[]

Sevgilinizi aldatır mısınız

Merhaba. Sevgilinizi, eşinizi cinsellik olarak aldatır mısınız? Aldattınız mı? Aldattığınızı söylediniz mi?




 
Kisa cevap verecek olursam üçüne de evet diyorum. Ama bu bana aldatma gibi gelmiyordu pek.


  • Yourcousinmarvinberry  (05.02.24 11:14:30) 
Hayır, hayır, bilmiyorum yaşamadım. Birini aldatmamak çok da zor bir şey değil.

Birlikte olduğu kişiyi aldatan insanların yaşadıklarını hepimiz duyuyoruz. Konu fark edilmesin diye oluşan yalanlar zinciri ve bundan kaynaklı stres, eğer aldatma durumu ortaya çıkarsa yaşanan rezillikler...

İnsanlar, birlikte oldukları kişinin sebep olduğu çok daha az stresten dolayı hemen ayrılığı düşünebiliyorken yabancı biriyle kısa süreli ya da kaçak göçek bir şeyler yaşamak için tonla strese katlanabiliyorlar. Çok yorucu bence. Kişi kendinden bilir işi kaynaklı diğer insanlara güvensizlik de cabası.

Birine rahatça "ben böyle şeyler yapmam" demenin lüksü ve rahatlığı çok az şeyde var.
  • akhenaten  (05.02.24 11:35:08 ~ 11:38:47) 
asla, o düşünce oluşmaya başlıyorsa zaten ayrılırdım.
aldatmadım, aldatmam.

  • kondansator  (05.02.24 11:55:54) 
1- Hayır. Öyle bir ihtiyaç gütsem ayrılırım, kimle ne yaşamak istiyorsam yaşarım. Bazen insanlar her türlü fırsatı değerlendiriyorlar. Eldekinden de olmak istemiyorlar. Söylemiyorlar, gizliyorlar vs. Fakat ben daha önce organik olarak aldatıldığım için kimseye aynı acıyı yaşatmak istemem. En kötü, aldatma olayı olursa bile o gün ayrılırım zaten bitmiş demek oluyor çünkü bir şeyler.

2- Evet. Üniversite yıllarımda ilk uzun ilişkim sırasında hollandaya yalnız gittiğimde, red light ı gezerken meraktan girmiştim. Pek bir şey de yapmamıştım çekindim falan, 2. cinsel münasebetimdi. Fakat teknik olarak orada bulunmak zaten aldatmak oluyor. Ama neden yukarıda organik dedim, çünkü ben bu unutmak istediğim ve kendimden nefret ettiğim olayı yaşadıktan 4 sene sonra yine aynı ilişki içindeyken kız arkadaşım iş arkadaşıyla beni aldatmıştı. Olayları iki taraflı ele alınca onun yaptığı bana daha organik ve ağır geliyor. Yani bir süreç olmuş, hoşlaşma, şakalaşma, beraber yürüyüş, mesajlaşma, eve çağırma vs. vs.. uzun bir periyot var. (ve burası çokomelli) İki taraflı bir karşılıklı arzulama var. Ayrıca bunu bana itiraf ettikten sonra ilişkimiz bitse dahi o insanla aynı iş yerinde çalışmaya devam ettiğini bilmenin psikolojik bir yükü var falan. O yüzden kendi yaptığım hatanın karşı tarafa acısı ile benim yaşadığım arasında dağlar kadar fark olduğunu düşünüyorum çünkü benim olayımda ne duygusal bir şey var, ne tekrar denk gelebilme gibi bir durum var, ne de başarıyla sonuçlanmış bir iş var. Bu konu zamanında burada da tartışılmıştı. İyi olmuş hak ettiğini yaşamışsın allahından bul aynı şey işte falan diyen çok olmuştu fakat ben kavramsal olarak kavuşsalar da, aynı şey olduklarını hala düşünmüyorum. Benim için duygusal faktörler daha önemli.

Ama neyse 20 yaşındaydım sanırım, bu olay dışında başka bir aldatma olayım olmadı, aldatmayı da düşünmem ne duygusal ne de fiziksel. O yüzden aldatır mısın a cevabım hayır ama daha önce aldattım mı, evet.

3- Aldatma itirafı karşıdan gelince ben de itiraf etmiştim zamanında böyle böyle bir şey yapmıştım madem sen olgunluk gösterdin itiraf ettin benim de içimde kalmasın demiştim. Belki biraz yaptığı şeyden oluşan pişmanlığı azalmıştır. Ama ben de etki-tepki sebebiyle canını yakmak istemiştim sanırım.

Nereden baksan toyluklarla dolu bir ilk uzun ilişki serüveni işte.
  • ananiyimioguz  (05.02.24 12:14:55 ~ 12:19:37) 
Hayır. Hayır. Naturally hayır. Eşini aldatan herkesi aldatır. Eşini aldatana güvenilmez.


  • prole  (05.02.24 12:20:19) 
Hayir hayir hayir. Esimde olmayip da başkasında aradığım bir sey yok sukur ki. 2 günlük baska bir insan icin de ne kendime ne esime böyle bir saygisizlik yapmam.


  • instant crush  (05.02.24 12:23:36) 
Hayır. Başka birine ilgi duyuyorsam ayrılırım.


  • lüzumsuz adam  (05.02.24 14:10:00) 
hayır, hayır, söyleyecek bir şey olmadı, olmaz.


  • nic cage  (06.02.24 11:03:40) 
aldatmadım. "aldatırım" demem çünkü yapmak isteyeceğim bir şey asla değil ama "aldatmam" diyemem. hani şey gibi düşün "sigarayı bıraktım" demek insana güven verir, ben zaten o işi bitirdim diye düşünüp ara sıra arkadaşlarının yanında filan içmeye başlarsın ve öyle geri başlarsın, o yüzden daima geri dönebileceğin ihtimalini düşünerek hep mesafeli yaklaşmak daha iyidir. o hesap, "aldatmam" demek istemiyorum, bunun ne kadar kolay olabileceğini göz önünde bulundurmak ve daima bu bilinçle yaşamak bana daha doğru geliyor. aldatırım, o kapasite var. ona karşı koyacak gücü bulurum kendimde umarım, öyle söyleyeyim.

aldatırsam kesinlikle söylerim ama, öyle şeyleri içimde tutamıyorum ben. hiçbir şey olmamış gibi devam edebileceğimi sanmıyorum, kafayı yerim.
  • mark greg sputnik  (06.02.24 12:09:06) 
[]

İstemediği bir durum olduğunda suratını asan bir partneriniz oldu mu?

Bu sağlıklı bir iletişim yolu mu sizce? Bu tip iletişimi olan bir insan sevilebilir mi?

Ben bu tipte partnerim olduğunda içimde bırakın sevgiyi aşkı bir nefret soğukluk kin hissi oluşuyor. Bunu nasıl aşabilirim onu da bilmiyorum.


 
bunu yapan net bencildir.
o yüzden arkana bakmadan kaç.
bencil insan toksiktir, seni sallamaz ve ondan bi cacık olmaz.
  • rentts  (04.02.24 11:45:16) 
İnsanların istemedikleri her durum karşısında en uygun şekilde davranmalarını beklemek sizce de realistik olmayan bir beklenti değil mi?

Bazı durumlarda insan kendine hakim olabilir, bazılarında olamaz. Önemli olan bunun ne kadar sıklıkla yaşandığı, bunun neyin sonucunda gerçekleştiği ve neye yol açtığı.

Bazen boş bulunursunuz, bazen her şey üst üste gelir, bazen de ufak bir olay bardağı taşıran son damla olur. Hayatınız boyunca size hiç surat asmayacak birini hiçbir zaman bulamazsınız. Kaldı ki sizin de surat astığınız zamanlar olacaktır.

Problemler olabilir. Problemler çözülemez değilse bunlarla baş edebilmek, bunlar için çözüm yolu bulmak için uğraşmak sağlıklı bir davranış şekli.

Sorunuzda karşınızdaki insanın ne yaşadığı, neyin sonucunda böyle bir tepki verdiğiyle ilgili hiçbir şey yok.

Kendisi her şeye burun kıvıran negatif biri de olabilir, baş edemediği farklı bir problemle uğraşırken de bu tepkiyi vermiş olabilir. Bu ikisi çok farklı senaryolar.

Ancak sadece sorduğunuz kadarıyla insanlar istemediği bir durum karşısında suratını asabilir ve bu normal ve insani bir tepki olur. Ancak insanların hiçbir şeye surat asmamasını beklemek sadece sizin hayatınızı zorlaştırır. Bu sebeple birinden soğumuyor olmalısınız.
  • akhenaten  (04.02.24 12:39:42 ~ 12:42:32) 
abi erkeğim ,yeri geliyor ben de surat asıyorum. bak trip yapmıyorum bir hareket davranış o an canımı sıkıyor istem dışı yüzüm geriliyor suratım asılıyor kız düzeltiyor tamam diyorum ama sinirlendiğim için bir anda toparlamak kolay olmuyor. bu yüzden herkesi bu kadar kolay harcamayın herkes suratını asar duruma göre.


  • ercu cozer  (04.02.24 13:49:28) 
belki sizden anlamanızı istediği bir durum vardır ama söylemek istememiştir.
hani "ben söyledikten sonra bir anlamı yok" gibisinden..

  • tabudeviren  (04.02.24 17:07:27) 
[]

Insanlara kibirli mi davranmak lazim?

Kibir yazdim ama ulasilmasi zor, sallamayan vb. o sekillerde anlayabilirsiniz.

Neden soruyorum, bizim gruba bir arkadas geldi, digerleri onun yuzune bakmadi. Yardimci oldum, yapacagi herseyi gosterdim veya ihtiyaci oldugunda bana geldi..gitt, hala bana mail atiyor unuttugu dosyalar icin falan.
tezini bitirmis gonderdi, tesekkur etmis, sagolsun ama ilk once buna pas vermeyenleri yazmis en sona da beni eklemis.
bazilari hoca anliyorum ama digerleriyle ayniyiz. Ve digerlerininin birkacini belki gormedi bile.
Sey de soz konusu degil, dusunuyorsaniz, hani ona hizmet ettim, o da kucuk gordu falan gibi.
Insanlik ettim, etmemeliymisim.

 
Kibir yedi ölümcül günahtan biridir:) Birine ders vermek için kibirli davranmak gerekmez.


  • prole  (04.02.24 07:46:16) 
Sadece tezin teşekkür bölümünde adınızı sonlarda geçirmesi mi böyle hissetmenize sebep oldu?

Size bir kastı olduğundan yapmamıştır, muhtemelen sıralamanın bir mantığı vardır. Olmasa bile bence bu kadar takmamalısınız. Birine yardım ediyorsanız kendiniz için ediyorsunuz aslında, insanlarla iyi geçinmek için dozunda bir uğraş sizin de modunuzu yükseltir. Yaptığınız şeyin sonucunda da kötü bir şey olmamış zaten. Kafayı takmaya değmez.
  • akhenaten  (04.02.24 10:01:57) 
Hocam siz sadece tezin teşekkür kısmında adınız en sonda diye bu kadar dertlendiyseniz, daha çok üzülürsünüz :)


  • black holes in the sky  (04.02.24 10:26:54) 
Bence bu bi ornekti. Mailde ismin sonda yazilmasina kimse takilmaz cunku. Benim gozlemledigim yakin, iyi, samimi davrandiklariniz bazen sizi bu ne yapsam bozulmaz diye algiliyor. Digerlerine daha fazla "saygi, sevgi" gosterilmesi ondan. Cok sacma ve cok itici bir tutum ama var boyleleri. Hemen hayatimdan cikariyorum bu tur hareketler gorunce.


  • Kittie  (04.02.24 13:22:23) 
bazi insanlar iyilikten anlamaz.

siz ona yardim ettiniz.
o artik size borclu. borcunuzu ödemek istemedigini birini düsünün, onu görmemek yolunu degistirirsiniz.
bu da o hesap biraz.
  • sonsuz  (04.02.24 14:19:19) 
black holes a da +1. kazik da yiyebilirdin.


  • sonsuz  (04.02.24 14:20:40) 
Benim ingilizce kursunda yardimci oldugum arkadasim, yuksege baslayinca ilk beni satti.
Kendi dusuncem cogu insan kendinden daha iyi birini arkadas olarak cevresinde gormeye katlanamiyor. Yardimini aliyor sonra yapabilecegi seylerle saygisizligini yapiyor. O yuzden bence evet, kibirse kibir kopek cekmek lazim, yardim etmeden once.
Sen simdi gormedigin insanlara bile tesekkur ettmissin, beni de sona koymussun desen, bu sefer alindin vs olur.
  • durgunfoton  (04.02.24 15:20:59) 
yardimci olana uygun yeri vermemek ezikliktir.
onlardan yuz bulsaydi seni satarmis. kazik atabilecegi ortam olusmamis.
bu insanlar hep olacak, iyilik yap denize at gec.
  • Coma  (04.02.24 16:49:33) 
Aklı en başa en kıdemli hocaları yazmaya yetiyorsa, kendine yardimi dokunani eşit kademede olanlar arasinda basa yazmaya da yetmeliydi.
Ben de icerlerdim.
Yine de iyilik yapmaya devam hocam.
  • WithWorth  (04.02.24 19:24:18) 
düzelmezsin sen. bu konuda düşünüp de kaliteni (kendi gözünde en azından) düşürme. insanlardan her şey beklenir. başka bir yerde işi düşer yine. o zaman nasıl davranacağın önemli.


  • gabe h coud  (04.02.24 19:50:11 ~ 19:50:34) 
[]

ben bi halt yedim: bi kızın tanışma teklifine evet dedim

Durduk yere başıma iş almış gibi hissediyorum.

Ne güzel yalnız mutluydum. Otomatik bir toparlayıcı var mı? Heyecanımı dizginleyemiyorum, aptal saptal gülüyorum. :D İçimden hiç gelmesini istemesem de kızı sempatik buldum. Söylemleri ve yazılı cevapları da "ben senle evlencem" modunda. Kontrol edemiyorum kendimi :D Kurtarır mıyız beni? Nasıl soğuyoruz? :D

Ben galatasaray'ıyla mutlu, motosikletini süren standart bir human olarak transformers falan izlemek istiyorum. Şaka değil :d

Hatun da güzel, kariyerli, belki de karşılaşamayacağım kadar iyi. Motosikleti aklı başında seviyor. Sıçovksi lik bir durum benim için bu.

Napcam ben? Duyurunun güzin ablalarına danışayım dedim.

Not: @datnet frekansını izleyin, koordinatları stinger'a iletin. ironhide'a söyleyin bana katılsın! Artık savaşımız çok daha büyük.

 
Belki de senin Bumblebee'n olur. Bir çay iç.


  • prole  (03.02.24 23:26:25) 
tanış bi belki konuşurken soğursun. bende öyle oluyor genelde.


  • duyulmasi gerektigi kadar  (03.02.24 23:27:54 ~ 23:28:08) 
Evlilik hayırlı olsun. Her şey çok pahalı. Bu zamanda iyi cesaret.


  • dissendium  (03.02.24 23:52:58) 
valla üstad, bence yavaştan beyaz eşya bakmaya başla. evlilik gibi gördüm ben.


  • thedepressed  (04.02.24 01:09:20) 
ne güzel işte al gs maçına götür,ben öyle yaptım bırakır beni diye düşündüm müptelası oldu. artık tv'den maç izlenmez diye bilet alıp sürpriz yapıyor bana , reels atıyor falan:)


  • ercu cozer  (04.02.24 13:38:15) 
Dünyalarımız farklı olsada onlarda tıpkı bizim gibi göründüğünden çok derin gibi görünsede işsiz başına iş alma. Ben optimus prime, bu mesajı yıldızlar arasında saklanan ve hayatta kalan tüm bekarlara ve yalnızlara gönderiyorum. Biz burdayız ve yalnızlığımızı muhafaza ediyoruz.


  • datnet  (04.02.24 16:50:39) 
[]

Bu durumda nasıl davranırsınız?

Bir miktar karışık bir durum söz konusu ama sizin yorumlarınızı merak ediyorum.

2 yıl önce X kişisiyle yaklaşık 1 yıllık bir ilişki yaşıyorsunuz, kötü ve kavgalı bir şekilde ilişkiniz bitiyor ve X'i evinizden kovuyorsunuz. Bu süreçte X sizinle barışmaya çalışıyor sürekli ama siz hep reddetme halindesiniz.

6 ay önce bir yerde denk geliyor ve tekrar ilişkiye başlıyorsunuz. 5 ay sonra öğreniyorsunuz ki X, sizin 20 yıllık en yakın arkadaşınız olan (ama 2-3 yıldır görüşmediğiniz) Y ile siz ayrıyken birkaç ay beraber olmuş.

Y kişisi ise ortak yaptığınız işte para kaçırdığı için görüşmeyi kestiğiniz, sonrasında sizin tüm sırlarınızı ve özel bilgilerinizi ortaya dökmüş, her yerde sizin dedikodunuzu yapan birisi. Yani ikinizin arasında bir nevi düşmanlık söz konusu. Ayrı olduğunuz dönemde X, özellikle Y'ye ulaşıp onunla görüşmek istiyor ve ilişkiye başlıyor. Y, X'in ilişki içinde toksik olduğunu düşünüp ondan 1,5 ay içinde ayrılıyor.

Bunu size söyleyen yine X değil, bu ilişkiye şahit olan başka biri. X tüm bunları reddediyor, tamamen iftira diyor ama ortada X'in kendi hesabında paylaştığı (şu an silinmiş) Y ile olan samimi fotoğraflar ve videolar var. Siz ayrıldıktan sonra X'in hesabını takip etmediğiniz için haliyle bunlardan haberiniz olmamış.


Bu durumda nasıl davranırsınız, ?

a- Ayrılırım.

b- Biz ayrıldıktan sonra yaşanan bir ilişki yüzünden ayrılmam, o kişinin eskiden çok yakın arkadaşım olması veya şu an düşmanım olması önemli değil.


Not: Gerçek hikayede X kişisi kadın, Y kişisi erkek. Siz kendinize uyarlayabilirsiniz durumu. :)

 
A


  • dissendium  (03.02.24 13:46:13) 
Anlattığınız her şeyi doğru varsayarak, yani bu kişi belli ki hiç kabul edemeyeceğiniz bir şeyler yapmış ayrılmışsınız. Ondan sonra, "sizle barışmaya çalışırken" bir sebepten dolayı eski arkadaşınıza sarmış amacı önemli değil. Sonra size geri dönmüş ama arkadaşınızla böyle bir olay yaşadığını söylemek beri dursun, bunu kabul etmeyip ortada görseller varken dahi inkar etmiş.

Bütün bunlarda tek problem sizden ayrıyken arkadaşınızla birlikte olmasının sorun edilecek bir durum olup olmadığı mı sizce?

Neden ısrar ediyorsunuz ki bu kişiyle devam edip etmemek konusunda? Üstüne para verseler katlanılmaz ki buna. Ben kafa karışıklığının sebebini cidden anlamadım. Zaten bir kere ayrılmışsınız çünkü, yapabilmişsiniz yani. İçinden çıkamadığınız karmaşık ve cesaret edemediğiniz bir şey yok burada.

Eğer "biz ayrıyken eski arkadaşımla ilişki yaşadı diye ayrılacak bir insan değilim" durumunu kendinize ispat etmeye çalışıyorsanız bence içiniz rahat olsun bu mesele bunun çok daha ötesinde gibi duruyor.
  • akhenaten  (03.02.24 13:49:03) 
A

x'in elle tutulur herhangi olumlu bi yanı yok. şu an inkar etmeseydi belki farklı olabilirdi ama yalancılık red flag diye belirtmeli miyiz
  • ala09  (03.02.24 18:25:14) 
direkt ayrılırım ya. bunun “benden sonra ilişki yaşamış” gibi konuyla da alakası yok, karakterinden ötürü. böyle biriyle birlikte olmak istemem.


  • deartheodosia  (03.02.24 20:03:55) 
bu insanlarla arkadaş veya sevgili olmayı bırak aynı şehirde bile bulunmam bir daha.


  • hrskrs  (03.02.24 21:55:25) 
[]

baya uzun aradan sonra dönen sevgili

selamlar. bir arkadaşımı sevgilisi "evliliğe hazır değilim" diye 2 yıllık ilişki sonunda terk etmişti. o zaman 20lerin ortalarındaydılar. aradan 10 yıl geçti, eleman pat diye yazmış iletişime geçmiş. kızımız da kabul etti birkaç görüşme sonunda aileler tanışma aşamasına geldi. Ben başta çok sevindim, arkadaşım çok üzülmüştü bu ayrılığı yıllarca atlatamadı. Ama şimdi düşündükçe bi garip geliyor. Olumsuz bir yorum yapmayacağım tabi kıza karşı ama endişelerim var, siz ne düşünürdünüz böyle bir durumda?




 
hoş şeyler düşünmezdim.
eleman bi gezmiş gelmiş.

  • jelly bear  (03.02.24 10:24:32) 
Elemanın yaşaması gereken bazı şeyler heyacanlar varmış. İşte onları yaşamış gelmiş. En son da çantada keklik kızımıza geri dönmüş. Olay bundan ibaret


  • limonlu eksi  (03.02.24 10:40:15) 
Ben müdahale etmem, kendim böyle bir şeyi kabul etmezdim ama o etmiş. Kabulle alakalı bir şey bu. Neticede mutlu olacaksa ne önemi var.

20lerin ortalarında evlilik kararı almak istemeyebilir bir insan. Kendi sevgilim de böyle bir şey yapsa çok üzülürdüm, belki zor atlatırdım ama yine de anlayabilirdim. Ancak neticede bu kararı vermiş mi vermiş, o zaman yolu açık olsundur, bitmiştir.

