Giriş
(9)

Bahane bulmam gerekiyor

dedeminhirkasi
Bazen işyerinde araç yetersiz kaldığında, arkadaşlardan ya da yöneticilerden şahsi aracımı kullanmam yönünde talepler geliyor. Bu durumu onların yaptığı gibi ben de salağa yatar şekilde ne gibi bahane söyleyebilirim
Bazen işyerinde araç yetersiz kaldığında, arkadaşlardan ya da yöneticilerden şahsi aracımı kullanmam yönünde talepler geliyor. Bu durumu onların yaptığı gibi ben de salağa yatar şekilde ne gibi bahane söyleyebilirim
0
dedeminhirkasi
(30.10.25)
Hanımın arabasında sorun çıktı ona verdim, kayınpedere lazımmış aldı, serviste; köpekler ön kaportayı parçalamış onu yaptırıyorum.
+1
tiredofwaiting
(30.10.25)
hanım yoksa kardeşe verdim, o da yoksa anneme babama verdim, o da yoksa kuzenime verdim, o da yoksa arkadaşımın eşi hamile onlara verdim... uydur uydur ipe diz.

arabalardan hiç anlamam, her hafta bir parçası bozulsun :d lastikleri kesmişler falan de
0
art cat chocolate
(30.10.25)
Bahaneye gerek var mı cidden açıkça veremem demelisin
+1
messina123
(30.10.25)
Bunun bir formülü olması gerekiyor. Gidilen km başına bir ücret olacak şekilde.
Bunu öner, bir kurala bağlayalım de.
Bu tabii ki yalnızca yakıt gideri değil.
Bildiğim bir şirkette 100km için 15 litre benzin maliyet gibi hesaplanıyor tüm amortisman dahil.

Bu arada iş için gittiğiniz bir yoldu kaza olması durumunda hukuki olarak da oldukça karışıklık çıkacaktır. Bence önerilen durumun yasal olarak da bir çerçeveye oturtulması gerekli.
0
burfak
(30.10.25)
arabada artık hanımda.
0
mikahakkinen
(30.10.25)
Direkt söylemek en iyisi
0
suicides underground
(30.10.25)
benzin yok, motor bitik, arabanın bağlama emri var, trafik sigortası yok. her seferinde başka bişey söyle zaten eşek değllerse anlarlar.
0
Fodera
(30.10.25)
eğer doğru anlıyorsam şahsi arabanızla işe gidiyorsunuz ama gün içinde sağa sola gitmeniz gerektiğinde "kendi arabanla gidiver işte" gibi bir şey diyorlar. durum buysa, diğer arkadaşların söylediği gibi arabanın bozulduğunu söylemeniz, ya da başka birisine verdiğiniz gibi bahaneler işe yaramayacaktır.

dimdirek söylemeniz lazım.
0
co2s2
(30.10.25)
depoyu fulleyip fişini şirkete ver. Onlar ödemezse sen de sorun var de.
0
liberal
(13.11.25)
(7)

Duş Başlıkları Arasında Çok Fark olabilir mi?

eisberg
İşin tasarım/renk tarafını bir tarafa koyarsak mekanizma/sağlamlık/verim açısından markalar arasında aşırı fark olabilir mi? Sabit/Tepe duş başlığı alacağım evdeki baya kötü oldu. Artema buldum bir tane 1300 tl ama mesela 8k'ya da artema var. 3500e Grohe var ama 10k'ya da grohe var. Vitra da aşağı y
İşin tasarım/renk tarafını bir tarafa koyarsak mekanizma/sağlamlık/verim açısından markalar arasında aşırı fark olabilir mi? Sabit/Tepe duş başlığı alacağım evdeki baya kötü oldu. Artema buldum bir tane 1300 tl ama mesela 8k'ya da artema var. 3500e Grohe var ama 10k'ya da grohe var. Vitra da aşağı yukarı bu şekilde. Tabii 400-500 TL'ye de bir sürü marka var ve Amazon yorumları iyi gibi.

Artema benin bildiğim iyi marka, 1300e onu mu almak lazım yoksa? siz nasıl seçiyorsunuz bu tip ürünleri?
0
eisberg
(30.10.25)
bu ürünleri koçtaşa gidip ortalama fiyat bir şey alıyoruz. ya da ordaki görevliler söylüyor mesela bunu alırsan en az 5 yıl kullanırsın vs diye. bazı ürünlerde zaten belli bi garanti süresi oluyor. ucuzunu alınca birkaç ay içinde ya bir yere değip kırılıyor da bir yerinden su fışkırtmaya başlıyor.
0
Sadece soruyorum
(30.10.25)
ortalama insanlarız. ortalama grohe işimizi çözer.
0
mikahakkinen
(30.10.25)
sadece "ahize" kısmından ya da tepeye asılan şeyden mi bahsediyoruz? musluk tarafı değil.

eğer aynı şeyden bahsediyorsak, dış başlığı dediğimiz şeyde bir mekanizma yok. dümdüz boru. hele hele elde tutulan değil de, tepede sabit duran şeyse hiç bir özelliği olmayan düz boru. yıllar içinde içindeki contayı değiştirmek kaydıyla hepsi bozulmadan çalışır. çünkü hareketli bir şey yok. ben Amazon'dan ucuz bir ürün aldım arkadaşımın önerisiyle, kaç yıldır mis gibi çalışıyor.
0
co2s2
(30.10.25)
soruna cevap değil ama kısa sürede kireçlenmeye başlıyorlar, yani çok kaliteli çok süper olması kireçlenmeyeceği manasına gelmiyor.
0
Fodera
(30.10.25)
el tipi olanlardan kullanıyorum ben yukarı da askısına asıp kullanılan tip, sabit yukarıda bi başlık yok. ama bunlarda bence bayağı farkediyor... öyle pahalı üst model bişey de değil sevdiğim. öyle 3 fonksiyonlu 5 fonksiyonlu türlerden bile değil sabit, ayarsız.

artema'nın alt markası punto. ilk kez üniversitede kaldığım otelde bundan vardı kullanınca lan bu çok iyiymiş dedim daha önce evdeki duş başlıklarla asla bu kadar rahat etmiyordum. su çıkışı bence idealdi ve hiç mod aratmadı aa şimdi şu moda alayım dediğim olmadı. tatillerde arada eve gidince duş alırken rahat edemedim diye eve de aynısından aldım, sonra anneme de aynısından aldım...

4 yıl otelde hiç sıkıntı çıkarmadı, 10 yıllık filan evde kullandığım geçenlerde düşürdüm ufak bi çatlak oldu kullanılmaz durumda değil ama rahatsız etti oradan su sızdırması annemdekini aldım artık bundan bulunmuyor diye, annem eski çıkma duş başlığını takınca bana bu çok kötü dedi :D su basıncı bile sabit gelmiyor sıcaklığı değişiyor vs. dedi. nasıl böyle bi etkisi oluyor bilemiyorum sonuçta tamamen pasif bişey, değişken şekilde anlık basınca müdahale eden bişeyi yok ama yıllarca puntoyla sıkıntı yaşamayıp tam da bu değiştiği anda sorun yaşaması sadece tesadüf mü bilemiyorum...

babama gittiğimde ondaki duş başlığı da kötü geliyor. o da fonksiyonsuz tip ama bunun gibi değil sapında o saçma sapan taş maş dolu olan "filtreli" diye geçenlerden. çok daha az su veriyor. daha ince şekilde az az su çıkıyor deliklerinden. durulanmak vs. eziyet bence.

ayrıca hortumu da sağlam, otelde de evde de annemde de hortum patlamadı bunca yıldır. daha önce marka ürün kullanmıyorduk ok ama bi seneyi çıkaran pek olmuyordu bozuldukça marketten esnaftan ne denk gelirse hortum alıyorduk. babamdaki de dipten su kaçırıyordu ben bi tamir ettim ama yine kaçırır mı ileride bilmiyorum. özetle uzun kullanımda hortumu patlamayan kullandığım tek duş seti de punto oldu :D

10 yıldır özellikle kireç temizliği de yapmadım bi kireçlenme tıkanma vs. olmadı. içinde kireçlenme var mıdır bilmiyorum ama delikleri silikonumsu şeyli olduğundan orada kireç tutunup tıkatamıyor. suyun akışında vs. sıkıntı çıkaran bi kireçlenme durumu yok...
0
konetsu
(30.10.25)
bahsettiğim linkteki gibi bir şey arkadaşlar;

ibb.co
0
🌸eisberg
(30.10.25)
Fiyat uçurumu kullanılan malzemeyle doğru orantılı. metal görünümlü plastik mi yoksa gerçek paslanmazdan mı üretilmiş fiyatı belirliyor. 1000-1500TL altı olanlar komple metal görünümlü plastik. Silince bir süre sonra kaplaması atıyor, çöp oluyor.

Ben gidip yerinde inceledim, metal olandan aldım, esas fark yaratan ise "termostatik batarya" oldu. Komple metal olanları uçuk fiyata sahip ben ikea'dan aldım "VALLAMOSSE", tavsiye ederim.
0
kimlanbu
(30.10.25)
(7)

toynak ayakkabi?

cooperr
mekan yurtdisi. gecen sokakta geziniyorum, karsidan gelen bir hatunun ayaginda bunlardan vardi:https://www.maisonmargiela.com/en-ca/maison-margiela/women/shoes/tabi/arastirdim, bu baya pahali bir ayakkabiymis, italyan falan. sorum hanimlara, bunu "ustune para versek" giyer misiniz? bu nedir abi alla
mekan yurtdisi. gecen sokakta geziniyorum, karsidan gelen bir hatunun ayaginda bunlardan vardi:
www.maisonmargiela.com

arastirdim, bu baya pahali bir ayakkabiymis, italyan falan.

sorum hanimlara, bunu "ustune para versek" giyer misiniz?
bu nedir abi allahasen..
-2
cooperr
(29.10.25)
er kişisiyim. bazı şeylerin güzel olmaktan öte sadece pahalı ve elit gibi gösterdiği için tüketildiğini düşünüyorum.

mesela bu
cdn.akakce.com
ya da bu
images.cdn.autocar.co.uk
hadi bilemedin bu
videocdn.alem.com.tr

hani sistem sanırım şöyle işliyor. benim o kadar param var ki çirkin olanını bile alıyorum o kaddar zenginim vb...
+3
Fodera
(29.10.25)
firsattan istifade zamanin otesinde tasarimi olan g wagon ve submariner gommen hos olmadi, seni kiniyorum ve eksiliyorum :D
+2
🌸cooperr
(29.10.25)
Bir ayakkabı tasarımcısı olarak diyorum ki sadece margiela olduğu için giyerim ama ben adidastan başka ayakkabı giymiyorum o yüzden giymem. Bunu giyenler de margielanın imzası olduğu için giyiyor hatta başka markalarla da collab yaptılar. Çirkin mi evet ama bir ugg bot kadar çirkin değil.. hem güzellik arayan kim ki..
0
suicides underground
(29.10.25)
Ugg kotu eyw, ama bu ondan da kotu.
bu bambaska bisey
oldu olacak nal caktiralim bitsin, bir de semer atalim sirtimiza.
zaten binen cok, adini koyalim..
0
🌸cooperr
(30.10.25)
O kadar haklısın ki:))
0
suicides underground
(30.10.25)
çirkin ama belki aşırı rahattır.
+1
duyuruuser
(30.10.25)
iğrenç bi ayakkabı ama üstüne iyi bi para verirlerse giyerim
+1
Sadece soruyorum
(30.10.25)
(16)

Lastik yıpranması. Fotolu.

mikahakkinen
lastik yaşı 4.araç km 60.000.lastikte kopuk yerler var. çok ciddi bir durum mu?https://ibb.co/1tkQ31ZMhttps://ibb.co/wGPgthkhttps://ibb.co/90zjmNW
lastik yaşı 4.
araç km 60.000.
lastikte kopuk yerler var. çok ciddi bir durum mu?
ibb.co
ibb.co
ibb.co
-1
mikahakkinen
(29.10.25)
zaten bircok lastik max. 80bin km gidiyor.
bunlar da omrunun sonuna yaklasmis gibi, yanaklara bakarsak.
acil olmasa bile ufak ufak lastik bakmaya baslaman lazim.
0
cooperr
(29.10.25)
Diş kalınlıkları iyi gözüküyor. Ama yaşadığınız ya da parkettiğiniz yer kaynaklı sanırım, lastik ömrünü tamamlamış. Değiştirmenizde fayda var.
0
artci sarsinti
(29.10.25)
Lastik değişim zamanı gelmiş dişler değilde yanaklar sorun
0
basond
(29.10.25)
dişler fena durmuyor ama yanaklar iyi durumda değil ayrıca kilometre itibari ile ömrünü doldurmuş iyi de dayanmış muhtemelen şehir içi kullanılmış.
ebatlar itibari ile küçük ve ucuz bir lastik, daha da zorlamanın anlamı yok kampanyalar takip edilip yeni lastik alınmalı.
0
denizgonen
(29.10.25)
şehir ici ise önemli değil,
sehirdışina cikiyorsan değiştir tabi.
0
designer
(29.10.25)
dry rot başlamış. değişmekte fayda var.
0
false pretension
(29.10.25)
lastikler değiştirilse iyi olur. hangi şehir bilmiyorum ama sıkıntı bu lastikleri yaz-kış kullanmak. bu lastikler kış lastiği ve yazın da kullanılıyor tahmin ediyorum ki. işte bu sıkıntı.
0
abelardo
(29.10.25)
MICHELIN
195/55r16 Primacy 4
lastikler ucuz değil, aydın yolları taşlı.

lastikler yaz lastiği.
0
🌸mikahakkinen
(29.10.25)
bir tek aydindaysan 4 mevsime gerek var mi ki? yazlik lastik de is gorebilir, daha dayanikli olur hem
0
fakyoras
(29.10.25)
michelin'in sitesinde yaz lastiği diye geçiyor, 4 mevsim değil primacy 4. www.michelin.com.tr

adında geçen 4 yüzünden öyle algılamış olabilirsin belki de serinin 4. versiyonu gibi bişey herhalde çünkü primacy 5 de var
0
konetsu
(29.10.25)
kış lastiği olmadığını belirtmek için yazdım. düzelttim.
0
🌸mikahakkinen
(29.10.25)
lastik dişli kısımdan patlarsa tamir edersin veya çok büyük bir yırtık olmadığı sürece seni kaza yaptıracak derecede zorlamaz lakin yanaklar öyle değil.


allah göstermesin 60 70 le bile giderken yanaktan yarılıp birden hava boşalırsa, sana kaza da yaptırabilir, aracına da zarar verebilir. ben riske girmeyi pek sevmiyorum motorlu araçlarda çünkü bedelini çok ağır ödedim.


ben senin yerinde olsam. beni aşırı derece zorlamayacaksa değiştirirdim. ters bir yerde patlasa lastik tamir servisi çağırsan üç beş yazar sana. vakitlice değiştir hiç olmadı bir lastikçiye git göster ama onlar da muhtemelen değiştir diyecektir. e tabi adamın lastik satması lazım. böyle olunca dürüst olarak bişey olmaz abi sen git dişler bitince gel falan der mi onu da kestiremedim.

duyuru nick uyumu da şahane olmuş heheh
0
Fodera
(29.10.25)
michelin yumuşak lastiktir daha çok şehir içi kaymak asfalta, otobanlara uygundur. Ortalama türkiye yollarına pek gitmez, senin durumunda yaptığın km'ye göre iyi bile dayanmış.
brigestone bizim ülkenin yollarına daha uygun gibi geliyor bana mesela eskiden ben hep turanza er300 tercih ederdim zira lastik sert sağlam ama yağışlı yollarda da iyi yol tutuyordu.
genel itibari ile 5000 liraya gayet güzel lastik alabiliyorsun, conti premium contact 5 var 4990'a mesela. michelin gereksiz pahalı kalmış.
neden uygun diyorum çünkü yeni arabalarda bu ebatlar pek yok benim ebatta mesela premium contact lastik başı 11.000 lira. senin durumunda 4 taksit yapıp ayda 5000 liraya can güvenliğini garantiye alabiliyorsun, bence değer.
0
denizgonen
(30.10.25)
hakikaten bisiklete iki set michelin aldım iyi de para verdim iki ayda bitti. baktım ki tam kauçuk gibi çok yumuşak bişeyden yapmışlar. ee motora aldım o da çabuk bitti. demek michelin in özelliği bu. fren konusunda motor ve bisiklette çok başarılıydı ama fiyat ve ömür konusu kesinlikle tercih edeceğim bi marka olmadı bi daha.
0
Fodera
(30.10.25)
o kadar para vermicem yıllarca en pahalı lastikleri aldım. kumho, falken, milestone arasındayım.
0
🌸mikahakkinen
(30.10.25)
Kumho falken iyidir. Kullandığınız yollar çok bozuk ve konfordan biraz ödün veririm derseniz XL olan lastikleri öneririm yanakları güçlendirilmiş oluyor yandan daha az hasar alıyorlar kesinlikle.
0
denizgonen
(30.10.25)
(6)

gitar secimi

aloneinthedark
merhaba yegenim gitar istiyor ve trendyoldaki su gitari gondermis pek yorum yotu gvenemedim bu sekilde renkli ve kaliteli gitar nereden alabilirim. be tavisye edersiniz tesekkurlerhttps://www.trendyol.com/midex/cg-395prp-klasik-gitar-4-4-sap-ayarli-kesik-kasa-full-set-canta-aski-tuner-metod-pena-p-9
merhaba
yegenim gitar istiyor ve trendyoldaki su gitari gondermis pek yorum yotu gvenemedim bu sekilde renkli ve kaliteli gitar nereden alabilirim. be tavisye edersiniz tesekkurler

www.trendyol.com
0
aloneinthedark
(29.10.25)
"Böyle renkte özel üretim olmayan düzgün bir gitar piyasada bulunmaz sanıyorum"
+1

Öncelik renk şekilse al geç, ilerlemek isterse düzgün bişi alırsın.
Ben olsam yeğenime barcelona lc 3900 alır, sticker al kişiselleştir derim.
0
Bruce
(29.10.25)
midex, donner falan hayatında görüp görebileceğin en kötü markalar.

şekli şuklu bir kenara bırakırsan alınacak en uygun gitar yamaha c30 ve c40tır. bunun altı alınmaz.


ha istanbulda falan bir lutihere götüreyim genel bakım yaptırayım(alt eşik üst eşik ayarı ufaktan bozuk fretlerin tesviyesi vb) tel değiştireyim derseniz de tel hariç 1500 falan isterler ortalama.


dandik enstruman insanı müzikten soğutur. ben en kalitelisini alın tabi demiyorum ama şu mor gitarı alıp luthier kapasından girsen. luthierin vereceği fiyat gitarın sıfır fiyatını geçer ve hiç bi şekilde güzel netice alamazsınız.
0
Fodera
(29.10.25)
Bence ya online yada elinde iyi miktarda stok bulunduran bir ikinci el dükkanına gidin çalışanlarla konuşun. www.ikincielim.com letgo, sahibinden falan bakin. Yeni almaya hic gerek yok.
0
compumaster
(29.10.25)
Oyuncak gibi, evde oynamak için istiyorsa alınabilir hayır kursa gidecek ya da müzik öğrenecek diyorsanız düzgün bişey alın derim
0
edaddy
(29.10.25)
Müzik aletleri fiyatları çok arttı her şey gibi. Fiyat marjınız ölçüsünde kaliteli bir şeyler almaya çalışın. Zira ortalık çer çöp.
0
dolantindr
(30.10.25)
ikinci el temiz Yamaha gitar alın.
0
co2s2
(30.10.25)
(10)

Evinizi seviyor musunuz?

sekizdokuzon
Ben yaklaşık iki aydır aynı evdeyim. Kiralarken gözüme nostaljik gelen detaylar (merkezi ısıtma, eski muhit, eski bina) şimdi batmaya başladı. Bir kere İstanbul'da eski muhit diye bir yer kalmamış, her yer getto. İkincisi ufak bir rüzgarla açılan, hiçbir zaman doğru düzgün kapanmayan 40 yıllık kapıl
Ben yaklaşık iki aydır aynı evdeyim. Kiralarken gözüme nostaljik gelen detaylar (merkezi ısıtma, eski muhit, eski bina) şimdi batmaya başladı. Bir kere İstanbul'da eski muhit diye bir yer kalmamış, her yer getto. İkincisi ufak bir rüzgarla açılan, hiçbir zaman doğru düzgün kapanmayan 40 yıllık kapılar, yerinden çıkmış perdelikler, girc girc öten yer kaplaması, abuk sabuk elden düşme eşyalar sinirimi bozmaya başladı. Elbette anamın evinde kanepede uyumaktan iyi ve kısa zamanda başka yere taşınamam ama bu evi çok da sevmedigime karar verdim. Bu evde misafir ağırlanmaz mesela, ancak barınılır.

Siz evinizi seviyor musunuz?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(27.10.25)
Evle çok derdim yok seviyorum diyebilirim evin içinde kendi yaşam alanımı daha çok seviyorum.
Evde her yerden bağımsız bir alanda kütüphanem var o alan evin sevdiğim köşesi, onun dışında odamı ve balkonumu çok seviyorum.

Sevdiğin objelerle dekorasyon ürünleriyle kendine daha rahat edebileceğin sevebileceğin sıcak bir ortam oluşturabilirsin, artık duvara bir şey asmak için çivi çakmana bile gerek yok yapışkanlı çiviler var onlarla duvarlarına bir şeyler asabilirsin.
Dekoratif mumlar alabilirsin, çiçek alabilirsin.
Ortamımızı değiştirmemiz zor olsa da bulunduğumuz ortamı kendimize göre uyarlayabiliriz bence.
+1
mutekebbir
(27.10.25)
Evin yerini değiştirmek yerine evi değiştirmeye odaklan.
Yerin gucirdamasi zor ama kapılar kornisler vs muhtemelen çabuk ve kolay halledilecek şeylerdir
0
kisa
(27.10.25)
Kira ne kadardı? Semt iyi mi? Bu sorunun nesini eksilediniz? Bu kadar şikayetçi olduğun bir evin kirasını merak ettim sadece. En son macar bir arkadaşım geldi. Ev fiyatlarını duyunca başka ülkeye yerleşti adam.
-2
Kahvedesu
(27.10.25)
Biri öğrencilikte biri ilk memuriyet yıllarında olmak üzere iki kez evim oldu, ikisinde de kendim döşeyemedim, ikisinde de içime sinen bir ev seçemedim, mecburiyetle acele bulduğum evlerdi. Biri yerden ısıtmalıydı hatta, tabanı fayans döşeliydi ve halı koyunca da koymayınca da olmuyordu.

Eşyalarımı kendi isteğimle göre alamadım hep kullanılmış eşyalar almak zorunda kaldım, renk uyumudur bişeydir hiç olmadı. Ona rağmen evimin ve kendime ait bir düzenimin olması fikri beni hep çok mutlu etmiştir. Zamanla değiştireceğimi düşünüyordum çünkü.
0
muhayyer divan
(27.10.25)
Ev insanın ruh halini çok etkiliyor bence. Türkiye’deki evimiz çanakkale boğazına sıfır, iki katlı ve deniz manzaralıydı. Her sabah denize bakarak uyanmak ve her akşam gün batımını izlemek müthişti ancak şu an yaşadığımız yerdeki ilk evimiz sovyet binası, asla ışık almıyor, boktan bir banyo ve berbat duvar kağıtları vardı. O evde depresyona girdim bir gün çıldırıp evi yakacağım diye kendimden korkuyordum ki temiz sıfır bir binada yeni bir eve taşındık bütün ruh halim değişti. Velhasıl yaşadığın evi sevmek çok önemli. İnsanın sosyal hayatını ve ruh halini çok etkiliyor.
+1
suicides underground
(27.10.25)
Benim geçen fayanslar patladı bam diye parke gıcırdaması ile kalsa keşke. Anneme yürüme mesafesinde güvenlikli başka bir site olmadığı için mecburen yaşıyorum diyebilirim.
3 seneden fazla oğlumla aile yanında tek odada yaşadım oradan sonra 3+1 ev kocaman bir nimet benim için çok şükür.
0
cilekli pasta
(27.10.25)
ben istanbulun çok merkezi bir yerinde oturuyorum. ev çok eski, şu an 6. yılımın içindeyim. ilk taşındığımda psikolojim bozulmuştu. taşınırken boğaza yakın falan diyordum ancak lanet olsun dedim sonra. evi sevmediğim için evde vakit geçirmek de çile oluyor.

aralık sonu nasipse çıkacağım artık, umarım yeni evimi severim.
0
asap raki
(27.10.25)
yirmi senedir ikamet adresim aynı ev. bu aralar ya burası da eskimeye başladı yeni bir ev mi alsam diye araştırma yaptım. baktım ki fiyatından bağımsız şu evin bir emsalini bulamadım. yapı olarak daha kaliteli, çok daha konforlu, geniş, kapalı otoparklı evler var ama evin önü kapalı, arkası kapalı. fiyatlar çılgın. ben bunalırım orada. zamanında ışık almayan evlerde falan oturdum hiç hoş değildi. bir de ev bu yani. insan balkona çıkıp kahve de içmek istiyor, camdan dışarı bakıp sigara içmek de.


ee ön cephede yol kadar mesafe karşıda apartman, yan cephede iki metre ötede apartman. öte yandan fiyatına bak sanki saray satıyor adam.


özetle bu evin tadilatı ile uğraşıyorum bu aralar. hani boyasını falan bitirmiştim. dedim satarım başka yere geçerim. baktım ki yok arkadaş. bugün fayans taşıdım eve çok zorlandım. yarın da laminant alacağım. ondan sonra kısmetse oturulacak hale gelecek.
0
Fodera
(28.10.25)
Seviyoruz içi ile uğraşmayı tamir tadilatını yapmayı ayrıca seviyorum
0
basond
(28.10.25)
evimi seviyorum ama;
bekar olduğum dönemde baya kötü koşullarda bir evde yaşadım bu nedenle şu an oturduğum normal ev cennetten bir köşe gibi :D ama muhiti güzel değil, çok gürültü var. o nedenle muhiti sevmiyorum.
sizin anlattığınız ev kulağa o kadar kötü gelmedi, sadece eski bina olması deprem dayanıklılığı konusunda şüphe uyandırıyor onun dışında yaşanır bence. misafir de gelir, benim eski kötü evime bile geliyordu.
0
Sadece soruyorum
(28.10.25)
(7)

Ud

teknik_er
merhabalar,Ud almaya/çalmaya heveslendim. Sesi çok hoşuma gitti. Hiç izole ortamda dinlemediğim için evde çalmak komşuları rahatsız eder mi emin olamadım. Bizim duvarlar biraz ince olduğu için çekincem var. Çok ses çıkıyor mu?Önce ders almayı düşünüyorum, udlar pahalı duruyor. Ud Tavsiyesi olan var
merhabalar,

Ud almaya/çalmaya heveslendim. Sesi çok hoşuma gitti.
Hiç izole ortamda dinlemediğim için evde çalmak komşuları rahatsız eder mi emin olamadım. Bizim duvarlar biraz ince olduğu için çekincem var. Çok ses çıkıyor mu?

Önce ders almayı düşünüyorum, udlar pahalı duruyor. Ud Tavsiyesi olan var mı?
+2
teknik_er
(27.10.25)
en iyi udlar 80 - 125 bin arası. tabi ikinci el olanlar da var bunların arasında.

öte yandan 3 bin liralık uda 30 diyen de var. kim neye tutturursa artık. ud öyle davul gibi zurna gibi çok ses çıkartan bir enstruman değil. klasik gitarla hemen hemen aynı olarak düşünebilirsin.
+1
Fodera
(27.10.25)
Udlar fabrikasyon üretilen şeyler değil, onun için tam olarak @cosmicstring +1

Ayrıca @Fodera +1, ud çalışırken çok ses çıkarmaz ve rahatsız da etmez, bu bakımdan en rahat sazdır diyebilirim. Evet, hocayla gidip almak gerekir. Ankara'daysanız mesaj yazın konuşalım.
+1
muhayyer divan
(27.10.25)
arkadaşlar en yakın arkadaşlarım türkiyedeki ünlü luthierler. genel olarak türk müziği enstrumanlarına bakmasalar da hatır naz niyaz uğruna bakıyolar.


muhtemelen hayatınızda görüp görebileceğinizden çok daha fazlasını gördüm sadece ud konusunda. hocalarınız da bişey bilmyor. iki üç kuruş komisyon uğruna üçbinliraya seri imalat udları öğrencilerine 30 40 liraya iteliyolar.


ayrıca türkiyedeki fabrikasyon üretim olarak ilk önce bağlama peşinden de ud geliyor.


kaliteli bir bağlama ortalama 3000 euroya iyi bir ustanın elinden çıkar. ud da öyle. bunun dışındakiler düşük kaliteli seri imalattır. bu enstruman yapımı vb konusunda aklınıza gelen İYİ isim yapmış kim varsa muhtemelen arkadaşımdır.

ayrıca ud yapısı gereği sorunlu bir ensrumandır. klasik olarak iyi bir tesviyeye ihtiyaç duyar, burguların olduğu yerden çok sık şekilde yapışkan sökülmesi açma yapar, seri imalat udlarda köprü kopması çok sık olur.. ön kapakta ve yapraklrda çatlamalar olur.bir udu herhangi bir luthiere götürün. sadece yeni bir eşik yapsa kallavi para alır sizden 11 tane teli var. teller birbirlerine çok yakın. burguların eksenlerine paralel olarak yapılmak zorunda bin tane detay ve saatler süren işçilik vb vb. eşik ile burgulara delinmiş deliklerin paralel olması lazım.


şugün iyi bir burgutraş bile küçük bir servet.
+2
Fodera
(27.10.25)
belli bir yaştan sonra özellikle perdesiz enstrüman işi ziyadesiyle sıkıntılı.

hele bir de hiçbir enstrüman geçmişiniz yoksa kusura bakmayın ama o iş yaştır.

bir kere müziğe geç başladığınız için seslerin kafanızda oturması daha çok zaman alacaktır. öte yandan çaldığınız enstrüman tuşlu ya da perdeli değil, bastığınız yerden doğru sesi çıkarabilmek için de ekstra efor sarfetmeniz gerekecek. ancak diğer yandan doğru sesin ne olduğu da kafanızda böyle mühürlenmiş bir bilgi olmadığı için debelenip duracaksınız. hatta daha kötüsü debelenmeyeceksiniz bile, yanlış seslerle çalmaya devam edeceksiniz.

perdesiz enstrümanlar çok fazla efor ve zaman ister. 20 yaşından sonra kemana bir heves başlayanları çok gördü bu gözler :)) (kaldı ki keman virtöüzleri bile zaman zaman komalı sesler çıkarır ve bu sesler mutlak kulak insanları bildiğin rahatsız eder :) )

öte yandan @fodera'nın yazdıkları da sıkıntılı işler. yani çevrenizde ud'dan anlayan samimi olduğunuz biri yoksa her türlü kazıklanmaya açık bir sektör -ki sanat sepet işleri yurdum insanın birbirini en fazla yoldukları alandır, hele ki yeni başlıyorsa acemiyse vs-
0
makbur
(27.10.25)
@Fodera

Seri imalat derken? Udda seri imalat nasıl oluyor? o kadar ağaç dilimleri hazır mı geliyor fabrikada mı birleştiriyorlar anlamadım nasıl oluyor?
0
muhayyer divan
(27.10.25)
hocam o yapraklar ağaç üreticisinden hazır set halinde geliyor zaten. kalıbına kadar satılıyor. sap bloğu, klavyesi, rozetleri, köprüsü, burgusu, eşiği ,aklınıza gelen herşey hazır satılıyor.

www.vowoods.com

buradan ben bi çok defa ahşap aldım gitar bas yapmak için. bunlar bir de kaliteli malzeme satıyor. daha bunun bin tane ucuz alternatifi var.
+1
Fodera
(28.10.25)
telli enstrümanlar için susturucular var onlardan kullanırsın faydası oluyor.

ortalama bir fiyata (benim bütçem max 10bin olurdu) ikinci el bir ud alıp devam edin. araştırdıkça detaylara hakim olursun.
yeni başlayan birinin el yapımı uda 150-250k vermesine gerek yok.
0
duyuruuser
(28.10.25)
(1)

Setüstü ocak tuş takımı ve contası

basond
Setüstü ocak var tuştakımı eskimiş contaları eskimiş değiştireyim diyorum(tuş takımı ve contaları) ama orijinali piyasada zor (bosch marka) yedekçilerde online da var görünüyor ama alanlar pek memnun değil. Bu işleri orijinal şekilde kim satar? Bosch bayileri hep komple ocak vs satıyor istanbulda gi
Setüstü ocak var tuştakımı eskimiş contaları eskimiş değiştireyim diyorum(tuş takımı ve contaları) ama orijinali piyasada zor (bosch marka) yedekçilerde online da var görünüyor ama alanlar pek memnun değil.

Bu işleri orijinal şekilde kim satar? Bosch bayileri hep komple ocak vs satıyor istanbulda gidip elden alabileceğim yer neresidir acaba?
0
basond
(27.10.25)
bosch bayiileri değil ama servislerinden bir ihtimal bulabilirsin. boschun servis politikasını bilmiyorum. dışarı yedek parça vermiyoruz da diyebilirler.


bir de muhtemelen ellerinde yoktur sipariş verip getirteceklerdir. bence önce telefonla bir sor.
+1
Fodera
(27.10.25)
(4)

Araba aksesuar

kararsızataletfilozofu
Arabayı aldım bir hayırlı olsun alırım:)Çok memnunum, kullandığınız aksesuar ıvır zıvırlar işinizi rahatlatan çok işe yarayan şeyler neler ?Marka model bilgiside verirseniz nokta atışla alırım.Bir ufak sorum daha var,Telefonum eski magsafe şarj özelliği yokArabada o bölüme telefonu koyunca sürekli u
Arabayı aldım bir hayırlı olsun alırım:)
Çok memnunum, kullandığınız aksesuar ıvır zıvırlar işinizi rahatlatan çok işe yarayan şeyler neler ?
Marka model bilgiside verirseniz nokta atışla alırım.

Bir ufak sorum daha var,
Telefonum eski magsafe şarj özelliği yok
Arabada o bölüme telefonu koyunca sürekli uyarı veriyor. Bu uyarıyı almamak için üstüne bir şey mi koymam lazım bölmenin ?
0
kararsızataletfilozofu
(25.10.25)
Hayırlı olsun güle güle kullanın.

Böyle sorularda öncelikle siz marka model verirseniz oma göre öneri yapabiliriz.

Benim aracımda kablosuz şarj ünitesinin düğmesi var mesela, basıp açmayınca dümdüz konsoldan farkı yok. Şimdi düğmesine basıp kapatın diyecem, düğmesi yok diyeceksiniz.
0
kibritsuyu
(25.10.25)
hayırlı olsun.

telefonun kılıfı çıkartıp koyun, şarj olur🤷‍♂️

marka veremeyeceğim, çok eskiden aliexpress'ten almıştım. koltukla orta konsol arasına ince uzun yastık gibi bir şey almıştım, arasına bir şey düşmesini engelliyordu.
0
co2s2
(25.10.25)
hayırlı olsun, otomobil olarak aracım olmadığı için bir fikrim yok. sadece hayırlı olsun demek istedim. güle güle kullanın.
0
Fodera
(25.10.25)
hayırlı olsun kaça aldıysan ucuza almışsın.
0
mikahakkinen
(25.10.25)
(7)

okurken ders işlemeyen öğretmeniniz var mıydı

messina123
ben gayet iyi bir anadolu lisesinde eğitim gördüm. bizim zamanımızda bir ingilizce öğretmeni vardı. 1 dönem dersime girdi. koca dönem 1 dakika ders işlemedi. tahtaya a bile yazmadı. o zamanlar böyle yapması müthiş geliyordu. haftada 4 ders yatıştı sonuçta. kimseye şikayet falan etmedik haliyle. bu k
ben gayet iyi bir anadolu lisesinde eğitim gördüm. bizim zamanımızda bir ingilizce öğretmeni vardı. 1 dönem dersime girdi. koca dönem 1 dakika ders işlemedi. tahtaya a bile yazmadı. o zamanlar böyle yapması müthiş geliyordu. haftada 4 ders yatıştı sonuçta. kimseye şikayet falan etmedik haliyle. bu kişi hala öğretmen ve hala devletten maaş alıyor. aradan 12-13 sene geçti. muhtemelen hala aynıdır. sizin okullarınızda da böyle öğretmenleriniz var mıydı?
+2
messina123
(24.10.25)
Sınıf dandikse kendini yorduğuna değmez. Zaten koca sınıfla ders nasıl işlenir ki sene olmuş 2025!
Sınıf iyiyse fen lisesi ayarındaysa mis gibi ders yapılır.
Yani uğraştığına deymeli. Yeni neslin
Üniversite dahil eğitim talebi yok.
Çoğu öğretmen ders işliyomuş gibi yapıp çocuk oyalıyor.
-1
luluki
(24.10.25)
Ankara'da merkezi ve bilinen bir devlet lisesinde okudum. Ders yapılan saat sayısı sınırlıydı. Hocalar ya öğrenci kaosunu dizginlemeyi beceremiyor ya da uğraşmıyordu. Terör estiren ya da saygı duyulan bir kaç hoca dışında ders işlenmez yahut yapılana ders denmezdi.
Derste kafayı masaya koyup uyuyan başka bir gün ek ders ücreti hakkımızdır gibi bir rozet takan hoca bile gördü bu gözler.
+1
anon1m
(24.10.25)
Maalesef vardı rezalet
0
arbre
(24.10.25)
bizde ders işlemeyen yoktu hani okulun son günleri falan hariç ama ilgili dersin öğretmeni uzun zaman yoksa yerine derse giren hocalar ders yaptırmazdı. açın en son haftayı tekrar edin derlerdi veya gelir yoklama alır. ses çıkarmadan oturun derler giderlerdi.
0
Fodera
(24.10.25)
benim lisedeki edebiyat öğretmeni ders işlemezdi. girip boş boş oturup giderdi.

şimdi de çevremden duyuyorum. hiç ders işlemeyen öğretmenler var. proje okulu gibi okullarda idare çok izin vermez belki ama o da kişisine göre değişiyor. kimi insanlara dokunamıyor idare. en iyi okullarda yatan tipler var.

ama meslek liselerinde falan bazı öğretmenler resmen ense yapıyor. ay başı maaş cukka. bence çok büyük ahlaksızlık. o öğrencilerin eğitim hakkını elinden alıyorlar.
0
santimantal
(24.10.25)
öğretmenim. Merkezi yerlerde genelde emekliliğe yakın yaşlı öğretmenler oluyor. bunları çalıştırmak çok zor. genelde her şeyi salıyorlar bir şikayet, soruşturma olsa emekli olur geçerim diyorlar.

Bir de meslek liseleri gerçeği var buralarda sınıflar kalabalık ve öğrenciler isteksiz öğretmen ders anlatsa da dinleme çabasına giren yok bu da demotive edici olabilir.
0
biravekahve
(24.10.25)
almanca derslerimiz boş geçerdi çünkü o ders müdür yardımcımızındı. sadece sınavlara gelir, atıyorum geçer not 60 ise bize 70 puanlık cevapları kendisi verir, gerisini de bildiğimiz kadar bizim yazmamızı/sallamamızı isterdi :) sanırım sadece bir dönem almancamıza gerçekten bir almanca öğretmeni geldi, orada da bizim sınıf ayaklandı, kadına dünyayı dar etmiştik maalesef. rahata alıştıktan sonra kimse istememişti zaten taş çatlasa b1 seviyesine ulaşacak bir almanca için uğraşmayı. almanca derslerinde bahçeye çıkar dop oynardık.
0
der meister
(24.10.25)
(15)

Kiracılı ev beğendim, kiracı çıkmamak için direniyormuş, mahkemelik olmuş?

Cesario
Emlakçıyı aradım, her şeyi anlattı. Kiracı şu an evi göstermiyor dedi. Ev sahibi ile davalık olmuş şu an. Kira bedeli tespit davası da açmış ev sahibi. 10 bin tl kira ödüyormuş, ama ortalama 20-22 bin tl kiralar. Kasımda sözleşmesi bitiyor ama 14 bin olur en fazla dedi emlakçı. Ev sahibi yıllardır e
Emlakçıyı aradım, her şeyi anlattı. Kiracı şu an evi göstermiyor dedi. Ev sahibi ile davalık olmuş şu an. Kira bedeli tespit davası da açmış ev sahibi. 10 bin tl kira ödüyormuş, ama ortalama 20-22 bin tl kiralar. Kasımda sözleşmesi bitiyor ama 14 bin olur en fazla dedi emlakçı.

Ev sahibi yıllardır ev sahibiymiş. Evin %80ine kadar kredi çıkar o konuda sıkıntı yok dedi.

Yatırım için değil, kendim otururum diye alıyorum. 1+1 ama bekarım, evli olsam bile çocuk olana kadar otururum.

Benim üzerime ev yok, hatta babamın bile üzerine ev yok.

Alacağım evde kiraya vermeden ben oturacağım senaryosu üzerinden ilerlersek kiracı kaç ay direnir, ben de mi dava açacağım, hangi aşamada evden çıkmak zorunda, çıkmazsa ne oluyor?

Ayrıca eve uyuz olup zarar vermiş olabilir mi?

Son SORU: Ben evi alırsam zaten kiracı depozito falan vermez herhalde. Ben ilandaki fiyat üzerinden ne kadar pazarlık yapabilirim makul ölçüde?
+1
Cesario
(24.10.25)
Çok bulaşılacak bir iş değil. Evi sen alırsan direkt kira sözleşmesinin tarafı olursun. Kiracının pazarlık yapmak gibi bir mecburiyeti yok. "Ben yaşayacağım bu evde." desen bile kiracının çıkması epey uzun sürer.

Ek olarak "evli olsam bile çocuk olana kadar otururum." düşüncesi biraz naif :)
1+1 ev konusunda gelecekteki eşini ikna etme konusunda sana şimdiden bol şans dilerim.

edit: pazarlık konusunu yanlış anlamışım. önceki soruya cevap vereyim. sen evi alır almaz 1 ay içinde ihtar göndermelisin bu evde ben yaşayacağım diye. 6 ay süresi oluyor kiracının. ama çıkmak istemezse tahliye davası falan epey uzun sürer.
+1
himmet dayi
(24.10.25)
kiracılı ev alınmaz net.
aldığında çıkartmak için en iyi ihtimal 1,5-2 yıl uğraşırsın.
himmet dayının yazdığı gibi ihtar süreleri var ardından mahkeme süreci uzarda uzar.
veya konuşup para teklif edip çıkarmaya çalışırsın. onda da çok uçuk fiyatlara bile çıkanlar oluyor. 300 bin 500 bin fiyatlar konuşulur. hatta bir yakınıma kiracısı 1milyon istemiş çıkmak için.
ona göre ev sahibiyle pazarlık yapılabilir. tabi bunun karşılığında kiracıdan çıkacağına dair noter onaylı imza almak lazım.
tabi bu kendin oturacağın durumlar için.

kiracı oturmaya devam etsin dersen mevcut kira sözleşmesi aynı şekilde devam eder. yasal oranda kirayı arttırır geçer. tekrar sen kira artış davası açar tekrar 1-2 sene uğraşır durusun.
+1
my fault
(24.10.25)
Bulaşmayın hiç.
+1
Mcfly
(24.10.25)
Eğer ev uygun fiyatlıysa, kredi çekip alacaksanız ve evi alıp hemen oturma düşünceniz yoksa değerlendirilebilirsiniz.

