Yahu şimdi bu kindle 4 wifi 69 dolar sitelerinde. Ama Türkiye'ye yollamıyorlar. Gittigidiyor'da da 250 lira civarı. Yok mu alternatif bir alım yolu?

bir şarkısı vardı klibi okulda geçiyor. şarkıyla beraber gençler öğretmenleri eşliğinde isyan edip sıraların üzerinde hoplayıp zıplıyorlar, sonunda bahçeye çıkıp dans ediyorlardı. bi türlü hatırlayamadım.

yoksa şarkı dany brillant'ın değil miydi?

Merhabalar! >Gavurland üniversite başvuruları için lise ve üniversite diploma çevirileri istiyorlar. Bunun için de şöyle bir yol izleniyor öğrendiğime göre:
Tercüman>> Noter >> Kaymakamlık

Şimdi 3 yere telefon açtım fiyatlar şöyle:
1- 2 diploma toplam 26 lira
2- Diplomanın tanesi 20
3- Diplomanın tanesi 25+KDV (noter onaylı olunca da 105 Lira - YUH)

Şimdi bu durumda anladığım kadarıyla ilki aşırı ucuz. Sizce neden? Noter tastiki ne kadar ki? Bu işi daha önceden yapan varsa akıl versin, yol yordam göstersin bir zahmet

bu aracı almak istiyorum.olumlu-olumsuz görüşleriniz?

www.arabaresim.net

avatar'i izmir'de xpand 3d olarak hangi sinemeda izleyebiliyoz?

sanırım kordon eskimeye başladığı için açık renkli gömlek giydiğim zaman kollarını boyuyor.

bunu nasıl önleyebiliriz?

lütfen önerilerini şu şekilde olmasın ;

* saati çıkar
* gömleğin kolunu katla
* yeni bi kordon al

:)

konuyu özetlemek için biraz kastım başlıkta.
şimdi hediye olarak idefix'ten kitap sipariş etmek istiyorum. ama alacak kişi evde olmayabilir kargonun gittiği saatte. farkını verip hediye paketi yaptırdığım, üzerine hediye notu yazdırdığım paketi eve gelip bulamadı diye kargonun not bırakması, "şubeye gelip alın" demesi hediye paketinin 3km uzaktaki kargo şubesinden gidilip alınması çok sevimsiz. gerekirse tekrar tekrar giderek kargoyu evde teslim etme garantisi veren bir site var mı? biliyorum satış yapan site "ben bilmem kargo şirketi bilir" diyecek ama yaptırsın kardeşim. nedir?

türk -amerikan derneği ve yaşar üniversitesi'ndeymiş.
bu türk-amerikan derneği nerde? sevgi yolunun oralarda böyle bişeyler vardı sanki orası mı? orası değilse neresi?
bi de yaşar üniversitesi dediği alsancak limanı'nın ordaki mi? yani başka bi yerde binası filan var mı bilmiyorum da ondan sordum. yok diye biliyorum gerçi.

bi de önerdiğiniz film var mı?

bugün izlediğim simpsonlar bölümünde ufak kız sokak hayvanlarını sahipleniyor.bir iki hayvanı sahiplendikten sonra birlikte yolda yürüyorlar ve o sahnede çok güzel bir şarkı çalıyor.acaba denk gelen olmuşsa bugünkü bölüme adını şeyettirebilir mi parçanın,

Kind Regards

Orakl

ya bir tane flash oyun vardı..
odaya giren patronu kah kafasını duvara vurarak, kah dolap kapağıyla öldürüyorduk. 11 farklı cinayet şeklini bulduktan sonra oyun bitiyordu. Oyunun adını hatırlayan var mı?
ismini yazarsanız ya da link verirseniz mutluluktan öleceğim...

