Giriş
(3)

Sofia Atina

granita teyze
arkadaslar selam daha once kavala Sofia Atina otostop veya otobüs ile gezen var midir? En büyük sorun ulasim galiba nasil bir rota önerirsiniz bütce 300euro iki üc gün. Otobüs firmalari aktif calisiyor mu ne gibi sorunlar beni bulabilir?
arkadaslar selam daha once kavala Sofia Atina otostop veya otobüs ile gezen var midir? En büyük sorun ulasim galiba nasil bir rota önerirsiniz bütce 300euro iki üc gün. Otobüs firmalari aktif calisiyor mu ne gibi sorunlar beni bulabilir?
+1
granita teyze
(11.11.25)
Otostop icin 2-3 gunun az olduğu bir rota. Kendi arabamla bile bu kadar kisa sürede yapmam bu rotayi hacı, bana mantiksiz geldi. Kavala atina arasi 10 saat en az çünkü. Dedeagac - Kavala - Selanik daha uygun sanki?
0
duster
(11.11.25)
Yedi gün desek ve Full otobüs kullansam mesela
0
🌸granita teyze
(11.11.25)
sofyadan selaniğe geçtim ama arabayla. ordanda kavala ya gittim. dedikleri gibi atina için yollar uzun. sofyadan uçak bakıp atinaya gidebilirsin belki. şansın varsa 20euro civarı bilet bulabilirsin normalde 50 euro civarındadır biletler. sonrasında otobüsle selanik ve kavala daha gidilebilir rota olur.
0
gercekdunya
(12.11.25)
(21)

uzun yolda surus yaparken biri yaninizda uyusa uyuz olur musunuz?

buenosdias
iki kez basima geldi. uzun yolda uyudugum icin sofor uyuz oluyor. laf sokuyor. bilerek gaz, fren yapiyor. sizin basiniza geldi mi? ne dusunuyorsunuz.
iki kez basima geldi. uzun yolda uyudugum icin sofor uyuz oluyor. laf sokuyor. bilerek gaz, fren yapiyor. sizin basiniza geldi mi? ne dusunuyorsunuz.
-2
buenosdias
(11.11.25)
Arabayı kullanmayan kişi neden uyumasın ki. Arabayı kullanan uyumayacak. Bunun için uyuz olunmaz. Uyuz oluyorsa kullanmasın arabayı.
-1
rock n roll
(11.11.25)
Yoo hiçte olmuyor. Hatta herkes uyuyunca kulaklığımı takıp öyle müzik dinlemeye devam ediyorum.
-2
substituent
(11.11.25)
Ben uzun yolda uyumayı tercih etmem. Yolu yaşamak isterim çünkü deşarj oluyorum uzun yolculuklarda ama şoför ben olsam ve araçtaki diğer kişiler uyusa asla rahatsız olmam aksine muhabbet etme gereksinimim olmadığı için daha rahat şekilde araç kullanırım.
Çok rahatsız oluyorsa tek başına yolculuk yapsın arabaya başka birini almasın.
0
mermaidd
(11.11.25)
arabada 2 kişiysek ben olsam uyumam ve uyunmasını da istemem. özel şoförüm değil ya da ben kimsenin özel şoförü değilim. sohbet ederek daha hızlı geçer zaman.
+2
art cat chocolate
(11.11.25)
olmam. esim hep uyur uzun yolda. hatta kisa yolda bile uyur. ben muzigimi dinler takilirim.
+1
lemmiwinks
(11.11.25)
rahatsız olmam aksine kesinlikle daha rahat olurum. onlar tedirginlikle yola bakınca rahatsız oluyorum. herkes uyuyunca istediğim gibi gidebiliyorum.
+1
gercekdunya
(11.11.25)
bu soru adamına göre değişir, yorgun bi şoförün yanında hayvanlık yapıp horluya horluya uyunmaz
+2
nahtoderfahrung
(11.11.25)
Ben uyursa sevinirim. Uyusun güzel güzel.
Edit: ya uzun yola çıkacağım kişi zaten eşim dostumdur. Uyusun tabi. Kendimi şoför gibi hissetmem.
0
kisa
(11.11.25)
Bana güvendiği için hoşuma gider.
-1
arbre
(11.11.25)
süren ben değilsem uzun uyuyuşlar yapmamaya çalışırım. şoför de zamanla yorulur, gözü dalar, uyur vs gibi bi durum olmasın onu da daha dinç tutayım diye.
sürücü bensem öyle fosur fosur saatlerce uyunmasını istemem çünkü aynı şekilde ben o kadar fazla sessizlikte uykum geliyo. ama yani bikaç saat uyunuyosa o kadar da olur insanlık.
0
chanandler bong
(11.11.25)
cok stresli bir durum yoksa, mesela asiri yagmur yagiyor, goz gozu gormuyor sis mis, hic rahatsiz olmam. ama bu bahsettigim halde arkadasim uyumustu, baya horluyordu, o zaman hakkaten bi yoldas istemistim yani elbette surmeyen kisinin yapacagi bir sey yok ama iste insan bi yaninda iki laf edecek 'ay ne kotu hava, goz gozu gormuyor' vs. diyecek birini ariyor sanirim. bir de iki kisi de yorgunsa/uykusuzsa, (elbette ideal olan hic yola cikmamak ama cikildiysa) yanindaki kisi prensip olarak uyunmamali, yoldaslik boyle bir sey yani, surucuye de yardimci olmak lazim konusarak, yemek vererek vs.
+1
kassiopeia
(11.11.25)
esim, annem, babam falansa hayir. ama mesela sehirlerarasi bir yere gidicez, komsum benim gidecegimi biliyor, gitmemi bekliyor ki otobüse para vermesin, sonra yanima gelip 4 saatlik yolun 4 saatinde uyuyor. bu düpedüz eseklik. kimsenin özel soförü degilsin sonucta. zibaracaksan bin otobüse git.

yanimda uyunmasi uykumu getirir. bircok kisi icin de böyledir. uzun yolda soförün yaninda kendim de uyumam. esim ya da babam olsa bile uyumam. bir an gözü dalsa ikimiz de gideriz.

ayrica araba sürerken kulaklikla müzik dinleyen adamin arabasina bana milyon dolar verseniz binmem. millet bir de bunun yaninda uyuyor. canini yolda bulmus millet. neler okuyorum böyle.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(11.11.25)
Araba kullanırken biri uyuyorsa uyuz olanlar oruç tutarken biri yemek yiyorsa sinir krizi geçirenler hep aynı modeller.
-6
kizil karga
(11.11.25)
Uyumam ve uyutmam.
0
Mirket
(11.11.25)
yol boyunca uyanık kalmasına gerek yok, arada bir uyuyabilir.
ama arada bir kısmı önemli.

başkasının arabasında hiç uyumadım. uyumam. ayıbı ayrı, tehlikesi ayrı.
uzun yol ve dönüşümlü sürmemiz gerekiyorsa birazcık kestirdiğim olur.
0
biseysorcaktim
(11.11.25)
Valla ben ne kadar uykum gelse de uyumamaya hatta sohbetle ya da müzikle arabayı kullananı da uyanık tutmaya çalışıyorum. Bu bence şoför koltuğunun yanında oturanın co-pilot olarak otomatik görevi. Burada oturan uyusa bile arkada olsam da uyanık kalıp şoförün de uyanık kalabildiğinden emin olmaya çaışıyorum.
+1
Amaranta ursula
(11.11.25)
bilerek gaz-fren yapiyor kismi en kotu kismi bence. onceden bir beklentin olabilir ve yanindaki kisi uyudu diye rahatsiz olabilirsin (kim olduguna ve duruma bagli olarak), fakat gaz-fren yapmak cok cocukca.

dedigim gibi, kisi ve durum burada onemli.
0
Sour
(11.11.25)
şoför iyi insan değil, ya da ergen bir arkadaş.
0
ebabil curnatasi
(11.11.25)
ben kullanıyorsam uykum yoksa milletin uyuması işime geliyor daha rahat kullanıyorum. eğer uykum varsa uyumalarını istemem.
0
mikahakkinen
(11.11.25)
Uyuz olmak demeyelim. İstemem, izin vermem.
Ön koltukta oturan kişinin uyumasını istemem. Arka koltuktakiler uyuyabilir. Öndeki arka koltuğa geçip uyuyabilir ön koltuk boş kalabilir.
Ama ön koltuktakinin uyuması uykumu getiriyor.
Önceden söylerim ama bunu, sonradan gaz fren veya uyuzluk yaparak değil.
0
michael_knight
(12.11.25)
benim hanim uzun yolda genelde uyur. beni hic etkilemez.
kamyoncu ruhluyum, rekorum sadece benzin icin durarak 18 saat.
yanimda biri olsun olmasin ben yola bakarim.
0
cooperr
(12.11.25)
(22)

İstanbul'da "Mutlaka gör" diyeceğiniz cami

yadigar
Gerek mimarisi, gerek iç tasarımı, süslemeleri, gerek tarihi özelliği, gerek manzarası, gerek imamı/müezzini, gerek bahçesi, gerek havası, hissi, sebep farketmeksizin, "görmelisin" dediğiniz cami/camiler hangileridir?Dediğim gibi sebep dinî de olabilir, turistik de, başka türlü de olabilir, hiç fark
Gerek mimarisi, gerek iç tasarımı, süslemeleri, gerek tarihi özelliği, gerek manzarası, gerek imamı/müezzini, gerek bahçesi, gerek havası, hissi, sebep farketmeksizin, "görmelisin" dediğiniz cami/camiler hangileridir?

Dediğim gibi sebep dinî de olabilir, turistik de, başka türlü de olabilir, hiç fark etmez. Tarihî de olabilir, modern de, bildiğimiz semt camii de olur. Sınırlama yok. Önerileriniz nelerdir?
+1
yadigar
(11.11.25)
Altunizade - ilahiyat camisi
Büyükçekmece tarafında adını unuttuğum yer altında olan cami. (Google hemen söyler)
+1
kisa
(11.11.25)
merhaba, sinan’ın çıraklık ve kalfalık diye adlandırdığı eserlerini görebilirsiniz. şehzade camii’ne gidip sonra süleymaniye’ye geçince cami mimarisindeki fil ayaklarının nasıl hafifleştiğini ve mekanın bütünleştiğini görebilirsiniz (ustalık eseri için edirne’ye gitmek gerekiyor). süleymaniye’de sadece camii’ye değil, dükkanlarla birlikte bütün bir kompleksi gezmelisiniz. avluda bazı kolonlar devşirme (spolia), onlar da ilginizi çekebilir.

insan ölçeğine olan yakınlığı ve denizle olan ilişkisi için de üsküdar’daki şemsi ahmet paşa camii’sine gidebilirsiniz. tatlı ve kompakt bir sinan eseridir. halk arasında kuşkonmaz olarak bilinir.

kariye vb. camiiye çevrilen bizans yapıları her zaman gezilmeli (bence ayasofya tekrar camii yapılmamalıydı bu arada).

emre arolat’ın sancaklar camiisine gitmelisiniz. topografyayla bütünleşen bir yaklaşımı var. güncel bir yorum.

barok dönemi görmek için de nuru osmaniye görülebilir.

(agnostiğim)
+6
eileengray
(11.11.25)
Hah sancaklar camii evet adını hatırlayamadığım
0
kisa
(11.11.25)
Ortaköy
0
osssy
(11.11.25)
Süleymaniye Camii mutlaka görülmeli. Özellikli ikindi akşam arasında bahçesinde zaman geçirmek aşırı huzurlu, hem caminin içi hem de bulunduğu konum mükemmel gerçekten.
0
hayalhayal
(11.11.25)
pertevniyal valide sultan camii
0
deartheodosia
(11.11.25)
Büyük piyalepaşa, molla zeyrek.
0
Bruce
(11.11.25)
kuşkonmaz cami
0
gercekdunya
(11.11.25)
Kanyon AVM'nin karşısındaki camiiye (Barbaros Hayrettin Paşa Camii) gidebilirsiniz. Hem yeni yapıldı hem bence mimari ve peyzaj açısından çok güzel bir camii.
0
elektr10
(11.11.25)
cami gurmeleri bilir burayı sadece o yüzden en üste yazıyorum: rüstem paşa
ayasofya esintili: kılıç ali paşa
kadırga: sokullu mehmet paşa
edirnekapı mihrimah sultan

bir de arkadaşın yukarda yazdığı büyükçekmecedeki sancaktar camii modern mimari olarak.

son ek: bahçe ve manzara olarak asla değeri bilinmeyen fener: yavuz sultan selim
+1
bay b
(11.11.25)
hiç görmediyseniz camilerin en ikoniği olanları ziyaret edin. hem birbirine yakınlar
1- süleymaniye
2- sultanahmet
3- ayasofya

anadolu yakasında karacaahmet meazrlığı içinde şakirin camii var. orası da farklı bir mimariye sahip küçük bir cami

bir de yalı cami tavsiyesi vereyim kuzguncuk-beylerbeyi arasında üryanizade camii, çok küçük bir cami ama huzurlu.
0
exlibris
(11.11.25)
Pertevniyal Valide Sultan Camii +1
süleymaniye falan onlar klasik zaten söylemiyorum onları.
0
matilda
(11.11.25)
istanbulun tam ortasında şehzade cami benim favorim . bahçesinde eski osmanlı mezarları ve bir tarihi ağaç var .

Mimar Sinan'ın, Kanuni Sultan Süleyman'ın emriyle yaptığı hesaplamalar neticesinde yerini tespit ettiği rivayet edilen Şehzadebaşı Camisi avlusunun köşesindeki yeşil sütun, 470 yıldır eski İstanbul'un merkezi olarak biliniyor...


Şehzade Camii (Şehzade Mehmet Camii ya da Şehzadebaşı Camii olarak da bilinir), İstanbul'un Fatih ilçesinde yer alan ve Mimar Sinan tarafından yapılan cami, I. Süleyman tarafından Saruhan Sancak Beyi iken 1543'te 22 yaşında ölen oğlu Mehmed adına yaptırılmıştır. Camiyi 1543-1548 yılları arasında Mimar Sinan'a yaptırttı. Mimar Sinan'ın "çıraklık eserimdir" dediği camidir.[kaynak belirtilmeli]

18,42 metrelik kubbesi 4 büyük yarım kubbeye yaslanır. Şadırvan avlusu 12 sütunda 16 kubbelidir. İkişer şerefeli çift minaresi vardır. İmaret ve medrese, tabhane, türbeler cami bahçesinde ve arka sokaktadır. Caminin dış duvarında Emine Hanım Çeşmesi bulunur.

Şehzade türbesinin içi rengârenk çinilerle doludur. Ortadaki sandukada Şehzade Mehmed, sağında Şehzade Cihangir yatar, solunda Hümaşah Sultan. Şehzade türbesinin sol tarafında Rüstem Paşa'nın türbesi bulunur. Diğer şehzade türbeleri Vefa tarafındadır. Dış avluda Destari Mustafa Paşa'nın türbesi vardır.


Dönemin kudretli padişahı Kanuni Sultan Süleyman oğlu şehzade Mehmet için dönemin zirve isimlerinden Mimar Sinan'dan bir cami yapmasını ve bu mabedin İstanbul’un tam orta noktasında olmasını emreder... O yıllarda İstanbul sadece Suriçi’nden oluştuğu için, şehrin ölçülebilir fizikî bir gövdesi mevcuttur. Mimarbaşı Sinan tarafından birtakım detaylı hesaplamalardan sonra, Suriçi’nin “geometrik ağırlık noktası” milimi milimine tespit edilir. Bu yöntem,karmaşık alanlı levhaların “G” noktasının bulunması prensibinden yola çıkılarak hesaplanmıştır.

Sıra yekpare, parlak yeşil granit silindirik bir sütunun dikilmesine gelmiştir. Bu taş aynı zamanda kıble yönünü işaret eder.
0
devilone
(11.11.25)
kayire müzesini çok severdim.
müze olmadan önce de kilise idi, şimdi cami yapıldı. görmeye değer.

zeyrek camisini de beğenirim.
0
biseysorcaktim
(11.11.25)
çok önemli olanlar yazılmış zaten, iki tane de ben ekleyeyim.

Cihangir Camii -istanbul'un pek göremeyeceğiniz bir manzarasını da görürsünüz-
nusretiye camii
0
fyodor fyodorovic
(11.11.25)
Yıldız Hamidiye nasıl yazılmaz?! Şok oldum. Yıldız Hamidiye sadece cami olarak değil, iç tasarım olarak görüp görebileceğiniz en güzel yerlerden birisi...
+1
silverleaf
(11.11.25)
Süleymaniye, Şehzade, Rüstempaşa, Nuruosmaniye çok kişi tarafından yazılmış zaten, yine bir Sinan eseri olan Kazasker İvaz Efendi Camii diyeceğim, çinileri ile ünlü.
0
(12.11.25)
ortakoy +1
kucuk ama sevimli
lokasyonu inanilmaz
0
cooperr
(12.11.25)
yukarıdakiler dışında ben de tavsiyelerimi yazayım, bulunsun.
ambiyans olarak balat civarında gül camii var. aslı kilise olan diğer camiler gibi bunun da çok ulvi bir havası var. mimari olarak da güzel olan ve yine eski bir kilise olan kalenderhane camii var vefa'da. ortaköy'de alarko holding binasının karşısında yalı camilerimizden defterdar ibrahim paşa camii var. küçük, ahşap, tatlı, gizli saklı bir cami. manzarası güzeller arasında düşünülebilir. nuruosmaniye'den bahsedilmiş. aynı dolaylarda çorlulu ali paşa camii ve atik ali paşa camii de var. gitmişken görülebilir.
ramazan'da hatimli teravih için kâbe imamları ile yarışan fahrettin paşa camii var başakşehir'de. ramazan'da kıraatler olağanüstü. bir de kapalıçarşı cevahir bedesteni (iç bedesten) mescidinin bir üst katı var ki, İstanbul'un en mistik hissettiren yerlerinden biri olabilir.
0
dilemma of subscribtionability
(14.11.25)
Boğaz hattındaki bütün camiler çok güzel

Anadolu yakasında Vaniköy cami- önündeki banklarla sabah namazında enfes bir istanbul manzarası verir.
Aynı şekilde kuleli askeri lisesi önündeki camii de sabah namazında çok güzeldir.

Manevi anlamda eyüp sultan’ı severim. Ramazanda gece 2-3 gibi gidip sabah namazına kadar sessizliğinde oturur kendimi dinlerim.
0
love and trust
(01.12.25)
Yine boğaz hattı emirgan cami
0
love and trust
(01.12.25)
Kendi çapında bir cami gurmesi (sanat tarihçisi) olarak tavsiyem, cami gezicekseniz sabah namazında gezin. O saatlerde istanbula tekrar ve tekrar aşık olacaksınız.
+1
love and trust
(01.12.25)
(3)

Pazarcılar meyve sebzeyi halden hangi gün alırlar? / Marketlere sebze meyve hangi gün gelir?

santimantal
Meyve sebzenin toplandıktan sonra en kısa zamanda yenmesi, vereceği fayda açısından önemli.Bunun için tazeyken almaya dikkat etmemiz lazım.Pazarcılar hangi gün halden alıyorlar. Belli bir gün alıp hafta boyunca semt semt dolaştırıyorlar mı? Yoksa farklı günler alabiliyorlar mı?Mesela cuma pazarından
Meyve sebzenin toplandıktan sonra en kısa zamanda yenmesi, vereceği fayda açısından önemli.
Bunun için tazeyken almaya dikkat etmemiz lazım.

Pazarcılar hangi gün halden alıyorlar. Belli bir gün alıp hafta boyunca semt semt dolaştırıyorlar mı? Yoksa farklı günler alabiliyorlar mı?

Mesela cuma pazarından taze sebze meyve almak mümkün mü?

Bir de marketlere hangi gün manav ürünleri gelir? Marketten markete değişir mi?
0
santimantal
(10.11.25)
o pazarcısına göre değişir, bakarak anlicaksın pazarda gezip bakıp inceleyip en taze ve seçtirene geri dönüp alacaksın. zaten birşey ucuzsa bayat olduğu için ucuza koyuyor pazarcı hemen
bildiğim kadarı ile günlük mal alanda var 2-3 günlük alanda var, hal sabah 3 4 gibi açılıyor pazarcılar erkenden malını alıp ordan pazarına geçiyor.
0
eja
(10.11.25)
Sattıgı ürüne göre degişir. dayanıklı ürünü bir kere alır bir hafta boyunca pazarları dolaşa dolaşa satar. bu tamamen ürününün taze kalma süresiyle alakalı
0
limonlu eksi
(10.11.25)
arkadaşlara katılıyorum ürüne bağlı olarak günlük alan da var haftalık alan da var. marketlere de haftada bir ürün gelir.
0
gercekdunya
(10.11.25)
(1)

Çiğ köfte leğeni için marka önemli mi?

santimantal
Bu leğeni çok amaçlı kullanmayı düşünüyorum. Tırtıklı tabanı hoşuma gidiyor.Fiyatlara baktım. Birbirinden çok farklı fiyatlar var.Bu leğen için önemli olan bir yön var mı bilmiyorum.Almışken iyi bir şey olsun diyorum.Hangisini almalıyım?
Bu leğeni çok amaçlı kullanmayı düşünüyorum. Tırtıklı tabanı hoşuma gidiyor.
Fiyatlara baktım. Birbirinden çok farklı fiyatlar var.
Bu leğen için önemli olan bir yön var mı bilmiyorum.
Almışken iyi bir şey olsun diyorum.
Hangisini almalıyım?
0
santimantal
(10.11.25)
paslanmaz ve tırtıklı olması haricinde bir özelliği yok markaya falan gerek yok. her hangi bir yerden alabilirsin.
+2
gercekdunya
(10.11.25)
(2)

Mutfak - Bu düzgün bir bıçak (seti mi)

tchuck
https://www.amazon.com.tr/gp/product/B087XCFZYV/ref=ox_sc_act_title_2?smid=A1WXK0Y13DUX1G&psc=1evde çok sık yemek yapıyorum, elimdeki bıçaklardan (4-5 sene önce zwillingden almıştım) hiç memnun değilim. pirgeler çok övülüyor da.mesela bu ikili iyi bir bıçak seti mi?hem profesyonel değilim zaten, hem
www.amazon.com.tr

evde çok sık yemek yapıyorum, elimdeki bıçaklardan (4-5 sene önce zwillingden almıştım) hiç memnun değilim. pirgeler çok övülüyor da.

mesela bu ikili iyi bir bıçak seti mi?
hem profesyonel değilim zaten, hem de normal evde yemek yapan insana göre daha çok yemek yapıyorum.

veya yine tanesi 2000i geçmeyecek şekilde bana önereceğiniz bir şeyler var mıdır?
0
tchuck
(10.11.25)
pirge iyidir. çok pro değilseniz ecco serisi yeterli.
0
gercekdunya
(10.11.25)
Bu pirge modelini ben ağır buluyorum. Ayrıca ikisi de çok benzer yapıda bıçaklar. Santoku ve avrupa tipi şef bıçaklarının kullanım şekli birbirinden farklı ama siz bu dilimleme tekniklerini bilmiyorsanız sizin için bu iki bıçak da pek bir şey ifade etmez.

zwilling aslında ortalama kullanıcı için epey iyidir. Eğer keskinliğini yeterli bulmuyorsanız bence yeni bıçak yerine iyi bir masat ya da bileme taşı çok daha işinize yarar.
0
thracia
(10.11.25)
(11)

Kiracı ev sahibi sorunsalı nasıl çözüm bulabiliriz?

Geceler
Merhaba, babamın kiracısı ile ben ilgileniyorum emsalleri aylık 50 bin olan daire kirasına 15 binden 25 bin istedik “ben tefe tüfe dışındaki zamı kabul etmiyorum” diyip 20 bin atmış. Bu büyük haksızlık 25 bin mevcut piyasaya göre hakkaniyetli bir kira iki ay sonraki zamlarla bu para iyice eriyecek d
Merhaba, babamın kiracısı ile ben ilgileniyorum emsalleri aylık 50 bin olan daire kirasına 15 binden 25 bin istedik “ben tefe tüfe dışındaki zamı kabul etmiyorum” diyip 20 bin atmış. Bu büyük haksızlık 25 bin mevcut piyasaya göre hakkaniyetli bir kira iki ay sonraki zamlarla bu para iyice eriyecek dememe rağmen kabul etmedi.

Kira tahliye davası açsak süreç ne kadar sürer sizce mantıklı mı? Tefe tüfeye göre kira zamanla komik kalacak ve babamın tek kiracısı. Kiracının 3. Yılı bu arada
-7
Geceler
(10.11.25)
öncelikle açgözlü olmayı bırakın. çevrede ki kiralar sizi ilgilendirmiyor. ve ayrıca 3 yıllık kiracıya hiç bir şey yapamazsınız. o zaman evi kiraya vermeyecektiniz. 5. yıl dolunca kira tespit davası açabilirsiniz. o zamana kadar tefe-tüfe ne derse o.
+6
gercekdunya
(10.11.25)
aslında en güzeli orta noktayı bulmak. ama 5.yıl dolmadan bir şey yapamazsınız şu durumda. ayrıca benzer bir durumda ev sahibimin isteklerine makul ölçüde tamam dedim ama doymak bilmedi, 3.yılın sonunda da ben satıyorum dedi, hiç zorluk çıkarmadım. anlaşmalı tanıdık birine sattı, yine bir şey demedim. yasal süre dolmadan da çıktım, depozitomu eksik verdi filan. yine bir şey demedim, yeni alan ama eski ev sahibim şu an benzer fiyatların da bir tık üstüne yazıp ilana çıktı, istesem dava da açar uğraşırdım ama uğraşmadım. bir yerlerden çıkacağını biliyordum çünkü. bugün 5.ayı filan hala kiraya veremedi, her ay fiyar düşürüyor yine de veremiyor.
+4
sweetoffice
(10.11.25)
istediginiz cevap bu degil ama anlattiginiz olcude kanunen hic bir sey yapamazsiniz. Tahliye davasini neyi esas alarak acmayi planliyorsunuz? Kirasini oduyor, eve bildiginiz bir zarar vs. vermiyorsa dava acacak bir husus gozukmuyor. Kanunda bana gore bu ucuz kaldi gibi bir madde yok ne yazik ki.
+3
wallcan
(10.11.25)
babanızın tek kiracısı olmasının konu ile hiç bir ilgisi yok, hakime gidip "babamın tek kira geliri bu" diyerek tahliye davası açamazsınız.
+3
co2s2
(10.11.25)
merak ettiğim şey 3 yıl önce girerken anlaştığınız fiyat dolar olarak ne kadar ediyordu şuan $475 mesela 20000tl. $500'dan bariz fazla bir miktar mıydı o dönem?

emsallere bakarak hep daha fazlasını istiyor ev sahipleri eski kiracılarından, ama 3 yıl önce $500'a kiralarken o evden o getiriyi yeterli bulup bugün yetmiyor daha da ver, bak millet kiracısını kazıklıyor ben de seni kazıklamalıyım diyor.

ben de emsallerden biraz ucuza kalıyorum ama dolar bazında baktığımda 6 yıl önce tutarken anlaştığımız kiranın 2 katından fazla ödüyorum şuan, kim haklı bu durumda? kiralar anlamsız fazla yükseldi... enflasyonla şunla bunla açıklanacak gibi değil...

emsallerin artmasının sebebi de hep yeni kiracıya geçirebildiğimi geçireyim zaten sonra 5 yıl düzgün zam yapamayacağım olayı. özellikle sözde kiracıyı korumak için 25% zam sınırı konan dönemin etkisiyle millet açılışı tepeden yapayım da ileride yapamayacağım zamlara sayayım der gibi şişirdi fiyatları. onu takmayıp zorla zam alanlar oldu, kendi insiyatifiyle daha fazla zam yapanlar oldu(ki biz de daha yüksek yaptık) zaten 25% zam yapan kesim azınlık. şimdi o karar yüzünden yeni taşınırken tahliye taahhütnamesi dayatmaya çalışan mı ararsın kirayı anlamsız yüksek isteyen mi...

yasal olarak bişey yapamazsınız, düzgün bi insansanız zaten bişey yapmaz hatanızı anlarsınız...
+8
konetsu
(10.11.25)
Kira, her sene emsal kiralara bakarak, pazarlık ederek belirlenen bir şey değil.
İlk girişte pazarlık edilip bir kira belirlenir. Sonraki 5 yıl ne kadar artırılacağına Devlet karar verir.
Kiracınızın yaptığı doğru.
Kirayı gerekçe gösterip tahliye davası açamazsınız.
+4
Mirket
(10.11.25)
Bizimde kiracının 5. Yılı.
5 yıl önce böyle uçmadığı için kiralar normal fiyattan tutmuştu. Sonra uçtu fiyatlar bizimki çok komik bir fiyatta kaldı.
Rayiç 35-40 arası. Şu anda 25 veriyor.
Bende bugün avukata verdim tahliye için.
30'a kadar indim kabul etmedi.

