Giriş
(3)

Aşkı evrimle açıklayabilir miyiz?

kiriko
Arkadaşlar sizce aşk diye bir şey yok mu? Örneğin bayanlar en füçlü erkeğe mi aşık olurlar kendilerini güvende hissetmek için? Yoksa aşkın güçle bir alakası yok mu nasıl açıklayabiliriz aşkı?
Arkadaşlar sizce aşk diye bir şey yok mu? Örneğin bayanlar en füçlü erkeğe mi aşık olurlar kendilerini güvende hissetmek için? Yoksa aşkın güçle bir alakası yok mu nasıl açıklayabiliriz aşkı?
0
kiriko
(12.06.20)
güçle alakası var ama bu fiziksel güç olmak zorunda değil. bu erkek tarafı için de geçerli. zeka da bir güçtür. espri yeteneği de bir güçtür. romantizm de bir güçtür. önemli olan sizin ne tür bir şey aradığınızdır. buradaki güç aşık olan kişinin zekasına göre değişir. biri geliri yüksek kişilerden hoşlanır, diğeri entelektüel bir tatmin beklentisindedir, diğeri vücudu çekici olan insanları en öne koyar. önemli olan aynı paydada buluşabilmek. bizim için kuyruğu uzun olmak, renkli olmak, fiziksel kavgada en iyi olmak ya da en iyi ötebilmek gibi tek bir değişken yok.
0
bohr atom modeli
(12.06.20)
eşcinsellik diye bir şey olduğu için aşk evrim ile açıklanamaz. insan üreyemeyeceği hemcinsine de aşık olabiliyor.
0
rose parks
(13.06.20)
insan insanın bilinmeyenine aşk duyar. gün gelir bilinmeyen çözünür, gizem kalkar. gizem kalkınca da aşkı biter. sis perdesi kalkar ve görüntü netleşir. dünyevi aşkda bu döngü böyle sürüp gider. ta ki rabbisini bulana dek. arayan bulur. farkında olsun yahut olmasın, herkes ilâhî aşkı aramaya meyillidir bu nedenle.
0
galaksi yolcusu
(13.06.20)
(14)

Marketten Geldiğinizde Aldıklarınızı Sabunla Yıkıyor Musunuz?

for despair
Virüs olayları yüzünden 2 aydan uzun süredir aldığımız her şeyi sabunsuz da olsa yıkayıpta kullanıyoruz. Sizce gerekli mi?
Virüs olayları yüzünden 2 aydan uzun süredir aldığımız her şeyi sabunsuz da olsa yıkayıpta kullanıyoruz. Sizce gerekli mi?
0
for despair
(23.05.20)
Hiç yapmadım. İlk başlarda sadece balkonda bekletiyorduk kıyafetler de dahil, el yıkayıp kolonya döküyorduk. Şimdi sadece el yıkama kaldı. Sürdürülebilir değil ama azimliyseniz hiç yapmamaktan iyidir.
0
diffarentiationation
(23.05.20)
Meyve sebze dahil her şeyi sabunluyorum fakat gerçekten çok yoruldum. Epey zaman alıyor.

Son zamanlarda paketli gıdaları direkt başka kaplara almaya başladım. Paket sabunlamak ayrı bir eziyet.
0
chihirovekohaku
(23.05.20)
burada meyve sebzeyi sabunla yıkayanları gördükçe üzülüyorum tamam virüs zararlı da sabunla yıkanır mı abi, içinde kimysal olmadığına nasıl emin olabiliyorsunuz, durulandığından nasıl emin olabiliyorsunuz.

illa yıkayacaksanız sirkeli suyla yıkayın en azından kalıntı olursa zararlı değil.

soruya gelecek olursak, başlarda balkonda bekletip 2-3 gün sonra alıyordum bekleyebilecek olanları, şimdi ise artık sallamamaya başladım. meyve sebzeleri de kapalı alıyorum metrodan, o yüzden kafam bir tık daha rahat. en azından markete gelenler doğrudan gıdaya dokunmamış oluyor.
0
aziz dostum jack
(23.05.20)
Dışarıdan aldığımız her şeyi sabunlayarak yıkıyoruz. Gerekli mi bilmiyorum ama içim ancak böyle rahat ediyor.
0
nick konusunda kararsizim
(23.05.20)
WHO'nun önerisi yiyeceklere dokunmadan önce ellerinizi sabunla yıkayıp durulamak sonra da sebzenizi meyvenizi bol suyla, normalde nasıl yıkıyorsanız öyle yıkamak yönünde. Pandemi öncesinde de özellikle yeşil yapraklı sebzeleri sirkeli suda bekletip yıkıyordum, yine aynısını yapıyorum.
0
kobuzchu kiz
(23.05.20)
hayir, yapmadim, yapmiyorum, yapmayi da dusunmuyorum. hele meyve sebze sabunla yikamak... neyse yapana mani olmak istemem..
0
yoggi
(23.05.20)
sirkeli suda bekletiyorum taze alınanları. ambalajlı olanları yıkamaya gerenk yok. balkona koyup orada bekletiyorum.
0
galaksi yolcusu
(23.05.20)
Yoggi +1
0
kuehles blondes
(23.05.20)
Evet malesef köpükleyip duruluyoruz. Ve gerçekten yıldım. Ve evet malesef gerekli
0
lapris
(23.05.20)
Balkonda bekletiyorum.
İç dış paket varsa dış paketi atiyorum.
Sebzeleri, meyveleri de bekletip dolaba kaldırıyorum. Yiyeceğim zaman normal su ile yıkıyorum. Sirke vs kullanmıyorum.
0
elorelia
(23.05.20)
meyve sebzeleri min. 3-4 saat balkonda bekletip poşetleri değiştirip buzdolabına koyuyorum. bazen sabunu az köpürtüp domatesi salatalığı vb yemeden önce öyle temizliyorum. aldığım meyvelerin çoğu paketli ztn bol suda yıkayıp yiyorum artık bıktım zaten yiyene kadar vakit geçmiş oluyor diye çok sallamamaya çalışıyorum. paketi çıkabilecek şeyleri çıkarıp diğer şeyleri de çamaşır sulu suyla siliyorum. her alışveriş eziyete dönüşüyor:(
0
claws of perdition
(23.05.20)
klor tablet aldık. her şeyi onunla temizliyoruz. sonra bir süre bahçede evin girişinde bekliyorlar. sonra içeri alıyoruz. bu paketliler için.

açık sebze meyveyi de bol sirkeli suda bekletiyoruz biraz.
0
lancelot du lac
(23.05.20)
litrelik dezenfektanlardan alıyoruz, bir beze bi miktar döküp aldığımız ürünlerin dışını siliyoruz.

meyve sebzeler için değil tabi, kapalı gıdalar için yapıyoruz. meyve sebzeler aynı sekilde eskisi gibi suda.
0
ayin yazari
(23.05.20)
@kobuzchu kiz +1
Eve gelen malzemeleri, balkon ya da cam önünde gün ışığı görecek şekilde 2 saat bekletmeniz yeterli. Dondurulmuş bir ürün aldıysanız, ya da şarküteri gibi soğutulması gerekiyorsa, sirkeli bezle silmeniz yeterli.
0
cliquot
(23.05.20)
(4)

dün gece kayan yıldızı gördünüz mü?

proletarier aller lander vereinigt euch
internette bulamadım bununla ilgili bir veri. bu tür şeyleri şans eseri kaydeden kişiler falan oluyor mu veya bilinçli olarak hep gökyüzünü kaydeden? varsa nereden bulabilirim.dün gece gece 3 gibiydi şimdiye gördüğüm en parlak kayıştı.edit: güney doğu yönünden göründü.
internette bulamadım bununla ilgili bir veri. bu tür şeyleri şans eseri kaydeden kişiler falan oluyor mu veya bilinçli olarak hep gökyüzünü kaydeden? varsa nereden bulabilirim.

dün gece gece 3 gibiydi şimdiye gördüğüm en parlak kayıştı.

edit: güney doğu yönünden göründü.
0
proletarier aller lander vereinigt euch
(22.05.20)
meraklısına bu aralar iss de geçiyor türkiye'den görülebilecek seviyede.

spotthestation.nasa.gov
0
aziz dostum jack
(22.05.20)
bı gecekini gördüm.
0
galaksi yolcusu
(23.05.20)
twitterda görenler olmuş. ama kayıt edene denk gelmedim.
0
fezagezgini
(23.05.20)
starlink uyduları
0
freebird5406_2
(23.05.20)
(5)

Şehirlerarası ulaşım yasağı ne zaman kalkar

neil manke
tahmininizce?
tahmininizce?
0
neil manke
(22.05.20)
15 haziran ya da 1 temmuz
0
ala09
(22.05.20)
(git: 1423636)
0
aziz dostum jack
(22.05.20)
4 haziran
0
otopsicocugu
(23.05.20)
Son güncelleme: 20 Mayıs 2020

Değerli misafirlerimiz,

Yeni koronavirüs (COVID-19) küresel salgını sebebiyle, resmi otoritelerce alınan kararlar ve sizlerin sağlığı için aldığımız önlemler doğrultusunda;

iç hat uçuşlarımız 04 Haziran 2020,
dış hat uçuşlarımız 10 Haziran 2020
tarihine kadar durdurulmuştur.

