[]

Matt Damon burada ne diyor?

Merhabalar,
Bir videodaki İngilizce 2 kelimeyi tam anlayabilmek için fikrinizi sormak istiyorum.


Videonun linki:
www.youtube.com


Matt Damon kız arkadaşının uyumasından bahsettikten sonra kahkahalar geliyor ve "I, seriously. I ....... "
1:08-1:09 civarı anlamaya çalıştığım bölge.

"I cooked bun." diyor olabilir mi?

 
I seriously, I could've but... I had a ponytail back then. ben böyle anladım.

konuşmanın öncesinde sinirlenmekle ilgili bi muhabbet geçiyor sonra bu da başından geçeni anlatıyor. kız arkadaşının evine gitmiş sonra kız uyumuş burada gerçekten olabilirdim ama atkuyruğu saçım vardı (dalga geçiyor) diyor.
  • bohr atom modeli  (21.06.17 13:59:29 ~ 19:25:08) 
@bohr atom modeli Teşekkür ederim ama aslında "nuts" sinirlenmekle alakalı değil, aşırı sevinçten çıldırmakla ilgili kullanılıyor. Bahsettiği akşam, Oscar kazandığı akşam :)


  • afush  (21.06.17 14:13:59) 
aa doğru pardon herhalde tam nuts kısmından başlamışım.


  • bohr atom modeli  (21.06.17 14:32:07) 
Otomatik altyazı saçmalamış sanki, "I could have but..." gibi geldi bana da.


  • kobuzchu kiz  (21.06.17 14:39:34) 
i could have but demis. cooked bun dememis. o gece kiz arkadasim evine gittik kiz arkadasim uyudu, sevisebilirdim gerci

boyle demis. i could have but sevisebilirdimi kastediyo.
  • baldur2  (21.06.17 16:02:35) 
öncesinde sunucu diyor ki, ödülü aldığın gece ne hissettin, delirdin mi?
Matt damon: o geceyi çok iyi hatırlıyorum, kız arkadaşımın evine gittik o uyudu ve
could've but ...diyor yani yapabilirdim, delirebilirdim diyor.
devamında da I had a ponny tail back then diyor. Buradaki espri de; did you go nuts (delirdin mi) sorusuyla alakalı.sincaplar hep fındık (nuts) yer ve bonny tail (at kuyrukları vardır)

konuşmanın devamında da zaten kız arkadaşı uyurken ödülle yalnız kaldığında yaptıklarını anlatıyor.
  • tallguy  (21.06.17 17:25:03 ~ 17:30:42) 
@tallguy çoook teşekkürler harika bir cevap oldu :)


  • afush  (22.06.17 00:24:26) 
rica ederim :)


  • tallguy  (22.06.17 09:21:01) 
[]

Kısacık bir İngilizce-Türkçe Çeviri Sorusu

Amerikalıların, karşısındaki kötü karşılanan garip bir davranışta bulunduğunda (veya sözlü atışma esnasında) söylediği "Wow..wow..wow" gibi bir negatif hayret ünlemi var.
Yani "bu kadar düştüğüne inanamıyorum" anlamı taşır bir yerde.
Bunun Türkçe karşılığı nedir veya anlamını koruyarak Türkçe'ye nasıl çevrilmelidir?


 
''bi dakka bi dakka bi dakka''

eğer yurtdışında söyleyecekseniz ''one minutes!'' :)
  • otonomo  (28.02.17 20:59:57 ~ 21:01:03) 
oha oha oha


  • bellbane  (28.02.17 21:00:25) 
oha oha oha bence çok kaba olur.

bi dakka güzel

+1
  • himmet dayi  (28.02.17 21:05:46) 
"bir dakika..."
"orada bir dur"
"dur hele"
"yavaş gel"
  • mihajlovic  (15.03.17 22:40:23) 
[]

İftar Mekanı İzmir

Var mı akla gelen, lezzeti ve hijyeni güzel, yemekleri geç gelmeyecek, aşırı pahalı olmayan mekan?




 
Manavkuyu öz şanlıurfa


  • bir ileti paylastim  (06.06.16 17:25:21) 
[]

TV8 Programları İzleyen Kitle Hakkında Ne Düşünüyorsunuz?

Elimizde bir kişi var misal, bu kişi O Ses Türkiye, Survivor filan çok sıkı takip ediyor. Yorumlar yapıyor ediyor. Tam bir Acun izleyicisi.
Programda çıkan kişileri araştırıyor, takım tutar gibi tutuyor, elenmeler hakkında tahminler yapıyor. Tuttu mu seviniyor filan.

Ne düşünüyorsunuz bu insan(lar) hakkında ve neden? Hor görüyor musunuz?

 
hor görüyorum. denk geldikçe de umumiyetle aşağılıyorum.

not: beyaz futbol ve evleneceksen gel'i bir dönem kaçırmazdım.
  • zgrydn  (01.02.16 16:59:56 ~ 21:02:26) 
denk buluyorum.
hor görmüyorum ama pek sallamıyorum.
hele o izlemediğim programlar hakkında onlarla hiç konuşmuyorum.
bu arada seni linç edecekler.
  • seyduna6687  (01.02.16 17:04:35) 
@zgrydn +1

disa pek vurmadigim ama ic dünyamda asagiladigim cok insan var.

belli bir yas araligina ama kiyamiyorum. ev isi yaparken acip seyredecek bir sey yok mesela cogu kesim icin. ailemi youtube, dizi siteleri, film siteleriyle tanistirdim. seneler evvel bbg, gelinim olur musun vs seyreden kadin, nuri bilge izleyip, bos vakitlerinde kitap okuyup, müzik dinliyor.

bosluktan oluyor o. bazi kisileri anlayabiliyorum, onlari asagilamiyorum.
  • aynadakiyabanci  (01.02.16 17:15:45) 
Bu sitede bulunan ben dahil herkes Kraliçe Elizabeth soyundan geldiğimiz için hepimiz hor görüyoruz.


  • angelus  (01.02.16 17:23:58) 
bölümü 25 bin saat süren, ajitasyondan, kavga gürültüden geçilmeyen türk dizilerinden yeğ buluyorum bu programları. günümüzün televizyon dünyasında bu diziler dışında hiçbir şey yok ve eğlence arayışındaki insanlar mecbur bu programlara yöneliyor. siz hep belgesel ya da tartışma programı izleyen kesim anlayamazsınız :)


  • devilred  (01.02.16 17:24:13) 
İnsan kendini hor görür mü hiç hdjdkd ne kadar saçma salak program varsa izliyorum güne müge anlıyla başlıyorum sonra sırasıyla kısmetse olur, esra erol, o ses diye gidiyor.


  • anarsika  (01.02.16 17:24:31) 
bu tip şeyleri izledi diye kimseyi hor görmem... herkesin zevkleri renkleri tartışılmaz.
bir de izleyiş amacı da önemli. dün kınayanlar bakıyorum bugün kendileri yapıyorlar...
kurtlar vadisine laf eden adamların konu behzat ç olunca nasıl da fanatik olduklarını gördük..
  • gotic  (01.02.16 17:27:01) 
Az önce buna benzer konu açtım:) açıkçası pek iyi gözle bakmam.


  • nothing in my way  (01.02.16 17:47:09) 
fakirlerin en basit eğlencesi tv, zenginlerin en basit eğlencesi fakirleri hor görmek.


  • kaledekiyalnizlik  (01.02.16 17:52:33) 
Egitimsizler bunu goruyorum. Egitimlilerse de vizyonsuzlar - tele-vizyon'da ne varsa vizyonlari o oluyor.


  • Traveller  (01.02.16 18:31:22) 
Biz de normalde hiç izlemezdik. Ama şu sıralar evde home-office çalışıyoruz ve tv arka fonda gündüz radyo kısmında oluyor, aksamları o ses türkiye'yi de izlediğimiz oluyor.. İzlerken de sürekli acunu eleştiriyorum, başarısını hazmedemiyorum :) bizimkisi dönemsel, ama bütün gün tv8 çok beyin yıkayıcı... İnsanların diğer kanalları açıp şehit haberlerinden bunalıma girdikleri için de tv8 izlediklerini biliyorum mesela. Öyle böyle izletiyor işte adam, halkın dilinden anlıyor dediklerinden. Bi de programa insanları duygusal yönden yakalayan konukları çıkarıyor, geçen özgecanın ailesi geldi mesela..


  • icanttellyouwhyiambreakingdown  (01.02.16 23:31:57) 
[]

Gece gece bir film durduk yere beni garip kafalara itti

Sizi de itsin diye yollayayım dedim.
Kısa film, 7 dakika. Adı "The Answers" İngilizce bilmek gerekiyor olayı iyi anlayabilmek/duyguya iyi girebilmek için. Festivallerde dolanıp bayağı bir ödül kazanmış. Buyrun.

www.youtube.com

Ne hissettiğinizi de paylaşır mısınız izledikten sonra?

 
guzel film. tnx. ben de sevilla'yı oneriyorum o zaman. hissime gelince bazen elimizde olamayabilecek seyler olur burda da onlar ustunde durulmus sanki. yasarken degerini bilememek de elimizde degil. bilsek zaten dunya daha yasanılasjahadsa


  • slalom  (30.01.16 02:28:51) 
Ya şimdi yani
Abi en ihtiyacım olmayan şeyler bunlar benim ya.
Üzüntü hissettim amına koyim işte safi sonsuz uçsuz bucaksız üzüntü
Keşke izlemeseydim amk. Güzelmiş de ama yani. Neyse işte
  • naberabi  (30.01.16 02:39:05) 
iyi güzel ama fena değil seviyesinde güzel. öyle çok da bi olayı yok.


  • floydian  (30.01.16 02:43:17) 
Gerçekten beğendim. İnsanın nasıl yaşadığını sorgulatıyor. Ya da ölüm sonrası bir hayatı düşündürüyor. Şimdi işin biraz gırgır tarafına değinmek istiyorum.

!!spoiler!!
104081 defa masturbasyon (check)
39 defa farklı kadın (error)
3597 defa sex deneyimi (error)
!!spoiler!!

moralim bozuldu lan!

Şaka bir yana baş rol oyuncumuzun karakter ismi Nathan olması ve aynı zamanda nathan drake e benziyor olması bilerek ayarlanmış gibi.

teşekkürler paylaşım için gerçekten beğendim.
  • s2knick  (30.01.16 02:50:30) 
kurgusu falan güzelde öyle çok farklı veya özgün değil.
izlenir mi? izlenir.

  • seyduna6687  (30.01.16 03:42:07) 
etkileyici vs degil sadece hatun guzel.


  • baldur2  (30.01.16 03:58:26) 
Okuduğum bir kitaba göre öldükten sonra kendi hayatına bakıp böyle yapsaydım ne olurdu, başka bir yolu seçseydim hayatım nasıl olurdu, hatalarım neler vb izleme şansımız olacakmış. Bana o fikri hatırlattı ve hoşuma gitti. Cevapları almak güzel olurdu gerçekten de, öldükten sonra olsa da.


  • RedGoldGreen  (30.01.16 10:59:07) 
bana metal dedektörü virali gibi geldi (şaka)


  • kaledekiyalnizlik  (30.01.16 11:23:26) 
Bir kısa film sever ve (kendi çapında) çeker olarak gayet beğendim. Sadece filmin en sonunda minik bi vuruculuk daha bekledim açıkcası
Kısa filmin en sevdiğim tarafı bu, çok basit ve sade bir düşünceyi bir fikri güzel bir uygulamayla, güzel bir anlatımla inanılmaz lezzetli bir hale getirebilmeniz
Biz de kısa film = amatör film gözüyle bakılıyor


Bunu beğenen şunu da fazlasıyla beğenecektir: vimeo.com (izlediğim en iyi kısalardan biri)
  • asbe  (30.01.16 11:56:40) 
tatli, ama oyuncu bu kadar yakisikli olmak zorunda degildi. boyle bir cehre ne anlatsa dinlenir, yani... yuzunu yerim.

kadin da bu kadar guzel olmasaydi, iyiydi.

bir de, bu filmi ben ceksem herhalde konu one ciksin ister, siyah beyaz cekerdim.

yine de, etkili eser. sevimli.
  • e haliyle  (30.01.16 17:19:27) 
Güzeldi bence, etkileyici. İlahi sorulara cevap verici kişi/kurum/kuruluş çok acımasızmış, ben olsam o kadar çok Paige'i özlettirmezdim. Atıyorum, en mutlu olduğu ana sıradaki Paige içermeyen ayrıntıyı koyardım ki kafayı takmasın. Beyazlar içinde olmasından, cennete gidici bir vatandaş olduğu yorumunu çıkardım. Belki de ilahi kişi bilerek Paige'leri doldurmuştur, ölen kötü bir insandır. Kafasında o sorularla, istemeye istemeye cennete gitmek, cennetteki mutluluklara rağmen sonsuza kadar 'Ah Paige, vah Paige' diye üzülüp dövünmek onun cehennemidir. Normalde insan o pişmanlığın da üstesinden gelir ama ilahi ilahi, sopsonsuz pişmanlık yaratırlarsa iyi bir cehennem fikri.

Bir de acaba gömülü bir hazineye ve köpekbalığına ne kadar yaklaştım, bunu çok merak ediyorum şu an. İnsanlık tarihi boyunca biriyle %100 aynı noktaya ayak bastım mı, bir sıtma sivrisineğinin ne kadar yakınından geçtim? Böyle şeyleri merak ettim.
  • aychovsky  (30.01.16 19:17:19 ~ 19:23:17) 
[]

Schengen Sorusu

Bu hafta Schengen'e başvursam, 23 Ocakta Fransa'ya gidebilecek şekilde çıkar mı dersiniz? Yetişir mi?
Pasaportumda 3 ayrı Schengen var Fransa, Almanya ve Yunanistan olarak ve en sonuncu 6 gün sonra bitiyor maalesef. Bir şey fark ediyor mu bilmem ama?



 
yetişir. yine de belirt 23'ünde gideceğini


  • cekilmis gayfe  (10.01.16 22:08:11 ~ 22:08:30) 
Fransa diyorsun patlamalardan ötürü olağan üstü hal devam ediyor şu an halen, yine de yüksek bir ihtimal çıkar diyorum. bir an önce başvur rezervasyonlarını belgelerini eksiksiz götür ki ikiletmesinler. ince eleyeceklerdir yine de.


  • gis  (10.01.16 22:19:11 ~ 22:19:31) 
fransa 3 gun icinde sonlandiriyor vize basvurusunu, her turlu yetisir.


  • eastanbool  (10.01.16 23:45:10) 
[]

500ml Boş Plastik Şişe Nereden Bulurum?

Evet soru başlıkta.
Benim 100-200 adet boş 500ml su şişesi kalitesinde temiz şişeye ihtiyacım var.
Kim üretir bunu bilemedim, internetten bulamıyorum.
Var mıdır bildiğiniz sorabileceğim bir yer, bu tarz şeyleri tedarik edenleri bulabileceğim bir web sitesi vs?
Lokasyon İzmir olsa iyi olur ama olmasa da halledilir herhalde.

 
www.aypetambalaj.com

kargoyla yollarlar belki.
  • candanag  (21.09.15 00:15:21) 
reklam yapmak istemiyorum da ama google'a toptan pet şişe yazınca bir kaç plastik üretim şirketi çıkıyor ara bir sor derim


  • GreyFever  (21.09.15 00:16:48) 
neyin peşindesin?


  • redskull  (21.09.15 07:29:52) 
[]

Blog açmak istesek Wordpress mi daha mantıklı yoksa Blogger mı?

