Anayasa madde 10 bir eşitlik ilkesi ortaya koyuyor, buradan hareketle iki kavram ortaya çıkıyor:
1 - Belli bir kesime onların din, dil, ırk, cinsiyet, mezhep, siyasi görüş vb. üzerinden ayrımcılık yapamazsın.
2 - Eşit olmayan taraflar arasında pozitif ayrımcılık uygulayarak eşitlik sağlayabilirsin. Mesela bir öğrencinin ya da engellinin koşulları öğrenci olmayanla ya da engelli olmayanla eşit olmadığı durumlarda bu farkı pozitif ayrımcılıkla kapatabilirsin.
Bu açıdan "Öğrenci indirimi" için kimse "Neden öğrenci oldukları için daha ucuza ulaşım hizmetlerini kullanabiliyorlar" demiyor zira bu bir yandan pozitif ayrımcılıkla diğer yandan da (Özellikle kamu tarafından sağlanan indirimler için) sosyal devlet ilkesiyle ilişkilendirilebiliyor.
Ancak "AKP'li olanlarla, AKP'li olmayanlar" direkt olarak anayasada bahsi geçen siyasi görüş üzerinden bir ayrımcılık. Farklı siyasi görüşü takip edenler zaten eşit, bunlar arasında pozitif - negatif ayrımcılık yapılamaz.
"Fiş almazsak kaça olur" indirimi zaten vergi kaçırma suçu olsa gerek, bunu konuşmaya gerek yok. Money Kart ise ticari bir uygulama; bu karta sahip kullanıcılara şirket çeşitli faydalar sağlayabilir, burada bir şikayet söz konusu olursa devlet kartın edinilme koşullarına bakar: Bu kart sadece erkeklere, müslüman olanlara, AKP'lilere vb. veriliyorsa yine illegal bir uygulama haline gelir.
Esnafın müşterinin tipine göre fiyat biçmesi de tabi ki ayrımcılıktır ancak bunun şikayeti, tespit edilmesi ve kanıtlanması lazım.
Diğer durumlar için de benzer ilkeler geçerli: İster kamu yapsın, ister özel sektör yapsın, bir sürü uygulama çeşitli farklar yaratacaktır, burada uygulamaların sebebplerine ve yarattıkları farklılıklara bakmak lazım. Yeşil Pasaport da bu açıdan Money Kart konusuna benziyor: Yeşil pasaport belli bir mesleğe, belli şartları sağladıktan sonra verilen bir ayrıcalık. Kağıt üstünden herkes memur olabildiği ve bu şartları yerine getirebildiği için söz konusu ayrımcılık illegal olarak addedilmiyor sanıyorum.
0