yoooooooo.

ya büyüyün arkadaşlar biraz. 25 yaşına gelip ailenizin bu şekilde size karışmanıza izin veriyorsanız ergensinizdir.

27 yaşındayım, babamda 57 yaşında adamın istediği torun sahibi olmak, adamcağız iki de bir, ben torunumla şöyle yapıcam ben torunumla böyle yapıcam diyor, buda haliyle üzüyor adamı,

sen bilirsin ama kendini de düşünmek zorundasın.

şimdi.. öyle olmaz da şöyle olur; sırf ailem istiyor diye evlenmem. ne olursa olsun.. ama sizin durumunuzda, intihar olur. yapı ve karakter olarak uygun olmadığınızı da söylüyorsunuz. bir yandan da ailenizin mutlu olmasını istiyorsunuz. o zaman ciddi bir ilişkiye başlayın yavaş yavaş.. babanın bulduğu kişi ile evlenmektense..

adama kedi köpek almıyorsun, ömür boyu senin bir parçan olacak, karakterini ciddi anlamda şekillendireceğin, çok büyük(maddi manevi) sorumluluklar getirecek biri olacak o torun. başkası sevsin, gezdirsin oyalansın diye aman yapıverelim denilemez.
Karakterin evliliğe uygun değilse, mutsuz bir birey olacaksan, boşansan da boşanmasan da bu çocuğunu etkileyecek eninde sonunda.

Bu durumda en doğru inşallah babacım istiyorum ben de hayırlısı olsun, şöyle sevdiğim, ömrümü geçirebileceğim bir kız bulursam de geç, araya aşk maşk de de bir kız bulup getirme fikrinden de uzaklaşsın.

evlen diye baski yapmaktansa acitasyon yapiyor; akillica :)

yapmayin, degmez.

babanem devamli soyler durur. olmeden bir evlendigini goreyim diyor. hatta gecen gordugumde "tanimadigin birini bul evleniver gitsin, 1 haftada alisirsin" gibi bi' seyler soyledi. eskiler icin ne kolaymis bu isler. 1 haftada alisivermek 0_o

1.çocuk sahibi olmak: bu durum beni korkutmuyor, üniversitede 6 aylık bir bebeğe bir yaşında kadar baktım hem de zevkle yaptım bu işi,

2. türk kızı muamması: henüz bir türk kızıyla sevgili olmadım, evlenmek ne demek ? , 3 tane türk kızıyla flört ettim, üçünde de gerilimin hat safhasına çıktım, (tabi ki hata benim seçimlerimdedir (yani ben öyle umuyorum))

3. bir kadınla bir ömür geçirme fikri: tüylerimi diken diken yapan fikir,

sakın ha! aile istiyor diye evlenilir mi? sana da yazık, elin kızına da, mutsuz bir ailede büyüyecek "torun"a da...

hayatın ne getireceği hiç belli olmaz. günün birinde senin de kalbinden "cozurt" sesi çıkartan biri çıkabilir karşına :)

evlilikte gözü olmayan, çocuk isteyen birini bulun? açık evlilik anlaşması yaparsınız en kötü...

onlar öyle söyler.her ailenin hayali torun sevmek.benim annem de başladı daha şimdiden.ben de fırsatım oldukça evlilik/çocuk gibi bir hayalim olmadığını hatırlatıyorum.
az önce de nerden aklıma geldiyse şunu sordum.evlenmesem,ama çocuk evlat edinsem ister miydiniz böyle bir durum? yani bir işim olacak çalışacağım, bir yandan da evlat edindiğim çocukla ilgileneceğim.eğer çocuk hakkındaki fikrim değişirse.
sırf aile istiyor diye bir şey yapılmaz.bu hayatta herkes bişeyler istiyor ama elde edemiyor.ailenizin asıl önceliği sizin mutlu olmanız olmalı.evlenmeniz veya torun sevmeleri değil.yürütemezsiniz, bu sefer şikayet ettiğinizde "evlenmeseydin o zaman" diye çıkıverirler işin içinden.bence de ailenin bu kadar hayata müdahale etmesi yanlış.kendiniz de söylemişsiniz karakterim müsait değil evliliğe diye. keşke herkes sizin kadar düşünceli olsa bu konuda.

6 ay önce ben: amaaaan yoook evlilik falan kesinlikle, ben evlilik insanı değilim, ben adam kahrı çekemem, kimse de beni çekmez amaaan yoook...

6 ay önce sevgilim: yook deli miyim ne evlenceem, annemlere de söyledim zaten en az 5 sene beni ellemeyin ben asla 30dan önce evlenmeem, ne evlencem yaa...

valla işte ben gittim geçen hafta ailesiyle tanıştım, o haftasonu bizim memlekete geliyo, ekimde nişan mayısta da düğün diyoruz kısmetse. hiç belli olmaz o işler, doğru insanı bulduğunuzda anlayacaksınız ancak. diğer türlü zorlamayla çekilecek dert değil yalnız.

dio değil o ritchie blackmore, grubun adı blackmore's night

iste yanlis yanlis aradigim icin 3 gundur debeleniyorum google'da. rainbow's night falan diye aratiyorum, dise dokunur bi sey cikmiyo haliyle. cok tesekkur ediyorum.

Valla büyük ihtimalle herkes ilk defa kullandığı için zor bir soru :)

@strangerinhere, eşit oranda süt ve talcid karışımı, spreyi bulunan bir şişeye boşaltılır yüze sıkılır.

bence 2-3 gün dayanır

süt çabuk bozulabilir plastik şişe içinde sıcakta, neden suyla karıştırmıyorsunuz ? elimde 2 günlük talcid su solüsyonu var şimdi denedim tadı da etkisi de normal :)

sutle yapmayın, kuruyup kalıntı bırakıyor. yapışan gaz tanecikleriyle beraber felaket rahatsızlık veriyor. suyla yapın.

suyla da aynı etkiyi yaratıyor mu? sonuçta süt asidik birşey ama su? yani bilmediğimden soruyorum talcidle birleşince başka bir tepkime oluyrodur sütte de suyla olmaz belki?

momentum kutle ve hizin carpilmasiyla elde edilir. bir misketle bir kamyonun momentumlari esit olabilir. yeter ki hizlar kutleleri dengelesin.
yani kutle carpi hiz esittir momentum gibi.

momentum genislemesi :)

everywhere we are looking next next next tv and movies.. falan diyor da google'da bulduramadım

he ya

ben bulabildim.

www.youtube.com

osuruklu kardeş sağol. şimdi güzel bir süreç başlasın bakalım.
kimmiş bu arkadaşlar, nerelilermiş, diğer şarkıları nasılmış,
sözükte başlığına tek entry var o da başka bi şeyle ilgili, hehe.

apsenin kaynagini ogrenmek lazim. doktora gidersen antibiyotik ve gargara falan verir.

bende de stres kaynakli sislik oluyor kisa sureligine. benim disim curuk ama. sende de oyle bir seyler olabilir.

