Giriş
(7)

istatistik sorum var... meraktan, cevabı ben de bilmiyorum...

huzursuz
merhaba, www.dailygammon.com sitesinde motd olarak şu soru çıktı, lakin düşündüm çözemedim... fikri olan ?Two coins. One gives heads 60% of the time, the other 40%. Pick one at random. Flip it twice. What is your probability to get two heads?Türkçesi:İki bozuk paranız var, bir tanesi %60 ihtimalle t
merhaba, www.dailygammon.com sitesinde motd olarak şu soru çıktı, lakin düşündüm çözemedim... fikri olan ?

Two coins. One gives heads 60% of the time, the other 40%. Pick one at random. Flip it twice. What is your probability to get two heads?

Türkçesi:
İki bozuk paranız var, bir tanesi %60 ihtimalle tura geliyor, diğer %40 ihtimalle. Bir tanesini şansınıza seçin ve 2 kere atın, 2 atışın da tura gelmesi ihtimali ne kadardır ?
0
huzursuz
(13.04.08)
oncelikle bu olasilik sorusu, istatistik degil :)

ihtimal de
(1/2)*(60/100)*(60/100) + (1/2)*(40/100)*(40/100) = 13/50

sonucun dogru olmasi gerekiyor.
0
egotm
(13.04.08)
şöyle bir mantıkla gidersek:
%60 ihtimalle tura gelen parayı seçtik diyelim. iki kere atarsak ikisinde de tura gelme olasılığı (60/100 * 60/100) = 0.36

öbür parayı seçtik diyelim, iki kere tura gelme olasılığı (40/100) * (40/100) = 0.16

İhtimalin 0.16 den fazla, fakat 0.36 dan az. paralardan birini seçme ihtimalimiz eşit olduğuna göre, ikisinin ortalaması(yani ikisine de 1/2 ihtimal) genel olarak ihtimalimizi verecektir diye düşünüyorum. bu da (0.36 + 0.16) / 2 = 0.26 yani %26 olmalı diye düşünüyorum ama emin de değilim hani.
0
kurukafa
(13.04.08)
13/50 de aynı orana denk dusuyor.
0
bryan fury
(13.04.08)
@kurukafa, ustteki i$lem dogru, 0.26 cikiyor onun da cevabi :) zaten farkindaysan ayni $eyi yapiyorsunuz :)
0
safepassage
(13.04.08)
safepassage, önce %40'ı 50 olarak görmüştüm yanlışlıkla farklı bir sonuç çıkmıştı, sonra düzelttim. neyse sonuç olarak mantığını da anlatmış oluyorum değil mi? burada en önemli önemli olan şey sonuç değil diye düşünüyorum.
0
kurukafa
(13.04.08)
afedersiniz fakat bir para nasıl %60 ihtimalle tura gelebilir? ya da nasıl %40 ihtimalle yazı gelebilir?
0
deckard
(14.04.08)
sofistike maymun -> bu olasılık sorusu için sorulmuş paralar... hileli gibi düşün :) sanal yani...

cevaplar için teşekkür ederim arkadaşlar :)
0
🌸huzursuz
(14.04.08)
(4)

ey inananlar!

deckard
google'da arama yaparken bazı püf noktalardan yararlanıyoruz ki sonuca daha hızlı ulaşabilelim. tırnak içinde aramalar bize aradığımız kelimelerin yan yana olduğu sonuçları döndürüyor falan filan. peki şu aramalar arasındaki fark nedir tam olarak? football player distance"football" + "player" + "dis
google'da arama yaparken bazı püf noktalardan yararlanıyoruz ki sonuca daha hızlı ulaşabilelim. tırnak içinde aramalar bize aradığımız kelimelerin yan yana olduğu sonuçları döndürüyor falan filan. peki şu aramalar arasındaki fark nedir tam olarak?

football player distance
"football" + "player" + "distance"

hem bulunan sonuçlar farklı hem de arada uçurum olabiliyor. sonuçta aynı mantığa gelmiyor mu bu iki query?
0
deckard
(13.04.08)
football player distance = bu 3 kelimeyi birden barındıran sayfaları getirir. yani football başta distance sayfanın sonuda olabilir

fotball kelimesini tek başına tırnak içine alman gereksiz. tırnak içine iki ya da daha fazla kelime alırsın ve google ararken tırnak içindeki gibi yanyana bulundurulan sayfaları getirir. sayfada ayrı yerlerde değil yanyana olur.

footboll player distance = futbol + distance + player yani bu ikisi aynı şey diye biliyorum. burda başına - işareti koyarsan işaretten sonraki kelimenin olduğu sayfları getirmez
0
efruz
(13.04.08)
evet işte ben de arada fark yok diye düşünürken çok çok az da olsa farklı sonuçlar çıktı. sanırım galadnikov'un da dediği gibi benzer kelimeleri getirmesin diye tırnağa almamız gerekiyor.
0
🌸deckard
(13.04.08)
eğer bu kelimelerin hepsinin sonuçlarını 3 kelime de ayrı ayrı aratılmış gibi görmek istersek football|player|ditance yapıyomuşuz. (alt gr ve küçük/büyük işareti ile)
0
mermaid
(13.04.08)
+ isaretini and gibi or gibi normalde aramalara katilmayan seyleri illa ki de aramak icin kullanmak mantikli
0
fuchuki
(13.04.08)
(6)

msn

lepidodendron
windows live yaklaşık 8 saattir bağlanamamakta ısrar ediyor. troubleshoot diyorum hiç sorun yok diyor. service status'da "all systems stable and running" diyor. genel problem mi, arıza bende mi?edit: error code: 81000306
windows live yaklaşık 8 saattir bağlanamamakta ısrar ediyor. troubleshoot diyorum hiç sorun yok diyor. service status'da "all systems stable and running" diyor. genel problem mi, arıza bende mi?

edit: error code: 81000306
0
lepidodendron
(13.04.08)
çok yüzeysel bir cevap olacak fakat modeme reset atmayı denediniz mi? şu an genel bir problem yok çünkü sanırım.
0
deckard
(13.04.08)
ben de merak ediyorum kac saattir nerdesin deyu.
neyse, dns degi$tirmeyi denesene bir. 4.2.2.5 ve 4.2.2.6 $u an rahat.
0
sourlemonade
(13.04.08)
bilgisayarın saat ve tarihi doğru mu
0
efruz
(13.04.08)
dns değiştirme sorunu çözemedi malesef..
0
🌸lepidodendron
(13.04.08)
#12317301 bu entrym komik bi sekilde bi cok kisinin isine yaramisti da sasirmistim. belki bunda da ise yarar.
0
la traviata
(13.04.08)
modemin adaptörünü çekip 10 sn. beklemek çözdü sorunu, teşekkür ederim herkese.
0
🌸lepidodendron
(13.04.08)
(5)

yeni güzel efsane olmaya aday oyun

yoldaki isaretler
oyun oynayasım var. şöyle bi zamanların starcraftı total annihaliton'ı ceasar 3'ü heroes 3'ü ayarında bi oyun var mı yeni oyunlar arasında? efsane olmaya aday derinlikli, saran sarmalayan, gece rüyalarıma girecek bir oyun?bi de close combatın en son kaçıncısı çıktı?
oyun oynayasım var. şöyle bi zamanların starcraftı total annihaliton'ı ceasar 3'ü heroes 3'ü ayarında bi oyun var mı yeni oyunlar arasında? efsane olmaya aday derinlikli, saran sarmalayan, gece rüyalarıma girecek bir oyun?

bi de close combatın en son kaçıncısı çıktı?
0
yoldaki isaretler
(12.04.08)
bioshock.her oyun tavsiyesi konulu sorunun cevabı olabilecek yegane oyun son zamanlarda çıkan.onun dışında starcraft,fallout tarzı efanseleşebilecek bir oyun yok,olmaz da sanırım artık.starcraft 2 çıkacak gerçi az beklemek lazım.
0
aynali
(12.04.08)
sourlemonade
(12.04.08)
company of heroes, call of duty 4: modern warfare.
0
wehrmacht
(12.04.08)
portal derim eğer oynamadıysanız.
0
durum serserisi
(12.04.08)
oblivion
0
deckard
(12.04.08)
(7)

[NBA] Richard Hamilton'ın maskesi hakkında

cruelstroke
arkadaşlar, ben bildim bileli (en az 2004'den bu yana) richard hamilton'ın yüzünde bir maske bulunmakta. bu maske ne işe yaramakta? sakatlık bu kadar uzun sürebilir mi, yoksa tarz için mi takmakta. merak ettim de, teşekkürler :)
arkadaşlar, ben bildim bileli (en az 2004'den bu yana) richard hamilton'ın yüzünde bir maske bulunmakta. bu maske ne işe yaramakta? sakatlık bu kadar uzun sürebilir mi, yoksa tarz için mi takmakta. merak ettim de, teşekkürler :)
0
cruelstroke
(12.04.08)
di$ teli heraalde o ya :D ben de yeni gordum boyle bisey
0
safepassage
(12.04.08)
yok o maske yüz koruma amaçlıydı, ama artık bir etkisi yok tabi, sakatlıgı falan geçti yani, kendisi alıştıgını söyleemişti bir röportajında maskeye, andrew bogut gibi değil yani olayı, psikolojik heralde... yoksa geçti sakatlıgı.
0
x factor
(12.04.08)
benzer bir sakatlıktan korkuyor da olabilir.
0
thalamus
(12.04.08)
ben şöyle hatırlıyorum, kendisi sakatlığı geçene kadar bunla oynadı. maskeyi çıkarma vakti geldiğinde playoffların önemli bir yeri gelmişti. doktorlar artık çıkarabilir sakatlığı geçti ama aynı yere yine darbe alırsa operasyon vs. olur demişti. bu da ben böyle rahatım, beni rahatsız etmiyo tedbiren böyle oynarım sezon sonuna kadar demişti. tabii sonra yeni sezon(lar) geldi, niye hala oynuyo hala mı darbe alırsa arıza çıkmasın diye düşünüyo, artık imzam oldu bu mu diyor orasını bilemiyorum.
0
hulleci
(12.04.08)
chelsea kalecisi cech'te aynı şekilde. herif bir taktı maskeyi daha da çıkarmadı.
0
etna
(12.04.08)
bu video acikliyor :)
www.youtube.com
0
deepwonder
(12.04.08)
cech geçen hafta fener maçında tribündeyken maskesizdi. spiker söylemese tanımazdım ben de. normal hayatta takmadığına göre tedavisi geçmiş. maçlarda ya artistik ya da tedbir olsun diye takıyor.
0
deckard
(12.04.08)
(2)

wireless'li meyhane

uzaklar
Arkadaşlar her gün sayısı artan wireless'lı kafeler gibi İstanbul'da wireless'ı olan ve mezemi yiyip rakımı içebilieceğim bir yer arıyorum.Kadıköy olursa çok güzel olur, ayrıca eminönü, taksim, beşiktaş civarı da işimi görür.
Arkadaşlar her gün sayısı artan wireless'lı kafeler gibi İstanbul'da wireless'ı olan ve mezemi yiyip rakımı içebilieceğim bir yer arıyorum.Kadıköy olursa çok güzel olur, ayrıca eminönü, taksim, beşiktaş civarı da işimi görür.
0
uzaklar
(12.04.08)
taksimde nevizadede açsan wirelessi baya bulursun diye tahmin ediyorum:)
0
szqnn
(12.04.08)
nevizade tabii ki
0
deckard
(12.04.08)
(19)

nasıl bir kafe?

eskimo
en mükemmel kafe nasıl bi yerdir ki? arayıp da bulamadığınız, bulup da kaybetmek istemediğiniz özellikleri var mı bu ortamların?
en mükemmel kafe nasıl bi yerdir ki? arayıp da bulamadığınız, bulup da kaybetmek istemediğiniz özellikleri var mı bu ortamların?
0
eskimo
(12.04.08)
ucuz ve rahat olmasi onemli bence.

ayrica garsonlar akilli insanlar olmali. servis onemli. hizi, kalitesi, yemek varsa lezzeti onemli. simdilik aklima gelenler bunlar.

ha bi de wireless
0
safepassage
(12.04.08)
müşteri çağırmadan garson gidip kafasına göre 'bir arzunuz var mı' gibi sorular sormamalı, yani adam bir kahve içerek 10 saat o masayı işgal edebilmeli ve kimse ses etmemeli ki son yıllarda gelen dünya cafe zincirleri bunu prensip edinmişlerdir.

ayrıca internet. ve türkiye gibi genç nüfusu falza olan ülkede, çalışma masası (beşiktaş starbaks ta var).

dizaynda çok önemli.
0
alchemistt
(12.04.08)
cesiti bol olsun ve en az 1 urunde uzman olsun.
mesela kahve de uzmansa butun dunya kahveleri bulunsun. çayda uzmansa yine ayni sekilde.
aman fal bakmasin, baktirmasin!!
0
theli
(12.04.08)
yaratilan atmosfer onemli. benimseyebileceginiz, rahat hissedebileceginiz bir ortam yaratilmis olmali.
0
chavezding
(12.04.08)
muzik olmali ama abarti degil, gayet dinlendirici muzikler. hafif jazz gibi olabilir, ne bileyim kafe muzikleri iste. arka tonda keyif verecek muzikler.
0
safepassage
(12.04.08)
yediğin içtiğin şeyin standardının olması çok önemli. bir gün yeyip ohannes negzel dediğin şey bir başka gün sipariş verdiğine pişman etmemeli. dahası mekanın aşçısı bir şeyi güzel yapıyorsa ve adamın bu meziyeti sayesinde mekana gelen giden oluyorsa adama emeğinin hakkını versinler bir de. çünkü türkiye kafe işletmeciliğinde gelenek gibi, bir süre sonra sevdiğin şeylerin vasatlaştığına şahit oluyorsun sebebi onu hakkıyla yapan şef orda durmuyor patron efendi paracıklarına kıyamıyor diye...
0
hulleci
(12.04.08)
rahat koltukları ve sandalyeleri olmalı. beleş wifi olmalı. fiyatları uygun olmalı mesela bir çay 5 ytl, bir kahve 7 ytl olmamalı. oluyorsa da çay ajda bardak x 3, kahve 300 ml olmalı.
0
ozdek
(12.04.08)
sagda solda, kenarda yanda "gardaaass naabiyim palmiye kafede takiliyok sen naabiyon" gibi konusan tipler olmasin da gerisi muhim degil
0
maresalx
(12.04.08)
kamera koymayin, cok rahatsiz edici. gerekirse kapiya bir eleman koyun, begenmedigini iceri almasin
0
safepassage
(12.04.08)
müzik çok önemli bir etken. benim çok sevdiğim müzik tarzını bir başkası hiç sevmez ve o mekanı sevmeyebilir. mükemmel kafe oldu sana mükemmel olmayan kafe. kişisel beğeniler değil de genel düşünürsek, kafeyi güzel yapan garsonlarıdır. ne müşteriyi ilgiye boğacak ne de ilgisizlikten çıldırtacak. ortadan gidecek.
0
deckard
(12.04.08)
burda yazılanlar uygulanacaksa ankara'da olsun bizim olsun!

bi de askıda kahve uygulaması olsun:)
0
luminous
(12.04.08)
fiyatlar ve tabakta gelen yemek miktarı arasında bir orantı olsun. mesela 20 ytl vericeksem bile en azından "oha çatlıcam birazdan, 3 gün bişi yemem" demeli insan.
garsonlar kararsız müşteriye tavsiye verebilicek kadar bilgili olsun menüyle ilgili.
menüde çok fazla seçenek olunca da insanın karar vermesi çok zor oluyo
ayrıca müzik çok yüksek olmasın
koltuk falan olcaksa deri olmasın, insan terliyo, koltuğa yapışıp kalıyo...
ortalıkta 80 tane garson olduğu halde bir şey isteyebileceğim bir garson bulamamak da çok gıcık oluyor. bazı kafelerde bir bakıyosun 3 tane garson var, ama her biri 10 masaya bakıyo ve çok da güzel yetişiyorlar.
ayrıca starbuckstaki gibi kendi aralarından espri yapıp eğlenen çalışanlar insanı güldürüyo, mutlu ediyo falan...
ayrıca mesela bazı kafelerde olduğu gibi "hayalinizdeki salata vs" uygulaması da güzel olabilir.
0
luin 41
(12.04.08)
Sevdiklerinle gidip, mutlu olduğun yerdir...
0
ermanen
(12.04.08)
kapidan girdiginiz anda apayri bir yerde oldugunuzu hissetmelisiniz. canalici nokta mesela varoslarin icinde bile olsa kapidan girdiginizde paris'te italya'da nisantasi'nda oldugunuzu hayal edebilmenizdir. (sehir ve semt temiz, nezih olmalari acisindan ornek secilmistir, yoksa onyargi kotu bisi) gerek dekorasyonu gerek muzigi gerek hizmeti ile insan rahat etmelidir. sokakta ne olup bittigi ile ilgilenmemelidir. o kafe kacis noktasi olmalidir. insanin kendini kendinde bulabilecegi bir yer olmalidir. nasil olacaksa artik, siz sordunuz valla..
0
terp
(12.04.08)
garsonlar guleryuzlu olmalidir ama bunu icraate dokmelidirler. misal gelen musteriye hal hatir sorulmalidir. mumkunse kisa gundelik ama pozitif sohbetler edilmelidir. ne olacak memleketin bu halinden ziyade kazaginiz hos durmus olabilir. yapmacik olmamalidir tabii bunlar. halk alisik degil bana sarkti manyak mi bu tarzi bakislar ve yorumlar duyulabilir.