Bence bazı önemli şeyler var. İnsanlar yaptıklarının sonuçlarını kabullenip bununla yaşamayı öğrenmeli. Belki bu iyi bir insandır, bilemiyorum. Ancak biliyorum ki onu geri kabul etmek benim üstüme vazife olmaz. Benle yaşadığı şeyin o noktada tamamen bittiğini idrak ederse belki sonraki ilişkilerinde bu kararın ağırlığını da daha iyi idrak eder. Ancak bunca şeyden sonra bana gelip kabul görürse ilerde belki evlendiğimizde, hayatının bunalımlı bir döneminde "döndüğümde beni tekrar kabul eder belki" diye düşünüp yine alıp başını gidebilir. Çünkü bu bir kere olmuş. İlla böyle yapacak demiyorum, ancak ben bu kişiyle bunu bir kere yaşamış bir insan olarak "böyle bir şeyin olmasını beklemiyorum" diyemem kendi adıma.

Ayrılık kararından dönülmesine tamamen karşı değilim, ancak bunun sebebi "yaptığım bir hataydı ve hata olduğunu anladım bir daha hiç olmayacak" temasında olmalı. "Gittim, gördüm yaşayacağımı yaşadım artık hazırım" temalı değil.

Bence çok önemli başka bir nokta da böyle bir olaydan sonra eşler arası his ortaklığının sağlam kalacağını sanmıyorum. Yaşadıkları şeyler insanda deneyim olarak kalır. Terk edilen kişinin sonraki ilişkilerinde ve genel olarak ilişkilere bakış açısında bu yaşadığı olayın ister istemez bir yeri olacaktır. Bu ayrılık sonrasında terk edilen kişinin karakteri, fikirleri, görüşleri inşa edilmeye devam ederken bu olayın da payı olacaktır. Terk eden kişi de aynı şekilde bu olayın etkisinden tamamen bağımsız gelişmeyecek. Yıllar sonra geri döndüğünüzde elinizde ne olacak? Belki de insanlara güveninizi kıran ve ona benzer gördüğünüz insanlara karşı daha temkinli olmanıza sebep olan kişinin ta kendisiyle hayat kuracaksınız. Ben bundan rahatsız olurdum.
  • akhenaten  (03.02.24 10:55:03 ~ 11:20:33) 
yadırgardım, sonuçta birlikte yaşanabilecekken yaşanmamış ve muhtemelen üzüntülerle geçmiş bir on sene var.

"20lerin ortalarındaydılar" yazdığınıza göre 25 yaşındayken ayrılmış olsalar, 26-27-28....35 yaşına kadar bir sürü anı biriktirebilecekken bu mümkün olmamış. "bu ayrılığı yıllarca atlatamadı" yazdığınıza göre, kötü bir süreç geçirmiş.

hani birisiyle tanışırsın ve daha önce tanışmadığına pişman olursun ama burada seni bilen, seni tanıyan, hayatında olan biri göz göre göre uzaklaşıp, araya başkalarını alarak, yıllar sonra dönüyor. bu bende bir burukluk yaratırdı.

“evliliğe hazır olmayan” arkadaş bu on senede muhtemelen başkalarıyla evliliğe hazır oldu, ama tutturamadı demek ki. son çare olarak garanti yolu seçip eskiye döndü.
  • tabudeviren  (03.02.24 11:23:56) 
Neden 10 yıl bekledi acaba. Ben 10 yıl sonra asla yazmazdım, saçma ötesi.


  • rock n roll  (03.02.24 12:24:19) 
Gezmiş gelmiş işte. Artık gözü dışarda olmayacaksa uzaktan bakınca bmantıklı olabilir. Duygusal olarak bilemedim.


  • parka  (03.02.24 12:49:26) 
buna cok benzer bir hikaye sonunda evlenmis ve su anda mutlu oldugunu dusundugum iki eski is arkadasim var.


  • bohr atom modeli  (03.02.24 13:15:34) 
evlilikte yine bırakıp gitmeyeceği ve sonra tekrar geri dönmek istemeyeceği kesin mi :) ben karışmazdım ilişkilerine ve bir yorumda da bulunmazdım ama tecrübe işte…


  • deartheodosia  (03.02.24 13:47:38) 
Bence evlilikte mutlu olma ihtimallerini değiştirecek bir şey değil bu. Belki bu sefer doğru zamandır, birlikte mutlu bir evliliğe imza atarlar. 10 sene önce ayrılıkla sonuçlanan bir ilişki yaşamış olmaları şu an evliliklerinin mutluluk ihtimalini etkilemez bence.


  • pispinti  (03.02.24 14:01:46) 
10 yıla yakın arkadaşınızla görüşüp evlenmesindense böylesi daha sağlıklı olmuş en azından ne istediğini biliyordur artık.


  • ananiyimioguz  (03.02.24 14:11:40) 
bir taraf eksikse olmazdı zaten. hayatta yapmak istediklerini yapıp "tamamlanmış" hissetmek uzun süreli ilişkiler için daha sağlıklıdır. ayrıca sapiens çok eşlidir yani 'geri dönme' diye bir olay yok.
özet olarak sonuçta ne olur bilinmez ama ayrılmadan devam ettiği paralel evrendekine göre +5 puan daha sağlıklı olacak.

  • architects creed  (03.02.24 18:24:51) 
[]

İstanbul’da yaşayanlar kendinizi nasıl rahatlatıyorsunuz?

Ben 3-4 yıl küçük bir şehirde yaşadım. O pastoral ortamın uzanan yeşil ovaların rahatlamasını İstanbul’da bulamıyorum. Heryer kalabalık, bolca beton ve araba. İstanbulda bu şartlarda siz nasıl rahatlıyorsunuz?

Araç sesinin olmadığı yeşil bir alan gördüğümde resmen çölde su bulmuş gibi seviniyorum.


 
sahile gidip kayalıkta veya bankta oturup denizi seyrediyorum.


  • tabudeviren  (29.01.24 21:31:27) 
kalabaligin azaldigi gun ve saatlerde cikmaya dikkat ediyorum. cok daraltirsa adalara kacis


  • ala09  (29.01.24 21:58:26) 
Belgrad ormanında çok çeşitli yerler var. Sarıyerdeki kapıdan girerseniz daha nezih bir ortam oluyor. Genelde tabiat parklarının girişe yakın yerlerinde mesire alanları olur, o kalabalığı arkanızda bırakınca spor amaçlı yol şeklinde uzun yürüyüş parkurları var. Yol olmasın derseniz doğrudan ormanın içini dolaşan trekking parkurları da var.

Belgrad ormanı doğal orman olduğu için istediğiniz kadar ağaç, çiçek, böcek, mantar, hayvan falan bakabilirsiniz. Ormandan daha pastoral bir şey bulamazsınız zaten.

Yanınıza bir tane kitap, bir termos kahve bir de sırta takılan açılır kapanır sandalye alın bir köşeye kurulun.
  • akhenaten  (29.01.24 22:13:17 ~ 22:17:58) 
Geceleri yürüyorum, rahatlatan tek sey bu hem sakin oluyor. Yesillik arayisim yok, cunku araci olmayan biri icin kolayca ulasilabilir sakin yesil bi alan yok. Kabullendim.


  • nic cage  (29.01.24 22:35:57) 
hafta sonu sabah 7-11 arası çok güzel İstanbul.


  • gule gule  (29.01.24 22:38:59) 
Cumartesi Pazar günleri erken saatte kalkıp (6-8 arası) kalkıp sahilde uzun koşular yapıyorum (12-30 km.) sonrasında İstanbul ile işim bitiyor desem yeridir :)


  • kumandanim  (30.01.24 08:59:39) 
rahatlatamıyorum, en ufak bir güzelliğe ulaşmak için bile o trafik kaosuna girmek gerekiyor. Mecburi hizmetim burası olmasa beş dakika durmam.


  • biravekahve  (30.01.24 11:44:46) 
[]

(30+) hala gerçekçi hayalleriniz var mı?

peşine düşebileceğiniz gerçekçi ama nispeten büyük hayalleriniz kaldı mı?
bu yetiniz hala eskisi gibi duruyor mu yoksa baltalandı mı?



 
Veteriner hekim olmak istiyorum, kolay olmayacak ama deneyeceğim.


  • rock n roll  (28.01.24 16:30:27) 
30'dan sonra tüm hayaller gerçekçi oluyor.


  • prole  (28.01.24 16:50:01) 
Mesleğimle ilgili olarak var, hala ilerleyebileceğim yerler var.

Ancak eskisine göre çok daha spesifik ve düz bir çizgide görünüyor artık ilerleme.

Yirmilerin başındaki belirsizliği özlüyorum bazen. Kafamı yastığa koyunca gözümde canlanan şeylerin ucu bucağı yoktu.
  • akhenaten  (28.01.24 18:38:33) 
Mesleki ya da aile içi gerçekçi hayallerim olsa da hala tanrı kral olmak istiyorum.


  • allah yazdiysa bozsun  (28.01.24 18:46:07) 
30 dan önce çok rastgele yaşamışım. Daha yeni başladığımı düşünüyorum hayallerim planlı ve kararlı


  • cavelier  (28.01.24 18:48:27) 
ABD hayalim zarar gördü. Dolar düşük olsaydı bütün paramı harcayıp giderdim. Şu an sadece mühendislikten kurtulup güzel bir alana geçme hayalim var.


  • dissendium  (28.01.24 18:59:03) 
hiç olmayacak/yapamayacağım şeylerin hayalini kurmadım. hayalini bile kurmadığım şeylere sahip oldum. küçük küçük hedefler ve planlar dışında bişey yok bende.


  • naksidil  (28.01.24 20:25:23) 
30'a girmemden hemen sonra Covid patladı o nedenle hangisinin etkisi daha büyük bilmiyorum ama hayatımın/vizyonumun çok küçüldüğünü hissediyorum.


  • peki madem  (29.01.24 12:16:35) 
ben hala superkahraman olabilecegime bile inaniyorum, 36


  • foster  (29.01.24 13:15:40) 
[]

2 yıllık ilişkim ikiz kardeşinin zorbalıkları sebebiyle bitti napıcam?

aslında rüya gibi başlayan bir ilişkinin içindeydim 2 yıldır her şey güzel gidiyordu yalnız tek bir şey hariç. erkek arkadaşımın ikiz kardeşi beni aşağılayana dek. Erkek arkadaşım olsun olmasın her yerde 'o yalnız kalsa eski haline döner, kendine döner' minvalinde yorumlar, ben birini sevsem 2 yıl oyalamam evlenirim söylemleri ve daha sonrasında benimle iyi anlaşacaksın yoksa defolup gidersin demelere kadar geldi. tüm bunlar yaşanırken erkek arkadaşım, kardeşine tek bir cevap bile vermedi. Hep aşağılandım, ailemin ekonomik durumu, devlet üniversitesinde okumama kadar hep küçümsendim. Beni asla savunmayan, yanımda durmayan bir adamı da en sonunda bıraktım. şimdiyse bunların hepsini unutma vakti...




 
ilişkin ikiz kardeş yüzünden değil eskiden sevgilim dediğin kişinin karakteri yüzünden bitmiş

hatta bu hikayede ikiz kardeş senin hayatını bile kurtarmış diyebiliriz
  • grimavi  (27.01.24 22:21:46) 
grimavi +1

Dünyada her çeşit insan var, çevrenizdeki birinin ayarı bozuk diye neden ilişkiniz bitsin ki?

Bitmesinin sebebi erkek arkadaşınızdan yeterli destek göremediğinizi hissetmeniz. Gerçek sebeplere odaklanırsanız üstesinden gelmek hem daha kolay oluyor hem de doğru acının yasını yaşamış oluyorsunuz. Her halükarda üzülecekseniz bari yanlış bir sebep için olmasın.
  • akhenaten  (27.01.24 22:37:34) 
Grimavi +1. İlişkiniz ikiz kardeş yüzünden değil ki erkek arkadaşınız yüzünden bitmiş. Buna maruz kalmaniza izin vermemeliydi. O yüzden yol yakınken donmussunuz diye dusunmek gerek bence.


  • fraise  (27.01.24 22:37:56) 
Grimavi +1
Sınır koymak istese koyardı, kardeşini uyarırdı. Öncelikleri farklıymış ve seni, rahatsızlıklarını umursamamış. İkiz kardeş burada ikincil. Problemin eski sevgilinle. Devam etseydin ve evlenseydiniz bile ömür boyu bunları yaşayacaktın, sırf ikiz kardeş değil iş yerindeki bi erkek/kadınla olan samimiyeti ya da başka herhangi bir konuda.

  • birgumuspeni  (27.01.24 23:27:47) 
bugün kardeşi için seni doğrayan, yarın annesi için doğrar, ablası için doğrar, başka bir arkadaşı için doğrar. kurtulmuşsun böyle bir tipten.


  • tabudeviren  (28.01.24 00:09:11) 
Okuduğum zaman ilk dediğim şey Allah kurtarmış oldu. Size değer vermeyen, yanınızda olmayan kişilere 1 dakika bile vermeyin ömrünüzden.


  • Sakinolmamlazim  (28.01.24 14:13:17) 
iyi olmuş, kurtulmuşsun gibi okudum.


  • duyurukullanıcısı  (28.01.24 14:25:43) 
bence ikiz kardeş burada haklı, kardeşindeki değişimi görünce muhtemelen kardeşini korumak için bunları yaptı. yaklaşımının yanlış olduğu çok aşikar yalnız o da kardeşini bir şeylerden korumak istemiş belli ki. hatta farkında olmadan dışarıdan bir göz sizi bile korumaya çalışmış olabilir. ama burnunu sokarak sizin mutlu ilişkinizin bitmesine sebep olmuş ve sevgiliniz olan kardeş de buna dur diyemeyerek/müsade ederek ilişkisinden olmuş da diyebiliriz.


  • picassoishere  (29.01.24 18:28:23 ~ 18:29:35) 
[]

Eşinizin işyerindeki karşı cins arkadaşı

Eşiniz işyerinden farklı departmandaki karşı cins arkadaşıyla fotoğraflar paylaşsa tepki gösterir misiniz? Normaldir karışmam mı dersiniz?




 
paylaşmasının beni rahatsız ettiğini söyler kaldırmasını isterdim sakince.


  • gizemli dede  (27.01.24 16:36:37) 
Çok değişken. Örneğin eşimi tanıdığımdan beri çeşitli arkadaşlarıyla fotoğraf koyuyordur hiç önemsemem ancak doğru düzgün instagram bile kullanmıyorken yıllar sonra ansızın sadece bu kişiyle sıkı fıkı bir fotoğraf koymuştur bu dikkate değer bir şey olur ve rahatsız eder.

Eşinizi siz daha iyi tanırsınız. Bize değil size garip gelip gelmediği önemli. Tuhaf bulduysanız konuşun.
  • akhenaten  (27.01.24 17:35:49) 
Böyle yapan biri eşim olamaz, kıskandığımdan değil bazı temel kuralları düşünemediğinden


  • olaylar olaylar  (27.01.24 18:41:52) 
bekar erkek olarak yazıyorum;

iş yerinde evli bir kadın arkadaşımla fotoğraf çektirecek olsam ve bunu sosyal medyaya koyacağını söylediyse mümkün olduğunca ciddi/resmi bir şekilde fotoğraf çekilmek isterim. eşinin rahatsız etme ihtimali olan bir fotoğraf karesinde olmak istemem.

eğer evli olsaydım;
eşimin fotoğraf koymasına bir şey demezdim. ama bu fotoğraf iş yerinde çekilmiş olmalı. iş yerinde şakalaşmalı da olabilir gülümsemeli de olabilir sorun değil. ama dışarıda bir yerde böyle bir fotoğraf çekmiş olması rahatsız ederdi. tabii dışarıda arkadaşlarla gidilen bir iş yemeği ise bu durum da rahatsız etmez.

yani fotoğraf çekilen yere ve fotoğrafın içeriğine bağlı.

fotoğrafın nasıl bir şey olduğu hakkında biraz daha bilgi verirseniz daha iyi olur.
  • tabudeviren  (27.01.24 18:57:33) 
Eşimin karşı cinsten arkadaşı neden varki, birlikte fotoğraf çektirecek kadar yani.
işyeri arkadaşları olarak hepberaber yani tamamda.

  • Tina  (27.01.24 19:13:49) 
Olaylar +1 o kişi eşim olamaz.

Ama konuda çok değişken var. İş yerinden karşı cins bir arkadaşımla neden foto çektireyim, çektirdim diyelim neden paylaşayım?

Her beraber tüm ekip, olabilir.
Patronu, yöneticisidir, bir Ödül ve alıyordur, olabilir.



Ama kahve içerken fotomu paylaşmam.

O kişi artık eşim değildir.

m.youtube.com
  • neden beni sevmedin  (27.01.24 19:22:55) 
eşim diş hekimi bütün hastaları ve doktor arkadaşlarıyla paylaşıyor benim insan içine çıkacak halim kalmamış o zaman :D

yav ne garip garip şeyler paylaşırsa paylaşsın sanki paylaşınca yollu paylaşmayınca namuslu mu oluyor bu insan ırkı. hiç bir şey paylaşmayıp neler neler çeviren tanıyorum.

çok de şey yapmamak lazım bir halt yerse yolları ayırırsınız.

ben paylaşmam ama ne alaka derim bu arada. çok eski arkadaşım falan olacak da belki.

ya da hikaye falan atarsın da öyle kalıcı fotoğraf falan ne mana derim. Ama atarsa da kaldır şunu ne bu hal demem.

ben paylaşsam da eşim bişey demez ama "ne mana" durumu var yine. Herkesle atıyorumdur karşı cinsten de atarım, bir fark olmaması lazım karşıdaki insanın niyeti kötü değilse.

tamamen ortama, kişilere ve çevreye bağlı.
  • ananiyimioguz  (27.01.24 19:51:21 ~ 19:54:49) 
ben ayrılırdım ama bu şahsi fikrim. Daha doğrusu öncesinde çıkmazdım bile.

Bu durumdaysam söylerdim. Yapmıyorsa büyük kavga çıkardı.

@Neden beni sevmedin +1
  • baldan kaymak  (27.01.24 20:34:18) 
Yukarıda diş hekimi örneği verilmiş. Bu normal. Sonuçta reklam yapıyor ve para kazanacak.

Ama normal iş arkadaşıyla keyfi fotoğraf bence normal değil. Ben bekar erkek olarak ilişkim yoksa bir kadınla fotoğraf paylaşmam.
  • ferenc  (27.01.24 20:38:11) 
Diş hekimi, doktor, diyetisyen vs bunlar normal, yadırgamam. Ama atıyorum kadın ya da erkek bankacı, ikisi birlikte fotoğraf çekilip paylaşıyorsa yadırgarım. Toplu bir iş yemeğidir, yan yana oturup yakınlaşmış gülümsüyorlardır, içim bi tuhaf olur. Ciddi bir ortamda çekilen fotoğrafsa hiç yadırgamam.

Bazı sınırlar vardır ve aşmamak gerekir.
  • birgumuspeni  (27.01.24 23:25:09) 
[]

Size hediye gelen ama kullanmadığınız şeyleri

Napiyosunuz?
Başkasına hediye ediyor musunuz?



 
Kullanmasam bile saklarım. Bana hediye edilmiş bir şeyi başkasına hediye etmek bana göre hoş değil.


  • rock n roll  (26.01.24 21:43:23) 
Değeri yoksa, kullanmıyorsam, sevmediysem elden çıkarıyorum. Ki bu da genelde başkasına vermek, çöpe atmak ya da satmak oluyor.


  • Amaranta ursula  (26.01.24 21:45:46) 
Hediye eden kişi sevgili ve yollarımız ayrılmış ise kesinlikle hiçbir anlam yüklemem ve tanımadığım insanlara veririm. Peçete satan çocuk olur yoldan herhangi bir insan olur yahut 2. El eşyaların toplandığı kutular var oraya atıyorum. Onun haricinde hediye eden kişi arkadaş akraba vs ise lazım olmasa da saklıyorum kalsın bir köşede kimseye de vermem kim isterse istesin.


  • odiyus  (26.01.24 22:01:49) 
hediyeleri genellikle saklarım. ama niteliğine göre bazı hediyeler elde tutmaya değmez.eşyasına göre değişir.

satabiliyorsam satarım, verebiliyorsam birine veririm, işyerinde bir yere bırakırım, unutulmuş gibi.. birisi alır.. veya çöpün yanında bir yere asarım.. ihtiyacı olan alsın götürsün..

kıyafet örneği mesela..

ama hiçbir işime yaramayacak tamamen çöp hediyelerse mesela ucuzcularda satılan uyduruk biblolar, yapay çiçekler gibi... direkt çöpe atarım.
  • tabudeviren  (26.01.24 22:37:18) 
Bende eşya biriktirememe var. Kullandığım şeyleri bile bir süre sonra atıyorum. O yüzden hediyeyi kullanmayacaksam o gün elden çıkarıyorum.


  • ruhen hastayim ben  (27.01.24 09:28:23) 
[]

Birkac gun hicbir sey yapmama sansiniz olsa ne yapardiniz/yapmazdiniz?

Selamlar, soru baslikta aslinda, cok uzatmiycam.

Cok uzun zamandir hicbir sey yapmama luksum olan degil gunlerim, saatlerim bile yoktu. Ama onumuzdeki birkac gun icin beynimi kapatip, kendimi salmayi planliyorum. Sizin boyle bir bosluk hakkiniz olsa ne yapardiniz?

Mesela dizi-film? Comfort dizim olan friends'e donebilirim ama baska bir sey de izlemek keyifli olabilir.
Yeni sarkilar kesfetmek?
Yeni tarif denemek?
Arkadaslarla gorusmek?

Tavsiyelerinize acigim. Tesekkurler!

 
Yaşadığınız şehrin hiç görmediğiniz bir yerini keşfetmek olabilir.


  • marsli gocmen  (26.01.24 16:27:08) 
bu havalarda ev en güzeli bana. yeni yemekler yapıp yeni şeyler izlerdim.

arkadaş ortamım varsa onlarla da takılırdım.
  • jelly bear  (26.01.24 17:15:01) 
Yeni tarif deneyip arkadaşlara "gelin yiyelim" demek.


