Giriş
(9)

öyle miydi gerçekten?

yvonne
ben 89 doğumluyum, hatta sene sonuna doğru doğduğumdan 90'lı bile sayılabilirim. Çocukken hatırlıyorum yuva dönemlerimde falan şöyle 3-5 yaşlarında, ben şarkı falan dinlemek istediğimde radyoyu açardım. yani yıl 1993-1995 civarları. evet tv'de vardı ama ne bileyim susam sokağını ve 1-2 çizgi filmi i
ben 89 doğumluyum, hatta sene sonuna doğru doğduğumdan 90'lı bile sayılabilirim. Çocukken hatırlıyorum yuva dönemlerimde falan şöyle 3-5 yaşlarında, ben şarkı falan dinlemek istediğimde radyoyu açardım. yani yıl 1993-1995 civarları. evet tv'de vardı ama ne bileyim susam sokağını ve 1-2 çizgi filmi izler kapatırdım. bir de program çok olmazdı ki televizyonda. yani sanki biz çocukken televizyon bu kadar kullanılmıyor muydu neydi? şarkı dinlemek istesek şimdi bile hemen tv. açıyoruz. yoksa ben mi yanlış hatırlıyorum/biliyorum?
0
yvonne
(25.11.11)
benimde öyleydi/öyle hatırlıyorum 92 aralık doğumluyum,kesinlikle bu kadar kullanılmıyordu.
0
pelinn.
(25.11.11)
94 yılında kral tv çıkınca evde radyo işi rafa kalktı biraz ama tabi alışkanlıklar kolay bırakılmıyor. hem zaten fazla çeşitli müzik çalmıyordu. aynı klipler dönüp dolanıyordu. 95-96 yıllarında evde radyo dinlediğimi bilirim.
0
anarsi yureklerde
(25.11.11)
aslında kullanılıyordu. şuan başka yönlere kaydı ilgi. özel kanalların ilk açıldığı yıllara denk gelmemiz sebebiyle ve daha önce böyle bir alışkanlığımız olmadığından dolayı o zamanlar bence televizyon daha önemliydi.
0
andy kaufman
(25.11.11)
Aksi yönde düşünüyorum,92liyim 5-6 yaşlarımdayken ne çizgi filmler izlerdim.Şimdi bakıyorumda saçmasapan şeyler var.Şimdiki nesil ise pc başında.
0
VickVickyVale
(25.11.11)
@VickVickyVale sizin 5-6 yaşlarınız 97-98 senelerine den geliyor ben 93-94 yıllarından bahsediyorum. tabi ki o yıllarda ben de tv izlerdim. çok değil sadece 1-1.5 yıl sonra pokemon bile yayınlanmaya başlamıştı yani. o zaman oldukça gelişmişti zaten.
0
🌸yvonne
(25.11.11)
senden azcık büyüğüm kimisine göre bir yıl kimisinegöre 10 ay :) ve benim ilkokula kadar van-gevaşda geçti. benim hayal mayal hatırladığım ise radyomuz mutfakta takılı dururdu. annem hep açardı sabahdan haberlere kadar haberler şarkı türkü radyo tiyatrosu ( ne severdim lan çok ilginç gelirdi ) ama haberler dedin mi hoop tv açılırdı yalan rüzgarı cesurve güzel asla kaçmazdı ( annemle izlerdik) bir kelime bir işlem assslaaa kaçmazdı ( babamla izlerdik o işlem sorularını babam yapardı tak tak ben nası yapıo die kıvranırdım ki hesap makinesi kullanabiliyordum o zamanlar :) sonra efendime söyliym dehşet tom ve jerii izlerdik babamla zannediyorum haftasonları sabahdı. bide hadi kanalı değiştir dediklerini hatırlıyorum kumanda bendim o yıllarda :D bide sanırım 93 yada 94 de hugo vardı ben onu da vanda izledim sanki :)))
yok bilader baya baya biz televizyon nesiliyiz. senin dediğin durum bizden şöyle 5 yaş büyüklere uygun.
0
cecilia
(25.11.11)
@cecilia aynen. haber dedin mi, film- çizgifilm dedin mi televizyon açardık, ama radyo hayatımızdan çıkmamıştı henüz. müzik istediğimizde radyoya yönelirdik.
0
🌸yvonne
(25.11.11)
yine hayatın bi yerinde radyo var dediğin durum yaşanmıyor tv de gördüğün adamların alayı radyocu zaten ve şu an zaten radyo eskisine göre daha rağbet görüyo sabah işe giderken dinlenen proğramlar gece için proğramlar ve uzun yol şöförleri için kılcal damarlı yayınlar :)) sen çıkarmışın belli de daha var yani
0
cecilia
(25.11.11)
şu yaşıma geldim daha bir gün de müzik dinleyeyim diye tv'yi açtığımı bilmiyorum.

canlı yayınlar olmasa tv'nin varlığını unutacağım ben.
0
marido
(25.11.11)
(7)

Tuzlu bir şey ama ney?

senzafine
Çayın, kahvenin yanında tuzlu bir şeyler yemek isteseniz, tercihiniz ne olur? Bir de denediğiniz ve çok memnun kaldığınız tarifler de varsa ve verirseniz minnettar olurum:)Edit : Bu arada bir not, aranan yiyeceğin cafede tüketilmesi düşünülüyor..
Çayın, kahvenin yanında tuzlu bir şeyler yemek isteseniz, tercihiniz ne olur? Bir de denediğiniz ve çok memnun kaldığınız tarifler de varsa ve verirseniz minnettar olurum:)

Edit : Bu arada bir not, aranan yiyeceğin cafede tüketilmesi düşünülüyor..
0
senzafine
(24.11.11)
çörek otlu poğaça
0
rentts
(24.11.11)
kesinlikle rentts+1
0
in vino veritas
(24.11.11)
ccc ilkler ccc
0
blackmail
(24.11.11)
en güzeli budur bence.

4.bp.blogspot.com
0
jamiro
(24.11.11)
balık ve pizza kraker. hastasıyım.
0
pelinn.
(24.11.11)
anasonlu çörek en sert kıtır olanından. çayla şahane.
0
kediebesi
(24.11.11)
ben ne olsa yerim hiç fark etmez. çörek otlu poğaça da olur, küçük peynirli kanepeler var alllaaam çok güzeller onlardan da yiyorum. eğer vaktim varsa, patates salatası, kısır gibi şeylere de girerim. oh oh, olsa da yesek.
0
yvonne
(24.11.11)
(6)

birbirinden güzel 3 tane sorum var.

yvonne
1. ilk sorum bir müzik, dün cevap gelmedi de. http://www.youtube.com/watch?v=iz4ErRM3shg&t=4m34s2. ikinci sorum latin amerika televizyon kanallarını nasıl izleyebiliriz internetten? Özellikle arjantin, uruguay, panama? hatta sadece bunlar.3. serin ve karanlık yerde saklanan açık şarap bozulur mu? ya
1. ilk sorum bir müzik, dün cevap gelmedi de. www.youtube.com
2. ikinci sorum latin amerika televizyon kanallarını nasıl izleyebiliriz internetten? Özellikle arjantin, uruguay, panama? hatta sadece bunlar.
3. serin ve karanlık yerde saklanan açık şarap bozulur mu? yaklaşık 6 aydır açık.

her şeyi geçtim de 2. soru çok önemli ya....
0
yvonne
(23.11.11)
3. sirke olmuştur o şarap artık, koklayınca zaten ekşi kokuyu alacaksınız, içmeye kalkmayın derim.
0
mocha
(23.11.11)
kokusu normal, onun için emin olamadım.
0
🌸yvonne
(23.11.11)
3. alkolü uçmuş olabilir. içebiliyorsan iş bir şey olacağını sanmam.
0
skywalkeremre
(23.11.11)
3. bir şey olmaz. tadın. rahatsız etmiyorsa için.
0
ben smyrna
(23.11.11)
3. yahu birkaç saat açık kalsa bile alkolü epey uçar.
0
loralynn
(23.11.11)
uruguay kanalı: www.teveciudad.org.uy

arjantin kanalı: www.canal7mendoza.com.ar

panama kanalı: tr.justin.tv
0
tizi reftar olanin payine dagmen dolasir
(23.11.11)
(4)

sevgili kahve severler

free bird
yıllardır nescafe 3 in 1, 2 in 1 ve onun gibi instant kahveler veya çözülebilir kahveler içmekten bıktım artık.artık özel aromalı kahveler ve espressolar içmek istiyorum. ilk başta belirteyim öğrenci adamım kahve makinasına 150 tl verebilecek biri değilim. vakumlu kahveleri içmek istiyorum dolayısıy
yıllardır nescafe 3 in 1, 2 in 1 ve onun gibi instant kahveler veya çözülebilir kahveler içmekten bıktım artık.

artık özel aromalı kahveler ve espressolar içmek istiyorum. ilk başta belirteyim öğrenci adamım kahve makinasına 150 tl verebilecek biri değilim. vakumlu kahveleri içmek istiyorum dolayısıyla frech press almam lazım. tchibo'ların birinden termoslu bir french press almayı düşünüyorum ama bu vakumlu kahveler falan french presslerde yapılabilir mi?

bir de siz nereden kahve çekirdeklerinizi alıyorsunuz, kaça patlıyor?
ve french press mi kullanıyorsunuz, kahve makinesi mi yoksa çözülebilir instant kahveler mi?
ek olarak french pressleri temizleme işi zor mu? bir demlemede 2-3 bardak çıkar ve soğuma problemi olur mu termossuz french press'te?
0
free bird
(23.11.11)
vallahi ben genelde colombian supremo yu sevdiğim için, gidip mekanlarda içiyordum. bir kaç yıl önce ulan neden bir bardağa o kadar para veriyorum deyip starbuckstan almıştım 250 grlık. benim aldığım, direkt instant coffe gibi hazırlanabilir haldeydi tabi french press ile.

french press i temizleme işi büyüklüğüyle alakalı olabilir. benimki büyük bir şey değildi. iki bardak anca çıkıyordu bir seferde. kolayca temizlemiştim.
0
teletabi
(23.11.11)
french press kullanmıyorum, filtre kahve makinası var, o hayat kurtarıyor. edinebiliyorsanız ondan edinebilirsiniz, ben çok memnunum. 5 dakika sürüyor-sürmüyor temizlemesi ayrıca. tchibo kahveleri güzel oluyor, mild olanlardan alın. fiyatı diyemem muhtemelen ülkeden ülkeye farklıdır; ama, şöyle söyleyeyim, yarım kiloluk kahve bize 4 kişiye 1,5 ay gidiyor.
0
yvonne
(23.11.11)
elini çabuk tutup darty ye koşuyorsun, 30 liraya proline marka filtre kahve makinesi alıyorsun. 30 lira evet, ve bildiğim kahve makinesi, üstelik dijital zamanlayıcısı falanda var
0
try again fail again fail better
(23.11.11)
gloria jeans'ten cektiriyordum kahveyi. french press'te gayet guzel gidiyordu.
0
yandim sevket
(23.11.11)
(4)

almanya'da ucuz olup türkiyede pahalı olan şeyler?

ladida
getirtmeye değecek, türkiyede pahalı olup almanyada ucuz olan aklınıza gelen şeyler var mı?
getirtmeye değecek, türkiyede pahalı olup almanyada ucuz olan aklınıza gelen şeyler var mı?
0
ladida
(22.11.11)
Birkenstock terlik
0
cakabo
(22.11.11)
jägermeister
0
yvonne
(22.11.11)
tax free ile birlikte iphone. 500 avro civarindaydi en son.
0
mat couthon
(22.11.11)
Jagermeister +1. Onun dışında çok da fark yok çoğu şeyde. Birkenstock da dünyanın en abartılmış ürünü olabilir.

iPhone alacaksan şuna dikkat et, avrupa çıkışlı iphone'ların sesi çok kısık oluyor fabrika çıkışı, bende var kesinlikle tavsiye etmiyorum müzik dinleyeceksen. Fiyatı 629EUR bu arada.
0
roket adam
(22.11.11)
(2)

Nenna Yvonne - Go Around (Headspin Remix ) bu şarkıyı nasıl bulurum?

sosyete kizi suzan
bulamadım :(
bulamadım :(
0
sosyete kizi suzan
(22.11.11)
ben smyrna
(22.11.11)
şarkıyı bilmiyorum da youtube'a yazdım çıktı. www.youtube.com bu mudur? bir de adımı görünce bir garip oldum...
0
yvonne
(22.11.11)
(16)

1 milyar dolar para mıdır ?

semson
bu kadar paranız olsa napardınız ?
bu kadar paranız olsa napardınız ?
0
semson
(22.11.11)
uzayda kebap yapardım.
0
ermanen
(22.11.11)
merak ettiğim yapmayı istedğim herseyi bir liste yapardım önce kendime bir ev ve araba alır gerisine de ne istiyosam yapardım
0
HNDS
(22.11.11)
bütün mal varlığımı satardım.
0
terp
(22.11.11)
önce 50 koli pringles alırdım, sonra onları yerken o para ile ne yapacağımı düşünürdüm.
0
vakumlu
(22.11.11)
buralari satin alirdim.
0
serabetan
(22.11.11)
kaybetmemeye çalışırdım.
ali ağaoğlu misal, adamın o kadar parası var ama sabah 7 iş başı yapıyor amk. ve biz öyle düşünmediğimiz için o kadar paramız yok..
0
blackmail
(22.11.11)
yatarım yapar, 2 milyar dolar daha kazanırdım. sonra bir daha, sonra bir daha.
0
yvonne
(22.11.11)
bir fabrika kurardım, ne ürettiğinin önemi yok çeşitli alanlarda referans bir kurum olurdu. vakıf filan bir şekilde topluma kazandırırdım çoğunu. hiçbir zaman ayda onbinlerce lira harcayabilecek biri olacağımı sanmıyorum, sıkıcı bi kere.
0
hewit
(22.11.11)
sevişirdim
0
miucee
(22.11.11)
Fransız rivierasında bir şato satın alırdım önce, şarabımı içer peynirimi yer düşünürdüm bi süre, yolculuk şu bu planlarımı yapardım elit elit :)
0
pinking of you
(22.11.11)
bill gatese ortaklık teklif ederdim
0
last
(22.11.11)
en güzel yemekleri yiyip en güzel kızlarla sevişirdim. sadece bu. bu kadar.

not: silikonlu meme sevmiyorum.
0
hakiki fake
(22.11.11)
@hakiki fake sende şimdi buldun kız silikonsuz arıyosun da çok şey istiyosun :D
0
🌸semson
(22.11.11)
moğolistan'ın orta yerine yerleşirdim. sevdiğim 1-2 insan, internet cep tlf falan yok, paso throat singing, paso spor ve müzik.
0
29ekim2011
(22.11.11)
kendimi sikerim
0
desdinova
(22.11.11)
montla sicardim.
0
fdegir
(22.11.11)
(15)

on aylık bebek kafası

lelaps
10 aylık anneyim. evimizde ev işlerine yardımcı olan yatılı bir hanım var. bebeğin bakımıyla tamamıyla ben ilgileniyorum. bebekten evvel çalışıyordum fakat doğumdan sonra işe dönmedim. bebeğin yıkanması, altının değiştirilmesi, emzirilmesi, gezdirilmesi, oynatılması, hoppidi hoppidi havaya atılması,
10 aylık anneyim. evimizde ev işlerine yardımcı olan yatılı bir hanım var. bebeğin bakımıyla tamamıyla ben ilgileniyorum. bebekten evvel çalışıyordum fakat doğumdan sonra işe dönmedim. bebeğin yıkanması, altının değiştirilmesi, emzirilmesi, gezdirilmesi, oynatılması, hoppidi hoppidi havaya atılması, gıdıklanması:) yani akla gelen her türlü bakımını ben yapıyorum. bebek bu hanımı günde beş dakika ya görüyor ya görmüyor. fakat gördüğü zamanlarda çıldırıyor. eğer benim kucağımdaysa onun kucağına gitmeye çalışıyor. bir başkasının kucağındaysa ve bu kişi kucağında çok rahat hissetmediği bir kişiyse (ki şu an için bu babası da dahil herkes demek oluyor) ve aynı ortamda hem yardımcı hanım hem ben mevcutsak bana değil bu hanıma atıyor kendini.

notlar: bebeğimi çok seviyorum. iyi, sabırlı, evladını mutlu eden, sevgi dolu bir ortam yaratan bir anne olmaya çalışıyorum; olabildiğimi hissediyorum ve çevremdekiler ile yakınlarım da olabildiğimi söylüyorlar.
hiç sesimi yükseltmedim, hiç hırpalamadım. bırakın bunları, hiç ağlatmadım. kucak istediğinde kucakta gezdirdim. doğduğundan beri dişçiye, kuaföre bile gitmedim beni arayıp üzülür yahut süt emmek ister üzülür diye. geceleri sık uyanıp süt emmek istediği için yanımızda yatırmaya başladım.

babasına anneannesine emanet edip banyoya tuvalete vesaireye gidip döndüğümde kendini deli gibi benim kucağıma atıyor. ya da benim kucağımdaysa başka kimsenin kucağına geçmek istemiyor. geçse bile hemen geri gelmek istiyor. zaten okuduğum kadarıyla bu normalimiş; tam da bu yaşlarda bebekler anneye biraz fazla bağlanır ama bir süre sonra normale dönerlermiş. fakat işte bu hanım ortamda ise benden ona atlamaya çalışıyor. kucağına geçtikten sonra da bir daha geri dönmeye falan uğraşmıyor.

sorum şöyle: bu bebek niye bunu yapıp yüreğimi dağlıyor? 24 saatini benimle ve (bana göre) dört başı mamur geçirdiği, bu hanımı ise günde 5-10 dk gördüğü halde nasıl onu bana tercih ediyor? eşim ve annem gibi "e fena mı sevsin onu da" demeyin lütfen. tabii ki sevsin. ama bana bihterine tercih etmesin. nerede yanlış yaptım?
0
lelaps
(21.11.11)
olur öyle. benim de yeğenim var 1 yaşında, büyük amcasını gördüğü zaman deliriyor. bazı insanlarda var öyle bi özellik, çocuklar çok seviyor onları.

sorun sizde değil yani, emin olun.
0
ruhibirbanyo
(21.11.11)
öncelikle allah bağıslasın. 9 aylık bebek babasıyım. benim oğlum da annesinin kucağından bana sıçrıyor resmen. halası ve teyzesi yanyana gelse teyzesini seçer. anneannesini seviyor vs.vs. yani bebek bu, aldığı elektrik nasıldır bilemiyoruz ki. sabırlı olmak en mantıklısı. bebek size sarınca bu sefer de bugünlerinizi ararsınız :)
0
cnzdmr
(21.11.11)
buradan aldığınız tavsiyelerle hareket etmeyin önce. bsg'nin dediği gibi kadının işine de son falan vermeyin.

ne güzel işte, bebeğiniz annesinden aldığı sevginin yanında ekstradan bir de başka birinin sevgisiyle büyüyecek. bence şanslısınız. kıskanmayın. sonuçta bebeğin annesi sizsiniz. ne bekliyorsunuz ki, büyüyünce sizin yerine o yardımcı kadına mı anne diyecek sanıyorsunuz? :) elbet gelişimi boyunca sizin annelik kavramınız ön plana çıkacak. şimdilerde başka birini görünce böyle çıldırması normal. müsterih olunuz. kadının işine son falan vermeyiniz.
0
deckard
(21.11.11)
@bsg: cevap verdiğiniz için teşekkürler. hayatımda kimsenin işine son vermedim. ama verecek olsaydım da eften püften sebebe ihtiyacım olmazdı çünkü zaten ben kafayı direkt bu hanımla beraberken yiyorum, yani herşey bu hanımın yanında oluyor. hatta ben çok üzülüp biraz da ağladığım için bugün kendisi şöyle dedi: "bebek niye böyle yapıyor ben de anlamıyorum ama sen çok üzülüyorsun. bu böyle olmayacak. sen yeni bir yardımcı bul. o zamana kadar ben durur sonra giderim" diye.
0
🌸lelaps
(21.11.11)
10 aylıkcık bebişi kıskanmayınız beyav onun da insanları sevmeye hakkı var :D onun kontrolünüz altında olmayan tümüyle ayrı bir birey olduğunu anlamak için bence güzel fırsat. sakin olup gözlem yapın bence.
0
kediebesi
(21.11.11)
sabredin yardımcınızın kucağında iken meme ile kandırın size gelsin siz çok öpüp onu sıkıyorsunuzdur :) 2.5 yaşında olan yeğenim en çok beni seviyor sülalede yardımcınız eminm terübelidir bakışından onun her halini anlıyordur sizde bebeğe bakışlarını takip edin yardımcınızın
0
benvaryaben1
(21.11.11)
Kadının işine son vermek mi?

Bakın şöyle söyleyeyim, ben oğlum/kızım böyle bir şey yapsın, o kadının maaşına zam yapmazsam hiç bir şey bilmiyorum. Tvlerde izlemiyor musunuz bakıcıların neler yaptıklarını? kadını çocuğa kendini bu kadar sevdiği için teşekkür etmek yerine işten kovmak mı? çok acayip şeyler dönüyor dünyada.
0
zargana
(21.11.11)
arkadaşlar sağolun. kimsenin işine son vermiyorum. derdim kimseyi cezalandırmak değil. ceza diye birşey yok zaten ortada bir suç yok. derdim çok başka. ben niye böyle oluyor diyorum, çok üzülüyorum diyorum, acaba böyle yapmasının onu bana tercih ediyor olmasından başka mantıklı açıklaması var mıdır diye araştırıyorum. buraya da buna cevap almak için bir ümit soru yazdım.

cevabını silmiş ya da cevabı silinmiş bir arkadaş "sen şimdi gider kadıncağızın işine son verirsin" diye cevap yazmıştı. bu 'işe son verme' mevzuu o şekilde açıldı. benim sorumda işe son vermek falan yok. hatta "bebek madem onu tercih ediyor, o zaman bebeği ona emanet edip onun yerine evde onun yaptığı işlerin ucundan mı tutsam" diye düşündüm bugün. ama sonra dayanamadım bebeğimi sürekli başkasının kucağında düşünmeye; düşündükçe fena oldum.
0
🌸lelaps
(21.11.11)
Özür dilerim ama ne kadar vıcık bir yazı olmuş cidden, benim gibi çocuk yapmayı dusunmeyen insanların ne kadar doğru karar verdiginin ispatisiniz adeta.. tabi anne yüreğinize veriyorum yazdiklarinizi..