@osuruklu

biraz daha bilgi versem bence çok süper olacakmış. dişimde çürükler var, evet. ancak dolgudur vs için yaz aylarını kullanmak istiyorum, o yüzden bekliyorum. onun dışında stress olabilir belki, bu aklıma yatmadı değil.

yarın mediko'ya gideceğim işte. ancak yarına kadar bi şekilde azaltmam lazım bunu, yumruk yemişten beter yüzüm şu an.

abi doktor bana augmentin ve dolorex vermisti. kafana gore alma da, yarina kadar biraz sabret derim. bak ama bu arada tuzlu ilik suyla gargara yaparsan biraz ise yarayabilir.

eğer 20 yaş dişiyse ve dönemsel olarak ortaya çıkıyorsa perikoronitis olmuşsun dostum. augmentin bitir bi kutu sonra çekelim.

benim de sişim stresli olduğum zaman ağrır, hassaslaşır. ben de tahmin ederim ne zaman ağrıyacağını o yüzden. sana tavsiyem, şişeceğini anladığın zaman yani bikaç gün öncesi, hemen bağışıklık sistemini güçlendiren vitamin vb al. İmuneks i tavsiye ederim. ben öyle kurtuluyorum bu durumdan. şu anki duruma bişey diyemem ama bir daha olacağını hissettiğin an, günde 2-3 tane imuneks al, (vitamin de iç hatta ilaveten) bikaç gün süreyle en az, büyük ihtimalle şişmez.

ben gittigidiyor ve sahibindeni kullanıyorum, fena olmayan satıcılar var.

bi de şu var arada kullandığım; www.motomaxonlineshop.com

kullanmisligim yok ama arada goz gezdirirdim.

www.feyizoglu.com

sanmiyorum.

bende 25 sonrasi cikti polen alerjisi:)

Hem kalıtımsal hem edinsel bir rahatsızlık saman alerjisi, maalesef engellemek adına yapabileceğiniz hiçbir şey yok olacaksa oluyor. Vücuda giren haptenlerin antikorlar tarafından sebepsizce tutulup reaksiyon vermesiyle ilgili bir durum olduğu için her yaşta ortaya çıkabilir.

Annemde 40 yasından sonra basladı.

benim polen alerjim de 12-13 yaslarindan sonra basladi. fexofen guzel ama, sabahtan bir tane atiyorum, diger sabaha kadar sikintisiz geciyor.

İkisi birden. Misal; annemde, kardeşimde, teyzemde ve bende alerji var. Fakat annanemde ya da dedemde yok. Şans işi gibi biraz. Bebeğini korumak adına aşırı titiz bi anne de olma. Hepiniz için çileye döner olay. Dr kontrolüne gittiğinde bi de onun tavsiyesini al. Bi de hayırlı olsun bebişin

aşırı titiz ve temiz olmanın alerjik reaksiyonları arttırdığı gibi bir bilgi var aklımda. sanırım japonyada alerjilerin beklenenden daha sık görülmesi ile ilgili bir araştırmada okumuştum.

Bir de büyüme evresinde baharatlar, ıtırlı bitkiler, çilek, çekirdek vs gibi kaşındırıcı şeyleri geç tatması belki de fayda sağlar. Hazır gıdalar, hormonlu besinler, ketçap, mayonez vs gibi şeylerle geç tanıştırabilirsin oğlunu.

doğuştan da olur, sonradan da olur. varken bitebilir de.

ama ben neredeyse 18 yaşıma kadar baharları işkence gibi geçirdim. son 4 yıldır idare ediyorum, neredeyse hapşırmadan.
annem 40 yıl alerji nedir bilmezken şimdi garip garip bir sürü şeye alerjik tepki veriyor.

zero assumption recovery işe yarıyor bi çok zaman.

encase

filescaw.exe ben onu kullanıyorum dene istersen

(bkz: recover my files)

Ayy nasil bir salagim yaa birkac AY olacakti o umarim yine ise yarar :/

kendi sitesinde olmayan bir updatei nasıl yapacaksınız. ayrıca neden "illa yapmanız gerek?"

cunku laptop batteryyi gormuyor. durduk yere boyle bi sorunla karislastim. internetten arastirdim kendi sitesinde bile bios update yapin demis.

bataryayi ve sarj kablosunu cikardiktan sonra power dugmesine bir kere basin. sonra bataryayi takip kabloyu da takin. ilk acilista o hatayi vermemesi lazim.

annemin bilgisayarini boyle duzelttim ben. o da durup dururken oldugunu soylemisti.

o ozellikler benim icin olmazsa olmaz ise beklerim evet.

cevabi yine kendin vereceksin yani.

1-2 ay nedir ki? şuan jetta siparişlerine 8 ay diyorlar.
o özelliklerden geri görüş ve dijital klima güzel görünüyor. ben olsam kesinlikle beklerdim.

beklerim. bekledim de.

www.youtube.com
www.youtube.com

www.youtube.com

aklima bi tek bu geldi.

www.youtube.com

o seyin adi "timestamp"

"windows how to change timestamp" diye aratilirsa sonuca ulasilir.

kucuklukten beri en cok sevdigim salak pinar'in hindi salagiydi.

yazim hatan cok hosuma gitti, o yuzden benimsedim :) verdigim cevap dogru ama.

Ahaha bilinçaltım bile neler demiş bu konuda, gerçekten hiç yakıştıramyormuşum :P
Her türlü salam sosis türevini löpür löpür yesem de işte bu fıstıklısı tuhaf geliyor.

aynen bana de öyle ya. çok salakça fıstıklı salam. kuruyemişle et gıdası ne alaka yani.

Ben de hic sevmem fistik ve salak jsjdah harbi sevmem

daha lüks gösterdiği için fıstıklı.

fıstık sevmem, salam hiç sevmem.

fatality olmuş bence.

sonuna kadar haklısın, götüm gibi bişey

küçükken hep fıstıklarını ayıklayıp yerdim. şimdi zaten salam yemiyorum.

cevizli sucuğa neden bişey demiyorsunuz ki ?

cevizli sucuk bildiğimiz sucuk değil çünkü. koyu bir pekmeze bandırılıp dondurulmuş bir sıra ceviz. cevizli pekmez yani. çok affedersiniz sadrazam yarrağı da denir kendisine.

bence de çok saçma, ne bileyim yeşil zeytin konsa daha iyi olabilir. birinin aklına gelmiş, koymuşlar bakmışlar rengi falan da güzel böyle uyumlu oldu, kalmış öyle. dil de bir et ürünü yani o olabilir.

buyuk oranda, sıklıkla gibi bir anlamı var.

sıklıkla (yoğun) kullanımda

1-d

2-hayir

1. aslında yazdıkların hepsi geçerli sayılır.
2. bu inanma inancını biri uydurmuş sanırım, inanmayınca inanmıyorsun; bu kadar..

1-a, tabi tam olarak sadece "a" değil ama temeli o.
2-hayır, ihtiyaçtan dolayı inanmam. gerçek olduğunu bildiğimde inanırım.

birşeye inanmamak için sebep gerekmez, o yüzden inanmayan neden inanmıyor diye sormak saçmadır. inanmak için sebebin varsa inanırsın, inanmıyorsan inanmazsın.
toplumlarda din çok yaygın olduğundan ve inanmayanların oranı daha az olduğundan, hatta birçok inanmayan bile sorulduğunda açıklamaya çalıştığından bu yanlış düşüncenin varlığı normal tabiki, ancak yaygın bir soru olması bu soruyu mantıklı yapmıyor.

1-D
2-Hayır

1-d
2-evet-seks

1-ben c şıkkı diyorum fakat kişisel görüşüm şudur ki olay ailede başlıyor bence. kimse çocukluktan çoğumuza allah konusunda korkutucu baskılar yapmasaydı şuanda inanma oranı diğer dinlere göre üstün olurdu kanımca.
2-hayır

önce fantastik edebiyata sonra da mitolojiye merak saldım. sonra da doğal olarak dinler geldi, ki artık dinler de mitolojiye dahil benim gözümde. baktım hepsi kendisini haklı görüyor, her toplumun farklı inancı var, dolayısıyla binlerce milyonlarca din var, hangisine inansan patlıyorsun diğerlerine göre. hepsi doğru olamayacağına göre hepsi yanlış.

ayrıca bilimle ilgilendiğim için de gerekli tüm soruların cevaplarını bilim ile alabiliyorum, alamadıklarım da bilim çerçevesinde çözülecekler zaten.

son olarak da şuncağızcık bebeklere tecavüz edilen dünyada, insanların parçalandığı işkence gördüğü birbirini para ile güç ile ezdiği bu dünyada adalet yok ve adalet yoksa tanrı/tanrılar da yoktur. öteki dünya ile avunmaya gerek yok, kendi yarattığı dünyadaki insanları kendin korumuyorsan yoksundur.


