babatema
Bol filmli, dizili torrent sitelerine ihtiyacım var.bu davetiye olayını nası çözücez? davetiyeli yerlerle davetiyesiz yerler arasındaki farklar nedir? tabii davetiye gönderecek olursa o da güzel olur.
Bol filmli, dizili torrent sitelerine ihtiyacım var.
bu davetiye olayını nası çözücez? davetiyeli yerlerle davetiyesiz yerler arasındaki farklar nedir? tabii davetiye gönderecek olursa o da güzel olur.
bu davetiye olayını nası çözücez? davetiyeli yerlerle davetiyesiz yerler arasındaki farklar nedir? tabii davetiye gönderecek olursa o da güzel olur.
0
arena-bg
zamunda.net
bir de biraz ugrasirsan torrentbytes
turkce olarak; arena-tr uyeligi acik bildigim, bir de bitturk var ama ondan emin olamadim su an.
zamunda.net
bir de biraz ugrasirsan torrentbytes
turkce olarak; arena-tr uyeligi acik bildigim, bir de bitturk var ama ondan emin olamadim su an.
0
torrentleech davetiye de vermiyor artık, sadece viplere o da sadece 2 tane mi ne..
davetiye satıyorum ben torrentleech 20 YTL, vip parasını hafifleteyim (160YTL)
davetiye satıyorum ben torrentleech 20 YTL, vip parasını hafifleteyim (160YTL)
0
ha bir de bt-chat.com var. biraz popup var, duzensiz ancak aradiklarimi cogu zaman buluyorum :)
0
colonizer
Çok umutsuzum, sanırım geri gelmiyordu. Handycam'in kasetine çok öenmli bi video çekmiştik, bugün yanlışlıkla bir kısmının üzerine başka şeyler çekildi. Geri getirme şansımız yoktur sanırım?Teşekkürler.
Çok umutsuzum, sanırım geri gelmiyordu. Handycam'in kasetine çok öenmli bi video çekmiştik, bugün yanlışlıkla bir kısmının üzerine başka şeyler çekildi. Geri getirme şansımız yoktur sanırım?
Teşekkürler.
Teşekkürler.
0
mandayuvasi
simdi durum su, yarin ankaraya gidiyorum otobusle . otogardan dedemana gitmem gerekiyor ancak sorun su ki ankara hakinda tek bildigim baskent oldugu. nasil giderim? uzak midir mesafe? taksiyle gitsem butun parami birakir miyim? simdiden tesekkur ederim cevap verenlere.
simdi durum su, yarin ankaraya gidiyorum otobusle . otogardan dedemana gitmem gerekiyor ancak sorun su ki ankara hakinda tek bildigim baskent oldugu. nasil giderim? uzak midir mesafe? taksiyle gitsem butun parami birakir miyim? simdiden tesekkur ederim cevap verenlere.
0
yok aştiden dedeman uzak değil, dedeman akay kavşağında, google maps'den bakabilirsin, yeri de çok kolay. taksi de 15 filan tutar sanırım. aştiden kızılaya metro ile gidip ordan dedemana yürüyebilirsin bile.
0
bi kere aşti taksilerine binme sakın. taksiye bineceksen bile karşıya geçip bin.e karşıya gecmisken de metroyla kızılaya git ordan taksiye bin dedeman de 3-4 milyon bişey yazar. en guzeli.
0
aşti'den ankaray'a(bir nevi mini metro) geçiş var. Ankaray'a binip Kızılay durağında in, çevredekilere Atatürk bulvarına nasıl çıkacağını sor. Bir kere Atatürk bulvarına çıktın mı gerisi kolay. İstersen yürüyerek bile gidebilirsin, bulvardan en fazla 15 20 dakikalık mesafede(bilmeyen birisi için). Bulvardan çıkışta "abilerim dedemana nasıl giderim diye sorarsan gösterirler.Taksiye gerek yok ama bulvardan binersen, bir de elinde valizleri falan görürlersee taksiciler asortik yerlerden dolaştırabilir ama çok nadir olur ankara taksilerinde öyle şey. bir de sakın ama SAKIN aşti'den taksiye binme. az önce dediğim şeyi yapanlarlar aşti taksicileri de ondan.
0
Hocam AŞTİ'den bin Ankaray'a, Kızılay'da in Karanfil Sokak Cikisindan cik. Ekteki haritadaki kırmızı yolu takip et. 15 dakikada oradasin evelallah. Kimseye para kaptırma. (Melih haric tabii)
img384.imageshack.us
edit budut: bosver servisi falan sen.. eger isin cok onemli degilse yururken gezmis gormus de olursun. yuksel, karanfil guzeldir bu aralar, etrafa baka baka gidersin dedemana.
img384.imageshack.us
edit budut: bosver servisi falan sen.. eger isin cok onemli degilse yururken gezmis gormus de olursun. yuksel, karanfil guzeldir bu aralar, etrafa baka baka gidersin dedemana.
0
en alt katta ücretsiz yolcu servisleri var, sorarsan söylerler. bin servise, kızılayda inicem de, inince de bir taksiye atla, dedemana gidicem de. daha ekonomik olması için tabi yoksa direkt aşti den de binebilirsin elbette taksiye.
0
aşti'de ücretsiz servisler kaldırıldı.@fdegir in önerisi en makulü bence de. tabi taşımakta zorlanacağın bir yükün yoksa. değilse ankaray'la kızılay,oradan taksi olabilir.ve evet sakın aşti'den taksiye binme.
0
aşti'de ücretsiz servisler var, yalnızca otobüs şirketlerinin servisleri değiller. bu servisler ismet inönü bulvarından, dolayısıyla akay kavşağından geçtiği için en az araçla ve ücretsiz olduğu için en iyi alternatif. camlarında bir sürü yazı yazar o servislerin. şoförlerinden birine akay kavşağı tarafına gidiyor mu diye sorarsan hangi servisin gittiğini söylerler.
0
prompter
1999-2001 arası seat ibiza'lar ilgimi çekmeye başladı. fakat 11-13 bin ytl arası fiyatları ile beni biraz şaşırttılar. Yani 2000 model pejo 206 bence daha kötü olmasına rağmen daha pahallı. Yine 98-99 Golf'ler yada aynı yılların polo'ları, clio ve corsa'ları daha pahallı bu araçlardan. Özelliklerine
1999-2001 arası seat ibiza'lar ilgimi çekmeye başladı. fakat 11-13 bin ytl arası fiyatları ile beni biraz şaşırttılar. Yani 2000 model pejo 206 bence daha kötü olmasına rağmen daha pahallı. Yine 98-99 Golf'ler yada aynı yılların polo'ları, clio ve corsa'ları daha pahallı bu araçlardan. Özelliklerine bakıyorum abs, digital klima, yol bilgisayarı, elek. camlar vb bir sürü donanım varken neden bu kadar ucuzlar?
0
seat satan bir araba değil o yüzdendir. ikinci el piyasası genellikle o arabanın ne kadar çok kullancısı olduğuyla, elden çıkarma ve yedek parça olanaklarıyla değerlendirilir. yani kalkıp 2000 şahini de o paraya bulursun ama kıyaslayamazsın elbette.
ibiza iyi arabadır. ama parçası pahalıdır ve elinden kolay kolay çıkaramazsın. bunları göze alırım dersen iyi arabadır.
ibiza iyi arabadır. ama parçası pahalıdır ve elinden kolay kolay çıkaramazsın. bunları göze alırım dersen iyi arabadır.
0
motorunun ne kadar kullanılmış olduğu en önemli etken burada. eğer bahsettiğiniz arabalar 100 bin kilometreden fazla ise pek tavsiye etmem, zira bakımları tam tamına yapılmadıysa sorun çıkarmaya eğilimlidirler. 2. el piyasasında bir araba olması gerekenden ucuzsa genelde işin içinde bir bit yeniği vardır. nadiren kelepir olur.
0
october swimmer
şimdi bu sıcakta beynen müşkül durumda olduğumdan başta aaramaya inanıp eski sorulara baktım. lakin ya ben bulduklarımdan anlamadım ya da daha önceki sorular tatmin edici değildi. ondan yeni duyuru vermeye karar verdimŞimdi kendime bir mp3 player almayı düşünüyorum ipod ya da creative zen touch gib
şimdi bu sıcakta beynen müşkül durumda olduğumdan başta aaramaya inanıp eski sorulara baktım. lakin ya ben bulduklarımdan anlamadım ya da daha önceki sorular tatmin edici değildi. ondan yeni duyuru vermeye karar verdim
Şimdi kendime bir mp3 player almayı düşünüyorum ipod ya da creative zen touch gibi birşey lakin dükkanlar ve hepsiburadayla gittigidiyor arasında 100 ytlye yakın hatta bazen daha fazla fark var. gitti gidiyordaki bu ürünler kutusunda ve hiç açılmamış olduklarını iddia ediyorlar ve hatta satıcıların bir sürü olumlu yorumu ve yüksek puanı var
daha önce böyle alışveriş yapan var mı? ne dersiniz güvenebilir miyim? güvenirken ne tür şeylere dikkat etmeliyim?
paylaşırsanız sevinirim
teşekkürler
Şimdi kendime bir mp3 player almayı düşünüyorum ipod ya da creative zen touch gibi birşey lakin dükkanlar ve hepsiburadayla gittigidiyor arasında 100 ytlye yakın hatta bazen daha fazla fark var. gitti gidiyordaki bu ürünler kutusunda ve hiç açılmamış olduklarını iddia ediyorlar ve hatta satıcıların bir sürü olumlu yorumu ve yüksek puanı var
daha önce böyle alışveriş yapan var mı? ne dersiniz güvenebilir miyim? güvenirken ne tür şeylere dikkat etmeliyim?
paylaşırsanız sevinirim
teşekkürler
0
gittigidiyor satılan üründen belli bir komisyon alıyor. hele satılan ürünün fiyatı 100 ytl'yi geçince bu komisyon daha da artıyor. bir de taksit istiyorsan onun için de yüzde 20 civarında bir komisyon daha var. satıcının kazandığı net para her iki yerde de aynıyken gittigidiyor daha pahalı kalıyor. fark ordan.
0
sonucta gg'daki saticilar bunlari y.disindan getirmis olabilir, urunun sahtesini satiyor olabilir veya hepsiburada zaten pahalı sattıgı icin gg'da ucuz olmus olabilir. Su ana kadar gg'dan 8-10 tane alisveris yaptim, PDA dahil olmak uzere pahali urunler de satin aldim. Herhangi bir sorun yasamadim, zaten satici ile iletisime gecersen 3-5 soruda ciddi bir satici mi yoksa uckagitci mi oldugunu iyi kotu anlarsin bence. Yine de hepsiburada'dan 100ytl daha ucuz olan mp3 player hangisiymis merak ettim? Zira ben elektronik bir kac esya baktim adamlar internetteki fiyatindan pahaliya satiyorlar gg'da:)
0
ucuz olmasının sebebi genellikle ürünün yurtdışından gelmesidir. tek farkı garanti belgesinin olmamasıdır. bir de bazı ürünlerde imitasyon olabiliyor dikkat etmek lazım ama orjinal görünümlü imitasyonu da orjinal diye satmazlar pek ki anlaşılır zaten
0
@2pac creative zen touch 4gb ve apple 4 gb biriyle 90 ytl biriyle 140 ytl fark var
@cypkk:)) yani mesela ben 300 ytl görünen bir ürünü alırken artı komisyon mu vereceğim?
e sepetimdeki ürün için şu an baktığımda peşin fiyatına farksız 6 taksit seçeneği var diyorlar?
@cypkk:)) yani mesela ben 300 ytl görünen bir ürünü alırken artı komisyon mu vereceğim?
e sepetimdeki ürün için şu an baktığımda peşin fiyatına farksız 6 taksit seçeneği var diyorlar?
0
hayır komisyonu satıcı veriyor. satıcı 300 ytl lik ürünü 6 taksitle sattığı zaman hesabına yamulmuyorsam 245 civarı para yatar.
0
yani özetle;
satan adamın işlemleri ve yorumları pozitifse ve çoksa genellikle güvenilir
ve tek dezavantajı garantisinin olmaması mıdır?
satan adamın işlemleri ve yorumları pozitifse ve çoksa genellikle güvenilir
ve tek dezavantajı garantisinin olmaması mıdır?
0
evet aynen oyle, zaten dedigin urunleri surekli satan adamlar var dukkani vs olup ne bileyim amerikadan, uzakdogudan getirtiyorlar daha ucuza onlarda bir problem yasamazsin. emin ol saticilar da senin kadar tedirgindir bazen. 2 defa mal sattim ikisinde de en yuksek teklifi veren adam odeme yapmadi 2. en yuksek teklife kalmis oldu boylece bir dolu vakit kaybi yasadim vs vs..
0
2 kere alışveriş yaptım 2sinde de sahte ürünler geldi . kozmetik ürünlerdi benim aldıklarım gerçi.
0
bir de soyle bir durum var, yurt disindan refurbished denen(yani fabrikaya donmus tamir gormus) mallari getirip sifir diye satiyorlar. halbuki adam onu aldigi yerden %40-50 daha ucuza aliyor. o yuzden yurt disindan geliyosa kutusunun muhuru acilmamis olmasi lazim yoksa sakat.
0
actionary
... Ekşi Duyuru'daki Internet kullanıcılarının göremediği crack / warez / korsan ilanlarını ve cevaplarını ihbar ederse?Risk nedir? Kimin başı yanar? Yanar mı? Nasıl oluyor da oluyor? Hep merak etmişimdir bunu.
... Ekşi Duyuru'daki Internet kullanıcılarının göremediği crack / warez / korsan ilanlarını ve cevaplarını ihbar ederse?
Risk nedir? Kimin başı yanar? Yanar mı? Nasıl oluyor da oluyor? Hep merak etmişimdir bunu.
Risk nedir? Kimin başı yanar? Yanar mı? Nasıl oluyor da oluyor? Hep merak etmişimdir bunu.
0
aysiku
şimdi bir yazar olarak hesabımdaki gelen mesajlar bir süre sonra otomatik siliniyor mu?çünkü bir konu ile ilgili detay almıştım iki yazar arkadaştan.az önce farkettim ki bütün mesajlar gelen kutumdan silinmiş.bunları arşive atmayı düşünüyordum ama bi sorun çıkmaz diye pek sallamadım açıkçası.böyle b
şimdi bir yazar olarak hesabımdaki gelen mesajlar bir süre sonra otomatik siliniyor mu?çünkü bir konu ile ilgili detay almıştım iki yazar arkadaştan.az önce farkettim ki bütün mesajlar gelen kutumdan silinmiş.bunları arşive atmayı düşünüyordum ama bi sorun çıkmaz diye pek sallamadım açıkçası.böyle bir şey var mı,yani bir süre sonra gelen kutusu siliniyor mu?eğer var ise bu mesajları geri alabilme şansım var mı moderatörlere mesaj atarak?çünkü gerçekten işime yarıcak bazı şeyler vardı.işin kötüsü hangi yazarlardan gelmişti onu da hatırlayamıyorum.
0
ssg ye bir mesaj atmayı dene istersen. yıllar önce uçan birinin entirilerini kurtardığına göre senin mesajlar için de bir şeyler yapabilir belki. entiriler kadar uzun süre olmasa da belki mesajlar da bir süre bir yerlerde tutuluyor olabilir.
0
hukumsuzum
evet aynen ankarada fotoğrafçılık kursu arıyorum ve an itibariyle istanbul da olmadığıma lanet ediyorum. yardımmmmm....
evet aynen ankarada fotoğrafçılık kursu arıyorum ve an itibariyle istanbul da olmadığıma lanet ediyorum. yardımmmmm....
0
babatema
aç olsun, tok olsun, ara sıra insanın burnuna bir koku gelir ya. genellikle yemek kokusu olur bu. fiziksel olarak koklanmadığı halde nerden gelir, nereye gider bu kokular?
aç olsun, tok olsun, ara sıra insanın burnuna bir koku gelir ya. genellikle yemek kokusu olur bu. fiziksel olarak koklanmadığı halde nerden gelir, nereye gider bu kokular?
0
insanın 5 duyusunun da hafızası vardır ve fiziksel bir varlık yokken bile hatırlanan bir algı, diğer organların da hatırlamasını sağlar. bir anlık beynimizden tereyağı cozurdayan bol soslu iskender geçirelim. görmeden sadece okumakla bile aklımıza düşen bu "algı" hem agzımızda et tadı oluşturabilir, burnumuza kokusu gelir ve yağın baya cızırdadıgını böyle tabagagın yanına dogru aktıgını biraz daha tekrar edersem salya da salgılaması artar.
0
@507, söylediğin doğru ama senin söylediğin daha çok koşullanmayla ilgili gibi. benim sorduğum daha başka.
mesela bu soruyu sormamı sağlayan şey: gayet sıkıcı bir kitabı aman bitse de gitsek diye okurken burnuma aniden yayla çorbası kokusu gelmesi (kitap teknik bir kitap çayla, çorbayla alakası yok)
o an dışarıdan ne bir koku geldi, ne karnım açtı, ne canım çorba istiyordu, ne de çorbayı anımsatacak bir şey düşünüyordum. gayet de gerçekçi bir kokuydu. acaba sadece benim mi başıma geliyor bilmiyorum, daha önce de oldu böyle.
belki de koku hafizam ve bilinçaltımın bir oyunudur.
mesela bu soruyu sormamı sağlayan şey: gayet sıkıcı bir kitabı aman bitse de gitsek diye okurken burnuma aniden yayla çorbası kokusu gelmesi (kitap teknik bir kitap çayla, çorbayla alakası yok)
o an dışarıdan ne bir koku geldi, ne karnım açtı, ne canım çorba istiyordu, ne de çorbayı anımsatacak bir şey düşünüyordum. gayet de gerçekçi bir kokuydu. acaba sadece benim mi başıma geliyor bilmiyorum, daha önce de oldu böyle.
belki de koku hafizam ve bilinçaltımın bir oyunudur.
0
belkide oku çok uzaktan geldi rüzgarla taşındı fln bir an için burnuna gerçekten geldi kokusu
0
@demlikposet, evin içinde basınç alanı yokki rüzgar olsun (: cam, çerçeve falan da kapalıydı.
0
ortamda alakali bir sey olmasi gerekmez. beyin durup dururken hatirlar kokuyu, burun da ordaymis gibi hisseder. kulak cinlamasinin versiyonu gibi
0
bu sandığınızın aksine ciddi bir şey olabilir. nörolojik birtakım bozukluklar sonucu bu tip koku ve tat yanılsamaları ortaya çıkabilir. epilepsi nöbetleri öncesinde görülür zaman zaman. geçici değil de sabit bir durum haline geldiyse bir nöroloğa şikayetinizi anlatmanızı tavsiye ederim.
0
bence de tamamen koku hafızasıyla alakalı bir durum. ben bazen daha önce kullanmış olduğum bir parfümün spesifik kokusunu duyabiliyorum mesela..
belki de bu size beyniniz tarafından verilmek istenen bir uyarı mesajıdır.
"ana bellekte yer kalmadı, bu okuduklarını koku belleğinin bulunduğu kısma yazıcam haberin olsun" gibi..
belki de bu size beyniniz tarafından verilmek istenen bir uyarı mesajıdır.
"ana bellekte yer kalmadı, bu okuduklarını koku belleğinin bulunduğu kısma yazıcam haberin olsun" gibi..
0
babatema
derin dondurucuda saklanılabilir mi bu?
derin dondurucuda saklanılabilir mi bu?
0
eğer açtıysanız buzlukta saklamamanızı tavsiye ederim. Zira tadını bozacaktır.
0
iki-üç hafta falan saklamak istiyorum... bi lokmacık sayılmaz pek yarım kilo kendisi.
0
cehcho
örneğin hırvatistan da insanların soyisimleri genellikle neden -c ile biter? aynı paralelde isveç te -son ile, ruslarda -ov ile falan.
örneğin hırvatistan da insanların soyisimleri genellikle neden -c ile biter? aynı paralelde isveç te -son ile, ruslarda -ov ile falan.
