Giriş
(11)

akp kitlesi son gelişmeler hakkında ne düşünüyor

biseysorcaktim
ne zaman yaşı büyük bir akp ile konuşsam "chp teröristlerle iş birliği yapıyor, başkası yok tabii ki tayyip" diyorlar.son gelişmelerle birlikte akp'nin öcalan ve pkk konusunda yaptıkları neticesinde akpliler ne düşünüyor? yandaş medya ne diyor da bu vatandaşlar hala "chp teröristlerle iş birliği yap
ne zaman yaşı büyük bir akp ile konuşsam "chp teröristlerle iş birliği yapıyor, başkası yok tabii ki tayyip" diyorlar.

son gelişmelerle birlikte akp'nin öcalan ve pkk konusunda yaptıkları neticesinde akpliler ne düşünüyor? yandaş medya ne diyor da bu vatandaşlar hala "chp teröristlerle iş birliği yapıyor, o yüzden tayyip" demeye devam edebiliyorlar?
0
biseysorcaktim
(28.02.25)
elbette ki her oyvereni ayni kefeye koyamayiz. Ancak senin sorunun oznesi zaten herkes degil belirli bir kisimi hedef aliyorsun. Ancak zaten bu hedef kitleyle sorudaki fiil islevini yitiriyor. Benzeri her idelojik gorusun bir tik fanatigi icin gecerli.
0
wallcan
(28.02.25)
"Reisin bi bildği vardır gardaşım."
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.02.25)
"bak adamlar terörü bitirdiler, az vatansever gibi düşünün." diyordu iki dk. önce bir tanesi.
0
adivar
(28.02.25)
Iki tane var duyuruda, gelir aciklarlar.
Konusuldu, Duyuldu, Anlatildi,Soyleniyor reyiz gelsin açıklasın büyük oyunu.
0
logisticsmanager
(28.02.25)
propaganda olarak neye maruz kalıyorlarsa onu söyleyecekler.
0
duyulmasi gerektigi kadar
(28.02.25)
bence o kitlede mantik arayarak hata yapiyorsunuz. sorgusuz biat sozkonusu. ekonomiymis, pkkymis, yolsuzluklarmis hicbiri etkilemiyor.
0
buenosdias
(28.02.25)
Dusunebilseler zeten AKP kitlesi olmazlardi.
0
turkuaz
(28.02.25)
alacağınız olası cevaplar.

devlet aklı var yiğenim. reyizin bir bildiği vardır.
0
lazpalle
(28.02.25)
Son gelişmeler arasında terör örgütüne ya da elebaşına verilmiş bir tavizden bahsedilmiyor ki? Şu an bütün olay Bahçeli'nin Öcalan için "Çıkıp örgütü lağvettiğini açıklasın" demesi ve Öcalan'ın yaptığı "silah bırakın" açıklamasından ibaret. Bazı akp'li siyasiler bunu "TSK'nın başarısı" olarak lanse ediyor. Sanki terörün üstüne gidilmiş de, Öcalan mecbur kalıp teslim olmuş gibi bir hava estiriyorlar. Bazıları da terör bitti demiş. Bu çağrının hayata geçip geçmeyeceği bir kenara, yapılması için hangi tavizler, hangi sözler verildi bunlar hiç konuşulmadı.

Ortalama bir akp seçmenine sorsan "reisin bildiği vardır gardaşım" +1
0
himmet dayi
(28.02.25)
akp kitlesi düşünmüyor onun yerine düşünenler var. reis yapıyorsa bir bildiği vardır diyor. akp kitlesi için bence problem yok asıl ülkücülerin bu durumu nasıl içselleştirdiği?
0
mikahakkinen
(28.02.25)
Dünyanın herhangi bir ülkesinde, ülkesinin başına 40 sene bela olmuş bir örgütün lideri "Kapatın lan dükkanı, artık bitti bu iş. Davamızı devam ettirmenin bir manası kalmamıştır. Silahları bırakın." demesi, o ülkenin bayram yapması demektir. Sadece bizde böyle "şu kitle, bu kitle" muhabbetleri döner. Bunun sebebi de aslında bellidir.

Siyasi tartışmaların sağlıklı bir şekilde yürütülebilmesi için, tarafların birbirlerini daha iyi anlamaya çalışması ve medyanın tarafsız bir şekilde haber yapması büyük önem taşımaktadır. Bizde öyle bir medya var mı? Yok. Sonuç olarak, esas biz dükkanı kapamışız.
0
jamswety
(28.02.25)
(8)

Beyoğlu'nda gizli mekan

les yeux blanches
Az önce arkadaşım söyledi Böyle girişi meyhane gibi, duvarda garip tabloların olduğu ama arkası dj veya bar ortamı olan Bi mekan.Tabelası vs yokmuş.Girişi meyhane gibi ama aslında göstermelikmiş, kimse yokmuş meyhane kısmında.Üst katında dönüyormuş olaylar.Deri koltuklu mermer masalar varmış.Aynalar
Az önce arkadaşım söyledi
Böyle girişi meyhane gibi, duvarda garip tabloların olduğu ama arkası dj veya bar ortamı olan Bi mekan.
Tabelası vs yokmuş.
Girişi meyhane gibi ama aslında göstermelikmiş, kimse yokmuş meyhane kısmında.
Üst katında dönüyormuş olaylar.
Deri koltuklu mermer masalar varmış.
Aynalar varmış uzunluk görseli katsın diye.
Neresi bu bilen var mı?
0
les yeux blanches
(27.02.25)
Neresi olduğunu söylersek bizim üyeliğimiz de alırlar kusura bakma.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.02.25)
Neresi olduğunu söylersek bizim üyeliğimiz de alırlar kusura bakma.
0
Shepard
(27.02.25)
Nacht olabilir mi
0
vedatchilipeppers
(27.02.25)
Nacht'ın Tabelası var sanırım
Bunda tabela vs yokmuş hiç.
0
🌸les yeux blanches
(27.02.25)
Bence arkadaşınız Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Büyük Locası'ndan bahsediyor.
0
10551037
(27.02.25)
Beyoğlu'ndaki gizli mekanın ilk kuralı beyoğlu'ndaki gizli mekan hakkında konuşmamaktır.
0
logisticsmanager
(28.02.25)
Ben de merak ettim.
Bilen PM atsın.
0
tithousand
(28.02.25)
Bu arada Nacht’ın tabelası falan yok diye hatırlıyorum; cafe kebapçı meyhane karışık bir yere giriyor gibi girip üst kata çıkıyorsun olay orada başlıyor.
0
vedatchilipeppers
(28.02.25)
(6)

Antrenman yapmadığınız günler

Bir ben var benden şurada
Canınız sıkılıyor mu, acaba salona gitsem mi dediğiniz oluyor mu off günlerde?
Canınız sıkılıyor mu, acaba salona gitsem mi dediğiniz oluyor mu off günlerde?
0
Bir ben var benden şurada
(27.02.25)
Oluyor ama gitmiyorum enerjimi atacak baska seyler bulabiliyorum
0
floydian
(27.02.25)
Sıkılıyor ama gitmiyorum oğlanla koşturuyorum
0
mirty
(27.02.25)
Ben sıkılıyorum ama şu şekilde tedavi oldum: Geçmişte çok uzun süre powerlifting çalıştım, yani bi 10 sene falan haftada 3 gün maksimumum ağırlıkla squat deadlift bench press o.h. press yapıyordum, tabii bu stress vücutta birikiyor sinir sistemi fatik (fatigue) yüklüyor sonunda da overtraining'e giriyorsun, bende de öyle olmuştu; sanırım 1,5 sene falan gym'in önünden bile geçmedim sıfır antrenmanla hayatımı geçirdim, sonra kendimi iyi hissetmeye başlayınca daha "insani" ağırlıklarla daha basit programlarla çalışmaya başladım, tabii böyle olunca arada yine "keşke hayvan gibi çalışsam yine" gazına geldiğim oluyordu ama sonra yaşadığım o süreç aklıma geliyor kendimi terbiye ediyorum. Ben de çok çalışmayı seviyorum, 7 gün antrenman yapmanın bir zararının olmadığını bilsem 7 gün çalışırım ama bi faydası yok tam aksine gerektiğinden yüksek hacimle çalışmak her zaman zarara götürüyor, insan vücudu çok basit bi mekanizma gerektiğinden fazla zorlamaya çalışırsan overtraining gibi kendi sigorta birimleri var onu devreye sokup seni engelliyor ama önemli olan o yola girmemek. Ben bir de normalde hiç isteye isteye salona gitmem hep kendimi dürterek giderim ama gitmediğimde ben de sıkılıyorum fakat hacim her zaman belli bir aralık içinde olmalı ve aşılmamalı, bunu anladığında bi problem kalmıyor.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.02.25)
Hafta sonu mutlaka koşuyorum ve ağırlık çalışıyorum. Hafta içi yoğunluktan yapamazsam çok can sıkıcı oluyor.
0
gabe h coud
(27.02.25)
Ağırlık antrenmanlarını evde yapan biri olarak haftanın 4 gününü direnç antrenmanlarina ayırıp off günleri de 15-30 dakikalık stretching/mobility, hiit ve yoga/pilates ile doldurduğum için can sıkıntısı olmuyor.
0
candanag
(27.02.25)
son 1-1buçuk senedir sırf para verdim diye gidiyorum.
plansız programsız o gün canım ne istersen onları yapıyorum.

gitmediğim daha doğrusu hiç gidesimin olmadığı günlerde çıkıp yürüyorum. bazen salonun kapısından dönüyorum. olur da içeri girersem -ama spor yapmak istemiyorsam- kondisyon aletlerinden sonra sauna/buhar odası kullanıp vaktim varsa hamam yapıyorum. bazen yüzüyorum.

yani spor salonuna gidip yıkanıp geliyorum off günlerde.

--
geçen sene sigara kullanımım arttığında (düzenli içici değilim) kendime haftada 5 gün salona gitme koşulu koymuştum. en az 3 gün spor 2 gün de fitness dışı soft antreman yapıp 5 günlük kotamı doldurunca pazar günü sigara içme izni veriyordum kendime.

hiç canım istemiyordu sigara pazar günleri. diğer günler istesem de içmediğim için hem sigarayı azaltmak hem sporu arttırmak için bende işleyen güzel bir yöntemdi.
0
biseysorcaktim
(27.02.25)
(4)

Ek mtv

lrdrylgh
Selamlar. Ek mtv yi ödemeyenler ne yaptınız? Ödediniz mi yoksa hala direniyor musunuz? Birde ödemediyseniz ne kadar bir faiz geldi acaba?
Selamlar. Ek mtv yi ödemeyenler ne yaptınız? Ödediniz mi yoksa hala direniyor musunuz? Birde ödemediyseniz ne kadar bir faiz geldi acaba?
0
lrdrylgh
(27.02.25)
Ödemeyince muayeneye sokamadık, ona da faiz gelmeye başlayınca paşa paşa ödedik.
0
artci sarsinti
(27.02.25)
Hocam ödemeye ne kadar direnilebilir ki en fazla muayene dönemine kadar, sonra mecbur ödüyorsun, onun da her ay için %1,4 faizi var, ödemezsen muayeneye giremiyorsun muayeneye girmezsen muayenesiz araçla trafiğe çıkmanın cezası daha yüksek ikinciye denk gelirsen arabayı bağlıyorlar, çok kaçış yok yani.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(27.02.25)
önce bir isyan oldu sonra ödedik paşa paşa
0
mantık
(27.02.25)
Faiz odemek istemedigim icin odedim, ek odemelerin iptal edildigini gormedim bu ulkede cunku
0
mor oje
(27.02.25)
(4)

Bench Press Soruları

azeriturku
Merhabalar, evde kendi başıma fitness yapmaya başladım 2-3 aydır. Ekipman olarak dummbell ve barbell setim ve ayarlanabilir bir bench'im var.Göğüs antrenmanımdaki ağırlıklarla ilgili bir sorum var. Göğüs için şu 3 hareketi yapıyorum. Haftada 2 kere göğüs çalışıyorum gibi düşünebiliriz- Dumbbell Benc
Merhabalar, evde kendi başıma fitness yapmaya başladım 2-3 aydır. Ekipman olarak dummbell ve barbell setim ve ayarlanabilir bir bench'im var.

Göğüs antrenmanımdaki ağırlıklarla ilgili bir sorum var. Göğüs için şu 3 hareketi yapıyorum. Haftada 2 kere göğüs çalışıyorum gibi düşünebiliriz

- Dumbbell Bench Press: 15kg - 3x8 tekrar
- Incline Dumbbell Bench Press: 13 kg - 3x8 tekrar
- Dumbbell Fly: 8 kg - 3x8 tekrar

Nizami ve düzgün şekilde 3x8 yapabildiğim ağırlıklar bunlar. Sizce bu ağırlıkların dengesi iyi midir? Mesela bench'te 15 kg ama incline'da 15 kg olmaması normal midir?

Egzersiz sırası bu şekilde bu arada.
0
azeriturku
(26.02.25)
Normalde açılı press'ler biraz daha yüksek olur, benim decline press'im flat'e ve incline'a göre daha yüksek zira flat press yaparken diğerlerine göre destek almak daha zor, o nedenle bir tık geri kalır ama bunu bu ağırlıklarda anlayamayız ağırlıklar arttığında fark daha net ortaya çıkar ama sende şu an bir sorun yok.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.02.25)
normaldir, yuk omuza binmeye basladikca agirlik duser zaten ama bunlara cok takilma.
bir de fly hareketini 12-15 tekrar araliginda yapabilirsin daha izole bir hareket. min 12 tekrar iyi olur.
0
bay b
(26.02.25)
Incline ile ayarlanabilir benchi 15 derece yapınca biraz ve 30 derece yapınca biraz daha fazla flat benche göre ağırlığın düşmesi normal. Ayrıca fly hareketinden daha fazla verim almak için benchte değil yerde yapmanı öneririm. Youtube.com da falan floor fly yazarsan hareketi yaparken kollarının açısını nasıl gerceklestirmen gerektiğini falan da görürsün.
0
candanag
(26.02.25)
çok teşekkür ederim cevaplar için!
0
🌸azeriturku
(26.02.25)
(5)

Meşgul telefonu durmadan arayan insanlar

her giriste sifresini unutan adam
Telefonu odak moduna almıştım, sabahın köründe 10 kez peşpeşe aramış birisi. Aradığı konu da acil olamaz, dün mailleştik, istese mail’le de yazabilir.Bu medeniyet yoksunu, zeka geriliği yaşayan bencil ve sosyalleşme engellisi insanlara ne yapmak lazım?Bir insanı 10 kez peşpeşe aramak ne olm emrah’ı
Telefonu odak moduna almıştım, sabahın köründe 10 kez peşpeşe aramış birisi. Aradığı konu da acil olamaz, dün mailleştik, istese mail’le de yazabilir.

Bu medeniyet yoksunu, zeka geriliği yaşayan bencil ve sosyalleşme engellisi insanlara ne yapmak lazım?

Bir insanı 10 kez peşpeşe aramak ne olm emrah’ı bile annesi için kimse bu kadar arayamaz ya yuh
0
her giriste sifresini unutan adam
(26.02.25)
Ben annem dışında kimseyi birden fazla kez aramam, hatta aradığım kişi 2-3 çaldırışta cevap vermemişse telefonu kapatırım, gerçekten elzem bir konu yoksa böyle ısrarla arayan insanlardan acayip nefret ediyorum ve hepsinin ağzına ayağımı sokasım geliyor ama yapmıyorum, yapamıyorum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.02.25)
Beni pazar aksam 10da arayan bi yönetici vardı. Açmayınca ertesi gün de mesai baslamadan aramaya devam ederdi. Ben de sizi severim ama beni bu kadar düşündüğünüzü bilmiyordum rüyanızda mı görüyorsunuz demistim. Ben kadın o erkek olunca biraz bozuldu ama asla aramadı. Pazar günü nedir ya. Yine acil olmayan bir iş tabii sizin gibi.
0
jazzabel
(26.02.25)
Eğer çok elzem ve iletişim kurmak zorunda olduğum birisi değilse engelliyorum.

Geçen oldu birisi…2 dakika içinde 4 kere aramış. Sanırsın birisi öldü. Bu şekilde arayan bir kişi iletişim kurmak istediğim bir insan değildir.

Biriyle iletişim kuracaksam, hele bu bir ilk olacaksa ikinciye aramam. mesaj çeker kendimi tanıtır ve neden aradığımı anlatırım. Ayrıca İşle ilgili önemli bir durumsa, bana ulaşmak isteyen santralden bağlatsa o telefonu zaten açmış olurum…
0
master of ceremonies
(26.02.25)
"Bu medeniyet yoksunu, zeka geriliği yaşayan bencil ve sosyalleşme engellisi insanlara ne yapmak lazım?"

Onlarla is yapmamak lazim.
0
feastofthedamned
(26.02.25)
Millet panik atak, psikolojik deli. Anında işini çözmek istiyorlar, sabır yok. Direkt biri mi öldü, acil bir şey mi var nedir diyorum. Ama yine aynı şeye devam ediyorlar. Yapacağın bir şey yok.
0
Shepard
(26.02.25)
(14)

Sizce bu saat nasıl? 10 üzerinden puanlama yaparsanız 31,e

baldan kaymak
https://www.kosovalisaat.com/urun/Seiko-SNKC51J/31, erkek
0
baldan kaymak
(25.02.25)
cok normal bir saat. cirkin degil. cok güzel degil. varsa takilir. ben tercihimi baska saat almaktan yana kullanirdim. 5/10
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(25.02.25)
Çok sıradan 10 üzerinden 5
0
grimavi
(25.02.25)
Lambası yok, gece kullanamazsın.
0
benim icin hic boyle suslenmemistin
(25.02.25)
Çok yıl önce, hayatımda aldığım ilk hediyedir.
Uzun yıllar kullanmıştım.
Duygulandım görünce <3
0
Mirket
(25.02.25)
Seiko 5 efsanevi seridir; srpk, skx veya sne vs.
Erkek saatinin tepsi gibi büyük olması gerektiği fikri tarihe karıştı. 38, 36mm gibi çaplar artık moda ve daha kibar olduğundan tercih ediliyor tabi bileginizin çapı da önemli. Mekanizması zaten dunyada en çok kullanılan ve güvenilenlerin basinda yer alan 4r36nin selefi. benim 5 ile ilgili tek eleştirim safir cam olmayışı. 3-4 bin daha koyup citizen tsuyosa alırdım.
10 üzerinden 7.
0
karacigerim vur kadehlere
(25.02.25)
Kötü diyemem, 6 zorlarsam 7 ama o kadar fazlası değil.
0
kumandanim
(26.02.25)
5,5'tan 6. Yukarıdaki yorumlara katılıyorum.
0
nawar
(26.02.25)
Dede saati.

Edit : Seiko 5, Seiko kinetic 5M43 gibi modeller kullanmış birisi olarak bu saat net olarak dedelerin hacıdan gelirken getirdiği hediye saattir benim gözümde. Çok eski bir tasarım olması sebebiyle 10 üzerinden 5 ile uğurluyorum.
0
kimlanbu
(26.02.25)
internet aleminde saatler için genel bir beğeni var onun dışında ne sorarsanız sorun beğenilmez.

o beğeni kriteri ise şöyle; genellikle lüks saat markaların benzeri ama daha az lüks markada erişilebilir ama fakirlerin de erişemediği saatler.

buna son zamanlarda en iyi örnek: tissot prx
bence hiç bir numarası yok ama işte gel anlat, insanlar başkalarının beğendiği şeyi beğenmek zorunda hissediyor bu kısır döngü şeklinde ilerliyor.
0
nuisance2
(26.02.25)
3 atm yerine 5den başlasa daha iyi
37mm çap erkek için düşük kalır kol ince bile olsa 39mm daha ideal
0
mantık
(26.02.25)
Güzel saat. Bana göre mekanik saatlerin zamanı dönemi olmaz ilk Seiko 5 (Seiko Sportsmatic 5) 60'lı yıllarda üretildi, bugünkü görüntüsünden pek fark yok muhtemelen 30 sene sonra da aynı olacak, eğer mekanik özellikleri dışında görüntüsüne görüp yorum yapacaksak Seiko'nun üst segment markası Grand Seiko'nun 250 bin liralık Heritage modeline ya da 450 bin liralık Evolution 9 modeline bak o da benzer görüntüde, onların etiketini değiştirip 6000 lira yap muhtemelen onlar da beğenilmez. Senin bütçen buna uygunsa al geç.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(26.02.25)
mis gibi bir saat. güle güle kullanın.
0
co2s2
(26.02.25)
birisinin taktigini farketsem gozumde degeri yukselmez. hani 30 sene oncesinde yasasak neyse de. 4/10.
0
hot potato
(26.02.25)
Bende var bu saaten ama kullanamıyorum watch winder varsa kullanılır. Kolumdan çıkaratsam hemen geri kalıyor.
0
komando kani var bende
(26.02.25)
(6)

20 dakika uzaktaki spor salonu

Bir ben var benden şurada
Yürüyerek 20 dakika süren spor salonuna yürüyerek mi gidersiniz arabayla mı?
Yürüyerek 20 dakika süren spor salonuna yürüyerek mi gidersiniz arabayla mı?
0
Bir ben var benden şurada
(22.02.25)
Yuruyerek, isinma olur hem. Hareket etmek icin gideceginiz yere hareket etmeden gitmek manasiz geldi bana
0
mor oje
(22.02.25)
Benim gittiğim salon 15 dakika falan sürüyor yürüyerek ben hem yürümeyi sevmediğim için hem ağırlık çalışması öncesi gereksiz bir enerji tüketimi olduğu için hem de 2 saat antrenman yaptıktan sonra yürüyerek dönmek zor geldiği için ben arabayla gidiyorum, yürümeyi seven bana koymaz diyen biri için uzak bi mesafe değil ama.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(22.02.25)
20 dakika uzun bir süre. duş sonrasında yeterince kurulanmazsanız bu havada hasta olmanız çok olası. hava düzelene kadar arabayla gidin bence.
0
co2s2
(22.02.25)
co2s2 haklı, özellikle oturduğunuz yerde rüzgâr çoksa, spora gittiğiniz binanın olduğu yerde rüzgâr çoksa, hava soğuksa filan işler çok değişiyor, hastalanma ihtimali artıyor. Çok terleyen biriyseniz mesela.

Normal olan yürüyerek gidip imkan varsa araçla yoksa da çok sıkı tedbir alarak (kafayı gözü ciğerleri iyice kapatarak) dönmektir bana göre.
0
muhayyer divan
(22.02.25)
yürüme 15 dk genelde yürüyorum 10°c ye kadar. altıysa araba
0
ala09
(22.02.25)
bahar aylarında yürünebilir. harici arabayla giderim. 20 dk fazla. enerjiyi sporda harcamak isterdim. dönüş sıkıntı o yorgunlukla.
0
jelly bear
(22.02.25)
(2)

Magnezyum takviyesi

cemallamec
Merhaba,Farklı yapay zekâ sistemlerine sorsam da ortak bir yanıt alamadım. Bu konuyu bilen birisi yazarsa çok sevinirim.Magnezyum Malat, Magnezyum Biglisinat ve Magnezyum L-Treonat ile ilgili olarak, günde 350-400 mg magnezyumu aşmamak gerektiği belirtiliyor.Sorularım:— Bu üç magnezyum takviyesini a
Merhaba,

Farklı yapay zekâ sistemlerine sorsam da ortak bir yanıt alamadım. Bu konuyu bilen birisi yazarsa çok sevinirim.

Magnezyum Malat, Magnezyum Biglisinat ve Magnezyum L-Treonat ile ilgili olarak, günde 350-400 mg magnezyumu aşmamak gerektiği belirtiliyor.

Sorularım:

— Bu üç magnezyum takviyesini aynı anda kullanmak istesem ama farklı öğünlerde alacak olursam, bu sorun yaratır mı?
— Önerdiğiniz bir marka var mı?
— Dozajı aşmanın ne tür sorunlara yol açabileceğini öğrenmek istiyorum.

Evet, üçüne de ihtiyacım var :)
0
cemallamec
(21.02.25)
1: Yaratmaz, zaten öyle olması lazım.
2: Ben Venatura kullanıyorum.
3: 400-500 mg arası sıkıntısız bir alan, bunun üstüne çıkıldığında belki ishal falan yapar ama magnezyumun toksik hale gelmesi dolaşımda sıkıntı yaratması vs için 2000-3000 mg civarına çıkmak gerekir.

Bu arada malatı sabah biglisinatı yatmaya yakın almak daha işlevsel olur, treonat için özel bir vakit yok.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(21.02.25)
Magnezyum sitratı veya oksiti fazla alırsan ishal yapar, diğerleri bağırsaklara değil farklı yerlere çalışan formları. Korkma al.

Magnimore plus kullanıyorum çok memnunum. Venatura da çok iyidir.

Magnezyum eksikliğimiz epey çok olduğu için doz aşımı yaşanabileceğini sanmam, doz aşımı olması için özellikle oturup bol bol içmenin gerekir onları. Her gün 1 veya doktorla istişare ederek uygun bulursa 2 alırsan hiç de sorun olmaz. Bazı insan sırf Magnezyum eksikliğinden dolayı huzursuz bacak oluyor, migren oluyor, pkos oluyor, diyabet oluyor diyabet. Daha neler neler. Korkma Magnezyum almaktan.

Hatta sana bir de omega 3 al diyeceğim. EPA ve DHA değerleri toplamı 1000'i geçmeli diyorlardı. Kaliteli bir omega 3 olmalı ve trigliserid formu olmalı yani. Ben krilom marka alıyorum ondan da çok memnunum. Onun bir de ultra olanı var çok daha yüksek kalitede, muhtemelen çok ağır durumlar için o.

