girl in a coma
kulaklık aldım orijinal olduğunu düşünerek. china kabartması var bi yerinde. jvc japon marka olduğu için şüphelendim. jvc, çinde mal üretip üstüne de china yazdırır mı acabayada jvc kulaklığı olanlar, china, japan, jvc vs bir kabartma var mı acaba kulaklığınızda. bendeki kulaklıktaki tek kabartma ku
kulaklık aldım orijinal olduğunu düşünerek. china kabartması var bi yerinde. jvc japon marka olduğu için şüphelendim. jvc, çinde mal üretip üstüne de china yazdırır mı acaba
yada jvc kulaklığı olanlar, china, japan, jvc vs bir kabartma var mı acaba kulaklığınızda. bendeki kulaklıktaki tek kabartma kuytu bi köşesindeki china yazısı :(
ühühü nolur replika olduğunu söylemeyin :(
yada jvc kulaklığı olanlar, china, japan, jvc vs bir kabartma var mı acaba kulaklığınızda. bendeki kulaklıktaki tek kabartma kuytu bi köşesindeki china yazısı :(
ühühü nolur replika olduğunu söylemeyin :(
0
jvc bilemem de, canon da japon markası ama ürünlerinin yarısı çin'de üretiliyor.
0
Markanın orijin ülkesi ayrı bir şey, ürünün üretildiği yer ayrı bir şey. İKEA da isveç markası ama bardaklar Rusya'da, el bezleri Türkiye'de, masaları Bulgaristan'da üretiliyor. Sonuçta siz markaya güveniyorsunuz, ürünün nerede üretildiği mesele olmamalı.
0
theconqueror'un dediği gibi tanınmış büyük firmalar bile işgücünün ucuz olması nedeniyle çin'de fabrika kuruyor. çin'de üretilen her mal kötü değildir, hatta hayatımızın her yanında çin malı olduğunu bilmediğimiz ürünler var.
hatta şu an masamdaki laptopun bataryasında bile "battery cell made in japan - assembled in china" yazıyor.
bir de artık "made in china" yerine "made in PRC" yazıyorlar:)
(bkz: prc)
hatta şu an masamdaki laptopun bataryasında bile "battery cell made in japan - assembled in china" yazıyor.
bir de artık "made in china" yerine "made in PRC" yazıyorlar:)
(bkz: prc)
0
coupling dizisine de jefff 'in istrailli kız ile karşılaştığı bölüm kaçıncı sezon kaçınıcı bölümdü acaba?
lupelius
hani meme ile ilgili ibranice ve ingilizce diyalogların geçtiği bölüm
hani meme ile ilgili ibranice ve ingilizce diyalogların geçtiği bölüm
0
sezon 1, bölüm 5
the girl with two breasts
tüh: saniye farkıyla kaçırdım, link vereyim bari: www.imdb.com
the girl with two breasts
tüh: saniye farkıyla kaçırdım, link vereyim bari: www.imdb.com
0
lovemyself
diyelim küü, entry de, bir film yahut dizinin içeriği ile alakalı anlatılar var. ki, son günlerde sadece dizinin o haftaki içeriği hakkında bilgi içerikli entry ler çoğaldı, malum. spoiler felan yok. nası ispiyonlanır bu entry? ispiyonlar arasında "spoiler gerekirdi" gibisinden bir gerekçe yok. ispi
diyelim küü, entry de, bir film yahut dizinin içeriği ile alakalı anlatılar var. ki, son günlerde sadece dizinin o haftaki içeriği hakkında bilgi içerikli entry ler çoğaldı, malum. spoiler felan yok. nası ispiyonlanır bu entry? ispiyonlar arasında "spoiler gerekirdi" gibisinden bir gerekçe yok. ispiyonlanmıyor mu, bırakalım da herkes dizi içeriklerini mi yazsın, öyle mi geçsin hayat?
ps: hep diyorum, sözlüğü daha yakından tanıma amaçlı sorular bunlar.
ps: hep diyorum, sözlüğü daha yakından tanıma amaçlı sorular bunlar.
0
ispiyonlanmıyor. ispiyon butonuna bastığın zaman çıkan gerekçelerden hiç biri senin ispiyon sebebin değilse o entry legaldir.
0
bir entry sadece ve sadece ispiyon fasilitesinde gördüğünüz 9 adet sebepten biri yüzünden ispiyonlanabilir, diğer hususların hiçbirisi ispiyon kapsamına girmez.
ayrıca (bkz: #14389829).
ayrıca (bkz: #14389829).
0
spoiler in olmaması sorun değil mi yahu? çabuk değişmiş hayat, tabular yıkılmış da, benim haberim yok :)
ben şimdi gidip de herhangibir filmin sonunu yazarsam, problem yok mu?
@kobuzchu kız: ben spoiler olmamasını entry in silinme nedeni diye biliyordum senelerdir yaf.. şaşırdım. sağolasın.
ben şimdi gidip de herhangibir filmin sonunu yazarsam, problem yok mu?
@kobuzchu kız: ben spoiler olmamasını entry in silinme nedeni diye biliyordum senelerdir yaf.. şaşırdım. sağolasın.
0
ayrıca şu ikisini birleştirince voltran oluşuyormuş, duyanların söyleyenlerin yalancısım ben de. pek bir faydasını görenler varmış.
(bkz: spoyler ibaresi)
(bkz: spoiler hide show)
(bkz: spoyler ibaresi)
(bkz: spoiler hide show)
0
ister sonunu, ister komple senaryoyu yaz. hiç bir şey olmaz. ha bol bol * küfür yersin, o ayrı. :)
0
compumaster
CTRL F5'den sonra "ARA" butonunu gorunuz.Herhangi bir sorun bulunuyor mu? [http://google.com gogil]
0
bir ara ekşi duyuru logosunun üstündeydi ama şu an her şey normal.
aradığını bulmakta zorlanan milyonlar adına teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum.
compumaster çalışıyor..
aradığını bulmakta zorlanan milyonlar adına teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum.
compumaster çalışıyor..
0
query motorunu cok test etmemisim, ciddi performans sikintilari var. su anda cevaplarda aramayi kapatacagim, yakinda acarim.
0
sorun yok. süper olmuş. duyuru'nun buna ihtiyacı vardı. kusursuz bir yer şu an benim gözümde.
0
ara butonu cevapla butonunun yanına gelse daha şık olmaz mıydı? diğer butonlardan uzak kalmış, milletin dikkatinden kaçabilir.
0
bir sorun sayılabilir:
mesela iki kişi var diyelim, "andy kaufman 2" nickiyle bir internet kullanıcısı, bir de ekşisözlük kullanıcısı. (ikisi de benim gerçi) ama ikisinin farklı olduğu durumlarda (ki bu gayet mümkün, kötü niyetli biri ya da diğerinden habersiz bir kullanıcı bunu yapabilir) ayrı ayrı yazarları aratabilmek gerekiyor bence.
şey yapılabilir: internet kullanıcı - sözlük kullanıcısı seçenekleri "tik" halinde bulunur. biz de tikleriz, ya da tik'i kaldırırız filan.
ya da duyuru'da sözlüğe ait nicklerin internet kullanıcılarının alması önlenebilir ama tam tersi için bir çözüm yok maalesef (internet kullanıcısı duyuru nickinin önceden alınmış olup başka birinin sözlükte aynı nicki seçmesi durumu).
mesela iki kişi var diyelim, "andy kaufman 2" nickiyle bir internet kullanıcısı, bir de ekşisözlük kullanıcısı. (ikisi de benim gerçi) ama ikisinin farklı olduğu durumlarda (ki bu gayet mümkün, kötü niyetli biri ya da diğerinden habersiz bir kullanıcı bunu yapabilir) ayrı ayrı yazarları aratabilmek gerekiyor bence.
şey yapılabilir: internet kullanıcı - sözlük kullanıcısı seçenekleri "tik" halinde bulunur. biz de tikleriz, ya da tik'i kaldırırız filan.
ya da duyuru'da sözlüğe ait nicklerin internet kullanıcılarının alması önlenebilir ama tam tersi için bir çözüm yok maalesef (internet kullanıcısı duyuru nickinin önceden alınmış olup başka birinin sözlükte aynı nicki seçmesi durumu).
0
bir tane daha:
bir kullanıcıyı nickiyle aratınca eğer o kullanıcının açtığı duyuruya hiç cevap gelmemişse o duyuru arama sonuçlarında gözükmüyor.
edit: örnek. "osculus" nickli kullanıcı. 3 tane duyurusu var. bir tanesine cevap gelmemiş hiç. aratınca o cevap verilmemiş olan gözükmüyor, ama cevap verilmiş diğer iki tanesi gözüküyor. nickine tıklatınca olması gerektiği gibi 3 duyuru da gözüküyor.
bir kullanıcıyı nickiyle aratınca eğer o kullanıcının açtığı duyuruya hiç cevap gelmemişse o duyuru arama sonuçlarında gözükmüyor.
edit: örnek. "osculus" nickli kullanıcı. 3 tane duyurusu var. bir tanesine cevap gelmemiş hiç. aratınca o cevap verilmemiş olan gözükmüyor, ama cevap verilmiş diğer iki tanesi gözüküyor. nickine tıklatınca olması gerektiği gibi 3 duyuru da gözüküyor.
0
@compumaster: cevaplarda arama kapalı olmasına rağmen cevapladığım başlıklar da listeleniyor.
0
Islevi mukemmel ama buton daha buyuk ve daha goze batacak sekilde olsa daha guzel olur bence.
edit: ya da ARA kelimesinin rengi duyuru'daki fosforlu yesil yapilabilir, bunlari soylememin amaci artik kimsenin gozunden kacmasin da ayni soruyu sormasinlar:)
edit: ya da ARA kelimesinin rengi duyuru'daki fosforlu yesil yapilabilir, bunlari soylememin amaci artik kimsenin gozunden kacmasin da ayni soruyu sormasinlar:)
0
chrome da halihazırda sıçmaktadır. logonun üstünde cıkıyor, deli ediyor bünyeyi. ctrl f5 dinlemiyor
0
söylenmiş ama bence de "ara" renginde bi değişikliğe gidilse fena olmaz gibi. arka fon füme, "ara" siyah renkte ya şu an vatandaşın gözünden kaçabilir bu haliyle.
0
EkşiDuyuru'ya bugün ilk girdiğimde arama gözümü deşecekti neydeyse ama sonra bir gitti, gidiş o gidiş... ne ctrl f5 ne de ctrl r işe yaramıyor. firefox kullanıyorum. niye ki acep?
0
CTRL F5 calismiyorsa, browser cache'inizi bosaltiniz, tepede gozukmesi tamamen sizin hala eski css'i almanizdan kaynaklaniyor. Ara butonunun rengi yeri vs degismeyecektir. Site tamamen skinable - css dosyalarini ve imajlari degistirip bana gonderirseniz kontrol merkezini yapinca sizin skininizi koyarim.
cevaplarda aranin secilememsinin nedeni secseniz bile arama olmayacagi. bazi senaryolar icin gecerli bu ve ben sorunu cozene kadar ki bu yakin gelecekte olmayacak bu duruma alismak zorundayiz biraz.
Herhangi bir aramada en fazla 2 sayfa gelmektedir. Hic sonuc donmezse de 2 sayfa varmis gibi linkler gelir, bu bug degil. server'a yuk bindirmemek icin yapilmis bir tercih.
cevaplarda aranin secilememsinin nedeni secseniz bile arama olmayacagi. bazi senaryolar icin gecerli bu ve ben sorunu cozene kadar ki bu yakin gelecekte olmayacak bu duruma alismak zorundayiz biraz.
Herhangi bir aramada en fazla 2 sayfa gelmektedir. Hic sonuc donmezse de 2 sayfa varmis gibi linkler gelir, bu bug degil. server'a yuk bindirmemek icin yapilmis bir tercih.
0
gijilti
Yani tarihte bunun örnekleri var mı? Romanlaştırılan bir film var mı mesela?
Yani tarihte bunun örnekleri var mı? Romanlaştırılan bir film var mı mesela?
0
2001: A Space Odyssey tam olmasa da bir örnek olabilir. şu linkin ilk paragrafında bahsediliyor.
en.wikipedia.org:_A_Space_Odyssey
en.wikipedia.org:_A_Space_Odyssey
0
matrix ile ilgili baya birşeyler yazılıp çizilmiştir, felsefesi bile oluşturuluyordu. vardır onla ilgili belki
0
yuto
geçende uykusuzda ersin karabulut'un yerden yükseldikten sonra dünyanın hareketi doğrultusunda bekleyip inmek gibi bir seyahat fikri vardı.şimdi diyelim ki havada yükseldik ve karşıt bi güç uygulayıp eylemsizlik etkisinden kurtulduk hava sürtünmesi dışında üzerimize uygulanan bir güç olur mu? bu güç
geçende uykusuzda ersin karabulut'un yerden yükseldikten sonra dünyanın hareketi doğrultusunda bekleyip inmek gibi bir seyahat fikri vardı.
şimdi diyelim ki havada yükseldik ve karşıt bi güç uygulayıp eylemsizlik etkisinden kurtulduk hava sürtünmesi dışında üzerimize uygulanan bir güç olur mu? bu güç dünyanın dönüş hızından faydalanıp yer değiştirmemizi olanaksızlaştırır mı?
şimdi diyelim ki havada yükseldik ve karşıt bi güç uygulayıp eylemsizlik etkisinden kurtulduk hava sürtünmesi dışında üzerimize uygulanan bir güç olur mu? bu güç dünyanın dönüş hızından faydalanıp yer değiştirmemizi olanaksızlaştırır mı?
0
ohooo, sinan sağıroğlu çoktan işledi bu konuyu, siz geç kalmışsınız.
www.youtube.com
(bkz: #7526276)
yerçekimi kuvveti siz ne kadar zıplarsanız zıplayın sizi dünyaya doğru çeker, sadece sizi değil o zıplama mesafesindeki bütün parçacıkları da çeker, dolayısıyla siz havadayken bu etkiden -zıplayarak- kurtulmuş olmuyorsunuz.
diyelim ki öyle bir noktaya havalandınız ki hiçbir kuvvet yok üzerinizde. o zaman olması mantıklı gibi görünüyor değil mi? tabii ki değil, çünkü nerede olursanız olun cisimler arası etkileşim her zaman olacaktır, kimini farketseniz kimini farketmeseniz de sizi bu kuvvetlerden bağımsız kılacak bir yapı -en azından benim bildiğim kadarıyla ve yardımcı bir dış güce ihtiyacınız olmaksızın- yoktur.
www.youtube.com
(bkz: #7526276)
yerçekimi kuvveti siz ne kadar zıplarsanız zıplayın sizi dünyaya doğru çeker, sadece sizi değil o zıplama mesafesindeki bütün parçacıkları da çeker, dolayısıyla siz havadayken bu etkiden -zıplayarak- kurtulmuş olmuyorsunuz.
diyelim ki öyle bir noktaya havalandınız ki hiçbir kuvvet yok üzerinizde. o zaman olması mantıklı gibi görünüyor değil mi? tabii ki değil, çünkü nerede olursanız olun cisimler arası etkileşim her zaman olacaktır, kimini farketseniz kimini farketmeseniz de sizi bu kuvvetlerden bağımsız kılacak bir yapı -en azından benim bildiğim kadarıyla ve yardımcı bir dış güce ihtiyacınız olmaksızın- yoktur.
0
senin zipladigin andaki yatay hizin, dunyanin donus hizi. ki bu oyle bi hiz ki, senin ziplamanin hizindan kat be kat fazla.
o yuzden sen cok cok cok yuksek hizlarla ziplamadikca, hizinin yatay bileseni yuzunden dunyayla beraber hareket etmeye devam edersin. zaten daha hizli ziplayabilsen uzay mekigi olursun. :)
o yuzden sen cok cok cok yuksek hizlarla ziplamadikca, hizinin yatay bileseni yuzunden dunyayla beraber hareket etmeye devam edersin. zaten daha hizli ziplayabilsen uzay mekigi olursun. :)
0
yahu diyelim balonla yükseldik dünyanın dönüş yönü doğrultusunda roketle yol alıyoruz, dünyanın dönüş yönünün tersine yol almaya çalışsak daha hızlı gitmez miyiz?
0
eğitim durumunuzu bilmiyorum ama sorduğunuz sorular güzelken, lise düzeyinde herhangi bir fizik dersinde bunların cevabının verilmesi, öğrencinin bununla ilgili düşünebilmesinin sağlanması gerekiyor zaten. biz ise bindik bir öss'ye gidiyoruz cehennemin dibine.
önce şurada bir kavram karmaşıklığını gidermek istiyorum. siz, "daha hızlı gitmez miyiz" diye sorarken, asıl sormak istediğiniz şey "belirli bir noktadan (balonla havada olduğumuzu düşünerek) dünyanın dönüş istikametinde ve tam zıttı yönde hareket edersek, eşit mesafedeki uzaklıklara farklı zamanlarda varır mıyız?". burada önemli olan hız değil, eşit mesafedeki bir uzaklığa, eşit hızda farklı istikamette hareket edersek katedeceğimiz zamandır.
bu arada rüzgar, sürtünme, coğrafi farklılıklar gibi etmenleri konu dışında tutuyoruz, bunda hemfikiriz sanırım. çıktığınız yüksekliğin de atmosfer sınırları içerisinde yer aldığını düşünürsek, zaman farklı olmayacaktır. çünkü dünya kapalı bir sistemdir (gerçekte böyle olmasıjı değil, yaptığımız modellemede öyle olduğunu düşünmenizi istiyorum) ve dünyanın kendi çevresindeki dönüşü, etkisi altındaki (hadi bu etkiye de yerçekimi diyelim ama daha geniş bir ölçüde düşünmek isterseniz mrtskn'in bahsettiği yörünge konusunu hesaba katmalısınız) bütün parçacıklara "aynı şekilde davranır". etrafınızdaki hava molekülleri, cisimler, siz bu sistemden bağımsız değilsiniz, o yüzden de birbirlerinden bağımsız düşünemezsiniz - halbuki siz bizim üzerimizdeki hız ile dünyanın kendi etrafında dönme hızının ayrı ayrı işin içine katılması gerektiğini varsayıyorsunuz (açık açık söylemeseniz bile).
bu kapalı sitemlerle ilgili klasik bir de örnek vereyim belki daha yardımcı olur gözünde canlandırmanızda. araba ile seyahat ederken, arabanın içi kapalı bir sistemi oluşturur. onun yol üzerinde hareket etmesi ile sizin arabanın içinde hareket etmeniz arasında bir bağlantı yoktur. arabayı dünya olarak düşünün. sizin araba içerisindeki hareketiniz, arabada katettiğiniz mesafe, arabanın yol üzerinde aldığı mesafe ile alakasızdır. hatta siz oturuken ve hareket etmezken arabaya göre hiçbir yol katetmiyorsunuzdur. araba ise yola göre konum değiştiriyordur ama başta dediğim gibi arabayı dünya olarak düşünürseniz, bu katedilen yolun siz ve arabayla ilgili hiçbir alakasının olmadığınız göreceksiniz.
sanırım biraz karışık oldu anlattıklarım, ama aklınıza yatmayan hususlar varsa daha detaylı anlatmaya çalışabilirim. herkes anasının karnından feynman doğamıyor sanırım.
önce şurada bir kavram karmaşıklığını gidermek istiyorum. siz, "daha hızlı gitmez miyiz" diye sorarken, asıl sormak istediğiniz şey "belirli bir noktadan (balonla havada olduğumuzu düşünerek) dünyanın dönüş istikametinde ve tam zıttı yönde hareket edersek, eşit mesafedeki uzaklıklara farklı zamanlarda varır mıyız?". burada önemli olan hız değil, eşit mesafedeki bir uzaklığa, eşit hızda farklı istikamette hareket edersek katedeceğimiz zamandır.
bu arada rüzgar, sürtünme, coğrafi farklılıklar gibi etmenleri konu dışında tutuyoruz, bunda hemfikiriz sanırım. çıktığınız yüksekliğin de atmosfer sınırları içerisinde yer aldığını düşünürsek, zaman farklı olmayacaktır. çünkü dünya kapalı bir sistemdir (gerçekte böyle olmasıjı değil, yaptığımız modellemede öyle olduğunu düşünmenizi istiyorum) ve dünyanın kendi çevresindeki dönüşü, etkisi altındaki (hadi bu etkiye de yerçekimi diyelim ama daha geniş bir ölçüde düşünmek isterseniz mrtskn'in bahsettiği yörünge konusunu hesaba katmalısınız) bütün parçacıklara "aynı şekilde davranır". etrafınızdaki hava molekülleri, cisimler, siz bu sistemden bağımsız değilsiniz, o yüzden de birbirlerinden bağımsız düşünemezsiniz - halbuki siz bizim üzerimizdeki hız ile dünyanın kendi etrafında dönme hızının ayrı ayrı işin içine katılması gerektiğini varsayıyorsunuz (açık açık söylemeseniz bile).
bu kapalı sitemlerle ilgili klasik bir de örnek vereyim belki daha yardımcı olur gözünde canlandırmanızda. araba ile seyahat ederken, arabanın içi kapalı bir sistemi oluşturur. onun yol üzerinde hareket etmesi ile sizin arabanın içinde hareket etmeniz arasında bir bağlantı yoktur. arabayı dünya olarak düşünün. sizin araba içerisindeki hareketiniz, arabada katettiğiniz mesafe, arabanın yol üzerinde aldığı mesafe ile alakasızdır. hatta siz oturuken ve hareket etmezken arabaya göre hiçbir yol katetmiyorsunuzdur. araba ise yola göre konum değiştiriyordur ama başta dediğim gibi arabayı dünya olarak düşünürseniz, bu katedilen yolun siz ve arabayla ilgili hiçbir alakasının olmadığınız göreceksiniz.
sanırım biraz karışık oldu anlattıklarım, ama aklınıza yatmayan hususlar varsa daha detaylı anlatmaya çalışabilirim. herkes anasının karnından feynman doğamıyor sanırım.
0
latoneus
roma ve yunan mitolojileriyle ilgili ders kitabı modunda olmayan, özel ilgiyi tatmin etme amaçlı, akıcı bir dille yazılmış kaynak önerebilecek olan var mıdır? teşekkürler şimdiden..
roma ve yunan mitolojileriyle ilgili ders kitabı modunda olmayan, özel ilgiyi tatmin etme amaçlı, akıcı bir dille yazılmış kaynak önerebilecek olan var mıdır? teşekkürler şimdiden..
0
Yunan ve Roma Mitolojisi - Colette Estin-Helene Laporte
Eğlenceli bir kitaba benziyor.
www.mitoloji.org
Eğlenceli bir kitaba benziyor.
www.mitoloji.org
0
azra erhat in mitoloji sözlüğü bir de edith hamilton un mitoloji kitabi. ikincisinin ingilizcesini okuyabiliyorsan daha iyi olur.