Soru başlıktadır efendim.
Biri diğerine göre üstün müdür? Neden?
Amaç büyütmek büyütmek, addonlar eklemek, kullanışlı bir siteye çevirmek.


 
bahsettiğin amaç için wp


  • jaaaccckkk  (06.09.15 23:11:33) 
WP açacaksanız kendi domaininiz ve hostinginizle açmanız en iyisi olacaktır. Ben sadece yazı ekleyeceğim, ufak tefek de tema değişiklikleri yaparım bana yeter diyorsanız blogspot işinizi görür.

Benim de önerim WP'den yana.
  • sevgikusunkanadinda  (06.09.15 23:19:33) 
blogger'da kendi domain'im ile ufak bir blogum vardı. Uzun süredir kapalı wp'ye geçme hazırlıkları yapıyorum.

wp diyorum ben de.
  • orta buyuklukte bir ulkenin krali  (06.09.15 23:21:37) 
[]

omniboxestan kurtulma

Selamlar,
Bir şekilde omniboxes diye lanet bir şey bilgisayara yüklenmiş. Özetle nasıl kurtulurum ben bundan? Şöyle güzel bir anti-saçmalık programı olsa, ne var ne yok uçursa keşke. Avast işe yaramadı.

Ek bilgi: Önce browserlarımı kendi sitesine yönlendiriyordu, registryden tüm yönlendirmelerini google.com a çevirdim. Şu an yönlendime olayı bitti.
Program ekle/kaldır da görünmüyor ama C diski içerisinde uninstall.exesini bulabiliyorum. Tıkladığımda "uninstall completed successfully" diyor ama windows hemen ardından "Bu program düzgün şekilde kuruldu mu?" diye sorduğuna göre, sanırım o da pek bir işe yaramıyor.

 
Kendi soruma kendim cevap vermiş olacağım ama yazıyorum ki ihtiyacı olan varsa bulabilsin.
Avast antivirüsün boot scaniyle kurtulabiliyoruz kendisinden.

  • afush  (06.09.15 20:13:51) 
[]

İngilizce tekil/çoğul hakkında biraz çetrefilli bir soru

Merhaba,
"Kök 2 birim" tekil midir, çoğul mudur?
Yani unit mi olur unit(s) mi?


 
bildiğim kadarıyla 1 tane olursa tekil diğer bütün sayılar çoğul. googleda 0.5 uni diye yazdım hemen units'e tamamladı misal.


  • peki madem  (04.09.15 19:10:17) 
[]

Güngör Dilmen - Kurban oyunu oyun metnine sahip olan??

Internette girip çıkmadığım sayfa kalmadı, yine de bulamadım :(
Güngör Dilmen'in Kurban tiyatro oyununun metnine sahip biri varsa ve bir ulaşırsa bana harika olur.



 
buraya yukledim,tam olması lazım.

www.filedropper.com
  • darksdantes  (18.08.15 21:12:39) 
[]

Blue Moon Bira

İzmir'de Blue Moon Bira bulabileceğim bir yer var mı?
Satarlarsa alır evde içeriz, servis ediyorlarsa gider içeriz fark etmez.
Bulalım yeter.

www.babychamliquors.com

 
Geçen sene çeşmealtı migrosta satıyorlardı. Bu sene baktım ama göremedim. Görürsem haber veririm.


  • Dr_Stat  (31.07.15 18:21:13) 
Cafe del Mundo'da var.


  • fotrsapka  (31.07.15 18:23:12 ~ 18:23:50) 
Metro marketlerde oluyor. Macrocenterda da vardı sanki.


  • inheritance  (01.08.15 11:07:54) 
[]

Schengen Vizesini Multi ve Uzun Almak

Şimdiye kadar 2 schengen vizesi aldım, biri Fransa biri Almanya. İkisi de dalga geçer gibi tek giriş ve biri 11 gün(10 günlük gezi) biri 4 gün (3 günlük gezi) verdi. Deli etti beni.
2 yıldır bordrolu işi olan, şimdiye kadar ailesiyle seyahat etmiş insanım. Avrupa'ya, Amerika'ya 4-5 kere girip çıktım.
Şimdi soru şu, bayramda Samos, yazın devamında Sakız, eylülde Berlin planım var. Daha biletler alınmadı, rezervasyonlar yapılmadı. Ben Yunanistan'dan vizeye başvururken bunları öne sürüp dikkate alacakları şekilde "uzun verin nolur.." diyebiliyor muyum? Desem nasıl diyebilirim? Ne gerekiyor?


 
yunan a ilk giriş 1 ay veriyorlar.
sonraki giriş 3 ay
olarak devam ediyor.
  • jamswety  (26.06.15 17:06:51) 
diyemiyorsun.


  • baldur2  (26.06.15 17:06:58) 
dilekçe yazabiliyorsun durumunu anlatan


  • sta  (26.06.15 17:16:37 ~ 17:16:48) 
almanya merkez ofisimiz bana da 6 ay vermelerinden, tekrar masraf etmekten çok sıkıldıkları için 2 yıla yaydıkları bir eğitim takvimi yazdılar davet mektubuna. okurken gülünecek bir davet mektubuydu ve hiç gerçekçi değildi. çat diye verildi 2 yıllık. sanıyorum sizde dilekçe yazabiliyorsunuz bunu anlatan.


  • Phoebe  (26.06.15 17:53:39) 
Bilet rezervasyonlarini da ibraz edip dilekçe ile durumu anlatabilirsiniz. Uzun verebilirler.


  • stavro  (26.06.15 18:28:25) 
[]

Hapşırana Sinirlenmek

Eğer yanımda bir anda çok sesli bir şekilde hapşıran olursa o anda sinirlenip öfkeleniyorum. Kişi çok sevdiğim biri de olsa, tanımasam da ilk tepkim aniden çok çok sinirlenmek oluyor.
Bir şey demeyip içimde boğuyorum o hissi tabi. Çok saçma bir durum olduğunun farkındayım. Sonuçta kimse hapşırığının dozunu kontrol edemez, buna kızmak yersiz.

Benden başka biri var mı bu durumda olan? Neden böyle oluyor? Mantıklı psikolojik bir açıklama düşünebiliyor musunuz?

 
muhtemelen bunu kafanda bir şekilde "ilgi çekmek için, başkalarını rahatsız etmek için yapıyor, sessiz de hapşırabilir ama ince düşünmediği için böyle yapıyor,beni ciddiye almadığı için böyle yapıyor" gibi kodluyorsun . nedenini bilmiyorum ama altında yatan bu olabilir.


  • dahili meddah  (06.05.15 16:05:54 ~ 16:06:03) 
yüksek sese duyarlılık diye bir şey var. bizim ofiste de var duvarlar sallanıyor, 2 üst kattan çok yaşa diye cevap veriyorlar. kulaklarım deliniyor ama söz geçiremiyorsun işte. ben de çok sinirleniyorum ayrıca.


  • safepassage  (06.05.15 16:08:16) 
Bir seferlik olan cok dert olmuyor ancak ben de arka arkaya hapsirilirsa sinirleniyorum. Neden bilmem.


  • f_d  (06.05.15 16:08:17) 
bende de oluyor bu, kasıtlı abartıyor gibi geliyor, bir de kolunu elini vs ağzına götürmezse iyice ayar oluyorum.

hapşırığını tutanlar da acayip geliyor bana, bünye ihtiyacı olduğu için hapşırık oluyor zaten, adam felç olma uğruna tıkıyor kendisini, hıkkkh sesiyle birlikte
  • nucleon  (06.05.15 16:08:34) 
avucunun içine hapşırıyor üstüne bir de ellerini ovuşturuyorsa o kişinin annesiyle tanışasım geliyor o derece nefret ediyorum. ses konusunda bir hassasiyetim yok.


  • yazar yazmaz yazan yazar  (06.05.15 16:15:58) 
yok, rahat ol biraz. çekingen biri olabilirsin.


  • danica maupoissant  (06.05.15 16:17:36) 
ani ve beni zıplatan/hazırlıksız yakalayan seylere karsı atarlanma oluyor bende.
ani ve yüksek ses,ani tepki (annem vitrinde fln bir şey görüp,beğeni manasında hiiiiiii der bazen,çok sinirlenirim la noliyy diye)
hapşırmak da böyle gibi geldi bana.
  • demoniclewinsky  (06.05.15 16:17:59) 
ben kombolu hapşuranlara x birim sinir oluyorum.

kombolu hapşuranlar 10 dakikada bu eylemlerini 3 kez tekrar edince sinir küpüne dönüyorum.
  • kamera motor  (06.05.15 16:19:17) 
ben oksuruyor diye kardesime dalmistim bir kere. psikolojik aciklamasini bilmiyorum. yapi olarak cok tahammulsuz, gergin ve sinirliyim. yanimda birisi surekli olarak bir sekilde ses cikarinca bir noktadan sonra kafayi yiyorum. hasta oldugu icin oksuren birine saldirmayi normal bulacak kadar sinirleniyorum ahdksks


  • der meister  (06.05.15 16:25:16) 
Neden olduğunu bilmemekle birlikte aynısı bende de var. Özellikle annem bir başladığında 4-5 kere hapşırdığı için bazen istemsiz "la yeter" çıkabiliyor ağzımdan. Tabii onun yanında söylemiyorum ve kızdıktan sonra kendime de kızıyorum.


  • sesee  (06.05.15 16:25:46) 
insanlar dozunu kontrol edemez demişsiniz ama, çıkartılan sesi kontrol edebiliyorlar. ve kontrol edemediklerini iddia ederek ona sığınıyorlar, dikkat çekmek için kullananlar mevcut yani. ben de sinirleniyorum, ama o şekilde olanlara.


  • repentance  (06.05.15 16:42:35) 
çıkan sesi kontrol ederseniz içeri patlıyor, hastaysanız bütün kaslarınız ağrıyor bi anda. en azından bende öyle oluyor.


  • prodeq  (06.05.15 21:12:31) 
[]

"Mesaj almak istemiyorsanız mesaj atın" mesajları

Malum bugün son gün, şirketler sıkıştı, mesaj üzerine mesaj geliyor.
Ana fikir "Listemizdesiniz, bilgilendirme mesajı almak istemiyorsanız İPTAL yazın mesaj atın."
Ben neden bunlara "İstemiyorum" diye mesaj atayım ki? Zaten bir çoğu telefonumu isteğim dışında almış,yılların bilenikliği var içimde, bir de bunun için mesaj parası ödemek istemiyorum. Default olarak istemiyor sayılmıyor muyuz?

Bunlara istemiyorum mesajı atmasam, sonra gelecek ay websitesinden ihbar etsem olur mu? Uzun zamandır rahatsız etmek ne demekmiş görsünler istiyorum.
Oluyor di mi böyle bir şey?

 
Atılan mesajlar ücretsizmiş ama mesele o değil, ben de neden hayır diye mesaj atmamız gerek anlayamıyorum, daha makul ve mantıklı şirketler izin verir misiniz diye mesaj atıyor, bu çakallığı yapanlar hayır mesajını kendi lehlerine kullanacaklar herhalde?


  • hair freak  (30.04.15 14:16:34) 
ara butonu diye birşey var
insanlar 500 tane başlık açtı bununla ilgili.

edit:
bu bir :
imgur.com
daha ikinci başlıkta "argent dawn" nickli arkadaş net cevabı vermiş
bu iki:
hadi bunu düşünemiyorsunuz veya o kadar zor(!) bir işse sözlükte popüler sekmesine tıklayınca böyle bir başlık da var:

eksisozluk.com

buradan şukela modunda aratırsanız çat diye daha ilk entry'de herşeyi anlatıyor

ha pardon sizin için aynı şeyler sürekli sürekli açılmalı,aynı şeyler milyonlarca kez önümüze dökülmeli

edit2: sırf cevap vermek için cevap vermeye çalışmanız önkabullerinizi daha akılcı yapmıyor.
1500 farklı kırılabilecek akış'ı düşünüp sms kelimesini aratmayı düşünemeyecek seviyedeyseniz kusura bakmayın,o seviyeye uygun bir cevap yazamadığım için.
referans olarak verdiğim ekşi sözlükte bir cevap olabileceğini araştırmaya tenezzül etmeden ekşi sözlüğün bir parçası,uzantısı olan duyuruda "gerçek" cevabı bulacağını düşünmek ayrıca mavi ekran verdirdi.

hem araştırmıyorsunuz hem laf sokmaya çalışıyorsunuz.
canlarım benim.
  • rakicandir  (30.04.15 14:20:20 ~ 15:56:27) 
yahu ara butonu varsa var.
forum mu burası?

adamın belki spesifik olarak öğrenmek istediği birşey var ve 500 tane başlığı açıp içlerinden ayıklamak istemiyor.

misal sabahtan beri aynısı bana da oluyor ve bu sorunun sorulması benim burada işime yaradı.

500 tane başlık yerine nasibimi buradan aldım.

edit:
bu bir:
kendinizce bir akış tasarlamış ve buna göre önce arama yapılması daha sonra sorulması gerektiğini kabul etmişsiniz.
bu akışı kırabilecek 1500 tane bahane üretebilirim
mesela sadece sorunun olduğu sayfayı okuyup kapatsam sayfayı, bu bilgiyi alamazdım. Kaldı ki araştırdığım da yoktu,
denk geldim
ek oalrak burada yazmanın dışında okuyarak da katılım gösteren ziyaretçiler var.

bu iki:
eksisozluk'u referans olarak göstermek iyiymiş. kapatalım duyuruyu o halde

--
kısacası kendinizce kabuller ve gereksiz çıkışlar yapıp bu şekilde bölmeye gerek yok



edit 2
önkabulü olan sizsiniz. ben öngörü ile yaklaşıyorum, karıştırmayın.

sırf cevap vermek için cevap vermeye çalışmak sizin yazdıklarınız için sanıyorum daha güzel bir örnek.
zira benim yazmış olduğum argümanları anlamamış veya birbirinin içine sokmuşsunuz, olabilir.
ben bunu sizin seviyenize değil insanlık haline bağlarım.

sonuçta anlatılmak istenen basit bir durum var.
açılan benzer, hatta aynı duyuruların tekrar açılması için sebepler olabilir.
sizin önkabulleriniz olan örnekler bunların birkaçını elimine eder belki ama hepsini ortadan kaldırmaz.

Kısacası siz önkabul ile başlık açma, eskisini ara der hatta eksisozluk e yönlendirirsiniz.
ben ise öngörü ile başlık açması için sebepleri olabileceğini düşünür, hoşgörülü davranırım.
yazdıklarını okuma ihtimali olan diğer insanlar için de bir anlam yaratabilme ihtimali hoşgörümü daha da arttırırdı sizin yerinizde olsaydım.

bu duyuruyura ve benim cevabıma verdiğiniz tüm cevaplar bu hoşgörüden yoksun, yaftalayan bir üsluptan ibaret.

ancak ben sizi de hoşgörüyorum.
  • velhasilkelam  (30.04.15 14:31:09 ~ 18:11:58) 
herhangi bir dönüş yapmadığınızda iptal ettirmiş sayılacaksınız sevgili insanlar.


  • m murphy  (30.04.15 14:40:55) 
iyi ki aramamis cunku ben de burda gordum ilk, iyi oldu.
sonucta her sey baska yerlerden aranabilir. o zaman buradan sadece sac seklimiz olmus mu, hangi ayakkabi guzel onu sorariz.