yukarida yazilanlar bu tarz bir hizmet goruldugu icin aktarilmistir. hayal urunu degildir.
0
terp
(12.04.08)
İçki kesinlikle olmalı. Fakat hadi ver bi bira votka limon getir şeklinde içkiler değil daha çok kokteyller ve farklı tatlarda içkiler bulunmalı. Ortamın çok aydınlık olmasını tavsiye etmem loş ışıkta insanlar daha rahat oluyorlar.
Garsonlar rahatsız etmemeliler. fakat müşteri ilişkileri her zaman iyi olmalı. Özellikle kalabalık olan gruplara karşı sanki sürekli o mekanda takılıyormuş ve çok iyi birisiymiş gibi hal hatır sorup müşteriyi memnun etmeliler.
Duvar renkleri çok açık renkler olmamalı.
Marjinallik adına her cafe de bulunan resimler konulmamalı.
Mümkünse garsonlar tek tip kıyafet giymemeli spor olmalı rahat davranmalılar.
Patron herkesle kanka ayağında olmalı(oraya gelecek müşteriyi en azından 10 ile katlar)
kendin çal kendin eğlen tadında duvarda bir iki gitar bağlama türevi enstrümanlar olmalı bu tip şeyler samimiyeti arttırıcı unsurlardır ve cafenin daimi müşterileri oluşur.
Menü kesinlikle yemek ve içki menüsü olarak ayrılmalı
Çok ucuz olmamalı insanların aklına başka sorular gelecektir.
çiftler ve gruplar için özel 2 bölme olmalı
nargile olmamalı zira bütün o koku eğer önlenemezse hoş olmaktan çıkıyor
Wireless vazgeçilmezdir. Kesinlikle olmalıdır.

Malesef ki menülerde özenti bile olsa ing. çok yer vermelisiniz başka türlü ilgi çekemiyorsunuz.


vs vs vs..
0
alkolik imam
(12.04.08)
çalan hoş müzik, çalışan insanların müşteriye samimiyet/saygı arasındaki tutumları,siparişin geç gelmemesi, siparişin verilen paraya değmesi, müşteriyi memnun etmesi. ortamda televizyon vs. izlenmemesi, kafenin çatı katına sahip olması, rahat ve kasmayan ev ortamı havasındaki dekorasyon, farklı odaların olması vs.
0
nihilanth
(12.04.08)
dekorasyon önemli bişey. şu, duvar boyunca devam eden, sıra gibi koltuklar olmamalı. kimse tanımadığı bi insanla yan yana oturmak zorunda kalmamalı. bi de bence hafif kapalı mekanlar daha sıcak oluyor. cephesi tamamen cam olan yerler biraz rahatsız ediyor, sokakta gibi hissediyor insan kendini. bence içerde yumuşak ve sıcak renkler kullanılmalı, çok aydınlık ya da çok parlak, yanarlı dönerli olmamalı ortam. kesinlikle yüksek müzik olmamalı. bi de insanlar bi mekanın pahalı olup olmadığına genelde çay ve kahve gibi basit şeylerin fiyatını değerlendirerek karar verir. bu gibi temel şeyleri pahalı yapmayın derim.
0
cereal killer
(13.04.08)
bir kahve icmeye gelen insanla, butun gun orada kalmak isteyen insana farkli politika uygulamali. Insan elinde kitabiyla, dokumanlariyla, veya baska bir seyiyle en son ne zaman bir sey siparis verdigini dusunmemeli.
0
armish
(13.04.08)
(4)

youtube videom

submariner
http://www.youtube.com/watch?v=xh3QJAS6f4o nasıl olmuş
www.youtube.com nasıl olmuş
0
submariner
(11.04.08)
gercekten bilmedigim ve farkedemedigim icin soruyorum,sizin yaptıgınız ne var bu video'da?
0
im2shy
(11.04.08)
o sari sacli cocuk sen misin ?
0
maresalx
(12.04.08)
phantasm filminden bir sahne olması lazım bunun www.imdb.com

www.youtube.com bu da filmdeki ünlü tall man.
0
deckard
(12.04.08)
evet phantasm oradan iki veya üç sahne daha alacağım sarı saçlı çocuk michael baldwin başka bir videom daha bakmask isterseniz www.youtube.com
0
🌸submariner
(12.04.08)
(3)

petabayt ?

masterkoc
petabayt lık cd benzeri bellek çıkıyormuş.ne demek bu şimdi 200 000 tane cd ye eşdeğer demek yani :)
petabayt lık cd benzeri bellek çıkıyormuş.

ne demek bu şimdi 200 000 tane cd ye eşdeğer demek yani :)
0
masterkoc
(09.04.08)
var böyle bir şey:
www.theinquirer.net

200.000 DVD'ye eş değer olacakmış.

bir başka kaynak: news.softpedia.com
0
deckard
(09.04.08)
Bir de şöyle bir şey var (bkz: array based memory)
0
crown
(09.04.08)
Peki bu tür bellek neden ilk olarak bilgisayarlarda kullanılmıyor da direkt taşınabilir olarak piyasaya sürülüyor? Evrime ters değil mi?
0
inatci kahraman aga
(10.04.08)
(6)

Facebook'cular Dikkaaayt!

theli
insanlarin fotolarina, wallarina yazdigim commentler listemdeki bazi insanlara notification olarak gitmesin istiyorum. hatta o insanlara benle ilgili hic notification gitmesin icabinda. bu isin oluru var mi?
insanlarin fotolarina, wallarina yazdigim commentler listemdeki bazi insanlara notification olarak gitmesin istiyorum. hatta o insanlara benle ilgili hic notification gitmesin icabinda. bu isin oluru var mi?
0
theli
(09.04.08)
olmaz.
edit: olmamalı
0
kofteburger
(09.04.08)
gayet de olur, privacy ayarlarini kurcalayiniz.
0
turkish tekila
(09.04.08)
privacy - news feed and mini feed, secili olanlarda notification gider
0
turkish tekila
(09.04.08)
@turkish tekila iyi demissinde benim derdim biraz daha baska. o tickleri kaldirirsam kimseye gitmez. ben sectigim kisilere gitmesin istiyorum.
gerci evet "kaldir butun tickleri kimseye bisey gitmesin" de olabilir aslinda.
0
🌸theli
(09.04.08)
news feed and mini feed de hiçbiri seçili değil bende ama yinede arada gidiyormuş arkadaşlara notification olarak.. yani tam bir çözümü yok aslında.. orda seçili deilken sadece kendi sayfanda gözükmüyor onlar , ama arkadaşlara gidiyor tek tük
0
lilidance
(09.04.08)
şöyle ki, bende de hepsi seçili olduğu halde hiçkimseye benden notification gitmiyor.
0
deckard
(09.04.08)
(4)

Bu favicon nedir?

ytsejam
Resimdeki ikonu birçok sitede görüyorum ve bir CMS'ye ait olduğunu düşünüyorum. Ne olduğunu bilen var mıdır?
Resimdeki ikonu birçok sitede görüyorum ve bir CMS'ye ait olduğunu düşünüyorum. Ne olduğunu bilen var mıdır?
0
ytsejam
(08.04.08)
plesk isimli hosting yönetim yazılımını biliyorsundur. cPanel gibi veya directadmin gibi bir hosting yonetim paneli ve bence en ucuzu ve en kötüsü... Bu favicon pleskin faviconu yani plesk bir hosting alindiginda otomatik olarak public_html klasörünün içinde bu favicon oluyor ve çoğu webmasterda bunu değiştirmeye üşeniyor veya bilmiyor.
0
crystalsoul
(08.04.08)
plesk'in img369.imageshack.us değil miydi yav?
0
deckard
(08.04.08)
evet plesk bu.
8. versiyondan sonra logosunda ufak bir degisiklik oldu.
0
trimpot
(08.04.08)
çok teşekkürler!
0
🌸ytsejam
(09.04.08)
(11)

Sinema Hakkında Kafama Takılan Şeyler

vincenzo
Şimdi kafama takılan bir kaç husus var paylaşıp tartışmak isterim.-bir film, yönetmenin filmimidir? senaristin mi? oyuncunun mu? bu film nasıl anılır? soruyu biraz daha açarsam eğer; mesela Godfather diyince benim aklıma ilk gelen şey Marlon Brando, Al Pacino, De Niro yada Mario Puza ama aklıma FF C
Şimdi kafama takılan bir kaç husus var paylaşıp tartışmak isterim.
-bir film, yönetmenin filmimidir? senaristin mi? oyuncunun mu? bu film nasıl anılır? soruyu biraz daha açarsam eğer; mesela Godfather diyince benim aklıma ilk gelen şey Marlon Brando, Al Pacino, De Niro yada Mario Puza ama aklıma FF Cappola gelmiyor senaryo çok sağlam, fakat Rezervuar Köpeklerinde aklıma ilk gelen şey Tarantino (hikaye de çok iyi ama filmi lego gibi parçalar haline getiren, çeken tarantino dur), Carlito's way de de ilk aklıma gelen Pacino. Fatih Akın filmlerini seyrederken (farkettiyseniz oyuncular aklıma bile gelmiyor, direkt fatih akın filmleri diyorum :) filmden bi sinerji alıyorum, ne bileyim tarif edemiyorum. bu adamın bulaştığı her iş böyle geliyor bana. yada çok sağlam bir hikaye var, yönetmen buna ne yapabilir? daha ne kadar etkili hale getirebilir ki zaten senaryo, hikaye sağlam?
inşallah az çok derdimi anlatabilmişimdir,
siz ne düşünüyosunuz?
0
vincenzo
(08.04.08)
Sevgili Montella;bence takım oyunu. Ama görüldüğü gibi öne çıkanlar ve geride kalanlar olabiliyor. Kimi zaman bir oyuncu kotarıyor işi, üstelik berbat bir senaryoya rağmen, kimi zaman senaristin muhteşem hikayesi oyuncuların düşük performansı neticesinde sönük kalıyor,beklediği ilgiyi görmüyor. Ama nihayetinde takım oyunu olduğuna inanmaktayım.
0
villeneuve
(08.04.08)
(bkz: auteur sinema)
0
atmacaged
(08.04.08)
zaten dogasinda var bu isin boyle olmasi. odul torenleri de hep bu sekilde degerlendirir. tum odul torenlerinde oduller; en iyi yonetmen, en iyi senaryo, en iyi film, en iyi oyuncu vs diye verilir. bazen bir film en iyi filmi alir, bu en iyi takim calismasina dalelettir genelde ama ote yandan iyi yonetmeni baskasi alir, en iyi senaryoyu da bir baskasi.

oyle yani.
0
entrapmen
(08.04.08)
genel olarak filmler ve programlar yapımcınındır. yapımcı senariste senorya yazdırır, ya da hazır bi senaryo alır. kaliteli bir yönetmen seçer, beğenmezse yönetmeni değiştirir ve ajanslardan oyuncuları seçer.

tüm film aslında yapımcınındır, hollywood da bu bir kişi yerine firma oluyor. warner bros mesela.

ama son kullanıcı olan bizler için genelde başrol oyuncusuna maledilir ya da biraz bilinçli isek yönetmenine maledilir.
0
efruz
(08.04.08)
bu size yönetmenin izlediğiniz filmlerinde kazandırdığı alışkanlıklarla alakalı. herhangi birisi yönetmenini bilmeden bir film izlediğinde ona tim burton filmi diyebilir ya da bir başka filme "tim burton tarzında" diyebilir. yerleşmiş anlatım dili, bir de sık kullanılan oyuncular (bakınız: Tim Burton & Johnny Depp, Guy Ritchie & Jason Statham, Tony Scott & Denzel Washington) o yönetmenin kaşesi oluyor bir şekilde.

özellikle ben de Danny Boyle'u seyrederken benzer bir his oluşuyor. çünkü adam senaryoları yazmadığı, hatta farklı senaristlerle çalıştığı halde ortaya benzer yapı ve dokuya sahip filmler çıkartıyor. izlerken Danny Boyle'u izlediğini hissediyorsun. zaten başarılı yönetmenler ve yıllar sonra adı anılan yönetmenler bunlar oluyorlar. kendine has anlatım dili geliştirebilmek sinemanın en zorlu yanı bana kalırsa.

ayrıca başarılı yönetmenlerin senaryo seçmesindeki olağanüstü refleksleriyle alakalı olabilir tüm bunlar...

bir şey daha eklemek istiyorum, afişlerde ve giriş jeneriğinde yazan "bir ... filmi" kalıbı bana çok bencilce geliyor. sinema bir ekip çalışması ve bunu sadece yönetmene mal etmek gerçekten doğru değil.
0
sirrikadem
(08.04.08)
yönetmeni bir futbol takımının antrenörüne, oyuncuları, futbolculara, yapımcıları ise yönetime benzetebiliriz.
0
baldur
(08.04.08)
baldur durumu çok iyi özetlemiş bence. benim merak ettiğim bir filmin yapılmaya nasıl karar verildiği? yani yapımcı "şöyle bir film yapsak ne tutulur be" diyor, akabinde ekibi topluyor diyelim. fakat sanırım tarantino olsun, david lynch olsun durum onlarda daha farklı işliyor.. mu?
0
deckard
(08.04.08)
bir filmin yapılmaya karar verilmesi için önce ortada bir senaryo olması gerekiyor. her şey o senaryoya göre şekilleniyor. yapımcılar, yönetmenler, oyuncular (son dönemlerde oyuncular da yönetiyor veya yapımcı oluyorlar) bir senaryoyu beğenip işe başlıyorlar.

tabii ki, bazen tamamen gişe amaçlı formülize senaryolar yazılıyor, yazdırılıyor. birçok örneği ben saymasam bile, kendiniz tahmin edebilirsiniz. onlar tamamen popüler kültüre hizmet eden ticari sinemaya hizmet ediyorlar...
0
sirrikadem
(08.04.08)
şimdi,
ilk olarak eğer bir yönetmen kötüyse, kusurusuz bir senaryoyu bile izlenemez bir film haline getirebilir. ama mesela senaryo kötüyse, yönetmenlik kusursuz olsa bile, filmde bir eksiklik hisseder izleyici.
yani ilk olarak senaryo iyi olacak, yönetmen kötü olmayacak.
ayrıca şu da var ki, her yönetmenin senaryoya katkısı vardır. bazısında azdır, bazısında çoktur. (örneği verdiğiniz baba filminde, romanı mario puzo yazmıştır ama film(-lerin) senaryosunu mario puzo ve francis ford coppola beraber yazmışlardır.)
tabi bazı filmlerde oyuncu filmin önüne geçebilir, -ki bu bence yönetmenin takdiridir. eğer usta bir yönetmen istemezse hiçbir oyuncu, filmin önüne geçemez.
sağlam hikayeyi, yönetmen daha ne kadar etkili hale getirebilir ki? sorunuza aklıma ilk gelen film "seven"i veriyorum. bence senarist bile, seven'i yazarken öylesi bir atmosfer hayal etmemiştir. işte yönetmen mahareti de biraz o'dur bence. -atmosfer yaratabilmek-.
son olarak, eğer filmin gerçek sahibi -yasal olarak- kimdir derseniz, bir sinema filmi için, sadece filmin yapımcısı, yönetmeni, senaristi, müzik bestecisi ve diyalog yazarı hak iddia edebilir.(mesela oyuncuların, aksi yönde bir antlaşmaları yoksa, film üzerinde hiçbir hakları yoktur.
0
gioberg
(09.04.08)
sofistike maymun;
hollywood'la avrupa sineması (ve bazı amerikalı bağımsız yönetmenler) farklı işliyor.
tarantino'su olsun lynch'i olsun, kubric'i olsun kieskovski'si olsun bunlar otör yönetmenler. yani 1 yapımcı bunlara recep ivedik senaryosu götürüp yönetmesini istese siktiri yer oturur yerine muhtemelen. bu tip yönetmenler kendi hikayelerini kendi yarattıkları tarzda anlatan adamlar oldukları için tarzlarının dışında bir film yapmazlar.
0
s e ff a f
(09.04.08)
Oyuncular veya senaryo öne çıkabilse de film her zaman yönetmenindir. Filmin sahibi yapımcı olabilir ama yapıt olarak film yönetmenindir. Böyledir bu. Ressam tabolusunu başkasına satabilir, sahibi başkası olabilir o tablonun. Ama o resim o ressamındır. Böyledir bu.
0
inatci kahraman aga
(09.04.08)
(1)

