Giriş
(7)

Naber?

msb
sb
sb
-1
msb
(26.10.25)
Pazar akşamı kasveti var ben bu kasveti daha da artıracak şarkılar dinliyorum çay suyu koydum
0
grimavi
(26.10.25)
Yürüyüşe çıkıp çıkmamama kararsızlığı yaşıyorum. Bugün hiç dışarı çıkmadım. Yemeğim de hazır ama yağmurlu biraz hava:/
+1
Amaranta ursula
(26.10.25)
youtu.be

Bu müzik aletine kafayı taktım. Uykuya geçiş müziği olarak kullanıyordum bu ara. Chatgpt yi "alsam kenara atar mıyım?" "öğrenmesi zor mudur?" gibi sorularla darlıyorum şu an
0
kullanicadi
(26.10.25)
Detoks is over. 13 gün sürdü, son 48 saatinde de sigara içmedim. Iki bira içip uyuycam.
0
sekizdokuzon
(26.10.25)
1 e kadar mesai senden naber?
0
rentts
(26.10.25)
Harika bir gündü.
0
gabe h coud
(26.10.25)
iyi diyelim iyi olsun be. iyiyim demek alışkanlık olmuş. senelerdir uzak kalmıştım buralardan. aklıma geldi, siteye gireyim dedim ve başlığı gördüm. boşanma davama 11 gün kaldı. saçma sapan bir 3 sene geçirdim. bu sefer bittin dediler, yine yıkılmadım. bilgisayar topladım, battlefield 6 aldım. saat 8 gibi işten eve geldim ve kafa dağıtmak için oyun oynuyorum.
0
synche
(26.10.25)
(17)

Babanızın bir lafı var mı?

michael_knight
Babanızın, size söylediği, aklınızda kalan böyle slogan gibi ibret alınacak hikaye gibi bir lafı var mı?Baba veya anne olsanız sizin lafınız ne olurdu?
Babanızın, size söylediği, aklınızda kalan böyle slogan gibi ibret alınacak hikaye gibi bir lafı var mı?
Baba veya anne olsanız sizin lafınız ne olurdu?
0
michael_knight
(26.10.25)
“Gelir gelmez huzurumuzu kaçırdın” demişti bir kez.
0
mutekebbir
(26.10.25)
"Şimdi taksi tutalım, 250 milyon verelim." Acil veya maddi bir şey istediğinde verdiği sarkastik cevap.
"Dünya üzerinde benden daha çok kitap okuyan kimse yoktur. Dünya'da benden daha bilgili kimse yoktur. Her şeyin en iyisini ben bilirim." Herhangi bir tartışmada sığındığı laflar.
nursuz pç
0
gabe h coud
(26.10.25)
rahmetlinin ısrarla yanlış telaffuz ettiği kelimeler.
çok fazla vardı hepsini yazamam da "barbüke"nin yeri ayrıdır.
+3
late viper
(26.10.25)
Babam: Kırk kere ölç, bir kere biç.
Sırrınızı hanımınız dahil kimseye söylemeyin.
Bu da geçer, her şey geçiyor.
Parasızlığınızı kimseye belli etmeyin, millet durumunuzu hep iyi bilsin. Yoksa yardımcı olmazlar.

Babaannem: Elalemi eşek yapıp üstüne bineceğine it yapıp kendine saldırtıyorsun.

Annem: Evladım hiçbir arkadaşınla yarışma, güreşe tutuşma, gururunu kırma. Kaybeder, gurur yapar. Yüzüne güler, arkandan kin tutar, zarar verir.

Dedem: Kalın ki göresiniz...
Sizin aranıza düşeceğime moskofun (bazen 'urusun' ) eline esir düşeydim... (İstiklâl gazisiydi)

Halam: Her yanlış birer nakış. (Bir yanlış bir nakış)

Ben (Evlatlarıma): En çirkin hakikat en güzel yalandan iyidir.
Güveni hiçbir parayla elde edemezsiniz.
Yitireceğiniz en değerli varlığınız imanınız, gırtlağınıza kadar günaha batsanız bile rabbinizden yüz çevirmeyin.
Merak etmeyenden bir halt olmaz.
+3
yadigar
(26.10.25)
Ne guzel duyuru olmus. Bissuru var denk geldikce not aliyorum farkli olanlari xd

Ama en boyle yasam mottosu tarzinda ve benim yasamima da etkisi olan "kimseye gebe kalamam" sık duyulur ;)
0
abuzer
(26.10.25)
En aklımda kalanı küfürlü buraya yazamam
0
basond
(26.10.25)
En sevdiğim anneanne sözüm: her zaman en önde koşan atın peşinde olacaksın. Siyaset tartışması sırasında söylemişti anlarsınız kimi kastettiğini ahahahahha.


Avkurma bilmeyen köpek kurdu kapıya getirir.
Kurt kocayınca köpeğin maskarası olur.
İmam osurursa cemaat sıçar.
Acıma acınacak hale düşersin.
Kimseye çok yüz verme.
Dayak bulunca kaç, yemek bulunca ye.
Babamın sözleri bunlar daha var da hatırlayamadım şimdi.

Babamdan Tavsiyeler de var,
Her zaman dönüş paranı ayır, geri kalanı harca.
Kakanı yaptıktan sonra bile kontrol et, evden çıkarken her şeyimi kontrol etmem gerektiği için söylenen bir söz.
Bir şeyi sakatlıktan kırdım mesela yanlışlıkla oldu bilerek yapmadım dedim, Bilerek yapmadım deme zaten hiçbir şey bilerek yapılmaz dikkatli ol.

Vs vs aklıma bunlar geldi şimdi

Benim sözlerimse şu:
Maç 90 dakika artı uzatmalar var daha hiçbir şey bitmedi.
Her zaman bir çıkış kapısı vardır. Onu bul.
Her şerde bir hayır vardır.
İnsan doğası kötüdür, herkes kişisel çıkarları peşindedir kimseye güvenme.
Ben iyi bir insan olduğumu söylemem ama kendine ben iyi bir insanım diyen herkesten iyiyimdir.
+1
Hallegadola
(26.10.25)
Babamın küfürü var. Ciğerini .... çocuğu.
Anamında her yerde reklamı var büyük oğlum bahisçi küçük oğlum pavyoncu diye.
Şu an babayım ama nasihat vericek insanın bir yeterliliği ve zorluğu aşması gerektiğini düşünüyorum. Bizim y kuşağı genelde zorlandığında ana baba yardım etti, apartman dairelerine doğduk. Analarımız babalarımız 0 dan geldi onlarınki nasihat bizimki boş laf olur. Şu an bir babayım çocuğuma nasihatım mutlu olacağı ve seveceği işi yapması.
+2
mikahakkinen
(26.10.25)
dedemden: "sıçan sidiğinin bile değirmene faydası vardır."
bizi ufak tefek işleri yapmaya motive ederken kullanırdı.
+2
hrskrs
(26.10.25)
“Kuzular koyunları emer”
Kendisine çocukları tarafından hediye alındığında ya da para maddi bir şey verilmek istendiğinde söyler. Biz vermeliyiz siz değil anlamında.

“Düven öküzünün ağzı bağlanmaz”
İş yaptırdığın insana karşı cimrilik yapma manasında.

Çok eli açık bir insandır kendisi de canım babam.
+1
yenibirgüzelnick
(26.10.25)
''Akıllı hesabını yapana kadar deli suyu geçer.''

Babaannemin lafıdır. Ne zaman tereddütte kalsam uygularım. Pişman etmedi.
+1
yurtsuz john
(26.10.25)
"Gün geçer kin geçer"

Çoğu yerde işime yarıyor.

Benim kendi lafım var, "temizlik olmadan temizlik olmaz" hani kirli malzemeyle kirli yer temizlenmez anlamında. Bunu hem somut hem soyut anlamlarda kullanırım. Ama anne değilim ve olmayacağım 🙂
+1
muhayyer divan
(26.10.25)
kışın araba dinlenmez.

arabadan gelen takır tukur seslerin sebebini düşünüp araştırırken böyle bir şey demişti ve mevzuyu kapatmıştım.
+1
eisberg
(26.10.25)
dik dur dik otur. zamanında dinlemedim şimdi acısını çekiyorum.
0
inheritance
(26.10.25)
hahaha şahane duyuru.

rahmetliyle aramız pek iyi değildi, öyle hayat dersi vermişliği yoktur en azından bilinçli olarak ama bir keresinde "lord musun pezevenk, sen ara" demişti asla unutmuyorum.

lisedeyim, yaz tatili. bilgisayar başında pinekliyordum. hiç huyu değildir ama yanıma gelip niye bilgisayarda oturduğumu, dışarı çıkmadığımı sormuştu. ben de sitem edip "bütün arkadaşlar yazlıkta baba ya, buralarda olan varsa da kimse arayıp gel bir şeyler yapalım demiyor ki" demiştim.

inisiyatif almaktan çekinen bir çocuktum, şimdi bile insanlara rahatsızlık vereceğimi düşünürüm ve kimseye yazıp çizmeyi sevmem ama babamın bu lafı çok hoşuma gitmişti. o yüzden artık bir şey istersem, birileriyle görüşmek istersem vs. karşıdan beklemeyip ben iletişim kurmaya çalışıyorum. olmazsa yine olmaz ama kendim çaba göstermiş oluyorum en azından.

babam bu lafı söyleyene kadar yaptığımda hiçbir yanlışlık görmemiştim bile. bir şeyler olacaksa ben otururken onun gelmesi, beni bulması lazımdı. tek cümleyle hayata bakış açımı değiştirmişti filozof.

bir de favori lafıdır sadece bana değil herkese "analitik düşünemiyosun" diye kızardı. analitik ne demek diye sorsan bilmez.
+1
der meister
(26.10.25)
göt öpmekle ağız kirlenmez :')
+1
since1907
(26.10.25)
$api kaynatsan olur mu seker
cinsine yandigim (sictigim) cinsine ceker
0
cooperr
(26.10.25)
(4)

Favori internet kuruyemişçiniz?

Mirket
SB
SB
0
Mirket
(25.10.25)
www.cerezciyiz.biz

Saglikliyasiyoruzcom instagram hesabında görmüştüm bu sayfayı. Brezilya cevizi alıyordum en başta sadece, sonra diğer ürünlerini de denedim beğendim
+1
kullanicadi
(26.10.25)
Musko Kuruyemis.

Baya iyi
0
ırene adler
(26.10.25)
Çitlekçi boykot bu arada.

Ben de alıyordum önceleri bıraktım.
0
chicha_v2
(26.10.25)
(18)

Ayrılsak da beraberiz

kendinikertenkelebek
Evliliği anlaşamama ve iletişim sorunları nedeniyle biten bir çiftin, “sevgiliyken daha iyiydik sanki” diyerek boşanarak yollarına sevgililik hayatı yaşamak şartı ile devam etmesi normal mi? Anlaşamayarak boşanan iki kişinin haftada 1-2 bir gün görüşüp, kadının “kendimi kadın gibi hissetmek istiyoru
Evliliği anlaşamama ve iletişim sorunları nedeniyle biten bir çiftin, “sevgiliyken daha iyiydik sanki” diyerek boşanarak yollarına sevgililik hayatı yaşamak şartı ile devam etmesi normal mi? Anlaşamayarak boşanan iki kişinin haftada 1-2 bir gün görüşüp, kadının “kendimi kadın gibi hissetmek istiyorum, şımartılmak istiyorum, gezip tozmak istiyorum. bana bu kadarı da yeter mutlu olmam için” demesi. Erkeğin bunu kabul etmesi…

Ya tabii ki alan razı satan razı pek bir şey kalmıyor geriye ama. Cidden psikolojik açıdan da sağlıklı ilişki açısından da bir gariplik, sorun yok mu? Yani bir tek ben mi anlamakta zorluk çekiyorum bu durumu?

Şöyle güzelinden az açalım bu konuyu istedim. Şimdiden vakit ayıranlara teşekkürler.
0
kendinikertenkelebek
(25.10.25)
Aynı evde kalmayıp sevgili kalmaları normal. Ama arada sevgi aşk olmadan devam ediyorlarsa leş bi ilişki.
-1
luluki
(25.10.25)
Evlilik dediğin sorumluklar pakediyle birlikte geliyor, bu sorumlulukların yürütülememesi karşılıklı ilgiyi ve çekimi düşürmüş

Çift de bu sorumlulukları aradan çıkarıp, herkesin kendi hayatını derleyip topladığı, evleri ayırıp sevgililik moduna dönmüş, gayet güzel bir durum

Edit: arkaşlar niye eksiliyorsunuz herkes bizim standart evlilik pratiklerimizi de standart sevgililik pratiklerimizi uygulamak zorunda değil. İnsanlar kendilerine uygun daha farklı bir ilişkilenme pratiği seçmiş.
-2
grimavi
(25.10.25)
Evliliği anlaşamama ve iletişim sorunları nedeniyle bitiriyorlarsa neden sevgili kalıyorlar? Sevgiliyken de aynı sorunlar devam eder sonuçta. Bu biraz şey gibi olmuş evliyken ensemde boza pişiriyorsun istediğim şeyleri açık açık yapamıyorum sevgili kalalım arada seninle olayım arada başkalarıyla gibi bir şey. @edmond honda'ya katılıyorum açık ilişki yaşamak istemişler gibi.
+5
mermaidd
(25.10.25)
bu ikisini zorlayan sey yetiskin hayati. kadini bilhassa.
yetiskin olamamis iki kisi gibiler daha cok.
+3
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.10.25)
yani etrafımda çok fazla boşandık ve sevgili kaldık artık çok daha mutluyuz diyen pek görmüyorum. bunun uzun sürebilecek bir ilişki turu olduğunu da düşünmüyorum çünkü evlilikte yaşanan sorunların bir şekilde tekrar edeceği, insanların tartışmalarına sebebiyet verecektir diye düşünüyorum.
+3
🌸kendinikertenkelebek
(25.10.25)
Evlilikten sevgililiğe geçiş fikri zekâ geriliği belirtisi bence ya. Üremesinler de napıyorlarsa yapsınlar.
+1
arbre
(25.10.25)
kız toksik biri erkekte pasif tencere kapak işte. bir süre böyle devam eder, şımarık sevgili baskasını bulursa pasiften ayrılır yeni sevgilisine hayatı dar eder böyle giderler işte.
+6
koela
(25.10.25)
Duygusal anlamda olgun olmadıklarını düşünmekle beraber tarafların her ikisinin de psikolojik olarak iyi olmadıklarını düşünürüm. Yakın arkadaşı olsam taraflardan herhangi birisinin psikoloğa gitmesini öneririm.
+1
ulukayin
(25.10.25)
son zamanlarda okuduğum en saçma şey.

muhtemelen erkek iktidarsız
+1
Algorix
(25.10.25)
Her ikisi de ' anlaşmalı yedekte kalma' tarafında olmuş olur.
Benzerleriyle işim biterse veya umduğum çıkmazsa arada bunu kullanırım düşüncesi var. Aile kavramı , sorumluluk vs çoğu şeyden uzak şekilde .
+2
diyecevaplandı
(25.10.25)
Elbette bir gariplik var. Bence de var. Evliyken insanların birbirine sevgisini saygısını ilgisini değiştiren şey imza mı oluyor yani anlayamadım. Sorumluluk yokken daha mı bağlılar yani? İstedikleri an başkasıyla birlikte olma yetkisi yok ki ortada, sevgili olmak birbirine bağlı olmaktır, açık ilişki yaşamak değil ki. Çok fazla saçma olmuş.
+1
muhayyer divan
(25.10.25)
Aldatmanın yolunu yapıyor. Grup seks partilerine gider işin sonu.

Edit: Başıma geldi, oradan biliyorum.
0
gabe h coud
(25.10.25)
Okan buruk-Nihan akkuş
0
Hallegadola
(25.10.25)
Kadın kişisi çalışmıyorsa, Babadan yetim maaşı alarak aile bütçesine katkı sağlamayı amaçlıyor olabilir mi?
0
Mirket
(25.10.25)
demek ki evlilik ilişkilerini monotonlaştırmış. nasılsa 7/24 aynı evdeyiz, bakımlı olmaya, dışarı çıkmaya gerek yok diye diye birbirlerine karşı özensiz ve ilgisiz hale gelmişler. nasılsa aynı evdeyiz diye birbirlerine değil başkalarına zaman yaratmışlardır. böyle böyle kopmuşlardır. kendi özel alanları da olmayınca, ev düzeninde de anlaşamadılarsa bu da huzursuzluk yaratmıştır.

sevgili olunca haftada 2 kez görüşürken özenli oluyorsun, heyecanlı oluyorsun. o enerjikliği geri istiyorlardır.

bu kişiler evlenmeden önce aileleriyle mi yaşıyorlardı yalnız mı?
-aileleriyleydilerse: evlenince özgür olacağını sandıklarından aradıklarını bulamamış ve bu durum ilişkilerini bozmuş olabilir.
-yalnızlardıysa: uzun süre yalnız yaşamanın rahatlığını bozunca evi başkasıyla paylaşmak çok zor gelmiş olabilir ve birbirlerine gıcık kapmış olabilirler kendi düzenlerine uyulmayınca.
+2
art cat chocolate
(25.10.25)
@art cat chocolate

peki ne kadar istenilen saglanabilir? ya da ne kadar sürdürülebilir bir ilişki türüdür bu? ya da sağlıklıdır?
0
🌸kendinikertenkelebek
(25.10.25)
@kendinikertenkelebek

hmm...

böyle sorunca bilemedim :d yani...

araları evli oldukları süreçte ne kadar bozuldu acaba? birbirlerine saygı ve ilgileri azaldıysa çok sürmez bence. birbirlerinden sıkılmış olabilirler, yeni kişiler tanımak isteyebilirler. evliliği de tattık bu ilişkiden bir halt olmaz baydı artık diyebilirler.

ilgileri, saygıları ve sevgileri azalmadıysa bu şekilde de devam edebilirler gayet güzel. çocuk da istemiyorlarsa ve ailenin-toplumun lafına da bakmayacaklarsa sorun yok. uzun bir ilişkinin evlilikle sonlanması şart değil.

bence okay. dedikodusu yapılıp gülünüp geçilebilir bir şey tabii çünkü evlenip boşanıp devam etmek garip geliyor kulağa. alışık değiliz bu tarz şeylere. keşke evlenmeden devam etselermiş. bu yüzden evlenmeden önce beraber yaşamayı denemek lazım. şimdi tüm eşe dosta düşmana bir güzel laf vermiş oldular.

kendimden yola çıkayım.

ben 11 yıldır ailemden uzakta bir şehirde, 7 yıldır yalnız yaşıyorum. 2 de kedim var. çok alıştım yalnızlığa. şu anda bir ilişkim var (2 yıllık gibi ama karışık biraz) ve onunla aynı eve çıkmayı hayal etmek bile beni boğuyor. yalnızlığa, sessizliğe, kendi düzenim olmasına çok alıştım. keza o da o şekilde. evlerimiz yakın ve arada bir görüşmek ve evlerde buluşmak daha rahat. aynı eve geçersem ondan soğuyabilirim. huzurum kaçabilir. ben çocuk istemiyorum, o da istemiyor. bu durumda evlilik oldukça gereksiz. düğünden ve diğer tantanalardan da hiç hoşlanmam. hiçbirine ihtiyaç duymuyorum. bu şekilde 2 yıl geçti ve başka sebepten aramız bozulmazsa, aynı evde yaşamıyoruz ve evlenmedik diye aramız hiç bozulmaz. ölene kadar bile sürebilir. bir noktada kira sebepli aynı eve çıkmak olası gözüküyor tabii :d (ülke ekonomisinin ilişkilere etkisi)
0
art cat chocolate
(25.10.25)
ikisi birbirlerini fazla sıkmış, hayatlarına fazla müdahil olmuşlar ve artık toksikleşmişler, sonra da dayanamayıp ayrılmışlar gibime geldi.

ne seninle ne sensiz durumu benim de bildiğim, tanıdığım bir durum.
bazen yakın olunca, mıknatıs gibi fazla yakın olunuluyor ve nefes alamıyor insanlar, uzakta olmayaysa dayanamıyor. sevgili olmak, sevmek ve aynı ev içinde olmak farklı şeyler. özgür yaşarken aynı evde yaşamanın sınır ve sorumluluklarını bilmiyor bazı insanlar. yadırgamıyorum. olgun değiller, büyüyememişler gibi düşünüyorum ben de bu konuda.

ayrıldık ama arkadaş kaldık aşamasına benzer bir şey olmuş bu.
ayrıldık ama arkadaş kaldık'ı bir noktaya kadar anlayabiliyorum ama "boşandık ama sevgiliyiz" biraz farklı bir trend. bunu garipserim.

bana şey gibi geliyor bu; birbirlerinin hayatına çok girmişlerdi, şimdi boşandıklarında fazla boş oldular, yalnız kaldılar, alışkanlıklarından vazgeçemediler ya da geçmek istemediler. o yüzden vites düşürdüler. bu çift belki de "boşanmadan önce evlerimizi ayırıp bir müddet ayrı kalsak, her şeyi bitirmeden önce bir de böyle denesek belki evliliğimizi kurtarırdık" diye düşünüyor olabilirler.
0
biseysorcaktim
(25.10.25)
(18)

Yabancı Arkadaşlar Hep Böyle mi?

the man with no name
Küçük bir yere taşındım. Burada Rus bir kızla taşındım. Uzun süre depresyondaymış ilişkileri sebebiyle, bu yüzden buraya gelmiş. Dört aydır bu ilçede ve çalışmıyor, az bir kira verdiği için kalmaya devam ediyor. Biz iki ay önce tanıştık. Benim ingilizcem çok iyi değil. Onunla da pratik etme şansım o
Küçük bir yere taşındım. Burada Rus bir kızla taşındım. Uzun süre depresyondaymış ilişkileri sebebiyle, bu yüzden buraya gelmiş. Dört aydır bu ilçede ve çalışmıyor, az bir kira verdiği için kalmaya devam ediyor. Biz iki ay önce tanıştık. Benim ingilizcem çok iyi değil. Onunla da pratik etme şansım oluyor. Başlangıçta isteğim daha duygusal bir ilişkiydi ama o kafaya yakın olmadığı ya da en azından benimle olmadığını hissettiğim için hiç o yönde yaklaşmadım. Sonra dışarıda görüşmeye hep devam ettik, birlikte çevreyi keşfettik. Dışarıda tüm masrafları ben karşıladım. Çünkü herhangi bir şekilde yönelmedi bile, çalışmadığına verdim. Dert etmedim gerçekten. Kendisine bir arkadaş olarak dahi oldukça ince davranıyorum, zaten karakterim de böyle. Örneğin bir arkadaşım gelmişti, üçümüz birlikte gezdik. Arkadaşımın arabası olduğu için onu da aldık, normalde gidemediğimiz yerlere götürdüm evde tıkılı kalıyor diye. Ama kendisinden bir arkadaş olarak hiç incelik almıyorum. Tamamen canı istediği gibi hareket ediyor. O öyle oldukça ben de öyle olmaya başladım. Çünkü birlikte olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyor bence. Bireyselliği ve canının istediği gibi davranması beni biraz sinirlendiriyor. Ama saygı duyuyorum kültür farkıdır diye.

Kendi ev sahibi ilçeye geldiği için dört gündür bende kalıyor. Ona kendi yatağımı verdim rahat etsin diye, ben koltukta yatıyorum. Sadece canı istediğinde oturup konuşuyor, psikolojiyle ilgilendiği için sürekli birilerini dinliyor telefondan. Ben ilk gün ona da kahvaltı hazırladım, ben onu öyle yemem, şimdi değil diye yemedi. Normaldir dedim. Sonra kendine hazırladı. İlk günden beri toksik ev arkadaşı gibi tavırları var. Ben kendi başıma ev almışım, ev kurmuşum. Evde sürekli bir yerleri eleştiriyor. Şunu neden böyle yapıyorsun, her gün çöp atılır mı, ayakkabıyı neden içeri alıyorsun? Herkes elektrikli şofbenle ısınıyor, neden gün ısı taktırdın falan gibi. Ama bunları kibirli bir tavırla soruyor. En ilginci de yemek pişirdiği tencereyi suya tutup tekrar kullanabileceğini söylemesi. Ben makineye atmayı tercih ediyorum, benim normalim bu dediğinde de kibirli bir tavır hissediyorum. Beni yetersiz gördüğünü hissettiriyor. Her şey ok ama odadan çıkmaması filan çok ilginç geliyor bana. Sonuçta burası bir hostel değil, ben de onun hosteldeki arkadaşı değilim. Biraz kuruldum ama bu kadar bireysel takılması normal mi? Örneğin ben bir şey göstermek istiyorum telefonda filan, şimdi değil diyor haha. Asla kendi ritminden taviz vermiyor.

Bilmiyorum, anlatmak istediğimi anlatabildim mi? Tüm yabancılar mı böyle, ilk kez yabancı biriyle arkadaşlığım oldu ve kültür şoku gibi bir şey yaşıyorum. Ya da ingilizcem süper olmadığı için ve burada kimseyi tanımadığı için sadece beni kullanıyor, bilemedim. Aslında burada çokça Rus da var ama onlarla asla iletişim kurmuyor.
0
the man with no name
(25.10.25)
Yabancı = Türk olmayan kastediyorsunuz sanırım. Niye milyar tane insan aynı olsun? Onlarca kültür var, kültürün içinden onlarca altkültür, normlar, toplumsal kurallar var. Birey düzeyinde binlerce farklılık var, kişilik özellikleri var, kişisel deneyimler var.

Sormak istediğiniz soru şu sanırım:

Bu kişinin bu davranışları geldiği kültürden mi kaynaklanıyor yoksa bu kişide mi bir tuhaflık var?

Anlattığınız şeyler bilinçi davranış seçimleri. Kadınların hesap ödememesi mesela Avrupa’da çok yaygın değil, Rusya’yı bilmiyorum. Ama anlattığınız çoğu şey kişiden kişiye değişebilecek örüntüler. Yani kısacası söyledikleriniz temelinde bence bu kişi biraz tuhaf.
+3
but that was just a dream
(25.10.25)
hem evet, hem hayır.

yabancılar çoğunlukla daha birey merkezli bir hayat yaşıyorlar. herkes kendini esas görüyor, kendine uymayan şeyle ilgilenmiyor. ama sizin arkadaştaki bir tık fazla sanki.
-1
co2s2
(25.10.25)
Sevişmediniz mi daha?
0
Cezcez
(25.10.25)
cezcez +1. sevişmiyorsan böylece win win durumu oluşmuyorsa def et gitsin. ne uğraşıyorsun. bunun yabancı yada türk olmakla alakası yok. karakteri bozuk karşıdakinin.
+1
gercekdunya
(25.10.25)
Hayır yabancılar hep böyle değil. Hiç bir şeyin hepsi öyle ya da böyle değildir zaten.

(bkz: The sexless innkeeper)
+3
anon1m
(25.10.25)
Neden sırf arkadaşlığı devam etmek adına her şeyi yapabilecek gibi davranıyorsun ki? Sana eziyet bu kadın resmen, okurken sinirlendim. Sevgililik ümidi, cinsel beklenti falan da yok.. ee neden arkadaşsın sen onunla? Zorunda mısın?
+1
antihero
(25.10.25)
Belki inanmayacaksınız ama onunla sevişmek istemiyorum. Sevişseydim de bu tavırlarının hissettirdikleri değişmeyecekti. Ben belki kültür farkıdır diye karakterine yormak istemedim ama anlaşılan kullanılıyorum anon1m’in işaret ettiği gibi. Ben sadece incelik görmemem normal mi diye sorgulamak istedim.

@antihero ben de yeni taşındım. Burada pek arkadaşım yok. Bazen oturup sohbet etmek güzel oluyor. Ama oturduğumda da bunları hissediyordum. Sanırım dediğin gibi mesafe koymalıyım artık.
-2
🌸the man with no name
(25.10.25)
hem ekonomik olarak masraflarini karsilatiyor, hem bedava evde kaliyor, hem kendisi bedava kaldigi yerde rahat yatakta yatiyor, hem yatagina kahvalti geliyor, hem sohbet etmiyor, hem de kibirle elestiriyor :) ahahaha
@anon1m'in bknz'i muazzam cuk diyip oturmus. duyuru tarihinin en iyi bakinizi.

bunu iyiliginiz icin diyorum, alinmayin: yaptiginiz enayilik. sözlük tanimi hatta.
kapinin önüne koyun. iyilik borcunuz yok buna, bir daha da görmezsiniz, utanmayin. coktan posta yemeyi haketmis.
18 senelik yurtdisi hayatimda böyle birini görmedim.
+2
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.10.25)
kişinin yaşı kaç? evine geri döndükten sonra böyle böyle yapılırsa böyle böyle karşılık ver, şunu yap, şunu yapma diye nasihat vermeniz gerekebilir. insanlarla nasıl yaşanılacağını gerçekten bilmiyor olabilir.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(25.10.25)
tüm yabancılar böyle değil. çok aklı başında, duyarlı rus arkadaşlarım oldu. ruslar biraz odundur ve çıkarcıdır ama bu ne yabancılık ne de kültürle alakalı birşey.

tavsiyem etrafında tutma. ama mesafe koyduğunda da sana vicdan yaptırıp seni kötü hissettirecek oyunlara girecek. işte o aşamada duruşunu koruman lazım.

bu insan beni hak ediyor mu, ona harcadığım emeğin, ilginin karşılığını alıyor muyun ? cevabın hayır ise bir saniye bile durma.

şunu da düşün bu insanla vakit geçirdikçe kendi özdeğerini de kaybedeceksin ve bu bir sonraki ilişkine-iletişimine de yansıyacak. yani zehirli bir durum.
+1
orpheus
(25.10.25)
hocam sen kendi kendine modern köleye dönüşmüşsün. yakında bu arkadaş bu ev benim sen git dısarda kal der :)

kusura bakma da seninki sevgi veya iyilik değil. enayilik.
+4
koela
(25.10.25)
arkadaşlar tamam, daha vurmayın :) herkese teşekkür ederim yorumları için. sorulara yanıt vereyim.

burası çok küçük bir ilçe ve başka bir arkadaşım olmadığı için birlikte dışarıda epey vakit geçirdik. buradaki tek arkadaşımdı. kendisi 33 yaşında. ev sahibi olayını ben de sorguladım. ev sahibi evrak işleri için ilçeye geldi. ev sahibi de yabancı. ve bu kız da çok ucuza kaldığı için ev sahibine "bu ev benim" demek istememiş. aralarında resmi belge de yokmuş. zaten ülkesine dönmemek için zorluyor, çünkü çalışmak da istemiyor. ben hayır desem orada kalacaktı, ama evde fazla yatacak bir yer yok.

aslında ben işaretleri çoktan aldım, daha mesafeliydim. dışarıda görüşmek için hep o arıyordu genelde. ama böyle bir ricada bulununca da bir şans daha vermek istedim. evdeki tavrından sonra ve bunun kültür farkı olmadığından sizlerin sayesinde emin olduktan sonra zaten daha görüşmeyi düşünmüyorum.
-1
🌸the man with no name
(25.10.25)
Iki Rus arkadaşım var. Ikisi de kadın, 45-55 yaş aralığında. Ikisi de aşşşşırı cömert. Ikisi de benim bildiğim doğrucu ve bu konuda çok inatlar. Genç olan sürekli kız kardeşiyle, kuzeniyle saatlerce telefonda konuşur, daha bireysel takılır. Diğerini bir Türk ev hanımından ayıramazsın.

Bunun haricinde bana söylenen: erkek kazanır maaşını kadının eline sayar, kadın kraliçe arı gibi hem yönetici hem işçi. Çalışmıyorsa ev ve çocukların sorumluluğu tamamen kadının üzerinde. Benim gözlemlediğim: erkek şunu yapalım, bunu yiyelim der, kadın istemiyorum dediği zaman karar verilmiştir. Diretme, ikna çabası vs olmaz.
0
beetlejuice
(25.10.25)
Bir gün bile bekleme. Bu akşam yollarını ayır. Biraz burnunun sürtmesi ya da başkasına bulaşması gerekiyor.
0
gabe h coud
(25.10.25)
benim gördüğüm (uzun süre doğu blokuyla haşır neşir bir işte çalıştım)
benim neslim ve üstü Rus kadınlarda pek bir sorun yok, hatta baya baya benziyoruz (42 yaşındayım)

ama genç nesil ortalamada aşırı maddiyatçı derim ona şaşmadım hiç- ama yine de toplamda huyları ortalamya göre fazla kötü, evi beğenmemesi tencereyi yıkamaması ohoo yani size fazla kıl bir tip denk gelmiş bence.
yabancılar içinde de ben avrupadaki Çinli kızlar kadar benmerkezci, şımarık, aşırı toksik insan görmedim, Ruslar bu ortalamanın altında kalır normalde.
0
subcomponent
(26.10.25)
hayır bence çok tırt ve öküz birine denk gelmişsiniz. elbette bu bireysel bazda bile değişebilen bir şey, sonuçta her türk de aynı değil ama ruslar kültürel olarak bize aslında batı avrupalılardan filan çok daha yakındır. yani gelene bir şeyler ikram etme, samimi davranma vb. konularında daha iyi anlaşabileceğimiz insanlardır ki rus diyorsun mesela belki tatar asıllıdır, çeçen asıllıdır, orta asya taraflarındandır onlar daha bile yakın bize bu konularda.

kültürel farklılık muhakkak olabilir ama bu yaşadıklarınızın bence kültürle alakası yok, anlattıklarınızdan hareketle karşınızdakinin düşüncesiz ve görgüsüz bir insan olduğunu düşündüm. pek çok yabancı arkadaşım oldu. bir fransız arkadaşımla bir sene ev arkadaşlığı yaptım, hırvat sevgilimle altı ay beraber yaşadım. hiç bu tür şeyler görmedim hatta yabancı insanlarla muhatap oldukça ben daha ziyade "ulan birbirimize ne kadar benziyoz ha" diye düşünmeye başladım. misal fransızda yediğinden ikram etme ya da markete bakkala çıkarken "bi şey ister misin" diye sorma huyu yoktu. bana göre bu bir kültürel farktır ama zararı yok. nitekim adam bizimle birkaç ay geçirdikten sonra bunları da yapmaya başlamıştı. yapmasa yine yadırgamazdım ama benim gözümde kültürel fark dediğimiz şeyler bunlardır, bir nevi milletten beslenip üstüne onlara ders vermek kültürle ilgili bir şey değil düpedüz ayılık.
+1
der meister
(26.10.25)
yıllarca yurtdışında kaldım ve farklı memleketlerden dostlarım oldu, şu anda da türkiye'de couchsurfing üzerinden evimde düzenli olarak insan ağırlıyorum. anlattığın profil artık rus kadınlarını ağırlamama sebebim. her millette, her komünitede her tip insan vardır ve hiçbir insan grubu genellenemez, bunda hemfikiriz fakat bugüne kadar 11-12 rus kadın ağırladım (toplamda ağırladığım kadın-erkek insan sayısı 100'den fazla) ve bu 12 kişiden (biri kazak, sovyet zamanı doğmuş, kazakça bilmiyor, anadili rusça) 10 tanesi tam olarak anlattığın gibi davrandı. hiçbir bağımız olmamasına ve evimde konaklamasına rağmen sıfır minnet (lafta teşekkür, ilginin ve çıkarlarının devamı gelsin diye), onlar için yaptığım her şey bir zorunluluk, kendi yaptıkları her şey doğrusu ve benim yaptıklarım ”saçma” vs. vs.ydi. Ben aşırı ilgiye ve insan kullanmaya alıştıkları çıkarımını yapmış ve rus kadını ağırlamaktan vazgeçmiştim, hiçbir sıcaklık görmediğim için. Couchsurfing'de başka onlarca milletten çoook güzel iletişim kurduğum insanlar ağırladım, hala da dostluk ediyorum kendileriyle. Yani cevabım, yaşadığın durum yabancılarla ilgili değil ama böyle bir rus tipi var
+1
tejeve
(26.10.25)
(bkz: kiyakciligin sonu ayakciliktir)

atasozlerini cok seviyorum ya, herseyin cevabi var.
0
cooperr
(27.10.25)
(6)

İstanbul’da en iyi elmayı hangi marketten alırım?

gabe h coud
Büyük kırmızı elma istiyorum. Bulduklarım da hep bir yeri ezik, geçmiş.
Büyük kırmızı elma istiyorum. Bulduklarım da hep bir yeri ezik, geçmiş.
-1
gabe h coud
(24.10.25)
marketten değil de manavdan ya da pazardan almanız daha doğru olmaz mı?
+1
co2s2
(24.10.25)
manav ya da pazar da olur. en iyisi nerededir acaba?
0
🌸gabe h coud
(24.10.25)
Panayır Gourmet -Ataşehir.