D vitamininin de yükselmesine katkıda bulunmuş olursun, çok iyi edersin.
0
muhayyer divan
(21.02.25)
(1)

Mourinho’nun yanındaki adam kim?

avatar is back
Ak sakallı olan saçı siyah. Yardımcısı değil diğeri bişey sorumlusu ama tanımıyorum kim bu? Yardımcılarını demiyorum
Ak sakallı olan saçı siyah. Yardımcısı değil diğeri bişey sorumlusu ama tanımıyorum kim bu? Yardımcılarını demiyorum
0
avatar is back
(20.02.25)
Emir Yolaç.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(20.02.25)
(2)

dropset 3 vs metcon 9

patronaj1
ikisinden birini kullanıp yorum yapacak olan var mıdır? özellikle squat deadlift ağırlıklı antrenmanlarda kullanılacak ama dropset 3'le böyle kısa mesafeli yerlerde giyilir, güzel görünüyor gibi geliyor.https://www.adidas.com.tr/tr/dropset-3-ayakkabi/IH8292.html?forceSelSize=45 https://www.barcin.co
ikisinden birini kullanıp yorum yapacak olan var mıdır? özellikle squat deadlift ağırlıklı antrenmanlarda kullanılacak ama dropset 3'le böyle kısa mesafeli yerlerde giyilir, güzel görünüyor gibi geliyor.

www.adidas.com.tr

www.barcin.com
0
patronaj1
(19.02.25)
Kendim alırken denemiştim ama en rahat under armour tribase serisinde hissettim ve onu aldım. Bu tarz antremanlarda kullanacağınız ayakkabıyı gidip fiziksel olarak denemeden almayın ve tribase’e de multaka bakın.

İkisi arasında kalsam adidası seçerdim. Metcon beğenmiyorum.
0
awlmi
(19.02.25)
Piyasadaki tüm training ayakkabılarını kullandım, sıralamam şu şekilde:

Nike Metcon > Under Armour Tribase Reign > Reebok Nano > Adidas Dropset

Ekstra olarak bu ayakkabıları yürüme işlerinde kullanamazsın tabanları çok serttir yastıklaması olmaz, sadece Under Armour'un kendi yumuşak tabanlığı var yürüyüşlerde o kullanılabilir, diğerleri kısa sürede tendon ağrısı yapar.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(19.02.25)
(7)

Et beni hakkinda bilgili dermatolog

buyumusceylan
Erkek arkadasimin suratinda bir adet beni cikti 20li yaslarda zamanla. Su an cok sikayetci. Bu konudaBizi dogru tedaviye yonlendirecek, para almak icin gereksiz islemler yapmayacak kefil olabileceginiz dermatolog var midir? Lutfen aldirmasin, takmasin demeyin. Boyle bir sey soylenecekse de onu muaye
Erkek arkadasimin suratinda bir adet beni cikti 20li yaslarda zamanla. Su an cok sikayetci. Bu konuda
Bizi dogru tedaviye yonlendirecek, para almak icin gereksiz islemler yapmayacak kefil olabileceginiz dermatolog var midir? Lutfen aldirmasin, takmasin demeyin. Boyle bir sey soylenecekse de onu muayene edip durumunu gormus, isin ehli bir doktorun soylemesi cok daha saglikli olur.
Simdiden tesekkurler
0
buyumusceylan
(19.02.25)
Hocam dünyanın en basit işlemi için gereksiz bir tedirginlik bu gidin herhangi bir hastaneye doktor bakar ne yapılması gerektiğini söyleyip en uygunu neyse o şekilde alırlar, yani beni aldırdım kanser oldum gibi bi korkunuz varsa öyle bir şey yok ama estetik açıdan tedirgin oluyorsanız o da gereksiz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(19.02.25)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet +1

Yüzümde bir tane vardı. Büyümeye başlayınca aldırdım. Dermatolog->Plastik Cerrahi->Küçük Cerrahi Müdahale->Dikiş->10 gün su değmesin->Dikişi aldır bitti gitti. 5 dakikalık operasyon zaten. Et beni çok büyük değilse ve dikişi düzgün atarlarsa iz falan kalmaz. Öyle çok büyük uzmanlık alanında bir konu değil.
0
nawar
(19.02.25)
Kesinlikle ama kesinlikle "cryo" ile(azot ile dondurma) yaptirmayin, benin kendisinden daha buyuk ve daha koyu iz kaliyor ciltte.
0
feastofthedamned
(19.02.25)
Sanirim biraz eksik bilgi verdigim icin kafa karisikligi olmus. Kanser olmasindan korkmuyorum. Annesinde de var ayni benler, yas ilerledikce artiyorlar hem de cok. O da daha genc oldugu icin bu konuda tecrubesi olan birine gidip hem olanlari aldirmak, hem de yenileri cikmamak icin ne yapmak gerekir onu ogrenmeye calisiyor. Ben de burdan bilgisi olan, islem gecmisi olan var mi diye danismaya geldim. Estetik acidan tedirginligim olsaydi aldirinca iz kaliyor mu diye sorardim. Mesela dikisi duzgun atarlarsa diyorsunuz ya, iste var mi tecrubeniz diye bundan soruyorum suratinin tam ortasinda bir ben aldirinca iz kalacaksa aldirmamayi tercih edecek belki. Kucumseyerek konusacaginiza soruyu cevaplasaniz keske.
@feastofthedamned cok tesekkur ederim yanitin icin :) gordugum tedavi yontemlerinden biriydi tereddutluydum cevabin netlestirdi durumu
0
🌸buyumusceylan
(19.02.25)
izmirdeysen çok başarılı birine yönlendirebilirim. devlet hastanesinde. kendim de aldırdım.
0
ground
(19.02.25)
"Yüzümde bir tane vardı. Büyümeye başlayınca aldırdım." yazdığıma göre tecrübe aktarıyorum zaten. Sürecin adım adım nasıl ilerlediğini de yazdım. Daha ne kadar cevap olabilir mesela? :)
0
nawar
(19.02.25)
@ground tabii ki cok sevinirim
@nawar sorum “ben aldirma islemi nasil bir islemdir”den ziyade dermatolog onerisiydi aslinda, ilk arastirmada yazdiklarinizin aynisini internetten okumak mumkun :) Mesela duzgun dikis yapilirsa iz kalmaz diyorsunuz ya, duzgun dikisten kastiniz bunu her dermatolog yapabilir anlaminda mi yoksa iyi bir dermatologa gitmek lazim anlaminda mi? Sizin bahsetmenizden anladigim kadariyla islemden memnun kalmissiniz yuzunuzde iz kalmamis, dermatolog/klinik/hastane arastirmanizda ettiyseniz nelere dikkat ettiniz? Bunlarla ilgileniyorum aslinda.
0
🌸buyumusceylan
(19.02.25)
(11)

muzik dinleme ve organize etme aliskanliklariniz?

buenosdias
belki ilham verecek biseyler cikar. 2 sorum olacak. 1. nasil muzik dinlersiniz? ornek cevaplar:-sadece album dinlerim-hazir listelerden giderim-kendi listem disina cikmam-sanatci acarim o calar-daha cok podcast, audiobook, radyo dinlerim.vs..2. sevdiginiz muzikleri nasil saklar, bulursunuz?-favorile
belki ilham verecek biseyler cikar. 2 sorum olacak.

1. nasil muzik dinlersiniz?

ornek cevaplar:
-sadece album dinlerim
-hazir listelerden giderim
-kendi listem disina cikmam
-sanatci acarim o calar
-daha cok podcast, audiobook, radyo dinlerim.
vs..

2. sevdiginiz muzikleri nasil saklar, bulursunuz?
-favorilere ekler gecerim
-bir suru listem var. (moduma gore, muzik turune gore vs..)
-saklamam. surekli kesif yaparim

vs..

her biri icin detayli cevap verirseniz sevinirim.
0
buenosdias
(19.02.25)
youtubedan karşıma çıkan kafama göre olanı seçer kalanı karışık dinlerim kendi çalar gider
0
basond
(19.02.25)
Sıklıkla kendi listelerimi dinlerim ama arada mix'leri dinleyip oradan yakaladığım şarkıları kendi listeme ekleyerek listeyi genişletirim.

Radyodan nefret ederim.

Podcast dinlemeye bu sene başladım, dinlemediğim dönemlerde çok şey kaçırdığımı fark ettim.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(19.02.25)
Kısa cevap ruh halime göre değişiyor.
Uzun cevap:
1 için, bazen yeni ve güzel bir grup kesfettigimde kronolojik sıraya göre tüm diskografilerini dinliyorum. Ya da sevdiğim bir grup/sanatçı olunca yeteri kadar tanımıyorum kaygılarını girip ayni şeyi yapabiliyorum.
Yeni muzik kıtlığı yaşadığım zamanlar başkalarının listelerini dinlerim rastgele. Mesela sözlük yazarlarının Spotify listeleri başlığına girip bir sayı seçip ilgili sayfada rastgele bir entry seçip playlistini dinliyorum.


2. Begenilenler, listem var. Ama genel olarak bir sürü listem var. İkindi vakti müzikleri, koşarken, yürürken, geceler temalı:D vs. Keza tür bazlı da var indie, post-rock, tekno, klasik vs.
0
Amaranta ursula
(19.02.25)
1.
- Sonuncusu hariç hepsi. Dinleyerek değil okuyup yazarak öğrenen biri olarak sesli kitap dinleyince hiçbir şey anlamıyorum, dikkatim dağılıp gidiyor, sürekli geri almam gerekiyor. Sevdiğim 1-2 sohbet podcasti var, bir de Harry Potter, Otostopçunun Galaksi Rehberi gibi okuyup bildiğim kitapların sesli kitaplarını bazen temizlik yaparken, yürürken dinliyorum. Radyo dinlemiyorum.
- Klasik müzik, senfonik eserler zaten albüm sırasıyla dinlemeden olmuyor. Bir de eskiden kasetini dinlediğim albümleri baştan sona sırasıyla dinliyorum.
- Özellikle belli bir tür dinlemek istiyorsam Spotify'dan bir şarkının ya da sanatçının radyosunu açıyorum, karışık çalıyor. (Bugün çalışırken canım new wave isteyince the safety dance radyosu açtım, ara sıra Cem Karaca radyosu, la isla bonita radyosu, Britney Spears radyosu gibi şeyler açıyorum.)
- Hem kendi listelerim var, hem takip ettiğim (hazır değil, başka kullanıcıların yaptığı) listeler var.

2. Tek şarkıysa ilgili listeye, albümse at fava.
0
kobuzchu kiz
(19.02.25)
aha tam benlik soru. Sık sık düşünüyorum bunu. O yüzden baya uzun bi cevap olacak.

Kısa özet; genelde loopta bir iki şarkı dinleyip sıkıldıkça yeni şarkılara geçiyorum. Yeni şarkı keşfetmeyi sevmem, playlist yapmam, shuffle kullanmam, spotify/youtube sıradan şarkı göndersin işinden nefret ederim.

1)

%99 bir ya da birkaç şarkıya takarım ve loopta dinlerim. O şarkıdan sıkılınca başka şarkı loop şeklinde giderim. Bazen de bir şarkıcıya/gruba takıp bir müddet sadece onun şarkılarını dinlerim. O yüzden spotify wrapped listemde yıl içinde sadece mart ayında 10 gün dinlediğim bir şarkı ilk 5 yapabiliyor. Sapık gibi günde 200 kez dinlemiş oluyorum çünkü :D

Albüm dinleme olayını yeni yeni kazandım. Ondan önce pek yapmazdım. Spotifyda playlist hazırlayıp paylaşma mevzusu bana tuhaf geliyor. İnsanlar "müthiş playlist hazırladım" diyince kafamda bi şey canlanmıyor yani. Random şarkı dinlemeyi de sevmem, yıllardır shuffle mod kullanmamışımdır ya da ne dinleyeceğimi spotify'a/youtube'a bırakmam. Keşif listelerine de bakmam hiç. Bilmediğim bir şarkıyı dinlemek bana risk geliyor ve sevdiğim biri önermediyse ya da bir yerden kulağıma çalınmadıysa önyargılı oluyorum.

Sanatçı olarak son birkaç ayda Taylor Swift, Billie Eilish, Dua Lipa dinledim. Taylor Swift'i kız arkadaşım sayesinde son bir senede tüm albümlerini dinledim ondan örnek vereyim. Bir albümü ilk dinleyince "aa bu iyiymiş" dediğim şarkıları kafama not alıyorum. Onları ayrı ayrı dinliyorum. İlk dinleyişte tutmadığım şarkılara bir iki şans daha veriyorum. Sonra albümden beğendiklerimi canım çektikçe loopta dinliyorum.

Dua Lipa için de, bir şarkısı youtubeda izlediğim bir videoda denk geldim. Bir müddet o şarkıyı loopta dinledim. Sonra hadi albümdeki diğer şarkılara bakayım diyip onları sırayla dinledim ve beğendiklerimi dinlemeye devam ettim. O albümü sömürünce diğer albümlerine geçtim :D Billie Eilish de benzer oldu. Zaten önceden dinliyordum ama son albüme hiç bakmamıştım. Bir yerde denk gelince hoşuma gitti ve şans vereyim dedim ve bir ay sırf son albümünü dinledim :d ama yani sanatçıyı açayım random çalsın yapmam.

Podcast olarak haftalık takip ettiğim bir podcast serisi var. Onun dışında podcast tarzı youtube içerikleri (Emrah Safa Gürkan mesela oturup konuşuyor, izleme ikinci planda) puzzle yaparken tüketiyorum. Sırf bu yüzden arada "Puzzle yapayım çok içerik birikti" diyebiliyorum. Radyo hiç dinlemem nefret ederim, audiobook iki tane bitirdim şu ana kadar.

2)

Hem 1. sorudaki playlist sorusuna hem de buna cevap vereyim. Spotify Türkiye'ye ilk geldiğinde hesabımı açmıştım ve o zaman iki playlist oluşturdum Yabancı ve Türkçe diye. Sevdiğim şarkıları bu iki playliste ekliyorum. Başka da playlistim yok (bi tane Taylor Swift playlisti açtım kız arkadaşımla ortak hadi bi de o var :d). Tekil dinlediğim şarkıları buraya ekliyorum ama aynı şarkıcıdan peş peşe 5 şarkıdan fazla eklemiyorum o zaman albümden açıp dinliyorum. Yani denge gözetiyorum playlistte.

Keşif yapmayı da sevmediğimi söyledim. Sanırım tüm sorulara upuzun cevap verdim. Hepsini okuyacak olanlardan özür dilerim dsjjds
0
nundu
(19.02.25)
Çocukluktan beri albüm alışkanlığı var (90'larda büyündü)

Hala albüm dinlemeye çalışırım.

Araba aldıktan sonra hayatımda ilk defa playlist yapmaya başladım onlar da tarza göre Rock, 90'lar Türkçe, 00's House diye ayrılıyor. Down ve Up diye de iki listem var modlara göre.

Spotify'ın favori şarkıları listesini özenle düzenlerim ayrıca bir de Mega Best Of diye bir playlistim var oraya da aşırı sevdiklerimi ekliyorum.

Radyo hiç müzik için dinlemedim, ortaokul lise zamanlarında bazı mizah programları için dinlerdim (cenk erdem, muzo vs)

Lisanstan dolayı stream bulunmayan ya da benim için çok çok önemli olan albümleri de kayıpsız cue, flac, wave formatında indirir diskte tutarım.
0
hedep
(19.02.25)
Genelde dinlemeyi sevdiğim müziklere göre hazırlanmış listelerden giderim. Bu listelerde ilgimi çekenleri kendi listeme alırım. Daha sonra da kendi listeme attıklarımın albümlerine gider ve tüm albümü dinlerim. Çok fazla müzisyen takip ettiğim için oradan da bir açılım oluyor. Örneğin takip ettiğim bir davulcu ya da basçı farklı bir projede ya da albümde çaldıysa oralardan da yeni keşifler gelebiliyor. Bu arada gördüğüm kadarıyla radyo pek dinlenmiyor ama bende yeri ayrıdır. çok fazla dinlenesi radyo yok maalesef evet ama radyo 3 yeni keşifler için muazzam bir yer. Akşamları konsept programlar oluyor. Acayip bir arşivleri var. Çok iyi playlistlere denk gelebiliyorsunuz. Norveçte kurulup 3 albüm sonra dağılmış prograsive rock gruplarından, 60'lar 70'ler japon jazz/funk gruplarına kadar başka yerde denk gelme olasılığınız neredeyse olmayan grupları, müzisyenleri tarihçeleri ve acayip nish bilgilerle dinleyebiliyorsunuz. Bu ülke ortalaması düşünüldüğünde inanması güç seviyede kaliteli bir radyo.
0
thracia
(19.02.25)
Müzik dünyasında en nefret ettiğim olay => (bkz: loudness war)

Bu yüzden Spotify da sevmiyorum. 2000 öncesi albümler diğerlerinin yanında sönük kalmasın diye bu albümlerin ya Remaster halleri var ya da kendi limiter'lariyla vs albümün orjinal seviyesini yükseltip bozduklari versiyonlari var.

Sevdiğim albümleri flac olarak arşivlemeye zaten 10-15 sene önce başlamıştım.

Sadece bir şeyler keşfetmek için arada Spotify açıyorum. (Onu da beceremiyor gerci, arkadaşların listelerine falan bakıp buluyorum bir seyler)
0
makbur
(19.02.25)
Youtube veya youtube music'ten istediğim bir şarkıyı açarım, sonraki şarkıyı beğenmezsem geçerim. Youtube çok saçma çalışıyor, metal dinlerken bir sonraki şarkı türk sanat müziği olabiliyor, o yüzden yolda giderken youtube music tercih ediyorum.

Çok hoşuma giden, ilk kez dinlediğim bir şarkı olursa da sonradan ulaşabilmek için ya beğeniyorum, ya da listeye ekliyorum.

Şarkılar tamamen dinlediğim müziğe göre random bir şekilde alakalı olacak şekilde geliyor, 300 veya 400'de bir işte budur diyebileceğim yeni bir parça çıkıyor.
0
kimlanbu
(19.02.25)
Enstrümantal ve soundtrack tercih ediyorum.
İnternet üzerinden radyolardan dinliyorum.
0
pro9it9is9
(19.02.25)
albüm veya sanatçı/grup, mix olacaksa da illaki dinlediğim sanatçı/gruplardan oluşan mix'ler ama yinede otomatik listeleri falan sevmiyorum, saçma sapan geçişler oluyor.

Genelde arkadaş tavsiyesi veya onların paylaştığı instagram postlarından parça hoşuma giderse sanatçı/grupun diğer parçalarına bakıyorum çoğunluğu hoşuma giderse albümü/grubu ekliyorum.

kendi mixlerimi yapmaya da üşeniyorum.
0
selam
(19.02.25)
(7)

cilt bakım ritüeli nasıl edinilir

anon1m
Yetişkin erkek olarak duş Jeli, yüz bakım kremi, şampuan, diş macunu hepsi bir arada ürünleri kullanmaktan bıkıp gerçek bir yüz bakımı ürünleri edinmek istiyorum. Amaç: olanı korumak yaşlanmayı geciktirmek kırışıkları mümkün olduğunca gözden uzak tutmak sağlıklı olmak. Nereden başlamalıyım
Yetişkin erkek olarak duş Jeli, yüz bakım kremi, şampuan, diş macunu hepsi bir arada ürünleri kullanmaktan bıkıp gerçek bir yüz bakımı ürünleri edinmek istiyorum.
Amaç: olanı korumak yaşlanmayı geciktirmek kırışıkları mümkün olduğunca gözden uzak tutmak sağlıklı olmak.

Nereden başlamalıyım
0
anon1m
(18.02.25)
Olanı korumak ve yaşlanma işaretlerini geciktirmek için en önemlisi cildi güneşten korumak. Yaz kış her sabah güneş kremi (en az 30 spf, PA+++)* sürmekle başlayabilirsiniz, özellikle yazın ve dışarıda vakit geçirirsek 2-3 saatte bir tekrar etmek gerekiyor.


Cilt tipinize ve yaşınıza uygun bir nemlendirici krem, bir göz altı kremi, bir de yüz yıkama jeli eklerseniz mis gibi başlangıç olur bence. Sonra isterseniz serumlara, çift fazlı temizleyicilere falan devam edersiniz.

* images.app.goo.gl
0
kobuzchu kiz
(18.02.25)
İyi nemlendirme, temizleme, c vitamini, güneş koruyucu. Bu dördünü cildinize uygun ve içeriği iyi ürünlerden secebilirseniz başka bir şeye gerek kalmaz bence
0
yuvarlanantencereninkapagi
(19.02.25)
bir grup erkek arkadaşım haftada bir kelle paça içiyor kolajen için. içten de beslenmeli cilt.

the ceel'in gummyleri için efsane şeyler söylüyorlar. bir erkeğin cem özkök olmadıktan sonra bu kadar disipline olabileceğine inanmadığım için, utandır beni, bu tür ciklet bakımlar uygulayabilirsin.
0
janderzel zartanyan
(19.02.25)
Cilt bakımı rutini oluştururken iyi incelemek lazım hangi ürün ne işe yarar hangi ürünler birlikte kullanılır hangileri kullanılmaz ve normalde bir başkası için çok iyiyken sana uymayacak ve sıkıntı yaratacak ürünler nelerdir bilmen lazım.

Yüzeysel olarak birkaç örnek vereyim:

Temmuz ayında bir sabah uyandın, gittin yüzünü yüz temizleyiciyle yıkadın sonra c vitamini sürdün sonra nemlendirici sürdün sonra dışarı çıkacaksın güneş kremi sürdün ama cildin yağlı diyelim, geçmiş olsun bütün gün yağlı yağlı dolaşırsın. Neden? Cildin yağlıysa güneş kreminin altına nemlendirici sürmene gerek yok zaten c vitamini serumunun ve güneş kreminin kendi nemlendirme özelliği var, bir de ekstra nemlendirici kullanırsan gereksiz bir yüklenme olur cildin onu emesi çok uzun sürer sıkıntı yaşarsın.

Mesela geceleri retinol kullanıyorsun, retinol aktif bir asittir ama şunu sürmeden önce bi aha-bha serum kullanayım da cildimi temizleyeyim dersen geçmiş olsun cildini yakarsın, çünkü ikisi de aktif ürünler ve bir arada kullanamazsın. Bunları bilmek şart.

Gelelim basit bir rutine.

Sabah: Su bazlı temizleyici jel/cilt parlaklığı ve kollajen sentezi için c vitamini serumu/cildinde leke sivilce izi kıl yün izi varsa arbutin serum(opsiyonel)/güneş kremi.

Akşam: Temizleyici jel/retinol serum (buna yeni başladıysan önce 1 ay boyunca haftada 2 defa 2 gün arayla, 1 ay sonra 1 ay boyunca gün aşırı sonra her gün kulanabilirsin çünkü bu ürünün cilde alışması zordur hunharca kullanırsan irritasyon yapar)/sebum dengesi için niacinamide serum. Cildin kuruysa bunun üstüne nemlendirici kullan yağlıysa gerek yok.

Haftada 2 gün peeling ve derin temizlik için en az 3 gün arayla aha-bha serum kullanabilirsin ama bunu kullandığın gece retinol kullanmayacaksın, hatta o gece hiçbir şey kullanma aha-bha kullanıp üstüne nemlendirici kullanıp yat.

Bunlara ek olarak, kullandığın güneş kreminin özelliklerine göre yapabileceğin bazı seçimler. Mesela su bazlı güneş kremi kullanıyorsan gerek yok ama yağ bazlı güneş kremi kullanıyorsan, ki piyasadaki güneş kremlerinin %90'ı yağ bazlıdır, gece önce yağ bazlı temizleyici jel kullanıp güneş kremini çıkarman, sonra su bazlı temizleyici jelle de yağ bazlı jelin kalıntılarını çıkarman gerekiyor güneş kremi yağ abzlı olduğu için yağı yağ ile temizlersin, yağ bazlı jel kullanmazsan güneş kremi cildinde birikir gözenekleri kapatır o da sivilce vs yapar, güneş kremi kullandım sivilce yaptı türü şikayetlerin nedeni genelde budur.

Bunlar "bana göre" olmazsa olmaz ürünler, başlangıç bazı bunlar olabilir, bu tavsiyeler üstüne kendi araştırmanı yapıp daha spesifik bilgiler de edinebilirsin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(19.02.25)
abartmaya gerek yok. sigaradan, asiri gunesten, stresten, kirden uzak dur bi de sana iyi gelen bir anti aging buldun mu gunduzleri onu kullandin mi yeter. bu islerde ne kadar detaya girersen o kadar paranoyak olursun.
0
buenosdias
(19.02.25)
Boş ver kanka paranoyak olmaya gerek yok paranoyak olmayan diğer dalyaraklar gibi yüzünü sabunla geç.
0
Bir ben var benden şurada
(19.02.25)
temelde 3 şey yeterli: cildine uygun iyi bir nemlendirici, yüz temizleme jeli ve güneş kremi.

bunları kullanmayı alışkanlık haline getirdikten sonra belki daha detay şeylere girmek istersin ama onların da c vitameini toniği retinol falan olduğunu düşünmüyorum. direkt medikal işlemler var, altın iğne vb cildin kırışıp sarkmasını önleyen uygulamalar var. gerek var mı bilmiyorum kendim hiç yaptırmadım.

