kibritsuyu
ayakkabı tabanı yapıştıracağım. esnek olması gerektiğ için kuruyunca sertşelip taşa dönüşen japon, 404 falan gibi yapıştırıcılar olmaz.aklıma bali, derby falan geliyor ama varsa daha süperi, daha sağlamı, ayakkabıcıların kullandığı falan...daha sağlamı yok, en sağlamı bali derseniz gidip alıyim heme
ayakkabı tabanı yapıştıracağım. esnek olması gerektiğ için kuruyunca sertşelip taşa dönüşen japon, 404 falan gibi yapıştırıcılar olmaz.
aklıma bali, derby falan geliyor ama varsa daha süperi, daha sağlamı, ayakkabıcıların kullandığı falan...
daha sağlamı yok, en sağlamı bali derseniz gidip alıyim hemen.
aklıma bali, derby falan geliyor ama varsa daha süperi, daha sağlamı, ayakkabıcıların kullandığı falan...
daha sağlamı yok, en sağlamı bali derseniz gidip alıyim hemen.
0
valla ayakkabicilar da bali, derby kullaniyor hala. en uygunu odur sanirim. alternatif olarak patex denenebilir. sunflex te biraz deneysel olur ama ise yarayabilir.
0
senin ilacın, ayakkabı tamircilerinde. tamiratlarda kullandıkları yapıştırıcıyı satanlar var. birde bulgaristan yada rusya menşei'li, dandik kab'lı yapıştırıcılarda mevcut. onuda dışarıda bulman zor. ancak tamircilerden bulabilirsin.
0
sen derbiye güven :) uzuuunca bekle ki güzel yapışssın.
olmazsa belki tamirciler zımba ile filan tutturur, nası bi ayakkabı bilmiyorum ama.
bir de iyice tozunu, kirini sil ki tutsun.
olmazsa belki tamirciler zımba ile filan tutturur, nası bi ayakkabı bilmiyorum ama.
bir de iyice tozunu, kirini sil ki tutsun.
0
hacı ayakkabıcıya ver en çok 5 lira yapsın. (gerçi sende düşünmüşsündür ama yazdım işte)
0
bally ve 502'yi karıştırıp deneyebilirsin veya epoksi yapıştırcılar var küçük tüp halinde satılan onlardan kullan.
0
ayakkabıcı yapamamış, ilk giyişte yamuldu yeniden. o yüzden kendim yapıcam bol malzemeli.
0
kibritsuyu
yıllardır kurtulamadığım bir illet bu. özellikle kış aylarında ortaya çıkıyor. kimi zaman yazın da geçmediği oluyor. parmaklarımın iç taraflarında aşırı bir kuruluk, pul pul dökülmeler oluşuyor. sonra bunlar yaraya veya çatlağa dönüşüyor. inanılmaz acı veriyor. tam geçti diyorum, aynı veya başka par
yıllardır kurtulamadığım bir illet bu. özellikle kış aylarında ortaya çıkıyor. kimi zaman yazın da geçmediği oluyor. parmaklarımın iç taraflarında aşırı bir kuruluk, pul pul dökülmeler oluşuyor. sonra bunlar yaraya veya çatlağa dönüşüyor. inanılmaz acı veriyor. tam geçti diyorum, aynı veya başka parmağımda yeniden çıkıyor. kesinlikle kurtulamıyorum.
şimdi doktora git diyeceksiniz. iki kere doktora gittim bunun için. üstelik bir tanesi senelerin cildiye uzmanı olan özbeöz amcam. diğeri ise özel bir hastanenin cildiye uzmanı. amcam dedi ki yağlı krem sür, elini çok yıkama ve yıkarsan da sıvı sabun kullanma.
özel hastanedeki cilt doktoru onu bile diyemedi. inceledi baktı. dedi jöle kullanır mısın, yok. yabancı bir maddeye elledin mi, yok. şunu yaptın mı yok, bunu ettin mi yok. adam kilitlendi kaldı, diyecek şey bulamadı. en sonunda dedim, araba kullanıyorum, oto yıkamacıda direksiyonu parlattılar falan ondan olur mu acaba? hah dedi kesin ondandır. kortizonlu bir merhem verdi yolladı. bir halta da yaramadı. araba kullanmayı da bıraktım ama yaralar 7 senedir hala geçmedi.
resim ekliyorum. görün parmaklarımın durumunu. bu resimdeki sol el baş parmağım. aynısından bir tane sağ el başparmağımda ve iki tane sol el işaret parmağımda da var. toplam 4 tane. her gece yatarken madecassol sürüp üzerini yara bandıyla bantlıyorum. bugüne kadar en efektif çözüm bu oldu. denemediğim cilt merhemi, nemlendirici krem, vazelin, bepanten, mantar ilacı zırt vırt kalmadı. doktor da çözüm bulamadı. son umudum sizsiniz. kocakarı ilacına da razıyım. ya da bu işten anlayıp hakiki çözüm üretebilecek, cevap bulamayınca "hah araba kullandın kesin ondan" diye götünden sallamayacak bir doktor da olur. şehir ankara.
şimdi doktora git diyeceksiniz. iki kere doktora gittim bunun için. üstelik bir tanesi senelerin cildiye uzmanı olan özbeöz amcam. diğeri ise özel bir hastanenin cildiye uzmanı. amcam dedi ki yağlı krem sür, elini çok yıkama ve yıkarsan da sıvı sabun kullanma.
özel hastanedeki cilt doktoru onu bile diyemedi. inceledi baktı. dedi jöle kullanır mısın, yok. yabancı bir maddeye elledin mi, yok. şunu yaptın mı yok, bunu ettin mi yok. adam kilitlendi kaldı, diyecek şey bulamadı. en sonunda dedim, araba kullanıyorum, oto yıkamacıda direksiyonu parlattılar falan ondan olur mu acaba? hah dedi kesin ondandır. kortizonlu bir merhem verdi yolladı. bir halta da yaramadı. araba kullanmayı da bıraktım ama yaralar 7 senedir hala geçmedi.
resim ekliyorum. görün parmaklarımın durumunu. bu resimdeki sol el baş parmağım. aynısından bir tane sağ el başparmağımda ve iki tane sol el işaret parmağımda da var. toplam 4 tane. her gece yatarken madecassol sürüp üzerini yara bandıyla bantlıyorum. bugüne kadar en efektif çözüm bu oldu. denemediğim cilt merhemi, nemlendirici krem, vazelin, bepanten, mantar ilacı zırt vırt kalmadı. doktor da çözüm bulamadı. son umudum sizsiniz. kocakarı ilacına da razıyım. ya da bu işten anlayıp hakiki çözüm üretebilecek, cevap bulamayınca "hah araba kullandın kesin ondan" diye götünden sallamayacak bir doktor da olur. şehir ankara.
0
annem çok bulaşık yıkadığı zaman olurdu bunlar. ama bence sizinki gerçekten ciddi bir durum. iyi bir doktorun görmesi gerek diye düşünüyorum. sürekli yaptığınız işleri iyi gözden geçirin. konuyla ilgili bişiler gördüğüme eminim. yahoo answers da tiroid olabilir demişler mesela, ne kadar doğru bilemem. ama bir tür "deficiency" gibi geldi bana, bişeyiniz eksik, yediğiniz, içtiğiniz, ya da yemediğiniz, içmediğiniz :)
en çok elleri kullandığımız için elde beliriyor olabilir.
ayrıca parmağınız gereğinden fazla bükülüyor. kuru bir cilt rahatlıkla çatlar bu hareketlerde. yaranızın yönü de buna işaret ediyor ayrıca.
mesela annemin parmaklarında oluşan yarıklar parmağın ucunda dikine oluyordu.
en çok elleri kullandığımız için elde beliriyor olabilir.
ayrıca parmağınız gereğinden fazla bükülüyor. kuru bir cilt rahatlıkla çatlar bu hareketlerde. yaranızın yönü de buna işaret ediyor ayrıca.
mesela annemin parmaklarında oluşan yarıklar parmağın ucunda dikine oluyordu.
0
dikey de çıkıyor. şu anda en büyük olanını çektim. o yatay. sol işaret parmağımdakilerin ikisi de dikey. ve evet parmaklarım resimlerde de görüldüğü gibi çok kuru. gün içinde krem kullanamıyorum ama yatarken varsa vazelin, yoksa eşimin nemlendirici cilt kremlerinden, el kremlerinden falan sürüyorum.rahatlatıroyr ama kredim etkisi geçince yine aynı.
yani bu şey gibi. işlemciyi overclock yaparsın ısınır, üstüne soğutucu takarsın. soğutucu ne kadar iyiyse işlemci o kadar iyidir. ama ısınmasının asıl sebebi içindedir. o içindeki sorunu çözmeden ısınma sorunu çözülmez. onun gibi. nemlendir nemlendir rahatlat. ama içeride ne sorun varsa onu çözmeden olmuyor. kuru ciltli bir adam değilim. başka yerimde böyle bir sıkıntı yok. sadece parmaklarda.
yani bu şey gibi. işlemciyi overclock yaparsın ısınır, üstüne soğutucu takarsın. soğutucu ne kadar iyiyse işlemci o kadar iyidir. ama ısınmasının asıl sebebi içindedir. o içindeki sorunu çözmeden ısınma sorunu çözülmez. onun gibi. nemlendir nemlendir rahatlat. ama içeride ne sorun varsa onu çözmeden olmuyor. kuru ciltli bir adam değilim. başka yerimde böyle bir sıkıntı yok. sadece parmaklarda.
0
su içiyo musun? d vitamini eksikliği olabilir mi? bir tür vitamin eksikliği bu bence. eğer kimyasal kaynaklı diilse son sözüm budur :) istersen krem içinde yüz geçmez.
0
aynı tip yaralar bir arkadaşımda daha var ellerinde. ama onun ensesinde falanda pul pul dökülmeler oluyor. ve kaşıntıda yapıyor. onun ki kesinlikle sedefmiş. bence sedefin üstünde durun. ama o da kaç senedir kurtulamadı illetten.
0
eğer sedefse tedavisi için küçüklüğümden hatırladığım bişey var,faydası olur mu bilemiyorum...sivas'ta balıklıgöl diye biyer vardı(adını yanlış hatırlıyor olabilirim) sedef hastaları falan giderdi genelde...kaplıca türü yerler var,balıkların olduğu havuzlara giriyor insanlar,balıklar ciltteki kuru deri tabakasını yiyorlar...bikaç kişiden duymuştum işe yaradığını ama araştırmakta fayda var...
çok geçmiş olsun bu arada...
edit: doğru hatırlıyormuşum.aha bu da linki
www.cennetturkiye.org
çok geçmiş olsun bu arada...
edit: doğru hatırlıyormuşum.aha bu da linki
www.cennetturkiye.org
0
bende de çikiyordu bunlardan.egzama dedi bana doktor.kortizonlu da bir krem verdi cutivate.sizinki de aynı krem mi bilmiyorum ama.neyse sonuç olarak aynı benim elimdekilere benziyor bunlar.sanki bıçakla kesilmiş gibi değil mi?kanar manar bi de zırt pırt.allah kolaylık versin :/
0
sedef gibi durmuyor. çok atipik bir şekli falan değilse sedef olma olasılığı çok çok düşük. cildiye uzmanı değilim ama uroderm kullanmayı deneyebilirsiniz. belki cildinizde bir kuruma problemi olabilir.
0
kibritsuyu
ebay'den alışveriş yaptım. satıcı bugün hong kong'dan göndermiş ürünü. normal şartlarda kaç günde elime ulaşır?en dandik kargo yöntemi neyse onunla gönderiyor, ücretsiz. yani fedex medex değil.
ebay'den alışveriş yaptım. satıcı bugün hong kong'dan göndermiş ürünü. normal şartlarda kaç günde elime ulaşır?
en dandik kargo yöntemi neyse onunla gönderiyor, ücretsiz. yani fedex medex değil.
en dandik kargo yöntemi neyse onunla gönderiyor, ücretsiz. yani fedex medex değil.
0
aslında uzun suruyo hong kongdan gelmesi 20 iş gununu buluyo ama bana 2haftada ulasanda olmustu..
0
ortalam 10 gün. ± 2-3 gün değişebilir. 10 a yakın alışveriş yapmışımdır 15 günü hiç geçmedi.
0
kibritsuyu
google'dan görsel aradım ama bi türlü istediğim modeli bulamadım. tarif edeyim, sözlük hanımları yardımcı olur belki. eşime hediye olarak düşünüyorum.deri görünümlü (hakiki deriler çok pahalı, bütçem yetmez), böyle uzunluğu poponun üstünde bitip popoyu örtmeyen, uzun kollu, beli ince, dar, böyle cuk
google'dan görsel aradım ama bi türlü istediğim modeli bulamadım. tarif edeyim, sözlük hanımları yardımcı olur belki. eşime hediye olarak düşünüyorum.
deri görünümlü (hakiki deriler çok pahalı, bütçem yetmez), böyle uzunluğu poponun üstünde bitip popoyu örtmeyen, uzun kollu, beli ince, dar, böyle cuk diye tam oturan mont mu deniyor, ceket mi deniyor işte bu mevsimlerde veya biraz daha soğuklarda kotun falan üstüne giyilebilecek, (yakası kürklü gibi olabilir, olmayadabilir) bir şey arıyorum. biraz acil. ankara'dayım. aciliyetinden dolayı mümkünse mağazadan gidip almalıyım.
nerede nasıl bulabilirim, var mıdır böyle bir şey?
deri görünümlü (hakiki deriler çok pahalı, bütçem yetmez), böyle uzunluğu poponun üstünde bitip popoyu örtmeyen, uzun kollu, beli ince, dar, böyle cuk diye tam oturan mont mu deniyor, ceket mi deniyor işte bu mevsimlerde veya biraz daha soğuklarda kotun falan üstüne giyilebilecek, (yakası kürklü gibi olabilir, olmayadabilir) bir şey arıyorum. biraz acil. ankara'dayım. aciliyetinden dolayı mümkünse mağazadan gidip almalıyım.
nerede nasıl bulabilirim, var mıdır böyle bir şey?
0
ankamall polo garage'da orjinal deri olmayan çok şık modeller vardı en son, fiyatları 150-170 civarıydı yanılmıyorsam.. zara'da da yine o tarz var ama çeşit kalmamıştı.. colins'te vardı bir de 2 ay önce görmüştüm 100 tl idi ve hoştu daha sportif bir şeydi..
0
c&a'e baktınız mı? bahar sezonu başladığından hem ucuz hem güzel modeller var..
0
www.on5yirmi5.com 
ortadaki ayarında bir şey arıyorsanız Desa'dan almıştım, yalnız deriydi ve biraz tuzluydu.
ortadaki ayarında bir şey arıyorsanız Desa'dan almıştım, yalnız deriydi ve biraz tuzluydu.
0
anlattığınıza benzer bi tane stradivarius'dan aldım ben, 100 küsür liraydı ve % 100 deriydi. oraya bakabilirsiniz overdose'un da söylediği gibi.
0
kibritsuyu
şimdi güzel memleketimde çekilen dizilerde bir oyuncu dizide rolü gereği ölmüşse diziden ayrılır, bir daha da geri dönmez. ya da ekiple falan anlaşamaz, rolü gereği öldürülüp dizien çıkarılır. rolü gereği dönmesi, gözükmesi gerekse bile (flashback, birinin rüyası, vs), ortada anlaşmazlık olmasa bile
şimdi güzel memleketimde çekilen dizilerde bir oyuncu dizide rolü gereği ölmüşse diziden ayrılır, bir daha da geri dönmez. ya da ekiple falan anlaşamaz, rolü gereği öldürülüp dizien çıkarılır. rolü gereği dönmesi, gözükmesi gerekse bile (flashback, birinin rüyası, vs), ortada anlaşmazlık olmasa bile gelip de o dizide konuk oyuncu olarak ye almaz. bir şekilde diziden çımış bir oyuncu kesinlikle geri dönmez. ben bir örneğini görmedim bugüne kadar.
şimdi lost'ta da onlarca kişi öldü gitti. lakin gavurun yapımcısı da, oyuncusu da daha medeni olduğu için yeri gelince dönüp oynuyorlar. boone öleli 5 sezon olmuş ama son sezonda gelip yine oynuyor. çarli marli desen onlar da öyle.
girizgahı çok uzattım. sonuç olarak gavurun da yapımcıyla anlaşamayanı, siktir yiyip ya da siktir çekip gideni, asla geri dönmeyecek olanı vardır. lost'ta da var mıdır? anlaşmazlık nedeniyle gitmiş ve geri dönmeyeceği kesin olan oyuncu?
sanki mr. eko ve ana lucia öyleydi diye hatırlıyorum. başka?
şimdi lost'ta da onlarca kişi öldü gitti. lakin gavurun yapımcısı da, oyuncusu da daha medeni olduğu için yeri gelince dönüp oynuyorlar. boone öleli 5 sezon olmuş ama son sezonda gelip yine oynuyor. çarli marli desen onlar da öyle.
girizgahı çok uzattım. sonuç olarak gavurun da yapımcıyla anlaşamayanı, siktir yiyip ya da siktir çekip gideni, asla geri dönmeyecek olanı vardır. lost'ta da var mıdır? anlaşmazlık nedeniyle gitmiş ve geri dönmeyeceği kesin olan oyuncu?
sanki mr. eko ve ana lucia öyleydi diye hatırlıyorum. başka?
0
ana lucia kesinlikle öyle. çekim haftasında alkollü araç kullandığı için ceza falan yemiş hal ve tavırları da kötüymüş yapımcılar o yüzden kovdu bunu. bir de shannon film projesi için (fog denen ucubik bir film) çat diye çıkmıştı diziden, onu da oynatmazlar artık. gerisini bilmiyorum.
0
Yok yok, mevzu ta en başından belli. Lost'un 2. sezonu piyasadayken "6. sezonda bitecek" diye duymuştum. Adamlar ta en başında bütün sezonları yazmışlar. Bu yüzden, kimin ne zaman, nerede oynayacağı belli. Baştan sözleşmeyi de ona göre yapmışlardır.
0
biraz da şöyle. martin keamy orada çıksa nolur çıkmasa nolur. çıkmasa başka bir adam olsa şaşırmayız. çıkınca da haaa demekki iki yaka da da ibnetormuş diyoruz. diğerleri için de aynı şey geçerli. bir punduna getirirlerse oynuyorlar. jack ve ya lock gerçek hayatta ölse ne olacaktı ki? aa dizi bbitti artık mı diyecektik. ya da yerien başkası mı oynayacaktı. yoo, hikayeyi değiştireceklerdi dinamik biçimde.
0
kibritsuyu
kutsal değerlere saygısızlık yaptığım düşünülmesin ama çok merak ediyorum. sakal-ı şerif ve özellikle hz.muhammed'in ayak izi (sanırım topkapı sarayı'nda sergileniyor) nasıl elde edilmiştir?sakalını daha yaşadığı dönemde hatıra diye saklanmak üzerine kendi mi bırakmıştır, sakallarını kestiğinde biri
kutsal değerlere saygısızlık yaptığım düşünülmesin ama çok merak ediyorum. sakal-ı şerif ve özellikle hz.muhammed'in ayak izi (sanırım topkapı sarayı'nda sergileniyor) nasıl elde edilmiştir?
sakalını daha yaşadığı dönemde hatıra diye saklanmak üzerine kendi mi bırakmıştır, sakallarını kestiğinde biri arkasından "ileride sergileriz," falan diye mi toplamıştır, cenazesinden mi yolmuşlardır? bunu ne amaçlayarak, ne düşünerek yapmışlardır?
hele ayak izine hiç aklım ermiyor. şuraya bir bas da ileride müzeye koyarız mı demişlerdir? nasıl elde edilebilir ki bir insanın ayak izi?
sakalını daha yaşadığı dönemde hatıra diye saklanmak üzerine kendi mi bırakmıştır, sakallarını kestiğinde biri arkasından "ileride sergileriz," falan diye mi toplamıştır, cenazesinden mi yolmuşlardır? bunu ne amaçlayarak, ne düşünerek yapmışlardır?
hele ayak izine hiç aklım ermiyor. şuraya bir bas da ileride müzeye koyarız mı demişlerdir? nasıl elde edilebilir ki bir insanın ayak izi?
0
Sakal olayı sanırım şöyle bir şeydi. Çıkılan seferlerde, savaşlarda falan tıraş olurken çevresindeki kişiler tarafından alınmış vs. Ama tabii ki böyle şeyler kesin olarak bilinemez ve hakkında türlü şeyler rahatlıkla uydurulabilir. Ayrıca sakal, ayak izi vs. gibi şeylere çeşitli anlamlar yüklenerek milyonlarca insan tarafından ziyaret edilmesi, bir şeyler medet umulması, çeşitli anlamlar yüklenmesi de ayrı bir saçmalık.