şimdi efendim eski müşterisi olduğum hsbc bank bana sürekli çeşitli konularda mail gönderip duruyor.sıkıldım artık.alakam kalmamış hala gönderip duruyorlar.bu mailler spam sayılır mı,ve bu yaptıkları yasal mı?.şikayet etme gibi haklarım var mı,varsa nereye?.teşekkürler ahali.

it crowd gibi eğlencelik ingiliz aksanı olan dizi var mı bildiğiniz?

bir de malcolm in the middle gibi varsa bildiğiniz? two and a half men hariç =)

ayıptır söylemesi leonard cohen konserine gideceğim de geçen gün bi entry okudum bu izmir - istanbul otoyolu'nda çalışma varmış da 1-2 saat uzuyor yol filan diye bişey yazılmıştı. şimdi onu yazan da okuyorsa inanmıyormuşum gibi olmasın da belki o güne özel bişeydir filan diye başka böyle yakın zamanda gitmiş olan varsa sorıyım dedim. ya da başka bilgisi olan? çünkü sabah yola çıkmayı düşünüyorum gidip bir de yemek filan öyle biraz zaman geçirsem tam konsere denk gelicek zaman. ama öyle uzama durumu varsa belki bir gün önce akşam çıkmak zorunda kalabilirim.

bir de harbiye açıkhava tiyatrosu'na taksim'den mi daha rahat giderim beşiktaş'tan mı?
osmanbey metro durağına yakın diye duydum ama google'dan baktım o kadar da yakın değil gibi bilmiyorum. taksim'den veya beşiktaş'tan yürüyerek gitsem çok mu uzak olur? bi de nişantaşı filan daha mı yakındır? öyle geç kalma gibi durumum olursa nişantaşı servisine binerim olmazsa direk.

İnternette lens satan sitelerden kullanıp hizmetini beğendikleriniz var mı?Fiyatlar da uygun görünüyor.Teşekkrler

şu sıralar tnt'de supernatural tanıtımlarında çalan şarkının adı?

'beeeybiiiii, beybiii huuuu uuuuuuu' şeklinde bir veri vermeyi ben de çok isterdim ama aklımdan giderek silinip gitmekte olan, 2 gün önce kelebeklerin bir bölgede toplu kamikaze denemesiyle ilgili romantik bir haberde geçen müziği arıyorum. elimde aratıcak bir şey olmadığından arayamıyorum da :(

şarkının flac versiyonu için adam öldürebilirim.

not: yann tiersen falan değil :) (pek bilindik de değil. belki de bilindiktir?! umarım bilindiktir.)

adsl de gidiyodum telekom'da açtırdığım yere iptal ettiriyodum ama kablonet için durum nedir bilemedim. ben herşeyi telefonla halletmiştim çünkü. saolsunlar nüfus cüzdanı fotokopisini almaya adam bile yollamışlardı. şimdi nasıl olacak bu iş? sadece telefonla iptal ettirebilir miyim acep?

edit: aparat taktılar ya onu da veriyor muyuz? bi de ona ekstra para istemesinler.

Ikinci el araba bakiyorum. En fazla 4-5 yasinda, 80 bin km'den az yapmis ve fiyat olarak da 20 bin TL'nin altinda olmasi aradigim baslica ozellikler.

Fiat Grande Punto, VW Polo ve Mitsubishi Colt buldum birkac tane. Bana iyi gozuktuler. Bunlardan ozellikle tavsiye edeceginiz, veya kesinlikle alma diyeceginiz var mi?

kediyle ilgili duyuruları tek tek okudum 1 saate yakın suredir.. ancak tam saglıklı bir sonuca ulasamadım, benim derdime benzeyenler olsa da bire bir ortuseni yok.. neyse gelelim konuya biz..

peri isimli bu arkadası 2.5 ay kadar once aldım, aldıgımda da 5 haftalık kadardı.. yani 3.5 ay oldu yası.. kendisi asırı zayıf, yani bana oyle geliyor en azından, kedi dedigini tuttun muydu azıcık tombis olur eti budu gelir insanın eline.. bizimkini alan veya goren cok zayıfmıs diyor.. saglam da besleniyor serefsiz, az da yemiyor.. gecen hafta 1.5 tane cipura yedi, nerden baksanız 20 gram saf balık eti.. bunu ufak cocuk yemiyor, yarısında kesiliyor normal sartlarda.. neyse, gecelim yorumları, kediye donelim.. mama olarak hill's kullanıyorum, gayet severek yiyor.. ara sıra miglior gatto diye bir mama veriyorum ama 3 hafta kadar oldu vermeyeli.. kutusundan tanıyor o yas mamayı, konserve kutuyu actıgım zaman da etin kokusunu aldıgı anda deliriyor bagıra bagıra inletiyor evi hemen vereyim diye.. ama miglior gatto isimli mamanın da saglıklı olup olmadıgını bilmedigim icin vermeye cekiniyorum.. 2 hafta vermistim, sonra kestim, son kutuyu 3 hafta once verip bir daha hic vermedim..