Neler var neler
0
ırene adler
(24.10.25)
sabah erken hale git. marketlerde göremeyeceğin her şey orada
0
topkapiaksaray
(24.10.25)
hal +1 kasa kasa alabilirsiniz.

anadolu yakası için içerenköy tarafında bir hal var, avrupa yakası için ise esenler otogarın yanında. bunlar dışında da vardır ama ben bu ikisini biliyorum.
0
cisimcik golgi
(25.10.25)
Macera arama. Bayrampaşa hali aradığın yer..
0
xururuca
(25.10.25)
(4)

Göktaşı çarpsa krediler ne olur?

michael_knight
Dünya’ya %3 ihtimalle bir sene sonra bir göktaşı çarpacak ve yok olacağı kesinleşse;Bankalar daha mı kolay kredi verir yoksa daha mı zor?Başka neler olur?
Dünya’ya %3 ihtimalle bir sene sonra bir göktaşı çarpacak ve yok olacağı kesinleşse;
Bankalar daha mı kolay kredi verir yoksa daha mı zor?
Başka neler olur?
-3
michael_knight
(24.10.25)
Banka için tahsil etmesi zorlaşacağı krediyi vermesi tabii ki zorlaşır.

Bankalar kredilere göktaşı riski primi ekler :)
faizler yükselir. 1 yıldan kısa vadeli krediler artar. Gayrimenkul, arsa gibi varlıkların değeri düşer. Borsalar düşer, altın ve bitcoin yükselir. Lüks tüketim artar. İş gücü verimliliği düşer.
+2
gabe h coud
(24.10.25)
Peki michael, haftaya dunyaya dev göktaşının carpacagi aciklansa sen ne yaparsin? İllegal biseyler?
0
duster
(24.10.25)
@duster, aralıksız şekilde sevdiklerime sarılır Öper onları koklardım bir elimle de mobilden kredi çekerdim.
Sen?
+1
🌸michael_knight
(24.10.25)
Aralıksız bazi kisilere kufur ederdim. Max 1 hafta hapis yaticam nasil olsa.
0
duster
(24.10.25)
(12)

kız arkadaşım resimler gördü ve..

baldan kaymak
fotoğraf uygulaması yedeği varmış. senelerdir girmediğim çöplük. Ve ayrılmak istedi. Yan yana çekildiğim resimler vardı geçmişten, onları gördüğünü söyledi. Ne yapmalıyım? Ondan sonra olan hiçbişi yok.Çok üzgünüm düşünemiyorum lütfen napmam gerektiğini salağa anlatır gibi..
fotoğraf uygulaması yedeği varmış. senelerdir girmediğim çöplük. Ve ayrılmak istedi. Yan yana çekildiğim resimler vardı geçmişten, onları gördüğünü söyledi. Ne yapmalıyım? Ondan sonra olan hiçbişi yok.

Çok üzgünüm düşünemiyorum lütfen napmam gerektiğini salağa anlatır gibi..
0
baldan kaymak
(24.10.25)
Olgunlaşmamış biriyle ilişki sürdürmek istemiyorum. Kendine iyi bak. Diyorsun.
+9
arbre
(24.10.25)
Konu bir iki gün soğusun sonra açıklamanı yaparsın, kendini aşırı açıklamaya çalışma sadece olanı anlat. Bundan sonrası ona kalmış istediği kararı verebilir

Geçmişindeki fotoğrafları silmeliydin vs argümanı da duygusal manipülasyon. Bazı insanlar fotoğrafları siler bazıları silmez. Bunu kabullenmeyecek insanlar da özgürce başka yollara gidebilir.
+1
grimavi
(24.10.25)
olgunlaşamamış +1
eskiden ben de böyleydim. olay çıkartırdım her şeye. sen açıklamanı yap inanmıyosa bye bye de.
+2
matilda
(24.10.25)
Mal mı bu afedersin onları görmeseydi yaşanmamış mı olacaktı.

Yaşanmış ve görmüş işte ne var bunda benim liseden beri fotoğraflarım duruyor (2012)

Merak edip bakarken ne görmeyi bekliyordu acaba?

Kızlarda şey tribi oluyor. Eskiyse neden silmiyorsun.s.s.s işim gücüm yok binlerce fotoğraf arasından eski foto arıycam.

Saniyorlar ki yalnız kalınca gizli gizli eski sevgililerimize bakıp ağlıyoruz herhalde... değişik bir kafa.

Ben şahsen olsa ve görsem çok isterim, merak ederim yani. Eşim her şeyi silmiş, bu daha rahatsız edici.
+7
ananiyimioguz
(24.10.25)
Derin derin nefes al geçecek. Kendini daha iyi hissedince her şey bu kadar karanlık olmaz ve daha iyi konuşur ona göre kararlar verirsin.
0
i'm gonna start a revolution from my bed
(24.10.25)
Kız arkadaşına olgunlaşmamış diyenlere katılmıyorum bazı takıntılı adamlar var ki ben de denk geldim eski sevgililerinin hepsinin fotoğrafları bi köşe saklı duruyor. Belki hala ona karşı bir şeyler hissettiğin için sakladığını düşünmüş olabilir. Bir kaç gün müsaade et ardından @grimavi dediği gibi açıklamanı yaparsın. Şayet açıklamadan sonra görüşmek istemiyorsa yapacak bir şey yok
+2
mermaidd
(24.10.25)
Kıza da hak veriyorum benim de birebir takıntılı olarak takip edildiğim oldu, çok ürkütücü.
Seni de öyle sanmış olabilir.
Sakin kafa ile konuşun güvenemiyorsa yapılacak başka şey yok.
0
cilekli pasta
(24.10.25)
Gecmis olmus bitmistir geri gidip mudahele sansinin olmadigi bir yerdir. Ayrica iyi ya da kotu insanin anilarini saklamasi kadar dogal bir sey olamaz. Fotograflarin duruyor olmasini, hala o kisilere karsi duygusal hisler besleyebilecegin anlamini cikaran insanlarla birlikte olma. Kimse kendini guvende hissedecek olgunlugu gosteremiyor diye gecmisine dair olanlari silme. iyi de olsa kotu de olsa gecmis senin gecmisindir. Gecmisin gecmiste kaldigini bilip bunu sindirebilecek olgunlukta olmayan biriyle vakit kaybetme.
+2
tezek
(24.10.25)
ayrıl abi, ne işin var. böyle bir psikolojinin kime ne faydası olacak.
0
gabe h coud
(24.10.25)
Ben şahsen birlikte olduğum kişinin eski sevgilisiyle fotoğraflarının arşivde dağınık bir şekilde kaldığını görsem daha rahat hissederdim. Bu durum özellikle hepsini silmiş olmaktan daha umursamazca duruyor.

Sadece bu kişiyle olan fotoğrafları ayrı bir klasörde titizce gruplanmış olarak bulsam biraz rahatsız olurdum ama yine de ayrılma noktasına gelmezdim.

Ayrılma noktası benim için fi tarihinden kalma fotoğrafların derli toplu şekilde güncel, kolay ulaşılabilir bir yerde ve hatta belki diğer eski sevgilerle olan fotoğraflarla da birlikte bir arada bulunması olurdu. Bu @mermaidd'in dediği yere denk düşüyor.

Böyle bir durum yoksa olgun bir davranış değil +1. Bence de kendi açınızdan olayı anlatıp sonrasında çok ısrarcı olmayın.
+2
akhenaten
(24.10.25)
bir iki gün bekle. sonra karşına alıp bu resimleri gördükten sonra ayrılmak istemesinin asıl sebebini öğren. resimleri sakladığını mı düşündü, yoksa ondan önce biriyle çıkmış olmana mı öfkelendi?
sakladığını düşündüyse açıklamanı yap, yedek olayını anlat. hala inanmıyorsa postala.
ondan önce biriyle çıkmış olmana öfkelendiyse, postala.

bu ne ya çocuk gibi
0
nolmus yani
(24.10.25)
ohooo daha şimdiden böyle şeylere ayrılmak istiyorsa işin iş geçmiş olsun
0
Hallegadola
(24.10.25)
(10)

Kombin önerisi

egerbiryolcu
https://hizliresim.com/sftlwax*Ufak farklar var kararsız kaldım*1'de çizme var pek belli olmamiş*3 yapay zeka, tozluk/çorap eklendi*Kazak elbise üstüne giydim kötü durmuş mu ya da sıcaktan pişirir mi acaba
hizliresim.com

*Ufak farklar var kararsız kaldım
*1'de çizme var pek belli olmamiş
*3 yapay zeka, tozluk/çorap eklendi
*Kazak elbise üstüne giydim kötü durmuş mu ya da sıcaktan pişirir mi acaba
0
egerbiryolcu
(23.10.25)
Bence 3 şahane gözükmüş kombin olarak. Üstüne giydiğin gibi beyaz bir palto yerine varsa siyah ya da gri bir palto daha hoş durur, görüntüyü tamamlamış olur. Havalar da artık serinledi nerede yaşadığını bilmiyorum ama saat 17.00'dan sonra iyice soğuyor her yer bence sıcaktan da pişirmez gibi.
+2
mermaidd
(23.10.25)
Çorap şart mı?
0
gabe h coud
(23.10.25)
@gabe h coud
Evet çorap kesin olacak
0
🌸egerbiryolcu
(23.10.25)
Ben maşallah deme hakkımı kullanıyorum. 3 iyi.
+2
arbre
(23.10.25)
Kesinlikle 3 bu arada hangi şehir 😂
0
olaylar olaylar
(23.10.25)
2
Birden takip ete tiklayanlar artacak
0
kisa
(23.10.25)
3 ile ciddi düşünürüm.
0
late viper
(24.10.25)
3
0
cooperr
(24.10.25)
no3 sokakta karşımdan yürüyerek gelse, kaldırım bitmeden evlenme teklif ederim
0
co2s2
(24.10.25)
Calvino da 3 derdi.
0
thracia
(24.10.25)
(6)

kredi mi çeksem hisse mi bozsam?

croswell
evet? Uzun zamandır yatırım hesabımı büyütemiyorum son zamanlarda epey tırtıkladım %2000 kazandığım (asels 4-5 sene önce) hisseyi mi satsam yoksa kredi mi çeksem? Elim gitmiyor ancak tabii beni zengin etmedi bakmayın 20x yapmış olmasına :)çok acil borcum var ve kredi faizleri bana uçuk çıkıyor %4-5
evet? Uzun zamandır yatırım hesabımı büyütemiyorum son zamanlarda epey tırtıkladım %2000 kazandığım (asels 4-5 sene önce) hisseyi mi satsam yoksa kredi mi çeksem? Elim gitmiyor ancak tabii beni zengin etmedi bakmayın 20x yapmış olmasına :)
çok acil borcum var ve kredi faizleri bana uçuk çıkıyor %4-5 civarında daha altında bulamadım.
Hisseyi de bozarsam birkaç ay daha para biriktiremeyeceğim ama borçları ödeme konusunda %60 rahatlayacağım
0
croswell
(23.10.25)
ben olsam hisseyi bozarım. dayanağım keyfim. imkb de para kazanmak çok zor gibi geliyor.
+1
kisa
(23.10.25)
Paran varken neden borçlanarak (üstelik faizli borçlanarak) borç ödüyorsun anlamadım?
+1
etna
(23.10.25)
Hocam bu yaptigin varyemezlik oluyor. sonucta sen o yatirimi ihtiyacin olunca harcamak icin yapmadin mi? Su an ihtiyacin var bozdur ode iste. Bu kafayla hic harcayamazsin ki onu olene kadar oyle kalir :)

ytd
0
nuevo
(23.10.25)
aslında varyemezlik değil bu disiplini kaybettim epeydir ve maalesef yerine koyamıyorum faiz belasına katlanıyorum ama dayanılacak gibi değil tekrar yerine koyamam endişesi ile bozmadım bu zamana kadar
0
🌸croswell
(23.10.25)
Yatırım hesabındaki birikim spesifik bir amaç içinse (konut, arsa almak vb) ve bankaya borçlanacağım meblağ ödenebilir seviyede ise elimdeki birikmişi bozmazdım. sürdürebilir tl borçlanma abartılmadıkça enflasyonist ülkelerde iyidir.

ama belli bir hedef için değilse birikim ve krediye yapılacak ödeme çok zorlayıcı olacaksa tabii hisseleri bozmayı tercih ederdim.
0
wilhelmwasmuss
(23.10.25)
kredi çek tabii ki.
0
gabe h coud
(23.10.25)
(3)

compu bey'e istekler

konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
bizi engelleyen birini nasil engelliyoruz? allah'in sikintilisi, engeli kaldirip, eksileyip, tekrar engelliyor. cünkü engel tek tarafli.engelleme kismina ara cubugu gelsin, bizi engelleyenleri de en azindan engellemek icin ismen aratip bulabilelim.ikinci olarak, sadece sözlükcülerin görebilecegi sek
bizi engelleyen birini nasil engelliyoruz? allah'in sikintilisi, engeli kaldirip, eksileyip, tekrar engelliyor. cünkü engel tek tarafli.
engelleme kismina ara cubugu gelsin, bizi engelleyenleri de en azindan engellemek icin ismen aratip bulabilelim.

ikinci olarak, sadece sözlükcülerin görebilecegi sekilde soru/duyuru actigimizda, bu duryurulari editlemek icin panele giris yapar yapmaz alttaki "internet kullanicilari görebilsin" kismi otomatik isaretleniyor. gözden kacirirsaniz, sadece sözlükcüler icin actiginiz duyuru editten sonra birden herkese acik duruma geliyor.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(23.10.25)
1. Herhangi bir kullanicinin istatistiklerine gidip, tepedeki arama kutusundan baska bir kullaniciyi arayip sonra oradaki engelle tusuna basabilirsin. Calismiyorsa haber ver calismasi lazim.
www.eksiduyuru.com

2. oh bu guzel bugmis. Kendimden gectim valla. github.com buraya bug acabilirmisiniz?
+1
compumaster
(23.10.25)
Araya gireyim :)

30.09 olaylarından çok önce modlardan birini engellemiştim, buraya geçince engeli kaldırdım. Şimdi tekrar engelleyemiyorum, hata veriyor. Tamam o beni görsün ama ben görmek istemiyorum :)
0
gabe h coud
(23.10.25)
1. madde, evet, arama yapabildim istatistikler kismindan ve engelleyebildim. bu halloldu :) tesekkürler.
@ermanen, peki mallar listende de gözüküyor mu seni engelleyen ama senin engellemedigin? bende gözükmüyor.

2. github'da gün icinde bug acicam.
0
🌸konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(23.10.25)
(9)

Nefret ve aşk ikilemi

mermaidd
İlişki içerisindeyken kör kütük aşık olup ayrıldığınızda karşı taraftan nefret mi ediyorsunuz yoksa arkadaş kalabiliyor musunuz? Ben ayrıldığım kişiyi hatırlatacak nesneleri bile görmek istemiyorum. Aşkla nefret doğru orantılı mı sizce?
İlişki içerisindeyken kör kütük aşık olup ayrıldığınızda karşı taraftan nefret mi ediyorsunuz yoksa arkadaş kalabiliyor musunuz? Ben ayrıldığım kişiyi hatırlatacak nesneleri bile görmek istemiyorum. Aşkla nefret doğru orantılı mı sizce?
0
mermaidd
(22.10.25)
Yıkıcıyım bu konuda.
-2
arbre
(22.10.25)
İlişkinin nasıl bittiğine bağlı cidden.

Terk edildiğim ilişkiler oldu, hala severken arkadaş kalamam, zaten yeterince arkadaşım da var. Gereksiz drama. Nefret de etmedim, döndüm hayatıma baktım.

Terk ettiğim ilişkilerim de oldu, bu durumda zaten bende biten bitmiş. Arkadaş kalalım vs. demedim, diyen oldu olur dedim ama onlar da zaten azalarak bitti.

Sönüp biten ilişki de yaşadım, burada zaten arkadaş kalmışız, kalmamışız bir önemi yoktu. Kimsenin kafa yorduğunu sanmıyorum buna.

Ben genel olarak arkadaş kalma olayına çok karşıyım. Her şeyi çok karıştırıyor. İyilik desen alakası yok, faydalı desen faydalı değil. Hele terk edilen biri için çok büyük pranga. Safi zarar.

Ama nefretlik bir durum da yok. Seçenekler biraz sınırlı kalmış sanki.
0
akhenaten
(22.10.25)
Hiç arkadaş olarak kalamadım ama "iyi olsun, mutlu olsun" dedim arkalarından. Sadece tek bir kişi var ki evet zamanında nefret etmiştim. Ama neredeyse 15 sene geçmiş üzerinden, artık o kadar güçlü bir duygu beslemiyorum ona karşı. O yüzden nefret falan da kalmadı

İlk başlarda hatırlatacak şeyleri görmek istememen normal. Zamanla unutulmayacak şey yok, biraz zaman geçince hissizleşiyor insan
0
kullanicadi
(22.10.25)
Nefret ile aşk birbirine bir hayli benziyor bence karakteristik olarak. Nefret de tutku içeriyor. En temizi bir şey hissetmeyebilmek.
0
lüzumsuz adam
(22.10.25)
Aşk başka nefret başka.
aşık olmadığım kişiden nefret etmeyebilirim mesela, ya da tam tersi.
Fakat şu sıralar her şeyden ve herkesten nefret edebilme potansiyelim yüksek .
0
rakicandir
(22.10.25)
@rakicandir aslında ne kadar aşık olursak sonucunda o kadar nefret mi ediyoruz açısından sormuştum. Bende son zamanlarda her şeyden nefret etmeye başladım hadi hayırlısı diyorum
0
🌸mermaidd
(22.10.25)
Ayrılış sürecine göre değişir. Hiç tanıyamayacağım birine dönüşmüşse, nefret olmasa da kötü anmak olabilir.
0
gabe h coud
(22.10.25)
Hiç bir eski sevgilimi kötü duygularla anmadım. Sadece bir tanesinin ciddi mal olduğunu düşünüyordum ama isimlerini bile unutmuşum çoğunun. Ne nefret edeceğim yani işim gücüm yok.
0
Gradient_tabanlı_mor
(23.10.25)
kimseden nefret etmem. bittiyse bitmiştir.
0
koela
(23.10.25)
(6)

Ne kadar yalnızsınız?

umutt
Soru başlıkta
Soru başlıkta
0
umutt
(22.10.25)
1 yıldır sevgilim yok. Flört 5+ ama hiçbiriyle sevgili olmadım. Artık nasıl olsa sevgili olmayız deyip kızlara bakmıyorum, konuşmuyorum, kanka falan diyorum. :D Gitmek istediğim konserlere gidemiyorum. Çok zor iş.
-5
arbre
(22.10.25)
Sevgili flört hiç olmadı. 5-6 kez reddedildim artık uğraşmıyorum.
0
Algorix
(22.10.25)
çok
+1
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(22.10.25)
0-10 arası, 0.
-1
gabe h coud
(22.10.25)
sabah erken saatlerde, mesela sabah ezanı vakti gibi yatakta uyanıkken, ne kadar yalnız olduğumu iliklerime kadar hissediyorum. çok soğuk bir durum. acaba sevgilisi, eşi veya çocuğu olan da aynı şeyi yaşıyor mu bilmiyorum.

yalnızlığımda yalnız olup olmadığımı bilmiyorum.
0
Leonardo~Da~Vinci
(22.10.25)
Kimseye yalnızım diyemeyecek kadar
+1
cemallamec
(22.10.25)
(5)

diyete uygun whey protein önerisi

haintospik
merhaba,kilo verme sürecindeyim. masabaşı işte çalışıyorum diye çok hareket edemiyorum. diyetisyenim "kas kaybını önlemek için her öğünümüzde protein ağırlıklı yiyeceğiz ama bu bazen karbonhidrat ve yağ dengesini şaşırtabilir bu yüzden whey protein alabilirsin bir ara öğününde" dedi. marka sordum, "
merhaba,
kilo verme sürecindeyim. masabaşı işte çalışıyorum diye çok hareket edemiyorum. diyetisyenim "kas kaybını önlemek için her öğünümüzde protein ağırlıklı yiyeceğiz ama bu bazen karbonhidrat ve yağ dengesini şaşırtabilir bu yüzden whey protein alabilirsin bir ara öğününde" dedi. marka sordum, "ucuz olanını al sonuçta fitness için kullanmayacağız" dedi.

ben yine de temiz içerikli ve gerçekten protein içeren bir ürün almak istedim. o yüzden size sorayım temiz içerikli, ağır spor yapmayan (sadece yürüyüş) biri için ne önerirsiniz?
0
haintospik
(22.10.25)
+1
archmeister8
(22.10.25)
gıda konusunda ucuza kaçmak bence mantıklı değil, ancak siz bilirsiniz tabi. benim önerim optimum nutrition, bu işte zirvedir.
0
makarnavodka
(22.10.25)
ucuz whey proteinin hazımsızlık, gaz veya mide bulantısı gibi sorunları olabilir. hatta kaliteli olanı bile rahatsızlık verebilir. bu yüzden önce alabileceğin en ufak paketi alıp. o markanın ve tadın sana uyup uymadığını denemelisin. bu konudaki en iyi marka weider, ardından optimum gibi markalar geliyor.
0
orpheus
(22.10.25)
yani diyetisyenleri de anlamak mümkün değil. sizin ne kadar protein ihtiyacınız olabilir ki gıdadan alamayıp whey proteine ihtiyaç duyacak. atıyorum tavuk göğsünü fazla yemek karb ve yağ dengesini nasıl şaşırtacakmış acaba?
+1
bay b
(22.10.25)
Muscletech kullanıyorum.
0
gabe h coud
(22.10.25)
(10)

Yatak odası kapı askısı

Bruce
Yatak odanızın kapısının üzerinde askı var mı, varsa kıyafet mı asılı?
Yatak odanızın kapısının üzerinde askı var mı, varsa kıyafet mı asılı?
0
Bruce
(20.10.25)
yok.
0
deartheodosia
(20.10.25)
Kot ceketim asılı askıyla birlikte

Temsili olarak:
i.ebayimg.com
0
grimavi
(20.10.25)
Var, çanta asılı genelde, kıyafet nadir asarım kapı arkasına
0
kuehles blondes
(20.10.25)
var. milyon tane eşarp...
0
yadigar
(20.10.25)
İkea'nın kapı arkası askısı var. Üstünde de giyilmiş ama daha makineye atma kıvamına gelmemiş, tekrar giyilebilecek kıyafetler asılı. Pantolon, kazak, swaeshirt vs.
+1
kibritsuyu
(20.10.25)
Sabahlıklar ve kolyelerim asılı.
0
auroraaurora
(20.10.25)
Evet çantalar hırkalar var. Odada yer az olunca işe yarıyor
0
pembediken
(20.10.25)
eski evimde vardı, taşınırken almayı unuttum, kaldı orda. Şimdiki evimde duvarda iki askı var biraz köylü işi sddjs onları kullanıyorum.

Pantolon işinde her gün "bugün hangi pantolonu giysem" diye düşünmeyi ve ceplerindekini/kemeri değiştirmeyi sevmediğim için giydiğim pantolonu oraya asıyorum ve yıkama zamanı gelene kadar ordan alıp giyiyorum.
+1
nundu
(20.10.25)
var, bornozum havlum ve röbdoşambrım asılı.
0
co2s2
(20.10.25)
yok
0
gabe h coud
(20.10.25)
(19)

son kredi kartı ekstreniz ne kadardı?

tabudeviren
soru başlıkta...
soru başlıkta...
0
tabudeviren
(19.10.25)
1000 tl.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(19.10.25)
14.764,24 TL, asgarisi 6.764,24 TL'ydi, 8000 TL ödedim.
0
matilda
(19.10.25)
30k.
0
messina123
(19.10.25)
3500 ama sabırsız olduğum için ekstre gelmeden ödüyorum.
0
Amaranta ursula
(19.10.25)
4.6K
0
MtKrt
(19.10.25)
ödediğim son ekstre garanti 24k, kesilen son ekstre enpara 26.5k
ekstre kesim tarihlerini aralıklandırıp farklı kartlara bölüyorum genelde harcamaları tek karta yığmıyorum... limiti ortak ikinci kart var mesela garantide sadece ekstre ayırayım ödemeleri max süreyle erteliyeyim diye, o da 17k, akbank var 12k... daha az kullandığım kartlar da var daha teb getirfinans kuveyttürk yapı kredi vs.

atıyorum bi kart ayın 17sinde kesiliyor biri 25inde, ayın 20sinde ödeme yapıyorsam 17sinde kesilmiş olanı kullanıyorum bi kampanya vs. için farklı kart kullanmak daha avantajlı değilse.
0
konetsu
(19.10.25)
350k
-1
yüzyıllık yalnızlık
(20.10.25)
Enpara 26bin küsür
Vakıfbank 12bin küsür
0
ezkaza
(20.10.25)
$18373
-1
thetruenorthstrongandfree1
(20.10.25)
İş bankası kartlarım toplam 80 bin, QNB 20 bin gibi bir şeydi.

Bu ay biraz daha az gelir bebek için bir sürü şey alınmıştı geçen ay ve önceki ay.
0
chicha_v2
(20.10.25)
365k tl
-1
gabe h coud
(20.10.25)
320k civarıydı
-1
basond
(20.10.25)
23-30 arası değişiyor hep
0
OgutucuRecep
(20.10.25)
80 küsur. İki tane 20'şer binlik taksitim vardı. Bu ay kurtuluyorum çok şükür.
0
auroraaurora
(20.10.25)
90 bin ve 93 bin
0
denizmaniaherif
(20.10.25)
750 lira hala aynı
0
nahtoderfahrung
(20.10.25)
95bin geldi. 22bini BES, 6bini özel sağlık sigortası.
aralık ayından itibaren BES dahil 50bine sabitleyip düzenli bi hayata geçeceğim inş.
+1
tchuck
(20.10.25)
78k
0
ala09
(20.10.25)
0 (sıfır)

kredi kartı kullanmıyorum.
0
co2s2
(20.10.25)
(11)

sevgili gobeksizler

lemmiwinks
1- ne kadar, nasil spor yapiyorsunuz? ya da yapmiyor musunuz? yapmiyorsaniz ne kadar hareket ediyorsunuz?2- nasil besleniyorsunuz? hic yemediginiz neler var? kendinize odul olarak yediginiz neler var? ya da ne olursa olsun yiyor musunuz?3- six packiniz var mi?4- yasiniz kac? cinsiyetiniz ne?
1- ne kadar, nasil spor yapiyorsunuz? ya da yapmiyor musunuz? yapmiyorsaniz ne kadar hareket ediyorsunuz?
2- nasil besleniyorsunuz? hic yemediginiz neler var? kendinize odul olarak yediginiz neler var? ya da ne olursa olsun yiyor musunuz?
3- six packiniz var mi?
4- yasiniz kac? cinsiyetiniz ne?
+1
lemmiwinks
(19.10.25)
1- hic yapmiyorum ama yapcam. günlük hareket miktarım 6-7 bin adım civarı o da ofiste sağa sola yürümekten ibaret.

2- valla sabahları genelde kahveyle gecistiriyorum. oglen yemeklerinde genelde mercimek corbasi sadece. aksam yemeginde de unsuz ekmeksiz herhangi bir sey, bowl falan genelde.

3- yok.

4- 30 yasinda er kisi.
+1
vedatchilipeppers
(19.10.25)
1. Haftada 3 gün salonda bir gün dışarda ortalama ikişer saat.
2. Kalori ve makro hesabı yaparım. Şeker ve fast food ve de paketli gıdalar tüketmem, sevmem de.
3. Var.
4. Epeyce ve Er kişiyim.
+2
Mirket
(19.10.25)
on bilgi: ben kantarin iki ucunda da bulundum, uc basamakli kilolarda da iki basamaklilarda da bulundum, bir ara hasta gibi zayiftim, simdi isteyerek biraz kilo aldim ama hala gobegim yok.

1- cok zayifken haftada 4-5 gun kosuyordum, su an kucuk cocugum var o nedenle belki haftada 1 kez kosabiliyorum, ama cogu zaman o da yok.
2- galiba ucundan intermittent fasting yapiyorum. kahvalti etmiyor kahve ile gecistiriyorum. ogle yemeginde cok agir ve fazla yemiyorum. ki malesef ust sinirim yok, otursam dur durak bilmeden yerim ama insan cok yememeye cabuk alisiyor.
3- six pack yok
4- 30'larin ortasi, erkek
+2
adrianapole
(19.10.25)
1. Düzenli yoga ve yürüyüş
2. Protein ağırlıklı beslenip her şeyden yerim.
3. Yok
4. 30 larin ortası. kadın
+2
pembediken
(19.10.25)
1- yapmıyorum. ancak stretching filan. arada gaza gelip pilatese gidiyorum. hayatımın en büyük eksiği düzenli spor. yazın bari yüzüyorum. kışın o da yok. home office çalışıyorum işte, o da ayrı sorun. evde her işi kendim yaparım, evin etrafındaki markete pazara yürüyorum, araç almak için son raddeye kadar bekledim, sırf hareket edeyim diye bunlar. bu konuda çok tembelim.

2- sabah acele teslimatım, acil işim yoksa erken kalkmam, varsa işi bitirip kahvaltı yaparım. Türk usulü zengin kahvaltı yapıyorum evde. öğlen öğünü yemiyorum zaten kahvaltı vaktim öğlene yaklaşıyor. akşamı da geç saate bırakmam. ekmek, fast food, abur cubur, meyve suyu, ketçap vs. böyle şeyler tüketmiyorum. ağırlıkla tencere/ev yemeği yapıyorum. kendime göre dengem var yemeğin yanında çorbası salatası gibi. dışarıda da balık ya da kebap mesela. yemek seçmem ama miktarı abartmıyorum. ödül benim için tatlı. kalori saymam.

3- six pack'li hiç kadın yok etrafımda , bende de yok. pilates/fitness hocası, PT vs. 25 yaşında kadınlarda da yok buralarda. bu kadar hareketsizlikle yine kas kitlem iyi, göbeğim olmadığına şükür.
4- 42 kadın.
+2
subcomponent
(19.10.25)
- aldigin enerjiden daha cok tuketirsen zayifliyorsun,
- tabi ekmegi birak,
- erken yat, erken kalk, uykunu iyi al.
-1
designer
(19.10.25)
1. spor yapmıyorum, sağlık için yapmak istiyorum
2. iştahım yok, fazla bir şey yemiyorum. ödül olarak görmüyorum ama tuzlu ayçekirdeği+soda ve hurma+ceviz hoşuma gidiyor bu aralar.
3. six pack yok
4. k, 30lar
0
deartheodosia
(19.10.25)
1- haftada 3-4 gün yogaya gidiyorum. 5-6 gün de ortalama 2 saatlik dans antrenmanı yapıyorum. haftaya spor salonuna döneceğim. 4 gün de ağırlık çalışacağım tekrar.

2- her gün evde yemek yapıyorum. ortalama 2.500 kalori alıyorum. daha çok protein ağırlıklı besleniyorum.

abur cubur yemem almam hiç öyle bir alışkanlığım olmadı, canım da istemez. yılda birkaç kere cips yediğim olur yılda maksimum 5-6 kola ne içerim. genelde maden suyu ve ayran içiyorum. mc donalds burger king vb. yerlerden yemem dışarıda yiyeceksem ev yemekçisine giderim ya da en kötü tavuk ızgara salata falan yerim.

3- six pack yok


4- 29 er kişiyim
0
i wanna go back
(19.10.25)
1- haftada 4 kere 10-20 km koşu + full body workout.
2- kahvaltı yapmıyorum. tatlı yemiyorum. geri kalanı dengeli. her şey yerim.
3- six pack var.
4- 41 - erkek
0
gabe h coud
(20.10.25)
göbek eritmek için spor falan hikaye, bu göbeksizlerin hepsi az yiyor.
+1
duyuruuser
(20.10.25)
1- spor salonunda haftada 5 gün, 1'er saat canım çıkana, donum kıçıma yapışana kadar terleyerek çalışıyorum.
2- yarım tencere pilav, 1 kilo kadar et, biraz salata. ara öğünlerde meyve ve kuruyemiş yiyom. abur cubur yemem. yaz aylarında dondurma alırım biraz.
3- 4 packs var şu an. karbonhidratı kısarsam 6'sı da çıkıyor.
4- 37, erkek

fotoğraf atıyorum buraya zaten. görmüşsünüzdür.
0
yurtsuz john
(20.10.25)
(41)

Eşimle yaşadığımız son büyük tartışmayı yorumlar mısınız? (Evli ve boşanmışlara soru)

mahmuttt
Sabah uyanıyoruz. Küçük çocuğumuzun keyfi yerinde. Hafta içi çalıştığımız için aile ortamını hafta sonları daha çok yaşıyor çocuk. Eşim (karım) genelde sabahları gergin. çocuğun saçını toplamak istiyor. (Çocuk henüz iki yaşında bu arada). Kuzu gibi gelip önüne oturmuyor tabi. Eşim de kızıyor bağırı
Sabah uyanıyoruz. Küçük çocuğumuzun keyfi yerinde. Hafta içi çalıştığımız için aile ortamını hafta sonları daha çok yaşıyor çocuk.