  • kobuzchu kiz  (26.01.24 17:39:33) 
İşe gitmezdim ve uyurdum. İşime ne kadar aşkımdan ölüyor olsam da hem fiziksel hem de mental anlamda çok yorucu, birkaç gün uzak olmak iyi gelebilirdi.


  • rock n roll  (26.01.24 17:53:50) 
bir günü mutfakta geçiririm, bira ya da şarap içip yiyecek bi' şeyler hazırlamak çok hoşuma gidiyor benim, gsevdiğim müzik eşliğinde.

muhtemelen her günü sabah 12-21 km arası bir mesafede koşardım, öğleden sonra bira ya da şarap devam :)
  • kumandanim  (26.01.24 18:27:08) 
Tam bugün yaptım :D izin aldım.

Uyudum, spor programı izledim, Döner yedim, çay içtim, gözlerimi dinlendirdim, biraz analiz ve şimdi de kitap özeti okuyacağım. Bi gün daha alsaymışım olurmuş :d
  • baldan kaymak  (26.01.24 19:06:32) 
Kıbrısa gider casinoda eğlenir kafamı sıfırlardım ve şu an gerçekten istediğim tek şey bu


  • odiyus  (26.01.24 22:05:16) 
Valla gerçekten hiçbir şey yapmazdım:D. Bundan sıkılırsam eğer civarda yürüyüşe çıkardım.


  • Bartebly  (26.01.24 22:06:56) 
Hic bir sey yapmazdim, neden illa bisi yapmak zorunda hissediyorsunuz ki? Bir sey yapmadigimiz zaman bir seyler kacirdigimiz hissi bir dayatma aslinda. Ruhumu dinlendirirdim.


  • kassiopeia  (27.01.24 16:52:11) 
[]

sosyal hayat dengesi

sosyal hayat dengesini nasıl kuruyorsunuz? eskiden etrafımda çok az insan olmasını isterdim ve bundan da gayet memnundum. bir iki yakın arkadaşım olsun yeter kafasındaydım. yakın zamanda, insanlara mesafe koya koya çok fazla yalnızlaştığımı hissetmeye başladım. hatta bu ara içinde bulunduğum depresif modu da bu izole halime veriyorum. fakat şu da var ki bu durumu aşmak için bir adım da atamıyorum zira birilerine vakit ayırmak da hakikaten bunca iş güç arasında kolay bir şey değil. sizler bu konuda nasıl bir denge tutturuyorsunuz? gerçekten de bu işi muazzam yürüten insanlar görüyorum çünkü etrafta. bir yandan çok yoğun olduğu halde en az 5-6 arkadaşıyla temasını devamlı sürdüren insanların sayısı az değil ve gıptayla bakıyorum onlara.




 
2 dost dışında insana tahammül seviyem sıfır olsa da insan da lazım oluyo ne yazık ki. Artık yeni insan tanımak çok yorucu geliyor
Sosyal klüplere/kurslara etkinliklere falan takılanlar çok o açıdan. Fazla kişisel ilgi vermeden aktivite arkadaşı edinmiş oluyorlar

  • photo85  (24.01.24 17:49:45) 
Yürüten insanlar filtresiz bence. Yaş ilerledikçe tahammül düşüyor. Sen bekarken bu yalnızlığı çekersen biz evli halimizle napalım? Evlendikten sonra kimse kalmadı çevrede zaten benim kafamda almıyor ama kafa dengi bir arkadaşım olsa bana yeter.


  • mikahakkinen  (24.01.24 19:09:59) 
enerji meselesi. benim hayat enerjim çok yüksek. hem çalışırım, hem sosyalleşirim. bunu da spora bağlıyorum. spor yap.


  • gabe h coud  (24.01.24 22:18:41) 
Birebir ahni durumdayim. Arkadaslari gereksiz gorup enerjimi save etmek icin hayatimdan cikardim. Simdi arkadassizliktsn oluyorum ve cok mutsuzum


  • screwedup2  (25.01.24 00:05:00) 
[]

Sevgililer Günü Hediyesi

Selam, sevgililer gününde size ne hediye edilmesini isterdiniz?




 
Sevgi, saygı, orijinal iyi bir parfüm.


  • dissendium  (24.01.24 18:03:45) 
Ben istemem. Sevgililer gunu cok yapay geliyor bana. Gelecek ay maks bi yemege cikariz o da beyefendi isterim derse. Yoksa benim icin rutin bi gun.


  • mor oje  (24.01.24 18:04:25) 
Hiç sevgililer günü hediyesi almadım hiç de vermedim
Formaliteden bişi alınırsa da sırf adet yerini bulsun diye herhalde hiç etkilenmezdim

  • photo85  (24.01.24 18:08:42) 
Tam takım hobi hediye edilse hoşuma giderdi :D

Maket, resim, yontma vs. işler için başlangıç kitleri var. Oturur uğraşırdım onlarla şahsen.
  • akhenaten  (24.01.24 20:29:22) 
masa altı yürüme bandı

walkingpadturkiye.com
  • gabe h coud  (24.01.24 22:21:01) 
[]

Kırmadan dökmeden ayrılmak

Selamlar,
Aralık başında tanışıp aralık sonuna doğru sevgili olduk. Sevgili olmadan önce o beni instagram'dan ekledi, sonrasında görüşmeye başladık. Uzun süredir öğlenleri gittiğim bir yerde zaten birbirimiz görüyorduk.

Tüm bu süreçte geçtiğimiz hafta başına kadar hiç yaş konusu açılmadı. Her şey o kadar güzeldi ki ne o ne de ben yaşlarımızı sormadık bile. Kendi çevremdekiler, bende olumlu bir değişiklik sezince konusu açıldı anlattım. Kaç yaşında diye sorduklarında cevap veremedim ki o anda içime bir kurt düştü. Onların da gördüğü birisiydi. Yaklaşık 24-25 yaşında düşünmüştüm.

Kendisine yaş konusunu açınca ilk o sordu, 35 yaşında olduğumu söyledim. Yaklaşık 28 yaşındayım gibi düşünmüş. Kendisine sorduğumda 18 dedi. evet 18. O anda kafamda yüzlerce soru işareti oluştu. Kendime çok kızdım nasıl daha önce yaşını sormam diye. Birisiyle tanışıldığında ilk sorulacak soruların başında geliyor... Yapım gereği de hiç bir zaman laylaylom ilişki içinde olmadım olamıyorum. Dolayısıyla nedense çok fazla vicdan yapıyorum.

Aslında yaşa takılan biri değilim, fakat 17 yaş gerçekten çok fazla. Özellikle evlilik vs düşündüğümde (Her ne kadar daha 1 -1.5 ay olsa da insan ilerisini düşünüyor, ne olacağını bilemese bile). En temelinde ben 50yaşına geldiğimde o 33 olacak, 60ımdayken 43 olaacak vs.. Onun arkadaş çevresinde yaş konusu geçtiğinde garip olacak vs. bilemiyorum.

Muhabbeti gayet sarıyor. O yönden hiç bir sıkıntı yok. Yaşlıyla yaşlı, küçükle küçük olabiliyorum. Fakat dediğim gibi ilerisini ciddi anlamda düşündüğümde kendisiyle bu durumun içinde olmak beni çok düşündürüyor. Sebebi de aşırı derecede bağlanmış durumda bana. Geçtiğimiz hafta 3 kez görüştük ve hepsinde de nutkum tutuldu açamadım konuyu.

Ona durumu nasıl anlatmam gerekiyor? Üzülmesini istemiyorum, ancak illa üzülecek. Üzüldüğünü görmekte beni çok üzecek. Yüz yüze mi yoksa telefonla konuşarak mı anlatmam uygun olur?

 
Ben de bunu bu kadar düşünmene çok şaşırdım, sen 18 yaşında çocukla ne konuşuyorsun ki muhabbeti sarıyor diyorsun? Ben 28 yaşındayım ve ofiste 22 yaşındaki stajyelerin muhabbeti bile bayıyor beni. 18 yaşında çocuk nesine bağlanacak 1 aylık ilişkinin. Abartılı bi şekilde 2 gün babası ölmüş gibi ağlar sonra unutur ne kasıyosun. Birbirinizi acilen salın.


  • turuncu tonlarda  (21.01.24 18:36:17) 
Üzülmeden ayrılık olmuyor ancak gerçek sebebi söylerseniz en azından karşınızdaki kişiye anlayıp zamanla sindirebileceği bir imkan vermiş olursunuz. Önür türlü sorularla boğuşur durur, süreç daha uzun geçer.

Arkadaş çevreniz muhtemelen uyuşmayacak, büyük ihtimalle çocuk vs. gibi konularda aynı zamanda aynı hevesi hissetmiyor olacaksınız. Onun mesleki açıdan şu an potansiyeli çok fazla ilerleyen yıllarda çok başka pozisyonlara doğru yolu açılıp çok başka yerlere gidebilme ihtimali var. Henüz çok genç ve hayattan beklentileri marjinal şekilde değişebilir. Şu anda hayatına birini alıp sonuna kadar onla mutlu kalmak gibi bir isteği vardır, bunda samimidir ancak o yaşta birisi böyle sözler veremez, bence vermemeli de zaten. Verse de güvenebilecek misiniz? Siz 18 yaşınızdaki gibi misiniz?

Çok fazla potansiyel sorun var.

Yani bu ayrılık kararını açıklarken bence sadece "ben seni düşünüyorum" gibi ıssız adam rolüne girmemelisiniz. Somut, gerçek sebepleri göstermelisiniz. Yaşı dolayısıyla yine de anlamayabilir ancak anlayacaktır.
  • akhenaten  (21.01.24 19:05:41) 
Turuncu+1
Bir de 35 yasinda biri ile 18 yasinda biri ayni ortamda nasil bu kadar uzun sure birlikte olur anlamadim, lise terk filan mi? Mantiken kizin universitede filan okuyor olmasi lazim, sizin de isinizde gucunuzde olmaniz lazim. Yani hic mi hayatlariniza iliskin muhabbet gecmedi? Bir de nasil 17 yas kucuk biri ile, ki bu yaslarda bu kadar yas farki kesinlikle bir 20 sene sonrakinden cok daha acik hissediliyor, ayni muhabbet yapabiliyorsunuz? 33-50arasi, 35-18gibi hissedilmiyor.
18 yasindaki birinin cok uzulecegini sanmiyorum acikcasi, daha herhangi bir iliski bile dusunmeden deneyimleyecegi muazzam bir hayat var onunde, siz kafanizda buyutuyorsunuz sanki ama boyle diyince daha cok kucuk bir yerde liseyi bitirmis evlenmek isteyen bir kiz geldi gozumun onune, oyle ise uzulebilir tabii.
  • kassiopeia  (21.01.24 22:38:17) 
Ya tamamen kendi fesatlığım da olabilir ama bana 1 aydır 18 yaşında olduğunu farketmemeniz çok inandırıcı gelmedi.

Hiç mi ne mezunusun diye sormadın? Hiç mi nerde okudun üniyi muhabbeti olmadı? Ne bileyim ne iş yapıyorsun demedin mi mesela? 35 yaşındaki birisi 25 im diyebilir ama 18 yaş ile 22 arasında bile uçurum var. Lütfen yani ya. Çocuk daha o geçen sene reşit değildi.
  • yenibirgüzelnick  (22.01.24 09:04:49) 
yaşını bilmediğin biriyle nasıl sevgili oluyorsun yahu.

yaş farkı de geç. uzun uzun anlatılcak bi şey yok. onun için de iyi olur. yüz yüze yap.
  • jelly bear  (22.01.24 15:41:14) 
3 görüşmede size bağlanması bile yeterince olgun olmadığının bir göstergesi; Sizin de bunu mantıklı bulup, kabullenmiş olmanız de fena. Yaşı kaç olursa olsun 1 ayda size birinin bağlanabilmesi size çok mantıklı geliyor mu gerçekten?
Eğer gerçek bir yetişkinse hayal kırıklıkları ile başedebilme becerisini kazanmıştır. Burada yılların emeğinden değil, 1 ayda yapılan bir kaç görüşmeden bahsediyoruz.
Dramatize etmeye, olayı arabesk melodram haline getirmeye gerek yok. Ne siz böyle davranın, ne de karşı tarafın davranmasına izin verin. Anlaşıldığını umuyorum ama aksi bir durum olmasın diye altını çizeyim. Sadece olayı drama çevirmeyin. Tabii ki kızla yapacağınız konuşma nezaket içermeli.
Bu arada yaş farkını farketmemiş olmanız benim de dikkatimi çekti. Mahremiyet çizgisini aşıp çok kişisel sorulara girmeye gerek yok ama o kadar saat konuşurken nasıl Farketmezsiniz?
  • strawberry first  (23.01.24 23:04:38) 
Uzun uzun cevap vermek isterim tabii, verdiğiniz cevaplar ve fikirleriniz için hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim.

Bu sefer nasıl olduysa hep ondan soru bekledim, nedense o sormayınca ben de bir şey sormadım. Yakın arkadaşlarım kaç yaşında diye sorana kadar da aklımın ucuna gelmedi. 24-25 gibi düşünüp hayal edip kabul ettim belki de. Birisiyle tanışıldığında en temel soruların başında gelir, nasıl böyle bir amatörlük yaptım inanın fikrim yok. Belki de yıllardır sevgi duygusunun sarhoşluğunda olmamdan ötürü olabilir. Yıllardır duymadığım cümleleri duyduğumdandır. Çok uzatmak istemiyorum, lakin kendimi savunmak istedim.

Sonuç; 1ay önce telefonda güzelce konuşarak ve sebebini de belirterek ayrılmak istediğimi söyledim ve ayrıldık. Kendisi de beni haklı buldu ya da bulmak zorunda kaldı bilmiyorum. Geçen sürede arada bir yazdı, bazen de aradı. Normal şekilde konuştuk hep, ama en sonuncusunda bunun bir sonu olması gerektiğini belirttim.
  • eternal_soul  (24.02.24 23:39:59) 
sadece gelecek varsayımlarıyla vazgeçirmişler. şöyle olur da böyle olur.
şu anki BÜYÜK sakıncaya dair tek geçerli söz yok
tam aksini varsaymak kimsenin aklına gelmemiş nedense. ki sahada örnekleri var, çalışıyor, bu yaş farkıyla evli barklı insanlar var. eskiden sorulan benzer sorulara verilen örnekler var bu sitede bile.
görseydim yazardım
  • lambırcek  (25.02.24 06:29:24) 
kardeşim sen nasıl 35 yaşındasın ya :)
kızın yaşını anlayamamış olman, bu zamana kadar sormamış olman, nasıl anlatacağım demen garip ve yaşına göre çocuksu oldugunu gösteriyor. o yüzden iyi anlaştınız bence
"ya ben seni daha büyük sanıyordum :)" diye giriş yapacaksın.
korkma üzülmez :) kendini bu kadar vazgeçilmez sanman da yine çocukça
  • benarrivo  (25.02.24 13:06:52) 
[]

Çocuklu arkadaşlar ile aranın soğuması

Hem ebeveynlere hem de çocuklu arkadaşı olan çocuksuzlara soruyorum.

Niye böyle oluyor?

Çocuk sevmeyen çok çok yakın arkadaşlarım hamile olduğumu öğrendikleri andan beri benimle görüşme sıklıklarını azalttılar, bariz bir soğukluk var.
Sorduğumda sen çocuklularla daha çok görüşürsün artık biz pek bilmiyoruz çocuk muhabbeti filan diyorlar ama konuşurken asla çocuk muhabbeti açmıyorum eskisi gibiyim aynıyım. Neden uzaklaşıyorlar?

Zaten planlı bir gebelik değildi o sebeple çocuğa alışmakta zorluk çekiyorum bir de böyle yalnız bırakılıyorum psikolojim kötü.

Başına gelen, tecrübe eden var mı? Hep böyle mi oluyor yani çocuk doğunca artık tüm arkadaşlarım çocuklular mı olacak :( ki onları da nereden bulacağım bilmiyorum hiç çocuklu arkadaşım yok.

 
bir erkek olarak çocuklu/çocuksuz evli arkadaşlarımla görüşemiyorum.

çocuk yoksa eşinin programına göre, çocuk varsa çocuğun & eşinin programına göre hareket ediyorlar. zaten kırk yılda bir görüyorsun, hadi şuraya gidelim şunu yapalım bunu yapalım dediğinde sürekli bir sınırlayıcısı oluyor. bi şey yemede (aman soğan, aman sarımsak, olmadı "evde yemek var") içmede de (rakı bira şarap vs) sınırlı.

hamilelik sürecinde bunun olması çok erken olmuş ama o çocuk doğacak :)

doğduktan sonra görüşmeler kademeli olarak azalacak. arkadaşlarınız olacakları erkenden bildirmiş.
  • tabudeviren  (21.01.24 01:22:03) 
Su an öyle söylüyorsunuz ana bebeginizi hayirlisiyla kucaginiza aldiktan sonra millete siz ne zaman cocuk yapacaksiniz diye darlayavqginiz icin insanlar önlemini aliyor :)


  • sonsuz  (21.01.24 02:18:21) 
Ben çocuklu arkadaşlarımdan uzaklaşmiyorum ama onlar benden uzaklaşıyor maalesef. Yukarıda da söylenildiği gibi aileler artık çocuklara endeksli yaşamaya basladiklari için (asla yargilamiyorum) planlar da sekteye uğruyor ya da çocuğun da gelebileceği olanlara evriliyor ki onda da çocuğa uygun şeyler secilmeli. Geçen gün eşimle konuştuk, çok yakın arkadaslarimizin bebekleri oldu; uzun süredir gorusememistik. Geçen hafta buluştuk ve sohbetin 3/4'u çocuk ustuneydi. Biz eskiden saatlerce farklı konuları tartışan insanlardik.

Bir de ebeveynler çalışıyorlarsa o kadar yoruluyorlar ki kalan kısa vakitlerini de arkadaşlarına ayırmak yerine dinlenmeyi tercih ediyorlar genelde.

E durum böyle olunca ben her daim musaitlik yaratabilirken onlar çok planlı hareketli etmek zorunda kalıyor, bir süre sonra da iletişim ister istemez azalıyor.
  • fraise  (21.01.24 02:24:45) 
@hacirott, hayır konuşmuyorum çünkü şu an çocuk konuşmak beni de bunaltıyor. Çocuk konuşmadan normal bir muhabbete ihtiyacım var ama onlar uzaklaşıyor işte.


  • yenibirgüzelnick  (21.01.24 09:48:20) 
"Zaten planlı bir gebelik değildi o sebeple çocuğa alışmakta zorluk çekiyorum bir de böyle yalnız bırakılıyorum psikolojim kötü."
Bunu arkadaşlarınıza söylediniz mi? Çok çok yakın arkadaş diyorsunuz, bence söyleyebilirsiniz ve söylemelisiniz.

Benim en yakın arkadaşımın ikiz çocukları var. Hamileliğinden itibaren arkadaşlığımızın biçimi değişti ama uyum sağladık. Arkadaşım hamileyken ve çocukların ilk 3-4 yaşı boyunca farklı şehirlerde yaşıyorduk. Telefonla konuşurken bir anda çocuk ağlamaya başladığında kapatmak zorunda kaldık; çocuklar paçasına yapıştı, dikkati dağıldı, konuştuğumuz konuyu unuttu; çocukların hastalıklarını dinledim... Gıcık olduğum zamanlar oldu ama arkadaşım tüm varlığını annelik üzerine kurmadığı için bir süre sonra dengeyi bulduk. Şimdi aynı şehirdeyiz, eskisine göre çok daha az görüşüyoruz çünkü her türlü planı çocukları gözeterek yapmak zorundayız. Güzel havalarda dışarıda buluşup çocukları parka bahçeye salabiliyoruz ama kışın onu da yapamıyoruz. @fraise güzel anlatmış, çocuksuz insanlar olarak çocuklularla arkadaşlık ilişkisi sürdürmek zorlaşıyor. Çok yakın arkadaşlar olunca bir şekilde yine görüşülüyor ama ne yalan söyleyeyim, yakın arkadaş saymadığım ebeveynlerle ilişkimi sürdürmek için fazla enerji harcamıyorum ben, haliyle iletişim gitgide azalıyor.

Bu arada bahsettiğim yakın arkadaşım eşinin işi nedeniyle benimle aynı şehre taşındı, burada çok fazla tanıdıkları yoktu ama okul, yaz okulu, kurs derken bir dolu ebeveynle tanışıyor ve böylece çocuklu arkadaşları oluyor. Siz de kreş, yuva, anaokulu, çocuk parkı gibi yerlere gide gele yeni insanlarla tanışacaksınız mutlaka.
  • kobuzchu kiz  (21.01.24 14:45:41) 
Arkadaşların da zaten bahane arıyormuş galiba :( insan bence yaş aldıkça ve hayatında level atladıkça bazı arkadaşları geride bırakmalı, senin yapman gereken de yeni çevreler edinmek olabilir. Belki çocuk ve annelik olayına bu kadar mesafeli olan insanlarla değil de aksine bu olaya daha çok odaklanmış olan ve bunu daha içtenlikle yaşayan insanlarla konuşmak tanışmak sana daha iyi gelir. Her şerde vardır bir hayır.


  • turuncu tonlarda  (21.01.24 18:44:05) 
[]

35 yaşından sonra

35 yaşından sonra anne olan var mı?




 
Kardeşim, ben o civardayım ve annelikten biraz uzağım. Düşünüyasınız tam zamanı


  • cccbehzatccc  (20.01.24 22:36:53) 
çoğu akrabam o yaşlarda doğurdu


  • ala09  (20.01.24 22:49:04) 
ablam 40 yaşında doğurdu..
doğumdan önce iki kez düşük yaptı ama. birinde ciddi bir tehlike atlattı.

  • tabudeviren  (20.01.24 22:57:54) 
Yengem 35+ydi, 40 yakindi.
Is arkadaşım 42 civarında yaptı.