kedi sadece hill's ile de sınırlı kalmıyor ara sıra peynir, yogurt, sut veriyorum.. sutu suyla karıstırarak veriyorum tabii ki.. bunun dısında yumurta yiyor, tavuk yiyor.. cigeri ızgarada yememisti, haslayıp vermedim hic, oyle denerim onu da.. bir de et yemiyor nedense, haslanmıs olsun ızgara olsun yemegin icinde olsun yemiyor hic.. ama sosis ve salam olursa yiyor itiraz etmeden.. bir de pogaca ve kuru pasta yiyor, cigneyip verince deliriyor ozellikle.. buna da bebekken alıstı kucagımda durup agzımdakine bakıp yemek istiyordu, biraz ezip cigneyip veriyordum yiyordu, hala yiyor vazgecmedi bu huyundan..

biraz uzadı ama kedinin beslenme alıskanlıgı bu.. balıgı, tavugu, sut ve sut urunlerini, yumurtayı ve hill's mamayı deli gibi severek yiyor, bir de o miglior gatto denen mama iste..

3.5-4 aylık olması 5-6 yasındaki bir cocuk gibi enerjik olması demek.. haliyle zayıf olması normal bu enerjiyle hiperaktiviyeyle ama bu kadar beslenmeye bu kadar zayıf kalmamalı yine de.. veya abartıyorum bilmiyorum ama yine de olabildigince fazla tavsiye alsam iyi olacak bu kilo aldırma konusunda.. cocuktur buyuyunce gecer denebilir de yine de lazım bilgiler bana..

bir de ara sıra sevdiriyor kendini ama asırı agresiflesiyor yorgun olmadıgı zamanlar, ozellikle de el gordugu zaman hemen ısırıyor, yorgun degilse sevdirmiyor.. oynar gibi yapıp birden ısırmaya baslıyor elimi kolumu.. zayıflıgı gibi bu da tam oyun ve eglence doneminde olmasından kaynaklı olabilir.. bu gereksiz hiperaktivite ne kadar surecektir tahmini olarak ? ne zaman ısırmayı bırakıp kucagıma aldıgımda veya bir yerde oturdugunda basını oksayıp sevdirecek ? cok yorulursa, uyumaya hazırlanıyorsa veya uykudan hemen yeni uyanmıssa sevdiriyor.. daha once buyuk kedilerle icli dıslı olmustum da bebekliginden beri ilk kez bir kediye bakıyorum.. baktıgım ve bir sure yasadıgım kediler en az 1 yasındalardı.. bu kedi oyle bir noktaya geldi ki delirtiyor beni donem donem, ama en cok da benden korkuyor ve benim sozumu dinliyor oyle de bir durum var.. yine de boyle olmasına ragmen saydıgım 3 durum haricinde kesinlikle sevdirmiyor oyle evin icinde gezinirken alayım da seveyim diye bir durum yok benim kedide, ya kacıyor ya tırmalıyor ya da ısırıyor.. bu deli ve sacma donemi ne zaman atlatacagı konusunda pek muhterem eski duyuru sakinlerinden sinsi sinsi cevaplar ve bu durumda kediyle anlasmak icin kritik taktikler bekliyorum..

soruyu da burada bitiriyorum, asırı uzadı dertlerimi anlatayım derken..

şimdii efenim,
istanbul'da okuyorum, 2. yılım olacak bu yıl ve sene ortasında yüksek ihtimalle eve çıkacağım.
sizce ev arkadaşı ile mi çıkmak daha iyidir, tek başına yaşamak mı?
şartları açıklayalım:

ailem maddi yönünü karşılamaya hazır, o konuda problem yok. biraz yüklü olacak madden ama tasarruf edeceğiz artık.
ev arkadaşı aramadım hiç, arasam bulurum.
hobim ıvırım zıvırım bolca mevcut dil kursudur haftasonları yelken melken yapayım diyorum. hani eve tıkılıp kalmam.
istanbul'da gidip gelecek arkadaşlarım mevcut. gelenim gidenim olur. içkici alayı bi de. ehe. =)

abim iş sebebiyle sık sık gelir istanbul'a. ben de çok severim kendisini ama ev arkadaşım olursa gelince kalamaz heralde sık sık.
yine aynen annem-babam da bana düşkündür ev olursa gelir giderler. anne babadan rahatsız olan bi tip değilim sevinirim bile gelmelerine. yine ev arkadaşına problem olabilir. (ev arkadaşım olursa kalmazlar bende.)