0
edith hamilton +1
(tam adı: mitologya, varlık yayınlarına ait ve ülkü tamer çevirmiş.)
(mitoloji için hocanın önerdiği ders kitabını elime bile almadan, dersi AA ile vermemi sağlayan kitaptır kendisi)
(tam adı: mitologya, varlık yayınlarına ait ve ülkü tamer çevirmiş.)
(mitoloji için hocanın önerdiği ders kitabını elime bile almadan, dersi AA ile vermemi sağlayan kitaptır kendisi)
0
Yunan ve Roma Mitolojisi
Le Livre de la Mythologie Grecgue et
Romaine - 1987
Colette Estın - Hélène Laporte
tübitağın kitabı, renkli resimli :) gayet anlaşılır bi kitaptı
Le Livre de la Mythologie Grecgue et
Romaine - 1987
Colette Estın - Hélène Laporte
tübitağın kitabı, renkli resimli :) gayet anlaşılır bi kitaptı
0
nick name
büyük boyutlu. şehirlerin sınırlarını gösteren bir türkiye haritası arıyorum. Harita üzerinde istenen şehirlerin boyanması amaçlı kullanılacaktır..elinde olan var mıdır?
büyük boyutlu. şehirlerin sınırlarını gösteren bir türkiye haritası arıyorum. Harita üzerinde istenen şehirlerin boyanması amaçlı kullanılacaktır..
elinde olan var mıdır?
elinde olan var mıdır?
0
12.3 mb boyutunda epey büyük bir jpeg harita.karayolları resmi web sitesinden geliyor.
sitede har,talar linki var oraya tıkla.
www.kgm.gov.tr
sitede har,talar linki var oraya tıkla.
www.kgm.gov.tr
0
nochristrequiress
Cocuklugumda bunlar berbat yesil renk bir uniforma ile siyah beyaz arabalara sahiptiler. Tam olarak ne zaman revize edildi ve ne amacla? Bay E'yi izliyorum su an, o zamanlar (1995) hala eski tiplermis.
Cocuklugumda bunlar berbat yesil renk bir uniforma ile siyah beyaz arabalara sahiptiler. Tam olarak ne zaman revize edildi ve ne amacla?
Bay E'yi izliyorum su an, o zamanlar (1995) hala eski tiplermis.
Bay E'yi izliyorum su an, o zamanlar (1995) hala eski tiplermis.
0
lise 1 servis şoförümün "bu ne lan çöpçü gibi olmuşlar" dediğini çok net hatırlıyorum. sene 1993-1994'tü ben lise 1'e giderken.
0
sanal uyku
sözlükte de başlığı vardı ama böyle daha çok kişi katılım gösterir diye düşündüm.1. üyelerin nicklerinin yanında "kimdir nedir" için bir link olsun, kopyala yapıştırla uğraşmadan o üye kimmiş neymiş rahatça öğrenebilelim.2. soru açık haldeyken de kaç tane cevap gelmiş görebilelim. böylece soruyu açı
sözlükte de başlığı vardı ama böyle daha çok kişi katılım gösterir diye düşündüm.
1. üyelerin nicklerinin yanında "kimdir nedir" için bir link olsun, kopyala yapıştırla uğraşmadan o üye kimmiş neymiş rahatça öğrenebilelim.
2. soru açık haldeyken de kaç tane cevap gelmiş görebilelim. böylece soruyu açıp refresh yaptıktan sonra tekrar en alta inip bakmak ya da soruyu kapatıp acaba sayı değişti mi diye bakmamız gerekmesin.
başkaları ne düşünüyor bu konuda bir de onu merak ettim?
1. üyelerin nicklerinin yanında "kimdir nedir" için bir link olsun, kopyala yapıştırla uğraşmadan o üye kimmiş neymiş rahatça öğrenebilelim.
2. soru açık haldeyken de kaç tane cevap gelmiş görebilelim. böylece soruyu açıp refresh yaptıktan sonra tekrar en alta inip bakmak ya da soruyu kapatıp acaba sayı değişti mi diye bakmamız gerekmesin.
başkaları ne düşünüyor bu konuda bir de onu merak ettim?
0
@bryan fury:
yeniliyor da yeniledikten sonra yeni cevap gelmiş mi gelmemiş mi diye o duyurunun sonuna inmek ya da duyuruyu yeniden kapatmak gerekiyor ki yazılmış cevap sayısı artmış mı görebilelim. eğer ikincide dediğim gibi olursa duyuru açık haldeyken de refresh yapılınca hiç bir hamle yapmadan yeni cevap gelip gelmediğini anlayabileceğiz.
yeniliyor da yeniledikten sonra yeni cevap gelmiş mi gelmemiş mi diye o duyurunun sonuna inmek ya da duyuruyu yeniden kapatmak gerekiyor ki yazılmış cevap sayısı artmış mı görebilelim. eğer ikincide dediğim gibi olursa duyuru açık haldeyken de refresh yapılınca hiç bir hamle yapmadan yeni cevap gelip gelmediğini anlayabileceğiz.
0
1. /msg - ? ile iki adimda gorulebiliyor. sozlukteki gibi yaninda ? olsa daha iyi olabilir tabii.
0
2. yeni cevap gelip gelmediğini görmek için açıkken kaç cevap geldiğini yazmasını değil de, ısrarla şu refresh butonunun bir tane de cevapların en altına konmasını öneriyorum ben. cevapları okuyalım bitsin, okurkene yeni cevap yazılmış mı diye de en alttaki refreshe basalım, zaten yeni evap varsa, biz de halihazırda en alta bakıyor olduğumuzdan pırt diye çıksın yeni cevap gözümüzün önüne. "kaç cevap vardıydı ki, artmış mı acaba" diye sayıdan takip etmekten daha kolay daha pratik bu bence.
hatta "cevapla" butonu da konsun en alta. yeni yazar danışma bürosu gibi upuzun cevaplar yazılmış soruya bir cevap da biz eklemek için en yukarı çıkıp cevapla butonu aramayalım. en son cevabı okuduktan sonra en alttaki cevapla'ya basalım.
hatta "cevapla" butonu da konsun en alta. yeni yazar danışma bürosu gibi upuzun cevaplar yazılmış soruya bir cevap da biz eklemek için en yukarı çıkıp cevapla butonu aramayalım. en son cevabı okuduktan sonra en alttaki cevapla'ya basalım.
0
playthegame
filtre kahve makinesi almak istiyoruz, önemli olan normal filtre kahve kısmı ama espresso filan yaparsa da şahane olur.alış veriş sitelerine filan baktım ama iyisi nedir bunun? ne önerirsiniz? (çok da tuzlu olmazsa güzel olur, hoş olur :))
filtre kahve makinesi almak istiyoruz, önemli olan normal filtre kahve kısmı ama espresso filan yaparsa da şahane olur.
alış veriş sitelerine filan baktım ama iyisi nedir bunun? ne önerirsiniz?
(çok da tuzlu olmazsa güzel olur, hoş olur :))
alış veriş sitelerine filan baktım ama iyisi nedir bunun? ne önerirsiniz?
(çok da tuzlu olmazsa güzel olur, hoş olur :))
0
espresso yapmasın derseniz, ortalama fiyatlı bir şey alın yeter. arzum falan gibi... 70-80 liraya hatta daha ucuza bulabilirsiniz.
ya hep bana denk geliyor ya da hepsi öyle, bilemiyorum ama; ailece 6-7 tane kahve makinesi eskittik. çabuk bozulan şeyler bu aletler.
ya hep bana denk geliyor ya da hepsi öyle, bilemiyorum ama; ailece 6-7 tane kahve makinesi eskittik. çabuk bozulan şeyler bu aletler.
0
bence bi French Press herseyi halleder ben öle yapıorum hem dayanıklı hem de gereksiz pahalı diil diğer multi fonsiyon makineler gibi..ben Starbucks dan almıştım gayet ii tavsiye olunur ama Tchibo da bu kahve ve saz arkadaşları konusuyla derinden ilgili..ama tabi Espresso dan vazgecmeniz gerekicek..
0
thefalloftekin
erasmus programına dahil olan türkiye üniversitelerinin hangi avrupa okuluyla, hangi bölüm ile anlaşması var nereden-nasıl öğrenebiliriz? üniversiteyi arayıp sormadan, internet üzerinden bakabileceğimiz bir yer var mıdır?biraz daha iyimser olup soruyu daraltırsam; uluslararası ilişkiler bölümünün me
erasmus programına dahil olan türkiye üniversitelerinin hangi avrupa okuluyla, hangi bölüm ile anlaşması var nereden-nasıl öğrenebiliriz? üniversiteyi arayıp sormadan, internet üzerinden bakabileceğimiz bir yer var mıdır?
biraz daha iyimser olup soruyu daraltırsam; uluslararası ilişkiler bölümünün mevcut olduğu okulların, bu bölüm için anlaşmalı olduğu avrupa ülkeleri/üniversiteleri nelerdir?
varolun, sağolun..
biraz daha iyimser olup soruyu daraltırsam; uluslararası ilişkiler bölümünün mevcut olduğu okulların, bu bölüm için anlaşmalı olduğu avrupa ülkeleri/üniversiteleri nelerdir?
varolun, sağolun..
0
her üniversitenin ve üniversite içinde her bölümün farklı ülkelerin farklı okullarının farklı bölümleriyle anlaşması var.
çoğu üniversitemizin doğru düzgün bilgi veren web siteleri olmadığını farz edersek; sağlıklı bilgi için yapılacak tek şey ilgili bölümün öğrenci işleri ile ilgili üniversitenin erasmus koordinatörlerinin kapılarını aşındırmak.
çoğu üniversitemizin doğru düzgün bilgi veren web siteleri olmadığını farz edersek; sağlıklı bilgi için yapılacak tek şey ilgili bölümün öğrenci işleri ile ilgili üniversitenin erasmus koordinatörlerinin kapılarını aşındırmak.
0
okulların sitelerinde erasmus ofislerinin linkleri var oradan bakıp ogrenebilirsin ama tum listelerin beraber bulungu bir link var mıdır bilemedim açıkcası. mesela kocaeli universitesi'nin erasmus ofisine şuradan ulaşabilirsin
int.kocaeli.edu.tr
her okulun tarihleri aynı mıdır bilemem ama kocaeli'nin başvuruları geçen cuma bitti.
int.kocaeli.edu.tr
her okulun tarihleri aynı mıdır bilemem ama kocaeli'nin başvuruları geçen cuma bitti.
0
Üniversite bazında bakman gerek, her üniversite kendisi anlaşma yapıyor. Misal İzmir Ekonomi Üniversitesi'nin Uluslararası İlişkiler de dahil anlaşmaları:
oia.ieu.edu.tr
oia.ieu.edu.tr
0
her okul için,o okulun ilgili sitesinde yazıyordur.
mesela iü uluslararası ilişkiler için;
almanya (3 farklı şehir, köln-hamburg-tübingen)
italya (siena)
polonsa, slovakya, slovenya
gibi seçenkler vardı, değişmediyse.
mesela iü uluslararası ilişkiler için;
almanya (3 farklı şehir, köln-hamburg-tübingen)
italya (siena)
polonsa, slovakya, slovenya
gibi seçenkler vardı, değişmediyse.
0
word dosyasında olduğu için tam link veremedim ama Boğaziçi Üniversitesi için burdan bakabilirsin. belki başka sayfalarda daha açık bir şekilde vardır ama ben ancak bunları bulabildim.
www.googlesyndicatedsearch.com
www.googlesyndicatedsearch.com
0
babil baligi
selamlar.yıllar yıllar önce "su soğuk su" diye bağırıp duran bir çocuk vardı garanti reklamında. yavaş yavaş işi büyütüp, gidip paralarını garantiye yatırıyordu, bişeyler yapıyordu. müziği neydi ki o reklamın, hatırlayan var mı?
selamlar.
yıllar yıllar önce "su soğuk su" diye bağırıp duran bir çocuk vardı garanti reklamında. yavaş yavaş işi büyütüp, gidip paralarını garantiye yatırıyordu, bişeyler yapıyordu. müziği neydi ki o reklamın, hatırlayan var mı?
yıllar yıllar önce "su soğuk su" diye bağırıp duran bir çocuk vardı garanti reklamında. yavaş yavaş işi büyütüp, gidip paralarını garantiye yatırıyordu, bişeyler yapıyordu. müziği neydi ki o reklamın, hatırlayan var mı?
0
melih kibar'ın ama, adı neydi müziğin....
edit (bkz: sucu çocuk)
edit2: www.youtube.com şurda temiz bi versiyonu var 4 dakikalık.
edit (bkz: sucu çocuk)
edit2: www.youtube.com
şurda temiz bi versiyonu var 4 dakikalık.
0
adı sucu çocuk diye geçer genelde ben de hep öyle bilirim adını.
0
elektromaniac
yurt dışından arkadaşım gelecek ticari maksatlı SLR makine getirtmek istiyorum hangi cihazı tercih ediyim yani en çok kullanılanlar hangileri? birde bu garanti olayı bizim burda gecerli olurmu?
yurt dışından arkadaşım gelecek ticari maksatlı SLR makine getirtmek istiyorum hangi cihazı tercih ediyim yani en çok kullanılanlar hangileri? birde bu garanti olayı bizim burda gecerli olurmu?
0
canon 450d olur mesela...
canon'da fiyat farkı ödeyerek uluslararası garantiyle alabiliyorsunuz. ama uluslararası garanti türkiye'de geçerli değil; aklınızda olsun.
canon'da fiyat farkı ödeyerek uluslararası garantiyle alabiliyorsunuz. ama uluslararası garanti türkiye'de geçerli değil; aklınızda olsun.
0
eos 450d çabuk satılır iyi gider
eos 40d getirtebilirsin uygun fiyata, müşterin şimdiden hazır olabilir
eos 40d getirtebilirsin uygun fiyata, müşterin şimdiden hazır olabilir
0
d3x için 8000 dolar verileceğine 4500 dolara d3 alınması çok daha mantıklı. piksel sayısı dışındaki her şey d3x'te daha kötü.
0
yoldaki isaretler
fotoşop öğrenmeye niyetlendim.1- öğreneyim mi? ben pek takip edemiyorum, 4-5 sene önce acayip popülerdi hala aynı derecede işe yarar, yaygın ve geçerli mi?2- adobe photoshop cs3 extended mi adobe photoshop elements 7 mi? ("o senin ne için kullanacağına bağlı" derseniz, valla bilmiyorum öyle bi niyet
fotoşop öğrenmeye niyetlendim.
1- öğreneyim mi? ben pek takip edemiyorum, 4-5 sene önce acayip popülerdi hala aynı derecede işe yarar, yaygın ve geçerli mi?
2- adobe photoshop cs3 extended mi adobe photoshop elements 7 mi? ("o senin ne için kullanacağına bağlı" derseniz, valla bilmiyorum öyle bi niyetlendim)
3- "öğrenmeye şurdan başla" diyebileceğiniz bi blog, video, guide, kitap, e-kitap var mı?
1- öğreneyim mi? ben pek takip edemiyorum, 4-5 sene önce acayip popülerdi hala aynı derecede işe yarar, yaygın ve geçerli mi?
2- adobe photoshop cs3 extended mi adobe photoshop elements 7 mi? ("o senin ne için kullanacağına bağlı" derseniz, valla bilmiyorum öyle bi niyetlendim)
3- "öğrenmeye şurdan başla" diyebileceğiniz bi blog, video, guide, kitap, e-kitap var mı?
0
1. hala aynı derecede işe yarar, yaygın ve geçerli.
2. bilemedim.. ben hala ps7 kullanıyorum.
2. bilemedim.. ben hala ps7 kullanıyorum.
0
2. hemen hemen son sürümler aynı işi görüyor. şurada da evrimi var: img260.imageshack.us
yakınlar demek istiyorum, ben de 7'den memnunum, asla kullanmayacağınız özelliklerin zaten ağır olan programları daha da ağırlaştırmasına izin vermenize gerek yok cümle bitmiyor bir de çok korkuyorum.
yakınlar demek istiyorum, ben de 7'den memnunum, asla kullanmayacağınız özelliklerin zaten ağır olan programları daha da ağırlaştırmasına izin vermenize gerek yok cümle bitmiyor bir de çok korkuyorum.
0
adope cs3 extended var bende çok memnunum. ama 7 yi hiç denemedim. birde cs4 var 3 boyutlu çalışmalar yapılabiliyor. sadece fotoşop olarak değilde paint in gelişmiş programı olarak düşünürseniz, biraz da eliniz alışınca gören herkesin ağzının suyunu akıtacak resimler yapabilirsiniz birçok örneği deviantart da mevcut.
0
1-2 tamam sanırım
3- www.photoshoptopsecret.com
dili ingilizce, ancak zaten amaç görsel olduğu için pek zorlanmassın sanırım. gerçi baya anlatıyo.
istiyosan oradan al parasıyla istersen rapidshare şeklinde arat google'da(anladın sen onu). duyuru kapalı değil iş çıkmasın başımıza.
3- www.photoshoptopsecret.com
dili ingilizce, ancak zaten amaç görsel olduğu için pek zorlanmassın sanırım. gerçi baya anlatıyo.
istiyosan oradan al parasıyla istersen rapidshare şeklinde arat google'da(anladın sen onu). duyuru kapalı değil iş çıkmasın başımıza.
0
3. bunlar temel bilgilerden sonra işe yarar sanırım ama, bulunsun elinizde.
photoshopfrenzy.com
psdtuts.com
www.tu-torial.com
pshero.com
www.photoshoproadmap.com
www.worth1000.com
www.photoshoplady.com
luxa.org
www.layersmagazine.com
www.photoshoplab.com
www.themeslive.com
www.creativecloseup.com
www.smashingmagazine.com
www.photoshopsupport.com
www.metacafe.com
www.photoshopuzmani.com
photoshopcontest.com
www.photoshoproadmap.com
aviary.com
www.photoshoplady.com
designreviver.com
photoshopfrenzy.com
psdtuts.com
www.tu-torial.com
pshero.com
www.photoshoproadmap.com
www.worth1000.com
www.photoshoplady.com
luxa.org
www.layersmagazine.com
www.photoshoplab.com
www.themeslive.com
www.creativecloseup.com
www.smashingmagazine.com
www.photoshopsupport.com
www.metacafe.com
www.photoshopuzmani.com
photoshopcontest.com
www.photoshoproadmap.com
aviary.com
www.photoshoplady.com
designreviver.com
0
www.freephotoshoptutorials.org
bir araya toplanmış youtube' daki photoshop tutorial videoları.
bir araya toplanmış youtube' daki photoshop tutorial videoları.
0
deckard
tamam moderatörler mesaj yoluyla gelen ispiyonlardan bezdi. haklılar da. e ama şimdi de hatalı ispiyonların fazlalığından dolayı gerçekten haklı olan ispiyonlar arada kaynamıyor mudur? yani bir moderatör ispiyonlanan entry'lere yarım saatlik süre ayırdı diyelim. herkes gammaz olmadan önce x tane isp
tamam moderatörler mesaj yoluyla gelen ispiyonlardan bezdi. haklılar da. e ama şimdi de hatalı ispiyonların fazlalığından dolayı gerçekten haklı olan ispiyonlar arada kaynamıyor mudur? yani bir moderatör ispiyonlanan entry'lere yarım saatlik süre ayırdı diyelim. herkes gammaz olmadan önce x tane ispiyon değerlendirecekti ve bunların arasından hatalı olanları eleyecekti. şimdi, aynı sürede daha fazla hatalı ispiyon geleceğinden gerçekten doğru olan ispiyonlar arada kaynayacak gibime geliyor. ya da işte moderatör daha fazla vakit harcayacak sözlükte, ki zaten modlog'ta günün her dakikası için en az bir işlem gözüküyor.
0
Hazır siz soru sormuşken ben de bir tane ekleyeyim, modlog'a bakarken içimden geçen... Bu insanlar birkaç güne delirmez mi? Delirlirlerse neler olur? Hepi topu 7 kişiler, 22052 yazar var. Bunlardan sadece 20 tanesi arızalı olsa, her önüne geleni ispiyonlasa, kafasına taktığı yazarların entrylerini baştan sona tarasa.... Ben düşünürken bile delirecek gibi oluyorum yahu! Tek ben miyim ters bir şeyler olmak üzereymiş gibi hisseden?
0
kötüleme butonu gibi ispiyon butonu kullanıp yerli yersiz sıradan geçirerek ispiyon yapan arızalılara bir güzellik düşünüyorlardır eminim.
ama hatalı ispiyonların artacağı konusunda haklısın. şu entry neden illegal, ben neden çaylak oldum muhabbetlerinde bile insanlar çaylak olma nedenleri ile tamamen alakasız konularda çaylak olduklarını düşünüyorlar. bu adam çaylaklığı bitince direkt gammaz olacak. yapacağı ispiyonların doğruluğunu düşünelim. hiç parlak görmüyorum.
ama hatalı ispiyonların artacağı konusunda haklısın. şu entry neden illegal, ben neden çaylak oldum muhabbetlerinde bile insanlar çaylak olma nedenleri ile tamamen alakasız konularda çaylak olduklarını düşünüyorlar. bu adam çaylaklığı bitince direkt gammaz olacak. yapacağı ispiyonların doğruluğunu düşünelim. hiç parlak görmüyorum.
0
adam çaylaklığı bitince direkt gammaz olmuyor ki. gammaz iken çaylak olan yazarın o yetkisi alınıyor. birkaç yıl önce oldu, kendimden biliyorum :)
0
gijilti
Görüntlü, yazılı, basılı herhangi kaynaklar...Şimdiden çok teşekkürler.
Görüntlü, yazılı, basılı herhangi kaynaklar...
Şimdiden çok teşekkürler.
Şimdiden çok teşekkürler.
0
bunlar benim ilgimi çeken şeylerdi çoğunun ana sitesinde daha çok kaynak bulabilirsiniz.
pstutorialsblog.com
www.photoshop.com
www.emmaalvarez.com
www.11amdesign.com
www.photoshopdersleri.net
luxa.org
www.iyiz.com
www.dezinerfolio.com
blurbomat.com
psdtuts.com
www.visual-blast.com
www.photoshopders.com
www.unfocusedbrain.com
www.photoshoproadmap.com
www.photoshoplady.com
designfruit.com
pstutorialsblog.com
www.photoshop.com
www.emmaalvarez.com
www.11amdesign.com
www.photoshopdersleri.net
luxa.org
www.iyiz.com
www.dezinerfolio.com
blurbomat.com
psdtuts.com
www.visual-blast.com
www.photoshopders.com
www.unfocusedbrain.com
www.photoshoproadmap.com
www.photoshoplady.com
designfruit.com
0
photoshopfrenzy.com
psdtuts.com
www.tu-torial.com
pshero.com
www.photoshoproadmap.com
www.worth1000.com
luxa.org
www.layersmagazine.com
www.photoshoplab.com
şunlar da benden olsu, pascha d'nin yazdıklarının tekrarı olabilir bir kısmı, bakmaya üşendim.
psdtuts.com
www.tu-torial.com
pshero.com
www.photoshoproadmap.com
www.worth1000.com
luxa.org
www.layersmagazine.com
www.photoshoplab.com
şunlar da benden olsu, pascha d'nin yazdıklarının tekrarı olabilir bir kısmı, bakmaya üşendim.