0
Tartışma amacım falan yok. Ben de gittim gördüm bunları ve daha fazlasını. Bazı yerlere vücuduyla sürtünüp şifa arayan, şekerleri, yiyecekleri kutsal şeylere! sürüp onları yiyenleri bizzat kendim yerinde gördüm. Maalesef bu da medet ummak oluyor. Saklanmasına falan neden lafım olsun ben kendim gitmişim. Neyse kibritsuyu nun duyurusunu dağıtmayalım.
edit: Bir üstte bir yazı vardı, bu yazıyı cevap olarak yazdığım kişi silmiş sanırım cevabını..
edit: Bir üstte bir yazı vardı, bu yazıyı cevap olarak yazdığım kişi silmiş sanırım cevabını..
0
hırkasının gerçek olduğunu düşünüyorum. karaniye vasiyet ettiği söyleniyor. tabi muhammed diye bir adam gerçekten yaşadıysa :)
0
kibritsuyu
ssg 1 nisan şakası yapmış, sözlük japonca olmuş. lakin benim tek görebildiğim kutu kutu kutu kutu. sol frame'de yazanları anlayıp takip etmek mümkün değil zaten, en azından japonca şekillere yapılan esprileri anlayayım. bu kutu kutu yerine olması gerektiği gibi japonca karakterleri nasıl görürüm ben
ssg 1 nisan şakası yapmış, sözlük japonca olmuş. lakin benim tek görebildiğim kutu kutu kutu kutu. sol frame'de yazanları anlayıp takip etmek mümkün değil zaten, en azından japonca şekillere yapılan esprileri anlayayım. bu kutu kutu yerine olması gerektiği gibi japonca karakterleri nasıl görürüm ben?
0
kibritsuyu
1. allah uzun ömür versin, acun ılıcalı'nın ölmüş olduğunu gördüm. hatta sözlükten öğrendim. başlığı 450'li sayılara çıkmış, bu ne diye bakıyorum, ölmüş hatta 5-6 kişi arka arkaya ölmüştür, ölmüştür, ölmüştür falan yazmış aynı anda.2. hastanedeyim, kan veya trombosit bağışlayacağım. gerçek hayatımda
1. allah uzun ömür versin, acun ılıcalı'nın ölmüş olduğunu gördüm. hatta sözlükten öğrendim. başlığı 450'li sayılara çıkmış, bu ne diye bakıyorum, ölmüş hatta 5-6 kişi arka arkaya ölmüştür, ölmüştür, ölmüştür falan yazmış aynı anda.
2. hastanedeyim, kan veya trombosit bağışlayacağım. gerçek hayatımda da şu günlerde trombosit bağışı yapmaya gideceğim çağırdıkları anda. ama rüyama giren yer gideceğim yer değil, bambaşka bir yer, hemşire de başka birisi. büyük bir oda. odanın pencerelerinde içi doldurulmuş ölü kargalar var. meğer hemşire karga hayvanını çok severmiş. öyle biblo gibi dizmiş pencerelere. (not: dün akşam haberlerde haydar dümen'in eline kondurduğu kargaları sevdiğini gördüm, ondan etkilenmiş olabilirim bilmiyorum).
"kıçın açıkta kalmış" diye yorum yapan ilk kişiye madalyasını takmak üzere adriana lima'yı sahneye davet ediyorum.
2. hastanedeyim, kan veya trombosit bağışlayacağım. gerçek hayatımda da şu günlerde trombosit bağışı yapmaya gideceğim çağırdıkları anda. ama rüyama giren yer gideceğim yer değil, bambaşka bir yer, hemşire de başka birisi. büyük bir oda. odanın pencerelerinde içi doldurulmuş ölü kargalar var. meğer hemşire karga hayvanını çok severmiş. öyle biblo gibi dizmiş pencerelere. (not: dün akşam haberlerde haydar dümen'in eline kondurduğu kargaları sevdiğini gördüm, ondan etkilenmiş olabilirim bilmiyorum).
"kıçın açıkta kalmış" diye yorum yapan ilk kişiye madalyasını takmak üzere adriana lima'yı sahneye davet ediyorum.
0
1- rüyada ölü gördügümde ve anneme anlattigimda hep hayra yorar, can katmissin ona der.
2'nci rüya beni aşar.
2'nci rüya beni aşar.
0
bence kafayı takacak rüyalar değil.ikiside gündüzünden veya bikaç gün öncesinden görüpte bilinçaltına giren olaylar kuvvetle muhtemel.bi yorumu olacağını sanmam.bende çok görüyorum öle rüya
0
kibritsuyu
aradığım kompakt makine lensini ebay'de buldum. hatta makineme bakan tamirci "bi tane de fazladan bana al, ben parasını veririm" dedi.şimdi biri bana bu ebay'den paypal kullanarak nasıl ürün alınır anlatabilir mi? paypal'de hesap açtım. onaylı falan oldum. kartımdan para çekti $3,90 kadar. orada dur
aradığım kompakt makine lensini ebay'de buldum. hatta makineme bakan tamirci "bi tane de fazladan bana al, ben parasını veririm" dedi.
şimdi biri bana bu ebay'den paypal kullanarak nasıl ürün alınır anlatabilir mi? paypal'de hesap açtım. onaylı falan oldum. kartımdan para çekti $3,90 kadar. orada duruyor. paypal olayı tamam.
ebay'den ne yapıcam? paypal hesabına garanti bankası hesabımdan, kartımdan falan para mı aktarıcam, yoksa ben ebay siparişini verince direkt çekecek mi garanti kartımdan, medir nasıldır? gittigidiyor gibi değil pek, bi yardım gözünüzü seveyim, gerizekalıya anlatır gibi.
şimdi biri bana bu ebay'den paypal kullanarak nasıl ürün alınır anlatabilir mi? paypal'de hesap açtım. onaylı falan oldum. kartımdan para çekti $3,90 kadar. orada duruyor. paypal olayı tamam.
ebay'den ne yapıcam? paypal hesabına garanti bankası hesabımdan, kartımdan falan para mı aktarıcam, yoksa ben ebay siparişini verince direkt çekecek mi garanti kartımdan, medir nasıldır? gittigidiyor gibi değil pek, bi yardım gözünüzü seveyim, gerizekalıya anlatır gibi.
0
e-bay'de urunu aliyorum'a bastiktan sonra odeme secenegi olarak paypal cikacak.
paypal kullanici ismi ve sifrenizle gireceksiniz.
orada paypal hesabinizla iliskilendirdiginiz kredi kartinizdan ne kadar cekilecegi, o vaktin tl'sine cevrilmis sekilde, karsiniza cikacak ve islemi onaylamaniz beklenecek.
zor kismini halletmissiniz paypal hesabinizi acip kredi kartini tanittiginiza gore.
gerisi pespese uc dort tane tiklama kalmis.
paypal kullanici ismi ve sifrenizle gireceksiniz.
orada paypal hesabinizla iliskilendirdiginiz kredi kartinizdan ne kadar cekilecegi, o vaktin tl'sine cevrilmis sekilde, karsiniza cikacak ve islemi onaylamaniz beklenecek.
zor kismini halletmissiniz paypal hesabinizi acip kredi kartini tanittiginiza gore.
gerisi pespese uc dort tane tiklama kalmis.
0
paypal hesabınıza da para yatırmanıza gerek yok. hesaptaki parayı öncelikli olarak harcayacak, kalan miktarı da otomatik olarak kartınızdan çekecektir paypal.
0
peki önce paypal hesabıma girip kredi kartımdan paypal hesabıma para aktarmam falan gerekmiyor mu? o iş otomatik mi olacak yoksa?
edit: ben bunu sorana kadar sanal uyku cevap vermiş.
teşekkür ettim herkese.
edit: ben bunu sorana kadar sanal uyku cevap vermiş.
teşekkür ettim herkese.
0
alacaginiz urunun fiyatina da dikkat edin. belirli bir siniri asarsa gumrukte takilir.
bir de ozellikle bir urunden birden fazla alinca suphe olusturuyor.
bir de ozellikle bir urunden birden fazla alinca suphe olusturuyor.
0
iki ayrı kişiden alacağım (biraz farklı ürünler). biri 24 euro, biri 35 dolar.
nedir gümrükten geçme sınırı? takılır mı bunlar?
nedir gümrükten geçme sınırı? takılır mı bunlar?
0
kibritsuyu
ben "iibey" diye okuyorum ama kime bir konuda bahsedecek olsam önce anlamaz gözlerle suratıma bakıp akabinde de "haa ebay (yazıldığı gibi) diyosun sen" diyorlar.ben mi yanlış okuyorum, yoksa hakikaten ebay diye (yazıldığı gibi) mi okunuyor?
ben "iibey" diye okuyorum ama kime bir konuda bahsedecek olsam önce anlamaz gözlerle suratıma bakıp akabinde de "haa ebay (yazıldığı gibi) diyosun sen" diyorlar.
ben mi yanlış okuyorum, yoksa hakikaten ebay diye (yazıldığı gibi) mi okunuyor?
ben mi yanlış okuyorum, yoksa hakikaten ebay diye (yazıldığı gibi) mi okunuyor?
0
ben her zaman iibey olarak okurum ve etrafımda yazıldığı gibi okuyana da rastlamadım. zaten niye yazıldığı gibi okunsun ki.. siz iibey demeye devam edin bence anlayan anlar :)
0
iibey
bu arada onlara chryslerden bahsetsene biraz, nası okuyolar onu merak ettim.
bu arada onlara chryslerden bahsetsene biraz, nası okuyolar onu merak ettim.
0
bay, magazanin satis yapilan bolumu anlaminda. turkce olmadigi asikar.
bu durumda basinda gelen e'nin de turkce olarak gelmedigini anlamalari zor olmasin.
turkce'yi koruma egilimi ve yabanci sozcuklere olan direnc benim de takdir ettigim seyler ama adamlarin yabanci sitelerini de turkce okumak bence sacma.
electronic bay sonucta uzunu, iibey diye okumak gerek. ebay da neyi nesi
bu durumda basinda gelen e'nin de turkce olarak gelmedigini anlamalari zor olmasin.
turkce'yi koruma egilimi ve yabanci sozcuklere olan direnc benim de takdir ettigim seyler ama adamlarin yabanci sitelerini de turkce okumak bence sacma.
electronic bay sonucta uzunu, iibey diye okumak gerek. ebay da neyi nesi
0
iibey. hatta okunduğu gibi yazılan türkçe bir site var. vergisi düşük malları türkiyeye getiriyor.
iyibey.com
iyibey.com
0
onlara "Lynyrd Skynyrd" ı sevip sevmediklerini sorar mısınız? düğüm olurlarsa anaktarı bende, beni bulun yine.
iibey tabii ki. :)
iibey tabii ki. :)
0
kibritsuyu
bugün biraz gerizekalılığım üstümde. yarım saattir elde hesap makinesi uğraşıyorum beceremedim. delirmeden önce sizden yardım istiyorum. sigorta şirketim de net cevap veremedi, meşguldü de biraz.veriler:hasar: 200 lira (kırık kontak anahtarının yenisini yaptırmak, kasko karşılıyor).halihazırda yarar
bugün biraz gerizekalılığım üstümde. yarım saattir elde hesap makinesi uğraşıyorum beceremedim. delirmeden önce sizden yardım istiyorum. sigorta şirketim de net cevap veremedi, meşguldü de biraz.
veriler:
hasar: 200 lira (kırık kontak anahtarının yenisini yaptırmak, kasko karşılıyor).
halihazırda yararlandığım hasarsızlık indiriminin tutarı: 535 lira.
kasko poliçesine ödediğim bedel: 527 lira.
hasarsızlık indiriminin oranı: %60
hasarı kaskoya karşılatırsam hasarsızlık indiminin düşeceği oran: %40
soru: kaskoya karşılatıp hasarsızlık indirimini %60'tan %'40'a düşürmek mi daha avantajlı, 200 lirayı çıakrıp vermek mi daha avantajlı?
veriler yeter li mi, başka bir şeye ihtiyacımız var mı? sayılar tutmuyor bir türlü. vergi algı falan mı var nedir?
veriler:
hasar: 200 lira (kırık kontak anahtarının yenisini yaptırmak, kasko karşılıyor).
halihazırda yararlandığım hasarsızlık indiriminin tutarı: 535 lira.
kasko poliçesine ödediğim bedel: 527 lira.
hasarsızlık indiriminin oranı: %60
hasarı kaskoya karşılatırsam hasarsızlık indiminin düşeceği oran: %40
soru: kaskoya karşılatıp hasarsızlık indirimini %60'tan %'40'a düşürmek mi daha avantajlı, 200 lirayı çıakrıp vermek mi daha avantajlı?
veriler yeter li mi, başka bir şeye ihtiyacımız var mı? sayılar tutmuyor bir türlü. vergi algı falan mı var nedir?
0
çok hesap yapamam ama kasko daha hesaplı gibi.
çünkü o altmıştan kırka düşer. poliçe sonunda yine 60 olur nasılsa.
çünkü o altmıştan kırka düşer. poliçe sonunda yine 60 olur nasılsa.
0
ben her şeyi kaskodan yaptırma taraftarıyım,kul kurar kader gülermiş ,Allah korusun yarın bir kaza yapsanız gidecek kaskonun hasarsızlığı.bilmiyoruz ki yarın ne olacak..
0
başka açıdan bir cevap vereyim. 1 ay önce honda accordun anahtarı kırıldı.sahibinden.com dan anahtarın dış kabını ve ucunu 29 tl+5 tl kargo ücreti olarak aldım. çekimini de 10 liraya yaptırdım. 50 liraya bile malolmadı. tüm araçların yedeği var nette. eğer çipli ise ve çipe bişi olmamışsa hiç uğraşma.
0
kibritsuyu
eveet sevgili arkadaşlar. vınnımızı aldık, kurduk kullanıyoruz. sorun yok, hızı bağlantısı gayet güzel.şimdi gelelim uzmanlık sorusuna. bu alette ağ ayarlarına girip otomatik ip alma, manueşl ip vereyim, otomatik dns kullanma opendns yapayım diyemiyor muyuz? girdim ayarlarına, opendns kullan diyorum
eveet sevgili arkadaşlar. vınnımızı aldık, kurduk kullanıyoruz. sorun yok, hızı bağlantısı gayet güzel.
şimdi gelelim uzmanlık sorusuna. bu alette ağ ayarlarına girip otomatik ip alma, manueşl ip vereyim, otomatik dns kullanma opendns yapayım diyemiyor muyuz? girdim ayarlarına, opendns kullan diyorum, baştan başlatıyorum, yine otomatiğe dönüşüyor. youtube moutube yasaklılar açılmıyor. yok mudur opendns vereyim onu kullansın falan şansı?
işin en acaibi de turkcell online işlem merkezi de açılmıyor. kendi cihazlarıyla kendi sitelerinin servisinden yararlanamıyoruz. adsl ile bağlanınca açılıyor mis gibi.
şimdi gelelim uzmanlık sorusuna. bu alette ağ ayarlarına girip otomatik ip alma, manueşl ip vereyim, otomatik dns kullanma opendns yapayım diyemiyor muyuz? girdim ayarlarına, opendns kullan diyorum, baştan başlatıyorum, yine otomatiğe dönüşüyor. youtube moutube yasaklılar açılmıyor. yok mudur opendns vereyim onu kullansın falan şansı?
işin en acaibi de turkcell online işlem merkezi de açılmıyor. kendi cihazlarıyla kendi sitelerinin servisinden yararlanamıyoruz. adsl ile bağlanınca açılıyor mis gibi.
0
buldum. turkcell 3g vınn yazılımından yapılıyormuş.
peki ikinci bir soru sorayım. bunları değiştirince faturada falan bir farklılık olmaz di mi?
peki ikinci bir soru sorayım. bunları değiştirince faturada falan bir farklılık olmaz di mi?
0
dns değiştirme vs. senin lokal ağınla ilgili konular. DNS'i vs. tespit etmesi için bütün trafiğinin takip edilmesi gerekli. O da pahalıya geleceğinden yapmazlar.
Manuel IP'den kasıt dış ip diyorsan, onu ancak Turkcell ayarlayabilir.
Manuel IP'den kasıt dış ip diyorsan, onu ancak Turkcell ayarlayabilir.
0
kibritsuyu
şimdi araştırdım, denedim, denettirdim, ankara'da ve bodrum'da çekimi, bağlantı hızı, kopma sorunu olmadığına deneyerek kanaat getirdim ve turkcell 3g vınn almaya karar verdim.sözlükte okuyorum (bir hizmetten %100 memnun adam bulmak mümkün değil tabii ama), faturası şöyle çok geldi böyle çok geldi h
şimdi araştırdım, denedim, denettirdim, ankara'da ve bodrum'da çekimi, bağlantı hızı, kopma sorunu olmadığına deneyerek kanaat getirdim ve turkcell 3g vınn almaya karar verdim.
sözlükte okuyorum (bir hizmetten %100 memnun adam bulmak mümkün değil tabii ama), faturası şöyle çok geldi böyle çok geldi hani39 liraydı şikayet etmiş durmuşlar. bu kişiler kota aşmadıkları halde niye bu kadar farklı faturalar almışlar? bilinmeyen eklemeler mi yapılıyor? ilk sene bağlantı öiv'si, telsiz gm ücreti falan gibi ekler varmış onlar da tamam ama kota aşmadığım halde 72 lira geldi demiş birisi. niye gelmiş acaba? upload'un kotaya dahil olduğunu biliyorum, onu mu hesaba katmıyor bu arkadaşlar?
sözlükte okuyorum (bir hizmetten %100 memnun adam bulmak mümkün değil tabii ama), faturası şöyle çok geldi böyle çok geldi hani39 liraydı şikayet etmiş durmuşlar. bu kişiler kota aşmadıkları halde niye bu kadar farklı faturalar almışlar? bilinmeyen eklemeler mi yapılıyor? ilk sene bağlantı öiv'si, telsiz gm ücreti falan gibi ekler varmış onlar da tamam ama kota aşmadığım halde 72 lira geldi demiş birisi. niye gelmiş acaba? upload'un kotaya dahil olduğunu biliyorum, onu mu hesaba katmıyor bu arkadaşlar?
0
İş için aldığım Turkcell 3G'nin faturası ilk 3 ay 22 lira civarı 4. ay ise 44 yada 49 lira geldi. Kullanım oranım ortalama 2 gb'larda geziyor ve ekstra ücret meselesi ile de karşılaşmadım...
0
evet ilk 3 ay 19 lira normalde artı 4-5 lira da o dedklerim var. sonraki aylar 39 lira ve yine artı o dediklerim var. ilk yıldan sonra sabit 39 gidiyor. okuduğum kadarıyla böyle ama fazl geldi diyenlere kafam takıldı.
peki memnun musunuz turkcell'den onu sorayım?
peki memnun musunuz turkcell'den onu sorayım?
0
kibritsuyu
galatasaray-fenerbahçe maçının 70 liralık yeni açık üst biletini 250 liraya sattığını buraya ilan veren adamın yaptığı karaborsacılık değil midir, değilse nedir, öyleyse neden hala silinmemekte ve bu ilanlara izin verilmektedir? işi çıktığından maça gidemeyecek adam elinde kalan bileti aldığı fiyata
galatasaray-fenerbahçe maçının 70 liralık yeni açık üst biletini 250 liraya sattığını buraya ilan veren adamın yaptığı karaborsacılık değil midir, değilse nedir, öyleyse neden hala silinmemekte ve bu ilanlara izin verilmektedir? işi çıktığından maça gidemeyecek adam elinde kalan bileti aldığı fiyata satmaz mı, 3-4 katı fiyata mı satar?
0
karaborsacılık değildir bence. ben burada borsa olayını göremiyorum. adam 1 e almış 50 ye satar kime ne?
düz mantık tabi ki...
düz mantık tabi ki...
0
katılıyorum. arz talep meselesidir, kulübün, stadın ve ülkenin durumundan ötürü böyle olması doğaldır. hatta dünya genelinde böyle önemli bir organizasyon olduğunda biletlerin değerinin x katına gitmesi yaklaşık 100 yıldır olan bir olaydır. siteyi değil kapitalizmi suçlayınız... :)
0
karaborsa tabiri daha çok; çoklu alım yapıp saklayıp değerlendiğinde çok üst fiyattan piyasaya sürmek maksadıyla kullanılmakta. arkadaşın yaptığı daha çok fırsattan istifadedir. onaylıyor muyum? hayır.