Maalesef başımızdaki iş bilmez haram yiyiciler yüzünden böyle şeylerle uğraşıyoruz.
-2
les yeux blanches
(10.11.25)
Kira önemli değil ,daha önemli olan siz konuşmak istemişsiniz ama kiracınız tamamen kanunlara atıfla diyalog yolunu kapatmış. Bu durumda siz de konuşma ya da uzlaşma yerine kanunlardan yararlanın. Kiracı sizi muhatap bile almıyor. En azından bir açıklama yapabilirdi. İleride daha fazla sorunlar çıkmadan bir avukatla görüşün.
-2
hebanon
(10.11.25)
Dava yoluyla hiçbir şey çözemezsiniz. Elinizde sağlam bir tahliye taahhütnamesi yoksa, uğraşmayın. Daha kötü olur. Min 5-6 sene sürer.

Evinizi kiraya vermeyin. Hükümet kiracıları ev sahiplerinin cebinden finanse ediyor.

.
0
kartallar yuksek ucar
(10.11.25)
kiracı haklı. emsallerinin ne oldugunun bir önemi yok. kira tahliye davası açsan ne diyerek açacaksın? emsallerine göre az veriyor dersen hakim güler, kaybedersin davayı. kiracının elinde sözleşme var. sözleşme 5 yıl, 5 yıl bitmeden bir şey yapamazsın.
+1
abelardo
(10.11.25)
Zamanında x fiyata anlaşılmış.
Kiracı kirasını zamanında ödemiş, yasal zamları yapmış. Imzaladığı sözleşmede yazan her şeyi yerine getirmiş.
Bu noktada kiracının haksız olabileceği hiçbir şey yok.
Bence insanlar sıkıntılı kiracılara denk gelmedikleri için ev kiralama işinin ne kadar riskli olduğunu anlamıyor. Yanlış bir kişinin eve çöküp kira ödemeyip aidat ve borçları bırakıp evi de dağıtmasına bakar iş.
Ileride tahliye taahhüdü falan da alsanız bu riski ortadan kaldırmaz.

Çok istiyorsanız böyle sıkıntılı insanlarla çalışıp evden çıkaranlar var. Ama bazen karşınıza sizden de fenası denk gelirse ters de tepebilir.
Şu an davalık bir olayınız yok. Mahkemeye karşı binanın sahibinden linkini yollayacak değilsiniz.
+2
logisticsmanager
(10.11.25)
(53)

eşimin yeğeninin her hafta sonu bizde kalması sorunsalı

matilda
merhaba, bu duyurunun benzerini geçtiğimiz günlerde açmıştım ama olay biraz değişti o yüzden akıl danışacak birilerine ihtiyacım var. özetle: eşimin yeğeni istanbul'da askeri okul kazandı. bizi de evci olarak yazdı. bizim planımız 2-3 haftada bir cuma-cumartesi akşamları bizde kalması ve pazar günü
merhaba,
bu duyurunun benzerini geçtiğimiz günlerde açmıştım ama olay biraz değişti o yüzden akıl danışacak birilerine ihtiyacım var.

özetle:
eşimin yeğeni istanbul'da askeri okul kazandı. bizi de evci olarak yazdı.
bizim planımız 2-3 haftada bir cuma-cumartesi akşamları bizde kalması ve pazar günü okula dönmesiydi. çocuk da sizi her hafta rahatsız etmek istemiyorum, hem de çok uzak vs diyordu.
ben 2-3 haftada bir kalmasına da çok sıcak bakmıyordum ama yapacak bir şey yok moduna girmiştim.
şimdi okuldan öyle kafanıza göre evci iznine çıkmak yok. ya her hafta evci çıkacaksınız ya hiç çıkmayacaksınız denilmiş. çocuk da eşimi aramış amca okul böyle diyor ne yapayım diye o da gelme diyememiş. yani özetle çocuk her hafta sonu bizde kalmak zorunda ama bunu eşim de ben de kesinlikle diyemiyoruz.
buraya bir dipnot düşeyim: eşimin anne ve babası istanbul'da yaşıyordu. memleketlerine taşındılar. onların taşındığı eve biz geçtik yani eşimin anne-babasının evinde oturuyoruz. kira da ödemiyoruz. başka evleri var kirada onun kirasını da eşimin abisi alacak yıl sonundan sonra.
dün bayağı kavga gürültü oldu evde. çünkü ikimiz de çalışıyoruz. ben haftada 2 gün evden, 3 gün ofisten çalışıyorum ama 3 gün çalıştığım günlerde 2 saat işe gidiş, 2 saat eve dönüş sürüyor. 6'da çıksam 8'de evde anca oluyorum. bir tek hafta sonum var. cumartesi zaten temizlikle geçiyor. cumartesi akşamları eşimle vakit geçirmek istiyorum. pazar da yine ıvır zıvır işler oluyor ya da nadiren dışarı çıkıyoruz bi etkinlik vs olursa.
yeğeni bize gelirse cumartesi sabahı eşim evde olmuyor ve ben uyuyabileceğim 2 günden birinde kalkmak zorundayım çünkü ayıp. pazar günü de benzer durum var zaten askeri okulda olduğu için alışmış sabahın köründe kalkıyor. geçen pazar mesela 3'e kadar evde oturdu. 6'da okula girmesi gerektiği için 3'te çıktı.
benim artık cuma- cumartesi akşamları eşimle oturup film/dizi izleme ve vakit geçirme gibi bir olayım kesinlikle kalmadı. çünkü bu çocuk cuma akşam yemeği vaktinde gelecek ve bizle oturacak sohbet falan etmek istiyor. cumartesi gündüz çıkar gider ama akşam yine öyle. pazar da ya kahvaltıdan sonra biraz oturur ya da gider bilmiyorum 2 günüm çöp olduktan sonra pazar yarım günü düşünemiyorum artık.
dün eşime ya bu işe bi çare bul ya da bu iş boşanmaya kadar gider dedim. çünkü bu çocuk tam 5 sene okuyacak bu okulda. gidebileceği başka bir yer yok. olsa da yasak.
o da ailesiyle arasını bozmadan bir yöntem düşünüyor ama bulamadık.
makul şekilde abine anlat, bizim bi hafta sonumuz var. mümkün olduğunca evi otel gibi kullansın vs gibi çocuğunu uyarsın gibi bir yöntem geldi aklıma ama ne kadar etkili olur, nasıl bir tepki gelir bilmiyorum.
eşimi seviyorum ve bu nedenden ayrılmak istemiyorum ama ben sorumluluk almamak için çocuk bile yapmıyorum ve hayatımda 4-5 kere gördüğüm bi çocuğa da zaten tek dinlenme alanım olan hafta sonumu 5 sene feda etmek istemiyorum. üstelik bu çocuk bizde kalırsa benim evimde yatılı misafir de kalamaz her türlü tüm konforumu ve düzenimi bozuyor.
bu konuyla ilgili ailesini, abisini ve yeğenini de incitmeden nasıl bir konuşma yapılabilir. fikirlerinize gerçekten çok ihtiyacım var.

bunu kimse kabul etmez dedim eşime. çık sokağa 10 kişiye sor kaçı kabul edecek dedim. siz böyle bir şeyi kabul eder miydiniz bunu da kendisine okutmak için bunu da sorayım.

teşekkür ederim.
-1
matilda
(10.11.25)
Hoş bi düzen değil bu öncelikle ama bunu 5 sene sürdüreceğini düşünmüyorum, ilk sene çok sık olur fakat şehre alışıp kendi arkadaş ortamını kurunca size fazla uğramaz

Eşin öncelikle sana karşı sorumlu orası sizin eviniz. Senin durumunu anlayıp seni buna hiç dahil etmeden aile ve çocukla çözmeli. Başta dediğim gibi çocuk şehre alışıp ortamını kurana kadar 2-3 ay anlaşma yapabilirsiniz belki
+2
grimavi
(10.11.25)
@grimavi ben de öyle düşünüyordum alışınca sürekli gelmez ama okul ya her hafta evci çıkarsınız ya hiç izin vermeyiz demiş. mesele de bu zaten.
0
🌸matilda
(10.11.25)
kesinlikle mantıklı değil. bir sene bile bu şekilde yaşanmaz. çocuğun ailesi nasıl buna tamam diyebiliyor anlayamadım. okulun ya hep hiç demesi de saçma. bizim okulda da yurt var ama öyle bir durum yok. istedikleri hafta sonu kalıyorlar. okulla da görüşülebilir tabii ki ama çocuğun ailesinin rahatlığı çok ilginç.
+1
oyokbuyoknevar
(10.11.25)
haklısınız. her hafta sonu olmaz yani. ayda 1 olsa neyse. çocuk evci çıkmak zorunda değil. yatsın okulunda. ya da babası diğer evi boşalttırsın yerleştirsin çocuğu. bir şeyler kırılıp dökülecek artık pek çareniz kalmamış. sen çocuğun annesiyle konuş önce eşin utanıyorsa.
0
archmeister8
(10.11.25)
Kocaman insan ya kendisinin ya da ailesinin bunun ne kadar saçma olacağını düşünmesi gerekirdi.
Şimdi eşiniz abisine sizin dediğiniz cümleyi söylediği an ne olacak biliyor musunuz olay büyüyecek vay sen benim oğlumu istemiyorsunlara gelecek ve çocuk bir şekilde durumu düzeltip izne çıkmamaya karar verecek.
Her şekilde arada gerginlik çıkacak bu yüzden bence gerginlik nasılsa çıkacak diye düşünüp dürüst bir şekilde ben böyle dedim ama bizim yaşam biçimimiz bu uygun olmaz sanki gibi konuşsun abisiyle.
Ben olsam böyle yapardım.

Çok zor durum bunu daha önce okuduğumda da çok üzülmüştüm adınıza. Umarım en az hasarla atlatırsınız bu süreci :/
0
mutekebbir
(10.11.25)
eşiniz kendi anne babasıyla konuşacak, bunun normal bi şey olmadığını söyleyecek. onlar da çocuğun anne babasına büyükleri olarak bunun normal olmadığını söyleyecek. böylelikle kimse birbirine kötü olmayacak. en makul yol bu ama bazı ailelerde kimse birbirine bir şey söyleyemiyor. o durumda eşiniz açık açık konuşacak.
+2
la mort heureuse
(10.11.25)
Akrabalar arasında yüze gelememek ve böyle şeyleri kabul etmek kötü ama bu 5 sene sürdürülebilir bir şey değil tabii ki, ha arkadaşların dediği gibi ilk seneden sonra böyle bir yoğunluk olmaz ama olacak gibiyse de çıkmasın evci kendi rahat edecek diye sizin rahatınızı bozmaya hakkı yok.
0
kizil karga
(10.11.25)
benim kabul etmeme gerek kalmadan eşim zaten böyle bi teklifle gelmezdi. mantıklı da değil zaten.
yani bu işin oluru şöyledir. ya 4-5 aylık bi süreçtir hadi her hafta gelsin dersin ya da 5 senelik bi süreçse ayda bir hafta sonu anca olabilir. başka türlü kesinlikle oluru yok.
-1
elorelia
(10.11.25)
İstanbul'da kalacak yeri olmayan öğrenciler 5 yıl boyunca hafta sonu okuldan çıkamıyor mu? Hapishane mi orası? Ben mi yanlış anlıyorum?
Hadi, başka yerde kalamıyor olsun. Hafta sonu gündüzleri çıkıp akşam dönebiliyor olması gerekir ya. Saçma geldi bana.
+2
auroraaurora
(10.11.25)
çıkabiliyor aslında. cumartesi sabah çıkıp akşam 6'da okulda olması lazım. pazar da öyle. iki gün de çıkabiliyor. seneye giriş saati akşam 10 olacakmış ilk sene diye böyleymiş.
ama işte ya evci çıkacaksın her hafta ya da hiç çıkmayacaksın sadece böyle cumartesi 6'ya, pazar 6'ya kadar 2 gün çıkacaksın demişler.
+2
🌸matilda
(10.11.25)
O zaman okulda kalacak, kimse de kusura bakmayacak. Evlatlık mı aldınız?
Ben kesinlikle kabul etmezdim. Evde kira vermeden oturma bahsi açılırsa da neyse bedeli ödeyeyim deyin. Alırlarsa o da onların ayıbı olsun.
+5
auroraaurora
(10.11.25)
Çocuk zaten kalmasın ok da sizde vay eşimle vakit geçirmek istiyorum diye ortalıkta anlatmayın bunu çünkü inandırıcı değil. Acınası da duruyor bir yandan.

Açık açık ben böyle tanımadığım birisiyle haftasonu iki gün geçirmek istemiyorum diyin geçin. Bir de boşanmayı söz konusu etmek fırsat bulmuşsunuz gibi görünüyor.
-14
artıküyeolmakistiyorum
(10.11.25)
@matilda, nasıl söylerseniz söyleyin, kim söylerse söylesin, bu konunun sonunda mutlaka aile arasında gerginlik, küskünlük, tartışma vb. çıkacak. iki yetişkin olarak kendi sınırlarınıza saygı duyulmasını sağlamak için bunları göze alıp bu konuşmayı yapmak zorundasınız. bunu da eşiniz yapmalı, siz değil.

bu kadar izahat vermenize de, kendinizi haklı çıkarmaya çalışmanıza da gerek yok hiç kimseye karşı zira siz her türlü haklısınız zaten. çocukla gerektikçe ilgilenmek, göz kulak olmak başka, tamamen hafta sonları sizin evinize yerleşmesi bambaşka. bütün aile üyeleri de bal gibi biliyor bu durumun ne kadar "uygunsuz" olduğunu ama herkes salağa yatıyor bir şekilde zoraki de olsa kabul ettireceklerini bildikleri için. bu da muhtemelen eşinizin bu konuda net dur(a)mamasından kaynaklanıyor. önce o resti çekecek, konuyu da eşimle film izleme, uyuma vb. şeklinde yumuşatmaya çalışmayacak. lap diye ben evli barklı adamım, karımla canım isterse salonda koltukta seks yapıcam, canım isteyecek inleye inleye boşalcam, birlikte duşa gircem, genç sağlıklı çiftiz, evde yetişkin bir erkek çocuğu hanginize mantıklı geliyor, siyeeeaahh diye masaya yumruğunu vuracak. sizi arada bırakmaması da çok çok önemli.
+4
Phoebe
(10.11.25)
öncelikle bence bu egoistlik. aile olmak böyle birşey değil. tabiki kendi konforunu düşünmek senin hakkın ama eşinin de bir ailesi var. ileride annesi babası hasta olsa sizde kalmak zorunda olsa ona da aynı arızayı çıkartacaksın demekki. ayrıca empati yapsan ve aynı durumda sen olsan eşin istemeze ne yapardın.

çocuk tarafına gelince millet haklı bir süre sonra size gelmez bile arkadaşlarıyla dışarda vakit geçiririr. yada gündüz çıkıp akşam saati dolmadan geri dönsün. evci çıkmasına gerek yok.

sen bence boşan bu evlilik sürmez bu bencillikle. ayrıca benim eşim senin gibi rest çekecek direk avukata gönderirdim.
-23
gercekdunya
(10.11.25)
Ben şunu net anlayamadım. Diyelim ki hiç evci çıkmamaya karar verdi. Yine her haftasonu belli bir saate kadar dışarı çıkma hakkı olacak mı
Mesela her cumartesi saat 6 ya kadar izni var gibi mi?

Bunun dışında diyelim hiç cikamayacak tabii ki çok iyi bir seçenek olmayabilir ama bile isteye tercih edilmiş bir şehir,.okul. sokakta kalmayacak bu çocuk nihayetinde. Belki aktarılan kadar katı kurallar yoktur ya da belki göz korkutmak için çok katı konusulmus olabilir.

Gerçi askeri okul katıdır muhtemelen ama dediğim gibi evci çıkmamak da bir seçenek, öyle kalacak bir sürü arkadaşı da olacaktır.

Gerçekten zor bir durum ama siz sonuna kadar haklısınız bence.
+1
egerbiryolcu
(10.11.25)
tabii ki evci çıkmazsa izni var.
ya evci çıkacaksınız ya da sadece askerlikteki gibi çarşı izni gibi ama 2 gün çıkabilirsiniz. birinden birini seçin gibi bi konuşma yapmışlar.
yeni oldukları için belki göz korkutma amaçlı yapılmış bir konuşma da olabilir sonuçta herkesin evci kaldığı ev kendi ailesine ait değil insanların işleri, başka misafirleri de olabilir. evci kaldıkları kişileri de düşünmeleri gerekir bence.
+1
🌸matilda
(10.11.25)
işte aslında yazdığınız cevabın içinde gizli olay: zorunda kalmak.
burada bu çocuk her hafta sonu bizde kalmak zorunda değil. zorunluluk olsa zaten bir şey diyemem. bu çocuk istanbul'da değil de konya'da bu durumu yaşasaydı kime gidecekti gidecek yer de yok. ama hastalık durumu dediğiniz zorunlu bir durum öyle bir durumda tabii ki bakılır.

"direk" avukata göndersin napayım çekmek zorunda değilim kimsenin çocuğunu. bu seçeneği de sundum ama kabul etmiyor.
+2
🌸matilda
(10.11.25)
eğer çocuğun babası eşinize, siz benim çocuğumu istemiyorsunuz diye filan hayıflanırsa eşiniz de desin ki; ben zaten çocuk sorumluğunu üstlenmek istemediğim için kendim çocuk yapmıyorum.

gereksiz ajitasyonlara gerek yok.
+3
since1907
(10.11.25)
Türkiye'de büyük aile yapısı kuralları hala geçerli. Sen mesela boşanmayı aklına getirmişsin. Boşansan normali baba evine dönmendir. O durumda küçük kardeşinin vay sen niye geldin, ben sorumluluk almamak için hatta bir haftasonum vardı deme lüksüne sahip değil.
Yine büyük aile yapısının bir özelliği olarak baba evinde ücretsiz oturulabilir. Babanın çıkın ben kiraya vereceğim, kirayı da biriktirip ahir ömrümde bir maldivler tatili planlıyorum. diyemiyor, diyemez.
Yine mesela, kardeşlerden birinin depremde evi yıkılsa, veya şizofreni teşhisiyle eşi terketse, sığınacağı yer kardeş evidir.
Anne babadan biri vefat edip, diğeri elden ayaktan düşmeye başlasa olacak olan yine aynıdır.
Yani başınıza bir durum gelmiş. Aklına da gelmiş madem, uygula. Boşa adamı. Ya da eşin gitsin Abisine, Matilda iyi kız, inan sesini çıkarmış değil ama, ben mahcubiyet duyuyorum. Biz sorumluluğundan kaçınıp çocuk yapmama kararı almışken, kendimi karıma eksikli hissediyorum. Çocuğun evciliğini iptal edelim de ayda bir falan geçici evci yapalım. Olmaz mı? cinsinden bir şeylerle vaziyeti idare etsin.
Ama ben bunun yanlış olacağını düşünüyorum. Şahsi fikrim bu.
-5
Mirket
(10.11.25)
@matilda, hastalık vb. bir durumda böyle bir reaksiyonunuz olmazdı zaten, hiç sanmıyorum. dediğiniz gibi emrivaki yapılması, sizin iradenize ve yaşam alanınıza saygı duyulmaması söz konusu.

elbette boşanmak böyle bir nedenle olmamalı ama şayet siz eşinizin böyle durumlarda hiç bir zaman sınır çizemediğini düşünüyorsanız ve bu bardağı taşıran son damla olduysa, çift terapisi düşünebilirsiniz. zira bu durumda konu o çocuk değil, eşinizin çekirdek ailenizle ilgili hiç sınır çizememesi oluyor.
0
Phoebe
(10.11.25)
Çocuk evci çıkmak zorunda değil ki. Haftasonu kalsın okulunda, gezmeye çıksın dönsün. niye dışarda yatıya kalmak zorundaymış? İlle çıkacaksa adres olarak sizi göstersinler gitsin nerde kalıyorsa kalsın. ne biçim genç erkek bu gelip sizde kalıyor çocuk gibi

Sorun eşinizde. O neden rahatsız olmuyor mesela sizinle baş başa vakit geçiremeyecek olmaktan. Çocuk geldikçe siz dışarı çıkın kafanıza göre kocanız ağırlasın madem öyle istiyor. Boşanma ya da eşinizle kötü olma meselesi yeğeninin her hafta gelip sizde kalmasından ziyade eşinizin ailesine karşı sınır koyamayan ve sizi öncelik yapmamış biri olmasıyla alakalı.
+5
dfn4
(10.11.25)
işin sarpa sarması dipnotta belirttiğiniz sebepten evin size ait olmamasından kaynaklı. kira verip vermemenizin pek önemi yok. birisi işin nereye varacağını düşünmeden laf arasında bizim istanbulda ev var orda kalır sizin oğlan demiştir, diğeri de oğlum x amcanlarda kalırsın demiştir. 3. kişilerin 1.kişiler adına plan yapması...

çocuk burada en masum olan kişi. zira ailesinin kendisine söylediğini yapıyor. kendi adına karar vermeyi öğrenene kadar da böyle olacak. ama 5 yıl boyunca her haftasonu bizde kalacak "korkunuz" endişeniz bence yersiz. belki 1 sene sonra "amca sağol ben artık okulda kalmak istiyorum" diyebilir.
bence askeri okul kurallarını bir de kendiniz gidin sorun, öğrenin. mesela ben bilmediğim için soruyorum, evci çıkmadan, yani hafta sonu da okulda kalmaya devam ederek gün içinde dışarıya çıkılamıyor mu? örneğin duş almaya, çamaşır yıkamaya, kahvaltıya/öğlen yemeğine gelip akşam saatinde de okula geri dönülemiyor mu? ya da size evci izni diye çocuğun aktardığı şey gerçekten her hafta sonu evde konaklama zorunluluğu mu, yoksa izne çıkarsam bu adreste beni bulabilirsiniz beyanı mı? mesela planlı bir şekilde her ay başında bu ay sadece 1/2/3 hafta sonu eve çıkacağım, hava soğuk hiç çıkmayacağım gibi bir tercih belirtilebiliyor mu? ya da 6 ay sonra bu beyandan cayılamıyor mu?
kısacası çocuğu kırmadan kafanızdaki soruların cevaplarını ilk ağızdan yetkili birinden öğrenip 3.kişi olan aileleri karıştırmadan çocukla oturup konuşarak beraber bir çözüm üretin. 3.kişiler dilediklerini söyleyebilirler de önemli olan 1.kişilerin ne istediği.

söylemeden duramayacağım :) "bunu kimse kabul etmez", "çık sokağa 10 kişiye sor kaçı kabul edecek" gibi söylemler bana manasız geliyor. zira herkesin aile-akraba ilişkisi bir değil. bu davranışınızı eleştirip, sizi kötüleyecek de bir sürü insan bulunur. siz belirttiğiniz sebeplerden ötürü bu duruma karşısınız. bu kadar. sorduğunuz 10 kişiden 9'u aksi yönde fikir belirtse, siz düşüncenizden/kararınızdan vazgeçecek misiniz?

son olarak sorunsalınıza çözüm önerisi: boşanmak yerine her hafta sonu evi çocuğa bırakıp otelde konaklayın :)
-1
tnz
(10.11.25)
dfn4 +1

ayda 1 bile kabul edilebilecek bir şey değil. çok can sıkıcı. eşinizin ciddi ciddi konuşması lazım. buna da alınacaklarsa alınsınlar. her hafta sonu misafirlik olur mu ya öyle? böyle saçma bir şey olabilir mi? sizin bir hafta sonunuz var. çocuğun yanında mı sevişeceksiniz? belki tatil planı yapmanız gerekecek belki bir işiniz çıkacak yapamayacaksınız. kimse kabul etmez böyle bir şeyi.

ben olsam eşim diyemiyorsa gider ben söylerim. hiç çekinmem utanmam, düşüncesiz ana babası utansın. direkt derim: "biz her hafta sonu müsait değiliz, kalabalığı sevmiyorum bu yüzden çocuk bile istemiyorum (ben de gerçekten istemiyorum bu arada) benim her hafta sonu bir çocukla ilgilenecek vaktim ve enerjim yok, tüm hata çalışıyorum, hafta sonu da evde yalnız kalmak, sessiz takılmak istiyorum. evde genç bir erkek çocuğu varken rahatça giyinemiyorum bile. lütfen başka bir çözüm bulun. ben bunu kabul edemem."

aynen bu şekilde söyleyin. küserlerse küssünler. hiçbir şekilde ayda 1 yok otel gibi bilmem ne kabul etmeyin. çünkü zaman geçtikçe ayda 1 de batacak. vallahi evliliğiniz biter. ben olsam ben de boşarım.

çocuğun durumunu, ahını vahını yazığını siz düşünmek dertlenmek zorunda değilsiniz. onu dünyaya getiren anne babası düşünsün. doğururken size mi sordular. neden ilgilenmek zorunda olasınız ki? kocanız da pısırık anneci aileci biri galiba. aile içinde saygı gören sesi çıkan sözü dinlenen biri değil gibi duruyor. bunu söylemenin bir yolunu nasıl bulamaz? katlasın 4 yıl okulda takılsın. benim lise arkadaşlarım da o şekilde okuldaki yurtta 4 yıl kaldılar, bir şey olmadı.

hem bir çocuğun sorumluluğunu almak kolay değil. o çocuğa sizin evde bir şey olsa anne babası gelir sizi suçlar. ergen deli dolu erkek çocuğunun ne yapacağı belli olmaz. ergenlik ihtiyaçlarını falan da sizdeyken evde karşılayacak olma ihtimali bile çok rahatsız edici. yok sevgilimi getirebilir miyim diyecek, yok kankasını getirecek, yok onlara gidecek gecenin köründe eve gelecek sizi uyutmayacak... ergenin derdi bitmez ki.

evde sütyensiz ve şortla, dantelli gecelikle ya da çıplak falan gezemeyeceksiniz, hafta sonu pinekliğini yapamayacaksınız. bu ne biçim bir hayata dönüşecek...

ay valla evlenmeme isteğime +1 sebep eklendi bu olayla. akrabayla uğraşmak rezilliktir.
+2
art cat chocolate
(10.11.25)
tnz adlı duyurucunun yazdıkları komedi... anne babasının sorgulaması, öğrenmesi, düşünmesi, ayarlaması gereken o şeyleri siz yapmak zorunda değilsiniz. o çocuğun adını ve yaşını bile bilmek zorunda değilsiniz. ne münasebet ya. çocuk bakmak istesek doğururuz.