0
lynda.com (yazılmış zaten) bir de total training videolarını indir derim. tane tane anlatıyolar valla adamlar. superb.
edit: bir de şimdi aklıma geldi. bu da iyidir.
abduzeedo.com
edit: bir de şimdi aklıma geldi. bu da iyidir.
abduzeedo.com
0
dozi
Arial veya Times benzeri harflerin sadece dış çizgilerinin olduğu bir font arıyorum, gören duyan bilen ?
Arial veya Times benzeri harflerin sadece dış çizgilerinin olduğu bir font arıyorum, gören duyan bilen ?
0
eğer işiniz photoshopla ise ya da photoshopla da olabilir ise:
type mask tool kullanıp metni yazarsanız; sonra da boş bir layerda seçili alana sağ tıklayıp "stroke" derseniz istediğiniz kalınlıkta ve büyüklükte dış çizgi oluşturabilirsiniz.
burda yazarak anlatmak, yapmaktan daha zormuş heh
type mask tool kullanıp metni yazarsanız; sonra da boş bir layerda seçili alana sağ tıklayıp "stroke" derseniz istediğiniz kalınlıkta ve büyüklükte dış çizgi oluşturabilirsiniz.
burda yazarak anlatmak, yapmaktan daha zormuş heh
0
font sitesi veya arşivini gönüllü, parayla filan bağışlayan birinden ziyade bir isim bilen varsa onu sormuştum. yoksa 500 bin tane fontum var zaten teşekkür ederim.
0
word de biçim-yazıtipi seçeneği içindeki yazıtipi başlığında aşağıda efektler var. oradaki anahat efektini seçerseniz istediğiniz gibi bi şey elde edersiniz. hangi yazı tipiyle isterseniz onunla kullanın
0
Bilgisayar öğretmeni: teşekkür ederim, word için diil. farklı bir uygulama için lazımdı.
Flame of feanor: büyüksün, sana bira borcum var..
Flame of feanor: büyüksün, sana bira borcum var..
0
nick name
güzel, klişe olmayan, düğünde çalınabilcek, ilk dans müziği önerisi olan??
güzel, klişe olmayan, düğünde çalınabilcek, ilk dans müziği önerisi olan??
0
mariah carey - my all
bir tanıdığımın düğününde giriş parçasıydı. ben sevmiştim. öyle ki bende evlenince ilk bunu çalarım diye düşünmüştüm :)
bir tanıdığımın düğününde giriş parçasıydı. ben sevmiştim. öyle ki bende evlenince ilk bunu çalarım diye düşünmüştüm :)
0
benimkinde: Platters - Earth Angel (evet hastasıyım geleceğe dönüşün)
ablamınkinde: Barry White - My first, my last, my everything
ikisi de çok güzel oldu.
ablamınkinde: Barry White - My first, my last, my everything
ikisi de çok güzel oldu.
0
queen-love me like there is no tomorrow.ama freddie den de baskası söyleyemez ki onu:)
0
karı koca ilan edildikten hemen sonra - i feel good - james brown
ilk dans - por una cabeza
benim düğünde böyleydi pek bi güzel olmuştu aah ah.
ilk dans - por una cabeza
benim düğünde böyleydi pek bi güzel olmuştu aah ah.
0
kahvegibi
Firefox kullanıyorum ve temalarımın ağzı yüzü kayıyor. Firefox ile uyumlu olan göz yormayan tema öneriniz var mı?Teşekkürler
Firefox kullanıyorum ve temalarımın ağzı yüzü kayıyor. Firefox ile uyumlu olan göz yormayan tema öneriniz var mı?
Teşekkürler
Teşekkürler
0
kayıyor dediğin sağdaki olay kısmının gereğinden fazla sağda olmasıysa önceden yoktu o sonradan oluştu. sölükteki buglar'a da yazıldı ama ne zaman düzeltilir bilemem.
0
greasemonkey scripti varmis sozlukle ilgili. tam olarak nerde bahsediliyordu bilmiyorum ama suradan hareket edebilirsiniz gibi;
(bkz: #14634306)
(bkz: #14634306)
0
eternal sunshine ruhu dinlendirir. yalnız mesaj-çöp-olay kısmının çöp olanı yok. onun için kontrol -> çöp demek gerekiyor.
0
istanbul'da huzur da denemeye değer bence. martısıyla, simidiyle hoş bir tema.
0
ankhara da benim yıllardır kullandığım, firefox ile sorunsuz çalışan, göz yormayan bir tema.
0
kamuflaj for plazas
en güzel ve kamuflaj sözlük teması kanatimce. görenler beni hala işle ilgili çalışıyor zannediyor:)
en güzel ve kamuflaj sözlük teması kanatimce. görenler beni hala işle ilgili çalışıyor zannediyor:)
0
domine deyus
herkese merhaba,bir sunum için görseller hazırlamam lazım.konu ebeveynlerin çocukları için otomobilde ne gibi önlemler alması gerektiği.mesela ilk akla gelen bebek koltuğu kullanımı ile ilgili basit bir çizim yaptım, ancak başka da birşey bulamadım.tek kare resim ile ifade edebileceğim ne tür önleml
herkese merhaba,
bir sunum için görseller hazırlamam lazım.
konu ebeveynlerin çocukları için otomobilde ne gibi önlemler alması gerektiği.
mesela ilk akla gelen bebek koltuğu kullanımı ile ilgili basit bir çizim yaptım, ancak başka da birşey bulamadım.
tek kare resim ile ifade edebileceğim ne tür önlemler önerebilirsiniz?
bir sunum için görseller hazırlamam lazım.
konu ebeveynlerin çocukları için otomobilde ne gibi önlemler alması gerektiği.
mesela ilk akla gelen bebek koltuğu kullanımı ile ilgili basit bir çizim yaptım, ancak başka da birşey bulamadım.
tek kare resim ile ifade edebileceğim ne tür önlemler önerebilirsiniz?
0
arka koltukta emniyet kemeri pek kullanılmıyor türkiye'de. arka koltukta oturan, emniyet kemeri bağlı bir çocuk da olabilir.
0
bissürü link vermiştim ama nedense kayboldu cevabım - google images'dan car seat safety diye ararsan bol bol var..
www.cornwall.gov.uk
www.ifpediatrics.com
www.ifpediatrics.com
www.edmunds.com (otokoltuğu airbagli koltuğa koymayın uyarısı mesela)
www.airbagcrash.com
filan
www.cornwall.gov.uk
www.ifpediatrics.com
www.ifpediatrics.com
www.edmunds.com
(otokoltuğu airbagli koltuğa koymayın uyarısı mesela)www.airbagcrash.com
filan
0
vampyria
bu makinelerin piyasası var mıdır hala?alıcısı çıkar mı, malum dijitaller var şimdi her ne kadar feci el yaksa da
bu makinelerin piyasası var mıdır hala?
alıcısı çıkar mı, malum dijitaller var şimdi her ne kadar feci el yaksa da
alıcısı çıkar mı, malum dijitaller var şimdi her ne kadar feci el yaksa da
0
dijital back takıp kullanılabiliyor sonuçta, yanılıyor muyum? o halde neden piyasası olmasın.
0
makine babamın, çalışır halde.bilmiyorum satmayı düşünüyor mu, bana hiç lafını etmedi o yüzden merak ettim acaba piyasası mı yok diye.
tahmini fiyat aralıkları nedir peki bilen var mı?
deahy bu bahsettiğiniz dijital hasselblad fiyatının yarısı falandır diye düşünüyorum yanlış mıyım?
tahmini fiyat aralıkları nedir peki bilen var mı?
deahy bu bahsettiğiniz dijital hasselblad fiyatının yarısı falandır diye düşünüyorum yanlış mıyım?
0
patricia teyze
yarına teslim etmem gereken iki ödevim var. ödev metinleri hazır yalnız düzeltmeleri yapacak olan arkadasım arkadaslığını gösterdi ve gelemeyeceğini söyledi biraz önce. başbaşa kaldık anlayacağınız.1) ödevin tez standartlarında olması gerekiyor yani sol kenardan 4, üst kenardan 3, alttan ve sağ kena
yarına teslim etmem gereken iki ödevim var. ödev metinleri hazır yalnız düzeltmeleri yapacak olan arkadasım arkadaslığını gösterdi ve gelemeyeceğini söyledi biraz önce. başbaşa kaldık anlayacağınız.
1) ödevin tez standartlarında olması gerekiyor yani sol kenardan 4, üst kenardan 3, alttan ve sağ kenardan ise 2,5 santim boşluk olması gerekiyor. ben bunu sallamadan normal bir şekilde yazdım (üstteki çubukta en sola kadar girdim sağ tarafta ise 16 ya kadar) bunu nasıl düzeltebilirim?
2) odev için sunumda kullandığım jpeg formatında tablolar ve grafikler var bunları word'e nasıl aktarabilirim?
çok acil, çok önemli, çok teşekkürler.
1) ödevin tez standartlarında olması gerekiyor yani sol kenardan 4, üst kenardan 3, alttan ve sağ kenardan ise 2,5 santim boşluk olması gerekiyor. ben bunu sallamadan normal bir şekilde yazdım (üstteki çubukta en sola kadar girdim sağ tarafta ise 16 ya kadar) bunu nasıl düzeltebilirim?
2) odev için sunumda kullandığım jpeg formatında tablolar ve grafikler var bunları word'e nasıl aktarabilirim?
çok acil, çok önemli, çok teşekkürler.
0
bendeki tez yazımda da farklı,
3,5 2 3,5 2
benim de yeditepe.
bölümler arasında bile farkediyor, başka bölümden arkadaş yazarken farkettim.
3,5 2 3,5 2
benim de yeditepe.
bölümler arasında bile farkediyor, başka bölümden arkadaş yazarken farkettim.
0
tez standartları istediklerine göre, 1,5 satır aralığı da kullanmanız gerekiyor. bunun için de sayfadaki boş bir yere sağ tıklayın , paragraf'ı seçip açılan penceredeki "satır arası" kutusunu tek satırdan 1,5 satıra değiştiriniz.
thefirstfbli, haklısınız mümkündür. mühendislik mimarlık fakültesininmiş bendeki...
thefirstfbli, haklısınız mümkündür. mühendislik mimarlık fakültesininmiş bendeki...
0
2 için: ekle>resim>dosyadan dedikten sonra resmi bulunduğu klasörden seçip ekleyin. hatta sürükle bırak yaparak da ekleyebilirsiniz resimlerin olduğu klasörden.
resim dosyaya eklendikten sonra resmin üstüne sağ tıklayın, muhtemelen resim araç çubuğu çıkar (ya da zaten yukarda açıktır.) öyle bir şey yoksa da görünüm>araç çubukları menüsünden "resim"i seçerek açarsınız.
istediğiniz resim seçiliyken resim araç çubuğundaki "kaydırma butonu"na tıklayıp oradaki seçeneklerden "kare" ya da "üst ve alt" seçin. eğer yazılar resmin hizasında devam edecekse kare, resim tek başına kullanılacaksa üst ve alt. deneme yanılmayla çözersiniz zaten.
resmin boyutunu köşelerinden çekiştirerek değiştirebilirsiniz bir de.
resim dosyaya eklendikten sonra resmin üstüne sağ tıklayın, muhtemelen resim araç çubuğu çıkar (ya da zaten yukarda açıktır.) öyle bir şey yoksa da görünüm>araç çubukları menüsünden "resim"i seçerek açarsınız.
istediğiniz resim seçiliyken resim araç çubuğundaki "kaydırma butonu"na tıklayıp oradaki seçeneklerden "kare" ya da "üst ve alt" seçin. eğer yazılar resmin hizasında devam edecekse kare, resim tek başına kullanılacaksa üst ve alt. deneme yanılmayla çözersiniz zaten.
resmin boyutunu köşelerinden çekiştirerek değiştirebilirsiniz bir de.
0
derectus
geçenlerde mail kutuma bir mail geldi granti bankasından. adıma yazılmış bir mail ve kredi kartı borcum olduğunu söylüyor kendileri. ömrü hayatımda kredi kartı kullanmadım etmedim, mail adıma gelmemiş olsa pek takmayacağım ama birisi benim adıma kart çıkartabilir mi?diyelim ki çıkarttı, benim mail a
geçenlerde mail kutuma bir mail geldi granti bankasından. adıma yazılmış bir mail ve kredi kartı borcum olduğunu söylüyor kendileri. ömrü hayatımda kredi kartı kullanmadım etmedim, mail adıma gelmemiş olsa pek takmayacağım ama birisi benim adıma kart çıkartabilir mi?
diyelim ki çıkarttı, benim mail adresimi verecek kadar aptal bir hırsız mıdır? yoksa "gör bak sana neler yapıyorum" der gibilerinden bir mesaj olarak mı vermiştir mail adresimi? ya da şüphelenmeye hiç gerek yok mudur, yanlışlık mıdır?
diyelim ki çıkarttı, benim mail adresimi verecek kadar aptal bir hırsız mıdır? yoksa "gör bak sana neler yapıyorum" der gibilerinden bir mesaj olarak mı vermiştir mail adresimi? ya da şüphelenmeye hiç gerek yok mudur, yanlışlık mıdır?
0
sadece borç tutarı yazıyor, son ödeme tarihi ve asgari ödeme tutarı.
ayrıca kart bonus plus, araştırdım biraz uzun süre kullanana veryorlarmış bu kartı.
ayrıca kart bonus plus, araştırdım biraz uzun süre kullanana veryorlarmış bu kartı.
0
isim benzerliği ve bankaya yanlış e-mail adresi veren bir şaşkından da kaynaklanabilir. geçenlerde bana da citibank'tan bir e-mail geldi, isim tutuyor, soyisim farklı; bir şeylerin güvenlik nedeniyle teyit edilmesi gerekiyormuş. üşenmedim cevap yazdım, böyle böyle bir mail geldi ama ben o değilim diye. Bir daha da ses çıkmadı...
0
Zaphod
örneğin "budun" ama bunlarda çok yaratıcı şeyler yok. türkiyede satışı olsun olmasın bu tip sıradışı dizaynlar üreten firmalardan bildiklerinizi mümkünse linkle birlikte, üşeniyosanız yalnızca ismiyle verebilir misiniz ?
örneğin "budun" ama bunlarda çok yaratıcı şeyler yok. türkiyede satışı olsun olmasın bu tip sıradışı dizaynlar üreten firmalardan bildiklerinizi mümkünse linkle birlikte, üşeniyosanız yalnızca ismiyle verebilir misiniz ?
0
www.dealextreme.com da var, çin malı sonuçta a kalite aramamak lazım ama çok ilginç şeyler bulmak mümkün. kargo ücreti almıyorlar ama malların teslimi 3-4 haftayı bulabiliyor.
0
www.thorstenvanelten.com
www.buldumbuldum.com
www.hobigaraj.com
store.popdeluxe.net
hiçbirinden henüz alışveriş yapmadım..
www.buldumbuldum.com
www.hobigaraj.com
store.popdeluxe.net
hiçbirinden henüz alışveriş yapmadım..
0
direkt olarak ev aleti üretmese de her ne kadar;
www.thinkgeek.com
bir numaradır bence, zira ev ofis çözümleri de var başka hiçbiryerde bulamayacağınız...
www.thinkgeek.com
bir numaradır bence, zira ev ofis çözümleri de var başka hiçbiryerde bulamayacağınız...
0
www.notcot.org burada search ediniz, en son tasarımlardan haberdar olunuz.
0
teritori
http://www.thinkgeek.com/homeoffice/mugs/8ce7/türkiye içinde veya makul shipping fiyatıyla yurtdışında bulabileceğim bir yer var mıdır? 40 dolar shipping istiyo dürzüler 10 dolarlık fincana.
www.thinkgeek.com
türkiye içinde veya makul shipping fiyatıyla yurtdışında bulabileceğim bir yer var mıdır? 40 dolar shipping istiyo dürzüler 10 dolarlık fincana.
türkiye içinde veya makul shipping fiyatıyla yurtdışında bulabileceğim bir yer var mıdır? 40 dolar shipping istiyo dürzüler 10 dolarlık fincana.
0
www.ebay.co.uk
burda math mug diye aratın bir kaç sonuc geliyor. shippingler de daha uygun. 40 dolar shipping e de hiç rastlamamıştım doğrusu.
burda math mug diye aratın bir kaç sonuc geliyor. shippingler de daha uygun. 40 dolar shipping e de hiç rastlamamıştım doğrusu.
0
goksuyu
http://sozluk.sourtimes.org/show.asp?id=14808237burada da belirttiğim gibi cehennem benim için sıcak değil karlı buzlu bir yer. bu engelimi mümkün mertebe aza indirecek bir ayakkabı-bot almak istiyorum. denemiş, giymiş tavsiye edebilecek vardır belki umuduyla soruyorum... sordum.teşekkürler
sozluk.sourtimes.org
burada da belirttiğim gibi cehennem benim için sıcak değil karlı buzlu bir yer. bu engelimi mümkün mertebe aza indirecek bir ayakkabı-bot almak istiyorum. denemiş, giymiş tavsiye edebilecek vardır belki umuduyla soruyorum... sordum.
teşekkürler
burada da belirttiğim gibi cehennem benim için sıcak değil karlı buzlu bir yer. bu engelimi mümkün mertebe aza indirecek bir ayakkabı-bot almak istiyorum. denemiş, giymiş tavsiye edebilecek vardır belki umuduyla soruyorum... sordum.
teşekkürler
0
uzuun yıllardır giyip eskitemediğim scooter botlar hiç kaymıyor değilse de, epey sağlam basıyorlar yere. kendileri 4 yıl (ya da daha fazla, ne zaman aldığımı hatırlamıyorum) boyunca eskişehir kışında denenmiş onaylanmışlardır.
0
her tur bot/ayakkabi altina takilan civi gibi seyler var bi de, onlara da bakabilirsin.
0
Botlara takılan aparat var kaymaması için. Altı metal dişli. Botun tabanı boyutunda gayet güzel, kullanışlı. Tchibo'da görmüştüm en son kayak konsepti varken. Şimdi olmayabilir ama kayak malzameleri satan yerlerde bulabilirsiniz.
0
bende caterpillar bot var.
abartisiz 1-1,5kg arasi vardir agirligi. malzeme saglam yani. koca koca di$leri var tabanda. hic sorun ya$amadim $imdiye kadar karda ki$ta buzda camurda falan. damla su gecirmiyor da. opuyorum onu ben.
abartisiz 1-1,5kg arasi vardir agirligi. malzeme saglam yani. koca koca di$leri var tabanda. hic sorun ya$amadim $imdiye kadar karda ki$ta buzda camurda falan. damla su gecirmiyor da. opuyorum onu ben.
0
valla ben kinetix kullanıyorum. paşalar gibi giyip çıkıyorum rahat rahat da yürüyorum.
0
joehigashi
bu oyun beni acaip derecede oyalıyor. Lakin şöyle bir sorun var ki önüne geçemiyorum. Hangi kalemi alırsam alayım canım bulmacayı ağız tadıyla çözemeiyorum. Kurşun kalemi denedim bulmacadan elime bulaşan kalem izleri güzelim kağıdı berbat etti, tükenmez kalemde de aynı sorum devam etti. İspirtolu ka
bu oyun beni acaip derecede oyalıyor. Lakin şöyle bir sorun var ki önüne geçemiyorum. Hangi kalemi alırsam alayım canım bulmacayı ağız tadıyla çözemeiyorum. Kurşun kalemi denedim bulmacadan elime bulaşan kalem izleri güzelim kağıdı berbat etti, tükenmez kalemde de aynı sorum devam etti. İspirtolu kalemi denedim o da 2-3 çözümden sonra bitiverdi ayrıca sayfanın arkasında da bulmaca olunca arkadaki bulmacayı pok etti. Bu durum için naçizane bir çözüm ya da değişik bir kalem bulan var mı ? yoksa sizde bu yöntemlerden birini mi kullanıyorsunuz ? Haa birde şöyle yazıcıdan çıktı alacağım güzel kare karalamaca sitelerini de paylaşırsanız çok mutlu olurum. Griddlers.net'te kiler inmiyor malesef.
0
güzel bir tükenmez kalem sorun yaratmaz aslında, mürekkebi çabuk kuruyanından olursa ve karalarken mürekkep akıtmıyorsa gayet işe yarıyor. yalnız bulmacanın sonlarına doğru yanlış yaptığınızı fark ederseniz çok can sıkıcı oluyor. (gerçi kurşun kalemle yapınca da silip baştan çözmüyordum ya ben.)
kuru boyalar da elinizle dağılıp bulaşır sanırım.
kuru boyalar da elinizle dağılıp bulaşır sanırım.
0
chak 666
ata'nın söylediği bu şarkının türk sanat müziği sanatçıları tarafından söylenmiş versiyonunu aramaktayım. link bulabilirmiyim buralarda ?
ata'nın söylediği bu şarkının türk sanat müziği sanatçıları tarafından söylenmiş versiyonunu aramaktayım. link bulabilirmiyim buralarda ?
0
bombonera
Siteyi açmaya çalıştığımda ya boş sayfa çıkıyor, ya da yarısı düzgün - yarısı hatalı sayfalar çıkıyor. Firefox'tan mı, yoksa yazar alımıyla birlikte serverların perte çıkmasından mıdır bilemedim...
Siteyi açmaya çalıştığımda ya boş sayfa çıkıyor, ya da yarısı düzgün - yarısı hatalı sayfalar çıkıyor. Firefox'tan mı, yoksa yazar alımıyla birlikte serverların perte çıkmasından mıdır bilemedim...
0
ertan
Merhabalar efendim herkese sevgilerimle....triod bezlerinde bulunan nodüller ile akciger fonksiyonları arasında bir ilişki varmıdır.......nefes darlığı veya diğer bir hastalığa neden olabilirmi? Teşekkürlerimle..
Merhabalar efendim herkese sevgilerimle....triod bezlerinde bulunan nodüller ile akciger fonksiyonları arasında bir ilişki varmıdır.......nefes darlığı veya diğer bir hastalığa neden olabilirmi? Teşekkürlerimle..