0
-son norveç ve danimarka'da falan da vardır. bizdeki oğlu anlamına geliyor olması lazım. olafson, anderson, güllüoğlu gibi vs. vs.
0
yunanlılarda da s ile biter. dilin yapısıyla ve kurallarıyla ilgili olsa gerek.
0
Litvanyada sadece soyadlar degil adlarda da kural vardir.
Erkek isimler: -as, -is, -us, -ys ile bitmek zorundadir
Erkek soyadlari: ayni kurallar gecerlidir
Kadin isimleri: -a veya -e ile bitmek zorundadir
Kadin soyadlari: evliyse -iene, bekarsa -aite ile bitmek zorundadir
Rus ve polonya etnik kokenli kisilerin isimleri ve soyadlari bu kurala uymayabilirler.
Bunlarin cok ozel nedenleri yoktur, tamamen gramerdeki erkek adlarin, sifatlarin -s ile bitmesi zorunlulugundan gelmektedir.
Umarim genel olarak yardimci olabilmisimdir.
Erkek isimler: -as, -is, -us, -ys ile bitmek zorundadir
Erkek soyadlari: ayni kurallar gecerlidir
Kadin isimleri: -a veya -e ile bitmek zorundadir
Kadin soyadlari: evliyse -iene, bekarsa -aite ile bitmek zorundadir
Rus ve polonya etnik kokenli kisilerin isimleri ve soyadlari bu kurala uymayabilirler.
Bunlarin cok ozel nedenleri yoktur, tamamen gramerdeki erkek adlarin, sifatlarin -s ile bitmesi zorunlulugundan gelmektedir.
Umarim genel olarak yardimci olabilmisimdir.
0
Kesinlikle dilin yapısı ile ilgili. Bahsettiğiniz gibi Ruslarda erkeklerin soyadları "-v" ile biterken kadınlarınki "-va" ile bitebiliyor. Aksi bir durum da olabiliyor ama, ben de aynı şeyi düşünüyorum: "Bizdeki '-oğlu' gibi.".
0
@nuage: ruslarda kadinin soyismi bekarsa babasinin, evliyse kocasinin soyadina -a eklenmesiyle bulunuyor, kural olarak. safin-safina, karanin-karanina vb...
0
rusça'daki "-ov", türkçe'de "oğlu" (veya erkek torunu) anlamına geliyor. "-ova" ise "kızı" (veya dişi torunu) anlamında. bu bulgaristan'da da böyledir. ekseri sscb cumhuriyetlerinde de.
0
kobuzchu kiz
print screen tuşunun yaptığı gibi ama sabit görüntü yerine birkaç dakikalık videolar olarak kaydeden bir program var mıdır? varsa adı nedir, kullanımı kolay mıdır?çok kaliteli ya da uzun süreli görüntüler kaydetmeyeceğimi de belirterek (mesela photoshoptaki birkaç dakikalık bir işlemi kaydedip arkad
print screen tuşunun yaptığı gibi ama sabit görüntü yerine birkaç dakikalık videolar olarak kaydeden bir program var mıdır? varsa adı nedir, kullanımı kolay mıdır?
çok kaliteli ya da uzun süreli görüntüler kaydetmeyeceğimi de belirterek (mesela photoshoptaki birkaç dakikalık bir işlemi kaydedip arkadaşıma "böyle böyle yapabilirsin" demek için, ya da bir oyunun bir kısmını kaydedip "bu yahu işte" diye gösterebilmek için) ne kullanabilirim?
çok kaliteli ya da uzun süreli görüntüler kaydetmeyeceğimi de belirterek (mesela photoshoptaki birkaç dakikalık bir işlemi kaydedip arkadaşıma "böyle böyle yapabilirsin" demek için, ya da bir oyunun bir kısmını kaydedip "bu yahu işte" diye gösterebilmek için) ne kullanabilirim?
0
adobe captivate var. kendisi falan da tıklıyabiliyor videoya. böylece deneyerek öğrenmiş oluyor.
0
(bkz: cam studio)
tamamen ücretsiz bir programdır. oyun için denemedim ama desktop için çok kullanışlı.
tamamen ücretsiz bir programdır. oyun için denemedim ama desktop için çok kullanışlı.
0
neronas
Ufak çaplı bir programa ihtiyacım var. Bankadaki paramı gireyim, maaşım yatınca + olarak ekleyeyim. Sonra harcamalarımı gün gün gireyim. Açtığımda güncel nakit malvarlığım şak diye çıkıversin. Aylık ne kadar harcıyorum, benzine ne kadar veriyorum, alışverişe ne kadar ayırıyorum istatistiki olarak gö
Ufak çaplı bir programa ihtiyacım var. Bankadaki paramı gireyim, maaşım yatınca + olarak ekleyeyim. Sonra harcamalarımı gün gün gireyim. Açtığımda güncel nakit malvarlığım şak diye çıkıversin. Aylık ne kadar harcıyorum, benzine ne kadar veriyorum, alışverişe ne kadar ayırıyorum istatistiki olarak göreyim, kendimi kontrol edeyim. Söylediklerimi kısmen de olsa gerçekleştirecek bir program biliyor musunuz?
0
En süperini ve taşınabilirini excel ile yapabilirsin. ama yok uğraşamam dersen microsoft money iyi gelebilir. yine de 3-4 yıldır harcadığı her paranın hesabını tutan biri olarak excel i öneririm. tabi kredi kartı vs harcamaları olunca onları ayırmaya üşeniyorsun söyleyeyim.
0
paraliz diye bir program var. tam sizin istediklerinize göre. bulması biraz problem olabilir. dilerseniz ücretsiz dağıtılan ilk sürümünün imageini gönderebilirim.
[email protected]
[email protected]
0
www.walletwatcher.com adresinden bu işi ücretsiz yapabilirsiniz, raporları grafik olarak falan da alabiliyorsunuz oldukça gelişmiş ama kullanımı kolay bir sistem kurmuş adamlar...
0
lovemyself
doğru dürüst yüzmem. ilgi alanım değil. ama filmlerde görüyorum, nehire bir şey düşürüyor mesela kız, sonra atlıyor suya, gözleri açık arıyor düşürdüğü şeyi, buluyor falan. bir değil, iki değil, kaç defa gözleri açık, görme işlevi yerinde insan gördüm böyle.diyeceğim, çok cahilce bir soru da olabili
doğru dürüst yüzmem. ilgi alanım değil. ama filmlerde görüyorum, nehire bir şey düşürüyor mesela kız, sonra atlıyor suya, gözleri açık arıyor düşürdüğü şeyi, buluyor falan. bir değil, iki değil, kaç defa gözleri açık, görme işlevi yerinde insan gördüm böyle.
diyeceğim, çok cahilce bir soru da olabilir ama, suyun altında insan göslerini gözlük olmadan nasıl açar? açsa da su dolmaz mı, rahatsız etmez mi, yoksa kulağı nasıl çok rahatsız etmiyorsa, bu da öyle bir şey midir? suyun bir zararı olmaz mı, göz hiç etkilenmez mi pis deniz suyundan? allah allah yaa..
diyeceğim, çok cahilce bir soru da olabilir ama, suyun altında insan göslerini gözlük olmadan nasıl açar? açsa da su dolmaz mı, rahatsız etmez mi, yoksa kulağı nasıl çok rahatsız etmiyorsa, bu da öyle bir şey midir? suyun bir zararı olmaz mı, göz hiç etkilenmez mi pis deniz suyundan? allah allah yaa..
0
e tabi infeksiyon tehlikesi olsa da onun dışında yüzerken gayet açılabilir göz. kırıcılık indisleri değiştiği için bulanık görülür, biraz yanma falan olur ama aşırı bir rahatsızlık vermez.
zaten anatomik olarak da gözün önü ve göz kapaklarının arkası hep beraber ince bir yapıyla kaplıdır (konjonktiva). yani gözün arkasına sıvı girişi olmaz.
zaten anatomik olarak da gözün önü ve göz kapaklarının arkası hep beraber ince bir yapıyla kaplıdır (konjonktiva). yani gözün arkasına sıvı girişi olmaz.
0
Ben gözüm açık yüzerim sürekli. Ama tabii görmek pek mümkün olmuyor. Filmlerde o sahneleri gördüğümde hadi ordan seksi diyorum sadece :)
Gözlük olmadan göz açık yüzülür ama net görmek imkansızdır.
Gözlük olmadan göz açık yüzülür ama net görmek imkansızdır.
0
görür. ama biraz bulanık. havuz suyuysa klordan, deniz suyuysa tuzdan hafif yanar. hatta pis olmamak şartıyla deniz suyu gözlere de iyi gelir. böyle cam gibi yapar.
0
temiz ve derin deniz suyunda denemelisin cok güzel oluyor o manzara. türkiyedeki çoğu havuzda denemeni tavsiye etmem gerçi. küveti doldurup, gözlerini açarak deneyebilirsin ama su israfı olmasın diye denizi bekle derim ;)
0
havuzda açınca gözleri daha çok yanıyor insanın. denizde ise biraz yanıp geçiyor.
bir de gözü açık yüzerken denizin altı daha yakın gibi görünüyor. ve de taşlar para gibi gözüküyor :)
bir de gözü açık yüzerken denizin altı daha yakın gibi görünüyor. ve de taşlar para gibi gözüküyor :)
0
çocukluğumdan beri bildim bileli yüzmekten anladığım, gözlerim faltaşı gibi açık ellerim buruşana kadar denizin dibinde vakit geçirmek olmuştur. tek yan etkisi -özellikle akdenizde- aşırı tuz nedeniyle gözlerinize bir süre sonra kan oturması olur. o da sizin gözünüzün hassasiyetiyle ilgili. bazen olmayabiliyoda. ama epey zevkli bir aktivitedir...
0
enee bi benmişim bu gözüaçık yüzme olayını atmasyon zanneden.
e madem herkes yaparmış denicem. gerçi çekinirim çok. bir de yanma falan demişsiniz, korktum.
senelerdir gözümü sımsıkı kapatıp yüzmüşüm, manyak mıymışım neymişim yaa. ne bileyim, göze su kaçar, acır, hiç de tahmin edilesi değil ya şaşırdım cahilliğime :)
cevaplara teşekkür tabi.
e madem herkes yaparmış denicem. gerçi çekinirim çok. bir de yanma falan demişsiniz, korktum.
senelerdir gözümü sımsıkı kapatıp yüzmüşüm, manyak mıymışım neymişim yaa. ne bileyim, göze su kaçar, acır, hiç de tahmin edilesi değil ya şaşırdım cahilliğime :)
cevaplara teşekkür tabi.
0
gözü açık yüzmenin zevki denizden çıkınca anlaşılır kanımca. gözlerin yana yana domates peynir ekmek, duruma göre çekirdeksiz üzüm ekmek. off küçüklüğüm geldi aklıma :)
0
ali87
oturduğum evde duvar kağıtları var. yetmezmiş gibi bir de üstüne boya geçmişler. şimdi ben bu duvar kağıtlarını çıkartıp temiz badana yapmak istiyorum. en kolay nasıl çıkartabilirim bu kağıtları?
oturduğum evde duvar kağıtları var. yetmezmiş gibi bir de üstüne boya geçmişler. şimdi ben bu duvar kağıtlarını çıkartıp temiz badana yapmak istiyorum. en kolay nasıl çıkartabilirim bu kağıtları?
0
Bu iş için sıcak hava üfleyen ve kağıdı kaldıran özel bir makine var, onlardan kullanabilirsin...
0
bunları çıkarttıktan sonra bir de bütün duvarı zımparalatman gerekir. onu da göz önünde bulundur.
0
Çok büyük bir iş, allah kolaylık versin.
Bütün duvar kağıtlarını ıslat, fırçayla, su atarak, aduket çekerek, öyle veya böyle.
Sonra bir yerlerinden tutup çeksen, yapışkana denk gelmeyen yerler kolaylıkla süzülerek çıkacaktır, yapışkanın tam üstündeki yerler ise kaskatı duracaktır yerinde(beklediğinden çok daha fazla olabilir). Esas zahmetli olan bunlardan kurtulmak. Bunların kabalarını zımparayla tek tek alacaksın, ama hepsini çıkarmak mümkün olamayabiliyor. Üzerine boya gelince şişip kabarmaması için kenarları düz ve kağıttan arınmış olmalı. Sonra üzeri tekrar boyanacak. Boyanın altında kalıyor kalan parçalar pek kötü olmuyor.
Bütün duvar kağıtlarını ıslat, fırçayla, su atarak, aduket çekerek, öyle veya böyle.
Sonra bir yerlerinden tutup çeksen, yapışkana denk gelmeyen yerler kolaylıkla süzülerek çıkacaktır, yapışkanın tam üstündeki yerler ise kaskatı duracaktır yerinde(beklediğinden çok daha fazla olabilir). Esas zahmetli olan bunlardan kurtulmak. Bunların kabalarını zımparayla tek tek alacaksın, ama hepsini çıkarmak mümkün olamayabiliyor. Üzerine boya gelince şişip kabarmaması için kenarları düz ve kağıttan arınmış olmalı. Sonra üzeri tekrar boyanacak. Boyanın altında kalıyor kalan parçalar pek kötü olmuyor.
0
joehigashi
insanlar sevinince neden ilk tepki olarak ellerini yukarıya kaldırır ?
insanlar sevinince neden ilk tepki olarak ellerini yukarıya kaldırır ?
0
dogal olarak kosulluyoruz cunku kendimizi. dogdugumuzdan beri oyle gordugumuz icin olsa gerek. psikolojik bisii
0
bir bebek tepki vermek icin ne yapmasi gerektigini bilmiyor, vucuttaki elektrik ve kimyasal reaksiyonlar uzuvlarinin (kol, bacak gibi) kasilip, gevsemesine neden oluyor, bu da bize ellerin kollarin ayaklarin hep beraber acilip kapanmasi olarak tezahur ediyor.
yetiskin olarak da sevinince reaksiyon olarak direk sanirim aynisini yapiyoruz. biraz daha kontrolluyuz sadece...
yetiskin olarak da sevinince reaksiyon olarak direk sanirim aynisini yapiyoruz. biraz daha kontrolluyuz sadece...
0
Çünkü havada uçuyormuşsun gibi hissetmeni sağlar, hatta zıplayarak yaparsan daha da etkili olur. Kolları havaya kaldırınca kan basıncı artar, daha çok adrenalin pompalanır. Hatta bu elleri havaya kaldırmayı roller coaster üstünde yaparlar daha çok, yerçekimini daha az, vücudumuzu daha özgür hissederiz...
(bkz: mutluluktan havalara ucmak)
(bkz: mutluluktan havalara ucmak)
0
kollarini havaya kaldirdiginda agirlik merkezinde yukari cikmis oluyor; boylelikle ayni enerjiyi harcayarak daha yuksege cikabiliyorsun derim ben.
0
mutluluk hormonu salgılanmasının bir sonucu olarak ani hareket etme güdüsünden kaynaklanıyor. yine en azından genellikle kol ile yetiniyoruz, geçen günkü maçtaki gibi sevinçten bacaklarıyla üzerimde depinen insanlar var.
0
Ayağı kaldırmaktan daha kolay olduğu için.
İnsan sevinince coşar, hareketlenir. Futbolculara bakın mesela, gol atınca deli gibi koşmaya başlıyorlar.
İnsan sevinince coşar, hareketlenir. Futbolculara bakın mesela, gol atınca deli gibi koşmaya başlıyorlar.
0
zubundy
ebaydan dslr makina alacam.. gümrüğe takılacam...peki sonra gümrükte ne kadar para harcamalıyım makinayı geri almak için.. gümrüğe kesin takılacağını farzetsek, gümrükteki masrafın az koyması için shipingde dikkat etmem gereken bir husus var mı (ups 100-150 ytl ardiye parası istiyomuş doğru mu) ayrı
ebaydan dslr makina alacam.. gümrüğe takılacam...
peki sonra gümrükte ne kadar para harcamalıyım makinayı geri almak için..
gümrüğe kesin takılacağını farzetsek, gümrükteki masrafın az koyması için shipingde dikkat etmem gereken bir husus var mı (ups 100-150 ytl ardiye parası istiyomuş doğru mu) ayrıca gümrüğe takılınca ne kadar vergi ödeyecem.. daha doğrusu aldığım ürünün takdiri fiyatının kaçta kaçı..
bir de adres istanbul mu vereyim ankara mı? gümrük istanbulda nerede? ankarada nerede?
bilen varsa ve beni de bilgilendirirse müteşekkir olacam akşam akşam...
bir de gümrük müşaviri mi ne varmış aracılık yapıyomuş benim başım ağrımıyomuş... tanıdık bildik müşavir varmı ola
peki sonra gümrükte ne kadar para harcamalıyım makinayı geri almak için..
gümrüğe kesin takılacağını farzetsek, gümrükteki masrafın az koyması için shipingde dikkat etmem gereken bir husus var mı (ups 100-150 ytl ardiye parası istiyomuş doğru mu) ayrıca gümrüğe takılınca ne kadar vergi ödeyecem.. daha doğrusu aldığım ürünün takdiri fiyatının kaçta kaçı..
bir de adres istanbul mu vereyim ankara mı? gümrük istanbulda nerede? ankarada nerede?
bilen varsa ve beni de bilgilendirirse müteşekkir olacam akşam akşam...
bir de gümrük müşaviri mi ne varmış aracılık yapıyomuş benim başım ağrımıyomuş... tanıdık bildik müşavir varmı ola
0
adama mesaj at ayarlasin paketi gumruge falan takilmaz. benim ilk yuksek fiyatli aisverisim takilmisti beni bursaya cagiran bir mektup almistim. siz adama mesaj atin shipping olayini ayarlayabilicekse alin o urunu
0
%17 gümrük vergisi artı kadeve. bir de 25-30 liralık bir pul parası. ayın birinden itibaren dijital fotoğraf makinalarına ek %20lik bir vergi daha geliyor. onu da sayarsan ~%50 yi gözden çıkartman gerekir. bir de gümrükte takılacağını bildiğin ürünü postayla al ki bir de onların gümrük komisyoncusuna ve depolama işlemlerine para ödeme.
0
exexex
Garantide yaklaşık 1 yıl önce açtığım bir Paracard hesabım var. daha önce ve bu güne kadar topladıklarımı küçük küçük yatırıp şimdi ciddi sayılabilecek bir miktar biriktirmiş durumdayım. aynı zamanda elma hesabı bu hesap.Şimdi sorunum şu; bu hesabı ara sıra internet aracılığı ile izliyorum. Şimdiye
Garantide yaklaşık 1 yıl önce açtığım bir Paracard hesabım var. daha önce ve bu güne kadar topladıklarımı küçük küçük yatırıp şimdi ciddi sayılabilecek bir miktar biriktirmiş durumdayım. aynı zamanda elma hesabı bu hesap.
Şimdi sorunum şu; bu hesabı ara sıra internet aracılığı ile izliyorum. Şimdiye kadar çok olmasa da ara sıra küçük düşüşler yaşanıyordu para miktarında. Bende banka hesabı gideridir diye pek aldırış etmedim. Üç gün önce hesaba 200 ytl gibi bir miktar yatırdım ancak şimdi görüyorum ki hesaptan 250 ytl ye yakın para gitmiş. Tam anlamıyla deliye dönmüş durumdayım.
Bu hayvani miktarlardaki giderler sadece hesap için haberim olmadan ödenen bir para olamaz heralde? Nedir bu iş,bilgisi olan var mı? (Garantiyi arıyorum ama sağolsun karşımdaki ses kaydı hanfendi müşteri numaramı kaul etmiyor..)
Ne yapayım, şubeye gidip ortalığı mı dağıtayım yoksa paramı direk çekip hesabı mı kapatayım..
Şimdi sorunum şu; bu hesabı ara sıra internet aracılığı ile izliyorum. Şimdiye kadar çok olmasa da ara sıra küçük düşüşler yaşanıyordu para miktarında. Bende banka hesabı gideridir diye pek aldırış etmedim. Üç gün önce hesaba 200 ytl gibi bir miktar yatırdım ancak şimdi görüyorum ki hesaptan 250 ytl ye yakın para gitmiş. Tam anlamıyla deliye dönmüş durumdayım.