çözüm önerisi de her hafta otel masrafı olmuş. :D evlenilmemesi gereken kişi modelini görmüş olduk.

gercekdunya nın yazdığı yazı ise troll olabilir veya klasik anacı erkek modeli uzak durulması gerekenlerden. ciddiye alınmaması gereken bir yazı. hatta kişiyi engelleme kararı aldım şu an çünkü baya rage bait yapan bir troll bence.
+2
art cat chocolate
(10.11.25)
Oğlum İstanbul'da yatılı lise öğrencisi, abim de İstanbul'da yaşıyor. Hatta birbirine bayağı yakınlar, otobüsle bile max 30 dk ama oğluma ilk tembihlediğim şey "amcan seni arayıp haftasonu için davet etmedikçe sakın gitme oğlum" oldu. Abimle de aramız çok iyidir ama ne kadar yeğen de olsa aile dışından biri ve sürekli, onu da geçtim zorunlu misafirlik çok hoş karşılanmaz. sizi çok iyi anlıyorum. bunu eşinizin abisi ile görüşmesi, uygun bir dille izah etmesi gerek. Fakat "iş boşanmaya kadar gider" tepkiniz biraz fazla. Boşanma lafını bu kadar kolay dillendirmemek lazım. yaydan çıkmış ok gibi birşey bu, bi kere boşanma kozunu ortaya sürdüğünüz zaman hep sizin de eşinizin de aklında boşanma opsiyonu olacak. başka konularda da olsa tüm tartışmalarınızda lafın sonu boşanmaya gidecek. evliliğinizi çok yıpratır. naçizane tavsiyemdir bu da, anlayışla karşılayacağınızı umarak..
+12
faberkastelli
(10.11.25)
hala üstten üstten konuşuyorsunuz ama. çocuk yabancı biri değil, kimsenin çocuğu hiç değil. eşinizin öz yeğeni. sizin aileye bakışınız farklı olabilir eşinizin bakışı farklı olabilir. ortak bir noktada değilseniz anlaşabilmeniz zaten mümkün değil.

ayrıca evlilik böyle bir şey değil. bana göre sevgi saygı ve özveri gerektirir. bırak çocuk 2-3 ay kalsın hemen arızaya bağlama sonra zaten kendi bir yol bulacaktır. olmadı siz bir yol bulursunuz oraya yönlendirirsiniz. sizin adresi yazdırdı diye sizde kalması gerekmiyor zaten. yada gece askerler gelip evi yoklamayacak.

yine söylüyorum boşanmak en güzel çare. çünkü sizin bu tavrınızla, şimdi yapmazsanız ilerde daha büyük sorunlar yaşayacaksınız.
0
gercekdunya
(10.11.25)
Kabul etmem. Erkeğim. Bu çocuk aç değil, açıkta değil. Okulu herhangi bir evden daha iyidir. Havuzu, spor salonu, kütüphanesi vardır. Bir de İstanbul. Köyden gelen insan her yeri öğreniyor, askerî okulda okuyan çocuk çıksın gezsin. Ben de askerlik yaptım 6 ay. Haftada 1 gün çıkarsın, alışveriş yaparsın, yemek yersin, kafa dağıtırsın. Evde oturmak neymiş saatlerce. Sıkıntı eşinde. Niye her şeye tamam diyor. Kurtulmak için şans doğmuş. Onu da kabul etmiş.
+2
arbre
(10.11.25)
Ajite etmeye gerek yok, hastalık ayrı bu durum ayrı. Kimse kimsenin konfor alanını bozmamalı. Bunu önce çocuğun ailesi düşünebilmeli. Çocuk genç daha, ailesi bile akıl edemiyorken ondan beklemek olmaz zaten. Ailesi akıl etmiyor mu? O zaman yapacak bir şey yok, eşiniz güzelce konuşacak. Ben de şahsen kabul etmezdim, benim öz yeğenim olması da durumu değiştirmezdi. Çalışıyor, yoruluyor ve dinlenmek istiyoruz. Kısa bir süre olsa diş sıkılıp idare edilebilir ancak 5 sene çok uzun bir süre. Çocuk ortam yapar demişler ama garantisi olan bir durum değil bu. Eşiniz konuşacak, başka çıkar bir yol yok. Gerekirse evliliğimde sorun yaşamak istemiyorum diyecek.
+4
huzurlarinizda huzursuzluk
(10.11.25)
daha önceki duyurunuza da yazmıştım. biraz karikatürize edeyim. 1940 larda yaşasaydık, yeğen de köyünden tahta bavulu ile büyükşehire okumaya gelseydi o dönemin sosyal gerçekliğinde normal olabilirdi ama 2025 yılında bu normal ve sağlıklı değil.

olması gereken şu; çocuğun hafta sonu sabahtan akşama kadar izinli olduğu günlerde devamlılık arz etmeyecek şekilde günübirlik ziyaretler yapması daha seyrek olmakla beraber başlarda alışma sürecinde eğer olanak var ise cumartesi gecesi sizin evinizde yatıya kalması, zamanla bunun da ayda yılda bir seviyesine inmesi.

2025 yılındayız. insanlar çalışma hayatının yoğunluğundan dolayı (hele ki 8-5 çalışan memur vs değiller ise) kendi evinde bile yeterli vakit geçiremezken, aç açıkta olmayan birinin evin 3.kişisi düzeyinde rutin olarak dahil olması hiç doğru değil.

her şeyden önce çocuğun anne babasının oğlum, amcam yengen ısrarla davet etmediği sürece yatıya kalma, ev insanların mahremidir. amcan seni ne kadar sevse de sen rahatsızlık verme demesi gerekirdi. çocuk çok gamsız bir tip değilse, başkasının evinde yatıya kalmaktan (evet, aksi yönde cevap verenlerin bilmesi gereken nokta bu, insanın ana baba evi dışındaki her yer, amcasının evi de olsa başkasının evidir.)

burada durumu çetrefilli hale getiren bir nokta çocuğun anne babasının tavrı. diğer bir nokta bence dede/babanne kaynaklı. onların evinde oturduğunuz için benin öngörüm büyükanne/büyükbaba eşinizin kardeşine aaa ne güzel işte, ''bizim'' evde kalır hafta sonları çocuk rahat eder zihniyetiyle yaklaşıyor. yani ''bizim'' kelimesini kullanmasalar dahi düşünce yapıları bu şekilde muhtemelen, bu iki durumun üstüne eşinizin de aman abimle, anamla, babamla kötü olmayayım diye düşünüp sınır çizememesi durumu işin içinden çıkılmaz hale getiriyor.

eşinizin diyeceği şu, abi, anne, baba ''yeğenim tabii ki bizim canımız her sorunu, sıkıntısı ile ilgilenmek amcası olarak yalnız olmadığını hissettirmek benim görevim, bizim de bir aile düzenimiz var, hafta sonları da gelsin ama devamlı yatıya kalırsa kendi de rahatsız olur'' gibisinden derdini anlatan ama karşı tarafı da üzmeyen minvalde konuşma yapması. ama muhtemelen bir noktadan sonra büyük bir çatışma çıkacak, küslük olacak gibi hissediyorum.
+4
wilhelmwasmuss
(10.11.25)
bunu o yaştaki bir çocuk düşünemez. toplumumuz da mahalle baskısı halen geçerli. ben kendim bu durumu yaşasam kabul etmem. siz de istemiyorsanız kabul etmeyin. kendinizi çok net açıklamışsınız ki eşinizin muhattap olacağı kişiler sizin bilinç seviyenizin altında. bizim toplumumuzda halen çocuk yapmamak, anaya babaya sınır çizmek abes görülüyor. aman toplum ne der baskısı var. ne derse desin ya sene 2025.
yatılı okula gönderen ana baba da çocuğunu hafta sonunu düşünsün.
+2
mikahakkinen
(10.11.25)
olay fazla büyümüş gibi. mantık geri plana atılıp duygusal tepkiler verilmesin.
boşanma gibi laflar çok tehlikeli. dilinizin ucunda olmasın.
5 yıl boyunca çocuk hep bizde kalacak diye düşünmeyin, bu nereden çıktı. eşinize biraz zaman tanıyın o da abisine, çocuğun ailesine der.

daha ilk senesi, belki arkadaşları yok, nereye gideceğini bilmiyor, zamanla yapacak şeyler bulur arkadaşlar bulur.

rahatsızlığınız anlaşılır. hiç yadırgamıyorum bunu. haklısınız. ama bu konuda eşinizin fazla üstüne gidip de arada bırakmayın onu.

bir iki defa geldi misafirdi, artık her hafta geliyorsa misafirden saymam ben onu.
cumartesi sabah geldi ben uyuyamam, erkek kalkmam lazım çünkü ayıp gibi şeyleri pek düşünmezdim. siz bakın keyfinize, yapın planınızı olduğu kadar.
hem böylece belki çocuk da vazgeçer evci çıkmaktan.
+1
biseysorcaktim
(10.11.25)
Bence nasılsa kötü olacaksınız en baştan kötü olayım reddedeyim mantıgı yanlış.

Eşiniz buna zaten tamam dememesi lazım ama sizin yerinizde olsam bir kaç hafta gelsin sonra olmuyor diye eşinizle konuşmak olurdu.
+1
liberal
(10.11.25)
ben ya her haftasonu bir akraba, arkadas, gun daveti yapardim ya da cocuk geldiginde toplanip giderdim.
0
Coma
(10.11.25)
yukarda akli basinda olanlar yazmis zaten, hocam normal degil. ilk basta esinizin karsi cikmasi lazimdi o gercekten cok enteresan. burada normal karsilayanlar da aileden boyle gormustur ve zaten cocukluktan itibaren buyuk aile herkes ic ice yasiyordur. bugun geldigimiz sehir yasaminda bahsettiginiz seyin normal karsilanmasi mumkun degil.
anlamadigim bir durum, esiniz neden cumartesi sabahlari cocuk geldiginde evde olmuyor? cocuk gelmezse evde mi oluyor? o kismi anlamadim.
once aileyle sonra da okulla konusacaksiniz, bunun tek mantikli oluru cocuk sizde kalmayacak, aksamlari yurduna donece, arada bir siz yemege davet edeceksiniz.
okulun 5 yil taahhut almasi mumkun degil, muhtemelen yillik hatta belki donemlik soruluyordur. kaldi ki bir kere cocuk evci cikacagim dedi diye kararin degismemesi mumkun degil, diyelim ki siz sehir disina tasindiniz, ne olacak cocuk evci cikacagim dedi diye okul kabul etmeyecek mi karardan donulmesini. dolayisiyla hala karar degistirebilirsiniz ki saglikli olan budur.

ben cocugun ilk zamanlar gelip sonra gelmeyecegine inanmiyorum. gelecek, kiyafetlerini getirecek, ev yemegi yemek isteyecek vs.

eger bu durum degismezse, esinizle bunun icin aranizi bozmanizi ve bosanma lafinizi agziniza pelesenk etmenizi tavsiye etmiyorum. siz bir takimsiniz, birbirinize karsi degil, karsilastiginiz gucluklere karsi birlikte durmak zorundasiniz. bu durum degismezse, sizin yerinizde olsam hic oyle sabah kahvalti hazirlayim, erken kalkayim, cocukla oturayim derdine dusmem.

bu arada cocugu suclamak da dogru degil, bu cocuk muhtemelen 17/18 yasinda bisi, akli basi ne olsun ki daha, ailesi ne diyorsa onu yapiyordur.

bol sans diliyorum. esiniz ailesiyle konusacak, gerekirse kotu olacak. yani o nasil bir performans bekliyor ki sizden acaba hic hayir dememis cok enteresan.
0
kassiopeia
(10.11.25)
Sorun ne ben anlamadim. Ayip olur diye erken kalkmak mi koca ile dizi izleyememek mi? Erken kalkmamak yegenine ayip oluyorsa kocana olmuyor mu, kocana ayip olmuyorsa yegenine niye ayip oluyor? Aksam kocanla niye dizi izleyemiyorsun? Durum zaten keyfi degil de zoraki degil mi? Cocuk aileden degil mi? Zaten bulundugunuz evde hakki da yok mu? Bunun icin bosanmakla tehdit etmek? Modern kadin deliligi bu.
-5
osssy
(10.11.25)
ailesinin kirasını abisi alacakmış ya, oradan aldıkları kira ile çocuğa 1+1 ev açsınlar madem çocuk rahat etsin istiyorlar, arada bir de size gelir misafirlik gibi.

kendi ikametlerini 1+1 evde gösterip evci gösterebilirler sanırım oraya
0
pislick0
(10.11.25)
bunun çözümü maalesef başka eve çıkmak. şu an kira ödemiyorsunuz ve bir bakıma çocuğun dedesinin evinde yaşıyorsunuz. eğer size karşı anlayışlı değillerse (-ki bence lise çağında çocuklar için günlük izin gayet de yeterli, bir evde kalmaya ihtiyaçları olmamalı) kendi evinize çıkarsanız böyle bir istekte bulunabileceklerini sanmıyorum.
+1
eileengray
(10.11.25)
"işgüzar" amcanın çocuğu size sormadan size kitlemesi ile, sizin annenizin babanızın evine kira ödemen çökmeniz genelde aynı sebepler aslında.

kendi bireysel alanınızı, huzurlu bir haftasonunuzu düşündüğünüz gibi mesela; bedavaya oturduğunuz evden gelecek kira ile anne babanın da hayat standartlarını arttırabileceğini hiç düşündünüz mü? ordan da para gelse belki turlara katılıp gezecekler, ya da tarzları değil derseniz belki arabayı yükseltecek, oturduğu evi daha güzel yaptıracak?

her şey malesef ekonomiktir. siz mesela tamamen ayrı gayri bağımsız, kirasını ödediğiniz bir evde otursanız bu tartışmalar belki hiç olmayacaktı.

değişen toplumumuzun sosyolojisi üzerine de aslında güzel bir konu bu. şikayetlerinizde kesinlikle haklısınız, 2025 yılında olacak iş değil bu tabii ki. ama siz sırf o evde para ödemeden oturuyrsunuz diye o amca kendisinde bunu hak görüyor. aslında anlatmak istediğim buydu.

aile içi, hele ki geniş aile için; asla para alan, bir yardım gören konumuna düşmeyin. para verin, yardım edin ama asla bu konuma düşmeyin. huzurunuzu, konforunuzu, dertsiz başınızı böyle sömürürler.
+10
makbur
(10.11.25)
Daha okurken canım sıkıldı. Çocuğun ebeveynlerine biraz empati yapabilme yeteneği zerk etmek gerekiyor bence. "Siz de İstanbul'da oturuyorsunuz haftasonları kalıversin işte" rahatlığına ayar oldum. Ebeveynleri daha baştan sizin hayatınız ne derece olumsuz etkileniri düşünüp bu teklifi yapmamalıydı. Sizin öneriniz ideal bana kalırsa. Eşiniz "Çalışma saatlerinden dolayı eşimle bir tek haftasonları baş başa kalabiliyoruz. Yeğen evci gelmese mi bize acaba?" desin mesela.
0
mungojerry
(10.11.25)
Her evliliğin dinamikleri ile aile yapısı farklı ve bekar olduğumdan fikir belirtmem doğru değil. Düşünceniz doğrudur yanlıştır bir şey diyemem ama takıldığım bir durum var. Bunu eleştirme olarak değil, anlamak için soruyorum.

Yazmışsınız ki: "... ben uyuyabileceğim 2 günden birinde kalkmak zorundayım çünkü ayıp." Neden kalmak zorundasınız ki, neden ayıp olsun?


Kendimi sizin yerinize koymaya çalışıyorum; haklılık payınız var. Özellikli yeni evlisiniz sonuna kadar haklılık payınız var.

Özellikle aile yapısı çok farklı. Bunu ikinci kez yazmanının doğru ve yanlış olmaması. Ben ailemden daha farklı gördüm. Erkek kişisiyim. Evli olsam ve hanımın yeğeni her hafta sonu kalmaya gelse, bir şey diyeceğimi sanmıyorum. Tabii büyük konuşmam doğru değil, şartlar değişebilir ama elimden geldiğince rahat rahat takılmaya çalışırım.
+1
put it in your appropriate place
(10.11.25)
ya siz neden hayır olmaz diyemiyorsunuz? tüm sorun burada.
+2
deartheodosia
(10.11.25)
cevaplari okudum, hem uzuldum hem sinirlendim yaw. her zaman soyluyorum, insanlar "default" kotu. kotu kalpliyiz, yarali ele isemeyiz, sadece kendi gotumuzu kurtarmaya calisiyoruz. istediginiz kadar eksileyin, cok da fifi.

oncelikle ev cocugun dedesinin yaw :) o evde o cocugun da hakki var. ben cocugun dedesi olsam ve boyle bir ariza ciksa, sizi o evden ivedilikle sepetlerim, madem torun kalamiyor kimse kalmasin derim, veririm kiraya. bu cepte dursun.

ailede boyle bir ihtiyac var, yaw belki cocugun da su anda sohbet falan etmek istedigini gore belki duygusal bir ihtiyaci var, yalniz hissediyor kendini vs. 1-2 sene bu sekilde idare etseniz sizin icin olumcul sonuclari olacagini sanmiyorum.
hadi cocuk dusunuyor olsaniz, odaya ihtiyaciniz falan olsa, ya da lohusa falan olsa bir nebze haklisin diyecem de oyle bir durum da yok. bu iki.

burda ayrica sizden istenen bir "entertaintment" degil, guvenilir bir kapi, bir adres olacaksiniz. siz bakin isinize, yok haftasonu erken kalkmak, yok aksam bilmem kaca kadar yatamamak, bunlara gerek yok ki. siz bakin isinize, cocuk zaten en fazla 1-2 sene gelir gider, sonra buyuk ihtimal kendini arkadas grubunu kurup gelmeyi kesecek.
bu da uc.

bu ayrica daha once denenmemis birsey de degil, benim tanidigim bir aile 4 sene boyunca her allahin gunu, istanbula okumaya gelen bir uzak akraba cocugunu misafir ettiler. kimsenin bu konuyu mevzu ettigini ne duydum ne gordum, surekli o eve girip cikardim. ve o sirada ciddi maddi sikintilari vardi.
+1
cooperr
(11.11.25)
Bence çok ümitsizliğe düşmeyin. Hallolmayacak şeyler değil. Moralinizi yüksek tutun.

-Okul her ne kadar "her hafta evci çıkacaksınız" dese de, bu "5 sene boyunca sizde kalacak" anlamına gelmiyor. Bu tarz kurumlarda mutlaka gelişmelere göre izlenen prosedürler vardır. Diyelim 2 ay sonra sizin şehir dışına taşınmanız gerekti, çocuğu okuldan mı atacaklar? Bir dilekçe verecek, artık evci olmayacak. Disiplin yönetmeliğine göre suç da değil. Başı da ağrımaz. Bu bir.

-Eğer düzenli olarak size gelecekse, "misafir" olmuyor artık. Bir nevi "ev halkı" oluyor. İlk bir iki haftasonu beraber takılırsınız. Sonra kendisi serbest takılır. Hiçbir ayıbı yok bunun. Siz eşinizle haftasonu rutinleriniz neyse bozmazsınız. Yani çocuk sizin düzeninize adapte olacak. Kendisini istenmeyen hissettirmeden, sevgiyle, serbest bırakın. Siz de kendi düzeninizi bozmayın. Erken mi kalktı, dolaptan bir şeyler atıştırsın kendine. Öyle ayda yılda bir gelen misafir değil çünkü. Hatta ev işlerinde siz ve eşinize yardımcı dahi olabilir.

-Eğer çocuğun sevmediğiniz, benimsemediğiniz huyları yahut çeşitli problemleri varsa tabii ki eve almak zorunda değilsiniz. Ama çocuk zararsızsa bence şimdiden olumsuz düşünmeyin. İlk aylarında şehre, okula, ortama alışmasında yardım etmiş olursunuz. Destek olmuş olursunuz. O zaten arkadaş edindikçe zamanla bir düzeni olur.

-Eğer ailenize olumsuz görüş bildirecwkseniz, eşiniz asla sizi bahane etmemeli. Suçlu olarak sizi öne atmamalı. Aile içinde işler çok karışabilir.

-18 yıllık evliyim. Yeri geldi benim yeğenim bir yıla yakın bizde kaldı. Yeri geldi eşimin ablası aylarca bizde kaldı. Çok müteşekkir oldular. Çok dua aldık. Dönem dönem evde ekstra birinin olması çok da kötü bir şey değil. Herkes sınırlarını biliyorsa, kimse kendini kasmıyorsa gündelik yaşamınız, düzeniniz sekteye uğramıyor.

Bence hemen peşinen olumsuz düşünmeyin. İlk bir ay (4 haftasonu) sonunda, eğer yapamayacağınıza kani olursanız kesin bir şekilde, sonra çocuk kurumuyla konuşur, evci izni iptal edilir. Çocukta bir olumsuzluk yoksa bence bir şans verin.
+1
yadigar
(11.11.25)
abi ev cocugun dedesinin, kira vermeden oturuluyor.. ortada bildigin royal flush var, kartlar acik :D
bunun ustune ne deseniz olsa olsa sinek ikili olur, bosuna analiz kasmaya gerek yok.
+2
cooperr
(12.11.25)
bir önceki duyurunu da okumuştum ve üzülmüştüm.

Öncelikle ev çocuğun dedesinin falan değil sizin eviniz. kira vermiyorsunuz diye çocuk gelip o evde istediği gibi kalabilir demek değil bu. öyle saçmalık mı olur ya evde kira vermeden oturuyosunuz diye dedenin tüm misafirleri arkadaşları akrabaları gelip kalsın o zaman djhffdjgh misafirhane mi orası kervansaray mı Allah aşkına saçmalamayın arkadaşlar.

çocuğun sürekli sizin evde kalması sizin aile ve ev düzeninizi tamamen bozar, böyle bir şeyi ancak çalışmayan ve aşırı geleneksel yaşayan ailelerin gelinleri kabul eder normal aile yaşantısına sahip olan kimse kabul etmez. bu çocuğun ailesi istanbuldaki askeri okulu yazdırırken size mi güvendiler? hayır. çocuğun yatılı bi şekilde orada kalacağını bilmiyorlar mıydı? size böyle bir yük yüklenmesi çok saçma ve haksızlık.

ben de istanbulda üniversite kazandığım zamanlar ilk dönem hafta sonları teyzemlere gidiyordum kalmaya. şimdi düşünüyorum da ne kadar saçmaymış annemin beni uyarması gerekirmiş gitme diye ama annem cahil bir insan olduğu için pek böyle şeyleri düşünebilecek biri olmadığı için gidiyordum. sonra bi baktım yurt arkadaşlarım hep kaynaşmışlar, hafta sonları hep bi yerlere gidiyolar vs. sonra ben ocak dışı kalmışım teyzemlere gittiğim için. neyse ben ikinci dönemden itibaren gitmemeye başladım yurtta takılıyordum artık. bence çocuğa bunu söyleyebilirsiniz, okul arkadaşların hep kaynaşır arkadaş olurlar hafta sonu gezdkleri takıldıkları için sen dışarda kalırsın vs diye korkutun bence.

ailesine de söyleyin çcouğun bu şekilde her hafta sonu gelmesi bizim açımızdan yorucu oluyor, kendi arkadaşlarımızı vs çağıramıyoruz, bazen makana ile veya kahvaltılık şeylerle geçiştrmek istediğimiz zamanlar oluyor, biz de çalışan insanlarız vs söyleyin çocuğun ailesine durumu. bence bu karşı tarafa bu şekilde anlatıldığı takdirde onların da anlayışla karşılaması gerekir. eşiniz ile beraber arayın hoparlöre verin durumunuzu anlatın. sizi de kırmak gücendirmek istemeyiz diyerek başlayın yumuşak bir tonda konuşun. çocuk için de ortamına alışması bakımından her hafta evci gelmesi iyi bi şey değil, arkadaşları kaynaşıyodur o dışarda kalıyodur vs ayrıca zorluklara tek başına vakit geçirmeye de alışması gerekiyor, hatta ders çalışması da ggerekiyor. böyle eve gelince ne ara ders çalışacak? bunları anlatın bence.

neyse bi de yukarıda da söylenmiş, bu bir hastalık durumu vs değil o yüzden mecbur değilsinz bakmaya.
-2
Sadece soruyorum
(12.11.25)
bir ekleme daha:
bu durumda bazı aileler çocuğunu tek bırakmaya korktukları zaman çocuğun bulunduğu ile taşınıyorlar. bizim öyle tanıdığımız aileler var mesela kızı kırıkkalede üniversite kazanmış aile de kızla birlikte o ile gitmiş ev tutmuşlar kız da evden gidip geliyor okula. böyle şeyler de var. ailesi bu kadar hassas ise gelip taşınsınlar istanbula. yine bu işin sorumluluğu size ait değil.
-5
Sadece soruyorum
(12.11.25)
makbur+1
cooper+1
put it in your...+1
osssy(soyleyis tarzi biraz fazla direkt olsa da)+1/2

istanbul' da kalacak yeri olmayan bekar olan kucuk kuzenim birkac senedir, evli olan buyuk kuzenimin evinde kaliyor. bildigim kadari ile simdiye kadar buyuk bir sorun cikmadi. yani her ailenin yapisi ve dinamikleri farkli. sizin derdinizi anliyorum ama bu durumu gayet normal olarak goren suruyle insan da cikacaktir.

siz de kisisel alandan filan bahsederken hollandali-amerikali, esinizin baba-annesinin evinde kira odemeden otururken turk gibi davranmissiniz. baska her konuda "modern" olup da is erkek tarafina milyonluk dugun merasimi kitlemeye gelince direkt geleneksele baglayan kadinlar gibi olmus biraz. kendi evinizde olsaniz bunlar yasanmaz.
+3
trixi
(12.11.25)
@sadece soruyorum :D

Öncelikle ev çocuğun dedesinin falan değil sizin eviniz - yaw duyuruyu acanin beyani ev dedenin, tapu dede adina. ne demek sizin eviniz asdasdasd. tapu kiminse ev onundur, dede hayattayken adamin evine mi cokuluyor, hayirdir?

vde kira vermeden oturuyosunuz diye dedenin tüm misafirleri arkadaşları akrabaları gelip kalsın o zaman djhffdjgh misafirhane mi orası kervansaray mı - yaw, COCUGUN OZ DEDESI, alooowww.. dedenin arkadasi falan degil mevzubahis.

biz de ayni topraklarda dogduk buyuduk. dedemin evi olacak, orada amcam yasiyacak. ben gidip kalmak isteyecem ve beni almayacak iceri oyle mi? niye, amcamin karisinin keyfi bozuluyormus.
iyiymi$, kafalara gel..
-1
cooperr
(12.11.25)
bence buradaki sorun evin dedesinin olmasi, cocugun ortama alisamamasi, ailesinin sehirdisinda yasamasi falan degil. sorun, op'nin cocuk istememesi ve baskasinin cocugunun sorumlulugunu da almak istememesi. cocuk sadece gelip gidecek, bir sorumluluk yok ki, demekle olmuyor bu. türkiye'de, türk aile yapisinda, evine gelen misafir yetiskin bile olsa ev sahibine sorumluluk düser.

bu durum benim ailemde sorun olmazdi.
bu durumu sahsen ben de sikinti etmezdim cünkü severim kalabalik aileleri.
ama kendim cocuk bile yapmak istemesem, buna ragmen 5 sene her haftasonu benim cocuga bak dense benim de ayarlarim oynardi.
düsünün ki kendinize ugrasmamak icin ve sevmediginiz icin araba almiyorsunuz. sonra bir aile büyügü size ev veriyor, evin garaji da var. diger aile büyügü de diyor ki evinde garaj var, benim arabayi her haftasonu sana vericem, icini sil süpür, arabayi yika, lastik basinciydi, suyuydu neydi kontrol et, her yil servise götür ve bu bes sene devam etsin.
buna sktr cekmem diyorsaniz ben de kibariye'yim.

soru sahibine: bosanma gibi laflar bence ortaya atilmamali. oyun degil yani bu. ne tehdit olarak ne uyari olarak bahsi gecmeli. agiz alistirilmamali. bir kere söyleyince bile iliskideki dengeler degismeye basliyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.11.25)
@deranzo

uyan evlat, sabah oldu :D
0
cooperr
(13.11.25)
1- Bosanma kelimesini tehdit gibi kullanmasaymissin iyi olurmus. buyuk bir kelime bu. Ayip etmissin esine karsi. Bunun icin ozur dilemelisin.