0
(kesin bilgiler değildir bu yazacaklarım) tiroid bezimde nodül var benim, ancak şu ana kadar tedaviyi sürdüren iki doktorum (ve konu ile ilgili yüzlerce soru sorduğum bir doktor arkadaşım) akciğerle ilgili bir şeyden bahsetmedi.
nefes darlığı deyince şu geldi ama aklıma, hipertiroidi'nin belirtilerinden biri fiziksel yorgunluk ve çok az efor sarfetseniz de, uzun süre koşmuş gibi nefes nefese kalabilirsiniz.
nefes darlığı deyince şu geldi ama aklıma, hipertiroidi'nin belirtilerinden biri fiziksel yorgunluk ve çok az efor sarfetseniz de, uzun süre koşmuş gibi nefes nefese kalabilirsiniz.
0
thefalloftekin
herhangi bi öğrenci kimlik kartının (lise, üniversite) sahte olup olmadığı nasıl anlaşılır? bildiğim kadarıyla hepsinde damga olmuyor.. arkasındaki seri nolar felan da kontrol edilmediği sürece sıradan rakamlarmış gibin duruyor..yok, kimlik basma derdinde değilim. şuranın öğrencisiyim diye kimlik çı
herhangi bi öğrenci kimlik kartının (lise, üniversite) sahte olup olmadığı nasıl anlaşılır? bildiğim kadarıyla hepsinde damga olmuyor.. arkasındaki seri nolar felan da kontrol edilmediği sürece sıradan rakamlarmış gibin duruyor..
yok, kimlik basma derdinde değilim. şuranın öğrencisiyim diye kimlik çıkaran birinin yalan söyleyip söylemediğini kısa yoldan nasıl anlayacağımı bilmek istiyorum..
yok, kimlik basma derdinde değilim. şuranın öğrencisiyim diye kimlik çıkaran birinin yalan söyleyip söylemediğini kısa yoldan nasıl anlayacağımı bilmek istiyorum..
0
o şekil bi bandrol değil hangi eğitim yılına ait olduğu ile ilgili bandrol oda sadece üniversite yetkililerinde oluyor açıköğretim içinde geçerli bu bürolarda yapıştırılıyor
0
Çıplak gözle bakarak anlamak zor. Soğuk damgasına kadar yapabilirler. Yalnız bizim bölümümün öğrencilerinin adları bölümün sitesinde yazılı.
Benim kimliğiminin gerçek olup olmadığını anlamak için okulumun sitesinden gerçekten öğrenci miyim diye kontrol edilebilir ve başka bir kimliğimi daha göstermem istenebilir.
Tabi başka sahte kimlikler de bastıysa yapacak bir şey yok.
Benim kimliğiminin gerçek olup olmadığını anlamak için okulumun sitesinden gerçekten öğrenci miyim diye kontrol edilebilir ve başka bir kimliğimi daha göstermem istenebilir.
Tabi başka sahte kimlikler de bastıysa yapacak bir şey yok.
0
zubundy
otogardan adliyeye nasıl gidilir.bi ara amsterdamdakine benzeyen kanal(porsuk çayı olabilir) varmış da üzerinde tekneyle geziliyomuş gibisinden şeyler duymuştum. var mı böyle bir şey, varsa onunla otogardan adliyeye gidilir mi?cafe-bar dışında 13:00-18:00 arasında gezilecek- görülecek bir yer var mı
otogardan adliyeye nasıl gidilir.
bi ara amsterdamdakine benzeyen kanal(porsuk çayı olabilir) varmış da üzerinde tekneyle geziliyomuş gibisinden şeyler duymuştum. var mı böyle bir şey, varsa onunla otogardan adliyeye gidilir mi?
cafe-bar dışında 13:00-18:00 arasında gezilecek- görülecek bir yer var mı?
yemeği nerede yemeliyim.. (git: 48125) bunu okudum oraya ekleyecek birşeyleriniz var mı? övünmek gibi olmasın ama benim cebimde de patron parası olacak.
bi ara amsterdamdakine benzeyen kanal(porsuk çayı olabilir) varmış da üzerinde tekneyle geziliyomuş gibisinden şeyler duymuştum. var mı böyle bir şey, varsa onunla otogardan adliyeye gidilir mi?
cafe-bar dışında 13:00-18:00 arasında gezilecek- görülecek bir yer var mı?
yemeği nerede yemeliyim.. (git: 48125) bunu okudum oraya ekleyecek birşeyleriniz var mı? övünmek gibi olmasın ama benim cebimde de patron parası olacak.
0
otogardan tramvaya binin (son durak olduğu için tek yön zaten) belediye durağında inin. adliye yürüyerek 1 dakika mesafede olacak.. (edit: otogardan çıkınca sol tarafta bir gişe var, oradan bilet alabilirsiniz tramvay için)
porsuk'ta gezen teknelerle bir yerden bir yere gidilmiyor, öyle turluyorlar kendi hallerinde birkaç yüz metre.
edit 2: yemeği doktorlar caddesindeki pino'da yiyin. (bkz: pino) hatta hamburger menü ya da pino burger menü yiyin.
porsuk'ta gezen teknelerle bir yerden bir yere gidilmiyor, öyle turluyorlar kendi hallerinde birkaç yüz metre.
edit 2: yemeği doktorlar caddesindeki pino'da yiyin. (bkz: pino) hatta hamburger menü ya da pino burger menü yiyin.
0
hayııır. adliye taşındı artık belediyenin orada değil. tramvaya binince devlet hastanesi durağında ya da orada bir yerlerdeki durakta inmek gerekiyor tam çıkartamadım yerini. tramvayla giderken sağa doğru bakın, eşşek kadar gri bina adliye oluyor.
edit: pino'da pino tava yenebilir. kebap falan istenirse ar kebap ya da sağlık olabilir. iskender için nazar kebap ya da villa iskender de iyidir. bunların aralarındaki mesafe 5-10 dakika falandır ve merkezdeler, merkez dışında yazmadım.
edit: pino'da pino tava yenebilir. kebap falan istenirse ar kebap ya da sağlık olabilir. iskender için nazar kebap ya da villa iskender de iyidir. bunların aralarındaki mesafe 5-10 dakika falandır ve merkezdeler, merkez dışında yazmadım.
0
@sanal uyku, ya iyi ki yazdın, ben adliye hala eski yerinde sanıyordum! yeni yere taşındıysa, devlet hastanesinden bir sonraki durak olması lazım.
0
belediye binasının arkasında pasaj var. orada abdüsselam diye bir yer var. çok büyük değildir ama köklü bir yerdir, orada şiş köfte karışık bir şeyler yiyeebilirsiniz. mesafe olarak yine diğer restoranlara 5-10 dakika.
haller var oraya gidilebilir, gündüz boş olur gerçi ama hoş bir yer bakmak isterseniz. otogar yakınlarında kentpark var, henüz şantiye sayılır ama büyük bir park. gitme imkanınız varsa bakabilirsiniz ama yarım saatten fazla zaman geçmez şu anki durumunda.
merkezde genelde doktorlar caddesi, kızılcıklı, adalar gezilir yarım saat. bunlar dışında şurayı gezip göreyim denilebilecek yer pek yok.
lületaşı almak isterseniz köprübaşı'nda çok küçük bir dükkan var. bir de ona yakın bir konumda büyük otel var, onun yanında pasaj var oraya bakabilirsiniz. :)
haller var oraya gidilebilir, gündüz boş olur gerçi ama hoş bir yer bakmak isterseniz. otogar yakınlarında kentpark var, henüz şantiye sayılır ama büyük bir park. gitme imkanınız varsa bakabilirsiniz ama yarım saatten fazla zaman geçmez şu anki durumunda.
merkezde genelde doktorlar caddesi, kızılcıklı, adalar gezilir yarım saat. bunlar dışında şurayı gezip göreyim denilebilecek yer pek yok.
lületaşı almak isterseniz köprübaşı'nda çok küçük bir dükkan var. bir de ona yakın bir konumda büyük otel var, onun yanında pasaj var oraya bakabilirsiniz. :)
0
@want2die:haram para yaramıyo baba, tadını çıkaramıyosun harcarken.
@diğer yardımsever arkadaşlar: peki bu adliye şehir merkezine yakın mı? orada işim bitince gezeceğim yerler yürüme mesafesinde midir yoksa tekrardan tramvay mı yapayım.
bir de hava nasıl oralarda, bende atkı eldiven falan yok, oraya gelince alsam mı? nereden alsam nerelere baksam, hem alışveriş yaparkene zaman da geçer, patronun parasını eldivene yatırayım bari ben de:)
@diğer yardımsever arkadaşlar: peki bu adliye şehir merkezine yakın mı? orada işim bitince gezeceğim yerler yürüme mesafesinde midir yoksa tekrardan tramvay mı yapayım.
bir de hava nasıl oralarda, bende atkı eldiven falan yok, oraya gelince alsam mı? nereden alsam nerelere baksam, hem alışveriş yaparkene zaman da geçer, patronun parasını eldivene yatırayım bari ben de:)
0
adliye şehir merkezine çok yakın sayılmaz. tramvaydan indiğiniz duraktan tekrar binerek aynı yöne doğru devam edin; ismet inönü durağında inin bu sefer; diğer cevaplarda adı geçen pek çok yer o durağın çevresinde. (ismet inönü, doktorlar caddesinin resmi adı zaten. adalar oraya paralel, kızılcıklı da o caddeye çıkıyor)
hava da, bugün aldığım bir habere göre, mevsim normallerinin üstündeymiş, deli soğuk değilmiş ama bir atkı en azından ayazdan korur.
ben de yarın sabah eskişehir'de olacağım; gezdireyim sizi demek isterdim ama o saate kadar işlerimi bitirebileceğimi sanmıyorum.
hava da, bugün aldığım bir habere göre, mevsim normallerinin üstündeymiş, deli soğuk değilmiş ama bir atkı en azından ayazdan korur.
ben de yarın sabah eskişehir'de olacağım; gezdireyim sizi demek isterdim ama o saate kadar işlerimi bitirebileceğimi sanmıyorum.
0
hepinize teşekkürler, sanırım ne yapacağımı artık biliyorum, yarın başım sıkışırsa duyuruya girer gene yardım isterim.
@kobuzchu kiz: işlerini bitirmenize yardım edebilirim
@kobuzchu kiz: işlerini bitirmenize yardım edebilirim
0
:) teşekkür ederim ama işler hastanede; anne-kız gidip doktordu tahlil odasıydı koşturucaz...
0
can sıkıntısı şunu çizdim ama ölçek falan aramamak lazım.
kanatlı avm - pino arasında kalan yol aslında biraz daha solda, bayır başlamadan hemen önceki yol.
img87.imageshack.us
kanatlı avm - pino arasında kalan yol aslında biraz daha solda, bayır başlamadan hemen önceki yol.
img87.imageshack.us
0
eyvallah sanal uyku, gitmiş görmüş kadar oldum :)
sen yazmamışsın ama, anladığım kadarıyla tramvay yolunun başı da zaten otogar oluyor, yanılıyor muyum yoksa?
sen yazmamışsın ama, anladığım kadarıyla tramvay yolunun başı da zaten otogar oluyor, yanılıyor muyum yoksa?
0
psyche
ben bazı yerlerde görüyorum bu with yerine w/ yazılmış. niye böyle bi kullanım var nerden çıkmış bu? yerden kazanç desem zaten with kısa bi kelime ne biliyim. nedense görünce ben sinirleniyorum gereksiz bi şekilde. nedir bu olay? gereksiz bi soru olabilir ama böyleyken böyle.
ben bazı yerlerde görüyorum bu with yerine w/ yazılmış. niye böyle bi kullanım var nerden çıkmış bu? yerden kazanç desem zaten with kısa bi kelime ne biliyim. nedense görünce ben sinirleniyorum gereksiz bi şekilde. nedir bu olay? gereksiz bi soru olabilir ama böyleyken böyle.
0
bildigin kisaltma iste slm nbr gibi. w/o da without demek. google a "abbreviation" falan yaz bulursun biseyler.
0
e kısaltma işte.
"iyi" de kısa bir kelime ama msn'de orada burada "ii" yazılıyor, onun gibi bir şey. ya da ingilizce örneklerden gidersek cümle içinde "at" yerine @ de kullanıyorlar...
"iyi" de kısa bir kelime ama msn'de orada burada "ii" yazılıyor, onun gibi bir şey. ya da ingilizce örneklerden gidersek cümle içinde "at" yerine @ de kullanıyorlar...
0
cunki slash kisaltmalarda kullanilan bir noktalama isareti, literature gecmis gorevlerinden biri yani
mesela:
a/c --> account
w/o --> without
w/ ye gelirsek, aslinda sadece w yazilabilirdi ama sadece w baska anlamlara da gelebiliyor, o yuzden karisiklik olmasin diye sadece with'in kisaltmasi olarak w/ kullaniliyor.
yani slash, kucuk harflerin kisaltma oldugunu belirtmeye de yariyor.
mesela:
a/c --> account
w/o --> without
w/ ye gelirsek, aslinda sadece w yazilabilirdi ama sadece w baska anlamlara da gelebiliyor, o yuzden karisiklik olmasin diye sadece with'in kisaltmasi olarak w/ kullaniliyor.
yani slash, kucuk harflerin kisaltma oldugunu belirtmeye de yariyor.
0
"bir" yazmak yerine "bi" yazmak gibi birşey.
tasarrufun uzunu kısası olmaz bence =)
tasarrufun uzunu kısası olmaz bence =)
0
Amerikalıların her şeyi kısaltma sevdasının bir yansımasıdır. b/w (between) gibi örnekleri de var, ya da mesela mng'ial (managerial) falan da kullanırlar, özellikle not alırken yapılır bunlar.
0
biz nası "komutanlığı" kelimesini "k.lığı" gibi iğrenç bi şekilde kısaltıyorsak onlar da o şekilde kısaltıyor. yapcak bişe yok.
0
naber'i nbr diye kısaltmak filan bunlar resmi yerlerde kullanılmayan şeyler de w/'yi daha resmi bi yerde gördüğüm için ve kısaltmaların genelde "."'la kullanılmasına alışık olduğum için ve böyle bağlaç gibi ufak tefek şeylerin değil de uzunca kelimelerin kısaltılmasına alışık olduğm için with'in böyle kısaltılması garip gelmişti. değişik versiyonları da varmış. neyse. hayatım boyunca da kullanmayacağım şey olacaktır herhalde.
0
supergirl
Hangi göz kalemini kullanırsam kullanayım gözüm yaşarıyor. Gözümü açamıyorum, o derece.Daha önce benzer şeyler sorulmuş ama tam cevap bulamadım. Bitkisel makyaj malzemesini nerede bulabilirim? Eczanelerde satılır mı? net üzerinden satış yapan yerler de olur.`id bare minerals` diye bir şey gördüm şim
Hangi göz kalemini kullanırsam kullanayım gözüm yaşarıyor. Gözümü açamıyorum, o derece.
Daha önce benzer şeyler sorulmuş ama tam cevap bulamadım. Bitkisel makyaj malzemesini nerede bulabilirim? Eczanelerde satılır mı? net üzerinden satış yapan yerler de olur.
id bare minerals diye bir şey gördüm şimdi, kullanan eden var mıdır? İşime yarar mı?
sonya diye bir şey buldum ama İzmir'de. Koskoca İstanbul'da neden olmasın diye düşündüm ve aklıma burası geldi. Bir de güvenemedim açıkcası.
Bu konudaki deneyimleriniz, fikirleriniz ve önerilerinizi paylaşırsanız sevinirim.
Makyaj malzemesi markası önermeyin, hepsi yakıyor gözümü. Artık ağlamak istemiyorum!
Daha önce benzer şeyler sorulmuş ama tam cevap bulamadım. Bitkisel makyaj malzemesini nerede bulabilirim? Eczanelerde satılır mı? net üzerinden satış yapan yerler de olur.
id bare minerals diye bir şey gördüm şimdi, kullanan eden var mıdır? İşime yarar mı?
sonya diye bir şey buldum ama İzmir'de. Koskoca İstanbul'da neden olmasın diye düşündüm ve aklıma burası geldi. Bir de güvenemedim açıkcası.
Bu konudaki deneyimleriniz, fikirleriniz ve önerilerinizi paylaşırsanız sevinirim.
Makyaj malzemesi markası önermeyin, hepsi yakıyor gözümü. Artık ağlamak istemiyorum!
0
clinique ürünleri özellikle alerji yapmaz diye biliniyor, ben kalemini kullanmadım ama aklınızda bulunsun.
0
Evet iç kısmına sürüyorum. Ama dışına sürersem de olabiliyor ki çok hafif sürüyorum. Esasen normalde de çabuk yaşaran gözlerim var ama göz kalemi olunca bir de sigara dumanı gelmişse vay halime. Bir kere olsa neyse ama her zaman oluyor. Arkadaşlar alıştı artık direk üflemeye başlıyorlar.
Göz kalemi sürmek istiyorum ve bitkisel ürünlerin iyi geleceğini umuyorum.
Göz kalemi sürmek istiyorum ve bitkisel ürünlerin iyi geleceğini umuyorum.
0
göz kapağının içine sürmeyin :)
ciddyim, gözleri yaşarmayan insanlara da söylüyorum aynı şeyi, zararlı! dış kenara sürün mutlaka kalem kullanacaksanız.
ciddyim, gözleri yaşarmayan insanlara da söylüyorum aynı şeyi, zararlı! dış kenara sürün mutlaka kalem kullanacaksanız.
0
@kobuzchu kiz: Haklısın ama öyle alıştık. Hem dediğim gibi dışına da sürsem yakıyor artık nasıl oluyorsa.
@snowflake: daha önce Amway marka olandan kullanmıştım. Çok fazla kullanma şansım olmadı ama o iyi gelmişti. Şimdi ondan satan da bulamıyorum. Hem mutlaka alternatifi vardır diye düşünüyorum.
Belki de kendimi kandırıyorum.
@snowflake: daha önce Amway marka olandan kullanmıştım. Çok fazla kullanma şansım olmadı ama o iyi gelmişti. Şimdi ondan satan da bulamıyorum. Hem mutlaka alternatifi vardır diye düşünüyorum.
Belki de kendimi kandırıyorum.
0
id bare minerals muhakkak ki istanbul'da satılıyor. hatta geçenlerde sözlükten bir arkadaş bu markayı kullandığını söylemişti bana.
benim size önereceğim böyle bir hassasiyetiniz, alerjiniz varsa kesinlikle makyaj malzemelerini denemeden almayın. tekin acar, sevil parfümeri gibi yerlerde bütün markalar var, hepsini deneyebilirsiniz. (bilmem artık belki de yaptınız bunu)
ikinci olarak kalem yerine eyeliner deneyebilirsiniz belki. eyelinerlar sıvı oluyor biliyorsunuz,fırça ile sürülüyor.
clinique markasının ismine ve ambalajına kanmayın. clinique orta kalite bir markadır. böyle bilimselmiş, diğer markalardan farklıymış gibi lanse ediliyor ama öyle değil. hatta eski zamanlarda ben bu markadan kullanarak cildimi epey bozmuştum.
benim size önereceğim böyle bir hassasiyetiniz, alerjiniz varsa kesinlikle makyaj malzemelerini denemeden almayın. tekin acar, sevil parfümeri gibi yerlerde bütün markalar var, hepsini deneyebilirsiniz. (bilmem artık belki de yaptınız bunu)
ikinci olarak kalem yerine eyeliner deneyebilirsiniz belki. eyelinerlar sıvı oluyor biliyorsunuz,fırça ile sürülüyor.
clinique markasının ismine ve ambalajına kanmayın. clinique orta kalite bir markadır. böyle bilimselmiş, diğer markalardan farklıymış gibi lanse ediliyor ama öyle değil. hatta eski zamanlarda ben bu markadan kullanarak cildimi epey bozmuştum.
0
bitkisel ürün derken? ben anlamadım?
ama şunu tavsiye ederim: stila smudgepots. herkese tavsiye ederim. süper. tr'de satılıyor mu bilemiyorum, amazon'dan ısmarlanabilir, sephora'lara sorulabilir.
ama şunu tavsiye ederim: stila smudgepots. herkese tavsiye ederim. süper. tr'de satılıyor mu bilemiyorum, amazon'dan ısmarlanabilir, sephora'lara sorulabilir.
0
aynı durumda olan arkadaşım clinique aldığını, hiç sorun yaşamadığını söylemişti.
0
makyaj malzemelerinde de diğer bütün ticari mallarda olduğu gibi kalite yükseldikçe fiyat da yükseliyor, clinique'in fiyatları ve konumu belli. yani ismini klinik koymuşlar, uzmanları böyle beyaz önlük giyiniyor diye bu onu farklı yapmaz.
cilt bakımında daha kaliteli ve pahalı olan kaç tane marka var.
cilt bakımında daha kaliteli ve pahalı olan kaç tane marka var.
0
kozmetik göz kalemleri yerine doğal sürmeleri tercih edebilirsiniz. çünkü onlar kimyasal maddelerden değil, yüzyıllardır doğal yolardan elde ediliyorlar. nereden bulabileceğiniz konusunda çok net bir fikrim yok ama sanırım küçük şişeler içinde esasnslar satan amcalarda bunlardan da vardır.
geçmiş olsun:)
geçmiş olsun:)
0
clinique'in her turlu urununu tavsiye ederim. benim gozlerimde alerji var, her turlu urununu gozlerim yasarmadan, akmadan, sismeden, kizarmadan kullanabiliyorum. yalniz goz icine surmeyin. sulandirmiyor olsa bile ice surmeyin, sonucta yabanci cisim ve kimyasal, gozlerimiz kiymetli organlar, hem disari surunce bence daha guzel oluyor.
0
@bika: doğal sürme çok önce kullanmıştım. Güzel ama çantayı batırmakta üstüne tanımıyorum :) Aslında eyüp'e gidince alayım bir tane hakikaten.
Cevaplar için teşekkür ederim. Parfümeriye gidip deneteceğim. Clinique de bu kadar övüldüğüne göre mutlaka deneyeceğim. Ha bir de sürme alacağım evet :)
Cevaplar için teşekkür ederim. Parfümeriye gidip deneteceğim. Clinique de bu kadar övüldüğüne göre mutlaka deneyeceğim. Ha bir de sürme alacağım evet :)
0
deneyin. ben geçen gün ilk kez aldım. incecik bir fırçası var. biraz sürmesi maharet isteyen birşey ama alışılır.
0
elcezire exclusive
Sevgili Gönül Dostları,Fedex diye bir kargo şirketi buldum. Çocuklar gayet hızlı gönderi yapıyorlarmış. Pek bilinmiyor ama ileride adı sıkça duyulur. Sorum şudur ki, bu arkadaşlar bayram tatilinde gönderi yapıyorlar mı? Ya da şöyle sorayım, önümüzdeki cumartesi verdiğim kargo ABD'ye yine 2-3 gün içi
Sevgili Gönül Dostları,
Fedex diye bir kargo şirketi buldum. Çocuklar gayet hızlı gönderi yapıyorlarmış. Pek bilinmiyor ama ileride adı sıkça duyulur. Sorum şudur ki, bu arkadaşlar bayram tatilinde gönderi yapıyorlar mı? Ya da şöyle sorayım, önümüzdeki cumartesi verdiğim kargo ABD'ye yine 2-3 gün içinde mi ulaşır yoksa bayramdan sonraya mı bırakırlar? Bir de bu arkadaşlar pazar günü çalışıyor mu acep?