şimdi 3 temel öneriye gelelim: cilt tipin nasıl? kuru, yağlı, karma... seçimlerini buna göre yapacaksın. eğer ekstra bir cilt sorunun yoksa akne vb, her üç cilt tipi için de bioderma ve cerave ürünlerini tavsiye ederim. yüz temizleme için bir de bepanthol'ün mavi şişede bir yüz temizleme jeli var o da güzel. bunlar bütçeyi çok zorlamaz ve hepsi dermokozmatik ürünlerdir. yüz bakımı ürünlerini dermokozmatik seçmenizi tavsiye ederim. gratis-watsons gibi yerlerde satılan kremlerden almayın hiçbir faydası olmaz.

ben kuru ciltli biri olarak bepanthol yüz temizleme jeli, cerave kuru ciltler için nemlendirici ve cerave güneş kremi kullanıyorum.

edit: sigaradan uzak durmak yazmışlar ½100 katılıyorum bu arada.
0
Mossy
(19.02.25)
(3)

Kolajen önerisi

buff
Günlük takviye için marka model önerileriniz var mı?
Günlük takviye için marka model önerileriniz var mı?
0
buff
(18.02.25)
Hocam öncelikle kamu spotu olması için minik bir bilgi vereyim. Kollajen dediğimiz şey bir aminoasittir, üstelik diğer aminoasitlerin aksine kocaman aminoasitlerdir, yani diğer aminoasitler çakıl taşı gibiyken kollajenler futbol topu büyüklüğündedir. Bu bilgi bi köşede dursun. Aslında kollajen aminoasitleri de diğer tüm aminoasitler gibi dışarıdan alındığında midede bağırsaklarda sindirime uğrar ve diğer tüm aminoasitler nasıl kullanılıyorsa sistemde o şekilde metabolize olup diğer aminoasitlerle aynı şekilde kullanılırlar, zihnimizde canlandırdığımız şekilde hayal ettiğimiz gibi gibi kullanılmazlar, eğer hayal ettiğimiz şekilde kullanılsaydı şöyle olması lazımdı: (Yukarıdaki futbol topu metaforuna gelelim) Bu futbol topu büyüklüğündeki dev kollajen aminoasitlerinin midede ve bağırsaklarda sindirilmedmesi, sindirilemeyen bu dev aminoasitlerin bir şekilde? bağırsak epitelinden geçip sisteme katılması ve sonra ters işlem görüp cilde ulaşması ve oradan da çalışması için bağ dokularına gönderilmesi gerekirdi ama aynı zamanda, dediğim gibi, bunları yaparken bu dev kollajen parçalarının hiçbir şekilde değişime uğramaması gerekirdi fakat bu imkansız bir olaydır zira ağız yoluyla alınan hiçbir madde sistemde bu şekilde çalışmaz her aminoasit sindirime uğrar ve metabolize olur, metabolize olan kollajenler de haliyle bir işe yaramaz.

Bu kamu spotunu verdikten sonra tüm bunları örneklerle anlattığım başka bir dostum şunun işe yaradığı konusunda aşırı ısrarcı, istersen alıp deneyebilirsin: vitalproteins.com.tr
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(18.02.25)
eklem ağrısı şikayetiyle bir arkadaşım "pemovo plus" kullanmış, 1 ay kullanmış ve iyi gelmiş. ben de henüz bir haftadır kullanıyor olmama rağmen iyi geldi ama onun doktorunun dediğine göre 3 ay kullanmak gerekiyormuş.
0
ahm1
(18.02.25)
www.instagram.com
şunu bi izleyin derim.
0
elorelia
(19.02.25)
(8)

Takviye gıda diye geçen vitamin kullanan var mı?

pembediken
7 ay kadar düzenli olarak kullandıktan sonra kan değerlerime baktırdım. Bazıları sınıra yakın düşük çıktı. Mesela d vitamini. 1000lik kullandım. Gıdalardan ve güneşten de alamıyoruz gibi geliyor.Şimdi bu takviyeleri internetten aldım sahte mi diye de düşündüm ama benzemiyor sahteye. Böyle takviyeler
7 ay kadar düzenli olarak kullandıktan sonra kan değerlerime baktırdım. Bazıları sınıra yakın düşük çıktı. Mesela d vitamini. 1000lik kullandım. Gıdalardan ve güneşten de alamıyoruz gibi geliyor.

Şimdi bu takviyeleri internetten aldım sahte mi diye de düşündüm ama benzemiyor sahteye.

Böyle takviyeler kullanıp değerlerinize baktirdiniz mı sizin tecrübeniz nedir?
0
pembediken
(17.02.25)
Bununla ilgili birkac hafta once benzer bir duyuru acilmisti, oraya bayagi bir kisi de yazmisti, bir bakin isterseniz.
0
mor oje
(17.02.25)
Önceki ilgili duyuruyu bulamadım
0
🌸pembediken
(17.02.25)
Benim günlük 20/30 bin birim aldığım bile oluyor d vitaminini ama şu an ölçtürsem muhtemelen referans aralığıda çıkar fakat alt sınıra yakın çıkar, d vitaminini yükseltmek açıkçası çok mümkün değil, yükselse bile takviyelerle o noktada tutabilmek çok mümkün deği, ayrıca Türkiye'nin konumu itibari ile Güneş'ten D vitamini sentezi yapmak da imkansız demeyeyim ama siz imkansız gibi düşünün. Bu arada 30000 ıu çokmuş gibi gözüküyor ama 30000 ıu d vitamini 32 mg falan yapıyor aslında öyle yüksek bir miktar değil.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(17.02.25)
Multivitamin şeklinde kullanmayın, faydası yok. En basit şekliyle şöyle düşünün bir kapıdan 8 kişi aynı anda geçmeye çalışmak gibi. Aynı anda alınan 50 çeşit vitaminden hücreye hangisi girsin.
D vitamininin farklı ilaçlarla kullanımında vücuttaki emilimi azalır, etkisi düşer. Kolesterol ilaçları, antikonvülzanlar buna örnek. Bir de gerekli doz kişiden kişiye değişir. Öğlen yağlı bir öğün sonrası alınması en iyisi.
B12 vitamini örneğin, semptom göstermese bile mide rahatsızlığı olan kişilerde emilimi çok çok düşüktür. Bu durumda kişi dilaltı sprey veya enjeksiyon tercih etmeli.
Vitaminler, takviyeler konusunda doktorunuza ve eczacınıza danışın. İnternette sahte ürün çok fazla bu arada. İnsanlar ucuz diye onlara yöneliyor, ama hem ihtiyacınız olan sağlık danışmanlığını alamıyorsunuz, hem de çoğu zaman sahte ürün kullanıyorsunuz farkında olmadan. Orjinal/sahte ayırt etmek mümkün değil bire bir kopyalanıyor inanın.
0
bisorumvardı
(17.02.25)
mor oje
(17.02.25)
türkiyede vitaminlerin üzerinde yazan tavsiye edilen tüketim miktarları çok çok düşük dolayısıyla da çok yetersiz. örneğin amerikada tek hapında 10000 iu olan d vitamini var.
şişe üzerinde yazan miktarla özellikle d vitamini yükseltmek çok zor.
0
my fault
(17.02.25)
günde 1000 iu d vitamini ile seviyenizi arttıramayacağınız gibi, koruyamazsınız bile. güneş konusu günümüzde biraz hikaye, onu geçiyorum ancak d vitamini eksikliğiniz varsa ve arttırmayı hedefliyorsanız her gün en az 4000 iu almalısınız. d vitamini kolay kolay toksitite seviyesine ulaşmaz ancak bu demek değildir ki şişeyi ağzınıza boşaltın... k2 vitamini ile birlikte kullanıldığında olası yan etkileri de azaltmış olursunuz. onun dışında, megnezyum ve çinko kullanımı da d vitamini emilimini arttırır. damla formunda d3+k2 kullanın. tavsiye olarak vetanura markasını söyleyebilirim.
0
motosiklet burclu adam
(18.02.25)
vitamin hapı içeceğinize gidin meyve yiyin pek işe yaramıyor o vitaminler
0
cnrylmz1
(18.02.25)
(15)

Okul arkadaşlarınızla görüşüyor musunuz?

seni tanıdığım güne lanet olsun
İlkokul, ortaokul, lise, üniversite...Ben uzun yıllar görmediğim bir ilkokul-ortaokul arkadaşımla karşılaştım yakın zamanda ve tekrar görüşmeye başladık. Kendisi aynı sınıfta olduğumuz diğerleri ile de iletişim halindeymiş. Ben hiçbiriyle görüşmek istemediğimi söyledim ve ilginç karşılandı. Hatta bi
İlkokul, ortaokul, lise, üniversite...

Ben uzun yıllar görmediğim bir ilkokul-ortaokul arkadaşımla karşılaştım yakın zamanda ve tekrar görüşmeye başladık. Kendisi aynı sınıfta olduğumuz diğerleri ile de iletişim halindeymiş. Ben hiçbiriyle görüşmek istemediğimi söyledim ve ilginç karşılandı. Hatta bizim görüştüğümüzü de söyleme dedim çünkü söylese hadi toplanalım olacak.

Aynı şekilde lisedeki en yakın arkadaşım dışında oradan da kimseyle görüşmüyorum, düzenledikleri etkinliklere gitmiyorum ve o garip karşılamasa da diğer arkadaşlar bundan rahatsız oluyormuş.

Üniversiteden görüştüğüm kimse yok ama denk gelsek görüşürüz herhalde. Yüksek lisanstan görüştüklerim var hala.

Bilmiyorum ben mi garip ya da yabani davranıyorum. Güzel hatıralarım yok hiçbiriyle.

Siz okul arkadaşlarınızla görüşüyor musunuz? Özellikle ilkokul-ortaokul arkadaşları ile hala görüşen var mı mesela?
0
seni tanıdığım güne lanet olsun
(17.02.25)
Her arkadaşlık kendi dönemiyle güzel, üniversiteden birkaç arkadaşımla zaman zaman iletişim kuruyoruz ama o bile yoruyor beni, diğerlerini düşünemiyorum bile.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(17.02.25)
hayır. çoğunun adını hatırlamıyorum bile. şu anda görsem tanımam.
0
inheritance
(17.02.25)
Şu an arkadaşım dediğim insanların %90'ı liseden. Whatsapp gruplarımız var oradan hemen her gün haberleşiriz, onun dışında ayrı ayrı da sohbet ederiz. Her imkanda yüz yüze buluşuruz. Tabii şimdi herkes farklı şehirlerde ve hatta ülkelerde ama yılda birkaç defa en az üçünü görürüm. Ortaokulu da aynı okulda okuduğum için çoğu ortaokuldan da arkadaşım ama ortaokuldan sonra başka okula geçenlerle muhabbetim hiç yok o yüzden lise diye sayıyorum.

Onun dışında ilkokulu farklı okullarda okudum ve oradan kimseyle ilişkimi sürdürmedim, şu an denk gelsem iki sohbet ederim en fazla.

Üniversiteden bi iki arkadaşım var onlarla da üniversite sonrası iki defa belki buluşmuşumdur. Çoğuyla sosyal medyada bile takipleşmiyorum.

Arkadaş edinme mevzusunu lisede doldurdum ve bitirdim. Sonrasında üniversitede de, iş hayatımda da iki üç kişi hariç pek arkadaş edinmedim. Çok ihtiyaç da duymadım işin doğrusu.
0
nundu
(17.02.25)
7 senelik Anadolu lisesi okuyan kusaktanim.Aktif bir whatsapp grubumuz var ve duzenli gorusuruz.Tabi her zaman herkesi ayarlayip toplu etkinlik zor oluyor ama kucuk gruplar halinde bulusmalar oluyor.Valla biz cok yakiniz bundan da memnunum :)
0
turkuaz
(17.02.25)
Hepsinden görüştüğüm en az bir kişi var, ilkokul-ortaokul grubuyla yakın çevrelerde yaşıyoruz çocukluk bağları kopmadı kısmen nostaljik kısmen iş dedikodusu eksenindeyiz. Lise arkadaşlarımla bağımız derin; saygılı, düzeyli "aile dostu" vari bir ilişkimiz var. Lisans ve yüksekteki sınıfımdan "görüşüyorum" diyeceğim kadar düzenli görüştüğüm kimse yok ama başka bölümlerden yakın arkadaşlarım var, bunlarla ilişkim daha bi samimi, yakın arkadaş modundayız, arayıp ben geliyorum bir hafta sendeyim denebilecek tarzda bir bağ.
0
akhenaten
(17.02.25)
Ben görüşmüyorum ama bende yabanilik vardır. Sonuçta emek vermek gerekiyor ve ben de çok iyi bir arkadaş değilim. Öte yandan mesela kardeşimin en yakın arkadaşı ile 25 yıllık bir geçmişi var, taa anaokulundan beri beraberler.
0
peki madem
(17.02.25)
Ortaokul hariç hepsinden görüştüğüm kişiler var. En fazla liseden.
0
nawar
(17.02.25)
Benim yakın arkadaşlarım halen ortaokul ve liseden. Haftada bir muhakkak görüşürüz yaşım 39 :)
0
mirty
(17.02.25)
Liseden en yakın arkadaşım hâlâ en yakın arkadaşım. O başka sınıf arkadaşlarımızla çok sık olmasa da görüşüyor ya da haberleşiyor, ben hiç bulaşmıyorum.

Üniversiteden insanlarla nadiren (belki birkaç senede bir) görüşüyoruz. Bir de ben mezun olduğum alandan bambaşka bir iş yapıyorum, kimseyle yolum kesişmiyor. Instagram'dan like atarak, ara sıra hikâyelere yorum yapıp iki satır muhabbet ederek sürdürüyoruz arkadaşlıkları.

Seneler sonra ilkokuldan bir arkadaşımla aynı şehre taşındım, makul ve kafa dengi biri, birkaç kez görüştük ama onun küçük çocuğu var, ikimizin de işi gücü var, çok düzenli bir ilişki kuramadık. İlkokul arkadaşlarımın Whatsapp grubu varmış, bu arkadaşımdan öğrendim. Seni de ekleyeyim dedi, hiç gerek yok dedim. İlkokul-ortaokuldan kırk yılda bir haberleştiğim 2-3 kişi daha var, o kadar.
0
kobuzchu kiz
(17.02.25)
ilkokul no.
lise ve üni yes. hemen hemen her gün iletisim halindeyiz. reels, telefon görüsmesi, videolu grup görüsmeleri.
yazin da ben türkiye'ye gittikce denk getiririz mutlaka. birlikte tatillere cikariz.
0
sonsuz
(17.02.25)
ortaokuldan bir tane kankam var kardeş gibiyiz. yine ilkokul ve ortaokuldan sık görüşmediğim ama alo desek 40 yıllık kaldığımız yerden devam iki kişi daha var. yeter adam olana çok bile.
0
deranzo1
(17.02.25)
Evet aynı kafa yapısına sahip arkadaşlarla görüşürüm
0
pembediken
(17.02.25)
- Üniversiteden iki üç kişi kaldı yüzyüze görüştüğüm.
- Liseden bir kişi kaldı.
- İlkokuldan sadece instgram'da ekli. Yüzyüze denk gelmiyoruz.
0
put it in your appropriate place
(17.02.25)
tek arkadaşlarım ilkokul ve liseden.
0
brakgn
(17.02.25)
Anadolu lisesini 7 yıl okuyanlardanım. En yakın arkadaşımlarımdan biriyle okulun ilk günü tanışmıştık. Yine aynı okuldan iki yakın arkadaşım var. Üniversiteden de görüştüğüm arkadaşlarım var. Ama lise buluşması, mezunlar gününe filan gitmem. O kadar insan sevmiyorum:)
0
asteriks
(17.02.25)
(15)

Uzaylılar dünyaya niye gelmiyor ya da tam tersi niye geldi?

ermanen
İki türlü de olabilir, o yüzden zıt iki soru birden:Uzaylılar dünyaya niye gelmiyor?Uzaylılar dünyaya niye geldi?Muzip cevaplar da kabul.
İki türlü de olabilir, o yüzden zıt iki soru birden:

Uzaylılar dünyaya niye gelmiyor?
Uzaylılar dünyaya niye geldi?

Muzip cevaplar da kabul.
0
ermanen
(16.02.25)
ibret almak için uzaktan bakıp gidiyorlardır. arada yeni nesillere sakın böyle olmayın diye göstermek için geliyorlardır sadece.
0
lazpalle
(16.02.25)
1- uzaylilarin dünyaya gelmedigi bilgisi kesin bilgi degil.
2- yayilma ve genisleme varligin özünde var. akil sahibi her varlik, su dagin ötesinde ne var, bu dagi aştık simdi bu dagin ötesinde ne var diye diye diye uzayda galaksiler aşar. aklin dogasi bilinmeyene ilgi duymayi gerektiriyor.
0
deckard
(16.02.25)
Çünkü hem uzay çok geniş hem de zaman.

Zamanın bir noktasında ve uzayın bir yerinde ya ışık hızına yaklaşarak ya da nesillerce yolculuk yaparak başka yıldız sistemlerine ulaşan akıllı varlıklar olduğunu kabul edelim. Bu uzaylıların tam da bizim yaşadığımız yıldız sistemine, tam da insanlık tarihi içerisinde (ki evrenin yaşının yanında 1-2 saniye eder mi emin değilim?) gelmeleri olasılığı sıfıra çok yakın. Çok geç kalmış olabiliriz.

Fikrimi savunacak kaynak ararken çok erken geldiğimizi tartışan bir makale buldum, gece gece kafam açıldı: arxiv.org
0
kobuzchu kiz
(16.02.25)
işte geldim burdayım
0
neira
(16.02.25)
milyar dolar harcayıp uzayda aminoasit arıyor bilim insanları. bildiğimiz anlamıyla uzaylıların dünyaya geldiğini geleceğini zannetmek biraz saflık bence. evrenin kendisinden kendi bileşenlerinden insan gibi bilinci olan, evrenin kendisiyle ilgili soru sorabilen bir canlının oluşması bence daha manyakça bir şey.
0
beyfendi
(16.02.25)
Uzaydan bakinca nokta kadar bi yerde bile degiliz aslinda inanilmaz kucuk dunya. denk gelmek imkansiz

Ama gelirsek denk cok sakat olur

Biz nasil hayvanlari hayvanat bahcesine koyuyor fantezi yapiyorsak yada onlari avlayip yiyorsak benzerini de bize uzaylilar yapacaktir buyuk ihtimal
Yada kan elmasi filminde afrikalilara yapilan gibi onlarda burda degerli maden gorurlerse operler
0
Zetnikov
(17.02.25)
fermi paradoksu, uzay çok büyük bu yüzden başka akıllı canlı olmaması imkansız, aynı şekilde bu büyüklükten dolayı bize ulaşmaları da imkansız.

başka bir galakside bizden onbinlerce yıl ileri medeniyetler olabilir. müthiş ileri teknolojileri vardır. ancak fizik yasaları sabit. belki solucan deliği, uzayı bükmek vs. bunlar gerçekten de mümkün değildir.

başka bir olasılık varlar ama simulasyonda dünyayı yaşam olmayan boş gezegen olarak görüyorlar.
0
orpheus
(17.02.25)
evren çok büyük. bize en yakın yıldız (güneş dışında) 4 küsür ışık yılı. şu an insan teknolojisiyle bir ışık yılını 18.000 yılda gidebiliyoruz (lol). kendi güneş sistemimizde %99,99 ihtimalle tek yaşam dünyada. yani dünya dışı bir yaşam formunun dünyaya ulaşabilmesi için bizim milyon katımız gelişmiş bir teknolojiye sahip olması ya da enerji formunda seyahat eden karbon dışı bir varlık olması falan gerekiyor. solucan delikleri bile bu mesafeleri bir dereceye kasar kısaltabilir.

mekan çok büyük olduğu gibi zaman da çok geniş. şu an insanlık tarihini evrenin yaşıyla kıyasladığımızda saliselik bir kıvılcım yanıp sönüyor gibi düşün. işte o saliselik kıvılcım koca insanlık tarihinin tamamı. yani bir varlığın başka bir güneş sistemi ya da galaksideki bir varlığa ulaşabilmesi zamansal olarak da imkansıza yakın.

böyle bir yaşam formu bir mucize eseri dünyaya gelse bile maliyet çok yüksek olacağı için bunu bir çıkar elde etmek amacıyla yapar. gezintiye çıkmışken şöyle bir dünyaya uğrayacak halleri yok. o çıkar da dünyadaki varlıkları ya da maddeleri sömürmektir, bu kadar basit.

sonuç olarak, uzaylıların dünyaya gelmesi eşittir insanlığın sonudur. neden gelmiyorlar diye üzülmemeli, aksine sevinmeliyiz.
0
sir gawain
(17.02.25)
kuran'a inanıyorsan daha önce yecüc mecüc adı altında geldiler. zulkarneyn bir şekilde kendi boyutlarına hapsetmiş ancak yine istila için o engeli kırıp gelecekler.
0
deranzo1
(17.02.25)
başta şunu söylemek istiyorum zülkarneyn oğuz kaandır ve hapsettiği envai çeşit virüs yayan malum ırktır. zülkarneyn sonrasında kuzeye gitmiştir burada da odin ismini almıştır. boşuna hem biz Türkler hem de iskandinavlar runik alfabesini kullanmamış. orhun yazıtlarını da ilk olarak danimarkalı dil bilimci vilhelm thomsen okumuştu çözmüştü hatırlarsanız

açıkçası ben battlestar galactica ve matrix evrenine aynı anda inanıyorum. hem yarı cyborguz hem de simülasyondayız. göbeklitepenin laboratuvar ve gen aktarımı merkezi olduğunu öğrenmeye başladı insanlar artık.
0
Hallegadola
(17.02.25)
0
unalub
(17.02.25)
insanlık olarak dünyaya verdiğimiz zarar hep bi acaba buraya ait değil miyiz i düşündürtmüştür. belki de uzaylılar bizleriz, geldik ve yaşıyoruz.
0
lüzumsuz adam
(17.02.25)
evrenin boyutunu gercek anlamda idrak etsen ihtimal olarak uzayli ziyaretinin var olmayacagini bilirsin. atlantik okyanusunun farkli kiyilarindan 2 karinca atip yuzerek birbirlerini bulmasini beklemek gibi dusuk bir ihtimal.
0
buenosdias
(17.02.25)
En başta "uzaylı" diye başka bir yaşam formu var mı yok mu onu da düşünmek lazım. Bizler ezelden beri canlılık olayına çok fazla anlam yüklüyoruz halbuki canlı yaşam formu Dünya'da birkaç kimyasal işlemin tesadüfen bir araya gelmesiyle başlamış bir süreç ve bu süreç kendi dünyamıza özgü bize özel bir durum, illa kainatın başka bir noktasında da olmasını gerekektiren bir zorunluluk değil, yani gelmemelerinin nedeni olmamaları olabilir.

Eğer var olduğunu kabul ediyorsak, arkadaşların değindiği kainatın büyüklüğünü anlamak lazım, mesela Jüpiter'le Mars arasında Jüpiter'in kütleçekiminde bulunan bi Astreoid Kuşağı var, burada bir gezegen büyüklüğünden çakıl taşı büyüklüğünde sayısız astroid var, ölçeklendirilmiş görüntüsü şu şekilde: upload.wikimedia.org fakat normalde her bir cismin arasında 1 milyon km'lik boşluk olduğu söyleniyor, yani bu kuşağa giren herhangi bir uzay aracının teorik olarak bir tane astroide çarpmadan kuşağın diğer ucundan çıkabililiyor, ayrıca imkansız gibi geliyor ama bu astroidlerin tamamının bu kuşaktan serbest kalıp uzayda boşluğuna savrulduğu gibi bir senaryoda sadece çok küçük bir kısmının Dünya'ya denk geleceği söyleniyor, çünkü uzay inanılmaz bir büyüklüğe, uzaklığa ve boşluğa sahip ki verdiğim örnek sadece Samanyolu'yla ilgili bir örnek, uzayda Samanyolu gibi 100 milyar galaksi olduğu söyleniyor, yani biz o 100 milyar galaksi içindeki trilyonlarca gezegenden sadece bir tanesiyiz, uzaylı diye bir şey varsa bile bu ortamda gelip bizi bulmanlarını beklemek pek gerçekçi bir beklenti olmaz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(17.02.25)
@Hallegadola

kuzey güney açıklamanız klasik anlayışta kalıyor. bana kalırsa çok daha mantıklı açıklaması şurada, izlemek isterseniz.

youtu.be
0
deranzo1
(17.02.25)
(26)

basit bir hayat sizi tatmin eder mi?

antikadimag
basit hayat derken siradan bir iste calisip, evlenip, cocuk yapip torun sevmek ve 3 nesil sonra sanki hic olmamis gibi kimsenin hatirlamayacagi bir hayat sadece mutlu gecirebildiginiz icin sizi tatmin eder mi? ben bu sekilde bir hayati hic tatmin edici bulmuyorum. %99.9 bunu yasayacagiz ama korkunc
basit hayat derken siradan bir iste calisip, evlenip, cocuk yapip torun sevmek ve 3 nesil sonra sanki hic olmamis gibi kimsenin hatirlamayacagi bir hayat sadece mutlu gecirebildiginiz icin sizi tatmin eder mi?

ben bu sekilde bir hayati hic tatmin edici bulmuyorum. %99.9 bunu yasayacagiz ama korkunc bir senaryo degil mi bu?

sahsen ben bir sekilde sanat veya dusun ciktilarimi insanligin veya toplumun kanonuna birakabilmis ve ona katki yapabilmis olmak isterdim. diger turlu bir hayati basarisizlik sayiyorum. boyle bir dusunceniz hic mi yok yoksa imkansizligi sebebiyle biraktiniz mi coktan? hirs mi diyoruz buna?
0
antikadimag
(16.02.25)
hic tatmin etmiyorun otesinde korktugum bi hayat sekli. bir yerde geçis yapacakmisim gibi bi hisle devam ediyorum. ilk defa bu kadar dumduz siradan bir rutine girdigimi hissettim sevdigim cok sey var ama rutinde kalma fikri urkutucu bu yuzden heyecan verebilecek kucuk seylere yonelme istegi artiyor. insanliga bir sey birakmak olmayabilir buna cevabim. belki sadece yakin cevre. genel tatminsizlik duygusu, 30 senedir olan, bunu yapsam gecer sanip yapinca daha da cokuse surukleyen tatminsizlik ya da ne istedigini tam bilememenin sonucudur
0
ala09
(16.02.25)
Hatırlanmamak umurumda değil. Yapmaya çalıştığım kendi adıma güzel bir hayat yaşamak. Nedir bu güzel bir hayat? Sporu, kitabı, yurtdışı gezileri, farklı deneyimler, sineması/tiyatrousu/standup gösteri gibi şeyler. Tatmin edici südreyebilir bir hayat.