2- Tecrubeyle sabit yaziyorum; bence seni asil yoran cocuk degil. 2 saat ise gidis, 2 saat isten gelis normal degil. Haftada 20 saatin! yolda geciyor. Sen zaten yorgunsun.
+1
thetruenorthstrongandfree1
(13.11.25)
bence bu işi krizi fırsata çevirerek çözebilirsiniz. niye erken kalkmak, çocuğa kahvaltı hazırlamak, kendini çocuğa hizmet etmek zorunda hissedesin ki, anası mısın babası mısın, bu da ufacık çocuk değil.

ben erkek tarafıyım. eşimin yeğeni (kardeşinin de değil, kuzeninin çocuğu) ankara'da üniversite kazandı. kyk'ya yazıldı. daha ilk ay dolmadan koskoca herif böhühüüğğğ halaaa ben yapamıyom dayanamıyom ühühüğğğ diye çıktı geldi. ne diycen gel kal dedik. öyle sadece hafta sonu da değil, full time. ilk 2 yıl bizimle kaldı, 3. sınıfta daha yakın yurt çıktı, bu sene az geliyor, hafta sonu gelip pazartesi gidiyor.

ama bizde kalıyor diye de kendimizi çocuğa hizmet etmeye adamadık. kendi yatağını kendi seriyor, sabah kendi topluyor kaldırıyor. kahvaltısını kendi hazırlıyor. tarih öğretmenliği okuduğu için (ayrıca tarihe çok meraklı da olduğu ve bu alanda epey bilgili olduğu için) 13 yaşındaki oğluma tarih özel dersi veriyor (lgs denemelerinde inkılap tarihimiz full), çocuklarla çok güzel çocuk oluyor, oğlanın arkadaşları da çok seviyor. arkadaşlarını yanına kitleyip hadi bunları gezdir oyala diyip yolluyorsun, bir güzel oyun abisi oluyor. eve gelmeden önce arayıp "akşama misafir var bi evi süpürüver, ortalığı toparla" diyorsun evi hazırlıyor. biz mesela şu anda okul ara tatilde, çıktık tatile geldik, çocuk evde kediye bakıyor.

oğluma abi oldu, bedava özel öğretmen oldu, arkadaşlarına oyun abisi oldu, bize zor durum yardımcısı oldu. bir zorluğu, külfeti de yok, geç kalkılacaksa geç kalkıyoruz, bu yatağını toplayıp hazırlanıp gidiyor. akşam geliyor, geç geleceksek yemeğini koyup yiyor. misafir gibi ona özel ayrıcalıklı bir hizmet yok. o evde diye kendimizden esirgediğimiz bir şey yok. biz film izleyeceksek, o izlemek istemiyorsa gidiyor odasına oyun oynuyor. ya da oturup bizle izliyor. durduk yere ikinci çocuğumuz oldu.

misafir gibi davramayın. evin, ailenin üyesi olsun, zaten usanırsa "eeh bunlar beni hizmetçi gibi kullanıyorlar" diyip gelmez. kalma fikri ağır basıyorsa da aile üyesi olarak üzerine düşeni, hatta fazlasını yapsın, yaptırın.
+2
kibritsuyu
(13.11.25)
benim de anlatmak istediğim aşağı yukarı @kibritsuyu'nun dediği şeylerdi. Yani denenir, olumlu da sonuçlanabilir. Olumsuz bir durum olursa da, o zaman karar verirsiniz. Şimdiden peşinen kötü olacak diye şartlanmamak lazım. Can sıkıcı şeyler olursa aksiyon alınır. En azından peşin hükümlü davranmamış, bir olumsuzluğa binaen eyleme geçmiş olursunuz. O zaman da çocuk ister başka yerde kalır hafta sonu (kontrol edilmiyor nerede kaldığı) ister dilekçe verip daimi yatılıya geçer.

Tabii şöyle bir gerçek de var, kibritsuyu örneğinde aile çocuklu ve yaş farkı daha fazla. Evde kalan üniversiteli de olsa göze daha bir "bebe" gözüküyor. Daha rahat davranıyor evdekiler...
+1
yadigar
(13.11.25)
(3)

Günlük not tutma için tükenmez kalem

webbrowser
Selamlar, günlük not tutma için jel tükenmez kalem arıyorum ama ürün skalası çok geniş ve fiyatlar çok farklı, siz hangi kalemleri tavsiye edersiniz?
Selamlar, günlük not tutma için jel tükenmez kalem arıyorum ama ürün skalası çok geniş ve fiyatlar çok farklı, siz hangi kalemleri tavsiye edersiniz?
0
webbrowser
(06.11.25)
Bic round stic ya da bic crystal yılların tükenmez kalemleri
0
grimavi
(06.11.25)
uni-ball broad
0
gercekdunya
(06.11.25)
ben faber castell broad pen kullanıyorum 0.8 kalınlıkta, her yerde yok birçok rengi de var. geçenlerde toplu aldım
0
gadlemler
(06.11.25)
(6)

4 çeyrek almak mı? yoksa tam almak mı mantıklı?

mikahakkinen
altın olarak 4 çeyrek almak mı? 2 yarım almak mı? yoksa direk tam almak mı? hangisi daha mantıklı?
altın olarak 4 çeyrek almak mı? 2 yarım almak mı? yoksa direk tam almak mı? hangisi daha mantıklı?
0
mikahakkinen
(01.11.25)
eğer uzun vadeli yatırım olarak düşünmüyorsan, lazım oldukça, ihtiyaç oldukça bozdururum diyorsan 4 çeyrek al.

fiyat olarak birbirinden neredeyse hiç farkı yok. yani 1 kutu süt 50 lira, 4'lü paket alırsan 160 lira gibi çoklu paket alana bir fiyat avantajı yok. 1 çeyrek 9000 ise, 1 yarım 18.000, 1 tam 36.000. belki en fazla 50-100 lira oynar.
+1
kibritsuyu
(01.11.25)
4 çeyrek daha avantajlı. Ani gelilen bir ihtiyaç halinde bozdurma kolaylığı sağlar. Yarımı bozdurunca o para komple çarçur oluyor.
+1
hepimizkediyiz
(01.11.25)
24 ayar külçe almak daha mantıklı. al sat da makas düşük oluyor. fazlalaştıkça bütünletebiliyor yada 5 gr külçen varsa 2 grmını bozdurabiliyorsun.
+1
gercekdunya
(01.11.25)
Gram hesabıyla bakınca 4 çeyrek, 1 tam altına denk gelir ama işin püf noktası bence işçilik ve makas farkı.

Çeyrek ve yarım altınlarda daha yüksek işçilik maliyeti olduğu için, aynı gramajda bile toplamda daha pahalıya gelebilir.

Tam altın alırken işçilik oranı düşer, al-sat farkı (makas) da daha az olur. Yani yatırım mantığıyla bakıyorsan ve uzun süre bozdurmayacaksan tam altın daha mantıklı.
+1
dijitalritm
(01.11.25)
iar tarafından basılan külçelerde ve darphane tarafından basılan (yani üzerinde atatürk olan tam, yarım, çeyrek diye tabir ettiğimiz altınlarda) işçilik olmaz. doğrudan alır satarsın para gibi.

işçilik takılarda, bileziklerde falan olur. dümdüz halka bileklik bile alsan işçiliği vardır, alırken altın gramajı + işçilik ödersin. geri sattığın zaman adam onu geri vitrine koyup satmaz, tartıp altın gram bedelini öder, büküp hurdaya gönderir, içindeki işçilik tutarı da çöp olur. ama yarımı çeyreği alır, liste fiyatı neyse sana öder, tarihi de çok eski değilse çekmeceye koyup tekrar müşteriye satar. "eski tarihli çeyrek" dedikleri niye eski tarihli mesela sizce? çünkü o muhtemelen başkasının kuyumcuya sattığı altın.

her menkulde olduğu gibi alış satış arasında makas vardır, bu makas az olsun derseniz alırken de eski tarih alın, yeniliğine boşa para vermeyin.
+2
kibritsuyu
(01.11.25)
Külçe deyince filmlerdeki 1er kg'lık külçeleri anlamayın. Külçe altın bir kalıba dökülerek üretilen işçilik maliyeti olmayan veya çok düşük olan altına deniyor. 1gr altın da külçedir.

Bunların alımı satımı daha rahat, çünkü ziynet veya başka çeşit takı olarak değil sadece yatırım ve alım satım yapmak amaçlı üretiliyorlar ve gramaj olarak da daha standartlar, saflıkları da daha yüksek.

Haliyle yarın bir gün birinin düğünü, çocuğu falan olursa belki ona da veririm demiyorsanız en mantıklısı bunlar olur gerçekten. Bazı insanlar sırf sevdikleri için çeyrek alıyor, böyle bir takıntınız yoksa gram külçe alın. 1 gramsa 1 gram, 10 gramsa 10 gram. Büyüğü küçüğü fark etmiyor. Böylece çeyrek mi yarım mı tam mı diye düşünmenize de gerek kalmaz.
+1
akhenaten
(01.11.25)
(4)

kiracı ile anlaşmazlık

bay b
zam zamanı kafasına göre zam yaptı, eksik yatırdığı için ihtar yollandı.sonra yine eksik ve geç yatırdı, tekrar ihtar yollandı.iki ihtar sonrası tahliye davası hakkı doğunca arabulucuya gidildi kabul etmedi.sonrasında tahliye davası açıldı adli tatil vs derken hala duruşma tarihi bekleniyor.aylardır
zam zamanı kafasına göre zam yaptı, eksik yatırdığı için ihtar yollandı.
sonra yine eksik ve geç yatırdı, tekrar ihtar yollandı.
iki ihtar sonrası tahliye davası hakkı doğunca arabulucuya gidildi kabul etmedi.
sonrasında tahliye davası açıldı adli tatil vs derken hala duruşma tarihi bekleniyor.
aylardır kira ödenmiyor.
tahliye davası duruşma beklerken aylardır ödenmeyen kira için yapılacak bir şey var mı? avukat yok diyor ben bakıyorum icra yolu var aslında.
kanun haricinde siz olsanız ne yapardınız. kendimi hepten sinire kesmek istemiyorum bir salak yüzünden ama hiçbir şey yapmadan da oturmak sinirimi bozuyor.
0
bay b
(30.10.25)
Sırf bu yüzden 'yatirimlik' ev almiyorum. Kiracı bildiğin kumar oynamak gibi bir şey odemiyorsa bir şey yapamıyorsun.
Cevabım da bu yasal olarak beklemekten başka çareniz yok.
0
artıküyeolmakistiyorum
(30.10.25)
gidip adamı tehdit edip zorla paranı almayacaksan, beklemekten başka çaren yok.
+1
gercekdunya
(30.10.25)
tahliye davası dem ederken bir yandan da her ay muaccel olan kira alacaklarını ödemiyorsa bunları da icra takibine konu edebilirsiniz. bu konuda bir engel yok
+1
Sadece soruyorum
(30.10.25)
elinizde sözleşme varsa, zam miktarı vs belliyse şakır şakır icraya verebilirsiniz. öyle saçmalık mı olur?

haaa şöyle bir şey vardır. tahliye davası vs açıldığında icraya veremiyorsunuzdur, bunun için bir şey diyemem. bence en başta yapılması gereken doğrudan icraya vermekmiş.
0
co2s2
(31.10.25)
(5)

Almanya vizesinin 4 iş gününde çıkması normal mi?

makarnavodka
selam dostlar,22 Ekim'de evraklarını teslim ettiğim vize başvurusu için bu sabah pasaport kargoya verilmiştir mesajı geldi. Bu kadar kısa sürede olması red mi yedim şüphesi uyandırdı, ne dersiniz?teşekkürler,not: en yakın geçen haziran'da alınmış 3 aylık ispanya vizem vardı, toplamda da farklı ülkel
selam dostlar,

22 Ekim'de evraklarını teslim ettiğim vize başvurusu için bu sabah pasaport kargoya verilmiştir mesajı geldi. Bu kadar kısa sürede olması red mi yedim şüphesi uyandırdı, ne dersiniz?

teşekkürler,

not: en yakın geçen haziran'da alınmış 3 aylık ispanya vizem vardı, toplamda da farklı ülkelerden 4-5 tane geçmişte süreleri bitmiş vizem var.
0
makarnavodka
(30.10.25)
Şans işi benim vize yenilemede çok kısa sürede olumlu sonuçlanmıştı sitede 4-6 hafta diyordu 2 haftada döndü. Bende acaba dedim ama olumlu sonuçlandı.
Umutsuzluğa kapılmayın
0
basond
(30.10.25)
bende 6. günde bürodan vizeli olarak pasaportumu almıştım.
0
gercekdunya
(30.10.25)
Mayıs ayından beri idata Almanya İzmir için sıra bekliyorum. Randevu takipte halen atama bekliyor yazıyor. Randevu için ne zaman başvurmuştunuz ne kadar sürede randevu tanımlandı?
0
ao12
(31.10.25)
Sonuç ne oldu bu arada?
0
basond
(31.10.25)
@basond, 6 ay multi vermişler.
0
🌸makarnavodka
(01.11.25)
(18)

Yabancı Arkadaşlar Hep Böyle mi?

the man with no name
Küçük bir yere taşındım. Burada Rus bir kızla taşındım. Uzun süre depresyondaymış ilişkileri sebebiyle, bu yüzden buraya gelmiş. Dört aydır bu ilçede ve çalışmıyor, az bir kira verdiği için kalmaya devam ediyor. Biz iki ay önce tanıştık. Benim ingilizcem çok iyi değil. Onunla da pratik etme şansım o
Küçük bir yere taşındım. Burada Rus bir kızla taşındım. Uzun süre depresyondaymış ilişkileri sebebiyle, bu yüzden buraya gelmiş. Dört aydır bu ilçede ve çalışmıyor, az bir kira verdiği için kalmaya devam ediyor. Biz iki ay önce tanıştık. Benim ingilizcem çok iyi değil. Onunla da pratik etme şansım oluyor. Başlangıçta isteğim daha duygusal bir ilişkiydi ama o kafaya yakın olmadığı ya da en azından benimle olmadığını hissettiğim için hiç o yönde yaklaşmadım. Sonra dışarıda görüşmeye hep devam ettik, birlikte çevreyi keşfettik. Dışarıda tüm masrafları ben karşıladım. Çünkü herhangi bir şekilde yönelmedi bile, çalışmadığına verdim. Dert etmedim gerçekten. Kendisine bir arkadaş olarak dahi oldukça ince davranıyorum, zaten karakterim de böyle. Örneğin bir arkadaşım gelmişti, üçümüz birlikte gezdik. Arkadaşımın arabası olduğu için onu da aldık, normalde gidemediğimiz yerlere götürdüm evde tıkılı kalıyor diye. Ama kendisinden bir arkadaş olarak hiç incelik almıyorum. Tamamen canı istediği gibi hareket ediyor. O öyle oldukça ben de öyle olmaya başladım. Çünkü birlikte olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyor bence. Bireyselliği ve canının istediği gibi davranması beni biraz sinirlendiriyor. Ama saygı duyuyorum kültür farkıdır diye.

Kendi ev sahibi ilçeye geldiği için dört gündür bende kalıyor. Ona kendi yatağımı verdim rahat etsin diye, ben koltukta yatıyorum. Sadece canı istediğinde oturup konuşuyor, psikolojiyle ilgilendiği için sürekli birilerini dinliyor telefondan. Ben ilk gün ona da kahvaltı hazırladım, ben onu öyle yemem, şimdi değil diye yemedi. Normaldir dedim. Sonra kendine hazırladı. İlk günden beri toksik ev arkadaşı gibi tavırları var. Ben kendi başıma ev almışım, ev kurmuşum. Evde sürekli bir yerleri eleştiriyor. Şunu neden böyle yapıyorsun, her gün çöp atılır mı, ayakkabıyı neden içeri alıyorsun? Herkes elektrikli şofbenle ısınıyor, neden gün ısı taktırdın falan gibi. Ama bunları kibirli bir tavırla soruyor. En ilginci de yemek pişirdiği tencereyi suya tutup tekrar kullanabileceğini söylemesi. Ben makineye atmayı tercih ediyorum, benim normalim bu dediğinde de kibirli bir tavır hissediyorum. Beni yetersiz gördüğünü hissettiriyor. Her şey ok ama odadan çıkmaması filan çok ilginç geliyor bana. Sonuçta burası bir hostel değil, ben de onun hosteldeki arkadaşı değilim. Biraz kuruldum ama bu kadar bireysel takılması normal mi? Örneğin ben bir şey göstermek istiyorum telefonda filan, şimdi değil diyor haha. Asla kendi ritminden taviz vermiyor.

Bilmiyorum, anlatmak istediğimi anlatabildim mi? Tüm yabancılar mı böyle, ilk kez yabancı biriyle arkadaşlığım oldu ve kültür şoku gibi bir şey yaşıyorum. Ya da ingilizcem süper olmadığı için ve burada kimseyi tanımadığı için sadece beni kullanıyor, bilemedim. Aslında burada çokça Rus da var ama onlarla asla iletişim kurmuyor.
0
the man with no name
(25.10.25)
Yabancı = Türk olmayan kastediyorsunuz sanırım. Niye milyar tane insan aynı olsun? Onlarca kültür var, kültürün içinden onlarca altkültür, normlar, toplumsal kurallar var. Birey düzeyinde binlerce farklılık var, kişilik özellikleri var, kişisel deneyimler var.

Sormak istediğiniz soru şu sanırım:

Bu kişinin bu davranışları geldiği kültürden mi kaynaklanıyor yoksa bu kişide mi bir tuhaflık var?

Anlattığınız şeyler bilinçi davranış seçimleri. Kadınların hesap ödememesi mesela Avrupa’da çok yaygın değil, Rusya’yı bilmiyorum. Ama anlattığınız çoğu şey kişiden kişiye değişebilecek örüntüler. Yani kısacası söyledikleriniz temelinde bence bu kişi biraz tuhaf.
+3
but that was just a dream
(25.10.25)
hem evet, hem hayır.

yabancılar çoğunlukla daha birey merkezli bir hayat yaşıyorlar. herkes kendini esas görüyor, kendine uymayan şeyle ilgilenmiyor. ama sizin arkadaştaki bir tık fazla sanki.
-1
co2s2
(25.10.25)
Sevişmediniz mi daha?
0
Cezcez
(25.10.25)
cezcez +1. sevişmiyorsan böylece win win durumu oluşmuyorsa def et gitsin. ne uğraşıyorsun. bunun yabancı yada türk olmakla alakası yok. karakteri bozuk karşıdakinin.
+1
gercekdunya
(25.10.25)
Hayır yabancılar hep böyle değil. Hiç bir şeyin hepsi öyle ya da böyle değildir zaten.

(bkz: The sexless innkeeper)
+2
anon1m
(25.10.25)
Neden sırf arkadaşlığı devam etmek adına her şeyi yapabilecek gibi davranıyorsun ki? Sana eziyet bu kadın resmen, okurken sinirlendim. Sevgililik ümidi, cinsel beklenti falan da yok.. ee neden arkadaşsın sen onunla? Zorunda mısın?
+1
antihero
(25.10.25)
Belki inanmayacaksınız ama onunla sevişmek istemiyorum. Sevişseydim de bu tavırlarının hissettirdikleri değişmeyecekti. Ben belki kültür farkıdır diye karakterine yormak istemedim ama anlaşılan kullanılıyorum anon1m’in işaret ettiği gibi. Ben sadece incelik görmemem normal mi diye sorgulamak istedim.

@antihero ben de yeni taşındım. Burada pek arkadaşım yok. Bazen oturup sohbet etmek güzel oluyor. Ama oturduğumda da bunları hissediyordum. Sanırım dediğin gibi mesafe koymalıyım artık.
-2
🌸the man with no name
(25.10.25)
hem ekonomik olarak masraflarini karsilatiyor, hem bedava evde kaliyor, hem kendisi bedava kaldigi yerde rahat yatakta yatiyor, hem yatagina kahvalti geliyor, hem sohbet etmiyor, hem de kibirle elestiriyor :) ahahaha
@anon1m'in bknz'i muazzam cuk diyip oturmus. duyuru tarihinin en iyi bakinizi.

bunu iyiliginiz icin diyorum, alinmayin: yaptiginiz enayilik. sözlük tanimi hatta.
kapinin önüne koyun. iyilik borcunuz yok buna, bir daha da görmezsiniz, utanmayin. coktan posta yemeyi haketmis.
18 senelik yurtdisi hayatimda böyle birini görmedim.
+2
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.10.25)
kişinin yaşı kaç? evine geri döndükten sonra böyle böyle yapılırsa böyle böyle karşılık ver, şunu yap, şunu yapma diye nasihat vermeniz gerekebilir. insanlarla nasıl yaşanılacağını gerçekten bilmiyor olabilir.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(25.10.25)
tüm yabancılar böyle değil. çok aklı başında, duyarlı rus arkadaşlarım oldu. ruslar biraz odundur ve çıkarcıdır ama bu ne yabancılık ne de kültürle alakalı birşey.

tavsiyem etrafında tutma. ama mesafe koyduğunda da sana vicdan yaptırıp seni kötü hissettirecek oyunlara girecek. işte o aşamada duruşunu koruman lazım.

bu insan beni hak ediyor mu, ona harcadığım emeğin, ilginin karşılığını alıyor muyun ? cevabın hayır ise bir saniye bile durma.

şunu da düşün bu insanla vakit geçirdikçe kendi özdeğerini de kaybedeceksin ve bu bir sonraki ilişkine-iletişimine de yansıyacak. yani zehirli bir durum.
+1
orpheus
(25.10.25)
hocam sen kendi kendine modern köleye dönüşmüşsün. yakında bu arkadaş bu ev benim sen git dısarda kal der :)

kusura bakma da seninki sevgi veya iyilik değil. enayilik.
+4
koela
(25.10.25)
arkadaşlar tamam, daha vurmayın :) herkese teşekkür ederim yorumları için. sorulara yanıt vereyim.

burası çok küçük bir ilçe ve başka bir arkadaşım olmadığı için birlikte dışarıda epey vakit geçirdik. buradaki tek arkadaşımdı. kendisi 33 yaşında. ev sahibi olayını ben de sorguladım. ev sahibi evrak işleri için ilçeye geldi. ev sahibi de yabancı. ve bu kız da çok ucuza kaldığı için ev sahibine "bu ev benim" demek istememiş. aralarında resmi belge de yokmuş. zaten ülkesine dönmemek için zorluyor, çünkü çalışmak da istemiyor. ben hayır desem orada kalacaktı, ama evde fazla yatacak bir yer yok.

aslında ben işaretleri çoktan aldım, daha mesafeliydim. dışarıda görüşmek için hep o arıyordu genelde. ama böyle bir ricada bulununca da bir şans daha vermek istedim. evdeki tavrından sonra ve bunun kültür farkı olmadığından sizlerin sayesinde emin olduktan sonra zaten daha görüşmeyi düşünmüyorum.
-1
🌸the man with no name
(25.10.25)
Iki Rus arkadaşım var. Ikisi de kadın, 45-55 yaş aralığında. Ikisi de aşşşşırı cömert. Ikisi de benim bildiğim doğrucu ve bu konuda çok inatlar. Genç olan sürekli kız kardeşiyle, kuzeniyle saatlerce telefonda konuşur, daha bireysel takılır. Diğerini bir Türk ev hanımından ayıramazsın.

