla kendini sev. önceliğin kendin olsun. yüksek enerjili ol. bu otomatikmen özgüvenini arttıracak. sonrasında baskın taraf haline geleceksin ve bu sorunları yaşamamaya başlaycaksın. bu hayat sporunu yapmak istiyorsan pr'ını reklamını iyi yapacaksın bir de.
0
archmeister8
(02.12.25)
@arcmeister8
O kadar doğru bı şeye değindin ki gerçekten aşırı empati kuruyorum dediğim gibi eskiden beni aglatsalar bile karşılık versem onları uzmekten cekinirdim. Halbuki yalnızlığı seven de bir insanım ama dışardan kendime bakınca sanki insanlar benden vazgecmesin diye her şeye katlaniyorum. Halbuki öyle değil. Empati olabilir sebep.
+1
🌸egerbiryolcu
(02.12.25)
ukala falan olmayı kesinlikle deneme herkes nefret eder senden.

bu tamamen özgüvenle alakalı. sakin ol. her şeye atlama, dinle, ortama adapte olunca sen de hafif hafif kaynaş.

güzel giyin, gerekirse bi tık daha fazla harca görünümüne, bakımlı ol, saç sakal vs. güzel kok.

biraz spor yap, duruşun düzelsin vs.

ama ukala asla olma.

kibar ol, ufak iltifatlar et.

vs. vs.
0
gurur
(02.12.25)
(6)

isi kabul etmeli miyim?

voltairem
Slm, istanbul besiktas’ta bulunan meshur bir universitenin esit agirlik bolumunden mezunum. 2 aydir is bulamadim. Bir tane buldum ama maasi dusuk ve hayalimdeki sirket ortami yok. Ancak daha fazla evde durursam kafayi yerim. duzgun bir yer bulursam hemen yeni yere gecerim, burayi cv’ye de yazmam. ka
Slm, istanbul besiktas’ta bulunan meshur bir universitenin esit agirlik bolumunden mezunum. 2 aydir is bulamadim. Bir tane buldum ama maasi dusuk ve hayalimdeki sirket ortami yok. Ancak daha fazla evde durursam kafayi yerim. duzgun bir yer bulursam hemen yeni yere gecerim, burayi cv’ye de yazmam. kabul etmeli miyim?
0
voltairem
(01.12.25)
evet
+1
elorelia
(01.12.25)
merhabalar, anladigim kadariyla ilk isiniz olacak? yani ne mezunusunuz ve nasil bir is ariyordunuz da bunu bulduniz bilemiyorum ama mesela beyaz yaka bir sirkette is ariyorsaniz ve begenmediginiz bir sirketten kabul aldiysaniz, hele de ilk isiniz ise, kesinlikle kabul etmelisiniz, is isteyken bulunur bu bir ikincisi henuz is yasamina iliskin hicbir deneyiminiz yok demektir, yani 'toplantiya nasil katilinir'dan tutun da, sabah ise nasil gidilir, insanlar nasil selamlanir, email nasil yazilir vs. Bunlar basit gibi gorunebilir ama emin olun gorusmelerde ve bir sonraki isinizde deneyiminizin olmasi cok onemli. Calistiginiz sureye bagli olarak, mesela girer girmez CV'ye yazip evet is aramayin cok sacma ama 6-7 ay sonra hala is bulamadiniz, CV'nize yazabilirsiniz ve oyle aramaya devam edersiniz.
elbette muhasebe isi ararken supermarkette kasiyerlik ya da garsonluk isi bulduysaniz cevabimiz farkli olabilir, ben benzer isler olarak varsaydim.
+2
kassiopeia
(01.12.25)
kabul et, işin varken iş bulmak daha kolay olur hep, uzun çalışırsan (1+ yıl) cv ye de yaz utanılacak bir şey değil.
+2
ravenudon
(01.12.25)
bence evet.

sonuçta şirketin deneme süresi olduğu gibi sizin de deneme süreniz var.

evde olmaktan iyidir.

iş mülakatlarında hali hazırda çalışıyor olmanız hem karşı tarafa güven verir hem de sizi işi almalıyım mecburiyetinden kurtarır.

ek olarak iş aramak çok stresli, o arada bi yerde çalışmak evde olmaktan 1000 kat iyidir.
+2
gurur
(01.12.25)
kabul etmelisin
0
koela
(01.12.25)
Hayalimdeki şirket ortamı yok demişsin ama hayalindeki şirkete gidebilmek için böyle yerlerde tecrübe kazanman gerekiyor zaten.
Ulaşım filan sorun değilse Başkası kabul etmeden sen başla.
+4
etna
(01.12.25)
(20)

İstanbul Dünyanın en güzel şehri sözüme inanıyor musunuz?

tahirkemalbozoglu
Bu masala inanan var mı gerçekten.Adam onlarca ülke, şehir gezmiş. İstanbul en iyisi, en güzeli diyor. Abi şehirde nefes alacak, yürüyüş yapacak ne park var ne kaldırım var. Her yeri sıkışık , dar, nedir bu İstanbul masalı gerçekten ogrenmek için soruyorum.
Bu masala inanan var mı gerçekten.
Adam onlarca ülke, şehir gezmiş. İstanbul en iyisi, en güzeli diyor. Abi şehirde nefes alacak, yürüyüş yapacak ne park var ne kaldırım var. Her yeri sıkışık , dar, nedir bu İstanbul masalı gerçekten ogrenmek için soruyorum.
-6
tahirkemalbozoglu
(30.11.25)
Istanbul bir turist icin muhtesem bi sehir ama onun disinda yasamak icin cok guzel diyemeyiz evet. Her seyden once bir kere cok kalabalik, korkunc bir trafigi var, bir yerden bir yere gitmek zulum. Belli basli yerler disinda da cok kotu sehirlesme ve ayni zamanda dediginiz gibi yesil alan sikintisi var.

Tum bunlarin yani sira surekli yasayan, aktif, kultur sanat etkinlikleri olan, bogaza sahip, keyifli bir deniz ulasimi olan, tarihi ve kozmopolitligiyle de muhtesem bir sehir.

Bu tarz isler subjektiftir aslinda, cok da fanatik gibi savunmaya gerek yok, bireysel olarak ben de yasamak icin cok uygun bir sehir olarak gormuyor ve size katiliyorum.
+1
bosver nicki
(30.11.25)
Aslında cidden çok güzel bir şehirdir fakat hem toplum halk olarak hem devlet-hükümet olarak senelerdir güzelim şehrin içinden geçtik, geçiyoruz. Sadece Akp özelinde değil, öncesinde de içinden geçilmişti. Akp geldi onlar da içinden geçti, biz halk olarak da içine ettik.

İstanbul'un Roma'dan aşağı kalır yanı yok. Hatta iddia ediyorum, fazlası bile var; Boğaz Köprüsü.

Yabancılar çok seviyor İstanbul'u. Avrupa ülkelerine gittiğimde lokal turlara katılıyorum, İstanbul'dan geldim dediğimde akılları çıkıyor. Güzelim şehrin içine ettik hep birlikte.
+1
put it in your appropriate place
(30.11.25)
Bunu diyen hayatında başka bir yer görmemiştir. Ancak nufusu 5 milyondan az bir istanbul için güzel derdim. Bunun için de 1920 lerde falan olmamız lazım. Full stres, trafik, kişisel alan yok gibi
-2
michael harddd
(30.11.25)
dünyanın en güzel şehri mi bilmiyorum ama senin kötülediğin kadar da değil. baya iyi bir şehir, dünyanın en eğlenceli ve güzel şehirlerinden birisi. böyle oldugu için kalabalık zaten. güzel olup kalabalık olmayan yok ki. new york, londra kalabalık değil mi? ayrıca kalabalık olmayan yerler de var. hafta içi gündüz gezmek baya keyifli. yürüyüş yapacak yer çok var. on tane sayarım şimdi. avrupa yakasında maçka parkı, bebek sahili, istiklal caddesi, gülhane parkı, yenikapı, florya ve yeşilköy sahil şeridi, anadolu yakasında üsküdar sahil, caddebostan sahil, fenerbahçe parkı, bağdat caddesi, maltepe sahil şeridi, ve daha pek çok yer var. şehir içi olarak kadıköy moda taksim beşiktaş nişantaşı. kültürel etkinlik olarak yine zorlu, vadistanbul, pek çok spor salonu konser ve etkinlik alanları ile dolu bir şehir. bu şehri beğenmiyorsan güngörenden dışarı çıkmamış olman lazım
0
abelardo
(30.11.25)
Her yerin bir konsepti var. Bazi sehirler gece hayati icin harika, Bazi sehirler sanat icin, bazi sehirler dogal guzellikler icin, bazi sehirler kultur icin, bazi sehirler kaos icin, bazilari luks icin... Bazilari bunlarin birkacini bir arada bulunduruyor.

70 civarinda ulkeye seyahat etmis biri olarak Istanbul'da bunlarin hepsi mevcut gibi geliyor bana. Disaridan gelen biri aradigi her seyi bulabilir, yapabilir istanbulda.
+5
thetruenorthstrongandfree1
(30.11.25)
Senin için dünyanın en güzel şehri neresi?
O şehrin bulunduğu ülkenin reddit sub'ına gidip burası dünyanın en güzel şehri bence, katılıyor musunuz diye yerel dilde sor; sen İstanbul için ne kadar negatif düşünüyorsan onlar da o kadar negatif konuşacak.

Dünyanın nefes alması, park etmesi en kolay, parkları yeşili en bol şehrinde(neresiyse fark etmez) İstanbul'un sahip olduğu güzelliklerin hiçbirini bulamayacağını iddia ediyorum.
E demek ki onlar senin için önemli değil bunlar önemli, demek ki İstanbul "sana göre" dünyanın en güzel şehri değil.
Aynı şekilde, başkaları için öyle.

Dünyadaki insanların İstanbul'u neden bu kadar beğendiğini anlayamayacak olmak bana biraz kıt fikirlilik geliyor üzgünüm, o yüzden böyle Bilale anlatır gibi yazdım. Yoksa bu sorunun olması gereken cevabı: sana göre değil ama bazılarına göre öyle.
0
Bruce
(30.11.25)
"gelirin yıllık 200 bin dolardan fazlaysa evet mis gibi şehir. ayda 80-100k tl kazanıp abi istanbul yeaa diyenler özellikle beyaz yaka tayfa bence biraz salak
0
f02561
(30.11.25)
istanbu'da doğdum büyüdüm ve onlarca ülke, yüzlerce şehir gezdim. istanbul'u ilk 10'a bile sokmam. ne yaşanılabilirlik olarak, ne ekonomik olarak, ne sağlık açısından vs. vs.

ama istanbul'u 5-10 gün geçirmiş çok yabancıyla tanıştım. avrupa'lısı, amerika'lısı. çoğundaki izlenim çok başka. yani en sevdiği şehir mi dersin, bi daha gitmek için plan yapanlar mı dersin, heyecanlı heyecanlı fotoğraflarını gösteren mi dersin. batılı bir turist açısından hem bu kadar oryantal ve orta doğu yanı olup hem de bu kadar batıya adapte, modern ve güvenle gezebildikleri çok az yer var.

keza iddia ediyorum, oligarkından arap emirlerine, abd'li milyonerlerden uzak doğunun kilit isimlerine pek çok kişi şu an istanbul'da ve onların gözünden de çok başka bir şehir. çünkü parayla deneyimin bu kadar değişebildiği fazla şehir yok. bu apayrı bi konu.
-1
gitdaddy
(30.11.25)
soylenenlere bir sey eklemek istiyorum. istanbul kozmopolit bir sehir degil. istanbul'da yasayanlarin ne kadari yabanci? resmi rakamlara gore bir milyon civari. yani neredeyse %5 civari. birincisi bu cok dusuk bir oran. ikincisi bu %5'in zaten cok buyuk bir bolumu ulkesinden kacmis ama avrupa'ya gidememis siginmacilar ve gocmenler. kucumsemek icin soylemiyorum. fakat kozmopolit sehir boyle olmaz. yani guzel, eglenceli vs. oldugu icin kalabalik diyorsunuz ama yabanci yok denecek kadar az (yani tercih edilen bir sehir degil). ayrica ic gocun nedeni de istanbul'un guzel, eglenceli vs. olmasi degil maddi kaynakli. bunu zaten istanbul'daki carpik kentlesmeden gorebilirsiniz.

ikinci deginmek istedigim konu da dunyanin en guzel sehri diyenlerin kimler oldugu. yani bunu soyleyenlerin cogu turk, yabanci birinden istanbul'un dunyanin en guzel sehri diye bir sey duymadim. evet, guzel sehir cok duydum ama turistik olarak gittiginde cogu yer guzel zaten, nihayetinde sinirli bir sureyle gidiyorsun, turistik yerleri geziyorsun, planin programin oluyor, butcen oluyor vs. elbette bu kaos, carpiklik, tuhaflik yabancilara da otantik, enteresan geliyor.

ucuncusu mesela hangi ranking'te istanbul birinci cikmis bilen var mi? ben bilmiyorum. ayrica soyle bir durum var. bazen en cok ziyaret edilen sehir cikabiliyor. ama bu rankinglerde transfer yolcularinin seyahatleri de eklenebiliyor. soyle ki turk hava yollari'nin bir servisi var, biliyor muydunuz bilmiyorum ama transfer yolcusuysaniz ve ucaklariniz arasinda belirli bir saat farki varsa ucretsiz sehir turuna katilabilirsiniz. ustelik yemek, muze girisleri vs. dahil ucretsiz. bilmiyordunuz degil mi? asagida kaynak verdim. iste bunlar da genelde ziyarete dahil ediliyor. tabii ziyaret etmek en guzel sehir oldugunu dusundukleri icin olmayabilir veya ziyaret sonrasi bu dusuncede olmayabilirler.

kisacasi bu goruse katilmiyorum, ama zevkler ve renkler tartisilmaz tabii.

kaynak: www.turkishairlines.com
-1
Sour
(30.11.25)
@bruce

“Dünyanın nefes alması, park etmesi en kolay, parkları yeşili en bol şehrinde(neresiyse fark etmez) İstanbul'un sahip olduğu güzelliklerin hiçbirini bulamayacağını iddia ediyorum.”

Ne alakası var abi. Senin yapılaşman rezaletse, insana verilen değer yerlerdeyse, yapılaşma, ulaşım ve bireysellik vs kimsenin umrunda değil herkes olabildiğince vurdumduymaz ise tarihi alandan yok, geçmişten gelen mirastan filan da kurtaramazsın bu işi. Hoş o da kalmadı da. Yapılan restorasyonlara bak be bi. Her alanda şehrin içine edilmis. Gayet de örnekleri var. Sen becerememissin ve rezil etmissin. Roma, Londra, Viyana, Paris bu şehirlerde hem tarih var hem yaşam var. İnsanca yaşam.
0
🌸tahirkemalbozoglu
(30.11.25)
istanbul büyük ihtimalle dünyanın en güzel şehri. baya da yer gezdim, karşılaştırılabilecek bir yer bulamadım.
0
tchuck
(30.11.25)
bu tamamen bakış açısı, beklenti ve maddiyatla alakalı bir ikilem. çok trafik var, çok kalabalık vs gibi söylemleri dünyanın sayılı metropollerinden biri için söylemenin bir manası yok, zira bütün metropoller böyle. metropolleşmeye çalışan yeni kurulan şehirler de böyle, Dubai vs.. İstanbul'u diğer metropollerle kıyasladığında çok önemli artıları var, bu yadsınamaz bir gerçek. yemeğinden sporuna, denizinden-boğazından kültürel aktivitelerine, tarihinden tut havasına (temizlik demiyorum sıcaklık diyorum), dünyanın her yerine uçuş bulabildiğin harika bir lokasyon ve hava yolu imkanından, uluslararası bir çok işin hubı olmasına bir çok anlamda kıyas götürmez avantajları var. maddi açıdan iyi bir durumda olmayıp, iyi bir semtte yaşamıyorsan, işinle evin arasında mesafe çoksa bunlar her metropolde olduğu gibi problemdir. ama istanbul'da villa hayatı yaşayan da binlerce insan var. Ya da Fenerbahçe'de ev, Kalamış marina'da tekne, caddede ofisi olan bir insanın hayatına kötü diyebilir misin? Böyle bir imkan kaç metropolde var? Çok iyi restoranlar, iyi bir gece hayatı, durmak bilmeyen servis ve hizmet sektörü, bürokrasiyi hızlı hallettirebildiğin bir sosyal hayat.. İstanbul'da ortalamanın üstünde geliri olan insanlar gerçekten çok iyi bir hayat yaşıyor.

ayırca yürüyecek yer yok demek biraz haksızlık olur. evet şehrin eski bölgesi bir miktar dar doğal olarak ve tabii ki Mecidiyeköy Esenyurt vs gerçekleri de var ama iki yakasında da hala mis gibi kilometrelerce sahil var, boğaz da keza öyle, ayrıca ormanları var, tarihi yarımadada yürümenin verdiği keyif var. biraz tek taraflı bir yorum olmuş.

Ayrıca İstanbul'a gelip de beğenmeyen, etkilenmeyen birini görmedim bu güne kadar ki yıllardır uluslararası ticaret alanındayım yüzlerce misafirim oldu. Kendim de 40 ülke gezdim, yüzlerce şehir. Dünyanın en iyi şehri sorusu zor bir soru, bir çok katman var, bunu bilemem. Ama İstanbul kesinlikle bu soruya aday bir şehirdir.
+2
awlmi
(30.11.25)
Yurtdışındayım, bence İstanbul çok güzel.
-1
Kahvedesu
(30.11.25)
O efsane soz: Vatandasi olmasak guzel ulke aslinda. Fonda: www.youtube.com

Bunu diyen yabanciysa kisaca nedenleri:
- Resepsiyonist, garson, hizmet sektoru bir iki hello ceker, guler yuz gosterir hemen tav olurlar. Hizmet sektorunde ustumuze yoktur. Taksicimiz turist musteri icin adam bicaklar gozunu kirpmadan. Bir cok ulke hizmet sektorunde berbat, guler yuz hak getire. Iyy yabanci geldi, bunla mi ugrasicaz, dilimizi konussun, dilimizi niye ogrenmemis diye turist adama multeci, vergimizle gecinen siginmaci muamelesi cekip irkcilik bile yaparlar.
- Yemeklerimiz, mutfagimiz cok buyuk arti. Londra'da Turk restoranlarinda calisan tanidiklarim var. En sevmedikleri Turk musteriydi. Turk musteri cunku o yemegin nasil olmasi gerektigini, kivamini, tadini biliyor. Yabancinin onune ne koysak yiyor, herseyi begeniyor mallar diye dalga geciyorlardi. Cogu ulkenin damak zevki yok, patates kizartmasini, sosisi bile yemek saniyorlar.
- Ulkedeki cinsel aclik nedeniyle yabanci kadin turistler kendini burada Bella Hadid zannediyor. Rahatsiz olan da vardir ama begenilmek, ilgi gormek dunyanin en guzel seyi hele bir de kendi ulkenizde ortalama veyahut ortalama alti bir tipseniz hoslarina gidiyor. Ayni durum erkekler icin de gecerli. En ortalama sarisin batiliyi koy, Kivanc muemelesi gorur yani. Maalesef fizik, guzellik, kendine bakma gibi durumlarda ulke ortalamamiz cok dusuk.
- Haklarinini asla odeyemeyecegimiz sokaktaki kedi, kopek dostlarimizin yaptigi pr. Yabanci zaten sokakta basibos bir kedinin, kpegin oldugunu gorunce mavi ekran veriyor. Sen bunun onune yatip, sev diye kucagina oturursan eriyorlar.
- Bogaz, Tarihi yarimada'nin guzelligi.
- Sehrin canli civil civil hareketli olmasi. Atiyorum bugun pazar, Avrupa'da yaprak kimildamaz. Bizde hafta ici hafta sonu, gecmis erkenmis farketmez sehir yasiyor dersin yani.
- Saglik turizmi, estetik turizminde de ucuyoruz zaten.
- Turk dizileri. Belki de en onemlisi sona kaldi. Ulkeye turisti ceken en buyuk etmen kanimca.
0
freedonia
(30.11.25)
İstanbulun bazı bölgeleri çok güzel doğru turistik gezersen güzel diyebilirsin ama bütüne bakarsan güzel diyemem.
0
basond
(30.11.25)
Turistik olarak istanbul dünyanın en güzel 10 şehri arasında. bunu birçok seyahat dergisi de sık sık listelerde söylüyor.

Ama en güzeli mi? Tartışılır.

Yaşamak içinse yaşam endeksi sıralamalarında epey gerilerde.

Evet turist olarak gelip bir süre kalıp gidenler tabii ki bayılır. Hindistan'a gidenler de bayılıyor ay ne otantik diye. Ama bir de yaşayana sor.

Batılılar istanbul'u otantik ve değişik bulduğu için seviyor. Müslüman ağırlıklı nüfusa sahip şehirler içinde en güvenilir gezebildikleri yer çünkü. Bir de batıda alıştıkları konfor da var. Yani alıştıkları birçok şeyi istanbul'da bulabiliyorlar. Tarihi mirası kuvvetli vs... Bir de ucuz. Batılı turisti cezbedecek her şey var.

Ama bu dediğim 90'lar 2010'larda daha belirgindi. Şimdi biraz daha farklı turist profili de değişti. Biraz hala bir popüleritesi var ama eskisi kadar değil. Biz biraz geçmişin mirasını yiyoruz.

Yani dubai ile istanbul'un yıllık turist sayıları neredeyse kafa kafaya. Dubai dediğin 15 senelik bir şehir. Buradan biraz ders çıkarmak lazım.

Bir defa istanbul sanıldığı kadar kozmopolit değil artık. Zaten öyle bir nüfus çeşitliliği yok. Yani New York'a bakıyorsun, yedi milletten adam bir arada. Bir yanda Çin lokantası, karşısında dönerci, yanında hamburgerci... Otobüse biniyorsun şoför senegalli, taksiye biniyorsun şoför hintli, restorana gidiyorsun garson italyan, şef fransız... Bu çeşitlilik kültürel zenginliktir.

Eskiden global şirketlerin doğu avrupa ya da orta doğu merkez ofisleri buradaydı. Şimdi doğu avrupa merkezleri varşova'ya kayıyor, orta doğu merkezleri dubai'ye.

Kültür sanat arenası da rekabet ettiği şehirler gibi öyle çok parlak değil. Dünya çapında meşhur sahneler yok, hiç olmadı. Galeri ve müze koleksiyonları sınırlı. Yani dünyanın en güzel şehri diyorsak turistik manada, new york'taki müzeleri düşünün, londra'yı, Paris'i bir de istanbul'dakilerin koleksiyonlarını düşünün.

Gastronomi, mutfağımızla çok övünüyoruz ama... Biz kendimizi övüyoruz. Evet güzel mekanlarımız var, güzel bir kültürümüz var. Ama daha birkaç sene öncesine kadar michelin yıldızlı restoran bile yoktu İstanbul'da.

Bilmemkaç kilometre sahilden bahsediyoruz şehirde, ama barcelona'ya bakıyorsun, şehir boydan boya plaj neredeyse. İstanbul'da denize adım atabileceğin yer sınırlı. doğru düzgün deniz ulaşımı bile yok.

Elde sadece bir boğaz manzarası kalıyor.

Yani bütün olası rakiplerle kıyaslayınca... Güzel şehir ama en güzeli mi?
+1
anten
(30.11.25)
Yedi göbek İstanbul Tarabyalıyım ve İstanbul dünyanın en güzel şehri diyen birine tek önerim google mapsden Genoa’da herhangi bir yerin sokak görüntüsüne bakmasıdır..
0
suicides underground
(01.12.25)
istanbul gerçekten taşı toprağı altın eşsiz bir şehir. belediyelere kızıp kenti boklamaya gerek yok. arada metrobüsten cık gozlerini baska yerde aç belki güzelliklerini fark edersin.
-1
koela
(01.12.25)
Gezmesi güzel, yaşaması kötü. Yine de Beşiktaş-Kadıköy vapuruna binince insan iyi ki burada yaşıyorum diyor. Sonra Marmaray'a balık istifi binince severim bu aşkın ızdırabını diyor. Dünyanın en güzel şehri değil bence İstanbul ama nevi şahsına münhasır bir şehir. Benzeri yoktur dünyada bence.
0
peki madem
(01.12.25)
inanıyorum. Acarkent'te yaşıyore.
0
gabe h coud
(01.12.25)
(3)

Ekşi fav entry'leri indirmek

makbur
Ekşisözlük'teki favori entry'lerimizi indirebilecegimiz bir zamazingo uygulama vs bir şey var mı?Hepsini indirip kitap gibi okumak ne güzel olurdu, senelerdir özene bözene favoriledim hep.Olabilir mi böyle bir şey? Lütfen olsun çünkü :))
Ekşisözlük'teki favori entry'lerimizi indirebilecegimiz bir zamazingo uygulama vs bir şey var mı?