Çocuk çok severim ama istemiyorum +1
0
put it in your appropriate place
(16.02.25)
Ben herkesin bir yeteneği, yapması gereken bir işi olduğunu düşünüyorum. Yetişecek doğru toprağı bulmakla geçiyor bazen hayatın yarısı. Ama bulunca orada kalmak ve üreterek, bütün potansiyelini o işe vererek orada serpilip büyümek lazım. Huzuru da tatmini de bu şekilde bulabiliyor insan.
0
sekizdokuzon
(16.02.25)
Sanat ve düşün çıktıklarımı topluma sunarak basit bir hayat düşlüyorum fakat siyasi ve toplumsal konjonktür yüzünden ya linç edilir (gerçek anlamıyla linç) ya da tutuklanırım.

Bu yüzden tatminsiz yuvarlanıp gidiyorum.
0
yurtsuz john
(16.02.25)
kendini fazla önemsiyorsun bence. ayrıca küçümsediğin şey insanların yüzde 90'ı için erişilmesi zor bir hayal.

benim kendi adıma baş koyduğum bir yol var. o yolda ne yapabilirsem kâr sayıyorum. bireysel olarak bir iz bırakma/etki etme amacım yok. yapabilirsem ne ala ama öyle bir beklentim yok. kendimi verimli ve iyi yaşayabildiğime ikna edebildiğim sürece gerisi önemsiz. gtümüzü yırtsak da en özelimizi, dünyayı değiştirenimizi en fazla tarih derslerinde anlatacaklar. biz zaten olmayacağız.
0
mark greg sputnik
(16.02.25)
Korkunç bir senaryo olarak bulmuyorum. Dünyada 3 nesil sonra hatirlanmayan ama hem kendi dünyasını hem çevresinin dünyasını guzellestirmis çok insan var. Misal benim bir karşı komsum vardi cocukken, annem gibi baktı bana gün içinde. Şu an gozlerim duygulanir onun fotosunu görünce. Esini de öyle sevmistim, aklima gelir hala. Bunların yaninda einstein'e sokayim, banane.
Basini yukarı çevir, aya bak, yildizlara bak. Hadi 3 nesil hatırlandin, 10 nesil? 20 nesil? Hatirlanmayacaksin çünkü insan denen şey evrende ufacik bir kum tanesi. Bu kadar özel anlamlar yuklemeye gerek yok. Şu an belki de olağanüstü projelerde çalışan binlerce milyonlarca insan var, hepsinin adını bilmeyecegiz, hepsi wikipedia yer almayacak.

Hirs, daha iyi kariyer vs bunlar bende de var. Ama 32 yaşında bir insan olarak evli, çocuklu, mutlu mesut insanlara bakıp basarisizlik demem. O insanlar mutlu, sense o insanlar gibi olacagin için mutsuzsun, karamsarsin. Benim gözümde bu durumun kazanani onlar çünkü ortalama 80-90 yıllık hayatlarini mutlu gecirecekken sen böyle düşünemeye devam edin istediğin yere ulasamazsan mutsuz olacaksin.

Umarım cocuklarimi, torunlarimi mutlu mutlu seveceğim, emeklilikte bahcemde oturup viski ile bir sigara yakıp bahçeyi izleyecegim, bulutlara bakacağım, etrafımda torunlarına sesini duyacağım bir hayatım olur.

Geçen ay is arkadaşımın oğlu menenjitten öldü bir gecede. 20 yaşında. Eminim şu an hayatta olup sizin başarısızlık dediginiz hayatı yasamak için bir kolunu verirdi.

Bu hayatta birçok kişi hatirlanmak, önemli şeyler yapmak adına çocuklarıni, eslerini umursamadi. Sonuç ne oldu? Arkasından küfür eden yedi sülaleleri oldu. Benim babam çok güzel şeyler yapmadı, dümdüz adamdi. Cenazesine yüz küsur kişi katıldı, sürekli saçma sapan yerlerden "bana is bulmada yardimci oldu, bana şöyle yardım etti" falan diye insanlar arayip durdu. Umarım hepimiz bu şekilde hatırlanacak hayatlar yasariz.
0
logisticsmanager
(16.02.25)
Bundan yıllaaar önce Anadolunun bağrında bir köyde, iyi çalışıyor, iyi de kazanıyordum. Geceyarılarına kadar çalışıp, makam arabamla eve geldiğimde kaloriferciyi, karısıyla birlikte bir banka oturmuş, çekirdek çitleyerek yıldızları seyrederken bulurdum. Saatlerce gülüşerek sohbet ederlerdi. Ben de eve girerken, hayatımın en büyük yanlışı olan kadın inşallah susar da bu gece olsun kafamı dinlerim derdim.
Kalorifercinin mi hayatı basit idi benimki mi ve o mu mutluydu ben mi?


Göbeklitepenin tarihi 12 bin yıl. Bi o kadar da öncesi var desek 20 bin yıl yapar. Var olduğunu varsayıp Mu'yu, Atlantis'i de hesaba katarsak, yüzbin yılı bulur mu? O süre içinde feriştahı olsam birilerinin beni hatırlayacağı süre devede kulak olamaz. O durumda kasmaya da gerek olmaz. Çocuğum, torunum ben ölene kadar bana vijdan azabı hissettirecek kadar kötü olmasınlar. Bir de bu konuya niye takığım bilmiyorum ama, ölünce birileri mutlaka gömsün. Ötesi zerre kadar umurumda olmaz.
0
Mirket
(16.02.25)
En sevdiiiim en sevdiiim

Basitligin ve rutinin konforunu kesfettigimden beri çok hoşuma gidiyor sıradan olmak <3

Öldukten sonrası zaten hiç umrumda değil de, hayattayken de kendi mutevazi beklentilerim karsilansa yeterdi. Karsilandi ;)

Ama bı 28den sonra bu kafaya ulaştım. Öncesinde herkes gibi kendimi çok farkli buluyodum, zordu eheh xd siradanlik harika
0
abuzer
(16.02.25)
Hatirlanip ne olmayi bekliyorsun sacmalik.
Söyledigin sey muhtesem bir hayat.
0
sonsuz
(16.02.25)
Mustafa Kemal Atatürk gibi olmadıktan sonra kimsenin bu tür kaygıları olmamalı, 8 milyar nüfuslu bir dünyada kendimden bir iz bırakmak açıkçası çok umurumda değil, ben öldükten sonra da değil 3 nesil 3 sene sonra bile unutulsam hiç problem olmaz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(16.02.25)
Etmez ve oyle bir hayat yasamadim zaten.

"kariyer" kismi gerekebiliyor ama o da dengelenebilir bi sekilde. Hayatin cogu is ve uyumak da olmak zorunda degil. Ama olabiliyor
0
ermanen
(16.02.25)
modern kapitalizm kurguladığı hamster wheel içinde daha çok debelenebilmen için sana "özel olmalısın" hissini pompalıyor. bu sayede belki bir gün ümidiyle sisteme daha da çok hizmet edebileceksin.
0
orpheus
(16.02.25)
@put it in your; iste buna ben de okey oldugumu saniyordum ama yurtdisi gezip, tiyatro izlemenin kime ne faydasi var? o anda mutlu olmak mi amac? yoksa bu gezileri ve tukettigin sanat eserlerini kullanarak bir seyler yaratabilmek mi?

yurtdisi gezip kitap okumak seni gelistiriyor ve donusturuyor. ama bu yeni degisen sen bir sekilde ortaya bir cikti koymuyorsan kime ne faydasi var, ne anlami var? yani super bir insan ol cok gezmis, okumus ol, ama sonuc ne? ne yaptin yani su hayatta? ne koydun ortaya? diye soruyorum kendime.

@mirket; yanimizda biriyle yildizlari izledik ve cekirdek citledik. sonra? ertesi gun yine aynisi. sonra? yani o ani mutlu gecirmek butun hayatimizin bosunaligini oteliyor mu? haftada yarim saat yakaladigimiz husu ve huzur anlari yetiyor mu? bana yetmiyor gibi geliyor.

@kaleci; ataturk olmaya gerek yok. mesela huseyin inan, deniz gezmis, mahir cayan, sinan cemgil 20-25 yasindaki cocuklar turk siyasi tarihinin birer parcasi oldular. inandiklari iste gerekirse olerek. ha battal mehetoglunu kimse bilmez gerci. o da oldu mesela. ama bu gencler bir sekilde 20 yillik omurleriyle 80 sene yasayacak bizlerin yapamayacagi seyleri yaptilar ve olumsuzlestiler. veya niyazi berkes'in kitabini okuyorum simdi. turkiye tarihi ile ilgili bir referans kitap yazmis ve orada duruyor eseri. cok imreniyorum bu durumlara. sanki boyle bir sey yapmadikca bosa yasamis olacagiz gibi hissediyorum.
0
🌸antikadimag
(16.02.25)
Ben o saydığın isimler hakkında çok olumsuz düşünüyorum mesela.
Bence;
12 Mart muhtırasıyla bürokraside Amerika'nın hoşlanacağı türden bir temizlik yapıldı ve 12 Mart'ın yapılabilmesi için de bir sebep gerekiyordu.
Sağolsun o abiler de 20 yılda 80 yıllık yaşayarak o sebebi hazırladılar.

Festival basan Hamas militanları kaç yıllık yaşamış oluyorlarsa öyle işte.

Berkes'in hangi kitabı o? Anlatıyor mu bunu? Okumaya değer mi yani?
0
Mirket
(16.02.25)
sahsen ben bir sekilde sanat veya dusun ciktilarimi insanligin veya toplumun kanonuna birakabilmis ve ona katki yapabilmis olmak isterdim. diger turlu bir hayati basarisizlik sayiyorum. boyle bir dusunceniz hic mi yok yoksa imkansizligi sebebiyle biraktiniz mi coktan? hirs mi diyoruz buna?

bu soruna ithafen

seni su an durduran ne? herkes iyi oldugu isi yapmali.
0
sonsuz
(16.02.25)
harika bir yasam.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(17.02.25)
katki yapmis cok insan unutulmus gitmis simdiye kadar, simdiden sonra da oyle olacak. bence senin bahsettigin sey katkidan ziyade sohret. insanligin gercekten hatirladigi isimlerin cogu da 'iyi' degil acikcasi.

diger turluyse, yani unutuluacak olsam bile sessizce katikimi yapmis olmak istiyorum olmeden diyorsan, yasadigimiz sistemde kimse kimseye oyle asil bir katki yaptirtmaz yani. bu dunyaya birilerinin menfaatine ters dusmeden katki yapamazsin.
0
hot potato
(17.02.25)
Stalin gibi olmadıktan sonra kimsenin bu tür kaygıları olmamalı, halkı katletip bombalayıp onu yapamadığın köylüyü onyıllarca inim inim inletip halaskarlık hikayesiyle hatırlanmalı
0
lambırcek
(17.02.25)
nerdeyse her yüzyılda katliam yapıp birbirini katletmiş bu insanoğlunda iz bıraksan ne olur ki? ben normal bir hayat kendimce mutlu olduğum bir yaşam sürmek isterim. toplum normları sıkıcı çocuk yap, memur ol vb.

kendimizi bu kadar ciddiye almamıza gerek yok bence. başarılı olmak efsane olmak bunlar ego tatmini.
0
mikahakkinen
(17.02.25)
eder. bu zamana kadar yaşadığım hayat tatmin ediyor. bundan sonrası bedava ve ekstra bir gıda.
0
gabe h coud
(17.02.25)
Valla beni eder :D hatta özellikle istediğim şey bu.
0
akhenaten
(17.02.25)
Valla bende olurum, işim gereği sürekli yeni teknolojiyi takip etmem gerekiyor. Dümdüz memur olmayı isterdim, akşam dizi izle vur kafayı yat.
0
mirty
(17.02.25)
Bence sizinki insanlığa katkı vs değil onaylanma ihtiyacı.

Gezmek, okumak ortaya bir şey koymuyorsak ne işe yarar diye soruyorsunuz. E koyun? yazın, çizin, paylaşın? Ama siz aynı zamanda bunun herkes tarafından onaylanmasını, takdir edilmesini ve alkışlanmasını da istiyorsunuz gibi. Eğer yaptıklarınızdan eminseniz, niye başkaları tarafından takdir görmeye ihtiyacınız olsun ki? Eğer öyle olsaydı Van gogh resim yapmaya devam eder miydi?

Bugün insanlık tarihine majör katkıda bulunmuş olan insanların çoğunun, o zamanın mevcut otoriteleri ile büyük kavgalar verdiğini, bazılarının canından olduğunu, kiminin dışlandığını, değer görmediğini, hapis yatırıldığını vs görüyoruz. Siz hazır mısınız buna mesela?

Eğer söylediğiniz şey, "varoluşumu anlamlandıracak şeyin ne olduğunu bulamıyorum. Bir şeyler yapmak istiyor ama onun ne olduğunu bir türlü bulamıyorum" ise, yalnız değilsiniz. Ama bunu bulma ihtimalini arttıran şeyler de zaten okumak, öğrenmek, paylaşmak, görmek vs. Ne işime yarıyor diye sormuşsunuz, işte bu işe yarıyor.

Ama söylediğiniz şey, "Yaptığım şeyler beni tatmin etmiyor. Daha büyük, daha yüce şeylerin parçası olmak istiyorum ama olamıyorum" ise, o zaman bu sadece bir yanılsama. Bütün bu yüce, büyük, yararlı vs gibi kavramlar son derece görece. Siz bunlara şu an olduğunuz yerden bakıp karar veriyorsunuz. Hangi yüce, hangi ölümsüzlük, hangi değer? Bunların tamamı sadece birkaç yüz sene öncesi için bile birbirinden tamamen zıt anlamlar taşıyor olabilirdi.

Özetle başarı, başarısızlık vs bunlara takılmayın. İnandığınız şeyler varsa bunları yapın, ya da yapmayın. Sadece bu kadar.
0
thracia
(17.02.25)
karakter, burc, yasanilan hayat bir suru kriter var. ben bu dunyaya birseyler katmak icin geldigime inaniyorum. 3 gunum ayni gecse afakanlar basiyor. baskasi ama kimse bana dokunmasin hep ayni rutinlerim olsun ister.
0
buenosdias
(17.02.25)
arkadaşım bu yazdığını not al yıllar sonra şu yazdığın bile elden gitme oranının ne kadar yüksek olduğunda hem kafanı duvara vururken okursun.
neyi ne kadar yaşayacağını planlayamazsın sadece planlıyor gibi görünürsün.
daha 20 gün önce gelir durumu gayet yüksek olan insanlar ve çocukları dağ otelde yandı bitti kül oldu.
depremi anlatmıyorum bile. anladın sen.
0
jamswety
(17.02.25)
@antikadimag Bir şey koymak gibi bir zorunluğum yok ki. Birde bu yaptıklarımı kendi adıma ne için yaptığıma bakıyorum.

yurtdışı gezileri, tiyatro/standup, kitap okumasında kendi içimde bir meydan okuma var. Challenge. Bu karakter yapısı ve yaşanan (ve yaşanamayan) hayat ilgili. Benim lise ve üniversitem yıllarım çok vasat, çok sıradan geçirdim.

O vasat ve sıradan yılların acısını çıkıyorum. Her yurtdışı gezisinde yeni deneyimler kazandım. Bu deneyimler diğer deneyimlere zemin hazırladı. İlki ikinciye, ikinci üçüncüye. İlk deneyim ve üçüncü deneyim dördüncüye. Böyle böyle gidiyor.

Bugün arkadaşlarıma Schengen vize almalarına yardımcı oluyorum. Gidecekleri şehirde bilgim varsa tavsiye veriyorum. Gider gitmez, beğenir beğenmez saygı duyarım.

Pandemi öncesi tiyatroya giderdim. Şimdi canım sıkıyor Standup gösterilerine gidip laf attığım oluyor. Belki bir süre sonra sahneye çıkarım. Tiyatro olmasaydı Standup gösterine gitmezdim misal.

Kitap okuma. İngilizce kitap okuma çalışıyorum örneğin. Bu da farklı bakış açısı veriyor.

Belki dışarıdan basit ve anlamsız gelebilir. Bütün bunlar birbirini tamamlayıcı şeyler benim için
0
put it in your appropriate place
(17.02.25)
(5)

Pavarotti kilo verseydi sesi değişir miydi?

michael_knight
Pavarotti mesela 80 kiloya inseydi sesi değişir, kendi alanında işe yaramaz hale gelir miydi?Opera sanatçılarının kiloları ile ilgili böyle bir durum var mı? Kalın sesli olanlar sumocular gibi özellikle kilolu bir fizik için mi uğraşıyorlar?
Pavarotti mesela 80 kiloya inseydi sesi değişir, kendi alanında işe yaramaz hale gelir miydi?

Opera sanatçılarının kiloları ile ilgili böyle bir durum var mı? Kalın sesli olanlar sumocular gibi özellikle kilolu bir fizik için mi uğraşıyorlar?
0
michael_knight
(14.02.25)
Bence değişmezdi, zira sesin kiloyla bir ilgisi yok. Opera sanatçıları şişman olur algısı sanırım Pavarotti nedeniyle var ama dikkat edersen Pavarotti'nin çağdaşları olsun günümüz opera sanatçıları olsun büyük bir kısmı fit ya da normal vücut ölçülerinde sanatçılar, Pavarotti çok popüler olduğu için öyle bir algı olabilir, yoksa ses genişliğinin şişmanlıkla bir ilgisi yok. Yani bakıyorsun Jose Carreras Placido Domingo Andrea Bocelli Roberto Alagna falan normal vücut ölçülerinde insanlar sesleri de hayvan gibi, yani aralarında illa şişman olanlar da vardır ama onlar da normal bir insan neden şişmansa o nedenle şişmanlardır sesleri nedeniyle değil.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(14.02.25)
adel'in sesi kilo verince degisti mi?
cevap hyr.
0
cooperr
(14.02.25)
Kısa cevap hayır.

Özellikle kilo almak için uğraşmıyorlar çünkü alakası yok. Sesin rengini belirleyen şey gırtlak yapısı, ses tellerinin uzunluğu gibi genetik faktörler. Ama belli belirsiz farklar muhakkak olacaktır akciğer ve diyagram kapasitesi sebebiyle ama farkı işitmek için de pavarotti olmak gerekebilir.
0
orient blue
(14.02.25)
değişmez diye bir şey yok bence.

örnek olarak o ses türkiye hasan doğru yazarsan cevabı bulabilirsin :)

önceki hali :www.youtube.com
sonraki hali : www.youtube.com
0
funl
(14.02.25)
en.wikipedia.org

bu sayfada kilo kaybının sesini olumsuz anlamda etkilediğine dair bilgiler var. ama net bilimsel bi dayanağı yok sanırım bu bilginin.

ama kadın başta kiloluymuş. pavarotti de aynı şekilde sanırım. yani ses için kilo almamışlar, zaten kilolularmış.
0
elorelia
(14.02.25)
(5)

İlave Şeker İçermez Aldatmaca mı?

eisberg
Bazı ürünler görüyorum rakiplerine göre daha pahalı ve üstünde ilave şeker içermez yazıyor. Ben bundan içeriğindeki her neyse onu doğal şekeri var anlıyorum. Ama içindekilere bir bakıyorum “konsantre hurma suyu” yazıyor. E şimdi şeker yerine tatlandırmak için hurma suyu koydun o sayılmaz mı?Ben mi b
Bazı ürünler görüyorum rakiplerine göre daha pahalı ve üstünde ilave şeker içermez yazıyor. Ben bundan içeriğindeki her neyse onu doğal şekeri var anlıyorum. Ama içindekilere bir bakıyorum “konsantre hurma suyu” yazıyor. E şimdi şeker yerine tatlandırmak için hurma suyu koydun o sayılmaz mı?

Ben mi bir şey kaçırıyorum?
0
eisberg
(12.02.25)
Kesinlikle aldatmaca.

100%
0
feastofthedamned
(12.02.25)
sayılmaz
ilave şeker içermez demek, içerikteki ürünlerin haricinde ilave rafine şeker koymuyoruz demek.
ilave şeker içermez demek, şekersiz demek değil.
0
etna
(12.02.25)
İnsanlar karbonhidratların çalışma şeklini ve metabolizmasını anlamadığı anlamak istemediği ya da öğrenmeye üşendikleri için ne yazık ki üretici de halkı tokatlıyor bu şekilde. İlave şeker içermeyen ürünler meyve bazlı ürünlerdir, "yapısında meyveden gelen doğal şeker bulunur" yazar, bu şeker de fruktozdur. Halbuki fruktoz berbat bir şeker türüdür, normalde beğenilmeyen glikoz insülin aracılığıyla kaslarda karaciğerde ve tüm organlarda kullanılabilen bir şekerken fruktoz sistemde kullanılmayan bir ürün olduğu için tüketildiğinde hiçbir müdahale görmeden doğrudan karaciğere gidip %95'i yağa %5'i glikoza döüştürülür, sistemde kullanılanılan sadece bu %5'lik kısmıdır kalanı doğrudan yağa dönüştürülür, yani bu tür ürünler görüyoruz dandik ürünlerdir, hurma suyu dediğin de bu şekilde bir ürün. Ha hurma suyu değil de hurmanın kendisi kullanılsa aslında yine değişen pek bir şey olmuyor. Bence bu tür ürünler tüketilecekse içerik okuma alışkanlığı edinilmeli ve "şeker pancarı" kullanılan fruktoz oranı düşük glikoz oranı yüksek sukroz yapılı şeker içeren ürünler kullanılmalı. Bunların dışında glikoz/fruktoz şurubu içeren ürünlerdeki şeker zaten şeker değil kimyasal ürün, o konuyu açıklamaya gerek yok ama meyve şekeri/fruktoz'un doğal ve zararsız gibi pazarlanması büyük sorun.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(12.02.25)
Bir adım daha ileriye gidersek konunun salt sağlık yönü açısından değerlendirilmesi de eksik kalıyor bence. Burada vaadedilen şey ilave şekerin olmadığıysa ve ürünü tatlandırmak için ilave edilen şeker içerikli maddeler ürünün ne olduğuyla doğrudan ilişkili değilse bu yanıltıcı olur bence.

Örneğin hurma gayet şekerli bir gıda, ancak ilave şeker içermediği doğru. Ama bu içerisine tatlansın diye hurma ilave edilmiş atıyorum bir çikolata için geçerli değil, apaçık bir şey ki hurma o çikolatada ilave şeker görevi görüyor. Eğer aldığım çikolata "hurmalı çikolata" adıyla satılmıyorsa, fındıklı çikolata alırken olduğu gibi hurmalı çikolata şeklinde bana pazarlanmıyorsa durum bu. O üründe o hurma şeker ilavesi olarak var demek bu.

Buradaki yanıltıcılık rafinasyon işleminden, şekerin cinsinden vs. tamamen bağımsız kendi açısından sorunlu bence. Hatalı bir ifade bu.
0
akhenaten
(12.02.25)
akhenate +1, çok doğru bir bakış açısıyla durumu açıklamış.
0
iustitia omnibus
(13.02.25)
(2)

sporcu beslenmesi için besin önerisi

stationary traveller
selamlar, ana yemek ve takviyeler haricinde beslenme ana veya ara öğünlerime ekleyebileceğim sağlıklı atıştırmalık/ürün önerilerinizi bekliyorum. teşekkür ederim.kabaca listem:ton balığıyulaf ezmesişekersiz fıstık ezmesipirinç patlağımaden suyusek quarkkefirkuruyemiş / kuru meyvelermuz, elma gibi ta
selamlar, ana yemek ve takviyeler haricinde beslenme ana veya ara öğünlerime ekleyebileceğim sağlıklı atıştırmalık/ürün önerilerinizi bekliyorum. teşekkür ederim.

kabaca listem:

ton balığı
yulaf ezmesi
şekersiz fıstık ezmesi
pirinç patlağı
maden suyu
sek quark
kefir
kuruyemiş / kuru meyveler
muz, elma gibi taşınabilir meyveler
0
stationary traveller
(10.02.25)
Hocam daha ne ekleyelim her şeyi yiyorsun zaten, illa bi ek yap dersen rice of cream olabilir protein barlar olabilir protein sütler olabilir senin listenin benzeri olarak.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.02.25)
hurma, yaban mersini, tam tahilli ekmek
0
VIPCH
(11.02.25)
(13)

Karma ne tam olarak?

