Giriş
(8)

hukuk mu ekonomiyi gelistirir, ekonomi mi hukuku?

antikadimag
sb.
sb.
0
antikadimag
(09.10.24)
Ekonomi hukuğu nasıl geliştirecek?
0
Bruce
(09.10.24)
merhaba. yumurta/tavuk gibi düşündünüz sanırım ama ekonomi hukuka doğrudan ayar çekmemeli. kanunlar ekonomiyi düzenler. habil kabil i öldürünce göklerden bir hukuk geldi, ilk bildiğimiz efsane de olsa bu sanırım. sonra hamurabi, sonra on emir.

hukuksuzluk, ekonomide bozulmayı besler. ekonomide bozulma da hukuksuzluğu besler bununla beraber, kanun ekonomiye çeki düzen verir, para kanuna çeki düzen verirse çarpıklık artar.
0
libertine
(09.10.24)
Tarihsel bakarsan ekonomi hukuku geliştirmiştir herhalde.

Mesela uzak yere satış yapmak için birleşip şirket/birliktelik kurmak, sigorta(zararın ortaklaşa karşılanması), banka işleri falan hep ekonomiden çıkmış şeyler. Sonra kural koyuyorsun hukuk oluyor.
0
nhk ni youkosu
(09.10.24)
Hukuk yaşanan sorunlar/ihtiyaçlar üstüne gelişiyor.

ekonomi hukuku geliştiriyor mu pek sanmıyorum ama ticari anlamda büyük şirketlerin kanunların hazırlanması noktasında hükümetlerin üstünde bir güce sahip olduğunu düşünüyorum.
0
diyecevaplandı
(09.10.24)
Hukuk, insanın hayvanlardan farklı olarak adalet ve zulmü birbirinden ayırabilme kabiliyetinden doğar.

Ekonomide ve sosyal hayatta zulüm düzeni yerine adaletli düzeni tesis etme aracıdır.

Ekonomi de insanın hayvanlardan farklı olarak faydalı ve zararlıyı ayırabilme kabiliyetinden doğar.
0
hebanon
(09.10.24)
son donemde dusunuyorum da hukuksuzluk ekonomik cokuntuyu getiriyor. bu net. sanirim hukuk ekonomiden daha ustte, onu duzenleyen bir olgu.

yani zenginligin oldugu arap ulkelerinde ne hukuk var, ne de insani bir yasam.
0
🌸antikadimag
(09.10.24)
ekonomi hukugu ancak parasi olanin ceza almamasi seklinde gelistirir(!)
0
baldur2
(10.10.24)
(bkz: dar koridor)
0
synesthesia
(10.10.24)
(18)

Köftesinde domuz eti çıkan üründe ne kadar vardır ki?

avatar is back
https://x.com/denetlecomtr/status/1844015778519245284?s=46Mesela 300 gr köftede? 50 gram falansa korkunç yüksek oran ama tadından bile anlaşılırdı o. Yarım gram falansa o ayrı şeyler düşündürtür.
x.com

Mesela 300 gr köftede? 50 gram falansa korkunç yüksek oran ama tadından bile anlaşılırdı o. Yarım gram falansa o ayrı şeyler düşündürtür.
0
avatar is back
(09.10.24)
tadından anlamazsın. o etlerde kıkırdak, atık et, kanatlı eti bile olabiliyor.
0
jelly bear
(09.10.24)
benim anlamadığım da domuz eti tr'de ucuz et mi ki, normal kıymaya karıştırıp miktarını artırsınlar. bu şeye benzemiyor mu? çeyrek altınları eritip 1 krş basmak gibi!!!
çok da yemişliğimiz var ve lezzetli lezzetli yedik. yedirdiler tüm t'ye. nasıl bir döneme denk geldik. her şey sahte
0
exlibris
(09.10.24)
Et piştikten sonra oranı az ise tadından anlamak zor.
Pişmemiş et analiz yapılıyor.

Gıda dedektifi YouTube sayfası büyük işler yapıyor.
Bir de damacana su işlerine bakılması lazım. Zamanında lağım suyu içirdiler bu millete.
0
diyecevaplandı
(09.10.24)
tadından anlaşılması mümkün değil, normalde kullandıkları dananın ne kadar dana olduğu bile meçhul, binbir çeşit koruyucusu baharatı kıkırdağı vs. var.

benim bu konuda en çok takıldığım şey exlibris'in bahsettiği nokta. yav türkiye'de domuz yetiştiriciliği zaten çok problemli bir konu. talep yok. siyasi baskı var. üretim çok kısıtlı. domuz eti yemek isteyen muhtemelen çok daha fazla para ödemek zorunda kalıyordur. hani atı eşeği bi yerde anlarım da domuzu "masraf kısma" yöntemi olarak nasıl kullanabilirsin ki türkiye'de? cidden altın eritip kuruş basma gibi.
0
mark greg sputnik
(09.10.24)
benimde merak ettigim su; eti nasil analiz edip icinde ne oldugu anlasiliyor ki ?


her gun tonlarca et satilan bir yerde, nasil denk geliyor bide.
0
foster
(09.10.24)
adamlar bu ekonomik kriz ortamında ucuza köfte satıyorlar hala yaranamıyorlar.
bizim milletimiz riyakar.
fakirin karnını doyurmak suç olmuş.
0
my fault
(09.10.24)
1) bu durumun ne kadar süredir devam ettiği belli değil, belki son 2 haftadır, belki son 3 yıldır böyle, sorun bunu bilmiyor oluşumuz.
2) domuz eti dediğiniz çiftlik domuzu olmayabilir, domuz avına 365 yıl izin veriliyor, yaban domuzu falan olabilir gayet.
0
selam
(09.10.24)
kıyma, normalde yenmeyecek etin degerlendirilmesi icin yapilir. kemik artigi, parca et, sakatat karismamis hazir kiyma olmaz. domuz etinin yenebilen kisimlarini zaten et olarak satiyorlar, satilamayan kisimlarini degerlendirmek icin kiymaya karistiriyorlar.
0
deckard
(09.10.24)
mesele domuz olması bile değil. amerikalının avrupalının yediği domuzun yenebilir taraflarını değil, kulağını anüsünü temizlemeden karıştırıyorlar. kaç defa malum köfteciye gittiğimizde ortası pişmemiş köfteler geldi geri gönderdik. temizlenmemiş domuz anüsünün tamamen pişmeden yendiğini düşünün. geçen yıl dizanteri vakası çıkmıştı, muhtemelen bu sebepten.

edit: üstteki arkadaşı görmemişim biraz tekrar oldu sori
0
titanyum22
(09.10.24)
0
Mirket
(09.10.24)
Domuz eti candir gerisi heyecandir
0
Zetnikov
(09.10.24)
TR de domuz eti fiyatları ne kadardır?
ayrıca TR de o kadar domuz eti üreTiliyor mudur?
0
ankarakecisi
(09.10.24)
Ben domuz falan çıktığını düşünmüyorum ya açıkçası, bir işin içine domuz giriyorsa orada muhtemelen siyasal islamcıların bi parmağı vardır, misal raporda kanatlı tek tırnaklı hayvan eti tespit edilse olabilir derdim de domuz eti olunca çok belli gibi sanki ya ne olduğu.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.10.24)
ben çok düşük miktarda olduğunu düşünüyorum ve bu bilerek bile içerden adam satın alarak karıştırılmış olabilir.
0
enteg
(10.10.24)
Türkiye'de, sanıldığının aksine domuz çiftliği sayısı az değil. Epey fazla var ve domuz yetiştirmek neredeyse masrafsız.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(10.10.24)
Türkiye'de domuz eti için çiftlikler var. Domuz eti diğer etlerden ucuz. Yusuf'un araya domuz eti katarak fiyat kırdığını sanmıyorum. Et tedarik zincirinde kullandığı yerlerden birindeki aynı et üretim bandında kalan artık ürünler ya da kalıntıdır muhtemelen. Tıpkı alakasız ürünlerde okuduğunuz alerjen uyarıları (eser miktarda fındık içerebilir) gibi. Böyle bir durumda kontaminasyon riski ile Yusuf'tan önce üreticiye denetim gerekiyor demek.
0
nawar
(10.10.24)
komplo buyuk ihtimalle. rakip firma bi calışana 10k verse biter iş. yusufun ihtiyacı yok domuz etinden edeceği 3 kuruş kaara.
0
cptxxx
(10.10.24)
Domuz eti tespit edildi denilen miktar binde 1, yani 1 kiloda 1 gram, yanımda çevremde bu oranları öğrendikten sonra "abi domuz eti çıkmış ya" diyen olsa onunla selamı sabahı keserdim ben açıkçası ekonomi bilmez gayri safi milli hasıla bilmez diyerek.
0
Bir ben var benden şurada
(10.10.24)
(15)

Spotçuya çok ucuza eşya verir miydiniz?

dejame
Elimizde çok iyi durumda olan bir buzdolabı var, daha büyük ve yeni dolap aldığımız için fazlaya çıktı ve bunu birkaç platforma koydum. En azından 2 bin, 3 bin TL eder diye düşünüyorum, dolap tertemiz ve hiçbir sorunu yok.Yazlık bölgede olduğumuz için öğrencilere verme durumumuz yok ve yakında gidec
Elimizde çok iyi durumda olan bir buzdolabı var, daha büyük ve yeni dolap aldığımız için fazlaya çıktı ve bunu birkaç platforma koydum. En azından 2 bin, 3 bin TL eder diye düşünüyorum, dolap tertemiz ve hiçbir sorunu yok.

Yazlık bölgede olduğumuz için öğrencilere verme durumumuz yok ve yakında gideceğiz. Spotçuya sorduğumuzda hurda fiyatına alırım, para etmez dedi. Tamam dersek gelip 400 lira civarına alacak, bu da benim hiç içime sinmedi çünkü biliyorum ki kat ve kat pahalıya satacak bunu.

Siz olsanız çok ucuza spotçuya verir miydiniz? Ona vermek yerine birine ücretsiz vermek çok daha mantıklı geliyor. Ama nakliye ve zaman sorunu var.
0
dejame
(08.10.24)
Muhtara git. İhtiyaç sahibi biri gelip alabilir mi de. O ayarlar.
0
Mirket
(08.10.24)
Elinde atıl duruma geçen bir eşya olunca "ben şimdi bunu ne yapayım yav" dediğinde spotçular devreye girer, orada da verdiğin mala alacağın paraya bakmazsın genelde. Yani satacak zamanın varsa evinde fazla yer kaplamıyorsa ve gözüne batmıyorsa ederi değerinde satabilirsin ama bu şartlar oluşmuyorsa mecbur verirsin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.10.24)
Eski eşyaları hiçkimse almıyor. Şahsen bel elden çıkaramıyorum. Sırf evden alsın götürsün diye çağırıyorum spotçuyu.
0
nuevo
(08.10.24)
Haa Bi de spotcuyla öldü fiyatına anlaşıyorsun sonra eve almaya geliyor ve diyor ki abi bunun burası şöylemis şu kadar vereyim diye daha da düşürüyor. İnan bana gelecek spotcu sana bunu yapacak.
0
dedeminhirkasi
(08.10.24)
valla koskoca buzdolabını sizden 400e alacak, seneye yazlıkçılara en az 4000e verecek. ben de olsam onun yerine belediyeyle ve eğer varsa stklarla görüşürdüm.
0
red g
(08.10.24)
Spotcuya vermezdim, bedavaya siradan birine vermeyi tercih ederim.
0
mbond
(08.10.24)
koca evi verdim ucuza avizeler 15k almıştım 300 liraya falan verdim
ocaklı fırın aynı şekilde en ucuzu sahibindende 5k olan şeyi 1k verdim(öncesinde 6 ay bekledim)

400 lirada çok ölücüymüş, kaç senelik dolap?
yeriniz yokmu dolap her zaman lazım ola bişey aslında?
0
eja
(08.10.24)
400 lirayı çocuklar harçlık olarak bile beğenmez.
Kendiniz araştırarak bir fakire verin.
0
diyecevaplandı
(08.10.24)
400 lira alıp bir sürü ağız kokusu çekeceğime hayrına birine verirdim. muhtarınıza sorun ihtiyacı olan biri muhakkak vardır
0
oekuklu
(08.10.24)
Muhtara sormayın var der kendine alır.
0
wasmashing
(08.10.24)
acelem varsa veya herşeyi tek seferde alacaksa veririm. parça parça satmak için uğraşamam.

ikinci elcilere sorun. yazlıktaki eski klimayı (çalışmıyordu) 3 5 kişiye sora sora 1000 liraya satıp tamir eden birisine verdi babam en sonunda.
0
inheritance
(08.10.24)
Onlara para kazandıracağıma çevremdeki ihtiyaç duyanlara veriyorum. Örneğin sitedeki görevliye vermiştim en son
0
tolgan
(08.10.24)
Kapının önüne koyarım gene de 400tl ye vermem.

ilan sitelerine uygun fiyattan koyun, ilk mesaj atana verin gitsin.
0
kimlanbu
(08.10.24)
spotçu 400'e alıp 5-6k'dan başlatıp satar o da minimum. muhtara 1-2 kişiye sor soruştur garibana ver gitsin. türkiye'de ikinci el beyaz eşya kolay satılmıyor maalesef
0
avatar is back
(08.10.24)
Ücretsiz verin ihtiyaç sahibi birisine, nakliyesini kendisi yapar.
0
screamshot
(08.10.24)
(15)

Aşı karşıtları haklı mı çıktı?

potasyum bebek
Niye genç herkes ölüyor bu aralar? Hepsi de kalp krizi ne tesadüfse. O zamanlar hepsine cahiller diyerek gülüp geçmiştik ama şimdi insan düşünüyor ya.
Niye genç herkes ölüyor bu aralar? Hepsi de kalp krizi ne tesadüfse. O zamanlar hepsine cahiller diyerek gülüp geçmiştik ama şimdi insan düşünüyor ya.
0
potasyum bebek
(07.10.24)
Herkes derken kaç kişiden bahsediyoruz.
Kaç kişi çlmüş fazladan.
Aşıdan öldüklerine dair elimizde bir veri var mı?
Velev ki aşıdan öldüler. Bu aşıdan ölenlerin sayısıyla, aşı bulunmasaydı covidden öleceklerin sayısıyla kıyaslandı mı?
Var mı bu veriler elimizde?
0
Mirket
(07.10.24)
Benim babam pandemiden ve aşı çıkmadan çok önce kalp krizi geçirip öldü, insanlar yüzlerce yıldır kalp krizi geçirip ölebiliyor, şu an kalp krizi nedeniyle ölenlerin aşı olmuş olmaları ortak bir korelasyon değil yani ve evet öyle düşünenler hala cahil benim için. Ayrıca ben 120 doz falan aşı oldum sanırım ben neden ölmüyorum, kardeşim de ölmedi, benim çevremde son 5 yılda kimse kalp krizi geçirip ölmedi, demek ki benim çevremdekiler ölümsüz, ya ölümsüz ya da aşı böyle bir şeye neden olmuyor, hangisi daha mantıklı?
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(07.10.24)
aşı olmuş ve "acaba olmasa mıydım lan?" diyen birisi olarak yazacağım.

birincisi elimizde net veri var mı? yok. benim babam aşıdan kısa süre sonra beyin tümöründen 55 yaşında öldü mesela... onun dışında 20'sinden 90'ına ailedir akrabadır kimseye hiçbir şey olmadı.

ayrıca şu an kalp hastalıklarına çok açığız. hareket az, besinler rafine şeker ağırlıklı, kursağımızdan düzgün bir şey geçmiyor. tıp gelişti filan da temel olay çocuk ölümlerinin azalması. yoksa 30-40 yaşına gelen biri yine pat diye kalpten gidebiliyor. hatta ihtimali eskiye kıyasla daha yüksek. çünkü dediğim gibi hareket etmiyoruz, kalitesiz şeylerle besleniyoruz. 50 yaşında çapa yapan adam yüksek teknolojiye erişimi olmadığı için ölebiliyordu eskiden. şimdiyse biz yüksek teknolojiye sahibiz ama korkunç yaşıyoruz. haliyle çat diye bi felç/kriz geldiğinde yapabileceğimiz pek bi şey kalmıyor.

ayrıca covid ilişkili ölümlerin tamamının aşıya bağlanmasını da tuhaf buluyorum. yahu bu zaten ölümcül bi hastalık? ölenlerin bir kısmı covid'ın bıraktığı hasar sebebiyle ölüyor olamaz mı mesela? belki ben 40 yaşında kalpten gidicem, zamanında covid aşısı olmuş diyecekler, halbuki olmasam belki 28 yaşında ölecektim?

farkındayım veriler de manipüle edilebiliyor, kesin doğruyu bulmak özellikle sıradan vatandaş için kolay değil ama ben bunun biraz algıda seçicilik olduğunu düşünüyorum. covid başladığından beri (görünürde covid'den tamamen alakasız sebeple) sadece babamı kaybettim ben. aşı olanı da olmayanı da sapasağlam. gerçi aşı olmayıp iki kişi ölmüştü sanırım.
0
mark greg sputnik
(07.10.24)
Algida seçicilik+1
Misal benim etrafimda sıfır kişi kalpten gitti. Demek ki hakli çıkan kimse yok. Nasıl algida seçtim?

Bir tane tanidigim var, genç cocuktu. Astim vs sorunu vardi. Covid dönemi asi maaşı olmam diyordu, umursamiyordu. Malesef covidden gitti. Yani gördüğümüz üzere tam tersi örnek de var.

Neyse birazdan damlar bir iki kişi de elimizde net bir veri yok. Türk halki zaten sagliksiz bir halk, gida kalitesi igrenc, spor yok, çalışma hayatı iğrenç, stres var, sigara çok. Burada kalpten gitmek sasirtan bir şey değil. Benim babam misal kalp krizi+ 3 stent üstüne 4 sene hala güne 3 paket sigara içmiş bir insan. Cahillik işte.
0
logisticsmanager
(07.10.24)
kalp krizi dünyada en yaygın ölüm sebebi. aşıdan önce de böyleydi sonra da böyle olacak. insanlar ölüyor zaten ve bunu aşıya bağlamak saçmalık.
0
jelly bear
(07.10.24)
@Mirket +1
Algıda seçicilik +1

Aşı cahilleri her şeyi aşı ile ilişkilendiriyor. Normal insanın bile aklında "acaba?" oluşabilir. He deyip geçin. Kimse 2020'den beri hızla artan ekonomik çökmeyi, ülke genelinde artan stresi, gelecek kaygısını, sosyal medyanının durumunu, düzensiz göçleri, aldığımız besinlerin düşen değerlerini, hastalığın vücudumuzda (özellikle solunum ve dolaşım sisteminde) bıraktığı hasarları vs. konuşmuyor. Bu saydıklarımın her biri ayrı ayrı bağışıklık sistemini çökerten şeyler. Öyle grip oldum geçti gitti gibi değil.

"Çikolatanın/domatesin tadı eskisi gibi değil" derken içeriğinin değiştiğini kabul ediyoruz ama "sağlıksız ve dengesiz beslendiğimiz için sağlığımız zarar görüyor" kısmını bağlarken zorlanılıyor. Miyokardit aşının yan etkileri içinde de var ama aynı zamanda hastalığın sonuçları arasında da yer alıyor. Hangisi, hangi sebeple kalp krizi sebebi olarak seçildi?

Ekleme: Aşı karşıtlarına göre ya 3 sene önce eylül ayında ölecektik ya hepimiz kısır olacaktık ya da aşıyla ekledikleri çiplerle bizi kontrol edeceklerdi. Cidden çok haklılarmış ahahaha
0
nawar
(07.10.24)
Yiyecek kalitesi çok bozuldu bence bununla da çok ilgisi var.

Ek olarak, kimse pek şunu düşünmüyor ama bir iki eski kuşak doğal seçilimle büyüyordu. Anneannemin falan ölmüş kardeşleri var. Sağlıklı olanlar devam ediyordu. Şimdi her çocuk modern tıp sayesinde büyüyor. Fakat büyüyünce de genetik bazı sıkıntılar varsa onlar ortaya çıkıp sorun yaratıyor işte. Nedense kimse bu açıdan bakmıyor.
0
nhk ni youkosu
(07.10.24)
mRNA aşılarının yan etkisi olarak görülebilen miyokarditin görünme olasılığı, covidin yan etkisi olarak görülenden çok daha düşük, göz ardı edilebilir bir seviyede hatta. Onun dışında üstteki yorumların hepsine +1. Aşı karşıtları benim için hâlâ cahil ve söyledikleri herhangi başka bir şeyi de ciddiye almama konusunda bir gösterge
0
nundu
(07.10.24)
amerika'ya giris icin asi gerekiyordu. istemeden zorla oldum. 2022 basinda. 2024 yilinda kalp problemleri yasamaya basladim. tansiyon yukselmesi, tasikardi, aritmi vs.

ancak asiri stres altindaydim ve icki, sigara, esrar, kahve kullaniyordum. simdi hepsini biraktim umarim duzelirim.
0
antikadimag
(07.10.24)
Haklı çıktılar.
Şu an bulmam zor ama tanınmış ilaç şirketi yetkililerinin bile aşıların yetersizliği veya yan etkileri hususunda itiraf niteliğinde açıklamaları oldu.
Covid için testleri vs ile beraber 5 yılda ancak hazır olur denen aşılar 1 yıla yakın sürede hazır hale geldi ve % 95-99 etkili diyerek reklamları yapıldı uygulandı.

Kalp krizleri sonucunda ölenlerin aşı durumunun ne olduğu hususnda açıklama, ayrıntılı otopsilerinin yapılmaması ayrı husus.
Almanya'da olanların aşı hususnda zarar görenlerin açtığı davaları da duymaması imkansız.
Davaların nasıl sonuçlandığını bilen varsa belirtirse iyi olur.
Tazminat almaları da söz konusuydu.

Ayrıca bazı ülkelerin meclisindeki bu durumu ele aldığı konuşmalar,yabancı doktorların açıklamaları Türkçe alt yazılı olarak sosyal medyada da paylaşıldı.

Daha geçen 1-2 aylık sürede maymun çiçeği virüsü yaygarası koparıldı ama her devlet şu an kendi derdiyle uğraştığından ilgi görmedi ve bu yöndeki haberler bıçak gibi kesildi.
Şu an ses seda yok.
Bizdeki ana medya da böyle kriz ve dert, korku içeren haberleri sever doğrusu.

Evet aşı da lazım ama kimin eliyle bu işler yürüyor bunu da iyi bilmek anlamak lazım.
Bir devlet, vatandaşlarını dışarıdaki bazı kurum ve yapıların kendince söylemlerine,uygulamalarına bırakmamalı.
Salgına bağlı aşı konusu, küresel uygulamalardan sadece biri.
Olaya daha büyük ölçekte bakmak lazım. Mesela devletlerin dışında çok büyük sermaye sahibi aktörlere.
Böyle krizlerde kimin kazandığına.
Salgında insanlar, devletler kaybetti.
Özel şirketler, internette bilişim alanında söz sahibi teknoloji firmaları ve herzamanki gibi bankalar kazandı.

Tuhaf değil mi?
Dünya nüfusunu azaltmak istemenin savaş dışında daha bir çok yolu var.
Konu uzun ve daha insanlara ssözde sağlık için takılmak istenen çiplere bile gelmedik.
0
diyecevaplandı
(07.10.24)
Aşı ve kalp krizi çipler düz dünya, yeterince gerizekalıysanız hepsine inanabilirsiniz.
0
Bir ben var benden şurada
(07.10.24)
şu anda hiç pandemi olmamışcasına, gözümüzün önümde capcanlı insanlar günler içinde ölmemiş gibi kalabalıklarda geziyoruz, otellerde konaklıyoruz, konserlere gidiyoruz. bunun tek sebebi aşıdır. aşı karşıtlığı nankörlüktür, hem de insanoğlunun en büyük icatlarından birine karşı nankörlüktür. yapmayın.

çok kötü besleniyoruz. denetim yok, al işte sözde çok müslüman yusufta domuz eti çıkmış. gençler alkol alamadığından redbul denen garabete da dadanıyor. kırk yıllık kamyoncu gibi sigara içiyorlar. ya ne olacağıdı?
0
titanyum22
(07.10.24)
1 örnek ile olayı aşıya bağlayamayız ama aşı öncesi angio olup sorunu olmayan birey bi kaç biontek aşısından 1 sene sonra yarı kalp krizi geçirip 4 damarı değişti. ben şahsen pişmanım.
0
eja
(08.10.24)
buna cevap vermek için kontrollü olarak kalp rahatsızlığı olmayan yeteri kadar fazla bireyi kontrol ve deney grubu olarak ayırıp deney yapmak lazım. hatta o da yetmez, deney grubundaki kalp rahatsızlığından ölenlere detaylı otopsi yapıp ölüm nedenlerini aşıya bağlamak lazım.

şu durumda "yok öyle bir şey" de diyemeyiz, "aşıdan dolayı kalp rahatsızlıkları oluşuyor" da diyemeyiz. tamamen tesadüf de olabilir, gerçekten aşı kalp rahatsızlığı da yapıyor olabilir.
0
kibritsuyu
(08.10.24)
kibritsuyu +1

Bu sorunun cevabini bilemeyiz. Bilim biraz otorite haline gelmis ve astigim astik takiliyor. Bir kisi bilim adami iken, bir gorusu yuzunden direk aforoz edilebiliyor. Bilimsel olarak arastirilip sonuca baglanmis konularla ilgili bir problemim yok esasinda ama bilimin dogasina aykiri sacma bir ozguven goruyorum.
0
mbond
(08.10.24)
(10)

ülkede kara para varsa neden ekonomi bozuk

anon1m
Soru başlıktaTeşekkürler
Soru başlıkta

Teşekkürler
0
anon1m
(07.10.24)
Ekonomi bozuk değil ki, ekonomi sermayenin yanında, ücretler baskılanıyor, şirketler ve bankalar rekor kârlar açıklıyor
0
grimavi
(07.10.24)
Şu ana kadar çoktan kepenk indirmediysek kara para sayesindedir diye düşünüyorum ama aynı şeyden konuştuğumuza da emin olamadım.
0
Mirket
(07.10.24)
Kara paranın sahibi sorunlu ekonomiden zarar görenler değil ki.
0
diyecevaplandı
(07.10.24)
Yetiş ya Pablo Escobar
0
🌸anon1m
(07.10.24)
kara parayı piyasaya sürmüyorlar ki, kendi aralarında döndürüyorlar. biz ağzımız açık bakıyoruz
0
titanyum22
(07.10.24)
kara parayi emeklilere dagitmiyorlar kanka.
0
baldur2
(08.10.24)
Kara para sayesinde ayakta duruyoruz +1

Yoksa bir tomar parayla bir ekmek alacaktık bence. Kendi ceplerine giriyor birçoğu ama ülke içinde de dolaşıma giriyordur bir kısmı. Lüks mekanlar, arabalar, rezidanslar, eskortlar aracılığıyla esnafa vs. de gidiyordur ufak ufak. Sana bana gelmiyor zaten biz piramitin en altındayız maaşlı çalışan köleler olarak.
0
chicha_v2
(08.10.24)
Kara paranın ülkeye hiçbir faydası olmaz. Sıcak para çok hareketlidir yurt dışında değil de burada tutuluyorsa bir şekilde seni sömürmeye gelmiştir.

Sosyal, siyasal ve hukuk düzenini bozar. Çok dengesiz olaylarla karşılaşırsınız.

Gelişi siyasi ve sosyal kriz gidişi ekonomik krize neden olur.
0
hebanon
(08.10.24)
ekonomi bozuk lafı çok genel ve hiç bir anlam içermeyen bir laf. ekonomi sana bozuk iken başkasına bozuk değil.
0
abelardo
(08.10.24)
kara para temiz parayı kovar. çok bilinen bir ekonomik ve sosyolojik gerçek.

haliyle, temiz iş yapan, işinde gücünde namuslu vatandaşın parası da gitgide yok oluyor.

önceki cevaplara da katılıyorum. kara paranın az bi kısmı da olsa dolaşıma giriyordur. piyasaya can suyu oluyordur. ancak önemli ve büyük kısmının yurtdışında olduğuna adım kadar eminim. yani çok büyük kısmının vatandaşa faydası yok.

bi de ekonomi bize bozuk. ekonomik hiyerarşinin üst tarafında olanlar için hiç öyle görünmüyor.

ayrıca bakınız servet transferi ve ilintili kavramlar.
0
biseysorcaktim
(08.10.24)
(12)

Tas kafa arızalı erkek saç modeli ilk kimden çıktı?

Cesario
https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcSB_Y3t2r-U1IbklZAf9LVBz59_ZS3-GnT2FuXBcS7jOJI1wo_5cK1lvxyj&s=10İlk kimden yayıldı bu akım?Çoğu neden arızalı gerçekten, kavgaya meyilli vs?Saç şekli böyle olan birini gördüm mü uzak durmaya çalışıyorum hır gür çıkmasın diye.
encrypted-tbn0.gstatic.com

İlk kimden yayıldı bu akım?

Çoğu neden arızalı gerçekten, kavgaya meyilli vs?

Saç şekli böyle olan birini gördüm mü uzak durmaya çalışıyorum hır gür çıkmasın diye.
0
Cesario
(06.10.24)
tüm dünyada yaygın bir model, bizim ülkeye özgü değil.