Bagdat cad. mac izlenebilecek yer (acil)

turkish tekila
bildiginiz (ve nispeten ucuz) bir yer? acil cunku yer ayirtma gerekecek herhalde, son dakikaya kaldi
bildiginiz (ve nispeten ucuz) bir yer? acil cunku yer ayirtma gerekecek herhalde, son dakikaya kaldi
0
turkish tekila
(08.04.08)
yer fıstığı? ama doludur tıka basa eminim ki. fiyat olarak da ucuz olduğunu söyleyemicem, iki miller'a 22 ytl ödemiştim.
0
deckard
(08.04.08)
(6)

oyun (bence savaş)

eskimo
lise yıllarında ismine savaş dediğimiz bir oyun oynardık. acayip de eğlenirdik(ne günlerdi) oyun şöyle:zar olarak bir kurşun kalem hazırlanır(her yüzüne koyduğuz noktalar veya rakamlar ile) ve zaten kullanılmayan kareli defterden bir kağıt koparılır, o yaprak üzerinde oyuncular belli kareden oluşan
lise yıllarında ismine savaş dediğimiz bir oyun oynardık. acayip de eğlenirdik(ne günlerdi)
oyun şöyle:
zar olarak bir kurşun kalem hazırlanır(her yüzüne koyduğuz noktalar veya rakamlar ile) ve zaten kullanılmayan kareli defterden bir kağıt koparılır, o yaprak üzerinde oyuncular belli kareden oluşan kalelerini kurarlar, her oyuncu farklı renkte kalem kullanırdı. oyun başladıktan sonra oyuncular attığı zar kadar karenin etrafını kalemiyle çizer ve o kareler onun toprakları olurdu. iki farklı oyuncunun toprakları bir yerde birbirine değerse aralarında savaş açabilirlerdi.(örn: 10 karelik toprak, büyük zar atan kazanır.) bir oyuncu topraklarıyla bir kalenin erafını sarabilirse o kale ve toprakları onun olurdu. özetle böyle bir oyundu.

şimdi böyle bir oyun var mı, varsa ismi nedir?
0
eskimo
(08.04.08)
zar atılmayan versiyonu var, reversi.
0
kimlanbu
(08.04.08)
Risk
diye bi oyun var belki biliyosundur..sen bunu anlatınca dırek aklıma o geldı..ha alakasız mı onu bilemem..
0
isott
(08.04.08)
resmi bir adi var mi bilmiyorum ama biz "ulke fethetmece" diyorduk ona. hatta baskasi diyor mu diye bir baktim sozlukte de ulke fethetmece diyen varmis, ne guzel.

Biz kalem yerine rastgele acilmis ders kitap sayfalarinin son rakamini kullaniyorduk. ah ah, o silinip cizilmekten yipranmis sayfalar.
0
armish
(08.04.08)
bizde de risk adıyla oynanırdı bu.
0
deckard
(08.04.08)
şimdi eski günleri anma adına bu oyunu internet üzerinden oynayabileceğimiz bi yer var mı peki?
0
🌸eskimo
(08.04.08)
"ülke kapmaca", "ülke almaca" diye isimleri de vardı, biz de lisede oynardık...
0
ermanen
(08.04.08)
(2)

Kırık Kredi Kartı

gelaek
Ziraat Bankası'na ait bir kredi kartının köşesi kırılmış durumda, herhangi bir ATM'de denemeye yeltenemiyorum yutacak diye. Şimdi ben bu kırık kartı değiştirmek için kartı aldığım şubeye mi gitmeliyim, yoksa herhangi bir şube olur mu?
Ziraat Bankası'na ait bir kredi kartının köşesi kırılmış durumda, herhangi bir ATM'de denemeye yeltenemiyorum yutacak diye. Şimdi ben bu kırık kartı değiştirmek için kartı aldığım şubeye mi gitmeliyim, yoksa herhangi bir şube olur mu?
0
gelaek
(07.04.08)
benim maximum kart çip'in hemen üstüne kadar kırık. bu şekilde kullanıyorum ve değiştirmeye üşeniyorum. herhangi bir şubeye gidip sorunu anlatsan değiştirirler sanırım.
0
deckard
(07.04.08)
hiç kasma arkadaki no.ya telefon aç yenisini göndersinler
ben bir senede 3 defa bonus kart aldığımı bilirim
ama tabi ziraat devlet bankası belki bürokrasisi vardır bilemem
0
ezeriko
(07.04.08)
(5)

müzik türü kategorizasyonu

tabudeviren
müzik türü kategorisi nasıl belirleniyor?yani bir şarkının rock mı, pop mı ya da başka bir şey mi olduğuna karar verirken göz önünde tutulan kriterler nedir?
müzik türü kategorisi nasıl belirleniyor?
yani bir şarkının rock mı, pop mı ya da başka bir şey mi olduğuna karar verirken göz önünde tutulan kriterler nedir?
0
tabudeviren
(06.04.08)
vokal türü, sözler, kullanılan çalgılar, o müziği icra edenlerin imajları, tavırları.
mesela bir pop şarkısında brutal vokal duyamazsınız, duyarsanız zaten o şarkı pop şarkısı değildir.

yani aslında birileri belirlemiyor, her şarkının kendini ifade etme biçimi var bu da türleri doğurmuş zamanla. daha sonra da türler alt dallara ayrılmış, burada ise daha kesin çizgilerle ayrılır şarkı türleri. gene de müzik türlerinin çoğu birbirleriyle etkileşim halindedir. pop-rock, pop-punk falan da bu etkilenişim sonucudur.
0
baldur
(06.04.08)
her türün kendine ait belli ritmleri, notaları, vuruşları vardır. örneğin blues'un belli gamları vardır. fusion gerek aksak ritmleri ile gerek jazz tabanlı altyapısı ile kendini belli eder. rock müziğin de belli ritmleri vardır aslında. metal, punk gibi türler ise gitar riff'leriyle ayırt edilir. pop müzikte durum biraz farklıdır. pop'un bir müzik türünü mü yoksa günümüzdeki popüler müzik neyse onu mu temsil ettiği tartışmaya açık.
0
deckard
(06.04.08)
Şu iki link herşeyi açıklıyor bence:
www.csl.sony.fr
en.wikipedia.org
0
ermanen
(06.04.08)
bir şarkının rock mı pop mu metal mi olduğuna karar verilmiyor genelde. onun yerine bu müzik türlerinin kendine ait tanımları var, müziği tanımlarken yardımcı olması amacıyla kulanılıyorlar.
0
gelaek
(07.04.08)
Bence bu dinledikçe kendiliğinden oluşan bir duygu, başlarda pek beceremediğim halde uzun süre dinledikçe kendi kendime kategorize etmeye başlamıştım, ana dallar değil alt türler, sonra da nete girip bakıyordum kendimi kontrol etmek* adına...
Dinledikçe gelişiyor ve kişiye göre de değişiyor bence.
0
late viper
(07.04.08)
(4)

Eksisozluk 1. entry

theli
eksisozluk basliginda ki ilk entry ssg'nin "zaman farki yuzunden bidi bidi..." diye giden 1999 entrysi degilmiydi? bende baslik 2004 senesinden basliyor?bide ssg nin yeni-eski dizilimnde aratilan entryleri 1000 basliktan ibaret gorundu?
eksisozluk basliginda ki ilk entry ssg'nin "zaman farki yuzunden bidi bidi..." diye giden 1999 entrysi degilmiydi? bende baslik 2004 senesinden basliyor?

bide ssg nin yeni-eski dizilimnde aratilan entryleri 1000 basliktan ibaret gorundu?
0
theli
(06.04.08)
iyi baktığınıza emin misiniz?

"saat farki yuzunden yalniz gecirdigim saatleri ba$ariyla doldurabilen bir ba$yapit. state-ul art." (ssg / 19.02.1999)

acildigi tarihten* bugun*e kadar olu$umuna katkida bulunmu$ 1000'den fazla yazariyla, kendi icinde olu$turdugu alt-kulturuyle, "dogru" kavraminin aslinda ne kadar degi$ken olabilecegini ve bilgiye aslinda ne kadar farkli acilardan bakilabilecegini tamamen kontrolsuz bir$ekilde aciga sermi$, acildigi tarihten yillar oncesinde icimde tomurcuklari ye$ermeye ba$lami$* "tamamen alakasiz ve gereksiz fakat gigantic bir bilgi hazinesi"nin gercekle$mi$ ve teknoloji* sayesinde tahmin etmedigim kadar ust katlara ta$imi$ minik ve basit program parcasi..

tum bunlarin di$inda sozluk olmasaydi* belki hayatim boyunca yuzunu bile goremeyecegim sevdigim bir cok insani tanima firsati yaratmi$, ayni firsati ba$kalari icin yarattigina defalarca $ahit oldugum, -eskiler bilir- beraber buyuttugumuz, icinde binlerce farkli ani barindiran, bir gun hacker'in biri gelip database'i silse, biri kodu calip unutsa da uzerimdeki etkilerinin* kolay kolay kaybolmayacagi, kaybolsa da asla unutmayacagim harikulade eser..
(ssg, 19.02.1999 ~ 29.10.2003 19:01)
0
arwear
(06.04.08)
arwear her seyi acik etmis, cevâb vermis :)
0
hlathguth
(06.04.08)
1 numaralı basligin neden pena olduğunu (benden başka) sorgulayan oldu mu hiç?
(bkz: cildirtan sorular)
0
ermanen
(06.04.08)
@ermanen
muhtemelen etrafa bakındı ve ilk penayı gördü.
0
deckard
(07.04.08)
(4)

I look like a Turkish lesbian

kriker
How I Met Your Mother üçüncü sezon üçüncü bölümde Robin bacaklarındaki kılların uzun olması sebebiyle "I look like a Turkish lesbian." diyor.Deyim midir bu? Doğulu kadınların batılılardan daha kıllı olduğunu düşünerek bi şeyler söyleseydi "I look like a Turkish woman." derdi. Neden lezbiyen? Hadi on
How I Met Your Mother üçüncü sezon üçüncü bölümde Robin bacaklarındaki kılların uzun olması sebebiyle "I look like a Turkish lesbian." diyor.

Deyim midir bu? Doğulu kadınların batılılardan daha kıllı olduğunu düşünerek bi şeyler söyleseydi "I look like a Turkish woman." derdi. Neden lezbiyen?

Hadi onu geçtim neden Turkish? Caponu var, arabı var, hindusu var..

Ama dur bi.. Aktif? Pasif?

Amaaan, bilemedim.
0
kriker
(06.04.08)
lily değil robin diyordu bunu.

(bkz: i look like a turkish lesbian)
0
deckard
(06.04.08)
ben de hemen kulak kabartıyorum bi dizide felan istanbul lafı geçince mesela (algıda seçicilik) ama kafaya çok takmamak lazım. adamların sınıflandırmaları var egzotik ülkeler, soğuk ülkeler, mafya ülkeler, terörist ülkeler falan diye (bizim de var kendimize göre) onların içinden mevzuya göre random seçip kullanıolar işte. üstünde pek fazla kafa yorduklarını sanmıyorum.
0
thalamus
(06.04.08)
bir de (bkz: turkish hooker blonde) vardır ki saçına sarı boya süren kızları gördükçe kıs kıs gülerim...
0
crown
(06.04.08)
ne de kompleks sahibiymisiz author a hak vermemek elde değil. ağda bile nimetten sayılmı$.
0
bryan fury
(06.04.08)
(8)

[ eydiyesel ] Tarife değiştirmek?

enola gay
kotalı kullanımdan sınırsız kullanıma geçmek için neler yapılır? yine kapı kapı gezip yolları mı aşındırıcaz yoksa müşteri hizmetlerinden hallediliyor mu?deneyen ?
kotalı kullanımdan sınırsız kullanıma geçmek için neler yapılır? yine kapı kapı gezip yolları mı aşındırıcaz yoksa müşteri hizmetlerinden hallediliyor mu?

deneyen ?
0
enola gay
(05.04.08)
bunun için ttnet abone merkezine gitmek lazım zira tarife değiştirilirken hat sahibinin imzası isteniyor.

edit: buradan üsküdar'daki ttnet abone merkezini beni ayaklarına götürttükleri için esefle kınıyorum, herkes bunu telefondan takır takır hallediyormuş kardeşim. nerede çağ dışı bir uygulama var hep beni bulur zaten.
0
weeping guitar
(05.04.08)
bildiğim kadarıyla musteri hizmetlerinden yapılabiliyor... ilk önce ara olmadı kapıları aşındırırsın.
0
clones
(05.04.08)
biz kendimiz gittik ama bir arkadaşım telefonla hallettiğini söylemişti (hatta grev zamanıydı). Denemekten zarar gelmez bence? (:
bu arada 1 senelik sözleşme imzalandığında da 1 Mbps limitsiz bağlantı ücreti 49 yerine 43 lira oluyor. Aynı gün onu da yaptık da, değineyim dedim :)
0
supergirl
(05.04.08)
5-6 ay önce müşteri hizmetlerini arayarak kotalı tarfiden sınırsız tarifeye sorunsuz olarak geçmiştim. bu uygulama zannedersem halen geçerli sizde böyle yaparak yeni tarifeye geçişinizi yaptırabilirsiniz.
0
vend avesta
(05.04.08)
3 gun once telefon ustunden gectim sinirsiza. bi iki guvenlik sorusu ardindan "cartcurt gblik kotali adsl hattinizin sinirsiz hat olmasini onayliyor musunuz?" diye soruyor telefondaki "hell yeah baby!!" cevabiniza muteakip ertesi gun saat 9da sinirsiz servise gecmis oluyorsunuz.
0
terp
(05.04.08)
ben de telefonla geçmiştim.
0
deckard
(05.04.08)
444-0-375
0
hlathguth
(06.04.08)
Ben de telefonla değiştirdim tarifemi, fakat şiddetle tavsiyem, hız değişimi de yaptıracaksanız bölgenizdeki santralin bu hızı kaldırıp kaldıramayacağını ısrarla sorun.
0
kahlan amnell
(11.04.08)
(4)

rapidshare de sınırsız indirmek??

gholeman
torrent emule sıktı huzuru rapidshare de buldum ama beleşe gitmio bu alet.ya var mıdır bunun bi yöntemi programı (ip değiştirici falan) illaki premium mu almak lazım nedir yani?
torrent emule sıktı huzuru rapidshare de buldum ama beleşe gitmio bu alet.
ya var mıdır bunun bi yöntemi programı (ip değiştirici falan) illaki premium mu almak lazım nedir yani?
0
gholeman
(05.04.08)
11 milyon ver 1 aylık al. dilediğince indir.
0
2day2die
(05.04.08)
rapid'de de dilediğince indiremiyorsun maalesef. 5 gün için 25gb kota var.
0
deckard
(05.04.08)
gholeman klasik bir geyik olacak ama bir aylık rapid 2 paket marlboro parası gibi birşeye geliyor premiumda.25*6=150 gb download edebilirsin.piyasada free rapid kullanıcıları için otomatik ip değiştirdiğini falan iddia eden programlar var ama büyük kısmı trojan virüs vs.geri kalanıda rapidin sürekli sistemini değiştirmesinden dolayı en fazla 1 gün çalışıyor.diyeceğim o ki bir premium şart gibi.bende free çok denedim ama olmuyor.
0
rosencruz
(06.04.08)
premimum üyelik al. 45. dakikada verdiğin paraya değdiğini anlayacaksın.
0
indeed
(06.04.08)
(4)