Ikisinde de hiç sorun olmadi. Hatta is arkadaşım üstüne bir çocuk daha yapti, cocuklar sap sari fin genli yumurta gibi cocuklar.
  • logisticsmanager  (20.01.24 22:59:43) 
Bir arkadaşım 44'ünde doğurdu daha yeni.


  • put it in your appropriate place  (20.01.24 23:19:26) 
Annem 38inde kardesimi dogurdu.


  • nic cage  (20.01.24 23:28:16) 
Annem 41 yaşında kardeşimi dogurdu.


  • limonlu eksi  (20.01.24 23:42:49) 
Kuzenim 41 yaşında sorunsuz doğum yaptı. Hatta çeşitli sağlık sorunları vardı bildiğim kadarıyla, ona rağmen sıkıntı olmadı.


  • e mice  (20.01.24 23:58:48) 
Annem beni 36’sında, kardeşimi 40’ında doğurmuş.


  • ruhen hastayim ben  (21.01.24 00:58:51) 
Annem kardeşimi 36 yaşındayken doğurdu.


  • peki madem  (21.01.24 14:42:56) 
Halam ilk evliliğinde çok talihsiz bir evlilik yapmıştı, o olaydan sonra evlilik ve anneliğe baya mesafeliydi. Sonra 40 yaşında 2.evliliğini yaptı 43te anne oldu.

İşten dolayı tanıdığım biri vardı o da 42sinde mi ne anne olmuştu.
  • turuncu tonlarda  (21.01.24 18:47:09) 
Ben, hem de iki defa. İkincisi 39'un sonunda


  • SiyamkedisiZorro  (24.01.24 14:49:25) 
baya var 40+'da çok var


  • duyurukullanıcısı  (24.01.24 14:52:22) 
Bir arkadaşım 37'de diğeri 35'te doğurdu. Ayrıca birlikte çalıştığım bir kadın da 38'de doğurdu. Çocukları da kendileri de sağlıklı. Zihinsel sağlığı bilemem ama tabii. Bir tanesi çalışmaya dönmedi doğumdan sonra. Diğer ikisi eşleri de çalıştığı için bakıcıdan bakıcıya koşuyorlar. Üçü de ailelerin "sen doğur, biz bakarız" yalanına inandıkları için pişmanlar(!). :)


  • nawar  (24.01.24 17:50:01) 
[]

işteki gerginliğin eşe/sevgiliye yansıtılması

eşiniz veya sevgiliniz bunu yaptığında ne yapıyorsunuz?

ben gerginliğimi kendi içimde çözebildiğimden yansıtmıyorum fakat karşı taraf istemeden de olsa yaptığı zaman bana nasıl davranılması gerektiğini bilmediğimden empati kuramıyorum donup kalıyorum, daha da batırıyorum durumu.

nasıl davranıp, ne yapıyorsunuz? (2.5-3 sene)

 
Eşim yapmıyor ama bazen ben yapıyorum.

Çok gergin, stresli olduğum zamanlarda belki 1 2 saat sabırla beni dinliyor. Ben de tüm stresi gerginliği kusuyorum. haklı da olsam haksız da olsam eşimden destek görmek hoşuma gidiyor. Sonra kafamı dağıtmak için bir şeyler yapıyoruz yürüyüş film vs.

Yapılabilecek en makul çözüm bu. Zaten anlayışla seni dinleyen biri olunca insanın stresi de geçiyor hemen.
  • Gradient_tabanlı_mor  (19.01.24 13:31:04) 
eve girince yapılacak ilk şey önce bir sinir , kas ne varsa gevşetmek

bunun için,

önce duş , özellikle soğuk duş
sonra güzel bir masaj aleti kullanarak duruma göre, , ayak, boyun, bacak, bel kaslarına masaj yapmak.
daha sonra mümkünse kısada olsa uyku almak.
  • Rao  (19.01.24 14:01:46) 
İletişim, açık iletişim. Çok gergin olduğum zamanda bunu özellikle hemen söylüyorum ki şartları bilelim. Bir de yüzleşmek/ yüzleştirmek fayda sağlıyor. Bir gerginlik oluyor "şimdi sen bana mı kızdın, yoksa şirketteki X'e mi" dediği zaman yaptığın hatayla yüzleşiyorsun.


  • SiyamkedisiZorro  (24.01.24 14:51:48) 
[]

Annenizin doğum gününde

ona ne almıştınız? Hiçbir şey almamış olanlara değil sorum :)




 
bazen özel olarak bir şey istiyorsa onu alıyoruz, inci takı seti, yüzük gibi.
o bir şey istemiyorsa kendimiz alıyoruz, kıyafet, şal, yine başka takılar (broş), parfüm vs.
bazen bu tarz kişisel bir isteği ya da ihtiyacı olmazsa mutfak eşyasına yöneliyoruz, airfryer, kahve makinası gibi.
mutfak eşyasına yönelince şimdi kişisel bir hediye mi oluyor bu diye düşünüyorum ama uzun vadede ikisi de istediği, memnun kaldığı, işini kolaylaştıran şeyler oldu. son zamanlarda hamur makinesi (sanırım adı bu?) ve robot süpürge isteğini dillendiriyor ama bakalım :)
  • black holes in the sky  (18.01.24 01:19:35) 
yıllarca öküz gibi almadıktan sonra bir doğum gününde bir sürü şey aldık:

cüzdanı çok eskiydi, güzel bir cüzdan.

ayakkabı.

palto.

doğduğu günün takvim sayfası (bunun önemi pek yok ama almak istedim).

gidip de annenize hediye diye ev eşyası, halı falan almayın. hem ayıp, hem üzücü. bir tane doğum günü hediyesi alın. mutfak araç gereç isteği varsa onu sonra alın.
  • ahm1  (18.01.24 01:30:39 ~ 01:33:10) 
En son çanta ve cüzdan aldık. Çantası eskimişti.
Birkaç yıl önce cüzdan ihtiyacı vardı ama kafasındaki gibi bir şey bulamıyordu, hoşuna gidenlere de para veresi gelmiyordu. Orta-üst seviye bir markadan hoşuna gidebilecek bir cüzdan aldık.
Birinde de dikey süpürge istiyordu hep onu aldık (evde kedi olduğu için ortalık kum oluyor bazen, pratik bir temizleme yöntemi olsa da uğraşmasak diyordu hep, yoksa al evi süpür diye almadık biz de kullandık hep yani).
Ayakkabı da almıştık birinde.
  • pianeta  (18.01.24 01:42:51 ~ 02:00:12) 
[]

Kendinize sevginiz, sayginiz var mi?

Benim yok. Terapistim kendine cok sert davraniyorsun diyor. Hakli olabilir. Kendimi sevmiyorum ve ben saygi da duymuyorum bence kendime. Kendini seven sayan insanlar neler yapiyor mesela?

Kiloma, dis gorunusume dikkat ediyorum.
Mental olarak sevgi, saygiya ornekler verir misiniz daha cok?
Ben genel olarak kendimi cok degersiz de goruyorum .

 
Bence sen değersiz değilsin öyle düşünme. Ben de mesela kendime karşı çok hoşgörülü değilimdir hatta kendimi en çok ben eleştiriyorum ama başkalarına daha hoşgörülü davranıyorum. Belki de mükemmelliyetçiyimdir. Bu arada ekleme yapayım, bence sen kendini değersiz görmüyorsun sadece potansiyelinin üzerine çıkmaya çalışıyorsun o yüzden sert davranıyorsun. Kendini kusursuz görseydin o düşüncenin arkasında değersizlik duygusu yatıyor olabilir. Çünkü kendini aşırı değerli görmek aslında hissedilen değersizlik duygusunu maskelemekmiş.


  • rock n roll  (17.01.24 22:56:45 ~ 23:38:40) 
var var, çok. narsist olabilirim.

gerektiği zaman sesini çıkarabilmek, hakkını savunabilmek mental olarak sevgi ve saygıya en güzel örnektir. dexter gibi belli prensiplerle yaşayan insanın kendine saygısı vardır, denilebilir.

bunlar olumlu pekiştirmelerle mümkün. bir ortama girdiğinde zekanla, konuşmalarınla sivriliyor musun? bir sınava girdiğinde kolaylıkla ilklerde yer alıyor musun? bazılarına göre çok zor olan konular senin için çok kolay mı? disiplinli bir şekilde amacına ulaşana kadar çalışabiliyor musun? hepsi olmasa da buna benzer kendin ile gurur duyabileceğin tecrübelerin varsa, başka bir konu önüne geldiğinde, herkes yapıyorsa ben daha iyisini yaparım de. buna bir çok örnek verebilirim. araba kullanmam gerektiğinde, bunu herkes yapıyorsa ben daha iyi yaparım dedim. şimdi çok iyi araç kullanıyorum. yabancı dilde de böyle, işte de böyle. örneğin yüzmek. koşmak. hayatın her alanına yetişip bir de haftada 70-100 km koşuyorum, mesela. yapman gereken adım atmak, çalışmak. çoğu insan hiç bir konuda istikrarlı bir şekilde çalışmaz. yaparsan, emek verirsen, olur. bu mottoyla, kendine güvenerek giriş hayat önüne ne çıkarırsa.
  • gabe h coud  (17.01.24 23:20:27 ~ 23:21:54) 
kendime hayranım


  • abelardo  (17.01.24 23:32:35) 
Kendini sevmemek nasıl oluyormuş yav böyle psikologlara da ayar oluyorum. Bence bir insana kendisinin verdiği değerin hiçbir anlamı yok çevre size değer verse siz de kendinizi değerli hissedersiniz, yani insan kendi kendini nasıl üzebilir ki


  • olaylar olaylar  (17.01.24 23:38:49) 
Gabe h coud anlamadim ne dedigini.
Basariyla alakali bir konu degil ki bu. Oyle olsa kendimi sevmem gerekirdi.

  • Kittie  (18.01.24 00:35:07) 
Var tabii ki. Mesela geçen gün iş yerinde birinin eşie diyabet tanısı kondu. Benim de kafamın içinde konu konuyu açtı, pankreasımı düşündüm. Dedim yani, canım pankreasım, seni ne kadar çok seviyorum, ne kadar güzel çalışıyorsun beni yaşatıyorsun.
Kendinle alakalı bir değersizlik hissin varsa sana bunu hissettirmiş/hissettiren birileri olmuştur hayatında. Üzgünüm ama bunu kronik hale getirecek kadar etkilendiysen, muhtemelen senin değer verdiğin biri(leri)dir bu/nlar.
Belki annen, belki baban?
  • konusma ben konusuyorum daha bitirmedim  (18.01.24 00:54:52) 
Konusma ben konusuyorum: evet oyle bi durumum var. Bence de kaynagi o.


  • Kittie  (18.01.24 01:11:56) 
Kendimi seviyorum, kendimi tanıyorum. Ne iyi geliyor, ne iyi gelmiyor biliyorum. Bazen rahatımın yerinde olması yüzünden daha fazlasına kavuşabilecekken gereksiz bir gevşemeyle yerimde sayıyorum ama olsun.

Önce kendini tanıman lazım. Dışardan bakan birisi seni senden iyi görebilir ama en az onlar kadar kendini görebilmen lazım.
  • kimlanbu  (18.01.24 01:15:13) 
seviyorum kendimi. hatamla doğrumla, sevabımla yanlışımla :)
saygım büyük ölçüde var gibi ama yer yer kendime yeterince dikkat etmediğim zamanlarda başta kendime saygımı sorgulayıp toparlanmaya gayret ediyorum. ikili ilişkilerde taviz verdiğim, alttan aldığım durumlardan sonra düşündüğüm oluyor. ama ilerleyen süreçte başımın ağrımaması için yaptığımı söyleyerek kendimi telkin ediyorum...

  • black holes in the sky  (18.01.24 01:22:10) 
Kendisine sevgisi ve saygisi olan insan sinir koyabilen, ona neyin iyi gelip gelmedigini bilen ve buna gore tercih yapan, kendine verdigi sozu tutan, kendini koruyan ve kollayan insandir. Bunlar baskasinin size verdigi degerden bagimsizdir, zaten siz bunlari yaptikca ve tercihleriniz bilincli oldukca yani sizi kendinize iyi davranip, oz sevgi ve sayginiz arttikca size boyle davranmayan insanlardan da dogal olarak uzaklasirsiniz. Kendi ozgun/otantik benligini bilir ve sahip cikar, toplumun dayattigi inanclari degil kendi degerlerini ve inanclarini belirler ve ona gore yasar.
Kendi degerini, baskasinin ona verdigi deger uzerinden tanimlayan insan gucunu baskasina teslim etmis olur, herkesi memnun etmeye calisan bir bukalemun haline gelir, boyle insanlara da kimse pek saygi duymaz ztn. Insanlar otantik insanlara saygi duyarlar. Bunun patalojik narsisizmle bir alakasi yoktur, saglikli ego dedigimiz seydir.

  • kassiopeia  (18.01.24 02:14:47) 
Ultra elestirel birisiyim, kendimi de cok elestiririm.
Kendimi pek sevdigim soylenemez, cikis noktama bakilirsa kendimi baya basarisiz birisi olarak goruyorum zaten.
Su anda cok farkli bir noktada olmam gerekirdi.
Bununla nasil basa cikiyorum? Kismet degilmis diyip kendimi rahatlatiyorum arada. Bir de cymbalta 60mg bu aralar iyi geliyor.
  • cooperr  (18.01.24 02:53:50) 
Kendime karşı sevgim ve saygım var.
Elimden geleninin en iyisini yapmaya çalışıyorum olmuyorsa da nerede eksik kaldığımı tespit etmeye çalışıyorum.
En sevmediğim huyum insanları kırmak pahasına da olsa daha fazla hayır diyememem. Onun haricinde kendimle aram oldukça iyi :)
  • bartholomew87  (18.01.24 09:49:46 ~ 09:50:31) 
kendine güven yoksa kendine sevgi ve saygı da yoktur, diye düşünüyorum.


  • gabe h coud  (18.01.24 09:55:07) 
Sevgim de saygım da var. Bunlar benimle ilgili olan pek çok şeyi şekillendiriyor.


  • Amaranta ursula  (18.01.24 13:18:47) 
Karar almam gerektiğinde kendime danışırım :)
Şaka gibi gelse de böyle bir durum var. Kararım anlık rahatlığımı mı destekliyor veya uzun vadeli mi olacak? Neler olmasını bekliyorum ve neden gibi kendine karşı içten ve sorumlulukla hareket etmek. Kendimi dinlerken yargılamamak ve sınırlarımı bilerek oluşabilecek olumsuz dönemlere hazır olacağımı ve gerçek sorunları anlık huzursuzluklarla maskelemeyeceğim konusunda öngörü ve kabul oluşturmak için kendime vakit ayırırım.

  • sadegazoz  (18.01.24 14:40:59) 
Evet canım kendim.

Ben de kendimi çok eleştiriyorum ama üstüme de çok fazla gelmiyorum. Düzeltmeye çalışıyorum, daha iyi olmaya çalışıyorum, hedefim neyse ona ilerlemeye çalışıyorum.
  • jazzabel  (18.01.24 16:24:07) 
Bir zamanlar pek yoktu. Bu aralar normal.

Geçen sene acayip kendime karşı bir sevgim ve saygım vardı. 10 üzerinden 9'du kendime olan sevgim ve saygım.

Dediğim gibi normal bu aralar. Standart diyebilirim.
  • put it in your appropriate place  (18.01.24 18:31:03) 
hacırotti +1
douchebag -1

oysa sorun kendi içinde +1
suç başkalarındadır demiyorum, bazı süreçler-sebepler neticesinde insan bi tuzağa düşüyor, takılı kalıyor orada. kendi başına çıkan çok az

kendine güven yoksa kendine sevgi ve saygı da yoktur -1
kendime güvenim çok. kendime saygım yok. çalışmadı formül.

mizaç bence. üstteği 2 örneğin 2şer versiyonunda da mizaçları, ırsi mirasları ve onların akıp yolunu bulmasını kounşuyoruz. bence.
  • lambırcek  (18.01.24 18:49:42) 
Bence yok ya şimdi de başka birinin peşinden gidiyorum.


  • Kahvedesu  (18.01.24 19:13:53) 
[]

sorum kadın duyuruculara - tektaş

Sizce tektaşın karatı özelliği önemli mi?

Fiyat aralığı ne olmalı, kusursuz bir teklif için? Ne beklerdiniz böyle bir teklifte.


 
3 kadina sordum. Onemli dedik hep bir agizdan. 0.30 karat civari ve E rengini ideal bulduk

Sirkeci'deki pirlantacilar onerildi. 50.000 tl civari su an
  • ala09  (17.01.24 12:44:52) 
Kendi adıma konuşacak olursam bence tektaş çok gereksiz bir şey. Ona vereceği parayla sokakta yaşayan hayvanlara mama alsa, tedavi ettirse ve kısırlaştırsa daha mutlu olurdum. @ ala 50.000 TL demiş o parayla epey bir şey yapılır.


  • rock n roll  (17.01.24 12:59:33) 
Ben evlenmeden önce eşime "sakın tektas alıp gelme, kabul edeceğim varsa da etmem" demistim. İdeolojik ve humanistik nedenler yüzünden tektaşa karşıyım. İstemiyorum ve takmıyorum. Tektasiyla ortamda övünen insanları da bayağı bayağı asagiliyorum. Elmas endüstrisiyle ilgili biraz araştırma yapan herhangi biri de benden çok farklı düşünmez sanirim.

O yüzden illa yüzük olacaksa küçük atölyelerde kişiye özel tasarlanan, sade ama anlamlı bir yüzüğü bin kere pahalı tektaslara tercih ederim. Yüzük hiç olmasa da olur. Benim yok. Düz alyans takıyorum sadece.
  • fraise  (17.01.24 13:07:38 ~ 13:47:15) 
Tektaş aşırı gereksiz bir şey. Kaç karat olduğu anlaşılmıyor bile bilmeyen biri tarafından. Ben istemiyordum ama kocam almıştı evlilik teklifi için. Arada takıyorum ama genelde aklıma bile gelmiyor bir köşede bekliyor.


  • Gradient_tabanlı_mor  (17.01.24 13:21:08) 
Sevgiliniz hanım böyle şeylere önem veriyorsa varlığı, karatı, özelliği, rengi her şeyi önemli.

Sevgiliniz hanım tektaş olayını seviyor ama elmas endüstrisine karşı hassassa çok güzel sentetik taşlar var, swarovski başta gelmek üzere sentetik taşlara bakabilirsiniz.

Ha bence @fraise +1
Elmas fiyatları endüstri şişirmesiyle yükselmiş, gerçek kıymetinden kat kat daha pahalıya satılıyor. Yatırım desen yatırım değil, estetik desen sentetiği aynı işi görüyor.
  • kobuzchu kiz  (17.01.24 13:43:40) 
Tektaş alması bile negatif bir şey olur. @fraise+1


  • Amaranta ursula  (17.01.24 13:49:09) 
Karat marat anlamadigimdan sahte bile olsa fark etmezdim. Ama tektasli teklif benim de hosuma gitmez. Usta isi mutevazi bi sey daha anlamli, ozel, biricik. Sevgiliniz de boyle mi dusunur caktirmadan sorsaniz iyi olur.


  • nic cage  (17.01.24 14:55:51) 
Merhaba, cevaplardan da anlaşıldığı üzere kişiden kişiye değişiyor.
Şunu söyleyeyim öncelikle kusursuz tekliften kastınız ne ? Çünkü bu da kişiden kişiye değişen bi' şey.
Teklif kusursuz olacaksa taş da kusursuz olacak :) Yani en iyi renk - D color -
en iyi berraklık - FL diye geçer - mı olmalı?

Alip alınmaması gerektiği başlı başına bi' tartışma, o kısmı geçtikten sonra alınacaksa bütçeyi çok aşırı zorlamadan alım gücünüze göre belirli bir boy, renk vb. belirleyerek onun üzerinden ilerlemek en mantıklısı.
  • kumandanim  (17.01.24 16:33:28) 
bu islerin pro su sayilirim. tavsiyem karati ne kadar buyukse o kadar iyi. beraklik iviz zivir bakma. tek tas olayinda en iyi pirlanta en buyuk pirlantadir. kadinlar kendileri icin degil diger kadinlara gostermek icin aldiriyor o tasi.


  • paudi  (17.01.24 17:03:07) 
0,3 karat çok küçük. 0,5'ten aşağısı çok minik gözükür.

0,5-0,7 karat, VS, D-E
  • gabe h coud  (17.01.24 18:05:45) 
Aslında ağzından biraz laf alabilseniz ne güzel olur. Benim çevremde kadının yakın arkaşlarına da sorulabiliyor. Pırlanta, renkli taş, imitasyon olarak ne istiyor. Sevdiği model, kesim nedir onu bilmek lazım. Pırlanta seviyorsa baget almayın mesela. Rengi ortalama üstü olursa iyi olur. Sarımsı bi rengi olmamalı.
Taşın büyüklüğü bence önemli. Benim çevremde 0.60-1 arası alınıyor. Ben büyük taş sevdiğim ama o kadar da para vermeyi gereksiz bulduğum için 0.80 büyüklüğünde beyaz topaz yaptırdık.