..sonuc 10 aylık bebekten olgun davranış mi bekliyorsunuz..kendisi bile ne yaptığını bilmiyor. Allah çocuğun yardimcisi olsun..
0
kreider
(21.11.11)
siz otururken yardımcınız da ayaktayken bebek yardımcınıza gitmek istiyrsa çok normal. kedi gibidir bunlar.. ayaktakini tercih ederler.

yüreğiniz dağlanmasın. bebekler de sıkılabilir. annesinden bile. ama hep, dünyada en çok sevdiği kişi siz olacaksınız. en azından şöyle bi 15 sene filan.
0
zkurmus
(21.11.11)
bence siz bebeği çok sıkıyorsunuz. boğulmuş besbelli yavrucak. kendi haline bırakın 3 gün, bakın size nasıl atlıyor. o da bir birey artık, unutmayın, oyuncak değil. sizin kadar acıkıyor, sizin kadar duyguları var, sizin kadar üşüyor, dolayısıyla sürekli aynı kişiyi, aynı ortamda göre göre çatlatmış yavrum.
0
yvonne
(21.11.11)
ben olsam yardımcıya bebeği emanet eder ve işime gücüme dönerdim. bu kadar güzel anlaşabilen birini bulmuşsunuz daha ne istiyorsunuz. ev işlerini de yapmayı versin bebek bakımı daha önemli.
ciddiyim.
0
ozdek
(21.11.11)
benim de oğlum 2 yaşında ve doğduğundan beri yatılı yardımcımız var. 1 yaşına kadar çalışmadım, aynı senin gibi bebek yardımcı ablayı daha mı çok seviyor, ona niye güldü, ona niye gitti diye kuruntulandım .

Bebeğim 1 yaşına gelince çalışmaya başladım ve yavaş yavaş bana ilgisi daha da arttı, artık ortamda ben varsam başka kimsenin kucağına gitmek istemiyor , ben varken benden başkasının suratına bile bakmıyor . Sanıyorum sorun bebeğin sabah akşam beni görmesinden kaynaklanıyordu , benden sıkılıyordu belki de ne biliim, konuşamıyolar ki anlatsınlar :)

Nacizane tavsiyem , bebekle geçirdiğiniz avkitlere, hazır da böyle sevgi dolu güvenilir bir yardımcınız varken, biraz mola vermeniz, günde bir - iki saati kendinize ayırmanız olabilir.

Bu arada çocuk sahibi olmamasına rağmen , son derece empati yüklü, anlayışlı ve olgun cevaplar var yukarıda , ekşi duyuru kullanıcıları ile gurur duyuyorum böyle zamanlarda yav :)
0
sayinseyirciler
(21.11.11)
o kişi bebeği daha çok eğlendiriyor olabilir
uykusu gelince ya da ağlayınca kime gidiyorsa anne odur :)
0
spankenstein
(21.11.11)
bebekler insan yüzlerine dikkat eder. ondan daha evvel saçlara, yüzün çevresine yani. illaki hoşuna giden bir şey vardır o kadında da.
anlatılana göre zaten size bağlanmış :)
bir de bahsettiğiniz kişiye gittiğinde siz ortamdan ayrılmıyorsunuz anladığım kadarıyla. bebek size güveniyor ve bağlandığım kişi ortamda, güvendeyim diye düşünüyor olmalı:)
bu sizin hatanız değil, doğru davrandığınız anlamına da gelebilir:)
0
psikolog sulugoz
(22.11.11)
(16)

balık burcu kadını-ayakkabı

cmr_sa
Balık burcuyum vee deli gibi ayakkabı bagımlısıyım yanı her kadında olan ayakkabı bagımlılıgı degıl direk insanlarda ayakkabılara bakarım mesela butun anfıdekı herkesın ayakkabılarını bılırım en basıtınden ve bu balık kadınlarında oluyomus genelde oyle mıdır burcla ılgılı mı bu durum?Balık kadınları
Balık burcuyum vee deli gibi ayakkabı bagımlısıyım yanı her kadında olan ayakkabı bagımlılıgı degıl direk insanlarda ayakkabılara bakarım mesela butun anfıdekı herkesın ayakkabılarını bılırım en basıtınden ve bu balık kadınlarında oluyomus genelde oyle mıdır burcla ılgılı mı bu durum?

Balık kadınları cevaplarınızı beklıyorum:)

tesekkurler..
0
cmr_sa
(19.11.11)
bunun balık kadını olmasıyla ne alakası var. bence hiç bir alakası yok. siz ayakkabıları çok seviyorsunuz. bunu başka bir yere bağlamayın
0
uykusuz her gece
(19.11.11)
en az 5 balık kadınında rastladım ama duyuru kadınlarını da merak edıyorum.
0
🌸cmr_sa
(19.11.11)
burcum akrep yükselenim de akrep. başıma bir iş gelmeyecekse ayakkabı takıntım yok. ama burçlarla ilgisi ne hala muallaktayım.
0
yvonne
(19.11.11)
farkındaysanız bende emın olmadıgımdan soruyorum burclarla ılgılımı dıye actım zaten duyuruyu.
0
🌸cmr_sa
(19.11.11)
@cigerdelen sanırım bu tatmın etti tesekkurler..
0
🌸cmr_sa
(19.11.11)
benim babam balık ve belli markaların neredeyse tüm kolleksiyonlarını satın alır, küçük bir odayı sadece onun ayakkabılarına ayırmış durumdayız. artık ayakkabı alırken evde hangi model var diye değil de hangisinden evde yoktu diye bakıyor, öyle bir obsesyon. hatta bir keresinde evde olan bir ayakkabının aynısından (farkında olmadan) tekrar almıştı.

gerçi bence bunun burçlarla değil de insanın yaşadıklarıyla alakası var. babam küçükken çok kardeş oldukları için ancak bir ayakkabısı olurmuş, sanırım ergenlik çağında falan kötü ayakkabı giymeyi dert edip bilinaçtına attı. şimde de parası olunca ihtiyacı olmasa bile almaktan kendini alıkoyamıyor. annemin de ekmek takıntısı var mesela. komşular bile evlerin ekmek yoksa bizden ister geç saatlerdeyse. (böyle bakınca ailem komple manyak gibi göründü ama özünde iyi insanlar).
0
kayranin kedisi
(19.11.11)
@kayranın kedisi cok ıyıymıs yaa:) ekmek takıntısı ozellıkle:)
0
🌸cmr_sa
(19.11.11)
bi arkadaşım da aynen senin gibi. balık burcu. tesadüf mü? olabilir.
0
eksikullanici
(19.11.11)
hss..tr. demek istiyorum. ben de balık burcu erkeğiyim. başkalarının ayaklarına çok bakmam ama kendimi bildim bileli bende de bi ayakkabı merakı var, elime para geçince önce ayakkabı almayı düşünüyorum. genelde burç olaylarına pek takılmam ama demek bu burçsal bir durummuş..
0
toshiro
(19.11.11)
benimde bi balık burcu arkadaşım var kendiside ayakkabı bağımlısı bende sadece onda olduğunu düşünüyodum.meğer bütün balıklar aynıymış :D o zaman anlaşıldı balık burcu bi bayanla evlenmek maddi iflasa neden olabilir :P
0
semson
(19.11.11)
@semson herseye ragmen ıyıdır be balık kadınları yapma:)
0
🌸cmr_sa
(19.11.11)
@cmr_sa tamam öyle diyosan öyle olsun :D
0
semson
(19.11.11)
Burç diye bir şey yok.
0
eelmaa
(19.11.11)
balık burcunu zodyakta ayaklara denk getirirler ama genelde ayaklarından rahatsızlık çektikleri söylenir, ayakkabı seveni ilk kez görüyorum, bence normal. :P
0
kediebesi
(20.11.11)
bana hersey yakısır izle sorunun cevabı orda
0
hakankid
(20.11.11)
alakası yok
0
merena
(20.11.11)
(4)

ateizm entry 4 yaşındaki çocuk soru

emcedeltate
geçenlerde sözlükte bi entry görmüştüm. 4 yaşındaki kuzen( kardeş gibi bişey) tanrıyla ilgili bi soru soruyordu sözlük yazarına. yazar da cevap veremiyordu. ama soru çok mantıklı bişeydi. bu tarz bişey. birisi o entryi buldursa ya bana.
geçenlerde sözlükte bi entry görmüştüm. 4 yaşındaki kuzen( kardeş gibi bişey) tanrıyla ilgili bi soru soruyordu sözlük yazarına. yazar da cevap veremiyordu. ama soru çok mantıklı bişeydi. bu tarz bişey.

birisi o entryi buldursa ya bana.
0
emcedeltate
(18.11.11)
www.eksisozluk.com bu mu acaba?
0
freud da sollardi
(18.11.11)
hayır bu değildi.
0
🌸emcedeltate
(18.11.11)
Allah neden diğer gezegenleri yarattı ?
0
fakyoras
(18.11.11)
entry değil duyuruydu, allah yaşam yoksa neden diğer gezegenleri yarattı diye sormuş çocuk. www.eksiduyuru.com
0
yvonne
(18.11.11)
(8)

Nikah Memuru Hakkında bir çıkmaz :) (azcık acil)

diskbudur
Aralık ayının 20'sinde sadece aile büyüklerinin katılacağı bir yıldırım nikahımız var. Ayın 27'sinde de arkadaşların, eşlerin, dostların katılacağı, yemekli, müzikli, oynamalı bir davetimiz var. (asıl düğün günü bu gibi gözüken...)Velev ki şöyle bir sorun söz konusu;İkinci nikaha, hiç bir nikah memu
Aralık ayının 20'sinde sadece aile büyüklerinin katılacağı bir yıldırım nikahımız var.

Ayın 27'sinde de arkadaşların, eşlerin, dostların katılacağı, yemekli, müzikli, oynamalı bir davetimiz var. (asıl düğün günü bu gibi gözüken...)

Velev ki şöyle bir sorun söz konusu;

İkinci nikaha, hiç bir nikah memuru gelmek istemiyor. Yani, yalandan bir kere daha ''evet'' denecek, ama bunu kabul edecek bir nikah memuru bulamadık Bursa'da.

Şimdi ne yapalım?
1- Şöyle konuşmasını bilen bir aile büyüğünü yalandan nikah memuru gibi mi göstersek? Bize sorular sorsa, mutluluklar dilese vs. Bunun yasal yükümlülüğü vs. olur mu?
2- Bunun yerine yaratıcı bir şeyler mi düşünsek? Çünkü o kısım atlansa olmaz, misafirleri ''evet'' siz nasıl gönderelim? Ne yapabiliriz arkadaşlar?

Yaratıcı, organizasyon ruhu sınırsız arkadaşlardan, güzel, farklı, ilgi çekici, hatta güldürebilecek fikirleri bekliyoruz.

Şimdiden teşekkürler!
0
diskbudur
(17.11.11)
yok ya n'olcak. aile büyüğü değil de, bir arkadaş ama ağzı sıkı birini tutun, kostüm ayarlayın oldu bitti.ama sonradan evlilik yıldönümünüzü arkadaşalra ağzınızdan kaçırmayın.
0
yvonne
(18.11.11)
Aile büyüğü değil de rol yapabilen birini bulun.İstediğiniz gibi gitmez yoksa.
0
grgn
(18.11.11)
@yvonne +1
Öğrenilirse çok ayıp olur.
0
grgn
(18.11.11)
Nikah önceden kıyıldığı için gelin damadın çıkıp direkt dans ettiği ya da gelen gidenle ilgilendiği bir sürü düğün yapılıyor. Akraba çevreniz orada nikah görmezse alınacak türden insanlar mı? Bu yüzden mı çabanız, merak ettim.
0
saatgeceninonikisi
(18.11.11)
@saatgeceninonikisi

biraz öyle denilebilir. bu durumdan alınacak tanıdıklarımız var. herkesin gönlünü hoş tutma çabasındayız.
0
🌸diskbudur
(18.11.11)
hiç gerek yok bence. biz de nikahı önce yapmıştık. düğünde çıkıp dans ettik direk. hatta sizin düşündüğünüz gibi yapan bir komşumuz olmuştu da mahallede çok konuşulmuştu arkasından.
0
kirmizi gul demet demet
(18.11.11)
ortalığı karıştırmaya gerek yok, eğer bir projeksiyon perde var ise mekanda, oraya güzel bir küçüklük resimleri koleksiyonu, böyle güzel bir müzik eşliğinde verilir (birazcık klasik oldu ama maksat milleti oyalamak madem. veya değişik bir fikir olarak çok sevdiğiniz bir animasyon ya da kısa film olabilir. 3-5 dakika millet bunu izlerken sonra doğru sizin dans müziğiniz çıkar ve kenardan dansa gelirsiniz.

örnek www.youtube.com

tabi bunu koyup da milleti ağlatmayın orada. başka bir şey koyun.
0
rastgelebiri
(18.11.11)
yemek ısmarlarsanız kıyafetler size ait olur bir daha hiç görüşmemek adına yapabilirim bu rolü sizin için:p
0
altini ser incisi ker
(18.11.11)
(16)

cinayet dizileri

frtcek
polislerin delillerden suçları çözdükleri güzel dizilere örnek verebilir misiniz?belgesel de olur?
polislerin delillerden suçları çözdükleri güzel dizilere örnek verebilir misiniz?

belgesel de olur?
0
frtcek
(17.11.11)
csi serisi öyle değil miydi?
0
xenophobe
(17.11.11)
cold case vardı fringe de olur
0
in vino veritas
(17.11.11)
www.belgeselleri.com
discovery channel serial killers

Kanıt Dizisi
www.kanald.com.tr

www.dizimag.com
www.dizimag.com
0
buzbebek
(17.11.11)
(bkz: castle)
0
eksikullanici
(17.11.11)
(bkz: the mentalist)
0
lemmiwinks
(17.11.11)
dexter lan dexter :D onu nasi atliyonuz...
bir de film olarak se7en
0
notorious brklp
(17.11.11)
criminal minds (seri katiller gibi daha komplike seyleri tek bolumde)
the closer (bir ekip tek bir cinayeti cozuyor bolum boyu)
0
entrapmen
(17.11.11)
law and order var, bi de aynının svu olanı var. çok adli tıplı değil ama fena da değil.
0
kediebesi
(17.11.11)
(bkz: bones) ve (bkz: the mentalist) .
0
boo ya moon
(18.11.11)
ben csi ny'yı çok severim ama onun haricinde şu an body of proof izliyorum kadın house'un dişi versiyonu, onu da tavsiye ederim.
0
yvonne
(18.11.11)
aynı şey değil belki ama aynı kategori sayılabilir, lie to me
0
art vandaley
(18.11.11)
cold case ayrı güzel, geçmişteki dosyalara falan bakıyolar
0
gilbereth
(18.11.11)
eğer değişik bir tat arıyor isen lie to me güzel dizidir. vücut dili ile suçluluları yakalayan bir polis var vs.
0
zemin yesil 12 yildiz 3 ok sari
(18.11.11)
Nasıl unutursunuz?
Arka sokaklar
0
bozbaykus
(18.11.11)
doctor g'nin programları var bi de adli tıpçı.
www.youtube.com
cinayet değil de ölüm sebepleri gibi biraz.
0
kediebesi
(18.11.11)
monk
mentalist
lie to me
üçü de ço iyidir
0
kanuniye
(18.11.11)
(5)

schorle nasıl okunur?

terp
sırma schorle diye bi ürün çıkarmış. gazetedeki ilana "schorle yazılır, şörle okunur" ibaresini eklemişler. almanca'da ö varken niye o kullanılıyor? nedir bunun doğrusu?
sırma schorle diye bi ürün çıkarmış. gazetedeki ilana "schorle yazılır, şörle okunur" ibaresini eklemişler. almanca'da ö varken niye o kullanılıyor? nedir bunun doğrusu?
0
terp
(17.11.11)
enteresan, şorle diye diye okunur oysaki.
ö, resmi yazılarda vs oe diye yazılır. ü de ue diye mesela. ama buradaki öyle değil.

edit: şorle yazdım ama tabii ortadaki r'nin ezilerek okunması gerekiyor.
0
whoosie
(17.11.11)
google translate'te yanlış duymuyorsam "şohle" diye okuyor.

translate.google.com.tr
0
tizi reftar olanin payine dagmen dolasir
(17.11.11)
şörle yazan gazeteye selamlarımı iletiyorum burdan, uydurmasınlar, almanca'ya yenilikler getirmeye çalışmasınlar. ö okunmaz o harf. o okunur.

o zaman sırmaya iletiyorum;)
0
yvonne
(18.11.11)
gazete değil yahu sırma'nın kendisi reklamında yıldız işareti koyup "schorle yazılır, şörle okunur" ibaresi eklemiş.
0
🌸terp
(18.11.11)
bunlar almancayı aksiyon filmlerinden öğrenmiş herhalde.
0
burfak
(18.11.11)
(17)

Kadınlar neden derdini doğru düzgün anlatmaz ?

bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
Selamlar.Bu kadınların dertleri nedir ? yani neden trip atmak, saçmasapan hareketler ?bir derdi var belli ama neden gelip anlatmaz ? senin anlamanı istiyor diyeceksiniz ama anlıyorum bir sıkıntı olduğunu yani, belli ki bir derdin var. ''neyin var ? anlatmak ister misin?'' diyorum, neden ''yok bşi''
Selamlar.

Bu kadınların dertleri nedir ? yani neden trip atmak, saçmasapan hareketler ?

bir derdi var belli ama neden gelip anlatmaz ? senin anlamanı istiyor diyeceksiniz ama anlıyorum bir sıkıntı olduğunu yani, belli ki bir derdin var. ''neyin var ? anlatmak ister misin?'' diyorum, neden ''yok bşi'' gibi saçma salak cevaplar verip sinirlendirmeye kasarlar ? yani derdini insan gibi anlatsa, çözmeye çalışsam, yardımcı olsam, hatalıysam özür dilesem olmaz mı ? neden bu iletişim eksikliği ? ve ısrarla sorsam bile tripte kalmak ?

gerçi sorunun ne olduğu belli olur genelde bu durumlarda ama, direk söylesen de bu sefer itiraf etmez, ''sen yanlış anlamışsın'' gibi triplere girerler bu sefer muhtemelen.

neden böyle yapıyor bu kadınlar ? yani ilgilenmemizi istiyorlar galiba ama, yani ilgileniyorsun, ısrarla soruyorsun ama bıktırdığının ve ters teptiğinin farkına varamıyorlar mı ?
0
bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(17.11.11)
efendim şimdi yok bir şey gibi saçma salak cevap veren kadın size sinirlidir. anlamanızı bekliyordur. pat diye sana kızdım çünkü şöyle şöyle yaptın demez, neden demez, çünkü kendiniz düşünüp bulursanız o hatayı kabulleneceğinizi düşünür ve içgüdüsel olarak bu onun haklı olduğu/zafer kazandığı anlamına gelecektir. maalesef kadınlar, genelleme yapmaktan nefret ediyorum ama, ilişkiyi bir tür güç savaşı olarak görürler. çoğu kadın haklı olduğunu duyarak tatmin olur. çok ağır bir kavga edin mesela, çok da haksız olun, birazcık tartışmadan sonra "aslında haklıydın" dediğinizde o konu kısa sürede kapanır. çünkü kadının beklentisi, belki de bir tür feminist dürtüyle, kazanan taraf olmaktır. erkeklerde nasıldır bilmem. hatalıysan özür dilesen... değil işte. o onu söylediği an "güçsüz" taraf haline gelir, kendin anlaman gerekir. evet, ben de tam anlamıyorum olayın niye güç gösterisine döndüğünü. bunun için ilişki konseptinde derinlere inmek gerekiyor.

atılan tribin bir bölümü de anlamadığınız içindir bu arada.

ya bunun en makul çözümü gerçekten takmamak. bırakın siz o kadını bir iki saat, kendi kendini yiyip bitirsin, sonra canı sıkılır zaten. siz kitap falan okuyun o arada. eğer zor bir kadınla karşı karşıyaysanız schindler's list izleyin. üç saatlik film lan! yok çabuk sıkılgan bir dişi ise karşınızdaki wristcutters izleyin. çok zor durumlarda kundera okuyun ya da. sufle yapın. xhamster açın. ne bileyim.

ne demek istediğimi çok aktaramamış olabilirim, malum, saat. daha ayrıntılı açıklamaya çalışabilirim yarın sabah hatırlar isem.
0
lucy in the sky
(17.11.11)
çünkü kadınlara göre bariz olan bir şey erkeklere göre anlaşılmaz olabiliyor. kadın davranışınızın/öküzlüğünüzün/onu üzen şeyin vs. elbette farkında olduğunuzu düşünüyor ancak siz ısrarla neyin var diye sorunca sinirlenip yok bir şey diyor, yok bir şey demese daha kötü; kavga geliyor!

o yüzden böyle durumlarda neyin var diye sormadan önce biliyorum biraz odunum, bazı şeyleri anlayamıyorum, aslında seni incitmeyi hiç istemiyorum ama bana normal gelen bir olay seni incitebiliyor, konuşmazsak anlayamam demeniz gerekiyor.
0
kayranin kedisi
(17.11.11)
bence bu tamamen karşıdakinin bakış açısı. siz neden böyle bir soru sordunuz diyebilirim mesela size ben. Neden sahiden? "Neden erkekler kadınları anlayamıyor, neden onların ifade ettiklerini bir türlü çözemiyoruz" demek yerine "kadınlar derdini anlatamıyor" dediniz? Demek ki siz de farklı noktalardan bakamıyorsunuz! Demek ki siz de kendi bakış açınızı, algı noktanızı değiştirmek yerine, "kendini anlatamıyorsun be kadın" demeyi doğru buluyorsunuz. Kadınlar anlaşılmaz değillerdir, anlayamayan erkeklerdir. Alan rickman güzel bir laf etmişti, "kadınlarda anlaşılmayan ne var bilmiyorum, bizim gibi düşünüyorlar, anlaşılmaları çok kolay, kadın benim en iyi arkadaşımdır, eğer anlayamıyorsak, bizden daha derin düşündükleri içindir" diye.
0
yvonne
(17.11.11)
@yvonne tabire dikkat. anlatamıyor değil anlatmıyor dedim. bir şeye bozulmuş, gidip ''şuna bozuldun biliyorum özür dilerim'' gibi bir cümle kursam neyi çözecek ki ? hatta ''şuna mı bozuldun ?'' dediğinde bile yok öyle bişey bozulmadım ben diye cevap vermiyor mu kadınlar ? yani ben elimden geleni yapıyorum, ama sadece benim çabalamam isteniyor ki sıkıntı da bu. tek istediğim sıkıntısını söylemesi ama ısrarla trip atmak neden ?
0
🌸bugunku antremanda goz dolduran futbolcu
(17.11.11)
(bkz: eşeğin sikinden dolayı) olmakla beraber, ilişkiyi ihtirasa sürüklemekten başka bir istek değil. Sanıyor ki olayı anlaman senin için zor, uğraşıcaksın, niye ? çünki seven bıkmaz seven uğraşır. Bilse ki sadece sadede gelip, vakit kazanıp, olayı çözüp, mutluluğa yelken açmak istediğini demez. Peşinde koşturma ve en temelinde feminist güdüler hani. Aslında her daim "yok birşey"in arkasında ciddi sebepler yatıcak da değil, bu kelimeyi bunların lugatına kazıyan bu güdüler, alışkanlık yaptıran ise toplum, sosyal çevre sik sük sök am göt.