Bu hayvani miktarlardaki giderler sadece hesap için haberim olmadan ödenen bir para olamaz heralde? Nedir bu iş,bilgisi olan var mı? (Garantiyi arıyorum ama sağolsun karşımdaki ses kaydı hanfendi müşteri numaramı kaul etmiyor..)
Ne yapayım, şubeye gidip ortalığı mı dağıtayım yoksa paramı direk çekip hesabı mı kapatayım..
0
cekildigini dusundugunuz bakiye elma hesabina aktarilmis olamaz mi? ben tamamen bu duruma uyuz olup orada para bile tutmuyorum artik.
0
şimdi müşteri numaranızı bilmiyorsanız paracardınızla bunu öğrenebilirsiniz. paracard numaranız, şifresi, son kullanma tarihi, cep telefonu numarası yeterli.
hesap işletim ücreti değildir. zira on yıllık falan bir birikmiş olması lazım. elma hesabınız varsa, kullanılabilir bakiyeye bakıyosunuz değil mi? bakiye ye değil.
hesap işletim ücreti değildir. zira on yıllık falan bir birikmiş olması lazım. elma hesabınız varsa, kullanılabilir bakiyeye bakıyosunuz değil mi? bakiye ye değil.
0
ayrica; paracard'in ustunde adinizin yazili oldugun yerin tam altinda musteri numaraniz yazili olmasi lazim?
0
internet bankacılığı ile izleyebiliyorsanız hesap hareketlerinden ne olup ne bittiğini görebilirsiniz. fakat daha öncede dendiği gibi elma hesabına hesabınızdaki paraya en yakın miktarda 1 adet b tipi likit fon'un katı kadarı aktarılır. o yüzden bakiye olarak biraz karışık görünebilir fakat bir sorun yoktur.
bunun yanında garanti bankasını kullanan bir başka arkadaşımdan birkaç yıl boyunca bir karışıklıktan dolayı başka birisinin sigorta pirimi alınmış fakat bunun yanlış bilmiyorsam düzelttiler.
1 yıl önce açtırdığınız hesaptan alacakları para 50-60 ytl kadardır.
ben 8 yıldır garanti bankasındaki hesabımı kullanıyorum fakat bu tip bir sorun olmadı. eğer bankaya ulaşamıyorsanız bankanın size ulaşmasını talep edebilirsiniz. şikayetim var gibi bir destekleri vardı internet sayfalarında. gerekçenle birlikte bir not bırakınca bir süre sonra sizi arıyorlar. öyle yapmayı deneyin derim.
bunun yanında garanti bankasını kullanan bir başka arkadaşımdan birkaç yıl boyunca bir karışıklıktan dolayı başka birisinin sigorta pirimi alınmış fakat bunun yanlış bilmiyorsam düzelttiler.
1 yıl önce açtırdığınız hesaptan alacakları para 50-60 ytl kadardır.
ben 8 yıldır garanti bankasındaki hesabımı kullanıyorum fakat bu tip bir sorun olmadı. eğer bankaya ulaşamıyorsanız bankanın size ulaşmasını talep edebilirsiniz. şikayetim var gibi bir destekleri vardı internet sayfalarında. gerekçenle birlikte bir not bırakınca bir süre sonra sizi arıyorlar. öyle yapmayı deneyin derim.
0
o parayi elma hesabina fon alarak aktarmis olabilir ama bunu zaten atm'den de kontrol edebilirsin niye kontrol etmedin o anda onu anlamis degilim? hesap hareketlerini atm'den de gorebilirsin 50kurus mu ne masrafi var isbankasi icin garanti'de de boyledir diye dusunuyorum telefonda harcadigin vakitle ayni sey hem kullanmasi kolay, ama zaten internet bankaciliginda hesap hareketleri var burdan bakmalisin ayrintiya bir an once.
Bu arada eger o biriktirdigin paraya ihtiyacin olmuyorsa vadeli hesapta baglaman daha mantikli zira elma hesabi hicbir getiri yapmiyor nerdeyse. Garanti B tipi likit fon bile bir sekilde Elma fon'dan fazla getiriyor!!6 aydir getirisi %5!!internet uzerinden vadeli hesap acarsan 0.5 puan daha fazla faiz veriyor 180 gun vadeli bagla parayi bence, yeni gonderdigin para da elma hesabinda dursun vadesi dolunca o parayi da ona ekleyip devam edersin. senin derdin biraz farkli ama tavsiye olmasi acisindan soyledim..
Bu arada eger o biriktirdigin paraya ihtiyacin olmuyorsa vadeli hesapta baglaman daha mantikli zira elma hesabi hicbir getiri yapmiyor nerdeyse. Garanti B tipi likit fon bile bir sekilde Elma fon'dan fazla getiriyor!!6 aydir getirisi %5!!internet uzerinden vadeli hesap acarsan 0.5 puan daha fazla faiz veriyor 180 gun vadeli bagla parayi bence, yeni gonderdigin para da elma hesabinda dursun vadesi dolunca o parayi da ona ekleyip devam edersin. senin derdin biraz farkli ama tavsiye olmasi acisindan soyledim..
0
panik yapmayın. elma fonu alınan kısım bakiye sorunca görünmez. ya fonlara bakacaksınız bankamatikten ya da hesap hareketi diyeceksiniz (yanılmıyorsam garantide ücretsiz) tez vakitte internet bankacılığı olayına da girmekte fayda olabilir kolay takip açısından
0
arkadaşlar ilginize ve cevaplarınıza teşekkür ederim. bahsettiğiniz çoğu şeyi zaten yapmış durumdayım. gerek internet bankacılığı gerekse telefon ile bilgi alma işe yaramıyor. internetten hesabıma baktığımda işlem açıklamalarında bu paranın nereye gittiği gözükmüyor. telefon açtım ve (dün gece de açmıştım ama bu seferde alogaranti şifremi göndermiyordu telefonuma) onlarda bunu onayladılar. para yatırılmış ama çekilme işlemi gözükmüyor. herneyse yarın ilk iş banka şubesine gidip düzelttiricem bu hatayı.
elma hesabının bir yararını bende göremedim doğru dürüst. sinir bozmaktan başka bir halta yaramıyor. en kısa zamanda vadeli hesap olayına geçecem.
bu hesabı sadece biriktirmek için kullanıyorum dolayısıyla vadeli hesap daha mantıklı olacak gibi.
ilginize tekrardan teşekkürler.
elma hesabının bir yararını bende göremedim doğru dürüst. sinir bozmaktan başka bir halta yaramıyor. en kısa zamanda vadeli hesap olayına geçecem.
bu hesabı sadece biriktirmek için kullanıyorum dolayısıyla vadeli hesap daha mantıklı olacak gibi.
ilginize tekrardan teşekkürler.
0
garanti'de para biriktirmek hic akilli bir is degil bence. hesapta 1000ytl den az para varsa %99 bi sekilde azaliyor, bulunamiyor. ya da yeni bir hesap ucreti cikartiyorlar. kapattirdim rahatladim.
en son gereksiz para cektikleri olay da sigorta primi, 80 ytl. neymis efendim garanti bilmemne sigortaya uye edilmisim ben yanlislikla, 3 ay boyunca almislar parayi. sonra odediler eksik de olsa.
en son gereksiz para cektikleri olay da sigorta primi, 80 ytl. neymis efendim garanti bilmemne sigortaya uye edilmisim ben yanlislikla, 3 ay boyunca almislar parayi. sonra odediler eksik de olsa.
0
babatema
Şimdi bir süredir kullanmadığım bir bilgisayarım var. bunun üzerinde de on board bir ekran kartı var. bir süre önce bir darbe neticesinde monitöre görüntü gitmez oldu. boş slota bir ekran kartı taktım ama yine görüntü alamadım.bu on board ekran kartını nasıl iptal etsem de harici ekran kartı taksam?
Şimdi bir süredir kullanmadığım bir bilgisayarım var. bunun üzerinde de on board bir ekran kartı var. bir süre önce bir darbe neticesinde monitöre görüntü gitmez oldu. boş slota bir ekran kartı taktım ama yine görüntü alamadım.
bu on board ekran kartını nasıl iptal etsem de harici ekran kartı taksam?
bu on board ekran kartını nasıl iptal etsem de harici ekran kartı taksam?
0
yanlış anlamayın, sadece dalgınlık yapmış olabilirsiniz diye soruyorum: monitör bağlantısını bu yeni ekran kartına yaptınız değil mi? hani şu mavi, vidalı bağlantı?
bir arkadaşımda da vaktinde aynı sorun olmuştu ama yeni grafik kartını boş slota taktığı halde monitörü yine onboard ekran kartının monitör çıkışına yapmakta inat etmişti :)
bir arkadaşımda da vaktinde aynı sorun olmuştu ama yeni grafik kartını boş slota taktığı halde monitörü yine onboard ekran kartının monitör çıkışına yapmakta inat etmişti :)
0
bilgisayar açılırken bios ayarlarına girmek için gerekli tuşa basın (genellikle del tuşudur) Bios'da "disable onboard vga device" tarzı bir seçenek oluyor, biraz kurcalayarak bulabilirsin.
0
@kimlanbu, del e basarım sorun değil ama geri kalanını görmeden halletmem zor
0
ne safım yaa :))
anakartının komple yanmış olma ihtimali var mı ? power tuşuna bastığında bilgisayarın nasıl tepki veriyor ? Monitörünün sağlam olduğundan emin misin ?
anakartının komple yanmış olma ihtimali var mı ? power tuşuna bastığında bilgisayarın nasıl tepki veriyor ? Monitörünün sağlam olduğundan emin misin ?
0
monitör sağlam, disklere güç falan da gidiyor. ekran kartı dışında bir anormallik yok gibi.
0
problem sadece monitöre görüntü gelmemesi mi?
normalde tek sorun buysa windowsun yüklenmesi ve açılması, açılışta da diiyyuuw diyuuw beyyaooğğ diye ötmesi gerekir. denediniz mi bunu?
eğer olmuyorsa bir de bootable cd takıp (win xp misal) bilgisayarı öyle çaıştırın, cd driver'ın tepkilerinden anlarsınız okuyor mu okumuyor mu ne yapıyor?
normalde tek sorun buysa windowsun yüklenmesi ve açılması, açılışta da diiyyuuw diyuuw beyyaooğğ diye ötmesi gerekir. denediniz mi bunu?
eğer olmuyorsa bir de bootable cd takıp (win xp misal) bilgisayarı öyle çaıştırın, cd driver'ın tepkilerinden anlarsınız okuyor mu okumuyor mu ne yapıyor?
0
kimlanbu'nun sorusunu ben yinelemek istiyorum; monitorun calistigina gercekten emin misin? baska bir yerde test ettin mi?
yeni sistemlerde vga 'yi hangi slota takarsan tak ilk goruntuyu oradan alir normal olarak. sen de daha anormal bir durum var. belki de sorun taktigin ekran kartinda olabilir.
yeni sistemlerde vga 'yi hangi slota takarsan tak ilk goruntuyu oradan alir normal olarak. sen de daha anormal bir durum var. belki de sorun taktigin ekran kartinda olabilir.
0
no christ requiress
sorum dogum kontrolu ile ilgili. 9,10 hatta 25 cocuklu vatandaslarimizin en guzel savunmasi basliktaki cumle. anlamadigim bir sey var. tamam dogum kontrol yontemlerinden bir haberler, prezervatif, hap v.s. peki geri de mi cekilmiyor bu arkadaslar bosalma esnasinda? tutamiyorlar mi kendilerini?
sorum dogum kontrolu ile ilgili. 9,10 hatta 25 cocuklu vatandaslarimizin en guzel savunmasi basliktaki cumle. anlamadigim bir sey var. tamam dogum kontrol yontemlerinden bir haberler, prezervatif, hap v.s. peki geri de mi cekilmiyor bu arkadaslar bosalma esnasinda? tutamiyorlar mi kendilerini?
0
tarım toplumu olduğumuzdan dolayı, çocuk her zaman bir sermaye olarak görülmüş şimdiye kadar. "rızkını verir" diye insanlar sürekli doğurma yoluna gitmişler. rızkını gerçekten de verirmiş bir zamanlar. tarımda makineleşmeden önce kalma bir alışkanlık.
bir de çocuk övünç kaynağıdır anadoluda. kadının kadınlık, erkeğin erkeklik göstergesidir. statüdür bir nevi. bir zamanlar sakalı olmayının sözünün dinlenmediği zamanlardan kalma bir alışkanlık.
bir de çocuk övünç kaynağıdır anadoluda. kadının kadınlık, erkeğin erkeklik göstergesidir. statüdür bir nevi. bir zamanlar sakalı olmayının sözünün dinlenmediği zamanlardan kalma bir alışkanlık.
0
yahu adam neden geri cekilsin ki, sonucta kadini kolesi olarak goruyor ve bosalma esnasinda geri cekilmek icin zahmet bile etmiyor. ayrica ne kadar nufuslari artarsa derebeylikleri o kadar genis olur.
ayrica, geri cekilmek illa dollenmeyi engelleyecek degildir; tam bosalmadan once ve sevismenin ortasinda da meni cikabilir penisten.
ayrica, geri cekilmek illa dollenmeyi engelleyecek degildir; tam bosalmadan once ve sevismenin ortasinda da meni cikabilir penisten.
0
Sadece kölesi olarak görmesi yüzünden olduğuna kesinlikle katılmıyorum. Hatta bence zorunluluk doğuda.
Bir de kolay uygulanabilir bir şey değildir efendim geri çekme yöntemi yahut "geciktirme yöntemi".
Bir de kolay uygulanabilir bir şey değildir efendim geri çekme yöntemi yahut "geciktirme yöntemi".
0
kibritsuyu
bir otomobil sorusu da ben sorayım.dün gece malumunuz, maçtan sonra eve dönerken basa basa kornayı bozduk. sigortası attı zannettim ama kornaya basınca motor civarından tınn tınn diye ses geliyor. yani kornaya elektrik gidiyor (bu durumda sigortası atmış olamaz) ama zartlamıyor. bugün arabanın yanın
bir otomobil sorusu da ben sorayım.
dün gece malumunuz, maçtan sonra eve dönerken basa basa kornayı bozduk. sigortası attı zannettim ama kornaya basınca motor civarından tınn tınn diye ses geliyor. yani kornaya elektrik gidiyor (bu durumda sigortası atmış olamaz) ama zartlamıyor. bugün arabanın yanına tekrar uğramadım da merak da ediyorum. acaba ısındı falan mı, kendi kendine soğuyunca düzelir mi, yoksa aldık mı kornayı elimize?
dün gece malumunuz, maçtan sonra eve dönerken basa basa kornayı bozduk. sigortası attı zannettim ama kornaya basınca motor civarından tınn tınn diye ses geliyor. yani kornaya elektrik gidiyor (bu durumda sigortası atmış olamaz) ama zartlamıyor. bugün arabanın yanına tekrar uğramadım da merak da ediyorum. acaba ısındı falan mı, kendi kendine soğuyunca düzelir mi, yoksa aldık mı kornayı elimize?
0
patlattim, patlattik cok deneyimim var yani bu konuda sozume guvenebilirsin :) %90 geri calisicaktir bir iki gun ver yoksa servise gidersin...
0
kornanın içindeki bobin ısınıyor, deforme oluyor. normaldir. seger marka korna öneririm. cillop gibi.
0
sesi kısılmıştır bağırmaktan, eski arabamda çok zortlattığımda bir süre boğuk çıkıyordu sesi sonra düzeliyodu
0
ali87
sigortaları yenilemem nedeniyle radyo benden bir kod istior ve o kod olmadan açılmam diyor. philips marka cihazın her bir seri nosuu da aldım mamafih bulamadım. nasıl olur bu işler??
sigortaları yenilemem nedeniyle radyo benden bir kod istior ve o kod olmadan açılmam diyor. philips marka cihazın her bir seri nosuu da aldım mamafih bulamadım. nasıl olur bu işler??
0
Aynı koddan mı bahsediyoruz tam emin değilim fekat renolarda her araba için özel bi kod var ve kaybedersen taaa fransa dan öğrenilebiliyor. Hemen de gelmiyor, minimum 2 haftada öğreniliyor, fiyatı da yüksektir diye tahmin ediyorum...
0
yok o başka bi kere o da başıma geldi :)
bu radyo kodu, aracın radyosunu açmak için girilen dört rakamdan oluşan bir şifre. bu olmadan açılmıyor meret.
bu radyo kodu, aracın radyosunu açmak için girilen dört rakamdan oluşan bir şifre. bu olmadan açılmıyor meret.
0
servise gidiyorsunuz, eğer orj. teyp takılıysa şasi numarasına göre bakıyorlar. tanıdık varsa telefon açın, yoksa telefonda söylemiyorlar.
0
para almazlar yahu bundan?
bizim akü bitmişti vs olmuştu valla para mara vermeden serviste yaptılar. hoş servis artık tanıdık periyodik bakımdan bile indirimli ücret alıyor o ayrı.
bizim akü bitmişti vs olmuştu valla para mara vermeden serviste yaptılar. hoş servis artık tanıdık periyodik bakımdan bile indirimli ücret alıyor o ayrı.
0
5-10 euro arasında değişen fiyatlarla bulursun. link vermiyorum çünkü çok fazla bu işi yapan site var en iyisi arayıp tarayıp aklına yatanı seçmek. Car Radio Code Calculator, Renault Rodio Code... falan fıstık diye aratırsan zibilyon site çıkar karşına. ha bedavasını da bulursun belki bilemiyorum aramak lazım.
0
benimkinin arabayla birlikte verilen belgelerinden birinde yazıyor. sıfır aldıysanız ve alırken verilen evraklar duruyorsa orada bir yerde yazıyor olması lazım.
0
0
akü degi$iminde, sigorta degi$iminde falan belki 10 defa ba$ima geldi bu olay :)
efenim yaniniza ruhsatinizi alip hoop diye yetkili servise gidiyorsunuz, bakiyorlar ara$tiriyorlar ve $ifrenizi veriyorlar. sonra kendiniz $ifrenizi giriyorsunuz ve muzik dinlemeye devam ediyorsunuz. para falan almiyorlar merak etmeyin.
efenim yaniniza ruhsatinizi alip hoop diye yetkili servise gidiyorsunuz, bakiyorlar ara$tiriyorlar ve $ifrenizi veriyorlar. sonra kendiniz $ifrenizi giriyorsunuz ve muzik dinlemeye devam ediyorsunuz. para falan almiyorlar merak etmeyin.
0
blackbasat
efendim boyumun kısa olmasından kelli bilimum konserde hiçbir şey göremiyorum. acaba diyorum şu hani avrupa yakası'nın bi bölümünde burhan altıntop da giymişti platformlu ayakkabı giysem nası olur boyu yükseltme amaçlı. ama nerde bulunur acaba? bi de zorlaştırır mı hareket etmeyi konser ortamında?
efendim boyumun kısa olmasından kelli bilimum konserde hiçbir şey göremiyorum. acaba diyorum şu hani avrupa yakası'nın bi bölümünde burhan altıntop da giymişti platformlu ayakkabı giysem nası olur boyu yükseltme amaçlı. ama nerde bulunur acaba? bi de zorlaştırır mı hareket etmeyi konser ortamında?
0
ner'den bulunur hiç fikrim yok ama mazallah pogonun ortasında kalırsan hiç hoş olmayabilir, bi' konser izleyeyim derken sonrakilere hiç izleyemez hale sokar çılgın gençlik mazallah :p
0
alışkın değilsen bilek burkması yapar, hem de çok fena. gündelik hayatta topuklu ayakkabı giysen bile, o ayakkabı için günlerce alıştırma yapman, dışarda dolaşman lazım.
hele ki konser ortamında hiç rahat edemezsin. rüyada yürümek gibi bi şey. demedi deme.
hele ki konser ortamında hiç rahat edemezsin. rüyada yürümek gibi bi şey. demedi deme.
0
yok topuklu falan giymedim erkek cinsinden bi insanım da alışmak için biraz giyerim sorun değil. nerden bulabileceğimi biliyo musun?