0
suç değildir, etik olup olmadığı da tartışılır.
piyasa ekonomisine göre etiktir, hatta gayet gereklidir.
vicdani dünyaya göre etik değildir, rezil bir şeydir.
piyasa ekonomisine göre etiktir, hatta gayet gereklidir.
vicdani dünyaya göre etik değildir, rezil bir şeydir.
0
suçtur zira bu adam vergi kaçırmış olmaktadır.
vergi kaçırma suçunun adli cezaları vardır. bilmeden etik değil filan demeyin bence...
vergi kaçırma suçunun adli cezaları vardır. bilmeden etik değil filan demeyin bence...
0
suc mu değil mi bilmem ama maça bilet aldım işim çıktı gidemeyeceğim deyip 70 yada 90 liraya aldığı bileti 200 ila 350 arası satmak samimiyetsizliktir.
kardeşim tamam karaborsacı denmesini istemiyorsun ama bizzat o işi yapıyorsun,madem ciddi ciddi maça gitme durumun ortadan kalktı neden aldığın fiyata satmıyorsun diye sorarlar adam.
bu işlere uzak biriside değilim belirteyim az çok biliyoruz.
kardeşim tamam karaborsacı denmesini istemiyorsun ama bizzat o işi yapıyorsun,madem ciddi ciddi maça gitme durumun ortadan kalktı neden aldığın fiyata satmıyorsun diye sorarlar adam.
bu işlere uzak biriside değilim belirteyim az çok biliyoruz.
0
Valla onu bilmicem ama ben yarın cikicak Fener biletleri için saat 10 dan beri siradayim. Sabah 10 a kadar bekleyeceğim. Ben bu kadar çileden sonra bu bileti ister 300 e satarım ister 500 e. Kimse de çıkıp etik değil, suçtur zart zurt diyemez..
0
bir yere otobüsle gitmek varken otobüs kalabalık diye taksiye binip 5 kat daha fazla para ödersin ya hani öle bişey. zaten otobüs dolmuş taksi sırasıyla ücretleri artan ulaşım araçlarıdır. düz mantık. otobüste yer yoksa ve gitmek istiyorsan uçakla gidersin daha fazla para veirirsin. razısındır. bnmde işim razı olanla. satamazsam giderim paşa izlerim maçımı. ama para lazım sevgili hukukçular üzgünüm.
0
kibritsuyu
geçen hafta telefonumu internetten bulan bir hasta yakını kan istedi. zaten bağış zamanım da geldiği için gittim, lakin öğrendim ki aslında kan değil trombosit isteniyormuş. o da hemen değil, hastanın trombositi düştüğü zaman haber veilip taze taze alınacakmış. bir tüp kan alıp test yaptılar, uyguns
geçen hafta telefonumu internetten bulan bir hasta yakını kan istedi. zaten bağış zamanım da geldiği için gittim, lakin öğrendim ki aslında kan değil trombosit isteniyormuş. o da hemen değil, hastanın trombositi düştüğü zaman haber veilip taze taze alınacakmış. bir tüp kan alıp test yaptılar, uygunsunuz, lazım olunca haber vericez diyip yolladılar beni.
şimdi ben tetikte bekliyorum, arayıp isteyecekler diye. fakat bu arada dikkat etmem gereken bir şeyler var mı? bana sadece "tok gelin" dediler. e bunu kan bağışından biliyoruz. kan bağışı kriterlerinden (alkol, aspirin, vs) farklı dikkat etmem gereken şeyler var mı? sözlükte yağlı şeyler, döner möner yemeyin yazmışlar. yemeyeyim mi? alkol, ilaç, vs alma şartları kan bağışı ile aynı mı?
şimdi ben tetikte bekliyorum, arayıp isteyecekler diye. fakat bu arada dikkat etmem gereken bir şeyler var mı? bana sadece "tok gelin" dediler. e bunu kan bağışından biliyoruz. kan bağışı kriterlerinden (alkol, aspirin, vs) farklı dikkat etmem gereken şeyler var mı? sözlükte yağlı şeyler, döner möner yemeyin yazmışlar. yemeyeyim mi? alkol, ilaç, vs alma şartları kan bağışı ile aynı mı?
0
ben trombosit verdiğimde hiçbir şey sormamışlardı, o nedenle döner vs. gibi şeylerin sakıncası olduğunu sanmıyorum.
0
ben de anemi hastasi birisine vermeye gitmistim ani sekilde, bir gun once aspirin almdigimi soyleyince "not duseriz, ayristirip kullaniriz" dediler. anemi filansa hasta ne zaman ihtiyaci olacagi belli olmaz, ona gore yasayamayacaginiz icin hasta yakinlari da yedekli calisiyor olabilir. vermeye gitmeden once sorarsiniz, bendeki gibi ayristirip kullanabiliyorlarsa da verirken hatirlatirsiniz.
0
kibritsuyu
tatil beldesinde de internet kullanabilmek için kışlık evdeki adsl'i de iptal ettirip kompil 3g alarak yaz kış 3g kullanmaya karar verdik. peki hangisini alalım? avea'yı baştan eledim.bu tatil beldesinde (bodrum turgutreis) turkcell 3g ile cep telefonuyla görüntülü görüşme yaptık, hem de ilk çıktığı
tatil beldesinde de internet kullanabilmek için kışlık evdeki adsl'i de iptal ettirip kompil 3g alarak yaz kış 3g kullanmaya karar verdik. peki hangisini alalım? avea'yı baştan eledim.
bu tatil beldesinde (bodrum turgutreis) turkcell 3g ile cep telefonuyla görüntülü görüşme yaptık, hem de ilk çıktığı gün. sadece görüntü biraz takılıyordu. telefon da 3g olarak full veya bir diş eksik çekiyor.
vodafone ile ilgili hiç bilgim yok. ama 3g'sinin iyi olduğunu hep duyuyorum.
hangisini alalım, babam kullanacak. kendisi turkcell en iyisidir turkcell al diyorsa da aklım da vodafone'a kayıyor. ne dersiniz? taahhütlü alınacağı için iptalde paranın tamamını alıyorlar. sora pişman olmayacağımız bir şey olmalı.
kota sorunumuz yok, download + upload toplamı 4 gb'ın yarısına bile anca geliyor. o açıdan bir sıkıntı olmaz.
bu tatil beldesinde (bodrum turgutreis) turkcell 3g ile cep telefonuyla görüntülü görüşme yaptık, hem de ilk çıktığı gün. sadece görüntü biraz takılıyordu. telefon da 3g olarak full veya bir diş eksik çekiyor.
vodafone ile ilgili hiç bilgim yok. ama 3g'sinin iyi olduğunu hep duyuyorum.
hangisini alalım, babam kullanacak. kendisi turkcell en iyisidir turkcell al diyorsa da aklım da vodafone'a kayıyor. ne dersiniz? taahhütlü alınacağı için iptalde paranın tamamını alıyorlar. sora pişman olmayacağımız bir şey olmalı.
kota sorunumuz yok, download + upload toplamı 4 gb'ın yarısına bile anca geliyor. o açıdan bir sıkıntı olmaz.
0
her ikisi de reklamlarında biz 1 numarayız diyor ama hız açısından turkcell, kapsama alanı açısından vodafone birinci.
bağımsız kuruluşlara yaptırdıkları testler bunu söylüyormuş. haberi vardı bir yerde, bulursam eklerim.
bağımsız kuruluşlara yaptırdıkları testler bunu söylüyormuş. haberi vardı bir yerde, bulursam eklerim.
0
aslında konu hala tartışmalı. bence bodrum gibi bir yerde kesinlikle sorun çıkmayacaktır.
ilgili haber:
ekonomi.haberturk.com
ilgili haber:
ekonomi.haberturk.com
0
kibritsuyu
yıllar yıllar önce babam ve amcamlar ortak olarak bir arsa almışlar adapazarı kaynarca mevkii'nde. bugüne kadar giden gören de yok. sadece duyduklarımız denize yakunmış ama kumsal mıymış neymiş. sadece adını duyuyoruz ve vergisini ödüyoruz. ne babam, ne amcamlar "şu arsaya bir şey yapalım, satalım e
yıllar yıllar önce babam ve amcamlar ortak olarak bir arsa almışlar adapazarı kaynarca mevkii'nde. bugüne kadar giden gören de yok. sadece duyduklarımız denize yakunmış ama kumsal mıymış neymiş. sadece adını duyuyoruz ve vergisini ödüyoruz. ne babam, ne amcamlar "şu arsaya bir şey yapalım, satalım edelim" falan demiyorlar. hatta amcamlar unutmuş bile denilebilir, kendisinden ümit kesilmiş vaziyette kuzu kuzu duruyor. babama dedim bir şey yapılmaz mı, al dedi senin olsun araştır et, ne istiyorsan yap.
şimdi ben ankara'dayım. bu arsanın durumu nedir, sit alanı mıdır, ev yapılır mı, imar iskan durumu nedir? belediye hizmeti elektriği suyu var mı nasıl öğrenilir? yani komple bu arsaya ne yapılır ne yapılmaz rapor istiyorum. tek tek uğraşmak istesem nerelere başvururum? ya da böyle gayrimenkul danışmanı falan gibi (çakal emlakçı değil) desem ki bilader ada parseli şu. git araştır bana rapor ver, var mı böyle bir şey ama dolandırmayacak, "bi nane olmaz sat bunu" diyip bana arsayı ucuza sattırıp sonra üstünde beş yıldızlı tatil köyü görmeyeyim.
şimdi ben ankara'dayım. bu arsanın durumu nedir, sit alanı mıdır, ev yapılır mı, imar iskan durumu nedir? belediye hizmeti elektriği suyu var mı nasıl öğrenilir? yani komple bu arsaya ne yapılır ne yapılmaz rapor istiyorum. tek tek uğraşmak istesem nerelere başvururum? ya da böyle gayrimenkul danışmanı falan gibi (çakal emlakçı değil) desem ki bilader ada parseli şu. git araştır bana rapor ver, var mı böyle bir şey ama dolandırmayacak, "bi nane olmaz sat bunu" diyip bana arsayı ucuza sattırıp sonra üstünde beş yıldızlı tatil köyü görmeyeyim.
0
kibritsuyu babam tapu kadastroda çalışıyor istersen yardımcı olabilirim bana elinde tapu var mı istersen msj ile ada parsel numarasını yolla bildiğim kadarı ile orası 3b de kalıyordu istersen dön yardımcı olmaya çalışayım
0
kibritsuyu
annemler için bir soru bu. evde adsl var. çatır çatır. lakin yazın 2-3 ay bilgisayar alınıp yazlığa gidilecek. 2-3 ay için de bir sene boş duracak adsl bağlantısı yaptırmak mantıksız haliyle. bugüne kadar komşuyla paylaştık, lakino da hem ayıp oluyorartık, hem de riskli ne olur ne olmaz. paylaşmak s
annemler için bir soru bu. evde adsl var. çatır çatır. lakin yazın 2-3 ay bilgisayar alınıp yazlığa gidilecek. 2-3 ay için de bir sene boş duracak adsl bağlantısı yaptırmak mantıksız haliyle. bugüne kadar komşuyla paylaştık, lakino da hem ayıp oluyorartık, hem de riskli ne olur ne olmaz. paylaşmak suç falan.
çözüm öneriniz var mı?
soruyu yazana kadar aklımıza yeni bir şey geldi. şimdi bunu benim annem babam kullanacak. film milm indirmezler. şimdi kota sorgulamadan da baktım, download+upload toplamları 3 gb'ı bile geçmiyor. ocak ayında 2 küsur gb, şubat ve martta 2 gb bile değil. dedik ki evdeki adsl'i de iptal edelim. evde de yazlıkta da 3g kullansınlar. nasıl fikir?
bir de bodrum turgutreis'te hangi 3g en iyi çeker? aveayı baştan geçtin onun telefonu bile çekmiyor. ya vınnn ya vodafon.
çözüm öneriniz var mı?
soruyu yazana kadar aklımıza yeni bir şey geldi. şimdi bunu benim annem babam kullanacak. film milm indirmezler. şimdi kota sorgulamadan da baktım, download+upload toplamları 3 gb'ı bile geçmiyor. ocak ayında 2 küsur gb, şubat ve martta 2 gb bile değil. dedik ki evdeki adsl'i de iptal edelim. evde de yazlıkta da 3g kullansınlar. nasıl fikir?
bir de bodrum turgutreis'te hangi 3g en iyi çeker? aveayı baştan geçtin onun telefonu bile çekmiyor. ya vınnn ya vodafon.
0
pahalı olmaz mı beyav?
mesela wifi olayı var ya ttnetin eğer adls kullanıcısı iseniz ve yazlıkta bu ttnet hizmeti varsa aynı account ile kullanabilirsiniz? hım.
mesela wifi olayı var ya ttnetin eğer adls kullanıcısı iseniz ve yazlıkta bu ttnet hizmeti varsa aynı account ile kullanabilirsiniz? hım.
0
çok pahalı olmuyor. muhasebeci hesap yapayım.
halihazırda adsl'e verilen para ayda 29 lira. yılda 348 lira
3g'nin aylık fiyatı 39 lira ki turkcell ilk 3 ay 19 lira diyor. yılda 408 lira.
yani 3g yılda 60 lira daha pahalıya geliyor.
ama yazlıkta herhangi bir internet bağlantısı yapalım desek alacağımız en ucuzundan kablosuz modem ve bağlantı ücreti falan filan zaten 60 liradan fazla olacak. film mp3 neyin indirmeyip ayda download ve upload toplamı (3g kotası böyle hesaplanıyor galiba) 1.5 - 2gb'ı geçmeyen ebeveynler için çok da pahalı sayılmaz.
wi-fi var mıdır bilmiyorum. kablosuz modem arayınca konu komşu dışında değişik bir şey çıkmıyor. ha turgutreis'teki d-marin'in wi-fi'sini görüyor. sanırım ttnet wi-fi ama orası da uzak kalıyor. tek çentik çekiyor zar zor.
halihazırda adsl'e verilen para ayda 29 lira. yılda 348 lira
3g'nin aylık fiyatı 39 lira ki turkcell ilk 3 ay 19 lira diyor. yılda 408 lira.
yani 3g yılda 60 lira daha pahalıya geliyor.
ama yazlıkta herhangi bir internet bağlantısı yapalım desek alacağımız en ucuzundan kablosuz modem ve bağlantı ücreti falan filan zaten 60 liradan fazla olacak. film mp3 neyin indirmeyip ayda download ve upload toplamı (3g kotası böyle hesaplanıyor galiba) 1.5 - 2gb'ı geçmeyen ebeveynler için çok da pahalı sayılmaz.
wi-fi var mıdır bilmiyorum. kablosuz modem arayınca konu komşu dışında değişik bir şey çıkmıyor. ha turgutreis'teki d-marin'in wi-fi'sini görüyor. sanırım ttnet wi-fi ama orası da uzak kalıyor. tek çentik çekiyor zar zor.
0
ttnetin yaz aylarının başında bir kampanyası oluyordu eskiden, hala devam ediyor mu bilmiyorum. Adsl aboneliğinizi ücretsiz olarak taşıtabiliyor olmanız lazım. geçen seneki kampanyayla ilgili bulabildiğim tek haber de bu
teknoloji.haber.pro
teknoloji.haber.pro
0
şöyle de olabilir en azından ben öyle yapmayı düşünüyorum, vınn ya da vodafone 3g modemini dışarıdan yani gittigidiyor vb.. yerlerden birinden satın alıp ihtiyacım olduğu zaman internete bağlatıp işim bitince de tekrar iptal ettirmeyi düşünüyorum modemi bayiiden almadığım için de uzun süreli bi sözleşme imzalamaya da gerek kalmıyor.
3g modemi bayii dışından almanı tavsiye ederim çünkü daha uygun fiyata almak mümkün.
3g modemi bayii dışından almanı tavsiye ederim çünkü daha uygun fiyata almak mümkün.
0
bu yaz smileadsl nin 3 aylık yazlık paketinden bağlattım, bir problem yaşamadık, toplamda 100 lira falan verdik galiba. 3 ay sonra uzatmak ister misiniz diye aradılar, hayır dedik, kapandı.
0
kibritsuyu
arkadaşlar bu lost denen ipnenin senaryosu taaa en baştan belli miydi? yani senaristler dizinin kompil 6 sezonunu yazıp öyle mi çekmeye başladılar, her halt en başından belli miydi? yoksa kurtlar vadisi pusu gibi olay boka sardıkça yeni bir şeyler mi eklenmiştir.*** aha spoiler burada başlıyor dikka
arkadaşlar bu lost denen ipnenin senaryosu taaa en baştan belli miydi? yani senaristler dizinin kompil 6 sezonunu yazıp öyle mi çekmeye başladılar, her halt en başından belli miydi? yoksa kurtlar vadisi pusu gibi olay boka sardıkça yeni bir şeyler mi eklenmiştir.
*** aha spoiler burada başlıyor dikkat ***
--- spoiler ---
mesela tapınaktaki dogen isimli japon amca, ölüyü dirilten havuz falan taa ilk sezondan belli miydi, yoksa bu tapınak ve japon s.kini sonradan mı çıkarıp eklediler?
--- spoiler ---
*** aha spoiler burada başlıyor dikkat ***
--- spoiler ---
mesela tapınaktaki dogen isimli japon amca, ölüyü dirilten havuz falan taa ilk sezondan belli miydi, yoksa bu tapınak ve japon s.kini sonradan mı çıkarıp eklediler?
--- spoiler ---
0
önceden sonunun belli olduğuna inanmıyorum. tuttuğunu görünce devamını getirdiler bence.
---------spoiler--------
walt diye bir çocuk vardı kayboldu önce. sonra babasıyla geri yollandı vs. şimdik 6.cı sezonda geri dönüşler yapıyorlar ne walt'tan ne de my boooooooy diye bağıran babasından haber yok. nereye gitti bunlar? aynı uçakla dönüp adaya düşüyorlardı. 6.cı sezonda ise yine geri dönüyorlar ama bu walt'la babası yok. eğer önceden belli olsaydı tüm senaryo o çocuk daha küçükken 6.cı sezonda gösterilecek olan bölümler çekilirdi
--------spoiler----------
---------spoiler--------
walt diye bir çocuk vardı kayboldu önce. sonra babasıyla geri yollandı vs. şimdik 6.cı sezonda geri dönüşler yapıyorlar ne walt'tan ne de my boooooooy diye bağıran babasından haber yok. nereye gitti bunlar? aynı uçakla dönüp adaya düşüyorlardı. 6.cı sezonda ise yine geri dönüyorlar ama bu walt'la babası yok. eğer önceden belli olsaydı tüm senaryo o çocuk daha küçükken 6.cı sezonda gösterilecek olan bölümler çekilirdi
--------spoiler----------
0
başlangıçta 4 sezon olarak tasarlanmış, tutunca 7 sezona çıkarılmış, sonra 6'ya indirilmiş diye biliyorum. başta belirlemiş oldukları bir son var. güzergâhı değiştiriyorlar işte.
0
benim düşüncem (ve zamanında bir yerlerden okuduğum şeyler) ise; senaryonun ana hatlarının dahi belirli çerçeveler ölçüsünde bir kaç kez değiştiği.
aslında bunun hakkında bir yazım var ama kenarda duruyor.
özünde olay şu; andrew smith diye bir eleman var. bu çocuğun en az iki kez lost senaryosunu çözdüğü söyleniyor. fakat onun teorileri ortaya çıkınca, senaryoyu değiştirdikleri söyleniyor carlton cuse ve damon lindelof'un.
zaten fanboylarını en çok takip eden senarist ikilisi bunlar. inanılmaz bir takip içindeler, sürekli yapılan işleri ve teorileri değerlendiriyorlar, çok sükse yapmış teorisyenlerle irtibata geçiyorlar vs vs.
4815162342 sitesine bakabilirsiniz.
ama bir gerçek var ki, nereye sokarlarsa soksunlar iyi toparlıyorlar senaryoyu. bak şimdi yazasım geldi kenarda duran yazıyı.
benim düşüncem, bir önümüzdeki bölümden itibaren bu adamların görülmedik şeylere imza atacakları olması kurgu açısından.
çünkü en basitinden, şimdiye kadar izlediğimiz 8 bölümün doldurma bölümler olduğunu düşünüyorum. sahneler çok uzun sürüyor eskiye göre. salak saçma şeyler koyuluyor bazen, olmadık detaylar yani. sanki birileri(!) uzatın uzattığınız kadar doldurun bu bölümleri demiş.
sona saklıyorlar bir şey, ama ne? göreceğiz.
aslında bunun hakkında bir yazım var ama kenarda duruyor.