ülkedeki genç erkeklerin büyük çoğunluğu arızalı, saç kesiminden bağımsız. saç modeli arızayle bağlantılı olsaydı yurtdışındaki gençler de öyle davranırdı.
0
titanyum22
(06.10.24)
Hiç bilmiyorum ama aşırı itici geliyor "aaa bak buna da yakışmış şimdi" dediğim olmadı şu ana kadar.
0
kullanicadi
(06.10.24)
O modele Kürt tıraşı deniyordu. Bayadır var yeni bir şey değil.
0
ferenc
(06.10.24)
Bizim ülkede keko arabesk müptezel rapçiler ve T*kT*k ile yayıldı. Diğer ülkelerde ne ile bilmiyorum.
0
nawar
(06.10.24)
90'ların ortasında doğudaydım.
ergenliğe yakın zamanlarımız.
Doğulu kürt arkadaşlar "oğlan traşı" derdi. Oğlandan kasıt gay tabi.
Güney Amerika ülkelerinde de yaygın bir şekil.
Şimdilerde ise suça meyilli 3-5 kişilik gruplarda yaygın
0
diyecevaplandı
(06.10.24)
1. Dünya Savaşından kalmadır. 2. DS öncesi ve sonrasında da çok yaygındır.
Asker tıraşı ya da Amerikan tıraşı da denir
Savaş zamanlarında temizlik zordur. Hastalık yaygındır.
Saçlar 0 sıfıra vurdulurdu. Fakat bazı uyanıklar yanları sıfır, üstü 2-3 yaptırırdı.
0
ankarakecisi
(06.10.24)
Valla ilk demek dogru olmaz belki ancak benim aklimda bu tarz sac ilk olarak (bkz: kim jong-un) ile vucut bulmustur. Belki daha oncesinde falan bircok kisi bu tarz sac tirasini tercih etse de oyle dikkat cekici bir yani yoktu. Tabii diger yandan belki (bkz: inglourious basterds ) filmi de etken olmus olabilir. Klasik berber dukkanlarinda hep brad pitt resmi oldugundan o tarz bir olayla da tarz birazcik degismis olabilir.
0
j r r tolkien hayrani
(06.10.24)
yanlar kısa üstler uzun kalsın diye diye bu model çıkmış olabilir
bu kesime uygun kafa yapısı çok az
ama inatla niye kestiriyor herkes onu da bilmiyorum

genelde futbolculardan yayılıyor bence
0
bir soru sorcam
(06.10.24)
Sıfır bir den sonra patladı bence
0
rodeocu
(06.10.24)
Benim berber Adana'da cekilen 01 diye bir dizi varmis, onun sayesinde populer oldu demisti. Yani ilk o diziden cikmamistir ama o sayede yayilmis.
0
sertac akin
(06.10.24)
Diyarbakır tıraşı bu.
0
mikahakkinen
(06.10.24)
merhaba. "the hitler youth haircut" olarak görsellere bakabilirsiniz. wiki de "undercut" başlığıyla toplanmış.
0
libertine
(06.10.24)
(14)

korkarak yasamak

aferin cok iyi dusunmussun
sorum ozellikle kadin arkadaslara,son gunlerdeki cinnet hali yuzunden sokaga ciktigimda cok stres oluyorum. aksamustu bile olsa omzumdan arkaya bakiyorum, pejmurde giysili insanlar kadin erkek fark etmeden beni cok tedirgin ediyor, karsidan gelen adam beni bicaklar mi, takip ediliyo muyum, tam metro
sorum ozellikle kadin arkadaslara,
son gunlerdeki cinnet hali yuzunden sokaga ciktigimda cok stres oluyorum. aksamustu bile olsa omzumdan arkaya bakiyorum, pejmurde giysili insanlar kadin erkek fark etmeden beni cok tedirgin ediyor, karsidan gelen adam beni bicaklar mi, takip ediliyo muyum, tam metro gelirken biri arkamdan iter mi gibi manyakca seyler aklima geliyor.
paranoyak mi oldum? yasadigim muhit cok nezih olmasa da cok da kotu degil, kalabalik icinde bile gerginim artik.
sizce napmali?
0
aferin cok iyi dusunmussun
(06.10.24)
ha bi de boyle korktugum icin kendimi kotu hissediyorum, butun bunlari ve benzerlerini yasayan kadinlara saygisizlik ediyormusum, sanki tek derdim benim basima gelmesiymis ve ben olaya yuzeysel yaklasiyormusum diye kendime kiziyorum ama korkmama da engel olamiyorum. boyle hissetmem normal mi?
0
🌸aferin cok iyi dusunmussun
(06.10.24)
sanırım buna kitle travması veya ikincil travma gibi bir şey deniyordu. yaşadığın durum normal. ilerlerse bir uzmana görün.
0
phonex
(06.10.24)
korkmayın. burada da varlığı olan incel alçakları sevindiriyorsunuz. bulabildiğiniz herhangi bir silah, bıçak, ne sizi rahat ettirecekse onu taşıyın yanınızda. alabiliyorsanız silah alın. yivli tüfek evde bulundurma şartıyla ruhsatlı alınabiliyor. biber gazı, muşta, elektroşok ne varsa beraberimizde taşıyacağız ve tacizin/saldırının herhangi bir türü karşısında susmayacağız. kız kardeşimize yapılan tacizi/saldırıyı gördüğümüzde de susmayacağız ve tepki göstereceğiz, gerekirse sırf bağırarak da olsa o tepkiyi göstereceğiz. tiz kadın sesinden rahatsız olanları daha da rahatsız edeceğiz.

her konu açıldığında da bunların ne kadar alçak yaratıklar olduğunu anlatıp bilmeyenleri konu hakkında bilgilendireceğiz. nitter.poast.org

bu iki kız boşuna ölmedi, artık bir uyanış var görüyorum. nihayet incellerin canına ot tıkanacağı günler geldi.
0
titanyum22
(06.10.24)
Korkuyla yaşanmaz.
Böyle olayların başınıza gelme olasılığı çok yüksek değil hala.
0
parka
(06.10.24)
Tedbir alın ama sakin olun.
sürekli panik doğru değil.
sosyal medyaya o kadar dalmışısız ki bizi şahsen içinde olduğumuz hayatın gerçeklerinden uzak bir hale getirmiş.
Gününü 10 saat bilgisayar oyunuyla geçirenlerin etrafa çevreye piksel piksel bakması da onun normali.

Korkuyla yaşayan bir kız daha.
Ama adamlar hırsız falan değilmiş:
streamable.com
Olan biteni düşünmek gerekir her daim gelecek hakkında kötü olasılıkları hesaplamakla da bir hayat geçmez.
0
diyecevaplandı
(06.10.24)
ben bir cezaevi çalışanıyım akşama kadar suçlularla beraberiz. genel gözlemim ve istatisktiki bilgilerde bunu destekliyor, suçların yüzde 90nı madde etkisinde gerçekleşiyor. büyükşehirde yaşayanlar için bu tarz suçlulara denk gelme oranı çok yüksek. anadoluda iseniz güvenilir muhitlere oturun oturamıyorsanız da biber gazı bıçak çakı vs ile gezin. ama en önemli şey korktuğunuz belli etmeyin. bu adamlar ezebilecekleri kişileri buldular mı eziyorlar. cezaevi ve sokak kültürleride böyle baskın karakterler eziyet eder. eziyet ede ede eziyet edile edile büyümüş toplumun eğitimsiz ve kontrolsüz kesimi bu arkadaşlar.
0
mikahakkinen
(06.10.24)
korkmak gündemimde yok. mezarlıktan falan geçmiyosam gece yarısı korkmam yani. gündemdeki negatif haberleri asla izlemiyorum, sosyal medyada direk geçiyorum. sizde öyle yapın. evet çok korkunç insanlar var ama çok güvenilir insanlar da var ve size hep o güvenilir insanlar denk gelecek.
0
kurcalamabozarsin
(06.10.24)
yanınızda bıçak biber gazı gibi şeyler taşıyın.şimdi gelecekler diyecekler bıçak taşıma falan diye ama korkma adam bıçaklasanda ölmedikten ve sakat kalmadıktan sonra kolay kolay ceza almazsınız kadın olduğunuz için.
0
komando kani var bende
(06.10.24)
Seni çok iyi anlıyorum ve yadırgamıyorum sana korkma vs de diyemem kadın erkek herkes için inanılmaz boktan bir Türkiye'de yaşıyoruz ve sistemli bir şekilde bu hale getirildik, ben "korkma senin başına gelme ihtimali az" gibi telkinlerde bulunanları da anlamıyorum ne yazık ki surlarda öldürülen kızlar için de ihtimal düşüktü ya da ne bileyim birkaç sene önce yolda kendi halinde yürürken kılıçla kafası kesilip öldürülen bir kadın vardı onun için de ihtimal yok denecek kadar azdı belki de ama insanın başına gelince o %0000,1 olan ihtimal bir anda %100 oluyor gördüğünüz gibi. Onların yaşadığını burada herhangi bir kadının yaşamama ihtimali yok ne yazık ki ya da arkadan selektör yaptı diye bir erkeğin trafikte aracından indirilip öldürülmeme ihtimali de yok, herkes yaşayabilir herkesin tedbirli olması şart. Tamam şu an herkes gördüklerinden dolayı travma sonrası stres bozukluğu yaşıyor tabii ki bu derece korkuyla yaşamayacağız ama kimse de "ya ben rahatım aga" dememeli.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(06.10.24)
x.com

x.com

Korkunun fotoğrafı deseler şu zavallının yüz ifadesi derdim. Yazık yaa
x.com
0
Mirket
(06.10.24)
Araba alma durumun varsa her yere arabayla git gel. Yoksa yanına arkadaş bul.
0
gabe h coud
(06.10.24)
normal ancak böyle yaşamaya devam edersen olabilirsin.

bununla ilgili çalışmanı tavsiye ederim. türkiye'de hiçbir zaman kadın olarak güvende değiliz.

martial arts sana özgüven kazandırabilir. savunma sporu her birimizin öğrenmesi gereken bir spor dalı.
0
janderzel zartanyan
(06.10.24)
reyting yaptigi icin kadin cinayetleri daha cok paylasiliyor ama istatistiksel olarak erkeklerin erkekleri öldürme orani erkeklerin kadinlari öldürme oranindan cok daha fazla. fakat her sekilde temkinli olmak lazim.

ben almanya'da da ayni paranoyayi yasiyorum ki görece güvenli bir yer denebilir. kisisel aldigim önlemleri sayayim
1) ne yaparsam yapayim, nereye gidersem gideyim mutlaka en az bir kisi benim ne yaptigimi, nereye gittigimi biliyor.
2) eve gelirken anahtari kapinin önünde degil önceden cikariyorum biri arkamdan bana yetisemesin diye
3) araba, bisiklet park ederken tenha bir yere degil giren cikanin cok oldugu bir yere park et
0
sonsuz
(06.10.24)
Sonsuz doğru bir şey söylemiş aslında. Erkekler kadınlardan daha çok öldürülüyor. Bu da şu anlama geliyor aslında, kadın olmakla çok da ilgisi yok olayın. Kötü insanlar kötülük yapmaktan artık korkmuyorlar ya da çekinmiyorlar. Herkes herkese istediğini yapabilir ama düzgün insanlar birine salak bile diyemez çünkü birine hakaret etmek çok kötü bir şey :(
Kötü bir ayrılık döneminden geçtiğim için etrafımdaki çoğu kişi evlensen rahatlayacaksın(sevişsen diyemiyor kuzularım) falan diyorlar ama son yaşanan olayda kızın surdaki bedenini görünce herkes bi triplere girdi ahahaj.
Geçen yıl yaşanan depremde de aynısı olmuştu. Tanıdığım çoğu insan bir süre kendine gelemedi, ev hatta şehir değiştirenler oldu. Ben ise yaklaşık 3 sene önce falan deprem korkusuyla doktorluk olmuş ve aylarca uyumamıştım. O dönem inanılmaz sakindim ve insanlar duyarsız olduğumu düşünmüşlerdi.
Hayır canlarım. Ben insanların artık gözlerini kulaklarını kapatıp mutlu mutlu yaşayamadıkları şeyleri zaten sürekli gördüğüm ve izlediğim için o an şok olmuyorum sadece. Sürekli korku halindeyim zaten.
Antidepresanlarla ayakta duran ve okuma yazmayı gazete okuyarak öğrenmiş biri olarak tavsiyem sakin olmanız. Babam da fazla okurdu, zor bir yerde askerlik yapıp 80 dönemini yaşamıştı. Emniyetle çalışıyordu. Tam bir haber bağımlısıydı. Sonuç 56 yaşında demans hastası oldu. Kaldıramadı.
Yapacağınız şey sakin olmak. Ben arabasız tuvalete bile gitmiyorum. Kimseyle kavga etmiyorum. Anneme sövseler ama babam :(( modundayım. Ama günün sonunda artık kaçacak bir noktada olmazsam tek başıma da gitmeyeceğimi söyleyebilirim. Nefes alan her varlığı insan olarak görmüyorum. Bu yüzden nefes alan her varlığa karşı aynı etik ve ahlaki değerlerim yok. Bana, canıma malıma aileme varlığıma düşman kimseye karşı herhangi bir şey hissetmiyorum. Kafam oldukça rahat diyebilirim.
Hayatınızı yeniden düzenleyeceksiniz ne yazık ki. Dışarıya çıkmamak, eğlenmemek, daha usturuplu giyinmek, ne bileyim bir şey bir şey yapmamak çözüm değil. Bunlar çözüm olsaydı afganistan kadınlar için dünyanın en güvenli ülkesi olurdu. Şunu yapmazsam başıma bir şey gelmez diye bir şey yok. Karşıdakiler için sınır yok çünkü. Onlardan güçsüz olmanız yeterli. Kadın, erkek, çocuk, hayvan ayrımları yok. Güvenli ya da güvensiz yer ayrımları da yok. Güneş ışığıyla ya da ay ile de ilgilenmiyorlar. Zarar verebilecekleri her şeye zarar veriyorlar. Çok basit aslında.
Kendinizi korumak için daha akıllı olmak zorundasınız benim anladığım şey bu. Allah korusun ama bir gün yaptığınız şeyler yeterli gelmeyebilir. O gün için müthiş bir söz var. Benim anam ağlayacağına onunki ağlasın. Bu kadar basit.
Size abarttığınızı söyleyenleri de takmayın. Güvenli yerlerde allahın şansı kulları bu tür akıllar vermeyi seviyorlar. Sizi kısıtlamaya çalışanları da takmayın, azcık haber izleyen biri suçların sadece gece vakti ıssız sokaklarda kadınlara karşı işlenmediğini de bilir. Bunların hepsi bana göre saçmalık.
Değişik bir tür savaşta gibi hissediyorum ben kendimi. Hayatta kalmaya çalışıyorum. Kadın ya da erkek düzgün insanların hepsi farkında olarak ya da olmayarak bunu yapmaya çalışıyor aslında.
Daha akıllı ve daha dikkatli olacağız. Karşıdakilerin kafası çoook rahat. Bizimkinin de rahat olması lazım.
0
mrvln
(07.10.24)
(4)

Trafikte Yaşanan Bazı Aksilikler

hasco912
Arkadaşlar selamlar. Yaklaşık 1 senelik sürücüyüm. otomatik heçbeke biniyorum. Toplam da 2.000 km kullanmışımdır, keyfe keder biniyorum. Kurallara, hız sınırlarına, sollama, dönüş, ışık vs neyse tüm kurallara uyarım. 70-90 arası hız yaparım. Ancak bazen başkalarının yaptığı bazı hataları telafi eder
Arkadaşlar selamlar. Yaklaşık 1 senelik sürücüyüm. otomatik heçbeke biniyorum. Toplam da 2.000 km kullanmışımdır, keyfe keder biniyorum. Kurallara, hız sınırlarına, sollama, dönüş, ışık vs neyse tüm kurallara uyarım. 70-90 arası hız yaparım. Ancak bazen başkalarının yaptığı bazı hataları telafi ederken, veya kendim yaptığım hatalardan dolayı zaman zaman tehlikeli olabilecek şekilde diğer bir araç/araçlarla yaklaştığım oldu. örneğin bugün sollamaya çıktığımda, bir ilerdeki sağdaki arabanın (büyük suv gibi bişeydi) şeridi ortalaması nedeniyle ben de şeridimin soluna yanaşmak zorunda kaldım ve soldan geriden gelen araca da fazla yaklaşmış oldum. yani düz yolda giderken bile böyle şeyler yaşamak normal mi? iyi sürücüler böyle şeyleri nadiren veya hiç mi yaşamıyor. bunun normali nedir. araç kullanmamam mı gerekir? (bunun dışında dar bir sokakta karşıdan gelen araca yol vereyim derken fazla yanaşınca tamponun altını hafif sürtmüştüm ama bunları saymıyorum. tehlikesi olmadığından ciddiye almıyorum)
0
hasco912
(05.10.24)
Hata yapmadan öğrenilmez. Hiç kimse sıfır hata ile kullanmıyor. Herhangi bir hayatı tehlikeye atacak hata yapma, yeterli. Rahat ol.
0
Mirket
(05.10.24)
sollamalarda sola yanaşman mühim değil olabilir yanaşabilirsin ama karşıdan gelen araca fazla yaklaştım diyorsun zaten sollamaya çıkarken karşıdan gelen aracı görmen lazım görmüyorsan sollamaya çıkmayacaksın. yani hata senin yanaşman değil görmediğin yola çıkmandır.

karşıdaki adam da acemi olabilir panik yapıp üstüne kırabilir sen panik yapıp sağ şeride erken girersin arabanın kıçı diğer arabaya çarpar vs vs bunlar uzar gider. kısacası önünü görmediğin yerde sollamaya çıkılmaz
0
respect
(05.10.24)
Hatalar da öğreticidir.
Sağa sola dönerken, sollarken aynalara bakmak önemlidir.
Sollamaya başlanacağı sırada arkadaki araç artık bu alana girdiyse geçmesi beklenir.

i.hizliresim.com

Tecrübeli sürücüler de hata yapar.
İnsan sonuçta araca binerken kendi beyni ve kişiliğiyle biniyor.
Araca binen sürücü, hata yapma payını veya olasılığını dışarıda bırakmıyor.
0
diyecevaplandı
(05.10.24)
Ben de istanbul ici 6 aydir falan 2000km yol yaptim ayni sayiliriz. Benim 6 ayda ogrendigim sey sakinligini korumak oldu. Baglanti yollarina girip cikarken 3 serit birden degistirip tarali alanda onume kiranlar mi dersin kopru girislerinde sol seritte onu bombos 90km hizla giderken aniden frene basip duranlar mi dersin, makas atanlari ve motorculari saymiyorum bile. Bu tiplerin senin acemi ya da usta olmanla ilgisi yok varlar ve malesef hep var olacaklar. O yuzden dedigim gibi sakin kalmak panikle ani manevralar yapmamak ve surekli ayna kontrolu seni buyuk kazalardan korur.
0
ceann deas
(05.10.24)
(8)

Hammadde bitince ne olacak

the sound and the fury
Son petrol son cam plastik vb hammadde bitince ne olacak? Daha kötüsü ilerde susuzluk olacak o zaman tasarruf da yetmez insan sayısı artıyor. Türkiye nüfusu 200 milyon olacak diyenler düşünüyor mu bunu? Nijeryaya mesela ne olacak merak ediyorum kaynaklar yetiyor mu nüfusu yok eşit dağıtım olmadığı i
Son petrol son cam plastik vb hammadde bitince ne olacak? Daha kötüsü ilerde susuzluk olacak o zaman tasarruf da yetmez insan sayısı artıyor. Türkiye nüfusu 200 milyon olacak diyenler düşünüyor mu bunu? Nijeryaya mesela ne olacak merak ediyorum kaynaklar yetiyor mu nüfusu yok eşit dağıtım olmadığı için kaynaklar tükenmiyor mu
0
the sound and the fury
(03.10.24)
Ya simdi derler ki ama iste ek kaynaklar bulundu, sondaj teknolojisi gelisti falan filan. Butun bunlar olabilir ama sirf propagandasi yapiliyor diye islerin o yonde ilerleyeceginin garantisi yok. Zaten tamamen hakli da olsalar, kaynaklarin yeniden kullanimiyla ilgili cesitli calismalar var. Petrol ihtiyaci da elektrikli araclarla azaltilacak, yani oyle olacagi iddia ediliyor.

Bu arada ilk cumlemi suna istinaden yazmistim; 90'larda okullarda soylenen seylere gore petrolun coktan bitmis olmasi falan gerekiyordu.
0
mbond
(03.10.24)
su dışında diğer kaynaklar için endişe edilecek durum çok uzakta bence.
teknoloji geliştikçe yeni materyaller de üretiliyor. yeni teknikler ile madenlerden daha fazla verim alınıyor ya da yeni cevherler keşfediliyor.

90'lardaki petrol bitecek geyiği bildiğim kadarıyla yalan değildi. o zamanın teknolojisi ve finansal imkanları ile elverişli olan kaynaklar azdı ve muhtemelen onlar tükendi. ancak yeni yöntemler, yeni kaynaklar bulundu ya da çıkarma maliyetleri düştü. şimdiki kaynaklar da belki 50 yıl sonra bitecek ancak o zamana dek yeni kaynaklar bulunabilir.

su'ya girmiyorum. o ciddi ciddi endişe etmemiz gereken bir şey. para olmadan su içilmiyor ülkemizde ve ciddi bir para ayırmaya başladık gün be gün.
0
biseysorcaktim
(03.10.24)
Eskiden kocaman tarlada az miktarda domates üretilebiliyordu. Şimdi küçücük serada çok fazla domates üretiliyor.
Eskiden petrol herşeydi. Şimdi yenilenebilir enerji kaynakları teknolojisi hızla gelişiyor.
Deniz suyunu arıtıp kullanan ülkeler var.

Yani teknolojideki ilerleme sorunu çözecek.

Ancak şöyle olacak. Dünya aşırı hızla çölleşecek. İnsanların çok büyük bölümü şu an Afrika'da örneği görüldüğü üzere hızla sefalete ve açlığa kurban gidecek.
Diğer insanlardan zenginlikle ayrışmış mutlu azınlıklar mutlu mesut yaşamaya devam edecek.
0
Mirket
(03.10.24)
@mirket sadece insanlar değil hayvan nesilleri de risk altında. Çoğunun nesli tükenecek o halde.
0
🌸the sound and the fury
(03.10.24)
Dünyanın %70'i su onun da %97'si tuzlu su, tuzlu suyun filtrelemesini pratik hale getirip su sıkıntısını aşabilirler, bu süreçte tabii deniz hayatı biraz sekteye uğrar dünyadaki oksijenin büyük bir kısmını üreten Algler ufak ufak ölür ama o zamana kadar zaten insanlık onun da çözümünü bulacak kadar ilerler bilimsel anlamda. Enerji için de nükleer enerji gibi olabilecek en temiz ve neredeyse "yoktan" enerji üreten enerji kaynağı var, nükleer enerjide stabil üretimi olan Fransa gibi ülkeler enerjinin kralı olur, gerçi önceden petrolde Araplara muhtaçtı dünya ama nükleer enerji üretimi çok daha basit ama coğrafya olarak böyle santraller kurması riskli olan Türkiye gibi Japonya gibi ülkeler ne yapar bilemem yine birilerine muhtaç kalırız ya da santral kurup çalıştırmayı beceremeyip patlatarak dünyanın içinden geçeriz :)
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(03.10.24)
Sürekli olarak yokluk, kıtlık haberlerinin ardındaki ana kaynağa bakmak gerekiyor.
İleride yapılması küresel planlar için arada bir çıkan haberler sadece.
Dünyanın sanılandan daha zengin kaynaklara sahip olduğunu düşünüyorum.
Afrika bile hala fakirse batının yıllar yılı sömürmesiyle fakir. Oysa toprağı ve yeraltı kaynakları oldukça zengin bir yer.

2025te de uzayda bir şeylerin olması söz konusu. Belki de uzaylılar gelecek (!) Plan bu yönde.
Küresel bir vicdan, ortak bir farkındalık, ortak savunma gücü için böyle haberler gerekli.
Singularity kavramını iyi anlamak lazım.

Hammadde bitmeyecek. Sadece yapay krizler yapay kıtlıklar oluşturulacak.
Covid döneminde olanları unutmamak lazım .
0
diyecevaplandı
(03.10.24)
Adapte olunabilecek noktaya kadar adapte olunacak; bu tabi ki ölümlerin artması vb. demek. Ancak adapte olamayacağımız bir nokta gelirse de kökümüz kuruyacak işte. İnsanlık tarihinde buna benzer dönemler ve yok olmanın eşiğinden döndüğümüz zamanlar var. Bir kaynak direkt olarak tükenmese de ona erişimin zor ya da imkansız hale gelmesi (Mesela iklim değişimi nedeniyle güneşten yeterince faydalanamamaız bu arada da her yerin buzullarla kaplanması) bu bağlamda düşünülebilir.
0
salihdt
(04.10.24)
kesfedilmeyen hammadde, kesfedilen hammededen cok daha fazla oldugu icin oyna dewamke. 30 sene once araplarin petrolu 30 sene icerisinde bitecek deniyordu, adamlar her zamankinden daha zengin su anda:D
0
baldur2
(04.10.24)
(17)

Fazla mı asılıyoruz hayata?

gabe h coud
Her gün milyonlarca insan ölüyor. "Otomobilin çarptığı x kurtarılamadı." İnsan tek bir cümleyle sonsuzluğa uğurlanıyor.Ölüm bu kadar gerçek ve yüksek bir ihtimalken fazla mı ciddiye alıyoruz hayatı?
Her gün milyonlarca insan ölüyor. "Otomobilin çarptığı x kurtarılamadı." İnsan tek bir cümleyle sonsuzluğa uğurlanıyor.

Ölüm bu kadar gerçek ve yüksek bir ihtimalken fazla mı ciddiye alıyoruz hayatı?
0
gabe h coud
(03.10.24)
Istatiksel olarak cogu insana araba carpmiyor ve uzun bir yasam sürüyorlar.

O yüzden ciddiye almaya devam.
0
sonsuz
(03.10.24)
fazla ciddiye alıyoruz
sana 15 senedir bu sitede bakanlar, dünyalık kaygısı tarafından kuşatılıyor
iç muhasebe konusunda da evvela başka merhaleleri katetmen lazım
0
lambırcek
(03.10.24)
belki yarin olurum bosver diye yasarsan zaten hic yasamazsin ki, asil olecegini bildigin icin hayata asilmalisin. en dindari, spiritueli bile hic olmeyecekmis gibi yasiyor, diger dunya cennet diye sayiklayan haci amcanin 25 tane dairesi var :D

o yuzden basmaya devam.
0
baldur2
(03.10.24)
baldur +1

yardirmaya devam..
0
cooperr
(03.10.24)
Ciddiye alanlar, ciddiye almadan rahat yasayanlara özenenler aslinda.
0
Yourcousinmarvinberry
(03.10.24)
Haklısın.

Ölüm aslında bize çok yakın.
Bizler kendi nasibimizden uzak olan maddi isteklerimiz uğruna oldukça fazla zaman harcıyoruz.

İşin tuhafı ölümden bahsetmek bile maddiyatla gözü kapanmış insanlar için rahatsız edici, uzak durulması gereken bir konu olmuş durumda.

Yaş 40 ı aştı ve ölen için minarelerden yükselen sela sesleri çocukluktaki gibi gelip geçici bir etki uyandırıyor uyandırmıyor. Aksine Bilmediğimiz yer ve zamanda sıranın bize daha da yaklaştığını gösteriyor.

“Bütün zevkleri bıçak gibi kesen ölümü çokça hatırlayın!” (Tirmizî, Zühd, 4)
0
diyecevaplandı
(03.10.24)
Evet fazla ciddiye aliyoruz her seyi. Is stresi, trafikte gerginlik, surekli gelecek planlari… yarin olecekmis gibi yasanmaz elbette ama bazi seyleri de cok takmamak lazim. Bir saniye sonramiz belli degil cunku.
0
mor oje
(03.10.24)
fazla ciddiye alıyoruz. dünyada bir sinekten farkımız yok. sisteme adapte olup yaşıyoruz. evleniyoruz çocuk sahibi oluyoruz, zaten dünyanın yüzde 99u bunu yapıyor. çok da ciddiye almamak lazım. kendini kanıtlama derdi olmayanlar gibi yaşamak lazım.
0
mikahakkinen
(03.10.24)
Bunlarin hepsi istanbulda yasamaktan oluyor
0
Zetnikov
(03.10.24)
Böyle bir kısır döngü içinde gidip geliyorum, durduk yere mutsuz ediyorum kendimi sağlığım yerinde, işim gücüm var, kendi başıma yaşıyorum, istediğimi yapıyorum. Işte yalnızlık, insanların kaypakligi vb sebeplerle haddinden fazla kendimi uzuyorum ve meşgul ediyorum. Bunu fark ediyorum salıyorum kendimi, birkaç gün sonra bakıyorum gene her şeyi takmaya, derbeder olmaya başlamışım,
0
sanguine
(03.10.24)
Evet, fazla ciddiye alıyoruz ancak her şey bir seçim.

Örneğin bugün itibariyle nasılsa öleceğim ya diyerek har vurup harman savurdum ve ta-daaa 90 yaşıma kadar geldim. Hastalığı, ameliyatı, kemoterapisi hiçbir birikmişim yok.

Yoo bana ne yaşlılık var dedim, elimde ne varsa sakladım, yemedim içmedim gezmedim ve tak ölüverdim. Eee?