0
direk düşer bileğini kırarsın..
izmirde kemeraltı taraflarında vardır..
istanbulu bilmiyorum ayakkkabıcıalr ne tarafta? kundura tarzları
zeytinburnu tarafında mıydı sultanahmet civarı mıydı_?
ortopedicilerde bilebilir belki
izmirde kemeraltı taraflarında vardır..
istanbulu bilmiyorum ayakkkabıcıalr ne tarafta? kundura tarzları
zeytinburnu tarafında mıydı sultanahmet civarı mıydı_?
ortopedicilerde bilebilir belki
0
pardon, erkek cinsinden olduğunuzu bilmemişim doğal olarak.
erkeksen hiç giyme kardeşim. bak uyarayım. düşersin, rezil olursun. (platformlu ayakkabı giyen erkek neden rezil olur bilemem ama) yürümesi ne kadar zor biliyor musun onlarla. bir de şu var, en çok 10cm fark eder. misal, 1.60 boyundaysanız 1.70 olursunuz. ya da 8 cm bilemicem. o da bi işe yaramaz.
neyse, akıl verme kısmını geçersek, izmir de kemeraltında arayıp da bulamayacağın şey yok. istanbul dersen de, herhangi bir ayakkabı pasajına git. illaki vardır ya da nerede satıldığını biliyorlardır.
erkeksen hiç giyme kardeşim. bak uyarayım. düşersin, rezil olursun. (platformlu ayakkabı giyen erkek neden rezil olur bilemem ama) yürümesi ne kadar zor biliyor musun onlarla. bir de şu var, en çok 10cm fark eder. misal, 1.60 boyundaysanız 1.70 olursunuz. ya da 8 cm bilemicem. o da bi işe yaramaz.
neyse, akıl verme kısmını geçersek, izmir de kemeraltında arayıp da bulamayacağın şey yok. istanbul dersen de, herhangi bir ayakkabı pasajına git. illaki vardır ya da nerede satıldığını biliyorlardır.
0
rurouni
uzun bir süre uyku problemi yaşadım oturdugum yerde otobus uyuya kalıyordum uzun süredir bir şey yok ama öss günü sınavda falan oyle bir sorun yaşamak istemiyorum bir enerji icecegi içsem sınavdan once yan etkisi olur mu? çikolata yemeyin heyecan yapıyomuş falan demişler tv kanallarında nedir ne değ
uzun bir süre uyku problemi yaşadım oturdugum yerde otobus uyuya kalıyordum uzun süredir bir şey yok ama öss günü sınavda falan oyle bir sorun yaşamak istemiyorum bir enerji icecegi içsem sınavdan once yan etkisi olur mu? çikolata yemeyin heyecan yapıyomuş falan demişler tv kanallarında nedir ne değildir:)
0
her zaman neler yiyorsan onları ye bence. bu saatten sonra bünyenin dengesini sarsma. bir de dışarıdan yeme. sonra sınava girerken yanında bi ağrı kesici bulundur ne olur ne olmaz o stres ağrı yapabilir.
0
redbull, pavırreit, oralet, şekerli su, okunmuş su filan boş şeyler.
akşam 22 gibi yat uyu birşeyin kalmaz. tabi sabah çok iyi bir kahvaltı gerek. kahvaltının da öncesinde sabah 6-7 gibi kalkıp 20dk evde odalar arasında at koşturup, hafif spor hareketleri yaparsan ve arka fon müziği de "eye of the tiger" olursa bırak da öss senden korksun. nerden mi biliyorum pazar günü 8 veya 9.girişim olucak(evet heryıl girdim aksatmadan) :) tembel değilim ahaha 3.üniversite hedefim ayıptır söylemesi (:
akşam 22 gibi yat uyu birşeyin kalmaz. tabi sabah çok iyi bir kahvaltı gerek. kahvaltının da öncesinde sabah 6-7 gibi kalkıp 20dk evde odalar arasında at koşturup, hafif spor hareketleri yaparsan ve arka fon müziği de "eye of the tiger" olursa bırak da öss senden korksun. nerden mi biliyorum pazar günü 8 veya 9.girişim olucak(evet heryıl girdim aksatmadan) :) tembel değilim ahaha 3.üniversite hedefim ayıptır söylemesi (:
0
katafalk'ın dediğini de dikkate al bence, kardeşim midesini bozmuştu ve öss sabahı ishal. bu yüzden enerji içeceği falan deneme bence de.
uyku problemini uzun süredir yaşamıyorsan sınavda da yaşamazsın inşallah rahat ol :) benim de sınav gecesi uyuyamama gibi küçük bir sorunum olmuştu, onun sebebi de geç yatmaya alışık oldugum için erkenden uyuyamadım, bu yüzden her zaman yattıgın saatte uyu derim, ne çok geç yat abartarak ne de erkenden yatağa gir.
uyku problemini uzun süredir yaşamıyorsan sınavda da yaşamazsın inşallah rahat ol :) benim de sınav gecesi uyuyamama gibi küçük bir sorunum olmuştu, onun sebebi de geç yatmaya alışık oldugum için erkenden uyuyamadım, bu yüzden her zaman yattıgın saatte uyu derim, ne çok geç yat abartarak ne de erkenden yatağa gir.
0
winsome'ın dediğine katılmıyorum (winsome da kızacak şimdi bana; hep bana karşı tezler sunuyorsun diye ama, ne yapayım?! eheheç).
sanki yarın sabah dersiniz var da okula gidiyormuşsunuz gibi yatın. hani yarın dersiniz vardı sabah 7'de kalkmanız gerekiyordu ve kaçta yatardınız sorusuna kendinizce cevap verin yatacağınız saati öyle ayarlayın. yoksa sınava uykusuz ve yorgun gidersiniz. ben öyle olmuştum. 10'da yatağa girip 3'te uyumuştum. sonra tabii uykulu bir sınav...
başarılar.
sanki yarın sabah dersiniz var da okula gidiyormuşsunuz gibi yatın. hani yarın dersiniz vardı sabah 7'de kalkmanız gerekiyordu ve kaçta yatardınız sorusuna kendinizce cevap verin yatacağınız saati öyle ayarlayın. yoksa sınava uykusuz ve yorgun gidersiniz. ben öyle olmuştum. 10'da yatağa girip 3'te uyumuştum. sonra tabii uykulu bir sınav...
başarılar.
0
bence sınav günü sizi ummadığınız bir şekilde etkileyebilecek herhangi bir şey yiyip içmeyin, sebze yemeği gibi hafif şeyler yiyin. vücut hamsa spor yapmaya çabalamayın. akşam vakitlice yatmaya çalışın ama vücudu hiç alışık olmadığı bir saatte uyumaya da zorlamayın. bir de en iyisi "bu zamana dek çalıştım, elimden geleni yaptım, artık ne olacaksa olacak" diye düşünmek ve fazla canını sıkmamak.
başarılar.
başarılar.
0
öss gecesi sadece yarım saat anca uyumuşumdur. sabah da hayatımda o an ilk kez denediğim kahveli kola içmiştim. gayet normal bir şekilde sınavı da bitirmiştim. şimdi düşünüyorum da, manyak mıymışım neymişim denemeyin bunu sakın ne olur ne olmaz.
0
pinkburger
şu an türkiye'de üniversite üçüncü sınıf öğrencisiyim, mezun değilim ve okulu bırakacağım.önümüzdeki yıl amerika'dan online eğitim alacağım, askerlik tecili için ne gibi problemler olur? olursa amerika'daki okuldan oranın öğrencisi olduğuma dair bir belge alsam bu iş çözülür mü ya da nasıl çözebilir
şu an türkiye'de üniversite üçüncü sınıf öğrencisiyim, mezun değilim ve okulu bırakacağım.
önümüzdeki yıl amerika'dan online eğitim alacağım, askerlik tecili için ne gibi problemler olur? olursa amerika'daki okuldan oranın öğrencisi olduğuma dair bir belge alsam bu iş çözülür mü ya da nasıl çözebilirim?
önümüzdeki yıl amerika'dan online eğitim alacağım, askerlik tecili için ne gibi problemler olur? olursa amerika'daki okuldan oranın öğrencisi olduğuma dair bir belge alsam bu iş çözülür mü ya da nasıl çözebilirim?
0
radioheadbanger
merhaba şekerler,şimdi bu ay Allah'a (c.c.) çok şükür elime para geçti. götü kurtlu bir adam olduğumdan tasarruf etmek para biriktirmek falan pek bana göre değil. ezecek sevgili de yok. bizim bi de kedi var, sevdirmez etmez piçin teki. anca yer içer yatar. şimdi bu ikisini nereye bağlayacağım oraya
merhaba şekerler,
şimdi bu ay Allah'a (c.c.) çok şükür elime para geçti. götü kurtlu bir adam olduğumdan tasarruf etmek para biriktirmek falan pek bana göre değil. ezecek sevgili de yok. bizim bi de kedi var, sevdirmez etmez piçin teki. anca yer içer yatar. şimdi bu ikisini nereye bağlayacağım oraya geldik işte:
binanın yan tarafında çayırlık boş saçma sapan bi arsa var, bir sürü de sokak kedişi. bizim piçe bakınca "bu da tekir bunlar da tekir ama bu kedişler aç mına koyiym hakkaniyetini sikeyim" dedim ve kanıma dokundu. kenara bi kap ayarladım ve her gün whiskas alıp tazeliyorum mama kutularını eve girmeden. su falan da koyuyorum. fark edebildiğim kadarıyla 7-8 kediş beslenmekte falan.
bugün bi tip "iyi bi şey yapmıyosun" dedi. "ne diyosun?" dedim, "mamaya alıştırıyosun sonra aç kalacaklar iyi bi şey yapmıyosun" dedi. "çöplerden senin bokunu çıkarmasını mı kemiklerinin sayılmasını mı seyredeyim o mu iyi iş?" dedim, "sırf su koy mama verme" dedi. ondan sonra film biraz koptu zaten maalesef. neyse gördüğünüz gibi aslında agresif değilim üstelik hayvanları seviyorum.
neyse amcıkla gırtlak gırtlağa geldik ama benim kafamda soru işareti de olmadı değil. kendisi ultra lavuk ama böyle bi durum gerçekten söz konusu mudur, eğer söz konusuysa bunun oluru nedir?
sevgi dolu günler dilerim teşekkürler.
şimdi bu ay Allah'a (c.c.) çok şükür elime para geçti. götü kurtlu bir adam olduğumdan tasarruf etmek para biriktirmek falan pek bana göre değil. ezecek sevgili de yok. bizim bi de kedi var, sevdirmez etmez piçin teki. anca yer içer yatar. şimdi bu ikisini nereye bağlayacağım oraya geldik işte:
binanın yan tarafında çayırlık boş saçma sapan bi arsa var, bir sürü de sokak kedişi. bizim piçe bakınca "bu da tekir bunlar da tekir ama bu kedişler aç mına koyiym hakkaniyetini sikeyim" dedim ve kanıma dokundu. kenara bi kap ayarladım ve her gün whiskas alıp tazeliyorum mama kutularını eve girmeden. su falan da koyuyorum. fark edebildiğim kadarıyla 7-8 kediş beslenmekte falan.
bugün bi tip "iyi bi şey yapmıyosun" dedi. "ne diyosun?" dedim, "mamaya alıştırıyosun sonra aç kalacaklar iyi bi şey yapmıyosun" dedi. "çöplerden senin bokunu çıkarmasını mı kemiklerinin sayılmasını mı seyredeyim o mu iyi iş?" dedim, "sırf su koy mama verme" dedi. ondan sonra film biraz koptu zaten maalesef. neyse gördüğünüz gibi aslında agresif değilim üstelik hayvanları seviyorum.
neyse amcıkla gırtlak gırtlağa geldik ama benim kafamda soru işareti de olmadı değil. kendisi ultra lavuk ama böyle bi durum gerçekten söz konusu mudur, eğer söz konusuysa bunun oluru nedir?
sevgi dolu günler dilerim teşekkürler.
0
evet, mümkün olabilir. hatta böyle de bir hikaye vardı kuşlarla ilgili. çocuk elindeki şekerli bisküvileri kuşları beslemek için atıyodu, sonra kuşlar şekerli bisküviye alışıp başka birşey yiyemeyince aç kalıp, Allah (c.c.) canlarını alıyordu.
0
öncesinde açlıktan ölmüyorlarsa yanı etrafta bi şekilde çöpten besleniyorsa, arkadaşına katılıyorum. sokakta kedi besleyenler düzenli aralıklarla mama, su koyarlar. eğer sen mesela 3 ay besleyebilceksen, ve de etrafta başka besleyen birileri yoksa kışa doğru mamasız kalacaklar. özellikle yavrular, yemek bulma yetileri gelişmeden yiyecek bulmakta iyice zorlanacaklar. şahsen sürekli ilgilenemeyeceksem mama bırakmıyorum ama zaten bizim mahallede her yerde mama vardır. hasta, yaralı ya da çok çelimsiz olduklarında besleme ya da baytar bakımı gibi kısmıyla ilgileniyorum.
aklıma bi de şey geldi, komşularla muhabbetiniz varsa her daireden mama bittikçe para toplayıp önce kısırlaştırıp tabii düzenli olarak besleyebilirsiniz. üremezler de.
aklıma bi de şey geldi, komşularla muhabbetiniz varsa her daireden mama bittikçe para toplayıp önce kısırlaştırıp tabii düzenli olarak besleyebilirsiniz. üremezler de.
0
öyle mikemmel bi ortam yok burada maalesef, hala taşla kedi kovalayan çocukların kulağını çekmeye mesai harcıyorum. peki iyi madem öyle aç kalsın ibneler. en güzeli bu demek. hayat tuhaf.
0
şayet evde yemek pişiyorsa onlar nispeten düzenli atık. yemek artıklarını verebilirsin. arada sütün içine su katıp besleyebilirsin. bu şekilde olursa mamadan daha kolay süreklilik kazanabilir besleme olayı.
0
kediler normal şartlarda avlanarak beslenirler. sürekli bir yiyecek arayışı içindediler. birileri tarafından beslenmeye alışınca tembellik edip avlanmıyorlar bu da yeteneklerini köreltiyor. Tamam ben burdayım bunların yedi sülalesini doyururum dersen devam et ama hiç değilse whiskas yerine evden artan yemekleri vermen daha iyi olur bence.
Diyorum da kendime bile geçmiyo lafım.
Diyorum da kendime bile geçmiyo lafım.
0
şu dakkadan sonra sikimde diiller doğrusu. mına koyim insanın içinden geldiği gibi iyi bi şey bile yapamadığı dünyanın. kaburgalarının sayılması daha iyi bişiyse zaten bana whiskas bile değil direkt bok yemek düşüyo.
0
arka bahcemde benim de yaptigim biseydi. 8-10 ay yaptim bunu sonra dusundum aslinda kotuluk ediyorum kedilere diye sonra bi kac ay biraktim sonra yine yaptim yine biraktim... su anda oturdugum yerde bahce yok. ama sakin kafayla bakinca sanirim sorun su: "populasyon dengesi". yani ortamda sinirli yemek varken ortamda x tane kedi var diyelim ve kendilerini idare ediyorlar bir sekilde. yemek+su vermeye baslayinca kedi sayilari artacak: x+t olacak diyelim. eger yemek miktarini arttirmazsan sonra bu yemek icin rekabet baslayacak ve sonunda populasyon x+k (t>k) gibi bir degerde sabitlenecek. sonra yemek vermeyi birakirsan deger x-m olabilir fakat eski sartlara gore yeniden x'de sabitlenir.
ekolojik yorumu bu heralde. biyoloji bilen varsa duzeltsin beni.
not: allah belami versin su sirin hayvanlara x y falan dedim.
ekolojik yorumu bu heralde. biyoloji bilen varsa duzeltsin beni.
not: allah belami versin su sirin hayvanlara x y falan dedim.
0
valla marketlerde goody diye bir marka var. ucuz fiyatlı dandikte olsa mama mamadır mantıklı bişiy. bundan bolca alıp arada aklına estikçe dağıt derim ben. hem maddi olarak zorlamaz öyle royal canin, proplan gibi.
0
Abi bırak ekoloji, zooloji, botanik bilmemne bence, sen kendini iyi hissediyor musun, iyilik yapmış hissediyor musun ona bak. Adamcağızların karınları doyuyor işte, daha ne. Ayrıca Whiskasa o kadar para dökme, böyle açık mama diye bir olay var kilosu 3-5 milyon, git onlardan al bir 10 kilo, seneye kadar yeter. Kışın da verirsin hem, o ibnenin dediği de olmaz.
0
ne farkeder. siz içinizden geleni yapmışsınız. iki gün üç gün adam gibi yemek yemiş kedişler, çok mu? vardır öyle her mahallede üzerine vazife olmayan her işe yorum yapan densizler. aldırmayınız. yalnız whiskas pahallı. o kadar kediyi beslemek de kolay değil. bir süre sonra elinize geçen o paradan da olmamanız için daha ucuz, kiloluk mamalardan almanızı tavsiye ederim.
0
o kedilerin bi kısmısı parazitlerden bi kısmısı da gençlik hastalığından ölecekler zaten yakın zamanda. dolayısıyla azcık keyf yapmalarında bi sakınca yok bence hiç...
hem ayrıca, bizim ewde beslediğimiz sevgili kediciklerimiz ota boka burun kıvırsa da her ne kadar, aç kaldıkları anda çöpten yemek devşirme ve de avlanıp keyfine bakma alışkanlıkları geri gelir onların, merak etme...
mahallenin kedileri adına, ziyafet için teşekkürler...
hem ayrıca, bizim ewde beslediğimiz sevgili kediciklerimiz ota boka burun kıvırsa da her ne kadar, aç kaldıkları anda çöpten yemek devşirme ve de avlanıp keyfine bakma alışkanlıkları geri gelir onların, merak etme...
mahallenin kedileri adına, ziyafet için teşekkürler...
0
forum tadına kaçcak ama yazmak istedim. şimdi kaygı duyanların açısından yaklaşırsam şunları yinelemeye ihtiyaç duydum. 3, 5 gün beslemeyle bi şey olmaz, evet kediler sefa sürer. bizim anlatmaya çalıştığımız özellikle yavruların uzun süre bu şekilde beslenip, sonra ööle cascavalak hele de kışın karın altında kalmaları. evdeki kedisi kaçmış ve bir kaç ay sonra bulunmuş kedisi olanlar ne demek istediğimi bilir. bir de bu işin kesin, net doğrusu yok. önemli olan en ihtiyaç duydukları anda elinden geleni, yapmak istediğin ya da yapabileceğin kadarını yapmak evet.
a) kediler çatlayıncaya kadar en kaliteli mamadan ziyafet çekmek
b) ucuz mamayla tıka basa doyuncaya kadar beslemek
c) parayı kediler fonu için ayırıp, arada mamayla beslemek
d) ucuz mamayı şimdi vermeyip yemek bulmalarının çok zor olduğu günlere saklamak
e) arada süt alıp, içine ekmek doğrayarak çok daha uzun süre yemek bulmalarını sağlamak
vs vs gibi zibilyon tane şey yapmak mümkün. en doğrusu senin istediğindir ve herkes kendininkini yaşar. hepimizin haklılık payı ve doğruluğu var, o nedenle de kimsenin atıp tuttuğunu düşünmüyorum. reklam faslına girmesin diye fazla yazmıcam ama şahsen acil, önemli durumlar dışında kafalarını sevip yürüyorum, orda ona yemek vermek nazarımda bir söz vermek gibi. bir dahaki rastlamamdaki tüm hayvanlara yemek vermekle yükümlü kılar bu beni. haa bu benim manyakça yaklaşımım. tabii herkes bi parça her gördüğü sokak hayvanına yemek verse hiç birisi aç kalmaz aslında.. neyse herkes kendindekini yaşıyor, yaşayabildiği kadarını da yaşatıyor. neyse gittim bu başlıktan.
a) kediler çatlayıncaya kadar en kaliteli mamadan ziyafet çekmek
b) ucuz mamayla tıka basa doyuncaya kadar beslemek
c) parayı kediler fonu için ayırıp, arada mamayla beslemek
d) ucuz mamayı şimdi vermeyip yemek bulmalarının çok zor olduğu günlere saklamak
e) arada süt alıp, içine ekmek doğrayarak çok daha uzun süre yemek bulmalarını sağlamak
vs vs gibi zibilyon tane şey yapmak mümkün. en doğrusu senin istediğindir ve herkes kendininkini yaşar. hepimizin haklılık payı ve doğruluğu var, o nedenle de kimsenin atıp tuttuğunu düşünmüyorum. reklam faslına girmesin diye fazla yazmıcam ama şahsen acil, önemli durumlar dışında kafalarını sevip yürüyorum, orda ona yemek vermek nazarımda bir söz vermek gibi. bir dahaki rastlamamdaki tüm hayvanlara yemek vermekle yükümlü kılar bu beni. haa bu benim manyakça yaklaşımım. tabii herkes bi parça her gördüğü sokak hayvanına yemek verse hiç birisi aç kalmaz aslında.. neyse herkes kendindekini yaşıyor, yaşayabildiği kadarını da yaşatıyor. neyse gittim bu başlıktan.
