Merhabalar;

Bir makale içerisinde 2 cümlelik bir çeviride tıkandık kaldık, çeviremiyoruz. Bir yardımcı olun, nedir, ne değildir?

All these minerals structurally dissolve some H2O in the form of hydroxyl, typically Si-OH, and a major part of it in the form of hydroxyl pairs, Si-OH HO-Si. These hydroxyl pairs adjacent to cation vacancies undergo an electron transfer inside the mineral matrix by which two oxygens get oxidized from their usual “2-” to the “1-” oxidation state, while two protons, H+, become reduced to molecular H2.

Şimdiden teşekkürler...

99 yılı civardında ya da en fazla 2000 dedir. mısırda geçiyordu sanırım. piramitler falan vardı. bir şeyin sırrını mı kayıp bir hazine gibi bir şey miydi neydi, onu bulmaya çalışıyorlardı.

ekibi vardı bu çocuğun. grupça dolaşıyorlardı. gruba sonradan 2 köle dahil olmuştu. bir tanesi çok şişmandı. diğeri de çok zayıftı. benzetmek gibi olmasın zayıf olanın maymun gibi ağzı vardı :D

aklıma takıldı günlerdir, bulmam lazım yardım edin :/

merhaba,

şimdi 40 dakikalık bir ses kaydına ihtiyacım var. bunun için word'e bir şeyler yazıyorum. kaç sayfa yazmam gerek aşağı yukarı?

tabii ki kimin nasıl okuduguna gore değişir bu. şöyle söyliyim: bir röportaj gibi olacak. yani bir taraf soracak diğer taraf cevabı okuyacak. arada duraksamalar vs de olacak yani. öyle takır takır okuma olmayacak.

aşağı yukarı kaç sayfa yazmam gerek?


teşekkürler...

İlk defa kredi kartına başvurmaya karar verdim. Daha önce kullanmadığım için ayrıntıalrı bilmiyorum. Yüklü miktardaki alışverişlerde nakit vermek koyuyo bazen bu yüzden kredi kartı lazım. Kullananlar bilgi verebilir mi? Özellikle puan muhabbeti hakkında netten kendi sitelerinden bilgi bulamadım çok karışık yapmışlarç

kimler sizce?

"bugün bu insanı okumazsam eksik kalırım" diye hissettiğiniz?

yeni kasa ford fiesta.

siyah istiyorum; kiri belli eder pişman olursun diyorlar. ne diyosunuz?

soru başlıkta.

bu da internet siteleri

www.tchibo.com.tr

Ey romanın cengaverleri!

bir bahçıvan hayatı boyunca evinden çıkmıyormuş, sonra çıkmak zorunda kalıyormuş..

nedir bu filmin adı bir deyin hele..

video, oyun, resim falan değil.
blog olur, dergimsi olur. nerelerde takılıyorsunuz?

merhabalar. şimdi ben mapusluk filmleri izlemek istiyorum, şimdiye kadar izlediklerimi yazayım;

das experiment
escape from alcatraz
bide o zencili fareli falan o(anlatışıma kurban)

daha ne izliyeyim? the oz falan gibi dizilere tahammülüm yok bu arada dizi olmaz

Fişe takılan kutu şeklinde olanları varmış. Elektrik dalgalarını düzenliyormuş ve enerji tasarrufu yapıyormuş. Faturalarda ciddi düşüşler oluyormuş.

Sadece prize takılan bir cihaz nasıl işe yarıyor ki, evdeki bütün prizler birbirine bağlı mı ki, sigortaya farklı yerlerden gitmiyor mu kablolar? Yoksa müstakil evler için mi tasarlanmış daha çok? Kullananız oldu mu bunları, işe yarıyor mu elektrik/enerji tasarrufu cihazları gerçekten?

açıklayınız bir de...

Kesinlikle izlenilmesi gereken türk filmleri hangileridir? fena sardım türk filmlerine bu aralar ama çoğu kötü filmler. var mı tavsiyeleriniz?

yazıcıda ders programı tarzı bişey çıkarıyorum yatay olarak basıyorum kağıda ama 2. sayfaya taşıyo bi kısmı. lexmark s300 serisi. var mı bi yolu bunu tek sayfaya yatay sığdırmak için ?