amcamlar burda (yaşıt kuzenim var), ayrıca pek sevdiğim bi kuzenimin bi de liseden erkek arkadaşlarımın evi var. hani sıkılınca ben geldim ulen der çeker giderim.
şöyle bakınca sanki tek başına gayet de güzel yaşarım gibi geliyor. bi yakın arkadaşım kendi başına kalıyo bi aydır eviden internet vs gibin eğlence olmadığı halde ohh mis gibi lan böyle dedi. =)

tek korkum ya çok sıkılırsam? kedili kadınlar gibi olursam? duvarlarla konşursam?(kedili ablaları tenzih ederim.ehe. =))

şaka bi yana şu anda kaldığım yurtta herkesin valiz boyutundan hallice de olsa bi odası var. arada muhabbbet etmek dışında pek bi bağlantı olmuyor. böyle yaşadıysam evde de yaşarım heralde diyorum ama bi de yalnızları dinlemek lazım. =)

ha bi de: akşam yemeğinde, pazar kahvaltısında filan içiniz buruluyo mu? bunu merak ediyorum en çok.

selamlar

maykıl ceksın'ın ölümü üzerine aklıma bi klip geldi çocukken izlediğim. çocukken dediğim 90-93 arası olmalı. ( dırır dırırı diye şarkı anlatsam daha kolay olurdu eminim neyse)
bu klipte (ya da reklamda) şarkıyı söyleyenlerin yüzleri değişiyordu, eğilip bükülüp bi sonraki yüz oluyordu.değişik milletlerden insanlar vardı sanırım.

böyle bi şeyi uydurmuyorumdur umarım. teşekkür ederim

okurken aldığımız bu kredilerin ödemesini tek seferde yapmak istesek ödeme esnasında bir tenzilat oluyor mu?

marhaba agent smithler. nasılsınız. 14 yıllık arkadaşımla bugun konuşurken bir anda havalara girdi. "sana kimsenin bilmemesi gereken bir sır vereceğim" "bu çok gizli bi bilgi" falan. işte benim annem de babam da mittenmiş dedi. inanmadım once. adam da o gün oğrenmiş oyle olduklarını. ama sonra bir şekilde kanıtladı bunu. hayret ettim. annesi babası da harbiden devlet memuru gibi tipler yani.

1-20 yaşında adamdan 20 sene hem anne hem baba nasıl saklamışlar bunu.?
arkadaş 20 sene ikisini de başbakanlıkta çalışan memur zannediyormuş.

2-bu mitçiler gerçekten kendi ailelerinden çocuklarından saklamalılar mı bunu? adamların kardeşlerinin bile haberi yokmuş yani.

3-ya benimkiler de mitçiyse. sizinkiler de oyleyse. bunu nasıl anlayabiliriz?

4- nerden toplu bir şekilde çokonat alabilirim?

htc touch diamond cihazımda opera mobile ve internet explorer mobile ile katiyen ekşi sözlük açamıyorum. cannot connect vırt zırt bişeyler yazıyor. opera mini diye basit bir browser daha yükledim ancak onunla açabiliyorum. bir türlü sebebini bulamadım. anlayan beri gelsin.

5 mart'ta elektronik ürünümü veriyorum adamlara.
5 mayıs'ta gelen haber, ürünün power jakı kırık olduğu için garanti kapsamı dışında kaldığı ve onarımının mümkün olmadığı. (ki aslında böyle bir şey yok)

1- bu kırık için en başta tutanak tutulmadığına göre, bu adamların bunu kırık diye garanti kapsamı dışında bırakması mümkün değil. ya da mümkün mü?

2- 2 takvim ayı geçti ürün verileli. ürünün garanti kapsamı dışında kaldığını söylemeleri için bu kadar zaman geçmesi çok saçma değil mi? benim ürünümü yenilemeleri gerekmiyor mu? eğer benim ürünüm garanti kapsamı dışında kalacaksa da, neden 2 ay sonra söyleniyor bu bana? en baştan söylenmesi gerekmez mi?

bu konuda önerisi olanları dinliyorum.

kardeşini seç diye bir site vardı, oradan vakti zamanında bir kardeş edindim. adı fatoş. annesi üvey, babası hapiste (neden bilmiyorum) 6 kardeşler, fatoş en büyükleri ve yedinci sınıfa gidiyor.