2. soru içinse, sevdiklerimin üzüleceği/üzüldüğü durumlarda bir yerden sonra, etrafımda doğuştan beri gördüğüm tanrı olan allah'a yalvarabiliyorum. bu inancın doğuşunun çıkışı olsa gerek zaten. bir şeyin düzeleceğine olan inanç, senin elinden bir şey gelmeyince bir düşünceye sığınarak rahatlamaya çalışmak. hatta belki ileride iyice yaşlanınca, ailemi falan kaybettikçe onları öteki dünyada görürüm umudu bilinçaltıma yerleştikçe etrafımdaki din olan islam'a da inanırım.

ama burada doğduysan müslümansın, eski kuzeyde doğsan kuzey tanrılarına inanırdın, göktürkler zamanında doğrsan gök tanrıya inanırdın, eski mısır zamanında ayrı, eski yunan zamanında ayrı, sümer zamanında ayrı şeylere inanırdın. doğduğun çevre inanç açısından çok etkili.

edit/ek: şizofren misin diye bir soru geldi, değilim. ama yukarıda yazdıklarımdan da inançlı arkadaşlara düşman olduğum sonucu çıkmasın. bunlar benim düşüncelerim ve beni bağlar. bir sürü dindar arkadaşım var. özünde insan olduktan sonra insanın inadığı veya inanmadığı değerler kendisini bağlar bence.

1- d
2- hayır

1. a. Çok çok küçük olduğum zamanlar hariç hiçbir şeye inandığımı hatırlamıyorum. O çok çok küçük olduğum zamanlarda da kafamdaki doğru düzgün bir imaj ve inanç olmadığını büyüyünce farkettim.

2. Hayır. Dünyanın oluşumu, insanın gelişimi gibi konularda bilimsel araştırmalara "inanıyorum". Ahlak konusunda da kendi sağduyu ve değerlerime..

1. d
2. galatasarayla kapatıyorum

sizofren hayaller'in su cumlesine katilmakla beraber cevabim b

"son olarak da şuncağızcık bebeklere tecavüz edilen dünyada, insanların parçalandığı işkence gördüğü birbirini para ile güç ile ezdiği bu dünyada adalet yok ve adalet yoksa tanrı/tanrılar da yoktur. öteki dünya ile avunmaya gerek yok, kendi yarattığı dünyadaki insanları kendin korumuyorsan yoksundur. "

tabi isin icinde bir de big bang var.evreni yaratan bir guc var demek islam daki hristiyanliktaki vs. tarz hem yaratip hem yuruten hem her turlu seyde parmagi olan bir guc var demek degil.. bir seyler var.. her sey bilimle cozulemez.. ama kitaplarda anlatilan tarz bir tanrinin var olduguna inanmiyorum..

e. kendimi müslüman sanıyordum. tanrı inancı var gibiydi ama öğretilenle uyuşmuyordu. sırayla animizm, panteizm, ateizm aşamalarını geçtim. şu sıra ignostik (i ile evet) takılıyorum. tanrı tanımında bir aksilik vardı. aileden kopup yalnız başıma yaşamaya başlayınca fikirler olgunlaşmaya başladı, o zamana kadar çok şey biriktirmiştim. değişim ortamım aile baskısından kurtulmamdan sonrası değil ama, yalnızlık insanın hayat algısını değiştiriyor. ergenlik heyecanlarım ise sosyalist olmamı sağladı, dinsiz olmamı değil.

2. aşka inanmak istiyorum (mehmet coşgundeniz stayla), bir de sözlere bağlı kalmadan karşımızdakini anlayabileceğimiz bir nörolojik iletişim yolunun bulunması gerekliliğine inanıyorum. bir de dünyaya eninde sonunda bir carl sagan daha geleceğine inanıyorum. onun ikinici gelişinde, batıl zail olacak. buna da inanıyorum.

1. a + materyalizme yöneldim.
küçükken; yukarıda olduğu ve çarptığını öğrendiğim allahın elektrik direği olduğuna kanaat getirmiş bir insanım, düşün kafam nasıl çalışıyor.

2. hayır ama bazen tevekkül edip rahat rahat uyuyan kişilere özeniyorum, ne kolay lan işiniz.

Aile yapım pek müsait değildi, yani benimkler sosyalist müslümanlardandı, inançlı ama zorla bir şey yaptırmayan tarzda. Çocukken "yattım sağıma döndüm soluma" duası okunurdu her gece yani :) Sonra c dönemi başladı okulla beraber. Sonra Ortaokul-lise arasında "ulan bu insanlar niye öldürüyor birbirlerini, manyaklar mı?" diye çeşitli dinlerin kitaplarını okudum. Bence kuranı iyice okuyup ateist olmama şansı yok insanın. Eski ahit daha kurgusal geliyor tabii tarih romanı gibi ama kuran bayağı vahşi.

1- a ardırdan d ile destekledim

2- hissetmiyorum. akla güveniyorum. hayatın boka sardığı noktalarda ise sanata sarılıyorum. zaten tutkulu bir karakterim var beni hayatta tutan bir şeyler hep bulabilirim. ama diğer türlü özellikle ölümü kabullenmek çok daha kolay olurdu, inançlı olanlara bu açıdan özeniyor musun dersen evet özeniyorum.

1- d
2- doğa gözümde çok yüksek bir değere sahip. Ama doğaya inanıyorum denemez.

1. a
2. hayır

1- b + d

2- karma'ya inaniyorum ben. iyi de yapsan, kotu de yapsan geri seni buluyor. yasadigim bir takim olaylardan dolayi da tesaduften daha kuvvetli bir guce inaniyorum. kadercilik belki de. kaderci demek de dogru mu aslinda tam bilemedim ama "olacagi varsa zaten bir sekilde oluyor" diyorum.

su akar yatagini bulur.
keser doner sap doner, gun gelir hesap doner.

severim bu laflari.

1-D

2- İnanmak yerine 'bilmek'i öğrendiğinde dadından yenmiyor. Galiba inanan birinin anlayabileceği birşey değil. İnanan biri bişeylerin eksik olacağı "inancı"ndan sıyrılamıyor.

Zati bi sıyrsılsa bilecek :)

benim uçaklı mesajı da ben silmedim, netadamın mesajını silmediği gibi. biraz alakasız kaçtı yazdıklarımız ama silinmeyebilirdi.

netadam hala inançsız olmaz diyor. ne diyeyim, din felsefesi skalası cinsel yönelim skalası gibi, karman çormandır. gnostik, teist, şamanist, animistik, deist, tekamülcü (hindular gibi), ateist, agnostik, ignostik, panteist, politeist, monoteist eşşeğin kuyruğuna kadar uzayan bu inanç, inançsızlık haritasında birinin diğerine göre daha anlaşılmaz olduğu falan yok. bir çok tanrılıyla tek tanrılı ne kadar bağdaşamazsa bir hiçe "inanan" ile bir "şeye" inanan da o kadar bağdaşmaz. anlamak için benzerlik kurmaya gerek de yok aslında. bazıları, tanrı fikrini kabul etmez, inanç onlar için içi dolmayacak bir kavramdan ibarettir. son olarak, huzur (bence) ignostisizmde arkadaşlar. kalın sağlıcakla.