Kağıt - ıslak - kuru

ermanen
Kağıt, ıslanıp kuruduktan sonra niye eski haline dönmüyor. Buruşuk ve aşınmış oluyor sanki. İçindeki selüloz değişime mi uğruyor? Aynı kağıdı güçlendirmenin yolu var mı?
Kağıt, ıslanıp kuruduktan sonra niye eski haline dönmüyor. Buruşuk ve aşınmış oluyor sanki. İçindeki selüloz değişime mi uğruyor? Aynı kağıdı güçlendirmenin yolu var mı?
0
ermanen
(05.04.08)
bildiğim kadarıyla kağıtların %40-45 kadarı odundan, geri kalanı kimyasal maddelerden oluşuyor. tam olarak hangi maddeler var bilmiyorum ama suyla temas edince yapısı bozuluyor bu maddelerin. yapısı bozulan madde bir daha eski haline dönemiyor.
0
deckard
(05.04.08)
liflerin su tutma oranı da farklıdır cok bi unıform degil kagıt ondandır.
0
bryan fury
(05.04.08)
Bir de özel aletlerle, presle falan kurutuluyor o şekli alması için. Ama biz ıslattıktan sonra o şekil bozuluyor doğal olarak, aynı işlem uygulanmadıkça eski şeklini almıyor. Misal ıslatmayın, katlayın sonra eski haline getirin, orada izi kalıyor. Biraz benzer bir durum. Üretim aşamasındaki işlemleri uygulamadıkça eski durumuna getiremeyiz. Yoksa herkes kağıt geri dönüşümü yapardı, değil mi?
0
late viper
(05.04.08)
kağıt hamuru denen bişiy var. ilkokulda yapmıştık deneyini.

basitçe

kağıtları topluyup, su içinde uzun bir süre bırakıyorsunz. Bir kaç ilkokul öğrencisinin yapabileceği işlemi de yapınca elinizde ham halde kağıt hamuru oluyor. Sonra bunu tekrar işlerseniz, bir ihtimal 2. kalite bir kağıt olarak kullanabilirsiniz.
0
darknum
(05.04.08)
(5)

geçenlerde sourberry'de çalan bir şarkı

tom riddle
Normalde neredeyse her alışverişe çıktığımda duyduğum bu şarkıyı gerçekten tarzanca tarif edeceğim. öncelikle ispanyolca veya portekizce bir şarkı. tamamen atmasyon sözlerini yüzüm kızararak yazıyorum: "bambo seeloo paralokaley, dıdıdıdıt paralokaley" :) sürekli aynı melodi var. klasik gitar, perküs
Normalde neredeyse her alışverişe çıktığımda duyduğum bu şarkıyı gerçekten tarzanca tarif edeceğim. öncelikle ispanyolca veya portekizce bir şarkı. tamamen atmasyon sözlerini yüzüm kızararak yazıyorum: "bambo seeloo paralokaley, dıdıdıdıt paralokaley" :) sürekli aynı melodi var. klasik gitar, perküsyon var şarkıda.

perşembe akşamı sourberry'de çalmıştı bu şarkı. hangi program olduğunu unuttum. bi buldurun be
0
tom riddle
(05.04.08)
saatini de hatirliyorsan yaz abi.
dj'lerden biri bakiverir history'e
0
sourlemonade
(05.04.08)
gipsy kings - bamboleo mu acaba?

www.youtube.com
0
deckard
(05.04.08)
ne yazık ki bamboleo değil. saatini de hatırlayamıyorum maalesef. birlikte dinlediğim arkadaşıma sorucam, o hatırlar belki.
0
🌸tom riddle
(05.04.08)
Bahsettiginiz sarki Chan Chan, bir Buena Vista Social Club sarkisi kendileri.
0
nooneatall
(05.04.08)
evvvet bu. şimdi hatırladım ismini.
0
🌸tom riddle
(05.04.08)
(4)

çok üyesi/hiti olan güncel divx, film, dizi forumları arıyorum

incredible
öncelikle forumlar güncel olacak. millet dizi, film falan paylaşacak, hemen üye olabileceğim ve benim de paylaşmaya başlayabileceğim bir yapısı olacak. eğer üye alımı davetiyeyle yapılan forumlar varsa ve "ben sana davetiye veririm hacı" diyorsanız onları da yazabilirsiniz. aslında illa dizi ya da f
öncelikle forumlar güncel olacak. millet dizi, film falan paylaşacak, hemen üye olabileceğim ve benim de paylaşmaya başlayabileceğim bir yapısı olacak. eğer üye alımı davetiyeyle yapılan forumlar varsa ve "ben sana davetiye veririm hacı" diyorsanız onları da yazabilirsiniz. aslında illa dizi ya da film paylaşım forumu olmasına da gerek yok aradığım şeyin. mp3 de olur, başka bişey de. ama önemli olan güncel olsun ve ziyaretçisi çok olsun.
0
incredible
(05.04.08)
sharebus, warez-bb
ustlerine tanimam.
0
sourlemonade
(05.04.08)
projectw.org da güncel ve kapsamlıdır.
0
deckard
(05.04.08)
cithizi devamı olarak cinedroom var,forumw var,divxplanet ve divxforever in forumları var.her şey olur dediğin için yazayım oyun-arsivi.com var.
0
aynali
(05.04.08)
www.divxevi.com
0
ezeriko
(05.04.08)
(2)

80 lerin sonunda bir dizi

galler prensi
Bir dizi adı soruyorum. 1989-1990 civarında televizyonda yayınlanmış bir dizi bu. Sabah 08:00 civarında yayınlanıyordu. Dizi hakkında çok az şey hatırlıyorum. Ama her bölümde farklı bir konu işleniyordu. Bir de çocuk dizisiydi. Aklımda kalan bölümler olarak:bir keresinde bir çocuk, bir atm ile ileti
Bir dizi adı soruyorum. 1989-1990 civarında televizyonda yayınlanmış bir dizi bu. Sabah 08:00 civarında yayınlanıyordu. Dizi hakkında çok az şey hatırlıyorum. Ama her bölümde farklı bir konu işleniyordu. Bir de çocuk dizisiydi. Aklımda kalan bölümler olarak:

bir keresinde bir çocuk, bir atm ile iletişime geçiyordu.
Böyle atm nin beyaz eldivenleri vardı. Sonra atm buna para vermeye başlıyodu. Bunlar kanka oluyodu falan. Sonra çocuk evi parayla dolduruyodu. En son olarak ta atm yi söküp götürüyorlardı.

Başka bir bölümde ise;

Yine aynı çocuk, karşı evde obez ikiz erkek çocuklar vardı komşu olarak. Sonra bu onlara gidiyordu. Çok eski resimlerde görüyodu bu ikizleri. Gözetliyodu merak edip falan. Meğer anneleri bunları hava geçirmez böyle yemek kabı gibi şeylerin içinde saklıyormuş. Kocaman konserve kutusu gibi. Onlar da büyümüyordu işte yüzyıl falan.

Bir başka bölüm de ise;


Köpekler vardı sığınma evinde. Çocukları yiyolardı. Bunlar (yani aynı çocuk ve arkadaşları) kemiklerini buluyordu.

Bunun gibi şeyler işte. Bu dizinin adını hatırlayan var mıdır?
0
galler prensi
(05.04.08)
(bkz: eerie indiana)

hatta köpeklerin yediği şişko çocuk bir çeşit tel takıyordu. o tel, köpeklerin yaydığı ses dalgalarını alabiliyordu. bu sayede çocuk, köpeklerin kendi aralarındaki konuşmalarını duyabiliyordu. dizide tek ölen iyi karakter o çocuktu. sırf bundan dolayı izleyenler büyük tepki göstermişti senaristlere (tüm anılarım depreşti bir anda).

ahanda linki: us.imdb.com
0
deckard
(05.04.08)
bi ara foxkids'te de yayınlanmıştı bu..
0
t3
(05.04.08)
(6)

solcular neden sol? milliyetçiler neden sağ?

deckard
kafama takıldığından sorma ihtiyacı hissettim. sosyal eşitliği savunanlara sol görüşlü deriz. milliyetçi kişiler ise sağ görüşlü olarak tanımlanır. peki ama neden? `#87738`'da belirtildiği gibi bu kişiler meclisin sağında oturduğu için mi? o zaman solcular meclisin solunda mı oturuyordu? (düz mantık
kafama takıldığından sorma ihtiyacı hissettim. sosyal eşitliği savunanlara sol görüşlü deriz. milliyetçi kişiler ise sağ görüşlü olarak tanımlanır. peki ama neden? #87738'da belirtildiği gibi bu kişiler meclisin sağında oturduğu için mi? o zaman solcular meclisin solunda mı oturuyordu? (düz mantık)

en.wikipedia.org burada soruma cevap yazıyorsa da ben bulamadım.
0
deckard
(04.04.08)
avam kamarası parlamentonun solunda, lordlar da sağda duruyorlarmış diyecem. Ben öyle duymuştum. Geyik de olabilir. Geyik candır.
0
haggi bulut
(04.04.08)
sol başparmak daha mı kırmızı orada?
0
sirrikadem
(04.04.08)
16. louis sikine taşağına göre takılmaya devam etsin red hakkı korunsun diyenler meclis başkanının sağına, "kralsa krallığını bilsin siktirtmesin belasını" diyen millet egemenliği savunucuları da soluna oturmuşlar. tabii o zamanlar bu kadar terbiyesiz değillermiş.
0
radioheadbanger
(04.04.08)
uğruna nice olaylar yaşanan kavramların bu kadar basit bir açıklaması olması komiğime gitti açıkçası.
0
🌸deckard
(05.04.08)
şu kaypak yanar döner göt tayfa yüzünden güzelim liberalizm orospu çocukluğuyla bir tutulur oldu ben ona yanıyorum arkadaş. kimseye de kızamıyorsun, hakeden hakediyo bunu ama olan liberalizme oluyor arada, ooff...
0
hulleci
(05.04.08)
meclisin, parlamento'nun sağı solu derken... ingiltere parlemento'sunda sol görüşlüler, halktan yana konuşanlar (avam kamarası) kraliçe'nin sol tarafında, lordları, burjuvaziyi ve sermaye sahiplerini temsil edenler (lordlar kamarası) ise kraliçe'nin sağ tarafında otururlarmış.

dikkat edilecek nokta parlamento'nun başka herhangi bir yerine göre sağı solu değil, parlamento binası içinde kraliçe'nin sağı ve soluna oturuyor olmaları. yani merkez alınacak kavram kraliçe'nin sağı - solu.

kaynak: Roskin, Michael G., (2007) Global Politics: Politics, Geography, Culture Ninth Edition, Pearson Prentice Hall

Chapter 3 - Britain: Key Institutions.
0
raj
(05.04.08)
(13)

"yiyin" mi "yeyin" mi?

palyacopapi
soru baslikta... yazarken hangi şekilde yazılır?
soru baslikta... yazarken hangi şekilde yazılır?
0
palyacopapi
(04.04.08)
yazarken "yeyin" ama yiyin şeklinde telaffuz edilir.
0
pispinti
(04.04.08)
"yeyin" tabii ki. ama günümüzde konuşma dili, yazı diline yansıdığından dolayı "yiyin" zannediliyor.

düzeltme: "yeyin" yanlışmış.

edit: fikir değişikliği
0
deckard
(04.04.08)
yeyin olduğunu söylen arkadaşlar "yemek yeyorum" mu "yemek yiyorum" mu derler ve yazarlar acaba? :)

yiyin'dir doğrusu, sesli harf inceliyor.
0
there is nothing left for me
(04.04.08)
evet "yiyinti" ve "yiyintili" diye kelimeler olduğuna göre doğrusu da "yiyin" olmalı sanırım. ilk cevabımdaki onayın kaldırılmasını talep ediyorum.
0
pispinti
(04.04.08)
-yor eki (ı)yor ve (i)yor şeklinde yerine göre eklenir yani daralma değildir :)
örnek: gel-(i)yor-um

ÖSS zamanını yaşayan ve yaşatan zavallı bir suser olaraktan bunun daralma olmadığını net hatırlıyorum. "ye"mek fiiline gelirken bizzat fiildeki seste düşme oluyor.

neyse "yi"qwertyu sonuçta.
0
there is nothing left for me
(04.04.08)
tamam ama benim dediğime zıt bir şey değil ki :) aynı şeyi ifade ettim. verilen örnekler "başlıyor, kanı­yor, oynuyor" vs. "başla, oyna, kana" köklerine sahip örnekler. bunlar + -yor eki daralmaya örnek tıpkı "yiyor" gibi. çünkü kökte değişme oluyor.

ama "-yor" her halükarda ses daralması yapar derseniz öğrenci jargonuyla "cort"larsınız :) ki, itirazım da bunaydı. kendi (i) ve (ı) da getiriyor demek istediğim. ama bir yerde "-yor eki olan şey daralma değildir" gibi yazmışım sanırım, yanlış ifade etmişim.

bu sohbeti şöyle bitirelim: ekşi duyuru, kazandırır!
0
there is nothing left for me
(04.04.08)
"demek" fiili de "diyip" olmaz bu arada. yemek ile benzeşiyor ya hani, değineyim dedim :)
0
supergirl
(04.04.08)
yeyin gari..
yimeyin.. yeyin
(bkz: yemeyin)
0
porsgemsheniark
(04.04.08)
Yeyin olcak abi o bakma sen bu elitlere:P Ben de "yemek"ten, "demek"ten yeyin diyorum. Gittikçe kibarlaşıyo dil, kaba olanlar, direnenler kazanacak! (du baken daha ne kadar saçmalıcam ehah)
0
colonizer
(04.04.08)
'yiyin efendiler' demisti cem karaca.
0
pyro clustic flow
(04.04.08)
yemek eylemine gelen eklerden sorunun çözümünü bulmak mümkün olabilir.
burada kafa karıştırıcı olan kök ile ek arasına giren "y" harfidir. bu yüzden pispinti'nin ilk akıl yürütmesi aslında akla yatkındır; fakat kendisinin de sonradan ikna olduğu gibi, yanlıştır.

buyrun örnekler:
yi-y-ecek (ye-y-ecek değil)
yi-y-en(ye-y-en değil)
yi-y-erek(ye-y-erek değil)

haliyle sevgili pyro'nun verdiği örnek duruma şahane bir açıklama getirmektedir.

"yiyin" efendiler
0
hunter the dayworker
(04.04.08)
Siz de bunu yediniz? Eheh doğrudur abi yiyin olcak herhal. Eskiden böyle değildi sanırım. Çok eskiden... (duygusal üç nokta)
0
colonizer
(04.04.08)
"yiyin"
ye- kökünde daralma oluyor..
0
lucita
(07.04.08)
(2)

Şarkı soruyorum efem...

metal revolution
Selamlar..."LeBron James Mix" adlı bu youtube klibindeki şarkını aslı astarı nedir bilen var mı?http://www.youtube.com/watch?v=GzM2_DkVz1A
Selamlar...

"LeBron James Mix" adlı bu youtube klibindeki şarkını aslı astarı nedir bilen var mı?

www.youtube.com
0
metal revolution
(03.04.08)
jay chou - la se feng bao (blue hurricane)'miş efendim
0
deckard
(03.04.08)
jay chou-blue storm'muş yorumlara göre.

eh burun farkı.
0
kermitz
(03.04.08)
(5)

ipod.*

lepidodendron
kısaca şöyle: müzik manyağıyım. yolda orda burda kulağımda müzik yoksa kafayı yerim.nano'yu satıp daha sonra touch almayı düşünüyorum. akıl kârı mıdır değil midir. bi tavsiye, üjbej kuruş.."touch yerine phone al" şeklindeki tavsiyelere de açığım. ama "telefona harcayacağı pille biraz daha fazla müzi
kısaca şöyle: müzik manyağıyım. yolda orda burda kulağımda müzik yoksa kafayı yerim.

nano'yu satıp daha sonra touch almayı düşünüyorum. akıl kârı mıdır değil midir. bi tavsiye, üjbej kuruş..