Saygılarımızla,

www.turkishairlines.com
0
otopsicocugu
(23.05.20)
on güne kalka.
0
galaksi yolcusu
(23.05.20)
(1)

Ramazan Fitresini Nereye Verelim?

in a world of magnets and miracles
merhaba. bu yıl ramazan fitresini vermeyi düşünenler bunu ne şekilde yapmayı düşünüyor? tanıdığı maddi durumu kötü insan yoksa bağışlanabilecek hangi derneği veya kurumu gözünüze kestirdiniz?
merhaba. bu yıl ramazan fitresini vermeyi düşünenler bunu ne şekilde yapmayı düşünüyor? tanıdığı maddi durumu kötü insan yoksa bağışlanabilecek hangi derneği veya kurumu gözünüze kestirdiniz?
0
in a world of magnets and miracles
(05.05.20)
bir müddet bekleyiniz. ramazan ayı bitmeden sizden talep eden olacak, kim olduğuna bakmaksızın isteyen o kişiye ne istiyorsa verin bence. ayrıyeten fitreyi yalnız para olarak algılamayınız.
0
galaksi yolcusu
(05.05.20)
(11)

Bu ev alınır mı?

mg3929
https://www.sahibinden.com/ilan/emlak-konut-satilik-gozde-emlaktan-suadiye-de-sifir-binada-1-plus1-kombili-365-000tl-648603081/detayFp nasıl? Içinde oturmak için alınacak, 5 seneye falan da kiraya verilecek ya da satılacak. Sizce alınır mı?
www.sahibinden.com

Fp nasıl? Içinde oturmak için alınacak, 5 seneye falan da kiraya verilecek ya da satılacak. Sizce alınır mı?
0
mg3929
(03.05.20)
ne kadar bunun kirasi ortalama?
0
baldur2
(03.05.20)
Su an verdigin kiraya ortalama yuzde 15 zam koyup 5 yillik giderini hesapla. Ordan bol carp cikar biseler cikar.
0
brkylmz
(03.05.20)
Ortalama kirayı hiç bilmiyorum.
0
🌸mg3929
(03.05.20)
Buranın kirası 1.5-2 arası vardır.
Sel basar ama burayı bayır ağzı gibi geldi.
0
adwokat
(03.05.20)
ben almam.
0
galaksi yolcusu
(03.05.20)
odanin penceresi mi yok? asla almam.
0
batlegolas
(03.05.20)
bir mallik var bu dairede, dublex gibi. yukarda mutfak/salon. asagida penceresiz oda. sanki binanin arta kalan bosluklarindan bir tane 1+1 cikartmislar gibi bir durum var, eger boyle ise bulasmamak lazim..
0
cooperr
(03.05.20)
yan sokağında bir arkadaşım oturuyor. kiralar düştü bu taraflarda, bizimkinin de ev sahibi zam yapmadı bile.

ayrıca bu ucube bir yapı. sığınak-depo olacak yerleri daire diye tapuya işleten sisteme lanet olsun. Olsa olsa iş yeri ve deposu olarak kullanılır.
0
angelofdeath
(03.05.20)
normal değil burası yahu :)
0
ergenpezeveng
(03.05.20)
cooperr+1
Lokasyon suadiye olmasa alıcısı çok olur azıcık piyasa altı kiraya derdim ama orası ne öğrenci ne de bekar ortlama kazanan beyaz yakalıların çalışma ortamına yakın bir bölge. Fiyatı ucuz ama o paraya beylikdüzü gibi bir yerden eli yüzü düzgün bir daire alabilirsin, ilerisi için daha kazançlı bir yatırım yapmış olursun.
0
Bruce
(03.05.20)
300 olsa alırdım direk :)
0
picassoishere
(03.05.20)
(4)

Banyoda nasıl ampul kullanıyorsunuz?

jacque
Banyomuzda iki ampul var biri beyaz biri sarı. Annem beyazı seviyor ama beyaz ışık yüzdeki tüm kusurları gösterdiği için nefret ediyorum. Ben sarı ışığı açıyorum ama o da banyo zaten küçük olduğu için karanlık gösteriyor.Var mıdır önerileriniz?
Banyomuzda iki ampul var biri beyaz biri sarı. Annem beyazı seviyor ama beyaz ışık yüzdeki tüm kusurları gösterdiği için nefret ediyorum. Ben sarı ışığı açıyorum ama o da banyo zaten küçük olduğu için karanlık gösteriyor.

Var mıdır önerileriniz?
0
jacque
(02.05.20)
bizim ev ultra lüks olduğu için hem sarı hem beyaz var istediğimi switch eyliyorum.

şaka bir yana ayna kenarı şerit ledler var onlardan takabilirsiniz beyaz, tepedeki de sarı olur.

günü mutlu geçsin isteyen sarısını yakar, depresyona girmek isteyen beyaz.

yeri gelmişken odada sarı ışık sevenler derneği'ne bekleriz.
0
aziz dostum jack
(02.05.20)
sarı ışık kullanıyorum. uzun vakitli küvet seanslarını seviyorum, ışık için bu esnada genelde çeşitli mumlar kullanıyorum. oldukça dinlendirici oluyor.
0
galaksi yolcusu
(02.05.20)
@aziz dostum jack

Ahh ne lüksü daha bugün duvarı sıvamaya çalışırken arkası çürümüş her yer döküldü ev en az 50 senelik :(
0
🌸jacque
(02.05.20)
boyutu bilmiyorum ama bundan kullanıyorum. aşırı inanılmaz memnunum.

www.gittigidiyor.com
0
trajikomix
(02.05.20)
(13)

12 den sonra mesaj atan iş arkadaşı ?

danbrownie
Bilgisayardan bir şey göndermemi istiyor sizce ayıp değil mi?Siz cevap verir miydiniz?
Bilgisayardan bir şey göndermemi istiyor sizce ayıp değil mi?
Siz cevap verir miydiniz?
0
danbrownie
(02.05.20)
Samimiyete göre değişir, cevabı sizin bilmeniz lazım.
0
mesa
(02.05.20)
mesa +1

ama mesaj değilde geç saatte mail gelse, uyanıksam ve gördüysem cevap verip yollarım.

ha ben iş arkadaşlarımdan kimseye acil değilse mesaj ya da mail atmam geç saatte kolay kolay o ayrı.
0
fezagezgini
(02.05.20)
aynı seviye çalışan ve arkadaşsa, yetiştirmeye çalıştığı bir iş varsa samimiyetten ötürü atmış olabilir. yanıtlayıp yanıtlamamak sizin inisiyatifinizde.

sizden kademe olarak üstte patron ya da bir tık üstünüzdeki yöneticiniz bile olsa gece mesajları yanıtlamayın. yanıtlayacağınız ilk mesajdan itibaren "ben gece mesaj kabul ediyorum ve sorumluluğunu alıyorum" olarak algılanır hemen. 3 gün sonra tekrar gece mesaj atıldığında yanıtlamazsanız "sana dün mesaj attım yanıt vermedin" gibi saçmasapan bir baskı/uyarı karışımı laf işitebilirsiniz.

misal ben tüm uyarılara rağmen iş çıkışı iş telefonumu ofiste bırakıyordum. benim dışımdaki herkes gece yarıları bile rahatsız ediliyordu.özelden ararlarsa açmayacağımı da biliyorlardı.
0
elestirman
(02.05.20)
ayıp olduğunu düşünüyorsan ki buraya yazdığına göre düşünüyorsan ayıp. cevap vermezdim
0
monicapp
(02.05.20)
Hayır, öyle geç saatte yazan arkadaşım bile olsa cevaplamayıp sabaha bırakıyorum.
0
nihannihan
(02.05.20)
tam bir andavallık örneği. empati yoksunluğu had safhada maalesef. seviyorsa konuşsun uygun bir vakitte, saygı duyarım.
0
galaksi yolcusu
(02.05.20)
belliki whatsapptan yazmış.görmezden gelmek lazım
0
ShadowOfMoon
(02.05.20)
şöyle ki ben de geceleyin 1-2'de whatsapptan bir şey isterim. ama yakından tanıdığım insanlardan isterim ve hemen o dakika gönder manasından ziyade, sabah uyanınca müsait olduğunda atsın diye yazarım. o saatte aklıma gelmiştir, ertesin gün unuturum vb diye atıyorum genelde.

ama hiç bir samimiyetim olmayan biri yapıyorsa sallamam ertesi gün cevaplarım. sosyal teamüller önemli.
0
KaraSakall
(02.05.20)
belki de unutmadan yazayım, zaten sabah okur gönderir diye yazmıştır şimdiden, aciliyeti yoktur belki.
0
aziz dostum jack
(02.05.20)
cevap vermezdim. tepki de vermezdim. hiçbieşy olmamış gibi pazartesi sabahı yanıtlardım. acilse yarın öğlene doğru. mesajı alır zaten. almazsa ve tekrarlarsa söylerim.
0
sttc
(02.05.20)
Rahatsız olmuşsun ki buraya yazmışsın, bence cevap verme çünkü verirsen bunu tekrar yapmaması için bir sebep kalmayacak.
0
megalomaniac
(02.05.20)
cevap verme, yüz bulmasın.
0
antihero
(02.05.20)
sabah görür diye whatsappan yazılamaz.o kişinin sesi açıktır telinin ve uyandırır.ama sabah görür diye mail atılır.maille uyanan kimse yoktur herhalde.
0
ShadowOfMoon
(02.05.20)
(11)

Hesabınızda 5 milyon tl olsa hayatınız değişirmiydii?

al basmadan donu var
Döviz kuru sebebiyle aslında çok büyük meblağ sayılmaz bu para. Ancak 2000₺ ye 1 ay çalışan çok büyük bir kesim olduğunu düşününce yine de hiç fena rakam gibi durmuyor. İnsan isterse ömrünün sonuna kadar bu parayla yaşayabilir gibime geliyor. Siz 5.000.000₺ bakiye ile nasıl bir plan yapardınız?
Döviz kuru sebebiyle aslında çok büyük meblağ sayılmaz bu para. Ancak 2000₺ ye 1 ay çalışan çok büyük bir kesim olduğunu düşününce yine de hiç fena rakam gibi durmuyor. İnsan isterse ömrünün sonuna kadar bu parayla yaşayabilir gibime geliyor. Siz 5.000.000₺ bakiye ile nasıl bir plan yapardınız?
0
al basmadan donu var
(01.05.20)
İş kurardım o parayla. Gayrimenkula yatırım kesinlikle yapmazdım.
0
astrid
(01.05.20)
Çok bir şey değişmedi doğrusu.
Hiç değişmedi demiyorum ama hayatım değişti demezdim.
0
kisa
(01.05.20)
valla çok rahat geçinilir. 1 milyona güzel bir ev-araba alınır.

kalan 4 milyonla da çok rahat yaşarsın. faizi bile yeter.
0
jelly bear
(01.05.20)
hesabımda bu miktara yakın para var ve hayatım hep aynı, hiç değişmiyor.
0
galaksi yolcusu
(02.05.20)
Ömür boyu kazanacağım paradan daha fazlası olacağından kesinlikle değişirdi;

Öncelikle her ay ödemem gereken kirayı ödememe özgürlüğüne kavuşurdum daha sonrası ufak meblağla ile yapılabilecek hedeflerimi gerçekleştirirdim.

Geri kalanı hazıra dağ dayanmaz mottosuyla tüketilmeye devam ederdi.
0
murtiii
(02.05.20)
rahatlatir, borclari oderim. hayatim degismez, calismaya devam ederim.
0
cooperr
(02.05.20)
hayatım değişir evet. işi gücü bırakırım, mobil bir hayat düzenine geçip bir orada bir burada hayatımı yaşarım. 4,5 milyon lirasını yatırıma yatırır kalanı bir güzel yerim.
0
Bruce
(02.05.20)
duyuruda bu soruya cevap verip de degismeyecek olan kisi yoktur. hesapla bakalim hayatin boyunca calisirsan o parayi kazanabilecek misin?
0
baldur2
(02.05.20)
degismez, hesabimda degil ama toplam varligim o civarlarda.
hayat durmuyor ki, hep bi masraf, yasimizda genc sayilir, omrunun sonuna kadar rahat yasamani saglayacak bi para degil.

gercek su ki bir guven veriyor ama, sonrasi icin salla gitsin denilecek bir miktar degil.

cocuk var egitimi var. istekleri var, hastaligi sagligi var.

tl degilde dolar olsa bak o zaman daha farkli dusunurdum.
0
cairo
(02.05.20)
Değişmez gene ise gider gelirim en fazla zor zamanlar icin falan kenarda dursun diye dövize cevirip bankaya atarim
0
basond
(02.05.20)
Bi milyona müstakil bir e atölye kurardım, lüks falan değil amaç geniş alan ve çalışabilecek yer, bu köy olur, ücra biyer olur.