Satıştan sonra 1 ay içinde ihtarname çekiyorsunuz 6 ay içinde evi boşaltması gerekli.
Çıkmazsa mahkemeye yoluna gidiyorsunuz. eğer gerçekten ihtiyaç için evde oturacağınızı mahkemeye sunarsanız (başka eviniz yoksa, kirada oturuyorsunuz vs.) en fazla 2 duruşma olur. bu da ortalama 10-14 ay sürer. Kiracı süreyi uzatmak için karara itiraz eder 4-6 ay kadar da o sürer. Sonrasında 1 ay içerisinde evi boşaltmak zorunda daha fazla uzatamaz.

Bu zaman zarfında enflasyondan dolayı evin aylık kredi tutarları azalmış olacak ve evin değeri de artacak. Kiracı çıktığında elinizde tam değerinde bir ev ve aylık ödemeleri size dokunmayacak kadar taksitleriniz olur. Bu değerinde evi satıp daha iyi bir eve geçebilirsiniz ya da yeni bir kiracıya güncel kira bedelleriyle kiralayabilirsiniz. Buradan gelen kira bedeliyle de yeni bir ev düşünülebilir.

Önceki ev sahibi kira tespit davası açmışsa demek ki kiracının 5. senesi dolmuş. bu dava neticesinde daha erkenden kira güncellemesi de olabilir ama ev satılınca o dava konusu size geçer mi, yoksa siz yeni bir dava mı açmanız gerekir avukata sorun.

Pazarlık konusunda da mümkün olduğunda düşürmeye çalışın sonuçta satıcı oradan kurutulmak istiyor.
ytd.
0
duyuruuser
(24.10.25)
Tapu devrinden sonra derhal ihtar çekseniz bile kiracıya 6 ay oturma hakkı verilir. 6 ayın ardından halen çıkmyorsa tahliye davası açarsınız ama İstanbul gibi büyük bir şehirdeyseniz ve kiracı da inatçıysa davanın sonuçlanması 2 seneyi bulabilir.

Aman diyim, uzak durun.
+1
karaage
(24.10.25)
hocam çok okumadım mesajları ama sana bu işin türk halkı arasındaki zihniyetini açıklıyayım.

kiracının sorunlu olmasından bağımsız, eğer bu evin boş olan emsali 3 milyonsa, kiracılı olan 2.5 milyona satılır bilemedin 2.6 milyona satılır. aradaki fiyat farkının sebebi kiracıyı çıkarmanın zor olması ve uzun sürmesi.

ben kiracının olduğu evi satarken niye avukat tuttum. icra takipleri davalar mavalar. işte bu yüzden. satılmayacaktı çünkü, satılsa da ölü fiyatına gidecekti.


baktım avukat bana yanlış bilgi vermiş süreç çok uzadı. evden çıkarsanız icra takibini geri çekerim. mevcut kira borcunuzu silerim dedim. öyle çıktılar.
0
Fodera
(24.10.25)
Yazılanlara ek olarak kiracı çıkarken eve milyonluk zarar verebilir, bunu da hesaba katmanızı öneririm.
+1
kimlanbu
(24.10.25)
burada yapılabilecek şey (teyzem yaptı), evin fiyatını mümkün olduğunca bu sebepten düşürtüp, o parayı kiracıya teklif etmek. Mesela 1-2 yıllık kirasını teklif edeceksin, karşılığında kabul ederse atıyorum 1 ay sonraya geçerli ve gerçekten geçerli tahliye taahhütnamesi alacaksın. Bu şekilde çevremde 2 kişi halletti. Ama 10 bine oturan kişi çıksa 30 bin verecek, atıyorum 360 bin veya daha yüksek para isteyebilir :D çılgınlık. Ama çıkartamadığın senaryoda almanın anlamı yok, girmeyin o işe. (veya 2-3 yıl sonra girer otururum en kötü diyorsan gir)
0
nhk ni youkosu
(24.10.25)
Arkadaşlar peki 2 sene rahat oturur mahkeme dava diyorsunuz ya, finalde kira farkıyla beraber mi ödüyor kiracı?

Çünkü kaybedecek. İş yerinden biri kaybetti davayı. Sarıyerde boğaz manzaralı yerde fiyatlar 50 bin olmuşken arkadaş diretti yasal düzenleme %25 diye. 10 bine oturuyordu. :)
0
🌸Cesario
(24.10.25)
İhtiyaç nedeniyle tahliye davası için ilk derece mahkemesinde 10-14 ay, istinafta 4-6 ay olmak üzere toplam 2 yıldan az süre biçen arkadaş neyi nereden biçmiş bilemiyorum ve anlayamıyorum.

Avukatım. 2024 Mart'ta açtığım ihtiyaç nedeniyle tahliye davasının 2025 Kasımda duruşması var, yani şimdiden 20 ay geçti bile. İstinaftan ise dosyayı 2 - 3 seneden önce asla beklemeyin. Yani toplamda 4- 5 sene gibi bir süreyi gözden çıkarın, ha bu arada olağanüstü bir şey olur bu süreler kısalır ama onun haricinde İstanbul'da şartlar böyle. (Sarıyer'de iş arkadaşım dediğinizden sizin de İstanbul'da yaşadığınızı varsayıyorum.)

Oturmak için ev alacaksanız kiracılı eve bulaşmayın. Kiracı zaten tespit davası yoluna giderek süreci uzatma ve anlaşmama iradesini göstermiş. Çıkmak için para isteyecektir. Bu noktada @nhk ni youkosu'nun önerisi mantıklı. Ev çok uygunsa bu yolu denemenizi öneririm. Çok uygun değilse kiracısız başka bir ev bakmanızda yarar var.
0
10551037
(24.10.25)
bela satin alinabilir, ama bunun icin fiyatin cok duses olmasi lazim.

evin fiyatini oldugunca asaga cekebiliyorsan ve 2-3 sene ugrasmaya, isin sonunda da evin icini bitik bir sekilde almayi goze aliyorsan, sen bilirsin.
riske girmeden zaten kara gecmek zor.

adami kac senede cikartirsin bilinmez, kiraciyi bir turlu cikartamadigi, 2-3 sene mahkemelerde bogusmasina ragmen 1 lira kira alamadan dukkanini satmis tanidigim var.
0
cooperr
(24.10.25)
birebir aynı şeyi yaşadık. 10ay önce kiracı olduğumuz sitede emsallerden 1milyon daha ucuza ev aldık kiracılı. tabi ki 2 sene mahkeme vs uğraşmayı göze alarak. ağustostaydı galiba dava açtık ilk duruşma aralıkta. haklı sebeble tahliye davası kiracı da kaybedeceğini biliyor süreye oynuyor.
0
melodi
(25.10.25)
2 sene çok iyimser bir tahmin, süre 5-6 seneye kadar uzayabilir. Kira tespit davaları da hikaye, makul bir artış beklemeyin. Ucuz kira ödemeye devam edecek.

Kiracıyı şu an çıkarmanın 2 yolu var:
1. kendinin isteyerek çıkması.
2. sizin zorla, kaba kuvvetle çıkartmanız.

Almayın, uzak durun...
0
kartallar yuksek ucar
(25.10.25)
@kartallar

Mahkeme sonuçlanıp tahliye kararı çıkarsa ne oluyor, nasıl çıkıyor?

Çıkmak istemedikten sonra hiçbir türlü çıkamıyor mu?

Ev sahipleri o yüzden silahla kapıya dayanıyor galiba. Ben kiracı olsam belaya bulaşmamak için çıkardım.

Bu arada toki çekilişi var yılbaşından sonra. Son bir umut onu denerim. Olmazsa kiracısız bir ev bulmak en mantıklı yol.
0
🌸Cesario
(25.10.25)
Tahliye çıkarsa, istinafa götürüyorlar. en az 3-4 sene...
0
kartallar yuksek ucar
(27.10.25)
(3)

Koç kafası nerede bulunur?

yurtsuz john
Eti, derisi umurumda değil. Boynuzlu koç kafası lazım.Şehir: İstanbul.
Eti, derisi umurumda değil. Boynuzlu koç kafası lazım.

Şehir: İstanbul.
0
yurtsuz john
(22.10.25)
hocam koçmudur bilmiyorum ama böyle kocaman boynuzlu duvara asılan bir hayvanın kafatasını görmüştüm şurada.

www.kitantik.com

şu an göremedim ama bir metreye yakın boyu vardı öyle ufak bişey değildi.
0
Fodera
(22.10.25)
kuzu kelle olarak sakatatçılarda bulursun ama boynuzlu derisi yüzülmemiş olarak mezbahalardan gidip rica etmen lazım. ya da sakatatçılar yönlendirir.

+18 www.afiyet.com.tr
0
exlibris
(22.10.25)
hayırlı ayinler. adakçılara bakılabilir.
+2
scudman1
(22.10.25)
(13)

yeni evlenecek çifte mobilya alışverişi tavsiyeleriniz

mazrufsezici
Selam dostlar. 1-2 haftadır nişanlımla ev eşyalarımızı seçmek üzere mobilyacı geziyoruz. Büyük bilindik markaların ve birkaç bağımsız markanın showroomlarını gezdik, az çok beğendiğimiz ürün cinsi ile renk/malzeme kombolarını oturttuk. Birkaç sorumuz var, kesin karar ve sipariş sürecine geçmeden önc
Selam dostlar. 1-2 haftadır nişanlımla ev eşyalarımızı seçmek üzere mobilyacı geziyoruz. Büyük bilindik markaların ve birkaç bağımsız markanın showroomlarını gezdik, az çok beğendiğimiz ürün cinsi ile renk/malzeme kombolarını oturttuk. Birkaç sorumuz var, kesin karar ve sipariş sürecine geçmeden önce bu konularda deneyimi olan duyurucu büyüklerimizin tavsiyelerini alalım dedik. Yanıtlarınız için peşinen çok çok teşekkür ederiz 😊
1. Dolap tarzı ürünlerde suntalam (yonga levha vs) yerine MDF'den mamul mobilya alalım diyoruz. Büyük mağazalarda sunta daha yaygın sanırım, gerekirse bağımsız atölyeden sipariş vermeye meyilliyiz zira işimiz gereği sık taşınma ve sök/tak durumu da muhtemel. Anlatıldığı kadarıyla suntalam hem o açıdan hem de dayanıklılık bakımından kesinlikle uzak durmamız gereken bir malzeme. Bu konuda ne önerirsiniz?
2. Koltuk kumaşı olarak, yazın terletmeyen ama temizliği de rahat olacak bir malzeme önerebilir misiniz? Tezgahtarların ağzına bakarsak sattıkları her üründe "hiçbir sorun yaşamayız" 😄
3. Büyük mağazalardan 3'ünde farklı şubelerden yatak odası, oturma grubu ve yemek odası takımları için toplu fiyat aldık. Hepsi ilginç bir şekilde ortalama 250 bin - 350 bin lira bandında bir toplam fiyat veriyor ve sürekli bir "kampanya bitti bitecek, elinizi çabuk tutun" lafı dillerinde. Bu bir pazarlama taktiği midir, benzer indirimlerin önümüzdeki günlerde de tekrarlanmasını bekleyebilir miyiz?
4. Beğendiğimiz tasarımları veya tarzları (alengirli tasarımları değil adeta en en basit düz tasarımları beğeniyoruz) bağımsız bir atölyede yaptırsak diyoruz. Bu konuda deneyimi olan var mı? Fiyat veya muhtemel kalite avantajı konusunda neler beklemeliyiz? Ankara Siteler'de bu tür bir hizmet alabileceğimiz bir yer önerebilir misiniz?
0
mazrufsezici
(22.10.25)
hocam vereceğim cevaplar muhtemelen sorunuza yönelik olmayacak yalnız. ben de kendi evimi tadile ediyorum. herşeyi atıp yeniden alıyorum öyle geniş bir araştırma sürecindeyim.


birincisi ev sizin değilse ve taşınmak durumunda kalırsanız eşyaların anası ağlayacak. özellikle gardrop komidin vb gibi parça parça kurulan şeyler. ikinciye kurulduğunda sağa sola leyla gibi hareket edecektir. yani ev kendinizin değilse gidip en süperini almayın.


ikinciolarak mdf veya sunta lam muhabbetine geleyim. sunta hafiftir,mdf kadar dayanıklı değildir. mdf dayanıklıdır ama suntaya göre hem çok pahalı hem de ciddi manada ağırdır.

mesela ben kendime cnc de mufak dolabı kestireceğim. 20 binlira. hani niye cnc de kestiriyorsun dersen. adamlar gitmiş ahzır dolap setleri yapmış. çeşitli ölçüler yapmış. direkt kesip paketleyip gönderiyolar. montajını kendin yapıyorsun. fiyat olarak marangoza yaptırmaktan çok daha ucuza geliyor.


geçen senenin fiyatları ile bir örnek vereceğim. bu cnc de kesme dolap alan bir arkadaşım oldu orada gördüm.


ikisi de aynı ölçülerde olan iki tane mutfak düşün. tezgahlar hariç bir arkadaş 13bine cnc de kestirdi yaptırdı suntadan. öteki arkadaş marangoza kaplamalı mdf ile yaptırdı 85 binlira verdi. hani mdfnin üzerine pleksiglas gibi bişey kaplamışlar. tornavidayla kazımaya çalışıyorsun çizillmiyor. şimdi sen kalkıp mutfak dolabını tornavidayla kazımayacaksan böyle zırh gibi bişeye neden fazla para vereceksin. ha parlaklık görüntü falan çok güzel orası ayrı.


öte yandan ikisi de suya karşı dayanıksızdır. ha ben banyo dolabı ihtiyacı dolayısıyla araştırma yaptım. mesela adamlar mutfağa sunta kullanıyor ama banyo dolaplarını mdf den yapıyor. demek ki mdf suntaya göre banyoda oluşabilecek neme daha dayanıklı.


ha para derdiniz yoksa mdf dolap grubu için falan çok güzel malzemedir ama suntaya göre de ciddi pahalı. ayrıca aklınıza gelen herşeyin bir kalitesi var. hani mdf olması illa süper kaliteli olacağı anlamına gelmiyor onun da bir sürü kalitelisi adisi vardır.


ben kendi evime mutfak dolabı sunta, banyo dolabı mdf, gardrop komidin vb sunta, tv ünitesi sunta, kitaplık sunta, ıvır zıvır dolabı sunta şeklinde alacağım.


oturduğum ev yirmi senelik. eski söktüğüm herşey mutfak dolabı , gömme gardrop falan sunta çıktı baktım ki hani bekar olup temiz kullanamamak dışında sağlamlık açısında hiç bir sorun yaşamamışım.


benim için önemli olan yenilediğim şeyleri temiz kullanabilmek ki buna pek inanmıyorum. sizin için önemli olan taşınmamak eğer kiracıysanız da gidip en pahalısını almamak olur.


olur da marangoza falan yaptırırsanız bişeyler, kesinlikle iş bitmeden para vermeyin. çok uğraşırsınız. ben kimsenin parasını iki saniye bile geciktirmek istemeyen adamım. çoğu yerde tanıdık usta da olsa nakit vermişimdir hep. hep de madur oldum. dünyanın en dürüst insanı bile olsa işi yapmadan bir kuruş vermem.

benim ev kombinasyonu da şöyle. duvarlar kirli beyaz, kapı kasaları gri, kapılar duvarlardan bir tık kirli beyaz, yerler gri olacak, fayans döşenecek yerler gri, mutfak duvarları tezgah arkası ve teazgah koyu renk.(kir göstermesin.) mobilya ıvır zıvır tv ünitesi hepsi düz beyaz. sade ve ışığı en etkili alabileceğim şekilde düşündüm.
0
Fodera
(22.10.25)
benim vereceğim tek öneri mobilya beklerken perişan olmamanız için ikea'yı tercih etmeniz olacaktır. ikea'nın belli kaliteli serilerinden ilerleyebilirsiniz. bir de asla sürgülü yatak odası dolabı almayın.
+1
ruhlardan esinlenen karga
(22.10.25)
bilmeden sunta aldım dolaplarımı, cidden çok dandikmiş.

vivense'den bir koltuk aldım. çok iyi, çok sağlam. ama çok ağır. köşe koltuk ve kocaman. çok taşınacaksanız almayın.

ayrıca yere yakın, ayakları kısa koltuk almayın. altını temizlemek işkence oluyor. ben çektim siz çekmeyin. robot süpürgeler girmiyor. vileda bile sokamıyorum.

benim koltuğum kadife kumaş. yazın mahvediyor. sakın almayın. benim kedilerim olduğu için, kadifeyi yırtamadıkları için aldım.

şu markalara bayılıyorum, eşya yenileyebilecek olsam düşünmeden alırım:

normod (koltuklar harika) (kullanan arkadaşlarım memnun)

woodenworkz (karyolaları çok güzel)

hamm (fiyatlar uçuk ama çok tatlılar)

...

sürgülü dolap almayın +10000
hemen bozuluyor ve kapanmıyor
0
art cat chocolate
(22.10.25)
ev kendinizse dolabı vs marangoza yaptırın hiç uğraşmayın
0
Hallegadola
(22.10.25)
Ev nişanlıma ait, uygun şartlarda uzun yıllar oturabiliriz aslında ama eş durumu vs sebeplerle düşük ihtimal de olsa atamaya tabi olduğumuz için insan çok da emin olamıyor. Ve açıkçası eşya seçiminde de bir yandan "çok taşınmayız" gibi bir varsayımda bulunup sök-tak yapmaya dayanıklı olmayan ama ucuz ve kolay bulunan bir malzeme tercihi de yapabiliriz, aynı sebeple evladiyelik bir şey olsun ve uzun yıllar dayansın diyerek tam tersi bir yola da gidebiliriz. O yüzden öneri almak istedik açıkçası, ödeyeceğimiz meblağlar az değil. Bize mağazalarda anlatılanlarla gerçek hayat tecrübelerini tartmak istedik.
0
🌸mazrufsezici
(22.10.25)
Koltuk kumaşı: tay tüyü
Çok kolay temizleniyor ve kediler ne kadar tırmalamaya çalışsa da zarar veremiyor. Terletme konusunda kadife, deri vs.ye göre daha iyi ama ben yine de yazın koltuk örtüsüyle kullanıyorum çünkü örtüyü sık sık yıkamak daha pratik ve temiz geliyor.
0
kobuzchu kiz
(22.10.25)
yatak odasini yillar once woodenworkz'e yaptirmistik. uzerine 3 kere tasindik hic bir sey olmadi. woodenworkz.com
koltugumuzu da Loda'dan almistik. hala minderlerinin bile degismesine gerek yok, o da 5 yillik.
dolaplar icin bir sey diyemeyecegim ama bence ikea olur. cok tasiniyorsaniz, sadece kasayi degistirmeniz yeterli. zaten pahali kismi kapaklari ve ic bolmeleri. onlar ayni kaldigi surece kasa degisebilir.
dagilmasi, bozan/kuran kisiye de bagli.
ilk tasindigimizdaki kisiler super bir is cikarmislardi ama son tasinmadakiler dagittilar ortaligi resmen.
0
65 derece
(22.10.25)
ben olsan asla takim almam bir kere. cok sakil duruyor. bu elde var bir. yavasyavas begendiginiz parcalari bir araya getirerek odalari dosemek daha mantikli. zaten yeni evlisiniz beraber kurdugunuz hayatin hikayenizin islerini nakis nakis ve islemek daha iyi.
ben sizin yerinizde olsam masif ikea alirim ama az alirim set almam. param oldukca sevdigim bir seyi gordukce bir yere gidip gezip bir ani eve getirmek istedikce evi doserdim yavas yavas.
kotuklar icin de kumasin ne oldsugu cok onemli degil cogunlukla hep artik leke tutmaz oluyor zaten ama en onemlisi cikanip yikanabilir fermuarli olsun alti yuksek olsun rahat temizlensin. ve yine de koltuk ortusu kullanin. dogal renkler her zaman iyidir siyah da beyaz da kir ve toz gosteriyor. ahsapin cesit cessit tonu var herahngi bir ahsap tonu alin guzel masif. sonra istersen siz boyarsiniz. bir parcasinda sorun olursa ikea dan gider alirsiniz seneler sonra. tasinma icin de kendiniz sokup takarsaniz sorun olmuyor. ama noolur takim almayin ya cok cirkin.
0
mavicorap
(22.10.25)
evet takim almayin +1
0
65 derece
(22.10.25)
Mutlaka inegöl'e gidin ve fiyat alın. Gayet iyi fiyatlar veriyor ve gayet kaliteliürünler satılıyor. Koskoca awm yapmışlar bir kaç tane.
0
liberal
(22.10.25)
1+1 de oturuyorum ben şu an, sonra ev aldık 2+1e geçeceğiz ancak yatak odam şimdi daha küçük olduğu için yatak odası takımımı daha 2 senelik olmasına karşın olduğu gibi mevcut evde bırakacağım.

yeni bir dolap mı alsam mevcut dolabı kestirsem mi diye düşünürken dedik ki ev bizim gidelim boydan boya duvar yaptıralım. iyi ki de yaptırmışız.

ancak daha sonra şifonyer de yaptırmak istdim, yapan marangoz dolabı ucuza yaptığını düşünerek kanımca bizi hep erteledi.

o zaman yeter ag dedim ve ikea'dan istediğim ebatlarda dolabımın modeline benzer bir şifonyer sipariş ettim. valla bence ikeanın mobilyası çoğu tanıdık mobilya şirketlerinden daha iyi geldi bana kalite olarak öneririm.

o yüzden bence marangozlarla da bir görüşün dedim uygun fiyat ve kalite seçebilirmek adına. ikea'ya da bakın bence evet bazı modeller pahalı ama zamansız parçalar. tavsiye ederim
0
Hallegadola
(23.10.25)
arkadaşlar araya kaynak yapıyorum kusura bakmayın ama benim de mesela gardrop veya yatak odası takımı, kitaplık, mutfak için kiler rafı, koltuk vb böyle bir sürü ihtiyacım var. yani aslında o kadar yok çünkü internette ve burada acayip geçiriyolar hani uygun olcaksa bulabileceksem inegöle gideyim, bütün eksiği gediği alayım. montaj ve kurulum konusunda sıkıntım yok elimden geliyor.

ben şimdi tekirdağdan kalkıp inegöle gitsem oradan alacaklarımı alsam nasıl gelecek buraya? nakliye nasıl oluyor?

giderim mağaza mağaza dolaşırım beğendiklerimi ayrı ayrı mağazalardan alırım da nakliye olayı korkutuyor işte.
0
Fodera
(24.10.25)
fodera ben gittim inegöl'den aldım, zaten hazır değilse belli süre veriyorlar falan ve kendileri getiriyorlar. inegöl'den istanbul'a 5.000 TL fark istediler sadece nakliyeye. Nakliye öyle abartılacak rakam vermediler ve eşyaları gelip kurdular, (bende masa vardı kurulacak).

İnegöl'e kesin giderim ve yönlendirme yaparım. Ama sabahtan gdiip akşama kadar dolaşıyorsunuz çok fazla seçenek ve çok fazla magaza var.
+1
liberal
(24.10.25)
(11)

partnerinizle yeniden tanışmış olsanız ve o boşanmış ama çocuklu olsa

baldan kaymak
yine de onunla birlikte olmayı düşünür müydünüz?
yine de onunla birlikte olmayı düşünür müydünüz?
-4
baldan kaymak
(22.10.25)
İstemezdim. Ergenleşme sürecinde öz anne babasına bile tahammül ve tolerans konusunda sıkıntı yaşayan çocuk seni çok da mutlu etmeyecektir.

Ayrıca ayrılmış ebevenler çocuk için bir şekilde iletişimlerini sürdürmek zorundalar. Yaşamak zaten yeterince zorken niye böyle bir derde de katlanayım?
+2
Mirket
(22.10.25)
15+ yillik evliyim. ilk tanistigimizda esim cocuklu olsaydi, kesinlikle birlikte olmayi aklimin ucundan bile gecirmezdim.
+1
thetruenorthstrongandfree1
(22.10.25)
asla.
0
yazar yazmaz yazan yazar
(22.10.25)
çocuk ossuruk gibidir sadece kendininkine katlanırsın.
+2
mikahakkinen
(22.10.25)
çocuk olması benim için red flag. olmazdı.
0
elektr10
(22.10.25)
evli çocukluyum, bekarken çocuklu adama çok aşık bile olsam asssla olmazdı.

şimdi de boşanmış olsam çocuksuz biriyle asssla olmaz. öyle bir denklem yani :D
0
yenibirgüzelnick
(22.10.25)
çocuk çok büyük değilse olabilirdi diyorum.
0
Improbable
(22.10.25)
Hayır tabii ki
0
arbre
(22.10.25)
ben çok yakın çevremde böyle bir kaç evli çift gördüm. kimisi çok mutlu mesut yaşayabiliyor ama kimisi hep çocuk yüzünden kavga ediyor. senin çocuğun şöyle senin çocuğun böyle vb. dönüp baktığında aslında çocuğun çocuk olmaktan başka hiç bişey yapmadığını ama erkek adamın bir sebebpten içten içe bu durumu sindiremediğini görüyorsun. kaldı ki çok sever o çocuğu mesela küçüklükten beri. yani biraz olay sende bitiyor.

bu yukarıda verdiğim örnek kadın ve erkek tarafının ikinci evliliği, zaten çocukluktan arkadaşlar, 2019dan beri evliler. bu zamandan beri kadın , erkek ve kadının çocuğu aynı evde yaşıyolar. çocuk ergenliğe girmeye başladığından beri erkek olan çeşitli triplere giriyor. kaldı ki çocuk çok uyumlu süper bişey.
0
Fodera
(22.10.25)
Pek mantikli bir hareket degil, yapmam demiyorum ama baskasinin cocugunu benimsemek cok zor diye dusunuyorum. Ozellikle erkek tarafiysan ve cocuk da erkekse, muhtemelen oncesinde simartilmis olacak bir miktar, bazi kararlari bile aliyor olacak vs. yeni iktidar ortagini cok iyi karsilamayabilir. Ergenlik konusu da belirtilmis, yetistirilme sekliyle de alakali ama kendi babasina soven sayan hakaret edenler bile var. Uvey evladin agresifligini kim ne kadar cekebilir?
0
mbond
(22.10.25)
şu anki yaşında istemezdim ama yaşım ileri ise değişir.

mesela ben 45 yaşındaysam, kendi yaşlarımda 45-50 aralığında biri ile 2.evliliğimi yapacaksam o yaşta çocuksuz birini bulmam zor olduğu için kabul ederdim.

bir akrabam 41 yaşında 2.evliliğini yaptı, eşi 50 yaşında falandı diye biliyorum ve üniversiteye giden kızı vardı. bunu kabul etti doğal olarak.
+1
Sadece soruyorum
(22.10.25)
(14)

pastil son zamanlarda mı popüler oldu

messina123
ben geçen seneye kadar pastili ağrı kesici gibi bir şey sanıyordum ki 29 yaşındayım. şimdi herkesin ağzında bir pastil. bu niye bu kadar popüler oldu? bir işe yaradığını da sanmıyorum saçma sapan bir şey.
ben geçen seneye kadar pastili ağrı kesici gibi bir şey sanıyordum ki 29 yaşındayım. şimdi herkesin ağzında bir pastil. bu niye bu kadar popüler oldu? bir işe yaradığını da sanmıyorum saçma sapan bir şey.
0
messina123
(21.10.25)
doğrudan tedavi edici bi şey değil ama tedaviye yardımcı bi takviye diyebiliriz. boğazı rahatlattığı için öksürüğü ve doğal olarak tahrişi azaltarak boğazın iyileşmesine katkı sağlıyor. eczacı arkadaşım böyle söylemişti.
0
elorelia
(21.10.25)
Yeni popüler olmadı, yıllardır kullanılır ve bilinir...Ben de yıllardır kullanırım ben de işe yarıyor.
0
gadlemler
(21.10.25)
ben yaklaşık 10 yıldır çok duyuyorum. öncesinde varsa çok dikkat etmemişim. yukarıda denilen gibi ufak bir takviye, rahatlatıcı etkisi var. belki de plasebo etkisi tam bilmiyorum ama benim de boğazım ağrıdığında hastalığım ilerlememişse öksürüğümü hafiflettiği oluyor. onun dışında tedavi amaçlı değil.
0
cisimcik golgi
(21.10.25)
eskiden de popülerdi.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(21.10.25)
çoğunun içeriğine bakın saçma sapan şey dolu, ancak çevremde de bağımlısı çok ; iyi geldiğini söylüyorlar.
+1
sweetoffice
(21.10.25)
Phyto Relief diye bir pastil var üüfff biraz yaksada inanıllmaz iyi geliyor boğaza, bazı markalar gerçekten şeker gibi ama bu işe yarayan cinsten
0
eja
(21.10.25)
40 yaşındayım 25 senedir kullanırım. hiç popüler olduğunu duymadım. airfry mı bu?
0
mikahakkinen
(21.10.25)
80 li yıllarda hastaken annem hep pastil sıkıştırırdı ağzıma. o zaman böyle jelibon gibi üzeri toz şeker kaplı olanları falan da vardı. dikkat et eczanelerde her zaman kasa yanında baş köşede durur. ağrı kesici etkisi olanlar da var diye biliyorum ben de.
0
Fodera
(21.10.25)
eskiden de kullanılıyordu ama son birkaç senedir marketlerde satışı arttı. hatta ülker bile şeker gibi pastik çıkardı. o yüzden yaygınlaştı, popülerleşti demek çok da yanlış olmaz.
0
shadowfollower
(21.10.25)
eskiden marketlerde satılmıyordu ya da bana hiç denk gelmedi.
pastil markalı pastilleri ülker üretiyor, migros'larda şok'larda bir çok markette var.
temini kolay olduğu için göze çarpıyordur.

şeker gibi bir şey.
işe yararlığı tartışılır ama çok hafif bir boğaz tahrişi varken iyi geliyor. evde olmasında mahsur görmüyorum. şeker niyetine arada bir alıyorum bir-iki tane hasta olacağımı hissedersem.
0
biseysorcaktim
(21.10.25)
yoo çocukluktan beri kullanıyoruz valla
0
ihsanlı
(21.10.25)
Eskiden daha popülerdi. Hatta 90'larda (çocukken) onları görünce şeker sanıyordum. Sonra bir ara yine popüler oldu ve reklamları dönmeye başladı. Ondan sonra bir daha adını da pek duymadım, kendisini de pek görmedim. Bu aralar benim ömrümdeki 3. popüler olduğu dönem sanırım.
0
nawar
(21.10.25)
80'lerde bile vardı. o zamankiler daha iyiydi. şimdi iyice bonibon'a döndü. hey gidi günler.
0
co2s2
(21.10.25)
kanzuk bile eski bir pastil markası. hatta şu yukarıda bahsedilen toz şeker kaplı jelibon gibinin ta kendisi.

vardı yani uzun zamandır.
0
kibritsuyu
(21.10.25)
(5)

Internetten Peynir?

twelfth
Karsima instagramda bu sitenin reklami cikti. Tiklayinca da bu tarzda bir suru reklam cikmaya basladi. Karstan has Kars peyniri veya baska yoresel peynirler gonderiyorlar. Su kadar sutle yapiliyor. Zaten Kars’ta dukkanlari var. Soguk zincir bozulmadan gonderiyorlar vs. Guvenip guvenemeyecegime nasil
Karsima instagramda bu sitenin reklami cikti. Tiklayinca da bu tarzda bir suru reklam cikmaya basladi. Karstan has Kars peyniri veya baska yoresel peynirler gonderiyorlar. Su kadar sutle yapiliyor. Zaten Kars’ta dukkanlari var. Soguk zincir bozulmadan gonderiyorlar vs.

Guvenip guvenemeyecegime nasil emin olabilirim? Sizin bildigimiz guvendiginizi bu tarzda yoresel urunler sunan yerler var mi? Yoksa herkes benim gibi marketten mi aliyor? (Sadece kendim yiyecek olsam sallamam ama esim bebemizi emziriyor. Ondan takintili gibi davraniyorum)

i.ibb.co
0
twelfth
(21.10.25)
ben ypssütten. instagramdan görüp dört defa sipariş verdim. çok böyle peynir eksperi değilim ama normal kaşarı cidden marketteki fiyattan daha uygun ve çok güzeldi. gravyeri de bana biraz manasız gelse de o da iyiydi. haniulan tatlı mı bu tuzlumu nasıl şey falan. tadı çok iyi ama tuz döküp yiyordum :) eski kaşar da söylemiştim ufak tekerlek ama bizim trakya kaşarı gibi böyle tam tuzlu çok yoğun aromalı değildi. e tabi bekleme süresi önemli.


şuna dikkat etmeni öneririm. perşembe cuma sipariş verme. pazartesi salı çarşamba günleri sipariş ver. oluyor kargolar karışıyor, kayboluyor. yine bozulmuyor kış günü ama yazın buz paketi olsa bile dayanmıyor haliyle.

böyle dediğime de çok bakma. dört defa hepsinden en az birer kilo olacak şekilde. taze kaşar, eski kaşar, kars gravyeri söyledim yps den. hani hoşuma gitmese söylemezdim sanırım.

harbiden kaç zamandır söylemiyordum aklıma getirdin. bakayım fiyatlar ne olmuş.
0
Fodera
(21.10.25)
www.koculumandira.com.tr

biz kurumsal olarak bu firma ile çalışıyoruz.
+1
elorelia
(21.10.25)
Ben şurdan alırım. Memnunum.
Lösev gibi bir kurum da tağşiş yapmaz herhalde diye düşünürüm.

www.lsvdukkan.com
+1
Mirket
(21.10.25)
Ben hiç almadım ama youtuber birisi bir marka kurmuştu, kurulum sürecini falan da hep analtmıştı. ailesi Kars'ta sanırım, tadına falan bakmadım ama dolandırıcı olmadıgı en azından bir senedir açık olmasından anlaşılır.

www.peynere.com

www.youtube.com
0
liberal
(21.10.25)
youtuber bi gencin sitesi. kurulum sürecini, son durumunu falan youtube'da anlatıyor. kalitesini bilmiyorum ama dedikleri gibi ailesi karsta. onlar yapıyor. katakulli çevireceğini sanmıyorum, öyle bi tip değil. (asıl işi başka zaten, ailesine destek için yaptığı bir iş)
0
brkylmz
(21.10.25)
(22)

babanızın babası nereli?

i'm gonna start a revolution from my bed
s.b?
s.b?
-1
i'm gonna start a revolution from my bed
(20.10.25)
Biz yüzyıllardır kütahyalıyız.
+1
Gradient_tabanlı_mor
(20.10.25)
Sohum (Аҟəа)
+1
Mirket
(20.10.25)
aa mirket’le hemşehriymişiz
+2
deartheodosia
(20.10.25)
Köylerinden bile çıkmamışlar yüzyıllardır Mersin. Muhtemelen bizimkiler kurdu şehri
+1
messina123
(20.10.25)
dedem zonguldak babadan bu yana kütahya
+1
basond
(20.10.25)
bozdoğan
+1
a darkness coming
(20.10.25)
edirne
+1
Fodera
(20.10.25)
Tırnova
+1
mirty
(20.10.25)
istanbul
0
cooperr
(20.10.25)
e-devlet'te 200 yıl geçmişe kadar gösteriyor. hep eskişehir.
0
art cat chocolate
(20.10.25)
Benim anne tarafı da Sohumlu.
Baba tarafım arhavi
+1
Hallegadola
(20.10.25)
Izmit City
0
arbre
(20.10.25)
Denizli.
+1
mikahakkinen
(20.10.25)
dedem izmir ama onun babası naoussa, imathia
+2
eileengray
(20.10.25)
e devlete göre 200 yıldır eskişehirde köylerinden ayrılmamışlar.
+1
glamdr1ng
(20.10.25)
Muğla milas.
+1
physcos physcos
(20.10.25)
tüm sülale, tüm geçmiş, sivas.
+2
tabudeviren
(21.10.25)
Kadıköy
+1
cilekli pasta
(21.10.25)
dedemin dedesi filibe, daha sonrası çanakkale.
+1
inheritance
(21.10.25)
1800'lerin başından itibaren hep vezirköprü.
kayıtlar oraya kadar gidiyor ama annemin taraf da babamın taraf da hep vezirköprü.
+1
m e b
(21.10.25)
aşkın ve hüznün şehri Zonguldak
+1
high hopes of the sozluk
(21.10.25)
Of. Dedemin babasından yukarısı görünmüyor ama zaten sülale Oflu yani muhtemelen bi 300-400 yıldır Oflular. Ailenin tarihçesini anlatan kitapta İran'dan geldiğine yönelik araştırmalar var ama başka kaynaklarda da taa Selçuklu döneminde Anadolu'ya gelip doğuda biraz dolaştıktan sonra yine benzer tarihlerde Of'a geldiği yazıyor. Ama muhtemelen atalarım arasında son 300 yılda Of dışında doğan ilk kişi benim
+1
nundu
(21.10.25)
(9)

Görece ağır sakatlığınız varken nasıl pozitif kalabiliyorsunuz?

kuehles blondes
Selam, uzun olacak biraz sanırım. Özet: çok aktif bir insanken şu anda çeşitli sakatlıklar dolayısıyla desteksiz oturup kalkamaz haldeyim ağrıdan ve “daha iyi olucam, geçecek” “yine de halime şükrediyim, ne derdi olan insanlar var ben yine iyiyim aklım yerinde” vs gibi şeyler diyemiyorum. Tam tersin
Selam, uzun olacak biraz sanırım.

Özet: çok aktif bir insanken şu anda çeşitli sakatlıklar dolayısıyla desteksiz oturup kalkamaz haldeyim ağrıdan ve “daha iyi olucam, geçecek” “yine de halime şükrediyim, ne derdi olan insanlar var ben yine iyiyim aklım yerinde” vs gibi şeyler diyemiyorum. Tam tersine “eskiden yapabildiğim hiçbişeyi muhtemelen bir daha yapamıcam” “gencim ve oturup kalkamıyorum, halime bak” diye ağlıyorum sürekli. Normalde sağlık dışında olumsuz/umutsuz gözüken bi durum olduğunda pes eden bi insan değilim ama sağlık olunca ve günlük hayatımı bu kadar etkileyince çok pesimistim. Siz böyle ağır sakatlık geçirirken vs nasıl pozitif kalabiliyorsunuz?

Uzun versiyon:
Ben normalde çok aktif, o doğa yürüyüşü rotası senin, bu bisiklet rotası benim biriy(d)im. Normalde de yürür(d)üm, bol seyahat eder(d)im.

Dizimde bir sıkıntı var, arada bu aktiviteleri yaparken bazen kendisini hissettiriyordu ama doktorlar ok veriyordu yani hiking ve bisiklet için ve ben de ona göre tenis, voleybol vs oynamıyordum.

Neyse ben zaten biraz sorunlu olan dizi tekrar sakatladım, ayağımı sürüye sürüye yürüyebiliyorum, günde 2 ağrı kesici almadan hayatıma devam edemiyorum ve kasım ortasında ameliyat olacaktım ama salak gibi kayıp düştüm ve sağlam olan dizimi de sakatladım. Şu anda 2 ağrı kesici bile zor yetiyor, oturup kalkamıyorum, yürüyemiyorum, ayakta dururken dengemi kaybediyorum vs. be başka bir sebepten ameliyatım ertelenmek zorunda vs.

Doktor ameliyatın zaten çok başarılı geçse bile sadece max %70 iyileşme getirebileceğini belirtti ve ben evde durduğum her an, ayağa kalkamadığım her an “zaten artık bisiklete de binemicem muhtemelen asla” “doğa yürüyüşlerini unutup örgü örmek gibi hobi filan edineyim” diye diye dolanıyorum. Sürekli negatifim, öteki dizi de sakatladığım için iyice umutsuzum. Çok daha kötü durumda insanlar olduğunu biliyorum, halime yine de şükretmem gerekiyor biliyorum ama yani o kadar zor geliyor ki.

Siz böyle bir sakatlık/hastalık vs geçirirken nasıl pozitif kalıyorsunuz? Nasıl yardım aldınız? Destek vs?
0
kuehles blondes
(19.10.25)
Aa duyurunun eskilerinden kuehles, %70 toparlamak iyi bir oran fakat ev atmosferi seni iyice karamsar yapmış, umarım ameliyattan sonra bir sene içerisinde toparlarsın da neredeeen nereye diye tekrar bu duyuruyu okursun :)
+1
grimavi
(19.10.25)
İyileşmenin parçası olarak bir süre yas tuttum. Niye ben, niye şimdi diye isyan ettim. Üzülüyorum hala tabii, ama kabullendim bir yandan. Belli bir yaştan sonra depresif ruh hali de mi çok geçiyor, yoksa ben mi daha iyi baş etmeyi öğrendim, bilmiyorum ama kısa sürede normal hayatıma döndüm.
+1
auroraaurora
(19.10.25)
Birkaç ay önce deadlift yaparken yıllar önce olduğu gibi yine belimi sakatladım. 1 hafta yataktan çıkamadım, 1 ay evden doğru dürüst çıkamadım. Bisiklet sürerken yine incittim iyileşme süresi uzadı falan.. İkicinci ayın sonunda ağrı bitti nihayet yine spora başladım. Acı lineer şeklinde azalmadığı için o ara ben herhalde o anki acıyla ya da ona yakın bir şeyle hayatıma devam ederim gibi geliyordu. O zanla oturup dizlerimi dövmedim. Yürüsem yeterdi. Aktif spor yapmayan kim düzenli şekilde koşuyor ki zaten. Hatta sor etrafına 10 kişinin çoğu en son ne zaman koştuğunu hatırlamaz. Yürü yeter yani. Hiking yapmayıver nolacak. Kaç kişi hiking yapıyor ki, mutsuz mu sanki yapmayanlar.