"touch yerine phone al" şeklindeki tavsiyelere de açığım. ama "telefona harcayacağı pille biraz daha fazla müzik dinlerim" cümlesi elimde kalkan olarak duruyor. zaten dokunmatik ekranlı başka marka bir telefonum var ama iphone da göz çıkarmaz hani.. öff çok kararsızım ulan. bilirkişiler, kullananlar söz sizde..
0
lepidodendron
(03.04.08)
tüm derdiniz müzikse touch yerine klasik ipod daha cok isinize yarar.
muziğin yaninda internet, mail vs.. ilginizi cekiyorsa ancak touch oneririm.
0
chavezding
(03.04.08)
32gb'lık birşey düşünmüyorsan kesinlikle itouch yerine iphone al. iphone'un işlemcisi daha hızlı, ekranı daha kaliteli. ayrıca kim demiş itouch'un pil ömrü daha uzun diye?

img169.imageshack.us
0
weeping guitar
(03.04.08)
bence cowon mp3 çalar alın. ses kalitesi ipod'dan çok daha iyi. ama ipod'un cazibesi sizi çekiyorsa yeni jenerasyon ipod nano'ları tavsiye ederim. touch çok gereksiz geliyor bana. telefon ile mp3 çaların birleşmesi de gereksiz. alakasız fonksiyonların aynı cihazda birleşmesi her zaman pratik olmuyor. herkes kendi işini yapsa cihazlar bozulmayacak. uzun mesjaın kısası "cowon" ilk tercihiniz olsun (ses kalitesi bakımından), zen de çok iyidir bu bakımdan. ipod'ların ise tasarım ve popülarite avantajları var.
0
deckard
(03.04.08)
cowon a2 kullanmış birisi olarak iphone'un ses kalitesinin daha iyi olduğunu söyleyebilirim. (cowon'da 250 tane ses ayarı olduğu için arkadaşlar sesinin üstün olduğunu düşünüyorlar, halbuki iphone'un düz (flat) yani eq'suz, ayarsız hali bence daha berrak bir sese sahip) ayrıca iphone'un telefon+mp3 çaları birleştirmek konusunda da hiç bir sıkıntısı yok, nereden çıkardınız bunu bilmiyorum. son olarak yeni jenerasyon ipod nano en dandik sese sahip olan ipod modelidir, uzak durunuz.
0
weeping guitar
(04.04.08)
len muzik manyagisin da 16-32 gb neyine yetecek? ben de vakti zamaninda yaw nolcak siler siler yuklerim diye 8 gb nano almistim (o zaman en buyugu buydu) illalah dedim mp3 silip yuklemekten. 160 gb klasik lazim, doya doya istedigini dertsiz tasasiz yaninda tasiyabilmen icin. touch tamamen sekil, fazla para vermenin alemi yok bence.
0
jupiterianvibe
(05.04.08)
(16)

tek kişi için film oynatılmaz mı?

quadropol
bugün kozyatagı cinepole gittim tek başıma, bi filme gireyim dedim. 1 kişi için oynatamıyoruz dediler. var mı böyle bi hakları? oynatmak zorunda değiller mi?
bugün kozyatagı cinepole gittim tek başıma, bi filme gireyim dedim. 1 kişi için oynatamıyoruz dediler. var mı böyle bi hakları? oynatmak zorunda değiller mi?
0
quadropol
(03.04.08)
"top benim oynatmıyorum" deme hakları var bildiğim kadarıyla. Yalnız 3 kişi film izlediğimi hatırlıyorum. Görevli "kimse olmasa bile oynatmamız gerekiyor" demişti. Özetle sinemasına göre değişir.
0
kimlanbu
(03.04.08)
20 kişi olmadığı için izleyemediğimi bilirim.
0
alkolik imam
(03.04.08)
Ben de tek başıma izlediğimi hatırlıyorum.
0
fredi
(03.04.08)
oynatmayabilirler ama bileti iptal etmemeleri lazım.
0
insanimsi
(03.04.08)
3 kişiden az olduğu zaman oynatamıyoruz denmişti bana ama ısrar edince izleyebildim.
0
phoera
(03.04.08)
Oynatmıyor vicdansızlar, ben çok döndüm sinema kapısından.
Bazen 2 kişiye oynattıkları oluyor, o da şansa...
0
late viper
(03.04.08)
Tek kişiye oynatmamanın mantığı ne peki?
0
ermanen
(03.04.08)
değişiyor bu olay. mekanın müşteriye tavrına bakar. capitolde paşa paşa oynatırlarken, izmitte hiç bir yer oynatmıyor.
0
darknum
(03.04.08)
ben izmir-kipa cinecity de defalarca 2 kişi film izledigimizi biliyorum şaşırdım valla ne yalan söyleyeyim?
0
merope
(03.04.08)
cinepol öyle ya zaten etrafta başka sinema yok. heveslenip gidiyosun bide. yok efendim oynatamıyoruz. gidipde kaç kere istemediğim bir filmi izledim belki güzeldir diye.
0
thinkbeforedoing
(03.04.08)
@ermanen



"içerde ölürse kimsenin haberi olmaz!" değil tabi tek kişiye oynatmamanın mantığı olsa olsa tamaaamen duygusal (para işte anla), tek kişi masrafları karşılamaz, uğraşmaya değmez felan filandır diye düşündüm.
0
fempusay
(03.04.08)
bir keresinde abimle tek başıma film izlemiştim koca sinemada. işin ilginç kısmı ise biz salona geç girmiştik. yani gerisini siz düşünün.
0
deckard
(03.04.08)
Küçükken ucuz fiyatlı sabahtan akşama kadar eski, türk erotik filmleri yayınlayan pespaye bir sinemaya gitmiştim. Sabah 9 dan akşam 18 e kadar filmler oynuyordu. Sinemaya girdim, yaşlı bir adam geldi ışıkları söndürdü, baktı salon bomboş bir tek ben varım, önce kendi kendine mırıldan dı sonra: -ooohh salon bolboş rahat rahat osbir çekersin dedi ve filmi oynatmaya gitti. tam iki film izledim "rahat rahat":D... sonra da askerler geldi!
Diyeceğim o ki o adam o seansta bilet alıyor ve filmi izlemeye hakkediyor, ya seansı kaldır ya promosyon yap mağdem insanların vakitlerini telef etme, eski pornocular kadar yok şimdikiler....
0
allop
(04.04.08)
düzcede üniversitedeyken tek kişiye (yani ben :) oynatmamışlardı, bende evden arkadaşımı çağırdım iki kişi izledik filmi.
0
vincenzo
(04.04.08)
Ölsen kimsenin haberi olmaz deyince aklıma düştü...

M.Köy Profilo'da DeathProof'u izliyordum. Arkada köşede de bayan ve erkek bulunmaktaydı (Toplamda üç kişiyiz yani). Herif film başlar başlamaz kadını dövmeye başladı, çaat çaat ses geliyor. Neyse fantezi yapıyorlardır belki diye pek oralı olmadım. Uzadıkça uzadı... Müdahale ettim sonunda kestiler... Ters bir durum da yaşanabilirdi açıkçası...

Normal şartlarda müşteri olarak kızarsın duruma, ki etik olarak doğru değil oynatmamaları, salt ticari olarak düşünmeleri açısından. Ama bu gibi durumlar da aklınızda bulunsun...

Ha bir de bu izlediğim Grindhouse'daki Fake trailer'lardan "don't" geldi aklıma tabi... "If you want to.... watch this film alone.... don'T"
0
narquis de sade
(04.04.08)
madem öyle olcak, 2 bilet alırdım gişeden..
birini kendime saklar, diğer bileti de orda olan herhangi birine yarı fiyatına satardım..
maksat gıcıklığa gıcıklıkla karşılık vermek, eheh..
0
t3
(04.04.08)
(3)

trafik kazası yapınca nolacak?

plt radioman
yeni düzenleme nedir pek takip edemedim..var mıdır bu konu ile ilgili tam bilgisi olan..?arabamızda ne gibi evraklar kağıtlar bulunduracağız?nelere dikkat edeceğiz?bence kimse kimseyle anlaşamaz, imza alamaz, bol kavga çıkar güzide ülkemde..
yeni düzenleme nedir pek takip edemedim..var mıdır bu konu ile ilgili tam bilgisi olan..?

arabamızda ne gibi evraklar kağıtlar bulunduracağız?
nelere dikkat edeceğiz?

bence kimse kimseyle anlaşamaz, imza alamaz, bol kavga çıkar güzide ülkemde..
0
plt radioman
(02.04.08)
Anlaşamayacak gibiyseniz zaten polisi çağırıyorsunuz gene. Hani bir ihtiml halim selim bir adamla kaza yaparsanız diye bu.

Evraklar nette var, ilk karşıma bu çıktı : www.arabalari.net
0
sui
(02.04.08)
bence bu uygulama ülkemizde abuse edilebilir. 18 yaş altındaki fırlama gençlerimiz ehliyetsiz trafiğe çıktıklarında kaza yaparlarsa olay karakola gitmesin diye parayı bastırarak olaydan kurtulabilir vs. vs.
0
deckard
(02.04.08)
anlaşamama durumunun nasıl meydana geleceğini anlamadım ben. herkes diyor ki "anlaşamazlar bizim memlekette, olay çıkar".

niye çıksın ki? bu formda kusur oranı, sen şu kadar kusurlusun, ben kusurlu değilim hadisesi yok. hani öyle bir şey olsa kusuru paylaşamama nedeniyle olay çıkar, doğru. gecenin bir vakti araçları oynatmadan eblek gibi saatlerce polis bekleme diye kazanın oluş şeklini yaz, kroki çiz, karşılıklı sigota poliçe bilgilerini yaz ve yoluna git diye bir kolaylık. polis de zaten gelip bunu yapacak. farklı bir şey değil. istersen anlaşama yani boşu boşuna beklediğinle kalırsın. formda iki sürücü için de ayrı ayrı ifade kısımları var. kazanın oluş şeklini iki sürücü de kendince tanımlıyor. iki taraf da kendini haklı görüyorsa, kazanın oluş şekli hakkında farklı düşünceleri varsa, iki sürücü de kendi kısımlarına kendi ifadelerini yazarlar, sonradan o formların nüshaları kime gidecekse kararı onlar verir. kusur oranını yine onlar belirler. kazanın oluş şekli hakkında anlaşamayan adamlar zaten gelen polise de aynı ifadeleri verecekler, kendiniz değil de polis yazacak kağıda kişilerin birbirinden farklı ifadelerini. ne farkı var?

nette bu formların örnekleri var ama tavsiyem herhangi bir sigorta acentesinden almanız. zira otokopili olarak hazırlanmış. yani doldurduğunuzda karbonlu bir şekilde alt nüshaya da geçiyor. iki ayrı nüsha doldurmanız gerekmiyor. ön yüzünde neler yapmanız gerektiği de açıklanmış ve doldurulacak formun yanında bir adet de doldurulmuş örnek form var.
0
kibritsuyu
(02.04.08)
(9)

yeni doğmuş kedi

deckard
apartmanın girişinde bir kedi 5 yavru doğurdu ve kayıplara karıştı. şimdi bu henüz 2-3 saatlik kedileri beslememiz gerekiyor mu? nasıl besleyebiliriz? annesi gelsin baksın diye neler yapmalıyız?
apartmanın girişinde bir kedi 5 yavru doğurdu ve kayıplara karıştı. şimdi bu henüz 2-3 saatlik kedileri beslememiz gerekiyor mu? nasıl besleyebiliriz? annesi gelsin baksın diye neler yapmalıyız?
0
deckard
(01.04.08)
ne yazık ki cesitli sebeblerden bazı durumlarda anne kedi yavrularini reddedebiliyor ve terkediyor. umarim oyle bir durum diildir. cünkü epiy zor bir durum bu. veteriner kotrolünde olurlarsa iyi.. imkanınız varsa yani... yoksa yine caba göstermek gerek... pet shoplarda süttozu satılır... onlardan alip siringa ile ya da damlalik ile verebilirsiniz. umarim geri gelir anneleri.. üzüldüm bende :s kolay gelsin size
0
palyacopapi
(02.04.08)
annesinin gelmesi için beklediğimizde erkek kediler geliyor hemen parçalamak için. anne piyasada yok. animalia'yı aradım ne yapabiliriz diye. "bu saatte biz kabul edemeyiz, sabahı bekleyin gelir annesi" diye kestirip attı. bir çare bulmam lazım yoksa sabaha kadar bunla ilgilenmem gerekecek.
0
🌸deckard
(02.04.08)
annesi gelmezse eger normal sütü suyla seyreltip şırınga ile yada damlalık ile besleyebilirsiniz ama baya zor olcak ,bu arada tuvalet ihtiyaçlarını da kendileri gideremezler yardımcı olmalısınız
0
lilidance
(02.04.08)
2-3 saatlik kediler böyle bir başlarınaysa çok çok zor ama,

1-pet shop'lardan yavru kedi emzirme biberonlarından alın,
2-toz kedi sütü var, onlardan alın,
3-bebeğe hazırlar gibi hazırlıcaksınız bu sütü, ısıtacaksınız yakmıcak bi sıcaklıkta.
4-bi havluyla sarın pisileri birer birer, yere 45 derece açıyla tutun, tam bebek tutar gibi, biberonu ağzına dayayın, hafif hafif sıkın, bu arada biberonun memesinin ucu delik olsun tabi.
5-en meşakkatli yanı, yavru kediler çiş ve kaka yapamaz kendi kendilerine. ıslak mendille besledikten hemen iki dakika sonra pipilerinin kukularının etrafını yavaş yavaş silip işetmeniz gerekir, yoksa yemek yer, çişlerini yapamaz, çatlarlar.
6-ve anneleri olmadığından çok büyük ihtimalle bu uğraşılara cevap vermeyenleri de olup ölenler çıkacaktır içlerinden, sinirlerinizi sağlam tutmalısınız.

ayrıca youtube'da feed, kitty, kitten, cat falan diye aratıp tam olarak emzirme tekniğine bakabilirsiniz.

umarım yaşarlar. eve çıkarın bi de onları, apartman girişinde veya herhangi bi dış ortamda hemen ölürler.
0
karapolisnas
(02.04.08)
internetten araştırdığım kadarıyla beslemeye çalışıyorum zaten. kabul etmiyorlar bir türlü şırıngayı keretalar. tuvalet olayını da öğrendim, yaptırmaya çalışıyorum. ve evet malesef ölen var. ben şimdi okula, oradan ofise gitmeliyim, öyle arada kaldım ne yapmalıyım diye.
0
🌸deckard
(02.04.08)
durum nedir acaba? merak ettim. annenin en az 1 hafta kadar emzirmesi gerekiyor gozlemlerime dayanarak soylersem. 5, 6 gunluk yavrulari yasatabildik biz daha once ama birkac gunluk yavrulari evde yasatmak cok zor sanirim.
0
pyro clustic flow
(02.04.08)
şimdi battaniyeler ve kutular sayesinde sıcak bir yuva hazırladık, battaniyenin altına sıcak su şişesi de koymamız gerekiyormuş. öyle 3-4 kere mırlayıp sessiz sessiz duruyorlar. dışarı çıkartıp annesi geliyor mu diye baktığımda sonuç olmuyor maalesef.

benim anlamadığım dışarıdan gelen herhangi bir erkek kedi neden yeni doğmuş yavrulara saldırır ki? belki kendi yavruları nereden bilecek..
0
🌸deckard
(02.04.08)
yazınızdan animalia'ya yakın olduğunuzu çıkarıyorum coğrafi olarak.

o zaman artı veterinere de yakınsınızdır.

veteriner ali beyi bulun oradan. tavsiye eden olarak da "çıtır'ın annesi" dersiniz.
0
cedilla
(02.04.08)
evet yakınız. iletişime geçtim artı veterinere, şimdi oraya götürüyorum. yani siz olmasanız elimde yaşadığı yere kadar yaşayacaktı, teşekkürler :)
0
🌸deckard
(02.04.08)
(10)

sevilen kişinin yüzünü hatırlayamamak

toxxicfox
bahsettiğim eskiden aşık olunan veya hala sevilen eski sevgili falan gibi bir şey değil, şu anda hoşlandığı kişinin yüzünü unutabilir mi insan? size de oluyor mu en azından. olay tam olarak şu şekilde cereyan ediyor, gerçeğini haftada bir görebilsek de, fotoğrafları var sonuçta..ama bir düşüneyim di
bahsettiğim eskiden aşık olunan veya hala sevilen eski sevgili falan gibi bir şey değil, şu anda hoşlandığı kişinin yüzünü unutabilir mi insan? size de oluyor mu en azından.

olay tam olarak şu şekilde cereyan ediyor, gerçeğini haftada bir görebilsek de, fotoğrafları var sonuçta..ama bir düşüneyim diyorsunuz yüzünü, 10 dakkada bir, aslında aklınıza geliyor bayaa, ama yetinmiyor aptal kafa, tüm ayrıntılarıyla gözümün önüne getireyim diyor, onun için kastıkça ilk görüntü de gidiyor.. fotoğrafa bakıyorsun haa diyorsun 5 dakka sonra yine aynı döngü..

yaşayamıyorum lan bu yüzden adam gibi.. normal midir bu? bir de bilimsel açıklaması var mıdır, mesela daha çok kastıkça hafıza hücreleri mi yoruluyor da gidiyor görüntü ne oluyor, var mıdır bilimsel bir şey? şimdiden okuduğunuz için teşekkürler:)
0
toxxicfox
(01.04.08)
yüzleri hatırlayamama vardı bi hastalık olarak ama adını zerre hatırlıyosam allah da belamı versin.
0
myriamonde
(01.04.08)
önce şöyle bir düzeltme yapılması kanaatindeyim:
unutma, bir süreç olarak yok olma değildir.
yani unutulan bir veri (bir kişinin yüzü ya da olay vs) yok olmaz,
bu teknik olarak imkansız.

bu ne demektir?
hafızada olan her şey yerli yerinde kalır ve doğru yol bulunursa,
hiçbir şeyin unutulmadığı görülür.
bunun içindir ki ya kullanılmayan ya da bastırılan bilgilerin unutulduğu söylenebilir ama onlar belirli bir şekilde zihinde yer işgal etmeye devam ederler ya da şekil değiştirerek bize semptom olarak geri dönebilirler.