İki milyona da alet edevat makina alırdım, tabi bunun içinde araba, kamyonet falan da var. Tabi sıfır olması gerekmiyor hiç bişeyin.
0
hem şişko hem deli
(02.05.20)
(7)

sürekli ağlayan çocuğu olan üst komşuya uyarı

nahtoderfahrung
üst komşumuzun 2 tane, bi kız bi erkek çocuğu var, yaşlarını bilmiyorum ama kız olanın ufak olduğunu erkek olanın da okul çağında olduğunu tüm gün maruz kaldığım konuşmalardan anlayabiliyorum. kendilerini hiç görmedim eve yeni taşındım virüs mirüs derken tanışmadık hiç. kız olan tüm gün ağlıyor ama
üst komşumuzun 2 tane, bi kız bi erkek çocuğu var, yaşlarını bilmiyorum ama kız olanın ufak olduğunu erkek olanın da okul çağında olduğunu tüm gün maruz kaldığım konuşmalardan anlayabiliyorum. kendilerini hiç görmedim eve yeni taşındım virüs mirüs derken tanışmadık hiç.

kız olan tüm gün ağlıyor ama böyle ağlamak değil afedersiniz g*tünü yırtarak ağlıyor, her gün istisnasız 3-4 kere ağlamasını dinliyorum annesi de sakinleştirmek yerine ufacık çocuğa öyle bir bağırıyor ki sanırsın evladı değil de düşman doğurmuş gibi. dün gece 1 buçuk gibi yataktan zıpladım, yine aynı anne, yine aynı kız çocuğu bi anda başladılar ağlaşmaya bağrışmaya.

evde oyun da oynuyorlar yine ses oluyor, buna bir şey diyemem virüs var yapacak bir şey yok mecbur çocukların bir şeylerle oyalanması gerekiyor, ama bu ağlama olayı ve bağrışma olayı sabrımı zorlamaya başladı. geçen dayanamadım sopayla tavana vurdum, kadın çocuğa daha beter bağırmaya başladı bu sefer sdfgsdfg.

baba nerde ne iş yapar hiç bir fikrim yok, bir kere tanıştık, kendisi apartman yöneticisi. dünya umrunda değilmiş gibi görünen bi eleman.

üst katımdaki insan profilini az çok özetledim, müge anlıya konuk olsalar sırıtmazlar, bunları en kibar ve ortalığı germeyecek şekilde nasıl uyarabilirim tavsiye arıyorum.
0
nahtoderfahrung
(28.04.20)
disaridan uyararak hicbirsey degisterecegini sanmiyorum. bence insani yonden yaklasin. cocuklar ve aileyle samimiyet kurun. o zaman uyarabilir yada uyarmaya gerek kalmaz.
0
buenosdias
(28.04.20)
Yöneticiye söyle diyecektim de gerek kalmadı. Huylu huyundan vazgeçmez. Tv sesi falan olsa hani kısar, izlemez vs. diyeceğim de ne çocuk ağlamayı keser ne de anne çocuğa karşı davranışını değiştirebilir. Bence kulak tıkacı kullan evde kitap falan okuyacaksan. Bir de corona muhabbetinin geçmesini bekle. Türk-ortadogu-afrika çocukları bu şekil, yapacak bir şey yok.
0
prole
(28.04.20)
aynı çocuktan benim üst katımda da var, etini kesercesine çığlıklar atarak avaz avaz bağırıyor ama yapacak bir şey yok
0
lcha
(28.04.20)
Bizim böyle bir alt komşumuz vardı. Annem bi akşam dayanamayıp "bebek sürekli çok ağlıyor, acaba bi yerini mi kırdı ya da hasta mı, çocuk ağlarken içim acıdı, bir şeyi mi var, yapabileceğimiz bir şey var mı" diye aşağıya inmişti. Bu olaydan sonra zahmet edip biraz evdeki bebeklere bakmaya başlamışlardı.
0
GoodMorningTeacher
(28.04.20)
kesinlikle kapıya gidip de insan yerine koyup laf anlatmaya çalışma.

çünkü çocuğuna böyle davranan insanla hiç iletişim kuramazsın.

bak yukarımızda 3 çocuklu aile var, gürültü falan oluyo ama ana babaları bütün gün çocukları oyalasınlar diye türlü türlü şeyler yapıyolar.

ara polisi çocuğa karşı şiddet var, her gün deli gibi ağlıyor, annesi çok bağırıyor, dövüyor mu, bişey mi yapıyor bilmiyorum de ihbar et.

hatta sosyal hizmetlere de yapabilirsin bunu. ondan sonra gör.
0
hem şişko hem deli
(28.04.20)
Önceki oturdugum evde anlattiklarinin birebir aynisi hatta fazlasini yasadik. hali silkeleme, sabahin 6'sinda oyun havasi ile calan uyanma alarmi ve o alarmin 30 dk boyunca calmasi ama kimsenin uyanmamasi(baya roman havasi filan). Evde olduğumuz her an anneeeeeğ diye bagirma sesi...
Yazin annenin iki cocugu da site havuzuna gonderip evden asagiya(7kat) onu yapmayin sunu yapin diye cir cir bagirmasi(bogulma ihtimalini goze alıyor sanki aninda mudahale edebilecek balkondan bagirarak)...
İnsanca yaklasmayi denedik, tanisma ve dostca uyarmayi denedik, yonetime şikayet ettik. Asansore anonim kibar dille uyari notu astırdik.
Sopayla tavana bile vurduk.
Evladina dediginiz gibi dusmanca davranan insandan medeniyet beklenmiyormus.

Taşındık.

edit: (git: www.youtube.com )
0
oksijensiznefes
(28.04.20)
taşının. bu sebeplerden mütevellit artık her daim en üst katlarda yaşıyorum. mesudum, huzurluyum.
0
galaksi yolcusu
(28.04.20)
(5)

Okuma önerisi

metingiller
Distopya kelimesiyle çok sık karşılaşmaya başladım son zamanlarda. Ufak bir araştırma sonucu distopyadan önce ütopya kavramını anlamam gerektiği sonucuna ulaştım. Bu konuda okuma yapmak kavramları kafamda detaylandırmak istiyorum. Okuma önerilerinize ihtiyaç duyuyorum. Yardımcı olursanız sevinirim.
Distopya kelimesiyle çok sık karşılaşmaya başladım son zamanlarda. Ufak bir araştırma sonucu distopyadan önce ütopya kavramını anlamam gerektiği sonucuna ulaştım. Bu konuda okuma yapmak kavramları kafamda detaylandırmak istiyorum. Okuma önerilerinize ihtiyaç duyuyorum. Yardımcı olursanız sevinirim. Teşekkürler
0
metingiller
(27.04.20)
distopyadan önce ütopya okumanız gerekmiyor. istediğinizle başlayabilirsiniz.

ister ütopya olarak Thomas Moore-Utopia okuyun, ister distopya A.Huxley-Brave New World.

aşağı yazarlar ben başlatmış olayım en bilindikleri
0
AlsterWasser
(27.04.20)
George Orwell 1984 ve Hayvan Çiftliği

Fahrenheit 451

Türün ilk örneklerinden Zamyatin'in Biz kitabı var. Demir Ökçe de distopya diye anılır zaman zaman ama açıkçası Jack London'un politik görüşlerini içeren bir yapıt sadece.
0
black holes in the sky
(27.04.20)
Campanella'nın Güneş Ülkesi de eski ütopyalardandır.
0
wish i could find a way to disappear
(27.04.20)
yevgeniy ivanoviç zamyatin distopyanın atası kabul edilir. zamyat'in biz kitabı distopik dünyanın ilk eseridir. öyle ki, orwell'in 1984 kitabı bu kitabın sönük bir örüntüsüdür. ithaki yayınları/biz kitabıyla başlaman doğru olur kanısındayım.
0
galaksi yolcusu
(27.04.20)
Zamyatin- Biz ile başlamanı öneririm
0
purplee
(27.04.20)
(18)

Oyun bağımlısı mıyım sizce ve öyleysem nasıl kurtulabilirim?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Durumu olmayanlar için özet sondadır!!!Merhaba arkadaşlar,Dün kendime kabullenmesi zor bir şeyi sordum: Ben oyun bağımlısı mıyım? Çünkü 1 ay önce KPSS' ye çalışmaya odaklanmışken ve düzenli çalışmaya başlamışken virüsü ve sınavın ertelenmesini bahane edip çalışmaya ara verdim. Zaten isteyerek de çal
Durumu olmayanlar için özet sondadır!!!

Merhaba arkadaşlar,

Dün kendime kabullenmesi zor bir şeyi sordum: Ben oyun bağımlısı mıyım? Çünkü 1 ay önce KPSS' ye çalışmaya odaklanmışken ve düzenli çalışmaya başlamışken virüsü ve sınavın ertelenmesini bahane edip çalışmaya ara verdim. Zaten isteyerek de çalışmıyordum ama yine de çalışıyordum. Ama şimdi surf yapıp, televizyon izleyip oyun oynuyorum. Bakıyorum birçok kişi kendine bir hedef koymuş ve deli gibi ona ulaşmaya çalışıyor. Bense ağustos böceği gibi her şeyi sallıyorum. Bunun en önemli nedeni ise ders çalışmayıp oyun oynamak istemem. Oyunlardan hiç kopmak istemiyorum, asla doymak bilmiyorum. Oyun oynamasam bile kendimi oyunlarla ilgili haberler okurken buluyorum. Sanki resmen beni avucuna almış. Tüm hayatımı etkiledi resmen. Asosyallik had safhada, aşk hayatı diye bir şey yok, spor yok, çekicilik yok, kendine bakmak yok. Koca bir loserlık var sadece.

Sadece bu da değil. Geçmişe baktığımda görüyorum ki hayatımı çok fena etkilemiş. Bunu inkar ediyordum hep ama gerçek daima oradaydı. 20 yıldan beri oyunlarla iç içeyim. Yani bir oyun basını mensubu olsam hiç sırıtmazdı. Hatta en büyük hayallerimden biri de oyun sektöründe çalışmak. Para almadan bile yapabilirim bunu. Her neyse oyunlara verdiğim emeği eğitim hayatıma, kariyerime falan verseydim şu an çaresizce neden KPSS'ye çalışmıyorum diye düşünmezdim. Bu arada yanlış anlaşılmasın tembel biri değilim ama gerekli özeni gösterseydim şu an çok iyi yerlerdeydim. Hiçbir şey için motivasyonum yok, kendime bir hedef koymuyorum koysam bile iki gün sonra unutulup gidiyor. Ne yapacağım böyle bilmiyorum. Kapasitesi yüksek bir insanken o kapasiteyi kullanmıyorum.