Hepsini indirip kitap gibi okumak ne güzel olurdu, senelerdir özene bözene favoriledim hep.

Olabilir mi böyle bir şey? Lütfen olsun çünkü :))
0
makbur
(30.11.25)
Ben film yorumlarını indiriyorum ve hatta ben telegram sohbetleri indiriyorum. Sonra onları kitap okur gibi okuyorum.


Buraya sorduğumda biri yol göstermişti ben pek anlayamadım ama fotokpçi anladı. Notlarımın arasindaydi. Bulayım atayım bir ara.

şöyle bir cevap gelmişti bana, biraz uğraştırıyor yalnız çünkü dikkat edin entryler bazen tam açılmamış oluyor, onları açmak uğraştırıyor. gerisi kopyala notlar uygulamasına yapıştır.

gelen cevap şuydu:

sayfa başı 100 tane entry göster'i seçin, 50 sayda 5'e düşer.

"siz kendi cihazınızdan PDF olarak yazdırın bu beş sayfayı (velev ki 50 olsun), sonra "pdf merge" şeklinde google'da çıkan hizmetlerde bu beş adet farklı PDF'i tek pdf'e çevirin.

yazdıran kişiye bu dosyayı verin. ctrl + p desin ve başka müşterisine baksın ya da çayını içsin."
0
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(30.11.25)
en cok favorilenen entrylerini sıralayıp bastan asagı okuyabilirsin.

ya da tüm entryleri indirebilirsin
0
koela
(01.12.25)
@bir sıcak el

Sayfadaki entry görüntüleme sayısı ayarı, profilde fav entry görüntülemesinde etkili olmuyor. (Bilmiyorum uygulama hiç kullanmadım, browser ve mobil browser bahsettigim)

@koela

Benim entry'lerim değil :) benim beğeni fav'ladiklarim bahsettiklerim.

Bir yolu yok mu yahu :(
0
🌸makbur
(01.12.25)
(8)

Erkekte gümüş kolyeyi nasıl buluyorsunuz?

msb
SB.
SB.
0
msb
(30.11.25)
kolye yakisan erkek görmedim. gümüs, altin, metal, ip fark etmez. nacizane sevmiyorum. ama erkekte kolyenin seveni cok. begeniyorsan tak, millet ne düsünüyor salla.
+4
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(30.11.25)
erkek olarak itici buluyorum.
+1
jelly bear
(30.11.25)
Şahsen ben kadın olarak beğenmiyorum . Atanamamış 90'lar popçu gibi duruyor. Ama kimin ne düşündüğü hiç önemli değil, beğenen taksın +1
+5
kullanicadi
(30.11.25)
bence cinsiyetten bağımsız, kişinin boynu ince ve uzunsa; kolye de nigga zinciri tarzı kıro bişey değilse, yakışıyor. bu tarife uyan erkeklere de yakıştığını düşünüyorum.
+1
lil siztah
(30.11.25)
zincir kolyeler tam anlamıyla berbat. kekoyum diye bağırıyor. normalde keko turnusolü olan bir şey nasıl bu kadar yaygınlaştı aklım onu da almıyor.
+1
black holes in the sky
(01.12.25)
ben beğeniyorum, eşim de takıyor.
-1
elorelia
(01.12.25)
kolyeye göre değişir, rapçi kolyeleriyle itici duruyor ama zarif figürlü bir şeyse güzel duruyor.
0
koela
(01.12.25)
esmer hatta afrolara çok yakışıyor.
-2
ground
(01.12.25)
(12)

Çok sevdiğiniz bir sanatçı hakkında olumsuz haber çıkınca

yakalayamadığın.ışıklar
O kişiye bakış açınızda değişme ve ilginizde azalma oluyor mu?
O kişiye bakış açınızda değişme ve ilginizde azalma oluyor mu?
0
yakalayamadığın.ışıklar
(30.11.25)
Evet ırkçılık, şiddet, taciz gibi bir durumu varsa kill your idols düşüncemi devreye sokuyorum, sanat ve sanatçı bu kadar yüksek eşsiz ilahi varlıklar değiller, şu çağda o kişinin muadili onlarca başka sanatçı bulabilirim
+5
grimavi
(30.11.25)
hp filmlerini artik izlemiyorum, sadece kitaplarini okuyorum cünkü bazi aptalliklara tahammülüm yok.
lale mansur, tamer karadagli, hülya kocyigit falan midemi kaldiriyorlar.
+2
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(30.11.25)
Kesinlikle! Zamanında "akil sanatçı" olarak açıklanan kim varsa silmiştim öncesinde her ne kadar seversem seveyim
+1
hakmut
(30.11.25)
olmuyor. zaten bu kişilerin insan olarak mükemmel olduklarını falan düşünecek kadar saf değilim. veya benimle aynı dünya görüşünü paylaşma zorunlulukları da yok. sanatıyla ilgilenirim gerisine bakmam. kişisel bağ kurduğum bi sanatçı yok. yani yaşayanlardan yok. o yüzden önemsemiyorum. sanatını tüketiyorum sadece
0
f02561
(30.11.25)
Olumsuz haber dediğimizin içeriğine bağlı. Taciz, homofobi/transfobi, şiddet gibi olaylar için, evet. Kimseden mükemmellik beklemiyoruz ama o kişiler benim üzerimden para kazanmasın istiyorum. O yüzden lisanslı H.Potter ürünü almıyorum, yeni yapımlarını izlemiyorum. N.Gaiman'ın dahil olduğu projeleri izlemiyorum, kitaplarını almıyorum, bazı Türk yazarları okumuyorum.
+1
kobuzchu kiz
(30.11.25)
Sanatçı dediğimiz babamızın çocuğu değil. siyasiler gibi de biz seçmedik. karşımıza çıkardılar. koyun sürüsü gibi arkasına takılanlara baktık, çokça tvlerde gördük, yayınları çok izleniyor veya çok satıyor ve baktık onlarla huylarımız da neredeyse aynı , bizim ortalıkta yapamadıklarımızı yapıyorlar ve sonunda "evet işte bu dedik " hayranları olduk.
Haklarındaki (iftira hariç ) olumsuz haberler gerçek olmasa bile temel toplum değerlerinden uzaksa neden takip edelim ? sonuçta ilaç değiller.
bazıları toplum algılarıyla oynamakta etkin rol üstleniyor. Böyleleri de batı gibi dışarıdan değil "içimizden biri(!) " olduklarından, onlarla aynı dili konuştuğumuzdan bir sorun görüyoruz.
Çeşitli tepkiler aldıktan sonra kimi canı sıkılanlar için ise İngiltere'ye, ABD'ye gitmek yerleşmek favori olan adetlerden.

Örneğin, bir baskında uyuşturucu kullanandığı kesinleşen sanatçılığının değeri nedir, hangi tür hayran kitlesine hitap ediyor ?
Bu nüfus sayımızla yerlerini tutacak başka hiç kimse kalmadı mı ?
Bunları da sormak lazım.

Bir de onların albüm dizi gibi bir projelerinin çıkmasına yakın zamanda hatırlatmalarını sağlayacak bazı yapay haberler de söz konusu.
Bu gibi şeyler zamanında kimi skeçlere de konu olmuştu.
Kitap yazanları da oluyor.
Bize kültürel katkıları ne ?
0
diyecevaplandı
(30.11.25)
oluyor. mesela ayhan sicimoglu'nun videolarini izlemiyorum artik, izleyesim gelmiyor.
0
Sour
(30.11.25)
evet. çok sevmeme rağmen neil gaiman'ı hayatımdan çıkardım. babamın oğlu olsa harcarım, hele de taciz/tecavüz/şiddet içerikli bir durumdan bahsediyorsak.
0
south park in kapusonlu uyesi
(30.11.25)
direkt o kişiden sogurum
0
koela
(01.12.25)
çok da severim ama 2010'da yetmez ama evet dediğinden beri sezen aksu'ya karşı bi mesafeliyim. yılların hatırı var, tam da silemedim ama eskisi kadar hayranlığım yok. şarkılarını ondan dinleyeceğime cover'larını tercih ediyorum mesela spotify'da.
0
kibritsuyu
(01.12.25)
mal gibi yandaşlık yapanlar hariç pek etkilemiyor. sanatına bakıyorum.
0
ground
(01.12.25)
unlulerin yaptigi is ile dogrudan alakali degilse, beni baglamaz.
dogrudan bagliysa buyuk sikinti.

misal, sezen aksu zaten benim politik olarak ne dusundugune onem verdigim biri degil, sadece iyi bir soz yazari. o yuzden yetmez ama evetci olmasi bana sadece siyaseten vasat ve oradan nemalanmaya calistigini gosteriyor. ama benim icin hala iyi bir soz yazari.

obur taraftan, bir gazetecinin cikip bir mafya lideri hakkinda "varligiyla onur duydugum" diye soze baslamasi, benim icin buyuk sikinti.
0
cooperr
(02.12.25)
(9)

hangi diş macunu?

steve rogers
ROCS, Marvis, Opalescence veya Eyüp Sabri Tuncer?
ROCS, Marvis, Opalescence veya Eyüp Sabri Tuncer?
0
steve rogers
(30.11.25)
İçinde tanecik, granül bulunmayan en ucuz diş macunu. Bu pütürlü tanecikler diş beyazlatmayı vaadediyor bir yere kadar da doğru fakat fazla kullanımı da diş minesini aşındırıp zarar verir

Biraz daha para veririm içeriği daha temiz olsun dersen sls siz diş macunlarından herhangi biri
0
grimavi
(30.11.25)
Şu (tadı güzel)

www.amazon.com.tr
0
Mirket
(30.11.25)
powerdent.
+1
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(30.11.25)
Oral B glamorous çok beğendim. Opal'den daha iyi. Opal balon.
-1
arbre
(30.11.25)
Himalaya kullanıyorum ben. Memnunum.
+1
efreet sultan
(30.11.25)
Florurlu herhangi bir macun olur aslinda, tadi kotu olmadigi surece cok buyuk fark yaratmiyorlar bildigim kadariyla.
+2
bosver nicki
(30.11.25)
sensodyne
0
koela
(01.12.25)
biomed.
+1
yazar yazmaz yazan yazar
(01.12.25)
biomed +1
+1
ucurulmamak umidiyle
(01.12.25)
(3)

orjinal iphone 12 kılıfı

a7x
hiç bi yerde bulamıyorum, nereden bulabilirim, bilen var mıdır acaba?
hiç bi yerde bulamıyorum, nereden bulabilirim, bilen var mıdır acaba?
0
a7x
(30.11.25)
üretilmeyen şeyi bulman zor. ikinci el ancak. ya da birinin elinde kaldıysa.
0
jelly bear
(30.11.25)
orijinal kılıf diye bir şey ilk defa duyuyorum
0
koela
(01.12.25)
nasıl yani? apple mağazasında ve apple resmi sitesinde satılan apple marka kılıf işte.
0
🌸a7x
(02.12.25)
(17)

harcamak için para kazanmak, sıfırı tüketmek

gezer
kasım indirimleri ile birlikte biraz fazla alışveriş yaptım ve ben napıyorum diye sorgular oldum. evliyim. kadın tarafıyım. maaşım net 46 bin, nadiren mesailerle biraz fazla oluyor. senede iki maaş ikramiye. eşimin maaşı de 190 bin'e yakın sanırım. ev kredimiz var, çocuk özel kreşe gidiyor, araç yok
kasım indirimleri ile birlikte biraz fazla alışveriş yaptım ve ben napıyorum diye sorgular oldum.

evliyim. kadın tarafıyım. maaşım net 46 bin, nadiren mesailerle biraz fazla oluyor. senede iki maaş ikramiye. eşimin maaşı de 190 bin'e yakın sanırım. ev kredimiz var, çocuk özel kreşe gidiyor, araç yok.

kredi, kreş vs tüm büyük kalemler eşimde. ben bir iki fatura, aidat ödüyorum. onun dışında kendime, eşime, çocuğuma bir şeyler aldıysam onların taksitleri oluyor. kalanı da günlük market alışverişi veya dışarıdan yemeğe gidiyor. ay sonu sıfırı tüketiyorum. gelirimi aşmıyorum. birikim yapmıyorum ama ikramiyelerimi eşime veriyorum, o da harcamıyor tabi birikimde filan değerlendiriyor sanırım. zaten eşimin kendine göre ayrıca bi birikim planı var. alışveriş vs yapmadan önce de birbirimize danışırız. şu anki maddi durumda eşimin benden bir şikayeti yok. bir keresinde maaşının yüzde yirmisini kendin için biriktirsen iyi olur filan demişti, onun üzerine biraz denedim. şansıma biraz mesai de almıştım, çocuğun kreşinin kırtasiye ücretini ayarladım, biraz da kenarda kaldı. kalan da 12bin filan :D

dün akşam yine bi indirimden alışveriş yapınca ben ne yaşıyorum dedim. kazanıyorum, harcıyorum, eee? yanlış anlaşılmasın. çalışmak konusunda sorunum yok, çalışıyorum, çalışacağım da. şöyle düşündüm ve çok mantıksız geldi yaşanan her şey. çalışmasam zaten bu kadar kıyafete, ayakkabıya, şuna buna ihtiyacım olmaz. zaten param olmadığı için alamam da. çalışmadığım için zırt pırt eşime hediye almam, bi sene ben tatile götürmüştüm mesela böyle bi girişimim de olmaz. eşimden harçlık alsam, çocuğu alma bırakma işi bende olacağı için özelden alıp devlete veririz ve ordan bi kara geçeriz. eee yani gerçekten işten çık evde otur daha mı iyi yani?

tekrar söylüyorum, işten çıkmak bi seçenek değil. sadece gerçekten çok saçma değil mi?
iki ikramiyem de olmasa elle tutulur bi faydam yok. evde olsam her seferinde trendyol kuryelerine para vereceğime markete gider kendim alırdım belki.

şu anki iş yerimde beşinci yılım. başka iş bakmak da bi seçenek ama kalifiye biri değilim, üniversitede okuduğum bölümle alakalı bi iş yapmıyorum, yaptığım işin dışarıda tam karşılığı yok. cumartesi-pazar, resmi bayramlar tatil, bir saat fazla çalışsan mesai ücretini alıyorsun, genel merkezden farklı bi konumda çalıştığım için izin konusunda rahatım, geç gel, erken çık vs problem olan bir yer değil, iş arkadaşlarımla iyiyim vs vs yani konfor alanındayım. seneye değişmekle birlikte eve ve kreşe çok yakın, acil durumlarda her şeye ben gidiyorum.

dediğim gibi eşimden yana bir eleştiri durumu yok. çalışmamak da seçenek değil. maaşım da düşük bir maaş. ama yine de birikim yapılabilir mi? ha genel olarak evin durumu ne derseniz tabi ki zengin değiliz ama genel olarak bakınca eksik bi şeyimiz yok. yeme içme gezme, bizim görmediğimiz hayatı kızımız görüyor. sanırım biraz da bu yüzden. yani üniversitede nispeten rahattık ama onun öncesinde fakirdik ve yeni bir şey almak, dışarıdan yemek vs hayaldi benim ailemde. meyve bile kısıtlıydı. denizi çalışmaya başladıktan sonra gördüm. sağolsun genel olarak eşim sayesinde hayat standartım yükseldi, hep söylüyorum. ama yine de mesela eşimin yaşayış tarzına yetişemiyorum. onun beğendiği ve para verdiği bir şeyi ben kendime almıyorum. kıyafette vs bi üst sınırım var yani atıyorum eşim 10.000e ceket de alsa ben bi parça kıyafete atıyorum levis pantolonsa 2000 tl veririm filan diyorum. ya da otel bakarken eşimi frenliyorum o kadarına da gerek yok diye. ikinci bi tatile çıkalım dese biri neyimize yetmiyor diyorum. yani kendi sınırlarım içinde kalmaya çalışıyorum. ama o benim hayat standartımı yükseltirken ben onunkini düşürüyorum gibi hissediyorum her zaman. ben de senin kadar kazansam şöyle olurdu böyle olurdu filan diyorum bazen.

ay ne uzun anlattım. ne sorduğumu da bilmiyorum. yani kenara 5000 tl de mi koyamıyorsun diyorsanız evet genel olarak koyamıyorum. biraz dayak yemeye ihtiyacım var sanırım bu konuda. eşine güvenerek yaşayan kadınlardan oldum diye hayıflanıyorum bazen. onun benden harçlık aldığı da olmuştur nadiren :) olabiliyor yani.

yanlış mı yapıyorum, ne yapmam lazım? konuştuk yine eşimle kalem kalem yaz harcamalarını bi bak durumuna dedi, ne desin.
+3
gezer
(28.11.25)
Mert Başaran'ın youtube konuşmalarını dinlemenizi öneririm . 2 kitabı da var okumak isterseniz .
iş değiştirmenize gerek yok bence
farkında olmadan küçük küçük rakamlarla harcıyoruz toplam büyük oluyor.
Ben bu sene kredi kartı kullanmayı bıraktım , planlı ve çok az harcıyorum , öneririm
0
devilone
(28.11.25)
esiniz kendi parasiyla kendine, siz de kendinize mi birikim yapiyorsunuz? bence oyleyse garip. evlilikte kazanilan ortaktir. esinizin birikim icin ne yaptigindan haberiniz olmamasi da normal degil. mesela ne kadar birikiminiz oldugunu biliyor musunuz?

alisveris yaparken sadece kendi paranizla mi yapiyorsunuz?

yani genel olarak esinizin daha rahat, daha para dusunmeden yasayip, sizin ufak bir butceyi ayri yonetmeye calisiyor olmanız bence garip. evlilikte butce ortak olur ve ortak yonetilir bence. birikim de ortak yapilir, buyuk harcamalar da.

tabi ben eski kafali olabilirim. ya da esimle gelirlerimiz benzer oldugu icin oyle bir derdimiz olmayabilir. bizde mesela neredeyse tum harcamalari ben yapiyorum, esimin gelirini biriktiriyoruz. gerektiginde ondan da harciyoruz. ikimiz de birbirimizden para alabiliyoruz vs. benim param onun parasi, onun parasi benim param :)

calismamak bir secenek olmamali dediginiz gibi. ne zaman ne olacagi belli olmaz, calizmazken ortada kalma ihtimali her zaman var. insan kendini gecindirecek kadar calisabilmeli mumkun oldukca.
0
lemmiwinks
(28.11.25)
@lemmiwinks yazdıklarımı okumadan mı yorumladınız acaba?
aslında sorduğunuz her şeyin cevabı yazımda var. zaten bazı kısımları yanlış anlamışsınız.

yazının ana fikri maaşımdan birikim yapamamam zaten. sadece elime toplu geçen ikramiyeleri eşime veriyorum. eşim birikime ekliyor. ne kadar birikimi var bilmiyorum da adamın bu kadar gider içinde milyonlar biriktirmediğini tabi ki biliyorum. zaten söylüyor şu kadar şunu aldım, şunu yapacağım vs diye ama ben didik didik sorgulamıyorum, gerek görmüyorum. evet sadece kendi paramla alışveriş yapıyorum, param yoksa eşimden de istiyorum, ay sonu birbirimize pasladığımız dönemler oluyor zaten. eşim sefa sürerken ben cefa çekmiyorum. o et yerken ben soğan kemirmiyorum.

ya cidden beni hiç anlamamışsınız bence. sorum eşimle aramızdaki para dinamikleri filan değildi. genel hatları ile şu an durum bu ve ben maaşımla birikim yapamıyorum dedim. ayda kenara 10.000 tl koyup, param bittikçe eşimden de isteyebilirim ki kendisi de söylüyor zaten bunu. ama ben tercih etmiyorum çünkü ha ondan çıkmış ha benden. kenara koyabiliyorsam o para mantıken kimseden çıkmıyor ve orada kalıyor olmalı. olay bu.
0
🌸gezer
(28.11.25)
ablam durumun varsa al canın istiyorsa al seni etkilemiyorsa al. ilerde almayı bırakır birikime geçersin. nasıl hissediyorsan öyle yaşa. madem eşin karışmıyor sen kendini frenleyeceğin zamanı bilirsin.
+1
koela
(28.11.25)
yani bazen bunu ben de dusunuyorum, durumum sizden epey farkli gerci ama ozellikle su dediginiz kisim ' calismasam kiyafet almam, ona gore harcarim' bende bir de su ekleniyor, seyahat harcamalarim cok fazla, istedigim yerde yasasam bu kadar paraya ihtiyacim olmayacak.

neyse benim durumum farkli da, neden calisiyoruz kismini ben de cok dusunuyorum.

sizin neden calistiginiza gelince, anladigim kadariyla yasiniz epey genc (calistigim yerde 5.yilim dediginiz icin oyle yazdim) siz neden calisiyorsunuz; 1. emeklilik, calismazsaniz bir gun eger emekli olursaniz hic geliriniz olmayacak, esinizinki de ikinize yetmez, 2. bugun az kazaniyorum diye isi birakirsaniz, tekrar is gucune katilmaniz ve 'iyi' kazanmaniz cok zorlasak, yani teorik olarak bir noktada daha iyi kazanmaya baslamaniz lazim, su anda evde cok is var simdilik ben yapayim, tasarruf edelim 5 sene sonra cocuk bi tik buyuyunce bakayim derseniz o is pek oyle olmuyor (turkiye'de), dolayisiyla is gucunde kalma halinizin sureklilik arz etmesi gerekiyor, 3- insanin kendi parasini kazanmasi, hele hele de kadin icin cok onemli. bosanma, allah korusun vefat vs. gibi durumlarda dimdizlak kalirsiniz. olmayabilir ama oladabilir. ayrica, bir gun isler kotuye giderse esinizle, iste o 'herseye ragmen kalmak zorunda olan' esler calismayan esler oluyor oncelikle.

bu tarz nedenler var. bunun disinda, esinizi frenlemenizi ve dunyada hicbir onemi olmayan marka kiyafetlere filan para yatirmamanizi tavsiye ederim. sistem zaten boyle isliyor, daha cok kazandikca pompalanan sacma sapan seyleri tuketip, bu tuketim halini surdurmek icin daha cok calisiyoruz. yani benim hedefim bu sistemden tamamen cikmak elbette sizin oyle bir amaciniz yok ama sistem sizi borclu ve harcama halinde tuttugu icin bu kadar cok 'calisiyoruz'.
+2
kassiopeia
(28.11.25)
@gezer: hepsini okudum. sizin istediginiz gibi anlamamis olabilirim. ama bence esiniz zaten birikim yaparken, sizin birikim yapamiyorum diye uzulmenize, kendinizi kisitlayip birikim yapmaya calismaniza cok gerek yok gibi gorunuyor bana. gereksiz yine harcama yapmayin tabi, har vurup harman savurun da demiyorum ama bu kadar maas alirken kendinizi birikim yapamadiginiz icin kotu hissetmenize de gerek yok.
0
lemmiwinks
(28.11.25)
Evet o da bir seçenek ama eşinizin işinde bir ters durum olsa tutunacak dalınız olmalı. Sadece para da değil. İşinden ayrılmak istese ayrılamaz. kapana kısılmış gibi hisseder. Psikolojik etkileri daha önemli burada. İşsiz kalsa, evde iki işsiz, buhranı hissedersiniz. Sonra çocuğu satışa çıkarırsınız :))

upload.wikimedia.org

Devam edeyim. 46'ya 190 ciddi bir fark ama 46'dan 10 ayırabilmek de çok büyük moral olur eşinize. 190'ın içinden büyük kalemleri çıkarınca "disposable income" yine aynı yere geliyorsunuz büyük ihtimal.

Bir de tavsiyem, senede bir kaç kere sıfır harcamalı ay yaşayın. Şirketlerde olur. Ödemiyoruz abi, kimseye para ödemiyoruz diyebiliyor bazı şirketler.

Siz de zorunlu harcamalar dışında sıfır harcamalı mesela 2 ay koyun bütçenize. çok rahatlatır ve gerekirse minimumda yaşayabildiğinizi gösterir, güven verir.
0
gabe h coud
(28.11.25)
Hocam merhaba, maaşınız birikim yapılmayacak bi' rakam değil, sizin öncelikle birikim alışkanlığı kazanmanız lazım bana kalırsa,

Eşinizin dediği mantıklı, kalem kalem yazın, ay sonunda ne kadar gereksiz şeylere - size göre tabi - ne harcamalar yaptığınızı görün, eşinizin finansal okur yazarlığı size göre daha iyi gibi geldi bana. Harcamaları yazdıktan sonra kendisiyle beraber inceleyebilirsiniz.