Eşim (karım) genelde sabahları gergin. çocuğun saçını toplamak istiyor. (Çocuk henüz iki yaşında bu arada). Kuzu gibi gelip önüne oturmuyor tabi. Eşim de kızıyor bağırıyor çocuğa zorla saçına tokat takıyor.

O esnada ben koridordayım çocuk baba diye ağlamaya gözlerinden yaşlar gelmeye başlıyor. Tabi bu yüzlerce kere tekrar eden bir sahne olduğu için, artık benim tepemin tasa atıyor.
Gidiyorum içeri ağzımdan bir küfür kaçıyor dayanamıyorum çünkü sonra çocuğu alıyorum kucağıma o odadan çıkıp koridor tarafına geçiyorum.

Eşimin özellikle son bir aydır bana karşı “yanıma hiç yakışmıyorsun, anasının oğluşu” gibi tahrikkar sözleri de var bu arada.

Bu gibi sözlerinden dolayı dün akşam çok gitmek istediği şehir dışındaki arkadaşına aile ziyaretini yapmayacağız dedim. Çünkü bana bu şekilde saygısız, terbiyesiz konuşan bir insana “hadi gidelim” dediği bir yere gitmek ona “Aferin” deyip ödül vermek gibi geliyor. Katlanamıyorum.

Bunun hazımsızlığı sabah da üzerindeydi diye düşünüyorum bu arada…

Çocukla bu olay yaşanmadan öncesi de var. Yine bu sabah Yalnız yaşayan bir haftadır görüşmediğimiz yaşlı annemle sabah bir kahvaltı yapalım mı diyorum. Çünkü dün cumartesi tüm günü kendi Çekirdek ailemizle beraber keyifli bir şekilde geçirmiştik. Ve tüm haftayı da.

O da bugün kendi ablasına gitmek istiyordu. Tamam diyorum sabah annemle kahvaltı yapalım; öğleden sonra da ablana gideriz.

Sonra dönüp bana diyor ki annen kahvaltı yapmıştır zaten. Ben de o esnada öğrenmek için annemi arıyorum. Sonra bana diyor ki bana sormadan niye arıyorsun. Sonra telefonu kapatıyorum. O esnada annem geri arıyor. Ben de emrivaki yaparak yarım saat sonra seni alacağız diyorum kahvaltı yapacağız. Bu emrivakiyi yapmamın sebebi ise şu. Annemle çekirdek ailemi bir haftada sadece yarım gün bir araya getirmek bana göre bir yaşlıyı sevindirmek iyi bir şey. Çocuk için de bu ortamı görmesi iyi birşey bana göre. Ve eşim maalesef bu konuda ikna edemediğim için buna mecbur kalıyorum.

Sonra biz çocukla beraber hazırız. Onun giyinmesini beklerken diyor ki ben gelmiyorum. Çocuğu da hiçbir yere çıkaramazsın. Sen git annenle ne yapıyorsan yap. “ Annen neden aramıza giriyor” diyor.

Fakat konik olan annem çok nezaketli gariban bir kadın. Asla eşime karşı karşı bir gün bile en ufak bir kaynanalık yaptığı olmamıştır. İşine karıştığı asla yok, aksine sürekli annelik yapıyor. Bu arada çalıştığımız için beş gün çocuğumuza da o bakıyor.

Sonra ben eşime diyorum ki giyin, hazırlan çıkacağız. Bu Sinir krizine giriyor. Sonra ben Yatak odasında kapıyı kapatıp Çocuk görmesin diye, Sert bir şekilde Uyarıyorum. Bağırmamasını hazırlanmasını söylüyorum. Ve kalkıp bana bir tokat atıyor.

Sonra ben de çok ağır ağırıma gittiği için bir tokat atarak karşılık veriyorum. “Sen bana nasıl vurabilirsin” diye.

Sonra izin verdi ben çocuğu aldım ve anneme geçtim. O esnada kendi annesini aradım. Çünkü kendisi benden önce arayıp yanlı bir şekilde olayları anlatacağına çok emindim.

Annesine bu durumları açtım, konuştum. Annem de kadınla gözlemlerini paylaştı. Dedim ki ben bu olaydan sonra o eve hiçbir şey olmamış gibi gidemem ya siz kendisini çağırın evinize, çocukla beraber gelsin konuşun.

Bu durumu kayınpederime de paylaşın. Ya da siz gelin bir hafta burada hem çocuğa bakın hem de bu konuyu konuşun. Terbiye saygı sınırlarını aşırı bir şekilde aşmış durumda çünkü dedim.

Muhtemelen kayınpeder de arka planda dinliyordu.

Sonra kayınvalidem kayınpedere olayı durumu sansürleyerek anlatır diye durumu bütün açıklığıyla mesaj olarak Kayınpedere de yazdım.

Allah rızası için şu olayı lütfen bir yorumlayın. tecrübe deneyimlerinizle bana bir yol haritası çizin lütfen.

Teşekkürler.

İhtiyaç üzerine Ekleme:

annene bağımlısın diyenler için durumu sanırım yeterince anlatamadım biraz daha detaylıca açıklayayım izninizle.

Annem hafta içi sabah çocuğu evimizde teslim alıyor ve biz evden çıkıyoruz. Bu 3-5 dakikalık bir süreç. Sonra eşim eve geliyor ve annem kendi evine geçiyor. Yani hafta içi bir arada bulunduğumuz demeyelim, birbirimizi gördüğümüz toplam süre her gün 3-5 dakika.

Buna ek kadının yanında fiziken başka kimsesi yok. Yakınında olan tek çocuğu benim.

Ben bunlardan bağımsız haftada bir veya 10 günde bir hep beraber bir araya gelelim istiyorum.

Çocuğuma da bana da bunun iyi geldiğini gözlemliyorum çünkü.

Eşime gelince ben normalde bu konuda emrivaki de yapmazdım fakat aynı gün zaten öğleden itibaren kardeşine de ziyarete gidecektik. Annem konu olunca ben gelmiyorum sen git annene vs. dedi. Önceki olaylardan dolayı da bana bir karşıt gelme durumu vardı.

Benim anneme bağımlı bir durumuma gelince.

Hergün ararım, halini hatrını sorarım. Bu bağımlılıktan öte annemin benim nezdimde bir değerinin olması ile ilgili. Çocukluğumdan beri bir anne oğuldan daha çok iyi anlaşan yetişkin arkadaşlarız da.

Ve onun şuan yanında olan tek yetişkin olduğum için bilerek bunu yapıyorum. Bir vefa borcu adına ne denirse densin. Örneğin Allah korusun vefat etse benim dışında onun kapısını tıklatıp yoklayan başka kimse yok.

Biraz daha açıklayıcı olmuştur umarım
0
mahmuttt
(19.10.25)
Kendisini yetiştirememiş sözde iki yetişkin görüyorum. Arada olan gariban cocuga acıdım.
Bu anlattıklarında da ikiniz haksızsınız. İkinizin de ciddi şekilde düşüncesini davranışını değiştirmesi gerekir ama bu saatten sonra ve fiziksel siddet olaylarından sonra bence bu iş öyle veya böyle bitecek gibi görünüyor.
+6
dedeminhirkasi
(19.10.25)
ikiniz de haksızsınız boşanın kurtulun çocuğa da yazık, ayrıca hikayenin seninle ilgili olan taraflarını yumuşatarak ballıyarak anlattığın belli, niye kadın sürekli annen aramıza giriyor muhabbeti yapıyor?
+7
nahtoderfahrung
(19.10.25)
Saygı ve tahammül kalmamış geçmiş olsun.
+2
anon1m
(19.10.25)
Çocuk varken ayrılmayı kesinlikle düşünmeyin. Son çaredir o ve o aşamaya daha çok zaman var.
Ya ikinizin de saydığı bir aile büyüğünün hakemliğine gidin. Ya da bir aile terapisti bulun. İncir çekirdeğini doldurmayacak büyüklükte devasa sorunlarınız var sizin.
Ayrılın diyenler için de bir atasözü geldi aklıma. Bekara karı boşamak kolay gelirmiş.
-10
Mirket
(19.10.25)
selamlar, yaşadığınız bu sorun için üzüldüm ama her ne olursa olsun eşinize tokat atmanız çok yanlış. bunu geçtikten sonra eşinizin geçinmeye niyeti olmadığını, sizin anneninizle kendisini yarıştırdığını düşündüm. bunu sadece sizin söylemlerinize dayanarak söylüyorum karşı taraf ne der ne anlatır bilemem. sonuçta hakim de değilim avukat da ama her ne olursa olsun üzüldüm.
+2
Fodera
(19.10.25)
öncelikle ikiniz de psikiyatriye gitmelisiniz. bunu kardeşim hastasınız vs. diye söylemiyorum, lütfen kötü algılamayın. öncelikle kendinizi ve neyi tetiklediğinizi çözmeniz lazım. bu süreçte de ilaç desteği yardımcınız olur.

anneniz, arkadaşlar şu bu çok gereksiz bir çok yük edinmişsiniz. siz birbirinizle evlisiniz. o şunu dedi bu bunu dedi, yok annemle kahvaltı falan bunlar sadece ikiniz arasındaki ilişkiyi devam ettirirken yük olan noktalar.

merak etmeyin kimseye bir şey olmaz.

ortada çocuk var iki insan olarak o çocuğun sağlıklı büyümesini sağlamanız gerekli.

tokat vs. zaten rezalet bir durumdasınız. bunu kibarca ifade etmenin yolu yok.

ilişki sürdürmek zaten aşırı zor bir durum daha da zorlaştırmayın kendinize. bi antidepresan alın.

başkalarını unutun ilişkinize bakın.

sürekli ben haklıyım o haklı, ondan bunu esirgerim düşüncelerinden sıyrılın. önemi yok.

bizim düşüncemizin de önemi yok.

sakin olun.
+5
gurur
(19.10.25)
kadin tarafi cocugu coktan silah olarak kullanmaya baslamis. cocugu alamazsin, götüremezsin, görüstüremezsin... üstelik cocugun gelisimini, özgüvenini yaralayacak cirkin laflar ediyor, bunu yapmasindaki amac da kocasini yaralamak. babasinin oglu gibi laflari cocugunu ve esini eziklemek icin sarfeden insanlar bence anne baba olmamali.
ayrica cocugun sacindan memnun degilse götürüp kestirsin sacini yani, erkek cocuguymus madem, her sabah toka takip toplamaya calismak, sonra cocugu bu sebeple aglatip huzursuzluk yaratmak nedir?

"ben kadinim, tokat atabilirim ama sen erkeksin, bana tokat atamazsin" diye bir sey yok. fiziksel temasta bulundugunuz an cinsiyetin önemi kalmiyor, her ikisi de aile ici siddet. üstelik küfür de bir siddet formu.

esine misilleme yapmak icin hödük babasina iki yasindaki cocugun odasinda sigara icirten biri bu kadin. diger yanda sizin emrivakiler, haftanin 5 günü gördügünüz annenize haftasonu bile anacim da anacim diye gitmeyi dayatmaniz, problemleri cözmek yerine ödül-ceza gibi cok primitif mekanizmalar kullanmaniz ciddi sorun. kisilik olarak gelisememis iki insan görüyorum. aranizda saygi, tahammül ve sevgi kalmamis. bu artik bir evlilik degil. ailelerin bu cirkinligin icine cekilmesi de bircok acidan sorun. evlendiyseniz ailenizin kicindan düseceksiniz ya da evlenmeyeceksiniz. haftada 6 gün anasiyla görüsen koca da sahiden cekilecek dert degil.
bazen bosanmalar evliliklerden daha cok huzur ve mutluluk getirir. siddetin oldugu bir evlilikte bir saniye bile durmazdim sahsen.

evli ve cocuk sahibi demissiniz, ben bu iki sartin 1.5'una uyuyorum (gebeyim).
+5
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(19.10.25)
Abicim, hani o bosanmalarda cok duydugumuz "Siddetli gecimsizlik" tam olarak budur.
+3
thetruenorthstrongandfree1
(19.10.25)
ikinci evliliğini yapmış er kişiyim. birlikteliğinizde çok temel sıkıntılar olduğu açık, siz de biliyorsunuz zaten belli bir durum bu. ama benim anlamadığım sıkıntı yaşayıp anne babayı aramak nedir? kusura bakmayın ama bu yetişkin ilişkisi değil, nezaketle söylemek istiyorum ama 20 yaşında köy yerinde evlenmiş insanların sahip olduğu gibi bir ilişki mevcut. burdan sağlıklı bir ömür boyu birliktelik, mental olarak sağlıklı bir çocuk çıkması gerçekten çok zor.
+10
awlmi
(19.10.25)
Ben bekarim, sizin gibi medeni cesaret gösteremedim daha,

o cesareti gösterdiginiz saf duygulara dönmeyi denemelisiniz,

kendini yipratan seyleri karsiya anlat, oda sana anlatsin ve ilk günku gibi olamayi istediginizi soyleyin,

Cocuk herseyi gorur,duyar ve sizin hayatiniz, onunda tercihlerini belirler,

eşin stresi kaldiramiyor ve cocugada bunu yansitiyor, akli selim hareket edemiyorsaniz destek almayi deneyin,
ama siz, ana-babasiniz,akli selim olmalisiniz,bencil olamassiniz artik,

Egonuzdan siyrilarak birbirinize dertlerinizi pozitif kelimeler ile anlatmayi deneyin.
0
designer
(19.10.25)
Herkes çok olumsuz şeyler yazmış. Ben de ikinizi de haksız gördüm.

Bence çocuksuz bir kafa dinlemeye ihtiyacınız var. Ayrıca oturup konuşmaya. Gerçek düzgün bir konuşmaya. Hatta ben olsam baya ciddi ve yer yer kötü xor örneklerle konuşurdum. Kavgalarda boşanma lafının geçmesini hiç doğru bulmam ama bazen en kötüsünü de görmek göstermek lazım. Atıyorum adi Özlem. Derdim ki bak Özlem önümüzde iki seçenek var ya bu şiddetli kavgaya devam edeceğiz giderek dozu artacak ve bir şekilde boşanacağız ya da toparlamak için elimizden geleni kalbimizle yapacağız. Ben sana ve çocuğumuza iyi bir eş ve baba olarak elimden geleni yapmak istiyorum. Hayatın yükünü iki kişi omuzlamak istiyorum. belki şuan boşanmak sana iyi bir seçenek gibi görünebilir ilk başta ama işler senin için benim için olacağından daha zor olacak. Bütün evin yükünü market temizlik araba mevzuları herşeyı ama herşeyı tek yapman gerekecek. Ben sadece çocuğumuzla alakalı olan konularda yardımcı olabilirim. Sevgililer gününde ya da doğumgününde romantik bir hediye isteyeceksin ama benden sonra bu sefer cocukla herseyı dengeye oturtman cok daha zor olacak. Bak beni hala seviyorsun ya da sevmiyorsun bilmiyorum. Bazen saygılı cümlelerinden artık benı sevmedıgını hatta nefret DAHİ ettıgınj dusunmeye başladım. Ama ben seni hala seviyorum. Ve ilişkimiz için çabalamak istiyorum. Her zaman ailemizin direği olarak huzurlu yuvamıza seninle ve çocuğumuzla olmak istiyorum. Ama bunun için sadece benim çaba göstermem yetmez. Öncelikle cocugu bir silah olarak kullanmayı bırakman lazım vs vs vs.

Tabi bundan önce bence tokat için öncelikle özür dile. Cidden özür dile ve birkaç gnü daha dişini sık. Alttan al. Ortalık bir durulsun. 1 hafta fln. O şekilde konuş. Şuan eşinde haklı olarak tokatın siniri olduğu için herşey birbirine girecek. Ve ben olsam cidden bu boşanma seçeneğini de önüne koyar başına gelecekleri söylerdim. Ben boşanmış kadınların da aşırı mutlu olduğunu düşünmüyorum. Kadının toplumdaki rolleri çok fazla. İşte çalışıp kariyer inşa ederken bir yandan ev işleri bir yandan çocuktan kaynaklanan iş yükü. O yüzden hayatın yüküne dair bazı şeyleri hatırlatmak iyidir.

Ve bence eşin çok yıpranmış. Hiç bir insan boşanacağım mutsuz olacağım sinir krizleri geçireceğim sinir krizleri geçirteceğim diye evlenmiyor. Herkes sevdiği ve mutlu olmak istediği için evleniyor. Eşin bir şekilde çok yıpranmış. Ev iş çocuk ev iş çocuk bitmeyen bir iş yükü döngüsü. Hayatın yükü çok fazla omuzlarına binmiş. Ve bu yük altında okdr çok ezilmiş ki neyi görse duysa laf sokuyor geçiriyor bağırıyor sinirleniyor.

Bence eşin ciddi bir konuşma süreci sonrası toparlayabilir. Belki kendisine biraz zaman ayıracak birşeyler yapmak iyi gelebilir. Kendisine zaman ayırması derken evde tek kaldığında evi düzenlemesi temizlik yapması fln değil. Direk kendisi için birşeyler yapması.

Ve de tokatın karşılıklı olması birşeyi değiştirmez. Biz türk toplumunda kadın olarak şiddetin ortasında bir cinsiyet olduğumuz için, ben olsam ben de attığım tokada bakmaz sen nasıl bana vurursun bana vurdu fln derdim. Takıldığım tek şey olabilirdi. Ne yazık ki bu kültürel birşey. Yaşarken burda yazabildiğimiz kadar medeni ve olgun olamıyoruz ne yazık ki. O yüzden ilişkini toparlamak istiyorsan sen sana düşenleri yap da, öncelikle tokadın özüründen başlayarak ve uygun bir zamanda konuşup ona da kendisinin düzeltmesi için zaman tanıyarak. Zaten düzelirse düzelecek yoksa bu şekilde gitmez. Sizin de bir yerde kafanız atıp ayrılmak istemeniz muhtemel.
-2
mobydick
(19.10.25)
"Yine bu sabah Yalnız yaşayan bir haftadır görüşmediğimiz yaşlı annemle sabah bir kahvaltı yapalım mı diyorum."

2 yaşındaki çocuğunuza haftada 5 gün bu kadının baktığını da yazmışsınız. Çok merak ediyorum çocuk yaparken böyle mi planladiniz mesela "Ee çocuğa da annem bakar bakıcı parası cepte kalır oh mis" ya da bakıcı tutmaya gücünüz yoksa o zaman neden çocuk yaptınız?

2 yaşındaki çocuğun enerjisine Eşinizin dahi yetemedigini zaten kendiniz de belirtmişsiniz. Peki yaşlı anneniz?

Anlattiklariniz 2 kişinin gecimsizliginin vs dışında çok daha temel problemler barındırıyor aslinda.

Çözüm odaklı bakarsak; eşinizle baş başa sakin kafayla her şeyi konusacaksiniz. Hatta bu görüşmeden önce bir kağıda birbiriniz hakkında hoslanmadiginiz her şeyi yazın, görüşmede de tek tek konuşun.

Bunların hepsini de çocuk için yapacaksanız. Yapamiyorsaniz bir an önce boşanın ki çocuğun da hayatı bir düzene girsin.

Umarım çocuğunuz için her şeyin en iyisi olur.
+2
makbur
(19.10.25)
birkaç haftadır neredeyse her haftasonu benzer duyurular ekliyorsunuz, çoğunda da amacınız size "haklı" olduğunuzun söylenmesi gibi geliyor. bunu duymak için de (@nahtoderfahrung +1) anlatımlarınız fazlaca yanlı geliyor. kendinizi pirüpak göstermeye çalışıyorsunuz.

eğer yanılıyorsam da ciddi bir iletişim probleminiz var demektir ki eşinize ve hatta eşinizin ailesine bir türlü bu iyi niyetinizi anlatamıyorsunuz. zira eşinizle yaşadığınız olayı sıcağı sıcağına kaynana ve kaynataya ayrı ayrı aktarmak istemeniz bence aşırı. onların yerinde olsam sabah sabah damat niye beni arıyor, mesaj atıyor der keyfimi kaçırdığı için de sinirlenirdim.

bir de çocuğun her şeyi reddedip, bağırması ve o durumda işine gelen ebeveyn hangisiyse ona yönelmek istemesi bence doğal. sizin buna gösterdiğiniz tepki ise abartı (hatta anlamsız gibi geliyor). zaten bu davranışınız da gününüzün geri kalanını şekillendirmiş.
+4
tnz
(19.10.25)
Uzun uzun yazamayacağım ama ikinizde haksızsınız+1 aranızı düzeltmenin yokuna bakın yoksa işin sonu avukat
İki tarafında fiziksel şiddeti doğru değil sırf bu bile yardımla çözülmesi gereken bir durum
0
basond
(19.10.25)
Çocuk iyi evliliği bozar, kötü evliliği boşar. Bunu bilerek anlaşmanın yolunu bulun. Yoksa çok da uzatmayın. Sonu boşanma olacaksa, ucunda bunu görüyorsan, ya şimdi ya 15 sene sonra.
+1
gabe h coud
(19.10.25)
İkiniz de haksızsınız, +1.

Karşı tarafın iyi kötü neyi yanlış yaptığını görüyorsunuz ama öz eleştiri için; "bir haftadır görüşmediğimiz yaşlı annemle sabah bir kahvaltı yapalım mı" sorusuna eşiniz "annen kahvaltı yapmıştır zaten" diyor, kibarca hayır diyor. Ve siz bu cevabı kabul etmek istemiyorsunuz. Üzerine anneniz zaten haftada 5 gün çocuklarınıza bakıyor. Ortada gerçekten karşı tarafı bayan ve sizin farketmediğiniz bir durum var.

"Eşimin özellikle son bir aydır bana karşı “yanıma hiç yakışmıyorsun, anasının oğluşu” gibi tahrikkar sözleri de var." Bu başlı başına başka bir duyuru konusu. Buna verdiğiniz misilleme ayrıca yanlış. Haklıyken haksız duruma düşüyorsunuz.

"Sonra ben eşime diyorum ki giyin, hazırlan çıkacağız. Bu Sinir krizine giriyor. Sonra ben Yatak odasında kapıyı kapatıp Çocuk görmesin diye, Sert bir şekilde Uyarıyorum. Bağırmamasını hazırlanmasını söylüyorum. Ve kalkıp bana bir tokat atıyor."
İlk olarak sinir krizine giren birinin üzerine gitmek çok yardımcı olmaz. İkinci olarak siz kimsiniz de kime nereye gitmesini ne yapmasını emrediyorsunuz. Çok istiyorsanız en başından tamam ben annemle kahvaltı yapmak istiyorum çocuk kimde kalsın diyin, planınızı yapın.

İki tarafın da sıkıntıları var ama amacınız çözüm bulmak, sorun çözmek değil.

my 2 cents:
-İki tarafta aklında olanları içinde biriktirmeden, sakin sakin paylaşmalı.
-Her konuda anlaşmak ve orta yolu bulmak zorunda değilsiniz. İnsanların sizin annenizle iletişiminizi kısıtlayamacağı gibi, kendi hayatına eşinin ailesini, eşi her istediğinde sokmama, görmeme, kahvaltı yapmak istememe hakkı olduğuna da inanıyourm.
-“yanıma hiç yakışmıyorsun" laf değil, altında yatan ne ise konuşmak lazım.
- tokat kısmına hiç girmiyorum, oturun siz kendi adınıza samimi olarak özür dileyin.
+2
archmage mahmut
(19.10.25)
evli değilim ama
hem haftada 5 gün annem bebeme baksın ---hal böyleyken nasıl kadınla haftaboyu görüşmemiş oluyorsunuz hiç anlamadım? ışınlayarak mı gönderiyorsunuz çocuğu?--
hem de h.sonu annemle birlikte kahvaltı yapalım, diye bir dünya yok...koca olarak bu beklentiniz aşırı saçma.

o dünyanın olması için mesela oldukça ataerkil yetişmiş bir aileden bir eşiniz olması (yani cidden "kız almış" olmanız) lazımdı. mesela benim dışardan gayet modern, çalışan kadın vs olan kardeşim esasen böyledir, "gelin ettik" gitti babasının evine sadece senede 2 kere yarım saat geliyor. ailem fazlaca ataerkil o yüzden kimse için tuhaf değil durumlar -ben hariç, benim kafam ayrı çünkü. neyse, gidip böyle birini "alaydınız" madem böyle bir evlilik istiyorduysanız...

ya da mesela annenizle eşiniz kanka gibi filan olmalı onu sizin "gariban" anneniz olarak değil kendi kankası olarak görmeli.

her türlü, bunu sorun etmeden yapacak (şehirli, modern, çalışan vs.) kadın sayısı oldukça azdır. cidden etrafımda 1 elin parmağını geçmez yani.

5 gün k.valiyeye çocuk bırakmış gelin bir de h.sonu onunla kahvaltı yapacak...bunu "olağan" görüyorsanız o da "anasının oğluşu" der size..işler çirkinleşir. bunu nasıl normal görüyorsunuz? siz hangi gezegende yaşıyorsunuz? kaynana yahu sonuçta, isterse melek olsun. hayret bişeysiniz.

ha eşiniz de çok normal bir insan olsa, zaten annen 5 gün bakıyor, biz birlikte azıcık zamana sahibiz, gel şöyle bir program yapalım der normal makul konuşulurdu. o sizin aileyle kendi ailesini yarıştırıyor, çocuğu götüremezsin diye pazarlıklar filan ,korkunç. burada da onun tuhaf kafasını görüyoruz bence.

eşiniz işine kafası rahat devam etmek, bakıcı parası vermemek, istediği gibi çocuğu geç almak filan türü konforlar için k.valideye çocuk baktırıyor evet, (e aynı rahatlıklar sizin için de var ama sizin anneniz, onun değil, ona minnet borcu çıkıyor, gıcık bir durum...). yüksek ihtimalle siz 2niz anneniz olmasa zaten çocuk filan da büyütemezsiniz de ortalama Türk gibi siz de ailelere güvenip yapmışsınız işte. sonra neden 20 yaşında evlenen köylü gibi aileler herşeyin içinde deniyor, kuzum aileler olmasa hayatta kalamıyorlar çünkü, ondan olabilir mi?

neyse, eş bu duruma karşı zaten öfkeli (kendi çocuğunu kendisi büyütemiyor) olduğu için pasif agresif şeyler yapıyor. bu model türk kadını genellikle olmasını istediği ama olduramadığı şeylere karşı böyledir. intibam bu yönde... çünkü olmasını istediği o şeylere layıktır aslında.

misal sizin mesleğiniz değil de x meslek birini istemiştir, k.valideye baktırmak değil yabancı dadı isterdi, ama oluyor mu bunlar. olmuyor. e öyle bir imkan yok.
enteresan şekilde yine aynı türk kadını bu imkanları sunmasını da eşten beklediğine göre (çünkü neden evlendik o zaman?) öfkeleneceği kişi sizsiniz...."yanına yakışmıyor"sunuz. (ya da kendi fikrince layığını bulamadığı için aslında kendinedir öfkesi artık bu kadarı psikiyatrist işi benim işim değil)

kısacası ne o sizin beklentilerinizi karşılıyor ne de siz onun beklentilerini karşılıyorsunuz...böyle anladım.

boşanınca aşırı iyi bir nafaka ev araba herşeyi vermeyecekseniz öfkelenir öfkelenir geçer, şu anda boşanmaz. tümden deli değilse, onu tek bir konudan bilemedim açıkçası.
kadının şimdi yükü 80se boşansa 180 olacak çünkü. küçük çocukla boşanmak kolay değil. çocuk tamamen kadına kalıyor. kadın daha toka takarken deliriyorsa yemez yani boşanmak. çocuk büyüdükten sonra bu durum değişir.

ha 1-kadının aileden filan durumu iyiyse 2-cinsel hayatınız kötüyse 3-size olan öfkesinin arkasında başka birisinin ilgisi de varsa, o zaman o boşar zaten.

sevgi nerede burada...
valla bilemedim. ortada seven biri var gibi geçmedi konu. birbirine tokat atabiliyorsan sevmiyorsundur , bencesi böyle.
+2
subcomponent
(19.10.25)
boşan diyenlere bakma sen kardeşim.
sorumluluk sahibi, çözüm arayan bir baba için çıkış yolu her zaman vardır.

Annenle olan bağını korumak istiyorsan, bunu eşinle çatışmadan değil, uzlaşarak yapmanın yollarını ara
-2
jamswety
(19.10.25)
Resmen sen haklısın diyelim diye acayip taraflı şekilde anlatmışsın ama evli bir birey olarak haksızlığın buram buram kokuyor.

Karının tek hatası çocuğa bağırmak ve sert davranmak. Bu büyük bir hata. Geri kalan her şeyde sen haksızsın. Böyle bir kocam olsa zevkle boşardım. Öyle bir boşardım ki boşadığım için aklıma geldikçe sevinç duyardım.

“Yaşlı zavallı anneciğin” ile zaten haftanın 5 günü görüşüyorsunuz sanki aylarca görüşmemiş gibi bir haftasonucuk kahvaltıcık diye küçültmeye gerek yok. O kadar yaşlıysa çocuk baktırmayın zaten orda çelişki var.
Tüm hafta içi çalışıp yorgun argın bir tek haftasonunu bekliyorsun ve o da ne? Haftasonu yine KAYNANA. Oldu mu yani kim kabul eder bunu? Bir de emrivaki yapmaklar geleceksin diye bağırıp çağırmalar.

Üf yazamayacağım daha fazla sinirlerim bozuldu. Evli çocuklu bir insan olarak bunları okuyunca cinnet geliyor bana. Gidip kocamı öpüp şükür edeceğim. millette ne adamlar var ya.
+2
Gradient_tabanlı_mor
(19.10.25)
haklı olduğun taraflar çok ama taraflı anlatıyorsan bilemiyorum. tokat işi çok yanlış. uç bir nokta. çocuğu bir yetişkine bırakıp 1-2 saat baş başa konuşmayı deneyin. iki tarafın da adım attığı bir konuşma olursa sürüyor öbür türlüsü zaten mahkeme.
0
summerjam0306
(19.10.25)
kanka boşa gitsin. sana tokat atma gibi bir şeye cürret ediyorsa ahlaksızın önde gidenidir. yanıma yakışmıyorsun falan ne demek. ben olsam dünyanın kaç bucak olduğunu çok fena gösterirdim ona. erkek ol ve boşa. hiç ılımlı olayım anlayış göstereyim deme. bu tipler öyle şeyleri prenseslik olarak adlandırır. acıma.
-1
archmeister8
(19.10.25)
Çocuğunuz çok muhtemelen normalde annesinin sözünü dinleyecekken, sizin vereceğiniz tepkiyi bildiği için huysuzluğu artmış.

Kadın gayet kibarca kahvaltıyı annenizle yapmak istememiş, üstelik başka arkadaşlarıyla olan planı “cezalandırmak için” iptal etmenize rağmen kibar davranmış yine, siz emrivaki yapmışsınız. Üstüne de odaya çekip “had bildirmişsiniz”, üstüne de kadını kendi anasına babasına şikayet etmişsiniz hem de annenizle bir olup.
Ya allah eşinize sabır versin. Bir kadını ne kadar bunaltabilirseniz o kadar bunaltmışsınız. Şiddet kötü bir tepki ikiniz için de, hele de evde çocuk varken haklı görmüyorum ama bir kediyi bile bu kadar köşeye sıkıştırırsanız, tırmalar.
+6
physcos physcos
(19.10.25)
Bitmiş okeye dönüyorsunuz. Boşa zaman kaybetmeden boşanın. Ben böyle evliliklerin devam etmesini ve devam etmesini tavsiye edenleri anlamıyorum. Mesela siz bu saatten sonra nasıl seks yapabileceksiniz ki?
Sizinki evlilik değil ev arkadaşlığı olacak.
İşte birbirinizi tam anlamıyla tanımadan 5 yıl evli kalmadan çocuk yapmamak bu yüzden önemli.
+1
dawsonscreek
(19.10.25)
ikiniz de anormalsiniz. sakın boşanmayın, başka insanlarla evlenip onların da başını yakmayın
0
benarrivo
(19.10.25)
karın haklı.

annenle her hafta sonu görüşmek zorunda mı? zaten annen haftanın beş günü evinizde görünüşe göre. zorla kahvaltı yaptırtmaya çalışıyorsun, kadın istemiyorken. sonra tartışıyorsunuz ve anne babasına ispiyonluyorsun. pardon sen nasıl bir yetişkinsin? onun kendi annesiyle dertleşmesi ile senin aileleri karıştırman ve onu anne babasına şikayet edip durman aynı şey mi? kadından fiziksel olarak da uzaklaşmışsın ki çoğu aldatmalar ve boşanmaların kaynağı yatak odası. tabii senin duygularını da anlıyorum bu noktada ama yanlış bir davranış. bunun dışında söz verdiğin geziyi sırf ceza olması için iptal ediyorsun, halbuki belki gitseniz eşin sana minnet duyacak ve aranızdaki buzlar eriyecek.

kadın yorgunluğunu ve bıkkınlığını çocuğuna yansıtıyor olabilir ama ne korkunç bir anne!!!! demeden önce kanını canını çocuğu için verebileceğini düşünüyorum ben, burada eşinin yanlışı aranızdaki olumsuzlukları çocuğa yansıtmak.

haksızsın.

edit: sondan başlayarak yorumları okumaya başladım, physcos physcos +1 çocuğun annesinin sözünü dinlememesi de babasının nasıl davranacağını bilmesi. üstelik gidip kadına küfrediyorsun yok yere.

edit2: hızımı alamadım, Gradient_tabanlı_mor +1
+3
deartheodosia
(19.10.25)
düzenleyemedim, eşinin “yanıma yakışmıyorsun” demesi de muhtemelen onu yatak odasında reddedip durmandan kaynaklı bir yorum.
+1
deartheodosia
(19.10.25)
Eşin senin her hareketini abartmış. Sen anne sevgisini biraz abartmışsın çünkü eşin sen değil, ona göre bu hafta nasıl geçti bilmiyoruz, sen de bilmiyorsun, belki farklı şekilde rahatlamaya ihtiyacı var. Evli çiftlerin her hafta sonu anne baba ziyaretine gitmesi bana çocukluktan çıkılamadığını düşündürüyor.