29 yaşına girdim, bir baltaya sap olamadığımı görünce kendimi sorgulamaya başladım. Bazen Duyuru'da hangi işi seçmeli başlıklarını görünce "Bu sen de olabilirdin" diyorum kendime. Artık kendime yazık ettiğim gerçeği sürekli aklımda. Umarım kendime çeki düzen verebilirim. Siz ne önerirsiniz? Aynı durumu yaşayıp kurtulan veya tanıdığı olan var mıdır? Biraz uzun oldu, kusura bakmayın. Teşekkür ederim.

Özet: Oyunlardan kopamıyorum, daha doğrusu kopmak istemiyorum ve eğitim ve kariyer hayatımda çok iyi yerlere gelebilecekken bu durumdan dolayı hiçbir şeye emek veremedim, motivasyonum olmadı hiçbir şey için ve kendime hedef koyamadım. Bu durumdan nasıl kurtulabilirim?
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(18.04.20)
belki de tam bir dönüm noktasındasındır ve burdan dönüp artık vakti en iyi şekilde değerlendirme kararını verirsen, hayatın boyunca hiç oyun oynamamış halinin bile yakalayamayacağı bir fırsatı yakalayacaksındır.

bugün, hemen şuan itibariyle vaktini muazzam şekilde değerlendirmek için söz ver ve işinin vaktinden daha fazla olmasını sağla bir şekilde. tam olarak şuanda ama, şimdi olmazsa hiç olmaz. bence seni büyük bir fırsat bekliyor, bunun vakti gelmiş, treni kaçırma derim. o trenin ne treni olduğunu ben bilemem, onu sen bulacaksın.
0
KUCO
(18.04.20)
EMDR tedavisi öneririm. Hala çok gencsiniz bir gün daha ağır bir şekilde dank edebilir hayatınızı ne uğruna harcadığınız gerçeği.
0
deer hunter
(18.04.20)
Mademki bu durumdan rahatsızsın o zaman kendine ulaşabileceğin bir çalışma hedefi koy.Önce bunu oturt.Daha sonra kademeli olarak arttır.Bu süreçte yine oyununu oyna ama giderek istediğin noktaya getir.Değişim bir anda olmaz!
0
oyle
(18.04.20)
Valla kpss sayesinde şu anda oyun oynayabiliyorum :D oyun oynamaya devam edebilmen için gelire ihtiyacın olacak onu da kpss ile sağlayabilirsin. Birkaç ay ara ver çok zor bir şry değil. Madddesel bağımlı değilsin sık dişini biraz. İşsiz kalırsan yeni oyunları alabilecek maddi durumun olmayacak
0
glamdr1ng
(18.04.20)
Bence oyun bağımlısı olmaktan ziyade, hayattan kaçıyormuşsunuz gibi geliyor. Kendimden biliyorum.
0
maxim gorki
(18.04.20)
kafana göre takıl. dünyayı kurtarmaya niyetli çok insan var ne de olsa.
0
galaksi yolcusu
(18.04.20)
@ KUCO İyi düşüncelerin için teşekkür ederim. Açıkçası bunu itiraf ettikten sonra içimde kaldığım yerden devam etmem için bir mecburiyet duygusu oluştu. Bence de şimdi olmazsa hiç olmaz. Umarım o treni kaçırmam. Pozitif düşüncelerin için çok teşekkür ederim.

@ deer hunter EMDR'yi araştıracağım, öneriniz için teşekkür ederim. Haklısınız, zararın neresinden dönülse kardır. Umarım dediğiniz gibi daha ağır bir şekilde kafama dank etmez. Tavsiyeniz için teşekkür ederim.

@ oyle Kendime plan program yapıp ona uymakta çok başarısızım. Ama dediğin gibi bir hedef koyup ona ulaşmaya çalışmak çok önemli. Zaten geçen seneye göre oyun oynama sürem ciddi ölçüde azaldı. Hatta önceden bir ayda 2-3 oyun bitirirken şimdi bir ayda bir oyun bile bitiremiyorum. Ama oyun oynamasam bile ders çalışmamak için oyalanıyorum. İstikrarlı olmak lazım. Önerin için teşekkür ederim.

@glamdr1ng Tebrik ederim öncelikle. Başarın daim olsun. Birazcık kıskandım seni :D Aslında maddi açıdan çok sorunum yok. Çalıştığım dönemden biriktirdiğim maaşlarla idare etmiştim geçen seneye kadar ve paralar suyunu çekince serbest çevirmenliğe falan başladım, o sayede çok olmasa da bir kazancım var. İstediğimi alabiliyorum. Alamasam da biriktirip alıyorum. 3 yıldır falan ailemden para istemiyorum. O açıdan sorunum yok. Ama sonuçta kendime bir hayat kurmam gerekiyor. O yüzden dediğin gibi dişimi sıkmam gerek. Zaten 35 yaşından sonra iş bulmak çok zor olacak.

@kobuzchi kiz Vallahi o psikologları dinlersem sanırım iflah olmam daha zor olur :)
Aslında oyun sektörüne yönelmek dediğiniz gibi daha çok akılcı olurdu ama bunun için altyapım yok. Yazılımla uzaktan yakından alakam olmadığı için biraz hayal kalıyor. "Oyun basını" derken aslında daha çok oyun inceleme, haber sitelerinde çalışmak veya Youtuber olmak gibi şeyler var ama dediğiniz gibi iletişime giriyor. Ama maalesef iletişim okumadım. Yabancı dil bölümü mezunuyum. Geçmişte bu tarz sitelerde yazmak için başvuruda bulunmuştum ama olmadı. Bir de benden istedikleri şeyleri çok güzel yazmama rağmen olmadı. O yüzden bir daha da uğraşmadım. Tavsiyeniz için çok teşekkür ederim.

@ maxim gorki Evet o da kuvvetle ihtimal. Sorumluluk almaktan da kaçıyor olabilirim. Tespit için teşekkür ederim.

@ galaksi yolcusu Dünyayı kurtarmak istemesem de en azından kendimi kurtarmalıyım bence. Teşekkür ederim.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(18.04.20)
cok takilma be, spora basla, gerisi gelir merak etme
0
müptezel dostoyevski
(18.04.20)
@ müptezel dostoyevski Tavsiye için teşekkür ederim. Spora ders çalışmaktan daha da uzağım. O nasıl olacak bilmiyorum.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(18.04.20)
Bence nasılsa idare ediyorum diye adım atmakta oyalanıyor olabilirsin. Kafanda kuracağın nasıl bir gelecek istiyorum tasviri sana yardımcı olacaktır. Başlangıçta hızlı yol almaya çalışmamanı ve kendini alıştırarak ilerlemeni tavsiye ederim.
0
mekaniker
(18.04.20)
Zor bir şey bence. Yani nedir nasil olur fikrim yok ama ben ortaokul ve lisede böyleydim mmorpg ile. Sabah/ogle/aksam oynardim, sevgililerden ayrildim, derslerde sikinti oldu vs. Sosyal hayat yoktu.

En sonunda bir gun napiyorum lan oldum. Bilgisayarda oyun namina her seyi sildim, fotografindan cektigim videoya, karakterimi vs her seyi sildim. Bir daha da oynamadim.

Yani bana göre ne olursa olsun tedavisi ancak yarabandi cekmek gibi olacak cunku gunde 1 saat oyniyayim falan olmuyordu, en azindan bende.

Kolay gelsin gercekten.
0
logisticsmanager
(18.04.20)
@ mekaniker Evet, haklısın. İçinde bulunduğum rahatlık çok büyük bir etken. Ama sonuçta çalışarak elde edeceğim başarıyla daha büyük bir rahatlık elde edeceğim. Dediğin gibi yavaş ama sağlam adımlar atmam ritmi yakalamamı sağlar umarım. Tavsiye için teşekkür ederim.

@ logistiscsmanager Sen de zor bir durumdan kurtulmuşsun, tebrik ederim. Hem lise hayatımda hem de üniversite hayatımda oyun yüzünden okullarını çok fena batıran arkadaşlarım vardı. Çok şükür onlar gibi olmadım. Sanırım öyle olsaydım şimdi daha kötü durumda olabilirdim. Gerçekten kurtulması zor. Günde 1 saat oynamayla falan olmuyor gerçekten, doymuyorsun, daha fazla istiyorsun. Temelli bırakmak şart ama onu nasıl başaracağım bilmiyorum. Tavsiye için teşekkür ederim.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(19.04.20)
29 yaşında/kadar kendine ev etrafına faydası dokunmamış bir bireyin bu noktadan sonra bir şey yapması mümkün değil. demek ki bu hayat sizin için en olması gereken şekilde ilerliyor. böyle devam.

akşam 22:00'dan sonra 02:30'a kadar cs:go yapıyoruz 10 kişi, oynamak isterseniz bilgileri paylaşırım.
0
h264
(19.04.20)
neden oyun oynadigina odaklan. sebebi var oyun oynuyor olmanin. bir seyden kacis olmali.
0
Leonardo~Da~Vinci
(19.04.20)
@ h264 Nereden biliyorsunuz aileme veya kendime faydam olmadığını? Bunları yazmış olmamın sebebi şu anda olmam gereken yerde olmamı engelleyen durumdan nasıl kurtulabileceğim konusunda yardım istemekti. Bu arada ben online takılmıyorum, size iyi oyunlar dilerim. Davet için teşekkürler.

@ Leonardo Da Vinci Evet, var bir sebebi. Benim için oyun oynamak kitap okurken kitabın içindeki dünyada kaybolmak gibi bir şey. Tamamen edebi bir şey. 20 yıldan beri oyun oynuyorum ve bana o kadar çok şey kattı ki saymaya kalksam sayamam. Bugün sahibi olduğum kültür ve bilgi birikiminin çok büyük bir kısmını oyunlara borçluyum. Her oyun oynayan insanda da bu derinlik yoktur mesela.

Bir de mesela şu an İngilizcem iyiyse ve onun yanında da Almanca öğrendiysem bu oyunlar sayesindedir mesela. Hatta yeni bir dil öğrenmek istesem o da İspanyolca olurdu ve bunun sebebi de en sevdiğim oyunun İspanya'da geçmesi. Bir hayalin içinde yaşamak gibi işte.