Bir de birikim 101 şudur ; " harcadığından kalanı biriktirme, maaşı alınca belli bir yüzde birikime ayır, kalanını harca."

bunu deneyin 1-2 ay bakalım ne sonuç alacaksınız.
0
kumandanim
(28.11.25)
Kasım indirimleri tam bir hayat sorgulaması değil mi ya, ben de geçen benzer sorgulamalara girdim bi cilt bakım seti ile sepetimde bakışırken. Durumlarımız farklı ama lan dedim ben şuan bunu niye alıyorum tam olarak. Evdekileri kullandım mı yööö. Ama çok uygun. Zaten ikibin tele harcasam ne harcamasam ne. Ev mi alabiliyoz bişey mi yapabiliyoz ikibin tele ile. Ama yani indirim olmasa böyle bişey alıcak mıydım yööö. Ama insanın lendine bakması da önemli şimdi özbakım sonuçta.
Neyse böyle uzun bi diyalogdan o gün tasarruf galip çıktı ve sepeti boşaltıp uyudum. Ama ertesi gün gittim tencere aldım. Çünkü çok uygundu.
Burdan bi hayat dersi çıkmaz tabi. Ama bi kadın olarak evliliğinin nasıl olduğundan bağımsız kenara bir miktar para koymak gerektiğini düşünüyorum. Elimden geldiğince yapıyorum. Bazısı gizli biriktiriyor, benimki gizli değil. Onun da doğrusu değişir. Ama bi miktar koymakta fayda var.
0
benim bir gizli bildiğim var
(28.11.25)
46 maaş, fatura aidat 10 desen kalır 36.

Bence sizin sorun harcamak ve sonrasında biriktirmek, bence mantıklı olan bir tutar belirleyip paranızı biriktirmek sonrasında harcamak.

her ay 500 USD veya 6 gram altın alacagım gibi veya her ay 30.000 TL'lik altın s1 alacagım gibi bir hedef verip kalan parayla da alışveriş yapman.

Senin sorgulamalarını herkes yapıyor.

eşinizin kagıda yaz taktigi çok doğru. Harcadıgınızı görmüyorsunuz, bir de kredi kartı kullanımını bırakın bence
0
liberal
(28.11.25)
Bizdeki durum şu.eşim maaşlı çalışan,ben serbest çalışıyorum maaşım yok.eşimin maaşı türkiye koşullarında oldukça iyi ama iki kızla beraber ay sonunda maaşının hepsini yiyordu.ona hisse senedini anlattım bir kaç yıl önce.kendisine bir kaç hisse belirledi.aklına geldikçe girip fiyatına bakmaksızın farkına varmayacağı miktarlarda hisse senedi alıyor.şu an ne kadar oldu bilmiyorum ancak cnbce seyretmeye başladı,halka arz,temettü falan diye dolaşıyor evde.banka özel temsilci atamış onunla konuşup duruyorlar.

Burada hisse senedi konusunda bayağı bilgili arkadaşlar var,bir danışıp ufak ufak uzun dönem hisse senedi alabilirsiniz atıyorum bu ay 1-2 bin liralık ya da teknik boyutunu bilmiyorum ama bankadan çok mesaj geldiği için bes te devlet katkısı bitmeden girin falan deniyor aynı minik miktarlarda çocuğunuza kendinize bes yapabilirsiniz.

Benim kafam ye gitsin dünyaya bir daha mı geleceksin şeklinde çalışıyor ama hanım bu para değerlendirme işinden çok keyif alıyor,sizede iyi gelebilir diye düşünüyorum.
0
duptıs
(28.11.25)
Eşin hem birikim hem harcama kontrol yöntemi olarak doğru tavsiyeler vermiş. Senin de sorguladığın nokta çok doğru. Kazandığını önemsiz şeylere harcıyorsan hiç çalışmamak daha tatminkar bir hayat bile sağlayabilir çünkü kendine ve sevdiklerine ayırabileceğin zaman artacak. Ya çalışıp harcamalarını yöneteceksin, ya gelirini arttıracaksın, ya da çalışmayıp biraz küçülecek fakat zaman arttıracaksın. İşte rahatın iyiyse en kolayı ve en mantıklısı biraz harcama kısıp aylık birikim yapan noktaya gelmek.
+1
osssy
(28.11.25)
Maaşınız birikim yapılabilecek bir tutar. Çocuklu ailesiniz şirket arabası yoksa ayağınızı yerden kesecek bir araç hedefi güzel olabilir bence. Ben kendimi kısıtlamak için internetten taksitli bilezik alıyorum paşa paşa birikmiş oluyor. Bu yöntemle araba aldım mesela şimdi hedef başka yavaş yavaş birikiyor. Şuan genciz çalışıp kazanıyoruz ilerisi kötü olacak emekli maaşları kuş kadar, pasif geliri olmayan insanların birikim yapmaması bana çok cesurca geliyor.
0
cilekli pasta
(28.11.25)
Enişte çaktırmadan 50-30-20 kuralından bahsetmiş. Dünyanın bin türlü hali var , bence denenir.
0
ketcapli dondurma
(28.11.25)
üzülerek okudum. maalesef çok kişi bunu yaşıyor. çok olumsuz bir devirde yaşıyoruz. genç insanların birikim yapması çok zor. ülkemiz 20 yılda inanılmaz kötü bir duruma gitti. şu an maaşlar dolar olarak fena değil (geçmişe kıyas ediyorum), ama alım gücü yerlerde geziyor.

eşinizin biraz kenara koyduğunu tahmin ediyorum. zaten iki para da aynı şey. O maaşla birikim yapamamanız bence normal. son olarak bence çocuğu özel okula göndermeyin.
0
ebabil curnatasi
(28.11.25)
para harcamak hepten kotu degil de amacli bir sekilde harcamak lazim. hepimiz alisveris bagimliligindan muzdaribiz zira dogdugumuzdan beri 4 koldan o pompalandi. ben son 5-6 senede cok cok az alisveris yapmisimdir, buna ragmen hala dolabimda etiketi uzerninde duran pantolonlar, ceketler, hic giyilmemis ayakkabilar var. cunku sira gelmiyor hepsini giymeye, keske bunlara verdigim 30-40 bin lira alimde nakit olsa su an diyorum bakip. senin de muhtemelen her ay ala ala kiyafetler ayakkabilar yigiliyordur, mevcuk stogundan giyinmek yerine calisiyorum o yuzden habire kiyafet almaliyim varsayimini biraz daha sorgulaman lazim.
0
hot potato
(28.11.25)
Maalesef ülkemizde tasarruf bilinci çok kuvvetli değil.
Uzun vadeli düşünmediğimiz için.

Basit bir örnek vereyim. Ufak dediğiniz meblağ, mesela 200 TL. Günde 200 TL saçma sapan harcanıyor, abur cubur alıyorsun, kahve içiyorsun, sipariş uygulamasında komisyon olarak ödüyorsun... Fark etmeden harcıyorsun. Peki bu 200 tl'yi harcamazsan ne olur? Çok değil günde 200 tl daha az harcasan. 200*365=73000 TL. Neredeyse 2-3 günlük mütevazı bir tatil parası. Sana 73000 TL'yi sokağa at desem elin titrer. Ama gün içinde titremeden yapıyorsun gibi düşün.

Şimdi daha uzun vadeli düşünelim. Yılda 73000 TL, 10 yılda 730000, 20 yılda 1.460.000 TL. Bu hesabı yaparken enflasyon yokmuş gibi düşündüm. Çünkü bugün 200 TL harcadığın şeylere seneye belki 250 300 harcayacaksın, o dengeleyecek gibi düşündüm. Bu 730000'i o günün 730000'i gibi düşündüm yani. Ya da harcamadığın parayı enflasyonun biraz üzerinde değerlendirmişsin gibi düşündüm.

Anlatabildim mi? Yani günde harcadığınız fazladan 200 tl, 1 yılda 1 tatil, 10 yılda iyi kötü bir 2. el araç, 20 yılda ufak bir arsaya denk geliyor belki de. Böyle düşünerek işe başlayın.

Açıkcası tüm büyük masraflarınızı eşinizin karşıladığı bir ortamda 46000 TL çok da ufak bir meblağ değil. Çünkü görünür ciddi bir masrafınız yok. Yani her ay kenara 10.000 TL atsanız, yine cebinizde doya doya harcayabileceğiniz bir 36000 TL kalır diye düşünün.

sizin yaşadığınız şeyin adı yaşam tarzı enflasyonu. İnsanlar geliri arttıkça harcamalarını da arttırıyor. Mesela eşiniz çalışmasa siz o parayla geçinmek zorunda kalsanız bu harcamalara dikkat edersiniz. Ama şu an konfor alanındasınız ve bu yüzden statü için harcıyorsunuz. Biraz psikolojik sebepleri de var bu harcama dürtüsünün. Dopamin bağımlılığı gibi, hızlı tatmin. bunlarla ilgili kitaplara bir bakın.

Bir de parayı kenara atıp unutmak değil, enflasyondan koruyacak hatta enflasyonun bir miktar üstünde getiri sağlayacak şekilde değerlendirmenin de önemini vurgulayayım.

Şimdi gelelim niye çalışıyoruz?
Para kazanmak için.
Parayı niye kaznaıyoruz? rahat bir hayat için.
Peki tüm kazancımızı niye harcamamalıyız?
Çünkü bugün kazanabiliyorsunuz ama ilerde kazanamama riskiniz var.

Eşiniz de siz de özel sektördesiniz anladığım. Özel sektörde görünmez bir yaş bariyeri vardır ve bir yaştan sonra insanlar eskisi kadar çok kazanamamaya başlarlar. Sonrasında da emekli maaşları malum.

Yani paraya belki de en çok ihtiyaç duyacağınız yaşlarda, geliriniz bugüne göre daha az olabilir.

Allah korusun ama sağlık problemleri, çocuğunuz varmış onun üniversite masrafları, evlenmek istediğinde yuva kurmanın maliyetleri...

Daha geçen gün bir arkadaşımın annesi ameliyat oldu. 900bin tl'ye yakın harcama yapmak durumunda kaldılar. 2 arabaları vardı, 1'i gitti bu ameliyat için.

Anlatabiliyor muyum?

Geçenlerde bu konuyla ilgili bir sitede şöyle bir yazı vardı:

"Bugün giydiğin ayakkabının markasını 10 sene sonra kimse hatırlamaz. Ama sen 10 sene sonra o ayakkabıya harcadığın paraya ihtiyaç duyabilirsin."

Bu şu demek değil, ot gibi yaşayalım. Ama 10 harcıyorsan eğlenmeye, alışverişe, atıyorum 8 harca, 5 harca. Eğlenceni de yap, birikimini de.

Hayat hep böyle gitmez. Akarken doldur demişler.


Aşağıya bu konuda ilgi duyanların seveceği 3 site ve güzel yazı bırakıyorum.
www.paradurumu.com
akillibutce.com
monay.com.tr
0
anten
(28.11.25)
(4)

Açıköğretim son 10 yıl çıkmış soruları nereden bulurum ?

ayağiniza gelen overlokçu
Aöf son 10 yılda çıkmış soruları nereden bulup indirebilirim.Her site tıklama tuzağı hiç birinde pdf şeklinde indirme yok . Öncede her yerde vardı şimdi hiç bir sitede yok ya da paralı.Var mı bildiğiniz bir site ?
Aöf son 10 yılda çıkmış soruları nereden bulup indirebilirim.Her site tıklama tuzağı hiç birinde pdf şeklinde indirme yok . Öncede her yerde vardı şimdi hiç bir sitede yok ya da paralı.Var mı bildiğiniz bir site ?
0
ayağiniza gelen overlokçu
(28.11.25)
Aöf çıkmış sorular uygulamaları vardı. Onlar da kaybolmuş mu?
+1
gnosis
(28.11.25)
Telegram kanalları var Aöf bölümlerine göre.Kanalların dosyalar bölümünde bulunabilir.
+2
arenas
(28.11.25)
aöf ün sitesinde
+1
koela
(28.11.25)
PDF yok sanırım ama lolonolo diye bir uygulama var orda var sorular.
+1
ekimoloji
(28.11.25)
(5)

görebildiğiniz black friday indirimleri neler?

messina123
var mı şöyle dişe dokunur bir şeyler?
var mı şöyle dişe dokunur bir şeyler?
0
messina123
(28.11.25)
mavi'nin indirimi gerçek.
yves rorcher yalan sanırım. bildiğim iki ürüne baktım, net yüzde otuz indirim filan yoktu.
zara da gerçek diyorlar.
0
elorelia
(28.11.25)
adidas ek %25 yapmış onu bi gördüm başka adam gibi indirim yok gördüğüm takip ettiğim
+1
eja
(28.11.25)
hepsiburada yalan. önce fiyat artışı sonra indirimle eskisinden de pahalı her şey.
+1
gabe h coud
(28.11.25)
zara'da %40 indirim ve gerçek.
0
koela
(28.11.25)
İnditex grubu gerçek. Yves rocher iki gün önce gerçekti bugün yalan olmuş.
0
ekimoloji
(28.11.25)
(12)

Bir Kıyafet İçin Fiyat Eşiğiniz Nedir?

Başka
Bir ceket beğenmiştim. Denemeye gittim fakat beğenmedim. Fotoğraflardaki gibi çıkmadı. Fiyatı 11 bin tl'ydi. Onun yerine başka bir kıyafet beğendim fiyatı ise 24 bin lira. Gözü karartıp alayım diyorum ama fiyat gözümde büyüdü.Sizin için bir skala var mı bi cekete 24 bin lira verir miydiniz?Ya da en
Bir ceket beğenmiştim. Denemeye gittim fakat beğenmedim. Fotoğraflardaki gibi çıkmadı. Fiyatı 11 bin tl'ydi.

Onun yerine başka bir kıyafet beğendim fiyatı ise 24 bin lira. Gözü karartıp alayım diyorum ama fiyat gözümde büyüdü.

Sizin için bir skala var mı bi cekete 24 bin lira verir miydiniz?

Ya da en fazla bir kıyafete ya da ayakkabıya vs kaç para verdiniz?
+1
Başka
(27.11.25)
Ilk bahsettiginiz 200 eurodan biraz fazla yapar. Cok ozel, cok kaliteli 10 sene bilfiil giyilse eskimeyecek birsey olsa bile epey bir dusunurdum. Tabii nispeten iyi gelirimin olmasi lazim. Mesela Turkiye'de 150 bin TL aliyorsam aylik belki olabilirdi.

24 bin TL olan icin direk en azindan orta olcekli zengin falan olmam lazim.

Bir cekete 50-100 euro arasi vermeyi uygun gorurum. Daha fazlasi dusundurur. Ihtiyaclara o anki dinamiklere bagli.
+3
mbond
(27.11.25)
baska bir kiyafet iyi bir mont degilse fiyat yuksek, almam. ama iyi bir monta begendiysem o fiyati veririm. pantolon, kazak vs ise o fiyata almam. onlari o fiyata almak icin 1milyon falan kazaniyor olmam lazim en az. o kadar kazaniyor olsaniz bize bunu sormazdiniz sanirim.

monta 1000 euroya kadar
ayakkabi bota 250 euroya kadar
digerlerine 100 euroya kadar veririm

turkiye'de yasamadigim icin euro ile belirttim.
+2
lemmiwinks
(27.11.25)
çok güzel bir deri ceketse bütçem maks 20bin olurdu. motorsiklet montu gibi bişeyse biraz daha çıkabilirdim.
+2
Fodera
(27.11.25)
Zamansız bir şeyse verebilirim ama kıyafet konusu problem. Bir süre sonra sıkıyor. Hep bunu giyiyorum diyorsun. Başkasına vermek istiyorsun. Yeni almak istiyorsun. Moda değişiyor. Aldığın şeyin 2 3 yılda modası geçebilir.
-1
arbre
(27.11.25)
alacağım kıyafet ömürlük. yağlı ceket yıllandıkça güzelleşen bir şey. çok kışlık değil biraz mevsimlik bir mont karda kıyamette giyilmez ama soguk havalarda giyilir.

ki o markada en ucuzu o diyebilirim iyileri 40-50 binden başlıyor.
0
🌸Başka
(27.11.25)
Barbour aldınız sanırım. Yurt dışına çıkıyorsanız daha ucuza bulunuyor ama çıkmıyorsanız değer. Geçen ay $600 olan bir barbour’ı $250’a aldım.
+1
eileengray
(27.11.25)
Cekete 11 bin de vermem, kıyafete çok yükselemiyorum. Kendimce bir zevkim var, beğendiğim beğenmediğim şeyler var. Öyle çok paspal değilim ama "ya bu ceket çok kalite, kesin üstümde olmalı" gibi bir arzum olmadı hiç. İsteğim yok yani. Bu sebeple pahalı olunca kendin bilirsin deyip geçiyorım giysiye.

Ama 6 bine bir kitap almışlığım var mesela.
+1
akhenaten
(27.11.25)
10 nin tl diyorum da onu da % 99,9 vermem. 3-4 ün üzeri ellerim titremeye, gözüm seğirmeye başlar.
+3
kumandanim
(27.11.25)
@eileengray evet barbour ceket. yurt dışına cıkma imkanım yok. türkiye'de maalesef distribütör gereğinden fazla fiyata satıyor

@arbre hep aynı şeyleri giymiyorum. bu ceketi de alırsam yılda 5-10 kere ya giyerim ya giymem. kıyafet konusunda sıkıntım yok.
0
🌸Başka
(27.11.25)
Çok alışveriş yapan biri değilim çok pahalı da giyinmem ama eğer bir şeyi çok fazla beğendiysem paraya acımam hemen bir bahane bulur onu kendime hediye olarak alırım.
Özellikle ceket gibi ayakkabı gibi sağlam olması gereken ürünleri iyi markalardan almakta fayda var uzun süre kullanıyorsun çünkü.
0
mutekebbir
(27.11.25)
kislik ceket, deri cekette $1000'e kadar cikarim.
ayakkabida max $250.
tshirt-kot max $50

en son kislik parkaya $900 vermistim, 5 sene olmustur sikinti yok. 5 sene daha gider.
+1
cooperr
(27.11.25)
borcun harcın yoksa durumun buna müsaitse, ileride alamayacagını düşünüyorsan kesinlikle almalısın.
+1
koela
(28.11.25)
(12)

Doktora nakit ödemeyi nasıl yapayım?

chicha_v2
Doğum için olan ücreti elden istemiş eşimin doktoru.En büyük banknot 200'lük olunca epey bi para demek bu. Euro falan alsam bu kez durduk yere komisyon ödeyeceğim. Eski usül bankadan çantayla alıp poşetle mi vereyim napayım?
Doğum için olan ücreti elden istemiş eşimin doktoru.

En büyük banknot 200'lük olunca epey bi para demek bu. Euro falan alsam bu kez durduk yere komisyon ödeyeceğim. Eski usül bankadan çantayla alıp poşetle mi vereyim napayım?
0
chicha_v2
(26.11.25)
100 lük para destelerini bir A4 zarfa koyar, dağınık duruyorsa dışardan bir lastik takarsın. Uygunu odur.
+2
Mirket
(26.11.25)
@mirket Birkaç asgari ücretten bahsediyorum yüzlük desteyle çözülecek gibi değil pek
0
🌸chicha_v2
(26.11.25)
Asgari ücretin netinden bahsediyorsak ve 'birkaç'ı 5 olarak kabul edersek 6 deste eder ki bir A4 zarfa sığar. :)

Abi koy poşete, pazar çantasına götür. Bu devirde nakit para isteyen düşünsün, sen neden düşünesin ki?
+5
Mirket
(26.11.25)
bırak onu nakit isteyen düşünsün koy bir poşete sırt,bel çantasın at sonra çıkartıp verirsin.
+3
biravekahve
(26.11.25)
Ödemeyi yaptıktan sonra doktoru maliyeye ispiyonlamayı unutmayın.
+7
gnosis
(26.11.25)
Her ay oğlanın okuluna 40k nakit veriyorduk kağıt keseye koyuyorduk yani her ay torbacı gibi hissediyorduk ama ne yapalım nakit isteyen düşünsün
+4
suicides underground
(26.11.25)
poşete koyun verin. onu kürekle para kazaip vergi kaciran doktor dusunsun.
+3
oscar
(27.11.25)
dandik, pembe mavi pazar poşetine koyup ver gitsin.
0
scudman1
(27.11.25)
abi yanlış anlama ama siz dogumu merdiven altı bir yerde mi yaptırdınız. parayı elden istemek nedir.
bu işlere anca mobilyacı galerici inşaatçı adamlar girişir.
parayı verin ama fatura v.s kesmesini isteyin. 2hafta sonra gelse para nerde dese nasıl kanıtlayacaksın?
+2
limonlu eksi
(27.11.25)
cop posetine koy at onune
+1
koela
(27.11.25)
hangi hastane, hangi doktor bu? ne ahlaksiz insanlar ya. siz esek gibi para kazanip yüz binleri vergisiz isteyen adamla calismaktan korkmuyor musunuz?
büyük a4'e sigar. en kötü iki tane a4 zarfa koyarsin ama sonrasinda maliyeye haber et.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(27.11.25)
Keske limonlu eksi'nin dedigi gibi olsaydi ama degil. Burada psikologlarla ilgili de ayni muhabbetleri yapanlar oldu. Ben prensip olarak bu sekilde vergi kacirmayi 10 kusurlu hareketten biri olarak gormuyorum ama dusununce bir garip yani, adama yuksek bir tutar karsiliginda sikintilarini falan anlatiyorsun, adamin derdi %18 KDV ve gelir vergisini azaltmak.
0
mbond
(27.11.25)
(2)

Kadıköy'de Rakı ve Meze

put it in your appropriate place
3 arkadaş Kadıköy'e gideceğiz. Balık ve deniz ürünleri pek sevilmiyor. Biri sadece tercih eder deniz ürünlerini.Bir balık restoranına gidip sadece kral sen sadece bize meze var desek olur mu? Ne önerirsiniz?
3 arkadaş Kadıköy'e gideceğiz. Balık ve deniz ürünleri pek sevilmiyor. Biri sadece tercih eder deniz ürünlerini.