"gösteren" ile "gösterge" arasındaki ilişkide yaşanan kopukluktandır bu. yani işin türkçesi ise, aşıksın işte, hepsi bu.

hastalıklı bir durum değil, bence sağlıklısınız.
0
gozupek
(01.04.08)
evet var böyle bir şey. hani görsem tanırım ama görmediğim zamanlarda kesinlikle aklıma getiremem yüzünü.
0
deckard
(01.04.08)
genel bir cevap öncelikle, sadece hoşlandığım kişilere oluyor, mesela 2 senedir görmediğim arkadaşımı 1000 kişinin arasından 10 sn de bulurum, eğer hoşlanmıyorsam:)

benim bilimsel olarak sorduğum bir verinin yok olması değil, düşünmeye, ayrıntılandırmaya çalıştıkça görüntünün yok olmaya başlaması, ya da ayrıntılarının azalmasıydı..

ayrıca evet, aşık olmamdan ve beraberinde gelen dalgınlık hallerinden olabilir, muhtemeldir..
0
🌸toxxicfox
(01.04.08)
sade ve düz anlatacağım,
elbette konunun uzmanı olduğumu iddia edemem.

**

sevmediğiniz kişileri daha çabuk/sık hatırlamanız da hastalıklı bir durum değildir!
nefret ve cinsellik fevkalade güçlü duygudurlardır,
bazen birbirlerinin yerine geçerler.

mesela ihtirasla (ve tabii ki cinsellikle) arzulanan bir şeye erişememek,
eğer o kişinin engellemesinden kaynaklıysa,
cinsellik tabanlı sevgi nefrete dönüşür ve nefret duyguların doruğudur!
ondan daha keskini yoktur!

misal bir kadının/erkeğin peşindesiniz,
hem çok seviyor ve hem de arzuluyorsunuz.
sürekli reddedilirseniz,
bilincinizin altı ile bilinç çatışacaktır.
üstad rainer funk buna acı adını verecek ve
nefretin bu acından kaynağını aldığını söyleyecektir!

elbette yapılacak yorumlar falcılık olabilir,
o yüzden çok genel yazmağa çalışıyorum.
arzulanan bir şeye kavuşulamaması ya da ele geçirilmeye/üzerinde tahakküm kurulmaya/geçilmeye çalışılan bir şeye karşı belirli bir hırs duyulabilir.
bu duygu yoğunlaşırsa nefrete dönüşür.

**

arzuladığınız kişiyi (âşık olduğunuz diyelim) tam olarak gözünüzün önüne getirememeniz, bir çeşit kaçış.
çünkü son derece arzuluyorsunuz kendisini, olsun istiyorsunuz.
"eğer olmazsa" korkusundandır o kişinin hayaline alışmayı yadsıyor olabilirsiniz.
ama nefret ettiklerinize dair herhangi bir beklentiniz olmadığı için ve nefret son derece güçlü bir duygu olduğu için diğerlerini hatırlıyorsunuz! diyebilirim.

ama tabii ki kesin % 100 şeyler değiller.
0
gozupek
(01.04.08)
ermanen
(01.04.08)
prosopagnosia değildir problemim..
0
🌸toxxicfox
(02.04.08)
evet bende de böyle birşey vardı.yüzünü unutuyordum sevdiğim kızın.resmini veya kendisini görene kadar nasıldı ki diye kıvranıyordum.işin garibi alakasız insanların yüzünü unutmazken onun yüzünü unutmaktı tabi.
0
aynali
(02.04.08)
yüzlerin tuhaf bir durumu var. ben kendi yüzümü bile hayal edemiyorum bazen. ama aynaya bakınca şaşırmıyorum da. çevremdeki insanların yüzünü de hayal edemediğim çok oluyor gel gör ki bir kere gördüğüm yüzü, bir daha gördüğümde daha önce görmüş olduğumu asla unutmam(yani tanıştıysam falan). neden olur nasıl olur pek bilgim yok.
0
kurukafa
(02.04.08)
bana hep ilk buluşmadan sonra olur. ama ikinci bir defa daha gördüğümde bir daha unutmam. sanırım beyin amcıklamasıyla ilgili bir şey.
0
insanimsi
(02.04.08)
(6)

en güzel rock şarkısı ilk üç hangisidir ilk akla gelen

hayattan muaf
smell like teen spirit stairway to heavennothing else matters
smell like teen spirit
stairway to heaven
nothing else matters
0
hayattan muaf
(01.04.08)
eeehmm çok genel olmuş bişey diyemedim ben :)
0
vampyria
(01.04.08)
stairway to heaven
paint it black
aqualung
0
jupiterianvibe
(01.04.08)
lynyrd skynyrd - free bird
jimi hendrix - voodoo child
0
tom riddle
(01.04.08)
en güzel derken kriter ne? ben o 3ünü birden sevene rastlamadım mesela.
0
perloneth
(01.04.08)
smells like teen spirit ile stairway to heaven'ı aynı kategoride değerlendirmek sağlıklı olmaz. ha "en sevdiğiniz üç şarkı" dersen tür ayırt etmeden yazılabilir belki, ama "rock şarkısı" çok ucu açık kalmış. metal, grunge, punk'ı bu kümeden çıkarırsak benim listem;

the doors - light my fire
rainbow - stargazer
dire straits - tunnel of love
0
deckard
(01.04.08)
ilk akla gelen dedik ya..
0
🌸hayattan muaf
(11.04.08)
(15)

YazıLarın arasında görüLen büyük L harfi

o midas
Nedendir? Bir çok forumda görüyorum. Hatta ekşi duyuruda bile rastLayabiLirsiniz. İsteyerek yaptıkLarını sanmıyorum. HerhaLde bu yazarLar benim şimdi yaptığım gibi bir parmakLarı Caps Lock'ta yazmıyorLar. Ne pratik ne de güzeL.
Nedendir? Bir çok forumda görüyorum. Hatta ekşi duyuruda bile rastLayabiLirsiniz. İsteyerek yaptıkLarını sanmıyorum. HerhaLde bu yazarLar benim şimdi yaptığım gibi bir parmakLarı Caps Lock'ta yazmıyorLar. Ne pratik ne de güzeL.
0
o midas
(01.04.08)
Sordumdu, kimi şekil olsun(?) diye kimi de daha okunabilir olduğunu düşündüğü için(ki bence okunulurluğun içine ediyor, kimseninki okunmuyor da seninki mi okunuyor be adam) yapılıyormuş.

not: caps lock ile değil shift ile yapıyorlardır. :)
0
kurukafa
(01.04.08)
turkce karakter kullanmayan kisilerde gorulur bu.

cunku kucuk "l" yi genelde "ı" yerine "i" kullanamadigimiz zamanlarda kullaniriz.

ornek vereyim pekissin:
"sikildim" yerine "sıkıldım" yazamiyoruz (tr karakter kullanmamak adina). ozaman "kucuk "ı" yerine "l" kullaniyoruz. e ozaman kucuk "l" yerine ne kullancaz? buyuk "L" tabiki.

bu benim sahsi buyuk "L" kullanma tarihcemdir. yakin zamanda kurtuldum bu aliskanliktan. baskalarinin amaci baska bi aliskanliktan geliyor olabilir.
0
theli
(01.04.08)
Valla ben bu şekilde büyük L yazanların hepsinin daha çocuk olduğunu, kendilerine bir şekilde dikkat çekmek istediklerini düşünüyorum. Aslında bi psikolog bunu daha iyi açıklar sanırım. Haa bu arada ekşi duyuru da filan böyle yazılmış sorulara cevabı bilsem de yazmıyorum...
0
selimse
(01.04.08)
Teşekkür ederim. İçimden bir ses bu cevApları AlAcAğımı söylüyordu dA yine de bir türlü kondurAmıyordum sırf şekil olsun diye yApıldığınA. Ben de bundAn sonrA şekil olsun diye öyle yApAcAğım hem de dAhA dA mArjinAl olmAk AçısındAn A hArflerini büyük yAzAcAğım. HAdi bAkAlım.
0
🌸o midas
(01.04.08)
ne yalan söyleyeyim ben de kıl oluyorum bunlara...
özellikle divx forumlarında falan karşılaşıyorum böyleleriyle...
bunlar ş yerine sh ç yerine ch yazıyolar..
selimsenin de dediği gibi çocuk bunlar...yeğenim var ordan biliyorum
0
undarist
(01.04.08)
"1" rakamı ve "I" ile karıştırılmaması için olabilir
0
ermanen
(01.04.08)
Ş yerine $ kullanmak bir zamanlar gerekiyordu, daha doğrusu tercih meselesi diyebilirdiniz(yalaka mode on). Bir çok internet ortamında ş harfi tanınmadığı için bazen işe yarıyordu. O zamanlar ı yerine l, kullanılması da (devamı olarak l yerine L kullanılması da) anlaşılabilirdi. Ama sadece şekil olsun diye kullanılması bence biraz garip. Açıkçası bu soruyu sorduğumda "belki de bazı programların bazı fontlarla bir derdi vardır, bu arkadaşlar da bu programları kullandıkları için paso istemeden böyle yazmak zorunda kalıyorlardır" gibi şeylerin çıkabileceğini ümit ediyordum.
0
🌸o midas
(01.04.08)
benim klavye bazen ing.e geçiyor durduk yere daha önce sorulmuştu burda birçok kişiye oluyormuş msn bug'u yüzünden galiba. neyse bazen tr'ye çevirmeye üşeniyor insan, yani ben yapmıyorum da bu yüzden yapan olabilir.
0
sourlemonade
(01.04.08)
nickim de bu kapsama giriyor sanki, kendimden utandım birden.
ayrıca ; (bkz: entryde 99 tadı) başlığında ş yerine sh, ç yerine ch yazmak gibi örnekleri görülebilir.
0
frant1c
(01.04.08)
sms'lerde belki olabilir. ben mesela bi aralar ı'ları ve l'leri büyük yapardım. ILImLI mesela. fekat sonraları okumayı zorlaştırdığını kendim farkettim. senelerce de ş yerine $ yaptım klavyede, güzel göründüğünü düşünüyodum ama öyle deilmiş.

bi metni okurken ı ile l'yi karıştırmak pek mantıklı gelmedi bana. aşağıda var işte bi tane, adam(tanıyorum kendisini) "üretim pLanLama" yazmış başlığa.

anlayamadığım, neden R deil de L? karışması çok çok mantıksız.(bunu mantlkslz diye okuyan var mı allasen?)
0
infernal majesty
(01.04.08)
ek$i engine sçtığında altta yazan yazı;

"Bu olu$an hatanIn tum haklarI Sourtimes Entertainment'a aittir. Izinsiz aynI hata olu$turulamaz aynI $ekilde sicilamaz. (c) 2500-4900 SourTimes."

mesela burada I'lar sadece geyik olsun diye büyük sanırım.
0
deckard
(01.04.08)
küçük L ile karışmasın diye zannediyorum. Mesela "Illustration" kelimesinin başındaki üç adet dikey çizgi okumayı zorlaştırıyor. veya ingilizce "hasta" anlamına gelen "Ill" sözcüğü bu şekliyle üç dikey çubuktan ibaret kalıyor. bunlar uç örnekler tabii. zannadersem ki biraz daha anlaşılabilir kılabilmek için küçük L yerine büyük L kullanılıyor. "ILLustration" yazılıyor, "ILL" yazılıyor. daha okunabilir oluyor.
0
kibritsuyu
(01.04.08)
çocukluktan yapıyorlar başka bir şey değil.

sıkıldım demek isterken "sikildim" yazarım diye de korkmayalım artık mümkünse. "hiohhaha sikildin mi hohoha" diye gülen adamlar olmasın hayatımızda zaten.

asabiyim bu ara...
0
pispinti
(01.04.08)
turkce klavye kullanmayan birisi icin normal karsilanacak bir durumdur. yazilarimin anlasilmasi icin s'den sonra gelen s harfi icin de kimi zaman $ kullaniyorum. 30'unu geckin biri olarak bunun cocukluk ile bir alakasi oldugunu du$unmuyor, aksina yazilarin daha anla$ilabilir olmasini sagladigini du$unuyorum.en azindan kendi yazdiklarim icin.
0
cukutak
(01.04.08)
theli ben çocukluğu dünyada yaşadığın yılla ölçmüyorum, benim bahsettiğim çocuk olma durumu yaş ile bağlantısız. Ayrıca ben çocukların sorularını cevaplamıyorum diye bir şey yazmadım, ben kendilerine bir şekilde dikkat çekmek isteyen insanların sorularına kıl olduğum için cevap yazmıyorum. En son da şunu ekleyeyim $ işareti ekşi de S yerine değil Ş yerine kullanılıyordu. Bunları aynı görmemek lazım. ı,ç,ğ,ü,ö yerine bir şey kullanılsa bunu anlardım fakat "L" bence direk ço-cuk-luk...

Yanlış anlamaları kaldırmak için yazayım:

Çocuk :(mecaz)Büyüklere yakışmayacak biçimde düşüncesizce davranan kimse:
"Otuz yaşında ama hâlâ çocuk."
Çocukluk: (mecaz)Çocukça davranış:
"Onun nazını çekerek bütün çocukluklarına katlanıyorum."- A. H. Tanpınar.