Şu an bunları yazarken hissettiğim duygular o kadar güzel ki anlatamam. İnsanları sevmeme, tahammülsüzlük gibi şeyler de işin içine girince insan gerçekliğini oraya taşıyor. Ama maalesef öyle bir gerçek yok ve ben esas gerçekliği görmezden geldikçe nelere mal olduğunu görmeye başladım. Teşekkür ederim.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(19.04.20)
@ dumbest_man_alive Quake de ne efsaneydi ama cidden. Ben Playstation 1' de Quake 2 ile başlamıştım. Tabi Playstation olduğu için online falan yok, arkadaşlarla falan split screen oynuyorduk. Ne keyifliydi. Ayrıca hikayeli oynanışı da şimdi çıkan bir çok oyuna taş çıkartırdı. Ah o günler!

Siz ne güzel kendinizi kurtarabilmişsiniz. 4 arkadaş çok iyi yerlere gelmişsiniz. Diğer arkadaşa üzüldüm. Lisede kaç arkadaşım Knight yüzünden okullarını harcadı. Üniversitede yine kaç arkadaşım LOL yüzünden okulu kaç yıl uzattı, bazıları çabuk toparladı uzatmadan mezun oldu. Ama geneli iş güç sahibi oldu. Ben onlar kadar abartmamama rağmen iş güç sahibi olamadım. Nedenini hep merak etmişimdir?

Bu arada hiç öyle internet cafede oturup da 1 saat oyun oynamış biri de değilim. Bana çok ters zaten. Zaten öyle bir şey yapsam ailem sağlam bir silkelerdi.


İşte oyunların bana kaybettirdiği en önemli şey üniversitede iyi bir bölüm kazanabilecekken önemli görülen ama mezun olunca bir halta yaramadığını gördüğüm vasat üstü bir dil bölümüne razı olmaktı. Sınıfın başarılı öğrencilerinden biri olarak mezun olduktan sonra iş hayatım beklediğim gibi gitmedi. 1 yıl iş bulamadım. Sonra bulduğum bir işte 4 ay çalıştım ama çekilecek gibi değildi, doğru düzgün ödeme yok bir şey yok, herkese mobbing gırla. Çıktım tabi. Paramı avukatla alabildim. 6 ay iş bulamadıktan sonra büyük firmada işe başladım ama onda da takım lideriyle anlaşamadım, 2 ay çalıştıktan sonra ayağımı kaydırdı. 2 ay sonra işsizliğim 2. yıla girecek ve bu 2 yılda kaç görüşmeye gittiysem hep olumsuz oldu. Ailem tek şansımın KPSS olduğu konusunda ısrar etti, başka bir seçeneğim olmadığı için bu sınava hayatım buna bağlıymış gibi çalışmam gerekiyor ve içimden çalışmak gelmiyor yine, sınavların ertelenmesi de tuz biber oldu, çalışmaya başlamışken ara verdim. Sanırım bunun ne kadar önemli olduğunun farkına yeni varıyorum.

Dediklerinde haklısın. Yanlış bir şey yok. Bu arada ilk adım olarak az önce bilgisayardaki tüm oyunları kaldırdım. Bu en en kolay olanıydı. Psikolojik bir savaş vermem gerekiyor ve bu da en zoru. Tavsiyen için teşekkür ederim.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(19.04.20)
sene 2003 falan, MOHAA yeni cikmis, arkadaslarla deli gibi online odalarda oynuyoruz. sabah universiteye gidiyoruz, aksam evlere dagilir dagilmaz basliyoruz, her aksam 5-6 saat. tonla para harcamisiz bilgisayalari agzina kadar doldurmusuz, son teknoloji. oyun fareleri, klavyeleri, paramizin yettigi ne var ise gomduk. aramizdan birisi gitti 3-5 tane eski migfer buldu bir yerden, hepimizin oynarken kafada bir tane migfer. tam rezillik yani.

boyle 2-3 sene gittik. herkes teker teker mezun olmaya falan basladi, mezun olan askere gidiyor, sonra is buluyor calismaya basliyor, kopuyoruz yavas yavas. ben yuksek yapmaya karar verdim, okula devam. hala aksamlari kastiriyorum, yas 24-25 artik.

birgun bir odaya girdim, saglam bir ekiple kapisiyorum. hile falan yok eminim ama vuramiyorum elemanlari. catir cutur indiriyorlar beni. neyse 3-4 saat sonra pes ettim. dedim gencler ne ayaksiniz, kimsiniz nesiniz. iste biri 12 yasinda, biri 14. 20'lik bir kisi yok. yas ortalamasi 14-16 veletlerin.

o gun farkettim ki artik bizden gecmis, bir sonraki nesile me$aleyi devrettim. cd'yi kirdim direk. orda bitti.

ustunden 5-6 sene gecti, bir tek beni diablo 3 heyecanlandirdi. kendime soz vermistim cikarsa alacam, sistem kuracam sirf bu oyun icin vs. oyun cikti screen shotlara falan bakiyorum ama yok, zerre istek yok. yas zaten 30 olmus. o sene evlenmeyi dusunuyorum, mezun olmusum ise girmisim vs. hayat bambaska bir yone gidiyor.

simdi baktim diablo 3 cikali 8 sene olmus. bu arada ben evlendim coluk cocuga karistim. hayat kosturmacasi icinde birak oyun oynamayi gun icinde kendime ayiracak 1 saati zor buluyorum.

ozetle, ben de 20'li yaslarin ortasinda ulan herhalde olene kadar oynarim kafasindaydim. biraktiktan sonra da eksikligini acikcasi hissetmedim. hayat seni alip baska yerlere goturuyor. kendini hayatin akisina birak, olay zaten kendiliginden cozulecek.
0
cooperr
(19.04.20)
MOHAA da zamanında bir efsaneydi. Zamana damga vurmuş oyunlardan biri. Yalnız miğferle oyun oynama kısmına fena güldüm cidden :D

Ben de eskisine kıyasla daha az oyun oynuyorum ama bir türlü kopamıyorum. Her ne kadar eskisi gibi tad alamasam da oynuyorum yine. Steam'de, Uplay'de, Origin' de oynanacak bir sürü oyun var daha, bazen kim oynayacak bu kadar oyunu diye soruyorum kendime. Umarım başarabilirim kendime hakim olmayı. Tavsiye için teşekkürler.
0
🌸İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(19.04.20)
(4)

Dekalog/Kieslowski

mesa
Şimdi 5. bölüme geldim de 5 ve 6'nın film olan, uzun halleri de varmış, uzun hallerini mi izleyeyim sizce yoksa Dekalog'taki bölümlerden devam mı?
Şimdi 5. bölüme geldim de 5 ve 6'nın film olan, uzun halleri de varmış, uzun hallerini mi izleyeyim sizce yoksa Dekalog'taki bölümlerden devam mı?
0
mesa
(15.04.20)
Uzunlarini izle bence, ben zamaninda kisalari izledim oyle kaldi. Yarida birakmis hissediyorum. Sonlari da farkliymis galiba. Uzun olunca karakterleri belki derinlemesine daha iyi taniyip analiz imkanim olurdu, benim havada kaldi biraz sahsen sankim.
0
freedonia
(15.04.20)
kesinlikle uzunları izle. bazı kilit sahneler kısada yok.
0
stationary traveller
(15.04.20)
bölümlerden devam edebilirsin. ben filmleri sonra izlemiştim.
0
ryhmer
(16.04.20)
bunları bitirip diğerlerine geçmiştim ben. memnun kalmıştım sıralamadan.
0
galaksi yolcusu
(16.04.20)
(11)

Nasıl ağlarım ?

dakota
Bir olaydan sonra ağlamamak için kendime söz verdim. Ve tam 10 yıldır ağlamıyorum. Artık ağlamak istiyorum acıklı film müzik falan açıyorum ama olmuyor. Ağlayamıyorum. Nasıl ağlarım ?
Bir olaydan sonra ağlamamak için kendime söz verdim. Ve tam 10 yıldır ağlamıyorum. Artık ağlamak istiyorum acıklı film müzik falan açıyorum ama olmuyor. Ağlayamıyorum. Nasıl ağlarım ?
0
dakota
(15.04.20)
sogan dogramak kesin cozum
0
fakyoras
(15.04.20)
sözünüzü geri alın.
ağlamak iyi bir şey, deşarj olmanız lazım.
0
blatta hiberna
(15.04.20)
10 yıldır hiç ağlamamış olmak hayatın olağan akışına ters ve gerçekçi değil. dağ başında izole vesaire yaşamıyorsanız bu imkansız. bence bununla üstünü örttüğünüz gerçek probleminizle yüzleşmeye çalışın.
0
Phoebe
(15.04.20)
aşkı kovala, nasıl güleceğini unutursun.
0
galaksi yolcusu
(15.04.20)
Dağ başında falan da değilim. Evet bir şekilde deşarj olmam lazım. Ama olmuyor beceremiyorum ağlamayı. Beynim unuttu mu ne yaptı ?
0
🌸dakota
(15.04.20)
Bi an soruyu ben mi sordum acaba oldum :D Hayat bazen kişilere aşırı acımasızca davranınca, çok fazla haksızlığa uğrayınca, yaptığın emekler boşa çıkınca vs vs kalbi taşlaşıyo insanın ve ağlayamıyor. Bilmiyorum sende de durum böyle mi ama.. Ağlamak için duyguları salcağın işler yapman lazım aklı ve rasyonelliği bi tarafa bırakıp. Kendine acı mesela. Geçmişe bi vtr hazırla gelsin "bana şunu yapmasalardı ben böyle yapabilirdim, şu önüme set çekmeseydi ben şurdaydım, bunlar hep beni buluyo, çok mu şanssızım, kaderim mi bu, hep mi böyle gidecek" gibi deli sorulara odaklan. Anladın sanırım konsepti :) 2 damla 2 damaldır, sonra o duygusal bataktan koşarak uzaklaş :D
0
superfluid
(15.04.20)
Söylediğin soruları çok sordum kendime ama sordukça kalbim daha da taşlaşıyor ve ağlama duygusundan daha da uzaklaşıyorum. Neredeyse hep geçmişi düşünüyorum zaten. Ama olmuyor inan :) yapamıyorum. @superfuid
0
🌸dakota
(15.04.20)
Amaç duygu boşaltmak değil mi? O zaman yastık falan da tekmeleyebilirsin. Dağlık bi yer varsa nefesin yetmeyene kadar koşup dağa taşa bağırabilirsin. İlla da ağlamak gerekmez ya, olmuyosa olmuyodur :D Benim de durumum o kadar aynı ki! Hatta ayağım bacağım bi yere çarpsa aşırı acıdan gözüm dolar ama anında kurur yine ağlayamam. Yani evet sinir bozucu ama o duygu yükünü hiç değilse başka yollarla boşaltmaya çalış. Hiç değilse hafiflersin :)
0
superfluid
(16.04.20)
superfluid sorduğu soruları ve daha fazlasını saçma sapan bir şeyle uğraşırken sorun kendinize. mesela telefonda oyun oynarken falan yürüyün kendinize. yani tam ilginiz olayda olmasın da böyle arkadan arkadan yükselin. ya da koşarken yapın. spor yaparken. çalışıyor. insan iki şeyle meşgulken daha zayıf oluyor. bir anda sizde şaşıcaksınz.
0
fosforlu cevriye
(16.04.20)
Ağlayabilmek için sevmek lazım. Evcil hayvan edinebilirsiniz. Sonra eve 1 saat geç gelince bile ağlayası geliyor zaten insanın.
0
eatpraylaw
(16.04.20)
2 tane köpeğim var :)
0
🌸dakota
(18.04.20)
(14)

Çok sıkıldım

Sakinolmamlazim
Karantinada 30. GünümBugüne kadar çok fazla sıkıntı yaşamadım, normal seyreden sıkıntılarım vardı.Ama bugün nakış işlerken, evet evet yanlış okumadınız, hüngür hüngür ağladım annemi özledim diye (yaş 30)İnanılmaz tahammülsuzum bugun. Her şey batıyor her sey! Hadi azıcık spor yapayım dedim kolumu kal
Karantinada 30. Günüm

Bugüne kadar çok fazla sıkıntı yaşamadım, normal seyreden sıkıntılarım vardı.
Ama bugün nakış işlerken, evet evet yanlış okumadınız, hüngür hüngür ağladım annemi özledim diye (yaş 30)

İnanılmaz tahammülsuzum bugun. Her şey batıyor her sey!
Hadi azıcık spor yapayım dedim kolumu kaldıramadım. Karantina başladığı zamandan beri bir motivasyon eksikliğim de vardı, o da beni korkutuyor ya hiç motive olamazsam yapacak işleri tamamlayamazsam diye.