Özetle yürümeyi hedefle. Yüzde 70 iyileşme de oran olarak iyi sanki. Yüzde 50 iyileşme yürümek için yeter gibi geliyor bana :)

Geçmiş olsun.
+1
beyfendi
(19.10.25)
Hersey olacagina variyor,
cok fazla kafa yorup üzülmemek gerekiyor,
sana fayda etmeyen beslenme aliskanliklarindan uzaklas.
+1
designer
(19.10.25)
aktif basketbol oynarken 2006 yılından ön çapraz bağlarımı kopardım ve hayatta en zevk aldığım şey olan spordan uzak kaldım. 20 kg aldım. ilerleyen süreçte çok nadir futbol oyanasam da, basketbolu bırakamadım ve sadece şut çektim.
2023 yılında minisküs parçalanması ile tekrar ameliyata girdim ve aynı anda ön çapraz bağlarım tekrar kopmuştu. sırf kızımla çömelip kalka bilmek, oyun oynamak için ameliyat oldum. 1 ayda ayağa kalkmam gerekirken dizim enfeksiyon kaptı. Aynı bölgeden 1 ay içinde 2. ameliyatımı oldum. Hayatta en zevk aldığım şey ve beni mutlu eden şey olan sporu bırakmak zorunda kaldım. 3 ay yattım. minisküssüz ve çömelmekte zorlanan bir insan olarak hayatıma devam ediyorum. kızımla oynarken zorlanıyorum. tek yapabildiğim spor yüzme ve bisiklet.

ayak kopmadığı sürece sıkıntı yok. ameliyat sürecinde günde 3 ağrı kesici ve yaklaşık 10 tane antibiyotik içtim. 2 ay boyunca karnımda kan sulandırıcı iğne oldum. çocuğum olmasaydı farklı olurdu. gerçekten acılarım yüzümden çok sıkıntı çektim. intiharı düşünür gibi oldum.

zor ama ne sıkıntı çeken insanlar var. kanser, ampüte, sürekli ağrılı hastalıklar vb. canını sıkma.
+1
mikahakkinen
(19.10.25)
çok çok çok geçmiş olsun.

yıllar önce el bileğimden benzer bir ameliyat geçirdim, çok ağrım vardı. ameliyat sonrası 1 yıl kadar ağrılarım devam etti ve şu an bir şey kalmadı eğer çok zorlamazsam, ağırlık kaldırmazsam. oluyor böyle şeyler. tek tavsiyem üzerinde düşünüp moralini bozmaman.
+1
deartheodosia
(19.10.25)
çok geçmiş olsun, bildiğin üzere bazı kalıcı/ölümcül hastalıkların insan psikolojisi üzerinde evreleri oluyor. 5 evre ben bunları yakınlarımda çokça görmek zorunda kaldım. hepsi de ölümcül hastalıklar sebebiyle.


geçmişte omurgam dolayısıyla çok sıkıntılı günler geçirdim ve inanılmaz ağrı kesiciler kullandım öyle ki ne karaciğer kaldı ne safra kesesi. bu durumu da toparlamak için ayrıca uğraştım. morfin falan gayet sıradan kalıyor kullandığım ağrı kesiciler arasında. tabi bunun esktradan kaza belası kaburga kırığı ıvırı zıvırı var.


şunu farkettim. insan başına geldiği zaman kesinlikle altından kalkamam, ben bununla nasıl yaşayacağım gibi şeyler diyor ama bir süre sonra çok da zor olmadığını, kabullenebildiğini farkediyorsun. eğer geçici bir süreçse oha lan ben geçmişte nelerle uğraşmışım, başıma neler gelmiş falan deyip geçiyorsun. bir de insan canı çok tatlı dayanıklı bir yapım vardır ama ne kadar çok ağrı sızı çekersen psikolojik olarak direncin o kadar azalıyor.(acıya dayanma eşiği demek istedim sanırım) ben aylarca inanılmaz ağrılar çektim, yataktan kalkamadım. yatakta bile yatamadım. yemek yiyemedim. çok çok uç noktadaki acılar. kaburga kırığı falan vız gelir tırıs gider yani. neyse böyle şeyler yaşayınca gün geliyor ufacık bir baş ağrısı bile seni zorlayabiliyor. hastalıkta konfor ve kafanın rahat olması çok önemli.


psikolojik yardıma ihtiyaç duyuyorsan bundan çekinme. mesela insan sürekli hareketsiz kalınca uyuyamıyor, uyuyamayınca zaman geçmiyor, zaman geçmeyince bire bin katıp düşünmeye daha da mutsuz olmaya başlıyor. ben beyin cerrahına demiştim ameliyat sonrası ben yorulamıyorum dolayısıyla uyuyamıyorum diye. bana bi ilaç yazmıştı ufak bi sakinleştirici gibi bişey. o ufacık hap bile benim konforumu çok arttırmıştı. ha bi ara kullandığım diğer ağır ilaçlarla tepkiye girip tavanda çiçekler böcekler görmeye başlamıştım ama ilaç saatlerini biraz kaydırınca düzelmişti. bu yazdılarımı tamamen yaşadıklarım ve çevremdeki insanların yaşadıklarına dayanarak yazdım. doktor falan değilim.


bunlara bir örnek vereyim. 5.5 ay palyatif bakımda kaldım annemin yanında. hastaneye girdiği ilk hafta çok kötüydü, ondan sonra ağrılarını sızıları fentanil vb kesilince ve güven altında olduğunu bilince kadın mutlu olmaya başladı. ölümüne üç saat kalana kadar o kadar çok olumsuz duruma rağmen mutlu ve yüzü gülüyordu. rahmetli anacığım tıp doktoruydu bu arada yani herşeyin net olarak farkındaydı, iki doktorla görev ihmali sebebiyle sorun yaşadık o ara ihmalden ağrıları sızıları çok artmıştı, başhekimle görüşüp sorunu çözemeyince sağlık bakanlığına ulaştım. bir hafta sonra sağlık bakanı bizzat hastaneye gelip baş hekimi görevden alıp gitti. ihmali buradan düşünün. bu arada aklınıza nüfuslu birisi olduğum falan da gelmesin. sadece net olarak yapılan ihmalleri, başhekimle sonuç alamadığımı hasta yakını olarak annemin doktor kimliğini de ekleyerek şikayet olarak gönderdim. zaten inanılmaz derecede sorun varmış bu bardağı taşıran son damla olmuş.


çok güzel bir andı. benim bişeyden haberim yok dışarda sigara içiyorum. birden çakarlı arabalar korumalar falan. bu arada başhekim merdivenlerin başına çıktı sağlık bakanı milletin elini sıka sıka merdivenlerden yukarı çıkmaya başladı. başhekimin elini sıkmadı, yüzüne bile bakmadı. sinirli sinirli yukarı çıktılar indiklerinde başhekim artık yoktu.
+1
Fodera
(20.10.25)
benzer hisler içerisindeyim. uzun süredir yüzme, egzersiz, ve dikkat etme ile yönettiğim skolyozum var. koluma ve bacağıma vuran ağrı, karıncalanma hissi ile bu sabah doktora gittim. doktor ameliyat gerekebileceğini söyledi. seneye japonya planı yapmıştım, ilk kez kendi başıma tatil yapacaktım yalan olacak muhtemelen.
+1
inheritance
(20.10.25)
geçmiş olsun.

inan bana herkesin hayatının bir döneminde benzer tecrübeleri oluyor.

2021'de covid olana kadar gerçekten çok sağlıklı biriydim. bütün check-up'larda doktorların mükemmel örnek diye gösterdiği o kişi bendim. 20 senenin üstünde spor geçmişi; ağırlık çalışma, calisthenics, yüzme, futbol, masatenisi, uzun yürüyüşler vs hayatımda hiç sigara içmedim, alkol de çok az ancak arkadaşlarla bir aradayke..

covid'i ağır geçirdim, iyileştim fakat sonrasında nabzım hep 100'ün üstündeydi. uzun mesafe yürüyüşü geçtim kısa mesafeleri bile yürümeye korkuyordum, nabzım 140-150'lere falan çıkıyordu. o kadar çok kardiyoloğa gittim ki, hepsi kalbin çok sağlam hiçbir şey yok yorumunda bulundu. tabi bu süreçte bütün sportif faaliyetlerime ara vermek durumunda kaldım. beloc verdi doktorların heps, ilk kullanışımda çok sevimsiz yan etkileri oldu ve kullanmak istemedim.

sonra bir şeyi keşfettim, yatış pozisyonlarında nabzım ayaktaki gibi anormal yükselmiyordu. bütün hareketlerimi yattığım yerde yapmaya başladım. yattığım yerde barfiks falan çekmeye başladım :) sonrasında tekrar beloc'a başladım, vücudum bu sefer ilacı daha iyi kotarmaya başladı. 1,5-2 sene bu şekilde kontrollü geçti ve sonrasında ilaçları tek tek bırakıp eski formuma döndüm.

siz de tekrar eski formunuza kavuşacaksınız. doktor %70 dese bile onun çok daha üzerine çıkabilirsiniz fizik tedavi ve kondüsyon çalışmalarıyla. -ki sporcu geçmişiniz var-

asla enseyi karartmayın. hayatta her şey olabiliyor, önemli olan başımıza gelenlerden maksimum fayda sağlayabilmek. spor yapamıyorsan oturduğun yerden daha çok kitap oku, yazılım öğren, ne bilim çalıştığın konularda kendini geliştir.

aslında en olumsuz gözüken süreçlerin bile dikkatli yönetildiğinde insanlara çok büyük faydaları olabiliyor. bunlara odaklanın.

tekrar geçmiş olsun. en kısa sürede düzeleceksiniz, sonra buraları okuyup "vay be ne günler geçirdim" diyeceksiniz :)

bak o zamanki duyurularım (o kadar karamsardım ki bir daha hiç normale dönmeyecekmişim gibi geliyordu.. )

www.eksiduyuru.com
www.eksiduyuru.com
+1
makbur
(20.10.25)
(41)

Eşimle yaşadığımız son büyük tartışmayı yorumlar mısınız? (Evli ve boşanmışlara soru)

mahmuttt
Sabah uyanıyoruz. Küçük çocuğumuzun keyfi yerinde. Hafta içi çalıştığımız için aile ortamını hafta sonları daha çok yaşıyor çocuk. Eşim (karım) genelde sabahları gergin. çocuğun saçını toplamak istiyor. (Çocuk henüz iki yaşında bu arada). Kuzu gibi gelip önüne oturmuyor tabi. Eşim de kızıyor bağırı
Sabah uyanıyoruz. Küçük çocuğumuzun keyfi yerinde. Hafta içi çalıştığımız için aile ortamını hafta sonları daha çok yaşıyor çocuk.

Eşim (karım) genelde sabahları gergin. çocuğun saçını toplamak istiyor. (Çocuk henüz iki yaşında bu arada). Kuzu gibi gelip önüne oturmuyor tabi. Eşim de kızıyor bağırıyor çocuğa zorla saçına tokat takıyor.

O esnada ben koridordayım çocuk baba diye ağlamaya gözlerinden yaşlar gelmeye başlıyor. Tabi bu yüzlerce kere tekrar eden bir sahne olduğu için, artık benim tepemin tasa atıyor.
Gidiyorum içeri ağzımdan bir küfür kaçıyor dayanamıyorum çünkü sonra çocuğu alıyorum kucağıma o odadan çıkıp koridor tarafına geçiyorum.

Eşimin özellikle son bir aydır bana karşı “yanıma hiç yakışmıyorsun, anasının oğluşu” gibi tahrikkar sözleri de var bu arada.

Bu gibi sözlerinden dolayı dün akşam çok gitmek istediği şehir dışındaki arkadaşına aile ziyaretini yapmayacağız dedim. Çünkü bana bu şekilde saygısız, terbiyesiz konuşan bir insana “hadi gidelim” dediği bir yere gitmek ona “Aferin” deyip ödül vermek gibi geliyor. Katlanamıyorum.

Bunun hazımsızlığı sabah da üzerindeydi diye düşünüyorum bu arada…

Çocukla bu olay yaşanmadan öncesi de var. Yine bu sabah Yalnız yaşayan bir haftadır görüşmediğimiz yaşlı annemle sabah bir kahvaltı yapalım mı diyorum. Çünkü dün cumartesi tüm günü kendi Çekirdek ailemizle beraber keyifli bir şekilde geçirmiştik. Ve tüm haftayı da.

O da bugün kendi ablasına gitmek istiyordu. Tamam diyorum sabah annemle kahvaltı yapalım; öğleden sonra da ablana gideriz.

Sonra dönüp bana diyor ki annen kahvaltı yapmıştır zaten. Ben de o esnada öğrenmek için annemi arıyorum. Sonra bana diyor ki bana sormadan niye arıyorsun. Sonra telefonu kapatıyorum. O esnada annem geri arıyor. Ben de emrivaki yaparak yarım saat sonra seni alacağız diyorum kahvaltı yapacağız. Bu emrivakiyi yapmamın sebebi ise şu. Annemle çekirdek ailemi bir haftada sadece yarım gün bir araya getirmek bana göre bir yaşlıyı sevindirmek iyi bir şey. Çocuk için de bu ortamı görmesi iyi birşey bana göre. Ve eşim maalesef bu konuda ikna edemediğim için buna mecbur kalıyorum.

Sonra biz çocukla beraber hazırız. Onun giyinmesini beklerken diyor ki ben gelmiyorum. Çocuğu da hiçbir yere çıkaramazsın. Sen git annenle ne yapıyorsan yap. “ Annen neden aramıza giriyor” diyor.

Fakat konik olan annem çok nezaketli gariban bir kadın. Asla eşime karşı karşı bir gün bile en ufak bir kaynanalık yaptığı olmamıştır. İşine karıştığı asla yok, aksine sürekli annelik yapıyor. Bu arada çalıştığımız için beş gün çocuğumuza da o bakıyor.

Sonra ben eşime diyorum ki giyin, hazırlan çıkacağız. Bu Sinir krizine giriyor. Sonra ben Yatak odasında kapıyı kapatıp Çocuk görmesin diye, Sert bir şekilde Uyarıyorum. Bağırmamasını hazırlanmasını söylüyorum. Ve kalkıp bana bir tokat atıyor.

Sonra ben de çok ağır ağırıma gittiği için bir tokat atarak karşılık veriyorum. “Sen bana nasıl vurabilirsin” diye.

Sonra izin verdi ben çocuğu aldım ve anneme geçtim. O esnada kendi annesini aradım. Çünkü kendisi benden önce arayıp yanlı bir şekilde olayları anlatacağına çok emindim.

Annesine bu durumları açtım, konuştum. Annem de kadınla gözlemlerini paylaştı. Dedim ki ben bu olaydan sonra o eve hiçbir şey olmamış gibi gidemem ya siz kendisini çağırın evinize, çocukla beraber gelsin konuşun.

Bu durumu kayınpederime de paylaşın. Ya da siz gelin bir hafta burada hem çocuğa bakın hem de bu konuyu konuşun. Terbiye saygı sınırlarını aşırı bir şekilde aşmış durumda çünkü dedim.

Muhtemelen kayınpeder de arka planda dinliyordu.

Sonra kayınvalidem kayınpedere olayı durumu sansürleyerek anlatır diye durumu bütün açıklığıyla mesaj olarak Kayınpedere de yazdım.

Allah rızası için şu olayı lütfen bir yorumlayın. tecrübe deneyimlerinizle bana bir yol haritası çizin lütfen.

Teşekkürler.

İhtiyaç üzerine Ekleme:

annene bağımlısın diyenler için durumu sanırım yeterince anlatamadım biraz daha detaylıca açıklayayım izninizle.

Annem hafta içi sabah çocuğu evimizde teslim alıyor ve biz evden çıkıyoruz. Bu 3-5 dakikalık bir süreç. Sonra eşim eve geliyor ve annem kendi evine geçiyor. Yani hafta içi bir arada bulunduğumuz demeyelim, birbirimizi gördüğümüz toplam süre her gün 3-5 dakika.

Buna ek kadının yanında fiziken başka kimsesi yok. Yakınında olan tek çocuğu benim.

Ben bunlardan bağımsız haftada bir veya 10 günde bir hep beraber bir araya gelelim istiyorum.

Çocuğuma da bana da bunun iyi geldiğini gözlemliyorum çünkü.

Eşime gelince ben normalde bu konuda emrivaki de yapmazdım fakat aynı gün zaten öğleden itibaren kardeşine de ziyarete gidecektik. Annem konu olunca ben gelmiyorum sen git annene vs. dedi. Önceki olaylardan dolayı da bana bir karşıt gelme durumu vardı.

Benim anneme bağımlı bir durumuma gelince.

Hergün ararım, halini hatrını sorarım. Bu bağımlılıktan öte annemin benim nezdimde bir değerinin olması ile ilgili. Çocukluğumdan beri bir anne oğuldan daha çok iyi anlaşan yetişkin arkadaşlarız da.

Ve onun şuan yanında olan tek yetişkin olduğum için bilerek bunu yapıyorum. Bir vefa borcu adına ne denirse densin. Örneğin Allah korusun vefat etse benim dışında onun kapısını tıklatıp yoklayan başka kimse yok.

Biraz daha açıklayıcı olmuştur umarım
0
mahmuttt
(19.10.25)
Kendisini yetiştirememiş sözde iki yetişkin görüyorum. Arada olan gariban cocuga acıdım.
Bu anlattıklarında da ikiniz haksızsınız. İkinizin de ciddi şekilde düşüncesini davranışını değiştirmesi gerekir ama bu saatten sonra ve fiziksel siddet olaylarından sonra bence bu iş öyle veya böyle bitecek gibi görünüyor.
+6
dedeminhirkasi
(19.10.25)
ikiniz de haksızsınız boşanın kurtulun çocuğa da yazık, ayrıca hikayenin seninle ilgili olan taraflarını yumuşatarak ballıyarak anlattığın belli, niye kadın sürekli annen aramıza giriyor muhabbeti yapıyor?
+7
nahtoderfahrung
(19.10.25)
Saygı ve tahammül kalmamış geçmiş olsun.
+2
anon1m
(19.10.25)
Çocuk varken ayrılmayı kesinlikle düşünmeyin. Son çaredir o ve o aşamaya daha çok zaman var.
Ya ikinizin de saydığı bir aile büyüğünün hakemliğine gidin. Ya da bir aile terapisti bulun. İncir çekirdeğini doldurmayacak büyüklükte devasa sorunlarınız var sizin.
Ayrılın diyenler için de bir atasözü geldi aklıma. Bekara karı boşamak kolay gelirmiş.
-10
Mirket
(19.10.25)
selamlar, yaşadığınız bu sorun için üzüldüm ama her ne olursa olsun eşinize tokat atmanız çok yanlış. bunu geçtikten sonra eşinizin geçinmeye niyeti olmadığını, sizin anneninizle kendisini yarıştırdığını düşündüm. bunu sadece sizin söylemlerinize dayanarak söylüyorum karşı taraf ne der ne anlatır bilemem. sonuçta hakim de değilim avukat da ama her ne olursa olsun üzüldüm.
+2
Fodera
(19.10.25)
öncelikle ikiniz de psikiyatriye gitmelisiniz. bunu kardeşim hastasınız vs. diye söylemiyorum, lütfen kötü algılamayın. öncelikle kendinizi ve neyi tetiklediğinizi çözmeniz lazım. bu süreçte de ilaç desteği yardımcınız olur.

anneniz, arkadaşlar şu bu çok gereksiz bir çok yük edinmişsiniz. siz birbirinizle evlisiniz. o şunu dedi bu bunu dedi, yok annemle kahvaltı falan bunlar sadece ikiniz arasındaki ilişkiyi devam ettirirken yük olan noktalar.

merak etmeyin kimseye bir şey olmaz.

ortada çocuk var iki insan olarak o çocuğun sağlıklı büyümesini sağlamanız gerekli.

tokat vs. zaten rezalet bir durumdasınız. bunu kibarca ifade etmenin yolu yok.

ilişki sürdürmek zaten aşırı zor bir durum daha da zorlaştırmayın kendinize. bi antidepresan alın.

başkalarını unutun ilişkinize bakın.

sürekli ben haklıyım o haklı, ondan bunu esirgerim düşüncelerinden sıyrılın. önemi yok.

bizim düşüncemizin de önemi yok.

sakin olun.
+5
gurur
(19.10.25)
kadin tarafi cocugu coktan silah olarak kullanmaya baslamis. cocugu alamazsin, götüremezsin, görüstüremezsin... üstelik cocugun gelisimini, özgüvenini yaralayacak cirkin laflar ediyor, bunu yapmasindaki amac da kocasini yaralamak. babasinin oglu gibi laflari cocugunu ve esini eziklemek icin sarfeden insanlar bence anne baba olmamali.
ayrica cocugun sacindan memnun degilse götürüp kestirsin sacini yani, erkek cocuguymus madem, her sabah toka takip toplamaya calismak, sonra cocugu bu sebeple aglatip huzursuzluk yaratmak nedir?

"ben kadinim, tokat atabilirim ama sen erkeksin, bana tokat atamazsin" diye bir sey yok. fiziksel temasta bulundugunuz an cinsiyetin önemi kalmiyor, her ikisi de aile ici siddet. üstelik küfür de bir siddet formu.

esine misilleme yapmak icin hödük babasina iki yasindaki cocugun odasinda sigara icirten biri bu kadin. diger yanda sizin emrivakiler, haftanin 5 günü gördügünüz annenize haftasonu bile anacim da anacim diye gitmeyi dayatmaniz, problemleri cözmek yerine ödül-ceza gibi cok primitif mekanizmalar kullanmaniz ciddi sorun. kisilik olarak gelisememis iki insan görüyorum. aranizda saygi, tahammül ve sevgi kalmamis. bu artik bir evlilik degil. ailelerin bu cirkinligin icine cekilmesi de bircok acidan sorun. evlendiyseniz ailenizin kicindan düseceksiniz ya da evlenmeyeceksiniz. haftada 6 gün anasiyla görüsen koca da sahiden cekilecek dert degil.
bazen bosanmalar evliliklerden daha cok huzur ve mutluluk getirir. siddetin oldugu bir evlilikte bir saniye bile durmazdim sahsen.

evli ve cocuk sahibi demissiniz, ben bu iki sartin 1.5'una uyuyorum (gebeyim).
+5
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(19.10.25)
Abicim, hani o bosanmalarda cok duydugumuz "Siddetli gecimsizlik" tam olarak budur.
+3
thetruenorthstrongandfree1
(19.10.25)
ikinci evliliğini yapmış er kişiyim. birlikteliğinizde çok temel sıkıntılar olduğu açık, siz de biliyorsunuz zaten belli bir durum bu. ama benim anlamadığım sıkıntı yaşayıp anne babayı aramak nedir? kusura bakmayın ama bu yetişkin ilişkisi değil, nezaketle söylemek istiyorum ama 20 yaşında köy yerinde evlenmiş insanların sahip olduğu gibi bir ilişki mevcut. burdan sağlıklı bir ömür boyu birliktelik, mental olarak sağlıklı bir çocuk çıkması gerçekten çok zor.
+10
awlmi
(19.10.25)
Ben bekarim, sizin gibi medeni cesaret gösteremedim daha,

o cesareti gösterdiginiz saf duygulara dönmeyi denemelisiniz,

kendini yipratan seyleri karsiya anlat, oda sana anlatsin ve ilk günku gibi olamayi istediginizi soyleyin,

Cocuk herseyi gorur,duyar ve sizin hayatiniz, onunda tercihlerini belirler,

eşin stresi kaldiramiyor ve cocugada bunu yansitiyor, akli selim hareket edemiyorsaniz destek almayi deneyin,
ama siz, ana-babasiniz,akli selim olmalisiniz,bencil olamassiniz artik,

Egonuzdan siyrilarak birbirinize dertlerinizi pozitif kelimeler ile anlatmayi deneyin.
0
designer
(19.10.25)
Herkes çok olumsuz şeyler yazmış. Ben de ikinizi de haksız gördüm.

Bence çocuksuz bir kafa dinlemeye ihtiyacınız var. Ayrıca oturup konuşmaya. Gerçek düzgün bir konuşmaya. Hatta ben olsam baya ciddi ve yer yer kötü xor örneklerle konuşurdum. Kavgalarda boşanma lafının geçmesini hiç doğru bulmam ama bazen en kötüsünü de görmek göstermek lazım. Atıyorum adi Özlem. Derdim ki bak Özlem önümüzde iki seçenek var ya bu şiddetli kavgaya devam edeceğiz giderek dozu artacak ve bir şekilde boşanacağız ya da toparlamak için elimizden geleni kalbimizle yapacağız. Ben sana ve çocuğumuza iyi bir eş ve baba olarak elimden geleni yapmak istiyorum. Hayatın yükünü iki kişi omuzlamak istiyorum. belki şuan boşanmak sana iyi bir seçenek gibi görünebilir ilk başta ama işler senin için benim için olacağından daha zor olacak. Bütün evin yükünü market temizlik araba mevzuları herşeyı ama herşeyı tek yapman gerekecek. Ben sadece çocuğumuzla alakalı olan konularda yardımcı olabilirim. Sevgililer gününde ya da doğumgününde romantik bir hediye isteyeceksin ama benden sonra bu sefer cocukla herseyı dengeye oturtman cok daha zor olacak. Bak beni hala seviyorsun ya da sevmiyorsun bilmiyorum. Bazen saygılı cümlelerinden artık benı sevmedıgını hatta nefret DAHİ ettıgınj dusunmeye başladım. Ama ben seni hala seviyorum. Ve ilişkimiz için çabalamak istiyorum. Her zaman ailemizin direği olarak huzurlu yuvamıza seninle ve çocuğumuzla olmak istiyorum. Ama bunun için sadece benim çaba göstermem yetmez. Öncelikle cocugu bir silah olarak kullanmayı bırakman lazım vs vs vs.

Tabi bundan önce bence tokat için öncelikle özür dile. Cidden özür dile ve birkaç gnü daha dişini sık. Alttan al. Ortalık bir durulsun. 1 hafta fln. O şekilde konuş. Şuan eşinde haklı olarak tokatın siniri olduğu için herşey birbirine girecek. Ve ben olsam cidden bu boşanma seçeneğini de önüne koyar başına gelecekleri söylerdim. Ben boşanmış kadınların da aşırı mutlu olduğunu düşünmüyorum. Kadının toplumdaki rolleri çok fazla. İşte çalışıp kariyer inşa ederken bir yandan ev işleri bir yandan çocuktan kaynaklanan iş yükü. O yüzden hayatın yüküne dair bazı şeyleri hatırlatmak iyidir.

Ve bence eşin çok yıpranmış. Hiç bir insan boşanacağım mutsuz olacağım sinir krizleri geçireceğim sinir krizleri geçirteceğim diye evlenmiyor. Herkes sevdiği ve mutlu olmak istediği için evleniyor. Eşin bir şekilde çok yıpranmış. Ev iş çocuk ev iş çocuk bitmeyen bir iş yükü döngüsü. Hayatın yükü çok fazla omuzlarına binmiş. Ve bu yük altında okdr çok ezilmiş ki neyi görse duysa laf sokuyor geçiriyor bağırıyor sinirleniyor.

Bence eşin ciddi bir konuşma süreci sonrası toparlayabilir. Belki kendisine biraz zaman ayıracak birşeyler yapmak iyi gelebilir. Kendisine zaman ayırması derken evde tek kaldığında evi düzenlemesi temizlik yapması fln değil. Direk kendisi için birşeyler yapması.

Ve de tokatın karşılıklı olması birşeyi değiştirmez. Biz türk toplumunda kadın olarak şiddetin ortasında bir cinsiyet olduğumuz için, ben olsam ben de attığım tokada bakmaz sen nasıl bana vurursun bana vurdu fln derdim. Takıldığım tek şey olabilirdi. Ne yazık ki bu kültürel birşey. Yaşarken burda yazabildiğimiz kadar medeni ve olgun olamıyoruz ne yazık ki. O yüzden ilişkini toparlamak istiyorsan sen sana düşenleri yap da, öncelikle tokadın özüründen başlayarak ve uygun bir zamanda konuşup ona da kendisinin düzeltmesi için zaman tanıyarak. Zaten düzelirse düzelecek yoksa bu şekilde gitmez. Sizin de bir yerde kafanız atıp ayrılmak istemeniz muhtemel.
-2
mobydick
(19.10.25)
"Yine bu sabah Yalnız yaşayan bir haftadır görüşmediğimiz yaşlı annemle sabah bir kahvaltı yapalım mı diyorum."

2 yaşındaki çocuğunuza haftada 5 gün bu kadının baktığını da yazmışsınız. Çok merak ediyorum çocuk yaparken böyle mi planladiniz mesela "Ee çocuğa da annem bakar bakıcı parası cepte kalır oh mis" ya da bakıcı tutmaya gücünüz yoksa o zaman neden çocuk yaptınız?

2 yaşındaki çocuğun enerjisine Eşinizin dahi yetemedigini zaten kendiniz de belirtmişsiniz. Peki yaşlı anneniz?

Anlattiklariniz 2 kişinin gecimsizliginin vs dışında çok daha temel problemler barındırıyor aslinda.

Çözüm odaklı bakarsak; eşinizle baş başa sakin kafayla her şeyi konusacaksiniz. Hatta bu görüşmeden önce bir kağıda birbiriniz hakkında hoslanmadiginiz her şeyi yazın, görüşmede de tek tek konuşun.

Bunların hepsini de çocuk için yapacaksanız. Yapamiyorsaniz bir an önce boşanın ki çocuğun da hayatı bir düzene girsin.

Umarım çocuğunuz için her şeyin en iyisi olur.
+2
makbur
(19.10.25)
birkaç haftadır neredeyse her haftasonu benzer duyurular ekliyorsunuz, çoğunda da amacınız size "haklı" olduğunuzun söylenmesi gibi geliyor. bunu duymak için de (@nahtoderfahrung +1) anlatımlarınız fazlaca yanlı geliyor. kendinizi pirüpak göstermeye çalışıyorsunuz.

eğer yanılıyorsam da ciddi bir iletişim probleminiz var demektir ki eşinize ve hatta eşinizin ailesine bir türlü bu iyi niyetinizi anlatamıyorsunuz. zira eşinizle yaşadığınız olayı sıcağı sıcağına kaynana ve kaynataya ayrı ayrı aktarmak istemeniz bence aşırı. onların yerinde olsam sabah sabah damat niye beni arıyor, mesaj atıyor der keyfimi kaçırdığı için de sinirlenirdim.

bir de çocuğun her şeyi reddedip, bağırması ve o durumda işine gelen ebeveyn hangisiyse ona yönelmek istemesi bence doğal. sizin buna gösterdiğiniz tepki ise abartı (hatta anlamsız gibi geliyor). zaten bu davranışınız da gününüzün geri kalanını şekillendirmiş.
+4
tnz
(19.10.25)
Uzun uzun yazamayacağım ama ikinizde haksızsınız+1 aranızı düzeltmenin yokuna bakın yoksa işin sonu avukat
İki tarafında fiziksel şiddeti doğru değil sırf bu bile yardımla çözülmesi gereken bir durum
0
basond
(19.10.25)
Çocuk iyi evliliği bozar, kötü evliliği boşar. Bunu bilerek anlaşmanın yolunu bulun. Yoksa çok da uzatmayın. Sonu boşanma olacaksa, ucunda bunu görüyorsan, ya şimdi ya 15 sene sonra.
+1
gabe h coud
(19.10.25)
İkiniz de haksızsınız, +1.

Karşı tarafın iyi kötü neyi yanlış yaptığını görüyorsunuz ama öz eleştiri için; "bir haftadır görüşmediğimiz yaşlı annemle sabah bir kahvaltı yapalım mı" sorusuna eşiniz "annen kahvaltı yapmıştır zaten" diyor, kibarca hayır diyor. Ve siz bu cevabı kabul etmek istemiyorsunuz. Üzerine anneniz zaten haftada 5 gün çocuklarınıza bakıyor. Ortada gerçekten karşı tarafı bayan ve sizin farketmediğiniz bir durum var.

"Eşimin özellikle son bir aydır bana karşı “yanıma hiç yakışmıyorsun, anasının oğluşu” gibi tahrikkar sözleri de var." Bu başlı başına başka bir duyuru konusu. Buna verdiğiniz misilleme ayrıca yanlış. Haklıyken haksız duruma düşüyorsunuz.

"Sonra ben eşime diyorum ki giyin, hazırlan çıkacağız. Bu Sinir krizine giriyor. Sonra ben Yatak odasında kapıyı kapatıp Çocuk görmesin diye, Sert bir şekilde Uyarıyorum. Bağırmamasını hazırlanmasını söylüyorum. Ve kalkıp bana bir tokat atıyor."
İlk olarak sinir krizine giren birinin üzerine gitmek çok yardımcı olmaz. İkinci olarak siz kimsiniz de kime nereye gitmesini ne yapmasını emrediyorsunuz. Çok istiyorsanız en başından tamam ben annemle kahvaltı yapmak istiyorum çocuk kimde kalsın diyin, planınızı yapın.

İki tarafın da sıkıntıları var ama amacınız çözüm bulmak, sorun çözmek değil.

my 2 cents:
-İki tarafta aklında olanları içinde biriktirmeden, sakin sakin paylaşmalı.
-Her konuda anlaşmak ve orta yolu bulmak zorunda değilsiniz. İnsanların sizin annenizle iletişiminizi kısıtlayamacağı gibi, kendi hayatına eşinin ailesini, eşi her istediğinde sokmama, görmeme, kahvaltı yapmak istememe hakkı olduğuna da inanıyourm.
-“yanıma hiç yakışmıyorsun" laf değil, altında yatan ne ise konuşmak lazım.
- tokat kısmına hiç girmiyorum, oturun siz kendi adınıza samimi olarak özür dileyin.
+2
archmage mahmut
(19.10.25)
evli değilim ama
hem haftada 5 gün annem bebeme baksın ---hal böyleyken nasıl kadınla haftaboyu görüşmemiş oluyorsunuz hiç anlamadım? ışınlayarak mı gönderiyorsunuz çocuğu?--
hem de h.sonu annemle birlikte kahvaltı yapalım, diye bir dünya yok...koca olarak bu beklentiniz aşırı saçma.

o dünyanın olması için mesela oldukça ataerkil yetişmiş bir aileden bir eşiniz olması (yani cidden "kız almış" olmanız) lazımdı. mesela benim dışardan gayet modern, çalışan kadın vs olan kardeşim esasen böyledir, "gelin ettik" gitti babasının evine sadece senede 2 kere yarım saat geliyor. ailem fazlaca ataerkil o yüzden kimse için tuhaf değil durumlar -ben hariç, benim kafam ayrı çünkü. neyse, gidip böyle birini "alaydınız" madem böyle bir evlilik istiyorduysanız...

ya da mesela annenizle eşiniz kanka gibi filan olmalı onu sizin "gariban" anneniz olarak değil kendi kankası olarak görmeli.

her türlü, bunu sorun etmeden yapacak (şehirli, modern, çalışan vs.) kadın sayısı oldukça azdır. cidden etrafımda 1 elin parmağını geçmez yani.

5 gün k.valiyeye çocuk bırakmış gelin bir de h.sonu onunla kahvaltı yapacak...bunu "olağan" görüyorsanız o da "anasının oğluşu" der size..işler çirkinleşir. bunu nasıl normal görüyorsunuz? siz hangi gezegende yaşıyorsunuz? kaynana yahu sonuçta, isterse melek olsun. hayret bişeysiniz.

ha eşiniz de çok normal bir insan olsa, zaten annen 5 gün bakıyor, biz birlikte azıcık zamana sahibiz, gel şöyle bir program yapalım der normal makul konuşulurdu. o sizin aileyle kendi ailesini yarıştırıyor, çocuğu götüremezsin diye pazarlıklar filan ,korkunç. burada da onun tuhaf kafasını görüyoruz bence.

eşiniz işine kafası rahat devam etmek, bakıcı parası vermemek, istediği gibi çocuğu geç almak filan türü konforlar için k.valideye çocuk baktırıyor evet, (e aynı rahatlıklar sizin için de var ama sizin anneniz, onun değil, ona minnet borcu çıkıyor, gıcık bir durum...). yüksek ihtimalle siz 2niz anneniz olmasa zaten çocuk filan da büyütemezsiniz de ortalama Türk gibi siz de ailelere güvenip yapmışsınız işte. sonra neden 20 yaşında evlenen köylü gibi aileler herşeyin içinde deniyor, kuzum aileler olmasa hayatta kalamıyorlar çünkü, ondan olabilir mi?

neyse, eş bu duruma karşı zaten öfkeli (kendi çocuğunu kendisi büyütemiyor) olduğu için pasif agresif şeyler yapıyor. bu model türk kadını genellikle olmasını istediği ama olduramadığı şeylere karşı böyledir. intibam bu yönde... çünkü olmasını istediği o şeylere layıktır aslında.

misal sizin mesleğiniz değil de x meslek birini istemiştir, k.valideye baktırmak değil yabancı dadı isterdi, ama oluyor mu bunlar. olmuyor. e öyle bir imkan yok.
enteresan şekilde yine aynı türk kadını bu imkanları sunmasını da eşten beklediğine göre (çünkü neden evlendik o zaman?) öfkeleneceği kişi sizsiniz...."yanına yakışmıyor"sunuz. (ya da kendi fikrince layığını bulamadığı için aslında kendinedir öfkesi artık bu kadarı psikiyatrist işi benim işim değil)

kısacası ne o sizin beklentilerinizi karşılıyor ne de siz onun beklentilerini karşılıyorsunuz...böyle anladım.

boşanınca aşırı iyi bir nafaka ev araba herşeyi vermeyecekseniz öfkelenir öfkelenir geçer, şu anda boşanmaz. tümden deli değilse, onu tek bir konudan bilemedim açıkçası.
kadının şimdi yükü 80se boşansa 180 olacak çünkü. küçük çocukla boşanmak kolay değil. çocuk tamamen kadına kalıyor. kadın daha toka takarken deliriyorsa yemez yani boşanmak. çocuk büyüdükten sonra bu durum değişir.

ha 1-kadının aileden filan durumu iyiyse 2-cinsel hayatınız kötüyse 3-size olan öfkesinin arkasında başka birisinin ilgisi de varsa, o zaman o boşar zaten.

sevgi nerede burada...
valla bilemedim. ortada seven biri var gibi geçmedi konu. birbirine tokat atabiliyorsan sevmiyorsundur , bencesi böyle.
+2
subcomponent
(19.10.25)
boşan diyenlere bakma sen kardeşim.
sorumluluk sahibi, çözüm arayan bir baba için çıkış yolu her zaman vardır.

Annenle olan bağını korumak istiyorsan, bunu eşinle çatışmadan değil, uzlaşarak yapmanın yollarını ara
-2
jamswety
(19.10.25)
Resmen sen haklısın diyelim diye acayip taraflı şekilde anlatmışsın ama evli bir birey olarak haksızlığın buram buram kokuyor.

Karının tek hatası çocuğa bağırmak ve sert davranmak. Bu büyük bir hata. Geri kalan her şeyde sen haksızsın. Böyle bir kocam olsa zevkle boşardım. Öyle bir boşardım ki boşadığım için aklıma geldikçe sevinç duyardım.

“Yaşlı zavallı anneciğin” ile zaten haftanın 5 günü görüşüyorsunuz sanki aylarca görüşmemiş gibi bir haftasonucuk kahvaltıcık diye küçültmeye gerek yok. O kadar yaşlıysa çocuk baktırmayın zaten orda çelişki var.
Tüm hafta içi çalışıp yorgun argın bir tek haftasonunu bekliyorsun ve o da ne? Haftasonu yine KAYNANA. Oldu mu yani kim kabul eder bunu? Bir de emrivaki yapmaklar geleceksin diye bağırıp çağırmalar.

Üf yazamayacağım daha fazla sinirlerim bozuldu. Evli çocuklu bir insan olarak bunları okuyunca cinnet geliyor bana. Gidip kocamı öpüp şükür edeceğim. millette ne adamlar var ya.
+2
Gradient_tabanlı_mor
(19.10.25)
haklı olduğun taraflar çok ama taraflı anlatıyorsan bilemiyorum. tokat işi çok yanlış. uç bir nokta. çocuğu bir yetişkine bırakıp 1-2 saat baş başa konuşmayı deneyin. iki tarafın da adım attığı bir konuşma olursa sürüyor öbür türlüsü zaten mahkeme.
0
summerjam0306
(19.10.25)
kanka boşa gitsin. sana tokat atma gibi bir şeye cürret ediyorsa ahlaksızın önde gidenidir. yanıma yakışmıyorsun falan ne demek. ben olsam dünyanın kaç bucak olduğunu çok fena gösterirdim ona. erkek ol ve boşa. hiç ılımlı olayım anlayış göstereyim deme. bu tipler öyle şeyleri prenseslik olarak adlandırır. acıma.
-1
archmeister8
(19.10.25)
Çocuğunuz çok muhtemelen normalde annesinin sözünü dinleyecekken, sizin vereceğiniz tepkiyi bildiği için huysuzluğu artmış.

Kadın gayet kibarca kahvaltıyı annenizle yapmak istememiş, üstelik başka arkadaşlarıyla olan planı “cezalandırmak için” iptal etmenize rağmen kibar davranmış yine, siz emrivaki yapmışsınız. Üstüne de odaya çekip “had bildirmişsiniz”, üstüne de kadını kendi anasına babasına şikayet etmişsiniz hem de annenizle bir olup.
Ya allah eşinize sabır versin. Bir kadını ne kadar bunaltabilirseniz o kadar bunaltmışsınız. Şiddet kötü bir tepki ikiniz için de, hele de evde çocuk varken haklı görmüyorum ama bir kediyi bile bu kadar köşeye sıkıştırırsanız, tırmalar.
+6
physcos physcos
(19.10.25)
Bitmiş okeye dönüyorsunuz. Boşa zaman kaybetmeden boşanın. Ben böyle evliliklerin devam etmesini ve devam etmesini tavsiye edenleri anlamıyorum. Mesela siz bu saatten sonra nasıl seks yapabileceksiniz ki?
Sizinki evlilik değil ev arkadaşlığı olacak.
İşte birbirinizi tam anlamıyla tanımadan 5 yıl evli kalmadan çocuk yapmamak bu yüzden önemli.
+1
dawsonscreek
(19.10.25)
ikiniz de anormalsiniz. sakın boşanmayın, başka insanlarla evlenip onların da başını yakmayın
0
benarrivo
(19.10.25)
karın haklı.

annenle her hafta sonu görüşmek zorunda mı? zaten annen haftanın beş günü evinizde görünüşe göre. zorla kahvaltı yaptırtmaya çalışıyorsun, kadın istemiyorken. sonra tartışıyorsunuz ve anne babasına ispiyonluyorsun. pardon sen nasıl bir yetişkinsin? onun kendi annesiyle dertleşmesi ile senin aileleri karıştırman ve onu anne babasına şikayet edip durman aynı şey mi? kadından fiziksel olarak da uzaklaşmışsın ki çoğu aldatmalar ve boşanmaların kaynağı yatak odası. tabii senin duygularını da anlıyorum bu noktada ama yanlış bir davranış. bunun dışında söz verdiğin geziyi sırf ceza olması için iptal ediyorsun, halbuki belki gitseniz eşin sana minnet duyacak ve aranızdaki buzlar eriyecek.

kadın yorgunluğunu ve bıkkınlığını çocuğuna yansıtıyor olabilir ama ne korkunç bir anne!!!! demeden önce kanını canını çocuğu için verebileceğini düşünüyorum ben, burada eşinin yanlışı aranızdaki olumsuzlukları çocuğa yansıtmak.

haksızsın.

edit: sondan başlayarak yorumları okumaya başladım, physcos physcos +1 çocuğun annesinin sözünü dinlememesi de babasının nasıl davranacağını bilmesi. üstelik gidip kadına küfrediyorsun yok yere.

edit2: hızımı alamadım, Gradient_tabanlı_mor +1
+3
deartheodosia
(19.10.25)
düzenleyemedim, eşinin “yanıma yakışmıyorsun” demesi de muhtemelen onu yatak odasında reddedip durmandan kaynaklı bir yorum.
+1
deartheodosia
(19.10.25)
Eşin senin her hareketini abartmış. Sen anne sevgisini biraz abartmışsın çünkü eşin sen değil, ona göre bu hafta nasıl geçti bilmiyoruz, sen de bilmiyorsun, belki farklı şekilde rahatlamaya ihtiyacı var. Evli çiftlerin her hafta sonu anne baba ziyaretine gitmesi bana çocukluktan çıkılamadığını düşündürüyor.

Burada sorun senin eşini görmüyor, ihtiyaçlarını (özellikle duygusal ihtiyaçlarını) fark etmiyor olman, ben öyle anladım. Çünkü bir kadın çocuğuna bu kadar basit bir şeyden öfkelenmez. Belli ki deli gibi dolu, ağzından burnundan taşıyor.