özünde olay şu; andrew smith diye bir eleman var. bu çocuğun en az iki kez lost senaryosunu çözdüğü söyleniyor. fakat onun teorileri ortaya çıkınca, senaryoyu değiştirdikleri söyleniyor carlton cuse ve damon lindelof'un.
zaten fanboylarını en çok takip eden senarist ikilisi bunlar. inanılmaz bir takip içindeler, sürekli yapılan işleri ve teorileri değerlendiriyorlar, çok sükse yapmış teorisyenlerle irtibata geçiyorlar vs vs.
4815162342 sitesine bakabilirsiniz.
ama bir gerçek var ki, nereye sokarlarsa soksunlar iyi toparlıyorlar senaryoyu. bak şimdi yazasım geldi kenarda duran yazıyı.
benim düşüncem, bir önümüzdeki bölümden itibaren bu adamların görülmedik şeylere imza atacakları olması kurgu açısından.
çünkü en basitinden, şimdiye kadar izlediğimiz 8 bölümün doldurma bölümler olduğunu düşünüyorum. sahneler çok uzun sürüyor eskiye göre. salak saçma şeyler koyuluyor bazen, olmadık detaylar yani. sanki birileri(!) uzatın uzattığınız kadar doldurun bu bölümleri demiş.
sona saklıyorlar bir şey, ama ne? göreceğiz.
0
geçen sene hollywood senaristlerinin yapmış olduğu grev sonrasındaki sıkıntı belki bu durumu özetler.bir de yönetmenle yapılan röportajı okumuştum ki beni hiç tatmin etmedi.dizi bu belirsizlik nedeniyle sarpa sardı sanırım...www.yuzsekiz.com
0
kibritsuyu
arkadaşlar ara ara çok fena kaşınıyorum. sürekli bir kaşıntı değil. sabahtan beri yoktu, şimdi kaşınıyorum mesela. akşam eve gidiyorum yok, birkaç saat sonra başlıyor kaşıntı. 10-15 dakika kaşınıyorum, sonra geçiyor. bacaklarım, kollarım, göğsüm falan deli gibi kaşınıyor. aynada inceledim, kızartı,
arkadaşlar ara ara çok fena kaşınıyorum. sürekli bir kaşıntı değil. sabahtan beri yoktu, şimdi kaşınıyorum mesela. akşam eve gidiyorum yok, birkaç saat sonra başlıyor kaşıntı. 10-15 dakika kaşınıyorum, sonra geçiyor. bacaklarım, kollarım, göğsüm falan deli gibi kaşınıyor. aynada inceledim, kızartı, kabartı falan yok. böyle içten içten bir kaşıntı sanki. belki de psikolojik.
biliyorum doktora gitsem kovar beni, zira teşhis koyabileceği gözle görülür bir şey yok. ya da vardır belki bilmiyorum. bir şeyler önerebilirseniz ona göre gideyim doktora. sebebini bulana kadar doktor doktor dolaşmayayım.
not: alakalı olabilir mi bilmiyorum ama fazla denecek kadar kıllıyım. traş etsem geçer mi? daha mı beter olurum?
biliyorum doktora gitsem kovar beni, zira teşhis koyabileceği gözle görülür bir şey yok. ya da vardır belki bilmiyorum. bir şeyler önerebilirseniz ona göre gideyim doktora. sebebini bulana kadar doktor doktor dolaşmayayım.
not: alakalı olabilir mi bilmiyorum ama fazla denecek kadar kıllıyım. traş etsem geçer mi? daha mı beter olurum?
0
tras falan etme. kuruluktan olma ihtimali var. krem surmeyi dene, mesela kollarin kasiniyorsa bir koluna (ki obur tarafla karsilastirma imkani olsun).
alerjik de olabilir, mevsimi hafiften basliyor.
alerjik de olabilir, mevsimi hafiften basliyor.
0
kuvvetle muhtemel psikolojiktir. Karakterinde biraz takıntılı olma durumu da varsa daha da büyük bi' yüzde ile psikolojiktir diyorum.
0
ha bir de kuruluk diyince aklıma geldi alakalı olabilir. her sabah mutlaka banyo yaparım. banyoda beyaz veya yeşil hacı şakir sabun kullanırım. iyice de durulanırım. bununla alakalı olabilir mi? banyoyu mu azaltayım, sabunu mu değiştireyim? gözle görülür bir deri pullanması, döküntü falan da yok.
0
alerjidir. o. sebebini büyük ihtimal bulamazlar. arada bir kaşınırsın, avil falan kullanırsın geçer. annemde de olurdu arada. şimdi olmuyor artık.
0
paşa naptın her sabah duş falan aman diyeyim azalt onu mutlaka. saçlara falan da çok zararlı, deri için de.
haftada maksimum 4 bence. duş yani.
haftada maksimum 4 bence. duş yani.
0
kibritsuyu
aşağıda bahis lafı geçince aklıma geldi.bir entry vardı. garantili kazanma yolu diye. bir takım belirliyorduk. ve her hafta o takımın beraberliğine oymuyorduk. ama her hafta yatırdığımız tutarı katlıyor muyduk neydik. illa ki berabere kalıyor, illa ki harcadığımız parayı çıkartıyorduk, hatta oranına
aşağıda bahis lafı geçince aklıma geldi.
bir entry vardı. garantili kazanma yolu diye. bir takım belirliyorduk. ve her hafta o takımın beraberliğine oymuyorduk. ama her hafta yatırdığımız tutarı katlıyor muyduk neydik. illa ki berabere kalıyor, illa ki harcadığımız parayı çıkartıyorduk, hatta oranına göre kazanıyorduk falan.
aradım bulamadım. hatırlayan gören bilen eden?
bir entry vardı. garantili kazanma yolu diye. bir takım belirliyorduk. ve her hafta o takımın beraberliğine oymuyorduk. ama her hafta yatırdığımız tutarı katlıyor muyduk neydik. illa ki berabere kalıyor, illa ki harcadığımız parayı çıkartıyorduk, hatta oranına göre kazanıyorduk falan.
aradım bulamadım. hatırlayan gören bilen eden?
0
aslında basit bi' mantık var. ama sermaye gerekiyor. sadece beraberlik değil o takımın galip gelmesine de oynayabilirsin. her seferinde - yani kazanana kadar - minimum kaybettiğini çıkaracak meblağda oynayacaksın gibi bi' durum var.
0
bunun adı martingale yöntemidir. tabi bazı zor tarafları var
sermayenin sağlam olması lazım
oranın en az 2,5 civarında olması lazım. 3 oran mis gibidir.
iddaa'da tek maç oynanamayacağından yurtdışı bahis sitelerine yönelmen gerekir.
sermayenin sağlam olması lazım
oranın en az 2,5 civarında olması lazım. 3 oran mis gibidir.
iddaa'da tek maç oynanamayacağından yurtdışı bahis sitelerine yönelmen gerekir.
0
kibritsuyu
ego'nun sitesi beni deli etti arkadaş. anlamadım bi türlü. buraya sorayım bari.kızılay'dan gata'ya (etlik) gideceğim. hangi otobüs geçer oradan?
ego'nun sitesi beni deli etti arkadaş. anlamadım bi türlü. buraya sorayım bari.
kızılay'dan gata'ya (etlik) gideceğim. hangi otobüs geçer oradan?
kızılay'dan gata'ya (etlik) gideceğim. hangi otobüs geçer oradan?
0
kibritsuyu
şimdi de telefonumu kanbankasi.gen.tr'den alan bir hasta yakını kan vermem için çağırdı. hasta ameliyata alınmış, taze kan ihtiyacı olabilirmiş.kan taze olunca ne oluyor, bekleyince ne oluyor? niye özellikle taze kan isteniyor?bir de hepatit, hiv bilmemne testlerini ne ara yapacaklar? öyle ha diyinc
şimdi de telefonumu kanbankasi.gen.tr'den alan bir hasta yakını kan vermem için çağırdı. hasta ameliyata alınmış, taze kan ihtiyacı olabilirmiş.
kan taze olunca ne oluyor, bekleyince ne oluyor? niye özellikle taze kan isteniyor?
bir de hepatit, hiv bilmemne testlerini ne ara yapacaklar? öyle ha diyince daha hasta ameliyattan çıkmadan yapılabilen testler mi bunlar? alıp doğrudan hastaya vermeyeceklerdir herhalde.
kan taze olunca ne oluyor, bekleyince ne oluyor? niye özellikle taze kan isteniyor?
bir de hepatit, hiv bilmemne testlerini ne ara yapacaklar? öyle ha diyince daha hasta ameliyattan çıkmadan yapılabilen testler mi bunlar? alıp doğrudan hastaya vermeyeceklerdir herhalde.
0
Bildiğim kadarı ile hastaya stoktaki kandan verip sizinkini (eğer uygunsa) kendi stoklarına dahil ediyorlar.
0
Kalp ameliyatlarında, hastanın ihtiyacı olabilecek kan beklemiş kandan olmuyor, o yüzden 2 ya da 3 kişi halihazırda bekliyor, belki sizin durum da böyle bir durumdur...
0
@gaea: öyle bir durum olduğunu biliyorum. niye öyle oluyor diye soruyorum zaten.
0
anestezi.med.ege.edu.tr
TRANSFÜZYONDAN ÖNCE YAPILMASI GEREKEN TESTLER
1. Alıcı ve verici kanlarının gruplarının tayini
2. Alıcı ve verici kanları arasında çapraz karşılaştırma (crossmatch) (kan uygunluk testleri)
ÇAPRAZ KARŞILAŞTIRMA (CROOSMATCH)
(Major) Alıcının serumu ile vericinin eritrositi,
(Minör) Vericinin serumu ile alıcının eritrositi karşılaştırılır.
Tam çapraz karşılaştırma 45-60 dakika sürer. Rutin
uygulamalarda yapılır.
b. Kısmi çapraz karşılaştırma 5-10 dakika sürer. Acil durumlarda
yapılır.
taze kan pıhtılaşma önleme, oksijen değerleri vs yüzünden isteniyor. plazması ayrışmamış vs sanıyorum. bu dökümanda okuyabilirsiniz, her noktası anlatılmış. anladığım kadarıyla da bahsettiğiniz testler gerçekleştirilemediğinden, vericilerin sağladıkları bilgilere güvenmek durumundalar ve bu testleri zaten hızlı yapamazlar. en azından eliza epey zaman alıyor, hepatit filan yetişse bile.
TRANSFÜZYONDAN ÖNCE YAPILMASI GEREKEN TESTLER
1. Alıcı ve verici kanlarının gruplarının tayini
2. Alıcı ve verici kanları arasında çapraz karşılaştırma (crossmatch) (kan uygunluk testleri)
ÇAPRAZ KARŞILAŞTIRMA (CROOSMATCH)
(Major) Alıcının serumu ile vericinin eritrositi,
(Minör) Vericinin serumu ile alıcının eritrositi karşılaştırılır.
Tam çapraz karşılaştırma 45-60 dakika sürer. Rutin
uygulamalarda yapılır.
b. Kısmi çapraz karşılaştırma 5-10 dakika sürer. Acil durumlarda
yapılır.
taze kan pıhtılaşma önleme, oksijen değerleri vs yüzünden isteniyor. plazması ayrışmamış vs sanıyorum. bu dökümanda okuyabilirsiniz, her noktası anlatılmış. anladığım kadarıyla da bahsettiğiniz testler gerçekleştirilemediğinden, vericilerin sağladıkları bilgilere güvenmek durumundalar ve bu testleri zaten hızlı yapamazlar. en azından eliza epey zaman alıyor, hepatit filan yetişse bile.
0
kibritsuyu
1. neden uçtuğunuz mail adresinize geliyor. bakmadığınız fake bir mail salladıysanız bundan uçmuş olabilirsiniz.2. duyuru'da soru/duyuru kavramını bilmiyorsunuz. bundan uçmazsınız elbet ama burada altına cevap verilemeyecek kategoride soru sormanız, yedeklerin ve uçurulma sebebinin mail adresine gel
1. neden uçtuğunuz mail adresinize geliyor. bakmadığınız fake bir mail salladıysanız bundan uçmuş olabilirsiniz.
2. duyuru'da soru/duyuru kavramını bilmiyorsunuz. bundan uçmazsınız elbet ama burada altına cevap verilemeyecek kategoride soru sormanız, yedeklerin ve uçurulma sebebinin mail adresine geldiğini bilmiyor olmanız; kuralları, açıklamaları okumadığınız ve sözlük ile ilgili de bilmediğiniz şeyler olduğu izlenimini uyandırıyor.
3. nickinizi yazmamışsınız. bkz ile bir sayı vermişsiniz. tıklayınca nick altı entry'si çıktığı için nickinizin bu olduğunu varsayarak modlog'dan bakıyorum ki modlogunuz epey bir kalabalık. tanım, örnek vs değil mi dersiniz (6 tane), çok değerli bir sanatçımıza "hıyar" demek mi dersiniz, bu yetmeyince "bana biraz hıyar gibi geliyor" başlığına bir şey (muhtemelen birinin ismini, belki o değerli sanatçımızın ismini, bunu biz sıradan yazarlar göremiyoruz) yazmanız mı dersiniz.
sonuç: bu kadar az entry girmenize rağmen toplam 8 tane hatalı entry'niz var. benim bile 6 senedir 3500 entry'im içinde toplam 6 tane hatalı entry'im olmuş. kuralları, açıklamaları okumuyorsunuz, mail adresiniz sahte veya kullanılmayan bir adres. uçmak için çok geçerli ve yeterli sebepleriniz var, bilesiniz.
2. duyuru'da soru/duyuru kavramını bilmiyorsunuz. bundan uçmazsınız elbet ama burada altına cevap verilemeyecek kategoride soru sormanız, yedeklerin ve uçurulma sebebinin mail adresine geldiğini bilmiyor olmanız; kuralları, açıklamaları okumadığınız ve sözlük ile ilgili de bilmediğiniz şeyler olduğu izlenimini uyandırıyor.
3. nickinizi yazmamışsınız. bkz ile bir sayı vermişsiniz. tıklayınca nick altı entry'si çıktığı için nickinizin bu olduğunu varsayarak modlog'dan bakıyorum ki modlogunuz epey bir kalabalık. tanım, örnek vs değil mi dersiniz (6 tane), çok değerli bir sanatçımıza "hıyar" demek mi dersiniz, bu yetmeyince "bana biraz hıyar gibi geliyor" başlığına bir şey (muhtemelen birinin ismini, belki o değerli sanatçımızın ismini, bunu biz sıradan yazarlar göremiyoruz) yazmanız mı dersiniz.
sonuç: bu kadar az entry girmenize rağmen toplam 8 tane hatalı entry'niz var. benim bile 6 senedir 3500 entry'im içinde toplam 6 tane hatalı entry'im olmuş. kuralları, açıklamaları okumuyorsunuz, mail adresiniz sahte veya kullanılmayan bir adres. uçmak için çok geçerli ve yeterli sebepleriniz var, bilesiniz.
0
kibritsuyu
kapadokya'dan alınmış, ev yapımı bir nar şarabı. fabrikasyon değil. etiketsiz falan şeffaf bir şişede. ağzında mantar takılı, hiç açılmadı. dikey vaziyette zifir karanlık bir dolabın içinde 4,5 aydır duruyor. ev yapımı olmasından mütevellit ne bir koruyucu var, ne başka bir şey. üretim ve şişeleme t
kapadokya'dan alınmış, ev yapımı bir nar şarabı. fabrikasyon değil. etiketsiz falan şeffaf bir şişede. ağzında mantar takılı, hiç açılmadı. dikey vaziyette zifir karanlık bir dolabın içinde 4,5 aydır duruyor. ev yapımı olmasından mütevellit ne bir koruyucu var, ne başka bir şey. üretim ve şişeleme tarihi dealdığımız tarihe epey yakın tahmin ediyorum (2009 ekim sonu).
bozulmamıştır di mi bu? arkadaşlara açsak rezil olmayız?
"bozulmuştur o bana getir" diyecekler rica ediyorum siz bi çay koyun gelin.
bozulmamıştır di mi bu? arkadaşlara açsak rezil olmayız?
"bozulmuştur o bana getir" diyecekler rica ediyorum siz bi çay koyun gelin.
0
bozulmamıştır, o bana getir :p
yok yok cidden bozulmamıştır yahu. yani ben tereddütsüz açar içerdim.
yok yok cidden bozulmamıştır yahu. yani ben tereddütsüz açar içerdim.
0
ayarı bozulmuş olabilir. ev yapımı çok uzun durmayablir. şansınıza.. yancı bir şarap alın, kötü çıkarsa öbürüne talim. iyi çıkarsa duble eğlence.
bozuk çıkarsa da atmayın ete tavuğa katarsınız pişirme esnasında, güzel olur. çünkü sonuçta bozulmuyor anca içilmez hale geliyor.
bozuk çıkarsa da atmayın ete tavuğa katarsınız pişirme esnasında, güzel olur. çünkü sonuçta bozulmuyor anca içilmez hale geliyor.
0
@kediebesi: ama gelecek olanlar zaten sırf o şarabı içmeye geliyorlar. başka şarap olmaz. birlikte gittiğimiz bir kapadokya gezisinde onlar bir şişe, biz bir şişe aldık farklı meyvelerin şaraplarını. biz onlara gittiğimizde onlar açtı şarabı, birlikte içtik. şimdi de onlar bize gelecek, biz açıp yine birlikte içicez.
artık kader kısmet. bozulmuşsa çay içeriz :)
artık kader kısmet. bozulmuşsa çay içeriz :)
0
kuvvetle muhtemel bozulmamıştır. lakin şişeyi dikey değil yatay saklayın.zira ıslanan mantar şişer ve şişenin ağzından hava almasını engeller. dikey tutarsan zaman içinde o mantar kurur ve hava alan şarap bozulur.
0
kibritsuyu
arkadaşlar geçenlerde internet üzerinden işyerindeki bilgisayara bağlanıp kullanabilmeyi sormuştum. teamviewer denmişti. kurdum, kullandım, çok güzel, tam aradığım şey. evden bağlanıp aynen işyerindeki bilgisayarı kullanıyor gibi kullanabiliyorum.sorun şu ki, işyerindeki bilgisayardan evdeki bilgisa
arkadaşlar geçenlerde internet üzerinden işyerindeki bilgisayara bağlanıp kullanabilmeyi sormuştum. teamviewer denmişti. kurdum, kullandım, çok güzel, tam aradığım şey. evden bağlanıp aynen işyerindeki bilgisayarı kullanıyor gibi kullanabiliyorum.
sorun şu ki, işyerindeki bilgisayardan evdeki bilgisayara dosya kopyalamam lazım. işyerindeki bilgisayarı gördüğüm ekrandan kopyala diyorum, sonra getirip evdeki bilgisayarıma yapıştır diyemiyorum. niye? çünkü ben kopyala dediğimde işyerindeki bilgisayarın panosuna kopyalıyor. evdekinin pano boş olduğundan da yapıştırılamıyor.
anladınız di mi olayı. ben oradan işyerindeki bilgisayardaki dosyayı kopyala diyip, getirip evdeki bilgisayara yapıştırabilmek istiyorum. nasıl yaparım bunu?
sorun şu ki, işyerindeki bilgisayardan evdeki bilgisayara dosya kopyalamam lazım. işyerindeki bilgisayarı gördüğüm ekrandan kopyala diyorum, sonra getirip evdeki bilgisayarıma yapıştır diyemiyorum. niye? çünkü ben kopyala dediğimde işyerindeki bilgisayarın panosuna kopyalıyor. evdekinin pano boş olduğundan da yapıştırılamıyor.
anladınız di mi olayı. ben oradan işyerindeki bilgisayardaki dosyayı kopyala diyip, getirip evdeki bilgisayara yapıştırabilmek istiyorum. nasıl yaparım bunu?
0
o işi kopyala yapıştır ile yapmak imkansız zaten, dosya transfer bölümü de vardı teamviwer'da bence bi karıştırın derim.
o bölümün ekran görüntüsü şu şekilde bu bölümü bulabilirseniz istediğiniz gibi dosya transferi yapabilirsini, teamviewer'ın zaten en temel özelliklerinden biri bu.
tinyurl.com
o bölümün ekran görüntüsü şu şekilde bu bölümü bulabilirseniz istediğiniz gibi dosya transferi yapabilirsini, teamviewer'ın zaten en temel özelliklerinden biri bu.
tinyurl.com
0
O mumkun degil iste.. Sadece text base copy/paste mumkun.