Bi de şimdi @2'ye binaen demek istediğim 2-3 şey var, çoğu kadına sen haklısın amk desen zafer kazandığını değil kaale alındığını düşünür ve sevinir. Olay güç savaşı değil de güçlü göreceği erkeğin onu kaale alması ve onun gücünde kendi tesirini de görmesi, erkeği güçlü olsun ama bi nedeni de ben olayım algısı. Her güçlü erkeğin arkasında bir kadın vardır sözü çift taraflı yani.
0
Sir.Fitih
(17.11.11)
ben söylemem sen anla

www.youtube.com
0
kedula
(17.11.11)
erkeğin "kadın algısı"yla ilgili beklentisi, karşılaşmayı umduğu şunlardır:

www.beautyden.com

playlistmusic.org

us.123rf.com

halbuki ilişki başladıktan sonra şuna benzer şeylerle DE karşılaşır:

ledorfineart.com

lrc.wfu.edu

upload.wikimedia.org

ve anlamaz. çünkü kadın, bütün bu altı resmin hepsidir. kadın o kadar karmaşık bir olgudur ki, erkeğin beklentileri belli iken, yüz yüze geldiği şey ona göre "total belirsizlik"tir. çünkü erkeğin algılama ve çözümleme yetisi, kadını kavramaya kâfi gelmez. bunun sonucu "frustration"dır. (bkz: frustration)
bu yetersizlik hissinin sonunda "ne trip atıyo mını sikorsky?" noktasında bulur kendini.

erkeğe, "evlenin, ya mutlu ya da filozof olursunuz" sözü boşuna söylenmemiştir. kadın sürekli emek, zaman, ilgi, ihtimam, tatmin ister. erkek de bekler ki bu ihtiyaçlar, "armut piş, ağzıma düş" kolaylığında halledilebilsin, tam maç seyrederken, tam, arkadaşlarla dört çeker geyiği çevrilirken parazit yapılmasın.

sorun, kadının bu karmaşık yapısından, erkeğin de bu yapıyı kavrayabilecek akıl, hafsala ve olgunluk seviyesine çok geç ulaşmasından kaynaklanır.
0
compadrito
(17.11.11)
Konu hakkında akademik bilgim yok ama kadın ve erkeğin iletişim yollarının farklı olmasını, insanlığın ilk zamanlarından beri erkeklerin her zaman daha sosyal, toplum içinde bir şeyler halleden insanlar olmasına; kadınların ise evden çıkıp topluma karışmalarının çok daha geç olmasına bağlayabiliriz belki. Belki bunun sonucu olarak erkek beyni doğrudan sonuca odaklanmaya alışmıştır.
0
sourlemonade
(17.11.11)
kadinlar anlamak icin degil sevmek icindir diye bir soz var ya orda ki sevmek kelimesini siz anlayin iste.
genel olarak bir kadinin etrafinda ona yazan bir cok erkek vardir tercih sayisi fazladir.
bir erkegin etrafinda ona yazan kadin sayisi muhtemelen daha azdir.
bir erkek olarak dusunun, size yazan 10 tane kadina tek tek derdinizi mi anlatirsiniz yoksa trip atip, sinir edip, surundurur musunuz?
bir erkek olarak itiraf edeyim kesinlikle doganin verdigi ozellik olarak daha zekiler, ancak bir erkegin cok akilli olmasi lazim ki niye boyle yapiyor demeden bir adim onunde sorulara cevap alsin ya da dogru soruyu sorarak cevabi bulsun.
sonuc olarak derdini anlatamayan insanin uzerine dusmemek gerektigini dusunuyorum. 2 yillik kiz arkadasima kopek cektikten sonra efendi gibi kendini anlatmaya basladi. (bkz: kopek cekmek)
malesef bu kadar basit sanirim derdini anlatmak isteyen anlatir degil mi?
(bkz: 4 s kuralı)
0
mulayim ters
(17.11.11)
Anlamaya ve anlatmaya çalışma; idare et. Bi de sev..
0
lebanon
(17.11.11)
Temel konu iletişim değil mi? İletişim zor şey, özellikle sinirliyken konuşmam ben eşimle. Neden - çünkü o anda ağzımdan çıkacak kelimeler suçlayıcı olacak, bu durumda o da kendini savunacak, al sana kavga, haklıyken (bir öküzlük yapmıştır vs) ben onu suçladım diye haksız duruma düşeceğim. Olmaz öyle şey. O zaman beklerim, beklerken trip yaparım. Ne zaman ki sinirim yatışır, o zaman alırım karşıma "sen böyle yapınca ben çok üzüldüm, senin bu hareketini ben böyle anladım" derim, bir konuşma ortamı doğar, olayı çözeriz.
İki önemli nokta var yanlız:
* akşam yatak ayrılmayacak - sevişmeyin tamam ama bu çözülmeyecek bir olay değil
* trip süresi çok uzamayacak - takriben üzerine bir gece uyumak yeterlidir.
0
SiyamkedisiZorro
(17.11.11)
Bir şey ne kadar soylu ve mükemmelk ise, onun olgunluğa erişmesi de o kadar geç ve yavaştır. ERkek,akli melekesinin ve ruhi kabiliyetlerinin olgunluığpuna yirmisekizinden önce nadiren ulaşır; kadınlar ise, henüz on sekiz yaşlarında... Fakat kadınların durumunda bu ço kzayıf ve dar sınırlar dahilinde gerçekleir.Bu sebebten ötürüdür ki kadınlar, bütün hayatları boyunca çocuk kalırlar, çünkü her zaman içinde bulundukları ana sıkı sıkıya bağlı kalarak sadece kendilerine en yakın olanı, olmak üzerre olanı görürler, gerçek yerine bir şeyin görünüşüne teslim olurlar ve en önemli şeylere karşı önemsiz şeyleri tercih ederler................
Erkeklere göre kadınlar daha zayıf muahkeme melekelerine sahip olmaları nedeniyle, bunun beraberinde getirdiği üstünlükler ve mahzurlar da kadınlarca daha az paylaşılır.Daha ziyade,kadınalr zihni bakımdan miyopturlar,zira sezgiye dayalı kavrama melekeleri kendilerine en yakın olanı çok açbuk ve berrak bir şekilde algılarsa da,görüş alanları çok dardır ve uzakta olan şeyleri ihaya edemez.
0
tatarcik
(17.11.11)
bana göre çok da önemli olmayan şeyi, drama haline getirmesi benim suçum değil. çünkü bana göre önemli değil, kendine göre önemliyse, bunu açık açık söylemesi lazım. bu yetiştirilme tarzıyla alakalı bir şey bence, bir çay ikramında bile bir saat tatava dinliyoruz, değil mi?

her hangi bir yerde, her hangi bir muhatabım bir şeyi anlamıyorsa ben ona anlatırım. insan ilişkileri böyle bir şeydir. "herkes beni anlasın" zihniyeti kimseyi hiç bir yere götürmez. defalarca anlattığın halde anlamıyorsa sorun vardır ama.

"bilmeliydin, anlamalıydın" demek çok bencilce bir şey, çok feci derece dramadır bu, bana göre. böyle insanlar ne mutlu olurlar, ne de başkasını mutlu ederler diye düşünüyorum.
0
hollowlife
(17.11.11)
Başka Söze Gerek Var Mı? youtu.be
0
white35
(28.10.12)
ya birakin bu karmasik marmasik ayaklarini.. kadinlarin bir cogu o kadar aciz embesil ve yetersiz ki kendilerini ifade etmek icin ellerinde bir arguman yada fikir cogu zaman bulunmaz. o an oyle hissettigi icin sadece ve sadece oyle istedikleri icin ve bunu ifade edebilecek kapasite olmadigi icin tribe vurur kendini...

neymis cok karmasikmis da cok duygusalmisda .. ayni sey erkekler icin gecerli degil mi ? evet cogu zaman oyle .. siddet vb durumlarin da temel sebebi bu cogu zaman. elinde arguman veya gecerli nedeni olmayan erkekler kendi istek ve arzularini ancak bu sekilde kabul ettiriyor.

erkegin kadina uyguladigi siddet ne ise , kadinin erkege uyguladigi siddet de bu trip olaylaridir. uzak durun. kendini ifade edemeyen biriyle bir omur gecmez verem olursunuz.. omrunuz curur..

halbuki ne kadar basit ,

" bi sorun mu var ? "
"evet soyle soyle oldu bla bla bla ve bu hosuma gitmedi.. "

bu kadar basit bir iletisim seyine neden girmiyorlar sizce ? cunku gerisini dolduracak gecerli bir arguman cogu zaman yok. neden hosuna gitmedi yada hangi kismi hosuna gitmedinin alti hep bencilce ve salakca seyler..

burdan kahveci ahmet abiye baglayarak son noktayi vuruyorum hormonal olsa gerek haci.. baska turlu mantikli bir gerekce yok. kendilerini kontrol ve ifade edebilecek yeterlilikte degiller ... (herkes icin gecerli degil , hemen savunmaya gecmeyin )
0
kennym
(28.10.12)
Kendi duygularına ve fikirlerine güvenmiyorlar da ondan.
0
arnold schwarzeneger
(16.02.15)
Herkesi bağlamaz söyleyeceklerim ama çoğunluğu kapsar sanıyorum.

Kaadınların çoğu anlık tepki vermez. Yani sinirlenince, bir laftan gözü dönünce verir de, üzülme durumunda tepki verme süresi erkeğe göre daha uzun oluyor. Ya da bir karar aldığında daha enikonu düşünebiliyor. Örneğin, bir erkek daha kolay "Soğudum, ilişki eski haline dönmeyecek, o halde ayrılayım" ama kadın ayrılma kararını verdikten sonra daha ilişki içindeyken ayrılık acısını yaşayabiliyor. Kararı verdiği için ayrılacak biliyor ama daha ayrılınmadığı için aramak, sormak, öpmek, koklamak yasak kapsamında değil; o yüzden ayrılık kararını veren kadın ayrılıktan önceki son günlerde daha çok sevgi gösterisinde bulunabiliyor. Çünkü özleyeceğini biliyor, erkeğini depoluyor. Sonra burada "İki gün önce bana neler diyordu, sonra ayrıldı" duyuruları görüyoruz. Kadın aslında daha önce ayrıldı, sadece biraz daha geç söyledi.

Trip de bunun bir parçası. Tribin iki anlamı olabilir. İlki "Ağzımla söylemedim ama beden dilim kaç zamandır bir sorun olduğunu anlatmaya çalışıyor. İlişki üzerine iki dakika düşünsen bulursun. Çıkar bakalım yakın geçmişte yaptıklarını veya yapmadıklarını" anlamı. (Neden ağzıyla söylemediği kısmına geleceğim) Yani bir kin tutma meselesi. Bu tripler anlık olmuyor genelde, uzun sürüyor. Bazen de kadının yaşıdığını sindirip onunla yüzleşmesi de zaman alıyor. Aynı taciz edildiğinde tepki veremeyip, sonra "Keşke şunu deseydim, keşke şunu yapsaydım" demesi gibi. Tabii taciz ile aynı kefeye koymuyorum da, demek istediğim bir kadın üzüldüğünde uzunca bir süre "Bunu nasıl yapar? Bunu gerçekten yaptı mı? Gerçekten yaptığının farkında değil mi?" diye düşünür, onu işleyip tepki vermesi zaman alır. Eğer o zaman içinde de erkek beklentisini yerine getirmediğinin farkına varmazsa, "Hala da farkına varamadı, inanmıyorum" diye sinirlenmeye başlar. Çünkü ilişkinin her yanını didik didik incelemeye programlıdır. Bu da trip olarak geri dönüyor.


Normalde bu kısa sürmesi beklenen bir şey. Atıyorum dün olan bir sorun için en fazla bugün trip atıp bir iki "Neyin var" sorusuna "Yok bir şey, iyiyim ben" nevrotizminden sonra açılması ve derdini anlatması beklenir. Eğer sarılma çabalarınızı tersliyor ve hala açılmıyorsa o işin şöyle bir evveli olabilir: Bir kere olmuştur, iki kere olmuştur, üçüncüde artık söylemeye utanıyordur. Bunun da nedeni şu, bize "Beğenmiyorsan, git" yaklaşımını ve güçlü kadın olmayı öğretmeye çalışırlar. Kadın sevgilisini terk etmek istemez ona bağlıdır ama bu "Beğenmiyorsan git"in yüzüne çarpmasından çekinir. Ek olarak da sevgilisi/eşi kendi kadar didik didik incelemediği için onun ilişkiye önem vermediğini düşünür. Bunların üstüne de sorunun varlığından da utanır, çünkü onu üzen bir şey onun için ilişkinin başarısızlığı demektir, "Beni eskisi gibi sevmiyor. İlk günler ağzımın içine bakardı, "Gak" desem hemen üstüme titrerdi. Artık sallamıyor eskisi kadar. Aşkımız öldü sanırım"ı kendi kendine itiraf etmesi demektir. Ki bu kadın için ilişkinin en büyük yıkım noktalarından biri; herhalde aldatma ve dayaktan bir sonra da bu gelir. Bunu itiraf etmek ve kabullenmek, eğer zaman içinde olmamışsa ve bu düşünce kafasına dank etmişse çok zor. Çünkü büyük olasılıkla bu yaşananlar ilişkinin o en güzel ilk günlerinde yaşanmayacaktı ve şu an yaşanıyorsa bir şeyler ölmeye başlamış demektir. Bu da iki şeyi doğurur: Kendine ve eşine güvensizlik. Kendine güvensizliği doğurmasının nedeni kadının "Artık ona yetmiyor muyum acaba, bu yüzden mi ilgilenmiyor" sorusunun kafasına gelmeye başlamasındandır, eşine güvensizliği de "Artık o da benimle ilgilenmeyecek, meğer biz özel bir çift değilmişiz. Diğer kınadığımız çiftler kadar dandikmişiz. O da özel değilmiş o kadar" diye düşünmesindendir. Eğer siz o sorunu bulup çıkartıp "Bu yüzden mi" derseniz, onunla hala ilgilendiğinize ikna olacak; sorunu çözmeden kendi haline bırakırsanız da bir süre sonra siniri geçecek, çünkü tüm bunları kabul edecek ama içine de gömecek. Bu da size ileride daha katmerli trip ve daha fazla sorun olarak geri dönecek. Ne de olsa o ilk günkü çift değilsiniz artık, yapılan tüm çabalar da o günlere geri dönebilmek için.

Sonuç olarak ilk yok bir şeyler hareketi sindirme için "O mu bunu bana yaptı? İnanamıyorum" kısmı için, eğer uzarsa eskiden olan şeyler birikmiş demektir. Çünkü sevgilinin ışıklar içinde sana yaklaşan özel bir varlık değil de kanlı canlı bir insan olduğunun kabulü çok zor ve bunu sindirmek zaman alıyor. Bir sorun olduğunu kendine itiraf etmekten korkan bir kişi, size de itiraf edemez.

"Kadınlar bu düşündüğünde haklı" veya "Çok haksız, ne biçim iş" demeyeceğim; sadece bazı kadınların kafasından bunlar veya bunların bir kısmı geçebiliyor. Bunun tabii ki erkek tarafı ve onun da haklı olduğu yönler ve yanlar var. Sadece "Neden böyle yapıyor olaiblirler" sorusuna cevap vermeye çalıştım.

Edit: Yuh, 4 yıllık duyuru hortlamış meğer. Yaman çakalsın sadegazoz.
0
aychovsky
(16.02.15)
(21)

Neden Kadınlar ?

Çuvaldızı
eyi geceler,gece gece aklıma geldi danışayım dedim.neden kadınları askere almıyorlar ?yada eğer askerlik vatani görev ise neden kadınlar vatani görevlerini yerine getirmiyor, illaki askerlik demek değil ki bunun anlamı, mesela çocuk esirgeme kurumunda, devlet dairelerinde, darülacazede, kadın hapish
eyi geceler,

gece gece aklıma geldi danışayım dedim.

neden kadınları askere almıyorlar ?

yada eğer askerlik vatani görev ise neden kadınlar vatani görevlerini yerine getirmiyor, illaki askerlik demek değil ki bunun anlamı,
mesela çocuk esirgeme kurumunda, devlet dairelerinde, darülacazede, kadın hapishanlerinde kamu hizmeti verebilecekleri her alanda vatana borçlarını ödeyebilirler, borçlu kalmaktansa öde kurtul, bırak bu dünyayı ahirette bile sorarlar bunun hesabını.

ayrıca rusya, iran, çin, kore, usa, britanya, israil de kadınlar canavar gibi askerlik yapıyor ?
0
Çuvaldızı
(17.11.11)
bu ülkede kadın olarak yaşamını sürdürebildiğikleri için borçlu sayılmıyorlar ondan.

vatan borcu ne ola ki, deli gibi vergi ödüyoruz sonuçta karşılıklı bir anlaşma vatandaş ve devlet arasında.
0
wtfps
(17.11.11)
Evde kim duracak o zaman ? En az 3 çocuk, kim bakacak onlara.

USA ve Britanya da tercihe göre zaten. Hatta Rusya ve İsrail için de öyledir muhtemelen. Çin, İran, Kore - garip ülkeler zaten, Kore' de 4 yılmış mesela askerlik. Hoş değil :)
0
liriamer
(17.11.11)
kadın erkek eşit değil
0
wtfps
(17.11.11)
wtps

erkekler askerlik yaptigi icin vergi odemiyor o zaman.
ulkede sadece kadınlardan vergi aliniyor.

cocuk sehit olup elini ayagini gozunu kaybediyor hanım !!!!
yine de vergi aliyorlar.

wtps (2)
nasıl esit degiller aciklarmisin ?
0
🌸Çuvaldızı
(17.11.11)
bence erkekler de gitmesin istemiyorsa
işin ironisi bir tarafa, liriamer'e katılıyorum. kadınların üstlenmesi gereken ekstra sorumluluklar da var. beğen ya da beğenme, ev sorumluluğu, çocuk sorumluluğu, iş sorumluluğu.. bunun yanında hayatının bir kısmını da askerliğe ayırırsa orada haksızlık olur.

ama yine de istemeyen gitmesin sonuçta, isteyen kadın da gidebilsin.
0
wtfps
(17.11.11)
wtps

erkekler bile gitmek istemiyor hangi kadın isteyerek gider,
daha neden gitmiyor deyince coluk cocuk saymaya basladiniz.

kusura bakmayin da amerikada kadın olup askerlik yapan kadınlar da gordum mesele o degil...dedigim gibi trafik kazasi yaptin ben kadinim bana kesme diyemiyorsan askere de su yada bu bahaneden ben kadınım gitmiyorum demek mantikli degil.

yanlis anlamayin ben kadinların askere gitme taraftarı degilim.sadece soruyorum.
0
🌸Çuvaldızı
(17.11.11)
yeri gelmişken; www.youtube.com
0
toshiro
(17.11.11)
@Çuvalyıldızı, Amerika'da paralı askerlik var bildiğim kadarıyla.

Kadınları alsalar bence gitmek isteyen çok çıkar. Sırf ailesinin yanında kalmamak için evlenen kadınlar var bu ülkede.
Demek istediğim bu iş zorunluysa ve ihtiyaç yoksa, sadece erkeklerin gitmesi yeterlidir. Toplum hayatında kadının bulunduğu pozisyon çoluk çocuk ev vb alanlarda yoğunlaşmıştır. Askerlik de trafik kazası cezası, hapse girmek vb sorumluluklarla aynı değildir kanımca
0
wtfps
(17.11.11)
siz eğer kadınlarla erkekler arasındaki eşitliği askere alınıp alınmama olarak algılıyorsanız zaten işimiz var demektir.
0
yvonne
(17.11.11)
yvonne

kadın erkek arasındaki eşitligi rica etsem tanımlarmısın ?
0
🌸Çuvaldızı
(17.11.11)
kadın erkek arasındaki eşitlik hak eşitliğidir. erkek dominantlığının bastırılması, kadınlara erkeklerin egemen olduğu bir dünyada aynı hakların tanınması, çevresi sebepli mağdur duruma düşen kadınlara pozitif ayrımcılık tanınmasıdır. seçme ve seçilmedir, eğitimdir, sağlıktır, yöneticilik hakkıdır, tecavüze uğradığında şahit göster denmemesidir, hastaneye gittiğinde kadın doktor çağırması için zorlanmaması demektir, saçını kapatması için baskıya ve şiddete maruz kalmaması demektir, recm ile cezalandırılmamak demektir, sırtından sopayı karnından sıpayı gözüyle kadına bakmamak demektir, kadına yaptıkları için alnının lekesi dememektir, daha sayayım mı?
Ama siz tutup, bir erkeğe "koçum benim beea, yiğidim, aslanım" diye sırtına güm diye vurup sıvazlarsanız sorun olmazken aynı şeyi kadına yaparsanız tabii ki sorun olur. Fiziksel olarak aynı yapıda değiller bir kere.Arada dağ ve fare kadar fark var.

sorunuza cevap gelirse, kadınlar isterlerse askerlik yapabiliyorlar. başvurmaları yeterli.
0
yvonne
(17.11.11)
Çuvaldızı, askerlik hizmeti 20 yaşında başlıyor erkekler için 18 diye bir askerlik yaşı yok!

Avrupanın en genç nüfusuna sahibiz, 800 bin küsür gencimiz her dönem askere gidiyor. Ülke savunması ve benzer eğitim için kafi bir rakam olarak görülmüş bu demekki. Dünyanın en büyük ilk 5 ordusundan biriyiz.

Ancak profesyonel askerlik düşünen bayanlar için astsubaylık ve subaylık yoluda açık.

İsrail rusya amerika vs. denmiş. İsrailde bayanların yaptığı bir nevi gönüllü eğitim.Ama israilli kadınları komando gibi cepheye sürdükleri falanda yok daha çok geri hizmetler... Rusyayı bilmem ama amerikan ordusunda her sene onlarca taciz ve tecavüz davaları açılıyor, amerikalılar ıraklılarla uğraştıklarından çok davalarla mahkemelerle uğraşıyorlar. Amerikalıların askere bayan alma sebebi eşitlik vs. değil asker bulamamaları, bu sebeple son zamanlarda greencard karşılığı ne kadar güney amerikalı veya başka ülkelerden insan varsa onları toplamaya başladılar. Ekonomik şartları kötü olan geçinemeyen fakir amerikan vatandaşları kadın-erkek demeden maaşlı iş olarak askerliğe geliyorlar.Onlarınki de gönüllü vs. değil şartlar böyle gerektirdiğinden. İngilizlerde de benzer durum,ingiliz ordusuda taciz ve tecavüz davaları ile uğraşıyor.

Olayı feminizm vs. boyutunda değil kültürel bağlamda yorumlamak lazım. Metropollerde çalışan kadın sayısı fazla çünkü hayat şartları buna zorluyor. Ancak bu ülke metropollerden ibaret değil ve her işi de kadınlar yapamaz.Sivil hayatta birçok fabrika mevcut, makine tamir eden, elektirik tesisatı döşeyen,telefon direklerine tırmanan,oto sanayide oto tamiri yapan, inşaatlarda çalışan kum,tuğla taşıyan sıva,boya yapan kadın göremiyoruz niye? ağır işler her zaman var, ama buna talipli olan kadın yok.Şimdi birde kadına mecburiyetmi getirilecek askerlik gibi zor bir olay için?
0
Oguzhang
(17.11.11)
soru yanlış.

bizi niye alıyolar?
0
fortisvita
(17.11.11)
çünkü "türk aile yapısı" çünkü "kadının yeri kocasının yanı, annesinin dizinin dibi". mesela kadınlar için de -gönüllü- askerlik olsa küçük bir yerde askere gittiği için "kötü gözle" bakılan kadınlar olacaktır. Şöyle düşünün "kız gitmiş aylarca bir sürü adamın yanında naptığı ettiği belli değil bundan kimseye gelin, eş, anne olmaz" duyarız böyle şeyler; eğer öyle bir şey olursa, emin olun.
0
hesabım silindi kırgınım modlar
(17.11.11)
:)

Bazı bayan arkadaşlar hala kadın haklarını savunuyoruz modunda tam tersi kadınları küçümsüyor küçük düşürüyor.