resimdekini siyasını düşünürdüm buna benzer bişeyler olabilir eski ford mustanglar güzel ama 10 bine var mı bilmiyorum.

ben hep 71 impala/biscayne/caprice istemisimdir. cok guzel bir firsat gecmisti elime ama degerlendiremedim maalesef.

kaporta isciligi pahali aslinda turkiye'de. ucuz fiyat ceken kasap cok gerci etrafta ama onun isi de seni tatmin etmez. arabandan sogursun. ben arabada dis gorunuse onem veren bi insan degilim. motoru saglam olsun yeter bana. sleeper diye bi sey var hatta. kaporta curuk carik icinde, fari-sinyali yok ama motoru canavar.

senelerce amerikanlari takip ettim ben. ama istenen paralar cok tutarsiz. en basitinden bir nova alayim, hem parcasi ucuz olur, hem de fazla kullanilmayacagi icin masraf cikarmaz dedim, ona bile 15 lira isteyen adamlar var. kafama yatan bi sey bulamadim yani. o yuzden en sonunda gittim, kaporta masrafli, macun manyagi bir vosvos aldim. motoru iyi ama. arada binip turluyorum. piyasasi da amerikandan daha canli hem. cok cabuk alici bulunabiliyor.

dise dokunur bi sey anlatmadim saniyorum. biraz da kopuk kopuk olmus :)

bu iş hobi olduğundan paranın sınırı yok. 10 bine aldığın arabaya 10 bin masraf yapabilirsin.
bari gezilebilecek bişey al. dizel vs.

şöyle söyliyeyim bir tane de diesel hyundai i20 var bende 2013. bu biraz daha eğlencelik ve şehir içi olucak. yakıtından ziyade dış görünüşü şık ve orijinalliğe sadık kalan bir şeyler arıyorum

10 bin liraya alıp üzerine 'biraz' harcayarak klasik araba toplamak? :)

edit: maalesef ki mümkün değil. 10 bin liraya alınan araba zaten dökük halde olacaktır. capri bir kenara, bu bütçeyle taunus toplamanız bile zor. arabayı komple soyup orjinal parçalarıyla toplamaktan bahsediyorsanız bu 'biraz' harcayarak mümkün olan bir şey değil. bu işlere bolca para ve sabır gerekli.

toplamak derken arabayı aldıktan sonra sıkın tılı olan yerlerini iyileştirmekten bahsettim. tek tek parça alıp araba toplamak değil niyetim

doktorlarin durust olmasina gerek yok, onlar insanustu varliklar olduklarindan insani yonleri sorgulanmamali, normal insanlarla karsilastirilmamalilar.

sarcasm?

o hatayı söylemez.yasal tarafını bilemem ama zarar vermemişse söylemez.gereksiz bi dürüstlük olur.bence

Doktor , hasta hangi kimlikle bu soruyu sordugunu bilmiyorum ama hasta olansan tedaviden süphen varsa hasta hakları yönetmeliğine bakıp, haklarını öğrenebilirsin.
saglık bakanlıgının sitesinde yazıyor.

söylemeli ama söylemezler diye düşünüyorum.

herkes söylemez zira bazı hastanelerde ameliyat masasında ölmesin diye acil yoğun bakıma alıyorlar sonra yoğun bakımda öldü deniyor. :)

çünkü doğan sana 'olabileceğini' söylüyor. en kötü ihtimalle bir tek gecelik ilişki çıkarabileceğini biliyor bilinçaltın. ama belirli kural ve kişisel hedehödölerden dolayı bunu engelliyorsun. ama bilinçaltın sürekli önüne çıkarıyor. böyle gidiyo işte.

o cocugun bedenini kafandaki seye oturtuyorsun cunku. neye?

hah, kafandaki hayale. keske oyle bir insan olsa da acilsam diyorsundur.

bilmiyorum, kendini mi yeriyosun, cocugu mu yeriyosun, anlamadim. ben bununla yapamam mi diyorsun, yoksa bu cocuk bana bakmaz mi diyorsun?

vay arkadaş eski lakabım aklıma geldi wolf takılırdım bende.
neyse , beraber olamayacaksan ne anlamı var ? şu da önemli tabi nereden biliyorsun olmayacağını?

her ne kadar insanların ağzından "olmayacağını bile bile" lafı çıksa da bilinç altında "o kişi benim, evet bunu hissediyorum kabul edecek evet evet" tribinde oluyorsun.

stalkluk yaptığın kişiyi tanıdıkça ona karşı biraz daha yakın hissediyorsun kendini, mesela twitter'a "uff otobüsün kalabalığı hımps" diye bişey yazmış atıyorum, "ayy ben de kalabalığı hiç sevmem evet evet biz anlaşabiliriz sanırım" şeklinde kabul ediyor bilinç altın. bu da o kişiyi sana daha çekici hale getiriyor.

Bence arada aşırı bir uçurum yoksa bakmaz olayını kafandan silebilirsin. Yalnız bir insan dış görünüşünden filan pek anlasılmaz , efendi düzgün görünen tipler bir bakıyorsun ne çıkmış . O yüzden kafanda çok fazla seyler kurmadan (çocuğu çok fazla yüceltmeden,hayalindeki tipe oturtmadan) önce onu gerçekten tanımayı deneyebilirsin.

kesinlikle gates+1

tam olarak yardımcı olamasam da filmin soundtrackleri burada. buradan bulabilirsin sanırım.

www.imdb.com

imdb'deki soundtracklerin bir cogunu internette bulamadigim icin bunlardan hangisi bilemedim :(

ya ben de bi seyler buldum, bir de sen bak bakalim. hicbirinin ilk birkac saniyesi hic tanidik gelmedi acikcasi.

www.allmusic.com

en çok benzeyen bu: www.youtube.com
ancak filmde ud ile (sanırım veya kanun) ile çalınmış. fakat soundtrackte elektronik bir ses. ben en çok buna benzettim. bütün albümü indirdim aynı parça yok ama.

bunlarin hicbiri degil arkadaslar :( ama yardimlariniz icin tesekkurler

tarzi derken bi odada gecen mi?

öyleyse
(bkz: the man from earth)

(bkz: buried)

evet odada geçen. diyaloglara dayalı sıkılmadan izlenebilecek tarzda bir film.
the man from earth'ü izlemiştim. onu da beğenmiştim.

Phone Booth - odada değil ama küçük bir alanda geçiyor tüm film.

www.imdb.com

genelde bi ofis odasında geçiyor.

anatomy of a murder

www.imdb.com

telefon kulubesi

tam olarak istedigin sey degil ama 13 tzameti'yi de sevecegine eminim.

(bkz: Das Boot)

5 saatlik versiyonunu izle derim dayanabiliyorsan. Kırpılmış, 3 saatliği de var. Her şey bir denizaltıda geçiyor. Denizaltının içi de Hint gecekondusu gibi zaten.

the sunset limited

Ben merhaba der, neden mesaj attığımı nereden kendisine ulaştığımı önce bir özetler sonra detaylarıyla konuya geçerim.

buff artı 1. merhaba, hede hödö hede hödö yüzünden yazıyorum falan derim ben de. değişmez. merhaba. sözlükte entrylerini takip ettiğim, entryleri sayesinde hakkında iyi kötü fikir sahibi olduğum insanlara merhaba hocam falan derim ya da. hatunsa demem. sadece merhaba derim.

selam demem. sevmiyorum o kelimeyi. eskiden hep böyle şımarık, artist, zengin tipler kullanırdı ya da bana öyle geliyordu. o yüzden sevemedim asla. selam diyene de merhaba derim.