Her hafta sonu anneni görmeyin. Onun annesini de görmeyin. Yaşlı sevindirmek tamam ama önce siz önemlisiniz. Eşin bunalmışsa önce onu ferahlatmak zorundasın, annen ikinci planda artık bu hayatta. Çünkü sen bir kadınla evlisin. Anneni yok say demiyorum, annenle bu kadar sık görüşme, hele ki eşin iyi değilse eşini rahatlatmadan hiç görüşme.

Bir ailenin annesi mutluysa o aile her türlü mutlu olur. Bu anne senin annen değil eşin. Bir kadını mutlu edecek tek kişi ise eşidir arkadaşım, başka kimse değildir.
0
muhayyer divan
(20.10.25)
öncelikle boşanmayın bence. en en son çözüm bu olmalı.

biri demiş eşin çok yıpranmış çocuktan çıkarıyor diye yüzde yüz katılıyorum bu yoruma. siz el bebek gül bebek büyütülmüş olabilirsiniz gariban ananız tarafından ama çağ değişti şartlar değişti bi kez olsun karınıza sordunuz mu neyin var seni bu hale getiren nedir diye?

haftada beş gün anneniz bakmıyor mu çocuğunuza? bir de haftasonu neden annenizle vakit geçirme ihtiyacı duyuyorsunuz? benim kocam peş peşe iki gün kendi annesi babasıyla vakit geçirince üçüncü gün fazla geliyor istemiyor kaçıyor normal değil sizin anne bağımlılığınız.

biri daha demiş sizden yüz buluyor, çocuk annesini dinlemiyor. ikilik yaratmayın çocuğun hayatında. böyle böyle anne kötü oluyor.

eşinizle ciddi konuşun belli ki bir sorunu var. evden bunalmış olabilir işten bunalmış olabilir. hiçbir şey yapmamaktan bunalmış olabilir. mutlu bir kadın ne bunları size yaşatır ne de çocuğunuza. kendi ister annenizle hep buluşmak.
0
Hallegadola
(20.10.25)
Boşanmak çözüm değil ben boşandım bu anne düşkünlüğünü çözemedim. Evliyken annesinden çıkmazdı şimdi de velayeti bende olan çocuk her dakika annesinde olsun istiyor eski eşim. Çocuğun okulu ödevi hak getire, kafaların değişmesi lazım. Haftanın altı gününü bir çocuğun babaanne ile geçirmesi normal değil. Çalışan anne çocuğu ile sadece haftasonu etkinlik planlayabiliyor onu da kayınvalide ile neden geçirsin?

Aranızda saygı kalmamış tokat, kötü söz vs. çok çirkin ama çözüm eşinizin kök ailesi olmamalı. Aile olan siz eşiniz ve çocuğunuz sorunun çözüleceği yer de sizin eviniz. Aranızda uzun uzun konuşun ve kesinlikle destek alın derim.
+1
cilekli pasta
(20.10.25)
annene bağımlısın diyenler için durumu sanırım yeterince anlatamadım biraz daha detaylıca açıklayayım izninizle.

Annem hafta içi sabah çocuğu evimizde teslim alıyor ve biz evden çıkıyoruz. Bu 3-5 dakikalık bir süreç. Sonra eşim eve geliyor ve annem kendi evine geçiyor. Yani hafta içi bir arada bulunduğumuz demeyelim, birbirimizi gördüğümüz toplam süre her gün 3-5 dakika.

Buna ek kadının yanında fiziken başka kimsesi yok. Yakınında olan tek çocuğu benim.

Ben bunlardan bağımsız haftada bir veya 10 günde bir hep beraber bir araya gelelim istiyorum.

Çocuğuma da bana da bunun iyi geldiğini gözlemliyorum çünkü.

Eşime gelince ben normalde bu konuda emrivaki de yapmazdım fakat aynı gün zaten öğleden itibaren kardeşine de ziyarete gidecektik. Annem konu olunca ben gelmiyorum sen git annene vs. dedi. Önceki olaylardan dolayı da bana bir karşıt gelme durumu vardı.

Benim anneme bağımlı bir durumuma gelince.

Hergün ararım, halini hatrını sorarım. Bu bağımlılıktan öte annemin benim nezdimde bir değerinin olması ile ilgili. Çocukluğumdan beri bir anne oğuldan daha çok iyi anlaşan yetişkin arkadaşlarız da.

Ve onun şuan yanında olan tek yetişkin olduğum için bilerek bunu yapıyorum. Bir vefa borcu adına ne denirse densin. Örneğin Allah korusun vefat etse benim dışında onun kapısını tıklatıp yoklayan başka kimse yok.

Biraz daha açıklayıcı olmuştur umarım
-6
🌸mahmuttt
(20.10.25)
Alışkın olduğum bir sahne gözümün önüne geldi.

Bana göre sen haklısın ama senin de bazı olumsuz davranışların var belli ki.

"yanıma yakışmıyorsun" lafı çok kritik, boşa söylenmez. Barışsanız bile buranın üzerine git.
Böyle bir kadına karşı yapılacak şeyler çok sınırlı. Ailelere haber salmakta da iyi yapmışsın, neyin ne olduğunu bilsinler, herkes kendine çeki düzen versin. Arada çocuk olduğu için alttan alan kişi sen olman lazım. Biliyorum içinden gelmeyecek ama yalandan da olsa git özür dile, çiçek al, hediye al. hevesle story atacağı mekanlara götür.

2-3 gün geçtikten sonra psikoloğa gidelim iyi gelir de (ilk başta genelde ret ediyorlar uzatma, ara ara lafı geçirerek ikna etmeye çalış).

ilişki sıklığını arttırın bunun çok faydası oluyor.
0
duyuruuser
(20.10.25)
geçmiş olsun.

anlattığınız ortamda en olgun kişinin 2 yaşındaki çocuk olması çok acı.

sizin iki eş arasında olan rekabet ve üstünlük kurma hevesini kırmanız lazım.
+2
galahad reloaded
(20.10.25)
Bir eşiktesiniz, sevginin vb durumların bittiği, olgunluğun ve birbirinizin kararlarına saygı duyma evresinin başlayacağı, aynı zamanda çocuğun durumunu da dikkate alarak normal insanlar gibi yaşayacağınız bir geçiş bu.
Bu durum biraz sürebilir, neredeyse her evlilikte oluyor, bir tarafın sakin kalarak kendini geri çekmesi lazım.
Zor bir durum değerlendirmek tabi size kalmış ancak bu eşiği aşsanız bile ben bu evliliği çok sürdürülebilir bulmuyorum mutluluk açısından, mutlu olduğunuzu düşünmüyorum.

İkinizin de haklı ya da haksız olduğunuzu da düşünmüyorum, sadece bir uyumsuzluk gözlemliyorum. bu tür durumlar bir kök sebebin tetikleyicisi, dediğim gibi bekleyerek ve olgunlaşarak, ya da bir bilene giderek bu sorunları çözebilirsiniz. Ama ne olur çocuğu bunlarla etkilemeyin.
0
va
(20.10.25)
Eşinizin çocuğa zorla toka takmasına sinir oldum çocuk ne istiyorsa onu yapmak çok zor değil herhalde. Tokası olsa ne olur olmasa ne olur.

Haftanın beş günü gördüğü kaynanasını herrr hafta sonu da kadın görmek istemiyor bundan daha doğal ne olabilir? Siz gidin görün, kadını niye peşinizden sürüklüyorsunuz?

Arayıp velisine şikayet ettiğiniz yeri okurken patladım kusura bakmayın :d evlisiniz ve çocuğunuz var ya aileleriniz niye bu kadar her şeyin içinde? Bir yuva kurduğunuzun farkında değilsiniz, üzücü.
+3
sadakatsiz
(20.10.25)
reyiz halen daha anne bağımlılığını göremiyorsun bir de anlayış bekliyorsun.
0
Hallegadola
(20.10.25)
Acilen boşan.

çocuğu yapmış nafakayı garanti altına almış kadın sendorumu yaşatıyor sana.

''yanıma yakışmıyorsun'' kasıtlı bilerek düşünerek söylenmiş bir söz.
0
xu
(20.10.25)
yanıma yakışmıyorsun lafı neyin lafıymış onu bir aç.
seni mi beğenmiyor artık.
çok mu güzel kadın.
işin sonu aldatmaya varmasın sonra?
eğer böyle bir durum yoksa boşanma.
oturup güzelce konuşun. kadın biraz sıkıntılı sen daha mantıklısın.
en azından bu aralar biraz daha idare et.
sen bayağı darlanmışsın.
0
OgutucuRecep
(20.10.25)
ben ailelerin araya sokulmasini anlattiginiz sekilde yanlis buluyorum, kendi iliskimde kesinlikle yapmayacagim bir sey. bence evlilik iki kisi arasindadir. ama elbette tercih ve yetistirilme meselesi. siz nasil uygun goruyorsaniz.
cocugunuzu neden krese vermeyi, belki en azindan haftada bir kac gun dusunmuyorsunuz? 2-3 yasindan itibaren cocuklarin yasitlari ile oyun oynamaya ve ebeveynlerine ihtiyaclari var aslinda daha cok, anneanne/babaanne'den ziyade. ben bunun ayrica evliliginizi de degistirecegini dusunuyorum, zira eslerin de birlikte kaliteli zaman gecirmeye ihtiyaci var, simdi sanki anlattiklarinizdan daha cok ailelerle birlikte toplu bir evlilik gibi geldi kulaga. zira mesela cocugunuz haftada 2-3 gun krese gitse, haftada bir aksam annenizden cocuga bakmasini isteyip esinizle birlikte sinemaya gidebilirsiniz belki, bir yemege cikarsiniz? bu hali ile, evden ise isten eve, e anne zaten her gun cocuga bakiyor, bir de bir aksam da baksin istenmez. ben anlattiginiz yasamda bogulurdum diye dusunuyorum.
ayrica unutmayin, bu kadinla evlenmenizin bir nedeni var. bir noktada begenmissiniz, o donemde yaptiginiz her ne idiyse o donemde keyif almissiniz, onlari hatirlamaniz onemli, her ikinizin de. birbirinizi sevdiginiz donemi, birbirinizde ve birlikte sevdiginiz seyleri hatirlamak onemli. bu anlattiginiz programda bunlari unutup kaybolmak cok normal.
ancak elbette, dedigim gibi hem herkesin hayati, aliskanliklari bambaska hem de disardan konusmak daha kolay.
0
kassiopeia
(20.10.25)
Oncelikle cocugun yaninda esine kufur etmen muthis yanlis. Bu gibi hareketleri yapiyorsan esinin psikolojik durumunu sen bozmus olabilirsin.

Bunun disinda anlattiklarinda haksiz oldugun bir konu gormedim. Anlattigin davranislari hic uygun degil. Ailesine durumu anlatmakla iyi yapmissin. Esine saygisizlik yapan kadinla aile olmaz. Ayrica buradan tavsiye almani onermem, anne bagimliligiyla konunun alakasi bile yok.

Cocugu boyle bir ortama daha fazla maruz birakmadan bir sekilde cozersiniz umarim. Tam psikolojisinin oturacagi yaslar ve hep sandigindan fazla seyi gorur, hisseder ve anlarlar.
0
osssy
(20.10.25)
neredeyse aynı şeyleri yaşadığım için sizi çok iyi anlıyorum. anne bağımlılığı vesaire kimseyi dinlemeyin. eşiniz yokken anneniz vardı. anneye gidilecek. anneye gidilmiyorsa kimseye gidilmeyecek. bu kadar basit.

ancak ne olursa olsun sizi tek taraflı okuduk, sizin de kabahatleriniz olmuştur. karşılıklı tokatlar falan ne oluyoruz? iki tarafın da kabahati olmadan işler bu raddeye gelmez. bu noktada suç ile kabahati ayırmak lazım. suçunuz yoktur ancak mesele buraya gelmeden bazı şeylerin önlemini almanız gerekiyordu. örnek vereyim. ben boşanmış biriyim. boşanma sebebim eşimi gereğinden fazla serbest bırakmak. çocuktan sonra işini bıraktı, bir süre çocuğa baktı ancak çocuk okula başlayınca sürekli gezmeye başladı. okul tatillerinde de sürekli memleketine ailesinin yanına gitti çocukla. halbuki şimdi anlıyorum, bağırıp çağırıp evde oturtacakmışım. karşı tarafa müsamaha göstermeyi, bazen iyilik ya da saygı zannediyoruz ancak karşı tarafı kendi hatalarından da korumamız gerekiyor. gerektiğinde sesinizi yükselterek.

bu anlattıklarınız çerçevesinde sizin tek hatanız, şiddete şiddetle karşılık vermek olmuş. yanlış. yanlışa yanlışla cevap verilmez ve ne olursa olsun siz erkeksiniz, onun tokadı ile sizin tokadınız bir olmaz.
-4
co2s2
(20.10.25)
Eşin hafta içi çalışıyormuş, o halde hafta sonunda aile ile ecirmek istemeyebilir. Sizin zorlamanın saçma. Sizinle kahvaltı yapmak isteyebilir ama her hafta zorlaman saçma. Ayda bir normal. Ve bunu eşinle paylaşırsan kabul edecektir,kabul etmiyorsa o zaman haksız duruma geçer. Ayda bir de onun ailesine gidersiniz.
Bu arada sen anneni daha sil görmek istiyorsan kimse sana karışamaz. Git görüş ancak bebeğini götürme. Çünkü kadın zaten 5 gün yorulmuştur. Extra zorluk çıkarıyorsun..bal olsa yenmez her gün.

Eşine neden sürekli had bildirme derdindesin? İletişim kuramıyorum bu da ilk hatalının sen oluğunu gösteriyor. Saçını acımıyorsa al coxugu kalır,annesi yakala akala diyip oyuna cevir,coxugu yatakta ye,üzerine esini de at,onu da ..o anı geçir. Ama sen ne yapıyorsun küfür ediyorsun. Bence olayları idare etme sürecinde sorunlu birisin.
Kusura bakma ama eşinin haksız olduğu her noktanın öncesinde senin haklı davranışın olduğu için havanın büyüğü sende
0
hacirotti
(06.11.25)
(23)

Erkek arkadaşımdan sıkılmaya başladım

ekşi duyuru sever
Önceden görmek için can atıyordum ama şimdi her hareketi batmaya başladı. Konuşacak konumuz, ortak noktamız yok gibi gelmeye başladı.Toplu ortamlarda düğünlerde, arkadaşların yanında bazen saçma sapan davranıyor. Bir de mesela çantasından olips çıkardı bana uzatmadan geri kaldırıyor. Ben deyince par
Önceden görmek için can atıyordum ama şimdi her hareketi batmaya başladı. Konuşacak konumuz, ortak noktamız yok gibi gelmeye başladı.

Toplu ortamlarda düğünlerde, arkadaşların yanında bazen saçma sapan davranıyor. Bir de mesela çantasından olips çıkardı bana uzatmadan geri kaldırıyor. Ben deyince pardon deyip veriyor.
Doğum günümde hediye almış. "Pasta ne zaman yeriz" diye soruyorum yani pasta beklentimi biliyor. Normalde de dışarda, evde hep pasta falan yeriz. Sonra saatlerce oturup en son işi çıkınca pasta almadan gidiyor.
Bunu konuştuk sonraki gün çok pişman olup çiçek, pasta aldı. Normalde çiçek de almaz.

Bunlar bariz olan örneklerdi. Normalde akış içinde de saçma şeyler yaşıyorum.
Sıkılınca bırakmak gibi huyum yok. Görünce mutlu oluyorum ama hareketleri batmaya başladı.
Sizin yorumlarınızı merak ediyorum.
-17
ekşi duyuru sever
(19.10.25)
Aslında sana çok da uygun olmayan birini başka sebeplerden tolere etmişsin, bu duygularını tatmin ettiğin için artık sana uygun olmayan kısımları batıyor

En güzeli sana artık eski duygularımı hissetmiyorum deyip ilişkiyi temizce bitirmek, çocuğa da kafa karışıklığı olmasın, kendinde bir hata bulmaya kafa takmasın çünkü ortada bir hata yok, onun karakteri ve hayat pratiği böyle

Bir dahakine hem gönlünü titreten hem de sonrasında soğumamak için kendine daha uygun, iletişim becerileri, sosyal becerileri sana daha uygun biriyle beraber olursun, bu sana hayatına insan seçme ve bazı şeyleri görmezden gelmeme konusunda bir deneyim oldu
+5
grimavi
(19.10.25)
Konuşacak bir şey yoksa ayrıl
+2
arbre
(19.10.25)
Olips vermedi diye ayrılmak hiç mantıklı değil.
Buraya bile yazarken çok da ayakları yere basan bir gerekçe gösteremiyorsun.
Hala görünce mutlu olduğun insanı öyle kolay söküp atamazsın hayatından.
Ayrılsan daha iyisini mi bulacaksın, boşluğa mı düşeceksin. Öncelikle bunu düşün.
Sonra senin için sorun olan şeyleri maddeler halinde yaz. Her birinin önemini tart. Sonra al elemanı karşına, konuşun.
Çözersiniz sorunu bence.
+3
Mirket
(19.10.25)
beraberken keyif almıyorsan, ne bileyim cidden ortak nokta yoksa sıkıcı olur. bir de ben pasta isterim muhabbeti her ne kadar bana enteresan gelse de, belki de cidden önemsemiyor seni. önemsenmemek üzücü tabi.

kedi +1

pastayla çiçeği biz alalım barışın olmaz mı?
+3
Fodera
(19.10.25)
ilgisi baskasindadir.
-1
gule gule
(19.10.25)
@mirket
Mesele olips vermedi değil. Böyle ufak düşüncesizlikler. Mesela kapı tutma gibi şeyleri de sonradan yapmaya başladı.
Bir önceki duyurumdaki yazdıklarıma da bakarsan fikir olur.
@fodera, ilişkimiz 1 sene olacak ilk kez doğum günümü kutladı. İlk olunca önemsedim.
0
🌸ekşi duyuru sever
(19.10.25)
önemsenmemek cidden üzücü. umarım öyle değildir.

öte yandan genç bir kardeşimiz olduğunu düşünüyorum. tahminim 21 22 yaşında olduğun, haklı mıyım?


ha bir de şimdi kızgınsın, sinirden tam böyle geniş geniş yazamıyorsun. duyurunu okuyunca çoğumuzun kafasında piremses kız imajı oluştu. bence biraz sakinleş sakin sakin genişçe yaz, konuşalım.
+1
Fodera
(19.10.25)
Yaptıkları şeyler anlattığın kadarıyla seni önemsemediğini gösteriyor. Bana kalırsa sen ilişki yaşamıyorsun bir arkadaşınla buluşuyor, görüşüyor gibisin. Karşına alıp oturup konuştuysanız ve hala aynı düşüncesizlikleri yapmaya devam ediyorsa yol yakınken kendini de onu da yıpratmadan aranızdaki "ilişkiye" son vermelisin.
+2
mermaidd
(19.10.25)
başlık, "sevgilimden sıkıldım" olunca akla direkt şımarık kız tahayyülü geliyor. okuyunca anlıyorsun, sıkılmak değil mesele.
+4
i'm gonna start a revolution from my bed
(19.10.25)
Sevmiyorsun bence. İnsan sevince gözüne gelmiyor böyle şeyler.
Sevmek zorunda da değilsin sevgin bitmiş olabilir. ayrıl gitsin.
-2
Gradient_tabanlı_mor
(19.10.25)
Şeker vermedi kapı tutma gibi gerekçeler biraz bahane olmuş. Sıkıldıysan ayrıl kendine bahane arıyorsun gibi geldi
0
kondansator
(19.10.25)
ayrıl usta vakit harcamayın
-1
nahtoderfahrung
(19.10.25)
Ayril coco
0
lapaz
(19.10.25)
okurken bile ruhum daraldı. bence hiçbir insan , çantasından çıkardığı olips'i ne yapacak diye gözetlendiği, "pasta istedim alacak mı dur bakayım hmmmf" diye kastırıldığı , böyle 12 yaş problemleri ile ilişkinin sorgulandığı gergin bir ortamı hak etmiyor. sal adamı gitsin.
+5
loch ness
(19.10.25)
Olips uzatılması "ağzın kokuyor" olarak yorumlanabilir. Bu yüzden istemeyene olips uzatılmaz. Pasta alınmaması öküzlük ama işi çıkması ve sonradan pasta alması mazur görülebilir. Bir noktadan sonra her hareketinin batması doğal, beklenilebilir, normal karşılanması gereken bir olay. Diğer "saçma" davranışların ne olduğuna bakılmalı.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(19.10.25)
ayrılın kurtulun. daha iyileşmeyecek.
0
gurur
(19.10.25)
Olips fln hikayede, doğumgününde pasta almayıp sonradan alması. Bilemedim.

Batan başka şeyler de var demişsin. Daha iyisini bulabileceksen ayrıl. Görünce mutlu olman da güvenli alanın olması ve alışkanlık.
+1
mobydick
(19.10.25)
@mobydick
Hatta 4-5 saat beraber oturduk. Ne zaman mum üfleyeceğim dedim. Pasta alıcam dedi.
Ayrılmadan önce midesi ağrımaya başladı. Giderken de buna alındığımı söyledim. "Midem daha iyiken haftaya falan alırız" dedi. Sonra eve geçerken baya surat falan astım. Hiç beklediğim gibi bir doğum günü olmadı. Biraz travmatik oldu benim için.
Ben de gittikten sonra telefonda baya moralim bozuk konuştum. Sonraki gün pasta falan getirmeseydi açıkça konuşup beni önemsemediğini hatta ayrılmayı düşündüğümü de söylerdim. Normalde hiç çiçek de almadı. Hatta bir keresinde çiçek alırım ama solacak sonra o yüzden almıyorum demişti. Bence ölüp bittiği birisi olsaydım otomatik olarak içinden gelerek yapardı her şeyi.
0
🌸ekşi duyuru sever
(19.10.25)
@loch ness birlikte olduğun insanı iyi hissettirecek bir şey yapmayı sevmiyorsan sorun sendedir.
Allah senin gibilerden uzak tutsun kadınları.
-3
🌸ekşi duyuru sever
(19.10.25)
ayrıl coco +1
+2
gabe h coud
(19.10.25)
ilk doğum gününü kutlamalıydı. 10 yıllık evli çift değilsiniz. bence sen haklısın. ama kimseyi de değiştiremezsin, öğretemezsin. adam böyle biri demek ki.
0
deartheodosia
(19.10.25)
ben aşırı hassasım bu tür konularda eşimden de düşünceli olmasını bekliyorum, eğittim de o herkesin cimri dediği adam benim istediğim her şeyi bir şekilde yapıyor önüme seriyor.

seviyorsan böyle demezdin. sevmiyorsan ayrıl. seviyorsan şekillendirirsin merak etme
-2
Hallegadola
(20.10.25)
ayrılma bi süre aldat ara sıra, baktın yine sarmıyor ayrılırsın.
0
Algorix
(22.10.25)
(4)

turkiye 2. el piano piyasasi?

cooperr
yurtdisinda cok uygun fiyatli duvar tipi pianolar var, piano cok yaygin. bunlari 3er 5er alip turkiye'ye yollasak, orda da dandik bir dukkan tutsak, satabilir miyiz? boyle bir piyasa var midir?
yurtdisinda cok uygun fiyatli duvar tipi pianolar var, piano cok yaygin.
bunlari 3er 5er alip turkiye'ye yollasak, orda da dandik bir dukkan tutsak, satabilir miyiz?
boyle bir piyasa var midir?
0
cooperr
(19.10.25)
piyano büyük bir enstruman olduğundan satış sonrası nakliye problem. kargoya veremezsin çok büyük. nakliyesi için araç tutman lazım hatta teslimatını kendin yapman lazım ki hasar görmesin. bir de düşün asansöre sığmaz. nasıl taşırsın üçüncü beşinci kata. hadi nakliye de tamam bu sefer akort edilmesi lazım.


tabi satış öncesi bakımlarının yapılması, varsa aksaklıklarının giderilmesi lazım. bu yüzden gerçek piyanonun ülkemizde pek popüler olmadığını düşünüyorum.
0
Fodera
(19.10.25)
kuzenim 2 sene önce 60 yuroya sıfır hata hammond org almıştı fr da bi dayının eski eşyaları arasından. "abi takip etsen kıyamet gibi piyano falan var bu fiyatlara" demişti. sadece düzgün ses çıkaran bir piyanoyu 1000 yuroya havaya atsan satarsın tr de online bile.
kargo, stok maliyetine katlanılır ve takip edecek biri olursa süper iş.
0
dorian greyfurt
(19.10.25)
açınca burdan haber ver
0
hoot
(19.10.25)
Yeni hava alanina Tim Horton's acalim.
0
thetruenorthstrongandfree1
(19.10.25)
(3)

Hevesin kalmaması

kararsızataletfilozofu
Yeni araba alacağım daha ödemeye başlamadan plaka ve eski araba satışının sorunları sebebiyle tüm hevesim kaçtı hiç mutlu etmiyor.Hoşlandığım biri vardı o da olmadı görüşmüyoruz artık ama aklıma geliyor arada.Çok boş hissediyorum saman geldik saman gidiyoruz ya ölüp gidiyor insanlar ne yeni insanlar
Yeni araba alacağım daha ödemeye başlamadan plaka ve eski araba satışının sorunları sebebiyle tüm hevesim kaçtı hiç mutlu etmiyor.

Hoşlandığım biri vardı o da olmadı görüşmüyoruz artık ama aklıma geliyor arada.

Çok boş hissediyorum saman geldik saman gidiyoruz ya ölüp gidiyor insanlar ne yeni insanlar tanıyıp sevip sevilmeden ne de yeni yerler görmeden.

Geçen ay içinde resmen endorfin serotonin dopamin bombardımanı varmış çok iyi hissediyordum şuan bitti yine herşey.
spora da gitmem yasak , zaten saç sebebiyle de flört buluşma sıkıntı 2-3ay sanki normalde oluyormuş gibi.

Arkadaşlar var ama hep aynı şey haftaiçi iş arkadaşlarıyla gündüz işyerinde görüşüyoruz.
Haftaiçi akşam kimse yok. Bunalımlar var.

Haftasonu arkadaşlar var görüşüyoruz.
Ama boş vakitler çok sıkılıyorum, yeni insanlarda eklenmiyor.

İlaç kullanmak istemiyorum.
Passiflora belki.
Bir şeylere odaklanıp bir şey de yapamıyorum ne dizi izlemek ne evde kendi başıma esneme-hafif spor yapmak vb.
Oyun oynamakta istemiyorum yazık vaktime.
Ne yapsam vol20 oldu sanırım
0
kararsızataletfilozofu
(18.10.25)
Hocam sen bu ruh haliyle bir romantik ilişkiye başlasan senin için daha kötü olur, ilişki içindeyken bundan keyif alabilecek gibi durmuyorsun, iyi ki olmamış diye sevinebilirsin
0
grimavi
(18.10.25)
Abi sen şehir değiştir. İstanbul olur, İzmir olur, Antalya olur.
-1
arbre
(18.10.25)
istek duymuyorsan alma zira benim tüm arkadaşlarım araba tamircisi, bu tamir bakım mevzuları öyle büyük meblalar tutuyor ki resmen her seferinde ağzım açık kalıyor.


ayrıca erkek arkadaşından ayrılmış hatun kişisi gibi saç rengi değiştirip, ayakkabı çanta bakmaktan farkı yok. ekonomik durumlar malum. para kolay kazanılmıyor. muhtemelen alacağın araba da senin psikolojik durumunu rahatlatmayacak. o yüzden almayalım, akışına bırakalım.

usta kendini spor yapmaya zorla, illa böyle salona git demiyorum, çık dolaş haraket et yürü. tak kulaklıkları sevdiğin müzikleri dinle. göreceksin bi yerden bi fikirler gelmeye başlayacak. ya şunu mu yapsam, buraya mı gitsem vb...
+1
Fodera
(19.10.25)
(2)

ahşap (sunta ya da mdf değil) masa tablası arıyorum

klassno
merhaba,masa ya da masa tablası arıyorum. mümkünse 140x70 ölçüleri veya üzerinde olmasını tercih ederim. deseni, rengi, cilası vs mühim değil. kondisyonu çok kötü değilse mühim değil. böyle bir şeyi nereden bulabilirim? bir de özellikle büyük kurumlarda eşya değişimi sırasında böyle parçaların çıktı
merhaba,

masa ya da masa tablası arıyorum. mümkünse 140x70 ölçüleri veya üzerinde olmasını tercih ederim. deseni, rengi, cilası vs mühim değil. kondisyonu çok kötü değilse mühim değil. böyle bir şeyi nereden bulabilirim?

bir de özellikle büyük kurumlarda eşya değişimi sırasında böyle parçaların çıktığını biliyorum, şu sıra bildiğiniz ve hatta iletişiminiz de olan bir yer var mıdır? gidip konuşsak vs yalnızca 1 (bir) adet tabla gerekiyor.

teşekkür ederim.
0
klassno
(18.10.25)
1 ay önce aynen bahsettiğin gibi bir masayı, verecek yer bulamayıp, ağırlığından dolayı daireden de çıkarıp dördüncü kattan indiremeyip, daire içinde tekmeleyerek parçaladıktan sonra çöpe attık. Çankaya belediyesi atık toplama ekibi geldi götürdü. Üst tablası masif olduğu için onu kıramadık, tek parça gitti.

Keşke geçen ay sorsaydın. Ankara'da isen gelir alırdın.
0
kibritsuyu
(18.10.25)
çam ve başka ağaçlardan eklenmiş masif paneller var. bana sorarsan fiyatları yüksek ama belki işini görür
ahsaplar.com


bunların kimisini iki üç cm parçalardan ekliyorlar yine sağlamdır ama belli yani işe yaramayan ağaçlardan lamine ettikleri. o yüzden fiyatı yüksek geliyor. zaten o ölçülerde eksiz bulmak imkansız tabi şimdi 200 parçadan ekli olan var 4 parçadan ekli olan var.
0
Fodera
(19.10.25)
(12)

en lüzumsuz su harcamaları nerde oluyor?

i'm gonna start a revolution from my bed
s.b?
s.b?
0
i'm gonna start a revolution from my bed
(18.10.25)
sanayide mi? evde mi?

evde
1. muslugu acip sicak su gelmesini beklerken.
2. elde bulasik yikarken.
3. 5 litre su ile 200 ml cis cektigimizde. sifonlarin alayinin optimize edilmesi gerekiyor.

bunlari insanlarin dis fircalarken ya da banyo yaparken kullanmadiklari anda suyu kapattigini varsayarak yaziyorum.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(18.10.25)
Sanayide tekstil.
-1
arbre
(18.10.25)
Araba yıkamacılarda
0
grimavi
(18.10.25)
çimler bence. görsellik dışında bir olayı yok sanırım ama deli gibi sulama istiyor
0
eisberg
(18.10.25)
Aşırı yaygın bir örnek olmasa da beni en sinir edenlerden biri şu; kız arkadaşı evdeyken gürültülü bir şekilde sıçtığı duyulmasın diye her patlamada sifon çeken veya suyu açık bırakan kişiler ciddi su kaybına yol açıyor.
-3
mbond
(18.10.25)
Tarım. Vahşi sulama
+1
Mirket
(18.10.25)
(bkz: askeriye)
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(18.10.25)
Endüstri olarak tarım ve sulama. Dünya'daki tatlı suyun yaklaşık %70'ini kullanıyormuş. Şeker kamışı ve bazı tahıllarda çok kullanılıyor. Yeni sulama teknolojileriyle su kullanımını azaltmaya çalışıyorlar.

Onun dışında termoelektrik ve nükleer santrallerde de çok gidiyor.

Moda/tekstil endüstrisi fena. Bütün işlemleri düşününce (pamuk üretimi, imalat, nakliye, yıkama vs.), bir kot pantolon üretimi 3,781 litre su harcıyormuş. www.unep.org

Evde en çok su, duş alırken gidiyordur. Luzümsuz belki bakış açısına göre değişir. Kovayla yıkanma seçeneği de var ama kimse uğraşmak istemez. Sifonlarda da çok ve az su butonlular oluyor, bu daha mantıklı ve tasarruflu.
0
ermanen
(19.10.25)
tarımda oluyor. hala kardüzen tarım yapılıyor. adam akarsuyu alıp kendi tarlasına çeviriyor, suyun %99'u boşluğa akıp gidiyor. havzaları dolduracağına sağda solda heba oluyor.

sanayi vs. tarımla yarışamaz bile su harcaması konusunda.
tarıma denetim gelmek zorunda.
0
tchuck
(19.10.25)
evde sifon, su gerekli de bence gri su ya da yağmur suyu kullanılabilir.
0
hoot
(19.10.25)
Tarım konusunda şunu söyleyebilirim. Evet, tarımda çok su harcanıyor ama Türkiye'de sulama birlikleri var. Kimse ben akarsuyu tarlama çevireyim, kafama göre sulama yapayım diyemez. Damlama sistemleri ile sulama on yıldan uzun süredir Türkiye'de kullanılıyor ve kullanımı giderek yaygınlaşıyor. Çiftçi için su da bir gider. Diğer bölgelerimizde durum nedir bilmiyorum, gözlemlerim Ege ve Marmara bölgeleri için geçerli.
0
gnosis
(19.10.25)
kağıt üretimi. kağıdın hammaddesi selüloz sebebiyle doğayı kirletmiyor ama sürekli yeraltı sularını kullanıp arıtmadan salıyorsun , ee oradan kanallara, nehirlere, denizlere ulaşıyor. yeraltındaki su kaynağını denize salmış oluyorsun yani.


yanlışmıyım diye chatgptye baktım şöyle bir cevap verdi.

Kağıt üretimi, sanayide en fazla su tüketen süreçlerden biri olarak bilinir. Su hem ham maddenin (odun lifleri veya geri dönüşüm lifi) işlenmesinde hem de yıkama, hamur hazırlama, beyazlatma, taşıma ve soğutma aşamalarında kullanılır.
0
Fodera
(19.10.25)
(9)

otomobil tamirciliği geleceği

benarrivo
son zamanlarda sanayide ustaların çok para kazandıgı, az oldukları ve kıymetli oldukları söyleniyor. ama bu durum bence uzun sürmeyecek.yeni motorlar çok karışık, sanayi ustalarının uzmanlaşması epey zaman alacak gibi geliyor. eski motorlar tek tip ve çok basitti. daha turboyu çözemeyen ustalar hibr
son zamanlarda sanayide ustaların çok para kazandıgı, az oldukları ve kıymetli oldukları söyleniyor. ama bu durum bence uzun sürmeyecek.

yeni motorlar çok karışık, sanayi ustalarının uzmanlaşması epey zaman alacak gibi geliyor. eski motorlar tek tip ve çok basitti. daha turboyu çözemeyen ustalar hibrit ve tam elektrikli otomobillerde nasıl uzmanlaşacak.

uzmanlaşan olursa tabi paraya para demez ama çok zor geliyor bana. parayı yetkili servis sahipleri götürecek, teknisyenler maaşlı çalışan olacak, çok para kazanamayacak gibi geliyor bana.
siz ne düşünüyorsunuz?
0
benarrivo
(18.10.25)
Oto tamirciliği bitmez, bunun mekaniği var elektriği var kaportası var.
+1
olaylar olaylar
(18.10.25)
tamircilik hiç bir zaman bitmez. mekanik bitmez.
+1
mikahakkinen
(18.10.25)
o teknisyenlerden iyi olanlar bir süre sonra kendi işyerlerini açacak işte. onların yanında yetişenlerden de kendi işini yapacaklar çıkacak. bu döngü böyle devam edecek.
+1
duyulmasi gerektigi kadar
(18.10.25)
otomobil satış sonrası hizmetlerde çalışan bir makina mühendisi olarak selam;

"yeni motorlar çok karışık, sanayi ustalarının uzmanlaşması epey zaman alacak gibi geliyor. eski motorlar tek tip ve çok basitti. daha turboyu çözemeyen ustalar hibrit ve tam elektrikli otomobillerde nasıl uzmanlaşacak."

tavarish, rich rebuilds, aging wheels, carwizard gibi youtube kanallarını izle.

neler dönüyor gör.

hiç bir zaman bitmeyecek bir meslek araba tamirciliği.
+1
rain when i die
(18.10.25)
Bir yakınımın otomatik şanzıman servisi var. Para basıyor. İşimde de elektrik teknisyenleri 70 bin TL alıyor.
+1
arbre
(18.10.25)
ustalar az değil, çok usta var etrafta. ama iyi ve ahlaklı usta çok az. çünkü genel olarak işe yaramayan okulda tutunamayan tipler sanayiye çırak olarak veriliyor.

hayır bu yeni sistemleri öğrenmelerine gerek yok çünkü bu sistemlerin büyük kısmı onların iki tornavida iki anahtarla müdahale edemeyecekleri kadar karmaşık. zaten tamir edemeyecekleri sistemi neden öğrensinler?
0
co2s2
(18.10.25)
@co2s2: "hayır bu yeni sistemleri öğrenmelerine gerek yok çünkü bu sistemlerin büyük kısmı onların iki tornavida iki anahtarla müdahale edemeyecekleri kadar karmaşık. zaten tamir edemeyecekleri sistemi neden öğrensinler?"

tamam ben de tam olarak bundan bahsediyorum zaten. tamir edebildikleri motorlar piyasadan silinecek, tamir edemeyecekleri sistemi bilmedikleri için ortada kalacaklar.
0
🌸benarrivo
(18.10.25)
dediklerinin tam tersini dusunuyorum. :D
0
cooperr
(18.10.25)
hocam konu çok detaylı bir sürü otomobil tamircisi, rektefiyeci, tornacı , elektrikçi arkadaşım var.


şimdi yeni motorlar çok karışık diye bişey yok. aklına gelen her aracın her motorun ustası var. v12 bi turbo bile hatta egzotik arabalara kadar ustası var ve yapılıyor. yalnız bazı motor modelleri tamir edilmiyor. dacia'nın yeni bir modeli hani en fazla üç dört yıllık olsun. aracın sahibi motoru yapacak ustanın akrabası. hararet yapmış. önce servise çekmişler 200bin küsür demişler çok gelince çekiciyle arkadaşın dükkanına geldi. 70000km de. normalde yapılması gereken nedir? silindir kapağını söker bakarsın. rektefiyeciyi çağırırsın mastarlarını ölçü aletlerini alır gelir ölçer biçer. karar verir. ya yeni silindir kapağı alınır orjinal takılır. ya da blokta hasar varsa onarılır yenisi alınır ve tamir edilir.(kompresör testi , yağ kaçağı testi ıvırı zıvırı elli tane şey vardır da benim bilgim yok diye kısa geçtim.)

araç çekiciden indi, bizim usta da yapmamış daha önce. sağa sola soruyor kimse yapmamış o aracın motorunu neyse rektefiyeci çağırdılar, geldi araca baktı. usta bak geçen bundan bi tane daha geldi. yaptılar olmadı. hani motor bloğunu taşlamak için hiç pay bırakmamışlar. hiç boşuna uğraşmayın bu motor yapılmıyor sıfır sandık motor alın dediler.( motor bloğu ve silindir kapağı alamiyon olduğu için. hararet yani yüksek ısıda atıyor. bu atma olunca sıfır silindir kapağı takılıyor ama motor bloğunun yüzeyi taşlanıyor.)

yeni araçların bazılarında tamir edilmesin diye çeşitli çakallıklar söz konusu.

ben arabalardan anlamam lakin tüm çevrem otomobil tamiratı üzerine. şimdi bir motor üretildiği zaman çeşitli markalarda da kullanıyor. mesela renault ile mercedes birebir aynı motorları kullanmıştı geçmişte. ustası olsun sana bunları çat çat sayar. mesela bmw ile pejo bazı modellerde tamamen aynı motoru kullanıyor.


bir de kulaktan duyduğum bi yağlı kayış muhabbeti var. ustalar çok seviyor yağlı kayışlı arabaları. kayış yüzünden iş motora kadar gidiyormuş.


ben ileri dönük araba almayı düşünüyorum. direkt olarak tamiratı nasıl, parçaları nasıl, kronik sıkıntısı varmı, bu motor hangi markalarda kullanıldı diye marka modelden önce tamir olayını düşünüp eşe dosta soruyorum.

ha bir de kimse sanmasın bütün ustalar dürüst dörtdörtlük. hiç bişeyden anlamayan ona buna araba yaptıran çok insan var. iyi usta bulmak gerçekten çok zor. ben hayali motor yapma olayı bile gördüm. böyle şeylerde oluyor. beyfendi aracınız hararet yapmış motor indireceğiz sekman piston değişecek şu kadar para. üstten ucuz iki parça değiştirdiler triger devirdaim falan. bi yıkadılar ilaçla altını üstünü motor yaptık diye verdiler.