  • jimicik  (30.04.15 14:43:52) 
arkadaşlar bu konuda bilgi kirliliği mevcut.ben açıklamaya çalışayım;

Eğer 1 mayıs tarihine kadar siz bir firmaya sizinle iletişimi konusunda izin verdiyseniz (bu izinleri işte o küçük puntolarla yazılan şeylerle alabiliyorlar bundan dolayı belki hatırlamıyor olabilirsiniz.)bu firmalar sizinle 1 mayıstan sonra da iletişim kurmaya devam edebilirler,eğer bu iletişimin devam edilmesini istemiyorsanız firmaya bunu bildirmeniz gerekmektedir.Kısacası siz firmaya benimle iletişim kurma dediğinizden sonra firma sizinle iletişim kuramaz.
  • mysql34  (30.04.15 14:45:41) 
zibilyon tane yanlış bilgilendirme var, ben de kafanızı bulandırayım biraz.

elektronik iletileşme yasası sms, e-posta, faks vs. gibi uygulamaları kapsıyor. bu uygulama bazında sizden izin almış firmalar eskisi gibi bilgilendirme yapabilecek. herhangi bir onayınız olmadan, "bunları istemiyorsanız şuraya mesaj atın/arayın" gibisinden firmalarla kesinlikle muhatap olmayın. yaptıkları suç, kurnazlık.

bunların dışında hizmet aldığınız hizmet firması, zorunlu hallerde (borç ödeme, kalan borç, hizmet değişimi) gibi durumlarda sizle iletişim kurabilir.
bir firma sizden yılda 2 kez onay izni almak için iletişime geçebilir.
  • widee  (30.04.15 15:06:32) 
Atmak zorunda değilsin


  • neferkitty  (30.04.15 15:17:01) 
@mysql34 peki bunu nasıl yapacağız?


  • zizou  (30.04.15 15:43:14) 
[]

Dolar alsak mı?

Dövizden anlayan kardeşler, fikrinizi rica ediyorum.
Dolar güzel bir düşüş yaptı bildiğiniz gibi.
Hazır düşmüşken alalım mı? Ne diyorsunuz?

edit: Tavsiyeler için sağolun. Kaçırmadık aldık, hadi bakalım.

 
Ovvvv. 2.6686 olmuş. Param olsa alırım. 2.75'i tekrar görecek.

Not: Yatırım tavsiyesi değildir. Bana güvenmeyiniz.
  • himmet dayi  (28.04.15 14:01:05) 
ortam karışık bro. Uzun uzun yazmıştım sildim. bilmiyorsan hiç girme bence.


  • widee  (28.04.15 14:03:16) 
yarın amerika büyüme verileri açıklanacak, o zaman karışacak işler


  • gaza gelen  (28.04.15 14:04:11) 
alabilirsin, zira 2 gün önce 2.73 idi. tekrar yükselecek büyük ihtimalle.


  • eindaclub  (28.04.15 14:04:58) 
fed faizi arttırmayabilirim demiş galiba bence arttıracak blöf yapıyo piçler. hatta eylül'de toplancaklar galiba orda arttırıcak görün bakın acukalı ekmek dediydi dersiniz.

not: ekonomist değilim ama az çok takip ettiğimden anlıyorum. reddit'de geçen ekim'de böyle karar alcaklarını söylemişlerdi ben de 2.25'e varımı yoğumu bastım. bence 2.90 falan olucak
  • acukali ekmek  (28.04.15 14:10:27) 
bence al, ama hemen satma 3 lirayi bulacak baska yolu yok haci.


  • dougsampson  (28.04.15 14:14:45) 
yaya kalmazsın paran varsa yatır.ben 2.30 dan da aldım 2,60 dan da aldım toplamda 5 haneli dolarım var.bozdurup almakta karlı iştir ama benim şu an elimde fazla olan birikim dolara çevrili.sene sonuna kadar 3'e yakınlaşır epey.alım satım işi için bile şu an çok karlı dolar.


  • telet abi  (28.04.15 14:21:39) 
gecen sefer aynisi oldu, secime kadar yukselir, secimden sonra duser


  • lutah  (28.04.15 15:16:27) 
özel emeklilik paramızın yarısını dolara endeksleyelim mi yani genşler? yeni duyuru açtırmayın :D


  • aithra  (28.04.15 15:28:03) 
endeksle dayioglu


  • dougsampson  (28.04.15 16:12:37) 
endeks dipte. temkinli olmak lazım demiştim. yarınki fed kararları öncesi piyasalar tedirgin.


  • widee  (28.04.15 17:45:54) 
[]

24-28 Yaş Ergenliği

Böyle bir şey varmış diye duydum bir yerlerden. Ergenliğe benzer bir şekilde insan duygusal olarak değişiyor, sinirlerini ve duygularını kontrol etmekte zorluk duyuyor ve süreç bitiminde daha olgun bir karaktere kavuşuyormuş.
Bazı kişilerde diğerlerine kıyasla daha sıkıntılı geçebiliyormuş.
Bunu tecrübe edeniniz oldu mu?
Edit: Ve hatta başınıza geldiyse yaşadıklarınız hakkında biraz detay verirseniz süper olur :)

 
25 yaşındayım en sakin dönemimdeyim.


  • mesglsn sanirm bn yatiyrm  (01.02.15 14:17:25) 
Onun yaş aralığı belli olmuyor diye biliyorum ve adı da ikinci ergenlik sanırım. Ben öyle bir dönemden geçtim evet..


  • vercingetorix  (01.02.15 14:17:48) 
ben de tam belirttiğin dönemlerde ergenlik benzeri bir süreçten geçtim şimdi karakterim oturdu, amma malmışım o zaman diyorum


  • from potomac to kuban  (01.02.15 14:21:36) 
hafiften mitolojik, astrolojik, sosyal deney veya her ne ise ona benzer bir tespitte bunun gibi bi bilgi görmüştüm.

komplo teorisi, koca karı uydurması gibi şeylerdi çoğu fakat biraz düşününce de olabilitesi var gibi gelmişti.

28-30 yaş bunalımlarından falan bahsediyordu, hayatın o dönemine kadar duygusal erişkinliğini tamamlayamamış bireylerin bu süreçte ölümü çok düşündüğünden, hayata karşı çok kırılgan olduklarından falan bahsediyordu. bu dönemi zararsız atlatanların, yapması gerekenleri zaten normal ergenlikten 28 yaşına kadar geçen sürede yaptığından, bu dönemde zorlananların ise değiştirmesi gereken şeyler olduğundan bahsediyordu.

ve ben de böyle bir dönemden geçtiğimi söyleyebilirim.
  • calligrapher  (01.02.15 14:26:55) 
Maalesef var. Şahidim. 28 yasima günler kala full time bir ergen gibi hissediyorum. Kafam inanılmaz karisik, sürekli bir şok hali. Nerede nasil davranacagini bilememe, huyun suyun değişmesi.
30 dan sonra karakter oturuyor diyorsanız biraz daha disimi sikayim bari.

  • damdanakan  (01.02.15 14:30:34) 
Tecrubelerim şöyle: ODTÜ'yu birakip evime döndüm. (3.sinifta idim)
Bu arada ağır depresyon teşhisi ile antidepresan kullaniyordum. Düzenli olarak da psikologa gidiyordum. Acaba budist rahiplerle munzevi hayatı mi yasasam, yoksa dansçı mi olsam gibi ikilemler icindeydim. Sonra intihar girişimi falan derken en dibe vurunca ayaklar, su yüzüne çıktım yavaş yavaş.. Tabii ki bir iki çok önemli insanin desteği ile oldu biraz da bu. 22 yaşımdaydım.

  • vercingetorix  (01.02.15 14:36:32) 
inanılmaz ergendim ben de. bir kaç sene önce geçti. (31)


  • sta  (01.02.15 14:54:31) 
Varsa da ben henüz erişemedim çünkü ailecek ergen takılıyoruz bunalımdayız


  • indescribable  (01.02.15 14:56:00) 
oluyor ya tam 23-24 gıbı cok kotu zamanlar gecırdım ben de. yenı yenı su yuzune cıkabıldım. hala da ara ara gelıyor bu ergenlık.


  • camene87  (01.02.15 15:13:12) 
Benim zamanımda ergenlik bilinmiyordu, normal büyüdük biz. O yaşlarımda duygusal olarak değişiklik olmadı, sinirlerimi, duygularımı kontrol etmekte zorlanmadım. (54 k)

Bu dediklerin menopoz ve gebelik belirtileri. Menopozda ve gebelikte oluyor duygusal devinimler; hiç olmaz zamanda ağlayıveriyorsun ya da sevinince epeyce seviniyorsun havalara uçuyorsun filan.
  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (01.02.15 15:21:02) 
gercekten var miymis oyle bir sey! simdi rahatladim. ben tam o donemdeyim/25 y.


  • fallopian  (01.02.15 15:49:47) 
yoo ben duymadım böyle bi şey. 22 yaşından beri filan çok olgunum. asdlfjd. quarter life crisis diye bi şey var o yaşlarda yaşanan ama onun da ergenlikle ilgisi yok.


  • snape i başından beri tanırım  (01.02.15 16:04:46) 
30 yaşındayım, 13 yaşından beri kesintisiz ergenim, saygılar.


  • kedi yavrusu  (01.02.15 16:42:34) 
çoğu arkadaşımızın 24 yaşında ergenlikten çıktığını zannetmiyorum ki bir de ikincisine girsinler.

bu kadar basit.
  • mea maxima culpa  (01.02.15 18:22:25) 
bizim erkeğimizin ergenliği bitmez

aha babam 65 yaşında hala ergen. yeminle.
  • emirkulu2  (01.02.15 18:40:41) 
[]

Maxipuan nerede harcanır?

Elimde işbankası bankamatik kartına bağlı bir kampanyadan kazanılmış son günü bugün olan maxipuanlar var.
Bunları Nero'da harcamak istedim, burada o postan yok dediler.
D&R'da falan harcanır mı bu? Maqngo, koton falan? Nereye gideyim?


 
Akaryakıt istasyonlarında harcayabilirsin, ykm boynerde harcanabilir sanırım, hizlial ve hepsiburadada harcanır, özellikle bu son günü olanlar için insanlar harcayamadıklarında hizliala aktarıyorlar puanları alışveriş yapmadan böylece hizlialda o miktarda hediye çekiniz olmuş gibi oluyor.


  • atom karincanin torunu  (25.01.15 14:36:41) 
Ben nakite çevirebilirim


  • protrek  (25.01.15 14:40:03) 
şok marketlerde harcayabilirsin


  • gotic  (25.01.15 15:18:17) 
[]

Tanımadığınız İnsanlarla Konuşmak

Tanıdığım bir kişi var,kimseyi tanımadığı bir ortama salsan 40 dakika sonra bir çok kişiyle muhabbeti kurmuş halde bulursun kendisini. Bu şekilde çok sağlam network kurup bir sürü insan tanıyor ki hepsiyle de yüzeysel değil oldukça muhabbetli biçimde konuşuyor.İnsanlar kendisinden baymıyorlar da. Misal adam metroya biniyor, yanındakiyle muhabbete sarıyor ama konuşma bittiğinde kendisi de yanındaki de gülümseyerek ayrılıyor, hatta sağdan soldan muhabbete atlayanlar dahi oluyor. Çok özeniyorum kendisine.
Aranızda böyle biri var mı? Nasıl olunuyor böyle?

Bir de bana bakarsak, asansör kapısının önünde biri bekliyorsa merdiven tercih eden, zorunda kalmadıkça nedense kimselerle pek konuşmayan bir insanım.

Bahsettiğim kişi gibi biri olabilmek için tavsiyeleriniz varsa süper olur.

 
Berbere gittiginde dikkat et, berber nasil söze basliyor, insanlarin tipine göre nasil muhabbet konusu seçiyor vs.

Suradan da baslayabilirsin : #896254
  • pinocchio  (24.01.15 22:27:38 ~ 22:29:27) 
ben de senin gibiyim. tamamen yapı meselesi olduğunu düşünüyorum. zorlamayla olmuyor gibi. olsa da kısa süreli oluyor benim, özüme dönmek istiyorum hemen.


  • cinsi kisi  (24.01.15 22:30:06) 
bahsettigin adam benim. ama yari yariya. cok guzel muhabbet kurarim ama sonra o adamla ikinci defa gorusmek( caps )sevmiyorum( caps sonu)

bu tip insanlar yay burcu sozlukten suna bak jack of all trades master of none.

bu olayin en guzel tarafi insanlar senin hicbir kotu yanini gormedigi icin seni cok uber muhtesem biri zannediyorlar hele ki onlarin ilgi duydugu alan hakkinda az bucuk ufak ama sadece ustalarin bildigi ayrintilari bilip bunlari araya sikistirirsan sana bayilirlar bence buna calis. bir tenis hocasina liu ile serena arasindaki mactan bahsettim bir de kedi bagirsagi markadan bahsedince falan cok sasirmisti. tamam bir spesifik ayrinti degil ama begenmsti. oradan muahbbet kurduk
  • charlotte blanc  (24.01.15 22:30:09 ~ 22:31:53) 
sürekli 4 bira kafasında dolaş.


  • istege bagli sigortasiz  (24.01.15 22:30:14) 
Bu sonradan olunabilecek bir şey değil, yaratılış meselesi. Benim de bir arkadaş var böyle, gözlemlenebilir belli bir sırrı yok. Doğaçlama takılıyor. Mesela ben senelerce ders alsam da bu arkadaş gibi olamam. O da benim gibi olamaz. Bunlar hep mizaç.


  • mountaincat  (24.01.15 22:31:56) 
Utanma cekinme yabancilik cekmiyor bazilari gicik oluyom ben yapamadigim icin


  • selam  (24.01.15 22:36:16) 
Bence bi kocluk egitimi isini cozer..


  • selam  (24.01.15 22:37:10) 
Bircok seyin yaninda en temel olarak insanlari sevmek gerekiyor sanirim onun icin.


  • f_d  (24.01.15 22:52:03) 
"Shyness has a strange element of narcissism, a belief that how we look, how we perform, is truly important to other people" diye bir söz var. reddedilme, beğenilmeme korkuları buna sebep diye düşünüyorum. oysa hepimiz insanız kimse birbirinden üstün değil. tabi bunu siz böyle olmayı sevmediğinizi söylediğiniz için söylüyorum. aksi taktirde az konuşan birisi olmak da gayet normal bence.


  • fearisthemindkiller  (24.01.15 23:54:56) 
[]

İnsanın hayatından birini ve bir şeyleri çıkarabilmesi hakkında

Bana çok zor geliyor, siz nasıl yaklaşıyorsunuz bu duruma? İlla sevgili gibi düşünmeyin, şimdiye kadar tanıdığım ve bana çok büyük kötülük yapmış insanlar dışında herkes oralarda bir yerlerde dursun, arada selamlaşabileyim istiyorum. Ne bileyim eski sevgililerle küfredip "inşallah ölür" diye de ayrılmadım hiç, hayatımın ortasında dursunlar da istemiyorum ama sokakta görsem merhabalaşır normal normal hal hatır sorup geçerim gibi. İlişkilerimde ayrılmak benim için başlı başına bir sorun oldu hep, her şey bir şekilde düzelebilir diye düşünüp ayrılamadım, "olmuyo böyle hadi bay." diyenlerden değilim.

Çok yakın bir arkadaşımdan "Sen kimseyi hayatından çıkaramıyorsun, senin bağlanma değil bırakma sorunun var bence, bazı şeylerin görevi biter ve yollanmalıdır." gibi bir yorum aldım. Aslında düşününce sadece insan değil, kullanmadığım eskiyen eşyaları verirken de elim açık davranamam pek, bir daha kullanır mıyım diye uzun uzun düşünürüm. Ev çöp ev haline dönmedi tabi ama dolaplara zor sığıyorlar :)

Bu sizce gerçek bir psikolojik sorun mu?