Öncelikle merhaba der, ardından ünvanımla birlikte adımı soyadımı söyler, sonra mesaj atma nedenimi söyler ardından konuya girerim. Mesajımın sonunda ise teşekkürler ve iyi günler dilerim.

selam yazıyorum.

selam yazıp cevap vermesini beklemem çünkü öyle yapılmasından nefret ederim. direk konuya girerim. illa bir hitap kullanacaksam da "selam şunu diyecektim de..." diye girerim.

selam naber?

"asl?"

merhaba, ...

slm nbr asl ok kib bye.

merhaba hocam deyip konuya giriyorum. selamlamadan dan diye girenlere de cevap vermiyorum.

www.tkf.gov.tr

bogazicirowing.blogspot.com

kurek.ku.edu.tr

kürek yarışları yapılıyor, dragon yarışları var
dragonfestival.com gibi bi sitesi vardı

odtu

3. Almanca:

Falco - Jeanny

2 - olly murs - troublemaker
3 - allah iyiliğini versin :) falco'dan jeanny bu, almanca.
4 - power fm de hep çalıyorlar da adını çıkaramadım.

ahaa 4.yü de buldum.
4 - the national fanfare of kadebostany - walking with a ghost

3. jeanny

www.youtube.com

diğerlerine bakacak zamanım yok maalesef.

"UBAYI" yazıyor gibime geldi

"URAYI"

(bkz: uray) = Belediye

urayı
uray=belediye

edit: tüh! 35 sn ile :p

evet, 15 mb'lik hayvan cozunurluklusunu buldum. URAYI yaziyormus. o da belediye demekmis. hic duymamistim o kelimeyi.

www.loc.gov

Yorumlar doğruysa satıcının esnaflığını bayağı övmüşler. Çelikhan tütünü meşhurdur, tabi orjinali bulunursa..
Alıp denemek lazım yarım kilo..

tabii alabilirsiniz. yani artık internette öyle üç kağıtçılık pek dönmüyor.
size önerim; ben golden virginia içiyorum onu tavsiye edebilirim. old holborn -sarı- gibi tütünler alırsanız inanın memnun olursunuz, diyorum. ama çelikhan hiç içmedim bunu da belirtmek isterim.

oradan alinir mi bilmem de benim damak tadima uygun degil mesela adiyaman tutunu. hatta hayatimda ictigim en igrenc sey diyebilirim. 13 senedir sigara iciyorum.

memleketi o taraflar olan bir arkadasin varsa once bir dene, tadina bak derim.

alacağınız tütünü sarmak için ise
(git:www.sonteklif.com)linkindeki ürünü kullanabilirsiniz.

Kacak geç 1 hafta icinde aynı plakaya hgs al icine doldur para sonra oradan kesiyor ceza yazılmıyor. Ben oyle yaptım

Hgs aldıktan bir kaç gun sonra da telefona mesaj geliyor hesabınızdan 6.90en uzun mesafe olarak düşünmüştür diye.

ben nolur nolmaz uyarıyım da onemli olan kacak gecisi hgs gişelerinden yapman.

ankara-istanbul 30 lira falan galiba, gene de duser degil mi?

Gişelerin yanında satıcılar da oluyor geceleri arabayla bakarsın olmadı mecbur kacak gecicen hgs gişesinden ama. Bide saat 7de ptt açılıyor orada satılıyor yol üzerinde de gişeler oluyor haberin olsun. Ben İstanbul icin konuşuyorum bak sehirler arasından emin değilim. Bir araştır sonra patlamasin bak

3g kapali deneyin bir de?

siyah herşeyle gider. ama genelde ne renk giydiğine bağlı. citizen olanın siyahı varsa o olabilir bence.

urun.gittigidiyor.com

ilki bana daha güzel geldi. ben olsam ilkini alırdım.

tabii ki tissot

Tissot daha cazip, pirestijli bir marka daha da ucuz olduğu düşünülürse tercihim Tissot.

Citizen daha güzel duruyor ama ilk saatin olacağın için siyah ve metal al.
çünkü herşeyle giyebilirsin.

vallahi ikisi de canavarmis. hastasi oldum.

fiyati ve kayis renginden dolayi citizeni tercih ederdim sahsen.

uluslararası uzay istasyonu olması lazım.

beylikduzu tarafinda kalani mi diyorsun? cennet mahallesinden biraz asagida hani?

yok la ankaradayim.

Uluslararasi Uzay Istasyonu ayin 18'inden beri Istanbul'un uzerinden gecmedi. Yarin gece de gecmeyecek.

Su siralar Umit Burnu ile Hindistan'i birlestiren cizgide, yarim saate kalmaz Hindistan'i gececek.

UUI çok hızlı şekilde geçip gidiyor, 5 dakikada kaybolur yani.
Büyük ihtimalle jüpiterdir

cok az bi yer degistirmis. ilk gördüğüm yerin çok yakınlarında. nası anlatılır bilmiyorum da, inclination açısı değişmiş sadece. yani görmek için kafamı gökyüzüne daha çok kaldırmam gerekti.

edit: evet yanındaki yıldızlardan hem çok daha fazla ışık veriyor, hem de ışığı kırpışmıyor. teşekkürler, jüpiter galiba.

diğer arkadaşlara da UUI hakkındaki bilgileri için tik koydum :)

Android 'li bir telefonunuz var ise Google Skymap tüm sorularınıza cevap olacaktır. www.google.com

uzaya çıkan aracın yer çekiminden etkilenmeyip yörüngede kalabilmesi için belli bir hıza ulaşması gerekir. o hıza ancak roketle ulaşırsın. merkezkaç kuvveti gibisinden. olay sadece yükselmek değil yani, orda kalabilmek.

not: balonun yükselebildiği mesafe 35-40bin metre, atmosfer ise yaklaşık 500km kalınlığında. aracın yerden kalkmasıyla 40bin metre yükseklikten harekete başlaması arasındaki fark yerdekinin daha kolay ve risksiz olması.

abi mekik dedigin sey uc bes kilo bir sey degil :) kapsulle ayni sey degiller ki...

yörünge dışına çıkabilmek için ciddi bir güce ihtiyaç var. 35 bin metre dediğin en fazla yörüngede olursun. sonrasında çıkmak için harcayacağın enerji için yakıt depolaman gerekir ve bu da kargo uçağıyla o yüksekliğe çıkmanı imkansız hale getirir.

özetle bunlar zaten milimetrik hesaplarla giden işler. ordaki yakıtın milimetreküpü bile hesaplanmakta. 10^-6 yakınsıklıkla denklemler çözümlenmekte. dediğiniz yollarla olsaydı zaten denenirdi.

1- kocaman mekiği yukarı çekecek kadar büyük, hayvan gibi bir balonu nasıl yapacaksın? Tut ki yaptın, onu nasıl kontrol edeceksin uzaya çıkarken? Ayrıca yerçekiminden kurtulması için ivme kazanmış olması gerekiyor. balonun yavaş yavaş yükseldiğini gözönüne alırsak desteksiz bir ortamda uzay mekiği doğru açıyla nasıl motorları ateşleyip ivme kazanacak?