uzun zamandır mektuplaşıyoruz. kıyafet, kırtasiye malzemeleri, kitap yardımları yapıyorum. ama en önemlisi yazışıyoruz, anlaşıyoruz. her şey mükemmel. doğuda olduğu ve maddi olanakları çok kötü olduğu için ihtiyaçları oluyor haliyle. daha önce benden bir fotoğraf makinesi istemişti ve duyuru aracılığıyla bir yazar kardeşimiz eski bir fotoğraf makinesi vermişti, deliler gibi sevindi ona. son mektubu bugün geçti elime, benden bilgisayar istemiş. performans ödevleri oluyormuş, kütüphane evlerine ve okula çok uzakmış, annesi bu yüzden gitmesine çok izin vermiyormuş. çok utanarak yazmış zaten bu durumu. bilgisayarın ne kadar olduğunu falan bilmiyor, "sana nasıl kolay gelirse, hatta istersen laptop bile olur ablacım" demiş :)

şimdi, durumlar malum. elimde eski bir bilgisayar da yok. fatoşun internetle falan arası yok, zaten internet bağlantısı alacak durumları da yok. sadece word kullanabileceği bir bilgisayar istiyor. flash diski falan ben almayı düşünüyorum.

hani dedim ki, "bende bir bilgisayar var, eski bi şey, bunu saklayacağıma sevap kazanayım" derseniz, ne de güzel olur. haberleşiriz, ben adresi veririm, telefonlarını da veririm isterseniz, direkt o adrese göndeririz. kargo masraflarını karşılamaya hazırım. nasıl önerileriniz olur ki?

bir de bu duyuru üstte kalsa tabi, bir yol bulabilsek..

iki farklı karakterimiz sürekli dans ediyorlardı, insanlar da manyak mı bunlar dercesine bakıyorlardı onlara. daha sonra bu ikisi metroda karşılaşıp aşık oluyorlardı ve klibin sonunda çocuklarıyla beraber sofrada dans etmeye devam ediyorlardı. uzun süredir aklıma gelmiyor, kime ve hangi şarkıya ait olduğu. buldurursanız sevinirim.

Aşağıdaki akvaryumlu soruyu okurken birden bi flaş çaktı beynimde. Eğer çok çok fantastik rüyalar dizisi görmediysem, ben ilkokulda ya da ortaokuldayken sınıftaki bazı kızlar ufak bir akvaryumda garip bir canlı besliyorlardı. Uzaydan geldi felan diyorlardı. Çay veriyorlardı (akvaryuma dökmek suretiyle), besliyorlardı ot püsürle felan. Suda yaşamıyordu yalnız. Böyle deniz anası gibi mi desem, pasif bişeydi. Zamanla büyüyordu. Hareket edip etmediğini hatırlamıyorum.

Var mıydı böyle birşey gerçekten? Hayalgücümden çok korkuyorum bazen.

Merhabalar, Dün HTC P3300 (Artemis) bir XDA aldım ancak kafama bir kaç şey takıldı. Bilgisi / deneyimi olanlar yardım ederse sevinirim.

1- İnternetten bir driver bularak HCSD 4 Gb kartımı tanıttım ancak gerekli durumlarda nasıl format atacağım bilmiyorum. menüde göremedim, Kart okuyucum da yok. Yani WM6'nın içinden ya da Windows Mobile Device Center üzerinden nasıl format atabilirim?

2- Tomtom navigasyon programı ile birlikte geldi ürün ancak sadece Ankara ve İstanbul haritası mevcut ben de İstanbul'u çektim, lazım olabilir diye. Antalya için haritaları yok sanırım. Paralı ya da illegal Antalya haritası mümkün müdür Tomtom'a?

3- Antalya haritası eksiksiz olan bir Navigasyon programı tavsiye edebilir misiniz? (Paralı ya da illegal farketmez.)

4- XDA'lar Windows bazlı olduğu için merak ediyorum, bu aletler de virüs / trojan olayından müzdarip midir? Nasıl korunabilirim?

5- Ev bilgisayarım ile senkronize oldu ancak contacts kısmında tüm msn listem de var ve telefon rehberi benim için feci zor bir hale geldi. Bir yerinde ayar var mıdır acaba sadece Telefon rehberi olarak kullanabilmek için?