Bir balık restoranına gidip sadece kral sen sadece bize meze var desek olur mu? Ne önerirsiniz?
+1
put it in your appropriate place
(26.11.25)
Agapia mezze var tam anlattığınıza uygun bir yer. Biz de arkadaşlarla her gittiğimizde meze ve rakı tercih ediyoruz. Fiks menüleri de vardı en son
0
mermaidd
(26.11.25)
Sakız Meyhanesi
0
koela
(27.11.25)
(14)

ghosting dusmanlarina soru

ala09
ort medeniyet seviyesine ulasmaya calisiyorum ama sorun bizde mi abi?ortak tanidik araciligiyla bi hocadan ing ders almistim. ilk saniyeden itibaren maden bulmus muamelesi yapti bana yok cok ilgincsin yok aksanin cok iyi. gorup gorebileceginiz en duz insanim bu arada. ilk ders ucreti kabul etmedi s
ort medeniyet seviyesine ulasmaya calisiyorum ama sorun bizde mi abi?

ortak tanidik araciligiyla bi hocadan ing ders almistim. ilk saniyeden itibaren maden bulmus muamelesi yapti bana yok cok ilgincsin yok aksanin cok iyi. gorup gorebileceginiz en duz insanim bu arada. ilk ders ucreti kabul etmedi sonra ilk derslerden almiyor diye bir durum varmis ikinciyi mutlaka yapalim dedi ikinciyi de yaptik sonra ben ucret almayayim arada boyle goruselim dedi tamam dedim. ben de onun ders diye yaptigi isi begenmedim zaten cunku normalde de kullandigim seviye kadardi diyaloglar hem de profesyonellikten uzak. o an duz eglensem de devamini getirme istegi gelmedi. bunun davetleri uzadi da uzadi bir seyler yolluyo falan neyse en baa ortak tanidik araciligiyla aramiDa muhabbeti gecen kucuk bi hediye yollamis. 2 gun sonra tesekkur yazdim 1 saniyede cevap yazdi. sonra yine baska bi mevzudan tebrik mesaji yazdi yine tesekkur devaminda da neler yapiyorsun minvali konu acmaya calisti cevap vermedim. simdi bu adama benim gorusmek istemiyoehm diye aciklama mi yapmam lazim???????? artik anla be adam, kalk git! o ortak tanidigimiza da benden hoslandigina dair sinyaller veriyormus simdi engellesem o kisiye de mevzuyu acar diye adam alttan alttan kitledi beni
-4
ala09
(25.11.25)
Bizim düşman olduğumuz ghosting tam olarak bu değil. Bu herif ayı, bunu istersen direkt engelle.
+6
sekizdokuzon
(25.11.25)
Gosting asiri mantikli bisi... kimseye seni şu şu yetersizliklerinden dolagi istemiyorum deyip ozguven zedelemeye gerek yok <3
-4
üğpoıuy
(25.11.25)
ortak tanıdığa mevzuyu açsa sorun olur mu ki?
adam anlamıyor, engellersen yine ortak arkadaşa laf edebilir medeniyetsiz diye.
bence en temizi,
hocam, ben profesyonel irtibat dışında bir şey düşünmüyorum ama profesyonel ilişkiden de soğudum. kusura bakmayın de, iki gün bekle, yine mesaj atarsa engelle geç.
kendini kitlettirme.
+1
kisa
(25.11.25)
Bir süre cevap vermeyip uzatırsa da engelleyebilirsiniz artık bunu hak ediyor.
Tanıdığa söylerse de söylesin sizlik bir durum yok çok darladı der geçersiniz, bu kadarını açmak istemiyorsanız dersten memnun kalmadım dersiniz vs.
+1
mutekebbir
(25.11.25)
Ghosting eğitimsiz insan işi. Profesyonel değilsiniz. Görüşmek istemiyorum. Bitti.
0
arbre
(25.11.25)
bana yazmanı istemiyorum artık (nokta)
+1
koela
(25.11.25)
bazılarına ne kadar söylesen de anlamıyor. son çare ghosting kalıyor. ama öncesinde bu tarz arada görüldü atma, bakmama, dönmeme falan durumlarında anlamaları lazım da... anlamak istemiyorlar.
eğer gerçekten ilgilenmediğinizi belli ettiyseniz ama asla anlamamazlıktan gelip ısrarla devam ediyorsa en temizi ghosting.
0
chanandler bong
(25.11.25)
"ikinciyi de yaptik sonra ben ucret almayayim arada boyle goruselim dedi tamam dedim"

Şu laftan sonra uyanman gerekiyordu

Bana yazmanı istemiyorum artık +1 desen yeter, üzerine ısrarlı mesaj atarsa engelle
+3
grimavi
(25.11.25)
Sevişmek istiyor. Engelle bence. Her hareketini olumlu algılayacak
0
Cezcez
(25.11.25)
Ghosting iletişim kurma yeteneği yoksunluğudur. Yukarıda grimavi'ye katılıyorum.
0
rakicandir
(25.11.25)
bu durumlarda çok net olman lazım ya. en kısa çözüm bu.
0
orpheus
(25.11.25)
İlla artık görüşmeyelim demeniz gerekmiyor. Bunu açık açık flört ederken yaparsınız. İkincide de ücret almayayım dediği noktada aslında üstü kapalı bir teklif yapılmış size, siz de o ücreti "olmaz lütfen, kabul edemem yoksa devam etmem, mahcup olmak istemem" diye geri çevirmeliydiniz.

Sorun şu, normalde ücretli olan bir hizmetin sohbet havasında geçip ücret istenmemesi bir iyilik değil, bir ilgi göstergesi. Kişi bunu size söylerken mesaj veriyor, mesaj da çok gizli sayılmaz gerçekten de. Sonra siz bunu kabul ediyorsanız bundan destek alarak bir adım daha atıyor. Aslında karşıdaki kişi usulünce bir yol izliyor. Damdan düşer gibi davranmamış, size sarkıntılık da yapmamış. Sadece hayatın olağan akışına aykırı, niyet bildiren tekliflerle gelmiş. Kabul etmemeniz gerekir.
+5
akhenaten
(25.11.25)
@grimavi @akhenaten evet daha ilkinde uyandim da sonrasında vazgectim ve cevapsiz birakmaya basladim hala yazabilmesi sıktı epeyi
0
🌸ala09
(25.11.25)
ghosting düşmanıyım ama ghosting yapmamak böyle sürüncemede bırakmak değil de açıkça istemiyorum demek bence. bi kere demeniz yeterli, ısrar varsa engel basılır tabii ki.
0
mezzosprite
(25.11.25)
(20)

ağızla içilen termostan içecek paylaşma

lil siztah
arkadaşlarım kahveci, ben de çaycıyım. geçenlerde biri "çay yaptım ama içemedim, ister misin?" dedi. ben de "isterim" dedim. ben demlikten ikram edecek sandım; ancak kendisi, şu direkt ağıza dayayarak içilen termosun (https://amzn.eu/d/iTNqxdA) kapağını çıkarıp bardağa döktü. yani o termostan içmiş
arkadaşlarım kahveci, ben de çaycıyım.
geçenlerde biri "çay yaptım ama içemedim, ister misin?" dedi. ben de "isterim" dedim. ben demlikten ikram edecek sandım; ancak kendisi, şu direkt ağıza dayayarak içilen termosun (amzn.eu) kapağını çıkarıp bardağa döktü. yani o termostan içmiş biraz; kalanını bana vermiş oldu :s hoşuma gitmedi ama bozmadım ve içtim.
bir süre sonra, başka birinin de bu şekilde kahvesini paylaştığını görünce, "öyle hijyenik olmuyor" falan dememe kalmadı, millet üstüme çullandı! anlaşılan bunu tuhaf karşılayan bir benmişim.
diyorlar ki; o termosta geleni içiyormuşsun, geri gitmiyormuş ki içecek..
görüşleriniz?
0
lil siztah
(25.11.25)
birine bu şekilde ikram etmem.
ikram eden olursa içerim, sorun etmem.
+1
brkylmz
(25.11.25)
iğrenene saygı duyarım ama iğrenmeyene de garip bakanı garipserim.

şahsen sevdiğim kişilerin bardağından, termosundan, tabağından, çatalından vs midem bulanmaz, önemsemem. öyle hassasiyeti olan arkadaşlarıma da ona göre yaklaşıyorum. diyelim su içeceğim veya benim içeceğimin tadına bakacaksa ben başlamadan önce denemesine müsaade eder, sonra ben devam ederim içmeye.

çok cahilce gelebilir ama sanki 7/24 steril bir ortamdaymışız da tek sorun arkadaşımın termosundaki sıcak çayından aldığım yudumla hasta olacakmışım gibi bir hisse gerek yok bence.
+1
m e b
(25.11.25)
İçtiği yerle döktüğü yer aynı değil sanırım kapağı açıp döktü demişsiniz.
Çok yakınım değilse biraz takılırım belki ama zaten yakınım olmayan birinden de böyle bir şey istemem.
Sanırım çok sorun olmazdı benim için.

Ben termosumdan birine bir şey ikram edeceksem kendim içmeden sorarım bence olması gereken budur.
0
mutekebbir
(25.11.25)
asla içmem ya, içemem. içmek isteyen olursa veririm ama, onun problemi. çoğu insan rahatsız olmuyor ama beni çocukluğumdan beri çok rahatsız eder bu tür şeyler.
0
deartheodosia
(25.11.25)
bir kere çok ayıp bir şey kendi termosundan birine bir içecek ikram etmek. hadi diyelim vermek istedin. öncesinde belirt bari termostan vericem ama iğrenmezsen vs diyip.

brkylmz +1
+1
elektr10
(25.11.25)
yukarıya ekledim; ben demlikten ikram edecek sandım, meğer elindeki termostan söz ediyormuş (ben elindekiyle kahve içiyor diye düşünmüştüm).
içme yerinden dökerek değil, içme yerini de içeren kapağı çıkarıp dökerek ikram etti.
iddia şu: bu termoslarda gelen sıvı içiliyormuş; geri gitmiyormuş. bence gayet de gidiyor. beni şaşırtan, aynı bardaktan içmekten farklı birşeymiş muamelesi yapıyorlar buna..
0
🌸lil siztah
(25.11.25)
asla öyle bir ikramı kabul etmezdim. ağzını sokmuş kim bilir kaç tane çay kahve içmiş öyle. şimdi kokular birbirine karışmıştır. metalse içinde metal bir tat da kalıyor. belki ne zamandır yıkamadı o termosu bittikçe içiyor. sevgilim ya da çok yakınım olmadıgı sürece öyle bir şey birinden asla içmem.

öyle de ikram edilmez zaten.
0
koela
(25.11.25)
Ben de asla içmem. Böyle termosum yok ama olsaydı da isteyen dahil kimseye ikram etmezdim. Ağzına girmiş çıkmış içecek o benim gözümde. Geri gitmediğine ikna olamam.
0
a perfect lie
(25.11.25)
maalesef, her anlamda sağlıksız bir paylaşım ve herkes yapıyor genelde, çok rahatlar :) ben asla kabul etmem, içmem ve de paylaşmam
+1
sweetoffice
(25.11.25)
o şekilde içmem ve paylaşmam da. geri gitmiyor da değil bu arada. (bkz: backwash) csi'ın bir bölümünde birisinin içtiği su şişesinde kalan sudan içen kişiye dair ipucu elde ediyorlardı.
+1
inheritance
(25.11.25)
ne içerim ne ikram ederim. okuyunca bile midem bulandı dkfjgdk
+1
black holes in the sky
(25.11.25)
iğrenebilirsin hakkındır ama yeni nesil çok abartıyor böyle şeyleri.

eskiden sokaktaki çeşmede bir tane metal bardak olurdu zincirli gelen geçen onunla içerdi. misafirliğe gittiğinde ev sahibi bir bardak ve sürahi gezip herkese aynı bardak ile teker teker su verirdi. yani merak etmeyin bişi olmaz o hazır gıdalar ile beslenen bünyenize.
0
gercekdunya
(25.11.25)
kendi termosumdan başkasına ikramda bulunmam, bana bu şekilde ikram ediliyorsa kabul ederim ama içmem, çaktırmadan dökerim/atarım.

@gerçekdünya yeni nesil değilim. çocukken mahalle çeşmelerinden ortak tasla su içmişliğim vardır, hatta askerde tanımadığım 1500 kişiyle aynı çelik bardaktan su da içtim ama bunlar yeterli artık içmiyorum.
0
exlibris
(25.11.25)
kisiye gore degisir diyorum. ben sizin kadar hassas degilim. eger yabanci degilse, icten ice hijyeninden rahatsiz oldugum biri degilse icerim, rahatsiz olmam. ha eger ikram eder misiniz diye soruyorsaniz etmem, cunku karsidaki kisinin bundan rahatsiz olabilecegini dusunurum.
0
Sour
(25.11.25)
termos yikanmis ve temizse, icindeki cay tazeyse ve kimse agzini degdirip termostan icmediyse, termostan bardaga doldurulup cay dagitilmasi cok ideal, bunu ben sorun etmem ama agzimi degdirdigim termostan kimseye cay kahve ikram etmem, bana da böyle ikram edilmesini asla istemem. dagda miyiz? sicak su ve sabun sikintisi mi yasiyoruz? ben senin agzinin degdigi seyi kullanmak zorunda miyim? nezaketsizlik bir yana malligin da bir siniri olmali.
+2
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.11.25)
sevgilim hariç kimsenin ağzının değdiği bardak vs. ürünleri kullanmam, yemem, içmem.

kimseye teklif etmem, teklifleri de reddederim. bozmak olarak düşünmem bunu ve direkt "hayıır ben öyle içmem yememm sevmem" derim.
0
art cat chocolate
(25.11.25)
yakın arkadaş, sevdiğim kişilerle aynı bardaktan, termostan vs içerim iğrenmem. aynı yiyeceği ısırıp ısırıp bölüşürüm de sorun etmem :D ama başkasına bu gibi bi şeyi teklif de etmem, içmem de muhtemelen
0
chanandler bong
(25.11.25)
İçen içer, içmeyen içmez. Ben de hayatımda bir dönem problem etmiyordum. Muhtemelen şu an içemem. Ancak bundan bağımsız, İster pipet kullanın, ister bu termoslardan kullanın, içindeki sıvı ağzınıza değmiş oluyor fiziksel olarak. Olmadığını iddia eden de fizik bilmiyordur.
0
dilemma of subscribtionability
(25.11.25)
İlk kez gördüğüm birisi değilse ya da ağız hijyeninden şüphe ettiğim/emin olduğum biri değilse dert etmem. Karşımdaki sorun etmiyorsa da o şekilde ikram ederim.
+1
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(25.11.25)
Ben içmem iğrenirim. Ne gerek var kahve komasına mı girdik içmeyiverelim :D

Ayrıca geri gitmiyor diyenlere inanma. Benim oğlum 1 yaşında ve öyle şişeden içince şişede illaki kırıntı oluyor çünkü ağzındaki yiyeceği yutmadan içer. Yetişkinlerde de kesin geri gidiyordur ağıza gelen su ya ama ağzında lokmayla içilmediği için belli olmuyor. :D
0
kaptan maydanoz
(25.11.25)
(25)

Sevgilimden Bu Şekilde Ayrılmakta Haklı Mıyım?

lapetitemort
7-8 aylık bir ilişkimiz var. Vaktimizin çoğu onun evinde geçtiği için evin kirası ve faturaları hariç neredeyse tüm ihtiyaçları ben karşılıyordum. Market harcaması bende, temizlik malzemeleri bende, yeme ve içme bende. Gezip tozmak bende. Eve ufak tefek dekorasyon ürünü alınacaksa onları da alırdım.
7-8 aylık bir ilişkimiz var. Vaktimizin çoğu onun evinde geçtiği için evin kirası ve faturaları hariç neredeyse tüm ihtiyaçları ben karşılıyordum. Market harcaması bende, temizlik malzemeleri bende, yeme ve içme bende. Gezip tozmak bende. Eve ufak tefek dekorasyon ürünü alınacaksa onları da alırdım. Ara sıra arabasına benzin almışlığım dahi vardır. Yani evli ve karısı çalışmayan bir adam gibiydim. Sadece kendi başına takıldığında harcama yapardı. Yanımda olduğu her an para harcadığımız hemen her şeyi ben alıyordum. Maaş farkımız fazla olduğu için problem etmedim.

Fakat en son canıma tak etti.
Bugün yemeğe giderken, birden bire bir milyoncu diye tabir edilen ve her telden ürünün olduğu bir yere yanaştı. Dükkanı bildiğiniz taramaya başladı. Ne alsam diye detay detay bakıyor. Para kendisinden çıkmayacağı için rahat. Evde mevcut olmasına rağmen damacana pompası aldı. Sonra yine evde olmasına rağmen halı aldı. İplik lazım dedi, onu da aldı. En son baktım çelik yüzük ve kolye bakmaya başladı kendisine. Orada benim sinir tavan yaptı.

Bekledim. Kasaya geldi. 650 TL tuttu. Dedim ki "bende yok, ödemeyeceğim". Bozuldu ve arabadan çantasını getirmemi istedi. Ben de aldım getirdim. Ödedi. Çıktıktan sonra da "arabayı eve çek" dedim. Evine gittik. "Selametle" deyip aracıma bindim ve eve geldim.

Kendisi tüm maaşıyla altın alan birisi. "Ben senin sponsorun muyum?" diye çıkışınca "erkek arkadaşımsın, ne var alsan" diye savunmaya geçiyor.

Eve dönerken bana "650 TL için değer mi" dedi. Şimdi ben cimri bir adam olarak görünüyorum. O kadar fedakarlığa rağmen 650 TL için ayrılan adam olarak hatırlanacağım için üzülüyorum.

Sizce tepkim fazla mıydı?
+5
lapetitemort
(24.11.25)
fazla olan şimdiye kadar bu kadar suistimal edilmeye izin vermeniz bence.
+11
black holes in the sky
(24.11.25)
Tepkin fazlaydı çünkü tavır alınacak yer orası değildi, bunu evde bir gün çay içerken ona açabilirdin

Sevgilinin evine çökmek, bütün abur cubur, temizlik masrafına ortak olmadan yaşamak kadar her şeyi karşılamaya çalışmak da hatan olmuş, neden konuşarak hakkaniyetli bir denge bulmaya çalışmadınız
+4
grimavi
(24.11.25)
Evet, o da kasiyerin önünde tepki vermeme bozuldu. Belki burada hatalıydım. Ancak kendisine bu tarz bireysel harcamalarını yapmaktan hoşlanmadığımı yazılı ve sözlü olarak belirtmiştim daha önce.
0
🌸lapetitemort
(24.11.25)
Sessiz bir anlaşma yapmışsınız zaman içinde. Sonra sen paldır küldür bozmuşsun anlaşmayı.

O paraya daha iyisini bulurum diyorsan, bu davranışında haklısın.

Bulamam diyorsan git bir çiçek yaptır.
+2
Mirket
(24.11.25)
Takıldığım tek şey bir milyoncudan takı alan biriyle beraber olmanız:)
+10
suicides underground
(24.11.25)
Niye bu kadar sinir yaptığını anlamadım. Bu durumda böyle tepki vermen sanki biraz çiğ bir davranış gibi olmuş. Ben olsam, eve geçtiğimizde ciddi bir şekilde konuşurdum, konuştum demişsin ama bir kez daha konuşurdum ve eğer bir daha böyle bir durum olursa da yine sakin bir şekilde, daha önce konuştuğumuz gibi ben karşılayamam kusura bakma der ama tepkimi abartmazdım. Ne yaparsan yap oyunu kuralına göre oyna. Bak onlar öyle yapıyor, akilli olmak bu gibi durumlarda ortaya çıkıyor. Kararlarından emin, sakin ve nezaketli ol o kadar.
+2
dedeminhirkasi
(24.11.25)
Tepkimin sebebi biraz da bu harcamayı haraç olarak kullanmasıydı. Kavga sonrası hatalı olduğumu anlayıp özür dilemiştim. Yemeğe de bundan dolayı çıktık. Yoldayken başladı zaten "bana yüzük alman lazım barışmak için" diye şakalaşmaya. Yok işte saat alacakmışım. Harçlığı kalmamış vs. Bunlar hep şakayla karışık beklentiler. En son bu bir milyoncuda patladı olay.
0
🌸lapetitemort
(24.11.25)
Hocam başta tüm red flaglere rağmen ilişkiye tamam demişsin şimdi de bu durumdan şikayet ediyorsun, bence sana davranış ve harcama olarak uygun olmayan birinden ayrılmaya cesaretin yok, bu kişi değişmez düzelmez bunu bekleme, devam ediyor musun etmiyor musun
+2
grimavi
(24.11.25)
Çantamı getir mi dedi?
+10
Kahvedesu
(25.11.25)
Vaktin çoğu onun evinde geçmeye başladığı an oturup bunları konuşup planlamanız gerekiyordu.
“ Yani evli ve karısı çalışmayan bir adam gibiydim.” buna katılmıyorum, sağolsun kirayı faturaları ödüyormuş :)
Kira ve fatura dediğin de öyle az bir miktar değil belki toplama vurduğumuzda yaptığın harcamadan çok bile olabilir.
İşte bunları oturup planlamadığınız için tam olarak eşitlik zor çıkar.

Burada çiğ olan mağazada alacağını alıp kasada birinin ödemesini beklemek, elini cebine atmaması, bu çok rahatsız edici.
Diğer çiğ hareket de kasada, insan içinde “ödemeyeceğim” demeniz.
İkinizin de karşılıklı davranış problemi var.
Konuşularak çözülebilecek bir sorunu fazla büyük yaşamışsınız, geçmiş olsun.

Ekleme;
“Erkek arkadaşımsın ne olur alsan” diye bir tavır da kabul edilemez, saçmalık.
+1
mutekebbir
(25.11.25)
kız çantasını yanına bile almıyor yani ha
iyiymiş.

evli olsam bile yanımda çantam olmadan çıkamam bir yere, bu başka bir kafa.
siz bu kafayı bi kere baştan almışsınız hayatınıza bunun konuşmakla düzelecek bir tarafı yok, konuşmak bir kafa yapısını (yetişkin yaşta baştan inşa edemiyor.
+4
subcomponent
(25.11.25)
Arabayı eve çek'ten sonrasını okumadım. Haksızsın.
-6
arbre
(25.11.25)
Sen sponspor olmuşsun. Başta böyle başladıysa böyle gider. Win win.
+1
mikahakkinen
(25.11.25)
Harçlığım kalmadı ne ya ahdjfjd. Onu yazmasaydınız belki biraz inandırıcı olurdu. Bu haliyle serin hikaye kardeş.
Ne kadın düşmanlığınız bitiyor ne kendi tercihlerinizin sorumluluğunu alamayıp mızmızlanmalarınız.
+1
auroraaurora
(25.11.25)
çantamı getir deyip son uşaklığı da yaptırmış. güzel sömürmüş seni. yol ver. kendine saygın olsun biraz.
+2
summerjam0306
(25.11.25)
kirayı faturayı ödüyormuş işte daha ne istiyorsun. bir de üstüne kızın arabasını kullanıyorsunuz. belki o da içten içe "ben enayi miyim hem benim evde yaşıyor hem arabamı kullanıyor bari diğer masraflara ortak olsun" diyordur.

kasiyerin önünde böyle davranmak da acayip çiğ bir davranış, hiç beğenmedim.
-2
kaptan maydanoz
(25.11.25)
Bunun için ayrılıyorsanız zaten sevmemişsiniz. Konuşarak anlaşamıyorsunuz demek ki.
" ben senin sponsorun muyum" ne kaba ifade ya. Kızı sevmiyorsun.
0
sevilen progressive türkücü
(25.11.25)
kira+faturalar hatunda
onun arabasiyla geziyorsunuz
getir goturunu de yapiyorsun
hatun sana agir gelmesin diye bir milyoncudan yuzuk bakiyor

burda bir tane icguveysi var, o da hatun degil coco.
+3
cooperr
(25.11.25)
önceki duyurularından da hatırlıyorum, bu kadın seni beta-provider olarak kullanıyor. ilişkide keyif aldığı şey, ilişkiden aldığı şey bu.

sen de açık ve net şekilde bundan rahatsız oluyorsun. bundan rahatsız olduğunu gösteriyorsun ve görüyor da. kadınlar mikron seviyesindeki mimik değişikliklerini bile okurlar, bunu fark etmemesi mümkün değil. şöyle düşün, biri sana "beni kullanıyorsun" imasında bulunsa ve bu dinamiği değiştirmeye çalışsa, hangi sebeple o ilişkiyi sürdürürdün?

ben cevabını vereyim, sevmediğin, ama kullandığın bir kişi ise bu kullanışlılık devam etsin diye sürdürürdün. bu ayarda başka bir sağlayıcı kaynağı kolayca bulamayacağın için sürdürürdün.karşındakini seviyor ve "kullanmıyor" olsaydın da bu ima karşısında önce sarsılır, çöker, sonra ya ayrılır yada bu imajı temize çekmek için hızla kendine çeki düzen verirdin.

kendin için doğru olanı yaptığını düşünüyorum. maddiyat beklentisi olan kişiyi hiçbir şekilde elinde tutamazsın. öyle veya böyle ya el yükselterek seni tüketir, yada başka bir konak bulur ve sistemini yükseltir.çalışarak kazandığı, kendine kendi emeği ile sağlayabildiği hayattan fazlasını hak ettiğini düşünebilen bir insan ile stabil ve huzurlu bir hayat kurabilmen mümkün değil.
0
loch ness
(25.11.25)
araba benim arkadaşlar, bazen o sürüyor.
0
🌸lapetitemort
(25.11.25)
onun evinde yaşamıyorsunuz değil mi? sadece genelde orada buluşuyorsunuz? Siz aile ile mi yaşıyorsunuz?

kavgadan sonra arabayı hala onun sürmesi tuhaf olmuş biraz :D
+1
bobinhoo
(25.11.25)
burada duruma göre haklı olduğun ve haksız olduğun noktalar var. her durumda haklı olduğun nokta bence 7-8 aylık bir ilişkide arabadan çanta olmadan inip kafasına eseni alması olmuş. çünkü olayı emrivakiye getirmiş, uzun süreli bir ilişki ya da nişanlılık/ evlilik söz konusu değil absürt kaçıyor.

ev konusunu anlamadım açıkçası ortak yaşıyorsanız ve kirayı faturayı o karşılıyorsa bence yemek gezme gibi harcamaların senin tarafından karşılanmasında absürt bir şey yok, bence basit görgü kuralı bence.

ama bence evler ortak değil, sadece kız arkadaşının evinde buluştuğunuz için o evde vakit geçilme söz konusuysa kızın her harcamayı sana yıkması bence absürt kaçıyor zira aslında kızın evinde buluşmanız takılmanız kızın konfor alanını ve rahatlığını gözeten bir şey. elbette gene birlikte yemek yeneceği zaman yemek alınır edilir ama eve sponsor olmak bana saçma geliyor zira birbirinize güvenip de o eve çıkmadı.