Askeri okullar bayanlara açık buyrun başvurun tutanmı var? Başvuran ve hatta Hava kuvvetlerinde pilotluk yapan (ki pilot olmak dünyanın en zor işi) bayanlar mevcut Türkiyede.

Yanlış uygulama varsa eleştirin ama en azından hemcinslerinizi küçük düşürmeyin. Türk aile yapısı diye dalga geçtiğiniz olguya, Açın en dandik amerikan filmini orda bile bu tarz klişeler mevcut bunlar dünyanın tüm ülkelerinde olan yaklaşımlar.Yanlızca kadın için değil erkek içinde söylenen laflar bunlar.
0
Oguzhang
(17.11.11)
Oguzhang

National military service is mandatory for all Israeli citizens over the age of 18, although Arab (but not Druze) citizens are exempted if they so please, and other exceptions may be made on religious, physical or psychological grounds (see Profile 21).

Men serve three years in the IDF, while women serve two. The IDF women who volunteer for several combat positions often serve for three years, due to the longer period of training. Women in other positions, such as programmers, who also require lengthy training time, may also serve three years. Women in most combat positions are also required to serve in the reserve for several years after they leave regular service.

Some distinguished recruits are selected to be trained in order to eventually become members of special forces units. Every brigade in the IDF has its own special force branch.

Career soldiers are paid on average NIS 23,000 a month, fifty times the NIS 460 paid to conscripts.
0
🌸Çuvaldızı
(17.11.11)
Türkiyeden bahsediyoruz cuvaldizi- 18 yaş israil vatandaşları için. Türk vatandaşları için 20 yaş sınırı var. "kadin erkek esit degil mi hem askerlik hizmeti 18 yaşında yapılıyor kaç kişi o yaşta 3 cocuk yapıyor." yazmışsın yukarıda bir başka yazıya.

Yabancı ülkeleri kıstas alırsan son düşüneceğin şey askerlik olmalı.

O kadar meraklı bayan varsa askerlik yapmaya, sokaklarda miting yapan, devleti avrupa insan hakları mahkemesine şikayet edip askerlik hakkı isteyen hiç bayan görmedim ben bu ülkede.

Kadın erkek eşit ama zor işlerde çalışan bayan yok, iş rayan bayanların tamamı masabaşı işlere aday. Kaynak yaparım araba tamir ederim diyen yok. :) Yani eşitlik olayı sadece bir işleri düşünce akıllarına gelir genelde.Öteki zamanlarda evde yada masabaşında oturmaktan gayet memnun profil çizerler.
0
Oguzhang
(17.11.11)
oguzhang

orada kadinlarin askere alinmasi zorunlu yaziyor,
yaş olayini bilmiyorum Turkiye de 20 ise sorun yok Koreli arkadaslarim 18 yasinda zorunlu askere gidiyoruz demisler oradan kaldi 18 sorun degil lakin...

agir isten kastin ne senin ?
butun erkekler savaşta ölse nükleer santraller, barajlar, çelik sanayii, madencilik tamamen sona mı erecek böyle saçma söylem mi olur.
0
🌸Çuvaldızı
(17.11.11)
Ağır işten kastım yukarıda belirtilmiş, Kadın haklarını savunma adına askerlik talebinde bulunuyorsunuz ama üniversiteler olsun meslek okulları olsun elini yağa kire bulaştıracak işlerde bayanlar nedense yok, alınmadıklarından değil kendi talepleri yok.

Bütün erkekler savaşta ölmez meraklanma. Olayın saçmalığı aslında yürütmeye çalıştığın mantıkta gizli.:)

Bak daha askerlik olayının basit mantığını dahi anlayamadın, şimdi böyle deyince hakaret algılama ama gerçek bu. Bu ülkedeki tüm yetişmiş insan gücü askere gitmiyor, öyle birşey yok keza 20 yaşındaki gence nükleer santralmi emanet ediyorlar? :)

Şimdi verdiğin örneklere bakalım.

Kore>> Güney-kuzey diye ayrılmış her an savaş olabilir diye teyakkuzda bu sebeple askerlik mecburi.
İsrail>> Dünyanın en nefret edilen ülkesi oldukları için her an diken üzerindeler yine askerlik mecburi.
Amerika-ingiltere>> Zırt pırt dünya jandarmalığı yapma ihtiyacı duyduğu için sağa sola demokrasi götürme adına askere ihtiyaç duyuyor başvuru yapan herkesi gayet güzel bir maaş karşılığındsa askere alıyorlar.

Türkiye>> Savaşta olduğumuz bir ülke yok, sadece seferberliğe hazırlık kapsamında belli bir yaştakileri askere alıyoruz askerlik süresince bireyin yeteneğine göre eğitimlerden geçirip bırakıyoruz. Yavaş yavaş bu kapsam değiştiriliyor zaten. İlerde bir savaş ihtimali olursa bayanlarda vatani göreve alınır. Ha çok meraklısı varsa yine söylüyorum buyrun avrupa insan hakları mahkemesine başvurun gidin askerlik yaptırsınlar sizlere tutan yokki.

Kısacası bayanlarda askerlik yapsın söylemlerini samimi bulmuyorum. Bu konuda en ufak bir çabası bile bulunmayan feminist hareketin içi boş söylemi bu sadece. :)
0
Oguzhang
(17.11.11)
askere gonderelim demiyorum.

uc erkek arkadasim askere gitti geldi...
1 yıl orada vatani hizmetleri icin vakit harcadilar.
askere gitmeden 3-5 ay once isten cikarildilar...
donduklerinde 2-3 sene icinde ancak is buldular...
demem o ki universite mezunu bir erkek aslinda askerlik 1 sene olsa dahi 2-3 sene kaybediyor reelde....


ayrıca kanada da yada rusya da kadınlar cop kamyonu da suruyor, petrol rafinerisinde de calisiyor.
inanmazsan bak buraya agir is neymis: North Country
diyorum ki kasin erkek esitligi acisindan kadinlara da cesitli satihlarda vatani hizmet neden verilmiyor ?
0
🌸Çuvaldızı
(17.11.11)
:) Yav hala dünya kadınları ile Türk kadınını karşılaştırmaya çalışıyorsun.

Bu Türk kadınının kendi tercihi, yani bu sebeple samimiyetlerine inanmıyorum diyorum ya. Kanadada ve rusyada yapılan işler Türkiyede de var. Gelip çalışan kadın yok bunun askerlikle alakasıda yok. Yapılacak birçok iş var ama masabaşı işten başkasını beğenmiyorlar, ve sen bu kadınlara askerlik yaptırmaya çalışıyorsun :))

Sorunun askerlikle değil hemcinslerinin tercihleri ile yani.
0
Oguzhang
(17.11.11)
(28)

p harfini nasil kodluyorsunuz

keseci
evet.öpüyorum
evet.

öpüyorum
0
keseci
(17.11.11)
pırasa
pozantı
0
wtfps
(17.11.11)
Polatlı
0
forzabjk
(17.11.11)
pırasa'nın p'si.
0
yasakani
(17.11.11)
paris,prag.
0
VickVickyVale
(17.11.11)
pırasa +1
0
hıkmıkzık
(17.11.11)
pelin
0
blackmail
(17.11.11)
pappa
0
onexey
(17.11.11)
parisin p si
0
mediterranean
(17.11.11)
pakistan
0
imla kilavuzu
(17.11.11)
Pneumonoultramicroscopicsilicovolcanoconiosis (n ile okunur ama napalım alıştık bi kere)
0
ben smyrna
(17.11.11)
pırasa
0
trinitrotoluen
(17.11.11)
papa
0
xenophobe
(17.11.11)
pıtırcık
0
benceböyle
(17.11.11)
Türkçe'yse Paris, Polatlı
İngilizce'yse, P as in Paul
Pilotsan veya hava trafik kontrolörüysen papa
0
compadrito
(17.11.11)
pandispanya
0
pelinn.
(17.11.11)
papua yeni gine
0
jedilance
(17.11.11)
PiPi
0
trajikomix
(17.11.11)
hayret kimse pipi yazmamış.

@trajikomix 26 saniye farkla geç kaldım tespit için!

edit: Toplama işlemi
0
skywalkeremre
(17.11.11)
pe
0
ermanen
(17.11.11)
paris yahut pirasa
0
thunder thunder thunder thundercats
(17.11.11)
pantolon.
0
fakyoras
(17.11.11)
0 ya da 1 diye değer alıyor önermelerde.
0
bouraque
(17.11.11)
mehmet ali erbil'in p'si.
0
fersiz hayvan
(17.11.11)
paris.
pırasa.
bir keresinde praline demişliğim vardır, çikolata istediğim bir anıma denk gelmiş olsa gerek.
0
yvonne
(17.11.11)
paris.
0
yumusakdiken
(17.11.11)
paris
0
mahnita
(17.11.11)
hiç kimse patates dememiş.
0
licorne
(17.11.11)
havacılıkta fonetik alfabede
papa.
0
removebeforeflight
(17.11.11)
(15)

MS hastalıgı

ufolursun
Bu hastalıkla ilgili bilgisi ya da tanıdıgı olan var mı?
Bu hastalıkla ilgili bilgisi ya da tanıdıgı olan var mı?
0
ufolursun
(16.11.11)
kaybettiğimiz bi tanıdığımız var illet ! tedavisiz gibi :(

edit: harf
0
saz@n
(16.11.11)
tedavisi var mı peki?
0
🌸ufolursun
(16.11.11)
semptomatik tedavisi olan bir hastalık şu anda bir şekilde beraber yaşamaya çalışıyor insanlar..şeker hastalığı gibi..ama çok ağır seyredenler var yada aniden yakalananlar var..geçmiş olsun..

yaklaşık 4 ay önce oldukça yüklü bir veri derlemesi yaptım bu hastalıkla ilgili yüzlerce hastayla görüştüm belki yardımcı olabilirim..en azından bilgi olarak saygılar..
0
othervoices
(16.11.11)
sanırım jesterdvine idi. sözlükte yazıları da var.
0
ben smyrna
(16.11.11)
eşim MS. sorunuz varsa mesaj atabilirsiniz.
0
yumusakdiken
(16.11.11)
Bir, ben 5 yıldır MS'im.
İki, annem 17 yıldır MS.
Üç, kimseyi MS'ten dolayı kaybetmezsiniz.
Dört, her türlü sorunuzu cevaplayabilirim.
0
jesterdvine
(16.11.11)
babamın bir arkadaşı 45 yaşında öldü ama ms'ten mi bilmiyorum yıllardır ms hastasıydı. çocuk yapmasında bir sakınca gösterilemse de o ona da geçer diye çocuk yapmamıştı. bir de bir yazar vardı, ms tanısı konulmuştu ona ama aslında ms değildi, kene ısırığıydı, kendi buluyordu çalışmaları sayesinde bunu. adını bulayım yazarın editleyeceğim.

www.eksisozluk.com
0
yvonne
(16.11.11)
MS olan arkadasım yeni evli 24 yasında bir kız, dogum yapmasının riskli olacağını söylemisler ayrıca ellerinde yogun titremeler başlamış.Bu hastalıgın normal gidişatı bu mu titremeler olması normal mi?
Hepinize duyarlılığınız için çok teşekkür ederim.
0
🌸ufolursun
(16.11.11)
genelde atak lar ve titremeler şeklinde geçiyor..nöbetler yaşıyorlar..ama tabi her kişide farklı etkiler mümkün..
kişinin çocuk sahibi olması tahlike çünkü genetik olarak yatkınlık araştırmalarda saptandı çocuk için büyük risk..mr çektirmişmi tanıdığınız..kesin olarak mı ms demişler....kesin???
0
othervoices
(16.11.11)
Evet maalesef kesin.
0
🌸ufolursun
(16.11.11)
sonradan hastalığı atlatabilmiş çok insan var..öenmli olan moral ve nörolog la beraber iyi bir tedavi..siz yeterki motiasyonunu düşürmeyin..umudunuzu kesmeyin
0
othervoices
(16.11.11)
MS'in tedavisiz olduğu doğrudur ama direkt olarak kimseyi öldürmez. Motor ve duyusal sinir yollarında lezyonlara sebebiyet verir. Bunların neticesinde seneler içinde işlev kayıpları gelişir.

Çoğunlukla ataklar halinde seyreder. Tedavi genelde atakları iyileştirmek ve hastanın daha az işlev kaybı ile seneleri geçirmesini sağlamak amacıyla verilir.

Moralin ve duygu-durumunun -tam açıklanamasa da- atak sıklığı ile büyük bir alakası vardır. Gerçekten de depresyon ve anksiyeteden uzak durarak çok uzun yıllar sağlıklı yaşamak mümkündür.

Ayrıca önümüzdeki senelerde küratif tedavisinin de bulunma şansı yüksek olan hastalıklardan biridir.
0
there is nothing left for me
(16.11.11)
@ufolursun: bir de şuna bakın www.eksisozluk.com
0
jesterdvine
(16.11.11)
MS'te hamilelik süresince atak riski azalıyor ama doğumdan sonra biraz artış oluyor diye biliyorum. Bu da doğum sonrasında bebeğe ve yeni düzene alışma sürecindeki zorluktan ve yorgunluktan kaynaklanıyor olabilir. ama MS kesinlikle bebek sahibi olmaya engel değil. doğum sonrasında annenin iyi bakılması,mümkün olduğunca az yorulması, doğum sonrası depresyona girerse diye psikolojik destek alması ile risk azaltılabilir belki. doktor değilim, sadece şahsi fikrim bu yönde. ama MS hakkında bilinen gerçeklerden biri, hastalığın kişiden kişiye değiştiği.
ellerinde titreme başlamış arkadaşınızın, öncelikle geçmiş olsun. doktor kontrolündedir zaten, kortizon tedavisiyle bir süre sonra düzelir büyük ihtimalle. gönlünüzü ferah tutun.
0
yumusakdiken
(17.11.11)
multipleskleroz.blogspot.com

www.yorumla.net

bir tanıdığım bu yöntemle tedavi oldu. kısa bir süre sonra ms tekrarladı. tekrar tedavi uygulandı ve o günden beri ms atağı olmadı. hatta kendisi artık bir anne.

bu arada sanırım herkeste olumlu sonuç vermeyebiliyor.
0
pop art
(17.11.11)
(3)

uyku hastalığı vardı

elmalili hamdi yazar
gece uyuyamama ile ilgili. pek bilindik bişi değil, imsonia değil.normal insanların nasıl ki sabah kafaları iyi çalışıyorsa, bu insanların gece belli bir saatten sonra daha iyi çalışan bi kafaları vardı. sözlükte bir başlıkta inceleniyordu. 3 kelimeden oluşuyordu yanılmıyorsam, hatta kısaltma ile an
gece uyuyamama ile ilgili. pek bilindik bişi değil, imsonia değil.

normal insanların nasıl ki sabah kafaları iyi çalışıyorsa, bu insanların gece belli bir saatten sonra daha iyi çalışan bi kafaları vardı. sözlükte bir başlıkta inceleniyordu. 3 kelimeden oluşuyordu yanılmıyorsam, hatta kısaltma ile anılıyordu.

neydi bu?
0
elmalili hamdi yazar
(16.11.11)
Delayed sleep phase syndrome
0
yvonne
(16.11.11)
tam olarak ne olduğunu anlayamadım ama irkadyen ritm ile ilgili bir bozukluk olabilir. onlara bak. ya da geceleri aktif olan hayvanlara nokturnal hayvan deniliyor. belki aradığın kelimelerden birisi budur.
0
naif hayvan
(16.11.11)
gündüzler de hop diye uyuma srunları var dememişsiniz ama 'apne' olabilir mi?
0
devojce
(17.11.11)
(1)

ekşi banner'ı ufalmış, neden?

hocam fazla egon var mi
sol frame'in üstündeki banner hiç de güzel olmamış.
sol frame'in üstündeki banner hiç de güzel olmamış.
0
hocam fazla egon var mi
(16.11.11)
büyümüş bence. bugün butonu falan yani üst toolbar daha bir sağa kaymış o yüzden. alışmadım. güzel olmamış. ama sansüre dikkat çekmek sebepliyse varsın tüm toolbar ı ortadan kaldırsınlar.
0
yvonne
(16.11.11)
(8)

uyku açma?

kivanc1
malum vize, sıçtın mavisi. 10 buçukta sınav var 12'ye kadar ayık olmam lazım. hafiften gözler ağrımaya başladı. ne önerirsiniz? birazdan nescafe yapıp içeceğim.
malum vize, sıçtın mavisi. 10 buçukta sınav var 12'ye kadar ayık olmam lazım. hafiften gözler ağrımaya başladı. ne önerirsiniz? birazdan nescafe yapıp içeceğim.
0
kivanc1
(15.11.11)
tavsiyem demli çaydır. kahveyi çok abartırsan ellerde titreme başlıyor(en azından bende öyle). ayrıca odayı sık sık havalandır. üşüyen insan uyuyamaz kolay kolay.
0
bilmemkacincinick
(15.11.11)
evet soğuk ortamda çay içerek ve yerinde kalkmadan bunu yapabilirsin. sakın bi 4 saat uyuyayım deme o an tüm kafan bulanıyor uyandığında ne öğrendiysen karışıyor. uyumadan daha taze taptaze
0
yanntiersen
(15.11.11)
cok klise ama varsa kahve kola :D
0
rurouni
(15.11.11)
hiç denemedim ama 1 büyük bardak kahve içip (sütsüz) hemen uyuyorsun peşine. 15 dakika sonra uyanıyorsun. o zaman çok açılıyormuş uyku. öss döneminde deneyen arkadaşalrım vardı. memnundular.
0
yvonne
(15.11.11)
kahve kola yapma sakın delersin mideyi (uzun vadede)
0
direnk
(15.11.11)
mecburen kahve kola olayını yaptım. 1 çay bardağı kadar kolaya bir tatlı kaşığı nescafe 3'ü 1 arada koyarak yaptım. bilmem doğru mu yaptım. kolanın da hiç gazı mazı kalmamıştı şekerli su olmuştu. bence olmadı benim karışım. hala da uykum var.
0
🌸kivanc1
(15.11.11)
ayakları yüksek bir yere koyarak 1 saat uyu.
0
sormaya geldim
(15.11.11)
ben olsam 3-4 saat de olsa uyurdum. bu metodu uygulardım vizelerde ve gayet tatminkar bir ortalama ile mezun oldum. Uykusuz bünye daha kötü tepkimelere neden oluyor.
0
ozdek
(15.11.11)
(7)

ben küçükken bir reklam vardı

yvonne
1998-2000 yılları olabilir. fanta'nın renkli içeceklari çıkmıştı, bunlar apartman çatısından o fantaları kar makinasına dökerek renkli kar yağdırıyorlardı sokağa. müziği de çok güzeldi. internette bulan, bilen, hatırlayan?
1998-2000 yılları olabilir. fanta'nın renkli içeceklari çıkmıştı, bunlar apartman çatısından o fantaları kar makinasına dökerek renkli kar yağdırıyorlardı sokağa. müziği de çok güzeldi. internette bulan, bilen, hatırlayan?
0
yvonne
(14.11.11)
fanta değildi o sunny reklamıydı, fanta çakmasıydı şu zamanda hala yok galiba. en azından ben öyle hatırlıyorum, baktım youtube a ama malesef bulamadım. ama sunny olduğundan %87.6 eminim.

edit: www.eksisozluk.com

evet sunnymiş.
0
liriamer
(15.11.11)
sunny'yi ülker satın aldı. adı ne oldu şimdi bilmiyorum (ha çamlıca-sunny'i kaldırıp sadece çamlıcayı bıraktı sanırsam. evet çamlıca eski bir marka biliyorum.)
0
ben smyrna
(15.11.11)
ama benim dediğim reklam bu değil. benim dediğim reklamda bir arkadaş grubu vardı ve hava güneşliydi. bunlar güneşli günde kar yağdırıyorlardı, etraf pembe ve turuncu kar oluyordu.
0
🌸yvonne
(15.11.11)
reklam fanta reklamı da, videoyu arıyorum ben de.

www.eksisozluk.com bu entry'den de görebilirsin reklamın fanta olduğunu =)

video araştırmam devam ediyor, sonuç alırsam yazacağım buraya =)
0
fuel oil
(15.11.11)
@yvonne benimde aklımda şöyle bir fanta reklamı var ve sanırım aynı reklamdan bahsediyoruz. Hava çok sıcak gençler bir apartmanın tepesine çıkıyor orada bir makinanın içine fanta döküyorlar sonra sokağa turuncu kar yağıyor. Sokaktakiler şaşkın ve mutlu fanta yağdıran gençler de mutlu fln güle oynaya bitiyordu reklam. Fanta olduğuna eminim bu reklamdaki ürünün
0
borumu
(15.11.11)
(bkz: #1090919)
0
kakao
(15.11.11)
@borumu evet aynı reklamdan söz ediyoruz:) müziği çok güzeldi o reklamın, çocukken hep merak etmiştim ne bu şarkı acaba diye. çok hoş bir reklamdı. fanta tropik ilk çıkmıştı falan. fanta reklamı olduğuna eminim.
0
🌸yvonne
(15.11.11)
(8)

Van neden afet bölgesi ilan edilmiyor.

genıus
Şimdi bir arkadaşım aracılığıyla bilgi alıyorum. dediğine göre bildiğin hayalet şehir olmuş. İmkanı ve tanıdığı olan herkes göçmüş şehirden bir aydır sürekli sallanan bir yer neden afet bölgesi ilan edilmez afet bölgesi olması için ne olması gerekiyor.
Şimdi bir arkadaşım aracılığıyla bilgi alıyorum. dediğine göre bildiğin hayalet şehir olmuş. İmkanı ve tanıdığı olan herkes göçmüş şehirden bir aydır sürekli sallanan bir yer neden afet bölgesi ilan edilmez afet bölgesi olması için ne olması gerekiyor.
0
genıus
(14.11.11)
www.eksisozluk.com

kişisel olarak yorumum: devlet oradaki halkı yanlız bırakmaya çalışıyor.
0
tizi reftar olanin payine dagmen dolasir
(14.11.11)
afet bölgesi olan bölgede imar iskan olmaz..
yani oraya ne bina yapabilirsiniz, nede tadilat tamirat..

birde sağlam olan binalarda falan oturanlarda çıkarılmak zorunda kalınılır..