200bin para aldılar 20binlira masraf , 180binlira kar.

dışardan bakmayın abi adamın dükkanının şekline tipine kaç kişi çalıştırdığına. bu adam daha önce nerelerde çalışmış ne işler yapmış bunlar önemli.


sistem şöyle ilerliyor. diyelim ki toyota hibrit. serviste o aracı tamir eden bir sürü çalışan var. bu çalışanlar kendilerini iyice geliştirdikten sonra servisten çıkıp dükkan açıyolar. servis şartları türkiyede çok kötü olmuştur hep maaş konusunda. böyle böyle otomatik olarak eğitim programı gibi devam ediyor. yani emin ol teslanın tamiratını yapacak insan da olacak. hidrojenli araba çıkarsınlar onun da motorunu yapacak sanayi ustası da olacak. yan sanayi parçası da olacak orjinali de olacak. sistem hep böyle devam etmiştir. kimse anasının karnından çıktığında bu işleri bilmiyor ve servise başlayan insanlar da bu işi bilerek başlamıyor mesleğe

bir de uzun süre serviste çalışıp dükkan açan insan. olası bir problemde servisteki arkadaşlarına telefon açıp. şurasını yaptık burasını yaptık ama başıma enteresan bi arıza geldi deyip onları arayıp bilgi de alıyor. yetmezse bu arkadaşları dükkana gelip beraber de çözüyorlar. sürekli bir paslaşma ve ticari anlaşma olarak düşünebilirsin. servisteki adam geliyor iki üç saat işi hallediyor ufaktan parasını alıyor. bizim usta sorunu çözüyoro arabayı teslim ediyor o da halinden memnun. konnekşın pipıl yani.


uzattıkça uzatıyorum ama bu tamir olayları grup grup. kimisi alman bakar. kimisi fransız. kimisi kore japon bakar. kimisi mesela sadece toyota gibi tek markaya bakar. ustaların uzmanlık alanı önemli. tamir ettiği markalar ne kadar azalırsa o kadar çok bilgi sahibidir. trabzondan karstan sivastan taa buraya araç getirenler oldu arkadaşlara. aynı şekilde biz de bmw ,wv araçları çekiciye yükleyip burdan bursaya tamirci arkadaşın yanına götürüp yaptırdık. burada yapacak insan vardı ama güven vermiyordu. bu araçların sahibi de kore japon bakan tamirci arkadaş.
0
Fodera
(19.10.25)
(13)

musluk-vana sökerken kırıldı :(

makbur
duvardaki bölüm: https://eksisozluk.com/img/9go001xckırılan vananın ucu: https://eksisozluk.com/img/u229oa27ev annemlerin evi. biraz eski. duvara sıfır klozet, sifona su gitmiyordu. ben kesin aradaki hortumsu boru tıkanmıştır diyordum ki, şeytan dürttü sökünce vana'yı boşta açtım oradan da su gelmed
duvardaki bölüm: eksisozluk.com
kırılan vananın ucu: eksisozluk.com

ev annemlerin evi. biraz eski. duvara sıfır klozet, sifona su gitmiyordu. ben kesin aradaki hortumsu boru tıkanmıştır diyordum ki, şeytan dürttü sökünce vana'yı boşta açtım oradan da su gelmedi.

sonra evin ana su vanasını kapatıp, sifona giden vanayı -taharet musluğu da diyorlar- "boru anahtarı" ile kavrayıp çevirip çıkaracakken çat diye kırıldı. yani vananın ucunun bir kısmı bağlantı noktasında kaldı..

içine 2-3 kalın vidalar falan sokup kanırtarak çıkarmaya çalıştım ama bana mısın demedi. en uzun en kalın 2 mobilya vidasını tamamen yamulttum (o kadar güç uygulamadım ona rağmen çıkmadı)

şöyle hasarlı vida çıkarıcılar varmış;

www.youtube.com

bunlardan kullanan oldu mu hiç?

hayır yarın da erken işim var, daha da erken kalkıp bundan alıp yapacağım eğer tecrübe eden varsa. yoksa tesisatçı çağıracağım annemlere.

ekleme: hayır işin kötü yanı ana vanayı kapatmak zorunda kaldık evde su yok şu an -bu iş yapılana kadar da açamayız vanayı :))-
+1
makbur
(16.10.25)
Çok kötü geçmiş olsun. Bence zorlamayın usta çağırın tertemiz olsun bitsin
+1
artıküyeolmakistiyorum
(16.10.25)
hocam bir kaç fotoğraf atar mısın bir bakayım.

ilk önce borunun iç duvarında diş varsa orada manşon vardır.

rsrenerji.com

manşon kısmı sıva altında kalmış olabilir dolayısıyla sökülmesi zor olabilir. o yüzden kırılan vanayı çıkartmaya odaklanalım.

hocam sorduğun aparatın adı ters kılavuz. ters dişli oluyor sökme yönüne doğru sıkma işlemi yaparak söküyorsun.

bunu almaya gitmeden mutlaka fotoğraf çek hatta kırılan vanayı göster. muhtemelen normal tahaaret musluğu vanasıdır. 1/2 parmak olarak geçiyor internetten baktığım kadarıyla.

ayrıca su borusu demir ise plastik değilse seyyar pürmüz ile ısıt baştan. sonra ters kılavuz ile sök.
www.hepsiburada.com

nurgaz gibi markaların pürmüzleri var bütün nalburlarda bulunuyor ama ters kılavuz heryerde var mı bilmiyorum.

mörfi kanunları böyle maalesef. benim de hep böyle şeyler geliyor başıma. onu da yapayım bunu da yapayım derken evin yarısı takım taklavat doldu.
+2
Fodera
(16.10.25)
Dişlere zarar verirsen veya ev eski diyorsun, duvar içi boruda korozyon vardır mutlaka, zayıftır, o boruyu çatlatırsan, kallavi bir masraf çıkarırsın başına.
Bence baştan tesisatçı parasına razı ol. Yapardım ama vaktim yoktu falan de etraftakilere de.
+1
Mirket
(16.10.25)
@fodera

ev eski ama evdeki bütün su tesisatı yenilenmişti (evet demirdi borular ama bütün sistem şu an bildiğimiz plastik boru.)

ya o taharet musluklarının bağlantı uçları standart değil mi zaten? (daha önce 3-4 kere daha takmıştım farklı evlerde hiç çapını vs ölçtüğümü hatırlamıyorum) yani nalbur her türlü doğru "ters kılavuz"u vermez mi? (zaten 2 dk mesafede eve) foto çekip ekleyeceğim;

@mirket @fodera

"ters kılavuz" denen parçayla ana hattın dişlilerine zarar verebilir miyim sizce? sanki temiz iş şeklinde çıkarır gibi geliyor..
0
🌸makbur
(16.10.25)
hocam ters kılavuz varsa sorun değil. bulamazsan internetten almak zorunda kalırsan haliyle sıkıntı yaşayacaksın.

evet standarttır ama ters kılavuz alacağın için önemli. niye önemli. selamın aleyküm dedin girdin nalbura. usta bana bi ters kılavuz ver dedin. adam bi başylacak saymaya metrik mi withworth mü kaçlık olsun nasıl olsun. hebele hübele kalmaman için önemli.

1/2 parmak ustağğ deyip çat diye geçersin.


ayrıca vana bilezik şeklinde tam yuvarlak olarak kırıldıysa sorunsuz çıkartabilirsin ama içeride yarım ay gibi kaldıysa keski çekiçle müdahele etmen gerekebilir.


teflon bant al. evde varsa bile al. olası küçük diş zararlarında durumu kurtarırsın. bir de teflon bant sıkma yönünün tersine doğru sarılır. yani teflonu bi eline aldın. vanayı diğer eline aldın. teflon bantı vananın üzerine koy. elinle vanayı sıkma yönüne çevir . hah işte o doğrudur. terse sararsan vanayı sıktıkça teflon sökülür.
+2
Fodera
(16.10.25)
soz.lk (musluk son hali)
soz.lk (duvardaki bölüm)

@fodera

çok teşekkür ederim ya uzun uzun anlattın. çok muntazam kırıldı aslında yüzük gibi içinde kaldı bildiğin. (dediğin gibi tam yuvarlak)

teflon bant var evde. sarma tavsiyen için de teşekkür ederim (önceki bağladıklarımda hep bodoslama sarıyordum ben :))
0
🌸makbur
(16.10.25)
ters kılavuzun bazen bir büyüğü de lazım olabiliyor aklında olsun. sökülür ya çok sıkıntı yapma. ters kılavuza göre anahtar yoksa onu da al.

nalburda ters kılavuz buldun aldın. bi tane de taharet musluğu al eline aynen kırılan yer gibi ters kılavuzu sok içine bi bak sökecek mi ufak mı geldi büyük mü diye.

git gel yapma diye söylüyorum.

bir sıkıntılı mevzuu var. manşonu tutabilecek alana sahip değilsin. kırılan kısmı sökeyim yenisini takyım derken. manşonu borudan ayırma o zaman kırma dökme işleri çıkar başına ben olsam orasını kırardım. zaten alçı gibi bişey. kırar manşonu güzelce boru anahtarı ile tutar. sonra alçıyla tekrar kapatırdım. alan ufak olduğu için çok sıkıntı olmaz çat çat basar geçersin alçıyı. sonra bi zımpara tamam.
+2
Fodera
(16.10.25)
@fodera

sıkıntılı mevzu dediğin konuda, normalde zaten herhangi bir şey takarken baya kanırtmıyor muyuz? ben mesela taharet musuluğu falan takarken boru anahtarı ile kavrayıp takıyorum baya da güçlü çeviriyorum.

ters kılavuz ile girerken de benzer güçlerde, belki biraz daha fazla güç ile. bunu kaldırmaz mı diyorsun yani? bana sanki sorun çıkarmaz gibi geliyor ya. (bir de demin baktım oraya çok güzel oturmuş manşon hareket de etmiyor :))
0
🌸makbur
(16.10.25)
@fodera'nın cevapları harika olunca ben sustum da, sökmeye çalıştığımız yerde peşpeşe iki vida var. Biz zorlayınca hangisinin önce pes edeceğini bilemeyiz. Manşon önce pes ederse, fodera'nın dediği etraf alçıyı kırma işi işte o zaman şart olur.
+1
Mirket
(17.10.25)
@mirket

şimdi anladım demek istenileni; yani fazla zorlarsam plastik borudaki demir girişi (manşon) de sökebilirim, o zaman orayı kırıp tekrar manşonlu plastik boru eklenecek..

e benim elimde kalacak şey tesisatçının da elinde kalmaz mı? ne pis bir işe bulaşmışım ya, bir daha da sökmem musluk falan :))
0
🌸makbur
(17.10.25)
Abi, zaten o eve yakın nalburda ters kılavuz bulamayacağına bahse girebilirim.
Bu işler böyle. Herkes işini yarım yamalak yaptığı için neyi tutsan elinde kalıyor.
Çağır bi tesisatçı, kafan dinç olsun. Bence öyle yani.
+1
Mirket
(17.10.25)
makbur şöyle. dişli kısım sökülmez ama manşon ısı ile takılıyor. borunun manşona takıldığı yerden sökülürse o zaman işte sıkıntı.

korkma al eline bi çekiç. manşonu tutabileceğin kadar etrafı kır. alçıyla doldurmuşlar orasını. gidersin bi kilo iki kilo dökme alçı alırsın onunla doldurursun, üstten evdeki aletlerle spatula falan düzeltir zımparalarsın aynısı olur.

bir de şimdi normalde bin lira isteyeceklerse durum bu hale geldiği için üç binlira isteyeceklerdir.

aynen mirkete katılıyorum. günümüzde usta bulmak çok zor. hadi buldun işini yapacak mı kazık mı yiyeceksin ne olacak belli değil.

geçen istanbula gittim motorla, çat dedi debriyaj teli koptu. bir sene olmamıştır değiştireli. elimde kaskla motorsiklet tamircilerini dolaşıyorum. abi iki yüzliralık tele bin lira çeken bile oldu :D sonra birisi üçyüz dedi. aldım taktım yola devam :)
+1
Fodera
(17.10.25)
@mirket :)))

Sabah ilk iş nalbura gittim ters kılavuz dediğin gibi yoktu. Uzaktakine gittim onda da yok. Bana karaköy vs dediler, zamanım da yok zaten ve Tesisatci cagirdim.

Tesisatci geldi, ters kilavuzla denedi olmadı :)) cekicle 1 saat falan uğraştı parçaları çıkarmak için. Şu an oldu muslugu bagladi oldu görünüyor ama umarım hatta zarar vermemiştir baya cekicle güç uyguladı çünkü.

Tekrar Teşekkürler destek için @fodera @mirket sağolun varolun.
+1
🌸makbur
(17.10.25)
(23)

duyurunun yaşını başını almış erkekleri

WithWorth
muhtemelen önümüzdeki günleri meşgul edecek şu üzücü videoda iki adet er kişinin hafif bir müdaheleden sonra ayrıldığını görüyoruz.https://eksisozluk.com/beykozda-eski-sevgilisi-tarafindan-oldurulen-kiz--8036578?a=popularevli, bakması gereken çoluğu çocuğu olan, evde bekleyeni olan bir erkek iseniz
muhtemelen önümüzdeki günleri meşgul edecek şu üzücü videoda iki adet er kişinin hafif bir müdaheleden sonra ayrıldığını görüyoruz.
eksisozluk.com

evli, bakması gereken çoluğu çocuğu olan, evde bekleyeni olan bir erkek iseniz sorum size.
ne yapardınız ?

geri kalanlar da yorum yapabilir ama üstteki kümeyi özellikle merak ettim.
-2
WithWorth
(16.10.25)
Hiçbir şey.
Beni ilgilendirmiyor bende canımı sokakta bulmadım + süper kahraman değilim.

Ayrıca kadınların efendi erkek yerine tercihini kimse sorgulayamaz
+2
artıküyeolmakistiyorum
(16.10.25)
Saldırgan ondan daha şiddetli, agresif bir karşı saldırıyla durdurulabilir. Ama çok riskli. Genelde nefes alışverişini kesmek için diyaframa atak yapılır. O anki ruh hâlime bağlı.
+1
arbre
(16.10.25)
Asla hiçbir şey için oh çekmiyorum. Fakat bile bile lades diyorsanız ne diyelim?
Ayrıca sadece kadına mi şiddet var? Erkeğe çocuğa hayvana her türlü canlıya şiddet var memlekette. Ben kadın olarak ayirmiyorum. Bir erkek olarak kendimi sokakta güvende hissetmiyorum.
0
artıküyeolmakistiyorum
(16.10.25)
sen şimdi mesela bu çocuk benim olsa ve sen gelip bunları zırvalasan seni parçalarım. söylediğin şeylerin bu konuyla hiç ilgisi yok. başka yerde yaz tabi ama burası değil yeri. bu olay değil. eminim hepimiz can güvenliği korkusu yaşadık ama şimdi bir can katledilmiş. sebep de eminim seçim değil.

ya da empati kur bu senin yakının olsaydı kurduğun cümleleri birinden duymaya tahammül edebilir miydin?

yeaa hepimiz can güvenliği bilmem ne mi mesele?
-7
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(16.10.25)
Geçkin bir bey olmasam da yanıt vereyim. Ben hayatımda hiç bir şiddet eylemine başvurmadım, kesici alet taşımıyorum. Bahse konu videoyu izlerken bile geriliyorum elim ayağım dolanıyor.
Şahıs 100 kilonun üzerinde gözünü kan bürümüş biri, böylesini abd polisinin videolarını izlerseniz silahla bile durdurmanın kolay olmadığını görürsünüz. Bu şartlarda o sıradan insanları kınayan ah orada ben olsaydım diyenleri gerçekçi, inandırıcı bulmuyorum.
Ben ne yapardım muhtemelen donakalırdım.. herkesin kahraman olma fantezisi vardır ama bu oyunda ölünce bir daha geri başlayamıyorsun.
+3
anon1m
(16.10.25)
bu veya benzeri bir durumda polisin dahi kendi canını riske atarak araya gireceğini sanmıyorum.
gözü dönmüş bir adam kadını duraksamadan seri bir şekilde bıçaklıyor, müdahale etmeye çalışan kişi de muhtemelen benzer darbelere maruz kalacak.

benim de bir çocuğum var, böyle bir durumda çocuğumun babasız büyümesi riskini göze almazdım sanıyorum.

ama videoki poşetini önce bırakıp sonra alan adam kadar da olamazdım sanırım.

iki ucu boklu değnek dedikleri durum tam olarak. çok üzücü gerçekten.
+2
emfuzi
(16.10.25)
Kadir şekerci vardı.
0
Kahvedesu
(16.10.25)
dediğiniz ben oluyorum. adamların yaptığı müdahaleyi, şerefsize "abi kurbanın olam, değmez, gel kendini yakacaksın" gibi teskin edici sözlerle denerdim. ama dönüp işime gitmez, pasif ve yalvarır şekilde devam ederdim "bir bıçak az vursa kârdır" hesabı.

eğer 2-3 kişi olsa, "gelin tutun abiyi yazık edecek hem kendine hem karşıya" gibi, şerefsizi daha da gaza getirmeyecek sözlerle çağırır, 3 kişi olsak, tutar, indirirdik.

ama tek başına ne yapacaksın? hem cani, hem ayı gibi, hem gözü dönmüş... tek başıma adamla savaşamazdım. benim de çoluğum çocuğum var. sakin sakin yalvarır modda telkin verir, olayı fiziksel mücadeleye dökmeden omzundan tutup hafif hafif çekerdim.

hak etsin, etmesin, orantısız şiddet gören hiç bir mazluma "oh" çekilmez. canavarlaşmamak lazım.

edit: "kurbanın olam" lafı da ironikmiş. Allah korusun...
+1
dilemma of subscribtionability
(16.10.25)
Sen 'Abi kurbanın olam.' diyorsun da, adamın kafa gitmiş zaten, gözler dönük, işini bitirip, 'Lan görgü tanığı bu.' demeyeceği ve sıranın sana gelmeyeceği ne malum.

Eli bıçaklı adamı gözüme kestirebilecek ebat ve beceride değilsem ve en az adam kadar manyak değilsem, kendimi güvende hissedecek mesafeye kadar uzaklaşır, görüntü alır, polisi arardım. Gereksiz kahramanlık için gereğinden fazla akıllıyım.
0
Mirket
(17.10.25)
en fazla uzaktan polisi ararim. soka da girebilirim. video'yu izlemedim.
0
lemmiwinks
(17.10.25)
tr.wikipedia.orgŞeker_davası
www.birgun.net

başka sözüm yok.
0
Fodera
(17.10.25)
Evli, cocuk sahibiyim. Boyum 190, 98 kilo, kasli muhtemelen de ortalama uzeri kuvvetli biri oldugumu saniyorum.

Ne yapardim?

Araya girmem, ayirmaya calismam net. Guvenli bir mesafeden polisi ararim. Cok riskli bir durum. Ozellikle adamin elinde bicak var ve adam kontrolunu tamamen kaybetmis. Kontrolunu kaybetmis insanla iletisim kurulmaz. Zekice bir sey soyleyeyim de gerginlik azalsin vs gibi senaryolar genellikle isler bu asamaya gelmeden once yapilabileceklerden.

Araya girsen, yanlis yere yanlis bir yumruk senin yada birinin felc olmasina ya da olumune sebep olabilir. Ayrica adamin elinde de kesici/delici bir sey oldugunda ciplak elle yapilabilecek hic bir sey yok. Polis bile direkt taser ile durduruyor bu sekilde kontrolden cikmis insanlari.

Esim ya da cocugum bu sekilde saldiriya ugrarsa o zaman elimden geleni yapar sonuclarina da memnuniyetle katlanirim.
0
thetruenorthstrongandfree1
(17.10.25)
herkes kadir şekerden örnek vermiş ama kadir şeker cebinde bıçak taşıyan ve kavga eden bi çift arasına girip adamı kalbinden bıçaklayan biri. bıçaklı, gözü dönmüş bi adamın önüne çıkamazsınız tabi ama çoğu durumda adam bir kadına sadece tekme tokat dalarken bile herkes uzaktan izliyor. kadir şeker gibi bıçağı çıkarıp karşı tarafın kalbine saplamadığınız sürece katil olmazsınız. bir keresinde market manavına sebepsiz yere saldıran bir adamla arasına girmiştim, manav da erkekti. ben de kadınım.

ayrıca baktım şimdi kadir şeker olayı 2020 yılında yaşanmış. önümüzde bu örnek yokken sanki herkes araya giriyordu da kahramanlık yapıyordu... güldürmeyin ya. kendisine tokat atan müşteriye saldıran garson kızı kolundan bacağından çekiştirmeyi herkes biliyor. tam tersi olsa yine kimse araya girmiyor.

kadın erkek özelinde konuşmuyorum. herkeste gereksiz bir duyarsızlık var.

tekrar söylüyorum, elinde bıçak olan silah olan bi adamla hedefinin arasına girmek tabi ki mantıksız. ama bunların olmadığı şiddet durumlarında dahi herkes uzaktan izliyor.

x.com
şunu izleyin mesela. adam çocuğa tekmelerle girişiyor. kimse doğru dürüst müdahale etmiyor. hele amcanın biri uzaktan izleye izleye geliyor.
+1
elorelia
(17.10.25)
Bu işlerde araya girilemiyor çünkü bu düzende suçlu çıkabilirsin. Bunun şahıstaki silah unsuruyla çok ilgisi yok. Müdahale edersin en başta kadın sana kızar. Etkisiz hale getirirsin yargı seni içeri atar. Şanssızlık olur birine bir şey olur, vicdanın seni suçlar. O an kurtarsan kadının ders alıp ertesi gün aynı hatayı tekrarlamaması düşük olasılık. Zaten olayı bilmiyorsun. İşe yaramayacağını bile bile polisi arar, belki uzaktan ses ile müdahale yapmaya çalışırdım ben.
+1
osssy
(17.10.25)
bıçak olmadığı senaryo da (sadece şiddet) kadın yardım için bağırıyorsa polisi ararım ama kadın da adama sövüp sayıyorsa uzaktan izlerim sadece bir süre sonra yoluma giderim. işin içinde bıçak da varsa direkt polisi ararım, asla yanına yaklaşıp da müdahale etmem kesinlikle. bırak araya girmeyi adamı telkin etmeye bile çalışmam.

ben olsam şöyle dalardım adama, yok böyle yapardım falan diyenlerin de yüzde 99u kolpacı. elinde şu insan yarmasını bıçakla görünce saklanacak delik ararlar.
0
bobinhoo
(17.10.25)
Uzun sopa ya da sandalye gibi birşey varsa müdahale ederim, onun dışında sadece polis çağırırım. O da genellikle olay bittikten sonra gelir.
0
parka
(17.10.25)
Gerçekçi olmak lazım, o anda bu adamı durdurmanın tek yolu silahla vurmaktır. Senin elinde bıçak olsa bile bu adamı durdurmak oldukça zor. Polis bile bu tür durumlarda silahı kullanmıyorken normal insanlar olarak bizim bu olaya müdahale etmemiz maalesef çok zor.
0
say something loving
(17.10.25)
güvenli mesafeye çekilip 112 yi arardım. bekar, çocuksuz dönemlerimde olsam gene bunu yapardım.

cinnet esnasında şuurunu kaybetmiş bıçaklı biriyle asla diyaloğa girmem.
0
wilhelmwasmuss
(17.10.25)
Evliyim, çocuğum var, polisi ve ambulansı aramak dışında müdahale etmem.

Bekar olsam ölümüne girerdim.
+1
kimlanbu
(17.10.25)
evliyim çocukluyum önce dur yapma der kavgayı ayırmaya çalışırım, silah görürsem uzaklaşır polisi ararım.
videodaki abiye neden bıraktın diyemem.

kendi çocuğuma bu yapılsa şahit olsam hiç silah vs düşünmem dalar kurtarmaya çalışırım her baba gibi.
0
basond
(17.10.25)
yoldan geçen erkek müdahale etse ve ölmese bu adam ondan şikayetçi olsa yine baş ağrısı; belki müdahale eden kişiye dadanacak, davalık olacaklar? çok korkuyorum böyle olaylara denk gelmekten, yalnızca şahit olmak bile başlı başına bir travma sebebi. ülke içinde (ve dışında) hiçbir erkeğe yaklaşmamak gerektiğini hissediyorum; kıskanç, patolojik sorunlu, düzenbaz insanlar o kadar çok ki.
0
deartheodosia
(17.10.25)
40 yaşına yaklaşmış, çocuğu olmayan, iri sayılabilecek bir avukatım.

Üzerimde tabanca yoksa asla müdahale etmem. Eğitimli birinin dahi bıçaklı bir saldırgana müdahale etmesi aşırı tehlikeliyken bıçaklı kavgaya dair hiçbir bilgisi ve fikri olmayan, bıçağı ancak mutfakta ya da ufak tefek şeyler kesmek için eline alan biri olarak kendi canımı böyle bir durumda tehlikeye atmam. Bu karara varmam için çok düşünmeme gerek yok.

Üzerimde tabanca varsa çok daha zor bir karar. Havaya ateş etmek riskli, başkasına zarar verme riski var. Gözü dönmüş şekilde karşısındakine zarar veren bıçaklı bir saldırgana, durdurucu bir atışı mağdura zarar vermeden yapabilmek herhangi bir polisin de kolayca alabileceği bir risk değil, özel harekat geçmişi olmayan bir polis için dahi çok zor bir durum. Kaldı ki öldürücü olmayan bölgelere yapılan atışlarda, özellikle çekirdeğin bacaklardaki kemiğe denk gelip kemiği kırmadığı senaryolarda saldırgan vurulduğunu anında hissetmiyor ve saldırgan tutumunu bir süre daha sürdürebiliyor. Yani diyelim ki salgırganı omzundan ya da bacak kasından vurdum. Bu sırada saldırgan mağdura saldırmaya veya benim üzerime gelmeye devam edecektir birkaç saniye daha. Bu birkaç saniye boyunca vuracağı bıçak darbeleri mağduru öldürmeye yetebilir. Mağduru bırakıp bana saldırmaya kalkarsa saldırganı durdurmak için benim öldürücü atışlar yapmam gerekebilir.

Saldırganı öldürmeden vurmayı başarsam bile meşru müdafaada sınırın aşılması tartışmaları gündeme gelecek ve uzunca bir süre tutuklu kalma riskim olacak. Onu da beceremeyip tüm işi elime yüzüme bulaştırıp mağdura zarar verme riskim var.

Nereden bakılsa çok boktan iş. Görece kılçıksız bir durum olsa, yani bir erkeğin bir kadını bıçakla kovaladığını görsem ve ben de o sırada direksiyon başında olsam, saldırgan erkeği öldürmemeye gayret ederek arabayla ezerim. Benzer bir durumda saldırganı etkisiz hale getirecek bir şeyle vurma/bir şeyi fırlatma imkanım varsa yaparım. Ancak silahım olmadan silahlı birine müdahale etmem, edemem.
0
10551037
(17.10.25)
amerikan polis videolarından gördüğüm kadarıyla, başından veya omurgasından vurulmadığı sürece defalarca isabet alan insanlar bile saldırmaya devam ediyor. belki cinnet hali, belki uyuşturucu madde etkisinde olmaları sebebiyle bilmiyorum ama belimde silahım bile olsa katil olmayı göze almadığım sürece müdahele etmezdim.
0
Fodera
(19.10.25)
(5)

soğuk ve yağışlı havalarda bu sigaracılar daha mı fazla leş kokuyor?

yazar yazmaz yazan yazar
bana mı öyle geliyor? sık insan girip çıkan bir yerdeyim ve resmen midem bulandı sigara kokusundan.
bana mı öyle geliyor? sık insan girip çıkan bir yerdeyim ve resmen midem bulandı sigara kokusundan.
+7
yazar yazmaz yazan yazar
(16.10.25)
rüzgar olunca üflenen duman geri geliyor ve kıyafetlere nüfuz edebiliyor. dolayısıyla dediğiniz şey doğru bence.
+5
elektr10
(16.10.25)
evet, soğuk havalarda giysilere daha çok nüfuz ediyor. kışın kazak, kaban, kalın sweatshirt, atkı gibi kalın şeyler giyildiği için bu tip şeylere duman daha çok siniyor ve leş gibi kokuyorlar
+5
abelardo
(16.10.25)
insan üstüne sinen sigara dumanı, yağmur gibi sebeblerle ıslanma durumunda çok daha fena kokuyor.

hava soğuk olunca içeride içilen sigara az havalandırma sonucu da daha kötü oluyor.
+4
Fodera
(16.10.25)
bir insan kendine bunu neden yapar? başkasını zaten geçtim kendisine nasıl bu saygısızlığı yapar gerçekten anlayamıyorum.
+5
🌸yazar yazmaz yazan yazar
(16.10.25)
sigara genel olarak pis kokan bir sey ama kisin insanlar yazin oldugu kadar yikanmiyor. üstelik, yazin günde belki üc defa tshirt degistiriyorsun ama kisin kazaklar, montlar, kotlar yikanmadan daha uzun süre giyiliyor.

bir de herkes bu kadar sövüyor sigaraya sosyal medyada, ama türkiye'de siradan bir mekana bile girdigimde tek sigara icmeyen ben oluyorum. kimse icmiyorsa kim iciyor?
+3
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(16.10.25)
(4)

Arabamı satıyorum, neleri unutmamam gerek?

yadigar
Hgs'yi iptal edeceğim. Kasko zaten bu ay bitiyor. Noter satışı yaptıktan sonra atlamamam gereken bir şey var mıdır? Aklıma tek hgs geldi.
Hgs'yi iptal edeceğim. Kasko zaten bu ay bitiyor. Noter satışı yaptıktan sonra atlamamam gereken bir şey var mıdır? Aklıma tek hgs geldi.
0
yadigar
(16.10.25)
satıştan sonra trafik sigortasını iptal edip geri kalan sürenin parasını alabiliyorsunuz diye biliyorum.

hgs iptali de ben yıllar önce sattığım aracınkini iptal etmemişim. pttye yeni araç için hgs almaya gittiğimde söylediler hemen boş dilekçe örneği verdiler doldurdum. anında kapattılar tabi ptt olduğu için biraz sıra beklemek gerekebiliyor. tabi hgs de bakiye varsa ödemesi nasıl yapılıyor onu bilmiyorum.
+1
Fodera
(16.10.25)
Arabada entegre navigasyon varsa ve ev adresiniz kayıtlıysa silin
0
basond
(16.10.25)
Koltuk araları gibi yerleri kayıp eşya için kontrol edin .
Değişimini yaptığınız veya değişmesi gereken bir parça / malzeme varsa alan kişiye söyleyin.
Kimileri araç alıyor ama daha ne tür motor yağı alacağını dahi bilmiyor.
Yedek anahtarı ve araçla ilgili evde kalan kitapçık, belge vs.leri de yeni araç sahibine teslim edin .
0
diyecevaplandı
(16.10.25)
vergi borcu olmaması lazım satış esnasında.

para hesabınıza geçmeden satışı vermeyin. zaten güvenli stış mı ne sistemi kurulmuştu.
0
gurur
(16.10.25)
(7)

Hangi Araç?

yadigar
2 tane rav4 var. Donanım paketleri ve kaporta/boya durumları aynı sayılır.2.300.000'e 2020 90bin km olan mı yoksa 1.750.000'e 2019 250bin km olan mı alınmalı?
2 tane rav4 var. Donanım paketleri ve kaporta/boya durumları aynı sayılır.
2.300.000'e 2020 90bin km olan mı yoksa 1.750.000'e 2019 250bin km olan mı alınmalı?
0
yadigar
(16.10.25)
Demek ki paran var. Tabii ki düşük km olanı al.

Bu neyi önemsediğine göre değişir: ben gelecek nesillere yaşanacak bir dünya bırakmak için karbon emisyonunu önemseyen biri olarak 1.5 üstü motora pek sıcak bakmam mesela ama aynı zamanda sorun çıkarmaması için de düşük km ararım. 160bin km'yi ben 15 yılda yapıyorum.
0
prole
(16.10.25)
düşük kilometre her zaman iyidir.

chatgptye aracın markasını modelini yılını yaz. bakım periyotlarını sor. atıyorum masraf tutacak ağır bakımları kaç km sonra gelecek. kaç para tutacak bunlar önemli.

kendi bütçene göre 90binde araç aldın. 100binde büyük mebla tutacak bakımı trigeri falan varsa ona göre hesabını hatta pazarlığını daha iyi yaparsın. bir de kronik arızalarını sor.

aracın servis geçmişi önemli. yetkili serviste mi yapılmış, sanayi de mi? bunlar hep araç fiyatını değiştiren şeyler.


şimdi diyelim ki 90binde triger zinciri/kayış seti değişti. adam serviste değiştirdiyse servis kayıtlarını gösterir için rahat eder. sanayide değiştirdim derse. kayıt kuyut yok. gözle göremezsin. orjinal set 10binliraysa yan sanayisi 3binlira olabilir. orjinali 100bin km giderse yansayanisi 20bin km gider. bu konular önemlidir. triger zinciri kayışı koparsa araba sente atlar. sübopları yamultur silindir kapağı sökülmek zorunda kalır sağlam masraf yaparsın.

aracı ekspere götürüp bir çok konuda bilgi alabilirsin ama motorun içini kimse göremez. bir sürü tamirci arkadaşım var. araba göstermeye getirirler falan hepsi der. biz süpermen değiliz motorun içini göremeyiz. iyi duruyor ama hiç bir zaman bilemezsin diye.

yağ yakan bir araca motor katkısı koyarak belirtileri yok edebilirsin. yatak sesi yapıyorsa onu bile yok edebilirsin. öyle katkılar var.


araba alcak işi bilen insanlar aracın yanına gider görür inceler. müsaden varsa yağını değiştirteceğiz derler. götürürler ustaya eski yağı boşaltıp yenisini koyup öyle bakarlar.

hep böyle usta arabayı yeni aldık(ikinci el) trigeri yeni değiştirmişler, şurasını yeni değiştirmişler, motorunu yeni yaptırmışlar deyip de büyük arızalarla karşılaşan insanlar gördüğümüz için. araç alan insan ilk önce yağı antifirizi değiştirir. sonra ustaya sorar triger yeni değiştirilmiş denmişse bile gider onu değiştirir. ben böyle çok durum gördüğüm için bir türlü araba alamadım. az buz paralar değil.

araba alsam da muhtemelen 2010 model doblo gibi bişey alırım multijet. heryerini yapar öyle binerim. öteki türlü yüz binliralar ikiyüz binliralar havalarda uçuşuyor güzel araçlarda :)


100 liralık radyatör hortumu yüzünden bile araba hararet yapıp motor yapılıyor. servis kayıtlı olması burada bu yüzden önemli. sanayide ustaya götürüyorsun yağını suyunu değiştiriyo bişey yok diyo salıyo ama sen yolda giderken radyatör hortumu ömrünü tamamladığından mesela iğne deliği kadar deliniyor. ısı basınç derken hiç bişeyin farkına varamadan arabada su kalmamış hararet yapmış. zaten iş o duruma geldikten sonra geçmiş olsun. servis bakım tablosu hangi parçaların hangi kilometre ve zaman aralıklarında değişeceği bu yüzden çok önemli.


orta kalite herhangi bir araç alın. herşeyini zamanında değiştirin bakımını zamanında yapın milyon kilometreyi tamamlar. arkadaşımın lafıdır arabaları ustalar bozar der hep.
+1
Fodera
(16.10.25)
Yaklaşık 2m para verip 250k’da araba almak bana hiç mantıklı gelmiyor açıkçası. TR şartlarında araba kullanım-tamir süreçlerini de göz önüne aldığımızda ikisini de almazdım bu paralara.
+1
but that was just a dream
(16.10.25)
90 bim km araç alıp trigger seti değişmişmi değişmemiş mi diye hesap yapanı anlarım ama ben için takılacak bir konu değil. eğer benden önce yapılmadıysa 100bin bakımlarını ben yaptırayım kafam rahat olsun.

ayrıca 2.3m verip 2020 model araç yerine 2025 qashqai, tuscon bakardım
0
duyuruuser
(16.10.25)
250 bin km cok fazla, o paralari ben olsam vermem. aradaki fark zorlamayacaksa digeri ya da baska araba/model derim
+1
sweetoffice
(16.10.25)
90 bin alınır.
0
mikahakkinen
(16.10.25)
düşük km.
0
gurur
(16.10.25)
(9)

kiracı çıkarken evi boyatmalı mı?

kornisch
2 sene önce eve girdiğimizde tavandaki yamalar hariç duvarlar yeni boyalı şekilde girdik. 2 sene geçti duvarlarda bir iki yerde çift taraflı banttan kaynaklanan çok küçük boya kalkmaları hariç hiçbir hasar yok. Yine de sözleşmede boyalı alındı boyalı teslim edilmeli şeklinde bir madde yazmasından do
2 sene önce eve girdiğimizde tavandaki yamalar hariç duvarlar yeni boyalı şekilde girdik. 2 sene geçti duvarlarda bir iki yerde çift taraflı banttan kaynaklanan çok küçük boya kalkmaları hariç hiçbir hasar yok. Yine de sözleşmede boyalı alındı boyalı teslim edilmeli şeklinde bir madde yazmasından dolayı tüm evi boyatmalı mıyım? yoksa lokal boya yeterli olur mu?
Benzer durumlardan geçmiş arkadaşlar destek olabilirse sevinirim. (normalde hiç uğraşmaz tüm evi boyatırdım ama ev sahibinin savcılığa kadar ulaştırdığımız darlamalarından dolayı olabildiğince az masraf istiyorum.)

Şimdiden teşekkürler.
0
kornisch
(16.10.25)
Kanunen boyatmak zorunda değilsiniz. Evin usulüne uygun kullanımının sonucu olan bir yıpranmadir
0
kisa
(16.10.25)
Yıllar önce bir yerlerde bir içtihat görmüştüm. Kullanılan bir şeyin eskiyeceği, kiranın, kullanım bedeli olduğu , eskimenin boya badanayı da kapsayacağı ve ev sahibi sorumluluğunda olduğu şeklindeydi. Sonradan değişikliğe uğradı mı ya da aranırsa bulunabilir mi bilemem.

Ancak, temayül de ve bence işin etiği de, nasıl alındıysa öyle terkedilmesi doğrultusunda ve zaten sözleşmeye de öyle girmiş. Yani ben, komple boya badana yapılmalı şeklinde görüş ortaya koyayım.
0
Mirket
(16.10.25)
Bu arada söylediğim şey yasal hak kapsamında.
Ben boyalı alınan şeyin boyalı verilmesi taraftarıyım. Mirket +1
0
kisa
(16.10.25)
iyi niyet yoksa boyatmam ben.
0
Fodera
(16.10.25)
genelde boyali teslim alinilirsa tekrar boyatilip teslim edilir, sizin surec biraz sormus, boyasiz teslim alir ve teslim aldigina dair depozito iadesi yaparsa sorun yasamazsiniz
0
sweetoffice
(16.10.25)
O kadar saçma bir şey ki bu. Boyatmayın.
Ev nasıl aldıysa öyle verilir mantığı da saçmalık. Bu mantıkla gidersek sıfır eve gelip 5 yıl oturan vatandaş çıkarken binayı sıfırdan mı yapacak?
Ev sahibi duvarları boyatmazsa kirayı da ona göre yazar. Bırakın ev sahipleri düşünsün.
-1
asue
(16.10.25)
lokal boya ile kurtarmanız zor. ne olursa olsun boyanın rengi 2 senede koyulaşmıştır. ama benim tercihim, kiracının evi istediği gibi boyatması. evi boyasız teslim alacak, boyatmadan verecek. isterse boyatır. ama tabii eve bakmaya gelenler boya badanayı görüp, çirkin görüntü sebebiyle kiralamaktan vazgeçebilirler. bir de çıkana masraf yüklemek gayet kolay ama gelene evi "olabildiğine masrafsız" diye pazarlamak gerekir.
0
co2s2
(16.10.25)
"temayül de ve bence işin etiği de, nasıl alındıysa öyle terkedilmesi doğrultusunda"
denmis de..

kiraci evi kullanmak icin para veriyor, kullanim icin kiralanan birseyin eskimesi normal.
araba kiralama mesela, 1 ay kiraladim, 5000km yol yaptim ve karsiliginda kirasini odedim. bu arada arabanin yag degisim isigi yandi. ayni mantiga gore benim aracin yagini degistirip vermem lazim, zira kiraladigimda bu isik yanmiyordu. simdi burda servis isigi yaniyor sekilde geri vermek etik disi mi?

dedigin gibi iki yerde çift taraflı banttan kaynaklanan çok küçük boya kalkmaları hariç hiçbir hasar yok ise lokal boya ile kapatir teslim ederim.
-1
cooperr
(16.10.25)
burada düşündüğüm konu şu sonuçta daha önce farklı bir kiracı oturuyordu ve o adamın çıkmadan hemen önce boyadığına dair de kesin bir şey yok 1 sene önce boyatmış bile olabilir.
dediğim gibi tavanlar net bir şekilde yamalı, hatta öyle lokal falan da değil her odada en az birkaç yerde büyük yamalar var. eve girerken elektrik olmadığı için detaylı bakamamıştım bu duruma.
benim durumda da 3 küçük yerde boya kalkmaları dışında hiçbir sorun olmadığı için lokal boyayıp çok laf ederse boyayı depozitodan düş diyeceğim bakalım. Cevaplarınız için teşekkürler.
0
🌸kornisch
(17.10.25)
(6)

Haftasonları çalışmalık iş nasıl bulunur.

bigcaptain
herkese selamlar,maddi olarak bir tık zorlandığımız bir dönemden geçiyorum. hali hazırda küçük bir kızımız var eşim onunla ilgilendiği için işi bıraktı ve ödemeye başladığımız bir konut kredisi var. haftasonları boş durmak yerine çalışıp ek gelir elde edebileceğim bir iş arayışındayım. Evden ya da f
herkese selamlar,
maddi olarak bir tık zorlandığımız bir dönemden geçiyorum. hali hazırda küçük bir kızımız var eşim onunla ilgilendiği için işi bıraktı ve ödemeye başladığımız bir konut kredisi var. haftasonları boş durmak yerine çalışıp ek gelir elde edebileceğim bir iş arayışındayım. Evden ya da fiziksel olarak(izmir içinde) sizce bir er kişi ne iş yapabilir önerileri alabilirim.
teşekkürler.
0
bigcaptain
(13.10.25)
egitimlerinizi ve mesleginizi de yazarsaniz daha nokta atis tavsiye verenler cikabilir.
+2
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.10.25)
Kuryelik ve garsonluk diploma istemez. En garanti bunlar işlek bir restoranta ikisini de sorabilirsiniz
+1
artıküyeolmakistiyorum
(13.10.25)
günübirlik işler olabilir mevsiminde düğün salonları fuar vs.
+1
biravekahve
(13.10.25)
hocam çok alakasız gelebilir ama ben ciddi ciddi düşünüyorum. ev boyama işi yani boyacılık.

ev boyama işinde ciddi para var. elimden gelir derseniz eğer bir arkadaş daha bulursanız iki günde iki ev bile bitirebilirsiniz.

sermaye nedir? bir tane merdiven bir tane rulo sapı. öteki malzemelerin hepsi ya kullanılacak ya da kullanılıp atılacak şeyler. boya, fırça, rulo vb
+1
Fodera
(13.10.25)
martı tag olabilir mi?
0
Sadece soruyorum
(14.10.25)
bag bahce isleri. agac budama mesela.
bir tane husqvarna benzinli testere, bir de uzun merdiven alacaksin.
kestigin agaci ayrica parcalayip satabilirsin, istemiyorlarsa..
0
cooperr
(14.10.25)
(8)

Çok terliyorum, ne giymeliyim?

prole
Öncelikle yeni tasarım hayırlı olsun. Arkadaşlar, çok terliyorum. Hadi yazın terlersin, sorun olmaz da kışın da terliyorum. Şu an marmaray'da tshirt ile oturuyorum ve hafif sıcaklanıyorum. Gün içinde pamuklu tshirt üstüne polar outdoor ile dolanayım dedim, 17-18 derecede terledim. Üstümü çıkarınca d
Öncelikle yeni tasarım hayırlı olsun.