Teşekkür ederim
(Bu mesaj yarın kendini imha etmeli. Yoksa maymun olurum)
Fedex diye bir kargo şirketi buldum. Çocuklar gayet hızlı gönderi yapıyorlarmış. Pek bilinmiyor ama ileride adı sıkça duyulur. Sorum şudur ki, bu arkadaşlar bayram tatilinde gönderi yapıyorlar mı? Ya da şöyle sorayım, önümüzdeki cumartesi verdiğim kargo ABD'ye yine 2-3 gün içinde mi ulaşır yoksa bayramdan sonraya mı bırakırlar? Bir de bu arkadaşlar pazar günü çalışıyor mu acep?
Teşekkür ederim
(Bu mesaj yarın kendini imha etmeli. Yoksa maymun olurum)
0
resmi bayram tatili başlayana kadar Türkiye sınırlarından çıkmış olursa sorunsuz devam eder aktarım. aksi halde belki 2-3 gün gecikir ama, kargo şirketlerinin bayram boyunca 9 gün tatil yapacağını hiç sanmıyorum.
0
Yapmasınlar nolur.. Peki pazar günü çalışıp çalışmadıklarını (yani gönderiyi teslim alma olarak) biliyor musunuz?
0
bilmiyorum ama, pazar günü paket teslim alsalar bile gönderimi pazartesiye kalır yine. internetten telefon numaralarını bulup yarın arayabilirsiniz bunları kesin olarak öğrenmek için :)
0
buzkran
sözlük bünyesinde yapılan bi film vardı. animasyonlar felan. iyi hatırlıyorum ama şimdi aradım bulamadım. neydi bunun adresi ? (:
sözlük bünyesinde yapılan bi film vardı. animasyonlar felan. iyi hatırlıyorum ama şimdi aradım bulamadım. neydi bunun adresi ? (:
0
orange coffee
şimdi hürşid yenigün kanaltürkte bir şarkı söyledi. bu şarkı benim gözümden nasıl kaçmış inanamıyorum aşık oldum resmen şarkıya !tam bir ege şarkısı gerek sözler gerek müzik zaten cunda akçay falan geçiyor şarkıda nakaratında da "getir evladım rakı votka" diyor.bi buldurun beya.. nay na nay na nayna
şimdi hürşid yenigün kanaltürkte bir şarkı söyledi. bu şarkı benim gözümden nasıl kaçmış inanamıyorum aşık oldum resmen şarkıya !
tam bir ege şarkısı gerek sözler gerek müzik zaten cunda akçay falan geçiyor şarkıda nakaratında da "getir evladım rakı votka" diyor.
bi buldurun beya.. nay na nay na naynaynayyy
tam bir ege şarkısı gerek sözler gerek müzik zaten cunda akçay falan geçiyor şarkıda nakaratında da "getir evladım rakı votka" diyor.
bi buldurun beya.. nay na nay na naynaynayyy
0
oldu görüşürüz
sevgili aramaya inananlar!daha önce bir kaç farklı sorunun cevabında da geçmiş ancak konu hakkında bir bilgi verilmemiş, yalnızca önerilmiş. şimdi bizim aklımızda 2 soru var:1) doğum fotoğrafçılığı nedir?2) nasıl yapılır?dört yüz seksen üç; erkekler yapamaz değil mi? çünkü değerli dostum larry'nin i
sevgili aramaya inananlar!
daha önce bir kaç farklı sorunun cevabında da geçmiş ancak konu hakkında bir bilgi verilmemiş, yalnızca önerilmiş. şimdi bizim aklımızda 2 soru var:
1) doğum fotoğrafçılığı nedir?
2) nasıl yapılır?
dört yüz seksen üç; erkekler yapamaz değil mi? çünkü değerli dostum larry'nin internet sitesinde yaptığım araştırmalar sonucu ülkemizde(kenya) bu işi yalnızca kadınların yaptığına şahit oldum. öyleyse aklıma şu soru gelmeden edemedi: madem bu istenilen, talep gören bir hizmet, neden fotoğrafçılıkla profesyonel olarak ilgilenen kadınlarımız bu zevkli işle ilgilenmiyor? yaklaşık olarak 47 adet profesyonel fotoğrafçı kadın arkadaşım var ancak daha önce konusu geçmedi hiç, nasıl olur da yapmak istemezler? bu işin mafyası mı var? aranızda mafya var mı? niye mafyasınız? neden böyle bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar isim bulabiliyor google? neredesiniz? daha önce doğum fotoğrafçısına fotoğraf çektirmiş olanlarınız mevzunun iyi ve kötü yanlarını, ücretlerini, buna her iki taraf açısından da değip değmeyeceğini anlatabilir mi?
hayır böyle cart diye başlanabilecek bir iş ise direkt kuruyorum ajansı, bizim kızları da topluyorum etrafıma, yolluyorum çekime. güzel bir olay yapıyoruz.
başvurular başlamıştır.
(sözlükte doğum fotoğrafçılığı ve doğum fotoğrafçısı başlıklarını da göremedim bu arada john)
daha önce bir kaç farklı sorunun cevabında da geçmiş ancak konu hakkında bir bilgi verilmemiş, yalnızca önerilmiş. şimdi bizim aklımızda 2 soru var:
1) doğum fotoğrafçılığı nedir?
2) nasıl yapılır?
dört yüz seksen üç; erkekler yapamaz değil mi? çünkü değerli dostum larry'nin internet sitesinde yaptığım araştırmalar sonucu ülkemizde(kenya) bu işi yalnızca kadınların yaptığına şahit oldum. öyleyse aklıma şu soru gelmeden edemedi: madem bu istenilen, talep gören bir hizmet, neden fotoğrafçılıkla profesyonel olarak ilgilenen kadınlarımız bu zevkli işle ilgilenmiyor? yaklaşık olarak 47 adet profesyonel fotoğrafçı kadın arkadaşım var ancak daha önce konusu geçmedi hiç, nasıl olur da yapmak istemezler? bu işin mafyası mı var? aranızda mafya var mı? niye mafyasınız? neden böyle bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar isim bulabiliyor google? neredesiniz? daha önce doğum fotoğrafçısına fotoğraf çektirmiş olanlarınız mevzunun iyi ve kötü yanlarını, ücretlerini, buna her iki taraf açısından da değip değmeyeceğini anlatabilir mi?
hayır böyle cart diye başlanabilecek bir iş ise direkt kuruyorum ajansı, bizim kızları da topluyorum etrafıma, yolluyorum çekime. güzel bir olay yapıyoruz.
başvurular başlamıştır.
(sözlükte doğum fotoğrafçılığı ve doğum fotoğrafçısı başlıklarını da göremedim bu arada john)
0
her elini kolunu sallayan doğumhaneye giremediği için olabilir, bu doğum fotoğrafçılarının bir kısmı, ebe-hemşire falan gibi kişiler, benim bildiğim şengül pallı öyle mesela. hakkaten kadın fotoğrafçılar cart diye başlayabiliyor sanırım ama şahsen pek zevkli olduğunu sanmıyorum, doğum demek -olağanüstü bir olay olmasına rağmen- kan demek, kesmek biçmek demek aynı zamanda. ben 2 kişi tanıyorum mesela biri çatır çatır yapıyor, diğeri ise ilk denemede kusarak alt üst olmuş bir vaziyette ameliyathaneden kaçtığı için bıraktı. ama anladığım kadarıyla fotoğrafçıyı doğumhaneye sokmak doktorun insiyatifine kalmış, streil ortam sonuçta ne arıyor orda elin fotoğrafçısı.
0
fotoğrafçıyı doğumhaneye sokmak, özel hastanelerde tabii, ailenin inisiyatifinde, doktor belki karşı çıkabilir ama sonuçta ailenin dediği olacaktır.
fotoğrafçılıkla profesyonel olarak ilgilenen kadınlarımıza gelince; mesela yazın çalıştığım stüdyonun patronu bana defalarca söyledi doğum çekimleri geldiğinde 'git sen çek' diye ve ben her seferinde bir şekilde kaçtım. hastane ortamı, üzerine ameliyathane, üzerine doğum olayının kendisi. düşününce bile rahatsız oluyorum. olmaz yani, çekemem (her iki anlamda da) :)
fotoğrafçılıkla profesyonel olarak ilgilenen kadınlarımıza gelince; mesela yazın çalıştığım stüdyonun patronu bana defalarca söyledi doğum çekimleri geldiğinde 'git sen çek' diye ve ben her seferinde bir şekilde kaçtım. hastane ortamı, üzerine ameliyathane, üzerine doğum olayının kendisi. düşününce bile rahatsız oluyorum. olmaz yani, çekemem (her iki anlamda da) :)
0
erkeklerin de yaptığı bir meslektir. kadınların çoğunun jinekolog olarak erkekleri seçtiğini düşününce, çok da garip bulunmamalıdır bence doğum fotoğrafçısının erkek olmasını. bir erkek doğum fotoğrafçısı örneğini de vereyim tam olsun. efe.photography
0
05
efenim bir önceki duyurda (git: 47106) cevap veren arkadaşlara teşekkürlerimi iletiyorum bir kez daha sağolsunlar kafamdaki sorulari giderdiler ve seçenekleri 4 farkli modele indirgememi sağladılar. şimdi bunlardan hangisini tercih etmeliyim? amatörüm, fotoğraf çekmekten anlamıyorum pek, aldığım ma
efenim bir önceki duyurda (git: 47106) cevap veren arkadaşlara teşekkürlerimi iletiyorum bir kez daha sağolsunlar kafamdaki sorulari giderdiler ve seçenekleri 4 farkli modele indirgememi sağladılar. şimdi bunlardan hangisini tercih etmeliyim? amatörüm, fotoğraf çekmekten anlamıyorum pek, aldığım makineyi kullanacağım ekstra birşey almayacağım yani. ileride'de birşeyler kaparsam işime yarasın cinsten bir makine istiyorum.
1) Panasonic fz50 / 3,2X telephoto yaknlştrma lens + 0,5X wide angle geniş ekran lens + macro çekim lens / 950 ytl
2 ) Olympus e500 / 14-45 olympus digital fourthirds objektif + 40-150 zuiko digital fourthirds objektif / 900 ytl
3 ) Nikon D40 / 18-55 Autofocus Lens / 790ytl
4 ) Canon 350D / 18-55MM / 820ytl
1) Panasonic fz50 / 3,2X telephoto yaknlştrma lens + 0,5X wide angle geniş ekran lens + macro çekim lens / 950 ytl
2 ) Olympus e500 / 14-45 olympus digital fourthirds objektif + 40-150 zuiko digital fourthirds objektif / 900 ytl
3 ) Nikon D40 / 18-55 Autofocus Lens / 790ytl
4 ) Canon 350D / 18-55MM / 820ytl
0
canon kadar iyimidir acaba, panasonic 3 adet lens veriyor yanında ona ne diyorsunuz efendim?
0
canon 350d, üzerine birsürü model çıkan bir makine, ben de 350d kullandığım halde öneremiyorum düşünün :D kit lensi (yani yanında verdikleri 18-55 mm lens de) kalitesiz bir şey zaten.
panasonic'in slr makinelerini hiç incelemedim, duymadım da kullanan birini ama olympus epey övülen bir marka. dpreview.com'a girip bu modellerin incelemelerini bir okuyun isterseniz, örnek fotoğraflar falan da vardır orada.
panasonic'in slr makinelerini hiç incelemedim, duymadım da kullanan birini ama olympus epey övülen bir marka. dpreview.com'a girip bu modellerin incelemelerini bir okuyun isterseniz, örnek fotoğraflar falan da vardır orada.
0
canonu şekil olarak beğensemde ekran küçüklüğü ve lens yönünden eledim zaten. nikonu beğendim ancak af motorunun olmaması ve alternatiflerine kıyasla kit halinde olması düşündürüyor. panasonic için güzel şeyler söylüyorlar açıkcası panasonic ve olympus arasında gidip geliyorum.
- pff -
- pff -
0
olympus serisi iyidir. 14-45 ve 40-150 hem tele hem geniş açı ihtiyacınızı karşılar.
panasonic fz50 slr değildir. slr-like denen gudik bişey. onu yarı fiyatına gömlek cebinize sığabilecek bir kompakt makina alın daha iyi. hiç gerek yok.
panasonic fz50 slr değildir. slr-like denen gudik bişey. onu yarı fiyatına gömlek cebinize sığabilecek bir kompakt makina alın daha iyi. hiç gerek yok.
0
muhtemelen hayyam pasaji fiyatidir..
olympus alin. canon 350d su anki teknolojinin fazlaca gerisinde kaldi. nikon d40 da oyle. panasonic de bu modellerle karsilastirilmiyor normalde. olympus'un lensleri, butun ihtiyaclarinizi karsilamasa bile objektife extra para vermenizi onleyerek en az 2 yil idare edecektir sizi.
olympus alin. canon 350d su anki teknolojinin fazlaca gerisinde kaldi. nikon d40 da oyle. panasonic de bu modellerle karsilastirilmiyor normalde. olympus'un lensleri, butun ihtiyaclarinizi karsilamasa bile objektife extra para vermenizi onleyerek en az 2 yil idare edecektir sizi.
0
panasonic ve olympus başka nikon ve canon başka ama :)).. ilk ikisi slr değil.. slr-like. slr-like fotoğrafçılığa başlamak için ideal olsa da kısa süre sonra yeni lensler denemek isteyeceksiniz. ayrıca slr-like lar slr gibi alan derinliği ile oynamanıza falan pek müsade etmez. eğer bir buçuk yıl sonra falan gerçekten iyi bir slr alacaksanız panasonic veya olympus alın derim. aksi taktirde slr almak daha mantıklı. son olarak panasoniclerin yüksek isoda çok fazla gren ürettikleri biliniyor. olympus a bir şey diyemiyorum. ben olsam canon 350d alırdım. ya da biraz para koyup 450d.. hatta yakında ben de alıcam 450d..
0
efendim panasonic'in yanında verdiği apartlar yüzünden aklım takıldı bakarsanız;
Askı kayışı, 3,2 X Telephoto yakınlştrma lens. , Macro yakn çekm lens., UV Filtre, Polorize Filtre, Fluourescent filtre,4 gb shdc kart,Çanta, 210 cm tripod,Mini tripod, Makro adaptor, 55mm Lens büyüten, 52mm lens küçüten bilezik.'' vb. kafamı karştırdı açıkcası....
söyledikleriniz üzere canon 450d almaya karar verdim(kafam karısık yinede) henuz almadım ama aklımı çelen olursa değişik bi modelede yönebilirim akşam karar vericem. canon 450d 1,100 ytl kit halinde + COKIN 55 mm uv filtre hediyesi varmış. önemli bişey değil sanırım okadar? fiyat iyimidir, garantili kutulu. saygılar efendim.
Askı kayışı, 3,2 X Telephoto yakınlştrma lens. , Macro yakn çekm lens., UV Filtre, Polorize Filtre, Fluourescent filtre,4 gb shdc kart,Çanta, 210 cm tripod,Mini tripod, Makro adaptor, 55mm Lens büyüten, 52mm lens küçüten bilezik.'' vb. kafamı karştırdı açıkcası....
söyledikleriniz üzere canon 450d almaya karar verdim(kafam karısık yinede) henuz almadım ama aklımı çelen olursa değişik bi modelede yönebilirim akşam karar vericem. canon 450d 1,100 ytl kit halinde + COKIN 55 mm uv filtre hediyesi varmış. önemli bişey değil sanırım okadar? fiyat iyimidir, garantili kutulu. saygılar efendim.
0
son dönemdeki fiyatlardan pek haberdar değilim ama 1100 ytl gayet makul geldi(garantili olduğunu varsayıyorum). bir konuda da uyaralım, bu saydıklarınızdan hangisini alırsanız alın, orta vadede lensler sizi tatmin etmeyecek. iki ya da üç farklı lens almak isteyeceksiniz. slr almak bu yüzden mantıklı. slr like ların objektifleri aklınızı çelmesin bence. bende de fujifilm slr like var, makine iyi ama objektif kesinlik tatmin etmiyor beni.. 450d bence gayet iyi bir seçim.
edit: ooops pardon. olympus dslrmış. pardon..
edit: ooops pardon. olympus dslrmış. pardon..
0
@madik atak;
hocam, olympus e500 slrdir. nikon d40 ve canon 350d ye çakmış bir slr dir üstelik. bu makineler arasında slr-like olan sadece panasonic.
@05;
450d bugün giriş sınıfı slr için yapabileceğin en iyi seçim. bence daha fazla kafanı karıştıracak araştırma yapma, robin arkadaşına güven 450d yi al rahat et :) filtreler fotoğraf kalitesinde çok büyük farklar yaratmasa da lensin önünde bir koruyucu olarak çok önemlidir. filtresiz lens kullanmamaya gayret et.
hocam, olympus e500 slrdir. nikon d40 ve canon 350d ye çakmış bir slr dir üstelik. bu makineler arasında slr-like olan sadece panasonic.
@05;
450d bugün giriş sınıfı slr için yapabileceğin en iyi seçim. bence daha fazla kafanı karıştıracak araştırma yapma, robin arkadaşına güven 450d yi al rahat et :) filtreler fotoğraf kalitesinde çok büyük farklar yaratmasa da lensin önünde bir koruyucu olarak çok önemlidir. filtresiz lens kullanmamaya gayret et.
0
450d'yi 1100'e bulduysaniz guzel. lakin uzerindeki objektif cok kotu. isinize yaramaz. ek lens almak istersiniz, bu da makinenin yari fiyatindan baslar. fakat o fiyattan daha ucuza olympus'u aldiginzda tek dezavantaji satmak isterseniz karsiniza cikar. bunun disinda super makineymis. ne d40'la ne de 350d ile karsilastirimasi manasiz.. bence 400d ve d80'e rakip olabilecek kadar iyi bi makineymis.
0
osuruklu
pek cefakar honolululular.3000x2171 piksel boyutunda bi resim var bilgisayarimda. siyah beyaz.bu islerden pek anlamadigim icin soruyorum sizlere, orijinal boyutunda bas abi desem olur mu? kaca kac cikar bu direk basilsa?optum bye.
pek cefakar honolululular.
3000x2171 piksel boyutunda bi resim var bilgisayarimda. siyah beyaz.
bu islerden pek anlamadigim icin soruyorum sizlere, orijinal boyutunda bas abi desem olur mu? kaca kac cikar bu direk basilsa?
optum bye.
3000x2171 piksel boyutunda bi resim var bilgisayarimda. siyah beyaz.
bu islerden pek anlamadigim icin soruyorum sizlere, orijinal boyutunda bas abi desem olur mu? kaca kac cikar bu direk basilsa?
optum bye.
0
sanio
simdi bi kek tarifi istiyorum ama oyle protakalli muzlu falan degil sadece kek olcak. annem yapardi benim siyahli beyazli olurdu tahminimce vanilyali kakaolu kekti. onun bi tarifini verirseniz cok makbule gecer. cikolatali kekte olabilir tamamen ama yapilisi basit olsun, ilk defa yapicam cunku, cok
simdi bi kek tarifi istiyorum ama oyle protakalli muzlu falan degil sadece kek olcak. annem yapardi benim siyahli beyazli olurdu tahminimce vanilyali kakaolu kekti. onun bi tarifini verirseniz cok makbule gecer. cikolatali kekte olabilir tamamen ama yapilisi basit olsun, ilk defa yapicam cunku, cok tesekkurler. bir de aptala anlatir gibi anlatirsaniz cok makbule gecer :D
0
Tarifi tam olarak hatirlamiyorum, tarif verecek birileri elbet cikar ama.. Ben ilk kekimi yaparken kabartma tozu konusunda cimrilik etmistim. Kagit gibi cikmisti kek.. Hic kabarmamisti. Aman kabartma tozuna dikkat edin ve tozu hamura iyice yedirin. Guzelce dagitin.. Sonra kekiniz yamuk yumuk kabarabiliyor.
Bunu soylemek istedim.. Tedbiren yani.. :)
Bunu soylemek istedim.. Tedbiren yani.. :)
0
3 yumurta -sarısı da beyazı da-
yarım paketten biraz fazla margarin 150-200 gram falan
1.5 su bardagı toz şeker
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
3 bardak un (aldıgı kadar işte)
1 su bardagı sut ya da yogurt ki sut daha iyi olur
margarini erit, sogut. (sıcak olursa yumurtayı pişirir, hazır hava sogukken cam onunde falan bekletilir geelde)
unu şekeri cırp yagı da ekleyip karıstır. kabartma tozunu ve vanilyayı koyup karıştır. sonra unu ekle. sonra da sütü döküp hepsini karıştır. boyle hamur gibi degil, akıcı ama yogun bi karısım olcak elinde.
fırını bi 180 dereceye falan getir, ısınsın biraz. o sırada kek kabına dokecekken yarısını ayır, kabın dibine dok. kalanı da kakaoyla karıstırıp (istedigin kadar koyarsın) diger yarının ustue dok.
fırında bi 45 dakka falan pişir. (15. dakikada fırından cıkarıp bir ortadan kesip tekrar pişirmeye devam edersen içi de pişer.)
afiyet olsun.
yarım paketten biraz fazla margarin 150-200 gram falan
1.5 su bardagı toz şeker
1 paket vanilya
1 paket kabartma tozu
3 bardak un (aldıgı kadar işte)
1 su bardagı sut ya da yogurt ki sut daha iyi olur
margarini erit, sogut. (sıcak olursa yumurtayı pişirir, hazır hava sogukken cam onunde falan bekletilir geelde)
unu şekeri cırp yagı da ekleyip karıstır. kabartma tozunu ve vanilyayı koyup karıştır. sonra unu ekle. sonra da sütü döküp hepsini karıştır. boyle hamur gibi degil, akıcı ama yogun bi karısım olcak elinde.
fırını bi 180 dereceye falan getir, ısınsın biraz. o sırada kek kabına dokecekken yarısını ayır, kabın dibine dok. kalanı da kakaoyla karıstırıp (istedigin kadar koyarsın) diger yarının ustue dok.
fırında bi 45 dakka falan pişir. (15. dakikada fırından cıkarıp bir ortadan kesip tekrar pişirmeye devam edersen içi de pişer.)
afiyet olsun.
0
az önce satırlarca yazmıştım üşenmeden, ekşi duyuru ne yaptıysa uçmuş benim cevap. uufff....
neyse, baştan yazıyorum:
3 yumurta
2 su bard. şeker
1/2 su bard. sıvı yağ (ayçiçek ya da zeytin)
1,5 su bard. süt
1 pk vanilya
1 pk kabartma tozu
un
kakao
önce yumurtaları kırın ve uzuuun uzun çırpın, köpürsün iyice.
