Şimdi benden daha iyi yorum yapanlar olacaktır, o yüzden ahkam kesmem ne kadar doğru olur bilmiyorum ama bunu zamanında ben de düşünmüştüm ve bir kaç farklı sebepten dolayı olduğunu kanısına varmıştım.
Öncelikle süre faktörü var tabii. İspanya ve Portekiz'in Güney Amerika'daki sömürgeleri 1800 lerin başında bağımsızlıklarına kavuşurken, Fransa ve İngiltere'nin sömürgeleri 1900 lerin ikinci yarısına kadar ilgili ülkelerin himayesi altındaydı. Uzun süre himaye altında tutmak bir yana; bu aradaki 150 senede ulaşım olanakları, serbest pazar mantığı falan çok ilerledi.
Coğrafi zorluklar başka bir etmen. Okyanus aşmak, kıyıdan kıyıdan gidip ümit burnundan dönmeye göre çok daha meşakkatli bir süreç olsa gerek. Bu da hammaddelerin masrafı artması, askeri personele harcanan paranın artması vb. konularında zorluklar çıkarır. Hatta muhtemelen güney amerika ülkelerin bağımsızlıklarını önce kazanmasının arkasında yatan sebeplerden biri de bu. Şöyle bir örnek de vereyim, İspanyol sömürgeciliği 100 atlıyla mı ne başlıyor ve bu kadarcık bir asker gücüyle top falan olmadan İnka imparatorluğunu deviriyorlar (bkz:
francisco pizarro) Dolayısıyla muhtemelen ayaklanmalar karşısında tutunmak çok daha zor olmuştur.
Sömürgeleştirme tarzlarının farklı oluşu başka bir etmen. İngiltere ve Fransa sömürgeleri ile çok yüz göz olup halka karışmadılar. Halbuki Güney Amerika Avrupa'dan çok göç aldı. Bugün Arjantin'in %95'i avrupa kökenli, Brezilya'da bu oran (melezler hariç) %40 falan, melezleri de katarsan %80 falan gibi bir orana ulaşıyorsun. Paraguay, Bolivya ve Guyana ülkelerini saymazsan aşağı yukarı bütün kıta için durum böyle. Yerel halk yok gibi bir şey. Bu yüzden İngiltere ve Fransa'da isyanları yerel halklar başlatıyorken Güney Amerika'da Avrupa kökenli aristokrat sınıfına mensup kişiler başlatıyor. (Hatta mesela Brezilya'nın bağımsızlığını Portekiz kralının oraya prens olarak gönderilen oğlu ilan ediyor)
İngiltere'nin de Kuzey Amerika'da başarısız olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda, bir nevi yukarıdaki savların sağlamasını yapmış oluyoruz. Yine de dediğim gibi tarihçi olmadığımdan ahkam kesmek istemiyorum. Bu yüzden yukarıda yanlış yorumlamış bulunduğum yerler de olabilir. Mazur görünüz