O yüzden seçim. Ne yarın ölecekmiş gibi, ne de sonsuza kadar yaşayacakmış gibi... 3/2 gayet güzel bir orandır mesela :)
0
charbiel
(03.10.24)
Yarın ölecekmiş gibi öbür dünyaya, hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünyaya çalışmak lazım.
0
etna
(03.10.24)
Fazla derken, fazla mi onemsiyoruz? Mecbur yasiyoruz aliemiz olunca.
0
Kahvedesu
(03.10.24)
Para kazanmak konusunda fazla ciddiye almak lazım geleceğin ne getireceği belli değil belkide huzurevine gideceğiz ya da çoluk çocuğa bırakılacak rahat yaşasınlar diye mesela senin 25 dairen var ama o dairelerin el oğluna gidecek ya damadın, gelinin alacak o malları daha sonra senin damadınla, gelininin; damadıyla, gelini alacak o 25 daireyi. yani senin görmediğin adamlar yiyecek o malları haa ama sen onlar da benim evladım dersen bişey diyemem haklısın.

Bence insanların takıldığı olay küçük şeyleri dert etmekle alakalı. buradakiler fazla ciddiye alıyor benim gördüğüm. çevremde pek yok ciddiye alan. iş yerindeki küçük olayları takan var, ailesindeki küçük olayları takan var, haberleri okuyup psikolojisi bozulan var, yazarlarla ağız dalaşına giren var, yazar engelleyen var, duyuruda tartışan laf sokmaya çalışan var. lan kıçı kırık bir site burası millet niye ciddiye alıyor onu anlamıyorum :d

ben geçmişte doğuda yaşadım pkk ile ilgili şeylerde yaşadım gördüm ondan biraz boş verdim artık. tabii her insanın yaşayışı farklı
0
komando kani var bende
(03.10.24)
nasil mutlu olacaksan oyle devam :)
0
sweetoffice
(03.10.24)
Her şeyi kararında yapmak lazım. Çok ciddiye almak da , hiç ciddiye almamak da kötü.
0
rock n roll
(03.10.24)
bence istanbul gibi büyükşehirler tam bir devir daim makinası ve çarkları arasında yok oluyoruz, istanbul yerine daha küçük şehirlerde, köylerde falan bu kadar hayata asılmıyorlar gibime geliyor.

insanların emeklilik planı olmaması, olamamasından kaynaklı, kimse şu olunca tamam diyemiyor. Tabi bir de işin içine hırs vb girince.
0
liberal
(03.10.24)
(33)

hayatımın ilk darbı, ne yapmak lazım?

fakat
hep haberlerde gördüğümüz o şey benim başıma geldi.ergenekon caddesi 16/A da bulunan migros mağazasında darp edildim, hiçbir sebep de yokken.anlatayım. 19.45 sıralarında, cips almak için bu magazaya gittim. kasada ödeme yapıyordum, manav tarafından bir adam bana çarparak başka bir kasaya ürün koydu,
hep haberlerde gördüğümüz o şey benim başıma geldi.

ergenekon caddesi 16/A da bulunan migros mağazasında darp edildim, hiçbir sebep de yokken.

anlatayım. 19.45 sıralarında, cips almak için bu magazaya gittim. kasada ödeme yapıyordum, manav tarafından bir adam bana çarparak başka bir kasaya ürün koydu, bir şey demedim, sonra arkadan gelip bilinçli olarak çarparak bir şey daha koydu. bende 'yavaş' dedim ama kendimi haklı çıkarmak için söylemiyorum, gerçekten son derece normal bir şekilde söyledim, zaten gün boyunca bütün keyfim yerindeydi bugün. adam ters baktı hatta, başımı eğip devam ettim. belki de hata buydu, birden sen kime dikleniyorsun dedi. işte bu sefer cevap verecektim, ama boğazımdan tuttu, arka arkaya vurdu başıma. neye uğradığımı şaşırdım, 31 yaşındayım, hiç kavgaya karışmadım, hiç dayak yemedim. hemen biraz uzaklaştım polis çağrdım, duydu, döndü, yerde düşen gözlüğünü aradı, taktı, sen dedi polisi mi arıyorsun dedi aynı şekilde bir daha vurdu. çevre acayip kalabalık, hiç kimse karışmadı, ama suçlamıyorum, belki bir husimet var zannettiler. yani adam beni, istanbul'un en işlek caddelerinden birinde, evire çevire dövdü.

neyse, maalesef polis gelmedi arkadaşlar. 45 dakika sonra beni aradılar, adam orda mı dediler, tabi kaçtı dedim, darp raporu alıp feriye polis amirliğine gelin dediler. ben zaten şaşırdım, evet hala şaşırıyorum. neyse gittim hastaneye burnumdan falan kan geliyor tabi, tetanoz falan vurdular, iki ilaç yazdılar, görüntüleme cihazına girdim, acil kbb baktı, bulguları yazıp darp raporu verdiler.

feriye polis amirliğine gittim. bakın, üç kere polis ile konuştum, bir keresinde beni özelden aradılar, ve feriye polis amirliği dediler ama bu sefer de şişli polis amirliğine yolladılar. burada ordan oraya taksiyle gidiyorum, toplam 400 tl taksiye verdim eve gelinceye kadar, şişlideki polis de önce yollayacaktı ama herhalde ben ağlamaklı olunca bir şeyler yapası geldi. bir kağıda olayı yazdı, benim bilgilerimi aldı, kamera kayıtlarından tespit edelim direkt adamdan şikayetçi olun dedi.

biraz uzun oldu ama, kısaca ben galiba dayağı yediğimle kaldım. üstelik hala burnuma elimi götürünce kan geliyor. kendimi çaresiz hissediyorum, aileme de yarın anlatacağım. siz ne yapıyorsunuz, yanınızda biber gazı falan mı taşıyorsunuz? kendi adeletmizi kendimiz mi sağlayacağız ya da dayak yiyip yiyip oturacak mıyız?

not: eğer kamera görüntüleri ya da kimlik tespiti falan olursa paylaşacağım. yani sonuçta bu kurtuluşta markete girdiğine göre o civarlarda birisidir. en azından hapse girmese bile, hiçbir ceza alamasa bile, kim olduğunu bilelim. ama kime anlatsam üstüne düşme boşver diyor, lan ilk defa dövüldük, öylece eyvallah mı diyeceğiz, anlamadım ki.

şimdi aklıma gelmeyen öneriler varsa alabilirim, daha detaylı bilgi isteyen varsa yazabilir.
0
fakat
(02.10.24)
Gecmis olsun.
Pesini birakmayin elemanin mevcutta hagb varsa mesela direk hapse girer ilk alacagi cezada

yalniz merak ettim eliniz armut mu topluyordu?
0
nuisance2
(02.10.24)
geçmiş olsun. dün ekşide biri motoru ezen araba başlığına yazmıştı, "ben daha haksız olduğu halde başına bir şey gelmeyeceği için bu kadar rahat hareket eden bir topluluk görmedim" diye. adamdaki rahatlığa bak, keyfi adam dövmüş.

biber gazı diyorsun da olay o kadar saçma ki sen daha kendi elini kaldıramamışsın şaşkınlıktan, biber gazını nerede bulup da adama sıkacaksın? olur şey değil. filmini yapsalar oha yok artık kurguya bak deriz.
0
titanyum22
(02.10.24)
Geçmiş olsun. Kuzenime de benzinlikte bi adam kafa attı aynı böyle saçma bi nedenden. Şikayetçi oldu, mahkemeyle uğraştı, tehdit edildi vazgeçmedi. Adam da en son adam yaralamaktan ceza aldı ama yatmadı diye biliyorum.

Sizin markette de görüntü vardır. Son dönemde epey bi sosyal medya baskısı yaratılabiliyor. Görüntüleri edinirseniz paylaşalım gündem yapalım sözlükte. Kendinizi blurlayıın ifşa olmak istemezseniz.
0
awlmi
(02.10.24)
Geçmiş olsun, her erkeğin hayatında dayak attığı dayak yediği bir dönem olmuştur, sen bununla biraz geç tanışmış olduğundan biraz gururun incinmiş olabilir ama üzülme herkes bu yollardan geçmiştir, senin ilk deneyimin biraz barzo çağına denk geldiği için orantısız olmuş sadece acemiliğine denk gelmiş ama bu da bir tecrübe sayılır senin için, ben de böyle destek vereyim sana.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(02.10.24)
bir de ilave olarak yanlış bilmiyorsam kasten adam yaralamada kamu davası açılıyordu. şikayetten dönseniz bile zaten kamu davayı devam ettiriyor olmalı. bir avukata da danışabilirsiniz. devlet işlem yapmak zorunda siz isteseniz de istemeseniz de diye aklımda kalmış.

edit: biraz bakındım sanırım kırık olunca böyle oluyormuş (kuzenimin burnu kırılmıştı). kırık yoksa uzlaşma oluyormuş galiba.

şurdan baktım;
barandogan.av.tr
0
awlmi
(02.10.24)
Geçmiş olsun. Malesef buna bişey yapmazlar. Cinayetler de bile verdikleri cezalar ortada. Artık bu olay geçmiş bitmiş böyle bakın.
0
ferenc
(03.10.24)
Arkadaşlar gerçekten o kadar saçma ki hiçbir şey yapamadım, ben tabi ki can havliyle kendimi korumaya çalıştım, ama benden çok güçlüydü, ben zayıf biriyim herhalde zaten o yüzden gözüne kestirdi. Yani öyle dövsun diye beklemedim, ama gücüm yetmedi. Ve kimse karışmak istemedi, polis de gelmedi, ki o cadde çok kalabalık. Şimdi biber gazı falan araştırıyorum. Başka bir şey tasisam herhalde o da bana döner, o yüzden girmeyeceğim. Ama nasıl manyaklarla yasiyoruz. Dediğim gibi en azından biz bilelim yayalım. Görüntüler ortaya çıkınca göreceksiniz, adam resmen dövmek için bahane arıyor, ya başka bir şeye kızdı, ya da madde falan kullanmış.
0
🌸fakat
(03.10.24)
Geçmiş olsun, sıkıntılı bir insana denk gelmişsiniz. Şu noktada yapılacak bişi yok beklemekten başka. Umarım kimliği tespit edilir, ben şu anlattığınız senaryodaki insanın suç kaydı olmaması ihtimalini pek olası görmüyorum. Bence de hagb'si falan vardır. Gelişme olursa paylaşın lütfen
0
kullanicadi
(03.10.24)
toplum çok hasta. eğitim, medya, ekonomi, kötü beslenme vs. ile bilinçli bir şekilde hasta edilmiş bir toplum.
ve eğitim müfredatı değişti yozlaşma daha da artacak. kimse de çıt yok
0
bahçedekisandal
(03.10.24)
gücünüz yetmeyebilir normaldir kendinizde sıkıntı aramayın. benim bi ruh hastası bilmem kaç kuşak dövüşçü arkadaşım var, gerçekten gözlerimin önünde 3 kişiyi dövmüşlüğü var ama onun da bir sonu yok. sen döversin bu sefer bıçak/silah çıkarır biri ki başına da geldi götüm götüm kaçtı bi şekilde. napıcaz silah mı taşıycaz. ortalık manyak kaynıyo hangi birine yeteceksin. mümkün mertebe bulaşmadan devam etmek lazım. yasal olarak hakkınızı arayın, yapılabilecek tek şey bu.
0
awlmi
(03.10.24)
Çok geçmiş olsun.

Karşılık vermemeniz çok yerinde olmuş. Kavga edebilen ya da gerçekten güçlü iyi dövüşen biri dahi olsanız bu ülkede kimseyle kavgaya girilmez -normal şartlarda da asla taraftari değilim tabii-

Biri çıkarır takar kelebeği bıçağı, tabanca çıkarır vs.

Türkiye'de fight club filmindeki gibi takilacaksin. En iyisini yapmışsınız aslında farkında olmayarak belki de..
0
makbur
(03.10.24)
Sadece karate gibi gerçekte işinize yaramayacak şeyler öğrenmeyin diye geldim. Boks veya kickbox öğrenin, öğrenecekseniz. Karate ve gibileri adam olsaydı boks gibi müsabakaları olurdu. Yumruk veya tekmeyi gerçekten yemeden verilen eğitimler gerçekten uzaklar. Blok yapmayı öğretirmiş ama karşınızdakinin de size karateci olarak saldırması gerekiyor çünkü karateciye karşı blok öğretiyorlar. Güreş de olur bu arada.
0
Shepard
(03.10.24)
Ya ben de kas yok zaten, ince zayıf bir şeyim. Boks falan belki öğrenirim ama biraz uzun iş ve 10 saat ayakta çalıştığım için bilemiyorum fırsat olurmu, yine de teşekkürler. Şimdi kartta para yokmuş, nakit var sadece, yarın yükleyip biber gazı muşta falan alacağım. Napayım en azından uzaklasmama yeter belki, muşta bilemiyorum da biber gazı kesin hep cebimde kalsın
0
🌸fakat
(03.10.24)
Geçmiş olsun, 7 kişiye 2 kişi dalıp dayak yemişliğim vardır. O sırada eğitimim yoktu.

olaydan seneler sonra 2 sene haftada iki kez eğitim aldım, yediğim dayağın belki 100 katını eğitimde yedim. kaburgam çatladı, defalarca gözüm morardı, vücudumda morarmayan, darbe yemeyen yer kalmadı.

İlk günler insanın gururu azıcık incinir, zamanla geçer. Dövüş eğitimi almanıza gerek yok, ben hayatımda daha başka kavgaya karışmadım çok şükür.

Yasal olarak hakkınızı aramak için sağlam bir avukat tutun, adam belki içeri girmez ama hem sağlam bir tazminat koparırsınız, belki karşı tarafın denetimli serbestliği vardır, 3-5 ay da olsa yatmasını sağlarsınız.

iftira atmasına karşı şahit mutlaka bulun, bana küfretti der yırtmaya çalışır.

Tekrar geçmiş olsun, daha kötüsü olmadığı için şanslı sayın kendinizi.
0
kimlanbu
(03.10.24)
kamera görüntüleri varsa yüzüne de vurduysa arkadaş ceza alır. iyi bir avukatla çözülür. polis savcılık türkiyedeki tüm memurlar çalışmak istemiyor. ülkemizde ne yazık ki adalet yok ve adalet sistemi çökmüş durumda.
0
mikahakkinen
(03.10.24)
Insallah yakalanir ve siciline isler ilerde sicil istenen isleri yapamasin en azindan
0
Zetnikov
(03.10.24)
Geçmiş olsun...

Bu iş sizin çözebileceğiniz bir iş değil maalesef. Hükümet ve yargının çözmesi lazım. Ama onlarında çok umurunda değil. Savcıları da dövmeye başladılar, dur bakalım. Bir kaç milletvekili de dayak yerse, belki...


.
0
kartallar yuksek ucar
(03.10.24)
Geçmiş olsun bende 2 kişiyle kavga etmiştim tek başına imkanınız varsa boksa gidin.
0
slm ben yalnız komando yasin
(03.10.24)
kardeşime pazarda yan baktın diye esnaf saldırmıştı. dava açtık. adam baya yüklü para cezası aldı. peşini bırakmayın.
0
xrated
(03.10.24)
kardeşim erkek adam dayakta yer dayakta atar. bir keresinde bende dayak yedim bir yumruk o yüzden yapacak bir şey yok. boşver. olan olmuş biber gazı al iyi olur olmadı sıkarsın. sende 2 tane sallabilirdin.
0
sizofren06
(03.10.24)
'Boşver, uğraşma, sineye çek.' diyenlere anlam veremiyorum.

Toplum hastalıklı bir hal almaya başladı.

Normal insanlar bu gibi olayları sineye çektikçe, hakkını aramadıkça, hastalıklı insanlar yaptıkları yanlarına kar kalmış olarak meydanı boş buldukça daha da azıtacaklar.

Böylelikle normal vatandaşların konfor alanları iyice küçülecek.

Hakkınızı arayın. Polis, işten kurtulmak için sizi iknayla dosyayı kapamaya çalışsa bile ikna olmayın. Dosyanın savcılığa ulaşmasını sağlayın. Şahsa bir şey yapılmaz sanmayın. Bu davada bir şey yapılmasa dahi kayda geçecek bir dahaki sefere daha ağır ceza almasına sebep olacaktır.

Eğilmeyin. Hakkınızı arayın.

Geçmiş olsun.
0
Mirket
(03.10.24)
Geçmiş olsun.
Benim şahsi düşüncem failin yaptığının aynısı, halkın da göreceği bir yerde kendisine yapılmadıpı sürece adalartin gelmeyeceğidir.
İşleyişte sözde insanilik adı altında faili arka planda ödüllendiren bir sistem var maalesef.
Gerçekte işlediği suç sebebiyle bir ceza alan suç işlemekten artık korkmalı. Ama yok..
bizde hapse giren Miroğlu, Polat Alemdar olup çıkıyor.
İşin peşini bırakmayın.
İşin sonu tazminat olsa bile en yükseğini almaya gayret gösterin.

Başka türlü anlaşma/uzlaşma yollarına girmeyin.
0
diyecevaplandı
(03.10.24)
çok normal şeyler. istanbul gibi çöp şehirde böyle bir olay yaşamamış olmakmucize. bulaşmamak bulaşınca da önemsememek lazım. bir kaç güne zihinden silmek lazım yoksa kafayı yedirtir düşündükçe
0
ShadowOfMoon
(03.10.24)
annem de boşver uğraşma adresini bulur kafaya takar diyor ağlıyor, doğru ne bilemedim. teoride herkes iyi, şiddet magduru olduk, sanırım öyle evde oturacağız. gerçeklerle yüzleştim ülkenin. o rahat rahat gezsin...
0
🌸fakat
(03.10.24)
Bence memur olayı unutup vazgeçeceğini düşünüyor. Kendiliğinden gidip kamera falan araştıracağını sanmam.

Adliyeye git nöbetçi savcılığı bul ifadeni ve raporunu ver sonra gönül rahatlığıyla uyuyabilirsin.

Raporun olduğu için ceza alacaktır.
0
hebanon
(03.10.24)
Dövüş sporu falan ne alaka yahu. Olay dayak yemek falan olsaydı her gün trafikte en az 10 tane arabayı çiğnerdim ben. Güzel güzel de dayağımı yerdim, cinnet seviyesine geldiysem ben de tekme tokat döverdim. Öyle medeni medeni yere düşene kadar falan yok ki artık. Herkes bıçaklı. Seçim günü sokağımda bir şeyi olmayan toplamda 3 daire falan vardı. Saat üçe kadar savaştaki gibi silah sesi dinledim ben.
Yok erkek adam dayak yer yok döver falan düşüncesi 2005 yılında falan kaldı. Şu an öyle bir ortam yok.
Soruya gelirsek şikayetinizin peşine düşün. Evet size yaptığının karşılığını allah kahretsin ki görmeyecek ama bir gün yanlış kişiye çatacak. O gün sizin şikayetiniz bir sürü şeyi değiştirebilir. Benim istanbulda yaşama nedenlerimden en büyüğü en büyük balığın olmaması. En kötünün en ruh hastasının en mafyasının vs. vs. Her zaman daha kötüsü bir yerlerde var. Böyle biri de tamam bu sene bi tane adam dövdüm yeter artık seneye demeyecek, devam edecek. İşte o gün için sizin de başınıza gelen bu temizlenmesi gereken virüsün geçmişinde bulunsun. Siz de yapabileceğinizi yapın yeter.
0
mrvln
(03.10.24)
Güncelleme: Polis beni aradı, kamera kaydını incelemiş, olay çok basit bir nedenden çıkmış dedi, önceden bir vukuatiniz var mı diye sordu. Yok dedim, adamı hayatımda görmedim. O sırada telefon çalıyor bakmaliyim dedi, bir buçuk saat sonra ben aradım, açmadı. Şimdilik bu kadar.
0
🌸fakat
(03.10.24)
yerinde olsam biraz herifi sorustururum, eger civarda yasiyorsa ve o markete sik sik geliyorsa 3-5 kisi toplarim, herifi kolay kolay hastaneden cikamaycak sekilde benzetirim.
boylelerini sakat birakmak lazim ki kolay kolay baskasina dalamasin.
0
cooperr
(03.10.24)
Güncelleme: Arkadaşlar, polis beni aradı, yabancı olabilir mi dedi, ben adamın 'bir adım daha atarsan seni öldürürüm' dediğini, polisi kimi ararsan ara dediğini söyledim, Türkçeyi herhangi bir aksan olmadan konuşuyordu yani.

Anlamadığım şey, şu aşamada kayıtları neden alamıyoruz, biz silideyiz, ben bilmiyorsam başkası biliyordur, adamı paylassak çok kısa sürede bulan gören çıkar, zaten darp suçu görüntülerde sabit? Çok daha kısa sürebilir bu şekilde. İlla kimlik tespitini polisin mı yapması gerekiyor?
0
🌸fakat
(04.10.24)
hocam geçmiş olsun. bence bir psikoloğa da gitmenizde fayda var.
bir şikayetiniz olmasına gerek yok. "insanlar görünmemi önerdiler geldim" dersiniz.
olayı farklı bakış açılarından size sunarak daha sağlıklı atlatmaya yardımcı olabilir.

derdiniz başınızdan aşkındır belki şuan ama sormak istiyorum;

şuan çarşıda pazarda, bir kaba insanın yine bir suçsuzu darp ettiğini görseniz, müdahil olur musunuz ? yoksa sizin migros'takiler gibi seyirci mi kalırsınız ? bu konuda fikriniz değişti mi çok merak ettim.
0
WithWorth
(04.10.24)
Seyirci kalan sadece migros değildi, tüm Ergenekon caddesiydi. Ajitasyon için söylemiyorum, orası çok kalabalık bir yerdir ve olayın çoğu caddede oldu, kimse karışmadığı gibi maalesef ben gulen insan bile gördüm. Kaldırımdan kimse gecmek istemedi. Açıkçası ben zor durumdaki insanlara yardım etmek taraftarıyım dir her zaman, ama gördüğünüz gibi kaba kuvvete geldiğinde kendime hayrim yok. Bu yüzden zaten kimseyi de suçlamıyorum olay anında müdahale etmedi diye. Ama bir noktadan videoya cekebilirdi, polis ambulans konusunda yardımcı olabilirdi, sonrasında ne bileyim nasılsın falan deyip bir kolanya verebilirdi. İnsanlar esnaf falan hiçbir şekilde yardımcı olmadı. Açıkçası onların hiçbirinden alışveriş yapasim gelmiyor bu yüzden. Çünkü kavga anında, kendine bir şey olur diye uzak durmayı anlarım, ama sonrasını anlamam. Ben orda oturdum yarım saat polis bekledim, onlarda gelmedi gerçi. Hiç kimse yanıma gelmedi, bu adam burnu kanıyor, morluklar var, ne oldu falan demedi sıradan vatandaş da.
0
🌸fakat
(05.10.24)
Hiçbir sonuç çıkmadı, adamı bulamadılar, aradılar mı bilmiyorum
0
🌸fakat
(20.11.24)
yuh bee sen ciddi misin??

adam rteye küfretti deseydin sülalesini dizmişlerdi nezarete
0
titanyum22
(20.11.24)
(9)

abd'ye saldırmak çok zor değil mi

WithWorth
dünyanın öbür ucunda;gemiyle gitsen dert, füze yollasan öyle bir menzil yok.coğrafi kalelerinde(!), aşırı güvende değiller mi ?
dünyanın öbür ucunda;
gemiyle gitsen dert, füze yollasan öyle bir menzil yok.
coğrafi kalelerinde(!), aşırı güvende değiller mi ?
0
WithWorth
(02.10.24)
öyle bir menzil var. rusya amerikanın komşusu sonuçta.
0
brakgn
(02.10.24)
Bro o kadar da uzak olmayabilir ya: encrypted-tbn1.gstatic.com
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(02.10.24)
cografi olarak guvenli yerdeler. o nedenle abd de halk girdikleri savaslari film izler gibi izliyorlar, disariya gonderdikleri lejyonerler icin endiseleniyorlar.

rusya, cin ve kuzey kore nispeten erisebilir yakinlikta. ama abd yi tehdit eden ulkeler veya orgutler, daha cok dunyanin bircok yerinde bulunan abd ustlerini hedef gosteriyor, ana karayi degil.
0
emrahday
(02.10.24)
Herkes alaska sınırını örnek göstermiş de, abd zaten alaska'yı bu jeopolitik öneminden ötürü Kanada'ya parayı bastırıp almış 19. Yy ortalarında. Alaska ileri bir üs gibi, Alaskada sonra kocaman bir Kanada var ABD'ye ulaşmak için.

Yani Rusya ABD'ye değil, abd aslında Rusya'ya komşu :)
0
makbur
(02.10.24)
Abi zaten Rusya Alaska'ya asker çıkarıp Alaska üzerinden ABD'ye saldırır gibi bir iddia yok, sadece mesafe ve menzil bağlamında verilmiş bir örnek bu. Yoksa zaten Rusya'nın ABD'ye saldıracağı bir senaryoda muhtemelen müttefiki Küba'yı kullanarak böyle bir şey yapmak isterdi.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(02.10.24)
zaten o yüzden süper güç
coğrafya her şeydir
amerikanın coğrafi avantajı mükemmel
0
abelardo
(02.10.24)
Intercontinental ballistic missiles (ICBMs) can fly much further than the minimum range; for example, Russia could hit Chicago with an ICBM launched from the Krasnoyarsk ICBM base, which is located 9,156 kilometers (5,689miles) away.

uzay sınırına çıkabilen balistik füzeler için menzil düz çizgi gibi olmuyor.
0
kisa
(02.10.24)
Balistik füzeler boşuna icat edilmedi +1
0
grimavi
(02.10.24)
Evet çok zor .
Ayrıca uyguladıkları taktikler:
-Ortadoğu her zaman birbirine girsin.
- Savaş yakınımda olmasın.
Benden uzakta olsun.
- Vietnam'da Irakta Afganistan'da sürekli kayıplar verdim. onun yerine diğer devletler veya vekil terör örgütler benim adıma savaşsın.
Diğer devletlerin içinde sürekli gerilim yaşanması için çeşitli STK lara veya gazetecilere fon yardımı yapayım.
-Hitlerden sonra almanyanın gücünü NATO oluşumu ile sürekli baskı altında tutayım.
- Rusyayla yakınlaşmaları olmaması için Avrupa'yı da sürekli korkutayım.
Diğer devletlerde CIA ile bazı cemaat ve tarikatlerde kendi uşaklarımızı her zaman hazır tutalım. (Japonya'daki moon tarikatı da da bunlardan biridir ve çeşitli siyasileri bun tarikatın içindedir)
- Askeri ve diplomatik çekişmelerin yanısıra doların rezerv para olması sebebiyle Fed in kararlarıyla canımız sıkıldığında diğer ülkeleri rahatsız edecek derecede ekonomik kararlar alalım.
- TV ye çıkan ve bize bağlı bazı ekonomist görünen uşaklarla, ekonomik gerçekte olan biteni değil kağıt üstünde yazılı olan şeyleri anlattırıp duralım.

vs. vs.

Bonus olarak , gerçekte Irakta kimyasal nükleer silah yoktu ama yine de girdik. Oraya özgürlük yerine kan getirdik.
Bununla birlikte Rusya'da her türlü silah olmasına rağmen bir tarafımız yemediği için onlarla kendi adkerimizle savaşmaya giremiyoruz arada ukraynalıları kullanıyoruz...
gibi unutulmaya yüz tutmuş gerçekleri hatırlamak lazım.

Saldırmak zor olsa da kendi içlerinde eyaletler
arası ayrılıkçı hareketlerle her şeyin tersine
dönmesi de söz konusu.
Bununla ilgili anltılardan biri ise:
Doların gücünü kaybetmesiyle birlikte devasa miktardaki
dış borçların ödenmesi noktasın eyaletlerin bunu üstlenmeyeceğidir
0
diyecevaplandı
(02.10.24)
(2)

Suriye savaşı hakkında bu özet doğru mu?

biseysorcaktim
twitter'da suriye arshivi diye bir hesabın twit'i önüme düştü. bir flood yapılmış. on yıllık suriye savaşı çok aktörlü ve dinamik bir savaş. bir kaç cümleye indirgemek doğru değil ama genel hatlarıyla izah etmek için bu doğru bir özet midir? rahatsız edici görseller olduğu için görselleri kaldırıp f
twitter'da suriye arshivi diye bir hesabın twit'i önüme düştü. bir flood yapılmış. on yıllık suriye savaşı çok aktörlü ve dinamik bir savaş. bir kaç cümleye indirgemek doğru değil ama genel hatlarıyla izah etmek için bu doğru bir özet midir? rahatsız edici görseller olduğu için görselleri kaldırıp flood'u buraya yapıştıyorum. özet; esat ortakları hizbullah, iran ve rusya ile onun rejimine karşı çıkan ve çoğunluğu sünni olan halkı yok etti.

-----
Hasan Nasrallah ve Hizbullah'ın Suriye'deki Suçları. Asıl gönderiye (@zead454) ekleme ve ikmallerimizle birlikte uzun bir flood oluşturduk. Dikkat! Bazı veriler +23 düzeyinde hassas görüntüler içermektedir.

Suriye devriminin ilk günlerinden itibaren Hizbullah, Esed rejimini aktif olarak desteklemiş ve hem lojistik olarak hem de sahada Suriye genelindeki gösterileri acımasızca bastırmıştır. Milislerini göstericileri bastırmak, onlara saldırmak ve gözaltına almak için görevlendirildi.