üstüne şekeri ekleyin ve beyaza yakın bir renk alıp, şeker tamamen çözünene kadar yine çırpın.
bunların üstüne yağ ve süt ekleyip karıştırın.
(en önemli kısma geldik)
çırpma kabınızın üstüne bir elek yerleştirin (varsa tabii, yoksa da sorun değil, elemeden devam ederiz ama ben var olduğu fikriyle yazayım..) eleğe un (mesela 2 su bard. kadar) vanilya ve kabartma tozunu dökerek, havalandırarak karıştırın diğer malzemelere. unun topaklanmamasına özen göstererek karıştırın, homojen olsun karışım. eğer kıvamı iyi değilse (ki bozadan daha yoğun ama yine de akışkan olması lazım) azar azar un ekleyerek gerekli kıvama getirin.
hamuru bırakıp fırını açın, 180 derece civarı iyidir. işiniz bitene kadar biraz ısınsın.
hamurun çoğunu kalıba dökün, karıştırma kabınızda 3-4 yemek kaşığı kadar kalsın.
bu kalan malzemeye bir miktar (1-2 tatlı kaşığı olabilir) kakao ekleyin, karıştırın. (dikkat edin, kakao fazla kaçarsa acı bir tat veriyor)
kakaolu karışımı, kalıptaki hamurun üstüne kaşıkla gezdirerek ekleyin. sade hamurdan daha ağır olduğu için yer yer çökecektir, daha iyi.
bu döküm işlemlerini mümkün olduğunca hızlı yapın, bekledikçe kabartma tozunun etkisi azalır, kabarmaz kek. hemen fırına atın kalıbı.
kekin üstü kurumaya başlamadan fırının kapağını açmayın (yine kabarmaz...) üstü kuruduysa ve kabarmış gözüküyorsa pişmek üzeredir. içinin pişip pişmediğini anlamak için kuru bir bıçakla bıçaklayın keki arasıra. bıçak, hamur bulaşmadan kuru bir halde çıkıyorsa pişmiştir.
afiyet olsun.
(ders çalışmamak için elimden geleni yapıyorum ya... hadi hayırlısı)
neyse, baştan yazıyorum:
3 yumurta
2 su bard. şeker
1/2 su bard. sıvı yağ (ayçiçek ya da zeytin)
1,5 su bard. süt
1 pk vanilya
1 pk kabartma tozu
un
kakao
önce yumurtaları kırın ve uzuuun uzun çırpın, köpürsün iyice.
üstüne şekeri ekleyin ve beyaza yakın bir renk alıp, şeker tamamen çözünene kadar yine çırpın.
bunların üstüne yağ ve süt ekleyip karıştırın.
(en önemli kısma geldik)
çırpma kabınızın üstüne bir elek yerleştirin (varsa tabii, yoksa da sorun değil, elemeden devam ederiz ama ben var olduğu fikriyle yazayım..) eleğe un (mesela 2 su bard. kadar) vanilya ve kabartma tozunu dökerek, havalandırarak karıştırın diğer malzemelere. unun topaklanmamasına özen göstererek karıştırın, homojen olsun karışım. eğer kıvamı iyi değilse (ki bozadan daha yoğun ama yine de akışkan olması lazım) azar azar un ekleyerek gerekli kıvama getirin.
hamuru bırakıp fırını açın, 180 derece civarı iyidir. işiniz bitene kadar biraz ısınsın.
hamurun çoğunu kalıba dökün, karıştırma kabınızda 3-4 yemek kaşığı kadar kalsın.
bu kalan malzemeye bir miktar (1-2 tatlı kaşığı olabilir) kakao ekleyin, karıştırın. (dikkat edin, kakao fazla kaçarsa acı bir tat veriyor)
kakaolu karışımı, kalıptaki hamurun üstüne kaşıkla gezdirerek ekleyin. sade hamurdan daha ağır olduğu için yer yer çökecektir, daha iyi.
bu döküm işlemlerini mümkün olduğunca hızlı yapın, bekledikçe kabartma tozunun etkisi azalır, kabarmaz kek. hemen fırına atın kalıbı.
kekin üstü kurumaya başlamadan fırının kapağını açmayın (yine kabarmaz...) üstü kuruduysa ve kabarmış gözüküyorsa pişmek üzeredir. içinin pişip pişmediğini anlamak için kuru bir bıçakla bıçaklayın keki arasıra. bıçak, hamur bulaşmadan kuru bir halde çıkıyorsa pişmiştir.
afiyet olsun.
(ders çalışmamak için elimden geleni yapıyorum ya... hadi hayırlısı)
0
@kobuzchu kiz cok saol tam aptala anlatir gibi anlatmissin super olmus. bi sorum var yalniz, yasadigim ulkede kabartma tozuna ne diyo bilmiyorum, bu kabartma tozu karbonat mi oluyo yoksa ikisi ayri olaylarmi, karbonatin italyancasi ni biliyorum da kabartma tozuna ne diyo hic bi fikrim yok, nasil bisey neye benziyo o konudada bi fikrim yok.
0
farki suralarda yaziyor:
cerkezkizi.blogspot.com
chemistry.about.com
answers.yahoo.com
ingilizce olarak da,
kabartma tozu: baking powder
karbonat: baking soda
cerkezkizi.blogspot.com
chemistry.about.com
answers.yahoo.com
ingilizce olarak da,
kabartma tozu: baking powder
karbonat: baking soda
0
farklı şeyler karbonatla. ingilizce baking powder diye geçiyor ama italyancasını bilemeyeceğim.
tek kullanımlık paketleri 5 gr. oluyor sanırım, eğer o küçük paketlerden bulamazsanız 3 çay kaşığı falan olması lazım emine s beder usulü ölçüsü :)
tek kullanımlık paketleri 5 gr. oluyor sanırım, eğer o küçük paketlerden bulamazsanız 3 çay kaşığı falan olması lazım emine s beder usulü ölçüsü :)
0
tranko buskas
yıllardır türkçe konuşuyorum, hatta bu dilde yazıyorum -yanlış anlaşılmasın efenim anadilim olduğundan- şu dahi anlamındaki de bağlacının önceki sözcüğe bitişik yazılmasındaki mantığı anlayamıyorum.hayır nedir bu ısrar? neden? özellikle mi yapılıyor? daha çok yeni (yakın) nesillerde (nesil derken sö
yıllardır türkçe konuşuyorum, hatta bu dilde yazıyorum -yanlış anlaşılmasın efenim anadilim olduğundan- şu dahi anlamındaki de bağlacının önceki sözcüğe bitişik yazılmasındaki mantığı anlayamıyorum.
hayır nedir bu ısrar? neden? özellikle mi yapılıyor? daha çok yeni (yakın) nesillerde (nesil derken sözlüğü kastetmiyorum) gözlemliyorum ama yetişkin, olgun insanlarda da var.
bizim zamanımızda lisede türk dili ve edebiyatı dersi vardı, sanırım şimdi edebiyat ayrı, türk dili ayrı ya da herneyse aynı görevi gören bir ders var sonuçta. ortaokulda da dil bilgisi vardı türkçe dersi içinde.
o dil bilgisi dersinde de sözlükte bu kadar çok takılan "fiillerde çatı" (burda ettirgen ekolünü kastediyorum) kurallarının yanı sıra "de" bağlaçları da görülüyordu, öğretiliyordu ama nedense sözlükte de'lerin doğru kullanımına ayrılığına bu denli özen gösterilmiyor.
hani herkes taşın altına elini soksa, "biraz daha özen göstersek nasıl olur?" diye soracaktım ben.
hayır nedir bu ısrar? neden? özellikle mi yapılıyor? daha çok yeni (yakın) nesillerde (nesil derken sözlüğü kastetmiyorum) gözlemliyorum ama yetişkin, olgun insanlarda da var.
bizim zamanımızda lisede türk dili ve edebiyatı dersi vardı, sanırım şimdi edebiyat ayrı, türk dili ayrı ya da herneyse aynı görevi gören bir ders var sonuçta. ortaokulda da dil bilgisi vardı türkçe dersi içinde.
o dil bilgisi dersinde de sözlükte bu kadar çok takılan "fiillerde çatı" (burda ettirgen ekolünü kastediyorum) kurallarının yanı sıra "de" bağlaçları da görülüyordu, öğretiliyordu ama nedense sözlükte de'lerin doğru kullanımına ayrılığına bu denli özen gösterilmiyor.
hani herkes taşın altına elini soksa, "biraz daha özen göstersek nasıl olur?" diye soracaktım ben.
0
bu dahi anlamındaki -de yazılımına dikkat etmeyi takıntı olarak görenler var. hatta başlığı görünce, yine biri dikkat edenlere laf mı etti ki, diye düşündüm. ama anlam değişiyor kardeşim. "kardeşim de" ile "kardeşimde" arasında dağlar kadar fark var.
yeni nesil diyoruz, sms mantığı diyoruz, ama olmuyor.
elcevap: süper olur, dünya barışına yaklaşırız bence.
yeni nesil diyoruz, sms mantığı diyoruz, ama olmuyor.
elcevap: süper olur, dünya barışına yaklaşırız bence.
0
öss'ye odaklı eğitilen ve okuma alışkanlığı olmayan nesillerin çok da şaşırtıcı olmayan bir problemi bu. (sayın agamemnon, sizin durumunuzu ayrı tutuyorum tabii burada)
yani, bana da uyar :)
yani, bana da uyar :)
0
dahi anlamındaki de'ler, bağlaç anlamındaki ki'ler falan hep yanlış yazılıyor sözlükte zati. o benim de gözümü rahatsız ediyor ama sonuçta bu işin de bir temeli var. adam okulda öğrenmediyse bu saatten sonra öğretemeyiz. hadi bir kişiye öğrettik, binlerce kişi var daha.
el alışkanlığı olmuş artık.
el alışkanlığı olmuş artık.
0
bence asıl öss'ye hazırlanan bir nesilin bilmesi şart olan bir kural bu. eşek gibi bilmeleri gerekiyor zira öss'de en az 3 soru çıkardı bu kuraldan. ha benim dediğim sınavların üzerinden yıllar geçti. şimdi bilemem sistemi. ama şu da var ki bu kuralı uymayanlara tekmeyle dalasın geliyor ve evet takıntı düzeyinde bu bende.
0
@agamemnon
şimdi benim yazdığım "n'olucak" biraz farklı bir konumda. o da şöyle. "ne olacak" ifadesinin konuşma dilindeki karşılığı. hatta biraz da karikatür yazımı diyebiliriz. (o da apostrofla ayrılması kısmı tabii, yoksa öyle apostrofla ayrılan sözcük de yok türkçe'de...)
ama temelde türkçe'nin tam da yazıldığı gibi konuşulan bir dil olmadığını (öyle ama %100 değil) gösteren işaretlerden biri.
türkçe'de bazı sözcükleri yazıldığı gibi okuyabilirsin, sorun olmaz ama kulağa hoş gelmez. o yüzden de okunuşu biraz farklılaşabilir. n'olucak da bunlardan biri. "yapmayacağız" demek yerine "yapmiycaz" demek gibi. yoksa tansu çiller ağzıyla türkçe konuşursun. "olacak mı? olucak mı? "olmayacak-olmiycak" yapabilecek miyiz? yapabilicek miyiz?" gibi. örnekler çoğaltılabilir. ha benim yaptığım n'olucak da doğru bir yazım kullanımı değil tabii ki ama ben biraz da karikatürsel olsun istedim :)
şimdi benim yazdığım "n'olucak" biraz farklı bir konumda. o da şöyle. "ne olacak" ifadesinin konuşma dilindeki karşılığı. hatta biraz da karikatür yazımı diyebiliriz. (o da apostrofla ayrılması kısmı tabii, yoksa öyle apostrofla ayrılan sözcük de yok türkçe'de...)
ama temelde türkçe'nin tam da yazıldığı gibi konuşulan bir dil olmadığını (öyle ama %100 değil) gösteren işaretlerden biri.
türkçe'de bazı sözcükleri yazıldığı gibi okuyabilirsin, sorun olmaz ama kulağa hoş gelmez. o yüzden de okunuşu biraz farklılaşabilir. n'olucak da bunlardan biri. "yapmayacağız" demek yerine "yapmiycaz" demek gibi. yoksa tansu çiller ağzıyla türkçe konuşursun. "olacak mı? olucak mı? "olmayacak-olmiycak" yapabilecek miyiz? yapabilicek miyiz?" gibi. örnekler çoğaltılabilir. ha benim yaptığım n'olucak da doğru bir yazım kullanımı değil tabii ki ama ben biraz da karikatürsel olsun istedim :)
0
yazım yanlışları yapılmış metinleri hatta arkadaşlarımdan gelen mesajları okuyamıyorum, sanki karşımda koyun kesiyorlarmış gibi gözümü kaçırıyorum, bakamıyorum bile :)
okulda zorla okutulan birkaç kitap dışında kitap okumamış çocuklar tanıyorum.
insanlar dilbilgisi gibi sıkıcı şeyler üstüne düşünmek bile istemiyor, yazıveriyor öylesine, o insanlar zaten öylesine yaşıyor. el sürçmesi bir yana, yanlış yazdığını bile farketmeden sürekli yazım yanlışı yapanları ciddiye alamıyorum açıkçası. takıntıysa takıntı!
@agamemnon
n'olucak yanlış, n'olacak doğru.
okulda zorla okutulan birkaç kitap dışında kitap okumamış çocuklar tanıyorum.
insanlar dilbilgisi gibi sıkıcı şeyler üstüne düşünmek bile istemiyor, yazıveriyor öylesine, o insanlar zaten öylesine yaşıyor. el sürçmesi bir yana, yanlış yazdığını bile farketmeden sürekli yazım yanlışı yapanları ciddiye alamıyorum açıkçası. takıntıysa takıntı!
@agamemnon
n'olucak yanlış, n'olacak doğru.
0
"Her neyse" de ayrı yazılıyor mesela. Lisede dilbilgisi de görmüşsünüz halbuki. Sonra "burda" değil "burada" falan... Oluyor böyle hatalar, fazla takmamak lazım.
0
"dilbilgisi" de ayrı yazılıyor örneğin. "dil bilgisi" diye, siz de ukalalık yapmışsınız hesapta...
konuşma dilinde "burada" sözcüğünü "burda" diye telaffuz edersin de, dil bilgisi'ni dilbilgisi diye telaffuz edemezsin. o bariz yazım hatasıdır. bir diğeri ise konuşma dili rahatlığıdır. ha yanlıştır o ayrı.
ayrıca herneyse, herhangi bir, hiçbir şey, birkaç gibi sözcüklerin ayrı ya da bitişikliği türk dil kurumu'nun başına geçen yönetimlerin geldiği ideolojilerine göre dönem dönem değişmekte. bilmem 1980 bir şey hatırlatıyor mu, tevellüt yeterse tabii. takıldığın noktayı iyi seçmek lazım...
konuşma dilinde "burada" sözcüğünü "burda" diye telaffuz edersin de, dil bilgisi'ni dilbilgisi diye telaffuz edemezsin. o bariz yazım hatasıdır. bir diğeri ise konuşma dili rahatlığıdır. ha yanlıştır o ayrı.
ayrıca herneyse, herhangi bir, hiçbir şey, birkaç gibi sözcüklerin ayrı ya da bitişikliği türk dil kurumu'nun başına geçen yönetimlerin geldiği ideolojilerine göre dönem dönem değişmekte. bilmem 1980 bir şey hatırlatıyor mu, tevellüt yeterse tabii. takıldığın noktayı iyi seçmek lazım...
0
bu kadar kolay bir kurala yaygın olarak uyulmamasının sebebinin altında şu vardır:
"dahi anlamındaki" ifadesi günümüz insanı için pek bir şey ifade etmiyor. (yanlışım varsa düzeltin lütfen)
çünkü biz günümüzde "dahi" kelimesini "bile" anlamında kullanıyoruz. ve "bile anlamına gelen de eki" kimseye hiç bir şey ifade etmiyor.
bu hatayı "dahi anlamındaki de" durumuna indirgeyenler durumu nasıl açıklıyor, merak ediyorum.
zira zaten bu kural ayrı yazılacak -de, -da eklerini belirlemeye yeterli bile değil ki...
bakınız dahi anlamındaki de ayrı yazılır başlığına pascha c zamanında ne yazmış:
-----------------------
aslında eksik bir önermedir. doğrusu "bulunma durumu belirtmeyen bütün de'ler ayrı yazılır" olmalıydı.
örneğin,
ortam güzel bir restoran:
+ eh geldik işte! sen ne yiyeceksin?
- ben sadece kola alayım.
+ ama nasıl olur? bu restorana gelinir de iskender yenmez mi?
bu diyalogda gördüğümüz gibi "gelinir de"deki de bağlacı dahi anlamına gelmemektedir. bambaşka bir anlamı vardır. demek ki doğru önerme yukarıda da belirttiğim gibi "bulunma durumu belirtmeyen bütün de'ler ayrı yazılır" olmalıydı. aslında bu eksik önermede türk eğitim sistemin kolaycı, ezberci tutumunu görebiliriz.
--------------------
durum bu iken hala "bile" anlamında kullandığımız "dahi" anlamındaki de ekinin ayrılması gerektiğini insanların kafasına kakarak yol katedebileceğimizi sanımıyorum. En basit örnek:
kurukafa da gelecekmiş.
kurukafa bile gelecekmiş.
kurukafa dahi gelecekmiş.
bu üç cümle kimse için aynı anlama gelmiyor, bu yüzden kimseye hiç bir şey ifade etmiyor. bu yüzden "dahi anlamındaki de ayrı yazılır" diye insanların etrafında zıplayan kişilerin ne demek istediklerini anlamlandıramıyorum. ve neden bahsettiklerini bildikleri konusunda şüphelerim var. dahi kelimesinin herkesin bildiği ama benim bilmediğim güncel bir anlamı var ise biri bana açıklayabilir mi?
Ben bu kuralı ilkokulda öğretmenimin söylediği bir yöntem ile öğrendim, insanlara öğretmek istiyorsanız bence kolay ve akılda kalıcı bir yöntemdir:
bir -de -da ekini cümleden çıkarttığımızda cümle gramer açısından hatalı bir cümle haline dönüşmüyorsa ( anlam bozulabilir sorun değil) bu ek ayrı yazılır. bakalım:
kurukafa da gelecekmiş.
eki atıyoruz:
kurukafa gelecekmiş.
iki cümle de anlamları farklı ancak gayet makul cümleler. bitişik bir örnek:
baba ben bu akşam kurukafa'larda kalacağım.
eki atıyoruz:
baba ben bu akşam kurukafa'lar kalacağım.
gördüğümüz gibi ikinci cümlede hatalı bri gramer sözkonusu. bu yüzden eki bitişik yazıyoruz. bunu bir kaç kere yazarken sorgulayan ve kendini düzelten/onaylayan kişi içsel olarak durumu anlaıyor ve daha fazla "dahi anlamındaki de imiş" yok şuymuş buymuş diye düşünmesine gerek kalmıyor. ben bu kurala istisna bir durum olabileceğini düşünüyorum ama aklıma gelmiyor, biliyorsanız söyleyin ama en azından insanları netrafında "dahi anlamındaki de ekini ayrı yazacağını öğrenemedin mi??" diye dolaşmayın, rica edeceğim.
edit: okuduğuma göre söylediğim yöntem her şeyi kapsamasına rağmen gerçek dahi/bile anlamındaki eklerde çuvallıyormuş. o durumlarda ekstra olarak "bile anlamındaki de ayrı yazılır" kuralı da eklenebilir. ama bu "dahi anlamındaki de" durumu, diğer durumlara göre çok nadir gerçekleştiğinden, ek bir bilgi olarak verilmesinde yarar var derim, nacizane.
"dahi anlamındaki" ifadesi günümüz insanı için pek bir şey ifade etmiyor. (yanlışım varsa düzeltin lütfen)
çünkü biz günümüzde "dahi" kelimesini "bile" anlamında kullanıyoruz. ve "bile anlamına gelen de eki" kimseye hiç bir şey ifade etmiyor.
bu hatayı "dahi anlamındaki de" durumuna indirgeyenler durumu nasıl açıklıyor, merak ediyorum.
zira zaten bu kural ayrı yazılacak -de, -da eklerini belirlemeye yeterli bile değil ki...
bakınız dahi anlamındaki de ayrı yazılır başlığına pascha c zamanında ne yazmış:
-----------------------
aslında eksik bir önermedir. doğrusu "bulunma durumu belirtmeyen bütün de'ler ayrı yazılır" olmalıydı.
örneğin,
ortam güzel bir restoran:
+ eh geldik işte! sen ne yiyeceksin?
- ben sadece kola alayım.
+ ama nasıl olur? bu restorana gelinir de iskender yenmez mi?
bu diyalogda gördüğümüz gibi "gelinir de"deki de bağlacı dahi anlamına gelmemektedir. bambaşka bir anlamı vardır. demek ki doğru önerme yukarıda da belirttiğim gibi "bulunma durumu belirtmeyen bütün de'ler ayrı yazılır" olmalıydı. aslında bu eksik önermede türk eğitim sistemin kolaycı, ezberci tutumunu görebiliriz.
--------------------
durum bu iken hala "bile" anlamında kullandığımız "dahi" anlamındaki de ekinin ayrılması gerektiğini insanların kafasına kakarak yol katedebileceğimizi sanımıyorum. En basit örnek:
kurukafa da gelecekmiş.
kurukafa bile gelecekmiş.
kurukafa dahi gelecekmiş.
bu üç cümle kimse için aynı anlama gelmiyor, bu yüzden kimseye hiç bir şey ifade etmiyor. bu yüzden "dahi anlamındaki de ayrı yazılır" diye insanların etrafında zıplayan kişilerin ne demek istediklerini anlamlandıramıyorum. ve neden bahsettiklerini bildikleri konusunda şüphelerim var. dahi kelimesinin herkesin bildiği ama benim bilmediğim güncel bir anlamı var ise biri bana açıklayabilir mi?