şimdi ben oldukça dağınık biriyim. oda dağınık yani. ve sorun kıyafetleri bir tek gün giyebiliyor olmam. şöyle. bişeyi giyyorum. akşam o şeyi çıkarıp atıyorum bi köşeye, katlamıyorum. katlayamıyorum. öyle bişe olamaz benim için zaten, en azından hergün. herneyse. öbür gün bi bakıyorum üzerine büssürü şey de koymuşum kıvrışmış. giyilemez artık. ve yeni bişe giyyorum. odada hangi kıyafeti bir gün giydim hangisini bi kaç defa giydim daha bunu anlayamadan hepsini kirliler sepetine atıyorum ve her defasında tekrar tekrar çamaşır yıkanıyor. bir kere giyyorum ve makineye direk. bi düzen tturamadım. isteğim şu.

hem bi kıyafeti bi üç kez falan giyebileyim. hem de birbirini takip eden 3 gün olmasın. dönüşümlü giyyim yani. ve böylece herşey 3 defa giyildikten sonra makineye atılmış olsun. bana kolay bir yol tavsiye edebilir msiniz günlük kıyafet düzenlemesi konusunda.

teşekkürler

özel üniversite nası deniyor? devlet üniversitesi yada? google translate denemedim bile ama olmayacak zaten ordan eminim. neyse acil birazcık. çok teşekkürler.

not: hatırladım devlet olan public university ama ötekini bilemedim.

ingilizce'yi
ingilizceyi

hangisi doğru? kesme işareti kullanılmıyor diye biliyorum ama emin olamadım.

daha once de muhakkak yazilmistir ama biraz acil olarak lazim oldugu icin affiniza siginarak soruyorum;

Ankara'daki ingiltere konsoloslugu'ndan vize almanin HERSEY DAHiL maliyeti nedir?

evet başlıkta da belirttiğim üzere 25 eylül 1986 tarihli bir gazete ya da dergi arıyorum. böyle eski tarihli yayınları satan sahaf vs bilen kimse var mı? ya da büyük gazetelerde, dergilerde çalışıp yardımcı olabilecek kimse var mı?

bir meslek grubunun sorunları hakkında başbakana mektup yazmak istiyorum başbakana gönderilen mektuplar direk eline geçmiyodur heralde ya da etkisi ne olur bilmiyorum kafam karıştı.

arkadaşlar vakıfbankın net şubesinde, vadesiz mevduat hesabı (euro) açılabiliyor mu basitçe?

ek bir soru daha. bankomat kartıyla baktığımız zaman atm'den müşteri numaramızı mı görebiliyor muyuz?

Aştiden, emniyet genel müdürlüğüne oradan da numune hastanesine nereden ve nasıl gidilir? [ankaray ve metro tarifleri (uygunsa) tercih sebebidir]

teşekkürler.

bu merlin kepçesi spell cast ederken nece konuşuyor?

nereden öğrenebiliriz internetten?
google dan baktım da verilen adreslerde bulamadım. bilen eden varsa bi yardımcı olsun şu şehr-i ramazanda

Merhabalar,

Dünden beri ilk defa karsilastigim bir sey basima geldi. Senelerdir bilgisayar kullanirim böyle bir seyin ne olabilecegini kestiremedim.

C sürücüsü kendiliginden doluyor ve Vista kullanilan bilgisayarda sürekli yer kalmadi uyarisi almaya basladim.

Ilgili sürücüden ilk etapta 13 gb sildim, 6 saat sonra hic bir sey indirmedigim halde disk yine doldu.

Bugün yeniden 45 Gb dosya sildim, az önce disk yeniden doldu ve diskte 6kb yer kaldigini söylüyor.

Virüs olabilir mi? Avira kullaniyorum bir sey icin uyarmadi.

Ya da disk ekmegini mi yiyor?