Nefes egzersizi yapayım diyorum yemin ederim ona bile odaklanamadim.
Ilık bir dus almak iyi gelir normalde ama duştan sonra saçımı kurutmaya usendigim için onu da yapmadım.

Sabah kalk yine aynı döngüye gir, gerçekten yoruldum

Şu an maydonozdan halliceyim.

Sizde durumlar nasıl?
0
Sakinolmamlazim
(14.04.20)
öncelikle kendinize haksızlık etmeyin. ben 35. günümdeyim ve yalnız yaşıyorum. ilk iki üç hafta vakit geçirmek zor gelmedi. sürekli yapacak bişeyler yarattım kendime. en büyük motivasyonum yarını düşünmemek oldu. günlük düşünüp günlük yaşıyorum. böylece çok daha fazla demoralize olmamın önüne geçiyorum.

onun dışında ne olursa olsun insanın hayatının birden değişmesi 35 gün boyunca bir şekilde eve kapanması normal bir durum değil. o yüzden arada yaşanacak düşüşler de çok normal bence. tamamen bu düşüşe odaklanırsak işin içinden çıkılmaz bir moral bozukluğuna gidebilir durum. o yüzden dediğim gibi kendinize çok haksızlık etmeyin, böyle günlerin olması da normal. hayatımız normal seyrinde giderken de bazen durduk yere modumuz düşebiliyor, canımız hiçbir şey yapmak istemiyor. bunu da öyle düşünün. yine canınız spor yapmak isteyecektir, yine bişeyler yaparken kendinizi çok keyifli hissedeceksiniz. yarın yeni güne uyandığınızda bile daha iyi hissedeceksinizdir.

ben telefonla çok konuşmayı sevmeyen biri olarak konuştukça kendimi daha iyi hissettim örneğin. etkileşimde kalmak daha normal hissetmeyi sağlıyor. deneme yanılma yöntemiyle keyif alabilceğiniz yeni uğraşlar bulabilirsiniz. nakış da meditayson gibidir eminim. bu günler geçecek bir şekilde. değişik bir tecrübe olarak düşünün ve şu ana kadar 30 gün güzel vakit geçirdiğiniz için kendinizle gurur duyun.
0
hypathia
(14.04.20)
@hypathia çok naziksiniz, çok teşekkür ederim
Ayrıca nickinize bayıldım :)
0
🌸Sakinolmamlazim
(14.04.20)
Karantinada 7. haftam. Keyfim yerinde, her sabah hazırlanıp ofise gitmemekten çok mutluyum. Haftasonları çıkıp biraz temiz hava alıp dönüyorum sadece. Bir tek spor yapamamaktan ve sürekli evde yemek yemekten sıkıldım. Onun dışında çok iyi. Böyle devam edebilirim.
0
synesthesia
(14.04.20)
sakin olman lazım :) evde vakit geçirmek için yaptığın şeyleri çeşitlendir. ya da yeni şeyler dene. atıyorum internetten ebru seti sipariş et, youtube'dan falan onu öğren. yenilik iyidir.

ben de durumlar iyi şükür, okullar ilk tatil olduğunda şehirdışında okuyan kardeşim otobüse binmesin diye yanına gittim. ailemin yanına götürmek yerine bana geldik. o olmasa patlardım ama herhalde.
0
antihero
(14.04.20)
ben de berbat durumdayım. kitap okuyayım diyorum hemen sıkılıyorum.
twitter, instagram, facebook, sözlük, duyuru, yabancı gazeteler, dating uygulamaları, mailler bakıp duruyorum. onlardan da sıkılıyorum
karantinanın ilk günlerinde ek ağırlık plakası aldım. ama doğru dürüst çalışamıyorum, üşeniyorum.
abur cuburlara abandım. fit olmak bir kenara kilo alacam.
bir de armağan çağlayan yazısı bırakayım:

"Bütün gün evde oturup hiç bir şey yapamıyorum. Nasıl konsantre olacağım bilmiyorum. Okumaya çalışıyorum olmuyor, ders çalışmaya çalışıyorum olmuyor, film seyretmek olmuyor. Bütün gün mal gibi tivitır, instigram saçmalığı arasında gidip geliyorum!"

twitter.com
0
tabudeviren
(14.04.20)
İşiniz devam ediyor (maaş yatıyor)/maddi sıkıntınız yoksa, ailenizin sağlığı sizin sağlığınız yerindeyse zevk almaya bakın. Motivasyonu boş verin neye motive olacaksınız. Film dizi izlemekle başlayın.

Karantina da 20. günüm. Tek yaşıyorum. Karşılıklı yüz yüze bir insan ile diyalog kurmayalı (market dışında ona da diyalog denirse) 20 gün oldu. Arada bir telefonla konuşmasam ses tellerim körelecek diye korkuyorum.
Yemek yapmayı sevmeyen ve bilmeyen biri olarak, yemeği halletme işinden sıkıldım. sabah yumurta akşam tost ya da hazır yemekler arada bir yemeksepeti. Artık keşke acıkmasam diyorum. Onun dışında yalnızlığı seven bir insan olarak şimdilik fena gitmiyorum. Arada işle ufak tefek yapılacak iş oluyor onları hallediyorum. Onları hallederken zaman geçiyor. Onun dışında diziye verdim kendimi. Ha bir de evi temizlemeye üşeniyorum ancak hoşnut değilim bu durumdan. Evi temizlersem muazzam olacak.
0
fezagezgini
(14.04.20)
kırkıncı günü tamamlayabilirseniz çileniz nihayete ulaşmış olacak. her zorluğun ardından bir kolaylık vardır, allah sabır versin.
0
galaksi yolcusu
(14.04.20)
N'olur spor yapin. Baslarda zor gelecek belki ama bu karamsarligin tek ilaci hareketsiz kalmamak. Basit, sizi zorlamayacak hareketlerle baslayin, evin icinde dumduz 15 dakika volta atmak bile olur baslangic icin, ama kesinlikle hareketsiz kalmayin.

Genel olarak spor yapan biriyim ama karantinanin basindan beri daha bi duzenli yapiyorum. Her zamankinden daha fit ve enerjik hissediyorum. Bu bosluk haliyle aksamlari alkol tuketimim artti gerci ama onu da saglikli beslenmeyle telafi etmeye calisiyorum.

Onun haricinde Netflix'in kumandasina bile dokunmadim, kitap da okuyamiyorum okumaya calissam da max 10 dk. Evde calisiyorum ve is tempom yogun oldugundan sikilmaya pek vakit kalmiyor gerci.

Hepimiz su surecten guclenerek cikalim lutfen, hedefimiz o olsun.

Ayrica meditasyon deneyebilirsin.
0
msb
(14.04.20)
Spor salonuna gidemediğim için şu an çok mutsuzum, evde spor yapmak da içimden gelmiyor. Oturmaktan ve hareketsizlikten vücut fonksiyonlarımın bozulduğunu hissediyorum.

Zaten işsizim iş bulma ihtimalim de bu virüs olaylarından sonra iyice sıfırlandı.
Umudumu kaybettim sanırım, şu an kendimi tam bir loser gibi hissediyorum.
Özellikle tek başıma kaldığım için mutsuzluk daha da depresyona sokuyor :(
0
Unde bach canim
(14.04.20)
ocak ayının ilk haftası annemin akciğer kanseri olduğu haberini aldım, çok kötü günler geçirdim. annem 2 defa ameliyat oldu, şu an ağrıları var ve virüs yüzünden tedavisi de yarım kaldı , ağrı olması normal, doktorlar söylemişti kimisinin 1 ay kimisinin 2 sene, kimisinin ömür boyu ağrısı olur diye, ağrı kesici kullanarak ağrıları hafifliyor.

tabi patoloji sonuçları çıkmadığı için onkolojiye de gidemedik, ağrılardan dolayı iştahının kapalı olduğunu söylüyor, yaklaşık 10 kilo verdi ameliyattan beri. öte yandan bakınca, keyfi yerinde çoğu zaman.

öyle olunca da benim de keyfim yerine geliyor.

aynen dediğin gibi hoşaf gibiydim 3 gün önceye kadar, bir sürü yarım kalan işim vardı bu ilk haberi aldığım zamandan beri üzüntüden yapamadığım onlara başladım.

mesela dünya bayraklarının video animasyonunu yapıyorum bir tanesi ortalama 1.5 saat sürüyor , avrupa kıtasını bitirmek üzereyim. tüm dünya ülkelerini yaptıktan sonra sonra başka şeyler yapıcam.

ilk başlarda zorlanarak başladım ama şu an keyifli gidiyor. bi tahammülsüzlük, çabuk sinirlenme, bi boşvermişlik, bi koyvermişlik var herkeste virüsten dolayı.