0
pyro'nun bu konularda birçoğumuzdan bilgili ve ilgili olduğunu bildiğimden direkt kesildim konudan zira epey hardcore girdi yukarıda okunabileceği üzere. her ne kadar lavuk için "arkadaşın" dediyse de ben konunun özünü kavradığını düşündüm. kendimi kötü bir şey yapıyormuş gibi hissettim. ikinci cevabında ise biraz tersine bir rüzgar estirmiş doğrusu. bu yüzden kafamın karışıklığında bir değişiklik olmadı.
0
en önemlisi temiz su. bi çok kedi temiz su bulamadıgı için cok zorluk cekiyor sokakta o yuzden mama verme her gun bi kac kap temiz su koy. evin muslugundan da olur illa şişe su olcak diye bişey yok. düşününce yemek vermek değil su vermek daha onemli. bakkala gidip alamayacaklarına gore hayvanların su bulma sansı cok az. ozellikle de yaz mevsiminde.
0
jay kay
bunlarin omru nekadardir? dun evin bi odasinda cok buyuk bi tane gordum ellemedim, kapadim kapiyi hemen. bugun yok. olmusmudur acaba beslicem
bunlarin omru nekadardir? dun evin bi odasinda cok buyuk bi tane gordum ellemedim, kapadim kapiyi hemen. bugun yok. olmusmudur acaba beslicem
0
Çirkinse güve kelebeğidir, özellikle elinizin ayası civarı büyüklüğüne olanları eve yuva yapar herşeyinizi yir. Evden çıkartmanız hayrınıza olur. Beslemenize gerek yok o zaten yastık yorgan bok püsür herşeyi yir. bi de pötö pötö diye uçar tırstırır.
0
onlar kelebek değil güve, elbiselerinizi yiyen böcükler...
tüm elbiselerinizi yemeden naftalinleyiniz eşyalarınızı...
tüm elbiselerinizi yemeden naftalinleyiniz eşyalarınızı...
0
bitane mutfakta gordum okadar ciddi biseymi bu olur arada evlerde ya olmazmi. buyuklugude bi 3-4 santim vardi heralde. nasil cikarcam onu evden bulamiyorumki, bide bunun bu buyuk kelebek hali biseyi yemez , olur gibi geliyo
0
ciddi bişey mi derken şöyle anlatayım. bir tane girer, kendine mevzi seçer. bu mevzi genelde loş dolap içi olmadı koltuk altı, çekyat içi falandır. bi de utanmaz orda ürer bi şekil. sonra bütün eşyalarınızda parmak ucu buyuklugunde delik olur. ha ayrıva yuvasını yanlıslıkla bulursanız koltugu açar camaz kelebek vadisi mode on olur. oraya buraya naftalin asınız, o böcüğü derhal surette atak bi aksiyonla mendiilee falan avuclayıp dogaya salınız. öldürmeyın ama yazık :(
0
bi girince bi daha çıkmıyorlar kolay kolay maalesef. ama pek bir zararları yok perde falan yemelerinden başka.
genellikle evin en sıcak yerinde oluyorlar kış mevsiminde de genellikle tavanda oluyorlar yüksekler sıcak olduğundan heralde. ara sıra kafayı kaldırıp tavanda her şey yolunda mı diye bakmakta fayda var.
bi tarafa kozaya yatıyorlar sonra yeniden çıkıyorlar. evde ağzı gıda bırakmayın hemen çoğalırlar.
genellikle evin en sıcak yerinde oluyorlar kış mevsiminde de genellikle tavanda oluyorlar yüksekler sıcak olduğundan heralde. ara sıra kafayı kaldırıp tavanda her şey yolunda mı diye bakmakta fayda var.
bi tarafa kozaya yatıyorlar sonra yeniden çıkıyorlar. evde ağzı gıda bırakmayın hemen çoğalırlar.
0
kozaları iğrenç oluyor evet. ben taşınırken buldum. ahşap bir askının üzerine koza yapmış ama, sanki kemik. sanki sümüklüböcek sırtı. böyle büklüm büklüm kıvrım kıvrım. sonra refleksle elimden attım askıyı da, içinden toz gibi, kum gibi yumurta döküldü aşağıya (huylanıp 2 gün kaşındığımı da yazayım mı?)
yani: aman kökünü kurutun.
yani: aman kökünü kurutun.
0
Ben dün odama giren güvenin üstüne kedimi yolladım. Işığı kapattım, monitörü açık bıraktım, güve monitör ışığına gelince kedi yakaladı. Kediniz varsa ömürleri 2dk. Yoksa da yakalamak için iyi bir taktik, ışığı kapatınca oldukları yere siniyorlar veya ışığa doğru geliyorlar.
0
dirk pitt
ps3 ü yurtdışından getirtmeyi düşünüyorum ama sony türkiye hangi ülkeleri/bölgeleri kapsıyor bilmem lazım?
ps3 ü yurtdışından getirtmeyi düşünüyorum ama sony türkiye hangi ülkeleri/bölgeleri kapsıyor bilmem lazım?
0
Kesin olarak emin olmamakla beraber, Sony Türkiye sadece ülke içinden satın alınanlara destek veriyor. Maalesef...
0
türkiyedeki garantiler o ürünün türkiye distiribitörünce sağlanır. yani sizin onlardan aldığınız üründen ettikleri karla finanse ederler servislerini. bir arıza durumunda aldığınız ülkeye postayla göndermeniz gerekir ki bu da burada tamirle aynı fiyata belki de daha pahalıya gelir. pek sanmıyorum ama sonyde bunların dışında uluslararası bir garanti anlaşması falan varsa durum değişir tabi
0
alırken sorman lazım uluslararası garantisi var mı diye. vaioların var mesela diye biliyorum.
0
kuty
bugün öğle saatlerinde bir fotoğrafçıya gittim. fotoğrafçı 30 a yakın resmimi çekti bunlardan bir kaçtanesini beğenip çıkarttırdım. bir de fotoğrafçının çektiği fotoğraflarımı arşivine koymamasını rica ettim. fotoğrafçı laubali bir şekilde arşivinden silmeyeceğini söyledi bana fotoğrafları. biz kaza
bugün öğle saatlerinde bir fotoğrafçıya gittim. fotoğrafçı 30 a yakın resmimi çekti bunlardan bir kaçtanesini beğenip çıkarttırdım. bir de fotoğrafçının çektiği fotoğraflarımı arşivine koymamasını rica ettim. fotoğrafçı laubali bir şekilde arşivinden silmeyeceğini söyledi bana fotoğrafları. biz kazandığımızın yarısını arşivlerden kazanıyoruz falan dedi. yahu ben bu şehire bir daha gelmeyeceğim ömür billah dediysem de dinlemedi beni. silmedi arşivinden fotoğrafları. benim resimlerim adamda ömür boyu duracak. ama ben istemiyorum. gelene gidene son çektiği fotoğrafları gösterip bak bizim dükkan ne güzel fotoğraflar çekiyor diye gösteriyor bir de hıyar herif. ben sevmem böyle şeyleri. burası küçğk yer hemen tanınıyorsun. yok mudur bu ayıyı şikayet edebileceğim bir yer.
edit: özür diliyorum fakat hakkaten ayı. ayı - insan arası geçiş formu. o laubali tavırlar. senli benli konuşmalar falan.
edit: özür diliyorum fakat hakkaten ayı. ayı - insan arası geçiş formu. o laubali tavırlar. senli benli konuşmalar falan.
0
edit: aklıma süper bi fikir geldi, siz de çaktırmadan en salak haliyle onu çekin. siz silmezseniz ben de silmem hatta internette adınıza bu fotoğrafla profiller açarım diyin. kısasa kısas olsun.
şikayet için aklıma ilk olarak bağlı bulunduğu meslek odası geldi. fakat hiçbir zaman tam olarak emin de olamazsınız gerçekten silip, silmediğine.
bunu da sizden izinsiz vitrinin camekanında filan kullanırsa bunun için de dava açabilirsiniz gibi geliyor. fakat o şehirde yaşamıyorsanız denk gelme ihtimaliniz de zor gibi.
şikayet için aklıma ilk olarak bağlı bulunduğu meslek odası geldi. fakat hiçbir zaman tam olarak emin de olamazsınız gerçekten silip, silmediğine.
bunu da sizden izinsiz vitrinin camekanında filan kullanırsa bunun için de dava açabilirsiniz gibi geliyor. fakat o şehirde yaşamıyorsanız denk gelme ihtimaliniz de zor gibi.
0
bir de adam istersem vitrinin camına koyarım falan diyor. kundaklarım allah çarpsın. (son derece ciddi ve sıyırmış smiley)
o zaman niye çektirdin birader denilebilir. haklı da olunur. ben nefret ederim fotoğraf çektirmekten. en yakın arkadaşımın bile çekmesine izin vermem çoğu zaman (hastalık mıdır nedir) ama annem çok ısrar etti mezuniyet fotoğrafıydı.
o zaman niye çektirdin birader denilebilir. haklı da olunur. ben nefret ederim fotoğraf çektirmekten. en yakın arkadaşımın bile çekmesine izin vermem çoğu zaman (hastalık mıdır nedir) ama annem çok ısrar etti mezuniyet fotoğrafıydı.
0
fotoğrafı silmek zorunda. sizden izin almadan saklı tutamaz. ama mutemelen şaka yapıyordur. siler yani. siz böyle davrandıkça kıllığına silmem, etmem diyor olabilir. boşverin sallayın gitsin hıyarı.
0
@leontes: valla silmem dedi kalktı gitti. yerine başka bir hıyar geldi. o da silmem dedi. şaka yaptığını hiç sanmıyorum. ama siz fotoğrafı silmek zorunda diyorsanız. bir şeyler yapmam lazım. avukatla polisle falan mı gideyim sildiğini görmek için ne yapmam gerekiyor?
0
Tüketici Hakları Derneği'ne (dernek miydi bu?) şikayet edin derim. Ne de olsa fotoğrafçıları da kapsar. Adamın elinde fotoğraflarınızın kullanım iznini devrettiğiniz bi sözleşme v.s. olmadığından bi hak da iddia edemez.
0
bilgisayarımda fotoğraflı cv hazırlamak için çektirdiğim fotoğrafların birini flash belleğe atmasını rica ettiğimde sanki annesine hakaret edilmişcesine itiraz eden versiyonu vardır bi de.
0
çok basit yaw. ciddi bir tavır takınıp "eğer silmezseniz polisi aramak zorunda kalıcam,özel sebeplerim var" deyip cep telefonunuzu çıkarttığınızda,daha kulağınıza götürmeden siler. ahan da buraya yazdım...
silmezse adımı verin :D
silmezse adımı verin :D
0
bence de silmez o salak. porno arsivi mi yapiyor o oyle, ne terbiyesizmis. ozel haklar ile ilgili bir yasayi cigniyor olsa gerek. basliginiza hukukcular baksin derseniz size daha kolay yardimci olabilirler kanimca.
0
benim işim de müşterilerden bu tarz materyaller toplamayı içeriyor. fotoğrafçı deilim ama :P yani biz izin belgesi imzalatıyoruz, böyle görsel materyaller toplanırken fotoğrafı yani öyle kafana göre bilgisayarında tutamazsın. müşteri senden 8 adet vesikalık ister verirsin gider. silmek zorunda. yani avukat değilim ama böyle olduğu kulaktan dolma duyduğumuz için kendimizi koruyoruz. hele camekana asmak demek buna inanamam yani senin iznin yoksa insan haklarına aykırı bir durum. ama bu adamlar %99 sana takılıyorlar, üstüne gidersen şakanın boyutu değişebilir. yani sırf herif bilgisayardan silsin die mahkemelerdemi koşturacaksın, sapıksa zaten telefona, cd ye, usb ye bir yere kaydeder. yani salla hocam bunu unut yani
0
@leontes: bu daha çok koyuyor ama. adam silmeyecğim diyor ve sen bir şey yapamıyorsun. halbuki ben istiyorsam silmek zorunda. daha sonra isterim falan diye düşünüyorsa da ben aptal değilim istemem diyorsam istemem. ne yani sonradan pişman olup "abi seni dinlemeliydim köpek gibi pişmanım keşke sildirmeseydim" diyip ağlıcak mıyım. unutmam zor. eğee bu iş istediğim gibi olmazsa hakikaten kendime saygımı yitiricem.
0
@leontes: dövsem gıcıklığına internete yayacak belki de. dövmek bir sonraki aşamada işe yarayabilir ama. tartışmada diretirsem zeten kavga da çıkar.
asıl merak ettiğim nokta şu: kanun/yönetmelik/yönerge bu konuda ne diyor. yani adama gösterip bak kardeşim suç işliyorsun diyebileceğim bir şey.
asıl merak ettiğim nokta şu: kanun/yönetmelik/yönerge bu konuda ne diyor. yani adama gösterip bak kardeşim suç işliyorsun diyebileceğim bir şey.
0
silmiş görünse de geri getirmenin yolu var. bu saatten sonra sildiğinden emin olmak da kolay değil. kopyasını almıştır bile belki bir yerlere. dikkat çekici derecede güzel bir arkadaşım resimlerini fotoğrafçının bilumum şubelerinin vitrinlerinde görüp dava açmış, sorarım ne oldu davanın sonucu diye.
0
1- flashdiske sağlam bir trojanla entegre olmuş dijital fotoğraf atılır. baskıya götürülür. akabinde bilgisayara sızılır. trojanla uğraşamam derseniz virüs atın, format atsın.
2- o şehirde yaşamayan arkadaşlar ara ara gönderilip 20şer vesikalık çektirtilir. gidip alınmaz. fotoğrafçıya girer hesap.
pislikten başka yapılacak birşey yok. Hukuki yöntemler sonuç verse de asla gerçekten sildiğini bilemezsiniz.
2- o şehirde yaşamayan arkadaşlar ara ara gönderilip 20şer vesikalık çektirtilir. gidip alınmaz. fotoğrafçıya girer hesap.
pislikten başka yapılacak birşey yok. Hukuki yöntemler sonuç verse de asla gerçekten sildiğini bilemezsiniz.
0
Hukuki yöntemi benimseyecekseniz yapacağınız ilk iş noterden ihtarname göndermek. 3 gün içinde silinmezse hakkınızda hukuki işlem yapılacaktır, kişilik haklarının ihlalinden dolayı müdahalenin men'i ve manevi tazminat davası açılacaktır vs. demek. büyük ihtimalle riski almayıp silecektir.
tüketici heyeti de başarılı bir çözüm, tüketici mahkemesinin harç almıyor olması ve nispeten hızlı bir sonuca ulaşılması artıları.
onun dışında doğal olarak sulh hukuk mahkemesine başvurarak ihtiyati tedbir istenebilir. kişilik haklarına müdahale gibi durumlarda hemen karar çıkar, bu da fotoğrafçıyı yeterince korkutur. ama korkutmazsa 10 gün içinde tazminat ve müdahalenin meni davalarının açılması gerekir ki, o da iyi bir harç ödemek anlamına gelir. (dava kazanılınca masraflar karşı taraftan geri alınabilir)
tüketici heyeti de başarılı bir çözüm, tüketici mahkemesinin harç almıyor olması ve nispeten hızlı bir sonuca ulaşılması artıları.
onun dışında doğal olarak sulh hukuk mahkemesine başvurarak ihtiyati tedbir istenebilir. kişilik haklarına müdahale gibi durumlarda hemen karar çıkar, bu da fotoğrafçıyı yeterince korkutur. ama korkutmazsa 10 gün içinde tazminat ve müdahalenin meni davalarının açılması gerekir ki, o da iyi bir harç ödemek anlamına gelir. (dava kazanılınca masraflar karşı taraftan geri alınabilir)
0
vitrine koyana kadar bekleyin sonra indirin camı çerçeveyi. sildiremezsiniz ki 40 yere yedekleniyor dosyalar onlar artık server falan bulunduruyor.
0
o fotoğrafları çoktan arşivlemiş ve bilgisayarı dışında da bazı platformlara kaydetmiştir söylediğiniz kadar ayı ise. maalesef geçmiş olsun. zira savcılık emriyle dükkanına ekipler gelip bilgisayarının hard disklerini ve foto makinalarının sandisklerini sokup goturseler de, o herif mutlaka bir cd ya da flash disk'e kaydetmiştir. tabi söylediğiniz kadar ayı ise.:)
0
calendil, açık nokta bırakmamış.
fotoğrafçıya gidip resimleri tekrar silmesini söyleyin, silmezlerse mahkemeye başvurup bir heyetle geleceğinizi, mahkemenin inceleme için bilgisayara el koyacağını, sırf bu nedenle işlerinin aksayacağını, aynı zamanda tüketici heyetinede başvuracağınızı söyleyin. eğer biraz inandırıcı olursanız muhtemelen, "tamam silerim" ve/veya "tamam sildim" diyecektir.
ama silip silmediğinden emin olamazsınız. tüm bunları yaptıktan sonra kavgaydı, dövüştü bir şekilde biraz daha çemkirirsiniz olmazsa, iyice caydırıcı olur.
ayrıca, bu fotoğrafçının sizin fotoğraflarınızı arşivde tutma amacı nedir? kaldı ki, siz de bunu çözememişsiniz ama ben güzel olduğunuzdan şüpheleniyorum, haklı mıyım ? ? ?
(ne güzel süper duyarlı bir şekilde yaklaşmıştım cevaba, finali kötü oldu)
fotoğrafçıya gidip resimleri tekrar silmesini söyleyin, silmezlerse mahkemeye başvurup bir heyetle geleceğinizi, mahkemenin inceleme için bilgisayara el koyacağını, sırf bu nedenle işlerinin aksayacağını, aynı zamanda tüketici heyetinede başvuracağınızı söyleyin. eğer biraz inandırıcı olursanız muhtemelen, "tamam silerim" ve/veya "tamam sildim" diyecektir.
ama silip silmediğinden emin olamazsınız. tüm bunları yaptıktan sonra kavgaydı, dövüştü bir şekilde biraz daha çemkirirsiniz olmazsa, iyice caydırıcı olur.
ayrıca, bu fotoğrafçının sizin fotoğraflarınızı arşivde tutma amacı nedir? kaldı ki, siz de bunu çözememişsiniz ama ben güzel olduğunuzdan şüpheleniyorum, haklı mıyım ? ? ?
(ne güzel süper duyarlı bir şekilde yaklaşmıştım cevaba, finali kötü oldu)
0
cinematography
şimdi canlarım, eski moda standart osyedi ekren bir tv var benim sevdiceğin tutturdu illa djturk! bağlatıcam diye ama bu tv'de scart girişi olmadığından digiturk'teki arkadaşlar "biz isterseniz size bir modül ile scart girişini antene aktarabiliriz ama bu alet 35 ytl" demişler...bu olaylardan pek an
şimdi canlarım,
eski moda standart osyedi ekren bir tv var benim sevdiceğin tutturdu illa djturk! bağlatıcam diye ama bu tv'de scart girişi olmadığından digiturk'teki arkadaşlar "biz isterseniz size bir modül ile scart girişini antene aktarabiliriz ama bu alet 35 ytl" demişler...
bu olaylardan pek anlamadığım ve sözlükte illa ki bilen birileri vardır diye düşünmemden mütevellit sorum şu ki:
- bu aletin tam adı sanı nedir? işte scart girişi olmayan bir tv'ye scart ile bir giriş yaratılacak ki digiturk yayını izlenebilsin.