Edit: Evet anısı olan eşyalardan kurtulmak benim için de zor, bazı insanları da şimdiki hallerinden çok bir hayır göreceğim için değil anılarının güzelliğinden dolayı tutuyorum galiba.

 
psikolojik sorunsa aynısından bende de var. neredeyse tüm erkek arkadaşlarımdan gayet normal bir şekilde ayrıldım, birşeyler paylaştığın insanla kanlı bıçaklı olmak oldukça anlamsız geliyor. zamanla çeşitli nedenlerle hayatımdan çıkan arkadaşlarım oldu ama onlarla da görsem heralde konuşurum, ama eskisi gibi davranmam tabi ki.

anısı olan eşyalara karşı çöpçülük yapıyorum özellikle. ben de cevapları takip edeyim bari :D
  • kahin ahtapot paul  (16.01.15 10:36:26) 
eşya biriktirmek psikolojik sorun evet, fakat dost/arkadaş (ben biriktirmem pek ama) biriktirmeyi hep iyi bir şey olarak düşünmüştüm. eşya biriktirme ile dost/arkadaş biriktirmenin bağlantılı olabileceğini düşünmemiştim hiç.


  • nereye bu gidis  (16.01.15 10:40:16 ~ 10:40:34) 
bende de aynı problem var. hayatımdaki insanla ilişkim artık dayanamayacağım hale gelene kadar çıkarmam, çıkaramam. bu yüzden ilişkilerimin (arkadaşlık, sevgililik) %99'u karşı taraftaki insan tarafından bitirilir.


  • piremses  (16.01.15 10:41:59) 
Benim de insanları hayatımdan çıkarma problemim var. Son zamanlarda azıcık aşıyor gibi olsam da bu benim değil onların beni hayatından çıkarması sayesinde oluyor aslında.

Psikolojik bir sorun olduğunu düşünüyorum kendi adıma.
  • amelie poulain  (16.01.15 10:45:38) 
bir şekilde düzelir deyip ayrılamama dışında (ayrılma kararını verene kadar binbir olasılık kafada döndürülmüş olunuyor) ben de hayatıma girmiş kişilere "inşallah başına kötü bir şey gelir" şeklinde yaklaşamıyorum. sevgili veya arkadaş olarak hayatıma giren kişilerle bir gün aynı yakınlık kalmasa da yüz yüze bakabilecek medeniyette insanlar olduğumuzu düşünüyorum.
eşya konusuna gelirsek bir gün işe yarar şeklinde atmadığım tahta ıvır zıvır parçaları boldur, gel gör ki bir gün işe yarıyorlar ben kullanmazsam babam değerlendiriyor. en yakın örnek mesela dün akşam kurmalı bir saati söküp pilli mekanizma taktık. ve ben o çıkan kurmalı saat mekanizmasını atmıyorum. belki şu anda hiç bir işime yaramayacak ama iç mekaniği çok güzel. ahah hatta 1 kutu 2 ayrı laptoptan soktuğum tuşlar var onlara da bir ayar çekeceğim aksesuar haline gelecekler muhtemelen.

piskolojik bir sorun mu bilemiyorum. ben elde olanı değerlendirme olarak görüyorum. kafa dağıtmak için iyi oluyor.
  • nwnd  (16.01.15 10:46:26) 
daha dün 10 senelik arkadaşımla tartıştık, çok basit bir konuydu aslında.

10-15 gündür bende kalıyordu. ben süper düzenli bir insanım o ise dağınık. 1-2 kez uyardığım halde yeterince özen göstermedi. huzur bulduğum evime gitmek istemez oldum huzurum kaçıyordu artık evi öyle gördükçe. o dağıtıyor arkasından ben topluyorum. tartıştık sonra çıktı gitti evden. bir daha görüşürmüyüz bilmiyorum. umrumda da değil. arkadaş olacaksak uzaktan olalım, yakından olmuyor dedim. gerisi onun tercihi.

kişisine göre ben de senin gibi oluyorum. asla hayatımdan çıkmasını istemediğim insanlar olabiliyor. yukardaki arkadaşımı da çok severdim ama an geldiğinde bünye zaten buna zorluyor. 7-8 sene önce çok daha zordu birisini hayatımdan çıkartmam. şimdi çok daha kolay. hayatımdan memnun, mutlu bir insanım ve en büyük değerim de bu. huzurumu kaçıracak şeylere eskisi kadar tahammülüm yok artık.

psikolojik bir sorun olduğunu düşünmüyorum. zamanla sen de bu kadar zorlanmamaya başlarsın.
  • washe  (16.01.15 10:46:29 ~ 10:52:33) 
[]

Kendinize 10 üzerinden kaç verirdiniz? Niye?

Duyuru sakinlerinin kendileri hakkındaki görüşlerini merak ediyorum. Kendinizi güzel/yakışıklı vb. buluyor musunuz? Neyiniz güzel, neyiniz çirkin? Kendinize 10 üzerinden kaç verirdiniz mesela?




 
10 üzerinden 9.5 veririm ben. yarım puanı da penis boyundan kırdım. gereğinden fazla uzun kereta.


  • bobinhoo  (10.12.14 16:42:10) 
9/10. sebebi de mükemmel olmam. keşke bu kadar mükemmel olmasaydım.


  • proletarier aller lander vereinigt euch  (10.12.14 16:44:04) 
6/10
bunun 3 puanı love handlelarım yüzünden gidiyor.

  • namus ninjası  (10.12.14 16:45:24) 
1. çekilmez herifin tekiyim


  • argent dawn  (10.12.14 16:45:56) 
hiçbir zaman efsane yakışıklı olduğumu düşünmemiştim ama bir süre öncesine kadar ortalama üstü, gayet güzel tipli biri olduğumu düşünüyordum. duyurudan buff hanım sağolsun bütün özgüvenimi yerle bir etti. "o kadar da şey değilsin özür dilerim" dediydi bi duyurumda. aklıma geldikçe ağlıyom. o günden sonra kendimi çirkin bulmaya başladım.

tipi bi kenara bırakırsak genel olarak ben 6 veririm ya. zekalıyım ama amele olmak istiyorum. istesem 9 olurum ama kim uğraşçak şimdi. iyi bi insan olduğumu düşünmüyorum. bencilim. para odaklıyım. faydacıyım. bana faydası olmayan kilisenin papazını itinayla severim. dengesizim. doğrularım ve yanlışlarım falan yoktur pek. tam bi şerefsizmişim de haberim yokmuş.
  • pescador  (10.12.14 16:46:13) 
@namus ninjası 3 puanlık love handle nedir yahu. :) Ne kadar fazla olabilir ki sadece love handle.


  • afush  (10.12.14 16:46:49) 
9 veriyorum. 10 vermiyorum çünkü illaki birkaç değişiklikle daha iyi olabilirdim.


  • i was made for you  (10.12.14 16:47:52) 
Cok puan veremem, az puan vermek de zoruma gider. O yuzden puan vermeyeyim kendime. Saclarim gur mesela ama.


  • delifaruk  (10.12.14 16:51:02) 
8 verirdim. çünkü animal gibi bir vücudum yok, duşbeg kadar da varlıklı, işini gücünü kurmuş borsayla uğraşan biri değilim. :P

şaka tabii. ama fiziksel olarak daha güçlü ve güzel görünümlü bir vücuda sahip olabilirim ve kendime güzel bir iş bulabilirim. eksiklerim bunlar bence. birer puan bunlardan kırdım. bunlar dışında gayet süper biriyim bence. tam yatırımlık adamım.
  • yirmisantim  (10.12.14 17:00:15) 
7/10

gözlerim, dişlerim, yüzüm, saçlarım, vücut yapım güzel.
ellerim, ayaklarım(küt), sakal yapım hoşuma gitmiyor, boyum 174 bunlar kötü özelliklerim.

zekalıyım, espiriliyim, genel kültürüm fena değildir.
ama bilgili değilim (çünkü okyanusta hissediyorum kendimi, sülalem akademsiyen dolu), bencilimdir, sinsiyimdir(bunların getirdiği iyi şeyler de oluyor, durum kurtarma, olması zor bir şeyi kolayca halletme vb), hırslıyımdır(ne gerekiyorsa yaparım), popülistim(bu kötü bir şey diye düşünüyorum. yani duruma göre ayarlayabilirim kendimi), para odaklıyımdır ve hayatta her şeyin paranın entrafında gezindiğini düşünürüm. popülistliğim de buradan geliyor zaten.

öz eleştiriye daha çok önem verdim. yüzleşmem için :)
  • secilmis uye  (10.12.14 17:00:53 ~ 17:01:52) 
@for day to break Niye ki?


  • afush  (10.12.14 17:02:14) 
5/10 tipsizim


  • tirt star  (10.12.14 17:03:57) 
5,5


  • xenophobe  (10.12.14 17:09:57) 
6,5-7 alırım herhalde ya


  • toua tokuchi  (10.12.14 17:17:07) 
7/10

1 puan hafif göbekten
2 puan yüzümdeki izlerden kırdım.
  • sormayın bana sen o musun diye  (10.12.14 17:21:07) 
9 veriyorum
En kötü özelliğim mükemmeliyetçiliğim ve insanlara fazla güveniyor olmam:(((( bi de lafa bakarım laf mı diye söyleyen adama bakarım adam mı diye. Bu özelliğimi de sevmiyorum:(((

  • mellifica  (10.12.14 18:03:56) 
10 isteyene link atarım. :))


  • eli  (10.12.14 18:05:53) 
1/10
Bi puan da nefes almamdan.dur lan o kızlarda oluyordu.onu da silelim en iyisi

  • high hopes of the sozluk  (10.12.14 18:13:10) 
8
- huy.

  • sage  (10.12.14 19:12:05) 
Penis kalınlığı ve boyu üstünde 10/10 :D


  • denizrocket  (10.12.14 19:31:12) 
tip: 7
çekicilik: 10
cinsel yetenek: 10
karakter: 4
para: 10
güvenilirlik: 6
eğitim: 10
akıl sağlığı: 1

oran: 7.1 yapıyore

demek ki neymiş tek kriter tip olabilirmiş ki ben hep öyle yaparım. toplam oran tipe eşit oluyor.
  • disardayim  (10.12.14 19:38:43) 
[]

Açılmayan Bilgisayar ve Dosya kurtarmak

İş yerindeki all in one masaüstü bilgisayarını cuma "bilgisayarı kapat" diyerek bırakıp çıkmıştım. Bugun ise açtığımda önce Asus yazıp, sonra simsiyah ekranla kalıyorum. Elektrik alıyor, üzerindeki ışıktan işlemcinin çalıştığını görüyorum, fan normal çalışıyor, açma kapama düğmesi ışıklı, ancak ekran hep simsiyah.
Kapalıyken HDMI kablosuyla başka bilgisayara taktım, normalde siyah olan ekrana otomatikman diğer bilgisayarın ekranını alabildim. Açtığımda ise başka monitöre de bağlasam hep siyah.
Açılırken f8 yapmak işe yaramadı, Şimdi ubuntu isosunu indiriyorum live cdden bootlamaya belki izin verir diye ama içinde önemli bir dosyam var. Garanti kapsamında diye içini açıp diski de sökmem mümkün değil.
Ekranı çalıştırmak veya dosyayı bir şekilde almak için bildiğiniz başka yöntem var mıdır?

 
Ubuntu Live CD'den çalıştırırsan sorun olmaz. Dosyayı flash belleğe kopyalarsın olur biter. Bilgisayarda herhangi bir değişiklik yapmıyor LiveCDler.


  • Simrug  (13.10.14 16:23:39 ~ 16:24:43) 
[]

Bilgisayardan Ses-Görüntü Kaydetme

Merhaba,
Bilgisayardan çıkan görüntüyü ve sesi, dışarıdan ses almayacak şekilde kaydeden ücretsiz bir programa ihtiyacım var. Bildiğiniz var mıdır?
Yani sadece bilgisayarın çıktısını kaydetmesi gerekiyor. Odaya biri girse çıksa, dış ses olsa onlar hiç karışmamalı.


 
CamStudio


  • osurdum  (29.09.14 10:24:02) 
corel video x7'yi kurunca capture'ı var. program 30 gün bedava.


  • optum kib bye  (29.09.14 11:53:15) 
[]

Bu hayatta ne yapmak istediğimi biliyorum

Diyebiliyor musunuz? 20lerin ortasına geldim, bir işim gücüm var ama iş değiştirmeyi, hala bambaşka iş alanlarında şansımı deneme ihtimalimi düşünüyorum. Herkes " 30a kadar kesin evlenmen mümkünse çocuk planlarına da başlaman lazım" kafasındayken ben "Ne çocuğu yahu? Evlenmek gibi bir ciddi şeyin sorumluluğu altına girmek istemiyorum" diyorum. Bir yandan da Facebook newsfeedim toplu nikah + düğün şöleni gibi görünmeye başladı. O da huzursuzluk veriyor.
Bende bir sorun var mı yoksa herkes mi böyle? Siz hayatınızla ilgili planlara ve hayatınızın gittiği yöne hakim misiniz?
Not: hatun kişi.


 
bu hayatta ne yapmak istediğimi biliyorumdan ziyade şu anki koşullar içinde (/bugün geldiğim noktada) ne (yapmak) istediğimi biliyorum diyorum.
bu dediklerimin bir kısmı ütopik, bir kısmı genel, bir kısmı da yeterince çalışılırsa yapılabilecek hedefler.

23, k
  • goldentitan  (14.04.14 22:11:23) 
Sizi adam edecek işin değil, adam edeceğiniz işi kovalayın. Çevrenizdeki evlilik hikayelerine aldanmayın, önce kendiniz mutlu olmalısınız.


  • oldboy  (14.04.14 22:15:01) 
her başladığım işi, yüksek lisansı vs 1-2 ay sonra sıkılıp bırakıp başka alanlara nasıl geçebileceğimi düşünüyorum. evlenme ve çocuk şenlikleri de uzak keza.
25 - kadın.

  • passive aggressive  (14.04.14 22:15:39) 
Ben de benzer bir durum yaşıyorum. Hatta seninkinden kat ve kat ağırını.
İlişki veya evlilik kesinlikle göze alamayacağım sorumluluklar. Asla bulaşmam. Bulaşanlara da hiç imrenmiyorum şu an.
Onun dışında bi kararsızlık durumu var. Okulu 7 senede kötü bir ortalamayla bitirecek olmak zaten yeterince koyuyor.nefret ettiğim bu okulun peşinden düzgün bir bölüm okuyayım diye kendimi motive ediyorum.
Tıp falan kazanırsam özgüvenim geri gelir galiba. Bilemiyorum ki. :(
  • zarpandi t  (14.04.14 22:35:20 ~ 22:36:22) 
Hayatımın gittiği yöne tam olarak hakim degilim ama bence güzel tarafı bu.

Belkide türkiyede yaşamanın en iyi tarafı, sürekli yeni iş alanlarının olduğu dinamik bir toplumuz.

size önerim kenara işsiz kalırsanız 4-5 idare edeceğiniz parayı koyup çekinmeden hoşlandığınız işi yapmaya çalışın.
  • spy of soul  (14.04.14 22:38:13) 
biliyorum.

21,e

20lerin ortasi evlenmek icin cok erken bence. bosverin cevrenizdekilerin yaptiklarini.
  • babamasoliimbananickaldirsin  (14.04.14 22:51:01) 
"sistemin kölesi olmayın"


  • felina  (14.04.14 22:54:48) 
@sour onu ben de istiyorum.