Burada sorun senin eşini görmüyor, ihtiyaçlarını (özellikle duygusal ihtiyaçlarını) fark etmiyor olman, ben öyle anladım. Çünkü bir kadın çocuğuna bu kadar basit bir şeyden öfkelenmez. Belli ki deli gibi dolu, ağzından burnundan taşıyor.

Her hafta sonu anneni görmeyin. Onun annesini de görmeyin. Yaşlı sevindirmek tamam ama önce siz önemlisiniz. Eşin bunalmışsa önce onu ferahlatmak zorundasın, annen ikinci planda artık bu hayatta. Çünkü sen bir kadınla evlisin. Anneni yok say demiyorum, annenle bu kadar sık görüşme, hele ki eşin iyi değilse eşini rahatlatmadan hiç görüşme.

Bir ailenin annesi mutluysa o aile her türlü mutlu olur. Bu anne senin annen değil eşin. Bir kadını mutlu edecek tek kişi ise eşidir arkadaşım, başka kimse değildir.
0
muhayyer divan
(20.10.25)
öncelikle boşanmayın bence. en en son çözüm bu olmalı.

biri demiş eşin çok yıpranmış çocuktan çıkarıyor diye yüzde yüz katılıyorum bu yoruma. siz el bebek gül bebek büyütülmüş olabilirsiniz gariban ananız tarafından ama çağ değişti şartlar değişti bi kez olsun karınıza sordunuz mu neyin var seni bu hale getiren nedir diye?

haftada beş gün anneniz bakmıyor mu çocuğunuza? bir de haftasonu neden annenizle vakit geçirme ihtiyacı duyuyorsunuz? benim kocam peş peşe iki gün kendi annesi babasıyla vakit geçirince üçüncü gün fazla geliyor istemiyor kaçıyor normal değil sizin anne bağımlılığınız.

biri daha demiş sizden yüz buluyor, çocuk annesini dinlemiyor. ikilik yaratmayın çocuğun hayatında. böyle böyle anne kötü oluyor.

eşinizle ciddi konuşun belli ki bir sorunu var. evden bunalmış olabilir işten bunalmış olabilir. hiçbir şey yapmamaktan bunalmış olabilir. mutlu bir kadın ne bunları size yaşatır ne de çocuğunuza. kendi ister annenizle hep buluşmak.
0
Hallegadola
(20.10.25)
Boşanmak çözüm değil ben boşandım bu anne düşkünlüğünü çözemedim. Evliyken annesinden çıkmazdı şimdi de velayeti bende olan çocuk her dakika annesinde olsun istiyor eski eşim. Çocuğun okulu ödevi hak getire, kafaların değişmesi lazım. Haftanın altı gününü bir çocuğun babaanne ile geçirmesi normal değil. Çalışan anne çocuğu ile sadece haftasonu etkinlik planlayabiliyor onu da kayınvalide ile neden geçirsin?

Aranızda saygı kalmamış tokat, kötü söz vs. çok çirkin ama çözüm eşinizin kök ailesi olmamalı. Aile olan siz eşiniz ve çocuğunuz sorunun çözüleceği yer de sizin eviniz. Aranızda uzun uzun konuşun ve kesinlikle destek alın derim.
+1
cilekli pasta
(20.10.25)
annene bağımlısın diyenler için durumu sanırım yeterince anlatamadım biraz daha detaylıca açıklayayım izninizle.

Annem hafta içi sabah çocuğu evimizde teslim alıyor ve biz evden çıkıyoruz. Bu 3-5 dakikalık bir süreç. Sonra eşim eve geliyor ve annem kendi evine geçiyor. Yani hafta içi bir arada bulunduğumuz demeyelim, birbirimizi gördüğümüz toplam süre her gün 3-5 dakika.

Buna ek kadının yanında fiziken başka kimsesi yok. Yakınında olan tek çocuğu benim.

Ben bunlardan bağımsız haftada bir veya 10 günde bir hep beraber bir araya gelelim istiyorum.

Çocuğuma da bana da bunun iyi geldiğini gözlemliyorum çünkü.

Eşime gelince ben normalde bu konuda emrivaki de yapmazdım fakat aynı gün zaten öğleden itibaren kardeşine de ziyarete gidecektik. Annem konu olunca ben gelmiyorum sen git annene vs. dedi. Önceki olaylardan dolayı da bana bir karşıt gelme durumu vardı.

Benim anneme bağımlı bir durumuma gelince.

Hergün ararım, halini hatrını sorarım. Bu bağımlılıktan öte annemin benim nezdimde bir değerinin olması ile ilgili. Çocukluğumdan beri bir anne oğuldan daha çok iyi anlaşan yetişkin arkadaşlarız da.

Ve onun şuan yanında olan tek yetişkin olduğum için bilerek bunu yapıyorum. Bir vefa borcu adına ne denirse densin. Örneğin Allah korusun vefat etse benim dışında onun kapısını tıklatıp yoklayan başka kimse yok.

Biraz daha açıklayıcı olmuştur umarım
-6
🌸mahmuttt
(20.10.25)
Alışkın olduğum bir sahne gözümün önüne geldi.

Bana göre sen haklısın ama senin de bazı olumsuz davranışların var belli ki.

"yanıma yakışmıyorsun" lafı çok kritik, boşa söylenmez. Barışsanız bile buranın üzerine git.
Böyle bir kadına karşı yapılacak şeyler çok sınırlı. Ailelere haber salmakta da iyi yapmışsın, neyin ne olduğunu bilsinler, herkes kendine çeki düzen versin. Arada çocuk olduğu için alttan alan kişi sen olman lazım. Biliyorum içinden gelmeyecek ama yalandan da olsa git özür dile, çiçek al, hediye al. hevesle story atacağı mekanlara götür.

2-3 gün geçtikten sonra psikoloğa gidelim iyi gelir de (ilk başta genelde ret ediyorlar uzatma, ara ara lafı geçirerek ikna etmeye çalış).

ilişki sıklığını arttırın bunun çok faydası oluyor.
0
duyuruuser
(20.10.25)
geçmiş olsun.

anlattığınız ortamda en olgun kişinin 2 yaşındaki çocuk olması çok acı.

sizin iki eş arasında olan rekabet ve üstünlük kurma hevesini kırmanız lazım.
+2
galahad reloaded
(20.10.25)
Bir eşiktesiniz, sevginin vb durumların bittiği, olgunluğun ve birbirinizin kararlarına saygı duyma evresinin başlayacağı, aynı zamanda çocuğun durumunu da dikkate alarak normal insanlar gibi yaşayacağınız bir geçiş bu.
Bu durum biraz sürebilir, neredeyse her evlilikte oluyor, bir tarafın sakin kalarak kendini geri çekmesi lazım.
Zor bir durum değerlendirmek tabi size kalmış ancak bu eşiği aşsanız bile ben bu evliliği çok sürdürülebilir bulmuyorum mutluluk açısından, mutlu olduğunuzu düşünmüyorum.

İkinizin de haklı ya da haksız olduğunuzu da düşünmüyorum, sadece bir uyumsuzluk gözlemliyorum. bu tür durumlar bir kök sebebin tetikleyicisi, dediğim gibi bekleyerek ve olgunlaşarak, ya da bir bilene giderek bu sorunları çözebilirsiniz. Ama ne olur çocuğu bunlarla etkilemeyin.
0
va
(20.10.25)
Eşinizin çocuğa zorla toka takmasına sinir oldum çocuk ne istiyorsa onu yapmak çok zor değil herhalde. Tokası olsa ne olur olmasa ne olur.

Haftanın beş günü gördüğü kaynanasını herrr hafta sonu da kadın görmek istemiyor bundan daha doğal ne olabilir? Siz gidin görün, kadını niye peşinizden sürüklüyorsunuz?

Arayıp velisine şikayet ettiğiniz yeri okurken patladım kusura bakmayın :d evlisiniz ve çocuğunuz var ya aileleriniz niye bu kadar her şeyin içinde? Bir yuva kurduğunuzun farkında değilsiniz, üzücü.
+3
sadakatsiz
(20.10.25)
reyiz halen daha anne bağımlılığını göremiyorsun bir de anlayış bekliyorsun.
0
Hallegadola
(20.10.25)
Acilen boşan.

çocuğu yapmış nafakayı garanti altına almış kadın sendorumu yaşatıyor sana.

''yanıma yakışmıyorsun'' kasıtlı bilerek düşünerek söylenmiş bir söz.
0
xu
(20.10.25)
yanıma yakışmıyorsun lafı neyin lafıymış onu bir aç.
seni mi beğenmiyor artık.
çok mu güzel kadın.
işin sonu aldatmaya varmasın sonra?
eğer böyle bir durum yoksa boşanma.
oturup güzelce konuşun. kadın biraz sıkıntılı sen daha mantıklısın.
en azından bu aralar biraz daha idare et.
sen bayağı darlanmışsın.
0
OgutucuRecep
(20.10.25)
ben ailelerin araya sokulmasini anlattiginiz sekilde yanlis buluyorum, kendi iliskimde kesinlikle yapmayacagim bir sey. bence evlilik iki kisi arasindadir. ama elbette tercih ve yetistirilme meselesi. siz nasil uygun goruyorsaniz.
cocugunuzu neden krese vermeyi, belki en azindan haftada bir kac gun dusunmuyorsunuz? 2-3 yasindan itibaren cocuklarin yasitlari ile oyun oynamaya ve ebeveynlerine ihtiyaclari var aslinda daha cok, anneanne/babaanne'den ziyade. ben bunun ayrica evliliginizi de degistirecegini dusunuyorum, zira eslerin de birlikte kaliteli zaman gecirmeye ihtiyaci var, simdi sanki anlattiklarinizdan daha cok ailelerle birlikte toplu bir evlilik gibi geldi kulaga. zira mesela cocugunuz haftada 2-3 gun krese gitse, haftada bir aksam annenizden cocuga bakmasini isteyip esinizle birlikte sinemaya gidebilirsiniz belki, bir yemege cikarsiniz? bu hali ile, evden ise isten eve, e anne zaten her gun cocuga bakiyor, bir de bir aksam da baksin istenmez. ben anlattiginiz yasamda bogulurdum diye dusunuyorum.
ayrica unutmayin, bu kadinla evlenmenizin bir nedeni var. bir noktada begenmissiniz, o donemde yaptiginiz her ne idiyse o donemde keyif almissiniz, onlari hatirlamaniz onemli, her ikinizin de. birbirinizi sevdiginiz donemi, birbirinizde ve birlikte sevdiginiz seyleri hatirlamak onemli. bu anlattiginiz programda bunlari unutup kaybolmak cok normal.
ancak elbette, dedigim gibi hem herkesin hayati, aliskanliklari bambaska hem de disardan konusmak daha kolay.
0
kassiopeia
(20.10.25)
Oncelikle cocugun yaninda esine kufur etmen muthis yanlis. Bu gibi hareketleri yapiyorsan esinin psikolojik durumunu sen bozmus olabilirsin.

Bunun disinda anlattiklarinda haksiz oldugun bir konu gormedim. Anlattigin davranislari hic uygun degil. Ailesine durumu anlatmakla iyi yapmissin. Esine saygisizlik yapan kadinla aile olmaz. Ayrica buradan tavsiye almani onermem, anne bagimliligiyla konunun alakasi bile yok.

Cocugu boyle bir ortama daha fazla maruz birakmadan bir sekilde cozersiniz umarim. Tam psikolojisinin oturacagi yaslar ve hep sandigindan fazla seyi gorur, hisseder ve anlarlar.
0
osssy
(20.10.25)
neredeyse aynı şeyleri yaşadığım için sizi çok iyi anlıyorum. anne bağımlılığı vesaire kimseyi dinlemeyin. eşiniz yokken anneniz vardı. anneye gidilecek. anneye gidilmiyorsa kimseye gidilmeyecek. bu kadar basit.

ancak ne olursa olsun sizi tek taraflı okuduk, sizin de kabahatleriniz olmuştur. karşılıklı tokatlar falan ne oluyoruz? iki tarafın da kabahati olmadan işler bu raddeye gelmez. bu noktada suç ile kabahati ayırmak lazım. suçunuz yoktur ancak mesele buraya gelmeden bazı şeylerin önlemini almanız gerekiyordu. örnek vereyim. ben boşanmış biriyim. boşanma sebebim eşimi gereğinden fazla serbest bırakmak. çocuktan sonra işini bıraktı, bir süre çocuğa baktı ancak çocuk okula başlayınca sürekli gezmeye başladı. okul tatillerinde de sürekli memleketine ailesinin yanına gitti çocukla. halbuki şimdi anlıyorum, bağırıp çağırıp evde oturtacakmışım. karşı tarafa müsamaha göstermeyi, bazen iyilik ya da saygı zannediyoruz ancak karşı tarafı kendi hatalarından da korumamız gerekiyor. gerektiğinde sesinizi yükselterek.

bu anlattıklarınız çerçevesinde sizin tek hatanız, şiddete şiddetle karşılık vermek olmuş. yanlış. yanlışa yanlışla cevap verilmez ve ne olursa olsun siz erkeksiniz, onun tokadı ile sizin tokadınız bir olmaz.
-4
co2s2
(20.10.25)
Eşin hafta içi çalışıyormuş, o halde hafta sonunda aile ile ecirmek istemeyebilir. Sizin zorlamanın saçma. Sizinle kahvaltı yapmak isteyebilir ama her hafta zorlaman saçma. Ayda bir normal. Ve bunu eşinle paylaşırsan kabul edecektir,kabul etmiyorsa o zaman haksız duruma geçer. Ayda bir de onun ailesine gidersiniz.
Bu arada sen anneni daha sil görmek istiyorsan kimse sana karışamaz. Git görüş ancak bebeğini götürme. Çünkü kadın zaten 5 gün yorulmuştur. Extra zorluk çıkarıyorsun..bal olsa yenmez her gün.

Eşine neden sürekli had bildirme derdindesin? İletişim kuramıyorum bu da ilk hatalının sen oluğunu gösteriyor. Saçını acımıyorsa al coxugu kalır,annesi yakala akala diyip oyuna cevir,coxugu yatakta ye,üzerine esini de at,onu da ..o anı geçir. Ama sen ne yapıyorsun küfür ediyorsun. Bence olayları idare etme sürecinde sorunlu birisin.
Kusura bakma ama eşinin haksız olduğu her noktanın öncesinde senin haklı davranışın olduğu için havanın büyüğü sende
0
hacirotti
(06.11.25)
(23)

Erkek arkadaşımdan sıkılmaya başladım

ekşi duyuru sever
Önceden görmek için can atıyordum ama şimdi her hareketi batmaya başladı. Konuşacak konumuz, ortak noktamız yok gibi gelmeye başladı.Toplu ortamlarda düğünlerde, arkadaşların yanında bazen saçma sapan davranıyor. Bir de mesela çantasından olips çıkardı bana uzatmadan geri kaldırıyor. Ben deyince par
Önceden görmek için can atıyordum ama şimdi her hareketi batmaya başladı. Konuşacak konumuz, ortak noktamız yok gibi gelmeye başladı.

Toplu ortamlarda düğünlerde, arkadaşların yanında bazen saçma sapan davranıyor. Bir de mesela çantasından olips çıkardı bana uzatmadan geri kaldırıyor. Ben deyince pardon deyip veriyor.
Doğum günümde hediye almış. "Pasta ne zaman yeriz" diye soruyorum yani pasta beklentimi biliyor. Normalde de dışarda, evde hep pasta falan yeriz. Sonra saatlerce oturup en son işi çıkınca pasta almadan gidiyor.
Bunu konuştuk sonraki gün çok pişman olup çiçek, pasta aldı. Normalde çiçek de almaz.

Bunlar bariz olan örneklerdi. Normalde akış içinde de saçma şeyler yaşıyorum.
Sıkılınca bırakmak gibi huyum yok. Görünce mutlu oluyorum ama hareketleri batmaya başladı.
Sizin yorumlarınızı merak ediyorum.
-17
ekşi duyuru sever
(19.10.25)
Aslında sana çok da uygun olmayan birini başka sebeplerden tolere etmişsin, bu duygularını tatmin ettiğin için artık sana uygun olmayan kısımları batıyor

En güzeli sana artık eski duygularımı hissetmiyorum deyip ilişkiyi temizce bitirmek, çocuğa da kafa karışıklığı olmasın, kendinde bir hata bulmaya kafa takmasın çünkü ortada bir hata yok, onun karakteri ve hayat pratiği böyle

Bir dahakine hem gönlünü titreten hem de sonrasında soğumamak için kendine daha uygun, iletişim becerileri, sosyal becerileri sana daha uygun biriyle beraber olursun, bu sana hayatına insan seçme ve bazı şeyleri görmezden gelmeme konusunda bir deneyim oldu
+5
grimavi
(19.10.25)
Konuşacak bir şey yoksa ayrıl
+2
arbre
(19.10.25)
Olips vermedi diye ayrılmak hiç mantıklı değil.
Buraya bile yazarken çok da ayakları yere basan bir gerekçe gösteremiyorsun.
Hala görünce mutlu olduğun insanı öyle kolay söküp atamazsın hayatından.
Ayrılsan daha iyisini mi bulacaksın, boşluğa mı düşeceksin. Öncelikle bunu düşün.
Sonra senin için sorun olan şeyleri maddeler halinde yaz. Her birinin önemini tart. Sonra al elemanı karşına, konuşun.
Çözersiniz sorunu bence.
+3
Mirket
(19.10.25)
beraberken keyif almıyorsan, ne bileyim cidden ortak nokta yoksa sıkıcı olur. bir de ben pasta isterim muhabbeti her ne kadar bana enteresan gelse de, belki de cidden önemsemiyor seni. önemsenmemek üzücü tabi.

kedi +1

pastayla çiçeği biz alalım barışın olmaz mı?
+3
Fodera
(19.10.25)
ilgisi baskasindadir.
-1
gule gule
(19.10.25)
@mirket
Mesele olips vermedi değil. Böyle ufak düşüncesizlikler. Mesela kapı tutma gibi şeyleri de sonradan yapmaya başladı.
Bir önceki duyurumdaki yazdıklarıma da bakarsan fikir olur.
@fodera, ilişkimiz 1 sene olacak ilk kez doğum günümü kutladı. İlk olunca önemsedim.
0
🌸ekşi duyuru sever
(19.10.25)
önemsenmemek cidden üzücü. umarım öyle değildir.

öte yandan genç bir kardeşimiz olduğunu düşünüyorum. tahminim 21 22 yaşında olduğun, haklı mıyım?


ha bir de şimdi kızgınsın, sinirden tam böyle geniş geniş yazamıyorsun. duyurunu okuyunca çoğumuzun kafasında piremses kız imajı oluştu. bence biraz sakinleş sakin sakin genişçe yaz, konuşalım.
+1
Fodera
(19.10.25)
Yaptıkları şeyler anlattığın kadarıyla seni önemsemediğini gösteriyor. Bana kalırsa sen ilişki yaşamıyorsun bir arkadaşınla buluşuyor, görüşüyor gibisin. Karşına alıp oturup konuştuysanız ve hala aynı düşüncesizlikleri yapmaya devam ediyorsa yol yakınken kendini de onu da yıpratmadan aranızdaki "ilişkiye" son vermelisin.
+2
mermaidd
(19.10.25)
başlık, "sevgilimden sıkıldım" olunca akla direkt şımarık kız tahayyülü geliyor. okuyunca anlıyorsun, sıkılmak değil mesele.
+5
i'm gonna start a revolution from my bed
(19.10.25)
Sevmiyorsun bence. İnsan sevince gözüne gelmiyor böyle şeyler.
Sevmek zorunda da değilsin sevgin bitmiş olabilir. ayrıl gitsin.
-2
Gradient_tabanlı_mor
(19.10.25)
Şeker vermedi kapı tutma gibi gerekçeler biraz bahane olmuş. Sıkıldıysan ayrıl kendine bahane arıyorsun gibi geldi
0
kondansator
(19.10.25)
ayrıl usta vakit harcamayın
-1
nahtoderfahrung
(19.10.25)
Ayril coco
0
lapaz
(19.10.25)
okurken bile ruhum daraldı. bence hiçbir insan , çantasından çıkardığı olips'i ne yapacak diye gözetlendiği, "pasta istedim alacak mı dur bakayım hmmmf" diye kastırıldığı , böyle 12 yaş problemleri ile ilişkinin sorgulandığı gergin bir ortamı hak etmiyor. sal adamı gitsin.
+5
loch ness
(19.10.25)
Olips uzatılması "ağzın kokuyor" olarak yorumlanabilir. Bu yüzden istemeyene olips uzatılmaz. Pasta alınmaması öküzlük ama işi çıkması ve sonradan pasta alması mazur görülebilir. Bir noktadan sonra her hareketinin batması doğal, beklenilebilir, normal karşılanması gereken bir olay. Diğer "saçma" davranışların ne olduğuna bakılmalı.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(19.10.25)
ayrılın kurtulun. daha iyileşmeyecek.
0
gurur
(19.10.25)
Olips fln hikayede, doğumgününde pasta almayıp sonradan alması. Bilemedim.

Batan başka şeyler de var demişsin. Daha iyisini bulabileceksen ayrıl. Görünce mutlu olman da güvenli alanın olması ve alışkanlık.
+1
mobydick
(19.10.25)
@mobydick
Hatta 4-5 saat beraber oturduk. Ne zaman mum üfleyeceğim dedim. Pasta alıcam dedi.
Ayrılmadan önce midesi ağrımaya başladı. Giderken de buna alındığımı söyledim. "Midem daha iyiken haftaya falan alırız" dedi. Sonra eve geçerken baya surat falan astım. Hiç beklediğim gibi bir doğum günü olmadı. Biraz travmatik oldu benim için.
Ben de gittikten sonra telefonda baya moralim bozuk konuştum. Sonraki gün pasta falan getirmeseydi açıkça konuşup beni önemsemediğini hatta ayrılmayı düşündüğümü de söylerdim. Normalde hiç çiçek de almadı. Hatta bir keresinde çiçek alırım ama solacak sonra o yüzden almıyorum demişti. Bence ölüp bittiği birisi olsaydım otomatik olarak içinden gelerek yapardı her şeyi.
0
🌸ekşi duyuru sever
(19.10.25)
@loch ness birlikte olduğun insanı iyi hissettirecek bir şey yapmayı sevmiyorsan sorun sendedir.
Allah senin gibilerden uzak tutsun kadınları.
-3
🌸ekşi duyuru sever
(19.10.25)
ayrıl coco +1
+2
gabe h coud
(19.10.25)
ilk doğum gününü kutlamalıydı. 10 yıllık evli çift değilsiniz. bence sen haklısın. ama kimseyi de değiştiremezsin, öğretemezsin. adam böyle biri demek ki.
0
deartheodosia
(19.10.25)
ben aşırı hassasım bu tür konularda eşimden de düşünceli olmasını bekliyorum, eğittim de o herkesin cimri dediği adam benim istediğim her şeyi bir şekilde yapıyor önüme seriyor.

seviyorsan böyle demezdin. sevmiyorsan ayrıl. seviyorsan şekillendirirsin merak etme
-2
Hallegadola
(20.10.25)
ayrılma bi süre aldat ara sıra, baktın yine sarmıyor ayrılırsın.
0
Algorix
(22.10.25)
(2)

Bursa’da su durumu nasıl?

michael_knight
Bursa’da şimdi musluğu açınca hiç mi su gelmiyor?Yağmur yağana kadar sular akmayacak mı?Sanayi tesislerinde durum ne? Bir süredir susuzluk olduğu için onlara su vermiyorlarsa üretimi mi durdurdu su kullanan fabrikalar?
Bursa’da şimdi musluğu açınca hiç mi su gelmiyor?
Yağmur yağana kadar sular akmayacak mı?

Sanayi tesislerinde durum ne? Bir süredir susuzluk olduğu için onlara su vermiyorlarsa üretimi mi durdurdu su kullanan fabrikalar?
0
michael_knight
(17.10.25)
Barajlar kurudu, kuyular ve depolardan devam.
0
gabe h coud
(17.10.25)
haftada fix 2gün kesiliyor. akşam 5 - sabah 5 arası. 5 diyorlar ama 4 4.15 gibi gidiyor sular. şimdilik böyle. önümüzdeki günlerde nolacak bilmiyoruz. bu arada halk su stok yapıyor suların kesilmesi falan hikaye. bir de çeşmelerini akşam açık unutup sabaha evlerin, işyerlerinin su bastığını çokça duyar olduk. su keserek tasarruf olmuyor yani. fabrikaları bilmiyorum ne durumdalar.
+4
dedim ben sana
(17.10.25)
(10)

Yalnızlık

ashleybon
O kadar yalnızım ki kimseyle tanışıcak ortamım olmuyor. iştekiler yaşça büyük evliler çok sosyalleşmeye yanaşmıyorlar. bulunduğum yerde çok az insan yaşıyor. Normal kız arkadaş bile bulamıyorum insan ne kadar yalnız yaşabilir bu kadar? hobi kursuna gidin demeyen tango salsa yapan erkekler hiç tarzım
O kadar yalnızım ki kimseyle tanışıcak ortamım olmuyor. iştekiler yaşça büyük evliler çok sosyalleşmeye yanaşmıyorlar. bulunduğum yerde çok az insan yaşıyor. Normal kız arkadaş bile bulamıyorum insan ne kadar yalnız yaşabilir bu kadar? hobi kursuna gidin demeyen tango salsa yapan erkekler hiç tarzım değil. resim sevmem. spor da yapacak enerjim yok. ahşap boyama, kil, doğa yürüyüşleri de tarzım değil. yalnız bu kadar nasıl yaşayabilirim?
+1
ashleybon
(17.10.25)
Kendi adıma konuşursam, yürümek. Doğa yürüyüşü falan değil, direkt dümdüz yürümek. Nerede olduğu önemli değil.

Saatlerce yürürüm. 3 saat kesintisiz yürüdüğümü biliyorum. Takıyorum kulaklığı, eve gitmemek için yolu uzattıkça uzatıyorum. Ne zaman evde bunalsam çıkıp min 1 saat yürüyorum. Hatta bunu 2 günde bir yaparım.

Yürümek bence bir “coping mechanism”, ya da stimuli. Benim için işe yarıyor.


Yürümenin felsefesi, diye bir kitap var. Tavsiye ederim. diğer yürüyüşçüleri anlatıyor. Mesela bir yerde nietzsche’yi anlatıyor. Sonu gelmeyen yürüyüşler yaparmış. Bir yer de Rousseau’dan bahsediyor, o da aynı. Bu kitapta anlatılan kişilerin ortak özelliği de fazla yalnız olmaları.

Yürüyüş derken; trekking gibi şeylerden bahsetmiyoruz. Su mataranı al, yürüyüş ayakkabılarını giy, böyle değil. Bu spor. Sadece yürümekten bahsediyorum.
+1
substituent
(17.10.25)
Yalnızlık çok da kötü bir şey değil öncelikle, madem tüm olası önerilere direkt olarak kapıları kapatıyorsunuz yalnızlığınızla barışıp mutlu olmaya çalışın.
Yürüyüş önerisine o kadar katıldım ki insanın kendi kendine yapabileceği en güzel aktivitelerden biri ki ben yalnız yemeğe gitmeyi, sinemaya, konsere gitmeyi de çok severim bunları da öneririm.
Naçizane bir önerim de iş yerindeki insanlarla ilişkinizi sadece işte tutmanız iyi bir şey onlarla sosyalleşmek zaten gereksiz buna hiç takılmayın.
+2
mutekebbir
(17.10.25)
Konuşmayı seviyorsan konuş. Ben 8 yıl Elazığ'da yaşadım, gittiğimde 25 yaşındaydım ve bir Allah'ın kulunu tanımıyorum, memuriyete başlamıştım ve kız başına doğuda yapayalnız kalabilmek için eve kapanmıştım, İnternete sarmıştım, sözlüğe sarmıştım, çok dertler dinledim çok kişiyi intihardan çevirdim çok kavgalar ettim çok muhabbetler ettim... hem ben şifalandım hem yapabildiğim kadar çok şifa vermeye çalıştım. Belki sana da iyi gelir bu. Veya başka, daha yüzeysel konuşmalar. Seslendirme olur, birinin sosyal medya danışmanlığı olur...
0
muhayyer divan
(17.10.25)
Dünyada artık adult loneliness diye bir kavram var artık, kadın erkek farketmiyor
+1
grimavi
(17.10.25)
Spor enerji

Belirgin değişim yaşadım
Kızlar bela .d
-2
baldan kaymak
(17.10.25)
Spor yaptıkça enerjin yükselir.
+1
gabe h coud
(17.10.25)
Bunun için en uygun şey sosyal medya gibi duruyor çünkü pek hobilerle ilgili değilsin. Geriye arkadaşların söylediği gibi tek seçenek spor kalıyor yada benim dediğim gibi sosyal medyanın gücünden faydalanarak arkadaş edinebilirsin
+1
mermaidd
(17.10.25)
Yalnizlik cok yaygin ne yazik ki, insanlar artik kanserden degil yalnizliktan olecek.

Bunu bir kenara birakarak, ne olursa olsun spora baslayin, kendiniz icin, yasliliginiz icin, enerjiniz icin, depresyona girmemek icin. Ne yapin edin bunu duzenli hale getirin
0
kassiopeia
(17.10.25)
Enteresan bir şey var.
Son zamanlarda hiçbir şey yapmamama rağmen ve dümdüz işlerimi odaklanmama rağmen insanlar benimle daha çok sohbet açmaya çalışıyor diye hissediyorum. Bu noktada öyle çok hoş/karizmatik/yakışıklı/entelektüel/varlıklı vs tarzda biri olmamama rağmen bu yaklaşımı da anlamlandıramıyorum, daha doğrusu şaşırıyorum. Yani bu şaşkınlık da özgüvensizlikten değil de, bu tip bir ilgiyi beklememekten kaynaklanıyor. Bu noktada bazen bir adım geriden kendine bakmak da nerede ve nasıl durduğunuzu kendinize fark ettirmek açısından faydalı olabilir.
0
rakicandir
(17.10.25)
bence iştekilerin büyük olmasını kafana takma, yetişkin insanların arkadaşlığı normal, mesleğinle ilgili örgüt varsa onlara katıl, hatta senden büyük kadınlarla sevgili olmaktan çekinme...

insanları sen de davet et, yani önce onlara ne verebileceğini göster, mesela insanlara hangi konuda iyi gelirsin?

Ayrıca yurtiçi yurtdışı gezi programlarına bak. örneğin otobüsle Balkanlara gitmek gibi, ya da Güney doğu Anadolu, Karadeniz turları
0
hoot
(18.10.25)
(8)

Dik duramam sorunum

naksidil
Masa başı çalışıyorum. Ne kadar dikkat etsem de bir süre sonra kambur olduğumu fark edip kendimi düzeltiyorum. Ne kadardır öyle olduğum muamma. Yürürken de fark edene kadar kambur yürüyorum. Bunu nasıl çözebilirim. Egzersiz ya da dik durmak için satın alabileceğim bişey var mı?
Masa başı çalışıyorum. Ne kadar dikkat etsem de bir süre sonra kambur olduğumu fark edip kendimi düzeltiyorum. Ne kadardır öyle olduğum muamma. Yürürken de fark edene kadar kambur yürüyorum. Bunu nasıl çözebilirim. Egzersiz ya da dik durmak için satın alabileceğim bişey var mı?
-1
naksidil
(17.10.25)
youtu.be

Bu videonun 3.45 deki 3. Egzersiz dediği hareketi günde 3 set 10 tekrar yaparsan anında etkisine şaşıracaksın
+1
grimavi
(17.10.25)
30 ders reformer plates paketi satın al. Sonrasında bir salona yazıl, sırt kaslarını güçlendir. O kaslar seni arkaya doğru asılacak.
-1
Mirket
(17.10.25)
Pilates
-1
gabe h coud
(17.10.25)
grimavi +1, ayrıca bu videoyu bir süre önce aramış ama bulamamıştım :) oradaki egzersizi dene, 4 ncü 5 nci günde farkı hissedeceksin. acayip işe yarıyor.

birde sabah uyanınca iyice bir gerilme, gün içerisinde de kolları havaya kaldırıp geriye doğru gerilme hareketi etkili oluyor.
0
selam
(17.10.25)
Yüzüyorsun ve bu iş kendiliğinden çözülüyor
-1
arbre
(17.10.25)
evinin koridoruna barfiks demiri tak. gün aşırı barfiks çek ta ki 10 tekrar yapana kadar.

kamburun düzelmezse gel söv buradayım.
0
yurtsuz john
(17.10.25)
Bir de şu hareket var evde ofiste kolayca yapılabilecek biraz da oyun gibi oluyor, dik olarak ayakta da yapabilirsiniz

youtube.com
0
grimavi
(17.10.25)
Haftada 6 gün, günde en az yarım saat yüzen ve kifozu olan biri olarak söyleyebilirim ki tek başına yüzme bu işin çaresi değil.

Fizik tedavi egzersiz vermişti ama az biraz yapıp bıraktım. Tekrar başlayacağım.
0
inheritance
(17.10.25)
(24)

İnsanlar bu kadar km nasıl yapıyor?

chicha_v2
2020 model araba 150 bin, 180 bin olan bir sürü ilan var. Tek tük olsa anlarım da sürekli şehirdışı kullansan yine olmuyor yine çok yani.Ben yılda 10 bin yaptığım için de abartı geliyor olabilir tabi de normal mi bu km'ler?Siz yılda kaç km yapıyorsunuz?
2020 model araba 150 bin, 180 bin olan bir sürü ilan var. Tek tük olsa anlarım da sürekli şehirdışı kullansan yine olmuyor yine çok yani.

Ben yılda 10 bin yaptığım için de abartı geliyor olabilir tabi de normal mi bu km'ler?

Siz yılda kaç km yapıyorsunuz?
0
chicha_v2
(16.10.25)
@bir sıcak el Memleket neresi Kazakistan mı? 236 bini kaç yılda yaptın?
+1
🌸chicha_v2
(16.10.25)
yilda 30 bin km yapar, az degil tabii ama abartili da degil. Yilda 25 bin km yaptigim olmustu Turkiye sinirlarinda. Ise gidip geldim yakindi gorece, arada bizimkilerin yanina gidiyordum git gel 100 km falan, koye gitmisimdir 2-3 kez, tek yon 1000 km vs vs derken cok gezen insan yapar. Ise de gidiyorsa kolayca yapilir.
0
mbond
(16.10.25)
ben yılda 10-15 arası yapıyorum 2 araç var eşimde benzer km yapıyor
0
basond
(16.10.25)
Zaruret , iş halini anlarım ama genel olarak düşüncem ayrıca tembellikten veya tatili, gezmeyi, zevki abartmaktan bu kadar km yapılıyor olmalı.
Abartı gelebilir ama yürümekten aciz, az ötedeki tuvalete bile aracıyla gidecek olan insanlar var.
Zevkin abartılması ise genelde öyle hayırlı şeyler sebebiyle de olmuyor.