- bu aletin fiyatı nedir ve nerelerden satın alırım/bulurum? digiturk'teki elemanlara bağlatsamıydık ki? çok mu zordur alması/takması?
öyleyken böyle işte...kalın sağlıcakla!
eski moda standart osyedi ekren bir tv var benim sevdiceğin tutturdu illa djturk! bağlatıcam diye ama bu tv'de scart girişi olmadığından digiturk'teki arkadaşlar "biz isterseniz size bir modül ile scart girişini antene aktarabiliriz ama bu alet 35 ytl" demişler...
bu olaylardan pek anlamadığım ve sözlükte illa ki bilen birileri vardır diye düşünmemden mütevellit sorum şu ki:
- bu aletin tam adı sanı nedir? işte scart girişi olmayan bir tv'ye scart ile bir giriş yaratılacak ki digiturk yayını izlenebilsin.
- bu aletin fiyatı nedir ve nerelerden satın alırım/bulurum? digiturk'teki elemanlara bağlatsamıydık ki? çok mu zordur alması/takması?
öyleyken böyle işte...kalın sağlıcakla!
0
rf modülatör diye geçer genelde, akıllı kutu da diyenler oluyor anadolu'da...
fiyatını bilemiyorum maalesef.
fiyatını bilemiyorum maalesef.
0
çoğu yerde akıllı kutu olarak geçer, televizyon tamircilerinde ve elektronik eşya satan yerlerde bulunur 10-15 ytl civarındadır. vcd ve uydu cihazlarının genelde rf çıkışı olur ve buna gerek kalmaz.
receiver temsili fotoğraf (üzerindeki yazıyı ciddiye almayın)
img67.imageshack.us
receiver temsili fotoğraf (üzerindeki yazıyı ciddiye almayın)
img67.imageshack.us
0
desdinova
Işık yokken yaya geçidi olan yerde yol hakkı yayanın mıdır yoksa aracın mıdır? Aracınsa biz nasıl geçeceğiz?
Işık yokken yaya geçidi olan yerde yol hakkı yayanın mıdır yoksa aracın mıdır? Aracınsa biz nasıl geçeceğiz?
0
ideal sartlar altinda yayalarin gecerken buralari kullanmalari, araclarin da isik yoksa ve hayvan gibi hizli gelmiyorlarsa pasa pasa beklemeleri gibi bir olay var diye biliyorum. en azindan hollandada boyleydi.
0
Türkiye'de maalesef böyle bir sorun mevcut. Yaya geçidi olan yerlerde normalde araç yaya geçidinin önünde durur ve yolcuların geçmesini bekler. Ancak, Türkiye'de böyle bir bilinç yok. Yurtdışına çıkıldığında ilk olarak fark edilen şeylerden biri de genelde bu oluyormuş zaten. İnsanlar Türkiye'deki trafik kurallarıyla oradakileri karşılaştırıp "Vay be ne medeni insanlar!" diyormuş genelde.
Geçiş hakkı bunun gibi durumlarda, yayanındır. Yaya geçidi onun için vardır "bence".
Geçiş hakkı bunun gibi durumlarda, yayanındır. Yaya geçidi onun için vardır "bence".
0
teoirde yayanın olması gerek. pratikte kim "daha cesursa" şeklinde gerçekleşir ülkemizde
0
hukuki açıdan; eğer karşıdan karşıya yaya geçidinden geçerken size bir araç çarpar ise sürücü hatalı oluyor, tam 8'de 8 olmayabilir ama hatanın çoğu sürücünün oluyormuş. Ama yaya geçidi bulunmayan yerden karşıdan karşıya geçerken araç çarpar ise sürücü hatası daha az oluyormuş...
0
Öncelik yayayın ama o kadar nadir uygulanıyor ki resmen roller değişmiş. Dün okula gittim, yaya geçidine geldiğimde karşıdan karşıya geçmek isteyenlere yol verdim, yolu yarılamış amcanın bir tanesi durup eliyle "geç geç" işareti yaptı ve bana yol verdi neye uğradığımı şaşırdım.
0
turkiyede amacsiz bir sey yaya gecitleri. hani akrabalar gelir yurtdisindan ya da giden goren sotyler ya "ne medeniler cat diye duruyorlar" diye, iste aynen oyle. Almanya, Italya, Ispanya ve Yunanistan da bile(bu kadar gorebildim) son derece kati bir sekilde uygulaniyor yaya fgecidi kurallari. Isterseniz 100km ile gelen arabanin onune atin kendinizi -hos o hizla zaten gelmezler yaya gecidi gorduklerinde- mutlaka duruyorlar, hatta gecitte oyalanin hic bir sey de diyemiyorlar. Ayni sekilde turklugunuzu isiklarin oldugu bir yerde karsidan karsiya, araclar icin yesil isik yanarken sergilerseniz, o zaman da bin turlu kufur yer, herkesin bakislarini ustunuze cekersiniz.
Yurtdisindan gelmis nice arkadaslar, misafirler ulkemizde bu yaya gecidi ihlali yuzunden olumden donmustur. Adamlara soylemezseniz onceden, atlayiveriyorlar gecitlerde yola.
Yurtdisindan gelmis nice arkadaslar, misafirler ulkemizde bu yaya gecidi ihlali yuzunden olumden donmustur. Adamlara soylemezseniz onceden, atlayiveriyorlar gecitlerde yola.
0
abi kesinlikle yayanın. her sabah iki üç şoförle kavga ediyorum. geçen ciddi ciddi dayak yiyecektim. alabildiklerimin plakasını alıyorum emniyete götürdüm bi' kaç kez, tekrar şikayet gelirse aynı plakaya ceza falan dediler ama bana pek inandırıcı gelmedi. gene de inatla yaya geçitlerinde önceliği almaya çalışıyorum efendim. merhum yazar adayıyım bi' anlamda.
0
Elbette yayaların. Yukarıdaki arkadaşların dediği gibi medeniyetin kol gezdiği her ülkede yaya geçidinde araçlar yayaya yol verir. İster 1 araç olsun, ister 50 ve aynı şekilde tek bir yaya kaç arabaya karşılık gelirse gelsin. Bunu Romanyada da ben teyit etmiştim vakti zamanında. Hatta açıkça söylemek gerekirse önce kısa bir şok geçirmiş arkasından da hayran kalmıştım. Romanya der elinin tersiyle itersin,sümüğünü silmezsin değil mi? Ha Türkiyede ne işe yarar ? Hiç bir işe yaramaz. Yaaa böyle işte. Ama Başbakanımız buyuruyor ya mütemadiyen; muasır medeniyetler seviyesine çıkıyoruz. Hadi beyler o zaman bekleme yapmayın, ilerleyelim.
0
norveçte şehirden dışarda saattte 3 arabanın geçtiği bir yolda adam bizim kafileyi görünce durup beklemişti. 20 kişi laylaylom diye geçip adama nasıl ya diye bakakalmıştık.
aynı şekilde kavşaklar da filan da ışık mışık kullanmıyor adamlar zira herkes geçiş önceliği konusunu çok iyi biliyor. kimse kimsenin önüne atlamıyor. koca şehirde 1 tane göbekte ışık vardı yahu.
aynı şekilde kavşaklar da filan da ışık mışık kullanmıyor adamlar zira herkes geçiş önceliği konusunu çok iyi biliyor. kimse kimsenin önüne atlamıyor. koca şehirde 1 tane göbekte ışık vardı yahu.
0
merope
ben biraz su monitorden yayılan radyasyonu emiyo muhabbetinden, ama dahası kendilerini cok sevdigimden iş yerinde muhafaza etmek üzre bir adet çiçekli mini kaktus aldım.Şimdi ben bunla neyleyim? Ne kadar zamanda sulamalıyım? Nasıl bakmalıyım şuncagıza ki solmasa.Üstünde su anda cicekleri var, ama dü
ben biraz su monitorden yayılan radyasyonu emiyo muhabbetinden, ama dahası kendilerini cok sevdigimden iş yerinde muhafaza etmek üzre bir adet çiçekli mini kaktus aldım.
Şimdi ben bunla neyleyim? Ne kadar zamanda sulamalıyım? Nasıl bakmalıyım şuncagıza ki solmasa.
Üstünde su anda cicekleri var, ama düşer mi ki bunlar? düşse yine cıkar mı?
botanikten anlayan canlar, bu yana geliverin hele bi.
Şimdi ben bunla neyleyim? Ne kadar zamanda sulamalıyım? Nasıl bakmalıyım şuncagıza ki solmasa.
Üstünde su anda cicekleri var, ama düşer mi ki bunlar? düşse yine cıkar mı?
botanikten anlayan canlar, bu yana geliverin hele bi.
0
normal sulanması gerekir diyor ama o nasıl oluyo? bu küçücük bi saksı. avuc kadar. günde 1 cay kasıgı su yeter mi mesela?
0
yıllarca besledim ben şu 2 3 parmak kalınlığında olanlardan
suda sınırlama hiç koymadım alabildiğine veriodum toprağı hep nemli kalıyordu ve gövdesinede püskürtme uyguluodum. çeşitli sebeplerden bi süre sulayamadığım olduğunda da hiç öleni olmadı fakat biraz rengi sararıo..mazotunu da verince tekrar kendine gelio.
bırak kafasına göre takılsın benim beslediğim hiç ölmedi bu nedenlerden dolayı fakat bi kaç kez düşürdüm en sonunda da kamikaze yaptı kafası koptu attım : )
img71.imageshack.us
suda sınırlama hiç koymadım alabildiğine veriodum toprağı hep nemli kalıyordu ve gövdesinede püskürtme uyguluodum. çeşitli sebeplerden bi süre sulayamadığım olduğunda da hiç öleni olmadı fakat biraz rengi sararıo..mazotunu da verince tekrar kendine gelio.
bırak kafasına göre takılsın benim beslediğim hiç ölmedi bu nedenlerden dolayı fakat bi kaç kez düşürdüm en sonunda da kamikaze yaptı kafası koptu attım : )
img71.imageshack.us
0
nemli bir iklimdeyseniz çok sık sulamaya gerek yoktur. sizin vereceğiniz sudan çok daha fazlasını havadan nem yoluyla çeker.
0
eleman kendince "tough" olduğu için aslında çok sulamaya da az sulamaya da bana mısın demiyor. bizde çok sayıda ve cins cins kaktüs var, çocukluğumdan bu yana hiç birinin öldüğünü görmedim. yukarda bi arkadaşın dediği gibi zaman zaman az sulanırsa sararabiliyor ama suyunu verdiğinizde yine kendine geliyor. bir de güneş görsünt abiiki ama kabak gibi de sürekli güneş alacak bir yere koymamanızda fayda var yazın.. yalnız çiçeklerin düşmesi durumuna bir çözüm var mı bilemiyorum, yaz sonuna doğru çiçekler düşüyordu fakat bahar sonu geri geliyordu..
0
onu acayip sevmeye basladim =)
solursa cok üzülcüm. güneş goremiyo, yani odamın konumu nedeni ile, ama ısıklı sonucta pencereden ısık geliyor.
cövül cövül yanması gerekmicek herhalde =)
suyu da hergun bi cay kasıgı vericem bakalım bi sure. nasıl minik, nasıl kıllı seker bisey. 8 tane parmak yarısı kadar parcası var. üstünde de kavuncu çiçekleri =)
höhö öpücem ama batıyo :P
solursa cok üzülcüm. güneş goremiyo, yani odamın konumu nedeni ile, ama ısıklı sonucta pencereden ısık geliyor.
cövül cövül yanması gerekmicek herhalde =)
suyu da hergun bi cay kasıgı vericem bakalım bi sure. nasıl minik, nasıl kıllı seker bisey. 8 tane parmak yarısı kadar parcası var. üstünde de kavuncu çiçekleri =)
höhö öpücem ama batıyo :P
0
freefire
futbolcunun maçtan çıkarkene küsüratına kadar kaç km koştuğunu yazıyorlar ya, nasıl yapıyolar onu?
futbolcunun maçtan çıkarkene küsüratına kadar kaç km koştuğunu yazıyorlar ya, nasıl yapıyolar onu?
0
hiç bir fikrim yok ama bir teori,
her futbolcu için bir kişi görevlendirirler, bu kişilerin tek görevi o futbolcuları takip etmektir. saha içinde de belli işaret noktaları vardır ya da buna da gerek yok sahayı direkt o an ölçümlüyorlardır ve sonrasında bunları topluyorlardır.
her futbolcu için bir kişi görevlendirirler, bu kişilerin tek görevi o futbolcuları takip etmektir. saha içinde de belli işaret noktaları vardır ya da buna da gerek yok sahayı direkt o an ölçümlüyorlardır ve sonrasında bunları topluyorlardır.
0
ben bu koşma olayını bayaa bir araştırmıştım vakti zamanında. hatta bir ara burada soracaktım fakat google'da bişeyler bulmuştum o bilgi yeterli gelmişti. yanlış hatırlamıyorsam sensörler var işin içinde. yeni gelişen bir teknolojiymiş bu. futbolcunun iki sensör arasından geçiş süresi hesaplanıyor falan, yatay koşuşlar da integral hesabındaki "c" sayısı gibi düşünülüyor. aramaya feci üşendim şimdi. arama yapmak için distance covered keywordlerini ara.
gerçi ilgili başlıkta bu teknoloji (tracab image tracing system) ile ilgili link verilmiş, orada yazıyor detaylarıyla.
gerçi ilgili başlıkta bu teknoloji (tracab image tracing system) ile ilgili link verilmiş, orada yazıyor detaylarıyla.
0
her futbolcuya odakli bir kamera var .. evet.. bu kamera futbolcunun görüntüsü almıyor fakat kaç km koşmuş, sahanın nerelerinde koşmuş, en çok nerelere basmış, kendisine bağlı bilgisayara veri gönderiyor. bize de sadece kaç km koştuğunu söylüyorlar. kaç şut çekmiş, kaç pas atmış, kaç kez sümkürmüş gibi istatistikleri de tutuyor sanırım. tamamem tekniksel bi durum...
bu kadar sallanır..
bu kadar sallanır..
0
babatema
-kısa zamanda kendini yetiştirebilecek-az zamanda çok iş yapabilecek (ürün bazında),-bulunduğu ortama uyum sağlayabilecek,-yeri gelince kendisiyle gölgesinde iki duble rakı atabileceğimiz, hatta kendisini meze niyetine de yiyebileceğimiz-biz olmadan da başının çaresine bakabilen, dayanıklı.-fazla na
-kısa zamanda kendini yetiştirebilecek
-az zamanda çok iş yapabilecek (ürün bazında),
-bulunduğu ortama uyum sağlayabilecek,
-yeri gelince kendisiyle gölgesinde iki duble rakı atabileceğimiz, hatta kendisini meze niyetine de yiyebileceğimiz
-biz olmadan da başının çaresine bakabilen, dayanıklı.
-fazla nazlı olmayan, emeklerimizin karşılığını kısa sürede verebilecek...
yetiştirilmek üzere, yukarıdaki özellikleri bünyesinde barındıran saksı bitkileri aranmaktadır.
not: su ve gübre tatminkardır
-az zamanda çok iş yapabilecek (ürün bazında),
-bulunduğu ortama uyum sağlayabilecek,
-yeri gelince kendisiyle gölgesinde iki duble rakı atabileceğimiz, hatta kendisini meze niyetine de yiyebileceğimiz
-biz olmadan da başının çaresine bakabilen, dayanıklı.
-fazla nazlı olmayan, emeklerimizin karşılığını kısa sürede verebilecek...
yetiştirilmek üzere, yukarıdaki özellikleri bünyesinde barındıran saksı bitkileri aranmaktadır.
not: su ve gübre tatminkardır
0
hem gölgesine yatayım, hem kendisini yiyeyim, hem de kısa sürede gelişsin şeklinde bir şey mümkün değil. ama tanıma an çok yaklaşan şey üzümdür efendim. asma diker çardağın tepesine uzatırsınız. ilkbaharda yapraklarıyla dolma sarar, sonbaharda üzümünü yersiniz. gölgesinde de güzelce yatarsınız.
haa 1-2 ay içinde yenir kıvama gelsin derseniz onun gölgesinde yatılmaz ama tere, roka, maydanoz falan ekebilirsiniz. rakıya meze olur. çok dayanıklı değildir ama koparır koparır yersiniz. biraz zahmetli ama domates biber de ekebilirsiniz (mevsimi geçti domates biberin. artık ekmeyin. çiçekleri sıcaktan kavruluyorlar).
haa 1-2 ay içinde yenir kıvama gelsin derseniz onun gölgesinde yatılmaz ama tere, roka, maydanoz falan ekebilirsiniz. rakıya meze olur. çok dayanıklı değildir ama koparır koparır yersiniz. biraz zahmetli ama domates biber de ekebilirsiniz (mevsimi geçti domates biberin. artık ekmeyin. çiçekleri sıcaktan kavruluyorlar).
0
@kibritsuyu, asma iyi fikirmiş gerçekten. sadece mezeyi değil rakıyı bile yaparız üzümünden. evet ben de farkettim bulunmayacak özellikler istemişim (yazdığım formattan olsa gerek) o zaman, gölgesinde değilse bile, en azından yeşilliğinde diyelim.
domates iyi olurdu ama pek yenecek kıvama gelmiyor saksıdakiler gelse hemen ekerim. başka bir alternatif bulamazsam dediğin gibi biber ekmeyi düşünüyorum.
domates iyi olurdu ama pek yenecek kıvama gelmiyor saksıdakiler gelse hemen ekerim. başka bir alternatif bulamazsam dediğin gibi biber ekmeyi düşünüyorum.
0
biber iyidir. hem fide olarak alındığı için çabuk yetişir.
fasülye olabilir mesela 40 günlük er fasülyeler var dikiyosun 40 gün içinde mahsul veriyor. turşusu da iyi olur.
fasülye olabilir mesela 40 günlük er fasülyeler var dikiyosun 40 gün içinde mahsul veriyor. turşusu da iyi olur.
0
nane. tazesi cabuk bozulur ama iste saksidan kopara kopara tazesini kullanabilirsin. kurutarak baharat tadinda takilirsin. tazesi her bir seyde kullanilir. caya koy, salatasini yap, limonataya boca et. denemedim ama bence pisse bile guzel olur :) hem arsizdir cabuk buyur vs vs.
0
insanimsi
öncelikle şu önümüzdeki 1 hafta boyunca doktora gitme gibi bir olasılığım olmadığını belirterekten durumu anlatıyorum:aşağı yukarı üç yıl önce de aynı yerden (tam iki bacağımın birleştiği yerden sol kalçama doğru 4-5 santimlik alan) başlamıştı böyle bir şey(?) yalnız o zamanlar sanki yumuşak bir lim
öncelikle şu önümüzdeki 1 hafta boyunca doktora gitme gibi bir olasılığım olmadığını belirterekten durumu anlatıyorum:
aşağı yukarı üç yıl önce de aynı yerden (tam iki bacağımın birleştiği yerden sol kalçama doğru 4-5 santimlik alan) başlamıştı böyle bir şey(?) yalnız o zamanlar sanki yumuşak bir limon'un üzerine oturmuşum gibi hissederdim. acı falan yoktu yani. zaten bir-iki hafta sonra kendiliğinden iyice küçülmüş (ya da içeri içeri kaçmış) ve o bölgeyi yoklamadan hissedemediğim bir hale gelmişti.
bir hafta kadar önce yeniden kendini gösterdi. gene geçer gider dedim ama hem büyüdü hem de sertleşti bu meret. acı ve ağrı duymadan ne yürüyebiliyorum ne de oturup kalkabiliyorum, uyumak bile işkence oldu.
nedir? ne değildir? nedendir? ne yapmak lazımdır? nasıl yapmak lazımdır?
aşağı yukarı üç yıl önce de aynı yerden (tam iki bacağımın birleştiği yerden sol kalçama doğru 4-5 santimlik alan) başlamıştı böyle bir şey(?) yalnız o zamanlar sanki yumuşak bir limon'un üzerine oturmuşum gibi hissederdim. acı falan yoktu yani. zaten bir-iki hafta sonra kendiliğinden iyice küçülmüş (ya da içeri içeri kaçmış) ve o bölgeyi yoklamadan hissedemediğim bir hale gelmişti.
bir hafta kadar önce yeniden kendini gösterdi. gene geçer gider dedim ama hem büyüdü hem de sertleşti bu meret. acı ve ağrı duymadan ne yürüyebiliyorum ne de oturup kalkabiliyorum, uyumak bile işkence oldu.
nedir? ne değildir? nedendir? ne yapmak lazımdır? nasıl yapmak lazımdır?