Kapalıçarşı civarında üretim yapan yerlere gidince model beğendiğinizde bütçenize uygun taş büyüklüğü ve rengi gösterip ona göre üretiyorlar. Seçeneğiniz daha fazla olur.
  • jazzabel  (17.01.24 18:23:44) 
Daha ayrıntılı bilgi de verelim burada dursun.

taş boyuna girmiyorum, alabileceğiniz en büyük boy ama bana sorarsanız 0,30 dan küçük almayın, bütçe büyüğüne yetmiyorsa almayın, yerine farklı bir taş veya sevdiği altın bir yüzüğü alın.
taş rengi; H renkten sonrası farkedilir derecede beyazdan sarıya doğru gider. D veya E renge girmenize gerek yok, bütçe varsa F tamamdır, yoksa H renginden öteye gitmeyin, yani minimum H rengi diyelim.
berraklık; FL hiç gerek yok, VVs hiç gerek yok, VS gerek yok, temiz SI bulursanız alın geçin - tercihen SI 1 -

kilit kriter şudur; yüksek renk - düşük berraklık.

berraklıkta yüksek berraklığa extra para vermenize gerçekten gerek yok, çünkü son tüketicinin çok net anlayabileceği bi' durum değil. burdan 100 kişi çevir iyi bi SI 1 ile VVS dahi ayıramazlar, net söylüyorum. Ayırt eden de ilk bakışta ayırt edemez.
Ha bütçe varsa kesinlikle büyük taş, D renk ve IF berraklık, bunu konuşmuyoruz zaten:)
  • kumandanim  (18.01.24 13:06:34) 
Burdaki kadınlara çok aldanma derim. Ben tektas istemem deyip evlilik arifesine geldiklerinde diğer arkadaşlarıyla taş buyuklugu kıyası yapan arkadaşlarım var çevremde. Mümkün olabilecek en büyük karayı seçersen iyi olur, sonra büyütmeye falan çalışıyorlar bir ton masraf:)


  • adventchant  (19.01.24 14:42:01) 
[]

Instagram kullanmayı bırakan var mı?

Sb. Sebebi neydi sizce?




 
2017 ydi sanırım yükledim. Baktım sürüden foto foto foto foto. Bir de şunu tanıyor olabilirsin önerileri üstüne telefon rehberimi de ele geçirince bıraktım.

Oldu ki karşıma çıkan ve ilgi alanıma giren bir video linki görürsem de Instagram to download keywordü ile hallediyoruz.
  • diyecevaplandı  (17.01.24 12:33:23) 
ilk çıktığında foursquare ile birlikte çok kullanıyordum 10 senedir kullanmıyorum. kullandığım dönemde profiller sakindi, business sosyal medyaya girmemişti.

2013-14 sonrasi olay show yapmaya, reklamlara döndü kapattım her şeyi.
  • gule gule  (17.01.24 13:16:00 ~ 13:19:48) 
YouTube'da kanalım vardı. Cover yapıyordum. Instragram'a da paylastigim videolardan kesitler koyuyordum. Youtube'da izlenme sayım düsunce artik video çekmedim. Bu yuzden instagram hesabimi dondurdum.

Ama şu an instagram hic kullanmiyorum diyemem. Eşimin hesabı var ve yemek videoları reelsleri izlemeyi seviyorum.
  • funl  (18.01.24 12:27:52) 
[]

Hiç hasım veya tehdit korkusu ile bir dönem geçirdiniz mi? Nasıl başettiniz

Evimin sokağındaki dükkan sahibiyle sokak üstünde park yeri konusunda biraz restleştik. Ne onun tam dükkanının önü ne benim evimin önü. Yer yanındaki dükkanının önü.

Eski ev sahibimle de geçmişte benzer bir restleşme sonrası huzursuz aşırı tedirgin bir dönem geçirmiştim. Hiç birleşe odaklanamıyordum.

Benzer bir duygu içindeyim. Bu hislerim normal mi aşırı mı? Siz hiç böyle durumlar yaşadınız mı?

 
2 seçeneğiniz var
ya kafanızda kurarak konuyu büyütmek, tekrarlamak, diyaloglar yazmak, ölüm-kalım meselesi haline getirmek

ya da geçici bir taviz (alttan almak, ilk adımı atmak, nezaket gibi) ile karşı tarafla diyalog kurarak uzlaşmaya varmak

esnaf para kazanma derdinde, iyi iş yaptığı bir gün denerseniz daha kolay sonuç elde edilir (lehinize)

yine de çalıyı dolaşmak daha mantıklı
  • bir soru sorcam  (16.01.24 20:26:21) 
Çok takmazdım, günlük rutinime devam ederdim. Çok çekiniyorsam uzak durmaya çalışırdım, 50 metre öteye park ederdim. Karşıdaki adamın profili buna müsaitse ve ben de çözmek istiyorsam yanına gider "ya abi o gün öyle bir şey oldu ama bla bla bla" diye konuşarak tatlıya bağlamaya çalışırdım.


  • pianeta  (16.01.24 21:02:19) 
Bir şey olmaz hacı


  • glamdr1ng  (16.01.24 21:44:58) 
arada restlesmek iyidir kani sulandirir, herseye eyvallah cekmek de iyi degil.
bisey olmaz +1

  • cooperr  (16.01.24 23:28:46) 
gündelik şeyler kafaya takmaya gerek yok. haberlerde gördüğünüz bindebir gerçekleşen olayları baz almayın.


  • orpheus  (17.01.24 13:10:26) 
sorunuz anlaşılmamış sanırım. herkes park yeri konusunda tavsiye vermiş.

bu tarz durumlarda ben de aynı hisleri yaşarım. sorun çözülene kadar günlük rutinimde sürekli kafamın bir köşesinde durur, huzursuz eder. ben bunun belirsizliğin getirdiği tedirginlik olduğunu düşünüyorum. o yüzden bu tarz duygular yaşatan durumları olumlu ya da olumsuz bir an önce bir sonuca bağlamaya çalışırım. park yeri örneği üstünden şöyle anlatayım: dükkan sahibiyle yaka paça kavga etmek de bir sonuç, tatlı dille diyalog da bir sonuç. iki sonuç da belirsizlikten daha az huzursuz ederdi beni.
  • robin crusoe  (17.01.24 14:06:10) 
[]

Bazı mekanlar ve bazı insanlar sizin de ruhunuzu basıyor mu?

Bunu yeni farkediyorum. Bazı insanlar ve bazı mekanlar her görmem her gitmemde ruhuma kasvet veriyor. Size de oluyor mu ve neyle ilgilidir bu?




 
Herkese olur, hafızanın çeşitli türleri var. Gördüğünüz şeyler size doğrudan sıkıntı versiyese ya da sizin yaşadığınız sıkıntılı süreçlerde siz o zaman farkında olmasanız bile dolaylı yoldan oradalarsa size kötü çağrışım yapar.

Örneğin ben beyaz ışıktan bunalırım, lavantalı oda kokusundan aşırı rahatsız olurum. Dağınık öğrenci evi tarzı bir yer görürsem içim sıkılır.
  • akhenaten  (16.01.24 14:57:21) 
Havalandırılmayan muhafazakar insan evlerinde oluyor bana. Asla cam açmıyorlar ve evde ağır bir yemek kokusu oluyor. Yanık salça gibi


  • ferenc  (16.01.24 21:06:20) 
[]

Birisinden yardım istemek

Bi derdim var. Bu derde derman olacak birisi var fakat o kişiden birkaç kez başka sorunlar için rica da bulunmuştum. Şimdi tekrar konuşmaya çekiniyorum, utanıyorum ama içim içimi yiyor sonradan keşke söyleseydim de sorunumuzu çözerdik belki demekten de korkuyorum. Yüzümü karartıp söylesem mi ne yapsam size sormak istedim. Saygılar.




 
Soyle gitsin kardesim


  • hot potato  (15.01.24 00:05:57) 
Yardımlarının çok faydasını gördünüzü belirtip, konuya girin.


  • ya volna  (15.01.24 10:41:02) 
[]

Bir gun olecek olmak ne hissettiriyor

Olumden asiri korkan biri olarak beni cok geriyor.
Surekli aklimda olmasa da ara ara aklimda.
Nasil olucem acaba diyorum. Olunce ne olacak acaba?

Icimde sacma sapan sanki ben cok onemli, ise yarar biriymisim gibi ben nasil olurum olamaz boyle bi sey gibi bi duygu da var.
Oysa ki ne basarili, ise yarayan insanlar olup gidiyor.

Bir de bonus sorum olsun :)
Nasil olmek istersiniz? Ben hep ucak dussun diyorum. Ucaga binerken hic gerilmiyorum bu yuzden. Keske dusse de bitse bu korku diyorum icimden hatta.
Benimle ayni ucakta olmayin tutar mutar dilegim : D

 
Bir gün ölecek olmak huzur veriyor. Allah kötü ölüm göstermesin. Çok kötü ölüm şekilleri var. Ölümün bile hayırlısı gerçekten.


  • dissendium  (13.01.24 20:25:17) 
Onceden cok dusunurdum. Bi suredir hiiiiic dusunmuyorum. Ölüm yokmus gibi yasiyorum kafamda.

Ama bu tarz sorular gelince dusundugum, bir gun ölmekten ziyade öldürülecekmişim gibi geliyor. çeşitli saçmalıklardan dolayı böyle bi his yerleşti aklimin bi kosesine.
  • nic cage  (13.01.24 20:36:08) 
Yapabileceklerimi yapmaya çalışıyorum imkan varken. Yeni deneyimler, gezmesi, yapması, etmesi.

@dissendiuam +3
  • put it in your appropriate place  (13.01.24 20:46:55) 
bir gün ölecek olmak fikri beni inanılmaz rahatlatıyor. yaşıyor olmak daha sıkıntılı hatta.


  • south park in kapusonlu uyesi  (13.01.24 21:17:39) 
Uyarın iyi oldu. Senle uçağa falan binmem Kittie.

Ben uykuda pat diye öleyim, kimselere muhtaç olmayayım.
  • Kahvedesu  (13.01.24 21:18:03) 
Bir gün olecegimi bilmek hayattan daha çok zevk almamı sağlıyor.


  • Mcfly  (13.01.24 22:27:12) 
Nasil olmek istersiniz?
> Bir gece uyuyup uyanmamak istiyorum. fark etmeden.

  • tabudeviren  (14.01.24 10:33:41) 
ölümden sonra yaşama inanmadığım için aklıma gelince dehşete düşüyorum. ölümden sonraki yaşamdan emin olsam umurumda olmazdı.


  • nothing in my way  (14.01.24 10:39:41) 
ben sevdiklerimin kaybından çok korkuyorum. yani şöyle birbirimize sitemli gitmeyelim. rıza makamı çok önemli deniyor ya. birinin benden razı olmadan gitmesi beni çok ürkütüyor.


bence ölüm bizim bildiğimizden çok farklı. çünkü ölüm kalanlar için denilmiş. hiç ölmedik, ölenlere de sorma şansımız yok. bence azap kalanların.
  • geveze yazar  (14.01.24 13:04:49) 
bir gun olecek olmak degil sevdiklerimin olmesi korkutuyor beni.
bunu yazmistim facebookta. 1 ay sonra en yakin arkadasim kalp krizi gecirdi, sonra da kaybettik.

onun olumunden sonra acaba ben de olsem iyi mi olur diye dusunmeye basladim. her seyi beraber yaptik, bunu da beraber yapmisiz gibi olsun.

kendi olumumle ilgili en buyuk cekincem, arkamdan annem ve kardeslerimin uzulmesi olur... yakin arkadaslarim da uzulsun istemem ama bunun sonu yok tabi... bir de arkamdan esyalarimin toplanmasi... cok ivir zivirim var...

ben olum sonrasi bir hiclige gittigimize inanmiyorum.
  • supergirl  (15.01.24 01:14:32 ~ 01:15:28) 
Burda bir palyatif bakim unitesi var. 4 yakinimi orda kaybettim. Hatta biri ben odadayken vefat etti. 4/4 olum tecrubesi de cok dingin ve huzur icindeydi.

Palyatif bakim unitesi ormanin icinde. Odalarda bir duvar tamamen camdan ve dogaya bakiyor. Olume yakin olanlar yataklarindan karli ormandaki tilkileri, rakunlari, kuslari gozlemleyebiliyor. Doktorlar, hemsireler inanilmaz guler yuzlu. Psikolog var, rahip var, olecek kisinin yakinlari icin ortalikta dolasan terapi kopegi ve kedisi var. Ne olup bittigini kavrayamayan cocuklar icin oyuncaklar. Yakinlarinin olmesini beklerken cani sikilan yetiskinler icin somine yaninda piyano var. Acikanlar icin mevye tabaklari ve dolu bir dolap var.

Olmek uzere olanlardan cani aciyanlara rahatlatici ilaclar veriliyor. Isteyen sek vodka da icebiliyor muhtemelen raki istesen onu da bulup getirirler. Olmesine saatler kalmasina ragmen torunlariyla hockey maci izlemek isteyen dede bile gordum.

Kimse aglamiyor. Cunku herkesde inanilmaz bir farkindalik. inanilmaz bir olgunluk var. Sakalar yapiliyor. Insanlar gulumsuyor. Hersey cocuklarin gozunun onunde oluyor. Kimsenin kimseden sakladigi bir sey yok. Cocuklar oteki odaya itilip kakilmiyorlar. Sureci erken yaslardan biliyorlar.

Ben de sanirim bu palyatif bakim merkezinde son noktayi koyacagim.

Buyuk babamin oldugu an aklima gelince... Turkiye'de ayni surec cok daha kaotik ve depresif sekilde ilerliyor.
  • thetruenorthstrongandfree  (15.01.24 02:30:23) 
[]

44 yaşında kadın ve 37 yaşında erkek ilişkisi

Soruyu bir arkadaşım için sormaktayım.

Kadın kişisi genelde 33-35 zannedilen, minyon görünümde, olgun bir hanım.
Erkek kişi ise yaşını gösteriyor, yine yaşına göre fazlasıyla olgun bir karakterde.

Arada duygular var, mantık var, fiziksel uyum var, keyifli sohbet var, eğlenme var. Hatta erkek kişisinin çocuk isteği de mevcut.

Sadece ikisi de biraz "Başkaları, aileler ne der? Acaba olur mu bu ilişki? Daha fazla birbirimize alışmadan ve sonra üzülmemek için hiç başlamasak mı?" kafasında.

Sizce boşuna mı güzel beklentilerle yola çıkılıyor? Oluru var mı bu ilişkinin? 5-10 yıl sonra büyük sorunlar, akabinde pişmanlıklar mı ortaya çıkar?

 
O yaştaki insanların böyle tedirginlikleri olması çok üzücü, gönüller bir olduktan sonra gerisi önemli değil.


  • Bir ben var benden şurada  (12.01.24 16:33:38) 
eğer birbirlerine uyumlu, artık hayatın sorumluluğunu da keyfini de birlikte süreceklerine karar vermişlerse başkaları ne der kısmı düşünülmeyecek bir şey, umarım mutlu olurlar


  • freebird5406_2  (12.01.24 16:39:19) 
"başkaları ne der"den ziyade erkek ne der?
arada 7 yaş var.
erkek 43 olunca kadın 50 olacak.

ama erkek 43'e kalmadan hüsranla biteceğini düşünüyorum.

net, olmaz.
  • tabudeviren  (12.01.24 16:43:09) 
Bi tek çocuk isteği aklıma takıldı
Bu İlişkinin istikbali erkeğe bağlı. Öncelikle adam bu durumu sindirmiş olmalı, kavga sinir anında olmadık laflar demeyi aklına getirmeyecek kadar sindirmiş olmalı. Çevre, özellikle erkeğin çevresi kadının canını sıkacaktır. Bu da kavgalara sebep olacaktır. Erkeğin çevresine karşı sağlam durması gerek, en azından ilk 5 yıl, ki insanlar olup olmadık konuşmaya hakları olmadığını, konuşurlarsa erkeğin bunu sineye çekmeyeceğini anlayacaklar.
Eskilerde bu tarz evlilikler yaygın bu arada. İki amcamın eşi 5 yaş büyük, köy yerinde insanlar anlayışlı değiller ama bunu dert etmemişler pek.
Benim için bu tarz birliktelikler, gerçekten seven anlaşan insan beraberliği demek, görünce sevindirik oluyorum:)
Ayrıca, her ilişki 5-10 sene sonra kötüleşiyor . En uygun match’i bulup 5-10 sene ayrılmayacaklarının garantisi yok.
  • ya volna  (12.01.24 16:53:57) 
Bence baslamasınlar. Başkaları, aileler ne der diye düşünmekten çok ben ne istiyorum diye düşünmüyorlarsa baslamasınlar


  • rock n roll  (12.01.24 17:08:27) 
O kadar yaş farkı ancak tarafların biri 20'lerin ilk yarısındaysa sorun edilir bence, ikisi de koca koca insanlar, çok da güzel olur. Ama "Başkaları ne der" sorusu ilişkiye yansırsa buradan sorunlar çıkar, o noktada @ya volna +1

Bir de çocuk konusu mesele. 35 yaştan sonra "geriatrik/ileri yaş gebelik" sayılıyor, kadın için sağlık riskleri çok artıyor. Muhtemelen gebelik için tıbbi destek almaları gerekecek. Hepsi sorunsuz halloldu desek, kadın 40'larının sonunu uykusuz geçireceğini, 50 yaşındayken kıpır kıpır kreş çocuğunun peşinde koşması gerekeceğini, çocuk ergenliğe girdiğinde 60'larında olacağını da hesaba katıyor mu? Erkek tarafı illa çocuk istiyorsa, kadın da çocuk istese bile o yaşlarda sıkıntılı bence.
  • kobuzchu kiz  (12.01.24 17:13:45) 
pişmanlık garanti.


  • gabe h coud  (12.01.24 20:57:53) 
44 yaşında kadından ne çocuğu? evlendin , hadi çocuk deniyorsunuz derken 46 oldu. çok çok düşük ve riskli bir olasılık. 37 yaşında erkek, çocuk istiyorsa ve sağlıklı bir ilişki için maksimum 32 yaşında birine baksın.


  • adivar  (12.01.24 22:12:11) 
kadın erketen daha genç göstermeye devam ederse yürür anlatılanlara göre
burada tek sorun erkeğin küçük yaşta olup bunu ilerde dert etme ihtimali (haksız tabi başta kabul edince)

  • bir soru sorcam  (12.01.24 22:14:50) 
Kadının +5 olduğu bir aile tanıyorum. Şu an60 larındalar sanırım. Çok mutlular. İkisi de 'Çevre ne der.' düşüncesini her konuda aşmış bir aile. Sanırım onun için hiçbir sorun yaşamamışlardır diye düşünüyorum.

Ama kadınlarda menopoz sürecinde birden çökme oluyor. Şu an göstermediğini söylediğin yaşlar birden görünür olacaktır. O zaman erkeğin tavrı önemli olacak.

Bir de her iki taraf da çocuk işine sıcak bakıyorsa, 'Biz tamamız' demeden önce bir doktor ile çocuk konusu konuşulmalı. Sonra 'Tamam.' denmeli. 44 yaş çocuk için fazla gibi çünkü.
  • Mirket  (12.01.24 22:28:41) 
Hamilelik ihtimalinin -daha önceden yumurta dondurma vs yapılmadıysa- çok çok çok düşük olduğunu bilmekte fayda var.


  • efx  (12.01.24 23:15:23) 
O yaşlardaki iki insanın hala "başkaları ne der, aileler ne der" diye düşüneceğini sanmıyorum. Bence kendileri emin değil ve bunu itiraf edemedikleri için "acaba millet ne der" türküsünü çağırıyorlar.

O hanım ya da beyefendi fark etmez, benim arkadaşım olsalardı ikisine de ayrı ayrı "bu iş olmaz" derdim. Özellikle çocuk isteği bu konuda mutlu olma ihtimallerini çok azaltıyor.
  • pispinti  (13.01.24 09:35:29) 
[]

Affetme Günü

Selam, bugün dünya affetme günüymüş. Sizin affedemediğiniz birileri, ya da sizi affedemeyenler varsa bu duyuruda haykırın.




 
Sorunlu, sopayla öğrencileri döven lkokul öğretmenim (kadın) ve mobbing uygulamada arşa ulaşmış bir anabilim dalı başkanı(kadın).


  • pro9it9is9  (11.01.24 18:37:37) 
niye affedeyim kin tutarım ben


  • freebird5406_2  (11.01.24 18:47:15) 
affedemeyenler icin bir doz Bergen - Sen Affetsen Ben Affetmem - www.youtube.com

nefret, kin efor ve enerji ister, affedin gitsin :Dasdasd
  • nobody  (11.01.24 22:46:38 ~ 22:49:34) 
[]

Karakteri değişen arkadaşınızı uyarır mısınız?

Sevdiğiniz biri var ve diyelim ki başka biriyle takıla takıla huyu değişti kötü anlamda. Kendisi farkında değil. Örneğin daha içten pazarlıklı sinsi biri oldu.

Kendisiyle konuşur musunuz sen böyleydin böyle oldun vs diye ?


 
Açıkça sen Ayşe ile takılmaya başladığından beri sinsilestin denmez, yani denirse ters teper bence. Ama dolaylı olarak son zamanlarda şöyle şöyle şeyler görüyorum sende denebilir.


  • encokbenisevinnolur  (10.01.24 20:56:32) 
Bunu söyleyemiyorsanız arkadaş olduğunuza emin misiniz? İş/okul/asker arkadaşı falan gibi zorunlu ve belirli süreli arkadaşlık değilse söylenir tabii ki. Hatta bam diye söylenir.


  • nawar  (10.01.24 21:55:06) 
lol uyardım zamanında. arkadaş ortaktı ama hiç sıkı fıkı olduğum biri değildi. sonra sattı beni. o da farkındadır da işine gelen bir şeyler vardır o yüzden devam ediyordur on beş yaşında değilse. şu yaştan sonra boşverirdim ben.


  • black holes in the sky  (10.01.24 23:02:02) 
Uyarmazdım yani başkasının etkisiyle kötü şekilde dönüşmüşse belki kendisi öyleydi ya da başkalarının etkisine giren birisi diye düşünürdüm, bir de herkes değişiyor, bırakma zamanı gelmiş diye yorumlardım.


  • durgunfoton  (11.01.24 15:47:54) 
fark etmeden içten pazarlıklı sinsi birine dönüşmek nasıl oluyor çözemedim. öyle birine dönüşebilen biriyse uzak dururum yani denebilecek bi şey yok. size de sinsilik yapar.