6- Genel dikkat etmem gereken konular nelerdir? Var mı tavsiyeleriniz?

Kulturtv.com.tr denen amator olusum, en son gecen Kasım'da yaptığı ve sıçıp sıvadığı %50 indirimli kitap kampanyasının aynısını tekrar yapmaya başlamış.

Geçen kampanyada sipariş vermiş ve onlarca gun gelmeyen siparis ardından zar zor iptal ettirmiştim. Sikayetvar.com'da da bir suru sikayet olusmustu. Atılan saygılı maillere cevap vermeme ama tehdit edince cevap verme, telefonlara cikmama gibi her turlu nane vardı.

Ama insan bu, 40 tl'lik kitabi 20tl gorunce bi "acaba?" diyor.

Son zamanlarda alisveris yapan var mi? Nedir durumu? Hala ayni tas ayni hamam vaziyetinde mi takiliyorlar? Kampanyasinin hic bir yerde ses getirmemesi sebebiyle potansiyel cevap olarak "bulasma"yi goruyorum ama bir sorayim dedim.

Tek kitapta %50 indirim umrumda olmaz, neticede D&R var, kitapyurdu var fakat cok kitap alinca hatiri sayilir miktar para cepte kaliyor..

yüzlerce pdf dosyasını worde yazmam gerekiyor.
kopyalanmıyor, faks sayfalarını taratıp pdf olarak göndermişler.
yazı tarama programları çok kötü sonuç veriyor, düzeltmek yazmaktan daha uzun sürüyor.
bu pdf dosyalarını nasıl word e aktarabilirim, bildiğiniz bir yöntem ya da program var mı?

Çift oturaklı klozet kapağı var mıdır acaba? şöyle ki, hani indirip kaldırdığımız var ya, ondan iki tane olacak. iki kişi aynı tuvaleti kullananlar için düşünülmüş mü daha önceden? o kağıttan kullan at hedelere para dayanmıyor.

yeni bi eve taşıncam da telekom özel iletişim vergisi indirimini fiyatlara yansıtmadığı için bu defa başka bi kılım türk telekoma. o yüzden kablonet(şimdi uydunet oldu galiba) alayım diyorum. hem ucuz da.

ama şüphelerim var kalite konusunda daha öncelerden aklımda kalan şikayetlerden ötürü. var mıdır ankarada kablonet kullanıp bana bağlantının durumu ve kalitesi hakkında bilgi verebilcek olan..

bundan bi vakit önce sözleşmeyle ttnete abone oldum. şu iki yıllık duygusal kampanyaya. bu sözleşmeyi iptal edersem ne oluyor?

not: lütfen alıştıra alıştıra söyleyin. kalbim var benim:)

evet efendim,
son sorunum budur. nereden almam gerekli bu apostili, bunu alınca birde noterden onaylı ingilizce tercümeye ihtiyacım kalmıyor mu? sözlükteki başlıkta tam ve net olarak anklayamadım nedir nasıl alınırı, bir bilen varsa yardımcı olursa çok makbule geçer.

evet sevgili gurmeler. izmir de neresidir bu cağ kebabının mekanı?

not: ufak bir ihtimal ama çeşme dekiler de olur.

arkadaşlar ekşi sözlük'e yazıyoruz ben 3 nickle yaklaşık 5 senedir falan yazıyorum. 2 si uçtu bu yeni nickim, çaylak oldum gene şu anda ama herneyse sadete geleyim..

ekşi sözlük'e yazmak çok güzel iyi hoş da, bir blog'um olsun, adsense ekleyip 100 dolar biriktikçe hesabıma yatsın istiyorum.. aslında bir blog'um var.. ufaktan yazdığım şeyler var orda.. wordpress'den bir blog..
sanırım bedava wordpress blog'larına adsense kodu eklenemiyor. eğer ekleniyorsa "nasıl?" (1. sorum budur..)

eğer eklenemiyorsa bedava bloglar içinde hangi isimler adsense ekleyip para kazanmanıza olanak sağlıyor.. (2. soru)
google'ın kendi blog'u blogger, blogspot olanak sağlıyor mu buna..

ayrıca adsense hakkında pek bilgim yok gibi..
neler yapmam gerekiyor şöyle ana hatları ile.. (3. sorum da budur)

uzun zamandır ciddi ciddi düşünüyorum bunu.. bir iki sene internetten para kazanma yolları ile tecrübe edinip, bu konuda daha sonra işler yapmak istiyorum.. öylesine bir heves değil, ciddiyim bu konuda.. çok uzun zamandır düşünüyorum..