Fikirleriniz lütfen...

evet gün geçmesin ki manyağın teki gelip beni bulmasın. şimdiki manyağımız bizim komşu.

bizim apartmanın bahçesinde araçlar için park yerleri var. üstün paint yeteneklerimi kullanarak parkın krokisini çizdim. ben ne zaman gösterdiğim yere arabamı koysam komşu başka boş yer olsa bile gelip arkama park ediyor. bi kaç kere böyle oldu ama gece benden sonra gelip sabah daha erken gittiği için sorun olmadı. ama az önce araba lazım oldu arabasını çekmesini istedim. geldi çekti ama bi daha oraya koymamamı kendinin 10 yıldır arabasını oraya koyduğunu söyledi. ben de arabamı koyduğum sırada yerde başka boş yer olmadığında koyduğumu söyledim. neyse kavga gürültü olmadan çekti arabasını ama bir daha aynı yere koyarsam yine aynı şekilde park edeceğini ve arabasını çekmeyeceğini söyledi.

uzun lafın kısası ne yapabilirim? trafik polisi çağırsam site içerisinde olduğu için ilgilenmezler mi?

benim son 1 senedir saçlarım da seyrelme var ve banyodan sonra saçlarımı kurularken bornozda hep saçlarım elime geliyor, bir çaresi varmı saç dipleri ölmeden yeniden saç çıkartmak mümkünmü bir de bioxcin serumlar nedir nasıldır açıklayabilrmsnz.

çünkü ben artistik imza atamıyorum. işimde falan önemli bir yerdeyim. her seferinde "imza değil de paraf atayım" diye geciktiriyorum. olmuyor, olmuyor. yeteneğim yok. ismimin başharfini yazıp karalamak da ayrı bir işkence. kimse de yakıştırmıyor imza atamamayı şahsıma.

belki bi internet sitesi tavsiye edersiniz, ne bileyim. siz de yaşamışsınızdır belki bu tarz bir sorunu.. "yapabilen insana danış" formülü olmuyor ama. ya "ay ben kendiminkisini atıyorum anca" diyorlar ya da dandik bi imza öneriyorlar. artist bi şey olmalı. yaş 35 olmadan bu sorunu da halletmeliyim sözlük :(

ya bi kadın opera gibi söylüyodu ya çok bilindik bi fon müziği klişesi uuuheeefaaa dırınııı dırınıı dıı nııı nııı diye böyle haşmetli haşmetli söylüyo nece olduğu belli değil

Eski kiracının 280 TL elektrik borcu olduğu için elektriği yeni kiracı üstüne vermiyorlar. Bu normal mi? benim bildiğim bu borçtan eski kiracı sorumlu olmalı.

Yurtdışından gelen bir arkadaş için 2 günlük kısa ve öz bir Ankara turu planına ihtiyacımız var. İhtiyacımız olan bilgiler şimdilik:
-Tek gecelik fiyatları uygun olan merkezi oteller
-Mutlaka gezilmeli denilen müzeler(ve haftasonları hangi saatlerde açık olurlar)
-En uygun nasıl ulaşım sağlanır?
Akla gelen başka öneriler de olursa güzel olur tabii.
Yardım için şimdiden teşekkürler.

Bugünkü survivor nasıl bitti?

ben bu 3 üniversiteden birinde okuyorum. bi sene babamın sağlık durumu nedeniyle kayıt dondurdum. dolayısıyla 24 yaşına uzadı mezuniyet(lisede üniversitede hazırlık okudum) geçen gün bi arkadaş ortamında kulak misafiri oldum, mezuniyet yaşının iş başvurularında önemli olduğu, 22 yaşında olan birinin 24-25 yaşında birine göre iş başvurularında avantajlı sayıldığını konuşuyorlardı. şimdi ben dezavantajlı duruma mı düştüm? yoksa hüsn-ü kuruntu mu? bu kafamı kurcalıyor. teşekkür ederim.

not: bu 3 üniversiteyi vermemin nedeni durumumun bu üniversiteler içinde normal olup olmadığını anlamak. yanlış anlaşılmasın.

aksamları yemek yerine hayvan gibi yoğurt ve meyve (kavun, muz, seftali. çilek, armut) yiyorum. kilo yapar mı?

Sevgili ahali!
Şöyle buram buram aşk kokan ve eski zamanları konu alan bir film izlemek istiyorum. Tavsiyelerinizi dört gözle beklerim. :)

çok eski parkelere sahip bir evde oturuyorum, karıncalar rahatça aralarından çıkabiliyorlar. iki farklı ilaç kullandım işe yaramadı. etkili bir ilaç ya da çözüm gerekiyor...

os win xp: Toplam 9gb ayrılmış olan C sürücüm durmadan şişiyor. şiştikçe local settings'teki, windows/system'deki temp klasörlerini, windows içindeki sp3 uninstall klasörlerini hep sildim. gene şişiyor gene şişiyor. şu an 5mb yer kalmış durumda Cde.
Cye hiçbir program kurmuyorum.