Ama isyerinizdeki kopyalamak istediginiz dosyayi paylasima acarsaniz ve ev bilgisayarindan;
Baslat >> calistir >> \\is-bilgisayari-adi
...yaparsaniz paylasimdaki dosyayi gorursunuz ve surukle birak ile alabilirsiniz...
Ama isyerinizdeki kopyalamak istediginiz dosyayi paylasima acarsaniz ve ev bilgisayarindan;
Baslat >> calistir >> \\is-bilgisayari-adi
...yaparsaniz paylasimdaki dosyayi gorursunuz ve surukle birak ile alabilirsiniz...
0
uzaktakine bağlandıktan sonra teamviewer panelinden hangi dosyayı almak istediğine dair menü var, açılan pencerede o şekilde klasörlerin içinden geçerek çekiyorsunuz. copy paste yemez.
örneğin masaüstünden abc.txt dosyası gibi bir şey çekiceksiniz, bu dediğim menüden giderek hedef dosyayı seçip (C:\Users\eksiduyuru\Desktop\abc.txt) dedikten sonra çekiyorsunuz. o zaman olur.
örneğin masaüstünden abc.txt dosyası gibi bir şey çekiceksiniz, bu dediğim menüden giderek hedef dosyayı seçip (C:\Users\eksiduyuru\Desktop\abc.txt) dedikten sonra çekiyorsunuz. o zaman olur.
0
kibritsuyu
lcd'si, anakartı, elektronik aksamı, deklanşörü, sensörü vs bozuk, ama objektifini içeri sokup dışarı çıkartan mekanizması (mekanik oynar parçaları) sağlam bir canon powershot a610 arıyorum (620 de olur sanırım, 4x zoomlu olacak). çalışmıyor diye kenara köşeye attığınız makinenize cüzi bir ücret kar
lcd'si, anakartı, elektronik aksamı, deklanşörü, sensörü vs bozuk, ama objektifini içeri sokup dışarı çıkartan mekanizması (mekanik oynar parçaları) sağlam bir canon powershot a610 arıyorum (620 de olur sanırım, 4x zoomlu olacak). çalışmıyor diye kenara köşeye attığınız makinenize cüzi bir ücret karşılığı talip olabilirim. çok kanınız kaynarsa bedava da kabul ederim :)
0
kibritsuyu
bildiğiniz gibi milli eğitim kitapları öğrencilere ve milli eğitim öğretmenlerine ücretsiz veriliyor. dışarıda falan da satılmıyor. lakin eşim milli eğitim öğretmeni olmadığı için bu kitaplardan alma ve bulma şansı yok.ücretsiz değil, parasıyla gidip öğrenci ve öğretmen kitapları bulabileceğimiz, al
bildiğiniz gibi milli eğitim kitapları öğrencilere ve milli eğitim öğretmenlerine ücretsiz veriliyor. dışarıda falan da satılmıyor. lakin eşim milli eğitim öğretmeni olmadığı için bu kitaplardan alma ve bulma şansı yok.
ücretsiz değil, parasıyla gidip öğrenci ve öğretmen kitapları bulabileceğimiz, alabileceğimiz bir yer var mıdır? böyle kitap basım dağıtım merkezi gibi falan?
yer: ankara
ücretsiz değil, parasıyla gidip öğrenci ve öğretmen kitapları bulabileceğimiz, alabileceğimiz bir yer var mıdır? böyle kitap basım dağıtım merkezi gibi falan?
yer: ankara
0
ankarada güvenparkın orda meb'in kitap satış yeri vardı. hala duruyor mu bilmiyorum. orada bulabilirsiniz aradığınız kitapları
0
kibritsuyu
nic.tr'den aldığım com.tr uzantılı domain'im var. sadece mail adresi iin kullanıyorum. web sayfası yok. bugüne kadar superonline'dan hosting alıyordum. ama yamuk yaptı, bırakacağım. google apps bu işi ücretsiz yapıyormuş. girdim, adresileri falan tanımladım ama tabii o domain'in buraya yönlenmesi iç
nic.tr'den aldığım com.tr uzantılı domain'im var. sadece mail adresi iin kullanıyorum. web sayfası yok. bugüne kadar superonline'dan hosting alıyordum. ama yamuk yaptı, bırakacağım. google apps bu işi ücretsiz yapıyormuş. girdim, adresileri falan tanımladım ama tabii o domain'in buraya yönlenmesi için domain'in benim olduğunu kanıtlayıp etkinleştirmem gerekiyormuş. superonline'da iken bana fearow2.superonlinecorporate.com diye dns adresi vermişlerdi, onları nic.tr yönetim paneline girince oluyordu. şimdi cname falan diyor ki ne olduğu hakkında hiç fikrim yok. nic.tr yönetim panelinde de böyle bir ayar yok.
nasıl yapacağım? nic.tr adresi ile google apps'ten aldığım hostingi nasıl kullanacağım, nasıl etkinleştireceğim?
nasıl yapacağım? nic.tr adresi ile google apps'ten aldığım hostingi nasıl kullanacağım, nasıl etkinleştireceğim?
0
sikca sorulan sorular'da soyle bir sey var;
"MX kaydı ekletmek için nereden başvuru yapmalıyım?
-Alan adları için tarafımızca MX kaydı tutulmamaktadır. MX kayıtlarını, DNS sunucusu olarak tarafımıza kayıt ettirdiğiniz DNS sunucu bilgisayarlar üzerinde ekleyebilir ya da ekletebilirsiniz."
"MX kaydı ekletmek için nereden başvuru yapmalıyım?
-Alan adları için tarafımızca MX kaydı tutulmamaktadır. MX kayıtlarını, DNS sunucusu olarak tarafımıza kayıt ettirdiğiniz DNS sunucu bilgisayarlar üzerinde ekleyebilir ya da ekletebilirsiniz."
0
kibritsuyu
şimdi sevgili arkadaşlar. şöyle bir durum var. ben evde torrent emule allah ne verdiyse takıldığım için bilgisayarıma 192.168.2.30 diye sabit ip verdim, o ip için de ilgili portları modemden açtım. evdeki modem de airties. modem adresi 192.168.2.1lakin ben bu bilgisayarı alıyorum başka bir eve gidiy
şimdi sevgili arkadaşlar. şöyle bir durum var. ben evde torrent emule allah ne verdiyse takıldığım için bilgisayarıma 192.168.2.30 diye sabit ip verdim, o ip için de ilgili portları modemden açtım. evdeki modem de airties. modem adresi 192.168.2.1
lakin ben bu bilgisayarı alıyorum başka bir eve gidiyorum, orada dakablosuz modem var. giremiyorum. niye? çünkü oradaki modemin adresi 192.168.1.1. bulamıyor modemi. illa girip ağ aarlatından ya otomatik yapmam gerekiyor, ya da 192.168.2.30 olan adres ve 192.168.2.1 olan default gateway'deki 2'leri 1 yapmam gerekiyor. eve geri gelince de aynen düzeltmem gerekiyor.
şimdi buldum da kıllısını arıyor gibi olmazsam bunun koalyı yok mu? ayrı bir bağlantı tanıtmak falan gibi. eve gelince 192.168.2.1 olanı, öteki eve gidince 192.168.1.1 olanı otomatik bulup kullansın falan diye. üşeniyom. hadi ben nereden ayarlandığını biliyorum da bilmeyen eşim de alıp gidince sorun oluyor.
otomatik ip al diye bir seçenek koymuş adamlar benim gibi herifler için ama işte o zaman da torrent morrent anladınız siz.
olmuyor diyin de bi daha istemeyim böyle saçma şeyler.
edit: evet lan airties'ın default modem adresi 192.168.2.1 ama bu değiştirilebiliyormuş modem ayarlarından. hiç bakmamıştım. 192.168.1.1 yaptım, tcp/ip ayarlarını da düzelttim, port yönlendirmelerini de düzelttim 1 subnetinden kullanmaya başladım. öteki eve göre uydurgum, pek sağolun.
lakin ben bu bilgisayarı alıyorum başka bir eve gidiyorum, orada dakablosuz modem var. giremiyorum. niye? çünkü oradaki modemin adresi 192.168.1.1. bulamıyor modemi. illa girip ağ aarlatından ya otomatik yapmam gerekiyor, ya da 192.168.2.30 olan adres ve 192.168.2.1 olan default gateway'deki 2'leri 1 yapmam gerekiyor. eve geri gelince de aynen düzeltmem gerekiyor.
şimdi buldum da kıllısını arıyor gibi olmazsam bunun koalyı yok mu? ayrı bir bağlantı tanıtmak falan gibi. eve gelince 192.168.2.1 olanı, öteki eve gidince 192.168.1.1 olanı otomatik bulup kullansın falan diye. üşeniyom. hadi ben nereden ayarlandığını biliyorum da bilmeyen eşim de alıp gidince sorun oluyor.
otomatik ip al diye bir seçenek koymuş adamlar benim gibi herifler için ama işte o zaman da torrent morrent anladınız siz.
olmuyor diyin de bi daha istemeyim böyle saçma şeyler.
edit: evet lan airties'ın default modem adresi 192.168.2.1 ama bu değiştirilebiliyormuş modem ayarlarından. hiç bakmamıştım. 192.168.1.1 yaptım, tcp/ip ayarlarını da düzelttim, port yönlendirmelerini de düzelttim 1 subnetinden kullanmaya başladım. öteki eve göre uydurgum, pek sağolun.
0
Senin modemin adresini ve DHCP'den dagittigi adresleri 1 subnetinde (192.168.1.x) olacak sekilde degistir. Sorunlarin cozulur.
Ya da, eger modemin destekliyorsa, senin laptopun mac adresine hep ayni DHCP adresini atamasini ayarla. Yani laptop DHCP'den alsin, ama modem onu gorunce hep 2.30'u atasin ona.
Ya da, eger modemin destekliyorsa, senin laptopun mac adresine hep ayni DHCP adresini atamasini ayarla. Yani laptop DHCP'den alsin, ama modem onu gorunce hep 2.30'u atasin ona.
0
kibritsuyu
ninja kaplumbağalar'da rafael'in kullandığı üç uçlu çatal gibi aletin adı nedir?
ninja kaplumbağalar'da rafael'in kullandığı üç uçlu çatal gibi aletin adı nedir?
0
kibritsuyu
alanadi.com.tr şeklinde nic.tr'den aldığım domainim var. sadece mail adresi için kullanıyorum. bu uzantıya satip 4-5 tane mail adresi (pop3 ama webden de kontrol edebilmeliyim icabında) alıp kullanabileceğim sorunsuz, ayda maksimum 5-6 lira ücreti olan, aşağıda sorduğum gibi kredi kartımdan 5,25 lir
alanadi.com.tr şeklinde nic.tr'den aldığım domainim var. sadece mail adresi için kullanıyorum. bu uzantıya satip 4-5 tane mail adresi (pop3 ama webden de kontrol edebilmeliyim icabında) alıp kullanabileceğim sorunsuz, ayda maksimum 5-6 lira ücreti olan, aşağıda sorduğum gibi kredi kartımdan 5,25 lira yerine 525 lira çekip uğraştırmayacak ciddi bir firma arıyorum.
0
www.google.com
ücretsiz gmail altyapısı kullanımı sağlar
ücretsiz gmail altyapısı kullanımı sağlar
0
google apps isini gormez mi abi? www.google.com
ucretsiz de hem standart surumu.
ucretsiz de hem standart surumu.
0
kibritsuyu
allah beni davul etsin ki bu superonline denen şirketten hosting hizmeti alıyorum. hosting dediğim de web alanı falan değil. alanadı.com.tr uzantılı domainim için 3 tane mail adresi. hepsi bu. aylık hizmet bedeli 5,25 lira. beş lira 25 kuruş. kredi kartımdan otomatik çekiliyor.bu efendiler nasıl bec
allah beni davul etsin ki bu superonline denen şirketten hosting hizmeti alıyorum. hosting dediğim de web alanı falan değil. alanadı.com.tr uzantılı domainim için 3 tane mail adresi. hepsi bu. aylık hizmet bedeli 5,25 lira. beş lira 25 kuruş. kredi kartımdan otomatik çekiliyor.
bu efendiler nasıl becermişlerse kredi kartımdan 5,25 lira çekeceklerine 525,00 lira çekmişler. şimdi superonline kurumsal'dan aradılar. telefonda çıkan numara 02124442220, yani superonline kurumsal'ın numarası. iade yapacağız kusura bakmayın, sizden kredi kartı numaranızı istiyoruz diyorlar. kartımın ilk dört ve son dört hanesini de söylüyorlar. tamamını göremiyorlarmış.
gerçi adamın verdiği bilgiler, müşteri numaram, kartımın ilk ve son haneleri, yapılan işlem, arayan numara falan doğru da, her ortamda "hiçbir şekilde ne olursa olsun sizden telefonda, mail ile kart numarası istemeyiz" diye bas bas bağıran şirketin telefonda kart numaramı istemesi beni endişelendirdi. organize dolandırıcılığa kurban gidiyor olabilir miyim? ne halt edeyim şimdi? telefonda vermek istemiyorum dedim, o zaman şu adrese mail atın dedi ki o daha da tehlikeli.
ne bok yiyeyim şimdi ben de 525 liramı iade etsinler? nereye vereyim bu kart numaramı?
bu efendiler nasıl becermişlerse kredi kartımdan 5,25 lira çekeceklerine 525,00 lira çekmişler. şimdi superonline kurumsal'dan aradılar. telefonda çıkan numara 02124442220, yani superonline kurumsal'ın numarası. iade yapacağız kusura bakmayın, sizden kredi kartı numaranızı istiyoruz diyorlar. kartımın ilk dört ve son dört hanesini de söylüyorlar. tamamını göremiyorlarmış.
gerçi adamın verdiği bilgiler, müşteri numaram, kartımın ilk ve son haneleri, yapılan işlem, arayan numara falan doğru da, her ortamda "hiçbir şekilde ne olursa olsun sizden telefonda, mail ile kart numarası istemeyiz" diye bas bas bağıran şirketin telefonda kart numaramı istemesi beni endişelendirdi. organize dolandırıcılığa kurban gidiyor olabilir miyim? ne halt edeyim şimdi? telefonda vermek istemiyorum dedim, o zaman şu adrese mail atın dedi ki o daha da tehlikeli.
ne bok yiyeyim şimdi ben de 525 liramı iade etsinler? nereye vereyim bu kart numaramı?
0
bi merkezinizde bu işlemi yapmak istiyorum tel de guvvenlik açısından k.k vermek istemiyorum diyin..
yada verin bilgilerinizi sonucta superonline numarası doğru.
yada verin bilgilerinizi sonucta superonline numarası doğru.
0
ankara'da bir merkezleri yok(muş).
telefonda verdiği her halt doğru da o kadar organize dolandırıcılıklar duyuyorum ki hiçbirinden emin olamıyorum. anasının kızlık soyadını mı sorayım yani adama ne yapayım?
telefonda verdiği her halt doğru da o kadar organize dolandırıcılıklar duyuyorum ki hiçbirinden emin olamıyorum. anasının kızlık soyadını mı sorayım yani adama ne yapayım?
0
Ben olsam vermezdim kart numaramı. Bence arayın, "provizyon çekebildiğinize göre iptal de edebilmeniz lazım" diyin. Hemen sonra da bankayı arayın, durumu anlatın ve o 525 liranın izinsiz çekildiğini, dolandırıcılıktan korktuğunuz için kart numaranızı vermekten çekindiğinizi falan söyleyin. Bu durumlarda banka o harcamayı iptal edebiliyor. (Nitekim kartla yapılan alışverişlerde bankanın parayı işyerine 2-3 ay sonra vermesinin bir sebebi de budur)
0
Tam emin değilim ama iade işlemlerinde bir şekilde kartı numaranızı görebiliyorlar ya da buna ihtiyacları olmuyor. İnternetten yaptıgım birkaç alışverişte para iadesi almıştım kimse kart numarası falan istememişti. Bi terslik var gibi. En mantıklısı bankayla iletişime geçmek herhalde. Tabi kart numarası falan da vermemek gerek bu arada.
0
onlar arayınca numaramı vermedim. bankayı aradım aynen ilettim. banka da hak verdi ama iptali ypamayacaklarını söylediler. superonline'ı aradım tekrar. bu sefer ben aradım. müşteri temsilcisine bağlandım. onun bana yaptığını ben yaptım. kimliğimi doğrulattım. kart numaramın sadece ilk ve son 4 hanesini görebiliyorlarmış. sen söye dedim orada gözükeni, eksiğini ben tamamlarım dedim. söyledi, ben de tamamladım. cvc2 numarasını istemedi. zaten vermezdim. provizyonu otomatik yaptıkları için numara bir yerde kayıtlı ama insan göremiyor, iptal yapamıyor demek ki.
dur bakalım. ben arayıp verdiğim için içim daha rahat.
dur bakalım. ben arayıp verdiğim için içim daha rahat.
0
kibritsuyu
değerli lost izleyicileri, sevgili duyuru sakinleri. ilk satırı açılmadan da gözükmesin diye dolduralım ıvır zıvırla.tamam şimdi soru: meşhur 4 8 15 16 23 42 sayılarını hurley'nin akıl hastanesindeki arkadaşı duymuştu da hurley o sayılara piyango falan oynamıştı.yanlış hatırlamıyorsam o sayılar adad
değerli lost izleyicileri, sevgili duyuru sakinleri. ilk satırı açılmadan da gözükmesin diye dolduralım ıvır zıvırla.
tamam şimdi soru: meşhur 4 8 15 16 23 42 sayılarını hurley'nin akıl hastanesindeki arkadaşı duymuştu da hurley o sayılara piyango falan oynamıştı.
yanlış hatırlamıyorsam o sayılar adadaki radyo kulesinden yayınlanıyordu. sonra rousseau onun üstüne yardım mesajı kaydetmişti falan. doğru di mi buraya kadar.
peki o sayıları radyo kulesine kimin kaydeip yayınladığı mevzusu açıklığa kavuşmuş muydu hatırlayamadım. yoksa hala muamma mı?
teori sormuyorum. kesin olarak gördük, öğrendik mi kim kaydetti ne amaçla yayınladı, hatırlayamıyorum bunu ben.
tamam şimdi soru: meşhur 4 8 15 16 23 42 sayılarını hurley'nin akıl hastanesindeki arkadaşı duymuştu da hurley o sayılara piyango falan oynamıştı.
yanlış hatırlamıyorsam o sayılar adadaki radyo kulesinden yayınlanıyordu. sonra rousseau onun üstüne yardım mesajı kaydetmişti falan. doğru di mi buraya kadar.
peki o sayıları radyo kulesine kimin kaydeip yayınladığı mevzusu açıklığa kavuşmuş muydu hatırlayamadım. yoksa hala muamma mı?
teori sormuyorum. kesin olarak gördük, öğrendik mi kim kaydetti ne amaçla yayınladı, hatırlayamıyorum bunu ben.
0
hayir, gormedik. (gorduysek de ben gormedim)
hazir gelmisken ben de sorayim, tam net hatirlayamadigim bir yer var.
bu danielle yanlis hatirlamiyorsam through the looking glass bolumunde birkac kisiyi (sawyer ve locke miydi?) radyo kulesine goturuyordu. sanki yanlis hatirlamiyorsam o kule mikhail'in yeriydi. hal boyleyken danielle'nin mesaji nasil donup duruyor orada?
hazir gelmisken ben de sorayim, tam net hatirlayamadigim bir yer var.
bu danielle yanlis hatirlamiyorsam through the looking glass bolumunde birkac kisiyi (sawyer ve locke miydi?) radyo kulesine goturuyordu. sanki yanlis hatirlamiyorsam o kule mikhail'in yeriydi. hal boyleyken danielle'nin mesaji nasil donup duruyor orada?
0
kibritsuyu
vista'da yer alan mahjong, inkball, purble place vs gibi windows oyunlarını xp'de oynayamaz mıyız? microsoft games klasörünü olduğu gibi attım ama çalışmıyor. geçerli bir win32 uygulaması değil diyor. başka ne yapmam lazım?
vista'da yer alan mahjong, inkball, purble place vs gibi windows oyunlarını xp'de oynayamaz mıyız? microsoft games klasörünü olduğu gibi attım ama çalışmıyor. geçerli bir win32 uygulaması değil diyor. başka ne yapmam lazım?