genel olarak haklı olduğunu ve kızın para emcükleyen bir tip olduğunu, yarın bugün ciddiye binerse tüm yükü senin sırtlanacağını kızın da sana zırnık koklatmadan birikim yapacağını düşünüyorum.
+2
denizgonen
(25.11.25)
sırf senin alacagını bildiği için yanına çantasını almadan seni 1 milyonucuya sokmuş. bu ayıp bi kere. sırf senin alacağını bildiği için sana bir şeyler aldırmak için dükkana sokuyor. sonra erkek arkadaşım degil misin deyip üste çıkıyor.

burada araba ev kira bilmem ne ödemeleri degil konu burada sana yapılan yüzsüzlük ve ayıp var. ayrılan taraf senin olman daha iyi. bırak o 650 lira için bana laf söyledi demekle kalsın. ucuz insanlar ancak böyle parayla ölçülür işte.
+3
koela
(25.11.25)
sen kendine saygi duymuyorsun ki o duysun. boyle iliski mi olur? hatalari soyleyeyim:

1- kizin evine yerlesiyorsan oncelikle bu konunun finansini konusmamak hata. gerekirse kiranin yarisini sen vereceksin.
2- butun yeme, icme, temizlik senin odemen hata. ikiniz de para kazaniyorsaniz boyle bir denge olmaz. seni kullaniyor, hem de bu durumdan gram utanmiyor.
3- canini sikan bir durum varsa, duzgun yolla soyleyeceksin. icinde biriktirip patlamayacaksin sonra hakli da olsan, yillarca odemelerin hepsini de yapsan, karsi taraf 650 tl odeme diyecek.
+2
monicapp
(25.11.25)
konu 650tl değil seni ne olarak gördüğü. bu soruyu cevapladığında konu netleşecek.
+2
orpheus
(25.11.25)
(15)

Hangi saat?

kizil karga
Tissot'nun iki saatinden birini almak istiyorum ama karasız kaldım, sizce hangisi?https://www.tissotwatches.com/tr-tr/T1274071109101.html?srsltid=AfmBOorNgccRPUVEJuK8lwWz75iTaSWqt94uK2vFTlI_FQYi5X5gsMeAhttps://www.tissotwatches.com/tr-tr/T1374071109100.html
Tissot'nun iki saatinden birini almak istiyorum ama karasız kaldım, sizce hangisi?

www.tissotwatches.com


www.tissotwatches.com
0
kizil karga
(21.11.25)
Yani biri 35 mm çapında biri 40 mm çapında, tarz olarak benzer olsa da bilek yapına göre seçmek gerek
0
grimavi
(21.11.25)
Abi yanlış linki koymuşum düzelttim, ikisi de 40 mm
0
🌸kizil karga
(21.11.25)
ben ilkini beğendim
+1
kisa
(21.11.25)
40 mm ise gentlemen ama alternatif öneri istersen citizen c7 modeli, beşgen tarih penceresi falan retro hoşuma gidiyor
+1
grimavi
(21.11.25)
ilki açık ara
+1
ground
(21.11.25)
bence ikisi de değil. ama bu tarz seviyorsanız ilki
+3
sweetoffice
(21.11.25)
bence de ilki. prx bir tık sanki piyasa işi oldu gibi bir algım var. bir de prx daha hafiftir, ben o kadar hafif saat de sevmiyorum.
+1
awlmi
(21.11.25)
tabiki gentelman
+1
bobinhoo
(21.11.25)
kesınlıkle gentleman.
+1
deepness
(21.11.25)
2. benim de hedeflerimden birisi çok şık.
+1
cisimcik golgi
(21.11.25)
1 cok cok iyi
+1
koela
(21.11.25)
1
+1
cooperr
(21.11.25)
Bilekte farklı duruyor bu saatler ama bence gentleman
+1
edaddy
(21.11.25)
PRX yani ikinci.
+1
ucurulmamak umidiyle
(21.11.25)
Ben de ikisi de değil diyeceğim..
0
eileengray
(22.11.25)
(16)

Durabiliyor musunuz?

sekizdokuzon
Birkaç saat hiçbir şey yapmadan, yapacaklarınızı düşünmeden, kaygılanmadan öylece durabiliyor musunuz?Teşekkürler.
Birkaç saat hiçbir şey yapmadan, yapacaklarınızı düşünmeden, kaygılanmadan öylece durabiliyor musunuz?

Teşekkürler.
+1
sekizdokuzon
(20.11.25)
Hayır tam bir fomocuyum
0
grimavi
(20.11.25)
Duramıyorum. Aşırı bir kaygı hali yaşamıyorum. Ama hiçbir şey yapmadığım zamanlarda dahi yapmam gerekip yapmadığım şeyler zihnimi meşgul eder.
0
dediysem dedim
(20.11.25)
Evet, mükemmel bir kafa boşaltma ve dinlenme oluyor ama süre daha az.
0
kisa
(20.11.25)
Duramıyorum. Acaba yapmam gereken ama yapmadığım bir şey var mı diye de düşünüyorum.
+1
rock n roll
(20.11.25)
Hayır, belki müzik dinleyip yürürken bir tık sakinleşip uzaklaşabiliyorum ama bomboş duramam.
0
mutekebbir
(20.11.25)
evet zaten o kadar fazla yapiyorum ki bunu herhangi is yapmak cok zor geliyor
0
ala09
(20.11.25)
maalesef duramıyorum. yani kaygılanma veya endişe vs yok ama olmuş bitmiş, artık değiştiremeyeceğim şeyler hakkında hep bir düşünme, hep bir pişmanlık ve kendine sinir olma durumu yaşıyorum. hiçbir şey düşünmesem bile beş dakika, geçen hafta, geçen sene, 5 sene, 10 sene önceki utanç verici anlarım aklıma geliyor. keşke susmak istediğimizde çenemizi kapatabildiğimiz gibi düşünmek istemediğimizde de beynimize es verebilsek...
0
m e b
(20.11.25)
Duramıyorum. Hatta ağırlık çalışırken başka şeyler düşünmekten sayamıyorum diye duyurum var. Kafam hep dolu.
0
gnosis
(20.11.25)
hiçbir şey yapmadan ve hiçbir şey düşünmeden durabiliyorum.
0
koela
(20.11.25)
Yapamıyorum. Sesli kitap açıyorum
0
yadigar
(20.11.25)
hayır ne yazık ki. kafamın içi çoğunlukla saat 17:00-19:00 arası zincirlikuyu metrobüs durağı tadında
0
lüzumsuz adam
(20.11.25)
durabildiğim zamanlarda megabaytlarım yükseliyor, daha zeki bir adam oluyorum resmen. keşke durdurma butonum olsa.
0
loch ness
(20.11.25)
öylece duramam ama heyecanlı-hareketli bir iş yapıyorsam unutabilirim. örneğin yelken, motosiklet gibi aktiviteler.
0
orpheus
(20.11.25)
durabiliyorum. genelde bir fon muzigi caliyor kafamda ve ne dusunmek istiyorsam onu dusunuyorum.

senelerce meditasyonun da bir sey hakkinda cok derin dusunme oldugunu dusunmustum. meger benim default state'mis.
0
cilgin fantezilerin adami
(20.11.25)
Birkaç saat full odaklanarak endişelenmeden çalışabiliyorum ama hiçbir şey yapmadan imkanı yok :) Yani endişeler başka bir düşünceye ya da eyleme yönlendirilmezse bu dediğinin imkanı yok bence :)
0
truf
(20.11.25)
Çocukluğumdan beri duramıyorum ama ilacını bu sene buldum.
0
dunyao
(06.12.25)
(7)

saat hakkında

sweetoffice
2-3 ay önce hediye gelmiş bir saat var, pek kullanacağım bir model değil; bunu nerede satabilirim sizce ? (konum: ankara) faturası filan mevcut
2-3 ay önce hediye gelmiş bir saat var, pek kullanacağım bir model değil; bunu nerede satabilirim sizce ? (konum: ankara) faturası filan mevcut
0
sweetoffice
(20.11.25)
Eğer çok pahalı saatlerdense garantisi olan yetkili satış noktalarına gidip sorabilirsiniz ama satmak istediğinizde sanırım hediyeyi alacak kişiyi arayacaklar (filanca geldi saati satıyor haberiniz var mı diye).
0
titanic kemancısı
(20.11.25)
forum.saatforumu.com

buradan satabilirsiniz.
0
ruhlardan esinlenen karga
(20.11.25)
@titanic kemancısı , yok hocam pahalı saatlerden değil, gayet normak sıradan saatlerden
0
🌸sweetoffice
(20.11.25)
ölücü diyarı letgo, sahibinden ve forum donanımhaber
0
koela
(20.11.25)
Buraya koysaydın belki biz alırdık beğnirsek
0
olaylar olaylar
(20.11.25)
markasını modelini yazarsan daha kolay yardım bulabilirsin. mesela moda markası saati ise pek para etmez.
0
lancelot du lac
(20.11.25)
Ankara’da antika pazarları var. Koru metro durağı çıkışına 5dk mesafede kuruluyor ara ara. Ben ordan çok saate baktım ( almak için) koleksiyonerler ya da alım satım yapanlar tezgah açıyorlar. Onlara sorup satabilirsiniz. Bir adam benim kolumdaki SEİKO 5’e göz dikip satmayı düşünür müsün demişti
0
Nerdian
(20.11.25)
(7)

Apple Watch Kullananlara Sorum

elektr10
Şimdi aslında hali hazırda klasik saat kullanıcısıyım ama yaş da 35 olunca sağlık verilerimi takip edebileceğim bir saat de fena olmaz diyorum. Baba tarafında da kalp olduğu için EKG çekmesi vs güzel bir özellik bence. Hazır Berlin'e de gidiyorken acaba oradan mı alsam diyorum ama bu saati kullananl
Şimdi aslında hali hazırda klasik saat kullanıcısıyım ama yaş da 35 olunca sağlık verilerimi takip edebileceğim bir saat de fena olmaz diyorum. Baba tarafında da kalp olduğu için EKG çekmesi vs güzel bir özellik bence.

Hazır Berlin'e de gidiyorken acaba oradan mı alsam diyorum ama bu saati kullananlar acaba memnunlar mı diye de sormak isterim. Spor alışkanlığım eskisine göre pek yok. Eskiden spor yapardım ama şu an yapmıyorum. Yakın bir zamanda başlayacağım yürüyüş, ağırlık kaldırma vs yapıyorum genelde.

Bir diğer sorum da Almanya'dan mı almak yoksa Türkiye'den mi almak daha mantıklı? Karşılaştırma yapacak olursam:

Apple Watch 11 Series Almanya'da 479 euro (alüminyum, 46 mm, Nike Kayış, GPS). Tax free ile 400 euro'ya gelecek (20.000 TRY)

Türkiye'de ise aynısı ama kordonu dümdüz plastik 23.500 TL + 3 Taksit

Titanyum'da ise fiyat farkı daha fazla.

Türkiye fiyatı 58.000 TRY + 3 Taksit (kordon alternatifi çok fazla yok)
Almanya fiyatı 900 euro (tax free ile 770 euro'ya geliyor yani 38.000 TRY)

Hangisi daha mantıklı sizce? Bir saate yaklaşık 40 bin vermek titanyum olması vs değecek bir şey midir? Titanyum alınacaksa yurt dışı daha mantıklı gibi görünüyor ama sizin de düşüncelerinizi merak ediyorum.
0
elektr10
(20.11.25)
watch 11 aldım. ilk birkaç hafta merak edip inceliyorsunuz, sonra sadece kolunuzda ışıklı bir aksesuar olsun da insanlar baksın diye takıyorsunuz. ne kadar koştun ağğırlık kaldırdın merdiven çıktın bunları gerçekten takip etmen gerekiyorsa (ki niye anlamıyorum) al.
0
plastic_angel
(20.11.25)
Titanyum olmasının bir avantajı yok, boşuna para vermeyin. Hatta 11’e de gerek yok, ekg olan en düşük model olan seri 4 bile alsanız pratikte hiçbir farkı olmayacak 11 ile ama tabii artık bulunmaz. O yüzden en mantıklısı 9 ya da 10. Seri + Türkiye + taksit.
0
orient blue
(20.11.25)
Önceliğiniz ekg ve tansiyon ise Huawei Watch D2 yi de bi araştırın.

iphone kullanıyorsanız. wacth 11 işinizi görür.
garanti ve taksit seçeneklerinden dolayı türkiyeden almak daha mantıklı
titanyum kasa sadece daha parlak, o kadar para vermeye gerek yok.
0
duyuruuser
(20.11.25)
Yıllardır kullanıyorum. Kendime aldığım en güzel hediyedir. Başına bir hal gelse, hafta beklemem, borç harç, gider yenisini alırım.
Bence gerçekten ihtiyaç.
0
Mirket
(20.11.25)
apple watch kullanıyorum ilk baslarda cok gereksiz gelmişti ama şimdi onsuz yapamıyorum. insanın bir süre sonra uvzuna dönüşüyor. birkaç kişiye de aldırdım herkes memnun.

40 bin vermelik bir durum yok bence. Apple Watch 11 Serisini gönül rahatlıgıyla satın alabilirsin
0
koela
(20.11.25)
Huawei GT5 Pro kullanıyorum. Şarjı 10 günden fazla gidiyor. EKG, Nabız, Uyku takibi, damar sertliği ölçme gibi bir sürü özelliği de var. ben apple watch'a o paraları vermem. hele ki şarj konusunda bu kadar geride iken. değerlendirmenizi tavsiye ederim.
0
faberkastelli
(20.11.25)
spor ve günlük aktivite takibi yapıyorsanız çok kullanışlı. sadece şarjının 1.5 günde bitmesi can sıkıcı, eşimde garmin var, onunki uzun gidiyor, ama sanırım ekg yok. benimki sanırım watch 9 ve titanyum filan değil, bir eksikliğini yaşamadım. huawei, garmin gibi markalar da değerlendirilebilir, şarjın uzun gitmesi büyük konfor.
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(20.11.25)
(6)

Eski usül lezzetli tavuk döner yapan yer var mı?

yadigar
Soslu, mayonezli, patatesli dürüm şeklinde değil de, bildiğimiz sossuz, baharatı yerinde, lezzetli tavuk döner yapan yer kaldı mı? Sarımsaklı da olur. (Mümkünse başta İstanbul olmak üzere, Türkiye sınırları içi için soruyorum)
Soslu, mayonezli, patatesli dürüm şeklinde değil de, bildiğimiz sossuz, baharatı yerinde, lezzetli tavuk döner yapan yer kaldı mı? Sarımsaklı da olur. (Mümkünse başta İstanbul olmak üzere, Türkiye sınırları içi için soruyorum)
0
yadigar
(20.11.25)
Aksaray'da (il olan) Has döner
0
etna
(20.11.25)
Ankara Hosta
0
but that was just a dream
(20.11.25)
trabzon'da var 2 tane baya iyi. hayatımda yediğim en iyi tavuk döner.
ankara'da ben de arayıştayım 1-2 yer buldum deniyorum şu an.
vadi döner denerim ankarada fena değil.
istanbul'u hiç bilmiyorum.
0
jelly bear
(20.11.25)
istanbul'da iyi tavuk döner yapan bir yer yok.
0
koela
(20.11.25)
@jelly'nin yazdığı trabzon'dakiler doksanoğlu ve kuğu'ymuş. isimlerini yazmış olayım.
0
🌸yadigar
(20.11.25)
kadıköyde park büfe
0
de jure
(21.11.25)
(8)

Sopranos'dan sonra ne izleyeyim?

sekizdokuzon
Aşırı bağlandım diziye, yarısı bitti. Bitince yokluğunu aratmayacak ne izleyeyim?Teşekkürler.
Aşırı bağlandım diziye, yarısı bitti. Bitince yokluğunu aratmayacak ne izleyeyim?

Teşekkürler.
+1
sekizdokuzon
(17.11.25)
wire
+2
fyodor fyodorovic
(17.11.25)
izlemediysen
- better call saul
- the wire
- band of brothers
+2
orpheus
(17.11.25)
six feet under?
+4
nothing in my way
(17.11.25)
Six feet under +1: aşırı derece depresif bi dizidir ama. Sopranos’un antitezi gibi birazda, çok sakin, aksiyon neredeyse yok.

Orange is the new black, izlemediyseniz bunu da tavsiye ederim. Harika bir dizi, biraz daha cilalayıp uğraşsalar efsaneler kategorisine girebilirmiş.

Eğer izlemediyseniz yine lost.
0
substituent
(17.11.25)
Sopranos gibisi çok yok, işleyiş, karakterler, kurgu kısacası herşey bence çok iyi. Bittikten sonra açıp tekrar izle başka çaresi yok. :) Şaka tabi.. Bittikten sonra ben eski yapımlara sarmıştım Casino, A Bronx Tale gibi yapımlar bir süre idare ediyor. Haricinde pek benzerliği olmasada bence heyecan açısından eşit olarak Ozark derdim ben.
+1
herseysoyledigimgibioldu
(17.11.25)
the wire cok iyi dizi ama sopranos'un alternatifi olamaz.

Lilyhammer var sopranos'un alternatifi olabilir. Oradaki elemanlar oynuyor. Komedi de var mafyacılık da.

Ama mafya dizilerinde en iyisi Gomorrah'tır. Şiddetle tavsiye.

ps: OZ'da mükemmeldir.
0
koela
(18.11.25)
Boardwalk Empire.
0
auroraaurora
(18.11.25)
sopranos sonrası imkansız bence de ya
ozark sayabilirim bir nebze
+1
croswell
(18.11.25)
(11)

AirPods nereden alınır?

hadi ya la
En ucuz seçenekleri aradığımda (AirPods 4 ANC) Trendyol üzerinde çok fazla rastgele satıcı görünüyor.- Apple'ın kendi sitesinde 11.000 TL,- Daha önce alışveriş yaptığım güvenilir yetkili satıcıda 10.700 TL,- Trendyol'da (satıcı Trendyol) 8150 TL.Garantisi, sonradan tamir/ilgi durumu çok önemli.Nered
En ucuz seçenekleri aradığımda (AirPods 4 ANC) Trendyol üzerinde çok fazla rastgele satıcı görünüyor.

- Apple'ın kendi sitesinde 11.000 TL,
- Daha önce alışveriş yaptığım güvenilir yetkili satıcıda 10.700 TL,
- Trendyol'da (satıcı Trendyol) 8150 TL.

Garantisi, sonradan tamir/ilgi durumu çok önemli.
Nereden alayım?
0
hadi ya la
(15.11.25)
Gürgençleri kesinlikle tavsiye ederim. Erkek akadaşımın aldığı kulaklıkla ilgili bir problem olmuştu akabinde değiştirildi. Zaten apple distribütörü. www.gurgencler.com.tr linkten bakabilirsin. Ben kendi macbook'umu da gürgençlerden almıştım.
0
mermaidd
(15.11.25)
Ben olsam 3'e 5'e bakmam, sırasıyla
Amazon
Hepsiburada
Trendyol
Alırım. Saticilar da kendileri olacak.
0
artıküyeolmakistiyorum
(15.11.25)
sözlükte 1-2 yıl önce mediamarkt'tan alınan sahte airpods rezaleti okumuştum. o yüzden dikkatli olun.
+1
archmeister8
(15.11.25)
daha yeni aldım teknosa'dan 8300'e pazaramaya bak istersen.
0
koela
(15.11.25)
Hepsiburada (satici: Hepsiburada) +1
0
eileengray
(15.11.25)
amazona baktım satıcı teknosa ve 7986 tl.
0
hknty
(15.11.25)
@yap desem üzerine yazıyorum, ABD’de tax ile asagi yukarı 8200 TL’ye geliyor. Değmez bence. Ancak isterseniz ben aralık sonu getirebilirim. indirim olsa da en fazla 400-500tl iner.
0
eileengray
(15.11.25)
@yap desem

Ben ABD’deyim, yaşadığım eyalette ve yan eyalette böyle durum. 20$ için Delaware’e gitmek mantiksiz tahmin edersiniz ki. Hala değmediğini düşünüyorum.


Edit: $80 falan değil, doğru ürüne ve doğru satıcıya bakin.
0
eileengray
(15.11.25)
İpad, Kulaklık ve mac grubu için yurtdışından alınması kesinlikle mantıklı değil.
Çünkü bu ürünlerin Türkiye fiyatları iphonelarda olduğu gibi cazip değil. Hatta çoğu modelde bizdeki fiyat rakipsiz yurtdışına göre. E bir de garanti meselesi var elektronik ürün en nihayetinde. Dolayısıyla fiyat olarak anlamlı bir fark olmadıkça mantıksız bence yurt dışından almak.

Trendyol’un kendi satıcılı olduğu üründe sıkıntı yaşamazsın. Geçen gün mediamarkt’te 7900₺ idi bu arada bu model.
0
ezkaza
(16.11.25)
@yap desem
Sizin baktığınız ürün anc değil.
+1
eileengray
(16.11.25)
Biz sizin çakallığı çok iyi anlıyoruz. black friday olsun diye bugünü bekleyip şimdi “indirim hüloo” diye yazmak işinize geldi. Bir salın, rahatlayın. türkiyede de black friday indirimine girince daha ucuza gelecek vergisiyle beraber. burası biraz sakil dolmuş (üstünüze alinmayin) onu fark ettim.
0
eileengray
(20.11.25)
(13)

En iyi internet servis sağlayıcı hangisi?

sweet child o mine
Şu anda Turksat Kablonet müşterisiyim. Sağladıkları hizmetten mi yoksa verdikleri Netmaster modem yüzünden mi bilmiyorum ama sürekli kopmalar yaşıyorum. Sizin kullanıp da en çok memnun kaldığınız ya da asla kullanma dediğiniz internet servis sağlayıcıları hangileri paylaşırsanız çok sevinirim
Şu anda Turksat Kablonet müşterisiyim. Sağladıkları hizmetten mi yoksa verdikleri Netmaster modem yüzünden mi bilmiyorum ama sürekli kopmalar yaşıyorum. Sizin kullanıp da en çok memnun kaldığınız ya da asla kullanma dediğiniz internet servis sağlayıcıları hangileri paylaşırsanız çok sevinirim
0
sweet child o mine
(13.11.25)
Büyük firmaların müşterileri de çok sayıda olduğundan, sorunlu vakası olmayan firmadan bahsetmek zor.

Bu ön bilgiden sonra, yaklaşık 9 yıldır Superonline fiber kullanıyorum. 25 mbit/s ile başlamıştık. 1000mbit/s olarak devam ediyorum. Gayet memnunum. Ondan önce Türk Telekom'un fiber olmayan "fibernet"ini kullanıyorduk. Sık sorun yaşayıp taahhüt bozup geçmiştim Superonline'a.

Ama bu bizim site için geçerli. Kilit nokta, bulunduğunuz yerde hangi iss'nin altyapısının iyi olduğu.
0
yadigar
(13.11.25)
en iyi turknet bence en kotusu de türk telekom
0
koela
(13.11.25)
En iyiden kastın, müşteri hizmetlerine erişim, ilgi, alaka, arıza durumunda kısa sürede geri dönüş falan diyorsan, en iyiyi bu şekilde sorabilirsin.

Ama onun dışında sizin mahallenin iyisi öbür mahallenin kötüsü olabilir. Her yerde altyapı aynı değil ki. Mahalle belirterek soman lazım. Hatta apartman.
+1
Mirket
(13.11.25)
En iyiden kastım müşteri hizmetleri değil de, daha çok kopma yaşatmaması. Bölgeden bölgeye değişiyor anladığım kadarıyla. Benim apartmanda en iyisi hangisi onu nasıl anlayabiliriz acaba? Komşulara falan mı sormak lazım?
0
🌸sweet child o mine
(13.11.25)
Fiber ise sorun yaşanacak durumlar %90 azalıyor o yüzden fiyata bakmak yeterli.
Fakat VDSL ise komşuya sormak bile fayda etmeyebilir. Çünkü size ayrılan portun durumuna, eve gelen kabloya, binadan size ulaşan kabloya göre her şey değişir. Maalesef.

VDSL için ben Türk Telekom öneriyorum. Çünkü müşteri hizmetleri var, son bir senede ciddi bir saha ekibi yayginlasmasi mevcut ve önceliği her zaman kendilerine veriyorlar. Diğer sağlayıcılar içinde eğer VDSL kullaniyorsaniz Türk Telekom geliyor ve canları ne zaman isterse o zaman geliyorlar.
+3
artıküyeolmakistiyorum
(13.11.25)
Kablonet in interneti gayet stabildir ama verdikleri modemler berbattır. Güzel bir router alarak çözebilirsiniz (10 yıldır bu şekilde kullanıyorum.