Yüzlerce Hizbullah üyesi 2011 ve 2012 yılları arasında Suriye'ye girerek başkent Şam, Seyyide Zeynep ve Halep'teki Nubl ve Zehra bölgeleri gibi hayati noktalarda yoğunlaştı. Ayrıca Kafriya ve Fua'da da 2013'ten bu yana artan geniş çaplı konuşlanmadan çok önce konuşlandılar.

Hizbullah ve Esed'a bağlı milisler Humus'un doğusundaki Kusayr kentinin tamamını yerle bir ederek sakinlerini zorla göç ettirdi ve Suriye-Lübnan sınırındaki stratejik konumu nedeniyle kenti işgal etti.

Bu durum, Hizbullah'ın Suriye'ye müdahalesini ilk kez resmi olarak duyurduğu olay oldu. İşgal sırasında büyük mezhepsel ihlaller, katliamlar yapıldı.

Kuşatma ve şehre saldırılmadan önceki yoğun bombardıman 262 kişinin ölümüne, aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu 2.400 kişinin yaralanmasına neden oldu. Saldırı 25,000 sakini yerinden etti.

Madaya Kuşatması Madaya, sakinleri 2017 yılında kuzey Suriye'ye göç etmeden önce Hizbullah'ın elinde sayısız zulme maruz kaldı. Kasaba 2015'ten 2017'ye kadar gıda ve tıbbi malzemelerin kesildiği tam bir ablukaya maruz kaldı.

Bu acımasız kuşatma sırasında Madaya'dan yaklaşık 350 kişi başta açlık, abluka ve mayın patlamaları nedeniyle hayatını kaybetti.

Kuşatma sırasında insanlar kedi ve bitki yemeye zorlanırken, Hizbullah destekçileri açlık çeken halkla şakalar ve lüks ziyafet ve yemek görüntüleriyle alay eden bir internet kampanyası başlattı.

Darayya katliamı 20 Ağutos 2012 tarihinde, Müslümanlar Ramazan Bayramının ikinci gününü kutlarken, Esed'ın buldozerleri Batı Guta'daki Darayya şehrinin tüm giriş ve çıkışlarını kapatmak üzere harekete geçti.

Zabadani Zabadani, Hizbullah için stratejik konumu nedeniyle bir odak noktası haline geldi. Hizbullah, 2015 yılında rejimle birlikte Zabadani'yi ele geçirmek için bir saldırı başlattı

Halep kuşatması (2013-2016) Esad'ın milisleri, Hizbullah ve Rusya'nın tüm mahalleleri, hastaneleri, okulları ve fırınları dümdüz etmesine ve sivilleri aç, susuz ve elektriksiz bırakmasına sahne oldu.

Houla Katliamı 25 Mayıs 2012 Hizbullah ve Esed güçleri Humus kırsalındaki Houla köyünde kapı kapı dolaşıp bıçaklarla çocukları katlederek ve bütün aileleri soğukkanlılıkla infaz ederek dehşet saçtı. Aralarında 50 çocuk ve 32 kadının da bulunduğu 108 kişi öldürüldü.

Bunlar, Hizbullah'ın son 14 yıldır Suriye'de işlediği, Suriye halkına karşı vahşi katliamlar ve kan dökülmeleriyle dolu suçlardan sadece birkaçı. Biz de ek olarak elimizdeki verilerle bu floodun altına ekleme yapmaya devam edeceğiz.
0
biseysorcaktim
(01.10.24)
Esed rejimi şiidir. Hizbullahta yine İran destekli şii bir grup.
Evet Suriye'deki iç savaşta hzbullahın Esed güçlerine karşı tavır alması ,savaşması imkansız.
inanış ve amaçları ortak ne de olsa .

Şii ve Sünni (ayrıca vehhabi) çekişmesi her daim batının veya siyonistin işine yaramıştır bölgede.
Onlara rahat hareket alanı sunar bu gerilimler.

Çin'in araya girmesiyle İran ve Suudların barışması, ABD nin istemediği bir şey.
0
diyecevaplandı
(01.10.24)
merhaba. 13 yıllık etkisi hala süren bir olay olduğundan yazıyı okuduktan sonra katılmadığım fikirleri yazıyorum.

öncelikle esed kelimesi, kişinin hafızalarda oluşmuş olumlu algısına beton dökmek için hükümetin aldığı konumla "yeni isim, yeni algı" için seçilmiş bir kelime. biz bunun tece diyen, pekeke diyen insanlarla farklı bir versiyonunu yaşıyorduk. 80ler kuşağının çocukluğundan beri feto denilerek dalga geçilen insanına, 15 temmuz sonrası fetö denmesi en güncel örneğidir. ailenin soy ismi Assad, kardeşim esad'dı yol ayrımınından sonra esed oldu. bir diğeri aile şii değl, bir alt kolu nusayri. iran şiası, sunniliğin doğrudan zıttı olduğunu düşündüğumüz kavram değil, hatta bir nebze daha radikal. yine de adam hatırladığım kadarıyla londra da diş hekimliği bitirip, müslüman olmayan başını yalandan olsa bile örtmeyen, gavur memleketli dini gösteriş yapmayan bir kadınla evli. en çok tehlike altında oldukları yıllarda bile ben ülkemi terketmem diyerek hasta,ev ziyareti falan yapan bir kadın.

paylaştığınız yazıda yer alan rakamlara biz 2015-2016 yılları arası ankara otogar, reina, inönü, gaziantep düğün saldırısıyla yakaladık. ne iç savaş oldu, ne göç. verdiğiniz rakamlar suriye'nin şu anda ki durumunu anlayabilmemiz için bana çok yetersiz geldi.

2011 yılında aklı henüz başında türkiye, hatay'da "kontrollü" bir göç dalgasına hazır olmak için çadırkentler oluşturmuştu. sonrasında abd, rusya, ypg, ösö, ışıd/daeş/isis ne menemse zırt pırt here comes a new challenger aktörler katıldı. biz suriyeli paralı askerler eğitmeye çalıştık, bi nevi korucu gibi beceremediler, abd denedi başımıza hendek olayları olarak yansıdı. palmira antik kenti gözgöre göre canlı yayında patlatıldı, rusya kızılordu orkestrasını yolladı konser monser verildi, 2 ay sonra tekrar patladıldı, bir ülkenin yetkili kişilerinin 4 adam yollatıp 8 füze attırırım demesini falan suriyelilerin iç işleri değil diye katmıyorum ama siz bu yazı yerine kaba taslak wiki den suriye iç savaşı makalesini okusanız, daha yararlı olur bence.
0
libertine
(02.10.24)
(6)

Taze fıstık

allanpoe
Nerden güvenip sipariş edebilirim. Kardeşimin canı istio yaşadığı yerde yokmuş. bi kaç site gördüm ama yorumları 2022den
Nerden güvenip sipariş edebilirim. Kardeşimin canı istio yaşadığı yerde yokmuş. bi kaç site gördüm ama yorumları 2022den
0
allanpoe
(01.10.24)
Tuzsuz, kabuğu soyulmuş yer fıstığı Osmaniye'den alınabilir.
0
diyecevaplandı
(01.10.24)
yaşadığı yerin semt pazarına gidip baksın, bildiğiniz sokakta kurulan pazarlar. şimdi zamanı, mutlaka getiriyorlardır. (konum bilgisi olmadan yazdım ama umarım tutar)
0
MtKrt
(01.10.24)
Yok hani şu kabuklu olanlardan arıyorum.

Ne yazık ki yok pazarda ama sağolsun
0
🌸allanpoe
(01.10.24)
Migros (açık) veya Tadım (poşet)
0
alfired
(01.10.24)
kabuklu yer fıstığı arıyorsan
marketlerde var carrefoursa-migros
mahallelerdeki makbul-tatbak-tatlıbak gibi kuruyemiş tatlı satan yerlerde var.
0
my fault
(01.10.24)
www.cerezciyiz.biz

Saglikliyasiyoruz instagram hesabı önermişti burayı. Brezilya cevizi için önermişlerdi ama ben her türlü çerezi buradan alıyorum artık
0
kullanicadi
(01.10.24)
(2)

Cd çalar

sibertenik
SelamlarBir CD çalar alacağım. İkinci eller uygun ama eski ürünler tabii, dayanıklı cihazlar mıydı bunlar çok hatırlayamıyorum. Lenco’nun var piyasada sıfır. Alınır mı? Ne dersiniz?
Selamlar
Bir CD çalar alacağım. İkinci eller uygun ama eski ürünler tabii, dayanıklı cihazlar mıydı bunlar çok hatırlayamıyorum. Lenco’nun var piyasada sıfır. Alınır mı? Ne dersiniz?
0
sibertenik
(01.10.24)
Hangi formatları çalabildiğine de bakın.
Zamanında Sony nin Discman modelleri vardı.
Dayanıklılık derken, çoğu için titreşim veya sallantıda sesete kesilmelere kaymalara yol açıyordu .
0
diyecevaplandı
(01.10.24)
Evet ona bakmalı. Dayanıklılık derken en az 10 küsür yıl önce alınmış CD çalarlar şu an ikinci el satışta olanların çoğu doğal olarak. Yani aslında hurda mı almış olurum öyle bişey alsam hissine kapıldım ilanlara bakarken.
0
🌸sibertenik
(01.10.24)
(15)

Hiç rüşvet verdiniz mi?

ferenc
Ben imza yetkisi olanların muhakkak el altından götürdüklerini düşünüyorum. Hiç rüşvet verdiğiniz oldu mu?
Ben imza yetkisi olanların muhakkak el altından götürdüklerini düşünüyorum. Hiç rüşvet verdiğiniz oldu mu?
0
ferenc
(29.09.24)
Annem babam ev yaptırırken belediyeden yapıyı kontrole gelenler açık açık rüşvet istiyordu, veriyorsun. bazen canları sıkılıyor, biz acıktık bile dedikleri oluyor yav köftecide bi tabak köfteye kadar düşmezsin, ben utanırdım bunu istemeye

Ben inşaatımı her şeye kanuna uygun yaptım kimseye rüşvet vermem desen bile o imzaları alamazsın illa birşeyler veriyorsun
0
grimavi
(29.09.24)
rüsvet vermek de almak da suctur.
0
robert bosch
(29.09.24)
Babam kalp ameliyatı olacağı zaman ameliyatı yapacak olan doktor açıktan para istemişti, ameliyat da baya riskli bir operasyondu, biz de vermiştik, o zamanlar bıçak parası denilen bir olay vardı hala var mı bilmiyorum, rüşvet sayılırsa böyle bir şey olmuştu.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.09.24)
Ya rüşvet değil de bir kez sıfır araba almak için bayii sahibine ekstra para teklif ettim. Kabul etmedi ahdkshs. Rüşvet sayılır mı bilmiyorum.
0
yenibirgüzelnick
(29.09.24)
Düşünüyorum da hiç olmadı.
0
diyecevaplandı
(29.09.24)
Rüşvet etik olara...Şaka şaka elli kere vermişimdir.
0
yurtsuz john
(29.09.24)
hastaneye yatılı işimiz düştüğünde annem hep hemşirelere rüşvet veya hediye verir. daha bir kere reddedene rastlamadım o yüzden hemşireleri sevmem pek. ben yapamam beceremem istesem de
0
titanyum22
(29.09.24)
Bir kere. Soyle ki; is tamamen yasal olarak yapilmasina ve tum hukuki ve hatta etik normlara uygun olmasina ragmen resmi imza yetkisi olan kisi imza icin para istiyormus. Ve sikayet edebileceginiz tek merci de kendisi :/ (yani seve seve vereceksin ya da işin ilerlemiyor).

Hayatta beceremem, yuzum kizarir, elim titrer bu tarz islerde. "Sen git, vermesen de o bir sekilde alir senden zaten" demislerdi. Harbiden de disari yolcularken bi kilifina uydurup almisti. O kadar utanmistim ki o an onun adina.

Onursuzluk cok kotu bir sey, bu onursuzlugu normallestirip alismak daha da kotu.

Umarim islah olmustur.
0
brkylmz
(29.09.24)
hiç vermedim.
vermem gerekmedi.

inşallah hiç bir öyle bir şeyle de sınanmam.
derler ya, kimse sınanmadığı suçun masumu değildir diye. bazı durumlarda sadece hakettiğin şeyi almak için araya adam sokmak ya da rüşvet vermek gerekibilir (öyle duydum)

bu da ayrı bi ahlaki tartışma; söz gelimi devşet hastanesindeki x doktoru ameliyatımı yapacak ama iş yokuşu sürüyor ya da adliyeye işim düştü ve ilgili memur dosyamı diğerlerinin altına koydu, para vermezsen dosyam hep kenarda kalacak. bu durumda ne yapmalı
0
biseysorcaktim
(29.09.24)
Yıl 2024 yani günümüz babam rahatsızlandı ameliyat olması gerekti 100 bin tl elden aldı doktor rüşvet sayılıyorsa.

İşiniz doktorlara düşmesin valla, ötv muafiyetinden yararlanmak istedik bu süreçte , devlet kanun çıkarmış 118 sayfa özür cetveli yayınlamış sağlık kurulundaki hocalar bariz raporu olan mr da gözüken hastalıkları bile engel oranına yazmıyor ve rapora itiraz edersen başka ildeki bir hastaneye gitmen gerekiyor. Hastalar zerre umurlarında değil sırf egolarıyla hareket ediyorlar, ne bilgilendirme var ne bir şey var, hatta muayene etmeye dahi gelmeyip yüzde sıfır yazıp geçenler vardı.

Tedavi işleri zor zar yürüyor onda da refakatçi takip edecek bazı şeyleri yoksa doktor üstüne düşmüyor.

İç döküş oldu biraz.
0
kararsızataletfilozofu
(29.09.24)
Turkiyede verdigimi hatirlamiyorum ama Balkanlarda araba kullanan ve sinir gecen her birey gibi polis'e rusvet vermek zorunda kaldigim oldu
0
turkuaz
(29.09.24)
devlet ile birebir işin varsa illa bir yerde bir prim ödüyorsun yok ben vermem diyorsan danışmanlık alıyorsun onlar veriyor
0
duyurukullanıcısı
(29.09.24)
para olarak değil ama yedirme içirme tarzında memur gönlü hoş tutma organizasyonu çok yaptım ya da danışmanı olduğum firmada üretilen ürünlerden memura takdim edilmesi durumlarına vesile oldum. kimi memur açık açık ister, kimisi olta atar, yalan yok çay bile içmeyeni de var ancak yiyiciler çok. hatta "geçinmek zor, sen de almalısın" diyen bile oldu.

şahsi olarak hiç rüşvet verdim mi hatırlamıyorum.
0
late viper
(30.09.24)
turkiye'de kendi isinin patronuysan ve devlet memuru ile birebir iliski icinde isen, hakkin olan birseyi bile rusvet vermeden yaptiramazsin.

ozellikle insaat sektorunde inanilmaz rusvet doner..
0
cooperr
(30.09.24)
kendim vermedim ama aracılık ettim diyebilirim. ihale ile kıytırık bir ilçe belediyesine iş yapıyordu eski çalıştığım firma. belediye başkanının kızının gözlüğünü tamir ettirmemiz için bize yollaması, kalem müdürünün özel işi için ankara'ya geldiğinden otel ayarlamak, uçakla geleceklerse transferlerini yaptırmak, ricaları üzerine belediye görevlilerine araç kiralamak, yemeğe götürmek vs vs bir sürü saçma sapan şey.

bir kere de annem devlet hastanesinde ameliyat olmuştu, hasta bakıcılara filan para vermiştim. rüşvet değil bahşiş :))))))))
0
elorelia
(30.09.24)
(4)

Numaralı gözlük alma

panamera
En son 2019 da muayene olmuşum. Aynı numarada yeni gözlük alabilmek için güncel bir muayene gerekli midir?
En son 2019 da muayene olmuşum.
Aynı numarada yeni gözlük alabilmek için güncel bir muayene gerekli midir?
0
panamera
(28.09.24)
Yeni gözlük reçetesi lazım.

Hatta değişmediyse prosedür o gözlük reçetesi ile de on gün içinde alman lazım
0
kullanicadi
(28.09.24)
Herhangi bir gözlükçüye git. %99 ihtimalle o 2019 reçeten sistemde kayıtlıdır. Bilgisayardan bakar, söylerler. Aynısından istiyorum de. Yaparlar. Devlet katkısını alamazsın ki zaten o da üç kuruş bir şey.

Not: Sağlam pazarlık et. Ben pazarlığın bu kadar fiyat farkettirdiği başka bir sektör görmedim.

Not2: 5 yıl uzun süre. Sen farkında değilsindir de numaran değişmiştir. Göz sağlığın için yeni bir reçete almanı öneririm.
0
Mirket
(28.09.24)
Mirket doğru söylüyor ben sgk destekli almak istiyorsun sanmışım ona göre cevap vermişim.

Optik ay biz ulaşamadık derse sen e devletten yardımcı olabilirsin

www.turkiye.gov.tr

Baktım da 2011 den beri üç gözlük almışım 2011 de kağıt reçete notu düşülmüş numaralarım yazmıyor ama 2015 ten itibaren numara bilgilerim var
0
kullanicadi
(28.09.24)
Gözleri kontrol ettirip sonra alman daha iyi olur.
0
diyecevaplandı
(28.09.24)
(7)

Tuzun son kullanma tarihi olur mu?

elorelia
Bir kısmı 2022 bir kısmı ise 2023 son kullanım tarihli tuz var elimde çok miktarda. Markası Mayi, öğütme tuzlardan. Şimdi bunlar çöp mü? Başka bir ürün olsa atardım ama tuzda skt olması saçma geliyor. Sirkedeki gibi yasal sebeplerle skt yazıyorlardır diye düşünüyorum. İçinde de başka bir katkı madde
Bir kısmı 2022 bir kısmı ise 2023 son kullanım tarihli tuz var elimde çok miktarda. Markası Mayi, öğütme tuzlardan.

Şimdi bunlar çöp mü? Başka bir ürün olsa atardım ama tuzda skt olması saçma geliyor. Sirkedeki gibi yasal sebeplerle skt yazıyorlardır diye düşünüyorum. İçinde de başka bir katkı maddesi yok.

Kullanmaya devam edilir mi sizce?
0
elorelia
(28.09.24)
Tuzun son kullanma tarihi olmaz, plastik/pet ambalaj içindeyse ambalajın son kullanma tarihi var (su şişeleri gibi). Nemlenmediyse, görüntüsü/kokusu normalse kullanılır. Bir de saklama kabına ya da cam kavanoza alıp saklasanız daha iyi.
0
kobuzchu kiz
(28.09.24)
Bilirsin "tuz koktu" diye bir söz vardır, mormalde tuzda kokma bozulma olmayacağı için ironi barındırır, tuz doğada mevcut haliyle bulunan bir mineral olduğu için bozulmaz, son kullanma tarihi yoktur.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.09.24)
tuza ve bala bir şey olmaz.
0
candide
(28.09.24)
Arkadaşlar hala yazmamışsınız çok ayıp. tuzun skt si olmaz bro
0
respect
(28.09.24)
Tuzun son kullanma tarihi olmaz.
Paket üstünde içindekiler kısmına bakın. Belki bazı işlemlerden geçmiş olabilir
0
diyecevaplandı
(28.09.24)
küçükken tuz paketini incelediğimde üzerinde son kullanma tarihi için "sonsuz" yazdığında bayağı şaşırmıştım.
0
tabudeviren
(28.09.24)
Küçük bir düzeltme:
Eskiden tuz paketlerinde skt "sonsuz" değil, "süresiz" yazardı.

Tuz mineraldir. Yani madendir. Organik olmadığı ve oksitlenmediği için ömrü sonsuzdur.
0
yadigar
(28.09.24)
(28)

Biz diğer milletlerden tarihi eser çalmış olabilir miyiz?

birmilyonunvarmi
Twitterdaki british museumla ilgili bir paylaşıma türk bir hesap bizden şu şu eserleri çaldınız yazmış. Altına da diğer milletler başta araplar olmak üzere en büyük hırsız sizsiniz falan yazmışlar. Var mı bizim de öyle bir durum?
Twitterdaki british museumla ilgili bir paylaşıma türk bir hesap bizden şu şu eserleri çaldınız yazmış. Altına da diğer milletler başta araplar olmak üzere en büyük hırsız sizsiniz falan yazmışlar. Var mı bizim de öyle bir durum?
0
birmilyonunvarmi
(27.09.24)
türkiye'deki tarihi eserlerin %90'ını yunan rum ermeni arap vs inşa etti. sahipleri onlardı, kılıç zoruyla ellerinden alınana kadar. bu bence gayet yeterli.

bergama zeus sunağını inşa eden grek kültürünün devamı olan roma-germen imparatorluğunun bu sunağı bugün üzerine "x x'i seviyor", "çare sarıgül" ayarındaki sprey yazılamalarından kurtarmasına mutluyum mesela.
ayasofya kapısı da gitseydi yemeselerdi :D

not:
doğrudan sorduğunuz mantıkla mesela iskender lahdi en meşhuru olabilir. lübnan'dan kazılarak getirilmiş. eser nereden çıkarıldıysa oraya aitse o gidebilir.
0
patronaj1
(27.09.24)
spesifik bir ornek bilmiyorum; ama o topraklara hukmettigi icin sahip olmak farkli, gidip ulkeden calmak farkli seyler. british museum'da bizden alenen calinan seyler var. once o ayrimi yapmak gerek. bizdeki yunan, bizans, roma eserleri hep bizim cografyaya ait seyler.
0
buenosdias
(27.09.24)
Sanmıyorum fakat bu bizim çok ahlaklı olduğumuzdan değil, coğrafi olarak medeniyet doğuda zengindi ürünler doğu coğrafyasındaydı, ikincisi de avrupa devletlerinin yeraltı kaynakları, casuslukla karışık arkeoloji konusunda daha önce uzmanlaşmış olması bunun üzerine yöntemler geliştirmesi
0
grimavi
(27.09.24)
suriye ırak ve kutsal toprakları ingilizlere kaybederken, onların eline geçmesin diye şaapmış olabiliriz biraz. hani şu kutsal emanetler var ya :)
0
pascha d
(27.09.24)
yav he he. rumlar ermeniler rahat dursaydı biz hala beraber yaşıyor olurduk. kendileri çeteleşip sivilleri katlettiler, haliyle def edildiler. biz kimsenin memleketinden gidip bir şey çalmadık, çalacak gücümüz ya da vizyonumuz yoktu zaten. kendi toprak sınırlarım içinde kalan da benim oluyor haliyle. rumlar yunanistanda yıktıları osmanlı camiilerinin hesabını versin önce bu kadar tarihi eser hırsızlığı konusunda hassassa.
0
titanyum22
(27.09.24)
Devlet eliyle pek olmamıştır, Osmanlı böyle şeylere o kadar ilgisizdi ki Mısır'ı aldıklarında mesela padişah bir tane adamı görevlendirip "git şu piramitleri bi incele şu Sfenks'e bi bak bunlar ne sikküm şeylerdir" dememiş mesela ya da getirtilebilecek parçaları getirmeye tenezzül etmemiş zira böyle yapılar şirke girdiği için günah sayılırdı, bakınız Pargalı İbrahim Paşa sarayının bahçesine 2 tane heykel diktiği için ismi putpereste çıkmıştı, o nedenle böyle çarpma çırpma olayının olacağını sanmıyorum çünkü hem ilgilerini çekmezdi böyle şeyler hem de inceden günah kabul edilirdi, İskender Lahti'ini de artık 19. yüzyıla gelindiğinde bulunup müzecilik merakı nedeniyle muhtemelen Osman Hamdi Bey'in özel çabasıyla gelmiştir İstanbul'a, Kutsal Emanet'ler de Mısır alınarak el değiştiren Hilafet'in temsili olduğu için getirilmiştir, yoksa devletin böyle bir sanat gaspı yapma gibi bir icraati pek olmamış, onun dışında Anadolu'daki eserleri de zaten coğrafi olarak bu topraklar ele geçirildiği için mecbur sahip çıkılmış yoksa isteseler merakları olsa Yunanistan'dan Akropolis'i söküp koyarlardı Sultanahmet'e.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.09.24)
merhaba. istanbul arkeoloji müzesinde şu an bizim toprağımız olmayan lübnan, mısır gibi ülkelerden gelen lahitler var. eserler getirildiği zamanda ülkeler osmanlı imparatorluğu yönetimi altındaydı. yani patronaj nickli arkadaşın bakış açısını hatalı buluyorum.

osmanlı için tarihi eserler hiç önemli olmadı ki. bu bilinç yoktu. ne var ne yoksa isteyen herkes aldı götürdü, karşılığında demiryolu falan yaptılar.

açıkçası şöyle oldu mimar mühendis yolladılar, keşifler yapıldı işaretlendi, şuraya sizin için demiryolu döşeyelim ama yol boyunca sağında solunda 3-5 km neye denk gelirsek alırız tamam mı dediler, biz lan 2-3 taş için ayağımıza gelip yalvarıyolar diye düşündük.

yunan, ermeni, rum, araptan kılıç zoruyla biz bi sey alıp getirmedik. hatti, hitit, sümer, babil zaten burada yaşamışlardı. küçük asya da zorla felsefe yapın lan bize denmedi, ülkeler el değistirdi, bize kalan topraklarda inanılmaz zengin.

british museum un girişinde knidos aslanı var (götürülurken fotografları mevcut o kadar yakın zaman), efsane değil cevat sakirin aldığınız eserler bodrum'um mavisine kavuşsun dediği bodrumdan götürülen onlarca eser var. ingilizlerin kendi topraklarına ait eser sayısı yüzmilyonlar içinde binleri bulmuyor, bunlarında çoğu işgalci vikinglere ait. ( buraya kadar okuyan arkadaşlar için alakalı film önerisinde bulunabilirim "the dig")

Ingilizlere tek kırgın biz değiliz bakınız marvel youtu.be

yunanistan, koca kıta komple afrika, biz yıllardır geri istiyoruz. özellikle yunanistan hemen her hafta kendi eserleri önünde bayrak açıyor (helal olsun)
bunlar kendi iclerinde hırsızlıkla falan cebellesti. Ebay de Bodrum1966 nickli bir müze çalışanı çıktı mağdur oldular.

günlerce bu konuda konuşabilirim sanırım. Ne Türkiye Cumhuriyeti ne Osmanlı kendi toprağı olmayan bir ülkeden bir eser alıp getirmedi. Keske öyle bi gücümuz olsaydı da patlatılan afganistanda ki buda heykellerini, suriyenin palmirasını koruyabilseydik gözümüzün önünde canlı yayında gitti.

kişisel en üzüldüğüm calınan "stargazer"lar. çanakkaleden amerika'ya götürüldüler, bizden olduğunu kanıtladık yıllardır gelmedi. merak eden olursa google "guennol stargazer".
0
libertine
(27.09.24)
bugün dünyadaki ülkelerden kaçı tarihin doğuşundan beri bugün olduğu yerdeydi ve hiçbir yer fethetmeden bugüne geldi? toprak fethetmek ne zaman doğruydu ne zaman yanlıştı ayrı konu ama herkes yaptığı veya yapmaya çalıştığı için o zamanın normaliydi bu, soru açık ve net şekilde eser çalmaktan bahsediyor diğer konu apayrı bir tartışma.

onu geçersek araplar dediyse kutsal emanetler için demiştir başta. osmanlı dönemi özellikle dini açıdan kıymetli şeyler oradan alınıp istanbul'a falan getiriliyor doğal olarak. mezopotamya coğrafyası, kuzey afrika ve suudilerden almışızdır bir şeyler o dönemler tarihi açıdan zengin topraklar neticede. ancak ingilizlerle bu konuda yarışabileceğimiz bir durum yok. bizim herkesten çaldığımızdan fazla sırf ingilizlerin bizden çaldığı eser olabilir. ingilizlerin olayı sadece fethettiği yerlerden merkezleri britanya'ya eser toplamak değil baya özel olarak gidip eser çaldıkları da çok.
0
semaforo de medianoche
(27.09.24)
kutsal emanetler için diye düşünen arkadaşlara sormak istiyorum. arkadaşlar bu eserler türkiye de yaşayan bi kesim için kutsal. suud, vahhabi, şii için kutsal emanet hangisi? güya musa nın değneği/sopası var zaten gerçek olsa israil bizden seve seve alır, kimse iplemiyodur. türkiye de baskın din sünni hanefi, arap ülkelerinde kutsal emanetler kutsal değil ki. sakal, hırka ya kıl', tüy'e tapmak şırk. topkapı da hangi arap ülkesinin bize geri verin dediği kutsal bi emanet var?
0
libertine
(27.09.24)
Gunumuz turkiye sinirlari icinde bulunduysa bizimdir, yunan rum ermeni arap vs olmasi beni baglamaz. kilic zoruyla evet, bunun bedeli de binlerce insanin caniyla odenmis.

bizim de muhtalif ulkelerde yapilmis eserlerimiz var, binayi vincle kaldirip getirin diyor muyuz? Adamlar savasmis almis. Eserleri istiyorlarsa dalarlar, gucu yeten devirir alir.