Teşekkür ederim herkese, en azından yalnız olmadığımı net biçimde anladım. :)
  • afush  (14.04.14 22:59:10) 
ben bilmiyorum üstelik 30'u devirdim, böyle de yaşanıyor sıkıntı yok :)
sağlık sorunun olmasın kendine bak da onun dışında ne yapılacaksa yapılır. benim için öyle en azından her ne yapmak istersem yaparım/yaptım yeter ki sağlığım ve keyfim olsun gerisi hikaye. hem sene 2014 beklenen ömür 70+ sene daha 50 yıl yaşayacaksın :)
huzursuz oluyorum ara ara çünkü çok baskı görüyorum ama bi şekilde başa çıkıyorum onu da öğrendim sanırım, öğrenirsin sen de.
evlilik-ilişki>>hiç imrenme, gerçekten mutlu olacağına inandığın biri varsa durma koş, mücadele et vs. ama aman da tren kaçıyor diye bişey yapma b.mbok bi yere çıkıyor emin ol. ilişki ötesinde sağlam arkadaşların olsun, onları ihmal etme.
planlarına, hayatına hakim olmak %100 yapabileceğin bişey değil ama elinden geldiğince ol, iş değiştirmek istiyorsan değiştir, değiştirdim mis gibi de oldu.
ay ne çok öğüt verdim, ciddiye almayabilirsin tabi ki :)
  • niye ama  (15.04.14 00:02:25) 
Benim de durum aynı değil ama bazı ortak yönleri var. Ben ne yapmak istediğimi iş açısından biliyorum ve onu yapıyorum da. Ama hayat açısından bakarsan durum biraz değişik. Ne istediğimi tam olarak biliyorum, tanımlayabiliyorum, hayalini kurabiliyorum ama istediğimin ciddi ciddi imkansıza yakın olduğunu ve hayatım boyunca gerçekleşme olasılığının hemen hemen hiçe yakın olduğunu da biliyorum. Buna rağmen pes ettin mi dersen, zaten savaşmıyordum. Ara sıra üzüyor, bir o kadar da umurumda olmuyor. Bir şeyleri kendim için zorla oldurmayı sevmem. Her şey insanlar için olduğuna göre, her şey aynı zamanda benim ve hepimiz içindir de. Belki karşıma başka bilmediğim bir şey çıkacak. Rüzgar arkadan efil efil esiyor, ben de balonla keşfe çıktım, bakalım neler çıkacak diye. Arada beğendiğim yerler olunca duruyorum, seyredip devam ediyorum.


  • aychovsky  (15.04.14 00:31:59) 
[]

Yunanistan - Schengen Vizesi

Merhabalar,
Yunanistan'a günübirlik gitmek üzere bir Schengen vizesi alacağım.
Çalıştığım şirketten antetli kağıda dilekçe almam gerekiyormuş. Bu dilekçeyi İngilizce mi yoksa Türkçe mi yazmak gerekiyor? Daha önceden Fransa'dan aldığım Schengen için dilekçe İngilizce yazılmıştı.
Bir de aslında günübirlik seyahat olacak ama niyetim keşke şöyle uzun uzun verseler de İzmir'de ikamet ettiğim için yazın arada Sakız Adasına da kaçsak yönünde. Bu dileğimi ayrıca bir dilekçe ekleyerek mi göstermem gerekir?
Bilen varsa aydınlatırsanız sevinirim.

 
vizeyi kosmos aracılığıyla alıyorsunuz. dilekçenin türkçe olmasında sıkıntı yok. yunanistan'dan aldım ben zamanında, herhangi bir ingilizce belge vermedim.

yunanistan genelde ilk başvuruda 1 aylık çok girişli veriyor ama şanslıysanız 3 aylık çok girişli de verebilirler. bu konuda dilekçe biişinize yaramaz. şans meselesi. (doğrudan konsolosluktan alıyor olsaydınız rica edebilirdimniz ama aracı firma olduğu için mümkün olmaz)
  • kaynaklari etkin kullanamayan iktisatci  (21.03.14 14:02:33) 
dilekçeye kanıtlayamayacağınız -arada kaçsak- gibi bi dilek eklemeyin. rezervasyonlu filn şeyler varsa o olabilir.
italya ve yunanistan ilk şengen değilse veriyor zaten genelde

  • niye ama  (21.03.14 14:50:36) 
Geçen sene mayıs ayında Yunanistan'dan vize aldım, dilekçe dahil bütün belgeleri Türkçe verdim, sorun olmuyor. Zaten İngilizce Yunanistan'ın ana dili değil, neden İngilizce istesin ki, Fransa örneğine de çok şaşırdım, özellikle Fransa gibi diline düşkün olan bi ülke ya Türkçe ya Fransızca ister belgeleri normalde, alla alla.
Neyse. Kaç günlük vereceği önceden vizenizin olup olmadığına bağlı biraz. Ben ilk vizemi 10 günlük tek giriş almıştım, sonra 15 günlük iki giriş, sonra 45 günlük çok giriş mi ne, öyle yükseliyor.
Çalıştığınız şirkette ne kadar zamandır çalıştığınız, banka hesabınızda kaç para olduğu gibi hususlar da etkiliyor vize süresini ve giriş sayısını.
  • green knight  (21.03.14 14:58:25) 
"niye ama" haklı, konsolosluk bir beyanda bulunuyorsanız onun kanıtını görmek ister, uçak bileti ve otel rezervasyonu gibi. "belki yazın arada kaçarız" gibi desteklenmemiş şeyler yazıp bulandırmayın ortamı. net olsun her şey.


  • green knight  (21.03.14 15:00:58) 
[]

Bir Şeyler İthal Etmek

Merhaba,
Yurt dışından mücevher olarak ithal etmek istediğim değerli taşlar var. Fiyatları nedeniyle gümrüğe kesin takılacaklar. Sorum şu, bunlar için gümrüğe ne kadar ödeyeceğimi önceden nasıl öğrenebilirim? Ona göre alıp almayacağıma karar vereceğim çünkü.



 
dediğin ithalat değil "getirtmek" bunun için engüzel gümrük mevxuatı veya yerel gümrükçülerden bilgi alırsın. ancak mücevher biraz atraksiyonludur. bence asıl işiniz değilse, girmeyin. çok istiyorsanız ihraç edin. özellikle abd'DE FALAN türkiyenin el işi takıları 5 katına gider :9


  • ben smyrna  (10.11.13 19:01:52) 
getirteceginiz ürün mücevher mi yoksa yari degerli taslar mi? herhangi bir gümrükcü bulun ve detayları söyleyin, ürün cinsi, kac kg, fatura üzerinde ödeyeceginiz tahmini tutar, nakliye vs. gümrükcü size ödemeniz gereken fiyati söyler. genelde 100-200 tl yanilma payi olur.


  • Mügüs  (10.11.13 19:56:10) 
[]

Evlilik

Evlilik konusunda ne düşünüyorsunuz? Gerekli mi? Gereksiz mi? Size göre çekinilecek, kaçınılacak bir şey mi yoksa olsa keşke mi diyorsunuz?
Yanıtınıza göre, neden?
Evliyseniz memnun musunuz? O kişiyle evlenmek istediğinizi nasıl anladınız?
Cevaplayanların cinsiyeti fark etmiyor ama belirtirseniz sevinirim.
Şu sıralar bu konu hakkında çok düşünüyorum ve karmaşık fikirlerim var, farklı düşünceleri ve görüşleri görmek istedim de.

 
hsyatınızda ömrünüzün geri kalanını birlikte geçirmek istediğiniz bir insan yoksa evlilik fikri saçma. evlenmiş olmak için evlenmek. bundan şu kadar sene sonra evlenmiş çocuklu görüyorum kendimi vs demek..
ama eğer o insanla karşılaşırsanız evlilik ufak bir teferruat olarak kalıcaktır.

kadın, bekar, aday adayı bile yok.
  • nwnd  (09.11.13 17:47:21 ~ 17:54:57) 
erkek. bekar.

açıkçası evliliği oldukça gereksiz buluyorum. bence evlilik öncesinde de tıpkı evlilikten sonra olduğu gibi taraflar birbirlerine saygı çerçevesinde yaklaşabilmeli ve güven duygusunu hissettirmeli. eğer evlenirsem bunun nedeni çok büyük ihtimalle ileride çocuğum saçmasalak formaliteler yüzünden gayrimeşru olarak görülmesin devlet nazarında diye olurdu, onun dışında bence atılan bir imza getirecese o ilişkiye bir ciddiyet, zaten ortada problem var demektir bence.

bu dediklerim tabii güzel ülkemde sıkmıyor pek, bu kafayla düşünen bir kadın bulmak oldukça zor (e tabii onlar da haklılar, etraftaki erkeklere baktıkça böyle nasıl güvensinler karşı tarafa?).
  • knight of cydonia  (09.11.13 17:47:27 ~ 17:48:06) 
evlilik = buyuk sorumluluk gerekli ama zamani gelince gerekli..hani evlenmek icin evlenilmemeli diye dusunuyorum...

erkek bekar..en az bir 10 yil daha bekar hedef 2023 :)
  • mustancigano  (09.11.13 17:52:39) 
Hafta içi en büyük aktivitesi yemek yerken dizi-film izlemek olmayan bir adam bulursam düşünürüm. Bana sırf evlendiğim için köşeye sıkışmışım gibi hissettirmeyecek, gereksiz pek çok sorumluluk yüklemeyecek ve boğmayacak biriyle olabilir. Bunun dışında büyük konuşmamak gerekiyor ama istemem naçizane olarak.

Uyuşuk, domestik ve kadına aşırı yüklenen bir erkekle olsun istemem. Aksini bulursam fazla uzatmadan evlenirim. Yıllarca ilişki yaşanmasını doğru bulmuyorum.
  • wynter  (09.11.13 17:58:50 ~ 18:01:06) 
evlilik, inanç meselesini dışarıda bırakırsak tuhaf, hatta komik. evlilik olmadan cinsellik olmayacağına inananlar dışındakiler neden evlenirler, yaş 35'i geçti, anlayamadım, anlayamayacağım. (zenginlerin, miras vs. muhabbeti için evlenmesi ayrı tabii, ona bir şey diyemem)


  • nereye bu gidis  (09.11.13 18:00:48) 
Evlilik bence gerekli bir kurum, kiminle evli olduğuna bağlı diyorum. Kaçınılacak bir durum değil.

Mutluyum, nasıl anladığımın "şu oldu da anladım" diye bir cevabı yok ben her şeyini her hareketini sevdim, eşimle beraberken mutlu hissediyorum kendimi,
Erkek yaşım 30 eşim 28 yaşında 2,5 yıllık evliyiz.
  • basond  (09.11.13 18:02:57) 
Önceleri gayet gereksiz bulurdum ama hayatini gecirebilecegin birini bulduktan sonra o kadar sacma bir durum da değil zira işin içine diplomatik şeyler giriyor. Evet sevdiğim adamla birlikte de yasayabilirim ama günün birinde hastaneye yatsa, acil bir durum olsa yasalar önünde hicbir bagimiz yok; o durumda elim kolum bagli oturmak en son isteyecegimsey olur.

Bu yuzden cok seviyorsam, yaninda olmak istiyorsam bir imza da atarim gozuyle bakiyorum artik.
  • fraise  (09.11.13 18:14:16) 
evlenene kadar evliliğin gercekten beraber yaşamaktan farklı olduğunu bilmiyordum. zaman içerisinde anladım, tecrübe ettim ki, sadece mutlu bir evlilik değil, aynı zamanda mutlu bir boşanma da yaşayabileceğin insanı bulmak gerek, aile ilişkileri minimumda ( bağımlılığı olmayan) biri olması gerek. Duygusal ve cinsel açıdan çekilen açlık, "nasılsa seviyorum" la idare edilebilir birşey değil. Yemek zevkin tamamen uyumsuzsa olmuyor, cunku bir ömür birlikte geçecek, ben 33 eşim 38 yaşındayız, en buyuk problemleri hep onun herseye burnunu sokan ailesi yüzünden yasadık ( bir de avrupalı sözüm ona) ama bir an geldi, ayrıldık, o kadar guzel ayrıldık, o kadar guzel arkadas kaldık ki, şimdi bebek bekliyoruz.
evlilik, hiçbir duygundan ve halinden utanmayacağın insanla güzel. evlilik asla acaba ? diye sordurmayan insanla güzel.
bir an gelip, "ben onu seviyoruuuum" dediğin ile değil,
"ulan.! herşeyimi kabul ediyor" dediğinle güzel.
  • The Pleasure of Pain  (09.11.13 18:16:48) 
çevremde evlenip de gerçekten mutlu olan çift o kadar az ki bu beni evlilik fikrinden gittikçe soğutuyor.

mutlu gibi görünen ama esasında çok mutsuz olanlar var bir de. bence elzem değil. hele çocuk sahibi olmak gibi bir özlem yoksa ortada hiç gereği yok.
  • halitkin  (09.11.13 18:20:32) 
merhaba. bu konu 2-3 senedir benim de kafamı epey kurcalıyor. yaşım 24, erkeğim.

ben açıkçası evliliğin toplumun geneli için gerekli/gereksiz şeklinde genelleştirilebileceğini düşünmüyorum. kimi bireyler için gerekli, kimileri için gereksiz olabilir. neticede, bir kişi ile -boşanma olmadığını varsayarsak- hayatın geri kalanını bir kişiyle önemli ölçüde paylaşmak, kimilerine cazip gelebildiği gibi kimilerine itici/korkutucu gelebilir.

genel olarak evliliğin çok basit bir kavrama indirgendiğini görüyorum. 'belli bir yaşa geldiysen evlenmek durumundasın' gibi genel bir algı var. hayatın geri kalanını veya birkaç senesini birlikte geçirilecek kişi ile paylaşırken, hele hele ortada bu kritere uygun bir sevgili yokken 'evlenmek' amaçlı birilerini bulmaya çalışmak çabasını çok tehlikeli buluyorum. uzunca bir süre aynı yatağı paylaşacağım kişiyle 'gelişigüzel, herhangi birini ararken denk gelmek' fikri hoşuma gitmiyor.

bu açıdan, evlenmeyi aslında şanslı bir popülasyonun elde ettiği bir ayrıcalık olarak görüyorum diyebilirim. aşkın, duyulan heyecanların bir ömrü olduğunu ve bu heyecanların, kalp atışlarının zamanla geçeceğini biliyorum. ancak bunlar geçtiğinde dahi, kendisiyle birlikte zaman geçirmekten çok hoşlanacağım bir hayat arkadaşı ile birlikte yaşamak fikri bana açıkçası oldukça sevimli görünüyor. ama bu, 'ne olursa olsun evlenmek zorundayım.' gibi bir düşünceyi elbette beraberinde getirmiyor. genel olarak; benimle tamamen kafa dengi bir kişi ile rastlaşmak, onunla birliktelik kurmak ve sonra evlenmeyi isterim. ancak, böyle bir durumun yaşanmaması gibi bir ihtimalin de olduğunu kanıksadım. bu anlamda, 28-30 yaşına gelmiş, sevgilisi olmayan birisi olursam, 'evlenmek' amaçlı olarak birisini arayacağımı düşünmüyorum.

içgüdülerimin etkisinden midir bilinmez, çocuğun da yer aldığı ve tarafların birbirlerinin hayatlarını zorlaştırmayıp, aksine güzelleştirdiği keyifli bir evliliğim olmasını isterim. bugün benim için nasıl ki aile bireylerimin önemi benim için çok yüksek bir seviyedeyse, benzer şekilde, kendisinin önemi benim için çok yüksek seviyede olacak bir kimse ile uzun vadeli bir birliktelik ve aile kurmak benim için keyifli olur diye düşünüyorum.

evlilikle ilgili kaygıların önemli ölçüde, insanların birbirlerini kısıtlama hastalığından kaynaklandığını düşünüyorum. neticede bireyler sırf evliler diye, birbirleri üzerinde kısıtlama yapma haklarına sahip değiller.

insan doğasının tek eşli mi çok eşli mi olduğu sorusu zaman zaman kafa kurcalatabiliyor. muhtemelen doğamız tek eşli değil. ancak, kafa dengi bir kimse ile oluşturulacak birlikteliğin/evliliğin keyfinin, sık sık başka kimselerle birliktelik kurmanın getireceği hazdan baskın olacağını düşünüyorum.

bazen; her ikisi de 55-60 yaşına gelmiş turistleri el ele gezerken görüyorum ve içten içe, kendilerinin sahip olduğu gibi bir birlikteliğe sahip olmak isterdim, diye geçirmeden edemiyorum.

kafamı kurcalayan bir konu olmasından dolayı, görebileceğiniz gibi uzun bir cevap oldu. ben yazarken keyif aldım, dilerim siz de okurken (okursanız) keyif alırsınız.
  • gogu delen adam  (09.11.13 18:20:49) 
@The Pleasure of Pain "bir an gelip, "ben onu seviyoruuuum" dediğin ile değil,
"ulan.! herşeyimi kabul ediyor" dediğinle güzel." Bu ksıım üzerinde düşünmeye değer gerçekten. Teşekkürler. Yalnız, o kadar güzel ayrıldık ki şimdi bebek bekliyoruz kısmını anlayamadım :) Ayrıldıktan sonra mı bebek yapmaya karar verdiniz?