C sürücüsünde program files, windows ve documents and settings haricinde gereksiz hiç bir şey yok. ve bu üç klasörün toplam boyutu 6.95gb. gizli falan da başka bi dosya klasör yok. kalan 2.05gb ne işle meşgul?

buna bir virüs mü sebep olur? yoksa nedir? gayet stabil çalışırken yeni xp kurmak istemiyorum ama yetersiz disk alanı uyarısından gına geldi.

son yıllarda dt ve özel tiyatrolarca oynanmamış, dram türünde, klasik olmayan, çağdaş oyun önerileri arıyorum.

Sözlükten okuduğum yorumlar vs. buranın iş imkanın neredeyse sıfır olduğunu gösteriyor. ekonomik anlamdada kimseyi tatmin etmiyormuş. tercihlerimin arasında bu bölüm var ve muhtemelen gelecek. İş imkanı yok mu gerçekten?Onuda geçtim odtü adıyla kurtarmaz mı?

yaklasık 4-5 senedir kaldıgımız evimizden bu haftasonu cıktık.
ev sahibine sözlü olarak 3 ay önce cıkacagımı belirtmiş olmama
ve depozitoyu da bırakmama ragmen (boyadır vsdir kesecek nasıl
olsa ugrasmaya değmez diyerek) kendisi bunlara ek olarak 300 tl
gibi bir miktar talep ediyor bizden.

su ana kadar bir gün aksatılmadı kira ödemeleri.bir sıkıntı sorun
yasanmadı.kendisi haber verilmediğini öne sürerek magdur oldugunu
söylüyor.
avukatla konustum.noterden su tarihte evi bosalttıgıma dair ihtar
cekmem gerektiğini söyledi.
haftasonu bulusup konusulacak ancak senelerce değerinden fazla kira
ödeyerek kaldıgım ev için depozitoyu bırakmama ragmen üstüne 300 tl
verme gibi bir durumu kabul etmem mümkün değil.
nedir ne yapmak gerekir??

Yarın birkaç günlüğüne Kayseri'ye gitmem icab ediyor, gezilecek, görülecek, gitmişken mutlaka yapılacak bir şey var mı?

merhaba, biraz uzun bir yazi oldu ancak umarim okuyup fikirlerinizi baylasirsiniz..

aslinda cok uzun süredir sahip oldugum ancak son zamanlarda oldukca yogunlasan ve kafami karistiran bir huyum var.. cöp atmaya bayiliyorum.. hani poseti alip, assagi inip, cöp kutusuna firlatmaktan bahsetmiyorum.. söyle ki, evde gerekli gereksiz sürekli bir aranis icerisindeyim neyi atabilirim cöpe, hangi esyadan kurtulabilirim diye..

genel olarak inanilmaz düzenli ve titiz bir insanim.. hatta belki hastalik derecesinde.. evde her seyin ama her seyin yeri bellidir.. gömlekler hep sagda, pantalonlar hep solda asilidir ve mutlaka ayni yöne bakarlar yillardan beri.. parfüm siseleri, icki siseleri boy sirasina göre durur.. klasörler kullanim siralarina göre dizilir, kitaplar yazarlarina göre ve cikis tarihlerine göre siralanir kütüphanede.. sirt cantam da bile kalemler hep ayni yerde, defter, kitaplar ayni yönde durur.. playstation in contreller lari her zaman televizyonun sol alt kösesinde durur vs... hatta yatmadan önce dahi evde kisa bir tur atip, düzeni bozan, yerli yerinde durmayan bir sey var mi diye kontrol ederim.. neyse, varin gerisini siz düsünün.. bu arada yanlis anlasilmasin, sikayet ettigim sey kesinlikle bu düzenlilik degil.. gayet memnunum bu halimden.. (sansa bak ki sevgilim de olabildigine daginik ve cantasinda bile esyalarini kaybedebiliyor..)