Ben bu kuralı ilkokulda öğretmenimin söylediği bir yöntem ile öğrendim, insanlara öğretmek istiyorsanız bence kolay ve akılda kalıcı bir yöntemdir:
bir -de -da ekini cümleden çıkarttığımızda cümle gramer açısından hatalı bir cümle haline dönüşmüyorsa ( anlam bozulabilir sorun değil) bu ek ayrı yazılır. bakalım:
kurukafa da gelecekmiş.
eki atıyoruz:
kurukafa gelecekmiş.
iki cümle de anlamları farklı ancak gayet makul cümleler. bitişik bir örnek:
baba ben bu akşam kurukafa'larda kalacağım.
eki atıyoruz:
baba ben bu akşam kurukafa'lar kalacağım.
gördüğümüz gibi ikinci cümlede hatalı bri gramer sözkonusu. bu yüzden eki bitişik yazıyoruz. bunu bir kaç kere yazarken sorgulayan ve kendini düzelten/onaylayan kişi içsel olarak durumu anlaıyor ve daha fazla "dahi anlamındaki de imiş" yok şuymuş buymuş diye düşünmesine gerek kalmıyor. ben bu kurala istisna bir durum olabileceğini düşünüyorum ama aklıma gelmiyor, biliyorsanız söyleyin ama en azından insanları netrafında "dahi anlamındaki de ekini ayrı yazacağını öğrenemedin mi??" diye dolaşmayın, rica edeceğim.
edit: okuduğuma göre söylediğim yöntem her şeyi kapsamasına rağmen gerçek dahi/bile anlamındaki eklerde çuvallıyormuş. o durumlarda ekstra olarak "bile anlamındaki de ayrı yazılır" kuralı da eklenebilir. ama bu "dahi anlamındaki de" durumu, diğer durumlara göre çok nadir gerçekleştiğinden, ek bir bilgi olarak verilmesinde yarar var derim, nacizane.
0
nedense türk dil kurumu sizin ısrarla birbirinden ayırmaya çalıştığınız dahi anlamındaki de ile bile anlamındaki de’yi aynı kefeye koyuyor. ikisini de dahi sözcüğünün karşılığı olarak vermiş sözlüğünde. bunun için güncel türkçe sözlüğe “dahi” yazmak yeterli oluyor.
yani dahi anlamındaki de dediğimizde o bile anlamındaki de’yi de kapsıyor. kendimizi zorlamamıza veya durumu başka bir duruma indirgememize gerek kalmıyor böylece.
ayrıca söz konusu ifadenin yaygın kullanımının dahi anlamı olması da “bulundurma anlamında olmayan” demeyişimizin basit bir gerekçesi olabilir pekala. bunu anlamamız da zor olmasa gerek. türk dili uzmanlarına bile sorduğunuzda –ki bu durum için özel olarak sordum- ayrı yazılan de bağlacının “dahi anlamındaki de” olduğu yanıtını alırsınız.
yani kuralı adlandırmanın yanlış olduğu ve bundan dolayı bu kurala uyulmuyor olmasının gerçekçi olması kadar da ironik bir yaklaşım da “bulunma belirtmeyen butun de ler ayri yazilir” başlığı kadar paylaşılır ve taraf bulur. bakmayan için o başlıkta tek entry olduğu görülebilir ama tek başımıza dilin kurallarını ve hatta bunların adlandırılmalarını değiştirmeye çalışıyoruzdur; o zaman başarılar.
yani dahi anlamındaki de dediğimizde o bile anlamındaki de’yi de kapsıyor. kendimizi zorlamamıza veya durumu başka bir duruma indirgememize gerek kalmıyor böylece.
ayrıca söz konusu ifadenin yaygın kullanımının dahi anlamı olması da “bulundurma anlamında olmayan” demeyişimizin basit bir gerekçesi olabilir pekala. bunu anlamamız da zor olmasa gerek. türk dili uzmanlarına bile sorduğunuzda –ki bu durum için özel olarak sordum- ayrı yazılan de bağlacının “dahi anlamındaki de” olduğu yanıtını alırsınız.
yani kuralı adlandırmanın yanlış olduğu ve bundan dolayı bu kurala uyulmuyor olmasının gerçekçi olması kadar da ironik bir yaklaşım da “bulunma belirtmeyen butun de ler ayri yazilir” başlığı kadar paylaşılır ve taraf bulur. bakmayan için o başlıkta tek entry olduğu görülebilir ama tek başımıza dilin kurallarını ve hatta bunların adlandırılmalarını değiştirmeye çalışıyoruzdur; o zaman başarılar.
0
insanların "biraz daha özen" göstermesini istiyorsun, bunu da o insanların ne anlama geldiğini bilmediği bir kelime "anlamındaki" eki ayrı yazmalarını isteyerek sağlamaya çalışıyorsun. ben de sana başarılar dilerim.
dahi kelimesini herkes "bile" anlamında kullanıyor, ve "dahi anlamındaki de ayrı yazılır" diye çırpınan kişilerin yarısından fazlasının dahi kelimesinin bu kuralın ismi türetilirken bilinen anlamından haberdar olmadığından eminim.
özetle "dahi anlamındaki de ayrı yazılır" isimli kural, doğru anlaşılsa bile, zaten senin ve benim gibilerin rahatsız olduğu eklerin(de, da ekleri) yanlış bir şekilde bitişik veya ayrı yazılması durumunun yarısını dahi kapsayacak bir kural değil. insanlar bu eklerin yanlış yazıldığını gördükleri anda "dahi anlamındaki de ayrı yazılır!" diye milletin kafasına kakıyorlar ama oradaki ek dahi anlamına gelmiyor bile... herkes ezberden okuyor. ve ben "dahi" ve "bile" anlamını ayırmıyorum. sadece günümüzde "dahi" kelimesi artık sadece "bile" anlamında kullanılıyor. o kadar türk dili uzmanı tarafından, ve ilkokuldan beri sınıf geçmek için diğer derslerden ayrı olarak kesinlikle geçilmesi gereken türkçe/türk dili dersinde 11 sene boyunca "dahi anlamındaki de" diye anlatılan ve her kompozisyon sınavı ertesinde tekrar tekrar kafaya kakıla kakıla bu şekilde anlatılan bu basit kural anlaşılmıyorsa, muhtemelen senin gibi "oo kuralın ismini mi değiştiriceksin şimdi" diyenler yüzünden anlaşılmıyordur.
örnek:
"o filme seninlede gitmek istiyorum ama sinemaya giripte beğenmezsin diye korkuyorum."
gibi bir cümle yazan kişiye yaptığı hata olarak sadece "dahi anlamındaki de eklerini ayırmalısın" diyorsan, korkarım boşa kürek çekiyorsundur. zira bahsettiğin kural burada yapılan hatayı kapsamadığı gibi, kapsadığı yerdeki anlamı bile dahi kelimesinin genel olarak bilinen anlamı ile beraber düşünüldüğünde hiçbir şey ifade etmiyor.
o gösterilmesini istediğin "biraz daha özen" içinde kendi tarafında durumu daha anlaşılır kılmak gibi bir kaygın olmadığı sürece ben insanların bu "dahi anlamındaki de ekini ayrı yaz" korosunu acı bir sırıtma ile izlemeye devam edeceğim.
ışık ve sevgiyle
dahi kelimesini herkes "bile" anlamında kullanıyor, ve "dahi anlamındaki de ayrı yazılır" diye çırpınan kişilerin yarısından fazlasının dahi kelimesinin bu kuralın ismi türetilirken bilinen anlamından haberdar olmadığından eminim.
özetle "dahi anlamındaki de ayrı yazılır" isimli kural, doğru anlaşılsa bile, zaten senin ve benim gibilerin rahatsız olduğu eklerin(de, da ekleri) yanlış bir şekilde bitişik veya ayrı yazılması durumunun yarısını dahi kapsayacak bir kural değil. insanlar bu eklerin yanlış yazıldığını gördükleri anda "dahi anlamındaki de ayrı yazılır!" diye milletin kafasına kakıyorlar ama oradaki ek dahi anlamına gelmiyor bile... herkes ezberden okuyor. ve ben "dahi" ve "bile" anlamını ayırmıyorum. sadece günümüzde "dahi" kelimesi artık sadece "bile" anlamında kullanılıyor. o kadar türk dili uzmanı tarafından, ve ilkokuldan beri sınıf geçmek için diğer derslerden ayrı olarak kesinlikle geçilmesi gereken türkçe/türk dili dersinde 11 sene boyunca "dahi anlamındaki de" diye anlatılan ve her kompozisyon sınavı ertesinde tekrar tekrar kafaya kakıla kakıla bu şekilde anlatılan bu basit kural anlaşılmıyorsa, muhtemelen senin gibi "oo kuralın ismini mi değiştiriceksin şimdi" diyenler yüzünden anlaşılmıyordur.
örnek:
"o filme seninlede gitmek istiyorum ama sinemaya giripte beğenmezsin diye korkuyorum."
gibi bir cümle yazan kişiye yaptığı hata olarak sadece "dahi anlamındaki de eklerini ayırmalısın" diyorsan, korkarım boşa kürek çekiyorsundur. zira bahsettiğin kural burada yapılan hatayı kapsamadığı gibi, kapsadığı yerdeki anlamı bile dahi kelimesinin genel olarak bilinen anlamı ile beraber düşünüldüğünde hiçbir şey ifade etmiyor.
o gösterilmesini istediğin "biraz daha özen" içinde kendi tarafında durumu daha anlaşılır kılmak gibi bir kaygın olmadığı sürece ben insanların bu "dahi anlamındaki de ekini ayrı yaz" korosunu acı bir sırıtma ile izlemeye devam edeceğim.
ışık ve sevgiyle
0
sen muhtemelen onbinlerce insandan oluşan ve saf olduklarına kendilerini inandırmaya çalıştığın bir insan güruhuna yüzünde acı bir gülümsemeyle bakıyor olarak kalacaksın.
çünkü durumu kendi bakış açınla açıklamaya çalıştığın sırada bile -belki de isteyerek- anlaşılmaz olmaya çabalamışsın sanki.
yazdıklarını tekrar tekrar okudum ama gerçekten de derli toplu bir şey anlamadım. sadece ısrarla bu kuralın adının "dahi anlamına gelen de olmaması" ve öyle adlandıran insanların da sadece kendi pencerelerinden bakan hatta at gözlüğü takmış insanlarmış gibi adlandırılabilecekleri gibi imalar sezinledim.
ısrarla da dahi sözcüğünün ya da bu anlamdaki de'lerin bile anlamına gelmesi de var.
ben de ilave edeyim zarf olarak kullanıldığında üstelik gibi, pekiştirme gibi anlamları da vardır de ekinin ama bunlar bile anlamına da gelen dahi sözcüğünün türev anlamları.
yani bizim o at gözlüğüyle baktığımız ve 80 sonrası eğitim anlayışıyla yorumladığımız 11 yıl boyunca başımıza kakılan, senin ille de kural ismi dediğin "anımsama" şekli çok da değişmiyor.
benim senin yazdığın iki mesajın arasında yazdığım ve açık-anlaşılır olduğunu düşündüğüm mesaj mı anlaşılmıyordu anlayamadım gerçekten de. orda referans da vermiştim üstelik. sadece kendi düşüncelerim de değil ki bunları salt hezeyan olarak değerlendirelim.
tdk dedim, filolog görüşü dedim, "pascha c" adlı arkadaşın görüşünün yalnızlığı ve hatta tikelliği dedim.
ben de aydınlık günler dilerim...
çünkü durumu kendi bakış açınla açıklamaya çalıştığın sırada bile -belki de isteyerek- anlaşılmaz olmaya çabalamışsın sanki.
yazdıklarını tekrar tekrar okudum ama gerçekten de derli toplu bir şey anlamadım. sadece ısrarla bu kuralın adının "dahi anlamına gelen de olmaması" ve öyle adlandıran insanların da sadece kendi pencerelerinden bakan hatta at gözlüğü takmış insanlarmış gibi adlandırılabilecekleri gibi imalar sezinledim.
ısrarla da dahi sözcüğünün ya da bu anlamdaki de'lerin bile anlamına gelmesi de var.
ben de ilave edeyim zarf olarak kullanıldığında üstelik gibi, pekiştirme gibi anlamları da vardır de ekinin ama bunlar bile anlamına da gelen dahi sözcüğünün türev anlamları.
yani bizim o at gözlüğüyle baktığımız ve 80 sonrası eğitim anlayışıyla yorumladığımız 11 yıl boyunca başımıza kakılan, senin ille de kural ismi dediğin "anımsama" şekli çok da değişmiyor.
benim senin yazdığın iki mesajın arasında yazdığım ve açık-anlaşılır olduğunu düşündüğüm mesaj mı anlaşılmıyordu anlayamadım gerçekten de. orda referans da vermiştim üstelik. sadece kendi düşüncelerim de değil ki bunları salt hezeyan olarak değerlendirelim.
tdk dedim, filolog görüşü dedim, "pascha c" adlı arkadaşın görüşünün yalnızlığı ve hatta tikelliği dedim.
ben de aydınlık günler dilerim...
0
@galadnikov
oradaki eskimiş nerede yazıyor dikkatini çekerim. dahi'nin yanında yazıyor. de da anlamının karşılığının verildiği satırda değil. ilk anlamının de da olduğu ikinci anlamının bile olduğu yazılı orada.
eskimiş olan "dahi" kullanımı. anlamları değil. nasıl sadece bile anlamına geldiğini anlamak da oldukça güç!..
ben de referans alacağım dilcilere sorduğumu söylemeliyim :) necmiye alpay da elbette iyidir işinde eminim ondan da...
edit: sözlükleri doğru okumakta fayda var sanırım. eskimiş dediği anlamı değil, sözcüğün kendisi. kullanımı eskimiş ve şu anlamlara geliyor diyor. tdk gayet açık ve en sağlam referans.
oradaki eskimiş nerede yazıyor dikkatini çekerim. dahi'nin yanında yazıyor. de da anlamının karşılığının verildiği satırda değil. ilk anlamının de da olduğu ikinci anlamının bile olduğu yazılı orada.
eskimiş olan "dahi" kullanımı. anlamları değil. nasıl sadece bile anlamına geldiğini anlamak da oldukça güç!..
ben de referans alacağım dilcilere sorduğumu söylemeliyim :) necmiye alpay da elbette iyidir işinde eminim ondan da...
edit: sözlükleri doğru okumakta fayda var sanırım. eskimiş dediği anlamı değil, sözcüğün kendisi. kullanımı eskimiş ve şu anlamlara geliyor diyor. tdk gayet açık ve en sağlam referans.
0
tdk sözlüğünde de -de -da anlamlarının karşılıklarında eskimiş ibaresi yok dikkatini çekerim. dahi sözcüğünde var eskimiş ibaresi. hangisinin türk dili açısından daha geçerli bir referans olduğu konusunda tartışmaya ben de gerek duymuyorum.
ayrıca evet ben dahi geleceğim eski bir kullanım elbette. kimse de yeni oldğunu iddia edemez ancak kullanıl(a)mayan olduğunu da kimse iddia edemez. bazı anlar geliyor ben dahi sözcüğünü de kullanıyorum.
cümle içindeki anlamı bile ya da -de -da'nın tam karşılayamadığı durumlar oluyor zira...
ayrıca evet ben dahi geleceğim eski bir kullanım elbette. kimse de yeni oldğunu iddia edemez ancak kullanıl(a)mayan olduğunu da kimse iddia edemez. bazı anlar geliyor ben dahi sözcüğünü de kullanıyorum.
cümle içindeki anlamı bile ya da -de -da'nın tam karşılayamadığı durumlar oluyor zira...
0
şimdi ordaki tireler karıştırılmaması içindi (bir de ekinden ve bir de de bağlacından sonra yazdığımdan dolayı). yukarıda yazdıklarıma bakarsan karıştırılmayacak olan yerlerde kullanmadığımı görürsün.
gelelim necmiye alpay'ın verdiği örneklere. ben örnekleri çoğaltabilirim de az bile vermiş. o örneklerin hiçbirinde dahi anlamında kullanılmıyor. ama kurukafa'nın da ve sanırım sizin de takıldığınız nokta bu kuralı adlandırma kısmı oluyor.
de bağlacı ayrı bir sözcük olmasına rağmen ilk çıkış noktası o eskimiş ve zamanla başka anlamlar da kazanmış olan dahi sözcüğü olduğundan "dahi anlamındaki de" olarak isimlendiriliyor. neden bu noktaya bu kadar takılındı anlamak güç.
yoksa "hem... hem de...", "ne... ne de", sürerlilik, azımsama, tehdit etme, hayret-şaşırma, inanmama, artma-yükselme, tariz sanatı örneklemesi gibi anlamlara da gelebiliyor...
gelelim necmiye alpay'ın verdiği örneklere. ben örnekleri çoğaltabilirim de az bile vermiş. o örneklerin hiçbirinde dahi anlamında kullanılmıyor. ama kurukafa'nın da ve sanırım sizin de takıldığınız nokta bu kuralı adlandırma kısmı oluyor.
de bağlacı ayrı bir sözcük olmasına rağmen ilk çıkış noktası o eskimiş ve zamanla başka anlamlar da kazanmış olan dahi sözcüğü olduğundan "dahi anlamındaki de" olarak isimlendiriliyor. neden bu noktaya bu kadar takılındı anlamak güç.
yoksa "hem... hem de...", "ne... ne de", sürerlilik, azımsama, tehdit etme, hayret-şaşırma, inanmama, artma-yükselme, tariz sanatı örneklemesi gibi anlamlara da gelebiliyor...
0
bu da ayrdıldığımız bir nokta işte. sözlükte de çok yaygın olmakla birlikte de'nin kendinden önce gelen sözcüğe bitişik yazımı kadar benim gözümü alan ve antipati uyandıran çok az nokta oluyor. tahayyül diyemeyip de taayyül diyeni hatta muğlak yerine muallak diyeni bile anlayabiliyorum ama çok temel bir dil bilgisi kuralını ezen geçen insanı anlamakta güçlük çekiyorum.
kendini ifadesi de, yazdıklarını savunması da o denli güçleşiyor çünkü. kalemi de o denli zayıf kalıyor işte. o yüzden de'yi bitişik yazan adamı benim gibi ayar veren bir adamdan daha saygın bulman onların yararına değil, zararına oluyor.
bir moderatör olarak işiniz madem sözlüğü çok daha güzel bir yer haline getirmek, keşke dil bilgisi kurallarına uyan insanların yazmasını sağlamak da bunun (ağırlıklı) bir parçası olsa.
kolay gelsin ayrıca.
kendini ifadesi de, yazdıklarını savunması da o denli güçleşiyor çünkü. kalemi de o denli zayıf kalıyor işte. o yüzden de'yi bitişik yazan adamı benim gibi ayar veren bir adamdan daha saygın bulman onların yararına değil, zararına oluyor.
bir moderatör olarak işiniz madem sözlüğü çok daha güzel bir yer haline getirmek, keşke dil bilgisi kurallarına uyan insanların yazmasını sağlamak da bunun (ağırlıklı) bir parçası olsa.
kolay gelsin ayrıca.
0
kısa bir türkçe dersi; eğer bir kelime kullanıyorsanız ve sonunda -de varsa, şöyle yapın;
örnek kelimemiz; "benimde böyle bir şikayetim var" (yazımı yanlış mı hep birlikte bakalım)
"de" gençen yerdeki ekin dahi anlamına geldiğini şu şekilde kontrol edebiliriz, -de yerine "dahi" kullanarak; "benim dahi böyle bir şikayetim var" ( a aa kelime cuk oturdu ) o zaman bu "dahi" anlamına geliyor. yani ne yapmalıyız ayrı yazmalıyız.
kusursuzlaşan örnek; "benim de böyle bir şikayetim var."
konuya ek olarak,
(bkz: yalnisi yanlis yazmak)
(bkz: bağlaç olan ki ayrı yazılır)
örnek kelimemiz; "benimde böyle bir şikayetim var" (yazımı yanlış mı hep birlikte bakalım)
"de" gençen yerdeki ekin dahi anlamına geldiğini şu şekilde kontrol edebiliriz, -de yerine "dahi" kullanarak; "benim dahi böyle bir şikayetim var" ( a aa kelime cuk oturdu ) o zaman bu "dahi" anlamına geliyor. yani ne yapmalıyız ayrı yazmalıyız.
kusursuzlaşan örnek; "benim de böyle bir şikayetim var."
konuya ek olarak,
(bkz: yalnisi yanlis yazmak)
(bkz: bağlaç olan ki ayrı yazılır)
0
anlıyorum. zaten sözlüğün benim anlayamadığım uygulamaları da var (birçoğu da formatın birer parçası olan). neyse, gönüllü yapılan bir iş için zaman gerektirmekte. kolay gelsin tekrar.
0
galadnikov, söylemeye çalıştığım şeyi benden daha iyi ifade etmişsin, teşekkür ederim.
tranko buskas, sormuşsun ya en başta "nedir bu ısrar, neden, özellikle mi yapılıyor?" diye. çok basit bir argümanla çıkılmış karşına: çünkü "dahi anlamındaki de ayrı yazılır" şeklinde yapılan bir başa kakma, veya bir ezber veya başka bir şey, bu ekleri bitişik yazıp seni gıcık eden insanlar için HİÇBİR ŞEY ifade etmiyor. çünkü dahi kelimesinin bu "eskimiş" veya "eskimemiş" anlamını bilmiyorlar. bu yüzden de öğrenemiyorlar. bu kadar basit.
yine de hadi herkes dahi kelimesinin bu artık pek de kullanılmayan anlamını biliyor olsun, böyle aşmış insanlar düşün, bunu bile biliyorlar ama tek sorunları eklerle. sözkonusu kural doğru şekilde anlaşıldığında bile, bu eklerin yerine göre nasıl yazılacağı ile ilgili durumların kısıtlı bir bölümüne açıklama getirebiliyor. yani aslında insanların yanlış yere ayrı veya bitişik yazılmasından şikayetçi oldukları ek "dahi" anlamında olmuyor çoğu zaman, ancak bu eklerin ne zaman nasıl yazılacağını bilen kişilerin büyük bir bölümü bile böyle bir durumla karşılaştıklarında "dahi anlamındaki de ayrı yazılır" diye çıkışıyorlar, yanlış yere. oradaki anlamı "dahi" kelimesinin eskimiş anlamına bile karşılık gelmiyor yani, ama herkes kurulmuş saat gibi bu cümleyi tekrarlayıp duruyor!
sen bunu insanlara daha düzgün bir şekilde anlatmaya gönüllü değilsen, bu durumun düzelmesi isteğindeki samimiyetine şüpheyle bakarım, samimiysen de yaptığın şeye anlam veremem. bu ekleri ayırmayı bilmeden bir kelimenin bu kadar nadir kullanılan ve eski bir anlamını bilmelerini beklemeni de gerçekçi bulmam.