Bunun haricinde bana söylenen: erkek kazanır maaşını kadının eline sayar, kadın kraliçe arı gibi hem yönetici hem işçi. Çalışmıyorsa ev ve çocukların sorumluluğu tamamen kadının üzerinde. Benim gözlemlediğim: erkek şunu yapalım, bunu yiyelim der, kadın istemiyorum dediği zaman karar verilmiştir. Diretme, ikna çabası vs olmaz.
0
beetlejuice
(25.10.25)
Bir gün bile bekleme. Bu akşam yollarını ayır. Biraz burnunun sürtmesi ya da başkasına bulaşması gerekiyor.
0
gabe h coud
(25.10.25)
benim gördüğüm (uzun süre doğu blokuyla haşır neşir bir işte çalıştım)
benim neslim ve üstü Rus kadınlarda pek bir sorun yok, hatta baya baya benziyoruz (42 yaşındayım)

ama genç nesil ortalamada aşırı maddiyatçı derim ona şaşmadım hiç- ama yine de toplamda huyları ortalamya göre fazla kötü, evi beğenmemesi tencereyi yıkamaması ohoo yani size fazla kıl bir tip denk gelmiş bence.
yabancılar içinde de ben avrupadaki Çinli kızlar kadar benmerkezci, şımarık, aşırı toksik insan görmedim, Ruslar bu ortalamanın altında kalır normalde.
0
subcomponent
(26.10.25)
hayır bence çok tırt ve öküz birine denk gelmişsiniz. elbette bu bireysel bazda bile değişebilen bir şey, sonuçta her türk de aynı değil ama ruslar kültürel olarak bize aslında batı avrupalılardan filan çok daha yakındır. yani gelene bir şeyler ikram etme, samimi davranma vb. konularında daha iyi anlaşabileceğimiz insanlardır ki rus diyorsun mesela belki tatar asıllıdır, çeçen asıllıdır, orta asya taraflarındandır onlar daha bile yakın bize bu konularda.

kültürel farklılık muhakkak olabilir ama bu yaşadıklarınızın bence kültürle alakası yok, anlattıklarınızdan hareketle karşınızdakinin düşüncesiz ve görgüsüz bir insan olduğunu düşündüm. pek çok yabancı arkadaşım oldu. bir fransız arkadaşımla bir sene ev arkadaşlığı yaptım, hırvat sevgilimle altı ay beraber yaşadım. hiç bu tür şeyler görmedim hatta yabancı insanlarla muhatap oldukça ben daha ziyade "ulan birbirimize ne kadar benziyoz ha" diye düşünmeye başladım. misal fransızda yediğinden ikram etme ya da markete bakkala çıkarken "bi şey ister misin" diye sorma huyu yoktu. bana göre bu bir kültürel farktır ama zararı yok. nitekim adam bizimle birkaç ay geçirdikten sonra bunları da yapmaya başlamıştı. yapmasa yine yadırgamazdım ama benim gözümde kültürel fark dediğimiz şeyler bunlardır, bir nevi milletten beslenip üstüne onlara ders vermek kültürle ilgili bir şey değil düpedüz ayılık.
+1
der meister
(26.10.25)
yıllarca yurtdışında kaldım ve farklı memleketlerden dostlarım oldu, şu anda da türkiye'de couchsurfing üzerinden evimde düzenli olarak insan ağırlıyorum. anlattığın profil artık rus kadınlarını ağırlamama sebebim. her millette, her komünitede her tip insan vardır ve hiçbir insan grubu genellenemez, bunda hemfikiriz fakat bugüne kadar 11-12 rus kadın ağırladım (toplamda ağırladığım kadın-erkek insan sayısı 100'den fazla) ve bu 12 kişiden (biri kazak, sovyet zamanı doğmuş, kazakça bilmiyor, anadili rusça) 10 tanesi tam olarak anlattığın gibi davrandı. hiçbir bağımız olmamasına ve evimde konaklamasına rağmen sıfır minnet (lafta teşekkür, ilginin ve çıkarlarının devamı gelsin diye), onlar için yaptığım her şey bir zorunluluk, kendi yaptıkları her şey doğrusu ve benim yaptıklarım ”saçma” vs. vs.ydi. Ben aşırı ilgiye ve insan kullanmaya alıştıkları çıkarımını yapmış ve rus kadını ağırlamaktan vazgeçmiştim, hiçbir sıcaklık görmediğim için. Couchsurfing'de başka onlarca milletten çoook güzel iletişim kurduğum insanlar ağırladım, hala da dostluk ediyorum kendileriyle. Yani cevabım, yaşadığın durum yabancılarla ilgili değil ama böyle bir rus tipi var
+1
tejeve
(26.10.25)
(bkz: kiyakciligin sonu ayakciliktir)

atasozlerini cok seviyorum ya, herseyin cevabi var.
0
cooperr
(27.10.25)
(6)

Eksper Haklı mı? (Konut Hasarı)

eisberg
Banyoda bir anda fayanslar çatladı. Sudan falan zannettim sigortası da var evin dosya oluşturdum ve eksper geldi incelemeye. Bakar bakmaz "uygulama hatası" dedi, sigortanın karşılamayacağını bildirdi ve gitti. Fayansların altı doldurulmamış, vurunca da boş ses geliyor. Aradan birkaç gün geçti şimdi
Banyoda bir anda fayanslar çatladı. Sudan falan zannettim sigortası da var evin dosya oluşturdum ve eksper geldi incelemeye. Bakar bakmaz "uygulama hatası" dedi, sigortanın karşılamayacağını bildirdi ve gitti. Fayansların altı doldurulmamış, vurunca da boş ses geliyor. Aradan birkaç gün geçti şimdi bakıyorum da aslında altındaki harç mı artık her neyse tıraşlanmış/iz yapılmış. Yani sanki onu yapıştırmak için de uğraşmışlar gibi düşündüm. Anlayanlar varsa, siz ne düşünüyorsunuz?

ibb.co
ibb.co
ibb.co
ibb.co
0
eisberg
(23.10.25)
fayansçı yapıştırırken sadece duvara yapıştırıcı sürmüş. fayansın arkasına da sürmeliydi. yani tek tarafa değil, her 2 yüzeye de sürülüp birbirine yapıştırılmalıydı.

bence tüm fayansları tek tek kapı çalar gibi tıktıklayın. özellikle duşakabin iç taraflarını. davul gibi ses geliyorsa ofsayt. bir de fayanslara yüzünüzü dayar gibi yapıp tüm duvarı gözden geçirin, şişkinlik veya " V " şeklinde kabarma var mı? o alanlar düşecek, çok dikkatli olmak lazım.
0
MtKrt
(23.10.25)
evet kötü işçilik veya kötü malzeme.

fotodan olabilir duvar düz gibi gelmedi. ya da açıyı tutturamadı usta.

uygulama bu şekilde yapılıyor bu arada. yapıştırıcı sürülüp mala mı ne diyolarsa artık onun diğer tarafı ile çiziyorlar. sonra fayans yapıştırılıyor.

başlığı görünce yer zannettim. duvardakinin çatlaması çok ilginç.

ancak siz nereden bilebilirsiniz ki bu durumu.
0
gurur
(23.10.25)
Kalekim fayansa tam yapışmamış, ısı farkı nedeniyle genleşmeyle kabarmış ve patlamış. Tamamen fayansı döşeyen ustanın hatası.
+1
Mirket
(23.10.25)
ben farklı düşünüyorum. amatör olarak gereksiz yerlerde fayanslarımı ben yapıyorum. hem fayansa hem duvara malzeme sürülmez. yani gerek yok. malzeme kötü olsa fayansı bırakır ve düşer. ama garip şekilde çatlamış. siz mi yaptınız altına bakmak için? eğer öyleyse yukarıdaki cevaplar doğru. ama kendi kendine çatladıysa kötü işçilik demesek de kötü bir yapıştırıcı (kalekim) kullanmaktan kaynaklanıyor.
0
ground
(24.10.25)
benim anlamadığım banyoyu siz sonradan mı yaptırdınız? siz yaptırdıysanız elinizde fatura yoksa anlayacağım. yoksa sigorta neden var ki. bana ne, ben mi uyguladım. sen hasarımı karşılarsın sonra sorumlu kim ise ona rücu edersin. sigortanın olayı bu değil mi zaten.
0
gercekdunya
(24.10.25)
@gercekdunya banyoyu biz sonradan yaptırmadık. bende sizin gibi düşünüp sigortadan medet ummuştum yani dediğiniz gibi her şeye bir uygulama hatası bulabiliriz diye düşündüm ama maalesef düşündüğümüz gibi değilmiş :/
0
🌸eisberg
(24.10.25)
(5)

Üsküp turu ve geçerli para birimi

webbrowser
Selamlar, üsküp turuna gideceğiz, oradaki harcamaları kredi kartı ile yapabilir miyiz?Nakit olayında euro mu geçerli yoksa yerel para birimi mi?
Selamlar, üsküp turuna gideceğiz, oradaki harcamaları kredi kartı ile yapabilir miyiz?
Nakit olayında euro mu geçerli yoksa yerel para birimi mi?
0
webbrowser
(18.10.25)
dünyanın her noktasında pos ciahzı var ise harcamaları kredi kartı ile yapabilirsiniz. balkanlarda özellikle bulgarda vergi kaçırmak için nakit isteyebilirler ama siz kart diye zorlayın.
0
gercekdunya
(18.10.25)
Restoranlarda vs. kredi kartı kullanabilirsiniz tabi ama nakit olarak yerel para birimlerini kabul ediyorlardı genelde.
0
kendi helvasını kavuran zombi
(18.10.25)
Bazı yerlerde Türk lirası bile kabul ediliyor. Uskup öyle bir yer ama kur farkından en az etkilenmek için iyi bir döviz bürosu bulup yerel para birimine çevirin.
0
himmet dayi
(18.10.25)
@gercekdunya: rusya'da ukrayna savaşı sebebiyle kredi kartları geçerli değil.

üsküp'te Kredi kartı geçerli.
Yerel para birimi Makedonya dinarı.
Ama taksicilere çok dikkat et. Bizdeki şerefsiz taksiciler gibi olanlara denk gelebilirsin.
0
tabudeviren
(18.10.25)
geçen hafta ailem gitti. kredi kartı ve euro ile halletiler. yerel para birimine gerek kalmadı.
0
awlmi
(19.10.25)
(3)

Denizlideki uranyum olayı gerçek mi

messina123
Vali filminde recep yazıcıoğlunun son günleri anlatılıyor. Filmde valinin adı recep yazıcıoğlu değil tabi. Denizlide amerikalı bir mermer şirketi uranyuma çökmeye çalışmış. Vali uranyumu amerikalılara yedirmiyor. Devletin mühendisleri bir bir şüpheli şekilde öldürülüyor. Ve en son vali elinde belgel
Vali filminde recep yazıcıoğlunun son günleri anlatılıyor. Filmde valinin adı recep yazıcıoğlu değil tabi. Denizlide amerikalı bir mermer şirketi uranyuma çökmeye çalışmış. Vali uranyumu amerikalılara yedirmiyor. Devletin mühendisleri bir bir şüpheli şekilde öldürülüyor. Ve en son vali elinde belgelerle ankaraya giderken trafik kazası suikastine uğruyor. Belgeler de yok ediliyor. Şimdi soru şu. Filmdeki valinin recep yazıcıoğlu olduğu söyleniyor ki zamanlama tamamen doğru. Peki bu uranyum konusu gerçek mi komplo mu?
0
messina123
(15.10.25)
Bilenin doğru bildiğinden nasıl emin olacaksın?
0
muhayyer divan
(15.10.25)
benim bildiğim uranyum değil toryum. vali değil mühendisler bir uçak kazası ile öldürülüyorlar. Atlasjet'in 4203 sefer sayılı uçuşu diye inceleyebilrisin.
0
gercekdunya
(16.10.25)
denizliliyim toryum olayını bilmiyorum ama düz ankara yolunda kaza yapıp valinin ölmesi çok garipti.
0
mikahakkinen
(16.10.25)
(3)

bir adet mühendislik, bir adet tıp sorusu

kibritsuyu
iki gözlü bir gaz ocağının (doğalgaz veya lpg) iki gözü de tam açık şekilde yanarken ne kadar ortam oksijeni tüketir? saatte bilmemkaç metreküp şeklinde bir cevabı var mı bunun?bir de normal nefes alan yetişkin bir insan ne kadar oksijen tüketir? aynı şekilde saatte şu kadar metreküp gibi bir cevap
iki gözlü bir gaz ocağının (doğalgaz veya lpg) iki gözü de tam açık şekilde yanarken ne kadar ortam oksijeni tüketir? saatte bilmemkaç metreküp şeklinde bir cevabı var mı bunun?

bir de normal nefes alan yetişkin bir insan ne kadar oksijen tüketir? aynı şekilde saatte şu kadar metreküp gibi bir cevap arıyorum.
0
kibritsuyu
(15.10.25)
ai cevaplarını sevmiyorum ama merak ettiğim için geminiye sordum. tek göz doğalgaz ocağı tam kapasite yanarken saatte yaklaşık 0.67 metreküp oksijen (3-4 metreküp hava) tüketirmiş. iki göz ocak saatte yaklaşık 1.7 metreküp oksijen tüketir buna göre.

insan da saatte yaklaşık 12-15 litre oksijen tüketirmiş. o da yaklaşık 0.012-0.015 metreküp yapıyor.
+1
inheritance
(15.10.25)
Tam yanmada (doğalgaz ≈ metan ya da LPG ≈ propan) yaklaşık olarak

~0.20 m³ saf O₂ / kWh (yani ~0.96 m³ hav a / kWh, çünkü hava hacimce %21 O₂ içerir).
Bunu kullanarak iki gözlü ocağın toplam gücünü (kW) çarpınca saatte ne kadar oksijen/ hava tüketileceğini hızlıca bulursunuz.

Açıklama & varsayımlar (kısaca):

Doğalgaz ≈ metan (CH₄), LPG ≈ propan (C₃H₈). Her ikisi için tam yanma stoikiometrisi ve alt ısı değerleri kullanıldı.

Hesap tam (ideal) yanma ve saf gazlar varsayımlarına dayanır; gerçek cihazda alev verimi, ısı kayıpları ve kısmi yanma tüketimi ve emisyonları değiştirir.

O₂ gazı yoğunluğu ~1.429 kg/m³ (0 °C civarı) alındı; sonuçlar oda sıcaklığı/devamlılık için ± küçük fark gösterir.

Hesap (özet):

1 kWh enerji üretmek için ~0.287 kg O₂ gerekir → bu da ~0.201 m³ O₂ eder.

Hava içinde O₂ hacimce ~%21 olduğundan 1 kWh ≈ 0.201 / 0.21 ≈ 0.96 m³ hava demektir.

Pratik örnekler (iki gözü de tam açık; toplam güç = iki gözün güç toplamı):

2 × 1.5 kW = 3.0 kW (küçük/ortalama): saatte ≈ 0.60 m³ O₂ ≈ 2.9 m³ hava.

2 × 3.0 kW = 6.0 kW (orta/büyük): saatte ≈ 1.21 m³ O₂ ≈ 5.7 m³ hava.

2 × 3.5 kW = 7.0 kW (büyük gözler): saatte ≈ 1.41 m³ O₂ ≈ 6.7 m³ hava.

LPG vs doğalgaz farkı:

Propan/doğalgaz için sonuçlar çok yakın (hesapta %1–2 düzeyinde fark var). Yani pratikte hemen aynı kabul edebilirsiniz.

Formül (kendi hesaplarınız için):

O₂ (m³/saat) ≈ 0.201 × (toplam güç, kW)

Hava (m³/saat) ≈ 0.957 × (toplam güç, kW)

yapay zeka bunu söylüyor
+1
gercekdunya
(15.10.25)
1L o2 = 21.1 kJ/5.04 kcal, bir insan günde 550 litre oksijene ihtiyaç duyuyormuş. 2772 kalori ediyor.

Chatgptye sormadım

1L o2 = 21.1 kJ kaynak:
pubmed.ncbi.nlm.nih.gov
550 litre oksijen kaynak:
www.goaid.in
+1
nahtoderfahrung
(15.10.25)
(6)

iDATA Almanya Schengen | İmza Sirküleri Belgem Geri Verildi?

elektr10
Merhaba ekşi duyuru ahalisi.Kafama takıldı da bugün belgelerimi iDATA'ya teslim ettim Almanya Schengen vizesi için. Görevli kişi şirketin imza sirküleri belgelerini geri verdi bana. Nedenini sorunca da "Çok fazla belgeniz var gerek yok buna" gibi bir cevap aldım. Benim de basiretim bağlandı o an ve
Merhaba ekşi duyuru ahalisi.

Kafama takıldı da bugün belgelerimi iDATA'ya teslim ettim Almanya Schengen vizesi için. Görevli kişi şirketin imza sirküleri belgelerini geri verdi bana. Nedenini sorunca da "Çok fazla belgeniz var gerek yok buna" gibi bir cevap aldım. Benim de basiretim bağlandı o an ve tamam dedim ama aklıma takıldı bir sorun olur mu acaba?

Maaş bordrolarım, izin kağıdım hepsi var ama o imzaları nasıl kontrol edecekler ki bu belge olmadan? Eksik derlerse bana bildirebiliyorlar mı acaba getirin diye?

Bu arada daha önceki iki vizem de Almanya'dan + 3,5 sene de Almanya'da yaşadım onların fotokopilerini de eklemiştim. Belki ona güvenerek çıkarttı görevli kişi bilemiyorum.
0
elektr10
(15.10.25)
Benim bildigim oradaki gorevliler konuya hakim, gerek olmadigi konusunda bu kadar tereddutsuzse gerek yoktur diye dusunuyorum. Endiselenecek bir durum yoktur.
+1
mbond
(15.10.25)
bi şey olmaz muhtemelen konsolosluk istemiyordur artık. bana da banka içim imza sirkülerine gerek yok denmişti artık vfs tarafından.
+1
jelly bear
(15.10.25)
@mbond evet artık işin uzmanı olmuşlardır. gerek görürlerse ve isterlerse gönderirim diye düşünüyorum.

@jelly bear eşimden istedi benden istemedi ondan tereddüt ettim. neyse göreceğiz bakalım.
0
🌸elektr10
(15.10.25)
muhtemelen bir süre Almanya da yaşamış olmanız yeterli diye düşünmüş ve geri vermiş. endişe edecek bir durum yok bence.
+1
gercekdunya
(15.10.25)
adam kanaat getirmiş belgelerin orijinal olduğuna, dosya da kalınlaşmış, çok kağıtla uğraşmak istememiş.
+1
co2s2
(15.10.25)
başkalarına yardımcı olur diye yazıyorum. 3 yıl multi verdiler. iDATA görevlisinin gerçekten bir bildiği varmış.
0
🌸elektr10
(04.11.25)
(21)

Ev - iş arası 2.5 km, sizce nasıl?

hadi ya la
İstanbul için düşünmeyin, burası Alanya. İçime çok sinen bir ev buldum ama iş yerime birazcık uzak kalıyor ve şimdilik aracım yok. Yakında motosikletim gelecek, scooter kullanıyorum ama buna güvenmeli miyim bilemedim. Ev iş arası direkt otobüs de yok, çok uzakta bırakıyor, en az 15-20 dakika yürümem
İstanbul için düşünmeyin, burası Alanya. İçime çok sinen bir ev buldum ama iş yerime birazcık uzak kalıyor ve şimdilik aracım yok. Yakında motosikletim gelecek, scooter kullanıyorum ama buna güvenmeli miyim bilemedim. Ev iş arası direkt otobüs de yok, çok uzakta bırakıyor, en az 15-20 dakika yürümem lazım. Diğer evlerin de hep bir sorunu oldu, kiminin eşyaları sıkıntılı, buzdolabı küflenmiş, manzarası hiç yok ve boğucu, gibi gibi... Burası rezidans gibi geçiyor, içinde spor salonu, sauna, havuz ve başka birçok şey var. Çok küçük bir 1+1 olmasına rağmen manzarası da iç açıcı, gayet güzel. Fiyat aidat dahil 27.000 TL.

Kafam çok karışık ve artık beynim çalışmayı durdurdu. 4 gündür valizlerimle hostelde kalıyorum, yeni işime adapte ol, onlarca ev arasından gezdiklerime karar ver derken birazcık ağlama noktasına geldim. Hiç fikriniz yoksa bile öylesine yazabilirsiniz, okurken rahatlarım. Teşekkür ederim, sevgiler
+1
hadi ya la
(14.10.25)
bence baya yakın nere olursa olsun. yokuş yoksa bisikletle gider gelirsinin en kötü.
yokuş varsa da elektrikli scooter al 10 dkya gidersin max.
0
jelly bear
(14.10.25)
2.5 km bir şey değil ya zorlasanız yürüyerek de gidersiniz yokuş yoksa. hele bisiklet şahane olur. otobüs uzakta bırakıyorsa 15-20 dk hiçbir şey değil ya, eski evimi düşünüyorum sırf metrobüse binebilmek için 25 dakika yürüyordum.
scooter, elektrikli bisiklet tarzı bir şeyle harika çözülür bu sorun. ev de güzelmiş bence dert etmeyin. ben her gün beylikdüzü son durak - mecidiyeköy gidiş dönüş yapıyorum :)
0
matilda
(14.10.25)
+ Alanya diyorsun kış mevsimi neredeyse yok.
Yağmur varsa sıkıntı olur onu da otobüs + taksi vs planini yaparsın.
0
artıküyeolmakistiyorum
(14.10.25)
yarim saat yuruyerek bile gidilir. bence cok iyi.
0
lemmiwinks
(14.10.25)
2.5 km yürünür yav.

bisiklet de olur.

terlerim derseniz scooter mis.
0
gurur
(14.10.25)
uzak değil. yürüyerek çok iyi.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(15.10.25)
Yazın Alanya sıcağında 20 dk yürümek zor olabilir. Ama scooter bu sorunu çözer. Gayet uygun gibi.
0
thunder thunder thunder thundercats
(15.10.25)
ev içinize sinmiş. ılık havalarda yürünür onun dışında scooter veya bisiklet mükemmel çözüm. motor da gelecekmiş. ben olsam düşünmezdim. direkt tutun. istanbul'da böyle şeyler ömüre ömür katar. şanslısınız, kıymetini bilin
0
cisimcik golgi
(15.10.25)
Günde 15-20 dk yürümek çok iyi bir şeydir, hiç düşünme tut evi. İş yerimle aramız 35 km, arabasız gidersem günde 4.5 saatim yolda geçecek. Sağlığın yerindeyse lütfen yürümeyi tercih et, emin ol yaşlılığına muazzam iyi bir yatırım yapmış olursun.
0
muhayyer divan
(15.10.25)
Direkt tutun hocam, akşamları iş çıkışı eve yürünür, düzgün yol varsa.
0
kumandanim
(15.10.25)
iş yerime trafikten bıkıp araçla gitmediğim zamanlarda, ilk evden bir km + 2 metro aktarma + son iki km yürüme mesafesinin son kısmına yakın sizin mesafe. Ben olsam tutardım.
0
va
(15.10.25)
Soru bu değil ama kışın da motorla gidip gelecekseniz sağlam bir yağmurluk seti + kışlık motor botu alın mutlaka.

Yokuş değilse güzel havalarda rahat rahat yürünecek mesafe +1
0
kobuzchu kiz
(15.10.25)
2.5 km çok iyi mesafe, scooter da işini rahat görür, havanın güzel olduğu günlerde yürürsün de. Üniversiteye atanmıştın sanıyorum, servis imkanını sordun mu, kesin vardır diye düşünüyorum.
0
hrskrs
(15.10.25)
ben 2.5 sene ise 3 km + 3 km yürüyerek gittim geldim. tek yön 35 dakika sürüyordu, iyi spor oluyordu.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(15.10.25)
Cok guzel, tutasim geldi evi
0
narod
(15.10.25)
km olarak değil de süre olarak değerendirin bence. yol 30 dakikadan kısa sürüyorsa gayet makuldur.
scooter için "buna güvenmeli miyim bilemedim" demişsiniz. scooterla günlük 5km yolculuk için mi sordunuz, yoksa yol şartları/güvenliği açısından mı sordunuz?
0
tnz
(15.10.25)
istanbul da yaşayanlar için hakaret kabul edilebilir bu entry.
2.5 km iş ev komik
-1
jamswety
(15.10.25)
zaten scooter varmış ev de çok yakın . hemen tut ve taşın
0
gercekdunya
(15.10.25)
@tnz, yürüyerek 36 dakika sürüyor ve son 5 dakikası yokuş.
Scooter için yol şartları/güvenliği için sordum. Mayıs'tan beri kullanıyorum, 1000 km tecrübem var, biraz çekindim. yüzden.

Ama sanırım ilk bahsettiğim evi eleyeceğim. Çünkü eve 600 metre bir ev buldum ve 1+1 olmasına rağmen üç kat geniş. Eşyaları tam ve güzel, sadece ana caddenin arkasında, birazcık eski evlerle çevrili bir yer. İki katlı evin ikinci katı. Yüksekten manzarası yok ama çevresi yeşillik/ağaç kaplı, iki balkonu var. Yıllardır evden çalışan biri olarak hiç alışık değilim her gün bir saat erken çıkıp mesai yapmaya. En azından bu şekilde daha kolay olur diye düşünüyorum.
0
🌸hadi ya la
(15.10.25)
2.5 km yol değil bence. küçük şehir standartlarında da yol değil.
0
co2s2
(15.10.25)
kurallara uyuyor ve gerekli teçhizatınız varsa tecrübeniz yeterli, ancak yol güvenliği konusu önemli. siz ne kadar tecrübeli olursanız olun, çevresel faktörlerin de uygun olması gerekir. ben olsam ilgili güzergahta boş ve dolu saatlerde birkaç kere yürüyerek yerel sürücülerin davranışlarını izler ona göre scooter için güvenli olup olmadığının kararını verirdim.
0
tnz
(16.10.25)
(10)

hiç ahmet ümit okumadım

deartheodosia
hangi kitabıyla başlayayım? bir ses böler geceyi?
hangi kitabıyla başlayayım? bir ses böler geceyi?
+1
deartheodosia
(14.10.25)
Okuma bomboş adam. Bomboş
+4
artıküyeolmakistiyorum
(14.10.25)
Yaşınız 25i geçtiyse okumanıza gerek yok.
+3
put it in your appropriate place
(14.10.25)
İstanbul Hatırası ilk okuduğum kitabıydı ama on yıl olmuştur okuyalı. O zaman çok sevmiştim diğer kitaplarını da okumalıyım diye düşünmüştüm. Sonra kaldı ve okumadım bir daha.
0
egerbiryolcu
(14.10.25)
Okuduğum kitapları
Bab-ı Esrar
İstanbul Hatırası
Patasana

Şeytan Ayrıntıda Gizlidir kitabının ise dizisi çekilmişti, onu izlemiştim vaktiyle.

Polisiye macera falan seviyorsanız sarabilir, kolay okunan kitaplardı. Şimdi baktım da ne çok kitabı varmış.
0
epitaf
(15.10.25)
Dinlemeyi seviyorsan NTV radyo Ahmet Ümit kitaplarının bazılarını radyo tiyatrosu oyunu yaptı ama saatleeeeerrce sürüyor. Durdura durdura dinlerim dersen şahane. Uzun yol için de birebir.
0
muhayyer divan
(15.10.25)
İstanbul hatırası yeterli. Diğer kitapları da hemen hemen aynı.
0
etna
(15.10.25)
çoğunu okudum. vakit geçirmelik, çerezlik kitaplar. çok bir beklentiniz olmasın. ben ilk beyoğlunun en güzel abisi ile başladım, sıralama çok aman aman fark etmiyor.
0
mustafakesekci
(15.10.25)
yıllar önce merak salıp bir kitabını almıştım, hayatımdaki en sarmayan kitap olmuş olabilir. Yarım bıraktım, belki de bana öyle geldi bilmiyorum.
0
va
(15.10.25)
yakaşık 20 senedir okurum. tabi onu keşfettiğim zamanlar böyle meşhur değildi.

sırasıyla
beyoğlu rapsodisi
istanbul hatırası
beyoğlunun en güzel abisi


tavsiye derim.
0
gercekdunya
(15.10.25)
benim de hiç ilgim yoktu ama bir yerde karşılaşıp yanına gittim ve çok samimi, sıcakkanlıydı. bir ses böler geceyi kitabını aldım, bakalım. teşekkürler
0
🌸deartheodosia
(15.10.25)
(18)

nerelerde asla araba süremezsiniz?

i'm gonna start a revolution from my bed
az yoğunluğu olan şehir içlerinde bile aşşırı panik oluyorum, tek yollarda birde. ya da soruyu şöyle düzelteyim en zorlandığınız yerler.
az yoğunluğu olan şehir içlerinde bile aşşırı panik oluyorum, tek yollarda birde. ya da soruyu şöyle düzelteyim en zorlandığınız yerler.
+1
i'm gonna start a revolution from my bed
(13.10.25)
arabanın gidebildiği her yerde sürerim.
0
gercekdunya
(13.10.25)
İstanbul ve genel olarak türkiye. Yollar dar, sokağa atlayan insan çok, belediyecilik ve iklim kötü.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(13.10.25)
Şarampole yuvarlanma ihtimalimin olduğu tüm yollar.
Virajlı tali yollar.
0
auroraaurora
(13.10.25)
Her yerde sürerim sürdümde ama sevmediğim yerler dar olup karşıdan kamyon falan gelip teğet geçtiğimiz yerler
0
basond
(13.10.25)
Asla araba süremediğim yer yok. Belki Tahran gibi yerlere alışması 1-2 hafta sürer. Yurt dışı sağdan/soldan direksiyonlu ülkelerde de kullandım. NY, LA gibi metropollerde de, ehliyet kasaptan alınan arap ülkelerinde de...

Altımdaki araç, yolun fiziksel ve coğrafi koşullarına uygun bir araçsa, her yerde kullanırım. Düzenli ve korkmadan araba kullanınca, kısa sürede adapte oluyorsunuz.

İlk 2-3 yıl /50bin km acemilik olabilir. Araba kullanmak roket bilimi değil. Sınırları kesin bir pratik.

Trafikte sevmediğim şeyler çok. Kural bilmeyen/takmayanlar, sağdan soldan çıkan motosikletler, kavşağı boş bırakmayı akıl etmeyenler, dar yerlerde geçmekten korkanlar, yaya geçidinde durmayanlar, kış lastiği gereken zamanda takmayanlar, magandalar, yoğun saatler vs...