öte yandan bişey yapmadan da olmuyor, zaten üretmekten başka çok az şeyden keyif alıyorum. benim yaşda 35+
0
hem şişko hem deli
(14.04.20)
@hem şişko hem deli ben de üniversite sınaviba hazırlanirken annemin kanser olduğunu öğrenmiştim. Seni kalbimle anlıyorum.
0
🌸Sakinolmamlazim
(14.04.20)
Merhaba. Duyurunuz çok içime dokundu yazmak istedim. Ben de 14 marttan beri yalnız başıma evdeyim, birkaç ihtiyaç için sağa sola gitmek dışında evden çıkmadım. Yaş 35, kadınım. Normalde hiç ağlayan biri değilimdir ölmlerde bile. Son iki haftadır ise kaskatı kesilip üzüntüden ağlayamadığım ne kadar kaybım varsa hepsi için ayrı ayrı ağladım. Hatta onlarla konuştum, Allahtan cevap gelmedi :) Şu an bunu yazarken bile gözüm doluyor. :) Ağlamak kötü bir şey değil, bence siz de bırakın düşsün yaşlar. Birikmişliklerimizden kurtulmak için bu hapis hayatına ihtiyacımız vardır belki de. Hele ki anneyi özlemek kadar ne var ki yüreğin yandığı...

Buna ilaveten yukarıda spor yapın diyen arkadaşa katılıyorum. Leslie Sansone videoları var youtubeda ve malum mecralarda. Kendisi çok pozitif biri, ben seviyorum enerjisini. Yürüyüş tarzı hafif hoplamalı zıplamalı spor yaptırıyor. Biraz ayak ucunda yaparsanız alt kat komşuyu da rahatsız etmezsiniz. Şiddetle tavsiye ederim. Ben her gün 3 mil koşmuş kadar spor yapıyorum kendisinin deyimiyle. Hem kendini iyi hissettiriyor, hem kilo almayı engelledim aksine kilo vermişim bile.

Diğer tavsiyem de size mutsuzluk veren her şeyi bu süre zarfında hayatınızdan çıkarın. Film, müzik, insan, insanımsı organizma ve bilhassa sosyal medya. Instagramdaki mizah sayfalarının bile yalnızlık postları o kadar arabeske dönüştü ki katlanamaz hale geldim sildim. Kendimi daha çok çalışmalarıma ve ödevlerime vermeye çalışıyorum. Bir işe yarama hissi insana en iyi gelen şeylerden.

Son olarak, eğer öylesine konuşmak isterseniz havadan sudan, burada olduğumu bilin istedim :) hava ve su, ötesi yok :)
0
birsürüsorumvarr
(14.04.20)
Aynı durumdayım. Üstüne canımdan çok sevdiğim kuşumu kaybettim 5 gün hiçbir şey yiyemedim. hala daha tencere yemeği yiyemiyorum ama yemek yemeye başlayabildikten sonra (doktora gidip yediğimi kusmamak için ilaç aldım) her şey bir tık daha düzene girdi. Daha önce çok ağır depresyon dönemi geçirdiğimden o moda girmek istemedim. Yasımı tutuyorum ama çukura sürüklenmemek için de çabalıyorum. Depresyonu kontrol eden şeyler aslında hormonlar. Saçma gibi gelecek belki ama uyku ve yemek düzeni çok önemli. Canınız istemese de probiyotikli, magnezyumlu, çinkolu, c vitaminli besinler tüketin. Hava kararında beyaz ışığa bakmamaya özen gösterin ki gece uykunuzu alabilin (Gece 11-3 arasında uyumadığınızda vücudunuz stress hormonu salgılıyor) Bağırsak sağlığınız çok önemli. Hekim değilim o yüzden direkt bir öneri veremeyeceğim ama hem prebiyotik hem probiyotik almanız lazım. Benim sindirim sistemim kendi kendine düzgün çalışamadığı için ikisi için de (eczacıya danışarak aldığım) takviyeleri kullanıyorum.

Nefes egzersizleri işe yarıyor. Ama onu yapmak istemeyecek kadar kötü modda olmayı biliyorum. Biraz kendiniz gayret etmelisiniz. Yemek ve uykuyla başlayın. Boş oturmayın boş oturunca beyin kendine genelde kötü meşgaleler buluyor. Sevdiğiniz pop şarkıları falan açıp söyleyin 1-2'den sonra eşlik edesi geliyor insanın.
0
eatpraylaw
(14.04.20)
@birsurusorumvarr çok ama çok iyi geldi cevabınız ben de her zaman buradayım. Leslieye başlayacagim söz :)
@eatpraylaw ben de benzer yollardan geçtim, eğer seviyorsaniz Avrupa yakasının en başından başlayıp sorunsuz bir Türkiye'de yaşıyormuş simülasyonu yaratabilirsiniz :))
0
🌸Sakinolmamlazim
(14.04.20)
(7)

evlerdeki ses sorunu

black mamba
sözlükteki bugünki başlıkta da olduğu gibi birçok evde bu sorun var sanırım. ailemle kaldığım ev aile apartmanı. kalanlar aile üyeleri olduğu için sorun olmadı. zaten eski evlerde bu tarz sorunlar olmuyor sanırım. 6 ay sonra falan eve çıkmam gerekecek. her yeni evde oluyor mu bu sorunlar? daha önce
sözlükteki bugünki başlıkta da olduğu gibi birçok evde bu sorun var sanırım. ailemle kaldığım ev aile apartmanı. kalanlar aile üyeleri olduğu için sorun olmadı. zaten eski evlerde bu tarz sorunlar olmuyor sanırım. 6 ay sonra falan eve çıkmam gerekecek. her yeni evde oluyor mu bu sorunlar? daha önce ses geçiren bir yurtta kaldım gerçekten çekilmiyor. diğer taraftan izolasyon kötüyse çözümü de yok. çünkü öyle yerler var ki telefon konuşması bile duyuluyor. neye dikkat etmek için sorun yaşamamak için? illa müstakil ev mi olması lazım sıkıntı olmaması için?
0
black mamba
(09.04.20)
benim istanbulda 15 senede 8 ev tecrübem şu şekilde oldu. oturduğum eski binalarda ses sorunu hiç yaşamadım diyebilirim. bu eski binalarda en fazla mobilya çekme ya da çocuk varsa koşturma sesi vs duyuluyor. ancak yaşadığım yeni yapılmış binaların tamamında ses konusunda sıkıntı yaşadım. iyi bina kötü bina da bende bişey farketmedi. rezidans ya da yeni yapılmış apartman da olsa yan komşuların normal sohbet seslerini dahi duyabiliyordum. bir duyuruda anlatılmıştı yeni yapılan binalarda kullanılan malzemeler sebebiyle vs diye.
0
hypathia
(09.04.20)
merhaba, öncelikle mimar ve sertifikalı bina akustik uzmanıyım

bunu öğrenebilmenin iki yolu var:

birincisi yapı malzemelerinin detaylarını bilmek.
duvar döşeme ve tavanda bulunan malzemelerin listesi ve kalınlıkları ile ses geçiş miktarını hesaplayabiliriz. tabi bitiş noktaları da önemli ses köprüsü vs olabiliyor.

ama bunu siz nasıl yapabilirsiniz bilmiyorum.

ikincisi de bir ev baktığınızda bitişik duvarlara ve alt katlara gidip bir ses kaynağı oluşturmanız ve bunu deneyimleyerek tespit etmeniz.

yani bir kaynak oda ve alıcı odası deneyi yapacaksınız.

her yeni evde oluyor mu bu sorunlar demişssiniz. aksine hiçbir yeni evde olmaması gerekir. kötü işçilik ve yanlış malzeme kalınlıkları.


bir önerim var size

o da kat planı. aşağı ve yukarısı için önlem olmasa bile yatay yön seslerini ekarte edebilirsiniz.

şöyle ki, daireler arası ortak duvar bulunmayan yapılar. örnek: katta iki daire var, aralarında asansör ve merdiven iki daire arasında ortak duvar bulunmayan yapılar gibi.

ülkemizde akustiğe asla önem verilmediği için mimarların çoğunun da bu detayları önemsemeyen copy/paste proje çizen dolandırıcılar olduğu için bu sorun binaların yüzde90nında olacaktır.
0
disardayim
(09.04.20)
daireler arası ortak duvar bulunmayan yapılar + 1

evlendigimizde sifir binaya tasindik. sadece yatak odasi duvarimiz karsi dairenin yatak odasina birlesikti. ettikleri her kavgayi ve birbirlerine hakaretleri duymak inanilmaz rahatsiz edici, yoksa normal sohbetlere falan alismistik artik.

edit: onun disinda ust katimizdan ayak sesleri disinda misafir geldiginde gurultu duyuyorduk, bazen alt katimizdakilerin cocuklarinin sesini de duydugumuz oluyordu gerci.
0
the end of time
(09.04.20)
Bundan kaçamazsınız. Tamamen kaçmak istiyorsanız müstakil eve yönleneceksiniz maalesef.

Ben inş.müh. olarak kaçamadım. Çünkü türkiyede müteahhitlik diye bir şey var:)

Ama etkileşimi azaltabilirsiniz.
Mesela daireler arasında ortak duvar olmamasına dikkat edin.
Özellikle yatak odası duvarlarında. Varsa genel olarak daha kabul edilebilir, mutfak, ufak oda, wc, banyo gibi duvarların ortak olmasını tercih edin.
Ben şu an, katta iki daire, ortak duvarı olmayan bir binada oturuyorum. Ve bulmak için çok çabalamıştım.
Yinede alt üst kat komşu sesi oluyor dediğim gibi.

Ekleme: ben yazana kadar arkadaşlar yazmış zaten:)
0
artci sarsinti
(09.04.20)
ben de yeni taşındım , katta 2 daire var ve ortak duvar yok. Ancak alt kattan sürekli konusma, TV sesi duyuyorum. Ne yapilir gerçekten bilemiyorum
0
kolaygelsin
(09.04.20)
bugüne kadar yaşadışım ve misafir olarak kaldığım bütün evlerde ses problemi vardı maalesef. kaçmak imkânsız gibi. müstakil ev ile bunun üstesinden gelinebilir sadece. zaten imkânı olan müstakil yerlerde yaşıyor bunun önüne geçmek için.
0
galaksi yolcusu
(09.04.20)
En ust katta yasamak bi nebze cozuyor durumu. En azindan olasiligi dusuruyorsunuz. Zaten ses en cok ust kattan geliyor genelde.
0
brkylmz
(09.04.20)
(9)

Karantina günlerinde ne yapılır? Ne yapıyorsunuz?