Yazlikta malesef Türk telekom tekel. Vdsl 70 Mbit ama aksamlari/geceleri bazen 3-4 Mbit e düşüyor hız. Modemi resetleyip yeni ip alınca düzeliyor.

Düşmanımın başına vermesin öyle bir şey türk telekom.
0
makbur
(13.11.25)
Türk telekom'da şöyle bir şey var mesela:
Mobil uygulamaya giriyorsun, hattımı kontrol et diyorsun, bir mesaj geliyor. Hattınızı kontrol ettik, kopmalar tespit ettik, ekibimizi yönlendireceğiz, iki gün içinde kontrolü sağlayıp sizinle iletişime geçecekler, sonra biz arayacağız, tamam derseniz arıza dosyasını kapatacağız. O arada mağdur olmamanız için mobil telefonunuza bir hafta geçerli 2 GB internet hakkı tanımladık. diyor.
Diğer İSS ler de böyle midir bilmiyorum.
0
Mirket
(13.11.25)
turknet, turk telekom ve superonline hepsini kullandım.

ortalama hizmet konusunda superonline iyi. müşteri hizmetleri ve kampanyaları iyi.

turknet fiyat anlamında en iyisi. müşteri hizmetleri çok iyi değil ama tecrübeli son kullanıcıysanız çok ihtiyaç duyulmuyor.

turk telekom alt yapı anlamında iyi. 1000 mbit kullanabiliyorum sayelerinde. fiyatlar orta. müşteri hizmetleri iyi değil. verdikleri modem de kötü.
0
false pretension
(13.11.25)
turknet
0
black holes in the sky
(13.11.25)
Ben türk.net kullandım yazları tatilde işimize yarar diye . Bedava verseler abone olmam o derece. Bağlantı hızı söz verdikleri hiçbir hızı göremedik( 50 mb yerine 7-8 mb) sürekli kopmalar.

Türksat modemleri yeniliyor müşteri hizmetleri arayın yeni tip modem versinler.
0
tolgan
(13.11.25)
Komşulara sormak doğru yaklaşım. Bir de fiber kablo dairenin içine kadar geliyorsa yani opt cihazı evin içindeyse ve buradan router'a (~modeme yani) bağlanıyorsa daha az sıkıntı yaşarsınız.

Bir de @Mirket'in bahsettiği kontrol ve arıza anında cep hattınıza ücretsiz ek paket hizmeti turkcell superonline'da da var. Muhtemelen vodafone'da da vardır.
0
yadigar
(13.11.25)
Komşu +1
Altyapı kaynaklı sıkıntılar genelde kronik oluyor, bunu da en iyi yaşayanlardan öğrenirsin.
0
Bruce
(13.11.25)
Makbur +1

Kablonetten iyisi yok, ama o netmaster modem rezil.

En önerilen şey, tv alıcısı (receiver) ile modemin güç adaptörlerini değiştirmek. Saçma geliyor ama işe yarıyor.

Teknik bilginiz varsa benim yaptığım en temizi, ikinci bir router aldım netmaster'ı bridge mode'a alıp kabloyla yeni routera bağladım. Her şey yeninin üstünden dönüyor.
+1
aguen
(14.11.25)
(2)

Can Öz mü Özgür Mumcu mu?

theconqueror
Hangisini dinlemek size daha çok keyif veriyor ya da size daha çok şey katıyor?
Hangisini dinlemek size daha çok keyif veriyor ya da size daha çok şey katıyor?
0
theconqueror
(13.11.25)
can öz'ü dinlemek neden keyif versin ki?
0
koela
(13.11.25)
Can Öz vizyonlu biri ama çok da kafamın aldığı biri değil. Özgür Mumcu daha donanımlı ancak onun muabbetide biraz dinleyince beni sıkıyor.
0
mikahakkinen
(14.11.25)
(18)

gay mi değil mi

me23
Kız kardeşimin hoşlandığı biri var. Çok tanımıyor ama biraz gaydarımı tetiklemedi değil (sadece aşağıda yazdığım şeyden bu sonuca varmadım). Kardeşim de çok tanımıyor da biraz kendisini fazla kaptırdı gibi. Her neyse bu adam otuzlarında. Sosyal medyada yazışırken "ay" kelimesini şöyle kullanıyor mes
Kız kardeşimin hoşlandığı biri var. Çok tanımıyor ama biraz gaydarımı tetiklemedi değil (sadece aşağıda yazdığım şeyden bu sonuca varmadım). Kardeşim de çok tanımıyor da biraz kendisini fazla kaptırdı gibi. Her neyse bu adam otuzlarında. Sosyal medyada yazışırken "ay" kelimesini şöyle kullanıyor mesela:
"Ay yok oraya gitsem söylerim.", "Ay abartma." gibi. Erkekler "ay" kelimesini siz de yazım dilinde kullanıyor musunuz? Gay olma olasılığını çok artırıyor mu?
0
me23
(13.11.25)
Benim en az 10 yıldır tanıdığım bi arkadaşım var böyle konuşuyor, ilk tanıştığımda direkt gay demiştim ama o 10 sene içinde birçok sevgilisi (kadın) oldu evlendi çocuğu oldu boşandı başkalarıyla sevgili (kadın) oldu ama konuşması dışında hiçbir şekilde gay vibe'ı vermedi, hala ara ara şüpheleniyorum ama ispat edecek bir olayını da görmedim, gay değil galiba, sizinki de olmayabilir ama olabilir de, benim arkadaşım da olabilir, çok emin değilim.
-3
kizil karga
(13.11.25)
gay olmasa bile sevgili olunacak birisi değil. kanka olur ancak.
-5
yazar yazmaz yazan yazar
(13.11.25)
dünya hızlı değişiyor. benim neslimde böyle ifadeler kullananı direkt gay olarak damgalarlar. belki sonraki nesillerde işler değişmiş olabilir. ay kelimesi ile erkek ağzı hiç bağdaşmıyor bende.

bu arada espri babında ekleyelim.
pbs.twimg.com
+1
lazpalle
(13.11.25)
Whatsapp'te mesajlaşırken falan kullanıyorum. Gay değilim. Aynı şekilde kullanan ve gay olmayan başka erkek arkadaşlarım da var. Yaşlar 30+-2
+2
nundu
(13.11.25)
gay değilim, ben de ay kelimesini sık sık kullanırım.
0
co2s2
(13.11.25)
Eskiden ay olan sınır şimdi ayol oldu.
+2
kisa
(13.11.25)
"canım" kelimesini çok kullanırım.
gay değilim.
+1
HellKeePer
(13.11.25)
@cosmicstring :)))))))))))))))
0
🌸me23
(13.11.25)
Gey
0
artıküyeolmakistiyorum
(13.11.25)
"meriç"lik etkisi de olabilir.
-1
ground
(13.11.25)
gizli gay
0
koela
(13.11.25)
gay olmasa bile dişil enerjisi yüksektir. ayş diyen bir arkadaş vardı itin götüne soktum çıkardım düzeldi.
+1
archmeister8
(13.11.25)
değildir kız ayoll. hepimiz böle yumuşak konuşmuyormuyuz :)))
-1
gercekdunya
(13.11.25)
@gercekdunya sizlik bir şey yok sizin taşfırın erkeği olduğunuz anlaşılıyor zaten :)
0
🌸me23
(13.11.25)
artırıyor olabilir, feminen olabilir veya z kuşağıdır konuşmayı henüz çözememiştir.
0
gurur
(13.11.25)
@gurur z kuşağı değil, daha büyük.
0
🌸me23
(13.11.25)
Gay +100

Yukarıda kullandığını söyleyenler de gizli gay :)
+2
Rondak
(13.11.25)
Başta yazıyorsa gay olmayabilir, sonda yazsa kesin gay diye düşünürdüm.

"Abartma ay" gibi. Bunun tınısı daha farklı geliyor bana.

Bu kadar veriden bu kadar analiz çıkıyor :D
+1
akhenaten
(13.11.25)
(7)

Bu termosu nasıl bilirsiniz? Stanley termos

icimdekipollyannatinerebasladi
Merhaba, sıcak bir şeyler içmek için kullanacağım. Sizce nasildir?https://www.koctas.com.tr/stanley-the-quick-flip-paslanmaz-celik-termos-106-lt/p/5002700540?shop=2144&srsltid=AfmBOoolGwiCxXxbmZ4UqZniTJgmezgh4vkw3YbDahUTBEpymY4tKEqg2MQTesekkurler
Merhaba, sıcak bir şeyler içmek için kullanacağım. Sizce nasildir?

www.koctas.com.tr

Tesekkurler
0
icimdekipollyannatinerebasladi
(12.11.25)
bende aerolight modeli var bir de french pressini kullanıyorum. sıcak tutma konusunda memnun değilim ikisinden de. yani 10 saat yerine 3-4 saat sıcak tutması okeyse olur, sonrasında hızla ılıyor ve vaat ettiği saatte oda sıcaklığına gelmiş oluyor. gerçekten o kadar sıcak tutabilen alternatif var mı onu da bilmiyorum gerçi
0
mezzosprite
(13.11.25)
o kadar sicak tutan alternatif klean kanteen.
stanley urban ürün üretmez. ürettigi de bu kadar olur. bunun 2 litreligini alirsin kampa, baliga götürürsün ama sehirde gezdiren görünce gülesim geliyor.
ben, esim, annem 8 seneden fazladir klean kanteen kullaniyoruz. 12 saat sonra bile kaynar kaynar alirsiniz cayi.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.11.25)
bunun 0,7 ve 0,3 olanları var. linkteki 1 lt. yani tek kişi için bu kadar büyük bir şeye ihtiyaç var mı bilemedim. model güzel, kullanışlı ama ağır olur bence.
0
elorelia
(13.11.25)
Bende bunun 0,75 lik olanı var. Memnun muyum? Pek sayılmaz. Kamp, doğa olaylarını çok severim. Termoslarım var. Bir şey gözlemledim, hacim küçüldükçe sıcak yada soğuk koruma süresi kısalıyor. Mesela stanley’nin 1,9’luk termosu da var bende. Canavar gibi dayanıklı ve işini iyi yapıyor.
0
yankee jumping
(13.11.25)
stanley'lere bu kadar para harcamanıza gerek yok. igloo termoslar ondan bin kat daha iyi fiyatı da daha makul.
0
koela
(13.11.25)
so so.

çok çok memnun değilim ama ortalamadan iyi.
0
gurur
(13.11.25)
ben geçen sene bunun mavisini almıştım 1 lt. bende 1.9, ve bir tane de 1. küsür olanlardan var. bunu sadece soğuk su için kullandım, diğerleri gibi değil gibi. kötüdür demiyorum ama büyük boylular kadar iyi değil diye düşünüyorum. ama ağzı geniş olması iyiydi, buz giriyordu.
ben bir kaç ay önce thermos markasından şuu aldım. fena değil, büyüğü de vardır.
www.trendyol.com
0
panamera
(13.11.25)
(19)

en yakın arkadaşımın evli biriyle aylardır birlikte olması

megalomaniac
Selam duyurucular, epeydir buralara uğramamıştım ama bu konu çok canımı sıkınca, kimseye de anlatamayacağım için sizlerin fikrini merak ettim.En yakın arkadaşım geçirdiğimiz yazdan beri evli ve çocuklu biriyle ilişki yaşıyor. Başlarda sadece fiziksel çekimdir, birkaç buluşmaya vazgeçer demiştim faka
Selam duyurucular, epeydir buralara uğramamıştım ama bu konu çok canımı sıkınca, kimseye de anlatamayacağım için sizlerin fikrini merak ettim.
En yakın arkadaşım geçirdiğimiz yazdan beri evli ve çocuklu biriyle ilişki yaşıyor. Başlarda sadece fiziksel çekimdir, birkaç buluşmaya vazgeçer demiştim fakat maalesef öyle olmadı. 4-5 aydır sürüyor. Hiç böyle bir kız değildir, 34 yaşında ve toplasak 2-3 sevgilisi olmuştur ve hepsi de uzun süreli ilişkiydi. Bazı bedensel şeyleri geç keşfettiği için bu yola kapıldı belki de diye düşündüm ama uzadıkça ve dışarıda her yerde rahatça buluşup gezdiklerini gördükçe daha da üzüldüm. Başlarda bana ne yaptıklarını nereye gittiklerini anlatırdı ama şimdi arabada, cafede onun yanındayken ararsa/ben ararsam birlikte olduklarını öğrenince hemen kapatıyorum, bişey anlatacaksam vazgeçiyorum, selam da söylemiyorum, konuşursam da yanındakini yok sayarak konuşuyorum.
Birkaç sefer anlattım, istese 1 haftada boşanabilir tanışmanızdan beri neden yapmıyor sence diye uyandırmaya çalıştım, çocuklarına ayıracağı vakti dışarda orda burda gezerek geçiren biri sence doğru bir partner midir boşansa bile dedim, ne desem biraz savunup biraz haklısın deyip sürdürüyor aynı şekilde ve ben arkadaşımı kaybetmek istemiyorum. Onu tanıyan kimseye de bunu anlatıp yardım isteyemem.
Başka şehirde yaşıyor, yanına gidip yüz yüze son 1 kez konuşup bu konuyu ebediyen kapatsam mı, yoksa yavaş yavaş mesafe koyup uzaklaşsam mı... Çok seviyorum kendisini, çok kıymetli.
-1
megalomaniac
(12.11.25)
İyi de ağa bu durumun senin arkadaşlık iliskinle ne alakası var?
Kadın nasıl isterse öyle yaşıyor, evli olması seni ilgilendirmiyor. Sevgilisi varmis gibi devam edebilirsin. Sanki sevgilisi var diye hayatın zarar goruyor gibi yazmışsın.
-12
artıküyeolmakistiyorum
(12.11.25)
Öncelikle "onu tanıyan kimseye de bunu anlatıp yardım isteyemem." demişsiniz ama zaten arkadaşınızın yardım ister gibi bir hali yok. Siz size göre doğru olanı yapıp onun görmediği ya da görmek istemediği şeyleri anlatmışsınız. O da biraz size hak vermiş biraz da kendi ilişkisini savunmuş ve kaldığı yerden devam etmiş.
Hiç öyle bir kız değildir demişsiniz haklılık payınız vardır elbette ama ben her zaman insanın içinde saklı başka bir benliğin olduğuna inanırım yani kimse belirli bir yaştan sonra değişmez sadece yapacakları şeyler için fırsatlar belirli zamanlarda gelir insana.

Kendisi sizin için çok kıymetliyse şu anda yaşadığı ilişki süresince aranıza mesafe koymanız en doğrusu olacaktır çünkü bu şekilde iletişime devam etmeniz sizi daha da rahatsız edecek. Ara sıra haber almanız yeterli. Karşı taraf evli olduğu için illa ki ilişkiyi noktalamak zorunda kalacak. O zaman görüşmek isterseniz kaldığınız yerden görüşmeye devam edebilirsiniz diye düşünüyorum.

DİPNOT: Kimsenin yaşadığı ilişkiyi yargılamıyorum sadece karşı tarafın yaşadığı "rahatsızlığa" çözüm üretmeye çalışıyorum.
+1
mermaidd
(12.11.25)
'Benim öyle bir arkadaşım olsa' diyemem çünkü o yapıda bir arkadaşım olmaz. Anında ilişkimi keserim.

Ahlaksızlıkta en dip nokta bence bu. Arkadaşımın ahlaksız biri olması beni nasıl ilgilendirmez ki?
0
Mirket
(12.11.25)
ortada sizi ilgilendiren, arkadaşlığınızı bitirecek bir durum yok.
-3
my fault
(12.11.25)
Benim sıkıntım yanlış anlaşılmasın, ben de böyle bir şey yapabilirim bir gün, insan hataya müsaittir her zaman. Ama "bir kişi bile gözümü açmam için beni sarsmadı, herkes normal karşıladı ben de normal bir şey yapıyorum sandım, böyle birine zamanımı ve sevgimi verdiğim için pişmanım, şimdi hem sevgisiz hem de herkese karşı güvensiz hissediyorum" demesini istemiyorum bir gün. Çünkü çok duygusal ve hassas kalplidir.

Şimdi ben başlarda (ilk söylediği zamanlarda) hafife alıp üzerine düşmediğim için suçlu hissediyorum.
0
🌸megalomaniac
(12.11.25)
Yavaş yavaş mesafe koymayın, arkadaşlığınızı nedenini açıklayarak bitirin. İnsan hata yapar, evet. İkna etmeyi denediniz, hatasında ısrar ediyor. Normalleştirmeyin. Birinin boşanmasını beklemeden ilişkiye girmekte ve ilişkiyi devam ettirmekte sorun görmeyen birini neden çevrenizde isteyeceksiniz? Başkasına böyle zarar veren size de verebilir, çıkarı için yalan söyleyebilir. Bile isteye içine girdiği sorunları dinleyerek vaktinizi harcamak zorunda değilsiniz. Size ne diyenlere bakmayın, toplumun normali bu olmamalı.
+4
?
(12.11.25)
adam evli olmasaydı ama başka bir sevgilisi olsa, tamam mıydık? buna onay verebilir miydik?

kanunlara göre evli biriyle birlikte olmak suç değil. evet çok hoş bir hareket değil. hatta ahlaki olmadığı da söylenebilir. ama evli olan adam bu ahlaksızlığı yaparken, sizin arkadaşınız neden yapmasın ki? arkadaşınızın kimseye bir yükümlüğü yok. istediği gibi davranır.

bence arkadaşınız evli olsaydı ve kocası haricinde biriyle ilişkisi olsaydı müdahale etmeniz gerekirdi. bu durumda çok da umursamayın bence.
+1
co2s2
(12.11.25)
@co2s2
Arkadaş olduğum kişi evli adam olsaydı tabi ki öncelikle tepki göstereceğim kişi o olurdu. Ama adamı tanımıyorum, tanışmayarak tepki koyabiliyorum sadece. Çünkü daha önce bizi tanıştırma girişimleri oldu, ben bahanelerle geçiştirdim (mesela neden doğrudan sebebi söylemek yerine bahane ürettim diye kızıyorum kendime).

Beni ziyarete geldiğinde aileme "ben aşık oldum hayatımda biri var" dediği için, ilişkisi nasıl gidiyor, evlilik durumu var mı vs. diye soruyorlar mesela, geçiştiriyorum evlenmez o falan diyebiliyorum. Kendi ailesiyle de aynı durumda.

Yani sana ne diyorsunuz kısaca, ama bence bu işler tam öyle olmuyor yakın arkadaşlarımız ailemizden biri gibi olunca.
0
🌸megalomaniac
(12.11.25)
arkadaşınızın özel hayatı arkadaşlığınızı etkilememeli. özel hayat sonuçta. sen görüşünü belli edip kenara çekilirsin. arkadaşlıkta arkadaşını her hatasıyla kabul etmek değil mi? senin görevin uyarmak engel olmak değil. adam karısını çocuğunu düşünmüyorsa o onun sıkıntısı. kıymetli diyorsun neden sınır koyuyorsun ki.
-2
mikahakkinen
(12.11.25)
bırakın arkadaşınız ne istiyorsa yapsın. kendi vicdan muhasebesini yapamıyorsa siz karışmayın. günün sonunda her koyun kendi bacagından asılır.
-1
koela
(12.11.25)
Ailem gibi gördüğüm yakın arkadaşlarım var, yanlış bir şey yaptıklarını düşündüğümde tabii ki uyarırım, yapmaya devam ediyorlarsa bu kadar ısrarla uyarmaya devam edemem ama şunu yapıyorum size de bunu önerebilirim;
Ben seni uyardım, kendi hayatın sen bilirsin ama ben bu konuyla ilgili detay bilmek istemiyorum, bu konuda konuşmak istemiyorum, bana gelip o kişiyle ilgili bir şey anlatma, dert yanma vs.
Bu durumu arkadaşlığınızdan soyutladığınızda herhangi bir sorun kalmayacaktır.

“Aileniz gibi gördüğünüz arkadaşlarınızın” hayatlarına bu kadar müdahale etmek de doğru değil bence. Yanlış yaptığını üzüleceğini mi düşünüyorsunuz bırakın üzülsün nedir yani kendi yanlışını kendi fark etsin, böyle zorla olacak şeyler değil bunlar.
+2
mutekebbir
(12.11.25)
Böyle bir insanı nasıl sevebiliyorsun? Sevgini yok et. O kızın senin eşinle birlikte olduğunu hayal et.
-1
arbre
(12.11.25)
En yakın arkadaşı bir uyarırsın iki uyarırsın. Sonra arkadaşlık biter. Bu iş sizin de başınızı ağrıtmasin sonra
0
pembediken
(12.11.25)
Bir söz var, başkasına yapan bana da yapar. Benim de çok kıymetli bir arkadaşım aynılarını yaşattı.
+1
Kahvedesu
(12.11.25)
Ben olsam şu iki konu beni ilgilendirir.
1. En yakın arkadaşımın sevgilisini hıyar buluyorum.
2. Arkadaşıma karşı sorumluluğum olduğunu hissediyorum.
İlki için yapacağım şey diğer başka arkadaşlarımın hıyar sevgilileri ile aynı tarifeyi uygulamak olur. Yani özel olarak ayrı bi hıyar tarifesi uygulamam. Benim hıyar enişte taeifem işte görünce hı hı ivit falan diyip kısa temaslar. Birlikte plan yapmamak. Min. muhatabiyet.
İkinci konuda eskiden daha kaçınırdım sorumluluk almaktan. Onun hayatı onun tercihleri filan derdim. Artık daha çok fikrimi söylüyorum. Açıkça derdim ki baştan böyle düşündüm, ama artık sana zarar verdiğini düşünüyorum bu ilişkinin. Senin için endişeleniyorum.
İki durumda da arkadaşlığımı kesmem. Ama bu durumda o benden uzaklaşabilir en azından bi süre. yapcak bişey yok.
0
benim bir gizli bildiğim var
(12.11.25)
Bu, bizi ilgilendirmeyecek te, ne ilgilendirecek?

Arkadaşınızı sert bir şekilde uyarın, yaptığı yanlıştan vazgeçirmeye çalışın. Vazgeçmezse, ilişkinizi sonlandırın.

.
0
kartallar yuksek ucar
(12.11.25)
siz neden arkadaşınıza evli erkeği ayartan, yuva yıkan kadın muamelesi yapıyorsunuz onu anlamadım. partneri arkadaşınızın ilişki beklentisini karşılıyorsa sorun olmamalı. yani belki bu durumdan arkadaşınız memnun, partneri memnun, partnerinin eşi memnun, partnerinin çocukları memnun...

size düşense ahlaki değerlerinize ters düşen kişilerle ne tip bir ilişki kurmak isteyeceğinize karar vermek. onun dışında üçüncü bir kişi olarak bence sizin karışmanızı gerektirecek durum yok.
-1
tnz
(12.11.25)
Karısını, kocasını aldatanlara ve evli olduğunu bile bile ilişki yaşayanlara güven olmaz. İlerde sizi sırtınızdan hançerleycek ve yarı yolda bırakacaktır. Ben olsam yavaş yavaş arkadaşlığımı bitiridim.
+2
komando kani var bende
(12.11.25)
ben olsam bi kere çok ciddi konuşurum, "sen napıyosun, yakışıyor mu, bu nasıl bi saçmalık, nasıl normalleştirdin, ben çok üzülüyorum" gibi. ama yararının olacağını sanmıyorum. bi daha da konuyu açmam. hala seviyorsam arkadaşlığıma devam ederim çünkü ilişkisi beni ilgilendirmez ama soğuduysam eski en yakın arkadaşlığımın hatrına bu konuşmayı yine yapıp direkt bitiririm arkadaşlığımı
+2
mezzosprite
(13.11.25)
(5)

Bu ayakkabılardan hangisi güzel sizce?

msb
1- https://amzn.eu/d/9YzTsw42- https://app.hb.biz/nIQ42uOSY2wr
0
msb
(12.11.25)
ikisi de kotu bence ama 2 bi tık daha iyi gibi.
0
koela
(12.11.25)
2 side kötü erkek modasında bu spor modeller geçmişte kaldı.
0
jamswety
(12.11.25)
1' in gideri var bence.
0
kumandanim
(12.11.25)
1
0
elorelia
(12.11.25)
1 daha güzel ama bunların ikisi de her giymeye leş gibi olur.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(12.11.25)
(10)

Ankara'daki tabela olayı

yazar yazmaz yazan yazar
Niye bu tabelaya asılıyorlar? hatta asılmak için 100 metrelik kuyrukta bekliyorlar? nasıl başladı bu olay? insanların popüler kültür uğruna, mantık aramaksızın anasını babasını bile kesecek duruma gelmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Niye bu tabelaya asılıyorlar? hatta asılmak için 100 metrelik kuyrukta bekliyorlar? nasıl başladı bu olay?

insanların popüler kültür uğruna, mantık aramaksızın anasını babasını bile kesecek duruma gelmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?
0
yazar yazmaz yazan yazar
(12.11.25)
Ankarada zaten yapacak pek bir şey yok. Ekonomik kriz ile ülkenin gençlerinin iflakını kestiler . Bu kuşak önceki kuşaklar gibi degil
sosyal medyadan yaşıtlarını görüyorlar. Avrupadaki yaşıtları dünyayı geziyor her şeye kolay erişebiliyor Bizim gariban gençler de böyle masrafsız işler peşinde kafalarını dagıtıyorlar. Hepsi bu. oraya salak yazan tabela koysalar altına da aşagısını gösteren ok koysalar altına gelip yine fotograf çekinirler.
+1
limonlu eksi
(12.11.25)
"niye asılıyorlar?" -şu an popüler kültür o olduğu için. ankara'yı çok severim şahsen ama istanbul veya izmir cazibesi olan bir yer mi? hayır. böyle bir trende ev sahipliği yapabilir anca.