Kaynak TDK...
0
selimse
(02.04.08)
(3)

dream theater fanları buraya

baldur
elimde octavarium albümünden olduğunu iddia eden iki tane şarkı var.ama bunlar fake. diğer dream theater şarkılarını da dinledim bu iki şarkının başka albümden olmadıklarına kanaat getirdim. bu şarkılar nedir ne değildir bilen varsa bir el atsın diye buraya sorayım dedim. hatta rapid'e yükledim.15-2
elimde octavarium albümünden olduğunu iddia eden iki tane şarkı var.ama bunlar fake. diğer dream theater şarkılarını da dinledim bu iki şarkının başka albümden olmadıklarına kanaat getirdim. bu şarkılar nedir ne değildir bilen varsa bir el atsın diye buraya sorayım dedim. hatta rapid'e yükledim.15-20 dakikanızı alır en fazla. acayip merak ediyorum.

the root of all evil olduğunu iddia eden:
rapidshare.com

never enough olduğunu iddia eden:
rapidshare.com
0
baldur
(31.03.08)
the root of all evil olduğunu iddia eden: james labrie - crucify (dt değil)
0
metox
(31.03.08)
never enough olduğunu iddia eden: james labrie - pretender
0
metox
(31.03.08)
octavarium internete ilk düştüğünde herkes bir süre james labrie'nin elements of persuasion albümünü octavarium diye dinledi. bu sebepten james labrie'nin birçok şarkısı octavarium playlist'i ile karıştırılıyor. ben de uzun süre crucify'i the root of all evil diye dinlemiştim.
0
deckard
(31.03.08)
(7)

cd isteyen oyun

harbi light necosh
arkadaşlar limewirede eski bi oyun indirdim command and conquer yuri; bulamadıgım için son çare olarak. ama bir sorun var. programı kurmaya calıştıgımda cd istiyor. üşenmedim cdye bastım oyunu; gene olmadı. ne yapacağım arkadaşlar?
arkadaşlar limewirede eski bi oyun indirdim command and conquer yuri; bulamadıgım için son çare olarak. ama bir sorun var. programı kurmaya calıştıgımda cd istiyor. üşenmedim cdye bastım oyunu; gene olmadı. ne yapacağım arkadaşlar?
0
harbi light necosh
(30.03.08)
gf.wiretarget.com

no-cd leri bir deneyin
0
marcelorios
(30.03.08)
ya sorun oyunu kuramamakla ilgili; oyun kurulu değil. oyunu kurmak için cd istiyor :)
0
🌸harbi light necosh
(30.03.08)
elinizdeki dosya .iso uzantılıdır o zaman büyük ihtimal. daemon tools kurarak o dosyayı mount edeceksiniz.
0
deckard
(31.03.08)
daemon tools var da nasıl yapılacak bilmiyorum ayrıca denedim de iso dosyası yok sanırım...
0
🌸harbi light necosh
(31.03.08)
yuri yi kurmak icin makinende red alert 2 nin kurulu olmasi gerekli. cd de sorun yok :)
0
egotm
(31.03.08)
dosya uzantısının illa .iso olması gerekmiyor. nrg, mds, cue gibi formatlar da mevcut.

www.yuklemek.com

linkte daemon tools resimli anlatım var. yalnız bu imaj oluşturmayı da anlatıyor. sizi ilgilendiren kısım "Kurulum bittiğinde ekranın sağ altında" ile başlayan paragraftan sonrası.

ayrıca evet, red alert 2'nin de kurulu olması gerekiyor.
0
deckard
(31.03.08)
red alert 2yide indirmiştim; o çalışıyor. sanırım yurideki dosyaları oraya kaydetmeliyim :)) ahhaha rezil olduk...
0
🌸harbi light necosh
(31.03.08)
(9)

İstanbul'da Kitapçı

to24
merhaba, istanbul'da ingilizce kitap satan -ve geniş arşivi olan-kitapçı var mıdır? varsa nerde vardır? teşekkürler.
merhaba,

istanbul'da ingilizce kitap satan -ve geniş arşivi olan-
kitapçı var mıdır? varsa nerde vardır? teşekkürler.
0
to24
(30.03.08)
cevap veriyorum: istiklal caddesi'ndeki buyuk parmakkapi sokak) pandora ve tunele dogru sol koldaki robinson crusoe.
0
pyro clustic flow
(30.03.08)
teşekkürer pyro clustic flow uyarı ve cevap için:)
0
🌸to24
(30.03.08)
beyazıt sahaflar ?
0
bryan fury
(30.03.08)
egotm
(30.03.08)
yazılanların dışında DNRlarda da olabiliyor bazen.
0
light beam
(30.03.08)
cinayet romanları piyasaya düştükten 1-2 hafta içinde remzi'ye geliyor, pound üzerinden etiket fiyatı ne yazıyosa o günkü kurdan satıyolar. d&rdakiler daha pahalı oluyor genelde. remzi'ye "ya bilmemne kitabı çıkmış, getirir misiniz" dediğinizde de 1 haftada getiriyorlar.
0
zkurmus
(30.03.08)
kadıköy ve beşiktaş'ta bulunan alkım kitabevi de bu açıdan zengindir.
0
deckard
(30.03.08)
nişantaşı rumeli caddesinde yer alan remzi kitabevinin ikinci katında aradığını bulabilirsin.
0
krasotkin
(31.03.08)
Eğer İngilizce kitap aranıyorsa ilk bakılması gereken mekan Taksim Homer Kitabevidir sanırım.

www.homerbooks.com
0
fredi
(31.03.08)
(5)

beethoven mı mozart mı? değilse kim?

deckard
bestenin tam adını ve bestecisini hatırlayamıyorum bir türlü, neydi ve kimdi bu ya?http://rapidshare.com/files/103559041/anonim.mp3.html
bestenin tam adını ve bestecisini hatırlayamıyorum bir türlü, neydi ve kimdi bu ya?

rapidshare.com
0
deckard
(30.03.08)
bana daha çok johann sebastian bach gibi geldi.fugue diye bir araştır ;) hatta şuna bi bak youtube Toccata and Fugue in D minor.
0
alternatif
(30.03.08)
bence de bach olmalı.
0
weeping guitar
(30.03.08)
tam ortasında bi kısım tocatta and fugue diyor gerçekten de, alternatif'e katılıyorum. gerçi sonlara doğru bi acaip oluyo ama...
0
luin 41
(30.03.08)
baya yanlis bu
0
chrome
(30.03.08)
toccata & fugue değil yav. benziyor fakat fugue olmaması lazım.

@chrome; eheh yanlış olması son derece normal, beynimin derinliklerinden buldum da çaldım notaları. "dı dı dı dııı dıdıdı dı" diye sormaktansa melodiyle sorayım dedim. besteyi bilen kişiler buradaki notalardan anlar umarım.
0
🌸deckard
(30.03.08)
(6)

Karanlık, Gölge, Işık

ermanen
--Uyarı!! Soru, karışık ve saçma gelebilir---Şimdi gölgeyi görebilmemiz için etrafta ışık olması gerekiyor. O zaman gölge ışığın içindeki karanlık oluyor. Hiç ışık yoksa gölge diye tanımlanacak birşey kalmıyor diye varsayıyoruz ama görebileceğimiz seviyedeki karanlığı gördüğümüz için gölgenin yok ol
--Uyarı!! Soru, karışık ve saçma gelebilir---

Şimdi gölgeyi görebilmemiz için etrafta ışık olması gerekiyor. O zaman gölge ışığın içindeki karanlık oluyor. Hiç ışık yoksa gölge diye tanımlanacak birşey kalmıyor diye varsayıyoruz ama görebileceğimiz seviyedeki karanlığı gördüğümüz için gölgenin yok olmadığını, büyüdüğünü düşünebiliriz. O zaman soruya geçim, karanlığın ve ışığın gölgesi var mıdır?
0
ermanen
(30.03.08)
vardır.

karanlık daha karanlık yani daha az ışık aldıgından biz onu o ortamda fark edemeyiz.
0
rurouni
(30.03.08)
karanlık zaten karanlıktır, gölgesinden bahsedilemez. ışığın gölgesinden bahsedilebilir, yoktur.
0
deckard
(30.03.08)
Cevap yazamiycam ama soruyu cok begendim ama cevaplar kafami karistirdi. var midir? yok mudur?
0
pyro clustic flow
(30.03.08)
şimdi mantıken ışık hem dalga özelliği hem de parçacık özelliği taşıyan bir şeydir (nedir?). her parçacığın kütlesi vardır (nötrino'lar hariç). bu kütleyi beyaz bir perde önüne koyup ışık tuttuğumuzda perdede gölge denilen şey oluşur. fakat burada mevzu bahis parçacık foton, yani ışık olduğundan bir kere bunu perde önünde tutmaktan bahsedilemez. sürekli bir foton alışverişi yapalım desek bu sefer hoş geldin schrodinger in kedisi. her engeli geçtik, gölge oluşturacak ışık kaynağımızdan çıkan fotonlar gölgesini görmek istediğimiz ışık fotonlarına çarptı diyelim. bu sefer de iki ışığın birleşimi meydana gelecektir (çift yarık deneyindeki olay gölge değildir karıştırmayalım).

bunu şöyle düşünebiliriz; birbirine doksan derece açı yapacak şekilde iki araba düşünelim. iki arabanın da karşısında gölgeyi tanımlayabileceğimiz bir alan olsun. birinci arabanın farı açılsın, gölgesini görmek için ikinci arabanın farını da açalım. sonuç itibariyle tanımlanacak olan alanda gölge yerine ışık gözlemlenir.
0
deckard
(30.03.08)
gorulebilir karanlik diye birsey yok ki. karanligi goremezsin, mutlak karanlikta hic isik yoktur ve gozlerindeki isik algiyacilar isik olmadigi icin uyarilmaz ve beynine sinyal gondermez.

golge de isikla ilgilidir ve isik yoksa golge de olmaz. dolayisiyla karanligin golgesinden soz edilemez.

isigin da golgesi olmaz cunku golge olusmasi icin isigin golgesi olusacak yuzeyin uzerine dusup o yuzeyde sogurulmasi yada yansimasi yani o yuzeyin arkasina gecememesi gerekir. ancak bir isik kaynagindan cikan yada baska bir yuzeyden yansiyan isik bir diger isik kaynagindan cikan yada baska bir yuzeyden yansiyan isikla karsilastiginda dalga olarak davranir ve her iki isik demeti de birbirinin icinden herhangi bir engelle karsilasmadan gecerek yollarina devam ederler (lise fiziginde girisim diye adlandirilirdi bu olay). bu nedenle bir isik demetinin uzerine baska bir isik demeti tutarsak, golgesini almak istedigimiz isik demeti golge elde etmek icin yolladigimiz diger isik demetini engellemeyecegi icin golgesini almak istedigimiz isik demetinin golgesi olmaz.
0
jupiterianvibe
(30.03.08)
Cisimlerin golgesi olur. Karanlik cisim olmadigi icin golgesinden bahsetmek mumkun degildir.

Isigin madde olup olmadigini tartismaya da cok gerek yok. Isik isigin icinden gecer, yani en azindan pratik anlamda. Dolayisiyla onun da golgesinden bahsetmek mumkun degil.
0
wpi
(30.03.08)
(9)

radiohead gibi

compumaster
Radiohead'i severek dinliyorum, hatta cdsi arabada 3 hafta donup duruyor. Hatta sesi yanimdakini duyamayacagim kadar acarak dinliyorum. Muzik kafami ***miyor ama yeteri kadar dolu ve variasyonlu geliyor.Radiohead gibi ne var baska deneyebilecegim?
Radiohead'i severek dinliyorum, hatta cdsi arabada 3 hafta donup duruyor. Hatta sesi yanimdakini duyamayacagim kadar acarak dinliyorum. Muzik kafami ***miyor ama yeteri kadar dolu ve variasyonlu geliyor.
Radiohead gibi ne var baska deneyebilecegim?
0
compumaster
(30.03.08)
(bkz: muse)
(bkz: coldplay) aklıma ilk gelenler.
0
baldur
(30.03.08)
3 doors down, blackfield, travis, pain of salvation ve opeth ('in bazi parcalari) (damnation albumu tavsiyedir opeth'ten), katatonia.. guzel muzik yapan gruplar bunlar. aklima gelen $imdilik bunlar var.
0
sourlemonade
(30.03.08)
şu sayfa da işine yarayabilir ama adam gibi tek benzeyen kişi thom yorke.

www.lastfm.com.tr
0
baldur
(30.03.08)
a perfect circle
pearl jam
tool
white stripes
audioslave
sound garden
ccr
starsailor
matchbox twenty, ilk aklima gelenler.
bir de queens of the stone age.

bir de ek olarak, a perfect circle, soundgarden, audioslave ve ccr begenme garantili :P
0
pyro clustic flow
(30.03.08)
Yabancı olarak The Arcade Fire ve Mogwai, Türklerden de Kafabidunya ve Nem aklıma geliyor. Pain of Salvation dinleyip beğenirseniz şiddetle Wastefall'u da tavsiye ediyorum.

ekleme: hafif grunge'a kaysa da Love Battery de pekala aynı etkiyi bırakır.
0
deckard
(30.03.08)
sana kesinlikle "pilot speed" grubunu öneririm. çünkü kime dinlettiysem, "radiohead" gibiler diyorlar. aslında radiohead'i iyi dinleyen biri aradaki farkı rahatlıkla görür.

not: "alright" şarkısını kesinlikle öneririm. hatta arka arkaya defalarca dinlenesidir...
0
sirrikadem
(30.03.08)
dredg
0
darknum
(30.03.08)
bi de (bkz: ghinzu)'yu deneyebilirsiniz.
0
anatomik durus
(30.03.08)
massive attack
0
onewayticketholder
(30.05.13)
(2)

şarkı

submariner
http://www.youtube.com/watch?v=bvNf9XVOd40 arka planda çalan şarkının adı ne ?
www.youtube.com arka planda çalan şarkının adı ne ?
0
submariner
(29.03.08)
yorumlarda da belirtildiği gibi Adema - Immortal
0
deckard
(29.03.08)
www.youtube.com evet. adema - immortal.
0
SoLfej
(29.03.08)
(9)

Sözlük yazarı olmayanın duyurusu önemsiz mi?

lancelot du lac
Gördüğüm kadarıyla "ekşi duyuru"da torpil mekanizması almış yürümüş. Sözlük yazarlarının halı saha maçına kaleci arayışları, kedi/köpek dağıtışları vb duyuruları bile günlerce (bazen haftalarca) yukarıda tutulurken yazar olmayan bir üyenin, bir köy okulu için kitap desteği istemesi bunlara göre önem
Gördüğüm kadarıyla "ekşi duyuru"da torpil mekanizması almış yürümüş. Sözlük yazarlarının halı saha maçına kaleci arayışları, kedi/köpek dağıtışları vb duyuruları bile günlerce (bazen haftalarca) yukarıda tutulurken yazar olmayan bir üyenin, bir köy okulu için kitap desteği istemesi bunlara göre önemsiz sayılıyor. Ekşi duyuru yönetimi için mail adresine söz konusu durum ve rica belirtildiği halde.

Muhtemelen duyuru moderasyonu bu tür bir eleştiri duyurusunu en kısa zamanda yok edecektir ama yine de soralım;

Bir duyurunun önemli olması için gereken nitelik içeriği mi yoksa kim tarafından yazıldığı mı?

Ya da moderasyon değerlendirme yapıp "1071 malzgirt yibo"nun "muradiye köşk köyü ilköğretim okulu"ndan daha önemli olduğuna mı karar verdi?
0
lancelot du lac
(29.03.08)
ekşi sözlük yazarları sözlük içinden mesaj atabildiğinden daha kolay iletişim sağlıyorlar bunun dışında bir fark olduğunu sanmıyorum. bi de malazgirtle ne alakası var anlayamadım.
0
darknum
(29.03.08)
bir internet kullanıcısı olarak ben hiç böyle bir ayrım hissetmedim şu güne kadar. vakti zamanında bir arkadaşım kayıplara karışmıştı ben de buraya ilan vermiştim. sonra bir baktım (ben herhangi bir talepte bulunmamama rağmen) duyuru sabitlenmiş ve günlerce (hatırlamıyorum ne kadar) öyle kalmıştı.
0
deckard
(29.03.08)
önemliyse duyuru'nun içinde rica edebilirsin üste taşınmasını, mesajlaşma fasilitesi düşünülebilir ilerde
0
ermanen
(29.03.08)
sözlük yazarları mesaj atarak duyurunun sabitlenmesini isteyebiliyorlar. maalesef sizin böyle bir olanağınız yok.(bu konuda birkaç fikrim var compumaster'a söyleyeceğim görünce) mail adresine atmışsınızdır ama compumaster orayı ne kadar sıklıkla kontrol ediyor bilemiyorum. bir duyurunun önemli olması için gereken nitelik de sadece kullanıcının duyurusunu pek önemli olarak görmesi. tabii bunu abuse etmemesi de önemli.(size abuse ediyorsunuz falan demiyorum yanlış anlamayın.)