Arkadaşlar, çok terliyorum. Hadi yazın terlersin, sorun olmaz da kışın da terliyorum. Şu an marmaray'da tshirt ile oturuyorum ve hafif sıcaklanıyorum. Gün içinde pamuklu tshirt üstüne polar outdoor ile dolanayım dedim, 17-18 derecede terledim. Üstümü çıkarınca da ter üstümde kuruyor ve hasta oluyorum. Senelerdir toplu taşımada ben gömleğimi çıkarıp t-shirt ile kalırken montla bereyle oturanlara bakarım ve görürüm ki bir ben t-shirt ile duruyorum. Evde ofiste idare ediyorum ama iki dakika yürüyüp toplu taşımaya biniyorum, bir kapalı ortama giriyorum, anında hayvan gibi terliyorum. O yüzden de sık sık hasta oluyorum. Ben ne yapayım, ne giyeyim n'olur bir yardım edin.
0
prole
(13.10.25)
tiroide filan bi baktırın. aşırı terlemeye sebep olabilen durumlar var.
+1
elorelia
(13.10.25)
1. vücut isisini regüle eden
2. cabuk kuruyan
3. koku yapmayan
bir seyler giymeniz lazim.
bu da merinos ürünlerdir.
en iyi outdoor ürünler hep merinos ile yapilir. yaz icin "light" sembolü görebilirsiniz bazen üstlerinde ya da kis icin "extra warm".
tavsiyem, kendinize ilk etapta bir tane merinos tshirt alin. pahali olduklari icin bulk olarak olmayin hemen, önce bir tane ile deneyip görün. belki sorun giydikleriniz degil, hormonlarinizdir.
aldiginiz ürünleri yün deterjani ile yünlüler programinda ve mümkünse en az sekilde yikayin. yün, özelligini kaybetmemesi icin cok yikanmamali, kesinlikle makinede ya da elde sikilmamali. en iyi temizligi kis aylarinda eksi derecelerde gece disarida 6-8 saat boyunca havlu üstüne koyarak, özellikle sisli havalarda üstüne az cig yagdirarak yaparsiniz. yazin ise sabahin ilk günesinde 1-2 saat havalandirarak.
bir süre kullanimdan sonra merinos yagini kaybedebilir, bu durumda lanolin ile yeniden yaglandirabilirsiniz. ona ihtiyac olursa mesaj atin zamani gelince, anlatirim.

stoic, dilling, smartwool, icebreaker, ortovox, duckworth, simply merino, devold aklima ilk etapta gelen güzel markalar. sahsen hepsini memnuniyetle 15+ senedir kullaniyorum.
ugrastirir gibi görünüyor ama sik yikanmayacagi icin basedilir. üstelik gercekten yaz kis giyilirler.
+1
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(13.10.25)
Aşırı terlemek bazen hormonal bir problem olabildiği gibi yetersiz sıvı tüketiminden de oluyor. İnsan bedenini bu konuda araba misali düşünebilirsiniz. Motorun ısısının korunmasını sağlayan yegane şeylerden bi tanesi su. Eksik alınımında da insan bedeni sıcaklığını ayarlayamıyor
0
mermaidd
(13.10.25)
asiri terleme bazi hormonel problemlerin habercisidir. ihmak etmeyin once doktora gidin, batakligi kurutun yani
0
oscar
(13.10.25)
benim soğuk havalar için bir önerim var. thermoformun ince içlikleri var. tam olarak hangi modeli bilmiyorum ama bunu direkt vücut üzerine giydiğinizde. terlediğiniz an vücut terini thermoform içliğin üzerine çıkartıyor. hem konforunuz artıyor hem de soğuk havalarda kat kat giyinmemek durumunda kalıyorsunuz.
0
Fodera
(13.10.25)
Koltuk altı pedleri var denemek istersen. Öncelikle tahlilleri yaptırmalı
0
pembediken
(13.10.25)
%100 pamuk en mantıklısı yine, en azından polyester ve akrilik içeren ürünler gibi koku yapmıyor. Aşırı terleme için doktorlar genelde herhangi bir sebep bulamıyor. Burundan alınan nefes vücut ısısını daha iyi regüle ediyor, ağız yoğunluklu nefes alıyorsanız buna dikkat edebilirsiniz. Anksiyete varsa bu da ciddi anlamda aşırı terleme yapıyor.
0
thor44
(14.10.25)
100% pamuk giyilebilecek en kötü ürünlerdür terleyenler icin. Hem vücudu sürekli isitir, hem koku yapar, hem de kurumadigi icin terleyen kisiyi üsütür ve hasta eder.
Terleyen kisi merinos giymelidir, sebeplerini de yukarida yazdim. Vücut isisini regüle eder, yazin serin kisin sicak tutar ve cabuk kurur. Üstelik koku yapmaz. Adam zaten pamuklu giydigi icin bu sikintilari var ve bu soruyu acma ihtiyaci duymus.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(14.10.25)
(77)

eksi duyuru'nun yeni versiyonunu test etmek

compumaster
bir seyleri konusmak icin: https://t.me/+45U_yTjnwD9lMmFl telegram grubunu kullanabilirsiniz.buraya yazdiklariniza bakacagim ama tüm hata ve özellik istekleri artık burada takip edilecek: https://github.com/compumaster/eksiduyuru-issues
bir seyleri konusmak icin: t.me telegram grubunu kullanabilirsiniz.

buraya yazdiklariniza bakacagim ama tüm hata ve özellik istekleri artık burada takip edilecek: github.com
0
compumaster
(01.10.25)
telegram kullanmiyorum, buradan da geribildirim kabul ederseniz diye yazayim:

bence eski site daha guzel hala. mobil uyumlu olsaydi hic yenisine gerek yoktu gibi. gorsel bazi seyler icin yorumum var sadece.

1. ✔️(bkz: ), , (git: ) buton gibi gorunmuyor. islevi anlasilmiyor.
2. ✔️son cevaplananlar ve bildirimler biraz karisik gorunuyor satir ayrimi olmadigi icin.
3. duyuru ve cevaplarin zaman bilgisi eski halinde daha iyiydi bence. hem edit oldugu da anlasilmiyor.
4. favorilere ekleme, yenile butonu, duyurularin kac kez goruntulendigi de gizlenmese iyi olurmuş. (belki sadece mobilde gizlense daha iyi)
5. ✔️duyuru ve cevaplarin menu butonu "v" collapse/expand butonu gibi hissettiriyor, tiklamadan tahmin edememistim ne oldugunu.
0
lemmiwinks
(01.10.25)
bir de kullanici bilgilerini goremiyor muyuz artik?
✔️düzeldi (kullanicinin sayfasinda)
0
lemmiwinks
(01.10.25)
eski siteyi mobil uyumlu yapmak spagetti koddan dolayi imkansiza yakin oldugu icin yeni siteyi sifirdan yazdim.

> daha guzel hala

yeni sitenin eskisi kadar guzel olmasi icin gerekeni yaparim, yeter ki geri bildirimde bulunun.

diger soylediklerinizi goz onunde bulunduracagim.
1. ok!
2. duzeltecegim
3. saat detayi mouse hover da gozukuyor (duzelecek su anda cok kotu)
4. herseyi o menuye atmamin nedeni ekranda cok fazla icon oluyordu, ondan kurtulmak istedim daha sade gozuksun diye.
5. onu menu iconu ile degistirecegim.
6. kullanici bilgilerini geri getirecegim.
0
🌸compumaster
(01.10.25)
- 🎫mallara ekledigimiz yazarlarin duyurularini/cevaplarini gormeyelim, yok olsunlar bizim icin.
- moderasyona artik bir ceki duzen gelsin, ya hersey siliniyor ya da saldim cayira havasi esiyor. bunun bir ortasi olsun artik.
-ben goruntuden memnunum, sekil yapmaya gerek yok bence.
0
cooperr
(01.10.25)
Süper eline sağlık, allahu ekberrrr!
1-Herhangi bir duyuruda üç çizgi var sağında. Tıklıyoruz ve açılan menüde duyuruya git diyoruz. Duyuruya gittik ama sağdaki son cevaplananlar ve bildirimler kapandı.
🟡 bunu anlamadim.
2-Sağ üstte adımızı görüyorduk. Görmesek de olur tabii. Bildireyim dedim.
🟡 insanlar "expose oluyoruz aman aman" demislerdi 10 yil once gizledim Ben'in altina.
3-Duyuruyu açtık, yenile şeysi logosu yok f5 tek çare. Bazılarımız o tuşa hınçla basıp çökertiyorduk sikeyi.
🟡 hamburger menude var ☰'nin icinde.
4-Sağdaki son cevaplananlar'da kaç dakika önce yazılmış görmeyince içime dert oldu.
🟡 çok gerek duymadım
5-Duyurunun içindeki herhangi bir cevap vermiş olan kullanıcı için kim bu kullanıcı diye adına tıklayınca hata veriyor, hata bizimdir diyorum
✔️ bu düzeldi
6-Kullanıcı adı yanindaki i ve es şeyleri kurbağa olmuş, basılmıyor çünkü galiba basılı kalmış ahahah
✔️ bu kullanıcının duyurularına git -> istatistikler.
5-6 biliyorsun galiba .sss
0
Shepard
(01.10.25)
login deki, ekşi girişi sub-etha/yardir'a gidiyor, direk sub-etha'ya gitmeli,
✔️ düzeldi
satır aralıkları büyümüş, font çok ince kalmış, gri'nin tonu sanki aynı değil, font rengi açık gibi görünüyor, belki de ince kaldığı için. emin değilim.
✔️ değişti
feature request olmazsa dark mode süper olur, telefon/tablet/ laptop pili daha fazla dayanıyor dark mode'da
✔️ sitenin en alında switch var artık
0
selam
(01.10.25)
telegram grubu doesn't exist diyor.
🟡 var yaw?
sub-etha uzerinden giris yapamadim, aradiginiz sayfa yoktu diyor.
🟡 şu anda direkt giriş yok eksi duyuruya login olunca en alttaki beta yazısından
bence cevaplarimizi veya duyurularimizi gizleme ozelligi gelmeli. su an cevaplarimizin acik olmasinin pek gerekli oldugunu dusunmuyorum. ayrica millet soruya cevap yazmak yerine onceki yazdiklarina bakip yargilayacak. mesela reddit'e yeni geldi gizleme, cok da guzel oldu.
🟡 yani bilemedim.
edit: "cevabin linki" basilinca kopyalanmasi mi gerekiyor bilmiyorum ama su anki haliyle duyuru ana sayfaya gonderiyor. mobil surumdeyim.
🟡 desktopta cevabı sarı ile boyayarak o duyuruya gidiyor olması lazım.
0
herzan
(01.10.25)
Abi şu siteye kullanıcı engelleme getir artık. Engellediğimiz kullanıcılar sorularımıza cevap yazamasın. Bu sitenin başka bir şeye ihtiyacı yok. Site kaç tane kaliteli kullanıcı kaybetti. Bunlara odaklanmak yerine butona falan takılıyorsun. Çöp kullanıcı dolu sitede her şey mükemmel çalışsa gözükse ne olacak.
🎫 ok yapacam
0
arbre
(01.10.25)
Ekşi sözlük üzerinden giremiyorum, nasıl girebilirim anlayamadım.
🟡 şu anda betaya sözlük üzerinden direkt giremiyorsunuz.
0
muhayyer divan
(01.10.25)
- Başkalarının duyurularında "cevap bu" diye tıklayabiliyorum. Bir şey değişmiyor ama yapılabiliyor.
🎫 bunu düzelteyeyim
- "Son Cevaplananlar" ve "Bildirim" kısmı göz yorucu olmuş. Yazı fontu da normal/eski olacak versiyonunda daha iyi sanki.
🟡 daha fazla geri bildirim alırsam bakayım.
- Hatta site genel olarak daha parlak ve beyaz gibi. Biraz gözümü yordu benim.
✔️ düzeldi
- Cevabın tarihi ve saati yerine, eğer 24 saatten az sürede ise kaç saat önce yazıldığının yazması bence gereksiz yenilik.
🎫 ok şimdiye kadar kimse bunu beğenmemiş kaldıracağım.
- Gönder butonu ile mesaj çerçevesi kesişiyor. Sanırım bu planlanan bir şey değil, butonun biraz daha aşağıda olması gerekiyor o zaman.
✔️ düzeldi
- "beta.eksiduyuru.com" adresine tıklayıp Ekşi Sözlük kullanıcısı olarak girmeye çalışınca yardır5'te kalıyor. İlerlenmiyor.
✔️ düzeldi, ama 'çalışmaz
- Mobil uyumlu haline geçince, en uyumlu eksik olan düzenleme giderilmiş görünüyor ama son halinde nasıl olur o bilemiyorum tabii.
✔️ aynen şu anda gördüğünüz gibi olacak
- Mobil'den girince "cevapla" tuşu ile duyuru başlığı iç içe geçiyor.
✔️ düzeldi
- "duyuru ve cevaplarin menu butonu "v" collapse/expand butonu gibi hissettiriyor" @lemmiwinks +1 bir de açık görünümden eski haline dönemiyorum.
✔️ düzeldi, eski haline donmek icin bos bir alana tiklayin.

@muhayyer divan web sitesinin en altında "beta" diye link eklenmiş. Chat linkinin altında. Onu tıklamayı dene.
0
nawar
(01.10.25)
Uzun bir süre antik.eksisozluk sitesinden giriş yapan tipik bir “eski dandik siteci” olarak; mümkünse renkler aynı tonda olsun beta versiyonda da. Çünkü mevcut duyuru renklerinden farklı olarak mat&metalik bir aura var betadaki renklerde. Dolayıısyla bu Betadaki hali hem göz yorucu hem de mevcut renk tonları arka plan dahil bence net daha iyi. bu mesele düşünmeye değer.
✔️ düzeldi
0
ezkaza
(02.10.25)
- dark tema eklenebilir mi ?
✔️ düzeldi sitenin en altina bakin
0
orpheus
(02.10.25)
kayıp ikonuna yabancı dil ikonu konulmuş
✔️ düzeldi
0
art cat chocolate
(02.10.25)
ÇOK PARLAK +1 yazılarda küçük kalmış nostalji namına görünüşü değiştirmesek olmaz mı:(
✔️ düzeldi arti dark theme geldi
kendi nickime basınca şu çıkıyor; birde sözlükten girmeyi asla başaramadım
✔️ düzeldi, sozlukten bu siteye direkt giris yok.
0
eja
(02.10.25)
1. Sözlüktekinin aksine gerçekten çalışan bir engelleme sistemi mutlaka olmalı. Ara sıra dadanan troller, ayırt etme gücünden yoksun olanlar ve ne cevaplarını ne de sorularını görmek istemediğim kişiler var, bu kişiler ne benim yazdıklarımı görsün ne de ben onların yazdıklarını göreyim.
🎫 yapacagim
2. Koyu/dark/karanlık artık adına ne denirse bir mod olmalı. Hem göze hem batarya ömrüne faydası çok.
✔️düzeldi
3. bkz, ' ' ve git komutlarının sağda olmasını yadırgadım. Bu butonlar genelde solda oluyor. Alışılır elbette ama garip geldi bana.
✔️düzeldi
4. etiketleme olursa, @compumaster yazdığımızda compumaster'a bildirim giderse şahane olur. Anlık bildirimden bahsetmiyorum ancak Donanımhaber'de olduğu gibi bir bildirim paneline bildirim düşerse güzel olur bence.
🎫fena fikir degil
5. Cevapla butonunu son cevabın da altına eklemek iyi olur. Çok cevaplı bir duyuruda cevapları okuduktan sonra cevap yazmak isteyen biri tekrar çıkmasın yukarıya.
🎫evet yapmak lazim
0
10551037
(02.10.25)
Çok parlak olmuş, göz yoruyor. Eskisi iyi bence.
✔️düzeldi
0
nothing in my way
(02.10.25)
- Çok parlak +1
duyuruların arkaplan gri rengi çok açık olmuş.
✔️düzeldi
Mevcuttaki gibi olursa (e6e5e5) olur. Yeni renk (edecec) çok göz yoruyor.
✔️düzeldi
- Karanlık mod gelirse şahane olur.
✔️düzeldi
- Açık görünüm butonu açarken işe yarıyor ama kapalı görünüme geçmek için işe yaramıyor. Adres çubuğunda ?s=1'i ?s=0 yapmak gerekiyor.
✔️düzeldi
- Duyuru kapalı (genişletilmemiş) durumdayken kullanıcı adına tıklayıp "duyuruları" sayfasına gidilemiyor. Önce duyuruyu açmak gerekiyor.
🚫oyle olmasini istiyorum.

- Duyuruya gelen cevaptaki kullanıcı adına tıklama gelmiş ama düzgün çalışmıyor. Yönlendirdiği sayfa ../kullanici/himmet dayi/ ama gitmesi gereken sayfa ../kullanici/himmet dayi/i. Yani sondaki /i eksik olduğu içib 404 hatası veriyor. Ayrıca 404 sayfasına da bir tasarım gelse iyi olur. Şu an saçma bir 404 sayfası var.
✔️düzeldi

- Kullanıcı sayfasında duyuruları / cevapları ayrımı olmuş. Çok iyi bence. (sonuçta bu da bir geribildirim)
✔️
- Kullanıcı adlarının yanındaki i ya da es logoları eskisi gibi çalışmıyor. Yani kullanıcıya ait istatistikler görünmüyor. Onun yerine kullanıcı sayfasına gidiyor. Bu hali de olur ama kullanıcı sayfasına o istatistikleri üçüncü sekme olarak ekleyebilirsin.
✔️düzeldi (aynen dedigin gibi yaptim)

- Duyuru içindeki yenile butonu kayıp.
edit: kibritsuyu uyardı, menünün içindeymiş. onu menü dışına alalım o zaman. 2 tık olmasın. 1 tık olsun.
🎫 belki, ekranda cok sey olmasin diye herseyi menuye koyduydum.

- Bir duyuruyu genişlettiğimizde diğer genişletilmiş olan otomatik daralsın gibi bir özellik olsa iyi olabilir. Ayarlardan değiştirilebilir kullanıcı isteğine göre.
🚫hayir senin direkt clicklemedigin birseyin calismamasi lazim.
0
himmet dayi
(02.10.25)
Lanlı lunlu edepsizce konuşan tipler hemen atılmalı. İkaz bile etmeden. Tadımız kaçmasın.
🟡oyle yapiyorduk zaten, sitede adam kalmadi. bloklama gelecek.
0
luluki
(02.10.25)
üstad eline saglik.
🟡 sagol

1. cevapla yanindaki kalem ikonuna isinamadim, hem varolusu hem de bir kisim basliklarla altli ustlu takilmasi sebebiyle olmasa da olur. Varolusu daha buyuk etken.
✔️düzeldi, ayrica o kalem sitenin ilk halinden beri vardi, öldürmüş oldun.
2. mobil versiyonda ekrani yatay/dikey cevirince (benim veremeyecegim detaylari goruyorsunuzdur) ekrani dolduran ana hat kayip eski sitenin masaustu versiyonu gibi gorunuyor, ancak yalnizca sag tarafta arka plan yesili gorunuyor. Ustteki reklamlar tum ekran genisligini doldurmaya -gri arka plandan tasarak- devam ediyor.
🟡 buna yapabilecegim bir sey yok. bootstrap (arka fonda calisan yapi) limitasyonu.
3. @10551037 soyledigi 2-4-5'e katiliyorum.
🟡 bende
4. Baslik fontu alisana kadar acaib gelecek, adi nedir acabağ?
🟡 aslinda eksi siteyle ayni font degil mi?
5. Mobilde bazi duyurularin onizleme metni baslik altinda ikonun altina sarkiyor, bazilarinda yanibasindan basliyor. Henuz sebebi anlayacak -ikon mu metin mi ya da kiymetli sen mi- bi oruntu goremedim.
🟡 ekran goruntusu lutfen!
0
klassno
(02.10.25)
lütfen engelleme getirin. burdak herkesle akraba olmak zorunda değilim. altı üstü soru sorup cevap verip gidicem.
🎫ok yapacagim
0
i'm gonna start a revolution from my bed
(02.10.25)
font weight bir ya da iki tık yükselse daha okunur olacak
❓çok ince bir fonttu şimdi eski siteyle aynı boyutta ve aynı face'de
0
denemeyanilma
(03.10.25)
Ben de çok parlak olmuş diyorum, daha mat, daha soluk (Sözlük'teki saman teması gibi) olsa ve koyu/karanlık teması da olabilse ne güzel olur.
✔️düzeldi eski siteyle aynı, ayrıca dark mode da geldi.

Engelleme konusu şahsen mesajlarda varsa benim için yeterli.
🎫 mesajlarda var ama site geneline gelecek.
Belki işe yarar, duyuru başlıklarına "ciddili soru" ve "eğlenmeli sohbetli soru" olduğunu düşündürecek birer emoji eklemek ve kural olarak da ciddili sorularda goygoyculuğu yasaklamak, buna göre cezai işlem uygulamak bence çok mümkün. Ciddili sorularda birbirine bulaşmayı engeller hiç değilse.
🟡 bunu anlamadim
Bir de ben siteyi çok beğendim, ellerine sağlık.
0
muhayyer divan
(03.10.25)
Parlak +1
🟡 mevcut theme orjinal siteyle ayni. dark da geldi
0
lapaz
(03.10.25)
masaüstü içindir:
- cevapla kısmında bkz, ve git butonları anlaşılmıyor. +1
🟡 bunu duzelttim yaw?
- cevapla kısmının yazı boyutu duyuru içeriği ile yandaki kategoriler bölümünün yazı boyutundan neredeyse 2 kat daha büyük gözüküyor. dolayısıyla butonlar da aşırı büyük gözüküyor.
🟡ya sitenin fontu cok kucuk bence, eksi siteyle ayni olsun diye yaptim, ama gozum cikiyor artik 20 yasinda degilim.
yine kategoriler ile son cevaplananlar ve bildirimler kısımlarının yazı tipleri birbirinden farklı. şahsen duyurunun varsayılan font ve boyutlarını tercih ederim.
✔️ artik ayni olamsi lazim
- duyuru arka fonundaki gri bana da parlak geldi, eskisi daha iyiydi +1
✔️bu su anda eksisi ile ayni
- sanırım duyuru içeriğinin kapalı görünüm yazı boyutu ile açık görünüm yazı boyutu farklı olduğu ve cevaplar arasındaki ayraç silik olduğu için sayfa parlak gözüküyor.
🟡 kapaliyken kucun olmasi onizleme oldugu icin.
- duyuru gönderim zamanında x saat önce gönderildi yazmasa da olur +1
🎫 ok yapacam
- duyuru gönderi zamanı tarihe dönüştükten sonra, mouse over yapınca " " yerine "&nbsZ;" yazılmış.
🎫 ok yapacam
- sol üstte ("her bir şey"den önce) bazı sayfa başlıklarının gözükmesi lüzumsuz gibi geldi. ör: duyura'ya gidince duyuru başlığı, benimkiler'e gidince "duyurularım" , mesajlarda "gelen kutusu" vs. mobilde de sanırım menünün içine saklanıyor bu başlıklar, dolayısıyla fonksiyonunu anlayamadım. bence olmasa da olur.
🚫tasarim tercihim. hangi sayfada oldugunu bilemiyordun. mobil'de gizli zaten.
- bildirimlerdeki ya da son cevaplananlardaki duyuruları sırayla görüntüleyeyim istiyorum. duyuru sayfalarında "son cevaplananlar" ve "bildirimler" düzensiz bir şekilde genişlemiş daralmış oluyor. mesela "son cevaplananlar"ı sırayla açarken üçüncü dördüncü duyurudan sonra "son cevaplananlar" daralıp "bildirimler" genişliyor, bazen tam tersi, bazen ikisi birden daralıyor. bir önceki sayfadaki görünümden devam etse fena olmazdı.
🟡ekran goruntusu lazim

edit: şu son anlatmaya çalıştığımla ilgili ne zaman ekran kaydetmeye başlasam yazdığımı tekrar ettiremiyorum. hangi tıklama sırasıyla gerçekleştiğini bulamıyorum. düzensiz.
"bildirimler"dekileri baştan sona sırayla tıklasanız denk gelirsiniz gibi geliyor. ama düzensiz bir durum olduğu için şu an için angarya. anca bir gün uğraşmak isterseniz diyeyim.
0
tnz
(03.10.25)
-Cevapları birbirinden ayıran ince uzun çizgi eski sitedeki gibi olabilir, bir tik koyu olursa daha iyi olacak gibi

-bir de örneğin 20 cevaplik bir başlığa tıkladık, yavaş yavaş asagiya kaydırarak cevapları okuduk ve direk aynı sayfa üzerinden diğer başlıklara geçtik ve burada da birkaç başlığın cevaplarını okuduk vs ve en alta kadar geldik… sonra tekrar yukarıya çıkmak istediğimizde bu tıkladığımız başlıkların hepsi açık olduğu için insanı boguyor, bir karmaşa oluyor, bu nasıl düzeltilir veya ne yapılabilir bilmiyorum ama bi gariplik var gibi
0
dedeminhirkasi
(04.10.25)
ustadim god mode on takildigin icin cevabimiza mutecaviz yazabildigin cevaplarinin senden geldigini anlamam vakit aldi, affet.

kalem ikonuna uzuldum, eskiliginden degil yerine yerlesememesinden belki de isinamadim. cunku zira su hali mi o hali mi, kesinlikle kalemli hali. yerine oturabilse pek guzel olur, bunu olduren de olmak gafletinin yukunden kurtulurum.

font meselesi... bir gittim geldim eskisine, ikon ve renkler yuzunden oldugunu dusunuyorum. yine de fontun adinini sanini isteruk.

asagidaki ekran goruntusunun mevzunh anladim. baslik iki satira sarktiysa ucuncu satir onizleme oluyor ve ikon altina gidiyor, baslik tek satirsa ikinci satir onizleme ve ikon yaninda kaliyor. gorselden tetiklenen beni bir huzursuz etmisti ama artik cozdum ya alisirim.
ekran goruntusunu drive linki olarak paylasiyorum. drive.google.com

eline emegine saglik, su sitenin ve senin emegini nasil oderiz bilmiyorum.
0
klassno
(05.10.25)
Abi dark gelmiş, oley.

Bak çok zeki hissediyorum şu an kendimi ahhahahaha, öneri geliyor.

Karmamız yok, keşke olsa.


Önceki mesajımı da düzelttim anlatamadığım kısmı. O kısımda şunu demek istedim:
Herhangi bir duyuruda üç çizgi var sağında. Tıklıyoruz ve açılan menüde duyuruya git diyoruz. Duyuruya gittik ama sağdaki son cevaplananlar ve bildirimler kapandı.
0
Shepard
(05.10.25)
site çok parlak olduğu için yazıları okuması yoruyor, ayarlardan belki bir dropdown ile yazı fontu seçenekleri eklenerbilir.

font-family: Verdana, Geneva, sans-serif;
ve
font-size: 14px;

yaptığımda bana daha okunabilir geldi her şey.
0
nahtoderfahrung
(05.10.25)
"""Belki işe yarar, duyuru başlıklarına "ciddili soru" ve "eğlenmeli sohbetli soru" olduğunu düşündürecek birer emoji eklemek ve kural olarak da ciddili sorularda goygoyculuğu yasaklamak, buna göre cezai işlem uygulamak bence çok mümkün. Ciddili sorularda birbirine bulaşmayı engeller hiç değilse."""
🟡 bunu anlamadim

Duyuru'da ne zaman ciddi ve trollemesiz ne zaman geyikli goygoylu cevaplar yazılabileceğini belirtme ihtiyacı duyuyorum da. Kimi konuyu tartışırken eğlenebiliyor, ruhen buna müsait oluyor kimi müsait olamıyor, kimi zaman konunun ciddiyeti algılanmıyor filan. Hani insanların birbirini daha az incitmesini sağlamak, biraz da (zaman geçtikçe bir geçmiş oluşacağı için) geçmiş duyuruları daha doğru değerlendirmek adına bu tarz bir işaretleme lazım diye düşünüyorum, bu site bana ait olsa bunu yaparım yani. Burası sadece yazıdan oluşan bir platform, herkesin komiklik eğlence geyik vs algısı farklı, herkes her an aynı duygu durumunda da olmuyor. O açıdan dedim.
0
muhayyer divan
(05.10.25)
Gir-çık butonları
başlıklarını engelle butonu
Mesajlarını engelle butonu
engelle butonu (senin de göremesin)
Tema çok kötü betada şu an ki daha iyi
Reklam sayısı

Başlıkları ve Cevapları mobil modda editleme, düzenleme, kolayca silebilme

Anket ekleyebilme
0
baldan kaymak
(05.10.25)
Kullanıcı adının köşede 'gelen giden görsün' der gibi durmasına çözüm bulana Allah uzun ömür versin.
0
Mirket
(05.10.25)
hiç bir cevabı okumadım öncelikle söylendiyse özür dilerim.

beta'da ki iconlar flat'ten 3d'ye kaymış iyice daha bir ayıramamazlık olmuş gibi. belki soru tiplerinin iconları için farklı farklı renkler düşünülebilir. müzik mavi teknik sarı medikal kırmızı gibi vs.

başlıklardaki font daha bir neue tarzı olabilir, daha kolay okunması açısından. içeriğinin fontu rahat okunabiliyor bu arada.
0
inannas jofn
(06.10.25)
- ayarlar butonu 404 hatası veriyor.
- istatistiklerde de bir gariplik var sanki. ben neredeyse hiç duyuru ya da cevap silmem ama çok fazla silmişim gibi görünüyor. -ya da kullanım alışkanlıklarımın farkında değilim :)
0
evrim halkasi
(06.10.25)
1. son cevaplananlar ve bildirimler frame'lerinde, her bir duyuru basligi arasinda cizgi olmasi daha okunakli yapar. bu sekilde cok icice gecmis gözüküyor.

2. wide görünüm benim icin tercih edilesi degil. sürekli ekranda tarama yapar gözü kaydira kaydira duyuru okutuyor. yorucu. en azindan kompakt bir görünüm opsiyonunun olmasi benim gibi tek bakista icerige ulamyi, minimum eforla okuma yapmayi sevenler icin daha iyi olur.

3. duyurularin görüntülenme sayisi geri dönerse güzel olur.

4. cevapla diyince sayfanin otomatik olarak cevaplama kutucuguna kaymasi cok suku olmus. bu konuda tesekkür ederiz.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(06.10.25)
cevabı tikliyorum. sayfayı yenilediğimde yine tiksiz görünüyor.
duyurunun kaç kez görüntülendiği bu versiyonda görünmüyor.
0
elektr10
(06.10.25)
cevapla okunu 10 dk da zor buldum. oraya tekrar cevapla yazılabilir.
kişilerin infoları hala açılmıyor.
0
koela
(06.10.25)
gecisi yapmisiz :) elinize saglik @compumaster, gule gule kullanalim yeni siteyi.

birkac yorumum var yine:
1. cevapla butonu herkes icin anlasilir olmayabilir, bence cevapla yazisi kalsa iyi olurdu. bir de en alttaki cevapla sanki cevabi cevapla gibi de duruyor. onun yerine belki duyuru basligi sticky yapilabilir.
2. yine cevaplaya basinca cevap varsa son cevapla text box cok birlesik, onu biraz ayirmak hos olabilir.
3. madem duyuru ve cevaplardaki tarih yerine gecen zamani gosteriyoruz, onu belki dinamik yapabiliriz. sayfada bazen uzun zaman gecirilebiliyor, her dakika o sureler guncellense hos olur.
4. duyuru text'i kullanici isminin altina denk gelince kotu gorunuyor:
i.imgur.com
5. cevapla acikken duzenle'ye basinca bir sey olmuyor. text box bossa bence direkt ustune yazabilir, doluysa da bir uyari mesaji olabilir.
0
lemmiwinks
(06.10.25)
www.eksiduyuru.com

sayfa bulunamadı diyor,

çok önemli bir şey daha var sağ tarafta bildirimlerde tarih saat olarak gözüküyor önceden kaç dk kaç saat önce son cevap atıldığı yazıyordu yine o formatta olabilir mi?

ayrıca aynı bölmenin arkaplan rengi yok, chrome konsolda aşağıdaki css bir sebepten de-aktif gözüküyor.

.soncev li, .notify li {
background-color: var(--ed-entry-background-color);
0
nahtoderfahrung
(06.10.25)
ayarlar çalışmıyor. şifre nasıl değiştirilir?
0
Kahvedesu
(06.10.25)
attığım tikler yok oluyor.
0
elorelia
(06.10.25)
evet tik veriyorum kayboluyor
0
Sadece soruyorum
(06.10.25)
karanlık modu aktif ettikten sonra sayfa yüklemelerinde önce aydınlık mod yükleniyor, sonra karanlık mod devreye giriyor. her sayfa yenileme ya da değişim bir flaş patlaması niteliğinde. karanlık mod aktivastonunu sayfanın tamamı yüklenmeden yüklemenin bir yolu var mıdır?

Bir de karanlık modda font renklerini daha da koyulaştırmak gerek gibi. Bu haliyle 2 dakika baktıktan sonra gözümü kapayıp açınca yatay çizgiler görmeye başlıyorum boşlukta.
caps: galeri14.uludagsozluk.com
referans olarak sözlük'ün gece modu renkleri alınabilir.

'Cevabın Linki' butonuna basınca sayfanın en üstüne gidiyor ama link çıkmıyor veya panoya da kopyalanmıyor.
0
himmet dayi
(06.10.25)
beta.eksiduyuru.com adresinden siteye girmek istediğimde şöyle bir hata aldım: soz.lk
0
10551037
(06.10.25)
arayüz aşırı göz yoruyor. parlak ve fontlar birbirlerini öldürüyor. odaklanıp okuyabilmek mümkün değil
0
topkapiaksaray
(06.10.25)
bir ekleme daha. eski font arayüz on numaraydı
0
topkapiaksaray
(06.10.25)
olumsuzluklar/hatalar:

1- font çok büyük. eski boyut daha iyiydi.

2- ana düğmelere border ya da shadow eklenebilir. bkz, alıntı ve git düğmelerine renk verilebilir. genel olarak eski düğme seti daha iyiydi. bunlarda kaba inşaat hali var.

3- textbox’ın içine tıklayınca textbox büyüyüp align center oluyor ve sayfa genişliyor. responsiveness gidiyor ve sayfa sağa sola scrollable hale geliyor. bir daha refresh edene kadar da düzelmiyor.

4- nicklerin yanındaki info kutuları çalışmıyor.

5- textbox ile gönder butonu arasında boşluk yok (edit yaparken).

6- cevapların sağ üstündeki burger menu ikonu dikkat çekmiyor ve yerine sıkışmış gibi duruyor. daha farklı bir tasarım denenebilir.

7- cevaplardaki burger menüde focus rengi lacivert. renk paletiyle alakası yok.

olumlu yanlar:

1- her sayfayı kapatıp açışımızda log in olmak gerekiyordu. nihayet token eklenmiş. bu dertten kurtulduk.

2- mobil görünüme edit özelliği sonunda gelmiş (aro)

3- dark mod iyi. ama daha görünür bir yere koyulabilir.

4- istatistikler iyi olmuş.

5- engelleme özelliği iyi olmuş.

not: sadece mobilde denedim.
0
sir gawain
(06.10.25)
"🎫" bunu görünce altın bilet kazandım sandım ama kazanmamışım.

Derdini seveyim butonu gibi olacak ama birilerine "@nawar +1" gibi artı verirken uzun veya karışık nickler için kopyalayıp/sürükleyip koyuyordum nicki. Şimdi onu yapamıyorum. Kullanıcının sayfasına gidiyor. Yandaki kayıt kökeni belirten i/es kısmına tıklayıp sayfalarına gitsek buradan kopyalasak mantıklı değil mi? Hani eğer birilerini etiketleyince ona bildirim gitmesi konusu gelecekse otomatik tamamlama gelmeyecektir diye düşünüyorum. İşimizi kolaylaştırır.

Bu dark/koyu tema dediğiniz sidebarların rengini değiştirmek mi? Yoksa duyurular arasındaki, arka plandaki beyazı da değiştirebiliyor musunuz?
0
nawar
(06.10.25)
@nawar, dark tema sitenin en altinda calisiyor.
Karanlık Mod
diye bir dugme.
0
🌸compumaster
(07.10.25)
Aşırı üzüldüm. Eski temayı isteyenler kullanabilmeli. Çok alışmıştım.
0
tithousand
(07.10.25)
geniş olmuş diyenler olmuştu. daraltılmış. bu sefer de yazı puntoları çok yüksek olmuş. :') annemin telefonunu kullanıyor gibiyim.
0
art cat chocolate
(07.10.25)
başlık açan kişinin nickine tıklanmıyor, cevap yazan kullanıcılarınkine tıklanabiliyor.
0
veritaslibertas
(07.10.25)
Örnek üstünde anlatmaya çalıştım bazı hususları :

i.hizliresim.com
0
diyecevaplandı
(07.10.25)
Bilgisayardan girilmiyor.
Sozluk kullanicisiyim girisi calismiyor.
0
65 derece
(07.10.25)
@compumaster ben ayarlardan arka planı koyu yaptığım için aşağıdaki karanlık mod ayarını/düğmesini görmemişim. Tamam. Yazılar koyu da arka plan da koyu olunca okunmuyor.

Bu arada karanlık modda ayarlardaki "Sözlük üzerinden Ekşi Duyuru'ya giriş yaptığınızda web tarayıcınıza sizi kaydeder, bir daha login olmak zorunda kalmazsınız. Bu ayar sadece bu web tarayıcısı içindir. Diğer web tarayıcılarında aynı işlemi tekrarlamanız gerekir" vb. bilgi yazıları da gözükmüyor.
0
nawar
(07.10.25)
eskiye dönemez miyiz ya:( hiç gerek yokmuş buna.
0
nothing in my way
(07.10.25)
renkler fazla açık.
0
runaway
(07.10.25)
brave browser'la siteye login olunamıyor.

sozluk hesabıyla girmek istediğimde hiçbir şey olmamış gibi gösteriyor. kullanıcı hesabımla girmek istediğimde Failed CSRF check! hatası geliyor :(

onun disinda çok iyi olmus! eline sağlık, buy me coffee linki falan varsa elden ele uzatalım bir seyler :)
0
fakyoras
(07.10.25)
simdi brave browser kurdum ve internet kullanicisi ile login oldum.
0
🌸compumaster
(08.10.25)
aramada muhtemel bug var. anlatmaya çalışayım: duyuru açanın nickine tıklayamıyoruz, malum. duyuru açanın nickini "kullanıcı adı" olarak aratınca yeni versiyona geçtikten sonraki duyuruları çıkmıyor.

misal: gobekli raki'nın aşağıdaki duyurusu "kullanıcı adı" aramasında çıkmıyor. ama üçüncü sıradaki cevabında nickine tıklayınca görebiliyoruz.
www.eksiduyuru.com

aşırı detay bir bug'a denk gelmiş olabilirim tabii :D

bu arada @compu github'dan takip daha kolay olacaksa senin için oraya yazalım?
0
evrim halkasi
(08.10.25)
karanlık mod gelsin. ya da renkler biraz daha koyulaşsın. gözümüz kanadı.

edit: karanlık mod gelmiş. sitenin en altındaymış.
0
archmeister8
(08.10.25)
selamlar, eski versiyonda duyuru yazıldığı zaman info ikonunun üzerine gelinince şu kadar kişi bakmış diye gösteriyordu, artık göstermiyor. bu benim çok işime yarıyordu eskisi gibi olursa mutlu olurum, saygılar
0
Fodera
(08.10.25)
Sonraki sayfalara gidilmiyor aşağısı 1 kalmış, eski duyuruları göremiyoruz
0
baldan kaymak
(09.10.25)
herşey çok iyi ama reklamları algılamıyorum. bi kutucuk içerisinde falan olsalar da yorulmasak diye düşündüm. Site içeriği gibi duruyorlar +- öyleler zaten de ama yanıltıcı.
0
baldan kaymak
(09.10.25)
Bu dandik sitede neden cloudflare var? Zaman kaybettiriyor.
+1
arbre
(09.10.25)
Bilgisayar uzerinden (chrome) girince sozluk login‘i calismiyor. Mobilde sorun yok.
0
mamu
(09.10.25)
bazı soruları nickimizi gizleyerek de sorabilmeliyiz bence. benim gerçek ad soyadım bir çok kişi tarafından biliniyor. ama çok özel bir soru sormak istesem bunun bir yönte
mi var mı?
+2
ground
(09.10.25)
Etiketleme konusu için güncelleyeyim.

"@ground +1 fake hesap sayısını azaltır" yazdığımda @ground sizden bahsedildi bildirimi alabilir uygulama vs. değil, site içinde bildirim sekmesinde olsa da). Yani çok önemli değil ama konu takibi için iyi fikir bence. Birilerine cevap verildiğinde "cevapla" tuşu eklenirse duyuru içinde atıfta bulunarak başkasına cevap verme ya da sosyal medya kafası gibi bilgilendirme ihtimali olmaz öyle.

Bir de "cevap bu" işaretini kaldırmak ya da kendi duyurumuzda yazdıklarımızı istatistiğe eklememek şeklinde değiştirmek gerekebilir. Birçoğumuz kendimize tik atmadığımız için kendi duyurumuza cevap verdikçe düşüyor o oran ahahah
+2
nawar
(12.10.25)
gizli rumuzla soru sormak +1 çok güzel olur.

takip lüzumsuz geldi bana, kimi niye takip edeyim, bir başkası beni niye takip etsin. zaten soru favlama var.

ama gizli isimle soru sorarsak güzel olur. adamın herkesin duymasını istemeyeceği bir sıkıntısı var belki.

burası artık bir mahalle gibi olmuş, kişiler birbirlerini az çok biliyorlar. dedikodum dönecek mi diye rahatsz hissedebilirler.
ben belki ilişkimde toksiklikler yaşıyorum, mahalleden amcalar ablalar duymasın istiyorum ama onların aklına da ihtiyacım var bir yandan. ya da içimi dökesim var. o halde gizli olmalıyım.

niye başka hesaplar açmakla uğraşayım. bu dürüstlümüze de gölge düşürür, kendimize inancımızı da sarsar.


soramadığım sorularım var diyen kullanıcılar da var zaten.
+4
Bir sıcak el uzanır tutmasam olmaz
(12.10.25)
ibb.co

Reklamlar cevapların arasına girmiş mobilde. 8910'un cevabı ücretli içerik gibi olmuş.
0
nawar
(13.10.25)
ekran goruntusu yuklemek zor geldi ama soyle:

sadece sozluk yazarlarinin gorebildigi sorularda cevap sayisindaki kapatma parantezi ile es logosu ust uste geliyor: (git: 1613910)
0
lemmiwinks
(14.10.25)
1 - youtube linkleri sayfa üzerinde açılmıyor. en azından benim denediklerimin tümü console'da hata verdi.

2- sözlük hesabından giriş yapmış kullanıcıların duyurularını sadece sözlük kullanıcıları görüyor ve arama motoru indexlemesine kapalı. yine benzer şekilde, normal kullanıcılar için de -sadece login olanlar görebilsin- şeklinde bir özellik olsa güzel olur. en azından arama motoru index'lemesine kapalı olur ve tam anlamıyla anonimlik olmasa bile daha rahat hissettirir. yani tüm internet görebilir, sadece duyuru ahalisi görebilir ve sadece sözlükten gelenler görebilir şeklinde üç tür privacy öneriyorum.

3 - kaydettiğim bir temayı tekrar düzenleyip kaydettikten sonra değişikliğin etkili olması için logout ve login olmam gerekiyor.

4- login'deki beni hatırla'nın fonksiyonunu anlamadım. beni hatırla seçili değilse session süresi daha kısa ya da tarayıcıyı kapatıp açında tekrar login mi gerekiyor?
0
biseysorcaktim
(26.10.25)
soruyu hortlattığım için özür dilerim öncelikle. bizi engelleyenleri biz de engelleyebiliyor muyuz? eğer zaten karşılıklı oluyorsa da mallar listesinde görünmüyor bu isimler. ilk yapanda görünüyor muhtemelen sadece. onlar engeli kaldırdığında bizde engelli kalsalar olur mu?
0
eileengray
(28.10.25)
Yazılmış mı okuyamadım ama silinen soru mesaj olarak gelmiyor.
0
arbre
(28.10.25)
etiket isaretini cevabin basina alabilir miyiz?
sonunda cikiyor..
0
cooperr
(30.10.25)
garip gorunuyordu bende. cumleye baslamadan once kullanicinin ismiyle baslandigi zaman her durumda. bazi durumlarda mantikli da...
+1
🌸compumaster
(30.10.25)
@compumaster: birden fazla kisiye cevap verince nasil oluyor acaba?
@cooper: deneyelim bakalim.

himm, etiket @ yazinca olur sanmistim, yanilmisim. daha guzel olmaz miydi? tum platformlarda boyle alismisiz :)
0
lemmiwinks
(30.10.25)
çok isterdim @ ile yapılmasını ama ekşi duyurudaki isimlerde aklınıza gelen tüm karakterler boşluk herşey var. üzerine compumaster'ın internet kullanıcısı var ekşi duyurusu var, var var var. Başka temiz bir çözüm bulamadım.
+2
🌸compumaster
(30.10.25)
(9)

Çatı katında yaşamanın artıları/ eksileri

sekizdokuzon
Yazın çok sıcak, kışın çok soğuk olması, asansör yoksa merdiven çıkıp inmek dışında "Şuna dikkat et!" dediğiniz bir husus var mı?Teşekkürler.
Yazın çok sıcak, kışın çok soğuk olması, asansör yoksa merdiven çıkıp inmek dışında "Şuna dikkat et!" dediğiniz bir husus var mı?