Kahvedesu
Birisine kötü enerji yollamak mı?
Birisine kötü enerji yollamak mı?
0
Kahvedesu
(10.02.25)
Kışın yediğin hurmalar yazın götünü tırmalar gibi bir şey sanırım.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(10.02.25)
iyi ya da kötü yaptığın sana döner hesabı.
0
lazpalle
(10.02.25)
Kötü birsey yapip bunun karsiligini bulmak olarak kullanılıyor. Kuzeninin dedikodusunu yaptin, mesela esi soyle boyle dedin, sonra sen de oyle birini buldun evlendin gibi.
Bir de bunun instant karma olani var. Bu da iste makas attin, trafik polisine denk geldi, hemen seni yakaladi, gibi.
0
mbond
(10.02.25)
Nefret ettiginiz biri hakkinda kotu dusunmek de karma yaratir mi?
0
🌸Kahvedesu
(10.02.25)
eden bulur
0
ground
(10.02.25)
Milattan öncesine gidiyor kavram, Hinduizmin bir parçası. Hinduizmin kendisi de tanımlaması kolay bir şey değil zaten. Günlük hayattan daha çok reenkarnasyon inancıyla ilişkili aslında. Bugün yaşadığın hayatın, geçmiş hayatlarında olduğun kişiye layık görülen şey olduğunu kavramsallaştırıyor. Başka yorumları da var, hinduizm çok karman çorman bir şey.

Ama bugün popüler olan karma kavramı bunun sadece tek bir yorumuyla ilgili, o da hayatta ne yaparsan yap yaptığın şeyin karşılığını görürsün diyen bir düşünce. İlahi adalet dediğimiz şeyin somut hali gibi düşünün. Bu inanca göre yapılan, olunan, düşünülen her şeyin karmada karşılığı olur iyi ya da kötü. Karma sakınılabilen bir şey değil.
0
akhenaten
(10.02.25)
İlahi adaletin tecelli etmesi. Edenin bulması yani.
0
anaphylacticshock
(10.02.25)
İyi karma (pozitif karma): Olumlu düşünceler ve eylemler sonucunda oluşur ve kişinin daha iyi deneyimler yaşamasına veya ruhsal olarak gelişmesine katkı sağlar.
Kötü karma (negatif karma): Olumsuz düşünceler ve eylemlerden kaynaklanır ve bu da kişiye zorluklar, acılar veya olumsuz durumlar olarak geri dönebilir.
0
jamswety
(10.02.25)
hinduizmdeki karma kavraminin bununla pek alakasi yok aslinda, hinduizmde akhenaten'in dedigi gibi reenkarnasyon inanci var, ozumuz, yani ruhumuz, her yasamda belli dersler almayi seciyor, ancak burada inanilan sey bir onceki yasaminda birini oldurdun o nedenle bu yasamda cocugun oldu (ornek veriyorum) degil, o yasamda o dersi almayi sectin, bu yasamda da baska bir ders(ler) almayi seciyorsun ve aslinda karmanla yasama geliyorsun. mesela degersizlik hissinin dogru olmadigini ogrenmeyi secmis olabilirsin bu yasamda, ona gore ornegin sana once bunu hissettirecek bir aile ya da ortam seciyor ruhun, ona gore yasama gelip sonra bunun dogru olmadigini ogreniyorsun gibi. dolayisiyla sizin anladiginiz anlamda karma hinduizmde de yok. karman senin ruhunun sectigi dersler ve onlarla yasama geliyorsun gibi.

bahsettiginiz anlamda karma diye bir sey yok, yani kotu konustun basina su geldi. ama su var, surekli baskasi hakkinda kotu konusmak, surekli dedikodu yapmak, ya da baska turlu negatif olarak degerlendirdiginiz ne varsa, boyle aliskanliklari olan bir insansaniz muhtemelen hayata da belli bir pencereden bakiyor ve farkinda olsaniz da olmasaniz da yasam deneyiminizi belli bir yerden yasiyorsunuzdur, dolayisiyla benzer deneyimlerle karsilasiyor ve benzer deneyimleri yasiyor olmaniz normal. belki de bu yasamda bu tur insan olmamaya iliskin bir ders secmissinizdir diyebiliriz.
0
kassiopeia
(10.02.25)
Haydan gelen huya gider.
0
feastofthedamned
(10.02.25)
karmanın tek başına iyi ya da kötü bir anlamı yok.
(bkz: ne ekersen onu biçersin)

dizisi var: my name is earl.
0
late viper
(10.02.25)
iyilik eden iyilik bulur.
su testisi de su yolunda kirilir.
bu iki atasozunun tek kelime ozeti.
0
cooperr
(10.02.25)
karma sanskritçe kelime anlamı ile "eylem" demek.

karma yaratmak, karma almak vs uydurulmuş kullanımlardır.

reenkarnasyondaki "karma yaratmak" tabiri de, o kişi ile yarım kalan bir eylem yaratmak oluyor. karmik ilişkiler de aslında geçmiş yaşamlardan veya reenkarnasyona inanmayanlar tarafından ata geninden getirilen eksik davranışlar, alınmamış haklar vs.

kötü enerji yollamak beddua ve büyü sınıfına girer. dolayısı ile nefret ettiğiniz kişi hakkında kötü düşünmek çift taraflı çalışır. ne düşünürseniz ona ve size gider.

bir hadise göre "kişi yargıladığını yaşamadan ölmez". buna kendi hayatınızda dikkat ettiğinizde gerçekten de başınıza geldiğini görürsünüz.
o yüzden tüm dinler "komşunu sev" der.

islamiyette bedduayı haklı kılanlar var. özellikle kötülüklere beddua okumak gerekir diye savunuyorlar.
bir görüş de birisi hakkında kötü düşünmek bile iyi değilken, bir görüş kötü düşündün ama eyleme dökmedin diye sevap points yazılır diyor.

o yüzden kalbinizi dinleyiniz. eğer yanlışsanız bile size bir şey öğretmek içindir.


ekleme yapayım.
bu konuda en yaygın deyiş
"dede erik çalmış torununun dişi kamaşmış"tır.
geçen gün rahmetli sevgilimin haritasına baktım. ailecek birkaç yıl içinde öldüler. soy karması var. lanetlenmişler. nedeni de savaşta savaşa gitmeyip eşkiyalık yapmış olan dedeleri yüzünden.

şu aydın efeleri, izmir efeleri bildiğiniz eşkıyadır.

bildiğiniz ve övülen her şey yalan.
0
janderzel zartanyan
(11.02.25)
(4)

Kulak deldirme

hain kostokk
Kulağıma 2. yi ve kıkırdağı deldirmeyi düşünüyorum.En sağlıklı ve doğru nerede deldirebilirim?-eczane-kuyumcu-tattoo&piercingci
Kulağıma 2. yi ve kıkırdağı deldirmeyi düşünüyorum.
En sağlıklı ve doğru nerede deldirebilirim?
-eczane
-kuyumcu
-tattoo&piercingci
0
hain kostokk
(09.02.25)
Kıkırdak iğne ile delinirse daha sağlıklı oluyor iyileşme sürecinde o nedenle c şıkkı diyorum zira diğerleri işlem yapar mı emin değilim yapıyorlarsa da tabancayla yapıyorlardır, o da riskli bir işlem.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(09.02.25)
kikirdak igne + 1

Eczacilardan uzak durun, cogu bilincsiz, en iyisi temiz bir piercingci
0
tuborg yesili
(09.02.25)
2 defa yazılmış çok önemli diye 3. defa yazayım.

Tabanca ile helix, kıkırdak, burun vs girmeyin parçalanıyor, kırılıyor.

Piercing en temizi.
0
hedep
(09.02.25)
mağazası olan bir şehrinde yaşıyorsanız kesinlikle kısmet by milka.
0
lazylibra
(09.02.25)
(11)

Aynasını Kıran Motorcuyu Ezen Sürücü Sizce Ne Ceza Alır?

kernelpanic
`aynasını kıran motorcuyu ezen sürücü` başlığındaki sürücüden bahsediyorum. görüntü için: https://x.com/bosunatiklama/status/1888260748222099559
aynasını kıran motorcuyu ezen sürücü başlığındaki sürücüden bahsediyorum. görüntü için: x.com
0
kernelpanic
(08.02.25)
Adam öldürmeye tam teşebbüs.
Tahrik indirimi alır

Suçu ve suçluyu övme kapsamında değerlendirilmeyeceğini bilsem yapanın da eline sağlık derim. O ayrı.
0
Mirket
(08.02.25)
Normal bir ülke olsak insan öldürmeye teşebbüsten yargılanması gerekir, onda da değişen şartlara göre 13-20 yıl ya da 9-15 yıl arası ceza alması gerektirir ama bizde 6 ay sonra çıkar.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.02.25)
Sosyal medyada çıktığı için tutuklanır. Uzlaşma olur. Ne kadar kalırsa bu süreye kadar.
0
gabe h coud
(08.02.25)
umarım hiç ceza almaz bu da araba sürenlere emsal bir karar olur.
0
respect
(08.02.25)
Duruma göre neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama olabilir. Hastane raporuna göre 3 -5 yıl arası yargılanabilir ne ceza alır bilinmez birçok faktöre bağlı. Kasıt oluşmuş mu taksirli suç mu ona göre de değişecek.
0
hebanon
(08.02.25)
umarim min. ceza alir ve emsal olur +1

agir tahrik var, belki aracin icinde coluk cocuk var sen arabaya saldiriyorsun.
0
cooperr
(08.02.25)
ben bunun aynısını yapacaktım. bu ülkede katil olmamak bir mucize.
aramda 2 kamyon mesafe varken motorcu yavaş geliyorken vay efendim nasıl yola çıkarım diye geldi bir ton laf söyledi ulan mesafe çok yavaşsın daha ne konuşuyorsun dedim aynamı yumruladı kaçtı, kaçmasaydı aynısını yapcaktım yemin ederim.
0
eja
(08.02.25)
Başlığı açanın beklediği cevap: abi sürücü hatalı, plakasını alıp dava açacaktı.

Soruya cevap: ceza almaz.

Yorumum: Motorcuların hepsi ahlaksız davranan, kural tanımaz bireyler. Hakettiğini vermiş birisi.
0
Shepard
(09.02.25)
Motorcu ağır yaralı ve hastanede. Umarım en kısa sürede sağlığına kavuşur.

Eğer motorcu hayatta kalırsa arabacı öldürmeye teşebbüsten yargılanır ancak lehine muhtemelen düşük oranda da olsa haksız tahrik indirimi uygulanır.

Öldürmeye teşebbüs suçundan 9 ila 15 yıl arası hapis cezası istemi ile yargılanır. Haksız tahrik hükümleri uygulanırsa cezası 1/4 ila 3/4 arasında değişen bir oranda indirilir.
0
10551037
(09.02.25)
Turnusol sorusu olmuş, insanları genelleyen değnekleri de görmüş olduk.

Soruya cevap: minimum ceza neyse onu alır, ağır tahrik var.
0
mirty
(09.02.25)
@Shephard beklediğim cevap o değildi. Ben sadece böyle bir şey yapan birinin ne kadar yatacağını merak ediyorum.
0
🌸kernelpanic
(09.02.25)
(3)

2 yıl önce satın alınan ve kapağı açılan magnezyum ilacı içilir mi?

OgutucuRecep
2 yıl önce aldım. kapağını açtım 1 ay falan kullandım sonra kapattım ağzını eve koydum dolabın içinde kaldı.son kullanma tarihi 2026 yılı ocak yazıyor.içilir mi sizce? kullanmaya devam edeyim mi? yarısını içtim yarısı kaldı.
2 yıl önce aldım. kapağını açtım 1 ay falan kullandım sonra kapattım ağzını eve koydum dolabın içinde kaldı.

son kullanma tarihi 2026 yılı ocak yazıyor.

içilir mi sizce? kullanmaya devam edeyim mi? yarısını içtim yarısı kaldı.
0
OgutucuRecep
(08.02.25)
İçilir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(08.02.25)
Üzerinde ya da prospektüste kapak açıldıktan sonra ne kadar süre içerisinde tüketeceğine dair bilgi var mı? Yoksa içilir.
0
nawar
(08.02.25)
ocean extramag şişesinde "açıldıktan sonra şu kadar sürede tüketilmelidir" gibi bir yazı veya işaret yok. kapağı da zaten öyle ilk defa açınca bekareti bozulan cinsten vakumlu vs bir kapak değil, sıradan vidalı kapak.

o yüzden ben de içilir diyorum.
0
kibritsuyu
(08.02.25)
(3)

Hangi d vitamini? Öneri?

mikahakkinen
Orzax Ocean Vitamin D3 1000 IU kullanıyordum. Başka önerileriniz var mıdır?
Orzax Ocean Vitamin D3 1000 IU kullanıyordum. Başka önerileriniz var mıdır?
0
mikahakkinen
(07.02.25)
venatura d3k2, imuneks d3k2, youplus d3k2
0
my fault
(07.02.25)
D3K2 olarak aldığın sürece marka çok fark etmiyor ama sadece D vitamini almanın bazı riskleri olabiliyor.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(07.02.25)
D3K2 tavsiye ederim ben de, yıllarca kullandım sorun yapmadı yalnızca D vitamini kullanınca böbrek taşı oluşturdu.
0
black holes in the sky
(08.02.25)
(1)

Vücudum dengesiz mi?

hadi ya la
Liseden beri hep düzensiz spor yapan biri oldum. Birkaç ay spor salonuna gidip bilinçsiz çalışıp 3-6 ay sonra hep bıraktım. Son 15 yılda muhtemelen 5-6 kez salona gittim, geri kalan zamanlar hep şınav/mekik, evde bir çift dumbbell ile bilinen hareketleri yaptım çoğunlukla. Şu an 31 yaşındayım, eğer
Liseden beri hep düzensiz spor yapan biri oldum. Birkaç ay spor salonuna gidip bilinçsiz çalışıp 3-6 ay sonra hep bıraktım. Son 15 yılda muhtemelen 5-6 kez salona gittim, geri kalan zamanlar hep şınav/mekik, evde bir çift dumbbell ile bilinen hareketleri yaptım çoğunlukla. Şu an 31 yaşındayım, eğer gerekliyse.

Geçen Mayıs'tan beri makrolarımı ve programımı iyice bilimsel temelli bir hale getirdim, ama önceden neredeyse hiç bacak çalışmadığım için bir dengesizlik oldu.

72 kiloyum.

Örnek:

// Sırt örneği:

* Lateral pulldown hareketini 75 kiloda 3x8 veya 3x10 yapabiliyorum.
Bazı günler 90 kilo, 5-6 tekrar giriyorum bir veya iki set. Range of motion, negatiflere, tempoya dikkat ediyorum.

// Omuz örneği:

* Makinede 100 kilo ile overhead press yapıyorum 3x8, bazen ağırlığı düşürüp daha fazla tekrar yapıyorum.

// Quads/harmstrings/kalça/addüktör örneği:

* Smith makinesinde 40 kilo, 5x5 giriyorum genelde, bu beni çok zorluyor.

* Serbest squat olarak bar ağırlığı hariç 40 kilo girdiğimde son sette harmstring bölgeme kramp girdi, gerçekten çok zorlandım.

Sonuç olarak vücudumda şu an bir dengesizlik mi var? Alt vücut kısmına daha çok odaklanmam mı gerekir? Teşekkürler.
0
hadi ya la
(06.02.25)
Normalde 75 kiloda serbest squat için bar dahil 100 kiloyla en az 8-10 tekrarlı set atman lazım, diğer ağırlıkların iyi ama bacak çalışmadığın için orası geride kalmış, eğer anatomik olarak bacak çalışmanı engelleyen sıkıntılı bir durum yoksa bacak çalış, hatta ben senin yerinde olsam 1 sene falan sadece güç antrenmanı yapardım ki nereden baksan ben bi 10 sene sadece 5*5 çalışmışımdır diye tahmin ediyorum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(06.02.25)
(3)

Cable Crossover

onemoremile
Normalde 2 makarayla yapılan bu hareketin tek makarayla yapılabilen aparatlı bir versiyonuna denk geldim ve soru şu; bu göğsü ne kadar çalıştırıyor sizce?O iplerin lastik olmadığını da düşünürsek direnç göğüsten çok ön arka omuzda gibi sanki? Göğüs çalışsa çalışsa %30'larda çalışıyor gibi.https://ww
Normalde 2 makarayla yapılan bu hareketin tek makarayla yapılabilen aparatlı bir versiyonuna denk geldim ve soru şu; bu göğsü ne kadar çalıştırıyor sizce?

O iplerin lastik olmadığını da düşünürsek direnç göğüsten çok ön arka omuzda gibi sanki? Göğüs çalışsa çalışsa %30'larda çalışıyor gibi.

www.youtube.com
0
onemoremile
(06.02.25)
ROM'u yetersiz, açıları dandik low crossover ya da fly yapamazsın, ağırlık miktarı yetersiz, ağırlık eklemeye müsait değil. Bence hiçbir işe yaramaz şınav çeksen daha çok verim alırsın.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(06.02.25)
Bu hareketin cable crossover ile uzaktan yakından alakası yok :)

Gösterdiğiniz hareket adamın hareketi yapış açısı ve pozisyonu itibari ile aslında dumbbell press'e daha yakın.

Dümdüz vücudundan ileri bir şey itiyor ve eller bench press'te bar tutar gibi sabit değil de dumbbell tutar gibi serbest.

Ama tabii iki ele bağlı olan tutmaclar tek 1 kaynağa bağlı, yani dumbbell press gibi bağımsız değiller onun için dumbbell press'te girdiginizden daha ağır kg girilebilir.

Böyle bir alete sahipseniz böyle saçma sapan hareketler yapmak yerine orjinal hareketleri tek kol tek kol çalışmak daha mantikli bence.

Mesele üst göğüs için makarayi aşağı indirip önce sağ tarafı sonra sol tarafı şeklinde.
0
makbur
(07.02.25)
@makbur di mi. onaylatmak istediğim tam olarak buydu.
evde alttan üstten kablo sistemli rack var. alttan gelen kabloyu üstten, ortadan ve alttan fly yapabilmek için 2 adet makara + kabloyla birleştirmeyi düşünüyorum, acaba dedim maceraya girmesem mi ama doğru tahmin etmişim, video göğse vurmuyor.

tek kol ile cable crossover nedense yapamıyorum yaa, her niyetlendiğimde geometri problemi çözer gibi beynim gıdıklanıyor, vücut duruş açısını tutturamıyorum, çift kolda makaraların döner başlıklı ama tek kolda sabit olması da denkleme eklenince sakatlık da çıkmasın diye giresim gelmiyor. bir de böyle ağır kiloya girersen stabilite çok zor. nerden baksan konforsuz.
0
🌸onemoremile
(17.02.25)
(10)

gobegim gitmiyor

lemmiwinks
haftada 2 spor yapiyorum, 1 gun pilates, 1 gun fonksiyonel. evde merdiven var, flights climbed ortalamam 12 kat apple watch'a gore. pek disari cikmiyorum, markete gidiyorum, bir de spora o kadar. bazen haftada 1 baskete gidiyorum ama son zamanda toplanamadik.ekmek, makarna vs yemiyorum kacamaklar ha
haftada 2 spor yapiyorum, 1 gun pilates, 1 gun fonksiyonel. evde merdiven var, flights climbed ortalamam 12 kat apple watch'a gore. pek disari cikmiyorum, markete gidiyorum, bir de spora o kadar. bazen haftada 1 baskete gidiyorum ama son zamanda toplanamadik.

ekmek, makarna vs yemiyorum kacamaklar haric, haftada 1 falan. bir de memlekete donunce abartip kilo alip donuyorum. ama normalde sebze, et, yumurta, pirinc (genelde basmati veya bulgur) ve bakliyat agirlikli besleniyorum. gunde 2 ogun yiyorum, aksamlari biraz kuruyemis yiyorum, arada atistirma oluyor meyve, kuru meyve, tahin pekmez vs.

gobegim azaldi, altinda kaslar hissedilir durumda, ama gobek gitmiyor :(

ne yapmam lazim? yuruyus? kuruyemisi kesme? atistirmayi kesme? daha fazla spor yapma?

yemeyi kesmek istemiyorum, zaten yeterince zayifim, enerjim yetmez daha az yersem sanki. yuruyus yapsam gider mi ki? hergun 30-60 dakika arasi mesela?

188cm 75kg 40e
0
lemmiwinks
(06.02.25)
Skiny fat olmuşsunuz siz.

Telefona, bir kalori sayma uygulaması indirip kalori sayıp makroları da düzenlerseniz hallolur o.
0
Mirket
(06.02.25)
kadin vücudu basen ve üst kolda yaglanma yapmaya meyilliyken, erkekler de göbek yapiyor.

gece yatmadan bisi yiyor musun? onu kes eger varsa.
sabah uyaninca bir iki kasik elma sirkesi ic, suya karistirip.
0
sonsuz
(06.02.25)
kalori hesabı yapmaktan başka bir çözümü yok. Yedikleriniz içinde sağlıklı ama yüksek kalorili şeyler var. Öyle olunca da yağ yakamıyorsunuz. bir de haftada 2 spor pek de etkili olmaz. min 3 gün yapmalı, bir de uzun yüyüşler ekleyin boş günlere.
0
awlmi
(06.02.25)
kalori saymayi hayatim ona bagli olmazsa yapabilecegimi sanmiyorum.

7-8'den sonra bir sey yemiyorum. yemek zaten 4-5 gibi yiyorum. kahvalti da 10-11.

yemeyi cok seviyorum, onu kesmem cok mumkun degil sanirim. su an zaten kesmis halimdeyim. beni biraksalar surekli hamur yerim.
0
🌸lemmiwinks
(06.02.25)
karbonhidratı komple kes sadece protein ve sebze ağırlıklı beslenmeye dön. bulgur pilavı kalorisi cok yüksek.
0
sizofren06
(06.02.25)
olay kaçta ne kadar yediğinden bağımsız, karbonhidrat mı yağ mı protein mi aldığınızdan bağımsız bir durum.

yaklaşık 2400 kalori yakıyorsunuz. bunun 1 kalori bile altını verseniz o göbek gider. biraz geç gider ama yine de gider.
çünkü sıra göbeğe kadar vücudunuzdaki diğer yağlar gidecek, en son buraya geleceğiz.

önce buradan siz de hesaplayın derim:
fityemek.com buradan günlük yaktığınız yaklaşık kaloriyi

sonra da yazio uygulamasını indirip 1 senelik üyelik almanızı öneririm.
0
patronaj1
(06.02.25)
Bro senin sorunun kas kütlenin olmaması, 188 boyunla 75 kilosun daha kaç kilo olacaksın 70 kilo mu 65 kilo mu? Senin göbek zannettiğin şey aslında esansiyel yağların, onları kaybedemezsin, kaybetmeye de uğraşma zaten kas kütleni yükseltmeye çalış, kas miktarın arttığında göbeğin gider ama bunlar da 1 gün pilates 1 gün fonksiyonel çalışmayla olmaz tabii ya mevcut halinle barışık yaşa göbeğini görmezden gel ya da çalışma programında köklü bir değişiklik yap, tabii bu yolu seçersen beslenme rutininle de farklı bir değişim yaşamak zorundasın ama bu pozisyonda yapacağı şey kilo vermeye yönelik bir diyet uygulamak değil kilo almaya yönelik bir beslenme programı olmalı.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(06.02.25)
hocam göbek deliği üzerinden mezura ile bel ölçünü yazman gerekiyor, dünya sağlık örgütüne göre erkeklerde 103 cm üstü kalp hastalıkları riskini ciddi derecede arttırıyor. Erkeklerde göbek deliği üstünden ölçtüğünde 86-88 cm bandındaysan iyidir, buraları koruyabilirsin üstüne kontrollü bulk yapılabilir hatta. bel ölçüne göre daha net yorum yapabiliriz, ama benim de önerim direnç egzersizlerine başlaman yönünde olacak yani vücut geliştirme. işi çok kompleks hale getirme, 2000 cal civarı bi diyet ( bozmamaya çalış) haftalık 120 dk cardiyo, haftalık 3-4 gün direnç egzersizi.
0
Golgi
(06.02.25)
instagram

weightloss_coach_testimonies

çaydan bahsetmiyorum. denemedim.

bir hareket gösteriyor. şu an reelslarda baştan aşağıya 12. reel.
her biri 40 kere yapılıyor. denemesem ve etkisini görmesem önermezdim. aşırı kg verdiriyor. o yüzden de sürekli yapmayın diye uyarıyor. lenf sistemini çalıştırdığı için ertesi gün 2kg vermiş uyandım.
0
mathilda.may
(06.02.25)
@mathilda

link ekler misin?
0
tabudeviren
(06.02.25)
(15)

Hayattaki tutkularınız neler? Peşinden gider misiniz?

sekizdokuzon
Benim sinema ve matematik. Sinemanın peşinden gidemedim ama matematiğin peşinden gitmeye karar verdim. Sizinkiler neler? Her şeyi arkanızda bırakıp peşinden gider misiniz?
Benim sinema ve matematik. Sinemanın peşinden gidemedim ama matematiğin peşinden gitmeye karar verdim.