Ha eser su anda bizim sinirlarimiz disinda olan bir binaya, kalintiya vs aitse geri verilmeli, orasi baska. Zira dunya mirasi diye birsey var, hersey yerinde guzel.
0
cooperr
(27.09.24)
Bizim türklerin tarihi esere ilgisi yoktu ki eser çalsın. Anadolunun birçok yerinde roma dönemi eserler var ama zaten bizim anadolu köylüsünün umrunda değil bunlar. Belki kutsal emanetler vardır o başka.
0
komando kani var bende
(27.09.24)
@libertine: o eşyaların adı senin benim veya herhangi bir arabın kutsal bulup bulmamasından bağımsız "kutsal emanetler" veya "mukaddes emanetler" olarak geçiyor literatürde, ingilizcesi de sacred relics. osmanlı dönemi halifeliğin alınmasıyla birlikte istanbul'a getirilen eşyalar. bugün bir arap onu bizden aldınız diye sinirlenir sinirlenmez onu bilemem ama başka topraklardan çaldığımız en meşhur eserlerden biri bu. sorulunca ilk aklıma o geldi benim. iskender lahdini bilmiyordum mesela öğrenmiş oldum burda.
0
semaforo de medianoche
(27.09.24)
Bu arada biz Kutsal Emanetler'i Araplardan almadık Memlükler'den aldık, Memlükler de Türk bir devlettir ki resmi ismi ed-Devletü't-Türkiyye'dir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.09.24)
araplarda kalsa kutsal emanetleri ya yakar ya satarlardı. canım sahabe türbelerini yıktı adamlar bidat bahanesiyle. asıl amaçları osmanlı izini yok etmekti. araplar bu konuda konuşması gereken son topluluk.
0
titanyum22
(27.09.24)
Tarihimizi asla çalmayla, sömürmeyle, soykırımla değil tam akisine yardımlaşma,özveri ve Allah celle celaluhu rızasını aramayla yaşamış vicdanın sesi olmuş bir milletiz. İnsaflı olan yabancı araşyırmacı ve tarihçiler de bunu belirtir.

Hırsızlık olmuşsa da bu resmen devlet eliyle değil, sorumlu kişilerin kendi yaptıkları bir şey olarak düşünmek lazım.

Bizden Batı'ya gidenler veya Avrupa'nın bu konuda ne olduğu zaten belli.
Diğer yandan düşünmemiz gereken ise bizden dışarı gidenler ne şekilde gitti?
Konu bazı kaynaklarla ele alınmış:
www.haksozhaber.net
0
diyecevaplandı
(27.09.24)
"Bizden Batı'ya gidenler veya Avrupa'nın bu konuda ne olduğu zaten belli"

Bizden batıya gidenlerin çoğu aslında gizli saklı çalıntı değil, ingilizler bunların değerini biliyor ve osmanlıya soruyor, osmanlı paşaları ve valileri tamamen bilgisiz olduğu için istediğinizi alın götürün diyorlar umursamıyorlar

Hani meyve bahçesi olan dayı girin bahçeden poşet poşet toplayın helal olsun der ya onun gibi davranıyor osmanlı valileri tarihi eserlere
0
grimavi
(27.09.24)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet: burada eserlerin çıkış yerlerinden başka topraklara götürülmesi konuşuluyor. bildiğim kadarıyla kutsal emanetler islam peygamberlerinin eşyalarını içeriyor, gene bildiğim kadarıyla bu peygamberlerin hepsi arap yarım adasında veya kuzey afrika taraflarında yaşamış ve günümüz türkiye'sinin sınırlarında hiç bulunmamış, etnik köken olarak da türklükle alakası olmayan (çoğunlukla arap) insanlar. yani "kutsal emanetler"e araplara ait denilebilir bu durumda. memlüklerin yönetici sınıfının türk olmasının bu konuyla pek ilgisi yok. ayrıca memlüklerden alındığı bilgisi de çok doğru değil, halifelik abbasilerdeydi ve son zamanlarında abbasi halifeliği memlük devletine sığınmıştı. yavuz sultan selim memlük devletinin yanında bir arap devleti olan abbasi halifelğini de yıkarak halifeliği ve kutsal emanetleri devraldı.
0
semaforo de medianoche
(27.09.24)
Kutsal Emanetler Araplara ait kültürel bir miras ya da bir tarihi eser ya da benzer bir eşya değil, yani Araplara ait değil; İslam dininde Halifelik diye bir kavram var ve Kutsal Emanetler de Halifelik kimdeyse onun tasarrufunda olan sembolik eşyalar sadece, bu eşyalar da Halifelikle birlikte bize geçti ve sonra bu kurum lağvedilince burada kaldı, bu emanetler de Arapların değil İslam dininin özelinde olduğu için bu eşyaların Araplara ait olduğunu ve onlara verilmesi gerektiğinini düşünmek gereksiz oluyor.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.09.24)
"Osmanlı böyle şeylere o kadar ilgisizdi ki Mısır'ı aldıklarında" :DDD
osmanlı mısırı aldığında müzecilik diye bir şey yoktu

anadoluda ırakta şamda hicazda balkanlarda eserleri türkler inşa etti, bu işin ruma ermeniye kalması sonraki mesele

kutsal emanetler arap emanetleri değil, bu din arapların değil, bu replik tivitıra ait, sinyaller karışmasın

osmanlı mısırı aldığında, zaten mimari ihtiyacını görecek tekniğe sahipti
piramit=mimarlık beginner
cami=mimarlık proficieny

osmanlı mısırı aldığında ne yaptığına dair bir kayıt var mı da konuşuluyor, yoksa sallıyor mu konuşanlar?

osmanlı, mısırdan elit aileleri ve alimleri zorla getirdi, bu bilgi bende var, elit aile getirdiyse mimari teknikleri, savaş tekniklerini de incelemiştir

o gün mısırın fende fizikte osmanlıyı ileriye atacak bir şeyi yok
miladi -10- senesindeki iskenderiyeden sözetmiyoruz, koca imparatorluktan sözediyoruz

"zira böyle yapılar şirke girdiği için günah sayılırdı"
tüh ya keşke osmanlı da bunu bilseydi, sultanahmet meydanında yılan başlı sütun var, ileride melek figürlü dikilitaş var. yüzyıllarca şirke girdiler girdiler çıktılar
0
lambırcek
(27.09.24)
Bro anlamadığın her şeyi sana büyük bir sabır ve mutlulukla anlatırdım ama senin anlaman için muhtemelen köy kahvesinin bir tık altında anlatmam gerekeceği için konuyu o kadar düşürmek istemiyorum ya kusura bakma, piramitle cami karşılaştırmandaki potansiyelin bende böyle bir izlenim oluşturdu kusura bakma, belki başka bir duyuruda :) Ayrıca o proficieny değil proficiency olacak.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.09.24)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet: bugün bizim tarihi eser diye müzelerde gördüğümüz bazı şeyler de eski inanışların çeşitli kutsal kalıntıları (sacred relic). her tarihi eser bir sacred relic değildir ama her sacred relic bir tarihi eserdir aynı zamanda. bunlar araplara geri verilmeli diyen yok ama nasıl ingilizler truva'dan çıkan eserleri bizden çalıp müzelerinde sergiliyorsa bizim de bunları araplardan iradeleri dışında aldığımız (yani çaldığımız) bir gerçek.
0
semaforo de medianoche
(27.09.24)
türkiye de türkler olarak karar verilememiş gibi duruyor. kuzey afrika berberiydi, mısır kıptiydi adamların kimlikleri çalındı hepsine arap diyoruz. türkiye cumhuriyeti ya da osmanlı imparatorluğu, kendi toprağı olmayan olan hangi ülkeden neyi "çaldı"? hangi müzede, eserin ismi ne? standart bizim dıger ülkelere yaptığımız başvurular gibi o sakal kılı, şu hırka bizim topraklarımıza girildi, haberimiz yokken çalındı diyerek bir başvuru duyan var mı? kutsal emanetleri verelim hadi kim istiyo anlamadım? bizden başka kimin için kutsal? kabe anahtarı, örtüsünü, sakalı, hırkayı kutsal sayıp geri hangi arap ülkesi istiyor? sünni eğlencesi, mustafa armağan yazısı paylaşan adam var. nesi kutsal? arap görse müzede kıl tarihi eser mi der, israil musa nın sopası türkiye ne alaka der, kutsal emanet ne? ingilizcesini yazmış sağolsun arkadaş relic ne bilmiyoduk aydınlandık.

bizim aldığımız eserleri aldığımız zaman aralığında aldığımız topraklar bizim toprağımızdı.
0
libertine
(27.09.24)
@ libertine
sevmiyor olabilirsin
Mustafa armağan diye biri hiç mi doğru söylemez?

Mesela,
İsmail Saymaz da bana yakın biri değil ama arada bir doğru konuştuğu hak verdiğim konuşmaları var.
Hatta bir konuşması vardı geçen günlerde. Kendin dinlesen "montaj" dersin sanırım.

Körü körüne tamamen reddetmekle olmuyor.

Araplar için de, kutsal emanet kutsal emanettir.
İslam'ı temsil eden her devlet için bunlar çok önemlidir.
Bunlar sıradan birilerinden kalan eşyalar değildirler.

@semaforo de medianoche
biz onlardan çalmadık.
Bunlar bize kaldı.
Çalmış olsaydık ( ki zaten öyle bir şey yok) daha başka sözde zulüm ve haksızlıklar yapmış olduğumuz da sıralanırdı.
(Sözde ermeni katliamı mı ?
Öyle bir şey de yok.)

Neyse konu uzun böyle şeyleri inançla birlikte anlamak lazım.
"Araplardan çaldık veya aldık" demek konuyu gereksiz yere taşır.

İslam'da ırkçılık yapmak yoktur.
İslam olmadığı anda Arap, Türk. Kürt.. diye birilerinin ayırması veya parçalaması kolaylaşıyor.
Dikkat etmekte fayda var.
0
diyecevaplandı
(28.09.24)
mustafa armağan'ın yazdığı yazıyı okudum. hiç şaşırmadım. müzeciliği başlatan adamı batı hayranlığı ile suçluyor. bomboş bok atmak.

tekrar soruyorum abiler hepiniz yetkili birine benziyorsunuz, aga kim istiyor sakal kılını, hırkayı? bin farklı fraksiyon var, sünni hanefi olarak burada kutsal diyolar ama kim umursuyo? Kipti arap mı istiyo, hanbeli, şafi, şii, caferi, nusayri, suud, hurufisi boku pusurü kimin için önemli? boko haram verin bize yakacaz mı diyo? kim umursuyo?
hangi müzede neyi sergileyecekler? muhammed in evinde klima var şu an. arabın ne tarihi hassasiyeti olabilir?

islam ırkçılığın ta kendisidir. arap, türk, kürt birbirlerinden ayrı insan topluluklarıdır. arabın empoze edebildiği kültürüne islam denir.
0
libertine
(28.09.24)
@arbre yolladığın makaleyi okudum teşekkür ederim. açık açık ingiltere ve fransa en çok müslüman bizim tebamız öyleyse bizim söz hakkımız var diyerek fahri paşa isminde kim, nereli olduğu bile belirtilmeyen bir adama söz hakkı tanımışlar. Bu arap eleman medineden peygamberin ıvır zıvırını aldınız demiş, Şükrü Paşa da kim tanımıyorum ama helal olsun, tam olarak Halife bizdik, hilafet bizim istediğimizi alırız, demiş sonra susmuşlar. Fahri paşa kimdir, nerenin arabı makale belirtmiyor. 1917 de almış cevabını tekrar soru sormamış. siz de aynı cevabı resmi evrakta okuyabilirsiniz. benimle paylaştığınız için teşekkür ederim.

nerenin arabı bu emanetleri nerede sergilemek için geri istiyor beni aydınlatırsanız çok sevinirim.
0
libertine
(28.09.24)
@kaleci
itiraz yok tabii, sataşma var :D

baya baya,
piramit büyük, turistik, avrupa övüyo=iyi
kafasındasın, bilmediğin konuda bilmediğinin de farkında değilsin. bu ezberlerin yeri facebok. gramer hocası çıkagelsin.

artık sana değil bi gören aklı selim çıkar da tartışırız diye yazıyorum

piramit: primitif mimari-mühendislik tekniği, yığılarak yükselen yapı
bkz 2-3-4000 sene öncesi, bkz mayalar

cami: ileri teknik, kolonların üstünde yükselen yapılar
bkz o günden bugüne kolon kirişle yükselen yapılar

Yavuz sultan selim mısırı fethettiğinde ordunun başındaydı
gözüyle gördüğü ülke için "git bak bakalım ne var ne yok" demediğini iddia ediyorsun
psikoz başlangıcı mı, yoksa sıkıntın Yavuz'la mı?
0
lambırcek
(28.09.24)
Osmanlı, o dönem kendi egemenlik sınırları içindeki eserlerden istanbul'a nakletmiş. Mesela, o dönem lübnan'da bulunan lahitler, istanbul arkeoloji müzelerinde. Yoksa, ingiltere gibi kendi egemenleğinde olmayan yerlerden taşıma yok bizde.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(28.09.24)
Cevapları çok sevdim ancak bi kaç tanesinde “Avrupalılar çalmadı, biz verdik şeklinde yanıtlar var”. Buna ekleme yapayım. Bu tamamen doğru değil, kısmen doğru.

Mesela Çanakkale’deki Truva müzesinde Truva çalışmalarını başlatan, devletten izin ve yardım alan, eserleri çalan çalarken yakalanan, yargılanan, siyasi olarak da bizi uğraştıran birinden bahsediyor. Her hırsıza müze yapılacak değil ya, bu kili gibi kimler vardır.


Tarihi eser hırsızlığı konuşunda Avrupalıların yanına yaklaşamayız.
0
biseysorcaktim
(28.09.24)
(5)

Yapı Kredi Bankasından gelen uyarı sms'i

parka
Telefonunuzda şifre kaydedici uygulama var diye mesaj geldi.Size de geldi mi ?
Telefonunuzda şifre kaydedici uygulama var diye mesaj geldi.
Size de geldi mi ?
0
parka
(27.09.24)
Yapı kredi kullanıyorum ben de. Bana mesaj falan gelmedi
0
kullanicadi
(27.09.24)
Müşteri hizmetlerini ara. Şüpheli işlem bildiriminden sor, böyle bir sms geldi, nedir diye.
0
Mirket
(27.09.24)
banada işbankası uygulamasından gelmişti gerçektende dış kaynaktan indirdiğim crackli bir oyunu süpheli diye bildirmişti, telefonu fabrika ayarına döndürüp önemli şifrelerimi değiştirmiştim. sonrasında da zaman geçtikten sonra dolandırıcılar adıma kredi başvurusunda bulunmuş aramışlardı
0
eja
(27.09.24)
Son yüklediğiniz uygulamaların "izinlerine" bakın
0
diyecevaplandı
(27.09.24)
ykb kullanıyorum öyle bir uyarı hiç gelmedi - niye gelsin ?
öneri: bitdefender yükle ve telefonu tarat. bilinmeyen-gereksiz tüm uygulamaları kaldır.
0
orpheus
(28.09.24)
(3)

Ortopedi doktoru her gittiğimde mesleğimi sorup, iğne yazıyor. Neden?

summerof69
Ayak parmağımı incitince röntgen cektirmeye gittim. Sadece morarmış, ciddi bir şey olmadığı ortaya çıktı. Ama hemen bir firmanın iğnesinin resmi olan kağıda kaşe basıp "bu iğneden al, o şişliğini çekelim" dedi. Pek şiş de değildi.Ne zaman bu doktora gitsem, incinen bölgem farketmeksizin adam iğne ya
Ayak parmağımı incitince röntgen cektirmeye gittim. Sadece morarmış, ciddi bir şey olmadığı ortaya çıktı. Ama hemen bir firmanın iğnesinin resmi olan kağıda kaşe basıp "bu iğneden al, o şişliğini çekelim" dedi. Pek şiş de değildi.

Ne zaman bu doktora gitsem, incinen bölgem farketmeksizin adam iğne yazıyor. (Ve yanında da 6-7 tane aynı ilacı yazıyor)

Bu doktor, bu yazdığı ilaçlar üzerinden ilaç firmalarından komisyon mu alıyor ki her seferinde bunlari yaziyor? Komisyon alıyorsa, bu ne şekilde oluyor? Doğruca para mı, yoksa dolaylı hediyeler mi?

Doktoru beklerken, diğer hastaların da bu pahalı iğnelerden şikayet ettiklerini duydum.


Teşekkürler
0
summerof69
(25.09.24)
Etik, mesleki kurallar, hipokrat yemini, insan sağlığı, kağıt üstünde olan şeyler.
dışarıda pek takan olmayabilir.

1:04 - 1:24 arası bakınız
m.youtube.com

Geçim cidden zor.
0
diyecevaplandı
(25.09.24)
Eğer gittiğiniz doktor özelde ise, doktorun hastaları memnun etme, iyileşmiş hissettirme gibi bir amacı olabiliyor. Hastalar genelde şunu bekliyor çünkü: o kadar para veriyorum. Gittiğime değsin. Gerçekten hasta da hissedeyim, sağa sola 10 tane ilaç yazdı doktor! Desin. Değerli, ilgilenilmiş hissetsin yani. Bir doktorun bizzat ağzından duyduğum sözleri paylaşıyorum.
İlaç firmalarıyla ilgili ise, komisyon da alıyor olabilir, tatillere gönderiliyor olabilir, firma amcasının oğlu da olabilir.
Burası türkiye, maalesef her şey olabilir.

Geçmiş olsun.
0
ayalga
(25.09.24)
Günaydın günaydın.
0
muhayyer divan
(26.09.24)
(6)

camasır makınası program devam etmeme sorunu

deepness
beko marka basıc bır makına var ve programı baslattıktan sonra uzun sure su alıyor , yıkama ve baslat tusları aynı anda yanıp sönmeye devam edıyor ve yıkamaya gecmıyor, oylece duruyor. bu konuda deneyımı olan duyurucu arkadasımız varsa ızlenecek yol onerılerını beklıyorum. tesekkurler
beko marka basıc bır makına var ve programı baslattıktan sonra uzun sure su alıyor , yıkama ve baslat tusları aynı anda yanıp sönmeye devam edıyor ve yıkamaya gecmıyor, oylece duruyor. bu konuda deneyımı olan duyurucu arkadasımız varsa ızlenecek yol onerılerını beklıyorum. tesekkurler
0
deepness
(25.09.24)
Beyin denen kısımla ilgili bir arıza muhtemelen, ustanın bakması lazım. Yeni bir makineyse servis çağırmak daha mantıklı, mahalle ustasındansa.
0
Bruce
(25.09.24)
Kart yanmış bitmiş diyen usta tiplilere inanmadan önce kartlara bağlı kabloların yerinden çıkma ihtimalini düşünün.
Malum titreşimli çalıştıklarından arka bağlantı kabloları veya kartın kendisi yerlerinden çıkabiliyor ve temassızlık oluyor.
Facedeki reels kısa videolarda bu gibi işleri anlatan biri vardı ama adını bilmiyorum.
0
diyecevaplandı
(25.09.24)
belki siz de internetten araştırmışsınızdır ama yine de yazayım. çocuk kilidinden olmasın?
0
lazpalle
(25.09.24)
youtube da makinenin marka modelini yazıp resetleme işlemi araştırın. ben birkaç defa resetledim böyle şeyler olduğunda, sorunsuz çalışmaya devam etti yıllarca. deneyin bakalım.

geçen gün bulaşık makinesi de takıldı, aynı şekilde reset işlemi araştırıp uyguladım, düzeldi.
0
Phoebe
(25.09.24)
Yeni aldık beko marka çamaşır makinası, aynı şeyi yaşıyoruz sürekli, servis çağırdık filtre temizliği yapıp gıdıyo, biz de çözüm bulamadık malesef, aldıgımızdan beri aynı, sistemsel bi hata bizce, ama servis kabul etmiyo, takipteyim cevapları
0
annesharley
(25.09.24)
su giriş çıkışında problem vardır. sağ alttaki küçük kapağı açıp suyu boşalttınız mı ? muhtemelen içerisinde bir şeyler sıkışmıştır. o da olmazsa makinenin arkasındaki su aldığı musluk veya makineye su giren yerlerde de problem oluyor. bulunduğunuz bölge suyu kireçliyse falan tıkanıyor. bizim beko makine de geçen benzer bir hata verdi arkadaki su giriş yeri komple kumdan tıkanmıştı. etrafımızda çok inşaat var ondan dedi servis elemanı
0
nawaf al temyat
(26.09.24)
(17)

yaptiginiz seyahatleri kaydediyor musunuz?

robert bosch
bir tanidigim gezilerini not ediyor. her gün ne yapmis, nereleri gezmis vs.vietnem'da aldigi montun bile parasini yazmis. sok oldum.siz nasil not aliyorsunuz?ben mayis'ta hollandaya gitmistim. hangi sehirleri gezdigimi hatirlayamiyorum su an. böyle bir sey yapsam mi dedim
bir tanidigim gezilerini not ediyor. her gün ne yapmis, nereleri gezmis vs.
vietnem'da aldigi montun bile parasini yazmis. sok oldum.

siz nasil not aliyorsunuz?
ben mayis'ta hollandaya gitmistim. hangi sehirleri gezdigimi hatirlayamiyorum su an. böyle bir sey yapsam mi dedim
0
robert bosch
(24.09.24)
Not almadım hiç.
0
rock n roll
(24.09.24)
Web sitemde bir de telefonda (Places been uygulamasi) sehirleri kaydediyorum sadece. Detay metay yok ama
0
brkylmz
(24.09.24)
Valla ben de böyle not almadım hiç. Ha gezi günlüğü olur, gittiğin ve seni etkileyen bir yerde içinden bir iki satır yazmak geliyorsa defterini çıkarır yazarsın da montun parasını yazmak gereksiz geldi. Yıllar sonra açıp vaay be X yılında şu kadar paraya mont aldım bunu yaptım demek istiyor sanki.
0
Amaranta ursula
(24.09.24)
Ne amaçla kaydediyoruz?
Gidilen yerleri maps kaydediyor konumsuz dolaşmadığım için. Yedim içtimi de maps puan/yorum olarak görebiliyorum.
Fazlasını kaydetmeye lüzum duymuyorum, hatırlatsın istediğim yer olunca hediyelik ya da oraya ait bir şey alıyorum, onu görünce aklıma geliyor.
0
Bruce
(24.09.24)
Google maps de işaretliyorum veya zaman çizelgem açık, oraya kaydediyor her tarihi ve saati. Not olarak değil de gezdiğim mekanlara yorum yazabiliyorum.

Bir de google fotoğraflarda buluta yedekleniyor çektiğim her şey. ne yemişim nereye gitmişim ne satın almışım aşağı yukarı fotoğrafı oluyor zaten.
0
ananiyimioguz
(24.09.24)
Bir zamanlar çarşaf gibi kocaman, Türkiye karayolları haritaları satılırdı. Onlardan bir tane edinip geçtiğim her yolu, sarı fosforlu kalemle çiziyordum. Çizmediğim yol pek kalmayıp harita sapsarı olunca attım haritayı.
0
Mirket
(24.09.24)
Google maps'te "been there done that" listem var.
Yemek yazısı yazacaksam (ara sıra bir grup için yazıyorum) detaylı nerede ne yedim günlüğü tutuyorum.
0
kobuzchu kiz
(24.09.24)
yurt dışına gittiğimde hemen hemen her müze/konser/otobüs/tren vs. bileti, fiş, peçete vb. bira/içecek kağıt ve kapakları vb. fiziksel çok yer kaplamayan şeyleri tutarım. her seyahatim için bunları sakladığım farklı poşet vb. var basitçe. yurt içinde de özellikle etkinlik biletlerini filan saklarım. not almak, fiyat yazmak gibi şeyler yapmıyorum.
0
tepedeki psychedelic adam
(24.09.24)
2017'den beri yapiyorum. gunluk gibi bir defterim var her seyahat ettigimde yanima aliyorum ve gittigim sehrin en ikonik yerlerinde manzaraya bakarken sehirle alakali dusuncelerimi yaziyorum. neler yiyip ictigimi falan. dikkatimi cekmisse otel adi, restoran adi, bazi seylerin fiyati falan da oluyor icinde.
0
bohr atom modeli
(24.09.24)
gezilerimi ne zaman yaptığımı bile unuturum bahardı, kıştı diye kalıyor. fotoğraf dışında bilgi yok gittiğim şehirlerin ismini unutup haritadan baktığım bile olmuştu

cahilliği seçersinin canlı kanıtı
0
ala09
(25.09.24)
Oguz tam olarak benim diyeceklerimi demiş.ama google efendi klasik yarı yolda adamı sattı yine eskiden aylık rapor atıyordu bende breh breh ne dolanmışım diyordum.şimdi kendi cihazında sakla bana ne dedi.yıl sonunda 20 uşke 100 şehire gitmişsin bu sene diye mail geldiğinde bakması keyifli oluyordu.

Bununla beraber apple resimler harita üzerinde resmi nerede çektiğini gösteriyor.en çok o işime yarıyor,diğer türlü galeriden resim bulmak benim için çok zor.çok seyahat,çok resim var.

Başka özel bir girişimim yok,
0
duptıs
(25.09.24)
Instagrama attığım story ve postlar harici pek bir şey kaydettiğim yok, hatta artık eskisi kadar aktif de değilim bazen aklıma gelmiyor foto çekmek. Hepsi zihnimde bu da yeterli.
0
kullanicadi
(25.09.24)
Ben yazmıyorum.
Doksanlı yılların sonunda banka müdürü olan komşumuz, gittiği yerlerden not olan bunları dosya halinde arşivleyen
bir arkadaşından bahsetmişti.

Kişisel olarak şu zamanda bazıları için önemsiz görülse de o yerlerle ilgili araştırma yapan veya bu hususlarda kitap yazma düşüncesinde olanlar için kaynak niteliği taşır böyle notlar.
0
diyecevaplandı
(25.09.24)
gittiğim yerleri swarm uygulamasından check-in yapıyorum. harita üzerinden check in yaptığım lokasyonları görebiliyorum, bu sayede başka birine önermem gerektiğinde açıp hızlıca bulabiliyorum.
0
a7x
(25.09.24)
İki sebebi olabilir.

1. Başkalarıyla bu tecrübeleri paylaşmak. Bir yere gideceğim zaman youtube'da araştırıyorum. Her türlü bilgi çok işe yarıyor. Nereler gezilir, ne yenir, fiyatları nedir?

2. Kendi tekrar gitmek istiyordur oralara, onun için not ediyordur.

Gezinin keyfini çıkarıyorsa, sorun yok.

.
0
kartallar yuksek ucar
(25.09.24)
Çektiğimiz fotoları şehir şehir arşivliyoruz bunun dışında not falan almıyoruz ama mesela gördüğümüz tur rotaları vs elimizin altında olsun diye fotoladığımızdan onlarda otomatikman arşivlenmiş oluyor
0
basond
(25.09.24)
ben google mapste şehir olarak kaydediyorum, şehir içinde gittiğim özel bir yer varsa onu da kaydediyorum veya puanlıyorum. onun dışında detay tutmuyorum
0
abelardo
(25.09.24)
(8)

Yüksek ateşe ilginç çözüm?!

squidward
"La Passion de Jeanne d'Arc" isimli 1928 yapımı filmi izledim geçen.Filmin ortasında bir yerde, sözkonusu kişinin ateşinin çok yükselmesi nedeniyle kanının akıtılması gerektiği söylenerek dirsekteki arter cart diye kesilip kanı fıskiye gibi bir tencereye akıttılar.Yani filme göre kan akıtmak -belki
"La Passion de Jeanne d'Arc" isimli 1928 yapımı filmi izledim geçen.
Filmin ortasında bir yerde, sözkonusu kişinin ateşinin çok yükselmesi nedeniyle kanının akıtılması gerektiği söylenerek dirsekteki arter cart diye kesilip kanı fıskiye gibi bir tencereye akıttılar.

Yani filme göre kan akıtmak -belki de sadece o zaman için- bir ateş düşürme yöntemiymiş.
1. Bu nasıl bir mekanizma, diye soracaktım ama zaten kan azalınca (bilek kesenler vs) üşünülüyor. Çişimizi yapınca üşümek gibi bir şey sanırım.
Öyleyse idrarımızı yapınca da ateşimiz bir miktar azalır mı?

2. Günümüzde de kullanılır mı acaba bu yöntem?

3. 1928 yılında görsel oyunlar yoksa eğer o kol gerçekten de kesilmiş midir?
0
squidward
(23.09.24)
Ortaçağda tedavi amaçlı kan akıtma pratiğinin adı flebotomi. Günümüzde çok kısıtlı durumlarda kullanımı var. Ama tabii ki ateş düşürmek için verimli bir yöntem değil bilimum ilaçların olduğu bir çağda
0
nundu
(23.09.24)
Hocam kan akıttığında kan kaybıyla birlikte demir eksikliği yaşanır ve demir eksikliğinde hemoglobin üretemezsin hemoglobin olmayınca dokulara yeteri kadar oksijen taşıyamazsın oksijen taşıyamadığın için de oksijenle enerji üretimin durur sistem bazal enerjinin %70'ini vücut sıcaklığını sabitlemek için kullanırken oksijen olmadığı için bunu yapamaz vücut sıcaklığını sabitleyemez kontrol altına alınamayan vücut sıcaklığı hızla düşer ve kısa sürede ölürsün, yüksek ateşi olan bir hastanın vücut sıcaklığını bu şekilde düşürürsün ama hasta kaybından ölür, bu kontrollü bir müdahale olamaz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(23.09.24)
Makul ateş ölçümü için öncesinden idrara çıkın denir zaten.