  • nic cage  (11.01.24 15:53:29) 
bence bosuna baskasina yuklemissiniz mevzuyu. icindeki cikmis. kimseyi uyarmam zira degisim olmaz boyle seylerde. belki hatirlatmak icin "emin misin bu arkadasligin iyi geldigine" minvali hoslanmadigini belli edebilirsin


  • ala09  (11.01.24 16:01:32) 
[]

Sevdiğin halde gitmek

Sizce bi ilişkinin karşılıklı sevgi olması halinde bile bazen bitmesi gerektiği durumlar var mıdır? Aldatma olur, kendini yetersiz hissettirme olur vs hangi sebepler olursa şu denilebilir mesela 'yaa tamam bla bla bla oldu ama bunu da görmezden gelirim' çünkü seviyorum. Yoksa ne olursa olsun gitmek mi gerekir ne kadar seversen sev büyük hatalar karşısında? Çünkü asla düzelmez mi o hatalar ya da bıraktıkları? İçim gibi karmakarışık bir sorular silsilesi oldu ama kusura bakmayın..




 
Büyük hatalar varsa, aşkımdan ölsem durmam onun yanında. Yani sevgi her zaman kurtarıcı değildir


  • rock n roll  (10.01.24 13:51:20) 
Her ikinize de cevap olarak; bu durumlarda bile bir tarafın bence her şey çözülür gerekli yardımları almakla demesi gerçekçi midir?


  • Pass this on  (10.01.24 13:52:57) 
Pass this on, ben kendi adıma konuşursam gerçekçi değil.


  • rock n roll  (10.01.24 13:57:39) 
Her türlü şey yaşanmış mesela aranızda aldatma da var, istemsiz yapılan psikolojik şiddet, değersiz hissettirme. Ama bunların düzeltilebileceği düşünülüyor. Düzelir mi? Her şeyi terapiyle çözebiliyor muyuz?


  • Pass this on  (10.01.24 15:56:05) 
Burada genel geçer tek bir kural var aslında, başka hiç yok.

Br ilişkinin bitmesinin tek sebebi taraflardan birinin o ilişkinin bitmesini istemesi.

Eğer taraflardan biri bitmesini istemiyorsa ilişki kötü de olsa, taraflar birbirini sevmiyor da olsa hatta nefret bile etseler ilişki bitmez.

Bir taraf bitmesini istiyorsa dünyanın en büyük aşkı da olsa biter.

Neden bitsin istendiğinin bir önemi yok. Bu çok değişken. Neticede ya istiyorsunuzdur ya istemiyorsunuzdur.
  • akhenaten  (10.01.24 15:58:45 ~ 15:59:49) 
çok fena manipüle ediliyorsunuz. bu döngüden en kısa zamanda çıkmanızda fayda var. aldatma, psikolojik şiddet, kendini değersiz hissettirme vb. sadece sizin buraya yazdıklarınız. bunları yapan insanın başka, daha ileri şeyler yapması da çok olası. ayrıca bunlar istemsiz yapılabilecek şeyler değil. psikolojik bir sorun sonucu yapıyorsa da en fazla terapi alması yönünde dostça fikir verebilirsiniz ayrılırken.

hayat bir kere, kendi hayatınızın kontrolünü elinize alın. bu kadarının bile izlerini silmek, onarmak, iyileştirmek için çok uğraşacaksınız, enerjinizi buna harcayın.
  • Phoebe  (11.01.24 11:54:47) 
geçirilen süre, evlilik varsa çocuk durumu, verilen emeklere bir bakılır. bazen deney yaparken en başında aksilik olduysa yeni malzeme alıp devam etmek sağlıklı bir sonuç için daha mantıklıdır. bu da öyle. ömrünüzün büyük bir kısmı daha duruyor gibiyse neden ilerde sorun çıkarma ihtimali olan bir kirlilik ile uğraşasınız? tekrar etme ihtimali hep çok yüksektir. Hele ilişkideyken yapılan hataların evlilikte tekrar etmesi daha da yüksek ihtimaldir zira evlilik zor bir yolculuk zaten.


  • enteg  (13.01.24 07:48:33) 
[]

Yakinda olacak seni heyecanlandiracak ne var?

Film, oyun, haber, buluş...




 
Benim açımdan yok ama arkadaşım doğum yapacak çok heyecanlıyım. İlk defa bu kadar yakınımda bir hamile görüyorum. Sürekli sorular soruyorum ona. İşte ne hissettiğini, tekme atıyor mu, canın turşu istiyor mu? diye soruyorum o da gülmekten ölüyor :))


  • rock n roll  (10.01.24 10:50:36) 
Ev degisikligi, is degisikligi, psikoterapi, bu hafta gidecegim tiyatrolar (hamlet, haybeden gercekustu ask), mayistaki ibrahim maalouf konseri zira onceki gelisinde muhtesemdi


  • ala09  (10.01.24 11:03:49) 
meta quest 3 aldık, dönünce onu kurcalamak. oyun, iş, geliştirme vs. işleri için


  • ananiyimioguz  (10.01.24 11:07:27) 
Ocak zammı :)


  • sevilen progressive türkücü  (10.01.24 11:49:42) 
yeterli gelmese de zam +1 :)


  • Improbable  (10.01.24 12:00:43) 
sömestr tatilindeki kopenhag seyahati.


  • dedim ben sana  (10.01.24 12:13:02) 
dusundum de, bulamadim :( uzucu valla


  • foster  (10.01.24 12:21:45) 
Biriyle raki bulusmasi
Araba degisikligi
Bi de spora basliyorum shshjddj saglikli yasam perileri geldi
  • mor oje  (10.01.24 13:12:33) 
Almanya Keane konseri, önümdeki 2 iş görüşmesi. Biri genel müdür pozisyonu diğeri regional cfo. ayrıca, yeni bir iş kurmaya az kaldı. onun için yapacaklarım var.


  • gabe h coud  (10.01.24 13:35:49) 
çocuğumun doğum günü..


  • elvan abeyiylegezse  (12.01.24 22:45:42) 
15 Şubat günü Prag'a gideceğim.


  • put it in your appropriate place  (13.01.24 11:18:06) 
@foster+1
Zorlarsam görece biraz daha az yoğun bir süreçteyim. Belki kitap okuyabilir, film izleyebilir yeniden yürüyüşlerime başlayabilirim.

  • Amaranta ursula  (13.01.24 11:43:21) 
[]

Bu arkadaş cimri mi?

Arkadaş dediğim kardeşim aslında, çok severim kendisini ama para konusunda bazı acayip huyları var. Misal birkaç gün önce annemin evinde buluştuk, baktık tv'nin kumandası bozulmuş, bu internetten baktı işte bi kumandaya "yav bu 30 lira kargo parası istiyor biraz idare edelim kargoyu bedavaya getirecek bi şey lazım olursa birlikte alırız" dedi. Ben de "sen gerizekalı mısın olm tv kumandası satan adamdan kargoyu bedavaya getirecek ne alacağız, hem alacaksak da neden bekleyelim neyi idare edelim ortada bozuk bi kumanda var ve bu alınacak, sen almıyorsan ben alacam" dedim, böyle dedim diye bozuldu, buna benzeyen böyle sinir eden bazı küçük hesapları hep oluyor hep ben de sinirlenip böyle dedim. Sonra gönlünü aldım ama.

Şimdi böyle bakınca cimri gibi gözüküyor ama bir de şöyle şeyleri var: Şimdi bu eleman yalan yok benden çok kazanıyor, belki benim 3 katım kazanıyordur, allah daha çok versin kardeşimdir başarılarıyla mutlu olurum. Neyse, mesela geçen sene road trip kafasıyla ege turu yaptık birlikte, 3000+ km yol yaptık, masrafların neredeyse %80'ini kendisi karşıladı, bunu da bu arada "lan hep ben ödüyorum" kafasıyla yapmaz öder yani ben ödemeye çalıştığımda da gider benden önce öder, böyle bir adam, ne zaman yola çıksak da hep böyle yapar.

Yani anlamadığım şu: 30 liralık kargonun hesabını yapan da bu adam bi seyahatte binlerce lirayı ödeyip tek kuruş para harcatmayan da bu adam. Bu adam şimdi cimri değil mi ben anlayamıyorum, cimri değilse eğer ne şimdi bu adam bunun psikolojik bi çıkarımı olabilir mi?

 
cimri degil de insan bazen binlerce lira harcar ama bazi seylere verdigi uc kurus fazla gelir. hepimize olur bu.

mesela cikarsin 1000 lira bir yemege verirsin, sonra market alisverisinde bir seye 3 lira yerine 5 lira verdiginde koyabilir bu sana.

cok takilmamak lazim.
  • bohr atom modeli  (09.01.24 14:28:13) 
Cimri değil kanka aslında ben de böyle yaparım bazen hani derler ya zengin işte böyle zengin oluyor diye misal bazı şeyler vardır parasına değer, hiç gocunmam öderim ama 3 kuruşluk şey için 5 kuruşluk kargo mantıksız.


  • olaylar olaylar  (09.01.24 14:32:15) 
Kargo olayı da şöyle: Şimdi diyelim ki kumandanın fiyatı 100 lira, kargoyla birlikte 120 liraya geliyor ama başka yerden alırsan 130 lira ama kargo ücreti yok, internetten değil de dışarıdan alırsan da fiyat 150 lira, hepsi aynı ürün ve o ürünü hemen almamız lazım, şimdi böyle bir durumda o ürünü almamaya çalışmak işte bana enteresan geliyor. Tama kendini keriz gibi hissediyor o kargo parasını verince ama aynı ürünü kargo parası olmadan başka yerden alınca da daha fazla veriyorsun, ben bunu anlatamadım kendisie.


  • Bir ben var benden şurada  (09.01.24 14:57:21) 
Cimrilik degil ama bazi kisilerin oncelikleri farklidir.Beni mesela kilik kiyafette 3-5'in hesabini yaparken gorsen cimri dersin ama yemek-icmek-gezmek soz konusu oldugunda asiri bonkorum.Oncelik meselesi


  • turkuaz  (09.01.24 15:21:20) 
bence de cimri değil. Optimum seçeneği bulmaya çalışan bir kişilik.
kesin mühendis.

  • drmuhendis  (09.01.24 15:21:44) 
Bu biraz cimriliğe kayıyor çünkü kumandanın en hızlı sürede tamir edilmesi hayat konforunu yükseltecek bir şey. Konfor > Para

Yoksa 5 liralık şeye hak ettiğinden daha fazlasını veriyor olmaktan rahatsız olmak normal bir şey. Kimse enayi değil. Ama 30₺ için bir süre daha alıştığım konforu kendimden esirgemem. Cimrilik burada başlıyor bence.
  • ruhen hastayim ben  (09.01.24 15:23:22) 
road tripte araba kimindi?

cimri degil akilli birine benziyor.
bir mali degerinden fazla verip alana cömert degil enayi denir
  • sonsuz  (09.01.24 17:23:58) 
cimri degil aksine hesabini bilmiyor. fayda-maaliyet dengesini zihninde duzgun oturtamamis. ihtiyac olan bir sey varsa direkt alinir (mesela tv kumandasi, her gun gerekli). "sen gerizekalı mısın olm tv kumandası satan adamdan kargoyu bedavaya getirecek ne alacağız" - kesinlikle sen haklisin. sirf almis olmak icin bir seyler alarak "kar"a a gecilmez.


  • hot potato  (09.01.24 17:33:25) 
Araba kardeşimindi fakat burada bir mala değerinden fazla vermek nasıl oluyor onu anlamadım. Cevapların arasında konuyu açıkladım aslında, yani bu kumanda alınacak ve üç farklı seçenek var birine kargo ücretiyle birlikte 120 lira veriliyor diğerine kargo ücreti olmadan 130 lira veriliyor diğerinde de dışarıdan alacağız o da 150 lira, yani kumandayı kendimiz üretemeyeceğimize göre birinden birini alacağız, kargo dahil 120 lira verip almak hak ettiğinden fazla vermek oluyor tamam ama kargo ücretsiz 130 lira vermek ya da dışarıdan aynı ürünü 150 liraya almak mantıklı mı oluyor bu durumda? Üç senaryoda da mevzubahis olan aynı kumanda bu arada tekrar belirtmek isterim. Yani cimri olmadığına ben de iknayım ama bu aynı zamanda bi akıllılık ya da hesabını bilmek gibi bir şey de değil gibi sanki.

Benim düşüncem şu: Bence kargo parasını vermeyi gururuna yediremiyor, sırf bu nedenle kargo free olması için "belki ikinci bir şey almak durumunda kalırız da kargo ücretsiz olur" gibi absürt bi seçenek sundu bize ama bu mantıklı mı yav, kumanda satan adamdan başka ne ihtiyacımız olacak, ya da olması için ne kadar beklenecek? Kumanda olmadan da tv'de hiçbir işlem yapılamıyor bu arada onu da belirtmek isterim. Yani bence hiç akılcı bir hareket değil bu, o an basireti bağlanıp mantıklı bir çözüm üretemediği için böyle sallama bir fikir sundu bize. Tamam cimri değil ama sunduğu seçenek de mantıklı değil.
  • Bir ben var benden şurada  (09.01.24 17:35:18 ~ 17:49:11) 
masrafların neredeyse %80'ini kendisi karşıladı,"
aynı maaşı alsaydınız %50 paylaşırdınız muhtemelen?

mesela aciliyet varken otopark ücreti vermemek için 1km yürüyorsa cimridir
fazla umrunda olmayan şeyler için direnç göstermesi cimrilikle alakalı bir gösterge değil

" ortada bozuk bi kumanda var ve bu alınacak, sen almıyorsan ben alacam" dedim,"
masrafların çoğunu o karşılıyorsa (böyle bir mecburiyeti yok sonuçyta ama yapması güzel bi şey) bu tip ufak şeyleri senden bekliyor olabilir
  • bir soru sorcam  (09.01.24 23:39:26) 
Abi yok ya sen al ben alayım meselesi değil gerçekten öyle bir adam değil, onun derdi dediğim gibi sadece o kargo parasını vermemek, kargo bedava olsa aynı kumandadan 10 tane de alır. Benim o tepkiyi verme nedenim de 10 saat araştırdı bu konuyu hem kendi gerildi hem beni gerdi, ben de sinirlendim bırak ben alayım dedim ama dediğim gibi benim almamı beklemesi gibi bir durum yok, onun hesabını yapmaz gerçekten.


  • Bir ben var benden şurada  (09.01.24 23:47:20) 
Kesinlikle cimri olduguna katilmiyorum, aksine gonlu bol comert bir kardesiniz var bence. Kiymetini bilin. Bazi seylere para vermek, ne kadar kucuk olursa olsun, beni de rahatsiz ediyor ve yukarida biri daha yazmis oncelikleri farkli demek ki.

Bence kalbini kirmayin. Bazi insanlar comertlik, sevgisini guzel ve rahat gostermek, durustluk vs gibi cok guzel ozelliklere dogal olarak sahip olabiliyor ve bence degerleri yeterince bilinmiyor, o kisiler bunlari kendiliklerinden yaptiklari icin, yaptiklari guzellikler kaniksaniyor ve takdir/sukran sunulmuyor bence. Sizin kardesiniz de boyle gibi geldi, onu takdir ettiginizi, mesela tatil meselesi ile ilgili, acik acik gosterin.
  • kassiopeia  (10.01.24 03:35:02) 
cimri değil, zekalı ve vefalı bir arkadaş. aynı ben


  • Herkesefendi  (10.01.24 08:02:04) 
bazen mini çakallıklar, mini başarılar falan lazım. kargo beleşe gelen bişi bulduğundunda mutlu olacak aslında, bir nevi bir şeyleri ucuza getirmenin mutluluğu, oyunda kazanmışlık hissi gibi bişi.

yarısını da sana ödetmesi sanki kendince kibarlık, almasına o da alır ama seninde katkın olsun gibi sanki.
  • selam  (10.01.24 12:06:30) 
10klık bişey alacakken 50/60 lira ucuz olanı gözüme gelmiyor ama

50/60 liralık bişey alırken 5 lira daha ucuzu varsa alabiliyorum.

bişey çıkarmaya gerek yok bence.
  • qobel  (13.01.24 19:33:28) 
[]

Bi arkadaşıma tatsız bir espiri yaptım

Bi anda ağzımdan kaçıverdi. Biraz ırkçı bi espri gibi. Sonra çok pişman oldum ama o da çok üzüldü. Epey gönlünü almaya çalıştım. Bana epey sitem etti, kızdı. Utandım çünkü böyle biri değildim ben.

Şu an normal gibi konuşuyor ama bilmiyorum acaba beni affetti mi?
Hiç ummadığım anda bu yaptığımı hatırlatıp benimle görüşmeyi keser mi?

 
Arkadaşının kendisiyle ilgiliyse keser, ben olsam keserdim bazı hataların telafisi olmaz ama ders olur, başkalarına yapmazsın en azından iki kere düşünürsün.


  • Bir ben var benden şurada  (09.01.24 11:58:19 ~ 12:00:00) 
artık sizinle temas kurduğunda aklında şöyle bir ses olacak:

"beni bi kere ... olarak gördü, bana bi kere ... dedi"

sınır bir kez ihlal edilir.
  • tabudeviren  (09.01.24 12:12:37) 
espriye bağlı. kişisel olarak yaralayıcı bi tarafı varsa ve karakteri güçlü biriyse bence affetmemiştir, soğutup ilişkiyi keser diye tahmin ediyorum.


  • nic cage  (09.01.24 13:18:03) 
Özellikle uyarılan konu ya da aynı konu üzerinden uzatılan espriler dışında alınıp biten ilişkileri kayıp olarak görmüyorum. "Epey gönlünü almaya çalışan kişiye epey sitem eden" arkadaş için ya espri adı altında çok ağır laf edilmiş ya da arkadaşlığınız samimi değilmiş diyebiliriz. Ağır olan için ileride affeder, samimi değilse zorunlu durumlarda ya da işi düşünce devam eder


  • nawar  (09.01.24 13:59:55) 
irkci espriler en eglenceli kategoriden
bence buna alinmak biraz acayip

  • foster  (09.01.24 14:07:30) 
Ne olduguna bagli.Ne dedigini bilmeden agirmis yada affedilir bir seymis demek zor.


  • turkuaz  (09.01.24 15:24:00) 
Foster ve turkuaz +1
Ne dediğinize bağlı çünkü yani bir sürü arkadaşım var farklı irk ve din; acayip ırkçı muhabbetler dönüyor yani.
O yüzden ırkçı şaka olmaz diye bir şey yok. Ama kişiden kişiye değişir tabi.
  • logisticsmanager  (09.01.24 17:02:57) 
Arkadaşlar arasında da sınırlar vardır, her aklımıza geleni arkadaşımiza söyleyemeyiz. Ben mesela bu sınırı aşan arkasaslariml iliskiyi kesiyorum. Sizinki kesmesigine göre sizi affetmis.


  • sanguine  (09.01.24 22:25:10) 
[]

Şehir dışından arkadaş gelince onu gezdirir misiniz

Şehir dışından gelen karşı cins kişisi İstanbul'u gezmek istiyor. Benden gezdirmemi istiyor. İstanbul kocaman şehir, havaalanı uzak, trafiği çok, araba ile dolaşması sıkıntı. Sizce bu normal mi. Küçük şehirde normal olabilir ama İstanbulda bence saçma.




 
asıl istanbul gezdirilir yaa


  • gkhncnzdgn  (09.01.24 01:03:42) 
Yani "istanbul'da gezmeyecekse nerede gezecek?" diye düşündüm ben de. Ama bu geliş planlanırken birlikte mi planlarınız? Sizde mi kalacak? Vs gibi detaylar var tabii. Yine de birlikte planlandıysa saçma bir durum değil, gelip evde mi oturacak ki?


  • fraise  (09.01.24 01:44:45) 
gezdirilir nesi saçma?


  • jelly bear  (09.01.24 09:11:28) 
Evde mi oturacak? Gezdiriyorum tüm gün.


  • Kahvedesu  (09.01.24 09:26:29) 
Sen de araba ile dolaştırılmayacak yerlere götür.

Beyazıttan başka, kapalıçarşı, sultanahmet ayasofya sirkeci mısır çarşısı oradan da karaköy, galataport.

yaşı daha genç ise ona uygun galataporttan başla, galataya çık oradan istikall, oradan beşiktaşa geç.

yürüsün dursun zaten araba ile gezilmez istanbul.
  • liberal  (09.01.24 09:47:17) 
şimdi benim içim fesat olabilir, durumu yanlış okumuş olabilirim. dolayısıyla önden özür dileyerek başlayayım ama:
karşı cins vurgusundan anladığım kadarıyla gelen arkadaş flört/takılmaca amacıyla geliyor ve senin niyetin full eve/yatak odasına kapanmak. bunu çok belli edersen, yukarıda saydığın sudan bahaneleri hanımefendiye sunarsan arkadaş geldiği gibi geri döner. hiçbir kadın bu tavırdan hoşlanmaz. senin için geliyorsa ve gezmek de istiyorsa birazcık gezdir. istanbul gezilmeyecek de neresi gezilecek nihayetinde.

ha yok tamamen seninle alakasız bir şey için gelip, "kim beni gezdirse" diye düşünüp işi sana yıkan bir arkadaşsa o zaman çok saçma tabii ki.
  • hrskrs  (09.01.24 11:01:03) 
gezeceğiniz yere göre değişir.
topkapi sarayi - eminonu - taksim hattına araçla gitmek işkence. mecbur toplu taşıma veya oraya yakın bir yere kadar araç, sonra toplu taşıma.

Anadolu kavağı, şile vb yer ise mecbur araç.
  • tabudeviren  (09.01.24 12:15:16) 
kişi sizde kalmayacaksa, planını sizinle de teyidleşip havalimanından almak, doğrudan sizde kalması ve birlikte takılmak üzerine yapmadıysa bence gezdirmek durumunda değilsiniz. gezdirirseniz de bir jest, hoşluk olur. arabasız gezilecek 1 günlük bir programda yeterli olur bu durumda.


  • Phoebe  (09.01.24 12:48:49) 
Şimdi hava biraz yağışlı ve soğuk o yüzden aksaklık olabilir ama doya doya gezdirirsin açık havada. Metro ile, vapur ile gidebileceğin bir sürü yer var İstanbul'da. Küçük şehir değil ki arabasız ulaşım sorunu yaşayasın.