"hatta asılmak için 100 metrelik kuyrukta bekliyorlar?" -trend uğruna mantığın bedenleri terk etmesi olayı.

"nasıl başladı bu olay?" -yanlış hatırlamıyorsam bir tane kadın yapmıştı, sıra dışı görünmeye çalışan ama oldukça sıradan bir kadındı. ondan sonra patlayıp gitti.


tiktok kanseri (hiçbir zaman kullanıcısı olmamama rağmen instagram'a veya twitter'a düşmesi sebebiyle kaçamıyorsunuz da) ülkenin aklını ve zekasını öyle esir aldı ki herhalde en masumları (ama devlet malına zarar vermeleri yine de çirkin bir şey) bu tabelaya asılma mevzusudur. sosyal medya iletişim ve vakit öldürme açısından süper bir yer olsa da en büyük kötülüğü insana hep bir şeylerden geri kalmış, sıkıcı hayat yaşayan biriymişsin gibi bir düşünce empoze ederek yapıyor.
0
m e b
(12.11.25)
3 gün sonra popüleritesini kaybolacak zaten bırak takılsınlar
0
koela
(12.11.25)
tabela kennedy caddesi'nde. meşhur tunalı-kızılay arası yürünen yolda. uzun süredir bu yolun romantizmi yapılır, sözlükte de uzun süredir başlığı mevcut. tunalı 7. cadde'yle birlikte gençlerin en çok vakit geçirdiği yerlerden biri. tabela orada olunca herhangi bir yerdeki tabelaya göre çabuk yayıldı olay. mevzu bana da saçma geliyor ama popüler kültürün başka bir çıktısı sadece, bu olay özelinde uzun uzun düşünmeye gerek yok.
0
black holes in the sky
(12.11.25)
sen yapar mısın ? yapmazsın, ama bir başkası yapıyor ve bundan mutlu oluyorsa, keyif alıyorsa ve başkasına zararı yoksa; sorun yok. sosyal medya olmasa günde 1-2 kişi gelir bunu yapardı ancak, orası ayrı bir konu.
+1
sweetoffice
(12.11.25)
Medeniyetten nasibini almamış vandal zihinli insanların yaptığı bi aktivite, dışarıdan baksan insan dersin ama topluma ait bir mala zarar verip mutlu olmaktan geri kalamaz.
0
kizil karga
(12.11.25)
ne tabelası, link atın pls
0
deartheodosia
(12.11.25)
Ben de anlamamistim ve link bekliyordum iyi ki soylediniz. Eksi'de basligi acilmis, videoyu izledim ve hala neler oldugunu anlayamadim.

x.com
0
mbond
(12.11.25)
Olm ben bunu yapay zeka sanmıştım bu kadar da anlamsız bir şey olmaz heralde birileri yine insanları kekliyor tadında :))

Gerçek olması enteresanmis ya
0
makbur
(12.11.25)
Bizim zamanımızda da neden bu gençler kafa sallıyor saç uzatıyor deniyordu.(rokçılara). Dönemsel trendler değişiyor ama daha zekasızca oluyor bu. Bence rockçıların ıqsu bu salaklarınkinden 10 kat daha yüksektir. Trend muabbeti her zaman vardı. Bu instagram çıktıktan sonra insanlar trendlere daha fazla uymak istiyor. Kendini eksik hissetme duygusuda böyle gerizekalı hareketler yaratıyor.
0
mikahakkinen
(13.11.25)
(2)

istanbul dermatolog önerisi

Kenny McCormick
yüzümde günes lekeleri -şakak bölgesinde belirgin ton farkı- ve göz altı burun kenarlarında egzama mevcut. Bu konu/larda uzman dermatolog tavsiyesi alabilir miyim?
yüzümde günes lekeleri -şakak bölgesinde belirgin ton farkı- ve göz altı burun kenarlarında egzama mevcut. Bu konu/larda uzman dermatolog tavsiyesi alabilir miyim?
0
Kenny McCormick
(12.11.25)
kaşif küçük google'da arat hangi hastanedeyse git derim. çok iyi bir dermatologdur biraz aksi gibi görünür ama iyi biridir.
0
koela
(12.11.25)
Ermeni hastanesi sarkis hoca.internette yorumlarını oku. sgk geçmez , 2 hafta öncede sıra alman lazım
0
ayağiniza gelen overlokçu
(12.11.25)
(13)

Tefecilik neden kötü?

michael_knight
Neden yasal olmadığını anlıyorum, devletten alınmış bankacılık lisansı, vergileri vs. yok. Ama halk tarafından neden nefret ediliyor?Elbette kredi çekemeyen riskli kişiye daha yüksek faizle borç verilecek ve o para geri ödenmezse elinden gelen yasal ve yasadışı her yolu kullanacak tefeci. Ama borcu
Neden yasal olmadığını anlıyorum, devletten alınmış bankacılık lisansı, vergileri vs. yok.
Ama halk tarafından neden nefret ediliyor?

Elbette kredi çekemeyen riskli kişiye daha yüksek faizle borç verilecek ve o para geri ödenmezse elinden gelen yasal ve yasadışı her yolu kullanacak tefeci. Ama borcu alan kişi bunu bilerek alıyor zaten.
Zor durumda, çaresiz kalmış ama geri ödeyebileceğine inanan bir insana böyle bir fırsat sağlayan tefecilere daha iyi gözle bakmak gerekmez miydi?
-3
michael_knight
(12.11.25)
www.youtube.com
Edit: Cevabım beğenilmemiş yahut anlaşılmamış. Linkini verdiğim şiir hakkında:
aya.org.tr
0
yadigar
(12.11.25)
bankalar da dediğin gibi yasal tefeci. biraz geçmişten kalan bir alışkanlık galiba, tefeci ile münasebetin sonu tebligatla değil de morgla bitebildiği için. günümüzde geçmişe oranla bir iyileşme vardır herhalde bir nebze de olsa. gerçi banka borcundan kendisini asanlar da çok. distopyanın dibine dibine vuruyoruz.
+1
lüzumsuz adam
(12.11.25)
Tefecilik dediğimiz şey geri ödememe riski çok yüksek olan bireylere çok çok yüksek faizle borç vermek. Geri ödememe riskinin çok yüksek olması demek kişinin düzenli bir geliri yok, mevcut borç stoğu çok yüksek ve toplam mal varlığı borcunu ödeyebilecek kapasitede değil demek. Eğer tefeci bu riski sadece yüksek faiz karşılığında alsaydı bu yasal olabilirdi, zaten bunun yasal örnekleri belli ölçülerde çeşitli ülkelerde "Pay day loan" vb. isimler altında var, buna "Predatory Lending" deniyor. Bunlarda genelde tutar görece çok düşük ve faiz çok yüksek.

Ancak tefecinin çok yüksek riskle birine para vermesinin arkasında kaba kuvvetle alacağını tahsil edeceği varsayımı var. Eh faiz oranlarından ve riskten bağımsız bu tabi ki yasal değil. Yani siz mal sattığınız ama sonrasında senedinin vadesi geldiğinde ödemesini yapmayan esnafa çek senet mafyasını tahsilat için yollarsanız bu da yasal değil. Banka da alacağına istinaden aynısını yapsa illegal olurdu.

Diğer yandan sosyal devletin vatandaşlarını bu tür durumlara karşı ticaret serbestisini de zedelemeden koruma görevi var. O yüzden bazı ülkelerde yukarda örneğini verdiğim "Pay day loan" servisleri ya yasak ya da maksimum bir faiz oranıyla regüle ediliyor. Zira 500 lira parayı %250 faizle alacak adamın daha derin finansal sorunları vardır, o finansal sorunlar da 500 lirayla çözülmez, olsa olsa o 500 liralık borç ve üstündeki faiz adamın üzerine bir kürek daha toprak atar.
+5
salihdt
(12.11.25)
nasıl yasal değil? bankalar, leasing adındaki firmalar, yatırım ayağı altında bu işleri yapan herkes tefeci. buna türk tarihindeki geçmişine bakara karar vermek lazım. Anadolu'da toprak ağaları zorda kalanlara borç verip karşılığında adamın karısına kızına el koymuş. Daha sonra bu işler ccumhuriyet döneminde banker, mafya vb. zenginlere kalmış. Mesela anadoluda çoğu kuyumcu bu tarz tefeciliği halen yapar. parayı sana verip 2 katını almaya zorlayan bir tefeci ve sistemi neden sevilsin. bu işler hep yasal yapılmamış ki.
0
mikahakkinen
(12.11.25)
Kanka insanları istismar eden her kurum kuruluş kötüdür ve sevilmez ama mesela banka da seni istismar ediyor ama bankanın sana yapacakları belirli yasal sınırlar içinde kalıyor ama tefeci dediğin adam sen borcunu ödemeyince mesela senin karını kızını evden aldırıp tecavüz etmekle tehdit ediyor, yani cezai müeyyidesinin sınırı yok, bu da hem yasal hem de insani olarak etik değil, bunları bilerek borç almak da bunları meşrulaştırıp sevilmesine bir neden olmuyor.
+4
kizil karga
(12.11.25)
Mesele 3 alıp 5 vermek değil, paran yokken sana, ailene zarar vermekle tehdit eden paran varken neden yapmasın? Borcunu tamamen ödediğinde, hayır daha bitmedi derse kime gideceksin?
+1
duyuruuser
(12.11.25)
şöyle tahmin ediyorum, bankadan kredi çektin ödemedin ne yapar? icra uygular, evine hacze gelir ama icra iflas kanununn öngördüğü sınırlar içinde hareket eder, örneğin lüzumlu eşya dediğimiz ev eşyalarını haczedemez. senin mülkiyetindeki evini satışa çıkarsa bile yine bunu senin yasal hakların kapsamında yapar, örneğin evin değeri bağımsız bilirkişiler tarafından belirlenir, senin mahkemede itiraz hakkın bulunur vs.

ama mahallenin tefecisi senin zor durumundan faydalanarak sana çok yüksek faizle para verir ve geri alırken yasa masa yoktur. direkt canınla ailenle tehdit ederek geri alır. burada sen evet kendin baştan kabul ederek alıyor olabilirsin ama normal bir ruh halinde değilsin o anda. acil paraya ihtiyacın var çocuğun ameliyat olacak mesela. bu ruh haliyle hareket eden biri tefeciden borç aldığında "e baştan kabul ettin kardeşim" demek o kişi için haksızlık.

kanunlar yapılırken de güçlü ve güçsüz konumda olan tarafların eşitliği gözetilerek yapılır. örneğin tüketicinin korunmasına dair kanun çıkarılırken tüketicinin satıcıya göre daha güçsüz konumda olduğu bilindiği için ona bazı avantajlar sağlanır, mesela kanunda der ki tüketici hakem heyetine başvururken tüketici ücret ödemez veya dava açtığında kaybetse bile harçlardan sorumlu olmaz. ama satıcının açtığı davalarda öyle değil satıcı tüm harçlardan sorumlu olur. çünkü devlet güçsüz konumda olanın haklarını gözetmek eşitliği sağlamakla yükümlüdür.

kira işlerinde de şu örneği verebilirim, tahliye taahhütnamesi diye bi şey var mesela. kanun diyor ki kiralayan adam zaten sıkıntılı bi durumda, zar zor bütçesine uygun bir ev bulmuş, sen o anda adama ne imzalatırsan imzalat o kabul edecek çünkü en temel ihtiyacımız olan barınma ihtiyacını karşılamak için uğraşıyor. sen bu adama kira sözleşmesiyle aynı tarihte tahliye taahhütnamesi düzenleyip imzalatamazsın.

tefeciden para alan adam da o an kimbilir hangi ihtiyacını karşılamak için para arıyor, sen bu adamın zor durumundan faydalanıyorsun, adam 1000 tl alsa gelecek ay 5000 geri vereceksin diyorsun, adam belki çocuğuna ilaç alacak seninle pazarlık yapma şansı yok ki ne desen tamam diyor. bu nedenle bence iyi gözle bakılmıyor.
+5
Sadece soruyorum
(12.11.25)
Besim Tibuk'un da böyle bir açıklaması vardı. Tefeciler sayesinde ticaret dönüyor diye.

Bizim insanımızda, yaptığının sonuçlarına katlanma gibi bir durum olmadığı için tefeciler kötü olmuş.

Şimdi şöyle bir yöntemi var. 1000 tl istiyorsun diyor ki bunun aylık faizi 100 tl. Sen bu adama ay ay 100 veriyorsun. Tüm parayı verene kadar aylık 100'ü ödemek zorundasın. Anlaşma böyle. 10 ay geçiyor, sen 1000 tl ödemiş oluyorsun. Diyorsun ki borcum bitti. İnsafsız adam 1000 verdik daha benden 1000 daha mı istiyorsun diyorsun. Ama 10.ayda borcunu kapatmaya söz verdiysen 10.ayda ödeyeceğin para 2000 tl. Öyle anlaşmıştınız. 1000'i ödeyince borcum bitti sanıyorsun.
0
nickini vermek istemeyen uye
(12.11.25)
tefeciler iyidir hocam cek %200 faizli bir kredi.
0
koela
(12.11.25)
çok ilginç bir yaklaşm valla. tefecilere imkan sunduğu için iyi gözle bakmak ha?

tefeci başkasının çaresizliğinden yararlanarak 1-2 birim kazanabileceği bir işten 5-6 birim kazanmaya çalışan birisi. sana tam olarak nerede özverili davranıyormuş gibi geldi?
+1
kiyiya vuran dildolar
(12.11.25)
@kiyiya vuran,
Ailesinden, arkadaşlarından, iş yaptıklarından, bankacılık sisteminden hiçbir yerden borç para bulamayan insana borç para bulma imkanı sağlıyor.

Ama ekmek almak için gibi düşünme bu parayı.
Çok uyduruk bir örnek veriyorum ama diyelim ki börekçi dükkanın var ve iflas etmek üzeresin ama diyorsun ki dükkana bir kahve makinesi alsam gidişatı değiştirebilirim fakat yüz bin liralık kahve makinesini almak için para lazım ve işler kötü gittiği için hiçbir yerden bulamıyorsun.

Tefeci seçeneği olmasa iflas edeceğin kesin ama belki de kahve makinesini bu sayede alıp dükkanı kâra geçirebiliyorsun.

Tüm çözümleri tüketen kişiye bir çözüm daha yaratıyor tefeci.
-1
🌸michael_knight
(12.11.25)
olm yaratıyo da kara kaşının, kara gözünün hayrına mı yaratıyor sanki?
+1
kiyiya vuran dildolar
(12.11.25)
Hocam, o mantıkla haksızlık ettiğimiz meslekler:
Eskortluk: Aslında cinsel ihtiyaçları olanlara imkan sağlıyor.
Sahte içki satıcıları: Vergilerden beli kırılan içicilere ycuz alternatif sunuyor.
Torbacılık: Madde kullanan insanların işini görüyor.
Çek Senet Mafyası: Alacağını tahsil edemeyen mağdurlara yardımcı oluyor, sevap işliyorlar.
Konsomatrislik: Eşlerinden şefkat göremeyen mutsuz erkeklere bir kucak, adeta bir psikolog oluyorlar.
Dolandırıcılık: Doğal seçilime katkıda bulunuyor, uzun vadede insanların ders alıp gözünün açılmasına yardım ediyorlar.
Kiralık katillik: Kişinin kendisinin gücünün, cesaretinin veya uzmanlığının yetmemesi durumunda elini kana bulamadan düşmanını yok etmesine yardımcı oluyorlar.

Şimdi şu bir gerçek: Yukarıda saydığım meslekler gerçekten de var. Ve talep olmasa olmazlar. Yani iş görüyorlar ki, halen mevcutlar.

Ama iş görmesi bir meslek grubunu namuslu yapmaz, temize çıkarmaz.

Tefecilik de gözümde en aşağılık meslek gruplarından biridir. Çünkü insanın en çaresiz ve zor durumundan istifade ederler. Paralarını bu şekil kazanırlar.

Hayatımdan gereksiz bir ayrıntı ekleyeyim:

Fi tarihinde işten yeni ayrılmışım. Bir arkadaşım vesilesiyle bana yeni kurulacak ortadoğu sermayeli bir ödeme/cüzdan uygulamasının tüm teknik altyapısını kurup yönetmem teklif edildi. Ekipman, yazılımcılar, kullanılacak teknolojiler vs. hepsini ben seçip belirleyeceğim. Sınırsız yetki, kaynak ve çok sağlam bir maaş ile. Benim için adeta rüya gibi bir teklifti. Balıklama atladım. Adamlarla görüşmeden önce hali hazırda "varlık yönetimi şirketleri" olduğunu öğrendim. Bu tür şirketler, banka, telekom gibi firmalardan alacaklarını satın alıp, borçluların üstüne kabus gibi çöküp, bundan para kazanan firmalar. Sadece ama sadece o sebeple teklifi tereddütsüz reddettim. Boğazımdan geçecek bir lokmanın başka insanların âhı olacak olması gerçeğini midem kaldırmadı.

Tefecilik dünyanın en aşağılık mesleklerinden.

Ekleme:
Bir de "tüm çözümleri tüketen kişi" zaten çaresizlikten illegal ve kötü çözümlere teveccüh eder genelde. Zaten bundan da bir sonraki "çözüm" genelde intihar oluyor. Zaten makbul şeyler "son çare" olarak denenmez.
+1
yadigar
(13.11.25)
(6)

Watsapp’ta mesajlara bakmayan arkadaş

don’t panic
Arkadaşlar merhaba, 2 farklı grupta 2 arkadaşım var, 3-4 sene önceki mesajlara bile bakmamış görünüyor. İletildi var, ama okumamışlar, okumuyorlar. Etiketlendikleri mesajları bile :D Şimdi sorum şu ki admin olarak bu arkadaşları atayım mı gruptan? Sonuçta bu gruptaki sohbet muhabbet umurlarında deği
Arkadaşlar merhaba,

2 farklı grupta 2 arkadaşım var, 3-4 sene önceki mesajlara bile bakmamış görünüyor. İletildi var, ama okumamışlar, okumuyorlar. Etiketlendikleri mesajları bile :D

Şimdi sorum şu ki admin olarak bu arkadaşları atayım mı gruptan? Sonuçta bu gruptaki sohbet muhabbet umurlarında değil madem, atayım diyorum? Ne dersiniz?

Teşekkürler…
0
don’t panic
(11.11.25)
Buyruk senindir admin'im.
+3
makbur
(11.11.25)
Size zaman ayırmayan biriyle kafanızın içinde tartışmanız bile hata.
+1
rakicandir
(11.11.25)
Bu kadar zamandır grupta hiç etkileşimleri olmamışsa elbette salla gitsin. Amaç iletişim, iletişmeyi reddeden insanlarla uğraşmanın anlamı yok.
+2
muhayyer divan
(12.11.25)
Durmalarının ne zararı var ki hocam?
0
kumandanim
(12.11.25)
atın gitsin ya. kimsenin fanı değilsiniz niye dursunlar ki onlar sizi takmamışsa siz de onları hayatınızın hiçbir alanında bulundurmayın. her şey karşılıklı.
0
matilda
(12.11.25)
bende genelde bakmam. gerek duymuyordur cevap verebilecek kadar önemli bir şey değildir.
0
koela
(12.11.25)
(14)

Evde içki içerken izledikleriniz/dinledikleriniz??

mutekebbir
Evde genelde içki içmem bu yüzden bir temam yok. Siz evlerinizde içki içerken neler dinler/izlersiniz? Ben şimdi büyük ev ablukada’nın radyo eksen filanı’nı izlemeyi planlıyorum mesela var mıdır alternatif öneriler?Teşekkürler.
Evde genelde içki içmem bu yüzden bir temam yok.
Siz evlerinizde içki içerken neler dinler/izlersiniz?

Ben şimdi büyük ev ablukada’nın radyo eksen filanı’nı izlemeyi planlıyorum mesela var mıdır alternatif öneriler?

Teşekkürler.
0
mutekebbir
(11.11.25)
Alkolün etkisiyle etkisiyle etkisine daha fazla girebileceğin şeyler izlemek iyi olabilir. Korku gerilim ya da aksiyon macera gibi; nabız yükseltici sürükleyici vs.
0
Bruce
(11.11.25)
bira içip maç seyrediyorum. o kadar.
+1
abelardo
(11.11.25)
her akşam vodka rakı şarap
youtu.be
0
substituent
(11.11.25)
80 90lar disko müzikleri dinleyip şarkı söylerim. bir yandan da o kafayla rezalet lol oynayıp takımdan küfür yerim :D dün akşam içtiğim cin toniğin ağrısı daha yeni geçiyor kamu spotu: bol su tüketin
0
neira
(11.11.25)
Çok nadir içerim. Neşet babadan bir playlist döner durur sızana kadar.
0
kertenkeleyi kerpetenle ketenpereye getiren
(12.11.25)
Yazın içebildiğim kadar ciğer delen türküler dinliyor, dinledikçe de içebileceğim limiti zorluyordum her gün. Bunun alternatifi olarak içerken felsefe/mantık/suç hikayeleri üzerine okumak gibi saçma bir ruha büründüm son zamanlarda.
Not: Suyla beraber maden suyunu da bayinizden istemeyi unutmayınız.
0
rakicandir
(12.11.25)
yemekten sonra demli çay,
sonra ulusal kanallarda film aramaca,
genelde; beyaz Tv,TLC,dMax,tivi6
yada turksat sineme kanallari,
kapaniş ,limon+maden suyu
yada sıcak süt üzeri kakao.
+1
designer
(12.11.25)
selami şahin 50. sanat yılı konseri
0
co2s2
(12.11.25)
Ferdi özbeğen - 20. yıl şan konseri
Depeche mode - One night in paris
0
HellKeePer
(12.11.25)
tutkum boğuşmak
doğukan manço'nun otomobil projeleri, youtube videoları sarıyor.
0
MtKrt
(12.11.25)
cengiz ibo müslüm
0
edgenabby
(12.11.25)
Brezilya beach walk
0
artıküyeolmakistiyorum
(12.11.25)
arada bir yaparım. maç varsa maç izlerim ya da komik bir şeyler. en son ayak işleri'ni izliyordum.
0
koela
(12.11.25)
radyo eksen görüntülü filanı'nı bir 200 kere falan izlemiş biri olarak söyleyebilirim ki, asıl 420 kafalarıyla izlenecek bir şey o.

eskiden ben de kafam iyi olunca kült türk filmi izlerdim. 10-15 kereden sonra filmler de bitti maalesef.
-1
kiyiya vuran dildolar
(12.11.25)
(13)

Hangi yaşta ölürsek genç sayılırız?

darkwizard
60a kadar erken ölüm gibi düşünüyorum 30 ve 40 orta yaş ama erken bir ölüm yasi cagimiz için bence.
60a kadar erken ölüm gibi düşünüyorum 30 ve 40 orta yaş ama erken bir ölüm yasi cagimiz için bence.
0
darkwizard
(07.11.25)
'Her ölüm erkendir.' diye atasözü var.
Şu an kafanda bir yaş var ise, 10 senede bir on yaş ilaveyle güncellersin sen onu.
0
Mirket
(07.11.25)
sanki birazda ölüm nedenine göre de değişebilir.
hiç bir sıkıntısı yokken 80ninde ölene de erken gitti denilebilir.
30unda bir çok hastalığı olan kanser-engellilik vb durumlardan çok çekmiş birine genç gitti ama kurtuldu da denebilir.
0
my fault
(07.11.25)
50'li yaşlar çok genç bence
+1
koela
(07.11.25)
Ölüm şekliyle de ilgili olabilir biraz. Engin çağlar mesela. Adam 85 yaşında asprin bile kullanmıyorum demiş, motor çarptı öldü. Çarpmasa 90'ı rahat geçerdi.
+1
nothing in my way
(07.11.25)
60 oncesi vefat durumunda genc, 60-70 arasi erken derim.
+2
cooperr
(07.11.25)
60 alti
0
ala09
(07.11.25)
35 yaş 44 yaşa çekilmiş artık. 60'a kadar ölen artık bu dünyada erken ölmüştür.
0
mikahakkinen
(07.11.25)
70'ten sonrasi normal. ama 60'larda olen birini duyarsam sasiririm, sorarim neden olmus diye. 70'lerde normal karsiliyorum. mesela gecen birine baktim 75'te olmus, sasirmadim.
0
antikadimag
(07.11.25)
Şöyle düşünün;

40 altı birisi öldüğünde en öne çıkan ayrıntı gençlik oluyor.