Edit: Kiralık yahut emanet araç kullanıyorsam huzursuz oluyorum çok.
0
yadigar
(13.10.25)
Dümdüz gideceksem her yerde sürerim, hahah sürdüm de, kağıthanenin arka sokakları gibi hem bayır hem tek yön dar yerlerden hoşlanmıyorum tabii, stress olurum ama sürerim,
Dar ve onü uçurum gibi yerlerde dönmeye çalışmak berbat, orada arabayı bırakırım, sürmem.
0
a perfect lie
(13.10.25)
her yerde kullanırım +1 ama istanbul’da trafikli yerlere gitmektense toplu taşıma ya da yürüyebiliyorsam yürürüm. trafik kilit konumlar beni çok geriyor.
0
deartheodosia
(13.10.25)
hollanda ve isvicre bana cok karisik geldi trafik kurallari ogrenmek lazim, ceza da ceza ama. suremem demiyorum ama sikintiya sokan yer kagithane gibi yerlerden nefret, hele zemin islaksa. cogu sebep arac kaynakli oluyor kar yagiyor ama kis lastigi yok gibi, ikincisi tek serit ama cift yon yollar. beni son zamanlarda geren bi mevzu var o da gece suruculeri, ucmalari, sahildeki yarislar bir de ustune kazalari gordukce
0
ala09
(13.10.25)
en zorlandığım gece sürmek tabii ki ve genelde gece sürmemeye çalışıyorum. gece karşıdan gelen farlar çok rahatsız ediyor. ışığın az olduğu yollar da cabası. zifiri karanlık yolda da mecburiyetten sürmüşlüğüm oldu. uzun otoban yolculuklarına da sabahın köründen başlıyorum o yüzden, yolculuk en geç günbatımına kadar olsun diye. ıssız yerler de tedirgin edici olabiliyor.

bir de çok bozuk yollara girmemeye çalışırım.

detroit şehrinde de mecburiyetten araba sürmüşüm zamanında, kabus gibiydi. google maps bile ters yola girdirdi beni. kanada kurallarından sonra çok farklı gelmişti. bir de abd'de eyalete göre bazı şeyler değişebiliyor heralde. yani farklı ülke ve şehirlerde zorlanmak mümkün. trafiğin bize göre ters olduğu ülkeler de var, ingiltere, kıbrıs, hindistan gibi.
+1
ermanen
(13.10.25)
türkiye'de. süremem cünkü. ehliyeti yurtdisinda aldim. türkiye'ye geldigimde hatasiz süren adam görmedim. trafik kurallari da bir garip. 82 diye hiz siniri var. tolerans limiti icin hesap makinesi cikarman gerekiyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.10.25)
Çok turistik yerlere asla arabayla girmem. Keşmekeş ve kaotik yerlere toplu taşımayla gitme taraftarıyım

Dik yokuşlardan nefret ederim, ehliyeti yeni aldığımda yağmurlu bir İstanbul gününde bebek yokuşunda trafikte kaldım elim el freninde yarım saat ecel terleri döktüm. Travmam var
+1
kullanicadi
(13.10.25)
düz vitesle trafiğe girmek istemem, işlenceye dönüyor. yoksa her türlü her yerde kullanırım.
0
co2s2
(13.10.25)
süremem değil de sürmek istemem dediklerim: dar sokaklar, aşırı yokuşlu yollar, tek gidiş gelişli virajlı şehirlerarası yollar.
0
inheritance
(13.10.25)
avrupa’nın birçok ülkesinde sürdüm, hala sürüyorum. araba sürmek kolay.

amerika’da doğu yakasında sürdüm. üstelik minivan gibi aşırı büyük ve hantal bir araç. aşırı kolay.

türkiye daha zor, özellikle istanbul ama yine de çok zor diyemem.

hiç gitmedim ama muhtemelen pakistan, hindistan, bangladeş gibi kuralın olmadığı ve yolların tuktuk’la dolu olduğu yerlerde alışması zor olur gibi düşünüyorum.

ha bir de gece karanlıkta dağ yolları, uçurum kenarları vs. sıkıntılı olabilir. sürmem zaten.
0
sir gawain
(13.10.25)
her yerde sürerim de yabancı olduğum gelişli gidişli yollarda sürmeyi pek sevmiyorum. özellikle geceleri.
0
lazpalle
(13.10.25)
Bayrampaşa sokakları.
0
baldan kaymak
(13.10.25)
Cin'den Fransa'ya bircok ulkede surdum. En zoru sanirim zamaninda Irak'ta trafik kurallari yokken zirhli land cruiser suruyordum. Belli bir kural olmadigi icin araclar, sag/sol farketmeden bos bulduklari her yerden size dogru gelebiliyorlardi. Kimsenin o zamanlarda ehliyeti oldugunu da sanmiyorum. Yine Irak'ta kum firtinasinda arac surdum. Bildigin gormeden ilerliyorsun. Ondeki aracin dortlulerini cok az gorup, tamamen kaybettigini dusun. Bu da cok zordu.

Hava olaylarini takip etmeden arac surmem bundan sonra.

2 yil once Tr'de tatildeydim. Tatil donusu Istanbul'a donerken. Sakarya nasil bir yermis bir bakalim dedik. Donel kavsaklari cok kotu kullanan, en sabirsiz, cok gereksiz korna calan surucu grubu gormedim.

Bunun disinda Kanada'da Quebec'te bir indian reserve'den bir tanidik yardimiyla vergisiz araba dolusu icki aldim. Taa Prens Edward Adasina arkadasin dugunune goturecegim. Hava durumuna hep bakarim ama yolda oldugum icin bakamadim. Donuste kar firtinasina yakalandim. Aracim o zaman Toyota Tundra. V8 motor. 5.7 litre. Yeni Nokian kar lastikleri var uzerinde. Kasa da icki dolu. Agirlik da var yani. Bundan daha iyi bir arac lastik kombinasyonu dunyada yoktur diye dusundum. 4x4 aldim. Yolda tampona kadar kar birikti. Biraz tedirgin olsam da devam ettim. Hani Star Trek'de uzay gemisi isik hizina ciktiginda geminin sagindan solundan kayan isinlar gorunurdu ya. Aynen tek gorebildigim buydu. encrypted-tbn0.gstatic.com Bu da cok zor bir arac kullanma tecrubesiydi.
+2
thetruenorthstrongandfree1
(13.10.25)
asla surmem demem hicbir yer icin.
denemedim ama trafigin ve direksiyonun ters tarafta oldugu (i.e. ingiltere) ulkeler beni tedirgin ediyor.
0
cooperr
(16.10.25)
(6)

İphone 17 fiyat

ırene adler
Selam, İphone 17 fiyatı düşer mi ileride? 60 civarina filan.Ne düşmesi Ocaktan sonra artar bile mi?
Selam, İphone 17 fiyatı düşer mi ileride? 60 civarina filan.Ne düşmesi Ocaktan sonra artar bile mi?
0
ırene adler
(13.10.25)
altın düşmezse 17'de düşmez.
0
mikahakkinen
(13.10.25)
Düşmez. Al şimdi irene
0
Cezcez
(13.10.25)
19 çıkınca düşer
0
gercekdunya
(13.10.25)
Muhtemelen Çin'e uygulanan vergi, yıl sonuna doğru altın ve doların yükselişine tepki olarak 82 civarı sabitleyecek. İndirim dusunmuyorum. Ytd.
0
artıküyeolmakistiyorum
(13.10.25)
yurtdışı al 8 ay kullan bütçe problemin varsa. son 4 ay çift telefon gezersin.
0
archmeister8
(13.10.25)
5 yıldır neyin fiyatı düşmüş ki onun düşsün. apple 3 ayda bir kur güncellemesi yapıyor zam gelir yine muhtemel.
0
koela
(13.10.25)
(6)

Elektrik kesintisi için UPS mi Power Station mu?

ananiyimioguz
Son zamanlarda elektrik kesintilerim artmaya başladı.Modem - PC - Monitör ü 2-4 saat besleyebilecek bir şey arıyorum.Elektrik ve pillerden de çok anlamam, önceliğim uzun yıllar dayanması. 200-400watt gücü 2-4 saat boyunca verebilmesi.Önceliğim akım koruma ve dalgalanmaları azaltması değil. O yüzden
Son zamanlarda elektrik kesintilerim artmaya başladı.

Modem - PC - Monitör ü 2-4 saat besleyebilecek bir şey arıyorum.

Elektrik ve pillerden de çok anlamam, önceliğim uzun yıllar dayanması. 200-400watt gücü 2-4 saat boyunca verebilmesi.

Önceliğim akım koruma ve dalgalanmaları azaltması değil. O yüzden ups biraz eleniyor gibi duruyor ama bana elektiriğin gitmediğini hissedirecek alet de o sanırım?

Gerçi bazı powerstationlarda da bu özellik varmış. Neyse kafam biraz karışık gördüğüm iki ürünü sizle paylaşayım. Varsa tavsiyenizi, fikirlerinizi alırım.

www.hepsiburada.com

www.hepsiburada.com
+2
ananiyimioguz
(13.10.25)
288wh alet 200-400w gücü nasıl 2-4 saat boyunca versin? :D ortalama beklentini 300w desek 1 saat bile gitme şansı yok işte.
288wh batarya var üstüne bu aletin dc'den ac'ye çevirirken bi miktar kaybı olacak sonra bilgisayar onu ac'den dc'ye çevirirken yine bi miktar kayıp olacak. böyle elektrik kesilince otomatik devreye girip saatlerce yetecek ve yıllarca gidecek bi sistem bu fiyatlara alınabilse ben de alırdım hiç jeneratörle uğraşmazdım :D ups+jeneratör kombosu yaptım.

şartlar uygunsa bu işin en ucuz yollu çözümü hala jeneratör. www.n11.com bundan var bende. sadece battery backup ile bu işi çözeyim dersen daha ciddi bi bütçe ayırman gerekiyor.

ha bende bir de bilgisayar güçlü masaüstü, iyice uçmam gerekirdi yeterli battery backup için, 300w çıkışlı alet anında aşırı yükten kapanır :D laptopsa kesintiler genelde kısaysa bütçeyi biraz yükseltip battery backup ile iş çözülebilir belki. laptopun kendi bataryası da olacağından bi şekilde tam yükte değilken filan yeterli süre elde edilebilir belki. ama jeneratör kullanma imkanı varsa bunun sunacağı runtime ve çıkış gücü ile yarışacak battery backup almak için ayırman gereken bütçeyi düşünürsen hala biraz saçma geliyor çok zengin değilsen. evet daha rahat, temiz çözüm ama çok pahalı. ben buna kesinti uzunsa çok istersem espresso makinamı bağlayıp kahvemi bile yapıyorum :D kahveyi yapana kadar ups tutuyor sistemi sonra pcyi jeneratöre bağlıyorum vs. aynı anda yüklenmiyorum yine küçük jeneratör bu da. devamlı çıkış gücü 2000w
+1
konetsu
(13.10.25)
Bende 360w ups var. kasam ve monitörümü 15 dakika ve üzerinde çalıştırabileceğini düşünüyorum. elektrik kesintileri bilgisayarıma zarar vermesin diye kullandığım için kaç dakika çalışacağını hiç denemedim. 2'nci yaşına yaklaştığımız mutlu bir birlikteliğimiz var. Bizdeki elektrik kesintilerinde sokağın internet kutusunun elektriği de gittiği için modem takmamın manası yok. o kadar cihazı 2-4 saat besleyecek bir şeyin hacmi nereden baksan 1-2 bilgisayar kasası kadar olur diye düşünüyorum.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(13.10.25)
Jenaratörü apartmanda çalıştıramam ya.

Mantığı şimdi anladım, e o zaman şu ürünler benim ihtiyacımı karşılıyor.

Ama işte bu fiyata çıkmak mantıklı mı...

UPS: www.hepsiburada.com

Power Station: www.hepsiburada.com
0
🌸ananiyimioguz
(13.10.25)
ikinci baktığın 3kva ups iş görür. biraz daha dayansın istiyorsan 10kva da alabilirsin.
0
gercekdunya
(13.10.25)
ben jeneratörü apartmanda kullanıyorum mesela, ama burada tabi binanın ses yalıtımı jeneratörü çalıştıracağınız konumun insanların uyuduğu yerlere uzaklığı vs önemlidir. binamızın planı mantıklı, mutfak balkonunda kullanıyorum ve yatak odası en uzak yer. ama bu jeneratör zaten bayağı sessiz(bi jeneratöre göre diyorum tabi yoksa yakınındayken tabiki gürültülü, inverter jeneratörlerde ses yük durumuna göre değişken sabit devirde çalışmıyor 500w çekerken rahatsız etmiyor 2000w çekersem kettle vs bağlarsam sesi yükseliyor), kullanırken salonda sesini neredeyse hiç duymuyorum ve salonumla balkon arasında tek duvar var. solumdaki duvarın arkasında çalışan jeneratör beni rahatsız etmiyor.

senin son attığın 2 seçenek arasında kalsam ankeri alırdım, online upslerin de avantajları kadar dezavantajı da var. bu aletler line interactive upslerin aksine devamlı aküden besleme yapar yani pass-through şekilde şebeke elektriğini vermez kesinti yokken. hep ac-dc-ac dönüşümü olur bu da hem ekstra elektrik tüketimi hem devamlı fan sesi demek. boyutları da daha büyük, daha ağır...

baktığımda 16 adet 7ah akü bulunduğunu gördüm ups olanda. büyük upsin sıkıntısı akü değişiminde çok sayıda akü alacağından maliyetin de artması. benim 2 ups var biri 2 akülü biri tek. lead-acid akülerin ortalama ömrü 3-5 yıl. ve bunlar deep-discharge için uygun değil aküler her döngüde ciddi kapasite kaybına uğrar ömrü kısalır. yani ups genel olarak elektrik kesilince saatlerce kullanayımlık ürün değildir jeneratör devreye girene kadar kritik ekipmanlar kesintiye uğramasın diye vardır. "uzun yıllar" sorunsuz masrafsız kullanım beklentin varsa ben pek önermem. lifepo piller deşarja daha uygun, çok daha fazla döngüye dayanabilir.

20ms transfer süresi ups için olsa yavaş denebilir ama sistemde kaliteli bir psu varsa tölere eder onu. veya laptopsa zaten sorun olmaz kendi pili var. o kadar çıkmışken lead-acid sisteme o yatırımı yapmazdım ev kullanımı için, senin kullanım amacın için tasarlanmış bir ürün olduğunu düşünmüyorum onun.
+1
konetsu
(13.10.25)
direkt güneş enerji sistemi kur eve, ikisini birden halletmiş olursun, balkona dikey konulan paneller var
0
hoot
(13.10.25)
(5)

yurtdışı iphone

liberal
Galiba esim ile birlikte 4+4 toplamda 8 ay telefonu kapanmadan kullanabiliyormuşuz.anladıgım kadarıyla 4 ay kapalı kalan telefon ocak ayında tekrardan açılıyormuş.1.100,00 USD yurt dışından iphone alıp 8 ay iphone 4 ay başka bir telefon kullanmak zorluk açısından değil de bunun yapılabilirliği konus
Galiba esim ile birlikte 4+4 toplamda 8 ay telefonu kapanmadan kullanabiliyormuşuz.
anladıgım kadarıyla 4 ay kapalı kalan telefon ocak ayında tekrardan açılıyormuş.

1.100,00 USD yurt dışından iphone alıp 8 ay iphone 4 ay başka bir telefon kullanmak zorluk açısından değil de bunun yapılabilirliği konusunda deneyim sahibi var mı?
0
liberal
(09.10.25)
son iki senedir yapıyorum. şu an yeni telefonum kapalı. eski telefonumla eşleştirdim ve arama vs her şey geliyor. dışarda da eski telefondan internet paylaşıyorum gerektiğinde.

benim için çok zor olmuyor. birazda kişiye ve kullanıma bağlı. ben evden çalışıyorum ve günümün büyük kısmı evde geçiyor.
0
scudman1
(09.10.25)
Ben de iPhone olmayan çift fiziki simli cihaz kullanıyorum. Eylül ortası gibi iki sim hakkım da doldu. Yılbaşına kadar eski telefonuma geçtim. Zaten aynı marka olduğu için ve birçok uygulama kendi içinde senkronizasyon yaptığı için hiçbir sıkıntı yaşamadım sadece şarjım biraz daha hızlı bitiyor eski telefonda :)

40 bin lira ödemektense gerekirse iki yurtdışı telefon alıp değiştire değiştire kullanmayı tercih ederim. 40 bini verebilecek gücüm var ama veresim yok.
0
chicha_v2
(09.10.25)
mayıs ayında 40bine telefon aldım kaytı ettirmedim seneye eylüle kadar kullanabiliyorum. kapansın kayıta 40 vereceğime bir tane daha alacağım dönüşümlü kullanacağım. hem pil ömürleri daha çok dayanır hemde daha az yıpranırlar.
0
gercekdunya
(09.10.25)
bu konudaki en büyük sıkıntı bir sabah bu "4+4" hakkın kaldırıldığı haberini almamız. Onun dışında makul bence de.
0
eisberg
(09.10.25)
2019'dan beri böyle kullanıyorum ama aynı telefonu, en iyisi 2 kişinin 3 telefonu dönüşümlü olarak kullanması, biz eşimle böyle kullandık, sonra telefonlardan biri kırılınca o yurt içi telefon aldı
0
hoot
(09.10.25)
(6)

TL Euro'ya Cevirme

kaiserr76
Yaklaşık 18 milyon TL yi Euro'ya çevirmek için 360.000 vergi ödemek gerekiyor Bu durumun daha kolay ve masrafsız yolu var mı ?
Yaklaşık 18 milyon TL yi Euro'ya çevirmek için 360.000 vergi ödemek gerekiyor

Bu durumun daha kolay ve masrafsız yolu var mı ?
0
kaiserr76
(03.10.25)
Meblağ yüksek, güvenli bir şekilde halledilmeli, bu yüzden ya bankadan ya da dövizciden işlem yaptırmanız lazım, kurlar hangisinde iyiyse oradan alırdım.

Bu arada vergi binde 2 değil mi? O da 36bin yapıyor, 360bin nereden çıktı, ek vergi mi var?
0
lamborcini
(03.10.25)
ben geçen euro aldım vergi kesmediler. dövizciden
0
jelly bear
(03.10.25)
parça parça küçük miktarlarda farklı dövizciler ve daha çok kuyumcularda yapın. belki daha kolay olabilir. ama bu işler sıkı, arka kapı aramayın boşuna
0
summerjam0306
(03.10.25)
döviz alım vergisi %0.2 masraf 360bin değil 36bin. bankadan alırsanız bunu keserler. dövizciden alırsanız bir şey yok. kapalı çaşıya gidin bir sarrafa hemen çevirsin miktar ufak zaten.
0
gercekdunya
(03.10.25)
aslında dövizcinin de kesmesi lazım. başka yerden aldığımda kesmişti. vergi kaçırıyo olabilirler.
0
jelly bear
(03.10.25)
%0.2 deniyor, bu da 36 bin tl.

en iyi kuru da kapalıçarşıda bulabilirsiniz.
0
gurur
(04.10.25)
(5)

Duyurunun elektrikcileri

abuzer
S.aSiemens servisi camasir ve kurutma mk (2025 model) icin akim korumali prizin bi faydasi yok dedi. Tvde falan ise yariyo dedi. Dogru mu bu info?
S.a

Siemens servisi camasir ve kurutma mk (2025 model) icin akim korumali prizin bi faydasi yok dedi. Tvde falan ise yariyo dedi. Dogru mu bu info?
0
abuzer
(02.10.25)
Servis 1000 liraya satmaya çalışıyor internette 300 aynısı

için rahat olur en azından zararı da olmaz
0
grimavi
(02.10.25)
@gri, soruma cevab olmamis ki
0
🌸abuzer
(02.10.25)
soruya dolaylı cevap, akım korumalı prizlerle uğraşma, sigortaya parafudr eklettir.

servis haklı olabilir, servis/tamirci olmayan da kolay kolay bilemez bence. yani o cihazların içinde otomatik bir koruma devresi olma ihtimali gayet yüksek.

ben olsam sigorta kutusuna parafudr koyarım, başka da yüksek akım korumalı prizle uğraşmam.
detay bilgi; parafdur yüksek gerilimden korur, yıldırım vb gibi
0
kisa
(02.10.25)
normal ev için ne parafdur ne de akım korumalı prize ihtiyacın yok. doğru söylemişler.
0
gercekdunya
(02.10.25)
normal ev için ne parafdur ne de akım korumalı prize ihtiyacın yok diyeni ciddiye alma. Bu cümlenin teknik bir faydası yok. Hat,trafo arızalarında yıldırım düşmesi vakalarında cihazlarınızı korur bu sistemler. Akıl korumalı prizlerin fayda oranı çok düşüktür. En mantıklısı sigorta panonuzda parafudr kullanmak. Bu sayede tüm cihazlarınızı korursunuz.
0
limonlu eksi
(02.10.25)
(5)

Yetkili servise araba bırakmak

hrvl
Hayatımda ilk defa servise araba bırakcam. Bi geri çağırma konusu için. Anahtarı mecbur bırakcam da ruhsatı bırakmama gerek yok dimi? Neye dikkat etmem gerekiyor tecrübesiz biri olduğumu düşünerek aktarabilirseniz süper olur.
Hayatımda ilk defa servise araba bırakcam. Bi geri çağırma konusu için. Anahtarı mecbur bırakcam da ruhsatı bırakmama gerek yok dimi? Neye dikkat etmem gerekiyor tecrübesiz biri olduğumu düşünerek aktarabilirseniz süper olur.
0
hrvl
(01.10.25)
ruhsatı zaten almazlar, kayıt aşamasında ihtiyaç olursa bakarlar geri verirler. değerli eşyalarınızı alın yeterli. bir şey olmaz.
0
exlibris
(01.10.25)
Yetkili servise 35 kere araba bıraktım. Arabaya değerli eşya bıraktım hiç bir şey olmadı. Ruhsatı da bıraksanız bir şey olmaz.
0
mikahakkinen
(01.10.25)
benim sürekli araçta torpidoda duruyor ruhsat.

aracı bıraktığımda da almam yanıma nolcak diye.

ama cevap olarak evet ruhsatı bırakmanıza gerek yok.
0
gurur
(01.10.25)
Ford servisleri sıkıntı yaşatmaz. FSA geri çağırma olayı sanırım, revizyonu 2-3 saat sürüyor.
0
HellKeePer
(02.10.25)
servise gidiyorsun arabadan inip yoluna devam ediyorsun. bir şey almana gerek yok. hiç bir sorun sıkıntı olmaz merak etme. arabada bıraktığın herşeyde onlara emanet zaten.
0
gercekdunya
(02.10.25)
(5)

Ev giderlerine ilişkin

sorucu
İLk defa bir yere kiraya çıktım. Kombinin kazanı tıkandığı için sıcak su akmıyor, su ısınmıyordu. Oradaki tıkanmayı temizletmek için usta çağırdım. Sigortalar atıyordu sık sık onun için yeni sigorta aldım. Koridorda led lambalar ölmüştü onu değiştirdim. Sizce bunları ev sahibine söylemeli miyim? Söy
İLk defa bir yere kiraya çıktım. Kombinin kazanı tıkandığı için sıcak su akmıyor, su ısınmıyordu. Oradaki tıkanmayı temizletmek için usta çağırdım. Sigortalar atıyordu sık sık onun için yeni sigorta aldım. Koridorda led lambalar ölmüştü onu değiştirdim. Sizce bunları ev sahibine söylemeli miyim? Söylersem ne diye söylemeliyim? Bunları karşılarsanız iyi olur ya da hiç olmazsa haberiniz olsun falan gibisinden ? Hiç bilmiyorum.
0
sorucu
(01.10.25)
bunları ev sahibine söylemeden yapman hata olmuş biraz, tamam kardeşim sağol haber verdiğin için dese kaldın ortada. kozmetik sorunlar dışında elektrik sigortasıdır kombidir falan ev sahibine söyleyerek yapılır
0
nahtoderfahrung
(01.10.25)
Yaptırmadan önce, arızayı bildirip yaptırmasını istemeliydin. Sen değil o yaptıracaktı. Ya da sen yaptır, kiradan kes diyecekti. Bu saatten sonra nasıl tepki verir bilemem ama, bir şansını dene.
0
Mirket
(01.10.25)
ev sahibini yerine koy kendini. senden habersiz evinde işlem yapıyorlar ve ücretini senden istiyor. kombinin belki garantisi/sigortası vardı ama sen gittin merdiven altı bir yerden yaptırdın. hoş olmamış
belkide kapsamlı konut sigortası vardı.
böyle durumlarda ev sahibine bildirmen gerek onun onayıyla hareket edilir. ya sen yaptır kiradan düşerim der veya sana servis yollar kendi cebinden öder.
lambayıda cebinden değiştir o kadarda olsun artık.
0
my fault
(01.10.25)
my fault +1

Ampul, LED vs. değişimi gibi ufak tefek şeyler söylenmez ama kombiyle alakalı bir durumu, problem sizden kaynaklanıyor olsa bile ev sahibine bildirmeden yaptırmamanız lazım. Yaptırdıktan sonra da ev sahibinin "tamam ben ödeyeyim" diyeceğini sanmam. Siz eve yeni çıktıysanız ve kombide sorun varsa zaten bunu ev sahibi çözmek zorundaydı. Ama zaten çözüldüyse masrafını karşılamaya yanaşmayacaktır.
0
himmet dayi
(01.10.25)
söyle haberi olsun ama beklenti içine girme. insaflıysa kombi ve sigorta masrafını öder yada kiradan düşün der.

zaten ödemesini beklemiyorum diyorsan hiç söyleme gerek yok.
0
gercekdunya
(01.10.25)
(6)

uzaktan bağlantı programı

matilda
Merhaba, Haftada 2-3 gün evden çalışacağım ama evden çalışmam için ofis bilgisayarıma uzaktan bağlanmam lazım. Sabahtan akşama kadar kesintisiz hangi programla çalışırım? Ücretli de olabilir ama ücretini kendim karşılayacağım için mümkünse aylık olarak ödeyebileceğim bir şey olsun istiyorum. Teamvie
Merhaba,
Haftada 2-3 gün evden çalışacağım ama evden çalışmam için ofis bilgisayarıma uzaktan bağlanmam lazım.
Sabahtan akşama kadar kesintisiz hangi programla çalışırım? Ücretli de olabilir ama ücretini kendim karşılayacağım için mümkünse aylık olarak ödeyebileceğim bir şey olsun istiyorum. Teamviewer'a birden 118 dolar vermek istemedim bir de sürekli olup olmayacağı belli değil boşa masraf olmasın.

Teşekkürler.
0
matilda
(30.09.25)
alpemix işinizi görür
0
infinitedreams
(30.09.25)
windows home sürümü değilse kendisinde uzaktan bağlantı menüsü var yoksa

rustdesk.com
0
nahtoderfahrung
(30.09.25)
uzak masaüstü yapsan olmaz mı? ayrıca chrome un kendi eklentisi de var uzak masaüstü.
0
gercekdunya
(30.09.25)
windows uzak masaüstü için port yönlendirmesi gerekir ve bu portu doğrudan açmak güvenlik sebebiyle önerilmez. ya evdeki internetinize sabit ip alıp bunu tanımlamanız ya da openvpn gibi bir tünel kullanmanız gerekir.

en kolay ve stabil çalışacak senaryo şöyle olur
eve sabit ip alınır,
iş yerindeki bilgisayardan rdp aktifleştirilir,
rdp portu alınan sabit ip adresine yönlendirilir
evinizdeki bilgisayardan uzak masaüstü bağlantısını çalıştırıp önce bilgisayarınızın ipadresi:portu bilgilerini girip ardından da kullanıcı adı ve şifrenizi girerek kullanmaya başlayabilirsiniz.

not: sabit ip kullanılırsa sadece evinizdeki internette çalışır.
not2: bilgisayarda muhakkak parola koruması olması lazım yoksa uzak masaüstü bağlantısı yapamazsınız.
not3: x bir konumdan da erişeyim derseniz vpn kullanmaktan başka çözüm yoktur.
düzeltme ve not4: ücret olarak sadece sabip ip ücreti ödersiniz. başka bir ödeme yapmazsınız. openvpn kullanırsanız hiçbir ödeme yapmazsınız.
0
bravoteam
(30.09.25)
aynı sebeple anydesk kullanıyorum, ücretsiz sürüm şifre belirleyip giriş yaptım aynı numara ve şifre ile pc açık olduğu sürece sorunsuz bağlanıyorum. ayrıca uygulaması ile telefondan dahi bağlanabiliyorum
0
gencfb
(30.09.25)
AnyDesk +1 yazmaya gelmiştim.
0
truf
(30.09.25)
(8)

İkinci el.koltuk almak

basubadelmevt
İkinci el koltuk alicam. Beğendiğim satışıyla anlaştık, evden gidip alicam. Emsallere göre biraz ucuz.İçime kurt düştü. Koltukta cinayet işlenmiş filan olabilir mi? Başıma ne gelebilir bu koltuk alımında.? Profil güven veriyor, işinde gücünde, ev iyi konumda. Koltuğun markası iyi.
İkinci el koltuk alicam. Beğendiğim satışıyla anlaştık, evden gidip alicam. Emsallere göre biraz ucuz.