0
Buradan bir tavsiye almak yerine, en kısa zamanda doktora gitmeniz gerekir bence. Uzun süreli tekrar etmiş bir şey. Muhtemelen yağ bezesi falandır diyeceğim ama, ağrı yapması yağ bezesi olma ihtimalini azaltıyor gibi. Yağ bezeleri genelde ağrı yapmıyor bildiğim kadarıyla.
En kısa zamanda doktora gidin bence.
** Bu mesajı hiçbir tıp bilgim olmadan yazdım. **
En kısa zamanda doktora gidin bence.
** Bu mesajı hiçbir tıp bilgim olmadan yazdım. **
0
ee sakın oynama ben oynadım bir baş verdirdim sonra acile gidip drene ettirmek zorunda kaldım ki çeken bilir o acıyı. o tip yaralarda ağrı kesici beş para etmiyor onu da söylemiş olayım. drene etme nedir? yarayı kesip pötürt diye bastırıp uzaklaştırma işlemi. çok acır çok. oynama yani.
0
yag bezesi degildir. eger kesinlikle yanma seklinde agri varsa, bas verdiyse, ates yapiyorsa, ortasi yumusak kenarlari sertse emin ol o kisim apseden baska bisiy degildir. benim yüzümde de ayni sey oldu. bastan sivilce sandim ama suratimi sisirince dun agriya dayanamadim ve solugu hastanede aldim. doktor bir bakti, baya baya mikrop kapmissin bunu acmamiz gerekiyor dedi. lokal anesteziyle yuzumun neredeyse sol tarafini da ayni lezizlikte sisiren igrenc bakteri yuvasini cikardi. cikardiktan sonra kendimi kus gibi hissettim ne yalan soyleyeyim. uzerimden sanki buyuk bir yuk kalkti. kesinlikle bir doktora gorunmeni tavsiye ederim. cunku sen farketmeden icerideki dokulara zarar vermeye baslamistir bile. 2 gun istirahat verdi. valla is yuzunden programim cok yogun ama evdeyim su anda. bazen onemsiz gibi gordugumuz seyler insanin basina hakikaten dert acabiliyormus bunu anladim ben. o yuzden ihmal etme.
0
terp
ikeadan 3 sap bambu almistik. eve geldik bi vazoya koyduk, 1 ay falan oluyor sanirim, yapraklar cikmaya basladi. bu durumda ne yapilabilir? sarap, altin, bor elde edilir mi bu yapraklardan ya da en azindan salataya konur mu, antioksidan mi; yoksa sadece karsisina gecip bakilir mi?
ikeadan 3 sap bambu almistik. eve geldik bi vazoya koyduk, 1 ay falan oluyor sanirim, yapraklar cikmaya basladi. bu durumda ne yapilabilir? sarap, altin, bor elde edilir mi bu yapraklardan ya da en azindan salataya konur mu, antioksidan mi; yoksa sadece karsisina gecip bakilir mi?
0
te cetveli dyr
Sevgili ekşi duyuru dostları, 3 yaşında nur topu gibi Dell 510m bilgisayarım var. 3 yıl içinde hiçbir sorun vermemiştir kendisi. Ama geçenlerde (alt tarafındaki) fanın toz dolduğunu farkettim (hafiften ses bide), sallamadım. 2-3 gün sonra bilgisayar açılırken çok kastı, açılırken sorun verdi. servis
Sevgili ekşi duyuru dostları, 3 yaşında nur topu gibi Dell 510m bilgisayarım var. 3 yıl içinde hiçbir sorun vermemiştir kendisi. Ama geçenlerde (alt tarafındaki) fanın toz dolduğunu farkettim (hafiften ses bide), sallamadım. 2-3 gün sonra bilgisayar açılırken çok kastı, açılırken sorun verdi. servise götürdüm. fana iki üfletti makinayla. geçti(fanın olduğu yer pırıl pırıl). eve geldim pc nin kapağını bi açtım. olan toz ekrana gelmiş. sildim falan.. 1-2 gün geçti bu kez de hard diskden sesler gelmeye başladı. ve pc kasılmaya.. aslan gibi kükrüyor canavar..
sorum şu ki.. fanı üfleyince klavye arasından ekrana çarpan tozların bi kısmı hard diske hücum etmiş olabilir mi? pc ara sıra kitleniyor.. ben bunu söktürüp heryerini üfletsem geçer mi ki?(garanti süresi geçti..)
sorum şu ki.. fanı üfleyince klavye arasından ekrana çarpan tozların bi kısmı hard diske hücum etmiş olabilir mi? pc ara sıra kitleniyor.. ben bunu söktürüp heryerini üfletsem geçer mi ki?(garanti süresi geçti..)
0
sallarken muhtemelen harddiske zarar vermişsiniz. evliyaya da üfletseniz bu saatten sonra kar etmez.
0
Harddiskten gelen sesler cok belirgin ve tak tuk gibiyse zaten HD gitti gidiyor demektir:)yeni HD alabilirsin tabi 2. el vs ama sorunun o oldugundan emin olmak lazim. Bir Notebook servisine baktirabilirsin emin olmak istiyorsan, kesin HD diyorsan kendin de degistirebilirsin muhtemelen cok zor birsey degil bildigim kadariyla..
0
sesler böyle elektrikli testere gibi.. cızzzzzzz kırrrrrrr şeklinde.. ama sürekli değil. ara sıra yapıyor.. mesela şu an full performans çalışıyor ve sessiz..
0
Cizzz-kirrr deyince tam anlasilmiyor tabi [ :) ] ama kalibrasyon sesine de benziyor bir yandan. Normalde olan bir sey bu. Ama daha onceden de geliyor olmasi lazim, sen yeni farketmis olabilir misin?
HD'den ses geldiginde ilk yapilmasi gereken sey yedek almaktir. Hemen, baska bir seyi beklemeden, bilgisayari daha fazla kullanmadan yedek al. Sorunun aslen ne oldugunu daha sonra cozmeye calis.
Onun disinda hic bir sekilde ufleyerek ya da makinayla normal bir HD'nin icine toz kacirmak mumkun degildir diyecegim. HD'de gercekten bir sorun varsa baska sebeptendir.
HD'den ses geldiginde ilk yapilmasi gereken sey yedek almaktir. Hemen, baska bir seyi beklemeden, bilgisayari daha fazla kullanmadan yedek al. Sorunun aslen ne oldugunu daha sonra cozmeye calis.
Onun disinda hic bir sekilde ufleyerek ya da makinayla normal bir HD'nin icine toz kacirmak mumkun degildir diyecegim. HD'de gercekten bir sorun varsa baska sebeptendir.
0
bitti
Nedir bunun en kolay yolu? Gümrük kaygısı olmadan rahatça evimde çayımı yudumlarken gelmesini beklemenin yolu?100$'dan fazla istediğim şey, yani gümrük şansı var. İlla birinin mi getirmesi lazım yurtdışından gelirken?Eğer öyleyse yok mu bir hayırsever, yakınlarda yurtdışından gelecek?
Nedir bunun en kolay yolu? Gümrük kaygısı olmadan rahatça evimde çayımı yudumlarken gelmesini beklemenin yolu?
100$'dan fazla istediğim şey, yani gümrük şansı var. İlla birinin mi getirmesi lazım yurtdışından gelirken?
Eğer öyleyse yok mu bir hayırsever, yakınlarda yurtdışından gelecek?
100$'dan fazla istediğim şey, yani gümrük şansı var. İlla birinin mi getirmesi lazım yurtdışından gelirken?
Eğer öyleyse yok mu bir hayırsever, yakınlarda yurtdışından gelecek?
0
ebay dan türkiyeye daha önce fazlaca gönderim yapmış kişilerden alışveriş yaparsanız gümrük sıkıntısı yaşama ihtimaliniz azalır. bu kişiler hem düşük ücret hem de hediye olarak beyan eder gönderecekleri ürünü. gönderi de kişiden kişiye olduğu için gümrüğe takılma ihtimali çok azalır. ama hiçbir zaman ortadan kalkmaz her zaman bir risk vardır.
0
ürünün tam bedeli gümrük memurunun tahlil edemeyeceği birşeyse gelme ihtimali yüksek ancak karşı tarafın ürün bedel beyanı çok etkili olmaz çünkü az çok belirledikleri fiyatlar var bilindik ürünler için memurların.yani elektronik eşyada gümrüksüz geçmesi büyük bir şans 100 doları aşanlar için.
0
osuruklu
arkadaslar yatirim konusunda "aman param eksilmesin, aman az olsun benim olsun" seklinde tamamen riskten uzak bir dusunce yapisina sahibim. ben kendim sahsen.garanti'nin internet subesinin yatirim kisimlarini inceledim.TGB B tipi altin fonunu gunluk ve yilbasindan bu yana getirilerini %1,3634 ve %8,
arkadaslar yatirim konusunda "aman param eksilmesin, aman az olsun benim olsun" seklinde tamamen riskten uzak bir dusunce yapisina sahibim. ben kendim sahsen.
garanti'nin internet subesinin yatirim kisimlarini inceledim.
TGB B tipi altin fonunu gunluk ve yilbasindan bu yana getirilerini %1,3634 ve %8,8071 olarak vermisler. gunluk %1.3634 biraz fazla degil mi arkadaslar? altina endeksli falan mi bu?
bu bildigimiz b tipi likit fon degil mi acaba. daha once TEB'den b likit fon kullanmistim.
bilen, anlayan eden, anlatmak isteyen beri gelsin lutfen.
garanti'nin internet subesinin yatirim kisimlarini inceledim.
TGB B tipi altin fonunu gunluk ve yilbasindan bu yana getirilerini %1,3634 ve %8,8071 olarak vermisler. gunluk %1.3634 biraz fazla degil mi arkadaslar? altina endeksli falan mi bu?
bu bildigimiz b tipi likit fon degil mi acaba. daha once TEB'den b likit fon kullanmistim.
bilen, anlayan eden, anlatmak isteyen beri gelsin lutfen.
0
günlük değil o rakam aylıktır. b tipi likit fon ağırlık olarak sabit getirili enstrumanlardan oluşur. bu ise ağırlı olarak altından oluşan bir fon sanırsam. dolayısıyla altın fiyatlarında oluşan dalgalanmalar sizi zarara da sokabilecektir. ama b tipi fon alarak zarar etme şansınız yoktur.
0
doğrudur günlük artış 1,3 oldu cuma günü.. lakin önceki 3 günde toplamda %5 falan düştü.. (bir günde yüzde 3,5 arttığını; başka bir günde yüzde 4 düştüğünü görmüş biri olarak ve aynı zamanda bir garanti çalışanı olarak söylüyorum)
altın fiyatı çok oynak bu aralar o nedenle bu büyüklükte artış düşüşler normal.. fonun kuyumcudan altın almaya göre avantajları yeni-eski derdinden kurtulmanız; al-sat farkı yememeniz (bu sorun garantinin altın hesabında da var, bir gram altın aldığın anda satış fiyatın yüzde 4 düşük oluyor); ayar vs. derdiyle uğraşmamanız..
tek dezavantajı da anlık satış yapamamanız, t+1'de işlem görüyor bu fon
orta vadede altına yatırım yapmak isteyen, altının yükseleceğini düşünenler için en iyi alternatif diyebilirim kısaca
altın fiyatı çok oynak bu aralar o nedenle bu büyüklükte artış düşüşler normal.. fonun kuyumcudan altın almaya göre avantajları yeni-eski derdinden kurtulmanız; al-sat farkı yememeniz (bu sorun garantinin altın hesabında da var, bir gram altın aldığın anda satış fiyatın yüzde 4 düşük oluyor); ayar vs. derdiyle uğraşmamanız..
tek dezavantajı da anlık satış yapamamanız, t+1'de işlem görüyor bu fon
orta vadede altına yatırım yapmak isteyen, altının yükseleceğini düşünenler için en iyi alternatif diyebilirim kısaca
0
cruelstroke
Merhaba,19 inc lcd kullanıyorum. quake 3, 1280x1024 çözünürlüğü desteklediği için sorun yoktu.filmleri daha rahat izlemek için widescreen'e geçmek istiyorum (yine 19 ya da 20 inc, yeni nesil oyunlar kasmasın). ama şu eski oyunlar ne olacak bilmiyorum..19 inc karede 1280x1024 olmasa bile 1024x768 seç
Merhaba,
19 inc lcd kullanıyorum. quake 3, 1280x1024 çözünürlüğü desteklediği için sorun yoktu.
filmleri daha rahat izlemek için widescreen'e geçmek istiyorum (yine 19 ya da 20 inc, yeni nesil oyunlar kasmasın). ama şu eski oyunlar ne olacak bilmiyorum..
19 inc karede 1280x1024 olmasa bile 1024x768 seçince fazla sırıtmıyordu. ama widescreen de uzama kabul edilemez, şişko bi görüntü olur büyük ihtimal :)
lafın özü; bilgi istiyorum arkadaşlar :) kullananlar yazarlarsa, hatta birkaç da ekran görüntüsü verirlerse çok güzel olur,
teşekkürler
19 inc lcd kullanıyorum. quake 3, 1280x1024 çözünürlüğü desteklediği için sorun yoktu.
filmleri daha rahat izlemek için widescreen'e geçmek istiyorum (yine 19 ya da 20 inc, yeni nesil oyunlar kasmasın). ama şu eski oyunlar ne olacak bilmiyorum..
19 inc karede 1280x1024 olmasa bile 1024x768 seçince fazla sırıtmıyordu. ama widescreen de uzama kabul edilemez, şişko bi görüntü olur büyük ihtimal :)
lafın özü; bilgi istiyorum arkadaşlar :) kullananlar yazarlarsa, hatta birkaç da ekran görüntüsü verirlerse çok güzel olur,
teşekkürler
0
quake denemedim ama counter da kenarlardan boşluk bırakıyordu. muhtemelen basık bir görüntü olmaz.
0
www.widescreengamingforum.com bu siteye bakabilirsiniz.
Bi de $unu buldum answers.google.com Yanlız i$lemleri yapmadan ilgili dosyaların yedeklerini alın fakat q3 te denedim sorun ya$amıyorum.
edit: kenarda bo$luk falan da olmadı.
Bi de $unu buldum answers.google.com Yanlız i$lemleri yapmadan ilgili dosyaların yedeklerini alın fakat q3 te denedim sorun ya$amıyorum.
edit: kenarda bo$luk falan da olmadı.
0
mvp
böyle sahilde falan koşarken.. belli bi mesafeden sonra iki bacağımında baldırlarının arka tarafındaki kasları acı vermekte..eğer 1.5 saatlik bir basketbol idmanı yapıyor isem gerekli esneme hareketlerinden sonra böyle bir sorun kalmıyor ama sırf koşu yapıyorsam hiç gitmiyor bu acı... ne olabilir ve
böyle sahilde falan koşarken.. belli bi mesafeden sonra iki bacağımında baldırlarının arka tarafındaki kasları acı vermekte..
eğer 1.5 saatlik bir basketbol idmanı yapıyor isem gerekli esneme hareketlerinden sonra böyle bir sorun kalmıyor ama sırf koşu yapıyorsam hiç gitmiyor bu acı... ne olabilir veya nasıl giderilir ?
eğer 1.5 saatlik bir basketbol idmanı yapıyor isem gerekli esneme hareketlerinden sonra böyle bir sorun kalmıyor ama sırf koşu yapıyorsam hiç gitmiyor bu acı... ne olabilir veya nasıl giderilir ?
0
yeterli isinma hareketleri yapmadigindan olabilir derim ben (ki en yüksek ihtimal de bu görünüyor)
0
sahil derken...beton sahil zaten... kumsal değil yani....ama uzun süredir betonda yapıyorum çalışmaları....maç olsun-idman olsun-koşu olsun....
0
basketbolda sürekli koşmadığın için ağrı olmayabilir? baldırın arkası da ilginç bir bölüm yani düşünüyorum bende adım atamayacak durumdaysam ağrır oralar. bir de uzun zamandır öyle egzersiz yapmadıysam ağrır ama anladığım kadarıyla düzenli spor yapıyorsun.
0
son 6 aydır fazla düzenli yaptığım söylenemz.. şu son 2 hafta başladım koşulara...
bi arkadaşla beraber koşuyoruz...ki o 5 senedir spor yapmamış fakat onda böyle bir ağrı yok...
artık öyle bir şey oldu ki.. hızlı hızlı yüresem bile ağrımaya başlıyor...
bi arkadaşla beraber koşuyoruz...ki o 5 senedir spor yapmamış fakat onda böyle bir ağrı yok...
artık öyle bir şey oldu ki.. hızlı hızlı yüresem bile ağrımaya başlıyor...
0
basket oynarken kasılan kaslar devamlı değişir bu arada diğerleri dinlenir. koşu yaparken özellikle betonda devamlı aynı kaslar kasılır, büyük ihtimalle fark bundandır.
0
SoLfej
(git: 29770) neden "l" yapılınca " l're bir son vermeli yoksa uçmalı" da $ yapıldığında "$'lere bir son vermeli yoksa uçmalı" değil.edit : soru işareti için özür dilerim. soru işareti olmayınca görüntü bozukluğu yaratacağını, gözleri yoracağını, soru olduğunun anlaşılmayacağını düşünemedim çünkü bir
(git: 29770)
neden "l" yapılınca " l're bir son vermeli yoksa uçmalı" da $ yapıldığında "$'lere bir son vermeli yoksa uçmalı" değil.
edit : soru işareti için özür dilerim. soru işareti olmayınca görüntü bozukluğu yaratacağını, gözleri yoracağını, soru olduğunun anlaşılmayacağını düşünemedim çünkü bir hışımla yazmıştım.
"?"
neden "l" yapılınca " l're bir son vermeli yoksa uçmalı" da $ yapıldığında "$'lere bir son vermeli yoksa uçmalı" değil.
edit : soru işareti için özür dilerim. soru işareti olmayınca görüntü bozukluğu yaratacağını, gözleri yoracağını, soru olduğunun anlaşılmayacağını düşünemedim çünkü bir hışımla yazmıştım.
"?"
0
$'ı yurtdışında bulunanlar yapıyor falan dicem ama türkiye'de olup da çeşitli sebeplerle yapanlar da var.
bulunduğumuz ortamda $ kabul görmüş artık bu sebeplerin hepsi ile beraber, yapcak bi şey yok. ama L kötü be olm sana daha önce de dedim yapma şunu artık.
tamamen türkçe klavye kullanıyo olup $ yapmak da kötü bence. (kendime de batırdım bak)
bulunduğumuz ortamda $ kabul görmüş artık bu sebeplerin hepsi ile beraber, yapcak bi şey yok. ama L kötü be olm sana daha önce de dedim yapma şunu artık.
tamamen türkçe klavye kullanıyo olup $ yapmak da kötü bence. (kendime de batırdım bak)
0
okurken o L'ler insanın gözünü yoruyor en basiti. ayrıca böyle ilgi çekme çabası, ben farklıyım çabası olarak görüyorum ben bu tarz şeyleri ve bunu yapan kişiler genelde 15 yaş civarı olduğundan otomatikman insan karşısındakini bu yaşta biri olarak görüp ona göre davranıyor.
$ konusunda ise açıkcası aynı durum var da o çook daha eski bir olay sanırım alıştık galiba.
$ konusunda ise açıkcası aynı durum var da o çook daha eski bir olay sanırım alıştık galiba.