ayrıca compumaster'ın modere edenlere ve ekşi duyuru'da da özellikle belirttiği gibi burada özgürlük esas. bir duyurunun önemli olarak yukarıda kalma süresi belli değil. yani 1 hafta dursun sileriz gibi bir şey yok. moderasyonun değerlendirmesine göre bir süre sonra indiriliyor aşağıya. sadece "acil" kan aranıyor duyurularına binaen 5 gün sonra indirilir diye bir kural var o kadar.
0
colg fusion
(29.03.08)
Ben böyle bir ayrım görmedim, ilanı sabitlenen internet kullanıcıları da oldu, oluyor. İletişim problemlerinden kaynaklıdır diye düşünüyorum, bu kadar büyütülmesine gerek yok.
0
kimlanbu
(29.03.08)
iletisimle ilgili oldugu konusuna tamamen katiliyorum. duyuru'daki yazarlarla okurlari birbirinden ayiran tek sey yazarlarin sozluk uzerinden de iletisim kurabilmesi. mailinize cevap gelmedigi icin siz zaten kararinizi 2 okuldan birinin digerine gore daha onemli oldugu seklinde vermissiniz. tanidigim ve bildigim kadariyla neyse ki eksi duyuru moderasyonunda sizin yaptiginizi yapanlar yok. tarziniz hic hos degil. bu konuda elestiri hakkiniz olabilir sonuna kadar ama onyargiyla dolu bu mesajinizdan ziyade buraya ' mail attim gormediniz belki de, durumum sudur vs vs' seklinde yazmaniz daha uygun olurdu. size neyi nasil yapmaniz gerektigini ogretmek degil amacim, sadece kizgin ve hak edilmeyen suclamarla dolu mesajinizdan duydugum rahatsizligi dile getirmek. her hangi bir soruya ( yazar ya da okur kimin yazdiginin bir onemi yok dememe gerek yok sanirim ama olsun ekleyeyim, dursun parantez icinde) cevap verirken karsimizdaki insandan bir beklentimiz yok, haa cevabin begenilirse kutunun yanina tik kazaniyorsun ( bunun da onemi yok). yardim almak, yardim vermek burdaki toplasma amacimiz ve de karsiliksiz. demem su ki; kizginligiza lutfen bizleri ya da moderasyonu alet etmeyiniz. varsa elestiriniz buyrun yapin ama bunun icin once lutfen onyargilarinizdan kurtulunuz.
iyi aksamlar
0
pyro clustic flow
(29.03.08)
valla tartışmaya geç kalmışım ama yinede söylemek istiyorum geçen arabamız çalınmıştı buraya duyuru vermıştım hemen önemli'ye almışlardı tekrar teşekkürler moderetörlere ie'yi kapatırlarsa o zaman daha güzel olur işte !!
0
imparatorolmayikolaymisandin
(30.03.08)
ben buna katılmıyorum bence herkez eşit fakat bazen yazdığım duyurular durup dururken uçuyor tekrar yazıyorum gene uçuyor yahu önemli diyorum tekrar yazıyorum gene uçuyor.nasıl oluyor neden oluyor biri bana kıl mı oluyor bilmiyorum.
yahu adam sileceğine editlese mesajını sildim bak böle böle dese eywallah ama ne yaptığımı bile bilmiyorum.canımı sıkıyo bol bol béla okuyorum.
0
omer460
(30.03.08)
@omer460

(git: 6274) şurdakilerden biriyle ters düşüyordur duyurun.
0
deckard
(30.03.08)
(7)

kim 500 milyar/ milyon ister'deki yarismaci

pyro clustic flow
gecen hafta denk geldim, efendi bir master ogrencisi vardi, 125 bin i almisti ya da iste oraya kadar gelmisti, sonra sure bitti. ertesi bolumu izlemedim de aklima takildi, ne kadar kazandi acaba? kazanmasini istedigim tipte bir katilimciydi, merak ettim sonunu.
gecen hafta denk geldim, efendi bir master ogrencisi vardi, 125 bin i almisti ya da iste oraya kadar gelmisti, sonra sure bitti. ertesi bolumu izlemedim de aklima takildi, ne kadar kazandi acaba? kazanmasini istedigim tipte bir katilimciydi, merak ettim sonunu.
0
pyro clustic flow
(27.03.08)
kim 1 milyon ister başlığındaki son entry'lerde yazdığına göre yarışmacı 250bin'lik soruyu bilemeyip yarışmadan çekilmiş ve 125bin yetele ile evine dönmüş.
0
deckard
(27.03.08)
kim 500 milyar ister basligina bakmistim da goremediydim. 1 trilyon veriyolar ha :s Tesekkur ederim sofistike.
bu vesileyle sevgili arkadasim lykos'un ve de arkadasim oldugunu inkar eden egotm'nin katilimci olmalari hususunda gaz vermek firsatini degerlendirmek isterim.
0
🌸pyro clustic flow
(27.03.08)
250.000 ytl.'lik soru olarak kendisine "verdi, hangisini daha önce bestelemiştir? a) otello, b) il trovatore c) rigoletto d) la traviata" şeklinde bir soru soruldu. düşündü, mantık yürüttü, bilemedi. soru değiştirme hakkını kullandı. (la traviata diye tahminde bulundu, doğru cevap rigoletto çıktı, soruyu değiştirdiğine sevindi) ikinci soru olarak kendisine "silvikültör'lerin uğraş alanı nedir? a) ağaçlar b) toprak c) bahçe bitkileri d) hayvancılık" diye bir soru soruldu. bu soruya cevap vermedi ve 125.000 ytl.'sini aldı.
0
kibritsuyu
(27.03.08)
@kibritsuyu: sorulari da merak ediyordum, cok sagol. silvukultor e bakayim bi, onu da merak ettim, cevabi da b) toprak diye salladim. :P
0
🌸pyro clustic flow
(27.03.08)
cevabı ağaçmış o sorunun, bahçe bitkileri demeyi düşünüyordu.
0
sijwocaq
(27.03.08)
hayatımda gördüğüm en şanslı yarışmacıydı kendisi.125000ytl kazandığı soru bile çok zor sayılmazdı.onu da hocasına sordu zaten.
0
atmosphere
(27.03.08)
forum gibi olacak ama, bence gayet başarılı bir yarışmacıydı. ödülü de hakederek kazandı.

son sordukları soru da yarışmada gördüğüm en zor soruydu. google'da bile sadece 5 tane sonuç çıktı yani düşünün...
0
pispinti
(27.03.08)
(4)

Yüksek Çözünürlüklü Resimler

soufigay
İnternetten yayınladığım internet dergisi için, yüksek çözünürlüklü ve gay temalı fotoğraflara ihtiyacım var :) Ayrıca bunların tabii bir de free olması lazım? Google Images'tekiler çok küçük genelde. Nereden bulabilirim? Şimdiden teşekkürler
İnternetten yayınladığım internet dergisi için, yüksek çözünürlüklü ve gay temalı fotoğraflara ihtiyacım var :) Ayrıca bunların tabii bir de free olması lazım? Google Images'tekiler çok küçük genelde. Nereden bulabilirim? Şimdiden teşekkürler
0
soufigay
(25.03.08)
deviantart -paralı- üyesi arkadaşın varsa orada arat

ben arardım ama üyeliğimi 2 yıl önce sonlandırdım
0
mortifera
(25.03.08)
www.sxc.hu
0
locutus
(25.03.08)
google'da arama kutusunun yanındaki preferences'dan SafeSearch Filtering'i "Do not filter my search results" olarak seçerseniz arama sonuçlarınız artar, bir de böyle deneyin. yalnız google.com.tr'de yok bu, google.com'da var sadece.
0
deckard
(25.03.08)
stock image dışında bir şekilde kullanmanız telif haklarına aykırı olacağından bu kategorideki sitelere girmenizi tavsiye ederim...fakat gay temalı stock foto zor bulursunuz...
0
sindustrial
(25.03.08)
(3)

Önemli Gün ve Haftalar? Feci Acil!

actionary
Yıl boyunca gün gün önemli gün ve haftaları sıralayan bir site var mı? Tercihen Türk kültürüne DE hitap etmeli - mesela İstanbul'un fethini, Bandırma'nın düşman işgalinden kurtuluşunu içermeli. Ama bu arada tüm dünya tarafından kabul görmüş günleri de vermeli (Anneler günü, Sevgililer günü gibi). Bi
Yıl boyunca gün gün önemli gün ve haftaları sıralayan bir site var mı? Tercihen Türk kültürüne DE hitap etmeli - mesela İstanbul'un fethini, Bandırma'nın düşman işgalinden kurtuluşunu içermeli. Ama bu arada tüm dünya tarafından kabul görmüş günleri de vermeli (Anneler günü, Sevgililer günü gibi).

Birden çok site kombinasyonu da önerebilirsiniz, hepsi de şahane olur.

Şimdiden teşekkürler.
0
actionary
(25.03.08)
deckard
(25.03.08)
palyacopapi
(25.03.08)
Cümleten teşekkürler. İlerde duyuruya ihtiyacı olacaklar için yazıyorum, aralarında en kapsamlı olanı Google Calendar'a ait olanıymış. Umarım güvenilirdir de :)
0
🌸actionary
(25.03.08)
(3)

LCT-CRT Olayı

uco
Ben bir CRT kullanıcısı olarak, kendisinden gayet memnunum görüntü kalitesinden dolayı. Çünkü bugüne kadar karşılaştığım LCD'lerde şöyle 2 sorun keşfettim: 1) Bakış açınıza göre ışığın değişmesi, benim gibi monitörün altından yukarıya doğru bakan biri için özellikle çok belli oluyor. (Gözlerim 5 num
Ben bir CRT kullanıcısı olarak, kendisinden gayet memnunum görüntü kalitesinden dolayı. Çünkü bugüne kadar karşılaştığım LCD'lerde şöyle 2 sorun keşfettim:

1) Bakış açınıza göre ışığın değişmesi, benim gibi monitörün altından yukarıya doğru bakan biri için özellikle çok belli oluyor. (Gözlerim 5 numara miyop olduğu ve gözlükle PC kullanamadığım için, ekranın her yerini aynı anda net göremiyorum. Kafamı kaldırırsam aşağıyı, indirirsem yukarıyı bulanık görüyorum. O yüzden dümdüz ekranı karşıma alıp bakamıyorum.)
2) Düşük çözünlürlüklü bir uygulama çalıştırıldığında, onu doğal olarak "stretch" ediyor ve bunu yaptığında uygulama CRT'de stretch edilmiş gibi keskin değil, daha bir bulanık görüntüye sahip oluyor. En basitinden PC açılırkenki dos ekranına bakın, oradaki yazılar önceden alıştığım gibi keskin ve parlak değil. Tam derdimi anlatabildim mi bilmiyorum. Eski oyunlar özellikle, çamur gibi oluyor.

Şimdi, bu problemleri göstermeyen bir LCD monitör var mı? Ya da bunlar ayarlanabilir şeyler mi? Yardımcı olursanız sevinirim.
0
uco
(25.03.08)
senin anlattıkların tn paneline sahip lcd monitörler. pva panellerde bu sorunlar yok diye biliyorum.
0
deckard
(25.03.08)
cozunurluk probemi icin yapabilecegin birsey yok. net ve keskin goruntu icin butun programlari / oyunlari monitorun dogal cozunurlugunde calistirmalisin.

digeri icin de benim bildigim bir cozum yok. ne kadar lcd ile karsilastiysam goruntu acisinin degisimi goruntu parlakligini etkiledi. zaten lcdler yapi itibariyle tam karsidan izlenecek ongorusuyle calisir.

kaliteli flat crtden devam.
0
jupiterianvibe
(25.03.08)
sadece enerji ve radyasyon avantaji bile lcd'yi tercih etmek icin yeterli.
0
turkish tekila
(25.03.08)
(9)

250 watt psu yeterli mi sorunsalı?

baldur
250 watt güç kaynağı p4 2.4 işlemci, geforce mx 440 128mb ekran kartı ve 1.5 gb ram için yeterli mi yoksa şöyle 400 watt olsa daha mı iyi olur?
250 watt güç kaynağı p4 2.4 işlemci, geforce mx 440 128mb ekran kartı ve 1.5 gb ram için yeterli mi yoksa şöyle 400 watt olsa daha mı iyi olur?
0
baldur
(25.03.08)
yetmez. 400 -500 iyidir.
0
bryan fury
(25.03.08)
gercek bir 250 watt ise sorun olmaz. bende p4 2.8, ati radeon x1950gt(kutusunda en az 450 wattlik bir powerla kullanin yaziyor), 1.5gb ram, 1 sata harddisk, 1 dvd writer ve creative x-fi platinum var. 560 watt power aldim guc gostergeli. yuk altinda degilken(masaustunde ve hicbir islem yapmiyorken) 100 watt civari guc cektigini gosteriyor. senin konfigurasyonda fazla guc ceken bir sey gormedim. kaliteli bir 250 watt, ya da ileride de kullanirim upgrade edince diyorsan 300 watt yeter.
0
mandayuvasi
(25.03.08)
ben aynı konfigrasyonun 256mb ramlisini 250watt ile kullandım senelerce bir sorun olmadan.
0
teritori
(25.03.08)
çift çekirdek + çift gpu'lu bir sisteme sahibim, 350W psu'm var, yetiyor (gerçi ekran kartı sıcaklığı 80 derece civarında fakat psu'dan kaynaklanmıyor o)
0
deckard
(25.03.08)
teknik bir hadisedir.. Gerçek olduğunu nası anlarsın, elinle tart, eğer cihaz ağırsa gerçekten kaliteli bir üründür ve yeterlidir. (Atmasyon gibi geliyor dimi kulağa? Ahan da vallahi Chip veya Byte'da okumadıysam top olayim..)
0
blackmore
(25.03.08)
sozlukte #8396563 nolu entryde markalar siniflandirilmis. buradan bakarak elinizdekinin gercek olup olmadigini anlayabilirsiniz. ayrica evet agirliktan anlasilir ancak tek aletle olcum saglikli degil. kime gore neye gore agir? ayni guce sahip , bir kaliteli bir de kalitesiz power karsilastirildiginda fark anlasilabilir.
0
mandayuvasi
(25.03.08)
baska hic bir sey olmayacaksa sorun yok.
0
compumaster
(25.03.08)
fazla. kendimden biliyorum. 400-500 takip simarmanin anlami yok derim.
0
theli
(25.03.08)
yeter. 400 ve ustu power supplylar geforce 7-8 serisi kartlar icin gerekli. yoksa 250-300 is gorur.
0
jupiterianvibe
(25.03.08)
(3)

nokia 8110 bataryasi

eusebiodelaparma
elimde iki tane cillop gibi 8110i var ama tabi bataryalari olu. bunlardan bulabilecegim bir yer ya da biri var midir?
elimde iki tane cillop gibi 8110i var ama tabi bataryalari olu. bunlardan bulabilecegim bir yer ya da biri var midir?
0
eusebiodelaparma
(24.03.08)
doğubank'ta bulabilirsin, de niye müzik kategorisinde sordun anlamadım
0
deckard
(25.03.08)
ebay'de 6-8 euro'ya bulabilirsin. kargoyla beraber ne kadara gelir bilemem gerci.
0
burfak
(25.03.08)
tenx. ebay de yoktu, daha once de aradim ama sonunda ing. merkezli shoppingcentre die bi sitede buldum. 9 pound. ilginize te$ekkur ederim.
0
🌸eusebiodelaparma
(25.03.08)
(7)

b tipi film

submariner
b tipi film seven varmı ?
b tipi film seven varmı ?
0
submariner
(23.03.08)
var,evet.
0
aynali
(23.03.08)
hızla yazarken unutmuş olabilirim
0
🌸submariner
(23.03.08)
valla elimde şu filmler var www.imdb.com www.imdb.com www.imdb.com
0
🌸submariner
(23.03.08)
eğer b tipi filmlerden kastın fantezi filmleri ise, aradığın kişi benim :) imdb'nin en kötü yüz film listesindeki tüm fantezi-korku filmlerine sahibim.
0
deckard
(23.03.08)
(bkz: opendns)'yi kullanın; )
0
colonizer
(23.03.08)
bu tip filmleri sevenler dead-donkey.com u ziyaret etöeli.
0
aynali
(24.03.08)
benle bu filmleri seyredip yorumluyacak kişiler arıyorum www.imdb.com www.imdb.com www.imdb.com www.imdb.com
0
🌸submariner
(24.03.08)
(3)

Oyun Tavsiyesi

nukleermalkav
Evet saygıdeğer Duyuru ahalisi. Zevkinize güveniyorum ve güncel olmak şartıyla oyun tavsiyelerinizi istiyorum. Güncelden kastım 2006 ve sonrası çıkmış oyunlar eheh.S.T.A.L.K.E.RGears of WarWorld in ConflictAssassin's CreedCall of Duty 4Command & Conquer: Kane's WrathUnreal Tournament 3Clive Barker's
Evet saygıdeğer Duyuru ahalisi. Zevkinize güveniyorum ve güncel olmak şartıyla oyun tavsiyelerinizi istiyorum. Güncelden kastım 2006 ve sonrası çıkmış oyunlar eheh.
S.T.A.L.K.E.R
Gears of War
World in Conflict
Assassin's Creed
Call of Duty 4
Command & Conquer: Kane's Wrath
Unreal Tournament 3
Clive Barker's Jericho
The Witcher
Crysis
Neverwinter Nights II: Betrayer's Mask
Need for Speed Pro Street
benzeri güncel oyunlar hariç, güzel oyun tavsiyelerinizi bekliyorum
0
nukleermalkav
(22.03.08)
(bkz: bioshock)
(bkz: oblivion)
0
colg fusion
(22.03.08)
deckard
(23.03.08)
wolverine origins, batman arkham asylum, prototype, darksiders
0
sorucu
(08.09.11)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.