  • afush  (09.11.13 18:21:47) 
@afush o kadar türbülansı birbirimizden nefret etmeden atlatıp, arkadas olarak yine harika vakit geçirmeye başlayınca birlikte bebek sahibi olmak istediğimiz kişinin birbirimiz olduguna karar verdik. Dışarıdan , kaosun dışından bakınca dogru adam / dogru kadın senmişsin ayılması yani.


  • The Pleasure of Pain  (09.11.13 18:26:32) 
@The Pleasure of Pain İlginç bir yaklaşım ama demek ki işe yarıyor. Umarım mutluluğunuz hep devam eder. :) Allah analı babalı büyütsün diyorum.


  • afush  (09.11.13 18:32:16) 
teşekkürler darısı başınıza ;)


  • The Pleasure of Pain  (09.11.13 18:39:47) 
Son sınıfta evlendik. Harika bir yasam tarzı. Hayat kurmak ve merdivenin basamaklarini gore gore çıkmak cok zevkli. Oglumu öpmek cok guzel. Gülüşünü izlemek cok guzel. Benim notum sudur: evlenip de cesareti kalmayan basireti kesilen inanci zayiflayan bir maasa bakan kisiler mutsuz olurlar. Evlilik beni kamciladi ve bekarken hayal edemedigim basarilara götürüyor. Bunu esim ve oglumla yapmak da cok ayri bir haz veriyor.


  • omer gibi  (09.11.13 18:51:06) 
bana göre gerekli ya da gereksiz olarak değerlendirmek doğru olmaz. sevdiğiniz ve gerçekten aşık olduğunuz doğru kişiyi bulma lütfuna erişti iseniz eğer, o zaman evlenirsiniz (gereklidir şıkkı burası için geçerlidir). şayet böyle birşey yok ise, tam tersi bir durum var ise, o zaman da böyle birşeyin düşünülmesi mantıksız, saçmadır. (burda da gereksiz geçerlidir.)hepimiz ilk sıradaki şanslı kişiler olmak isteriz tabi. olmadığımız zaman da bu evlilik konusu hep böyle kafamızı kurcalar durur. ben de bu kişilere dahil.

erkek, bekar, 26
  • va  (09.11.13 19:28:15) 
bundan bir yıl önce bu soruyu sormuş olsanız "gerek yok" şeklinde ahkam kesebilirdim önce onu belirteyim.

evlilik, gerekli olduğu için yapılmamalı bana kalırsa. benim kırılma noktam "doğru insan" ı bulmamla başladı. birlikte güzel vakit geçirmekten (çok önemli ancak bence ancak 3. hatta 4. sırada filan gelir) daha fazla, güven duygusuyla beraber bir karar aşamasına geldik herhalde.

o kişiyle evlenmek istediğimi anladığım bir çok nokta oldu. birkaç anektod aktarmam gerekli bunu anlatabilmek için. mesela, onun evinde ilk kaldığım gecenin sabahı, sabah 7 de işe gitmeden önce kahvaltımı hazırlamış, tostuma kadar yapıp tost makinesinin yanına koymuş, bana sadece makinenin içine koyması kalmış... mesela, ben sedef hastasıyım, kafamda vücudumda bir sürü yaralarım var, ilaç sürmeyi aksattığım zaman eline kremi alıp "ihmaall ediyorsun! aç sırtını şu ilacını süreyim" demesi, en çok lezyon olan zamanlarımda bile dokunmaktan hiç çekinmemesi... ilacı sürekli kullanmamın zararlı olduğunu öğrendiği zaman "kullanma hayatım sen her halinle güzelsin, sürme boşuna o kremleri" demesi... mesela babamla tanışırken sakin görünüp şakaklarından damla damla ter süzülmesi, yemekte bıldırcın olması, babamın "ye kemiğiyle bişey olmaz?!" argümanına gık demeden uyup çatır çatır kemikli bıldırcın yemesi...

inanın ki o karşıma çıkmadan önce "ne evliliği yaa adam kahrı mı çekicem" düşüncesindeydim, şimdi ise onun olmadığı hayatı düşünemiyorum. Biliyorum ki birkaç yıl içinde aşk bitecek. Ama önemli değil, biz hem sevgiliyiz hem de çok iyi dostuz. Biliyorum ki bu adam bana bir şey olmasın diye üzerime titreyecek. Biliyorum ki ben onun için ömrüm boyunca çok şey feda ederim ki şimdiden ediyorum da. Biliyorum ki onun da benden yana hiç şüphesi yok. Biliyorum ki bana ne kadar sinirlense de beni dövmez. Biliyorum ki hasta olsam, yatalak olsam, karnım burnumda hamile, sonrasında obez olsam benim yine de yanımda olacak.

işte böyle bir güvenle evlenmeye karar verdik biz de. Allah utandırmasın.

26 yaş, kadın, nişanlı.
  • physcos physcos  (10.11.13 02:23:18) 
[]

Nasıl Geniş Olunur?

Geniş kelimesiyle kafaya takmayan, panik olmayan, rahat ve umursamaz, "olur gider ya." şekli düşünceyi benimsemiş, uzun yaşayan, rahat insandan bahsediyorum.
Oradasınız biliyorum! Nasıl böyle oluyorsunuz? Stres size hiç uğramaz mı?
İnsanların düşüncelerini, "tam yapamadım ya..bak şimdi bi de düzgün olmazsa" hissini, ters gitmesin hiç bir şey paniğini nasıl hiç yaşamıyorsunuz?
Bu hali tavrı nasıl edinebiliyoruz yoksa böyle doğmuş olmamız mı gerekiyor?

 
öyle olunmaz öyle doğulur. aslında zamanla insan biraz yumuşuyor ama sizin istediğiniz gibi geniş olmak için genlerde gamsızlık olmalı bence


  • karbasan  (24.01.13 14:03:14) 
ben eskiden çok sıkıntı çektiğimden çok şeyi kafama taktığımdan herşey daha kötü oluyordu. bir yerden sonra umursamamaya başladım artık, sabrım bitmişti. hanibisöz var ya "gecenin en karanlık anı şafağa en yakın anıdır" he işte öyle oldu. çekebileceğimin, dayanabileceğimin en üst sınırını geçtikten sonra artık bıraktım.

olanları değiştiremeyeceğimi farkettim bir yerden sonra, herşeyi engelleyemeyeceğimi. nasılsa oluyor, canımı sıksam da sıkmasam da...


ha kolay olmadı tabi, herkes bu şekilde değişemez sanırım. neredeyse her konuda kendimi değiştirdim, 3-4 yıl önceki halimle adımdan başka ortak noktam kalmadı neredeyse.
  • ucan spagetticanavari  (24.01.13 14:12:47 ~ 14:13:05) 
Ben hayatımın ilk 20 senesinde tam anlattığın gibiydim. Hiç bir şeyi sallamazdım, stres olmazdım, çünkü her halükarda zaten 'çok iyi' yapıyordum önüme gelen her şeyi. Ama son birkaç senedir stres, kaygı aşırı derecede arttı bende, neden bilmiyorum.


  • roket adam  (24.01.13 14:18:44) 
[]

Yapı Kredi Bankasında Maaş Hesabı Açmak

Merhabalar Sevgili Lidyalılar,
İlk işime başlamam münasabetiyle Yapı Kredi Bankasında maaş hesabı açtıracağım.
Bu hesabı açmak için elimde bir şube adı bir de şube kodu var firma tarafından bana iletilmiş.
Yarın bankaya gitsem bunları versem onun dışında ne isterler hesap açmak için?
Kimlik dışında ne lazım olabilir?
Üzerime olan elektrik su vs faturası yok.

 
nüfus cüzdanı ve 230948324 tane sayfaya imza atacak sabır olması gerekiyor.. başka bi şey gerekmiyor..


  • buzzlightyear  (24.04.12 14:35:58) 
ikametgah isteyebilirler.


  • inheritance  (24.04.12 14:37:09) 
ikametgah ve nüfus cüzdanı fotokopisi


  • sirkelimon  (24.04.12 14:43:38) 
maaş hs. açtıracağınızı belirtin. ikametgaha lüzum yok.


  • kakao  (24.04.12 14:48:46 ~ 14:48:59) 
[]

Uzo(Ouzo) ve Mastika

Sakiz adasina gidiyorum.Ese dosta ve kendime almalik uzo ve mastika (farkliymis sanirim bunlar) markalari onerebilirseniz ne guzel olur.En guzeli hangisidir, hangisi dandiktir hic bir fikrim yok.




 
mastika zaten sakız rakısı. uzoyu salla mastika al.


  • mr fusion  (07.10.11 23:41:05) 
Al işte hepsi aynı pek bir fark yok.Mastikanın farkı sakız aromalı olması,denemek için alınabilir ama çok şekerli.
Ayrıca gümrükte litrelik ouzo'lar daha ucuz.
Gümrük ile ilgili bi tavsiye vereyim:Dönüşte kontrol yok çantanda istediğin kadar alkol getirebilrsin.Gümrükte ouzo ucuz dedim eş-dosta alıcakmışın giderken 3litre hakkın var ve doldur bunu.Dönüşte de alırsın bişiler...
  • VickVickyVale  (07.10.11 23:42:41) 
ben olsam ouzo alırım ve bulursam skinos alırım, skinos'u çok al veya önce orda iç çünkü az alırsan gelince hayıflanırsın. skinos sakızlı bir yunan likörü.

www.myskinos.com
  • drip nick i zaten kullanilmakta  (08.10.11 00:16:27 ~ 00:17:52) 
[]

Adını sanını bilmediğim 2 şarkıyı bilen?

Selamlar.. 2 şarkının adını ve söyleyenini arıyorum.ikisi de club tarzı.
Birinde bır erkek skup skup skup tu tel diyip duruyor. Digerinde de bır bayan durup durup what the fuck? Diyor.
Bilen varsa şimdiden teşekkür :)


 
İkincisi;

www.youtube.com
  • jacque  (07.08.11 19:17:20) 
Evet ikincisi buydu çok teşekkür ederim :) bır de birincisini bulabilsem..


  • afush  (07.08.11 19:30:01) 
  • ermanen  (07.08.11 20:04:00) 
birincisi Morten hampenberg skub til taget ikincisi loca people


  • buffy de vampir sayilir  (07.08.11 20:09:41) 
[]

Izmir Karsiyaka, Bostanli civarlarinda nargileci

Evet soru baslikta aslinda.Karsiyaka Bostanli ve o civarlarda bildiginiz guzel,hatta mumkunse super bir nargileci var midir?




 
hisar

edit : bostanlı'da biraz arada derede kalıyor.
edit2: delfina'nın ilk tarif ettiği yer hisar :)
  • kimlanbu  (11.07.11 02:23:40 ~ 02:51:19) 
gode cengiz park grubunun, bostanlı migtos tarafındaki köşesinde var bi tane. eskiden beri orada olan mekandır ve süperdir.

bi de açıkhava müzesi (arkeoloji müzesi) karşısında bir nargileci var. alkollü filan da bi mekandır aynı zamanda. iyidir orası da.
kumrucuyu (karşyaka istikametinde) geç, bi sonraki köşe olmalı.
  • delfina  (11.07.11 02:31:00 ~ 02:32:18) 
deniz restoran hizasında bir kaç yer var..diva, gayfe vs. cihat koranın devamında metroya gelmeden cafe q, beylerbeyi(ki nargilesi gerçekten güzel)


  • joe.higashi  (11.07.11 02:40:34) 
[]

Bir ses efektli sarki/video vs. ariyorum.Belki akliniza gelir

Hani boyle kliplerde filan olur genelde..
Eski tarz veya ana muzikle ilgisi olmayan bi ses melodiyle baslar
sonra boyle bi hisirti gibi, plagi bozmussun gibi bir ses olur o sirada ekrandadaki goruntu kayar ilk baslayandan baska asil sarki cikar.

Genelde kliplerde kullaniliyor ama simdi ihtiyacim oldugu icin bulamamktayim.Bu ses kulaginizda canlandiysa eger, o sesin oldugu bir video/sarki vs ariyorum.

Eger ses efekti dosyasi varsa elinizde o da olur.

 
www.youtube.com

20.sn ye kadar olan kısım.
  • khan shabbir  (03.07.11 16:38:57) 
www.vidivodo.com

bi de çok alakasız, nalan'ın tsm coverladığı albümdeki tüm parçalar!
  • dimitrified  (03.07.11 19:26:28) 
[]

Ses karistirma(mixleme?) programi

Merhabalar,
Ufak bir video hazirliyorum.Seslendirmeyi kendim yapiyorum ama sesimin arkasina da bir muzik eklemek istiyorum.Windows movie maker bana iki muzik dosyasini ust uste eklemeyi ne yazik ki saglamiyor(diye biliyorum ?)

Bana iki ses dosyasini ust use ekleme ve mumkunse kaydetme olanagi verecek bir program lazim.

Onerebileceginiz kullanmasi cok zor olmayan kolay halledilebilen bir program var midir acaba?

 
soundforge


  • bryan fury  (03.07.11 15:44:51) 
audacity basittir baya.


  • hsktr  (03.07.11 16:33:08) 
sony vegas ile üç işlemi bir arada yapın.


  • ben smyrna  (03.07.11 16:36:44) 
[]

Dramatik Suluman Sincabi

Muhtesem Yuzyil izleyen arkadaslar reklam arasinda Nutzz markasinin reklamini gormus olmalilar.
Reklamlarinda Dramatik Sincabi kullanan bu sirket sanirim bu dizinin reklamina ozel bir dramatik suluman sincabi reklami yapmislar.
Cok kucuk bir goruntuydu ama kaydeden, yerini goren bilen noolur bi buldurun be.


 
nutzz reklamlarında hep o dramatik sincap çıkmakta :D öncelikle bunu belirteyim.. o sincabın birsürü hali var belki bilmiyorsundur diye söylemek istedim .:D


  • andromedus  (15.06.11 23:21:29) 
  • oblitus  (15.06.11 23:29:56) 
@andromedus Evet biliyorum ama ozel olarak sulumanli bir tane vardi kisacik gosterdiler.Linkini buldum asagiya koyuyorum.