Sizinkiler neler? Her şeyi arkanızda bırakıp peşinden gider misiniz?
0
sekizdokuzon
(05.02.25)
yok.
0
lemmiwinks
(05.02.25)
bu bence sinifsal bir simariklik. hayattaki tutkularinin pesinden gitmek icin bir guvence olmasi gerekiyor. ben tutkularin pesinden gitsem kirayi nasil odeyecegim diye dusunecegim. o yuzden gidemem. gidemedim de.

uzucu bir hayat tabi. ama en azindan kira derdin olmuyor.
0
antikadimag
(05.02.25)
Her şeyi sınıfsal görmek sınıfsal bence :p Hayatta bir damak tadımız, bir gustomuz da mi olmasın?
0
🌸sekizdokuzon
(05.02.25)
Koşu ve spor. Yaz kış demeden, deli divane gibi koşarım.
0
gabe h coud
(05.02.25)
Doğa sanırım.
0
Amaranta ursula
(05.02.25)
gusto baskaa, sinemanin pesinden gitmek baska. boyle diyince isi gucu birakip kisa film falan cekecegiz, o piyasanin icine girecegiz diye anliyorum.

sinemanin pesinden gitmek derken film izlemekten bahsediyorsak ayri. hobi oluyor o.
0
antikadimag
(05.02.25)
Hayattaki en büyük tutkum elmalı turta, en güzel en lezzetli elmalı turta için her yere giderim gibi.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(05.02.25)
Sanırım yeterince tutkulu biri değilim. Hemen her şeyden vazgeçmem çok kolay.

Çok uzun zamandır çok sevdiğim ve devam ettirdiğim şeyler var ama tutku baya güçlü bir kelime.

Belki okumak, yazmak olabilir.

bir de ben aslında bırakıp giderim de antikadimag +1 hemen geri dönmem gerekir sorumluluklar ne olacak?
0
a perfect lie
(05.02.25)
Eskiden gezmekti. Eski güzel günlerde gezebiliyordum, param yetiyordu. Şimdi peşinden gidemiyorum çünkü param yok.
Şimdi çay herhalde. Sabah çayı. Bir o kaldı. Sabah çay içmek için kurşun atar kurşun yerim.
0
cilacı ökkeş usta
(05.02.25)
Sorumluluklar nereden geliyor? Başkalarının tutkularının uzantıları olmasınlar. Yani bu hayatta sorumluluk addettigin şeyler ne kadar sana dair, ona bir bakmak lazım. Tutku denen şey bu sorgulamalardan doğuyor. Umarım aranızda beni anlayanlar vardır.
0
🌸sekizdokuzon
(05.02.25)
Sonuçta bir hayat standardım var. İzlemeyi istediğim oyunlar var, görmek istediğim başka ülkeler var, denemek istediğim yemekler vs. uzar gider. Bunları yapmaya devam etmek için de çalışmam gerekiyor. Bu da bir sorumluluk değil mi? Şirketin sahibinin tutkusunun uzantısı mı oluyorum?
0
a perfect lie
(05.02.25)
param olsa giderdim ama gidemiyorum. gitmek ve gidilen yönde huzursuz olunca geri dönebilme şansına sahip olabilmek, döndüğünde bıraktığını aynı bulabilmek veya eski haline zahmet göstermeden getirebilmek bile bir lüks.

tutkunun peşinden git, başkasının hayat tercihlerini yaşama gibi öğütler tam başrol olan beyaz yakalı serenay sarıkaya'nın işe gitmeden önce boğaz'da sandal sefası yaptığı bir sülalesi rahatlar dizisinden replikler gibi. metrobüse binerken denk geldiklerini çarpa çarpa yere savuran abilerin önünden koşup yer kapmaya çalışırken tutku mutku düşünecek hal kalmıyor.
0
derbeder ve süklüm
(05.02.25)
tutkum para kazanmak, kitap okumak, kelime haznemi gelistirmek, geziye cikmak.
arada denk gelirse güzel diziler.

tutkularim bunlar. standart olmaktan memnunum. tutkularim da hep mantikli, akilli tutkulardir. bana faydasi olmayacak ya da yetenegimin olmadigi bir seyi seviyorum diye pesinden gitmem.
0
sonsuz
(05.02.25)
tutkum yelken. hem ben, hem de eşim son yıllarda eğitim ve tatillerle epey geliştirdik, sertifikalarımızı aldık. balayımızda da gayet güzel bir tekne kiraladık, sadece ikimiz ve 10 gün boyunca ege'de gezdik. şu an için ancak yazları zaman ayırabiliyoruz ama peşini de bırakmıyoruz. bir 6 ay herseye ara verip akdeniz turu yapmanın hayalini kuruyoruz. tekne filan diyince çok sınıfsal bakılmasın, ikimiz de memur aile çocuğuyuz.
0
awlmi
(05.02.25)
gitmem. artık o kadar gerizekalı değilim.
0
mathilda.may
(06.02.25)
(8)

Sarı serum

Bir ben var benden şurada
Bu neden insanları öldürüyor neler oluyor?
Bu neden insanları öldürüyor neler oluyor?
0
Bir ben var benden şurada
(05.02.25)
Bro içinde 500 bin tane ilaç var birinden birine alerjin varsa anafilaksi gelişiyor ölüyorsun. Misal adam ishal olmuş gidiyor bu serumdan taktırıyor, normal serumlarda bu tür durumlar için tuz çözeltisi oluyor su-elektrolit dengesini düzeltip ayağa kaldırıyor seni ama serı sarum takan adam tuz çözeltisiyle yetinmiyor biraz da antibiyotik koyalım diyor, sende de antibiyotik alerjjisi varsa geçmiş olsun, şakaya gelmez bu işler.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(05.02.25)
bemiks diye alerjenik bir ilaç var içinde.
alerji gösterirse ve müdahale edilmezse ölme riski var. acillerde takılmaz bu yüzden kolay kolay.
0
jelly bear
(05.02.25)
Son günlerde İnstagram'da önüme en az 3 kere paylaşım düştü, her biri de doktor paylaşımı, diyor ki "şu kadar yıllık meslek hayatımda kendim dahil hiç kimseye sarı serum vermedim, neden bunu alıyorlar aklım almıyor çok zararlı".

Bilmiyorum, bir numara var ama... Bunu verebilen hekimler veya hemşireler soruşturma geçirmeli bence. Demek ki ciddi bir problem var.
0
muhayyer divan
(05.02.25)
Bemiks, B vitamini kokteyli. Alerjen olabildiği gibi gebelikte de güvenliliği tartışmalı. Yani halkımız zorla kendine sarı serum taktırmasa hiçbir doktorun sarı serum takma niyeti yok durduk yere. Hele hastane dışında hiç takılmaması lazım. Hastanede anafilaksi olsa adrenalin yaparsın en kötü.
0
nundu
(05.02.25)
Kesin sari serum firmasi ile akp'nin arasi bozuldu. Sanki önceden insanlar ölmüyordu da simdi her yerde bu haber pompalaniyor. Madem tehlikeliydi neden simdiye dek susuldu? kokusu cikar yakinda.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(05.02.25)
kuzey amerika'da bizde arada kullaniyoruz bunu, vitamin kokteyli.
taktirmadan once yarim saatlik bir konsultasyon aliyorsun, neye alerjin var yok soruyorlar ama oncesinde bir kan tahlili falan yapildigi yok. bir de kagit imzalatirlar geberip gidersen bize dava acamazsin seklinde.
naturopathic ilac bunlar, kocakari ilaci kafasi.
1-2 hafta kendini bomba gibi hissediyorsun sonra etkisi geciyor.
henuz buralarda oleni falan duymadim.
0
cooperr
(05.02.25)
İçlerinde genellikle amfetamin tarzı sentetik uyarıcılar katıldığı için, vitamin kompleksi falan fasa fiso resmen sıvı ecstasy o bahsi geçen ürünler uyarıcı mix
0
apocalipy
(06.02.25)
Avil, dekort ta konulmalı.
0
maksimumrisk
(07.02.25)
(15)

kullandığınız bir vitamin ya da benzeri bir hap var mı?

OgutucuRecep
yani d vitamini, e vitamini b12 ya da Magnezyum , demir falan satılıyor ya yardımcı takviye falan?
yani d vitamini, e vitamini b12 ya da Magnezyum , demir falan satılıyor ya yardımcı takviye falan?
0
OgutucuRecep
(05.02.25)
magnezyum
balık yağı
d vit.
0
elorelia
(05.02.25)
Doktor D vitamini almalısın dedi onu alıyorum. Onun dışında hasta olunca kullanmak için C vitamini var evde.
0
peki madem
(05.02.25)
Magnezyum, OMEGA 3, çinko, D vitamini, C vitamini kullanıyoruz.
0
muhayyer divan
(05.02.25)
multivitamin ve omega 3
0
inheritance
(05.02.25)
Konusu açılmışken bir kamu spotu vereyim: D vitamini Türkiye'de istisnasız herkesin düşüktür diye tahmin ediyorum ve doğal olarak herkes kullanabilir ama kadınların, özellikle belli bir yaşın üstündeki kadınların d vitamini kafasına göre kullanmaması gerekiyor, özellikle menopoz döneminde. Zira östrojenin ani düşüşü sürecinde kana çok fazla kalsiyum geçtiği için kemik erimesi yaşanıyor, d vitaminin bir özelliği de sistemdeki kalsiyum geçişlerini yönetmektir ve kemikten kana kalsiyum geçişini sağlamaktadır, normal dönemlerde d vitamini k2 vitaminiyle alındığında d vitaminin kana bıraktığı kalsiyumu k2 vitamini tekrar kemiklere gönderir ama menopoz dönemi gibi hormonların ekstrem değişiklikler gösterdiği dönemlerde k2 vitaminin bu geçişi sağlaması zorlaştığı için d vitamini kullanımı "kesinlikle" doktor kontrolünde olmalıdır aksi halde d vitamini kemik erimesi sürecini hızlandırabilmektedir. Kamu spotu bitti. Soruya cevap vermem gerekiyorsa d3k2 ve magnezyum.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(05.02.25)
magnezyum omega 3
0
mikahakkinen
(05.02.25)
supradyn all day efervesan
0
tabudeviren
(05.02.25)
B12, demir hapı, d vitamini ve magnezyum içiyorum. Bi de haftada 1 kan sulandırıcı içiyorum.
0
naksidil
(05.02.25)
dönem dönem magnezyum, krill yağı, b12, d ve demir kullanıyorum. bazen probiyotik ve prebiyotik alıyorum. kış aylarında c vitamini çinko tablet.
0
Mossy
(05.02.25)
Omega 3
D vitaminini böbrek taşı düşürmem tekrarlamam sebebiyle bıraktım bir süreliğine
0
black holes in the sky
(05.02.25)
hergun D, Magnezyum malat,
arada b complex, balik yagi
0
cooperr
(05.02.25)
spirulina tablet kullanıyordum. ormanella'ya geçtim.
kolajen ve başka birkaç şey daha kullanıyorum. malum ablanız olarak.

mumiyo'dan fayda gördüm.

bitkisel tercih ediyorum genelde. kolajeni iliktir, haşlamaktır uğraşamayacağım için tablet alıyorum.
0
mathilda.may
(05.02.25)
- omega 3
- ZMA (magnezyum bisglisinat formunda)
- kreatin
- ertesi gün uykumu almış olmam gerekiyorsa melatonin

@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet, piyasada hatta eczanelerde çoğu magnezyum ürünü oksit formunda ve bunun emilimi çok az. insanlar hem ZMA olarak, hem doktorların yazdığı magnezinc gibi kapsüllerden magnezyum oksit formunu alıyorlar. ne düşünüyorsunuz?
0
hadi ya la
(05.02.25)
Magnezyum Oksit çöp bir ürün hiçbir işe yaramaz, emilimi zaten %1-2 seviyesinde ama daha yüksek olsa da bir işe yaramaz en fazla kabızlık giderici olarak kullanılabilir başka bir olayı yok ama onun için de zaten Sitrat formu kullanılıyor. Bunlara ek olarak magnezyumun en etkili formu Glisinat/Bisglisinat (uyku bozukluğu ve anksiyete) formu ile Malat (kas ağrıları, yorgunluk, enerji döngüsü) formudur, daha minör düzeyde farklı formlar da var ama insanlık için en faydalı olanı bu ikisi.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(05.02.25)
her gün degil ama ara ara

b12
magnezyum
d vit
balik yagi

magnezyum almayinca baldirlarim cok agriyor. uyutmayacak düzeylere gelebiliyor. yillarca masaja gidiyordum. meger magnezyum eksikligindenmis.
0
sonsuz
(05.02.25)
(4)

tabii ki de

beyfendi
kulağa keko gelmesine rağmen dil kuralları açısından doğru değil mi? tabii doğal demek. ki bağlaç, cümlenin devamı açısından gerekli. "de" ise "doğal olarak da" derken da'nın işlevi neyse "tabii ki de" deki işlev de aynı. yanlışım varsa düzeltin.
kulağa keko gelmesine rağmen dil kuralları açısından doğru değil mi? tabii doğal demek. ki bağlaç, cümlenin devamı açısından gerekli. "de" ise "doğal olarak da" derken da'nın işlevi neyse "tabii ki de" deki işlev de aynı. yanlışım varsa düzeltin.
0
beyfendi
(05.02.25)
"tabii ki de" ve "doğal olarak da"daki de/daların ikisi de gereksiz, işlevi yok. Pekiştirme/vurgu için konuşma dilinde kullananlar var, kesinlikle yanlış demeyelim ama doğru da değil. Yazılı görünce daha da çirkin geliyor göze.
0
kobuzchu kiz
(05.02.25)
Sondaki de yanlış. De hecesi orada bir bağlaç durumunda, herhangi bir şeyden çıkma anlamı vermediği için çekim eki olarak zaten kullanılamaz yani. Bağlaç gibi görünüyor falan herhangi iki cümle parçasını birbirine bağlamıyor. Orada gerçek bir bağlantı görevi yok, bağlanması gereken bir cümle veya kelime anlamı yok.

Dolayısıyla "tabii ki de" denmez,"tabii ki" veya "tabii" denir.

(Tabii ki'nin esası "tabiîdir ki" şeklindedir. Bir anlamda "takdir edersiniz ki", "o kadar doğaldır, o kadar olağandır ki" demektir)
0
muhayyer divan
(05.02.25)
Hocam oradaki -ki pekiştirme zarfı olarak kullanılıyor, cümle içinde onunla aynı işi yapan -de'yi de kullanıyorsun, bunun doğru olması nasıl mümkün olabilir cümleyi pekpekiştirmiş gibi oluyorsun bu şekilde.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(05.02.25)
Hep aynı cenahın ağzından çıkması bir de kulağa çirkin gelmesi zaten fikir veriyordu. Teknik olarak da doğrulanmış oldu. Teşekkürler katkılarınız için.
0
🌸beyfendi
(05.02.25)
(3)

aralıklı oruç sorusu

kibritsuyu
arkadaşlar aralıklı orucun açlık kısmında şekersiz çay kahve gibi içeceklere izin veriliyor ya hani. peki yemek bile sayılmayacak belli bir miktar gıdayı yemeye izin var mı? amaç bir şeyler yemek veya sistemi hack'lemek değil. mesela sabah açlık kısmında çocuğun beslenmesini hazırlarken yoğurt koyd
arkadaşlar aralıklı orucun açlık kısmında şekersiz çay kahve gibi içeceklere izin veriliyor ya hani. peki yemek bile sayılmayacak belli bir miktar gıdayı yemeye izin var mı?

amaç bir şeyler yemek veya sistemi hack'lemek değil. mesela sabah açlık kısmında çocuğun beslenmesini hazırlarken yoğurt koyduğum kaşığı bulaşığa atmadan önce yalasam oruç bozuluyor mu? yoksa ağzımıza zerre kadar gıdalı kalorili bir şey sürmemek mi lazım? oruç bozulacak diye kaşığı yoğurtlu yoğurtlu bulaşığa atıyorum. yazık oluyor kaşıkta kalan yoğurda. o kadardan bir şey olmaz ise yalayıp atacağım.

ya da mesela çorbanın tuzuna bakayım diye bir hüp tatsam aralıklı oruca zeval geliyor mu?

var mı bunun bir "o kadardan bir şey olmaz" eşiği? vallahi amacım orucu delmek, kendimi kandırmak değil.
0
kibritsuyu
(04.02.25)
şekersiz çay, kahve gibi kalorisiz içecekler içilebilir. maksat otofajiyi aktif tutmak olduğu için ufak gıdalar bile önerilmiyor. hatta şekersiz bile olsa sakız çiğnemek insülin tepkisini tetikleyebilir deniyor.
0
orpheus
(04.02.25)
Zeval gelir. Temeln mantık hiç bir spike a izin vermemek.

Ancak önemli nokta: IF'in bir zaman aralığında her hangi bir kalori restrict diyetten her hangi fazla bir faydası yada getirisi yok. Tek ihtiyaç Termodinamik bilgisi.

IF e karşı değilim, eğer kişi bu şekilde beslenmekten keyif alıyor ve yedikleri üzerinde sürdürelebilir bir kontrol, mindfullness sağlayabiliyorsa mümkünse hep IF yapsın. Ancak Sırf IF yapmak için IF yapmak, bunda zorlanırken yapmanın bir anlamı yok. Ayrıca bir yararı yok.
0
wallcan
(04.02.25)
Abi aralıklı oruç yapanlar kalorisiz çay vs tüketip insülin salgılatmayarak sürekli yağ harcadıklarını düşünüyorlar ama aslında sen bir şey yesen de yemesen de günün 24 saati belirli aralıklarla karaciğerinden kana şeker verip kan şekerini yükseltiyorsun ve dokulara insülin aracılığıyla şeker gönderiyorsun, yani pratikte açlık durumunda insülin salgılamama gibi bir durum yok sistem sürekli katabolik-anabolik haldedir ama Intermittent Fasting'in asıl amacı senin insülin salgılatmadığın sürece sürekli yağ harcadığına inandırıp seni bir şey yemekten uzak tutarak "gereksiz" kalori alımını engelleyip günün sonunda kalori açığı verdirerek belirli bir sürecin sonunda da yağ kaybederek kilo vermeni sağlamaktır, prosedürün uygulanış şekline bu açıdan bakarsak o bir miktar yoğurdu emcüklemenle emcüklememen arasında sistemsel olarak bir fark olmaz.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(04.02.25)
(13)

Ocak ayınız nasıl geçti?

tiredofwaiting
Benim için hatırladığım açık ara en kötü Ocak'tı. Bir kurum olsa yasaklama kararı için başvururum öyle böyle değil.Sizin Ocak ayınız nasıldı?
Benim için hatırladığım açık ara en kötü Ocak'tı. Bir kurum olsa yasaklama kararı için başvururum öyle böyle değil.

Sizin Ocak ayınız nasıldı?
0
tiredofwaiting
(03.02.25)
Çok ani değişimler oldu. Hiç aklımda olmayan kararlar verdim, hayatım büyük ölçüde değişti bir ayda.
0
sekizdokuzon
(03.02.25)
normal, rutin. her zamanki gibi.
0
buenosdias
(03.02.25)
issel ve okulsal olarak baya kötü.
arkadaslarima neredeyse hic zaman ayiramadim. müdürüm nasil mobbing yapacagini sasirdi.

iyi olan tek sey ask hayatim. bir de borsa.
0
sonsuz
(03.02.25)
Müthiş diyemem ama kötü de değil. Genel kanının aksine bence çok hızlı bitti ocak ayı. Yani çok rutin geçirdim bi de, 5 gün iş 2 gün haftasonu evde yatış döngüsü dışında bir şey yapmadım ki şikayetçi değilim. 7/10 veririm iyi bir aydı
0
nundu
(03.02.25)
3 günde hayatım değişti ve bitmek bilmedi hala etkilerini toplamaya çalışıyorum. Baya boktan bi aydı.
0
Ranchoddas
(03.02.25)
Koşturmacalı
0
black holes in the sky
(03.02.25)
Bitmek bilmedi+1
Genel olarak boktan (iş, okul, aşk) oldukça ders verici de oldu. Tüm yılımı etkiledi neredeyse.
0
Amaranta ursula
(03.02.25)
Tatsız.

Seneye kötü başladım. Ortalamanın altı diyebilirim. 10 üzerinden 5.
0
put it in your appropriate place
(03.02.25)
Çok hızlı geçti, tutamadım. Bol koşturmacalı, stresli geçti ve şu yaşta hayatımın dönüm noktalarından biri oldu.
0
cilacı ökkeş usta
(03.02.25)
Bulk sezonumun son ayıydı, max kalori alıp iri ve yağlı bir bayır domuzuna dönüşüp yaşam kalitemin -25 level düştüğü bir ay oldu.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(03.02.25)
yeni işe girdim. çok yoğun ve çok trafik yaşıyorum ama çok değer veriliyor, saygı duyuluyor. parası da çok iyi. stres olmuyorum ama yoruluyorum. hafta içi kendime zaman kalmıyor. yıllardır hibrit ve uzaktan çalışmaya alıştığım için zor bir süreçten geçiyorum.

bu ay hafta sonları arkadaşlarımın doğum günleri, her hafta sonu bir doğum günü neredeyse, sevdiklerimle buluşmalar, bol alışverişle keyifli geçti. dolu dolu geçti.
0
gabe h coud
(03.02.25)
bir süredir işsizdim bu ay çok iyi iş geldi rahatladım.
0
neira
(03.02.25)
Berbat. İşimi seviyorum ama Ağustostan beri bitmek bilmeyen iş yükü altında eziliyorum. Herkes yaya yaya rahatça çalışıyor hatta çalışmıyor, ben hariç. Çünkü o istenen işi bi tek ben biliyorum ve allah kahretsin ki talep fazla ama gelir olarak bi bonus hediye edilmiyor nedense! Üstüne bi de eleştiriliyorum. İşin yarattığı stres ve yetiştirme baskısı sebebiyle uyku düzenim de altüst oldu, uyuyamıyorum. Hayattan soğudum yemin ederim. Beynim sürekli tetikte.

Ne zamana kadar böyle gidecek onu da bilmiyorum. Sanki biri sorsa diye bekliyomuşum, tüm içimi boşalttım resmen :D Ne kadar bıktıysam.
0
truf
(03.02.25)
(2)

antrenman bilek sargısı

patronaj1
https://proteinocean.com/wristwraps Selamlar, şu işe yarıyor mu ya? mükemmel tutuş olsa bile bazen terso olabiliyor bench'te falan.
proteinocean.com

Selamlar, şu işe yarıyor mu ya? mükemmel tutuş olsa bile bazen terso olabiliyor bench'te falan.
0
patronaj1
(03.02.25)
Wrist Wraps kullanmadan girdiğim hiçbir press hareketi yok ama Protein Ocean ürünlerine pek güvenmem.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(03.02.25)
benim kullandığım eldivende bilek sargısı da var. benchte hiç tersoluk yaşatmadı. aksine sakatlanmamı engelledi.
0
false pretension
(03.02.25)
(2)

Kış ve deniz sporlarında aynalı güneş gözlüğü tercih edilmesi

soft
Bunun sebebi nedir? Bende polarize filtreli normal güneş gözlüğü var denizdeki güneş yansımalarını baya kesiyor. Aynalının ekstra bir faydası vardır muhtemelen ama nedir o fayda?
Bunun sebebi nedir? Bende polarize filtreli normal güneş gözlüğü var denizdeki güneş yansımalarını baya kesiyor. Aynalının ekstra bir faydası vardır muhtemelen ama nedir o fayda?
0
soft
(02.02.25)
Polarize filtre, su yüzeyindeki yatay ışık yansımalarını keser. Aynalı camlar da dikey gelen parlak güneş veya spot ışıklarını keser. Her ikisi de ortama, biraz da kullanıcı tercihine göre seçilir. Aynalı olanlar kameralara biraz daha artistik efekt sunar, hepsi bu...
0
zaman ilac degil insanlar unutkan
(02.02.25)
Aynalı gözlükler dış yüzeydeki filme bağlı olarak "karartma" yaptığı için karlı sulu vs ekstrem ortamlarda daha net bir görüş sağlar, bir de darbelere karşı daha dayanıklı oluyorlar.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(02.02.25)
(7)

Adama inanmadınız, bakın ne oldu şimdi?

ananiyimioguz
Az önce şöyle bir haber gördüm: https://kibrisgazetesi.com/beyaz-saray-covid-19un-cin-laboratuvarindan-sizdigini-dogruladi/Kahvehanedeki dayılar kazandı sanırım üzgünüm :(Evrim, mutasyon, doğal seçilimciler olarak öylece bakakalabiliriz.https://www.eksiduyuru.com/duyuru/1589058/covid-19-un-bilincli-
Az önce şöyle bir haber gördüm: kibrisgazetesi.com

Kahvehanedeki dayılar kazandı sanırım üzgünüm :(

Evrim, mutasyon, doğal seçilimciler olarak öylece bakakalabiliriz.

www.eksiduyuru.com
0
ananiyimioguz
(01.02.25)
Tamam abi. Seni anladım ve yapısal olarak parçalandım.
0
logisticsmanager
(01.02.25)
Hocam ilk yazan ben olmak istedim(sadece istedim, olamadim). Oncelikle onemli bir noktayla baslayayim. Linkini paylastigin duyurunun altinda bugun paylasmis oldugun kibrisgazetesi sitesi 403 Forbidden donuyor. Sanirim paylastiginiz haber asagidakiyle ayni;

gazeteoksijen.com

Oncelikle kendimi tanitayim, modern tibba prensip olarak bir karsitligim olmasa da bu konularda hep komplo teoricilerinin soyledigi seyleri dikkate alirim. Bunlarin alaya alinmasina da ayar oluyorum. Tabii konuya gore degisir, bu covid meselesinde de gorunenden farkli birseyler oldugu ortada. Ancak burada ABD bir aciklama yapmis yani bu aciklamanin oncesinden cok farkli durumda degiliz. Cin guvenilir olmasa da ABD'de guvenilir degil. Cin'in cesitli pastalardaki pay alma cabalarina karsi zaten saldiriyorlar surekli. Bu da onlardan biri gayet olabilir. Tabii konu hakkinda bir uzmanligim yok diger argumanlari da orijinal duyurudan okudum. Mantiksiz seyler falan demiyorum. Klasik ana akim WHO yaklasimini benimseyenler de sonucta bati eksenli bilim dunyasindaki gelismeleri turkce olarak bize aktariyorlar. Yoksa illa cok iyi biliyorlar demek degil.