Yürümeye yabancılaşmış ve anne karnındaki embriyo misali sürekli birileri bu kimseleri bir yere taşımalı.
Sonra da haraketsizlik kaynaklı kilodan vs. rahatsızlıklardan bahsederler .
0
diyecevaplandı
(16.10.25)
Pazarlamacıyım. Geçen seneye kadar ayda 8000 kilometre yol yapıyordum. İş değiştirdim de bu sene 4000 km'ye düştüm.
0
etna
(16.10.25)
bizim 2004 model ilk sahibi olduğumuz bir araba vardı, 2020 yılında 100bin km de idi.
ben de anlamıyorum.

aracı sattım adam 3 yılda 200bin km ye getirmişti aracı :(
0
ananiyimioguz
(16.10.25)
Şahsi araçlarımla ortalama 25 bin

Şirket aracıyla da günde 60 km, ayda 1250 desen, 15 bin
0
gabe h coud
(16.10.25)
Arabamı mayıs ayında 0 km aldım. Şu anda 13xxx km. Senede yaklaşık 30k km yapıyor. Her gün işe git gel için 35-40 km yapıyorum, gerisi seyahat.
0
tss
(16.10.25)
arabayi aldigimizdan bu yana yilda 16-20k arasi (ortalama 18k) yapiyoruz ama sehirde yasamadigimiz icin. toplu ulasimla, 5km mesafedeki yan köye gitmek bir saat sürüyor, o sebeple her yere araba. sehirde yasasak herhalde yilda 5-6k anca yapardik.

is mesafesi uzun, ailesinden uzakta yasayan ve araba sirtinda para kazanan kisiler o km'leri yapiyor olabilir. mesela adamin ailesi trabzon'dadir, kendisi kayseri'de yasiyordur, iki haftada bir ziyarretlerine gidiyordur, üstelik ilac mümessilidir, kapi kapi geziyordur. günde 100 km rahat yapar.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(16.10.25)
işi uzaktır çok geziyordur vs
0
jelly bear
(16.10.25)
Türkiyede eğer şirketiniz karşılamıyorsa, -ki öyle bile olsa- benzine verilen para yazık günah. abd de olsak anlarım da türkiyede bu kadar arabayla gezmeyi seveni ve yakıtı dert etmeyeni anlamıyorum boşa para atılıyormuş gibi geliyor.

Bir de aracı çok yakınca normal karşılayan var aslan besleyen yemini düşünmez falan... diyorlar. Ağır gerizekalılık başka bişey değil sanki benzin ucuzmuş gibi.

Bazı arkadaşları biliyorum kafaları dağılsın diye çevre yolunda turluyorlar iyi geliyor diyorlar.

Yani şahsen bana iyi gelse bile yaktığı yakıtı düşününce nötrler hiç bişey anlamam.
0
ananiyimioguz
(16.10.25)
Evle okul arası 35 km. Ayda 1120 km yapıyor. Günde 5 km günlük işler olsa +150 km. Haftasonları da 100 km gezi olsa, +400 km. Ayda 1700 km yapar yuvarlak. Yılda 20bin km yapıyor. Yılda 15-20bin İstanbul için normal bir rakam.

Hibrit araç kullanarak bütçeme ve çevreye karşı vicdanımı kısmen rahatlatmış oluyorum. Toplu taşımayla gitsem yolum git-gel toplam 3 saat daha uzayacak.

Araç üreticilerinin periyodik bakım aralıkları genelde 1 yıl/15bin km şeklinde oluyor.

5 yıl için 75bin km normal yani. Ama İstanbul'da 5 yaşında 75binde araç çok düşük km kabul edilir. Genelde 100-110bin civarı oluyor 5 yaşındaki arabalar.
-1
yadigar
(16.10.25)
işim git gel 130km. ayda 2500 km. yılda 30 bin. işte böyle yapılıyor.
0
mikahakkinen
(16.10.25)
benim 2020 model, 120 bin km. normal geldi ya, yılda 20-25 bin km işte.

ev-iş arası 20 km ise bile ayda 2x20x20'den 800 eder. bi de yazın istanbul-ege, kışın istanbul-ankara tarzı bi kaç şehir dışı yol yapsan 20 bini rahat bulur.
0
gitdaddy
(16.10.25)
iş ev arası mesafe uzaksa ondan oluyordur, biz de geçen düşündük 7 ayda 10 bin falan yapmışız, işe gidip geliniyor her gün istanbul olunca mesafeler uzak malum. arada uzak ilçelere akraba ziyaretlerine vs de gidiyosun, 1 defa tatil, 3-4 defa izmit edirne gibi mesafelere aile ziyareti derken oluyor yani. arabasız da gitmek istemiyoruz bir yere çünkü arabayı zaten o konfor için aldık.
0
Sadece soruyorum
(16.10.25)
kimisinin işi mobil. yılda 60-70 bin yapıyorlar. zaten bi şehir dışı git gel 2 bin km. yılda 30 40 yapan var.

kimi de gezmeyi çok seviyor. bi arkadaşım ben yemek yemeyi çok severim. eşimle tüm türkiyenin köylerine kadar gezdik demişti. o da yılda 80 mi ne yapmış. ilginç yani.
0
gurur
(16.10.25)
eski arabayı 2016da 0 almıştım. 2020de 10000 km anca olmuştu. 2024te 55000 km iken sattım. yeni arabayı 2024te 0 aldım, şimdi 19000 km.
0
inheritance
(16.10.25)
evle isim cok yakin, benden baska araci kullanan yok, is disinda haftada 2-3 gun bir o kadar daha yol yapiyorum, ekstar avm, yemek, etkinlik, senede birkac tatile de arabam ile gidiyorum senelik 15bin'i kolay kolay gecmiyorum
0
sweetoffice
(16.10.25)
Sahaya gittiğimde şehrin öteki ucuna tek yön 100 km yol gidiyorum. Servis pahalı ve az yoğun olan bu yolu kullanmadığı için hergün kendi aracıyla giden nice arkadaşım var. 200x20x12 senede 48.000 km yapar. Bunun marketi haftasonu gezmesi yaz tatili derken bu rakam daha da artıyordur.
0
cilekli pasta
(16.10.25)
Pandeminin zirvede olduğu dönemde bir ara her şeyin fiyatı ve maaşlar bile artarken benzin fiyatları sabit kalmıştı.
İşe başladıktan 1 ay sonra pandemi patlamıştı ve ben iş için şehir değiştirmiştim.
Pandemi patlayınca tüm şirket tamamen evden çalışmaya geçti 2 sene boyunca. Benim gibi bazı kişilere de haftada 1 işe gel dedi ama taksi parası verdi fiks.
Oturdum hesapladım haftada 1 kalkıp izmirden istanbula gidip akşam da dönmek daha mantıklı.
2 sene boyunca ayda 2500-3000 km arası yaptım. Arada bodruma falan da yazlığa kaçamak yaptım.
5 yıllık sadece 40.000 km'deki arabam 2 yılda 80.000 km'ye yakın yol yaptı.
0
denizgonen
(16.10.25)
ortalamam senede 30.000, altina pek dusemedim.
evde iki araba var, toplam 50.000 civari yapiliyor her sene.
0
cooperr
(16.10.25)
5 yilda 1250 is gunu var. 150.000km/1250gun= gunde 120km.

Ev-is arasi 60km olan biri sadece ise gidip gelmek icin 5 yilda 150.000km yapar. Normal bence.

Ayrica, mesela yeni arac satin alirken 2021 model araclari 2020'de aliyoruz. Bunun da km'nin yuksek gorunmesinde etkisi vardir.
0
thetruenorthstrongandfree1
(17.10.25)
bir ara evden işe 35 km mesafem vardı. git gel 70km. günde ortalama 5km ekstra sağa sola illa gidiyordum (annemlere uğramak gibi) x yılda 260 gün = 19500 km.

ayda 3 kere çanakkale'ye gidip geliyordum. 360 km tek yön. 30-40 en az orada yapıyorumdur. 800 x 3 x 12 =28.800

toplam 48300 km yaptı. illa ıvır zıvır olmuştur 50binin üzerine tamamlıyorumdur.
0
co2s2
(17.10.25)
Günde ortalama 30 km senede maksimum 10 bin yapıyorum ben.
0
titanic kemancısı
(17.10.25)
(12)

Nazar diye bişey gerçekten var mı sizce? İnanıyor musunuz?

psmstc
Soru başlıkta
Soru başlıkta
-5
psmstc
(15.10.25)
Var. İnanıyorum.
-4
arbre
(15.10.25)
var ya. ve bize çok değiyor eşimle bana. her seferinde hiçbir şeyi hiç kimseye anlatma diyorum ama olumlu ve güzel bir şey olduğunda paylaşmayı çok seviyor o yüzden başımıza türlü bela geliyor.
0
matilda
(15.10.25)
ben dini konulara komple şüpheci yaklaştığım için nazara doğrudan inanıyorum diyemem. ama bazı şeylerin bazı kişilere anlatılmaması gerektiğini düşünüyor ve matildaya katılıyorum.

benim eşim de mesela biri işler nasıl gidiyor dediğinde "çok şükür iyi vsvs" anlatıyor, ben de en son geçen gün anlatma şu insanların şerini üstümüze çekme dedim. iyi deme, idare eder işte bu ekonomide ne olabilirdi ki herkes gibi biz de bir şekilde yaşamaya çalışıyoruz de diyorum.
0
Sadece soruyorum
(15.10.25)
Nazar bize özgü değil, çok daha eski bir şey. Eski insanlar gözün çalışma mekanizmasını dokunmaya benzer bir şey olarak düşünüyorlardı; onlara göre gözden çıkan bir "şey" gidip görülen nesne ile temasa geçip onu algılıyordu. Buradan hareketle de kötü niyetli birilerinin haset dolu bakışları bizi olumsuz etkileyebiliyordu...

Yani kısaca "Yok öyle bir şey"
0
salihdt
(15.10.25)
nazar diye bir şey yok. kendi kendini gerçekleştiren kehanetle plasibo etkisinin el ele tutuşmuş hali var. bir de algıda seçicilik eklenince, bütün saçmalıklar mantıklıymış gibi görünmeye başlıyor. aslında kimsenin gözü değmiyor, insan kendi dengesini kendisi bozuyor.
+3
gabe h coud
(15.10.25)
Var. Geçen haftalarda beni ilk kez gören bir komşu teyzenin (arkadaşımın komşusu) mavi gözlerinden sorgulayan sözlerinden yamuldum resmen, annem de yamuldu. Nazar değdiğinde nazar ayetleri vardır onlar okunur, annem bana okudu ve 2 gün kendine gelemedi kadın bitkinlikten, ben de aynı şekilde. Kur'an'da zaten "bakışlarıyla seni devireceklerdi" gibi bir ayet var, Kalem Suresi 51-52 olması lazım. Bizzat yaşamışlığım çok, bilim dünyası da bunu çalıştı, çalışıyor ve varlığına kanaat getirdiler.
-2
muhayyer divan
(15.10.25)
Yok
-1
abuzer
(15.10.25)
evet var.
-6
elektr10
(15.10.25)
Nazar aslında dinimizce ortaya çıkan bir olgu değil Antik Yunan döneminde ortaya çıkmış. Nazar boncuğu gibi şeyler de şamanizmden kalma.

Soruna gelecek olursak tanrının varlığına inansakta inanmasakta evren enerjiyle dönüyor bana kalırsa. Hasis ve kıskanç insanlarda etrafımızda olunca onların negatif enerjilerini dolaylı yoldan üstümüze çekmiş oluyoruz ve buna da nazar diyoruz.
Ben hiçbir işim tamamlanmadan kimseye anlatmama taraftarıyım nazar olsun olmasın bazen kendimize saklamak önemli.
-1
mermaidd
(15.10.25)
inanc ve mantik birbirini tamamlayan seyler olsaydi din diye bir mefhum olmazdi arkadaslar. insanlar inandiklari seyleri mantik süzgecinden gecirdikleri icin degil, kalplerinden öyle geldigi icin inaniyorlar. cevaplarda nazara inanmak isteyip de yargilanmaktan korktugu icin mantikli calismaya calisan bir sürü kisi var.
-2
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(15.10.25)
başımıza kötü bir şey geldiğinde gerçek sebebi aramak yerine "ahmet öyle demese böyle olmazdı" demek daha kolay geliyor. başımıza gelen 100 kötü olayın 3'ünde böyle bir cümle kursak nazara inanmış oluyoruz.
-2
co2s2
(15.10.25)
@konusma ben konusuyorum

"insanlar inandiklari seyleri mantik süzgecinden gecirdikleri icin degil, kalplerinden öyle geldigi icin inaniyorlar" demişsin,

Benim çevremde akılla mantıkla inanan çok insan var. O kadar ki, kalplerinden öyle geldiği için inandıklarını zannettiğin insanların kalplerinden falan gelmediğini, ya aileden gördüğü ezberle ya da menfaati orada olduğu için "inandığını" gözümüzle görüyoruz. Hiçbir şey bilmeden ve bilmeyi istemeden, merak etmeden inanmak Allah'ın istemediği, aşağıladığı bir şey. Bunun da farkındayız. Akıl çalıştırmanın iman olmadığını söyleyenler çıkacak, onların da başka izmlerin etkisinde olduklarının farkında olmadığını da belirteyim.

Yani inanç meselesi senin belirttiğin gibi değil aslında.
0
muhayyer divan
(15.10.25)
(13)

Takım lideri bilinçli olarak benim doğum günümü kutlatmadı, ne yapayım?

mahmuttt
Takım lideri çok pasif agresif, olası kendine rakip gördüğü kişilere toksik davranan orta yaşlı bir bayan. ben altında çalışan erkeğim. Beni bir ara rakip olarak görüyordu hareketlerinden bunu anlıyordum. Ve doğum günümü bilerek kutlatmadı. Hatta bir araya geldiğimizde ekip içinde bunun göndermesini
Takım lideri çok pasif agresif, olası kendine rakip gördüğü kişilere toksik davranan orta yaşlı bir bayan. ben altında çalışan erkeğim.

Beni bir ara rakip olarak görüyordu hareketlerinden bunu anlıyordum.

Ve doğum günümü bilerek kutlatmadı. Hatta bir araya geldiğimizde ekip içinde bunun göndermesini bile yaptı (yanımızda telefonla biriyle konuşurken "şuan doğum günü pastası kesiyoruz dermişim :)" filan diye gülerek laf soktu kendince). küstah dolaylı yoldan çirkeflik yapan biri yani.

Ben hiç iplemedim. Hiç birşey olmamış gibi akışa devam ettim.

Şimdi önümüzdeki süreçte onun doğum günü kutlanacağı gün veya ekiptekilerin doğum günlerinde nasıl bir tavır alayım sizce?

a) hepsine katıl
b) hiçbirine katılma
c) takım liderinin doğum gününe bir bahaneyle son dakika katılma.

Bu arada şuan kendisiyle faal bir sıkıntımız yok.

Teşekkürler.
+1
mahmuttt
(14.10.25)
bahane yarat katılma
0
basond
(14.10.25)
katıl daha çok bilenir, umrumda değilsin havası estirir
+2
eja
(14.10.25)
ben olsam katılırım, ondan daha çok eğlenmeye bakarım hatta.
+2
ruhlardan esinlenen karga
(14.10.25)
kutlama kısmını atlayıp pasta yemeye gidilebilir sadece
0
elorelia
(14.10.25)
katilin ve hic bir sey olmamis gibi davranin.
+2
wallcan
(14.10.25)
İş dünyasında böyle saçma sapan şeylere kafa takılmaz. iş yerindeki insanlar bizim arkadaşlarımız da degil. umursama pastanı ye kolanı iç geç
+4
limonlu eksi
(14.10.25)
hangi takım?
-1
mikahakkinen
(14.10.25)
aldırma hiçbir şey olmamış gibi çalışmaya doğum günü partilerine devam et. sıra ona da gelir elbet.
+1
koela
(14.10.25)
dünyanın en saçma şeyi iş yerinde doğum günü kutlanması bence. takılmaya gerek yok, istediğin arkadaşların kutlamalarına katıl istemediklerine katılma. bizim şirkette pasta işini iptal edip herkese doğum günü izni veriyoruz.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(14.10.25)
Böyle bir şey yaşanmamış gibi davran. Doğum gününe katıl ve kutla. İşi işte bırak.
+1
gabe h coud
(14.10.25)
Böyle ucuz hareketler yapan birine böyle biri değilseniz ve onun yaptığı şekilde cevap verirseniz kaybedersiniz.

Çirkef biri değilseniz hiç bir şey olmamış gibi davranın. Görmezden gelin.
0
biseysorcaktim
(14.10.25)
Kutlatmadı derken, kutlamaları o mu organize ediyor yoksa organize edene (muhtemelen İK) mi engel oldu? Eğer öyleyse

d) İK'ya Mobbing konusunu götür, başlarını ağrıt.

Hayır, doğum günü kutlandı ama o seni kutlamadıysa he de geç. Onun kutlamasına git, kutlama pastanı ye +1 Kutlarsan pasif-agresif anlamak yerine "istediği kıvama getirdiği bir ezik" olarak bakması ihtimali daha yüksek. Milletin ego tatmini olmaya gerek yok.

İlk durum için Mobbing'i kullanmazsan da şirketten uzaklaştırılırken elinde bir şey olmaz. En kötü ihtimalle "düşük performansından dolayı çıkarılmasını gizlemek istiyor" denir.
+1
nawar
(14.10.25)
cok uzun sure kadin agirlikli ama erkek egemen bir sektorde calistiktan sonra, kadin agirlikli ve egemen bir sektore gectim. is yerinizde 50+ kadar kisi varsa kadinlarin bu tarz hareketlerini gormemek, tepki vermemek ve benzer durumlarin dedikodu donmeye baslayinca "anlamam" diyip aptala yatmak ise yariyor. sizinle de mevzu yasamazlar, siz de kafanizi rahata erdirirsiniz. dogum gunu varsa gidin, usulen birkac laklak sonra ise devam zaten.

e/35
0
klassno
(14.10.25)
(16)

Eski sevgili

mermaidd
Misal 2 yada daha uzun süre önce ayrıldığınız eski sevgilinizle yeniden karşılaştınız ve görüşmeye başladınız. Yeniden sevgili olur muydunuz yada olunur mu? Ayrılma sebebiniz anlaşamamak yada geçimsizlik, aldatma vs değil. Geçen gün çok düşündüm ve ben eski sevgilimle bir araya gelir miydim karar ve
Misal 2 yada daha uzun süre önce ayrıldığınız eski sevgilinizle yeniden karşılaştınız ve görüşmeye başladınız. Yeniden sevgili olur muydunuz yada olunur mu? Ayrılma sebebiniz anlaşamamak yada geçimsizlik, aldatma vs değil. Geçen gün çok düşündüm ve ben eski sevgilimle bir araya gelir miydim karar veremedim.
-1
mermaidd
(13.10.25)
Olurum tabi lan. Gönül 1 kere sever.
-9
gobekliraki
(13.10.25)
Yenilerini tanımak varken eskilerden bir şey olmaz. Ben olmam. Olmamanı tavsiye ederim.
+4
arbre
(13.10.25)
Pişmiş aşa su katılmaz, en fazla biraz "kaliteli" zaman geçirilir.
+1
kimlanbu
(13.10.25)
Ayrılma sebebiniz olan anlaşamama ve geçimsizliğin nereden kaynaklandığını bir düşünün önce. Birbirinizden olan beklentiler, hayata farklı yerden bakma, karakter farklılıkları vs. Bu sebepleri artık tolere edememişsiniz ki ayrılmışsınız. Şimdi soru şu; aradan geçen zaman içinde ayrılma sebeplerinden hangisi değişti? Çünkü sebepler değişmediyse sonuçlar da aynı olacak. Aynı şeyleri tekrar ederek farklı sonuçlar beklemek sizce de saçma olmaz mı?

Tabi 2 yıl önce değil de lisede ya da üniversitede beraber olmuşsunuzdur, üzerinden 15 sene geçmiştir, tüm bu zaman ikinizi de artık o toyluktan çıkararak başka biri haline getirmiştir ve tekrar buluştuğunuzda bu yeni hallerinizden hoşlandıysanız o bambaşka bir durum.
+1
thracia
(13.10.25)
görüşülür ama ciddi bir şey düşünülmez.

exten next olmaz.
+5
OgutucuRecep
(13.10.25)
Teoride güzel gelir, bir araya gelince eskiden birlikte yaptığınız şeyleri tekrarlarsınız fakat o iyi günleri tekrar yaşayamazsınız bir olmamışlık hissedersin

Yaşananlar geçmişte güzel o yüzden next +1
+3
grimavi
(13.10.25)
Şu ara tam da böyle bir gündemim var. Kendi iç alemimi çözemiyorum, çok karışık.
0
muhayyer divan
(13.10.25)
@hoot Ben bunu kendim için sormamıştım aslında. Çevremde son zamanlarda flörtlerinden ayrılıp eski sevgililerine dönen çok insan var şaşırdığım için duyuru sakinlerinin düşüncelerini merak etmiştim. Benim hayatımda biri var zaten
0
🌸mermaidd
(13.10.25)
anlaşamamak ve geçimsizlik ciddi problemler. ben böyle bir şey düşünmezdim. geçinemedikten sonra ne olabilir ki?
0
killerbee
(13.10.25)
Exten next olmaz. Tecrübe ile sabit
0
baldan kaymak
(13.10.25)
2 yıl çok az süre. 10-20 yıl falan olsa insanlar değişir gelişir denenebilir derdim. Denemedim ama aşırı mantıksız değil. Bir de sizi ayıran sorunlar değişti ya da aşıldıysa olabilir.

2-5 yıl gibi görece yakın ise dışarıda gezip istediğini bulamayınca dönmek gibi geliyor kulağa.
0
nawar
(13.10.25)
çıkardığın don bi daha giyilmez
0
nahtoderfahrung
(13.10.25)
olmaz. o düşünceyi aklından cıkar o arkadastan da uzaklas
0
koela
(13.10.25)
@koela bunu yapma gibi bi düşüncem yok zaten yukarıda da yazdım benim hayatımda biri var. sadece son zamanlarda böyle şeyler çok duyuyorum diye fikrinizi almak istedim. bana da aşırı mantıksız geliyor
0
🌸mermaidd
(13.10.25)
ezberden cevap olmaz herhalde değil mi, o anki duruma göre, hangi eski sevgili olduğuna göre, vs. bir çok farklı etken var. asla yapmam dedikleriyle sınanıyor insan, maalesef.
0
gabe h coud
(13.10.25)
zaten bu senaryoda sevgili olunmuş oluyor görüşmeye devam ederek.

ne yapardım aa meraba, nasılsın. kaçış :)
0
gurur
(13.10.25)
(10)

Muğla’da, Bodrum’da vs 1+1 ev satın alıp, yazın Airbnb yapmak?

damba
Mantıklı mı? İstanbul’da eski dökük bir ev alıp, kiracı ile hır gür yaşayacağıma, yazlık yerlerden 1+1 alıp Airbnb yapmak hayal mi? Sezonluk işçi gibi çalışıyorum, yazın genelde boş oluyorum, dolayısıyla yazın bununla ilgilenilirim ama tabii İstanbul’dan bu işi yürütmek nasıl olur bilemiyorum :) kon
Mantıklı mı? İstanbul’da eski dökük bir ev alıp, kiracı ile hır gür yaşayacağıma, yazlık yerlerden 1+1 alıp Airbnb yapmak hayal mi? Sezonluk işçi gibi çalışıyorum, yazın genelde boş oluyorum, dolayısıyla yazın bununla ilgilenilirim ama tabii İstanbul’dan bu işi yürütmek nasıl olur bilemiyorum :) konu hakkında fikirleriniz neler merak ediyorum
0
damba
(12.10.25)
Bence mantıklı değil. Yaz en iyi ihtimalle 4 ay sürüyor. Kalan 8 ay boş kalacak. Airbnb araştırdığımda havuzlu, ferah evler bulmuştum. 1+1 iyi bir seçenek değil. O fiyata otel bulunabilir. Otel daha uygun olabilir.
+1
arbre
(12.10.25)
ilgilenecek birisini bulmak önemli. her seferinde evi temizletmen gerekecek. onun için biriyle anlaşman lazım. tatil yörelerinde işçi ücretleri fazla.

ayrıca yetki belgesi falan alman lazım. kafana göre günlük kiralık veremiyorsun artık. bunları halledersen iyi para getirir.
+1
jelly bear
(12.10.25)
AirBNB ile 4 ayda alacağın para nomal kiralamadan gelecek 12 aylık paradan çok olur. Maddi olarak mantıksız değil. Ancak jelly bear'ın dediklerine katılıyorum. Biriyle anlaşman lazım ki o temizlik işlerini halletsin, evin anahtarını misafire versin (veya kilit sistemi yaparsan kilitli kutuya bıraksın).

Eğer evin içini düzgün tasarlarsan otelden daha çok tercih edilir. İşim gereği bir çok otelde kalmışımdır. Çoğunda ütü bile bulmak imkansız. Geçen yıl iki ayrı AirBNB evinde kaldım stüdyo şeklinde. Tencere tavadan tut çamaşır makinesi, bulaşık makinesi, kurutmak için askılık, ütü, dev gibi son teknoloji akıllı TV... Her şey oluyor AirBNB evinde. Benzer fiyatlarda bir otel odasında bunların neredeyse hiç biri yok.
+1
himmet dayi
(12.10.25)
3-4 aydan fazla omru yok ve orada yasamiyorsan zor. istanbul 12 ay aktif bir yer. ist yasadigim halde kac kez airbnb tutmak durumunda kaldim. kiyas kabul etmez yani
0
ala09
(12.10.25)
O iş biraz astarı yüzünden pahalı hale gelmeye başladı, turizm belgesi almak, apartman dairesi ise apartman sakinlerinden izin almak, vergi mükellefi olmak, fatura kesmek vs gibi şartları var, bu başlangıç için gerekenler, sonrasında da misafirlerle ilgilenme, temizlik vs, işletme maliyeti var. Kullanmadığım bir evim var, bu amaçla kullanayım devri bitiyor gibi. Bu işletme tarafı, müşteri gözüyle bakacak olursak, ben uzun süredir otel yerine ev kiralama tercih ediyorum tatillerimde.
0
(12.10.25)
Airbnb'nin uzun donemli ev kiralamaya gore avantajlari var ama daha fazla efor gerektiriyor; turist eve, evde 2 yil oturan kiraci kadar hasar vermiyor, Airbnb ile yilin 4 ayinda, 12 ayda kazanabileceginden daha cok kazanc elde edebiliyorsun. Bunlar guzel yalniz Airbnb'den para kazanmak biraz ince hesap gerektiriyor. Sabun, sampuan, tuvalet kagidi, bulasik, camasir deterjani, sarap, cicek, yastik, yorgan, internet, Netflix, elektrik, su faturalari, site aidati, temizlikcisi, vergiler... ivir zivir bunlar hep harcama. Bunlari yillik olarak hesaplaman gerek sonra 365'e bolup gunluk operasyon giderini hesaplaman gerek. Buna gore fiyat belirleyip, cevredeki airbnb'lerle karsilastirman gerek... Yapilabilitesi tamamen rakamlara bagli.

Ha uzaktan yapilir mi? Yapan vardir eminim ama bence yapilmaz. Her musteriden sonra hasar olup olmadigini kontrol etmek gerek, kimlikleri, kalan sayisini falan kontrol etmek onemli. Turistler gece parti verdiler. Sarhos oldular. Sagi solu rahatsiz ettiler, esyalara zarar verdiler. polislik bir durum oldu... Guvendigin lokal birileriyle isbirligi yapsan bile 1+1 airbnb icin elinde pek bir sey kalmaz gibi geliyor bana.
+1
thetruenorthstrongandfree1
(12.10.25)
O işte sağlam para var fakat orada olup tskip etmen gerekiyor. Öyle uzaktan yapılscak bir iş değil.
0
neira
(12.10.25)
Ben birkaç sene önce bir aylığına arkadaşım aracılığıyla Datça’da ev kiraladım. Sahipleri İstanbul’daydı. Bakım, onarım, temizlik, anahtar teslimi vb. işler için bir emlakçıyla anlamışlar. Komşuların anlattığına göre bizden önce kısa süreli kiralayan yabancı turistler hor kullanmış. Biz kendi evimiz gibi kullandık ve memnun kaldık. En güzeli sezonluk veya aylık kiralamak olur.
0
auroraaurora
(12.10.25)
Türkiye'de kiraya vermek için ev alınmaz artık. Pişman olursunuz.

Hiçbir şey bulamıyorsanız, altın-gümüş yapıp, yastık altına atın.

.
0
kartallar yuksek ucar
(12.10.25)
Ben yapıyorum. Harika bir kazanç kapısı.
0
gabe h coud
(12.10.25)
(14)

Manuel vites direksiyon sınavını kaç denemede geçtiniz?

runaway
ve genel olarak değerlendirme katı mıydı?
ve genel olarak değerlendirme katı mıydı?
0
runaway
(11.10.25)
20 sene önce pek bir zorlugu yoktu.
0
designer
(11.10.25)
Ben Avusturya'da 3. hakkimda gectim ama sorun vites degildi.
Ilk sinavda kavsaga girerken hizliydim ve kavsaktaki kisiyi pek beklemedim. Tehlike yaratmadiysa da geriye dönüp bakinca orada beklemem gerekirdi. Bir de bir kere park eden araclara fazla yakin gecmisim, aynalar ucacakti az daha, demisti sinavi yapan adam. Ilk sinavdan bu iki sebeple kaldim.
Ikinci sinavda kavsaktan ciktiktan sonra sinyalimi kapatmayi unutup 150 metre kadar sinyal acik gitmisim. Bu sebeple kaldim.
Ücüncü de aldim.
Manuel olmasinin ekstra bir zorlugu sadece kalkislarda oluyordu, onu da dur-kalk yaparak baya calismistim.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(11.10.25)
Çok oldu pek zorlamadılar 20 sene önceden bahsediyorum
0
basond
(11.10.25)
Benim de 20+ sene önce. O zamanlar çok rahattı. 2 ileri 1 geri bitti gitti.
0
gobekliraki
(11.10.25)
5 sene önce ilk denemede. Gelen ekip rahattı ben de bir hata yapmadım soft sürdüm.

Aynı yıllarda eşim kardeşim ve iki tane arkadaşım da tekte geçti.
0
biravekahve
(11.10.25)
2015 ya da 2016'da girmistim, hic soforlugum de yok ama ilk seferde gectim. ben de anlamadim nasil oldu. yanimdaki 3 arkadasin hepsi kaldi, sevinememistim bile.
0
supergirl
(11.10.25)
16 sene önce tek seferde aldım. beni yanıltmaya bile çalıştılar lafa tuttular falan ama yutmadım :D

ancak aldığım sene paralel park vs. yoktu dur kalk vs. en azından bizim sınavda olmadı park meselesi.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(11.10.25)
2019 tek seferde. 10 yasimdan beri manuele hakimdim ve cok hevesliydim, hata yapmadim
0
ala09
(11.10.25)
manuelde tek korkulacak şey yokuşlar, ki artık sürüş kurslarında yeni arabalar vardır yani yokuş desteği vardır (ayağını frenden çeksen bile 2sn daha tutmaya devam ediyor, kaymıyor)

O yüzden korkma. Ama tabii otomatikte atıyorum x saat kurs alman gerekiyorsa, manuel olunca 2x ders alman gerekebilir genel adaptasyon için.

Millet hep parktan kalıyor anladığım kadarıyla, onu aşırı zorluyorlarmış. Onun da manuelle otomatikle ilgisi yok.
0
nhk ni youkosu
(11.10.25)
2 sene önce tek attım.
0
guitarissimo
(11.10.25)
Tek seferde.
0
gabe h coud
(11.10.25)
2019'da tek seferde geçtim. Hayatımda ilk defa arabayı sürücü kursunda kullanmıştım.
0
Cesario
(11.10.25)
2013 yilinda tek seferde gectim ben de. Tek hatirladigim fazlasiyla yokus bi yolda kalkis yaptirilmisti ve yol, zor bi yoldu. Degerlendirmede sohbet muhabbet edip dikkat dagitmaya calisiyorlardi. Bana, babam cok iyi ogretti manueli onun sayesinde gectim diyebilirim. Su an yeni sinav sistemi, bence biraz daha zor.
0
sey mi dostum
(11.10.25)
2015 yilinda İstanbul’da tek seferde gectim ama normalde iyi yapabildiğim halde sinavda nerdeyse kaliyordum. 2022 yilinda Hollanda’da sifirdan aldim ehliyeti, tek seferde gectim pratik sinavini ama riske girmedim epey ders aldim. Manuele yeni alışıyordum burda daha.
0
mbond
(11.10.25)
(11)

Oy Sistemi - Kullanım Kılavuzu

compumaster
Genel BakışEkşi Duyuru'da artık duyurulara ve cevaplara oy verebilirsiniz. Bu özellik, kaliteli içeriği öne çıkarmaya ve topluluğun görüşlerini yansıtmaya yardımcı olur.---Oy Verme Sistemi Nasıl Çalışır?# Temel Özellikler- **Yukarı Oy (Upvote)**: Beğendiğiniz, yararlı bulduğunuz veya kaliteli olduğu
Genel Bakış

Ekşi Duyuru'da artık duyurulara ve cevaplara oy verebilirsiniz. Bu özellik, kaliteli içeriği öne çıkarmaya ve topluluğun görüşlerini yansıtmaya yardımcı olur.

---

Oy Verme Sistemi Nasıl Çalışır?

# Temel Özellikler

- **Yukarı Oy (Upvote)**: Beğendiğiniz, yararlı bulduğunuz veya kaliteli olduğunu düşündüğünüz içerik için
- **Aşağı Oy (Downvote)**: Uygunsuz, düşük kaliteli veya konuyla ilgisiz bulduğunuz içerik için
- **Oy Skoru**: Her duyuru ve cevabın toplam oy sayısı (yukarı oylar - aşağı oylar)

# Kimler Oy Verebilir?

- Sadece **giriş yapmış kullanıcılar** oy verebilir
- Ziyaretçiler oy skorlarını görebilir ama oy veremez

# Zaman Sınırlaması

- Sadece **son 60 gün içinde yayınlanmış** duyuru ve cevaplara oy verebilirsiniz
- 60 günden eski içerikler için oy butonları çalışmaz
- Oy skorları 60 günden sonra kalıcıdır, değişmez.