Teşekkürler.
0
sekizdokuzon
(01.09.25)
Asansör varsa makine gürültüsü olabilir. Çatıda akma sorunu olursa uğraştırır, kat malikleri ödeme yapmaya yanaşmayabilir (zorunda olsalar da).
0
orient blue
(01.09.25)
Martı, güvercin sesi, fırtına yağmur sesi, kuş biti( şu an tam adını unuttum) riski, rutubet ve özellikle siyah küf ihtimali, çatı akıntı ihtimali, adi hırsızlık vakalarında yayılma görülürse en üst katlar girmenin en kolay olduğu ve en çok olacağı ihtimali.
0
Mirket
(01.09.25)
selam eğer mal sahibi olarak oturacaksanız, çatı akma sorununda büyük ihtimalle apartman bizi ilgilendirmiyor deyip geçecektir. illa böyle olacak demiyorum ama bununla alakalı örnek bir mahkeme kararı olduğunu okumuştum. ayrıca diyelim ki çatıyı siz yaptırdınız, ben uydu anteni koyaacğım falan deyip çatıya çıkıp kiremitlere sıkıntı vermeleri de olası.

ayrıca teras katı varsa eski bir binaysa oradan alt katın tavanına su inme olayı da olabilir. böyle bir durumda yine size masraf çıkartacaktır.

bu aralar kendime ev arıyorum. müstakil veya teraslı dubleks bakıyorum(apartmanın en üst iki katı olan tipte). benim dikkatimi çeken şeyler bunlar oldu.

ha bir de düz tavansa sıkıntı yok. öyle çatı şeklinde dış odalara doğru tavan alçalıyorsa o da sıkıntı. hem çok şekilsiz oluyor eşya vb yerleştirmek için hem de klostrafobik.


günlerdir ev bakıyorum. parasını pulunu geçtim. hani yirmi milyon liralık evlere de bakıyorum. bir tanesi de istediğim gibi çıkmadı. kaldı ki öyle yirmi milyon falan çok fantastik rakamlar benim için.
0
Fodera
(01.09.25)
Artısı olan şeylerden, mangal yapmak sorun olmaz, manzara avantajı, bina yana kutu gibi yatmadığı sürece depremden daha az etkilenme.
Tabi teras derken 15 katlı bir binanın üstünü değil de çok çok 5-6 katlı bir yapıyı kastediyorum.

Yalıtım konusu önemli yoksa kışın doğalgaz faturası şişebilir
0
diyecevaplandı
(01.09.25)
Teraslı evlerde, evde olmadığınız bir zamanda (nedense hep öyle olur), yağan şiddetli bir yağmurun paspası alıp giderin üstüne götürüp bıraktığı, böylece gidemeyen yağmur sularının teras kapısı altından salona akın ederek bütün laminat parkeleri patlattığı çok sıklıkla yaşanan, masraflı bir olaydır.
0
Mirket
(01.09.25)
direk yağmura maruz kalma, camlar aşırı kirleniyor iyi bir pimapen yoksa su sızdırıyor veya aşırı rüzgar alıp camlar rüzgar sesi ile ötüyor, teras varsa yıkamak ayrı dert, çatı akıyorsa ve yönetim yoksa yaptırmak size düşüyor ki bu bize aşırıı dert olmuştu usta bulmak çok zor her sene çatı ile uğraştık. teras akar yine siz yaptırmak zorunda kalırsınız.
pozitif yönü ise üst kattan mobilya çekme veya çocuk koşma sesi gelmemesi bu her şeye değer.
0
eja
(02.09.25)
müstakil tadında yaşıyorum ben, üstten yandan gürültü yapan yok, kafam rahat. teras da var mangalımı da yapıyorum, kafe gibi kullanıyorum. manzaram da var mis gibi. yeni binaysa çatıda akma falan olmaz. 20 yıl öncesinde kaldı o sorunlar. ancak shingle'lı çatı ise dediğiniz sıcak olabilir ama yalıtım iyiyse soğuk olmaz. yalıtımı güzel yapılmış ve üstü de kiremit ise tadından yenmez aşırı sıcak olmaz. olsa da klimayı 1 ay fazla kullanırsın hepsi bu.

yani kısaca iş yalıtımda ve çatının durumuna göre değişiyor. en düşük kombi ayarında 2 kış geçirdik ve hiç üşümedik. her şeyden öte o özgürlük ve bağımsızlık hissi bambaşka bir şey.
0
Improbable
(02.09.25)
sıcak sıcak sıcak...

yazın sürekli klima çalışacak başka türlü duramazsın.

Yalıtım iyi değilse mutlaka akma yapar.

Eğer çatı ortak alan olarak belirlenmediyse, ki çatı katı olduğunda genelde çatı daire sahibinin alanı sayılabiliyor resmiyette,

o zaman işte bütün masraflar sizde.

Ha çatı ayrı bir bölüm ama en üst katsa, o zaman ortak alan sayılıyordur büyük ihtimalle masrafları apartmana böldürmek mümkün olabiliyor ama yine de bina imarına ve mevzuata bakmak lazım.
0
anten
(02.09.25)
-köşelerden akıntı olabiliyor eski apartmanlarda.
-asansörsüz çıkmak ilk aylarda zor oluyor, sonra alışıyor bacaklar kuvvetleniyor.
-soğuk olabiliyor kışları, çok sıcak oluyor yazları. ama manzarası süperse mantıklı olabilir.
-evi satarken ama şerefiye sebepli kazançlı olur.
0
picassoishere
(09.09.25)
(3)

5:34 de başlayan sorun ne,

Mirket
Yapılan onarım nasıl bir şey?Çinceyi tercüme ettim. Dolgu çatlağı, üstten sızıntı falan diyor ama alttan öyle delerek nasıl ne yapılabilir ki?Anlayan var mı?https://www.youtube.com/watch?v=c_zFSMi9dEg&ab_channel=AbilityTime
Yapılan onarım nasıl bir şey?

Çinceyi tercüme ettim. Dolgu çatlağı, üstten sızıntı falan diyor ama alttan öyle delerek nasıl ne yapılabilir ki?
Anlayan var mı?

www.youtube.com
0
Mirket
(02.08.25)
bende baktım ama bişey anlamadım. dikkatimi çeken şey şunlar oldu. birincisi delik deldikleri yerden paslı su akıyor. yukarıdan su almış beton ve demirleri paslandırmış. belki biz videoda göremiyoruz ama boya yaptıkları zaman sürekli paslı su falan geliyorsa boyanın üstüne çıkar. dikkat edersen bi malzeme hazırlayıp sıkıyolar deliklerin içine. muhtemelen su geçirmeyen marine tutkal gibi sıktıktan sonra şişen köpük misali bişey olabilir.
0
Fodera
(02.08.25)
Delikleri kapamadan önce kız somun anahtarıyla deliklerde bir şey sıkıyor. Beynim yandı. Bildiğim hiçbir şeye benzemeyen bir falliyet.

Bir de böyle bir kız varsa memlekette, ben evlenirim onunla. Allah'ın emriyle istemeye gidelim :)
0
🌸Mirket
(02.08.25)
sorun, tavandan duvarın içine su sızması. 5:43'te gördüğün yağ gibi şey, bir tür su yalıtım kimyasalı. muhtemelen sertleşip katılaşan bir yapısı var. bunu enjeksiyon pompasıyla aşağıdan yukarıya hortumlarla tavana basarak içerideki su kaçıran boşlukları, çatlakları vs. dolduruyorlar.
0
sir gawain
(03.08.25)
(22)

Selçuk Bayraktar hakkında düşünceleriniz nedir?

ya ben lan neyse
sb teşekkürler.cevap vermek zorunlu değildir.
sb teşekkürler.

cevap vermek zorunlu değildir.
0
ya ben lan neyse
(02.08.25)
chokk thatlı.
0
Karim iceride uyuyor ben seni dusunuyorum
(02.08.25)
Damat.
0
makbur
(02.08.25)
o parayı desteği reklamı ülke herhangi ortalama bi startup kuran mühendise verseydi şu an mars kolonisinden yazıyorduk bu yazıları.

boş karakter ek olarak.
0
aguen
(02.08.25)
sayısalcı berat
0
Batuhanolabilir
(02.08.25)
kayınbaba desteğinin ne kadar etkili olabileceğinin en ünlü kanıtı.
0
runaway
(02.08.25)
Kayınbaba desteği +1
0
muhayyer divan
(02.08.25)
torpilli ve iyi eğitim almış. bi berat değil.

torpilli tamam da ortalama bi mühendise versen kimsenin koloni falan kuracağı yok, abartmayın isterseniz. instagramda eskort peşinde harcarlardı.
0
deartheodosia
(02.08.25)
iyi eğitim almış ama ondan cok daha iyi eğitimli olup iş bile bulamayanlar var. top 100 üniversitelerden mezun olup Türkiye'de iş bulamayan TÜrkler var.

Selçuk Bayraktar'ın MIT master'ı parası olan 3.5 üstü ortalama sahibi herkesin yapabileceği bir şey.

Selçuk Bayraktar Dacia otomobil sahibi, Türbanlı eşi olan ve tek zevki dönerciye gitmek olan yurdum insanının starıdır.
0
runaway
(02.08.25)
Evlilikte kayınpeder seçiminin öneminin canlı kanıtı
0
Mirket
(02.08.25)
pek bi fikrim yok ama hep youtube reklamlarında size fırastlar sunuyoruz diye anlatırken görüyorum.
0
Fodera
(02.08.25)
kayınbaba olmasaydı ne yapabilirdi, nereye kadar gidebilirdi

dediğim bir kişi.
0
tabudeviren
(02.08.25)
Damat mi o?
Tayyip‘in cok sükür ki bir oglu bad boy diger oglu da bilal cikinca adam bakip bakip keske böyle bir oglum olsaydi diyordur.

Tayyibin kizlari akilli laf söz dinliyor. Oglanlardan yana sansi gülmedi. Bir ise yarayan tek damadi da o.

Kücümsenilecek bir adam degil. Malesef karsi takimin oyuncusu.
0
sonsuz
(03.08.25)
Halûk da Selçuk da aile terbiyesi almış insanlar. Ben anneleri ve rahmetli babalarının emek, özveri ve vizyonlarını görüyorum başarılarında. Anneleri üniversiteyi 70'li yıllarda bitirmiş, assembly tarzı makine seviyesinde düşük level dillerde programlama yapmış bir insan.

Selçuk Bayraktar, sırasıyla Robert Kolej ve İTÜ'yü bitirip, Penn ve MIT'de iki ayrı master derecesi aldıktan sonra Georgia Tech'te doktora yaparken büyük hayallerle Türkiye'ye dönmüş bir mühendis. 2005'teki şu videoda bence derdini gaye net ifade ediyor:
www.youtube.com
Sene 2005. Cumhurbaşkanı henüz Necdet Sezer. Erdoğan henüz güçlü değil.

Uzun dönem boyunca kendisine tek destek veren ve sahip çıkan babası oluyor. TSK için abi-kardeş onlarca başarılı/başarısız proje ve işbirlikleri oluyor.

Babaları rahmetli Özdemir Bayraktar'ın Erdoğan hükümeti Ergenekon/Balyoz vs. davalarına destek verdiği zamanda dahi Fetö kumpasıyla tutuklu bulunan askerleri ziyaret etmesi bile başlı başına aileyi gözümde farklı bir yere koyuyor.

Ben kendisinin milli, manevi ve dini duygularının çok yüksek olduğunu düşünüyorum ve hayat boyu başarılı olmasını diliyorum.

Edit: Okuduğu okullardan sadece Robert Lisesinde paralı okuyor. Penn'de stajını yaparken burs kazanıyor. MIT'den ise full burs ile davet alıp tek kuruş ödemeden mezun oluyor. Hani ortalaması azıcık iyi diye parayı basıp okumuş değil. Kaldı ki bence bir insan MIT'den bir program tamamlıyorsa ücret ödeyip ödememesinden bağımsız, o diplomayı hak etmiştir. Zaten derdi diploma olsa Gatech'ten doktorayı yarım bırakıp gelmez; ezkaza sıkılıp dönmüşse bile, baba şirketinde kendi sektöründe devam ederdi. Bir hayali gerçekleştirmeyi kovalamazdı...
0
yadigar
(03.08.25)
Çok kafa karıştırıcı bir figür. Aynı zamanda siyasetin içinde değil bu da etkili. Benim bile milli damarım kabarıyor bazen sevesim geliyor. Sonra vazgeçiyorum ve çocukken okuduğum Ömer Seyfettin hikayelerindeki Türkleri hem hatırlıyor, hem yad ediyorum.
0
encokbenisevinnolur
(03.08.25)
@yadigar ve aynı fikirdekiler

Kayınpeder desteğini görmek istememenizi anlamıyorum. Bu ülkede sırf TÜBİTAK'a yaşanan rezaletleri hatırlamanız yeter. Nice icatlar yapan liseli veya daha farklı kişilerin önleri kesildi, saçma sapan proje(!!!)lere ödül verildi. O icatları yurt dışında üniversiteler değerlendirdi.

Sadece bunu söylüyorum size. Bu ülkede başarılar cezalandırılır oldu 23 yıldır. Onun pozisyonu kayınpeder desteğinden başka bir şey değildir.
0
muhayyer divan
(03.08.25)
Mirket +1
0
mirty
(03.08.25)
ABD'de master için burs diye bir şey yok. Fullbright tarzı external burslar var master düzeyinde veya assitanlık ile eğitim ücretinin bir bölümünü silebilirler. Selçuk gibi zengin aile çocuğunun asistanlık ile oralarda sürüneceğini sanmam.

İşi bilmeyen birine MIT e burslu gitti falan demek çok kolay.
0
runaway
(03.08.25)
kendisinden hoşlanmıyorum.

zengin ve akıllı muhafazakar aile çocuğu kendisi.
aklına, zekasına, başarısına laf etmiyorum ama süperstar bir dahi mi yoksa hem ailesinin hem de çevresinin etkisiyle mi bu başarıya sahip tartışılır.

ailesi bu kadar zengin olmasa, muhafazakar rüzgarlar bu kadar güçlü olmasa kendisini bu kadar tanır mıydık? kendisi tüm bu başarılara imza atar mıydı? yaptıkları hangi oranda başarı, eğer öyleyse kendinin buradaki başarısı nedir bunlar hep tartışmaya açık şeyler.

şu videodaki konuşmasını izleyin. kime söylüyor ne söylüyor belli değil. tam bir histeri. açık kaynak kodlu bir yazılımı kendilerine uyarlayıp biz yaptık demiş, hayır siz yapmadınız bu opensource ve credits vermeniz gerekiyor dendiğinde de histeri krizine girmiş. video alıntılarıyla verilen onlarca cevaplar yerinde.
x.com

kendisi erbakan hayranı, ailesi de erbakancı. bu kişi daha çocuk yaştayken erbakan ona akıl hocalığı yapmış. bu adam şimdi akp'nin bir numaralı adamı ama. bu videoda bile bir şeyler söylerken taraftarı olduğu ve adına bayrak salladığı akp grubunun kendileri dışındaki herkesi bitirmek için nasıl and içtiği, nasıl her şeyi yok ettiği ortadayken bu lafların kime?

bi de aile terbiyesi almıştır almamıştır bilmem de, popüler ve gözününde olmayı sevdiği belli. ayrıca kendisi medya tarafından "akp tarafındaki boş olmayan ve karşı tarafın bile hayran olduğu adamlar" kümesinin elemanı. "boş olmak ne demek, yaparsak biz yaparız zaten" propagadasının bir figürü.
0
biseysorcaktim
(03.08.25)
son yaptığı işi ben üniversite lisans bitirme projemde yapamam. siyasi bir figür gözümde, dehaymış falan komik laflar.
0
gule gule
(03.08.25)
@muhayyer
Kayınpeder desteğini görmediğimi söylemedim ki hiç. Bu ülkede malum partinin kıytırık bir ilçe yönetimindeki insanın yakını dahi bir şekilde yolunu bulurken, adam Erdoğan'ın damadı... Yani tartışmaya açık bir konu bile değil. Ben işin o kısmından bağımsız konuşmuştum.

Mesela Atatürk de gelecek vaat eden deha bir subayken saraya damat olmak istemişti. Olamadı ama bir şekilde aldı yürüdü. Tabii ömrü ve olanakları, hayâl ettiklerinin ne kadarına yetti, o ayrı.

Ben adamın tek hikâyesinin damat olması görüşüne katılmıyorum, onu belirtmeye çalıştım. Paylaştığım o 2005 videosu, geldiği aile ve tsk için yaptıklarını da o yüzden belirttim. Öyle ya da böyle, adam klasik "akp çocukları" profilinden çok uzak. (bkz: erkam yıldırım)

Bunun dışında, Amerika'da kalmış olmasam ve eğitim sistemini bilmesem beni yiyecekler. Abd'de okullarda tabii ki ücretsiz okunabiliyor. Okullardan %100 burslu kabul alınabiliyor. Kendi gitmeyen bile eşinden dostundan bilir yahu herkes parayla mı okuyor orada?

Next sosyal için ise notumu bana "sadece play store'dan indirebilirsin" dediğinde vermiştim. Bırak açık kaynak kodlu yahut gizlilik dostu olmayı; amatörce hazırlanmış, saçma sapan bir sistemi var. Sahipleri bile belli değil. Ehil kişiler tarafından yapıldığını düşünmüyorum. Selçuk Bayraktar bunu destekler, desteklemez kendi tercihi. Desteklediğini söylediği "gençler" bence düzgün bir iş ortaya koyamamış. Ama bu ülkenin en büyük problemlerinden birisi yabancı sermayeli ticari yazılımların gerek günlük hayatta, gerekse okul, devlet kurumları, özel sektör gibi her yerde standart zorunluluk haline gelmesi. WhatsApp ve sosyal medya kullanmayan, cihazlarında mümkün mertebe hep açık kaynak kodlu, özgür ve özel hayata saygılı uygulamalar/sistemler kullanan bir insan olarak söylüyorum bunu.
0
yadigar
(03.08.25)
eğitimine ve silah tüccarlığına bir şey demem. ama ne zaman "biz yokken bir şey yoktu, her şeyi biz yaptık" kafasında olur ya da kendi alanı olmayan konularda ahkam keserse orda bi dur arkadaş derim.

pandemi döneminde solunum cihazını biosis firması üretmesine ve baykarın mühendis yardımında bulunma dışında bir katkısı olmamasına rağmen mikrofonu eline alıp nutuk çekmişti.

yapılan harf inkılabı sayesinde en iyi okullarda okumasına rağmen harf inkılabına nefret kusan bir adam.

son sosyal medya platformu meselesinde de öyle. teknofest diye sosyal medya mı olur? niye dünyadaki insanlar bir festivalin uygulamasını kullansın. hadi yaptın diyelim niye yerli milli diye sunuyorsun? bu ülkenin yerli milli platformu aktrollerden önce ekşisözlüktü. senin %10un kadar böbürlenmediler.
0
jepa
(03.08.25)
Yerli milli elon musk, kriptosu yolda
0
lapaz
(03.08.25)
(4)

buzdolabı boyatma - inox renk

baldan kaymak
kim boyar?Taşımada bazı çizikler oluştu da
kim boyar?

Taşımada bazı çizikler oluştu da
0
baldan kaymak
(26.06.25)
buzdolapları fırınlama şekilde yapılan ve elektrostatik boya diye tabir edilen boyayla yapılan bir işlemden geçer.

evde bu ortamı bulamazsınız tabi. en mantıklısı buzdolabınızı aynı boya koduyla yapılmış inox sprey boyayla boyayacak. gerekirse derin çiziklere zımpara yapıp ince macun artı boya geçecek yetenekli bir boyacı lazım size. normal sıradan ev boyacısının yapabileceği işler degil. Bu gibi işlerde en iyi performansı oto boyacılar sergiler
0
limonlu eksi
(26.06.25)
kapak gibi bişeyse aynen kapağı söküp oto boyacısına götürebilirsin. ama gövdeyse sıkıntı. taşırken yine çizilecek ve yapılacak boya, orjinalinden katiyen daha sağlam olmayacaktır.

normal sprey boyalar ise çok daha dayanıksızdır tırnağınla bile kazıyabilirsin.

ayrıca sprey boya bile yaptırsan, az miktar olacağı için pek yapma konusuna girmiyor boya dükkanları. katalogtan seç diyor. hadi yapacak olanı buldun, o zaman da örnek göster fotoğrafla resimle olmaz diyor.

benim bi kaç arkadaşım luthier ara ara değişik renkler yaptırıyolar sprey oradan biliyorum. veya rötüş için boya gerekiyor, orjinal renge boyamak için boya gerekiyor vb.
0
Fodera
(26.06.25)
Stella Biancanın tezgah/mutfak dolabı boyamak için üretilmiş boyasını mutfakta kullandık. Değiştirmeyi düşündüğümüz eski ve kötü görünen aspiratörüm de bir kısmını boyadık ve gayet uygun oldu. İz bırakmadan, katman oluşmadan boyanabiliyor.
0
biseysorcaktim
(26.06.25)
boya için zaten yazanlar olmuş. en pratik ve ucuz yol sprey boya alternatifleri. piyasada bu işler için bir çok ürün var.

ben ona da girmeyeceğim diyorsanız farklı renk ve desenlerde buzdolabı stickerları mevcut.
www.trendyol.com

resimlerinden gördüğüm kadarı ile sadece ön cephe için bunlar ama gayet ucuzlar. kapatmak istediğiniz yerler yan kısımlar ise yahut bunları sevmediyseniz araba kaplayanların kullandığı folyolar da iş görebilir.

şirketten bir bayan arkadaşım buzdolabını komple turuncuya kaplamıştı oradan biliyorum.
0
kojiro
(26.06.25)
(7)

Yeni motosiklet almış birine hediye

chicha_v2
Kask ve kilit aldı başka ekipmanı yok sanırım.125'lik bir motor aldı ve şu an için çok kısa bir mesafede kullanıyor ama ileriyi de düşünebiliriz.Neler önerirsiniz?
Kask ve kilit aldı başka ekipmanı yok sanırım.

125'lik bir motor aldı ve şu an için çok kısa bir mesafede kullanıyor ama ileriyi de düşünebiliriz.

Neler önerirsiniz?
0
chicha_v2
(10.06.25)
kask kamerası hocam. trafiğe çıktığında mutlaka çekim yapsın.
0
alkinoos
(10.06.25)
dizlikler? hem dirsek hem dize.
0
sonsuz
(10.06.25)
Telefon tutucu
0
abuzer
(10.06.25)
arka çanta da güzel bi seçenek olur 45 litre ama dandik marka alırsanız yolda düşer. kaliteli alırsanız da servet tutar.
0
Fodera
(10.06.25)
Çanta ruhsata işlenmeli.
Bütçeye bağlı tabii ama eldiven, ceket, pantolon ve bot/ayakkabı şart. Alabiliyorsanız ben olsam bunlardan birini seçerdim.

Motor küçük, mesafe kısa diye korumaları eksik almasın.
0
orient blue
(10.06.25)
Bence eldiven yeterli ya. Şahsen kaska takılan GoPro alsalar ben çok mutlu olurdum ama o biraz pahada ağır kaçabilir. Bir de kaynak soru yapayım; böyle bir adet mi var genel olarak? Yeni motorcuya eş dosttan hediye gibi bir durum varsa eğer ona göre pozisyon alacağım ben de :))
0
vedatchilipeppers
(10.06.25)
Zincir yağlama/temizleme seti genelde motul alınır.

Çanta artçı selesini kaplıyorsa ruhsata işlenmesi gerekir kuryelerin taktığı, standart topcase için gerek yok.

Korumalı bot, pantolon, eldiven, balaklava olabilir
0
mirty
(10.06.25)
(6)

Çalışma Masası için Masif Tabla

michael scott
Herkese merhaba,140x60 cm bir çalışma masası arıyorum. Monitör, laptop ve PS5 olacak masada.Popüler sitelerdekiler pek kaliteli gözükmüyor. Suntayla, petek dolguyla falan uğraşmadan ben kendim bu ölçülerde masif tabla alıp, buna IKEA'daki Adils ayakları monte edebiliyor muyum? Böyle bir şey deneyen
Herkese merhaba,

140x60 cm bir çalışma masası arıyorum. Monitör, laptop ve PS5 olacak masada.

Popüler sitelerdekiler pek kaliteli gözükmüyor. Suntayla, petek dolguyla falan uğraşmadan ben kendim bu ölçülerde masif tabla alıp, buna IKEA'daki Adils ayakları monte edebiliyor muyum? Böyle bir şey deneyen var mı? Hangi siteden alınır?
0
michael scott
(10.05.25)
1.5 sene once ayni tur duyuruya verdigim cevabi yapistiriyorum umarim isine yarar.


www.eksiduyuru.com

butceni belirtmemissin o yuzden ben nasil bir urun aldigimi yazayim.

ikea'dan masa iskeleti:
www.ikea.com.tr

kilizman'dan masif cam tabla:
www.kilizman.com

kilizman benimle iletisime gecti masa olarak kullanacaksaniz bazi islemler yapilmasi lazim diye. zimpara, alta kanallar acilmasi falan onlara da ekstra odedim cok guzel bir masa oldu.
0
arakaali
(10.05.25)
Hangi ildesin?
0
deckard
(10.05.25)
@deckard istanbul hocam
0
🌸michael scott
(10.05.25)
@arakaali eğer hala memnunsanız sanırım ben de bu yolu izleyeceğim
0
🌸michael scott
(10.05.25)
evet hocam bayagi memnunum. acikcasi sasirmistim yani internetten bulup bu kadar kaliteli hizmet alacagimi dusunmemistim. sagolsunlar her seyle ilgilendiler.

yalniz linkini attigim urun biraz hassas. parfum sisesi dusurdum cukur olustu kosesinin denk geldigi yerde. bir de usb portum var mentese gibi bir mekanizmayla masaya sabitlenen, o kisim mesela ice dogru hacim kaybetti yani sanki sIkI$tI. diger uc monitoru bagladigim ayaklarin durumunu hic bilmiyorum onlar da oyledir yuksek ihtimal.

ancak ben bunlari kafaya takmiyorum tabi ki soruldugu icin soyledim. ben hor kullanirim. :)) masif cam hissiyati ve gorunusu gercekten cok guzel.
0
arakaali
(10.05.25)
149 cm uzun bi mesafe. bu da masanın ortasının aşağı doğru bombe yapma ihtimalinin olması demektir.


bunu engellemek için etrafına çerçeve gibi bişeyler yapman gerekebilir, ortasına destek yapman gerekebilir. öyle ayak alayım vidalıyayım dersen işini görmeyebilir yani.

ikinci ihtimal de yüksek et kalınlığı olan malzeme kullanmak bu sefer de çok ağır olur. kütük masalar gibi.

son olarak masif ağaçlar pahalıdır. işlenmiş ve büyük bir tabla haline getirilmiş olanlar daha pahalıdır, hele hele tek parçaysa .çok pahalıdır.


herşey bir yana ahşap zaman içinde atma, dönme yapabiir. uygun malzemeyi, uygun teknikle ve yeterli kalınlıkta lamine etmek gerekir.


elimde 30mm mdf 30mm plywood gibi malzemeler var. ben bunlardan basit bir masa yapmak istedim. bel verme olayı ile başa çıkamadım altına köşebentten ayak çerçeve yaptım kaynakla.. bu sefer çok ağır oldu, estetik olmadı ama aşırı sağlam oldu. ondan sonra 2 tane çalışma tezgahı daha yaptım.


2cm kalınlığında lamine çam paneller var. bana sorarsan fiyatları gereksiz seviyede yüksek.

öte yandan iyi bi marangozun elinden çıkmış sunta, mdf masalar falan hem çok sağlam hem de çok estetik olabiliyor.
0
Fodera
(11.05.25)
(9)

Kuyruk sokumun ağrısı

uşak tezgahlarının halı dokuyanları
Slm Ara ara azalan fakat gün içinde uzun süre 2-3-4 saat oturup kalkınca oluşan bir ağrı mevcut. Nasıl geçer?
Slm
Ara ara azalan fakat gün içinde uzun süre 2-3-4 saat oturup kalkınca oluşan bir ağrı mevcut. Nasıl geçer?
0
uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(05.05.25)
Önce bir ortopediste görün. Film çekecek muhtemelen. Sonuçta bir şey çıkmayacabilir ama sen görün. Bir de oturma simidi al, ona otur. Simit ağrıyı azaltacaktır
0
prole
(05.05.25)
genel cerraha bir görün, kıl dönmesi olabilir. kuyruk sokumunda sivilce gibi kızarıklık şişlik var mı kontrol et.
0
jelly bear
(05.05.25)
Onu biliyorum hocam evlerden uzak. Öyle bir şey yok
0
🌸uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(05.05.25)
Kuyruk sokumu kemiği çatlamış, kırılmış olabilir. Mutlaka ortopediste gidin. Röntgen , mr ile ne olduğu ortaya çıkar. Kırıldığında günlük yaşamı aksatan bir durum olmayabiliyor, oturup kalkarken ağrı yapıyor.
0
peri harfler narla
(05.05.25)
Öyle ani bir darbe falan da olmadı hocam bir anda başladı sebebi belirsiz acı verici
0
🌸uşak tezgahlarının halı dokuyanları
(05.05.25)
Hareketsizlikten bacak arkasi kaslarin küçüldu. Boylece kalca kemigin (kuyruk sokumun) hafif one geldi. Kuyruk sokumu a botoks yaptırman gerekli.

Rontgenini gormus gibi konustum ama bu sonuca yuksek ihtimal veriyorum. Geçmiş olsun.
0
duster
(06.05.25)
doktora gidene kadar şu egzersizleri yapabilirsin bana yarıyor arada ağrı artınca yapıyorum;

www.youtube.com

oturma simidi almayı planlıyorum ben de ayrıca. çok geçmiş olsun.
0
high hopes of the sozluk
(06.05.25)
şundan al 1 hafta buna otur sadece toparlar.
gokcemedikal.com
0
jamswety
(06.05.25)
hocam 45 dakka oturmada 15 dakika ayakta dur hiç ağrımasın.

insan vücudu 2 3 4 saat oturmak için hiç elverişli değil. aynı sıkıntı bende de oluyor. sanırım kilo biraz fazla olunca oturduğun yer de çok bi rahat ortopedik olmayınca böyle oluyor.
0
Fodera
(06.05.25)
(8)

Dümene mi geldim?

psmstc
8-9 tane açılmamış sıfır beyaz eşyamız vardı. Aldığımız yetkili bayiye ucuza geri sattık. Ürünleri aldılar. Bugün 5’e kadar bir yerlerden para ayarlayacağım muhabbeti, olmazsa kendim yatıracağım dedi. 5’te elemanı aradı garanti bankası çöktü ödeme olmadı pazartesiye kaldı muhabbetine döndü iş. Dümen
8-9 tane açılmamış sıfır beyaz eşyamız vardı. Aldığımız yetkili bayiye ucuza geri sattık. Ürünleri aldılar. Bugün 5’e kadar bir yerlerden para ayarlayacağım muhabbeti, olmazsa kendim yatıracağım dedi. 5’te elemanı aradı garanti bankası çöktü ödeme olmadı pazartesiye kaldı muhabbetine döndü iş.

Dümene mi geldik sizce?
0
psmstc
(02.05.25)
Garanti cidden çöktü. Halen sürüyor mu bilmiyorum ama millet öğleden sonra hesabına ulaşamıyordu

x.com
x.com
0
grimavi
(02.05.25)
Araba alım işlerindeki dümene benziyor doğrusu.
Bir bayide de bunları alacak kadar peşin para olur, olmalı
Olmaz diyen o dükkanı kapatsın bir zahmet.
Madem daha ucuza geri sattınız onlardan parayı eşyayı teslim etmeden önce peşin almalıydınız en azından.
0
diyecevaplandı
(02.05.25)
garanti bankası harbiden çöktü.
0
Fodera
(02.05.25)
Garanti Bankası internet uygulaması gerçekten çöktü. Yıllardır yerinde duran bir esnafsa dümene geldiğinizi sanmıyorum, ödeyecektir. Belki nakde sıkışmış ve Garanti Bankası'ndaki sorunu bahane olarak da kullanıyor olabilir ama ödeyecektir düzgün bir esnafsa.
0
10551037
(02.05.25)
ne tesadüf tamda garantinin çöktüğü güne denk gelmiş
bes belli dümen.
tipik dolandırıcı esnaf.
0
my fault
(02.05.25)
Aldığınız bayiye geri satmışsınız, neden herkes dümen demiş anlamadım.

Garanti çöktü doğru ama bu bahanae olabilir.
Adam belki parayı ayarlayamadı. Pazartesine sarkıtmak istedi, garantiyi bahane etti.
0
sorularimicinfeykhesap
(03.05.25)
"cuma gunu 5'e kadar bir yerden para ayarlarim" lafinin alt metninde "sansin varsa haftaya alirsin, olmadi sonraki hafta artik kismet" yatar yaw.. bu global bir kural.
0
cooperr
(03.05.25)
Cooperr +1 parayı görmeden asla alışveriş yapma
0
mirty
(03.05.25)
(7)

motorcu ile yapığım kaza

emfuzi
bugün bir motorcu ile çarpıştım.döner kavşakta ilerlerken, artık kavşaktan çıkmak üzereyken, sağ taraftan bir motorsikletli genç, hızla gelip sağ önden bana çarptı ve düştü. neyse ki gençte bir şey yok. araba ve motorda hasar var tabii neyse.motorun plakası ve ruhsatı var, motorcu 17 yaşında ve ehli
bugün bir motorcu ile çarpıştım.

döner kavşakta ilerlerken, artık kavşaktan çıkmak üzereyken, sağ taraftan bir motorsikletli genç, hızla gelip sağ önden bana çarptı ve düştü.

neyse ki gençte bir şey yok. araba ve motorda hasar var tabii neyse.

motorun plakası ve ruhsatı var, motorcu 17 yaşında ve ehliyeti yok.
motor abisinin adına kayıtlı, abini çağır bari onun adına tutanak tutalım dedim. abimin de ehliyeti yok dedi.

tutanağı tuttuk, sürücü olarak ehliyetsiz sürücüyü yazdık, kimlik ve ruhsat fotoğrafarı aldım.

çocuk da abim duymadan kendi aramızda halledelim dedi. benim için fark etmez, servise soralım kaç para diyecek, gelip parasını ödersen tutanağı işleme almadan devam ederiz dedim. üzüldüm çocuğa da biraz.

diyorum ki, gel şu koluna bacağına bakalım biraz, yaralanmış olma. yok abi ben alışkınım sürekli düşüyorum motordan diyor. güler misin ağlar mısın.

e şimdi ben bu tutanağı işleme koyarsam, muhtemelen varsa bile sigortası karşılamaz zararımı. benim sigorta da bunlardan alacak her türlü parasını.

üstüne, ehliyetsiz araç kullanmaktan yanılmıyorsam 18k ceza hem sürücüye, hem de araç sahibine ayrı ayrı kesilecek.

muhtemelen benim ön tampon değişecek.

motorun değeri taş çatlasın 80 bin olsun. zaten yazılacak cezalar, onarım masrafı, olası değer kaybı falan derken motor elden gidecek.

ne tavsiye edersiniz? beni ne bekliyor?
0
emfuzi
(19.04.25)
geçmiş olsun. ehliyetli olsa bile siz dönel kavşak içinde olduğunuzdan suçlu olan o olur. yani double suçlu. öneriniz doğru, ya yaptıracak ya işleme koyacaksınız. poliçenize bakın, yanlış hatırlamıyorsam kazadan 5 iş günü içerisinde başvurunun yapılması gibi bir gereklilik olabilir, sigortacınıza bir sorun. bunu söyleyerek ellerini çabuk tutmasını sağlayabilirsiniz. arayı uzatmadan kendinizi garanti altına alıp paranızı alın.

size belki farklı birşey teklif edebilirler. yani aracanızla farklı bir kaza yapılmış gibi gösterip sigortaya başvurmak gibi. bu mümkün olsa da riskler içeriyor ve tabii ki yalan beyandan dolayı suç. sigorta şirketi tespit ederse dava açılabilir. yani yapacak birşey yok. ya ödeyecekler ya da sigorta şirketi ile muhattap olacaklar. bir de 17 yaşındaki çocuktan gizli gizli para filan almayın, abisi mi gelir artık babası mı neyse onunla muhattap olun siz yine de.
0
awlmi
(19.04.25)
hocam hiç riske girme, en kısa sürede işleme koy. dediğin gibi yok ehliyeti yok, yok abisi duymasın falan filan, bu kaza konularında senden çok daha tecrübelidir. 17 yaşında adamın ne parası olacak? hem ehliyet yoksa, trafik sigortası da olmaması olasıdır. trafik sigortası yoksa da senin aracındaki hasarı karşılamaz. zaten motorun trafik sigortasından ne olcak, ne kadar ödeyecek? hangi şartlarda ödeyecek? motor abisininse abisinin sürmesi lazım motoru trafik sigortasının karşılaması için tabi bu sadece mantık yürüttüğüm bir konu, bilgi sahibi değilim. belki de abisi de kullansa ehliyeti yok diye ödemeyecek.

hatta hani belki de polis çağırman gerekirdi, yaşı ufak ve ehliyetsiz diye, bence bir avukata en kısa sürede danış, gerekirse kavşaktaki mobese görüntülerini al, masraf başına kalmasın.

ayrıca boşver dersin geçersin 2 gün sonra maazallah bir insana çarpar sakatlar öldürür. ben de motorcuyum ömrü hayatım motor tepesinde geçti.
0
Fodera
(19.04.25)
Fodera her şeyi yazmış zaten, muhtemelen kazanın üstüne yatmaya çalışacak asla acıma. Bende yıllardır motora biniyorum bu kekolar yüzünden soğudum motordan.
0
mirty
(19.04.25)
Tutanağı işleme koymak o çocuğun geleceği için de iyi. "Ulan kaza yapıyorum hiçbir şey olmuyor" düşüncesine girerse başka insanlar için de tehlike.
0
etna
(19.04.25)
Uzatmayacağım, acıma acınacak hale gelirsin. Benzeri başıma geldi. Hiç kusurum yokken dolandırıcı avukatlar yüzünden tazminat ödemek zorunda kaldım bir motorcuya. Yazdıysan tutanağı ver işleme koy, her şey kağıt üzerinde olsun. Kusuru neyse ödesin konu resmi bir şekilde kapansın.
Sonra çok başınız ağrıyabilir.
Kendi kaskon varsa sen hiç bir şeyle de uğraşmazsın. Benden söylemesi
0
erty_ksk
(19.04.25)
daha önce benzer durumda ehliyetsiz sürücü aracımıza arkadan çarpmıştı. abi halledelim
edelim derken çaktırmadan polis çağırdık (kaçacaklardı) polis tutanağı tutuldu ve ehliyetsiz sürücü olarak işlendi. biz aracı kaskodan yaptırdık. bildiğim kadarıyla onların ne kasko ne de trafik ödeme yapmadı.

kuralda şöyle diyor:
Kazaya karışan sürücülerin tümü ya da biri 18 yaşından küçükse kaza sonrasında tutanak tutulmaz. Kazada yer alan sürücülerin hepsi ya da birinin, değişik taşıt sürücü belgesi varsa tutanağa gerek duyulmaz. Sürücülerin ehliyetsiz olması durumunda da tutanak tutulmaz.

bu durumlarda polis tutanağı şart diye anlıyorum.
0
orpheus
(19.04.25)
geçmiş olsun. polis çağırmanız gerekiyordu, büyük hata etmişsiniz. sizin tuttuğunuz tutanak işleme koyulamaz. siz aracınızı olursa kaskodan, olmazsa cebinizden yaptıracaksınız. ama burada kritik olan bir zaman sonra karşı taraf sizi motoru yaptırmanız için sıkıştırabilir ve hatta yaralanma oldu diye dava da açabilirler buna da hazırlıklı olun.
0
malheiros
(19.04.25)
(8)

telefon önerisi

megasalexandros
telefonum bozulduğu için yeni bir telefon almam gerekiyor. piyasa araştırması yaptığımda poco x7 veya poco m7 pro hoşuma gitti. poco m7 pro yeni çıkacağından 5g olarak geliyor ancak yeni lansman ürünü olduğu için yorum bulamadım. 16000 TL civarına sizce nasıl, yoksa bu fiyata başka ürün önerebilir m
telefonum bozulduğu için yeni bir telefon almam gerekiyor. piyasa araştırması yaptığımda poco x7 veya poco m7 pro hoşuma gitti. poco m7 pro yeni çıkacağından 5g olarak geliyor ancak yeni lansman ürünü olduğu için yorum bulamadım. 16000 TL civarına sizce nasıl, yoksa bu fiyata başka ürün önerebilir misiniz? Ne yazık ki daha fazlasına bütçem yok. teşekkürler.
0
megasalexandros
(12.04.25)
Honor 200

Dimensty işlemci yerine snapdragon 7 işlemci daha stabil ve verimli bence
0
grimavi
(12.04.25)
tüm yabancı medya samsung'un a serisini övüyor.

şuradan aynı fiyattaki a55'i saydığınız telefonlarla karşılaştırdım; sanki a55 bi tık daha iyi duruyor ama detaylı incelemedim:

www.gsmarena.com

edit: bi daha baktim da, a36 da bir alternatif olabilir.
0
aguen
(12.04.25)
Samsung veya Iphone, gerisi boş iş.
0
Shepard
(12.04.25)
samsung a34 veya a55
0
beatbox yapan metalci
(12.04.25)
ben samsung a55 kullanıyorum geçtiğimiz yazdan beri, hiç bir zaman süper özellikleri olan bir telefon değil buna karşın ben çok memnunum, ekranı yapı kalitesi şarj süresi muazzam.

arkadaşım benden sonra honor aldı, ulan ekrana bakıyorum renkler renk değil, bi parlaklık yok, dokunma hissi çok kötü, kamerası iyi diye aldı benim a55 50mp ve gayet yeterli, onunki biraz daha iyi olabilir. ama hiç ama hiç beğenmedim. yapısı bile adi duruyor benimkinin yanında.

ha şunu belirteyim, telefondan anlamam, telefonda yaptığımm youtube izlemek, wildrift oynamak, görüşmek vb.
0
Fodera
(12.04.25)
Poco'nun m serisi her zaman leştir. Çok sorunlu cihazlar. Poco'lardan sadece f serisi alınır ki o paralara çıkınca çok daha iyi başka modeller var. Samsung daha mantıklı.
0
efreet sultan
(12.04.25)
ben telefon konusunda umut koçak'a güvenirim. gerçekten bu işin manyağı. Donanimhaber'e geçti, onun aylık incelemelerine bakın derim.
0
hoot
(13.04.25)
@hoot'un dediği adama güvenme. Markaya güven. Sorun olduğu zaman o adamı bulamazsın.
0
Shepard
(13.04.25)
(23)

Duyuru’yu eskisi gibi verimli buluyor musunuz?

m e b
Selamlar. Herhalde burayı aktif olarak 10 senedir kullanıyorum ama son dönemde hiç bu kadar okuduğunu anlamama ya da duyurunun tamamını okumadan cevap verme oranının bu kadar can sıktığını hatırlamıyorum. Kullanıcıların birçoğu sadece soru başlığına bakıp cevap veriyor. Sorudaki “Fotoğraf filtre uyg
Selamlar.