İçime kurt düştü. Koltukta cinayet işlenmiş filan olabilir mi? Başıma ne gelebilir bu koltuk alımında.? Profil güven veriyor, işinde gücünde, ev iyi konumda. Koltuğun markası iyi.
0
basubadelmevt
(27.09.25)
Daha önce bende ikinci el olarak koltuk takımı ve yemek masası aldım. Bazen insanlar ellerinden çabuk çıkartmak için olduğundan uyguna koyabiliyorlar. Semt vs. düzgünse hiç içine kurt düşmesin.
0
mermaidd
(27.09.25)
hiçbir şey olmaz.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(27.09.25)
Yav yok ne kürd düşüyor içine. Ben de aldım bir tane ulan çok ucuz ha dedim. Çok da memnun kaldım. Sonra uyandım ben de bunun gibi büyük mobilyalardan kurtulmak istediğimde, çabucak gitmeli ki yenisini hemen yerine koyabileyim.
0
Shepard
(27.09.25)
cinayet mi ne alaka ya? en fazla sevişilmiştir üstünde.
0
gercekdunya
(27.09.25)
bişey olmaz ya ne olacak.

sadece koltuk yıkamacı çağırın 700-1500 tl arası gelirler herhalde eve
0
ananiyimioguz
(27.09.25)
dipnot, cok para verme, koltuk satisi cok zordur, 50 bin tl ye aldigin koltugu spotcular 1000 tl ye ya alir ya almazlar senden.
0
die fetten jahre sind vorbei
(27.09.25)
sigara kokusu sinmiştir en fazla, al geç.
0
zeleno
(27.09.25)
Yurtdışındaysan, bedbug(tahtakurusu) olayı bazı yerlerde yaygın ve ikinci el mobilya yatak bilmemne ile diğer eve taşınabiliyor. Türkiye'de pek duymadım.
0
nhk ni youkosu
(27.09.25)
(4)

pegasus gidiş dönüş uçuş süresi farklılığı

orgyadakull
Nereden From İstanbul Sabiha Gökçen ( SAW ) Kalkış Zamanı Departure time 28/10/2025 - 12:20 Nereye To Stockholm - Arlanda ( ARN ) Varış Zamanı Arrival time 28/10/2025 - 14:05 Nereden From Stockholm - Arlanda ( ARN ) Kalkış Zamanı Departure time 07/11/2025 - 11:15 Nereye To İstanbul Sabiha Gökçen (
Nereden From İstanbul Sabiha Gökçen ( SAW ) Kalkış Zamanı Departure time 28/10/2025 - 12:20 Nereye To Stockholm - Arlanda ( ARN ) Varış Zamanı Arrival time 28/10/2025 - 14:05

Nereden From Stockholm - Arlanda ( ARN ) Kalkış Zamanı Departure time 07/11/2025 - 11:15 Nereye To İstanbul Sabiha Gökçen ( SAW ) Varış Zamanı Arrival time 07/11/2025 - 16:50


benim gidişim neden 3 saat kadar sürüp dönüşüm 6 saat sürüyor ki. direk uçuş yazılı ikisinde de baktım şimdi. hiçbir şekilde aktarma falan yazmıyor.

hava durumu operasyonel sebepler falan desek kimse 43 gün sonraki hava durumunu operasyoel sebebi falan şimdiden öngöremez ki. ya da gidiş için neden ngörmedin de dönş için öngörüyorsun..aralarında 11 gün var sadece.

.müşteri hizmetlerine bağlanamadım. yapay zeka da sadece hava durumu vs gibi nedenlerle dönüşünüz 6 saat sürebilir yazmış saçma bir şekilde
0
orgyadakull
(26.09.25)
Yerel saat farkları.
0
duptıs
(26.09.25)
yerel saat farkları. kalkış iniş vakitleri her zaman yerel saatlerde yazılır. kasımda türkiye ile isveç arasında 2 saat fark olacak yaz/kış saati uygulamasından dolayı.

kalkış stockholm 11:15 ( istanbul 13:15), iniş istanbul 16:50 (stockholm 14:50) yani dönüş uçuşu yaklaşık 3 saat 35 dakika sürecek gibi gözüküyor bu saatlere göre.

gidiş uçuşu da (istanbul > stockholm) yaklaşık 3 saat 45 dakika sürecek.
0
king lizard
(26.09.25)
uçuş bilgilerinde kalkış saati kalkılan yerin saatine, varış saati varılan yerin saatine göre belirtilir.
0
sir gawain
(27.09.25)
benim en çok merak ettiğim konu giderken 3 dönerken 6 saati nasıl hesapladın.
0
gercekdunya
(27.09.25)
(10)

konuşurken kollarının olduğunu hatırlamak

Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
konuşurken, beklerken vs kollarımın olduğunu hatırlayıp bir yere koyma ihtiyacı duyuyorum. bu sorunu nasıl çözerim?
konuşurken, beklerken vs kollarımın olduğunu hatırlayıp bir yere koyma ihtiyacı duyuyorum. bu sorunu nasıl çözerim?
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(25.09.25)
Yavaş yavaş delirdim, kimse farketmedi.
0
Shepard
(25.09.25)
kestir kurtul madem farkında değilsin.
0
gercekdunya
(25.09.25)
kollarini hatirladigindan degil o. izlendigini hissettigin icin kendini saglama alma ihtiyaci duyuyorsun.
0
buenosdias
(25.09.25)
Sosyal anksiyete.
0
gabe h coud
(25.09.25)
peki nasıl düzelirim?
0
🌸Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(25.09.25)
Başta unutmamak lazım demek ki. Konuşma başında ortamdaki diğer şeylere fazla odaklaniyorsaniz, sonra siz kendiniz konusunca da kendinize odaklanmış olacaksınız haliyle, keskin bir değişim oluyor demek ki.

Başta kendinize de odaklanın ortama da. Focus dengesi kurun.
0
encokbenisevinnolur
(25.09.25)
Anksiyeten var evet. Gecici cozumler olarak kollarini baglama hareketi var ya onu kullan beklerken fjfj
Konusurken de ben istemsizce ellerimle isaret dili gibi hareketler yapiyorum djf onu da deneyebilirsin.
Onun disinda odak +1
0
Kittie
(25.09.25)
he deyince duzelmez. sosyal fobi, anksiyete, travma vs.. bir suru sebebi var. o anki duygularini anlayarak, uzerine giderek, maruz kalarak, terapi yaparak vs.. uzun surede duzelir. onun disindaki tum cozumler sadece fiziksel cozum olur. psikolojik olarak tamir etmen gerek.
0
buenosdias
(25.09.25)
ama maruz kalmak istemiyorum. çok boş iş gibi geliyor.
0
🌸Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(25.09.25)
Anksiyete bir günde oluşmaz bir gecede de ortadan kalkmaz. Sabırlı olucan, kaldırabildigin stres kaynaklarını hayatından kaldırıcan. Ailemle yaşıyorsan ilk hedefin ayrı eve çıkmak olsun mesela. Bir aydır ayrı evdeyim, anksiyete seviyem neredeyse sağlıklı insan seviyesine düştü. Seni geren,.kitleyen, felç eden ne varsa yavaş yavaş hayatından çıkarmaya bak.
0
sekizdokuzon
(25.09.25)
(4)

Araba ile motor çarpışırsa ne olur?

tahirkemalbozoglu
Soru saçma gibi geldi değil mi? Evet saçma gibi ama şunu soruyorum.. yani iki arabanın yaptığı kaza sonrasındaki prosedür aynı mı oluyor araba ile motorun kaza yapması sonrası da… kaza tespit tutanağı, sigorta vs.Yani motorun da grafik trafik aigortasi vs olmalı değil mi aynı araba gibi…
Soru saçma gibi geldi değil mi? Evet saçma gibi ama şunu soruyorum.. yani iki arabanın yaptığı kaza sonrasındaki prosedür aynı mı oluyor araba ile motorun kaza yapması sonrası da… kaza tespit tutanağı, sigorta vs.
Yani motorun da grafik trafik aigortasi vs olmalı değil mi aynı araba gibi…
0
tahirkemalbozoglu
(25.09.25)
tabii ki aynı prosedür.
0
jelly bear
(25.09.25)
Fakat şu var, 50 cc motorlarda trafik sigortası zorunlu değilmiş… ben nereden bilecem adamın motoru 50cc mi değil mi? Normalde sigorta yaptırması gereken kişi yaptırmamışsa tutanak tutmadan polisin polisi cagirmamiz lazım.. böyle bir durumda nasıl bir yol izleyeceğiz
0
🌸tahirkemalbozoglu
(25.09.25)
sigortası ehliyeti yoksa polisi çağırıyorsun zaten o tutanak tutuyor.
0
gercekdunya
(25.09.25)
sigorta olup olmamasından bağımsız yaralanma varsa (motor ise büyük ihtimalle vardır) polis çağırmak lazım.
0
inheritance
(25.09.25)
(9)

Mahkeme öncesi uzlaşma dosyası için akıl verin?

mikahakkinen
Babam araçla giderken sinyal vermeden dönüyor ve arkadan gelen motorcu düşüyor. Herhangi bir temas yok. Adam şikayetçi oluyor,dosya uzlaştırmacıda. Motorumu zararına sattım diyor ve 20 bin tl para istiyor. Bu parada anlaşmazsak ve dosya mahkemeye gitse 20 bin tlden fazla ödeme çıkar mı?Teşekkür eder
Babam araçla giderken sinyal vermeden dönüyor ve arkadan gelen motorcu düşüyor. Herhangi bir temas yok. Adam şikayetçi oluyor,dosya uzlaştırmacıda. Motorumu zararına sattım diyor ve 20 bin tl para istiyor. Bu parada anlaşmazsak ve dosya mahkemeye gitse 20 bin tlden fazla ödeme çıkar mı?

Teşekkür ederim.
0
mikahakkinen
(24.09.25)
Siz de karşı şikayette bulunun. Haksız kazanç için dolandırıcılık yapıyor diye.para Mara vermeyin
Mahkemede sürünsün
0
topkapiaksaray
(24.09.25)
Baba hatalı, 20k da para değil. verilmesi daha cazip
0
ala09
(24.09.25)
mahkemeye giderse zaten avukata en az 20 bin verirsiniz.uzlaşmada 20 bine anlaşın ve konuyu kapatın.öyle ya da böyle babanız hatalı ve şükür ki ciddi bir kaza olmamış.
0
grinito
(24.09.25)
çarpışma ve tutanak yoksa hiç bir şey vermeyin.
0
gercekdunya
(25.09.25)
20k verin gitsin hocam uğraşmaya değmez. tekrar şikayetçi vs olmayacağına dair garanti alın ama
0
biravekahve
(25.09.25)
baban sinyal vermeden döndüğü için suçlu değil mi? 20.000 makul geldi bana. mahkemeye gitseniz avukat masrafı, bir sürü duruşmaya katılmak gerekecek, sonucu belirsiz. bence ödeyip kurtulsun.
0
elorelia
(25.09.25)
Satış yaptığına dair kanıt sunmasını isteyin. Satış yaptıysa verin 20bin tl kurtulun
0
yankee jumping
(25.09.25)
Ödemeyin, koparmaya çalışıyor.
0
Algorix
(25.09.25)
Karakter olarak hassas biriyseniz 20 bin verin olayı olayı kapatın. Uğraşmayı seven, arka planda 1-2 yıl dava sürse de kafaya takmayacak bireylerseniz mahkeme yoluyla devam edin.

Motorcular beka sorunu olmaya başladı ülkede
0
HellKeePer
(25.09.25)
(4)

Park halindeki araca çarpana ne yapılır?

osssy
Gece park halindeki araca çarpmış. Plakası ve telefonu belli. Bir kere konuştuk ancak ulaşılabilir değil ve gün içerisinde sürekli bekletiyor. Bekletmese de durumum yok diyecek. Normalde kendi trafik sigortasının filan işine yaraması lazım ama henüz buluşamadık. Bu tipe ne yapılır? Aracı direk kasko
Gece park halindeki araca çarpmış. Plakası ve telefonu belli. Bir kere konuştuk ancak ulaşılabilir değil ve gün içerisinde sürekli bekletiyor. Bekletmese de durumum yok diyecek. Normalde kendi trafik sigortasının filan işine yaraması lazım ama henüz buluşamadık. Bu tipe ne yapılır? Aracı direk kaskodan yaptırayım mı? Tampon ve çamurlukta hasar var, ne kadar bekleyeyim? Teşekkürler.
0
osssy
(24.09.25)
tutanağı yaz kendisine de bir şekilde imzalat yada artık online tutanak var ordan dolur kendisi de dahil olsun. gerisini kaskodan yaptır. kasko adamın icabına bakar zaten
0
gercekdunya
(24.09.25)
etrafta kamera varsa polise-karakola şikayet et
0
Sadece soruyorum
(24.09.25)
iletişimi koparırsa şikayetçi olacağını ilet.
0
mikahakkinen
(24.09.25)
Tampon ve camurlukta islem var dedigin icin Olaya farklı bir noktadan dahil olacagim,. eğer araci kaskodan yaptiracaksan ustanın kaputa işlem yapmayacagindan emin ol. Tanıdıksa direkt soyle hatta. Çünkü kaskoda adamlar bence gereksiz yere fazla fazla işlem yapıp fazla para kazanmanın derdinde oluyorlar. Sonra aracı satmaya kalktığında durduk yere kaput boyali diye değerinin altında satmak zorunda kalırsın. Başıma geldi, uyarayım.
0
aksiyom
(24.09.25)
(3)

almanya schengen vizesi

martini girl
annemler 1 mayis'ta idata'dan basvurularini yaptilar. hala randevu atanmasini bekliyorlar. ortalama bekleme suresi ne kadar? prosedur cidden bu kadar yavas mi yani ne kadar daha bekleyecekler? araciyla basvursalar surec daha mi hizli islerdi?
annemler 1 mayis'ta idata'dan basvurularini yaptilar. hala randevu atanmasini bekliyorlar. ortalama bekleme suresi ne kadar? prosedur cidden bu kadar yavas mi yani ne kadar daha bekleyecekler? araciyla basvursalar surec daha mi hizli islerdi?
0
martini girl
(23.09.25)
6-7 ay diye duydum basvuranlardan. Bir arkadaş gitti Danimarka'dan aldı sonra.
0
logisticsmanager
(23.09.25)
Şehre göre değişiyor. Ankara 8-9 ay İstanbul 6-7 aydı en son. Beklemekten vazgeçip ben de Hollandaya başvurdum.
0
nuevo
(23.09.25)
evet almanya için uzun sürüyor. şanslı ise min. 3 ay yoksa 1 seneye kadar çıkıyor.
0
gercekdunya
(24.09.25)
(6)

Iphone 15 mi Samsung s25 mi?

ebeş
Evet büyük düello başlasın, Not: Param sadece bu iki telefona yetiyor, üzerine 1 (bir) tl bile koyamam. Not2: İşletim sistemi farketmez.Sizce hangisi ?Sevgiler
Evet büyük düello başlasın,

Not: Param sadece bu iki telefona yetiyor, üzerine 1 (bir) tl bile koyamam.
Not2: İşletim sistemi farketmez.

Sizce hangisi ?

Sevgiler
0
ebeş
(22.09.25)
iphone 15
0
sey mi dostum
(22.09.25)
daha önceki telin neydi. ipbonecuysan zaten başka bişi almazsın. yoksa ben s25 seçerim
0
gercekdunya
(22.09.25)
Ayfon diyenleri ele, s24 plus veya ultra al. Aynı ikilemde kaldım s24 plus aldım. Düz olanları yanı s25 mesela plus kadar hızlı değil ve kaliteli de değil. Aradaki fark uçurum. Bence soruna göre cevap s25, ama biraz özelleştirirsek cevabı s24 plus
0
Shepard
(22.09.25)
s25
0
duyuruuser
(22.09.25)
Iphone 15
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(22.09.25)
Telefonları değiştirip istediğiniz karşılaştırmaları yapabilirsiniz.

www.epey.com
0
yargin
(22.09.25)
(10)

Acil. Tv ya da panel değişimi karar için yardım.

cihsibbey88
5 gün önce 75" samsung tv aldım. Evde kurulumdan sonra piksel testi yaptık 3-4 adet ölü piksel olduğunu tespit ettik. Servis kaydı açtık servis geldi kontrol etti. 2 gün sonra yani bugün geri aradılar. Ya tv yi kapalı kutu aynısıyla değiştirelim ya da sizdeki tv nin panelini değiştirelim size de 14.
5 gün önce 75" samsung tv aldım. Evde kurulumdan sonra piksel testi yaptık 3-4 adet ölü piksel olduğunu tespit ettik. Servis kaydı açtık servis geldi kontrol etti. 2 gün sonra yani bugün geri aradılar. Ya tv yi kapalı kutu aynısıyla değiştirelim ya da sizdeki tv nin panelini değiştirelim size de 14.800 tl para iadesi yapalım dediler. Tv yi 59 binmtl ye almıştım. Modeli Samsung 75QN70F
0
cihsibbey88
(17.09.25)
Ben olsam indirim yerine doğrudan değişim isterim

Değiştirdikleri panele kaç yıl garanti veriyolar sorsaydın
0
grimavi
(17.09.25)
sizin ne kadar takıntılı olduğunuza göre değişir hangisinin mantıklı olacağı.

4k 75" tvdeki 3-4 pikseli normal izleme mesafesinden farketme ihtimaliniz çok düşük, birebir görmeden kesin konuşamasam da panel değişimine bile gerek görmeden sadece para iadesine bile ok diyebilirdim. 25% indirim ufak kusur için fena oran değil.

ölü piksellerin konumu ve birbirine olan uzaklığı da önemli ve ölü(dark) piksel mi stuck(bright) pixel mi? ölüyse çok rahatsız etmez ama stuck pixel daha büyük sıkıntı. o piksel kapalıysa yani siyah kalmışsa çok belli olmaz ama stuck pixel yeşil mavi magenta beyaz kırmızı vs. olarak sürekli kalıyor o daha rahatsız edici olan. ama stuck pixellerde de bir süre sonra kendiliğinden düzelme ihtimali var düşük olsa da.

mesela daha yakından bakacağın bir ekranda stuck pixel olduğunda 1 piksel bile deli eder insanı. benim monitörde tam da bu şekilde 1 adet kırmızı stuck pixel vardı ve değişim yapıldı. o şekilde kullanamazdım. ama o piksel ölü ve kenarlarda bi yerde olsaydı o kadar takmayabilirdim.

mesela eski monitörümde yıllar içerisinde ölen pikseller oldu ve özellikle odaklanmadıkça farkedilmiyordu. ama stuck pixel kendini çok belli ediyor.
0
konetsu
(17.09.25)
Paneli değiştirecekler ve bütün haklar aynı şekilde devam edecekmiş. 2 sene garantili zaten tv. Panel değişirse tv de farklı arızalar oluşabilir mi sonrasında? Ya da panel değişimlerinde bir sıkıntı yaşanmaz mı? Bilemedim.
0
🌸cihsibbey88
(17.09.25)
Lan parayı al, paneli değiştirtme. 4 piksel dediğin nedir? Televizyonsuz kalma.
0
Shepard
(17.09.25)
aynısıyla değiştir kafan rahat olsun.
0
duyuruuser
(17.09.25)
al paranı keyfine bak.
0
gercekdunya
(17.09.25)
Git gide artıyor ölü pikseller. Yeni 2 tane daha oluştu.
0
🌸cihsibbey88
(17.09.25)
10 sene once samsung tv almistim. bir sure sonra ekranda sorun oldu, paneli degistirdiler ayni yil icinde. o zamandan beri kullaniyorum bir sikinti yasamadim.

ben olsam parayi alir panel degisimini kabul ederim.
0
lemmiwinks
(17.09.25)
Al parayı keyfine bak +1. Panel değişsin nolcak sanki fabrikada yekpare üretiliyor orada da panel kasaya monte ediliyor sonuçta
0
eisberg
(17.09.25)
Panel değişimi + mangır iadesini seçtim. Karar vermemde harbiden yardımcı oldunuz. Helal len.
0
🌸cihsibbey88
(17.09.25)
(2)

Şirket batarsa kıdem tazminati

ırene adler
Diyelim ki calıstıgımız sirket battı ama tam olarakta sıfırı tüketmedi. Kıdem tazmınatımız var 5-6 yıllık.Kıdem tazmınatını bir anda vermek yerine zaman kazanmak için aylık olarak odemeyı teklıf ettı, mesela 10 ay boyunca.Böyle bir şey mümkün mü kanunen?
Diyelim ki calıstıgımız sirket battı ama tam olarakta sıfırı tüketmedi. Kıdem tazmınatımız var 5-6 yıllık.

Kıdem tazmınatını bir anda vermek yerine zaman kazanmak için aylık olarak odemeyı teklıf ettı, mesela 10 ay boyunca.

Böyle bir şey mümkün mü kanunen?
0
ırene adler
(17.09.25)
normalde kanunen mümkün değil ama dava açsan 10 aydan çok daha uzun süreceği için işverende bunu bildiği için bu yöntemi kullanabiliyor.
0
gercekdunya
(17.09.25)
Kanunen mümkündür elbette, taraflar karşılıklı ikale sözleşmesi yapmıştır veya işçi dava şartı arabuluculuğa başvurduğunda işveren taksit halinde ödemeyi teklif etmiş işçi de kabul etmiştir. Dava sürecinin faiz getirisi de düşünüldüğünde takdir size kalmış.
0
üşüdüm üstümü örtsene hande
(17.09.25)
(2)

İmei kayıt süresi dolmuş telefonu 120 gün uzatma

allstar
Nisan ayında Almanya’dan Türkiye’ye tatile gittim sonra Temmuz’da 1 daha gittim sanırsam nisan ayından bugüne kadar 120 gün geçtiği için bu cuma Türkiye’ye gittiğimde telefonum çalışmayacak havalimanında indiğimde arama yapmam lazım internete ihtiyacım var internetten gördüğüm kadarıyla kayıt süresi
Nisan ayında Almanya’dan Türkiye’ye tatile gittim sonra Temmuz’da 1 daha gittim sanırsam nisan ayından bugüne kadar 120 gün geçtiği için bu cuma Türkiye’ye gittiğimde telefonum çalışmayacak havalimanında indiğimde arama yapmam lazım internete ihtiyacım var internetten gördüğüm kadarıyla kayıt süresi dolmuş telefonlar 120 gün daha uzatılabiliyormuş fakat e-Devlette bunun için formu açtığımda ülkeye giriş tarihi yazıyor yani bu 120 günü ülkeye girmeden önce uzatmanın bir yolu yok mu ki ülkeye girdiğinde telefonum çalışsın?
0
allstar
(17.09.25)
gercekdunya
(17.09.25)
allstar senin dedigin gibi calismiyor sistem. bir gunlugune girip ciktiginda 30 gun aliyorlar o haktan ve kalani duruyor. 1 ocakta girip 2 ocakta cikarsan mesela, temmuz ayinda turkiye'ye tekrar geldiginde telefonu kullanabilirsin.
0
fakyoras
(17.09.25)
(4)

Instagram çekiliş - dolandırıcı mı değil mi?

bos dusunce balonu
Arkadaşlar şu sıralar Instagram'da konteyner ev bakınıyorum. Göz attığım 246.000 takipçili bir hesapta, sayfayı takip etme ve mesaj yoluyla "katıldım" yazmak koşuluyla çekiliş olduğundan bahsediyordu. Ben de geçtiğimiz hafta takip edip katıldım şeklinde mesaj göndermiştim. Bugün mesaj atmışlar telef
Arkadaşlar şu sıralar Instagram'da konteyner ev bakınıyorum. Göz attığım 246.000 takipçili bir hesapta, sayfayı takip etme ve mesaj yoluyla "katıldım" yazmak koşuluyla çekiliş olduğundan bahsediyordu. Ben de geçtiğimiz hafta takip edip katıldım şeklinde mesaj göndermiştim. Bugün mesaj atmışlar telefon kazandığıma dair. Yalnız 750 TL para istiyorlar. Dolandırılıyorum gibi geldi, bi sorayım dedim. Ne dersiniz?

İlgili sayfa:
hizliresim.com

Bu da gönderdikleri mesaj:
hizliresim.com
0
bos dusunce balonu
(15.09.25)
bariz dolandırıcı.
0
duyuruuser
(15.09.25)
güzel yöntem he kimse 750 tl için peşine de düşmez.
0
gercekdunya
(15.09.25)
bu klasik karavan çekilişi iphone dolandırıcılığı . karavan bitmiş konteyner eve de geçmişler demek. olay dm'den döndüğü için katılan herkese kazandınız diye dönüyorlar. kişi adı ilanı olmadığından çoğu kişi de bu numarayı yiyor. google'a karavan çekilişi iphone dolandırıcılığı yaz çıkan sonuçlara göz at. bir daha da dmden katıldım yazarak çekilişe filan katılma sakın.
0
adivar
(15.09.25)
Sayfanin kendisi de bagiriyor basbas dolandirici diye, tek bir gunde yapilmis onlarca paylasim, sadece 3 ayda 250 bin abone, buna ragmen hic organik yorum yok vs. Yani yapmayin arkadaslar bu kadar kolay dusmeyin.
0
bosver nicki
(15.09.25)
(6)

Schengen vizesi giriş yapılan ülke

ontheroad
İspanyadan alınan Schengen vizem var ancak seyahat yapmak istediğim ülke Almanya. Cascade kuralları vs bir sürü bilgi dolaşıyor ortalıkta giriş yapılan ülkeyle vize alınan ülke aynı olmalıdır, en çok orada kalınmalıdır şekline.Karayoluyla veya trenle bulgaristan veya Yunanistan üzerinden Almanya’ya
İspanyadan alınan Schengen vizem var ancak seyahat yapmak istediğim ülke Almanya. Cascade kuralları vs bir sürü bilgi dolaşıyor ortalıkta giriş yapılan ülkeyle vize alınan ülke aynı olmalıdır, en çok orada kalınmalıdır şekline.