...derim ve çekilirim, sana kolay gelsin.
tranko buskas, sormuşsun ya en başta "nedir bu ısrar, neden, özellikle mi yapılıyor?" diye. çok basit bir argümanla çıkılmış karşına: çünkü "dahi anlamındaki de ayrı yazılır" şeklinde yapılan bir başa kakma, veya bir ezber veya başka bir şey, bu ekleri bitişik yazıp seni gıcık eden insanlar için HİÇBİR ŞEY ifade etmiyor. çünkü dahi kelimesinin bu "eskimiş" veya "eskimemiş" anlamını bilmiyorlar. bu yüzden de öğrenemiyorlar. bu kadar basit.
yine de hadi herkes dahi kelimesinin bu artık pek de kullanılmayan anlamını biliyor olsun, böyle aşmış insanlar düşün, bunu bile biliyorlar ama tek sorunları eklerle. sözkonusu kural doğru şekilde anlaşıldığında bile, bu eklerin yerine göre nasıl yazılacağı ile ilgili durumların kısıtlı bir bölümüne açıklama getirebiliyor. yani aslında insanların yanlış yere ayrı veya bitişik yazılmasından şikayetçi oldukları ek "dahi" anlamında olmuyor çoğu zaman, ancak bu eklerin ne zaman nasıl yazılacağını bilen kişilerin büyük bir bölümü bile böyle bir durumla karşılaştıklarında "dahi anlamındaki de ayrı yazılır" diye çıkışıyorlar, yanlış yere. oradaki anlamı "dahi" kelimesinin eskimiş anlamına bile karşılık gelmiyor yani, ama herkes kurulmuş saat gibi bu cümleyi tekrarlayıp duruyor!
sen bunu insanlara daha düzgün bir şekilde anlatmaya gönüllü değilsen, bu durumun düzelmesi isteğindeki samimiyetine şüpheyle bakarım, samimiysen de yaptığın şeye anlam veremem. bu ekleri ayırmayı bilmeden bir kelimenin bu kadar nadir kullanılan ve eski bir anlamını bilmelerini beklemeni de gerçekçi bulmam.
...derim ve çekilirim, sana kolay gelsin.
0
hala daha aynı şeyi konuşur olup kalmışız kurukafa.
galadnikov'la konuştuğumuz ve ona da ifade ettiğim şey -ki tdk güncel sözlüğünün de söylediği gibi- dahi sözcüğünün "dahi" şeklindeki kullanımının eskimiş olduğu idi. ama sen hala eskimiş anlamı deyip duruyorsun. dahi sözcüğünün "dahi" anlamına gelen eskiyen bir karşılığı yok. o "de" sözcüğü ve o da çok kullanılıyor. hatta yukarıda -eğer baktıysan- necmiye alpay'ın vermediği örneklerle de "de" sözcüğünün hangi anlamlara da hizmet ettiğini anlatmaya çalıştım. ve o anlamların hepsinden daha fazla ve hala en çok kullanılan anlamı da dahi anlamı. bu sayfada yazdıklarımızdaki de da'ları bile saysan en çok dahi anlamına geldiklerini görürsün. deneyebilirsin...
yani senin savunduğunun maalesef aksine çoğu zaman da dahi anlamında kullanılıyor. o eskimiş dediğin anlamda.
sanırım sırf bu yüzden de dahi anlamındaki de diye adlandırılması çok garip değil.
zaten bu sayfaya yazan 10 küsur kişi ile okuyan yüzlerce kişi bunu anlamakta zorluk çekmiyor emin ol.
bir kaç kişinin farklı adlandırması da onları müstesna yapmaktan öteye gitmez kanımca...
galadnikov'la konuştuğumuz ve ona da ifade ettiğim şey -ki tdk güncel sözlüğünün de söylediği gibi- dahi sözcüğünün "dahi" şeklindeki kullanımının eskimiş olduğu idi. ama sen hala eskimiş anlamı deyip duruyorsun. dahi sözcüğünün "dahi" anlamına gelen eskiyen bir karşılığı yok. o "de" sözcüğü ve o da çok kullanılıyor. hatta yukarıda -eğer baktıysan- necmiye alpay'ın vermediği örneklerle de "de" sözcüğünün hangi anlamlara da hizmet ettiğini anlatmaya çalıştım. ve o anlamların hepsinden daha fazla ve hala en çok kullanılan anlamı da dahi anlamı. bu sayfada yazdıklarımızdaki de da'ları bile saysan en çok dahi anlamına geldiklerini görürsün. deneyebilirsin...
yani senin savunduğunun maalesef aksine çoğu zaman da dahi anlamında kullanılıyor. o eskimiş dediğin anlamda.
sanırım sırf bu yüzden de dahi anlamındaki de diye adlandırılması çok garip değil.
zaten bu sayfaya yazan 10 küsur kişi ile okuyan yüzlerce kişi bunu anlamakta zorluk çekmiyor emin ol.
bir kaç kişinin farklı adlandırması da onları müstesna yapmaktan öteye gitmez kanımca...
0
evet aynı şey devam ediyor çünkü aynı bir şey ifade etmeyen karşılığı veriyorsun. o yüzden şöyle bir yöntem düşündüm, tek bir soruya cevap istiyorum:
"o filme seninlede gitmek istiyorum ama sinemaya giripte beğenmezsin diye korkuyorum."
gibi bir cümle yazan kişiyi nasıl uyarırsın? ve bu ekleri nasıl yazacağını bilen insanların nasıl uyardığını/yardımcı olmayaçalıştığını gözlemliyorsun?
iki bölümlü tek soru, 100 puan. gidiş yolundan puan yok.
süre başladı. :)
"o filme seninlede gitmek istiyorum ama sinemaya giripte beğenmezsin diye korkuyorum."
gibi bir cümle yazan kişiyi nasıl uyarırsın? ve bu ekleri nasıl yazacağını bilen insanların nasıl uyardığını/yardımcı olmayaçalıştığını gözlemliyorsun?
iki bölümlü tek soru, 100 puan. gidiş yolundan puan yok.
süre başladı. :)
0
ben sana gidiş yolundan da puan alabileceğin bir yol göstermişken senin elindekileri hunharca harcaman pek iyi olmamış. senin zararına... artık sana bir şey öğretebileceğimi hiç sanmıyorum.
ama senin cevabını tahmin edebiliyorum. "de gördüğüm her yere bile koyarım"... :)
sen devam et...
olmadı sayfadakileri tekrar oku. temcit pilavı gibi tekrar açıklamayacağım...
ama senin cevabını tahmin edebiliyorum. "de gördüğüm her yere bile koyarım"... :)
sen devam et...
olmadı sayfadakileri tekrar oku. temcit pilavı gibi tekrar açıklamayacağım...
0
flame of feanor
tamam kızmayın biliyorum aramaya inandım ama duyurularda hep "ben şunu izledim aynı tarz olsun" gibilerinden sorulmuş. ben ilk defa izleyeceğim hangisinden başlayayım bilemiyorum. tür farketmez kaliteli olsun yeter. avatar, bleach filan görüyorum ama nedir ne değildir hiç bilmiyorum pek araştırmak d
tamam kızmayın biliyorum aramaya inandım ama duyurularda hep "ben şunu izledim aynı tarz olsun" gibilerinden sorulmuş. ben ilk defa izleyeceğim hangisinden başlayayım bilemiyorum. tür farketmez kaliteli olsun yeter. avatar, bleach filan görüyorum ama nedir ne değildir hiç bilmiyorum pek araştırmak da istemiyorum çünkü kaptırıp spoiler okuyacağımı biliyorum. evet nereden başlayayım? (türkçe altyazı olmalı)
0
Büyüklere de hitap eden ve fazlasıyla eğlenceli olan Avatar'ı dene bence. Bütün bölümlerin altyazılarını da rahatlıkla bulabilirsin.
0
school rumble çok komiktir. fakat 2. sezondan sonrası kaldı devamı gelmeyecek(son yaptılar yine de tek bölümlük).
0
Kesinlikle "Samurai Champloo"
Abartılı kan görmek istemiyorsan, ucube ucube konulara girmesin diyorsan, süper vakit geçirebileceğin bir dizi.
www.imdb.com
Abartılı kan görmek istemiyorsan, ucube ucube konulara girmesin diyorsan, süper vakit geçirebileceğin bir dizi.
www.imdb.com
0
oldu görüşürüz
sevgili josikolar!eski model, lcd filan olmayan bayağı normal monitörümü kurcalarken RGB ayarları adlı bir bölüm buldum. onun standartı kaçtır? R: 95, G:45, B:14 gibi tek tek sayısal değerler verirseniz belki bir gün millet olarak hepimiz aynı renkte görürüz resimleri ekranda diyorum. hoş olmaz mı?
sevgili josikolar!
eski model, lcd filan olmayan bayağı normal monitörümü kurcalarken RGB ayarları adlı bir bölüm buldum. onun standartı kaçtır? R: 95, G:45, B:14 gibi tek tek sayısal değerler verirseniz belki bir gün millet olarak hepimiz aynı renkte görürüz resimleri ekranda diyorum. hoş olmaz mı? ben de neden hep her şeyi mavimsi görüyorum diye üzülüyordum.
bir de eliniz değmişken contrast, brightness değerleri de önerirseniz sizden güzeli dünyada olmaz.
teşekkürler.
eski model, lcd filan olmayan bayağı normal monitörümü kurcalarken RGB ayarları adlı bir bölüm buldum. onun standartı kaçtır? R: 95, G:45, B:14 gibi tek tek sayısal değerler verirseniz belki bir gün millet olarak hepimiz aynı renkte görürüz resimleri ekranda diyorum. hoş olmaz mı? ben de neden hep her şeyi mavimsi görüyorum diye üzülüyordum.
bir de eliniz değmişken contrast, brightness değerleri de önerirseniz sizden güzeli dünyada olmaz.
teşekkürler.
0
onun bir standarti yoktur. gozunuze en iyi goruneni ayarlayabilesiniz diye ayar yapmaya izin veriyor zaten.
misal benim monitorde su sekilde;
red: 89
green: 86
blue: 93
boyle yaptiginizda sizinkisi ucuk kacik bir seyler gosterir muhtemelen. preset'i varsa o sekilde ayarlayin derim.
ayni sey konrast ve parlaklik icinde gecerli.
misal benim monitorde su sekilde;
red: 89
green: 86
blue: 93
boyle yaptiginizda sizinkisi ucuk kacik bir seyler gosterir muhtemelen. preset'i varsa o sekilde ayarlayin derim.
ayni sey konrast ve parlaklik icinde gecerli.
0
oof oof ben ne yaptım. arkadaşlar sağolun da bir tane program yükleyip wizardında ileri geri bir şeyler yaptım, uygula dedim ve şu an monitörüm soldu :( her şey yeşilimsi oldu ve manual olarak gidip rgb yi veya c/b ı değiştirince en azından eski haline dönmüyor.
yeni sorumla sizlerleyim:
monitör fabrika ayarlarına mı döndürülür, ne yapılır, programı kaldırdım ama işe yaramadı.
sanırım kalibrasyon malibrasyon derken o program benim bilmediğim yerlerde bir şeyin ayarını default olarak ayarladı. acil help pls!
edit: hallettim, bilgisayarı aç kapa yaparak. ama bu ibret öyküsünü silmiyorum ki gençler bilmedikleri programları kurcalamasınlar. o programın da allah cezasını versin çünkü hiç bir şey demeden bir okeyle alt üst etti her şeyi. küstüm.
yeni sorumla sizlerleyim:
monitör fabrika ayarlarına mı döndürülür, ne yapılır, programı kaldırdım ama işe yaramadı.
sanırım kalibrasyon malibrasyon derken o program benim bilmediğim yerlerde bir şeyin ayarını default olarak ayarladı. acil help pls!
edit: hallettim, bilgisayarı aç kapa yaparak. ama bu ibret öyküsünü silmiyorum ki gençler bilmedikleri programları kurcalamasınlar. o programın da allah cezasını versin çünkü hiç bir şey demeden bir okeyle alt üst etti her şeyi. küstüm.
0
quick gamma diye bi programcık var, ben yeni aldığım crt monitörü onunla kalibre ettim, kolay kullanımı da...
0
karga tdi
Selamlar, bir kompakt makinam var (olympus fe-310) geçenlerde birine emanet verdim makina bi geldi ki lensinde parmak izine benzer izler var muhtemelen çoluk çocuğun eline verilmiş. Bu lekeyi lense zarar vermeden nasıl temizlerim?Teşekkürler şimdiden.
Selamlar, bir kompakt makinam var (olympus fe-310) geçenlerde birine emanet verdim makina bi geldi ki lensinde parmak izine benzer izler var muhtemelen çoluk çocuğun eline verilmiş. Bu lekeyi lense zarar vermeden nasıl temizlerim?
Teşekkürler şimdiden.
Teşekkürler şimdiden.
0
Gözlük beziyle temizliyorum ben. Abartıp lens temizleme kiti de alabilirsin de gerek yok yani =)
0
güderi gözlük bezinden daha iyi sonuç verir, dericilerde falan bulunur ya da fotoğrafçılara da sorabilirsiniz.
0
ayrıca bir gün olur da slr makine alırsanız lenslerinizi nemli yerlerde veya direk nemli bırakmamaya özen gösterin. lens mantarlanınca sonu çöp kutusu oluyor. diğer lenslere atlaması da cabası. jaba.
0
comptrol
bu numaralari nereden ogrenebilirim? telekom'a dilekce mi verilmeli, nedir? tesekkurler.
bu numaralari nereden ogrenebilirim? telekom'a dilekce mi verilmeli, nedir? tesekkurler.
0
gizli numara derken, bazı yerlerde eski santraller kullanılıyor ve numaraları gözükmeyebiliyor; cep telefonunu aradıklarında da örneğin gizli numara değil de sadece "arama" yazıyor bu hatlarda. onları öğrenme olanağı yok sanırım.
eğer rahatsız edici aramalar ise de savcılık ilgileniyordur.
eğer rahatsız edici aramalar ise de savcılık ilgileniyordur.
0
savcılık istemedikce telekom size bilgi vermez, eğer rahatsız ediyorsa savcılığa gidin, zor bir süreç değil, bizim başımız ağrıdı bu tür bir olayda ve tüm dökümü almıştık ama arkadaşın dediği gibi bazı ankesörler eskimidir nedir tam belli olmuyor ancak bölgeyi söylüyorlar falan fıstık.
0
psyche
şu resimdeki gibi hani. insanlar uğraşmış yapmışlardır belki. varsa nerden bulabilirim?
şu resimdeki gibi hani. insanlar uğraşmış yapmışlardır belki. varsa nerden bulabilirim?
0
www.myfonts.com şuradan aradım ama pek başarılı olamadı site. aynı fontun daha temiz bir hali varsa elinizde yine buradan deneyebilirsiniz.
0
orange coffee
yoyo tamir ettirebileceğim bir yer biliyor musunuz? var mı bu tip şeylerle uğraşan yerler?bir adet yomega crossfire yoyo aşşağıda dönmeyince içini açtık ve içinden bi parça düşürdük. parçayı bulamadık ama kapattık aleti şimdi yine dönmemeye devam ediyor yani aşşağı atıp çekiyoruz ama hareket neyin y
yoyo tamir ettirebileceğim bir yer biliyor musunuz? var mı bu tip şeylerle uğraşan yerler?
bir adet yomega crossfire yoyo aşşağıda dönmeyince içini açtık ve içinden bi parça düşürdük. parçayı bulamadık ama kapattık aleti şimdi yine dönmemeye devam ediyor yani aşşağı atıp çekiyoruz ama hareket neyin yapamıyoruz. iyi para verildiği için atmaya gönlümüz razı gelmedi. tamir ettirek diyoruz.. şehir istanbul..
şundan: www.yoyonation.com
bir adet yomega crossfire yoyo aşşağıda dönmeyince içini açtık ve içinden bi parça düşürdük. parçayı bulamadık ama kapattık aleti şimdi yine dönmemeye devam ediyor yani aşşağı atıp çekiyoruz ama hareket neyin yapamıyoruz. iyi para verildiği için atmaya gönlümüz razı gelmedi. tamir ettirek diyoruz.. şehir istanbul..
şundan: www.yoyonation.com
0
link açılmadı bende, adres hatalı sanırım... spin atmıyorsa içindeki mil düşmüş olabilir ya da milin iki yanında birbirinin aynısı parçalar var, onlardan biri de olabilir. eğer o parçalardan biri düşmüşse, nalbur falan gibi bir yerde aynı boyda bir parça arayabilir ya da metal işi yapan bir yer bulup yaptırabilirsiniz belki. mil içinde aynı şey olabilir ama ebatını tutturmakta zorlanırsınız.
onun dışında tamir edecek bir yer bulacağınızı hiç sanmıyorum, yoyo bile zor bulunuyor :)
onun dışında tamir edecek bir yer bulacağınızı hiç sanmıyorum, yoyo bile zor bulunuyor :)
0
chaud
yalnız bir insan veya tek başına olmak isteyen birisi dışarıda eğlenmek için ne tür aktivitelere katılabilir ?Mesela sizin milletle çekilmiyor tek başıma paşa paşa yapıorum dediğiniz şeyler var mı?
yalnız bir insan veya tek başına olmak isteyen birisi dışarıda eğlenmek için ne tür aktivitelere katılabilir ?
Mesela sizin milletle çekilmiyor tek başıma paşa paşa yapıorum dediğiniz şeyler var mı?
Mesela sizin milletle çekilmiyor tek başıma paşa paşa yapıorum dediğiniz şeyler var mı?
0
muzik enstrumani calmak
disarda demissin ama disarda da calinir belki:)
tek basina yapilan sporlar var bir de?
seyahat edilebilir, bu sirada baskalariyla tanismak sana kalmis tabi, belki baskasi seninle tanisir..
son olarak baskalarina yardim edebilirsin, teknik olarak tek basina yapmis oluyorsun..
disarda demissin ama disarda da calinir belki:)
tek basina yapilan sporlar var bir de?
seyahat edilebilir, bu sirada baskalariyla tanismak sana kalmis tabi, belki baskasi seninle tanisir..
son olarak baskalarina yardim edebilirsin, teknik olarak tek basina yapmis oluyorsun..
0
sinemaya tek basina ve hatta salonda kimse olmaksizin izlemek. bu super olur da olmuyor genelde.
0
ufak tefek de olsa kırtasiye alışverişi yapmak, yada özellikle dev bi megastora gidip, ikea olur, eskiden metro vardı hala var mı bilmem, bauhaus olur ofis store olur, kabalcı gibi biyer olur, dnr, ya da cağaloğlu tarafları olur, bit pazarı olur, 1 milyoncu olur birsürü karışık ıncık cıncık envai çeşit olan biyere gidip herşeyi karıştırarak deneyerek, altına üstüne bakarak dolaşmak da dolaşmak...
konsere gitmek, sergi açılışlarına gidip bi bardak şarap kapıp alıcıymış gibi bakmak insanları gozlemlemek, sokakta birini kısa sureliğine takip etmek (kalabalık zor oluyor), balık tutmak, imza günlerine gitmek, bi ses kayıt cihazı alıp sokaktaki insanlarla roportaj yapmak, kavun seçmek (milletle en çekilmicek şeydir), bi kursa gitmek, kuş gözlemciliği yapmak, şimdiye kadar milletle yapılan tüm aktiviteleri tekbaşına yapmayı denemek (insan bazen tek başına bişeyler yiyip içmeyi bile özleyebiliyor, bide yanına dergi kitap fln alıp okumak mesela) yaşadığı yerde şimdiye kadar hiç gitmediği turistik ya da tarihi biryere gitmek, koleksiyon yapmak istediği birşeyler toplamak için gezmek (deniz kabuğu olur, shot bardağı olur, hatta biyerlerden ufak tefek yürütülen birşeyler olabilir tuzluk gibi, adrenalinli de olur) trafiğin çok yoğun olmadığı saatlerde toplu taşıma araçlarıyla gezmek, sokak hayvanlarını beslemek, dişiysen kuafore gitmek, erkeksen berbere gidip gazete çay muhabbet yapmak, bir eskiz defteri alıp etrafta gördüklerini karalamak, not almak, extrem sporlarla uğraşmak, lunaparka gitmek, böcek örnekleri toplamak, koşmak koşmak koşmak...
bunların hepsini bir arada yapan manyak bi insan portresi çizdim sanırım ama olsun ^_^
konsere gitmek, sergi açılışlarına gidip bi bardak şarap kapıp alıcıymış gibi bakmak insanları gozlemlemek, sokakta birini kısa sureliğine takip etmek (kalabalık zor oluyor), balık tutmak, imza günlerine gitmek, bi ses kayıt cihazı alıp sokaktaki insanlarla roportaj yapmak, kavun seçmek (milletle en çekilmicek şeydir), bi kursa gitmek, kuş gözlemciliği yapmak, şimdiye kadar milletle yapılan tüm aktiviteleri tekbaşına yapmayı denemek (insan bazen tek başına bişeyler yiyip içmeyi bile özleyebiliyor, bide yanına dergi kitap fln alıp okumak mesela) yaşadığı yerde şimdiye kadar hiç gitmediği turistik ya da tarihi biryere gitmek, koleksiyon yapmak istediği birşeyler toplamak için gezmek (deniz kabuğu olur, shot bardağı olur, hatta biyerlerden ufak tefek yürütülen birşeyler olabilir tuzluk gibi, adrenalinli de olur) trafiğin çok yoğun olmadığı saatlerde toplu taşıma araçlarıyla gezmek, sokak hayvanlarını beslemek, dişiysen kuafore gitmek, erkeksen berbere gidip gazete çay muhabbet yapmak, bir eskiz defteri alıp etrafta gördüklerini karalamak, not almak, extrem sporlarla uğraşmak, lunaparka gitmek, böcek örnekleri toplamak, koşmak koşmak koşmak...
bunların hepsini bir arada yapan manyak bi insan portresi çizdim sanırım ama olsun ^_^
0
tiyatroya gitmek beni epey oyalardı yalnız dolandığım zamanlar. devlet tiyatroları ve belediye tiyatrolarından bahsediyorum özellikle. biletlerini haftalar önceden alması, oyun gününü beklemesi filan bile bi heyecan unsuruydu. oyunun ardından eserle ilgili yazılmış çizilmiş şeyleri okumak filan da var sonra.
0
küçük, keyifli bir kafe bulup kahve-sigara eşliğinde kitap, dergi falan okunabilir, süper olur.
0
sahaf gezer, kitapçida vakit geçirir, bara gider dans eder(erkekse biraz zor ama), sinemaya gider,5-12 kasim arasinda Kısa Film festivaline gider, konsere gider, günübirlik haftasonu turlarina katilir ( yakin yerler), müzeleri gezer...
0
kitap okumak ki biriyle yapabilen varsa haber versin.
koşmak veya jogging müzik eşliğinde.
film izlemek ki konuşkan biriyle hiç olmuyor.
kitapçılarda kitap arkası okumak, aylak geçirilecek birkaç saatin varsa ideal.
balık tutmak.
neden ben yalnızım diye hayatını ve çevreni sorgulamak.(neyse:)
koşmak veya jogging müzik eşliğinde.
film izlemek ki konuşkan biriyle hiç olmuyor.
kitapçılarda kitap arkası okumak, aylak geçirilecek birkaç saatin varsa ideal.
balık tutmak.
neden ben yalnızım diye hayatını ve çevreni sorgulamak.(neyse:)
0