çok teşekkürler şimdiden ;))

Bir pdf dosyası var hiç bir kısıtmalası yok ama kopyaladığım zaman

'E# ( U##7'!: +U *#>?$'"3
,#! >$3 '! L$'E("#
,#! !##& ( 7+" +U "#!&#$!#** (!&
,#! ($# *+ E?7!#$(07#Q
,#! ($# ^?*" '$$#L7(>#(07# +! ";'* #($";N
,#! 0?3 M+%#!Q

şeklinde özel karakterler çıkıyor.

Nasıl düzeltirim?

Font adı 3E1050MSMincho ve 2Ec29BookmanOldStyle

çok klasik bir sihirbazlık numarası. parayı kaybediyorsunuz, karşınızdakinin kulağından çıktığını söylüyorsunuz. aradım bulamadım belki yorgunluktan göremedim. link verebilen ya da numarayı tarif edebilecek biri varsa çok hora geçecek.

arkadaşlar cnbce de tanıtım müziği var ya hani .....bilen varsa lütfen ....


www.cnbce.com

slm lar öncelikle.

ttnet ten kablonete geçmeye karar verdim kota sorunu yüzünden...512Kbps sınırsız aboneliğine geçcem 19tl aylık ücrete..
türksat abonelik merkezi modeme 80tl fiyat biçti tabi bağlantı ücreti olarakta 30tl diyor..bağlantı ücretini verecez elimiz mahkumda, modeme istedikleri para çok yaw.hemde kabloluya istiyolar...

şimdi ben 2.el bi modem buldum.modem docsis 1.1 fakat uydunetin sitesinde 2.0 alın diyor....ben 512Kbps sınırsız aboneliğini kullanacak biri olarak çok mu önemli bunun 2.0 olması...sanki daha önceden 512Kbps ye 1.1lik modemle internet hizmeti vermiyormuydu kablonet..hatta geçtim 512Kbps yi 2yıl önce sinde 2 Mbps ye abone olanların kablo modemi 1.1 değilmiydi?

bu 2.0 olayı çok yüksek hızlar içinmi geçerli? 512Kbps için gerek varmı 2.0'a?

-haa bu arada kablo modem satan olursa da haberim olsun..olurda diğerini kaçırırsak diye-

Ben bi şapşallık edip 190 liraya infrared ısıtıcılardan aldım. Aceleye geldi biraz mıntıkanın da yabancısıyım öle bakacak edecek, fiyat karşılaştıracak fırsatım olmadı, internetim de yoktu o sıra, o sıra dediğim 03.01.09 yani geçen cumartesi. Şimdi dostlar internetten de baktım ettim ben bu zımbırtıyı baya pahalıya almışım,şimdi ben taze kazık yemiş bir insan evladı olarak mahzun gözlerle soruyorum, bu aletin geri alınıp, paramın iade edilme olasılığı var mı?
İnternetten araştırdım biraz, kapıda veya elektronik ortamda yapılan alışverişlerde 7 gün içinde sebep göstermeksizin(?) iade olabiliyomuş galba, bu normal böle dükkana girip yaptığımız alışverişlerde de mümkün müdür?

Sahil Guvenlik (baywatch) gibi deniz kenarinda veya denizde gecen dizileri soyler misiniz?

malum kahvaltikliklar disinda, pisirilerek hazirlanan ve kahvaltida yenen yiyecekler yoreye gore de cok farkli, degisik ve ilginc seyler olabiliyor. arada kahvaltiya farkli bir soluk katmak istesek neler yapilabilir? onerinin yanina kisaca da tarifini yazarsak ne guzel olur.
aklima gelenlerden:

1. kuru domates kizartmasi: kurutulmus domatesleri tavaya koy, ustunu kaplayacak kadar su ekle. icine de azcik yag. su bitince yagda kizarirlar, kizarinca da istege bagli nane ekleyerek luplet.