benim bildiğim bu...
0
dedim dedim de kime dedim
(14.11.11)
afet bölgesindekiler vergilerden muaf tutuluyor olması lazım. bir de erciş'in il olmasını istemişler ki öeh dedirttiler.
0
Huan8
(14.11.11)
afet bölgesi için belli bir sayının üstünde ölü verilmesi gerekiyor diye biliyorum. ancak van o kadar ölü vermedi.
0
yvonne
(14.11.11)
diye biliyorum laflarını geçelim bence. kanun metni burada:

mevzuat.basbakanlik.gov.tr

okumadım.
0
tizi reftar olanin payine dagmen dolasir
(14.11.11)
afet bölgesi ilan edilirse, orada ne yıkılan binaların yenisi yapılır, ne hasarlı binalara tadilat yapılır. önce yönetmeliğin değişmesi gerekiyor.
0
tohyy
(14.11.11)
aihm ye göre belli bir sayıda ölü ölmesi lazım mesela o sayı kocaelide 4 katına çıkmasına rağmen çok cüzi miktarda gösterdiler istanbulu düşünemiyorum
0
saz@n
(14.11.11)
bir de afet bölgesi ilan edilen yerler için belli bir bütçe ayırması gerekiyormuş hükümetin, sabah cnnturk radyoda bu konu konuşuluyordu.
0
islakkedicorbasi
(14.11.11)
(12)

tarhana kurtlanmis cok az, temizledim ayikladim, yapsam bisey olur mu

hubble
acaba?
acaba?
0
hubble
(14.11.11)
birşey olmaz. gönül rahatlığıyla yiyin.
0
allanpoe
(14.11.11)
allanpoe +1
0
mocha
(14.11.11)
bez torbalarda tutmanız lazım kurtlanmaması için.
0
african rain
(14.11.11)
bez torbada tutun ve ekstradan mümkünse plastik bir kaba koyun bez torbayı da, etraftaki kokular da sinmesin
0
technicalte
(14.11.11)
kurtlanmış ve yenebiliyor mu?
0
cotillard
(14.11.11)
@cotilliard ; kurtlanmış temizlenmiş ayıklanmış ve yenilebiliyor.
0
allanpoe
(14.11.11)
yahu at onu. tamam bir şey olmaz da ya da olur bilmiyorum da, riske girmeye değer mi sence? bir tarhana yüzünden bok yoluna gideceksin. Hiç bir şey olmasa, ayıkladın da o kurtlar fingir fingir gezdiler onun arasında, iğrenç yani, bildiğin iğrenç. Biraz pirincin varsa, çok değil bir kahve fincanı kadar, bir domates rendele, biraz salça koy pirinç çorbası yap. ya da arpa şehriye çorbası yap. ama at o tarhanayı.
0
yvonne
(14.11.11)
bozuk her şeyi yiyen biriyim, ben olsam yine yerdim sanırım ama ekmekte falanda küflenince orasını kopart kalanından bi şey olmaz gibi bir durum yok aslında.

bu da kurtlanmış mantıklı olan atman ama sen bilirsin.
0
rurouni
(14.11.11)
protein protein.
kıymalı tarhana niyetine ye, bişi olmaz..
0
halanne
(14.11.11)
yedim. hicbir farki yok. bayagi da guzel yaptim bu sefer. kisik ateste kaynatirken azcik sut koyun cok guzel oluyormus :)
afiyet bal seker oldu. zaren hastayim ilac gibi geldi.
0
🌸hubble
(14.11.11)
yoğurtta konur bu arada. süt yerine yoğurt dene bir dahakine:)
0
yvonne
(14.11.11)
pislemiştir o kurtlar içine
0
ilkinci
(14.11.11)
(19)

Yabancı dizileriniz !

tuchi
selam arkadaşlar ; Bir diziye başlamak istiyorum .Bana izlemekten ençok hoşlandığınız ,insanı sürükleyen ,hiç bitmesini istemediğiniz yabancı dizileriniz varsa önerebilir misiniz ? Bilim kurgu hariç :/ şimdiden teşekkürler .
selam arkadaşlar ; Bir diziye başlamak istiyorum .Bana izlemekten ençok hoşlandığınız ,insanı sürükleyen ,hiç bitmesini istemediğiniz yabancı dizileriniz varsa önerebilir misiniz ?
Bilim kurgu hariç :/ şimdiden teşekkürler .
0
tuchi
(14.11.11)
çok dizi izlemeyen biriyim ama Weeds adlı dizi beni çok fena sarmıştı, öneririm.
0
karçocuk
(14.11.11)
how i met your mother
the big bang theory
game of thrones
spartacus
californication
rome
tudors
the office
0
paltar yuyan masin
(14.11.11)
scrubs ve friends.
0
repins
(14.11.11)
my name is earl.
0
fakyoras
(14.11.11)
(bkz: friends)
0
orange coffee
(14.11.11)
friends beni en çok bağlayan dizidir.
onun dışında everybody loves raymond eğlencelidir, sex and the city güzeldi, will & grace de çok eğlenceliydi çoğu zaman (dublajını izleme!) hmm, cosby show denebilir. aklıma bunlar geldi :)
0
dasher
(14.11.11)
mad men
0
aspo
(14.11.11)
Kendi rating sırama göre
Not:Büyük harfler bilim kurgu oluyor.* lı olanlar tek sezon oluyor

House M.D
Prison break
The Wire
Lost
FRİNGE
Big bang theory
Himym
Walking dead
The Pacific
*FLASHFORWARD
Jericho
The Mentalist
*Band of Brothers
*Harper's island
*Little Dorrit
*Persons Unknown
*THE EVENT
0
Abraxass
(14.11.11)
fringe!!!
bi de
nikita
0
mor.inek
(14.11.11)
dexter
0
world
(14.11.11)
dexter
how i met your mother
big bang theory
game of thrones
spartacus
0
hystarie
(14.11.11)
kimse duyuru klasiği olan breaking bad'i yazmamış hayret. ilk sezonunda biraz sıkılabilirsin ama devam edince acayip sarıyor. çok kaliteli dizidir. biten dizilerden freaks and geeks var, tek sezon.

bi de arrested development hiç bitmesin isterdim.
0
toshiro
(14.11.11)
Breaking Bad
0
uyku inadim inat
(14.11.11)
shameless (us)
0
licorne
(14.11.11)
malcolm in the middle
fringe
dexter
house md
0
mayaa
(14.11.11)
breaking bad,game of thrones,shameless us .bana da six feet underı çok önerdiler ona başlıycam.
0
peyton
(14.11.11)
in treatment
0
edaydin
(14.11.11)
- true blood, vampirlikli falan.
- new girl mesela eğlenmelik, kısacık bir dizi.
- the secret circle'a bakıyorum bu ara, fantastik böyle cadılar var.
- fringe, güzel. deneyler vs. değişik.
- hart of dixie, rachel bilson başrolde. doktor, küçük bir kasabaya taşınıyor. onun maceraları...
- glee, can sıkıntısına birebir.
0
iste o kavunici balik
(14.11.11)
kimse dememiş ama weeds tabii ki. weeds arkadaş ya.

karçocuk demiş, pardon.
0
yvonne
(14.11.11)
(9)

pijama vs rahat kiyafetler

ikilem
hali hazirda esofman gibi rahat kiyafetler varken yataga gittiginizde uzerinizi degistirir misiniz yoksa ayni kiyafetlerle yatar misiniz, neden?
hali hazirda esofman gibi rahat kiyafetler varken yataga gittiginizde uzerinizi degistirir misiniz yoksa ayni kiyafetlerle yatar misiniz, neden?
0
ikilem
(12.11.11)
yatak giysisi pijamadır. pijamamla kahvaltıya oturmak, gün içinde gezmek gibi huylarım yoktur. aynı şekilde eşofmanla yatağa girmek gibi huylarım da yoktur. yattığım yerin temiz olmasını isterim. Öyle koltuklarda oturup sonra onunla yatağa giremem. Bir de pijamayla gezemememin sebebi kendimi çok paspal hissettiriyor.

edit: bu arada annem günlük kıyafetle, ister dışarda giydiğiniz kıyafet olsun, ister eşofman olsun, toplanmış, örtüsü serilmiş yatağa bile oturtmaz kimseyi. Öyle de bir evde büyüdüm. sanırım böyle olmam biraz normal:)
0
yvonne
(12.11.11)
eve geldiğimde dışarıda giydiğim kıyafetler bana kirli gelir, ve pijama/eşofman ne varsa giyerim. ev sınırları içerisinde hepsi bana eşit temizliktedir. ev kıyafeti / uyuma kıyafeti diye ayırmak için çok tembelim. bir de pijamalar hakkaten düzgün olacak ki , kendini paspal ve hasta hissettirmesin
0
wtfps
(12.11.11)
eve girer girmez o kıyafet çıkar, pijama giyerim hemen. öncelikle rahat hareket edebilmek için giyerim ama paspal olmak da hoşuma gidiyor.
0
vakumlu
(12.11.11)
@wtfps +1 ev içinde giydiğim eşofman vs. pijama kadar, oturduğum kanepe yatağım kadar temizdir. dolayısıyla yatarken ev içi giysimi çıkarıp ayrıca pijama giymem ama giyene saygım sonsuz. galiba da normali o ama kime göre neye göre? salon adında koca bi odayı süper döşeyip misafire kalsın diye girmeyen oturmayan bi normun normalinden mi?
0
eskiyemeftun
(12.11.11)
eve girince soyunur picamaları çeker yatar uyurum. normal kıyafetler falan misafir geldiğinde oturmak durumunda kalırsam eğer kafayı yerim.
0
mr fusion
(12.11.11)
Eve gelince pijamamı ya da pijama niyetine kullandığım ev kıyafetlerimi giyerim. Dışarıda giydiğim kıyafetlerle bizimkiler yatağa oturduğumu görseler beni o evden atarlar herhalde.Kaldı ki sokak kıyafetiyle yatmak çok sağlıksız. Dışarısının bütün pisliği hoooopp bir anda yatağa ve size geçmiş oluyor.Rahatlık konusundan bahsetmeyeceğim bile.
0
skywalkeremre
(12.11.11)
pijama giymeyeli uzun zaman oldu:) evin içinde eşofmanla gezerim, eşofmanla yatarım. zırt pırt üstümüzü mü değiştircez arkadaş? annem koltukları her gün silio zaten, ev hijyenik zarar yok..
0
blackmail
(13.11.11)
Diğer odalar neyse de salondaki kanapelere oturduğum kıyafetlerle asla yatağa girmem. Ben eve gelince dışarı kıyafetlerimi değiştiriyorum ama evimize çok fazla misafir geliyor, sonuçta onlar dışarı kıyafetleriyle oturuyor. Ama geleni gideni olmayan bir ev olsaydı belki farketmezdi. Genelde de pijama ile vs. kahvaltıya oturulmasını doğru bulmuyorum. Kendi evinde hadi neyse, ama bunu misafir olduğu evde yapanlara inanamıyorum. (Amma da kuralcıymışım).
0
firez
(13.11.11)
pijama giymek huzur veriyor, uyurken mutlaka pijama giyerim. o kadar çok pijamam var ki..... miskin miyim neyim yahu ???? dışardan eve gelince mutlaka üstümü değiştiririm (işim gereği şart zaten). ama ev kıyafetim ile uyamam,yemek pişiriyorsun falan koku siniyor üstüne, sevmiyorum öyle şeyleri. hasbelkader bir-iki kere uyumuşluğum var yorgun kalktım. takıyorum demek ki bunu kafaya.
0
şaşkın
(13.11.11)
(2)

sarımsak kokusu imdat!!

benceböyle
normalde sarımsağı severim ama bugün yemedim ve annem sarımsaklı ekmek yaptığı için evi koku sardı boğulcam. camı açıyorum bu sefer de buzz gibi oluyo ev napsam?
normalde sarımsağı severim ama bugün yemedim ve annem sarımsaklı ekmek yaptığı için evi koku sardı boğulcam. camı açıyorum bu sefer de buzz gibi oluyo ev napsam?
0
benceböyle
(12.11.11)
süt içirin ev ahalisine, sonra biraz maydanoz çiğnesinler. biraz sirke, limon içine tarçın koyup kaynatın. pis kokar ama bastırır kokuyu. ve kokusu sarımsak gibi kalıcı değildir.
0
yvonne
(12.11.11)
kokunun kaynağını (ocak) temizleyin iyice. sirke dökün bir de. kendiniz de limonlu maydonoz yiyin.
0
african rain
(13.11.11)
(12)

YTL paraları hala geçerli mi?

diaspora
YTL ye geçişte ortaya çıkan ytl uzantılı paralar hala geçerli midir?
YTL ye geçişte ortaya çıkan ytl uzantılı paralar hala geçerli midir?
0
diaspora
(12.11.11)
banknotları 10 yıl süreyle değiştirebiliyorsunuz yenileriyle...

madeni paraların değişim süresi bitti...
0
shadoww17
(12.11.11)
geçerli değil. 2009 yılı boyunca TL ile beraber kullanıldı ve süresi 2009 un sonunda bitti. son iki senedir sadece TL kullanılıyor.
0
henry gale
(12.11.11)
yukarıdaki iki cevapta birbiriyle çelişiyor. Elimde 600 ytl var. eskiden kalma eşyaların arasından çıktı. napıcaz? Bu paralar geçiyor mu? geçmiyor mu?
0
🌸diaspora
(12.11.11)
ziraat bankasında yenileriyle değiştirebiliyorsun.
0
sarper361
(12.11.11)
bildiğim kadarıyla bir banka vardı, ziraat mı, iş bankası mı bir banka alıyordu onları.
0
yvonne
(12.11.11)
ziraat bankası değişim yapıyor.
0
optum kib bye
(12.11.11)
@henry gale

www.hurriyet.com.tr bu habere göre tedavülden kalkmış. yasakani hala teklifin geçerli mi? :)
0
🌸diaspora
(12.11.11)
haberde bir yanlışlık olmalı. ziraat bankasını bilemem ama merkez bankası 10 yıl süre ile değiştiriyor madeni veya kağıt bu şekildeki tüm paraları.
0
ben smyrna
(12.11.11)
@sormaya geldim yok yahu zamanında kaybedilen bir paraydı bu en az 4 sene önce bugün eşyaları taşırken koltuğun arasından aşağıdaki bir alanda bulduk. mesele bundan ibaret yarın bir bankaya ya da direk masaj salonuna giderim karanlıkta belli olmaz bu para
0
🌸diaspora
(12.11.11)
11 - YTL banknot ve madeni paralar herhangi bir bankada TL banknot ve madeni paralarla değiştirilebilecek mi?
Birlikte tedavül döneminde (2009 yılı boyunca) tüm banka şubeleri, kasalarında Türk Lirası banknot ve madeni para olması durumunda değişim yapacaktır. Ancak, Yeni Türk Lirası banknotlar 1 Ocak 2010 tarihinden itibaren 10 yıl, madeni paralar ise 1 yıl boyunca (zaman aşımı süresince) Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve T.C. Ziraat Bankası şubelerinde değiştirilebilecektir.


not: TCMB sitesinden alıntıdır.
0
henry gale
(12.11.11)
@henry gale

Henry o zaman geçerli bankalardan değiştirebiliyoruz demekki ?
0
🌸diaspora
(12.11.11)
@diaspora

evet öyle. ucuza veriyordun neredeyse :)
internet sitesi de şu: www.tcmb.gov.tr

sorular ve cevaplar kısmında 11. soru.
0
henry gale
(12.11.11)
(15)

insanları yiyeceğe benzetiyorum

isimsiz uye
arkadaşlar böyle bir sorunu olan var mı?kimi insanı çorbaya, kimisini makarnaya, kimisini pilava, kimisini kahveye, kimisini elmaya benzetiyorum benzetmediğim tek bir yiyecek bile gelmiyor aklıma. ama sadece insanın görüntüsü değil duruşu, ses tonu vs bunlar da etken oluyor.bir de sadece insanlar de
arkadaşlar böyle bir sorunu olan var mı?

kimi insanı çorbaya, kimisini makarnaya, kimisini pilava, kimisini kahveye, kimisini elmaya benzetiyorum benzetmediğim tek bir yiyecek bile gelmiyor aklıma. ama sadece insanın görüntüsü değil duruşu, ses tonu vs bunlar da etken oluyor.

bir de sadece insanlar değil; sesler, bulunduğum yerin atmosferi vs bazen kafamda bir yemek çağrışımı yapabiliyor. örneğin gece karanlık bir havada topuklu ayakkabı giymiş bir kadının merdivenlerden çıkarken çıkardığı ses bende çikolatayı çağrıştıyor. umarım anlatabilmişimdir.

not: şu ana kadar değer verdiğim her şey üzerine yemin ederim ki dalga geçmiyorum. ayrıca tek bir cümlem bile yalansa onun bunun çocuğu olayım hacılar. ciddi cevap veren çıkarsa sevinirim ama dalga geçecekleri de anlayışla karşılarım.
0
isimsiz uye
(12.11.11)
ben de arabaları ile sahipleri arasında benzerlik arıyorum. olur öyle şeyler takma kafaya yani. mesela bizim bir biyoloji hocası vardı lisede, aynı renault megane vallahi. (dalga geçmiyorum)
0
jamiro
(12.11.11)
bence sorun yok. siz çok rahatsız oluyorsanız başka... ilginç geldi bana. edebî bir yan da bulacağım bana kalsa ve ben de dalga geçmiyorum.
0
tedirginlik hucresi
(12.11.11)
buna benzer bir şey bende de seslerin çağrıştırdığında olabiliyor, bunun gibi duyu aktarımlarının bir adı var, hatırlamaya çalışıyorum bulunca ekleyeceğim.
0
kahin ahtapot paul
(12.11.11)
@cigerdelen: dalga geçmeyin demiyorum ki? ben bile gülerek yazdım hatta bunu. rahatsızlık duymuyorum sadece böyle bir durum yaşayan başka insanlar da var mı onu merak ediyorum
0
🌸isimsiz uye
(12.11.11)
sinestezi diyolar.
0
kediebesi
(12.11.11)
dakikalardır "sinestezi" kelimesini hatırlamaya çalışıyordum. duyuru açıp soracaktım "adı neydi şunun" diye nerdeyse. sağol kediebesi.
@isimsiz uye, evet, sinesteziye benziyor anlattığın.
0
dento
(12.11.11)
sinesteziksin
0
tatarcik
(12.11.11)
oh be, teşekkürler kediebesi bir türlü hatırlayamamıştım, (bkz: sinestezi)
0
kahin ahtapot paul
(12.11.11)
bence sorun yok. ben kokusunu aldığım her şeyin tadını alabiliyorum. parfüm, deterjan, sabun, yeni araba kokusu...her şeyin. asıl ben napayım?
0
yvonne
(12.11.11)
@yvonne: tuvalete yaklaşma yeter hacı :p şaka bi yana ben de nadir de olsa yaşıyorum ondan bazen sabunda mesela.
@kediebesi: teşekkürler
0
🌸isimsiz uye
(12.11.11)
koku ile tat hadisesi çok normal. çünkü aslında burnumuzu tat anlamada kullanıyoruz. burnunu kapa bişi ye tadını alamazsın. deneyi var.
0
kediebesi
(12.11.11)
bence sinestetik olan yvonne. kokunun tadını alıyor. kimileri renklerin kokusu, kimileri şekillerin rengini alıyor. tabii patates ve soğanı koklamadan yediğimizde tat farkı olmayacağı söyleniyor, belki onunki de sinestezi diyildir.

ama sizinki duyular arası aktarım diyil bence, çağrışım ve benzetme.
0
tedirginlik hucresi
(12.11.11)
charlie chaplin the gold rush filminde var abi bu izle ama o bildiğin acıkıyor
0
kutsal bilgi kazani
(12.11.11)
@kutsal bilgi kazani: başlıktaki 8. entry'e baktım da eğer onun gibi bir olaysa yok hacı alakam yok onunla. bende sadece çağrışım yapıyor benzetme bile değil aslında. filmdeki herif resmen tavuk olarak ayakkabı olarak falan görüyormuş yani tamamen farklıyım ^^
0
🌸isimsiz uye
(12.11.11)
hım belki reklamlardan etkileniyosun, beyninde çağrışıma yol açıyor, orada gördüğün insanlar ortamlar filan.
0
kediebesi
(12.11.11)
(7)

rüyada kendinizi gördünüz mü

mlky lvn
ben rüyada kendi yüzümü hiç görmedim. yani ya rüyada anaya bakarken ya da foto falan. gerçek hayatta kendimi nasıl görüyorsam o şekilde yani. herkes de böle mi acaba diye merak ettim.
ben rüyada kendi yüzümü hiç görmedim. yani ya rüyada anaya bakarken ya da foto falan. gerçek hayatta kendimi nasıl görüyorsam o şekilde yani. herkes de böle mi acaba diye merak ettim.
0
mlky lvn
(10.11.11)
ben de tersi durum var rüyalarımı hiç kendi gözümden görmedim hep dışarıdan olayları izler gibi. rüya dediğin woddy allen filmi gibi olacak rüyadaki karakterleri durdurup soru falan soracaksın hatta.
0
kutsal bilgi kazani
(10.11.11)
rüyaları genelde fps oyunu gibi görüyorum. kendimi astral seyahat yaparken görüyorum bazen ama etraf daha karanlık oluyor.
0
ermanen
(10.11.11)
ben her iki şekilde de görüyorum, bazen kendi gözümden, bazen dışardan bir gözden.
0
yvonne
(10.11.11)
gelen cevaplara gerçekten şaşırdım, bugüne kadar heralde herkes böyledir diyordum.
0
🌸mlky lvn
(10.11.11)
bende kendimi hiç görmedim, normal hayatta nasılsam öyle, yani rüyayı yaşayan kişi olarak ayna yoksa görmüyorum

bence görenler de dikkat etsinler, kendini gördüğünü iddaa edenler ya senin gibidir yani görmüyodur aslında ya da o rüya değil astral seyahat gibi bişidir, ruhu yataktan yükselip kendine bakar ya hani öle

(bkz: puslu kıtalar atlası)
0
technicalte
(10.11.11)
lan! siz soyleyince aklima geldi, ben oglum dogdugundan beri ruya gormuyorum! ya da en azindan gorduklerimi hatirlamiyorum...
0
asa
(10.11.11)
simdi sen soyleyince fark ettim, gercekten ben de hic kendimi gormedim bugune kadar.
0
lallala
(11.11.11)
(1)

hangi filmdeydi bu?

avakado soslu portakalli pekin ordegi
http://www.megavideo.com/?v=2RMKMAZ8 31:35 ten itibaren başlayan hüzünlü şarkı hangi filmden acaba yada hangi şarkı bir yardımcı oluverin be.
www.megavideo.com 31:35 ten itibaren başlayan hüzünlü şarkı hangi filmden acaba yada hangi şarkı bir yardımcı oluverin be.
0
avakado soslu portakalli pekin ordegi
(10.11.11)
yvonne
(10.11.11)
(5)

Avusturya ya da İsviçre'deki arkadaşlar bi el atar mısınız?

gumus kedi
Ben Erasmus personel hareketliliği programı ile Avusturya Vorarlberg'e gitmeyi düşünüyorum. Ancak öğrendiğime göre en yakın havaalanı Zürih'te imiş. buraya kadar tamam. Ama Zürih'ten Dornbirn'e trenle gitmem gerekiyor, bense ya doğrudan tren bulamıyorum, ya da almanca falan oluyor bişiler bişiler. B
Ben Erasmus personel hareketliliği programı ile Avusturya Vorarlberg'e gitmeyi düşünüyorum. Ancak öğrendiğime göre en yakın havaalanı Zürih'te imiş. buraya kadar tamam. Ama Zürih'ten Dornbirn'e trenle gitmem gerekiyor, bense ya doğrudan tren bulamıyorum, ya da almanca falan oluyor bişiler bişiler.