0
kibritsuyu
ne bulunmaz hint kumaşıymış arkadaş. hayır a4 kağıdın giyotinle ortadan kesilmişi değil. doğrudan fabrikaran a5 olarak çıkmış kağıttır aradığım şey. ne kadar kırtasiye, ofis market dolaştıysam yok allah yok. hayır hepsinde ortasından giyotinle kesilerek a5 yapılmış yarım a4 var. düzgün kesebilseler
ne bulunmaz hint kumaşıymış arkadaş. hayır a4 kağıdın giyotinle ortadan kesilmişi değil. doğrudan fabrikaran a5 olarak çıkmış kağıttır aradığım şey. ne kadar kırtasiye, ofis market dolaştıysam yok allah yok. hayır hepsinde ortasından giyotinle kesilerek a5 yapılmış yarım a4 var. düzgün kesebilseler eyvallah da yamuk kardeşim bu. eğri. daha d adüzgün kesenine rastlamadım.
kesilmiş değil, fabrikasyon a5 arıyorum. ankara'dayım. internetten sipariş falan da olur.
kesilmiş değil, fabrikasyon a5 arıyorum. ankara'dayım. internetten sipariş falan da olur.
0
Armada AVM içinde OFFICE 1 SUPERSTORE da görmüştüm ben.Ama 3-4 ay önceydi. Oraya bakabilirsin.
0
ofis alışverişimi hep oradan yaparım zaten. hiçbir yerde bulamayıp oraya güvenmiştim. onlar da a4'ten devşirme, ortadan kesilmiş çıktı. alırken saman kağıda düzgünce paketliydi. bi açtım ki a4'leri kesip kesip paketlemişler. ayrıca da yamuk kesmişler.
öyle değil, böyle üstünde markası gramajı, boyutu yazacak. doğrudan fabrikadan a5 şeklinde çıkacak.
öyle değil, böyle üstünde markası gramajı, boyutu yazacak. doğrudan fabrikadan a5 şeklinde çıkacak.
0
şuraya bi bak bakalım hacım
www.idealpazar.com
birde Kipalarda varmış bu ara baktınmı bilmiyorum hatta kampanyası filan var diye duydum...
www.idealpazar.com
birde Kipalarda varmış bu ara baktınmı bilmiyorum hatta kampanyası filan var diye duydum...
0
kibritsuyu
arkadaş deli olacam ya, niye bu kadar zor bu işler.hdmi çıkışı olan laptopu, hdmi girişi olan lcd televizyona sağlam bir hdmi kablosu ile bağlıyorum. görüntü geliyor. lakin ses yok. daha doğrusu bilgisayar sesleri hala bilgisayar hoparlöründen çıkıyor. televizyondan çıkmıyor. hdmi ses ayarlarını bul
arkadaş deli olacam ya, niye bu kadar zor bu işler.
hdmi çıkışı olan laptopu, hdmi girişi olan lcd televizyona sağlam bir hdmi kablosu ile bağlıyorum. görüntü geliyor. lakin ses yok. daha doğrusu bilgisayar sesleri hala bilgisayar hoparlöründen çıkıyor. televizyondan çıkmıyor. hdmi ses ayarlarını bulup gidiyorum. çalışıyor gözüküyor. hoparlörleri dene diyorum, televizyondan sağ sol hoparlör için dırilinnng diye test sesi geliyor. ama mp3 olsun, film olsun, oyun olsun bunların sesleri bilgisayar hoparlöründen geliyor, televizyondan gelmiyor. test sesi geldiğine göre bağlantı da, kablo da, televizyonun ayarları da tamam.
niye peki diğer normal sesleri alamıyorum?
vista home premium'dur işletim sistemi.
hdmi çıkışı olan laptopu, hdmi girişi olan lcd televizyona sağlam bir hdmi kablosu ile bağlıyorum. görüntü geliyor. lakin ses yok. daha doğrusu bilgisayar sesleri hala bilgisayar hoparlöründen çıkıyor. televizyondan çıkmıyor. hdmi ses ayarlarını bulup gidiyorum. çalışıyor gözüküyor. hoparlörleri dene diyorum, televizyondan sağ sol hoparlör için dırilinnng diye test sesi geliyor. ama mp3 olsun, film olsun, oyun olsun bunların sesleri bilgisayar hoparlöründen geliyor, televizyondan gelmiyor. test sesi geldiğine göre bağlantı da, kablo da, televizyonun ayarları da tamam.
niye peki diğer normal sesleri alamıyorum?
vista home premium'dur işletim sistemi.
0
Hoparlörleri dene komutunu bilgisayardan mı veriyorsunuz? Vista da tam nerede bilmiyorum ama fikir vermesi açısından Win7 de şu şekilde.
Denetim masası>Donanım ve Ses e girilir. "Ses aygıtlarını yönet" denir. Oradan "Dijital Ses (HDMI)" seçeneği varsayılan aygıt olarak seçilir.
Denetim masası>Donanım ve Ses e girilir. "Ses aygıtlarını yönet" denir. Oradan "Dijital Ses (HDMI)" seçeneği varsayılan aygıt olarak seçilir.
0
kibritsuyu
(git: 127004)hamachi tam aradığım şeymiş. taa evden ofisteki bilgisayarda istediğim klasöre girdim, evdeki bilgisayarda ağ sürücüsü olarak tanımlayıp programımı çalıştırdım. çok güzel.lakin inanılmaz bir şekilde yavaş. programı çalıştırıyorum (windows içinde command prompt açıp çalışan bir dos progr
(git: 127004)
hamachi tam aradığım şeymiş. taa evden ofisteki bilgisayarda istediğim klasöre girdim, evdeki bilgisayarda ağ sürücüsü olarak tanımlayıp programımı çalıştırdım. çok güzel.
lakin inanılmaz bir şekilde yavaş. programı çalıştırıyorum (windows içinde command prompt açıp çalışan bir dos programı bu) bir tuşa basıyorum, abartısız 6-7 saniye sonra tepki veriyor. bu şekilde çalışabilmem imkansız. ping atıyorum gayet hızlı da, programa bağlantı, çalışması, tuşlara tepki vermesi falan niye bu kadar yavaş? hızlanmaz mı bir şekilde?
hamachi tam aradığım şeymiş. taa evden ofisteki bilgisayarda istediğim klasöre girdim, evdeki bilgisayarda ağ sürücüsü olarak tanımlayıp programımı çalıştırdım. çok güzel.
lakin inanılmaz bir şekilde yavaş. programı çalıştırıyorum (windows içinde command prompt açıp çalışan bir dos programı bu) bir tuşa basıyorum, abartısız 6-7 saniye sonra tepki veriyor. bu şekilde çalışabilmem imkansız. ping atıyorum gayet hızlı da, programa bağlantı, çalışması, tuşlara tepki vermesi falan niye bu kadar yavaş? hızlanmaz mı bir şekilde?
0
ağ kurma mecburiyetiniz yoksa teamviewer kullanmayı deneyebilirsiniz erişim için.
0
teamviewer'ı öneriyorum. hamachi'den daha hızlı olduğunu tahmin ediyorum, çünkü grafik datasını düşürerek yayın yapabiliyor. yani eğer görsel medya vs. ile alakalı bir iş yapmıyorsanız klasör vs. gezmek için gayet kullanışlı bu mod. ayrıca ağ kurma mecburiyetiniz olsa da olmasa da teamviewer da hamachi gibi vpn arayüzüne sahip.
0
kibritsuyu
- iş bilgisayarı (eşşek kadar desktop) ofiste.- içinde lisanslı muhasebe programı var. kesinlikle kopyalanamıyor.- bu programa yerel ağ üstünden ulaşıp kullanmak mümkün.- işim çok. evde çalışmam lazım.- laptop olsa alıp götürücem ama bunu götüremem.- böyle bilgisayarı açık bırakayım, evden bir şekil
- iş bilgisayarı (eşşek kadar desktop) ofiste.
- içinde lisanslı muhasebe programı var. kesinlikle kopyalanamıyor.
- bu programa yerel ağ üstünden ulaşıp kullanmak mümkün.
- işim çok. evde çalışmam lazım.
- laptop olsa alıp götürücem ama bunu götüremem.
- böyle bilgisayarı açık bırakayım, evden bir şekilde sanki yerel ağdaki bilgisayarmış gibi internetten ofisteki bilgisayara gireyim. hatta ofisteki bilgisayarın c sürücüsünü evdeki bilgisayarda ağ sürücüsü olarak tanımlayayım.
- işimi yapayım.
var mı çaresi? varsa nasıl olacak bu iş? hamachi mamachi bir şeyler duydum da pek anlamadım. hep oyun oynamaktan bahsetmişler sitesinde.
- içinde lisanslı muhasebe programı var. kesinlikle kopyalanamıyor.
- bu programa yerel ağ üstünden ulaşıp kullanmak mümkün.
- işim çok. evde çalışmam lazım.
- laptop olsa alıp götürücem ama bunu götüremem.
- böyle bilgisayarı açık bırakayım, evden bir şekilde sanki yerel ağdaki bilgisayarmış gibi internetten ofisteki bilgisayara gireyim. hatta ofisteki bilgisayarın c sürücüsünü evdeki bilgisayarda ağ sürücüsü olarak tanımlayayım.
- işimi yapayım.
var mı çaresi? varsa nasıl olacak bu iş? hamachi mamachi bir şeyler duydum da pek anlamadım. hep oyun oynamaktan bahsetmişler sitesinde.
0
tam ne istediğinizi anlamadım ama hamachi sadece yerel ağa bağlar uzaktaki bilgisayarı. logmein kullanarak ofisteki bilgisayarı kullanıyor gibi kendi pcnizden kontrol edebilirsiniz. ben çoğu zaman logmein kullandığımı unutuyorum kullanırken, hiçbir farkı yok yani geçek pcyi kullanmaktan.
0
yerel ağ olayı var ya. hani ben bu odadayım, arkadaş da yan odada. internet falan yok. bir tane switch (ya da hub mı neyse işte) var, ethernet kablolarımız var. bu iki bilgisayarı ehhernet kablolaruıyla hub'a bağlayınca birbirini görüyor. paylaşıma açık dosyalara diğeri ulaşabiliyor falan.
hah benim istediğim de aynı bu. ama bilgisayarlar yan yana odalarda değil. biri evde biri sekiz kilometre ötedeki işyerinde. ben işyerindeki c sürücümü ağda paylaşıma açıcam, evdeki bilgisayardan da bu c sürücüsünün içine giricem, dosyalara, programımın exe dosyasına ulaşıcam. istediğim bu. bilgisayarı komple kullanmak değil, içindeki dosyalara ulaşmak istiyorum.
ya da sekiz kilometrelik ethernet kablosu bulabileceğim bir dükkan falan da olur.
hah benim istediğim de aynı bu. ama bilgisayarlar yan yana odalarda değil. biri evde biri sekiz kilometre ötedeki işyerinde. ben işyerindeki c sürücümü ağda paylaşıma açıcam, evdeki bilgisayardan da bu c sürücüsünün içine giricem, dosyalara, programımın exe dosyasına ulaşıcam. istediğim bu. bilgisayarı komple kullanmak değil, içindeki dosyalara ulaşmak istiyorum.
ya da sekiz kilometrelik ethernet kablosu bulabileceğim bir dükkan falan da olur.
0
tam anlatamadım galiba.
uzak masaüstü gibi bir şey değil istediğim. yani o da olur ama gerek yok. yani evdeki bilgisayardan işyerindeki bilgisayarın masaüstünü göriyim, başlat menüsüne tıklayım falan istemiyorum.
yav yerel ağda paylaşıma açık ana makineye diğer makineden bağlanır gibi internetten bağlanıcam.
\\ofisteki bilgisayar numarası\c\muhasebe\ diycem mesela evden işyerindeki bilgisayardaki muhasebe klasörüne giricem. klasördeki exe dosyasına tıklıycam hepsi bu.
uzak masaüstü gibi bir şey değil istediğim. yani o da olur ama gerek yok. yani evdeki bilgisayardan işyerindeki bilgisayarın masaüstünü göriyim, başlat menüsüne tıklayım falan istemiyorum.
yav yerel ağda paylaşıma açık ana makineye diğer makineden bağlanır gibi internetten bağlanıcam.
\\ofisteki bilgisayar numarası\c\muhasebe\ diycem mesela evden işyerindeki bilgisayardaki muhasebe klasörüne giricem. klasördeki exe dosyasına tıklıycam hepsi bu.
0
O dedigin ya VPN ya da remote desktop ile olur. WAN'e paylasima acarsan pek hos seyler olmayacagina emin olabilirsin. hamachi kurup kendine ozel bir network acip o is yerindeki bilgisayardan da o networke baglanirsan hos guzel olur ayni agdaymis gibi girersin.
0
hamachi kurucaksın orda oda açıp iş bilgisayarından ev bilgisayarıyla o odaya girceksin iş bilgisayarının adının yanında yazar hamachi ipsi yerel ağ ipsi gibi onu kullanıcaksın. şirketin modeminden işteki pcye port yönlendirmeyi de deneyebilirsin.
0
en pratik çözüm ikisi de windows ile çalışıyorsa pptp vpn olacaktır. iş bilgisayarına yönlendirmen gereken port tcp 1723
0
kibritsuyu
hani layn? neredeyse aynı donanıma sahip iki bilgisayar var. birinde vista, birinde 7 yüklü. ama uçtuğu falan yok arkadaş. neresi uçuyor, uçurmak için ne yapıcaz söyleyin de uçuralım bari.bu iki bilgisayarın farkları; vista olan t6500 işlemci, 7 olan t6600 işlemci. ikisi de 4 gb ramli, ama 7 olanda
hani layn? neredeyse aynı donanıma sahip iki bilgisayar var. birinde vista, birinde 7 yüklü. ama uçtuğu falan yok arkadaş. neresi uçuyor, uçurmak için ne yapıcaz söyleyin de uçuralım bari.
bu iki bilgisayarın farkları; vista olan t6500 işlemci, 7 olan t6600 işlemci. ikisi de 4 gb ramli, ama 7 olanda ddr3 ram var. ayrıca 7 olan 64 bit işletim sistemi, vista 32 bit. hlaliyle vista 4gb'ın sadece 3 gb'ını kullanbiliyor. vista olan birkaç aylık. harddiskin iki partition'u da yarıdan fazla dolu, bir sürü oyun yüklü, filmler, mp3ler. öbürü daha bir haftalık. office 2007 dışında hiçbir şey yok içinde.
dnoanım ve doluluk olarak 7 yüklü olan az biraz daha üstün şu durumda. ama yine de bu 7 olanın açılması kapanması, programa tıklayınca açılma süresi şusu busu vista'dan yavaş. hani uçuyordu olm?
bu iki bilgisayarın farkları; vista olan t6500 işlemci, 7 olan t6600 işlemci. ikisi de 4 gb ramli, ama 7 olanda ddr3 ram var. ayrıca 7 olan 64 bit işletim sistemi, vista 32 bit. hlaliyle vista 4gb'ın sadece 3 gb'ını kullanbiliyor. vista olan birkaç aylık. harddiskin iki partition'u da yarıdan fazla dolu, bir sürü oyun yüklü, filmler, mp3ler. öbürü daha bir haftalık. office 2007 dışında hiçbir şey yok içinde.
dnoanım ve doluluk olarak 7 yüklü olan az biraz daha üstün şu durumda. ama yine de bu 7 olanın açılması kapanması, programa tıklayınca açılma süresi şusu busu vista'dan yavaş. hani uçuyordu olm?
0
Pek anladığım bir şey değil ama;
Windows 7 Extreme Edition'ı öneririm.
Bir kere Vista kurdum makineme DirectX 10 sevdasına(dcore 1.83, 3gb ram) ve XP'den sonra bariz yavaşlatmıştı. Hemen sildim
Geçen hafta Win 7 Extreme Edition kurdum (32bit) ve XP'den daha hızlı çalışıyor.
Bilmiyorum detaylar nedir, uçmaktan kasıt nedir ama Extreme Edition (bunun da var 64biti) gayet sağlıklı ve hızlı çalışıyor.
Windows 7 Extreme Edition'ı öneririm.
Bir kere Vista kurdum makineme DirectX 10 sevdasına(dcore 1.83, 3gb ram) ve XP'den sonra bariz yavaşlatmıştı. Hemen sildim
Geçen hafta Win 7 Extreme Edition kurdum (32bit) ve XP'den daha hızlı çalışıyor.
Bilmiyorum detaylar nedir, uçmaktan kasıt nedir ama Extreme Edition (bunun da var 64biti) gayet sağlıklı ve hızlı çalışıyor.
0
yani yavaş çalışmıyor. kasmıyor, herhangi bir yavaşlık, kasma falan sözkonusu değil. ama windows 7 vista'ya şöyle takar böyle sisker diye okudum durdum her yerde. hayır bir farkı yok. hatta öyle çok bariz olmasa da daha bile yavaş gibi. anlamadım bu işi.
0
kibritsuyu, son güncellemelerden sonra vista ciddi biçimde hızlandı. son derken son bir, bir buçuk hatta 2 yıldan bahsediyorum.
vista 7'ye göre çok yavaş diyenler gerçekten bir yerlerinden sallıyorlar ya da sorunları psikolojik. ben de anlam veremiyorum bazen. vistanın adı çıkmış 9'a inmez 8'e olayı gibi sanki
vista 7'ye göre çok yavaş diyenler gerçekten bir yerlerinden sallıyorlar ya da sorunları psikolojik. ben de anlam veremiyorum bazen. vistanın adı çıkmış 9'a inmez 8'e olayı gibi sanki
0
vista 7'den yavaş diyorum. vista kullanmaya sadece 1 hafta dayanabildim.
0
ben 15 ay kullandım vista enterprise ı, iki gun once 7 enterprise a gectiler. aynı makinada vista can cekisirken simdi gayet smooth calısıyor. outlook ile kitlenen alet 4-5 proramda kasılmıyor bile hala. ben hala vista me den daha kotu bi işletim sistemı diyorum.
kibritsuyu senın durumda nedendır sebebı bilmiyorum da prefetch i disable etmeyı fln dene bi. acılsıta calısan zamazingoları da kapat varsa.
kibritsuyu senın durumda nedendır sebebı bilmiyorum da prefetch i disable etmeyı fln dene bi. acılsıta calısan zamazingoları da kapat varsa.
0
kibritsuyu
1. dos tabanlı muhasebe programı kullanıyorum. windows içinden dos pencresi açarak kullanılıyor. evet eski meski ama bin yıllık bilgi var içinde vazgeçemem. şimdi yeni aldığımız windows7 64 bit yüklü bilgisayarda bu çalışmıyor 64 bit diye. fazla eski kaldı. bir yolu var mıdır çalışsın? ağ üstünden ç
1. dos tabanlı muhasebe programı kullanıyorum. windows içinden dos pencresi açarak kullanılıyor. evet eski meski ama bin yıllık bilgi var içinde vazgeçemem. şimdi yeni aldığımız windows7 64 bit yüklü bilgisayarda bu çalışmıyor 64 bit diye. fazla eski kaldı. bir yolu var mıdır çalışsın? ağ üstünden çalışacak. o yüzden uyumluluk zımbırtısı da aktif değil.
2. bu bilgisayardan office 2007 home snd student 60 günlük deneme srümü çıktı ama bir türlü aktive edemiyorum. microsoft türkiye diyor ki 60 gün deneme sürümü sadece office 2007 proffessional sürümünde vardır, home and student'ı 25 kere kullanabilirsiniz. olur mu lan öyle şey. masaüstündeki linkte de 60 gün diyor. 60 gün deneme hakkım yok mu ulan?
2. bu bilgisayardan office 2007 home snd student 60 günlük deneme srümü çıktı ama bir türlü aktive edemiyorum. microsoft türkiye diyor ki 60 gün deneme sürümü sadece office 2007 proffessional sürümünde vardır, home and student'ı 25 kere kullanabilirsiniz. olur mu lan öyle şey. masaüstündeki linkte de 60 gün diyor. 60 gün deneme hakkım yok mu ulan?
0
1- dosboxta calisabilir fakat agdan calismaz bence. vmware uzerinden xp kurup o sekil calistir derim.
0
kendi birinci soruma cevap: yukarıda internetten ağ kurma falan sordum, teamviewer dediler. aynı ofis içinde yerel ağ olsa bile ağdan çalışmayan programı da yerel ağdan değil de internetten teamviewer ile masaüstüne bağlanıp kullanabiliyoruz. o işe de yaradı. ne güzel programmış.