2- dik açıyla çıkmak en mantıklısı. neden? dünyanın yerçekiminden kurtulabilmek için. dünyadan uzaya çıkabilmek için hızlı olman gerek. kopman lazım yani. dünyadan da uzaya çıkışlar için belli, avantajlı yerler var. misal en meşhuru ismini yanlış hatırlamıyorsam fransız guyanası'dır. ayrıca yatay bir şekilde atmosferi delmek zor sanırım. çünkü uzaydan dünyaya giriş yaparken belli bir açıyla girmen gerekir. çok dik açıyla girersen atmosfere girerken sürtünmeden dolayı yanıyorsun. mekik/uzay aracı dayanamıyor parçalanıyor. bu yüzden meteorları alev topu şeklinde görürüz. yatay bir açıyla da gelirsen bu sefer atmosfer seni dünyanın dışına atıyor, tekrar uzaya fırlatıyor. yani yerden seken bir top gibi düşün bunu. bu yüzden dünyaya dönerken giriş açın çok önemli.

uzaydan atlayan abiyi taşıyan balonun büyüklüğü için linke bakabilirsiniz. bu bile fikir verecektir bazı sorularınız için
geekmecca.com

cunku dunyanin yorungesinden kurtulabilmesi icin cismin 11 km/saniye hizla ilerlemesi gerekiyor. yani 39600 km/saat!

balonla falan olacak isler degil bunlar takdir edersin ki.

daha fazla bilgi edinmek istersen "kurtulma hizi" konusunu inceleyebilirsin.

flash element td: www.freewebarcade.com

bitirince buna geçersiniz. bu da ikincisi ve çok daha zor olanı. www.kongregate.com

bi oyun vardı adı dünyanın en zor oyunu ona bakın ingilizce

gemcraft diyorum.

armorgames.com

valla ben neden boyle anlamiyorum da her yerde baliktan sonra tahin helvasi verirler.

balıktaki fosforun vücuda yararı olmasını istiyorsanız -emilimi için -gereklidir.bir dilim tahin helvası yeterlidir.

ben de ilk kamuda çalışmaya başlamamla birlikte yemekhanelerde gördüm. iyi gidiyor evet. ayrıca balıkçılarda da satıldığını gördüm, hatta bazı balık lokantalarında bu helvaya güveçte özel bi işlem ve üzerine dondurma ile balık sonrası tatlı olarak sunuyorlar (bu tatlının İzmir'de eskiden Rum meyhanelerinde yapıldığını söylemişti işletme sahibi, onun yalancısıyım)

evet güzel oluyor

bir de ayran baklava ikilisi var

Aslında severim oyle ters tatları bir arada yemeyi. Baklava ayran biliyorum. Çilek reçeli ile beyaz peynir bayılırım ama balikla helva hiç duymamıştım denkde gelmemisim demekki.

efsane olur. tahin helvası olacak palamutun yanında kış vakti ekmek arası yapıp götüreceksin

iğrençsiniz ibneler

Tahin helvası da olabülür, tahin pekmez karışımı da olabülür. İkisi de yenir.

yanında değil de bitikten sonra, tatlı niyetine. bazen fırınlanmış getiriyorlar en güzeli o.

yaninda degil tabi, arkasindan.

valla hep oyle olur, sebebini bilmiyorum. yemekhanede balik ciktigi zaman da tatli olarak tahin helvasi veriyorlar.

yanında değil sonrasında..

üstüne helva yemezsen balık midende canlanır derdi annemler. her balıktan sonra helva yenir bizim evde illaki.

isim benzerligi olmasin, mail adresini yanlis vermistir belki de hesap sahibi?

evet bende ikinci ihtimal olarak onu düsünüyorum.

isim ayni, mail adresime gelmis.

ama benim ismimden türkiyede tas catlasin 10-15 kisi var sanirim.

senin kimligin olmadan sana hesap acilmis olmasindan daha olasi.

benim de ayni isim soyadla birkac kisi var bildigim, biri liseli hatta mail atti gecen gun, abi gmail, hotmail, outlook hepsini isim soyisimlerini sen almissin biktim sacmasapan emailler kullanmaktan diye :)

eger gmail'se oyle seyler oluyor. saniyorum isim-soyisim seklinde aldigin mailinin butun versiyonlari senin oluyor.

isim.soyisim
isimsoyisim
i.soyisim gibi

büyük ihtimal isim benzerliğidir. bana da geliyordu çorlu'dan bir telefonun faturaları. e.posta ile ttneti uyardım ikinci ay tekrar geldi. ikinci e.posta'da saydırdım ve tehdit ettim "bu adresi iş için kullanıyorum. sizin e.posta'nın ne olduğunu bilmeyen müşteriniz yüzünden herhangi bir sorun olursa sizi sorumlu tutarım. hemen düzeltilmemesi halinde btk ve bakanlığa şikayet dilekçesi yazacağım" şeklinde. hemen düzeltildi.
e faturaya geçin beş tl indirim kazanın kampanyası vardı yanılmıyorsam. o dönemde olsa gerek bu olaylar.

kesinlikle 28.

güzel olan.

18


yaşım 24

18 lik

18 olm

18 bolm

sen 17-18 isen 28 seni uçurur. 20-24 falansan 18 lik iiidir egon kendine gelir 25-30 falansan 28 lik yine 18 likten cok daha giderli olucaktır.

senin yaşla ters orantılı.

hangisi daha çok zevk verir olayı yok. sen hangisinden daha çok zevk alırısn olayı var. bence 28.

kızlar neden vermez adlı videoda işleniyor bu mevzu

o senin yaşına bağlı.

biz lisede bi bok yiyemediğimiz için hep şu 18 lik lise fantezisi peşimizi bırakmayacak, kadıköyde gördüğüm lise kızların 18 yaşında olduğuna anca kemik yaşı testi beni inandırabilir, zaten içimizde ukte kalmış, bide şu nesili görünce töbe ya, yine duşa soktun kardeş :(

Kişiden kişiye değişmnekle birlikte, 28 lik çok daha iyidir

erken boşalma vs gibi sorunların varsa 28 lik hatunu tatmin etmen zor olur.

liseli kostümünde 28'lik hatun tabiki !

körpe, taze beden seviyorsan 18lik. kişinin zevk alma kriterleriyle alakalı.

onyargili davranarak "18'likte ergen tribi olur" diyebiliyorsak "28'likte de evlenme hezeyanlari olur" diyebiliriz.

en güzel cevabı mehmet lutfi hocam vermiş :)

28

(bkz: çok komikmiş yönetici kardeş)

okumadım ama, arkadaşlar dalga geçebilirsiniz ama özel mesajdan litfeeen. şurada derdime bir çare, siz değerli olgun insanlardan güzide fikirler bekliyorum. litfeen, tişikkirler.

inciswf.com

kuyruklu kedi, çok yalnız hissediyorum kendimi. sevgilimden ayrıldım depresyonda olabilirm. başımı göğsüne koyup uzun uzun ağlayabileceğim, beni teselli edecek bi kız bayana ihtiyacım var sanırım. hayır çok yakışıklı, ortamlarda kızların ağzının suyunu akıtan bir mizaca sahibim ama bir türlü atamadım şu üzüntüyü üzerimden.

(bkz: narsisizm)

(bkz: trolleri beslemeyiniz)

okumadim ama ibnenin onde gideni gibisin.

okumadım ama, @osuruklu sen ciddi misin kardeşim. nabıcam ben yhaa :(

aramıza hoşgeldin hocam. :))

liseli olmak da zor tabi.

Tuhafmış cidden, ders çalış sen yine de.

şimdi, biraz ara vermen cidden iyi olmuş. az dinlen. kendini topla. senin okul bitmeyecek böyle yaparsan. bak üniversitede kızlar teklif ediyor üzülürsün sonra.

Olur öyle.

bırak bunları da ders çalış güzelce

(bkz: beklenen değer)

ben kesinlikle katılırdım. nedeni istatistiklerle alakalı değil ama yine de açıklamaya çalışıyorum hemen.