simdi tekrar esas konuya dönecek olursak.. cöp atma durumu.. gene ayni sekilde cocuklugumdan beri odamda, evimde olabildigince dikkat ederdim, gereksiz ve kullanmayacagim bir esya olmamasina.. cünkü benim gözümde o kullanilmayacak sey bir fazlaliktir ve bulundugum ortamin düzenini bozar.. iste bu nedenledir ki alir o esyayi aninda cöpe atardim ya da verirdim cevremdeki insanlara, tabii kullanmayacagima emin oldugumda.. kücükken gerci durum daha farkliydi, ailemle yasamamdan dolayi sonuc olarak, tam bi kontrolüm yoktu ev icinde ve karisamazdim düzene kafamin istedigi gibi, ama odamda degisirdi bu durum tabii ki.. uzatmamaya calisiyorum bu arada ancak, durumu tam anlatabilmek icin de gerekli tüm ayrintilari yazmaya calisiyorum..

biraz da örnek vereyim.. son bir kac zamandir yasadigim bir sey.. evde duruyorum ve gözüm araniyor.. önce posterlere takiliyorum, ne geregi var ki, duvarda dursa ne olur durmasa ne olur diye kalkiyorum jack daniels, kiss ve bilimum grand theft auto haritalarini indirip, üzerine bir de yirtip cöpe atiyorum.. saklamak da yok bir kösede, illa gidecekler evden.. sonra iki de bir kalemlige bakip, acaba biten kalem var mi, hemen atayim diye, oturuyorum bütün kalemleri deniyorum.. ve illa atmam gerekiyor ya bir sey, hepsi yazsa bile, mürekkebi en azalmis olanlari secip, cöpe firlatiyorum.. bunlar gene kabul edilebilir gibi geliyor.. ancak son zamanlarda öyle bir artti ki bu aliskanlik, yillar önce severek aldigim ama o zamandan beri yüzüne bakmadigim esyalari aramaya basliyorum.. jonglör toplari, fazla fittnes eldivenleri, eski cüzdanlar, anahtarliklar, süs esyalari, biblolar, kahve fincanlari, fazla ayakkabi bagciklari.. eski dergiler zaten iki dakika durmuyor.. hele hele kullanmiyorsam esantiyonlara asla dayanamiyorum.. ve hatta bazen hizimi alamiyorum ve cok özel anisi olan seyleri dahi cop yapabiliyorum.. bazen dus jelinin, dis macununun dahi bitmesini bekleyemiyorum cope atmak icin.. gereksiz bütün dökümanlari, zamaninda bastigim yüzlerce notu vs. ne de olsa bir daha gerekmeyecek diye hic acimadan, bir de üstüne gücüm yettigince yirtip, parca parca edip, cöpe savuruyorum.. bu da bana bu isi yaparken ne kadar keyif aldigimi gösteriyor gibi geliyor.. bayiliyorum gereksiz buldugum seyleri yirtip, parcalayip cöpe atmaya..

cöpe atmaya kiyamadigim seyleri ise satiyorum.. oynadigim ps3 oyunlari, kullanmama ragmen masada durmasindan hoslanmadigim hoparlörler, kirk yilin basinda oynuyorum, degmez deyip psp vs..

giyebilecek olmama ragmen giymedigim ya da dolabimda durmasindan hoslanmadigima karar verdigim kiyafetleri, ayakkabilari, zamaninda hastasi oldugum ama bir daha ne olsa okumam dedigim kitaplari ise bagisliyorum..

galiba alttan alttan hep optimal ve hatta minimal olmaya calisiyorum ev ortaminda ki aslinda gündelik hayatta hic öyle minimal birisi degilimdir..

simdi sorunumu umarim anlatabilmisimdir.. buraya yazmamin nedeni her seyden önce, durumun kontrolden cikmaya basliyor olmasi.. sürekli düsünüyorum baktigim seylere acaba atabilir miyim, ne geregi var ki bunun vs. diye.. eskiden rahatsiz etmezdi ama artik ediyor yavas yavas ve biraz da korkuyorum, anlik karar verip de kurtuldugum seylere iki gün sonra isim duserse diye ki su güne kadar olmadi da degil.. kimi zaman, evvelden cöp diye attigim veya sattigim/bagisladigim seyleri tekrar satin almak zorunda kaldim..

evet, durum bu.. nedir ki simdi bu? var mi bir adi? benden baska da yasayanlar var mi acaba? peki ben ne yapmaliyim? nasil önüne gecebilirim bunun? böyle gitmez cünkü..

vaktinizi ayirip da okudugunuz icin tesekkürler, bir de bir seyler yazarsaniz sahane olur..