---

# Nasıl Oy Verilir?

# Adım Adım Kullanım

1. **Duyuru veya Cevabı Açın**
- Ana sayfada veya duyuru detay sayfasında içeriği görüntüleyin
- Her içeriğin altında oy kutucuğu (votebox) bulunur

2. **Oyunuzu Seçin**
- **↑ (Yukarı Ok)**: Yukarı oy vermek için tıklayın
- **↓ (Aşağı Ok)**: Aşağı oy vermek için tıklayın
- Ortadaki sayı, mevcut oy skorunu gösterir

3. **Sonucu Görün**
- Oyunuz hemen kaydedilir
- Skor otomatik olarak güncellenir
- Verdiğiniz oy vurgulanır (dolu ikon)

# Oy Değiştirme

- **Aynı buton tekrar**: Oyunuzu geri alırsınız
- Örnek: Yukarı oy verdiyseniz, tekrar yukarı ok'a basarsanız oyunuz kaldırılır

- **Farklı buton**: Oyunuzu değiştirirsiniz
- Örnek: Yukarı oy verdiyseniz, aşağı ok'a basarsanız oyunuz aşağı oya dönüşür
- Skor 2 puan değişir (eski oyunuz kaldırılır, yeni oyunuz eklenir)

---

# Görsel Göstergeler

## Oy Durumu İkonları

↑ (boş) Yukarı oy vermediniz
↑ (dolu) Yukarı oy verdiniz
↓ (boş) Aşağı oy vermediniz
↓ (dolu) Aşağı oy verdiniz

## Skor Gösterimi

- **0 veya "oyla"**: Henüz oy verilmemiş veya skoru 0 olanlar (giriş yaptıysanız "oyla" görürsünüz)
- **+5**: 5 net yukarı oy (örnek: 10 yukarı, 5 aşağı)
- **-3**: 3 net aşağı oy (örnek: 2 yukarı, 5 aşağı)
- **+42**: Çok popüler içerik
- **-10**: Topluluk tarafından beğenilmemiş içerik

---

# Sık Sorulan Sorular

## Oylarım Gizli mi?

Evet. Kimin hangi içeriğe oy verdiği gizlidir. Sadece toplam skor görünür.

## Oy Geçmişimi Görebilir miyim?

Hayır, oy geçmişi özelliği hiç bir zaman olmayacak.

## Eski Duyurulara Neden Oy Veremiyorum?

- 60 günden eski içerikler arşiv niteliğindedir
- Sunucu kaynaklarını verimli kullanmak için oy verme yeni içerikle sınırlıdır
- Eski içeriklerin skorları korunur, sadece yeni oy kabul etmezler, siz o içeriğe oy vermiş olsanız bile ne oy vermiş olduğunuzu görebilirsiniz, ne de değiştirebilirsiniz

## Oyumu Geri Alabilir miyim?

Evet! İçeriğin yayımlanmasından itibaren 60 gün içerisinde verdiğiniz oy butonuna tekrar tıklayarak oyunuzu geri alabilirsiniz.

## Oylar Nasıl Sıralanıyor?

- Şu anda duyurular tarih sırasına göre görüntülenir
- Gelecekte "en çok oylanan" veya "popüler" sıralama seçenekleri eklenebilir

---

# Oy Kullanım İpuçları

## Yapılması Gerekenler ✓

- ✓ Kaliteli, yararlı içeriğe yukarı oy verin
- ✓ Konuyla ilgili, iyi araştırılmış duyurulara destek verin
- ✓ Yapıcı, saygılı cevaplara yukarı oy verin
- ✓ Kurallara uygun içeriği teşvik edin

## Yapılmaması Gerekenler ✗

- ✗ Sadece katılmadığınız görüşe aşağı oy vermeyin
- ✗ Kişisel anlaşmazlık sebebiyle aşağı oy kullanmayın
- ✗ Spam, hakaret veya kurallara aykırı içeriği bildirin (oy yerine)

## Etik Kullanım

- Oylarınızı içeriğin **kalitesine** göre verin
- **Fikirle değil, sunumla** ilgilenin
- **Yapıcı eleştiri** içeren cevaplara da değer verin
- **Topluluk kurallarına** uygun davranın

---

# Teknik Bilgiler

## Oy Limitleri

- **Duyuru başına**: 1 oy (yukarı veya aşağı)
- **Cevap başına**: 1 oy (yukarı veya aşağı)
- **Oy değiştirme**: Sınırsız (60 gün içinde)
- **Toplam oy sayısı**: Sınır yok

## Veri Saklama

- Oy verileri **60 gün boyunca** saklanır
- 60 gün sonra oy kayıtları silinir (sunucu optimizasyonu)
- **Oy skorları kalıcıdır** ve silinmez

Keyifli duyurular! 🎉
AI yazdı ben düzenledim.
+23
compumaster
(10.10.25)
Oy sistemi geldiğine göre tik kutularıyla da artık vedalaşma zamanı gelmedi mi? Şöyle ki, kullanıcılar bu kutuların işlevini kendilerine göre yorumluyor, bazı kullanıcılar teşekkür yerine kullanıyor, bazısı "doğru cevap bu" anlamında kullanıyor (sonra faydalı cevap verip tik alamayanlar alınıyor), bazısı sadece kendisini duygusal olarak iyi hissettireni tikliyor, bazısı "bu neki yaw" diyip görmezden geliyor, bunlar da bazı cevap verenlerin tik vermedi diye engellemesine neden oluyor.
+10
mikro patlama
(10.10.25)
vay be gözlerim yaşardı. 2007'den beri en çok istenen istek idi. gelmesine sevindim. teşekkürler compu.

naçizane öneriler:
- ana sayfada, soruların solunda oy puanı gözükmesi güzel olur.
- en çok artı oy alan cevaplar üste çıkabilir
- oylama kısmı biraz daha büyük olabilir ve hem soru hem de cevap için sol üstte olabilir. uzun soru ve cevaplarda çok aşağıda kalıyor mesela
- son zamanların en çok artı oylanan duyuruları sağ tarafta ayrı bir başlık altında gözükebilir
(not: bu önerilerin hepsi Stack Exchange UI'ndan gördüklerim. Orası soru cevap sitesi olarak tasarımı optimal yapılmış bir site)

Son Not: İlla tamamen Stack Exchange gibi olsun demiyorum tabii, ordaki UI bu tür soru cevap sitesi için mantıklı diye önermek istedim. zamanla bu tür yeni özellikler eklenir belki. sonuçta uğraşıp birçok değişiklik yaptın. emeğine sağlık.
+2
ermanen
(10.10.25)
kendi cevabımıza oy verebiliyoruz? vermemeliyiz mi?
birde sani en çok + oy veren istatistiği olsa kullanıma teşvik eder
+2
eja
(10.10.25)
ben beğenmedim. reddit gibi oldu. şimdi beğenilme kaygısı cevaplara daha çok etki edecek. alın bunu da eksileyin.
+6
but that was just a dream
(10.10.25)
@ermamen
evet bu ozellikleri ileride ekleyebiliriz. oylamanin gorselini cok one cikarmayi dusunmuyorum ve cevaplama tikini de kaldirmayi dusunmuyorum (sen dememissin gerci)

oylama kismini cok goze sokmak istemedim.
oylamayi asagida tutmamin nedeni icerigin okunduktan sonra oylanmasi.
populerlige gore cevaplari siralamam cunku gene de cevaplar arasinda bir devamlilik var.
populer duyurulari ayrica listeleyebiliriz. ileride.
+5
🌸compumaster
(10.10.25)
geliştirme için teşekkürler.

reddit gibi olmuş sözüne katılıyorum. UX açısından bence oylamalar gizli olmalı. çok fazla eksi oy alan cevap bir buton arkasına gizlenirse bence daha iyi olur. Gizlinen cevap durumu cevabı yazan kişiden gizlenmeli, sadece diğer userlar gizlendiğini görmeli. cevap yazan cevabının gizlendiğini görürse cevabını silmek isteyecektir ve neden eksilendiğini sormak isteyecektir. Bu da tartışma durumu yaratabilir.

Cevaplar kısmına basit bir html text editor eklemeyi düşünüyor musun? Birçok entegre çalışan html text editorler paralı ama bununla alakalı birşeyler planlamayı düşünür müsün?
0
false pretension
(10.10.25)
Cennette yerini yaptın compu
+2
sekizdokuzon
(10.10.25)
false, cevaplara eklemeyi dusunmuyorum ama duyuru'ya eklemeyi dusunuyordum. Neden cevaplarin cok renkli olmasini isteyelim ki? Ama belki editor eklemeden Markdown'nin cok basit variantini getirebilirim.
+1
🌸compumaster
(10.10.25)
bu siteden iyice soğudum ama yine de bir öneride bulunmak isterim.

düzenlenen girdilerin düzenlendiği (tarih/saat) belli olursa daha iyi olur sanki
+1
Rondak
(11.10.25)
var zaten saatin uzerine gelirsen.
+3
🌸compumaster
(11.10.25)
reddit’te kendi cevabına otomatik bir artı oy geliyor. daha adaletli olur sanırım.
+1
gabe h coud
(12.10.25)
(1)

Is basvurusu konusu

Kittie
Bi yere basvuruda bulundum. Ilk gorusmeyi online yaptik. Bi form yolladilar doldur dediler. Icinde bazi sorular var ona gore de 2. Gorusme sekillenecek. Ben gonderdim bugun. Bi sey demediler. Acaba teyit falan etmek istedim, geldi mi falan diye bi sey yazsam mi yarin sizce? Boyle mi oluyor yoksa. Ya
Bi yere basvuruda bulundum. Ilk gorusmeyi online yaptik. Bi form yolladilar doldur dediler. Icinde bazi sorular var ona gore de 2. Gorusme sekillenecek. Ben gonderdim bugun. Bi sey demediler. Acaba teyit falan etmek istedim, geldi mi falan diye bi sey yazsam mi yarin sizce? Boyle mi oluyor yoksa. Yani herkese de donemezler sonucta diyorum. Siz napiyosunuz bu durumda?
0
Kittie
(06.10.25)
Daha çok erken. Hafta sonuna kadar zaman tanı.
0
gabe h coud
(06.10.25)
(8)

Hangi şampuanı kullanıyorsunuz

arbre
Uzun süredir Pantene Güç Ve Parlaklık kullanıyorum. Değiştirmek istiyorum.Öncelikle bir cilt rahatsızlığım var. Hafif sedef. Ve cildim çok kuru. Hangi şampuanı önerirsiniz? Nemlendirici olması gerekiyor sanırım. Bir de benim için saç kreminin bir faydası olur mu? Sağ olun.
Uzun süredir Pantene Güç Ve Parlaklık kullanıyorum. Değiştirmek istiyorum.

Öncelikle bir cilt rahatsızlığım var. Hafif sedef. Ve cildim çok kuru. Hangi şampuanı önerirsiniz? Nemlendirici olması gerekiyor sanırım. Bir de benim için saç kreminin bir faydası olur mu? Sağ olun.
-1
arbre
(04.10.25)
grimavi
(04.10.25)
seboreik dermatit sebebiyle vichy dercos ama genelde kullanmıyorum. su tutup geçiyorum
0
glamdr1ng
(04.10.25)
markette satılan hiçbir şampuanı kullanmanı önermem öncelikle.
0
jelly bear
(04.10.25)
yves rocher'nin yıpranmış saçlar için/nemlendirici etkili filan yazan ürünlerinden kullanıyorum şu sıra

ama
ben çok şampuan değiştiririm her markanın onarıcı (bazıları yatıştırıcı) /nemlendirici/kuru saça yönelik (sülfatsız) ürününde illa bişey yağı var zaten yok jojoba yok kukui var bişey.

belime kadar saçım var, hacimli, kalın telli (her ne kadar 20 yaşındaki gibi olmasa da hala ortalamaya göre sık)
gel gelelim eskiden asla kırılmayan asla karışmayan saç artık giderek kalitesini kaybediyor, (yaşlanmak böyle bişeyse demek). saçım da cildim de kuru.

eskiden "kuru saç"a özel, nemlendirmeye vs. yönelik hiç bişey kullanmazdım sıradan market ürünü hatta düz sabunlar geçerdim fakirken filan :D saçın zamanla ya da yere suya göre huyu karakteri değişiyor. benim çok elektrikleniyor da kıvırcık olmamasına rağmen krem daha çok bu konuda işe yarıyor.

hem bu tür ürünler hem krem (krem kullanmayınca daha fazla çitişiyor, krem yumuşatıyor, yatıştırıyor) hem arada sırada destek bişeyler kullanıyorum. krem kullanmasam benim saçım 15 gün filan yağlanmaz sanırım, krem biraz ağırlaştırıyor saçı bu da var.

bana iyi gelen bir şampuan da shea butter'lı ürünler belki ilk bunlardan birini denemelisiniz. ya da kendi başına shea butter deneyebilirsiniz.

şampuan ve saç kreminden hariç hindistan cevizi yağını da kendi başına kullanıyorum uygulayıp 1-2 saat bekletip duruluyorum o çok güzel yumuşatıyor hem de deriye temas etmiyor sizin hastalığınıza bir zararı olmaz.
0
subcomponent
(04.10.25)
Alpecin
0
mikahakkinen
(04.10.25)
Alpecin +1
0
Bruce
(04.10.25)
Kerastase - Bain de Force Quotidien
Kerastase - Bain Densité Homme
0
gabe h coud
(04.10.25)
İpek
0
Hallegadola
(04.10.25)
(2)

en avantajlı kredi kartı hangisi?

i wanna go back
esenlikler,daha önce vakıfbank ticari kredi kartı kullanıyordum hiçbir avantajı ve çoğu yerde taksit olmadığı için kullanmayı bıraktım. bireysel cepte teb kredi kartı aldım onda da hiçbir şeyde doğru düzgğn taksit veya sonradan taksitlendirme olmuyor.1-) elektronik, uçak bileti gibi şeyler için kull
esenlikler,

daha önce vakıfbank ticari kredi kartı kullanıyordum hiçbir avantajı ve çoğu yerde taksit olmadığı için kullanmayı bıraktım. bireysel cepte teb kredi kartı aldım onda da hiçbir şeyde doğru düzgğn taksit veya sonradan taksitlendirme olmuyor.

1-) elektronik, uçak bileti gibi şeyler için kullanıyorum kartı genelde. bu nedenle taksit imkanlarının bol olduğu bireysel kredi kart olarak hangisi en avantajlıdır?

2-) ticari kredi kartı da alabilirim aslında ama onun da faizi yüksek oluyor. ticari kredi kartlarına telefon taksidi oluyor mu hala? ticari kart önerirseniz hangi bankayı önerirsiniz?

teşekkür ederim.
0
i wanna go back
(02.10.25)
Uçak bileti sıklıkla alıyorsanız, Miles&Smiles kredi kartlarına başvursabilirseniz. Qnb'i pek tavsiye etmem. Şimdiye kadar pek bir faydası olmadı.

Garanti Bankası ile Kuveytbank'a bakabilirsiniz.
0
put it in your appropriate place
(02.10.25)
İşbankası Black
+1
gabe h coud
(02.10.25)
(12)

isten cikarildim:( avukat tutmali miyim?

dokunmakalbime
hersey çok ani oldu. aksam 5de apar topar isten cikatildin dediler. 10 yildir calisiyordum. ihbarsiz ve sebepsiz isten cikarildim. yarın sirket avukati ve uzlasmaci ile gorusecegim..insan kaynaklari bütün haklarimi verecegini söyledi. ise geri dönmeyi kesinlikle istemiyorum. tek arzum haklarimi sonu
hersey çok ani oldu. aksam 5de apar topar isten cikatildin dediler. 10 yildir calisiyordum. ihbarsiz ve sebepsiz isten cikarildim. yarın sirket avukati ve uzlasmaci ile gorusecegim..insan kaynaklari bütün haklarimi verecegini söyledi. ise geri dönmeyi kesinlikle istemiyorum. tek arzum haklarimi sonuna kadar almak. sizce avukat tutmali miyim? gerek var mi? tesekkurler
0
dokunmakalbime
(30.09.25)
Haklarınızı biliyorsanız ve de bildiklerinizden eminseniz şart olmayabilir, yarın görüşmede size tuhaf, şüpheli gelen bir şey teklif edilirse "ben bir avukatımla gorusecegim" der avukat bulursunuz.

Gitmeden tazminat vb haklarınızı da hesaplayıp hazırlıklı gidin.
0
encokbenisevinnolur
(30.09.25)
Arabulucu görüşmesinin ilk oturumunda anlaşmak zorunda değilsin, ne teklif ediyorlar bak, kafana yatmayan bir durum için ikinci oturumu bekletebilirsin. Geçmiş olsun, desteğe ihtiyacın olursa yazabilirsin.
0
Bruce
(30.09.25)
Bu durumda haklarınızı bu konudaki uzman web sitelerden hesaplayın, eksik bir şey kalmasın, uzlaşmacı zaten bir tarafı temsil etmiyor, verilen paraya basın eksik yoksa imza atıp ücreti alacaksınız hepsi bu maalesef. Tabi imza sonrası hukuki başkaca bir hakkınız olmuyor doğrusu pek avukatlık bir durum yok bunun dışında.
0
Teran
(30.09.25)
işe iade davası da açın. dava sonunda (karar sizin lehinize çıkacağı için) işe almamak için ekstra tazminat ödeyen şirketler var.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(01.10.25)
- işe iade davası açarsanız ve ortada gerçekten nedensiz bir işten çıkarma varsa mahkeme sizi haklı bulur ve 8 maaşa kadar tazminat hakkınız olur. ama tabii davalar uzun sürüyor. birkaç yılı bile bulabilir.
- arabulucuda imza atıp anlaşırsanız işe iade açamazsınız, arabuluculuk anlaşması mahkeme sonucu yerine geçiyor gibi bir kural var. parayı da hemen alırsınız.
- arabulucuda anlaşırsanız kıdem tazminatı + izin bakiyeniz + maaş bakiyesi + ihbar tazminatı ödenir. başka hak edilmiş prim vs. varsa onlar da dahil olur tabii. bunun üstü de ödenebilir ama o kısmı pazarlığa tabidir.
- sizi hangi koddan işten çıkaracakları önemli. haklı nedenle mi, geçerli nedenle mi ve hangi sgk kodundan? işten çıkarma kodu hem sgk kayıtlarınızda görünür hem de işsizlik maaşı alıp alamayacağınızı belirler.
- size açıklama yapmamış olsalar da hiç aklınıza gelen bir konu yok mu? bazen bir olay olur, onun hemen akabinde çıkarma yapılmaz da olayın soğuması beklenir. yöneticiyle, bir iş arkadaşıyla tartışma, yazışma, dönemsel bir performans düşüklüğü, fazla izin alma vs.
0
la lykia
(01.10.25)
10 senenin tazminatı da ne olur be :D

ben sevinirdim açıkcası ne yalan söyleyeyim. ben tazminatsız kendi isteğimle defalarca iş değiştirdim keşke beni de arada kovsalar da tazminat alıp iş değiştirsem.
0
Gradient_tabanlı_mor
(01.10.25)
geçmiş olsun. mahkemeye git dava aç itibari iade iste falan boş ver. yıllarını alır. koparabildiğin kadar para kopar. alacağından fazlasını almaya çalış avukatın tek faydası bu olur. büyük ihtimal sana dava açamaz alacakları yoktur kağıdı imzalatacaklar. ona göre gardını al.
0
koela
(01.10.25)
Koparabildigin kadar kopar +1
Benim arkadaş arabuluculuk da yapıyor ve dediği eğer orta nokta varsa en iyisi onu bulmak. Yoksa dava uzun sürüyor ve paranın değeri de kalmıyor.
0
logisticsmanager
(01.10.25)
@gradient tabanli mor
10 senenin tazminatı hiçbir şey olmuyor artık. Tazminat tavanı aylık 53 bin.
0
benaslindayohum
(01.10.25)
brut kidem tazminati oldugunu unutmayin, o sirada haklariniza bakin.
ise iade davasi kazanildiginda verilecek parayi 1/1 olmasa da yakinsayan bir rakama anlasmaya calismak daha mantikli olur bence.

su blogda 3 tane yazi var ben ayrilirken baya isime yaramisti.

birazhayalet.blogspot.com
0
bay b
(01.10.25)
Davaya gitmeden halletmeye bak. Paket alırsan ne ala.
0
gabe h coud
(01.10.25)
Geçmiş olsun, bu arada.
0
gabe h coud
(01.10.25)
(10)

Nasıl sevgili olunuyor?

skr1292
bu zamana kadar maalesef hiç sevgilim olmadı. hoşlandığım kızlar ve benden hoşlananlar oldu ama hep flört aşamasında kaldı. sevgili olamadık.hiç kimseyi bir yere davet etmedim çünkü ne yapacağımı veya ne zaman söyleyeceğimi bilmiyorum. siz nasıl sevgili oldunuz sevgilinizle, nasıl gelişiyor olaylar
bu zamana kadar maalesef hiç sevgilim olmadı. hoşlandığım kızlar ve benden hoşlananlar oldu ama hep flört aşamasında kaldı. sevgili olamadık.

hiç kimseyi bir yere davet etmedim çünkü ne yapacağımı veya ne zaman söyleyeceğimi bilmiyorum. siz nasıl sevgili oldunuz sevgilinizle, nasıl gelişiyor olaylar ne yapmam gerekiyor.
0
skr1292
(30.09.25)
Çok mu teknik düşünüyorsunuz?

Bu olayın özü hissiyata dayanıyor. Biri oluyor, onunla vakit geçirmekten hoşlanıyorsunuz, sırf canınız öyle istedi diye buluşmak istiyorsunuz ve o da tamam derse buluşuyorsunuz. Bu döngünün bir anında, her şey iyiyken bir anda hadi şu işin bir adını koyalım deyip bitiriyorsunuz. Belli bir yol izlemenize gerek yok.

Bu bazen oluyor, bazen olmuyor. Olmayacaksa A yolundan değil de B yolundan gittiniz diye bir şey değişmeyecek. Gönlü olan her şeyi sevdiğinize yorar gönlü olmayan havadan nem kapar. Olmuyorsa uzatmayın, oluyorsa da çok kafa yormayın.
0
akhenaten
(30.09.25)
Birkaç bölüm Johnny bravo izle, oradakilerin yüzde 90'ini hic yapmayacaksin, kalan yüzde 10unu da Türkiye şartlarına uyarlamak lazim. Bu başlangıç için bir şeyler sağlar ama uzun vadede ise yaramaz, o zaman kendi yöntemlerini uretirsin.
0
encokbenisevinnolur
(30.09.25)
Davet edeceksin. Mesajla konuları bitirmeden.

Buluşunca konu konuyu açıyorsa iyi yoldasınız, yoksa next.
+1
gabe h coud
(30.09.25)
Görüştüğün insanlara ilaveten buluşma teklifleri ediyorsun kabul edip iyi zaman geçirirken şakayla karışık iltifatlar hoşuna gidiyorsa ve o da aana yakın davranıyorsa bir sonraki hamle friendzonelanmamak için flörtöz konuşmalar yapmak. Ya o da ayak uyduracak yada ben seni arkadaş olarak görüyorum diyecek bunun sonucunda.
( bir duyurucu tavsiyeyi vermişti banada )
0
kararsızataletfilozofu
(01.10.25)
Youtube ta eğitici videolar var.
0
luluki
(01.10.25)
bu youtube videolariyla, eksi duyuru sorulariyla ogrenilecek bir sey degil.

seviyorsan git konus. konustukca da duygular gelisebilir.
0
baldur2
(01.10.25)
Hahaha video izle diyen acemilere bakma sakın. Messi'yi izleyince messi olunmuyor, piyano da ayni şekilde. Haahahha şimdi taslar yerine oturuyor, video ha? Hahahh

Abi bam bam bam konusacak bir sey her zaman bulunur. Soru soracaksin, cevap alacaksın. Soru soracak, cevap vereceksin. Muhabbet akıp gidecek. Karşılıklı ilgi yoksa tikanacak. Vallahi bu kadar. Hiiic kasma.
0
Shepard
(01.10.25)
ilk olarak senden hoşlanan kızlardan başla. ısın biraz, sonra sıra senin hoşlandıklarına gelir. kadın seçer unutma
0
Hallegadola
(01.10.25)
Kafanda büyütme. Bu işin tek bir tekniği, izlenmesi gereken tek bir yolu yok. Doğal olmak her şeyden önemli. Sevgili olabileceğini düşündüğün biriyle doğal konulardan konuşmaya başlarsın. Eğer muhabbet akıyorsa ve birbirinizin sohbetinden hoşlanıyorsanız dışarda buluşmaya çağırırsın. Bunun en klişe yöntemi kahve içmeye çağırmaktır. Güzel giderse zaten kendi kendine sevgililiğe evrilir.

Konu konuyu açıyorsa iyi yoldasın +1

"Ben senden hoşlanıyorum", "Tanışalım mı?" gibi fevri söylemlerden kaçın. Bunlar genelde ters teper. Sana ilgisi olan biri bile olsa henüz birbirinizi tanıma evresindeyken direkt "sevgilim ol" moduna girersen kaçar senden.
0
himmet dayi
(01.10.25)
biz önce internetten tanıştık, uzun uzun boş muhabbetler ettik, sonra ara ara okulda görüşüp bir şeyler içtik, bol bol bilgi alışverişinde bulunduk, uzun süre arkaaştık yani. ama bir çekim hissediyorduk ikimizde. arkadaşlık güzel gittiği için bir süre bozmadık sonra bir gün dışarda yemek yemeye çıkmıştık artık bu işin bir adını koyalım dedik fjghfdjgh öyle oldu. ilişkinin nabzına göre davranmak lazım. mesela arkadaşça bile görünse sevgili olmadan temas etmemek gerekiyor, aşırı iltifattan ve yapmadık yürüme davranışlarından kaçınmak. daha birbirini tanıyalı 1-2 ay olmuşken hemen seninle evlenicem vs dersen koşarak uzaklaşır ghjfghj bence flört aşamasında olabildiğince anı toplamak çok öenmli ve güzel. örneğin beraber bir tiyatro oyununa gitmek, bir sergiye gitmek vs. bir şekilde beraber bir yaşam öyküsü oluşturmak gerekiyor sanırım. sonrasında da zaten yollar birleşiyor.
0
Sadece soruyorum
(01.10.25)
(10)

Gözlerinin içi gülmek

Rondak
Böyle bişiy gerçekten var mı?
Böyle bişiy gerçekten var mı?
0
Rondak
(30.09.25)
var japon bi arkadaşım vardı gülünce pozitif enerji çıkıyordu her yerinden
0
nahtoderfahrung
(30.09.25)
Cenk ve erdem amcaların dediği gibi, gözler kalbin aynasıdır sayıca da bir fazladır
0
grimavi
(30.09.25)
Var tabii ki oğlum <3
0
mirty
(30.09.25)
Tabii ki var, böyle oluyor gözler ^^
0
encokbenisevinnolur
(30.09.25)
Vartabi
0
basond
(30.09.25)
Bir öğretmenim bana sen gözlerinin içi gülen insanlardansın derdi. Ergendim o zamanlar, pek anlamamıştım ama sonradan gördüm ki öyleymişim, zamanla söndürmüşler falan. Var. Şarkısı bile var (bkz: gülünce gözlerinin içi gülüyor)
0
muhayyer divan
(30.09.25)
En çok aldığım iltifat, gözlerinden ışık fışkırıyor ile birlikte.
0
Amaranta ursula
(30.09.25)
Çocukluk fotolarımda bile gözlerimin içi gülmez ama gulen insanlar gördüm.
0
sekizdokuzon
(30.09.25)
Benimki, evet. Ölü balık gibi değiliz şükür.
0
gabe h coud
(30.09.25)
Tarık Akan işte.

www.youtube.com
0
yurtsuz john
(30.09.25)
(7)

Altın birikimi sorusu

arbre
Her ay gram altın almak istiyorum. Yaşlandık. Dede mantığıyla biriktirmek istiyorum. 10 yıl durabilir. Kasa kiralamak mı mantıklı, banka uygulamasından almak mı mantıklı?Siz nasıl yapıyorsunuz? Sağ olun. Evde tutmak istemiyorum.
Her ay gram altın almak istiyorum. Yaşlandık. Dede mantığıyla biriktirmek istiyorum. 10 yıl durabilir. Kasa kiralamak mı mantıklı, banka uygulamasından almak mı mantıklı?

Siz nasıl yapıyorsunuz? Sağ olun. Evde tutmak istemiyorum.
-2
arbre
(30.09.25)
altın fonu veya altın sertifikası. al/sat makas farkı minimum olarak, bankada tutmak için en mantıklı yol.
0
shadowfollower
(30.09.25)
makas fazla oluyo diye fiziki + bankada kasa
0
chanandler bong
(30.09.25)
Makasın fazla oluşu kısa süreli al-sat yapanları ilgilendiren bir konu.

Adam biriktireceğim diyor.

O fazla dediğiniz makasın yıllık toplam maliyetini, kuyumcu makasına ilaveten yıllık kasa kirasıyla kıyasladınız mı?
0
Mirket
(30.09.25)
Altın artık alınmaz. Sen al ama. 10 yıl dursun.
0
gabe h coud
(30.09.25)
"Artık altın alınmaz" diyen kuyumcu akrabam geldi aklımda. Geçen yıl demişti bunu, üstelik bu adam bu işten para kazanıyor.
0
HellKeePer
(30.09.25)
Alın abi siz alın. Bu duyuruyu da silmezseniz, sonrası için açıp açıp bakarız.
0
gabe h coud
(30.09.25)
Kasa kiralamak ancak 100 gram falan olursa hesaplı. Kirası yıllık 15bin falan. Evde aliminyum folyaya sararak saklıyoruz biz. Dedektör bulamıyor.

Ya da eve kasa alacaksın. O da otel buzdolabı boyutunda olacak. Öyle kutu gibi kasalar hırsız için kolay işler.
0
luluki
(01.10.25)
(12)

Sizde olmayan bir şeyi olan ve hep onu anlatanlara nasıl davranıyorsunuz?

la lykia
Siz x'e sahip değilsiniz. Bu kişisel tercihiniz de olabilir, zaten sahip olmak istememişsinizdir, ya da çok istemişsinizdir ama sahip olamamışsınızdır.Karşınızda kişinin de (iş arkadaşı, akraba, komşu vb. bir kişi) x'i var ve size sürekli x'i anlatıyor.Önce nazikçe dinliyorsunuz, kendinizce cevaplar
Siz x'e sahip değilsiniz.
Bu kişisel tercihiniz de olabilir, zaten sahip olmak istememişsinizdir, ya da çok istemişsinizdir ama sahip olamamışsınızdır.
Karşınızda kişinin de (iş arkadaşı, akraba, komşu vb. bir kişi) x'i var ve size sürekli x'i anlatıyor.

Önce nazikçe dinliyorsunuz, kendinizce cevaplar veriyorsunuz, sohbete katılıyorsunuz ama bir süre sonra bakıyorsunuz ki ikinizin arasındaki diyalog sadece onun size x'i anlatmasına dönmüş. Siz konu değiştirmeye çalışsanız bile kişi oralı olmuyor, sizi dinlemiyor, konuyu yine x'e döndürüyor.

x yerine her şeyi koyabiliriz; çocuk, sevgili, eş, ev, yazlık, araba, tatile gitme, yurt dışına çıkma, çikolata ya da özel jet vs vs :)

soru 1: Bu durumu nasıl karşılarsınız, bir süre sonra tepki verir misiniz? Nasıl tepki verirsiniz?
soru 2: bu kişi iş yerinde yönetinizse ve iş değiştirme seçeneğiniz şimdilik yoksa bu durumu nasıl idare edersiniz?
0
la lykia
(30.09.25)
buna ne tepki verirsen ver bi anda kötü adam sen olursun bedava tantana, ben olsam ben de onu dinlemem X şey hakkında söylediği cümleleri bir şekil duymamışım gibi davranarak öteki konuyu zorlarım, kafası basıyorsa anlar zaten basmıyorsa uzaklaş
0
nahtoderfahrung
(30.09.25)
normalde konuşmayı, dinlemeyi ve genel olarak sohbeti çoooook severim. insanları kırmamak için ilgimi çekmese bile belli bir süreye kadar dinlemek için kendimi zorlarım. ama konu tek kişinin ekseninde veya ortak ilgi alanı haricinde gelişiyorsa bu memnuniyetsizliğimi doğrudan belli ederim, saygıdan ötürü bunu yapamıyorsam bazı kaçış noktaları bulurum.

cevap 1: "valla çocuk/sevgili/futbol/ev/araba/yazlık/mavi göz/almanya/mirketler hiç ilgimi çeken bir konu değil. sahip olmadığım/olamadığım veya deneyimimin olmadığı şeyler üzerine konuşmayı da pek sevmiyorum. sen geçen bir konsere gidecektin, nasıl geçti?" diye aniden konuyu değiştiririm.

cevap 2: "valla anlata anlata bitiremediğiniz şu x'i ben de almak/yapmak isterim de maaşım yetmiyor patron/müdür/ceo/emmi ya" derdim herhalde. ki buna benzer bir olayı bir eski işimde yapmıştım, patron bir daha pek o konuyu açmamıştı :)
0
m e b
(30.09.25)
Bence bahsettiğiniz kısmı olayın alt başlığı. Biriyle iletişim sadece x konusundan ibaret oluyorsa zaten iletişim yok demektir. Konuyu değiştirince de aynı yere geliyorsa da kasıtlı bir şey var demektir. Ama o şey nedir o bir muamma.
0
encokbenisevinnolur
(30.09.25)
sahip olup olmamamdan bagimsiz olarak bir kisiyle muhabettim surekli ayni konu uzerinde donuyorsa, hele hele de karsi tarafin monologu haline gelmisse o kisiden yavas yavas uzaklasir ve muhabettimi sinirli tutarim. tepki filan vermem, belki ilk basta konuyu degistirmeye farkli seylerden soz etmeye calisirim ama bir butun olarak (diger ozellikleri, fikirleri ile) deger verdigim, sevdigim bir insan degilse baktim olmuyor ugrasmam.

burada sahip olmadiginiz seye takili kalma kisminiz muhtemelen sahip olmadiginiz seyin sizi rahatsiz etmesi, sizin icin aslinda sahip olmak istediginiz bir sey olmasi. zira, notr oldugunuz konuda spesifik olarak rahatsiz olmazsiniz aslinda, o zaman takildiginiz yer 'neden bu insanla muhabbetim hep ayni konu uzerinden donuyor, neden bu kisinin monologunu dinlemek zorundayim' olurdu. ama ilk buna takilmayip neden sahip olmadigim sey hakkinda konusup duruyor diyorsaniz muhtemelen orada sizi rahatsiz eden bir sey var .
0
kassiopeia
(30.09.25)
@kassiopeia
"burada sahip olmadiginiz seye takili kalma kisminiz muhtemelen sahip olmadiginiz seyin sizi rahatsiz etmesi, sizin icin aslinda sahip olmak istediginiz bir sey olmasi" kısmı ile alakalı;

aslında tam olarak öyle değil. bunu vurgulamamdaki neden şu; o x bizim ortak noktamız değil.

o x şeye sahip olmadığım için konuyla ilgili yapabileceğim yorumlar bir yere kadar gidiyor, genel geçer bilgiyle sınırlı. deneyimim olmadığı için, belki detaylara hakim olmadığım için bir yerden sonra nazikçe gülümsüyorum, sohbette kalmak zorunda olmak (iş hayatı / yönetici vs.) ve yorum yapamıyor olmak da sıkıyor.