Eskiler havale geçirecek gibi olan çocukları da işetmenin öneminden bahsederlerdi.
0
hedep
(24.09.24)
3. Soruya cevap olarak,
eskiden sinema sahnelerinde gerçek kanın olduğu sahnelerin bir yazı okumuştum.
tabi tepkiler üzerine zamanla bundan vaz geçilip salça ve boyaya "rol"verilmiş olmalı.

arabaların çarpışma testlerinde de bir zamanlar cansız mankenler yerine kadavraların olması söz konusuydu.
Sonuçta en gerçekçi sonucu kadavralar verecekti
Ölmemek için ölüden faydalanmak..
0
diyecevaplandı
(24.09.24)
hacamat denen ortacag tedavisi bu. gunumuzde kullanilmiyor.

1928 de olsa kimse kimsenin arterini film icin kesmez. zaten hacamatta da arter kesilmez. olur gider adam.
0
antikadimag
(24.09.24)
merhaba. aslında hipokrat'ın da zamanında vucutta her problemin çaresi olarak bedenimizde bulunan 5 farklı sıvıdaki dengeden bahsediyor. her dert için birinin eksikliği ya da fazlalığında genelde problem neyse o değil de, sahneyi merak ettim. Yapım notlarında gerçekten set ekibinden birinin sahne için gönüllü olduğunu buldum, zannettiğiniz gibi gerçek kan. Belki göz atmak istersiniz;

criterioncollection.blogspot.com
0
libertine
(24.09.24)
Yok öyle bir şey. Sakın yapma, yaptırma.
Jan dark 700-800 yıllık olay sanırım. Bugün de çeksen 1200'leri canlandırdıklarından b.k da yiyebilirlerdi.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(24.09.24)
Pardon 600 yıllıkmış
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(24.09.24)
(8)

Biz nasıl

Yılmaz920
parayı bulacağız ? Maaşlı çalışmaktan bıktım.
parayı bulacağız ? Maaşlı çalışmaktan bıktım.
0
Yılmaz920
(22.09.24)
Yolun solundan ve yere bakarak yürümek lazım.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.09.24)
bulamayacağız :/
0
candide
(22.09.24)
Valla ben de böyle düşünürken 2 yıllık maaşı koinde batırdım, daha şimdi anca yarısını kurtarabildim nerdeyse üç yil oldu. Demem o ki kumar, coin vb sakın başvurmayın. Maaşlı çalışan biri olarak kafam para biriktirmek dışında hiçbir şeye çalışmıyor. En fazla mülk edinmek için çabalarım onun dışında yok ticaret vb kalsın.
0
sanguine
(22.09.24)
Kumar, bahis, borsa, uyuşturucu... tam da bunu ele alan bir yayın vardı geçenlerde: www.youtube.com
0
prole
(22.09.24)
kapitalizmin artik islemedigini, somuruldugunu ve insan gibi yasamanin yolunun sadece daha cok calisarak veya kisa yoldan koseyi donerek degil, insani yasam hakkini siyasi gucu elinde bulunduranlardan isteyerek elde edebilecegini fark ederek.
0
antikadimag
(22.09.24)
Türkiye kadar paranın kolay bulunduğu bir yer daha yok. Bakış açısını değiştiren bunu zaten o gün farkeder
0
deer hunter
(22.09.24)
Zengin bir kayınpeder bulunabilir.
0
Mirket
(22.09.24)
Şu an parayı bulan gözüyle baktığımız kimselerin çoğunda kirli veya haksız yere elde edilmiş para var.
Başkalarından haksız nedenle kestikleri, usülsüzlükleri,
kayıt dışı ekonomi vs.

Bir gerçek şu ki onların seviyesinde zengin olmak zorunda da değiliz aslında.
Kanaat içinde kendi iç huzurumuzu sağlamak daha önemli.

Parayı bulduğumuzda haddi aşacaksak, azmanlıklara sebep olacaksa o paranın gereği yok.
Bazen elimizde olmayan imkanların da yararımıza olduğunu düşünmek lazım.
Hızlanan hayat, maddi kazanç yarışı, sürekli sahip olma duysunu körükleyen sosyal medya etkileşimleri,reklamlar vs bizi de ister istemez içine çekiyor.
Ama bu yapay olarak bize yedirilmiş algılardan tamamen olmasa da uzak olmak bizim elimizde.

Bu arada maaşlı çalışmak, bizi fakirlikten koruyan ama zengin olmamızı da engelliyen bir şey aslında. Bu da ayrı konu.
0
diyecevaplandı
(22.09.24)
(3)

Bir alacak meselesi...

sonhakan
Birine ikinci el ürün vererek 4 taksitle 20.000 Tl alacaklı oldum. Kağıda imzalı olarak kayıtlı durum. İlk taksit ödenmedi. Avukata versem avukat daha pahalı ne önerirsiniz?
Birine ikinci el ürün vererek 4 taksitle 20.000 Tl alacaklı oldum. Kağıda imzalı olarak kayıtlı durum. İlk taksit ödenmedi. Avukata versem avukat daha pahalı ne önerirsiniz?
0
sonhakan
(22.09.24)
1) icra takibi.

2) adami dov.
0
antikadimag
(22.09.24)
Bir yerden sonra bazı durumlarda dozunu fazla aşmadan sert olmak gerekiyor.
Böyle durumlarda,o tür kimseler için müşteri veli nimetimizdir, .. bey, .. hanım, müşteri gibi kavramların bir anlamı kalmıyor.

O nedenle ilk başta ısrarcı olun.


Geçenlerde bir tanıdığım alacaklı olduğu durumlarda ister istemez işi sert konuşmalarda çözdüğünü anlattı.
0
diyecevaplandı
(22.09.24)
önceki cevaplara +1 diyetim baştan.

1- yukarıda dedikleri gibi bey/hanım laflarının pek bir etkisi olmuyor bu durumlarda, kaldı ki siz banka çağrı personeli değilsiniz. kibarlığın pek bir anlamı yok.
yalnız bir gün öncesinde "x bey taksit için rahatsız etmiştim, müsait misiniz?" modundayken ertesi gün "x, taksiti bekliyorum haberin olsun, şu şu tarihte öde artık" moduna geçmeyin hemen. birkaç güne yayın o üslup işini.

2- yok sertleşmem, adam dövme vs. mevzularda bezim yoktur diyorsan:
avukat pahalı diyorsun da, icra takibi süresince oluşan masraflar sonuca göre haksız tarafa yükleniyor bildiğim kadarıyla.
ha 20.000 liraya değer mi dersen, bence değmez.
bir de, ya karşı tarafın üzerine bir malı/görünürde bir maaşı yoksa mesela?


üslubu sertleştir bir noktada.
0
thedepressed
(22.09.24)
(8)

Hangisi sizce daha cok gorulmeye deger, 1 sansiniz olsa?

tuborg yesili
Panama mi, Sri lanka mi?
Panama mi, Sri lanka mi?
0
tuborg yesili
(20.09.24)
Sri Lanka.
0
Amaranta ursula
(20.09.24)
Panama ile alakalı hiç bilgim yok ne görülür ne yapılır, bi kanal için mi gidicem derim. hadi yarın gidiyoruz deseler sri lanka derim ama araştırıp bakmak lazım.
0
Bruce
(20.09.24)
Sri Lanka
0
EXXE01
(21.09.24)
Sri lanka
0
robert bosch
(21.09.24)
Sri lanka
0
diyecevaplandı
(21.09.24)
sri lanka cok guzel diyolla
0
baldur2
(21.09.24)
panama'yı bilmiyorum ama sri lanka'ya giden bi arkadaşım vardı geçenlerde, çok kötü, gidilmez diyordu.
0
tabudeviren
(21.09.24)
Panama da yapabilecegin atraksiyonlar blraz az,iki okyanus turu,biraz yagmur ormanı,yakındaki bir kaç güzel ada.

Sri lanka bu zaman için biraz fala yagmur alır ama güzel ülkedir.yeterince tanıtım yapmadıkları,ekenomileri düşük olduğu için çok popüler bir destinasyon değil ama gormeye değer bir yerdir.özellikle yılbaşı sonrasında subat mart gibi.

Ikisi arasinda bir ayrimda sri lanka derim.bunu disinda her yerin kendine has guzellikleri var.fazladan gordugun her yer seni zenginlestirir.
0
duptıs
(21.09.24)
(8)

Bir türlü maddi yönden düzlüğe cıkamamak (gecmısten gelen beddualar=

basubadelmevt
Babam yıllar önce borsa 4-5 ailenin parasını batırmıs, onların paralarıyla kagıtlar almıs, sonra borsada tepetaklak gelmiş.Bu sürecte askerlik görevinden de ayrılma durumunda kalmış. Sonra kendıne bır ıs kurdu, kendı ısı olmasına ragmen ve ıyı kazanclarda elde etmesıne ragmen bir türlü para tutamadı
Babam yıllar önce borsa 4-5 ailenin parasını batırmıs, onların paralarıyla kagıtlar almıs, sonra borsada tepetaklak gelmiş.

Bu sürecte askerlik görevinden de ayrılma durumunda kalmış. Sonra kendıne bır ıs kurdu, kendı ısı olmasına ragmen ve ıyı kazanclarda elde etmesıne ragmen bir türlü para tutamadı elinde.

Bazı kazanclarını yine borsadan hisse almak ıcın kullandı hep. Bir araba bile dogrultamadı 10 yıldır, kiralık araclarla idare etti. Babasından kalan tarla payını yok pahasına kardesıne sattı, sımdı oralara imar geliyormus.


Sanırım bende benzer hikayeyi yasıyorum, maasım iyi sayılır fakat bir dolandırılma olayı yasadım, bir kısmı borclara gidiyor.

Gelen para hemen gidiyor gibi hissediyorum ve her ay ıstısnasız garip bir harcama cıkıyor karsıma, maddi yönden bir oh diyemiyorum hıc bır zaman.


Bu para kaybettıgı aılelerin ahı tutmus olabılır mı bizde? Muhtemelen baya beddua yemısızdir , en basında annemın teyzesı gelıyor, onun da parası gitti.

Benım hatam olmayan bu tarz sorunlardan ötürü yasanan bu blokajlardan nasıl kurtulurum?

Bu arada bu beddua durumları son 1 senedir aklıma geldı, hayatımı buna göre yasamadım yani. Aile dizimine filan mı gitsem? Baska neler önerirsinz?
0
basubadelmevt
(18.09.24)
Bedduadan ziyade parayi nasil idare edeceginizi bilmiyor ayni zamanda kisa yoldan zengin olmaya calisiyorsunuz gibi geldi.

Beddua falan dusuneceginize iyi bir ekonomi/para yonetim egitimi alin.

Borsadan parayi gotururuz demenin, elindeki arsayi yok paraya satmanin ve dolandirilmanin bedduayla bi ilgisi yok.
0
brkylmz
(18.09.24)
Sizin şahsa özel bir şey diyemeyiz. Arada başka bir çok unsur olabilir.

Ama faize yatırılan para için, acısı ne olursa olsun çıkar diye bir tabir var.
0
diyecevaplandı
(18.09.24)
@brkylmz

Ama işte bu borsa olayından sonra zaten parasal yönden sanssizlik vs başlamış babamda. Şimdi de sanki bana sirayet ediyor. Ben borsaya hiç yatırım yapmadım.
0
🌸basubadelmevt
(18.09.24)
hocam ulke ekonomik krizde insanlar kira odeyemiyor. siz acaba bize ozel bir beddua durumu olabilir mi diyorsunuz...

bence ekonomi ogrenin. dua/beddua ile peynir gemisi yuruseydi, su anda israil cokmus filistin zenginlesmisti. ortacag zihniyetidir bu.
0
antikadimag
(18.09.24)
bedduayla alakası yok bunu zihninizden atın. adamlar bütün memleketi dolandırıp dünya beddua alıyor hala malı götürüyor ki senin de yaptığın bir durum yok.

eğer babadan varlık yoksa orta düzey maaşlı biri için para yapmanın en temel iki yöntemi var.
birincisi doğru kredi ile doğru evi-tarlayı vs almak.
ikincisi düzenli olarak borsa, borsadan anlamıyorsanız fonlara yatırım yapmak. bin tane fon var, amerika hisse senedinden kıymetli metale. düzenli olarak bu fonlara bir para ayırın be yokmuş gibi düşünün.
0
awlmi
(18.09.24)
Antikadimag+1

Gemiciklere yatırım yapanlara bir şey olmazken faize yatiranlara oluyormuş. Bu hayatta beddua ile bir şey olmaz. Kenan evren 500 yaşına kadar resim yaptı mutlu mesut.

Böyle düşüncelerden arının.
0
logisticsmanager
(18.09.24)
selamlar,
tövbe etmek, hak helalliği almak, babanızın hatalarına kefaret olması için sadakalar vermek bir çözüm olabilir. Allah bereket versin.
0
kullanıcı adı
(18.09.24)
Yaşananları duaya bedduaya bağlamak sorumluluğu üzerinizden atma çabanız. Bunu yapmak istemeniz normal çünkü kim hatanın kendinden kaynaklandığını kabul etmek ister ki? Ama buna inanırsanız bir gram ilerlemeniz mümkün değil.

Finansal okuryazarlık eğitimlerine bakabilirsiniz. Bütçe yaptığınızı da sanmıyorum harcamalar sizi şaşırttığı için, bütçe yapıp ne nereye gidiyor çıkartmaya başlarsanız 2-3 aydan sonra şaşırmazsınız.
0
montreal
(20.09.24)
(8)

Beyaz arabaların gündüz trafikte fark edilmesinin zor olması?

gezegen olan pluton
Benim başıma çok geldiği için soruyorum, var mı böyle bir şey yoksa bende mi sorun var? Güneş ışığı da beyaz renkte olduğu için görülmesini zorlaştırıyor olabilir mi?
Benim başıma çok geldiği için soruyorum, var mı böyle bir şey yoksa bende mi sorun var? Güneş ışığı da beyaz renkte olduğu için görülmesini zorlaştırıyor olabilir mi?
0
gezegen olan pluton
(18.09.24)
yok be kral. siyah arabalarin karanlikta fark edilmemesi daha makul.
0
baldur2
(18.09.24)
öyle hayalet gibi olmuyorlar tabi, ama yorgunluk dalgınlık gibi durumlarda renkli arabalara göre daha geç belli oluyorlar.

ancak beyaz için değil, gri için böyle hissediyorum ben.
bazı yollarda araba ve yolların renkleri yakın oluyor.
0
biseysorcaktim
(18.09.24)
Gri+4
0
abuzer
(18.09.24)
Beyaz arabalar tozdan kirden asfalt rengine yaklasmadiysa pek sorun olmuyor. Gumus gri degil de asfalt rengine yakin koyu grileri farketmesi zor. O yuzden arabanin rengi ne olursa olsun farlari gunduz de acmak gorunur olmak icin cok onemli (bkz: farım da hep açık yolum da).

Gerci yeni arabalarda farlar otomatik olarak gunduz de aciliyor ama gene de dikkat etmekte fayda var.
0
sertac akin
(18.09.24)
yaklaşık 150bin km yol tecrübem var ama hiç böyle bir sorunla karşılaşmadım.

sadece dedikleri gibi gece karanlığında, yağmurlu ve sisli bir anda sokağa dönerken, yola çıkıntılı park etmiş siyah passat ı görmeyip sürtmüşlüğüm vardır.

adam da psikopat gibi sabahın 6sında içinde oturuyormuş sdfsg neyse ki anlayışlı çıktı da hallettik.

gündüz hiç böyle bir şey olmadı ama.
0
ananiyimioguz
(18.09.24)
Trafikte beyaz renk aracın çok fazla olması kaza riski ez az rengin beyaz olmasından dolayıdır. Gece ve gündüz görülmesi en kolay renk beyazdır. Bu tespit 45 yıllık oto boya servis şefine aittir.
0
HellKeePer
(18.09.24)
koyu gri den ötesi yalan.
0
jamswety
(18.09.24)
Akşam vakti uzun yanan beyaz renkli farlar şu an daha çok olumsuzetkiliyor.

Beyaz arabalarda sorun yok.
0
diyecevaplandı
(18.09.24)
(2)

Yıllık araç bakim ucretleri ne kadar olmuş?

dedeminhirkasi
2018 polo 60 bin km dsg araç için rutin bakım ücreti ortalama nedir?
2018 polo 60 bin km dsg araç için rutin bakım ücreti ortalama nedir?
0
dedeminhirkasi
(18.09.24)
Bunun net bir yanıtı olmaz, zira yaşadığımız şehrin piyasasına, sanayisinin gelişmişliğine, araç onarım merkezlerinin sayısına göre değişir. En yakınınızdaki yetkili servisi arayıp periyodik bakım ücreti alın, civarınızdaki özel servislerin verdiği fiyatlarla kıyaslayın. Eğer yetkili servis ile özel servis fiyatları arasında ciddi bir fark yoksa her koşulda yetkili servisi tercih edin.
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(18.09.24)
Kendim şöyle özetleyeyim:
Yetkili servis falan takmıyorum.
Filtreler ve motor yağı (5/30) online yedek parça.com dan alıyorum. Normal güvendiğim bir ustanın yanında değiştiriyorum. İşçilik bedeli geçen sene sonbaharda 300 TL gibi aldı.
Belki bu sene 500 TL alır
(Opel Astra sedan 1.6)
0
diyecevaplandı
(18.09.24)
(6)

osmanlı tarihini öğrenmek için detaylı kitap/video serisi?

beatbox yapan metalci
vikings'e ilk defa başladım ve tarih aşkım depreşti. uzun zamandır osmanlı ve cumhuriyet tarihine dair detaylı bi araştırma sürecine girmek istiyordum, artık vakti geldi diyorum. e-kitap arşivimde 80 küsür osmanlı tarihi kitabım var ama nerden başlayayım bilmiyorum. dönem dönem, sırayla tüm padişahl
vikings'e ilk defa başladım ve tarih aşkım depreşti. uzun zamandır osmanlı ve cumhuriyet tarihine dair detaylı bi araştırma sürecine girmek istiyordum, artık vakti geldi diyorum. e-kitap arşivimde 80 küsür osmanlı tarihi kitabım var ama nerden başlayayım bilmiyorum. dönem dönem, sırayla tüm padişahları, imparatorluğun iç işlerini öğrenebileceğim güzel bir kaynak arıyorum.

DFT Tarih'in başarılı bir youtube oynatma listesi de var, hoşuma gitti, tavsiyeleriniz olursa göz atmak isterim.
0
beatbox yapan metalci
(17.09.24)
Halil İnalcık'ın 2 ciltlik Osmanlı İmparatorluğu ile İmparatorluktan Cumhuriyete kitapları.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(17.09.24)
Bence Selçuklu'dan başlayın mümkünse. Önce Anadolu :)
0
alfired
(17.09.24)
Yapı Kredi Yayınları veya İş Bankası Yayınları'nda çok güzel kaynak kitaplar var. Tüm tarihi anlatan var mı bilemiyorum.
0
alfired
(17.09.24)
Belli dönemlerdeki osmanlı vakanüvislerini es geçme derim .
Naima , peçevi gibi.
Yine araştırırsan Osmanlı'nın son 200 yılı içinde adı pek duyulmamış tarihçilerini de bulabilirsin.
Derken bunu buldum:
www.academia.edu



DFT tarih gibi gibi kanallar görsele bağlı olduklarından döneme ait önemli bazı ayrıntıları ifade etmeyebilirler.


Peçevi demişken ,önemli bir yönü de tarih yazımı konusunda ilk defa yabancı kaynaklardan yararlanması burada öne çıkıyor.

Kendi arşivin konusunda içimden bir ses bizi de üzmeyeceğini söylüyor..
0
diyecevaplandı
(17.09.24)
en kapsamli ve detaylisi zinkeisen, hammer'in yazdigi ciltlerce osmanli tarihi kitaplaridir. yerli kaynaklara ulasimlari kisitli oldugundan yahut olmadigindan take it with a grain of salt ama biz kos kos otururken elin batilisinin ciltlerce detayli detayli osmanli tarihi yazmis olmasi cok ilginc.

iki medeniyet arasindaki gelismislik farkini da cok guzel ozetliyor. ne dogru duzgun osmanli tarihimiz var, ne ataturk biyografisi. hic eli kalem tutmayan bir ulkeyiz maalesef.
0
antikadimag
(17.09.24)
Atladık, Uçtuk, Kaçtık, Vurduk, Kırdık, Cihanı titrettik sözleri arasından tarihi bulup çıkarmak ve anlamak zor oluyor.

Yabancı gözüyle basit bir anlatım en güzeli.

Şundan başla bence.

www.kitapyurdu.com
0
Mirket
(17.09.24)
(3)

bu tivitte yazanlar bir yerden alıntı mı?

semaforo de medianoche
tivit şu: https://x.com/vela_ve_bera/status/1834561436950864162bu profil böyle alıntı gibi uydurmalar yapabilen birisi bazen ancak burada yazılan çok tanıdık bir çağrışım yaptı. googleladım bazı cümleleri bir şey çıkmadı. ingilizce çevirip googlelamayı da denedim gene olmadı. yine de tam ikna olmadı
tivit şu: x.com

bu profil böyle alıntı gibi uydurmalar yapabilen birisi bazen ancak burada yazılan çok tanıdık bir çağrışım yaptı. googleladım bazı cümleleri bir şey çıkmadı. ingilizce çevirip googlelamayı da denedim gene olmadı. yine de tam ikna olmadım alıntı mı bu yoksa uydurma bir paragraf mı? alıntıysa nereden?

not: jahrein kısmı tabi ki espri alıntı mı derken ondan alıntı mı manasında sormuyorum.
0
semaforo de medianoche
(16.09.24)
O cümleler Jahrein dedikleri kişiye mi ait bilmiyorum ama "yazan o sırada Neffex'in Get Through şarkısını dinliyormuş" diyebilirim.

music.youtube.com
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(16.09.24)
Bu hesabı twitterda takip etmiyorum ama yıllardır görürüm. Hatta anon hesap ama ismi yıllardir bilinir yani Twitter'da :D

Alıntılarda biri j'accuse yazmış belki oradandır.
0
nundu
(16.09.24)
Entel Feridun'u hatırlatan türde varoluşsal sancılar içeren bir ifade.
0
diyecevaplandı
(16.09.24)
(11)

bir narin sorusu da benden

abuzer
narin'in olayı ilk ve en büyük yankıyı nerede uyandırdı? haber kanalları mı? tv programları mı?madem anne-baba herkes işin içinde "bu işte bir gariplik var" deyip konuyu bu noktaya getiren kimdi?
narin'in olayı ilk ve en büyük yankıyı nerede uyandırdı? haber kanalları mı? tv programları mı?

madem anne-baba herkes işin içinde "bu işte bir gariplik var" deyip konuyu bu noktaya getiren kimdi?
0
abuzer
(14.09.24)
Sezgin Tanrıkulu olayla ilgili duyum alınca köye gidip kamuoyu oluşturdu.
0
Phoebe
(14.09.24)
Hükümetin dikkati baska yöne çekmeye ihtiyaci vardi, medyanin da isine geldi ve sonuç bu oldu aslinda.

Birkaç hafta sonra da baska bir cinayet islenir, gene ayni seyler olur.
0
Yourcousinmarvinberry
(14.09.24)
Hükümetin dikkati başka yöne çekme ihtiyacı vardı gibi salak argümanlar bugünkü hükümetimizin aklına bile gelmemiştir Narin olayında, kendi halkımız nasıl böyle salaklaşabiliyor anlamak mümkün değil.
0
Bir ben var benden şurada
(14.09.24)
Hükümetin dikkati başka yöne çekme ihtiyacı ...
Ne oluyoruz böyle?
Gerçekten bütün herkes,kamuoyu hipnoz olmaya bu kadar yatkın mı?

Tuhaf, katanlık şeyler varsa devlet inlerine de köylerine de girmeli. Gerekirse hepsini sürmeli.

Bu gitmesekte kalmasakta türünde uzakta olan bir köy yeri değil ki.
İçinde lüx araçların dolaştığı.. bazılarının aylık 150.000 TL kazancından bahsediliyor yorumlarda.
Devlet didik didik etmeli bu tür yerleri.
Bir küçğk kız için mi olmalı bunlar ?
Evet, belli ki küçük bir kız cinayetinin ötesinde şeyler var.

Bu kadar kazancı olanlar devletten birde tarım/hayvancılık için destekleme bekliyorsa .
0
diyecevaplandı
(14.09.24)
Kesinlikle,hükümetin dikkati başka yöne çekme ihtiyacı. Bundan çok daha vahşi cinayetler oldu, üç tane bakanın gittiğini görmedim. Resmen olayı kullanıyorlar. Kanalın biri saatlerdir canlı yayın yapıyor heyecanla ama yeni bir gelişme yok.
0
parka
(14.09.24)
Tamamen sosyal medya, götünüzden element uydurmayın!
0
halitkin
(14.09.24)
Yukarida; "akepe hükümeti bile bir çocuk cinayetinden nemalanmaz" diyen çok masum düsünceli arkadasa hatirlatmak isterim ki, bu ülkede bir gecede on binler öldü enkaz altinda ailecek, çoluk çocuk, cesedi bulunamayip topraga yok olurcasina gömülen...ve böylesi bir durumda bile hükümetin umrunda olmadi, bir ayda ülke gündemi degisti...
0
Yourcousinmarvinberry
(14.09.24)
Bunu biraz gezi olaylarina benzetiyorum.

Gezi öncesi de bir sürü saçma sapan gelişmeler olmuştu, gece alkol satışı yasağından tut saçma sapan ifade özgürlüğünü kısıtlayan medya sansurleri vs ve bir anda patlama yaşanmıştı.

Narin olayı da biraz buna benziyor.

Son 1 2 haftada o kadar hukuksuzluk saçma sapan mahkeme kararları vs oldu ki insanlar artık patlama noktasına geldi ve küçücük bir kızın başına gelenler de herkesi çileden çıkardı.

Akp gündem değiştirme yorumuna katılmıyorum, bilakis devlet acziyetini insanların gözüne sokan bir süreç tüm bu yaşananlar.

Bu kadar uzun sürmesi de cabasi tabii..

(Bu kadar uzun sürmesi yine akp nin karanlık işlerinde bu Köyle ortaklık yapmaları, olayların bu kadar buyuyebilecegini kestiremiyorlardi, büyüyünce sicip sivadilar.)
0
makbur
(14.09.24)
@makbur +1 bu arada.

bu narin olayı ve ensarioğlu denen siyasetçi bozuntusunun yaptığı açıklamalar devleti aciz ve küçük düşürmekten de öte, ihanet boyutunda bir seviyede. daha doğrusu "devlet, vatandaşlarının canını koruyamadığı gibi, üstüne canını alanları da kolluyor" gibi bir durum var ortada.

bence de biraz birikmişlik sonucu olay köpürdü.
ha, iyi de oldu bence, millet anadolu'nun gerçek yüzünü görmüş oluyor
0
thedepressed
(14.09.24)
Su an sözlükte tam da söyledigimi destekler bir baslik açilmis

eksisozluk.com

Yani olayi bu sekilde yorumlayan tek kisi ben degilim.
0
Yourcousinmarvinberry
(14.09.24)
tv kanalları reyting peşinde, birileri de ekonomiyi unutturmak vs. idam söylemlerini arttırmak. çocukları düşünen şimdiye kadar hiç olmadı bu coğrafyada, bundan sonra da olmayacağı malum
0
bahçedekisandal
(15.09.24)
(4)

Avukata devredilen borç

metal69
50 bin lira borcum vardı dosya masrafları ile 70 bine çıkarmışlar. Avukat ile konuştum, pazartesiye kadar tek seferde ödeyin diyor fakat o kadar ödemeye imkanım yok. Nasıl bir yol izleyeyim ödeme için, icraya giderse nasıl olur?
50 bin lira borcum vardı dosya masrafları ile 70 bine çıkarmışlar.

Avukat ile konuştum, pazartesiye kadar tek seferde ödeyin diyor fakat o kadar ödemeye imkanım yok. Nasıl bir yol izleyeyim ödeme için, icraya giderse nasıl olur?
0
metal69
(13.09.24)
eğer ki ödeme gücün varsa taahhütname imzala ama taahhüt imzaladıktan sonra borcu ödememen halinde ceza infaz kurumuna girme durumun söz konusu olabilir.

senin yerinde olsam, öncelikli olarak bir avukata danışırım. avukata para veremem dersen şayet daha çok paran gideceğine de emin olabilirsin.

avukatın zaten gerekli işlemleri yapıp nasıl bir yol izlemen gerektiğini söyleyecektir.
0
jesues
(13.09.24)
Abi benim bildiğim avukat bu mecradaki son nokta, normalde seninle anlaşma yapmak isterse yapabilir ama yapmıyorsa ya ödeyeceksin ya da icraya gidilir ama icra olayları nasıl olur bilmiyorum. Geçmiş olsun.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(13.09.24)
İcraya giderse öncelikle banka hesaplarınıza bloke ve e-haciz gelir. eviniz ve aracınız varsa hak mahrumiyeti eklenir. borcu varlıklarınızdan tahsil edemezlerse maaşınızın 1/4 üne haciz uygulanır. işveren her ay maaşın 1/4'ünü icra dairesine yatırır borç bitene kadar.
0
mustafakesekci
(13.09.24)
durumu biraz zorla, elde satılabilecekleri sat kurtul.
Bir 3-4 ay eve kapan.
sonraki seneye de bırakma.
0
diyecevaplandı
(13.09.24)
(3)

Ortak Türk Alfabesi

Bir ben var benden şurada
Bu kabul edilmiş galiba ne olacak şimdi bizim alfabemiz mi değişecek xq falan mı eklenecek, nasıl oluyor?
Bu kabul edilmiş galiba ne olacak şimdi bizim alfabemiz mi değişecek xq falan mı eklenecek, nasıl oluyor?
0
Bir ben var benden şurada
(11.09.24)
kabul edilmedi. sadece ülkelerde dil "tavsiye" kurumları/kuruluşları devletlere bunu önerme kararı aldı. ama çok yalan dolan. türkiye türkçesinde asla olmayacak harfler varken asıl gereken harfler eksik.
0
patronaj1
(11.09.24)
Bunun Türk Devletleri Teşkilatından ayrı bir uygulama olduğunu sanmıyorum.
O nedenle zamanla olacak icratlarını izleyin.
Ortak bir ordu kurmaya kadar gidecektir
İran , Ermenistan, Türkiye ve Azerbaycan'ı yakından ilgilendiren Ticaret yolu Zengezur Koridoru da bölgeye ve Türk Devletlerine ayrıcalık katacak .
Daha bir çok alanda planan çok şey var ve zamanla işler yolunda giderse yok ABD yaptırımları,BM, NATO, AİHM kararları gibi değil bize dünyaya artı katkısı, faydası olmayan kurumlar öyle umrunuzda olmayacak.
0
diyecevaplandı
(11.09.24)
Ben NATO'nun bu işte parmağı olduğunu düşünüyorum.