0
kibritsuyu
öyle grafik isteyen falan oyunlar oynanmayacak. çoğunlukla ofis içinde kullanılacak. maksimum film izlenecek. oynanan oyunlar da büyük ihtimalle flash oyunlarını, plants vs zombies'i falan geçmeyecek. öyle nfs shift'miş, fifa 10'mu pes'miş falan oynanmayacak.diğer tüm özellikleri aynı olan iki ayrı
öyle grafik isteyen falan oyunlar oynanmayacak. çoğunlukla ofis içinde kullanılacak. maksimum film izlenecek. oynanan oyunlar da büyük ihtimalle flash oyunlarını, plants vs zombies'i falan geçmeyecek. öyle nfs shift'miş, fifa 10'mu pes'miş falan oynanmayacak.
diğer tüm özellikleri aynı olan iki ayrı bilgisayar:
1. ram'i 2gb. ekran kartı ati 4650 1 gb. paylaşımsız
2. ram'i 4 gb. ekran kartı ati 4570 512 mb. paylaşımsız.
fiyatları da aynı.
hangisini alalım? bir de 2 numara olan teknosa'dan başka hiçbir yerde yok, satılmıyor. ama yanında kablosuz mouse, 8gb flashdisk, kulaklık falan veriyorlarmış. 1 numara çoğu yerde var. darty uygun geldi mesela. onlar da arıza marıza olursa yedek notebook veriyorlarmış, öyle bir güzellikleri var.
bu kriterler ışığından 1 mi, 2 mi ne dersiniz?
diğer tüm özellikleri aynı olan iki ayrı bilgisayar:
1. ram'i 2gb. ekran kartı ati 4650 1 gb. paylaşımsız
2. ram'i 4 gb. ekran kartı ati 4570 512 mb. paylaşımsız.
fiyatları da aynı.
hangisini alalım? bir de 2 numara olan teknosa'dan başka hiçbir yerde yok, satılmıyor. ama yanında kablosuz mouse, 8gb flashdisk, kulaklık falan veriyorlarmış. 1 numara çoğu yerde var. darty uygun geldi mesela. onlar da arıza marıza olursa yedek notebook veriyorlarmış, öyle bir güzellikleri var.
bu kriterler ışığından 1 mi, 2 mi ne dersiniz?
0
oyunlara fazla abanmayacağım diyorsun ki bu ekran kartını bir numaralı kıstas olmaktan çıkartır. bu durumda ben 2 numara diyorum. ram iyidir.
0
eger ilki en fazla 150 lira kadar pahaliysa ben 1.yi alirdim. ram eklerdim yani. bir de tabi oburunun teknosa'dan baska yerde satilmamasi...
0
ilkinin ekran kartı benim laptop'ımda var. neredeyse her oyunu oynuyorum. essek gibi calısıyor. dolayısıyla bahsettiğin kullanım için fazla. 2ncinin ekran kartını bilmiyorum. Bunlar yerine fiyatları düşürüp paylaşımlı ekran kartı olan modellere bakmalısın bence. Bosuna para verme ekran kartlarına. ne kadar düşük olursa olsun bahsettiğin kullanım için su an piyasada olan bütün ekran kartları işine yarar. therefore teritori'nin söylediği gibi ekran kartı kıstasını yok et..
0
aslında ekran kartı kıstasım değil. 1 numaradaki ekran kartını ben de kullanıyorum evdeki bilgisayarımda, hakikaten de çatır çatır oynuyorum bütün oyunları (büryan'a not, evet becerdim her olayı, oynuyorum sonunda)
peki bu işler için 2 gb ram yeter mi? yani aslında gidip teknosa'daki 4 gb olanı (2 numara) alayım diyorum, içinden o geçiyor (fark 150 lira falan değil 10-20 lira falan. yani neredeyse aynı diyebiliriz fiyatlara) ama teknosa'dan alıyor olmak biraz korkutuyor. teknosa'dan başka hiçbir yerde yok. google'a bile yazınca suggest etmiyor. çakma mıdır nedir içime kurt düştü (üreticinin sayfasında var ama, demek ki çakma değil ama popüler olmayan bir model. olası driver vırt zırt problemi çekmeyelim ileride)
peki bu işler için 2 gb ram yeter mi? yani aslında gidip teknosa'daki 4 gb olanı (2 numara) alayım diyorum, içinden o geçiyor (fark 150 lira falan değil 10-20 lira falan. yani neredeyse aynı diyebiliriz fiyatlara) ama teknosa'dan alıyor olmak biraz korkutuyor. teknosa'dan başka hiçbir yerde yok. google'a bile yazınca suggest etmiyor. çakma mıdır nedir içime kurt düştü (üreticinin sayfasında var ama, demek ki çakma değil ama popüler olmayan bir model. olası driver vırt zırt problemi çekmeyelim ileride)
0
kibritsuyu
bir hesaplama yapıcam da şu soruların cevabına ihtiyacım var.1. popüler yabancı bir roman tüm dünyada tahmini olarak kaç adet satar?2. aynı roman türkiye'de kaç adet satar?3. bir roman yazarının yazdığı eser dolayısıyla hak ettiği para ne kadardır sizce? ne kadar olursa az olur, ne kadar olursa çok
bir hesaplama yapıcam da şu soruların cevabına ihtiyacım var.
1. popüler yabancı bir roman tüm dünyada tahmini olarak kaç adet satar?
2. aynı roman türkiye'de kaç adet satar?
3. bir roman yazarının yazdığı eser dolayısıyla hak ettiği para ne kadardır sizce? ne kadar olursa az olur, ne kadar olursa çok olur?
4. ingilizce bir romanı türkçeye çevirme ücreti ne kadardır? tercüman ne kazanır bu işten?
teşekkür ederim.
edit: amacımı da yazayım da cevaplar tutarlı olsun.
efendim korsan tezgahlarında 5 liraya satılan (ki korsancılar da kazanıyor bundan, kırtasiye maliyeti 4 lira diyelim), yani hiçbir emek içermeyip, sadece kırtasiyeden (kağıt, mürekkep, cilt, vs) ibaret kitabın fiyatı 5 lira iken, bunun yazarın, tercümanın, getirenin, dağıtanın, satanın, aracılık yapanın emeğini içeren versiyonu olan orijinalinin maliyetini hesaplamak istiyorum. bu vereceğiniz bilgiler doğrultusunda 30 liraya aldığımız orijinal kayıp sembol kitabından ne kadar kazık yediğimizi öğrenmek istiyorum.
hayır 4 lira kırtasiye dedik. bu kadar çok satan kitap için 1 lira yazara, 1 lira çevirmene, 1 lira getirene, 1 lira dağıtana, 1 lira satana, 1 lira da devlete pay koysak 10 lira yapar kitabın fiyatı. niye 30 liraya satılıyor onu anlamak istiyorum.
1. popüler yabancı bir roman tüm dünyada tahmini olarak kaç adet satar?
2. aynı roman türkiye'de kaç adet satar?
3. bir roman yazarının yazdığı eser dolayısıyla hak ettiği para ne kadardır sizce? ne kadar olursa az olur, ne kadar olursa çok olur?
4. ingilizce bir romanı türkçeye çevirme ücreti ne kadardır? tercüman ne kazanır bu işten?
teşekkür ederim.
edit: amacımı da yazayım da cevaplar tutarlı olsun.
efendim korsan tezgahlarında 5 liraya satılan (ki korsancılar da kazanıyor bundan, kırtasiye maliyeti 4 lira diyelim), yani hiçbir emek içermeyip, sadece kırtasiyeden (kağıt, mürekkep, cilt, vs) ibaret kitabın fiyatı 5 lira iken, bunun yazarın, tercümanın, getirenin, dağıtanın, satanın, aracılık yapanın emeğini içeren versiyonu olan orijinalinin maliyetini hesaplamak istiyorum. bu vereceğiniz bilgiler doğrultusunda 30 liraya aldığımız orijinal kayıp sembol kitabından ne kadar kazık yediğimizi öğrenmek istiyorum.
hayır 4 lira kırtasiye dedik. bu kadar çok satan kitap için 1 lira yazara, 1 lira çevirmene, 1 lira getirene, 1 lira dağıtana, 1 lira satana, 1 lira da devlete pay koysak 10 lira yapar kitabın fiyatı. niye 30 liraya satılıyor onu anlamak istiyorum.
0
1) önümde duran simyacı'ya baktım hemen de 10 kişiden 8'inin haberdar olduğu şu kitabın 30. basımında "altı yılda kırk iki ülkede yedi milyondan fazla sattı" yazıyor.
0
ben konuya ba$ka açıdan yakla$acağım:
hiç bir korsan kitapçı sattığı fiyatlardan kazanacak $ekilde kitap basıp satamaz.
o ibneler, her türlü maliyeti kar$ılanıp okurun kar$ısına çıkan kitapları korsan matbaada filmini alarak çoğaltıyorlar.
korsan kitap fiyatları üzerinden orijinal basım kitapların maliyet / fiyat kar$ıla$tırması yapılamaz.
bence 1000 adet basılan (ki türkiyede kitaplar genelde ilk baskıda bu adette basılırlar) kitaplarla yüzbinlerce adet basılan bestseller kitapların fiyatları arasındaki dengesizliği tartı$mak daha anlamlı olur.
$u çılgın türkler, elif $afak - a$k, orhan pamuk kitapları, ahmet altan kitapları, dan brown kitapları ws. yüzbinlerce basılmasına rağmen 20 lira ve üzeri fiyatlara satılırken 1000 adet basılan kitaplarda aynı fiyatlara satılmaktadır. 1000 tane kitabın kendisini kurtaran fiyatı ile yüzbinlerce basılan kitabın fiyatı aynı olursa yüzbinlerce basılan kitabın yazarı ve yayınevi hanlar hamamlar diker vesselam.
bunu tartı$alım daha iyi olur.
$imdi sorunuza geçebilirim:
tecrübelerimden biliyorum ki, bir kitabın etiket fiyatının yarısı yayınevinden çıkı$ fiyatı civarıdır. yani yayınevi kitabın etiket yarı fiyatı tutarından para kazanır. Geri kalan yarısı ise dağıtıcı ve kitabevi kar oranlarını kapsar.
100 lira etiketli bir kitap 50 liralık yayınevi satış fiyatıyla kendisine para kazandırır.
100 lira etiketi olan bir kitap yayınevinden 50 liraya dağıtımcıya ( ki bu tutar daha ziyade 60 lira ve üstü olur) verilir. dağııtımcı da biraz kar ekleyerek kitabevine verir. 60 liraya yayıncısından alsa 70-80 liraya das kitabevine satar. onlarda bize etiket fiyatından ya da %10 gibi bir indirim yaparak satarlar.
hiç bir korsan kitapçı sattığı fiyatlardan kazanacak $ekilde kitap basıp satamaz.
o ibneler, her türlü maliyeti kar$ılanıp okurun kar$ısına çıkan kitapları korsan matbaada filmini alarak çoğaltıyorlar.
korsan kitap fiyatları üzerinden orijinal basım kitapların maliyet / fiyat kar$ıla$tırması yapılamaz.
bence 1000 adet basılan (ki türkiyede kitaplar genelde ilk baskıda bu adette basılırlar) kitaplarla yüzbinlerce adet basılan bestseller kitapların fiyatları arasındaki dengesizliği tartı$mak daha anlamlı olur.
$u çılgın türkler, elif $afak - a$k, orhan pamuk kitapları, ahmet altan kitapları, dan brown kitapları ws. yüzbinlerce basılmasına rağmen 20 lira ve üzeri fiyatlara satılırken 1000 adet basılan kitaplarda aynı fiyatlara satılmaktadır. 1000 tane kitabın kendisini kurtaran fiyatı ile yüzbinlerce basılan kitabın fiyatı aynı olursa yüzbinlerce basılan kitabın yazarı ve yayınevi hanlar hamamlar diker vesselam.
bunu tartı$alım daha iyi olur.
$imdi sorunuza geçebilirim:
tecrübelerimden biliyorum ki, bir kitabın etiket fiyatının yarısı yayınevinden çıkı$ fiyatı civarıdır. yani yayınevi kitabın etiket yarı fiyatı tutarından para kazanır. Geri kalan yarısı ise dağıtıcı ve kitabevi kar oranlarını kapsar.
100 lira etiketli bir kitap 50 liralık yayınevi satış fiyatıyla kendisine para kazandırır.
100 lira etiketi olan bir kitap yayınevinden 50 liraya dağıtımcıya ( ki bu tutar daha ziyade 60 lira ve üstü olur) verilir. dağııtımcı da biraz kar ekleyerek kitabevine verir. 60 liraya yayıncısından alsa 70-80 liraya das kitabevine satar. onlarda bize etiket fiyatından ya da %10 gibi bir indirim yaparak satarlar.
0
kibritsuyu
peki ya dövüş oyunu sorsam? tekken ismini çokça duyuyorum. tamam tekken de bunun da var galiba biri ikisi üçü. peki ama hangisi?bonus soru: nfs shift'te iki kişi ekranı ortadan bölüp oynama yok mu, ben mi bulamadım?bonus premium iki kat bonus kazandıran soru: yine nfs shift'te gubik isimle açtığım s
peki ya dövüş oyunu sorsam? tekken ismini çokça duyuyorum. tamam tekken de bunun da var galiba biri ikisi üçü. peki ama hangisi?
bonus soru: nfs shift'te iki kişi ekranı ortadan bölüp oynama yok mu, ben mi bulamadım?
bonus premium iki kat bonus kazandıran soru: yine nfs shift'te gubik isimle açtığım save dosyasını nerden silecem lan? mik gibi kaldı orda.
bonus soru: nfs shift'te iki kişi ekranı ortadan bölüp oynama yok mu, ben mi bulamadım?
bonus premium iki kat bonus kazandıran soru: yine nfs shift'te gubik isimle açtığım save dosyasını nerden silecem lan? mik gibi kaldı orda.
0
son sorunu cevaplıyorum belgelerimde nfs bi dosya oluşturacaktır save klasörünün içinde gubik dosyayı bul sil tamamdır
0
aynisi. mame32 genelde atari salonu oyunu calistirir zaten. king of fightersin grafikleri superdir ama.
ayrica pc icin en son street fighter 4 cikmisti. torrentta bulursun rahat.
ayrica pc icin en son street fighter 4 cikmisti. torrentta bulursun rahat.
0
Mame yükle, sonra giriş King of Fighters'tan Matrimelee'ye Last Blade 2'ye. Çok güzel şeyler vardır. Ha yok daha yeni grafikli istiyorum diyorsan Street Fighter IV'e alıyoruz seni. 2 boyut ama kaliteli olsun dersen de Guilty Gear serisi ya da Melty Blood serisi. İvit, bunlar tutar seni uzunca bir süre.
0
kibritsuyu
ohoo hakikaten oyun dünyasından çok uzak kalmışız beyav. hadi grafikler sesler şunlar bunlar aşmış da, oyunlr da mı angutlaşmış, ben mi salağım anlamadım.oyunları kurdum, bi de snopy marka gamepad aldım, pes 2010, nfs shift ve dirt-2'yi kurdum. hesapta oyun oyniycaz, lakin sadece pes2010 oynayabildi
ohoo hakikaten oyun dünyasından çok uzak kalmışız beyav. hadi grafikler sesler şunlar bunlar aşmış da, oyunlr da mı angutlaşmış, ben mi salağım anlamadım.
oyunları kurdum, bi de snopy marka gamepad aldım, pes 2010, nfs shift ve dirt-2'yi kurdum. hesapta oyun oyniycaz, lakin sadece pes2010 oynayabildim henüz.
1. abicim bu oyunlar angut mu, ben mi angutum? nfs shift'te oyundan çıkabilmek mümkün değil lan. gamepad çalışmıyor, preset ayarları denedim olmadı, tamam kendim ayarliycam ama bunu yapabilmem için oyundan, o anda başlattığım yarıştan çıkmam lazım. esc yapıyorum yarışı bitir diye bir seçenek yok. audio video ayarları geliyor. gamepad de çalışmıyor ki kendim bitireyim. bitince çıksın. yok. öyle ekran bana bakıyor, ben ekrana bakıyorum, ctrl alt del yaparak falan kapatıp baştan açıyorum da anca o zaman ana menü geliyor. ayar yine tutmazsa yine aynı terane. yok yani bulamadım devam eden yarışı bitirip ana menüye dönmeyi. yok mu bir yolu?
2. dirt-2 de zaten gamepad hiç çalışmıyor. seçeneklerde gamepad diye bir şey bile yok. ya klavye ile, ya hiç. belki uyumlu direksiyon seti falan istiyor, çakma gamepad diye sevmedi onu bilemiyorum. oynayamadım onunla da. ayrıca bir intro başlıyor, travis diye bi herif her seferinde dır dır beş saat konuşuor. lan anladık çık git yarışa başla, menüye gel. yok abi illa dinliycen o herifi.
3. benim zamanımda oyunu kurunca başlat menüsüne, masaüstüne falan oyunun kısayolları eklenirdi. oraya tıklayınca oyun başlardı, gerekiyorsa cd'yi tak falan derdi. ne oyun kurmuşuz, bilgisayarda hangi oyunlar var falan bilirdik. bu üç oyun da ne başlat menüsüne, ne masaüstüne bir şey eklemedi. anca dvd'yi takınca autorun geliyor (gerçi combofix sağolsun artık o da gelmiyor, kendim girip autorun'a tıklıyorum) da öyle başlıyor oyun. normal mi bu?
not: sabah erken satte yazdım, kimse göremeden ikinci sayfaya geçti. cevap da gelmedi. yapmadığım şeydir ama silip tekrar soruyorum. özür dilerim.
oyunları kurdum, bi de snopy marka gamepad aldım, pes 2010, nfs shift ve dirt-2'yi kurdum. hesapta oyun oyniycaz, lakin sadece pes2010 oynayabildim henüz.
1. abicim bu oyunlar angut mu, ben mi angutum? nfs shift'te oyundan çıkabilmek mümkün değil lan. gamepad çalışmıyor, preset ayarları denedim olmadı, tamam kendim ayarliycam ama bunu yapabilmem için oyundan, o anda başlattığım yarıştan çıkmam lazım. esc yapıyorum yarışı bitir diye bir seçenek yok. audio video ayarları geliyor. gamepad de çalışmıyor ki kendim bitireyim. bitince çıksın. yok. öyle ekran bana bakıyor, ben ekrana bakıyorum, ctrl alt del yaparak falan kapatıp baştan açıyorum da anca o zaman ana menü geliyor. ayar yine tutmazsa yine aynı terane. yok yani bulamadım devam eden yarışı bitirip ana menüye dönmeyi. yok mu bir yolu?
2. dirt-2 de zaten gamepad hiç çalışmıyor. seçeneklerde gamepad diye bir şey bile yok. ya klavye ile, ya hiç. belki uyumlu direksiyon seti falan istiyor, çakma gamepad diye sevmedi onu bilemiyorum. oynayamadım onunla da. ayrıca bir intro başlıyor, travis diye bi herif her seferinde dır dır beş saat konuşuor. lan anladık çık git yarışa başla, menüye gel. yok abi illa dinliycen o herifi.
3. benim zamanımda oyunu kurunca başlat menüsüne, masaüstüne falan oyunun kısayolları eklenirdi. oraya tıklayınca oyun başlardı, gerekiyorsa cd'yi tak falan derdi. ne oyun kurmuşuz, bilgisayarda hangi oyunlar var falan bilirdik. bu üç oyun da ne başlat menüsüne, ne masaüstüne bir şey eklemedi. anca dvd'yi takınca autorun geliyor (gerçi combofix sağolsun artık o da gelmiyor, kendim girip autorun'a tıklıyorum) da öyle başlıyor oyun. normal mi bu?
not: sabah erken satte yazdım, kimse göremeden ikinci sayfaya geçti. cevap da gelmedi. yapmadığım şeydir ama silip tekrar soruyorum. özür dilerim.