Son olarak kamu spotu notumu da duseyim. Ben bu ABD ve Cin'e asiri gicik oldum. Bunlarin ulkesinden gelen gida urunlerine bile guvenmiyorum, almiyorum.
0
mbond
(01.02.25)
NASA'da çalışan bir akrabamiz bir aile toplantısında bu virüsü ABD'nin dunya dışından getirdiğini itiraf etmişti.

Eşinizin genetikci arkadaşı yanılıyor olabilir.
0
makbur
(01.02.25)
Pardon iki yere de aynı linki yapıştırmışım, güncelledim.

Ben işin geyiğindeyim ya haberin doğruluğunu da bilmiyorum, dediğiniz gibi abd bunu sızdırmış olsa dahi normalde inkar eder, bi bakarsın çıkarları öyle gerektiriyorsa itiraf eder belli olmaz yani. sorduğumda linç yemiştim de ondan haberi atayım dedim @logistics <3

@ makbur, oha çok mantıklı bunu da yazalım -_-

yalan atmayın kardeşim dünya dışından olsa bizim genetiğimize uyacağı ne belli, bilim yapıyoruz şurada

www.youtube.com
0
🌸ananiyimioguz
(01.02.25)
O duyuruda dediğimin 1 kelime hariç tamamen arkasındayım hala. Bir şeyi değiştirmedi. O 1 kelime de "Toprilye" tabii ki. "Torpille" olması lazım. Telefonda yazarken saçmalamış. Kaynağın güvenilirliğinin tartışılması bir konu, sonuçta hapşırdığında bir Çinli "çok yaşa" dese "çok yaşarsak yaşlı düşeriz, zayıf anımızda bilgilerimizi çalarlar" kafasına geldi ABD neredeyse. TikTok CEO'sunun ABD senatosu sorgusu önündeki durumu muhabbeti şaka değil. Öte yandan laboratuvarda yapılan deneylerden birinden ortaya çıkmışsa da (ki burada da kbb'sinden göğüs hastalıklarına oradan aile hekimine kadar alakasız herkesin sadece doktor olduğu için fikri alınıyor.) yine dayıların çipli, nüfus kontrollü teorilerini desteklemiyor :)

Benim de dayımın bir arkadaşının eniştesi, bir arkadaşının yengesinin eniştesinin Belçika'da laboratuvar asistanı olduğunu ve ondan şunları duyduğunu söyledi "virüs DNA'sı böyle dizilemez, biyontek aşıları ile konuyu karartmak için çip takmaya çalıştılar. Bunu engellemeye çalışan DSÖ de Kurnaz Alfa ve boğazı sakallıya itibar suyikasti yaptı" demişti. Yine de @makbur 'un kaynağı daha güvenilir olduğu için beni bir ikna etti.
0
nawar
(01.02.25)
Trump'ın atadığı sağlık bakanı j.f.k jr. bu hususta açıklamaları ve yazdığı kitaba da bakmak lazım.

Trump ekibi, biden dönemi kirli çamaşırlarını ifşa ediyor ve edecek.
Uçak kazaları da tesadüf değil.
0
diyecevaplandı
(01.02.25)
Hocam ben hala Covid-19’un Çin laboratuvarından sızdığını düşünmüyorum olsa olsa çalışma şartlarının ağırlığından bıkan Covid-19 virüsü bir şekilde laboratuvardan kaçmanın yolunu bulup daha medeni bir ülkeye iltica etmeye çalışmıştır.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(01.02.25)
(12)

Apartmanın en üst katı satın alınır mı

adwokat
Merhaba arkadaşlar, çok güzel bir konumda güzel bir apartman dairesi buldum. Kira ödemesi fiyata göre avantajlı. Apartmanın en üst katında, sizce en üst kat olmasının ne gibi bir dezavantajı olur.Apartman görseli;https://ibb.co/kTVm76d
Merhaba arkadaşlar, çok güzel bir konumda güzel bir apartman dairesi buldum. Kira ödemesi fiyata göre avantajlı. Apartmanın en üst katında, sizce en üst kat olmasının ne gibi bir dezavantajı olur.


Apartman görseli;

ibb.co
0
adwokat
(31.01.25)
Yazın çatı sıcağı, kışın çatı soğuğu iner eve. Yalıtım yoksa yazın çok sıcak, kışın çok soğuk olur. Etrafta aynı seviyede bina yoksa rüzgar vs direkt evi etkiler.
0
mor oje
(31.01.25)
Yazın sıcak kışın soğuk olur, su akabilir, baska eksi gelmedi aklıma
0
mirty
(31.01.25)
Kuşlar çatıyı yuva bellediyse çok ses de olabilir.
0
orient blue
(31.01.25)
sıcak soğuk para ile kolay çözülür de (yazın klima kışın fazla doğalgaz) sızdırma varsa sıkıntı. gidip görmek mümkünse komşulara/eski oturana sormak lazım.
0
jülsezar
(31.01.25)
eski bina ise pek önerilmez. görseldeki bina eskiye benzemiyor, ama tabi bilemeyiz. kaplama yapıldığında 0 gibi oluyor.

* izolasyon eksikse sıcak soğuk problem olur.
* almandan önce bir çatı aralığına girin bakın, benim daha önce yaşadığım yerde üst katta tadilat yapılmış çuval çuval cürufu aşağa indirmek zor olunca çatıya çıkarmayı ya da orada bırakmayı uygun görmüşler. üst katımda yarım evlik inşaat atığı, yangında çıra gibi yanacak bir sürü çöp (depo gibi kullanmışlar ama çöpe dönmüş) ve kullanılmayan inşaat malzemeleri vardı (yağmurda çimento beton olmuş)
rastlantı ile farkettim çünkü normalde çatıya çıkılmıyordu.
* mal bi komşum sık sık çatıya çıkıp kiremitlerin yanındaki kapağı açıyor ve çatı yağmurla doluyordu. oradan da benim eve geliyordu. en sonunda merdiveni aldım sakladım. bir iki yıl sonra çıkardım ortaya.
* oluklar tıkanmış ve duvardan akan su alt kata iniyordu. alt kat insanı bana geldi. sizin çatıdan bizim eve su akıyor, yaptırın onu dedi. la havle demez başka ne dersin.
* asansörlü bina değilse gelen paketçilere bahşiş vermeyince utanıyordum ben. bazı kargocular da yukarı çıkmıyordu.

bunlara dikkat, aklınızda olsun. ben en üst katta yaşamayı seviyorum. bu kriterlere dikkat etmek kaydıyla almayı düşünürüm.
0
biseysorcaktim
(31.01.25)
2 defa en üst katta oturdum apartmanda. Birinde hiç bir sıkıntı yoktu bu attığınız gibi ortalık açıklık yerdeydi ama ne piştik ne donduk. İkincisi ise bayağı sıkıntıydı hem manyakça sıcak soğuk yapıyordu hem de kışın aktı falan bildiğiniz kova koyduk salonun ortasına.

İkisi de kiremit düzeltme ve izolasyon ile hallolur şeyler aslında ama ara kat daha iyi oluyor gibi sanki.
0
hedep
(31.01.25)
-Yurdum müteahhitleri henüz akmayan çatı yapmayı öğrenemediler. Yeni binalarda bile çatı akıntısı olabiliyor. Onarımı tüm apartmanın katılımıyla olması gerekirken, bu husus her öküze anlatılamıyor.
-Isı izolasyonu konusu da yurdum müteahhitlerini aşan bir husus olduğu için, yazın sıcak, kışın soğuk olabilir.
-Çatı arasını ambar olarak kullanma eğiliminde olan ve kafa yapısı olarak henüz kente göç edememiş sakinler olabiliyor.
-Devlet hayvansever popülasyonundaki artışa çözüm bulmadığı ve bu durum da güvercinlere yaradığı için, çatı araları güvercin sesi ve pisliğine ev sahipliği yapabiliyor. Üst katlarda ağla kaplı balkonlar görebilirsin. Evi güvercin biti sarması sıklıkla görülebilen bir problem ve mücadelesi epey zor.
-Üst katlarda asansör sesi problem olabiliyor.
-Asansörsüz binalarda merdinem tırmanmak sağlıklı insanlar için zor, sağlıksız insanlar için işkence olabiliyor.
-Konan malzeme, güvercin pisliği, elektrik tesisatı, ahşap çatı gibi hususlar çatı yangınına zemin oluşturuyor.
-Bazı çatılarda su deposu veya imbisat tankı bulunabiliyor. Bakımsızlık, taşıntıya ve su basmalarına neden olabiliyor.
-Bitişik nizam apartman yapımı ve merdiven boşluğundan çatıya çıkış kolaylığı en üst katları hırsızlar için cazip hale getirebiliyor.
0
Mirket
(31.01.25)
Üstünde tepinen bir obez komşu çocuğu olmaz, bence bu bile en üst katta oturmak için bir tercih nedeni olabilir.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(31.01.25)
senelerce farklı farklı üst katlarda yaşamış biri olarak diğer herkes gibi yalıtım diyor ve ekliyorum. hangi cephe ve hangi şehir?

evde her daim cepheye bakarım ve güneyden vazgeçmem Ege, Akdeniz bile olsa.

çatı yalıtım meseleleri tüm binaya ait. bina sıfır gibi görünüyor ama bunu yönetimden sorgulamak ve bina içinde köşelere, banyo tavanına vs dikkatli bakmak gerekiyor. yeni boyandıysa daha dikkatli bakın.

kışın ve yazın güneşi ne kadar alır? boşuna dememişler güneş girmeyen eve doktor girmez diye.

gelelim gürültüye.
sahilde ise martılar, asansör makine dairesi gürültüsüne de bakabilirsiniz. normal insanların da şikayet edebildiği sesler bunlar neticede.
0
mathilda.may
(31.01.25)
Manzarası yoksa yukarıda bahsedilen sebeplerden dolayı değmez. İçinde yaşayacaksan kira ise olmaz da, satın alırsan paraya kıyıp izolasyon yapabilirsin tabii.
0
nawar
(31.01.25)
En üst katlardaki en büyük sıkını çatı akması. O yoksa ve ev eski değilse bence ara katta oturmaktan daha iyi özellikle de sese hassassanız. Biz şu an en üstteyiz ve arada olsak kafayı yerdik sanırım. Alt kattaki komşular üstte olsa çekilmezdi ama üstte olunca az ses geliyor. Ha komşulara kıyasla daha fazla yakıt ödüyoruz ama çatısı akmayan bir evde en üstte oturmayı ederim her zaman. Tabi bir de deprem korkusu da var, ara kat o yüzden de korkutuyor beni.
0
playing star again
(31.01.25)
Eğer çatı katı dediğimiz 'tavan eğimleri' olan bir en üst kat değilse öyle sıcak/soğuk problemleri yaşamanız pek mümkün değil.

bahsettiğim tür bir çatı katında yaşadım evet yazın sıcak kışın soğuk olur doğrudur. Ancak düz bir en üst katın bu problemleri yaşaması için cidden aşırı kötü bir izolasyon gerekir.

Üst kat komşu gürültüsü olmaması en sevilesi sebep bence. ev alacak olsam şahsen ara kat almazdım. Hele hele dediğim gibi gürültücü bir üst komşu denk gelirse aldığınıza alacağınıza pişman eder.

bunlar benim görüşlerim/tecrübelerim elbette. kesinlik belirten bir cevap değil :)
0
orta buyuklukte bir ulkenin krali
(01.02.25)
(10)

karga yavrusu istiyorum

OgutucuRecep
bunu satmak suç dimi? satan birini bulamayız :S
bunu satmak suç dimi? satan birini bulamayız :S
0
OgutucuRecep
(31.01.25)
Kardeşim Maçka Parkı'na git ağzına kadar karga dolu al bi tanesini kaç git ama karga klanı mafya gibidir illa ki peşine düşünüp hesabını sorarlar.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(31.01.25)
Abi şöyle akıllar vermeyin, millet yapacak sonra hayvana yazık olacak.

Instada gördüğün videodakiler gibi olmuyor o işler. Karga çok gürültü çıkarır. İnatçı. Zarar verir. Sana da zarar verir. Her yeri pisletir. Sosyal hayvan, evde sıkılır. Uçmak ister uçamaz. Evimde bir tane engelli(ayakları) karga var, senin gibi hayallerim vardı ama öyle olmuyormuş.
0
Shepard
(31.01.25)
karga yavrusunu ne kadar arar haberin var mi? kedi ve köpek yavrularini annalerinden koparanlari gördüm de, organ mafyasi gibi simdi de kargalarin yavrularinin pesine mi düstünüz?
illa istiyorsan ayagi ya da kanadi sakatlanmis bir kargayi al, tedavisini yaptirt, sonra istesen de o seni birakmayacaktir zaten.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(31.01.25)
biraz şımarıklık olmuyor mu bu istek?
0
ya ben lan neyse
(31.01.25)
Kargaların bol olduğu bir yerdeysen, balkona veya pencereye yem koy. Gelip gidip yer onu. Karşılık olarak da sana hediye getirir arada. Tespih tanesi, renkli şişe kapağı falan.

(bkz: kargaların düzenli hediye getirmesi )
0
Mirket
(31.01.25)
ben Bostancı'da denize yakın otururken balkona sürekli yem ve su koyuyordum . güvercinler ve kargalar eksik olmuyordu balkondan, aşırı pisletiyorlardı ama seviyordum. yarısı yenmiş hamsi getirdi kargalar birkaç defa.
ama bir kargam olsun isterdim açıkcası .
0
devilone
(31.01.25)
bulursun da agresif oluyorlar. seveceğini sanmıyorum
0
wd40
(31.01.25)
Eskiden pet shoplarda cins karga satilirdi, konusan cinsten. Illegal degilse oralarda bulunur. Misir carsisin yanindaki petshoplarda goruyordum hep.
0
mirafiori
(31.01.25)
karga nagual hayvandır. seni seçerse kendi gelir. satın alsan bile hayrını göremeyebilirsin.
"besle kargayı oysun gözünü"
0
mathilda.may
(31.01.25)
Istanbul eminonunde petshoplar var

Orada beo adinda karga satiliyor bu karga konusabiliyor ve evcil degerli bir hayvan satin alabilirsin

Örnek video www.facebook.com
0
Zetnikov
(01.02.25)
(17)

Kedim konuşmayı öğrendi??

silverleaf
Kedimle beraber yalnız yaşıyoruz ve kedimin artık ciddi ciddi konuşmayı öğrendiğini düşünüyorum. Çünkü miyavlamıyor, bildiğiniz konuşuyor. Normal mi bu? İşin ilginci şu: Evde başka birisi olduğunda ya da biz diyelim ki annemlerin evine gittiğimizde sessizleşiyor. Sonra kendi evimize geldiğimizde önc
Kedimle beraber yalnız yaşıyoruz ve kedimin artık ciddi ciddi konuşmayı öğrendiğini düşünüyorum. Çünkü miyavlamıyor, bildiğiniz konuşuyor. Normal mi bu?

İşin ilginci şu: Evde başka birisi olduğunda ya da biz diyelim ki annemlerin evine gittiğimizde sessizleşiyor. Sonra kendi evimize geldiğimizde önce tekrar az az konuşmaya başlıyor. Diyelim ki 2-3 ay eve kimse gelmedi ya da biz gitmedik aile evine. Beraber yalnız kaldığımız süre arttıkça konuşması daha da artıyor. Ben delirdim mi yoksa gerçekten böyle bir şey var mı? Miyavlama diyemeyeceğim kadar tonlaması olan, kendisini ifade eden vs bir iletişim dili var.

Ne konuşuyor diyecek olursanız, gerçekten her şey. :/ Yatağımı toplamadığımda kızıyor, gardrop kapakları kapalı olduğunda açtırıyor, akşamları evde sürekli iş yapmamı istiyor gibi gibi...
0
silverleaf
(31.01.25)
Hangi şehir olduğunu da yazarsan psikiyatrist önerisi için iyi olurdu.
0
Mirket
(31.01.25)
Annenlere gidince de konussaydi başka türlü olurdu.. şimdi, malsf :(
0
abuzer
(31.01.25)
Kediler insanlarla iletişime geçtiklerinde normalde basit bir şekilde miyavlarlar böyle ağız içindem miv muv gibi ama kendi aralarında konuşurken böyle daha genizden daha "konuşmaya" benzeyen bir konuşma şekliyle iletişime geçerler, kedin muhtemelen seninle bu tonda bir konuşma yoluyla iletişime geçmiş, bir kediyle yeterince vakit geçirmiş hekes bilir bunu.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(31.01.25)
@Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet Yani tam olarak bu tarz bir şey. Bazen oyun oynamak istediği için çok konuşuyor mesela (miyavlama değil yani bu, dediğiniz gibi genizden kızıyor gibi??). Ben de cevap veriyorum diyelim ki "ya bi dur şimdi", "sonra oynarız" vs vs. Daha da konuşuyor? Galiba ben onun konuşmalarına tepki verdikçe öğrendi ve nabza göre şerbet vermeye başladı??
0
🌸silverleaf
(31.01.25)
Eğer kedi evdeki tek kediyse bu tonu duymak pek mümkün olmuyor, zorda kalmadıkça pek bu sesi çıkarmıyorlar, sonra mecbur hissettiklerinde bir zaman sonra kendi sahibiyle bu şekilde iletişim kurmaya başlıyorlar ama evde birden fazla kedi varsa yine kendi aralarında böyle konuşuyorlar ama diğer kişilere miv muv demeye devam ediyorlar, bunun en belirgin örneği sokaktaki kedilerin birbirleriyle olan iletişimleri gözlemlemek aslında kendi aralarında hep bu şekilde iletişim kurarlar ama sen kafasını falan okşarsan hep miv muv derler.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(31.01.25)
bizim kediler de derdini farklı tonlarda ifade ediyor.

kumum temiz değil, karnım aç, suyu tazele, pencereyi aç, gardroba girmek istiyorum, kalk git orada ben yatıcam, yatağa çıkıcam ve beni seveceksin yoksa senin ananı bacını gibi farklı tonları var.

hiç biri miyavlamaya benzemiyor.
genç yaşta sokaktan koparınca miyavlamayı öğrenememişler demek ki diye düşündük, bu kadar oluyor.

"kumumu temizle" ifadesi o kadar dilenci gibi kedilerden birinin, o yalvarış hiç yakışmıyor ona.
0
biseysorcaktim
(31.01.25)
0
theseachange
(31.01.25)
Bende bir siyam vardı, öyle böyle değil, bildiğin konuşurdu. Sadece benimle değil, bütün aile üyeleriyle (deli değilim yani). Örnek: atlayacağı sandalyenin üstü dolu "kaldırsana şunu şurdan" miyavı, "suyum bayatlamış, iki gün aynı suyu mu içeceğim, değiştir şunu" miyavı, "eve geldin bir oturmadın. otur da bir beni sev" miyavı. Bir de bilenler bilir siyam kedisi miyav demez mauvvv gibi bir derinden sesi vardı Zorro'mun. Tanıdık olmayınca tabii sessizleşiyorlar. Normal yani.
0
SiyamkedisiZorro
(31.01.25)
konusacak tabii. napacak? yalniz kala kala bir noktada kedilerle konusacan yavrum

www.youtube.com
0
sonsuz
(31.01.25)
@SiyamkedisiZorro Tam olarak dediğiniz gibi, o kadar güzel anlatıyor ki derdini artık çok net iletişim kurabiliyoruz. Neyse ki deli değilmişim :)
0
🌸silverleaf
(31.01.25)
Normal, benim hatun da herhangi birisi hapşurduğunda (kendisi dahil) çok yaşa miyavlaması yapıyor mesela.
0
charbiel
(31.01.25)
Şarkıları bile var ne diyorsunuz

www.youtube.com

www.youtube.com

Şaka bir yana benimki de 4 yılın sonunda ufaktan konuşmaya başladı. Ki ilk geldiğinde çok sessiz bir kediydi. Siz kedinizle konuşuyor musunuz? Ben konuşuyorum mesela tahminim zaman içerisinde kedi dedi ki bu anca böyle seslerden anlıyor bunları çıkarmam lazım.
0
peki madem
(31.01.25)
Ingilizce ogret cv sine koyar rahat olur ilerde kafasi hocam
0
Zetnikov
(31.01.25)
“Eğer kediler konuşabilseydi, konuşmazlardı.” demiş biri , adı aklıma gelmedi.
benim evdeki kediler de çok iyi iletişim kuruyorlar , mırlamalarının tonları ile istedikleri ya da istemedikleri her şeyi anlıyoruz .
0
devilone
(31.01.25)
Belki de sen miyavlamayı öğrendin
0
fistikthecat
(31.01.25)
normal.
0
mathilda.may
(31.01.25)
kac dil biliyor?
0
cooperr
(31.01.25)
(11)

Bizim Türkler sarışın köle aldı mı?

ya ben lan neyse
yabancı sitelerde sarışın bir Türk gören ecnebilerin ilk söylediği "tabi sarışın kadınları köle aldınız bunlar onların torunları" oluyor.türklerin en büyük boyu kuman türkleri için germenler bile bizden sarışın diyordu halbuki. eski çin kaynaklarında türklerin açık tenli ve renkli gözlü olduğunu söy
yabancı sitelerde sarışın bir Türk gören ecnebilerin ilk söylediği "tabi sarışın kadınları köle aldınız bunlar onların torunları" oluyor.

türklerin en büyük boyu kuman türkleri için germenler bile bizden sarışın diyordu halbuki. eski çin kaynaklarında türklerin açık tenli ve renkli gözlü olduğunu söyleyen kaynaklar var diye okudum. kaynağı görmedim.

ben demiyorum ki Türkler sarışın açık tenlidir. ama gayet de görüyorum etrafımda. bunların çoğunun soyu illa ki slavlara, avrupalılara falan mı dayanıyor? kuman Türkleri için de soylarının kuzeyli sarışın ırklarla yoğun şekilde karıştığını söyleyen kaynaklar var.

özet: osmanlılar'da kölelik vardı ama halk benim bildiğim köle alamayacak fakirdi. bu kadar sarışın hep köle soyu mu?
0
ya ben lan neyse
(30.01.25)
Hocam Osmanlı 500 sene Balkanlar'da kaldı halkın köle almasına gerek yok halkın kendisinin içinde de Slavlar vardı zaten, o dönemden bu döneme gen aktarımı olmuştur normal olarak, diğerlerinde de olduğu gibi. Ayrıca gidiyorsun mesela Sırp çocuklarını alıyorsun sarışın sarışın geliyorsun asker yapıyorsun devlet adamı yapıyorsun vs vs onlar büyüyor evleniyor çoluğa çocuğa karışıyor sarı sarı çocuklar oluyor, normal yani. Ha onun öncesine gidersek mecbur Orta Asya'ya gideceğiz, orada da pek mümkün değil gibi sarışın Türk boylarının olması, en makul yaklaşım Osmanlı dönemindeki karışma ki bu sadece Balkanlar'la olan bi karışma da değil buradaki Rumlar/Romalılar Kürtler Araplar herkesle ve her şeyle karışmışız haliyle her şey var.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.01.25)
bu kada sarışın hep köle soyu değil. slav soyu.
olay balkanlardaki slavların müslümanlaşıp türkleşmeleri. ayrıca çerkezler/gürcüler de öyle.
türkiyede çok sayıda arnavut, boşnak, pomak, çerkez, vs var.
müslümanlığa geçen sarışın slavlar ve çerkezler türkleştiler, olay budur.
0
abelardo
(30.01.25)
İki üç Karaçay Türk'ü tanıdım, gayet beyaz tenli açık kumral saçlı ve mavi gözlüler. Boylu poslu olanları da var.
0
muhayyer divan
(30.01.25)
Şurada biraz bir şeyler anlatılıyor.

x.com

Osmanlı sonu yazar hikaye ve romanlarını okuduysanız, cariye ya da halayık lafını bol miktarda duymuşsunuzdur. Kulağı köle kelimesi kadar tırmalamıyorsa da köle demektir ve Osmanlının sonuna kadar varlığını sürdürmüştür.
0
Mirket
(30.01.25)
Yıllar önce bir yabancı ile sohbet ettiğim zaman bana türkiye'de sarışın olanların haçlıların torunları olduğunu söylemişti. Haçlı seferlerinde esir düşenler anadolu'da asimile olmuşlar. Günümüzde sarışın insanlar bunların soyundan geliyormuş. Bu iddiasında baya ciddiydi.
0
komando kani var bende
(30.01.25)
Bizim aile kızıl - sarışın kombinasyonu, baba tarafı Bulgar anne tarafı Türkmen göçmeni, kölelik falanda yok bildiğim kadarıyla. Binlerce insan var zamanında bu şekilde göçen.
0
mirty
(30.01.25)
internetteki yorumlara ne bakiyorsun ki? genetik ve milliyet kavrami öyle bir sey degil :) aptallari salla.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(30.01.25)
Bizim sulale 7-8 nesil once Gumushane Kurtun'den gelme, anne tarafinin mazisi biraz daha eski, su anki koyumuz Karadeniz'e 10 km falan kestirmeden yurunurse. Sanirim 1840 onceleri biraz iclerde oldugumuz icin bu genler bize pek ugramamis. Anne tarafinda tek tuk sarisinlik var.