İnşallah bir de ortak tarih yazılıp tarihlerinden kurdukları hukuk ve adalet düzenleri ve bilime katkıları çıkarılıp yerine ova, otağ, mızrak, kurt, dağ ,göçebe hayatı figürleri getirilmez.
0
hebanon
(11.09.24)
(4)

boş evin tadilatı ne kadar sürer?

administ
mutfak banyo ve parkeler yeniden yapılıp boya badana yapıalcak. Ortalama kaç haftada biter bu işler deneyimleyen var mı?
mutfak banyo ve parkeler yeniden yapılıp boya badana yapıalcak. Ortalama kaç haftada biter bu işler deneyimleyen var mı?
0
administ
(11.09.24)
Kendim deneyimlemedim ama alt katımızdaki daire satıldı. 3+1, kapalı mutfak ve iki banyolu, iki balkonlu (evin tadilat isteyen bölümleri net olsun diye detay yazdım). Ev tümden bir tadilat istiyordu. Taşınacak kişi "tadilat yaptırıyorum 20 gün sürecek tüm komşularımdan özür dilerim" diye not yazmış. Tabi işçi sayısına göre değişir ama 3-4 hafta olarak planlamışlar. (Haftaiçi 10:00-17:00 arası tadilat yapılabiliyor kalan zaman ve haftasonunda kesinlikle yasak)
0
Lethe
(11.09.24)
Eger mimar yapmayacaksa koordinasyon kismi onemli sure icin.

Parkeci ayri, boyaci ayri, su tesiatcisi ayri, mermerci, mutfak dolabini yapan, elektrikci, fayansci... bunlarin hepsi ayri ustalar. Eger araya is almayacak ve birbirlerinin islerine mani olmayacaklarsa 15-20 gunde biter sanirim.

Mimar olmayinca hepsi sucu birbirine atiyor (mermerci, dolabi yapan yamuk yapmis diyor. Banyoyu yapan tesisatci yanlis cekmis borulari diyor. Parkeci yer terazide degil deyip boyaciyi sucluyor).

Bir de kaytarma durumlari var. Illa bi cenazeleri cikiyor 3-5 gun.

Eger imkan varsa mimarla calisin derim. (Basta pahali gibi dursa da totalde daha az stresli ve daha az maliyetli oluyor)
0
brkylmz
(11.09.24)
Parayı asla peşin vermemeniz lazım ki iş umduğumuz gibi bitsin.
Bire bir yapılan işin de takipçisi olun.
0
diyecevaplandı
(12.09.24)
o ustalardan ne çektik ya herkese katılıyorum. sıfır alınan malda kusur çıkıyor, dükkana gidip gelmeyen var. napalım dükkan mı basalım bu saatten sonra. iş kadar mimarda para istiyor. ha hoş mimar da napalım bu da böyle derse muhattap kim onu da bilmiyorum. 5lira sı iş bitince dersen herkes sana kapıyı gösteriyor.
0
hunharca ben
(12.09.24)
(4)

uzun süreli seyahat öncesi tedbirler

dali dili havali korna
sigortayı, su vanasını kapama gibi ana tedbirler dışında neler tavsiye edersiniz? bir süre sonra böcekler giderlerden eve sızmaya başlayabiliyormuş, giderleri de kapatın diyorlar o nedenle, bunun gibi önerileriniz var mı tecrübelerinize dayanan?
sigortayı, su vanasını kapama gibi ana tedbirler dışında neler tavsiye edersiniz? bir süre sonra böcekler giderlerden eve sızmaya başlayabiliyormuş, giderleri de kapatın diyorlar o nedenle, bunun gibi önerileriniz var mı tecrübelerinize dayanan?
0
dali dili havali korna
(11.09.24)
- Buzdolabı dolu kalacaksa ana sigortayı kapatmayın, buzdolabı çalışmaya devam edecek şekilde onun sigortasını açık bırakıp diğerlerini kapatın.

- Buzdolabını boşaltacaksanız kapaklarını aralık bırakın, iki kapağı da tutacak şekilde bir mutfak havlusu sıkıştırsanız bile yeter.

- Ortalıkta çöp, bozulabilecek gıda gibi koku yapacak şeyler bırakmayın.

- Doğalgaz varsa onu da vanasından kapatın, kombinin sigortasını ayrıca kapatın.
0
kobuzchu kiz
(11.09.24)
Bu gibi evden ayrılmak arsa zaman bağlı olarak yenileme gerektiren şeyler varsa onları düşünün
Çiçekleri sulamak gibi.

Modemin fişini de çekin.
kapıya/kargo gönderi gelme ihtimalini düşünün.
0
diyecevaplandı
(11.09.24)
-klozetin kapagini kapali birak.
-musluk giderlerine tabak koy.
-odalarin kapilarini acik birak sirkülasyon olsun.
0
robert bosch
(11.09.24)
-buzdolabi dolu olacaksa sigortayi kapatmayin.
-kalorifer peteklerini ya da vanasini kapatin.
-bozulacak gidalari ortalikta birakmayin (sogan, patates cok unutulur)
-bakliyatlari buzdolabina koyun, boceklenmesin. (dolabi kapamayin bence, gerek yok)
-kiyafetler icin falan guve kovarlar var, ya da en basitinden bir lavanta torbasi asin dolaba.
-alarm falan varsa modemin fisini cekmeyin.
-giderlerin uzerine bocek tabletlerinden koyun. bu havada hamambocegi olmaz gerci ama olsun. ya da koli banti gibi birseyle kapayin.
-eger arada biri gelip cicek falan sulayacaksa sifonu da cekip musluklari 1-2 dakika acik biraksin, koku yapmasin. ama dikkatetsin sifon akitmaya devam etmesin sonra fatura inanilmaz geliyor :D
0
65 derece
(11.09.24)
(28)

Markette parası çıkışmayan çocuğa yardım edilmeli mi edilmemeli mi?

ananiyimioguz
Bazen markette kasada beklerken veya tam kasadan ayrılacakken kucuk bir çocuğun parasinin yetmediği durumlar oluyor. O da üzülüyor, ya bırakıyor ya da değiştiriyor falan. Araya girip üstünü ödemek istiyorum. Ama bu cocugun gelisimi acisindan saglikli midir bilemedim. Yani pedagojik acindan saglikli
Bazen markette kasada beklerken veya tam kasadan ayrılacakken kucuk bir çocuğun parasinin yetmediği durumlar oluyor. O da üzülüyor, ya bırakıyor ya da değiştiriyor falan. Araya girip üstünü ödemek istiyorum. Ama bu cocugun gelisimi acisindan saglikli midir bilemedim. Yani pedagojik acindan saglikli midir? Bu bir öğrenme süreci aşamasıdır ve karışmamak mı lazım? Ama yardim etsem mutlu olacak ve iyiliği de görecek, ileride o da birisine yardim edecek belki. Nasil davranmak lazim?
0
ananiyimioguz
(09.09.24)
Ben normalde vicdansız bir insanımdır sokak hayvanları dışında hiçbir şeyi düşünmem çocukları da sevmem ama markette öyle bir şey olunca otomatik olarak "kardeşim ben öderim" diyorum kasiyere niye öyle oluyor bilmiyorum ama sağlıklıdır sağlıksızdır çok da umurumda değil açıkçası.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(09.09.24)
İki kez yardım ettim.
Duygu sömürüsüyle dilenme sektörü oluşturacağına inandığımdan vazgeçtim.
0
Mirket
(09.09.24)
Bu kadar realist olmaya gerek var mı ya çocuk 2 ekmek almış canı çikolata çekmiş onu da almış ama parası çıkışmamış, bu çocuğun çikolata parasını ödeyince "vay keriz" deyip bir aşama ileriye götürerek "o zaman ben dilenip daha çok para kazanayım" diyerek dilencilik yapmayacaktır bence, paranız o kadar tatlı gelmez kimseye.
0
Bir ben var benden şurada
(09.09.24)
Eğer izin verirsen... minvalinde konuşmak lazım çocuklarla. Yani şu da ihtimal dışı değil, ödersiniz, gidip evde anlatır, azar işitir... sormasanız da bu ihtimal var da, mesela direkt odeyivermek bence biraz yok saymak da oluyor. Belki vazgececek, belki harçlığını biriktirmisti, yarın alacak, belki yanina para alirken yanlis saydi parayı... vb. bence en iyisi sormak ve izin istemek.
0
encokbenisevinnolur
(09.09.24)
Denk gelme sıklığına bağlı. Bunu mesleğe çevirip enayi parası yiyen çok. Gerçi öyle bir durum olsa sonrasında kasiyer kesin bir şey der. Onun dışında kesinlikle yanlış bir durum olduğunu düşünüyorum. 13+ olsa neyse ama aksi durumda çocuklara, yabancı büyük insanların maddi yardımcı olabileceğini gösteriyorsunuz. Bugün siz iyi niyetli olarak üstünü tamamlarsınız yarın benzer beklentide karşılığını isteyen bir "büyük" çıkar. Dünya hayalinizdeki kadar masum değil.
0
nawar
(09.09.24)
gereksiz. parasinin yetecegi aburcuburu alsin. hepimiz bu yasimizda dikkat ediyoruz butce, harcama vs.

bir de bu kac yasinda cocuk. normalde markette alisveris yapacak yastaki cocugun kasaya gelmeden once neyin ne kadar tuttugunu hesaplayabilmesi lazim.
0
hot potato
(09.09.24)
edilmemeli. paran yoksa alamazsin. bunu cocuk yasta ögrenemezse sonra daha cok üzülür. bu benim fikrim tabii sadece.

ona verilen parayla yetinmesi lazim. o para ona az geliyorsa da calismasi gerek.
0
robert bosch
(09.09.24)
Pedagoji falan, mahelle baskısı dinlemiyorum.
kanımızda var yardım etmek.
ben anında ödüyorum.
Bir kaç kez denk geldim böyle.

Çocuğın gelişimine yardımcı olacaksa bayramda da harçlık vermeyelim
Kazanmayı hayata tutunmayı kendi öğrensin o halde(!)

Burada çocuğun manen gelişime yardımcı olacak şey beleşe konması değil, büyüdüğünde onunda zorda kalan birine yardım etme hissinin şiödiden uyanmasıdır.
0
diyecevaplandı
(09.09.24)
hiç denk gelmedim ben ama gelsem öderdim.
0
floydian
(09.09.24)
Tabii ki. Büyüyünce bile insanın aklında kalıyor böyle şeyler. Sevgi dolu anıları olsun.
0
visnebahcesi
(09.09.24)
Yardım edilmemeli bence. Burada ben yardımcı olurum, parasını öderim diyen arkadaşlar sizler bence iyi insanlarsınız ama o çocuğun karşısına her zaman sizin gibi insanlar çıkmayabilir. O çikolatanın parasını ödemek yoluyla o çocukla iletişim kurup kandırmaya çalışan bir sapık da çıkabilir karşısına. Çocuk tanımadığı birisinin ona çikolata ya da herhangi bir ihtiyacını alabileceği fikrini kafasında normalleştirmemeli.

Annelerin ve babaların da özellikle çocuklarına her fırsatta tanımadığı kişilerle konusmamasını, soru sorarsa cevap vermemesini ve ona herhangi bir şey almayı teklif ettiğinde kabul etmemesi gerektiğini öğretmesi lazım.

Bir de istediğimiz bir şeye her istediğimiz anda sahip olamıyoruz. Bazen bunun için yıllarca mücadele etmemiz gerekiyor ve bazen ne yaparsak yapalım sahip olamıyoruz. Bu vesileyle bunu da öğrenmiş olur. Çünkü hayat o çocuğa da prens / prenses muamelesi yapmayacak.
0
rock n roll
(09.09.24)
Valla keşke bana da küçükken markette, bakkalda param çıkışmadığında yardım eden birileri çıksaydı, o zaman eve geldiğimde işçi babamı görüp üzülmezdim belki o kadar.
Eminim ki yıllar boyu gülümseyerek hatırlardım böyle yardım eden biri olsaydı. Bu tarz garibanlık hissettiren anlar bence daha travmatik bir çocuk için.
Ben o yüzden şu an markette denk geldikçe güzel bir üslupla yardımcı oluyorum gördüğüm çocuklara.

Şimdi geriye dönüp bakınca görüyorum ki, garibanlık anları çocukluk hatıralarında büyük yer kaplıyor ve aksine inanın sizin dediğiniz şey pedagojik yönden olumsuz etkilemez çocukları.
0
bir fincan kahve ile film izlemek
(09.09.24)
Anasının babasının sorunu beni ilgilendirmez. ben yardım etmem.
0
my fault
(09.09.24)
banane yav. ayrıca benim çocuğuma da yardım edilmesini istemezdim. bu sefer alışkanlık haline getirebilir. sezercik filmlerini azaltın amcalar
0
titanyum22
(09.09.24)
@ diyecevaplandı, evet hatta artık bazı çocuklar özellikle de bayramlarda akrabaları para olarak görmeye başladılar. akrabaları göreyim ziyaret edeyim değil para alalım kafasında olan çok çocuk var.

bir keresinde bir misafirlikteyim, kimsenin yanında nakit yokmuş. ziyarete gelen akraba çocuklar geldiler el öptüler falan, sonra kimse para vermedi diye ağladılar.

bunda yetişkinlerin de sıkıntısı var. sen sevgi verme, bağ kurma, sadece ne istiyorsa onu al, ayda yılda bir gördüğünde de sadece para ver, başka bir sorununu çözme, derdini dinleme, yanında olma... e çocuklar da seni para olarak görür tabi.

meraklı konuşkan çocuk da pek kalmadı. sohbet etmiyorlar, soru sormuyorlar. tüketim toplumu çocuklarından ne bekliyoruz ki.
0
🌸ananiyimioguz
(09.09.24)
gelişimsel açıdan annesi babası abisi yapsa sıkıntı, ama siz yapsanız sizdekinin tesiri tatlı bir anı olarak kalabilir. geilşimse derdiniz yapabilirsiniz, ama yapmazsanız da hayata dair güzel bir tecrübe öğrenecek çocuk, o da kötü bi senaryo değil.
0
damba
(09.09.24)
ben yardım etmem.
0
abelardo
(09.09.24)
Hayir etmem.

Biz de çocuk olduk ki çocukken market vs bilmezdik bile hiç. Ne aliyorsak ya hesabini yapardik(sonraki yaslarda) ya da veresiye yazdirirdik.

O yüzden kasada çocuklara yardim etmeyi vs çok cahilce buluyorum.
0
Yourcousinmarvinberry
(10.09.24)
olm ben yardim ederim diyecektim de yorumlari okudum, baya moralim bozuldu.

bence turkiye harbiden bombok bir yere dogru gidiyor, eskiden boyle seylerin mevzusu bile olmazdi.
0
cooperr
(10.09.24)
ben pinti biriyimdir ama bu durumda ederim. dilenciye para vermem asla. bu durumda süreç doğal ilerliyor. çok şüphelenmedikten sonra yardım ederim
0
ferenc
(10.09.24)
çingene çocukları hariç yardım ediyorum ederim.
neden çingeneler hariç? çünkü onlar o tarz işleri meslek olarak yapıyorlar.
0
nuisance2
(10.09.24)
Market alışverişlerini genelde uygulamalar üzerinden yaptığım için pek denk gelmiyorum ama denk gelirsem veririm ya o kadar da değil. Hayatımda bi tane bile dilenciye para vermedim de bi çocuğun alacağı çikolatadan duygu istismarı edileceksem de edileyim yani ki ben de çocukları pek sevmem
0
nundu
(10.09.24)
Ben yardım etmiyorum. farklı bir şey yapıyorum.
bakıyorum eğer sıradaki çocuk abur cubur almış, yani evden sipariş edilmiş bir şey almıyorsa, çikolata, cips, gazoz vb. şeyler varsa elinde soruyorum, sen mi yiyeceksin onları diye, evet derse tamam geç koy poşete para verme, harçlığın sana kalsın çok da bunlardan yeme deyip gönderiyorum çocuğu, kendi alacaklarımla birlikte kasiyerden geçmesini rica ediyorum. çoğunlukla okul çıkışı çocuklar eve gitmeden giriyor marketlere kalan harçlıklarını abur cubura yatırıyorlar. o saatlerde denk geliyorum ben.
dilenciye bir şey verirken bile başımın gözümün sadakası olsun tadında bir karşılık beklerken, bir çeşit beklentiye girerken, burada bir çocuğu mutlu etmek kadar anlık ve soyut bir beklentinin bu iş için yeterli olduğunu düşünüyorum. fazlası samimi değil, çıkar hesabı.
0
erty_ksk
(10.09.24)
Arkadaslar çok duygusal insanlarsınız ben de aşırı duygusal biriyim ama çocuklarımızı koruyabilmemiz için bazen duygusal değil de biraz daha katı olmamız gerekiyor. Çocuklar, kim iyi niyetli kim kötü niyetli bunu ayiramazlar. Senin iyi niyetli yaklaşımın o çocuğun kafasında herkes iyi niyetli algısı yaratabilir herkese guvenebilirler. İşte sıkıntı burada başlıyor. Hiç kimsenin çocuğunun çikolata, meyve suyu parasını ödemeyin. Annesi ve babası çikolata, meyve suyu alamiyorsa da bir zahmet dünyaya çocuk getirmesinler. Bunu aşağılama amaçlı söylemiyorum, bu hayatın gerçeği. Ben çocuğuma meyve suyu bile alamayacak durumdaysam dünyaya çocuk getirmemeliyim. Çünkü basit bir çikolata, meyve su vs. bunları bile alamiyorsam ben hiçbir şeyi alamam.

Çocuklarımızı koruyabilmemiz için bütün duygu ve davranış biçimlerimizi tekrar gözden geçirmeliyiz. Bazen katı olmak iyidir.
0
rock n roll
(10.09.24)
ben soyle yapiyorum.
posetlerimi doldurmama yardim etmen karsiliginda ben de sana yardimci olurum diyorum. kasadan posetlere doldururken posetimi tutarsa cikarip ustumde ne kadar bozuk varsa 30/40 veriyorum calistigin emegin karsiligi diye.
boylelikle bir seyler alabilmek icin para, o parayi da elde edebilmek icin karsiliginda emek/zaman vermesi gerektigini de ogrenmis oluyor.

bos dilenenlere asla bir sey vermem. ama su satan mendil satanlar olursa onlara da okeyim.
0
turbo sadık
(10.09.24)
rock n roll sen bizi neden ikna etmeye çalışıyorsun ki bizim için doğru olan bu senin doğrun oysa sen yardımcı olma insanlara, biz olmak istiyoruz bizim vicdanımız görmezden gelmeye izin vermiyor sanki ülkemizde her şey çok doğru çok süper de parası çıkışmayan çocuğa yardımcı olmak hatalı oldu hayret bişi.
0
Bir ben var benden şurada
(10.09.24)
@bir ben var benden şurada; bazı konularda ikna etmek zorundayız insanları. Çünkü bazı doğrular, pedofili denen sapıkların işine yarayabilir. O çocuk istediği şeyi alamayıp kasada bırakmak zorunda kaldığında emin ol ben de üzülüyorum ve senin zannettiğin gibi vicdansız değilim hatta tam tersi aşırı vicdanlı bir insanım. Hiçbir şeyi de görmezden gelmiyorum.

Sen iyi niyetli yaklasirsin çocuk bir yabancının ona gerektiğinde çikolata alabileceği algısını onda oluşturur yarın sapikla karşılaştığında onu da iyi zanneder.
0
rock n roll
(10.09.24)
İlkokuldayken bi kere dolmuşa param olduğunu sanarak binmiştim ve 50 kuruşum çıkışmamıştı. Yanimda oturan adam sağolsun tamamladı, neredeyse 30 sene geçmiş hala unutmam o anı. Çok utandım ama çok da minnettar kaldım. Bana denk gelse o anı hatırlayıp yardım ederim.
0
mirty
(10.09.24)
(3)

pantolon üzerine bırakılabilen gömlekler

tabudeviren
böyle gömleklerin özel bir ismi var mı?
böyle gömleklerin özel bir ismi var mı?
0
tabudeviren
(07.09.24)
slim fit
0
diyecevaplandı
(07.09.24)
Spor gömlek
0
my fault
(07.09.24)
Smart casual
0
floydian
(07.09.24)
(3)

Faizler belimi büktü altınları satmalı mıyım?

skr1292
Deli gibi ek hesap ve kredi kartı faizi ödüyorum. Kapatmam gerek. Biriktirdiğim gram altınlar var onları bozup ödemeyi düşünüyorum mantıklı mı sizce?
Deli gibi ek hesap ve kredi kartı faizi ödüyorum. Kapatmam gerek. Biriktirdiğim gram altınlar var onları bozup ödemeyi düşünüyorum mantıklı mı sizce?
0
skr1292
(07.09.24)
Kredi kartı faizinden daha uyguna kredi çekebilirsen önce bu şekilde kapatmayı dene. Son çare altınları satarsın.
0
gabe h coud
(07.09.24)
altınları sat ve kurtul, öde kurtul.
Kredi kartı, ek hesap söyle uzun vadeli olarak takside bağlanmayıp
" düşünüldüğünde ", insanın kanını emen şeyler.
Dünyada etkin olan finans aklı kazanmanın yolunu bulmuş:
İnsanları her an borç içinde bulundurmak.
Ya çok uzaklara gitmeye gerek yok.
Bizdeki köyün ağası ve marabaları temalı filmlerde bile ağanın köylüye, marabaya az verip onları sürekli olarak çok borçlandırma sahneleriyle dolu.

Kredi kartı ile yaşadıklarımız ise bunun köydeki değil ama küresel alandaki bir uygulaması sadece.

Mantıklı olan bu borçlarını ödedikten sonra maaşa , altına, eş dost vs güvenerek tekrar bu tür borca girmemek .
0
diyecevaplandı
(07.09.24)
Altınları satmek kısır döngüden kurtaracak ve bir dana girmeyeceksen döngüye, iyi fikir.
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(07.09.24)
(10)

Altınları nerede saklıyorsunuz

hunharca ben
Yüklü altın var diyelim ama gram ama bilezik. Peki bunları nerede hangi koşullarda saklıyorsunuz/saklamalıyız?
Yüklü altın var diyelim ama gram ama bilezik. Peki bunları nerede hangi koşullarda saklıyorsunuz/saklamalıyız?
0
hunharca ben
(07.09.24)
Banka kasasında saklamalısıniz.
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(07.09.24)
Gram altına dönüştürüp hesapta saklamak istemediğinizi varsayarsak, 100% garantisi olmasa da banka kasası.
0
salihdt
(07.09.24)
Var olanlar için bir şey diyemem de yeni alımlar için şu yol denenebilir.

www.iarplatform.com
0
Mirket
(07.09.24)
İki evde ayrı kasalarda.
0
gabe h coud
(07.09.24)
Altınları bölün ayrı yerlerde siz saklayın.
Bankalar kazanacaklarını her türlü kazanıyorlar. Çevremiz, bazıları sizde ne miktar altın var bilmiyorsa bankalarda bilmesin.
0
diyecevaplandı
(07.09.24)
Kasayi cekicle cok rahat aciypsun o yuzden banka disinda mantikli bi secenek yok
0
lapaz
(07.09.24)
Keske boyle dertlerim olsa. En mantikli secenek sanirim banka kasasi. Ama bizim cok yakin kuyumcu bi tanidigimiz var, anne babaminkiler onun dukkandaki kasada duruyor ;) varsa rica edebilirsiniz belki,
0
a perfect lie
(07.09.24)
evde altın saklayacak olsam teknolojik bir cihazı söker içinde saklarım. modem, pc kasası, playstation, amfi vs
0
floydian
(07.09.24)
öncelikle şu zamanda evde altın saklamak büyük risk, polis bir tanıdığım evde kamera, çelik kapı oymasına rağmen ben evde tutmuyorum demişti. Kısacası ev dışında banka hesabında , iarplatform gibi dijital ortamlarda veya banka kasasında muhafaza edilmeli.
0
Rao
(08.09.24)
Evlendikten sonra banka kasası ayarladık ama ayarlamaya çalıştığımız bir ay diken üstündeydim.
Banka kasası bence güvenilir. Ancak çok zor kasa bulduk Ankara’da.
0
Hallegadola
(08.09.24)
(2)

finansal ödeme türü nedir

biseysorcaktim
hesaplarım arasında transfer yaparken bazen bireysel, bazen yatırım bazense finansalı seçiyorum.transfer amacım genelde x bankasından y'ye, y'deki kredi kartımı ödemek, o bankanın kuru üzerinden döviz almak/bozmak gibi işlemler oluyor.finansal'ı seçmekle hata mı yapıyorum, ne demektir bu?
hesaplarım arasında transfer yaparken bazen bireysel, bazen yatırım bazense finansalı seçiyorum.

transfer amacım genelde x bankasından y'ye, y'deki kredi kartımı ödemek, o bankanın kuru üzerinden döviz almak/bozmak gibi işlemler oluyor.

finansal'ı seçmekle hata mı yapıyorum, ne demektir bu?
0
biseysorcaktim
(06.09.24)
Dijitalleşen kurumların istatistilerimizi tutmasına yardım ediyoruz diyebilirim .
Arka planı portföy yöneticileri bilir
0
diyecevaplandı
(06.09.24)
bu anlattiklarinin hepsi bireysel.
0
hot potato
(06.09.24)
(8)

Ne yaptığını bilsen burada olmazdın.

parka
İbo ile Yıldız Tilbe tartışıyorlar.İbo tartışmanın sonunda, ne yaptığını bilsen burada olmazdın zaten diyor.Burada ne demek istemiş olabilir?Kendi programına yıldız'ı çağıran İbo.Acaba bulunduğun konumda olmazdın mı demek istemiş.Evet derdim bu.Link, son 15 saniye:https://m.youtube.com/watch?v=vHK74
İbo ile Yıldız Tilbe tartışıyorlar.
İbo tartışmanın sonunda, ne yaptığını bilsen burada olmazdın zaten diyor.
Burada ne demek istemiş olabilir?
Kendi programına yıldız'ı çağıran İbo.
Acaba bulunduğun konumda olmazdın mı demek istemiş.
Evet derdim bu.
Link, son 15 saniye:
m.youtube.com
0
parka
(06.09.24)
müzikle ilgili bir sey konusuyorlar yok dodan girdin siye bagladin bilmem ne.
yildiz in müzik bilgisi yok ibo'nun var gibi duruyor.

yanlis yerden girmis sarkiya. ben ne yaptigimi biliyor muyum diyor. ibo da zaten ne yaptigini bilsen o sekilde söylemezdin sarkiyi diyor.
0
robert bosch
(06.09.24)
böyle olmazdin diyor burada degil.
0
robert bosch
(06.09.24)
Yıldız Tilbe bilmeden yanlış yerden girmiyor. Ses aralığı daha yüksek seslere uygun diye ve İbo'yla olan husumetinden dolayı ayar vermek için şarkının ortasında yükseltiyor notayı. İbo da oraya çıkamayınca sinirleniyor.
0
nundu
(06.09.24)
Hatta pardon şimdi tekrar izledim, İbrahim Tatlıses orkestraya reye inin diyor, Yıldız Tilbe de ona karşılık yükseltiyor. Yani kısasa kısas gibi bir durum var. Baya meşhur bi olay yani ikisini de sevmem, aralarındaki magazini de çok bilmem ama bu olayın incelemeleri falan vardı ekşide müzikal anlamda :D
0
nundu
(06.09.24)
Ayrıntılı bir analiz

youtu.be
0
ama ama deme
(06.09.24)
Ses kavgasını sormuyorum.
İbo'nun lafını soruyorum.
0
🌸parka
(06.09.24)
Yıldız tilbenin dolaylı olarak arada sıra dışı çıkış ve tavırlarından dolayı burada olduğunu kastetmiş olabilir.
Yıldız tilbeye tavır, hal olarak tam denk düşmez ama bunu ajdarın bir ara TV kanallarında sıkça görme nedenine benzetebiliriz sanırım
0
diyecevaplandı
(07.09.24)
Bana itaat edip pas pas olmaya devam etseydin bu durumda olmazdın demek istiyor bence. Bunu da yatağından geçirmiştir
0
Hallegadola
(08.09.24)
(3)

vodafone da çalışan birisi?ya da bir çözüm.

deepex
selam arkadaşlar Yalova da bir yazlık evimiz var-kış için kalanlar da var haliyle. Çatımız da bir BAZ istasyonu var buradan ufak da olsa binaya bir gelir oluyor. problem şurada başlıyor 2018 yılında bizimle 5 yıllık bir anlaşma yapılarak kira bedeli ödediler. 12500 tl . 27 ocak 2024 tarihi ile yeni
selam arkadaşlar
Yalova da bir yazlık evimiz var-kış için kalanlar da var haliyle. Çatımız da bir BAZ istasyonu var buradan ufak da olsa binaya bir gelir oluyor. problem şurada başlıyor 2018 yılında bizimle 5 yıllık bir anlaşma yapılarak kira bedeli ödediler. 12500 tl .
27 ocak 2024 tarihi ile yeni kontrat bir şekil de anlaşmış bizim yaşlılar. adamlar ne kontrat aslı ne bir şey bırakmadan biz merkeze imzalatıp geleceğiz demişler ve gidiş o gidiş .o gün bugündür para da yatmıyor. Yatırdık diyorlar bankaya gidiyoruz gelen giden para yok. Bankaya giden de 70 yaşında engelli bir teyzemiz yönetici yaptık onu oradan da ufak bir geliri olsun diye.
ne yapsak adamlara para yatırtamıyoruz. hiç bir doğru dürüst Vodafone yetkilisine ulaşamıyorum. çünkü aracı kuruma vermişler.
parayı bankaya koysak 9 aylık vadesi ile yaşlı teyze de faydalanırdı. böyle bir durum.
0
deepex
(06.09.24)
Kesin elektriğini kontrat yoksa
0
jülsezar
(06.09.24)
Baz istasyonunu en azından bakım için gelinir bu sürede. kimse gelmemiş mi bu sürede ?