@oblitus yok ben ozellikle muhtesem sulumanlisini ariyordum.

@cerahat.Gerek kalmadi.Yapan reklam ajansi youtube a koymus sanirim linkini asagiya koyuyorum.Bu arada cevabini ben silmedim.


Buldum, belki arayan cikar.Yandaki suggestionstan da daha degisiklerine bakabilirsiniz.Victorias secret angeli, behzat c li, house ve dexter bile var cok fantastik reklamlar yapmislar..
Link: youtu.be
  • afush  (15.06.11 23:33:45 ~ 23:35:52) 
[]

Outletim.com gibi bir site?

Merhabalar sevgili internetten alisveris yapmaktan cekinmeyen dostlar.Outletim.com sitesini kullaniyorum gayet memnunum, hatta fazlasiyla memnunum ama istiyorum ki soyle secenegim daha fazla olsun.Aramama ragmen fiyatlari uygun ve hayatimda duymadigim markalar ve dandik seyler yerine dogru duzgun ve hos kiyafetler satan bir site bulamadim.(Bayan kiyafetleridir kastim.)
Markafoni, limango, trendyol vs. bunlari biliyorum ama cok cok gec kargoya veriliyor.Bir sey istediginizde siz istediginizi bile unutuyorsunuz o geldiginde.Bir de gunluk kampanyalar olmasa, o gicik tukendi yazisini gorup durmasam..
Var mi tariflerime uygun bildiginiz bir site?


 
outletim merter'den ucuza alıp pahalıya satan bir firma. orijinalliğinden bile şüphelerim var ürünlerin. merter'e gidip ürünleri deneyerek almak daha akıl kârı.


  • hickork  (04.06.11 14:04:31) 
giymix.com var bildiğim, ancak hiç alışveriş yapmadım


  • tulkas  (04.06.11 14:21:25) 
Orjinal olduklarina eminim.Karsilastirma sansim oldu.
urunler made in Turkey oldugundan ihracat fazlasi oldugunu dusunuyorum.Ya da o tarz ama memnunum.Bir de istanbul da oturmadigimdan..

  • afush  (04.06.11 14:41:30) 
[]

Zenginin Mali Zugurdun Cenesi Iliskisi

Hemen konuya giriyorum.Insanlar etraflarinda kisaca zengin diye niteledigim yuksek meblaglar harcayabilen,pahali evlerde oturan, pahali arabalar kullanabilen insanlara onlari tanimadan etmeden, hatta belki isimlerini bile bilmeden neden ofke duyuyorlar? Birilerinin sahip olduklari diger kisileri neden sebepsizce ofkelendirebiliyor ve bu konuda kendilerini cok hakli gorebiliyorlar? Yani neden o kisileri paralari oldugu icin suclama hakkina sahip olduklarini dusunuyorlar? Mantiken kendilerinde olmayanlar icin kendilerine veya kadere filan kizmalari gerekmez mi ?
Hayatim boyunca bu tarz durumlarda " Allah sahibine bagislasin,daha cok versin, bize de versin." dusuncesiyle yaklasmis, baska turlusu aklindan gecmemis biri olarak cok gordugum bu duruma anlam veremiyorum..


ek:Avrupayla konunun ne alakasi var anlayamadim ? Kaldi ki duyuru sahibi olan bana mi soyleniyor bu gitmissin avrupaya ogrenememissin lafi ?
Bir de kastettigim sey su acikcasi bu sokaktaki insanin "Benim parami yediler.Iktisadi mantikla bu aciklandiginda hepsi benim parami caliyorlar.." diye dusundugunu sanmiyorum.
Benim kastettigim sey "Parasi var.Arabasi da iyiymis.Bi aksam yemegine 100-150tl veriyor, igrenc insanlarsiniz!!!" tavri.Daha dogrusu evet her insan namusuyla kazanmiyor ama, her insan da baskasindan mi caliyor? Bunu dusunmeden neden hep ayni dusunce guduluyor ? Veya lise 1 terk biri neden gidipte zengin bir doktora,avukata vs. ye bu dusunceleri besleme hakkini kendinde bulabiliyor? kastim budur.

 
türkiye'de insanlar bu para işlerini genelde "pastadan pay kapma yarışı" olarak gördükleri için, büyük dilimi onların yediğini görmek huzursuz ediyor sanırım.

* bu arada "onlar" diyerek çok feci ötekileştirdim. neyse
  • brkylmz  (30.05.11 03:57:22) 
birisinde birikiyorsa diğerinde eksiliyordur, dengeler eşitleninceye kadar hor görmeye devam.


  • karlmarx  (30.05.11 04:05:44) 
daha fazla emek eşittir daha fazla para diyebiliyor musunuz siz? bu kadar kadercilikle yaklaşmak çok safça. tabi, zengin insan suçludur demiyorum. insan bencildir diyorum basitçe. bunu da inkar etmezsiniz herhalde.


  • cro magnon  (30.05.11 04:34:02) 
"Allah sahibine bağışlasın, daha çok versin, bize de versin." diye bir şey yok iktisadi olarak. Onun elinde bulunan herbir kuruş, senin ekonomik durumunun aleyhine; aynı durum senin için de geçerli.

Homo economicus olarak bakmaktan ziyade olayın sosyal adalet yönü de var, ancak ülkemizde çoğu insan öyle düşünmez, olay düz kıskançlığa bakar.

Gelirin dağılımına yönelik bir çok model var, devletlerin kendince uygulamaları falan var. Marjinal Fayda Teorisi(adından emin olamadım) en güzelidir benim gözümde, her ne kadar uygulamaya dökülmesi imkânsız olsa da; bireylerin birim para başına aldığı marjinal fayda eşitlenene kadar gelirin tekrar dağılımını önerir. 50 dolara bir Bill Gates gtünü bile silmezken çoğu öğrencinin aşağı yukarı bir haftalık gıda masrafıdır misal, bunun eşitlenmesi gerektiğini önerir.
  • uyku inadim inat  (30.05.11 05:11:08) 
kiskanclik yapiyorlar, babalari ya da kendileri tembel o insanlarin.


  • keseci  (30.05.11 05:26:34) 
pis fakirler işte ne bekliyosun ki...


  • click here to see her naked  (30.05.11 05:30:44) 
hiç düşünmemiştim şimdiye kadar. benimde hiç öyle öfke duyma gibi bi olayım olmadı hatta az çok tanıdığım bir insan ise onun için mutluluk bile duyarım benim sahip olamadığım şeylere sahip olsa bile. yalnız nihat doğanı bulls maçında görünce acayip uyuz oldum o herife. kıskandım resmen.

kısaca mesele bence "zengin" olması değil o insanın haketmediğini düşündükleri için öfke duyuyor olabilirler. kolay yoldan insanlıktan çıkıp kazanmışsa birisi parayı ben olsam bende öfke duyarım.
  • cagdassalur  (30.05.11 05:49:45) 
gelir dağılımının eşit olarak paylaşılmamasından kaynaklanıyor. herkes çalışıyor ve emeğinin karşılığını arıyor. atıyorum kişi başına 5 lira düşüyorsa bir ülkede bu öfkeli adam cüzdanında 1 lira bile yoksa o zaman daha çok kızıyor. bu kadar çalıştım nerde benim gelirim diyor. etrafına bakınca farkediyor ki onun geliri başkasının cüzdanında hem de okadar çalışmasına rağmen. kendinde 1 lira varken karşı tarafta 9 lira oluyor. yani bu adamın 4 lirası bir şekilde çalınmış. o yüzden 9 lirası olan adamı hırsız gibi görüyor ki. gayet haklı. sonuçta hakkı olan birşeyi istiyor. başkasının hakkını değil.


  • makel  (30.05.11 08:41:52) 
çoğu zenginin birilerini sömürerek bu günlere gelmesinden ötürü böyle bir tavır var zannediyorum. gerçekten hakkıyla zengin olan insan sayısı azdır. abuk subuk popçular araba alınca bundan kıyamet kopar mesela. ha popçular adam sömürmüyor tabii de, adam sömürme işi fabrikatör, işveren vb. yaptıkları şeyler. bol bol örneğini görüp küfür etmişliğim var.


  • groove salad  (30.05.11 10:25:38 ~ 10:26:37) 
asil sorun turkiye'de haketmeyen insanlarin zengin olmasi. Ben de zenginim, ama sokaktaki hodugun zengin olmasini kaldiramiyorum cunku onun kendi zeka seviyemde olmadigini, ozellikle yandas vs oldugunda falan, gorebiliyorum cogu zaman.

ama tabi calisip parasini hakeden insandan nefret etmek ayni degil.
  • blackworld  (30.05.11 10:28:43) 
bir de şu var, zenginler olayı KAVRAYAMIYOR abi. hatta zengin demeyeyim orta seviye statüde insanlar için de geçerli bu. benim zengin nefretim çocukluktan kalma mesela. sosyal statüsü çok değişkendi okuduğum ilkokul öğrencilerinin filan. ve insanlara ta o zamandan aşılanmıştı, parası olan siker, paralı olmak üstün olmaktır diye. ben o yüzden derslerimde başarılı olmak zorundaydım mesela, çünkü başka üstünlük alanım yoktu. o ezikliğimi oradan kapatıyordum. neyse, demek istediğim odur ki, çocuksun daha, bakıyorsun millet pahalı pahalı kıyafetler giyiyor, cep telefonları falan çıkmış onlar alınmış onlarla hava atıyor, ve izliyorsun. ve ezik hissediyorsun. artık çocuk değiliz tabi, parayla adam olunmayacağını gördük, yaşadık. parayla statü kovalamıyoruz. sırf parası olduğu için kendini bi bok sananlara kıçımızla gülüyoruz. ama çocukluktan kalma o ezikliktir beni sosyalist yapan bile.

ben çocukken, ailem fakir diye 6 sene bir kıza açılamadım. 6 SENE. anladın mı zengin nefreti nereden geliyor. anlamadın. anlayamazsın. kulağına saçma gelir. hakikaten de saçma artık benim için, herkesi bilemem. ama çocukken onun ezikliğini yaşadım ben. çocuk olduğum için.
  • cro magnon  (30.05.11 10:45:17 ~ 11:05:15) 
namuslu ve legal yollardan zengin olamayacağının farkına varan her insan böyle düşünüyor genellikle..


  • htrd666  (30.05.11 11:03:52) 
kendileriyle karşılaştırarak yaptıklarında, kendilerinin başarısız oldukları sonucuna varıyorlar. şu konuşmayı dinlemenizi öneririm. (altyazı mevcut)

www.ted.com
  • stygian  (30.05.11 16:39:21) 
"çalma" üzerine daha rafine düşünmek gerekebilir. düpedüz çalma olmayan çalmalar da vardır. anlamak için düşünmek şart olup düşünmek aklından bişiyler geçirmekten ibaret diyildir. düşünmek uzuuun uzuun bilgi edinmek, gündelik bir meseleye sinirlenip sığ bir şekilde yaklaşım göstermekten kaçınmak, meselenin bugünü kadar geçmişine bakmak, araştırmaktan yorulmamak ve beğenmeyeceğimiz şeyleri de dikkate alabilmektir. düşünce ciddi iştir.

lise terk birinin bişiy düşünme hakkının olmaması da çok güzelmiş. bu da bir çalma (lise terk diyilim, boşuna heveslenen olmasın.)

ayrıca en damardan cevaplar bile gayet incelikli olmuş.
  • tedirginlik hucresi  (31.05.11 03:05:27) 
[]

Ev numarasina dadanan sapigin numarasini ogrenme

Selamlar sevgili fahri 18818 calisani dostlar,

Duyduguma gore son zamanlarda ev numaramiza bir sapik dadanmis.Anneme sacma sapan seyler soylemekteymis.O aradiginda telefon numarasi olarak (kisitli) gorunuyormus.Sanirim ozel numara.
Bu numarayi bir sekilde ogrenmenin yolu ne olabilir ? Savciliga filan gitmeden hallolur mu ? Olayin bir puf noktasi var midir ?

 
bildiğim kadarıyla savcılıktan başka çare yok onu basit bir dilekçeyle hallediyorsunuz diye biliyorum on dakika uğrayabilirse...
ama bir püskürtme yöntemi olarak savcılığa başvurduğunu söylesin, oğlum/kızım polis/savcı filan desin :)))

  • iktisadiaklinelestirisi  (13.05.11 19:59:15) 
[]

Ersin Karabulut Karikatürü

Ersin Karabulut'un Sandık içi köşesinde çizmiş olduğu bir karikatürü arıyorum.
Kız arkadaşıyla alışverişe gitmiş erkeği anlatıyordu.
Kız sürekli kıyafet deniyordu, bir karede de eliyle nah yapmıştı Ersin de çok güzel oldu hadi al da gidelim gibi bir şey demekteydi.
Bir buldursanız?Sevaptır hem...

 
  • sp-qs  (06.04.11 01:21:31) 
[]

Heryerde Çalan ama Şu Aralar Unutulmuş Bulgarca Şarkı

Geçtiğimiz 1-2 yılda bir sürü yerde çalınan hareketli,oynak, bulgarca bir şarkı vardı.
Adını bilen var mı?
Belki 2-3 yıllıkta olabilir.

edit: Nay nay nanaynanana nananana nanane nanane filan gibiydi.
(Anlaşılıyor mu ki böyle?)

 
  • sert yerden yavas  (11.01.11 16:25:38 ~ 16:25:58) 
Yok bu değil.


  • afush  (11.01.11 16:34:23) 
  • tepedeki psychedelic adam  (11.01.11 16:40:36 ~ 16:45:39) 
  • risko  (11.01.11 16:58:33) 
kesin bu loituma sorusu

levas polka - loituma

www.youtube.com
  • cagkan  (11.01.11 19:37:03 ~ 19:37:59) 
[]

Yılbaşı

İzmir'de yılbaşında ne yapsak sizce?
Bir sürü fikir var ama emin olamıyoruz.Sevgili bulundurmayan 4-5 kişilik bir grup olması düşünülüyor.
Aramızda apaçi veya çok tiki kişi yok,amaç eğlenmek,içmek ve tercihen "alkol sınırsız." diye gidipte tüm gece barda "bira bitti arkadaş fıçıyı almaya gitti vs." diye bizi idare etmeyen bir yer arıyoruz.
Piyanist şantör tarzı olmayan hoş bir müzikte güzel olabilir sanki.

İzmirli arkadaşlar fikir veremeseler bile en azından yılbaşında ne yapmayı planladıklarını söyleseler o da olur,belki fikir olur biz bir şeyler üretiriz.

 
Biz Kulüp Ali' yi düşünüyoruz. Rakı balık düşünürseniz enfestir.


  • intihar susu verilmis cinayet kurbani  (23.12.10 17:58:41) 
biz evde oturucaz, pek fikir vermiş sayılmam heralde ama..


  • damlanin  (23.12.10 18:45:33) 
[]

Öncelemek kelimesini veya bu cümleleri ingilizceye nasıl çevirebilirim?

Merhaba,
Bir metni ingilizceye çeviriyorum ve öncelemek kelimesi beni biraz zorladı.Aşağıdaki cümlelerin birini veya ikisini anlamını kaybetmeden çevirebilirseniz veya öncelemek kelimesinin yerine ne kullanabileceğim hakkında fikir verebilirseniz çok sevinirim.

Çevirmeye çabaladığım ama takıldığım cümleler...