Koylerde cok eski hikayeler anlatilir geleneksel olarak, Ruslarla ilgili bazi anilar var ama hic cariye alma uzerine birsey duymadim. Belki 19. yuzyilda pek yayginligi kalmamistir. Tabii dogrudan anlatildigi gibi olmus mudur pesin pesin kesin oyledir demiyorum. Ben acikcasi sonradan musluman olmus, Rum, Ermeni, Laz vs irklarla evlilikler sonrasi boyle olmustur diye dusunuyordum.

Paylasilan metindeki su nokta dogru, hakkaten kiyiya nispeten yakin koylerde sarisinlik, kizillik var biraz, ama 50-60 km icerilere girildi mi daha bir esmer insanlar yogunlasiyor.
0
mbond
(31.01.25)
İnternette yazılanlara çok bakmayın, eski zamanlardan kalan kaynakları da doğrudan gerçek kabul etmeyin.

Anadolu'nun gen havuzu Türkler geldikten sonra karışmadı, yukarda dendiği gibi Osmanlı toprakları oldukça genişti ancak Osmanlı'dan çok daha öncesinde dahi Anadolu çok fazla sayıda irili ufaklı yerleşimlere sahipti. Bunlar sadece Hititler, Asurlar ve Yunanlar'dan ibaret de değil. Yine Osmanlı'nın öncesinde ve antik çağın sonrasında Roma diye bir gerçek var, bir ucu Britanya diğer ucu Levant'ta. Anadolu'nun göbeğinde Galatya diye bir yer var, kelt yerleşimi. Sadece siyasi yapılardaki değişimlerle değil, siyasi yapıyı etkilemeden tarih boyunca alınan göçler de bu bölgeyi etkiledi, mesele sadece yerleşik veya buraya yerleşip devlet kuran topluluklarla da ilgili değil yani. Kölelik de bunun bir parçası ama bu kadar şeyin yanında sadece küçük bir parçası.

Bu bölge tarihin hemen her anında yol geçen hanı gibi. Yalnızca kölelikle açıklanacak şey değil. Yalnızca Türklerin gelişiyle de açıklanacak bir şey değil.
0
akhenaten
(31.01.25)
Balkan göçmenlerinde sarışın populasyonu fazla. Gerçek Türk fenotipi hafif çekik gözlüdür. Asyalı bir görünümdür.

Anadolu'ya göç ile birlikte ermeniler, kürtler, araplar, yunanlar gibi milletlerle evliliklerle gerçek Türk fenotipi ortadan kaybolmuş.
0
wd40
(31.01.25)
Köleden de ziyade, Mustafa Akdağ, Türkiye'nin İktisadi ve İçtimai tarihinde, bu durumu Malazgirt öncesi dahi gelen Türkmen akınlarında genellikle ortalamada bizim bildiğimiz ortaasyalı türk tipinin aslında hakim olduğunu, ancak batıya doğru gittikçe evlilikler aracılığıyla, ki bunlar rum da olabilir, anadolu'nun o esnada karışmış başka halkları da olabilir, gen havuzunun genişleyip değiştiğinden söz eder.

Bunlar dışında balkan göçmenleri, karaman yöresinden taşınan yörüklerden olduğundan, onların da gen havuzunu toroslar'daki enteresan sarışın yörük çocuklarında görebilirsiniz. Tahmin edilenin aksine, balkanlar'da etnik karışma tahmin edildiği oranda olmamıştır. Buna istisnai sayabileceğim ancak, önceden düz ortodoks Sırplar olup sonradan vergi meselesinden müslüman olan Boşnaklar'la veya orada benzer şekilde müslüman olmuş halklarla karışma olabilir. Ama doğrudan köle alıp köle çocuğuyla kuşak kuşak renk açtırmak ve gayrimüslimle evlenmek gibi durumlar müthiş istisnai kalan durumlardır. Hepsinin, değil balkanlar'da, Edirne'de bile kendilerine ayrılmış mahalleleri vardır ve bayağı ayrıksıdır.

Karadeniz için söz konusu durum biraz farklı zira oradaki nüfusun genotipine bakmak lazım. Bir ihtimalle hatırısayılır kısmı sonradan müslüman olmuş Pontik Rumlar olabilir, onları genelleyemem, bilgim yok. Karadenizli varsa alınmasın lütfen, herhangi bir maksatla söylemedim. Zaten normal yunan halkı da öyle sarı sarı değildir pek.
0
sanal hayvan
(31.01.25)
(6)

Futbolda libero devri

Bir ben var benden şurada
Neden bitti ne oldu?
Neden bitti ne oldu?
0
Bir ben var benden şurada
(29.01.25)
Öncelikle söyleyeyim bence libero izlemesi ve sanırım oynaması en zevkli mevkidir ama zannediyorum savunma için ofsayt tatktiğinin nimetlerinden faydalanmak olsun dörtlü formasyon ile savunmayı biraz daha güçlendirmek olsun bu tür kaygılar nedeniyle bitti ama bence seyir zevki olarak en güzel zamanlar liberolu zamanlardı, umarım bir gün geri döner liberolarımız.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.01.25)
90larda ofsayt kuralı değişince bitti diye bir açıklama okumuştum/izlemiştim bi yerde ama kaynağı hatırlamıyorum şimdi. Bi de normal stoperlerin ve hatta kalecilerin top yapabilen oyuncular olması da bu mevkiye ihtiyacı azalttı tabii.

Edit: şimdi youtubeda baktım. Türkçe olarak hastalık bu futbol kanalının, ingilizce olarak da tifo kanalının açıklayıcı videoları var. Onlara bakabilirsiniz
0
nundu
(30.01.25)
guzel soru. net bir cevabi yok. sanirim zamanla sistemlerin oturmasi ve takim oyununun bireysel performansin onune gecmesiyle libero gibi serbest gezen elemanlarin yeri kalmadi.

libero beklentinin cok oldugu bir pozisyon hem defansi toparlayip hem geriden oyun kuran, ataga katilan bir eleman.
0
antikadimag
(30.01.25)
libero mevkisini açıklayabilen biri de yok.

DOSlar liberonun işini görüyor diyorlar da alakası da yok.
0
Hallegadola
(30.01.25)
basketbolu nasıl curry değiştirdiyse, futboluda guardiola değiştirdi. italyanların futbolda en önem verdiği libero artık 6 numaraya dönüştü. pas ve top saklama yeteneği olmayan oyuncular artık o mevkilere gelemiyor. şimdiki 6 numaralar neredeyse oyun kuruyor ki bu mevki geriden oyun kurmak isteyen takımlarda çok önemli.
örneğin galatasaraydan torreirayı çıkar gs sezonu mahvolur. daha çarpıcısı ise m.cityde rodrinin sezonu kapatmasının etkileri çok açık.

sonuç olarak top artık değerli kalecilerde bile kurtarıştan çok top hakimiyeti ve ayağı önem kazandı artık. liberolar sert orta yetenek adamlarken dos olarak değiştiler.

tardini.co
0
mikahakkinen
(30.01.25)
libero 90ların ortasında kalktı. guardiola 90larda devrimsel bir futbolcu değildi.

libero çok riskliydi. çok önceden libero son adamdı ve bu çok riskli görüldü. daha az gol yemek için rakibi orta sahada durdurmak ve ön liberoyu son adam gibi yapıp süpürücü görevi ona vermek istediler. yani liberonun yeri defanstan çıktı ve orta sahaya geldi.

kalkmasının diğer sebebi 3-5-2 sisteminden 4-4-2 ye geçişle alakalı bence.
libero 3lü defansın ortasındaydı. bu sistemde sağ açık sol açık vardı.
94te parreira brezilyası başta olmak üzere pek çok takım tandem yani çift stoper ve 4lü defans oyanamaya başladı. parreira bunu 95te fenere getirdi. 96dan itibaren terim bu sistemde ısrar etti ve türkiyede oturdu.
4-4-2 daha modifiye edilebilir bir sistemdi. sağ beklerin hücuma çıkması, kanat oyuncularının defansa gelmeme serbestliği, ön libero pozisyonunun icadı, orta sahayı ister kanatlı ister diamond şeklinde yapabilme olayı çok cazip geldi teknik adamlara

artık günümüzde teknik adamlar 3lü defansı da çok modifiye edebiliyorlar. ama libero oynamak riskli ve gereksiz geliyor. zaten kaleciler oyuna çok katılıyorlar ve ön libero bu ihtiyacı gideriyor.
0
abelardo
(30.01.25)
(5)

Zinde çevik olmak ve 3 km yürüdüğümde yorulmamak içi hangi spor, fitness?

put it in your appropriate place
Benim fitness gitme ana sebebim obez olmamak içindi. Gene göbek var ama neyse ki obez olmaya çok uzağım. Özellikle dikkat ettiğimde cidden faydası oluyor.Neyse tamam obez olmamak görece bir hedef amaç ama daha elle tutulur bir hedef belirsem daha iyi.İşte zinde olsam, çeviklik olsa, 3 km yürüdüğümde
Benim fitness gitme ana sebebim obez olmamak içindi. Gene göbek var ama neyse ki obez olmaya çok uzağım. Özellikle dikkat ettiğimde cidden faydası oluyor.

Neyse tamam obez olmamak görece bir hedef amaç ama daha elle tutulur bir hedef belirsem daha iyi.

İşte zinde olsam, çeviklik olsa, 3 km yürüdüğümde ne var be 13 km daha yürürüm aslında abartsam güzel olurdu.

Şimdi bunun için hangi spor hangi fitness'i yapmam gerekir? Ne tavsiye ederseniz?

Fitnesstan kastım, Kalistenik mi, Direnç antremanı mı, Güç antremanı mı? o tür şeyler.
0
put it in your appropriate place
(29.01.25)
Amacın 3 km yürüdüğünde yorulmamaksa yapacağın şey normal olarak yürümek olmalı, yürüyüp oksijen kapasiten arttıkça yorulma aralığın açılmaya başlayacak sonra 3 olur 13 olur 23 olur hepsi olur.

Ekleme yapayım: Yaşlandığında bezlenmek istemeyen tuvaletini tek başına kendisi yapan ve konforlu bir yaşlılık geçirmek isteyen herkes yaşından cinsiyetinden boyundan kilosundan bağımsız olarak direnç antrenmanı yapmalı.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.01.25)
Yürüyüşle başla. Zone 2 de kal. İyileştikçe koşuya çevir. Antrenman içine yokuşlar koy. Hatta merdivenler. Günde 45 dakika.
0
Mirket
(29.01.25)
Bu tarz kondüsyon artırıcı bir beklentiye en uygun antrenmanlardan biri de hiit egzersizleri. Önemli olan kademe kademe artırmak. Vücut ağırlığı ile de yapabilirsiniz. Eğer istanbuldaysanız ataşehir’seki stüdiocamp’e bakabilirsiniz. Güzel müzikli atmosfer, iyi hocalar, nezih bir kitle var ve hem kondisyon hem de çeviklik üzerine bir antreman programı var. Fakat spor geçmişiniz yoksa başladığınız ilk aylarda mutlaka ağırdan alın.
0
awlmi
(29.01.25)
Yaklaşık 4 senedir günde minimum 5-6 km yürüyorum. Kardiyo veya işte ağır sporlar yapmam yasak. Yürüdükçe daha da dinçleştim, şu an günde 30 bin adımı çok rahat atabilecek noktadayım. Bazen evden Kadıköy'e yürüyorum (bazen kısa bir kahve molası vererek, 16 km). Yürüdükçe yürüdükçe insan daha çok açılıyor ve kendi temponu, kendi konforlu hızını daha iyi keşfediyorsun bence.
0
silverleaf
(30.01.25)
futbol oyna. futbolda surekli sprint atmak gerekiyor. duzenli oynadigim donemler dag bayir tirmanabiliyorum.
0
antikadimag
(30.01.25)
(7)

Kanser hala kanser

WithWorth
Bir post gördüm 'hasan yalnızoglu' diye.Dağ gibi, sporcu adam 49 yaşında, 2024 yılında vefat etmiş.Kanser 2024 yılında hala gizemleriyle, bir çok bilinmezleriyle en ölümcül hastalıklardan biri olmaya devam ediyor.Ve kanser bir gün ansizin bizi de vurabilir, ne diyorsunuz ?Gerçi adam rizeliymiş, çern
Bir post gördüm 'hasan yalnızoglu' diye.
Dağ gibi, sporcu adam 49 yaşında, 2024 yılında vefat etmiş.
Kanser 2024 yılında hala gizemleriyle, bir çok bilinmezleriyle en ölümcül hastalıklardan biri olmaya devam ediyor.
Ve kanser bir gün ansizin bizi de vurabilir, ne diyorsunuz ?

Gerçi adam rizeliymiş, çernobille ilişkisi olabikir mi ?
0
WithWorth
(29.01.25)
Malesef özellikle Karadeniz Bölgesinde kanser vakaları çok görünüyor, özellikle yaşı Çernobile yetenlerde.
0
makbur
(29.01.25)
İnsanda 30-40 trilyon arası hücre var ve bunlar ihtiyaç durumuna göre sürekli bölünüp çoğalıyor ve ihtiyaç giderilince duruyor ama bu trilyonlarca hücre içinden bir tane serseri kanserli hücre durmayıp bölünmeye devam ediyor ve kanserli bir doku oluşturmaya başlıyor. Beslenmedeki kalitesizliği içki sigara vs kullanımı hava kirliğini genetik faktörleri kılı yünü derken trilyonlarca hücre içinden bir tanesinin kanserli hücre çıkması ve onun çoğalması gayet normal geliyor gizemli bir yanı yok.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.01.25)
Bir de bir hücrenin kanserli olması için özel bir nedene ihtiyaç yok genlerimiz hiçbir şarta bağlı olmaksızın mutasyona uğrayıp kanserli bir hücre oluşturabilir, evrimin sürprizlerinden biri de bu. Misal İsviçre'nin bir dağ köyünde gamdan kederden uzak dünyanın en temiz havasını soluyup olabilecek en organik şekilde beslensek bile bir şekilde kanser olabiliriz ne yazık ki.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.01.25)
Daha bugün Chat GPT ile sohbet ettim. Dedim, ihraç gıdalardan pestisit nedeniyle geri gönderilen çok var. İç pazara sürülenler hakkında herhangi bir bilgi yok, çünkü kontrol yok.
Bu nalet vücutta birikir mi, birikirse ne yapar? Kanser dedi valla.
Bende moral yerle yeksan.
Bir köye yerleşip kendi sebzemi meyvemi mi yetiştirsem.
Bilemedim.
0
Mirket
(29.01.25)
genetik bilimi gelişiyor. kanserinde genetik çözümü için deneyler yapılıyor. 2050 yılına kadar bu hastalığın tedavisinin olacağını söylüyorlar. bir ilaç firmasının ceosu söyledi. tabii ki güvenilirliği tartışmalı. sağlıklı beslenme önemli ancak bilim adamları ruh halininde önemli olduğunu söylüyor. eşimin dedesi 98 yaşında her gün margarinli ekmek yiyip 5 şekerli çay içiyor, dedem 70 yaşında alzhemirdan öldü. 2 dedenin farkı şuydu deden ömür boyu fakirlik ve hayatta kalma çabasıyla gitt. eşimin dedesi varlıklı bir ailenin çocuğuydu. hayatında hiç stress yaşadığını sanmıyorum.

@mirket köylerde kullanılan tarım ilacının haddi hesabı yok. sen organik tarım yapacağım dersin ama yan tarlandaki adam tarım ilacı kullanarak senin ürünlerine aktarır ilacı.

dünya değişiyor hastalıklar mutasyana uğruyor. olay sağlıklı beslenme dışında mutlu olmak ve özellikle gen haritanla alakalı.

psg hocası luis enriquenin kızı 9 yaşında kemik kanserinden öldü. o yaştaki çocuğun kötü beslenme ve stressle ne işi olur.
0
mikahakkinen
(30.01.25)
kanserin çözümü bulunur başka hastalıklar bulunur
0
Hallegadola
(30.01.25)
kanser tedavileri inanılmaz gelişti.
eskiden akciğer kanseri bir insanın 2 sene yaşaması bile mucizeydi. artık amcam 13 senedir yaşıyor. tabi ki çileli yaşıyor ama yaşıyor.

bir çok kanser türü için tedavi edilebilirlik oranı inanılmaz arttık.
tekrar ediyor mu? ediyor, ama yine de ölüm süresi giderek uzuyor.

özellikle yapay zekadaki gücün artışıyla birlikte ben önümüzdeki 4-5 sene içinde kanseri inanılmaz derin çözen tedaviler geelcek diye düşnüüyorum.

insanın tespit edemeyeceği şeyleri yapay zeka tespit edecek diye düşnüyorum.
0
whatdreamsnevercome
(30.01.25)
(6)

Manikür makinası ile tırnak kesmek

parka
Tırnak kesmede zorlanan bir yaşlı için pratik bir çözüm arıyorum.Elektrikli manikür pedikür makinası ile ara ara törpülemek işe yarar mı sizce?Söyle bir makina meselahttps://www.trendyol.com/ibovia/elektrikli-12v-tirnak-torpu-seti-manikur-pedikur-protez-tirnak-ayak-nasir-ve-tirnak-mantar-makinesi-p-
Tırnak kesmede zorlanan bir yaşlı için pratik bir çözüm arıyorum.
Elektrikli manikür pedikür makinası ile ara ara törpülemek işe yarar mı sizce?
Söyle bir makina mesela
www.trendyol.com
0
parka
(29.01.25)
o ürünü bilmiyorum ama şu da denenebilir.
www.trendyol.com
0
elorelia
(29.01.25)
Biraz önce şu çıktı karşıma. Duyuruyu anımsadım koyuyorum fakat hiç tecrübem yok bu cihaz ile ilgili.

www.youtube.com
0
hedep
(29.01.25)
Ben de tırnak kesmede zorlanan bir yaşlı olduğum için şundan aldım yaşam kalitem 6 level falan yükseldi: www.hepsiburada.com

Şurada da farklı çözüm örnekleri var: www.eksiduyuru.com
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(29.01.25)
@Kaleci, o cihaz ayak tırnaklarında nasıl? Esas sorun ayak tırnaklarında zaten.
0
🌸parka
(30.01.25)
cihazin uclarini takmak mesele olabilir. yasli birinin kullanimi icin emin degilim acikcasi. pandemide o cihazi kullanmistim, bir kac aya da cop olmustu.
Kalcinin gonderdigi cok iyiymis.
0
65 derece
(30.01.25)
Hocam benim sorunum el tırnaklarını kesememekti o nedenle bunu aldım ama ayak tırnaklarımı normal tırnak makasıyla kesiyorum, senin sorunu görünce ayak tırnağı aklıma gelmemişti ne yalan söyleyeyim o nedenle bunu önerdim ama ayak tırnakları için sanırım uygun değil bu cihaz zira oval şekilde kesiyor tırnakları.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(30.01.25)
(2)

Gunes gozlugu/ Polarize vw Uv filtre

narod
Polarize filtre bir gunes gozlugu alacagim. Ayni modelin polarizeve uv filtre ikisi birlikte olani da var. Hangisini alayim, sadece polarize mi, ikisi birlikte mi? Bir de cam rengi yesil ve siyah olmak uzere iki secenegi de var. Hangisini onerirsiniz? Cerceve kemik ve siyah bu arada. Ray-ban in bir
Polarize filtre bir gunes gozlugu alacagim. Ayni modelin polarizeve uv filtre ikisi birlikte olani da var. Hangisini alayim, sadece polarize mi, ikisi birlikte mi?

Bir de cam rengi yesil ve siyah olmak uzere iki secenegi de var. Hangisini onerirsiniz? Cerceve kemik ve siyah bu arada. Ray-ban in bir modeli
0
narod
(28.01.25)
İkisinin farklı amaçları var Uv filtre genel göz sağlığı için önemli güneş kremi gibi düşün çalışma mantığını, Polarize filtre de yansımaları/parlamayı kırdığı için araç kullanırken faydalı, bu durumda Uv filtresinin de dahil olduğu seçenek normal olarak daha avantajlı.

Wayfarer gibi bir modelse yeşil daha güzel.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.01.25)
UV filtresi standart olmalı diye düşünüyorum.
Polarize filtreli gözlükleri özellikle tercih ediyorum ben. Araba kullanıyorsanız çok fark yaratıyor.
0
burfak
(29.01.25)
(4)

Bu iki forma arasındaki fiyat farkının sebebi nedir?

psipsipsi
Merhaba. İlk defa forma alacağım. Bu işleri pek bilmiyorum. Şu ikisi arasında ciddi bir fiyat farkı (4000₺) var. Bu fiyat farkı malzeme kalitesinden mi kaynaklanıyor? Asıl sebebi nedir ve sizce ucuz olanı almak mantıklı mı?1) https://www.gsstore.org/galatasaray-puma-2024-2025-parcali-ic-saha-tarafta
Merhaba. İlk defa forma alacağım. Bu işleri pek bilmiyorum. Şu ikisi arasında ciddi bir fiyat farkı (4000₺) var. Bu fiyat farkı malzeme kalitesinden mi kaynaklanıyor? Asıl sebebi nedir ve sizce ucuz olanı almak mantıklı mı?

1) www.gsstore.org

2) www.gsstore.org
0
psipsipsi
(28.01.25)
Hocam biri taraftar için üretilen dandik forma diğer profesyonel maç forması futbolcuların giydiği, ürün bilgisi kısmında aradaki farkı görebilirsin.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.01.25)
Kendini sıradan taraftar veya fanatik tanımlamana göre değişiyor bu işler. Konu gerçekte ürünlerin niteliği veya fiyatı değil senin konuyu nasıl algıladığınla ilgili. Psikolojik kısacası.
Çocukken ilgi duyduğum şimdi hiç bakmadığım şeyler.
Düz renk tişörtler daha cazip geliyor
0
diyecevaplandı
(28.01.25)
ikincisinde profesyonel yaziyor. bu "luks" gibi "elit" gibi keyfi bir sifat. gercekten galatasarayli futbolcular mac sirasinda bu t-shirtu giyiyor olmayabilir yani. ucuzunu al gec derim.
0
hot potato
(28.01.25)
Yaklaşık 20 tane formam var muhtemelen çoğu taraftar forması. Halı sahada giyip terlediğimde gerçekten rahatsız edici oluyor. Profesyonel formalar daha fazla hava alan microfiber iplikten yapılıyor. Malzeme kalitesi farkı yani. Ancak bir formaya bu kadar para vermek çok anlamsız.
0
mikahakkinen
(28.01.25)
(10)

Domuz Gribi oldum tavsiyeleriniz neler?

slm ben yalnız komando yasin
Test pozitif çıktı. enfluvir verdi doktor. Daha başka neler yapılır? ne yenir ne içilir?
Test pozitif çıktı. enfluvir verdi doktor. Daha başka neler yapılır? ne yenir ne içilir?
0
slm ben yalnız komando yasin
(28.01.25)
taze zencefil tüketmelisin. ve zencefilden maksimum verimi alabilmen icin de sicaklik, zeytinyagi ve karabiber üclüsünün de bulunmasi lazim.

en kolay limon, karabiber taze zencefil üzerine sicak su cay yapman.
ya da bol sarimsakli ve zencefilli mercimek corbasi.
0
sonsuz
(28.01.25)
T hücrelerine direkt etki eden iki şey var biri protein diğeri dinlenme.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.01.25)
Bol dinlen.
Bol ılık sıvı al (çay, çorba)
Terledikçe üşümeden çamaşır değiştir, terin üstünde kurumasın.
Üşümeden becerebiliyorsan arada ılık duşlar al.
Bol dinlen.

Geçmiş olsun.

Kimseye de bulaştırmamaya gayret et.
0
Mirket
(28.01.25)
ben de geçirdim sanırım 4 hafta önce. ama ben test olmadım.

doktor c vitamini ve çinko verdi. c vitaminini günde 2 kere içiyordum. bir de nurofen vermişti günde 2 kere. bol bol su içtim.

1 haftada atlattım. 2. haftada öksürük azaldı. 3. haftada tamamiyle öksürük gitti.
0
false pretension
(28.01.25)
beyran çorbası
0
orpheus
(28.01.25)
Bol sıvı, yeşil biber, yogurt, kuzu eti
0
primetime
(28.01.25)
C vitaimini hakkında küçük bir bilgi vermek isterim. C vitamini güzel bir antioksidandır ama hastalığın iyileşme sürecinde hiçbir işe yaramaz c vitamini hastalık öncesinde kullanıldığında çalışan bir vitamindir ama aynı zamanda suda çözünen bir vitamin olduğu için vücutta depolanmaz günlük olarak alınması gerekir ve maksimum faydalı dozu 1 gramdır, 1 gramı aştığınızda fazlası idrarla dışarı atılır.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(28.01.25)
İstirahat, iyi beslenme, zaman
0
yuvarlanantencereninkapagi
(28.01.25)
İstirahat.

İnfluenza A oldum. 10-15 gün baya halsizdim. 16. Gün kendimi iyi hissedince çok hafif spor yaptim. Baktım iyiyim, 2 gün sonra bir tık ağır girdim; gecesinde uyuyamadim ve vücudum toparlanamadi.

3 gün sanki ateşim varmış hissi, ama ateşim yok. Hastanede kan testi ve bingo: crp 49,5 olmuş.

İstirahat çok önemli. Bence en az 1 ay ağır ve yorucu işlerden kaçının.
0
makbur
(29.01.25)
gecmis olsun
bu linki atmasam olmaz :)

youtu.be
0
cooperr
(29.01.25)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.