Bir de bunun üstüne utanmadan, haftasonu Kitzbühel'e gideyim diyorum (kendi paramla, Erasmus'un değil:))ama yine sanırım doğrudan tren yok. ya da otobüs mü daha iyi? yani ÖBB'nin sitesine girince kalkış yeri varış yeri'nde istediğim duraklar çıkmıyor. bunlar ara durak mıdır? öyleyse ZÜrih'ten Dornbirn'e ve oradan da Kitzbühel'e ve son olarak oradan Salzburg'a nasıl giderim? (ilk varacağım ve eğitimimi alacağım yer Dornbirn olduğundan gelirken Zürih'e ve ardından da Kitzbühel'i düşündüğüm için dönerken de Salzburg daha iyi gibi)

bi de VorteilScard gibi bişi var, anlamı olur mu? toplamda 9 gün kalacağım. sadece yukarıda bahsettiğim yolculuklar için anlamlı olur mu yani?

Bir de Kitzbühel sadece yılbaşında ve kayak sezonunda sevimli olur Mayıs'ın ortasında napıcaksın orayı deyip başka bir yer de tavsiye edebilirsiniz.

ilgilenen olursa sevinirim.
0
gumus kedi
(10.11.11)
ilk olarak istanbul'dan Zürih'e (5 Mayıs). Zürih'ten de Dornbirn'e (aynı gün) Sonra 11 Mayıs akşam saatlerinde Dornbirn'den Kitzbühel'e (ya da gezilebilecek başka bir yer de olabilir emin değilim). en son olarak 13 Mayıs Kitzbühel'den (sanırım) Salzburg'a ve oradan da İstanbul'a. hakikaten ya yazınca karışık olduğunu gördüm ben de:) Ya da hiç Kitzbühel'i karıştırmasam mı? Dornbirn civarında bir yerler gezeyim ve paşa paşa yine Zürih'ten mi döneyim?

bilemedim. of ben eve gidip yatayım en iyisi.:9
0
🌸gumus kedi
(10.11.11)
şimdi öbb'den baktım. öncelikle tarih epey ileri bir tarih. vorteilskart bence anlamsız, çünkü biletler şu an yoncalı yani indirimde ve vocard ile alamazsınız bunları, vocard'a tek başına 20 euro ödeyeceksiniz.

1. Zürch'ten Dornbirn'e biletler 20 euro: ticket.oebb.at


2. Dornbirn'den Kitzbühel'e biletler vocard ile 20 euro (2. klasse'ye bakacaksınız) ama vocard olmadan aktarma yaparak giderseniz de 20 euro: ticket.oebb.at

3. Kitzbühel'den Salzburg'a 10 euro aktarmalı, vocard ile 13 euro aktarmasız: ticket.oebb.at

yani vorteilscard bence biraz anlamsız kalıyor. çok detaylı bakamadım ama aktarmalar arasında sanıyorum çok vakit kaybı olmuyor. Aktarma yapmayı göze alamıyorsanız Vocard alın tabii.

www.oebb.at buraya von: nereden nach: nereye datum'dan gideceğiniz tarihi seçin, zeit kısmından da o gün hangi saatten sonraki vasıtaları göstermesini istediğiniz seçin.
0
yvonne
(10.11.11)
zürih'ten dornbirn'e direkt tren olmayabilir. feldkirch veya bregenz aktarmali trenlere bakmanizi tavsiye ederim.

zürih disinda stuttgart ve münih havaalanlari da yakindir.

kizak kaymak istiyorsaniz illa kitzbühel'e gitmenize gerek yok, orasi daha turistik bir yer oldugu icin gereksiz pahali bence. vorarlberg dahilinde de kizak kayilacak yerler mevcut.

yok ben kitzbühel'e gidecem diyorsaniz yine direkt gitmeniz mümkün degil bu yer ana tren hatti (feldkirch-viyana) üzerinde olmadigi icin, innsbruck veya wörgl'de aktarma yapilmasi gerekiyor. ordan salzburg'a gecmek icin de yine önce wörgl, ordan salzburg yapmaniz gerekiyor.

vorteilscard 26 yasin altindakiler icin yillik ücreti 20 euro olan bir kart. bu kartla tren biletlerini yüzde 50 indirimle aliyorsunuz. (sadece yurtici, zürich-bregenz arasi cok ufak bir indirim payidir bu.) dornbirn-kitzbühel normal sartlarda 40 euroymus mesela, oraya gidecekseniz almaya deger, ayni fiyata geliyor ama bunun dönüsü falan da var sonucta.
0
shi aila
(10.11.11)
ben tarih kismini sonradan okudum, hakkaten ama "Mayıs'ın ortasında napıcaksın orayı" diyorum.

viyana'ya gelin, buraya gezip burdan dönün daha iyi.
0
shi aila
(10.11.11)
ya okurken bile başım döndü cevapları. gerçekten galiba kitzbühel'e gitmek pek anlamlı olmayacak. öyle kızak falan da kaymam ki. sadece yılbaşı fotolarını görmüştüm pek bi sevimli gelmişti. viyana'ya gitmek daha anlamlı olacak gibi. bu arada yoncalı olanların şu anda indirimde olduğunu anlamış oldum:) dediğiniz gibi vocard pek gerekli değil gibi. hem viyana'dan dönüş biletleri daha uygun. bari orada bi operaya falan gideyim:9 kızak ne ki:)hepinize çok çok teşekkür ediyorum. kafamda az çok tasarlamış oldum. eksik olmayın
0
🌸gumus kedi
(10.11.11)
(27)

ne yapacağımı şaşırdım. ben mi yanlış düşünüyorum? (editlendi)

bikbiktebikbik
mutlu bir evliligim var. kocamı seviyorum.ama bugün bir konuda anlaşamadık. ben onun yanlış düşündügüne inanıyorum. bu yüzden 3. bir gözün eger ben yanlışsam bunu bana belirtmesine ihtiyacım var.bir evimiz ve bir miktar paramız var. benim annemler bize 2. bir ev almamız için borç verecekler. biz şu
mutlu bir evliligim var. kocamı seviyorum.
ama bugün bir konuda anlaşamadık. ben onun yanlış düşündügüne inanıyorum. bu yüzden 3. bir gözün eger ben yanlışsam bunu bana belirtmesine ihtiyacım var.
bir evimiz ve bir miktar paramız var. benim annemler bize 2. bir ev almamız için borç verecekler. biz şu anda başka bir yerde kiradayız. (zorunluluktan dolayı) evleri yatırım için alıyoruz.
neyse annem bana bir miktar borç verecek. bunun karşılıgında ben de borcun tamamını ödeyene dek, ondan borç alarak aldıgım evin kirasını anneme verecegim. borcu 4 bin tl lik taksitlerle ocakta ödemeye başlayacagım.
buraya kadar hersey tamam. ancak kocam diyor ki, annemin o parası faizden x lira getiriyor. bizim anneme verecegimiz kira ise 500 tl. kocam da diyor ki bu 500-x kadarını biz fazladan vermiş oluyoruz. o zaman benim aileme de bu 500 - x lira verilmesi lazım.

bu mantık bana çok aşırı ters geliyor ve yanlışa dogru diyemiyorum. sonuçta ben o evi annem bana borç verdigi için alıyorum ve üçün beşin hesabını yapmak yerine ona tamamını vererek jest yapmak istedim. onun ailesinin bize borç verecek bir maddi durumu olmadığı için onlardan esirgememeliyiz, onlara da jest yapmalıyız diyor eşim.
ben yanlış mı düşünüyorum? o mu yanlış düşünüyor? uzun uzun düşünüyorum ama ona hak veremiyorum. bu da beni çok rahatsız ediyor..

ekleme:
kim kime ne veriyor anlamayanlar olmuş da onu yazayım dedim.
alınacak ev 120 tl. annemden 50 bin borc alıyorum. bunu da ocaktan itibaren ayda 4 bin tl taksitlerle geri vericem.
alınacak evin kira getirisini 500 tl aylık olarak tahmin ettim. annem emekli ve normalde parasının faizini de kazancına ilave edip geçiniyor(350 tl). bu yüzden ben de "madem annemden borç alıp alıyoruz biz bu evi, borcu ödeyene dek 500 tl nin tamamını anneme verelim" dedim. ancak eşim "olmaz, o zaman benim aileme de 500-350=150 tl vermemiz lazım çünkü annene 150 lira fazla veriyoruz" dedi. onun annesinin durumu çok kötü, bu yüzden onlara her ay para falan veriyoruz, benim anneme de mesela hediye alıyoruz falan. bi eşitlik saglamaya calisiyoruz kendimizce. ama bu eşitlik bana ters geldi. sonuçta benim annem bana borç veriyor yani, onunki bişey vermiyor ki. eşim de öyle çakal bir insan degildir kesinlikle. zaten öyle olsa kestirip atarım. öyle olmadıgı için bu kadar sıkılıyorum, onu nasıl ikna edebilirim onu düşünüyorum.
zaten şu anda borç almaktan falan vazgeçtim. ama ona bu işin yanlışlıgını göstermezsem ilerde daha büyük sıkıntılar olacak onun derdindeyim. ya da bana sen yanlış düşünüyorsun deyin kendimi ikna edeyim..bana kendi ailesine karşı aşırı hassas davranıyor gibi geliyor çünkü. öznel yazmamaya çalıştım, çünkü yorumları etkilemek istemiyorum. hala anlaşılmıyorsa özür dilerim.. o kadar canımı sıktı ki bu konu, bu kadar senelik evliyiz, hiçbir hususta böyle anlaşamadan uyumadık bu güne kadar ama bugün yapacagız bunu :(
0
bikbiktebikbik
(09.11.11)
kocan çakallık ediyor kendi ailesine dalak çıkartmaya çalışıyor. (bence)
0
kakao
(09.11.11)
siktir git bankadan kredi al de kocana. aynen bu kelimeleri söyle. kadın sana faizsiz borç veriyor. üstüne faiz gelirinden vazgeçiyor. borcun bitince o kira sanki annene gitmeye devam edecek. annen faiz almayacak bişi almayacak kocan hangi kafada ya senin. borcu geri ödeyeceksiniz işte. haklısın sen.
0
ayiadam
(09.11.11)
yatırım için birbirinizi kırmaya değmez. paranız evi almaya tuttuğunda alın derim. biliyorum kış sezonu daha ucuz olur ev ama ilişkilere "acaba" sokmamak gerek.
0
aglak adam
(09.11.11)
bana göre sen haklısın. ortaya ailen para koymuş sende buna karşılık kirayı vermişsin. eşinin ailesinin olayla uzaktan yakından alakası yok, ne diye onlara kiradan pay verecenki.

belki mortgage almış olsanız aylık olarak ödeyceğiniz y lira faizi hesap edip y, 500 tl ve x'e göre nerde duruyor ona da bakmakta fayda var.
0
maydogdu
(09.11.11)
bir arkadaşım da buna benzer bir sebepten (yine ev meselesi ve aile işin içinde) daha evin taksitleri bitmeden boşandı. bence de bunlar konuşuluyorsa ya krediyle alın evi ya da paranız olunca nasılsa yatırımlık alıyorsunuz. senin dediğin gibi ödense bile araya bi fitlik girecek.
0
kakao
(09.11.11)
cok ozur dilerim ama olayı inan ki anlayamadım kim 500-x verip alıyor biraz daha acik yazabilirmisiniz ?
0
Çuvaldızı
(09.11.11)
500-x 500+x hesabını okumadım dahi ve size hak veriyorum. aile arasında bu kadar küçük hesaplar içine girilmesi bence hiç doğru değil.
0
timed arcs petri net
(09.11.11)
hassas bir konu.

bizim toplum bu aile içerisi hesapları yapmayı pek bilmez.senin guzel yonun temiz bir kalple hem geleceginize donuk bir yatırım yapmak,bunu saglayan ailene de boyle bir karsılıgı hoslukla uygun gormek.benim açımdan takdire şayan bir durum.aksini dusunmuyorum seni bu duyguyla yetiştiren ailen ileride biz size ev aldık diye dırdır etmeyecektir.bazen boyle durumlar olabiliyor acı ama gercek.keza onlara ait olan hersey allah gecinden versin bir gun zaten sizin uzerinize olacak.

ne yazık ki eşiniz ufak hesapların adamı.evden gelecek kira bu rakamlar konusulduguna gore tas catlasa 1000 lira olacaktır.1000 lirada 100 lira yada 500 lira sizin ailenize gecse ne farkeder.sonucta ne zaman o kapıyı calsanız size fazlasıyla yardımcı olacaklardır.ama kalp meselesidir bu işler.ne yapsanız sonuç değişmeyecek.soz agızdan cıkmıs niyet belli edilmiş durumda.artık bu işten bereket beklemek yanlış olur.
0
duptıs
(09.11.11)
ilk başta hemen, "kocan haksız, annen o parayı faize yatırmıyor, ev sahibi olmanız için veriyor, dolayısıyla o parayı vermeniz gerek" yazacaktım ama biraz daha düşününce kocanın mantığını anlayabildim ama o da yanlış şeyi istemiş. annenize vermeniz gereken miktar, bankadan aynı parayı çekip, bütün masraflar, faiz dahil, ödeyeceğeniz aylık parayı geçiyorsa vermemeniz gerekir. sonuçta o parada sizin (dolayısıyla kocanızın da) de birikiminiz var ve bu işe yatırım amacıyla giriyorsunuz hatta bu iş için kirada oturmayı bile göze alıyorsunuz. tekrar etmek gerekirse, diyelim kira tutarı 500 tl, anneniz aynı parayı faize yatırırsa kazanacağı 300 tl, sizin kredi çektiğinizde ödeyeceğiniz tutar 350 tl ise, kocanızla ortak birikiminizi gözeterek annenize vermeniz gereken para 350 tl'yi geçmemelidir. çünkü evin kirasında o borç aldığınız paranın payı ve sizin birikiminizin payı var.
0
bykush
(10.11.11)
annenize, bankanın verdiği faiz kadarını vermek istemesi normal olabilir. hatta normal ama neden kira-faiz den kalan parayı eşinizin ailesine ödüyorsunuz ki? bu ikinizin karar vereceği bir şey. havadan eşinizin ailesine para vermek oluyor bu.
o havadan parayı da senin ailenle eşinizin ailesine eşit pay edip verin bence. bu daha adil olur. ya da kira-faiz i, annenize borcu ödemek için biriktirdiğiniz paraya ekleyin her ay. bence kira-faiz, sizin annenize ödediğiniz paradan çok bağımsız bir para. ha cepten para ödüyorsunuz her ay eşinizin ailesine ha kira-faiz i eşinizin ailesine veriyorsunuz. fark yok. eşinizin iki durumu aynı tutup, benim aileme bu kalanı verelim demesi farklı bir durum.
0
girl in a coma
(10.11.11)
faizsiz borç alıp bir de çakallık yapmak? annenin ne kadar faiz aldığından ona ne ki. sen aldığın borcu ister 350 ister 500 geri ödemek durumundasın. kendi ailesiyle ilgili söylediği şey ise saçmalıktan başka birşey değil.
0
african rain
(10.11.11)
yeterince açık anlatılmasa da, ortada atladığınız bir durum var, annenizin bankadaki vadeli hesabından aldığı faiz değil ki sizin borcunuz. kocanızın mantığı ile ailenize ödeme yaparsanız, sadece faizi ödemiş olacaksınız, ana para nerede? o ne şekilde ödenecek? bence adil olanı, bankadan kredi almış gibi onlara ana para + faiz(annenizin almış olduğu faiz) olarak ödeme yapmanız. burada yine siz avantajlısınız, kredi masrafları ve komisyon olmayacak. bankaların aldıkları faiz, verdikleri faizden düşüktür. borcunuzun olduğu yer aileniz, stresiniz de olmayacak. bu şekilde herkesin kafası rahat olur. aksi halde bu işe hiç kalkışmayın bence.
0
july14
(10.11.11)
ulan bu nedir allah aşkına. aylık senin ailene ödenmesi gereken para 500 lira kira geliri de olsa bankanın faiz oranına göre de olsa sonuçta borç aldığınız para aynı kalacak, yani en sonuna kadar ödediğiniz toplam para aynı olacak.

eşinizin ailesi ne sikime olaya müdahil oluyor onu hiç anlayamadım. borç vermiyorlar, almıyorlar, parasal etkileri "0" ama niye para alıyorlar?

500 lira öderseniz 10 yılda ödenirken belki 400 verseniz 12 yılda ödenecektir, ne farkı var yani. kocanızın ufak hesabı herhalde uzun vadede parayı kiraya değil nominal paraya endeksleyerek enflasyon etkisinden para kazanmak gibi geliyor. ailenizi hiç işin içine sokmayıp onları mağdur etmeyin, günahı büyüktür. Sokacaksanız da size borç verdikleri toplam parayı geri öderken enflasyonu hesaba katarak ödeyin. 5 yıl sonraki 5000 tl ile şimdiki 5000 tl aynı para değil çünkü.
0
enedwaith
(10.11.11)
50000 tl borç aldıysanız çok düz hesapla annenize 100 ay boyunca kiranın tamamını paslamanız lazım ki anneniz faiz işlememiş bir şekilde parasının tamamını almış olsun. kocanızın mantığında ise annenizin 50000tl borcunu 50000/350=143 ay da ödeyebileceksiniz. ve ek olarak onun annesine 150*143=21450 tl ek yardım vermiş olacaksınız.
0
avakado soslu portakalli pekin ordegi
(10.11.11)
ya 150 liranın peşine düşmüş resmen eşiniz, sanki ele veriyor, kendi ailesine her ay para verdiğinizi söylesenize o zaman(demeyin sakın boka sarar:). Siz bildiğinizi yapın, saçmalamış resmen eşiniz.
0
yvonne
(10.11.11)
kim hakli kim haksiz bilmiyorum ama.

kocani sevmiyorsun. bosan bence.
0
keseci
(10.11.11)
edit sonrası cevap: şu anda 50bin tl konut kredisi çekseniz 12 taksitte geri ödemek koşuluyla, her ay ödemeniz gereken miktar 4420 tl, toplamda 53040 tl yapıyor, toplamda masraflar dahil 54040 tl ediyor (1000 liralık masrafı da taksitlerin içine eklediğimizde aylık maliyeti 4503 tl çıkıyor). diğer taraftan annenizin 50000 tl üzerinden yıllık kazancı 4200 tl, yani bankadan da çekseniz, annenizden de alsanız hemen hemen aynı parayı ödeyeceksiniz. sizin ödeme planınızda 4000*12=48bin ediyor, 2000 tl'lik açığı 12'ye böldüğümüzde 166 ediyor, 350'nin üzerine eklersek 516 tl öderseniz hallolur gibi. yani 4000+500 kira parası her ay 4500 ödeyerek 12 ayda kapatmak koşuluyla anneniz kabul ederse sıkıntı çözülür gibime geliyor. hem sizin, hem eşinizin, hem de annenizin işine gelecektir. eşinize 50000/12=4166 tl zaten aylık ödemeniz gereken miktar olduğunu, üzerine annenizin kazancı olan 350'yi de ekleyerek 4516 yerine 4500'e 12 ayda borcu halledeceğinizi anlatınız. anneniz de bankadan aldığı faizi sizden alacak, üzerine her ay aldığı 4500 tl'yi bankaya atarak tekrardan faiz işlemesini sağlayacak, siz de iki tarafı bir şekilde ortada buluşturmanın huzuruyla rahat bir uyku çekeceksiniz :)
0
bykush
(10.11.11)
Bence de sen haklısın "eğer olay cidden buysa". Buradan da birinin dediği gibi öyleyse kredi çekelim de derim bu durumda. En mantıklısı o yani, aran bozulacağına üç kuruş faiz ödersin. Net.
0
roket adam
(10.11.11)
120 bin liralık eve 500 lira kira getirisi az. bence o evi almaktan vazgeçin.
0
mavidere
(10.11.11)
annenize 150 lira fazla verdiğiniz açık. eşiniz haklı bence.
0
in memory of botvinnik
(10.11.11)
editi okumaya gerek duymadım. 500-x lira ortalama üstü bir rakamsa kocanız haklı.
ama 3ün 5in hesabını yapmaktan bahsettiğinize göre x 700 lira gibi bir şeyse kabul edilebilirdir.

ve bence siz haklısınız.
0
even i say faith no more
(10.11.11)
morgage kredilerine bakin 500 un uzerindeyse siz haklisiniz, degilse esiniz hakli. eger 350 500 arasindaysa diyelim ki 450 annenize bu rakami vermeniz daha dogru olur. onun altina dusme ihtimali yok muhtamelen zaten faizler artti. ayrica mesaj gayet acik anlasilir edite gerek bile yokmus.
0
nuvalo
(10.11.11)
Eşiniz haklı o yüzden bankadan kredi çekin kimse üzülmesin
0
saksel
(10.11.11)
e zaten onun ailesine her ay para veriyormuşsunuz? bunu söylediniz mi? " biz zaten annenlere her ay para veriyoruz" dediniz mi eşinize?
0
charlesbukowskiineksi
(10.11.11)
ama şöyle de bişey var. Ortada bir kira var. eğer o kira olmasa kimse para alamayacak. ama o kira var. ve eşit olarak dağıtılmalı.

bence eşiniz haklı. Eğer anneniz çok ahım şahım gül gibi insan ise, 100 200 liralık paranın lafını etmez.

siz annenize kirayı verince laf yok, ama eşiniz annesine 150 lira verince laf var?

olmaz öyle.
0
cotillard
(10.11.11)
ben eşinin annesine default olarak her ay para yolladıgını bilmiyordum.. o zaman eş haksız.

son durumu da merak ettim şimdi.
0
cotillard
(11.11.11)
son durumda evi almaktan vazgeçtik.

borç falan almıyoruz. sorun da çözülmedi. bugüne dek 3ü 5i hesaplamadım. onun ailesine ne kadar verildi, benimkilere ne alındı çetelesini tutmadım. onun bunu yapmasını da hazmedemiyorum bu yüzden barışmadık henüz, hala küs gibiyiz.kendi adıma haklı oldugumu düşünüyorum ve geri adım atamıyorum. alttan alamıyorum.
0
🌸bikbiktebikbik
(14.11.11)
(14)

Harry Potter benzeri kitap önerisi

seen sea
Harry potter benzeri kitap önerisi isityorum.Aynı onun gibi fantastik olacak, sürükleyici olacak, sihirli büyülü ve en azından harry potter serisi gibi mantıklı bir kurguya sahip olacak. Öyle sihirli annemmiş falan gibi tutarsız olmayacak yaratılmış olan fantastik dünya. Ama yüzüklerin efendisi ya d
Harry potter benzeri kitap önerisi isityorum.

Aynı onun gibi fantastik olacak, sürükleyici olacak, sihirli büyülü ve en azından harry potter serisi gibi mantıklı bir kurguya sahip olacak. Öyle sihirli annemmiş falan gibi tutarsız olmayacak yaratılmış olan fantastik dünya.