  • nawar  (09.01.24 14:07:26) 
Sizi görmeye geliyorsa normal. Gelmişken görüşelim beni gezdir diyorsa değil.


  • peki madem  (09.01.24 14:11:02) 
[]

şu tip düşüncelerin aklımdan sık sık geçmesi normal mi?

"sıkıcıyım, ilgi alanlarım aslında hep başkalarının övgüsünü almak için şekillenmiş, hiçbir düzgün alışkanlığı uzunca bir zaman sürdüremiyorum, giydiğim şeyler hep aynı ve sıradan, kimseyle şöyle içten bir diyalog kuramıyorum, hayattan tam olarak ne istediğimi bilmiyorum, günlerim birbirini tekrar ediyor, sevgilimin yerinde olsam kendimi çoktan terk ederdim, sanırım hayatta gerçek anlamda tutkuyla bağlandığım bir şey yok"

evet bu ve bunun gibi bir dolu düşünce. okuduğum bir kitapta buna benzer düşüncelerin gün içinde pek çok kişinin aklından sıklıkla geçtiği, ancak bunları paylaşan pek kimse olmadığından bunları düşündüğümüzde kendimizi anormal hissettiğimiz yazıyordu. öneri de şunun gibi bir şeydi, "bunlar kaçınılmaz düşüncelerdir, onlar gelip geçedursun sen senin için anlamlı olan şeyleri yapmaya devam et". sizin yorumunuz ne bu konuda? normal mi böyle düşüncelerin sıklıkla aklımdan geçmesi?


 
Yazdıklarınızı okuyunca bu söz aklıma geldi : “ Böyle yaratılmıştın, kendinden çok şey umdun, herkes kendinden çok şey umar, herkes kendinin hayal kırıklığıdır. “

Bir de Çetin altan’ın yaşam sevincinin bu topraklarda neden gelişemediğini dair şu yazısını okumanızı tavsiye ederim:
www.dorukaktoprak.com
  • elvan abeyiylegezse  (07.01.24 20:02:21) 
[]

Arkadaşla arayı düzeltme

Selamlar, çok sevdiğim bir arkadaşımla küstük daha doğrusu o küstü. Buna sebep olan maalesef benim onun bir davranışına çok sinirlenip abartılı bir tepki vermemdi.Ama kaybetmek isteyeceğim birisi değil. Siz olsanız ne yapardınız? Gönül işi değil bu arada sadece bu tip sorular hep gönül işine taşındığı için kendim böyle açtım.




 
Samimi bir açıklama ile özür dilemek bence halleder. Konu ne bilmiyorum ama büyük bir hata ise belki gönül almak için tek seferlik değil de bir süre boyunca uğraşmak çaba göstermek iyi olur.


  • Amaranta ursula  (06.01.24 15:34:44) 
"Yanlış yaptım, aşırı tepki gösterdim, özür dilerim" demeniz yeterli olur. Yeterli olmalıdır.


  • pispinti  (06.01.24 19:58:29) 
[]

Nasılsınız

Merhaba, bayadır duyuruya girmiyorum nasılsınız?




 
Türkiye'de ne kadar iyi olunabilirse o kadar iyiyiz, sen nasılsın?


  • Bir ben var benden şurada  (05.01.24 18:49:51 ~ 18:50:03) 
iyi değilim ama kötü de değilim. bakacaaağz. sen nasılsın? cidden ben seni yıllar öncesinden hatırlıyorum. meister bu arada ben. az kavga etmediydik zamanında.


  • mark greg sputnik  (05.01.24 18:54:00) 
İdare etmeye çalışıyorum. Orta şeker maalesef. Daha iyi olabilseydi keşke.

Siz?
  • simderun  (05.01.24 19:19:04) 
bugün uzun zaman sonra güzel bi kız gördüm, onunla nasıl tanışırım onu planlıyordum. hatta duyurusu bile var.


  • duyurukullanıcısı  (05.01.24 19:22:21) 
Selamlar bomba gibiyiz ya sen?


  • ruhen hastayim ben  (05.01.24 21:15:54) 
Çok yorgunum ama çalışmam lazım. Bu defa belimi doğrultacağım, rahata ereceğim dediğim her anda yeni bir şey patlak veriyor. Daha iyi olacağım umarım.

Senden ne haber?
  • Amaranta ursula  (05.01.24 21:23:07) 
Teşekkürler ben de iyi olmaya çalışıyorum


  • rock n roll  (05.01.24 21:44:37) 
Normalde çok mutluydum da yarın yemekli misafirim olduğunu ve evi temzleyip yemek yapmam gerektiğini bildiğim için sıkıntıdayım :((( misafirlik yasaklansın yeter yaaaaa.


  • turuncu tonlarda  (05.01.24 22:20:13) 
Kendi halimde iyiyim ya. Keyifler güzel.

Bu C-cuma akşamında bir stand-up gösterisine gittim. İzlediğim kişi eski şarkıcısı, 16 sene önce üniversiteme bahar şenliğime denk gelmişti. adjashdksa
  • put it in your appropriate place  (06.01.24 00:07:42) 
[]

Alma-verme dengesi

Benim, babamla olan ilişkimden dolayı alma-verme dengemin bozuk olduğunu düşünüyorum. Babamın karakteri şöyledir; babamdan hiç bir şey istemeyin, ne para isteyin, ne bir iş yapmasını isteyin, ne bir ricada bulunun. Mesela kol gücü gerektiren şeylerde bile , hem bağırır, hem bin dereden su getirtir, nerden istedim diye insanı köpek gibi pişman eder. Para konusuna girmiyorum bile.

Ben de kendimi bildim bileli hep çalışırım. Üniversiteyi kendim istedim okudum, dershaneye kendi paramla gitmemden tutun, o zamandan beri her işimi kendim görmeye alıştım. Maddi ve manevi. Bir insandan, özellikle bir erkekten bir ricada bulunmak, bir şey istemek benim kitabımda yazmıyor. Güçlü görünmek adına değil asla. Bir kadın olarak güçsüz olduğun yerleri ve güçlü olmak zorunda olmayışımı biliyorum. Ama “istemek” davranışı bende çooook zayıf hatta neredeyse yok bile.

Sanırım bu benim bir şeyimi etkiliyor. Bir erkeğe güvenebilmemden tutun, hep kendine yetmeye çalışan birisi olmak beni artık fevkalade yoruyor. Bu durumu iyileştirmek istiyorum.

Bana kitap, terapi, davranış biçimi olarak ne önerirsiniz,
Sizin de bu konuda yaralarınız var mı?

 
youtube'da crappy childhood fairy diye bir kanal var, amerikalı tatlı bir kadın people-pleasing, co-dependency, cptsd gibi sorunları olan kişiliklere yönelik videolar çekiyor. bu konular sizin durumunuzla ne kadar örtüşüyor bilemiyorum ama belki oradaki videolarda işinize yarayacak bir şey bulursunuz.


  • lamentoftheperishingroses  (04.01.24 01:13:41) 
Herkeste farklidir elbette ancak bende alma-verme dengesi, degersizlik hissini iyilestirmemle oturdu. Cok sinsi bir inanc, binbir farkli sekil semalde ortaya cikiyor, hayatta bende yok diyende de var, oraya bakmak da faydali olabilir. Kendinizi almaya degerli ve yeterli gormek, sevilmeye, desteklenmeye, deger ve yeterli gormek. ihtiyaclarinizin makul olduguna, karsilanabilecegine inanmak. Zira babanizdan gordugunuz sadece bin dereden su getiren biri degil, sizin ihtiyaclarinizi ve ricanizi karsilayacak kadar sizi sevmeyen, deger vermeyen bir adam, ihtiyaclarinizin asiri olduguna, karsilanmayacagina sizi inandirmis biri (gercekte seviyor olabilir ama cocuk beyniniz bunu boyle algilamiyor, sorunu babada degil kendinde goruyor). Terri Cole cok guzel father wound /mother wound calismalari yapiyor, ucretsiz. Tavsiye ederim.


  • songforsomeone  (04.01.24 09:06:07) 
@songforsomeone +1

Bu kabullenilmiş değersizlik hissini fark etmek bende şöyle oldu: Maddi manevi her konuda aileme karşı küçük kahramanlıklar yapmaya çalıştığımı fark ettim. Bunun üzerinden kendimi de tatmin etmeye çalıştığımı fark ettim. Yani bu, annemin canının çektiği ancak pahalı olduğu için almadığı bir pastayı almak gibi maddi bir şey de olabilir, kendi kendime ne kadar güçlü olup zor bir şehirde yalnız yaşadığımı başardığımı anlamalarını sağlamak da. Değersizlik hissimi fark etmemle birlikte bunu hak etmediğimi, onların anne ve baba olduğunu ve beni dünyaya getirerek hayatta bana yardım etmeyi doğal yollardan kabul ettiklerini düşünmeye başladım. Düşünmeye çalışıyorum daha doğrusu. Biz %100 Batılı bir toplum değiliz ve ben senelerdir yaptığım tüm maddi manevi küçük kahramanlıkların, birine minnet duymayayım diye yaşadığım zorlukların cezasını tek başıma çektim, onlar nelere katlandığımı hiç anlamadı bile...
  • silverleaf  (04.01.24 09:27:08) 
[]

foto cekecek arkadasi olmayanlar ne yapiyorsunuz?

Uzun zamandir foto cekilen, gec seni cekeyim falan diyen arkadasim yok. Dolayisi ile soyle boydan veya karsidan falan neredeyse hic fotom yok.

Bu durumda ne yapiyorsunuz?


 
Selfie ya da çekinmiyorum. Ben arkadaşıma gel seni çekeyim dedim. Buradan mana çıkarıp ondan hoşlandığımı sanmış. Çeksek bir dert çekmesek bir dert.


  • Kahvedesu  (02.01.24 19:16:37) 
Abi ağaç kovuğundan çıkmadığımız için etrafımızda çevremizde illa ki biri olur, canım çok boydan fotoğra çektirmek çekerse onlardan rica ederim böyle bir durum olursa. Kaldı ki çok arkadaşın olsa da kimse gel seni çekeyim demez bence ya.


  • Bir ben var benden şurada  (02.01.24 19:18:02) 
fotoğraf çekilmeyi zaten sevmiyorum, o yüzden 100 senelik fotoğraflarımı kullanmaya devam :D


  • candide  (02.01.24 19:38:21) 
oradan geçen birine çektiriyorum. beş on tane çekiyor . birinden biri iyi çıkıyor.

bu arada yüksek çözünürlüklü kaliteli fotoğraf istiyorsan fotoğrafçıya git. onların stüdyosu fena değil. düşük ücrete bir sürü poz verirsin.
  • yurtsuz john  (02.01.24 21:19:23) 
sultanahmet'e gelmiş yalnız bir italyan benden rica etmişti, fotoğraflarını çekmiştim. bi de özenmiştim bak, öyle her açıdan çekmiştim, adam bayağı memnun olmuştu:) siz de italyan gibi yapabilirsiniz. yalnız, düzgün giyinimli, aylak birini gözünüze kestirin ve fotoğrafınızı çekmesini isteyin.

fotojenik olamadığımdan fotoğraf çektirmeye de hiç hevesim olmadı benim:)
  • kesmekes laleler  (02.01.24 22:06:57) 
yolda geçen birisinden iste çeksin


  • abelardo  (02.01.24 22:18:58) 
aynadan.

arkadaşın niye gel seni çekeyim desin hocam sen çeker misin dersin istiyosan
  • ala09  (03.01.24 00:14:12) 
ankaradaysan bulusalim guzel bir parkta vs cekeyim kuzu


  • rallied  (05.01.24 23:36:03) 
[]

Sonradan sevdiniz mi

Başta sizde çok da heyecan uyandırmayan, bir yeriyle (tipi, tavrı vs) tam da sizi etkilemeyen birinden sonra cok etkikendiginiz, heyecanlandıgınız hatta
aşık olduğunuzu düşündüğünüz/sevdiginiz oldu mu



 
evet,
ilk bakışta uyuz olmuştum, gıcık oldum.
çok itici gelmişti.
sonradan aşık oldum.
  • tabudeviren  (02.01.24 10:15:11) 
evet, tanıdıkta daha bir sempatik gelen insanlar oldu


  • kondansator  (02.01.24 10:20:05) 
kısmen, çok az heyecan uyandıran hatta müzik zevkinden tut dizi film zevki, okuduğu kitap türleri, okuduğu bölüm, ilgilendiği şeyler benden çok çok farklı birine bu zamana kadar duyduğum en büyük sevgiyi duyuyorum.


  • tabii lan manyak mısın  (02.01.24 10:21:06) 
ben hep sonradan tanıdıkça severim ilk görüşte etkilenip tanıdıkça meh :/ dediğim daha çok olmuştur


  • freebird5406_2  (02.01.24 10:32:13) 
Evet


  • Cezcez  (02.01.24 10:43:40) 
Evet, sonra dedigim de 1 hafta ama:) Daha dogrusu ilgimi cekmeyen, bende heyecan uyandirmayan bir tipti. Mutsuzdum ve tamamen zaman gecirmek icin gorusmustum. 1 hafta sonra baktim işler öyle degil :)


  • balpolen  (02.01.24 11:02:43) 
Hiç olmadı. Aksine daha da çok tiksindim zamanla. Hoşlanmadığımdan hoşlanmıyorum.


  • truf  (02.01.24 19:52:19) 
[]

Mutlu seneler. Napiyorsunuz yilbasi gunu/gecesi?

Evet, napiyorsunuz yilbasi gunu/gecesi? Normal bi gun gibi mi sizin icin? Yoksa plan var mi, disari cikiyor musunuz vs.?

Biz ailece yemege gidecegiz, sonra eve geceriz. Izlemeye deger bisey varsa da ekleyebilirsiniz.

Mutlu seneler. Happy 2024.

 
arkadaşlarımızda toplanıp yemek yiyip içmece. ekstra bir şey yok, dışarıda olmayo tehlikeli ve pahalı buluyorum. zaten yarın sabah kalkıp bu ne dünün aynısından devam edeceğiz


  • tuborg yesili  (31.12.23 10:28:24) 
Oyun oynarım muhtemelen.


  • put it in your appropriate place  (31.12.23 11:17:42) 
Biz iki güne yaydık. Dün akşam sofra kurduk, yemekleri kendimiz hazırladık. Eve kapanmalı keyifli bir gündü. Bugün boğaza bakan bir oda tuttuk, birazdan spaya gideceğiz akşamı manzara karşısında geçireceğiz. 2023 çok güzeldi 2024 daha güzel olacak hissediyorum.


  • ruhen hastayim ben  (31.12.23 12:23:38) 
Kız kardeşimde yemek yiyip sonra tek başıma dışarı çıkacağım.


  • ditu  (31.12.23 13:15:52) 
Bilgisayarda çalışacağım.
Arada yan gözle televizyona bakarım.
Kokteyl ve çerez eşliğinde.
  • pro9it9is9  (31.12.23 16:40:33) 
Ailece sofra kurmaca ve icmece seklinde geçecek. 2023 o kadar zor bir seneydi ki, bu sene yılbaşı kutlama moduna geçebiliyor olmamız bile mucize bizim açımızdan.

Gerci normalde de ben yilbaslarinda dışarıda olmaktansa evde sevdiklerimizle vakit geçirmeyi severim.
  • fraise  (31.12.23 16:44:50) 
ışıkları severim, ışık oyunları ve ekipmanları. bol trip hop parçalar ve şarap...


  • evimin paspasi  (31.12.23 16:49:06) 
[]

yurtdışında arkadaş bulma

milano'dayım doktoraya başladım, sınıftakiler hep italyan, konuşuyoruz öyle ama kimse için arkadaşım diyemem. kendim de ultra introvert birisiyim, benim için arkadaş bulmak türkiye'deyken de zordu. nasıl arkadaş bulabilirim?




 
MeetUp.com ve CouchSurfing.com bulusmalari oluyor, oralarda genelde sizin gibi gocmenler bir araya gelip sosyallesmeye calisiyorlar.

Tabi bu tarz ortamlari arkadas bulmak degil de insanlarla tanismak icin kullanmak mantikli, arkadasliga donusur donusmez o organik gelismesi gereken bir durum.

Edit: Aklima geldi, bir de referansla uye olunabilen Internations diye bir platform var, orada da daha beyaz yakali kitle bir araya geliyor.
  • sertac akin  (30.12.23 20:05:05 ~ 20:07:08) 
InterNations güzelmiş, kayıt isteği gönderdim. Diğerlerine de bakacağım, teşekkür ederim.


  • ted  (30.12.23 20:21:50) 
Dating appler iyi bence introvertsen, 1'e 1 bulusma imkani sagladiklari icin.


  • hot potato  (30.12.23 20:47:41) 
Organik, guvenilebilecek arkadas bulmak uzun suruyor. Hatta yillar alabiliyor. Ben en cok arkadasi gonullu itfaiyeci oldugum zaman edinmistim. Asagi yukari 100 kisi ile tanismisimdir. Bazilari ile hala gorusuyorum. 10 yil kadar onceydi bu. Orduda rezervist muhendis oldugumda da cok arkadas edindim.

Bence arkadas edinilen platform cok onemli. Mesela yukarida yazdigim itfaiye icin gonullu olan kisiler, sadece faydali olmak icin bir araya gelen, ucret almayan, birbirine yardimci olan bir grup oldugu icin genellikle duzgun insanlardan olusuyordu.

Hastanede gonullu olabilirsin, yoksullar icin ev insa eden gruplarda bir seyin ucundan tutabilirsin. Duzgun arkadasliklar boyle yerlerden cikiyor. Spor salonuna duzenli giderek arkadas edinebilirsin. Aklima gelenler bunlar.

Diger yukarida yazilan online platformlara ben guvenmiyorum.
  • thetruenorthstrongandfree  (30.12.23 20:50:50) 
[]

Evlilikle alakalı içinden çıkamadığım bir durum

Merhabalar arkadaşlar. Çok vaktinizi almadan uzun zamandan beri canımı sıkan bir durumu sizinle paylaşmak istiyorum. Ne yapacağımı bilemiyorum, zor durumdayim. Tüm yorumlarınızı dikkate alacağımi bilmenizi istiyorum.

Halihazırda doğunun sınır şehirlerinden birinde Polis memuru olarak görev yapıyorum.

İlk görev yerim olan Batı şehrinde, henüz mesleğimin ilk ayında tanıştığım eşimle tanışmamızin birinci yılında evlendik. Şu an 5 yıllık bir evliliğim var. Biraz evliliğimle alakalı bilgi vermek istiyorum size.

Eşimle severek evlendik, ancak sağlık problemlerinden dolayı birkaç kez düşük yaptı, henüz çocuğumuz olmadı. Tedavi görmek gerekti. Ancak çocuğa tam anlamıyla çift olarak hazır olmadigimizi düşündüğüm için eşim ne kadar istese de bu konuyu hep gozardi ettim. Hazır olmadığımız derken kastettiğimiz şey çocuğun sorumluluğunu alamamaktan ziyade, ileriye yönelik olarak er-gec bir patlama yaşayacağımızı, evliliğimizin olası bitmesi durumunda çocuğun zarar görmemesiydi. Bu yüzden ertelemek istedim.

Konuya gelecek olarak ne benim, ne de eşimin birbirimize karşı en ufacik sadakat şüphesi yok. İlişkimizde küfür, hakaret ya da şiddet de yok. En büyük problem ne yazık ki İNAT. Ayrı dustugumuz bir nokta olduğunda benim düşüncemin "haklı" olma durumu yok kendinin nazarinda. Evliliğimizin ilk baslarinda bu durum bu kadar belirgin değildi, ya da ben tartışma ortamına girmek, huzursuzluk çıkarmak istemediğim için sürekli farkında olmadan alttan alıyordum bilemiyorum. Ancak artık dayanacak gücüm kalmadı, uç noktasına geldim arkadaşlar.

Üstte belirttigim gibi doğunun güvenlik açısından sıkıntı sayılabilecek bir sınır ilinde polis memuru olarak görev yapıyorum. İlişkimize başlamadan önce de bu konuyla ilgili eşime defalarca kez belirttim: "Benim mesleğim pamuk ipliğine bağlı, çalışırken yeteri kadar sıkıntı, stresle uğraşıyorum, tek istediğim huzur, eve geldiğimde güler yüzle karşılanmak. Başka bir isteğim yok senden" diye. Ama bugün geldiğimiz noktada öyle bir duruma geldi ki günlerce benimle küs kalabiliyor, ben adım atmadigim sürece kesinlikle yaklaşmiyor, sürekli kendini haklı görmemi istiyor. Biraz yumuşak mizacı olan, güler yuzlu bir yapım olduğu için de, evde yaşadığım bu huzursuz durumun ister istemez isyerimde de olumsuz anlamda etkisini görüyorum. İş arkadaslarim çok kolay bir şekilde anlıyorlar tartıştığımizi, modum negatif oluyor yani.

Dayanamayıp haklı olduğum halde her defasında özür diliyorum, konuşuyorum kendisiyle bu şekilde surat asmaktan vazgeç diyorum, meslegimi de olumsuz etkiliyor bu durum diyorum. Aklım evdeyken bu mesleği yapamam, iş yerinde sorun yaşarım diyorum ama ne yaparsam yapayım 3-5 gün sonra farklı bir tartışmada yine bana surat asarken buluyorum kendini. Bu arada bahsettiğim şey basit "trip atmak" değil. Örneğin Ben geceden çıktığımda eve gelirim sabah uyurum 11:00 gibi uyanırız tek kelime etmeden kahvaltıyı hazırlariz, sonra gider diger odaya akşama kadar tek başına kalır orada.
Her seferinde nereye kadar ben özür dileyecegim, hatasının farkına varmalı diye düşünürüm ama ne yazık ki gelmez.