10'da 4 1000 dolar kazanıyoruz ki büyük bir olasılık.
10'da 1 1.000.000 dolar kazanıyoruz pek mümkün olmasa da para kazanma şansımızı 10'da 5 yaptığı için çok iyi.
10'da 5 yani %50 olarak da 20 dolar kaybediyoruz.

eğer katılma sınırı yoksa max sayıda katılırdım.

monty hall monty hall konusma hocam...

cevap gizli bkz lerde...

kapı başına düşen ikramiye 1.004.000/10 = 100.400 21'den çok çok yüksek olduğu için katılırdım.

evet oldukça komik. :) kedi bi kere çok güzel bişi, ne yapsa komik oluyor.

eyvallah güzelmiş :D

güldüm :D

Hahah o nasıl bir ifade ya.

böyle kedim olsa evlatlıktan reddederim.

hahaha süpermiş

neresi komik ak

hakket neresi komik. manasiz geldi bana. kedi capsleri gormektende gına geldi artik

komik. tıpkı internet üzerinde bulunan zibilyon tane caps gibi.

valla daha önce gördüm bunu. bence de komik değil. tekrar tekrar bakıyorum "anlamıyorum mu acaba" diye ama yok.

kan alirlar.

ne gibi kan alırlar ? arkadaşın dayısı 3d tv almış adama film vericez. o da tanıdıklarını yönlendiricek. nasıl sıkıntı olur ?

bişey olmaz adamlar metrobüste korsan film satıyor bişey olmuyor,sana mı olucak?

aynen hacı. bana da şehir efsanesi gibi geliyor. sonuçta öğrenci insanların dükkanda da yapmıyoruz. kimseye zorla bişey de yapmıyoruz. ama yine de kıllanmadım değil.

zamanında kendime motosiklet alabilmek için odtüde korsan vcd sattım la ben :D

3D olması bir şeyi değiştirmez.

Korsan film işte, uğraşsa etse, videoya falan çekse, savcılığa falan gitse belki bir şeyler çıkar.

Oda para cezası olur büyük ihtimalle.

nem ve kotu kokuyu onlemek icin absorbent iceren seylerden bahsediyor olabilir misin?

sılıca jel yazıyor üstünde. biraz araştırdım, nem önleyici bir maddeymiş.

onların top top olanlarını suya atınca şişip patlıyor. çok eğlenceli.

silica gel be o, ne naftalini. nemi alsın diye. magnezyum sülfat, kalsiyum klorür de aynı işi görür mesela.

Selam.

Öncelikle elinize sağlık.

İlk başlarda farid farjad'in bir sarkisini aklima getirdi. Güzel bir giriş olmuş.

Şarkiyi soyleyen kisinin sesi de cok guzel gitmis.

Tek olumsuz yorumum, sözlerin güzel olsa da duyguyu tam yaşatamaması. Böyle şarkinin ortalarinda can alici bir solonun üzerine devam edilse daha hoş olurmuş.

4-5 yıl müzikle ilgilendim cover vs. yaptık konserlere çıktık, tarzımdan uzak olsa da beğendim. Kaliteli olmuş, kime gider dersen nedense ferhat göçer geliyor aklıma

ellerine saglik. ben sarkiyi ben begendim. bana trt tsm korolari tadinda geldi. trt sanatcilarinin sesine cok uygun. ha yok populer birileri diyorsan, hic sevmememe ragmen ferhat gocer olabilir ama sakin :) onun disinda candan ercetin geldi aklima, o da annem sarkisi yuzunden olabilir.

cok guzel

ben de acayip begendim, basarilarinin devamini dilerim.

sadece 1:36'da baslayan klavye tonuyla ilgili bir sorunum var benim :) düğünlerde kullanılandan değil mi o?

@osuruklu

gercek enstrumanlar (yaylilar) olmadigindan biraz belki oyle duyulmustur. belki de dedigin gibidir.

6. klasik müzik dinlemem, orkestra ile oluşturulan film müzikleri dinlerim. hemen hemen aynı enstrumanlar ama ismi değişik, eskiden klasikti şimdi soundtrack oldu.

3-Tchaikovsky - Overture 1812

1. requiem
2. moonlight sonata
3. handel-sarabande ve strauss-blue danube
4. hiç gitmedim
5. hiç gitmedim
6. nadiren

1.die zauberflöte, eger daha sipesifik bi kisim istenirse overtüre
www.youtube.com

2.beethoven 7th , 2nd movement
www.youtube.com

3. handel-un pensiero nemico di pace
www.youtube.com

4.ayda 1-2 kere opera- ya da klasik müzik konseri

5.cevap bi üst soruda genelde ayda 1-2 kere- die zauberflöte

6.her gün. ruh halime göre degisen sekilde, bazen calisirken bazen uyurken bazen ders calisirken.

neoklasik diye geçiyor benimki ama olsun, hatta vals falan da giriyor işin içine ama bilmeyen birisine klasik olarak yutturursun sorun değil. :))

1- random dinlerim.

2- random dinlerim.

3- evgeny grinko - vals

4- gidecek birisi olsa her hafta... ama şu anda yılda 1 kez anca. :/

5- gidecek birisi olsa her hafta.. ama şu anda yılda 1 kez anca. :/

6- her ortamda, ama özellikle ders çalışırken ve moralim bozukken ya da çok mutluyken. otobüste, siktiğimin düzeninde her şeyden sıyrılıp yalıtımlı bir kulaklıkla başını cama yaslayıp (neo)klasik dinlemek kadar harika bir şey yok.

1. symphony #25 in g minor.
2. 5th symphony
3. bach, toccata and fugue in d minor. ya da paganini, violin concerto #4 in d minor
4. hic gitmedim.
5. hic gitmedim.
6. her gun. makale/tez yazarken. tek basimayken yuksek sesle dinlerim.

dinlemek isteyenlere de kamu hizmeti yapalim.
1- www.youtube.com
2- www.youtube.com
3.1- www.youtube.com
3.2- www.youtube.com

1. Requiem
2. Moonlight Sonata
3. Chopin - Ballade,Nocturne Mozart Requiem (çok var aslında)
4. Nadir
5. Gitmedim
6. Sık sık dinlerim,gürültüsüz her türlü ortamda dinleyebilirim(Kafam güzelken Requiem dinlerim :) )

1- Requiem (Lacrimosa)
2- Senfoni No:9 (an die freude)
3- Allegri (Miserere Mei Deus)
4- 2-3 haftada bir
5- ayda yılda bir
6- Her gün. Ders çalışırken, yürürken, otobüste, uyurken, dinlenirken.

1.Mozart Symphony 41 K 551 - Molto Allegro
2.Beethoven Symphony 9 in D minor Op. 125
3.Delibes Flower Duet.
4.Açıkcası en son öğrenciyken gittim. Pek gitmiyorum.
5.Operayı severim.Evde en son geçen yıl gittim. En sevdiğim :Carmen
6.Yemek yaparken dinlemeyi seviyorum.

3.

bunun baş ve son kısmı:

www.youtube.com

vivaldi süper adam ya.

---

www.youtube.com

www.youtube.com



6. dinlerim. haftada 7 saat dinlerim. vivaldi bach civarındayım. bazen dalarken gözümden yaş geliyor. bu vivaldi'nin 4 mevsim eseri ölümünden çok sonra bach tarafından kilisenin deposunda bulunmuş. kim bilir bulunamayan neler vardır.

ASLA başka bir şey yaparken dinlemiyorum. yürürken vs vs yaparken dinlemiyorum. asla karışık dinlemiyorum bir eseri on yüz bin kez dinlerim.

bir insan bir eser yapar ve 500 sene her türlü ırk dil kültür vs vs tarafından nasıl sevilir, aklım almıyor, bunları düşünüyorum.

3. www.youtube.com
6. Öykü yazarken, yemek yaparken, temizlik yaparken, fotoğraf çekerken.