2. patatesli yumurta: kup patataesi kizart, pisir, sonra yumurta ekle.

leica lensleri aratmayan gözlerime, şu sıralar bir performans düşüklüğü hasıl oldu. örnek vermek gerekirse çalışma masamdan 3 metre uzaklıktaki küçük bir stickeri birkaç yıl önce okuyabiliyorken şimdi flu görüyorum. 1.5 yıldır günde 8 saatimi bilgisayar başında geçiriyor olmamın bunda katkısı büyük. ayrıca vizörden baktıktan sonra oluşan bulanıklaşmanın geçmesi 1 dakika falan sürüyor. asimetri olmasın diye fotoğraf çekerken sırayla iki gözümü de kullanıyorum hatta.

doktora gittiğim anda gözlük ile tanışacağımı, ve bunun gözümdeki bozulmayı hızlandıracağını bildiğim için modern tıptan kaçıyorum.

[edit: internetteki kaynaklar hemen gözlük kullanmamı tavsiye ediyor gerçi. bana ne bana ne.]

monitör karşısında geçen saatleri kısaltamayacağımı dikkate alarak, gözümdeki bozulmayı mümkün mertebe yavaşlatmak için yapabileceğim herhangi bir şey var mı? aynı noktaya uzun süre odaklanmamak, arada bir kafayı kaldırıp pencereden ufka doğru artis bakışlar atmak falan etkili olur mu? tavsiyeleriniz nelerdir?

Daha doğrusu ben değilde patronun bir sorusu.
filmi 70'li yıllarda ankara arı sinemasında izlemiş.

başrolde zenci bir arkadaş evde bir sınava hazırlanıyormuş. ertesi sabah sınavı varmış ve gece boyunca ders çalışması lazımmış. fakat birden telefonu çalmış. arayan intihar etmek isteyen bir kadınmış. çocuk ders çalışmayı bırakmış ve uzun bir süre telefonda kadını intihardan vazgeçirmeye çalışmış. bunu başarmışta fekat sabahki sınavda başarılı olamamış. sınavı kaybetmiş ama bir hayat kurtarmış.

hadi bakalım.

ofis acma durumuyla ilgili teknik ayrintilari daha once sormustum ve cevabi aldiktan sonra ofisi sahis sirketi kurarak tutmaya karar verdim.

ofis 20 metrekare gibi bir sey olacak (tam boyut veremiyorum, tutmadim. pazartesi sali gunu gidilecek ofislerin hemen hemen hepsi tek oda 5x4 3,5x6 4,25 x 4,25 gibi)

flickr'da ofis fotolari arasinda dolassam da sanirim 100'e yakin cesit gordukten sonra ne tarz doseyecegimden emin olamadim gorus almak istedim.

hani ikea'da 25 metrekare banyo 35 metrekare ev 55 metrekare yatak odasi tasarimlari goruyoruz ya aha da onun gibi fotograf linkleri gonderirseniz (misal, duyuruya ekli olan ofis tasarimi ikeanin 2008 katalogundan sanirim) ben de daha net fikir edinirim.

ozet : siz olsaniz 20 metrekare ofiste 2 masa olacak sekilde ne yonde tercihlerde bulunurdunuz veya yeni ofis acsam su tarz olsa guzel olurdu dediğiniz ufak ofis tasarımları?

edit: is guc nedir diye soracaklar icin - bilgisayar basinda kod yazmak

merhaba uzaylı, ben dostum..
neyse sana sorum, şimdi ben bi ceket aldım, normal durduğumda bileklerimin biraz altında kalıyor kolları, ama kollarımı kavuşturduğumda yahut elimi kaldırdığımda bi anda sanki küçükmüş gibi ceket kollarım ortaya çıkıyor..
şimdi ben biraz daha büyüğüyle değiştirsem mi?bunun raconu nedir?kol nereye gelir?
bi de gün gün reyting değerlerini gösteren, bi de tüm zamanların türkiye ve dünya box office'lerini gösteren siteler arıyorum..
budur..

Tüm soruları ve cevapları okudum, dıt dıt sesinden haberim var.

ama, (bkz: #14302266) 6 aymış bu dıt dıt.. fikri olan ? yazara sordum cevap verirse editlerim :)

yani ben 6 ay sonra bu adamla tanışıp arasam, geçmiş olsun.

@rectoa: numara değişmiyor adam 532 ama avea sende güzelce arayıp dıt dıtsız konuşuyorsun 6 ay sonra, sana dıt dıt oluyor.

annemin kediyi evinde istememe gerekçesi olarak gösterdiği kedi tüyünün kist yapma durumu diye bir şey gerçekten var mıdır? yoksa anneye böyle bir durumun olmadığı nasıl gösterilir? kanıtlanır?