Sizlere bir de şu durumdan bahsetmek istiyorum. Eşimin Ailesi oldukça tutucu. Biz evlenirken eşim ailesinin "severek evlenmeye" karşı olduğunu,ailelerinde genelde görücü usulü evlilik yapıldığını söyledi. Bu yüzden evlenirken oldukça zor oldu ikna etmek. Az çok biliyorsunuz bu zihniyeti, ben kendisine şiddet uygulayan birisi olsam bile onu evlilikte tutmaya devam ederler. Neyse Aradan geçen 5 yıllık süreçte beni tanıdılar; ne bir kelime kötü soz sözledim, ne bir hakaret ettim, ne de başka bir sey. Diğer damatlardan yana çok ciddi sorunlar yaşadıkları için Annesi de, babası da beni çok severler. Hatta aramıyorum diye darılırlar bile.

Şimdi eşimle daha önceden çok defa boşanma konusunu dile getirdim. Ben bu şekilde yapamıyorum, kendine acımıyorsan bana acı, bu şekilde hayatımı sürdürmek istemiyorum diyorum ama hiç bir şekilde sıcak yaklaşmiyor buna. Boşanmak istemiyor aama günlerce küs kalır konuşmaz yani benimle. Açıkçası eşimin bu huyu olmasa seviyorum, boşanma durumu gerçekleşirse üzülür muyum evet üzülürüm ama bu yaşadığım şeyler de kolay şeyler değil arkadaşlar. 2 hafta boyunca evin içinde iki yabancı gibi yaşadığımız oluyor. Konuyu ailelere yansıtmak istiyorum dediğimde benim aileme soyleme, yaşlı insanlar uzulurler diyor. Çünkü ailesine yansıttığinda beni az çok tanıdıkları için kendini haksız bulacaklarını biliyor.

Kalakaldım yani bir başıma. Bulunduğum ilde psikolojik yardım alacağım bir yer de yok ufacık bir ilçe, köyden hallice.
Hele bir sizlere yazayım dedim. Özelden de yazabilirsiniz. Buraya kadar okuduysaniz da Hepinize çok teşekkür ederim.

Ne yapmalıyım, nasıl bir yol izlemeliyim sizce?
Her yorum çok kıymetli benim için.
İyi ki varsınız.

 
bulunduğun ilde yardım almana gerek yok, iyi referansı olan uzman bulursan online olarak çift terapisi yaparsınız.

batıda da durum aynı mıydı? batıda daha farklı ise büyük ihtimalle eşiniz sosyalleşemediği için doğunun ücra bir yerinde olmanızdan sizi sorumlu tutup her şeyi size olumsuz da yansıtıyor olabilir. terapi sürecinde ortaya sizin de hatalarınız, yanlışlarınız çıkacaktır. sürecin sağlıklı ilerlemesi için iki tarafın da açık olması gerekli.

ben sizin yerinizde olsam terapi sürecine de olumlu yanıt vermiyorsa bir avukatla konuşur tek taraflı davayı açarım.
  • duyulmasi gerektigi kadar  (29.12.23 13:57:55) 
@duyulmasi... Batıda ailesinin yanında olduğumuz için asla bu kadar değildi. Zaten 2-3 aksamda bir benim ailem orada olmadığı için kaynanagile giderdik. Onlar beni sevdiği için ben de onları severdim kendi anne babamdan da ayirmazdim. O yüzden sık sık giderdik.


  • su eve bi peynir alamadin diyen fare  (29.12.23 14:05:00) 
sizin dışınızda bir arkadaşı, çevresi veya bir işi meşgalesi var mı? eğer bunlar yoksa yaşadığı olumsuz ruh hali yaptıklarınızdan bağımsız size de yansıyordur. çift terapisi almanız iyi güzel ama bu eksiklikleri gidermek için de düşünmek lazım, daha kalıcı bi çözüm olabilir. bunlara rağmen böyleyse terapi, terapi de işe yaramazsa ayrılıktan başka çare kalmıyor.


  • nic cage  (29.12.23 14:44:07) 
yazdıklarınıza göre hep ama hep, her seferinde alttan alan siz görünüyorsunuz. bir tarafın bu şekilde "sonsuz" tolerasyon gösterebilmesi psikoloji bilimine de hayatın olağan akışına da aykırı. eşiniz haklıdır demiyorum, sadece bu mevcut senaryonun bu anlattığınız şekilde olmasına imkan yok diyorum. ilişki, tartışmak, anlaşmak vb. olgular "işteştir" her zaman zira olayın iki muhatabı vardır.

çift terapisi+1 diyorum.

ayrıca bir de kendizi de sorgulamanızı öneriyorum. sınır çizememek, needy olmak, bağlanma şeması, koşullu sevilme, onay ihtiyacı vb. size dair bir sürü nokta olabilir bu senaryonun tekrarlanmasına zemin hazırlayan. ya da acaba bir mağdur ve/veya kurban rolünden beslenme durumu yaşıyor olabilir misiniz?

tekrar etmek isterim, bu hikaye sizin anlattığınız haliyle rasyonel değil. burda dillendirmenize de gerek yok ama kendi içinizi irdeleyin, kendinize karşı dürüst olun.
  • Phoebe  (29.12.23 20:35:24 ~ 21:10:45) 
Bu evliliğin her tarafı yanlış. Zoraki yapılmış kırsal bölge insanı evliliği. Ayağı kırık bir at gibi düşünmek lazım. Ne yapılması gerektiği belli.


  • ferenc  (29.12.23 20:50:34) 
5 yıllık evlilikte bir çocuk için gerekli altyapıyı yapamamışsınız. Bu evliliğin çok da doğru olmadığının sen de farkındasın.

Anladığım kadarıyla eş kişisi ev hanımı. Karşına alıp yetişkin bir insanla konuşur gibi SON KEZ konuşacaksın. Tekrar aynı şey olacak. Babasıyla konuşup ailecek düşünmeleri için ailesinin yanına yollayacaksın. Bir süre sonra 'Tamam' diyecekler, gidip getireceksin. Birşeyin değişmediğini görüp boşanacaksınız. Bu süreç çok uzun olmamalı.

Gerek yolladığında ve gerekse boşandığınızda o yaşadığın kırsalın bütün kasveti yalnızlığınla birleşip üzerine çökecek. O depresyondan sağlam çıkmanın, düzgün, içinde çocuk sesleri olan yeni bir aileyi bir an önce kurmanın yolunu bulmalısın, yoksa senin için çok zor olur.
  • Mirket  (29.12.23 23:45:14) 
senin çocuklu versiyonundum, boşandım, çocuğa rağmen diyebiliyorum ki verdiğim en doğru kararmış. çocuk yaparsanız o zaman hiç bakmaz yüzüne haberin olsun. o yüzden ayrılmasan bile bu tutumları değişmedikçe çocuk falan yapma.


  • antihero  (31.12.23 13:50:55) 
her ne karar verirseniz verin öncesinde mutlaka bir aile terapistine görünün. insan başta yaw ne diyecek çok takma, biraz alttan al vs. diyecek diye düşünüyor ama hiç öyle değil. mutlaka gidin


  • yemrem  (31.12.23 13:57:33) 
"ileriye yönelik olarak er-gec bir patlama yaşayacağımızı" şundan sonrasını okumaya lüzum var mı. kehanette bulunmuşsun zaten. -ben heralde boşanırım ya bundan- demişsin. o halde sevgili kalamadığınız için süren bu evliliği uzatmaya gerek var mı. kadını da yanıltmış oluyorsun.


  • lambırcek  (31.12.23 16:37:45 ~ 16:38:29) 
[]

Eski sevgili sinemaya davet edilir mi?

8 ay olmuş ayrılalı ara ara basit iletişimler kurulmuş, davet edilebilir mi?




 
Edilebilir ama ben olsam etmezdim :) Olmayınca olmuyor bazı şeyler


  • okumakserbestbegenmeksart  (29.12.23 11:18:20) 
Valla barışma planları yoksa ne gerek var?


  • Amaranta ursula  (29.12.23 11:29:19) 
Sebep?


  • balpolen  (29.12.23 11:56:14) 
Sebep konuşmak vakit geçirmek


  • oldz  (29.12.23 12:07:11) 
edilmez. bile bile vakit kaybı.


  • love and trust  (29.12.23 12:21:55 ~ 12:22:07) 
[]

duygusal boşalma

son 10 gündür hastaydım.
kardeşim bugun bana çorap almış. bir saattir ona ağlıyorum.
insan çoraba ağlar mı ya? nedir benim bu yaşadığım. duygusal boşalma mı?
benzer durumlar yaşadınız mı?

 
Böyle spesifik olarak ağladığım olmuştu ama zaten her ay oluyor böyle sebepsiz yere duygusal bir boşalma hali.
Ben hormonlarımızın (kadınlarda) yaş ilerledikçe ağlamayı kolaylaştırdığını düşünüyorum. Belki de sinirlerimiz zamanla daha çok yıprandığı içindir. eften püften bir şeye kolayca ağlar oldum çoraba da ağlarım yeri gelince :)

  • Kediyi üzdün  (27.12.23 22:00:50) 
Valla bence olay hediyenin kendisinden ziyade kendini cok yalniz hissettigin bir donemden sonra bisekilde onemsendigini hissetme olayi yuzundendir. Yani hastaligin suresince buyuk ihtimal kendini cok yalniz hissedip, hic kimsenin olmadigini ya da sana hic kimsenin deger vermedigini vs dusunmussundur. Kardesin sana bir hediye verip yalniz olmadigini ve sana deger verdigini gosterdiginde ise yelkenleri suya indirip aglamaya baslamissindir.

Bence boyle hastaliklardan sonra olur boyle olaylar, pek dusunme ustune.
  • j r r tolkien hayrani  (27.12.23 22:07:37 ~ 22:08:39) 
[]

aileyle ilişkiyi tamamen kesenler nasıl bir süreç yürüttü

annesiyle, kardeşiyle veya babasıyla yaşananlar sonucunda tamamen ilişkileri kesen, konuşmayan, hayatından tamamen çıkaran ve hiç bir şekilde iletişimini sürdürmeyen var mı? nasıl yürüttünüz bu süreci ? şundan soruyorum aslında. mesela annemle tüm bağlarımı koparma aşamasındayım ama kuzenlerim ve teyzelerimle görüşmeye devam etmek istiyorum. illa ki bu anlaşıldığında nasıl tepki verdiniz? bir yerlerde karşılaşınca ne yaptınız?
lütfen böyle şey olur mu ne saçma gibi tepkiler vermeyin. yaşayan bilir. insan bu noktaya bir günde gelmiyor. uzun yıllar süren sorunlar, kavgalar, hakaretler ve daha da kötüsü üzücü durumlar sonucunda bu kaçınılmaz son olabiliyor. benzer şeyleri yaşayanlar fikir verebilir mi?



 
10 sene önce babamla ilişkimi kestim. geçen sene kardeşim evlendi ve babamı düğüne çağırdı. düğünden önceki akşam kardeşlerim benimle oturdu, yemek yedi, babam bizden ayrı bir masada yemek yemiş, sonradan şans eseri gördüm. düğünde de iki ayrı masadaydık, ailenin bir kısmı o masadaydı, bir kısmı da benim masada. göz göze bile gelmedik. babam zaten normalde de çıkıp oynamaz, ben çıktım oynadım. babada ego tavan olduğu için kolay oluyor, hiç iletişim çabasında olmuyor. ben de zaten görüşmek istemiyorum. beklediğimden rahat geçti.

bu durumu geniş ailenin tüm fertleri bilirse garip durumlarla karşılaşmazsın. net ol, taviz verme. amcam öğrenince, arayıp barışmamı istedi, yoksa görüşmezmiş benimle. peki dedim, sen bilirsin. ilk başlarda herkeste bu netleşince sonra gerçekten de hayatından tamamen çıkarmış oluyorsun. insanlar dikkat ediyor.
  • gabe h coud  (26.12.23 16:42:37) 
ben annemle iliskimi kestim ama seninkinden farkli, yani annem hayati boyunca en buyuk kotulukleri kardeslerinden gorup hala onlarin pesinden kostugu icin. kendi hayatini harcadigi yetmedi bizim hayatimizi da onlara harcadi.
bunlara ragmen ozlem vs oluyor ama ben kati bir insanim, gorusmem.
bunu ne kadar surdurebileceksin? bir de teyzenler falan araya girecektir. belki senin icin minimum duzeyde gorusmek daha iyi olur digerleri de cok karismasin diye.
  • durgunfoton  (27.12.23 02:18:25) 
ben değil ama ben ve eşim olarak biz artık eşimin ablasıyla görüşmüyoruz. toksik ve sinsi biriydi. bize zarar veriyordu. büyük bir kavga sonrası kendiliğinden doğal bir şekilde ilişki kesildi. anne ve babayla tabii ki görüşüyoruz. henüz anne babaya gittiğimizde ona da denk gelmedik. ama illa ki gelinir. selam verilir geçilir bence maksimum.
ha şöyle de bir şey var, hayat bu yarın eşim barışır ben gene tavırlı kalabilirim. bence koyduğumuz kişisel tepkiler 3. kişileri bağlamamalı.

  • wild honey suckle  (27.12.23 09:18:34) 
[]

İş yerlerinde samimiyetsizce kutlanan doğum günü seromonisi hk

Ne düşünüyorsunuz? Girdap gibi kurtulamiyorsun da. Katılsan samimiyetsiz mide bulandırıcı, katılmasan ayrı dert.




 
Biri kendini feda edecek ve dogum gunu kutlanmayacak. Sonrasindakiler de boylece iptal. Biz oyle yaptik. Su an cit cikmiyor. Nazar degmesin ins


  • nic cage  (24.12.23 13:31:30) 
Ben çok düşünmüyorum ya, iyiki doğdun diye iki şakşak yapıp pastamı gömüp devam ediyorum. Bence çok da büyütülecek bir olay değil :D Ancak insanlar gitgide irkilmeye başlıyor bu tip şeylerden onu fark ediyorum. Bakınca herkesin üstünde bir tedirginlik, ne yapsam ki şimdi bakışı, irileşmiş gözbebekleri, çaresiz espri denemeleri :D "Acaba hazırlıklara yardım etsem" mi gerginliği... Bu olaylar da ayrıca hoşuma gidiyor aslında. O anda birilerine bir şey kabul ettirmek daha kolay :D


  • akhenaten  (24.12.23 15:10:26) 
Bizim yönetici pastayı alıyor. İki dakika mum, kutlama, 1-2 foto çekilip dağılıyoruz. Hediye işine girmedik. OLmasa da olur ama kimisi seviyor:/


  • Amaranta ursula  (24.12.23 16:13:15) 
valla ayağıma kadar gelmiş beleş yaş pasta :D ki çok severim, her defasında uçarak katılırım.. para toplansa veririm.. doğan kişinin doğmuş olması pek umrumda olmuyor, "iyi ki doğdun" der geçer ve pastaya yumulurum.. yaşasın yaş pasta :D

hediye yok ama bizim buralarda. hediye olması itici olurdu.
  • tabudeviren  (24.12.23 16:24:49) 
Oo beleş pasta diyip kutluyorum valla. Üzerine bu kadar düşünmedim hiç.

Bir de, iş yerinin zaten süper samimiyet içeren anlamlı bağlar kurulan yer olması gerekmiyor. Beklentileri düşük tutmak lazım
  • jazzabel  (24.12.23 17:08:13) 
Aşırı rahatsız oluyom, geçende bı duyuru da acmistim bu konuya deginen....


  • abuzer  (24.12.23 20:20:58) 
tek rahatsız olan ben miyim derdim a dostlar. aşırı samimiyetsizce, güya sosyalleşiyoruz muhabbeti, saçma sapan selfieler, pasta yerken gereksiz muhabbetler... işyeri burası, işini yap çık.


  • babemsi  (24.12.23 21:44:08 ~ 21:44:23) 
Yapmayın arkadaşlar, aynı işyerinde mesai yaptığınız kişiye bir "doğum günün kutlu olsun" demek bu kadar zor olmasa gerek. Pasta şirketten oluyor bizde, acil işi olan doğum günü "çocuğunu" kutlayıp pastasını alıp gidiyor. Bu kadar.


  • SiyamkedisiZorro  (25.12.23 10:01:49) 
Ben de sevmiyorum genelde ama pandemiden beri patronlar ofise gelmiyor biz de dönüşümlü çalışıyoruz ve ofiste çok az kişi oluyor. Biz de beleş pasta yemek için kullanıyoruz ve kalanları da ertesi gün gelen arkadaşlar yiyor. Bu hali sıkıntı değil bence.


  • peki madem  (25.12.23 10:02:06) 
Öncekine ilaveten, "hadi arkadaşa hediye alalım" diye para toplamak itici ama. Pasta şirketten olmasaydı da pasta için ortak olurdum, ama hediye "cuk"


  • SiyamkedisiZorro  (25.12.23 10:03:42) 
Fransa'da şöyle bir kültür var;
Doğum günü ya da özel bir kutlamasi olan kendi yiyecek getiriyor.
Hediye vs gibi şeyler sadece yeni çocuk dogumunda ya da işten ayrilirken.

O yüzden çok mutluyum. Ben de saçma bulurdum.
  • logisticsmanager  (25.12.23 14:22:42) 
haftada 2 sabit olmayan gün ofise geliyorum. onda da şansıma doğum günü kutlaması denk gelirse, pastamı alıp kenara çekiliyorum. fazla düşünme derim. pastayı fazla kaçırma :)


  • gabe h coud  (25.12.23 15:59:09) 
Ben pasta sevmiyorum yani doğumgünlerinden yemek de olsa bir çıkarım yok ama rahatsız olmuyorum. Samimiyetsiz evet ama bu kadar da her şeye takmamak lazım başka birileri mutlu oluyor iki dakikalığına gül geç çok önemli bir konu değil bence. Hediye almalı bir durum olsa rahatsız olurdum başkalarının zorunluluk adına bir şeyleri yaptırmaya çalışmasından hoşlanmıyorum bu nedenle bana gıcık olsalar da hediyeye katılmazdım çok umrumda değil kimse


  • titanic kemancısı  (25.12.23 16:15:24) 
valla ben de devlet dairesindeyim, hani böyle olunca da bir nevi aynı insanlarla emekli olacaksın ortam iyicene samimiyetsizleşiyor sıkıcılaşıyor, özellikle kadın tayfanın beleşe pasta ve instagram paylaşımı etkinliğinden öteye gitmemeye başlıyor. Bir de 20 kişi var her ay istemsiz kutlanıyordu iyicene kabak tadı verip gereksiz bir masrafa da dönüyordu.

En son buna dahil olmak istemeyenler bunu net bir şekilde dile getirse de bu gösterişçi tayfa tarafından ciddiye alınmayınca da bu istemeyenler doğum günlerinde yıllık izin almaya başlayıp pasta parası toplanırken ben katılmadım deyip vermemeye başlayınca neyse ki bu saçmalık bitmeye yüz tuttu.
  • denizgonen  (31.12.23 11:31:07) 
[]

Kendi vücut kokularımızın kendimize çekici gelmesi

Bu normal miydi? Öyle bişi okumuştum diye hatırlıyorum ama




 
Nedendir aklıma hep bu bölüm gelir
www.southparkstudios.com

  • beetlejuice  (24.12.23 20:21:20) 
Başkasına da çekici gelebilir. Napolyon'un seferden dönerken 3 gün önceden Josephine'e banyo yapmaması için mektup yazdığı söylenir.


  • Tina  (25.12.23 01:18:47) 
[]

Eski sevgilinizin sosyal medya hesabına bakıyor musunuz?

Merak edip de eski sevgilinizin Instagram'ına falan bakıyor musunuz? Yapıyorsanız da yaklaşık ne sıklıkta yapıyorsunuz?




 
Ayda bir kimisine yılda bir


  • benaslindayohum  (22.12.23 23:02:59) 
hiç bakmadım. hayatta stalk yapmadım, yapmam. aklıma gelmez.


  • gabe h coud  (22.12.23 23:07:18) 
hayır, asla. bitti mi? bitti. geri dönsem kafayı yerim.


  • mark greg sputnik  (22.12.23 23:07:52) 
nadiren bakarım ama bu benim için hiçbir şey ifade etmez.


  • tabudeviren  (22.12.23 23:15:01) 
2 senede 1 falan.


  • poliamid  (22.12.23 23:34:03) 
arada bakıyorum özlediğimden unutamadığımdan değil dolce vita bir hayatı var vay be hayata bak diyorum :)


  • freebird5406_2  (23.12.23 00:11:55 ~ 00:16:55) 
[]

Yeni yıl dilekleriniz var mı?

veya kararlarınız da olabilir.. varsa nelerdir?

Ben kafamın rahat olduğu, kendimi güvende ve mutlu hissettiğim bir yıl olmasını diliyorum. Bunun için bana düşen şeyleri yapmaya odaklanıyorum, yeni yılda da bunu güçlendirecek alışkanlıklar geliştiricem. Bir de, sevdiklerim hep uzakta, daha yakınımda olan ömürlük güzel ilişkiler kurmayı istiyorum. Şimdiden herkese iyi seneler! :)


 
15 gün önce sigarayı bıraktım. Tekrar başlamamayı umuyorum.


  • auroraaurora  (22.12.23 17:21:23) 
2023 benim için güzel bir yıldı. Bundan daha kötüsü olmasın yeter.


  • ruhen hastayim ben  (22.12.23 18:46:05) 
15-20 kg vermek istiyorum.


  • SiyamkedisiZorro  (27.12.23 10:30:32) 
Kendime, fiziksel ve zihinsel sağlığıma daha çok yatırım yapabildiğim bir yıl diliyorum. Yeni bir yabancı dil öğrenmeye başladım örneğin şimdiden ve her gün yürüyüşe çıkmaya çalışıyorum. Bir de çok klişe ama hakikaten daha çok kitap okumak istiyorum, telefon ve bilgisayardan uzak daha kaliteli ve zevkli zaman geçirmek istiyorum.


  • fotrsapka  (27.12.23 10:34:05) 
123456789• ... 160   « Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.