40-50 arası için de genç öldüğü vurgulanır ama en öne çıkan konu genelde geride kalan çoluk çocuk, eş dost oluyor. Gençlik vurgusu azalıyor.

50-60 arasında gençlik vurgusu nadir, ama erken gitti vurgusu var.

60 - 70 arasında kişinin sağlık durumuna ve ölümün doğallığına veya kazaya bağlı olmasına göre erken gitti de denebiliyor, konu gündeme gelmeye de biliyor.

70+ için genelde her ölüm erkendir deniyor.
+1
akhenaten
(07.11.25)
Genç ölmek ile erken ölmek kavramlarını karıştırıyorsunuz. 65 yaşına kadar ölümler erken ölümdür. Ama genç ölmek olarak değerlendiriilmez.
+1
ground
(07.11.25)
genc bence hayatta daha yapacagi buyuk olcekli seyleri olanlara soyleniyor, iste coluk cocuk buyutmek, islerini buyutmek, torun sevmek vs, o yuzden 40-50leri kapsiyor. 60-70ler artik o kadar da genc degil, yapacagini buyuk olcude zaten yapmis oluyorsun o yasa kadar. ondan sonraki yapilacar daha kucuk capli, kisa vadeli seyler, iste su dolabi duzenleyecekti, o yemegi yapacakti, bu sehre geziye gidecekti vs gibi.

ama ozellikle ciddi bir saglik problemi sonucu gelismeyen olmayan her olum, her yasta erken oluyor.
0
taurina
(07.11.25)
25 sonrası genç değil.
-3
hold the door
(07.11.25)
Türkiye için ölüm ortalaması erkeklerde 75,5 ve kadınlarfa 80,7 imiş. Bunun altı teknik olarak "erken ölüm" oluyor.

Genç ölmek de 27'ye kadar. Sonrası pek gençlik değil. 40'lardan selamlar.
-4
yadigar
(08.11.25)
(12)

Yaş aldıkça ayak numarası büyür mü?

mikahakkinen
burnumuz yaş aldıkça büyüyor mu? eskiden nike ayakkabıyı 43 alırken şimdi 44,5 anca oluyor. adidasın da kalıpları farklı. adidas nike aynı numara mı alayım? kullanıcı görüşleri önemli.
burnumuz yaş aldıkça büyüyor mu? eskiden nike ayakkabıyı 43 alırken şimdi 44,5 anca oluyor. adidasın da kalıpları farklı.
adidas nike aynı numara mı alayım? kullanıcı görüşleri önemli.
0
mikahakkinen
(07.11.25)
Bende bir değişiklik yok.
0
Mirket
(07.11.25)
kilo alınca büyüyor da yaşlanınca büyüdüğünü duymadım.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(07.11.25)
ayağınızda taban çökmesi olursa evet, ayağını büyümez ama yayıldığı için büyük numara ayakkabı almak zorunda kalırsınız
0
malheiros
(07.11.25)
kilo alıp verince değişiyor +1
0
Sadece soruyorum
(07.11.25)
20 senedir hiç değişmedi. kilo farkım 75 ila 105 arasında değişti bu 20 senede.
0
Fodera
(07.11.25)
bence nike daha dar. bana adidas daha rahat oluyor. hamilelikte kemiklerde bağdokularda değişiklik olduğu için sonrasında ayak büyümüş ouyor.
0
mavicorap
(07.11.25)
adidasın kalıplarında sorun var. tüm markalarda 44-44,5 giyerim adidasta 45,5 hatta 46 oluyor.
numaradan önce ayağın santimetre olarak ölçüsünü bilmek lazım. cm olarak almak lazım
kilo verince-alınca değişti demekte doğru değil. santim olarak değişmez sadece ödemden şişlik olur o yüzden dar gelir ayakkabılar.
0
my fault
(07.11.25)
burun büyüyebiliyor da ayagı bilmiyorum :)
+1
koela
(07.11.25)
10 kg verdim ayağım 43 tü. @malheiros ayak yayılmış olabilir. 15 senede 3 diz ameliyatı oldum. şu an 44.5 45 arası giyiyorum.
0
🌸mikahakkinen
(07.11.25)
kadınlarda sanki hamilelik sürecinde ayak büyümesi diye bir olay oluyordu vücut dengesi için.

bunun harici bilmiyorum açıkcası.
0
makbur
(07.11.25)
Aşırı yürüyorsan ve yanlış ayakkabı seçimi yapıp burnu dar olanlardan kullandıysan taraklanma yapıyor. O da numarada fark ettiriyor.
+1
truf
(07.11.25)
Kikirdak doku büyüyor. Kulaklar, burun büyür ve sarkar.
Ayaklar genelde kilo ile büyür. Mesela kadinlarda gebelikte büyür.
Sizde olmamis olmasi baska insanlarda olmadigi anlamina gelmiyor bu arada pesinen diyeyim. ben gebeydim ama ayaklarim büyümedi, diyorsaniz tebrik ederim ama sizin durumunuz genele yayilmiyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(08.11.25)
(12)

Ev sorunsali

alibaba06
Ankara ikamet ediyorum. Kendi evim var. Çalıştığım yer üstünde eskisehir yolu ekseninde ve trafikten artık bıktım. Ev ile iş yeri arası mesafe 18 kilometre ancak 1 saatten önce gitmek artık mümkün olmuyor. Beytepe ve bilkent tarafındaki ev fiyatlarını düşününce de kendi evimi satıp ordan ev alabilme
Ankara ikamet ediyorum. Kendi evim var. Çalıştığım yer üstünde eskisehir yolu ekseninde ve trafikten artık bıktım. Ev ile iş yeri arası mesafe 18 kilometre ancak 1 saatten önce gitmek artık mümkün olmuyor. Beytepe ve bilkent tarafındaki ev fiyatlarını düşününce de kendi evimi satıp ordan ev alabilmem de mümkün olmuyor. Onun yerine kendi evimi kiralayip o tarafta da kendim kiraya mi çıksam diye dusunuyorum. Ama açıkçası ne kiracı olmaya isteğim var ne de kiraciyla uğraşmaya. Böyle bir durumda öneriniz ne olurdu?
0
alibaba06
(07.11.25)
bazen bilkentten eskişehir yoluna çıkmak bile 20-25 dk sürebiliyor :) trafik konusunda malesef ankara bitmiş durumda. çevre yolu bile yetmiyor sabah ve akşam trafiğinde.

eğer işiniz metroya yakın bir konumdaysa benim tercihim evi metro olan bir yere taşımak olur.
+1
duyulmasi gerektigi kadar
(07.11.25)
her gün bir saat yol git kendine bin tane iş açmandan iyidir. gittiğin evde rahat etmezsin. evinde de kalan evini senin bıraktıgın gibi bırakmayabilir. her sözleşme dönemi sen kiracınla, ev sahibin de seninle gerginlik yaratacak sürece gireceksin her sene.. ben ce bir daha düşün
+2
denizmaniaherif
(07.11.25)
İstanbul'da benzer durumdayım. Sabah 45 dakika, akşam 1,5 saat civarı trafikteyim.
Ara ara yılıp taşınmayı düşünsem de insanın kendi evi gibisi yok. Üstelik kiracıyla uğraşmak zorunda kalacağım ve evime geri dönmek istesem hem kiracı hem ben zor durumda kalacağız. Artısını eksisini değerlendirince ben evimde kalmayı tercih ediyorum.
+2
auroraaurora
(07.11.25)
her gün toplu taşıma ile toplam 3 saat yol gidiyorum, araba ile gitsem 4 saat falan sürcek, yakın ev alsam oda sayısı falan düşecek şehir merkezinde oturmak istemiyorum ve yolu çekiyorum sırf kiracı olmamak için. bence 1 saat büyük şehirler için ortalamanın altı bir süre
0
eja
(07.11.25)
Ev ile işyerim trafik yokken 4dk. 40dkda gittiğim oluyor. Bilerek isteyerek yapıldığını düşünüyorum ben, bu kadar vizyonsuzluk olamaz. Sağcılar herkesin evde tıkılı kalmasını çok sever.

Kurtarıyorsa ben de metro diyorum.
+1
aguen
(07.11.25)
valla otur evinde, elindekinin değerinin farkına var. haline şükret diyenler gibi oldu ama cidden şu an sahip olduğun şeyler çok iyi.

ben kiracıyım, ben de ofise 1 saat toplu taşımayla gidiyorum. arkadaşım taa tuzla'dan geliyor 2 saatte.

keşke benim de 1 evim 1 arabam olsaydı da rahat etseydim. bazen yorgun hasta gibiysem taksiye biniyorum, öyle de 1 saat sürüyor yani. keşke arabam olsaydı da 1 saat trafiği kendi arabamda çekseydim. metrobüste milletin pis kokusuna maruz kalmadan, oturarak giderdim ne güzel. sırtımda pc çantasıyla her gün 1 saat git 1 saat gel yapıyorum.
+2
art cat chocolate
(07.11.25)
yani kiracıyla uğraşmam ben olsam. taşınmak ayrı zor bi olay.

kiracı olmak da ayrı zordur. gidiş geliş saatlerini değiştirebilirsin belki esnekse. ya da mümkünse metro ekleyebilirsin ulaşıma. bi yere kadar arabayla gidip sonrası metro vs.
+1
jelly bear
(07.11.25)
başka bir büyükşehirde benzer durumdayım. ne kadar yol çeksem de günün sonunda kendi evime girmek gibisi yok. 2 kez kiracı oldum. en iyi ev sahibi bile çıkarı söz konusu olunca kiracısını çabucak harcıyor bizzat yaşadım. şimdi arabam var ama günde 5 toplu taşıma kullanıp eve geldiğim zamanlar da oldu yine de işe yakın kiraya çıkmayı düşünmedim. bunu da bildiğimden arabada ne kadar trafikte de kalsam o günleri hatırlayıp halime şükrediyorum. ikisi de ayrı büyük konfor şu dönemde bizim ülkemizde çünkü. o yüzden ben kiraya çıkma taraftarı değilim.
0
dedim ben sana
(07.11.25)
Berkant nere yav? Bulamadım, bulsam sana daha net cevap verirdim.

İş yerine metro yakınsa metro civarında bir ev bul derim ben de. Muhit temiz olsun elbette ama kiraya çıkma. Evin varken kirada oturmak büyük rezillik çıkarabilir, bence yapma. Turkuaz tokileri var o civarda oturuyorum, işim evime 35 km uzak ve Ankara bulvarından gidersem anca 45 dakikada ulaşıyorum, Ankara bulvarı şans. Ama yaya gitsem gidiş geliş 4,5 saat sürüyor. Buna göre düşün farklı yollarla ulaşabileceğin bir yerden ev belki daha iyi olur.
0
muhayyer divan
(07.11.25)
beytepe bilkent kastediliyor diye tahmin ediyorum.
ben çevreyoluna çok yakın oturuyorum işimin saatleride normalden biraz farklı sabah trafiğiyle pek muhatap olmuyorum ama akşam trafiğinden ben de etkileniyorum ama genel olarak taşındığımızdan yerden çok memnunum. çevreyolu bağlantısı dibinde olmak çok bğyğk rahatlık.
incek tulumtaş çıkışındayız. burası tatil yeri gibi ağaçlar temizhava az bina bol bol müstakil ev gerçekten iyi ki taşınmışız diyorum.
bu taraflarda hala uygun evler var ev bakanlara tavsiye ediyorum ben.
0
mavicorap
(07.11.25)
hayret kimse dememiş motor ya da scooter hayat kurtarabilir.
0
koela
(07.11.25)
Bilkent olacak. Sorun aslında gidip gelme değil. Cocugu krese bırakınca ise yetişemiyorum. Metro ile de olmaz. Çünkü bilkent metrodan sonra yine yukariya dogru cıkmam gerekiyor.
0
🌸alibaba06
(07.11.25)
(13)

Yumuşak yüzlü müsünüz?

pembediken
Ve yumuşak yüzlü olmak iyi mi yoksa suistimale açık mı
Ve yumuşak yüzlü olmak iyi mi yoksa suistimale açık mı
0
pembediken
(06.11.25)
Yumuşak ve güleryüzlüyüm.
Mesela markette kasada görevli benimle konuşur. Bazen yaşadıkları zorlukları anlatırlar, halimi hatırımı sorarlar.
Sert görünen kişilerden genel olarak bir çekinme hali oluyor insanların.
0
rock n roll
(06.11.25)
Soğuk. Buzdolabı derler böylesi daha iyi
0
artıküyeolmakistiyorum
(06.11.25)
Sanırım yumuşak yüzlüyüm. Çünkü beni yeni tanıyan bi insan bile "sen öyle bı şey yapmazsin" "öyle biri değilsin " ben yaparım mesela" gibi cümleler kullanıyor. Kastedilen konular işte insanlara cevap vermek, çirkef olmak gibi konular ama ben bu durumdan rahatsız oluyorum. Nasıl beni böyle çözüyorlar, yumuşak yuzlulugun belli kodları var ve ben hepsini uyguluyor muyum ister istemez. Bir de bütün duygulara da sahibim öfkem de var kin de tutarım. Haksizliga uğramayı da kaldiramam. Ama insanların beni duygusuz saf iyi biri gibi veya hakkımi savunmayacak biri gibi veya nazik olmamın suistimale açik anlamına gelen biri gibi beni algılamasından sıkıldım.

Yumuşak yüzlü algılanmayan insanlar neden öyle algılanıyor ben de bunu merak ettim şimdi.

Görgü kurallarına uyarım. Teşekkür ederim. Çok konuşan bı insan değilim. Küfür ve argo kullanmam. Çabuk sosyalleşemem. Bir sorun yaşarsam olay çikartarak değil doğru ve düzgün iletişim kurarak çözmek isterim. Olayları abartan biri değilim. Soğukkanlı bir yapıl vardır. Ama içten içe de çok yoğun duygular yaşarım.

Aklıma gelen bazı özelliklerim huylarım bunlar. Ama insanlar benle çok vakit geçirmese de buna vurgu yapan bir şeyler söylerler ve ben off yine mi böyle algılandım diye üzülürüm. Çunku onlarin kastettiği "güçsüz biri" gibi bir mesaj algılıyorum.
+1
egerbiryolcu
(06.11.25)
Çok yumuşak yüzlü, uysal zannediliyorum ama değilim ve insanlarda bu hayal kırıklığı yaratıyor.

Yumuşak yüzlü olmak bu ülkede kötü, başka ülkeleri bilmiyorum.
+2
Gradient_tabanlı_mor
(06.11.25)
Yumuşak ve güleryüzlüyüm ama saygısız bir tavırla karşılaştığım zamanlarda kesinlikle kişiye çok güzel haddini bildiririm.
-2
rock n roll
(06.11.25)
öyleyim ve bunun zararlarını cok yasıyorum
+1
koela
(06.11.25)
Yumuşak yüzlüyüm. Sevimli ve sempatik bir görünüşüm olduğu için insanlar beni kolay yönlendirebileceklerini ya da iyi niyetimden faydalanabileceklerini düşünürler. Damarıma basıldığında tam bir şirret olabiliyorum oysa ki.

Ben seviyorum ama böyle olmayı, benden beklemedikleri tepkiyi gördüklerinde insanların yüzündeki şok ifadesi hoşuma gidiyor
0
kullanicadi
(06.11.25)
Hem gayet yumuşak yüzlüyüm hem de istediğim an bakışlarımla herkesi yıldırabilirim. Aşağıda biri "açılın ben yaşlı ve şişmanım" demiş, Allah'tan ben de öyleyim. Yoksa hiç çekilmezdim. (Bu yaşa gelene kadar bu hale geldiğimi de ekleyelim, insanoğlu şaşırmasın, ilk oeta lise üniversite sürecinde hiç böyle biri değildim, sonradan oldum).
0
muhayyer divan
(06.11.25)
yumuşaklı yüzlü olunca suistimal etmeye çalışıyorlar, adamına göre muamele yapıyorum, mesafeli ve sert olunca kimse suistimale yeltenmiyor ama o da benim doğama ters o ayrı. insanlar yoruyor...özellikle ticaretle uğraşırken büyük sıkıntı, nazik ve yumuşak yüzlüyse
0
gadlemler
(06.11.25)
sert mizaçlı ve güler yüzlüyüm. asabiyim ve aynı zamanda dışarıdan minnoş sevimli bir auram var.
-2
Hallegadola
(06.11.25)
Yumuşak yüzlüyüm, bunun zararlarınıda çekiyorum. Millet sert ve soğuk kişilerle mesafeli ve saygılı konuşurken. benimle farklı konuşuyorlar. Bazen insanlar bana yaklaşırken dik dik bakıyorum suratklarına artık. Bu ülke insanı adamı çıldırtır.
0
komando kani var bende
(06.11.25)
yumuşak yüzlüyüm ve kötü niyetli olmasalar da, insanlar bunu suistimal edebiliyor.
0
co2s2
(06.11.25)
Türkiye gibi, sırada beklerken bile kaynak yapan var mı yok mu diye sürekli alarmda olman gereken bir ülkede tabii ki her şey gibi bu da bir 'açık' olarak görülür ve suistimal edilir.

Naçiz gözlemim, yurt dışında insanlar çok insansever olmasalar da tanımadıkları insanlara karşı güleryüzlü ve kibar davranıyorlar çünkü bu bir görgü kuralı ve toplumun hayat standardını yükseltiyor. Bizde ise dünyanın en iyi kalpli insanı bile tanımadığı insanlarla mubatap olurken somurtmak zorunda çünkü nezaketi ve güleryüzlülüğü acizlik ve ahmaklık zanneden çok ayı var.
0
matarama su ko
(07.11.25)
(12)

ajax - gs ?

sweetoffice
evet duyuruda maçlar için güzel tahminler oluyor. bu maç için ne diyorsunuz ? ilk ben başlayayım, 1-3 GS alır diyorum
evet duyuruda maçlar için güzel tahminler oluyor. bu maç için ne diyorsunuz ? ilk ben başlayayım, 1-3 GS alır diyorum
+1
sweetoffice
(05.11.25)
2-4
0
yazar yazmaz yazan yazar
(05.11.25)
umarim yeneriz ama 2-2 hissi var
0
cooperr
(05.11.25)
Dün gece rüyama girdi. Ajax yeniyor ama skoru hatırlamıyorum
0
Rondak
(05.11.25)
aslında aklımdan geçen diğer skor da 2-5, bakalım
0
🌸sweetoffice
(05.11.25)
0-1 olsun bizim olsun.
tahmini 1-2 gs
0
duyuruuser
(05.11.25)
ajax 2 gs 0

not: gs'liyim ters totem yapiyorum
0
koela
(05.11.25)
5-1 gs alır
0
hold the door
(05.11.25)
X2 garanti
Ajax çok kötü.
Oran yükseltmek için direkt 2 oynanabilir.
+1
etna
(05.11.25)
türk takımların en son ne zaman hollanda deplasmanında kazanmış?
galatasaray hollanda deplasmanında en son ne zaman kazanmış?
beraberliği öp başına koy. maç berabere biter.
-6
mikahakkinen
(05.11.25)
bu sane o sane :D
+5
cooperr
(05.11.25)
Hahahaha
+1
ırene adler
(06.11.25)
valla okan hocaya güvenmediğim için gs'ı gömdüm. iyi g.t oldum. ama avrupada başarı güzeldir.
0
mikahakkinen
(06.11.25)
(15)

Aldığınız ürün hemen sonra indirime girince ne yapıyorsunuz?

hadi ya la
Trendyol üzerinden canlı destek bir şey yapılamayacağını söyledi. İade edip tekrar mı satın alayım? Arada ciddi bir fark var çünkü.
Trendyol üzerinden canlı destek bir şey yapılamayacağını söyledi. İade edip tekrar mı satın alayım? Arada ciddi bir fark var çünkü.
0
hadi ya la
(05.11.25)
tekrar satın al, ilk aldıgını iade et.

ben genellikle ugrasmamak için bir şey yapmıyorum. ya da alacagım ürün zaten indirime giriyor indirime girene kadar bekliyorum. fiyatlar artık günübirlik değişiyor çünkü.
+2
koela
(05.11.25)
ar, namus, şeref gibi kavramlara itibar ettiğim için çok bir şey yapmazdım.
-14
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(05.11.25)
Üzülmekle yetiniyorum.
Bir ürün satın alırken onun yarın indirime girebilme ihtimalini de düşünüyor olmamız lazım.
0
mutekebbir
(05.11.25)
ciddi fark varsa ve urunu kullanmadiysam iade eder, yeni fiyattan alirim.
0
lemmiwinks
(05.11.25)
Üzülüyorum.
0
kizil karga
(05.11.25)
sağlık olsun der bırakırdım.
yeni aldıysam, kargo gelmediyse ya da henüz ürünü açmadıysam yenisini alır bunu iade ederdim.

ama tutarı düşükse bunu yapmam.
tutarı yüksek bir ürünse de, ikinciyi almaya yetecek kadar param/kart limitim var mı onu düşünürüm.

çoğunlukla bir şey yapmam, sağlık olsun der bırakırım.
+1
biseysorcaktim
(05.11.25)
çok ciddi fark varsa iade ederim. ancak küçük farklar için uğraşmam.
+2
mikahakkinen
(05.11.25)
Bir şey yapmazdım sanırım . Sonraki alınanın daha erkenden bozulma ihtimali bile hala var

@Karim iceride uyuyor ben..
Yorumuna beğeni yaptım ama bütünlük olması açısından haklılığını yeni nick değişiminle daha da yukarıya taşımak lazım diye düşünüyorum .
0
diyecevaplandı
(05.11.25)
yani canımı sıkacak bir tutarsa anında iade ederim. örneğin 1000 liralık ürün 800'e düşmüşse iade ederim. amazon bu yüzden iyi işte. bak fiyatı düşmüş diyorum direkt hesabıma kupon yüklüyorlar.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(05.11.25)
mhye yazarım genelde kupon verirler. vermezlerse iade etmesi kolay ürünse iade eder tekrar alırım.
0
jelly bear
(05.11.25)
ürünü aldıktan sonra zam gelse, siz satıcıya"aaaa zam gelmiş, ben size biraz daha para vereyim" diyor musunuz?
-6
co2s2
(05.11.25)
İnternetten aldıysan koşulsuz iade edebiliosun, süpürge almıştım 5k 3gün sonra indirime girmişti mağazadan aldığım için mediamrkt hakkınız yok demişti. o gün bu gün mediamrkte gitmem

spor ayakkabı almıştım 5k indirime girdi ertesi gün 2k ya aradaki fark için iade ettim iade onaylanana kadar tekrar fiyatı artmıştı, iadenin onaylanmasını bekleme iade et ve tekrar al
0
eja
(05.11.25)
trendyol'u bilmiyorum ama hepsiburada kupon tanımlıyor. hiç sorun yaşamadım bugüne kadar gerçi premium üyeyim belki üyelere yapıyordur bu iyiliği.

biraz müşteri hizmetlerine carla beni iade edip tekrar almakla uğraştırmayın yoksa iade ederim ne fark edecek de..
+1
barisa
(05.11.25)
daha yeni başıma geldi, alacağım bir ürün güzel indirime girdi ve aldım; 3 gün sonra daha da düştü; iade ile uğraşmadım çünkü hem ürünü kullanmaya başladım hem de gelecek ürünün sorunsuz gelmeme ihtimali var. başka bir ürünü de alacaktım ve biraz daha düşsün diye bekliyordum, ona da zam geldi maalesef, alamadığım için üzüldüm. indirim veya zam işi tamamen şans, size uygun geldiğinde almak ve unutmak lazım
0
sweetoffice
(05.11.25)
Genelde Amazon bu durumda otomatik olarak para iade ediyor. O vermese haberim olmaz.
0
burfak
(06.11.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.