şöyle bir örnek vereyim (gerçek değil): kişi tenis oynuyor ve sürekli bunu anlatıyor olsun. benim de tenis oynayabilecek her türlü imkanım olmasına rağmen tenis hiç ilgimi çekmiyor olsun. e tenis muhabbetinde bir yerden sonra söyleyebileceklerim tıkanıyor ama karşımdaki kişi kendini anlatmayı çok seviyor ve tenis onun için çok önemli. habire haftasonu şurada tenis oynadım, şununla oynadım, şöyle maç oldu, şu raketi yeni aldım vs diye anlatsın. e bu durumda ilk başta olmasa bile bir noktadan sonra çok sıkılıyorum.
0
🌸la lykia
(30.09.25)
Tenis örneği üzerinden bakınca, bunun hoş görülebilecek bir durum olduğunu düşündüm. Belli ki çok heves ettiği bir şeyden söz ediyor. Yeni çocuk sahibi olanlar çocuklarından, evcil hayvan edinenler kedisinden ya da köpeğinden bahsedebiliyor. “Bana ne senin çocuğundan ya da kedinden?” diye düşünmek de mümkün, ama bence heves kırmamak lazım. İnsan bazen heyecanını, sevincini paylaşmak ister ve karşısındakini sıktığını fark etmeyebilir. Benzer bir durumda benim heyecanımı paylaşmak istemezse, işte o zaman durum farklı olur tabii.
0
auroraaurora
(30.09.25)
Konuşmayı seven insanlar kafalarını meşgul eden şeylerden daha sık bahsederler. Yeni nesil anneler oğullarını anlatır dururlar mesela. Kendini kariyeri ile tanımlayanlar sürekli işyerindeki olaylardan bahsederler. Maddi olarak düşük seviyeden gelip güçlenenler arabalarından biraz fazla bahsederler. Bunlara sahip olmayan, ailesi ile yaşayan biri anasından babasından bahsedebilir, hayatında onlar yer kaplıyordur. Çevresinde aile ferdini kaybetmiş birileri muhakkak vardır ama bir iki anlatmasa da konu evdekilere gelir bir şekilde. Muhatabını yaralamak için yapan birkaç sosyopat elbette vardır ama işin aslı, çoğumuz gereğinden fazla konuşuyoruz ve kaçınılmaz olarak saçmalıyoruz. Kişisel algılamamak lazım.
0
?
(30.09.25)
hayatında ne kadar yer kapladığı ile alakalı. örn annelikse annelerin özellikle ilk birkaç yılda ilgilendikleri başka bir şey olamadığından annelik deneyiminden, çocuğundan, kakasından bahsetmesini anlarım çünkü hayatında başka bi şeye yer kalmamış. ama bu şey bi arabaysa mesela çok itici gelir.

şunu fark ediyorum, bi yaştan sonra artık benim kafam kaldırmıyo ya. kafam kaldırmıyor: ilgilenmiyorum, sıkılıyorum, işkence olarak görüyorum ve uzaklaşıyorum.

yakın arkadaşımsa “ya nolur artık bundan bahsetme, sıkıldım artık” derim, yakın bir arkadaşım değilse de bahanelerle görüşmem.
0
deartheodosia
(30.09.25)
@la lykia anladim, bu ornekle, sorunuz sizde olmayan bir seyi olan filan diye baslayinca farkli anlam cikarmisim, kusura bakmayin lutfen.

sohbet karsilikli olmali, hem biz o kisiye anlattigi seyler ile ilgili seyler soracagiz, bizim alakamiz olsa da olmasa da ve ne soyleyecegimizi dusunmeden dinleyecegiz, hem de karsidan ayni ozeni gorecegiz, aksi halde sohbet olmuyor.

valla ben de hem biraz deartheodosia'ya katiliyorum yani dinlerim, sorular da sorarim, ilgilenirim cunku herkesten bir sey ogreniyoruz neticede ama uzun gorusmelerde ya da siklikla gorusuyorsaniz ve hic kendinizden bahsedemiyorsaniz, yani bir muhabbet halinde gelismiyorsa iletisim, ya da mesela o tenisten bahsederken, iste sorular sordunuz, ilgilendiniz (cunku bu da iletisimin bir geregi kesinlikle, konustugumuz her konu iki tarafin da yaptigi bir sey olmak zorunda degil) ama ornegin sonra iste ben de hafta sonu su filmi izledim dediniz, bununla ilgili hic soru sormuyor, hala tenis anlatmaya devam ediyor ve bu her gorusmede ayni sekilde ilerliyor o zaman devam edemem sanirim.

bu anlamda 'you are not listening' kitabi cok keyifli.
0
kassiopeia
(30.09.25)
Profesyonellik böyle bir şey. İş yerinde uyumlu olmak ve resilience göstermek için bunlara takılmamak gerekiyor.

Geçen yine Bodrum ve Didim’deki yazlıklarıma gittim. İç ses: bana ne amk. Dış ses: yok.
0
gabe h coud
(30.09.25)
yakin arkadaslarima anali bacili
orta seviyedekilere orta-agir hakaret
uzak cemberle daimi tastas

seklinde bir siralamam var.
0
klassno
(30.09.25)
kisisel tercihimse baska bir tepki veririm, sahip olmak istemis ama olamamissam baska .

karsidaki kisi bunu bilerek yapiyorsa baska tepki veririm, bilmeden yapiyorsa baska.
her durum kendi sonucunu dogurur.

sekil A. sürekli cocuk sahibi olmak isteyen ama olamayan bir cifte gidip gelip kasitli olarak cocugundan, gebeliginden, okulundan bahseden bir insan bence pek de kibar davranilmayi ve hatta ikinci bir sansi dahi haketmiyordur.

sekil B. kendi tercihiyle cocuk sahibi olmamayi secmis birine gidip kendi cocugundan bahseden ama bunu sürekli yaptigini fark etmeyen biri de sekil A'daki kisiye verilecek tepkiyi haketmiyordur.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(30.09.25)
(14)

Sonbahara hazır mısınız?

sekizdokuzon
Bugün fark ettim, ben hazır değilmişim. Güneşi özlüyorum. Sizde durumlar nasıl?Teşekkürler
Bugün fark ettim, ben hazır değilmişim. Güneşi özlüyorum.

Sizde durumlar nasıl?

Teşekkürler
0
sekizdokuzon
(29.09.25)
Birazdan mont bakacağım, bulursam son bahara da kısa da hazırım
0
kisa
(29.09.25)
benim yasadigim yerde yaklasik üc hafta önce basladi sonbahar. hazir degildim ama mecbur hazir oldum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(29.09.25)
Dün ben şort, tişört, sandaletle Bostanlı sahilde güneşlendim.
Bugün salona eşofmanla gittim. Dönerken de şemsiye yoksunluğu yaşadım :/
0
Mirket
(29.09.25)
Hazırım. Yerde kuru (özellikle çınar) yapraklarını günlerdir görmek ayrı bir his veriyor.
0
diyecevaplandı
(29.09.25)
Ben bir sweatshirt, kapalı ve yağmurlu hava insanıyım. Aşşırı hazırım o yüzden. Yapış yapış yaz bittiğine göre let the game begin!
0
mor oje
(29.09.25)
Güneşi özlüyorum +1
Ama yağmuru da özlüyorum.
0
muhayyer divan
(29.09.25)
Fazlasıyla hazırım, hep hazırım. Yapış yapış, leş gibi sıcaklar ayarlarımı bozuyor.
0
lüzumsuz adam
(29.09.25)
hayır

cumartesini pazara bağlayan gece 6'da eve döndüm.

telefonda gördüğüm sıcaklık 5 dereceydi.

dumur oldum.

tshirt üstüne polar üstüne siyah ince deri ceket vardı.

2 hafta önce sıcaktan pişiyordum oysa.
0
rain when i die
(29.09.25)
Hiç hazır değilim ama bugün yağmur yağmasına o kadar çok sevindim ki sonbahar geldi diye üzülemedim. Keşke hep ilkbahar/yaz olsa ama arada sırada havayı soğutmadan yağmur da yağsa.
0
kobuzchu kiz
(29.09.25)
Gelecegi belli olduğu ve her sene geldiği için, evet.
0
encokbenisevinnolur
(29.09.25)
Bu sene yaz çok hızlı geçti ve çok kısa bir süre sıcak oldu. Güneşe doyamadım.
Şimdi ise sabah işe giderken ve akşam işten dönerken üşüyorum. Şimdi balkonun kapısı açık buz gibi hava giriyor içeri. Yaz hızlı ve kısa geçti, soğuk havalar erken geldi.
Güneşi ve onun getirdiği sıcaklığı özleyeceğim. Önümüzde Sekiz ay kadar bir süre var.
Belki Aralık Ocak gibi Güney yarım kürede bir yere giderim.
0
tabudeviren
(29.09.25)
Kış hariç her mevsime her zaman hazırım.
Bir “yazcı” olarak bu yaz çok darlandım iyi geldi bana bu hava.
0
mutekebbir
(29.09.25)
Bana hala yaz ama hazırım da.
0
gabe h coud
(29.09.25)
en sevdiğim mevsim.

aylardan kasımdı üşüyorduk her köşe başında öpüşüyorduk
0
Hallegadola
(30.09.25)
(8)

Günde kaç saatinizi ayırıyorsunuz?

hain kostokk
Yeni bir şeyler öğrenmeye, kendinizi farklı alanlarda geliştirmeye, kitap okumaya... vb. gibi kişisel gelişim faaliyetlerine ayırıyorsunuz ve bu anlamda neler yapıyorsunuz?
Yeni bir şeyler öğrenmeye, kendinizi farklı alanlarda geliştirmeye, kitap okumaya... vb. gibi kişisel gelişim faaliyetlerine ayırıyorsunuz ve bu anlamda neler yapıyorsunuz?
0
hain kostokk
(29.09.25)
Haftada 2 saat bağlama kursu, kursu pekiştirmek için günde 45 dk bağlama çalışmaları. Bunun dışında komple ekran süresi
0
dre mithatoğlu
(29.09.25)
0

çok geliştim zaten daha fazlasına gerek yok
0
Hallegadola
(29.09.25)
Hafta içi günde 1 saat yoga veya yürüyüşe, hafta sonu en az bir gün 4-5 saat kadar doğada veya sahilde yürüyüşe vakit ayırıyorum. Psikolojik ve fiziksel olarak çok faydasını görüyorum.

Haftada 300-400 sayfa okuyorum. Hem zihnimi dinlendiriyor hem de başka bir dünyanın içine sızıyormuşum gibi hissediyorum. Bir nevi kaçış aslında benim için.
0
auroraaurora
(29.09.25)
Günde en az 3-4 saatimi ayırıyorum ama bu kesintisiz değil fırsat buldukça aralıklarla sürekli okuyorum totalde bu süreye denk geliyor. Okumak istediğim çok kitap var haftada 2 tane mutlaka okuyup bitirdiğim oluyor, telefona ekran kısıtlaması getirdim 1 saatten fazla telefonda vakit harcamamaya dikkat ediyorum. Telefonla uğraşmayınca çok vakit kalıyor. Akşamları dizi, film seçer izlerim ya da kitap olurum. Eve gelince bitkilerime vakit ayırırım yarım saat kadar. Bir de yabancı dil kursum var haftada bir. Günde 20-30 dk egzersiz yapmaya çalışıyorum ama düzenli değil her zaman.
0
titanic kemancısı
(29.09.25)
çalışırken bir şeyler öğreniyorum zaten.

ek olarak her gün yarım saat yeni bir dil öğrenmeye ayırıyorum: almanca.

ev işleri, freelance işler vs. derken başka bir şeye vakit ayıramadım bir süredir. bulduğum boşlukta dizi izleyerek dinleniyorum.
0
art cat chocolate
(29.09.25)
şu aralar yeni bir dil öğrenmeye çalışıyorum. duolingo, internetten çalışma derken dünde yaklaşık 1 saat ayırıyorum.
0
inheritance
(29.09.25)
günde düzenli 4-8 saat arası. yazılımla ilgili şeyler. keyfi değil mecburi ;(
0
Algorix
(29.09.25)
Bazen az, bazen çok ama günde 1 saat ortalaması vardır.
0
gabe h coud
(29.09.25)
(15)

Kaç montunuz var

arbre
2 tane varken 3. yü almak israf mı olur? Her yıl yeni mont alıyor musunuz?
2 tane varken 3. yü almak israf mı olur? Her yıl yeni mont alıyor musunuz?
-1
arbre
(28.09.25)
benim gibi düz erkek için gereksiz mesela. mevcut giydiğim yıpranana dek başka giymem. ama giyimine dikkat edenlere farklı alt üst kombinleri yapanlara gıpta ile bakarım. uzun lafın kısası israf olmaz ama diğerlerinin pabucu dama atılır diyorsan en azından ihtiyaç sahibi birine ver derim.
0
lazpalle
(28.09.25)
6 tane galiba. güzel bir şey görürsem alırım. eskileri de giyerim. hava soğukluğuna, yağışa ve kombinime göre değiştirerek...
0
art cat chocolate
(28.09.25)
Geçen sene 10 tane varmış. 6 tanesini attım. Bu yıl sadece bir tane alacağım.
0
kaptan maydanoz
(28.09.25)
30-40 arası.
0
gabe h coud
(28.09.25)
okuyunca bir gülme geldi. bende 20 tane var.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(28.09.25)
iki tane normal, bir tane de kara kışlık var.
0
sir gawain
(28.09.25)
1 palto, 1 kalın yağmurluk, 1 ince yağmurluk, 1 kot ceket, 1 kanvas ceket. Bana yetiyor bunlar.

Büdüt: 1 tane de sıkıştırılabilen pofidik mont var onu deprem çantasına koydum. Aktif kullanmıyorum yani.
0
peki madem
(28.09.25)
2 şişme, 3-4 kaşe (2 tane düğünlük gibi şık) 2 kısa pembe-bej 1 polarımsı 1 yağmurlukk 1 kkrem şu herkesin giydiği uzunlardan 2 siyah yarım bomber mı neydi adı. tabi bunların çoğu 10 sene + son dönemde(son 2 yıl) 2 tane aldım
0
eja
(28.09.25)
erkek
6
0
duyurukullanıcısı
(28.09.25)
2 tane biri softshell günlük,
diğeri 3 in 1 kar, kış, yağmur, soğuk için.
0
my fault
(28.09.25)
mevsimlikleri paltoları kabanları hepsini sayarsak 20'yi bulur
0
archmeister8
(29.09.25)
bende 2 tane kışlık mont var, birini yıkayıp kuruturken diğerini giyiyorum. 1 palto ve bi de yağmurluk mont var. hepsini 10 senedir kullanıyorum. hepsi de lazım ama benim için ihtiyacımı karşılayacak şekilde tam kararında olduğu için belki :)
0
truf
(29.09.25)
2 yun kaban
2 yagmurluk
3 sisme
2 mevsimlik
1 deri ceket
1 trenckot
1 kayak montu

bi 7-8 tane de elden cikarttigim var. bazisi nerdeyse 20 yillik, bazisi yepisyeni.

pantolonum daha azmis :D
0
taurina
(30.09.25)
siyah deri ceket
kayak montu
daha janti bir max and spencer mot
nautica yağmurluk var

en yenisi 5 senelik
0
rain when i die
(30.09.25)
Bir tane kalın kot ceket, bir tane de 5-6 yıl önce decathlon'dan aldığım spor mont var. 3 senedir Eskişehir kışını kot ceketle geçiriyorum, diğerini toplam üç defa giymişimdir bu sürede.

Mevsimlik olarak fermuarlı kapşonlularım var da onları saymıyorum, bir iki tane de onlardan vardır.
0
nundu
(30.09.25)
(15)

Kalitelisini tüketmek gereken ürünler

sekizdokuzon
Bu listeye en son yoğurt, peynir ve zeytini aldım. Sizce ucuzu tuketilmeyen, parası neyse verip alınması gereken şeyler nelerdir?Teşekkürler.
Bu listeye en son yoğurt, peynir ve zeytini aldım. Sizce ucuzu tuketilmeyen, parası neyse verip alınması gereken şeyler nelerdir?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(25.09.25)
Kozmetik
İç çamaşırı
Ped
0
mutekebbir
(25.09.25)
bütün hayvansal gidalar. et, süt, yogurt, yumurta, tereyagi, peynir.
sebze meyveyi yetistiriyorlar, bir sürü ilac atiyorlar.
sonra bu elmalarin en kalitesizleri toplaniyor, bunlardan hayvan yemi yapiliyor veya hayvana direkt veriliyor.sen günde iki tane elma yiyorsun ama inek günde 30 tane elma yiyor. üstüne bir de ilac veriliyor inege. yok antibiyotigi, yok parazit hapi bilmemnesi.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.09.25)
Mümkün mertebe herşeyin bir tık iyisini almaya çalışıyorum.
Su diyebiliriz
Nemlendirici krem filan
Şampuan
Kıyafet
Sebze meyve
0
kararsızataletfilozofu
(25.09.25)
zeytinyağı, taze balık, ayakkabı, dişçi hizmeti, yatak
0
black holes in the sky
(25.09.25)
tuvalet kağıdı olabilir. 3 katlılar bile ince geliyor artık. eskiden 2 kat yeterdi.
0
nothing in my way
(25.09.25)
Ucuzunun tüketilebileceği ürünleri yazmak daha mantıklı geldi.
Çöp poşeti, vantilatör, çekiç, araba yıkatma.
0
gabe h coud
(25.09.25)
Ben 20 seneden beri foça yoğurttan başka yoğurt yemem. Ayrıca sadece soğuk sıkım zeytinyağı kullanılır bizim evde. Köyden alınıyor.

Ama abur cubur konusunda BİMciyim, A101ciyim. O BİM pastasının yerini hiçbir pasta alamaz. Bim kazandibisinin yeri başkadır.
0
Batuhanolabilir
(25.09.25)
@Batuhanolabilir ben de peynir helvası seviyordum bim'in ama kaldırmışlar:( hiçbirinde yok.
0
nothing in my way
(25.09.25)
Her şey. Tabii bazı şeyleri evde yapmak satın almaktan çok daha pahalıya geldiği için evde yapmayıp satın almayı tercih ediyorum, bu aralar marketlerde tabure minderleri satılıyor mesela, evde yapmam çok mümkün ama çok daha pahalıya gelir... ya da gidiyorum pamuk saten kumaştan yastık kılıfı alıyorum tanesi 62,5 liraya geliyor. Ucuza bile geliyor kaliteli şeyler.
0
muhayyer divan
(25.09.25)
zeytinyağının da pahalısında sahte ya da daha düşük çıkabiliyor. bence pahalı ve belli kalitenin üstü diye gözü kapalı bakmamak lazım.
Bir süredir kıyafette ucuza geçtim.

kenara para ayırmayı daha öncelikli buluyorum. dolar bu kadar yüksek değilken halılara merakım vardı. Normal saray halının 4m²'si 500-1000 tl arasında değişirken 5-6 bin TL'lik halılara bakıyordum. kesinlikle param olsa alırdım. o sırada komple ev dizdiğim için alamadım. ama sarayın güzel eski seri modellerini bulup aldım.
bazı mobilyalarda yine paraya kıyardım.

peynir konusunda bulduğum iyi peynirleri denerim, seversem Daha alırım.

teknolojik ürünlere çok para harcarım ama normal insanlar gibi işlemci ekran kartı değil de Fare klavye monitör ve hoparlörlere akranlarıma göre epey fazla harcamışımdır
0
hoot
(26.09.25)
Bu konudaki fix cevabım tuvalet kağıdıdır.

Çok çok zor durumda değilsem tuvalet kağıdında paraya kıyıp iyi bir şey alırım
0
nundu
(26.09.25)
Tuvalet kagidi +100
Cop poseti +50
Zeytinyagi konusunda pahali olsa da kalitesiz olabiliyor hoop +100
Kozmetik urunler.
0
sey mi dostum
(26.09.25)
wc kagidi ilk 10uma girmez saman rengi wc kagidi gordu bu gozler sagliksiz bir sey olmadigi icin(hatta beyazdan daha saglikli)tahammul edilir.
ama gida urunleri+1 zeytinyagi, peynir, nar eksisi, kuruyemis, kahve ilgi alanlarim. ama trde en zorlandigim sey iyi tatli. %90i yapay
ic camasir yazmislar kotusune dayanamam ne kendimde ne baskasinda.
kozmetik de ilk 5e girmez hepimiz bi pantene bi elidor gecmisimiz vardir. iyi urun diye aldiklari sey urban sampuan marseille sabun isana krem falan. gerek yok
0
ala09
(26.09.25)
ayakkabı, terlik ve sabun, asla taviz vermem. en iyisini kullanırım.
0
zeleno
(26.09.25)
içki.

ucuzunun ertesi sabahı kötüdür.
0
yurtsuz john
(26.09.25)
(15)

Sahibinden'deki "son fiyat nedir" sorusu

chicha_v2
Buna ne diyorsunuz arkadaşlar?Kafamdaki ilk indirimli tutarı söylüyorum bi daha yazmıyorlar. Birkaç yüz bin indirimli fiyat mı bekliyor insanlar anlamıyorum ki? :D
Buna ne diyorsunuz arkadaşlar?

Kafamdaki ilk indirimli tutarı söylüyorum bi daha yazmıyorlar. Birkaç yüz bin indirimli fiyat mı bekliyor insanlar anlamıyorum ki? :D
0
chicha_v2
(25.09.25)
herkes bi pazarlık peşinde. pazarlıksız deyince anlamıyorlar. cevap vermemeleri senin açından daha iyi. fazla pazarlık yapmaya çalışıp seni delirtebilirler çünkü. fiyat ona uymuyor demek ki
0
jelly bear
(25.09.25)
Bizim millet mal. Kandırılmak istiyor. Mesela senin malın 100k. 105k yazmalısın bu aptalları tatmin etmek için. Sonra 95'e düşeceksin. Anlaşacaksın. Dürüst şekilde 100k kardeşşş dersen 90'a zorlarlar. Sinir harbi. Düzgün adam zaten çıktığında belli edecek. İlgili alıcı yazar sorar günaydın der. Gel çay içelim muhabbet edelim der, bir tur da ben bineyim der. Yazmıyorsa ilgi duymuyor, seni sevmiyor, muhabbet istemiyor vs kısaca isteyen vakit de para da ayırır xD
0
Shepard
(25.09.25)
baya ucuz bi fiyat yazıp şu kadara sattım hocam diyin deliriyorlar
0
nahtoderfahrung
(25.09.25)
Herkes mal almak istiyor ama parası yok. Bari alma hevesimi tatmin ediyim istiyor. Yanii 100 yazdın adam 90 olsun dedi. O an tamam 85 e veriyorum desen yine kabul etmeyecek.

Para yok millette. Bari satıcıya artistlik yapayım diyor. Tatmin olma derdindeler. Bak satıcıyı yalvarttım. Bana satmak için uğraştı ben almadım diyecek.

Çözüm vavacars a falan ver efendi gibi. Çar çakalla uğraşma.
0
luluki
(25.09.25)
onlar ciddi alıcı değil zaten boşver.
hiç cevap vermemeni, "ciddi alıcıysan gel araca bak, orada konusalım" demeni tavsiye ederim
0
abelardo
(25.09.25)
Bir şey satarken fiyatı yükseltip pazarlıkla normal fiyatına çekiyorum.

Bir kere oyun satıyordum, birisi pazarlık etmeden direkt almaya kalkıştı. Ben de dedim onun fiyatı 50₺ daha az. İnsanlar pazarlık diye tutturduğu için yüksekten koydum diye.

Valla keşke şu pazarlık saçmalığı olmasa. Hele alıcı durumda pazarlık yapmaktan nefret ediyorym.
0
substituent
(25.09.25)
Onlar alıcı bile değil. Sırf geyik olsun diye soran bile var. Adam mesela 5 ay önce kendi arabasını satmış 800 bine, sen arabayı koyuyorsun 1 milyona mesela. Kendi kendini yiyor "nah satarsın 1 milyona" diye. Sonra mesaj atıyor işte kaça bırakırsın falan. Hiç araba almayacak olan bile mesaj atar yani öyle toksik bir ortam haline gelmiş sahibinden. Bazıları da işte piyasası 1 milyon olan aracı senden 800'e almaya çalışıyor ki 1 milyona kendi satsın. 200 bini cukkalasın. Öyle tipler de var.
0
himmet dayi
(25.09.25)
Maalesef ben de kafamdaki fiyatın üzerinde yazdım bu "pazarlık perileri" yüzünden.

2285 yazdığım arabaya düz 2000 olur mu diyor şimdi de adamlar. Benim kafamdaki son fiyat 2200. Hadi düzgün biri gelse 2175'e bırakırım. Meşhur galericiler (S&S, Yeniköy Motors vs.) falan arıyor olmadı onlara vereceğim benim düşündüğüm fiyatı versin de kaça satıyorsa satsın allayıp pullayıp :)
0
🌸chicha_v2
(25.09.25)
Gecen bi hoparlor bakiyordum, 100bin yazmis adam.

Biri de mesajlarda "90bine olur mu, vay soyle vay boyle" diye 2 saat dil dokmus.

Adam da "tamam, gelip alabilirsiniz" yazmis.

Bu işsiz de adama cevap olarak "ya simdi baktim da 85 cikiyor" falan diye gevelemeye baslamis.

Illa bi dibine kadar zorlama, illa bi cingenelik olacak almak icin. Adam 90a olmaz deseydi 95e kosa kosa giderdi almaya.

Olayin fiyatla, parayla ilgisi yok. 10 liralik sey icin de ayni sey gecerli. Daha cok psikolojik
0
brkylmz
(25.09.25)
Boş muhabbette yazıyorlar o çok mesaj geldi ki ben sırf bu yüzden ilanı mesaja kapadım. Ciddi alıcı zaten konuşmasından kendini belli eder, gelip bakar.
0
mirty
(25.09.25)
Boş muhabbet.

Bir de ergenlik. Zamanında craigslist’te ülkeden ayrılacak expatın ilanı vardı. Evdeki her şeyi bir hafta içinde satmak zorundaymış. Adamın çok güzel yarış bisikleti var. O zamanın parasıyla 5.000 tl istiyor. Her gün arayıp 500 lira düşündüğüne teklif veriyordum ve adam kabul ediyordu. 3000’e ok dediğinde 1000 lira dedim ve sana vereceğime çöpe atarım demişti. Ergenliğimin zirvesi :)
0
gabe h coud
(25.09.25)
Son araba sattığımda İlana 720 yazdım. İnsanlar 650-690 arası tekliflerle geldiler. Fiyatı 750’ye çektim. 1 gün sonra 720’ye sattım. İnsan psikolojisi garip.
0
messina123
(25.09.25)
Telefonda para konuşmuyorum gelin görün ürün başında pazarlık yaparız diyorum
0
basond
(25.09.25)
abi onlar akıl hastası. seni de hasta eder
0
runaway
(25.09.25)
Bugün akşam 5'e kadar kapora şu kadarı yatırırsan, en son fiyat şudur diyorum. Yüzdesel bir oranı yok en yakın düz rakama yuvarlıyorum. Zaten kafamdaki rakam misal arsa satış için 3250 ise 3300 yazıyorum. Diğer türlü asıl kafamdaki rakamı yazsam daha da indirim isteyecek, o yüzden indirim yapacak kadar az şişirip yazıyorum fiyatı.
0
koskoca kirpi
(25.09.25)
(10)

konuşurken kollarının olduğunu hatırlamak

Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
konuşurken, beklerken vs kollarımın olduğunu hatırlayıp bir yere koyma ihtiyacı duyuyorum. bu sorunu nasıl çözerim?
konuşurken, beklerken vs kollarımın olduğunu hatırlayıp bir yere koyma ihtiyacı duyuyorum. bu sorunu nasıl çözerim?
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(25.09.25)
Yavaş yavaş delirdim, kimse farketmedi.
0
Shepard
(25.09.25)
kestir kurtul madem farkında değilsin.
0
gercekdunya
(25.09.25)
kollarini hatirladigindan degil o. izlendigini hissettigin icin kendini saglama alma ihtiyaci duyuyorsun.
0
buenosdias
(25.09.25)
Sosyal anksiyete.
0
gabe h coud
(25.09.25)
peki nasıl düzelirim?
0
🌸Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(25.09.25)
Başta unutmamak lazım demek ki. Konuşma başında ortamdaki diğer şeylere fazla odaklaniyorsaniz, sonra siz kendiniz konusunca da kendinize odaklanmış olacaksınız haliyle, keskin bir değişim oluyor demek ki.

Başta kendinize de odaklanın ortama da. Focus dengesi kurun.
0
encokbenisevinnolur
(25.09.25)
Anksiyeten var evet. Gecici cozumler olarak kollarini baglama hareketi var ya onu kullan beklerken fjfj
Konusurken de ben istemsizce ellerimle isaret dili gibi hareketler yapiyorum djf onu da deneyebilirsin.
Onun disinda odak +1
0
Kittie
(25.09.25)
he deyince duzelmez. sosyal fobi, anksiyete, travma vs.. bir suru sebebi var. o anki duygularini anlayarak, uzerine giderek, maruz kalarak, terapi yaparak vs.. uzun surede duzelir. onun disindaki tum cozumler sadece fiziksel cozum olur. psikolojik olarak tamir etmen gerek.
0
buenosdias
(25.09.25)
ama maruz kalmak istemiyorum. çok boş iş gibi geliyor.
0
🌸Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(25.09.25)
Anksiyete bir günde oluşmaz bir gecede de ortadan kalkmaz. Sabırlı olucan, kaldırabildigin stres kaynaklarını hayatından kaldırıcan. Ailemle yaşıyorsan ilk hedefin ayrı eve çıkmak olsun mesela. Bir aydır ayrı evdeyim, anksiyete seviyem neredeyse sağlıklı insan seviyesine düştü. Seni geren,.kitleyen, felç eden ne varsa yavaş yavaş hayatından çıkarmaya bak.
0
sekizdokuzon
(25.09.25)
(4)

Spor salonuna kaç TL ödüyorsunuz

arbre
Bugün Macfit arayıp 19 bin TL dedi yıllık. Kocaeli. Bana çok iyi geldi. Siz kaç ödüyorsunuz?Bir de PT ücretleri ne kadar ortalama? Siz ne kadar ödüyorsunuz? Sağ olun.
Bugün Macfit arayıp 19 bin TL dedi yıllık. Kocaeli. Bana çok iyi geldi. Siz kaç ödüyorsunuz?

Bir de PT ücretleri ne kadar ortalama? Siz ne kadar ödüyorsunuz? Sağ olun.
-1
arbre
(24.09.25)
ALmanya'da 25€ oduyorum Mcfit esdegeri bir yere.Turkiye icin pahali geldi
0
turkuaz
(24.09.25)
macfit semte göre acaip geçiriyor. geçen ay mac one için yıllık 58K fiyat verdiler gözüme fazla geldiği için yazılmadım.
0
orpheus
(24.09.25)
Mac one, yeni üyelik yaptırdım. Yıllık ödersen aylık 4442 tl. Sitede de havuz, salon, sauna vs var ama her yerde spor yapma ihtimali iyi geldi.
0
gabe h coud
(24.09.25)
Valla ben de havuz için MacOne a yıllık üyelik yaptırdım. Orpheus un dediği fiyattan.
0
sekizdokuzon
(24.09.25)
(11)

Evinizde/dükkanınızda kiracı bedavaya oturuyor ne yaparsınız?

mahmuttt
Kiracınız 3-4 senedir emsallerinin 5’te 1’i parasına oturuyor. Civarlar 150 binse 30 ödüyor yani. Size karşı bu fiyat benim hakkım diyerek pişkin, ukala ukala sırıtarak davranıyor. Kira arttırmam diyor. Kira tespit Davası da açtınız 1,5 sene sürecek. O 1,5 senenin alacağınız tutarı da aldığınızda
Kiracınız 3-4 senedir emsallerinin 5’te 1’i parasına oturuyor. Civarlar 150 binse 30 ödüyor yani.

Size karşı bu fiyat benim hakkım diyerek pişkin, ukala ukala sırıtarak davranıyor. Kira arttırmam diyor.


Kira tespit Davası da açtınız 1,5 sene sürecek. O 1,5 senenin alacağınız tutarı da aldığınızda kuş gibi olacak.

Sorum şu: hukuki yolu bekler misiniz? Yoksa giderim kavga çıkarırım tartışırım sert gösteririm mi dersiniz?
Yani hukuk dışı yollara girer misiniz ?
0
mahmuttt
(23.09.25)
sinirini bozarak çözebileceğinize inanıyorsanız yapın ama bence yüzsüz. arabuculukla da olabiliyor. hep dava sürelerini bahane ediyorlar. arabulucu bir avukat bulun ve yasal süreci başlatın. çözülmezse davaya gidiyor. zamanı geldiğinde alırsınız parasını.

benim kiracım da böyle ukalalık yaptı yaptı, internetten bakıp bilgilendi güya. kankam arabulucu avukat. şimdi en ufak bir sıkıntıda kibarca bilgilendirme yapıyor yola geldi. iskender parasına kalıyordu uyanık.
0
gadlemler
(23.09.25)
Abi böyleleriyle çok uğraşıyorum. Kiracın dükkansa yaptığı iş üzerinden vurabilirsin. Tekel 22'den sonra birilerine alkol aldırt. Görüntüle ve şikayet et. Ona da bunu yapacağını söyle.

Sallıyorum camcı. Bina altında cam atölyesi yasak. Git şikayet et gürültü ve belediye encümen kararlarına aykırı diye.

Bunlar mümkün değilse elektriğini suyunu doğalgazını kes. Git nüfus müdürlüğüne burada oturan yok. Kiracı çıktı. Abonelikleri almadı de. Düşür ikametini, bu kurumlara git ve bilgi ver. Bu yol karışık ve memurdan memura alacağın cevaplar değişir.

Kendin kes sayaçları.