0
L, w, $ ... hepsi aynı derecede antipatik ve okumayı zorlaştırıcı bence. kimse kusura bakmasın ama, sözlük ya da forum gibi yerlerde bu harfleri ya da msn'vari kısaltmaları kullananlar direk charisma ve wisdom'a -2 alıyorlar bence. (bakın ben de ingilizce terim kullandım, bu da aynı derecede nahoş aslında ama frp terimlerinin türkçesini yazınca çok eğreti duruyor.)
0
ş olayı yurtdışında hani klavye yok harf dedik de L lere nasıl bir kılıf . sana sormalı sen neden L yazıyorsun ayrıca shift e basmak zorunda kalıyorsun neden ki ?
0
$ ile L'nin bi ilgisi yok. $'nin zorlama da olsa bir açıklaması olabilir ama L için öyle bir şey söz konusu değil.
Ayrıca bunun bir sonu yok ki. Sen neden L'ler sorun oluyor diye sorarsın, yarın çıkar biri "nEdeN BEniM bÖYle YazMaM SOruN OLsUn kİ, aNLaMıYorUM yANee.." diye sorar. Harfleri abuk sabuk kullanarak yazma, okuyanı illet etme merakı nedir anlamış değilim.
Bence o uçuyor da bu niye uçmuyor diyeceğine, ben neden doğru dürüst yaz(a)mıyorum diye kendine sormalasın.
Ayrıca bunun bir sonu yok ki. Sen neden L'ler sorun oluyor diye sorarsın, yarın çıkar biri "nEdeN BEniM bÖYle YazMaM SOruN OLsUn kİ, aNLaMıYorUM yANee.." diye sorar. Harfleri abuk sabuk kullanarak yazma, okuyanı illet etme merakı nedir anlamış değilim.
Bence o uçuyor da bu niye uçmuyor diyeceğine, ben neden doğru dürüst yaz(a)mıyorum diye kendine sormalasın.
0
rentts
her yolu denedim ama bu otomatik güncelleştirmeleri açamıyorum update yapamadığım için de msn i kuramıyorum. msn in eski sürümlerini yükliyorum onlar da yenisini yükle dio durmadan. yenisini yüklemeden eski versiyon mesela 7.0 ı kullanamaz mıyız? internet kafelerde kullanılıyor nasıl oluyor?
her yolu denedim ama bu otomatik güncelleştirmeleri açamıyorum update yapamadığım için de msn i kuramıyorum. msn in eski sürümlerini yükliyorum onlar da yenisini yükle dio durmadan. yenisini yüklemeden eski versiyon mesela 7.0 ı kullanamaz mıyız? internet kafelerde kullanılıyor nasıl oluyor?
0
msnmsgr.exe bulunur, sag tiklanir properties penceresi acilir.
compatibility sekmesine gecilir, windows 2000 compatibility secenegi i$aretlenir, ok'e tiklanip cikilir.
compatibility sekmesine gecilir, windows 2000 compatibility secenegi i$aretlenir, ok'e tiklanip cikilir.
0
ya da messenger live kurulur, bi dolu ozelligin yanında "dont promt to update msn" seclir ya da boyle biseydi.
0
alla alla arkadaşlar kurulamıyor msn live çünkü windows un bilmem ne update i olmadan kullanılamaz mış. ama windows u update edemiyorum
0
service pack 3 mü yükledin ? babamın bilgisayarına da öle bişey olmuştu çıkan hata mesajını google a pasteledim türkçe arattım takır takır çözümler var o yoldan git istersen
sanırım sen service pack 2li xp için update yüklüyorsun o yüzden hata vermiyor gibi bi kıllığı vardı
sanırım sen service pack 2li xp için update yüklüyorsun o yüzden hata vermiyor gibi bi kıllığı vardı
0
locutus
Cuma akşamı İstanbul'dan yola çıkılıp, iki gece kalınıp, pazar akşamüstü dönülebilecek; yakın, sessiz sakin, kafa dinlemeye müsait dinlence yeri önerileriniz nelerdir?Ek bilgi: Araba olmadığından, toplu taşıma ile ulaşılabilecek yerler olmalı bir de bunlar...
Cuma akşamı İstanbul'dan yola çıkılıp, iki gece kalınıp, pazar akşamüstü dönülebilecek; yakın, sessiz sakin, kafa dinlemeye müsait dinlence yeri önerileriniz nelerdir?
Ek bilgi: Araba olmadığından, toplu taşıma ile ulaşılabilecek yerler olmalı bir de bunlar...
Ek bilgi: Araba olmadığından, toplu taşıma ile ulaşılabilecek yerler olmalı bir de bunlar...
0
maşukiye, kandıranın sahil kesimi (istanbulda haremden gürkan turizm gidiyor) sonracıma geçen bir yerde okuduydum bir gölün kıyısındaki balıkçı kasabası kadınları da balıkçı olan da adını unuttum.
iğneadada tarafları var sonracıma. valla yer çok aslında.
iğneadada tarafları var sonracıma. valla yer çok aslında.
0
machete
bu yaşıma akadar saat kullanmadım fakat geçen gün bir saat hediye edildi sorun şu ki bileklerim biraz ince bu yüzden kayışı bol geliyor metal olduğu için nasıl ayarlanacağını bilmiyorum acaba aradaki metal levhaların çıkarılması mı gerekiyor kendim yapabilir miyim yoksa servisine falan mı götürmem l
bu yaşıma akadar saat kullanmadım fakat geçen gün bir saat hediye edildi sorun şu ki bileklerim biraz ince bu yüzden kayışı bol geliyor metal olduğu için nasıl ayarlanacağını bilmiyorum acaba aradaki metal levhaların çıkarılması mı gerekiyor kendim yapabilir miyim yoksa servisine falan mı götürmem lazım.
0
bütün saatçiler yapar, bir iki dakikalık bir işlemdir. eğer orjinal bir saatse bence siz dokunmayın.
0
babatema
az önce ayağıma batan küçük bir cam parçasını çıkartmaya çalışırken iyice dibine soktum ve çıkartma şansım kalmadı. daha sonra iyneyle falan parmağımın kenarlarını deştim ama yine göremedim. bu canım akibeti ne olur? bütün hücreleri parçalaya parçalaya damarlarımdan geçerek en son kalbime mi saplanı
az önce ayağıma batan küçük bir cam parçasını çıkartmaya çalışırken iyice dibine soktum ve çıkartma şansım kalmadı. daha sonra iyneyle falan parmağımın kenarlarını deştim ama yine göremedim. bu canım akibeti ne olur? bütün hücreleri parçalaya parçalaya damarlarımdan geçerek en son kalbime mi saplanır? ya da bir zaman sonra beni kangren mi yapar? nedir bunun olayı? vereceğiniz cevaplara göre parmağımı kesecem.
0
walla kocakari ilaci gibi olacak ama deniz kestanesini cikarmak icin zeytinyagini oraya surup ustunu sarardik. bilmem ise yarar mi. gecmis olsun
0
ben olsam doktor bulunduran bir yere gidip çıkarttırırdım. birşey olmaz ya da olabilir hiç bir fikrim yok ama doktor.
0
hocam git gerekirse acile, onu hemen cikarttir...enfeksiyon yapar her yabanci cisim gibi vücut icinde, sepsisten gidersin hafazanallah
0
ilk tavsiye doktora gitmen olacak tabi ama vucud cam gibi maddeler eritebiliyor orda kaybolur gider...
0
herkes doktora git demiş ama benim cam çok küçük. yani gidersem acil serviste belkide günün dalga konusu bile olabilirim, belki onlar bile bulamayacaklar, bilemiyorum. biraz mübalağa yaparak sordum soruyu o kadar büyük sayılmaz. benim durumum birazcık "sinek küçük ama miğde bulandırır" sendromu sayılabilir.
asıl kafama takılan bu cam noolur? rurouni nin dediği gibi gerçekten erir mi? cam dayanıklı bir madde diye biliyorum. vücudunda camla yaşayan birileri var mı?
asıl kafama takılan bu cam noolur? rurouni nin dediği gibi gerçekten erir mi? cam dayanıklı bir madde diye biliyorum. vücudunda camla yaşayan birileri var mı?
0
Aklıma manyak bir fikir geldi. Madem deştin orayı, kupa kapatırlar ya hani çay bardağıyla vakum olur, ondan yap? siyupp diye çıkıverir. parmak ucu falan gibi bir yerdeyse yapamazsın tabi. ha o zaman da elektrik süpürgesine sok parmağını?
0
gencliginin en güzel günlerini acil servis köselerinde yemis bitirmis birisi olarak diyebilirim ki acile falan gitme. evde varsa pansuman malzemesi güzelce bir temizle pansumanini yap. zeytinyagi iyi bir cözümdür, o cam parcasinin oradan damarlari gezmesi mümkün degil, temiz tuttugun sürece sorun yok. cok ufak olmasina ragmen kendisini belli eder, cok aci verir. mümkünse üstüne basmamaya dikkat et.
0
vücud onu ancak böyle ne bileyim tavla zarı boyutundaysa filan atar. yoksa cam çok güzel ilerler. ayrıca canınız da yanar atsa bile atana kadar geçen süre boyunca. doktor 10 dk'da halleder. hayır riskli bir operasyonda da değil ilk gördüğünüz acile gidip yaptırın.
0
atmosphere
tr'de olmayan bazı spor ayakkabıları arıyorum.onun için netten alışveriş yapabileceğim site gerekli.avrupa menşeili olursa shipping ücreti de düşük olur.var mı böyle güzel siteler?
tr'de olmayan bazı spor ayakkabıları arıyorum.onun için netten alışveriş yapabileceğim site gerekli.avrupa menşeili olursa shipping ücreti de düşük olur.var mı böyle güzel siteler?
0
bu soruyu ben de sormuştum bir zamanlar ama pek bi cevap gelmemişti. ben de paşa paşa yine ebay a girmiştim. shipping konusunda avrupa avantajlı olur ama fiyat konusunda yine en iyisi ebay oluyor genelde.
0
hep öneriyorum burayada yazıyorum ama üstadım www.footlocker.com ayakkabı konusunda sanırım yeterli tek basına..
0
avrupa'da degil ama www.eastbay.com da oldukca ucuza guzel urunler mevcut. birkac kisi birlikte alirsaniz shipping sorunu da cozulur.
0
sangria
şimdi arkadaşlar, kurulmakta olan bir şirket için web adresi önerilerine ihtiyacım var.şimdi diyelim ki şirketin adı şu:"hedehodo inşaat ve dış ticaret limited şirketi"şimdilik yalnızca dış ticaret üzerine faaliyet gösterecek, bu domain üzerinden alınacak e-mail adresleri de ağırlıklı olarak türkiye
şimdi arkadaşlar, kurulmakta olan bir şirket için web adresi önerilerine ihtiyacım var.
şimdi diyelim ki şirketin adı şu:
"hedehodo inşaat ve dış ticaret limited şirketi"
şimdilik yalnızca dış ticaret üzerine faaliyet gösterecek, bu domain üzerinden alınacak e-mail adresleri de ağırlıklı olarak türkiye'deki (yerli) üreticilerle iletişimde kullanılacak.
benim aklıma gelen seçenekler şunlar:
hedehodotrade
hedehodo (bu ne yazık ki com ve com.tr olarak alınmış)
hedehodoexport (faaliyet ithalattan çok ihracat ağırlıklı olacağından)
sonuna .com gelir, .net gelir orası mesele değil de, benim derdim ortası ne olacak?
acil yardımlarınızı bekliyorum efendim!
şimdi diyelim ki şirketin adı şu:
"hedehodo inşaat ve dış ticaret limited şirketi"
şimdilik yalnızca dış ticaret üzerine faaliyet gösterecek, bu domain üzerinden alınacak e-mail adresleri de ağırlıklı olarak türkiye'deki (yerli) üreticilerle iletişimde kullanılacak.
benim aklıma gelen seçenekler şunlar:
hedehodotrade
hedehodo (bu ne yazık ki com ve com.tr olarak alınmış)
hedehodoexport (faaliyet ithalattan çok ihracat ağırlıklı olacağından)
sonuna .com gelir, .net gelir orası mesele değil de, benim derdim ortası ne olacak?
acil yardımlarınızı bekliyorum efendim!
0
anlamadığım bir husus var ki o da şudur;
"bu domain üzerinden alınacak e-mail adresleri de ağırlıklı olarak türkiye'deki (yerli) üreticilerle iletişimde kullanılacak." demişsiniz ama "hedehodoticaret" yerine "hedehodotrade" gibi bir isim düşünüyorsunuz. bana hep gayriciddi gelmiştir böyle firmalar.
"bu domain üzerinden alınacak e-mail adresleri de ağırlıklı olarak türkiye'deki (yerli) üreticilerle iletişimde kullanılacak." demişsiniz ama "hedehodoticaret" yerine "hedehodotrade" gibi bir isim düşünüyorsunuz. bana hep gayriciddi gelmiştir böyle firmalar.
0
şimdi şu var ki, ağırlıklı olarak onlarla kullanılacak ama onlar müşteri değil tedarikçi. müşteriler yani para kazandıracak firmalarınsa tamamı yabancı. aslında tercihim fransızca bir adres olurdu çünkü müşterilerin tümünün ana dili fransızca ama o zaman da türkiyedekilere adresi vermek işkence oluyor. ingilizce bir nevi orta yol yani.
ama ltd olayı mantıklı geldi.
ama ltd olayı mantıklı geldi.
0
ben de 2 firmaya isimlerinin sonuna ltd getirerek domain almi$tim. trimpot'un onerisini bu yuzden destekliyorum. firma isminin sonuna gelecek olan ek kisa olmali ki akilda kalabilsin.
0
www.nameboy.com
buraya bir goz at istersen. sirketle ilgili kelimeler girip isim urettirebilir ve bosta olup olmadigina bakabilirsin.
buraya bir goz at istersen. sirketle ilgili kelimeler girip isim urettirebilir ve bosta olup olmadigina bakabilirsin.
0
kibritsuyu
efendim sadece 2 günlüğüne kullanmak üzere yanımda lens solüyonu taşımam gerekiyor. evdeki solüsyonu şişesiyle yanıma alamıyorum çünkü aynı şişeyi eşim de kullanıyor. 2 gün için yeni şişe açmak da istemiyorum zira açınca da 3 ay içinde kullanmam gerekiyor. iki ayrı açık şişeyi 3 ayda bitiremeyiz (yo
efendim sadece 2 günlüğüne kullanmak üzere yanımda lens solüyonu taşımam gerekiyor. evdeki solüsyonu şişesiyle yanıma alamıyorum çünkü aynı şişeyi eşim de kullanıyor. 2 gün için yeni şişe açmak da istemiyorum zira açınca da 3 ay içinde kullanmam gerekiyor. iki ayrı açık şişeyi 3 ayda bitiremeyiz (yoksa atmak gerekiyormuş, özelliğini kaybediyormuş). başka bir kaba koyup götüreyim diyorum ama bu sefer de sterilliğini kaybedecek. ne önerirsiniz?
0
ufak solüsyonlar var:5yetele.az önce aldım.aynı sebepten dolayı.ismi aqua soft.bir de elegance var.
0
o küçükleri eşantiyon olarak da dağıtıyorlar. sizi tanıyan eczane filan varsa onlardan isteyiniz.
0
hatta bitince atmayın. ben benimkine şırıngayla solüsyon koyup seyahate filan gidiyorum bazen. çok pratik :)
0
const ant
Elimizdeki Almanca DVD'yi Türkçe dublaj yaptırmak istiyoruz.. DVD'nin konusu bir fabrikadaki dokuma imalatı.. Bu hizmeti nereden alabiliriz?
Elimizdeki Almanca DVD'yi Türkçe dublaj yaptırmak istiyoruz.. DVD'nin konusu bir fabrikadaki dokuma imalatı.. Bu hizmeti nereden alabiliriz?
0
1)almanca metni türkçeye çevirtin
2)seslendirme ajansları vardır, bu metni bu ajanslardan birisine götürüp metni okutun.
3)bu okunan metni (ses dosyasını) video editing yapan bir yere götürün. onlar bu ses dosyası ve görüntüyü senkron hale getirecekler ve size bir "master dvd" vereceklerdir.
4)sonra bu dvd yi alıp, bunu çoğaltacak bir yere gidin (eğer çoğaltacaksanız tabi) mesela odeon muzik vardır avcılarda. kapak tasarımı, cd üzeri baskısını filan onlar halleder, istediğiniz adette paketleyip size teslim eder. yanlız çoğaltma işi için önce kalıp aldıklarından baştan bir kalıp ücreti ödersiniz, sonra da her cd başına para öderseniz.
ya da boşverin, hiç uğraşmayın. girin şöyle eli yüzü düzgün bir reklam ajansına onlar a dan z ye halleder.
2)seslendirme ajansları vardır, bu metni bu ajanslardan birisine götürüp metni okutun.
3)bu okunan metni (ses dosyasını) video editing yapan bir yere götürün. onlar bu ses dosyası ve görüntüyü senkron hale getirecekler ve size bir "master dvd" vereceklerdir.
4)sonra bu dvd yi alıp, bunu çoğaltacak bir yere gidin (eğer çoğaltacaksanız tabi) mesela odeon muzik vardır avcılarda. kapak tasarımı, cd üzeri baskısını filan onlar halleder, istediğiniz adette paketleyip size teslim eder. yanlız çoğaltma işi için önce kalıp aldıklarından baştan bir kalıp ücreti ödersiniz, sonra da her cd başına para öderseniz.
ya da boşverin, hiç uğraşmayın. girin şöyle eli yüzü düzgün bir reklam ajansına onlar a dan z ye halleder.
0
Cok cok profesyonel bir sey yaptirmayi dusunmuyorsaniz kendiniz yapabilirsiniz her seyi.
simdilik sadece adimlari veriyorum, ayrinti gerekirse yardimci olmaya ya da en azindan yol gostermeye calisirim. bastan soyleyeyim bu sadece masraftan kacmak icin bir oneridir, ugrastirir bayagi.
pissmiee.
1) dvd'den dvdrip yapin.
2) dvdrip dosyanizdaki turkce metni cikartmak icin subtitle workshop ile altyazi olusturun. (bu altyazi olusturmayi sesi senkronlarken kullanacaksiniz)
3) altyaziyi turkce-almanca ceviri yetisine sahip birisine gonderin (freelance takilan kisiler mevcut) sonra almanca okuma yetisine sahip birisine okutturun.
4) almanca ses dosyasini bir ses editleme programiyla altyazidaki surelere uygun sekilde editleyin.
5) olusturdugunuz ses dosyasini dvd'ye gomun.
okutma isi daha zor oldugundan isterseniz altyazili hale getirmeyi dusunun, oyle olursa sadece turkce-almanca ceviri yapmaniz ve .srt dosyasini .idx dosyasi halinde dvd'ye eklemeniz kafi gelir.
tabii basta dedigim gibi bu gayet mesakatli bir is. ilk defa deneyecek birisi icin en asagi 1-2 hafta tam zamanli calismaya esdegerdir.
simdilik sadece adimlari veriyorum, ayrinti gerekirse yardimci olmaya ya da en azindan yol gostermeye calisirim. bastan soyleyeyim bu sadece masraftan kacmak icin bir oneridir, ugrastirir bayagi.
pissmiee.
1) dvd'den dvdrip yapin.
2) dvdrip dosyanizdaki turkce metni cikartmak icin subtitle workshop ile altyazi olusturun. (bu altyazi olusturmayi sesi senkronlarken kullanacaksiniz)
3) altyaziyi turkce-almanca ceviri yetisine sahip birisine gonderin (freelance takilan kisiler mevcut) sonra almanca okuma yetisine sahip birisine okutturun.
4) almanca ses dosyasini bir ses editleme programiyla altyazidaki surelere uygun sekilde editleyin.
5) olusturdugunuz ses dosyasini dvd'ye gomun.
okutma isi daha zor oldugundan isterseniz altyazili hale getirmeyi dusunun, oyle olursa sadece turkce-almanca ceviri yapmaniz ve .srt dosyasini .idx dosyasi halinde dvd'ye eklemeniz kafi gelir.
tabii basta dedigim gibi bu gayet mesakatli bir is. ilk defa deneyecek birisi icin en asagi 1-2 hafta tam zamanli calismaya esdegerdir.
0