0
kibritsuyu
efendim çok araştırdım ettim ama hepsi de birbirine benziyor. şunlardan hangisini alayım dersiniz? fiyatına göre hangisinin özellikleri daha iyi?babam kullanacak, ofiste kullanacak, yüksek grafik vs isteyen oyun moyun oynamayacak ama yine de zottirik özellikleri olmasın, çok süper olmasa da oyun da
efendim çok araştırdım ettim ama hepsi de birbirine benziyor. şunlardan hangisini alayım dersiniz? fiyatına göre hangisinin özellikleri daha iyi?
babam kullanacak, ofiste kullanacak, yüksek grafik vs isteyen oyun moyun oynamayacak ama yine de zottirik özellikleri olmasın, çok süper olmasa da oyun da oynansın icabında.
bu arada nümerik klavyesinin mevcut olması ve dizilimnin aradığımız gibi olması nedeniyle toshiba olmak zorunda.
modeller şunlar:
toshiba satellite L505-10x (1834 tl.): www.teknosa.com
toshiba satellite L505-110 (1606 tl.): www.teknosa.com
toshiba satellite L505-11e (1599 tl.): www.hepsiburada.com
daha pahalıları da var ama artık o kadar pahalısına çıkamıyoruz, gerek olduğunu da düşünmüyoruz.
babam kullanacak, ofiste kullanacak, yüksek grafik vs isteyen oyun moyun oynamayacak ama yine de zottirik özellikleri olmasın, çok süper olmasa da oyun da oynansın icabında.
bu arada nümerik klavyesinin mevcut olması ve dizilimnin aradığımız gibi olması nedeniyle toshiba olmak zorunda.
modeller şunlar:
toshiba satellite L505-10x (1834 tl.): www.teknosa.com
toshiba satellite L505-110 (1606 tl.): www.teknosa.com
toshiba satellite L505-11e (1599 tl.): www.hepsiburada.com
daha pahalıları da var ama artık o kadar pahalısına çıkamıyoruz, gerek olduğunu da düşünmüyoruz.
0
teşekkür ederim. lakin nümerik klavye olması yetmiyor. dediğim gibi dizilimi önemli. enter tuşu yatay uzun, sıfır tuşu minik, nokta tuşu yukarıda, sağ ok tuşu nümerik klavyenin içinde falan olmamalı.
aylardır inceliyorum. bu şartları sağlayanlar sadece toshiba satellite L serisi (a500 serisinden de var ama çok pahalı ve üstün özellikli, o bizi aşar) ve hp pavilion serisi. hp zaten benden uzak olsun. o yüzden mutlaka toshiba olmalı.
aylardır inceliyorum. bu şartları sağlayanlar sadece toshiba satellite L serisi (a500 serisinden de var ama çok pahalı ve üstün özellikli, o bizi aşar) ve hp pavilion serisi. hp zaten benden uzak olsun. o yüzden mutlaka toshiba olmalı.
0
L505-110 ile L505-11e arasındaki farkı da söyleyeyim.
110'da 4 gb ram ve ati 4570 512 mb ekran kartı var.
11e'de 2 gb ram ve ati 4650 1 gb ekran kartı var.
gerisi kompil aynı. 10x denen model ise biraz daha üstün. işlemcisi falan p serisi.
110'da 4 gb ram ve ati 4570 512 mb ekran kartı var.
11e'de 2 gb ram ve ati 4650 1 gb ekran kartı var.
gerisi kompil aynı. 10x denen model ise biraz daha üstün. işlemcisi falan p serisi.
0
bu 3 laptop da güzel aletler sonuçta da ben (özellikle laptopta) nvidia ekran kartı tavsiye ederim. hatta intel-nvidia ikilisini öneririm (laptopta).
0
acer lara baktınız mı gayet kullanışlı tuş takımı var(bana göre). ve bazı modellerinde alttan aydınlatma var.
0
sevgili arkadaşlar biliyorum yardımcı olmaya çalışıyorsunuz ama bakın soruda da cevaplarda da açıık açık yazmışım kriterlerimi.
dünya üzerindeki bütün laptoplara baktım. içlerinde sadece bu üçü arasında kaldım. toshiba almazsam mafya götümü sikecekmiş, peşime adam takmışlar. o derece aşığım toshibaya hastayısım ölüyom toshiba diye diye. almazsam sikecekler beni götüme koyacaklar, kafama sıkacaklar o kadar söylüyorum. yani illa şu üç makineden biri olacak. başka makine önermemeniz gerektiğini nedenleriyle yazdım. aha fazlasını da yazıyorum. sbu üçünden birini almazsan sikecekler beni. o yüzden yalvarıyorum bak ricayı da geçtim başka markada da tuş takımı var ona da bak demeyin yahu.
dünya üzerindeki bütün laptoplara baktım. içlerinde sadece bu üçü arasında kaldım. toshiba almazsam mafya götümü sikecekmiş, peşime adam takmışlar. o derece aşığım toshibaya hastayısım ölüyom toshiba diye diye. almazsam sikecekler beni götüme koyacaklar, kafama sıkacaklar o kadar söylüyorum. yani illa şu üç makineden biri olacak. başka makine önermemeniz gerektiğini nedenleriyle yazdım. aha fazlasını da yazıyorum. sbu üçünden birini almazsan sikecekler beni. o yüzden yalvarıyorum bak ricayı da geçtim başka markada da tuş takımı var ona da bak demeyin yahu.
0
acer'dan uzak durun abi, sonra saglik masraflarindan aradaki fiyati hayli hayli cikartiyorlar :)
fiyat performans olarak L505-10X'i tercih ederdim ben olsam. her bakimdan digerlerinden ustun. yine de sayet ofis bilgisayari olacaksa 110 modeli de kafidir. oyle boyle 250 liraya yakin fark var ve para agacta yetismiyor.
fiyat performans olarak L505-10X'i tercih ederdim ben olsam. her bakimdan digerlerinden ustun. yine de sayet ofis bilgisayari olacaksa 110 modeli de kafidir. oyle boyle 250 liraya yakin fark var ve para agacta yetismiyor.
0
kibritsuyu
sevgililer günü kolay. ama ondan önce doğum günü var hanımın.ne alayım? evli erkeğin karısına alabileceği çok daha pahalı olmayan bir şey. gönül istiyor bir iphone falan alayım ama bütçe yok o kadar. şöyle pahada hafif, ama mutlu edecek bir şey?bütçe çok değl. yani 50-60 lirayo geçmezse iyi olur. ma
sevgililer günü kolay. ama ondan önce doğum günü var hanımın.
ne alayım? evli erkeğin karısına alabileceği çok daha pahalı olmayan bir şey. gönül istiyor bir iphone falan alayım ama bütçe yok o kadar. şöyle pahada hafif, ama mutlu edecek bir şey?
bütçe çok değl. yani 50-60 lirayo geçmezse iyi olur. maksat mutlu olsun. günün hatırası olsun. ufak jestlerden mutlu olabilen biridir. pahalı hediye falan beklemez zaten.
ne alayım? evli erkeğin karısına alabileceği çok daha pahalı olmayan bir şey. gönül istiyor bir iphone falan alayım ama bütçe yok o kadar. şöyle pahada hafif, ama mutlu edecek bir şey?
bütçe çok değl. yani 50-60 lirayo geçmezse iyi olur. maksat mutlu olsun. günün hatırası olsun. ufak jestlerden mutlu olabilen biridir. pahalı hediye falan beklemez zaten.
0
Ben şu blogtaki şeyi çok beğendim. Basit bir çerçeve. Bir de çarçur edilebilecek bir kitaba bakar
mervedeyiz.blogspot.com
mervedeyiz.blogspot.com
0
Kibritsuyu, sevgi ile verilen her hediye güzeldir. Tek bir kırmızı gül ve öpücüklerle, boynuna dolayacağın ipek bir fular geldi aklıma. Ufak jestlerden mutlu olan bir eşe sahip olduğun için de, çok şanslısın. Birlikte yaşlanmanız dileği ile.
0
kibritsuyu
bi oyun soruyorum, bi gamepad soruyorum, yeter diyceniz en sonunda o olcak.neyse sorayım. şimdi öncelikli futbol oyunu olarak pes 2010 yükledim (fifa 10 da var, önce bunu bi oynayım, sonra ona da bakıcam, ayrıca sorarım)bi de dandik 15 liralık gamepad aldım. snopy marka.şimdi değerli dostlar. ne kad
bi oyun soruyorum, bi gamepad soruyorum, yeter diyceniz en sonunda o olcak.
neyse sorayım. şimdi öncelikli futbol oyunu olarak pes 2010 yükledim (fifa 10 da var, önce bunu bi oynayım, sonra ona da bakıcam, ayrıca sorarım)
bi de dandik 15 liralık gamepad aldım. snopy marka.
şimdi değerli dostlar. ne kadar aradıysam bulamadım. oyunun yardım dosyaları da pek yardımcı olmadı. artistik hareketler falan istemiyorum. tamam pası şutu ortayı falan çözdüm, tek tuşla yapılıyor. peki futbolda temel olan top çalma, çift dalma, ne bileyim işte aklıma gelmyior, çalım atma, şudur budur bunları nasıl yapacağımı gösteren bir doküman var mıdır mümkünse türkçe? internette işin artisliğini videolu olarak anlatmışlar. la dur önce bi adam gibi oynamayı öğrenelim de artisliğe sonra sıra gelsin di mi? sözlükte de bulamadım, google'dan da bulamadım. kimse mi yazmadı sağ yön tuşu+üçgene bas, şu olsun, sol yön tuşu + kare + r1'e bas bu olsun falan diye. ya da çalım için şununla şuna bas sağa çek falan diye.
neyse sorayım. şimdi öncelikli futbol oyunu olarak pes 2010 yükledim (fifa 10 da var, önce bunu bi oynayım, sonra ona da bakıcam, ayrıca sorarım)
bi de dandik 15 liralık gamepad aldım. snopy marka.
şimdi değerli dostlar. ne kadar aradıysam bulamadım. oyunun yardım dosyaları da pek yardımcı olmadı. artistik hareketler falan istemiyorum. tamam pası şutu ortayı falan çözdüm, tek tuşla yapılıyor. peki futbolda temel olan top çalma, çift dalma, ne bileyim işte aklıma gelmyior, çalım atma, şudur budur bunları nasıl yapacağımı gösteren bir doküman var mıdır mümkünse türkçe? internette işin artisliğini videolu olarak anlatmışlar. la dur önce bi adam gibi oynamayı öğrenelim de artisliğe sonra sıra gelsin di mi? sözlükte de bulamadım, google'dan da bulamadım. kimse mi yazmadı sağ yön tuşu+üçgene bas, şu olsun, sol yön tuşu + kare + r1'e bas bu olsun falan diye. ya da çalım için şununla şuna bas sağa çek falan diye.
0
bende de snopy kol var ama oynamaya oynamaya unutmuşum. ama top çalma "3" tuşuyla yapılıyordu herhalde. bu kadar yardımcı olabildim sorry.
0
şut tuşu defans yaparken top çalma tuşudur, adam önündeyken şut tuşuna basarsan eğer topa hamle yapar.
orta açma tuşu defans yaparken ayağa kayma tuşudur.
orta açma tuşu defans yaparken ayağa kayma tuşudur.
0
pas tuşu(x) pres yapar.. şut tuşu(kare) seçili olmayan adamın pres yapmasını sağlar.. yani hem pasa hem şuta basarsan 2 adam birden koşar topun peşinden.. arapas tuşu(üçgen) kaleciyi çıkarır.. yukardan pas tuşu(yuvarlak) da ayağa kaymak oluyor..
eğer kare x falan yoksa da şu şekilde sıralanıyorlar:
kare>solda
x>altta
yuvarlak>sağda
üçgen>üstte
eğer kare x falan yoksa da şu şekilde sıralanıyorlar:
kare>solda
x>altta
yuvarlak>sağda
üçgen>üstte
0
kibritsuyu
evet kimileri için fena daşşak mevzuu bi şey sorucam.playstation'larda pc'lerde falan kullanılan gamepadlerde işaret ve orta parmaklara gelen yerlerde sağda ve solda ikişer düğme var bunlar tamam.peki başparmaklara denk gelen yerlerde sağda dört solda dört düğme var. soldakiler yön tuşu, sağdakiler
evet kimileri için fena daşşak mevzuu bi şey sorucam.
playstation'larda pc'lerde falan kullanılan gamepadlerde işaret ve orta parmaklara gelen yerlerde sağda ve solda ikişer düğme var bunlar tamam.
peki başparmaklara denk gelen yerlerde sağda dört solda dört düğme var. soldakiler yön tuşu, sağdakiler fonksiyon tuşu. işaret ve orta parmaktakiler de o gibi bir fonksiyon tuşu sanırım.
peki o minik joystickler ne? hayatında eline almamış (gamepad'i yani) biri olarak meraktan meraka koşuyorum. kurtarın beni.
playstation'larda pc'lerde falan kullanılan gamepadlerde işaret ve orta parmaklara gelen yerlerde sağda ve solda ikişer düğme var bunlar tamam.
peki başparmaklara denk gelen yerlerde sağda dört solda dört düğme var. soldakiler yön tuşu, sağdakiler fonksiyon tuşu. işaret ve orta parmaktakiler de o gibi bir fonksiyon tuşu sanırım.
peki o minik joystickler ne? hayatında eline almamış (gamepad'i yani) biri olarak meraktan meraka koşuyorum. kurtarın beni.
0
o joystickler de aynı görevi görüyor. sağa sola yukarı aşağı hareket sağlıyor.
0
analogdenir onlara. her oyudna farklı görevleri avrdır. mesela pes oynarken yön tuşların yerine sol analogu da kullanabilirsin. fps oynarken ode o yön tulşu, sağ analog ise işte kafayı sağa sola çevirme. nfs oynarken sol analog gene yön, sağ gaz fren falan... god of war onyarken zaten analog olmadan oynanmaz, işte biri yön tuşu biri takla atma tuşu falan filan...
0
soyle anlatayım;
ps1 de sadece o iki tus analog du digerler digitaldi. misal araba yarısınd analog tuslarla yarım gaz, yarım tur direksiyon gibi olaylar yapabiliyorsun. ps2 de ise ipneler tusların tamamını analog yaptılar-basınca duyarlı- tekken de misal x e yavas basınca az enerjı goturuyor- yarım gaz fren mevzusu basarılı olmasa da boyle. misal yon tusu olarak 8 yöne değil de her dogrultuya gidebilirsin analog vasıtasıyla. crash bandicoot mgs gran turismo fln oynasna bi anlarsın bu tarif ettiklerımı.
yenı oyunlarda ise her tusu istedigin gibi değiştirebiliyorsun bi de oyunlar gelistikce tus ihtiyacı doguyor. eskiden kullanımı olmasa da artık zorunlu gibi.
ps1 de sadece o iki tus analog du digerler digitaldi. misal araba yarısınd analog tuslarla yarım gaz, yarım tur direksiyon gibi olaylar yapabiliyorsun. ps2 de ise ipneler tusların tamamını analog yaptılar-basınca duyarlı- tekken de misal x e yavas basınca az enerjı goturuyor- yarım gaz fren mevzusu basarılı olmasa da boyle. misal yon tusu olarak 8 yöne değil de her dogrultuya gidebilirsin analog vasıtasıyla. crash bandicoot mgs gran turismo fln oynasna bi anlarsın bu tarif ettiklerımı.
yenı oyunlarda ise her tusu istedigin gibi değiştirebiliyorsun bi de oyunlar gelistikce tus ihtiyacı doguyor. eskiden kullanımı olmasa da artık zorunlu gibi.
0
kibritsuyu
en eskiden ne yapardık? dos'a çıkar format c: /s yazardık, formatlanınca işletim sistemi cd'sini takar kurardık.xp çıktıktan sonra az değişti. xp cd'sini takıp bilgisayarı cd'den boot ediyoruz, kur ekranı geliyor, orada soruyor format mı çakayım, üstüne mi bineyim falan diye, format diyon formatlayı
en eskiden ne yapardık? dos'a çıkar format c: /s yazardık, formatlanınca işletim sistemi cd'sini takar kurardık.
xp çıktıktan sonra az değişti. xp cd'sini takıp bilgisayarı cd'den boot ediyoruz, kur ekranı geliyor, orada soruyor format mı çakayım, üstüne mi bineyim falan diye, format diyon formatlayıp kuruyo.
peki windows vista şimdi. cd md yok elimizde güya aletin içindeymş her şey. recovery dosyaları varmış. nasıl oluyor abi bu olay? ben şimdi recover abicim diyince o otomatik ordan alıp formatlayıp kuracak mı, formatlamadan mı kuracak yoksa, recovery nedir ne değildir? nereden deniyor bu "tamam recover et bilgisayarı" olayı? menüsü programı falan mı var? nasıl yapılıyor bu iş tam olarak? sakıncalı sorunlu bir durum olur mu? sınırı kısıtı var mıdır? düzeltemediğim kafamı bozan ufak problemlerde recovery'i bassam bilgisayara falan zararı olur mu? yoksa her sefer ilk günkü gibi tertemiz bilgisayarım mı olur, nedir? şöyle aptala anlatır gibi?
xp çıktıktan sonra az değişti. xp cd'sini takıp bilgisayarı cd'den boot ediyoruz, kur ekranı geliyor, orada soruyor format mı çakayım, üstüne mi bineyim falan diye, format diyon formatlayıp kuruyo.
peki windows vista şimdi. cd md yok elimizde güya aletin içindeymş her şey. recovery dosyaları varmış. nasıl oluyor abi bu olay? ben şimdi recover abicim diyince o otomatik ordan alıp formatlayıp kuracak mı, formatlamadan mı kuracak yoksa, recovery nedir ne değildir? nereden deniyor bu "tamam recover et bilgisayarı" olayı? menüsü programı falan mı var? nasıl yapılıyor bu iş tam olarak? sakıncalı sorunlu bir durum olur mu? sınırı kısıtı var mıdır? düzeltemediğim kafamı bozan ufak problemlerde recovery'i bassam bilgisayara falan zararı olur mu? yoksa her sefer ilk günkü gibi tertemiz bilgisayarım mı olur, nedir? şöyle aptala anlatır gibi?
0
recover cdsi dvd si, ya da o recovery parttion a ulasmak icin olan seyi yanında vermıslerdır. kullanım kitabında fln. ona bakarak yapıyorsun. ibneler onun bi standardını yapmadı, kimisi tek tusla format atıyor(hangisi olduugnu nasıl oldugunu yıne kullanım klavuzunda anlatıyorlar) kimisi dvd yi takıyorsun kendı yapıyor kimisi hala dvd den boot edip xp gibi oluyor fln fln.
modelini yazsana bi.
modelini yazsana bi.
0
model: toshiba satellite L500-13T.
aslında bilgisayar cillop gibi çalışıyor da combofix sonrası mute tuşu çalışmaz oldu, bi de hani mailde sordum ya dirt-2 autorun falan, hah cd takınca autorun çıkıyor. bilgisayarımdan tıklayınca içi açılıyor. illa exe'yi bulup bızıklamak gerekiyor. sinir etti. ayar mayar registry denetim masası halledemedim. bassam formatı diyom ya cesaretim de yok bilgisayar düzgün çalışırken.
aslında bilgisayar cillop gibi çalışıyor da combofix sonrası mute tuşu çalışmaz oldu, bi de hani mailde sordum ya dirt-2 autorun falan, hah cd takınca autorun çıkıyor. bilgisayarımdan tıklayınca içi açılıyor. illa exe'yi bulup bızıklamak gerekiyor. sinir etti. ayar mayar registry denetim masası halledemedim. bassam formatı diyom ya cesaretim de yok bilgisayar düzgün çalışırken.
0
1.5 yıl önce bir toshiba aldım ben de, çok değişmiş olduğunu sanmıyorum, zaten her laptop bu konuda birbirine benzer.
bilgisayarı yeniden başlattığınızda f10 muydu neydi, bir tuşla aktif ediyorsunuz recovery'i, gerisini hallediyor, arada bir soru soruyor işte. onun dışında "toshiba recovery disc creator" diye program var, onunla da recovery yedeğini dvd'ye çekebilirsiniz. (hatta çekin) sonra yine açılışta bu dvd'den boot edip recovery işlemi başlatabilirsiniz.
bilgisayarı ilk günkü haline getiriyor, toshiba yazılımları falan oluyor.
edit: bu arada temiz bir bilgisayar elde ettikten sonra "acronis true image" ile kendiniz de iyi bir recovery yedeği alıp, daha sonra kullanabilirsiniz.
bilgisayarı yeniden başlattığınızda f10 muydu neydi, bir tuşla aktif ediyorsunuz recovery'i, gerisini hallediyor, arada bir soru soruyor işte. onun dışında "toshiba recovery disc creator" diye program var, onunla da recovery yedeğini dvd'ye çekebilirsiniz. (hatta çekin) sonra yine açılışta bu dvd'den boot edip recovery işlemi başlatabilirsiniz.
bilgisayarı ilk günkü haline getiriyor, toshiba yazılımları falan oluyor.
edit: bu arada temiz bir bilgisayar elde ettikten sonra "acronis true image" ile kendiniz de iyi bir recovery yedeği alıp, daha sonra kullanabilirsiniz.
0
Şunu da belirteyim recover dediğin zaman genellikle formatlayıp kurar, eski dosyalar gider...
0
harddiskin sistem kurulu olmayan d: partitionu da mı gider? yoksa sadece c partitionu mu gider?
0