Telefon operatörlerini denetleyen ilgili bakanlık kurumlarını da arayın .
0
diyecevaplandı
(06.09.24)
Ayrıca yatırdılarsa dekont isteyin
0
jülsezar
(06.09.24)
(2)

Rusya-Ukrayna savasinda

WithWorth
sadece kendi menfatini dusunen bir turkiye icin;Hangi tarafi ne sebepten oturu tutumaliyiz ?Ornegin; "savas uzaya bilgisi kadar uzasin biz de iha satalim, kimin kazandiginin onemi yok." mu?Degilse nedir ?
sadece kendi menfatini dusunen bir turkiye icin;
Hangi tarafi ne sebepten oturu tutumaliyiz ?

Ornegin; "savas uzaya bilgisi kadar uzasin biz de iha satalim, kimin kazandiginin onemi yok." mu?

Degilse nedir ?
0
WithWorth
(06.09.24)
İki tarafın da zarar etmesi lazım bizim açımızdan. İki tarafta bizim için hayırlı şeyler düşünmüyor.
Güneyimizden ikinci bir göç dalgası gelmedi ise bu Rusya'nın Ukrayna olan gerilimi sebebiyle Suriye'de yeteri kadar etkin olmadığındandır.
Abd ise kendi başkanlık seçimlerine yakın olduğu için politik olarak, barış demokrasi vs. gibisinden sosyal mesajlar veriyor. Asıl dişini yeni başkan geldikten sonra gösterecek.

Türkiye yine menfaati gereği iki tarafla da ticaret, diplomatik ilişkileri içerisinde.

Hangisi olursa olsun birinin kazanması bizim için zararlı.
Ukrayna kendi savaşını değil küreselcilerin piyonu durumunda.
Rusya ise ulus devleti temsil ediyor burada ve bu bakımdan bize daha yakın konumda bir devlet.

Dediğim gibi iki taraf birbirini kırdığı sürece bize olumlu etkisi var.
Bireyselleşen dünyada asker de bulamıyorlar.

Türkiye, özellikle savaşın sonuna doğru bunların barış masasının sahipliğini yaparsa kendi önemi çok daha artacaktır.
0
diyecevaplandı
(06.09.24)
3. Dünya savaşı gibi bir ihtimalde Türkiye herhangi bir tarafta yer aldığı takdirde sınır mevzisi konumunda olacak. Savaşın içeride çok şiddetli etkiler bırakması neredeyse kaçınılmaz olur.

Bu sebeple Türkiye savaşa girmemek için elinden geleni yapacaktır. Savaş da eğer olursa oyun eventi gibi bir anda başlamayacak tabi ki, Rusya Ukrayna savaşı gibi olaylar birer gösterge. Bu tür olaylar yaşanmaya ve/veya ilerlemeye devam ederse bunun sonu geniş çaplı bir savaş olur. Haliyle Türkiye bu gibi olaylarda da elinden geldiğince tarafsız durmaya çalışacak. Ki böyle de yapıyor şimdilik. Ne kadar sürdürülebilir bilinmez, ancak ana fikir olası bir savaşta yer almamak. Bu sebeple bu tür olaylarda uzlaşma, anlaşma merkezi rolü üstlenmeye çalışıyoruz genelde.
0
akhenaten
(06.09.24)
(5)

Ofiste kullanmak için bilgisayar tavsiyesi

dediysem dedim
Merhaba. Öğretim görevlisi olarak atandığım üniversite, tasarruf tedbiri sebebiyle bilgisayar ofiste kullanmak için bilgisayar vermedi. Kendi bilgisayarımı sürekli taşımak zorunda kalıyorum. MacBook kullandığım için de kullanılan program ya da cihazlar açısından sorun yaşayabiliyorum. Windows bilgi
Merhaba. Öğretim görevlisi olarak atandığım üniversite, tasarruf tedbiri sebebiyle bilgisayar ofiste kullanmak için bilgisayar vermedi. Kendi bilgisayarımı sürekli taşımak zorunda kalıyorum. MacBook kullandığım için de kullanılan program ya da cihazlar açısından sorun yaşayabiliyorum.

Windows bilgisayar alayım, ofiste kalsın diyorum. Bunu karşılamayacaklarını biliyorum, 5 yıldır doktor öğretim üyesine bilgisayar vermeyen bana hiç vermez. Mücadele etmek istemiyorum.

Bu sebeple alınacak bilgisayarda masaüstü mi yoksa dizüstü mü tercih etmeliyim? İhtiyacım olan şey geniş ekran, mail takibi, office programları kullanmak, pdf okumak, yazıcı bağlamak, müzik dinlemek gibi basit şeyler.

Benim için ekstra bir masraf kalemi olacağı için olabilecek en ucuz seçimi yapmak isterim. Bunu al, rahat edersin, bu sana yeter hem de ucuz dediğiniz önerilerinizi beklerim.

Tavsiyeleriniz için şimdiden teşekkürler.
0
dediysem dedim
(06.09.24)
grimavi
(06.09.24)
geniş ekran istiyorsanız taşınabilirlik zor olur. 17 inç dizüstülere bakmanızı tavsiye ederim.
0
archmeister8
(06.09.24)
14 inç istiyorsanız acer swift
yoksa dell inspiron 5520, huawei matebook serisinden ya da asus zenbook serisinden olabilir
0
black holes in the sky
(06.09.24)
mini pc leri araştırın bence.
0
demirKamil
(06.09.24)
Sıfıra gerek yok.
Windows 10 yüklü, 8gb ram olan ikinci el bir notebook yeterli size.
işlemcinin çok yüksek seviyede olamasına bakmayın.
masaüstü sistemler de malum yer kaplıyor taşıma zorluğu çıkıyor
0
diyecevaplandı
(06.09.24)
(9)

hatırlayamadığım eski bir türk dizisi

fredericzo
2000 2010 arası olduğu kesin. 90lar sonuna da sarkabilir emin değilim. prime time da ve bilindik bir kanalda yayınlanıyordu sanırsam. tek bildiğim, dizide başrollerin ailede çok çocuk var yaşları değişiyor. istanbulda eski bir evleri var. evin bir penceresine yatak gibi bir sey yapmislar. yaninda tü
2000 2010 arası olduğu kesin. 90lar sonuna da sarkabilir emin değilim. prime time da ve bilindik bir kanalda yayınlanıyordu sanırsam. tek bildiğim, dizide başrollerin ailede çok çocuk var yaşları değişiyor. istanbulda eski bir evleri var. evin bir penceresine yatak gibi bir sey yapmislar. yaninda tüplü monitörlü bilgisayar falan da vardı değisik bir ortamdı. tek hatirladigim o pencere. ben de oyle bir sey yapilmasini istemistim cocukken. teşekkürler.
0
fredericzo
(05.09.24)
Bilgisayarı kullanan kız mıydı?
0
oldz
(05.09.24)
Bilgisayar, yatak falan hatırladığımdan değil ama çok çocukları vardı ailenin diyince aklıma en son babalar duyar geldi. Dört kızları Bi oğulları vardı.

Başka bilgi yok mu acaba komedi miydi mesela, akılda kalan Bi olay örgüsü falan

Dadı'da üç çocuk var, sihirli annemde yine üç çocuk vardı. Ama onların evi eski değildi tabi
0
kullanicadi
(05.09.24)
Çok çocuktan yola çıkarak kaygısızlar mıydı dicem ama o hem daha eski hem özenilecek bir dekoru olduğunu sanmıyorum. İnşallah hatırlayan çıkar içime dert oldu şimdi.
Neydi o dizi, ben izledim mi diye kafama takıldı
0
kullanicadi
(05.09.24)
iki aile vardi, emre kinay- iclal aydin

eski bir konakta geciyordu
0
cairo
(05.09.24)
Ekmek teknesi
0
pavlis
(05.09.24)
Intel pentium 4 lü, creative ses kartlı, gigabayt anakartlı, 256 MB ram ve DVD romlu yıllar.


Ekmek teknesi:

i.hizliresim.com
0
diyecevaplandı
(05.09.24)
Ekmek teknesi.
Bir bölümde o bilgisayardan bir erkekle MIRC veya Messenger'dan chat yapıyorlardı da sonra bir şeyler oluyordu.
0
michael_knight
(05.09.24)
tr.wikipedia.org(dizi)
Bu geldi aklıma çok çocuklu deyince.
0
auroraaurora
(06.09.24)
evet ekmek teknesiymiş. cevaplayan herkese teşekkürler.
0
🌸fredericzo
(06.09.24)
(21)

1 milyon dolarınız olsa ne yapardınız?

Stoneface
vergisiz, hesabınıza yatırdılar. (dolar olarak)nasıl harcardınız? çatır çatır tüketir miydiniz yoksa mantıklı yatırımlar yapmaya mı çalışırdınız?
vergisiz, hesabınıza yatırdılar. (dolar olarak)

nasıl harcardınız? çatır çatır tüketir miydiniz yoksa mantıklı yatırımlar yapmaya mı çalışırdınız?
0
Stoneface
(03.09.24)
En azindan 100 bin dolarini keyfi harcardim diye dusunuyorum. Sirf gezme tozma gibi degil de, guzel bir otomobil alinabilir mesela. Kalaniyla sanirim cesitli isler denemeye calisirdim diye tahmin ediyorum. Her ne kadar gorece mantikli olsa da hic icimden yatirimlik ev vs almak gelmiyor. Alsam da surpriz bir eve oynardim sanirim.
0
mbond
(03.09.24)
Ev alırım

Yatırımlık değil ama kiracılıktan kurtulmak için
0
king lizard
(03.09.24)
Ev alirdim. Cocuk yapardim otururdum icinde
0
robert bosch
(03.09.24)
Sorgusuz sualsiz önce guzel egitimli insanlarin oldugu bi sentten ev alirdim

En kotu denize bir minubus falan olsun max 20dk

Gerisi umrumda degil paranin
0
Zetnikov
(03.09.24)
para demek guc demek. kesinlikle carcur etmezdim. mesela etrafimdaki insanlarin egitimi sagligi icin falan harcayabilirim ama araba gezme tozma falan bunlara pek para harcamam. %90'ini yatirim icin kullanirdim kafadan diye dusunuyorum.
0
hot potato
(03.09.24)
Yarısı kadar nakite ve bir o kadar taşınmaza sahibim bir süredir. Yıllardır ticaretle uğraşıyorum. Çok yoruldum. Oğlumun yurtdisinda yaşama ve gezme isteğini de düşünerek Karayip adalarindski 4-5 ülkeden birinden ev alarak vatandaşlık alacağız kısmetse. 150 ülkeye vizesiz seyahat hakkı veriyor. Kompedani olduğumuz takı işini o turistik adalarda yılda 3-4 ay yapmaya devam edip kalan aylarda gezecegiz
0
deer hunter
(03.09.24)
En az % 70 gibi bi' kısmını sermaye yapar, işime ayırırdım, net.
0
kumandanim
(03.09.24)
emekli olurdum, ne ugrasacam is kuracam da bilmem ne...
0
bay b
(03.09.24)
Bir şeyin şükrü, yine onun cinsinden olur derler.
O nedenle bazı fakir ailelerin durumunu iyileştirirdim en başta.
Gençlerin evlenmesine de bizzat yardım ederdim.

Sonrasında kendim için bazı harcamaların başında, ilk olarak depremden ve apartman hayatından edindiğim tecrübe sebebiyle şehir kenarında yüksek bir yerden önü geniş alan ağaçlık ve bahçeli bir müstakil ev bakardım.
0
diyecevaplandı
(03.09.24)
35 milyon tl...
Oturduğum evi para verip almam derim hep, bu para 3 tanesi bile etmiyor.
Bu paraya kaliteli bir ev bir arabadan başka bişi alınmıyor esasında. Bunlara yatırım diyen olur ama bir ev bir araba parası çatır çatır yenecek paradır bence.
Premium bir yeme şekli ama. Her kıtada en az 3 mişelin yıldızlı restoran, exclusive viski tadım turları, omakase ziyaretleri, hungry tourist'e senelik abonelik, vegas'ta 1 hafta all in geceleri, tulum'da beach party'ler...
Kaliteli eziş. Ölsem gözümün açık gitmeyeceği bir sene.
0
Bruce
(03.09.24)
İyi bir ev, iyi bir araba alır, iyi bir hizmetçi tutar, iyi bir sağlık sigortası yaptırırdım.

Paranın kalanını yatırım hesaplarıma aktarır, hizmetçi (Asistan diyelin ki daha süslü olsun) yanımda, şehir, şehir, ülke ülke, otel otel gezedim.

Hayatımda kısa süreliğine kadınlar olurdu. (Bir gün onu görene kadar)
0
Mirket
(03.09.24)
Yarısını amerikaya gitmek için e2 yatırımcı vizesi programlarından birine yatırırım. Gerisinide Amerika'da yerim.
0
my fault
(03.09.24)
Gelişine bağlı. Havadan geldiyse bir kısmını çarçur eder bir kısmını sevdiklerime yediririm. Olumlu dünya sonuçta.

Yaptığım iş sonucu kazandığım paraysa da, altın artı fon alırım.
0
encokbenisevinnolur
(03.09.24)
@hot potato+1
0
Amaranta ursula
(03.09.24)
%50'si ile dukkan alirim kiralarim.
%20-25 ile zeytinlik alirim.
gerisi ile de sepet yaparim, altin, doviz, kripto vs.
0
cooperr
(03.09.24)
önce bir gezi planlardım: kore-japonya-avustralya-yeni zelanda
kalan para ile de yerli oyun firmalarına ulaşıp yatırım yapmaya çalışırım.
TaleWorlds olmaz elbet ancak Hero Concept, Rogue Duck, Phew Phew Games gibi firmalara yatırımcı olmak isterim.
0
late viper
(03.09.24)
Ev almam, daha çok para kazanacak bir iş kurardım. Bir kısmını borsaya atardım. Sürücü kursu kurulur o paraya 8-9 tane. Sallıyorum dominos, burger king gibi bayilik işleri de olabilir. Ev alan fakir kalmaya devam eder.
0
Shepard
(04.09.24)
Yurtdışına yerleşirdim, iş kurardım.
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(04.09.24)
İlk önce Ortadoğu’dan taşınırdım.
0
dakota
(04.09.24)
araç + karavan, geri kalanı ile kendi işimi kurardım.
0
selam
(04.09.24)
Evi boyatırım. Bir tane corolla cross hybrid alırım. (Hatta bir hovardalık yapar, camry hibrit alırım belki. 100bin dolar olsun) Biraz altın alırım. Şöyle iki kilo falan. 165bin dolar diyelim. 60bin dolarına eşimle hacca giderim. 100bin dolarını ihtiyaç sahiplwrine bağışlarım. 400-500 bin dolara kira getirisi iyi bir semtten inşaat halindeki bir siteden dükkan alırım. Geriye 100bin gibi bir şey kalırsa, tereddütsüz seyahate (yurt içi/yurt dışı) harcarım.
0
yadigar
(04.09.24)
(14)

Kiracı sorusu

nundu
1 eylülde kiracının birinci senesi doldu. Geçen hafta zam ne yapacaksınız diye aradı, sözleşmede yazan miktar olarak tefe/tüfe oranında %65 civarı zamla 13 bin olacak dedim. İki saat pazarlık yaptı 12 bin olsun diye ki kira zammında pazarlık yapıldığını ilk kez görüyorum yani sözleşme ortada neyse,
1 eylülde kiracının birinci senesi doldu. Geçen hafta zam ne yapacaksınız diye aradı, sözleşmede yazan miktar olarak tefe/tüfe oranında %65 civarı zamla 13 bin olacak dedim. İki saat pazarlık yaptı 12 bin olsun diye ki kira zammında pazarlık yapıldığını ilk kez görüyorum yani sözleşme ortada neyse, 13 bin son diyince tamam kirayı ödeyeceğim dedi tripli şekilde 13 binde anlaştık.

1 eylülde ödemesi gerekirken 2 gündür ödemeyince bugün aradım. Ben evden çıkıyorum, bu ayın sonuna kadar çıkmış olurum. Son kirayı da kaporaya sayın dedi. Bu şekilde haber vermeden son kirayı da ödemeden çıkma hakkı var mı? Bi de kapora ilk verdiği miktar (8 bin) mi geçerli oluyor yoksa güncel kira mı?
0
nundu
(03.09.24)
Ayrıntılar için bir şey diyemeyeceğim ama 1 Eylül'de birinci sene dolduysa, zamlı istediğiniz ilk kiranın 1 Ekim'de alınması gerekmiyor mu ?
0
diyecevaplandı
(03.09.24)
1 eylül zamlı kira alınacak dönemdi yani yanlış ifade ettim o zaman.
0
🌸nundu
(03.09.24)
@diyecevapladı; 1 eylül'de başlayan kira kontratı bir sonraki 1 Eylül'de yanilenir ve Eylül ayı zamlı ödenir. 13. aya tekabül eder.

Kiracınız ile diyaloğunuz nedir, iyi niyetli midir değil midir bilmeden cevaplanmıştır;

Kiracı istediğini yapar durumu geçerli son yıllarda. ay sonu çıkacağını söylüyorsa ya 1 ekim tarihli tahliye taahhütnamesi imzalamasını isteyin ya da kira ödeme günü üzerinden geçmesi gereken yasal gün ne ise bekleyip ihtarname çekin. bu ay sonu çıkıyorum diye diye kira ödemeden aylarca süründürebilir. siz hukuki olarak bedavadan oturmasının önlemini alın. 2 ay üst üste kira ödemez ise direkt tahliye edilebiliyor.
0
nwnd
(03.09.24)
Depozito kira bedeli karşılığı yazmadığı sürece yatırılan kadar odenir
0
sonhakan
(03.09.24)
Öncelikle acilen noterden ihtarname çekin kirayı yatırmadığına dair. Depozito kiraya sayılmaz ama sayılacaksa bile +5 bin daha isteyin. Evde kiracıdan kaynaklı bir tadilat vs için alınır depozito. Aslında kontratta muhakkak yazıyordur, kiracı tahliye etmeden 2 ay önce mülk sahibine haber verecektir gibi bir madde. Şu an mevcut haliyle kira sözleşmesi 1 sene uzamış durumda. Çıkacakmış gibi değil hala kiracınızmış gibi davranın. Sözleşmeler uyulacak kuralları belirlemek için var. Kimse kafasına göre iş yapamaz. Millet alışmış esnetmeye çiğnemeye. Siz kuralına göre davranın derim.
0
Godless
(03.09.24)
Eğer resmi olarak çıkacağına dair bir yazı göndermediyse teknik olarak sözleşmeniz uzamış olmalı. Bu haliyle önümüzdeki 1 yılın kirasını da talep etme hakkınız olmalı diye biliyorum. Evden çıkıyorum ben, diyerek çıkamaz. Ortada sözleşme var. Depozito da kiradan sayılamaz. Çıktıktan sonra evi kontrol etmeniz ve ona göre depozitoyu teslim etmeniz gerekiyor.

Şu an anladığım kadarıyla sözleşme otomatik olarak uzamış ve sizin önümüzdeki ayları talep etme hakkınız da var. bir avukata danışın.
0
parcaliham
(03.09.24)
Çıkacağından eminsen hiçbir şey yapma. Mutlu mesut otur yerinde.

Adam sana kızıp iki parke çizse zararlı çıkarsın. Çıkıyormuş işte. Ne uğraşacaksın noter masrafı, sinir harbi falan.
0
Mirket
(03.09.24)
nasıl ev sahibi kiracıyı zart diye çıkartamıyorsa
kiracı da zurt diye çıkamaz.kontrat bitimine bir ay kala haber vermesi gerekli.
ama bu devirde kiracı çıkıyorsa hiç aman kal deme gitsin daha fazla kiradan net veririsin.
0
jamswety
(03.09.24)
hocam normalde depozitoyu aldığınızda, bunun için bir vadeli hesap açıp parayı oraya yatırmanız gerekir. dolayısıyla 8000 aldığınız depozitonun da vadeli hesapta 1 sene değerlenmesi gerekecek. siz bunu yapmadığınız için düz mantık olarak kiracı "benim geçen sene verdiğim depozitonun değeri bir kira ise şimdi de 1 kira olmalı" der. davalık olursanız da depozito için vadeli hesap açmadığınız için siz haksız duruma düşebilirsiniz. bence bu kısmın üzerinde çok da durmayın.
0
shadowfollower
(03.09.24)
Son kirayı depozitoya saydırabilir diye düşünüyorum. Sözleşmede Depozito 1 kira bedeli dendiyse geçerli kira bedelidir.

Yani aslında anlaştığınız son kira neyse odur. 13 yani.

tabii sözleşmeye göre değişir.
0
anten
(03.09.24)
@anten nerede yazıyor bu kural? Bizi aydınlatır mısın?
0
Godless
(03.09.24)
eger normal şartlarda kiracınızdan memnunsanız kirasını şu vakte kadar düzenli yatırdıysa ve evinize iyi bakıyorsa komşulardan şikayet gelmiyorsa bence en azından bu seferlik 3e 5 bakmayın dedigi miktarda anlaşın. pazarlık yapacak hale geldiyse belliki maddi durumu sallantıda. bu devirde düzgün kiracı bulmak çok zor. şimdi bu adam çıkacak belki ev 1 ay boş kalacak. ordan bir zarar zaten. yeni gelen belki evin içinden geçecek..
tavsiyem anlaşın
0
limonlu eksi
(04.09.24)
@limonlu eksi

Yani adamla ilk kez geçen hafta konuştum ondan önce emlakçı halletmişti. Kirayı bi iki kez ufak gecikmelerle ödedi ama insanlık hâli demiştim. Bi de adam diş hekimi, şehrin afili yerlerinden birinde muayenahenesi var. Bin lira için böyle pazarlık yapması çok saçma geldi. Ya benim şu an kaldığım evin zam dönemi Haziran ayındaydı. Normalde %25 durumu vardı ama yine tefe tüfe oranında zam yaptı ev sahibi. Ben de evi sevdiğim için laf etmedim. Daha önce de kirada kaldım ve bu annemlerin evinde daha önce başka kiracılar da kaldı. Hiç böyle saçma bir pazarlık görmemiştim. Çıkacaksa çıksın kiracı bulunur da son kirayı vermeme olayı saçma geldi. Emlakçıyla da konuştum dün o da öyle şey olmaz sözleşmede madde var depozito kira yerine geçmez dedi. Bugün konuşacaktı kiracıyla bakalım
0
🌸nundu
(04.09.24)
Bahsettigin durum ev sahibi olarak daha once basima geldigi icin sana tavsiyelerle geldim.Oncelikle yeni kira rayicleri eski kiralardan yuksek oldugu icin kiracinizin cikmasi sizin lehinize.Isterseniz gec haber verdin kontrat 1 sene daha devam eder diye yokus surersiniz ancak bu sizin zarariniza olur.Bu yuzden bir an once cikmasi sizin menfaatinize.Ben olsam gec haber verdigi icin su an cikarsa da 1 ay daha kira isterdim.Anahtar tesliminin ne zaman yapilacagini sorun.Anahtar tesliminde evin durumunu kontrol edeceginizi anahtar teslimine kadar kiralamanin devam ettigini soyleyin.Kapora evin son durumu kontrol edildikten sonra evin durumuna gore odenecek deyin. Ev sahipleri nasil ki kafalarina gore istedikleri gibi kiracilari cikartamiyorlarsa kiracilar da makul bir sure once cikacaklarini ev sahibine bildirmekle yukumludur.Kiraciniz kotu niyetli.Uygun bir sure once cikis tarihini iletmedigi gibi gecmise yonelik cikis tarihi iletemez.Isler ters giderse kontratin 1 sene daha yenilendigini bu bedeli isteme hakkiniz oldugunu usulunce uygun uslupla iletirsiniz ancak bu iki tarafin da menfaatine degil. Iki taraf icin de uygun nokta Eylul ayi kirasini tam yatirsin cikista da evin durumuna gore kapora konusulsun.
0
turkuaz
(04.09.24)
(13)

Böyle bir ürün kullandınız mı, kullanıyor musunuz? (Duş için)

la traviata
https://www.instagram.com/reel/C9iQSAitvjD/?utm_source=ig_web_copy_linkbu veya buna benzer bir şey satılıyor mu ülkemizde?kullanışlı mıdır? elektrikli vücut yıkayıcı gibi çevirebiliriz sanırım.bir tek aliexpresste gördüm 15k'ya değer bir şey mi? muadili yok mu acaba?
www.instagram.com

bu veya buna benzer bir şey satılıyor mu ülkemizde?

kullanışlı mıdır? elektrikli vücut yıkayıcı gibi çevirebiliriz sanırım.

bir tek aliexpresste gördüm 15k'ya değer bir şey mi? muadili yok mu acaba?
0
la traviata
(03.09.24)
Asiri gereksiz ve kullanissiz. Sifir lira bile olsa alip kullanmam.
0
hot potato
(03.09.24)
@titanic

başlıklar maşlıklar bişeyler değişiyordur belki?

bana bu kadar pahalı bir şey olması çok saçma geldi. evimde var diyen çıkar mı acaba...
0
🌸la traviata
(03.09.24)
bence guzel urun. 100 liraya aldigimiz paspasi bile cikarip makinede yikadigimiz yerde bu mu yikanmayacak?
0
buenosdias
(03.09.24)
tr.aliexpress.com

5k'lık versiyonu da varmış. ben 15k'lığı görmüşüm önce.
0
🌸la traviata
(03.09.24)
Ninja kaplumbağa olmayanlar için ne kadar gerekli bilemedim. neticede böyle bir derin ve güçlü fırçalamaya ihtiyaç duyacak kadar kirlenmiyorsundur diye tahmin ediyorum, saplı uzun keseler de iş görüyor olmalı.
0
Bruce
(03.09.24)
bruce

Aslında sülaledeki 2 büyük yaşta kişiyi de düşündüğüm için.
Malum belli bir yaştan sonra daha zorlanabiliyorlar harekette vs.

amaç süper detaylı ve güçlü yıkamasından ziyade kolaylaştırması işleri cezbetti bi an gibi. ama belki de kolaylaştırmıyordur düşündüğüm kadar.
0
🌸la traviata
(03.09.24)
Dusundugunuz kadar kolaylastirmaz, lif kullanmaktan cok daha zor olur, zaten yukseklik ayari cok kisitli gorunuyor, dolayisiyla vucudun belli bir kismina hitap edebiliyor, onda da akrobatik hareketler yapilmasi gerekiyor. Aklima Arog'da kendi sirtina dovme yapan adam geldi.
0
mbond
(03.09.24)
bu tv reklamlarında satılan genellikle tek fonksiyonlu, normal insanlara garip / gereksiz gelen şeylerin engelli / mobilitesi kısıtlı insanlara yönelik olduğu söyleniyor. bu da onlara benziyor. bana da gereksiz geldi ama hareketi kısıtlı insanlara faydalı olabilir.
0
inheritance
(03.09.24)
hamam tellakları buna 5 çeker. Parasına hiç değinmeyeceğim bile Gereksiz bir ürün.
0
diyecevaplandı
(03.09.24)
sadece sırtının ortasını temizleyebilmek için bu kadar yaygaraya gerek yok yav. alırsın uzun saplı bir fırça olur biter. bir de ben ıslak yerlerde elektronik cihaz kullanmayı sevmiyorum. bedava verseler banyoma takmayacağım bir ürün.
0
sir gawain
(04.09.24)
Yalnız yaşıyorsan al hocam. Yalnız yaşayanlar için sırtı liflemek sıkıntı.
0
komando kani var bende
(04.09.24)
bunun atıp da duvara yapışan ama ayı gibi sizin sürtünmeniz gereken manuel olanını gördüm ben.

önce onu denemek isteyebilirsiniz.
0
janderzel zartanyan
(04.09.24)
bence yaslilari acitir, hem plastik hem dogal sapli fircam var, sert oluyor islansa bile. Ama ayak icin alirdim.
0
durgunfoton
(04.09.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.