"Astronomiye gelince, Leonardo'nun bu alanda Kopernik'i öncelediği söylenebilir. Kilisenin o sıra gösterdiği hoş görüden de yararlanarak, yerkürenin güneş çevresinde bir gezegen olduğunu ileri sürebilmişti."

ve/veya

"Leonardo'nun fizikte, özellikle mekanik dalında, ulaştığı bazı sonuçlarla Galileo ile Newton'u da öncelediği bilinmektedir. "

 
leonardo ve kopernik aynı dönemin adamları ve anladım kadarıyla burdaki öncelemekten kasıt leonardonun bu işi kopernikten önce yaptığıdır, yani bi yarış düşünürsek leonarda kazanmış.
yani erken davranıp öne geçmek anlamında shoot ahead kullanılabilir. kaynak kıçım tabi, bekle bi iki cevap daha gelsin.

  • ceo  (01.11.10 07:47:09) 
"to precede"


  • SevmeBeni  (01.11.10 07:59:23) 
"precede" doğrudur, mesela ikinci cümle şöyle çevirebiliriz:

It is known that Leonardo had also preceded Galileo and Newton with some of the results that he achieved in physics, especially in the field of mechanics.
  • ermanen  (01.11.10 10:27:57 ~ 10:28:59) 
1.cumle:
In the field of astronomy, it could be stated that Leanordo advances Kopernik. He dared to claim that the earth is a planet that revolves around the sun, making use of the tolorance of Church at his time.

  • orcu  (01.11.10 13:01:05) 
benim öncelikli yaklaşımım, "bu metin bir Türk tarafından Türkçe mi yazılmış" şeklinde olur.

muhtemelen "öncelemek"li falan yazmaz kimse, demek ki elinizdeki metin zaten çeviridir; metinde ne kadar keyword varsa google'a girin, orjinalini düşürürsünüz.
  • cedilla  (01.11.10 14:26:43) 
[]

Çılgın Bediş'in Sonu

Biraz saçma bir soru ama,illa ki bir bilen çıkar diye umuyorum.
Çocukluğumda Çılgın Bediş diye bir dizi vardı.O nasıl bitti?
Sonunda Bediş ve Oktay bir araya gelebildi mi?
Evlenmişler midir acaba ya da öyle bir şey?

 
o devamından sonra bi devam daha geldi gibi hatırlıyorum.


  • aliscan  (17.09.10 19:48:39) 
sonunda ortaya çıktı ki aslında bediş uzaydan gelen ve hiç yaşlanmayan bir organizmaymış. dünyaya böyle bir diziyi çekmeye ve izleyenlerin nasıl tepkiler verdiğini ölçmeye gelmiş.


  • poset  (17.09.10 20:05:05) 
[]

Gümrükte oy vermek?

Yarın 4 aylığına yurtdışına çıkacağım.
Hiç gümrükte oy vermedim,nasıl oluyor?
Bunun için hangi belgeler gerekiyor bilen eden var mı?


 
onun için önceden kayıt yaptırmanız gerekiyor. hadi ben yurtdışına çıkacam deyince olmuyor maalesef..
yarın çıkacağınız için, vaktiniz yok. hem zaten oy verme yeri değiştirme süresi de doldu..

  • black sabahat  (17.08.10 01:08:21) 
tüh neyse o zaman çok teşekkürler


  • afush  (17.08.10 01:10:53) 
[]

Kına Gecesine Ne Giyilir?

Evet soru başlıkta.
Doğma büyüme gayet modern bir izmirli kızımız ile ailesi diyarbakır taraflarından olan mütevazi ama kendisi gibi izmirli modern bir oğlumuz evleniyor.
Bana da kına gecesine ve düğüne davetiye geldi.
Kına gecesine ne giyilir?Ne giyilmez?
Normal abiye mi giyip gideceğiz,yoksa herkes kadın olduğundan biraz daha mı süslü püslü,dekolteli vs. olmak gerekir?
Tabi şu da var,acaba damat tarafının bayanlarının diyarbakır civarlarından gelecek olması etek boyu,dekolte gibi şeylere biraz daha dikkat etmeyi gerektirir mi?Daha mı mütevazi olunmalı?
(Tabi dekolte filan diyorum ama normal zamanımda abiye giyindiğindiğimde de pavyon şarkıcısı gibi giyinmediğimi göz önüne alın lütfen =) )

Kına gecesine davet edildiğime göre belli olmuş olması lazım da, bayanım bu arada.

 
kot bile giyilir ama azıcık şık olayın dersen siyah pantolon şık bir gömlek veya blüz olabilir. karşı tarafın ailesinden çekinceniz varsa risk almak istemiyorsanız dekolteye girmeyin derim ama kadın kadına olunacak sonuçta.


  • mahnita  (23.07.10 16:40:57) 
pantolon üzerine şık bir bluz olabilir. elbise de olabilir. aslında kınanın nerde olacağına ve gelin kızımız ve çevresinin nasıl giyineceğine (sade ya da şatafatlı) göre de değişir. bence siz geline sorun nasıl bir ortam olacağını. geçenlerde bir arkadaşımın kınasına gittim abiye giyen kimse yoktu mesela.
damat beyin akrabaları konusunu hiç takmayın bence, bir çoğu sizden çok daha gösterişli ve süslü olacaklardır. dekolte vs konusunda da rahat olun (kına gecesinin sadece kadınlar arasında olacağını varsayıyorum),tesettürlü hanımların bile kına gecelerinde giydikleri dudak uçuklatan dekoltelerini gördü bu gözler :)

  • kalimotxo  (23.07.10 20:37:56) 
[]

Acaba bunun cezası ne olur?

Normal 5 kişilik bi arabaya diyelim ki kastık 7-8 kişi bindik ve diyelim ki çevirmeye yakalandık.Şöförde alkol falan da yok.
Acaba ceza yer miyiz? :D
Muhtemelen yeriz de cezası nedir bunun?Ne yapar polisler?


 
araba sakinlerinin cinsiyetine, tipine, yaşına ve ortamın "ailevilik" seviyesine göre polis amcalar keyfilik faktörünü kullanacaktır diye tahmin ediyorum.


  • sektoid  (08.07.10 00:16:22) 
karayolları trafik kanunu uyarınca;
Araçların yüklenmesi
MADDE 65- (Değişik: 18.11.1986-3321/1 md.)
Araçların yüklenmesinde yönetmelikte belirtilen ölçü ve esaslara aykırı olarak;
a) Taşıma sınırı üstünde yolcu alınması,
..... yasaktır

aynı maddenin devam eden bendi uyarınca :
(Değişik: 25.05.1997-4262/4 md.) Birinci fıkranın (a) bendi hükümlerine uymayanlar 8.500.000 lira, (c), (f), (g), (h), (i) ve (j) bentleri hükümlerine uymayanlar 17.100.000 lira, (b), (d) ve (e) bentlerindeki hükümlere uymayanlar 34.800.000 lira para cezası ile cezalandırılırlar.

tabi bu bend 1997 yılında gelmiş oldupunda 8.500.000 tl lik cezanın maliye bakanlığı tarafından her yıl belirlenen yeniden değerleme oranlarıyla çarpıp hesaplamak lazım güncel cezayı bulmak için.. o da uzun bi hesaplama gerekio ama yeniden değerleme oranlarını şurdan bulup hesaplıyabilirsiniz : www.turkhukuksitesi.com
  • maniaque  (08.07.10 00:18:02) 
@maniaque, ticari araçlara bile o kadar ceza kesilmiyor. Fazla yolcu alan dolmuşa en düşük cezanın iki katı ceza kesmişti polis (120tl civarı)

Yakalanırsan öyle uçuk cezalar ödemezsin merak etme. En düşük cezayı veya onun bir kaç katını ödersin en fazla.
  • kimlanbu  (08.07.10 00:43:54) 
evet özür dileyerek düzeltiorum, ben bendin eski halini yazmışım, 2006'da deişiklik olmuş, yeni hali şu şekilde:

(Değişik fıkra: 10/05/2006 - 5495/2 md.) Birinci fıkranın (a) bendi hükümlerine uymayanlar 50 Türk Lirası, (c), (g), (h), (i) ve (j) bentleri hükümlerine uymayanlar 100 Türk Lirası, (d) ve (e) bentlerindeki hükümlere uymayanlar 200 Türk Lirası, (b) ve (f) bentlerine uymayan işletenler 1.000 Türk Lirası, (b) ve (f) bentlerine aykırı yük gönderenler 2.000 Türk Lirası idarî para cezası ile cezalandırılırlar.

yani 50 x1,78x1,72x1,12x1.022=175 TL ceza ödersiniz 2010 yılı itibariyle.
  • maniaque  (08.07.10 00:54:10) 
Çok teşekkürler :D


  • afush  (08.07.10 02:17:33) 
@maniac : Bir hata var sanıyorum. 1,78 değil de 1,078 olması gerekmez mi? 1,78 olunca %78 oranında değerlenmiş olmaz mı?

50 * 1,078 * 1,072 * 1,12 * 1,022 = 66,14
  • 44  (08.07.10 16:53:04 ~ 16:53:39) 
@44: heheh doğru, en son öss'de matematik çözünce böyle oluyo galiba :)


  • maniaque  (08.07.10 22:24:21) 
[]

Mp3 playerımın jackı bozuldu.Tamirci bilen?

Merhabalar,
Sevgili ipod Touch'ım tüm mp3 playerların belası olan rahatsızlığa yakalandı ve jackı bozuldu.Ses kesik kesik geliyor,bazen gelmiyor,kulaklıkların birinden gelip diğerinden gelmiyor,sallıyorum azıcık düzeliyor sonra yine gidiyor vs.Dolayısıyla o parçanın değiştirilmesi gerekiyor.
Önce problem kulaklıkta sandım ama değilmiş.Acı gerçekle 3 ayrı kulaklık denedikten sonra karşılaştım.
Ipodumu geçen sene amerikadan almıştım,dolayısıyla garantisi bitti.Bu ipodu İzmir'de tamir edebilecek,mümkünse bir-iki gün içinde edebilecek bildiğiniz bir tamirci var mı acaba?
Narlıdere-Balçova-Üçkuyular-Hatay-Alsancak-Konak civarı olsa mükemmel olur.
Lütfen bir yardım edin.

 
yapılırken başında durun. tamiri zor değil sıcak hava tabancasıyla lehimlerin tekrar tutmasını sağlayacaklar sadece.

ne yazık ki güvenilir bir yer bilmiyorum. son çare çankaya civarındaki elektronikçileri bir yoklayın.
  • kimlanbu  (24.06.10 01:59:42) 
[]

Kelepir Yurt Dışı Uçak Bileti Bulmak

Merhaba sevgili hostesler ve birinci pilotlar,
Eğitim için amerikaya gidiş-dönüş bileti almak gibi bir durumum var.
İnternet üzerinden türkiye adresli(billing address) kredi kartlarına satış yapan yabancı siteler veya görülmemiş ucuzlukta ama güvenilir türk siteler bulmaya çabalıyorum.
Acentalarla konuştum hepsi astronomik fiyatlar isterken,internetten alırsanız daha az ödersiniz dediler.
Bir de onca havayolu varken nedense hepsi delta&lufthansa üzerinden arama yapıyor.
American Airlines kendi sitesinden baktığımda gayet ucuz göründü ama türkiyeye satışı yok.Türkiye tabanlı ama american airlines bileti satan site var mıdır ki bildiğiniz?

 
hacı o iş öyle olmuyor beya.
bir kere belli bir sistem var o altyapı ile acentalar bakıyor, hepsinde aynı çıkar. biletleme ücretinden belki 10 dolar oynar..

anca havayolu şirketlerinin sitelerinden bulman gerekiyor. boşuna çabalama, al gitsin birini işte.
  • alchemistt  (22.05.10 15:02:41) 
www.skyscanner.com.tr
www.expedia.com

  • makineci  (22.05.10 18:00:31) 
[]

C sorusu

Sevgili coderlar;
Şöyle bir problemim var.
scanf("%s",insan->ad_soyad);
Bu şekilde klavyeden kişinin ad ve soyadını alıyorum.
Ardından da ayni şekilde kişinin ünvanını alıyorum.

Kullanıcı doğal olarak ad ve soyad girerken ad soyad arasına boşluk koyarak yazmak zorunda.
"Ersin Ozbukey" gibi. Fakat o boşluktan sonra Unvanı almadan direk geçiyor ve ad kısmına Ersin,unvan kısmına ozbukey yazılmış olarak kabul ediyor.Kayıtlarımda öyle görünüyor.
Ad sorduğunda ErsinOzbukey yazarsak hiç bir problem yok.Unvanı da yapması gerektiği gibi kullanıcıya soruyor o zaman.

Nasıl çözülebilir bu durum sizce?
Bi el atın dostlar.

 
ya bu c'de string olayları hep problem. mümkünse c'de böyle şeylerle uğraşma diyicem ama ödev filandır herhalde. ad ve soyad'ı kurduğun yapıda ayırıp onları da ayrı ayrı almak bence kullanıcıdan en temiz yolu.


  • tepedeki psychedelic adam  (08.05.10 22:48:57) 
fgets kullanman lazım.. nasıl kullanılacağını google'dan arat yalnız tam hatırlamıyorum.. boşluğu da string'in bi parçası olarak görüp tamamını alır..


  • buzzlightyear  (08.05.10 22:54:07) 
  • lemmiwinks  (08.05.10 23:10:47) 
fflush(stdin);

bunu ekle. ama scanf'den önce miydi sonra mıydı hatırlamıyorum. yanlış hatırlamıyorsam space, enter gibi karakterler bilgisayara 2 karakterlik bilgi gönderiyor, ondan kaynaklanıyor olabilir. bu kod klavye önbelleğini temizliyormuş. zamanında işime yaramıştı.
  • seen sea  (08.05.10 23:39:05) 
Teşekkür ederim cevaplar için =)
Sorunumu tam olarak çözemedim ama karma bir çözüm üreteceğim sanırım.

ve evet ne yazık ki bir ödev için.
  • afush  (08.05.10 23:58:15) 
@seen sea:
fflush(stdin) standart C'de geçersizdir. fflush sadece output bufferlarını boşaltabilir. derleyiciler bunu ekstra özellik olarak ekleyebiliyorlar ama bu kadar basit bir iş için kesinlikle kullanılmamalı.

sorunu scanf(" %[^\r\n]",str); kullanarak çözebilirsin. veya fgets() de kullanabilirsin ama fgets newline karakterini stringe alacaktır. not: format stringinin başındaki boşluk karakteri önemli. bufferda kalan newline'ları görmezden gelmeye yarıyor.
  • wingless  (09.05.10 00:26:53 ~ 00:29:22) 
[]

Geçmiş Yaşam Regresyon Analizi

Merhaba sevgili evrensel enerji yüklü Romalılar,
İzmir'de geçmiş yaşam regresyon analizi yapan hacı hoca cinci takımı olmayan,eğitimli birilerini aramaktayım.
Bileniniz var mı acaba?


 
bir ara ben merak salmıştım ne oluyor nasıl oluyor diye araştırmıştım netten.
izmirde yapan insanlar vardı ama isim hatırlayamıyorum. biraz araştırırsanız bulursunuz sanki.

  • kalimotxo  (22.04.10 01:13:59) 
Baktım nete bol bol ama bulamadım.Ya İstanbul'daki bir yerin sitesiyle karşılaşıyorum ya da sadece genel bilgi verilmek için kurulmuş oluyor. Hatırlayabilseniz ne süper olur.


  • afush  (22.04.10 01:53:48) 
12  Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.