1. requiem
2. 9th symphony
3. çok var, karar veremiyorum.
4. 1 yıldır hiç gidemedim. onun dışında çok sık.
5. 1 yıldır hiç gidemedim. onun dışında çok sık.
6. çok sık dinlerim. başka bir işle uğraşmıyorken dinlerim. konsantre olurum. bazen yorucu geçen günlerin bitiminde, uykuya dalarken dinlemek hoşuma gider.

pomat biraz daha "yagli" oluyor diye biliyorum. yogunlugundan mi artik, uygulama bolgesinin farkliligindan mi; bilmiyorum.

pomat merhem gibi daha yoğun oluyor.
krem daha az yoğun, daha az yağlı.

burun içine sürebilirsin ama pek etki etmiyor.

ayrıca dudakların için blistex medplus tavsiye ederim. hametan geriyor. bepanthene de çok etkilemiyor.

Teşekkürler arkadaşlar. medplus'ı doktor reçete etmişti. ilk günden sürmeye başladım o yüzden.

dudaklara bepanthen merhem, burun içine bepanthen krem sürebilirsin.

gecmis tecrubelerime dayanarak en fazla 60 lira diyorum.

kelime başına para alıyorlar bildiğim kadarıyla. ne kadar fazla kelime o kadar çok mangır. kolay gelsin.

hayır bunlar eskidendi sanırım, şimdi 1 fotokop onaylatmak 30 gibi bişey. Diploma fotokopisini öyle onaylatmıstım yani.

1 nüsha 25 tl, 2 nüsha 34 tl.

dün mutlaka mesaj atmalıydı...

yaa niye kasıyorsunuz kendinizi,yarın ne olacağı meçhulken neyi bekliyorsun ara gitsin..

bence en az 2 gun gecmeli.

36 saat geçmeli.36 saat geçtiyse ara.

not:ciddiyim.

eğer cevap vermezse tekrar arama.48 saat içinde dönmesi lazım.dönmezse yoluna bak.

belirsizlik durumu senin içinde geçerli. ili satır mesaj at ve çok güzel geçtiğini belirt.kızda kibarlık değil memnun olduğundan attığını anlasın. cevap yazabilir. Bir sonraki program için aradığında iyi bir pozisyonda başlarsın. ağırdan satmak istersen kendini unutma kızlar daha ağırdan satabilirler.

bir kız onu aradığın için yapışkan diye düşünmez. tavrına göre bu yaftayı yapıştırır. buluştuktan sonra çok eğlendim tarzı bir mesaj çok güzel olurdu bence.

3 gün ideal.
(git: vimeo.com)

piyasa çok hareketli 3 gün aramam kuralı eskidendi şimdi başkası kapıyor kızı o sürede. buluştuğum adam beni 2 günü bırak akşamına güzeldi, eğlendim vs diye msj atmazsa bi terslik var derim. ben de atabilirim çokca hoşlandıysam.

napıyosunuz abi siz içinizden geleni yapsanıza bırak ne derse desin =/

izlemeyin olm artık şu amerikan filmlerini. sizi bozuyor.

2günü geçirme sakın. geçirirsen bil ki o kız hoşalnıyosa da kızgınlığından süründürecek.

giyilir giyilir. 30 lira la, nolacak.

@osuruklu, aynen. zaten 60-70 lira olsa yüzüne bakmam..

ben giymem, giyenle de arkadaşlık etmem. o nedir kardeş?

giyilir ama her giydiğine yakışmaz gideri az.

giyilir gayet.

10 numara. ben de alırım belki

beni de küçük prens saati duyurusunda www.eksiduyuru.com itin götüne sokmuşlardı. hep bugünü beklediydim, napalım kısmet sanaymış. asıl ben özür dilerim lan :(

güzel lan güzel. giyilir valla bak. önümüz de kış zaten. koy götüne.

bunu daha onceden de duydum. ama cevabi bilmiyorum.

benim tahminim de mayim bialik adli ablamizin seslendirdigi yonunde. amy yani. cunku sheldon'la howard'in anasinin elbise denedigi bolumde howard'in anasinin "who am i kidding" deyisini amy'nin konusma tarzina acayip benzettim.

hayır.

edit:

osuruklunun dediği gibi de değil. kendisi married with children'da da kaynanayı seslendiren kişi, galiba bi seinfield mi ne onun bölümünde oynamış. eski birisi yani.

www.imdb.com

(bkz: ernet)

edit: vay arkadas, on numara tavsiyeydi. niye benim tikim yok?

ufak bir kağıt bardağa şöyle güzel kokanından biraz toz deterjan koyun, ayakkabılık raflarından birine koyun.
ya da yankee candle'ın tart mumları var güzel ve kalıcı kokulu, şöyle ferah olanlarından birini alın rafın birine yerleştirin.
www.tepehome.com.tr
bir diğer çözüm de aktardan bir miktar lavanta alıp dolabın içine bir keseyle asmak.

vidalarını sökünce neden çıkmadığını anlayamadım ben?

www.turhanlarcelikkapi.com

şu ortadaki siyah bölüm çıkmasına engel oluyor.

kapı kapalıysa çıkmaz, açıksa neden çıkmıyor anlamış değilim.

siyah bölümün engel olması için kapının kilitli olması gerekmez mi? canlandıramıyorum gözümde maalesef.

kapı açık, üstteki kilit bu. alttaki kilidi değiştirdim. üsttekini de değiştirmek istiyorum ama çıkmıyor yerinden.

o siyah kisim var ya, onun altindaki bosluga giren vidayi sokemiyor musun?

vidayı söktüm, hatta dediğim matkapla delme işleminde de vida yoktu, sökmüştüm yerinden.

e gobegin direkt gelmesi lazim o zaman? o nasil oluyor :)

gelmiyor, ileri geri oynuyor ama yerinden çıkmıyor.

kilitli kalmis da o siyah dalga engelliyor desem, kilidin dilinin de disarida olmasi lazim. biraz daha nazik sekilde ileri geri yapsan, belki kapinin tahtasinin cok ufak bir kisim tutuyordur o siyah seyi.

normalde anahtar sokulup yarim tur ceviriliyor ve o siyah kayboluyor. Oyle disari cikiyor. Anahtar yoksa isin zor. Kilidi kirmalisin. Gobegi pense ile tutup sag sol yukari asagi salla. Sonra saat yonunde cevirmeye calis. Olmazsa cekicle tam ortasina ulasabiliorsan oraya vur. En zayif yeri vidanin girdigi yer.

anahtar sokmadan o siyah kısım hep engel olacaktır, çilingir çağırın ya da uygun matkap ucuyla girişin. çilingirin alacağı para maks. 50 tl

siyah kısmın dışarıda kalan dili göbeğin çıkmasını engelliyor.
anahtarı sokup kilidi saat yönünde yaklaşık çeyrek tur döndürmen lazım ki o siyah kısım alttaki yuvasına girsin.
anca o şekilde çıkabilir.

matkapla kilidin girdiği yuvayı bozduğuna göre şuan yapılacak iki şey var.
sağlam bir metal matkap ucu ile kilide dalacaksın ya da çilingiri çağırıp aynı işi onun yapmasını isteyeceksin.

bir de hayvani bir çekiç ile sağlam bir şekilde göbeğe vurmayı da deneyebilirsin.

anahtar olmadan çıkmaz, matkapla delmek de çözüm değil. içindeki bilyelerin yukar1 çıkacağı kadar büyük bir delik açmanız lazım yani 10 luk uçla delersen belki. kilidi bozduysanız işiniz iyice zor.

göbeğe kapının dışında vurarak da çıkmaz o siyah parça tutuyor çünkü ve kırmak pek mümkün değil.

vazgeçtim ve çilingir çağırdım. 20 lira aldı.

çilingir nasıl açtı peki?

kırmış kilidi bir şekilde, ben yoktum babam halletti.