sularda mavi
Malum evdeyim ve fenalık geçirmek üzereyim. Birseyler izleme okuma kısmına yardırdım ve ara vermem lazım. Elimin işleyeceği bir fikriniz var mı? Mesela geçen gün can sıkıntısindan arkadaşlara kitap ayraci yapıyordum. Yanina da küçük hediye kartları falan yaptım, çizim falan. Yetmedi evdeki tamir iş
Malum evdeyim ve fenalık geçirmek üzereyim. Birseyler izleme okuma kısmına yardırdım ve ara vermem lazım. Elimin işleyeceği bir fikriniz var mı? Mesela geçen gün can sıkıntısindan arkadaşlara kitap ayraci yapıyordum. Yanina da küçük hediye kartları falan yaptım, çizim falan. Yetmedi evdeki tamir işlerini hallettim. Temizlik düzenleme mevzuları biteli çook oldu. Zeus'u seven üstüme evde üretilecek oyalayacak bi fikir atsın. Siz ne yapıyorsunuz?
Edit: @kobuzchu kiz yaparım sanada ayıpsın:)
0
sularda mavi
(06.04.20)
Paranız varsa sehrinizde de doğal taş toptancıları varsa onlardan kılçık tipi hematit doğal taş ve siyah 1 mm lik paraşüt ipi alın bol bol. YouTube videoları izleyerek taş ve ipleri kullanarak asansörlü hematit bileklik yapmayı öğrenin. Günde 50 tane falan güle oynaya yaparsınız. Tanesi 5 TL'yi geçmez maliyet olarak. Şu virüs muhabbeti geçsin 30 liradan güle oynaya satarsınız. Trendyol da 60-85 arası satılıyor. Mat gri, parlak gri, mavi, mor renkler çok satıyor.biz virüsten önce günde 20-30 tane satıyorduk.
0
deer hunter
(06.04.20)
Güzel fikirmiş ama sanırım ben satış amacından çok ortaya elle tutulur bişeyler çıksın istiyorum sadece. Teşekür ederim.
0
🌸sularda mavi
(06.04.20)
Yazıyoruz. Okunmasa bile, yazmakla mükellef his ederek yazıyoruz.
0
Karmaşıklık
(06.04.20)
Domêtes biber patlıcan vs ekiyorum. Pogaca ekmek pişirme falan
0
all girls dream
(06.04.20)
kukla yapıyorum, balkondaki bitkileri bahara hazırladım bikaç gündür.
0
galaksi yolcusu
(06.04.20)
bitki, oyun, gelecek hayali
0
ala09
(06.04.20)
evin dekorasyon eksiklerini hallediyorum (komidin boyamak falan)
play station'da oyun oynuyorum
Puzzle yapıyorum
poğaça, muffin pişiriyorum
resim yapmaya çalışıyorum
kahve & şarap içiyorum
arkadaşlarımla görüntülü konuşuyorum
alışverişten gelenleri çamaşır suyuyla yıkıyorum
bol bol uyuyorum
0
hushhush
(06.04.20)
Bana da kitap ayracı yapın, koleksiyona ekleyeyim :)

Benim çalışmam gerekiyor ama odaklanmakta o kadar zorlanıyorum ki çalışmak yerine telefonda oyun oynuyorum, bir de nihayet bir steam hesabı açtım, dört kişi tabletop simulator’a girdik, oradan oyun oynayacağız.
Örgü öğrenin, internette adım adım anlatan siteler var. (Ben denedim, on dakikada vazgeçtim.)
Ekşi mayaya sarın, ekmek yaparsınız.
Artdeco’nun ebru setleri var, onlardan alıp oynayabilirsiniz.
Dikiş makinesi var mı? Maske dikin, eski tişörtlerinizi tv izleme pikesine çevirin.
0
kobuzchu kiz
(06.04.20)
8-5 çalışıyorum (kamu kurumu üstelik)
5-7 uyuyorum.
7-9 yemek+çay
9-10 spor
10-12 aileyle oyunlar+sohbet
12-04 ps'de oyun.
4-7.30 uyku
0
yazar yazmaz yazan yazar
(06.04.20)
(3)

Boğaz ağrısından usandım

halen
Selam güzel duyuru hipokratları,Yaklaşık 8 gündür kulak-boğaz ağrısıyla uğraşıyorum. Bunlar birbiriyle bağlantılı olduğu için ayıramadım fakat boğazdaki ağrı ayrı, kulaktaki çınlama sebepleri ayrı benim nezdimde. Sizler daha iyi bilirsiniz elbet.Önce boğaz ağrısı,batma, yutkunamama başladı. Tantum v
Selam güzel duyuru hipokratları,

Yaklaşık 8 gündür kulak-boğaz ağrısıyla uğraşıyorum. Bunlar birbiriyle bağlantılı olduğu için ayıramadım fakat boğazdaki ağrı ayrı, kulaktaki çınlama sebepleri ayrı benim nezdimde. Sizler daha iyi bilirsiniz elbet.

Önce boğaz ağrısı,batma, yutkunamama başladı. Tantum verdeler, karabiberli ballar, pastiller derken 2 gündür gırtlağıma indi bu olay ve rahat yutkunamıyorum. Hastaneye de gidemiyorum ve çıldırıcam. Katlanılabilir bir rahatsızlık şu anda ama keyfimi kaçırıyor. Ne yapmak lazım buna ? Ne çözer derdimi ?Sigara kullanıyorum ne yazık ki. Azaltmaya çalışıyorum azaltabildiğim kadar.

Sonralıkla tahminimce kulak çöpüyle temizlikten kaynaklı bir kulak çınlaması var sağ kulağımda bir haftadır. Bu boğaz problemiyle iniltili midir ? Bunun için de bir kulak damlası kullandım 2 kere ama damla kulak içine girmeden akıp gidiyor doğrulduğumda. Hala çınlıyor bu da katlanılır ama keyif kaçırıcı çok.

Ne yapmalı ?

Bi şey yapmalı ;(
0
halen
(03.04.20)
Ben de hastaneye gidemediğim için karbonat ile gargara yaptım günde 5 6 defa ingiliz karbo atıyla yani daha az tuzlu olan ile 2 güne geçti doktor değilim tavsiye niteliği değil.
0
yeliz adeley
(03.04.20)
şu sıra ortalık virüslerle kaynıyor. hayatım boyunca hasta olmayan ve ilaç kullanmayan ben beş gündür sabah akşam antibiyotik alıyorum maalesef. ilkin boğazımda sonra kulak kepçemde nedensiz bir şekilde iltihap oluştu. uzman bir hekime gidip muayne olun derim.
0
galaksi yolcusu
(03.04.20)
ben de 2 hafta önce bu durumdan müzdariptim. kurum doktoruna gittiğimde aferin forte yanında majezik 0.25 oral sprey yazmıştı. aferini bilmem ve tavsiye ediyorum şeklinde anlaşılmasın, ama majezik yutkunurken hissedilen o ağrıya iyi geldi bende. reçetesiz veriliyorsa majezik 0,25 oral spreyi öneririm.
0
Improbable
(03.04.20)
(5)

rüya görme zamanı

newlywed
rüya uyuduktan sonra min 1.5 saat sonra görülüyormuş ama ben uyuduktan 5 dakika sonra rüya gördüğümü biliyorum. siz uyur uyumaz rüya görüyor musunuz?
rüya uyuduktan sonra min 1.5 saat sonra görülüyormuş ama ben uyuduktan 5 dakika sonra rüya gördüğümü biliyorum. siz uyur uyumaz rüya görüyor musunuz?
0
newlywed
(01.04.20)
soru yanlış, rüyanın başlangıcını hiçbir zaman fark edemeyiz. (bkz: inception)
0
egokalp
(01.04.20)
rüya minimum 1,5 saat sonra diye duymadım ama benim bildiğim rüya görmek için belli uyku seviyelerinde olmak gerek. Öte yandan bir uyku döngüsü yaklaşık 1,5 saat. Ancak o ilk döngü içinde de rüya görülebilir seviyeler var haliyle.

edit: google da bi arattım
şuna göre
www.verywellhealth.com
rüya rem uykusunda görülüyormuş

şunlar da benzer iki grafik
astralvagabond.files.wordpress.com

lh3.googleusercontent.com

rüyayı ilk derin uykuya geçişte pek işaretlememişler gibi ama REM seviyesi geçiliyor. Rüya da mümkün olabilir demek ki.
0
senolll
(01.04.20)
@egokalp soru neden yanlış olsun... uyudum uyuyacak gibiydim. kendime max 15 dakika verdim, alarmı kurdum, alarm rüyamı böldü.

@senolll ben de benzer bir makale okudum, ona istinaden sordum. araştırınca çok sık rastlanmadığı söyleniyor. merak ettim bir tek ben miyim diye.
0
🌸newlywed
(02.04.20)
bana da oluyor. daha doğrusu ben normalde rüya görmüyorum pek(görüyor da hatırlamıyormuşuz gerçi), hatırladığım rüyalar genelde sabah alarmdan önce tuvalete kalkıp gelip yatıp alarmın çalacağı sürede uyurken gördüklerim oluyor. 1 saatin altı da olabiliyor bu süre, 25 dakika da. bugün mesela alarmdan çok önce uyandım, sonra uyumaya çalıştım. en son alarma 25 dakika kalmıştı, ben uyumak üzereydim. tekrar kalktığımda bir rüya gördüğümü hatırladım. gerçi şimdi yine unuttum ne olduğunu, bunu yazınca "ne görmüştüm" diye yokladım ama yok, gitmiş.

rüyaların evreleri +1 diyeceğim ben de. bazen bypass ediyoruz demek ki baştaki evreleri. kısa süre uyuyacağını bilen beyin ona göre mi davranıyor acaba...
0
Bruce
(02.04.20)
uyumaz hâlde olan da uyur hâlde olan da rüyadadır. uyur hâlde olmanın farkı rüya içinde rüyada olmasıdır. bu nedenle rüya görmesi için kişinin uyumasına gerek olmadığını düşünüyorum.
0
galaksi yolcusu
(02.04.20)
(4)

Freudyen kavramlara inanıyor musunuz?

neil manke
odipus kompleksi, biliçdışı, ananızın gözünün üstünde kaş var o yüzden şu an acı çekiyorsunuz cart curt...
odipus kompleksi, biliçdışı, ananızın gözünün üstünde kaş var o yüzden şu an acı çekiyorsunuz cart curt...
0
neil manke
(26.03.20)
zeka karakter ya da kendini geliştirmek diyelim;

bir sınır çizelim insanlara. sınırın altındaki kişilerde gözlemliyorum.

dünyadaki amacını bilen karakteri olan kişilerde yok.
0
disardayim
(26.03.20)
Fala inanmayıp falsız kalmamak gibi durum benim için. Anam babam köylü insanlar onları düşününce oedipusmuş, Antigoneymiş pek oturtamıyorum. Ama lacan dersen akan sular durur
0
olaylar olaylar
(26.03.20)
tamamen sallama.
0
galaksi yolcusu
(26.03.20)
bu bir temel, insanı tek bir katman ve sabit olarak düşünemezsin. bence ciddi haklılık payı olmakla birlikte insanı tamamen açıklayan bir teori değil fazla mekanik.

zaten bu yüzden nerdeyse 400'e yakın kabul edilen terapi ekolü-görüş var psikolojide.

insan olarak hareketlerimizin her daim bilinçli kontrolümüz altında olduğu yanılgısındayız. ama karşında limon yiyen bir kişi görünce ağzının sulanmasını ne kadar kontrol edebiliyorsun ? işte aslında bilinçaltının etkisine nerdeyse bu kadar az kontrolün var.
0
orpheus
(26.03.20)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.