Karayoluyla veya trenle bulgaristan veya Yunanistan üzerinden Almanya’ya gitsem ispanyada hiç bulunmasam bu ortaya çıkar mı ileride? Bildiğim kadarıyla karayolu kullanarak ispanyaya gitsem bile herhangi bir damga vs olmayacak. Böyle bir durumda kalan veya tecrübe eden oldu mu? Bu plana uyarsam ileride Kısa süreli vize şokuyla karşılaşır mıyım ?
0
ontheroad
(15.09.25)
aslında adı üstünde schengen vizesi ile herhangi bir ülkeden giriş yapabiliyor olmalısınız ama yazılı olmayan kural; vize alınan ülkeden giriş yapılmalı (eğer başka bir ülkede giriş yapılandan daha uzun kalınmayacaksa). aksi durumda Almanya'ya girişte canları isterse almayabilirler, bir sonraki vizede sorun da çıkabilir. kısa süreli şoku değil red sorunu da yaşayabilirsiniz. hiçbir sorun da olmayabilir. kimse net bir şey söyleyemez bununla ilgili, memurların insiyatifine bağlı çünkü. o yüzden risk alınacak bir şey değil bence. Almanya'da daha çok kalmayacaksanız ispanya'dan giriş yapın.

evet karayoluyla ispanya'ya ulaşır, başka bir ülkeden de dönerseniz ispanya'ya gidip gitmediğinizi bilemezler. zaten o yüzden ilk girişi vize veren ülkeden yapmak daha doğru. haksız da değiller.
0
orient blue
(15.09.25)
@orient blue

Teşekkür ederim. Peki İspanyaya gidip gün içinde Almanya’ya devam etsem. Schengen bölgesi içinde uçuşlar iç hatlar gibi oluyor sanırım ve polis kontrolü yapılmıyor. Bu durumda herhangi riskli bir durum olmaz sanırım.
0
🌸ontheroad
(15.09.25)
hocam önemli olan bunu alışkanlık haline getirmemek... sizin planlarınız değişebilir. dolayısıyla ispanya'dan alınan schengen ile almanya'dan giriş yapsanız bir kereliğine bir şey olmaz. ancak siz her schengen vizenizi hep ispanya'dan alıp, hiç ispanya'ya giriş yapmazsanız o zaman "kardeş hayırdır, niye bizden başvurup başkalarına gidiyorsun" derler.

dolayısıyla bir şey olmaz bence, vizeniz uzunsa bir de ispanya seyahati ayarlarsınız ilerisi için aynı vizeyle oraya da giriş yapmış olursunuz.
0
elektr10
(15.09.25)
Nerden girdiğiniz de esasen sorun olmuyor ama en uzun kalacağınız yerden vize alın deniyor hep. Polis nasıl anlar demişsiniz. Hangi ülkede kalıyorsanız o ülkenin polisi orada kaldığınızı anlar. Çünkü otele check-in yaptığınız anda otel bunu polise bildirmek zorunda. Eğer eş dostta kalacaksanız da adres bildirimi yapma sorumluluğu sizde. Ancak bu son söylediğim pratikte pek uygulanmıyor.

Sizin son söylediğiniz gibi yaparsanız risk hiç olmuyor evet. Ancak bence bu bile gerekli değil. Direkt Almanya'ya gidip İspanya'da bir otel rezervasyonu + tren bileti rezervasyonu gösterip sordukları durumda "İspanya'da daha uzun kalacağım için vizeyi oradan aldım" derseniz de olur.
0
himmet dayi
(15.09.25)
vize alınan ülkeye giriş yapman gerekiyor. arkadaşım aynı şekilde başka ülke vizesi ile almanyaya girdi ve deport edildi. şimdi mahkeme mahkeme uğraşıyor.
0
gercekdunya
(15.09.25)
giriş schengen alınan ülkeden olmalı diye biliyorum. Sonrasında gidilir mi gidilir schengen içi farklı ülkelere. Ama farklı ülkelere gidilse dahi en uzun süreli konakalanan ülke schengen alınan ülkeden olmalıdır diyor ispanya vize evraklarında.
0
ezkaza
(15.09.25)
(3)

Hangisi?

naksidil
https://www.hepsiburada.com/hp-250-g10-intel-core-i5-1334u-16gb-512gb-ssd-freedos-15-6-tasinabilir-bilgisayar-b2nc5es-p-HBCV00007MQXDE?magaza=VPB%C4%B0L%C4%B0S%C4%B0M&utm_source=google&utm_medium=cpc&utm_campaign=sc:hb-ecom.sr:google.md:pmax.op:purchase.cid:21812575411&utm_content=agid:&wt_gl=cpc.pm
0
naksidil
(15.09.25)
HP şu olacaktı;


www.hepsiburada.com
0
🌸naksidil
(15.09.25)
hiçbiri
0
gercekdunya
(15.09.25)
candide
(15.09.25)
(4)

Maden suları neden hep aynı renk şişeye sahip?

messina123
Cam olanların hepsi yeşil litrelik olanların da hepsi açık mavi. Bu zorunluluk mu? Sanki biri rengini değiştirse öne çıkacakmış gibi geliyor bana
Cam olanların hepsi yeşil litrelik olanların da hepsi açık mavi. Bu zorunluluk mu? Sanki biri rengini değiştirse öne çıkacakmış gibi geliyor bana
0
messina123
(12.09.25)
güneş ışığı zarar verdiği için. Zeytinyağı da öyledir mesela. Bira da öyledir de Miller niye öyle değil diye kafama takıldı şimdi.
0
Mirket
(12.09.25)
Gün ışığını yeşil cam iyi kırıyor olabilir mi? İçerik böylece daha iyi korunuyordur.
Bir de süreklilik iyidir. Ülkede tarihi değer oluşturur.
0
common of demons
(12.09.25)
maden suları şişelenip endüstryel bir ürün olarak satıldığından beri yeşil renk cam şişelerde. Çünkü ilk çıktığı dönemde en uygun üretilebilen renk yeşil cam şişeydi.

Bugün hem bu gelenekten ötürü hem de yeşil rengin görece daha iyi bir ışık filtrelemesi yaptığından ürünün raf ömrünüde uzattığı için aynı şekilde devam ediyor.
0
ezkaza
(12.09.25)
güneş ışığını kırdığı için renkli olmak zorunda. yoksa güneş ışığı minarel dengesini bozar ve yosunlanma yapar. ilk seçerken yeşil seçmişler yada öyle denk gelmiş. o da alışkanlık halinde devam ediyor.
0
gercekdunya
(13.09.25)
(2)

Kira tespit davaları ortalama kaç yıl sürüyor? (İstanbul için)

psmstc
Ve kira belirlendiğinde mahkeme süresince geriye dönük kiralar kuş gibi kalmıyor mu? Yani ev sahibi için zarar olmuyor mu?
Ve kira belirlendiğinde mahkeme süresince geriye dönük kiralar kuş gibi kalmıyor mu? Yani ev sahibi için zarar olmuyor mu?
0
psmstc
(12.09.25)
1-1,5 yıl sürüyo. evet geriye dönük baktığında illa güncellere göre bir tık geride kalmış oluyor
0
Sadece soruyorum
(12.09.25)
bizim dava 1 buçuk sene oldu. devam ediyor. yüksek enflasyonlu ortamda illaki geri kalacaktır.
0
gercekdunya
(12.09.25)
(12)

Sanayide iş nasıl bulunur? Bir arkadaşım cnc operatörü / yazılımcısı

ananiyimioguz
Gaziantep sanayide çalışan genç bir arkadaş var.Baya da iyi kazanıyor 2000 dolar. Yani yaşına göre iyi 22 yaşında.İşleri o kadar yoğun ki kendime bile zaman ayıramıyorum diyor.Ayrıca antepten de insanından da bıkmış durumda.Bu arkadaşa istanbul, gebze, tuzla falan oralarda iş arıyoruz.Adanada bir ye
Gaziantep sanayide çalışan genç bir arkadaş var.

Baya da iyi kazanıyor 2000 dolar. Yani yaşına göre iyi 22 yaşında.

İşleri o kadar yoğun ki kendime bile zaman ayıramıyorum diyor.

Ayrıca antepten de insanından da bıkmış durumda.

Bu arkadaşa istanbul, gebze, tuzla falan oralarda iş arıyoruz.

Adanada bir yerle görüşmüş. 35 bin tl maaş demişler.

Demiş ki ya kusura bakmayın ama ben şuan 2000 dolar alıyorum (82 bin tl) bunu nasıl kabul edeyim. Onlar da bizim ayırdığımız bütçe bu kadar kusura bakmayın demişler.

Belki marmara bölgesi daha çok para verir. Bu arkadaşın dediğine göre patronu para basıyormuş her yıl işi büyütüp yeni cihaz alıyormuş. Siparişlere yetişemiyorlarmış.

Arkadaş kaç kere çalışma şartlarından ötürü işten çıktı, bunlar eleman bulamıyoruz deyip maaşını artırıp geri çağırdılar. 3-4 kere yaşandı bu olay.

Bir ara arkadaş kurumsal bir yer bulmuştu oraya girecekti. Aptal gibi de anlatmış iş yerindekilere. Patronlar orayla görüşüp bir şekilde iptal ettirmişler sdfjsgsd

O yüzden gidicem buralardan diyor.

Ama sanayide öyle linkedin e ilan girmiyorlar ki ilanı nasıl bulacağız?
0
ananiyimioguz
(10.09.25)
Cnc operatörü için iyi para alıyormuş bence
Yani çizim cam filan yapıyor muhtemelen yada bir kaç makineyi vardiya amiri olarak idare ediyordur

Firma olarak talaşlı imalat yapan firmalara bakıcaksınız trakya döküm, hema endüstri, gibi yerler var marmarada.
0
kararsızataletfilozofu
(10.09.25)
Marmara bolgesinde neden daha yuksek olsun ki? Burada cok daha fazla o isi yapabilecek aday var.

Ayrica, arkadaşınız tam olarak cnc de neler yapiyor da bu parayi aliyor? Ya da Ne uretiyorlar diye sorayim.
0
summerof69
(10.09.25)
ankara'yı da değerlendirin. savunma sanayi ile birlikte çok fazla şirket var. aosb'nin sitesinde şirketlerin telefon numaraları da var. web sitelerini bulup mail de atılabilir.

www.aosb.org.tr
0
duyulmasi gerektigi kadar
(10.09.25)
İstediği yerde kendi işini kursa daha iyi olmaz mı?
0
etna
(11.09.25)
@duyulmasi gerektigi kadar +1
piyasada iş yapan sadece savunma ve havacılık firmaları kaldı. onlar da ağırlıkla Ankara'da.
Bu arada Ankara veya İstanbul'da o kadar maaş alamaz bence. iyi ustaysa 55-65 bin civarı belki. antep'teki firma da muhtemelen teşviklerden faydalandığı için o kadar maaş veriyordur.
eğer katlanılmayacak gibi değilse 82 bin yerine 100-120 bin maaş istesin. Diğer şehirlerdekinin 2 katını alır hiç olmazsa. daha 22 yaşında. en az 3 yıl daha gideri var. daha fazla maaş alırsa hafta sonları uçakla ist, ank. vb. gezerek kafayı dağıtır. veya tatile çıkar...

bir de büyük şehirlerde hayat daha pahalı. hem daha az maaş alıp hem de kira, gıda vs. giderleri artar. antep'te daha kolay birikim yapar.

@etna kendi işini kurması için en az 200-300 bin euro sermaye gerekir.
0
merhum
(11.09.25)
yani ne yapıyor tam bilmiyorum genelde büyük makinalar için metal parçalar üretiyorlar. hem bir kaç cihazın başında duruyor hem de bazen isteğe göre 3d çizimler yapıyor onları üretiyor.

bana cv sini atmıştı şunlar yazıyordu;

MİTSUBİSHİ, FANUC, HASS KONTROL ÜNİTELERİYLE
PROGRAM YAZIMI VE ÜRETİM

SOLIDWORKS SOLIDCAM

G VE M KODLARI BİLGİSİ

Bunları bilenler normalde 30-60 arası mı alıyor? o zaman dursun durduğu yerde biraz para biriktirsin tabii ki.

Aslına abi biraz çevre edindim gel destek ol bir yer kiralayalım cihaz satın alalım biz kendimiz iş yapalım diyor...

Ama cihazlar bir ev parası yani.
0
🌸ananiyimioguz
(11.09.25)
Solidcam kullanıyorsa CAM (computer aided manufacturing) mühendisi, sorumlusu, uzmanı ilanlarına baksın. ünvanın mühendis olarak geçtiğine takılmayın. mühendis olmayanlar da çalışır. önemli olan ne iş yapabildiği.

Sizi bilmem ama 22 yaşında biri için talaşlı imalat işletmesi kurmak çok riskli. iş sadece çevre ve imalat bilgisiyle kalmıyor. Finans ve işletme bilgisi de çok önemli. Müşteriniz 3 ay ödeme yapmazsa makinelerin kredi taksidini ödemeyip 1 yılda batabilirsiniz de... ayrıca bu bir ekip işi. ekibi kurmak lazım. ölçme ve kontrol de önemli. uygun ölçemezseniz o parçayı satamazsınız.
0
merhum
(11.09.25)
Koyunun bulunmadığı yerde keçiye Abdurrahman Çelebi derler. bulmuş öyle maaşı birde şikayet mi ediyor. bu gençleri anlamak gerçekten çok zor. otursun oturduğu yerde yaşı genç azcık dişini sıksın para biriktirsin. bu civarlara geldiği zaman o maaşları rüyasında bile göremez. hele şu dönemde o kadar çok işsiz cnc operatörü var ki daha da artacak.
0
gercekdunya
(11.09.25)
Bu arada kendisi lise mezunu, bu sektörde onu önemsiyorlar mı bilmiyorum. Onu bahane edip düşük maaş verirler mi onu da bilmiyorum.

Ama C1 ingilizcesi var. A1 Almancası var. Yurt dışından da iş bakıyor.

Oralarda sanayide iş bulmak için nerelere bakılabilir onu da bilen varsa paylaşabilir.
0
🌸ananiyimioguz
(11.09.25)
CNC operatörlüğü kağıt üzerinde göründüğünden zor. listece fanuc, cad. cam vs. yazan birçok operatör hazır kodu makinaya atıp takım bağlamayı kabaca biliyor, sonra oturup çay içerken makinayı izliyor. bir hata-terslik olursa da far gören tavşan gibi kalıyor.

işin ehli bir operatör eskilerin deyimi ile "sanatkar" hangi takımın hangi metale hangi devirde gireceğini, detay bir parçayı hangi açılardan kaç defada işleyeceğini vs. biliyor yani 3 boyutlu düşünebilme ve malzeme bilgisi gerekiyor.

şimdi arkadaşın denildiği gibi bu işin gerçekten ehli ise 2000-3000 usd abartı takamlar değil. bu yüzden gerçek niteliklerini öne çıkararak iş araması lazım. çünkü herkes şunu-bunu biliyorum diye yazıyor. 30-40k para teklif edilen operatörlük işleri makina başında bekleyip parça sök tak seviyesi pozisyonlardır.
0
orpheus
(11.09.25)
istanbula gelince masrafları artacak bunu dikkate alması lazım
savunma sanayi firmaları daha mnatıklı
0
mantık
(11.09.25)
I can offer you job. Please contact us: jrshandlooms.com
jrshandlooms.com
jrshandlooms.com
0
Ikkat
(11.09.25)
(4)

E sim kısıtlamasından sonra appleri kullananlar?

chanandler bong
Selamlar. Haftaya UK'e gideceğim. Normalde ya airolo ya da roamless kullanıyodum. Şu an yasak sebepli applere ancak vpn ile girebiliyorum. Alımda da bi sorun yok gibi görünüyo ama henüz denemedim. Chatgpt bazılarının tr de alabildiğini ama btk nın birkaç gün içinde engellediğini yazdı. Ne kadar doğr
Selamlar. Haftaya UK'e gideceğim. Normalde ya airolo ya da roamless kullanıyodum. Şu an yasak sebepli applere ancak vpn ile girebiliyorum. Alımda da bi sorun yok gibi görünüyo ama henüz denemedim. Chatgpt bazılarının tr de alabildiğini ama btk nın birkaç gün içinde engellediğini yazdı. Ne kadar doğru bilmiyorum.

VPN ile burdan alayım paketi yurtdışına çıkınca açar kullanırım diyodum ama, roamless dan falan e sim i kurup bakiyeyi çıkınca yüklemek mi daha mantıklı olur bilemedim.

Son zamanlarda kullananlar var mı, nasıl çözdünüz?
0
chanandler bong
(08.09.25)
Mobimatter kullaniyorum. 2 hafta once vpnsiz calismiyordu ama nolduysa bilmiyorum su an calisiyor vpn olmadan.

Ben vpn ile e-simi kurdum. roamingi kapattim. yurtdisina cikinca roamingi actim. zaten ilk kullanimla beraber aktif oluyor.
0
nuevo
(08.09.25)
cevaplari takip etmek icin suraya iliseyim
0
inspired by a true story
(08.09.25)
mobimatter üzerinden TR içinde kullanmak için sparks alıp kullanıyorum hem daha hızlı hemde sansürsüz internet oluyor. alımda yada kullanmada bir kısıtlama yok. sadece uygulamaya ve sitesine yerel internetinizle erişemiyorsunuz. esim interneti ile onda da sorun olmuyor.
0
gercekdunya
(08.09.25)
mobimatter vpn'siz açılmıyorken spark e-sim aldım, yurtdışına çıkınca sorunsuz çalıştı
0
ofelia
(08.09.25)
(11)

Üst komşu problemi

saykotek
annemin evinde banyo tavanındaki 2 m2'lik bir alan kabarmış. anlaşılan yukarıdan bir sızıntı var. üst kat sahibine (o da bir kadın) gayet kibar bir şekilde durumu izah etmiş. ancak bu kadın kaba bir üslupla: "git nereye şikayet edersen et yaptırmıyorum" gibi bir cevap vermiş. bunun üzerine annem ban
annemin evinde banyo tavanındaki 2 m2'lik bir alan kabarmış. anlaşılan yukarıdan bir sızıntı var. üst kat sahibine (o da bir kadın) gayet kibar bir şekilde durumu izah etmiş. ancak bu kadın kaba bir üslupla: "git nereye şikayet edersen et yaptırmıyorum" gibi bir cevap vermiş.

bunun üzerine annem banyosundaki tavanı boyattı ama tavan yine kabardı. bu problemi çözmek için en hızlı nasıl sonuç alınır ve üst komşu hangi yetkili merciye şikayet edilir?
0
saykotek
(05.09.25)
Varsa sigorta yoksa belediye atık su birimi.
0
Kahvedesu
(05.09.25)
sigorta yoksa sigorta yaptırırsanız da sigorta karşılamaz bu bizden önce olmuş der bilginiz olsun.
0
matilda
(05.09.25)
Banyo tavanını boyayanın işindeki birinci günü değilse ve biraz insaflı olsaydı sızıntı sebebiyle boyanın bir işe yaramayacağını söyleyebilirdi.
Boyacı da dandik,komşu da dandik.
0
diyecevaplandı
(05.09.25)
Hocam bir şekilde üstteki kadının banyosuna bir ustanın bakıp sızıntının nereden olduğunu anlayıp onu tamir etmesi lazım. Bir de sen gidip usulünce konuş, baktın terso yapıyor sana da polise söyleyin napacaksınız. sigorta diyenler ne kastediyor anlamış değilim üst katta sızıntının kaynağı bulunmadıkça 100 defa da boyatsan kâr etmez
0
eisberg
(05.09.25)
boya gecici bir cozum. Kuf yaratmasi bir yana dosemedeki donatilari da paslatarak binanin deprem aninda dayanimini da dusurebilecek bir durum bu. Benim de eski binamda basima gelmisti. Tesisatciyi ust tarafa cagirip kacagi kapattirmistik. Ne kadar erken o kadar iyi.
Insanlarin bu kadar vurdumduymaz olmasi inanilmaz gercekten.
0
cancoskn
(05.09.25)
Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir; tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir.

aynı şekilde karşılık verip kavga çıkarın. korkup usta çağırcaktır.
0
gercekdunya
(05.09.25)
2 yok var. Bir belediyeye zabitaya sikayet. Hemen gelip uyariyorlar, ceza keseriz diyorlar.

Digeri ise tuvalet giderinize beton. Sizin ust taraftan gelen seviye itibariyle yapiyorsunuz. Bunu yapıyorum ha bye diyorsun. Hizlica hallediyor ust komsunuz.
0
Shepard
(05.09.25)
sızıntı olmayabilir, bu ihtimali ciddi olarak düşünün. siz banyo yaptıkça menfez olsa bile buhar zamanla kabarmaya sebebiyet verebiliyor, kendimden biiyorum.
0
tallguy
(05.09.25)
sızıntı olsa sadece kabarmaz damla damla da olsa sızdırır mutlaka. usta çağırıp sızıntı olduğunu teyit ettiniz mi?
sorun sadece kabarma ve görsel rahatsızlık ise sac asma tavan yaptırabilirsiniz.
örnek:www.emlakmanset.com

damlama varsa klazot veya yerdeki gider kaynaklı olabilir. üst komşunun zorla veya güzellikle izin vermesi şart. yönetici yok mu? ona havale etseniz..
0
merhum
(05.09.25)
essek gibi yaptiracak, yonetim varsa once onlarla konusun, gerekirse gozunu korkutun ya da gidip ilgili mercilere sikayet edin. alttan yapacaginiz cozumler gecici olacak ve hicbir seye yaramayacak.
0
bay b
(05.09.25)
üst komşunuz tam eşekmiş. mahkemeye verin. avukat masrafı + mahkeme masrafı ödesin de aklı başına gelsin. emsal dava:
buken.av.tr
0
limonlu eksi
(06.09.25)
(7)

Arkadaş Yunanistan Schengen almaya çalışıyor ama randevular anında bitiyor

ermanen
Nasıl randevu alıyor millet?Özel botlar falan mı var acaba?Parayla randevu alma da var sanırım ama çok pahalı dedi.Daha önce Schengen vize aldı ama süresi bitti.DM'den de yazabilirsiniz. Yardım edim şu çocuğa. Bikaç aydır uğraşıyor.
Nasıl randevu alıyor millet?
Özel botlar falan mı var acaba?

Parayla randevu alma da var sanırım ama çok pahalı dedi.
Daha önce Schengen vize aldı ama süresi bitti.

DM'den de yazabilirsiniz. Yardım edim şu çocuğa. Bikaç aydır uğraşıyor.
0
ermanen
(04.09.25)
muhtemelen bot kurmuşlardır, artık online randevu alınan her şeyin içine sıçılıyor. türkiye'ye özel bir durum da değil almanyada devlet dairelerine randevu alıp satıyorlardı.
0
nahtoderfahrung
(04.09.25)
Arkadaşım telegram kanalına üye oldu sanırım. Açılınca oradan direkt paylaşıyorlardı, ücretsizdi.
0
liberal
(04.09.25)
muameleciye veriyoruz dosyayi, o hallediyor. max. 5 haftada is tamam oluyor.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(04.09.25)
Ben visabottan takip edip alıyorum randevu. IG'deki ucuza.ucak sayfasının kanalında da açılan randevular paylaşılıyor.
0
Bruce
(05.09.25)
Kosmos vize Instagram hesabında hikâyelerin bildirimini açık tutacak, bildirim gelir gelmez 5 dk içinde aldı aldı, yoksa bitiyor.
0
Mistyimage
(05.09.25)
insta vb. hesaplardan takip edip yakalama yazın çok zor. sen pasaport bilgilerini girip ödeme yapana kadar botlar kapatıyor.
iki seçenek var: ya botlara para verip başvuru dosyasını kendi hazırlayacak ya da acenteye (muameleci de deniyor. onlar da bot kullanıyor bu arada) para verecek onlar halledecek.
0
merhum
(05.09.25)
200-250 euro veriyorsun bir haftada randevunu veriyor şirketler.
0
gercekdunya
(05.09.25)
(9)

ev arkadaşım doğalgazı açık bırakıyor

fakat
üç dört ay önce bununla eve çıktım, taşınma, depozito, emlakçı falan bir sürü para verdim bir de. bunun parası da yoktu, onun masraflarının bir kısmını üstlendim, ortak eşyalar aldık, ben kendim eşyalarımı aldım. ama...arkadaşım ocağı kullanıyor, sonra doğalgaz vanasını kapatmıyor, iki kedi var, biz
üç dört ay önce bununla eve çıktım, taşınma, depozito, emlakçı falan bir sürü para verdim bir de. bunun parası da yoktu, onun masraflarının bir kısmını üstlendim, ortak eşyalar aldık, ben kendim eşyalarımı aldım. ama...

arkadaşım ocağı kullanıyor, sonra doğalgaz vanasını kapatmıyor, iki kedi var, biz yokken ocak üzerinde dolaşıyorlar ve üç kez ocağı açmışlar. benim bildiğim üç bu arada, belki benden sakladığı da vardır. pencere açık olmasına rağmen bütün ev gaz kokuyordu.

ben 32, arkadaşım 37 yaşında. bu sorunu nasıl çözeceğimi bilmiyorum. bir önceki kedisini de kendi balkonunu açık bıraktığı için kedi yedinci kattan düşerek ölmesine sebep olmuş biri bu. başka eve hemen çıkacak para yok zaten. ev de onun üzerine, o kadın diye daha kolay buldu.

var mı tavsiyeniz?
0
fakat
(02.09.25)
Böyle bir durumda barışçı bir tavsiye veremem. Oluşacak ilk tehlikeli durumda herhalde otomatik olarak atom bombası gibi patlarım. Bu da ona yetecektir diye düşünüyorum. Kimsenin canına saygısı olmamak öfkeyi fazlasıyla hak ediyor bence.
0
muhayyer divan
(02.09.25)
Dogalgazdan ziyade, böyle biriyle aynı evde kalmak tehlikeli geldi bana. Bir an önce başka ev ya da ev arkadaşı hazırlıklarına odaklanmak lazım şu tabloda.
0
encokbenisevinnolur
(02.09.25)
Benim ocak yanmadığında gazı kapatıyor. Gaz emniyetli ocak diye geçiyormuş. Öyle bir ocak alabilirsiniz.
0
inheritance
(02.09.25)
o evden çık. bir yolunu bul mutlaka çık. paran yoksa, uzak bile olsa ucuza bir ev bul çık.

"bir önceki kedisini de kendi balkonunu açık bıraktığı için kedi yedinci kattan düşerek ölmesine sebep olmuş biri bu."

bu bilgiye sahipken nasıl o kişiyle eve çıkabildin ki zaten? kedileri sokağa at daha güvenli resmen şu an.

iki kedim var. sırf bu yüzden sevgilimle bile aynı eve çıkamayacağımı düşünüyorum. kimse benim kadar dikkatli olamaz çünkü.
0
art cat chocolate
(02.09.25)
ya yanlış anlamayın ama mutfaktaki doğalgaz vanasının zırt pırt açılıp kapatılması garip geldi bana. ileride ocaktan değil de vanadan sıkıntı yaşama ihtimaliniz daha fazla bu durumda. ocağı kedilerin açamayacağı güvenlik kilidi bulunan bir ocakla değiştirin bence. hatta kapaklı olanlar var onları tavsiye ederim.
0
Improbable
(02.09.25)
dehb'li falan olabilir. kasti yapmıyor olabilir.

çözüm olarak tabii ki böyle yaşanmaz, evler ayrılabilir.

çok maliyetliyse, gaz sızıntılarında ocaklar kendilerini kapatırlar. bu tarz bir ocak alınabilir.

bilemiyorum altan. hayat bazen çok karışık.
0
gurur
(02.09.25)
başka eve çıkın. tek sorun ocaksa emniyet subaplı güncel bir ocak alabilirsiniz. yanmadığında gazı kesiyor bütün güncel ocaklar
0
yuto
(02.09.25)
vana böyle bir şey değil, bu kadar aç kapa ile 3 gün sonra bozulma ihtimali çok yüksek. gaz emniyetli bir ocak al olay bitsin. ayrıca kedinin ocağın üstünde ne işi var o da ayrı bir konu.
0
gercekdunya
(02.09.25)
Vana böyle bir şey. Su vanalarından daha sağlamdır onlar. Hiçbir şey olmaz açıp kapamaktan.

Ama gerçekten buna alışık olmayan biri için alışmak zor. İllaki unutulur. Kendiliğinden kapanan Ocak masraflı bir şeyse, kedilerin oynayamayacağı deviremeyecrği kapak gibi bir şeyi kollar üzerine kapamak iş görebilir. Göz önünde olunca unutmak da kolay olmaz.
0
lazor
(02.09.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.