Herhalde burayı aktif olarak 10 senedir kullanıyorum ama son dönemde hiç bu kadar okuduğunu anlamama ya da duyurunun tamamını okumadan cevap verme oranının bu kadar can sıktığını hatırlamıyorum.

Kullanıcıların birçoğu sadece soru başlığına bakıp cevap veriyor. Sorudaki “Fotoğraf filtre uygulaması olarak ne önerirsiniz?” kısmını okuyor, sorunun içeriğindeki “Lightroom ve Snapseed’i kullanıp hiç sevmedim, bunları hariç tutarak başka ne öneririsiniz?” kısmını okumuyor ve cevaba “Lightroom”, “Snapseed” yazıyor.

Kullanıcı kalkmış, hassasiyeti olan bir şeyi soruyor. Derdi yorum almak değil, sorusuna net cevap almak.
Ama cevapların çoğu “Kanka ne önemsiyorsun yea” tadında. Halbuki cevap sadece “Evet”, “Hayır” ile netliğinde olmalı normalde.

Bir diğer nokta da şu. Cevabı tamamen öznel bakış açısına göre değişebilecek, yorum gerektiren soru soruyor adam. Cevap veriyorsun, soru sahibi adam ergen ergen tepki mesajı atıyor.

Hani, “Buralar çok bozdu” demeyeceğim ama gözlemim bu yönde. Bende mi algıda seçicilik oldu, bilmiyorum tabii. Sadece sizde durumlar nasıl diye merak ettim.
0
m e b
(06.04.25)
Burası artık kibir ve egodan geçilmiyor. Birbirlerine laf sokmak için pusuda bekleyen nickler var. İsimlerini yazmayacağım.

Burası miadını doldurmuş
0
respect
(06.04.25)
Bence verimli değil. Duyuru tipi platformlar yeni nesli çekmiyor pek. Buranınn yaş ortalaması yüksek ve cevaplar bu açıdan biraz tutucu oluyor. Z kuşağı boş gibi olsa da enerjilerini seviyorum ben.
0
runaway
(06.04.25)
asla, eskiden her soruya iyi kötü cevap gelirdi, şimdi çoğu duyurumu siliyorum bekleyip cevap yok diye.
bence ise @runaway fikrinin aksine yaşlar çok küçük, olgun insan yok.
0
kurcalamabozarsin
(06.04.25)
Ben verimli buluyorum.
Sorulan sorulardan da, verilen cevaplardan da çok şey öğrendim. Kendime çok şey kattım.
Sorduğum soruların hepsine de doyurucu cevaplar aldım.
Memnunum yani.
Arada bazı cevaplarda küfür, ağır argo sözler kullanılıyor olmasını irite edici buluyorum. Onun dışında sorunum yok.
0
Mirket
(06.04.25)
ben pek verimli bulmuyorum ama bunun duyuruyla pek alakası yok, sırf cevap vermek için boş beleş cevap veren insanların sayısı artmış. öteyandan ne sözlük 10 sene önceki gibi ne de başka bir yer. genç neslin aramıza katılmasıyla kalite haliyle düşüyor.
0
Fodera
(06.04.25)
Ben format olarak seviyorum ama hiç geliştirilmediği için işlevsiz buluyorum.
Çok sık takip ettiğim bir yer olmadı ama bi dönem gruplaşmaların döndüğünü okumuştum.
Her yerde olduğu gibi iyi insanlar da var kötü insanlar da.
0
aydogank
(06.04.25)
onceden akiyordu, komikti simdi sidik yaristirma yeri gibi oldu bence.
ydisi sorusu var atiyorum, cevap en cok ben ydisinda yasadimi kanitlama ustune, yazarin sorusuna cevaptan daha cok.
0
Coma
(06.04.25)
liseden beri buradayım, bi 10-15 yıl yani. her zaman böyleydi hatta eskiden daha çok burada şikayet edilen şeyler olurdu; devamlı bi ifşa falan yapılırdı mesela, boş boş muhabbetler, kendini ispatlamalar falan. şu an daha az bence ama bi nedeni de eskisi gibi aktif kullanıcı sayısının çok olmamasından olabilir.
0
deartheodosia
(06.04.25)
Yukarıdaki gerekçeler yüzünden bir süredir bakmiyordum. 1 aydır falan tekrar buralardayım. Sanki biraz daha iyi gibi geldi bana 1-2 sene öncesine kadar. Herhalde en az 15 yıldır falan buralardayım dır.
0
primetime
(06.04.25)
Buranın mevcut hâlinden şikayet edip gene de günlerini saatlerini burada geçiren loser tipler var ki bence bu daha vahim.

Cevaba gelirsek, verimilik şu an 8% civarında.
0
feastofthedamned
(06.04.25)
Hehee uzun zamandır böyle
En gıcık olan durum da milletin burada soruya cevap vermeden etik dersi vermesi
Ben mesela bir soru sormuştum emniyet şeridinden bir süre gittim arkamda da jandarma vardı ceza gelir mi diye. Bunu yazarken bilmediğim bir şehirde tali yoldan otobana çıkıp emniyet şeridinden çıkmak için fırsat bulamadığımı fark etmeden yaptığımı söylemiştim.
Gelen cevaplar şöyleydi
Beter ol
İnşallah 100 milyar yersin
Ben her gün senin gibilere küfür ediyorum
Falan filan
:)
Ve bu cevapları verenlerin çoğunun ehliyeti yok araba kullanmıyorlar ve benim gibi 30 yıllık ehliyeti olanlara cevap veriyorlar
O yüzden burası da ekşi sözlük gibi verimliligim düştüğü bir yer
0
etna
(06.04.25)
En kıymetli yazarlar moderasyonca eften püften sebeplerle adete kıyıldı, küstürüldü. Moderasyonun derdi neydi anlamadık.
Ekşisözlükte reklamını yapıp buraya taze kan göndrmek lazım.
0
luluki
(06.04.25)
Verimlilik düşük ancak başka neresi var? Yaşı ilerleyen giremiyor. Zaten yeni kuşaklar buralara gelmez.
Açtığın başlığa cevap verilmemesi durumu çok oluyor. Nerede o eski günler muabbeti de gereksiz.
0
mikahakkinen
(06.04.25)
luluki+1 en iyi yazarlar kusturuldu, duyurudan sogutuldu, sacma sapan her sorunun her cevabin silindigi zamanlardan sonra enkaz halinde halen duyuru. Normalde tartisma baslatici icerikten 2 hafta bani yemistin iyi ihtimalle ya da suresiz ban. O derece g.zekali donemleri oldu bu sitenin halen daha gelip yaziyoruz, bize plaket, odul falan verilmesi lazim aslinda.
0
speedy
(06.04.25)
Yazdıklarınıza katılıyorum. Ya cevap yok ya da tersleme var.

@etna +1
@luluk +1
0
gilbeys
(06.04.25)
Sırf ikili kavgalar, kaos, dedikodu ve gruplaşmalardan dolayı çok verimli buluyorum.

bkz. arbre ve ruhen hastayım ben atışmaları

@arbre hepsini okudum sen haksızsın arbre!
0
Shepard
(06.04.25)
Ciddi ve teknik konularda efektif cevaplar geliyor, yardımcı olmaya çalışan zihniyet ve iyi niyet olduğunu düşünüyorum. Yoruma açık göreceli soyut konularda ise, gereksiz bir agresiflik ters yaklasimlar var, kucul savaşları kazanmak zorunda değiliz
0
deepness
(06.04.25)
Sorulan soruların da büyük kısmı cevap verilebilecek nitelikte değil.

Cevap hakkı doğmaması için üzeri kapalı söyleyeceğim ancak durumunu hiç anlatmadan, şartlarından hiç bahsetmeden soru soran bir sürü kullanıcı var ve bu sorular cevaplanamaz durumda.

"Sen olsan ne yaparsın?" sorular var bolca. Sen değilim. Seni tanımıyorum. İçinde olduğun şartları bilmiyorum. Sen de durumu detaylı anlatmıyorsun. Nasıl bir cevap almayı bekliyorsun? Bu tipler de garip gerçekten.

Sağlık, ilaç, tahlil sonucu ve hukuki konularda çok fazla soru var. Soranların da cevaplayanların da kafaları ayrı güzel, başlarına dert açmak için fırsat kolluyorlar adeta.

Ben yaşım itibarıyla yapay zekaları kullanmaya hala tam alışamadım ancak iyi bir arama motoru kullanıcısı olduğumu söyleyebilirim. Yaşı muhtemelen benden çok daha küçük olmasına ve hem arama motoru hem de yapay zeka çağının içine doğan çok kullanıcı var ve bunlardan birine sorup kolayca cevap alabileceği soruları buraya soruyor. Bir şeyin fiyatını buraya soran insan var. Yahu, herhangi bir arama motoruna fiyat 2025 diye yazsan ilk sırada çıkacak zaten.

Ne emmeye ne gömmeye gelenler var. Sorduğu sorunun istediği, hayal ettiği gibi bir cevabı yok. Yok kardeşim, gerçekten yok. Sorun doğru cevabı verende değil, sorun sende. Beklentilerini iyi ayarlayamamış, konuyu iyi değerlendirememişsin. Olmayacak bir şey için olmayacak cevap istiyorsun. Yok öyle bir şey. Bu nedenle gerçekçi cevapların hiçbirini beğenmiyor, hepsine kulp takıyor.

Bir de cevabı beğenmeyenler var. Soru özetle şöyle: A mı B mi? Diyorum ki C çünkü ben de benzer bir yoldan geçtim, hem A'yı hem de B'yi denedim ve ikisinin de derde derman olmadığını gerekçeleriyle ifade ediyorum. Bu sırada mutlaka başka bir hırt gelir ve "Vatandaş A mı B diye sormuş, C diyen andavallar var" tadında bir cevap verir. A mı B mi sorusuna C yazdıysam, sizin daha gitmediğiniz yolu ben döndüğüm içindir canım kardeşim.

Çoğunluk cevap verenlere dair şikayetleri ifade etmiş, ben de soru soranlara dair şikayetleri yazayım istedim.
0
10551037
(06.04.25)
Hayata farklı açıdan bakan duyuru kullanıcısı var. Ancak; kibirli ve ruh hastası insanda çok. Fikrini belirtecek bir yorum yazıyorum adam gelmiş bana laf sokuyor üst perdeden. Anlayamadım dertleri nedir.
0
komando kani var bende
(06.04.25)
yazdıklarının altına imzamı atarım. hiç eskisi gibi değil. kişisel soru sormaktan kaçınıyorum, soracak olursam da genelde sorduğuma pişman oluyorum.

mevzu "verilen cevabı beğenmemek" değil. cidden senin de söylediğin gibi, duyuruyu okumuyorlar çoğunlukla. konudan alakasız cevap veriyorlar. yahut spesifik bir şey soruyorsun, ondan bağımsız değerlendirmede bulunuyorlar vs...

açıkçası eski samimi duyuru ortamı olsa bundan bile şikayetçi olmazdım ben. çünkü o zaman iyi niyetine güvendiğim, abi-abla bildiğim insanlar vardı. onlar mesela konuyla alakasız cevap verse bile "büyüğümdür bi bildiği vardır" diyebiliyordun ki 90'ların başında doğup internetle büyümüş nesil için bunun ne kadar tuhaf bi konsept olduğunu söylememe gerek yok sanırım. yani biz burada soru sorup cevap almanın ötesinde şu veya bu yönünü örnek alabileceğimiz insanlar da görüyoduk eskiden.

ha şimdi yok mu yine var ama çok daha az. eskisi gibi değil. eskiden duyuru'ya girdiğimde 50-60 tane arkadaşımın sürekli takıldığı kahvehaneye girmişim gibi hissederdim. şimdi 3-5 tanıdığın olduğu, diğerlerinin bıçak çekip çekmeyeceğini bilemediğim, sırf alışkanlıktan geldiğim bi ortam benim için.

abi ben burda laf arasında maddi durumum iyi değil dedim diye mesaj atıp destek çıkanlar oldu, zamanında iş için ihtiyaç duyduğum bilgisayarım bozulmuştu da bi abi gel buluşalım deyip bana laptop ödünç vermiş üstüne doğum günüm diye baklava filan ısmarlamıştı. ha ben duyuru'ya zaten "bana para verilsin, baklava ısmarlansın" motivasyonuyla girmedim hiçbi zaman ama bi dönem BU KADAR samimi bi ortamdı, olabiliyordu.

şimdi yarısı zaten troll. kalanın yarısı okuma yazması olmayan boş beleş tipler. 2-3 tane insandan fikir/akıl almak için her şeyi dökmek de takdir edersin ki eskisi kadar hoş gelmiyor kulağa. insanlar burada tanışıp evlenirdi, canı sıkkın olana moral verilirdi, ilişkisi bozuk olan ilişkisini kurtarırdı vs. gerçekten kaliteli ve samimi bi camia vardı. öyle kankito ayağı da yoktu yani çoğu insan çıkarı şusu busu için yapmıyordu bunu.

şimdi öyle bi inceliği geçtim, karşısındakinin insan olduğunu bile dikkate almadan cevap veriyorlar. ha bu konuda 35 senedir ben de eleştirilen biriyim, bana da çok kızmışlardır kırıcısın, sertsin, hayvan oğlu hayvansın diye ama allah içün kızan eden insanlar bile iyi kötü bilir ne olduğumu.

velhasıl eskiden duyuruda DOSTLUK VARDI, KARDEŞLİK VARDI. hiçbi şey yoksa saygı vardı. şimdi bomboş. sorular boş, cevaplar daha boş. yeni nesil bitmiş.
0
mark greg sputnik
(06.04.25)
Bilmiyorum, çok kafa yormadim açıkçası. Hayatımda bir yeri var ama azaldı mı aynı mi bilmiyorum.

Ama burada denildigi gibi iki konu biraz enteresan;
Teknik sorularda cevaplar süper oluyor. Soru duygusal vs şeyler oldu mu ortalık karışıyor.

Google'da 3 saniyede cevabı çıkacak şeyler soruluyor. Bunun neden duyuruda olduğunu hala anlamadım.

Onun dışında genel olarak galiba yaş ilerledikçe sosyal medya geriliyor gibi. Misal uzun dönemdir gssozluk yazariyimdir. Orada da aynı tadim yok. Sebebi insanlar mi yoksa benim artık bunlarla ugrasamayacak olmam mi bilmiyorum. Yani bu soruyu birçok sosyal medya platformu için sorabiliriz bence.
0
logisticsmanager
(06.04.25)
realiteden uzak, pervasızca hayal aleminde yorumlar yazılıyor
yalan yanlış bilgiler veriliyor
0
mantık
(06.04.25)
luluki+1 speedy +1
her sosyal ortam gibi burada da sosyalleşme işlevi aktif oldukça duyuru canlı oluyor. ancak buradaki sosyalliği, espri yapanları, zeki yanıtlar verip inceden eleştiri yapanları vb. engelleye engelleye, asıl kullanıcıları banlaya banlaya insanları küstürdüler. ben de küskünlerden sayılırım. tabi fazla sosyallikten ortalığın karıştığı da doğrudur, yeni nicklerle sinsi sinsi izliyorlar biliyorum swh.

kendi adıma eskisi gibi bir motivasyonum yok. eskiden boş zamanımda duyurulardan yardımcı olabileceğim konu var mı diye bakardım. şimdi elimin altındaysa yardım etmek için belki cevap yazıyorum, onun dışında boş zaman aktivitesi, kafa boşaltan boş başlıklara boş yorumlar yazıyorum.

bir de şu sağdan soldan fırlayan reklamlar, bu nedir abi ya?
0
her giriste sifresini unutan adam
(06.04.25)
(8)

1.350.000 TL'ye Kadar 2. El Otomobil Önerisi

birşeylersoracağım
İkinci elSedan ya da SUVDizel ya da HibritOtomatikMümkünse km'si az2018 ve üstü ama mümkünse 2020 altına düşmek istemiyorum.Şehir içinde genelde trafiksiz saatlerde kısa mesafe ve şehir dışında senede 2-3 kez tatile giderken kullanılacak.Şu aralar Octavia ya da Focus'a yöneldim gibi. Ne önerirsiniz?
İkinci el
Sedan ya da SUV
Dizel ya da Hibrit
Otomatik
Mümkünse km'si az
2018 ve üstü ama mümkünse 2020 altına düşmek istemiyorum.

Şehir içinde genelde trafiksiz saatlerde kısa mesafe ve şehir dışında senede 2-3 kez tatile giderken kullanılacak.

Şu aralar Octavia ya da Focus'a yöneldim gibi. Ne önerirsiniz? Siz olsanız ne alırsınız?
0
birşeylersoracağım
(16.10.24)
Peugeot 408
0
gabe h coud
(16.10.24)
focus +1
0
since1907
(16.10.24)
otomatik araçların bazılarında kronik sorunlar oluyor ve çok çok pahalıya tamir oluyor hatta bazısı tamir olmuyor direkt yenisi alınmak durumunda kalıyor. japonlar otomatik şanzımanlarda başarılılar. honda hr-v önerebilirim. suv, otomatik, dizel , benzin, hibrit seçenekleri var, aradığın yıl ve fiyat bareminde, akıllı 4x4 özelliği olan modeller var.


japon almasaydım kesinlikle nissan alırdım.
0
Fodera
(16.10.24)
toyota corolla 1.8 hibrit. tek bir eksisi gelmiyor aklıma
0
gitdaddy
(16.10.24)
citroen c3 aircross suv 1 - 1.25 milyon civarı
0
wct3 org
(17.10.24)
sadece trafikte kalmadığınız için söylüyorum yoksa focus, corolla, civic derdim.

başıma birşey gelmeyecekse sıfır gibi chery suv alırdım diyorum....

www.sahibinden.com

mesela...

babama aldık o da az kullanıyor, kısa mesafe. o yüzden yakıt sorun değil. uzun yolda 5-6 litre yakıyor. şehir içi 8lt yakıyor. trafikte kalırsan 11lt yakıyor.

ama uzun yolda da ferah ferah rahat gidiyorsun. güce ihtiyaç olduğunda 183 beygir fazlasıyla tatmin ediyor. yükseklik, bagaj, konfor, 360 kamera falan bence çok iyi fiyatına göre.
0
ananiyimioguz
(17.10.24)
Toyota corolla hibrit
Toyota corolla cross hibrit
Toyota chr hibrit
Toyota yaris cross hibrit
Toyota yaris hibrit
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(17.10.24)
dizelse focus tabi ki. yeni kasaların otomatikleri gayet tatminkar.
hibritte de corolla başarılı ve sorunsuz.
0
joooper
(17.10.24)
(20)

Eşek ve at eti, insan sağlığına zararlı olmadığı hâlde

Yourcousinmarvinberry
Neden illegal ve sağlıksızmış gibi muamele görür ?
Neden illegal ve sağlıksızmış gibi muamele görür ?
0
Yourcousinmarvinberry
(02.09.24)
dini açıdan yenmesi uygun olmadığı için.
0
tabudeviren
(02.09.24)
İslama göre de helalmiş.
0
🌸Yourcousinmarvinberry
(02.09.24)
Kesimleri tesislerde yapılmadığı, diğer kesim hayvanlarına uygulanan hastalık vs gibi kontroller uygulanmadığı için.
0
thracia
(02.09.24)
çoğunlukla kültürel ve coğrafi şeyler bunlar. kültüre dini de ekleyebiliriz.

bi de tarihsel olarak eşek, at vs. zaten insanlığa çok faydası olmuş hayvanlar. yemen pek akıllıca olmazdı. öyle bir kültür gelişmedi dünyanın büyük bölümünde. ya şöyle düşün mesela bugün otobüsle yarım saatte gittiğin yolu at üstünde dıgıdık dıgıdık belki 2-3 saatte alabilirdin. at olmasa yağmurda çamurda karda kışta 20 saat yürüyecektin belki. yahut öküz diyelim. koş sabana tarla sürsün. sülalene yetecek kadar buğday-arpa verecek sana. o hayvanı niye kesip yiyesin ki. yakınlarda su varsa balık tut, tavuk-horoz ye, küçükbaş yetiştir vs...

kültür böyle yerleştikten sonra zaten istesen bile yiyemiyorsun çünkü üretimi/satışı olmuyor. çünkü talep yok. e kendim yapayım desen kim uğraşır eşek-at alıp onu kesip biçmekle, yularını tutup kasaba "ustam şu atı kesiver" diyemezsin ki.

domuz da öyle mesela. çok sağlıklı bi et olmadığını biliyorum ama önemli bi protein kaynağı. bakıp büyütmesi kolay, çok yavruluyor. türkiye'de domuz etine talep olsa mesela bence fiyatı uygun olurdu, belki tavuk gibi. e niye yenmiyor? islam haram demiş, müslümanlar yemiyor. üretiliyorsa bile talep çok az olduğundan fiyatı, lojistiği, yerine göre siyasi baskısı vs. sebebiyle istesen de erişimin kısıtlı.
0
mark greg sputnik
(02.09.24)
aşırı kaslı olduğu için sadece sinir gelir dişe. yenebilecek lezzette değildir muhtemelen.
0
neira
(02.09.24)
At "diğer kasaplık hayvanlar" maddesinde serbest ama eşek tebliğde geçmiyor. Bir de sorun olan dana eti diye satarken içinde at eti çıkması zaten. Algı da buradan çıkıyor bence.

Gerisi arz talep meselesi. O da kültürel konu. At ve eşek besi hayvanı olarak üretilen canlılar değil normalde.
0
nawar
(02.09.24)
Tek tırnaklı hayvanların yenmesinin dinen yasak olduğuna inanılıyor.
0
Mirket
(02.09.24)
dini yönünün bilmiyorum ancak 2 hayvanda aşırı kaslı. etleri sert olur.
0
mikahakkinen
(02.09.24)
Ayrımcılık yapıyoruz.
0
prole
(02.09.24)
dini ya da lezzet değil. sen inek eti diye satıyorsan ve içinde at eti çıkıyorsa bunu ucuz diye koymuşsundur. Türkiye düzenli at eti yenen bir ülke değil, bir et ucuzsa ya arzı çoktur ya da kalitesiz/yaşlı/hasta hayvandan yapılan sağlıksız kesimle elde edilmiştir. Denetimden geçmemiştir, hastalık var mı yok mu bilmiyoruzdur vs. O sebeple yani yoksa dini ya da "bizi kandırıyorlar" bakış açısı değil. At eti hangi şartlar altında elde edildi onu bilmediğimizden. Yoksa Orta Asya ülkelerinde at eti baya sevilen ve değer gösterilen bir et diye biliyorum.
0
nundu
(02.09.24)
İslama göre helal değil. Bizim memleketin ekserisi Hanefi mezhebiyle amel ediyor ve Hanefi mezhebine göre helal değil, diğer kezhepleri bilmiyorum. Ayrıca net olarak tek tırnaklı oldukları için helal olmayanlar grubunda sınıflandırılıyorlar diye biliyorum
0
abbabaabbaababbabaababbaabbabaab
(02.09.24)
bence bu hayvanlar normalde seyahat, yük taşıma ve tarla surme gibi işlerde çalıştırıldıkları için biraz kutsallaştırılma yapılmıs olabılır. diger hayvanlara oranla bana daha değerli gibi geliyor. bugun mesela nasıl araba cok lazımsa o zaman da at ve essek cok lazım bısey.
0
Zetnikov
(02.09.24)
At ve eşek eti yemek İslam dinine göre haram değildir, ayrıca at ve eşek etinin sert ya da lezzetsiz olduğunu da zannetmiyorum zira bu etler Avrupa'da ve Orta Asya'da oldukça tüketilen bir et türü ama adamlar tabii ki tutup ömrü boyunca çalışmış ordan oraya koşturmuş yağ oranı düşük kas oranı yüksek atların etini yemiyorlar yemelik at yetiştirip onları yiyorlar, sanırım birkaç İslam ülkesi ve ABD dışında at eti yemeyen yoktur, ABD'liler her şeyi yedikleri halde at etine karşı çok yüksek bir önyargıları var kesinlikle karşılar ama Fransızlar da ABD'de kurdukları at çiftliklerinden at getirip kendi ülkelerinde yiyorlar ironik bir şekilde. Onun dışında bizde genelde hastalıklı ya da ölüme yakın at ve eşek kesilip piyasaya verildiği için böyle bir algı var, onun dışında bu hayvanlar muhtemelen sağlıklı bile olsa gayrıhijyenik şartlarla kesileceği için yine legal bir anlayış olmayacaktır, ayrıca bu hayvanların kesimi de özel bir kasaplık yeteneği istiyor, bizde bu işler olabilecek en illegal şartlarda yapıldığı için böyle bir algı var.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(02.09.24)
Bildiğim kadarıyla at eti helal, eşek eti haram. Ancak bunların yenmemesinin asıl nedeni bence dini değil, sosyolojik.

Lezzet kısmını bir yana bırakıyorum (gerçekten iki hayvan da son derece kaslı olduğundan etlerinin lezzetli olduklarını düşünüyorum), ikisi de koşum hayvanı olarak son derece değerliler. Hele at, Türk tarihinde mitolojik açıdan da önemi çok büyük bir hayvan. Bildiğim kadarıyla atı ehlileştirip tarım ve orduda kullanan ilk milletlerden biri Türkler. Çok eski, muhtemelen göçebe zamanlarda sanırım at eti yeniyor ancak yerleşik hayata geçilip tarım ve hayvancılık yapılmasıyla birlikte at eti tüketme kültürü azalıyor.
0
10551037
(02.09.24)
geleneksel anlayışta yenmesi helal değil diye bilindiği için.

Kuranda yenmesi haram olan yalnızca 4 şey ifade edilmiştir. Onların haricinde dilediğiniz şeyi yiyebilirsiniz(mideniz kaldırırsa).
Bu biraz da kültürel. Nasıl ki asya'da börtü böcek ne bulurlarsa yiyorlar ama biz alışık olmadığımız için bize tuhaf geliyor.

Bu arada kurana göre yenmesi haram olan dört şey şu şekilde.
1-Domuz Eti
2-Allah'tan başkası adına kesilmiş hayvan,
3-Leş,
4-Kan
0
emcekare olmadi einstein olsun bari
(02.09.24)
Ya ikea köftesinde at eti çıktı orda da olay oldu. O da mı haram diye? Dinle ilgili değil olay. Hmm dana köfte lezzetsiz oldu biraz da şu attan koyayım demiyor ki adam. Muhtemelen yıllarca çalışmış hayvanın kesime gönderilmesi sonucu çıkan ve hijyeni tartışmalı eti koyuyor daha ucuz olduğu için
0
nundu
(02.09.24)
Birinci Dünya Savaşı esnasında Bulgarların iş görmez hale gelmiş binek atları kesip yedikleri, Türklerin kayıttan düşebilmek için (sanırım sağ ön idi) bacağı kesip yanlarına alıp ölen hayvanı terkettiklerine dair kayıtlar var. Ve bu olaylar yiyecek bulamayıp hayvan yemi arpaya niyetlendikleri döneme rastgeliyor.

Yine Birinci Dünya Savaşı esnasında Kut ül Amare'de kuşatılan ingiliz ordusu'na General Townhand at yedirmek istediğinde Hintli müslüman askerler karşı çıkıyorlar. Açlıktan ilk telef olan askerler de bu sebeple Hintli Müslümanlar oluyor.

Yani Dinen bir sakıncası olmalı diye araştırıp şunu buldum. Anladığım kadarıyla kafalar karışık olunca yemiyelim olsun bitsin demişler.

www.islamveihsan.com

Şuraya bir de Hintli asker fotoğrafı bırakayım.
player.slideplayer.biz.tr
0
Mirket
(02.09.24)
at eti yedim, pisirirken kokusu bayagi agir, ve kasli yagsiz oldugu icin pek hosuma gitmedi. ama bir aralar yasadigim sehirdeki en pahali restaurantlardan biri sadece at eti satardi, oraya gitmek kismet olmadi fiyatlar sacma sapan oldugu icin.

at yeniyorsa esek de yenir bence, yenmez diye bisey yok.

domuz da duzenli yemesem ve heryerini sevmesem de bazi yerleri oldukca lezzetli olan bir hayvan.
0
cooperr
(03.09.24)
at eti yedim ben bilmeden. gayet yumuşak ama tatsızdı.

olaylar şöyle gelişti, ukrayna'da bi restorana oturdum, açtım menüyü fotoğraflarına bakarak yemek falan seçtim menülerinde ingilizce yoktu ve sadece yerli turistin olduğu azak denizi etrafında küçük bi yerdi., işte patates kızartmasıdır, biradır ettir falan. söyledim menüdeki fotoğraflardan göstererek. et bi acayip geldi, sonra aynı mekana arkadaş geldi 'aa at eti mi söyledin?' muhabbeti oldu.
0
Fodera
(03.09.24)
@Mirket,

Halbuki islama göre, açliktan ölmemek için domuz eti yemek bile caizdir.
0
🌸Yourcousinmarvinberry
(03.09.24)
(1)

oto yıkama makinesi çalıştıran tanıdığınız var mı?

OgutucuRecep
ya da bilginiz var mı? mesela bu makinelerden alsan gidip benzin istasyonu ile anlaşıyorsun ya adamlar kiralık mı veriyor yeri yoksa senden nasıl bir ücret alıyor.oto yıkama işi olmuş en ucuzu 300 tl.bu adamlar günde 10 araç yıkasa ayda 90.000 kazanır yaw.ben direkt jetonla yıkattım bugün. kuyruk va
ya da bilginiz var mı? mesela bu makinelerden alsan gidip benzin istasyonu ile anlaşıyorsun ya adamlar kiralık mı veriyor yeri yoksa senden nasıl bir ücret alıyor.

oto yıkama işi olmuş en ucuzu 300 tl.

bu adamlar günde 10 araç yıkasa ayda 90.000 kazanır yaw.

ben direkt jetonla yıkattım bugün. kuyruk vardı.jeton işi güzel.
0
OgutucuRecep
(31.08.24)
burası ufak bi şehir, aytemiz benzin istasyonunda köpük 25, su 25, 7 gün 24 saat boş kalmıyor.
0
Fodera
(31.08.24)
(14)

29+5 suyum geldi

wild honey suckle
Duyurunun sağlıkçıları ve anneleri.29+5 te suyum geldi hastanedeyim ciğer geliştirici ve kasılma engelleyici yapıldı. Ayrıca antibiyotik ve serum verildi. Geciktirebildiğimiz kadar geciktireceğiz diyorlar ama şiddetli ağrılarım var geliyor bu sıpa.Dualarınıza ve tavsiyelerinize ihtiyacım var ayrıca
Duyurunun sağlıkçıları ve anneleri.
29+5 te suyum geldi hastanedeyim ciğer geliştirici ve kasılma engelleyici yapıldı. Ayrıca antibiyotik ve serum verildi. Geciktirebildiğimiz kadar geciktireceğiz diyorlar ama şiddetli ağrılarım var geliyor bu sıpa.
Dualarınıza ve tavsiyelerinize ihtiyacım var ayrıca tecrübelerinize de.

Nolcak şimdi??
0
wild honey suckle
(12.08.24)
26+4 te doğdu oğlum, şu an tam 10 yaşında. Anne değilim, babayım o yüzden doğumla ilgili tavsiye çok veremem ama moralinizi yüksek tutun. Eğer erken doğarsa küvezde epey zaman geçirecek. Sabırlı olun, sonu çok güzel oluyor.
Doktorlar her zaman en kötü senaryoyu söyler sizi hazırlamak için, moralinizi bozmasın. Doğduğu gün doktorun dediklerini duyunca yıkılmıştım ben. “Mide kanaması geçirebilir, beyin kanaması geçirebilir, böbrekler iflas edebilir, akciğerler hiç gelişmemiş uzun süre solunum cihazına bağlı kalabilir, yaşama ihtimali %50…”
Elhamdulillah, dediklerinin hiç biri olmadı. Sadece gözünde ufak bir kusur kaldı, gözlüklü tatlı bi sıpa şimdi. Özetle tavsiyem moral, sabır, dua…
0
mustafakesekci
(12.08.24)
Allah analı babalı büyütsün efendim, endişelerinizi anlayabiliyoruz ama lütfen sakin oldun, zaten tıbbi gözetim altındaymışsınız, herkes elinden geleni yapacaktır.
0
Fodera
(12.08.24)
bildiğim tek erken doğum yeğenim. o da tam yedi aylık olmak üzereydi. bilekleri serçe parmağım kadar ya var ya yoktu. anne karnında dökülmesi gereken kılları dökülmeden doğmuştu yani maymun gibiydi. 25 sene öncesi bu olay, düşünün. riskli eşik haftasını atlatmışsınız. sağlıkla kucağınıza alacağınızı düşünüyorum.
0
elorelia
(12.08.24)
Merhaba arkadaşlar doğurdum ben maalesef:/
Tüm pozitif temennilerinize açığım:)

Bebiş 1400 küsür. Entübe edilmedi kendisi nefes alıyor.
0
🌸wild honey suckle
(12.08.24)
Allah analı babalı büyütsün, hepinize sağlıklı ve birlikte ömür dilerim :)
0
black holes in the sky
(12.08.24)
Bebişinize sizinle geçireceği pırıl pırıl bir ömür diliyorum. Minnak ve zayıf göründüklerine bakmayın, çok güçlüler ve yaşama sıkı sıkı tutunuyorlar. :)
0
moonie
(12.08.24)
ayyy Allah bağışlasın. dualarım sizinle.
bir de smalı bir bebeğe bebişiniz için bağış yapayım. adını bilmiyorum ama baby wild honey suckle için.

olması gereken oluyor. her varlık bir deneyim alanında bu dünya'da. onun da planı buymuş.

size tavsiyem onunla konuşurken "sen istenen bir bebeksin. ben hep seni bekledim. sen güvendesin" diye telkinlerde bulunursanız güvenli bir birey olma olasılığı yüksek.
ay'ı akrep bebenizin. valla içinizi dışınızı okur ve biraz da çatışma yaşayabilirsiniz :))))

allah esirgesin. yolu bahtı açık olsun.
0
janderzel zartanyan
(12.08.24)
öyle ya da böyle hadi gözünüz aydın diyelim. sıkıntısız taburcu olursunuz umarım. sağlıklar diliyorum.
0
elorelia
(12.08.24)
Çok çok tebrik ederim, ne güzel haber, sağlık ve mutlulukla büyüsün.
0
orangesandsea
(12.08.24)
gözünüz aydın. 1400 küsür ama gününüzü gösterecek size, inşallah 5 yıl sonra ya o 1400 küsür bize neler ediyor neler diye duyurularınızı okuycaz :)).

sağlıkla sihhatle büyütün :)).
0
Phoebe
(12.08.24)
öyle ya da böyle hayirli olsun. hayaller abd, gercekler tr. iste bazen tahtini da yaptirtmiyor sipalar.
0
konusma ben konusuyorum daha bitirmedim
(12.08.24)
bebekler çok güçlü ve dirençli oluyorlar.
kendi nefes alabilmesi çok iyi bir şey. alamasaydı da yine süreç biraz uzardı ama gelişirdi ciğerleri.
doktorlar çok iyi bakacak ona, üzülmeyin. bi an önce sizi görmek istemiş işte.
şansı bahtı açık olsun, Allah sizi birbirinizden ayırmasın sağlıklı, upuzun bi ömrü olsun, analı babalı büyüsün inşallah.
0
matilda
(12.08.24)
Allah analı babalı büyütsün. Bizimki 900 gr doğdu, iki gün içinde 700 gr'a kadar düştü. Şimdi turp gibi maşallah. Küvezde 77 gün kaldı ve taburcu olduğunda 1800 gr idi.
Sizin bebeğiniz de turp gibi olacak inşallah.
0
mustafakesekci
(13.08.24)
Kızım 30+4 1560 gr doğdu. Şu an 2 yaşında. Özellikle yoğun bakım sürecinde cok zor günler geçirdik ancak şu an hiçbir problemimiz yok.
Lütfen siz de güçlü olun. Bu günler geçecek birkaç ay sonra herşey çok daha iyi olacak.

Bu arada entübe edilmemesi gerçekten çok iyi. İşlerin yolunda olduğunu gösteriyor. Umarım herşey çok güzel geçer.

Her türlü konuda yazabilirsiniz. Elimden geldiğince tecrübelerimi aktarmaya çalışırım.
0
nuevo
(14.08.24)
(16)

evinde hiç elektrik süpürgesi bulunmayan birisi için robot süpürge yeterli

carpikbacaklibasketbolcu
olur mu? ve hangi model robot süpürgeyi tavsiye edersiniz?olumlu/olumsuz düşüncelerinizi de dinlemek isterim.
olur mu? ve hangi model robot süpürgeyi tavsiye edersiniz?
olumlu/olumsuz düşüncelerinizi de dinlemek isterim.
0
carpikbacaklibasketbolcu
(11.08.24)
Elektrik süpürgesiyle evi süpürdüğünde hissettiğin "evi de süper temizledim he" hissini vermiyor robot süpürge.
0
Kaleci Saçlı Yırtıcı Forvet
(11.08.24)
Hocam başlıkta tespit mi yapmışsın "yeterli" diyerek anlamadım ama tespit ise yanlış olduğunu düşünüyorum. Bende xiaomi s10t var, robottan çok normal elektrikli süpürge ile temizlik yapıyorum. Erkeğim, tembelim.
0
prole
(11.08.24)
yetmez, bunun yerine dyson v9 türevi şarjlı süpürgelerden almak çok daha mantıklı olur.
şarjlı süpürgenin toz hanesi 1 avuç artı çekiş gücü çok düşük.
0
orpheus
(11.08.24)
Ayyy benim bi tane aşkütüm vardı buralarda, geçen evlenme teklif ettiydim, @grimavi nerde acaba. Bana robot süpürge almasın onu diyecektim de. :Pp

Cevap: elektrik süpürgeleri farklı kalitekerde, farklı tekniklere sahip. Kimi vakumlama gücüyle kimi döner fırçasıyla döve döve temizliyor. Robot süpürgeler ise normal elektrikli süpürgelerin hepsinden daha az temizler çünkü normal olanlaro her köşeye sokarsın, kalorifer aralarını bile alırsın onunla ama robot süpürgelerle anca görünen zeminlerin şöyle bir tozunu alırsın o kadar. Halı süpüreni de varmış ama dip köşe temizlemiyor işte, sana fazladan iş çıktıktan sonra o cihaza ne gerek var dimi?

Grimaviciğim bana robot süpürge alma tadlım.
0
muhayyer divan
(11.08.24)
evime tasindigimda aldigim alinabilecek en ucuz elektrik supurgesi var 8 yildir.
sarjli el supurgem var.
yatak supurgem var.
en son bir gun arkadasim kanima girdi, robot aldim. (xiaomi s10)

bu kadar makineden titiz oldugum dusunulebilir ama hic degilim. bir sonraki paragrafta neyin ne oldugunu anlayacaksiniz. yatak supurgesi guzel bi alet, cok pahali da degil. is goruyor. sarjlilar zaten genel olarak guzel ama pilleri bitiyor ve son kullanici degistiremiyor.

gelelim ev temizligi konusuna. temizlik, soz konusu ev olunca bana zaman kaybi gibi geliyor. ama tabi ciplak ayagima gelenlerden mutlu degilim. bu sebeple odalardan mopla ne var yok cektirip makinenin oldugu yere getiriyor orda cekiyordum tum tozu kiri. hadi bu sefer gercekten supureyim dedigimde bile koltuk altlarina dip koseye pek girmiyordum.

gecen sene arkadasimin gazina gelip robot aldim. ALLAHIM! bu nasil bir rahatliktir! aciyorsun., 10 dakkada fiti fiti temizliyor bir odayi turbo modda. istersen siliyor da. gercekten temiz hissediyorsun evi. oteki supurgeyi su an sadece robotun filtresini temizlemek icin kullaniyorum.

ve 2-3 gun sonra yeniden ayni odada calistiriyorum, yine bi suru sac tuy cekiyor. resmen tozun icinde oturuyormusum eskiden. en guzel yani, yatagin altina giriyor!

normal supurgenin gerekecegi durumlar illaki olur, ornegin bir filtreyi, klimayi vb cekmek, poset vakumlamak vb... ama belki ben gibi ucuz yollu bir sey alabilirsiniz sonra.

benim robot bilinmedik markalari saymazsak, en ucuzdan bir pahali olandi. 200 euroya aldim yasadigim yerde. 500-600 euro olanlar var, eminim daha iyidir ama bu su anda benim icin gayet yeterli.

ha bu arada pilini veyahut diger parcalarini kendiniz degistirebiliyor olmaniz bir avantaj. henuz hicbirisinin degismesi gerekmedi ama yine de not edeyim dedim.
0
supergirl
(11.08.24)
Yetmez. Aralara girmiyor.capi kadar alana giriyor. Dolapla duvar arasini temizleyemezsin mesela.
0
sonsuz
(11.08.24)
net olarak hayır.
en önemlisi dip köşe temizlenmiyor.

not: evde robot, dyson ve klasik ev süpürgesi var. en memnun kaldığım dyson.
0
nuisance2
(11.08.24)
Robot süpürge evi evi temizlerken evin düzeni hususunda da yönlendirme yapar.
- Ay robot şurayı iyi almadı, buraya rahat ulaşsın.. diye diye o eşyayı ileri çek beri çek derken evin iç düzeni başka bir hal alır zamanla.
Airfryer gibi gereksiz bir şey.
0
diyecevaplandı
(11.08.24)
evde hiç elektrik süpürgesi olmayan birine bence alınabiliinecek tek şey flamethowerdır. bu ne arkadaş tarım ve hayvancılk bakanlığı teşvikiyle mite yetiştirme çiftliği mi kurdunuz?
0
Fodera
(11.08.24)
Yetmez. Aralara girmiyor.capi kadar alana giriyor. Dolapla duvar arasini temizleyemezsin mesela.
0
sonsuz
(11.08.24)
robot süpürge toz alıyor evi temizlemiyor.
0
mikahakkinen
(11.08.24)
Sürobot pürge çok rahat çok pratik aynı zamanda silme de yapıyor normal günlük kullanabilirsin ya da haftalık temizliğinde Haftada iki kere sil süpür yaptırabilirsin Ama evde kesinlikle normal bir süpürge olmalı Çünkü kapı arkasına girmiyor ya da kenarları köşelere girmediği için robot süpürge evde tek olacaksa normal süpürge daha iyi şarjlılardan da bahsetmiyorum onlarla açıkçası uğraşmaya değmez klasik süpürge al gitsin dysonlar falan kullanılmaması gereken yerler/durumlar var
0
eja
(11.08.24)
:) olmaz
0
ananiyimioguz
(12.08.24)
Yetmez. Robot süpürge tek başına yeten bir şey degil. Örnek kanepenin üstü köşeler yapı arkaları
0
limonlu eksi
(12.08.24)
bir robot, bir şarjlı şart.
0
elorelia
(12.08.24)
Robot süpürgeyi günlük süpürüp silme konusunda kullanıyorum, gayet işlevli. Memnunum.
Ama genel bir temizlik yapılacaksa normal süpürge tercih ederim, hem daha güçlü çekiyor hem derinlere giriyor hem de birebir gördüğünüz için içiniz daha ferah oluyor.
0
mutekebbir
(12.08.24)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.