Ama yüzüklerin efendisi ya da kötü günler başlarken gibi kitaplar değil aradığım. Sadece ve harry potter serisinin çok benzeri kitaplar.
0
seen sea
(09.11.11)
eragon ve devam kitapları
0
mula
(09.11.11)
yüzüklerin efendisi öyle bir sarıyor ki. filmini sevmesen bile kitabını mutlaka oku.
0
Dalek
(09.11.11)
ejderha mızrağı serisi vardı ben hp okuduğum sıralarda, onu da severdim.
o sarmazsa twilight'a başlayabilirsin.
0
kayranin kedisi
(09.11.11)
öyle kitap yok maalesef. twilight serisi diyeni ıslak odunla döv. www.eksisozluk.com sıçmak az bile. narnia falan diyorlardı bir ara o kadar tırt bir kurgu daha görmedim, iğrençti yani. çocuk kitabı resmen. the vampire diaries serisini okudum, 1990'ların başında yazılmış ama cık o da olmaz, dizi iyi de kitap olmamış yani, çok yavan. true blood'ın kitap serisi çok iyi. onu tavsiye ederim. vampir istemiyorsan ne olur bilemiyorum. Bir de game of thrones çok iyiymiş, hatta çok çok iyiymiş. o biraz daha uzak diğerlerine göre ama onda da böyle fantastik şeyler mevcut. ejderhalar falan. alıp okumayı düşünüyorum.

bir de şöyle bir link var ama: classiclit.about.com narnia'yı atla. diğerlerine bir göz gezdir. The Hobbit adlı kitabı da duymuştum, ona da çok güzel deniliyordu.

ama bir harry potter yok üzgünüm ki. çok aradım, çok taradım, neden okudum bunca kitabı, narnia'sından, bilmemnesine kadar sanıyorsun? hem de az buz değil, seri seri, tuğla gibi kitapları? Ağzına tüküreyim Rowling, bizi nasıl bir boşlukta bıraktın.
0
yvonne
(09.11.11)
paran varsa zaman çarkı. onun dışında üzerinde margret weis & tracy hickman yazan tüm kitapları alabilirsin. ayrıca raymond e. feist'te iyidir.
0
unique hint kumasi
(09.11.11)
ingilizceniz orta-iyi duzeydeyse, seriyi bir de ingilizcesinden okuyun. yok ingilizcesinden okuduysaniz, bir de turkcesinden okuyun. ben yaklasik on yilda, bir kez ingilizce olmak uzere seriyi bir bes-alti kez devirdim... (melez prensi daha az, hollowsu da uc kez okudum)
en bastan baslayip sirasiyla tum kitaplarin okundugu bir "harry potter week" yahut "harry potter ayi" cok hos oluyor.
alternatif bir kitap da bilmiyorum zira fantastik edebiyata cok uzagim. twilight denen nane yigrenctir, evet. yegenim "bailey cross" diye bir seri yaziyor su an harry pottera benzer kurgusu olan. ilk sayfalar fena gelmedi bana. eger basarili olursa, bir kopyasini size yollarim :)
0
thunder thunder thunder thundercats
(09.11.11)
ben de aradim, percy jackson dediler okudum ilk kitabi ama cok kotu cikti, tavsiye etmem.
cocuk kitabi ama enid blyton'in gizli yediler'i falan vardi, harry potter'a en yaklasan kitaplar onlar benim nazarimda.
0
raist
(09.11.11)
Fantastik kelimesini ağzına alan kişi Yüzüklerin Efendisi'i okumamışsa hâşâ desin ve bıraksın bu işleri. Açık ve net. Ardı sıra Zaman Çarkı ve Belgariad-Maloryon serisi iyidir, candır.
0
AhmetVural1987
(09.11.11)
geçen buna benzer bir soruya "zaman çarkı" demiştim. adam tüm cevaplara tik atmış benimkine atmamıştı.
sana da söyleyeyim, zaman çarkı serisini okuduktan sonra, senin için fantastik edebiyat eskisi gibi olmayacaktır.
0
chaoslord
(09.11.11)
game of thrones okuyabilirsin, harru pottera birebir benzemiyor ama bir hp sever olarak öneririm.
0
goldentitan
(09.11.11)
Peggy Sue ve Hayaletler diye bir seri var. Ben küçük yaşlarda okumuştum; ama aklımda kaldığı kadarıyla yetişkin birinin de okuyabileceği bir seriydi. Tam hatırlayamadığım için her yaşa hitap edebilir mi emin değilim, araştırmanızı tavsiye ederim.
0
djarwi
(09.11.11)
olsa da okusak keşke ama yok ya da ben henüz keşfedemedim.
-miras üçlemesi, yakında dörtlenecek sanırım çıktı mı çıkmadı mı bilmiyorum ama. elfler, cüceler, ejderhalar vs. oldukça sürükleyici bir seri.
-vampir akademisi, burda hemen aklınıza twilight gelmesin. öyle değil çünkü, üç farklı vampir ırkı var moroilar, dhampirler ve strigoilar. eğitilip savaşıyorlar falan.
-ölümcül oyuncaklar, cidden güzeldi henüz iki kitabını okumuş olmama rağmen öneririm. nefilimler, iblisler, kurtlar, periler vs. bir hayli karışıktı.
0
iste o kavunici balik
(09.11.11)
terry pratchett'ın diskdünya serisi de bayağı sağlamdır. şiddetle tavsiye edebilirim.
0
sukrug yu geayz eym gogin hogym
(09.11.11)
Yerdeniz serisini dene bence gayet mantıklı bir kurgusu var ve büyü olayını sağlam temellere dayandırıyor.
bir de geçen kitapçıda gezerken bir kitap gördüm adını hatırlamıyorum ama üzerinde fransanın j.k. rowling'i yazıyordu. fantastik bir kitaptı sanırım.
yürüyen şato, uçan şato var bir de gayet güzeldirler.

Bahsettiğim kitabın adını buldum:
Tara Duncan
Kötü Büyücünün Tuzağı
www.kitapyurdu.com
0
lahanakafa
(09.11.11)
(7)

Avusturya'da Avustralya

yvonne
kafayı sıyırmak üzereyim çünkü, ürünleri satan bir market arıyorum. Çıldıracağım, hiç mi olmaz ya? shi aila ve başka yazar arkadaşlar, bileniniz var mı?
kafayı sıyırmak üzereyim çünkü, ürünleri satan bir market arıyorum. Çıldıracağım, hiç mi olmaz ya? shi aila ve başka yazar arkadaşlar, bileniniz var mı?
0
yvonne
(09.11.11)
anlamadim ki tam ne istedigini?avusturyada avustralya ürünleri mi ariyosun?
0
serabetan
(09.11.11)
Avusturya avrupada,avusturalya ise dünyanın öteki ucunda başka bir kıta. İkisi arasında ne bağlantı kurdunuz yada ne bağlantı kuırmaya çalışıyorsunuz? net bir şekilde anlatmayı denerseniz yardımcı olmaya çalışırız.
0
Oguzhang
(09.11.11)
avusturya'da avustralya ürünleri satan market arıyor işte. açık soru. mesela vegemite satan bir yer gibi.

mesela japon marketi, çin marketi farklı ülkelerde daha yaygın iken avustralya marketi veya ürününü satan marketler öyle pek bulunmaz. özellikle ne aradığın da önemli. bazı marketlerde vegemite bulunubilir belki, o da zor ihtimal.

online markette bulmak daha kolay olabilir. neden avusturya gibi bir ülkede avustralya marketi arıyorsun ki :) vegemite mı özledin :)

kanada gibi çok kültürlü bir yerde bile görmedim ben. özellikle araştırmadım tabi.

neyse shi aila cevaplar belki :)
0
ermanen
(09.11.11)
evet, isim benzerliği aklınızı karıştırmasın, arjantin'de türk marketi arıyorum demek gibi ama ben avusturya'dayım ve avustralya marketi arıyorum.
0
🌸yvonne
(09.11.11)
genel anlamda bi pub war diye hatirliyorum sanki,hatta yazarken de aradim buldum

www.crossfield.at

onun disinda aralikli olarak marketlere geliyor avusturalya haftasi filan gibi,kanguru eti filan satiyolar,aklimda o kalmis bi.
0
serabetan
(09.11.11)
evet pub var mariahilferstrasse'de, 1. viyana'Da da restaurant var hatta. artık gidip ürünlerinizi nerden tedarik ediyorsunuz diye onlara soracağım.
0
🌸yvonne
(09.11.11)
ben de araştırdım biraz.

viyana'da avustralya restoranı:
www.downunder.at

viyana'da vegemite satan bar:
www.travelshackvienna.com
0
ermanen
(09.11.11)
(3)

çürük dişe ne yapılır?

tolga asp
aslında çürük değilde, yeni yeni çürümeye başlamış (üzerinde nokta kadar siyahlık var) köpek dişine hekim tarafından hangi işlem yapılır dolgu mu?
aslında çürük değilde, yeni yeni çürümeye başlamış (üzerinde nokta kadar siyahlık var) köpek dişine hekim tarafından hangi işlem yapılır dolgu mu?
0
tolga asp
(08.11.11)
nokta kadar siyahlık varsa dolgu yapılır. çok az oyup, aynı renk dolguyu koyar.
0
dogs
(08.11.11)
içi de çürümüş ve siz görmüyor olabilirsiniz. doktora gidip röntgen çektirin
0
tai
(08.11.11)
röntgene gerek yok yahu, diş hekimi onu oyarken ne kadar çürüdüğünü görüyor zaten. bazen dışardan minicik nokta ama oydukça altının komple gitmiş olduğunu görebiliyor. röntgen gereksiz yani bir çürük için. kanala kadar gitmiş olsa ağrıdan sızıldardın.
0
yvonne
(08.11.11)
(9)

başlık taşınması

yvonne
az önce run lola run başlığına bir entry girdim ama filmin orijinal adı lola rennt miş. onu taşımam gerekir mi o başlığa? sonuçta run lola run diye de geçiyor.
az önce run lola run başlığına bir entry girdim ama filmin orijinal adı lola rennt miş. onu taşımam gerekir mi o başlığa? sonuçta run lola run diye de geçiyor.
0
yvonne
(08.11.11)
Iyi basliga da bakin, hangisinde filmden bahsediliyorsa dogrusu odur iste?
0
crown
(08.11.11)
evet. silip, doğru başlığa yeniden yazabilirsiniz.

"15. eserlerle (eser derken kitap, resim, film gibi her tur eser diyoruz) ilgili ba$liklar eserin orijinal ismiyle acilmalidir.. mesela $arkuteri yerine delicatessen gibi.. mein kampf gibi..

(neden: orjinal isim ve ceviri isimleri arasinda yaygin kullanim acisindan cok buyuk daginiklik oldugu gibi hangisinin daha yaygin oldugunu bulmak mumkun degildir. hatta bazen yaygin ismi yanli$ ismi de olabilmekte, eserin turkce cevirisi olamayabilecegi gibi turkce'de birden fazla farkli isimde cevirisi de yayinlanmi$ olabilmektedir. boyle durumlardaki ayriliga du$memek adina tarti$ma faktoru en az olan orjinal isim tercih edilmektedir)"

(bkz: başlık açarken dikkat edilecek hususlar/#1152590)
0
demcan
(08.11.11)
www.imdb.com orijinal ismi o olduğu için taşınmalı diye düşünüyorum.
0
hollowlife
(08.11.11)
peki bülbülü öldürmek mesela, öyle bir başlık var ama orijinal adı to kill a mockingbird? üstelik ben o başlığa çaylak entrymi girmiştim, ilk on entrymden biriydi o benim, gene de kabul edildim. öyle olsa kabul edilmezdim ki.
0
🌸yvonne
(08.11.11)
bülbülü öldürmek için aynı şey geçerli değil, içeriği farklı onun.
0
hollowlife
(08.11.11)
ne hakkında entry girdiğinizle alakalı bir şey bu. "bülbülü öldürmek" hakkında bir şey girerseniz taşımanıza gerek yok ama film/kitap olanla ilgili bir şeyler karaladıysanız o zaman orijinal isminin başlığının altına yazmanız daha makbuldür.
0
demcan
(08.11.11)
@hollowlife içeriği nasıl farklı?
@demcan ama zaten taşınması gerekse sözlüğe giremezdim ben. hatalı entryden kabulüm bile olmazdı. direkt kondüktörün önüne gitti o entryler sonuçta.
0
🌸yvonne
(08.11.11)
yvone sen entrynin yarısına kadar mockingbird dahil kelime ve bülbülü öldürmek deyimini falan anlatmışsın. bu da yanlış değil. o nedenle kabul edilmiş. sonradan film veya kitabı da anlatmış olsan bile.

orijinal adı to kill a mockingbird'dür. bülbülü öldürmek değil alaycı kuşu öldürmektir. mockingbird amerika'da yaşayan uzun kuyruklu, gri ve duyduğu diğer kuş seslerini taklit edebilen bi kuştur. bu sebeptendir ki adı alaycıdır. kitaba gelince okumadıysanız okumanızı tavsiye ederim. küçük bir kasaba ve bu kasabada yaşayan 2 küçük çocuğun gözünden ırkçılık işlenir. vakti zamanında pulitzer kazanmış ve bu ödülü de sonuna kadar haketmiştir.

ama sadece filmden bahsetsen (mesela görüntü yönetmeni xx yy'dir) desen o zaman taşınır veya kabul edilmezdi.
0
ben smyrna
(08.11.11)
bu tarz benzeşmelerde entryler değil başlik taşiniyordu herhalde galiba sanirsam..

yoksa sözlükte yazilan entry'ler doğru yada gerçek değildir. siz run lola run isimli bir film için entry yazmiş ve tanim yapmişsaniz yeterli. kimse bunu sorgulayamaz. ben sizin yerinizde olsam ayni entry'i lola rennt başliğinin altina da yazarim. sonuçta iki film de sizin için ayni filmler..
0
ermoo
(08.11.11)
(15)

yabanci dilde kitap okuma

keseci
yillarca ingilterede yasadigimdan ve de orda egitim aldigimdan dolayi ingilterede dogmamis olsam bile türkcemle ingilizcem ayni diyebiliriz.müzik olayina hic girmiyorum bile, ister yabanci ister türkce olsun begendigimi dinlerim zevk alirim. orjinali ingilizce olan filmleri ingilizce olarak izleme
yillarca ingilterede yasadigimdan ve de orda egitim aldigimdan dolayi ingilterede dogmamis olsam bile türkcemle ingilizcem ayni diyebiliriz.

müzik olayina hic girmiyorum bile, ister yabanci ister türkce olsun begendigimi dinlerim zevk alirim. orjinali ingilizce olan filmleri ingilizce olarak izlemeyi cok seviyorum cünkü efektler sunlar bunlar haric, gercek sesi duydugum icin, filme konsantre olabiliyorum.

ama arkadas ingilizce kitap okumaktan nefret ediyorum, her seyi anliyor olsam bile, kesinlikle icime sinmiyor, zevk almiyorum, konu ne olursa olsun ingiliz diliyle yazilmis bir kitap okumak bana iskence gibi geliyor. gazete-dergi-internet siteleri falan bunlarla derdim yok, ama roman su bu ingilizce olunca mala bagliyorum resmen.

sizde nasil bu olay, yabanci dildeki kitaplardan zevk alabiliyor musunuz ?


not; herkese iyi bayramlar
0
keseci
(08.11.11)
bence sebebi şu. her dilden anlamı farklı kelimelerin arasına saklayabiliyorsun. mesela sait faik'in şehri unutan adam'ını ingilizceye çevir. aynı tadı vermez. bi ingiliz de anlamaz zaten. çünkü 1 paragrafı yaklaşık 2 sayfa yorumlayabiliyorsun.
0
zaraeta
(08.11.11)
gayet keyifle okuyorum ingilizce kitapları. hatta orjinali ingilizceye zaten çevirisini satın almıyorum.
0
dasher
(08.11.11)
@dasher, tamam da sebebi ne iste :D
0
🌸keseci
(08.11.11)
ben de yurtdışında büyüdüm, 5 yaşındaydım gittiğimizde oraya (avustralya), şöyle söyleyeyim yazar ingilizce yazmışsa orijinalini, ya da konuşmadığım bir dilde, o zaman ingilizcesini okurum. ama yazar türkse türkçe'de okurum. ancak tercüme okumam. fransızca konuşmuyorum, tabii ki kitabın orijinali fransızcaysa, tabii ki ingilizce okuyorum ama almanca konuşuyorum almancaysa orijinail almanca okuyorum. ama ingilizce okumayı daha çok seviyorum. öncelikle kafam daha rahat okuyorum. ve ingilizce yazılan şeylede daha çok ne bileyim anlatamayacağım bir anlatım derinliği oluyor bence. ondan.
0
yvonne
(08.11.11)
Sebep yanlış kitap seçimi olabilir mi? Mesela "The Hitchhiker's Guide to the Galaxy"i İngilizcesinden okumayı denediniz mi?
0
sourlemonade
(08.11.11)
e anlamada bir sorun yok. olsaydı rahat okuyaamzdım. bir filmi sen nasıl orjinal izlemek istiyorsan ben de kitabın orjinal halinden maksimum zevki alıyorum. :) yani dil konusunda problem olmadığı sürece bir fark olmaması lazım. hatta çeviriden rahatsız olman gerekmez mi? :)
0
dasher
(08.11.11)
@comicstring

son bi kac yildir avusturya'da yasiyorum, burda bana özel günlerde hediye getiren arkadaslarin cogu sagolsunlar ingilizce kitap aldilar, cok farkli konularda bile olsa hic birinden zevk almadim. film izlerken sorun yok ama is okumaya gelince gazete dergi haric bunaliyorum.

@dasher film izlerken ceviriden rahatsiz oluyorum, kulaklarimi tirmaliyor.
0
🌸keseci
(08.11.11)
ben de seninle ayni durumdayim. 6 senedir Italya'da yasiyorum, hatta bazen turkce konusurken bile farkinda olmadan kelimelerin italyancalari agzimdan cikiyor ama kitap olayindan bir turlu zevk alamiyorum. baslasam bile bir sure sonra birakiyorum. konu anlamamak filan degil ama nedense elime almak bile gelmiyor kitabi.
0
lallala
(08.11.11)
Türkçe kitap okumayı çok seviyor olduğun halde mi İngilizce kitap okumaktan nefret ediyosun, yoksa genelde okumayı mı sevmiyosun?

Bi de 15 yaşından sonra gittiysen İngiltere'ye, onun da biraz etkisi olabilir.

Biz ne kadar çabalarsak çabalayalım, bu sorunun cevabını bulamayabiliriz. Beyin daha o kadar da çözülebilmiş bir organ değil.
İşin kolayına kaçıp "bünye reddediyor İngilizce romanı" deyip kaçarım.
0
compadrito
(08.11.11)
beni de çevirinin dili rahatsız ediyor :) aynı şekilde akıcı bile olmuyor. ingilizceden çeviri bir kitap okurken cümlelerin orjinal halleri geçiyor aklımdan, "aa bunu böyle demiş ahah süpermiş" diye ama bu türkçede bir anlam ifade etmiyor. deyimler, anlatımlar, her şey farklı. aynı keyifi almamın imkanı yok yani. budur :)
0
dasher
(08.11.11)
@compadrito

okumayi seviyorum. türkce kitap okumayi cok seviyorum, ingilizce dergi günlük gazete web sayfalari falan hic bi dert yok. ama is ingilizce kitaba gelince off daglar oooff off
0
🌸keseci
(08.11.11)
şu konuda sana hak verebilirim, ingilizce romanlar türkçedeki gibi akıcı gitmiyor, cümle yapısından mıdır nedir bir kesinti durumu oluyor. örneğin ben harry potter'ı ingilizce okuduğumda yazarın üslubunu çok küçümsemiştim, türkçe çevirisi sayesinde güzelleşmiş diyebilirim. bir de rus romanlarını asla ingilizce okumamak gerekir diye düşünüyorum. halen güzelim karamazov kardeşler'den nefret etmiş durumdayım.

bunun istisnası; yukarıda da belirtilmiş, eserin gerçekten bir edebi değeri varsa ve yazıldığı dil ingilizce ise sorun olmuyor.
0
firez
(09.11.11)
@firez harry potter'da yazarı nasıl küçümsediniz inanılmaz sahiden. aklım hafsatam almıyor. kelime dağarcığı bakımından inanılmaz bir kalem rowling. olaylaran kurgusu sırasında saklanması gereken yerleri harika gizlemiş kelimelere sığınarak. bir çok yazarın kullandığından daha kapsamlı ve geniş bir kelime çevresi var. anlatımı inanılmaz akıcı. gerçekten inanılır gibi değil.
havsala imiş o kelime, hafsata değil, affola.
0
yvonne
(09.11.11)
ingilizce'yi bir edebiyat dili olarak düşünme de, o milletin insanlarının hikayelerini bir şekilde anlatmaları gerekiyor ve bu da anadilleri olduğu için ingilizce yazılıyor. üstelik okurken satır aralarında kültürüne aşina olduğun için hikayeler ve yaşayışlara dair çok güzel ayrıntılar keşfediyorsun. kültüre yakınlık hissediyorsan bu şekilde yaklaşmayı dene bir de.
0
marikaki
(09.11.11)
@yvonne: yanlış anlamayın, ben -genç olmadığım halde- büyük bir Harry Potter hayranıyımdır. Çocuk eseri zannedilerek küçümseniyor ama çok değerli kitaplar. Benim anlatmaya çalıştığım, cümlelerin türkçe okunuşta kulağa daha hoş ve akıcı geldiği idi. Özellikle gençlerin kendi aralarında konuşmalarını ingiliz genç argosuyla yazdığı kısımlardan hoşlanmadım. Tabii benim fikrim, bir iddiam yok.
0
firez
(09.11.11)
(1)

how i met your mother'daki şarkı(spoiler içerir)

eclskn
şimdiden söyliyim spoyler içerir!son bölümdeki(7x09)'da canlarım barney'len robin öpüşürken çalan şarkıyı bilen?
şimdiden söyliyim spoyler içerir!

son bölümdeki(7x09)'da canlarım barney'len robin öpüşürken çalan şarkıyı bilen?
0
eclskn
(08.11.11)
hey by the pixies?
0
yvonne
(08.11.11)
(5)

ekşi sözlük yazar olma

fenotip
selam arkadaşlar, uzun zamandır sözlüğü takip ediyorum bir sefer yazarlık için sıra geldi ama olamadım. Tekrar hesap aldım 85 binlerdeydim 3 ay kadar önce sonra birden 30 binlere geldim ama her gün girmeme okumama rağmen sıralamam çok yavaş ilerliyor. Konu hakkında bir bilgisi olan var mı acaba. şim
selam arkadaşlar, uzun zamandır sözlüğü takip ediyorum bir sefer yazarlık için sıra geldi ama olamadım. Tekrar hesap aldım 85 binlerdeydim 3 ay kadar önce sonra birden 30 binlere geldim ama her gün girmeme okumama rağmen sıralamam çok yavaş ilerliyor. Konu hakkında bir bilgisi olan var mı acaba. şimdiden teşekkürler.
0
fenotip
(08.11.11)
10 entrinizi girdikten sonra sıra öncelikle online olma sıklığınıza göre ilerliyor. siz 10u tamamladıysanız her gün login olmaya dikkat edin. 30binlerdeyken tak diye onay alabilirsiniz. burda duyuruda yeni yazar danışma bürosu vardı aratın tüm sorularınıza cevap var.
0
eskiyemeftun
(08.11.11)
3,5 aya sıra gelir
0
aristocrazy
(08.11.11)
aristocrazy oldukça optimist yaklaşmış olaya, ben 51 binlerdeyken yazar oldum ve ilk kayıt olduğumda sıram 72 bin küsürdü. 10 ay sonra sıram geldi. ama bu demek değil ki, siz 10 içinde yazar olacaksınız. ben 51 000 iken oldum ama siz belki 20 000'e gelip hala beklemek durumunda kalacaksınız. Sıranız bana göre daha yüksek üstelik. Vejetaryen vampir 48 000 iken yazar oldu mesela, siz önceki hesabınızda 30 000 iken bile olamamışsınız. Tamamen şans bence. Sanmıyorum ki önümdeki 51 000 kişi aynı gün online olmasın da sıra bana gelsin.
0
yvonne
(08.11.11)
şimdi be şöyle düşündüm sevgili yvonne,

ilk hesabım 35 binde uçuruldu sıradayken.