Kanuni olarak zamları yapmışsa bu dediklerimi yapma. Kanuni değilse yine yapma. Ama fikir.
0
Shepard
(23.09.25)
yasal yollarla hareket etmek en doğrusu, diğer türlü suçlu durumuna düşebilirsiniz.
0
ruhlardan esinlenen karga
(23.09.25)
Bu tür insanlar hukuk dışı yolları kendileri yapar ama başkası yapamaz diye düşünüyor. Adamın dükkanını, işini baltalayacaksın ve seninle mi uğraşacağım deyip kiranı emsallere çekecek ya da dükkanı kapatacak, öyle mi? Yani ikinci, üçüncü adımı düşündün mü? Bana denk gelsen misliyle karşılık veririm.
0
gabe h coud
(23.09.25)
son yıllarda ev ve kira fiyatları çok artınca eski kiracılar bu durumda ucuz oturur oldu. böyle çok örnek var.
kavga çıkarırım, bıçaklarım diyenler neyin kafasını yaşıyor acaba. alenen suça teşvik ediyorlar.

orta yolu bulmak zorundasınız. kiracı iyi niyetli değilse ve orta yol bulunmuyorsa yasal süre sonuna kadar bekler, sonra başka kiracı bulursunuz.
zaten eski kiracılar ucuza oturur, bu yüzdan kiracılı daireler ucuza ve zor yeni alıcı bulur.
durum gayet olağan ve sık karşılaşılan bir durum.
0
abelardo
(23.09.25)
sen evini kiraya verirken emsallerin altina mi verdin? enflasyonun ve boktan ulke ekonomisinin sorumlusu kiraci mi? evini kiraya verirken yillik ne kadar artis yapacagini belirledin anlastin kiraya verdin. sonra yok ben bu kadar artis yapamam su kadar yapacagim diyemiyorsun. kira tespiti icin 5 yil oturmasi lazim. hep kendi tarafinizdan bakmayin ev sahibi olarak konusuyorum bu kosullarda kiraya veriyorsam buna gore hareket ederim, kiracimla anlasabiliyorsam anlasirim. hukuk disi bir yol ile cozebilen ornekler yok degil ama tam tersi de bolca mevcut evini zararina satmak zorunda kalan insanlar oldu. kiraci sozlesmede belirtilen oranda zammi yapip oturuyorsa senin yapabilecegin bir sey yok maalesef.
0
tahtakafa
(23.09.25)
hukuki yol uzun ve kesin olmadığı için 2. seçenek daha makul gibi duruyor.
0
duyuruuser
(23.09.25)
Oncelikle eski kiracilarin etraftaki rayice gore makul oranda indirimli oturmalari gerekiyor.Ancak sizin durumunuzda rayicin %20sini utanmadan veriyorsa oncelikle iletisimi su sekilde yapardim

5 senelik rayic belirleme zamanina yaklastiginizi bu kafayla devam ederse dava acip rayic bedeli isteyeceginizi yada cikartacaginizi soyleyip uzlasma icin tehdit edin.
Normalde Rayicin %15-20 gibi altina razi olmak iki tarafin da menfaatine iken orta yol bulmaya yanasmazsa uzun vadede kiracinin da kaybina olacaktir.Birkac sinir bozucu kiraciyla bu sekilde muhattap olunca sonraki kiracilarda mecburen bastan sisik kira belirleme yada tahliye taahhutnamesi almak gibi yollara gitmek zorunda kaliyor ev sahipleri.
0
turkuaz
(23.09.25)
3-4 senedir çok ucuza oturuyor demişsin ama davanın 1,5 sene sürmesini çok bulmuşsun. Hatayı burada yapıyorsun.

Bir yakınım sorunlu kiracılı ev satın aldı. Ödediği kira şöyle söyleyeyim rayiç bedel/6. Yani 1 ayda ödemesi gereken kirayı adam 6 ayda ödüyordu ve İstanbul'un en en prestijli bölgesi.

Kira tespit davası açtı, evet 15 ay kadar sürdü mahkeme karara bağladı. Bu esnada sürekli olarak davayı kaybedeceğini, 15 aylık farkı kendisinden tahsil edeceğini, avukat masraflarını da kendisinin karşılayacağını sürekli olarak avukatı aracılığıyla bildirdi. Bu kiracı üzerinde baskı oluşturuyor. Kiracı davayı kaybetti ve temyize de vermemişler. 6x olan kirayı ödemiyor, evden çıktı ve ihtar üstüne ihtar yiyor. Milyonun üzerinde borcu oluştu. Şimdi haber yolluyor, anlaşalım ben de anahtarı teslim edeyim gibisinden. Birkaç ihtar sonrası artık çilingirle kapı açılacak üzerine bir de evdeki hasarlar bilirkişi ile belirlenip tespit davası açılacak.

Tutar kuş gibi kalmayacak. Kira artış hızları eskisi gibi değil. Mahkemeler evet yavaş işliyor ama adile yakın bir kira tutarı tespit ediyor.

- Soğukkanlılığını yitirme, kavga-dövüş sana zarar verir. Haklıyken haksız duruma düşersin. Bu tip yollara kesinlikle girme.

- Kira tespit davanı HEMEN aç. 1 gün dahi kaybetme. Kesin olarak kazanacağın bir dava olduğu için mahkeme masrafı sana yansımıyor. Zaman çabuk geçiyor, avukatın aracılığıyla üstte belirttiğim şekilde sürekli haber yolla. Çekebildiğin yasal tüm ihtarları çek. Kiracı üzerinde yasal tüm haklarını kullan, baskı oluştur. Bir noktadan sonra kendi çıkmak durumunda kalacak.
0
Lethe
(24.09.25)
İçini ferahlatacaksa kira ödemeyip üzerine para isteyip üzerine mafya salan kiracılar var.

İşyerlerinde %25 kuralı yoktu sizinki yine de çok fark etmiş.
0
liberal
(24.09.25)
Hocam ben ev sahibi olarak yazıyorum. Ailemde de çok insan var bu sektörün her aşamasında iş yapan. O yüzden biraz net yazacağım ama bu konularda maalesef ev sahipleri ya da dükkan sahipleri biraz ezbere hareket ediyor.

tabii ki katılabilirsiniz de katılmayabilirsiniz de yazdıklarıma. Önce sorunun kaynağını anlatacağım. Sonra muhtemel benzer durumlarda ben ne yapardım onu söyleyeceğim ama siz kendiniz bildiğinizi yapın yine.

Kira kontratı bir sözleşme.

Baştan iki taraf da haklarını belirliyor.

Ticari bir sözleşme değil ama günün sonunda bir ticaret var ortada.

Ticarette de baştan her şeyi konuşmak lazım, düşünmek lazım. Ve sözleşmeye dökmek lazım.

yani adamın yaptığı pişkinlik değil, imzaladığı sözleşmeye uymak.

atıyorum ben bugün aynı durumda olsam, isterse maaşım 1 milyon tl olsun, ev sahibine derim ki kardeşim sözleşme belli. Sen de imzaladın. Daha da üstüne çıkmam bu sözleşmenin. Adam da bunu diyor size.

Şimdi kira sözleşmenizde kira artışı emsallerine göre yapılacak yazıyor mu?
Büyük ihtimalle yazmıyor. O zaman emsaller sizi ilgilendirmiyor maalesef. En azından kira tespitine başvurabileceğiniz zamana kadar.

Bunu attık kenara.

Bir diğer yanılgı, ev sahipleri gayrimenkulün sürekli yüksek gelir getirmesi gerektiğine inanıyor. Bu bir yatırım. Riskleri var, risksiz bir yatırım değil.
Bir evi kiraya verirken iyi kötü bir 5 yıllık getiri planlaması yapmaya çalışın. Türkiye'de zor ama, yine de tahmini bir enflasyon oranı vb hesaplamak lazım. Getiri bunun altında kalırsa ne yapacaksınız onu mesela planlayın.

İşin özü, ikiniz de aynı sözleşmeye imza atmışsınız.

Şartlar belli.

Adam şözleşmeye yazan oranda zam yaptıysa, şözleşme şartlarına uyuyorsa bir anormallik yok.

Aslında teknik olarak sözleşmeyi siz bozmak istiyorsunuz şu anda.

kiracı size dese ki tefe tüfe çok ben sözleşmenin altında zam yapacağım kabul etmezsiniz.

Şimdi kiracı da size diyor ki sözleşmede anlaştığımızın dışında bir zam istiyorsun kabul etmiyorum.

Bunu anladığınız zaman işiniz ve anlaşmanız daha kolay.

Ben olsam kiracıyla orta yol bulmaya çalışırım.

İlk başta yapıcı olmakta fayda var. Seni de anlıyorum sen de beni anla biraz senden biraz benden yöntemi genelde ılımlı kiracılarda işe yarar.

Çünkü ılımlı yaklaşırsanız, anlaşma ihtimaliniz var.

Ilımlı yaklaşmazsanız, iş inada biner ve tek çözüm kira tespiti talebi olur ya da kiracı tahliyesi. Yani hukuki süreçle ilerlemek dışında seçeneğiniz kalmaz.

Hukuki süreç konusunda kimseye kulak asmayın, en iyisi emlak konusunda deneyimli bir avukata danışın.

Genelde bu emlak konularında avukatı daha deneyimli olan, durumu daha iyi belgeleyebilen kazanıyor. Yani sonuç hiç belli olmaz. Ev sahibinin sosyal medya videosunu (ev lokasyonu üzerine bir video paylaşmış mesela) bulup, "bu adamın kiracısını çıkartıp kendi oturacağı daireye fiziken ihtiyacı yoktur, şu anki kiralık evinde oturmaya devam edebilir" diye itiraz eden avukat var.

İş avukatta bitiyor yani. Ama şuna da dikkat edin. Emlak davalarında avukat parasını her türlü alıyor yanlış bilmiyorsam. Ya ev sahibinden ya kiracıdan. O yüzden avukat kazanamayacağını düşünse bile size kiracıya dava açın bakalım neler yapıyoruz diyebilir. Güvenilir biri olsun.

Yani ben olsam ya düzgünce pazarlığa otururdum, oradan bir sonuç alamazsam da bir emlak avukatına gider ya da sabırla sözleşme süresinin dolmasını beklerdim.

Bunun dışında işlere kalkışmayın sakın. Birincisi hukuki olarak zor durumda kalabilirsiniz. Tehdit, rahatsız etme vb. İkincisi Türkiye'de kimin kim olduğunu bilemezsiniz. Saftirik görünen adama bir laf edersiniz, korkutmak istersiniz. Ertesi sabah 1 kamyon adam sizi kapıda bekliyor olur.

Sizin tanıdığınız birileri vardır. Onun tanıdığı daha büyük birileri vardır.
İş daha da zora gider. Hepsini geçtim adamın psikolojisi yerinde değildir, ters bir laf edersiniz size zarar verir.

O yüzden bu tip konularda her zaman sükunet ve diplomasi çalışır. Çoğu zaman çalışır yani.

Bir de bu tip durumları yaşamamak için lütfen güvenilir, büyük, kendi bünyesinde gayrimenkul alanında deneyimli avukatları olan emlak ofisleriyle çalışın.

İnsanlar kendi kafasına göre ya da mahalle arası emlakçının hazırladığı sözleşmelerle kiraya veriyor. 10 lira emlakçı parası vermemek için 100 liralık zarara uğruyor uzun vadede.

Büyük firmaların sözleşmeleri iyi hazırlanır, olumsuz durumlar için back-up maddeler vardır, taahhütnameler eklenir vs vs.

En azından her daim arayıp danışabilirsiniz.
0
anten
(24.09.25)
(20)

Duyuru'ya ilk duyurunuzu ne zaman yapmışsınız? :)

gadlemler
Benim 2011 - 14 yıl olmuş, duygulandım...Ne duyurularım olmuştu zamanında, bir kısmını sildim. 2010 ların başlarında az dertleşmedim insanlarla. Reklam bile vermişliğim var. İyi ki varsın duyuru!
Benim 2011 - 14 yıl olmuş, duygulandım...Ne duyurularım olmuştu zamanında, bir kısmını sildim. 2010 ların başlarında az dertleşmedim insanlarla. Reklam bile vermişliğim var. İyi ki varsın duyuru!
0
gadlemler
(23.09.25)
Siteye ne zaman üye olduğumuz gözüküyor mu?
İlk duyurularımı silmişim.
Ama 13 bin küsür kez girmişim oha
0
benaslindayohum
(23.09.25)
2008
0
lemmiwinks
(23.09.25)
2009

14 yasindayken lol.
0
sonsuz
(23.09.25)
2009 görünüyor ama 2001 de yazar olmuştum ve 2 kere atıldım. eski nicklerimi de hatırlayamadım.
0
ground
(23.09.25)
2001
0
Shepard
(23.09.25)
2008
0
rentts
(23.09.25)
2014 sanırım
0
gabe h coud
(23.09.25)
Eylül 2012 imiş. Dövmeci sormuşum ama dövme yaptırdım mı tabi ki hayır hahahaha
0
peki madem
(23.09.25)
@Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz senin gerçek kimlini biliyorum. Yalan atma 1999'da bu sike yoktu
0
Shepard
(23.09.25)
Şu an 'gözüken' ilk cevap verdiğim duyuru şubat 2013 ama öncesi de var eminim. Kendi açtığım duyuruyu bilmiyorum çünkü hepsini silmiştim bi ara. Şu an en eski gözüken 2015 ama kendi açtıklarım da daha eskiler vardı :)
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(23.09.25)
Nisan 2014 diye gözüküyor. İlk cevabım da ilk duyurum da. Tabii daha önce duyuru açtıysam ya da bir şey yazdıysam bile göremiyorum. Ya silinmiştir ya da silmişimdir.
0
nawar
(23.09.25)
2013-2014 tür benim de. Hayatımın en darkweb zamanlarında böyle bir yeri keşfetmiş olmak sürpriz olmadı.
0
sekizdokuzon
(23.09.25)
2013 ama 2019 gibi aldatılınca bütün eski duyurularımı tribe girip silmiştim o zamanki kız arkadaşım da buradaydı diye :3
0
ananiyimioguz
(24.09.25)
2008
0
unalub
(24.09.25)
2012
0
aquarium
(24.09.25)
2012. o zamanlar henüz çaylak olduğum için ekşi yazarlığımla duyuru hesabı açamamıştım.
sonra o çaylak hesabım onaylandı da üstüne bir de eski sevgilim tarafından çalındı :D:D hatta ilk duyurum bu konu hakkındaydı, hesabı nasıl kapattırabilirim temalı bir şeydi. silmişim sanırım o duyuruyu.
0
nolmus yani
(24.09.25)
2008 imis.

kanit: (git: 27777)
0
supergirl
(24.09.25)
2007
vay be
0
ermanen
(24.09.25)
(git: 322381)

2011
0
dedim dedim de kime dedim
(24.09.25)
2009
0
duster
(24.09.25)
(3)

yurtdışı hisse trade için platform

Rao
Merhabalar, Normalde midas kullanıyorum ancak , ancak sürekli sık trade yapınca 1.5 usd işlem ücreti ve usd exchange yaptığımda toplamda komisyon bayağı tutuyor ve çin ve diğer borsalara direk yapıtım yapamıyorum. Tüm dünya borsalarında düşük komisyon ile trade edebileceğim tavsiye edebilceğini
Merhabalar,

Normalde midas kullanıyorum ancak , ancak sürekli sık trade yapınca 1.5 usd işlem ücreti ve usd exchange
yaptığımda toplamda komisyon bayağı tutuyor ve çin ve diğer borsalara direk yapıtım yapamıyorum.

Tüm dünya borsalarında düşük komisyon ile trade edebileceğim tavsiye edebilceğiniz bir platform var mı ?

çok Teşekkürler şimdiden.
0
Rao
(22.09.25)
IBKR
0
gabe h coud
(22.09.25)
IBKR tabiki. dunyanin en buyuk ve en dusuk komisyonlu broker'i. amerika, londra, avrupa, honkkong ve daha bir suru borsada islem yapabilirsin. degerli madenler, emtialar ve diger para birimleriyle isle yapabilirsin. futures, options, kaldricali islem yapabilirsin. soyle yuzsuzce referral da birakayim, ister kullan ister kullanma :)

ibkr.com
0
crucio
(22.09.25)
Ibkr +1. Gerçekten pek rakibi yok.
0
logisticsmanager
(22.09.25)
(4)

10 M

deepex
kenara koyduğum zor gün parası bi 10 m var.öyle banka getirisinde duruyor.napayım bi daire dükkan alsam mı yoksa dursun öylece mi?
kenara koyduğum zor gün parası bi 10 m var.öyle banka getirisinde duruyor.
napayım bi daire dükkan alsam mı yoksa dursun öylece mi?
0
deepex
(22.09.25)
sepet yap.
1.5 - 2 milyonluk 1+1 daire
altın
yatırım fonu.
0
orpheus
(22.09.25)
Dursun dursun. Ben de zamanında attım, her gördüğümde güç veriyor.
0
gobekliraki
(22.09.25)
Sepet
0
gabe h coud
(22.09.25)
Kenardaki paraya bak , biz 2m toplayıp arabayı yenileyemedik 7 senede :)
Araban kötüyse yenileyebilirsin, evinde eski odalar varsa yenileyebilirsin, bireysel emeklilikler yapabiirsin, vergi avantajı sağlayan sigortalardan yapabilirsin,
0
kararsızataletfilozofu
(22.09.25)
(16)

Hayatıma anlam katma

ashleybon
Hayatım çok boş. hiçbir amacım yok. arkadaşım yok. iş tatmini yok. Mal gibi yaşıyorum. Antidepresan da içiyorum bir etkisi yok. Psikolog pilatese yazıl dedi hiç öyle bir aktivite istemiyorum. Ev aşırı dağınık. Nasıl çözüm bulabilirim
Hayatım çok boş. hiçbir amacım yok. arkadaşım yok. iş tatmini yok. Mal gibi yaşıyorum. Antidepresan da içiyorum bir etkisi yok. Psikolog pilatese yazıl dedi hiç öyle bir aktivite istemiyorum. Ev aşırı dağınık. Nasıl çözüm bulabilirim
0
ashleybon
(22.09.25)
Geçiş süreci veya sen böyle birisin. Bunda kötü bişey yok bacım.
0
gobekliraki
(22.09.25)
hobi edinmeye çalışın. Oda olmuyorsa doğa ile vakit geçirmeye varsa bulunduğunuz bölgede doğa gezileri yapan gruplara katılabilirsiniz. Bu kafanızı dağıtır, bir nevi detoks yapmanızı sağlar.

Sonrasında imkanınız varsa bir kedi edinmeye çalışın psikolojiye iyi gelir. Ayrıca kan değerlerinizi kontrol ettirmediyseniz mutlaka baktırın bazı vitaminle değerleriniz düşük kalmış olabilir ki buda insan psikolojisini etkiler.
0
Rao
(22.09.25)
Değerlerin neler. Benimsediğin, bilincinde olarak ve severek benimseyip yaşatmayı seçtiğin değerlerin. Bunları düşün. Bunları gerçekleştirmeni sağlayacak şeyler yapabilirsin.
0
muhayyer divan
(22.09.25)
johaan hari'den kaybolan baglar kitabini okumanizi tavsiye ederim. cozum degil tabi ama cozume yonelik arastirmalari, fikirleri var ve belki faydasi olabilir.

ayni yazardan calinan dikkat de guzel, onun da faydasi olabilir.
0
lemmiwinks
(22.09.25)
Düşünce değil deneyimle değişiyor insanın hayatı. Cok zor olsa da bir yerden harekete başlaman lazım.
0
sekizdokuzon
(22.09.25)
Bir yardim dernegine filan gitsen gonullu olarak? Ise yaramak bisiler yapmak filan iyi gelebilir
0
mor oje
(22.09.25)
Önce evini toplamakla başla. Her gün bir odayı topla, kullanılabilecek ama kullanmadıklarını ihtiyaç sahiplerine ver, kullanilamayacakları at ve evini sadelestir. Az eşya çok mutluluk.

Sokakta yaşayan hayvanlara mama ve su ver. Bir de yoga yapmanı öneririm, yoga kursuna yazıl. Başlangıçta çok zorlanabilirsin ama vücudunun sınırlarını zorlamak çok iyi gelecek sana. Vücudunun neler yapabildiğini görmek müthiş. Esneklik kazanırsın, vücudunu şekilden şekile sokarsın ve kendinle gurur duyarsın, tavsiye ederim.
0
rock n roll
(22.09.25)
Anlam ararken belanı bulacaksın gibi. Para vereceğin bir oluşuma girme. Kendine yatırım dışında bir şeye bulaşma.
0
gabe h coud
(22.09.25)
sal gitsin, o zaman belki keyif aldığın şeyler olabilir. anlam olmak zorunda değil.
anlam bizim kendimizi önemli hissetmek adına peşinde koştuğumuz bir olgu ama gerçek değil.
0
orpheus
(22.09.25)
kedi fobim var yoksa çoktan almıştım. doğaya da nötr üm. alıveeiş seviyorum ama kredi kartım maaşı 4 katı geliyor. o da sıkıntı. yurtdışına geziye de gidiyorum orda iyi dnğnce aynı şey
0
🌸ashleybon
(22.09.25)
Düşünce değil deneyimle değişiyor insanın hayatı +1

Birde dışarı çık bence. Restoranlara, sinemalara, gösterilere tek gidin. 15 sene önce Sinemaya tek gittiğimde bilet istediğimde sesim çıkmıyordu tekim diye. Şimdi Standup gösterilerine gittiğimde söz alıyorum ara ara.
0
put it in your appropriate place
(22.09.25)
Pilates yorucu değil mantıklı.
Yürüyüş yapa yapa da düşünebilirsin daha berraklaşır düşüncelerin.
Dizi-film-gösterilere gidebilirsin.
Arkadaş çevresi edinmeye biraz uğraşabilirsin.
Kan değerlerinide baktır.
0
kararsızataletfilozofu
(22.09.25)
Gerçekten ne yapmak istediğini bul. Birşeylere ilgin mutlaka vardır. Mesela yeni bir enstrüman çalmak yeni spor dalına başlamak vb.
0
pembediken
(22.09.25)
O psikoloğa boşuna para verme ya eger yeni basladigin biriyse, once buraya sorsan biz bedava söylerdik.

Bence önce evi topla ve bunu sürdürmeye çalış. Günde 8-10 saat çalışıyor olsan, uyku 8 saat olsa, en az 6 saatini geçirdiğin yer, etkiler ruh halini sürekli dağınıklığa bakmak içinde olmak.
0
encokbenisevinnolur
(22.09.25)
başına bir musibet gelmesi lazım. beynin, bir kıvılcım çakıp kendini resetlemediği sürece konfor alanından asla çıkarmayacak, oraya hapsedecek seni.
0
plastic_angel
(23.09.25)
Şu iki kitabı okumanızı tavsiye ederim:

Viktor Frankl - İnsanın Anlam Arayışı
David Burns - İyi Hissetmek
0
auroraaurora
(23.09.25)
(26)

Kredi kartı borcu icra takibi

sekizdokuzon
80 binlik bir kredi kartım borcum vardı, yaz başında taksitlendirmistim. Son iki taksidini ödeyemedim. Az önce bir hukuk bürosundan aradılar, borç 170 bin olmuş ama yarına kadar 70 bin ödeyebilirseniz dosyayı bir ay daha bekletiriz,. borcu da 140-150 ye düşürürüz diyorlar. Öteki türlü icra işlemleri
80 binlik bir kredi kartım borcum vardı, yaz başında taksitlendirmistim. Son iki taksidini ödeyemedim. Az önce bir hukuk bürosundan aradılar, borç 170 bin olmuş ama yarına kadar 70 bin ödeyebilirseniz dosyayı bir ay daha bekletiriz,. borcu da 140-150 ye düşürürüz diyorlar. Öteki türlü icra işlemleri başlayacakmis yarın. Adıma kayıtlı bir taşınmazım yok, adresim aile evi görünüyor. Banka Vakıfbank. Ne yapmalıyım?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(22.09.25)
Öde geç bir şekilde, pazarlik et 70k yerine daha azını verebilirim diyebilirsin. Bankalarla arani bozmamaya çalış. Orta yol için pazarlık. Sabir. Is daha da ilerlerse 3 5 sene bankalar yüzüne tükürmez.
0
Shepard
(22.09.25)
Ne yaparsan yap, ödeme taahhüdü verme.
0
gabe h coud
(22.09.25)
@gabe milyorluk adam olduğuna emin misin? Bankayla mi savassin diyorsun?
0
Shepard
(22.09.25)
Bu işlerden hiç anlamıyorum, başıma ilk kez geliyor. Ay başı 50000 vereyim dosyayı bir ay bekletin geri kalan borcumu da iki taksitte vereyim desem kabul ederler mi?
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
Türk İcra ve İflas Kanunu 340. maddesine göre borçlu “ödeme taahhüdü” verirse ve bu taahhüdü yerine getirmezse, bu sadece borcun tahsiliyle ilgili bir mesele olmaktan çıkıyor. Çünkü o anda taahhüdü ihlal suçu oluşuyor. Alacaklının şikayeti üzerine savcılık soruşturma açar ve 3 aya kadar tazyik hapsi, borç ödenene kadar hapis cezası söz konusu olabiliyor. Para cezasına çevrilmez, ertelenmez.
0
gabe h coud
(22.09.25)
Ödeyemeyeceğin paranın asla taahhüdünü verme. Onun dışında gerçekten ödeyebileceğin paraları hesapla ona göre konuş.
0
logisticsmanager
(22.09.25)
Hukuk bürosu bu şekilde taksit vs önererek senden ödeme taahhüdü almaya çalışır. Ucunda hapis ihtimali olunca tahsilatı da garantilemiş gibi olur. Bu yüzden indirim de yapabilirler. İndirimi ya da taksit sayısını zorla derim.
0
gabe h coud
(22.09.25)
taahhüt verme. ödemezsen borç azalır. bu borçları ucuza satıyorlar çünkü. ama kredi notun leş olur tabii.
0
jelly bear
(22.09.25)
Avukata yarına kadar 70 bin ödeyemiyorum, aybaşında ödesem olur mu dedim. Yarın en az 40 bin öde ki ödemeye niyetli olduğun anlaşılsın diyor. Hadi diyelim onu yarın olmasa da bu hafta ödedim diyelim. Kalan borcu Ekim ortasına kadar ödemem gerekiyormuş. Bunu da yine avukatla konuşa konuşa iki taksitte Kasım sonuna kadar ödeyebilir miyim sizce? Gerçekten bu işlerin cahiliyim ve aşırı panikledim.
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
Lan ödersin, söyle iste nasıl ödeyeceğini. Kabul etmisler zaten. Dahasini da kabul ederler. Icra şans işi, herkesi icra etmek faydalı değil.
0
Shepard
(22.09.25)
Kadın bayağı asariz keseriz konuştu, ne bileyim ben sıradan vatandaşım. İcra, haciz denince ödüm kopuyor. İcra başlamış da haczi durdurmak için borcu bir an önce ödemem gerekiyormuş. Valla aybaşı 40 bin vericem, her ay Max bu kadar ödeyebilirim yoksa da haciz işlemleri başlasın seklinde blöf yapicam. Yerse artık napayım.
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
Bir de bu süreçleri başlatmadan önce bana hiçbir şekilde ulaşılmadi, celb vs gelmedi. Kadın şimdi arıyor yarına şu kadar parayı hazır et diyor ay sonunda. İşler karmaşıklasirsa bankayı buradan dava edeyim mi mesela? Ya da yarın avukatla konuşurken söyleyeyim mi, gerçi laf anlayan birine benzemiyor. Zitlasmamak daha iyi onunla. He odiycem deyip tatlı dille işi hafif sundursem daha iyi gibi. Kredi notum da düşsün artık napayım, başka çare yok.

Üç ay daha taş kemiricez, alıştık ona da neyse. Herkese çok teşekkür ederim.
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
Yanlış biliyor olabilirim ama anladığım kadarıyla sizin borç banka tarafından varlık yönetim şirketine devrolmuş durumda.

Yani konu artık bankanın konusu değil ve kredi notu falan tarih olmuş durumda. Artık muhatap banka değil yani.
0
Mirket
(22.09.25)
Kredi notu kaç yıla düzeliyor? Bir de en hızlı nasıl düzelir, nasıl bir profil çizmem gerekir?
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
Az da olsa kredili ürünler alıp zamanında ödeyerek yükseltirsin.

Başka kredi kartın varsa onu zamanında öde. Yoksa yeni kart için ne alabilirsen, onu al. Bin liralık da olsa kart yani limit alıp onunla alışveriş yapıp öde. Limiti git gide artırarak ilerlersin, yükselir. Öyle abartılacak bir şey değil.
Kart/kredi verilmesi için kefil olacak ailenden biri olursa hızlanır süreç.

En az bir sene.
0
gabe h coud
(22.09.25)
Findekse gir yillik, danismanli paketi al. Danismanla randevu olustur. Akil veriyor. Uygularsan duzelir. Benim 10 yıllık 200 liralık bir borç vardi. Ödedim. Odendi kagidini aldim. Her bankaya goturdum verdim evragim meyil attim hepsine. Ne derse bankalar veya varlik firmasi yaptim. Findekse sey ettim ya 200 borc var dedim. Olm dur duzelteyim dedi, yarina yansir bye. Duzeldi...
0
Shepard
(22.09.25)
ödeme taahhüdü denilince kafamda canlanan video :)

x.com
0
nobody
(22.09.25)
ödeme taahhüdü verme + 1 çünkü bunu gerçekleştirmediğinde artık suça giriyor ve hapis cezası var.

bir de dolandırıcılık olmadığına emin ol. borcun var tamam ama bu arayan gerçekten onları temsil ediyor mu. bunlar bilgilerini icra dairesinden öğrenerek seni arayan bir dolandırıcı da olabilir. en temizi ödemelerini icra dairesindeki dosyaya yapmandır.

80 bin borç nasıl son 2 taksidi nedeniyle 170 bine çıkıyor onu anlamadım. avukatdan bu konuda bir hesap iste. ya da e-devletinden kendin girip dosyaya bakabilirsin. avukatlar seni korkutmak için rakamları şişiriyor olabilir. ayrıca gene e-devletden dosyadaki avukat veya hukuk bürosunu da doğrulayabilirsin.
0
orpheus
(22.09.25)
@nobody: aşırı rahatladım. Ben bankaya değil de avukata ödemeye çalışırım dedim telefonda, hapis yatar mıyım? :p Neyse kadınla kanka olucaz başka yolu yok.
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
@orpheus: kredi kartı borcumu iki ay ödemeyince ihtarsiz yasal takibe aldılar, yine başka bir avukat aradı borcun yüzde elli faizli halı üzerinden taksitlendirdi. Son iki taksidi ödemeyince de tablo bu.
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
80K borcu , 120K olarak 1 yıl taksitlendirdiler buraya kadar tamam. ayda 10K -12 ay diyelim. kaç taksit ödemiştin ? son iki taksit dediğinde 10 taksit ödemişsin gibi anlaşılıyor. bu durumda kalan borcun bu kadar olmamalı.
0
orpheus
(22.09.25)
Bir taksit ödedim.
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
Oha.! O nasıl matematik? 70.000 borcun vardı. Bunu taksitlendirdin. Son iki taksidi ödeyemedin. Güncel borç 170.000 doğru mu? Ya dolandırıcı ile muhatap oluyorsun, ya da arayanlar rakamları şişirip seni daha düşük bir rakama ikna etmeye çalışıyorlar. Muhtemelen dosyanız avukatta belki ama icraya bile verilmemiştir. Sallamasyon rakamları çalışan yasa dışı risk alıp bir ton yalan söylemiş size. Eğer verdiğiniz bilgiler doğru ise. Belirtmeden edemeyeceğim avukatım
0
ground
(22.09.25)
amatör fakirim, öncelikle geçmiş olsun diyorum. sadece kredi notu konusunda veri sunmaya geldim.

8 ağustos'ta kredi notum 950'ydi. bugün 956. findeks'in şeysi bu. ikisi de çok riskli müşteri sınıfında, banka selam versen almıyor.

bu süreçte ben de aynı sen gibi icralık oldum, bütün borçları kapattım. yani tek başına borçların kapanması 1900 küsür puanlık skalada sadece 6 puanlık etki etti.

gabe'in dediği gibi kredi notunu yükseltmek için bankaya "bakın ben sizin ürünlerinizi kullanıyor ve vaktinde ödüyorum" demen lazım. işini nakitle gördüğün sürece milyoner olsan bile bankalar nezdinde sıfırsın.

kredi çekeceksin, kredi kartı kullanıp vaktinde ödeyeceksin vs... öyle öyle yükselir. tabii geliri arttırmak da önemli ama o şu an çok gerçekçi değildir diye düşünüyorum. sıradan vatandaş için genelde en geçer yol günlük harcamalar için VAKTİNDE ÖDEMEK ŞARTIYLA kredi kartını kullanmaktır.

ha bu arada sırf icralık oldun diye ömürlük aforoz olduğunu düşünme. türkiye'de çok fazla insan zaten ödeme zorluğu yaşıyor. yasalarla problem yaşamadığın, acil 100-150 bin nakit ihtiyacın vs. olmadığı sürece kredi notunun düşük olması kısa vadede problem değil. onu toparlarsın.

benim annem, babamın katakullileri yüzünden senelerce maaşını tam alamadı. kendi adına hiçbir şey yapamıyordu kadıncağız. öyle bir noktadaydık yani. şimdi kredi skoru hepimizden iyi. ama tabii burada hacim de önemli. annemin kredi notu çok iyi evet ama krediye başvursa 200 binden fazla vereceklerini sanmam, geliri az çünkü.

bankaların vur emri verdiği kişi olman için asgari ücretle çalışıp 1-2 milyon borç yapman, bütün bankaları peşine takman, senelerce borcunu ödememen filan lazım. o kısmını dert etme. başına ekstra çorap örmeden temizlemeye bak. işin gücün varsa ödedikçe kredi notun yükselir zamanla.
0
der meister
(22.09.25)
öncelikle geçmiş olsun. panik yapmayın zaten panik yapın diye asarım keserim diyorlar.
sonuçta sizin bu parayı ödemenizi istiyorlar. ödemeye niyetli olduğunuzu belli edin. kesin net şu tarihte şu kadar ödeyebilecekseniz onu söyleyin onun dışında hiçbir şey söylemeyin ama %100 ödemeniz lazım o tarihte de başınızın belaya girmemesi için.
0
matilda
(22.09.25)
@matilda: öyle bir panik oldum ki pijama terlikle bankaya koştum. Çingene sandılar şubede yüzüme bakmadılar. Francala ekmeğiyle kahvaltı ettiğim bir gün böyle devam etmemeliydi
0
🌸sekizdokuzon
(22.09.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.