Pasaportumun süresini uzatmaktayım. Yarın ya da öbürgün işlemler tamamlanmış olacak. İşlemlerin tamamlanmasını beklerken ingiltere vizesi için online başvuru yapabilir miyim? www.visainfoservices.com üzerinden? yoksa illa pasaportun çıkmasını mı bekliyim?

bir arkadaş ptt'de memur mesela, öğretmenlik için kpss'ye gireceğini duymuştum.
öğretmenlik için durum farklı olabilir mi?

bu sanırım bıraz da genetik bir problem, o yuzden hangi diş doktoruna gitsem yapacak bir şey yok, guzelce fırcalamaya calıs dıyor.

sigara iciyorum,

çay/kahve bol tüketiyorum. asitli şeyler içmiyorum.

dişlerimi gunde 2 kere fırcalıyorum, 2 gunde 1 diş ipi kullanıyorum. daha napayım, az mı yapıyorum 10 kere mı fırcalamam lazım anlamadım.

bir dişi göz göre göre kaybedıcem gıbı gelıyor, çözümü var mıdır? bilen var mı?

Yillar oldu yapmam gereken seyler hala duruyor bi kosede. Hicbir sekilde harekete gecemiyorum. Procrastination midir atelet midir her ne sikimse bas edemiyorum. Cok zayif bi insan olduguma kanaat getirdim. Artik umitlerim tukeniyor, "olmasam ne olur" dusuncesi sardi zihnimi. Icimde muthis bi potansiyel var fakat oyle bekliyorum bi kosede adini koyamadigim bir seyleri. Yok mudur bana kisa sureli de olsa motivasyon saglayacak bi kitap falan. Soyle bi okusam, en azindan harekete gececek bi kivilcim caksa.

Heyy allaam artik kitaplardan medet ummaya basladim, durum iyice boka sardi.

bu sürücü harfler alfabetik gidiyor iyi güzel de A dan sonra neden C ye geçiyor neden B sürücüsü yok? ya da var da ben mi hiç görmedim B sürücüsünü nedir B harfine yapılan bu haksızlık hee nedir?

Merhabalar. Kredi kartı alacağım ama hangisini alacağımı bilmiyorum.Öğrenciyim. Ama öyle bikaçyüz tl limitli öğrenci kartlarından istemiyorum çünkü taksitle elektronik vb. alacağım. Çok fazla harcama yapmayacağım. İstediğim aslında şu, bazen taksitli ödemelerde falan bazı kartlara vade farkı fazla uygulanırken bazı kartlara daha az uygulanıyor. Ödemelerde uygun olan bir kart arıyorum yani. Ödemelerden puan vs. kazandırıyorlar ama fazla bir şey verdiğini zannetmiyorum onlardan? Bilgilendirmelerinize ihtiyacım var. Teşekkürler.

Konu başlığı doğru olmadı sanırım. Orta derecede İngilizce ve Rusça biliyorum. Animelerden de Japonca üç beş cümle kelime vs. Şimdi sorun şu, özellikle İngilizcede dinlemem ve anlamam aşırı zayıf. Okuma-anlamada fena sayılmam. Yıllardır ingilizce altyazılı filmler izlerim, müzik dinlerim ama kesinlikle dinlerken hiçbir şey anlamıyorum. Anca BBC gibi kanallarda konuşulanları biraz anlayabiliyorum. Çünkü daha "net" konuşuyorlar, sanırım ingiliz aksanı öyle oluyor. Biraz daha benzeri Rusçada geçerli. Rusçayı memleketinde öğrenmeye başladığım için konuşmaları az çok anlıyorum ama bu da gerçekten zayıf. Ama şunu farkettim, Japonca kelime haznem 100 kelimeyi geçmediği halde gerçekten söylenen şeyleri net olarak algılayabiliyorum. Ha tabii ki ne konuştuğunu neredeyse hiç anlamıyorum ama heceleri olsun, kelimeleri olsun ayırt etmek çok kolay geliyor. Fakat nedense ingilizcede kelimeleri bildiğim ve söyledikleri halde anlayamıyorum, ayırt edemiyorum.

Ne yapmak lazım, çoğu insanın dinlerken anlayabilmesini kıskanır hale geldim (Tabii bu anadili ingilizce olan birisinden olacak). Sizin de böyle sorununuz var mı?