ikincisi yani bu hesabımsa 47 binde geldi.

bu sıra git gide ilerliyor ve bu kalan 30 bin kişinin ağırlıklı olarak login olan kişiler olduğunu varsaydım, en iyi 2 ay derim yine de. bilemedin 1 buçuk.
0
aristocrazy
(13.11.11)
Onbindeyim ve hala caylagim:)
0
yatagants
(13.11.11)
(4)

lap top klavyesine dökülen bira

daglien
hiç bi tuş çalışmıyor. klavye komple iptal oldu. garantiside bitikdi garibimin. ne önerirsiniz..model.hp pavillion dv6580et
hiç bi tuş çalışmıyor. klavye komple iptal oldu. garantiside bitikdi garibimin. ne önerirsiniz.
.
model.hp pavillion dv6580et
0
daglien
(06.11.11)
çok salak bir şey dicem, ben bir keresinde çay döktüm, şimdi şeker iletken değil ya, ondan dedim ki kendi kendime bu klavye o sebeple functional değil artık, biraz su aldım üstüne döktüm, ters çevirip, kuruttum, sonra çalıştı.

tavsiye etmiyorum. siz bilirsiniz yani. yarın servise götürün.
0
yvonne
(06.11.11)
zaten o garanti kapsamına girmiyor, klavyeyi değiştirteceksin. 100 lira falan ortalama, modeli bilmiyorum ama 50'de olabilir 150'de ama ortalaması 100 lira. o kadar paran yoksa harici klavye.
0
balkabagi krali sakir
(06.11.11)
dostum laptopu çevir altında klavye işareti olan iki vida olacako vidaları sök söktükten sonra klavyenin f serisi tuşların ordan çentik tırnaklarını yavaşca kaldırarak çıkart altında kolay sökme yöntemi olan bir ağlantı göreceksin çıkar bi temizle hatta saf alkolle yıkayıp bi kurut değer yani
0
saz@n
(06.11.11)
usb portundan bağlanabilecek bi klavye işini görür. şu lastik gibi katlabilenleri bile çıktı artık
0
asm
(07.11.11)
(2)

maç linki aranıyor

yvonne
beşiktaş maçı için. modlar silmeyinbir beş dakika lütfen.
beşiktaş maçı için. modlar silmeyinbir beş dakika lütfen.
0
yvonne
(06.11.11)
hotspotshield tarzı bir program kullanarak ip değiştirdikten sonra:

p2p4u.net
livetv.ru

tarzı siteleri kullanabilirsiniz. sadece DNS değiştirmek yeterli olur mu bilemiyorum.
0
murqx
(06.11.11)
yok ki twitter'ım:(
avusturya'da yaşıyorum gene de ip değiştirmem gerek mi?
0
🌸yvonne
(06.11.11)
(5)

Boğalar ile kırmızı örtü aracılığıyla iletişim kuran kişi neydi

geceharamisi
Rodeo modeo.. neydi o boğalarla şey yapan ? :D
Rodeo modeo.. neydi o boğalarla şey yapan ? :D
0
geceharamisi
(06.11.11)
inek mi?
0
rentts
(06.11.11)
matador?
0
in vino veritas
(06.11.11)
boğalar aslında kırmızı rengi göremiyorlar. matadorun hareketlerine sinirleniyorlar.
0
yvonne
(06.11.11)
kasap
0
terp
(06.11.11)
boğalara fısıldayan adam.
0
marcusfenix
(06.11.11)
(14)

house m.d. vs mad man

LoRdS31
2 sinden birine başlamayı düşünüyorumda sizce hanginden başlasam?
2 sinden birine başlamayı düşünüyorumda sizce hanginden başlasam?
0
LoRdS31
(06.11.11)
mad man ne yav. house tabi. mad man dallas gibi kimin eli kimin cebinde dizisi (sadece bu değildir konu tabi ama değmez)
0
ben smyrna
(06.11.11)
tabi ki mad men
0
aiclia
(06.11.11)
Mad men efsanedir.
0
holly golightly
(06.11.11)
house yardirir tabiki
0
ra s al ghul
(06.11.11)
mad men ve house karşılaştırılamaz. tabi ki mad men ezer geçer. ama house da elbette kral dizi. eğer zamanın varsa ikisini de izle.
0
onexey
(06.11.11)
offf mad men de ne var öyle efsane olacak merak ediyorum. ben ki her diziyi izleme potansiyeline sahibim mad men'e başladım ve 1 sezon tam bir ızdıraptı. 2. sezon 4. bölümüm de izleyip, bıraktım. yani iğrençti. o ne ya. house'a başla tabii ki.
0
yvonne
(06.11.11)
mad men'i belli bir tarzı seven insanlar sevebiliyor. diğerleri malesef tv'deki en kaliteli yapımlardan birine "yivrançtı yanee" diyebiliyor. house her kesime hitap eder, rahat izlersiniz. mad men'e de eğer 60'ları, dramayı ve klasik filmleri seviyorsanız başlayın. (böyle dedimse sanat filmi gibi algılanmasın gayet eğlenceli olabilen bir dizi)
0
boo ya moon
(06.11.11)
mad man kalitesiz değil. sadece konu klasik.
0
ben smyrna
(06.11.11)
60'ları, dramayı, özellikle o dönemin amerikası'nı, klasik filmleri, hatta sanat filmlerini ve jon hamm'ı sevmeme rağmen, sevemedim mad men'i ben maalesef. ama house muhteşem.
0
blatta hiberna
(06.11.11)
vallaha yardımcı olsun diye sormuştum iyice kafamı karıştırdınız. :D
0
🌸LoRdS31
(06.11.11)
house, monk vs diziler tek karakter uzerine yogunlasmis, her bolum kendi icinde degisik de olsa sonunda olayin cozuldugu diziler grubunda. merak unsurunun cok olmadigi ama gene de izlenilesi dizilerden.

mad man ise, sadece tek karakter uzerine yogunlasmamis, hikaye islenisi itibariyle devamliliga sahip ve merak uyandiran dizilerden.
0
Labyrinthe
(06.11.11)
en basit ifadeyle: HBO ekolünü seviyorsan (başka kanalın dizisi olsa da genel yapı benzer) mad men, daha çok lost, prison break gibi ana akım dizilerden keyif alıyorsan house. iyi seyirler.
0
cglrshn
(07.11.11)
house tartışmasız
0
ssyumusakg
(22.12.11)
Dr. Gregory House mu, Don Draper mı? House her türlü.
0
MaraudeR
(22.12.11)
(9)

acil durum yahoo (fransızca/romence)

yvonne
maille sorun yaşıyorum. arkadaşım benim bilgisayarımdan girmişti mail adresine, onun ki açık kalmış, bu saatte arayamıyorum, her şey romence, 10 dakikadır onunkini kapayamıyorum. Romence ya da fransızca bilen biri falan varsa neye basmam lazım?görüntü şöyle tepede: http://i.imgur.com/Rmav6.jpg
maille sorun yaşıyorum. arkadaşım benim bilgisayarımdan girmişti mail adresine, onun ki açık kalmış, bu saatte arayamıyorum, her şey romence, 10 dakikadır onunkini kapayamıyorum. Romence ya da fransızca bilen biri falan varsa neye basmam lazım?

görüntü şöyle tepede: i.imgur.com
0
yvonne
(06.11.11)
sol üstte sign out tuşu vardır ona basın
0
bonjurkes
(06.11.11)
sign-out bulamadım işte:( 3 tuş var, 3'ü de değil.
0
🌸yvonne
(06.11.11)
sol üstten ikinci.
deconnexion
disconnect gibi hani.
0
serafettinn
(06.11.11)
işe yaramadı, o sayfayı kapatıyor sadece. sonra tekrar ana sayfadan maile tıklayınca orası açılıyor. sanırım kendisini aramak zorundayım.
0
🌸yvonne
(06.11.11)
internet geçmişini falan sil.
0
sp-qs
(06.11.11)
georgiana'nın altına açılan sekmedeki en aşağıdaki tuştur kesin.
0
sormaya geldim
(06.11.11)
@sp-qs ancak öyle çıktı. basmadığım tuş kalmadı, ne dilmiş arkadaş yaa. herkese teşekkürler.
0
🌸yvonne
(06.11.11)
farklı tarayıcı varsa kendi mailine farklı tarayıcıdan gir.Yahoo belli bir süre sonra oturumu kapatmıyor mu _? Kullanmadığım için soruyorum.Kapatması gerktiği halde kapatmıyorsa taryıcının parola hatırlaması etkinleştirildiği için olabilir.
0
Abraxass
(06.11.11)
ctl+shft+delet
0
saz@n
(06.11.11)
(7)

İngilizce sorunsalı

last
okuduğum bir makelede anlamadığım bir yer çıkınca ne yapayım ? Nasıl çok iyi bir ingilizce seviyem olur ?http://www.bbc.co.uk/ burdaki her şeyi anlamak istiyorumhttp://en.wikipedia.org/wiki/Search_engine_optimization mesela bu ?
okuduğum bir makelede anlamadığım bir yer çıkınca ne yapayım ? Nasıl çok iyi bir ingilizce seviyem olur ?
www.bbc.co.uk burdaki her şeyi anlamak istiyorum
en.wikipedia.org mesela bu ?
0
last
(06.11.11)
kaç senedir ingilizce çalışıyorum hatta bizzat o sayfadaki çevirileri ben yapıyorum ama hala okurken her şeyi anlayamayabiliyorum;D
0
Bliethe
(06.11.11)
kelimelerin anlamlarına bak.
kelimenin ingilizce anlamına bakmak da iyi bir çözüm olabilir.
pratik yap. farklı kelimeler kullan.
oku oku oku. ve dinle. hem de konuş.
mümkünse ingilizce anadili olan ülkeye gitmek.
0
ermanen
(06.11.11)
Ben diğer arkadaşlardan biraz farklı düşünüyorum:
(bkz: ingilizce kelime ezberleme yolları/@compadrito)
0
compadrito
(06.11.11)
her konuyu anlayacam diye kasmak yerine ilgilendiğin konulara yönelirsen belki işin daha kolaylaşır.
mesela sana okuması eğlenceli bi site.
www.badassoftheweek.com
firefox kullanıyosan bu tip eklentiler de faydalı olabilir. ama compadritoya katılıyorum. kelimelerin belli kökleri vs anlamını tahmin etmeye yarayacak püf noktaları var. hemen sözlük açmak yerine metnin genelini bi anlamaya çalış önce. sonra çok merak ettiklerine bakarsın.
kelimelerden ziyade cümle yapılarını anlamakta zorlanıyosan biraz daha çalışman, aşina olman lazım demektir.
0
kediebesi
(06.11.11)
her kelimenin anlamına bakmak hem zaman kaybı, hem de tavsiye edilmeyen bir kelime öğren-eme-me yöntemi. anlamadığınız kelimenin anlamını parçadan çıkarmaya çalışın, direkt bakmayın sözlük son çare olsun. ayrıca kediebesi'nin de dediği gibi, çok zorunlu değilse ilk önce ilgilendiğiniz ve bilgi sahibi olduğunuz konularda bir şeyler okursanız, okuma beceriniz ve genel olarak anlamanız daha çabuk gelişir ve ingilizce de kabusunuz olmaz.

not: konu eğer kelime değil de genel olarak cümle-cümlecik tarzı şeylerse, okumaya devam edin. devam ettikçe anlamanız daha da kolaylaşır.
0
benneydim
(06.11.11)
avustralya'da büyüdüm ve ben bile her şeyi anlamıyorum. naptın sen ya? ingilizce türkçe gibi anlam zengini değil, kelime zengini. türkçe bir gazetede 500 çeşit kelime varsa, ingilizce bir gazetede 2000 çeşit kelime vardır. yani kasma o kadar.
0
yvonne
(06.11.11)
google toolbar'da kelimeye sağ tıklayınca çeviriyor direk sözlükten
0
desdinova
(06.11.11)
(14)

Okulda cuma günü gerçekleşecek piyanist seçmelerinde...

Sabac
1. http://youtu.be/_XxtXkosHg02. http://youtu.be/jP-BDh_EgAg3. http://youtu.be/CchzUFcfAF44. http://youtu.be/GY3vH2bp-iYBunlardan hangisini çalayım? Dinleyip bir görüş beyan ederseniz sevinirim. 1. sıradakini çalayım diyorum ama karar veremedim.
1. youtu.be
2. youtu.be
3. youtu.be
4. youtu.be

Bunlardan hangisini çalayım? Dinleyip bir görüş beyan ederseniz sevinirim. 1. sıradakini çalayım diyorum ama karar veremedim.
0
Sabac
(05.11.11)
1
0
hayley williams ile evlenecek genc
(05.11.11)
4 gibi.
0
fuzuli
(05.11.11)
evet 4 de olabilir
0
🌸Sabac
(05.11.11)
Bu işlerden pek anlamam ama ilk linkteki eser daha bir hoş geldi bana. Biri seçerdim.
0
gyroscope
(05.11.11)
2.yi çalma, ağır başlıyor, diğerleri kadar dinlenir değil ama diğer tüm hepsinin gideri ar. 1 daha zor 4'e göre ama 4 daha hoş. sen karar ver bence. ben gene de 1 derdim.
0
yvonne
(05.11.11)
4, baska calıstıgın bişey yok mu?
0
art vandaley
(05.11.11)
@art vandaley önüme koyduğun her şeyi çalabilirim fakat 2 dakikayı gerçemesi lazım bu cuma günkü seçmelerde. yoksa çok farklı şeyler çalabilirdim. kısa ve etkili bir eser arıyorum anlayacağın.
0
🌸Sabac
(05.11.11)
eğer dördünden birini seçmem gerekiyorsa another ı seçerdim ama bu seçimi tüm parçaları hakkıyla çalabildiğini farzederek yaptım. eğer hızında çalamıyorsan ya da eksikliklerin varsa daha kolay ama daha sağlam çalabildiğin bi parça seç derim

edit: "önüme koyduğun her şeyi çalabilirim" diyorsan aklıma ilk gelen rachmaninoff c minor prelude oldu ama yaklaşık 4 dakika sürüyor. onun yerine flight of the bumble bee çalarsan tadından yenmez.
0
azeriturku
(05.11.11)
4
0
cmr_sa
(05.11.11)
flight of the bumble bee çok bilinen bir şey, muhtemelen seçmelerde onu çalan biri olacaktır zaten. boşu boşuna pişti olmaya gerek yok.
0
🌸Sabac
(05.11.11)
chopin etütler bi de chopin prelude ler aklıma geldi kısa olarak.
0
azeriturku
(05.11.11)
1.yi çal kesinlikle. diğerlerinden çok daha gösterişli, ton olarak çok zor, melodik olarak da en güzeli bence. keşke bunu çalabiliyor olsaydım, helal olsun iyi ilerletmişsin. ayrıca umarım seçmelerde istediğini alırsın.

edit: 1. o kadar güzel ki; linki attığından beri başa sardırıp dinliyorum. bence çok düşünme.
0
jamiro
(05.11.11)
chopin çalan aday sayısı bir hayli fazla olur gibi. bu bi dezavantaj olmaz mı sizin için? bence daha iyi parçalar bulabilirsiniz. kendinizi bu 4 eserle sınırlamayın.

bunlar da benden olsun;
www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com ( favorim bu, sergei rulez )
0
toshiro
(05.11.11)
1 i çal hocam. Çağdaş dönem mi?Bunları hiç duymadım daha önce. 1 en mantıklı seçim. Diğerleri komik.
0
Flütist samur
(05.11.11)
(2)

eve alınan sokak kedisi

sarper361
Arkadaşlar merhaba;Şimdi benim kapı komşum sokakta yavru bir kedi bulmuş, eve almışlar. Geçen hafta oluyor bu. Şimdi bayrama memlekete gittiler biz bakıyoruz kediye. İkimizin de kedi tecrübesi olmadı şimdiye kadar. Kedinin gözünde bir problem var. Bir de severken yeni farkettik ayaklarında da sert s
Arkadaşlar merhaba;
Şimdi benim kapı komşum sokakta yavru bir kedi bulmuş, eve almışlar. Geçen hafta oluyor bu. Şimdi bayrama memlekete gittiler biz bakıyoruz kediye. İkimizin de kedi tecrübesi olmadı şimdiye kadar. Kedinin gözünde bir problem var. Bir de severken yeni farkettik ayaklarında da sert sert şeyler oluşmuş. Fotoğraflarını yükleyip size sorayım dedim. Acil bir şeyse bayramdan sonra sahiplerinin gelmesini beklemeden gidelim veterinere.

Not: Ayaklarındaki şeyin deriyle bir bağlantısı yok. Tüylerin üstünde oluşmuş. Hatta tekini kestik baya sert bir şey. Başta sakız sanmıştık.

Not 2: Resim yükleme siteleri çok büyük dedi resimlere. Ondan zipleyip dosya olarak attım. Korkacak bir şey yok.

uploading.com
0
sarper361
(05.11.11)
ne fotoğrafmış arkadaş, 11.1 mb:) dur bekle bu mesajı editleyeceğim.

patisindeki sanki sakız gibi bir şey, dışarıdan bir şey bulaşmış, eğer etine, derisine temas etmiyorsa kesin. gözünde ne var? anlayamadım. yani sağlıklı gibi duruyor hayvan.

gözünün kenarı yara mı öyle? ona bir vet baksın bence. bilemiyorum mikrop kapar mı, çok acelesi yoksa da 1 hafta da bekletmeyin gene de.
0
yvonne
(05.11.11)
gözlerine ilaç gerekiyor gibi. bence açık veteriner bulursanız gidin, ilaç verecektir muhtemelen. bulana kadar da temiz ve ıslatılmış pamukla düzenli olarak temizlemeye çalışın bence.
0
in memory of botvinnik
(05.11.11)
(6)

kadife pantolon

şaman
kaliteli 100-150 tl arası kadife pantolon için hangi markayı önerirsiniz?
kaliteli 100-150 tl arası kadife pantolon için hangi markayı önerirsiniz?
0
şaman
(05.11.11)
yav ben 3 sene önce mudadan almıştım, 40 lira mıydı 50 lira mıydı neydi, taş gibi çıktı, çok da şık. bir oraya baksanız.
0
yvonne
(05.11.11)
marks & spencer
0
neira
(05.11.11)
ben de iki kere zara'dan almıştım birini hala giyiyorum bırak eprimeyi diz yeri bile yapmadı.
0
quasiromantic
(05.11.11)
spor kesim için wranglerı tavsiye ederim.. mudo da fena değil ama bazen renk atabiliyor.
0
toshiro
(05.11.11)
wrangler
0
neysene
(05.11.11)
mavi outletlerden 3 tane alırsın o fiyata. mis gibi de pantalon hiç öyle renk atma filan yaptığını görmedim.
0
darknum
(06.11.11)
(5)

kuş pisliği nasıl temizlenir

edsy
söz konusu pislik arabanın üzerinde olanlar,malumuzun boyayı kaldırır bu dışkı.Birde güneşe maruz kalıp kuruyanlar var yıkattım arabayı leke kaldı birşekilde. Bunu çıkarabilir miyim peki
söz konusu pislik arabanın üzerinde olanlar,malumuzun boyayı kaldırır bu dışkı.Birde güneşe maruz kalıp kuruyanlar var yıkattım arabayı leke kaldı birşekilde. Bunu çıkarabilir miyim peki
0
edsy
(05.11.11)
bulaşık teli
0
kanadianklap
(05.11.11)
cila alacaksın bir. sonra lifli bezle oval oval sileceksin 2. zorlama boyayı değil, cilayı kaldırırsın. ki tüm araba çürümeye başlar ordan.

bulaşık teli ne amk
0
cotillard
(05.11.11)
bulaşık teli çıkarmaz zımpara al asit döküp sürttür. şaka mısınız arkadaş?

cevaba gelecek olursak;
yıkatmadan önce hatta hemen yeni iken kolonyalı mendille silerseniz leke kalmaz.
eğer boya bozulması değil de leke ise kalan zamanla geçer. bir şey yapmayın.

kökten çözüm @cotillard +1
0
kim milton nielsen
(05.11.11)
hiçbir kimyasala falan gerek yok. kurumuş kuş bokunu suyla ıslatıp 5 dakika bekliyorsunuz, sonra da yumuşayıp hamurlaşmış pisliği peçeteyle hop diye tek hamlede siliyorsunuz.
0
kibritsuyu
(05.11.11)
babam su döküp, kar spatulası vardır ya araba camları için, yumuşak uçlu onlarla yapıyordu. bulaşık teli ne yahu? istersen sen arabayı komple zımparaya ver.
0
yvonne
(05.11.11)
(6)

Sınıf arkadaşıyla eve çıkmak?

repulsion
Aynı bölümden ve sınıftan arkadaşla eve çıkmak sakıncalı mıdır? Ne bıleyim sınav döneminde vs.
Aynı bölümden ve sınıftan arkadaşla eve çıkmak sakıncalı mıdır? Ne bıleyim sınav döneminde vs.
0
repulsion
(05.11.11)
sakincali mi bilmiyorum ama sinav doneminde ya birlikte batar ya birlikte cikarsiniz, ona gore dusun.
0
murdoc
(05.11.11)
degisir.

eger ikinizde anlasilabilecek insanlarsaniz gayet olur.

ama yok biri "agggbiii benim mizacim sinirli zaten" derse o adamla eve cikilmaz.

bölüm konusunda problem cikmaz,insan önemli.sen ve arkadasin nasil insanlarsiniz?
0
serabetan
(05.11.11)
kesinlikle faydalı. ben çok pişmanım işletme öğrencisiyle eve çıktığıma. kesin sınıfından olsun.
0
yvonne
(05.11.11)
Seni tamamlayan, süper ve sorunsuz bir adamsa bu kişi sınıf arkadaşınsa üstelik. Ömürlük bir arkadaş edinmiş olursun. Ömrünün sonuna kadar beraber takılırsınız. Neden olmasın, yani sorunun cevabı...
0
juvee
(05.11.11)
bölümün, sınıfın hiç önemi yok. tamamen kişisel özelliklerin çatışmaması önemli olan. ki bu eve çıkacağın kişi çok bariz bir şekilde sende olumsuz düşünceler uyandırmıyorsa genelde eve çıkılır ama genelde iki tarafın çatışacağı şeyler genelde ders, okul vs. gibi konular dışındaki geri kalan rutin günlük hayatta ortaya çıkar. sınav dönemi, bölüm filan en az dikkate alınası ve en az önem taşıyacak şeyler bence.
0
wilhelmwasmuss
(05.11.11)
faydalı ama sayıyı abartmayın.
0
suleyman kargi
(05.11.11)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.